Giriş
(9)

"Sahte doktor" mevzusu hakkında

magni
Son günlerde patlayan şu sahte doktorun hikayeleri malumunuz. Anlayamadığım bir kısım var.Oluşturulmuş sahte evraklarla kendini yalandan doktor diye yutturmak nasıl mümkün olabiliyor? İşe girişlerde kişinin gerçekten doktor olup olmadığının resmi olarak sorgulandığı bir veri tabanı falan yok mudur?
Son günlerde patlayan şu sahte doktorun hikayeleri malumunuz. Anlayamadığım bir kısım var.

Oluşturulmuş sahte evraklarla kendini yalandan doktor diye yutturmak nasıl mümkün olabiliyor?

İşe girişlerde kişinin gerçekten doktor olup olmadığının resmi olarak sorgulandığı bir veri tabanı falan yok mudur? Bunlar nasıl saçmalıklardır yahu.
0
magni
(29.11.22)
Bu olaydaki işe giriş gibi resmî bir şey değil. Doktorun sekneteri gibi bir çalışan aracılığıyla doktorla irtibat kurduğu için doktor kanıyor. Tecrübe kazanmak gibi bir talebe de haddi aşar bir olur veriyor doktor. Orası eğitim-araştırma hast olmadığından orada resmî bîr eğitim düzeni yok. Doktor iyi niyet ve saflığıyla olur demiş anlaşılan.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(29.11.22)
kız resmi olarak hekimlik yapmamış. ankarada ihtisası kazandım, göreve başlayana kadar burada sizinle takılarak gözlem yapıp tecrübe edineyim demiş. tıp işi göre göre yapa yapa öğrenilen bir nevi usta çırak ilişkisi olduğundan yeni mezunlarda hatta öğrencilerde yaygın bu olay. tabi bu işi belirli sınırlar dahilinde kendi fakültende ya da irtibatın olan seni tanıyan kişilerin yanında yapabilirsin, kafana göre değil. artık bu kızda nasıl bir özgüven ve iletişim becerisi varsa herkesi kafalayıp ameliyatlara girmiş, dikişler atmış hatta ifadesi doğruysa kaşesi bile varmış ki olaydaki en saçma kısım bence burası. açığa çıkması gereken yer birden fazla uzman hekimin hiç eğitim almamış birinin gerçekten doktor olup olmadığını o kadar sürede nasıl anlayamamış olduğu.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(29.11.22)
Evrak işini benim de aklım almıyor her seyin dijital kaydı oldugu gunumuzde bunun kaydı kuydu dijital ortamdan teyit edilmiyor mu sorusu geliyor aklima da bir diger mevzu da bu kadar insana doktorum diye yutturabilmesi ve caktirmamasi buyuk beceri ona takildim ben. Valla bravo:)
0
stavro
(29.11.22)
Birkaç güne ne olduğu tam olarak ortaya çıkar. Bu kızın arkadaşı da kendisini beyin cerrahı olarak tanıtmış. Her durumda garip ama çevresindeki doktorların bu kızın tıp eğitimi almadığını anlayamamaları. Tıbbi terimleri bilmiyordur. Hiç mi konu açılmadı acaba derslerden, ders kitaplarından. Kız gece nöbetlerine de kalmış.

Haberlerde kızın üniversite kimlik kartı gibi bir sürü sahte evrakları var.

m.sabah.com.tr
0
GoodMorningTeacher
(29.11.22)
kesin bilgi veriyorum: kızın resmî bir görevi yok. çevresine kendisini tıp okuyor/sonrasında da bitirmiş olarak tanıtıyor. ben de zamanında tıpta okuyan hiçbir arkadaşımı bizzat okulun içinde görmemiştim sonuçta, iyi yalan söyleyebilen biri bunu yapabilir.

bunun dışında, hastaneye gidip, kendisini medeni cesaret göstererek bir intörne tanıtmış, samimiyeti ilerletip, doktorlarla da tanışmış. kimse durduk yere "tıp bitirdim ben" diye dolaşmaz. prezantabl bir görüntüsü var sonuçta. bağcılar bebesi gibi dolaşsa şüphelenilirdi. ben de doktor olsam "demek buralarda takılmak istiyorsun, diplomanı göster" demezdim. bunu şöyle düşünün: bir ortamda tanıştığınız kişi size "mühendislik bitirdim, iş bakıyorum" diyor. aynı meslektenseniz tavsiye verir, yol gösterirsiniz, "çıkar diplomanı" demezsiniz.

ameliyata kızın girmiş olması normal değil, ama yeni mezunlara yapılan bir ayrıcalık. iş gösterme gibi düşün. fotoğraftaki dikiş pozu ise biraz uyduruk, fotoğraf için yapılmış. yaptığı kötü bir şey, ama kalp nakli de yapmıyor sonuçta. asistanlara bırakılan son dikiş kısmında bi göstermelik yardım etmiş gibi duruyor. elbette bunu onaylamıyorum, ama şu net: kız resmî bir iş yapmıyor, ameliyat da yapmamış. millete yeni mezun gibi davranmış, kadına yönelik pozitif ayrımcılığı ve iyi niyeti kullanmış. tabi iyi niyet salakça bir seviyede ve denetim sıkıntısı da olmuş.

bir ek, ben de özel bazı işyerlerinde, sigortasız çalışmıştım zamanında. doktor değilim, ama diplomamı istememişlerdi. fakat bu kız e-devlete girip oynama yapmadığı sürece zaten resmî bir başvuru ya da çalışma yapamaz devlette ya da özelde. mülakattaki diyaloglarda, en olmadı sigorta işlemleri sırasında belli olur.
0
lovemyself
(29.11.22)
@lovemyself'nin söylediklerine katılmıyorum.

Ben bir kişinin meslektaşım olup olmadığını ikinci muhabbette çözerim. Mesleği kenardan köşeden öğrenmiş olması hiç farketmez. İsterse çocukluğundan itibaren meslektaşlarımın yanında büyüsün.

Anlamamak için saf olmak lazım diye düşünüyorum.
0
Mirket
(30.11.22)
ama ben @Mirket'in söylediklerine katılıyorum :)
doktorların yaptığı saflık ayrı bir konu. sadece resmî olarak çalışmadan orada bulunmanın yolu olduğunu söyledim çünkü. doktorların bu kadınla birebir muhatap olduklarını pek düşünmüyorum, intörnler de koşuşturmaca halindeler, bilgialışverişi olmamış olabilir aralarında. bu arada evde epey tıp kitabı bulunmuş. altyapı çalışmaları uzun sürmüş. bunun yanında, yeni mezun olan kişi doktorların değil, intörnlerin yanında da pek konuşamaz zaten, gördüğüm en sıkı kast sistemi hastanelerdeydi :)
0
lovemyself
(30.11.22)
çerkezköy devlet ikinci basamak bir hastane olduğu için intörn veya asistan doktor bulunmaz. cerrahi bölümde yalnızca uzmanlar görev alır. üniversite hastanesi olsa hevesli bir öğrenci denilerek göz ardı edilmiş denilebilirdi fakat kız öğrenciyim bile dememiş direkt mezunum demiş. liseden geçen sene mezun olmuş 21 yaşında birinin doktor olup olmadığını anlamak için doktor olmaya bile gerek yok aslında. sağlık sektöründe bilgisi olan aklıselim (hatta yaşını da düşünürsek matematik bilen) herhangi biri de anlayabilir. tustan aldığını iddia ettiği puan da neredeyse rekor. tüm bunlara rağmen aylarca kimsenin bir şeyden şüphe duymamış olması çok ilginç. medyada bize aktarıldığı kadarıyla biliyoruz olayı, hastane çalışanlarının ifadelerini de görmek gerek.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(30.11.22)
bence kız aile baskısı yedim diyor ama tıp eğitimi yalanına başlayınca çevresinden edindiği algıdan müthiş keyif aldı. sonra işi çok hızlandırdı. biraz da ezikliğin verdiği hal ile doktorluk oyununu bir ego tatminine dönüştürdü.

hastanede de herkes iyi iletişim vs kuruyordur diye bahsetmiş ama bence mutlaka kur yapmakta iyi olan, oradaki ilgili kişilerle gönül ilişkisi kurmuş birisiydi de. bu kadar sorgulanmamasının başka açıklaması olamaz.
0
the man with no name
(30.11.22)
(3)

Üniversite öğrencisi akşam/haftasonu çalışmak için nasıl iş bulur?

duchess jessamine
Kendini geçindirebilecek kadar bir gelir için?
Kendini geçindirebilecek kadar bir gelir için?
0
duchess jessamine
(24.11.22)
dil biliyorsanız çeviri yapabilirsiniz. ilköğretim çağındaki çocuklara ders verebilirsiniz.

onun harici aklıma gelmedi maalesef.
0
drako
(24.11.22)
Çeviri işleri akmasa da damlatır ek gelir olarak. Onun haricinde lüks muhitlerin kokoş mekanlarında barda çalışmayı dene, iyi para kazanırsın.
0
vedatchilipeppers
(24.11.22)
Defacto, lcw gibi büyük yerlere girersen daha iyi olur. Part time çalışan olarak haftasonu 2, belki haftai 1 günde olmak üzere toplam 3 gün çalışırsın. Primlerle asgari ücrete yakın maaş alabilirsin. Yemek kartında olur. Defacto daha fazla öğrenci çalışana fırsat veriyor.
0
GoodMorningTeacher
(24.11.22)
(9)

kiehl’s mı clinique mi

melodi
nemlendirici ve gözaltı kremi için sizce hangisi daha iyi. (kuru cilt- tiroid kaynaklı gözaltı morluğu mevcut)
nemlendirici ve gözaltı kremi için sizce hangisi daha iyi. (kuru cilt- tiroid kaynaklı gözaltı morluğu mevcut)
0
melodi
(24.11.22)
kiehls bence
0
deartheodosia
(24.11.22)
kiehl's bence de +1
0
blatta hiberna
(24.11.22)
Clinique markasının nemlendirici daha başarılı.
Kiehl's markasının ise temizleme jeli çok başarılı. Ben nemlendiricisini clinique kadar başarılı bulmadım.
0
GoodMorningTeacher
(24.11.22)
kiehls,
klarinse de bakabilirsin.
0
spherical
(24.11.22)
Ben Kiehl's ile mahvolmuş (aşırı yağlanma ve sivilcelenme), Clinique ile sorun yaşamamıştım ama bunu diyen ilk insan olabilirim.
0
charbiel
(24.11.22)
Bence Clinique ama elimde hiç açılmamış 2 Kiehls Avokadolu krem var, Kiehls sonucu çıkacaksa uygun fiyata satabilirim:)
0
dreamnesiac
(24.11.22)
www.korendy.com.tr

klairs çok güzel, Clinique değil bence, kiehls içerikleri de çok temiz değil diye biliyorum.
0
damba
(24.11.22)
Kiehls beğenmedim, Clinique kullandım ama o kullandığımı bulamayınca tekrar ki hala yok, şu an başka kullanıyorum. www.dermoeczanem.com
0
fakat
(24.11.22)
Clinique instagram fenomenleriyle reklam yaptığı için gıcığım, kreme o kadar para alıyorlarsa ünlülere para versinler bi zahmet :D
Cerave veya laroche öneriyorum.
Ordinary de iyi olabilir göz altı için.
0
spherical
(05.02.24)
(4)

yarın Taksim'e nasıl gideyim?

damba
Arkadaşlar yarın Taksim'deki okulumda bir sunumum var, gitmem gerekiyor. Metro, kalabalık otobüs durakları beni çok tedirgin ediyor. Taksim'e Üsküdar'dan başka nasıl giderim?
Arkadaşlar yarın Taksim'deki okulumda bir sunumum var, gitmem gerekiyor. Metro, kalabalık otobüs durakları beni çok tedirgin ediyor. Taksim'e Üsküdar'dan başka nasıl giderim?
0
damba
(15.11.22)
Üsküdar'dan beşiktaş motorlarına bin, beşiktaş iskeleden taksim yönüne giden otobüslere bin. Dolmuşta var aynı yöne.
0
GoodMorningTeacher
(15.11.22)
Üsküdar'dan Kabataş vapuru. 6 dakikada gidiyor. Ordan finüküler. Onun süresi 3 dakika. Otobüsten kaçmak ve metroda en az süre kalmak için en ideal yol bu.
0
lovemyself
(15.11.22)
kabataş'a motorla geçip yürüyebilirsin.
0
gurur
(16.11.22)
eğer durak vs.. gibi kalabalık yerlere bulaşmak istemiyorsan yürümek tek çözüm.

beşiktaş ya da kabataşa tekneyle geçip, oradan yürüyeceksin.
0
teritori
(16.11.22)
(17)

Ebeveynlerin Boşanmış Olması Sorunsalı

sacrilegious
Merhaba,hayatımın her önemli anında problem olan bir konu yine hortladığı için duyuru ahalisi olarak fikrinizi sormak istedim. Annem ve babam 12 sene önce babamın annemi aldatması sebebiyle olaylı bi şekilde boşandılar ve o günden sonra hiçbi şekilde asla iletişim kurmadılar. Yaşananlardan sonra ann
Merhaba,hayatımın her önemli anında problem olan bir konu yine hortladığı için duyuru ahalisi olarak fikrinizi sormak istedim.

Annem ve babam 12 sene önce babamın annemi aldatması sebebiyle olaylı bi şekilde boşandılar ve o günden sonra hiçbi şekilde asla iletişim kurmadılar. Yaşananlardan sonra annemden babamla ilgili beddua dışında birşey duymadık diyebilirim. Üniversite mezuniyetime babamı da çağırmak istememe rağmen annem “ya o ya ben” triplerine girdi vs vs. Ben babamın da o gün yanımda olmasını istememe rağmen sırf annem yüzünden dahil edemedim.

Önümüzdeki yaz, sevdiğim adamla evlenmeyi planlıyoruz. Çok mutlu olmam gerekirken ben yine önümde aşılması gereken kocaman bir problem var gibi hissediyorum. Mesela isteme muhabbetleri nasıl olacak. Ben babam da bu süreçlerde bulunsun istiyorum. Ama annem asla kabul etmiyor. Bu kadar güzel bir günde annem sırf babam var diye drama queen olacaksa ben bu şekilde bir gerginlik yaşamayı kaldıramam diye düşünüyorum. Annem ve babam böyleyken biz bu düğün süreçlerini nasıl geçireceğiz, ne olur akıl verin. Bu işin en kolay oluru nedir? Mutlaka aramızda benzer durumda olan vardır. Siz nasıl aştınız bu durumları? En az zararla nasıl atlatabiliriz?

Not: ikisi de 60 yaşında koca insanlar olmasına rağmen hiçbi zaman çocuklarının psikolojilerini düşünmedikleri için yine durumu idare etmesi gereken bizleriz. Annem bu saatten sonra değişmeyecek ve babam sürece dahil olursa durumu olaysız atlatmamız mümkün değil. Neredeyse herşeyden vazgeçmek üzereyim. Bu durumda olası isteme-düğün mevzuları için siz ne önerirsiniz?

Teşekkürler
0
sacrilegious
(06.11.22)
Ayrılma süreci sonrası yola annenle devam etmişsin anladığım kadarıyla.

Babana 'Kusura bakma.' diyeceksin ve annenle yoluna devam edeceksin.

Anneni üzeceğini bile bile babanı da dahil etme gayretini anlamadım ben.

Kadın 'herşeye rağmen' 'aman da çocuğum mutlu olsun' diye kendini aldatan adamla elele gülücük mü dağıtsın etrafa?
0
Mirket
(06.11.22)
baban zamanında aldatarak ailesini gözden çıkartmış zaten.
0
deartheodosia
(06.11.22)
annenize aldatılanın ve ayrılanın kendisi olduğunu, sizin babanızın çocuğu olmaya devam ettiğinizi hatırlatmanız lazım.
bunu ya konuşarak ya tartışarak ya da bir şekilde ona hatırlatmalısınız.
hayatınızın en önemli adımlarından birinde odak noktasını kendisi olarak belirlemeye hakkı yok.
evet bunlar zor süreçler ama yaşı ve konumu itibariyle bu süreci daha iyi yönetebilmesi gerekirdi.
yönetememiş olması da normal, sonuçta anne de olunsa mükemmel olunmuyor ama dediğim gibi, babanızı yanınızda istemenin ona bir ihanet olmadığını, babanızın hâlâ babanız olduğunu, bu yaptığının size haksızlık olduğunu, onu anladığınızı ama daha olgun davranmasını beklediğinizi bir şekilde ona yansıtmalı, onunla konuşmalısınız.

gerekirse psikolojik destek alın.
zaten bu süreçlerde terapistler anneyle, babayla, eşle vb. görüşmek isteyebiliyorlar.
annenizi de bu sürece dahil edecektir, belki bu şekilde çözersiniz.

bu sorunlar yüzünden sizin vazgeçmeniz de çocukça olur.
sonuç olarak bu sizin hayatınız ve bu, çevrenizdekilerin size uyum sağlaması gereken bir süreç.
en kötü ihtimalle "olduğu kadar" olur, babanızla ayrıca tanışırlar ya da başka bir yol bulunur.

ebeveynler arasında seçim yapmak çocuğu psikolojik olarak bölen bir şey.
diğer yandan, maalesef ebeveynlerden biri tarafından diğerini dışlamaya zorlamak da çocuğa bir tür psikolojik şiddet uygulamak demektir.
anneyle baba arasında bir kadın-erkek ilişkisi var ve bu ilişkide swinger olmaktan tutun, birbirini aldatmaya ya da ölümsüz bir aşk yaşamaya kadar her şey yaşanabilir.
bunu sorgulamak aile dinamikleri açısından çocuğun haddine olan bir şey değil.
ebeveynler arasında yaşanan herhangi bir sorun ve ayrılık sonucunda da, ebeveynlerin çocuklarla olan ilişkisinin taraflarca manipüle edilmesi doğru bir şey değil.
çocuğun iki ebeveyne de ihtiyacı var.
kadın erkek ilişkisiyle, ebeveyn çocuk ilişkisini karıştırmak çocukta kalıcı travma yaratır, hayatını etkiler.
yani burada asıl "ebeveyn olma bilinci"nin devreye girmesi lazım.
ne kadar kırgın olunursa olunsun, ebeveyn olarak olgun davranılmalı ve yetişkin olarak da sorumluluk alınmalı.

erkeğin kadına ihaneti çocuklarına ihanet demek değildir, bunu ayrıştırmayı öğrenmedikçe de böyle ebeveynlerin duygusal manipülasyonuna maruz kalmaya devam edeceğiz.
yani bu sadece evlilik sürecinizle ilgili değil, hayatınızın geneliyle ilgili bir konu aslında.
sadece bu sebeple değil, zaten çözmeniz gereken bir sorun bu.


edit:
bu arada şu da var.
sırf bu yüzden evlilik planlarından vazgeçmeyi düşünmeniz, sizin de zaten bu aile dinamiği içinde büyüyemeden çocuk kaldığınızı gösteren bir şey.
bir yetişkin olarak karşınızdaki insana verdiğiniz söz her şeyin üzerinde olmalı ve bunu tüm zorluklara rağmen gerçekleştirebilmelisiniz.
yani siz de bir yuva kuracakken belli bir "sağlamlığa" erişmiş olmanız lazım.
işte bu tip travmaların çocuklar üzerinde böyle bir etkisi oluyor maalesef çünkü annenizin oğlu/kızı olmaya zorlanıyorsunuz.
o yüzden bu sorun için psikolojik destek alırsanız her yönden fayda görürsünüz.
0
blatta hiberna
(06.11.22)
Eşiniz sizi aldatsa ve siz üzülüyorken çocuğunuz size drama queen dese ne hissedersiniz?

Bu olayda babanızın yeri olmamalı.

Annenizi aldatan biri için bu kadar ısrarınızın sebebi ne?
0
dissendium
(06.11.22)
Annenizle babanızın arasında olanlara sizin dahil edilmemeniz gerekirdi. Baba sorumluluğu başka kocalık başka. Annenizin tavrı doğru değil. Kendisi iletişimi en aza indirebilir ama sizin baba-evlat ilişkinizi bu şekilde etkileme, engel olma hakkına sahip değil.

Eğer babanızla iletişiminiz iyiyse, o anı babanızla geçirmek istiyorsanız annenizin ikna olmasını sağlayacaksınız. Bir tanıdığınızdan rica edin annenizle konuşsun. Böyle özel günlerde odak nokta anne babanızın iletişi olmamalı.

Benim çevremde çok fazla anne babası boşanmış tanıdığım var, hiç öyle o gelmezse ben gelmem muhabbeti duymadım. Ha araları kötü olan boşanmış çiftler böyle günlerde yan yan oturmayıp, konuşmuyorlar ama ortamda sorun, kavga olmadı. Gerekirse aynı fotoğraf karesine bile girdiklerini gördüm ben kuzenimin eşinin anne-babasında.
0
GoodMorningTeacher
(06.11.22)
Nerdeyse aynı durumdayız. Bizde aldatma olmadı ama her şey çok olaylıydı.

Biri anneniz diğeri babanız, siz çocuksunuz. Ebeveyn gibi davranmaları gereken kişi onlar, siz değilsiniz. Nasıl istiyorsanız öyle yapıp dik durmanız lazım. Terapiye +1 diyorum. Benim annem bu konularda çok drama yaratıyordu ben yine dik duruyordum ama üzülüyordum da. Terapiden sonra doğru yaptığımı fark edip asla çizgiyi geçmesine izin vermedim.

Ben isteme nişan vs için dışarda yer tutmaya karar verdim, benzer durumda olan arkadaşım da dışarda tatlı bir yer tuttu. Anne baba yine aynı ortamda ama evde değiller. Benim annem de baban bu eve giremez ondan ayrı benden ayrı istesinler gibi saçma sapan şeyler söylüyordu. Çocuk değilsiniz aynı ortamda duramayacaksanız nikahıma misafir gibi gelip gidersiniz demiştim. Sonra kabul etmişti.
0
jazzabel
(06.11.22)
@Dissendium +1

Aldatan insan sadece eşini aldatmıyor ailesini de gözden çıkarmayı kabul etmiş oluyor. O sebeple çok da üzülecek bir şey yok.

Ayrıca anneyi çok haklı buldum, ben de beni çok üzen bir insanı evladım sevmeye devam etsin istemezdim.
0
kaptan maydanoz
(07.11.22)
babanız annenizi aldatmış ancak eylemi babanızın annenize karşı. ve ayrıca boşanmışlar. o sizin hala babanız. babanızın yanında olmasını istemeniz normal. bence bunu sakince annenize anlatmaya çalışın.
0
drako
(07.11.22)
babalık görevi varsa ailesine sadık kalsaymış diyenlerdenim ben de
haksız tarafın yanında yer almazdım

anlaşamadıkları için boşansalardı bunları yaşamayabilirdin

anne tarafının da öfkesinin bitmiş olması iyi olurmuş ama bu yaştan sonra değişmez diyorsun

bence annen aynı ortamda bulunmak istememekte haklı
0
bir soru sorcam
(07.11.22)
Babanız mı daha varlıklı anneniz mi? Babanız gibi geldi bana…

Benim babamla annem de boşandı aldatma falan yok psikolojik baskı sebebiyle. 25 yıl anneme çok çektirdi. Ve biz 8 yıldır görüşmüyoruz. Ne üniversite mezuniyetine ne düğüne çağırdık.

Babanız annenizi aldatmış. Sizin için bir sorun yok mu?
0
andy kaufman
(07.11.22)
Dissendium +1

Benim bi akrabam var, boşandılsr, kızları evlendiğinde anne çok zor günler yaşamış olmasına rağmen kızımın mutlu günü ve o da babası diyerek olaylara dahil etti babayı, her ne kadar üzülse de kızının mutluluğunu bir anne olarak kendi üzüntüsünün önüne koydu. Olması gerekn budur.

He gelgelelim annenle baban boşanmamış olsa evlilik süreci çok mu güzel olacaktı? Cevap: kesinlikle hayır.

Ben de geçen yaz evlendim. Ne çektiğimi ben bilirim. Babam ben evlenmek istediğim için "drama queen"e bağladı. Delirdi adam, gerçi zaten aklında vardı bir iki tahtası eksikti de iyice kötü oldu.

Ben de dedim ki, nikah başvurusu yapılırken benden anne-baba muvafakatnamesi istemicekler nasılsa. Paşa gönlünüz bilir. Eğer mutlu günümde yanımda olmak istiyorsanız gelirsiniz. Yok biz senin mutluluğunu çekemiyoruz, görmeye bile dayanamıyoruz diyosanız da tercih sizin, saygı duyarım dedim.

Efendi gibi geldiler sonra.

Sanma ki anne baba boşanmamış olsa her şey güllük gülistanlık oluyor. Her ailede yaşanıyor, yok efendim niye altın takmadı yok efendim niye bohça getirmedi, yok niye öyle dedi, niye şu niye bu. Sorun çıkarmak isteyen insan bi şekilde çıkarıyor. Sana da sıkıntı stres panik atak kâr kalıyor. Çünkü ebeveynler kendi duygu durumlarından çıkıp süreci mantıklı bi şekilde ve çocuğunun mutluluğuna odaklanarak geçiremiyorlar. Yapılacak bir şey yok. Sen o adamla aynı yastığa baş koymaya karar verdiysen yolundan dönme, bi şekilde geçiyor.
0
turuncu tonlarda
(07.11.22)
babanı neden davet ediyorsun sorusunu soracak veriye sahip olmadığımızı düşünüyorum. bireysel yaklaşmak gerekli. babası annesini aldatmış, evet. fakat çocuğa karşı babalık görevlerini yerine getirdi mi? maddi manevi destekde bulunmaya devam etti mi? bunları bilmeden çağır ya da çağırma diyemeyiz. keza başlık sahibinin sorusu da bu değil.

açıkçası yıllar boyunca annem beni manipüle ederek babamdan soğuttu. belli bir yaşa geldikten sonra babamın %100 hatalı olmadığını anladım. evet annemle çalkantılı bir ilişkileri vardı ve bu ikisi arasındaydı. bana karşı görevlerini her zaman ama her zaman yerine getirmişti. anneme karşı hatalarına göz yumduğum anlamına gelmiyor bu. bunlar için her zaman tavrımı ortaya koydum ve dediğim gibi, tek hatalı babam değildi, annem de babamın ona yaptıklarının aynısını babama yapıyordu. ben bu insanlara ne yapayım, döveyim mi kulaklarını mı çekeyim? yaptıklarını tasvip etmediğimi söylemekten başka bir şey çıkmaz elimden aga, benim de kendi hayatım var yani...


blatta hiberna'nın dediği her şeye katılıyorum. jazzabel'in çektiği rest de çok mantıklı. ben olsam ikisini de davet ederim. en mutlu günüme isteyen gelir isteyen gelmez der geçerdim. annemle aram bozulacaksa da bozulsun ne yapayım, o babamla hatıralar yaratmama engel olurken iyiydi allah allah.
0
nolmus yani
(07.11.22)
baban aldatmakla tercihini yapmış diyenlere katılmakla birlikte, hısım akraba olunan bir dönemde ileride sana karşı kötü ithamlar duymamak adına anne ve babanın yan yana olması iyi olur. başkalarına karşı kendinizi dağılmış bir aile tablosu içinde göstermeyin.
0
Hallegadola
(07.11.22)
annenin olayı kendi içinde kapatıp baba hakkında kötü konuşmaması olması gerekendi

ama sen nasıl 2sini bir arada görerek mutlu olmak istiyorsan annen de aynı şekilde eski eşini görmeyerek mutlu olmak istiyor
0
bir soru sorcam
(07.11.22)
Çok benzer olmasa da benzer bir durumu yaşadım, yaşıyorum. bizde baba anneyi terkediyor. anne 4 çocuğunu bırakıyor ve geri almak ya da görüşmek için yeterli eforu sarfetmiyor, özetle. benim kardeşlerim annemle görüşmez, affetmezler. babamı da hayatlarından çıkarmadılar ama adam zaten herkesi hayatından iten birisi olduğu için iyice araları soğudu. yeni evlendim. ne annemi, ne babamı düğüne çağırdım. annemi çağırmak istedim ama kardeşlerim istemedi. önceliğim kardeşlerim olduğu için anneme anlattım, o da kabul etti, gelmedi. babamı sildim.

yıllar geçmiş, olan olmuş, ben anneme bir şans daha verdim ve iyi gidiyoruz. senin için de yıllar geçmiş, babana bir şans daha vermişsin ve bu şansı geri alamazsın şimdi. annenle bunu güzelce konuş. annen olmaz derse, benim kardeşlerimi seçmem gibi, anneni seçmen gerekir diye düşünüyorum.
0
gabe h coud
(07.11.22)
Babalık vazifesi ve eşlik vazifesi farklı şeyler. Baba sadakatsizse eşine sadakatsizlik göstermiş, nasıl ki eşlerden biri bir çocuğuyla görüşmek istemiyorken kardeşlerin ya da diğer eşin görüşmesini engellemesi saçmaysa bu da saçma olur.

Eşler birbirine düşman diye çocuğun yaşayan ve kendisini kabul eden bir ebeveynden mahrum yetişmesi haksızlık.

Anne babanız arasında kötü bir olay yaşanmış, ancak anlıyorum ki babanızla aranız kötü değil.

Babanız annenizi aldatarak kötü bir şey yapmış, ancak bu babanızın komple aforoz edilmesini gerektirmiyor. O halde eşini aldatan kimseleri kendi anne babaları da reddetsin. Bu gerçekçi bir tepki değil. Aile bütündür, ancak aile bağları bireyseldir. Annelik, babalık, kardeşlik kavramları bireye göre tanımlanır. Birisi sizin babanızken, diğerinin eşidir. Bu ikisi aynı şeyler değiller.

Annenize bunu anlatmaya çalışmalısınız. Bu düğün vesile olsun, çünkü bu zincirin bir yerde kırılması lazım.

Babanızla aranız kötü olsa zaten sorun olmayacak, ancak hayat akıp geçiyor ve siz istediğiniz halde babanızı hayatınıza katamıyorsanız, bunun için annenizden vazgeçmeniz bekleniyorsa ortadaki tek mağdur sizsinizdir.

Üzerinden yıllar geçmiş, annenizin en başta kendisi için artık bunu atlatıp yoluna bakması lazım. Sizi istediğiniz halde babanızdan mahrum edemez.
0
akhenaten
(07.11.22)
Babaniz annenizi aldatip bosandiktan sonra, sizinle olan iletisimini nasil tuttu, bu da onemli bence.
Eger sizinle ilgilendi ve maddi/manevi sorumluluklarini yere getirdi ise, yani kendisinden "kotu kocaydi ama iyi babaydi" diye bahsedebiliyorsaniz bir nevi, annenizin bugunun sizin gununuz oldugunu vs kabullenmesi gerekir. Bunun ustune destekle vs calismasi gerekir.

Eger bosanmalarindan sonra babaniz sizi arayip sormadiysa, annenize sorun cikardiysa, size cok da bakmadiysa yani, ama simdi siz "aman ille de babam" diyorsaniz, ben de annenizin yerinde olsam "eeh simdi mi kiymete bindi otuz senedir ben bakiyorum, ne bu baba sevdasi arayip sormayan adama" derdim.

Bunlarin disinda blatta+1
0
sopiro
(08.11.22)
(5)

Aynı lens numaraları ama farklı görüş?

Dynamole
Selam lens takan arkadaşlar.2.25 miyopum. Yaklaşık bir hafta önce, hayatımda ilk kez lens takmaya karar verdim ve aylık lens alacaktım. Eşimin ısrarlarıyla yanına bir de günlük lens aldım. Kendisi onlar daha rahat dedi, ben de ikisinden de aldım. 1 haftadır da hep günlük olanları kullanıyorum.2 gün
Selam lens takan arkadaşlar.

2.25 miyopum. Yaklaşık bir hafta önce, hayatımda ilk kez lens takmaya karar verdim ve aylık lens alacaktım. Eşimin ısrarlarıyla yanına bir de günlük lens aldım. Kendisi onlar daha rahat dedi, ben de ikisinden de aldım. 1 haftadır da hep günlük olanları kullanıyorum.

2 gün önce ilk kez aylık olanları taktım ama görüntü hiç net gelmedi. Sanki düşük numara lens takıyormuşum gibi geldi. Dün denedim, yine aynıydı. Bugün günlük lense döndüm tekrardan, görüşüm yine düzeldi. Yani aynı numara lensler, ikisi de -2.25 ama günlük olan çok iyi gösterirken, aylık olan kötü gösteriyor.

Lensleri de görselde paylaşıyorum. Var mıdır bunun nedenini bilen acaba?

Şimdiden teşekkürler.
0
Dynamole
(24.10.22)
doktor falan değilim teknik kısmını bilemiyorum ama 2 tane değerde 0,1'lik farklar var. demek ki sizin gözünüz için uygun değerler günlük lensteki gibiymiş.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(24.10.22)
Onlarla alakalı olduğunu sanmıyorum. Dia dediği şey lensin çapı, BC de kavisi oluyor. Onlar sanırım gözdeki rahatlıkla alakalı oluyor, görüşü etkileyen şeyler değil.
0
🌸Dynamole
(24.10.22)
ikisi farklı marka
çap değerleri farklı
günlükte yazan değerleri aylık için arayabilirsin

net 2,25 miyop isen 1,5 veya 1,75 lens almalısın
0
bir soru sorcam
(24.10.22)
Bu göz numarasından düşük lens kullanma olayını benim gittiğim bütük göz doktorlarının asla yapma dedikleri bir şey.

Ben 10 yıldan uzun süredir lens kullanıyorum, şuan göz numaram 8.5 miyop. Lenslerin kalitesine ve bcye göre lensin sağladığı görüntü kalitesi çok değişiyor. Ben çapı 8.4 olan lenslerle daha kaliteli görüyorum. Görüntü bana daha net geliyor. Ve gözümde batma, kayma yaşamadım.
Ama en pahalı günlük lenste batma, gözümde kayma, kuruluk gibi sorunlar yaşadım.
0
GoodMorningTeacher
(24.10.22)
bana da hepsi 0.5 düşük al dedi astigmat olmasına rağmen
göz numaram sabit uzun yıllardır
günlük lens 5-6 saatten sonra rahatsız ediyor
aylık lensler 20.günden sonra

16 sene oldu her gün lens taktım sayılır artık eskisi kadar konforlu değil
0
bir soru sorcam
(24.10.22)
(13)

ikinci bulusma icin gece cıkma hk

huzurlarinizda huzursuzluk
Diyelim ki biri ile ikinci defa buluşacaksınız dışarıda ve siz hatun kişisiniz. Davet eden erkek ve iş yerinden. Fakat işyeri büyük ve lokasyonlarınız farklı. Yani yüzyüze görüsme olmuyor, mesajlasma dısında. 22.30 sularında çıktınız evden. Gece de 4.00 gibi döndünüz.Sizce bu saatler randevu için tu
Diyelim ki biri ile ikinci defa buluşacaksınız dışarıda ve siz hatun kişisiniz. Davet eden erkek ve iş yerinden. Fakat işyeri büyük ve lokasyonlarınız farklı. Yani yüzyüze görüsme olmuyor, mesajlasma dısında.

22.30 sularında çıktınız evden. Gece de 4.00 gibi döndünüz.

Sizce bu saatler randevu için tuhaf mı, normal mi?

Kendi yorumumu katmadan soruyorum. Er kişi karşı cins için farklı şeyler düşünür mü? Siz olsanız düşünür müydünüz? Ya da kızın yerinde olsanız bu saat aralığında siz de kalır mıydınız sohbet, muhabbete?

Dipnot. Normalde hatun kişi olarak eve en geç 02.00 'de falan gelmişsinizdir, onda da bilindik insanlarla berabersinizdir.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(22.10.22)
Büyükşehirler için normal bir saat aralığı. Tuhaf bulmadım. Bir etkinliğe gitmiş bile olsanız 9da başlıyor, 11de bitiyor, arkadaşlarla otur, muhabbet et derken gece yani 2yi bulsa, eve gidiş 2-3 olur.
0
GoodMorningTeacher
(22.10.22)
Nerede takılacaksınız? Erkeğin evine ikinci buluşmada gidecekseniz farklı şeyler düşünür tabii ki. Kafe falansa çok kalitesiz. Aşk, sevgi varsa bence ilk buluşmalar birkaç saat olmalı. Böyle hızlı ve çok zaman geçirmeyle sağlıklı bir ilerleme olmaz.
0
dissendium
(22.10.22)
Tiyatro vb bir etkinlikse @goodmorning’e katılıyorum. Fakat sohbet etmek için gece dörde kadar dışarıda kalmak istemezdim. Ya sohbeti kısa keserdim ya da dışarılarda sürünmek yerine bir tarafın evinde buluşmayı tercih ederdim.

Edit: Farklı düşünmek derken “hafif kadın” gibi bir şeyi kastettiniz sanırım. Böyle erkekler çoktan annelerinin bulduğu kadınlarla evlendiler zannediyordum.
0
ruhen hastayim ben
(22.10.22)
Yani 30+ ustu bir insan olarak 22:30’da coktan uyumus oldugumdan boyle bir seyin olma ihtimalini cok cok dusuk buluyorum, ama “birlikte vakit gecirme” etkinligi ise kabul etmezdim ve daha erken bulusmak isterdim. Herhangi bir anlami oldugundan degil, uykum geleceginden. Konser falan gibi o saatte baslayan veya bir sebepten karanlikta/gec saatte yapilmasi gereken ilginc bir aktivite icin bulusuyorsak idare edilir.
Bundan veya baska bir sebepten benim hafifmesrep oldugumu dusunen bir erkek de suphesiz olabilir, fakat uzaktan uzaktan dusunur artik zira kendisinin bu fikrini degistirmeye calismayi birakin bir daha muhatap olmam bile.
0
sopiro
(22.10.22)
Yani ben beni 04:00'a kadar uyanık tutacak kadar tatlı sohbeti olan kadına nikahı basmam gerektiğini düşünürüm.
0
babilfish
(22.10.22)
Rahat bir kız olduğunu düşünürüm. Üçüncü buluşmada eve davet ederim. Gelmezsen bir şeylerin ters gittiğini düşünüp yoluma giderim. Yani dördüncü buluşma olmaz.
0
Mirket
(22.10.22)
bence tuhaf ama sizin yazdıgınız sebeplerden dolayı değil.
uykum gelir benim. hiç bir şey beni 4e kadar uyanık tutamaz
0
abelardo
(22.10.22)
benim bugüne kadar yaptığım akşam planlarım genelde 22,00 civarında başladı en erken de 3-4 gibi bitti. 20li yaşlarımda bile arkadaşlarımızla gece 12den önce evden çıkmazdık sabah da gün doğumuna yakın eve dönerdik, bu yüzden bahsedilen saatler benim için çok normal saatler.

date ya da flört olayında da farklı değil bence. örneğin shift sistemi ile çalışan bir sürü insan var sağlık sektörü, havacılık vs. o yüzden saat açısından bence tuhaf bir durum değil. ayrıca kendi açımdan gündüz planı yerine gece uzun süreli eğlenmeyi, bi yerlere oturup sohbet ederek bişeyler içmeyi, yemeğe ya da etkinliğe gitmeyi tercih de ederim.

ama bu farklı şeyler düşünme meselesi daha garip bi durum. böyle düşünecek biriyse zaten hiç olmasın daha iyi. ben bugüne kadar bu durumda farklı düşünecek olan ya da geç saatlerde buluşmayı, vakit geçirmeyi tuhaf karşılayacak olan kimseyi tanımadım.
0
hypathia
(22.10.22)
Kendi adıma saat dörtte dışardayım diye beni olmadığım biri gibi düşünen biriyle işim olmaz. Çünkü malumunuz "farklı bir şey düşünür mü" diye sorduğunuza göre o "farklı bir şey" kategorisine soktuğunuz şeyler sizde yok. Demek ki mümkün olabiliyormuş bu. Basit.

O kadar zaman vakit geçirince zaten sizle ilgili fikir edinebileceği başka detaylarla karşılaşmış olmalı. Hal buyken sadece saate bakıyorsa saçma olmaz mı bu?

Çok anlamsız geldi bana... Ya da mesela siz saat 4'e kadar dışarda kalabilen bir insan olarak bu kişi bunu yanlış anlar diye çıkmak isterken evde mi kalacaksınız zorla? Niye ki yani?

Yapmayın gözünüzü seveyim. Sizle oturup bir araba laf ettiğiniz kişi günün sonunda "ya ama saat dörtte hala dışardaydı" sonucuna varıyorsa bırakın gitsin ne işiniz var ki?

Çok tuhaf hissettirdi bana bu soru. Sanki birine hırsızlık yapmanın neden kötü bir şey olduğunu anlatmaya çalışıyormuşum gibi hissettim.
0
akhenaten
(22.10.22)
Zaman aralığı belirlemek zor. Yani eğer o günkü sohbet pek sarmadiysa ya da birinizden biriniz havasında değilseniz azami 2-3 saatten fazla oturmak bana işkence oluyor. İlle de 4'e kadar neden?

Bir de naparsaniz yapın dusunecekse düşünür. Ben olsam ve bu konuda gerilsem geyigini yapardım. "Ya şimdi saat 2'yi de geçti şimdi biz saat ilerledikçe daha hafif kadın ve daha serseri erkek mi oluyoruz heheh" ama bence bu tarz bir şey de ikinci buluşma için fazla olabilir.

Bence siz huzurlarınızda huzursuzluk olmayın, biraz başka bir şey daha olun mesela spontane olun. Gerisini de onun tavrına vs göre karar verirsiniz.
0
encokbenisevinnolur
(23.10.22)
Ben ekşi sözlükten birkaç kız ile buluştum. Gece 3 ya da 4'te döndükleri oldu. Haklarında olumsuz bir şey düşünmeme sebep olmadı. Demek ki o da "keyifli zaman geçirdi bu saate kadar kaldığına göre" dedim. 22:30 biraz geç ama çok da sorun olacak bir süre değil. Öncesinde planları olabiliyor insanların ya da üşenebiliyor. İstanbul'da normal şeyler bence.
0
nawar
(23.10.22)
Siz bu kişinin sırf saatler sebebiyle sizi fuckbuddy gibi algılamasından korkuyorsunuz anladığım kadarıyla. Bunun çözümü basit. Çıktığınızda konuyu ciddi ilişki muhabbetine getirin, bu konuda ciddi olmayan her türlü yaklaşıma kapalı olduğunuzu söyleyin. Başka türlü çözemezsiniz bunu
0
ekinuzbay
(23.10.22)
Büyükşehirde normal çünkü dışarıda yapılacak çok şey var
0
Hallegadola
(23.10.22)
(24)

Sizce şu olayda kim haklı?

psmstc
Eşinizle avmye gidelim diyorsunuz. Öncesinden ben sana “kışlık kıyafet” hediye alayım içimden geldi diyorsunuz. Sonra o mağazaları geziyor siz bekliyorsunuz. Size ayakkabı fotoğrafı atıyor üç tane. Bunlardan hangisi sence diye. Bir yıl önce bi bot almışsınız. Oysa Sonbahar için mevsimlik bota benzer
Eşinizle avmye gidelim diyorsunuz. Öncesinden ben sana “kışlık kıyafet” hediye alayım içimden geldi diyorsunuz.
Sonra o mağazaları geziyor siz bekliyorsunuz. Size ayakkabı fotoğrafı atıyor üç tane. Bunlardan hangisi sence diye. Bir yıl önce bi bot almışsınız.

Oysa Sonbahar için mevsimlik bota benzer ara bir ayakkabı beğenmiş yine. Eski ayakkabısı sağlam. Sizin de çok yetecek paranız yok gibi. O da fazla yük olmamaya çalışıyor. Neyse diyorsunuz ki bizim burada ara mevsim yok gibi ve bu mevsimlik ayakkabı sanki birazcık israf olur gibi. Zaten bulunduğumuz bölgede ara mevsim yok ya kış ya yaz.

Sonra bir kahve alalım diyor. Gidiyorsunuz kahve almaya ne içersin diye soruyorsunuz. Beraber içmek üzere bir büyük kahve alalım diyoruz. Siz kafeinsiz içiyordunuz. Kalmamış. Eşiniz de kasadan uzaklaşmış. Sırada insanlar var. Küçük boy kahve alıyorsunuz.

Hemen niye küçük boy aldın diyor. Daha açıklamanıza fırsat vermeden. Kafeinsiz yokmuş diyorsunuz. O zaman ben filtre alırdım bilseydim diyor. Az önce cappucinoya olur dedin Deyince; ama ben beraber içeceğiz diye dedim diyor. E ben açıklayamadım ki uzaklaştın diyorsunuz. Biraz da kararsız karşıdakinin ağzından çıkan ilk olası alternatifi kabul ediyor. Kendi isteklerini uyum sağlıyorum düşüncesiyle hep kenara koyuyor.

Yemek katına çıkıyorsunuz. Suratı asık. 10 dakika sonra Diyorki ben israfçı mıyım? hakikaten de öyle biri değil.
Olmadığını söylüyorsunuz. Ama artık sitem yemekten de yoruluyorsunuz. Ayakkabı konusunda fakir insanlarla ilgili durumu anlatıyorsunuz. İsrafçı olmadığını ama bu almak istediği şeyin doğru bir ihtiyaç olmadığını tekrar ifade ediyorsunuz. En azından size göre böyle. Ona göre ise değil. Sonra gereksiz biçimde siz de yorulup tartışıyorsunuz. Eve dönüyorsunuz. Avm gezintiniz hiç olmuş.

Sizce kim haklı?

Edit: Hepinize teşekkür ederim. Bana ışık tuttunuz. Kesin bir biçimde hatalı olduğumu farkettim. Bu konuda aklımı, zihin yapımı, yaklaşımımı, bütün bir biçimde baştan ayağa herşeyimi kesinlikle acil bir şekilde değiştirmem gerekli. Fazlasıyla üzgünüm.

Tekrar sağolun.
0
psmstc
(18.10.22)
Ayakkabının da israf olduğunu ilk kez duyuyorum. Durduğu yerde bozulan bir şey mi ayakkabı? Benim rengi bile aynı bir sürü spor ayakkabım var mesela. O an bi model beğendiysem israf olur diye düşünmem. Eşin ayakkabı için heveslenmiş ve tüm hevesini kursağında bırakmışsın. Yetecek paran yoksa bilemem ama "ara mevsim yok" bana aşırı ucuz bir bahane olarak geldi. Yemekte 10 dakika sonra ben israfçı mıyım diye sorması zaten her şeyi açıklıyor. O ana kadar sürekli bunu dert etmiş. Almak istediği şeyin doğru bir ihtiyaç olmadığını tekrar ifade ederek de sanki kendi başına bunu düşünemeyecek biriymiş gibi davranmışsın. Karşında 5 yaşında çocuk varmış gibi böyle açıklama yapman daha büyük falso.

Kahve detayını geçiyorum. Gereksiz bir detay. Bir büyük kahveyi paylaşmak da ilginç geldi de neyse.
0
himmet dayi
(18.10.22)
Eşiniz haklı. Kadını salın. Bir ayakkabı, kahve için laf çoğaltmak çok gereksiz şeyler. Şu dünyada yiyip içmeyeceksek, alıp giymeyeceksek ne diye yaşıyoruz. Zaten dünyanın hali ortada. Nefes alsın kadın.
0
ruhen hastayim ben
(18.10.22)
bazı kelimelerin suçlayıcı etkisi oluyor. israf kelimesi yerine ihtiyacımız bu değil, gereksiz harcama, durumumuz olduğunda bakalım gibi ifadeler kullanılsaydı sorun yaşanmazdı. ben olsam takılmazdım ama israf dediğinizde bir tık suçlayıcı, agresif kelime olduğunu düşünüyorum. Eşinle buna benzer başka olaylar yaşamışsınız ve iletişim kurulmamış, sonuç alınmamış, içinde kalmış ve artık kolaylıkla sitem etmeye evrilmiş. bu bir aşama, bir eşikten geçilmiş. bundan sonra da basit konularda kolaylıkla sitem edildiğini göreceksiniz. oturup konuşmaktan, geçmiş olayları da olumlu bir şekilde kapatmaktan başka çare yok. içeride biriktirdiği küçük, basit ama kapanmamış konular onu kolaylıkla yükseltiyor.

siz de kelimelerinize dikkat edin. bir kere ağızdan çıkınca geri alması çok zahmetli.

alışveriş konusunda size katılmıyorum. tamamen kendisinin karar vermesi onun hakkıdır. ben olsam; beğenip beğenmediğimi söylerim ama alıp almaması kendi kararı. yetişkin insanlarsınız ve eşim diyorsunuz. ne karar verirse arkasında durmak lazım. ağzınızın tadını basit konularla bozmayın. hep güzel, hep olumlu düşünün ve söyleyin. olumsuz bir şey söylerken bile sevgi dolu söylenebilir. bir de bunu düşünün.
0
gabe h coud
(18.10.22)
paraya kıymak psikolog masrafından kurtarıyor

aşırı fiyatlardan dolayı hak verirdim ama
para harcama teklifleri senden gelmiş
0
bir soru sorcam
(18.10.22)
Eşiniz haklı. Israrla kadıncağızda bir kusur bulmak için burada kaç kere duyuru açtınız. Kadın iyi sabrediyor.
0
GoodMorningTeacher
(18.10.22)
Abi her zaman ihtiyacı yokken alan biriyse evet derim sitem edin ama ben yazdığından hanımefendinin öyle biri olmadığını anladım. Hevesi kursağında kalmış, hem de hediye edeyim diyip yan çizmişsin.
0
bigcaptain
(18.10.22)
Kadın iyi sabrediyor +1

eşinize daha yumuşak davranabilirsiniz bence. Burdan epey agresif görünüyor.
0
kaptan maydanoz
(18.10.22)
hem istediğini alcam diyorsun hem de o olmaz hayır diyorsun bende benimkine cimri diyordum benim adam aşeviymiş meğer.

aynı renk bir sürü ayakkabım var hepsinin de işlevi farklı biri daha yüksek topukludur biri nubuktur biri laciverttir illa farklı olan bir yeri vardır.

ha şu da var alınmış kahve için cırlamazdım ben ama kadında birikmiş bazı şeyler bence.

yemekte ne yediniz?
0
Hallegadola
(18.10.22)
Satır aralarınızı okuyorum:
"Size ayakkabı fotoğrafı atıyor üç tane. Bir yıl önce bi bot almışsınız."
"Sonbahar için mevsimlik bota benzer ara bir ayakkabı beğenmiş yine. Eski ayakkabısı sağlam"

"Hadi gel sana kışlık kıyafet alalım" diyip eşinizle AVM'ye gidelim diyip sonra beğendiği bir ayakkabı için bir torba laf etmişsiniz. Burada bize soruyu sorarken bile "daha geçen sene bot aldık, ayakkabısı da sağlam ama yine ayakkabı bakıyor" falan diyorsunuz. Net bir şekilde haksızsınız.

Kahve konusunda şu cümleleriniz de garip: "Biraz da kararsız karşıdakinin ağzından çıkan ilk olası alternatifi kabul ediyor. Kendi isteklerini uyum sağlıyorum düşüncesiyle hep kenara koyuyor" E az önce ayakkabı konusunda eşinizin isteği vardı siz onu "israf" olarak nitelendirdiniz?

Belki aklınızdan geçenler bambaşkaydı ama yaptıklarınız/söyledikleriniz sizi hiç tanımayan birisinde şu an böyle yansımış durumda.
0
pispinti
(18.10.22)
eşiniz çalışıp kendi ihtiyaçlarını kendisi almalı. bu şekilde birinin eline bakmak, çocuk gibi hissettirilmek çok fena. bilmiyorum farkında mısınız ama o da sizin gibi yetişkin ve siz babası değilsiniz.
0
deartheodosia
(18.10.22)
paran yoksa avm gitmeyin hem icimden geldi bi seyler alalim sonra o olmaz bu boyle soyle. usttekileri okumadim sizin de kendinizce bi freniniz var ama o hatunda bi seyler birikmis daraltmissiniz gibi. alamayacaksan hic bulasma. ha kahve icin ise bi arasaydin ama ben normalde kahve olayina triplenmezdim iste kadinin siniri bozulmus. biraz daha dusunceli davranabilirsiniz

parasiz erkek cok geriyor beni ya. hem hakli, yoksa yoktur, hem itici oluyor sozum meclisten disari :(
0
ala09
(18.10.22)
dostum insanın parası ve maddi durumu olmayabilir bu çok doğal bir şey, burada bir sıkıntı yok. ama paran yokken avm'ye gidip, üstüne bir de "kışlık bakalım içimden geldi" dedikten sonra, bu tanıma uyan bir şeyi reddetmen (bot) hayal kırıklığı yaratmış olabilir. bana sorarsan maddi durumunuz iyi değilse avm'lere gitmeyin. insanın ihtiyacı yoksa bile canı çeker, özenir. özenip alamadıktan sonra canı sıkılır. kahve konusu da önceki konunun devamı, önemli bir mevzu değil, ana konu bu.
0
roket adam
(18.10.22)
Ben de şunu anlamıyorum diyelim ki 2 bin tl niz var. Yol parası + yemek + içecek + sinema + kaliteli bir kışlık mont ile eldekini bitireceksiniz.

Ki benim de ucu ucuna yaşadığım zamanlar oluyor bu tarz kafamda günü planladığım ama farklı şeyler çıkarsa sorun ettiğim.. çünkü cidden nakit + kart dolmuşum yani ne yapayım, bir ayakkabı ne olmuş diyen var da zaten o ne olmuş bu ne olmuş diye diye veya derler diye boğazınıza kadar doldurmuşsunuz kendinizi.

Neyse ne diyordum, benim anlamadığım; eşiniz bu durumu biliyor ise, sizden neden ayrıca bir ayakkabı istiyor? İstiyorsa paranız var da siz mi pintilik yapıyorsunuz? Yok eğer paranız gerçekten yoksa eşiniz neden "sevgilim bunu da çok beğendim mont yerine bunu alsak veya bunun fotoğrafını çektim bir dahaki gelişimize de bundan alalım internetten falan da bakalım.." vs. neden demiyor?

Kahvecideki eşinizin tepkisinden içindeki birikmişliği anlayabiliyoruz. Demek ki hep yapıyorsunuz bunu. Mesela eşim de bana kızıyordu aşırı planlı ve hesapçı gittiğim zamanlar. Ama fark etti ki param olunca ile kısıtlı kaynaklar ile yürüttüğüm zamanki davranışım farklı, haa dedi demek ki bu sürekli yaptığı bir davranış değil. Siz sanki sürekli yapıyorsunuz gibi duruyor.

Ya dışarı çıkarken kendinizi +500 +1000 TL gibi esnetin öyle plan yapın. Ya da baştan oturun konuşun bence.

Ben param olunca eşim sormadan ona bir şeyler alıyorum zaten, onu görünce ön yargıları kırıldı. Ben hesap yapınca anlıyor artık paranın tükendiğini :D Yoksa zor bir durum yani kadının veya çevrenin diline düşmek.
0
ananiyimioguz
(18.10.22)
evlenince bütçe ortak olmalı. kazanılan parayı birlikte harcıyorsunuz. ebeveyn ilişkisi kurulmamalı +1 para durumunuza ikiniz de aynı ölçüde hakim olmalısınız. ihtiyaçlarınızı da listeleyin. neyin ne zaman alınacağına beraber karar verin. böylelikle ikiniz de nötr olursunuz olaya. ilişkinizi sabote etmeyin.
0
gabe h coud
(18.10.22)
abi son zamanlarda gördüğüm en haksız insan sensin. dua et yenge sormuyor bu soruları yarın boşanma celbini göndertirdik kadına.
0
coldegezenkutupayisi
(18.10.22)
üsttekilerin hepsi+1
ayrıca ala09+1

koskoca kadının kendi ayakkabısından botundan haberdar olduğunu düşünüyorum.
ne istediğine kendisi karar verir, ki zaten bu tip giyim kuşam işlerinde erkeklerle kadınların hem zevkleri, hem bakış açıları farklıdır.
ilişkide sınır ihlâli yapıyorsunuz.

bunun dışında, bir kahveyi paylaşmak, tek kişi için alındığında küçüğünden almak falan olacak iş değil.
bu parasızlık ve hesap yapmanın ötesinde bir şey, bir kafa yapısı.
cebinizde bir kahve parası bile olsa, alır eşinize ısmarlarsınız en kötüsü.
üstelik kadın uyum sağlamaya çalışırken siz hâlâ hesap kitap peşindesiniz.
0
blatta hiberna
(18.10.22)
A101 reklamı gibi. Yüzde 101 haksızsın.
0
dissendium
(18.10.22)
Cimriliğe dayanamadığım için bir kere daha yazıyorum. Herkes yazarın çalışıp eşinin çalışmadığını düşünmüş ancak durum tam tersi görünüyor. Önceki sorularınızdan hatırlıyorum eşiniz memur sizin ise düzenli bir geliriniz yok. Zaten eşiniz kendi ayakları üzerinde durmayı başarabilmiş bir kadınken bir de “ihtiyaçlarımız, isteklerimiz” diye çocuk yerine koyuluyor. Bence eşinize akıl vermek yerine önce ailelerden aldığınız destek olmadan kendi başınızın çaresine bakmayı öğrenin. Sonra hediye almaya da zaman gelir.
0
ruhen hastayim ben
(18.10.22)
eşiniz haklı bence de.
0
drako
(18.10.22)
eski sorularınızı yeniden okudum ve sizi hatırladım. umarım iyi bir psikiyatristten düzenli terapi alıyorsunuzdur. eşinizin sabrına hayranım sizi gerçekten seviyor. umarım siz de sağlıklı kafa yapısına sahip olursunuz tez zamanda
0
Hallegadola
(18.10.22)
"Hepinize teşekkür ederim. Kesin bir biçimde hatalı olduğumu farkettim. Niyet olumlu olsa da üslup ve kelime seçimleri durumu batırabiliyor. Bu konuda daha çok çalışmam gerekli."

Şaka gibi bir sonuç gerçekten. Hocam senin üslubunda mı sorun var sadece sence? İsraf dememiş olsan ne fark eder? Kadın bir şey almak istemiş, sanki karşında çocuk var gibi davranıyorsun. Dünyanın en güzel cümleleri ile söylesen de bunu bir şey değişmiyor. Bu kadın sana bu kadar zamandır nasıl sabrediyor gerçekten çok şaşırıyorum. Umarım şizofren falan değilsindir de senin zihnindeki bir kadın için dertlenmiyoruzdur burada.
0
himmet dayi
(18.10.22)
Hocam allah kolaylık versin eşinize. Hem düzenli geliri getiren taraf eşiniz, hem de siz aileye gerekenleri belirliyorsunuz. Ve kadınına hediye almayı teklif ediyorsunuz (kimin parası ile kime hediye alıyorsunuz, ailenin parasını iki tarafta özgürce harcar, hediye almak istediyseniz onu sevindirecek bir sürpriz hediye alırsınız, dilenciye sadaka vermiyorsunuz sonuçta)(? Onun kazandığı parayla onu alışverişe götürmeyi teklif ediyorsunuz ) sizin istediğinizi almadığı için de ona kötü hissettiriyorsunuz vs. Olay üslup kesinlikle değil. Umarım eşiniz gördüğü bu tavrın doğru olmadığını bir gün farkeder.
0
zimbirik
(18.10.22)
Ben şu kısmı çok anlamadım; "Biraz da kararsız karşıdakinin ağzından çıkan ilk olası alternatifi kabul ediyor. Kendi isteklerini uyum sağlıyorum düşüncesiyle hep kenara koyuyor."

Şimdi siz burada eşiniz size kahve konusunda hak verdi diye mi söylediniz bunu? Eğer öyleyse bana biraz garip geldi bu tutum.

Yazınızda eşinizin istekleri bence garip değil, ortama uymuş. Gittiğiniz yerin tadını çıkarmaya çalışmış ancak siz hep negatif bir tavır takınmışsınız. Sonunda da gezinin hiç olduğundan yakınmışsınız.

Ne kadar doğrudur bilmiyorum, ama ben bu yazıyı okuyunca aslında ayrılmak isteyen ama bunun adını henüz koyamamış birinin hislerini anlamlandırma çabasını okuduğumu hissettim. Sanki kendinizi bu fikre ikna etmeye çalışıyor, bunun için vicdanınızı rahatlatacak haklı bir sebep arıyor gibisiniz.
0
akhenaten
(18.10.22)
Hatalısınız, bir sene önce alınan ayakkabının / botun israf olduğu suçlamasını yaptıktan sonra günün iyi geçmesini ummak abes.
Eşinizin babası da kontrolcü sizin babanız da. Kadıncağız o yüzden uyum sağlıyor; çocukken ezilmiş. Siz de babanızdan gördüğünüzü evlilik hayatınızda devam ettiriyorsunuz. Eşinizin gözü açılana kadar devam eder de bu kafayla devam ederseniz ayrılmasanız bile mutlu olamaz ve huzur bulamazsınız.
0
SiyamkedisiZorro
(21.10.22)
(9)

araba sürerken farlar yüzünden sürekli geçici körülük yaşıyorum

ayseee
geceleri araba kullanırken karşı taraftan gelen araçların farları yüzünden sürekli olarak 0.5 saniye ya da 1 saniye kadar önümü göremediğim anlar oluyor. ben geceleride mahalle aralarında uzun farlarımı kullanmıyorum ama karşımdan gelen araçların neredeyse hepsi uzun farlarını açmış geliyor ve bu be
geceleri araba kullanırken karşı taraftan gelen araçların farları yüzünden sürekli olarak 0.5 saniye ya da 1 saniye kadar önümü göremediğim anlar oluyor. ben geceleride mahalle aralarında uzun farlarımı kullanmıyorum ama karşımdan gelen araçların neredeyse hepsi uzun farlarını açmış geliyor ve bu benim görüşümü yok ediyor giderken yavaşlıyor hatta bazen neredeyse duruyorum, bunu nasıl aşabilirim? bende mi uzun farlarımı yakayım sonuna kadar ya da buna özel bir gözlük filan var mı?

geceleri mecbur kalmadıkça uzun farlar yüzünden araba kullanmamaya çalışıyorum artık,birini ezmekten, kaza yapmaktan korkak hale geldim.
0
ayseee
(17.10.22)
Nerede yaşıyorsunuz? Mahalle arasında uzun farla gezen davar yoğunluğu nerede? Ben neredeyse hiç karşılaşmıyorum söylediğiniz şeyle. Uzun yolda yaşıyorum genelde aynısını.

Karşıdan gelen sürücüye uyarı olsun diye siz de kıza süreliğine uzunları yakıp söndürün. Ona rağmen anlamıyorsa farlarınızı kapatın. Ben gece vakti mahalle arasında karşıdan araç geliyorsa direkt söndürüyorum farları. genelde aynı sekilde karşılık veriyorlar.
0
coldegezenkutupayisi
(17.10.22)
@coldegezenkutupayis istanbul sariyer'de yaşıyorum.

millette zenon far mı nedir tam adını bilmiyorum, o far çeşidinden var sanırım beyaz'a yakın bir renk sanırım sahte oluyormuş bu far çeşitleri.. görüşümü yok ediyor. oturduğum mahallede sürekli yokuşlar var mesela ben aşağıdan yokuşu çıkıyorum karşıdan gelen uzunları yakınca benim gözler yok oluyor adeta kör oluyorum. hatta bazen elimi kaldırıp camdan ışığın açısını kesmeye çalışıyorum.
0
🌸ayseee
(17.10.22)
Valla çok enteresan. hızınızı düşürüp selektör yapın, işe yaramazsa farları söndürün sokak ışıklandırması yeterliyse.
0
coldegezenkutupayisi
(17.10.22)
yolun sağında radar aracı gibi ters park edip ama farlarını kapatmayan öküzler yüzünden alttaki ürünü kullanıyorum. normalde bisiklet için ama araç içerisinde de akşamları faydasını gördüm.
www.decathlon.com.tr

keskin kör eden farklı renkteki ışıkları daha yumuşak hale getiriyor.
ekleme: yokuşlu yerlerde rastlıyorsanız aslında araçlar uzunu yakmamış. farlar yeri aydınlattığı için yokuşlarda, karşıdan gelen araç uzun ışık zannediyor.
0
gargamel
(17.10.22)
İstanbul Kozyatağı'nda yaşıyorum, bu şekilde araç kullanımına sıkça denk geliyorum İstanbul'un her yerinde. Eğer bu şekilde önünüzü anlık göremediğiniz oluyorsa gözlük gibi alternatifler alın, en azından araçta dursun.

Birde araca kamera takın, eğer bir kaza endişeniz varsa, en azından kamera olduğu için kafanız rahat eder.
0
GoodMorningTeacher
(17.10.22)
@GoodMorningTeacher kamera taktırdım arabaya.. gözlük olayını hiç bilmiyorum işe yarar mı? internetten bakıyorum gece gözlüğü diye ama kullanmadan bilemedim.
0
🌸ayseee
(17.10.22)
gözlük +1 ama dechatlon edğil.
muhtemelen gözünüzde ufak dereceli de olsa bi bozukluk var. gece ışıklar patlıyor olabilir. göz doktoruna gidin.

Ayrıca led farlı araçları uzun yakmış sanıyor olabilirsiniz, genelde aydınlatması karşıya daha çok ulaşıyor özellikle araç ledleri yere doğru değil de karşıya doğru yöneltmişse. muhtemelen uzunları açmasa da sizin gözünüze denk geliyordur.
0
ayin yazari
(17.10.22)
Karşıdakiler uzun far yakmıyor olabilir. Yokuşta olduğunuz için size uzun far gibi geliyor olabilir.
Sarı renk camı olan gece görüş gözlükleri var, ama mucize değiller. Bir miktar fayda sağlayacaklardır.

Normalde karşıdaki uzun farlarını yakıyorsa siz de uzun far yakıp kapatırsınız, hatalarını anlar ve kapatırlar.
Bence göz doktoruna da bir görünün. Pek çok insan yokuşlu yerlerde yaşıyor ve araba kullanıyor ama zaman zaman böyle bir olay yaşasa da kimse buna kafayı takacak kadar sık yaşamıyor bu sorunu. Belki de gözünüzde bir farklılık, hastalık vardır.
0
michael_knight
(17.10.22)
bende de aynı problem var.

astigmat var muhtemelen sizde de.

çözüm:

aracın ön camına şeffaf ama ışık kıran bir film yaptırabilirsiniz. hatta 1 numara karanlık da olabilir.
yan aynalar ve dikiz aynası kendinden kararan araç alabilirsiniz. bu sadece arkadan gelen araçlardan koruyor.
daha yüksek araç alabilirsiniz, suv vs. bu da yüksekte olduğunuz için farların daha az rahatsız etmesini sağlıyor. kendi aracım bir suv, 1 haftadır serviste arabam. bu 1 haftada verdikleri ikame araç bir sedan. inanılmaz fark oldu farların rahatsız etmesi konusunda.
anti far sürüş gözlüğü alabilirsiniz. yukarıda birisi sarı gözlük göndermiş. aynısını dekatlon'dan aldım çok minik bir fark oldu yine çözüm olmadı. gözlükçülerde daha profesyonel şeyler var onları denemedim henüz.
0
emfuzi
(18.10.22)
(10)

Şaçlarım Keçe gibi oldu Taranmıyor

sakince
Son iki haftadır saçımı yıkadıktan sonra saçlarım sanki başıma yapışıyor parmaklarımla saçlarımın arasında gezemiyorum. Duştan sonrada taramak resmen zülüm gibi oldu. Uçları hep düğüm. Haftada 3 gün Yüzmeye gidiyorum. Şampuan pantene kullanıyorum ama farklı bir versiyonuna geçmiştim.Saç yapım ince d
Son iki haftadır saçımı yıkadıktan sonra saçlarım sanki başıma yapışıyor parmaklarımla saçlarımın arasında gezemiyorum. Duştan sonrada taramak resmen zülüm gibi oldu. Uçları hep düğüm. Haftada 3 gün Yüzmeye gidiyorum. Şampuan pantene kullanıyorum ama farklı bir versiyonuna geçmiştim.

Saç yapım ince dalgalı kıvırcığa yakın orta uzunlukta.(omuza gelmeyen). Saçlarımı açtıktan sonra krem sürüyorum.

Neyi yanlış yapıyor olabilirim veya şampuanlar merdiven altı falan mı anlamadım.
0
sakince
(17.10.22)
Yakın zamanda şebeke borularında bir tadilat olduysa su bir süre yoğun klorlu akabiliyor. Şöyle bir deneme yapın, 5 litrelik kaynak sularından alıp bir de onunla yıkayın. Düzelirse sorun musluk suyundandır.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(17.10.22)
Saçların kuruduğu için bu şekilde birbirine dolanıyor ve taranmıyor. Banyoda suyun altında saç kremi kullanma. Banyodan çıktıktan sonra, durulanmayan saç kremi al, bundan sadece bir iki damla ellerine döküp, saçlarına sür. Sonrasında çok rahat şekilde tararsın.

Ben elseve kullanıyorum, saçı yağlandırmıyor.
0
GoodMorningTeacher
(17.10.22)
ogx coconut milk serum iyi gelebilir
0
ala09
(17.10.22)
saclar cok kurumus+1
taramadan once uclara kuru yaglardan ya da elseve'in bakim kremi var kuru-sert saclar icin ondan surup oyle tarayin. haftada 1-2 gece yatarken uclara hindistan cevizi yagi ya da argan yagi surup yatabilirsiniz. yastigi yaglamiyor merak etmeyin.
0
65 derece
(18.10.22)
Elseve saç bakım yağı. Banyodan sonra sürüyorum. Ellerimle bile açılıyor.
www.cimri.com
0
Kahvedesu
(18.10.22)
önerileriniz için çok teşekkür ederim yağ ve krem aynı ürünün farklı versiyonları var. Bana link atabilir misiniz?
0
🌸sakince
(18.10.22)
hask sac yagi, kücük ama 2 3 kez kulanirsin
bir de sprayi var banyodan sonra, yikamaya gerek yok.
0
durgunfoton
(19.10.22)
ben bundan bahsetmistim
www.trendyol.com
0
65 derece
(19.10.22)
Saçınızı sık yıkıyor olabilir misiniz? 2 günde bir yıkamayı deneyin saçınızı farkı hissedersiniz.
0
mungojerry
(19.10.22)
ty.gl

Bu benim kullandığım, sadece bir iki damla gibi elime sürüp, saçlarıma sürüyorum, ama diplere sürmüyorum. Saçlarımı yağlandırmıyor. Eğer çok sürersen saçlarını yağlı gösterebilir, ya da çabuk yağlandırabilir
Durulama gerektirmediği için çok kullanışlı.
0
GoodMorningTeacher
(19.10.22)
(11)

Jumbo'dan alışveriş yaptım, ürünlerimi göndermiyorlar ne yapmam lazım?

Hallegadola
Arkadaşlar merhabaCepa Jumbo'dan 24 Temmuz 2022 tarihinde 9400 numaralı çatal bıçak seti aldım. Aldığım zaman ürünün stokta olmadığını ancak Ağustos'ta stoka gireceğini söylediler. Tamam dedim nasıl olsa hemen evlenmiyorum. Ağustos oldu aradım, Eylül'de teslim olacak dediler. Eylül oldu şubelerine g
Arkadaşlar merhaba

Cepa Jumbo'dan 24 Temmuz 2022 tarihinde 9400 numaralı çatal bıçak seti aldım. Aldığım zaman ürünün stokta olmadığını ancak Ağustos'ta stoka gireceğini söylediler. Tamam dedim nasıl olsa hemen evlenmiyorum. Ağustos oldu aradım, Eylül'de teslim olacak dediler. Eylül oldu şubelerine gittim Ekim'de elinizde olacak dediler. Ekim de oldu dün gittim yine şubeye Ocak'ta temin edilecek dediler. Halen daha stoku yokmuş ve bu ürünü yine de satıyorlarmış. İnternette şikayetvar'da baktım hemen herkes aynı dertten muzdarip. Müşteri temsilciliğini arıyorum biz bu konuda net bilgi veremiyoruz ama arkadaşlar ulaşacak dediler ne yapacağımı bilmiyorum. Tüketici hakem heyetine mi başvursam, başvurursam nasıl başvuracağım bilmiyorum. Bir de ürünü iptal edelim diyorlar, e ben bu ürünün ödemesini bitirdim.Temmuz ayında verdiğim 3199 TL şimdi aynı değerinde değil ki.
Napacağımı bilmiyorum çok öfkeliyim. İstanbul'da olsam genel merkeze kadar giderdim.

İnstagram'dan Twitter'dan yazdım bugün bakalım cevap gelecek mi. Buradan bir şey almayı düşünen dostlarım sakın almayın pişman olursunuz.

sanki adamlar parayı topladı topluyor sonra anında topuklayacaklar gibi bir havası var. fabrikada işçi mi kalmadı çelik mi temin edemiyorlar anlamıyorum ki.
0
Hallegadola
(17.10.22)
yani ürünün tedarik ve teslim edilememesi büyük fiyasko tabii ama jumbo gibi bir markanın parayı toplayıp topuklamasından korkmak biraz saçma, neredeyse yüz yıllık bir markadan bahsediyoruz, ki zaten iade yapabileceklerini söylüyorlarmış.

tüketici hakem heyetine başvurmanıza da gerek yok bu durumda.
3199 lira değer olarak 100-150 lira etkilenmiştir en fazla.
on binlerce lira değil sonuçta, bence paranızı geri alın.
şikayetinizi de genel merkeze iletin, en kötüsü bir daha alışveriş yapmazsınız.
belki hediye çeki ya da indirim falan gibi bir şey yaparlar müşteri memnuniyeti nedeniyle.

ya da dedikleri şekilde size ulaşmalarını bekleyin, konuyu takip edin.
duruma göre belki bekler, belki iade alırsınız.
0
blatta hiberna
(17.10.22)
@blatta hiberna öncelikle cevabınız için teşekkür ediyorum. şöyle söyleyeyim, o zaman diğer markalardan da aynı fiyata ortalama bir çatal kaşık seti alınabilirken şimdi aynı setler 4500-6000tl arasında. bu arada aynı ürün şu anda 5500 tl küsüre satılıyor.

genel merkeze doğrudan nasıl ulaşabilirim ki? birkaç tane telefon numarası var internette gördüğüm kadarıyla artık onları aramayı düşünüyorum.

yani normalde de araştırırım bir şey almadan önce. ancak markanın ismine güvendim yalan değil. şimdi bakıyorum marttan beri benimle aynı ürünü alan insanlar halen daha ürününü teslim alamamış.

bazıları para iadesinde de sorun olduğunu söylemişler. stokta olan bir ürünle değişimi teklif edeceğim. bu haftasonu tekrar gideyim şubeye olmadı
0
🌸Hallegadola
(17.10.22)
ürün neden tedarik edilemiyor acaba?
kendi üretimleri değilse gümrüğe takıldı diyeceğim ama çatal bıçak takımları da kendi üretimleri oluyor.

bence bulduğunuz numaraları, diğer şubeleri falan arayın.
başka şubeye arayıp "bu ürünle ilgili durum nedir? benim alışveriş yaptığım şube düzgün bilgilendirme yapmıyor" gibi bir şey söylerseniz belki düzgününe denk gelip daha iyi bilgi alırsınız.

aldığınız bilgiye göre iade almaya veya beklemeye karar verirsiniz.
0
blatta hiberna
(17.10.22)
kredi kartı ile aldıysanız bence daha fazla beklemeyin, direkt chargeback başlatın.
0
inheritance
(17.10.22)
@blatta hiberna gerçekten anlayamıyorum yani nasıl bu kadar kör bir şekilde alışveriş yaptım kendime kızıyorum.

dediğinizi yapacağım çünkü başka çarem de kalmadı.

tüketici hakem heyetine başvuracağım dediğim gibi.

@inheritance valla yolun sonu öyle gözüküyor. :(
0
🌸Hallegadola
(17.10.22)
cimere yazdım demin bakalım ne olacak
0
🌸Hallegadola
(17.10.22)
AİHM'e de şikayet edin. Cumhurbaşkanlığı bu işi çözemeyebilir.
0
himmet dayi
(17.10.22)
Bunu beyaz eşya markaları da yapıyor, ben sosyal medyada çok denk geldim. Galiba amaç bir şekilde firmaya para girmesini sağlamak. Bu iptal işi de hep aynı galiba firmalarda. Aradan en az 3 ay geçince paranızı iade edelim diyorlar.
Sorun çözmek isteseler size para iadesi/alternatif set+ hediye çeki verirlerdi. Dolap uygulamasında sizin set 5000 liraya satılıyor. Başka yerlerde 6000 küsür. Yazık o kadar paraya.
0
GoodMorningTeacher
(17.10.22)
Ben instagramdan bayağı bir salladım bunlara. Her seferinde yorumumu sildirdiler. En sonunda istediğiniz kadar yorumumu silin yine de bıkmadan yazacağım dedim. Sonra beni bunlar aradı. Pelin hanımmış ismi, Ocak ayında aldığım setin mutlaka elimde olacağını, çok özür dilediklerini, sorun devam ettiği takdirde kendi ismiyle aramam gerektiğini söyledi.

Şimdi tüketici hakları para iadesi yapıyor ben @GoodMorningTeacher sizin dediğiniz gibi zararda oluyorum. Beklemekten başka çarem yok. :((
0
🌸Hallegadola
(22.10.22)
Bugüne kadar 10 kere paramı almıştım ben olsam. Hakem heyetine başvurun. Ürünün bugünkü değeri neyse onu da görüntü alıp ek olarak yollayın. O parayı geri isteyin.
0
sckxyss
(22.10.22)
Ürünün bugünkü değerini verebilirler mi, buna emin olsam zaten bunu yapmayı istiyorum ben de.

Bir de dediğim gibi şikayetvar sitesinde martta alan insanlara halen daha ürünleri teslim edilmemiş. Son kez Ocak ayını bekleyeceğim. Eğer yine yollamazlarsa dava açmayı düşünüyorum.
0
🌸Hallegadola
(22.10.22)
(4)

Bu Köpek İcin Ne Yapabilirim.

kendinibulankadin
Merhaba arkadaşlar,Bugün yagmurda işten dönüyordum.Bagli halde bi köpek gördüm.Klubesi de yok.Yagmur altında kısacık şekilde bi bağcıyı var ve sel gibi yağan yağmurda öylece kalmis.Ve en kötüsü de su;sahibi veterinermis,öğrendim.Bu hayvanı kurtarmam lazim.4 seneden beri o şekillenmiş.Aci acı ağlıyo
Merhaba arkadaşlar,

Bugün yagmurda işten dönüyordum.Bagli halde bi köpek gördüm.Klubesi de yok.Yagmur altında kısacık şekilde bi bağcıyı var ve sel gibi yağan yağmurda öylece kalmis.Ve en kötüsü de su;sahibi veterinermis,öğrendim.
Bu hayvanı kurtarmam lazim.4 seneden beri o şekillenmiş.Aci acı ağlıyordu.Ve maalesef ki benim gittiğim veterinerlerden biri.

Makul ve mantıklı bi çözüm bulmam lazım.Ne yapmam lazim?
0
kendinibulankadin
(16.10.22)
Veterinerle görüşüp, hayvanın haline acıdığınızı, dilerse köpek için yeni bir sahip bulabileceğinizden bahsedin. Kabul ederse de köpek için yeni bir aile bulursunuz.
0
GoodMorningTeacher
(16.10.22)
sırf sağda solda köpek görünce öcü görmüş gibi davranan insanlar yüzünden köpekleri kısacık iplere bağlıyorlar. görüp duydukça cıldıracak gibi oluyorum! emin ol öyle seviyodur ki köpüşlerini! duy da inan.

sahibi görüp duymuyor mu bunu ya. vetle konuşmak dışında çare yok eğer öyle elini kolunu bağlayacaksa hayvanı, kes ipini kaçır köpeği(tabii çipi yoksa ühü)
köleleri yaptılar hayvanları iyice
0
ala09
(16.10.22)
veterinere google haritalarda yorum yazilsa? buradan yayinlamak dogru olmaz heralde ama arkadaslarinizdan rica edebilirsiniz belki.
0
acan99670
(17.10.22)
@acan99670,benim aklıma da ifsalamak geldi ama küçük bi yerde yaşadığım için bunun yerine farklı çözümler düşündüm maalesef.
0
🌸kendinibulankadin
(17.10.22)
(9)

Bu nasıl bir şey?

Sakinolmamlazim
Çok sevdiğim, aynı alanda çalıştığım birbirimize kızkardeş olarak hitap ettiğimiz bir kadın arkadaşımla yaşadığım ve anlam veremediğim bir şey anlatacağım.Ben insan kırmaktan çok korkarım ve dostum dediğim insanlarla anaokulundan beri arkadaşım. Hayatıma çok insan girmez, giren de dusmanlikla vs çık
Çok sevdiğim, aynı alanda çalıştığım birbirimize kızkardeş olarak hitap ettiğimiz bir kadın arkadaşımla yaşadığım ve anlam veremediğim bir şey anlatacağım.

Ben insan kırmaktan çok korkarım ve dostum dediğim insanlarla anaokulundan beri arkadaşım. Hayatıma çok insan girmez, giren de dusmanlikla vs çıkmaz öyle kopar gider.

Şimdi bu arkadaşimla da aramızdan su sizmazdi. Eşiyle birlikte bir iş yeri açtılar, ikisi de çok emek verdikleri için ben arkadaşımı da tebrik ettikten, iş ueri açılışına gidip hediyesini verdikten sonra eşini de tebrik ettim. Bana verdiği cevap "evet eşim x de bana çok destek oldu ama buranın yıldızı ve kahramanı benim, her şeyi ben yaptım en çok alkış bana :)" e tabi ki öyle dedim ben de konu kapandi. Sonra Instagram'da bir fotoğraf paylaşıp, "benim yerime eşimi tebrik edenler kıskançtir, umarım ,80 yaşındaki haliniz de sizinle gurur duyar ve peşinden koşacak hayalleriniz vardır." Özetle böyle üç koca paragraflik bir şeydi.

Daha sonra bir daha beni ne aradı ne sordu, ben de onu ne aradım ne sordum. Bu arada aynı apartmanda oturuyoruz.

Şimdi ben bir hata mı yaptım, yoksa fazla ego zehirlenmesine mi kurban gidiyor bu kadın?

Sizin düşünceleriniz neler?
0
Sakinolmamlazim
(09.10.22)
arkadaşınız eşinden bağımsız dükkan açabilir miydi? iş yükü ve manevi yönünü sormuyorum. kendi başına işletme açacak maddi gücü var mıydı? yoksa, gurur yapmıştır ve insanların arkasından 'kocası olmasa dükkan açamazdı' dediğini düşünüyordur. siz de eşini tebrik edince o imayla laf soktunuz diye düşünmüş olabilir. fesat insanlar böyledir.
0
coldegezenkutupayisi
(09.10.22)
@cgka eşi olmasa acamayacak durumdaydı, eşi işten ayrılınca aldıkları tazminatla açtılar. Ben de hiç öyle laf sokayım diye söylemedim hakkaten mutlu oldum da tebrik ettim
0
🌸Sakinolmamlazim
(09.10.22)
arkadaşınız fesat bir insan. bu vesileyle iletişiminizin kesilmesi isabet olmuş.
0
coldegezenkutupayisi
(09.10.22)
anlaşmalı tek celse loading. :(
0
WithWorth
(09.10.22)
Sizin iletimsizliğini karşılıklı olmuş. Eğer siz onu arayıp ya da mesaj atsaydınız, cevap vermeseydi sıkıntı olurdu. Hemen kötü düşünmek, kötü yorumlamak doğru olmaz. Birde siz ilk arkadaşınızı tebrik etmişsiniz. Kutlamaya gelen bir sürü insan vardır, belki birkaçı arkadaşınızı es geçip, bütün yükü kocası üstlenmiş gibi konuşmuşlardır. Yazdıkları gereksiz ve saçma olmuş ama yapacak bir şey yok. Eğer kötü biri olsaydı bunce sene arkadaş olmadınız.
0
GoodMorningTeacher
(09.10.22)
tahminimce o gün üst üste aynı şeyleri yaşadı. çoğu kişi sürekli eşini tebrik etti. onun da zoruna gitti. en son da birine patlaması ve hırsını alması gerekiyordu. o da seni seçti.
0
gottacatchemall
(09.10.22)
Haha. Kafayı yemiş bence. Kıskançlık ne alaka. Tesla'yı mı kurmuş bu kadın? İş kuran insanlar kendilerini bir şey zannetmeye başlıyorlar. Sizin bir hatanız yok. Bugüne kadar tanımamış olmanız sorun.
0
dissendium
(09.10.22)
Öyle bir arkadaşım var. Liseden bu yana arkadaşız. Ara sıra onun, arada da benim densizliğimle ilişkimiz soğur gibi oluyor.
Birkaç gün, ya da birkaç hafta sonra bazen o, bazen de ben, hiç birşey olmamış gibi diğerini arıyor.
Densizliğin kime ait olduğunu o zamanlarda sorgulamıyoruz. Olayın kahkahalar eşliğinde konuşulabileceği zamana kadar o konuya girmiyoruz.
Siz de öyle yapın.
Güzel arkadaşlıklar kolay kurulmuyor.
0
Mirket
(09.10.22)
madem o kadar can ciğerdiniz, "instagramda paylaştığın şeyi benim için mi yazdın" diye sorabilirdin. Bakalım yüzüne karşı aynı şeyleri söyleyebilecek mi.
0
durbidakka
(10.10.22)
(4)

istiklal ve çevresinde ne yapılır?

ilgeru
galata kulesi'ne çıkmak ve istiklal'de yürümek gibi 2 tane basit eylemimiz var. bunlar dışında mekan olur turistik yer olur tavsiyeniz var mı?
galata kulesi'ne çıkmak ve istiklal'de yürümek gibi 2 tane basit eylemimiz var. bunlar dışında mekan olur turistik yer olur tavsiyeniz var mı?
0
ilgeru
(07.10.22)
Pera müzesi gezilebilir, bir sürü müze var orada. Kiliseler var. Sonra gümüşsuyundan dolmabahçe'ye yürünebilir. Sonra akaretler'e.
0
GoodMorningTeacher
(07.10.22)
Cafe önerisi;

Barnathan Cafe
Varuna Gezgin Cafe
Beyoğlu İnci Çikolata
Willy Wonka Çikolata

Sinema Müzesi
Pera Müzesi
Pera Palas Otel
Yapı Kredi Kültür Sanat
Salt Galata
Galata Mevlevihanesi

Gezi parkı'nın orada 200 metrelik yer altı metrosu var. Orası da olabilir. Belli saatlerde ziyarete açık.

Karaköy'e geçebilirsiniz Galata'dan. Hane Çikolata Cafe var orada da. Galataport'a inebilirsiniz. Karaköy'den vapurla Kadıköy'e geçebilirsiniz.

İnternetten online müzekart alın. Bilet kuyruğuna girmeye gerek kalmadan direkt Galata kulesine çıkış kuyruğuna girersiniz. Zaten müze kart şart, yoksa 100 tl ödersiniz. En son fiyatı öyleydi.
0
Cesario
(07.10.22)
ben geçen hafta sadece 3 saat istiklalde yürüdüm, atlas ve halep pasajlarına girilebilir, ilgi alanınıza giriyorsa kubrick sergisi olması lazım atlas sinemeasında oraya bakılabilir, narmanlı han da çok güzel cafeler görünüyordu orada oturulabilir, girmedim ama aynı bahçede iluzyon müzesi var yine ilgi alanınıza giriyorsa, cezayir sokağında bişeyler içilebilir, ben mandabatmazda kahve içmeden taksimden dönmüyorum o yapılabilir. oradan tünelde yine güzel cafeler var oralara oturulabilir.
0
hypathia
(07.10.22)
Taksim camii, AKM, Demirören AVM, Madame Tussauds Istanbul
0
beemaker
(07.10.22)
(7)

annemin böyle davranmasının nedeni ne?

deartheodosia
her ne olumsuz olay yaşasam istisnası olmadan benim karşımdaki şeyi savunuyor. yani bir gün dışarıda yürürken saldırıya uğrasam ve ölümün kıyısından dönecek olsam “haklılar tabii. oradan yürümeyecektin. saldırırlar tabii, hata sende.” der. her zaman böyle. neden böyle davranıyorsun dediğimde de gerç
her ne olumsuz olay yaşasam istisnası olmadan benim karşımdaki şeyi savunuyor. yani bir gün dışarıda yürürken saldırıya uğrasam ve ölümün kıyısından dönecek olsam “haklılar tabii. oradan yürümeyecektin. saldırırlar tabii, hata sende.” der. her zaman böyle. neden böyle davranıyorsun dediğimde de gerçekleri dile getirdiğini, doğruları konuşmak gerektiğini söylüyor ama durum öyle değil. aynısını babama karşı da yapıyor. devamlı eleştiri. devamlı başkasını haklı görme.

eşimin annesi tam tersi mesela; o da çocukları ne yapsa daimi çocuklarının savunucusu. çocuğu birini öldürse “sor bakalım neden öldürmüştür, mutlaka nedeni vardır ki öldürülen öldürülmeyi hak etmiştir” kafasında. tamam hadi bunu bir nebze anlayabiliyorum ama anneminkini asla anlamıyorum.

beni aşırı yoruyor ve soğutuyor.
0
deartheodosia
(02.10.22)
bazi insanlar baska insanlari sevmeyi bilmiyor pek.
Hayat dersi vermeyi, elestirmeyi, guya karsisindakini 'hayatin gerceklerine hazirlamayi' vs kiymetli saniyor, 'ah benim guzel kizim, cok seviyorum seni' falan demek yerine.

Buna iletisim zayifligi ve kendinden memnuniyetsizlik de eklenince boyle surekli elestiren, antipatik insanlar cikiyor ortaya. Annemiz babamiz olmalari maalesef baska kosullarda tanissaydik vakit gecirmeyi veya samimiyeti tercih etmeyecegimiz insanlar olabilme ihtimallerini degistirmiyor. Bu butun aile uyeleri icin gecerli yani.

Yapabileceginiz bir sey yok. Beklentinizi, iletisimdeki tercihlerinizi, kendisinin bu davranisinin sizi incittigini yeterince net ve yeterince defa soylediginizi dusunuyorsaniz, su andan itibaren sadece kendi davranisinizi/tepkinizi kontrol edebilirsiniz. Daha az zaman gecirmek, olan seyleri onunla paylasmamak, herhangi bir konuda fikrini sormamak, sizi elestirdiginde ortami terk etmek gibi seyler yapabilirsiniz. Madem kendisi boyle bir insan, baska davranis beklemek gereksiz olur.
0
sopiro
(02.10.22)
Birçok anne bu şekilde davranıyor. Bunun sevmekle alakası yok. İnsan kendi yakınında biriyle konuşurken daha rahat kafasındakileri döküyor ortaya, ne dediğini tartmıyor. Benim annem de kız kardeşime böyle davranıyordu bir ara, mesela okulda bir şey unutuyordu, annem de "unutmayacaktı şöyle yapacaktı, böyle yapacaktı" diyordu. Ya da herhsngi bir aksilik konusunda söyleniyordu. Ben birkaç kez açıkçası sert bir şekilde yaptığının yanlış olduğunu ifade ettim, artık içinden söyleniyor. İnsanın arkadaşı böyle davransa kırılmaz ama anne olunca daha yapıncı davranmasını bekliyor haklı olarak.
0
GoodMorningTeacher
(02.10.22)
goodmorning, birçok annenin böyle davrandığını düşünmüyorum. “şöyle yapacaktın”dan farklı bir şey bu. karşımda kim varsa onu savunmaya başlıyor. bunu da hayatın ve insanların gerçeklerini anlatarak bana iyilik yapma olarak kılıfa uyduruyor. kötülük yapan insanı bile savunan bir tutumu var, yeter ki karşısında babam/ben ya da abim olsun. bu motivi nereden geliyor anlayamıyorum.
0
🌸deartheodosia
(02.10.22)
freedonia
(02.10.22)
kesin psikolojik olarak analizi vardır

benimki de her şeye yapamazsın beceremezsin negatifliği ile yorum yapıyor
keyif alamıyorum inadına yaptığımdan, ispat etme çabasından
onay, övgü bekleme hastası yaptı beni
baya geç farkettim
0
bir soru sorcam
(03.10.22)
ebeveyni bilmem de ben de ilk başta eşi dostu savunamıyorum.
haklılığı ilk olarak karşı tarafa veriyorum.

şimdi neden diye düşündüm şöyle bir şey çıktı;

ilk neden; benim kardeşim, destekçim ve savunucum pek olmadı. o yüzden her koşulda "kendinden" olanı savunan insanları oldum olası sevmemişimdir. biraz objektif bakın öyle değerlendirin yani.

ikinci neden ise; her durumda sevdiğin insanı savunmak, o insanın gelişimine katkıda bulunacağını düşünmüyorum (tersi durumda psikolojik olarak yaraladığımın farkında değilim tabi). Yani diyelim ki çocuğum var ve arkadaşı ile tartıştı. Boşver oğlum gerizekalı herkes diye gazı vermek yerine, kim bilir ne yaptın biraz hareketlerine dikkat et çabuk tepki veriyorsun, çabuk sinirleniyorsun, yont biraz kendini demek veya o amaç ile onu savunmamak daha doğru geliyor.

Mesela eşimle bir konuda tartıştık diyelim. Bir juri olsa ve dışarıdan değerlendirse benim tepkim doğru. Fakat kardeşleri, kardeş oldukları için el birliği ile benim tepkimi yanlış olarak görebiliyorlar. Halbuki birisi çıkıp da ablasını eleştirebilse gözümde güneş gibi parlayacak saygım artacak. Ailede o aile içini bile eleştiren kişi benim işte.

Ama bu eleştiri önceliğini eşime karşı da uygulamamda onun üzüldüğünü görünce biraz ben de kendimi yonttum. Yoksa ben de nedense haklılık payını önce "el"den yana kullanıyordum. İnsanlar neden birbirinin yanında ki destek olmayacaklarsa diye düşünerek, artık canım karım sen haklısın minvalinde yanında olmaya çalışıyorum çünkü önemli olan onun mutluluğu.

Ben de onu eleştirirsem tamam belki yanlış yaptığı huyunu törpüler biraz ama yanında ona destek olamayan birisi imajı çizerim sürekli ve uzun vadede bu ilişkimizi zedeler.

Sanırım annenizin bu farkındalığa ulaşması lazım.
0
ananiyimioguz
(03.10.22)
@sopiro mükemmel bir tespitte bulunmuş, bunu belirtmeye geldim.
0
mimetorg
(03.10.22)
(4)

Sürekli ev işi yapmak anksiyete/depresyonla ilgili olabilir mi?

hadi ya la
Bizim evi gören bir orduya yemek yapılıyor zanneder, ve evde sürekli bir temizlik, eşyaları kaldırma, yerleştirme, düzenleme ve aşırı abartılı çeşit yemek yapma oluyor. Sabah 7’den akşam 8’e kadar annem böyle. Ama iki kişi yaşıyorlar. Pek iştahlı değiller hatta. Ailemin evine ziyarete gittiğimde had
Bizim evi gören bir orduya yemek yapılıyor zanneder, ve evde sürekli bir temizlik, eşyaları kaldırma, yerleştirme, düzenleme ve aşırı abartılı çeşit yemek yapma oluyor. Sabah 7’den akşam 8’e kadar annem böyle. Ama iki kişi yaşıyorlar. Pek iştahlı değiller hatta. Ailemin evine ziyarete gittiğimde hadi dinlen, kahve içelim diyorum, kahveyi hazırladıktan sonra tekrar iş yapmaya başlıyor, bazen kahveyi unutuyor. İki yıl önce depresyon başlangıcı teşhisi konuldu yine çok hareketli ve pozitif olmasına rağmen. Ama “duvarlar üstüme geliyor, yerimde duramıyorum, bazen önemsiz bir şeyi düşünüyorum, detayının ne olduğunu hatırlamaya çalışırken uyuyamıyorum” diye doktora gitti ve antidepresana başladı. Bu dönemde kendini aşırı derecede yorduğunu görüyorum, sanki maden işçisi gibi çalışıp gün sonunda mahvoluyor.

Bu normal mi, yaygın bir durum mu?
0
hadi ya la
(01.10.22)
Standart Anne davranışı. Daha çok bu coğrafya da yaşayan kadınlarda görülen bir şey bu. Yapacak bir şey bulamayınca devamlı döngüler halinde aynı ev işlerini yaparlar. Ve hiç bir zaman bitmiyor. Hem de sabahtan akşama kadar kendilerini paralarcasına. Çünkü başka yapacak bir şey yok kadının. Bir süre sonra da psikolojik çöküntüler başlıyor. Bence çözüm annenize farklı ve yeni meşgaleler yaratmalısınız. Mesela hobi edinebilir bir şeyler okuyabilir. Spor yapabilir. Bir alanda kendini geliştirebilir. Yani hayatın o evle ugraşmaktan ibaret olmadıgını göstermelisiniz. Başka da çözümü yok. Uzun lafın kısası anneniz o eve sıkışmış kalmış.
0
limonlu eksi
(01.10.22)
Obsesif bozukluk
0
alimcgraw
(01.10.22)
bence de obsesif&depresif. annelikle alakali degil. yorgunluktan olen bi insan is yapmayabilir, aciliyeti yok chnku. ama yapmamasi onu huzursuz ediyor burda mesele mesgale degil. ev isi biten bir sey de degil ama yapan da var yapmayan da. eve temizlikci cagirip pesinden temizlik yapan da. bi standart belirlemis ve bunu ne olursa olsun bozamiyor. dislerini sıkma huyu var mı diye düşündürdü
0
ala09
(01.10.22)
Ev hanımları için çok normal bir şey. Çoğu ev hanımı bu şekilde, özelliklr yaşı 40 üzerinde olanlar. Çocukları büyütüne kadar üzerlerinde bir sorumluluk oluyor, çocuğun bakımı, çocuğun okulu, bunlarla işi bitince maalesef boşluğa düşüyorlar. Eğer hayalarında kendilerine alan yaratmadılar yalnızlaşıyorlar, hayatta bir uğraşları kalmıyor. Haliyle böyle eve sarıyorlar. Bu ev işlerini yapmasa büyük ihtimal evde boş boş oturmaktan kafayı yerler. Öyle boş boş oturmaları da çok tehlikeli bir şey sağlıkları için.

Yaşı kaç bilmiyorum ama kendisine uygun bir kişisel alan yaratmasını sağlayın, benim annem 55 yaşında biz onunla spor salonuna yazıldık, bazen tek gidiyor, oradaki insanlarla konuşuyor. Ya da bazen sanki arkadaşımmış gibi onunla gezmeye gidiyoruz, nasıl arkadaşlarımla oturup gezdikten sonra kahve içiyorsam onunla da kahve içip sohbet edşyorum. Yeni bir kafe, müze etkinlik olursa gidiyoruz beraber gidiyoruz.

Belli bir yaştan sonra anne-baba çocuk rolleri biraz yer değiştiriyor gibi oluyor.
0
GoodMorningTeacher
(01.10.22)
(8)

Şu başınıza gelse ne düşünürsünüz?

psmstc
Bir aile whatsap grubunuz var. Oraya sanatsal bir çalışmanızı atıyorsunuz. Herkes yorumunu yazıyor.Babanız 66 yaşında hemen üstüne alakasız bir siyaset makalesi atıyor. (Çalışmanızla ilgili asla bir yorum yapmıyor) Ve özelden herhangi bir konuda bir şey yazdığınızda size cevap yazmıyor. (Tamam, olur
Bir aile whatsap grubunuz var. Oraya sanatsal bir çalışmanızı atıyorsunuz. Herkes yorumunu yazıyor.

Babanız 66 yaşında hemen üstüne alakasız bir siyaset makalesi atıyor. (Çalışmanızla ilgili asla bir yorum yapmıyor)

Ve özelden herhangi bir konuda bir şey yazdığınızda size cevap yazmıyor. (Tamam, olur, bakalım, teşekkürler gibi(teşekkür kelimesini zaten günlük hayatta ağzından hiç duymadınız)

Grupta herkesin yazdığı (başsağlığı dileme, birisi bir okul kazanmış, gibi temel şeylere herkes yazıyor, kendi yazmıyor.)

Ve bu insan topluluğa da hitap eden, iş yöneticisi, konuşmacı birisi. Bilerek yazmıyor yani kısacası.

Kendini ağırdan satıyor, çocuklarını şımartmak istemiyor, grup gönderisine yetişemiyor desek gündelik hayatta da aferin, sizi seviyorum, yaparsını eskiden beri yok. Daima bir işin risklerini anlatır. Lafı yapamazsına getirir. Sürekli etrafındakileri kendi hedefi doğrultusunda manipüle eder. Para konusunda acayip kaygılı. Mal varlığı olsa da hiç yokmuş gibi davranır. Acıtasyon yapmayı sever. Hayır der ters hareket yaparsan tehdit eder, sinirlenir.

Muhatap öz çocukları, torunları. Çok kırıcı oluyor.

Siz ne düşünürsünüz?
0
psmstc
(29.09.22)
Bir insan daha önce ailesinden ne gördüyse tecrübe korku ve endişe veya hırslarını biriktirip onları kullanıyor olabilir. Saygı duymak lazım.
0
Gebeş kaplumbağası
(29.09.22)
Ne düşünürüm:
1) belli bir yaşın üstündeki insanları değiştirme imkanın yok, uğraşmaya gerek de yok.
2) kendi motivasyonumu ailem ya da başkaları üzerinden değil, kendim üzerinden ilerletmeye çalışırım. kırıcı bir durum yok yani bence.
0
roket adam
(29.09.22)
Aynı benim baba. Bence bu kıskançlıktan kaynaklı yani rekabet duygusu ön plana çıkıyor. Kendi çocuğunu kıskanan onunla rekabet etmeye çalışan birine de saygı duyulmaması gerektigini düşünüyorum
0
sassot
(29.09.22)
Roket adam +1

Hiçbir şey düşünmem ve kırılmam. Yani eğer bu bahsi geçen baba kişisi, çocuklarının belli bir yaşa kadar ihtiyaçlarını karşıladıysa, artık 66 yaşından sonra da "afferin harika bir çalışma bu" diye gaz vermesini, tebrik etmesini beklemezdim. Yani adam aşağılamamış, ilgisini çekmediği için umursamamış.
0
GoodMorningTeacher
(29.09.22)
Klasik baba tavrı. Uzun süredir böyleyse bir yerden sonra umursamayı, kırılmayı bırakmanız gerekir çünkü babaları otuz yaşında da altmış yaşında da değiştiremezsiniz maalesef.
0
black holes in the sky
(29.09.22)
Bence bu klasik baba tavrı değil. Çocuklarını çok seven ve ilgi gösteren babalar var. Ben bu kadar ciddiye alınmadığım bir gruptan çıkardım. Zaten aile WhatsApp grubu gibi bir şeyi hiç anlamadım. Bu tip şeyler bence iletişimi değersizleştiriyor. Anne ve babayla sesli şekilde konuşmak daha sağlıklı. Zaten 66 yaşındaki birinin davranışları için fazla alınganlık göstermişsiniz. Sanatsal çalışmanız da size kalsın.
0
dissendium
(29.09.22)
E siz zaten cozmussunuz olayi. Bunun uzerine daha bi sey dusunmeniz sizi sadece yorar ve yipratir suanda oldugu gibi. Dusunecek bir sey yok. O kisiyi boyle kabul edeceksiniz.
0
balpolen
(29.09.22)
60 yaş üstü erkekler genel olarak böyle. buna kırılmak için çok hassas olmak gerekir. umurumda olmaz kısacası.
0
abelardo
(29.09.22)
(11)

İşsiz arkadaşla kırıcı olmadan konuşmak

sarahkerrigan
Selam, öncelikle arkadaş hakkında bilgileri vereyim. Ülkedeki en iyi okullardan birinden makine mezunu, 10 senede bitirebildi. Ailevi sorunları yok, herhangi bir engeli yok. Orta sınıf bir aileden.Çok gerçek dışı kriterleri var. Örneğin ortalaması düşük olmasına rağmen, yurt dışında sürekli master p
Selam, öncelikle arkadaş hakkında bilgileri vereyim. Ülkedeki en iyi okullardan birinden makine mezunu, 10 senede bitirebildi. Ailevi sorunları yok, herhangi bir engeli yok. Orta sınıf bir aileden.

Çok gerçek dışı kriterleri var. Örneğin ortalaması düşük olmasına rağmen, yurt dışında sürekli master programlarına başvuruyor. 5 bin dolardan aşağı çalışmam diyor mesela. Bu ülkede çalışılmaz deyip sürekli ülkeye gömüyor. Düzenli olarak yakınıyor. ABD yeşil karta başvuruyor.

Sorum şu, benzer durumda arkadaşınız hiç oldu mu? Nasıl bir yaklaşım izlediniz, doğrudan, kırıcı olmayı göze alıp net konuştunuz mu, yoksa yuvarlak kelimelerle güvenli alandan uzaklaşmadan konuşmaya mı çalıştınız? Bu noktada iletişimi kuran ve yakınan arkadaş, konuyu siz açmıyorsunuz.

Ukala olmak, Amazon'un sahibiymiş gibi Linkedin tavsiyeleri vermek bana komik geliyor. Ne dersem diyeyim böyle anlaşılacakmış gibi düşünüyorum. Bir yerden başlaman lazımdan öteye gidemedim şimdilik, bir de bilge adam gibi 6 aylık kursları önerdim, bunun dışında geçiştiriyorum.

Arkadaşınız benimki kadar ekstrem bir durumda da olmayabilir. Sadece yaklaşımınızı ve bunun olumlu/olumsuz sonuçlarını merak ediyorum. Psikologa gitsin harici önerileri de dinleyebilirim.
0
sarahkerrigan
(28.09.22)
Benim tecrubem: Yardim istemeyen birine yardim edilemez & tavsiye istemeyen insan zaten dinlemeyecektir. "Bir yerden baslaman lazim" yeterince makul bir nasihat, onu bile sallamiyorsa yapacak pek bir sey yok bence.
0
hot potato
(28.09.22)
Ben bu tip insanlarla arkadaşlık yapamıyorum. Benim okulda da buna benzer iki tanıdığım vardı. Okulu aynen böyle uzattılar ve ortalamaları çok düşüktü, hayatta hiçbir şekilde kendilerinde hata, yanlışlık görmez, başkalarını suçlarlardı. Bu tiplerin genellikle aileden gelen rahatlıkları oluyor.

Karakterleri,huyları böyle bence onun bu durumu ile ilgili ona tavsiye vermenize gerek yok. Bir sorun yok ortada zaten. Onun yaşantısı böyle. Kimisi çalışmayı sever kimisi böyle bir şeyle uğraşmamayı. Belliki pekte maddi sıkıntısı yok, böyle yuvarlanıp gider bu.
0
GoodMorningTeacher
(28.09.22)
Hiç çalışmış mı bu kişi? Gerçek dışı kriterler iş hayatını hiç bilmemekten kaynaklanıyor olabilir. Öncelikle yargılamam. İşsizlik herkesin başına gelebilir. Zaten bu durum işsizlikten değil, iş beğenmemekten oluşmuş.

Bu şekilde zaman kaybettiğini, tecrübe kazanınca maaşının, işinin iyileşebileceğini, yurt dışına gitme ve diğer kişisel hedeflere çalışırken de zaman ayırabileceğini söylerdim. Kırıcı konuşmanıza gerek yok. Arkadaş da olsanız kimsenin anası babası değilsiniz. Zaten okulu 10 yılda bitiren biri bu konuyu sizin kadar umursamıyordur.
0
dissendium
(28.09.22)
@dissendium, bir iki tane kısa dönem staj hariç sıfır deneyim. Hiç çalışmamış. Dediğim gibi, yakınan taraf kendisi, yoksa haklısın. Durup dururken kimseye senin yolun yol değil denmez.
0
🌸sarahkerrigan
(28.09.22)
yardım istemeyen-yardıma ihtiyacı olduğuna ikna olmamış kimseye yardım edemezsiniz.
0
orpheus
(28.09.22)
@sarahkerrigan, ben de öyle tahmin etmiştim. Buradan yürüyebilirsiniz. Önce bir ortamı gör, belki seversin gibi heveslendirici tavsiyeler vermek daha iyi sonuç verir. Diğer türlü ters teper. Bir de kanıtlarla konuşmak lazım. Avrupa'da bile bildiğim kadarıyla 5 bin dolar yüksek bir maaş. İnternetten ülkelere göre ortalama maaşları gösterebilirsiniz. Sadece iyi bir okuldan mezun olduğu için tecrübesiz birine bu paranın verilmeyeceğini söyleyebilirsiniz.
0
dissendium
(28.09.22)
tavsiyeni istemeyen birine tavsiye vermek için bu soruyu sorup zamanını kaybetmek üzücü.
bence enerjini kendi hayatını üst seviyeye taşımak için harca
0
hopp
(28.09.22)
aynısı başıma geldi. maaş beğenmedi, iş beğenmedi. ben stajyerdim, işte ister istemez ilerledim, ama o sürekli şikayet etti. ona işin doğrusunu ısrarla göstermeniz bir işe yaramaz bence. okulu erken bitirmesi, ortalamasını iyi tutması da işine yarardı, muhtemelen ailesi de bu konuyu onunla çok konuştu, ama işe yaramadı. ne derseniz deyin size akıl verecek, iş beğenmeyecek.

bu arada, o arkadaşım uzun seneler sonra yurtdışına gidip orada işçi olarak çalıştı. tanıdık kimse onu görmeyip kınamayınca daha kolay çalışabildi sanırım. buraya gelip yine de yurtdışında olmaktan ötürü mutlu olduğunu söylüyordu tabi, övüyordu durumunu.
hasılı, can çıkar huy çıkmaz. siz de kafanıza takmayın. bazı arkadaş yavaş yavaş konuşur, bazısı çok atiktir, bazısı da böyledir işte. bir renk olarak kabul edin, doğruyu gösterme niyeti sizi yorar.
0
lovemyself
(28.09.22)
Benim de böyle çok arkadaşım var maalesef. Genelde tavsiye değil de "haklısın abi ülkenin durumu çok kötü gerçekten de" falan diyorum genelde.

Bi çok insanın kafada böyle hazır "şablon"ları var. Dışardan değiştirmek zor / imkansız. Yani ülkenin kötü olduğuna, daha iyisini hakettiğine falan inanıyorsa inanıyordur yani, ne yapıcaksın. İnanç bu. Kendi tecrübeleri değiştirirse değiştirir.
0
plutongezegendegilmi
(28.09.22)
Dost acı söyler
0
beemaker
(29.09.22)
arkadaşıma sövmeyeceksem kime söveceğim? tabii ki arkadaşınıza dandun konuşacaksınız, gerekirse aşağılayacaksınız. alınıp güceniyorsa arkadaşınız değildir.

edit: sen yapmıyorsan, sen de onun arkadaşı değilsindir. boş da verebilirsin.
0
ahmet oturum cerezi
(29.09.22)
(2)

Saç gürleştirme, sıklaştırma

elvan abeyiylegezse
Saçlarım artık yavaş yavaş açılmaya saç derim görünmeye başladı. İnce, cansız saçlarım var. Deneyip uzun vadede memnun kaldığınız bir yöntem var mı ? ne önerirsiniz ?PRP mi ? Mezoterapi mi ? dermopen mi yoksa dermoroller mı ? Serum mu?
Saçlarım artık yavaş yavaş açılmaya saç derim görünmeye başladı. İnce, cansız saçlarım var. Deneyip uzun vadede memnun kaldığınız bir yöntem var mı ? ne önerirsiniz ?

PRP mi ? Mezoterapi mi ? dermopen mi yoksa dermoroller mı ? Serum mu?
0
elvan abeyiylegezse
(26.09.22)
www.instagram.com

Bunları hindistan cevizi yağı, susam yağı ile karıştırıp saçlarınıza sürün. Bunlar saç köklerini güçlendiriyor.
0
GoodMorningTeacher
(26.09.22)
Geri döndürülemez ama gidişat yavaşlatabilir market şampuanları kullanmak yerine biotin içeren şampuanlar kullanabilirsiniz ayrıca günlük olarak saf Argan yağı kullanabilirsiniz.
0
beemaker
(26.09.22)
(10)

Aldatadan evli kadının fake hesabına girilebilir mi?

ananiyimioguz
Fakülteden bir hocam ulaştı erkek bir kuzeninin eşi bir süredir kendisini aldatıyormuş. Karısının fake hesabını şans eseri telefonu açık iken şüphelenip yakalıyor ama o an görüntü falan alamıyor çaktırmadan bırakıyor.Gördüğü kadarı ile yakınlarda bir adam ile kendilerine ev açmışlar. Kendisi işteyke
Fakülteden bir hocam ulaştı erkek bir kuzeninin eşi bir süredir kendisini aldatıyormuş. Karısının fake hesabını şans eseri telefonu açık iken şüphelenip yakalıyor ama o an görüntü falan alamıyor çaktırmadan bırakıyor.

Gördüğü kadarı ile yakınlarda bir adam ile kendilerine ev açmışlar. Kendisi işteyken bu kadın arkadaşıma gidiyorum deyip o evde diğer adam ile takılıyorlarmış, yoğurt lazım mı ekmem lazım mı diye konuşmalarını falan da görmüş.

Şimdi boşanma yoluna gitmek istiyor ama bana şeyi sordu, elimizde hem eşinin fake hesabı hem de adamın fake hasabının adresleri var.

Bunlara girilip de konuşmaları delil olarak alabilir miyiz? Ücreti mukabilinde yapabilir misin diyor. Ben de öyle bir şey mümkün mü bilmiyorum hocam hiç girişmedim belki fake bir link atılır, oltalama yapılır açılan linke hesap bilgileri isteni o şekilde alınabilir ama başka nasıl olur bilmiyorum bir araştırayım dedim.

Şimdi bunun için kendi çabalarıyla bir şekilde birisi yardımıyla hesaplara girmek mantıklı mı? Yapılabilir mi?

Yoksa savcılığa durumu anlatsak bu fake hesaplara girebilme yetkileri var mı? Eğer varsa hiç gerek yok aksiyona onlar ulaşsın işte.
0
ananiyimioguz
(26.09.22)
Sakın böyle bir şeye bulaşma. Adam karısının telefonunda baya zaman geçirmiş, öyle bir anlık değil baya kurcalamış, tekrar kurcalayıp ekran görüntüsünü kendi telefonundan bile çeker. Kadın demeyecek mi bana komplo kurdular hesap bana ait değil diye. Bu arada öyle erkekler evliliklerinde aldatılmalarını bu kadar yaymazlar. Alır telefonu avukata gider. Bu işin altından başka şeyde çıkabilir gibi geldi bana. Avukatını yanına alıp o evde bassa daha mantıklı.
0
GoodMorningTeacher
(26.09.22)
Konunun savcılıkla falan ilgisi yok. Aldatma işlerine savcılar bakmıyor.

Böyle bir durumda madem ev vs var birisini takip ettirip fotoğraf çektirsin.
0
ihanet kac kisilik
(26.09.22)
Hayır usülsüz aldığınız için delil sayılmaz.

barandogan.av.tr

Ancak mahkeme gerekli gördüğü takdirde operatörlerden veri talep ediyor. Ancak bu veri konuşmanın içeriğini değil ne sıklıkla bağlantı kurulduğu, hangi saatlerde bağlantı kurulduğu, kadar süre konuşulduğu gibi şeyleri içeriyor.

www.pinarileri.com
0
akhenaten
(26.09.22)
Özel dedektifler var. Takip edip belgeyle fotoğrafla dosya veriyorlar.
Yapılması gereken bu ve bir avukatla konuşmak.
0
kisa
(26.09.22)
siber güvenlik alanında çalışan biri olarak yazıyorum, bir üçüncü kişi olarak senlik hiç bir şey yok. ne yaparsan yap bu işten zararlı çıkma ihtimalin yüksek. kesinlikle karı koca arasına girme.

soruna gelirsek, savcılığın fake hesaplara girebileceğini sanmıyorum. daha fazla delil lazım, o da özel dedektifle falan hallolur herhalde.
0
roket adam
(26.09.22)
Postegro var. Arada acin bakin.
0
Kahvedesu
(26.09.22)
Girilir de. Siz neden giriyorsunuz? Suç.
0
ruhen hastayim ben
(26.09.22)
Savcıyla işi yok bu durumun savcılık uğraşmaz zaten adam açısından bakarsak çok haklı fakat şekillendirmek zor bir de delillerin hukuka uygun şekilde toplanması lazım.
0
beemaker
(26.09.22)
Örnek karar geziyordu internette ama siz aslı astarı için avukata yönlendirin. Şifresini ele geçirip mesajları ede ederseniz bu suç ama yanımda telefonu vardı yabancı bir adamdan mesaj geldi baktım bu suç değil. Düzenek kurulmaması gerekiyor.
Boşanma alanında uzman bir avukattan 1 seans danışmanlıkla çözer bu işi o hack işleri hem size zarar hem kendisine
0
cilekli pasta
(26.09.22)
Hayır usülsüz delil elde ettiniz sayılmaması gerekli.


Ancak mahkeme veya savcılık gerekli gördüğü durumda telefon operatörlerden veri talep ediyor. Ancak bu veri konuşmanın içeriğini değil ne sıklıkla arama yapıldığı, hangi saatlerde bağlantı kurulduğu, kaç dakika konuşulduğu vb. şeyleri içeriyor.

bence kvk verileri gereğince uzak durmalısınız. suça iştirak olabilir.

muratkiziloz.com.tr
0
hmk50
(10.10.22)
(3)

Borsa hisse senedi alım satımı

metal69
Hangi uygulamadan yapıyorsunuz, bilmeyen bir adama biraz anlatabilir misiniz?
Hangi uygulamadan yapıyorsunuz, bilmeyen bir adama biraz anlatabilir misiniz?
0
metal69
(25.09.22)
Hangi bankanın mobil uygulamasını kullanıyorsanız, anlık takip al sat gibi dertleriniz olmayacaksa Bankanız dan yatırım hesabı açtırıp al-sat yapabilirsiniz.
0
ihanet kac kisilik
(25.09.22)
Benim garantide vadesiz banka hesabım var, bankanın uygulamasından alım yapıyorum. Satım işi masraflı olduğu için satış yapmadım henüz. Çok pratik alım satım işi.

Bilmiyorsanız finans bilginiz yoksa bulaşmamanızı tavsiye ederim. Öyle ufak alımlarda pek işe yarar bir kar elde ettirmiyor. Önce iyi takip etmek lazım yatırım yapacağınız şirketleri.
0
GoodMorningTeacher
(25.09.22)
bankadan yapıyorum fakat eğer uygulama tarzı birşey istiyorsan midas üzerinden alım satım yapabiliyorsun borsa istanbul üzerinden ve yurtdışından.
0
false pretension
(25.09.22)
(4)

özel ders hocası nasıl bulunuyor

Filinta61
11. sınıf öğrencisine matematik için özel ders aldırmayı planlıyoruz. ama bu iş için hoca nasıl bulunur hiç bilmiyorum. internette envai çeşit ilan var.bulanlar veya özel ders aldıranlar hocalarını nasıl buluyorlar acaba?ayrıca bunu kısa vade olarak düşünmüyoruz. başlayınca devam edilerek sınava kad
11. sınıf öğrencisine matematik için özel ders aldırmayı planlıyoruz. ama bu iş için hoca nasıl bulunur hiç bilmiyorum. internette envai çeşit ilan var.
bulanlar veya özel ders aldıranlar hocalarını nasıl buluyorlar acaba?

ayrıca bunu kısa vade olarak düşünmüyoruz. başlayınca devam edilerek sınava kadar devamlılık düşünüyoruz.

lokasyon kağıthane.
0
Filinta61
(20.09.22)
Bu anlamda hiç kullanmadım uygulamayı ancak armut'un içerisinde böyle bir kategori var, oradan da ulaşabilirsiniz. Saatlik ders ücretleri vs. yazıyor kişilerin.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(20.09.22)
okuldaki öğretmenlerine sorun. onlar birilerine yönlendirir.
0
teritori
(20.09.22)
Etüt merkezlerinin özel ders paketleri var. Buradan alınabilir dersler.

www.ozelders.com

Okuldaki hocaya sorarsanız hoca kendisinden özel ders almak istediğinizi sanar, bu sefer ondan almazsanız bozulur. Çevresindeki arkadaşların velilerine de sorun onlardan alan varsa bildiğiniz hocadan ders almak daha iyi. Özel dersler sınıf derslerine göre pek verimli geçmiyor. Çok az öğrenci anlamadığı yeri soruyor, genelde öyle zaman geçiriyorlarmış gibi oluyor. Ders alırsanız hocayla önce bir konuşun hangi konuyu anlatacak, kaç soru çözecek takip edin. Sınava kadar devamlılıksa üniversite öğrencisi yerine biraz tecrübeli ama kafa dengi, konuşkan birini tercih edin.
0
GoodMorningTeacher
(20.09.22)
sahibinden.com'da özel ders diye bir bölüm var. milyon tane ilan görürsünüz.
0
baylarbayi
(20.09.22)
(7)

Vadesiz döviz hesabı hakkında, kullanışlı mı?

GoodMorningTeacher
Bir arkadaşım ziraat uygulamasından çok rahat şekilde döviz alım, satımı yaptığını söyledi. Alım satım fiyatı uygunmuş. Atmden ya da bankadan döviz çekimi yapılabiliyormuş.Bu diğer bankalar için de geçerli mi?Birde böyle bankadaki döviz hesabını kullanmak mı daha iyi yoksa döviz bürosundan almak mı?
Bir arkadaşım ziraat uygulamasından çok rahat şekilde döviz alım, satımı yaptığını söyledi. Alım satım fiyatı uygunmuş. Atmden ya da bankadan döviz çekimi yapılabiliyormuş.

Bu diğer bankalar için de geçerli mi?
Birde böyle bankadaki döviz hesabını kullanmak mı daha iyi yoksa döviz bürosundan almak mı?
0
GoodMorningTeacher
(19.09.22)
bankadan kullanmak daha mantıklı. yıl olmuş 2022
döviz bürosuyla uğraşılmaz.
her bankada var.
0
jelly bear
(19.09.22)
döviz bürosu değil tabii ki banka kullanın.

internet bankacılığından alım satım yapabilirsiniz tabii.

ama banka atmsinden fiziki döviz çekimi ya da yatırması her bankada olmayabilir. şubeye gidip gişeden halletmek zorunda kalabilirsiniz.
0
AlsterWasser
(19.09.22)
Cevaplarınız için teşekkür ederim.

Qnbfinans bank ve cepteteb işlem ücreti almıyormuş, sanırım daha kullanışlı bu ikisi diğer banklara göre. Bunlara bir bakacağım. Burada bu ikisinden birini kullanıp, memmuniyetle ilgili yorum bırakırsa faydalı olur.
0
🌸GoodMorningTeacher
(19.09.22)
Nakit döviz lazım olduğunda Yapı Kredi üzerinden alıp ATM'den çekiyorum. Döviz burosuyla uğraşmaya gerek yok hic. Dikkat edin üzerinde $€£ logosu olan ATM'lerden çekebilirsiniz sadece. Ama öyle az sayıda falan da değil bayağı var.
0
uvcray
(19.09.22)
Her bankanın her ATMsi döviz alıp vermiyor. Bu konuda QNB'dense TEB daha iyi
0
Mirket
(19.09.22)
Bazı bankalar döviz vermeyip tl çevirip veriyor.
Atmden döviz veren banka sayısıda az.
Buna göre bankayı seçmek lazım.
Döviz büroları güven vermiyor bana.
0
kararsızataletfilozofu
(20.09.22)
atm den döviz çekiliyor ama her atm değil.

ben vakıf ve iş den çekiyorum. vakıfın bi ara istanbulda tek vardı. iş baya yaygın.

internette swap farkları göz önüne alınarak hesap açılabilir. iş iyiydi mesela ziraate göre.
0
gurur
(20.09.22)
(14)

İkinci yabancı dil

dissendium
Merhabalar. 500 kez sorduğum sorulardan bir tanesi daha. Son durumda birkaç şey sormak istiyorum.Şimdi ben mühendis olduğum için hep Almanca önerildi ikinci yabancı dil olarak. Ben de katılıyorum bu düşünceye. Gerçekten işime yarayabilir.Ama Instagram'da İtalyanca hesapları çok ilgimi çekiyor. Kendi
Merhabalar. 500 kez sorduğum sorulardan bir tanesi daha. Son durumda birkaç şey sormak istiyorum.

Şimdi ben mühendis olduğum için hep Almanca önerildi ikinci yabancı dil olarak. Ben de katılıyorum bu düşünceye. Gerçekten işime yarayabilir.

Ama Instagram'da İtalyanca hesapları çok ilgimi çekiyor. Kendimi istemeden kelime, cümle öğrenirken buluyorum. Doğal şekilde öğreniyorum resmen.

İlginç kısmı birçok şey aklımda kalıyor.

Oggi, ieri, domani falan basit ama sanki uzun süredir biliyormuşum gibi öğrendiğim kelimeler. Bir insan dolce, Versace derken zevk alır mı? Alıyorum...

Durum böyleyken yönümü yine Almancaya mı çevirsem?

Almanca sanki şakır şakır konuşabileceğim bir dilmiş gibi gelmiyor ama niyeyse İtalyanca sanki üstüne düşsem konuşabilirim gibi geliyor.

Sizce İtalyanca, İspanyolca öğrenmek Almanca varken gereksiz, boş uğraş mı?
0
dissendium
(19.09.22)
bahsedilen ülkelerde bizzat yaşamayı düşünmüyorsan ikinci yabancı dil kariyer için gereksiz bir uğraş. c1 seviyesinde sertifikalı almanca bilen biri olarak yazıyorum. ha zevk için yapacağım dersen sıkıntı yok tabii, orası ayrı.

buna ayıracağın vakti mesleki olarak işe yarayacak skiller öğrenmek için harcamanı öneririm. atıyorum makina mühendisiysen sallıyorum catia öğrenmek gibi. salladım tamamen.
0
roket adam
(19.09.22)
ben aktif fransızca konuşan biriydim, almanca ve norveççe de anlıyordum.

ikinci dili çalışmakta, geliştirmekte sıkıntı yok çalışıyor ve gelişiyor ama bıraktığın anda daha doğrusu ingilizceye döndüğün anda dil geri gidiyor.

yani ikinci dili seçerken en azından dili unutmamak adına bir kullanım alanı açmalısın

fransızca mesela sohbet
italyanca mesela opera
almanca mesela teknik kitaplar
norveççe mesela hiçbir şey

gibi

ben olsam buna göre seçerdim ikinci dili hani sürekli takip edebileceğin bir hobini o dilde kullanmak üzerine.
0
duyurukullanıcısı
(19.09.22)
@roket adam, makine mühendisiyim. Catia biliyorum ama geliştirsem daha iyi olur tabii ki.

Aslında amacım sadece kariyer değil. İngilizce dışında bir dil daha biliyor olma düşüncesi hoşuma gidiyor. Belki 20 yıl sonra çalışmak için giderim. Yakın zaman için düşünmüyorum bunu.
0
🌸dissendium
(19.09.22)
hocam siz ikinci dilinizi bulana kadar millet üçüncü dili öğrendi ülke değiştirdi hatta yanına profesyonel yeni bir yatırım daha yaptı kendine..

görünen o ki zorluyorsunuz. yani şu anlamda, hangi dili sevdiğinizi bulamıyorsunuz. muhtemelen hiçbirine ilginiz yok. olsa zaten ya sıradan başlardınız ya da zaten belli olurdu o dil. her gün başka bir dil ilginizi çekiyor ama gerçekçi değil de heves olduğu ortada.

zorunluluktan dil öğrenme de bir yere kadar olur aktif profesyonel kullanılmayınca onun dışındaki öğrenim ise direkt dile hatta dilden daha geniş olarak kültüre ilgiden gelen doğal bir motivasyonla olur.

bu noktada ben de @roket adam+1 diyorum.
0
AlsterWasser
(19.09.22)
"Bir insan dolce, Versace derken zevk alır mı? Alıyorum" bundan herhangi bir sekilde italyanca ogrenmelisin anlami cikmaz bence...

ben de roket adam'a katiliyorum. zaten gidip o ulkelerde yasamadikca birazcik kurs biraz duolingo'yla falan ne italyanca ne almanca asla kayda deger bir seviyeye varmayacak. tamamen bos zaman dolsun diye yapacaksan yap da kariyer gelisimi icin beklentilerin gercekci olsun.

edit: AlsterWasser +1
0
hot potato
(19.09.22)
İkisini de aynı zamanda öğrenebilirsiniz. Birer kitap pdf i bulun, ya da youtube dersleri izleyerek başlayın.
0
GoodMorningTeacher
(19.09.22)
kardeşim italyan dili mezunu. ancak italya'ya turist olarak gittiğinde kullanıyor. yaptığı işte bile bir işine yaramıyor.

romantik nedenlerle (kulağa hoş geliyor vs.) öğrenmeye başlanan yabancı diller çoğu zaman bir yere varmaz. bir planın programın yoksa bir heves başlar sonra bırakırsın. sana mesleki anlamda katkı sağlayacak ya da ileride aktif biçimde kullanım alanı bulacağın bir dile yönelmeni ve bu işi ciddiye alarak yapmanı öneririm.
0
sir gawain
(19.09.22)
Dili ne amaçla öğrenmek istiyorsunuz? Mühendislik ise ve Almanya'da yaşamayı düşünüyorsanız Almanca öğrenilebilir bunun dışında İtalyanca, Fransızca gibi Avrupa dillerinin devri geçti fazla gelecekleri yok artık Fransızca desek frankkfon ülkelerde ciddi bir Fransa karşıtlığı var artık fransa hem pazar kaybediyor hem de halklar artık yerel dillerine dönüyor İspanyolca tercih edilebilir zira bir çok ülkede konuşuluyor büyük bir pazar şayet akademik olarak düşünüyorsanız Bulgarca, Norveçce veya Zazaca bile öğrenebilirsiniz eğer ticaret dili öğrenmek ve bu işten para kazanmak istiyorsanız Arapça'yı tavsiye ederim
0
beemaker
(19.09.22)
"ispanyolca ilerde cok degerli olacak" geyigi bence patlamis bir boomer teorisidir, 80lerde gozumu actim ispanyolca diye millet aglasiyordu ama bir cacik oldugu yok, olacagi da yok zira ispanyolca konusulan ulkelerin alayi batik.

almanca muhendislik acisindan dunyaya parmak atmis ulkelerden biri o yuzden almanca, fransizca/italyanca gibi dilleri tepeler..

o yuzden beynim almanca diyor. Ama kalbim rusca der, elfleri seviyorum yaw nabayim..
0
cooperr
(20.09.22)
İspanyolca zaten değerli bir dil ticaret dili aynı zamanda ve dünyada cinceden sonra konuşan sayısı bakımından 2. Sırada hatta ABD'de bile belli bolgelerde göçmenler ingilizce bilmiyor İspanyolca konusuyorlar fakat İspanyolca mühendislik için değil. Aslında Avrupa dilleri demode oldu bir zamanlar Fransızca diplomasi diliydi veya İtalyanca önemliydi bana kalırsa iş amaçlı düşünülüyorsa ingilizce yeterli Avrupa devri 20. Yüzyılda kaldı günümüzün hasta adamı artık bugün ne fransizcanin ne italyancanin önemi kaldı hatta bir zamanlar çok önemli olacak geleceği parlak dedikleri Rusça bile gereksiz bence eski SSCB ülkelerinde artık gençler Rusça bilmiyor ve çoğu ülke krilden latinize edildi keza 90'li yıllarda geleceği parlak dedikleri Mandarin bugün Çinli tüccarlar Türkçe öğreniyorlar veya ingilizce yeterli diye düşünüyorum.
0
beemaker
(20.09.22)
Dil öğrenme sebebi illa ki işlevsellik olmak zorunda değil ki?

Sizin amacınız nedir örneğin? "Almanca öğrenip alanımda yazılmış makaleleri çevireyim, alman ortaklığı olan bir şirkette işe gireyim, dil yardımıyla iletişimi geliştirip belki her şey yolunda giderse ordan da almanya'ya geçerim kim bilir" gibi ya da benzeri bir planınız var mı?

Eğer yoksa, yani almanca öğrenip herhangi bir fabrikada, şantiyede vesaire maaşlı çalışacaksanız zaten almancanın bir katkısı olmayacak ki size? Bu şey gibi, kas gelişimi için protein ağırlıklı beslenmek iyiymiş deyip hiç spor yapmayı planlamamak gibi. Pratikte bir faydası olmaz.

Eğer somut bir planınız varsa bence hevesinizi bir kenara bırakıp almanca öğrenebilirsiniz.

Ancak eğer somut bir plan yoksa sevdiğiniz bir dili öğrenmek sizi eğlendireceğinden, ilgi alanınızı genişleteceğinden sizin için almancadan çok daha fazla faydalı olur. Yemek yerken de sadece sağlık için yemiyoruz değil mi? Örneğin tatlıların size hiçbir faydası yok, ama canınız isteyince yiyorsunuz. Çünkü güzel.
0
akhenaten
(20.09.22)
@akhenaten, dil öğrenmenin kendisini keyifli buluyorum. Arapçaya çok ilgim yok ama öğreten olsa onu da öğrenirdim. Bunu kişisel gelişim olarak görüyorum. Daha sonra iş geliyor. Alman şirketine girmek için Almanca düşündüm. Ama diğer taraftan da mühendislik dışında ticaret ile ilgili alanlarda da iş tecrübem olabilir. Dilin iş hayatında işe yaraması için iyi seviyede bilinmesi gerektiğini düşünüyorum. Bunun için de ilerleyebildiğim dili seçmek mantıklı geliyor. Ama bu noktada işe yarayıp yaramama durumu kararsız kalmama neden oluyor.
0
🌸dissendium
(20.09.22)
çok açık konusacağım maymun iştahlısın, işine yarayacak olan ama görev gibi olan neye başlarsan başla devamını getirmeyeceksin, o yüzden kariyer için değil keyif için öğrenmek istediğini öğren.
0
kuzey li
(20.09.22)
Ne ogreniyorsan ogren once cevrene bak o dili ne kadar insan konusuyor. Yoksa pisman olursun benden demesi.
Not : internet var ama insan bi cafeye bara restauranta gidince yada yolda o dilden insan ariyor
0
Slynmaster
(21.09.22)
(7)

11.sınıf için dershane önerisi ve gerekliliği

Filinta61
benim çocuğum 11.sınıf ea bölümü okuyor. %7 lik bir dilimle öğrenci alan bir anadolu lisesinde.şimdi sınıfında bazı arkadaşları dershaneye gidiyormuş. ben de gitsem mi diye soruyor.benim çocuğum çok ders çalışma meraklısı olan biri değil. hiç olmadı. ama bir şekilde benim de biraz desteğimle bugünle
benim çocuğum 11.sınıf ea bölümü okuyor. %7 lik bir dilimle öğrenci alan bir anadolu lisesinde.

şimdi sınıfında bazı arkadaşları dershaneye gidiyormuş. ben de gitsem mi diye soruyor.

benim çocuğum çok ders çalışma meraklısı olan biri değil. hiç olmadı. ama bir şekilde benim de biraz desteğimle bugünlere geldik.

bu dershane konusunda da açıkcası bu sene için biraz çekimserim. sözel tarafı hep iyiydi ama matematik için destek lazım olabilir görüşündeyim. kendim mühendisim ama artık bu sınıfların matematiği beni de anlatırken yoracak, zaten bir sürü şeyi de hatırlamıyorum ve beni de anlatırken strese sokuyor zaten.

sözün özü tecrübeli arkadaşların önerilerini bir dinlemek istiyorum.

çünlü çevrede sürü psikolojisinden dolayı bir sürü gönderen var, öel ders aldıran var. o gidiyorsa bende göndereyimciler var ve dershanelere göre her şey elzem tahmin ettğiniz gibi.

bir de şişli kağıthane civarı güzel dershaneler var mı?

teşekkür ederim.

yakınımızda final var.
hafta sonu 2 gün ve hafta içi bir gün okuldan sonra
hedef bir şekilde hukuk
deveye hendek atlatan bir öğrenci olmadı hiç benim çocuğum. yakından takip ettiğim için bunu biliyorum.

cevaplar gayet doyurucu teşekkür ederim.
0
Filinta61
(19.09.22)
dershane okula devam eden bir lise öğrencisi için oldukça yorucu bir şey bence. günün çok büyük bir kısmını çocuk okulda geçiriyor zaten, sonra dershaneye gidiyor, akşam eve geldiğinde yemek yemeye enerjiyi bile zor buluyor. bu döngünün iki sene sürdürülmesi çok yorucu olabilir eğer on ikinci sınıfta da dershaneye devam edecekse. ikiz kardeşimle aynı liseden mezunuz. o dil öğrencisiydi ve okulda dil sınıfı yoktu bu yüzden aralıktan pandeminin başlangıcına kadar dil dershanesine gitmeye başladı. ve açık söylüyorum aynı okula gitmemize rağmen kardeşimi çok az görüyordum. okuldan sonra direkt dershaneye gidiyordu, 8-9 gibi eve geliyordu, yemek yedikten sonra uyuyordu. bazen sırf uyuyabilmek ve kendini toparlamak için okula gelmeyip evde dinlendiğini biliyorum.
11. sınıf zaten kolay bir sınıf değil. matematik zor. edebiyatta gördükleri önemli çünkü ayt'de güzel soru geliyor 11. sınıf konularından. coğrafya dersinde iyi harita bilgisine sahip olması gerekecek, neden-sonuç ilişkilerini iyi bilecek. türkiye'de hangi şehirden ne madeni çıktığını bilecek, italya'da nasıl tarım yapıldığını bilecek, opec gibi uluslararası birçok örgüt öğrenecek vsvs. kısacası kolay bir sınıf değil ve yükü ağır. bunun üstüne yavaş yavaş yks stresi eklenecek. bir de dershane ödevleri, etütleri olacak. ben anlatırken yoruldum açıkçası.
yüzde yedi dilimdeki bir anadolu lisesindeyse nitelikli bir lisede okuyordur. tavsiyem, eğer okul kurs açıyorsa ihtiyacı dahilinde o kurslara katılmasıdır. kurslarda bazen başka okullardan hoca getiriyorlar ya da okuldaki başka hocanın kursuna giderse belki anlayamadığı yerleri daha iyi anlar. başka bir bakış açısından ders dinleyecek sonuçta.
bir diğer seçenek de özel ders. matematikten özel ders alması mantıklı olabilir. 11. sınıfı bile bu sene güzel öğrense seneye onun için çok güzel bir avantaj olur.
velhasıl kelam zaten başarılı bir öğrenci için dershane şu an ne kadar elzem, bilmiyorum. tabi hedefleri çok çok yüksekse ve bu tempoyu 2 sene kaldırabilecek bir öğrenciyse, neden olmasın.
ben de yüzde beşlik dilimle girdiğim liseden 2020'de mezun oldum. benzer çelişkileri yaşayan çok fazla arkadaşım vardı. iyi okulları kazanan arkadaşlarım, biri hariç, hepsi okul kursuna geliyordu. matematikten özel ders alanlar vardı aralarında.
bir de dershanelerin deneme kulüpleri oluyor, isterse onlara katılabilir akranları arasında nasıl olduğunu görmek, eksikliklerini fark etmek ve onlar üzerinde çalışabilmek için.
0
black holes in the sky
(19.09.22)
Hedef ne? Şu anki durum ne? Hedeften ne kadar uzak?

Ben zamanında 11. sıınfta başladım, çok iyi bir lisede tembel bir öğrenci idim, hedeflerimden uzaktım, herkes başladı diye başladım, başlamasaydım arkadaşlarımınkine oranla baya mütevazi olan hedefime asla ulaşamazdım son sene dersaneye giderek.

Çocuk kendi kendine çalışmıyorsa dersane hiçbir şey katmasa test çözdürerek bir şeyler katar.

Fakat yine hedef noktasına geri dönelim benim bakış açıma göre çok yukarı hedefler yoksa, aile ortalama bir vakıf üniversitesine yollayabilecek güçte ise ona göre çok kasmadan son sınıfta halledilir bence.
0
atom karincanin torunu
(19.09.22)
ben liseden 2014'te mezun oldum, o zamandan sonra baya sistemler değişti, dershaneler kapatıldı vs şimdiki durum nasıl pek fikrim yok ama benim zamanımda 11. sınıfta iddialı öğrencilerin %90'ı dershaneye giderdi. Dershaneler haftasonu oluyordu ama haftaiçi bazen denemeler ya da etütler oluyordu akşam saatinde. O yüzden şimdi haftaiçiyse ve sınıfın çoğunun gittiği bi durum yoksa bence şu an gerekli olmayabilir ama haftasonuysa verilebilir. Ben ilkokul 4. sınıftan lise son sınıfa kadar her sene dershaneye gitmiştim mesela haftasonları :') bizim zamanımızda normal buydu çünkü
0
nundu
(19.09.22)
Evet, dershane hem okul derslerine hem de yks için çok iyi etkisi olacak bir şey tembel öğrenci için bile. Lise öğrencilerine 2-3 yıldır bir eğitim derneğinde ihtiyaç sahibi öğrencilere gönüllü öğretmenlik yapıyorum. Bende dershane ile sınava hazırlandım. Dershane gibi kurumlar özel dersten daha verimli oluyor. Ve maalesef bu yeni sistemde gerekli. Devlette ve özeldeki hocalar kendilerini sınav sistemi için yenilemiyorlar. Yenilemedikleri yetmiyor, meb tarafındsn belirlenen yıllık müfredatı asla tam işlemiyor. Konuları öylesine anlatıp geçiyorlar, asıl ayrıntıya girmeleri gereken konulara girmiyorlar. Vicdanları da sızlamıyor. En iyi özel okul öğrencisi de en iyi anadolu lisesi öğrencisi de aslında sınava dershane ile hazırlanıyor. Kimisi de son sene açık liseye çıkarak daha rahat hazırlanıcağına inanarak hareket ediyor. Bu dershanelerin lisesine geçenler var son sene.

Sınav sistemi artık öğrencilerin bilgilerini ölçmüyor. Daha karmaşık, stratejik, uyanık davranmalarını istiyor. Yani konu anlatımına erişebilmek olay ama konu yeterli olsa da işin sırrı farklı soru çeşitlerine hakim olabilmekte. Son sene 12. Sınıfta başlaması geç olur.

İstanbul anadolu yakasındaki öğrenciler genellikle burdaki özeliz kurumlarına gidiyor. Buraya gidenler gerçekten kazanıyor. Avrupa yakasında da sınav, final ve uğur yaygın. Final dershanesinin kendisine ait şubeleri iyi. Uğur kötü. Sınav'ı bilmiyorum. Kendi sınıfındaki velilerle görüşün, bir fikirlerini alın gittikleri dershanelerle ilgili. Yol yakınlığı önemli akşamları denemesi, etütü olacak.
0
GoodMorningTeacher
(19.09.22)
Cevabı kendiniz vermişsiniz. Herkes göndermeye çalışıyor. Bu yüzden o çocuklar dershaneden bir bilgi bile öğrense çocuğunuzu geçebilir. Bu şuna benziyor. Sınavda 20 soru olsun. 10 tanesi kolay, 10 tanesi zor. Dershaneye gidenler sırf dersi kulak ucuyla dinledikleri için 10 kolay soruyu yapıp zor sorulara odaklanabilir. Ama dershaneye gitmeyen çocuk kolay soruları da kaçırabilir. Çok geri düşer.

Lise falan hikâye. Ben iyi Anadolu lisesinden mezun olup çok kötü bölüm kazanan bir sürü insan gördüm. Sınava hazırlık bambaşka bir olay. Okula falan kesinlikle güvenmesin.

Ben bundan 10 yıl önce gitmiştim dershaneye iki yıl. Çok faydası olmuştu. Başarısız bir öğrenciyken lise ve üniversite başarım yükselmişti.

Parası olan herkese en kötü bir yıl tavsiye ederim. Dershane arkadaşlıkları bile güzel oluyor. Sosyallik önemli.
0
dissendium
(19.09.22)
dersanenin okuldan farkı yok artık, okul yetmiyorsa dersane de yetmez. kaldı ki sözel için ayrıca ders almaya gerek yok, oturup okuyacak, test çözecek işte. bence zayıf olduğu dersten özel ders aldırmak daha mantıklı. biz kardeşimi dersaneye vermiştik geçen sene. sözel netleri dersaneden önce de sonra da aynı (yüksek). sayısal netleri de... halbuki matematik özel ders aldırsaydık en az 5 net daha fazla yapardı, çünkü özel ilgi görecek, ona göre ders anlatılacak, takip yapılacak vs. hem de belki daha uygun olur, o kısmı bilemiyorum.
0
summer timetable
(19.09.22)
Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar. Benim kızım da 11. sınıf. Yabancı (özel) okulda okuyor. Sayısalcı ve yüksek yerler hedefliyor. Zaten terimleri filan öğrenebilmesi için dershane lazımdı. Geçen sene bursluluk sınavlarına soktum, notları epey düşük geldi. Okuldan öğrencilerin gittiği dershanelerin önceki sene başarıları da beni tatmin etmeyince bu sene öğrenci koçu + münferit ders almasına karar verdik. Seneye kısmet. Tekrardan sokacağım bursluluk sınavlarına. Özeliz kurumlarını duymuştum ama onlara sınava sokmamıştım mesela.
0
SiyamkedisiZorro
(19.09.22)
(5)

part time iş

hknty
öğrenciyim. part time iş için h&m'e başvurdum olumsuz geri dönmüşler. neden olabilir? çalışan var mı daha önce? başvuru formunu online kendi sitesinden doldurdum. yaş, fotoğraf gibi kişisel bilgiler yoktu zaten. o yüzden kişisel nedenlerle değildir. çok da bilgi istemediler gerçi. şehir, numara, bir
öğrenciyim. part time iş için h&m'e başvurdum olumsuz geri dönmüşler. neden olabilir? çalışan var mı daha önce? başvuru formunu online kendi sitesinden doldurdum. yaş, fotoğraf gibi kişisel bilgiler yoktu zaten. o yüzden kişisel nedenlerle değildir. çok da bilgi istemediler gerçi. şehir, numara, birkaç işle alakalı soru. hepsine de olumlu cevap verdim ama olumsuz oldu. sadece bu alanda iş tecrübesi yok.
0
hknty
(18.09.22)
Erkeksen yüzde 90 reddedilirsin. Bu mağazalarda da torpil var.
0
dissendium
(18.09.22)
Tecrübeniz olmadığı için kabul edilmemişsinizdir. Hm çalışanlarını pek öğrencilerden seçmiyor benim gördüğüm kadarıyla, çalışan yaşları çokta genç değil. Eğer iş bakıyorsanız lcw ve defacto part time iş arayan öğrencilere daha uygun.
0
GoodMorningTeacher
(18.09.22)
Bilemeyiz bir cok neden olabilir bu tarz magazalara elden cv biraksan daha etkili olabilir sanki
0
neck_and_neck
(18.09.22)
H&M'de ben yaşı büyük doğru düzgün eleman görmedim, genelde öğrenci seçiyorlar bence, ama daha 'marjinal' tipleri seçiyorlar. Belki siz daha 'normal' görünmüş olabilirsiniz gözlerine.
Ama yine de yukarda da söylenildiği gibi bu mağazalarda direkt mağazadan başvuru daha etkili. Hatta atıyorum Koton'un tek bir mağazasına başvuru yapıp geçmeyin, birkaç mağazasına başvuru yapın. Çünkü genelde yapılan başvuruları mağaza kendi içinde değerlendiriyor, ihtiyacı yoksa kenara atılabiliyor, hele de sürekli başvuru geldiğini hesaba katarsak başvurunuzun göz ardı edilmesi çok olası.
0
gallienus
(18.09.22)
Yüzyüze yapılan başvurular öncelikli olur genelde
0
beemaker
(18.09.22)
(7)

Kasa Kuyruğunda Az Ürünü Olanın Öne Geçmesi

alicek
Kalabalık bi semtte yaşıyorum, her gün başıma geliyor nerdeyse ve artık hiç izin almadan öne geçiyorlar, bugün bi çocuk 1 defter almış izin almadan önüme geçti, ben ilk önce benden önceki adamın oğlu falan sandım bu tip durumlarda her önüme geçenin önceden gelip ürün koyduğunu falan düşünüyorum gene
Kalabalık bi semtte yaşıyorum, her gün başıma geliyor nerdeyse ve artık hiç izin almadan öne geçiyorlar, bugün bi çocuk 1 defter almış izin almadan önüme geçti, ben ilk önce benden önceki adamın oğlu falan sandım bu tip durumlarda her önüme geçenin önceden gelip ürün koyduğunu falan düşünüyorum genelde ama öyle çıkmıyor her neyse sonra baktım öndeki adamla alakası yokmuş, bu tip durumlarda tartışmak istemiyorum fakat bu sefer çocuk olunca laf etmediğim için ömrü boyunca aynı davranışı yapacağı aklıma geldi pişman oldum kısmen. Medeniyet konusunda her gün birilerini uyarsam sürekli tartışma ve gürültü yaşayıp her gün enerjimin düşeceğini düşünüyorum fakat meşru görmek de bunu yayıyor sanırım, siz bu durumlarda ne yapıyorsunuz? Sizce her gördüğüm olayda insanları uyarmalı ve gerekirse tartışma mı yaşamalıyım yoksa başına bela alma bok yoluna giden çok insan var bu olaylar kavgaya dönüşür sonunda kaybeden sen olursun mu dersiniz?
0
alicek
(18.09.22)
'Kaça gidiyosun bakiim sen? Güzel deftermiş, ne defteri yapacaksın onu? Ama bak bir dahaki sefere öne geçmek için izin alırsan daha iyi olur.' cümlelerini peşpeşe koysanız, hem size sohbet, hem çocuğa ikaz olurdu.
0
Mirket
(18.09.22)
Önüme geçmeye çalışan biri olursa "Sıra var" diyorum, acelesi olduğunu iddia ederse de "benim de acelem var" diyorum. Sizin başınıza bu durum sıkça geliyorsa sizle alakslı bir durum vardır, belki kasaya çok uzak duruyorsunuz insanlar sizi sırada sanmıyordur. Ben hiç böyle uyardığım biriyle tartışma yaşamadım.

Bu arada bir yabancı olarak başkasının çocuğu ile sohbet edip uyarmak gibi bir davranış doğru değil. Yetişkine laf edemeyip, yanında velisi olmayan çocuğu uyarıp tedirgin etmek yanlış olur.
0
GoodMorningTeacher
(18.09.22)
ben bu kadar takmıyorum. burası türkiye, bunları kafaya takarsak stresten yaşayamayız. sıradayken öndekine çok yakın duruyorum, böylece sıramı kaptırmaya niyetli olmadıgım anlaşılıyor. eğer dalgınsam ve birisi önüme geçerse yeterince yakın olmadıgımı farkediyorum ve yaklaşıyorum. ikinci kişi geçemiyor böylece
benzeri toplu tasıma sırasında oluyor. kadınlar öne geçmeye çalısıyor. uyarsam münakaşa çıkacak, meriçin birisi kadını savunmak için araya girecek, olay çıkacak. izin veriyorum ve sonra ona yaklaşıyorum başkası araya girmesin diye.

@mirket katılmıyorum. tanımadıgımız insanlara bu şekilde didaktik uslup kullanmayı doğru bulmuyorum. terbiyesiz ukala bir çocuk olup abuk subuk davranabilir veya etrafta annesi-babası varsa gereksiz cevap verebilir.
0
abelardo
(18.09.22)
acelem yoksa önemsemiyorum
ya da bir şey demeden sıramı kapanın önüne geçiyorum
0
bir soru sorcam
(18.09.22)
bir kere de en önde ben vardım benden izin aldı gerçekten öenmli bir işi var gibiydi
herkese sorman lazım gibi bir şey dedim mi hatırlamıyorum ama
sonra arkadan birsi izin verirken bana sordun mu dedi
ben de itiraz etmedin dedim

gereksiz gerginlik sdfsd
0
bir soru sorcam
(18.09.22)
her seferinde kavgami ediyorum :D
bir de o siralarda sadece benim sesim cikiyor. herkes hakkini yedirmeye o kadar istekli ki sanki hep susuyorlar.

1 tane urun soz konusuysa ve benim elimde 10 tane urun varsa sorsa izin vericem zaten ama sormamasi insani deli ediyor. (bi de bunlarin sadece en ondekine sorani var: halbuki siradan cogulcu bi izin cikmasi lazim ama bunu idrak etmeleri imkansiz) sormadan gecmeye calisilinca sira da vermek istemiyorum artik daha. kavgami edip onu arkaya yolluyorum.

bir de tek urunle gelip bana tek urunum var one gecebilir miyim diye soranlar oluyor. benim de elimde tek urun! elimdekini iyice gozune sokuyorum e benim de bi urun diyorum. surat yapip arkaya geciyor bu tipler de :D

toplum cok saygisiz ve bencil cogu insan yani boyle. bundan kaynaklaniyor. o beklemez o prenses cunku, ondan baska herkes beklemeli mantigi var insanlarda.

en sinir oldugumda yeni kasa acildiginda diger kasanin en arkasindakinin falan yeni kasaya gecmeye calismasi. yine bi ben ses cikariyorum. o prensese acildi cunku o yeni kasa... her seferinde kavga ediyorum haksizliga hic tahammulum yok. bircogunda sira elimden gitmis oluyor ama olsun saygisizliklarini yuzlerine vuruyorum.

*cocugun yasina bagli olarak sessiz kalirim ama. lise cocuguysa uyaririm, genc sira var yalniz falan derim gulerek. daha kucuk cocuga bi sey demem. ailesi terbiye edememis bana ne derim yani. 5 dk kaybederim. cocukla muhatap olunmaz
0
Kittie
(18.09.22)
Bu ve benzeri durumlarda hiç hakkımı yedirmiyorum ben. Uyarınca tartışma nadiren çıkıyor. Çıktığını varsayalım. Göz göre göre hergün hakkını yedirip kendine kızıp öz saygın azalacağına, enerjinin düşmesi ehven-i şerdir bence.
0
sam martin
(18.09.22)
(8)

Üniversiteye konaklama sorusu..

sonhakan
Özyegin e yürüme mesafesi 4 kişilik yurt mu? Yoksa 1 saatlik yolla şehirde 2 +1 evde 2 kişi mi?Diyelim masraflar aynı. Rahat açısından soruyorum
Özyegin e yürüme mesafesi 4 kişilik yurt mu? Yoksa 1 saatlik yolla şehirde 2 +1 evde 2 kişi mi?

Diyelim masraflar aynı. Rahat açısından soruyorum
0
sonhakan
(17.09.22)
Yurt.
0
Amaranta ursula
(17.09.22)
Ev tabiki. İstanbul'da 5 km yolu 45 dakikaya gidiyoruz, 1 saat süre normal. 4 kişi aynı odada kalmak çok zor. Kişisel alan yok, çok eziyetli olur. İmkan varsa ev.
0
GoodMorningTeacher
(17.09.22)
oda arkadaşlarınla anlaşamazsınız yurt hayatı zehir olur. odada durmak istemezsiniz. ayaklarınız geri geri gider. yurda girmemek için her şeyi yaparsınız. yurt mevcudu azsa oda değiştirmek zulüm olur çünkü değiştirmek isteyen insan bulma ihtimaliniz azalır. sabah hazırlanmak bile arkadaşlarınız uyuyorsa stresli bir eylem oluyor maalesef.
ev arkadaşınla anlaşamazsanız bile sürekli ortak alanda bulunmak zorunda değilsiniz, odalarınıza çekilirsiniz takılırsınız sürekli iç içe olma zorunluluğunuz yok. bana kampüs yurdu çıkmıştı, inanılmaz konforsuz olmasından dolayı gitmemiştim 1 saat uzaklıktaki eve çıktım.
0
black holes in the sky
(17.09.22)
4 kişi kalabalık. ev daha iyi gibi. bir dönem denenebilir yurt.
0
jelly bear
(17.09.22)
özyeğin'e en yakın yer zaten 1 saat.

ev +1
0
ahmet oturum cerezi
(17.09.22)
ozyegin tanrinin unuttugu bir yerde, ben ev diyorum.
0
tadellesever
(17.09.22)
hocam en azından 1 veya 2 sene yurt diyorum. ben hayatımın en gevşek dönemini yurtta kalırken yaşadım. ailemin evindeyken bile daha çok dikkat etmem gereken kural, daha çok sorumluluğum vardı.kendi evimde tek kalmayı ise hiç sevmedim. en yorucusu kendi evi insanın. hizmetçi tutabileceksen eve çıkabilirsin, veya ev arkadaşına ev işlerini kilitleyebileceksen.
0
eksisozlukokuryazari
(17.09.22)
1-2 sene yurt (okula alışma, arkadaş edinme, gırgır-şamata) sonrasında ev diyorum. Hem yurt ortamı askerlikteki koğuş ortamı için de bir ön hazırlık.
0
halitkin
(18.09.22)
(4)

Marmara Üni e-devlette transkript belgesi olmayanlar nasıl alıyor

gudumlu anne terligi
Marmara Üniversitesi'nden 2008 yılında ilişiğimi kestirmiştim o zamana kadar aldığım derslerin transkript belgesine ihtiyacım var.E devletten alamıyorum çünkü belli tarihten öncesini yüklememişler. Hukuk fakültesi online başvuru yeri açmış ama eğitim fakültesinin bulamadım. Başka şehirde yaşıyorum p
Marmara Üniversitesi'nden 2008 yılında ilişiğimi kestirmiştim o zamana kadar aldığım derslerin transkript belgesine ihtiyacım var.

E devletten alamıyorum çünkü belli tarihten öncesini yüklememişler. Hukuk fakültesi online başvuru yeri açmış ama eğitim fakültesinin bulamadım.

Başka şehirde yaşıyorum pazartesi gidip dilekçe yazsam evrakı hemen veriyorlar mı acaba? Benzeri başına gelen var mı?
0
gudumlu anne terligi
(17.09.22)
Öğrenci işlerine mail gönderirseniz atarlar. Ya da bys şifreniz varsa oradan da online talep edebilirsiniz.
0
GoodMorningTeacher
(17.09.22)
Eşim de aynı durumdaydı.Eğitim fakültesi öğrenci işleri hemen verdi.Hem transkripti hem de diplomayı aldık yarım saat içinde.
0
arenas
(17.09.22)
@GoodMorningTeacher malesef öğrenci sisteme giriş şifrem yok. yeni talep de edemiyorum olmadı.

@arenas yarım saat çok iyi bir süreymiş umarım benim de öyle olur, peki aldıktan sonra e devlette işlendi mi transkript belgesi, sistemde görünüyor mu?

yüklemiş olsalardı max 10 saniye sürecek bir işlem için 5 saat yola çıkacak olmak moralimi bozdu bir miktar. umarım aldıktan sonra yükleniyordur oraya da bi daha ne zaman lazım olur bilmiyorum gerçi. yine de belli olmaz.
0
🌸gudumlu anne terligi
(17.09.22)
E-devlette görünmüyor.
0
arenas
(18.09.22)
(7)

Sıfırdan yemek yapmayı öğrenmek

Josephine.
Ben yakın zamanda kendi evime çıktım. 0 yemek bilgim var ve dışardan hiç yemek söylemek istemiyorum 0 dan öğrenmek istiyorum. Tek yaşıyorum çok aman aman yemek bilmeme gerek yok şimdilik. Youtubeda hangi kanallardan yararlanabilirim mümkünse türkçe olarak? Başka eklemek istediğiniz püf noktalar olur
Ben yakın zamanda kendi evime çıktım. 0 yemek bilgim var ve dışardan hiç yemek söylemek istemiyorum 0 dan öğrenmek istiyorum. Tek yaşıyorum çok aman aman yemek bilmeme gerek yok şimdilik. Youtubeda hangi kanallardan yararlanabilirim mümkünse türkçe olarak? Başka eklemek istediğiniz püf noktalar olursa alabilirim. Bu arada sadece ocak yemekleri yapabilicem, henüz fırınım yok.
0
Josephine.
(16.09.22)
Tencereye yağ koy.
Soğanı pembeleşene kadar kavur.
Salça koy.
Biraz daha kavur.
Pişireceğin sebzeyi koy.
Üstüne sıcak su koy.
Pişir.

Türk mutfağının özeti budur.
0
Mirket
(16.09.22)
youtu.be

Ev hanımlarının youtube kanalları var. Refika, arda gibi kanallarla yemek yapmayı öğrenemezsiniz. Önemli olan kıvamı ve ölçüsünü tutturmak. Ev hanımlarının yemek videoları daha ayrıntılı ve daha gerçekçi.
0
GoodMorningTeacher
(16.09.22)
Sıfırdan başlayacaklar için güzel kaynak. libgen'den indirebilirsiniz. Ama ingiliççe.

www.amazon.com

Spesifik yemekleri değil, teknikleri öğrenin. Sonra kafanıza göre modifiye edebilirsiniz. Yoksa tariflere bağımlı yaşarsınız.
0
synesthesia
(16.09.22)
mirket +1 temeli bu gerçekten.

ilave olarak makarna ve pilav yapmayı deneye deneye öğrenin. bir de sebze, mantar ve beyaz/kırmızı et sote yemekleri çok kolay, lezzetli ve doyurucudur.
0
orient blue
(16.09.22)
Yemek.com iyi bir baslangic olabilir. Msa cikisli guzel tarifler veren sefler var.

İngilizceniz ve dunya mutfagina merakiniz varsa tasty ve kitchen stories aplikasyonlari cok basarili.

Youtube’dan takip edeyim derseniz joshua weisman bu konuda en populer genc seflerden. Binging with babish de cok sevdigim bir baskasi. Jamie oliver’in kanali da zaman zaman epey kullanisli. İtalyan mutfagi icin jamie oliverla calisan gennaro’nun videolari da ogretici ve eglenceli.

İsi daha da ilerleteyim, egitimim olsun teknikleri ogreneyim derseniz rouxbe’nin online yemek kurslari var. Malum yerlerde videolari da varmis indirilebiliyormus diyorlar, bilemiyorum :)
0
gibicibicis
(16.09.22)
nefis yemek tarifleri bana çook yardımcı olmuştu. 1-2 dakikada çoğu şeyi anlatıyor. bir de saniye anne yemekleri var ama o biraz daha uzun anlatıyor ama teyzeyi izlemesi çok keyifli :)
0
black holes in the sky
(16.09.22)
mirket'in önerisi ile ilgili bi uyarı yapayım :D tencereye koyduğun yağı ısıtırken kaynamasını bekleme :D kaynamıyormuş. hayatımda bir kez sıvı yağ kullandım onda da evi yaktım. yağ fazla ısınıp alev alırsa da üstüne su döküp söndürmeye çalışma, patlıyor. bana nasıl olduysa bişey olmadı ama o patlamayla kilitli olduğu halde mutfak balkonunun kapısı açıldı, evin daire kapısı da kendi kendine açıldı(o kilitli değildi) ben buzdolabına doğru bi uçtum :D buzdolabı da da biraz göçtü çarptığım yerden hatta :D hala aynı dolabı kullanıyorum. perdeler halı vs. yandı ama kendim söndürebildim neyseki. ortaokul veya lise dönemindeydi tam yılını hatırlayamıyorum. yağların üzerinde yanıcı/patlayıcı madde gibi uyarılar olmadığından belirteyim dedim tehlikeli olabiliyor.

streamable.com
youtu.be
0
konetsu
(16.09.22)
(12)

Taşınma sorusu // Sizce hangisi?

Kaotik Notral
Merhaba ahali,Ofisim levent Kanyon'da. Yeni bir eve taşınacağım. 2 alternatiften hangisi mantıklı sizce?1 - Kanyon'a yakın ev = Eski binalarda ortalama 8-9 bin TL kira verip ne idüğü belirsiz komşularla dolu apartman. Ama işe gidiş 10 dk2- Kanyon'a 80 dk uzakta ev= Yeni bina + 6,5k kira + huzurlu or
Merhaba ahali,

Ofisim levent Kanyon'da. Yeni bir eve taşınacağım. 2 alternatiften hangisi mantıklı sizce?

1 - Kanyon'a yakın ev = Eski binalarda ortalama 8-9 bin TL kira verip ne idüğü belirsiz komşularla dolu apartman. Ama işe gidiş 10 dk

2- Kanyon'a 80 dk uzakta ev= Yeni bina + 6,5k kira + huzurlu ortam. Ama haftada 3 gün işe giderken metrolu, marmaraylı yolculuk

yorumları beklerim
0
Kaotik Notral
(15.09.22)
Daha doğru cevap verebilmek için birkaç bilgiye ihtiyacımız var.
Çalışma saatleriniz, kimlerle yaşadığınız, sosyal hayatınızın ne kadar aktif olduğu vs.
Konserlere mi gitmeyi seversiniz yoksa evde oturup kitap okumayı mı?

1. seçenek bana daha güzel görünüyor..

80 dakika uzakta ev dediğiniz şey işe gittiğiniz günlerde yaklaşık 3 saatinizin toplu taşıma kullanarak yollarda geçmesi anlamına geliyorsa sakın ha o uzak eve taşınmayın.
0
michael_knight
(15.09.22)
Eğer bakımsızlıktan dökülen bir muhit değilse benim için tartışmasız 1.

Ne idüğü belirsiz tiplerden kastınızı anlamadım ama eğer bu tipler mafyatik, asık suratlı, üstünde kaplaması olmayan sıvalı gri merdivene benzeyen tiplerse isterse iş yerine ışınlanarak gideyim, orda durmazdım. Ama eğer bu tipler marjinal, hippi tiplerse benim için tercih sebebi bile olurdu bu durum.
0
akhenaten
(15.09.22)
Bariz bir sosyal çevre problemi yoksa mantıklı olan 1 ama nedense 2'ye daha çok yükseldim ben. 3 günü zaman zaman 2'ye indirebiliyorsanız, ofis giriş çıkış saatleriniz çok erken ve geç değilse üstesinden gelinebilir bir durum gibi geldi bana. Min 2.5k cepte kalıyor + istanbul şartlarında huzurlu ortam.
0
axl
(15.09.22)
ben 2 diyorum çünkü;
1 daha ucuz
2 haftada sadece 3 gün
3 yeni bina
4 düzgün muhit
0
neira
(15.09.22)
yorumlara istinaden genel bir toparlama yapayım: sürekli konserden konsere giden biri değilim ama haftada 2 3 gün çıkmak isterim. uzaktaki evin çevresinde Hilltown ve büyük bir otel var muhtemelen spor salonu ve havuzuna üye olmayı planladığım. Kadıköy ve karşıya gitmek biraz daha yol tabi.

1'de bahsettiğim binaları diken üzerinde hissettiren olarak tanımlayabilirim. Kurtuluştaki, fulyadaki, 3 5 ayda bir oturanların değişebildiği kaotik apartman formatı.

2'de işe giderkenki yolculuk kara trafiğine girmeden full metro + marmaray ile gerçekleşecek.
0
🌸Kaotik Notral
(15.09.22)
Kurtuluş ya da Fulya'yı beğenmiyorsan avrupa yakasında zaten ev bulabilmen mümkün değil. Kurtuluş'da apartmanlar eski ancak muhit gayet iyidir. Kendi mahalle pub'ları, cafe'leri ile kurtuluş-bomonti taraflarını, kanyonda çalışan biri için ilk seçenek olarak önerirdim.

80 dakika ciddi mesafe. Her ne kadar trafiğe takılmayacak da olsan mesai çıkışlarında çılgın bir kalabalıkla o kadar süre yolculuk yapmak, seni işte çalıştığından çok daha fazla yoracak. Bence sürdürülebilir değil. Özellikle de seçeneğin varken.

Yani mesela hadımköy'de çalışıyorsundur da o zaman o kadar yol çekilebilir daha iyi bir yerde oturmak için ama zaten civarda iyi alternatifler varken o kadar yol çekmek anlamsız. Kaldı ki kurtuluştan kanyona bisikletle bile gidip gelinir güzel havalarda.

Eğer haftada 3 değil de 1 gün falan olsaydı, o zaman karşıya taşın kesinlikle derdim. ama haftada 3 gün o çile çekilmez.
0
thracia
(15.09.22)
Küçükyalı iyidir. Ne idüğü belirsiz komşu pek yoktur. Sahile yakın, marmaraya ve metroya yakın, kadıkoy metroyla gayet kolay. Gece konsere vs gitseniz e5den gebze harem minibüsü ya da havaalanı otobusleriyle gelip e5de inersiniz. Zaten e5-sahil arası mesafe diğer yerlere göre kısa olduğu için çok sorun da olmaz.
0
jazzabel
(15.09.22)
Marmaray kullanıyorum sabah 8'de ve akşam 5'te binmediğin sürece pek problem olmuyor. İş saatlerin esnekse marmaray + metro İstanbul'da binebileceğin en düzgün en temiz taşıt. Ama klasik iş saatlerinde bineceksen çok dolu.

10 dk'lık yol ile 80dk'yı karşılaştırınca tabii 10dk öne çıkıyor ama evindeki rahatlığın da önemli. Düzgün evler için mecbur uzak yerlere gidiliyor ki Hilltown'ın çevresi iyidir diye tahmin ediyorum.
0
nhk ni youkosu
(15.09.22)
1 - Kanyon'a yakın ev dediğiniz eğer Gültepe ise kardeşimin çok yakın arkadaşı orada oturuyor( erkek) örn gelirken araçla gelmeyin diye tembihliyor araç hırsızlığına karşı..
2- Kanyon'a 80 dk uzakta ev , aradaki kira fiyatı farkı günlük 3 saati karşılayacak kadar çok değil, eyüp haliç çevresine bakabilirisiniz belki.
0
delidiyorum
(15.09.22)
kurtulusun adi cikmis sadece iyi diye bu bir. fulya desen oranin iyi muhiti su devirde 8, 9kya verilmez. ama yine de bir kustepe, gultepe degiller en azindan. ben olsam 80dk mesafede iyi muhit yeni yapiya giderim. fiyati da daha ucuz ustelik. haftanin 3 gunu gidilir maks 15gune tempoya alisirsin. hafta sonu iyi yerde oturmak o yorgunlugu dengeler
0
Kittie
(15.09.22)
80 dakika istanbul için normal bir yolculuk süresi. Hatta anadolu'dan avrupa'ya gidiş için gayet ideal, uygun bir süre. Metro,marmaray kullanılacağı için trafik çilesi yok. Marmaray ile yolculuk rahat. Hilltowna yakın metro durağı var, ek olarak otobüs-minibüs hatları çok kullanışlı.

Kurtuluş'un kirliliği, gürültüsü çekilir dert değil.
0
GoodMorningTeacher
(15.09.22)
Tamamen kisisel sinirlarinizla alakali bir mesele. Ben metro disinda vasita kullanacagim ise de girmem evde de oturmam istanbul'da. 2 vasita yapacaksam da acayip bunalima girerim gibi geliyor. Bi keresinde bulusmak icin 2 vasita kullanmam gerekiyor diye date ekmistim de yemedigim laf kalmamisti. Onceki isimde de ise gidis gelis uzun suruyor diye istifa surecim cok hizlanmisti. Ote yandan, kotu evde de mahallede de oturmak istemem. Yerinizde olsam haftada sadece 6 kez metro ve marmarayi tolere edebilecegim icin ve mahalle iyi olacagi icin 2. Secenegi secerim. Vasitalar farkli olsaydi isterse saray olsun uzak yerde oturmazdim. Sizin de kirmizi cizgileriniz ne ona gore dusunmeniz gerek bence.
0
summer timetable
(15.09.22)
(5)

Tüvtürk araç muayenesinde koltuk sayısını yanlış bulmuş

GoodMorningTeacher
Aracın fabrika çıkışından beri koltuk sayısı 4 olarak ruhsata yazılmış, 10 yıldır hiçbir sorun olmamış. Hatta geçen yıl aynı yerde araç yine muayeneden geçmiş.Ama bu yıl ruhsattaki ve araçtaki koltuk sayısı farklı diye 'ağır kusur' diyerek, muayeneden geçmemiş. Sikayet sitelerinde, forumlarda bir sü
Aracın fabrika çıkışından beri koltuk sayısı 4 olarak ruhsata yazılmış, 10 yıldır hiçbir sorun olmamış. Hatta geçen yıl aynı yerde araç yine muayeneden geçmiş.

Ama bu yıl ruhsattaki ve araçtaki koltuk sayısı farklı diye 'ağır kusur' diyerek, muayeneden geçmemiş. Sikayet sitelerinde, forumlarda bir sürü şikayet var buna benzer
Ama bu sorunun nasıl çözüleceğine dair bilgi yok. Emniyet notere, noter emniyete yönlendirip duruyor. Noterin dediği trafik ve iç işleri bize bilgi vermediği için işlem yapamıyoruz.

Aracın ruhsattındaki koltuk bilgisini nasıl değiştirebiliriz?
0
GoodMorningTeacher
(13.09.22)
bu tip teknik uyuşmazlıklarda aracın ilk tescilinde verilen teknik belgenin (uygunluk belgesi diye geçiyor sanırım) üretici tarafından düzeltilmesi gerekiyor olması lazım. o belge ile de ruhsat değiştirilebiliyor olmalı. üreticiye danışın bence.

ruhsatta 4 koltuk yazıyor fakat arkada 3 emniyet kemeri mi var?
0
orient blue
(13.09.22)
Evet arkada 3 emniyet kemeri var.

Üreticiye gidin diye bir şey dememişler, emniyet ya da noter hallediyor yazılmış forum gibi sitelerde. Ama şuan topu sürekli birbirlerine atıyorlar.
0
🌸GoodMorningTeacher
(13.09.22)
Halleder etmesine ama üreticiden o aracın 5 koltuklu (arkada 3 yolcu) olarak üretildiğine dair teknik bir belge lazım. Aksi halde araç 4 kişilik üretilmiş ama sanki siz sonradan 5 kişilik yapmışsınız gibi görünüyor kağıt üstünde. Güvenlik açısından uygun olmadığı için de ağır kusur yazıyorlar. Tabii şu da olabilir, aslında aracın uygunluk belgesinde 5 koltuk yazıyordur ama ilk tescilde ruhsata yanlışlıkla 4 yazmışlardır. Bunu da yine aynı belgeyle düzeltmek gerekiyor.

Siz direkt üreticiye ya da en azından yetkili servisine sorsanız yol gösterirler gibime geliyor.
0
orient blue
(13.09.22)
ayni seyi yasadim. ruhsatta 4 koltuk yaziyordu. defalarca muayenede sorun olmadi. son muayenede bu 5 koltuklu dedi, gecirmedi.
aracin distrubitoru ile baglanti kurup durumu anlattim. teknik dokuman yollandi. -dikkat, islak imzali olmazsa emniyet kabul etmiyor- onu emniyete verdim. emniyet kayitli veri tabanindan duzeltmeyi yapti. sonra notere gidip ruhsati yeniledim. ve muayene. can sıkıcı, ugrastirici bir surec. kolay gelsin.
0
unabomber
(13.09.22)
Üretici ya da ithalatcıdan düzeltilmiş uygunluk belgesi ile trafik şubeye başvurup ruhsatın düzenlenmesi lazım.

Ama sanırım artık bu işlere trafik şube değil de noterler bakıyor. Araçların dosyası nerede acaba şu an? Trafik şubede ise oraya gitmek gerekebilir, bu alım satım ve ruhsat basımları işi notere devredilince iyi oldu ama bu işleri nasıl halledeceğimiz kesinleşmedi sanırım.

Şu da var, aracın dosyası açılır bakılın, uygunluk belgesinde koltuk sayısı doğru olabilir.

Ruhsatı ilk basan memur 5 yazacağına 4 yazmış olabilir. O zaman daha kolay düzeltme işi.

Aracın dosyası nerede önce onu bulmak lazım, ruhsatta "verildiği il/ilçe" bölümü var en üstte, orada nerede verildiyse orası yazar. Oranın trafik şubesine gidip dosyaya bakmak lazım gerekebilir.
0
John Bloor
(13.09.22)
(8)

Rus pasaportu almak mantıklı mı

dakota
Merhabalar. Rusya devlet Duma’sında geçen yıl kabul edilen yasaya göre, aslında Rusları’ın işgal ettiği bölgelerden sürdüğü insanların torunları için Anavatan Rusya’ya dönüş ve vatandaşlık yasası çıktı. Başvurular da başladı. Başvuru yapsam ve Rus vatandaşlığı alsam nasıl olur? Faydaları veya zararl
Merhabalar. Rusya devlet Duma’sında geçen yıl kabul edilen yasaya göre, aslında Rusları’ın işgal ettiği bölgelerden sürdüğü insanların torunları için Anavatan Rusya’ya dönüş ve vatandaşlık yasası çıktı. Başvurular da başladı. Başvuru yapsam ve Rus vatandaşlığı alsam nasıl olur? Faydaları veya zararları neler olabilir?
0
dakota
(08.09.22)
Hiçbir mantıklı tarafı yok
0
beemaker
(08.09.22)
bizim de bu kapsamda dönüp giriş çıkış yapıp almaya çalışan akrabalar var ama ben hiçbir faydasını göremiyorum
kendim için de hiç düşünmeidm
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(08.09.22)
Tam da sorunuzun üzerinde denk geldi, belki ilginizi çeker: www.instagram.com
0
kobuzchu kiz
(08.09.22)
çok maliyetli olmayacaksa tabii ki de mantıklı.
sadece bugünkü koşullara bakıp yorumlamamak lazım. rusya dün için bugün için gelecek için önemli bir ülke ve öyle olmasa bile ikinci pasaport her zaman büyük bir ayrıcalık.
0
patronaj1
(08.09.22)
patronaj +1 tr.wikipedia.org

15 sene sonra ne olacağı belli değil bir gün bir yerde işe yara maliyetli değilse alırıdm.
0
alp9900
(08.09.22)
Rusya pandemi öncesinde tanıdığı çerkes özerk bölgelerindeki gençlere rusya'da üniversite okuma imkanı sağlıyordu ücretsiz, destek oluyordu. Rusya vatandaşlığı alınabiliyorsa, o zaman çift vatandaşlık hakkınız olur, avantajı olur aslında.
0
GoodMorningTeacher
(08.09.22)
Bizden vize isteyen ama onlardan istemeyen ülkelere gidecekler için mantıklı. Pek fazla da yok açıkçası. Fakat ileride ne olur bilemem tabii.
0
d max
(08.09.22)
Bende de abhazya göçmenliği var. Baktım rus pasaportunun şu an için hiçbir avantajı yok gibi. Her yer vize istiyor.
0
deartheodosia
(08.09.22)
(3)

Getir çiçek/ İstanbul çiçekleri

invictae
İstanbul çiçekleri mağazalarından getir çiçek ile gönderen var mı? İstanbul’da iken İstanbul Çiçekleri’nden orkide filan almıştım güzeldi, ama şimdi birisine Buket çiçek göndermek istiyorum. (Farklı bir şehirdeyim.) Kesme çiçekleri, Buket hazırlayışları nasıl? Son zamanlarda gören/sipariş eden oldu
İstanbul çiçekleri mağazalarından getir çiçek ile gönderen var mı?

İstanbul’da iken İstanbul Çiçekleri’nden orkide filan almıştım güzeldi, ama şimdi birisine Buket çiçek göndermek istiyorum. (Farklı bir şehirdeyim.)

Kesme çiçekleri, Buket hazırlayışları nasıl? Son zamanlarda gören/sipariş eden oldu mu? Benim için çok önemli. Teşekkür ederim.

Ek soru: not kağıdı ekleyebilir miyiz?
0
invictae
(04.09.22)
Çiçek buketleri hazır olarak merkezlerinden çiçek satış yerlerine geliyor. Çiçek buketini alıp, bu buketi böyle ambalajı güzel bir bukete sarıp, kuryeye veriyorlar. Beşiktaş ve kadıköy şubelerinde sorun yaşamadım. Getir'in sayfasındaki görselle aynısı gitti hep.
0
GoodMorningTeacher
(04.09.22)
Ben de Beşiktaş’tan sipariş oluşturacağım; Levent, Ulus tarafları. Getir’deki görselle aynı gitmesine çok sevindim şu an. :)
0
🌸invictae
(04.09.22)
Ayrıca not yazıp ekleyebiliyor muyuz?
0
🌸invictae
(04.09.22)
(15)

aldatma ile ilgili

jepa
6 ay önce ayrıldığım kız arkadaşım vardı. uzun süredir birlikteydik evlenme aşamasına gelmiştik. maddi sorunlar ve bazı konulardaki farklı düşüncelerimizden dolayı ayrıldık ama irtibatı kesemedik. çok uzun süren birliktelikten sonra kolay kolay unutulmuyor. ara sıra buluştuk, telefonda nasıl olduğun
6 ay önce ayrıldığım kız arkadaşım vardı. uzun süredir birlikteydik evlenme aşamasına gelmiştik. maddi sorunlar ve bazı konulardaki farklı düşüncelerimizden dolayı ayrıldık ama irtibatı kesemedik. çok uzun süren birliktelikten sonra kolay kolay unutulmuyor. ara sıra buluştuk, telefonda nasıl olduğunu sorduk birbirimize vs.. sonra birbirimizi üzmemek adına bunları da kestik.

bu ay beni aradı ve ağlayarak başkasıyla beraber olduğunu söyledi. hala sana karşı sorumluluk hissediyorum çok kötüyüm, onunla beraberken bile senin fotoğraflarına bakıyordum, ilişki yaşarken karşımdakinin sen olduğunu gördüm ağlayarak ordan çıktım, dedi.

ikimiz de hala birbirimizi seviyoruz..bunu biliyorum. onun iyiliği için beni unutması açısından uzak durmaya çalıştım ama pek beceremedim. gerekirse ailesinin tanıştırdığı birileriyle buluşmasını çünkü aile kurmayı ve çocuk sahibi olmayı çok hakettiğini söylemiştim. bunu içten gelerek söylemedim o da biliyor ama beni unutması gerektiğini düşünmüştüm. şimdi 6 aylık bir ayrılık sonrası yeniden başlama girişimlerimiz var ama bu tek gecelik ilişki her zaman aklıma geliyor.

sizden yorum almak istedim. bunu ona hissettirmeye hakkım var mı? birlikteyken ya da evliyken daha farklı düşünülür elbette. benden ayrıyken ama tam olarak da ayrılamamışken yaptığı aldatmaya girer mi? kafamda dönüp dolaşıyor bu düşünce...
0
jepa
(22.08.22)
Bence sen o kızı bırak
0
mevsimler
(22.08.22)
Sorumluluk hissediyorsa neden başkasıyla ilişki yaşamış. Maalesef umut veren bir durum yok. Başkası işin içine girmeseydi barış derdim ama şu anca bence barışma.
0
dissendium
(22.08.22)
Yok artık daha neler.
0
ruhen hastayim ben
(22.08.22)
Ayrılmışsınız. Tam olarak ayrılamamak diye bir şey yok. Başkalarıyla birlikte ol, aile kur, 35 yaşına geldiğinde kimseyi bulamazsan evleniriz bile demişsiniz. Kızın sana karşı hiç bir bağlılık sözü yokken başkasıyla birlikte olduğunda seni düşünmüş ve şimdi tekrar başlamayı düşünüyorsunuz. Ve sen beni aldattı mı diyorsun öyle mi? Üzüldüm kızcağıza.
0
gabe h coud
(22.08.22)
Bunun aldatma ile yakından uzaktan alakası yok. Bunu ' aldatmış' gibi hissettirmeye hakkınız yok.
0
GoodMorningTeacher
(22.08.22)
kim kimi aldatmis biri aciklasin lutfen. bi aldatilma varsa kadin kisisi karsisina cikan kisiyi kandirmis sayilir. ama siz birlikte olmamak icin turlu bahaneleri gecerli goruyorsunuz. toksik denebilir. sevdiginizi soyluyorsaniz buna deger vermeye odaklanin ya da hazir ayrilmisken tekrar iletisimi kesin
0
ala09
(22.08.22)
sevişirken sizin yüzünüz gözünün önüne gelmiş peki sevişme aşamasına gelinceye kadar hangi yüz ile haşır neşir olmuş?
otuzluk teyzeler gibi yorum yapmıyorum, gerçekten o aşamaya kadar hangi yüzü görüyormuş, merak ettim. Tüm benliğimle bütün insanlıktan nefret ediyorum.
Affedin ya da affetmeyin, şu kararı verin bu kararı verin diyemem fakat eğer ki bir araya gelecekseniz tekrar, bu konuyu tamamen sindirmiş, üzerini kapatmış olun. sindiremezseniz tam anlamıyla, hem size hem karşınızdakine ızdırap olur geçirdiğiniz süre.
0
sparkle kiddle
(22.08.22)
Bu konu içinizi gıcıkladığı sürece “evet seninleyim aşkım” demeyin.
Otu b.ku bahane edip gerilirsiniz, bilinçaltınıza yerleşir bu mesele ve asla tam huzurlu bi ilişki yaşayamazsınız.
Ya da tek başınıza terapi alın, aşıp aşamayacağınızı zamanla görün ve ilişkiye devam edip etmeme konusunda öyle karar verin.
0
megalomaniac
(22.08.22)
Valla teknik olarak aldatmaya girmez ama arada hala bir şeyler kalmış ve konuşmayı siz sürdürüyorken onun başka biriyle birlikte olması her ne kadar kabul edilebilse de sizi kendimin yerine koydum, bana da aldatılmışım gibi gelebilirdi.

Ki ben cidden bu şekilde aldatılıp o gecenin tüm detaylarına kadar biliyor olaraktan bir türlü gözümün önünden gitmedi. Aradan 1 sene geçti tekrar dener gibi olduk ama yok gitmedi, saygım falan da kalmamış. Valla bir şey olmadı hep seni düşündüm gibi şeyler iyice sıvıyor durumu bence. Birlikte olduğu kişi ile işler yolunda gitseydi geri döneceklerini de sanmıyorum.

Yani sizi rahatsız etmiyor olsaydı, ne var canım ayrıyken ben de birlikte oldum çok normal.. deseydiniz zaten bu soruyu sormaz, rahatsızlık hissetmezdiniz. Ama sorduğunuza göre o hep akla gelecek. Başka ilişkilere yelken açmak daha sağlıklı.

Bu arada görüştüğüm kişlerin öncesi beni hiç bir zaman rahatsız etmedi. Ancak nedense sevgiliyken veya tam ayrılamamışken yaşanan şeyler. Veya veya ayrılınıp böyle konuşma düzeyinde kalan durumlar, yani tam kopamamışlıklarda olan şeyler bence biraz rahatsız edici. Kadınlar evrimsel olarak bunu biraz daha kolay kabul edebiliyorlar ama nedense erkek için kolay aşılabilir ve kabul edilebilir bir durum değil.
0
ananiyimioguz
(22.08.22)
Seninle neredeyse aynı ilişkiyi yaşadım. Ayrılık sebeplerimiz de çok benzerdi. biz ayrıyken o da başkalarıyla görüşmüştü (muhtemelen sevişmiştir de) ve ben bunu ayrıldıktan sonraki tekrar birleşme çabaları sırasında öğrendim. öğrendiğimde de yol verdim. sonrasında çok peşimden koştu, ne diller döktü ama araya başka bir erkek girdiyse o iş bitmiştir. güven bana. kadınların bu numaralarını yeme. senin yerine daha iyisini bulduğu an yine kıçına tekmeyi basacak.

bu arada olayın aldatma ile falan ilgili yok. ama senin acilen kesmen lazım muhabbeti.
0
motosiklet burclu adam
(23.08.22)
Şu durumda bunu sorguluyorsanız birlikte olmayı denemeyin.

Çünkü mantık olarak tabii ki aldatmamış. Siz zaten hayatına devam etmesi için onu yüreklendirip desteklemişsiniz. Diğer ihtimallerin önünüz kesmişsiniz. Kadın da pek tabii bir yerde yıldı ve hayatına devam etmeyi denedi. İlk denemesinde de sizinle olmak istediğini belki travmatik şekilde tekrar fark etti. Şu an istesem de senden vazgeçemiyorum kısmında.

Ancak bu durumda kendinizi aldatılmış hissediyorsanız evet birlikte olmayı denemeyin. Belli ki yanlış olsa da hissinizden vazgeçemeyeceksiniz.
0
yercekimini kendine ceken adam
(23.08.22)
6 ay önce ayrılmışsınız işte daha ne kadar ayrılacaksınız ki? Mesela ayrıldıktan sonra görüşmeye devam eden her çift tam ayrılmamış mı sayılıyor?

Bakın bir çift ayrıldığı zaman artık geri dönmeyi beklemez. Beklememeli de zaten. Ayrıca siz de geri dönmeyeceğiniz sinyallerini vermişsiniz belli ki. Bu olduğunda insan yara alır, ayrılık acı bir şeydir. Ayrılan insanlar kendi akıl ve ruh sağlığını korumak için şeyler yaparlar. Kah saçını keser stilini değiştirir, kah konsere gider, kah biriyle tanışır. Bundan daha doğal bir şey yok. Bazen yas dönemini atlattıktan sonra kendinize gülersiniz elin adamı için girdiğim triplere bak diye. Olur bunlar. Bunu kabullenemeyecekseniz keşke en başta ayrılmamak için diretseymişsiniz. 6 Ay önce "ayrılmak" olarak tarif ettiğiniz şey sadakat sözünün geri dönme sözü olmadan bozulmasıydı, olan şey bu.

Mesela bence şu nokta önemli, eğer bu kişi girdiği ilişkiden mutlu olsaydı ve iyi biriyle tanıştım diye size söyleseydi ona tepki gösterip "beni aldattın, bu aldatmaktır, biz tam ayrılmadık daha, ne oluyor?" diyebilecek hakkı kendinizde görecek miydiniz?

Sizin hissettiklerinizi hor görmüyorum, yanlış anlamayın. Yaşadığınız şey kırıcı, insanı yaralayan bir şey. Ancak bu yola girmeyi siz belki tek taraflı belki karşılıklı olarak tercih ettiniz ve bu gerçekleşti. Şimdi durup nasıl sizden sonra bir başka insanla bir şeyler kurmayı denediğini anlamlandırmaya çalışırken kendinizi köşede kalmış hissediyor olabilirsiniz, bu da normal ve insani bir his. Yanlışlık ise bunu "aldatma" olarak adlandırıp "karşı tarafa bunu hissettirmeye hakkım var mı yok mu" diye sorguladığınız noktada başlıyor. Konuyu yanlış bir yerden çözümlemeye çalışıyorsunuz. Travmatik bir durum yaşamışsınız, ancak hayatın gerçeği bu. Ayrıldığımız insanlar hayatına devam etmeye çalışıyor. Bunun için onları suçlayamayız.

Eğer meseleyi içinizde halletmek istiyorsanız bence sorgulamanızı "biz neden ayrıldık", "neden tekrar birlikte olmak istiyoruz." ve "ayrılmamıza neden olan sorunlar çözüldü mü, çözülmediyse bunları kabullendik mi, tekrar bu yüzden ayrılık gündeme gelebilir mi", "şu anda tekrar birlikte olmak istememin, onun bensiz bir hayat kurabilme ihtimalinin beni rahatsız etmesiyle nasıl bir ilişkisi var" yönünde yapmalısınız.
0
akhenaten
(23.08.22)
bu aldatma değil. bu bayanla evlensen ve yıllar geçse güler geçersin bence bu duruma tabi obsesif biriysen takarsın.

eğer belli sebeplerde uyuşmuyorsan zorlamanın anlamı yok ileride tekrar sorun olur.
0
mikahakkinen
(23.08.22)
Yaptığı aldatmaya girmez.
Aldatmada karşındakini aldatman, kandırman, saklaman gerekiyor. Halbuki anlattığınız kadarıyla karşınızdaki dürüst bir insan.

Hayata istediğiniz tarafından bakabilirsiniz;
- Yeryüzünde ben olmama rağmen başka biriyle birlikte oldu gibi bir bakış açısıyla kendinizi ve onu üzebilirsiniz.
- Başkasıyla zaman geçirdiğinde bile aklında ben varmışım gibi bir bakış açısıyla kendinizi ve ilişkinizi yüceltebilirsiniz.

Nereden bakacağınızı kolayca kontrol edemezsiniz ama bunun anahtarı sizden başka birisinde değil.

Fakat eski bir ilişkiyi yeniden deneyip de başarılı olanların sayısı çok az. Daha önce ayrılmaya sebep olan şey neyse yine karşınıza çıkması çok muhtemel.

Kolay gelsin,
0
michael_knight
(23.08.22)
düşme bu tuzağa. gerçekten aranızda bir problem olmasa, birbirinizi deli gibi sevseniz zaten evlilik aşamasında ayrılmazdınız. aynı şekilde başkalarıyla beraber olmazdınız. başkasıyla beraber olan da sana karşı sorumluluk hissetmez. bence kes diyalogu, yoluna bak
0
gazozailacatmauzmani
(23.08.22)
(5)

Almanya'ya kendi mesleğimin dışında iş yapmak için gitmek?

hadi ya la
Durum şöyle, kız arkadaşımla İngilizce öğretmenliği bölümünden mezun olduk ve master yapıyoruz, artık bitmek üzere. Kendisi AB vatandaşı ve şu an MEB'de öğretmen. Ben herhangi bir yerde çalışmıyorum, özel ders vererek geçiniyorum.Evlenip Almanya veya çevre ülkelere gitme niyetimiz var yıllardır. İki
Durum şöyle, kız arkadaşımla İngilizce öğretmenliği bölümünden mezun olduk ve master yapıyoruz, artık bitmek üzere. Kendisi AB vatandaşı ve şu an MEB'de öğretmen. Ben herhangi bir yerde çalışmıyorum, özel ders vererek geçiniyorum.

Evlenip Almanya veya çevre ülkelere gitme niyetimiz var yıllardır. İkimiz de iyi seviyede İspanyolca biliyoruz, Almanca öğrenmeye başladık.

Fakat özellikle ben öğretmenlik yapmak istediğimden emin değilim, zaten çift anadal istiyorlar bunun için. Farklı işlere de açığım. Ama bu istek gerçekçi mi, mantıklı mı? Bir şekilde gidip alakalı - alakasız iş bulmak, geçici olarak çalışıp Ausbildung yapıp hayat kurmak bizim senaryomuzda mantıklı/gerçekçi duruyor mu?

Bilgisi veya fikri olanlara teşekkür ederim.
0
hadi ya la
(19.08.22)
Almancan çok iyi değilse istesen de öğretmenlik yapamazsın. Alakasız iş olarak garsonluk, kuryelik vb işler yaparsın onu da yapmak istemezsin. Mühendis değilsen ya da berberlik, fırıncılık, marangozluk gibi bir zanaatin yoksa yurtdışında tutunamazsın.
0
OrangeYellow
(20.08.22)
Meb'de 5 yılını tamamladıktan sonra yurt dışında öğretmen olarak meb ile gidebilir. Ama şartları ve kontenjan sıkıntısı var.

www.meb.gov.tr

Buna ek olarak iş ilanlarını açıp bakmak gerekiyor. Hangi iş ilanı size uygun, diplomanıza göre yapabileceğiniz bir iş var mı yok mu diye. İngilizce öğretmenliği ve ingilizce'yi iyi biliyor olmak bir avantaj sizler için. Bir sosyal medya hesabı açıp, online speaking öncelikli olmak üzere dersler verip, bu hesabın hedef kitlesini almanya yapıp, özellikle almanya'da avrupa'da yaşayanlara reklam yapsanız aslında baya fikriniz olur. Almanya'da ingilizce eğitim verilen bir sürü kurs, kurum var. Bu iş yerlerinde çalışanlara bakmak lazım linkedn üzerinden. Göçmen çalıştırıyorlar mı diye. Ya da üniversitelerde çalışanlara. Orada yükseklisans yapılabilir. İngilizce öğretmenliği mezunları birde danışmanlık hizmeti veriyorlar yurtdışında okumak isteyen öğrencilere. Tr'de bunun ekmeği çok yeniyor. Orda da buna benzer bir çalışma alanı olabilir.
0
GoodMorningTeacher
(20.08.22)
Sadece şunu söyleyeyim. Okuduğun bölüme bakmadan bir fabrikaya girip işçi olarak çalışabilirsen bile buradan iyi yaşayabilirsin. İlla belirli bir meslek bulmana gerek yok. Bildiğin fabrika işçisi olabilirsin. Bu küçümsenecek bir şey değil. Tam tersi fabrikada çalışırsan teknik bilgi kazanırsın, insanlarla konuşa konuşa dilini geliştirirsin. Bu şekilde gidip forklift kullanan insanlar var. Orada tutunursan sonra zaten farklı alanlara geçiş için uğraşabilirsin.
0
dissendium
(20.08.22)
bu hafta bir arkadaşımla görüştük, kız kimya mühendisi, satış alanında bir iş için almanyada bir şirketten kabul almış (almancası var), maaşlı olarak çalışmaya başlamış uzaktan, bir yandan da şirket sponsorluk işlerini halletmeye çalışıyormuş o süreçte. şirketin o arkadaş için Almanya'da çalışma izni almak üzere yaptığı 4 başvuru da reddedilmiş, sebep olarak da "mezun olduğu dalda çalışmayacağı için şüpheli buluyoruz" demişler. herkese öyle midir bilmiyorum ama örnek olması açısından yazmak istedim.
0
roket adam
(20.08.22)
eşin yurtdışı öğretmenlik sınavına hazırlansın, kazanırsa gidersiniz. bu sırada almanca eğitim alıp bunu meb’e sunsun ki almanya’ya gitme şansınız artsın. yoksa ingiltere, belçika vsye de gidebilirsiniz. olur da giderseniz (çok torpil var) çalışma iznin olacak. agentur für arbeit’a başvur, seni yönlendirirler. eğitimi de devlet karşılar.
0
sir gawain
(20.08.22)
(11)

Bu koşullarda ev almak saçma değil mi?

signore
Seneye evlenmeyi düşünüyorum, yavaştan bir ev kiralayıp eşyaları almaya başlayayım dedim. Kamuda çalıştığım için ocakta seçim nedeniyle tüik enflasyonunun ciddi bir oranda üzerinde zam alacağımı düşünüyorum, biraz borçlanayım dedim. 350bin piyasası olan bir arabam var araba ihtiyacım yok. Şimdiki ge
Seneye evlenmeyi düşünüyorum, yavaştan bir ev kiralayıp eşyaları almaya başlayayım dedim. Kamuda çalıştığım için ocakta seçim nedeniyle tüik enflasyonunun ciddi bir oranda üzerinde zam alacağımı düşünüyorum, biraz borçlanayım dedim. 350bin piyasası olan bir arabam var araba ihtiyacım yok. Şimdiki gelir 16-17 bin civarı. Tutmak istediğim evler 5-6 bin arası. Kız arkadaşım da benim civarında kazanıyor.

Aileme söyledim olumlu baktılar önce ama sonra dediler konut kredisine girsen daha iyi olmaz mı. Kredi muslukları zaten kısılmış kamu bankaları çok az kredi veriyor, özel bankalar da yüksek faizle veriyor. Benim birikimim 160bin civarı ama aylık 2500 de sabit ödemem var. 1.2-1.3m'den aşağı içe sinen ev yok. "İlla evim olsun" evleri bile 850k. En kötü aylık ödeme 10bin civarı olacak ve elimde avucumda olan tüm birikim gitmiş olacak, eşyalar evlilik vs. zora girecek.

Bana çok mantıksız geliyor. Anne baba boşandı ama babamdan sırf bana kalacak miras 10 milyonun üzerindedir. Annede de ev var arsa var, 2'ye bölünecek. Kız arkadaşımın ailesinin durumu da kötü değil, bir şeyler kalır. Ayrıca çocuk da yapmayacağız yani çocuk olsa da bir şey fark etmez bu durumda ama yine de önemli bir faktör bence. Garip bir takıntı var anlamıyorum kiraya giden para boşa gidiyor sanki, istemediğim yerden ev alsam elime ne geçecek 50 60 yaşında 3 yerine 4 evim olsa ne olacak bunun için gençliğimde aşırı zorluk çekmenin ne anlamı var aklım almıyor gerçekten. Geçmişe baktığımızda yüksek enflasyon nedenigle konut kredisi çekenlerin hepsi karlı çıktı ama bunun devam edeceği de garanti değil. Dolar bazında konut fiyatları aşırı yükseldi. Öyle olsa bile önümüzdeki 2 yılım mahvolacak. Haksız mıyım?
0
signore
(17.08.22)
Şu anda ev alırsanız ev size ait olacak, evlendikten sonra alırsanız eşinizle ortak olacak. O detayı gözden kaçırmayın derim.
Alacağınız evin oturacağınız ev olması da mecburi değil, bütçeniz oturacağınız eve yetmiyorsa yatırımlık ev alıp 5-6 yıl sonra onu satıp oturacağınız evi almak da bir seçenek.

Hem konut piyasası hem Türkiye'nin ekonomik durumu o kadar ilginç bir hal aldı ki bence kimse kesin bir şekilde ev almak doğrudur veya yanlıştır diyemez. Size hangisi doğru geliyorsa o şekilde yapın gitsin.

Bir sene önceden ev kirası ödemeye başlamayı düşünmeniz bana garip geldi, ben olsam o kadar aceleci olmazdım. Burada bahsettiğimiz para boşa gidecek 72 bin lira.
0
michael_knight
(17.08.22)
evi şimdiden ortak alabilirsiniz
aylık ödeme yükü düşük olur
0
bir soru sorcam
(17.08.22)
Aileden miras kalacaksa ev alıp borç ödemek bana da mantıksız geliyor. Maaşınızın neredeyse tamamını kredi olarak ödeyecekmişsiniz bir de. Hiç gerek yok.
0
ruhen hastayim ben
(17.08.22)
Haklısınız. Ayrıca evliliğin ilk yılından böyle büyük borca girmek eşinizle ilişkinizi de etkiler. Kimse ilk yıllardan böyle borca girmek hem de kenarda iyi bir birikim yokken.
0
GoodMorningTeacher
(17.08.22)
Ben sizin yerinizde olsam altın döviz vs. Birikim yapmaya devam ederdim seneye ev alacakmışım gibi.
Neden şu an ev almıyorum, birincisi şu aşamadan sonra yükselme trendinin devam edeceğini düşünmüyorum artık belli bir süre. İkincisi henüz evli değilsiniz ve evli değilken eve girmek bir şekilde sizi kasar diye düşünüyorum.

Hiç ev almamak ve mirası beklemekse bence akıllıca değil, o zaman mirası hak edene kadar boş yere kira vereceksiniz yıllarca. Hem dediğiniz gibi, bir iki sene sonra borcunuz enflasyona yenik düşüyor, ülkemizde de enflasyon hiç bir zaman düşmeyeceğine göre yatırım akıllıca olur diye düşünüyorum.
0
va
(17.08.22)
Anlattığınız koşullara göre bence de ev almanız gereksiz görünüyor. Kiraya verilen para da boşa gider görüşüne katılmıyorum, o paraya özgürlük satın almış oluyorsunuz. Herkes için olmayabilir ama sizin durumunuzda gayet mantıklı bir alışveriş. Hayat boyu karın tokluğuna yaşayıp öldüğünüzde bir ton maddiyat bıraktığınız için kimse madalya vermeyecek sonuçta.
0
mikro patlama
(17.08.22)
Ev almak hiçbir zaman saçma değil. İnsanın hayattaki birkaç gerçek derdinden biridir barınmak. Başkası ucuza aldı, ben pahalıya alıyorum diye düşünmeye gerek yok. Bunlar her zaman değişir. Eskiden işçi emeklisi ev yaptırıyordu. Bugün kendine zenginim diyen birçok kişi bunu yapamaz. Sonuca odaklanmak lazım. Eşinizde yarı yarıya ödeyip ev alabilirsiniz.
0
dissendium
(17.08.22)
Ev durduğu yerde değerleniyor. 850 bin tl ye almadığım ev şu an 2 400 0000 TL oldu. Bu parayı hiçbir yatırım aracı vermiyor.

Ayrıca finansal stabilizasyon açısından bir güven sağlıyor. Memur değilsen işten çıkma durumu sonrasında iş bulamayabilirsin. Bunun örnekleri çok. Toplam 35k civarı bir gelir varsa ev almayı düşünmek gayet mantıklı. 4 yılda bir eviniz olur.
0
OrangeYellow
(17.08.22)
bahsettiğiniz koşullar + ülkede konut fiyatlarının reel olarak çok yukarıda olması nedeniyle ben de sizin yerinizde olsam ev almazdım. en azından evlenip bi 2-3 sene önümü görmeye çalışırdım.

belki bu 2-3 sene içinde boşanma olacak, belki başka bir ile veya ülkeye taşınma durumu olacak. hayatınızı bir eve bağlamanın anlamlı görünmüyor bu durumda.

bunu mevcutta 2 tane konut kredisi ödeyen birisi olarak söylüyorum.
0
nuisance
(17.08.22)
babandan 10 milyonun uzerinde miras kalacak yazmissin.
neden bunlari dusunuyorsun anlamadim. babanla aran mi iyi degil, cimri bir insan mi?
yani benim babamda bana kalacak bi 10 milyon olsaydi su an ev, araba, sirket ne istersem almisti coktan. benden sakinmazdi tabii ki.

neden teklif etmedi ev almayi pesin parayla anlamadim, konuyu da acmissin.

bunun haricinde kiraya verilen para bosa giden bi para degil ama kiralar haddinden fazla g3reksizce yukseldiginden artik evet bosa veriliyor bence de. birilerinin hayatini kolaylastiriyorsun sadece. ederinin ustu isteniyor cunku artik. o yuzden haklisin bosa gittigini dusunmekte. ama bu gelirle ev alinmaz yani alinir da baska harcaman olmamali. ya evliligi ertele ya bosver o dusunceleri kiraya cik.
0
Kittie
(17.08.22)
Ekonomik koşullardan bağımsız olarak söylüyorum. Beraber yaşayacağınız ev ile ilgili beklentileriniz beraber yaşamaya başkayınca şekillenir. İhtiyaçlarınız, yaşam alışkanlıklarınız, eşya istekleriniz vs. Dolayısıyla evlenip önce kiraya çıkmak. Bir iki sene isteklerinizi belirleyip bu sırada para biriktirmek. Birikirken de değer kaybetmesin diye döviz, altın vs yatırım yapıp 1-2 sene sonra beraber oturmak isteyeceğiniz semtte ve tipte ev almak en doğrusu bence.
0
Ruprect
(17.08.22)
(5)

Hızlıresim gibi video yükleme sitesi var mı?

GoodMorningTeacher
Videoyu yükleyip, linkini paylaşabileceğim bir site arıyorum. Bir mülakat için video hazırlamam gerekiyor. Videoyu yükledişim linki onlarla paylaşmam lazım. Youtube daha mı mantıklı olur? Dilediğim zamanda silmek isterim videoyu.
Videoyu yükleyip, linkini paylaşabileceğim bir site arıyorum. Bir mülakat için video hazırlamam gerekiyor. Videoyu yükledişim linki onlarla paylaşmam lazım. Youtube daha mı mantıklı olur? Dilediğim zamanda silmek isterim videoyu.
0
GoodMorningTeacher
(13.08.22)
Youtube'un yapamadığı ama sizin istediğiniz bir özellik mi var ki?
Youtube her cihazda açılır, video yüklemek kolay, şifre koyabilirsiniz, şifre koymadan sadece linki bilenlerin girmesini sağlayabilirsiniz, işiniz bitince silebilirsiniz vs.

Aradığınız bir özellik varsa ona göre öneride bulunalım.
0
michael_knight
(13.08.22)
Mülakat için cevaplanması gereken birkaç soruyu cevapladığım bir video kaydını, internette bir platforma yükleyip bu linki karşı tarafa göndereceğim. Youtube herkese açık olduğu için oraya pek yüklemek istemiyorum, son çareye oraya yüklerim. Şifre koyma gibi bir şansım maalesef yok. Linke bastıklarında hemen açılması gerek videonun.

Hızlıresimde sadece görsel yükleniyor ve sadece o linki bilen kişiler ulaşabiliyor sanırım linke. Buna bemzer bir site arıyorum. Ama yükledikten bir süre sonra videoyu silmem gerekiyor.
0
🌸GoodMorningTeacher
(13.08.22)
google drive. paylaşım ayarları düzenlenip sadece link verilen kişilerin görmesi sağlanabilir.
0
scudman1
(13.08.22)
Youtube'a yükleyip, kamuya açmadan sadece linkini paylaştığınız kişilerin görmesini sağlayabilirsiniz.

Sadece link verdikleriniz izler, sonra silersiniz.
0
John Bloor
(13.08.22)
Youtube'da dediğiniz özellik var "unlisted" deniyor. Sadece linki bilenler girip izleyebiliyor. Aramada veya başka bir yerde çıkmıyor.
0
michael_knight
(13.08.22)
(12)

Galiba aldatildim, ne yapacagimi bilmiyorum

anahaber
3 yillik evliyoz ve bir oglumuz var. Bir suredir icimde garip bir his vardi ve bir seylerin yolunda gitmedigini hissediyordum. İliskimiz boyunca hic yaomadigim bir sey yaptim ve esimin telefonunu karistirdim. Maalesef whatsappta eskisevgilislye olan yazismalari buldum.gectigimiz hafta yazismislar ve
3 yillik evliyoz ve bir oglumuz var. Bir suredir icimde garip bir his vardi ve bir seylerin yolunda gitmedigini hissediyordum. İliskimiz boyunca hic yaomadigim bir sey yaptim ve esimin telefonunu karistirdim. Maalesef whatsappta eskisevgilislye olan yazismalari buldum.gectigimiz hafta yazismislar ve ilk mesajesim atmis. Biraz hal hatir faslindan sonra, beni ve ailesinine kafar sevdigini soylemis ancak eski sevgilisyle olan zamanlarindan da ozlemle bahsetmis. Yazismalarin detayina cok girmeyecegim ama bulusmuslar. Esimin is aekadaslariyla is cikisi bir seyler dedigi bir aksam bir yerlere gitmisler.

Elimayagima.dolandi, icime okuz oturdu resmen. Daha bitmedi. Aralarinda ne gectibilmiyoeum ama ben esime son zamanlarda bir terslik oldugunu hissettigimisoyledim ve boyle bir seyden suphelendigimi ilettim. Tabii ki asla.boyle bir sey olmadigini, arkamdan kesinlikle is cebirmeyecegini soyledi. İnandim. Sadece eski bir dostla bulusmuslar herhalde dedim. Cok hos bir hareket olmasa da fiziksel ya da duygusal bir sey olduguna dair bir kanitda yoktu neticede ama suphe insani bitiriyor.

Bugun yine dayanamadim ve telefonuna baktim. Rehberden eski sevgilisinin ismini ssii. Whatsappta da bir sey yoktu, biraz rahatladim en azindan mesaj alinmis galiba dedim. Ama sonra icime yine bir kusku dustu. whatsappta tumrehberine go, gezdirdim ve eski sevgilisini baska.bir isimle kaydettigini gordum. Profil fotosundan tanidim haliyle.

Su saat oldu hungur hungur agliyorum ne yapicam bilmiyorum. Hayatimda ilk deda basima geliyor ve icimden bir parca sokulmud gibi.
0
anahaber
(13.08.22)
Önce sakin olun. Bir şey belli etmeyin. Boşanma için avukat araştırın. Boşanırsanız elinizde kanıt olması için size tavsiye verebilir. Bu sayede çocuğunuzu da alırsınız.
0
dissendium
(13.08.22)
Sakin kalmaya çalış. Biz burda ne desek boş. Önemli olan sakin kalmak.

Sen bir süredçr gariplik hissediyorum demişsin. Ne zamandır gariplik hissediyorsun, ve eşinin yazışmalarını gördüğün zaman ile, gariolik farketmeye başldığın dönem arasınd ne kadar süree var.

Misal eşin 5 aydır gariptir ama eski sevgilisine 1 hafta önce maj atmıştır gibi...

Bu 5 aylık sürede kavgakarınız oldu mu, ona soğuk davrandın mı? İlgisiz davrandın mı, lavga edip günlerce küs kaldınız mı vs vs bir sürü şey var bilşnmesi gereken. Eşin bir anda mı gario davranmaya başladı? Çok fazla bilinmeyen var.

Bunları onu haklı çıkaracak bir bilgi sebep bulmak için sormuyorum. Şu yüzden soruyorum. Bazı tipler karakter olarak, yukaroda bahsettiğim durumlar oluşunca ve mutsuzlaşınca, eskiye özlem duyar. Eşin böyle bir durumda olabilir.

Elbetteki ortada bir aldatma yalan söyleme durumu var. Bunun bahanrsi yok, olamaz.

Ancak sürecin neden buraya geldiğini anlamak lazım. Eşindeki gariplikleri farkedşnce sordun mu "hayatom neyin var bir süredir" falan konuştun mu? Yoksa o garip, sen soğuk öyle aylar mı geçti.

Anlattığını neredeyse aynısını yaşadım. Evli değilim ama. O sebeple sordum bunları. Dilersen özelden de cvp verebilirsin.
0
neden beni sevmedin
(13.08.22)
@neden beni sevmedin

Yazim hatalari icin uzgunum, mobildennyaziyorum elim titriyor.

Yani kronoljik olarak.bilemiyorum. belki 1 aydir boyle hissediyorum, gecen hafta da dayanamadim baktim iste telefonuna.

Her evli ciftin oldugu gibi tabii arada ufak gerilmeleriiz oluyodu ama kus kalmazdik, ilgisiz degildik.vs. is gu cocuk dongusunde tabii ki basbasa vakitlerimiz kisitli ama bundan kaynakli kendi tarafimda neyi yanlis yapmis olabolirim bilmiyorum.

Yazdigimi okudugumda biraz karisik geldi.Esimin yazismalarini gordukten ve eski sevgilisyle bulustugunu ogrendikten sonra onunla yuzlesmedim, yuzlesemedim. Sadece bir seylerin beni rahatsiz ettigini soyledim ve mesaj vermeknistedim.belki de gercekten eski bir arkadasiyla yemeknyedi dedim. Yanlis bir hareket ama belki sadece o kadardir dedim.
0
🌸anahaber
(13.08.22)
İlk olarak kendi geleceğinizi, huzurunuzu düşünmek zorundasınız çocuğunuz için. Sizden gizli buluşmuş olması bile iğrenç bir şey. Ama zannettiğiniz gibi aldatma durumu olsa telefonunu öyle sizin ulaşabileceğiniz şekilde asla bırakmazdı. Siz gizli gizli bile baksanız, saklayacak bir şeyi olsa uygulamaya ayrı şifre koyabilirdi. Ağlamanın kimseye faydası olmaz. Ben sizin yerinizde olsam önce bulabildiğim kanıtları yedeklerdim. Siz sanırım böyle narin yapılı birisiniz. Sizin yerinizde başkası olsa bu telefonu alır çoktan parçalardı. O başka bir isimle kaydetmeyi kesin yanınızda telefon çalar, mesaj gelirse ekranda ismi görmeyin diye değiştirmiştir. Kafanızda boşanmak olsun, olmasın mutlaka elinizdeki yazışma, bu rehberdeki telefon kaydı gibi şeylerin fotoğrafını çekin yedekleyin. Gerisi size kalmış. Avukata gidip bilgi almak mantıklı. Sakin kalın, yavaş ve temkinli davranın.

Eğer yüzleşmeye, sert tepki vermeye hazır değilseniz. Sakin, sessiz tepki verebilirsiniz. Eşinizin telefonunu alın, eski sevgilisinin numarasını engelleyip, silin. Bu noktada kendisi gelip size açıklama yapmaya kalkmaz ben öyle anladım sizin iletişiminizden. Ama yakalanma telaşı ile bir güzel gerilir.

Bu aldatma ya da size yalan söyleme olayı sizden, sizin davranışlarınızdan, sizin eşinizle daha az daha fazla zaman geçirmenizle alakalı değil. İnsanın karakteri ile ilgili bir şey böyle kötü davranışlar. Kendi yalanı ortaya çıkacağı zaman sizin ne kadar üzüleceğinizi tahmin edip, bunu yapmaması gerekirdi. Siz sonuçta yıllardır değer verdiği, hayat arkadaşınınız. Sakın kendinizi suçlamayın. Eski sevgili ile karşılaştırmayın. Siz hala ona saygı duyup olay çıkarmadan ağlıyorsunuz.
0
GoodMorningTeacher
(13.08.22)
durumu eşinize dolaysız, direkt, doğrudan anlatın.

n'oluyor?

"ben dayanamadım ve telefonuna baktım."
0
edgenabby
(13.08.22)
Zor bir durum. Cocugunuz oldugu icin daha da zor bir durum. Ama her sey geciyor inanin. Sizi cok iyi anliyorum. Suan evlere sigamiyorsunuz sizi anliyorum. Bu sekilde yasayamazsiniz ama. Yuzlesmeniz lazim fakat bunu akil ve mantik cercevesinde yapmaniz lazim. Esiniz nasil bir insan bilmiyorum. Karakteri nasildir, en kotu ihtimali dusunun, ayrilik aninda nasil bir tavir takinir bu yorumlamaya calisin. Cirkeflesecek ve mal paylasiminda sikinti yaratacak biri ise kanit toplayin. Bunun icin de sakin kafa lazim.
Bunlari dusunmek, neyin ne oldugunu ogrenmek icin esinizle yuzlesmelisiniz. Aci da olsa her seyi ogrenmelisiniz ki hayatiniza devam edebilin. Belki de yaniliyoruz, sadece sohbet edildi, bir sey olmadi. Belki de esiniz sizi, cocugunuzu ne kadar sevdigini daha iyi anladi. Hepsi birer ihtimal. Esinizle konusmaya hazir hissettiginiz anda konusun. Kafanizda soru isareti kalmasin, tum sorulari sorun.
Bunun icin zamana ihtiyaciniz olabilir. Ben olsam onunla ayni evde durmazdim. Aileniz, arkadasiniz olur kafanizi toplayana kadar onlarla vakit gecirin. Sonra da yuzlesin. Ona bunun bir oyun olmadigini, boyle bir durumun kabul edilebilir olmayacagi mesajini da verin konusma ve tavirlarinizla ki olur da iliskinizi devam ettirme karari alirsaniz bir daha buna yeltenemesin. Anladigim kadariyla buna musait bir yapisi da var.
Tum bunlardan once lutfen uzulmeyin. Her serde bir hayir olduguna kendinizi inandirin. Emin olun ki geciyor ve siz guclenerek cikiyorsunuz. Bu surecte, kafanizi toplayip konusmaya hazir olana dek kafanizi dagitacak, size iyi gelen seyler yapin. Sevdiklerinizle vakit gecirin.

Olurda paylasmak isterseniz bana mesaj atabilirsiniz. Bu surecte konusmak, paylasmak cok iyi geliyor.
0
balpolen
(13.08.22)
Hiçbie yanlış, aldatmayı haklı göstermez. Aldatmanın bşr bahaneai vs olamaz. Ben ilişki dinamiğinizi biraz anlayabilmek için sormuştum.

Sizi üzmek istemem ama söylwmek lazım. Bir insan evlenmiş çocupu vs olmuş, buna rağmen hala eaki sevgilisine özlem duyuyorsa, takıntılı ezik ve aciz bir insandır. Kişisel fikrim böyle, kusura bakmayın.

Ve çook büyğk ihtimalle, siz yarın karşoaına geçip durumu anöatsanız ve boşanıykruz deseniz, ataklarınıza kapanacak ağlayıp yalvarak bir tip.

Sizin yazış şeklinize de bakarsak, eşinizi affedecek potansiyelde birisiniz.

Sakin kalıp, bir avukat tutup boşanırdım yerinizde olsam. Ama tabi yukarıda da dedikleri gibi, eşiniz çirkenleşir mi, aileler seni vazgeçirmeye çalışır mı, düzenli işin maaşın var mı vs vs bir sürü şey var. Bir de öocuk faktörü var.

Boşanmazsan, 1-2 yıl içinde sinir hastası olursun. Ömrün eşinin telefonlarını karıştırmakla geçer, her hareketten anlam çıkarır derecede paranoyaklaşırsın çocugun mutsuz bir evde büyür. Çocuk var diye ayrılmamak, çocuğa esas zararı verir.
0
neden beni sevmedin
(13.08.22)
Yuzlesmek istiyorum ama belki de duyacaklarimdan korkuyorum. Esim dunyabiyisi bir bir insandir, cirkefe baglayacak son kisidir is orays giderse.

Diyorum ya beni asil uzen arkamdan is cevrilmesi. Yasadigim sey tam.olarak aldatilmak mi onu da bilmiyorum. Tekrari olur mubilmiyorum, belki sadece sohbet ettiler bir seyler ictiler bilmiyorum
0
🌸anahaber
(13.08.22)
Edit: Sanki hep bu soru sorulsun diye beklemisim gibi upuzun yazmisim kusura bakmayin.
Ozet geceyim: aldatma ustune bosanmis biriyim. Once bir iki gun uzaklasin, ama evi terk etmis gibi degil, birini ziyarete gider gibi vs.

Asil cevap:
Benzer bir durumda kaldim ben on sene kadar once, ama sadece suphesi yoktu yani aldatma kesindi.

Ben esime bir sey soylemedim. Canim cicimli de davranmadim, normal, tanidigim herhangi bir insanla konusur gibi iletisim kurdum gun icinde ve o gun haftasonu icin Istanbul'a anneme gitmek istedigimi soyledim. (Bu normaldi, anneme gitmek kavgali olmak gibi degildi yani.) Onu da benimle gelmesi yerine kendi arkadaslariyla takilmasi icin yonlendirdim.

Istanbul'da kendi basima gezdim, kahve ictim, sinemaya gittim vs. Bundaki amac olayi kendi icimde tartmakti once. Cunku bazen oyle ciftler oluyor ki kavga gurultu herkes dahil ediliyor, herkes fikrini soyluyor, curcuna... Sonra cift normale donuyor. Sacmasapan bir durum oluyor. Bazi insanlar aldatmayi affedip iliskilerini iyilestirebiliyorlar mesela. Kinamiyorum, herkes bir kere yasiyor sonucta, canlari ne isterlerse onu yapsinlar. Ben bu kendi icsel sorgulamam sonucunda zaten onceden de benzer huzursuzluklarimiz oldugundan, hayatimi bu rahatsizlikla gecirmek istemedigime karar verdim. Affetmek, hosgormek vs istemiyordum. Ama kavga etmek de istemiyordum. Detay duymak da istemiyordum. Zaten isim gucum vardi, daha genctim, beni bu iliskide tutan hicbir sey olmadigina karar verdim. Annemle ve kardesimle konusup dertlestim, onlar da beni hakli bulup destek oldular.

Sonra Pazar gunu esimle tekrar biraraya geldigimizde beni aldattigini bildigimi soyledim, nasil ogrendigimi anlattim. Bunun kesinlikle bosanmayla sonuclanacagini, ikna edilme sansim olmadigini, kararimin kesin oldugunu soyledim. O gece icin isterse misafir odasinda kalabilecegini, isterse gidip baska bir yer bulabilecegini soyledim. Lojmanda yasadigimiz icin olay cikarmamasini rica ettim, eger alkollu vs geri gelirse guvenlikten kendisini siteye almamasini isteyecegimi soyledim. Boyle tek tek rapor verir gibi her seyi soyleyip evden tamamen gitmesi icin de iki hafta sure tanidim kendisine.

Sonra zaten tanidigimiz bir avukat vardi, onunla islemleri baslattik. Iki uc hafta kadar sonra bosanmistim.

Burada bazi detaylar var tabii: benim cocugum yok, param var, destek olabilen ve boyle 'bosanmis kadin' vs gibi seyleri hic ama hic kafaya takmayan liberal bir ailem var, ve esimin karakteri sebebiyle bunu tekrar tekrar yapacagini bildigimden 'oh vallahi kurtuldum bu stresten' gercegi var.

Sizin de bu detaylari tartmaniz gerekiyor. Bence su bir gercek ki, insanin icine bir seyler doguyorsa bunlar genelde dogru oluyor. Bilimsel aciklamasi da var bunun, beyniniz siz farkinda olmadan bazi detaylari isliyor, onceki bilgilerinizle kiyasliyor, size bir seyleri hatirlatiyor vs ama siz bunu spesifik olarak bilmiyorsunuz. O yuzden 'icime dogdu' 'hissettim' falan diyoruz.

"Su saat oldu hungur hungur agliyorum" diyorsunuz mesela, esiniz nerde su an? Neden size sormuyor sen neden saatlerdir agliyorsun diye?

Eski sevgilisine durup duruken mesaj atmasi cok yanlis. (Hani sevgilinin anasi babasi olur, taniyorsunuzdur, basiniz sagolsun denir de, baska bir sebep olamaz bence.) Onunla bulusmasi cok yanlis. Ismini baska isimle kaydetmesi, onunla iletisiminin surmesine sizin kalbinizin kirilmasindan daha cok onem verdigini gosteriyor. O kisiyle sevisti mi sevismedi mi gibi bir detay cok yaralayici olur suphesiz, ama biraz da onemsiz, zora esiniz zaten luzumsuz bir yakinligi cesaretlendirecek adimlari atmis bile.

Bugun ayni sey basima gelse soyle yapardim: Mumkunse kendi telefonumdan esimin telefonunun ekran resimlerini cekerdim. Bunu illa onun aleyhine kullanmak icin degil kendime hatirlatmak icin yapardim zira ben unutuyorum neye sinirlendigimi bir sure sonra. Ardindan mumkunse cocuga bakabilecek birini bulup (anneanne, babaanne falan) iki gun uzaklasir dusunur icimi soguturdum. Esimden bosansam naparim, birlikte kalsam naparim diye senaryolar dusunurum ana hatlariyla. Sonra esime gidip 'sen hayirdir?' der, olayi anlatmasini isterim. Burda onemli olan gaslight edilmemeye dikkat etmeniz. "Ne kadini ya?" "Ya deli misin, onun da o gun Besiktasta ayakkabisinin topugu kirilmis" falan gibi Cem Yilmaz-vari sacma hikayelerle yanlis anlamissiniz veya abartiyormussunuz gibi bir izlenim olusturulmamasina ozen gostermeniz.

Sonra da iste, ne kadar inandiginiza veya inanmak istediginize gore hareket edersiniz.
0
sopiro
(13.08.22)
Esim dun aksam sirket organizasyonundaydi. Yok bu sefer instagram, linkedn falsn teyidli. :) Yalniz kalinca ben de yogun nir gece gecirdim haliyle.

Yuzlesmek istiyorum ama korkuyorum da bir yandan. Bir de telefonuni karistirdim diye uste cikip iyice agresiflesmesinxen, konunin sapmasindam cekiniyorum.
0
🌸anahaber
(13.08.22)
Şimdi elinizdeki veriler şunlar

1- Bir şekilde eşinizin eski sevgilisiyle bağlantısına şahit olmuşsunuz. Bu durum içinde eşinizin eski sevgilisiyle olan günlerini de özlediğini okumuşsunuz.

2- Eşiniz kendisine yapılan imadan sonra bu kişiyle olan iletişimini size anlatıp yanlış anlaşılmanın önüne geçmek ya da bu kişiyle iletişimini tamamen koparmak yerine onun kayıtlı ismini değişip sizden gizli iletişime devam etmiş.

Bir kişi, eşine açıklayamayacağı bir durumun içerisinde olmamalı. Bunun lamı cimi yok. Eğer siz bunu kabul etmemekte ısrarcıysanız ve kendi kişisel alanınıza çok müdahale ettiğinizi düşünüyorsa sizinle bu konuyu o tartışmalı ya da sizle olan ilişkisini bitirmeyi göze almalı. "Benim hiçbir kötü amacım yok, ama şimdi eşime söylesem olay olur" gibi bir şey benim için kabul edilebilir olmazdı. Aldatan insanların da büyük kısmı "zaten eşimi seviyorum, birlikte olduğum kişiyi sevmiyorum, sadece vakit geçiriyoruz" gibi şeylerle kendini haklı göstermeye çalışıyor.

Şüphe tedavi edilmeden geçmeyen, geçmediği gibi de büyüyen ve nihayet şüpheye sahip olan kişiyi gerçekten haksız duruma düşüren bir şey. Siz şüphelendikçe zaten aranızdaki saygıyı baltalayan davranışlar geliştirmeye başlayacaksınız. Birgün eşiniz eve geç geldiğinde onu hiçbir sıkıntı hissetmeden güleryüzle karşılayabileceğinize karşılayabileceğinize inanıyor musunuz? Peki kavganın ertesi gün ne olacak. Diyelim o gece tepki gösterdiğiniz için özür dilediniz. Peki bu özüre kendiniz inanacak mısınız? İçiniz ferahlayacak mı?

Ben bu durumda şahit olduğum şeyleri söyleyip bir açıklama getirmesini isterdim. Sorumluluğunu bilip ona göre hareket etmesini talep ederdim. Siz bir çift olmak için söz verdiniz. Bundan önce kafanızda "olabilir, hayatına başkaları da girebilir" gibi bir düşünce olduğunu sanmıyorum. Onun da sizin buna onay vereceğinizi düşündüğünü sanmıyorum. Bu bilinçle evlendiniz. Eğer böyle olmayacağını bilseydiniz evlenmezdiniz. Verdiği sözleri tutmasını istemek ve bunlar gerçekleşmediğinde tepki koymak hakkınız.

Endişelenen taraf siz olmamalısınız. Özgüvenli, sakin ve anlamak amacıyla yetişkin insanlar gibi konuşmanız bence en iyisi. Eğer açıklamasından ve vereceği sözlerden tatmin olmazsanız o zaman ayrılmayı da düşünürsünüz.

Ben şahsen eski sevgilisi önünde benimle olan birlikteliğini zedeleyici şeyleri yapan biriyle evli kalmak istemezdim. Eski sevgilisiyle bir araya gelmesi beni rahatsız da etse bana bunu bildirse asla gidemezsin diyecek bir insan değilim. Ama benim bilgim olmadan böyle bir şey yapılması benim için kabul edilemez.
0
akhenaten
(13.08.22)
Galiba değil, aldatılmışsınız. Oturup sohbet bile etmiş olsalar bu karşı tarafı özlediği ve size yalan söylediği gerçeğini değiştirmiyor. Kaldı ki siz şüphelendikten sonra ismini başka şekilde kaydetmesi gayet yeterli aldatılmak İçin. Yüzleşip açık açık konuşmalısınız ama sakince. Aldatmak için sevişmek gerekmiyor. Siz bundan sonrası için bir karar vermelisiniz. Ya bu aldatmak değil deyip devam edersiniz ya bitirirsiniz. Önemli olan içinize sinmesi.
0
dfn4
(13.08.22)
(4)

Matematik özel ders ücreti kaç olmalı/ kitap önerisi

Una mujer
Komşumuzun 7. sınıfa geçen çocuğuna özel ders vereceğim, daha önceden deneyimim yok fakat genelde özel ders veren öğrencilerin olduğu iyi bir üniversiteden mezunum. Çocuğun matematik notu çok kötü gelmiş, sıfırdan 6. sınıf matematiği bitirmeyi planlıyoruz. Aynı binada olduğum için ulaşım parası/zama
Komşumuzun 7. sınıfa geçen çocuğuna özel ders vereceğim, daha önceden deneyimim yok fakat genelde özel ders veren öğrencilerin olduğu iyi bir üniversiteden mezunum. Çocuğun matematik notu çok kötü gelmiş, sıfırdan 6. sınıf matematiği bitirmeyi planlıyoruz. Aynı binada olduğum için ulaşım parası/zaman kaybı da yok.
İki sorum olacak.

1- Sizce kaç liraya özel ders vermeliyim?

2- 6. sınıf konu anlatımı ve soru çözümü için kaynak öneriniz var mı?
0
Una mujer
(09.08.22)
Ücret için 40-50 olur sanırım. Çünkü hiç tecrübeniz yok, konularada henüz hakim değilsiniz.

Özel derste önemli olan çocuğun anlayacağı şekilde anlatabilmek. Youtubedan farklı ders videoları izleyip, taktik öğrenin. Meb in kitaplarının pdfleri var internette.

www.tongucakademi.com

odsgm.meb.gov.tr
0
GoodMorningTeacher
(09.08.22)
en az 100 tl.
0
jelly bear
(09.08.22)
ingilizce dersini 100 tl den veriyorum ama matematik daha çok emek istiyor, 150 çok mu olur kararsızım
0
🌸Una mujer
(09.08.22)
40-50 tl fiyasanın çok çok altında bir fiyat. ben de en az 100 tl diyorum.
0
black holes in the sky
(09.08.22)
(14)

Sanal aldatma durumu - Instagram Hk.

nzessia
Dört yıl önce falan bir ortamda eşimle ben bir kadınla tanışmıştık. O kişi arkadaşımın arkadaşıydı. Bayağı hoş bir kız, eşimin ondan etkilendiğini de hissetmiştim. Etkinlik sonrası bir baktım, eşim kadını takip etmiş sosyal platformda. Bayağı sohbet etmiştik, ben de takip etmiştim. Neyse sonra postl
Dört yıl önce falan bir ortamda eşimle ben bir kadınla tanışmıştık. O kişi arkadaşımın arkadaşıydı. Bayağı hoş bir kız, eşimin ondan etkilendiğini de hissetmiştim. Etkinlik sonrası bir baktım, eşim kadını takip etmiş sosyal platformda. Bayağı sohbet etmiştik, ben de takip etmiştim. Neyse sonra postlarını like ettiğini gördüm eşimin. Rahatsız olduğumu söyledim ve takibi bırakmasını istedim. Tamam dedi, sonra bir daha konu aklıma gelmedi.
Yıllar yıllar geçti, neyse iki gün önce Instagram'da bir şey gösterdi, aa dedi bunu ileteyim dedi başka bir arkadaşımıza, o paylaş butonuna basınca kızın ismini gördüm, böyle en başlarda.kizi takip etmiyor, herhangi bir like yok vb, Ma nasıl hala çıktı kız anlamadım. Hala sık mesajlasiyor olarak anlıyorum? İnstagdami bilmediğim için tam bilemedim, ama gördüm ismini o kesin kızın.
Sonrasında kızın tüm paylaşımlarına baktım, tanıştığımız dönemde ve eklestigimiz dönemde bir üçüncü erkek arkadaşimiz (oldukça çapkın) da kızın paylaşımlarıni beğenmiş.burdan da şunu çıkardım, eşim bu kızsan bahsetmiş bir şekilde ortamlarda.
Nasıl ilerlesem bilmiyorum, telefonunu karıştırmak huyum değil ama yapmak istiyorum. Delil toplamak geliyor içimden.
Üç aylık bebeğim var bu arada, içimde ne fırtınalar kopuyor.. ama bu sefer sessiz ve derinden ilerlemek içimden geliyor. Siz ne dersiniz, birincisi Instagram'da paylaşa basınca kızın en yukarıda çıkması bir işaret değil mi ? Ne önerirsiniz benim için.
0
nzessia
(01.08.22)
denedim şu an, bir şeyi paylaşmak istediğimde son mesajlaştıklarım görünüyor sırasıyla. mesajlaşmış yani, evet. 4 yıl diyorsunuz, az bir şey değil. ben kesinlikle kurcalardım bu konuyu.
0
deartheodosia
(01.08.22)
Paylaşa basınca en üstte çıkıyorsa çok sık mesajlaşıyor demek degil ama en son ona mesaj atmış ya da ondan mesaj almış demektir.

Paylaşma butonu degil de arama butonuna basıp birinin adını aradığı sayfada en üstte çıkıyorsa en son onun adını aratıp profiline girmiş demektir.

Kızın adını kesin gördüysen ortada masum bir durum yok bence.
0
himmet dayi
(01.08.22)
Dediğinden aldatma durumu çıkıyor olsa benim şirketin İstanbul ofisini erkeklerinin yarısı eşini aldatıyor demek olurdu.

Başı bağlı erkekler böyle flörtüz olabiliyor bacım, idare et.
0
trixi
(01.08.22)
Ayrıca aldatsa o işi İnstagramda yapmaz sanki?
0
trixi
(01.08.22)
Telefonu karıştırın ama kesin silmiştir bir şey varsa da. Telefonda faceid varsa gece uyurken tutun yüzüne açın ne varsa görün. Ama asıl önemli olansa şu: Instagram hesabının şifresini değiştirin. Başka bir cihazdan da yeni şifreyle hesaba giriş yapın. Ayrıca yeni şifreyle kendi telefonundan da giriş yapın ki uyanmasın mevzuya. Ayrıca giriş yapınca “hesabınızın şifresi değişti şu cihazdan hesabınıza giriş yapıldı” tarzı bir bildirim gelirse onu da hemen kaldırın.
0
mevsimler
(01.08.22)
Kendisine bulaşmadan kız üzerinden gitmek de bir yöntem. Fake hesap açıp bi iki yakışıklı erkek fotoğrafı kullanıp yürünebilir. Instagramda bu usul nasıldır bilmiyorum fake hesapla yapılan yürüme hemen anlaşılırsa kızın adını soyadını aratın başka ortamlardan yoklayın. Linkedin mesela. Linkedinde takipçi(bağlantı) bulmak çok kolay. Rastgele birilerini ekleyerek profilinizi gerçekçi kılabilirsiniz kolayca. Çünkü insanlar bağlantı edinme çabası içinde genel olarak. Evet kızın linkedin hesabı varsa yurtdışında yaşayan Türk bir yönetici mühendis yazılımcı vb profil oluşturun bence. Oradan bir süre kazıyın altını belki söyler. En azından diyalogları devam ediyor mu onu anlarsınız. Mesela eşinizin işini eğitim durumunu yaşını falan tarif ederek birebir kendisinin profiliyle uyumlu birine ihtiyacınız olduğunu söyleyin Kıza bakalım ne diyecek.
0
mevsimler
(01.08.22)
Ben de instagramda surekli esime dediginiz gibi gonderim yapiyorum. Bayadir ne alaka diyorum, esimden sonra surekli cikan kisiyle en son 2 yil once fln mesajlasmisim. Ve bu kisi 2 sirada cikiyor esimden sonra. daha altlarda daha yanin mesajlastigik kisiler oldugu halde. Ayrica bu ikinci sirada cikan kisiyle takiplesmiyoruzda.

Yani orada cikmasi bence pek birsey ifade etmiyor.
0
oscar
(01.08.22)
Ben sakin olmanızı öneririm. Eğer eşinizin bu kişiye karşı yürüme, hoşlantı durumu olsaydı ortamlarda bahsetmezdi kimseyle. O üçüncü kişiyle kızın instagram hesabını paylaşmış. Birde kadın sizi tanıyormuş, rezil olma uğruna böyle bir şey yapma ihtimali düşük, siz sonuçta yoldan geçen biri değilsiniz. Bu kadınla ortak çevreniz var. Eğer bir şey yaşansa rezil olacağını az çok tahmin eder.

Bebeğiniz üç aylık, sizin için zaten zor bir dönem. Şuan için konuyu ağır ağır ilerletin. Ben olsam eğer bir şey bulsam bile bebek 2 yaşına gelene kadar boşanmayı, ayrılmayı düşünmezdim. Ayrılma durumu olsa otomatikman size daha ağır yük binecek, karşı taraf bi rahatlamış olacak.

Ortada bebek olduğuna göre bir anne-bebek instagram sayfası açmayı düşündüğünüzü, bebekten pek vaktiniz olmadığınız için bildirimlere bakması için bu sayfayı kocanızın hesabında açmayı teklif edin. Bebeğin bakım sürecini paylaşırsınız, sayfayı büyütürüz,hediyeler gelir vs diyin. Arada sırada bu bahane ile telefonu elinize alırsınız, bu durum onu da rahatsız etmez üstelik anlamaz durumu.

Durduk yere kızdan sürekli bahsedip, böyle eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürmeyin.
0
GoodMorningTeacher
(01.08.22)
Simdi denedim en ustte bikac sene once konustugum biri cikti. Bu ara cok konustugum biri 3. sirada cikti.
0
ghilleinthemist
(01.08.22)
Ben de şimdi denedim en üstte en son mesajlaştığım arkadaş çıktı, altında da en sık ve en son mesajlaştıklarım sıralandı.
Keşke görür görmez sorsaydınız sen bunu silmemiş miydin diye.
Bence bu anı tekrar yakalamaya çalışmak önemli. Mesela onun instagramına girin, “ay şuna bayıldım kendime atıyorum senden” diyin ve tekrar bakın üstte çıkarsa sebebini sorun.
0
megalomaniac
(01.08.22)
Aldatma bunun neresinde? Kesin bir şey varsa o da kıskançlık. Kız güzel ve donanımlı belli ki. Sırf bu yüzden konuşmasını yasaklamışsın bu da adama çekici gelmiştir belki. Baştan beri guvenmemissin adam üstüne de cocuk yapmışsın adamdan. Tam türk işi aile aşk meşk.
0
hasmetizm 2046
(01.08.22)
telefon falan kaydedip haklıyken haksız duruma düşmeyin. alacağınız yanıtı göğüsleyebileceğinizi düşünüyorsanız alın karşınıza suçlamadan, anlamaya çalışarak, yapıcı bir şekilde konuşun. belki gerçekten ortada bir durum var belki de lohusalık depresyonu geçiriyorsunuz. açık ve net iletişim kurmanız şart. varsayalım ki bir şey yok ama eşiniz çok sert reaksiyon verdi, o da öküz olmasın, açsın lohusalık dönemi, lohusalık depresyonu ile ilgili bilimsel kitaplar okusun.

siz de lütfen size destek olacak birileri varsa, bebekten ayrı birkaç saat geçirmeye çalışın bir süre, gerekiyorsa da uzman desteği alın bu konularda.
0
Phoebe
(01.08.22)
Aldatma olmamış da olabilir. Ben de daha önce hiç konuşmadığım sadece en son doğum gününü kutladığım birisi çıktı mesela. Sadece bir mesajlaşma ama en son mesajlaşma olduğu için en üstte çıkıyor.
Lohusalık zaten çok zor bir dönem. O yüzden kendinize bu kadar yüklenmeyin.
0
birini cok ozledim ama haberi yok
(09.08.22)
şöyle söyleyeyim, instagram'da neredeyse her gün komik fotoğraf gönderdiğim ve yazıştığım bir arkadaşım bende ISRARLA en altlarda çıkıyor... ne zaman bir şey göndermek istesem iki saat aşağı inmek zorunda kalıyorum.

insta'nın bu konuda nasıl çalıştığını kendisinden başka kimse bilmiyordur sanırım. bu tarz şeyleri çok gördüm, kimsenin net ve kesin bilgisi olmadığına şahit oldum.
0
der meister
(09.08.22)
(17)

Nereyi Tercih Etmeli - Üniversite Tercihi

liberal
Bir tanıdıgımın çocugu bu sene sınava girmiş ve sayısalda 80.000. olmuş.Bu cocugun dayısı bir fabrikada çalışıyormuş ve İTÜ'de çevre mühendisi olsun demiş.Çocugun kendisi ve babası da nasılsa İTÜ en kötü çevre mühendisi olurum demekte.Ben kendisine İTÜ olacaksa Petrol ve Dogalgaz mühendisliğini de d
Bir tanıdıgımın çocugu bu sene sınava girmiş ve sayısalda 80.000. olmuş.

Bu cocugun dayısı bir fabrikada çalışıyormuş ve İTÜ'de çevre mühendisi olsun demiş.
Çocugun kendisi ve babası da nasılsa İTÜ en kötü çevre mühendisi olurum demekte.

Ben kendisine İTÜ olacaksa Petrol ve Dogalgaz mühendisliğini de düşün dedim, hani madem mantık itü olsun ise.

Bunun yanında bilgisayar mühendisliği ise Konya'da Teknik üniversite veya Selçuk bilgisayar geliyor.

Çocuk ya istanbul ya da Konya'da okuyacak, babası da Konya'ya taşınabilme ihtimali var.

Sizce bu çocuk ne yazsın.

Yüzde elli burslu iyi yerlere de girebilir ama babasının durumu pek yok.

İtü Çevre Mühendisliği yazılır mı?
0
liberal
(31.07.22)
itu gemi ve deniz (teknolojileri) mühendisliği düşünülebilir. sektör şuan çok iyi durumda.
0
ne demezsin
(31.07.22)
Benim mantgım şu şekilde, itü'den mezun olunca en kötü çevre mühendisi olursun. Kaldı ki çevre mühendisi olarak ilanlar var, itü de en yüksek puanı o zaman zaten tercih edilesi olursun.

ne demezsin deniz işletme mühendisliği tamam da bu itü gemi ve deniz teknolojileri ne işe yarıyor çok bilmedigimden bir şey diyemedim.

Petrol ve Gaz mühendisliği nasıl?
0
🌸liberal
(31.07.22)
taşrada bilgisayar okuyacağına itü çevre okusun kesinlikle.
0
belkider
(31.07.22)
@belkider, ben de bunu dedim.

Ömür boyunca itü'lü diyeceksin, selçuk bilgisayar ise tamamen sıradan bir bilgisayarcı olacaksın.

Bu arada İtü türkçe gelebilir, Marmara'da ingilizce mi okusam dediginde ise türkçe İtü seç dedimi yanlış değil bu mantık bence. sizce de bu şekilde mi.
0
🌸liberal
(31.07.22)
Yazılmaz. Gidip çevre mühendisliği ilanlarına baksın. Çok ilan yok. Bilgisayar mühendisliği yazardım ben olsam. Okul değil, bölüm yazılmalı. Okul size 4 yıl verir, bölüm ise hayat boyu yapacağınız meslek kazandırır.
0
dissendium
(31.07.22)
Öncelikle özele para yetmez falan denmesin. Borç alınır, işe başlayınca ödenir. İlla devlet olsun denmesin yani.

İkincisi çocuk ne istiyor? Bilgisayar ile çevre farklı işler. Mesela bilgisayarın geleceği parlak, okula çok takılmazlar. Sen becerebiliyor musun ona bakarlar.

Çevre için de özelde çok ilan yok. Kpss ile atanabilir ama hep 3 kuruşa çalışır, mühendisliğin anlamı olmaz.

Başka mühendislikler de düşünebilir. Çocuk ne düşünüyor?

Edit: Bu arada bölümün iş ilanları biraz ddaha mühim. İtü mezunu bir sürü işsiz var. İhtiyaç duyulan bir alanı okumak mesele. İlla ikisinden biri olacak bilgisayarı seçerdim şahsen.
0
candide
(31.07.22)
Çocuk eczacılık istiyor ama kazanamıyor, ailesi çocugun egitimine malesef para ayıramayacak durumda.

Malesef bu gerçeklikte tercihler yapılıyor.
0
🌸liberal
(31.07.22)
kocaeli çevre mezunuyum, tüm arkadaşlarım iyi kötü kurumsal yerlerde çalışıyor. her fabrikanın zaten çalıştırma zorunluluğu var. kesinlikle itü çevre yazsın. konya'ya falan göndermeyin adamı yazık günah.
0
roket adam
(31.07.22)
üniversitenin ne önemi var ki günümüzde. çevre mühendisliği mi bilgisayar mühendisliği mi önü daha açık. bence bilgisayar kesinlikle. taşra maşra önemli değil. temeli alsın kendi geliştirir zaten.
0
selimcigimisik
(31.07.22)
Not: Çocugun ailesi istanbul'da, Konya'da olursa ailesi de taşınacak.
0
🌸liberal
(31.07.22)
itu yazsin kesinlikle. sonra bolum fln da degistirir belki. konya fln direk sallasin,
0
oscar
(31.07.22)
bu arada eczacilik istiyor ise, anadolu da eczacilik illa tutar, hic olmuyor mu ? eczane acarim mantiginda ise, nerede okudugunun hic onemi yok. hic olmazsa cocuk istedigni alanda okumus olur.
0
oscar
(31.07.22)
Anadolu eczacılık 39.179 sıralamada.
0
🌸liberal
(31.07.22)
Bence eczane açabilmek için de iyi maddiyat gerekiyor, %50 okuyamıyorsa eczacılık da sıkıntılı bir meslek.
Tutuyorsa İTÜ Doğalgaz müh. iyi ama bu sene teşvik geldiği için ilk 25 binden Bilgisayar, Çevre ve Doğalgaz seçenler olabilir çünkü güzel teşvik var+başka burs almalarına da engel teşkil etmiyor.

"Buna ek olarak, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) yerleştirme sonuçlarında başarı sırası ilk 25 bin arasında olup üniversitelerin Petrol ve Doğalgaz Mühendisliği, Jeofizik Mühendisliği, Jeoloji Mühendisliği ve Çevre Mühendisliği programlarına yerleşip kayıt olan ve yönergede belirlenen diğer şartları haiz öğrencilere TP-OTC tarafından yine 6.000 TL eğitim bursu verilecek."
0
marla is in my head
(31.07.22)
eczacılık %50 kazanıyor ama %50 tutarı ailesi ödeyemez.
0
🌸liberal
(31.07.22)
Deniz ulaştırma işletme mühendisliği!! Pişman olmaz. Çevre mühendisliğini, makine mühendisliğini salla. Hayatını kurtarır.
0
silah taciri
(31.07.22)
Çevre mühendisliği geleceği olan bir bölüm değil. İtü ve yıldız mezunu çevre mühendisi iki arkadaşım var çok pişmanlar. İtü'den mezun olan yurtdışında yükseklisans bitirdi geldi,asgari ücrete bile iş bulamıyor. İtü'de makine, bilgisayar, uçak mühendisliği tutsa elbette okunur denir çünkü bu bölüm mezunlarıhep birbirlerini şirketlerine alıp, birbirleriyle sıklıkla iletişim halindeler. Çevre okursa işsiz kalır. Kendini geliştiremez, önü açık bir çalışma alanı yok. Malzeme mühendisliğini de yazmasın. Onun stajı bile iyi şartlarda yapılmıyor. Petrol mühendisliği de mantıklı değil.

Eğer disiplinli bir tip ise, konya'da selçuk üniversitesinde tercih yapıp, daha sonra ilk yıl ders notlarını yüksek tutup, kurumiçi yatay geçiş yaparak eczacılığa geçebilir. Eczacılık eğitimi her üniversitede kalite açısından aynı. Diş hekimliği bile uygun olabilir yatay geçiş için eğer sıralama şartını sağlıyorsa.
Eh işte denilecek bir mühendislik bölümü yerine sağlıkla alakalı bölüm okumak daha avantajlı. Çalışma alanı sağlık alanı için daha fazla. Düzenli ders çalışsa yeterli olur.

Özel üniversitelerde burslu bölümler tutuyordur. Eğer böyle karakter olarak sosyal, girişimci bir hali varsa özel üniversitede burslu bölüm yazabilir. Kendisini geliştirip, iyi yere gelebilir. Mesela üsküdar üniversitesi endüstri mühendisliği geçen yıl 80 bin küsür ile kapatmış. Böyle girişken, çalışkan bir tip ise buradan hayatı iyi yakalayabilir.
0
GoodMorningTeacher
(01.08.22)
(14)

Hangi üniversitenin Kimya bölümü tercih edilmeli?

yanlishayvan
merhaba, bir benzer başlık daha açmıştım.şu sıralar tercih aşamasındayım.kararsızım.kimya okumaya çok hevesliyim; ama bir yandan da matematiği seviyorum. mat. bölümü de okuyabilirim.ist, ank veya izmir'de kimya okumuş olanlardan yorum bekliyorum.mukayese edebilirsiniz, öne çıkan yönlerini söyleyebil
merhaba, bir benzer başlık daha açmıştım.

şu sıralar tercih aşamasındayım.

kararsızım.

kimya okumaya çok hevesliyim; ama bir yandan da matematiği seviyorum. mat. bölümü de okuyabilirim.

ist, ank veya izmir'de kimya okumuş olanlardan yorum bekliyorum.

mukayese edebilirsiniz, öne çıkan yönlerini söyleyebilirsiniz. amacım fikir edinmek.
0
yanlishayvan
(28.07.22)
kariyer amacin ne? doktora falan yapacaksan kimyayi ingilizce okuman daha mantikli. bir de puan araligi ne? atiyorum koc burslu tutuyorsa zevk icin ege universitesi yazmayacaksin neticede.

ikisinin arasindan kimyayi secerdim ben olsam.
0
hot potato
(28.07.22)
@hotpotato

akademi düşünmüyorum.

200 bin. sayısal.
0
🌸yanlishayvan
(28.07.22)
Fen Edebiyat yazacaksan en iyisini yaz. ODTÜ falan yazman lazım ki fark olsun. Hevesini kırmak istemem ama çoğu üniversitede kimya bölümünün öğrenci sayıları azalıyor. Çünkü puanlar düşük, iş seçenekleri az. Tercih dönemi tehlikeli bir dönem. Maalesef sevmek yetmiyor. İş seçeneklerini düşünmek zorundasın. Puan yazsan daha iyi olur. Bence iyi bir rehberliğe ihtiyacın var.
0
dissendium
(28.07.22)
@dissendium

evet, kritik bir süreçteyim.

200 bin sıralamam.

iş bulabileceğim bir alan istiyorum ben de.

bu sıralamada sevdiğim alanlar kimya ve mat. severek okuyabilirim; ama iş bulabilir miyim? muamma. bunun farkındayım elbet.

isterdim ki kimya müh. gibi alanlara puanım yetsin ama yetmiyor.

ücra anadolu üniversitelerine de gitmek istemiyorum.
0
🌸yanlishayvan
(28.07.22)
Valla hangi bölümü seçersen seç, kendini nasıl geliştirdiğin, kimlerle ne ilişki kurduğun ile ilgili bir durum. Ben Fizik mezunuyum. Bizim sınıftan mezun olup CERN de çalışan da var, tezgahtarlık yapan da var, öğretmen olan da var, eskortluk yapan da var.

Akademik kadro konusunda da 10 sene asistan olarak gelip giden hala kadrosu çıkmadığı için bırakanlar da var. Mezun olduktan bir sene sonra ısmarlama yüksek lisans programıyla kadrosunu alanda var.

2 bölümde epey zor bu arada bilgin olsun .
0
janavarorion
(28.07.22)
@janavarorion

elbette öyle. tüm üni. bölümleri için geçerli söylediğin şey.

amacım, bu mental düzeye daha rahat ulaşabileceğim üni. hangisidir acaba?

tüm fizik bölümleri aynı değildir elbet.

odtü fizikle katü aynı değildir değil mi? ekol/okul farkı vardır bu alanlarda.

şu okulda bu bölümü okursan farklı şeyler elde edebilirsin cevabına ulaşmaya çalışıyorum.

çok açıktır, boğaziçi ve odtü gibi iyi okullar her zaman fark yaratır. ben o klasmanda değilim; sadece elimdekiler arasında bir fark ya da benzerlik arıyorum.
0
🌸yanlishayvan
(28.07.22)
Marmara üniversitesi'nin kimya bölümü çok iyi. Böyle derslere ortalama ilgisi olan öğrencileri bile ilk yılından alıp hocalar kendi lablarında çalıştırıp, proje yaptırıyorlar. Öğrenciler staj konusunda hiç sorun yaşamıyorlar. Yükseklisans öğrencilerini ister proje bahanesi ister erasmus bahanesi ile bir şekilde yırtdışı görmeleri için teşvik ediyorlar. Bu bölümden mezun olan iki arkadaşım mezun oldukları yıl çok rahat şekilde itü'de tezli yükseklisansa kabul edildiler. Türkiye Kimya Derneği Yönetim Kurulu Başkanı'da bu bölümün kadrosunda. Bölümü öyle ortalama bir çalışmayla bitirirsin. Hazırlık zorunlu. Dersler için hocalar öğrencileri perişan etmiyorlar. Problemli, sıkıntılı hocası neredeyse yok. Baya öğrencileri insan yerine koyuyorlar.

Benim liseden en yakın arkadaşım marmara kimya yazdı çok mutlu ve başarılı bir şekilde bölümü tamamladı. Ben ikinci üniversitem için marmara'ya geçince buradan yine kimya bölümünden arkadaşlar edindim, benim gözlemlediğim kadarıyla bölüm öğrencilerini çok iyi yetiştiriyor. Benim de böyle çok iyi olmayan bir puanım vardı, kimya seçmemiştim mühendislik okudum. Ama şimdiki aklım olsa burayı yazardım.

Matematik çok zor bir bölüm kimyaya göre. Türkiye'de çalışma alanı daha sıkıntılı. Kimya okuyup iş bulmak daha kolay. Matematik bölümü öğrencilerinin dersleri gerçekten çok zor. Kimya öyle sıkıntı yaşatmıyor. Matematik bölümündeki derslerle lisede döneminde görülen matematik çok farklı. Marmara'nın müfredatına baktım bunları yazarken, yorucu dersleri var, o dersleri hepsini iyi öğrenmek lazımki bir sonraki yıl alacağın derslere hazır olmalısın. Alttan bir dersin konusunu iyi öğrenemezsen çok zorlanırsın. Matematik okuyup genelde yazılıma, istatistiğe yöneliyorlar. Ama 4 yıllık matematik bölümünde kendini perişan edip, birde farklı alanlarda kendini geliştirmeye çalışmak bence kendini harcamak olur.

Ek okarak, Marmara'da çap, yandal, yatay geçiş imkanları diğer üniversitelere göre daha kolay. İlk yıl puanının yettiği yere yerleşip, ders çalışıp ortalamanı yüksek tutarsan belki böyle daha heves ettiğin bir bölümü de okuyabilirsin.
0
GoodMorningTeacher
(28.07.22)
@GoodMorningTeacher

işte aradığım cevap. ellerine sağlık. teşekkür ederim.

bu minvalde fikir verici, nispeten tecrübeye dayalı, çıkarım yapabileceğim şeyler öğrenmek istiyordum.
0
🌸yanlishayvan
(28.07.22)
ben de okuma diyecektim bi kimya mezunu olarak ama istediğin o değilmiş sanırım :)
neyse ben trakya mezunuyum da istanbul üni'de yüksek yaptım hoş bitiremedim ve atıldım ama orası şu anda cerrahpaşa oldu.yukarıda GoodMorningTeacher'ın maramara için anlattığının tersi bi ortam vardı gerçi tam tersi demiyeyim de bizim anabilim dalı çok toksik bi ortamdı gerçekten.hiç de ısınamadım oraya.gerçi zaten senin puan cerrahpaşa ya yetmez.
şu andaki iü kimya yeni açıldı beyazıtta orası.hatta bölüm başkanıyla tanışıklığımız var ve bi anabilim dalının başkanı da benim arkadaş.zaten şimdi baktım 6-7 kişi akademik kadrosu var.benim tanıdıklarım gerçekten pozitif ve düzgün insanlar ve akademik anlamda da iyidirler fakat tüm derslerine onlar girmeyecek sonuçta :)
bölüm yeni olduğu için akademik kadro içn yardırabilirsin de belki orada.sadece geçen sene girenler var zaten bi çoğu da hazırlığa gitmişlerdir geçen sene.

neyse iü kimya ya gidersen bana bi yaz ama hazırlığı da geçersen yaz :)

edit : evet yetiyormuş ben yanlış bakmışım
0
high hopes of the sozluk
(29.07.22)
illa üniversite okumak zorunda da değilsin bu da bir seçenek. 200 bin'le kimya okumaktansa bir meslek öğrenmek ve çalışma hayatına atılmak uzun vadede seni daha mutlu edebilir. Sosyal kıyaslama yapma, arkadaşlarım üniversitede ben de kazanmak zorundayım diye düşünme. Zaten artık herkes üniversiteli. Türkiye'de devlet okulları bedava ve kontenjanlar çok fazla. Kazanan bir şey kazanmıyor yani.

Türkiye'de yüksek öğretim sistemi bitik. Bu kadar yüksek kontenjan ve ücretsiz eğitim olunca mühendislik bölümleri bile işsiz mezun eder oldu. Herkesin üniversite okuduğu bir yerde diplomanın anlamı yoktur. Normalde bir insan kaygısı olmadan girip bir bölümü okuyabilmeli.
0
OrangeYellow
(29.07.22)
@high hopes of the sozluk

cpaşa kimyaya yetiyor. 210 bin sıralaması son giren kişinin.
0
🌸yanlishayvan
(29.07.22)
Matematik mezunuyum. Bitirdiğinde elde edecegin tek sey lisans diplomasi. Baska hic bir şey degil. Acikogretim mezunundan farkin olmayacak. Türkiye'de fen edebiyat okumak zaman kaybindan baska bir sey degil. Bilim adami olmak istemiyorsan ki onun için de cok iyi bir çalışma etiği ve torpil lazim is kaygisiyla bosa okuma. Olacagin en fazla asgari ucretle dershane ogretmenligi olur. Benden sana abi tavsiyesi. Yillarina gencligine parana yazik olur fen edebiyatla.
0
Acil kan
(29.07.22)
200.000 siralamayla girilecek guzel yuksekokullar vardir is imkani iyi olan. Onlara bakmani tavsiye ederim.
0
Acil kan
(29.07.22)
sorunuza cevap değil ama iş imkanı iyi olan istatistiği de bir düşünün derim (matematik sevdiğiniz için). saydığınız üç büyük şehirde de yazabileceğiniz üniversiteler var.
0
evanka
(30.07.22)
(5)

ted vs çankaya üni - bilgisayar mühendisliği

cocuklugundan optum seni
Merhabalar,Kardeşim bu sene üniversite sınavına girdi, ted ya da çankaya üniversitesinin bilgisayar mühendisliği %50 burslu gelebilir gibi görünüyor. Biz de bu iki tercihe sıcak bakıyoruz. Bu okulları/bölümü nasıl bilirsiniz? Okuyan ya da mezun olan birileri varsa eğer bilgi almak isteriz.
Merhabalar,

Kardeşim bu sene üniversite sınavına girdi, ted ya da çankaya üniversitesinin bilgisayar mühendisliği %50 burslu gelebilir gibi görünüyor. Biz de bu iki tercihe sıcak bakıyoruz. Bu okulları/bölümü nasıl bilirsiniz? Okuyan ya da mezun olan birileri varsa eğer bilgi almak isteriz.
0
cocuklugundan optum seni
(28.07.22)
detayları bilmiyorum ama ikisinden çankaya üniversitesi oldukça dandik duruyor.
0
floydian
(28.07.22)
Hocam radikal bir öneriyle geleceğim ama şimdi çankaya üniversitesine yılda 110000 TL vermek hadi bursla 60000 oluyor yaklaşık.

Aynı paraya Polonya'da falan neredeyse varşova teknik üniversitesine (ilk 500'de)
falan kaydolabilir. Ya da çekya'da.

En azından AB üyesi bir ülkenin diploması bir de polonya çekya gibi ülkeler bilgisiyar bilimleri ve mühendislik konularında fena değiller.

bu ülkelerin yaşam maliyetleri de düşük, bir de öğrencilere çalışma izinleri sağlıyorlar falan. Yani okul parası ödendiği sürece yaşam maliyetlerini çıkarabilir.

Özellikle çekya'nın oyun endüstrisi falan bizden daha iyi durumda olduğu için bu konuda istihdam ve uluslararası iş tecrübesi anlamında fırsatları daha iyi olabilir.

Türkiye'de bilgisayar mühendisliği okumanın gerekliliği zaten tartışmalı bir konuyken, bir de orta karar okullara bu paraları harcamak mantıklı gelmiyor. Ama bu benim görüşüm tabii.
0
anten
(28.07.22)
Akademik kadrolarini karsilastirdiginiz zaman ted universitesi bayagi onde cankaya universitesinden bilgisayar muhendisligi icin.
0
ciagra
(28.07.22)
Araştırma görevlilerini çıkardığın zaman Çankaya'da 9, TED'de 7 tane hoca var.

Bu kadar az kişiyle nasıl tüm dersleri verebileceklerini iddia ediyorlar aklım almıyor. Bir de bunun üstüne bi ton para vereceksiniz falan.

Karşılaştırma açısından, ben okurken bizim bölümde 40'a yakın hoca vardı. Yani zaten 30-40 tane ders var, her derste uzmanlaşmış en az 1 hoca olması için bu kadar adam lazım.

@anten'in yurtdışı önerisi cidden mantıklı görünüyor.

Edit: bari verdikleri dersleri karşılaştırayım dedim. TED'in sitesinde yazmıyor hangi dersleri verdikleri. Çankaya'da da matematik derslerini doldurmuşlar programa, çünkü dediğim gibi bilgisayar derslerini verecek kimse yok. Toplam 15 tane bölüm dersi var, bir senelik eğitimi 4 seneye yaymışlar :/
0
plutongezegendegilmi
(28.07.22)
Özel üniversitelerin neredeyse hepsi aynı. Bilgisayar mühendisliğinde de okul pek önemli olmuyor. Hoca kalitesine bakmak çok yanlış, bizim gibi bir ülke için. Çünkü akademi çok kötü bir halde. Tr'de profesör olmak çok kolay. Öyle "bu hocalar yurtdışında yükseklisans-doktora yapmış" diye gözünüzde boyanmasın.

Bu iki üniversitenin öğrenci topluluklarını ve yatay geçiş,çap olanaklarını ataştırın. Bölüm hocaları öğrencilerin yarışmalara, projelere katılmalarına katkı sağlıyor mu bunu konuşun. Hangi ünide devam zorunluluğunda sorun oluyor, hangisinde olmuyor. Öğrencilerin stajlarını yapmaları için üniveriste ya da bölüm hocaları referans oluyor mu. Aşağıda linkini bıraktığım gibi üniversitelerin öğrenci topluluklarının sayfalarından da bilgi alabilirsiniz.

instagram.com

instagram.com

Eğer okul notlarını yüksek tutup, daha iyi bir üniversiteye geçiş yapma düşünceniz varsa bu geçiş yapmayı düşünebileceği üniversitelerin kurumlararası yatay geçiş sonuçlarına da bir bakın.
0
GoodMorningTeacher
(28.07.22)
(5)

uçak mühendisliği yazılır mı?

avatar is back
kardeşim itü'ye giremiyor ama diğer kalan anadolu'da ki uçak müh. yazıp yazmamakta çok kararsız. kafası tam bir mühendis kafası diyebileceğimiz tiplerden değil, iyi bir tıpçı ya da dişçi olabilirdi ama oralara da giremiyor. dediğim gibi mat ve geo'ya kafası çok basıyor. son dönemde başta savunma san
kardeşim itü'ye giremiyor ama diğer kalan anadolu'da ki uçak müh. yazıp yazmamakta çok kararsız. kafası tam bir mühendis kafası diyebileceğimiz tiplerden değil, iyi bir tıpçı ya da dişçi olabilirdi ama oralara da giremiyor. dediğim gibi mat ve geo'ya kafası çok basıyor.

son dönemde başta savunma sanayi olmak üzere, bu alandakilerin de önleri açık gibi duruyor ama genel olarak nasıl bir bölümdür bu? anadolu üni'lerinin kadrolarına baktım da 1-2 prof, 3-5 doç falan var sadece kadrolar çok yetersiz. siz ne düşünüyorsunuz ne dersiniz acaba?
0
avatar is back
(24.07.22)
Mühendislikte isimsiz üni yazmak sıkıntı eğer anadolu diye tabir ettiğiniz yerler adı akla gelmeyen üniversitelerse.
0
sydney
(25.07.22)
top 5 okullar değilse yazmasın bence hiç.
0
mg3929
(25.07.22)
Uçak mühendisliği zor bölüm ama maddi getirisi fazla. Savunma sanayi içersinde çok fazla uçak mühendisi var çünkü çoğu firmanın kurucusu, müdürü uçak mühendisliğinden mezun. Genellikle tanıdık hocaların referansı ile gelen öğrencileri alıyorlar. En son pilotta olabilme şansları vardı ama şuan durum ne kesin bilgim yok. Uçak mühendisliğinde makine, bilgisayar mühendisliği dersleri oluyor, bu alanda çalışabilir. İşletme, ekonomi gibi alanlara geçenler oluyor çalışma alanında. Gebze teknik tutuyorsa gebze yazarsa çok iyi olur. Gebze teknik şuan öğrenci yetiştirme konusunda çok başarılı.

Mümkünse tercihlerine büyükşehirlerdeki üniversiteleri yazsın. İyi üniversite kötü bölümde olabilir. Kadrolardakilerin eğitimi, ünvanı sizin gözlerinizi boyamasın, maalesef akademi çok kötü halde.

Üniversitedeki matematik,fizik lisedeki gördüğünden çok farklı. Mühendislikte görülen dersler insanı perişan ediyor. Okulda gördüğünün üzerine kendisinin de eklemesini bekliyor şirketler. Ayrıca teknik anlamda değil, sosyal anlamda da kendisini geliştirmesi lazım. Dil öğrenecek, yazılım dili öğrenecek, teknik proje hazırlaması beklenecek öğrenciyken. Hevesi ilgisi varsa bile mühendislik okumak eziyet gibi. Sürekli güncel kalmak gerekiyor.

Ben uçak mühendisliğinde okumadım başka bir bölümdeyim. Ama şimdiki aklım olsa sağlıkla alakalı bir bölüm okurdum. Mesela eczacılık. Okuması en temiz bölümlerden. Kimya bölümü de çok güzel. Kimya gibi bölümlere puanı yeter mi diye baksın. Eğer yetiyorsa, bunların yatay geçiş imkanlarına baksın. İlk yıl kimyadan eczacılığa geçebilir.
0
GoodMorningTeacher
(25.07.22)
Bence yazılmaz. Türkiye'de uygulama alanı çok dar. Savunma sanayi ise daha dar bir alan.

kariyer.net'te uçak mühendisi araması yapınca 78 ilan çıkıyor ki bunda uçak mühendisliğiyle alakası olmayan işler de var.

www.kariyer.net

Bu çok az bir sayı.
0
dissendium
(25.07.22)
bir arkadaşım uçak mühendisi. 3 yıllık tecrübeye 1500 dolar maaş alıyor ama yurtdışında okudu.
0
birmilyonunvarmi
(25.07.22)
(8)

GTÜ/YTÜ Kimya veya Elektrik Mühendisligi

damba
Merhaba arkadaslar, Kuzenim Kimya Muhendisligi ya da Elektrik Muhendisliginde iki universiteyi de arastiriyor, Gebze Teknik Uni ve Yildiz Teknik. Nereye gore arastirma yapmak gerekir sizce? Profesyonel tercih danismanligi ise yarar mi?Ben esit agirlik alaninda tercih yaptigim icin seneler once, bura
Merhaba arkadaslar,

Kuzenim Kimya Muhendisligi ya da Elektrik Muhendisliginde iki universiteyi de arastiriyor, Gebze Teknik Uni ve Yildiz Teknik.

Nereye gore arastirma yapmak gerekir sizce? Profesyonel tercih danismanligi ise yarar mi?

Ben esit agirlik alaninda tercih yaptigim icin seneler once, buralari cok bilmiyorum.

Not: Ailesi Gebze'de, GTÙ olursa evden gider gelir.
Not 2: Aslinda dis hekimligi istiyordu ama 48 bin siralama yapti, her iki bolumu de istemiyor gibi.
0
damba
(23.07.22)
Piyasa akademik kadro vb. bakmaz. Okul adına bakar. Tatava yapmasın, YTÜ.
0
kullanilamayan ruhumuzlar
(23.07.22)
Gtü'de elektrik mühendisliği yoktu bildiğim kadarıyla. Benim zamanımda sadece üç üniversitede vardı. Kocaeli, İtü, Yıldız. Tabii ki bölüm sevgisine ve iş bulma, çalışma ortamı gibi konulara göre seçilir. İki bölümde de işsizlik var ama elektrik daha geçerli. Yıldız tabii ki.
0
dissendium
(23.07.22)
Ben olsam ikisini de sallar, ne yapar eder dis hekimligine girerim. Yari burslu ozel falan olmuyor mu?
0
cooperr
(23.07.22)
@cooper maalesef
0
🌸damba
(23.07.22)
Kimya mühendisliği ve elektrik mühendisliği birbirinden iki farklı alan. Belli ikisini de istemediği.
Diş hekimliği iyi bir bölüm ama tıp fakültesinden çok daha ağır bir eğitimi var. Birde öğrencilere karşı gerçekten çok kötü davranıyorlar. Öğrencilerin ilk haftalarda bölümü bıraktığı oluyor.

Bu puanıyla eğer sağlık alanında bölümü gerçekten istiyorsa, üniversitesinde diş hekimliği, eczaclık olan bir okulu tercih etsin. Mesela marmara'da kimyaya yerleşip, birinci senesinin sonunda yatay geçişle diş hekimliğine eczacılığa geçebilir. Üniversite birinci sınıfta derslere çok çalışıp, ortalama yükseltmek üniversite sınavında başarılı olmaktan daha kolay.
0
GoodMorningTeacher
(23.07.22)
uzman olmadan bilgi veremem fakat tecrubelerime dayanarak tavsiye verebilirim.
ben olsam gerekirse bir sene daha bekler ne yapar eder diş hekimliği kazanırdım.
illa tercih yapacaksam yıldız teknik yapardım.
0
benibulmanlazim
(23.07.22)
Kimya Mühendisliği ile ilgili bilgi sahibi değilim.

Elektrik Mühendisliği temelde iki ana bilim dalına ayrılıyor:
1- Elektrik Tesisleri
2- Elektrik Makinaları ve Güç Elektroniği

Elektrik Tesisleri ile ilgili pek bilgim yok. Teyide muhtaç olmakla birlikte, iş bulma ve maaş skalası açısından diğeriyle pek yarışabilecek seviyede olmadığını duyuyorum.

Yıldız özellikle güç elektroniği konusunda unvana sahip. Hacı Bodur ve Faruk Bakan gibi uluslararası alanda da ses getirmiş çalışmaları mevcut olan hocalar barındırıyor.

Ülkenin büyük firmaları bu bölümlerden mezun kişileri işe alıyor. Linkedin üzerinden ülkenin önde gelen Ar-Ge firmalarının kadrolarına bakarsınız özellikle donanım tasarım ve gömülü yazılım alanında bu bölümden mezun kişileri görebilirsiniz. Öğrencilik süresi boyunca yan gelip yatmadığı sürece, daha mezun olmadan dahi güzel iş imkanları yakalanabilir durumda şu an için. Savunma sanayide yer alan alt yüklenici firmalar bu gibi okulların elektrikli araç ve/veya aviyonik kulüplerinde aktif rol almış öğrencilerinin peşinde koşuyor açıkçası.

Ayrıca Yıldız Teknik Üniversitesi bildiğim kadarıyla Erasmus ile yurt dışına en çok öğrenci gönderen üniversite unvanına sahip. Elektrik Mühendisliği bölümü Avrupa'daki birçok ülkenin üniversiteleri ile ikili anlaşmaya sahip. Bazı üniversitelerde Erasmus yapmak ciddi çaba gerektirirken Yıldız'da elini atsan Erasmuslu'ya denk geliyor :D Bunları da sitesinden kontrol edebilirsiniz.

Bütün bu söylediklerim "bugünün koşulları" için tamamen kişisel gözlemlerimden oluşmaktadır. Tercih yapacak kişinin en az beş yıl sonra mezun olacağını düşünecek olursak ülkede neler değişeceğini ön görmek imkansız. İlave olarak kişinin ilgisini çekmiyorsa bu bölümü okumak işkenceye dönüşebilir. İlgisini çekiyor ise ve kendisini geliştirirse zaten başarılı bir mühendis olarak iyi yerlere gelebilir.
0
estranged
(23.07.22)
yapacağı tercihte akademik kadroya bakmanızı öneririm.
hoca (prof/doç) sayısı çok olması
yurt dışında çalışmış/okumuş hoca sayısı
çok sayıda makale/kitap yazmış, bunlardan bol citation almış hoca sayısı
mezun ettiği doktora/master öğrencisi sayısı

bunları akademik kadro kısmına girip inceliyoruz.

** ek öneri: biyomühendislik bölümlerini incelemenizi de öneririm.
0
rakicandir
(23.07.22)
(6)

Üniversite hocasının bilinçli olarak yaptığı yanlış

GoodMorningTeacher
Öğrencisi olduğum bölümde bir hoca 20 gün içinde tamamlaması gereken bir işi tamamlamayarak baya tüm bölümdeki öğrenciler için mağduriyet yaratmış oldu. İş hala tamamlanmadı ve ortada belirsizlik var. Hoca bu işi 20 gün içinde tamamlaması gerektiğini, tamamlanmazsa ne olacağını biliyordu. Açıkça umu
Öğrencisi olduğum bölümde bir hoca 20 gün içinde tamamlaması gereken bir işi tamamlamayarak baya tüm bölümdeki öğrenciler için mağduriyet yaratmış oldu. İş hala tamamlanmadı ve ortada belirsizlik var. Hoca bu işi 20 gün içinde tamamlaması gerektiğini, tamamlanmazsa ne olacağını biliyordu. Açıkça umursamadı. Konuyu rektöre mi mail atmak lazım?
0
GoodMorningTeacher
(19.07.22)
bölüm başkanı hocanın arkadaşı olduğu için muhtemelen sizi ispiyonlayacak ve daha büyük sıkıntı yaşayacaksınız. bence sınıfta ima toplayarak bildirin. 1 kişi iş yapmayın.
0
neira
(19.07.22)
mağdur olan kimse o şikayet edebilir "hiyerarşiyi izleyerek".
sizi ilgilendirmeyen bir konuysa sizi ilgilendirmiyordur.

*ist.da bir üniversitede, bayramdan bir kaç hafta önce bir kaç öğrenci bir bölüm başkanıyla ilgili benzer bir sebepten şikayet dilekçesi oluşturdu. muhtemelen hocanın önceki soruşturmalarından da kaynaklanan sebeplerden dolayı konu, bayram sonrası bu şahsın istifa/işten çıkarılmayla sonuçlandı.

** böyle bir konuyu küt diye rektöre atmak çok yanlış.
0
rewlack
(19.07.22)
Bölüm başkanı yıllık izinde. Yerini bıraktığı kişi işte hiçbir işi yapmadı. Dün yapacaktı, yapmadı, bugün öğle oldu yapmadı.

Benim önceliğim açıkçası şikayet etmek değil. Sorunun çözülmesini sağlamak. Ben şikayet dilekçesi versem, beni okuldan atarlar.
0
🌸GoodMorningTeacher
(19.07.22)
benzer bir durumda once bolum baskanina, ondan bir sonuc alamayinca da bolum baskaninin yonlendirmesiyle dekana gitmistim ve sorunum cozulmustu.
0
in vino veritas
(19.07.22)
Özel üniversitede yeni öğretim yılı için sözleşmesi yenilenmeyebilir, kovulabilir. Bundan biraz daha ağır bir ihmalkarlık yapıp da kovulan hoca biliyorum.

Devlet üniversitesinde hiçbir şey olmuyor. Hatta hoca iyice sıkıntı çıkarabilir. Okulu bitirtmeyebilir.
0
OrangeYellow
(19.07.22)
universite ogrencisisin. bir akademisyenin isini bosladigini fark ettin. ve rektore kosup anlatsam mi diyorsun.

boyle seyler tak diye rektore soylenmez. biraz heyecanli bir ogrenciye benziyorsun. liderlik etme bence sen. madem bir suru ogrenci magdur. elbet akliselim davranacak bir ogrenci vardir o grup icinde. takipci ol
0
Kittie
(19.07.22)
(4)

üniversite okumayacak biri için meslek seçimi

Pertev nail
merhaba,kız kardeşim ikinci senesinde de çok kötü bi üniversite puanı aldı. kötü bi yere gideceğine hiç gitmesin, bir mesleğe yönelsin istiyorum. anti depresan kullanan 19 yaşında bir kız için hangi meslekten başlamak faydalı olur? teşekkürler.
merhaba,

kız kardeşim ikinci senesinde de çok kötü bi üniversite puanı aldı. kötü bi yere gideceğine hiç gitmesin, bir mesleğe yönelsin istiyorum. anti depresan kullanan 19 yaşında bir kız için hangi meslekten başlamak faydalı olur?

teşekkürler.
0
Pertev nail
(18.07.22)
İyi bir üniversitenin ortalama fena olmayan bir bölümü puan aldıysa yerleşsin bölüme. İnsan gördükçe açılır, yaşıtları gibi bir uğraşının olması, yaşıtlarıyla görüşmesi ona çok iyi gelir. 19 yaşındaki biri için üniversite okumayacak düşüncesi doğru olmaz. Mezuna kalması, psikolojik durumu ele alınırsa okul gibi bir sorumluluk onun için daha iyi olur kendisini toparlaması için. Belki yatay geçiş yapar, okula kayıt okursa bir sürü seçeneği olacak.

19 yaşındaki kız çocuğunu anca hevesi, yeteneği varsa grafik tasarım, müzik, sanat gibi alanlarda çalışarak iyi yere gelmesi sağlanabilir.
0
GoodMorningTeacher
(18.07.22)
aklıma ilk gelen Kuaförlük
0
meko
(18.07.22)
barista
0
oldz
(18.07.22)
2 yıllıklarda aslında güzel, para da kazandıran işler falan oluyor. Bizim zamanımızda sınav öncesi tercih yapardık. Ben de 4 yıllık kazanma şansım olmasına rağmen hini hacette B planı olarak 2 yıllık fotoğrafçılık da yazmıştım. Bazen "şu dil bölümü yerine buraya girsem vesikalıktan gül gibi geçinir giderdim" diyesim gelmiyor değil.
0
d max
(18.07.22)
(7)

Ananeye rahat terlik önerisi, crocs, birkenstock

damba
Selamlar, Ananem 39 numara, ayakları şiş olduğu zaman 40 numara giyiyor. Ona rahatça kullanabileceği, tabanı rahat, aynı zamanda dar kalıp olmayan bir terlik almak istiyorum. Crocs alayım diye düşündüm, onun kalıplarından emin olamadım, dar mı? Birkenstock sanki daha iyi olur, geniş kalıp seçeneği d
Selamlar,

Ananem 39 numara, ayakları şiş olduğu zaman 40 numara giyiyor.

Ona rahatça kullanabileceği, tabanı rahat, aynı zamanda dar kalıp olmayan bir terlik almak istiyorum.

Crocs alayım diye düşündüm, onun kalıplarından emin olamadım, dar mı?
Birkenstock sanki daha iyi olur, geniş kalıp seçeneği de var?

Bu ürünler dışında öneriniz var mı? Max 700 TL verebilirim.
0
damba
(09.07.22)
En rahatı Crocs, asla dar değil kalıbı. Birkenstock da çok seviliyor. Ama o fiyata bu markalar var mı emin değilim.
0
heritage
(09.07.22)
Crocs bence anneannelere göre değil. Giyip çıkarması sorun olabilir. Benim anneannem polaris ve muya markalarının üstleri bantlı terliklerini, ayakkabılarını giyiyor. Onun da böyle ayakları zaman zaman şiştiği için özellikle genişletilebilir olanlardan alıyoruz.
0
GoodMorningTeacher
(09.07.22)
Birkenstocklar artik 1000 tl ve uzeri. Benim tavsiyem de kifidisin ortopedik terliklerinden bakmaniz. Ayaginin sistigini de alirken soyleyin, uygun model tavsiye etsinler. Nacizane tavsiyem almisken iyisini alin, biraz fiyatli da olsa rahat rahat giysin. Sizi ansin.
0
balpolen
(09.07.22)
birkenstock’lar herkese uygun değil denemeden almamak lazım çok ağrı yapabiliyor taban uyuşmuyorsa. Crocs anneanneye olur neden giyip çıkarmak zor olsun bilemedim. Ceyo marakanın birkenstock’a benzer modelleri var tabanı biraz daha geniş olan bu arada. Kesinlikle taban olarak evde giymeye crocs’un yumuşak olan serisi(yanı beyaz bantlı değil de ufak delikli olanlar) daha rahat olacaktır.
0
kullanıcıadımbuolsun
(09.07.22)
birkenstock bana sert geldi.

anneme crocs aldim begenmedi, hem tipini hem de kalin buldu.
0
Ley
(09.07.22)
ortopedik ve rahatlık için ben olsam ceyo'dan şaşmazdım. bütçenize de uygun.
0
dedim ben sana
(09.07.22)
o fiyata ikisi de alinamaz +1
benim ananem dunyanin en rahat terligi de olsa crocs giymezdi ayrica. eminim bu ne be boyle derdi :))
ananem eczaneden alirdi hep terliklerini. ceyo oluyor genelde marka. eczanelere bakabilirsin.
0
Kittie
(09.07.22)
(14)

Komşunuzun yürüme sesini duyuyor musunuz

jepa
Bu genel bir sorun mu yoksa evde yaşayanlarla mı ilgili merak ettim. Biraz da evlerdeki yalıtım sorunuyla ilgili araştırma gibi bir şey olsun istedim. Benim üst katımda topuklarını vurarak tavanı sarsarak yürüyen, parkenin üzerinde sert topuklu terlikleri ile saat fark etmeksizin dolaşan birileri ot
Bu genel bir sorun mu yoksa evde yaşayanlarla mı ilgili merak ettim. Biraz da evlerdeki yalıtım sorunuyla ilgili araştırma gibi bir şey olsun istedim. Benim üst katımda topuklarını vurarak tavanı sarsarak yürüyen, parkenin üzerinde sert topuklu terlikleri ile saat fark etmeksizin dolaşan birileri oturuyor. İletişim kurulamadığı için uyarı da fark etmiyor. alt katımdan hiç bununla ilgili şikayet duymadım hatta kaç gündür sesiniz çıkmıyor tatile çıktınız falan diye düşündük demişlerdi bir ara. o yüzden daha çok insan kaynaklı düşünüyorum ben. Sizde durum nedir?
0
jepa
(06.07.22)
duyuyorum. hatta surekli kulak tikaci takmama ragmen duyuyorum. (hiperakuzi mevcut, seslere hassasiyetim var)

yalitim berbat, ev 78 yapimi filan. hepsinde degil ama yeni yapilan evlerde de duydugum oldu. yalitima keske daha cok onem verilse.
0
supergirl
(06.07.22)
Duymuyorum. Bitek köpeğin halı olmayan odada bişeyin peşinden koştuğunu duyuyorum, bi de seks seslerini.
0
Bruce
(06.07.22)
Sert terlik varsa binaların %90'ında duyuluyor sanırım. Bizim evde de duyuluyor.
Son 5-10 yılda yapılan markalı rezidanslarda duyulmuyordur herhalde.
0
michael_knight
(06.07.22)
Malesef bazı insanlar yürümesini bilmiyor. Abartmıyorum 30 yaşındaki 50 yaşındaki kocaman şahıs daha nasıl yürünür onu bilmiyor.O yüzden de böyle derme çatma yürüyorlar. Benim üst komşum da bu sorunlu insalara dahil. Adam ayak topuklarını yere vura vura yürüyor. Hangi odaya girip çıkıyor. Oturduğum yerden anlayabiliyorum. Sanırsın evde asker yürüyüşü yaptırıyorlar. Her şeyi geçtim ayak için konforlu değil. Ayagında mı agrımıyor be adam! Ben bi gün bunu dışarıda yürürken gördüm. Düz kaldırımda da ayaklarıyla yeri dövercesine yürüyordu. Gülesim geldi gülemedim sinirlerim bozuldu. Dışarıdayken bile yürüyüsüyle çıkardıgı ses rahatlıkla duyulabiliyordu. Dedim bu yaşa gelmiş adama anası babası ögretmemiş ben mi ögrenecegim. Sonra da katlandım yıllar yılı. Yalıtımla alakalı bir durum değil . Bu türden sesleri Yalıtımla engellemek imkansızdır.
0
limonlu eksi
(06.07.22)
Duymuyorum.

Aynı binada arkadaşlarım var, 4 farklı evde test etme şansım odu, hiçbir şekilde duymadım. Bina 8 yaşında, düzgün bir imalat, herhalde onun etkisi var.
0
orient blue
(06.07.22)
10 yıldır bu evden oturuyoruz hiç duymadım.
0
black holes in the sky
(06.07.22)
Evet duyuyorum. Sorun da etmiyorum, çok olağan, insanlık hali bu. Duyulmasının nedeni binanın yalıtımı ile alakalı. Biri bana sizin yürüme seslerinizden rahatsız oluyorum diye gelse, takıntılı biri olduğunu düşünürüm ve terslerdim.
0
GoodMorningTeacher
(06.07.22)
Eğer küçük çocuklar koşturmazsa duymuyorum ama bizim evde de sanki zemin katta dikiş makinası sesi varmış gibi bir ses geliyor sürekli ne var ki aşağıdaki dükkan katı boş onun altındaysa depo olarak kullanılan yerde bir makina yok ama bu sesi sabah ve akşam dikkatli dinlenirse duymak mümkün. Kaynağını bulup susturmak istiyorum lakin kaynağı bulmak henüz mümkün olmadı. Bu arada ev 30 senelik neredeyse.
0
bartholomew87
(06.07.22)
Duymuyorum. Yalıtım çok iyi. Maslak’ta lüks site.
0
gabe h coud
(07.07.22)
Duyuyorum, yandaki teyze torununu bağırarak seviyor çümjü, öğleden sonra bi odayı kullanamıyorum torun uyuyana kadar mesela. Alt kattta sürekli kavga dövüş.c onların birbirine ne söylediğini duyuyorum. Hem yalıtım hem de insanla alakalı
0
damba
(07.07.22)
Şap şap ses duyuyorum. Bu ayak sesi değil bence
0
OrangeYellow
(07.07.22)
Ayağını, topuğunu yere vurarak yürüyen insanların sesini hiç bi yalıtım kesemez. Bazı insanlar yürürken ayağının yere uyguladığı darbeyi kompanse edemiyor. Bam güm yürüyor. Ayak kaslarını kullanmıyor hiç. Bu insanlar sonra eklem problemi yaşarlar bence ama o başka konu.

Sert tabanlı terlik sesi, tıkırtılar vs yalıtımla kesilebilen şeyler.
0
zimbirik
(07.07.22)
Üst katımdaki yeni evlenmiş 25 yaşındaki kokona topuklu bir şeyle yürüyor üzerimde. Bazen gece 2-3 gibi bu sese uyanıyorum. Tek katlı gecekondu gibi bir yer bulup taşınacağım.
0
dakota
(07.07.22)
hangi odada olduğunu duyuyorum.
tuvalete girdiğinde de duyuyorum.
tek aile gibiyiz benim açımdan.
0
vizivozo
(07.07.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.