Giriş
(3)

takım oyunu programı

_k_u_z_g_u_n_
tartışmalı pozisyonlarda bu pozisyon yer almadı görüşünüz nedir https://www.facebook.com/12NumaraninSesi/videos/1308159495952968/?hc_ref=ARQfPQKmjTV6ZGRG0s8tszehw1qTbsMEpHQjs69Q498Nalf-gg1I6PNL9hn2oYssvyk&pnref=story
tartışmalı pozisyonlarda bu pozisyon yer almadı görüşünüz nedir www.facebook.com
0
_k_u_z_g_u_n_
(02.03.18)
tartışma gerektiren bir pozisyon değil.

offside kararı hatalı; topa bjk'li futbolcu vuruyor, ve top offside'da olan fb'li futbolcuya gidiyor. top rakip oyuncudan (bjk'll) geldiği için fb'li offside'da olmasına rağmen offside verilmemeliydi.

fb'nin bariz gol şansını yemiş yan hakem ve pozisyona gayet yakın olan orta hakem..
0
Fayfa
(02.03.18)
durum 0-0 orda ve tartışma gereği duymadılar ve atıfın penaltı pozisyonu yok babelin var serkan korkmaz var ya tam bi .. çocuğu tam fb düşmanı
0
🌸_k_u_z_g_u_n_
(02.03.18)
mesaj yazan olmuş atıfın düşürüldüğü pozisyonda varmış penaltı olan
0
🌸_k_u_z_g_u_n_
(02.03.18)
(7)

En hızlı şengen vizesini neresi verir?

catch the arrow
Bir yere gidesim var ama pasaportu da esir etmek istemiyorum. Son zamanlarda hızlı vize aldığınız neresi oldu?
Bir yere gidesim var ama pasaportu da esir etmek istemiyorum. Son zamanlarda hızlı vize aldığınız neresi oldu?
0
catch the arrow
(02.03.18)
Ankara’da İtalya ve Yunanistan
İstanbul’da Fransa ve İtalya hızlı verir..
0
Fayfa
(02.03.18)
Yunanistan.
Yaz vakti, bayram tatili esnasında, vize bürosunda onlarca kişilik sıra varken 3 günde verdiler.
Adamlar turist seviyor.
0
quaker
(02.03.18)
İtalya aldım ben geçen hafta. 2 günde çıktı.
0
kakaolu kremali biskuvi
(02.03.18)
italya ve fransa
0
orpheus
(02.03.18)
Soruna ek olacak ama çize alan arkadaşlar vizenin size kaç aylığına verildiğini de söyleyebilir misiniz lütfen?
0
sen git ben geliyorum
(02.03.18)
En son yazın Yunanistandan almıştım, 2. gün çıkmıştı, 6 ay.
0
peggy
(02.03.18)
İtalya 3 günde 6 ay verdi. Teşekkürler cicişler.
0
🌸catch the arrow
(09.03.18)
(2)

Şu karanlık günlerde mutlu edecek film tavsiyesi

o ben degilim
Böyle içimizi ısıtacak film önersenize bize. Yorgunluk ve stresin üstüne içimize yaşama sevinci katsın.
Böyle içimizi ısıtacak film önersenize bize. Yorgunluk ve stresin üstüne içimize yaşama sevinci katsın.
0
o ben degilim
(01.03.18)
It is a funny story ve %50.
0
geçerkenugradım
(01.03.18)
- Hayat Güzeldir (Life is Beautiful)
- Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak
0
Fayfa
(02.03.18)
(1)

yatırım tavsiyesi

megasalexandros
merhabalar,ayda maaşımdan kalan 3.5-4 bin türk lirası kenara atabiliyorum. bunun genelde 1000 tl kısmını euro alıyorum, 500 tl dolar ve kalanı da vadeli hesaba atıyorum. 2 yıl sonra avrupa'da doktora istiyorum ve ona göre kenara para atmak istiyorum. o yüzden euro kısmını biraz yüksek tutuyorum. 100
merhabalar,

ayda maaşımdan kalan 3.5-4 bin türk lirası kenara atabiliyorum. bunun genelde 1000 tl kısmını euro alıyorum, 500 tl dolar ve kalanı da vadeli hesaba atıyorum. 2 yıl sonra avrupa'da doktora istiyorum ve ona göre kenara para atmak istiyorum. o yüzden euro kısmını biraz yüksek tutuyorum. 100k tl civarı bi parayla gitmek istiyorum. muhtemelen gidince geri de dönmem.

sizce bu sepet mantıklı mı? sonuçta euro çok yüksek ve tekrardan 3.5 civarına gerilirse ciddi zararım olacak.

sizce nasıl bi yol izlemeliyim?
0
megasalexandros
(01.03.18)
geriye doğru gitmeyecek 2 yatırım vardır; altın ve arsa

- maaş artığıyla yapılacak yatırım altına,
- toplu paran varsa yapılacak yatırım -2 yıl içerisinde değerlenecek bir parseldeki- arsaya olmalı.
diğer tüm yatırım araçlarında risk olacaktır. altın ve/ya altın hissesi almanı öneririm.
0
Fayfa
(01.03.18)
(16)

Sağlık harcaması keyfiyete girer mi?

mikahakkinen
32 yaşındayım diş eti tedavisi görüyorum. yaklaşık 2500tl tutacak. doktor dişlerimin sıkıntılı olan bölgelerine tedavi uyguluyor. tedaviye başladım kim görse diş eti tedavisi diyorum şaşırıyor. çok abes bir tedavimi? sabah kalktığımda diş etlerim ağzımdan nefes aldığım için sürekli kanayıp iltihapla
32 yaşındayım diş eti tedavisi görüyorum. yaklaşık 2500tl tutacak. doktor dişlerimin sıkıntılı olan bölgelerine tedavi uyguluyor. tedaviye başladım kim görse diş eti tedavisi diyorum şaşırıyor. çok abes bir tedavimi?

sabah kalktığımda diş etlerim ağzımdan nefes aldığım için sürekli kanayıp iltihaplanıyor. diş doktoruna gittim, diş eti uzmanına yönlendirdi ve tedavim başladı. kimle konuşsam gerek yoktu diyor. eşim acı çektiğimi görünce endişelendi acele ettin dedi.diş doktoru tedavi olmazsam 10 sene sonra dişlerimi tek tek kaybedeceğimi söyledi.

gerçekten 2500tl diş eti tedavisi keyfiyete mi girer?
0
mikahakkinen
(01.03.18)
Sağlık keyfiyet değildir asla!
Sağlıklı olmanın bedeline paha biçilemez.
0
cakabo
(01.03.18)
tabi ki girmez. diş etlerinden kaynaklı dişlerde mobilizasyon (sallanma) başlayınca kimse kurtaramayacak ve döküldükten sonra protez yapmak gerekecek. aynı işlemi devlet hastanesi ücretsiz yapıyor. şuan ben de aynı tedaviyi uzman diş hekimi tarafından alıyorum. en arkadaki 3 dişim salanıyor. dişleri, diş etleri tutamayıp düşünce bu sefer de gelip ''proteze ne gerek var'' mı diyecek şuan sana bunun keyfiyet olduğunu söyleyenler?!! saçmalamışlar..
0
Fayfa
(01.03.18)
insanlara söylemenize gerek var mı? söylemeyin.

10 yıl sonra dişlerinizi kaybedeceğinizi söyleyen doktora karşı 'gerek yoktu' diyen eşe de ne desek bilemedim. helal.
0
elorelia
(01.03.18)
sağlığınız için keyfi olsa bile yapılır bence. her şey keyfiyete yapılıyor da sağlığa gelince garip mi oluyor.
ayrıca diş eti tedavisi ciddi bir şey. iş arkadaşım daha geçen hafta durduğu yerde dişini düşürdü.
0
veritaslibertas
(01.03.18)
Diş eti tedavisi keyfiyet değil ki bunu yaptırmadığınızda bir süre sonra dişlerinizi seri bir şekilde kaybedeceksiniz bu sefer masraf implantıydı vs derken 5 katına çıkacak. Çok iyi yapıyorsunuz eşinizin bu konuda yeterince bilinçli olmadığı aşikar.
0
neferkitty
(01.03.18)
buna keyfiyet diyen insanların diş rengi ne?
0
La Femme D'argent
(01.03.18)
@elorelia eşim acı çekmem ve ağzımın şişliğinden tedirgin olup söyledi.

herkes keyfi gibi konuşunca teredütte kaldım.
0
🌸mikahakkinen
(01.03.18)
sizin rahatsızlığınız ciddi. keyfiyet olan neden bu sağlık harcamalarının bu kadar pahalı olduğu. sevilmeyen o suriyelilerden bir doktorun yanında 20lik dişimi '20 tl' ye ( her yılı için 1 tl çok değil :) ) sorunsuz bir şekilde çektiriyorken neden diğer şehirlerde bu meblağ 300 lirayı bile aşabiliyor. asıl keyfiyet tarifelerin yüksek tutulmasıdır.
yine de başka doktorlarla görüşün fiatlar artabilir ya da azabilir.
0
1adam
(01.03.18)
Sadece son derece önemli olan ağız sağlığınızla ilgilenmeniz değil, bunu keyfi bulan insanları (eş hariç, o bilakis endişeden böyle davranmış) yavaş yavaş hayatınızdan çıkarmanız da yaşam kalitenizde artış sağlayacaktır.
0
onemoremile
(01.03.18)
kesinlikle dişler çok önemli. 1 tane bile olsa kendi dişinize çok çok iyi bakın. kimseleri de takmayın. evet diş tedavileri pahalı ama kendi dişlerini kaybetmektense o paraların verilmesi taraftarıyım.
0
naksidil
(01.03.18)
kesinlikle girmez. diş sıkıntısını çekmeyen bilmez.
0
caletti
(01.03.18)
keyfiyete girmez. diş hassasiyeti dediğimiz durum dahi, iyi bir hekimle karşı karşıyaysanız "size bunun için en iyi fırça ve macunu önermem, sizi tedavi ederim" diyeceği bir durumdur. ama neden sensodyne falan kullanmıyorsun denilir, lüks görülebilir yine aynı insanlarca. ya da önemsiz bir sorun gibi. kaldı ki sizin rahatsızlığınız daha büyük önem arz ediyor.
0
haykorsamdunyaya
(01.03.18)
@onemoremile kesinlikle katılıyorum.
0
🌸mikahakkinen
(01.03.18)
diş doktoruna gidip geliyorum. mecburiyet doğdu artık. kaç para vereceğimden haberim dahi yok. yaşım 32, önden iki tane dişim çekildi. diş etlerinden ve diş taşlarından kaynaklı. çektirmeseydim bir gün yemek yerken yerinden çıkacaktı. o kadar fenaydı durum.

2500 lira vermek normal. sağlığına harcıyorsun sonuçta. ayrıca diş ve ağız sağlığı önemli. iltihap ileride çok daha derinlere inip genel sağlığını da bozabilirdi.

sonuç olarak eşin dahil kimseyi dinleme. çok iyi yapmışsın. geçmiş olsun. kolay gelsin.
0
sutlu nescafe
(01.03.18)
Böyle bir harcama keyfiyet olamaz ki.
Dislerini kaybetme ihtimalinden bahsediyorsun :O
0
chitosan
(01.03.18)
atıyorum 2000'e implant yaptırmak yerine dişi çektiririm ne olacak 30 tane var sonuçta diyen insanlar da, bakış açısıyla alakalı tamamen.
bir dünya kanal ve dolgu tedavisi gördüm. doktoruma implant yapalım gerekirse diye teklif ettim, cevabı kendi dişini kullanmak için her şeyi yaptıktan sonra çare olmazsa ancak öyle bir şey yapılır oldu. evet masraflı bir iş fakat diş sağlığı için gerekli, ki dişe yapılan estetik müdahale bile kimi zaman keyfi değil zorunlu olabiliyor.
ama tedaviden dolayı bir acı ve şişlik varsa doktorunuza bu durum normal mi diye sorabilirsiniz ve ya başka bir doktorun fikrini alabilirsiniz.
0
nickyazmaksartmibulamadim
(01.03.18)
(2)

BBG'nin amerikan versiyonunun yapımcısı

selam
yada ilk icat eden adamı anlatan bir belgesel vardı, hatırladığım sözlerden biri "beni televizyon büyüttü" falan gibi bişiydi. hatırlayamadım adı neydi, bi yardımcı olsanız.
yada ilk icat eden adamı anlatan bir belgesel vardı, hatırladığım sözlerden biri "beni televizyon büyüttü" falan gibi bişiydi. hatırlayamadım adı neydi, bi yardımcı olsanız.
0
selam
(01.03.18)
yapım firması: talpa media group
sahibi: john de mol
0
Fayfa
(01.03.18)
@fayfa, buradan yürüdüm ama henüz bulamadım belgeseli, ama bulacağım
0
🌸selam
(01.03.18)
(4)

Paralelkenar sorusu

nickini degistiren yazar
Bir paralelkenar var. Uzun kenarı kısa kenarının 2 katı. Uzun kenarlar arasındaki yükseklik belli. Bu paralelkenarın alanı bulunabilir mi?
Bir paralelkenar var. Uzun kenarı kısa kenarının 2 katı. Uzun kenarlar arasındaki yükseklik belli. Bu paralelkenarın alanı bulunabilir mi?
0
nickini degistiren yazar
(01.03.18)
ALAN= Uzun kenar x uzun kenara ait yükseklik
0
Fayfa
(01.03.18)
Belli değil işte uzun kenar. Sadece kısa kenarın 2 katı uzunluğunda olduğu biliniyor.
0
🌸nickini degistiren yazar
(01.03.18)
Sadece uzun kenarlar arasi mesafe ve uzun kenarin kisa kenarin 2 kati oldugunu biliniyor, yanlissam duzeltin ama bulunamaz diyorum ben.
Cunku uzun kenarlar arasindaki mesafeyi degistirmeden sadece kisa kenarin uzunlugunu degistirebiliriz, uzun kenarlar arasi mesafe bozulmamasi icin acilarla oynariz, Uzunkenar/kisakenar oranini sabit tutmak icin de uzun kenari uzatiriz. Bu sekilde sonsuza gider. Umarim atladigim bir nokta yoktur:)
0
stavro
(01.03.18)
bulunamaz arkadaşım bulunamaz.
@hep mutlu olmak istedim'ın dediği gibi dar açı 60 derece falan olmaz, @stavro haklı; yüksekliğin değerine bağlı olarak açıyı 1 ile 89 derece arası istediğin gibi değiştirebilir, paralel kenarını yamultabilirsin.

Elinde iç açılardan biri varsa alanı sayısal olarak bulabiliriz. eğer açılar da yok sadece yükseklik sayısal olarak varsa alan birim cinsinden bulunur.

Şöyle ki;

uzun kenar: 2a
kısa kenar: a
uzun kenara ait yükseklik: 5 cm olsun diyelim

Alan= 2a X 5cm= 10 birim cm2 olur.
0
Fayfa
(01.03.18)
(4)

Safari ve Google Chrome

rhoda
Selam ahali, Mac e yeni geçtim daha önce sürekli chrome kullandığım için acayip zorlanıyorum. Özellikle de verem eden bir konu var. Sık kullandığım bir linki adres çubuğunun altında bulunan yere atabiliyorduk chrome da yani sayfayı açtığın gibi o logoya bastığında istediğin sayfaya gidebiliyordun, c
Selam ahali,

Mac e yeni geçtim daha önce sürekli chrome kullandığım için acayip zorlanıyorum. Özellikle de verem eden bir konu var. Sık kullandığım bir linki adres çubuğunun altında bulunan yere atabiliyorduk chrome da yani sayfayı açtığın gibi o logoya bastığında istediğin sayfaya gidebiliyordun, chrome kurmak istemiyorum Safari'de bu özelliği yapabiliyor muyum baya bir kurcaladım ama bulamadım. Yardımcı olursanız çok sevinirim.
0
rhoda
(01.03.18)
öncelikle şahin'den inip ferrayi'ye bindiğin için tebrikler. windows'ta geçirdiğin yılları kayıp yıllar olarak anacaksın. aramıza hoşgeldin.

sorunun cevabı: sorucevap.sihirlielma.com

bu linkteki ''top sites'' kısmına da bir göz atsan iyi olur; www.sihirlielma.com
0
Fayfa
(01.03.18)
soruna cevap verilmiş yukarıda. ancak mac'te chrome kullanmak istememeni anlamadım. safari bana ölüm gibi geliyor. hele ki açık olan yirmi tane tab'ı tek tek kapatmak isterken pencere boyutlarının her seferinde değişip tab'ı kapatmayı zorlaştırması gıcık ediyor beni.

mac'te chrome gayet iyi çalışıyor. dene derim.
0
sen git ben geliyorum
(01.03.18)
bu arada evet, @sen git ben geliyorum'a katılıyorum; crome sorunsuz çalışır mac'te ve ben de mac'e geçtiğim günden beri crome kullanıyorum.
iphone/ipad'de safari, mac'te crome'dan devam edebilirsin..
0
Fayfa
(01.03.18)
telefonda hangi tarayıcıyı kullanıyorsan mac'te de onu kullanmanı tavsiye ederim. bilgisayarda gezdiğin bir siteyi daha sonra telefondan görebilmek faydalı oluyor.
0
La Femme D'argent
(01.03.18)
(12)

Hasta oluyorum galiba :(

thomson'un uzumlu keki
Boğazım yanmaya başladı. Hafiften burnumu da çekiyorum şu an. Çok ince giyiyorum, bugün de bayağı rüzgarlıydı. :'( Hasta olmak istemiyorum. :( Boğaz ağrısından nefret ediyorum. Ne yapayım? Nane limon olur mu? Limonu mu yesem? Sarımsak işe yarar mı? Napayım a dostlar?
Boğazım yanmaya başladı. Hafiften burnumu da çekiyorum şu an. Çok ince giyiyorum, bugün de bayağı rüzgarlıydı. :'( Hasta olmak istemiyorum. :( Boğaz ağrısından nefret ediyorum. Ne yapayım? Nane limon olur mu? Limonu mu yesem? Sarımsak işe yarar mı? Napayım a dostlar?
0
thomson'un uzumlu keki
(01.03.18)
hazır üşüttüm, midenin de anasını ağlatayım diyorsun yani. enteresan...
0
Photographer
(01.03.18)
hiç yardımcı olmuyon fotocu kardeş :(
0
🌸thomson'un uzumlu keki
(01.03.18)
Meyveye saldır. Nane limon da iyidir, boğazın yumuşar.
0
sylr
(01.03.18)
aşırı sıcak içme, ılık iç sıcak içecekleri

mesela c vitmini takviyesi yapabilirsin, limon olur, portakal olur.

bunun dışında terlemeyi deneyebilirsin, bunun için de çeşitli formüller var elbet.

öksürüğün varsa eğer soğan suyu kürü deneyebilirsin.

1 soğanın kabuklarını soyup, ikiye bölüp. 1.5 su bardağı su da 10 dakika kaynatıp, ılıktan sıcak içmek gibi

bu bağışıklık sistmeine de iyi geliyormuş, kadınsal şeylere de. günde 2 defa içebilirsin.

ıhlamur mesela güzel terletir insanı. bol limonlu oh.
0
Photographer
(01.03.18)
Tylolhot candır. Kronik faranjitimi iflah eden tek şey.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(01.03.18)
tavuksuyuna bol karabiberli limonlu çobayı unutma.
0
Photographer
(01.03.18)
herkese teşekkürler. tyhol hot yok maalesef, asist diye bişi buldum evde. ama o işe yaramaz galiba. evde limon dışında meyve de yok. :( limon, nane, karabiber karışımı yaptım. aspirin varsa ona da bakayım. eczaneye uğrayıp alayım o ilacı.
0
🌸thomson'un uzumlu keki
(01.03.18)
0
Fayfa
(01.03.18)
nurofen+aerius alıyorsun sonra da bana dua ediyorsun. :)
0
naksidil
(01.03.18)
Domuz gribinin bir versiyonunun salgını var. Ben de böyle meyve falan atlatmaya çalışırken bayılıp bir de kafamı yardım. Aman dikkat, basit bir soğuk algınlığı olduğundan emin olun bence.
0
Phoebe
(01.03.18)
zencefil kökünü rendele ve bal ve limonla çiğne
0
€xpolerer
(01.03.18)
kalın şeyler giyin.
0
susadım çeşmeye varmaz olaydım
(01.03.18)
(8)

Fatih Terim'in kemale ermesi

neverletyougodown
60-70 yaşına gelmiş adama bunları yazmak garip ama adam bildiğin olgunlaşmış, kemale ermiş şekilde döndü son gelişinde. Sinirleri alınmış gibi gülücükler saçarak dolanıyor. Geçen yenildikleri maçın basın toplantısını izliyordum hakem , Aykut kocaman bilmem ne muhabirler orta açıp duruyor, hiç girmiy
60-70 yaşına gelmiş adama bunları yazmak garip ama adam bildiğin olgunlaşmış, kemale ermiş şekilde döndü son gelişinde. Sinirleri alınmış gibi gülücükler saçarak dolanıyor. Geçen yenildikleri maçın basın toplantısını izliyordum hakem , Aykut kocaman bilmem ne muhabirler orta açıp duruyor, hiç girmiyor hiçbir şeye. Siz ne dersiniz, gerçekten karakteri mi değişmiş ,İşler yolunda gidiyor diye mi böyle, yoksa takımı ben kurmadım falan diyip sahiplenmiyor mu yoksa?
0
neverletyougodown
(28.02.18)
Fayfa
(28.02.18)
emre belözoğlu da aynı şekilde, birden sevgi pıtırcığı oldular. yaşlandıkça eskisi gibi karaktersizlik yapamıyorlar, üşeniyorlar galiba:)
0
nothing in my way
(28.02.18)
zaten ipin ucunda. halk bayağı nefret eder oldu. e hali ile o da parasını alıp, keyfine bakma modunda. gördük ki bu adamın dini imanı para. parasını alsın da gerisi umrunda değil.
0
giovanne
(28.02.18)
@nothing in my way yok hocam Emre daha geçen gün hakeme sktr çekiyordu, hatta o yüzden sarı kart gördüğü için fb maçında cezalı duruma düştü. Kendisine yapılan faullerden sonra bildiğin tehdit ediyor rakibi
0
🌸neverletyougodown
(01.03.18)
Bu tür şeylerde şiddet espirisi kasma derdine düşmüş insanları da anlamıyorum.

bazı insanlar o kadar hazırlanmışlarki birisi fatih demeye görsün hemen refleks olarak ''dövdüler ya ehe ehe ehe''yle başlıyorlar söze. İlginç, bizim köyde bi' söz vardır ossuruğa gülenin ossuruk kadar aklı yoktur diye, ben bu tür fiziksel eylemlerin sonuçlarını sürekli güncel tutmaya çalışan insanları da şunu düşünüyorum; hayatınızda hiç mi kavga etmediniz ? ya da öyle bi' cengaversiniz ki her girdiğiniz aksiyondan galip mi ayrıldınız ? 2. olduğunu hiç sanmıyorum. Zaten teknik olarak da neredeyse imkansız. O yüzden ossuruğa gülenin ossuruk kadar aklı yoktur sözünü anımsıyorum sürekli. Keza fatih terimi de pek sevmem ama bu kavga ya da değil- bi' aksiyonu ısıtıp ısıtıp buna gülen insanları da anlamıyorum/anlamamaya devam edeceğim(ısrar). Misal, diğer arkadaş bu işten zararlı çıksaydı(adanalı olan, ismini unuttum şimdi) ona da mı aynı şekilde davranacaklardı merak ederim. Yoksa bu sefer de fatih hocayı mı yücelteceklerdi. Herneyse, konumuz Allahtan şimdilik bu değil.

Fatih hoca basın konusunda yönlendirmelere çok açık, danışmanlarla çalışıyor ve bunun doğru/yanlış'tan da öte bir gereklilik olduğunu başına gelenlerle anlamıştır diye düşünüyorum. Ha keza önünde Arda Turan örneği de varken daha da dikkatli davranıyordur. Çünkü bu tür aksiyonel kavgalarda karlı çıkana ben henüz rastlamadım. Bundan dolayı şu anki hamlesini faydalı görüyor olabilir.
0
mete kudur
(01.03.18)
çünkü hiçbir kurumda sözü geçmediği için böyle takılıyor. siyasetten de elini ayağını çektiği için güveneceği ve arkasına sığınabileceği adamlar kalmadı. bunu bir galatasaray'lı olarak söylüyorum.
0
tragedystreets
(01.03.18)
Artisleneceği ortam oluşmadı ki, daha bismillah geleli kaç maç oldu zaten. Fener maçında hakemdi bişeydi sıkıntı çıksın, o zaman görün şenliği. Gergin haftalara girildikçe parlar yavaş yavaş.
0
Bruce
(01.03.18)
Kemale ermedi, bir tarafi yere indi.
İnmedi, indirildi.
0
dilemma of subscribtionability
(01.03.18)
(9)

Yirmilik Dişler Gereksiz mi

Mehmet Ersoz
MerhabaYirmilik dişler çıkmış durumda ama hafif bir diş etini ezme gibi durum varmış o yüzden çekilmesini tavsiye etti doktor hanım.gittiğim diş hekimlerinden daha önce böyle bir tavsiye almamıştım.sizce çektirmeli miyim 20lik dişleri? ağızda kalıp kalmamalarının ne gibi avantaj ve dezavantajları va
Merhaba

Yirmilik dişler çıkmış durumda ama hafif bir diş etini ezme gibi durum varmış o yüzden çekilmesini tavsiye etti doktor hanım.

gittiğim diş hekimlerinden daha önce böyle bir tavsiye almamıştım.

sizce çektirmeli miyim 20lik dişleri? ağızda kalıp kalmamalarının ne gibi avantaj ve dezavantajları var?

Saygılar
0
Mehmet Ersoz
(28.02.18)
çok geride olduğu için düzgün fırçalanamayıp , ayrıca çabuk çürüyor.

çıkma sürecinde de tam çıkmadıysa eğer zaman zaman çok fena ağrı yapabilir, enfeksiyon kapabiliyor(özellikle sert şeyler yediğinde veya diş eti dişin üstünde falan kaldığı durumlarda. dişin tam çıkmaması gibi.)
0
Photographer
(28.02.18)
diş etine baskı, yanak ısırma vs. gibi bir durum varsa çektirmelisiniz. ileride kronik travmaya bağlı olarak büyük yaralar oluşabilir o bölgede. dezavantajı bu.

avantajı da çiğnemeye, öğütmeye ekstra diş. çok gerekli mi değil.

bence çektirin hekiminiz tavsie ettiyse.
0
carabelli
(28.02.18)
Stepne. Şikayet yoksa dursun.
0
bir ileti paylastim
(28.02.18)
evet gereksiz.. insanın ot obur oldu dönemlerden kalma, evrim sonrası şuanki çene yapısına (şuanki çene yapısı binlerce yıl önceki haline göre daha ufak) fazla geldiğinden hem işlevsiz hem de 32 dişin bu küçük çene yapısına fazla gelmesinden, dişlerin biribirini ittirmesi nedeniyle diş yapısını ve şeklini bozduğundan gereksiz. günümüz insanın çene anatomisi 28 dişe göre evrimleşmiştir.

eğer 20'likleri çektirmezsen;

1) tüm dişlerin yamuk olacak
2) en arkadaki dişler düz değil verev çıkacağından (çünkü düz çıkacak yer bulamayacak) düz dişin yanındaki çapraz iş arasında kalan yemek artıkları iltihaplanmaya, diş et hastalıklarıan vs. neden olacak.
3) verev çıkan20lik dişler diş etini kesip zorlayacağından sürekli bir kanama durumu da söz konusu olacaktır.

hepsini çektir sağlıklı ve güzel görünümlü dişlerin olsun..
0
Fayfa
(28.02.18)
Uzun yazayım inandırıcı olsun.

Ben ilkel çeneye sahibim.
1. Dişlerim yamuk değil, yamulmayacak.
2. Yer bol, dümdüz çıktı.
3. Devamlı travma olan yer devamlı kanamaz zaten, bu ayrı saçma.

Her insan kendi içinde değerlendirilir. Görmeden sallamak da olmayacağından, en son gören hekim ne dediyse odur.
0
bir ileti paylastim
(28.02.18)
Gerekli gereksiz demekten ziyade kendi tecrübeme dayanarak doktor tavsiye ettiyse çektirin derim.
0
mezarkabul
(28.02.18)
Birisi çürümüştü biraz direndim ama sonunda çektirdim. Diğerinide çekelim dedi dişçim ama ağrı sızı olmadan çektirmeyi düşünmüyorum. Benim de ağız yayla, dişler inci gibi dizili.
0
vampir akrep
(28.02.18)
benimkiler çoktan çıkmış durumda. yalnız doktor söyleyince dikkat ettim milimetrik bir diş eti dişin kenarında duruyor. tükürük birikir diş eti arasında koku yapar dedi.

peki bunları çektirince diğer dişler geri mi gidiyor bunların oluşturduğu boşlua doğru?
0
🌸Mehmet Ersoz
(01.03.18)
genelde patlamaya hazır bomba diyor doktorlar. sınav döneminde, tatildeyken vs. ağrı yaparsa keşke çektirseydim dedirtebilir.
0
ontheroad
(01.03.18)
(5)

neden kahramanlar yetim/öksüz oluyor?

pinkpeony
sb.
sb.
0
pinkpeony
(28.02.18)
Çünkü ailen olursa en büyük zaafın onlar olur. Sevgili de yapamazsın.

Düşmanlarına açık hedef olurlar ondan.
0
arockm
(28.02.18)
Sempati yapin diye, zenginler kotu fakirler iyidir gibi bir sey bu.
0
Traveller
(28.02.18)
masallar topluma mesaj verme kaygılıdır. kahramanların yetim/öksüz oluşuyla okuyana/dinleyene ''yalnız olsan da, kimsen olmasan da hayat karşısında güçlü olabilirsin. insan isterse her şeyin üstesinden gelebilir'' gazı verir. tüm masallar, destanlar ve hikayeler bunun üzerine kurulmuştur..
0
Fayfa
(28.02.18)
@acemi, süper kahramanları sormuyorum illa ki. harry potter da bir kahraman mesela. ayrıca batman de yetim ve öksüz. süpermen de. deadpool’u bilmiyorum.
0
🌸pinkpeony
(28.02.18)
Sorduğunuz soru çok mantıklı. Cevabı ise "öykü"nün temel yapısından ileri geliyor. Aristo'nun temellerini attığı öykü kuramı bir çatışmaya dayalı kurulmuştur. Bu çatışma iç veya/ve dış kaynaklı olabilir. Kahramanı kahraman yapan şey onun mücadele ederek bir başarıya ulaşmasıdır. Bu iç mücadelede kullanılan argümanlar ise maneviyat ve maddiyattır. Genelde o yüzden kahramanlar yoksul, yetim, öksüz veya zor şartlardan gelmiş karakterler oluyor. Kahramanlar başarıya ulaşırken, siz onu izlediğinizde iç mücadelesini de takdir ediyorsunuz. Kahramanın kahraman olabilmesi için çatışmalardan galip çıkması gerekir. Bir nevi eksiden başlamak hayata. Öykünün temel yapısı da eksiden artıya doğru gider. Bugün tüm klasik kitaplar ve klasik filmlerde aynı öykü yapısını şablon olarak kullanır. İzlediğiniz filmlere ve okuduğunuz kitaplara bu açıdan bakarsanız fark edersiniz. Robert Mckee film ne demek sorusuna, sinemadan çıktığınızda "işte hayat böyle bir şey" cevabını verip vermediğinize göre sorgular. Hayatta da dürtülerimiz fakir çocukların, yetim çocukların başarıya ulaşmasını takdir eder.
0
Khalkedon
(01.03.18)
(2)

Sakaldaki seyrek bölgeler için minoxidil işe yarar mı ?

gölgede aynı
Saçta çok etkili olduğunu okudum. Sakalda da aynı etkiyi gösterir mi ?
Saçta çok etkili olduğunu okudum. Sakalda da aynı etkiyi gösterir mi ?
0
gölgede aynı
(28.02.18)
yaramaz.. hiç bir serum işe yaramaz, tamamen para tuzağı. (hemen hemen hepsi deri üzerindeki sarı micro tüyleri, bak kıl demiyorum tüy diyorum, boyayarak koyu görüntü vermek suretiyle göz boyuyor)

tek çözüm malesef saç/sakal ektirmek. başka yolu yok seyrek bölgeleri gürleştirmenin..
0
Fayfa
(28.02.18)
(bkz: sen bilirkişi misin sen uzman mısın sen kimsin lan)

yarıyor. 6 ay boyunca minoxidil kullandım inanılmaz düzensiz ve seyrek sakallarım varken normal bildiğin sakallı erkeğe dönüştüm. sakallar olgunlaşmadan kesmemen gerekiyor. ama köseysen sorunu çözmez. sadece deri altındaki uyuyan sakal hücrelerini canlandırıyor. hiç kıl kökü vs yoksa ona yapacak bir şey yok minoxidille.
0
altin yumurtlayan lavuk
(28.02.18)
(3)

Halkalı’dan mı Ataşehir’den mi Taksim’e gitmek daha kolay?

black holes and revelations
Atakent/Halkalı veya Brandium/Ataşehir’den her gün gidip gelmek zorundayım. Karşıdan gelmek daha zordur diye düşündüm ama Halkalı da hem daha uzak hem de temde sürekli trafik oluyor. Sizce hangisi daha mantıklı? Araba var bu arada.
Atakent/Halkalı veya Brandium/Ataşehir’den her gün gidip gelmek zorundayım. Karşıdan gelmek daha zordur diye düşündüm ama Halkalı da hem daha uzak hem de temde sürekli trafik oluyor. Sizce hangisi daha mantıklı? Araba var bu arada.
0
black holes and revelations
(28.02.18)
Sabah evden saat kaçta çıktığına bağlı bu. 07.00 gibi çıkarsan ikisi de hemen hemen aynı.
Halkalı'dan gelirken sahilden gelirsen 30-45 dk
Ataşehir'den gelirken Boğaz Köprüsü üzerinden yine 30, max.45 dk sürer.

Ama 07.00'da değil de 07.15'de evden çıkarsan ikisinden de gelişin en az 1,5-2 saat

İlla birini seç dersen, bence Ataşehir'den geliş daha akıcı ve hızlı bir yol..
0
Fayfa
(28.02.18)
ataşehirden gidersen her gün köprü parasını da göz önüne alman lazım
0
bizansa karsi memleket takimi
(28.02.18)
arabayla mı gideceksin? toplu taşımayla mı?

her gün atakent - taksim arası otobüsle gidiyorum. 2 saati gözden çıkar tek yön için. arada arabayla da gidiyorum 50 dk civarı sürüyor otogar yolundan.
0
calmdown
(28.02.18)
(10)

Bağışıklık sistemi güçlendirici?

bsd
merhaba güzel insanlar. hastalığa yatkın biri olarak çok çabuk terliyor ve hasta oluyorum. hastalık direkt boğazıma ve eklemlerime vuruyor. boğazımda acı, takılma hissi, ağız kuruluğu, şişlik(bazen), gıcık hissi, balgam, halsizlik, yorgunluk, eklem ağrıları oluyor (sanki tüm iç organlarım ağrıyor)
merhaba güzel insanlar. hastalığa yatkın biri olarak çok çabuk terliyor ve hasta oluyorum. hastalık direkt boğazıma ve eklemlerime vuruyor. boğazımda acı, takılma hissi, ağız kuruluğu, şişlik(bazen), gıcık hissi, balgam, halsizlik, yorgunluk, eklem ağrıları oluyor (sanki tüm iç organlarım ağrıyor).

çok sık hasta olan biri olduğum için de şu sıralar bağışıklık sistemimi düzeltecek bir takviye arayışındayım. var mı tavsiye edebileceğiniz şöyle kullanıp memnun kaldığınız, çevrenizde kullanıp memnun kalan bir gıda takviyesi, vitamin, vs.?

not: imuneks'i çok övüyorlar ama 20 mg. da var 100 mg. da hatta solgarın 200 mg. var kıstası nedir? partikül büyüklüğü falan denmiş ama bilen biri aydınlatabilir mi?
0
bsd
(28.02.18)
conrad moricand
(28.02.18)
imuneks vs. kimyasaldır. hiç gerek yok.

4 yıl önce tanıştığım ve ayda 1 kere hasta olan bana, 4 yıldır ''grip nasıl bir şeydi lan'' dedirten, bitki köklerinden elde dilen ve Almanya'nın en çok satan 3. ilacı olan (ilaç değil gerçi) Umca Solüsyonu öneririm.

hastayken yarım çay bardağı suya günde 2 kez 30 damla, hasta değilken çarşamba-pazar günleri akşam yatarken olmak üzere yarım çay bardağı suya 20 damla kullan.

soğuk algınlığı nasıl bir şeydi unutacaksın.. hastayken de 7-10 gün sürünmeyecek 2.gün ayağa kalkacaksın

ps: Umca'nın tableti de var ama içine kimyasal giren bir hap kullanmaktansa organik olan solüsyonunu kullanman daha sağlıklı olacaktır.

geçmiş olsun..
0
Fayfa
(28.02.18)
@conrad moricand çok teşekkür ederim. Umca'nın methini çok duydum ama alıp kullanmak nasip olmadı daha.
0
🌸bsd
(28.02.18)
@Fayfa hocam değerli bilgilerin ve önerilerin için çok teşekkür ederim. Umca'nin methini çok duyuyordum fakat bir türlü alıp kullanmak nasip olmamıştı. Ama şu son zamanlarda almayı düşünüyordum. solüsyon açıldıktan sonra kısa bir süre bozulur diye bir şey okudum onun için tablet mi alsam diyordum. var mı öyle bozulma falan?
0
🌸bsd
(28.02.18)
Ben Umca kullandım bir halta yaramadı, kimsede yaramaz demiyorum ama mucize bekleme.
0
i was made for you
(28.02.18)
kefir dendi mi?
0
imelih
(28.02.18)
hayır bozulma olmayacaktır.

büyük şişesi hasta olunup yoğun kullanılmazsa 2-3 ayda bitiyor.
arada hasta olup her gün kullanırsan 1-1,5 ay gider ki büyük şişe deyince aklına yarım litrelik bi şişe gelmesin:) altı üstü 1 shot bardağı kadar bi büyüklüğü var.
0
Fayfa
(28.02.18)
Kefir +1

Evde kendin mayala ama.
0
gmzo
(28.02.18)
İlaç kullanmaya eğilimli gibisiniz. Antibiyotiği çok mu kullanıyorsunuz?
0
taktikmaktikyokbambambam
(28.02.18)
@Fayfa tamamdir. Çok sağol. Anladım:)

@i was made for you evet bünyeden bünyeye fark ediyormuş. Bir deneyelim bakalım benim bünye ne diyecek.

@imelih bir zamanlar bağışıklık için değil de midem için içiyordum ama son yıllarda bırakmıştım. Tekrar başlayayim en iyisi.


@acemi Teşekkürler. Deneyeceğim.

@cureforlove Siteye bakıyorum hemen.çok Teşekkürler.

@gmzo ilk kullandığım zamanlar kendim mayaliyordum sonra hazır almaya başladım. Tekrar başlayayim en iyisi. Çok teşekkürler.

@taktikmaktikyokbambambam doktor muayene edip vermedikçe gereksiz yere antibiyotik kullanmam. Hastalik sureclerinde de sadece nurofen cold, gargara (ilaç sekkinde olani ve dogal hazırlanmışı), bitki çayları kullanıyorum.
0
🌸bsd
(28.02.18)
(7)

Başarılı insanlar kadın düşmanı mı?

Revia
Bu abimizi uzun zamandır takip ediyorum, mavi tavuk, fatlace adlı hesapları uçuruldu, author olduğu iddia ediliyor. entryleri gerçekten çok mantıklı, belli ki yaşanmışlıklarıyla yazıyor. şöyle bir entrysi var: https://eksisozluk.com/entry/74086147---spoiler---genç erkekleri tekrar uyarıyorum. bakın,
Bu abimizi uzun zamandır takip ediyorum, mavi tavuk, fatlace adlı hesapları uçuruldu, author olduğu iddia ediliyor. entryleri gerçekten çok mantıklı, belli ki yaşanmışlıklarıyla yazıyor.

şöyle bir entrysi var: eksisozluk.com

---spoiler---

genç erkekleri tekrar uyarıyorum. bakın, bütün büyük iş adamları, hata bilim insanları kadın düşmanıdır ama bunu açık açık söylemezler. aklınızı kullanın. kadınların sizi sömürmesine izin verdiğiniz bir hayatta hiçbir bok olamazsınız. liseli bir ergenin cebinden 53 lira çalan kızlar, sizin hayatınızdan 53 milyon dolarları götürürler, kaybettiğiniz paranın, fırsatların, hayatın farkında bile olmazsınız.

sizin cebinizde şu anda 53 milyon dolar olmamasının ama büyük iş adamlarının, patronların, zenginlerin 53 mliyon dolarla kıçını silmesinin sebebi, bu adamların kadın düşmanı olmasıdır. bu adamlar hiçbir kadına hayatını teslim etmezler, kadınları sevmezler, kadınlara güvenmezler. onlarla sadece eğlenirler, satın alırlar, oynaşırlar, altın, yüzük, mücevher gibi "küçük" bedellerle onları keyif için kullanırlar. öyle adamlardan bahsediyorum ki, annelerini bile sevmezler. bu adamlar anneleriyle ilgilenirler, aç bırakmazlar, korurlar kollarlar ama sizin yaptığınız gibi annişkolarına tapmazlar. kadınlara tapmazlar. kadının sözünden çıkmayan hanımoğlan olmazlar. akıllı olun.

---spoiler---

not: modlardan ricam konuyu silmeyin. trollük veya tartışma amaçlı açılmadı. farklı fikirleri merak ediyorum.
0
Revia
(28.02.18)
başlıkta geçen ''başarı'' anladığım kadarıyla zenginlik kavramının karşılığı?

evet erkek için zengin olmanın 2 amacı vardır;

1) güce sahip olma (güç= para mantığı)
2) fakirlik içinde büyümeden dolayı bastırılmış kompleksleri alt etme ve bilinçaltına itilen ezikliği yenmenin, ''ben ezik olmayacam, ezilmeyecem ulaan'' demenin bir yolu (yani egonun tatmini)

başlığı ilgilendiren kısım 1.madde. Ben buradan ilerleyecem, 2.madde bambaşka bir sosyo/psikolojik sorunun cevabı çünkü.

evet zengin(başarılı) erkek kadının güce taptığını bilir. iş/ticari hayatı bunu ona göstermiştir. statünün insanlar üzerindeki etkisi, özellikle kadınlar üzerindeki etkisini görmüştür. ekonomisi ve eğitim seviyesi yerlerde olan bizim gibi tüketim toplumlarında bu bir gerçektir de. o nedenle ''vay amk şu güzel kızın yanındaki kel, şişko öküze bak. bu kız nasıl buna bakmış'' sorularıyla pişmiş ve ergenliğini bu muhabbetlerle geçirmiş her erkek sonunda işi çözer; o öküz zengin!
kadın, daha doğrusu memeli hayvan dişisi güçlü erkeğe gider. metropol insanında bu güç diğer memeli hayvan erkeklerindeki salt kas gücü, yavrulara babalık, aileyi koruma kollama değil beslenme üzerine evrilmiştir. antropolojik olarak bakıldığında evrim böyle işlemiş, sosyolojik olarak da aile kavramı bu denge üzerine kurulmuştur; erkek gider avlanır eve yemek getirir, aileyi(dişisini ve yavrularını) dış tehlikelerden korur. her ne kadar şefkat, koruma, kollama dört dörtlük olsa da avlanmayıp yuvaya yemek getirmeyen erkek dişinin gözünde biter. soyun devamlılığı ilkesinden yola çıkarak dişi yeni bir güçlü erkek bulma gayretine girer.

bahsedilen zengin erkek de bunu bildiğinden temel önceliği kadınla beraber mutlak mutluluğu, yuvayı sağlamakta kadını amaç değil araç olarak görür. bu nedenle -düşmanlık çok ağır ve yanlış bir tanımlama ama- kadını para ile her türlü kafalayabileceğini, elde edebileceğini bilerek hamlelerini yapar. ve 2.plana atar. düşmanlık denen şey aslında budur. erkeğin tecrübesel olarak kadına güvensizliğidir olay. ''para bitti, aşk bitti'' durumunu yaşayacağından emin olan erkek gücü yani parayı kadından daha fazla sever ve kovalar. çünkü bilir ki o güç bittiğinde kadın gidecektir. (gitmek sadece alıp başını gitmek değil evin içinde suratsız olmak, dırdır yapmak, kadınlık yapmamak, erkeğin iktidarını sorgular olması vs. gibi durumlardır)
0
Fayfa
(28.02.18)
Elemanın tespiti eksik. O bahsettiği insanlar sadece kadınları değil; herkesi hor görüyor. Kimseye güvenmiyor ve kimseye kendilerini adamıyorlar. Dolayısıyla dedikleri gerçeği yansıtmıyor. Ha kadınlar hakkında dediklerine katılıyor muyum? çoğuna evet. ama her kadına bunu genellemek de ağır mallık.
0
sen git ben geliyorum
(28.02.18)
Evet denildigi gibi gercekten kadin dusmanidir cogu cunku is hayatinda herkes herkese pandik atar. Asil konu pandigi nasil veya ne derece yedigindir. Kadina et muamelesi ve kadin seytandir mottosuyla buyutulen biri olarak ben yine de bu bakis acisini dogru bulmuyorum. Hayat ciddi anlamda herkesten nefret etmeye luzum olmayacak kadar kisa. Ben bana dayatilanlari goz ardi edip sevmeyi seciyorum ne olursa olsun ama yetistirilme tarziyla alakali bilincaltimda kadina veya insanlara ofke, hep bir guvensizlik olacak sanirim
0
yeni dunya duzeni
(28.02.18)
zengin insanlari sevmek kolay, o yuzden kucuklukten zengin insanlar sevilip sevilmemeyi cok da takmiyor.

kendi basina calisip "kariyer" ve beraberinde varlik edinen kisiler de gonul meselelerinde tecrubesiz kaliyor.

ilaveten, kadin dusmanligi meselesini cok da anlamamis bence bu kisi.
0
e haliyle
(28.02.18)
bu tipler kendilerini öyle bir kaf dağında görüyorlar ki, ne kadar zeki ya da ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar asla duygusal tatmin içinde değiller. onları gerçekten seven kadınları türlü bahanelerle hayatlarına almıyorlar, vitrin mankeni olacak gold digger kadınlarla vakit geçiriyor ve akabinde "bütün kadınlar güç delisi birer manyaktır ve akıllı adam kadınları sallamaz" moduna giriyorlar. bir kadına gerçekten nasıl yaklaşılır buna dair bir fikirleri yok. bu noktada kadınlar da malesef malzeme veriyor, bir adam sırf başarılı ya da sırf zengin diye o adama yapışmayı görev ediniyorlar. sonuç: tüm kadınlar zan altında. mesela kadın "ben ilgi göremediğimi hissediyorum bir problem varsa konuşalım" diyor, adam diyor ki beni darlıyorsun. ya da pahalı bir hediye alıp sus payı vermeye kalkıyor. bütün suç kadında mı mesela şimdi? kişi kendine bakmadan etrafa salladıkça gülesim geliyor.ha bir de biri yukarıda demiş, doğru demiş, bu tip adamlar hemcinslerine de güvenmiyor ve kendilerini çok ama çok üstün görüyorlar. mütevazilik 0 yani.
0
harekatamiri
(28.02.18)
eksisozluk.com

ben de şu entrysine gülmüştüm açıkçası. ripple ı ekonomik ve cinsel açıdan incelemiş :)
0
yüzyıllık yalnızlık
(28.02.18)
O tür insanlar genelde insan düşmanı oluyor, mesele kadın değil yani bence.
0
skooma
(28.02.18)
(5)

hastanede yatan arkadaşa ne alalım?

nathanieltroy
bağırsak hastalığı olduğu için hiçbir şey yiyemiyor. devlet hastanesinde, baya sıkıcı bi ortamda. bugün ziyarete gittim, üzüldüm haline.ilkten aklıma dergi falan geldi ama telefonuyla aslında istediği şeye bakabiliyor. gereksiz olur gibi geldi. ama çocuğa bi şey götürmek istiyorum sıkılmasın diye. k
bağırsak hastalığı olduğu için hiçbir şey yiyemiyor. devlet hastanesinde, baya sıkıcı bi ortamda. bugün ziyarete gittim, üzüldüm haline.

ilkten aklıma dergi falan geldi ama telefonuyla aslında istediği şeye bakabiliyor. gereksiz olur gibi geldi. ama çocuğa bi şey götürmek istiyorum sıkılmasın diye. kendini iyi hissettirecek bi şey de olabilir. hediye gibi bi şey de olabilir. aklınıza geliyor mu bi şeyler?
0
nathanieltroy
(28.02.18)
Dergi bambaşka bir şey iyi fikir bence. Telefon ile aynı yere koyma.
0
imelih
(28.02.18)
büyükler için boyama kitabı ve 32'lik kuru boya seti
0
Fayfa
(28.02.18)
dergi,kitap ve en önemlisi bulmaca.
0
tosunpasa
(28.02.18)
Herhangi birinin ilgisini çekebileceğini düşünüyorsan;

- Tetris. Bildiğimiz eski tip tetris
- elektronik sudoku.
- rubik küp
- Mizah dergisi (Muhtemelen dergilik falan gibi bir şey kullanıyor ama orada olmayan bir şey, mesela Çene dergisi çıktı yeni. Para Tuzağı da dergilikte yok)
- herhangi adi bir tespih.

Gün içine yattığı yerde dikkatini ve ellerini oyalayacak ama aynı zamanda çalınması, kaybolması durumunda zerre önemsenmeyecek bir şey olarak düşündüm, aklıma bunlar geldi. Kitap dergi vb olacaksa hafif, basit, eğlencelik şeyler olması gerektiğini düşünüyorum. Hastane ortamında ne kadar dikkat verebilir?
0
lazor
(28.02.18)
bütçe nedir? ipad pro da alınabilir bulmaca kitabı da. bütçe mühim.
0
sen git ben geliyorum
(28.02.18)
(16)

Yalnızlıkla nasıl baş ediyorsunuz?

Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
"Yalnızsın. Yalnız bir adam gibi yürümeyi, aylak aylak dolaşmayı, sürtmeyi, bakmadan görmeyi, görmeden bakmayı öğreniyorsun. Saydamlığı, hareketsizliği, varolmayışı öğreniyorsun. Bir gölge olmayı ve insanlara sanki hepsi birer taşmış gibi bakmayı öğreniyorsun..."Georges perec - uyuyan adam Kendinizi
"Yalnızsın. Yalnız bir adam gibi yürümeyi, aylak aylak dolaşmayı, sürtmeyi, bakmadan görmeyi, görmeden bakmayı öğreniyorsun. Saydamlığı, hareketsizliği, varolmayışı öğreniyorsun. Bir gölge olmayı ve insanlara sanki hepsi birer taşmış gibi bakmayı öğreniyorsun..."

Georges perec - uyuyan adam

Kendinizi yalnız hissediyor musunuz?
Cevabınız evetse, bu tercih edilmiş bir yalnızlık değilse bununla nasıl baş ediyorsunuz?

Camı açıp "imdat" diye bağırmak istiyorum mütemadiyen.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(28.02.18)
Başedemiyorum, çok sıkılıyorum, geriliyorum, üzüntülü halim oluyor. O yüzden sürekli etrafımda birilerini bulunduruyorum.
0
O beni prenses peri sanıyor
(28.02.18)
ağlıyorum. biraz geçiyor.
0
thomson'un uzumlu keki
(28.02.18)
yalnizligi kendine ayirdigin özel bir vakit olarak düsünmeni tavsiye ederim. ben öyle yapiyorum.
0
eriksatie
(28.02.18)
yalnızlık o kadar içime işlemiş ki, artık arkadaş ortamlarında çok bunalıyorum.
0
Revia
(28.02.18)
Yalnızlık şu ana kadarki en son dert ettiğim şey oldu. Bence insanlarla baş etmekten çok daha kolay ve huzurlu bir şey. Schoppenheur'un da dediği gibi sadece içsel olarak sıkıcı insanlar kendilerinden sıkıldığı için yalnızlıktan korkar ve çareyi başka insanlarda arar. Belki bu teselli gibi görülebilir uzaktan ama değil. Kendini yaşamak için yalnızlığı sevmek kaçınılmaz. Özgürlük yalnızlıkla başlar.
0
siyah giyen adam
(28.02.18)
Yalnız kalacağımı bilmesem çevremdeki insanların %90'ınını hayatımdan çıkarırım. Herkes çok gereksiz.
0
O beni prenses peri sanıyor
(28.02.18)
kendi kendime muhabbet ediyorum. kulaklığımı takıp tek başıma müzik dinleyerek tempolu yürüyorum(bunu tavsiye ederim). kendime küfür ediyorum falan fıstık.
0
tosunpasa
(28.02.18)
insan denen hayvan diğer memeli hayvanlar gibi değildir; yalnızlık ve doğa ile baş edemez. öyle bir dünya yok. kim ki ben baş edebiliyorum diyor anla ki o kişi yalnızlık kusuyor ama egosunu bastıramadığından, güçlü görünmek için mutsuz palyaçoyu oynuyor.

yalnızlık kusuyorsun, camı açıp haykırmak istemenin nedeni bu, o safrayı atmak..
tüm arkadaşlarım evlendi, geceleri erken uyuyamıyorum. yalnızık hissediyorum. tam bu konuyu sormak için başlık açacakken senin sorunu gördüm!

gündüz iş güç koşturma derken zaman geçiyor ama geceler ıssız. ilk başlarda hoşuma gidiyordu. kitap, film, dizi, puzzle, seks vs. ile geçiyordu. sonra onlar da kesmemeye başladı. bi dönem bol bol ot içip belgesel izledim, kafa güzel hayaller kurup bir şeyler yaratmaya çalıştım. sonra bu dönem de miadını doldurdu.

şu aralar camı açıp bağırma durumları yine geldi. artık ''evlenmeliyim'' diyorum. evet, evlenecem. beklentiyi düşürdüm, ''çocuğuma bu kadın anne olur'' dediğim ve asgari müşterekte anlaşabildiğim, yeterli olgunluk ve bilinçte birini bulup evlenecem. çocuk yapacam. hayattaki beklentileri yüksek tuttuğumuzdan bok gibi yalnızlık kusuyoruz. kafamızda tasarladığımız ve metropollerin bize dayattığı saçmalıklar yüzünden yalnızlık kusuyoruz. yaşasak yaşasak 65-75 yıl yaşayacaz en çok. yarısı gitmiş, göreceğimizi gördük, beklentileri düşürüp bir aile kurarak yalnızlığa kesin çözümü bu şekilde yaratacağım. yalnız bırakmayacağım ve yalnız kalamayacağımız tek seçenek aile kurmak. onun dışında ölümüne yalnızsın kalabalıklar içinde.

bol şans..
0
Fayfa
(28.02.18)
Çok benzer bir soru sormuştum zamanında. Bence yalnız kalamayanlar, sırf bu yüzden de evlenmek istemeyenler olarak bi yaşam alanı kuralım toplaşıp :))
0
arya yada vera
(28.02.18)
Duygularıma tercüman olmuşsun resmen Fayfa.. Ağzına, kalemine sağlık.

Evet ben de tek çıkış yolu olarak evlenmeyi görüyorum. Yalnızken yeteri kadar küfrettik hayata evlenelim iki kişi küfredelim doğalgaz faturasına, çocuğun okul taksidine, ev kredisine.

Çevremde onda mutsuz evlilik var, bekarlık sultanlık diyen bin kişi tanıyorum, ama dediğin gibi asgari müşterekte anlaşabildiğim bi insanla evlenmek en mantıklısı geliyor.

Dürüst ve sadık. Başka bi beklentim de Yok artık evleneceğim kişiye dair.
Acaba beş yıl Sonra nerede, kiminle olacağız çok merak ediyorum ama umarım biz de ucundan kıyısından tutunabiliriz.
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(28.02.18)
dayanırdım her şeye ben şu yokluğun olmasaydı'
0
biravekahve
(28.02.18)
yalnızlığı seviyorum aslında ama bir yere kadar. kafa dengi dost, arkadaş da lazım; gezip takılabileceğin, muhabbet edebileceğin.

seveceğin ve sevileceğin bir hayat arkadaşı da...

gün içinde öylesine muhabbet ettiğin, birlikte zaman geçirdiğin insanlar da tam kafa dengi değilse, o daha büyük işkence.

bir de bu cahil, yobaz, kaba kuralsız toplumda yalnız olmak var ki; o belki en ağırı.
0
runagain
(28.02.18)
tercih edilmis yalnizlik da tercih edilmemis yalnizliga donebiliyor... cunku baska tercihlerin baska yan urunleri filan var.

basetmiyorum ben. yasamama devam ediyorum. geciyor, sonra yine geliyor, yine geciyor...
0
e haliyle
(28.02.18)
mesela şöyle:

- 2 kardeşim var, ikisi de benden büyük, evli ve ailelerini kurmuş vaziyetteler.
aynı muhitte oturuyoruz. iki günde bir mutlaka görüşürüz.

- arkadaşlarımın hemen hepsi evlendikleri için ister istemez bir mesafe girdi aramıza.

- ben ailemle yaşıyorum, ama onlar da yaşlı oldukları için çok fazla ortak paylaşımda bulunamıyoruz, genelde ben onların yaşına çıkmak zorunda kalıyorum, onlar benim yaşıma inemezler şu zamandan sonra


o yüzden bazen inanılmaz derecede yalnız hissediyorum, özellikle soğuk kış gecelerinde ve haftasonları (özellikle pazar günleri - pazar: aile günü)

benimki tercih edilmiş bir yalnızlıktı ama bence boktan birşeymiş. keşke zamanında kendi yuvamı kursaydım diyorum, hala geç kalmış değilim tabi ki, çok çaktırmadan arayıştayım. bazen çaktırıyorum da ama umrumda değilmiş gibi davranıyorum :) bunlar hep egodan.
0
füt
(28.02.18)
Kendimi yalnız hissediyor muyum? Evet.

İlk başta memnun gibiydim. Sonra sıkılmaya başladım ancak bir noktadan sonra insan alışıyor. Hatta öyle ki, fazla kalabalıklara tahammül edemez hale gelebiliyor. Yalnızlık çok kötü değil ama isteğe bağlı olanı, sadece istediğin anlarda yapabildiğin şekliyle olanı kötü değil. Ama yine de, uzun vadeli yalnızlık insanı kıskaç gibi sarıyor ve yabanileştirerek bu durumdan kurtulmasını da engelliyor.

Yalnız mıyım? Evet. Alıştım mı? Evet. Memnun muyum, mutlu muyum? Genellikle işime geliyor, ancak, mutluyum diyemem.

Önemli olan az ve öz bir çevrenin olması diye düşünüyorum. Yalnızlık ağır yüktür, herkes kaldıramaz. Lakin, sırf yalnız kalmamak için saçma sapan insanlara bel bağlamaya yine de değmez.
0
skooma
(28.02.18)
çalışıyorum; kendimden biraz da olsa uzaklaşıyorum..
0
redeath
(28.02.18)
(12)

Siz hiç 30 oldunuz mu?

shenergy
Bugün ben oldum.
Bugün ben oldum.
0
shenergy
(28.02.18)
22 yaşındayım çok yaşlı hissediyorum
0
Revia
(28.02.18)
Matematik olarak bana da az kaldı ama ruhen çoktan aştım geçtim gibi geliyor..
0
naif hayvan
(28.02.18)
Mutlu otuzlar nice otuzlar olsun :)
oldum bi kere. 2. otuzuma 2 yıl var :))
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(28.02.18)
Oldum, yaşlandık. Resmen yaşlandık.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(28.02.18)
Henüz kısmet olmadı da birkaç ayım kaldı.

Mutluluklar :)
0
lazor
(28.02.18)
Oldum ben. Ilk basta garip geldi ama sonra cok sevdim. 20'lerden daha cok sevdim :)
Cok sevecegin 30+'lar olsun :)
0
aychovsky
(28.02.18)
seneye olacağım. şaka gibi geliyor kulağa. lisedeyken falan 30 yaş için yaşlı falan derdim. şu an fiziksel olarak hiç olmadığım kadar sağlıklı/güçlüyüm. 20 yaşındaki kadın da 40 yaşındaki kadın da çekici geliyor. hem yaşlı hem genç hissediyorum. insan çok garip.
0
sen git ben geliyorum
(28.02.18)
şu dakikadan itibaren yıllar çok ama çook hızlı akmaya başlayacak ve bundan önceki 30 yılda gereksiz yere takıldığın şeylerin gereksizliğini gün geçtikçe daha fazla hissedeceksin.

aramıza hoşgeldin..
0
Fayfa
(28.02.18)
Olmadım.

Bu sitede 30unu gören kendini 80 sanıyor, köyün yaşlı bilgesi moduna giriyor. Sen öyle olma :D
0
Adramelekhh
(28.02.18)
bir sey olmuyor, onceki senenin aynisi.
0
tabudeviren
(28.02.18)
olcaz maalesef.

doğum günün kutlu olsun.
0
elorelia
(28.02.18)
bugünden kastın 28 ise ikimizin de doğum günü kutlu olsun.
ha bu arada 30 ne ki? eşek kadar 45'im ben.
0
lazpalle
(28.02.18)
(13)

Dünyada tek bir şeyi değiştirme fırsatınız olsa bu ne olurdu?

misir curcunasi
Duyuru selam,Gece gece bu neyin klişesi diyebilirsiniz- haklı olarak- Bir staja başvurdum ve stajın 2. aşamasında içinde birçok soru bulunan bir formu doldurmamı istemişler. Sorulardan biri de bu. ...aklıma yanıt olarak birçok şey geliyor ama hepsi klasik hepimizin aklına gelen şeyler. Sizin fikirl
Duyuru selam,

Gece gece bu neyin klişesi diyebilirsiniz- haklı olarak- Bir staja başvurdum ve stajın 2. aşamasında içinde birçok soru bulunan bir formu doldurmamı istemişler. Sorulardan biri de bu.

...aklıma yanıt olarak birçok şey geliyor ama hepsi klasik hepimizin aklına gelen şeyler.

Sizin fikirlerinizi merak ediyorum. Ne yazmalıyım sizce? Gerçekten neyi, niye değiştirmek isterdiniz?
0
misir curcunasi
(27.02.18)
Bence biraz mantıklı sallamak lazım. Mesela dünyadaki açlığı çözemezsin, hastalıkları yok edemezsin. Bunlar mümkün şeyler değil. Ben kendimi değiştirirdim.

Edit: Kendiminden kastım kendimi trilyoner falan yapardım, bu yani.
0
i was made for you
(27.02.18)
İnsanlığı yok ederdim.
0
Revia
(27.02.18)
kendimi.

beni kendimden daha çok hayal kırıklığına uğratan olmadı.
0
susadım çeşmeye varmaz olaydım
(27.02.18)
din/tanrı yalanını..
böylece dünya barışı ve sevgi dolu bir dünya yaratırdık.
0
Fayfa
(27.02.18)
adalet/adaletsizliği değiştirirdim.
0
thomson'un uzumlu keki
(27.02.18)
İş basvuru staj basvuru her neyse formundaki bu soruya "kendimi" cevabini veren insana ben is vermezdim,
Insanin kendini değiştirmesi icin firsata ihtiyaci varsa durum kötü, ayrica kendim cevabi cok bireysel bi cevap, bu insan cok kucuk capli seyler yapabilir diye dusunurdum, kendini degistirmenin bi sana faydasi var, baska kime var, ha soruya cevap veren hitlerse cok mantii cevap,
0
a perfect lie
(27.02.18)
Tipimi
0
hasmetizm 2046
(27.02.18)
Kesinlikle cehalet. Dünyada kötülüğün bu kadar yaygın olması cehaletten kaynaklanıyor.
0
cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
(27.02.18)
Hiç öyle dünya barışı, sefalete çözüm vs. kasmayacağım.
Soruya cevap: Cildimi.
Komple söküp atabilsem keşke, öyle bir fırsatım olsa.
0
i m cool with that
(28.02.18)
İktidar arzusu, sevgisi ve yancılığına dair her şeyi yok etmek
0
selamun aleykum kitty
(28.02.18)
Ekonomik sistemi değiştirirdim. Böylece olumsuz olan ne varsa çorap söküğü gibi düzelirdi.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(28.02.18)
team fortress 2'de spy classını tamamen ortadan kaldırmak, varlık sahnesinden silmek.
0
saurid
(28.02.18)
insanlari birbirinden ayiran etnisite, milliyet, din ve sair kurmacayla ugrasirdim.
0
e haliyle
(28.02.18)
(4)

Kamburluk için hangi alanda bir uzmana görünmeşiyim?

ma ya
Selam. Dik duramıyorum, özellikle otururkwm bir bakıyorum yığılmışım farkında olmadan. Ayrıca yürürken sağ ayağımı da hafif dışa doğru atıyorum. Hangi bölüme gitsem daha iyi olur, ortopedi mi ftr mi?
Selam. Dik duramıyorum, özellikle otururkwm bir bakıyorum yığılmışım farkında olmadan. Ayrıca yürürken sağ ayağımı da hafif dışa doğru atıyorum. Hangi bölüme gitsem daha iyi olur, ortopedi mi ftr mi?
0
ma ya
(27.02.18)
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı
0
teknikekip
(27.02.18)
Bence de Ftr. Ortopedistler ağır bir sakatlık yoksa sallamıyorlar
0
neferkitty
(27.02.18)
Tek çözüm kayropraktik..
Geri kalan tüm işlemler, fizik tedavi, spor, masaj vs. anlık rahatlama sağlayacaktır. Kamburluk ve bahsettiğin bacak kısalığı sebebi oturuş bozukluğu vs. sebeplerden oluşan omurga deformasyonundan (hatta belki skolyoz!) kaynaklıdır.

istanbul için Dr. Hakan Scheibe veya Hüseyin Oğuzhan Söylemez'i öneririm.
0
Fayfa
(27.02.18)
ortopedi uzmanına git ankaradaysan hacettepe önerilir. skalyoz olabilir.
0
mikahakkinen
(27.02.18)
(3)

Sarki ariyorum- bu kalp seni unutur mu- bulent ortacgil

sckxyss
Sozluk'te bu kalp seni unutur mu basliginda bulent ortacgil'in soylediginden bahsediliyor cok defa. Internette bir turlu bulamadim onun soyledigini. Var mi buldurabilecek olan? Yoksa boyle bir sey hic olmadi mi?
Sozluk'te bu kalp seni unutur mu basliginda bulent ortacgil'in soylediginden bahsediliyor cok defa. Internette bir turlu bulamadim onun soyledigini. Var mi buldurabilecek olan? Yoksa boyle bir sey hic olmadi mi?
0
sckxyss
(27.02.18)
konserlerinde söylemiştir.
0
La Femme D'argent
(27.02.18)
evet bulamaman normal. bahsi geçen şarkı bülent ortaçgil, fikret kızılok ve erkan oğur'un Çekirdek Sanatevi kayıtlarında var sadece. bu kayıtları nedense ustalar tarafından arşivden çıkarılmıyor. en azından hepsi çıkarılmıyor. youtube'da 50 dk'lık bi kayıt var. belki içinde bu şarkı da vardır bilmiyorum. benim kişisel arşivimde var kayıt ancak ustaların bir bildiği vardır diyerek bu hazine değerindeki kayıtları paylaşmıyorum hiç bir yerde.

50 dk.lık kayıt linkini paylaşayım, belki içinde yakalarsın bu kalp seni unutur mu'yu..
www.youtube.com
0
Fayfa
(27.02.18)
bu şarkıyı bildiğim kadarıyla bülent ortaçgil hiç söylemedi ama fikret kızılok & sibel sezal versiyonunda akustik gitarı o çalıyor.
sözlüktekiler karıştırıyor bence.
0
rare
(27.02.18)
(4)

türkçe açısından hata var mı? (gözlemlenmemiştir - gözlenmemiştir)

Sour
bu ikisi de kullanılabilir değil mi?
bu ikisi de kullanılabilir değil mi?
0
Sour
(27.02.18)
Evet.
0
i was made for you
(27.02.18)
türkçe açısından hata yok da, kasta göre epey farklı yerlere çıkabilir ikisinin anlamı.
gözlemlemek ve gözlemek tamamen aynı şeyler değil.
0
dafaisss
(27.02.18)
Gözlemekle gözlemlemek farklı şeyler.
0
harvey
(27.02.18)
bu iki sözcük birbirinden farklıdır.

gözlemlemek: niteliklerinin bilinmesi amaçla dikkatli ve planlı olarak ele alınıp incelenmedir bilimsel araştırma yapmak gibi
gözlemek: bakmak, gözetlemek, incelemek (gözlenmek; 2.tekil şahıs hali)

sonuç: sorudaki iki kullanımda farklı anlamlarda olup, ikisisi de türkçe bazında doğru kullanılmıştır.
0
Fayfa
(27.02.18)
(3)

Tam yağlı sütler

henry gale
%3'ten daha fazla yağlı bir süt yok mu piyasada?
%3'ten daha fazla yağlı bir süt yok mu piyasada?
0
henry gale
(26.02.18)
O kadar yağı ne yapacaksın?
0
i was made for you
(26.02.18)
sütün yağı toplanarak tereyağı ve kaymak üretiminde kullanılır. daha karlı bir iştir. o yüzden inekten sağılan sütü o anda alırsanız ancak yağlı sütü o zaman bulursunuz. piyasada satılan çiğ sütlerin çoğu da yağı alınmış süttür.
0
iddaaci
(26.02.18)
Piyasadaki tam yağllı sütten kasıt farklıdır. @iddaaci 'nın dediği gibi inekten/koyundan sağılan sütün yağı kaymak ve tereyağı yapılmak üzere köylüler ve/ya üreticiler tarafından alınır.

Peki ''tam yağlı süt'' nasıl yapılıyor? Şöyle;

süt firmaları süt üreticisi köylerden ve mandıralardan sütü toplar. Kamyoncular sütleri toplayarak fabrikaya doğu giderken bozuk köy yollarında çalkalana çalkalana yağı üste çıkan sütün kaymağı ve yağını alır (çalar). Bu çaldıkları kaymak ve yağı sonra tekrar el altından mandıralara satar çakallar. Fabrikaya geldiklerinde yağın çalındığı anlaşılmasın diye de kamyon tankerinin içindeki yağı kalmamış süte 2 adet sana yağı(margarin) atar! Stabilize yolda yapılan sallantılı yolculuk sırasında margarin eriyerek sütü istenen yağlı süt kıvamına ulaştırır!

Bunları nereden mi biliyorum? Süt diyarı denen Eskişehir'de freelance kamyonculuk yapan akrabalarımın, maaşlarının en az 3-4 katı para kazanma hikayelerinden..
0
Fayfa
(26.02.18)
(5)

sütteki yağ oranı - fiyat ilişkisi

sckxyss
süt fiyatlarında şöyle bir durum söz konusu: yağsız süt> tam yağlı süt > yarım yağlı süt. tam yağlı süt yarım yağlı sütten pahalı olduğunu için yağ değerli bir şey diye düşünüyorum. o zaman yağsız sütün daha da ucuz olması gerekir ama en pahalısı o. yağsız süt elde etmek zor bir süreç o yüzden mi da
süt fiyatlarında şöyle bir durum söz konusu: yağsız süt> tam yağlı süt > yarım yağlı süt. tam yağlı süt yarım yağlı sütten pahalı olduğunu için yağ değerli bir şey diye düşünüyorum. o zaman yağsız sütün daha da ucuz olması gerekir ama en pahalısı o. yağsız süt elde etmek zor bir süreç o yüzden mi daha pahalı oluyor? ya da yağsız süt içmek isteyen kalori vs düşündüğü için böyle yapıyordur, fiyat esnekliği daha düşüktür bu kitlenin diye mi böyle? yoksa bambaşka bir sebebi mi var?
0
sckxyss
(26.02.18)
Yağsız süt aslında çöp süt, hiçbir işe yaramaz. Esasında yağından tereyağı kaymak vs yapılmış süt çöpe gitmesin ondan da para kazanalım mantığıyla piyasaya sürülen bir süt ama birçok insan, özellikle diyet yapan tayfa, sütün yağının alınıp kalorisinin düşmesiyle daha sağlıklı olduğunu düşünüp bunlara hücum ediyorlar, yani çok talep oluyor, çok talep olunca da fiyat yükseliyor. Klasik ekonomi durumu yani. Yoksa sütün yağını çıkarmak zor bir şey değil, sütü birkaç defa çalkala, yağı üstüne çıkıyor zaten.
0
angelus
(26.02.18)
yediğim şeylerde daha az yağ olursa ya da hiç yağ olmazsa formda kalırım/kilo almam/ daha kolay kilo veririm anlayışının suistimal edilmesi. basit ve kısa bir google araştırması ile bile bu anlayışın yanlış olduğu, daha doğrusu bu denli genel-geçer olmadığı öğrenilebilir. bundandır zannediyorum ki, müşteri daha özel ve özel bir amaca yönelik bir ürün aldığını düşündüğü için aradaki fiyat farkı batmıyor; amiyane tabirle de fırsattan istifade kaktırmış oluyolar. hele ki fabrikasyon düzeyinde bir besinin/içeceğin yağını ayırmak o fiyat farkına tekabül edecek kadar masraflı bir iş değil.
0
dafaisss
(26.02.18)
40-50 yıl önce normal, elenmemiş undan yapılan ekmek ucuzdu fakirler yerdi. zenginler ise elenmiş, bembeyaz kalmış undan yapılan francala isimli ekmeği yerdi, pahalıydı.

francala denen bugünkü normal beyaz ekmek. 50 yıl önce fakirlerin yediği, francala yiyen zenginlerin burun kıvırdığı ekmeğe de "tam buğday ekmeği" diye isim takıp 3 katı fiyata satıyorlar şimdi.

mantık benzer. örnek olsun diye yazdım.
0
kibritsuyu
(26.02.18)
eksiduyu.ru @fayfa
0
Fayfa
(26.02.18)
İtalya ve İngilterede gözlemlediğim aynı marka sütlerin tüm x lt liklerinin fiyatları aynı olur
0
freedonia
(27.02.18)
(24)

ölüm ve sonrası hakkında ne düşünüyorsunuz?

demirr
Ölümden korkuyor musunuz?Ölüm sonrasına inanıyor musunuz?Ölümü düsünüyor musunuz,düşününce ne hissediyorsunuz?Ben de her fani gibi ölümden korkuyorum.aklima gelince ister istemez bir ürperme oluyor.ölüm sonrasina da inaniyorum.Bu arada ben ölmekten hicc korkmuyorum diyen olmaz insallah :-)
Ölümden korkuyor musunuz?
Ölüm sonrasına inanıyor musunuz?
Ölümü düsünüyor musunuz,düşününce ne hissediyorsunuz?

Ben de her fani gibi ölümden korkuyorum.aklima gelince ister istemez bir ürperme oluyor.ölüm sonrasina da inaniyorum.

Bu arada ben ölmekten hicc korkmuyorum diyen olmaz insallah :-)
0
demirr
(26.02.18)
ölümden korkuyorum, çünkü hazır değilim
ölümden sonrasına inanıyorum
ölümü düşünüyorum, düşününce yapmam gereken bir çok eksikliği farkediyorum
0
dieselsingle2
(26.02.18)
Hayır
Evet
Evet, "oh ne güzel dert yok tasa yok" (tabi günahlarımız bağışlanırsa) diye düşünüyorum.

Hiç korkmuyorum, hatta arada sırada fani işlerden sıkılınca "komuşum amına ölücez nasılsa" diye kendimi avutuyorum :)

Sadece zamansız ölmekten korkuyorum, arkamda eksik işler bırakmak istemiyorum. Ama "benim işim 80'e kadar bitmez" demiyorum tabi ki :)
0
John Bloor
(26.02.18)
Bununla ilgili olarak (ölüm sonrası) aklıma gelen her ihtimalde de "o da olumlu, bitse de gitsek bari" diye düşünüyorum.

Eh, tabii ki içgüdüsel olarak ölüm anına ve ölmeye ilişkin bir korku var mutlaka.
0
skooma
(26.02.18)
çok korkuyorum.
inanmıyorum, yaşamdan öncesindeki yokluğa dönüş olacak sadece bence.
çok defa geliyor aklıma, nefesim daralıyor.
0
rare
(26.02.18)
@john bloor: korkmuyorumla baslayip korkuyorumla biten bir cevap olmus. Olum de sanirim boyle birsey.korkmuyoruz gibi oluyor fakat insan o soguklugu dusununce mutlaka bir korku doluyor icie
0
🌸demirr
(26.02.18)
hayır
hayır
hayır

hayatın pek bir önemi yoktur, ancak ondan başka bir şeyimiz de yoktur.
0
tukenmez adam
(26.02.18)
kendi ölümümden korktuğum söylenemez ama bazi seylerin yarida kalacagi dusuncesi biraz icimi buruyor. sanirim hayatim boyunca hep o his olacak icimde bi yerlerde. aslinda düşününce bu da çok mantikli degil, öldükten sonra yarim kalan şeylerin bi anlami olmayacak nasilsa. ölümden sonrasina da cok inandigimi soyleyemem. dogmadan öncesi hakkinda nasil fikrim yoksa öldükten sonrasi da boşluk olacaktir diye düşünüyorum.
0
in vino veritas
(26.02.18)
Eh iste nasil bir olum olduguna bagli, acili bir sekilde olmekten korkarim, uykumda olmek dusuncesi o kadar korku yaratmaz.
Olum sonrasi tamamen belirsizlik benim icin, varligindan da yoklugundan da supheliyim.
Yani ara sira dusunuyorum, hatta intihara yatkin biri oldugumu bile dusunuyorum. Dusundugumu fark edince dusunmemeye calisiyorum, dusuncelerimden korkup.
0
yuzır
(26.02.18)
1- Korkuyorum
2- İnanıyorum
3- Düşünüyorum. Şu dünyada yapmam gereken, yaşamam gereken şeyler var. Bunlar öyle ekstrem şeyler değil. Baba olmak, çocuklarımın büyüdüğünü görmek, sevdiğim memleketimde yaşayabilmek.. Bunları yaşamadan ölmek istemiyorum. İnsan dünyaya doymaz herhalde ama biraz yaşadıktan sonra ölüm de bir başlangıçtır bana göre.. Kalabalık yapmamak lazım, arkadan gelenlere yer vermek lazım :)
0
silah taciri
(26.02.18)
ölümden korkmayan yoktur heralde.
ölüm sonrası varsa da yoksa da o an düşünülecek bir durum.
çok fazla düşünmüyorum, sürekli düşünürsen ölürsün.
0
mikahakkinen
(26.02.18)
korkuyorum, inanıyorum, düşünüyorum dua ediyorum en sevdiğim yere gidecekmişim gibi mutlu olayım diye. tüm insanlar için. mevlana gibi düğün misali.
0
for day to break
(26.02.18)
Ben ölümden hiçç korkmuyorum:)
Ama mümkün olduğunca uzun ve sağlıklı yaşamak istiyorum yani hemen gelmezse iyi olur :)
Ölüm sonrası derken; cennet cehennem reenkarnasyon vb şeylere inanmıyorum. Doğayla buluşacağız işte.. Kadavra bağışı yapma düşüncem var, gerçekleştirirsem tıpa katkının yanısıra öğrencilerin elinde şaklabanlık malzemesi olurum diye düşünüyorum. (bence sakıncası yok, dersleri ağır, sorumlulukları ağır biraz eğlensinler yavrucaklar)

Ölümü tabii düşünüyorum ama çok sık değil. Ayda alemde bir aklıma geliyor. Ölümle ilgili tek endişem arkada kalan evlatlarımın çok üzülmeleri. Bunu istemiyorum.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(26.02.18)
- Aktif bir korkum yok, bir hafta sonra öleceğimi öğrensem korkardım.
- Hayır.
- Evet, bazan her şeyin yok olacağı düşüncesinden kaynaklanan komple bir boşluk ve karanlık hissi, bazan da her türlü sıkıntının sona ereceği hissiyle bir rahatlama.
0
i was made for you
(26.02.18)
valla öyle tuhaf olay ki bu, sözcüklerle tarif edilmesi zor geliyor bana. mesela ölümden korkuyor musun dediğinde ne diyeceğimi bilemiyorum, zira öldüğümden haberim olmayacak ama şöyle diyeyim; hayatta kalmak, varlığımı sürdürmek istiyorum. bu yüzden şu yakın gelecekte ölmek istemem. kendi ölümümden ziyade çok yakınlarımın ölümü korkutuyor beni daha çok, çünkü o süreci ben yaşayacağım, üzüntüsünü hissedeceğim. kendi ölümümde his mis yok.

anlayabileceğin üzere ölüm sonrasına da inanmıyorum tabii, keşke inanabilsem.
0
soso
(26.02.18)
Ölümden tabii ki korkuyorum.
Ölüm sonrasına normalde inanmıyordum ama baktırdığım bir faldan çok etkilendim. Söylenilenler tek tek çıktı, şu an metafiziğe inansam mı inanmasam mı kafasındayım.
Ölümü düşündüğümde toprak olup çürüyüp gideceğim geliyo açıkçası sadece aklıma. Geriye hiçbir şey kalmayacak. Sonra amaaan diyorum, geriye kalmayacak olan sadece ben değilim. Dünya da bi noktada yok olacak. İnsan ömrü şu evrende bir nefes alıp verme bile değil.
0
sec guard
(26.02.18)
Ölünce bunun bilincinde olmayacağım için ölümden korkmuyorum, sonrasına dair bir inancım da yok. Beni asıl korkutan başkalarının ölmesi, bunun üzerine düşününce çok kötü oluyorum.
0
pike
(26.02.18)
Dilde korkmuyorum diyorum ama yüzleşince korkmuyorum diyenin olacağına inanmıyorum.
Ölüm sonrasına inanıyorum ve bu yaşam tarzıma etki ediyor.
Ölümü düşünüyorum düşününce üzüntü duymuyorum aksine buradan kurtulacak olmanin verdiği huzur var. Tabi öte yandan diğer tarafta nelerle karşılaşacağımı bilememenin endişesi var.
0
Amaranta ursula
(26.02.18)
ölümden korkuyorum evet. ayu gibi duygusal biriyim ve hiç yakınımı kaybetmedim. terk edilince bile az buçuk toparlanmam 1 sene sürüyor. bu acıyı yaşamak da, etrafımdaki insanlara yaşatmak da istemiyorum. hepsini geçtim, ben 30 sene sonraki şampiyonlar ligi finalini izleyebilmek, önümüzdeki kış yağan karı görebilmek istiyorum. öyle çok rafine, sofistike, efendime söyliyim göt göt zevklerim yok. yaşamaya bayıldığımı da söyleyemem, bazen düşüp wefad edesim geliyor. ama tek bir hayatım olduğunu biliyorum ve acısıyla tatlısıyla, dolu dolu yaşamak istiyorum. hani ölürken "tamam yeter artık amk hadi sktir git" desin insanlar benim için, gençti şöyle hayali vardı böyle karı götürecekti vs. diye üzülmesinler. isteğim o.

ilk paragraftan da anlayabileceğin üzere ölüm sonrasına inanmıyorum. o yüzden, adanalı serserinin de söylediği gibi, BU DÜNYADA UNUTULAN DEĞİL İZ BIRAKAN OLmaya çalışıyorum. tek bir roman veya makale yazsam, neblim 30 sene sonra birisi benim yaptığım bi işi görüp "vay aq ne güzel yapmış gebeş" dese falan bana yeter sanırım.

dünyaya kazık çakmak veya dünyayı değiştirmek gibi bir gayem yok. geldim ve gideceğim, bunun farkındayım. ama öyle mal gibi yaşayıp gitmeyeyim istiyorum, tek derdim o. ha bunun için ne yapıyosun dersen hiçbi şey yapmıyom, rastgele yaşıyom öyle. daha bugün aceleyle yola atladım diye araba biçiyodu mesela.

ama bana uzun süre yaşayacakmışım gibi geliyo, neden bilmiyorum. hani böyle "93 yaşında her gün mc donalds'tan yiyen ahlaksız it" tarzı haberler çıkıyo ya, o tarz bi herif olurum gibime geliyo. "iyiler erken ölür" diyolar, o yüzden her türlü ayak kaydırma ve şerefsizliğe de yatkınım, hiç öyle dünyalar tatlısı bi insan değilim. umarım 97 sene daha yaşayıp 120'de ölürüm diyorum şahsen.

buraya da not düşeyim: intihar ettiğime dair çok net, kesin bir kanıt yoksa bilin ki intihar süsü verilmiş cinayete kurban gitmişimdir. kılıçdaroğlu'nun adamlarından korkuyorum.
0
der meister
(26.02.18)
korkmuyorum.
inanmıyorum.
rahatlatıyor.

babam öldü mesela, ölümün kötü bi şey olduğunu düşünseydim muhtemelen asla uyuyamazdım.
0
ghilleinthemist
(26.02.18)
korkmuyorum da, sevimsiz geliyor.
olum sonrasina degil de arasina inaniyorum, arada bir sey var sanki, yeniden dogmaya inaniyorum, ara bir yer, bir form var gibime geliyor, elbette emin degilim,
olumu sik sik dusunuyoum, anne baba vs sik sik aklima gelip senaryolar uretiyorum,
olum beni daha cabuk kararlar vermem, islerimi daha hizli yapmam ve surekli sikayet etmeme konusunda gizliden gizliye motive ediyor.
0
tresrichesheures
(26.02.18)
1) yapmak istediğim şeyler bitene kadar 'evet' , sonra korkmayı bırakacağım.
2) korkma
sadece toprağa gideceksin
sonra toprak olacaksın
sonra sularla birlikte bir çiçeğin bedenine yürüyeceksin
oradan özüne ulaşacaksın
çiçeği özüne bir arı konacak
belki
belki o arı ben olacağım

3) hayır
0
Fayfa
(26.02.18)
kuran' ı kerim mealini okuyorum ve ona, allah' a, ahirete inanıyorum.
0
preldzic
(26.02.18)
1- evet
2- hayır
3- düşünmemeye çalışıyorum
0
i m cool with that
(26.02.18)
1-3) Ölümü günlük hayatta düşünmüyorum ama hatırlatıcı bir şey olursa korkuyorum. Geçen gün kan ve ilik bağışı için bir testler yaptılar; “İhtiyacı olan ben de olabilirim” diye aklımdan geçti, anlık dehşete düştüm.

Ölümden çok korkuyorum, hatta sadece ölümden korkuyorum. Deseler ki “En sevdğin on kişiyi öldüreceksin, sana bin yıl bizden”, oynaya oynaya kabul etmem ama “Yapmam gereken bıysa, yapayım” diyekabul ederim. İyi ama kısa yaşamaktansa uzun ama dandik yaşamayı tercih ederim. Nefes almayı o derece seviyorum ama günlğk hayatın koşturmacasında aklıma gelmiyor.

2) Sonraki hayata, “yalan dünya”ya, sevdiklerimle yeniden buluşacağıma inanmıyorum. Bu dünyada artık 30-40-90 ne yaşarsam o.
0
aychovsky
(26.02.18)
(1)

netflix smart tv altyazi sorunsali

unalbey
selamlar,samsung smart tv'mde netflix uygulamasindan altyazili dizi/film izlerken sari renkte altyazi goruyorum. beyaz sahnelerde sari renk okunmuyor. netflix sitesinde altyaziyi degissem de smart tv'de degismiyor. cozumunu bilen var midir?edit: tv samsung ue40es5700
selamlar,

samsung smart tv'mde netflix uygulamasindan altyazili dizi/film izlerken sari renkte altyazi goruyorum. beyaz sahnelerde sari renk okunmuyor. netflix sitesinde altyaziyi degissem de smart tv'de degismiyor. cozumunu bilen var midir?

edit: tv samsung ue40es5700
0
unalbey
(11.02.18)
Değişmez, çünkü Tv üzerinden değil netfilix.com üzerinden yapılıyor bu tarz ayarlar.

www.netflix.com
0
Fayfa
(11.02.18)
(8)

İstanbul'da masaj yaptırmak istiyorum var mı önereceğiniz mekan

xu
iş yerinde sandalye'ye oturmaktan omurgam yamuldu. sırtıma belime kuluçlara filan sihirli dokunuşlar lazım.. önereceğiniz mekan var mıdır?
iş yerinde sandalye'ye oturmaktan omurgam yamuldu. sırtıma belime kuluçlara filan sihirli dokunuşlar lazım.. önereceğiniz mekan var mıdır?
0
xu
(11.02.18)
masaj değil sana manuel terapi lazım.

manuel terapi yapan insanlar doktor oluyor, seans ücretleri 500 e kadar çıkıyor.

o omurgadaki yamuklukları falan düzeltebiliyolar belirli oranlarda, tabi onun içn rongten mr falan isteyebilir.

boşu boşuna kırıhçı , çıkıhçı kafasında insanlardan medet umup kendini sakatlattırma, masaj da pek bi işe yaramaz.

ayrıca sıcak su torbası pembe olsa ne olur mor olsa ne olur, sıcak su torbası işte.

gerçi omurgada yamukluk varsa kaynayan kazanın içine de girsen düzelmez o.
0
Photographer
(11.02.18)
Oturuş bozukluğundan kaynaklı omurga yamulması var diyorsan masaj anlık rahatlama verecektir. Arayışın masaj değil tedavi olmalı. Tek tedavi yöntemi de kayropraktik. Fıtık problemi yoksa en fazla 3 seansta tüm boyun, sırt, bel ağrıların, migren, kas ağrıları, postür/duruş bozuklukları vs. geçecek, yeni doğmuş bebek gibi olacasan. Boşver masajı, masaj mastürbasyondur, günü kurtarır.

Türkiye'de konusunda en uzman 2 kişi var ve ikisi de İstanbul'da:

1) Dr.Hokan Scheibe
2) Fzt. Hüseyin Oğuzhan Söylemez
0
Fayfa
(11.02.18)
yaw yamuldu derken ağırmaya başladı yamulma yok yani mecazen yazdım onu :) herkes ciddiye almış. klasik rahatlatıcı masaj yani isteğim. yüzüyorum ben omurga ateş ediyor normalde.
0
🌸xu
(11.02.18)
@fayfa
kayroprakti çözüm demişsin ama hüseyin oğuzhan söylemez kayroprakter değil. manuel terapist.
0
rentts
(11.02.18)
Fıtık için en son manuel terapiye başladım. Son seansım önümüzdeki cuma. 5 seans olacak ve ağrılarım neredeyse tamamen geçmiş durumda. Sıcak uygulama, manuel terapi, masaj ve egzersiz yapılıyor yaklaşık 1 buçuk saat içinde. Suadiye Sportomed'e gittim. Fulya'da da şubesi var. Özel sağlık sigortalarıyla anlaşmaları var. SGK ile yok. Onun haricinde seans ücreti nakit 220₺. Suadiye daha uygunsa bünyelerinde görevli fizyoterapist Tarık Çetin'den bir randevu alın. Manuel terapilik bir durum yoksa en azından size özel egzersiz programı verilir. Geçmiş olsun.
0
desdenova34
(11.02.18)
@rentts

Aynı şey dostum.
Türkiye'de literatüre ''manuel terapi'' olarak geçmiştir 'chiropractic' terimi Türkçeleştirilerek.
İkisinin de anlamı ''el ile terapi'' demek.
0
Fayfa
(12.02.18)
yoga +1
0
gezegen olan pluton
(12.02.18)
@fayfa
aynı şey değil
kayroprakter olabilmek için 4-5 sene okuman lazım
www.draysegulozturk.com
bak mesela.
türkiye'de kayroprakter sayısı 10'u geçmez.
0
rentts
(12.02.18)
(6)

Böbrek taşını maden tetkik arama analiz ediyormuş

cemiyetin ünlü siması
Neden?
Neden?
0
cemiyetin ünlü siması
(11.02.18)
Altın yumurtlayan tavuk musun diye bakıyor eğer öyleyse seni korumaya alıyorlar :)))

Acemi +1
0
tociess
(11.02.18)
Hiç duymamıştım. Hastaneler yapamıyor galiba?
0
🌸cemiyetin ünlü siması
(11.02.18)
Yok hastaneler yapmaz ben istanbul üniversitesinde yaptirmstim
0
all girls dream
(11.02.18)
Türünü soyluyorztn 3 çeşit mi ne
0
all girls dream
(11.02.18)
Bazı hastanelerde yapılıyor. Bizzat ben yapıyorum çok zor bi analiz değil. Okzalat kalsiyum vb maddelere bakıp kalitatif sonuç veriyoruz.
0
intihar etsem de kendime gelsem
(11.02.18)
Mineroloji labratuvarında taşı oluşturan mineral haritası çıkarılıyor. Bu rapor kişinin hangi minerale karşı imtoleransı olduğunu, böbrek aktivitesinin hangi mineral/besinlere duyarlı olduğunu ortaya koyuyor.

MTA bunu ücretsiz yapıyor. İsteyen jeoloji, madem mühendisliği gibi mineraloji bilimini inceleyen üniversite labratuvarlarında da yaptırabilir.
0
Fayfa
(11.02.18)
(6)

televizyon neden bu kadar kötü? diziler, programlar falan?

gang leader of wasseypur
selamlar,milenyum çocuğuyum ama fakir mahallede büyüdüğüm için hem mahalle hem televizyon kültürüm oldu. eski dizileri takip ederdim, severek izlediklerim vardı. televizyonda vakit geçirmeyi severdim eskiden. annemle bir eve taşındığımızdan beri tv yoktu ve izlemiyordum. izlemeyeli 6 sene oldu. yeni
selamlar,
milenyum çocuğuyum ama fakir mahallede büyüdüğüm için hem mahalle hem televizyon kültürüm oldu. eski dizileri takip ederdim, severek izlediklerim vardı. televizyonda vakit geçirmeyi severdim eskiden. annemle bir eve taşındığımızdan beri tv yoktu ve izlemiyordum. izlemeyeli 6 sene oldu. yeni bir tv aldı annem en son paraya kıyıp. netflix kurdum orada takıldım bir iki ay. başarılı dizileri bitirdikten sonra geri kalanının içeriği de boş geldi tv'ye geçeyim dedim. diziler çok ama çok ama çok saçma. çok kalitesiz. yani eskiden standartlar daha düşüktü, fakat içerikler yine bir düzgündü. sanki her şeyde yaş en az 20 gerilemiş. komiği komik değil, romantiği romantik değil. bir dönem bir program furyası vardı zaten 4-5 sene önce ben tvyi ilk bıraktığımda. diziler tutmuyor muydu ne millet akşam yayınlanan programlara sarmıştı. televizyon gerçekten çok ama çok feci gözüküyor. neden bu kadar kötüledi? şu anda birinin sultan makamı, yedi numara, yedi tepe istanbul ya da ne bileyim tomris giritlioğlunun yaptığı yine çok da güzel olmayan ama fena da olmayan dizileri finanse edebileceğini düşünemiyorum.
0
gang leader of wasseypur
(13.11.17)
history'de çok güzel programlar var.

ateşten doğan
modern rehineciler
zodiac killer

ve sürekli yeni programlar geliyor,
benim favorim history.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(13.11.17)
Millet ne isterse onu vermiyorlar, milleti uyutmak için uyuşturucu olarak bahsettiğin içerikleri dayıyorlar..
0
Fayfa
(13.11.17)
Tolkien

Ben millet değil miyim? ben bunlari istemiyorum.
0
🌸gang leader of wasseypur
(13.11.17)
her sektörde olduğu gibi medyadada bir çapsızlar işgali var. yıllardır izlemiyordum, iki önceki evimde d-smart vardı, belgesel ve film kanallarına takılmaya başladım orada, işsizken.

bu ara kaldığım evde normal uydu var. bazen yerli dizilerde tipi hoşuma giden bir oyuncu olursa ona takılıyorum, filmden hiçbir şey anlamadan.

tv iğrenç bir şey. televizyon kanallarında çalışmak için moron olma şartı mı aranıyor acaba? o haber bültenlerinde bağırarak, abuk hareketlerle konuşan muhabirler... konuşmayı bilmeyen program yapımcıları...

sixtir et, mis gibi internet...
0
runagain
(13.11.17)
>Ben millet değil miyim? ben bunlari istemiyorum.

tv reklamlar tarafindan finanse edilir. reklamlarin izlenmesi icin programlarin izlenmesi lazim. program yeterince izlenmiyorsa tv zarar ediyor o isten. o yuzden sen ve senin gibilerin toplanip izleyecegi seyler tvnin maliyetini kurtarmiyor, senin gibi bir kac yuz bin kisi degil bir kac milyon kisinin izleyecegi seylere ihtiyaclari var. onlarin izledigi seyleri yapiyorlar. senin izleyecegin sey onlara para getirmiyor ozetle. cunku senden yeterince sayida yok cografyada. hepiniz izleseniz kurtarmiyor.
0
robokot
(13.11.17)
İlk olarak dizi sayısı çok fırladı. Her kanalın her akşam dizisi oluyor, günsüz ayrı diziler oluyor. Dizi saatleri çok uzun. Normalde tabancı olanlarda 1.5 saatlik dizinin bir sezonda 10 bölümü falan olur. Türkiye'de dizi talebi çok fazla ve 1.5 saatlik diziyi yılda 35 hafta yayınlamak zorundalar. Bu da yaratıcı süreci ve oyunculuğu açısından neredeyse her hafta bir film çekmek demek. Geçenlerde "yerli dizi yersiz uzun" kampanyası vardı. Millet "Tek eğlencemiz dizi, onu da mı kısacaksınız" diye oyunculara, set ekibine demediğini bırakmadı. Hatta, bir araştırma vardı; küçük şehirlerde ve ilçelerde misafirliğe gidildiğinde bile birlikre dizi seyredilerek zaman geçiriliyor.

Sen yazar olsan, haftada bir senden bir film senaryosu isteseler; yönetmen olsan, haftada bir bir filmin tamamını çekmen gerekse, ne kadar kaliteli iş üretebilirsin. Dizi sektöründe de olan bu. Yazarın yaratıcı olup sakin kafayla yazacak zamanı yok; yönetmenin oyunculuk veya görüntü hatalarının hepsne baştan çekim isteyecek zamanı yok. Onlara bıraksan ınlar da düzgün iş yapmak ister. Bir yandan da "O zaman çekmiyorum bu diziyi" deme imkanı yok, yüzlerce kişi ekmek yiyor o diziden. Haliyle güzel başlayan bir dizi bile ilk sezonunu atlatsa ikinci sezon çıldırıyor.

"Halk mı talep ediyor, halka mı bu sunuluyor" kısmında yumurta-tavuk ilişkisi var. Halk da sunulan bu olduğu için ona alışıyor ve onu arıyor. Çift taraflı işliyor bu.
0
aychovsky
(14.11.17)
(10)

Kinyas ile Kayra okunur mu

neil manke
sartre, nietzsche cart curt ve benzeri ayarda, ciddi kitaplar okumayı seven birine önerir misiniz? yoksa ergen kitabı mı bu kinyas kayra?
sartre, nietzsche cart curt ve benzeri ayarda, ciddi kitaplar okumayı seven birine önerir misiniz? yoksa ergen kitabı mı bu kinyas kayra?
0
neil manke
(13.11.17)
Oku
0
andlee
(13.11.17)
Yazari arkadasim diye soylemiyorum ama o kitabi 18 yasinda yazdi ve hicbir ergen oyle bir kitabi yazamaz da asil ozunu kavrayamaz da.oku.
0
a r a m i s
(13.11.17)
ben okuyalı çok oldu okuduğumda 17-18 yaşında falandım o zaman beğenmiştim çok ama şimdi bilemedim. yine de okunur bence yani şimdi çok boş vaktim olsa bi daha okumayı düşünürdüm.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(13.11.17)
İlk 50 sayfa sıkacaktır, sonra 'noluyoruz lan' demeye başlayıp sonlara doğru duyuruya gelip ''Kinyas ve Kayra'dan sonra Hakan Günday'ın hangi kitabını okumalıyım?' diye başlık açacaksın.. Bende sana ''Piç'' diye cevap verecem..
0
Fayfa
(13.11.17)
bazı kısımları biraz zorlama geliyor bana. Belki de ben liseli erkeklerle çok vakit geçirdiğim için öyle düşünüyorumdur ama biri bana “liseli bir erkek ne hakkında kitap yazmayı düşünür?” diye sordaydı, “ya böyle hayatla, düzenle derdi olan iki genç düşün...” falan diye başlardım muhtemelen. (Liseli erkeklerle vakit geçirme sebebim öğretmen olmak, manyak değilim yoksa.)

Ama ortaya çıkan ürünün birçok yönden başarılı olduğunu görmemek için de ısrarcı bir kötümser olmak gerek herhalde. Ben Piç’i daha çok severim, ama Kinyas ve Kayra’yı okuyayım mı diye sorana da okuma demem açıkçası.
0
sopiro
(13.11.17)
Kendisine göre macera kitabı yazıyor. Aslında gerçekten macera kitabı sanırım lan.
0
kismisolungac
(13.11.17)
Yazarin soyle bir fotografi var, artik sen dusun ne kadar derin yazilar yazan bir ustad oldugunu :D
pbs.twimg.com
0
hikmetkaraman
(13.11.17)
kinyas ve kayra benim kutsal kitabımdır. ilk baskısı elimde, itinayla saklarım. ara ara açar okurum. bazı kimseler beğenmiyor ama tam olarak kitabı anlayamadıklarını düşünüyorum. çünkü içinde aforizmadan çok fazla şey var.
0
dedimmidemedimmi
(14.11.17)
ilk okuduğumda ben de 19 yaşında falandım. kitaptaki sözleri odamın duvarına falan yazmıştım.

sonra gel zaman git zaman 25 yaşında iken bir daha elime geçti. bir arkadaş bu nasıl kitap be demişti. ağzına vurdum iki tane. sonra son sayfayı açtım direkt. yıllardır aklımda kalanları görünce yırttım direkt son sayfayı. çerçeveye koyup odama astım.

kesinlikle okunması lazım. ama bunalımda isen eğer intihara sürükler. dikkat et.
0
kablelvuku
(14.11.17)
tamamen kendi fikrim
nietzsche seven birine
castaneda ixtlan yolculugu oku.
foucault ne bulursan oku
anlayabilirsen heidegger oku bana da anlat.
0
joepiscopo
(16.11.17)
(6)

Hepsiburada eskiden bütün ürünleri tek kargo gönderiyordu

utkumon
Şimdi birço ksatıcı çıkmış. Gittigidiyor gibi mi oldu? Farklı mağazalardan alınca farklı kargoyla mı geliyor ürünler?
Şimdi birço ksatıcı çıkmış. Gittigidiyor gibi mi oldu? Farklı mağazalardan alınca farklı kargoyla mı geliyor ürünler?
0
utkumon
(09.11.17)
Evet. Aynı mağazadan farklı ürünler alırsanız ve kargolama tarihleri yakınsa onlar belki tek kargoyla gönderilebilir bir ihtimal. Aldığınız ürün sayısı kadar kargoyla da karşılaşabilirsiniz.
0
hana bi
(09.11.17)
hepsiburada tüm siparişleri tedarikçiden önce kendi deposuna çekip, kontrol eder ve tek kargo ile yollar.

gittigidiyor ve n11'de ise siparişi verdiğin mağaza direk sana kargolar. yani ayrı ayrı kargo alırsın.
0
Fayfa
(09.11.17)
@Fayfa:

Bana son alışverişimde neden koli üstüne koli yapıp, aynı mağazadan aldığım 2. ürüne ayrı bir kargo bedeli daha eklediler acaba? Müşteriye özel kampanya? :)
0
hana bi
(09.11.17)
saçmalamışlar. müşteri hizmetlerine şikayet et. ''kargo maliyetini düşürmek için özellikle aynı mağazadan aldım ürünleri. ayrı ayrı kargo olacaksa gider daha ucuza n11'den alırım bir dahakine'' de. anında tutuşup telafi etme yoluna girerler.
0
Fayfa
(09.11.17)
@Fayfa
bir yanlış olmasın? dün iki ürün sipariş ettim, birisi direk hepsiburada deposundan gelirken diğeri doğrudan izmirdeki tedarikçiden kargolandı adresime...
0
luchetti
(09.11.17)
3 ay kadar önce bir şeyler satın almıştım, farklı mağazalardan. hepsi kargo ücretsizdi ya da belli bir mikdarı aştığım için ücretsiz sayılmıştı galiba.

ödeme sayfasında "kargolar birleştirilsin" seçeneği olduğunu hatırlıyorum. nasıl olsa beleş hem zaten ayrı şehirlerdeki ayrı mağazalar uzamasın geliş süresi diye işaretlememiştim. ama vardı yani o seçenek hatırlıyorum. benim alışverişe ya da aldığım ürünlere, ya da satıcıların hepsiburada ile anlaşmalarıyla alakalı bir şey olabilir mi? işte o kısmını bilemiyorum.
0
dafaisss
(09.11.17)
(1)

journeyman dizisi

demonsrunwhenagoodmangoestowar
arkadaşlar izleyebileceğim herhangi bir link bilen var mı? türkçe ingilizce hiç farketmez. indirme linki de olur. şimdiden yeteşekkürler.
arkadaşlar izleyebileceğim herhangi bir link bilen var mı? türkçe ingilizce hiç farketmez. indirme linki de olur. şimdiden ye
teşekkürler.
0
demonsrunwhenagoodmangoestowar
(08.11.17)
Fayfa
(09.11.17)
(5)

Egoist ve narsist insanlar kendilerini aşağılar mı?

m e b
Şöyle bir profil düşünün: Bir adam hep bilgi satmakla, kendi bilgisiyle insanları ezmekle ve "Siz nereden bileceksiniz böyle şeyleri? Onun aslı şöyledir..." şeklinde etrafındakilerini aşağılamakla itham ediliyor. Bu zat farklı zaman dilimlerinde ise "Ben çok aptalım!", "Keşke sizin/onlar gibi zeki o
Şöyle bir profil düşünün: Bir adam hep bilgi satmakla, kendi bilgisiyle insanları ezmekle ve "Siz nereden bileceksiniz böyle şeyleri? Onun aslı şöyledir..." şeklinde etrafındakilerini aşağılamakla itham ediliyor. Bu zat farklı zaman dilimlerinde ise "Ben çok aptalım!", "Keşke sizin/onlar gibi zeki olabilseydim." gibi yakınmalarla çeşitli alanlarda kendi eksikliğini dile getiriyor, öyle ki bu yakınmalar etrafına rahatsızlık vermeye başlıyor.

Şimdi, bu adam denildiği gibi kendini beğenmiş ve egoist biri olsa böyle yapar mı yoksa bu yakınmaları dahi aslında "Bakın, ben o kadar şahaneyim ki kendimi bile eleştirebilir, yerden yere vurabilirim." gibi gizli egoist tavrından bir hareket mi olur? Bir nevi, fazla mütevazılık kibirdendir derler ya, o misal.


İşin özü, siz çevrenizde kendini beğenmiş dediğiniz kişilerin, hakarete varan öz eleştiride bulunduğuna şahit oldunuz mu?
0
m e b
(08.11.17)
evet
0
purple rain
(08.11.17)
ben kendimden biliyorum işi. olur.

Ayrıca ''kendini beğenmek'' kavramı yanlş anlaşılıyor, kendini beğenmişlik 2 durumda ortaya çıkarmış. birincisi pis gurur, 2.si ise sosyal çözümleme. Yani ya pis gururundan bu şekilde davranıyordur; (bkz: pis gurur) ya da gerçekten diğer insanlardan daha gerçekçi olduğu için, arada kendi aptallıklarını da beyan edebiliyordur.

bu aptallık ya da yaratıcılık bir süreklilik teşkil etmek zorunda değil. Misal bugün çok günümdeyim diye bir deyim var, mesela adam bir problemin çözümünde o an çözümleyemeyebilir ama başka zamanda beyin daha proaktif çalışarak çok daha hızlı olaya refleks verebilir. Yani süreklilik teşkil etmez, ama ortalama değer olarak kendini daha çözümleyici buluyorsa toplum buna ''şımarıklık'' gibi yaklaşabiliyor.

Oysa bu yaklaşım da (bu kısmın sorunla bi' alakası yok) gerçekleri kaldıramamakla alakası var, misal ben daha eleştriyi kaldırabilen bir ademoğluna denk gelemedim. Adam fiziki gerçek olan eleştiriyi bile kaldıramıyor. Keza bütün insanı anlatan eserlerde bu vurgulanmıştır, KIRMAYIN insanları diye. Sen kırmıyorsun ki, gerçek kırıyor bunu kimseye anlatamıyorsun.

Yani hakarete varan eleştiri diye birşey yok, olaylar şu şekilde çok nettir, ya vardır gerçektir ya da yoktur gerçeken hakarettir.
0
mete kudur
(08.11.17)
bu adam egoist çakalın teki
narsizim başka birşey ayrıca.
0
bana her yer cehennem
(08.11.17)
"siz nereden bileceksiniz" tavrını takınıp da kendini alenen eleştireni ben pek gözlemlemedim, şimdiye kadar. kendini samimiyetle eleştireni, diyeyim.

şöyle ayırayım durumu. narsisist insan özgüveni çok düşük insandır. bir egoist narsisist olabilir veya olmayabilir ama narsisist, özgüven düşüklüğü kendisini manipülatif hareketlere zorladığı raddeye geldiğinde narsisist olur. gizli narsisistse etrafınca pamuk gibi insan diye değerlendirilebilirken yakınları aynı insandan bahsedilip bahsedilmediğini sorgulayacak hale gelirler.

bunu şunun için söyledim. özgüven düşüklüğü olduğu için yarasını sürekli saklamaya çalıştığından suçu hep etrafa atan, odak kaydırmaya çalışan insan o açık yarayı göstermeye kalkarsa özgüveni artmış insandır bana göre, aksi halde bu bir çelişki oluyor.

ancak şöyle bir durum var ki özgüveni gidip gelen insan da var. mod değişikliğine bağlı olarak. depresif anında benden cacık olmaz deyip manik anında küçük dağları kendi yarattığını düşünecek kadar iki ayrı kişiliği içinde taşıyan insanlar, bipolarlar yani. örneğin. ancak oradan o zaman ben çıkarıyorum ki bunlar kişilik değil, bunlar halet-i ruhiye, yani paso kimyasal. kimyasallarla aktif olan ilgili beyin bölgeleriniz belki o kimyasalın aktif olduğu hallere has ruh hallerini de kendi kendine çağrıştırıyor, beraberinde kullanıma sokuyordur belki. bu sinaptik örgülerle ilgili nörologların bize anlatacakları herhangi bir kişisel gözlem ve hatta psikologların anlatacaklarından daha fazla olur diye düşünüyorum o açıdan. benim kıyıdan köşeden anladığım bu.

"ben o kadar şahaneyim ki kendimi böyle eleştiririm" kafası ise bence iki ayrı yapıda mümkün: 1. dediğime aslında kendim de inanmıyorum, bu benim bir zaafiyetim değil, sadece önünüze böyle nispeten önemsiz bir şey attım ki, sizi tavlayabileyim, üstte olduğum sizin aklınızda da konsolide olsun çünkü bu "x" konudaki ufak sahte eleştirim "evren-x" konularda hiç de öyle bir eleştirim olmadığını gizliden anlatıyor, kafanıza sookuyor ve bu eleştiriyi kabul eden diğer yandaki eleştiri yokluğunu da, çaktırmazsam, kabul eder" diyen kişinin manipülatif kafası

2. benim biraz dahil olduğum kısımdır bu, küçük emrah etkisi diyorum artık, ortada kendini eleştiren tek enayinin kendisi olduğunu, hatta bu yapıldığında insanların bunu kullandığını, buna da üstelik "özgüvensizlik" dediğini görünce gelen bir kandırılmışlık hissi ve hışımla "böyle de iyiyim, devam da edicem pislikler" gibi bir ergen kafası hasıl olur.

şimdi bu kişinin kendi gerizekalı yanılgısı da olabilir, belki ortada kendi gördüğünden çok daha fazla özeleştiri yapabilen insan vardır ama kişi bu kafa içerisine kendisini hapsettiğinden bunu o sırada algılamaz. hoş, ben kendimi yıllardır çıkartmaya çalışsam da görüşümde kırılmaya neden o filtrenin bazen farkına varıyorum ve kendi kişisel özelliklerime baktığımda kesinlikle özgüveni eksik bir insanım, kesinlikle onay aradığım oluyor , kesinlikle insanlarla ve kendimle garip bir kavgam var. şu farklar var sadece: durumu itiraf ediyorum, onayı, tabii önemsediğim insanlarsan önemsediğim konularda, içimden diliyorum ama dışarıdan asla istemiyorum ve asla insan kullanmıyorum. yani yaptığımın manipülatif bir değeri yok. yani narsisizme neden olan kaynak varsa bile sonuç öyle değil, kendini -default- öne koymayı doğal karşılayabilen biri olmadığım için egoistliğin olmadığı kesin. acaba olanaklarım olmadığından mı manipüle etmiyorum yani etmiyor değil de edemiyor muyum? bunları da sormak lazım. böyle bir durumda kişi seçim mi yapmış yoksa kendi durumuna razı mı gelmiş, anlayabilmek için bence kişinin geçmişine bakmak lazım. onu bugün anlatmaz, bugüne nasıl gelindiği anlatır.

ben kendim bu durumdayken çevreme baktığımda, dolayısıyla, bu soruları aklımda bulunduruyor ve kendini beğenenler arasında kendilerini sağlıksız şekilde beğendiklerini düşündüğüm kimselerin gerçek olduğunu düşündüğü bir yetersizliği asla dile getirmediğini, çünkü o da bir özgüvendir (heh yaptığım şeyi görüyorsun sanırım bu arada, ama doğru da bir yandan, yapacak bir şey yok) o yarayı asla göstermediğini görüyorum. yani aslında onlar kendilerini -bir hususta- beğenmiyorlar ve diğer herkesten bu kez farklı olarak o kısmı kapatıyorlar. hoş, aslında ben kendini beğenmenin kendisinin sağlıksız olduğunu düşünüyorum. insan kendi durumlarını beğenebilir ancak. biblo da değilsin, zaman içerisinde değişiyorsun, bütün bir paketi sürekli nasıl beğenebilirsin ki? ha, kendinle barışıksan eğer, o ayrı bir şey. kendini beğenmek o değil.

şunları unutmamak lazım yalnız: "ben çok aptalım" ünlemini sadece kendisini aptal gören insanlar kullanmaz. üç durum geliyor aklıma:

* kendisini aptal mertebesine koyan yine kendisi, anlatabiliyor muyum? onun, kısacası, bir çıtası var, normalde aştığı. ve bu sefer onu aşamamış. kendisini hayal kırıklığına uğratmış. sen aptal de, ne olacağını görürsün :) yani bu durumu hepimiz biliriz de işte o ünlem çoğu zaman bu duruma tekabül ediyor, demek istedim.

*kişi sadece eksiklerini görmeye şartlanmıştır.

*hırslıdır. kendisini getirmek istediği noktaya gelene kadar hep aptal, hep çirkin, hep cart curt olacaktır. yani kafasında var olan ve senin bilmediğin bir kriter var. belki aptallıkla kastı atıyorum 140lık iq'sunu yeterince beğenmemesidir, diyelim ki. ha böyle bir insan dediğin gibi olabilir de, olmayabilir de.

bir de mete kudur'un söylediği şeye yorum yapmak istiyorum.

hayır, insanlar her zaman gerçeğe kırılmıyor. gerçeği, o şey sahiden gerçek ise, kendisi de büyük ihtimalle biliyor zira. yeni değil yani.

insanların kırıldığı tam olarak şu:

karşısındaki kişinin bilinen bu şeyi dile getirmeye ihtiyaç duyma nedeni. dile getirilmesi -meşruiyet açısından- yersiz görünüyorken, kimseye bir zarar söz konusu değilken, bir eksikliği dile getirmedeki iştah aslında bunun -ihtiyaç açısından- yersiz olmadığını anlatıyor. aksine karşıdaki kişinin bir schadenfraude krizine denk geldiğinizi gösteriyor ama yetişkin olup da bunu öğrenene kadar, siz kırılıp dökülüyor, çevrenizin kustuğu asitlerle eriye eriye şekilleniyorsunuz. sonra böyle bir toplum içerisinde kimin narsisist olduğunu anlamaya çalışıyoruz, çünkü sistem bize eksiklerimizi gizlememizi söylüyor sürekli.

kudur'a katılmadığım kısmı somutlaştırmak için: diyelim ki ekstremitelerini yeni kaybetmiş bir insana gidip "aa senin bacağın yook" demek ne kadar saçmaysa, bazen insanların birbirlerine söylediği şeyler de bu kadar saçmadır ama yaparlar yine de. fakat bunu diyebilecek bir çocuğun böyle bir şeyi hayatında ilk defa görüp şaşırmasındaki gibi yeni keşfedilmiş bir şeyin heyecanının getirdiği kontrolsüzlükten değil, kendini nispeten iyi hissedeceği bir kurban aramaktan yapar bunu insanoğlu.

kendini eleştirmek kendinde olduğuna şüphelendiğin ve istemediğin şeyleri kovmak istediğinde bazen abartabildiğin bir olay. mesela yakınların arasındaki o boktan narsisisti gerçekten tanıyıp bir yaşına daha girdiğinde "ben asla böyle olmayacağım" diyerek. travma işte o. "kendini beğenmiş bir insan olmıycam" ben deyip bunun bokunu çıkarabiliyorsun.

yine de... narsisistin yaptığı yalan eleştiri dışındakiler, gerçek eleştiriler, insanın samimi olarak kendini övmeyi hak ettiği az sayıdaki durumdan bir tanesi bence. çünkü kendisini eleştiren insanı etraf herhangi bir şekilde ödüllendirmiyor. tersi durumlar vuku buluyor hatta. bu tavrı sürdürebilmek istiyorsan kendi kendini "aferin, iyi yapıyorum ben" diye ödüllendirmek zorunda kalıyorsun. delilik ölçüsünde saçma gelebilir bu söylediğim ama söylemeye çalıştığım buna bir semptom olarak yaklaşırsan, altında inanılmaz farklı nedenler bulabilirsin. yani samimi olarak kendini eleştirebilir, eleştirdiğin durumu iyileştirmeye çalışırken, kendini aynı samimiyetle bu yüzden beğenebilirsin. günün sonunda zira, bokun üzerindeki tüy dahi olsan, yapabileceğin tek şey daha iyi bir insan olmaya çalışmak. bunu yapmaya çalıştığına sevinmekse doğal geliyor bana.

ve buradaki net ayrım, yapılanın kişiye ne gibi somut yararlar sağladığı sorusuna verilen cevapta gizli. kişi carpe diemciyse ve kısa günün karları söz konusuysa kıllanırsın. kişi gelecek için plan yapanlardansa uzun dönemde olacakları düşünür ona göre değerlendirirsin.

ancak sonuçta insan kullanmaya çalışmak ama bunu insanı alçaltarak yapmaya çalışmak narsisistin yaptığı iştir. çünkü karşısındaki insanın bu narsisiste güvenmesinin tek yolu, narsisistin söylediği şeyler sonucunda bu insanın kafasının karışması, kendine güvenmeyi bırakması ve bununla gelen teslimiyet, telkine açıklıktır. ve o nedenle artık aile denecek hali kalmamış hani "dysfunctional" aileler içerisinde bu rolü oradaki en bencil tipin kaptığını, zaten öyle yetiştiğini görürsün. bunu da şunun için söyledim: bu özellikler aslında herkeste bir derece var. sadece ortalığı en mağdur eden etiketi kapıyor. insanlar birbirlerini bu sebeple okuyabiliyorlar. senin, sorunda bu portreyi çizebilmen de aynı sebepten. bu malzemeyi tanıyoruz çünkü birazı da biziz. bunu veya benzerini hayatımızda bir yerde yaptık, vs. kimimiz huy ediniyor. hepsi etiketle dolanmıyor. etrafını ufak çapta manipüle edip sıyıranlarda da aynı şey var, sadece abartmıyorlar. hani gerektiğinde "suyuna giden", gerektiğinde yolda tanımayanlar var ya. hani herkese gülümseyenler. birden hayatına nasıl girdiğini anlayamadıkların. sohbet ederken en çok konuşmayı dünyanın en doğal şeyi sananlar, şeyleri kolay talep ederken kindar olabilip kenara yazanlar, prensipleri kişiden kişiye değişenler, hayattan sıvı gibi kayıp akanlar. kendilerini en çok koruyanlar, vs. egoistler kendilerini beğenmiyor gibi görünseler de -ki kendilerini bir paket olarak baştan aşağı beğenenler aslında egoistlerdir ama narsisistler gibi apaçık, ağlayarak meme isteme şeysine girmezler- bunları yapabilirler. seni kullanan bir narsisist olmak zorunda değil. ikisini o nedenle ayırmak lazım.

edit: buraya kadar zahmet edip okuduysan, teşekkür ediyorum. bu konu beni yakından ilgilendiren bir konu. böyle insanlar kaçınılmaz şekilde hayatımda oldu, bedel ödetti ve ben de sitelerde geze geze yaptığım çıkarımları anlamlandırmaya çalıştığımda kendimi narsisizmi anlatan psikoloji sayfalarında buldum. tabii çok önceleri ama düşünmeye devam etmek zorunda kaldım. ve aynı şeye dönüşme korkusu kabusum oldu. kendin mutlu olmamak kötüyken bir de bu yüzden etrafa zarar vermek, zira, çok kötü.
bir de yersiz olmadığını anlatmıyor yazmışım, anlatıyor olarak değiştirdim. yani onu yapan kişiye o aşağılamayı yapmak gerekli geliyor demek istedim.

edit2: anlamca çelişkili görünen yerlerde birkaç ifade ekleyerek çelişkiyi giderdim. bir süre sonra sileceğim zaten ama yine de gerek gördüm.
0
godoşu beklerken
(08.11.17)
yalnızlık kustuları dönemlerde evet..
0
Fayfa
(09.11.17)
(2)

Colgate reklamındaki beyaz sacli

gameofannen
Beyaz hatun kimdir? Her yeri bembeyaz olan kuğu
Beyaz hatun kimdir? Her yeri bembeyaz olan kuğu
0
gameofannen
(08.11.17)
Fayfa
(08.11.17)
Bunun instagramina girdiğim de tip buna benzemiyor ama.
0
🌸gameofannen
(08.11.17)
(11)

Pasaportta kullanılacak fotoğrafta sakal ?

cunupkral
Herkese merhaba, 12 aralıkta iş sebebiyle londraya seyahat edeceğim. Vize filan firmaya ait. Öğrencilikten kalan yeşil pasaportumla bi kaç kez Avrupaya çıkmıştım.İlk defa kırmızı pasaportla vizeli seyahatim olucak. Henüz pasaport çıkarmadım. Pasaport fotoğrafı sakallı olarak çekildiğim bir biometric
Herkese merhaba, 12 aralıkta iş sebebiyle londraya seyahat edeceğim.
Vize filan firmaya ait. Öğrencilikten kalan yeşil pasaportumla bi kaç kez Avrupaya çıkmıştım.
İlk defa kırmızı pasaportla vizeli seyahatim olucak. Henüz pasaport çıkarmadım. Pasaport fotoğrafı sakallı olarak çekildiğim bir biometric fotoğraf olabilir mi? Herhangi bir problem çıkarırlar mı ?
Normalde de sakallı birisi olarak tanınıyorum.
Teşekkürler
0
cunupkral
(08.11.17)
Sakal olabilir sorun yok.
0
i was made for you
(08.11.17)
ABD ve İngiltere'de islami terör olaylarından dolayı her sakallıya (uzun, IŞİD vari sakaldan bahsediyorum) potansiyel terörist muamelesi yapıp gümrükte sorun çıkarırlar. Hele ki Türkiye gibi bir Orta Doğu ülkesi vatandaşıysan..

İngiltere'de 7, ABD'de 13 saat havaalanında sebepsizce bekletilen, sorgulanan kişi tanıyorum. Bir şekilde giriyorsun ama o zulmü yaşamaya hazır ol.

(bkz: risk budur)
0
Fayfa
(08.11.17)
öyle IŞID sakalım yok :) kirli sakal işte. Sıfırdan kesip etrafımda aa ne olmuş sana şaşkınlığı oluşturmak istemiyorum. ama sorgu sual için akıcı bir ingilizcem bile yok :( bu durum çok çok kötü olur hayal bile edemedim.
0
🌸cunupkral
(08.11.17)
Büyük ihtimalle bir şey olmaz fakat avrupa'da ortadoğulu ve sakallı olmak biraz maça 1-0 başlamak gibi. Pasaport sakallı da olsa ben her seyahat öncesi traş oluyorum, belki ben takıntılıyım bilemem.
0
bos gezenin bos ustasi
(08.11.17)
kirlik sakaldan bişey olmaz, işid sakalı ile biraz dikkat çekiyorsun o kadar.
0
ocanal
(08.11.17)
ben özellikle sakalsız fotoğraf koydum. girişte sorun olursa iki dakikada sakalları keserim, alın bakın şimdi ne oldu derim diye düşündüm.
0
orpheus
(08.11.17)
abi emin olun, sizin pasaport kontroldaki görüntünüze göre devletler hareket etseydi, şuan çoğu daha büyük sıkıntılarda olurlardı.

sakalı falan kimsenin siklediği yok.
0
kobretti
(08.11.17)
Uzun zamandır sakallı bir insanım. Kirli filan değil, normalinden. Ama IŞİDci gibi de değil, düzgünce toplanmış.

Pasaport fotoğrafım da sakallı, vize fotoğraflarım da. Ne Amerika, ne İngiltere ne de Shengen vizesinde sıkıntı olmadı. Girişlerde de kimse umursamadı.

Endişe etmenize hiç gerek yok, iyi yolculuklar.
0
fever
(08.11.17)
kobretti +1

böyle bir adam değilsen sakalı kimsein siklediği yok: www.timeturk.com
0
himmet dayi
(08.11.17)
ingiltere vizesi için foto çektirmiyorsunuz bu arada, başvuru için gittiğinizde webcamden çekiyorlar. haberiniz olsun traş olacaksanız o zaman da olun =)
0
kveldulv
(08.11.17)
sakaldan bir sey olmaz, dedikleri gibi olsa her sakalli havaalaninda sorguya cekilmeli :D baktiklari sistem zaten cok daha farkli
0
kamyonsans
(08.11.17)
(2)

kartalkaya'da tatil

ben de
selamlar.kartalkaya 26-29 aralik arasi (haftaici) cok kalabalik olur mu? bir de kar durumu falan nasil oluyor o dönemlerde? bir de acemiyiz, snowboard yapcaz.kartalkaya hakkinda iki cift laf edecek olanlar bir seyler karalasin iste.tesekkürler efem.
selamlar.

kartalkaya 26-29 aralik arasi (haftaici) cok kalabalik olur mu? bir de kar durumu falan nasil oluyor o dönemlerde?

bir de acemiyiz, snowboard yapcaz.

kartalkaya hakkinda iki cift laf edecek olanlar bir seyler karalasin iste.

tesekkürler efem.
0
ben de
(08.11.17)
1) Kartal Otel değil Dorukkaya'ya gidin (Kartal'ın pistleri bence daha iyi ama amatörmüşsünüz. Dorukkaya'nın baby pisti Kartal'a göre daha iyidir. Dorukkaya'nın açık büfe ve personeli de Kartal gibi kalitesiz ve uyuz değildir. Yemeklere ve servise bayılacaksınız)
2) Haftaiçi kalabalık olmaz. Sadece sömestr dönemi öncesi ve sonrası hafta çok yoğun olur.
3) Kar kalınlığı en az 2 metre olur Aralık ayında. Daha ne olsun!
4) Daha önce hiç board yapmamışsanız mecburen eğitim alacaksınız. Geçen yıl kişi başı saati 250 TL'ydi. Tüm hocalar otelin altındaki tek kurs olan Timo'yla anlaşmalı olduğundan pazarlık yapmazlar. 2 kişi saatine kişi başı 200 TL verelim diye pazarlık yapın. Haftaiçi kabul ederler.
5) Doğru düzgün öğrenmek istiyorsanız 2 gün 1er saat ders alın. İlk gün duruş, ön kayma, geri geri kayma öğretirler. Tüm gün kayarsınız. 2.gün yeteneğinize göre slalomu gösterir hoca. 3.gün zaten kendinize güven gelir ve keyif ala ala kayar bitirirsiniz işi.
6) Snowboard.unuz yoksa ve kiralayacaksanız otelden(Timo) kiralamayın, pahalı olur. Dağa çıkarken aşağıda köyde Penguen var, oradan yarı fiyatına kiralayın.

Aklıma gelenler bunlar, soru varsa yeşillendiririm.

İyi eğlenceler..
0
Fayfa
(08.11.17)
Dorukkaya ya degil Kartal Otele gidin. Yemekler harika ve lift otel fiyatina dahil. Otel bolgedeki en guzel fiyatli ve en koklu otel, hic pisman olmadim, bosuna gecelik 200 lira fazladan vermeye gerek yok bence..
0
dumanim ben
(08.11.17)
(5)

yabanci dizi izlemek için platform

oddyseus
Netflix USA vpn sorunu var yeterince hızlı değil görüntü kalitesiz geliyor. Netflix Türkiye içerik sorunu var. Çok fazla yabancı dizi izliyorum ne önerirsiniz? Şöyle güzel listeleme, bildirim ve öneri algoritması olsa fena da olmaz.
Netflix USA vpn sorunu var yeterince hızlı değil görüntü kalitesiz geliyor. Netflix Türkiye içerik sorunu var. Çok fazla yabancı dizi izliyorum ne önerirsiniz? Şöyle güzel listeleme, bildirim ve öneri algoritması olsa fena da olmaz.
0
oddyseus
(08.11.17)
dizimag4.co

Gerisi yalan..
0
Fayfa
(08.11.17)
reklam sıçmıkları arasında dizi izlemek istemiyorum. dizilab + dizimag + sezonluk dizi yapıyorum zaten ama reklamlardan ve patlayan kaynaklardan bıktım. eski dizimag gibi oranlı reklam koysalar neyse.
0
🌸oddyseus
(08.11.17)
Ben de en son patlayan kaynak ve adblock'a rağmen pörtleyen reklamlardan bıktığım için eski günlerime; torrent'e döndüm. torrent gayet iyi oluyor.
0
himmet dayi
(08.11.17)
@fayfa +1
reklamlar için adblocker kullanıyorum. hep topu iki defa fazla tıklamam gerekiyor reklam kapatmak için.
0
cliquot
(08.11.17)
olay sadece reklam değil arkadaşlar. diziyi kapatıyorum yatarken telefonda devam ediyorum direk kaldığı yerden devam ediyor. diğer bölüme otomatik kendisi geçiyor. intro kısmına gelince bile introyu atla diye bir buton çıkıyor onunla bile uğraşmıyorsunuz. önceden böyle şeylere para verenlere enayi gözüyle bakardım ama artık deneyince bu ufak detayların gerçekten hayat kalitemi artırdğının farkına vardım.
0
🌸oddyseus
(15.12.17)
(1)

sezen aksu - gülümse

tabudeviren
https://www.youtube.com/watch?v=INbuiZCfsxcgirişindeki enstrüman nedir? (gitar değil, öbürü)
www.youtube.com

girişindeki enstrüman nedir? (gitar değil, öbürü)
0
tabudeviren
(08.11.17)
Klasik Kemençe (Ahmet Kadri Rizeli çalmıştır) ve kanun (Tamer Pınarbaşı çalmıştır)
0
Fayfa
(08.11.17)
(3)

“Başkaca” kelimesi?

nickfury
Bir tek beni mi rahatsız ediyor bu kelime?
Bir tek beni mi rahatsız ediyor bu kelime?
0
nickfury
(07.11.17)
Rahatsız etmesin. Arapça ''ayrı'' sözcüğüne gelen -ca yapım eki ile farklı bir anlamı olan ''ayrıca'' sözcüğü türemiştir.
Yani ''tünaydın'' gibi ''eltimGİL'' gibi dilimizde olmayan, götten uydurulmuş bir sözcük değildir kendileri..

Başka: Ayrı
Başkaca: Ayrıca
0
Fayfa
(07.11.17)
@fayfa Başkaca bir çözüm bulamadım. Bu doğru bir kulllanım mı?
0
🌸nickfury
(07.11.17)
Anlatım olarak ne ifade etmek istendiğine bağlı.

Zarf olarak kullanıyorsan (ayrıca anlamında) evet doğru.
Sıfat olarak kullanacaksan (ayrı anlamında) yanlış.
0
Fayfa
(07.11.17)
(9)

Amsterdam Brugge ulaşım

arya yada vera
Amsterdam Brugge'a tren ile geçmeyi planlıyoruz. Yol üzerinde Gent'e uğramalı mıyız? Görülmeye değer mi? Brugge için 2 gece planlıyoruz fazla gelir mi? Ve son olarak airport üzerinden trene binebilir miyiz brugge için? Otelimiz airport otel çok yakın o sebep ile. 46 euroya bilet buldum daha uygun bu
Amsterdam Brugge'a tren ile geçmeyi planlıyoruz. Yol üzerinde Gent'e uğramalı mıyız? Görülmeye değer mi? Brugge için 2 gece planlıyoruz fazla gelir mi? Ve son olarak airport üzerinden trene binebilir miyiz brugge için? Otelimiz airport otel çok yakın o sebep ile. 46 euroya bilet buldum daha uygun bulabileceğim bir tren firması var mı bildiğiniz
0
arya yada vera
(07.11.17)
Brugge güzel ama aşırı turistik çok "popi" oldu :D ama şu sıralar güzel olabilir malum sezonu değil. 2 gece çok bana kalırsa küçücük bir yer zaten. Gent çok güzel görmelisiniz mutlaka.

airport olayını bilemiyorum ben roadtrip yaparken uğramıştım ona bilen arkadaşlar yardımcı olsunlar.


edit: ayrıca trenden ziyade Eurolines gibi otobüs firmları da uygun olabilir Amsterdam-Brugge arası.
0
AlsterWasser
(07.11.17)
2 gece çok brugge için
0
oscar
(07.11.17)
Gent'e gitmedim fikir sunamayacağım.

Ama Brugge için 2 gün fazla. 1 gün bile fazla aslında. Sabahtan akşama kadar geip bitirilecek bir şehir ki gezeceğin tek bölge eski tarigi bölge. Yeni Brugge'u gezmeyeceksin. Bi waffle yiyip, her sokağından at üstünde bir şövalye çıkacağını sandığın sokaklarda fotoğraf çektirip atlayıp trene Amsterdam'a dönmek isteyeceksin.

İyi eğlenceler..
0
Fayfa
(07.11.17)
brugge da yarım gün harcadık az geldi. 2 gece fazla fazla yeter. ek olarak iyi ki brugge u düşünmüşsünüz, harika bir yer
0
gazozailacatmauzmani
(07.11.17)
ben bruges'dan amsterdam'a giderken skicpol'e uğramıştı tren. ama rotterdam'da millet trenden inip başka trene binmişti yol kısalıyor diye, ben uyuyakaldığımdan tek gitmiştim ve yolu uzatmıştım koca trende. gent'e uğrayın bence de ben beğenmiştim. brugge için 2 gece fazla olabilir sonuçta yarım günde bitirirsiniz ama bence kalabilirsiniz daha çok şehir gezeyim derdiniz yoksa. trenin güzergahı internet sitelerinde oluyor ya da app'lerden bakabilirsiniz. tren firması bilmiyorum belçika, db ve ov gidiyor. siz en iyisi bi app yükleyin oradan bakın.
0
free bird
(07.11.17)
2 gece çok. 08.00 - 14.00 a kadar bile fazla. Toplam 4 5 saatlik yer.
0
tukenmez adam
(07.11.17)
Toplamda 6 gündüz 7 gece sürecek gezimiz. Üç gece Amsterdama ayırmayı düşünüyoruz. Amsterdama 4 gün ayırıp bir gün Brugge bir gün Brüksel mi yapsak? Dönüş uçağımız Brükselden efektif olacak hangi şehir ekleyebilirim? Teşekkürler cevaplarınız için:)
0
🌸arya yada vera
(07.11.17)
Brugge 1 gece, Gent 1 gece. En uygunu bu. Gent de gayet güzel bir yer. Akşam nehir kenarında birer bira içip meydanda gezersiniz. Amsterdam'a 4 gece fazla derim ben.
0
freewave
(08.11.17)
amsterdamda ot mantar işlerine girecekseniz en keyifli yer orası olacak, ona göre plan yapın işte :)
0
tukenmez adam
(08.11.17)
(5)

Whatsapp kullanmayan var mı?

cool pich
neden?
neden?
0
cool pich
(07.11.17)
Ben. Çünkü akıllı telefon kullanmıyorum.
0
candanag
(07.11.17)
Çinli kız arkadaşım kullanmıyordu. Çin Cumhuriyeti'nin kendi üretimi olan WeChat harici tüm app.ler yasak olduğundan kullanmıyorlar. Başka ülkelerde olsalar da (kız TR'de okuyordu) kullanmıyorlar. Çünkü devletleri çok sıkı denetimlerle özellikle gençleri denetliyor. Türkiye'de yükleyip ülkesine dönünce silse bile, yolda yürürken random bir polis çevirip telefonu inceleme, şüphelenme durumunda geriye dönük incelemeye tabi tutuyormuş.
0
Fayfa
(07.11.17)
fayfa+1
Geçen sene ben de Çin'deki bir okulla iş görüşmeleri yapıyordum. Whatsapp değil WeChat üstünden iletişiyorduk.
0
sopiro
(07.11.17)
İş için lazım oluyor. Kovulursam bi gün sileceğim ben de.
0
soyut park
(07.11.17)
Çok uzun yıllar kullanmadım. Yurtdışuna giderken ailemle görüşmek için yükledim, onlar olmasa silerim.

Bir dizide "O 80'lerde doğdu. Telefonunu telefon olarak kullanıyor" diye bir laf vardı. Ben de biriyle konuşacağım zaman ararım, mesaj atmam pek. Biri mesaj atınca da ararım. Ben karşıdaki insanın sesini duymayı seviyorum. İstisnası iş yerinde konuşamama durumunda oluyor. Sadece o zaman mesajlaşıyorum. Bir de gruolardaki muhabbet gereksiz uzuyor. Üç gruba üyeyim toplamda. Biri eski arkadaşlarım, onlar bir durum olduğunda, nostaljik bir anda yazıyorlar ama gruplardan biri çok konuşuyor. Sürekli bir şeyler akıyor ve gereksiz bir muhanbet. Selena Gomez Justin Bieber'laymış tarzı dedikodular falan. Sabah kalkıyorum, 200 mesaj ve arada önemli bir şey varsa kaçırıyorum. Ya da diğer bir geup, bu tarz muhabbet yağmıyorsa da, uzun uzun geyik yapıyor. Muhabbet güzel de, 300 saat aralıksız geyik yapınca daralırım ben, bunalıyorum. Genellikle en büyük derdim karşılıklı 3-5 mesajla çözülür, uzarsa daralırım. Gün içinde böyle çok mesajlaşma olması ve muhabbetin gereksizce uzaması rahatsız ediyor beni. Bu yüzden kullanmak istemiyorum.
0
aychovsky
(07.11.17)
(3)

Kahve makinesi tavsiyesi.

her seye atarlanan adam
Espresso ve filtre kahve yapmak için kahve makinesi almayı düşünüyorum. Kullanıpta memnun olduğunuz makine var mı?
Espresso ve filtre kahve yapmak için kahve makinesi almayı düşünüyorum. Kullanıpta memnun olduğunuz makine var mı?
0
her seye atarlanan adam
(07.11.17)
Benim tavsiyem paraya kıyıp bir seferliğine bu tarz bir makineye sahip olman. Evet ucuz ürünler değil ama bir sefer alıp en az 10-15 sene kullanacağını düşünürsek mantıklı bir yatırım olur. Espresso, cappuchino ve filtre kahve yapma şansın olur. Basınç sisteminden dolayı kahvenin içindeki yağı ve tadı olduğu gibi alırsın, her geçen gün kahveye olan aşkın daha da artar.

Ben Delonghi BCO 420 kullanıyorum. Evime aldığım en değerli makinedir kendisi. Deseler ki TV mi kahve makinesi mi kahve makinesi derim. O derece!

www.cimri.com

Kahve makinesi üreten bir çok marka var. Ama tüm markalar Delonghi'nin patentli sistemlerini kullanır. 3-5 kuruş fazla verip uzun yıllar kullanacağın markaları tercih et. Delonghi ve/ya Nespresso. Gerisi hava civadır.

BCO 420 pahalı dersen BCO 264B öneririm --> www.cimri.com

Keyifli içimler..
0
Fayfa
(07.11.17)
Ben de delonghi oneririm. Bendr kahve degirmeni var çok memnunum. Delonghi iyidir.
0
tukenmez adam
(07.11.17)
bende delonghi kullaniyorum espresso icin ama neden ikisi bir üründe ürün aliyorsunuz bunu anlayamadim.

ben olsam kesinlikle ayri ayri alirim ki öyle aldim.

filtre kahve makineleri zaten cok ucuz seyler.

bende sunun eski versiyonu var estetik olarak farkli sadece
www.cimri.com

cok verimli bir makina. tavsiye ederim.

filtre kahve makinasinida en ucuzundan sec, daha iyi olsun dersen sunu alabilirsin
www.cimri.com
0
kurnaz
(07.11.17)
(7)

ise giris mulakatlarindaki mevcut maasiniz sorusu

yigitovic
genellikle oldugundan yuksek soyleniyor malum. e her sey yolunda gider ve isveren sizi ise almak isterse sgk hizmet dokumunuzu istiyor. oradan kabak gibi ortaya cikmiyor mu yalan atildigi? yoksa herkes her seyin farkinda ve olu taklidi mi yapiliyor karsilikli?
genellikle oldugundan yuksek soyleniyor malum. e her sey yolunda gider ve isveren sizi ise almak isterse sgk hizmet dokumunuzu istiyor. oradan kabak gibi ortaya cikmiyor mu yalan atildigi? yoksa herkes her seyin farkinda ve olu taklidi mi yapiliyor karsilikli?
0
yigitovic
(07.11.17)
Sgk hizmet dokumunu niye istiyor?
0
ykyt
(07.11.17)
brütü söyle,
ama net mi brüt mü belirtmemiştiniz dersin
0
neo
(07.11.17)
@ykyt, çeşitli sebepleri var. mesela 99 ağustos'undan önce sigorta girişi olan biri 15 yıl-3600 günü doldurduğunda emekli olabilir. bunu hak etmiş ya da yaklaşmış kişiye işe almak istemeyebiliyor işveren.
çalıştığı şirketleri, o şirketlerden ayrılış sebebini doğrulamak için de isteyebilir. cv'de belirtilmeyen başka iş tecrübesi var mı diye de isteyebiliyor.

herkes istemiyor tabii, buna güveniyor olabilir aday. 100-200 lira için dikkat etmezler diye de düşünüyor olabilir. işverenin bu farklılığı görüp işe başlatmaması mümkündür, ben o riski bir kere aldım ilk işimde, bir daha almam mesela. hiçbir şey olmasa bile işe girerken "yalancı" damgası yemek hoş değil.
0
Bruce
(07.11.17)
SGK istenmesine gerek var mı bilmiyorum, teklif aşamasında eskiden TCKN üzerinden işyeri bu bilgilere zaten ulaşabilir durumdaydı.

Ancak bordro isteyenler var.

Rakam telafuz etmek ya da etmemek kişiye kalmış. Bruce ve acemi'ye katılıyorum bu konuda.
0
hana bi
(07.11.17)
Kimse SGK dökümünü isteyemez. İstemesi halinde özel hayata müdahale sayılır. Bazı firmalar isteyebilir ama vermek zorunda değilsin. Profesyonel hayatta böyle bir şey söz konusu değil diyerek cevaba geçiyorum.

Cevap:

1) SGK dökümü istenmiyorsa; aldığın maaşın en az 500 TL üzerini söyle ve böyle bir transfer(şirket değişimi) için en az 1000 TL fark talep et. Pazarlıkla aldığın maaşın üzerinde bir rakama el sıkışma şansın olur.

2) SGK dökümü isteniyorsa; yılda 12 ay değil 13,5 ay olarak maaş aldığını söyle (2 bayram ve 1 yılbaşında yarım maaş ikramiye/iyileştirme). Böylece SGK dökümünden daha yüksek maaş aldığına inanmak durumunda kalacaklardır.
not: İkramiye aldığın döneme ait bordro isterlerse elinde olmadığını, firmanın istek doğrultusunda bordro verdiğini ve geçmiş dönemlere ait bordroların elinde olmadığını söyler yırtarsın

Bol şans..
0
Fayfa
(07.11.17)
Benden istediler o evrağı, e-devlet'den pdf olarak indirdim, bir pdf editleme yazılımı ile maaş rakamlarını sildim, çıktısını aldım verdim. bişi demediler.
0
selam
(07.11.17)
O belgeyi isteme sebebini aciklamasini isteyebilirsiniz @selam gibi editleyebilirsiniz. Bu zamana kadar ne kadar maas aldiginizi soylemek zorunda degilsiniz.
0
ykyt
(08.11.17)
(5)

Atamızın / Ata'mızın?

nıç
nasıl yazılır?http://tdk.gov.tr/index.php?option=com_content&view=article&id=187:Noktalama-Isaretleri-Aciklamalar&catid=50:yazm-kurallar&Itemid=132"Özel adlara getirilen iyelik, durum ve bildirme ekleri kesme işaretiyle ayrılır: Kurtuluş Savaşı’nı, Atatürk’üm, Türkiye’mizin, Fatih Sultan Mehmet’e, M
nasıl yazılır?


tdk.gov.tr


"Özel adlara getirilen iyelik, durum ve bildirme ekleri kesme işaretiyle ayrılır: Kurtuluş Savaşı’nı, Atatürk’üm, Türkiye’mizin, Fatih Sultan Mehmet’e, Muhibbi’nin, Gül Baba’ya, Sultan Ana’nın, Mehmet Emin Yurdakul’dan, Kâzım Karabekir’i, Yunus Emre’yi, Ziya Gökalp’tan, Refik Halit Karay’mış, Ahmet Cevat Emre’dir, Namık Kemal’se, Şinasi’yle, Alman’sınız, Kırgız’ım, Karakeçili’nin, Osmanlı Devleti’ndeki, Cebrail’den, Çanakkale Boğazı’nın, Samanyolu’nda, Sait Halim Paşa Yalısı’ndan, Resmî Gazete’de, Millî Eğitim Temel Kanunu’na, Telif Hakkı Yayın ve Satış Yönetmeliği’ni, Eski Çağ’ın, Yükselme Dönemi’nin, Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’na vb."

"Sonunda 3. teklik kişi iyelik eki olan özel ada, bu ek dışında başka bir iyelik eki getirildiğinde kesme işareti konmaz: Boğaz Köprümüzün güzelliği, Amik Ovamızın bitki örtüsü, Kuşadamızdaki liman vb."


ikisi de tdk'dan. sanırım Ata'mız?
0
nıç
(07.11.17)
Ata özel isim değil ki. Dede ced anlamlarına geliyor. İsim olarak birine Ata ismi verilirse özel isim olur
0
efruz
(07.11.17)
"Ata" derken kast ettiğiniz Atatürk ise "Ata'mız". Atalarımız dedelerimiz anlamında ise "atamız".

ikinci durumdaki kasıt şu. özel ismin sonunda zaten ek var. "boğaz köprüSÜ".

şimdi ona "boğaz köprüsü'müzün" dersen olmaz. saçma di mi? "boğaz köprü'müz" dersen de olmaz, onun adı "boğaz köprü" değil ki, "boğaz köprüsü". o yüzden demiş ki en iyisi hiç kesme koyma.

açıklamam yanlış olabilir. ben TDK'yı çok ciddiye almıyorum. mesela "oysaki, mademki" birleşik yazılır, bunlar artık kalıplaşmış diyor, bunu kabul edemiyorum. o yüzden yazının akışını ve anlamını bozmayan ve tdk'nın hata dediği imla hatalarını her zaman hoş görebilirim.
0
kibritsuyu
(07.11.17)
@kibritsuyu'nun ilk paragraftaki aciklamasi +1

Yine @kibritsuyu'nun aciklamasina cok sasirdim... oysa ki, madem ki nasil bitişik yazilir... nasil mantik bu, sacma!

"Eski istanbul milletvekili" kullanimini "istanbul eski milletvekili"ne cevirmeleri de saçmalıkti. "Eski", istanbul'u degil; "istanbul milletvekili"ni tamliyor.

Neyse...
0
runagain
(07.11.17)
@runagain

mantık şu. sanki, çünkü (için ki), halbuki gibi kullana kullana kalıp hale gelmiş sözcükler var. ama bunlar başlı başına bir kelime olmuş artık. tdk da diyor ki, oysaki, mademki de kelime olmuştur, onları da bitişik yaz. ben de yazmıyorum anasını satayım. bir türlü kabul edemedim bunu.
0
kibritsuyu
(07.11.17)
İyelik eki özel isimlerde apostrof ile ayrılır. Özel olmayan isimlerde her halükarda bitişik yazılır.

Doğruya örnek: Ata'mız (Atatürk'ten bahsediyoruz ve tek kişi/özel isim)
Doğruya örnek: Atalarımız (özel isim olmayan bir kitleden bahsediyoruz)

m.bianet.org

tdk.gov.tr
0
Fayfa
(07.11.17)
(3)

Pierre Cardin ayakkabılar sağlam mı?

Buddrick
Trendyol'da bir tanesini görüp beğendim. Kalitesi nasıl acaba?
Trendyol'da bir tanesini görüp beğendim. Kalitesi nasıl acaba?
0
Buddrick
(07.11.17)
bir tane alıp kullandım sadece. fena değil. rahatsız etmiyor veya kötü koku yapmıyor. mesai boyunca giyildiği takdirde yormadı. dayanıklılık açısından bilmiyorum ama, iki üç kez giydim daha.
0
vedderbaug
(07.11.17)
Valla onların en gıcık olduğum yanı ayakkabının üzerinde nal kadar logo koyması. Onun dışında kullandım ve sıkıntı yaşamadım.
0
lcha
(07.11.17)
Artık değil. Fransız markası satıldı ve artık sahipleri Türk ve şark kurnazlığıyla marka adını kullanarak kalitesiz hammadde, kalitesiz işçilik ile üretiliyor 3-5 yıldır. Fiyatları da o nedenle düştü zaten. Gaza gelip 2-3 tane almışlığım var son 5 yılda. Hepsi 1-2 kez giyilerek ihtiyacı olan birine sevabına hediye edildi.

www.hurriyet.com.tr

Alma..
0
Fayfa
(07.11.17)
(1)

Ankara' da Evlilik ve İlişki Danışmanlığı

uctumdageldim
Merhabalar, Ankara'da tavsiye edebileceğiniz evlilik ve ilişki danışmanı (bu konuda uzmanlaşmış psikolog) ya da danışmanlık merkezi (madalyon, yaşam vs.) var mıdır?Teşekkürler
Merhabalar,

Ankara'da tavsiye edebileceğiniz evlilik ve ilişki danışmanı (bu konuda uzmanlaşmış psikolog) ya da danışmanlık merkezi (madalyon, yaşam vs.) var mıdır?

Teşekkürler
0
uctumdageldim
(07.11.17)
Ankara için herkesin gittiği bir dolandırıcı biliyorum. Kendisi psikolog değil ancak doktora yaptığı için DR sıfatını kullanıyor.

Ama İstanbul için Prof.Dr.Mehmet Sungur'u tek geçerim.

Bu konuda psikolojisi bozuk evli kadınları dolandırma peşinde olan çok 3 kağıtçı var. Dikkat etmeni şiddetle öneriyorum..
0
Fayfa
(07.11.17)
(4)

Ankara - İyi bir ortopedi hastanesi/kliniği

onyetele
Merhaba,Ankara' da devlet hastanesi veya özel bildiğiniz iyi bir ortopedi doktoru var mı?
Merhaba,

Ankara' da devlet hastanesi veya özel bildiğiniz iyi bir ortopedi doktoru var mı?
0
onyetele
(07.11.17)
hacettepe ortapedi şu an türkiyede en iyi ortapedi bölümü diye biliyorum.
0
mikahakkinen
(07.11.17)
Tesekkur ederim
0
🌸onyetele
(07.11.17)
Ortopedi dalında Ankara'nın en iyisi eskiden Trafik Hastanesi'ydi. Hastanenin kapanmasıyla artık halay başı Özel Çankaya Hastanesi oldu. 2 sahibi de ortopedisttir ve Ankara'nın en iyi hocalarını bünyelerine katmıştır.

Geçmiş olsun..
0
Fayfa
(07.11.17)
Prof. Dr. Mahmut Kömürcü.
Hekim Center'da muayenehanesi var.
0
Pleiades
(08.11.17)
(5)

Türk/dünya edebiyatındaki en karamsar dize?

heves mi sandin
nedir, hangisidir? aklınıza gelenleri yazar mısınız? sevdiğim kıza yollayacağım.
nedir, hangisidir?

aklınıza gelenleri yazar mısınız? sevdiğim kıza yollayacağım.
0
heves mi sandin
(26.10.17)
''Bence artık sen de, herkes gibisin''

birine söylenecek en ağır laftır kendisi..
0
Fayfa
(26.10.17)
Küçük İskender'in herhangi bir dizesi olabilir bence :)
0
kaptan memo
(26.10.17)
Memleket mi, yıldızlar mı, gençliğim mi daha uzak.
Bana göre en ağırı, acı dolu olanı bu ama ilişkisel açıdan bir şey ifade etmeyebilir.
0
aychovsky
(26.10.17)
aşk bu kızıl ötesi yaralı müzesi hareket edemem.
0
otonomo
(26.10.17)
Ben seni hep sevgilim, ben seni hep, yüzünden geçen dalgalardan okudum.
Gözlerine sevgi okudum ellerine şefkat okudum.
Annen seni inkar etmişti, aldım etime dokudum
0
blacksky
(26.10.17)
(4)

Sivilce Sıkma Videosu İzleme Hastalığı

Fayfa
Deli gibi sivilce, çıban, akne, siyah nokta sıkma videosu izleyen, otopsi/kadavra videoları izleyen insanlar var.Bunu hobi gibi her fırsatta, hatta her gün yapan ve izledikten sonra inanılmaz derecede mutlu, motive olan insanlar var.Bunun mutlaka bir psikolojik belirtisi olduğunu düşünüyorum. Web'te
Deli gibi sivilce, çıban, akne, siyah nokta sıkma videosu izleyen, otopsi/kadavra videoları izleyen insanlar var.
Bunu hobi gibi her fırsatta, hatta her gün yapan ve izledikten sonra inanılmaz derecede mutlu, motive olan insanlar var.

Bunun mutlaka bir psikolojik belirtisi olduğunu düşünüyorum. Web'te bayağı bi araştırdım ama konuyla ilgili akademik hiç bir şey bulamadım.

Nedir bu durumu açıklayacak bilimsel/akademik tez(ler)..?
0
Fayfa
(26.10.17)
ingilizce okuyabilirseniz cok teorik izahati vardir. google'a sorun.
0
e haliyle
(26.10.17)
@Trollziya otopsi videosu izle, asıl kasap adli tıp uzmanlarıdır.

@e haliyle Araştırma yapmadan duyuruya yazan bir yapım yoktur. Koskoca Google'da tek bir makale yok konuyla ilgili.

@Bruce Evet evrimsel olarak bir temizlenme/arınma yatıyor olabilir bilişsel olarak, ancak neden bu tüm insanlığın sadece %1'inde var. Çoğumuz için iğrenç, mide bulandırıcı, görünce yüzümüzü çevireceğimiz bir olayda azınlık da olsa hayran olan bir kitle var. Ve bu kitlenin bilinç altında ne gizli de bu görüntüler onlara çekici geliyor. Bu sorunun cevabını -bilimsel/akademik yönüyle- arıyorum. Tahminsel değil.
0
🌸Fayfa
(26.10.17)
blue eyes white dragon
(26.10.17)
why do we watch pimple popping videos, diye sorunca gelen en iyi sey galiba su: www.medicaldaily.com

... ama hani, su kadar kisiye su videolari izlettik, beyinlerini de izledik ve farkettik ki... diye birseyler yoktur.
0
e haliyle
(28.10.17)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.