Giriş
(4)

Potsdam vs. Berlin

fadetoreality
Potsdam'da çalışıp Potsdam'da kalmak mı daha iyi, yoksa Berlin'de kalmak mı? Niye?- Araba yok, tren kullanılacak.- Tek kişilik eşyalı ev lazım.Günlük 30x2 dakikalık tren yolculuğu çok kötü gelmiyor, İstanbul trafiği ömrümüzü yediğinden alışığız. Ama trenden sonra şehir içi ulaşımı da ekleyince 3 saa
Potsdam'da çalışıp Potsdam'da kalmak mı daha iyi, yoksa Berlin'de kalmak mı? Niye?

- Araba yok, tren kullanılacak.
- Tek kişilik eşyalı ev lazım.

Günlük 30x2 dakikalık tren yolculuğu çok kötü gelmiyor, İstanbul trafiği ömrümüzü yediğinden alışığız. Ama trenden sonra şehir içi ulaşımı da ekleyince 3 saate filan çıkarsa pek iyi olmaz tabii.

Nerede kalmayı tercih ederdiniz?

Danke.
0
fadetoreality
(08.07.23)
Param ve seçme şansım olsa Potsdamı tercih ederdim. Berlin (90’ların) Yeldeğirmeni ise Potsdam (90ların) Moda’sıdır.
İşe yakın olur,
Daha sakin temiz ve estetik mimarili bir komşuluğu olur.
“gerçek” batı avrupada gibi hissedersiniz kendinizi vs.
Potsdam kesinlikle daha güzel,şirin vs fakat elbette daha küçük bir şehir.
Sıkılınca da Berlin’e gidilir vs.
20lerimin başında olsam vs belki yine de Berlin’i tercih edebilirdim.


Tren tam merkezde bırakıyor bu arada eve kadar yürümesi, tramvayı bisikleti vs var bunun.. bunları da düşünün. Aynı şekilde Berlin’de tam HBF da ev bulamayacaksınız belki, mesafe uzayabilir. 3 saate çıkmaz ama bi noktada buna ne gerek vardı diyebilirsiniz.

Hepsinden ötesi.. önce ev bulun da : ))
İstemediğiniz yer olursa da üzülmeyin.
0
jimjim
(08.07.23)
iki sehirde de halihazirda ev bulunmamissa henüz, cok fazla karsilastirma yapmaya gerek yok acikcasi. ne de olsa nerede ev cikiyorsa sansina oraya tasinacaksin. iki sehirde de gayet hos yasanilacak bölgeler var, pek hos olmayan bölgeler de var.

neticede berlin'i potsdam ile kiyaslamak da pek mantikli degil, zira berlin büyük sehir ve sehrin icinde irili ufakli birbirinden tamamen farkli, her kesime hitap eden bölgeler mevcut. sorun ev bulmada. ama potsdam'da da ev bulmak epey zor.

--

berlin'de s1 hattina yakin bölgelerde ev bakmanda fayda var: sbahn.berlin
ayrica mesela re7 trenine odaklanabilirsin: www.vbb.de

ama potsdam'da nerede calisacagini da bilemiyoruz tabii...

yalniz her sey bir yana, trenlerde siklikla yasanilan aksakliklar, is cikisi saatlerindeki yogunluk ve berlin insaninin huysuzlugu bi zaman sonra hakikaten can sikabilir.
0
soso
(08.07.23)
berlinde ev bulamayacagin bulsan da cok pahali olacagi icin potsdam.
0
sonsuz
(08.07.23)
bu tür durumlarda evin işe yakın olması daha avantajlı diye düşünüyorum. her gün toplu taşıma ile gidip gelmek bir yerden sonra işkence oluyor. berlin'e ne zaman gitmek istersen gidersin zaten. o yolu keyfi olarak haftada 3-4 kez gidip gelmek, her gün zorunlu olarak gidip gelmekten daha az koyar.
0
hrskrs
(08.07.23)
(25)

rte nasıl bu kadar yüksek aldı sizce?

avatar is back
tamam kendi dar çevremize bakmayalım diyorum ama her yerde ciddi bir değişim isteği vardı, insanlar da o hava vardı. bir kaç akp'li arkadaşım tayyibe oy vermeyecekti ama son seçim vaatleri (maaşları, asgariyi uçuracaz) ve pkk bakanlık alacak söylemleri çok etkiledi gidip verdiler ama bir o kadar da
tamam kendi dar çevremize bakmayalım diyorum ama her yerde ciddi bir değişim isteği vardı, insanlar da o hava vardı. bir kaç akp'li arkadaşım tayyibe oy vermeyecekti ama son seçim vaatleri (maaşları, asgariyi uçuracaz) ve pkk bakanlık alacak söylemleri çok etkiledi gidip verdiler ama bir o kadar da değişimden yana olan, 2015'te falan baya oy verip bugün kk destekleyenler de baya oldu.

geniş perspektiften bakınca ülkenin %70 civarı haberleri hala trt, atv, cnn gibi kanallardan takip edince biraz anlıyor gibiyim ama 5 senede bu kadar da olamaz gibi ya. 2008 krizi bile ülkeyi çok etkilememesine rağmen 2009'da halk cezayı kesti adamlar 47'lerden 38'e düştü. hakeza 2015 haziranı da var.

bugün nasıl olmadı bu? son 5 yılda memuru orta grubu falan bitirdiler ama özellikle esnaf ticaretle uğraşan adam para bastı, ev araba alan alanaydı, bunlar hiç ekonomik kriz falan görüp yaşamadılar bunlar mı desteğe devam etti acaba?
0
avatar is back
(15.05.23)
Asgari ücretli ile özel sektör mühendisi arasındaki maaş farkı 1.5 kat gibi. Benzer şekilde memur, öğretmen vb mesleklerde de oran aynı. Ülkenin %50 si asgari ücretli. Özellikle küçük şehirlerde, anadolu'da asgari ücretli sayısı fazla. Buradan oy almış olabilirler.

Bunun dışında bir kültürleme olayı da var. Daha muhafazakar bir yapı oluştu.

Bir de kriz istanbul'dan uzaklaştıkça çok hissedilmiyor. Urfa'da asgari ücret açıklanınca zurna ve davulla halay çekiyorlar.
0
roe
(15.05.23)
Çünkü ülke böyle. Ülkede milliyetçi muhafazakar bir yüzde 50-55 var. Bunların bir kısmı kırgın ogan vermiş bir kısmı vermemiş gerisi kendisi.

Son aylarda yapılanlar;
Memur işçisine zam
Eyt
Asgarî ücret zam

Dün birinde okudum; deprem bölgesinde biri ben evimde iki çeşit yiyebilirdim burada kahvaltida bir sürü çeşit olur demis. Yani insanlar mutlu işte, mutsuz olan orta kesim falan.

Ha bu arada rte mhp olmadan bir hiç durumunda şu an. Ülkede bundan sonraki dönüş muhafazakar değil milliyetçi olacak gibi MHP+iyip+zafer vs neyse.
0
logisticsmanager
(15.05.23)
yaşlılar vefat ediyor gençler geliyor diyorlardı ama o matematik tutmadı. Ya gençler de benzer dağılımda oy verdi ya da büyük kısmı veremedi. Ki ikinci tur hiç vermezler üşenirler.

Değişim isteği büyük şehirlerde vardı abi ya. Demek ki etkilemiyor/yetmiyor. Ben zaten son aylarda dolar tutulunca gereksiz bi zenginleşme yaşadığımızı düşünüyordum demek ki halk da hissetmiş ve oy getirmiş. Ayrıca asgari ücretli ve emekli tayfanın hayatı pek değişmedi (emekliler eskiden evini aldıysa bi şekilde geçiniyor, küçük şehirde kirada olan pek etkilenmiyor)

Asgari ücretli hep kötüydü hala kötü hep 300-400 dolar civarında gidip geliyor. (dolar enflasyonu vs. düşünmüyorum şimdi çünkü gıda kalitesi düşse de alım gücü benzer, sadece daha kalitesizini alıyor)

En çok etkilenen beyaz yakalıydı, onlar da büyük şehre sıkışmış azınlık demek işte.

Ayrıca rte herkesi yok doğalgaz, gemi, araba, uçak bilmemne şovuyla toparladı. Kendi kitlesini çok iyi tanıyor. Korkuyu da kullandı, rte kalırsa gidişat belli diğerleri gelirse kötü olur gibi algı yarattı sanırım.
0
nhk ni youkosu
(15.05.23)
Binlerce insan erken emekli oldu. Bunu da dikkate almak gerekiyor. Euro yüksek. Yurt dışında yaşayanlar düşmesini istemiyor. Suriyelilere vatandaşlık verildi. Bunlara rağmen Kılıçdaroğlu iyi bile aldı.
0
dissendium
(15.05.23)
1-tamamen dincilere oynadi bu sefer, eskiden yetmez ama evetci tipleri de urkutmeden konuşuyordu bu sefer seriatcisi, tarikatcisi hepsine yürüdü, modern seçmeni tamamen disladi.

2-iki taraf da HDP ve mhp konusunda kumar oynadı, ben de şahsen HDP 15 alır diye bekliyordum, MHP de 5. Bu sebeple akp Kürtleri bütünüyle gözden çıkardı. CHP de tam tersini yaptı. Bundan sonra hiçbir ittifak HDP ve Kürtleri ağzına bile almaz, bundan sonra sonsuza dek ortada kalacaklar ve her ittifak HDP karşıtlığı üzerine yapacak politikasını

3-chp dincilere yürümeye çalıştı ve neredeyse 0 getirisi oldu üstelik MV kaybetti.

Bu tabloda HDP ve mhp konusunda kkya kızmıyorum yani hepimiz şaşırdık şok olduk. Faakat dinciler konusunda başından beri hata yaptığını düşünüyorum. Tamam hdp yi yanına aldın ama bir şekilde ogan ve inceyi de safına cekecektin.
0
sanguine
(15.05.23)
Genel olarak bir sürü şeyin etkisi var sanırım ama bence

1 - Mevcut kitleyi onca yıllık kazanımların kaybı korkusu, muhalefetin parçalı yapısı, TOGG, uçak gemisi, bedava doğalgaz, maaş zamları vb. üzerinden sürekli diri tutup hem katılımı yükseltti, hem de başka partilere kaçacakları azalttı.

2 - Başka partilere oy vermeyi kafayı koymuş seçmenin önüne MHP dışında Yeniden Refah başta olmak üzere çeşitli partiler koydu. Zaten MHP burada "RTE iyi de çevresi kötü" diye düşünen insanlar için iyi bir alternatifken, Yeniden Refah dini hassasiyeti yüksek olan ama AKP'den de uzaklaşmış seçmene opsiyon oldu; mesela bu kitlede "Diğer tarafta da Saadet var" deme ihtiyacı kalmadı.

3 - Son olarak da terörle işbirliği argümanı fazlasıyla vurgulandı. İyi Parti'nin milliyetçi kitleye ulaşmasını engelleyip bunları MHP ile Sinan Oğan arasında seçim yapmaya mecbur bıraktı.
0
salihdt
(15.05.23)
- vatandas yapilan gocmenler
- alevi'ye hicbir sekilde oy vermeyecek kitle
- depremin muhalefete getirdigi rehavet, insanimiz deprem Allah'in isi, kader der gecer faturayi niye lidere kessin ozellikle o bolgenin insani
- trollerin teror orgutu ile muhalefeti iliskilendirmesi. AKP HDP ile ittifak yapsa kardeslik, baris, cozum, Barzani gormekten kusardik 7/24. Ama simdi bizim milletin milliyetci olacagi tuttu birdenbire.
- Sedat peker, muhammet yakutmus, cevheriymis, amerika, ingiltere, bati falan Allah askina agzini acmasin. Bunlarin ne dediklerinin bizim halkta karsiligi yok. Aksine ters tepiyor. Aha bak bizim adama operasyon yapiyorlar, reisi indirmek istiyorlar diye karsi taraf daha da konsolide oluyor.
- Euro kazanip burda yiyen y.disi secmeni. Bunlar oyle kendi halinde tipler degil ha sagda solda Reis soyle, reis boyle, Turkiye cok gelismis, Avrupa'da bulamiyoz, Avrupa'dan iyiyiz diye agizlarindan kopuk saca saca Reis overler saatlerce. Mulayim, kendi halinde reisci gurbetci bir elin parmaklarini gecmez. Adamlar ayakli Reis reklam panosu gibi dolasip reis ovuyorlar, cevresindekiler de bunlari yiyor o ayri.
- devletin tum imkanlarini kullanan partiye karsi yarismak da kolay degil: akp'ye oy vericem deyince, 3 hasta bakici, ambulans aninda hazir ediliyor youtu.be
0
freedonia
(15.05.23)
hakan bayrakçı aylardır söyledi kk ve hdp desteği ile kazanılmaz hdp getirdiğindan daha çok götürür diye.
0
mhmt11226
(15.05.23)
ben chp secmeni olarak kilicdaroglundan hicbisey anlamadim, ve gercekten zor oy verdim. kilicdar fazla bile aldi.
0
wishmaythşngs
(15.05.23)
öncelikle rte ve ak parti yüksek oy almadı kendi standartlarının gayet altındalar bence akp de de bir hoşnutsuzluk hakim mevcut sistemde her şekilde mhp ye tabi oldular.

Bence burda sorgulanması gereken mhp'nin bütün anketleri ters köşe yapması, milliyetçi çizgisi olan iyi parti'nin mhp den oy koparamaması ve hdp'nin oylarının diplemesi yukarıda arkadaşın dediği gibi bu seçim hdp'nin dahili ya da harici olarak ittifaka destek verdiği son seçim sanırım daha da hiç bir parti bu riske girmez.
0
frenk
(15.05.23)
muhafazakar seçmen kürt alevi adaya oy atmıyor olay bu. ayrıca kemik kesimin hayatında değişen bir şey yok. minimum hayatını sürdürdüğü sürece sıkıntısı ideolejiye iniyor. ayrıca iyip örgütleri çalışmamış seçmeni de kkyı kabullenmedi. araştırmacılar ve gazeteciler meydanlara bakıyor ancak pazara gitmeleri lazım.

ben 300 memurun olduğu yerden 10 kk oyu duymadım, çoğu iktidar ve oğana attı. ülkenin ana sorunu halen terör bu gruba göre.
0
mikahakkinen
(15.05.23)
Ulkenin yuzde 70i sagci. Meclisin de yuzde 80i sagci oldu kemal kilicdaroglu sagolsun.
0
baldur2
(15.05.23)
1. secim kazanmak icin yapilan yalan zamlar...evet kur baskisiyla zamlar bugune etki etti ancak yakin zamanda maaslarin cop olmasi olasi.
2.cikartilmamis dogalgazi sanki cikarmisiz gibi gostermek, bu sirada rusyadan dogalgaz odemesi erteletip, sanki turk gazini dagitmisiz gibi hava yaratmak.
3. dunyada butun ulkeler elektrikli araba cikarmaya basladi, dizayni italyadan akusu cinden vs artik cok daha kolay. ama sanki sifirdan bmw yaratmisiz gibi bir algi olusturdular. afganistanin bile arabasi var su an ama halk bunu anlayabilecek durumda degil.
4. tv'de,radyoda 7/24 chp teroristtir propagandasi yapildi. o kadar tekrar ettiler ve karsi cikabilen yok ki artik bu arguman akp secmeninin gozunde gercek oldu.
5. kilicdaroglu'na beslenen duygular da secimde etkili oldu. inaniyorum ki imamoglu olsaydi aday, cok daha fazla oy alirdi. sinan ogan olsaydi mesela o da cok daha fazla oy alirdi. bu kilicdaroglu kotu oldugu icin degil ancak secmenin liderde kendisini gormesiyle alakali.
0
monicapp
(15.05.23)
En büyük sebep bana göre HDP. Çevremde dahi yıllardır CHP'ye oy verenler HDP ile alakalı hassasiyetleri nedeniyle çekinceliydi. Kimi vermedi , kimisi ise zorlama ile verdi. Bence HDP ile olan durum da KK'ya zarar verdi. Götürüsü daha fazla oldu.
0
drako
(15.05.23)
Bu arada not olarak düşeyim; HDP konusunda iktidarın yaptığı propagandanın başarısı burada bile hissediliyor. Ciddi bir muhalif seçmen kitlesi tüm yaşanan sosyal, hukuk, ekonomik olumsuzluklara rağmen kayyumları, HDP'ye oy veren herkesin ötekileştirilmesini, bütün HDPlilerin kategorik olarak terörist olarak nitelendirilmesini falan kabul etmiş, bunun üzerinden altılı masaya kuşkuyla bakmış; Üstelik de HDP gerçek anlamda masanın bir üyesi değilken ve resmi olarak herhangi bir pazarlık yapılmamışken... Öyle bir hava estirildi ki sanki Kemal Kılıçdaroğlu başkan olduğunun ertesi günü ülke bölünecek, Diyarbakır merkezli yeni bir eyalet kurulacak falan filan... Halbuki olsa olsa Demirtaş serbest kalırdı ki onun da teoride başkanla değil, yargının düzgün işletilmesiyle alakası var.
0
salihdt
(15.05.23)
chp'li babamin sinan'i secme sebebi kilicdaroglu, davutoglu, babacan, hdp, kisaca milleti canta da keklik görmeleri. milliyetci oylarin rte'de kalma sebebi
0
Coma
(15.05.23)
Din + milliyetçlik + makarna

Hakir görmüyorum, Türk halkının büyük bir kısmı basit düşünür

Sonuç ortada
0
ditu
(15.05.23)
ilk önce şunu görelim, akp oy kaybetti %34 aldı. akp oyları mhp ve yeniden refaha kaydı. öyle ki mhp+iyip 20'nin üstünde bu demek oluyor ki ikisi birlikte tek parti olsa chp'yi bile geçme ihtimali vardı.

rte'nin %49 alması en büyük şaşkınlık zaten. oğan olmasa ilk turda alırdı. çünkü mhp+oğan vermiş insanlar, ikinci turda rte'ye döner oylar muhtemelen.

sorun şu halk alevi adaya oy vermedi vermiyor. ülkedeki %55 sağ oyu koronadaki yaşlı ölümleri ve deprem azaltmadıysa daha da azalmaz. bu ülkede solun iktidar olamayacağı anlaşılmalı.

hdp bu seçimin kumarı olduğuna katılıyorum. oylarını hep yüksekten gösterdiler. büyük ihtimalle baraj %7 olmasa onun da altına düşebilirlerdi. demek ki sandığımız kadar hdp seçmeni yok. bence bu fark edilmeli buna göre hareket edilmeli.

seçimin kaybedeni net chp'dir, kazananı da yeniden refah. deva, gelecek ve saaadet oy kazandırmadı ki hatta milletvekili kaybetti chp. saadet ve akp oylarının da yeniden refaha aktığını gördük.

bu seçim şunu da gösterdi, rte menderesi de geçti. artık ölümüne kadar rte'nin kalacağı kesinleşti gibi. sevindiric gelişme ise %34e düşen akp oyunun rte'den sonra dağılacağı. bu oyu kim paylaşacak peki gelecekte bu sorulmalı, yeniden refah mı, mhp mi yoksa yeni bir merkez sağ parti mi?
0
Hallegadola
(15.05.23)
bir de akp+rte kadınlardan çok oy oluyor. istanbul sözleşmesi faso fiso. ilk önce halkı okumak gerek.
0
Hallegadola
(15.05.23)
sn @anten

bu yazıyı sözlüğe ref vererek taşıyabilir miyim?
0
nuisance
(15.05.23)
bir nevi aidiyet hissi denilebilir buna sanirim. tahminimce büyük bir kisim insan bu adami sanki aileden biri gibi görüyor, dolayisiyla onu dogrusuyla yanlisiyla aynen kabul ediyor. ne yapilirsa yapilsin bu hissin yok olacagina ihtimal vermiyorum. bu kitle en az %35 civarindadir desek pek gercekdisi olmaz sanirim.

adamin binasi yikildi, evi yok, hala ona oy veriyor. babam yapsa su adamin yaptiklarini tüm irtibati coktan kesmistim ben ama bazi insanlar aileden gördügü kisiyi arada bazen sallantilar, kirginliklar olsa da bagrina basmaya devam ediyor. kisilik meselesi iste.
0
soso
(15.05.23)
ben secimin basindan beri kk'ya saygi gosterdim, ekrem ya da mansur'u aday gostermemesine bir sey demedim, fark edecegine inanmamistim sanirim. ancak dun cikan tablodan sonra, akp'de de degisim isteyen insanlarin olduguna ancak kk degil ekrem olsaydi oy verebileceklerini dusunmeye basladim. mansur yine fark yaratmazdi bence. bir sekilde akp secmeni, degisim isteyen kismi, kk ile ozdeslesemiyor, kk olacagina bu devam etsin diyor bence.

ayrica sinan ogan'in cb olma ihtimalini cok tehlikeli buluyorum, kk cekilmesi durumunda oy vermem muhtemelen.
0
kassiopeia
(15.05.23)
şu tweeti buraya bırakayım, üç aşağı beş yukarı bende bu şekilde düşünüyorum.
twitter.com
0
sealth
(15.05.23)
İki tarafın da oylarını arttırmak için dişe dokunur bir çabası olmadı. Hele akp'nin hiç olmadı.

E nasıl o zaman 4% fark attı dersen cevabı asılında basit;

Kırsalda yaşayan kesim, metropollerde yaşayana benzemez. Kriz çıkar "buna da şükür" der, deprem/afet olur "takdiri ilahi" der, her kesimin gönlünü almak isterim dersin "teröriste oy mu veririm" der ve sonuçta Kılıçdar değil, Clark Kent bile aday olsa maalesef 50%'yi göremez.


Nitekim Kılıçdar 51% ile seçilseydi bile meclis çoğunluğunun yine iktidar elinde olması her şeyi özetliyor.
0
Avoiding The Puddle
(15.05.23)
ben bozulan ülke popülasyonuna bağlıyorum biraz da. yabancılar, mülteciler, sayıları azımsanmayacak kadar fazla.
0
kondansator
(16.05.23)
(8)

Almanya mı, türkiye'de öğretmenlik mi?

passione
Öncelikle merhaba. Size bir konu hakkındaki görüşlerinizi sormak istiyorum. Erkek arkadaşım şuan Almanya'da yaşıyor. 5 6 ay önce eğitim vizesi ile gitti ve orada dil kursuna gidip bir yandan da çalışıyor. Amacı dil sınavına girip sonrasında yüksek lisansa başlamak. Tabii ki daha sonra beraber ora
Öncelikle merhaba.
Size bir konu hakkındaki görüşlerinizi sormak istiyorum. Erkek arkadaşım şuan Almanya'da yaşıyor. 5 6 ay önce eğitim vizesi ile gitti ve orada dil kursuna gidip bir yandan da çalışıyor. Amacı dil sınavına girip sonrasında yüksek lisansa başlamak. Tabii ki daha sonra beraber orada yaşamamız..
Ben ise şuan mebde çalışan bir İngilizce öğretmeniyim. O da aslında Edebiyat öğretmeni ve bu atamalarda kontenjana girdi yani atanma şansı var. Benim çalıştığım ilçeye ve hatta okula bile atanma şansı var. Yani dönerse yüksek ihtimalle beraber yaşayacağız. Tahmin edersiniz ki bu zor bir karar. İkimiz de işin içinden çıkamıyoruz.
- Almanya'da kalırsa alanıyla ilgili bir iş bulamayacak ve benim oraya gitmem muhtemelen biraz uzun sürecek. Yüksek lisans yapsa bile alanıyla ilgili iş imkanlarının kısıtlı olduğunu düşünüyor. Belki orada tekrar bir meslek eğitimi alabilir ama bu da 3 yıllık bir süreç. Belli bir yaştan sonra tekrar 3 yıl öğrenci olmak demek. Bunun yanı sıra orada yaşamak geleceğimiz için çok daha konforlu olacak. Benim orada iş bulmam çok zor olmayacak. Yani bunun zorluğu beklemek ve biraz belirsiz bir yolda ilerlemek..
- Türkiye'ye dönse ülke durumları malum biliyorsunuz. Avantajı birlikte olmamız olacak. Bir de kendi alanı ile ilgili direkt bir iş sahibi olmuş olacak.
Size sorum siz bu konumda olsanız, nasıl bir karar alırdınız? Empati yapıp cevap verebilirseniz çok ama çok sevinirim.
0
passione
(28.08.22)
Yaşa göre değişir, gidecekseniz tek dikkat etmeniz gereken nokta şu, master yapacağı alanı geniş tutması hayati. Blue karta başvururken sahip olduğu diplomayla alakalı işlere başvurabilir. Almanyada çalışıcam dedikten sonra kafanı çevirsen iş ilanı. Ortalama Alman okulu, ortalama Türk okulu x5 zorluktadır. Sen orda çalışarak eşine destek olabilirsin, bir yandan da dil kursuna gidersin, eşin hangi işte çalışacağının kısıtlaması yok diye biliyorum. Risk unsuları : 3 sene yeniden öğrencilik psikolojik olarak net yıpratır, ev bulması, düzen oturtması (güvenilir sosyal çevre, bir yaştan sonra oluşturması imkansıza yakın), dil öğrenmesi (en zor dillerden bili olan Almanca), kariyeri yeniden şekillendirmesi, öteki olma durumu, güven ortamından çıkış (evde su borusu patlasa usta bulma yılan hikayesine dönebilir), ailenin maddi/manevi desteğinden uzaklaşma, potansiyel ırkçılık (son göç dalgasıyla ortadoğulu milletlerin kredisi avrupada ekside), low-level gurbetçi akpli tayfa (%70 AKPnin oy aldığı yerler var)
0
wiekannich
(28.08.22)
Meslek değiştirmek istemiyorsanız ve meb'e kapak attıysanız fantaziye hiç gerek yok. Edebiyat gibi bir bölüm mezununun yapacağı iş garsonluk, kuryelik tarzı şeyler olur.

Belli başlı mühendislikler dışında avrupaya gitme hayali olanların yapacağı iş hizmet sektöründe olur. Bunu da oranın kendi insanı yapmak istemediği için yapar. Kısacası yurtdışı herkes için ve her meslek için mümkün değil.

Yüksek lisans sadece eğitim süresince orada kalmasını sağlar. İş bulma açısından herhangi bir işlevi yok. Orada tutunmasının tek ve en güçlü yolu oradan biriyle evlilik yapmak. Diğer türlü topluma adapte olamaz
0
OrangeYellow
(28.08.22)
Türk Dili ve Edebiyatı Türkiye'de bile alanında iş bulması zorlu bir meslek. Şu an dil kursuna gidiyorsa Almancası iyi değil demek ki ve birkaç sene boyunca Alman Dili ve Edebiyatı hakkında bir şey yapması da şu durumda çok zor görünüyor. Eğer başka işlerde çalışmayı kabul edecekse niye olmasın? Ama alanı için çok zor. İşler yolunda gitmedi ve TR'ye döndünüz diyelim, tekrar KPSS'ye çalışmak ve +80 puan almak birkaç sene sonra çok daha zor olacak.

Siz de hali hazırda görevinizi sürdürüyorsunuz MEB'de. Sizin orada alanınıza dair iş bulma imkanınız daha yüksek tabi.

İstanbul gibi pahalı bir şehirde yaşamıyorsanız iki öğretmen maaşı geçinmek için uygun gibi. Ne kadar yatırım yapabilirsiniz bilmiyorum ama.

Son olarak ben de edebiyat okuyorum ve atanma şansım çok yüksek olsa açıkçası gitmezdim yurt dışına eğer alanımla alakalı iş yapmak istiyorsan.
0
black holes in the sky
(28.08.22)
10 yıl sonra birkaç milyon liralık arabayla Türkiye'ye dönme şansın var. Türkiye'de uzamayıp kısalırsınız. Ben olsam koşarak giderim. Öğretmen olunca ortalama altı arabanız bile borçla olur.
0
dissendium
(28.08.22)
"Yüksek lisans yapsa bile alanıyla ilgili iş imkanlarının kısıtlı olduğunu düşünüyor. Belki orada tekrar bir meslek eğitimi alabilir ama bu da 3 yıllık bir süreç"

sozel bir alanda is bulma ihtimalinizin sifir oldugunu simdiden gormeniz bence iyi olmus. Bence eger baska bir ulkede yasamaya ilgi duyuyorsaniz (ikinizin de) yeniden meslek egitimi almasi en mantikli yontem. bunu gozunuz kesiyor mu, ona gore karar verip yola cikin. Ben yapardim sahsen.

"Benim orada iş bulmam çok zor olmayacak"
kesinlikle katilmiyoum. Almanya'nin Turkiye'den ingilizce ogretmeni ithal etme ihtimali sifir. Kendi Alman gencleri ogretmen olarak is bulamiyor ki bu butun gelismis bati ulkelerinde boyle neredeyse. Senin de bir meslek ogrenmen gerekecegi varsayimi uzerinden yola cik.
0
hot potato
(28.08.22)
İkiniz de öğretmensiniz türkiye'de. Almanya'da öğretmen olur musunuz meçhul. Öğretmenliği sevdiğinizi varsayıp gittiğiniz yerde herhangi bir iş yapmak zorunda kaldığınızı düşünelim. Mutsuz olabilirsiniz. Erkek arkadaşınız atanmış sayılır zaten. Bundan sonra en büyük sorunu ev bulma, ev dizme olur. Almanya'da tutunma derdinin yanında güzel bir dert sayılır bence. Yurt dışı öğretmenlik var bir de. Türkiye'den ayrılmadan iş sahibi olarak almanya hayatı daha cazip gelir bana.
0
oyokbuyoknevar
(28.08.22)
ögretmenlik konusuna olumsuz yaklasilmis ama almanya'da, özellikle berlin'de ciddi ögretmen acigi var. almancayi ve bürokrasiyi cözdügün takdirde tabii ki ögretmen olarak bir sekilde yasama tutunabilirsin burada.

www.berlin.de
0
soso
(28.08.22)
açık konuşayım, erkek arkadaşınızın almanya'da kendi alanında iş bulması imkansıza yakın. ama bu yeni meslek edinme meselesini türk kafasıyla düşünmemek gerekiyor. türkiye'de nüfus fazla ve ekmek aslanın ağzında olduğundan normalin üstünde bir rekabet var ve bir iş bulmak için lisans hatta yüksek lisans gerekli. almanya'da ise (örneğin berlin'de) 50 yaşındaki ev hanımları bir sene IT kursuna gidip firmalarda iş bulabiliyor. temel düzeyde dijital pazarlama, IT ya da kodlama bilgisi ile tr'de iş bulma imkanı sıfırken almanya'da tahmininizden çok daha fazla. ülkede deli gibi açık var, adamlar bu pozisyonlarda yana yakıla deneyimli olsun olmasın kalifiye eleman arıyor. lisans okumaya gerek yok, bir yıl mesleki kursa gitmesi yeterli. hatta almanya'nın vergi sistemine dahilse job center ya da agentur für arbeit'tan bu kursun parasını devlete de ödetebilir.

sizin senatoda türkçe öğretmeni ya da kadrolu ingilizce öğretmeni olma şansınız var. ama almanya'da öğretmenler çift anadal okumak zorunda. ben sadece ingilizce öğretmeniyim, ben sadece matematik öğretmeniyim diye bir şey yok. iki farklı ders verebilir düzeyde olmalısınız. bunun için de denkliği halledip almanca öğrenmeniz ve ikinci anadalı okumanız gerekiyor. ama üstte yazdığım paragraf sizin için de geçerli.

biz türklerde bir meslek için yıllarca okul okunmalı ve emekli olana kadar o meslek yapılmalı gibi bir algı var, ki şartlar düşünüldüğünde haksız da sayılmayız. o yüzden meslek değiştirme fikrinden korkuyoruz. avrupa'da insanlar bu konuda daha cesur ve rahatlar. bence siz de deneyin derim.
0
sir gawain
(28.08.22)
(11)

Almanya mı, İngiltere mi? Neden?

nonik
İki yıllık evli, orta vadede çocuk düşünen bir çiftiz (33E-32K)Benzer seviyede maaşlarda birimiz Almanya'dan (remote) birimiz İngiltere'den (Bristol) teklif aldık. Almanya'daki dil bariyerini hesaba katmazsak uzun vadede göç edip yerleşmek için hangisini tercih etmeliyiz?Değinebileceğiniz her açıdan
İki yıllık evli, orta vadede çocuk düşünen bir çiftiz (33E-32K)

Benzer seviyede maaşlarda birimiz Almanya'dan (remote) birimiz İngiltere'den (Bristol) teklif aldık. Almanya'daki dil bariyerini hesaba katmazsak uzun vadede göç edip yerleşmek için hangisini tercih etmeliyiz?

Değinebileceğiniz her açıdan olumlu-olumsuz görüşlerinize, tavsiyelerinize şimdiden teşekkürler, mutlu Easterlar.
0
nonik
(14.04.22)
İngiltere for sure.
E zaten işleri bu şekilde bulmuşsunuz.
İklim, adaptasyon, çevre ve sosyal hayata karılma, kültür vs nedeniyle UK ağır basıyor.
Almanca gibi illet ve uzun yıllar anadiliniz doğallığına dönüşemeyecek bir dilden bahsediyoruz. Bir de herhangi bir yerde türk olmak va almanyada türk olmak. (Gerçi yeni dalga bişeyleri değiştirir belki ama görmek için bi on yıl var)

Kalıcı oturumu ne zaman alırsınız ona da bakılabilir.
Almanyanın tek iyi yanı muhtemelen blue cardla gideceğiniz için 2 yılda size kalıcı oturum verecek olması. Onun dışında bir sürü eksisi var ingiltereyle kıyaslayınca.
0
rewlack
(14.04.22)
ingilteredeyim.

almanya'da hangi sehirde isler? diyelim biriniz is buldu - digeriniz o sehirde is bulabilecek mi?

almanya'yi tercih ederdim ben, dil bariyeri cok ahim sahim bir sey degil.
0
fakyoras
(14.04.22)
Iki ülkede yasamis biri olarak: ingiltere
0
ubi dubium ibi libertas
(15.04.22)
çok önceden şu entry'i girmiştim. aynı firmanın 2 farklı köyündeki 2 farklı tesisten izlenimler;

eksisozluk.com

ha bu arada yerleştiğin yerin dilini hakim olarak konuşmak, cidden nimet bence.

bunu ingilizce bilme oranı epey yüksek olan bir doğu avrupa ülkesinde, çok iyi ingilizce bilen biri olarak söylüyorum. kafam otomatikman ingilizce cevap verse de, lan oranın dili ile konuşsam daha iyi olurdu deyip sustuğum çok oluyor hala.

ingilterenin işte dil avantajı var. bazen tüm dezavantajları yok eder bu.
0
rain when i die
(15.04.22)
Ben ingiltere'yi secerdim. dil problemi ve avrupadaki Türklerin imaji cok kötü. amerika da ingiltere'de o kadar degil.

fakat, dünyanin bircok yerinde yasamis bir arkadasima en sevmedigin yer neresi diye sordugumda, ingilterenin bir sanayi sehirini demisti, hangi sehir hatirlamiyorum. sehir olarak düsünseniz daha iyi olur.
0
spherical
(15.04.22)
dil ve türk imajı dışında her türlü almanya. ingilterede insanlar daha sıcak kanlı onun dışında ekonomik anlamda almanya daha potansiyelli bir ülke. ingilizce konuşma oranıda yüksek ama işte almanların garip huyları uyumsuz tavırları ve dışlayıcılıkları yok mu...
0
hayvan gibi yazar
(15.04.22)
bu kiyaslamayi yapamam, zira ingiltere'de yasamis degilim ama bu "türk imaji" meselesine cok gereksiz takilmis millet. günlük hayatta, is hayatinda...vs türk olup olmadigim kafamin ucundan gecmiyor acikcasi. tabii kiyida kösede kalmis bi saksonya köyünde kalinmayacagini varsayiyorum.
0
soso
(15.04.22)
Türkiye'den bile ingiliz arkadaslarim var, Almanya'da Alman arkadasim yok. is arkadaslarim alman olmasina ragmen ama bu yabanci olmakla, dil problemiyle de ilgili degil, is yerinde aramiz iyi konusuyoruz ama bi tuhaflar, kendi aralarinda da samimi degiller sanki, 10 yillik is arkadasi bunlar. 2 yillik tecrübem bu.
mesela Münih'e gelecekseniz, uluslararasi bir sehir.
ben ingilteredeyken havasina söylenip duruyordum, burada insanlara söyleniyorum hem almanlara hem de gurbetcilere.
bu soruyu 2 yil önce sormus olsaydiniz almanya derdim. Almanya kötü mü, hayir degil, benim düsüncem almanya kendini gelistirmis, iyi okullardan gelen bir Türk'e göre degil.
0
Ley
(15.04.22)
@fakyoras, Almanya'da ben homeoffice çalışacağım. Eşim nereden iş bulursa o şehre gitmekte olacağız. İlk gittiğimizde Freiburg'a taşınmayı düşünüyoruz.
0
🌸nonik
(15.04.22)
ingilterede maaştan kesilen vergiler daha az dolayısıyla cebe daha çok para girecek.
0
gokyuzunden zembille inen yildiz
(15.04.22)
bristol'u araştırın, eğer yaşamak için uygun bir şehirse almanya seçeneğini düşünmeye bile gerek yok.
0
nuisance
(15.04.22)
(7)

Bir gün öleceğinizin bilincinde olarak mı yaşıyorsunuz?

sessiz kalma hakkina sahipsin
Yani hiç bir şeyi kafaya takmadan mı yaşıyorsunuz? Doğrusu bu mu? Hiçbir şey derken geçmişte olan şeyler, kaçan fırsatlar, değiştirilemeyecek şeyler gibi. Mandıra filozofu gibi değil. Mesela geçmiş sizin şuanki hayatınızı etkilese, 2x daha güzel bir hayat yaşama ihtimaliniz varken şuanki hayatınızı
Yani hiç bir şeyi kafaya takmadan mı yaşıyorsunuz? Doğrusu bu mu? Hiçbir şey derken geçmişte olan şeyler, kaçan fırsatlar, değiştirilemeyecek şeyler gibi. Mandıra filozofu gibi değil. Mesela geçmiş sizin şuanki hayatınızı etkilese, 2x daha güzel bir hayat yaşama ihtimaliniz varken şuanki hayatınızı yaşarken; geçmişi düşünüp üzülür müsünüz? Yada ben artık okuldan kurtulmak mezun olmak eğitim hayatımı sonlandırmak bir daha kitap okul yüzü görmemek istediğim için sınav haftaları karnıma kalbime ağrılar giriyor, sanki hiç ölmeyecekmişim gibi...

Mesela bir kız-erkek kabul etmedi diye kendini üzmek saçma. He ben de üzülüyordum ama boş olduğunu anladım, gerçi ben tipsiz miyim acaba diye üzülüyordum. Ama şuan üzülmüyorum direk başka kıza geçiyorum. Neden kendimi üzeyim elin kızı için? Dünyada 3 milyar karşı cins var. Elbet eli yüzü düzgün biri tutar. Diyelim tipsiziz, ne olmuş yani? Tamam elbet arada insan üzülür ama bizim elimizde olan bir şey değil ki bu. Üzülmek saçma değil mi? Hayat bir gün bitmeyecek mi? Sevgilisinden ayrılıp üzülenleri de anlamıyorum. Geçmiş zamanın güzel geçmiş işte niye üzülüyorsun?

19 yaşımdan beri bilinçaltımda ve bilinç düzeyinde üzüldüğüm tek bir şey var, o da matematik ve fiziğimin; kimya ve biyolojim kadar iyi olsaydı tıp kazanacak olmamdı. Mesela Sakarya tıp kazansaydım Hacettepe neden olmadı diye üzülmek saçma olurdu. Ama şuan hukuktayım. 2x daha güzel bir hayat yaşamak ellerimden kayıp gitti. Fakültemde benim durumuma benzer bir kızla konuştuğumda hayat çok kısa bunu kafaya takma demişti. Amcam da bana hayat çok kısa kaç yaşıma geldim nasıl geldim anlamadım kendini sürekli boş şeylerle üzüyorsun der arada.
0
sessiz kalma hakkina sahipsin
(09.08.19)
Baska bir hayat yasasaydim, yani daha iyi egitim, daha iyi bir aileye sahip olsaydim kesinlikle daha mutlu olurdum ama aslinda olmazdim. Cunku mutlu olacak kisi ben olmazdim. Bu kisi olmazdi. Yasadiklarimi yasamasaydim bugunku kisi var olmazdi. O yuzden hic problem etmiyorum.

Olumu takmiyorum. Olecekmisim gibi gelmiyor. Gecmiste yasadiklarimi takmamamin nedeni olecegimi bilmek degil.
0
dont eat me
(09.08.19)
Eflatun'a iki soru sormuşlar. Birincisi; "İnsanoğlunun sizi en çok şaşırtan davranışları nedir?

Eflatun tek tek sıralamış;

- Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler. Ne var ki büyüdüklerinde çocukluklarını özlerler...

- Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. Ama sağlıklarını geri almak için de kazandıklarını öderler...

- Yarından endişe ederken bugünü unuturlar. Dolayısıyla ne bugünü, ne de yarını yaşarlar...

- Hiç ölmeyecek gibi yaşarlar. Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler...

Sıra gelmiş ikinci soruya; "Peki sen ne öneriyorsun?"

Efaltun yine sıralamış;

- Kimseye kendinizi "sevdirmeye" kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi sevilmeye bırakmaktır.

- Önemli olan;hayatta "en çok şeye sahip olmak" değil, "en az şeye ihtiyaç duymaktır."


mutluluğu statüde, maddiayatta vs. aramıyosan kendini üzüp stres altına sokmazsın. dikkat edersen üzüldüğün ve stres altına girmene sebep olan şeylerin sebebi yine çevrenin sana dayattıklarıdır. örneğin üniversiteyi kazanmayabilirsin ve hatta gitmek bile istemeyebilirsin veya evlenmeyebilirsin, bu senin için uygun bi yaşam tarzı olmayabilir, normal bi işte çalışmak istemeyebilirsin belki sefil yaşayıp yırtık ayakkabılarla dünyayı gezmek istiyosun yaşadığın sürece... bunlar tümüyle senin tercihlerin olabilir lakin öncesinde toplum ne der baskısına sağlam siktir çekebiliyo olmalısın.
0
johnnie w lker
(09.08.19)
Yukarıda Stoacı Düşünce denmiş gibi. Seneca Epikratus Aurelius çok iyi gider burada.
0
jesterdvine
(09.08.19)
Ben çok fazla kafaya takmıyorum. Özellikle olmuş bitmiş şeylerin üzerinde pek durmam. Bundan sonra ne yapılabilir şeklinde düşünüyorum genelde. Yani değiştiremeyeceğim şeyler için elimden bir şey geliyorsa yaparım, gerisini bırakırım.

ama bu şekilde yaşamamın ölüm düşüncesiyle bir ilgisi yok. her şeyin bir sebebi vardır diye düşünüyorum. Hiç ölmeyeceksin deseler de böyle olurdum. benimki "bir gün öleceğiz"den ziyade aksine "hayat devam ediyor"a dayanıyor.
0
aquarium
(09.08.19)
evet, sürekli ileriye bakarak yaşamaya çalışıyorum. Bunu iyi yapana kadar 33 oldum tabii :D
0
awareim
(09.08.19)
şu siralar evim biraz daginik. dun gece aklima geldi, bu gece uykumda olsem ve evime bana bakmaya gelseler ev ne halde acaba arkamdan ne derler diye dusundum. sonra dedim ki amaan sonra toplarim. olursem de ne diyeceklerinden haberim olmayacak umrumda degil.

olecegimizi dusunerek yasayamayiz.

gecmisimizi dusunerek de yasayamayiz. son 2 yilda bunu iyice anladim.
0
batlegolas
(09.08.19)
üzüntü de sevinc de hayatin parcasi. kendimi üzülmeyeyim diye kasmam ama hayatta her seyin mümkün olabileceginin bilinciyle yasamaya calisiyorum. degistiremeyecegim seyler üzerine ise pek kafa yormamaya calisiyorum. gecmiste yasanan gecmiste kalmistir. ancak mesela üzücü bir hadisede bu üzüntüyü yasamam gerektigini düsünüyorum. üzüntüsüz, sevincin de pek anlami kalmiyor zira.
0
soso
(09.08.19)
(6)

30 yaşında Almanya'da master yapan biri orada iş bulabilir mi?

s0phiesw0rld
artık yaş geçmiş midir yoksa ümit var mıdır? lisans bölümüm çevre mühendisliği bu arada, ancak çevre mühendisliğinin karşılığı pek yok, zaten türkiye'de bölümle alakasız işler yaptım, dolayısıyla tecrübe de yok.
artık yaş geçmiş midir yoksa ümit var mıdır?

lisans bölümüm çevre mühendisliği bu arada, ancak çevre mühendisliğinin karşılığı pek yok, zaten türkiye'de bölümle alakasız işler yaptım, dolayısıyla tecrübe de yok.
0
s0phiesw0rld
(17.03.19)
Bulunur niye bulunmasin.. ama bolumle ilgili tecrube olsa daha iyiymis tabi.
Bulmasi zor olur calisma izni muhabbetlerinden
0
kuehles blondes
(17.03.19)
peki iş verenler 33 yaşımda masterdan mezun olacak olsam demezler mi, ula bu adamı 33 yaşında niye alalım diye? ki oturma iznim bitmeden iş bulmam gerekliliği de işleri daha da zorlayacak gibi.

belki ancak yazılım tarzı bir bölümden mezun olsam giderim olabilir diye düşünüyorum. ancak bu çabaya değer mi ve avrupa'da yüksek için o kadar para vermeye değer mi bunda kararsızım. bazıları da diyor ki yazılım için mezun olmaya gerek yok, kendin de öğrenirsin. ayrıca çevrede lisans yaptıysam beni yazılım için mastera almazlar herhalde :D
0
🌸s0phiesw0rld
(17.03.19)
Almanya'da bu yaşta mezun olan da çok Alman var. İş bulursun.
Belki istediğin firma/alanda olmaz, ama üniversite mezunu adam her türlü bulur.
0
burfak
(17.03.19)
arkadaşlar kararsız kaldım, peki hangi bölümde master yapabilirim sizce gidersem, kimya falan mı, ya da dijital pazarlama, işletme gibi kel alaka bir bölüm mü daha mantıklı?
0
🌸s0phiesw0rld
(17.03.19)
Bachelor'dan farklı master yapma imkanın var (nicht-konsekutive Master) ama her üniversitenin farklı bölümleri ve şartları oluyor tabii bunun için, araştırman gerekiyor. Onun dışında Almanya'da ihtiyaç duyulan meslekler üzerine de direkt eğitim alabilirsin (Ausbildung) ama Almanca gerekiyor tabii. Ancak mesela eğitim alırken aynı zamanda çalışma imkanın da olabiliyor, ona da berufsbegleitende Ausbildung deniyor. 3 gün pratik, 2 gün teori şeklinde oluyor.
0
soso
(17.03.19)
Tecrüben yoksa staj yaparsın, tecrübe kazanırsın. Mesele değil o.
0
bos gezenin bos ustasi
(17.03.19)
(6)

Almanya’dan Türkiye’yi aramak

megasalexandros
Merhabalar, askerlik suresince ucuza konusabilmek icin nasil bir yontem izlenebilir?Skype aklima geliyor ama o da cok surdurebilir degil. Sms icin de dunya para gidecek muhtemelen.Ankesorluden aramak en mantikli cozum mu?
Merhabalar, askerlik suresince ucuza konusabilmek icin nasil bir yontem izlenebilir?
Skype aklima geliyor ama o da cok surdurebilir degil. Sms icin de dunya para gidecek muhtemelen.
Ankesorluden aramak en mantikli cozum mu?
0
megasalexandros
(23.02.19)
tango,viber,telegram gibi uygulamalar var ama bunlar da İnternet ortamından etkileşim sağlıyor.
başka bir çözüm orada bir hat satın alıp uygun tarife ile İnternet sağlayabilirsiniz
0
krasich
(23.02.19)
almanya'da vodafone hattı olursa arayabilir zannımca. bi bakınız vodafone.de sitesine
0
prasinos
(23.02.19)
Skype’dan turk telekom hatti aranacak. Ya da netzclub’dan. Yani hat alma durumu yok gecici bir sure icin.
0
🌸megasalexandros
(23.02.19)
lyca mobile aktif diye biliyorum orada?
0
jimjim
(23.02.19)
almanya'daki kişi ayyildiz hat kullanabilir ve ayda 20 euro'ya normal internet, almanya içi görüşme...vs'ye ek olarak türkiye'deki cep ve sabit hatlarla 60 dakika görüşme yapabilir. ha bu hat sırf türkiye için kullanılacaksa sırf türkiye ile görüşmek için olan paketi de vardı zannedersem daha uyguna.
0
soso
(23.02.19)
vodafone +1
AB icinde 2017'den beri roaming ucretleri kalkti. sevgili vodafone TR'yi de bu gruba dahil etti. O yuzden Almanya'dan Almanya'yi aramakla Almanya'dan Turkiye'yi aramak arasinda hic bi fiyat farki yok.
0
lamartin
(24.02.19)
(9)

Çok sinirlendiğinde bir alman almanca ne diye bağırır?

utkumon
sb.
sb.
0
utkumon
(11.02.19)
şayze, ferdamt
0
windows95
(11.02.19)
Şşayzeaa!
0
stavro
(11.02.19)
Commandos yüzüden yıllarca ''Ein verletzter'' bilirdim bu almanca sinirlenmeyi. şayzeymiş demek vay be.
0
eazy
(11.02.19)
Arschloch
0
imnotsureabout
(11.02.19)
.. isim... du Arschloch
Meine Fresse!
Leck mich am Arsch!
0
chitosan
(11.02.19)
Ohh mein gott!!
0
tunaktunaktun
(11.02.19)
"Blöde Kuh" var bir de.
0
gonion
(11.02.19)
Du,Schweinhund!
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(12.02.19)
du hurensohn!
0
soso
(12.02.19)
(9)

Yabancı sevgili için türk sineması

nickfury
Arkadaşımla film izlerken Türk sinemasından da bir şeyler izlmek istediğini söyledi. Alman brisi olduğu için maruz kaldığı türk imajı malum. Türk filmlerinden ya da dizilerinden ( 2 saatlik bakışmalılardan değil tabii ki) neler uygun olur. fikirleriniz için teşekkür ederim. PS Genç değiliz
Arkadaşımla film izlerken Türk sinemasından da bir şeyler izlmek istediğini söyledi. Alman brisi olduğu için maruz kaldığı türk imajı malum. Türk filmlerinden ya da dizilerinden ( 2 saatlik bakışmalılardan değil tabii ki) neler uygun olur. fikirleriniz için teşekkür ederim.
PS Genç değiliz
0
nickfury
(04.02.19)
Altyazı bulabilsen Behzat Ç güzel olur.

Film olarak Gora, Vizontele falan izlettim ben hanıma. İngilizce altyazılı yok pek malum. Bir de Devrim Arabaları. Çok büyük ve başarılı bir prodüksiyon değil ama tarihi bir anlatımı var.
0
bos gezenin bos ustasi
(04.02.19)
Kelebekler
0
new day new life
(04.02.19)
almansa fatih akın filmlerini izleyebilirsiniz.
0
benim de soyleyeceklerim var
(05.02.19)
Alman birisi olduğu için maruz kaldığı Türk imajı malum mu? Ülkedeki en başarılı komedyenden, iyi gazeteciye, politikacıya kadar Türkiyeli var. Nuri Bilge sineması burada izleniyor. Maalesef son film gelmedi, onun dışında takip ediliyor Türk sineması ama. NBC filmlerinin Almanca altyazılıları da mevcut bu arada. Yol da yine bilinen, burada Sinema Bölümü'nde gösterilen bir film. Çok var...

Burada Türkiyeli sanatçılar takip ediliyor zaten.
0
buf-e kür
(05.02.19)
fatih akın izlemediyse kesin baksın. özellikle son filmi paramparça.

nuri bilge dicem ama herkese hitap etmeyebilir. çağan ırmak olabilir daha genel izleyici için.
0
black mamba
(05.02.19)
millet fatih akın gurbetçi futbolcu gibi o sayılmaz. türkiye’de geçen filmler lazım. ne tarz istediğine bağlı olarak değişir ama bence nuri bilge ceylan’ın uzak filmini veya daha kolay izlenbilir film olan kelebekler’i izletebilirsin. bu iki film aynı zamanda dünya çapında da tanınıyor. kelebekler sundance film festivali(en büyük bağımsız film festivali) ödülle döndü mesela.
0
steve rogers
(05.02.19)
Kış Uykusu'nu izlemiştik biz bir Alman arkadaşla geçenlerde, baya sevdi. Altyazısı çok yeterli değildi bence ama hiç yoktan iyidir. Sinema meraklısı birisidir ama. Arkadaşın ortalama bir izleyiciyse sıkılma olasılığı da var tabii, nispeten uzun ve yavaş bir film. Türk imajı konusunuysa bilemem, biraz çocukça buldum o cümleyi.
0
soso
(05.02.19)
Hamam (Türk-italyan ortak yapimi)
0
kreatin
(05.02.19)
En son itirazım varı izledik alman sevgilimle (bazı yerlerini de açıkladım tabii) epey beğendi.
0
twq
(05.02.19)
(21)

Evlenmiyoruz tamam. Yaşlanınca bize kim bakacak la? Cesedimizi kim bulacak?

jarrac
Malum butonu arıyor gözleriniz biliyorum ama cidden kafama bu takılıyor. Evlenmedik diyelim ailenin tüm bireyleri de öldü. 60 yaşındayız, yalnızız, kedimiz olabilir, bi anda ateşimiz yükseldi hastalandık yatak döşek düştük. Evde kendi kendimize sürünerek geberip gidecez mi? Bu mudur?
Malum butonu arıyor gözleriniz biliyorum ama cidden kafama bu takılıyor. Evlenmedik diyelim ailenin tüm bireyleri de öldü. 60 yaşındayız, yalnızız, kedimiz olabilir, bi anda ateşimiz yükseldi hastalandık yatak döşek düştük. Evde kendi kendimize sürünerek geberip gidecez mi? Bu mudur?
0
jarrac
(12.01.19)
huzur evi/bakım evinde kalıyoruz. istemiyorsak da tercihlerimizin sonuçlarına katlanıyoruz.
0
candide
(12.01.19)
bu yüzden bir zaman sonra çoğunlukla evlenmeyi seçiyor insanlar zaten.
0
soso
(12.01.19)
aile, arkadaş.

götü kaldırıp iki çorba kaynatmanın zorluğunu koskoca ömrü evli geçirmenin zorluğuyla bir tutmak en baştan saçma zaten.
0
Bruce
(12.01.19)
Arkadaslarin olur. Bircok Batili ulkede ve Japonya'da durum boyle. Turkiye'ye tatile geliyorlar. Mutlular.
0
Traveller
(12.01.19)
geçmişte ve şuanda yalnız yaşayanlar, dediğin durumda olanlar var. çözümleri de var. siz yaşlanıncaya kadar da teknoloji ve imkanların daha da gelişeceğini düşünürsek, pek kafaya takılması gereken bir durum değil bu yazdıklarınız.
0
MtKrt
(12.01.19)
kedi beslersin cesedini yer :) ehehehe
0
herhaltibiliyoring
(12.01.19)
Birçok Avrupa ülkesinde yaşadım. Mutlu olduklarını düşünmüyorum. Bazı ülkelerde evlere özel bakım servisleri var; gelip yemeğini, kişisel bakımını, ev temizliğini yapıyorlar, köpeğinin mamasını ve senin ilaçlarını veriyorlar. Zaten hemen hemen herkesin evcil hayvanı var, hem yalnızlıktan hem de sevgi ihtiyacından. Bazen vefat ettiklerinde kimsenin haberi olmuyor, eve bakım ekibi gelene kadar. Hiç de imrenilecek bir hayat değil ama şu an bizim ülkeye, akrabalara, eş dosta bakıyorum da, zaten çocuklar da çok bakmaya niyetli değil, üstüne para versen bile. Herkes "ben hayatımı yaşıcam, yaşlılarla uğraşamam" havasında.
0
atsız karınca
(12.01.19)
zaten eşlerden biri öldüğünde diğeri için bu durum söz konusu oluyo. günümüz jenerasyonunun büyük bi bölümü emin ol yaşlandığında ve elden ayaktan düştüğünde kalkıp sana hürmet edip evinde çorba yapmayacaklar. yani en azından bu durum gelecekte trend olmazsa yapmazlar. eğer olursa da instagramvari sosyal medya hesaplarında maymun ederler adamı.

benim kendi tercihim 2-3 ev sahibi olup kiralarıyla en azından günaşırı eve gelip gidecek ve rutin işleri yapacak birini bulmaktan yana.
0
johnnie w lker
(12.01.19)
sağlıklı yaşayacağız, tank gibi olacağız. 70'imizden önce kimseye muhtaç kalmayacağız. kaldığımızda da huzurevine falan gideceğiz. çalışacağız, işleyen demir olacağız, kenara para koymaya dikkat edeceğiz, emeklilikte g*t gibi ortada kalmayacağımızdan emin olacağız. ha ülke batar ya da sen ağır bir kaza geçirip felç kalırsın bunu asla bilemezsin, hayatın ne yapacağı belli olmuyor ama biz kendi elimizden gelen en iyisini yapıp olabildiğince sağlıklı, güçlü ve özgür kalmaya gayret edeceğiz. yetmediğimiz yerde de huzurevi var, hastane var vs...

ateşin yükselip hastalanırsın o çok sorun değil de ben en çok şuna üzülüyordum yalnızken: doktor krem veriyor mesela, sırtına süreceksin. ulan süremiyorsun. inanılmaz. yapılacak şey sırta krem sürmek ya. bu kadar basit bir şey. yanında insan olmadığı için yapamıyorsun ahaha.

yalnızkenden kastım yalnız yaşamak bu arada. şu an öyle bi şey olursa ev arkadaşım var, birbirimize ense tıraşı bile yapıyoruz jsfjs acayip eğlenceli. evlenmek zorunda değilsin, etrafında sevdiğin ve seninle ilgilenen insanlar olduğu sürece "hastalandım çorba yap oç" diyebilirsin yani, ilgilenirler. hep hasta kalmıyorsun sonuçta. yaşlanınca baksın diye evlenilmez ki. gönlüne göre birini bulur da evlenmek istersen ne ala, o zaman güzel. yoksa da şeyapmamak lazım, yetişkin insanlarız, hallolur yani bi şey olmaz.
0
der meister
(12.01.19)
budur evet.

yaslanacagimin garantisi yok. yaslanmadan da olebilirim. boyle seyleri cok dusunmuyorum, hayatin bana ne getireceginiz asla bilemeyecegim. imkansiz cunku. gereksiz strese ve anksiyeteye gerek yok. bu yuzden gelecegi dusunmek de pek mantikli gelmiyor bana. simdiyi dolu dolu yasamak aklima daha iyi yatiyor.
0
Leonardo~Da~Vinci
(12.01.19)
Siri cenaze hizmetlerini ara
-mezar yeriniz hazırlıyor...
0
Ufuk
(12.01.19)
Evlensen de bu tip şeylerin garantisi yok ki. İleride boşanabilirsin ya da eşin sen yaşlanmadan vefat edebilir. Belki size bakacak çocuğunuz olmaz ya da evlatlarınız hayırsız çıkar, sizi ne arar ne sorar. Sırf yalnız ölmeyeyim diye evlenilir mi?
0
i m cool with that
(12.01.19)
60 yaşında yaşayacagın muhtemel problem için bu yaşında endişe duyman hiç sağlıklı değil.
hayat mucızelerle doludur ve ınsan devamlı degısen bır varlık. bugununu yaşamıyorsun şu anda, üstelik bırak 60 yasını 6 gün sonra ölmeyecegının garantısı yok
0
speranza
(12.01.19)
Muhtemelen elden ayaktan düşene kadar emekli olacaksın. Sonra tek başına bir evde ölü bulunacaksın.
0
[GODDARD]
(13.01.19)
benim bu konularda öngörülerim:
1- muhtemelen şimdiye göre çok fazla yaşlı bakım merkezi, yaşlı komünitelerin bir araya geleceği yerler vb. olacak. citta slow gibi citta senyor'lar filan olacak

ben 83lüyüm ben 89da okula başladığımda 60 kişilik sınıfta 3 kişi yoktu kreşe/anaokuluna gitmiş olan. il kıvamında bir ilçeydik, il oldu sonra. ben yaşadığım hiçbir mahallede kreş görmemiştim. şimdi herkes gidiyor. köylerde bile gitmesi lazımmış diye gönderiyorlar. ihtiyaç oldu, anneler çalıştı, çocuklara park mark kalmadı.

neyse işte bunun gibi git gide her yere yaşlı bakım merkezleri açılacak bunun türlü halleri olacak. yatılı kalanlar için ayrı, yatalak olanlar için ayrı, kendi evinde kalıp gündüz birileri gelsin gitsin çamaşırı temizliği yapsın, krem sürsün :) isteyen için ayrı. bunun ayıbı mayıbı olmayacak.

şu anda zaten bu ihtiyaç fark edildi. sırf bu yüzden 65 yaş aylığını düzelttiler: sırf bu aylığı almak için çocuklar anne babalarının yanına ikamet aldırıyor, görüyorum. evde bakım parası diye bir şey çıkarttılar. ama ailesi, bakacak kimsesi olmayan binlerce insan olacak 20-25 yıl sonra ya da olan ama bakmayan. mecbur ihtiyaçtan olacak böyle hizmetler.

2-muhtemelen şimdiye göre çok daha fazla "emekli aylığı için evlenme" söz konusu olacak
yani 50 yaşından sonra evlenirsin en kötü.
yine ben (83lü kadın halimle) binlerce gün prim ödemiş sigorta yatırmış bir çalışanım, nasıl emekli olacam diye düşünmüyorum, emekli olunca ne yapcam diye düşünüyorum. şimdi bakıyorum git gide artması gerekirken kadınların çalışma oranları azalıyor ! işsizlik de çok fena. şaka gibi ama bizim 70ler 80ler neslinin o kadın okumalı, çalışmalı, üretmeli, aydın uygar kadın...olayları bitme eğiliminde. 90nesli acayip çıktı. 22-23 yaşında kızlar zor bela okul bitirip 1 gün çalışmadan evlenme derdinde, mezuniyette kına yakıyorlar ! evlenmek çok büyük başarı filan oldu. neyse işte bu kızların maaş yok. 1 gün sigorta yok. 15+ sene sonra boşandı yaş 37-38 e ne olacak? [şu anda boşanana kocası bakıyor hala efendim, o hikaye azalarak bitecek, emin olun] 40 yaşından sonra, zaten hayatta çalışmamayı şiar edinmemiş bu arkadaşlardan bir işe girip çalışabilen çok çok az olacak 0 tecrübeyle. kısacası olacak olan şimdiki hikaye gibi işte, emekli maaşı olsun, evi olsun evlenirim. ama bunu diyen azeri kadın ya da kasabalı kadın değil üniversiteli kadın olacak. yazın bunu bir kenara.

3- teknolojik uygulamalara para vereceğiz muhtemelen
yani buzdolabının derecesini, kombinin ayarını düşünen app yazıcılarımız zaten böyle şeyleri de düşünüyor. tansiyonun çok düşerse şekerin çok çıkarsa doktoruna uyarı gönderen app'ler şimdiden var. (sağlık sektöründeyim) ileride hepimizin akıllı telefonunda olacak bunlar. belli saatte bizi çek edecek, bi sorun olursa merkezden biri gelip bakacak filan.
0
niye ama
(13.01.19)
yaslilar icin birlikte yasam merkezleri olacak. ingilterede filan uygulamasi var. oyle yasli evi degil de yaslilar bir arada ayni apartmanda mesela ya da ayni sitede vs. herkes kendi evinde ama birlikte yasiyorlar.

ayrica yaslandiginda bakacak biri olsun diye evlenmek de cocuk yapmak da aptallik, tek kelime ile. buna inanan insan da aptal bence. kimin kimden once olecegi belli olmaz bu bir, ikincisi kocaman bir aileyiz, her bir aile bireyi ayri yerde yasiyor. cocuk dogurdum diye tapusunu alan ruh hastasi ailelerden olmayacaksaniz zaten su cagda cocugunuz muhtemelen sizden binlerce km otede yasiyor olacak. dolayisiyla bir cozum bulunur cok da takmamak lazim.
0
kassiopeia
(13.01.19)
Teyzem çok güvendiği kocası tarafından aldatıldı, iki çocuğuyla ortada kaldı. Kendi çalışarak çocuklarına baktı 65 yaşında maaşının bir kısmıyla çocuğunun ev kredisinin ödüyor, diğer kısmıyla da torununu okutuyor. Çocuklarının faydası var mı? Yok. Sağlık sorunu olmasına rağmen ilgilenen kimsesi kardeşlerinden başka. O da yatak döşek düştü, tuvalete sürünerek gitmiş, üstelik gelini yan odadayken.
0
gelmeistemem
(13.01.19)
Avrupa ya bakmalsın bence almanya iyi bir örnek sosyal devlet anlayışı meseleyi çözüyor. ev de sağlık hizmeti vb ugulamalr ücretsiz mevcut. tabi tr de ne olur bilemem.
0
çiçekgaraj
(13.01.19)
Avrupa'ya bakmak lazim diyen olmus. Avrupa'da nasil madem anlatayim.
Isvec'te yaslilar icin siteler var, apartmanlar var. Ekonomik duzeyine gore bu fasilitelerin kalitesi degiskenlik gosteriyor ama cok luksleri de var paran varsa.
Buralarda sana bakan insanlar var durumuna gore. Yemek getiren, yemek servis edenler var, temizligini yapanlar var, ilacini getiren, igne falan olman gerekiyorsa bunu evinde yapan hemsireler oluyor.
Ote yandan zaman zaman goruyorum bu insanlar eger yuruyemeyecek durumdaysa tekerlekli sandalye ile disari cikartiliyorlar, gezdiriliyorlar. Bunlarin organizasyonlari oluyor konser, yemek, festival vb takiliyorlar kendi komuniteleri oluyor bunlarin.
Cok oyle korkunc bir manzara yok ortada ozellikle de orta ust segmentlerde.

En alt seviye bakim ise bir cok basit otel odasi gibi dusun, orda kaliyorsun, isini goruyorlar. Ancak gazetede okumustum verilen yemek cok yetersizmis, duzelttiler mi bilmiyorum. Ama zaten yemek isini de kendin cozersin cok begenmezsen.

Acikcasi bekar degilim muhtemelen de bu kariyla beraber mezara girecem. Ama cocuk yapmiyoruz, cocugum olsa dahi ben cocuga yuk etmem kendimi, yazik lan. Ben anama bakmak istemiyorum, bana da evladim bakmasin. Herkes kendi gotunun derdine gencken dusmeli.

Cocuk bana ilerde bakar diye cocuk yapanin ben karakterinden, kisiliginden suphe ederim. Boyle bencilce bir davranis olamaz.
0
bos gezenin bos ustasi
(13.01.19)
O yaşa kadar evli kalacağınızın garantisi yok, eşiniz çok daha önce ölmüş olabilir. Çocuklarınız varsa hayırsız çıkmış ve size bakmıyor olabilir.

Hatta eşinizden yıllar önce boşanmış ve hala nafaka ödüyor olabilirsiniz!
0
John Bloor
(14.01.19)
Ne bilelim iste allah kerim.
0
stavro
(14.01.19)
(15)

Son 24 saatte ağzınızdan içeri gıda anlamında ne girdi?

zunkatsar
Besin değeri olan her şeyi soruyorum. Çay-kahve (şekerli şekersiz?), kola, su, yemek, atıştırma, alkol vs vs vs. MİKTARLARIYLA yazarsanız sevinirim.
Besin değeri olan her şeyi soruyorum.

Çay-kahve (şekerli şekersiz?), kola, su, yemek, atıştırma, alkol vs vs vs.

MİKTARLARIYLA yazarsanız sevinirim.
0
zunkatsar
(16.12.18)
Karnabahar yemeği 3 tabak
3 litreden biraz az su
Kıymalı yumurta
1 tabak yeşil mercimek yemeği
1 bardak çay şekersiz
1 kupa filtre kahve

sanırım bu kadar
0
fırt
(16.12.18)
4-5 bardak ısırgan ve kantaron çayı
2x600ml kahve
1 tavuk hamburger
herbalife
eski kaşar (yarım tekerlek dermişim)
ilaçlarım
anamın yaptığı güzel börek (ufak bir parça)
3 litre civarı su
0
Techsavvy
(16.12.18)
Hamsi tava (1 porsiyon)
Kola-Şekerli (2 bardak)
3-3.5 litre su
Üç dilim süzme beyaz peynir (Kibrit kutusu büyüklüğünde)
Bir porsiyon tavuk dünyasından kremalı mantarlı tavuk
Çay bardağında Türk kahvesi (4 bardak)
İki buçuk paket sigara (50 adet)
İki bardak çay
0
ulukayin
(16.12.18)
2 tabak sırganımsı, sade kara lahana yemeği. Somun ekmek dilimiyle 3 büyük dilim mısır ekmeği. 2 revani dilimli bisküvili muhallebi veya puding. öyle bir şey. 2 adet etsiz kara lahana sarması. Hiç sıvı yok.
0
apdulera
(16.12.18)
kuzu tandır
1 lahmacun
ezme-salata
irmik helvası-çay

akşam sigara içtim
biskrem ve albeni yedim birer paket
2 de bira içtim

sabah kahvaltı açık büfe davar gibi yedim
uçakta da sandviç yedim
şu an açım ama bir şey yemesem iyi olur
0
prasinos
(16.12.18)
2 bardak şekerli çay
1 fincan şekerli türk kahvesi
Çok ufak bir miktar ekmek, avuç kadar.
Yarım tabak makarna
3 tane halley.

42 kiloyum :(
0
candide
(16.12.18)
Bir kase çorba, bir tabak kısır, bir dilim tatlı, iki porsiyon börek, iki bardak kola, iki bardak su, 20 bardak kadar çay, bir muz, iki adet mandalina, bir bardak votka.
0
runagain
(16.12.18)
Cheeseburger, patates, kola, sigara, simit, peynir, sekerli cay, recel, beyaz leblebi, white chocolate mocha.

Allah belamı verecek sanirim.
0
alfist
(16.12.18)
dun aksam ki mangal davetinden bir parca sis, sis'in tamami yani 6-7 parca kusbasi

biraz yogurtlu meze , soda

kahvalti yok, oglen biraz havuclu yesillik salatasi, bolca sade ve az sutlu kahve.
0
cairo
(16.12.18)
dün ve bugün toplam 3 adet avokado
peynir
iki kupa sütsüz-şekersiz kahve
anason-kimyon-rezene çayı
kendi yaptığımız ev yapımı enginarlı kuru domatesli pizzadan üç dilim
salata
2 kadeh kırmızı şarap
3 adet kivi
biraz önce de yine ev yapımı humusu az biraz ekmeğe sürüp yedim atıştırma olarak.
eh su da baya içerim, bilemiyorum tam miktarını..
0
soso
(16.12.18)
dün akşam 2,5 dilim pizza, bir kase supangle

bugün 1 bardak çay, 1 bardak kahve
0
theseachange
(16.12.18)
3 adet lahmacun
2 paket maydanoz (paket servislerdeki plastik içindeki kadar)
300 ml ayran
8 adet eti cici bebe.
25-30 gram patates cips
200 ml maden suyu
yarım bardak coca cola zero (250 ml bardak)
2 fincan çay- (250 ml falan heralde. 2-3 şekerli)
125 gram sucuk
1,25 ekmek (200 gramlık ekmek)
2 adet yumurta sarısı
1 silme tatlı kaşığı tereyağı
1 silme tatlı kaşığı yağsız tuzsuz lor peyniri
13 adet zeytin
2 adet çeri domates
5 fincan çay (2-3 şekerli)

dün akşam ve bu sabah yediklerim
0
Delay Fuze
(16.12.18)
bu öğlen: 1 tabak makarna, 1 bardak gazoz, 1 kaşık yoğurt. bu sabah: 1 bardak süt, 5 dilim sucuk, 2 adet haşlanmış yumurta, 3 yeşil zeytin, yarım kibrit kutusu peynir, yarım dilim ekmeğin üstünü doldurucak kadar bal. dün akşam: 1 porsiyon ayva tatlısı, yaklaşık 1 avuç doldurucak kadar krem şanti (sek yedim kaşıklayarak), 1 tabak yoğurtlu karnıbahar kızartması, 5 adet ev yapımı çiğ köfte, toplam 4 dilim ekmek tüketmişimdir yanlarında, 1 litre falan da su.
0
semaforo de medianoche
(16.12.18)
Dün akşamdan beri yediklerimi yazayım. Allah belasını versin demir ilacının.
Bir kase kısır
Bir dilim kek
Bir tabak tavuklu sırın
Bir tabak brokoli
2mandalin
Bir kase kuru dut
Sabah: Kavurmalı yumurta iki dilim ekmekle. Çay.
Öğlen: Yarım kase kısır, Bir tabak makarna, İki dilim baklava, bir kase domatesli sos, iki dilim ekmek. 2 bardak çay.

Akşam hamsi var, yemeyecem.
0
coca cola
(16.12.18)
nescafe
çay
filtre kahve
sahlep
nane-limon
pharmaton hap
külbastı 1 porsiyon
bulgur pilavı 1 porsiyon
redbull
su 2 bardak
antep fıstığı
yerfıstığı
0
bardakigüneşgözlüğü
(16.12.18)
(6)

Musluktan bira doldurma?

senolll
Arkadaşlar nasıl yapmak lazım bunu? Ne kadar eğik koyarsam koyayım çok aşırı köpürüyor.Şuradaki videoya bakıyorumhttps://youtu.be/npYiqJuqywAAdam musluğun altında falan tutuyor, ben böyle de yapsam ohoo. Komple açın diyor da ben az açsam bile köpürüyor. Yanlışım nedir? Bizdeki musluklarda biralarda
Arkadaşlar nasıl yapmak lazım bunu? Ne kadar eğik koyarsam koyayım çok aşırı köpürüyor.

Şuradaki videoya bakıyorum
youtu.be

Adam musluğun altında falan tutuyor, ben böyle de yapsam ohoo. Komple açın diyor da ben az açsam bile köpürüyor.

Yanlışım nedir? Bizdeki musluklarda biralarda mı var bir sorun? Yeni başladım işe de şu bira doldurmayı beceremedim bir türlü. Ziyan olmasın diye deneme de yapamıyorum. Dün evde denedim bir kutuyu bardağa doldurmayım, abartısız köpürtmeden koydum gayet, bu musluğun önemli noktası nedir??

Teşekkürler
0
senolll
(16.12.18)
biranın köpürmesi iyi değil mi? çünkü bardakta köpürmezse sonrasında yenilen yemeklerle beraber midede köpürüyor en iyi ihtimalle gaz yapıyor. Birayı köpürtmeden doldurmak baya yanlış bir uygulama diyordu bu işten anlayan herkes.

Ha aşırı köpürüyorsa belki fıçıda sorun vardır çok basınçlıdır falan bilemiyorum
0
nundu
(16.12.18)
evdeki birayı koymakla aynı şey değil. musluktan doldurmanı sağlayan şey gaz basıyor. Kutu bira doldurmak referans değil yani :)
0
neynep
(16.12.18)
bira hayvan gibi köpürmeli. çünkü o köpük biranın içindeki karbindioksidi dışarı atıyor, sen de sarısını içerek sadece bira tadı almış oluyorsun.
0
tchuck
(16.12.18)
Arkadaşlar bendeki problem daha bardağın 3te 1i bile dolmadan çok köpük olması...
İki şey dikkatimi çekti birkaö video daha izleyince, ben musluğu az açıyorum hızlı akarsa daha çok köpürür diye ama zannedersem bu da köpük yapıyormuş doğru mu?
İkincisi de derece belli aralıkta olmazsa köpük problemi yaşarsınız diyordu, detay vermedi ama. O durum nedir? Patron doldururken benim gibi aşırı köpürtmüyor. Ben de aynısını yaptığımı düşünüyorum ama demek ki bir şeyi yanlış yapıyorum
0
🌸senolll
(16.12.18)
of ben de bunla cebelleşmiştim baya bi. en son xportant'ın dediği gibi yapmaya başlamıştım. açıyordum, ilk köpüğünü boşa akıtıyordum, sonra hemen dolduracağım bardağı koyuyodum, ardından hatta kapa aç falan yapıyodum, böyle köpüğünü ayarlıyordum. kendi çapımda durumu idare eder duruma gelmiştim. ha açısı da önemli elbette ama onları da videolardan görüyorsundur herhalde.
0
soso
(16.12.18)
@Xportant,


Yok, aluyor yukarıdan bir bardak, hiç açıp boşa akıtma falan da yapmıyor, koyuyor direkt o bardağı altına çok köpürmeden dolduruyor, en son biraz dikleştirip az daha köpürtüyor ve hazır.
0
🌸senolll
(16.12.18)
(7)

Almanca dil bilgisi

filipis
Lassen modal verb olarak kullanıldığında kullanım amacı ne oluyor? İngilizcede neye tekabül ediyor?Können~can (-ebilmek) gibi
Lassen modal verb olarak kullanıldığında kullanım amacı ne oluyor? İngilizcede neye tekabül ediyor?
Können~can (-ebilmek) gibi
0
filipis
(15.12.18)
"lassen" 'in modal verb olduğu bir örnek gelmedi aklıma , ama phrasal verb olduğu bir çok durum var. örn: freilassen veya frei gelassen. (1.serbest bırakmak, ceza evinden tahliye etmek, 2. boşluk bırakmak genelde yazılarda, Zeile frei lassen )

bunun gibi hinterlassen (giderken geride bir usuru bırakıp gitmek ) loslassen( elde tutulan bir şeyi tutmayı bırakmak)... var da var..
0
begegnungen
(15.12.18)
Aslında biraz araştırınca buldum ama tam oturmadı, çünkü edilgen değil diyor ama edilgen gibi davranıyor. Modal verb anlamı direkt olarak “birine bir işi yaptırmak” şeklinde yazılmış.

Saçlarını kestirdi” gibi. Caussative konusuna benziyor ama almancada bunun için zaten “man” kelimesi yok mu?

Yani modal verb olan lassen ile “man” aynı mı? Farklı ise farkı ne?
0
🌸filipis
(15.12.18)
örnekler üzerinden sorarsan daha iyi izah edebilirim;
mesela " saçlarını kestirdi demişsin" ; auf Deutsch : Er ließ sich die Haare schneiden.

burada kesme/traş işlemini başkası (berber) yaptığı için "lassen" kullanılmış.

veya

lass dich nicht ärgern (sinirlendirilmene müsade etme)

lass dich nicht unterkriegen (cesaretinin kırmalarına izin verme, veya alt edilmene müsade etme)

"man" konusuyla bir bağlantı gelmiyor aklıma. man apayrı bir konudur. jemand' dan gelir.ingilizcede karşılı yok zannedersem.
0
begegnungen
(15.12.18)
ganbatte
(15.12.18)
Get something done
I got my car repaired.
I got my hair trimmed.
0
birsürüsorumvar
(15.12.18)
aşırı teorik düşünüyorsun sanki. türkçeyle bile karşılaştırsan anlaşılabiliyor.

saç kestirmek - tamir ettirmek - masaj yaptırmak - reçete yazdırmak...vs. ortak özellikleri net sanki.

bunların hepsini almancada lassen ile anlatabiliriz mesela:

sich schneiden lassen - reparieren lassen - sich massieren lassen - sich verschreiben lassen...

birisine bir şeyi yaptırıyorsun işte. tabii lassen'ın çok daha fazla kullanım alanı var da senin verdiğin örnekteki kullanım şekli bu ayarda oluyor.
0
soso
(15.12.18)
Passiversatz denen 3 yapı var.

Wie kann Tabu definiert werden?

Wie lässt sich Tabu definieren?
Wie ist Tabu definierbar?
Wie ist Tabu zu definieren?

sich lassen + infiniv = passiv mit können

sein + Adjektiv = passiv mit können

sein + zu + Infinitiv = passiv mit können/müssen

Edit: yukarıda arkadaşların bahsettiği gibi bir de ettirgenlik anlamı var.

Ich lasse ihn mein Auto reparieren.
Ona arabamı tamir ettiriyorum/ettiririm.
0
reactionic
(15.12.18)
(6)

Almanya-hali hazırda doktora öğrencisi olmak-çalışma izni vs.

ebeminadiyemiş
Merhaba,yaklaşık 1 yıldır burslu olarak Almanya'da ikamet etmekteyim. Fakat bursun kendisi uzun vadede bana bir avantaj getirmeyecek gibi duruyor. Sorum şu, öğrenciler için çalışma izni kısıtlı deniyor; iki tane minijob bulup çalışma hayatına geçmeyi planlıyordum. Bunu yapamayacak mıyım şimdi? Ya da
Merhaba,

yaklaşık 1 yıldır burslu olarak Almanya'da ikamet etmekteyim. Fakat bursun kendisi uzun vadede bana bir avantaj getirmeyecek gibi duruyor.

Sorum şu, öğrenciler için çalışma izni kısıtlı deniyor; iki tane minijob bulup çalışma hayatına geçmeyi planlıyordum. Bunu yapamayacak mıyım şimdi? Ya da nasıl bir yol izlememi önerirsiniz?

bir sorum daha, tezim için araştırmamı Türkiye'de yapmam gerekecek. Acaba Türkiye'ye dönüp araştırmamı bitirip, direk tanıdıklar aracılığıyla iki minijob bulup gelsem mi diyorum? Minijob diyorum çünkü bursta zaten 950 euro veriyor ve çok fazla zaman kaybı, raporlarıdır vs. Yani çalışmaktan erinmem, hatta büro temizliği vs. bile düşünmüyor değilim. En azından akademide yer aılıncaya kadar böyle bir yol izlesem nasıl olur?

En doğru ve mantıklı yol ne olabilir sizce? Yardımcı olursanız çok sevinirim,Teşekkür ederim
0
ebeminadiyemiş
(14.12.18)
Doktora yapiyorsaniz bence bu bilgilere kendiniz ulasabilirsiniz. Enteresan.

Arbeitstitel / arbeitserlaubnis für studierende aus drittstaaten gibi aramalar yapabilirsiniz. Universitenizin kendi ogrenci birligine ya da studienservice e filan sorabilirsiniz. Burs aldiginiz kuruma sorabilirsiniz. (Belki calismama sarti vardir bursa devam etmek icin, bursu kaybetmek istemeyebilirsiniz)

Bir de doktora ogrencisi olarak buro temizligi yapmak bana biraz agir gelirdi. Bir tik daha ustu isleri (garsonluk, tezgahtarlik) vs dusunebilirsiniz. Almancaniz yoksa ogrenmenize yarar.
Ya da alaninizla ilgili part time bir is arayabilirsiniz. Sosyal alanlardaysa dernekler vs olabilir. Ayrica unide kutuphaneye vs basvurabilirsiniz calismak icin.
0
kuehles blondes
(14.12.18)
benim anlamadığımsa neden iki minijob yerine teilzeit bir yerde çalışmıyorsun? yanılıyorsam birisi düzeltsin, ancak bildiğim kadarıyla 2 minijob'tan toplam 450 euro kazanman gerekiyor, 450'yi geçemezsin. dolayısıyla ne kadar değer bilinmez. 450+450 kazanırım diye bir durum yok yani. ama örneğin bir minijob + sosyal vergili iş olur. bu yüzden benim tavsiyem haftalık 20 saat çalışabileceğin teilzeit bir iş + geri kalan zamanında seni yormayacak bir minijob (450 euro) bulman yönünde olacaktır.
0
soso
(14.12.18)
Tesekkur ederim. Bir yil oldu, cok bilgi karmasasi var. Ulasabildigim kadar her turlu bilgi ve tecrubeye ulasmaya calisiyorum. Yani otellerde bavul tasiyan vs. arkadaslar var ve artik senior doktorand sayilabilirler. Burs icin calisma limitleri var ama ben bursu calismayla ikame ederek dondurayim diye dusundum. Benim kafam aslinda ne kadar calisma iznim oldugunda takildi.. burokrasisi karisik geliyor bazen. Bir de kendim ulasiyorum zaten bilgilere, bakin buraya yaziyorum :) Sormadan olmaz.
0
🌸ebeminadiyemiş
(14.12.18)
Evet boyle dusunmemistim. Ben 3 4 minijob yan yana koyup ayda ne guzel 1500 euro oluyor diyordum.. olmuyormus...tesekkur ederim.
0
🌸ebeminadiyemiş
(14.12.18)
çalışma iznin ne kadar bilemiyorum tabii ama büyük şehirlerde iş bulma kısmı nispeten rahat denebilir. bavul taşımaktan da ziyade özellikle stk'larda ya da ona benzer farklı kuruluşlarda enteresan işler bulunabiliyor. hiçbir deneyimim olmadan alakasız biçimde kendimi sozialbetreuer olarak bulmuşluğum vardır :) tabii önce ne kadar çalışma iznin olduğunu öğrenmelisin, gerisi biraz senin iş kovalama kabiliyetine kalmış. büro temizliğinden, bavul taşımaktan daha iyi seçenekler var ama tabii, o kesin.
0
soso
(14.12.18)
Buyuk sehirde degilim, ve Turkiyeden buyuk sehirden geldim. Buradaki survive etme sekilleri emege saygi duymakla birlikte bana da biraz "sey" geliyor ama zorunluluklar diyorum. Buyuk sehire gitmeliyim, uzun vadeli dusunuyorum cunku. Sanirim bu teilzeit plus minijobu dusunmeliyim..
0
🌸ebeminadiyemiş
(14.12.18)
(13)

Yurtdışında tek başına yaşamak

but that was just a dream
Merhaba,Yurtdışında yaşamak ortalama bir Türk gencine kusursuz bir hayat izlenimi verse de bunu az çok deneyimleyen herkes bilir ki işin hakikati böyle değil. Ben de önemli bir kararın eşiğindeyken sormak istedim, halihazırda Avrupa'da tek başına yaşayan arkadaşlar ne gibi sorunlar yaşıyorsunuz? Mut
Merhaba,

Yurtdışında yaşamak ortalama bir Türk gencine kusursuz bir hayat izlenimi verse de bunu az çok deneyimleyen herkes bilir ki işin hakikati böyle değil. Ben de önemli bir kararın eşiğindeyken sormak istedim, halihazırda Avrupa'da tek başına yaşayan arkadaşlar ne gibi sorunlar yaşıyorsunuz? Mutlu musunuz?

Yardımcı olacaklara şimdiden teşekkürler.
0
but that was just a dream
(14.12.18)
ülke?detaylı bilgi açısından daha yararlı olur!?ama dediğin gibi xpat hep cazip gelir ama öyle değil.
0
jactantia
(14.12.18)
Ulke?

Hic kimseyi tanimiyorsaniz zor. Ya da erasmus vs degilse. Ama genelde trden calisan getiren sirketlerde baska turkler de oluyor, ilk etapta onlarla arkadas olunuyor tabi.
0
kuehles blondes
(14.12.18)
Ulkeye ve kisiye gore cok degisir bu sorunun cevabi. Ben ilk yil inanilmaz yalniz hissetmistim. Arkadaslarim vardi ama hep Turkiye'deki arkadasliklarimi aradim. Sonra duruma alismayi bir sekilde basardim, simdi yalnizliktan buyuk keyif aliyorum.

Bir de kesin olarak hayatinin sonuna kadar o ulkede yasayip yasamayacagin da onemli. Ben hep donme fikriyle dolastigim icin bir yandan kendimi misafir gibi hissettim. Hep bir arafta kalma hali yani.
0
evrim halkasi
(14.12.18)
Özel olarak Almanya ve Hollanda başta olmak üzere Batı Avrupa'daki deneyimleri merak ediyorum. Genel olarak ise farklı bir kültürde/dilde/dinde/yaşam tarzında karşılaşılan somut problemleri merak ediyorum.

Bilen bilir Avrupa'daki Türk diasporası genel olarak içe kapanıktır ve yerel kültürle problematik bir ilişkisi vardır, sağlıklı bir entegrasyon ve uyumdan söz edebilmemiz mümkün değildir. Orada doğup uzun süre yaşamış insanlar dahi böyle ise sonradan gidenler nasıllar acaba? Sosyal problemlerden bahsediyorum
0
🌸but that was just a dream
(14.12.18)
Tek basimayken tek problemim pis insanlarla ev paylasmakti. Bunun haricinde 1 gun 'ah bi turk arkadasim olsa cay icsek' ya da 'dini butun bir mumin gelip kafami utulesin' diye aranmadim. tam tersine bunlarla yasamamak icin gelmistim.

yani iyi bi kazancin varsa tek eve cikarak, yoksa paylasimli yasayarak gayet hayatin keyfine varabilirsin.

-ingiltere
0
try again fail again fail better
(14.12.18)
'dini butun bir mumin gelip kafami utulesin' duzeyinde dertlerin cok olmuyor, Avrupa'da onlar seni buluyor zaman zaman, yol veriyorsun, bitiyor. Benim bahsettigim baska bir seydi de neyse.

Birkac aydir Almanya'da yasiyorum, ondan once de Cekya'da yasiyordum. Cogunlukla akademi cevresinde bulundugumdan cok fazla irkciliga maruz kalmadim, ama maruz kalan cok insan gordum. Bir noktada herkesin deneyimi kendine gore, cevresine gore degisiyor. Benim bulundugum yerlerde nefret edenler de cok oldu, ayrilamayanlar da.

Bahsettigin Turk diasporasinin icine kapanikligi ogrenci veya beyaz yakali olarak gelenler icin gecerli degil cogu zaman. Cunku bulunduklari cevre cok farkli oluyor. Bir de try again'in soyledigi gibi maddiyat onemli faktor. Kucuk bir Avrupa sehrine tikilip kalmak, surekli maddiyat dusunmek, seyahat edebilecek maddi kosullara sahip olmamak bir yerden sonra bunaltir insani.

Sozun ozu denemeden bilemezsin. Ilk tokezlemende geri donmeye kalkmazsan gerisi geliyor. Ama Turkiye'de cizilen "Kapikule'den cikinca pembe cicekli bahceler bekliyor" algisi tamamen yanlis. Her ulkenin kendine gore problemleri var ve bir sekilde seni de etkiliyor.
0
evrim halkasi
(14.12.18)
sosyal insan her yerde arkadaş buluyor. ailesini arkadaşını özleyen kişi de uzaklaşmadan önce bunu yapıp yapamayacağını az çok bilir. yani büyük bi sürpriz olmuyor.
eğer iyi kazanıyorsan, ev, fatura geçim derdin olmayacaksa avrupada yaşamanın zevkini çıkarabilecek şeylere imkan oluyor. temel ihtiyaçlardan azıcık kurtulup kendim için ne yapabilirim sorusunu sorabilecek zamanın ve imkanın oluyor.
0
sttc
(14.12.18)
bu noktada bence maddiyat ve çalışacağın yer devreye giriyor.

çalışacağın yer gerçek anlamda bir çok yabancının çalıştığı bir yerse, standart yeni arkadaşlıklar kurman mümkün olabilecek. örneğin %95'i alman bir şirkette arkadaş bulma konusunda sıkıntı yaşayabilirsin ama %50'si ingiliz geri kalan %50'si dünyanın diğer yerlerinden olan insanların bulunduğu şirkette bi süre sonra yalnızlığı bertaraf edersin.

ve maddiyat. hep aynı yer sıkabilir, sık seyahate ve mesela 2 ayda bir türkiye'de 3-4 günlük seyahat düzenleyebilecek maddi durumun varsa bunalmazsın.
0
metrobus yoluna kacan angus
(14.12.18)
şu an bulunduğum ülkeye tek başıma, kimseyi tanımadan geldim, epey bi fakirlik de yaşadım. anlayacağın zorluklar elbette ki oluyor ama şimdi (3. senemde) belli bir çevrem var, dil çok iyi bir seviyeye ulaştı, iş dışında da aktifim, maddi olarak da düzlüğe çıktım. gayet iyi gidiyor yani. tabii bunlar kişiden kişiye değişir.
0
soso
(14.12.18)
Şu anda Almanya'da yaşıyorum. Bahsettiğin yalnızlık problemini hiç çekmedim. Tam tersi bir Cumartesi akşamı için ortalama 3 tane davet alıyorum, birisi Alman arkadaş grubumdan, birisi Türk arkadaş grubumdan ve biri de birebir buluşulacak şekilde.
Sosyal insan heryerde sosyaldir. Buraya gelince ilk aylarda daha az arkadaşım vardı, şimdi daha çok tabi.
Hele bir de dil kursuna falan gidiyorsan 2 ayda bir sınıflar, kurlar değiştiği için yeni arkadaşlar edineceksin. Gönül isterdi ki Türkiye'deki yakın arkadaş grubum da komple burada olsun ama mümkün değil malesef.

Bence imkanın varsa çık gel, daha pişman olan görmedim ben.
0
chitosan
(14.12.18)
en onemli sey denemek, biz ne yazarsak, sen ne dinlersen dinle herkesin yolu farkli.

eger kafana turkiye bandi takip gezmiyorsan, uni mezunu ya da degil ama belli bi kulturu olan, mac haric konusabilecek konusu, dine cinsiyete takilmadan karsina cikan insanlarla arkadaslik yapabilecek birisiysen ben zorluk yasayacagini sanmam.

ben ingiltere'ye gelmeden once 'heh evet, tum dunyadan arkadaslarin olacak ama ingilizler asla yabancilar ile arkadas olmazlar, onlarin arasina giremessin' diyen bi cok insan duydum. ne var simdi her yanim ingiliz arkadas doldu, basim goge mi erdi? o da insan
0
try again fail again fail better
(14.12.18)
Hollanda, Amsterdam ozelinde bilgi verebilirim.

Oncelikle en buyuk problem is degil ev bulmak. Eger tanidiginiz yoksa kendi imkanlariniz ile ev bulmak cok zor olabiliyor. Expat kaziklamak Hollandalilarin ata sporu.

Dil konusunda ise Ingilizce Amsterdam'da yasayabilmek icin fazlasi ile yeterli. Dutch konusmaya kalktiginiz zaman yerel halk genelde ugrastirma beni diyerek Ingilizce'ye donuyorlar. Herhangi bir iletisim problemi yasamazsiniz. Fakat Dutch ogrenmek icin caba gostermezseniz ozellikle Amsterdam'da yavas yavas ogrenmeniz pek mumkun degil.

Turk diasporasina gelirsek, Hollanda'da en buyuk azinlik haline geldi Turkler. 60-70'lerde gelen gocmenler kendi icerisinde izole bir hayat yasiyor. Kimseye karismaz, etmezler genelde. Sonradan gelen nitelikli gocmenler ( kennismigrant ) Turkler icin ise epey gelismis bir network olusturmus durumda. Ozellikle IT sirketlerinde pek cok Turk var. Simdiye kadar tanistigim insanlarin cok cok buyuk cogunlugu gayet akli basinda, duzgun isanlardi.

Sosyal hayata gelirsek eger turistler, azinliklar, yerliler ve expatlar olmak uzere 4 farkli hayat var Amsterdam'da.
Herhangi bir Dutch arkadas grubunun icerisine dahil olma imkaniniz hemen hemen hic yok. Dutch arkadaslariniz olur, beraber gezer, tozar, icersiniz fakat siki bir Dutch arkadas grubunun icerisinde yabanci olmak neredeyse imkansiz. Gayet kibar, anlayisli insanlar fakat kabul etme konusunda biraz kapalilar.
Bu yuzden cok buyuk ihtimalle sizin gibi expat/kennismigrant insanlarla arkadaslik edip sosyalleseceksiniz. Bu gruplarda da herkes sizin gibi olacagi icin herhangi bir ayrimciliga ugrama ihtimaliniz pek yok.
0
whisky
(17.12.18)
Almanyada da Hollandada da yasadim. Insanlarla iletisime acik olursaniz hayat cok zor degil. Yani ilk birkac ay zor, ancak 3 aya kalmadan kendinize cevre edinebilirsiniz. Genelde genclerin hepsi ingilizce konusur, sikinti yasamasziniz kendi yas grubunuzdan arkadas edinirken.

Almanyada batida veya doguda 30 yas ustu kimseden ingilizce konusmasini beklemeyin. Bu benim icin bi problemdi, artik almanyada yasamiyorum. Bu sizing icin de problem olacaksa bi dusunun. Hollandada herkes sular seller gibgi ingilizce bilir konusur, bu konuda sikinti yok. Iki ulkede de essek gibi calismak zorundasiniz, bunu da goz onune alin.

Ilk birkac ay yalniz kalacaksiniz, bunun da kacari yok.

Oralardaki turkler egitimsiz ve turkiyede sosyal hiyerarside en alt seviyede yer alacak kimselerden olusuyor. Dogma buyume orali turklerden uzak durun, size arkadaslik acisindan faydalari pek dokunmaz. Ama sifir kontak da yapmayin, basiniz sikistiginda yerel prosedurleri iyi bilirler size yardimci olurlar.
0
JohnOakley
(17.12.18)
(2)

pismis tavuk gogsu

baldur2
bunu dolapta tutuyorum diyelim. 1 gun sonra yiyecegim zaman isitmali miyim? isitilirsa bozuluyor mu? soguk mu yiyeyim?
bunu dolapta tutuyorum diyelim. 1 gun sonra yiyecegim zaman isitmali miyim? isitilirsa bozuluyor mu? soguk mu yiyeyim?
0
baldur2
(25.11.18)
Isıtıp yiyebilirsin.
0
soso
(25.11.18)
Pişirilen yemekler 5 güne kadar buzdolabında dayanır. Daha sonra ısıtıp yemenizde de bir sıkıntı yok.
0
synthetic a priori
(25.11.18)
(3)

Atatürk'ün İslamiyet / Din Hakkındaki Meclis Konuşması

silah taciri
Merhaba. Sağda solda Atatürk'ün meclisteki bir konuşmasının videosu dönüyor. Din ve İslamiyet hakkındaki olumsuz(!) konuşması. Şimdi bir elemanla bu konuda tartıştık. Bana bu konuşmanın tam tarihi ve bilgisi lazım. Meclisin tutanak arşivi internette bulunmakta. Bu konuşmanın eksiksiz, tamamı lazım b
Merhaba. Sağda solda Atatürk'ün meclisteki bir konuşmasının videosu dönüyor. Din ve İslamiyet hakkındaki olumsuz(!) konuşması. Şimdi bir elemanla bu konuda tartıştık. Bana bu konuşmanın tam tarihi ve bilgisi lazım. Meclisin tutanak arşivi internette bulunmakta. Bu konuşmanın eksiksiz, tamamı lazım bana. Şahsen Kuran'ın Türkçe'ye çevrilmesini isteyen, Diyanet İşleri'ni kurup halkın gerçek dini öğrenmesini isteyen bir adamın Allah'a, kitaba sallayacağını zannetmiyorum. O konuşmanın tamamına erişmem gerekiyor...
0
silah taciri
(21.11.18)
Gökten indirildiği zannedilen kitaplar meselesini diyorsanız linki aşşağıdadır.

www.tbmm.gov.tr
3. Yasama Yılı 1 Kasım 1937 İçtima Senesi 3: 1.11.1937

Ömrü cephelerde geçen bir adamın ilhamlarını gökten, gaipten değil hayattan alması "Allah'a kitaba sallamak" değildir, akılcılıktır.

(bkz: this is not a bug it’s a feature)

Ayrıca yazdığı medeni bilgiler ve tarih kitabına da bakın.
0
Ufuk
(21.11.18)
Herkes zaten kendi kafasına göre bir Atatürk figürü yaratıp takılıyor memlekette. Örneğin, 30'lar itibariyle Atatürk İslam karşıtı birçok söylemde bulunmuştur, bu sadece meclisteki bir cümleden de ibaret değildir ama ya sansürlenmiş ya da pek gündeme getirilmiyor, malum saçma dini hassasiyetler... Okullardaki derslerde okutulması için yazmış olduğu Medeni Bilgiler'de din hakkındaki fikirlerini çok net ifade etmiştir. Keza yazmış olduğu tarih kitabında da o ayarda söylemleri mevcut. Zamanın ve toplumun çok ilerisinde bir liderdi Atatürk.

(bkz: vatandaş için medeni bilgiler)
0
soso
(21.11.18)
Şimdi pardon ama Kuranı Türkçe'ye çevirmek istemesindeki amaç "insanlar anladıldığı dilde okursa ne kadar saçma olduğunu anlar" mantığı değil miydi zaten?

Hani genel yaygın ateist düşüncesi gibi "abi kuranı okusalar inanmayı bırakacaklar, bu kadar saçma şey mi olur" değil mi?

Atatürk ve o sıralar iktidara hakim arkadaşlarının islam dini hakkındaki görüş ve düşünceleri için 1931 basımı lise tarih kitabına bakabilirsiniz. İnternette bol bol fotoğrafları var.

Arkadaşlar, Atatürk iyi bir asker, iyi bir devlet adamı, başarılı bir liderdi. Ama büyük ihtimal ile atesit, en iyi ihtimal ile de deist idi.

Bütün söylem ve eylemleri bu yöndedir.

Kazım Karabekir'in hatıralarında olması lazım, "arapoğlunun yaveleri" kısmı hakkında da nette bol bol bilgi bulabilirsiniz.

Geçen gün sözlükte Kadir Mısıroğlu'nun sözleri biraz çarpıtıldı, fakat o açıklamanın aslı Aziz Nesin'e aittir.

Hani şu kısım "Bir müslüman Atatürk'ü seviyorsa ya ahmaktır ya sahtekar" Bunun da videosunu nette bulabilirsiniz.
0
John Bloor
(22.11.18)
(10)

Sağlıklı beslenmek çok pahalı değil mi

Vse budet horosho
Yeni spora başlamıştım. Markete hindi eti, yumurta, ton balığı ve süt almaya girdim. 94 lira tuttu. Siz nasıl hem ucuz hem sağlıklı beslenebiliyorsunuz?
Yeni spora başlamıştım. Markete hindi eti, yumurta, ton balığı ve süt almaya girdim. 94 lira tuttu.

Siz nasıl hem ucuz hem sağlıklı beslenebiliyorsunuz?
0
Vse budet horosho
(29.10.18)
çok pahalı evet.
ton balığı listeyi şişirmiştir, insanlar tavuk yiyor. gerçi o da 30 oldu kilosu.
0
cedex
(29.10.18)
Bim - A101 - Şok üçlüsünden alışveriş yaparak başlayabilirsin. Mahallende tavukçu varsa tavuğu falan ondan al, marketlerden daha ucuz ve taze oluyor. Bizim buradaki marketlerde bir kilo tavuk göğsü 24 lira. tavukçuda 16. üstelik daha güzel olduğu çok net.
0
hitokiri kenshin
(29.10.18)
beslenemiyoruz....
0
yuvarlanantencereninkapagi
(29.10.18)
Organik bile almamışsın
Organik almaya başladığında asıl ne kadar pahalınolduğunu göreceksin
0
fasulyek
(29.10.18)
beslenemiyoruz +1
çok pahalı evet :(
0
pati
(29.10.18)
Kapitalizmin sunduğu sağlıklı beslenme evet çok pahalı. Ben bir çok yiyeceğimi kendim üretiyorum. Nanemi yoğurdumu. Sebze alış verişimi pazardan alıyorum. Ete bir şey diyemem yalnız.
0
for day to break
(29.10.18)
Yukarda saydığın gıdaların hiçbirinde lif yok, nasıl sağlıklı?
0
bos gezenin bos ustasi
(29.10.18)
Sağlıklı beslenme pahalı değil, yani düşünüldüğü anlamda pahalı değil yoksa dünya geneline göre evet bizde ürünler pahalı ama ucuza getirmek de bizim elimizde, kolaya kaçmayıp biraz araştırmacı olursak daha ucuza halletmek de mümkün. Mesela sağlıklı beslenme deyince akla direkt hayvansal beslenme geldiği için pahalı gibi duruyor ama öyle değil. Öncelikle sebzelerin hepsi ucuz; ıspanak pırasa taze fasulye patlıcan dereotu maydanoz brokoli karnabahar, bunların hepsi ucuz ama yenmiyor, halbuki beslenmenin büyük bir kısmını sebzeler oluşturmalı, yeşillik yemeden tükettiğiniz hayvansal ürünler vücutta efektif olarak kullanılamıyor, öncelikle bunu bilmek lazım. Hatta bunları pazardan falan alırsanız çok daha ucuza geliyor. İkincisi, mesela balık mevsimindeyiz. Birkaç gün önce eşek kadar palamut aldık 17 liraydı 2 kişi bitiremedik. Onun dışında 30'lu M boy yumurta Migros'ta 27 lira, ben gidip Migros'tan yumurta almam, yaşadığın semtteki herhangi bir markete gitsen 30'lu yumurta 17-18 lira, ben 17 liraya aldım, L boy, biraz daha kassam daha ucuzunu da bulurum ama gerek yok. Ha kırmızı et pahalı, ona yapacak bir şey yok, hep pahalıydı zaten, tavuk da son dönemde artışa geçti ama onu ucuza kapatmak da kolay; marketten almak yerine kasaptan daha ucuza alınabiliyor, Metro gibi büyük marketlerde de nispeten daha ucuza alınıyor, oradan da toplu olarak alınabilir. Yani Migros'ta kilosu 25-30 lira olan tavuk göğsünü daha yerel marketlerde ya da kasapta veya toplu satış yapan marketlerde daha ucuza alabilirsiniz, ben genelde öyle yapıyorum. Bunların dışında bakliyatlar var. Bir paket nohut alıp yanında 2 tane yumurta haşlayıp yediğinde çok iyi bir antrenman sonrası öğünü olabilir; proteinse protein karbonhidratsa karbonhidrat, bunları da keşfetmek lazım. Ha tüm bunlara rağmen genele göre yine de pahalı değil mi? Evet pahalı ama sağlıksız beslensen o da pahalı. Bi kutu pizza alsan yine aynı parayı ödüyorsun, çok değişmiyor.
0
angelus
(29.10.18)
Sağlıklı beslenmekten kasıt nedir, o önemli tabii.

Şöyle söyleyeyim; geçtiğimiz kış maddi anlamda çok ciddi problemler yaşadım. Öyle böyle değil, bildiğin fakirdim açıkçası. Sadece evde yemek zorundaydım ve sebze, bakliyat ağırlıklı besleniyordum. Genelde internetten farklı tariflere bakarak yemek yapıyorum. Et yememe gibi bir durumum da yok aslında ama fakirlikten en ucuz yoldan lezzetli ve besleyici neler yapabilirim diye araştırır dururdum, oldukça da kolaydı açıkçası düzen oturtmak. Ha bilmiyorum bu arada tesadüf müdür ama hiç hasta olmadan geçirdim o kışı.
0
soso
(29.10.18)
Food inc belgeselinin ana fikri buydu zaten.

Adam 1 kilo sebze alacagima tonla hamburger alir yerim diyordu.
Saglikli urunleri depolamasi tasimasi pahali. Bunu ucuzlatmanin da pek yolu yok, bu yuzden hormonlu tavuk yemek zorundayiz.
0
acemi
(29.10.18)
(10)

Japonyada türklere bakış açısı nasıl?

[GODDARD]
Turist olarak gidip bir ay kadar kalmayı planlıyorum.
Turist olarak gidip bir ay kadar kalmayı planlıyorum.
0
[GODDARD]
(13.10.18)
Bildiğim kadarıyla bir nefretleri veya önyargıları yok, hatta aksine seviyorlar. Barış Manço'nun etkisi çok büyük, Ertuğrul faciası var sonra, onun da aramızda oluşturduğu bağ var.

Sevmeseler akın akın gelip turistik gezi yapmazlar herhalde, deniz/kum/güneş turizmi de değil. Adamlar kışın bile geliyor gezmeye ve çoğunlukla kültür turizmi yapıyorlar.

Git tabi ama pahalı bir ülkedir, bir ay kadar kalmak için bütçe sağlam olmalı.
0
John Bloor
(13.10.18)
son zamanlarda ırkçılığın yükseldiği söylense de dayak yiyeceğini vs. düşünmüyorum.
0
zgrydn
(13.10.18)
Youtubeda bir adam vardı japonyada yaşıyordu ve bu tarz konulardan da bahsediyordu adını hatırlayamadım ama bir bak istersen
0
noraliya
(13.10.18)
@norilaya Japonic.

Seviyorlar Türkleri hatta Brezilyalılardan sonra en çok sevdikleri bile olabiliriz. Türk’üm dediğimde suratını ekşiten insan görmedim.
0
Mcfly
(13.10.18)
Dünyanın hangi ülkesine gidersen git kimse sana bir şey diyemez eğer ırkçılığa uğradığını hissedersen polise gidersin.
0
melonsucker
(13.10.18)
Bu yaz gittik 1 ay a yakin kaldik hicbir sıkıntı yasamadik
0
basond
(13.10.18)
Okuduğum bir kitapta yabancıysanız her zaman yabancı olacağınızdan ve bazı şeylerin iç yüzünü göremeyeceğinizden bahsediliyordu. hatta yabancılar için bir kelime kullanıyolardı.

Yani türk-italyan-fransız fark etmez. gidin görün. ben de çok istiyorum caponya'yı görmek. kısmet...
0
binder dandet
(13.10.18)
Ya çok iyi bakıyorlar ya da ırkını önemsemiyorlar ama kötü bakış yok.
Bütçe gesaplaması yaptın mı günde 80-100 dolar gidebilir
0
rosey
(13.10.18)
Japonya'da Türkiye'deki gibi fiziksel şiddet gösterilmez bu tür durumlarda. Daha çok pasif şekilde görmezden gelinir. Yani örneğin kara kuru yabancılardan hoşlanmayan bir Japon büyük olasılıkla en fazla sizle pek konuşmaz, geçer gider, o kadar.

Yalnız her ülke için geçerli olan da bir şey var ki bu tür deneyimler kişiden kişiye değişir. Örneğin, Almanya'da Türk insanına bakış nasıldır diye sorsan, itin götüne sokulduklarını söyleyecekler de olurdu şimdi ama bir başkası için farklıdır bu durum. Bu yüzden bu tür soruları anlamsız buluyorum açıkçası. Gidin görün, belki ilk dakikasında bariz bir ırkçılıkla karşılaşacaksınız, belki de hayatınızda, kendi ülkenizde dahi hissedemediğiniz kadar rahat hissedeceksiniz kendinizi, bilemeyiz.
0
soso
(13.10.18)
alakasız ama yabancılara ''gaijin'' diyorlar
0
neverlose
(13.10.18)
(11)

sigaradan ne anliyorsunuz yahu?

alttaraf
selam tiryakiler..yaw soru ergen sorusu gibi gorunuyor olabilir ama ciddi ciddi bir seyi merak ediyorum:ne buluyorsunuz bu sigarada yahu, nasil bir faydasi, hissi, kafasi ya da her ne ise neyi var bu meretin?zararini pisligini dumanini kanserini ivirini zivirini zaten saysak bitmez, eh peki neyi var
selam tiryakiler..
yaw soru ergen sorusu gibi gorunuyor olabilir ama ciddi ciddi bir seyi merak ediyorum:
ne buluyorsunuz bu sigarada yahu, nasil bir faydasi, hissi, kafasi ya da her ne ise neyi var bu meretin?
zararini pisligini dumanini kanserini ivirini zivirini zaten saysak bitmez, eh peki neyi var bunun bu kadar?
yanlis anlasilmasin, ben de baslamayi cok istedim, denedim ama yok, olmadi..
neden?
cunku kac tane ust uste ictiysem duman olup gitti hic bir ise yaramadi..
ama alkol oyle degil..
bir kafasi var, yasattigi bir his var, insanin ruh halini bir halden baska bir hale sokma duygusu var..
bana birisi sorsa " şu alkolden ne anliyorsun, ne işe yariyor bu meret" dese dilim dondugunce yasattigi hissi hic kullanmayan birine anlatirim..
yine icmis kadar anlamaz ama bir fikri olusur..
pekiiii...
ayni şeyi sigara icin anlatabilecek, yapabilecek olan var mi?
ha bir de şu var..
bu artik nasil bir meretse insanlar bunu kullanmak icin deli gibi firsat kolluyor yahu..
havalimaninda calisiyorum, karsilastigim 5 insandan biri " nerde sigara icebilirim, sigara icin vaktim var mi" gibi sorular soruyor, hani kimse alkol icin boyle bir soru sormaz, gectim onu su icin bile sormaz.
belki tuvalet icin sorar çok sıkıstiysa.
ama bu baska bisey demmekki..
iste o baskaligin tarifini soruyorum..
0
alttaraf
(30.09.18)
Emikleyip emikleyip duman üflemek güzel oluyo. Bi de jelatini melatini çok güzel.
0
Delay Fuze
(30.09.18)
ne başkalığı, bağımlılık işte, uyuşturucudan farkı yok.

içmediğin zaman yoksunluk ve dolayısı ile acı çekiyosun.

günlerce yemek yemem, su içmem, çay kahve severim, içmesem olur ama şu sigarayı içmedim mi olmuyor.

sigarayı hiç sevmiyorum bırakamıyorum da.

bana bir tek faydası oldu, madde bağımlılığının nasıl bişey olduğunu anladım sigara sayesinde. uyuşturucu ve türevlerinden hep aşırı derece korktum ve uzak durdum.

özellikle askerlik zamanlarımda sigara içmeyen arkadaşlar bu tür şeylere bulaştı, müptela olan kendini kurtaramayan çok oldu.
0
killerbee
(30.09.18)
elon musk sen misin?

edit: içine çekçen knk
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(30.09.18)
sigara hakkında doğru knş. .s

i.hizliresim.com
0
datnet
(30.09.18)
Guzel bir yemekten sonra sigara yak oyle konusalim :D Turk Kahvesi esliginde falan.

Bu duyguyu ve ne demek istedigimi sadece sigara icenler bilir.
0
perfectum
(30.09.18)
Madde bağımlılığı
0
japon askeri
(30.09.18)
bırakmaya çalışınca, aşık olduğum sevgilimden severek ayrılıyormuş hissine kapılıyorum. bu hissin gerçeğini daha önce tattım, bire bir aynısı.
0
d0RuK
(30.09.18)
ben de bu soruyu kendime sorup bıraktım sigarayı zaten. özünde çaresizlik esasında. sigara içmesen kendine gelemiyorsun ki. gayet doğal yani insanların sigara içecek yer arıyor olması. bağımlılar sonuçta, içmediklerinde kendilerini iyi hissetmiyorlar. aslında sigara içtiklerinde kendilerini senin gibi normal hissediyorlar aslında da beyin artık öyle bir alışmış ki sanki ekstra iyi hissediyorlarmış gibi düşünüyorlar. öyle bağımlılıktır ki besteci ilhan mimaroğlu yaşadığı süre boyunca abd'den uçakla ülkesine gelemezdi sırf sigara içemeyecek diye, düşün. yemişim yani yemek sonrası sigarasını. sigarayı bırakınca yaşam kalitem arttı resmen. bırakması da ayrıca zor. o ilk bir hafta geçmek bilmedi, yaşamdan soğudum resmen. bu yüzden artık tekrar başlayacağımı da hiç sanmıyorum. ha hala canım istemiyor mu? çok istiyor ama birkaç dakika sonrasında geçiyor.
0
soso
(30.09.18)
soso +1

şuan sigarayı bırakmaya çalışıyorum. sigara içmediğim ilk hafta beynim uyuşuk geziyordum.
0
belkider
(30.09.18)
yerine koyabilecek başka bir şeyim yok.

sakız, şeker falan bir yere kadar idare ediyor.

en sevdiğim şarkıyı dinlerken, dağın tepesinde bir türkü dinlerken, sevdiğim bir yemeği yedikten sonra, yağmurda yürürken, denizi izlerken, aşıkken, kitap okurken, film izlerken...

aksini düşünemiyorum yani. yaşamayı da o kadar sevmiyor ve uzun yaşama gibi bir plana da sahip değilim.
0
mind mischief
(01.10.18)
5 dakika daha geçsin diye içiyorum bir de sosyallik için, hadi bi sigaraya gidelim diyip muhabbet başlıyor falan.
0
ilkot
(01.10.18)
(9)

ilk kez yurtdışına yaşamak için çıkmak

slhmlr
ilk kez tatil için değil de master için (2 yıl) ülkeden ayrılıyorum. dilini bilmediğim bir yere gidiyorum (barcelona), ev tutamadım euro kuru mâlum, anca bir oda kiralayabildim buradan ama ilk defa oraya gittiğimde göreceğim odayı. fotoğrafları var ama ne çıkacağı belli değil. şehirde tanıdığım bir
ilk kez tatil için değil de master için (2 yıl) ülkeden ayrılıyorum. dilini bilmediğim bir yere gidiyorum (barcelona), ev tutamadım euro kuru mâlum, anca bir oda kiralayabildim buradan ama ilk defa oraya gittiğimde göreceğim odayı. fotoğrafları var ama ne çıkacağı belli değil. şehirde tanıdığım bir kişi bile yok. dolandırıcılığın falan da yüksek olduğu bir şehirmiş barcelona. ev sahibi adam gibi ingilizce bile konuşamıyor amk, aşırı stresliyim şu an. koç-bilkent'te devam edebilirdim aslında master'a, çok daha rahat olurdu sanki. gereksiz stres mi yapıyorum yoksa doğal mı bu süreç?
0
slhmlr
(29.08.18)
yeniden dogmus bir bebek gibi olacaksin.
dil yok
tanidik insan yok
cevreyi, dukkanlari bilmiyorsun.
sadece 2 tane valizin var yaninda getirdigin.

zor ama guzel. cok sey katabilir insana. her seyi kendin halledebildiginden o gelen ozgurluk, bagimsizlik hissi hicbir seye degisilmez. bol sans.
0
baldur2
(29.08.18)
herkes boyle basliyor, sikinti yapma yeni hayatinin tadini cikar. tabiki zorluklar olacak
0
try again fail again fail better
(29.08.18)
Üzerinden 10 yıl geçmiş ama bundan 10 yıl önce ben de master için İspanya'ya doğru, kırık İspanyolcamla yola çıktım (Valencia). Gittiğimde otelde kaldım ve otelde kaldığım sürede önceden belirlediğim evleri gezdim, yani görmediğim bir odayı tutmadım. Fotoğraflar aldatıcı olabiliyor gerçekten.

İspanya'da İngilizce biraz zorlu bir durum. İnsanlar ya bilmiyorlar ya da anlasalar da konuşmaya utanıyorlar. İnsan zaman içinde konuşamasa bile anlamaya başlıyor, zaman içinde konuşmaya da başlıyor. Çabalarsanız dil konusunu kolaylıkla aşarsınız.

İspanyol insanları çok yardımsever ama Barcelona çok büyük ve kalabalık bir şehir, dolandırıcılık, hırsızlık, yankesicilik en az diğer büyük şehirler kadar yaygın. Çok turist almasının da etkisi var.

Bence sizi harika bir deneyim bekliyor. Ben hayatımın 3 yılını Valencia'da geçirdim ve gerçekten hala unutamadığım günler oldu benim için. Tekrar gider misin deseler bir saniye bile düşünmem.
0
luin 41
(29.08.18)
Sen en azindan lisans bitirmissin. Ben ilk yurt disinda yasamaya ciktigimda 21 yasindaydim, hayatimda ikinci kez ucaga binecektim. 3G bile yoktu o zamanlar (Turkiye'de yani). Tanidigim kimse yoktu, ne yemek yiecegimi, ne su icecegimi bilmiyordum ama sonra hayatimin en guzel gunlerini gecirdim. Bir miktar stres yanlislardan donmeni engelleyecektir, asiri rahatlik da iyi degil ki genelde ulkemiz insani asiri rahattir. Bence bu nedenle bile dogru yoldasin.

Bir de universite mezunu bir kisisin. Endiselenme, 1910'larda Avrupa'dan insanlar yiyecek yemekleri olmadan New York'a gocmus. Her sey cok guzel olacak.
0
Traveller
(29.08.18)
Dili hiç bilmemek o stresin kaynağı. Genelde evler leş oluyor Barcelona´da, dediginiz gibi dolandirici da bol. Sokakta kalma tehlikesiyle bir hafta kafayi yemisti arkadasim Barcelona´da. Oluyor ve olacak aksilikler... Sehirde tanidiginiz yok ama birkac aya cevre edineceksinizdir oraya gelen yabanci ogrenci bayagi cok.

Gidince direkt üniversitenin yabanci ogrenci ofisiyle iletisime gecip, saglam bir yer bulmaya calisin.
0
buf-e kür
(29.08.18)
Biraz ispanyolca öğren de öyle git. Adam ingilizce bilmek zorunda değil.
0
i ve been mistreated
(29.08.18)
insan neyle karşılaşabileceğini bilemiyor bu gibi durumlarda ama zamanla alışıyorsun. alışamayan da dönmek için yer arıyor zaten. ha alışılınca da dönmemek için bin takla atmaya başlıyor insan. ben almanya için yaşadım dediğin şeyi. genellemelere pek katılmam ama sıcak insanlarla karşılaşma şansın almanya'dakine nazaran bir tık yüksek diyebiliriz. almanya'da tanıştığım tüm ispanyollar kadın-erkek demeden aşırı sıcaktı. yine de şans işte, bilemezsin. ama bu durum nispeten rahatlatır seni ülkeye alışma sürecinde.

master dili ingilizce olacak sanırım. ne olursa olsun direkt ciddi disiplinli biçimde ispanyolca öğrenmeye da başla elbette. dilsiz olmaz. hem kolay diyebileceğimiz bir dil ispanyolca, bizim de dilimizin rahatlıkla dönebileceği bir dil.

bu arada, odayı uzaktan kiraladım dedin de para falan ödemedin önden değil mi?
0
soso
(29.08.18)
Yasadigin surec dogal ve iki sene sonra buyuk olasilikla hic donesin gelmeyecek.

Iki kurluk Ispanyolca ile Valencia'da 7 ayligina gitmistim ben de. Hayatimda bir iki minik yer ev hissi vermeye yaklasti ve Valencia'ya evim dedim. Olmek istedigim yer orasi. Su an "Burada is var, gel" deseler; isyerindeyim, evden bavulu almaya ugramadan dogrudan havaalanina giderim. Boyle de baglar insani.

Evi gitmeden once ayarlamistim (Bu arada idealista.com'dan guzel yerler bulunuyor) ve ne ev sahibi ne evdekiler Ingilizce biliyordu. Evin sadece fotograflarini gordum ve 7 ay o evde kaldim. Ancak, kontrati aylik aylik yaparsan, begenmezsen bir ay sonra baska bir yere gecebilirsin. Henuz kontrat imzalamamissindir diye dusunuyorum. Adam geldiginde aylik yapmayi ve begenirsen uzatacagini teklif et (Bunun Ispanyolcasini onceden yaz ya da soyleyeceksen hazirlan). Okullarda ev ilani cok oluyor, her yerde afisler oluyor zaten.

Iki kurluk Ispanyolca ile gitmistim ki daha yeni gecmis zamana baslamistik o zaman. Dolayisiyla "Bu bir ev", "Ali okula gidiyor" disindaki cumleleri anlamadan gittim. Insanlar hep uzun uzun konusuyorlardi (Ispanyollar genelde bir baslayinca bir araba laf etmeden susmuyorlar). Cevabi evet, hayir olan sorular soruyordum anlayayim diye. Evet ve hayir haric sozlukteki her kelimeyi soyluyorlardi. Ben de anlamayip yuzlerini iyi gorunce "Si, si, claro!" diyordum, kotu bir yuz gorunce "Ooo, noooo, de ninguna manera" diye olumsuz ne biliyorsam sayiyordum. Oyle oyle anlastik bir sure. Hatta bir kere kizin biri kotu suratla bir sey dedi bana, ben de baktim surati kotu, no'yu yapistirdim. Meger kizin yuzu 'resting bitch face' imis, daha da bozuldu kizin yuzu. Bir daha benimle konusmadi. Bugun hala neye no dedigimi bilmiyorum, arkamdan "Bilmiyor bu, oyle salliyor. Cok takma" benzeri beden dili hareketlerini gordum diger insanlarin ama bunun disinda hic geri tepmedi :) Iyi ki de o zaman oyle olmus, bugun gulerek hatirliyorum.

Barcelona'da o acidan sanslisin, Ingilizce konusani genclerde ve universitelerde cok Barcelona'nin ve Madrid'in; diger sehirler pek oyle degil. Bir de Barcelona Ispanya'nin en fazla yabanci bulabilecegin sehri, o yuzden Ingilizce ile biriyle anlasamazsan digeri ile anlasirsin. Hatta Ispanyolca konusursan "Katalanca konus essoglu essek" diyen birileri de cikabilir. (Ara ara oradaki arkadaslari ziyaret ediyordum, birkac kere basima geldi) Ancak, yaslilardan veya buyuklerden cok uluslu firmada is adami veya akademisyen degillerse Ingilizce bilmelerini pek bekleme. Kibarlik olsun diye "A little konusuyoruz" derler ama dedigini anlamazlar. Sen de zaten 5-6 aya derdini anlatacak kadar, 1 yila esprilerle ortami costuracak kadar ogrenirsin. Ya pasa pasa ya da ister istemez ogreniyor insan. 3. ay icinde bir zehirlenme gecirmistim ve hastayim diye laboratuvara ugramamistim. Dondugumde millet ne oldugunu sordu "Yedigim bir seyden zehirlendigimi saniyorum" diyecek kadar ogrenmistim; Ingilizce'deki which'li, that'li cumle baglamalara gelmistim. Gider yani o bir sure sonra, hic kafana takma. Okulda zaten muhtemelen bedava Ispanyolca kurslari vardir lisansustu ogrencileri icin, onlara gidersin. Laboratuvardaki kiz "Zehirlenmek Ispanyolcana iyi gelmis" demisti. Ilk giderken Ispanyolca konusma kartlari al, ihtiyacin oldugunda onlardan bakmak kolay oluyor. Gerci akilli telefon varken cok gerek olmayabilir ama cok yararlanmistim ben onlardan.

Ayrica, Barcelona'daki ortami Koc'ta, Bilkent'te bulamazsin. Ilk gidis biraz "Nereye geldim ki ben" havasi verir ama kisa surede alisirsin. Evini aramayabilirsin bile.

Dolandiricilik da sorun tabii ama ote kapkaccilik buyuk sorun. O da sundan ileri geliyor. Ispanya Avrupa'nin en cok cilek yetistiren ulkelerinden biri ve boyle dusuk statulu islerde yuksek oranda gocmen calistiriyor. 70'lerde Almanya'nin Turkleri almasi gibi zamaninda Ispanya'da Rumenleri almis cilek toplasinlar diye. Zaten ulkede adlari "gente de frase - cilekciler/cilek insanlari" olarak gecer. Cilek Mayis ayinda, yazin uretiliyor. Bu insanlar da sadece o aylarda calisiyor. Yilin geri kalan kisminda ya is bulmaya calisiyorlar ya da hirsizlikla geciniyorlar. Bu yuzden, millete Rumen dedin mi yaka silkiyor genelde. Metrolarda falan "Degerli esyalariniza dikkat ediniz" tarzi yazilar olur. Insanin da o an refleksi "Degerli esyalarim duruyor mu acaba" diye onlari kontrol etmek oluyor. O zaman kapkacci ya "Bakiniz, bu benim degerli esyam" diye yon gostermis oluyorsun. Degerli esyalarini orada burada kontrol etme.

Milletle anlamasan ya da anlasamasan bile konusmaktan cekinme. Akdeniz insani bunlar, en kotu beden diliyle anlasiliyor. Onlar da bizim gibi el kol hareketlerini cok kullaniyor. Dil olarak ne dedigini bilmesen bile bedenden anlayinca "Haaa" dersin zaten. Cem Yilmaz'in gosterisinde poncik gosterdigi an gibi konusmaktan cekinme.
www.youtube.com

Bu arada eyaletlerin kendi dilleri var, haliyle Barcelona'da da Katalanca eyalet dili. Valencia'da universitede sabah dersler Ispanyolcaydi, ogleden sonra Valensiyacaydi ayni ders. Tabii Ingilizce programlar disinda, lisans ogrencileri icin soyluyorum. Bir arkadasim UPC'de doktora yapti. tez savunmasini Ispanyolca istediler, juriden iki kisi Ingilizce konusunca anlamiyormus. Valencia'da ilk markete gittigimde kuru nane ariyordum ve ne oldugunu bilmiyordum. Birine Ingilizce sordum "Burasi Ispanya, Ispanyolca konus" dedi, yanlis bir sekilde Ispanyolca soyledim (yas nane menta, kuru nane hierba buena imis. Ben dogrudan menta'nin kuru olanlarindan istemisim), adam "Burasi Valencia, Valenciano konus" dedi, "Essegin seyi" dedim ben de Turkce. Ilk zamanlar boyle tokezlemeler oluyor ama sonradan gulerek hatirliyorsun, anlatacak bir seylerin oluyor. Birkac aya oranin agasi gibi dolasmaya baslarsin rahatlikla.

Ispanya'nin en guzel yani, gercekten konusma ve dusunme ozgurlugunun olmasi. Laboratuvarcak toplantiya girdik. Doktora ogrencileri falan var, profesorler var. Profesorun biri bir fikir onerdi, pgrencisi atlayip "Fikriniz pek b.ktan" dedi mesela. Ben orada "Hiiii, nasil ya?!?!" cekerken, millet sakin sakin oturdu fikirleri tartisti falan. Tabii boyle yapma ama Ispanya'nin en guzel yeri agzina geleni soyleyebilmen ve kimsenin bunu kisisellestirmemesi, bunun yuzunden basina bir is gelmemesi. Amerika'ya ozgurluk var derler, Ispanya'daki gibi ozgurluk yok. O yuzden hata yapmaktan ya da yanlis bir sey soylemekten cekinme. Herkes buyuk iddialarda bulunur, cok kibar da degildirler. Sokakta kufurleri noktalama isareti gibi duyarsin. Sen azicik yanlis bir sey soyledin diye basina bir is gelmez.

Basarilar simdiden. Orada az arkadasim var ama bir sorun olursa, arkadaslarima ulasirim.
0
aychovsky
(29.08.18)
yeniden doğmuş bebek +1
hayatının en güzel yılları olacak diye düşün asla unutamayacağın yıllar olacak hayatına yepyeni bir şekil vereceksin
herkes aynı şeyleri yaşıyor fazla büyütme +1
0
basond
(07.09.18)
(5)

tütün içmek

binder dandet
Normal sigaradan ekonomik olduğu bir gerçek, vefakat daha sağlıklı mı? eşit derece zararlı mı? daha mı zararlı? (bu makaronlara doldurulmuş olanlardan bahsediyorum)
Normal sigaradan ekonomik olduğu bir gerçek, vefakat daha sağlıklı mı? eşit derece zararlı mı? daha mı zararlı? (bu makaronlara doldurulmuş olanlardan bahsediyorum)
0
binder dandet
(16.08.18)
ilk olarak daha az kimyasal madde içeriyor diyelim.

bildiğimiz gibi sigaranın içinde şaraptan tut fare zehirine kadar bilmem kaç çeşit katkı maddesi var,tütüne yapılan işlem kükürtlemekten ibaret. tabi kükürtülü tütünün de rengi belli oluyor.

benim aldığım tütünün rengi koyu kahverengi senelerden beri aynı tütünü alırım, yani kükürtlü olanı da vardır elbet ama pek zannetmiyorum.

makaronların kalitesinden şüpheliyim bildiğin gibi eskiden merdiven altında üretiliyordu şimdi tekel bandrollü olarak üretiliyor ama hiç bir paket sigaranın kağıdı ve filtresi gibi kaliteli değil.

bazı makaronlar bildiğin defter kağıdı gibi kağıttan yapılıyor.

iyi sonuç almak için ya gizeh marka kaliteli makaron kullanman lazım ya da arap çarşafı denilen süper ince kağıtlara filtre ekleyerek kullanman lazım.,

arap çarşafının da orjinali var adisi var, orjinal olanı çok ince , sahtesi defter yaprağı gibi kalın.

o makaronlara doldurulmuş olanların da çoğunun içinin yarısı boş, o yüzdn kendin doldurmalısın.

ben tekel 2000 severdim tabi 2000 in 2000 olduğu zamanlar sonra askere gittim.

bi arkadaş vardı diyarbakırlı memlekete gitti geri geldi, tütün getirmiş. abi baktım bişey sarıyor bu, istedim bi tane bana da sardı bir içtim, ömrümde böyle güzel içimli bi şey görmemiştim kaldı ki aklına gelen piyasada bulunabilen tüm markalı aromalı, aromasız paket tütünleri, sigaraları da içmiştim(edirneliyim haliyle export ürünlere ulaşmamız çok daha kolay oluyordu)

işte 2005 te başladım hala tütün kullanıyorum, sigara sevmiyorum. içimi hoşuma gitmiyor.
0
killerbee
(16.08.18)
sütten çıkmış ak kaşık değil ama kömür sobası paket sigaralar yanında winnie the pooh kalır.(sarma kağıtlarından bahsediyorum) makaron tütünün doğasına aykırı bence. tam keyif almak istiyorsan elle saracaksın.
0
bir sevgi faresi jamal
(16.08.18)
@killerbee bildiğimiz gibi demişsin ama nereden bildiğini sorabilir miyim?
sigaranın içinde şarap yok.
fare zehri diye bahsettiğin şey arsenik ise toprakta bulunan kimyasalın bitki tarafından emilmesi şeklinde geçebilir ancak. fabrikada üretilmiş veya elde sarılmış olması ile alakası yok. zaten sigara alakalı ile birçok zararlı madde ya halihazırda tütünün içinde var ya da tütünün yanması ile ortaya çıkıyor. asıl sıkıntı bitkinin kendisi katkı maddeleri değil.
0
dracox
(16.08.18)
bu güne kadar hangi sigara paketini açıp kokladıysam hepsinden buram buram şarap kokusu geldi, bu tür şeylerle marine ediliyor hazır sigaralar.

www.trthaber.com
0
killerbee
(16.08.18)
Açıkçası daha az sentetik madde içeriyor demek daha az zararlı anlamına gelmez. 10 sene sigara içtim ve ben de sadece tütün içtim, keyifle de içtim, 1 ay önceyse bıraktım.

Şimdi şöyle bir araştırdığımda normal sigaraların tütünden daha zararlı olduğuyla alakalı bilimsel bir veriye pek rastlamadım. Öte yandan sarma sigaraların zararlarını açıklayan çalışmalar mevcut: tobaccocontrol.bmj.com www.ncbi.nlm.nih.gov www.ncbi.nlm.nih.gov

Hele ki o Bitlis tütünü, Adıyaman tütünü gibi açık tütünler ne idüğü belirsiz zehirler tabii. Paket sigaralar yine belli bir standarda göre üretilen zehirler ama o açık tütünler neyin nesi belli değil.

Yine de konu üzerinde bariz net bir cevap var denemez aslında ama böyle bir tartışma var ve şu anda en azından tütünün en az normal sigara kadar zararlı olduğunu söyleyebiliyoruz zannedersem.
0
soso
(16.08.18)
(3)

Fince öğrenmek istiyorum

necron
Selam arkadaşlar, Fince öğrenmek istiyorum ama doğru düzgün bir kaynak bulamıyorum internette. "Suomen Mestari" diye bir kitap cd seti varmış ama Türkiye'de satış yok. Amazon'dan almam da dolar kuru nedeniyle imkansız. Alternatif bir şeyler önerebilen olursa çok makbule geçer. Ekşici tayfa olarak he
Selam arkadaşlar, Fince öğrenmek istiyorum ama doğru düzgün bir kaynak bulamıyorum internette. "Suomen Mestari" diye bir kitap cd seti varmış ama Türkiye'de satış yok. Amazon'dan almam da dolar kuru nedeniyle imkansız. Alternatif bir şeyler önerebilen olursa çok makbule geçer. Ekşici tayfa olarak her şeyi biliyoruz Finceden anlayan da vardır buralarda.
0
necron
(14.08.18)
memrise'dan giriş seviyesinde öğrenmeye başlayın, belki çok sever başka kaynaklarla destekleyip devam ettirirsiniz. Belki de hiç sevmez bırakmak istersiniz. Kitaptan önce memrise başlangıç için iyi bir kaynak bana göre. şöyle: www.memrise.com
0
eleloybeleloy
(14.08.18)
@eleloybeleloy
birkaç gündür zaten memrise'dan çalışıyorum ama elimin altında güvenilir bir kaynak da bulunsun ordan eş zamanlı çalışayım istiyorum. fince'yi sevip sevmemek değil mesele. zor bir dil ve akademik açıdan da ileride işime yaracağını düşünüyorum.
@soso
teşekkür ederim, reddit aklıma gelmemişti.
0
🌸necron
(14.08.18)
(4)

En uygun şekilde Avrupa'ya uçmak

soso
Bilet fiyatları malum uçmuş vaziyette. Benimse bu hafta gitmem gerekiyor. Avrupa'ya en ucuz şekilde nasıl uçabilirim? Berlin'e gideceğim. Mesela Pegasus'ta Prag bileti buldum 65 euro'ya, oradan da 17-18 euro'ya otobüsle Berlin düşündüm. Direkt İstanbul - Berlin uçağının yarısından dahi daha azına ge
Bilet fiyatları malum uçmuş vaziyette. Benimse bu hafta gitmem gerekiyor. Avrupa'ya en ucuz şekilde nasıl uçabilirim? Berlin'e gideceğim. Mesela Pegasus'ta Prag bileti buldum 65 euro'ya, oradan da 17-18 euro'ya otobüsle Berlin düşündüm. Direkt İstanbul - Berlin uçağının yarısından dahi daha azına geliyor. Hem Prag'ı da bi 2-3 saat görmüş olurum. Aklınıza başka bir opsiyon geliyor mu? Hani buradan Atina'ya, oradan Ryanair ile Berlin diye de düşünmedim değil de grevdelermiş, Almanya'da çalışmıyorlar.
0
soso
(13.08.18)
zaman problemi yoksa şu an yapılacak 1 eur kar 1 eur kardır... ben direkt uçuşu tercih ediyorum çünkü zaman problemim oluyor. gün kaybı vs de para.
0
ozdek
(13.08.18)
toplamda size daha pahalıya gelir. ne zaman öyle antin kentin işler yapsam hep zararlı çıktım. zaten şu an 100Euro altında istanbul-berlin bileti görünüyor.

o otogarda yiyeceğiniz bir yemek bütün karınızı alıp götürecek. vize sorunu yaşayacaksınız, gümrük polisi ile uğraşacaksınız falan derken daha büyük sorun olacak.
0
babilbaligi
(13.08.18)
Praga ucup otobusle berline gecmek mantikli bence.5 saat fln suruyor yol. vize ile ilgili bir problem yasayacaginizi sanmiyorum. Pragdan berline giderken pasaport kontrolu olmuyor diye hatirliyorum. Olsa da shengeniniz var sonucta.
0
havada bulut
(13.08.18)
Bu arada schengen yok, süreli de olsa Almanya oturumum var. Bu şartlarda Prag'a girişte sıkıntı yaşamam herhalde?

Ha bir de 65 euro demiştim de şimdi o fiyat 91 euro oldu. Gittikçe adım adım yükseldi resmen ve sözlükte de şöyle bir başlığa denk geldim: (bkz: havayolu firmalarının bilet fiyatı hilesi) Pegasus uygulamasını indirdim, daha uygun fiyata gözüküyor bilet hala.
0
🌸soso
(13.08.18)
(16)

Su isvecli yolcunun protesto olayi biraz show degil mi?

stavro
https://www.independent.co.uk/news/world/europe/sweden-plane-protest-video-afghanistan-asylum-seeker-erin-ersson-a8462491.htmlHaber sitelerinde ve sosyal medyada takdir yagmuruna tutulmus.Benim kafama takilan konu su; iyi guzel de bu adam bir sonraki ucakla gonderilmedi mi simdi bu gecikmenin ardin
www.independent.co.uk
Haber sitelerinde ve sosyal medyada takdir yagmuruna tutulmus.

Benim kafama takilan konu su; iyi guzel de bu adam bir sonraki ucakla gonderilmedi mi simdi bu gecikmenin ardindan? Adam ebediyen kurtuldu falan mi?
Adamin gonderilmesine engel olmaya calisiyor ama kendini videoya cekiyor ve bunu sosyal medyada yayinliyor. Adam bir sonraki ucakla gonderildi sen 1 saatte fenomen oldun. Kendini videoya alirken aglamalar falan. Ben aglayacak durumda olsam videoya cekemezdim kendimi sahsen. Bu kiz insanlik adina muthis bir sey mi yapti harbiden ben mi kaciriyorum, afgani gondermekten temelli vaz mi gecildi?
Bu simdi show degil mi, show degilse neden kendini kameraya alip yayinliyorsun?
Ben mi cok kotu kalpliyim de anlamiyorum:)
0
stavro
(27.07.18)
Show mu degil mi bilmiyorum ama kamera ve sosyal medya günümüzde kitlelere ulaşmanın en etkili yolu.

O kadın tek başına büyük bir iş yapmamış olabilir ancak böyle bir protesto yapmanın mümkün olduğunu gösterdi. Kitlelere cesaret verdi. Protestoların amacı her zaman doğrudan değişiklik yapmak değildir. Algida seçicilik sağladı, insan hakları savunucularına moral verdi.
0
Traveller
(27.07.18)
fazlasıyla. sadece Lufthansa pilotları iki yüzden fazla sınır dışı işlemini yolcuyu indirerek engellemişler, bir tanesinde böyle olaylar yok.

bir de istanbul uçağından "cehenneme" gitmekten kurtarmak falan diye bahsetmesine rağmen bu kadar sevilmesi enteresan.
0
babilbaligi
(27.07.18)
Orada başkasını videoya almanın belki daha kritik kuralları falan vardır belki de. Ortam dar, kayda girmek istemeyenler olabilir ve çekerse çok daha büyük tepki görebilirdi muhtemelen bu yüzden sadece kendisini çekmekle yetindi. Ya da şu an ben çok pozitifim bilemedim.
0
jamiro
(27.07.18)
Tabii ki "show". Protestonun temeli dikkat çekmektir zaten?
0
farabi
(27.07.18)
@babilbaligi

afganistan'a cehennem diyor. muhtemelen direkt ucus olmadigi icin istanbul aktarmali gonderiyorlar.

kendisi cekmesinin sebebi, baskalirinin izinsiz goruntusunu almak istememesi. deport edilecek kisiyi cekse daha "acikli" bi video olurmus ama saygili davranmis.

kizin yaptigina show demek acimasizlik olur. asil show isteyenler instagram'in, youtube'un yuzde 95ine bakabilir.
0
brkylmz
(27.07.18)
"bir de istanbul uçağından "cehenneme" gitmekten kurtarmak falan diye bahsetmesine rağmen bu kadar sevilmesi enteresan." denmiş. kız adamın afganistan'a gitmesinden bahsediyor.

başlığı açan arkadaş da "fenomen oldun" demiş.

kötü kalpli olup olmadığınızı bilmiyorum ama insanları tek bir bakış açısı ile değerlendirdiğiniz şüphesiz.

*shots fired*
0
calucifer
(27.07.18)
şov. tipik beyinsiz sjw işte. afganı göndereceklerse bir sonraki uçakla da gönderirler. ayrıca sanırım hapis cezası alacakmış bu aptal isveç'te. sebebini bilmiyorum ama okuduğum kadarıyla "kanuna karşı geliyür" tarzı bir şey vardı. yani isveç yasaları bu adamın deport edilmesine karar vermiş, bu kız da bunu engellemeye çalışmış. ne suçu olarak geçiyor bilmiyorum.

göçmenlerin hepsi iyi değil maalesef. bu kızın da ya doğrudan şeytan ya da gerizekalı olduğunu düşünüyorum.
0
der meister
(27.07.18)
protesto işte. amaç konuya dikkat çekmek daha çok. bu sayede konu gündem oldu ve konuşuluyor işte. yoksa kız da biliyor tabii ertesi gün tekrar gönderileceğini.

şayet amaç hakikaten yardım etmek olsa o kız ya da bağlı olduğu aktivist grup, o kişinin afganistan'a gönderilmemesi adına yapılması gereken işlemleri yerine getirebilecek imkana sahiplerdir, öyle çok zor değil yani (kişinin suçlu olmadığını varsayıyorum) örneğin, almanya'da afganistan olmasa da eşcinseller için tehlikeli olan ülkelerden birisine gönderilmek üzere olan eşcinsel kıza burada bir aktivist yardımcı oldu ve şu an almanya'da yaşıyor. bilinmiyor tabii, bi yakın çevresi biliyor işte. bunun gibi her gün gerçekleşen onlarca örnek var ama haber olmuyor. bu ise ses getirmek için yapılmış bilinçli bir şov yani. sokağa çıkıp bir şeyi protesto etmek gibi düşün.
0
soso
(27.07.18)
Ben video kaydi yapmasindan bahsediyorum. Kadaraja neyi alip neyi almadigindan degil:) Olayi videoya aliyorsun "bakin ben kahramanlik yapiyorum" gibisinden.
0
🌸stavro
(27.07.18)
@ stavro: kayda aldığı halde salağın biri fiziki müdahalede bulunuyor. Almasa muhtemelen daha sert bir müdahaleden korktuğu için canlı yayın yapmış. Dünyaya duyurmak da cabası. O bakımdan şovdan ziyade bir güvenlik önlemi gibi.
0
babilbaligi
(27.07.18)
@babilbaligi +1

Kayda alirsam baskalari bana karismayi göze alamaz, diye düsünmüs olabilir.
0
chitosan
(27.07.18)
babilbaligi +1

A Turkish guy is helping me dediğinde mutlu oldum niyeyse :)
0
megalomaniac
(27.07.18)
Eylül ayında İsveç'te seçimler var ve göçmen karşıtı SD'nin birinci parti olarak çıkacağına yönelik anketler çıkmaya başladı. Sosyal Demokratlar ile aralarında %0.2'lik fark görünüyordu anketlerde.

Background information olarak değerlendirilebilir. Göçmen konusu çok hassas bir konu İsveç'te. Her iki tarafın da kaçırdığı noktalar olduğunu düşünüyorum göçmen meselesinde.
0
monogram
(27.07.18)
yani show tarafi var ama dogasi geregi. bazen bir seyleri degistirmek icin bagirmak zorunda kalirsin.

21 yasinda bebenin koca gotumu nasil kucultecem, su cocuk benden hoslaniyo mudur disinda da kaygilari var mesela ne guzel, aferin.

disardan sallamak kolay ama cogu insanda ayni seyi yapacak cesaret, ozguven bulunmaz. koca ucagin hareketini engelliyor tek basina. oyle bir anda destek gormek de cok duygusal bir an. empati yapabilen biri zaten dogal karsilar aglamasini.

siginmacinin karakteri ile ilgili bilgi sahibi degilim ama orada mesele konuya dikkat cekmek. haberde yaziyor zaten, bu konuda bir oylama yapilacakmis eylulde.
0
jimicik
(27.07.18)
Tamamen show, aynı olayın benzerini geçtiğimiz sene Norveç dönüşünde yaşadım.

Uçakta bağırıp çağırıp olay çıkartmaya çalışan göçmenleri pilot uçaktan indirilmesini aksi takdirde uçuşun gerçekleşmeyeceğini söyleyerek gönderdi. Bu durumla ilgili yanımda oturan bay ve bayan Norveçlilere ne düşünüyorsunuz diye sordum, onlarda polismiş :) Yani uçakta yaklaşık 40-50 sivil polis daha vardı.

Neyse peki bu adamları Suriye veya Irak’a kadar götürüyor musunuz dedim? Onlarda tabiki hayır İstanbul’dan geri dönüyoruz dedi. Yani İstanbul Atatürk Havalimanımız bir manada çöplük, bırakıp kaçıyorlar....
0
Northern Mariner
(27.07.18)
şov değil mallık
0
burya
(27.07.18)
(14)

Vejetaryenlere sorum var

Sandman
sağlık nedeniyle mi yoksa ahlaki nedenler mi et yemeyi kestiniz
sağlık nedeniyle mi yoksa ahlaki nedenler mi et yemeyi kestiniz
0
Sandman
(17.07.18)
fakirlikten oldu benimki.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(17.07.18)
Ahlaki ama 7 yılın sonunda bedenime zarar verdiğimi düşünüyorum
0
fasulyek
(17.07.18)
Ahlaki
0
lorne malvo
(17.07.18)
Netflix belgeselleri yuzunden oldu benimki
0
steward
(17.07.18)
araya girip şu soruyu sormak istedim: süt içmekle et yemek arasında ahlaki açıdan fark var mı hakikaten? mesela normalde 20 yıl civarı ömrü olan inekler gördükleri eziyetten ötürü 4-5 sene yaşayabilip, ki buna yaşamak da denemez, daha sonra süt üretemez hale gelince yine kesilip et oluyor. bu durumda vejetaryenlerle et yiyenler arasında ahlaki açıdan ne kadar büyük bir fark olabilir?

bu arada kendim de şu anda vegan değilim, ayrı bir disiplin ve bütçe gerektirdiği için. kendiliğinden de sebze ağırlıklı beslenir oldum da vejetaryenliğin ahlaki açıdan pozisyonunu çözemiyorum pek.
0
soso
(18.07.18)
Soso yok tabi ama benim limitim bu kadardı veganlığı sürdüremedim. Vejelerde yıllık hayvan katlinin bir kısmını önlüyor en azındna
0
fasulyek
(18.07.18)
Ahlaki.
0
norek
(18.07.18)
Ahlaki
0
tyhjyys
(18.07.18)
bir canlıyı öldürüp yemeyi hiçbir zaman aklım almadı. çocukluğumdan beri yemiyorum. ahlaki mi oluyor bilemedim.
0
suicides underground
(18.07.18)
Ahlaki

@soso
www.instagram.com

Linkteki resme bak. Ben de en başta öyle sanıyordum ama vegan olunca her etin her sütun vb alternatifini bulmaya gerek yok.
0
Traveller
(18.07.18)
Etik sebepler. Hayvanların benim kölem olamayacağını gördüm ve buna son verdim. Hİç kimse kölem değil
0
CursedChico
(28.07.19)
Veganım vegan süt peynir vs kullanmıyorum. Bu tür şeylere ihtiyaç yok. Alışkanlıktan gelen parçalar bunlar.

Tahin pekmez , baklagiller ve sebzeyle gayet iyiyim. Soya sütüne filan gerek yok. Kekler sütsüz de yapılabiliyor.
0
CursedChico
(28.07.19)
Ortaokulun ikinci senesinde tamamen vejetaryen olmustum, hayvan olusu yemek rahatsiz edici bir dusunceydi benim icin. Sonrasinda 7-8 sene vejetaryen yasamanin sebebi biraz aliskanliktandi. Arkasinda etik bir altyapi yoktu cok.

Zaten vejetaryenligin neresi ahlaki ki? Hemen oldurtmeyip, inegin senelerce tecavuze ugramasini, zorla hamile birakilmasini ve hareketsiz gecen, yariya inen hayatinin desteklenmesi mi ahlaki?
0
buf-e kür
(28.07.19)
Koku tiksinme yutamama durduk yere geldi basima
0
steward
(01.09.19)
(11)

Acil öneri: Yaşamak için Arjantin mi Litvanya mı?

nıç
Şehirler Buenos Aires ve Vilnuis. Tayininiz çıksa hangisini seçerdiniz? Evlisiniz ve bebeğiniz olacak olsa.
Şehirler Buenos Aires ve Vilnuis.

Tayininiz çıksa hangisini seçerdiniz?

Evlisiniz ve bebeğiniz olacak olsa.
0
nıç
(22.06.18)
vilnius. sessiz sakin baltik ulkesi, kavgasi dovusu olmaz rusya isgal etmeye kalkmadigi surece. arjantin'i severim ama cooook uzak. gerek yok. bambaska bir kultur. tamam litvanya kulturu de farkli ama cografi olarak cok uzak degiliz en azindan. baltik ulkelerine genel bir sempatim var zaten, ben o yuzden kesinlikle vilnius derdim kendi adima.
0
der meister
(22.06.18)
evet bir bakalım.

dün yazlık aldık
ev sattık
bu gün arjantin ve litvanyaya tayinimiz çıktı..

yarın elon musk ile yiyeceğim öğle yemeğinde konuyu elona açıp fikrini alıp sana dönerim ben.
0
killerbee
(22.06.18)
Abi kendimle ilgili sormuyorum sen işine bak pls :) @killerbee
0
🌸nıç
(22.06.18)
Akdeniz iklimi çok seviyorsanız Arjantin ama Arjantin ekonomisi hiç iyi değil. Yaşam standartları Türkiye'nin bile gerisinde, ben de bir ara gelecekte buraya taşınsam mı diye araştırmıştım ama hayaller listesinden çıkardım. Litvanya ekonomisi ve yaşam standartları hakkında hiçbir bilgim yok ama oranın iklimi özellikle kışın soğuk olacağı için harika bir kuzey Avrupa yaşamı olur. Ama yazın çoraklık olursa çekilmez. Yine de Akdeniz ikliminden ve nemden iyidir
0
siyah giyen adam
(22.06.18)
Tabii ki Buenos Aires. Litvanya hicbir sekilde umut vaad etmiyor. Vilnuis etkileyici bir şehir olmaktan çok uzak, çirkin Doğu Bloğu. Irkcılık ve ayrımcılık yükselişte, Litvanyalı gazeteci bir arkadaşım sayesinde az çok gelişmelerden haberdar oluyorum. Dil bariyeri ile karşılaşırlar, İngilizce konuşan sayısı çok az. İklim korkunç.


Buenos Aries çok daha international bir şehir. Muhtemelen daha pahalı bir şehir ama çok çok daha güzel. (Gitmedim, listemde, Arjantin hayranı olduğumdan çok araştırmışlığım var.)
0
buf-e kür
(22.06.18)
Acilse buenos aires
0
038576
(22.06.18)
peki nereden gidiliyor? gidenler nasıl insanlar? bu soruların cevabını bilmeden sallamış oluruz sadece. özetlersek; muhafazakar insanlarsa arjantin'den uzak dursunlar. gerçi muhafazakar insan litvanya'da da yapamaz herhalde ama arjantin'de hiç yapamazlar.

latin kültürü bence bizim nispeten daha rahat adapte olabileceğimiz bir kültür. insanlar daha rahat, sıcak, çevre kurması daha kolay olur, türk toplumuyla ortak yönler litvanya toplumuna nazaran daha fazla.

avrupa'yı sevsem de bu iki seçenek arasında net buenos aires diyorum ben. ama yine de insanına bağlı, bu insanların ne beklediğine de bağlı.
0
soso
(22.06.18)
litvanyada yaşanmaz bence, arjantin ile ilgili bi bilgim yok
0
yuto
(22.06.18)
arjantin'i görmedim ama vilnuis'de on numara yaşanır.
0
gezegen olan pluton
(23.06.18)
arjantin su anda ekonomik krizin ortasinda bir ulke bu arada.
0
robokot
(23.06.18)
arjantin i bilmiyorum ancak litvanya'yı tavsiye ederim. ağustos ile şubat ayları arasında erasmus için bulunmuştum. ingilizce konuşan sayısı oldukça fazla. özellikle gençler arasında. ancak yaşlılar bilmezler. türkiye uçak ile 3 saat uzaklıkta. thy nin direk istanbul vilnius uçuşu bulunmakta. hava olarak ise evet soğuk bir yer ama rusya ile kıyaslanamaz bile. enelde haftaiçleri akşam 9 dan sonra sokaklar boş olur, klasik avrupa.
0
amour fou
(23.06.18)
(4)

stajyere diş taşı temizletme

patronaj
selamlar.pazartesi günü bezmialem'de diş taşı temizleme randevum var.yalnız korkuyorum, operasyona dair bir bilgim yok. büyük sorun yaşar mıyım? diş taşı temizlerken en fazla ne olabilir.
selamlar.
pazartesi günü bezmialem'de diş taşı temizleme randevum var.
yalnız korkuyorum, operasyona dair bir bilgim yok. büyük sorun yaşar mıyım? diş taşı temizlerken en fazla ne olabilir.
0
patronaj
(08.06.18)
"Lan dişimi kırıyor galiba" gibi bir tedirginlik yaşayıp panikleyebilirsin ama diş taşını kırıyordur o esnada, panikleme yani.
0
angelus
(08.06.18)
sürekli kan yutma ihtimalin var kendini hazırla miden bulanmasın :D
0
hystriax
(08.06.18)
korkulacak hiçbir şeyi yok. işlemden sonra sadece bir süreliğine hassasiyet hissedebiliyorsun.
0
soso
(08.06.18)
dişimin kırılma ihtimali var mıdır? :/
0
🌸patronaj
(08.06.18)
(4)

Almanca'yı sıfırdan en kolay ve en kapsamlı şekilde nasıl öğrenebilirim?

tipcigamer
Merhabalar, okulum bitene kadar Almanca'yı C1 seviyesine kadar öğrenmek istiyorum.Lisede görmüştük ama hiçbir şey hatırlamıyorum.Geçen sene duolingo'dan da başlamıştım biraz, sonra bırakınca yine unuttum.Yani sıfırdan başlayacakmışım gibi düşünebiliriz.Bu konuda en kolay ve en hızlı (hızlı dediğim,
Merhabalar, okulum bitene kadar Almanca'yı C1 seviyesine kadar öğrenmek istiyorum.

Lisede görmüştük ama hiçbir şey hatırlamıyorum.
Geçen sene duolingo'dan da başlamıştım biraz, sonra bırakınca yine unuttum.

Yani sıfırdan başlayacakmışım gibi düşünebiliriz.

Bu konuda en kolay ve en hızlı (hızlı dediğim, 3-4 sene içinde) nasıl öğrenebilirim?

Önereceğiniz kitap, ders cdleri, site, telefon uygulaması, dizi vs var mı?

Her türlü tavsiyenize açığım, şimdiden çok teşekkür ederim :)
0
tipcigamer
(05.06.18)
Her Yönüyle Modern Almanca - Deutsche Grammatik

İngilizce bildiğini kabul ederek,

www.youtube.com

www.youtube.com
0
dissendium
(05.06.18)
şu blog yazısını tavsiye ederim: puroh.it
0
soso
(05.06.18)
rosetta stone
0
puslukitalaratlasi
(05.06.18)
İngilizce seviyen de C1 ve üstü ise başka, A1-2 düzeyindeyse başka kaynaklar tercih edilir.
0
siyah giyen adam
(05.06.18)
(8)

Muharrem Ince - CNN Turk

aradaki uzaklik
Selamlar arkadaşlar,Muharrem Ince topu tüfeği yanına almış, CNN Türk'te tak tak tak saydırıyor. Çok basit bir sorum var:* Şu an neredeyse tüm Türkiye, mevcut iktidarın sansüründen ve baskıcı yönetiminden haberdar ve şaşırmıyor. Yani bu adamlar, Muharrem Ince'yi CNN Türk'e çıkartmasa kimse şaşırmaz.
Selamlar arkadaşlar,

Muharrem Ince topu tüfeği yanına almış, CNN Türk'te tak tak tak saydırıyor.

Çok basit bir sorum var:

* Şu an neredeyse tüm Türkiye, mevcut iktidarın sansüründen ve baskıcı yönetiminden haberdar ve şaşırmıyor. Yani bu adamlar, Muharrem Ince'yi CNN Türk'e çıkartmasa kimse şaşırmaz.

sorum şu,

Bu adamlar engelleyebilecekken ve kimseye de bu konuda açıklama yapmak zorunda değillerken, neden Muharrem İnce'nin CNN Türk'e çıkmasına izin veriyorlar? Neden geniş kitlelere bu adamı ulaştıracak bir program yaptırıyorlar?
0
aradaki uzaklik
(24.05.18)
Rte ikinci tura akşeneri istemiyor bence. Muharrem İnce tek rakipmiş gibi davranıyor. O yüzden göstermeye basladılar biraz.
0
ırene adler
(24.05.18)
Benim de dikkatimi ceken Meral'in resmen yok hukmunde olmasi. O yuzden yukaridaki arkadasin dedigi kulaga mantikli geliyor.
0
stavro
(24.05.18)
aynen bana da ilginç geldi adamı büyük bir kanalda boy göstermeleri. Rte boşuna çıkartmaz bence de.
0
noeldayın
(24.05.18)
Ikinci turda Meral Aksener yerine Muharrem Ince ile yarismak istiyor.
0
crown
(24.05.18)
muharrem ince'yi herhalde çıkaracaklar. o kadar da değil. meral akşener de çıkacaktır cnn türk'e.
0
burya
(24.05.18)
ben hakikaten anlamıyorum. neye göre akşener yerine muharrem ince'yi istiyormuş ki bu adam? ince'nin akşener'den daha fazla oy alacağı yeterince net değil mi ki? her şeyi geçtim, kaç kürt akşener'e oy verir, kaçı ince'ye?
0
soso
(24.05.18)
Ne olacak ki CNNe çıkınca? A habere bile çıksa ne fark edecek ki?

RTE'ye oy verecek olan adam, TV'de İnce'den ne duyup da RTE'den vazgeçip İnce'ye oy verecek?
0
John Bloor
(25.05.18)
göstermiyorlardı. mitingleri televizyon kanallarının bahçesinde yapmakla tehdit edince göstermeye başladılar.

bir de halk tv reytingi öyle yüksek çıkıyor ki, bir şekilde dengelemek lazım...
0
babilbaligi
(25.05.18)
(2)

galataderesi caddesi

captainobvious
burada ev tutulur mu? kuka cafe'ye yakın bir yer.işyerim levent'te. güzel havalar için motosikletim var, kötü havalar için toplu taşımaya ihtiyaç duyacağım. arada bir de kız arkadaşım gelip gider. tek başına gelip gitmesinde sorun olur mu örneğin oralarda?
burada ev tutulur mu? kuka cafe'ye yakın bir yer.

işyerim levent'te. güzel havalar için motosikletim var, kötü havalar için toplu taşımaya ihtiyaç duyacağım. arada bir de kız arkadaşım gelip gider. tek başına gelip gitmesinde sorun olur mu örneğin oralarda?
0
captainobvious
(21.05.18)
ben orada yaşadım 3-4 yıl, eğer maddi sıkıntı yaşanıyorsa sabredip tutulabilir ama maddi durum o kadar da kötü değilse tutulmaz. zaten levent'e motorsuz çıkacaksanız bayağı bir yokuş çıkmanız lazım. dolmuşlar var ama çok dolanıyorlar, hem de binecek yer kalmıyor neredeyse.
bunun dışında her yer oto yıkamacı, kamyonlar, lastikçiler, kanyakçılar dolu. sanayi gibi bir yer. cadde üzeri leş gibi. yürümeye yer yok, araçlar ezip geçmeye çalışıyor. gece de pek tekin olmuyor.
0
dedimmidemedimmi
(21.05.18)
Her anlamda kötü bir yer. Yani bi 10 sene olmuştur ama 6 ay kadar yaşadım ve hemen kaçtım. O zamandan bu zamana kadar pek geliştiğini sanmıyorum. Hatırlarım, o zamanlar kız arkadaşım taksiyle gelmişti de adam uyarıda bulunmuştu "aman abla çantana buralarda dikkat et" şeklinde :)
0
soso
(21.05.18)
(6)

istanbul'da turist gormek

in vino veritas
yaklasik 3-4 yildir araplar disinda istiklal vs. gibi istanbul'un turistik bolgelerinde turist gormuyordum. bu sene bahar basindan beri gozlemime gore fazlasiyla artis var. gordugum 2 kisiden biri turist gibi sanki. durumlar sakinlesti diye mi boyle yoksa bana mi oyle geliyor? sizce de cogaldi mi tu
yaklasik 3-4 yildir araplar disinda istiklal vs. gibi istanbul'un turistik bolgelerinde turist gormuyordum. bu sene bahar basindan beri gozlemime gore fazlasiyla artis var. gordugum 2 kisiden biri turist gibi sanki. durumlar sakinlesti diye mi boyle yoksa bana mi oyle geliyor? sizce de cogaldi mi turistler?
0
in vino veritas
(20.05.18)
E Euro 5 TL olmusken bi zahmet gelsinler ya.
0
soso
(20.05.18)
Ben de görüyorum. Avrupalı turist görmek sahiden memnun ediyo.
0
Nature Works
(20.05.18)
Terör olaylarının turizmi uzun zamandır baltaladığı açık. Son dönemlerde terör olaylarının olmaması, İstiklal özelinde konuşursak caddenin ve meydanın inşaat halinden sıyrılmış olması turist sayısına katkıda bulunmuştur.

3 hafta önce tatile çıkıp geldim, Atatürk Havalimanı'na girmek de çıkmak da neredeyse imkansız hale gelmiş, giriş-çıkış ve yabancılar için pasaport kuyruklarını hiç bu kadar kalabalık görmemiştim. Araplar dışında milletlerin de fazla fazla olduğu kesin.

Son olarak da TL'deki değer kaybı da özellikle batılı turistin işine fazla fazla gelmiştir.
0
Lethe
(20.05.18)
turist sayıca artmış ama dolar bazında bıraktıkları para azalmış
diye duydum.
0
herhaltibiliyoring
(20.05.18)
@herhaltibiliyoring son derece normal. Geçen sene bu zamanda 4 TL olan Euro, şu an 5.29 TL yani %30 değer kaybı var TL'nin sadece 1 senede. Bir başka deyişle Euro geliri olan kişiye Türkiye şu an %20-%30 civarında daha ucuz. :(
0
Lethe
(21.05.18)
@Lethe ben şöyle düşünüyorum. dolar yüzde 30 arttıysa, fiyatların da aşağı yukarı %30 artması ve gelen turistin dolar bazında aynı parayı bırakması lazım.ama öyle olmuyor.
yani daha ucuzcu turistler geliyor. zaten arap'ın ve rus'un bol geldiği yeri avrupalı zengin turistler pek tercih etmiyor. rusya'da krizde sayılır ordan gelen de iyice ucuzcu turist.
0
herhaltibiliyoring
(21.05.18)
(4)

Su muzik nasil hissettiriyor size?

stavro
https://youtu.be/gwwbYNaruKg?t=3m42sOzellikle 4.dakikadan sonraki kisim. Sizce nasil ve size nasil hissettirdi?Begenme oraninizi puanlayip yorumlayabilir misiniz soyle hissettirdi, soyle geldi boyle geldi ya da bir halt hissettirmedi kafami utuledi falan filan.Ek: Iyi bir kulakli/hoparlor ile mi di
youtu.be
Ozellikle 4.dakikadan sonraki kisim. Sizce nasil ve size nasil hissettirdi?
Begenme oraninizi puanlayip yorumlayabilir misiniz soyle hissettirdi, soyle geldi boyle geldi ya da bir halt hissettirmedi kafami utuledi falan filan.
Ek: Iyi bir kulakli/hoparlor ile mi dinlediniz?
0
stavro
(18.05.18)
beğenmedim, çok 2000'ler. aksiyon filmlerinde katilin fahişelerin götünden koko çektiği kulübe giren kahramanın yukarı çıkarken yardığı kalabalığın dans ettiği müziklerden.
0
Bruce
(18.05.18)
genç kız trance'i diyorlar buna halk arasında.
0
Photographer
(18.05.18)
kötüymüş, bir şey hissettirmedi. referans kulaklıkla dinledim.
0
soso
(18.05.18)
@bruce
Sen bunu diyon www.youtube.com
:D
0
🌸stavro
(18.05.18)
(8)

berlin'de 3 aylık oda nasıl bulurum? kira, staj, almanya, wg

insaniz iste
Merhabalar, yazın haziran - ağustos arası 3 ay olmak üzere berlin'de erasmus stajına gideceğim, fakat wg'li siteler, facebook grupları, craigslist, spotahome gibi birçok kaynağı denememe rağmen kimse bana geri dönmedi. Dönen 2 kişi de dolandırıcı çıktı. kira bütçem 350 € civarı olduğu için merkezi b
Merhabalar,

yazın haziran - ağustos arası 3 ay olmak üzere berlin'de erasmus stajına gideceğim, fakat wg'li siteler, facebook grupları, craigslist, spotahome gibi birçok kaynağı denememe rağmen kimse bana geri dönmedi. Dönen 2 kişi de dolandırıcı çıktı. kira bütçem 350 € civarı olduğu için merkezi bir yer veya lüks aramıyorum.

Ne yapacağımı şaşırmış durumdayım. 4. sınıf psikoloji öğrencisiyim, bu stajı yapamazsam mezun da olamıyorum.

aklıma işgal evi tarzı yerlere başvurmak geliyor fakat nereden bulurum onu da bilmiyorum.

bu noktada aklınıza gelen başka bir yol var mı?
0
insaniz iste
(06.05.18)
wg-gesucht'ta ev aradigina dair profil olusturdun mu?
Bazi ev sahipleri acilan profilleri inceleyip kendileri insanlari gorusmeye cagiriyor. Ben su an kaldigim yeri oyle buldum mesela.
0
chitosan
(06.05.18)
@chitosan bu hiç aklıma gelmemişti, çok mantıklı. Deneyeceğim hocam sağolun
0
🌸insaniz iste
(06.05.18)
numbers game. Ne kadar çok mesaj atarsan facebook'ta ihtimalin o kadar artar. ben 100 kişiye atmışımdır mesaj.
0
noluyo yaa
(06.05.18)
Şu aitedeki gormu doldur, çıkıyor bazen. Hatta ses gelmezsr bi daha yolla ertesi hafta www.studentendorf-berlin.com
0
Aerdem
(06.05.18)
kısa süreli evler nispeten daha kolay bulunuyor aslında. birkaç ipucu vereyim kendimce.

öncelikle wg-gesucht app'ini indir telefona, fiyat aralığını, tarihleri falan ayarla ve bu arama seçeneklerini kaydet. sıklıkla o arama sayfasını yenilemelisin ki yeni düşmüş ilanlara hemen başvurabilesin.

kendine bir yazı taslağı hazırla ve kaydet. yazının almanca olması seni direkt bir adım öne çıkarır aslında, ancak almanca yoksa yapacak bir şey yok, ingilizce yazacaksın. yazıda her ilan için özel değişiklikler yapman gerekebilir, ona özen göster. yazı içeriğinde ne yaptığını, nelerle ilgilendiğini, evdeki alışkanlıklarını falan güzel bir dille yaz işte.

eski ilanlara başvurma bile. ilk yarım saat - 45 dakika içerisinde başvurmaya çalış, zira insanlar ilan başına neredeyse en az 150-200 mail alıyor ve genellikle ilk 50 maile kadarını okuyabiliyorlar. sonrasında da aralarından genellikle 7-8 kişiyi seçip görüşmeye çağırıyorlar.

bu arada craigslist ile zamanını harcama hiç, almanya'da pek yaygın değil. onun yerine ebay kleinanzeigen kullanabilirsin.

ben şimdiye kadar 3 oda değiştirdim ve hepsinde en fazla 2 hafta arama yaptım, her arama sürecinde 10'dan fazla görüşmeye gittim. bu odaları hep wg-gesucht'tan buldum ama facebook'tan da görüşmelere çağrıldığım oldu. saldır işte bu üç yerden.

bol şans, zor ve stresli bir durum ama bulursun bir şekilde. özellikle mayıs sonuna doğru o kısa süreli odaların sayısı artıyor ve odasını kiralamak isteyenler de aslında panik olabiliyor, iyi bir kiracı bulma derdine düşüyor.

ha bir de söylememişsin ne zaman berlin'de olacağını ama buraya gelmeden oda bulman imkansıza yakın açıkçası.

edit: bu arada şöyle bir facebook grubu da var, türkiye'den yeni gelenlerin olduğu: new wave in berlin. buraya da yazabilirsin, yardımcı olan birisi çıkabilir.
0
soso
(06.05.18)
Berlin Housing grubuna katilmadıysan onu da öneririm.
0
chitosan
(06.05.18)
@chitosan wg-gesucht'ta ilan açtım, youtube videomu bile koydum, ilk iki saatte 2 mesaj geldi :) bakalım neler olacak.

@soso çok teşekkürler, bayağı detay vermişsiniz, emeğinize sağlık. ebay kleinanzeigen'a bakmamıştım ona da bakacağım, new wave sayfasına da giriyorum hemen.

@chitosan berlin housing'te varım hocam, sağolun bilgi için

@aerdem bu hafta içinde bakacağım bahsettiğiniz siteye, teşekkürler
0
🌸insaniz iste
(06.05.18)
airbnb'de berlin'de günlük 18€ gibi fiyattan oda ilanları olabiliyor. kimi ilanlarda uzun süreli kiralamada indirim uygulanıyor. belki 350€ olmayabilir ama 420-430€ gibi bir tutarda bu seçeneği de değerlendirebilirsin diye düşünüyorum (eğer diğer yöntemlerden beklediğin sonucu alamazsan).
0
gogu delen adam
(07.05.18)
(8)

Lezzetsiz omlet problemi

puc
Selamlar,Yaptığım omletler lezzetsiz oluyor. Kısık/harlı ateş, tavanın üstü açık/kapalı, sütlü/sütsüz, robotta veya çatalla çırpmalı, kaşarlı/normal peynirli...deniyorum bunları ama bir türlü lezzetli bir şey çıkmıyor. Nasıl yapmalı?Ben yaparken az zeytinyağı kullanıyorum, tereyağı kullanmıyorum ama
Selamlar,

Yaptığım omletler lezzetsiz oluyor. Kısık/harlı ateş, tavanın üstü açık/kapalı, sütlü/sütsüz, robotta veya çatalla çırpmalı, kaşarlı/normal peynirli...deniyorum bunları ama bir türlü lezzetli bir şey çıkmıyor. Nasıl yapmalı?

Ben yaparken az zeytinyağı kullanıyorum, tereyağı kullanmıyorum ama bu lezzetsizlik sadece bundan olmamalı değil mi? Yumurtayı da marketlerdeki en iyilerinden kullanmaya gayret ediyorum.

Ben şöyle yapıyorum genelde: tavayı ısıtıyorum, zeytin yağı döküyorum, yağ biraz ısındıktan sonra omlet karışımını döküyorum, genelde harlı ateşte, altı pişince diğer tarafı çeviriyorum bu kadar. Yanlış nerede? Çevirmemem mi lazım yoksa?

Çok teşekkürler.
0
puc
(25.04.18)
Zeytinyağı yumurta pişirmek için uygun değil bence tat olarak. Tuz ve karabiber eklemeyi deneyin.
0
dissendium
(25.04.18)
yapış tarzında bi sıkıntı göremiyorum
aklıma gelen 2 opsiyon var

1-omlet sevmiyorsunuz
2-tuz veya yeterince baharat koymuyorsunuz

biraz da sütle çırpmayı deneyin. ha zeytinyağını da bir iki damla koysanız yeter. fazlası tad bozar
0
interview with the vampire
(25.04.18)
omlet konusunda refika birgul'un videosunu tavsiye ederim.

nasil bir omlet istedigine gore yapim sekli degisiyor.

yumurtayi cok cirparsan icine cok hava alir, o zaman daha kabarik olur.
az cirparsan daha ince tok bir katmanin olur. tuz dokersen cirparken yine sisme azalir. bence sismemisi daha guzel.

yag lezzetin %40'i en az. guzel bir tereyagiyla z.yagini karistirin, bir de oyle deneyin.

kapak kapayinca daha guzel pisiyor. zaten cevirmeden pisirecekseniz kapak kapamaniz lazim, yoksa ustu civik civik kalir.

bir de silikon spatulayla iceri yonde ite ite pisirilen versiyon bence en lezzetlisi.
0
jimicik
(25.04.18)
karemalize etmek önemli, eğer sadece pişti deyip karemalize olmadan kapatıyorsan hata yapıyorsun.
0
Photographer
(25.04.18)
ben de az zeytinyağı ile yapıyorum, baya lezzetli oluyor yaptığım omletler. yurtdışında başkalarıyla bir evde kalıyorum. yiyenler epey beğeniyor. bilmiyorum bir sırrı var mı ama anlatayım.

yumurtaları çırpıyorum, tuzla karabiber ekliyorum, biraz daha çırpıp ısınmış tavaya atıyorum. tava zaten ısınmış olduğu için altı hafiften beyazlamaya başlıyor ve bir şeyle kenarlardan ortaya doğru yumurtayı hareket ettiriyorum ve henüz pişmemiş kısımları kenarlara yolluyorum, pişenler orta kısma geliyor. daha sonra yumurta pişerken üzerine beyaz peynir koyduğum oluyor, kaşar koyduğum oluyor, artık ne varsa evde ona göre bir peynir çeşidi ekliyorum. ıspanak varsa ıspanak da koyuyorum. taze fesleğeni de yakıştırıyorum. sadece peynirle de yediğim oluyor tabii. en son omletin üst kısmı tavayı hareket ettirirken yerinden fazla oynamaz haldeyken (ama aşırı kuru da olmuyor hani) bir yarısını üzerine kapatıp tabağa alıyorum.
0
soso
(25.04.18)
mutlaka tereyağı kullan
bir de ben sarısıyla beyazını pişerken karıştırıyorum daha lezzetli oluyor.
0
dieselsingle2
(25.04.18)
tereyağ bir omletin olmazsa olmazıdır.
0
naksidil
(25.04.18)
zeytinyağlı yumurta güzel olur ama omlet olarak değil, yağda yumurta olarak ve az da piştikten sonra az da limon sıkarak çok güzel olur.

omlet olarak tavsiyem tereyağı ya da ayçiçek yağı. bir de malzeme olarak kaşar konulacaksa kaşarı içine değil, pişmeye yakın üzerine eritmek (bence) daha güzel oluyor. tabii bu konular biraz da farklı damak tatları meselesi, ama denemeye değer gibi:)
0
grampus
(25.04.18)
(3)

Zuckerberg'in kongredeki konuşmalarını ve neler konuşulduğunu özeti?

winston insani
MerhabalarBiri özet geçebilir mi acaba? Neler soruldu, neler soruldu, Mark ne cevaplar verdi?
Merhabalar

Biri özet geçebilir mi acaba? Neler soruldu, neler soruldu, Mark ne cevaplar verdi?
0
winston insani
(12.04.18)
benim bu olaylardan anladigim su: buyuk sacmalik

Mark: koruyamadik, uzgunum.


Simdi, koruyamamak ayri bir sey, satmak ayri bir sey.

Koruyamadiysan, oteki sirket hirsizlik yapmistir, sattiysan oteki taraf ticaret yapmistir sen ise suc islemissindir.
0
acetaminophen
(12.04.18)
eksisozluk.com

"
çok güzel sorguya çekilmekte şu an.

senatör: dün kaldığın otelin adını bizimle paylaşmak ister misin?
mark: hayır bunu tercih etmem.
senatör: peki geçen hafta mesajlaştığın insanları bizimle paylaşmak ister misin?
mark: hayır tabii ki.

senatör: o zaman niye milletin datasını izinsiz paylaşıyorsun göt !"

link: www.youtube.com
0
booty hunter
(12.04.18)
klasik zuckerberg, özür dileyip durdu. ayrıca birkaç tanesi hariç sorular da yeterince güçlü değildi, zuckerberg zaten iyi hazırlanmış, çok da zorlandığını söyleyemeyiz sanırım. zorlanmasını da bekleyemeyiz, zira: www.theverge.com gerçi para alıp geçmişte adamı gayet köşeye sıkıştıranlar da yok değil ama ne olursa olsun işin içine para girince insan sorguluyor tabii.
0
soso
(12.04.18)
(7)

EYS ile yurt dışına çıkıp kalmak?

duseyazar
Selamlar ahali,Daha önce european voluntary service ile yurt dışında bir projede çalışmış, daha sonra orada kalmanın bir yolunu bulmuş kimseler var mıdır?
Selamlar ahali,

Daha önce european voluntary service ile yurt dışında bir projede çalışmış, daha sonra orada kalmanın bir yolunu bulmuş kimseler var mıdır?
0
duseyazar
(09.04.18)
Ben kalamadım ama kalanları biliyorum.
0
geçerkenugradım
(09.04.18)
Erasmusa gidip döneri de işe girip oraya yerleşeni biliyorum.
0
renegade
(09.04.18)
@geçerkenugradım ve @renegade nasıl kaldıklarına dair bir malumatımız var mı peki?
0
🌸duseyazar
(09.04.18)
Başlığın evs olması gerekmiyor mu? İstediğin kitleyi bulman için diyorum.

Kalanların hiçbir özelliği yok. Kimi formalite evlilik yaptı ya da sevgili buldu. Kimi de işte kendi imkanlarıyla iş aradı buldu.

Tamamen şans. Ben kabul edilmek için iki yılda 100 başvuru yapmıştım. Bu kalanlardan biri bir iki ayda buldu. Hem de adam evs dışında ben seni alayım dedi. Orada iki yıl çalıştı gönüllülük adı altında. Evs hakkı hala duruyor.
0
geçerkenugradım
(09.04.18)
Vallahi dönerciden işe kabul mektubu gibi bişeyler aldı. Öylelikle yerleşti.
0
renegade
(09.04.18)
dönerci kısmı ya almanya'daki eğitim süresi boyunca bir sene çalışıp daha sonra çalışma vizesine başvurmakla olmuştur ya da adam aşmış, eşi benzeri bulunmayan bir dönercidir. yaşanmış bir örnek olması tuhaf geldi bu yönden bana. nitekim mantığa da aykırı, zira kişinin kabul edilebilmesi için avrupa'da o nitelikte başka bir dönercinin olmaması gerekiyor. o da imkansıza yakın olsa gerek. daha vizenin çalışma vizesine çevrilmesindeki imkansızlıklardan bahsetmedim bile. sadece almanya'da o başta dediğim gibi sırf türklere uygulanan bir istisnai kanun var, o da üniversitede okuyorsan.

en cazibiyse evlenmek tabii. arkadaş çevresi edinirsen ufaktan konunu açarsın, böyle böyle dersin, güvenebileceğin arkadaşlarından biri sana yardımcı olabilir. ha ya da hayat bu tabii, birden karşına birisi çıkar, hakikaten evlenirsin, belli mi olur.
0
soso
(10.04.18)
tanıdığım benzeri programlar ile kalanların nerdeyse tamamı evlenerek kaldı, bunların çoğu da boşandı ve geri döndü. Bu arada hiç birisi sahte evlilik değildi.
0
cursor
(10.04.18)
(13)

Florürsüz diş macunu var mı, hangisini kullanıyorsunuz?

for day to break
S.b?
S.b?
0
for day to break
(01.04.18)
Florür iyi değil sanılanın aksine.
Gratis’te organikler var tam adını hatırlamıyorum ama adımda herbal geçiyordu sanki.
0
mor oje
(01.04.18)
lmgtfy.com

Florürlü kullanıyorum.


Florür kötü, kaynak blogger. Florür kötü, kaynak bence.
0
bir ileti paylastim
(01.04.18)
Var. Birkaç tane florürsüz kullandım bu ne böyle la hiç temizlemiyor sanki dedim bıraktım. Şimdi, eskiden olduğu gibi, florürlü kullanıyorum.
0
i m cool with that
(01.04.18)
splat markasının genellikle çoğu ürününde yoktur. aktif maddeler diye üzerinde yazar.

tavsiye ederim.

yalniz siyah olaninda paraben var.
0
kobretti
(01.04.18)
Splat var.


Florid için direkt zararlı diyemeyiz. Dozu önemli. Fazla tuz, fazla şeker, fazla alkol zararlı. Dozunda olursa sorun olmuyor. Floridi de diş macununa gerektiği kadar koyuyorlardır. Bazı hastalıklarda özellikle hekimler floridli diş macunu kullanın diyorlar. Mesela tiroid.
0
nick konusunda kararsizim
(01.04.18)
Gün içinde tükettiğiniz gıdalardaki flor, günlük miktardan çok ise diş macunundakiler ekstra olur. Diş sarartır fazlası. Dozunda kullanım ise beyazlığa ve diş yapısını güçlendirmeye destek olur. Komple zararlı değildir hiçbir şey.
0
desdenova34
(01.04.18)
Paradontax florürsüzdür.
0
bos gezenin bos ustasi
(01.04.18)
farmasi'nin çay ağacı yağlı diş macununu kullanıyorum, florürsüz. denemek için almıştım, ilk başta temizlemiyor gibi geldi ama sonra alıştım, memnunum.
0
pati
(01.04.18)
Bir süredir Jason kullanıyorum, memnunum.
0
hana bi
(01.04.18)
florürlü kullanıyorum. yukarda da dendiği gibi doğru miktardaki florür dişler için gayet faydalıdır, neye göre iyi değil deniyor anlamadım. bir oturuşta 5-10 gramlık saf florür tüketmiyoruz ya da tüm diş macunu tübünü dişimize sürmüyoruz. alt tarafı her fırçalayışta yaklaşık 1 mg'lık florür tüketiyoruz. florüre karşı özellikle bir hassasiyetin varsa tabii ki florürsüz diş macununa geçebilirsin, ancak onun dışında etrafta yazılıyor çiziliyor diye florürsüze geçmenin biraz cahilce olduğunu düşünüyorum.
0
soso
(01.04.18)
Florürsüz kullanım bir tercih, nasıl canım kırmızı tshirt almak isterken gidip mavi almıyorsam dişmacunu tercihinde de yasal bir engel yok :) Cahilceymiş, evet eczaneye giderken MS derecemizi yanımızda taşıyoruz her zaman :)

Bu konuda literatürü biraz tarayabilirsiniz, özellikle florürsüz dişmacunu öneren doktorlar da var. Tercih kişiye bağlı, başlıkta zaten "Var mı, hangisini kullanıyorsunuz?" diye sorulmuş soru. Sizce yeterince eğitimliler mi değil, yabancısı olduğunuz konularda başkalarıyla ilgili yargılarınızı kendinize saklayın :)
0
hana bi
(01.04.18)
marvis güzel, ağızda keskin tat bırakmıyor.
0
sadegazoz
(01.04.18)
hana bi, sakin, florürsüz diş macunu kullananlar eğitimsizdir gibi bir şey demiyorum. sırf facebook'ta, bazı bloglarda florürlü diş macunlarının zararlı olduğunu okuyup dişlerine daha iyi geleceğini düşünerek florürsüze geçmenin cahilce bir hareket olduğunu söylüyorum. yanlış mı söylüyorum? kaldı ki biz insanlar olarak belli konularda cahilce davranabiliriz, çok da doğaldır. eğitimle alakası yok bu dediğimin.

ayrıca bu konuda uzmanların ezici bir çoğunluğu florürlü diş macunu tavsiye eder. yetişkin bir kişinin özellikle bir hassasiyeti ya da içtiği suda aşırı florür olmadığı sürece florürsüz diş macunu öneren doktor epey azdır tahminimce.
0
soso
(01.04.18)
(6)

Yurt dışındaki ülkü ocakları

sorunvar
https://www.facebook.com/KopenhagUlkuOcagi.dk/https://www.facebook.com/%C4%B0sve%C3%A7-%C3%9Clk%C3%BCc%C3%BCler-gurubu-402511836625280/Bu arkadaşlar isveç ve danimarka gibi yerlerde yaşamalarına rağmen neden türk milliyetçisi oluyorlar ?
www.facebook.com

www.facebook.com

Bu arkadaşlar isveç ve danimarka gibi yerlerde yaşamalarına rağmen neden türk
milliyetçisi oluyorlar ?
0
sorunvar
(28.03.18)
Ülkücülere aşırı uzak, hatta karşıt diyebileceğimiz birisiyim ama Türk kimliği coğrafyadan ziyade dil ile tayin edilmiştir. Dolayısıyla çok da yadırganacak bir şey değil. Bir de yurtdışında olup muhafazakarlığa meyilli yurdum insanı biraz daha hassaslaşıp tuhaf triplere de girebiliyor tabii.
0
soso
(28.03.18)
Aksaray'da saat satan siyahi çocukların, Yozgat'a, Aydın'a, Tokat'a yerleşen Suriyelilerin, bavul ticareti yapan Gürcülerin Rusların Türk milliyetçisi olmalarını makul bulur musun?
0
lazor
(28.03.18)
Benim gözlemime göre oradaki hayatlarını bırakmak istemiyorlar sonuçta rahatlar ve oturmuş bir düzenleri var ama memleketlerini de seviyorlar ve özlüyorlar. Bu duygularla milliyetçi oluyorlar sanırım.
Böyle çok gurbetçinin evinde duvarda falan bayrak gördüm ben.
0
ismira007
(28.03.18)
gurbetçilerin çoğunlukla muhafazakar ve milliyetçi olmasının sebebi tutunacak bir şey bulamadıkları için kendilerinden olan şeylere daha çok sarılmaları.
akraba ilişkileri, cemaat kültürü vs kat kat daha iyi ve organizedir TR'de yaşayanlardan.
0
japon askeri
(28.03.18)
dövmek istedikleri türk düşmanı pis hayinleri rahat bir şekilde dövmek için yurtdışına yerleşiyor bunlar. her dayak için çin'e gitmek masraflı.. o yüzden oraya yerleşip, orada dövüyorlar birilerini..

şaka bir yana tabii ancak ismira007 sonuna dek haklı. tamamen özlem duygusuyla harekettir bu.
0
jesues
(28.03.18)
Pkk sevici bir şerefsiz olmaktan daha iyidir
0
yavru tosun
(28.03.18)
(9)

domuz bacon

oddyseus
https://www.nefisgurme.com/Domuz-Bacon-80-Gr,PR-438.html?gclid=EAIaIQobChMI9Zj8u52D2gIVDV8ZCh1-IwIOEAQYAiABEgJGx_D_BwEbunların tadı nasıl? ev yapımı hamburgerin içine güzel gider mi?
www.nefisgurme.com

bunların tadı nasıl? ev yapımı hamburgerin içine güzel gider mi?
0
oddyseus
(23.03.18)
bacon öyle ultra aromatik tat veren bişey değil bence zira çok ince
0
yuto
(23.03.18)
Lezzetli değil bizim damak tadımiza göre. Sen bilirsin
0
lion de la Turquie
(23.03.18)
yuto, dana bacon çok güzel tat katıyor katlayarak 3-4 tane koyunca hamburger dibine. domuz baconın etkisi nasıl olur? bir de bunu yumurtayla birlikte falan yiyor yabancılar onlar lezzetli mi övdükleri kadar?
0
🌸oddyseus
(23.03.18)
bacon'ın pek bir olayı yok, prosicutto crudo ye.
hamburgere bacon gider gerçi de, klasik dana döş hamburgere yakıştırmıyorum ben. crudo'lu soğuk sandviç güzel oluyor.

illa hamburgere koyacaksan jamon serrano öneririm.
0
Bruce
(23.03.18)
hamburgerde çok sık kullanılır da lezzetten çok yağ ekliyor bence, gerek yok.
0
soso
(23.03.18)
karamelize yapabilirsen muhteşem.
çok ince olduğu için kızartırken fazla kaçarsa aşırı kuru ve sert oluyor. az pişmiş hali ise ısırılması zor oluyor.

önerim:
ortadan kes, soğuk tavaya koy.yağ koyma. orta düşük ateşte pişirmeye başla. pişmeye başlar başlamaz çevirmeye başla. yamulmaya başlayınca diğer tarafına çevir ki sürekli yağa değsin. pişince al kağıt havluya koy yağını emsin.
0
sttc
(23.03.18)
İlk kez hamburgerin içinde yemiştim. Tabi ne olduğunu bilmiyorum.
Hamburger dediğimde kanuninin kavuğu gibiydi. En üste koymuşlar ben bir parça ısırdım ama bayıldım resmen tadına. Bence koyarsan güzel olur.
0
ismira007
(23.03.18)
sttc, hocam yağ koyma dememiş miydiniz? yoksa kendi salacağı yağ üstünde mi çevirmekten bahsediyosunuz?
0
🌸oddyseus
(23.03.18)
kendi baya yağ salacak.
0
sttc
(23.03.18)
(2)

ses sentezleme

orpheus
pc ile çeşitli alarm sesleri ve kuş sesi benzeri bazı sesler sentezlemek istiyorum. geçmişte benzer işler yaptığım için seslerin yapısı decay, sustain vs. vs. onları biliyorum ve deneme yanılma yoluyla istediğim sese ulaşırım gibi geliyor. kullanımı basit pcde çalışan yazılım önerisini ihtiyacım var
pc ile çeşitli alarm sesleri ve kuş sesi benzeri bazı sesler sentezlemek istiyorum. geçmişte benzer işler yaptığım için seslerin yapısı decay, sustain vs. vs. onları biliyorum ve deneme yanılma yoluyla istediğim sese ulaşırım gibi geliyor. kullanımı basit pcde çalışan yazılım önerisini ihtiyacım var, teşekkürler.
0
orpheus
(19.03.18)
Analog Modelled Synthesizer diye geçen yazılımların neredeyse hepsi işinize yarar. Meşhur daw'ların içinde gelenler de, (Reason'da Thor, Logic'de Es serisi, Ableton'da Operator gibi) gayet yeterli bu konuda, direkt standalone daw'dan bağımsız bir şey istiyorsanız Arturia'nın ve Native Instruments'in analog modellemesi synth'leri de mevcut.
0
hedep
(19.03.18)
kullanımı basit demişsin ama programcılık geçmişin de varsa text tabanlı supercollider'a rahatlıkla adapte olabilirsin gibi geliyor bana. şöyle de örneklerin olduğu sayfa vereyim: en.wikibooks.org

hem bakarsın çok hoşuna gider, kuş sesi sentezlemenin ötesinde kompozisyon yazmaya başlayabilirsin, live coding alemine de katılabilirsin. keyifli ve nispeten yeni dallar bunlar.

supercollider.github.io
0
soso
(19.03.18)
(1)

Demokrasi yerine rastgelelilik?

amortisman
Merhaba bir seçim yöntemi vardı. İzlanda ya da İrlanda'da eşcinsel evliliğini tartışmak için kurulan komisyonda denenmişti hatta.Yöneticileri sandık kurup seçimle değil de kura ile rastgele seçme yöntemini ele alıyordu.Hatta bir de Avustralya'da galiba, küçük bir kasaba belediye başkanını "random" s
Merhaba bir seçim yöntemi vardı. İzlanda ya da İrlanda'da eşcinsel evliliğini tartışmak için kurulan komisyonda denenmişti hatta.

Yöneticileri sandık kurup seçimle değil de kura ile rastgele seçme yöntemini ele alıyordu.

Hatta bir de Avustralya'da galiba, küçük bir kasaba belediye başkanını "random" seçmişti.

Neydi bu yöntemin ismi?
0
amortisman
(16.03.18)
böyle bir şeyin varlığından haberim yoktu ama şöyle bir baktığımda karşıma bunlar geldi, belki işine yarar.

en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
0
soso
(16.03.18)
(8)

Kadınlar günü adaletsiz degil mi

purple rain
Madem kadınlar ve erkekler eşit, ne diye kadınlar günü var ? Erkekler günü diye bir şey mi var ? 8 Mart Dünya kadınlar gününü, 8 Mart dünya kadınlar ve erkekler günü olarak değiştirmek istiyorum.
Madem kadınlar ve erkekler eşit, ne diye kadınlar günü var ? Erkekler günü diye bir şey mi var ?

8 Mart Dünya kadınlar gününü, 8 Mart dünya kadınlar ve erkekler günü olarak değiştirmek istiyorum.
0
purple rain
(08.03.18)
aralarında kadınların da bulunduğu 129 işçinin zorlu çalışma koşullarına isyan ettiği için ölüme bırakıldığı bir günün ardından 'emekçi kadınlar günü' olarak kutlanmaya başlanmış. bazı şerefsizler yüzünden giydiklerine, dışarı çıkacakları saate kadar tedirgin olan kadınların bu erkek egemenliği altındaki zor yaşamları, bir de ekmek parası için kazanmak harcarken verdikleri emek için anılıyor ve bu adaletsiz değil.

8 mart dünya kadınlar ve erkekler günü olması için önce 'kadınlar ve erkekler'in sosyal hayatta gerçekten eşit olması gerekiyor. o zaman 8 mart dünya insanlar günü yapabiliriz swh
0
mehmed resad
(08.03.18)
Kadınlar günü saçma. Herkes değerli. Özel günde hatırlama olayına karşıyım.
0
EasyTiger
(08.03.18)
Esit olsalardi kadinlar gunu olmazdi. Bu kadin dusmanligi nereden geliyor?
0
Traveller
(08.03.18)
Amaç eşit olmaları ama eşit değiller. Kadın düşmanlığına ben de çok uyuzum bi erkek olarak. Tarih boyunca kadınlar bu kadar ezilmesi, hep geri planda kalması da üzüyor.
0
nundu
(08.03.18)
Daha bugün "Evlilikte ev isleri bölümü" diye bir baslik acildi Eksiduyuru'da.
Altinda yazanlari bir zahmet okuyun, evli kadinlarin kendi okul - is sorumluluklari disinda bir de evi cekip cevirme, temizlik, yemek, ütü, cocuklarla ilgilenmesini toplum nasil "sadece" kadinlarin sirtina görev olarak yüklüyor belki farkina varirsiniz!
0
chitosan
(08.03.18)
@purple rain Kadınlar ve erkekler günü yaparsan toplum bir anda şaşırır. Çünkü erkek toplumda görünmez, değersiz, harcanabilecek bir cins. Hem iki cinsi ayırmayan 1 Mayıs var aslında.

Belki 1 Mayıstan kadınları men edersen olur.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü
1 Mayıs Dünya Emekçi Erkekler Günü

Asıl soru bunu nasıl yapacaksın? Çünkü kadınlar kendilerine özel alanları olsun isterler ama erkeklerin kendine özel alanları olsun istemezler.
0
idexo
(08.03.18)
@acemi'nin trol oldugunu bilmeyen kaldi mi bilmiyorum. :D
Kimse ciddiye alip da cevap vermesin.

Ya da dur ben yazayim.
Malum parti iscilerin ölen yakinlari icin toplu konutta onlara yer verdi. Hatta bu konutlarin bulundugu bölgenin ismini de "301 Evler" olarak degistirdiler.

Hangisi daha utanc verici bilemedim.
0
chitosan
(08.03.18)
ne tartışıyorsunuz anlamadım, zira erkekler günü diye bir şey var, birçok ülke de resmi olarak tanımıştır. türkiye neden bu ülkelerin içerisinde değil diye oturup tartışın en iyisi.

en.wikipedia.org
0
soso
(08.03.18)
(1)

Politik / Protest Komedyen

rahip janick
Bill Hicks gibi, George Carlin gibi saldırgan kim var bildiğiniz? Yerli de olur yabancı da.Tikler sabaha.
Bill Hicks gibi, George Carlin gibi saldırgan kim var bildiğiniz? Yerli de olur yabancı da.

Tikler sabaha.
0
rahip janick
(06.03.18)
direkt doug stanhope tabii.

saldırganlık bakımından daha düşük seviyede bill burr olabilir. entelektüel anlamda daha üst çıtada stewart lee var, nispeten farklı bir tarzdadır. sakin sakin konuşurken bir anda kimsenin yaklaşamadığı en hassas konuları kaşıyabiliyor, tamamen dalgasına bile olsa... www.youtube.com (4. dakikadan itibaren)

yerli yok. olsa da şu an dışarda olmazdı herhalde.
0
soso
(06.03.18)
(1)

Nargile vs Sigara zararı?

Humanimal
Genel konuşulan nargile sigaradan daha zararlıdır. 1 nargile bilmem kaç paket sigaraya eşdeğerdir gibi yorumlar duyuyorum. Nargile içen kesimden de nargile tütünündeki nikotin miktarı sigaradan çok daha az sigara daha zararlı diyorlar. Yine aynı şekilde bir kesim nargile tütünün sudan süzülerek geld
Genel konuşulan nargile sigaradan daha zararlıdır. 1 nargile bilmem kaç paket sigaraya eşdeğerdir gibi yorumlar duyuyorum. Nargile içen kesimden de nargile tütünündeki nikotin miktarı sigaradan çok daha az sigara daha zararlı diyorlar. Yine aynı şekilde bir kesim nargile tütünün sudan süzülerek geldiği için zararıda süzülür diyorlar. Diğer kesimde duman nemlenerek ciğerlere gittiği için daha da zararlı hale geliyor diyor. Sizin fikriniz nedir? Bilimsel kesin bilgi varmı?

Dipnot: İkiside birbirinden b.k biliyorum benimki sadece merak..
0
Humanimal
(06.03.18)
en az sigara kadar zararlı olduğu net. suda çözünme meselesi kısmen doğru da bu miktarın çok düşük olduğu vurgulanır. bir de kömür çekiyorsun hani. sigaranın yanarken ürettiği kanserojen maddelerden daha fazlasını içine çekiyorsun. sigara dumanında bulunan ve suda çözünmeyen birçok farklı madde de yine nargile dumanında mevcut.

burada iyi anlatıyor: cen.acs.org
özet olarak şu da okunabilir: www.cdc.gov
0
soso
(06.03.18)
(2)

Kahve sorusu; Burada kahveleri anlatan şahane bi' isan vardı ne oldu ona ?

mete kudur
Soru başlıktaki değil, o yazarken aklıma geldi. Bir de yazarken dinliyordum da: https://youtu.be/iOxzG3jjFkYŞimdi ben, 3. dalga bi' kahve dükkanına gitsem ve filtre kahvelerden alabildiğim en az miktarda alsam(denemek için) sonra onları evde kendi kendime tatsam aradaki farkları anlayabilir miyim ?
Soru başlıktaki değil, o yazarken aklıma geldi. Bir de yazarken dinliyordum da: youtu.be

Şimdi ben, 3. dalga bi' kahve dükkanına gitsem ve filtre kahvelerden alabildiğim en az miktarda alsam(denemek için) sonra onları evde kendi kendime tatsam aradaki farkları anlayabilir miyim ?

Yoksa illa bi' kaynak kitap internet sitesi eşliğinde mi eğitilmem gerekiyor ? eğer böyleyse önerilebilecek kaynak var mı ?(kitap olmasın lütfen, kitaba para vermeye karşıyım)

Ben normalde colombia, arabia, kenya kahvelerini zaten sıklıkla eve alıyorum ama aradaki farkı anlamıyorum. Kenya biraz daha acı, colombia'da 1,5 yemek kaşığı yerine 1 yemek kaşığı atıyorum filan. anca bu kadarını anlıyorum. tat farkını anlamıyorum. Ancak mesela eskiden de bitter çikolata ile normal çikolatanın farkını anlamazdım(yıllar yıllar önce) şimdi tadından markasını anlayabildiğim birşey oldu bu çikolata. Lan biz bunu yıllarca niye yemişiz dediğim çikolata markası var. Kahve de böyle midir, onda da aslında katma değeri küçük şeyler mi tüketiyorum diye şuna bi' bakayım dedim.
0
mete kudur
(05.03.18)
kahvenin bölgesi, nasıl ve ne zaman kavrulduğu, öğütülme şekli, demleme şekli...vs hepsi tadını etkiler ama özellikle kahve ne kadar çok kavrulursa o kadar tadı sertleşir ve nispeten aromasını kaybeder. mesela starbucks kahvelerinden içiyorsan, onlarınki genelde çok kavrulmuştur, tatları bu yüzden birbirine yakındır.

mesela daha az ve yeni kavrulmuş, daha sonra da düzgün öğütülmüş bir kahveyle starbucks kahvesini aynı şekilde demleyip iç, farkı anlamaman imkansız açıkçası. ha anlamazsan da yine şanslısın, git en ucuz kahve neyi bulabiliyorsan ondan iç işte, temiz :)

bu arada bu 3. dalga denen yerlerde bazen işi abartıyorlar, çok az kavurdukları oluyor, ondan sıkıldım bile ben. o kadar aromatik ki bildiğin sıcak meyve suyuna dönüyor kahve, hoşuma gitmemeye başladı.
0
soso
(05.03.18)
türkiye'de iyi çekirdek yok. yok değil aslında var da inanılmaz pahalı. yani o yetiştiği bölgeye ve toprağa göre farklı aromalar alma olayı pek mümkün değil. bunun sebeplerinden biri de yanlış kavurma. özetle, çok kasma gerçekten ve büyük paralar verme kahveye çünkü pahalıya satanlar da neden pahalıya sattıklarını bilmiyorlar.
0
acımasız gerçekler
(05.03.18)
(24)

ölüm ve sonrası hakkında ne düşünüyorsunuz?

demirr
Ölümden korkuyor musunuz?Ölüm sonrasına inanıyor musunuz?Ölümü düsünüyor musunuz,düşününce ne hissediyorsunuz?Ben de her fani gibi ölümden korkuyorum.aklima gelince ister istemez bir ürperme oluyor.ölüm sonrasina da inaniyorum.Bu arada ben ölmekten hicc korkmuyorum diyen olmaz insallah :-)
Ölümden korkuyor musunuz?
Ölüm sonrasına inanıyor musunuz?
Ölümü düsünüyor musunuz,düşününce ne hissediyorsunuz?

Ben de her fani gibi ölümden korkuyorum.aklima gelince ister istemez bir ürperme oluyor.ölüm sonrasina da inaniyorum.

Bu arada ben ölmekten hicc korkmuyorum diyen olmaz insallah :-)
0
demirr
(26.02.18)
ölümden korkuyorum, çünkü hazır değilim
ölümden sonrasına inanıyorum
ölümü düşünüyorum, düşününce yapmam gereken bir çok eksikliği farkediyorum
0
dieselsingle2
(26.02.18)
Hayır
Evet
Evet, "oh ne güzel dert yok tasa yok" (tabi günahlarımız bağışlanırsa) diye düşünüyorum.

Hiç korkmuyorum, hatta arada sırada fani işlerden sıkılınca "komuşum amına ölücez nasılsa" diye kendimi avutuyorum :)

Sadece zamansız ölmekten korkuyorum, arkamda eksik işler bırakmak istemiyorum. Ama "benim işim 80'e kadar bitmez" demiyorum tabi ki :)
0
John Bloor
(26.02.18)
Bununla ilgili olarak (ölüm sonrası) aklıma gelen her ihtimalde de "o da olumlu, bitse de gitsek bari" diye düşünüyorum.

Eh, tabii ki içgüdüsel olarak ölüm anına ve ölmeye ilişkin bir korku var mutlaka.
0
skooma
(26.02.18)
çok korkuyorum.
inanmıyorum, yaşamdan öncesindeki yokluğa dönüş olacak sadece bence.
çok defa geliyor aklıma, nefesim daralıyor.
0
rare
(26.02.18)
@john bloor: korkmuyorumla baslayip korkuyorumla biten bir cevap olmus. Olum de sanirim boyle birsey.korkmuyoruz gibi oluyor fakat insan o soguklugu dusununce mutlaka bir korku doluyor icie
0
🌸demirr
(26.02.18)
hayır
hayır
hayır

hayatın pek bir önemi yoktur, ancak ondan başka bir şeyimiz de yoktur.
0
tukenmez adam
(26.02.18)
kendi ölümümden korktuğum söylenemez ama bazi seylerin yarida kalacagi dusuncesi biraz icimi buruyor. sanirim hayatim boyunca hep o his olacak icimde bi yerlerde. aslinda düşününce bu da çok mantikli degil, öldükten sonra yarim kalan şeylerin bi anlami olmayacak nasilsa. ölümden sonrasina da cok inandigimi soyleyemem. dogmadan öncesi hakkinda nasil fikrim yoksa öldükten sonrasi da boşluk olacaktir diye düşünüyorum.
0
in vino veritas
(26.02.18)
Eh iste nasil bir olum olduguna bagli, acili bir sekilde olmekten korkarim, uykumda olmek dusuncesi o kadar korku yaratmaz.
Olum sonrasi tamamen belirsizlik benim icin, varligindan da yoklugundan da supheliyim.
Yani ara sira dusunuyorum, hatta intihara yatkin biri oldugumu bile dusunuyorum. Dusundugumu fark edince dusunmemeye calisiyorum, dusuncelerimden korkup.
0
yuzır
(26.02.18)
1- Korkuyorum
2- İnanıyorum
3- Düşünüyorum. Şu dünyada yapmam gereken, yaşamam gereken şeyler var. Bunlar öyle ekstrem şeyler değil. Baba olmak, çocuklarımın büyüdüğünü görmek, sevdiğim memleketimde yaşayabilmek.. Bunları yaşamadan ölmek istemiyorum. İnsan dünyaya doymaz herhalde ama biraz yaşadıktan sonra ölüm de bir başlangıçtır bana göre.. Kalabalık yapmamak lazım, arkadan gelenlere yer vermek lazım :)
0
silah taciri
(26.02.18)
ölümden korkmayan yoktur heralde.
ölüm sonrası varsa da yoksa da o an düşünülecek bir durum.
çok fazla düşünmüyorum, sürekli düşünürsen ölürsün.
0
mikahakkinen
(26.02.18)
korkuyorum, inanıyorum, düşünüyorum dua ediyorum en sevdiğim yere gidecekmişim gibi mutlu olayım diye. tüm insanlar için. mevlana gibi düğün misali.
0
for day to break
(26.02.18)
Ben ölümden hiçç korkmuyorum:)
Ama mümkün olduğunca uzun ve sağlıklı yaşamak istiyorum yani hemen gelmezse iyi olur :)
Ölüm sonrası derken; cennet cehennem reenkarnasyon vb şeylere inanmıyorum. Doğayla buluşacağız işte.. Kadavra bağışı yapma düşüncem var, gerçekleştirirsem tıpa katkının yanısıra öğrencilerin elinde şaklabanlık malzemesi olurum diye düşünüyorum. (bence sakıncası yok, dersleri ağır, sorumlulukları ağır biraz eğlensinler yavrucaklar)

Ölümü tabii düşünüyorum ama çok sık değil. Ayda alemde bir aklıma geliyor. Ölümle ilgili tek endişem arkada kalan evlatlarımın çok üzülmeleri. Bunu istemiyorum.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(26.02.18)
- Aktif bir korkum yok, bir hafta sonra öleceğimi öğrensem korkardım.
- Hayır.
- Evet, bazan her şeyin yok olacağı düşüncesinden kaynaklanan komple bir boşluk ve karanlık hissi, bazan da her türlü sıkıntının sona ereceği hissiyle bir rahatlama.
0
i was made for you
(26.02.18)
valla öyle tuhaf olay ki bu, sözcüklerle tarif edilmesi zor geliyor bana. mesela ölümden korkuyor musun dediğinde ne diyeceğimi bilemiyorum, zira öldüğümden haberim olmayacak ama şöyle diyeyim; hayatta kalmak, varlığımı sürdürmek istiyorum. bu yüzden şu yakın gelecekte ölmek istemem. kendi ölümümden ziyade çok yakınlarımın ölümü korkutuyor beni daha çok, çünkü o süreci ben yaşayacağım, üzüntüsünü hissedeceğim. kendi ölümümde his mis yok.

anlayabileceğin üzere ölüm sonrasına da inanmıyorum tabii, keşke inanabilsem.
0
soso
(26.02.18)
Ölümden tabii ki korkuyorum.
Ölüm sonrasına normalde inanmıyordum ama baktırdığım bir faldan çok etkilendim. Söylenilenler tek tek çıktı, şu an metafiziğe inansam mı inanmasam mı kafasındayım.
Ölümü düşündüğümde toprak olup çürüyüp gideceğim geliyo açıkçası sadece aklıma. Geriye hiçbir şey kalmayacak. Sonra amaaan diyorum, geriye kalmayacak olan sadece ben değilim. Dünya da bi noktada yok olacak. İnsan ömrü şu evrende bir nefes alıp verme bile değil.
0
sec guard
(26.02.18)
Ölünce bunun bilincinde olmayacağım için ölümden korkmuyorum, sonrasına dair bir inancım da yok. Beni asıl korkutan başkalarının ölmesi, bunun üzerine düşününce çok kötü oluyorum.
0
pike
(26.02.18)
Dilde korkmuyorum diyorum ama yüzleşince korkmuyorum diyenin olacağına inanmıyorum.
Ölüm sonrasına inanıyorum ve bu yaşam tarzıma etki ediyor.
Ölümü düşünüyorum düşününce üzüntü duymuyorum aksine buradan kurtulacak olmanin verdiği huzur var. Tabi öte yandan diğer tarafta nelerle karşılaşacağımı bilememenin endişesi var.
0
Amaranta ursula
(26.02.18)
ölümden korkuyorum evet. ayu gibi duygusal biriyim ve hiç yakınımı kaybetmedim. terk edilince bile az buçuk toparlanmam 1 sene sürüyor. bu acıyı yaşamak da, etrafımdaki insanlara yaşatmak da istemiyorum. hepsini geçtim, ben 30 sene sonraki şampiyonlar ligi finalini izleyebilmek, önümüzdeki kış yağan karı görebilmek istiyorum. öyle çok rafine, sofistike, efendime söyliyim göt göt zevklerim yok. yaşamaya bayıldığımı da söyleyemem, bazen düşüp wefad edesim geliyor. ama tek bir hayatım olduğunu biliyorum ve acısıyla tatlısıyla, dolu dolu yaşamak istiyorum. hani ölürken "tamam yeter artık amk hadi sktir git" desin insanlar benim için, gençti şöyle hayali vardı böyle karı götürecekti vs. diye üzülmesinler. isteğim o.

ilk paragraftan da anlayabileceğin üzere ölüm sonrasına inanmıyorum. o yüzden, adanalı serserinin de söylediği gibi, BU DÜNYADA UNUTULAN DEĞİL İZ BIRAKAN OLmaya çalışıyorum. tek bir roman veya makale yazsam, neblim 30 sene sonra birisi benim yaptığım bi işi görüp "vay aq ne güzel yapmış gebeş" dese falan bana yeter sanırım.

dünyaya kazık çakmak veya dünyayı değiştirmek gibi bir gayem yok. geldim ve gideceğim, bunun farkındayım. ama öyle mal gibi yaşayıp gitmeyeyim istiyorum, tek derdim o. ha bunun için ne yapıyosun dersen hiçbi şey yapmıyom, rastgele yaşıyom öyle. daha bugün aceleyle yola atladım diye araba biçiyodu mesela.

ama bana uzun süre yaşayacakmışım gibi geliyo, neden bilmiyorum. hani böyle "93 yaşında her gün mc donalds'tan yiyen ahlaksız it" tarzı haberler çıkıyo ya, o tarz bi herif olurum gibime geliyo. "iyiler erken ölür" diyolar, o yüzden her türlü ayak kaydırma ve şerefsizliğe de yatkınım, hiç öyle dünyalar tatlısı bi insan değilim. umarım 97 sene daha yaşayıp 120'de ölürüm diyorum şahsen.

buraya da not düşeyim: intihar ettiğime dair çok net, kesin bir kanıt yoksa bilin ki intihar süsü verilmiş cinayete kurban gitmişimdir. kılıçdaroğlu'nun adamlarından korkuyorum.
0
der meister
(26.02.18)
korkmuyorum.
inanmıyorum.
rahatlatıyor.

babam öldü mesela, ölümün kötü bi şey olduğunu düşünseydim muhtemelen asla uyuyamazdım.
0
ghilleinthemist
(26.02.18)
korkmuyorum da, sevimsiz geliyor.
olum sonrasina degil de arasina inaniyorum, arada bir sey var sanki, yeniden dogmaya inaniyorum, ara bir yer, bir form var gibime geliyor, elbette emin degilim,
olumu sik sik dusunuyoum, anne baba vs sik sik aklima gelip senaryolar uretiyorum,
olum beni daha cabuk kararlar vermem, islerimi daha hizli yapmam ve surekli sikayet etmeme konusunda gizliden gizliye motive ediyor.
0
tresrichesheures
(26.02.18)
1) yapmak istediğim şeyler bitene kadar 'evet' , sonra korkmayı bırakacağım.
2) korkma
sadece toprağa gideceksin
sonra toprak olacaksın
sonra sularla birlikte bir çiçeğin bedenine yürüyeceksin
oradan özüne ulaşacaksın
çiçeği özüne bir arı konacak
belki
belki o arı ben olacağım

3) hayır
0
Fayfa
(26.02.18)
kuran' ı kerim mealini okuyorum ve ona, allah' a, ahirete inanıyorum.
0
preldzic
(26.02.18)
1- evet
2- hayır
3- düşünmemeye çalışıyorum
0
i m cool with that
(26.02.18)
1-3) Ölümü günlük hayatta düşünmüyorum ama hatırlatıcı bir şey olursa korkuyorum. Geçen gün kan ve ilik bağışı için bir testler yaptılar; “İhtiyacı olan ben de olabilirim” diye aklımdan geçti, anlık dehşete düştüm.

Ölümden çok korkuyorum, hatta sadece ölümden korkuyorum. Deseler ki “En sevdğin on kişiyi öldüreceksin, sana bin yıl bizden”, oynaya oynaya kabul etmem ama “Yapmam gereken bıysa, yapayım” diyekabul ederim. İyi ama kısa yaşamaktansa uzun ama dandik yaşamayı tercih ederim. Nefes almayı o derece seviyorum ama günlğk hayatın koşturmacasında aklıma gelmiyor.

2) Sonraki hayata, “yalan dünya”ya, sevdiklerimle yeniden buluşacağıma inanmıyorum. Bu dünyada artık 30-40-90 ne yaşarsam o.
0
aychovsky
(26.02.18)
(3)

SSD'm kan kaybediyor

binder dandet
wear level count yüzde 80 oldu, oysaki yaklasık 1.3 ışık yılı önce almıştım.Ölçüm programım harddisk sentinel.neden böyle kan kaybediyor? wear level count'ı sallasam olur mu?not: 8.71 tb data döndürmüş şu ana kadar, kendisi samsung 750 evo 128 gb
wear level count yüzde 80 oldu, oysaki yaklasık 1.3 ışık yılı önce almıştım.

Ölçüm programım harddisk sentinel.

neden böyle kan kaybediyor? wear level count'ı sallasam olur mu?

not: 8.71 tb data döndürmüş şu ana kadar, kendisi samsung 750 evo 128 gb
0
binder dandet
(23.02.18)
yani ssd sürekli veri transferinde, değişiminde önerilen bir medya değil. kapasitesini 68 kez tekrar silip yazmışınız. sanırım bundan fazlasına dayanır. ama wear level count ciddiye alınmayacak bir konu değil diye biliyorum. ssd'ler için elbette. bu da garip bir teknoloji adamlar kullanım sınırı koymuş resmen. saçma.
0
ozdek
(23.02.18)
750 evo eski sayılabilir. samsung'un kendi yazılımıyla kontrol et. benim 7-8 aylık 960 evo 4.2 tb de ve ömrü sanırım 200 tb bunun.
0
washe
(23.02.18)
ben de samsung 840 pro kullanıyorum, ne zaman aldığımı hatırlamıyorum bile, en az bi 4 sene olmuştur. bilgisayarda ikinci hdd de var. sadece programlar ve işletim sistemi ssd'de, geri kalan her şey hdd'de. birçok dosyayı da sembolik bağ (symlink) ile hdd üzerinden çalıştırtıyorum. yani demek istediğim, çok bi şey silip yüklemiyorum ssd'ye. ha uzmanı değilim işin ama etrafta önerildiği şekilde kullanmaya özen göstermiştim işte ve şu an bakıyorum wear leveling count 328 diyor, %91, lba 16.5 tb. yüksek gözüküyor aslında ha ama %99 da diyor drivedx.

bu arada trim özelliği açık mı?
0
soso
(23.02.18)
(7)

Madde bagimliligi hakkinda objektif fikir sahibi olamama

purple rain
Kendim hakkinda objektif yorum yapamiyorum, kesinlikle bagimli olmadigimi dusunuyorum fakat belki de bagimlilar fark edemiyordur kendisinin bagimli oldugunu diye kafami kemiren kucuk sorular var kafamda. ben her aksam uyumadan once rahat uyumak icin esrar iciyorum, off gunlerimde sabahtan aksama kad
Kendim hakkinda objektif yorum yapamiyorum, kesinlikle bagimli olmadigimi dusunuyorum fakat belki de bagimlilar fark edemiyordur kendisinin bagimli oldugunu diye kafami kemiren kucuk sorular var kafamda.

ben her aksam uyumadan once rahat uyumak icin esrar iciyorum, off gunlerimde sabahtan aksama kadar kokain iciyorum fakat gun icerisinde calisirken falan kesinlikle hic icmiyorum, canim da istemiyor ama aksam eve gidince biraz esrar icmeden uyumam cok zor oluyor ve uyumak icin iciyorum. bulundugum yerde esrar legal degil ama yaklasik olarak legal (almost legal, MA, USA), krize falan girmiyorum, sadece vakit guzel gecsin diye iciyorum, istesem icmem diye dusunuyorum. bu ikisi disinda duzenli kullandigim uyusturucu yok, alkol ve normal sigarada pek icmem, cok nadir.

bagimli olup olmadigim hakkinda buyuk bir hezeyana dusmemin en etkili nedeni ise dun bi arkadasim geldi eve ve en son geldigi zamandan bu yana 3 ay gecmis, ben ise dun gibi hatirliyorum onun geldigi gunu, 3 ay o kadar cabuk gecmiski, sanki 3 ayi yasamamis gibi hissediyorum.

is konusunda veya gundelik hayatim konusunda sekteye ugrayan veya garip davrandigim herhangi bi durum yok, cevremden bu sekilde bi uyari almadim.

genel olarak mutsuz ve depresif bir insanim, disardan bakildiginda neseli gozukuyorum ve guler yuzluyum.

Disardan bir goz olarak, bu anlattiklarima dayanarak, benim bagimli olup olmadigim hakkinda yorum yapmak istersen sevinirim ve tavsiye vermek istersen bunu duymak isterim, sanirim yardima ihtiyacim var fakat bu bir psikolog veya psikiyatr degil veya ekstra bi ilac olmasini istemiyorum.
0
purple rain
(22.02.18)
bunu bize soracağına dene bakalım 15 gün içmemeyi, neler yaşayacaksın?

biz seni görmedik, tanımıyoruz, uzun vadeli olarak tanımıyoruz, sana ne diyebiliriz ki? hiç bişey diyemeyiz.

kaldı ki biz bağımlı desek ne olacak demesek ne olacak?
0
Photographer
(22.02.18)
Istesem icmem diye dusunuyorsaniz, istemeyip icmeyin bi sureligine. 1 gun bile yeterli olabilir bence, kendinizi olcmek icin.
0
rn
(22.02.18)
esrarın fiziksel bağımlılığı kanıtlanmış değilse de, psikolojik bağımlılığı vardır. Her akşam eve gidince rahatlamak için içtiğinizden dolayı ve esrarsız uyumanız çok zor olduğundan bence bağımlılık geliştirmişsiniz. Çünkü bunu her gün yapıyorsunuz artık.

Kokain konusunda çok emin değilim ama kimyasalların daha çabuk bağımlılık yaptığını biliyorum. Off günlerinizde de kokaine bağımlılık geliştirmişsiniz gibi geldi.
0
medusa
(22.02.18)
sen bağımlısın kardeşim. bağımlılık tedavisi alıp kurtarılabilirsin.
0
mikahakkinen
(22.02.18)
youtu.be

Şu kısa filmi bir izle.

Madde bağımlısı olup olmadığını şöyle anlayabilirsin: o maddeyi "süresiz" bir şekilde kullanmayı bırakarak.

Eğer "1 hafta boyunca içmeyeceğim" şeklinde bir karar alırsan, beynin kendini buna hazırlar ve 1 hafta çok zorlanmadan, yoksunluğunu çekmeden, "sayılı gün çabuk geçer" şeklinde dayanırsın.

Bağımlı olsan bile dayanırsın. Ama süresiz bırakırsan, beyin anne babası tarafından yalnız bırakılmış küçük bir çocuk gibi çaresiz kalır, ağlar. Tabii bağımlıysan. Değilsen, 18 yaşında anne babası tarafından terk edilmiş biri gibi olursun. Lendi ayakların üstünde durup kısa sürede toparlanırsın. Senin için dünyanın sonu olmaz.
0
yirmisantim
(22.02.18)
psikolojik bağımlısın. yani bıraktığında aslında bir sıkıntı yaşamayacaksın, aksine kendini çok daha iyi hissetmeye başlayacaksın. nitekim tekrar rüya görmeye başlayacaksın ilk 1-2 haftalık süreçte ve bu rüyalar o kadar gerçek gibi gelecek ki epey şaşıracaksın. uzun dönem ot kullanımından sonra sıklıkla buna rastlanılır.

bu arada günlük hayatta belki şu anda, yani ot içtiğin dönem içerisinde bir etkisi olmadığını düşünürsün fakat bıraktıktan sonra aslında seni epey etkilediğinin farkına varırsın. anlatmakla olmaz, anca bırakman gerek. bırakmak da tütünü bırakmaktan daha rahat açıkçası, zira nikotine ihtiyaç duymaya devam edersin, fiziksel bağımlılığı vardır ancak ota ihtiyacın falan yoktur aslında, tamamen psikolojik bir olaydır sendeki. ot içmeden uyuyamayacağını düşünürsün, fakat aslında uyursun. hadi uyuyamadın diyelim, onun da ot dışında çaresi vardır, 1-2 güne normale dönersin.

özetle bırakmanı tavsiye ederim. bırakmak içinse istemek ve daha da önemlisi bıraktıktan sonra çok daha iyi olacağının bilincine varmak yeterlidir.
0
soso
(22.02.18)
Her şeyin yokuş aşağı gitmesini ve kendini evinin salonunda eroin kova yaparken bulmak istemiyorsan kokaini acilen bırak. Bu işlerin şakası yok, konuyla alakalı ciddi manada sıkıntılı şeyler yaşadım, hayat -afedersin- götünde öyle bir patlar ki feleğini şaşırırsın. Lütfen beni dinle
0
vedatchilipeppers
(23.02.18)
(10)

marzipan seviyor musunuz?

Bruce
ben sevip sevmediğime karar veremedim. acıbadem kurabiyesine bayılıyorum ama marzipan barlar fazla mı geliyorsa artık, çok hoşlaşmıyorum. ritter sport'unkini denedim çok beğendim. çikolatasına da bağlı yani diye düşünüyorum. siz ne düşünüyorsunuz?çikolatalı öneriniz varsa rica ederim ayrıca, teşekkü
ben sevip sevmediğime karar veremedim. acıbadem kurabiyesine bayılıyorum ama marzipan barlar fazla mı geliyorsa artık, çok hoşlaşmıyorum. ritter sport'unkini denedim çok beğendim. çikolatasına da bağlı yani diye düşünüyorum. siz ne düşünüyorsunuz?

çikolatalı öneriniz varsa rica ederim ayrıca, teşekkürler...
0
Bruce
(13.02.18)
severim. ritter sport, merci ve bir de şunu denedim:
www.friars.co.uk

bu tür paketli olanlarda nedense bir yapmacık marzipan tadı, ne bileyim bir plastik tadı var gibi. güzeller ama samimi değiller. bu işin hakkını yapan yerler var, böyle baklava kutusunda alıp gömmelik, onlar süper oluyor.
0
MtKrt
(13.02.18)
sunu birakip gidiyorum ben www.ritter-sport.de
0
exlibris
(13.02.18)
@killerbee, badem ezmesi bademin ezilmiş halidir, marzipan ise badem ezmesinin içine şeker katılarak tatlı eklinde yenen halidir. marzipan da 10 yıldır moda olmuş afilli bir snack değil ayrıca, marzipan adı altında ürünleştirildiği için adı marzipan.
0
🌸Bruce
(13.02.18)
nefret ediyorum sahsen. acayip cirkin bir sey bence. adini da sevmiyorum zaten, yerel televizyonda bet sesiyle sarki soyleyen, saclari boyali pacoz tipler gibi.
0
der meister
(13.02.18)
Killerbee +1, Badem ezmesinden tek farki marzipanda aci badem de oluyor biraz. Severim ben, hele images-na.ssl-images-amazon.com bu oldu mu tadindan yenmez.
0
Haldamir
(13.02.18)
ne gereksiz bir şeydir o ya, şeker komasına sokar o adamı. Çikolata bar gibi satılanlardan bahsediyorum
0
speedy
(13.02.18)
Olmasaydı dünya çok daha güzel bir yer olurdu.
0
nawar
(13.02.18)
sanırım hiç denemedim ama bence severim çünkü bademe dair her şeyi sevebileceğimi düşünüyorum şu an
0
nundu
(13.02.18)
marzipan, badem ezmesi...vs artık ismi cismi ne olursa olsun her türlüsünü yerim. almanlar da seviyor baya, çok var marzipan ürünleri buralarda, güzel oluyor pastası mastası da. ritter sport'un çikolatası da lezzetli, bitter olması önemli etken yalnız, sütlü çikolata ile olsaydı çekilmezdi sanki. bir de şu şirin marzipankartoffel dedikleri şeyleri seviyorum. bazısı aşırı şekerli oluyor gerçi, onlar kötü i.hizliresim.com
0
soso
(13.02.18)
çok severim, mozart alıyorum son bir kaç seferdir.
0
puc
(13.02.18)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.