Giriş
(1)

Seçmeli ders

asocial anchorman
Yüksek lisansta 4 tane seçmeli ders almamız gerekiypr. Bahar döneminde aldığım bi dersin notu istediğimden düşük geldi. Onu düzeltmenin tek yolu o dersi tekrar aalmak mı yoksa başka bir seçmeli alıp onla değiştirebilir miyim?
Yüksek lisansta 4 tane seçmeli ders almamız gerekiypr. Bahar döneminde aldığım bi dersin notu istediğimden düşük geldi. Onu düzeltmenin tek yolu o dersi tekrar aalmak mı yoksa başka bir seçmeli alıp onla değiştirebilir miyim?
0
asocial anchorman
(10.08.21)
seçmeliyse aynı kategoride (alan/alan dışı) başka bir seçmeli alarak saydırabilirsiniz.
ancak yine de sizin okulun yönetmeliği hatta bölümün kuralları yani danışmanınız son sözü söyler.
0
rewlack
(10.08.21)
(2)

Yüksek lisans mülakat notumun açıklanması gerekmez mi?

kırmızıayakkabılıgargamel
Merhaba,Beykoz Üniversitesi'ne klinik psikoloji yüksek lisans başvurusunda bulunmuştum; sınavına, mülakatına girdim. Sınavım güzel geçtiği için mülakata çağrıldım zaten ama mülakattan sonra notum açıklanmadı. 45 kişi mülakata girdik, sadece 26 kişinin sonucu açıklanmış. Geri kalanlar yedekte bile de
Merhaba,

Beykoz Üniversitesi'ne klinik psikoloji yüksek lisans başvurusunda bulunmuştum; sınavına, mülakatına girdim. Sınavım güzel geçtiği için mülakata çağrıldım zaten ama mülakattan sonra notum açıklanmadı. 45 kişi mülakata girdik, sadece 26 kişinin sonucu açıklanmış. Geri kalanlar yedekte bile değil.

Mülakat notları da çok saçma, bazıları 100 bazıları 10-20-45 alan bile var.

Mülakat notlarını açıklamadan reddetmeleri saçma mı, bana mı öyle geliyor? Bazılarının mülakatına 100, bazılarına 10 verdikleri için işkillendim bu durumdan.

Okulu aradığımda bilgi veremediklerini söylüyor.

Notumu öğrenmeye hakkım var mı? Ne yapabilirim?

Sonuçlar şöyle:
www.beykoz.edu.tr
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(09.08.21)
birşey yapamazsınız.
türkiyedeyiz, isveçle karıştırdınız sanırım. türkiyedeki akademiden medet ummak mı haha..

cimere şikayet edin, yök'e yazın. içinizde kalmasın. sonucun değişeceğini beklemeyin.

başarılar.
0
rewlack
(09.08.21)
Açıkçası şu yaptıklarından sonra bu okulda yl yapmak gibi bi amacım olmaz ama sinir oldum bu duruma, ben de bunları dikkate alıp başvuru yaptım vs diye. En azından ifşa etsem haksız mı olurum bilemedim.
0
🌸kırmızıayakkabılıgargamel
(09.08.21)
(6)

şehir içinde at ile seyahat etmenin önünde bir engel var mı?

my leave requests
işe gidip gelirken filan bırakacak yer sorunu olmadığını varsayarsak?
işe gidip gelirken filan bırakacak yer sorunu olmadığını varsayarsak?
0
my leave requests
(09.08.21)
atlar için özel bir yol yoksa otoyolda kullanım yasaktır diye tahmin yürütüyorum.
0
reanarchy
(09.08.21)
otoyolda yasak.
0
rewlack
(09.08.21)
köyde ilçede belki bir ihtimal ama şehirde yassagh diye biliyorum ben de.
faytonların bile güzergahları dışında kullanımı yasak hatta. dolmuş hattı gibi hat belirleniyor fayton olan yerlerde, hoş fayton da kalmadı bildiğim kadarıyla ama.
0
erty_ksk
(09.08.21)
Otoyol başlangıcında at arabasının giremeyeceğine dair uyarı var, demek ki otoyol harici at arabası sürebiliyoruz.

Ama tek başına at sürmek ile ilgili ben de bir bilgi bulamadım biraz bakınınca.

Fakat şu var ki, tek başına at (arabasız) dışkısını yola dökeceği için, trafik polisi ile sıkıntı yaşamasak da zabıtayla sorun yaşarız, çevreyi kirletme vs.
0
John Bloor
(09.08.21)
Arabalı Feribota binmek de yasak at ile.
0
arenas
(09.08.21)
HHah abi Oslo’da (İstanbul’da Kartal gibi düşün) anayolda ilkel bir şekilde at arabasını süren gördüm yaaa hatta videoyaya bile cektim :D bence bişi olmuyor
0
fıytfıyt
(09.08.21)
(3)

Mezgit

ırene adler
>>Mezgit bu mevsimde yenir mi? Akşam balıkçıya gidicez. Mezgiti genelde yağda kizarttarak yapıyorlar dimi? Başka türlü bir yapılma şekli var mı?
>>Mezgit bu mevsimde yenir mi? Akşam balıkçıya gidicez. Mezgiti genelde yağda kizarttarak yapıyorlar dimi? Başka türlü bir yapılma şekli var mı?
0
ırene adler
(08.08.21)
Mezgit genelde bahar sonu - yaz başı gibi olur. Belki kalmıştır Ağustos'a da. Çipura mevsimi asıl şu an.

Mezgit ızgarada daha güzel oluyor bence.
0
plutongezegendegilmi
(08.08.21)
Her iyi bir şef varsa ızgarada levrek çok iyi olur. Rakı olursa yanında, dadindan yinmez
0
etna
(08.08.21)
Mezgit hiçbir zaman yenmez. Çünkü dip balığı çünkü ağır metaller ve diğer tüm atıklar.. alacağınız fayda kesinlikle zarardan daha az.
0
rewlack
(08.08.21)
(7)

Dating app'lere "yüzü net gösteren" foto koyma konusunda çekinceniz var mı?

jonas
Ben genelde yan profil fotoğraf koymayı tercih ediyorum. Giyimimle, duruşumla falan karşı tarafa bir fikir veriyor... Sohbet geliştiği taktirde zaten fotoğraf paylaşımlarının devamı geliyor, o ayrı mevzu da.Dating app'lerdeki hesaplarımda yüzümü karşı açıdan %100 net şekilde gösteren fotoğraf koymuy
Ben genelde yan profil fotoğraf koymayı tercih ediyorum. Giyimimle, duruşumla falan karşı tarafa bir fikir veriyor... Sohbet geliştiği taktirde zaten fotoğraf paylaşımlarının devamı geliyor, o ayrı mevzu da.

Dating app'lerdeki hesaplarımda yüzümü karşı açıdan %100 net şekilde gösteren fotoğraf koymuyor olmamın sebebi; iş vesilesiyle veya sosyal hayatta bir ortamda bulunduğumda birileri tarafından "Tinder'da görmüştüm ben bu çocuğu" radarına denk gelmemek... Bunu hiç istemiyorum ya.

"Bu senin kuruntun kardeş, seni gören de orayı kullanıyordur zaten, sıkıntı yok" diyebilirsiniz, kabul ama benim hissim böyle yani. Bu şekilde akılda kalmak tercih ettiğim bir şey değil. İnternet dünyası ve gerçek hayat arasında inceden bir perde olabilmesi bana daha ideal geliyor..

Benim gibi düşündüğü için bu tip mecralardaki fotoğraflarında biraz gizem payı bırakmayı tercih edenler var mı aramızda? Sizler nasıl yapıyorsunuz?
0
jonas
(08.08.21)
Yüzünü görmediğim insanlara like atmıyordum kullanırken. 2 sene falan oldu kullanmayalı ama benim üniversitem de yazıyor işyerim de, üstelik çok kurumsal bir yer.

Utanılacak bir şey görmüyorum, hatta çok saçma bir tabu yani bu uygulamalara olan görüşler.

"seni gören de orayı kullanıyordur zaten, sıkıntı yok"
sizi gören kullanmasa da sıkıntı yok.
0
aguen
(08.08.21)
Yeni nesil bu mantığa açık değil.
Ayrıca yüzünü görmeyeceksem neden ve nasıl likekayayım?
Giyiminiz ve duruşunuz heralde çok fikir vermemiş ki soruyorsunuz.
Başlarda sizin gibi düşünürken bu paranoyanın sonu yok diyip tamamen bıraktım hem net hem de baya çok fotoğraf koyar oldum.
Yani sizin iş arkadaşınız veya kimse çekindiğiniz kişi(ler) sahte hesapla da sizinle yazışabilir?? Bitmez yani kuruntunun sonu yok..
Bi de o appler tu kaka, korkunç, batak, iğrenç yerler değilki biri görünce yargılasın? Ha öyle olduğunu düşünüyorsanız sizin ne işiniz var?

Yani bi tek bizim topluma mahsus heralde bu boyutta bi elalem ne der kafası. Elalem be der diye sevişemeyecek mi bu kadar insan hahah. Boşverin yani 70lerde de miyiz sizi orada görüp sosyal ortamlardan dışlamazlar buna paye veren bir ortamda da siz bulunmayın zaten. Ha appte görmüş ha instagramda “İK da çalışan emel hanımın/emin beyin götünü gördünüz mü?” diye gezinen tipler de var.. uzaklaşıp uzaklaştırın.
0
rewlack
(08.08.21)
dating app kullanmasam da hicbir fotografimi dogrudan paylasmaktan imtina ediyorum artik hic hosuma gitmiyor. ki portre fotografi cook severim
0
ala09
(08.08.21)
Tinder kullanıyorsan plus satın al, sadece beğendiğin kişilere seni gösteriyor. Böylece o şu bu gördü derdinden kurtulursun.

Diğer date uygulamalarında da benzer özellikler varmış sanırım.
0
brillant comme une larme
(08.08.21)
pek derdim olmuyo ya, 9 senedir calisiyorum neredeyse her ofisimde kullanan birilerini gordum. muhtemelen onlar da beni gormustur. hatta adettendir tanidik arkadasla match olunca eslesip "kolay gelsin hehe" dersin.
0
hjarteblod
(08.08.21)
anliyorum seni. ben hic oyle dusunmuyorum. bi ahlaksizlik yapmiyoruz sonucta sevgili ariyoruz :D
ve inan genel mudur bile bekarsa kullaniyordur oyle dusun.
ya da biri seni gordugunde vay terbiyesiz internetten date ariyor demez :)

sorudaki durumdan bagimsiz ben de sadece bir foto koyuyorum o da uzaktan cekilmis, yani ne cok yakin ne cok uzak.
0
Kittie
(08.08.21)
fotograf yuzu net gostermiyorsa otomatik olarak "kendine guvensiz" diye eliyorum.
0
hot potato
(08.08.21)
(9)

Emekli maaşının asgari ücretten düşük olması

anarsika
Ne tarz bir rezalet ya. Asgari ücretle zaten geçinilmiyor. evi olan biri bile 2500 lirayla geçinemez. Ev sahibi olmayanları saymıyorum bile. Yaşlı başlı insanlar çocuklarından maddi yardım almadan yaşayamıyorlar. Bazıları da çalışanlar zaten 2800 alıyor, normal diyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Ne tarz bir rezalet ya. Asgari ücretle zaten geçinilmiyor. evi olan biri bile 2500 lirayla geçinemez. Ev sahibi olmayanları saymıyorum bile. Yaşlı başlı insanlar çocuklarından maddi yardım almadan yaşayamıyorlar. Bazıları da çalışanlar zaten 2800 alıyor, normal diyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
0
anarsika
(08.08.21)
Bahsettiğiniz emekli maaşı 2500 sanırım. 1500 alanda var. Yardım almadan geçinmeleri mümkün değil.
0
meraklitursucu
(08.08.21)
Emekli maasi, emekli kisinin calistigi 40+ sene boyunca baska birikim yaptigi ve/veya ev aldigi varsayimi uzerinden dusunulen bir kavram genelde.
0
hot potato
(08.08.21)
Eli yuzu duzgun ulkelerde bile bu emeklilik maasi asgari ucret civarinda. Kanada, Almanya, vs 2 dakikalik arastirmayla zaten rakamlar cikiyor. Sadece emeklilik maasina kaldiysan, oturdugun ev senin degilse arti sagdan soldan ufak tefek de olsa bir para gelmiyor ise buyuk sikinti cekersin.

Emeklilik balonu patlamis vaziyette, 80 sonrasi doganlarin ezici cogunlugu geberene kadar calisacak.
0
cooperr
(08.08.21)
@hot potato
iyi de adam 40 sene boyunca birikim yapabilecegi parayi prim olarak odemiyor mu zaten? 40 sene devlete verecegine hisse senedi veya altin alsa 1 degil 2 tane ev alirdi 40 sene sonunda.
0
baldur2
(08.08.21)
ben sgk'yi savunmuyorum, genel konustum.
"40 sene devlete verecegine hisse senedi veya altin alsa 1 degil 2 tane ev alirdi 40 sene sonunda" o parayla iki ev alir mi alamaz miydi matematigini yapmadan bilemeyiz. prim odemeseydi olene kadar maas alamazdi ama mesela.
0
hot potato
(08.08.21)
@baldur’u haksız bulmamak birlikte biraz acımasız bir cevap vereceğim;
Kabaca şöyle düşünüyorum bu bahsettiğin ücret alan emekli grubunun çalışırken katma değeri ne oldu ülkeye? Sizin ebeveynleri tenzih ederim ama hem kısa süre çalışıp hem niteliksiz işlerde çalışıp yıllar sonra alacağı emekli maaşını da tahmin ederek (etmesi gerekirken) hazırlık yapmayan (birikim, ek iş vs) bir grup var. Bu durum çok sürpriz mi gerçekten? Yani alım güçlerinin düşük olması. Bence benim bakış açımdaki tek eksik ciddi enflasyon ve alım gücümüzün çok düşmesi.. ondan da hepimiz etkileniyoruz aynı anda.

yani emeklinin bu kadar düşük ücret alması bence sorun olmamalı. Alım güçlerinin çok düşmesi, bu ücretlerle yaşayamamaları sorun. Eleştiri yapacağımız odak başka bence. Aynı şey 12 bin kazanan doktor için de geçerli. Mesela arada bu kadar bi fark olması anormal değil bence ama ikisinin de alım gücü düşük, biri huzursuz şekilde geçinebilir diğeri hiç geçinemez. İkisi de adil değil.
0
rewlack
(08.08.21)
Emekli maaşı tabiri yanlış aslında
emeklilik bir hizmet değil, bunun karşılığında da benden maaş almıyor olması lazım.

Emekli maaşı çalıştığı sürece yatırdığı primlerin, devlet tarafından işletilip, kar ettirilip, ona geri verilmesi sistemine dayanıyor.

amerikada avrupada aldığın maaşın 3de1 i kadar emekli maaşı alman normal gözüküyor.
Burada da keşke öyle olsa, son aldığın maaşın 3de1 ine fiksleseler.

Ülkenin %70i vasıfsız
%70i asgari ücretle çalışıyor, sonra da asgari kadar emekli maaşı bekliyor.
Hem üretme, bi derde derman olma, asgari ücretle çalışacak kadar vasıfsız ol
sonra da sırf yaşlandın diye, aynı parayı almaya devam et
e o zaman çalışmanın ne farkı var? Sırf yaşlandın diye, bu sefer karşılığında hiç birşey yapmadan aynı parayı istemek/hakkın görmek nedir?
NEDEN?
sana böyle bir iyilik/ayrıcalık neden yapıyoruz ki?

Gelişmiş ülkelerdeki, gelişmiş sistem şöyle işliyor.
Sağlık/Eğitim gibi mecburi şeyler bedava.
Emekli maaşı, normal maaşının 3de1i
Evin falan yoksa, ayrıca sana belediye/devlet ucuza toplu konut veriyor.

Çalışırken/kazanırken biriktir, evini al, çoluğunu çocuğunu okut
emekli olunca da ev senin, çocuk yok
Karnını doyuracak kadar paran olsun
sistem bu
0
Corc
(08.08.21)
Bir de türkiye ve türk insanı suistimal'in kralı.

Bugün devlet her eve 10bin tl maaş bağlasa
2 ay sonra, aynı evde yaşadığı anasını babasını kardeşini ayrı evde oturuyor gibi gösterip ek maaş alan insanlar türer.

Bunun sonu yok
İstanbulda baba reklam ajansları 8 9 10 bin maaş alıp, asgariden ssksı yatan adam kaynıyor. Herkes kendince akıllı.
Sistem böyle olunca da, dönüşü bu oluyor.

20 milyonluk benzinliği olan adam, kendini en az primden emekli ediyor bağkur'da sonra
1500 lira emekli maaşı alınca "vooovv"
0
Corc
(08.08.21)
2,5 veya daha az alan emekli muhtemelen çok nitelikli bir meslekte çalışmadı. üstelik pek çoğu çok erken yaşta, kısa sürede emekli oldu. Eee ne kadar alması gerekiyor?

Ülkece fakiriz, ciddi fakiriz. Her hafta temel ihtiyaçlara zam geliyor bakın her yıl her ay demiyorum resmen on günde bir artış oluyor pek çok kalemde. Yaşayamamalarının sebebi emekli maaşının düşüklüğü değil ülke çok fakir. Daha doğrusu gelir adaletsizliği ve aptallık boyutunda bir enflasyon var.
0
jimjim
(08.08.21)
(3)

calisma odasi dekorasyonu

the end of time
merhaba, tasinacagimiz evde yaklasik 11m2lik bir odayi calisma odasi yapiyoruz. sadece suna benzer (bir boy uzunu ve ayaklari olan) baska bir ikea kitapligin disinda odaya koyabilecegimiz hic esyamiz yok: https://www.ikea.com.tr/urun-katalogu/kitapliklar-ve-raflar/acik-raf-sistemleri/acik-raf-unite
merhaba,

tasinacagimiz evde yaklasik 11m2lik bir odayi calisma odasi yapiyoruz. sadece suna benzer (bir boy uzunu ve ayaklari olan) baska bir ikea kitapligin disinda odaya koyabilecegimiz hic esyamiz yok:
www.ikea.com.tr

masa olarak sundan(140x60) iki tane aldik:
soz.lk

su anda duvarlar bembeyaz, odanin uzun kenari 3.60m, kisa kenari 3m yaklasik olarak. uzun kenarlarin birinde pencere, digerinde odanin kapisi var ve bunlar ayni hizada.

oda gerektiginde misafir odasi olarak kullanilacagi icin yatak olabilen bir koltuk almayi dusunuyoruz. bir tane de daha buyuk bir kitaplik (90cm genisliginde olanlardan muhtemelen).

ancak onun disinda hicbir fikrimiz yok, neyi nasil yapalim bilemedik. pinterestten bin tane fotografa bakmisizdir, insanlar cok guzel dayamis dosemis kucucuk yerleri bile ancak bizde ne yazik ki o yaraticilik yok :D


konu ile ilgili herhangi bir tavsiyeniz var mi? kitaplik almayin duvarlara raf yapin, bir duvari mora boyayin, calisma sandalyelerinizi su model alin gibi her turlu fikrinizi dinlemeye hazirim.

tesekkurler.
0
the end of time
(05.08.21)
aydınlatmaya ve çalışma sandalyenize çok dikkat edin.
masa, monitör ve koltuk yüksekliği çok önemli.
duvarları boyayacaksanız veya tek duvarı; sarımtrak gibi sıcak ve çalışmaya odaklayan (bunu araştırın) renkler seçin.
odanın sade olması güzel, sade kalsın zaten.
0
rewlack
(05.08.21)
Misafir için şunları da düşünebilirsiniz, ikisi de çift kişilik yatak oluyor.
www.ikea.com.tr


www.ikea.com.tr

Odanın köşesine rahat içine gömülen bir puf/berjer yanına da ayaklı abajur alabilirsiniz okuma köşesi gibi.
0
jacque
(06.08.21)
bence bilgisayar başında otururken baktığınız taraftaki duvarı koyu bir renge boyayın, gözünüz daha az yorulsun. biz öyle yaptık çalışma odasında.

kitaplık yerine dediğiniz gibi raf kullanmak çok mantıklı, eğer odanın yerleşimini sabit tutacaksanız yani.

keson alabilirsiniz, ıvır zıvır şeyleri koymak için çok mantıklı oluyor.

masa üstü aydınlatmayı tercih etmenizi öneririm. eğer akşamları çalışmanız gerekiyorsa avizeden gelen ışık yerine, masa üstü aydınlatma daha iyi oluyor bence. hatta imkanı varsa masa üstü lambayı da duvara doğru yönlendirin, direkt ışıktan sakının.
0
dunga
(06.08.21)
(9)

yangınlar

black mamba
gündemi çok takip etmiyorum. birçok da bilgi kirliliği var. bir pkk yanlısı bir grup açıklama yaptı dediler sonra yalan dediler. nedeni nedir yangınların? pkk mı yoksa küresel ısınma mı? net bir bilgi var mı? hem antalya hem karadeniz'de yangın var çünkü.
gündemi çok takip etmiyorum. birçok da bilgi kirliliği var. bir pkk yanlısı bir grup açıklama yaptı dediler sonra yalan dediler. nedeni nedir yangınların? pkk mı yoksa küresel ısınma mı? net bir bilgi var mı? hem antalya hem karadeniz'de yangın var çünkü.
0
black mamba
(03.08.21)
www.theguardian.com

Yunanistan'da da var. Sıcaklık fazla bu yıl. Bir de yangına müdahalede sınıfta kaldığımızı düşünüyorum.
0
dissendium
(03.08.21)
ben egede yaşıyorum. burada (nazilli) bir kaç boş otluk arazi durduk yere yandı. sıcaklık çok yüksek, buradaki çamlardan düşen kuruyan yapraklar çıtırdıyor, her an alev almaya müsait. zaten küresel ısınma olacağı yıllardır söyleniyor. kundaklama da arada vardır ancak denizli buldan, güney. aydın karacasu, bozdoğan vb ilçelerde yangın var. tanıdıklarımla konuştuğumda kendiliğinden çıktığını söylüyorlar.bu bölgeler ranta dayalı bölgeler değiller.
28 temmuzda meclisten cbnına truzim bölgelerine yapılaşma yetkisi verilmişti.marmariste kundak olabilir, çünkü marmariste imarlaşacak alan kalmadı,bir grup kundakçı yakıp olayın bu raddeye geleceğini düşünmemiş olabilir. tamamen subjektif yorum.
bence küresel ısınma. bir sürü milli park vb. bölgelere insanlar bayramda, bayramdan önce gidip mangal yaptı, deniz girdi ve kirletti. yani tetiklediler bu durumu.
0
mikahakkinen
(03.08.21)
Yanması değil söndürülmemesi problem.
0
rewlack
(03.08.21)
Kuresel isinma boyle bir sey degil arkadaslar.
0
dunal
(03.08.21)
"Özellikle en sıcak günler seçiliyor ki sıcaklık ne kadar çoksa tutuşma ve yayılma o kadar çabuk olsun diye" diyenler var.
0
1bir1bir1
(03.08.21)
Miha’ya katılıyorum (nik zor geldi gecenin bu vakti gözüm iyi görmüyor, yaşlanmışız:)
Bence de sıcaklar, ihmal daha ön planda. Her tan yanıyor çünkü. Bölgeleri bilerek yazmıyorum ama insanlar artık çok yaygın alanlara giriyor, kamp, gezi vs derken özellikle cam ya da yanmaya müsait atıklar bazında ihmal diyorum. Sıcaklıkla da birleşince küçük bir kıvılcım alır gider.

Blr kıvılcımla başlayıp çevreye kozalak, rüzgâr vs ile sıçramalar da kontrol edilmez boyuta getiriyor.

Bir ihtimal de az bir yerde belki kasıtlı yakanlar olmuştur, sonrası yine kontrolden çıkmıştır, yani sırayla bir çizgide falan yakmaya devam edildiği gibi şeyleri düşünmüyorum.

Genel olarak da işte toplu bir saldırı var, yakıyorlar her tarafta saldırı var falan kafasında değilim. Ama bu bazıları tarafından o kadar dillendirildi ki, yakacağı olmayan da gaza gelir nerdeyse, adını duyurmak için, örgütüne güç falan diye. Lokal bir yerde olduysa bile bütün yangınları bu şekilde etiketlemek ikna etmiyor. Şu ana kadar da bildiğim kadarıyla somut bir delil yok diye biliyorum.
0
epitaf
(04.08.21)
küresel ısınma böyle bir şey arkadaşlar
www.c2es.org
www.edf.org
www.carbonbrief.org
0
Bruce
(04.08.21)
Kürsel ısınma okeyse bu hafta içinde resmi gazetede yayınlanan yeni turizm kanunu ne alaka? Bu da mı küresel ısınma?
Diyeceklerim bu kadar.
0
jimjim
(04.08.21)
Küresel ısınma ya da sıcak havalardan ötürü gece 3 farklı yerde yangın çıkar mı ? hayır.
0
denizmaniaherif
(04.08.21)
(5)

Yanan bölgeler büyükşehir kategorisinde olsa durum yine böyle olur muydu?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Felaketin yaşandığı bölgeler büyükşehir kategorisinde olsaydı ya da İstanbul, Ankara gibi bölgelerde çıksa felaketin üstesinden daha çabuk gelinebilir miydi yoksa durum farklı olmaz mıydı? Diyelim ki Muğla veya Antalya başkent olsun veya İstanbul gibi ülkenin kalbi diyebileceğimiz
Merhaba arkadaşlar,

Felaketin yaşandığı bölgeler büyükşehir kategorisinde olsaydı ya da İstanbul, Ankara gibi bölgelerde çıksa felaketin üstesinden daha çabuk gelinebilir miydi yoksa durum farklı olmaz mıydı? Diyelim ki Muğla veya Antalya başkent olsun veya İstanbul gibi ülkenin kalbi diyebileceğimiz bir yer olsaydı.

Bu arada, o bölgelerin dağlık alan olduğunu, ulaşımı zor olduğu gerçeğini bir kenara bırakalım. Benim değinmek istediğim aslında daha çok kaale alınır mıydı, umursanır mıydı, siyasisinden vatandaşına askerinden polisine kadar tüm seferberlik sağlanır mıydı ya da yine çaresiz kalır mıydık? Başka ülkelerden gelecek uçaklara muhtaç kalır mıydık? THK envanterindeki uçaklar yine hangarlarda yatmaya devam eder miydi? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(03.08.21)
Turk Hava Kurumu, bir belediyeye ait bir kurum degil. Belediyenin cop arabasi olur, yangin sondurme ucagi degil.
0
howfaristhesky
(03.08.21)
muğla antalya büyükşehir zaten?

iç anadoluda olsa söndürmesi çok daha zor olurdu ama iç anadoluda o kadar çok orman yok zaten. istanbul olsa bense bu kadar büyümezdi ama istanbulda da bu kadar orman yok.
0
jelly bear
(03.08.21)
yanan yerler büyük şehir.
yanan yerler ülkenin kalbi zaten. muğla antalya gitti? siz farkında mısınız?
0
rewlack
(03.08.21)
Müdahale farkı olurdu. İstanbul’da, Ankara’da hapşırsan sadece o şehirler hapşırdı sayılmaz. Yani bir kere canlı yayınlar olurdu, gündemde olurdu, müdahale çok daha hızlı ve kapsamlı olurdu. Yakın şehirlerden takviye gelirdi vs.

Soruda kastedilen büyükşehir olayının mahalli idare anlamında olmadığını sanıyorum.
0
epitaf
(04.08.21)
Mobildeyim editleyemedim.
İstanbul’da ormanda ve yakınınlarında her yıl yangın çıkar ve helikopterler müdahale eder, haberlerde bile görmezsiniz pek. Yani bu çapta büyümez zaten, büyüyecek olursa da yukarıdaki açıkladım.
0
epitaf
(04.08.21)
(19)

Eşim çok tembel

yirmibir
Evle ilgili hiçbir şey yapmak istemiyor. Herhangi bir olayın sorumluluğunu üzerine almaktan kaçıyor. İkimiz de çalıştığımız için ev işi sorumlulukların hepsini üstüme almam mümkün değil o da bunu istemiyor zaten ama kendi üzerine düşen sorumlulukları da yerine getirmiyor. Gerekçesi ise genelde çok y
Evle ilgili hiçbir şey yapmak istemiyor. Herhangi bir olayın sorumluluğunu üzerine almaktan kaçıyor. İkimiz de çalıştığımız için ev işi sorumlulukların hepsini üstüme almam mümkün değil o da bunu istemiyor zaten ama kendi üzerine düşen sorumlulukları da yerine getirmiyor. Gerekçesi ise genelde çok yorgunum,uykusuzum vb şeyler oluyor. Yapması gereken bir şeyi hatırlattığımda ise hem o işi yapması gerektiği için hem de o işi sallamayıp hatırlattığım için mutlaka surat asıyor. Temizlik yapacağımız günler mutlaka kavga ediyoruz. Artık gücümün ve vaktimin yettiğince gereken ne varsa tek başıma yapayım yeter ki söylenmesin, surat asmasın diye düşünürken buldum kendimi ama biliyorum ki bu da çözüm değil. Hem çalışıp hem de evin işlerini tek başına halleden biri olmamı tercih edebileceğini, eğer evdeki düzenimiz bu şekilde olsaydı bunu adaletsiz bulacağını ama değiştirmek için herhangi bir çaba harcamayacağını söylediğinde ne kadar acımasız bir insan bu karşımdaki diye düşündüm. Ne yapmam gerektiğini gerçekten bilemiyorum ve karamsar düşünmeye başladım artık çünkü tembelliğinden de ziyade vicdan problemi var gibi geliyor artık. Değişebilir mi durum? Var mıdır bana bir tavsiyeniz?
0
yirmibir
(03.08.21)
Değişeceğini sanmıyorum.
Uzun yıllar böyle bir evlilik sürdürdüm, hem çalışıp hem ev işlerine yetişmeye çalıştım.
Bence kişilik bozukluğu vardı.
Sonra da ben tükendim ve sona erdi.
Pek bir tavsiye olmadı ama.
0
pro9it9is9
(03.08.21)
Para versin kadın tutsun sorumluluklarını o halletsin. Parasına güveniyorsa tabi. Değilse kesinlikle iş yapma ve "biz" bilincini yaşatma. Bak bakalım ne yapacak.
0
1bir1bir1
(03.08.21)
Gündelikçi parasını o ödesin. Siz de gizli gizli para biriktirin benden söylemesi.

Arada iş yıkın. Yapmazsa yemek vermeyin.
0
photo85
(03.08.21)
böyle insanlar iş yapan tarafı sömürürler deyim yerindeyse, değişmezler

"Artık gücümün ve vaktimin yettiğince gereken ne varsa tek başıma yapayım yeter ki söylenmesin, surat asmasın diye düşünürken buldum kendimi"

şimdiden kendini hayatını feda etmeye, suçlu hissetmeye başlamışsınız, 20 yıl sonra baktığınızda hayatınızın çalındığını farkedersiniz

babam böyle bir insandır, iyi de bir insandır fakat çok tembel keyfine düşkün ve sorumsuzdur, keşke annem yıllar önce ayrılsaydı hayatını yaşasaydı hizmetçilik yapmak yerine
0
grimavi
(03.08.21)
Esinizi cok gec tanimissiniz, cogu erkek ona annesi gibi bakacak kadin ariyor. Gecmis olsun. Annesi oldunuz.
0
howfaristhesky
(03.08.21)
Temizlikçi tutun eğer cocuk yoksa haftada 2 gün bile yeter cocuk varsa 3-4.. Biz de temizlikçi oluyor cocuk içinde bakıcı önerdim kabul etmedi esim. Halim kalmıyor işten dolayı. iki tarafta haklı sizin durumda ikiniz de çalışıyorsunuz aksi halde evliliğiniz çok yıpranır. Bu arada iyi bir abla bulursanız yemekte yapar 2-3 gün yersiniz.
0
monkey
(03.08.21)
bence kişilik bozukluğu olabilir eşinizde. yoksa bile dediğiniz gibi vicdani bir sorun var ortada. sizin için fedakarlık yapması gerektiğinde yapar mı acaba? hayat bu, ev işi gibi basit bir şeyde bile böyle yapıyorsa, ben hiçbir konuda güvenemezdim sanırım. bekara karı boşamak kolay derler, o yüzden ayrılın diyemem, hele siz değiştirmeyi ümit ederken. Ama insanlar değişmiyor :/ ben olsam şahsen, ayrılırdım.
0
Mossy
(03.08.21)
siz çalışıp yoruluyorsanız, o da çalışıp yoruluyor.
erkekler genelde kadınlar kadar titiz olmadıklarından veya bu işleri önemsemediklerinden, sizin söylediğiniz işlerin büyük kısmı kendisine angarya geliyordur.
siz bir yeri silmesini söylediğinizde, "ne gerek var? kirli değil ki" diyordur içinden.

diğer yandan, iki kişi çalışıyorsanız, haftada bir gündelikçi çağırın, eviniz düzene girsin.
zaten iki kişi çalışıp boş zamanlarında da birlikte temizlik yaparsa o evlilikten hayır gelmez ki, ev arkadaşı olursunuz.

kişilik bozukluğu falan değil bu, adam yalnız da yaşasa kendi evini temizlemeyecek.
illa durumu ataerkilliğe falan çekmeye lüzum yok.

orası adamın evi, yuvası.
işten gelip bir de sürekli kendisine iş buyuran birini görmek, bir süre sonra sizden soğumasına neden olur.
huylarınız farklı ama adama ev yaşantısını da zehir etmeyin.
işten gelip ayağını uzatıp oturmak istiyor olabilir, bundan doğal bir şey yok.
üstelik sürekli iş hatırlatmak falan...
çok can sıkıcı, evliliğinizi bitirirsiniz.

bu sizin için çok önemli bir şeyse, boş zamanlarında diş fırçasıyla derz temizleyen adam da var, öyle biriyle evlenmeliydiniz.
yani bunu o ya da bu sebeple yapmak istemeyen insana sürekli ısrarda bulunursanız ilişkiniz bozulur.

benlik iddiasına girmeden, dediğimi yaptıracağım hırsına kapılmadan ve konuyu kişiselleştirmeden bir an önce çözüm bulun derim.
0
blatta hiberna
(03.08.21)
Blatta +1
0
epitaf
(04.08.21)
İki kişi çalışıp eve temizlik için düzenli destek almalısınız bu ayrı mesele. Ancak eşinizin tembel ve sorumluluklarını yerine getirmeyen,iş bölümü yapmayan hatta öz bakımını yapmama potansiyeli taşıyan biri olmaması ayrı mesele.
Bunun içinde hastalığı sağlığı var, alışverişi eve insanın kendine çeki düzen vermesi var. Bişey arızalansa ilgilenmez, hayatın akışını bozacak bi problem çıksa insiyatif almaz, üstüne başına dikkat etmez, spor yapmaz vs sonsuza kadar biri bana baksın benim yerime karar versin diye gezinen insanlarla ortak yaşam kurulmuyor ne yazıkki.
Flört dönemi, evlilik öncesi ortak yaşam alanı paylaşma falan bunlar için önemli işte.

Doğrudan değiştirmeye kalkmak yerine sonuçları görmesini sağlayacak şekilde ilerlemeniz daha iyi olabilir. Ne yapacağınız konusunda uzun soluklu profesyonel destek alın. Bu durumun öncelikle kendisi ve evliliğiniz için ne kadar zararlı olacağını farketmesi lazım. Yine de ha ben böyle iyiyim derse hayat kısa, yapacak bişey yok, kendine göre birini bulur veya yalnız kalır.
0
rewlack
(04.08.21)
Eşinizdir, seviyorsunuzdur şimdi kırıcı olmak istemem ama bu bir gerçek tespit. Tek başına hayatta kalacak kadar eğitimi, görügüyü disiplini edinemeden yetişkinlik yaşına gelen erkekler var. Ha olabilir ama evlenip başkalarına sırtılarına dayanmaları kabul edilemez. Bu insanlar baba oluyor sonra bi de.. kendileri gibi aynı model ilkel nesiller yetişiyor. Nasıl örnek olacak? Onu geçtim zaten çocukla nasıl ilgilenecek? Ne kadar ilişki kurabilecek?

Konu ev işi veya temizlik değil. Kendine yetme, empati yapma, hayatı müşterek yaşamaktan “keyif alma” . Yoksa nedem evleniyoruz? Ha keyif almıyordur hayhay, zorla mı evlendirildi?

Terapiye gidip durumu onun anlayabileceği dilden kafasına kakın . Olmuyorsa salın gitsin.
0
jimjim
(04.08.21)
Blatta + 1 + temizlikçi

Erkeklerin büyük çoğunluğu öyle, nasıl itiraf etmiş ona hayret ettim sadece.
0
SiyamkedisiZorro
(04.08.21)
kendi adıma bu kadar basit şeyleri kotaramayan "yetişkin" bir erkeğe karşı duygularım bir noktadan sonra çocuk bu ya, koskoca yetişkin bunu nasıl düşünemez, yuh artık hepi topu süpürgeyi açacak, ben hastalansam demek ki bu bana bakmayı bile beceremez, e bu baya sahtekar hem temel haklarla ilgili ağzı dolu konuşuyor ama eşit sorumluluk konusuna gelince yan çiziyor noktasına geliyor ve ne saygım, ne sevgim, ne de cinsel isteğim kalıyor. zira çocuk avutuyor, vicdansız bir sahtekarla birlikteymişim gibi hissediyorum kendimi, aradaki yetişkin denkliği bozuluyor.

temizlikçi tavsiyeleri vesaire bir noktaya kadar işe yarayabilir, deneyebilirsiniz. sonrasında ise kadınlar ikiye ayrılıyor, bu durumu kabullenenebilenler ve kabullenmeyenler.
0
Phoebe
(04.08.21)
sen de yapma ciddiyim. çünkü hazır geldiği müddetçe rahatsızlanacağı bir şey yok.
temizlik için kadın tut, yemek için de atıştır peynir ekmek vs.
0
lcha
(04.08.21)
tarafları tanımadan, ev işinden kastedilenin ne olduğunu bilmeden, kadın-erkek, haklı-haksız muhabbeti yapmayı doğru bulmuyorum.

kendimden bahsedecek olursam etrafta biraz toz olması benim için çok dert değilken yığılmış kirli bulaşık veya sokakta giyilmiş kıyafetle yatağa oturmak gözlerimden alev fışkırtabilir. evde kedilerim var mesela, anneme göre kaka yaptıklarında hemen almak gerekiyor ama bence zaten kum bunun için var, kumu günde 1 kere temizlemenin yeterli olduğunu düşünüyorum.
bunun gibi kim neyi yapılması gereken iş olarak görüyor, ne sıklıkta istiyor vs çok değişken. belki eşiniz aşırı tembeldir ama belki de siz çok takıyorsunuzdur. haftada 1 temizlik için yardımcı alsanız belki ikiniz de rahatlarsınız. bilemedim.
0
şarkı güzel ama ingilicce
(04.08.21)
Kocanız sizi düşünse, ben ev işleri yapamıyorum, sen çok yoruluyorsun, eve bir yardımcı alalım derdi, ya da size "Yorma kendini gel otur ev işleri beklesin" derdi. Adam hem suçlu, hem yapması gereken işi yapmıyor, hem söyleniyor, hem surat asıyor. Tek yapacağınız ailelerinde haberi olacağı büyük bir kavga etmek. Bu tip insanlar fırça yiyip, başkalarına rezil olunca adam oluyorlar. Hiç öyle ailemi karıştırmamayım diye düşünmeyin, bu adamın size böyle kötü davranmasında kendi ailesinin de suçu var. Eğer eşiniz sizi gerçekten seviyorsa, size değer veriyorsa davranışlarına çeki düzen verecektir. Hele böyle çocukça davranan birine en doğrusu ailesine anlatmak. Ya bugün uğraşır eşinizin düzelmesini sağlarsınız, ya da 2-3 yıl sonra kendi işiniz, ev işleriniz arasında yorgunluktan bitmiş halde ağlarsınız. Evde ne iş yapıyorsanız, hem eşinizin hem eşinizin ailesinin gözüne sokun. Ben yerinizde olsam eşimizin kirli çamaşırlarını, bulaşıklarını toplar, hem ailesinin evine götürürdüm hem de iş yerine. Bana saygı duymayana, bende saygı duymam.

Eşiniz sizi hizmetçi gibi görüyor, artık onun için ev işlerini yapması gereken birisisiniz. Nasıl yetiştiyse öyle gider diye bir şey yok, insanın karakteri ile, karşısındaki insana duyduğu saygı ve sevgi ile alakalı. Haksız olduğu için birde surat asıyor. Enerjinizi düşürüyor. Yarın çocuğunuz olursa ne olacak, ya da siz hasta olsanız, bir kaza geçirseniz? Bu adam kalkıp size bir bardak su vermez. Siz o haldeyken bile sizden 'hizmet' bekler. O kadar okul okumuşsunuz, işe girmişsiniz, kendinize bunca zaman emek vermişsiniz, yazık değil mi size, bence çok yazık.

Duyuruyu açan kullanıcının kocası eğer tek yaşıyor olsaydı mecburen bakın mecburen kendi çamaşırını yıkamak, bu çamaşırları makineden alıp asmak, ütülemek, ardından dolaba yerleştirmek zorunda kalacaktı. Kullandığı tuvaleti temizlemesi, bitmiş tuvalet kağıdını yenisi ile değiştirmesi gerekecekti. Adam çalıştığı için zaten evde düzenli ev işi yapmak zorunda kalacaktı. Ev arkadaşı ile ayrı eve çıkanlar bile evin sorumluluklarını paylaşıyor, ev arkadaşına saygı duyuyor. Sırf evlendi diye eşine ev işlerini kitlemek nedir? Bu kadını kendisine hizmetçi yapmak için mi evlendi? Yarın öbürgün çocukları olunca çocuklar annelerini evin hizmetçisi olarak mı görecekler? İnsanlar isterlerse değişirler. "erkekler böyledir" diyerek bu soruna böyle yaklaşılır mı, yapılması gereken ev işinin cinsiyeti mi olur? Tek başına yaşasa böyle tüm işleri kendisi yapacak adam evlenip keyfinden ev işi yapmayınca "erkekler böyledir" lafının arkasına sığınılıyor. Sanki adamın eşi, kalk koltukları temizle, halıları sil diyor.
0
GoodMorningTeacher
(04.08.21)
kisilik bozuklugu falan degil bu.

ben yalniz yasayan bir kadinim. butun temizlik ve yemek isleri bana zulum gibi geliyor. kirk yilda bir yapiyorum. umrumda degil. evlensem de bu degismez. esim rahatsiz olursa temizlikci tutariz. parasini da veririm. yeter ki ben is yapmayayim.

esinizin de bu isleri hic sevmedigini anladim ben. herkes titiz ve duzenli olmak zorunda degil.

iste bu yuzden evlenmeden once beraber yasamak lazim.

madem sen daha rahat ve daginik olmayi dene. az ev isi yap. buna alis. yapabilir misin? hayir. o halde kim neyden rahatsiz oluyorsa onunla ilgili bir sey yapsin.

cozum temizlikci tutmak. ikiniz de rahat edersiniz. kavga da etmezsiniz.
0
batlegolas
(04.08.21)
hakli haksiz muhabbeti yapmak istemeden tavsiye vereyim.
yarimsar gunden haftada 2 ya da 3 gun temizlikci alin. boylelikle hem ev isleri yapilir (camasir -yikama-toplama-, bulasik, yatak toplama, hatta yemek) hem de ev temiz ve duzenli kalir.
0
65 derece
(04.08.21)
bende bu konularda çok tembel bi kadınımdır. Zaten ev işlerinin kadının sorumluluğu ya da kadının becerisi olduğunu kesinlikle düşünmüyorum. Kadın sadece evi düşünmeye programlanıyor çocukken, Erkek ise evi düşünmemeye. Bu nedenle evde yapılacak işleri yalnızca düşünmek, evi yönetmek bile ekstra bir sorumluluk.

bende bu konularda eşimle çok tartıştım zamanında. Eşim ben söyleyince yapan, ama "benim için" yapan bir insandı. Sanki benim bir ricamı yerine getiriyormuş gibi hissediyordu kendini. Bu nedenle yorgun olduğunda, canı istemediğinde "benim için" iş yapmak ona yorucu geliyordu ve tepkisel davranıyordu. ilişkimizin en başından beri, 4 senesi iş hayatı olmak üzere 6 senedir aynı evi paylaşıyoruz. ben ilişkimizin en başından beri şu şekilde davranıyorum:

Kesinlikle cinsiyetçi tüm kalıplara karşıyım. Feministim. ama bunu yaparke tepkisel değil bir öğretmen gibi açıklayarak, empati uyandırarak yapıyorum. Eşim başlarda bu cinsiyetçilik problemlerinden bir haberken şuan çoğunlukla benimle aynı düşünüyor. Bazen uygulamada eksiklikleri oluyor o kadar.

Ev işini benim için yapmadığını üzerine basa basa söylüyorum. Bu ev ikimizin, bu sorumluluklar ikimizin, yapılacak işleri senden daha fazla farkettiğim için sana söylemek durumunda kalıyorum bu da sanki benim ricamı yerine getiriyormuş hissi yaratıyor sende diyorum. Ama asıl beklentimin ben nasıl evin tüm işlerinin farkındaysam onun da tümünün farkında olması olduğunu özellikle belirtiyorum. Çünkü evi yönetmek daha büyük sorumluluk. Sürekli arka planda toplanması gereken çamaşırlar falan dönüyor. Ben nasıl farkındaysam bunun o da farkında olsun istiyorum ve bunu anlatıyorum.

Evi yönetmenin iş yapmaktan daha zor olduğunu ifade ettim ona. Evde işlere yardımcı değil sorumluluk paylaşan bir partner olması gerektiğini falan belirttim. Evde gözüne çarpan işleri bizden başka kimsenin yapmayacağına, gördüğü her işi onun sorumluluğu olduğunu falan ifade ettim bolca.

Yapmadığı her işi benim yapmam için bırakmış oluyor. Bu durumun adaletsiz olduğunu söyledim. Ben evden çalışıyorum o işe gidiyor. yani akşam salonda bıraktığımız bardaklar benim sorumluluğum haline geliyor. Bu nedenle bardakları mutfağa götürmeyi ben ertelersem yarınki işlerimin arasına erteliyorum ama sen direk bana kakalamış oluyorsun dedim. Bu durumu ben diyene kadar farketmemiş, üzerine düşünmemiş. O zamandan beri ortalıkta bir şey bırakmıyor vs.

Yani ben bu konuda çok net oldum. Beklentim iş yapması değil, beklentim evi benim kadar yönetmesi oldu. bu nedenle tam eşit almasak bile eşit sorumluluk alma kavramına yakınız. Bunu sürekli anlatarak, empati kurmasını sağlayarak, evi yönetmenin iş yapmak kadar büyük bi sorumluluk olduğunu bazen yumuşak dille, bazen de ciddiyetle tekrar tekrar anlattım.

Ama benim için surat asmaması, söylenmemesi için işleri kendim yaptığım bir dünya asla yoktu. Yani opsiyonlardan birinin o olmadığının o da farkında. bence bunun etkisi büyük.

Ayrıca: karşımdaki iş yapmak istese, bana bir şey demese bende sevmediğim işleri yapmayı teklif etmem. Ama zorlandığını ifade ederse yardım ederim. Yani talep edilirse yaparım. Ama talep edilmediği durumda yapmaktan hoşlanmadığım şeyi yapmaya uğraşmam.

Eşinize net şekilde bunları anlatıyorsanız ve ona rağmen bunları görmüyorsa, yapmıyorsa o zaman bence kendinizi yormayın. Temizlikçi de çözüm değil bu arada. Çünkü ortak yapmanız gereken her işte bu davranışı sergilerse çok büyük problem.
0
zimbirik
(04.08.21)
(27)

Evliliğinizde nasıl bir problem olsa psikolog veya psikiyatr bile çözüm

Fusha
Olmaz dersiniz? Boşanmayı düşünüyoruz ama aile terapisi alalım mı almayalım mı diye düşünüyoruz bir yandan.
Olmaz dersiniz?

Boşanmayı düşünüyoruz ama aile terapisi alalım mı almayalım mı diye düşünüyoruz bir yandan.
0
Fusha
(03.08.21)
sevgi bittiyse
0
lcha
(03.08.21)
şiddet
aldatma
cimrilik
sevgisizlik, saygısızlık
0
elorelia
(03.08.21)
Evlilik konusundaki herhangi bi problemin psikolog veya psikiyatr tarafından çözüleceğine inanmıyorum.
0
olaylar olaylar
(03.08.21)
Denemedik dememek için ben olsa yardım alırdım.
0
boyalı kuş
(03.08.21)
Sistematik psikolojik şiddet.
0
rewlack
(03.08.21)
Sanırım biz sevgi-saygı bitmesi kategorisine giriyoruz. Eşim net olarak seni sevmiyorum diyemiyor ama sevmiyorum da diyemiyorum. Evliliğin ilk aylarında da danıştım buradan, hemen herkes boşan demişti. Boşuna direttik sanırım.
0
🌸Fusha
(03.08.21)
Düşününce aklıma gelen her sorun için devam etmek istiyorsam terapiye gideriz diye düşündüm. Bu nedenle ben her halükarda kafam netleşsin diye çift terapisine giderdim.
0
zimbirik
(03.08.21)
birbirinize karşı sevgi ve saygı varsa, herhangi bir aldatma yaşanmadıysa terapiye gitmek mantıklı bir seçenek. en azından gelinizden geleni yapmış olursunuz.
0
golgi aygıtı
(03.08.21)
Aldatma, şiddet, bağımlılık (kumar, alkol) vs yok. Uyumsuz bir kafa yapımız var, siyaseten başta çok uyumsuzduk, benim dediğime geldi hep neticede. şu an o konuda benzeşiyoruz baya fakat sağlık konusunda da uyumlu değiliz mesela, aşı karşıtı olmasa da şimdiki aşılar erken çıktı diye aşı olmadı mesela, türk aşısı çıksın öyle olacağım diyor.

sevgi saygı konusunda problemlerimiz var bence.
0
🌸Fusha
(03.08.21)
Birinizden biriniz istemiyorsanız kimse bir şey yapamaz. Aile terapisi de isteyerek yurutulebilecek bir şey nihayetinde. Yine de bu bir ihtimalse denemeye değer, sonuçta bosansaniz da kendinize "yapabileceğim her şeyi yaptim ve olmadı" diyebilir olursunuz.
0
encokbenisevinnolur
(03.08.21)
evlilik ilişkisi, çocuğun ailesinden öğrendiği bir ilişki türüdür. olmuşlukları, olmamışları, olmaktan korktukları ve olmak istedikleri karışık bağlarla çocukluğuna bağlanır.
ve maalesef toplumumuzda neredeyse her çocuk bir şekilde yoksun bırakılmıştır, bunu da yetişkinliğe kadar taşır, 35'lere doğru kafayı yakmaya başlarız.
yetişkinlikte bu konuları anlamak ve çözmek için terapiye bence kesinlikle ihtiyaç vardır. ister çift terapisi olsun ister kendi başınıza gidin o kısım ihtiyaca göre değişir ama terapiyi kesinlikle tavsiye ediyorum.

boşanmak ya da boşanmamak için değil, en azından boşanacaksanız bile bunu mantıklı bir zemine oturtmuş olmak için. çünkü doğru olanı yaptım hissi her şeyin önüne geçer, sonunda rahat edersiniz.
0
nıç
(03.08.21)
Durum dediğiniz gibiyse gitmenizde fayda var. Belki de sorun sadece bakış açısıdır, sizin ya da eşinizin göremediği bir şeyi gösterir bakış açınız değişir. Durumu daha farklı ele almaya başlarsınız. İlişki böyle bir şey, her yolu denemek gerekiyor.

Daha önce sorduğunuzda boşan diyenlere bakma. Burada karnım ağrıdı diyene boşan diyorlar.
0
not sure if serious
(03.08.21)
Şöyle bir hata yaptık zamanında:

Tavsiye üzerine bir pdrciye gittik, (ben psikolog sanıyordum kendisini ilk başta) kendisi dediki ben genelde çocuk ve ergen çalışıyorum ama sizin sorununuz çift sorunu değil, ...hanımın büyük bir bağlanma ve güven sorunu var o yüzden ayrı ayrı terapiye alalım sizi dedi, hatta bende pek bir sorun görmedi. sanırım bu büyük bir hataydı, ayrı ayrı terapiye gittik üç dört yıl önce, ve tamamlayamadık da terapiyi, yarım kaldı diyebilirim. o yüzden şimdi aile terapisi arıyorum.
0
🌸Fusha
(03.08.21)
aile terapisi işe yarayan çift arkadaşlarımda oldu, yaramayan da. bence bunun bir formülü yok. gitmenizde fayda var, sorunlarınızı çözemeseniz bile ayrılmayı en az travmatik hale getirebilirsiniz. kendi adıma iyi ki de gitmişiz diyorum, en azından nasıl bir hayat istemediğmden son derece emin olmamı sağladı terapist, böylece aşırı bir travma da yaratmamıştı ayrılmak.
0
Phoebe
(03.08.21)
Saygı yoksa,
Öncelik (kendinizden sonra) birbirinizde değilse,
"Biz" algısı yok olmuşsa hiçbir terapist fayda etmez çünkü kişinin kendi istemiyordur.

Aşı konusunda o sananuymak zorunda değil sen de ona uymak zorunda değilsin. Bu konuda %100 uyum bekleme bence. Aynı düşünmeyebilirsiniz çok normal bu. Hayatı paylaşmak için evlendiniz, en ufak bir şeyde kaçmak için veya birbiri üzerinde tahakküm kurmak için değil.
0
1bir1bir1
(03.08.21)
aşı konusundan ziyade, komplo teorilerine çok ama çok meyilli, bill gates ve aşı, yangın ve bill gates konusunda çok emin kendinden mesela :)

birkaç komplo teorisyenini inatla ve ısrarla takip ediyor. benim de pubg oynamama karışıyor mesela, karışmaktan ziyade gururunu kırıyor sanırım bu oyunu oynamam. yanımda arkadaşlar öğrencilerinin, yeğenlerinin pubg oynamasından şikayetçi ben onların yanında bir şey diyemioyrum cünkü sen de oynıyorsun diyor.

yahu ben allahın unuttuğu bir ilçede yaşıyorum 30 bin kişilik bir ilcede. istanbulda doğdum büyüdüm, kendime hobi olarak satranc ve pubg seçtim o da pubg de çocukluk arkadaşlarımla bir yandan sohbet edebiliyoruz diye, yoksa pubg benlik bir oyun değildi hiç bir zaman. istanbuldan ayrılmasaydım hiç oynama ihtiyacı duymazdım mesela.
0
🌸Fusha
(03.08.21)
@mor bembombom, peki hocam online terapi hakkında ne söylersiniz? küçük bir şehirde yaşadığım için online terapi düşünüyorum ama çok sağlıklı olur mu bilmiyorum.

Bir de doktora gibi zor ve ağır bir sürecin son aşamalarındayım, bir ara konuşup boşanma olacaksa da doktora sonrasında olsun demiştik, doktoradan sonra büyük bir yük kalacak ya omuzlarımdan, daha farklı bir ilişkimiz olur belki diye düşünüyordum. yanlış mı düşünüyorum acaba bu konuda?
0
🌸Fusha
(03.08.21)
Duygusal açıdan bakıyorum; sevdiğim sürece, dışarıdan gelecek bir müdahalenin işe yaramayacağına olan inancıma rağmen, tüm yolları denerdim.
0
ruhen hastayim ben
(03.08.21)
e bana nick birakmamissiniz zalimler, hocam iletişim kısmı şöyle problemli, evlilik sıkıntılı gidiyor, bazen sorunları hasıraltı edip konuşmuyorum bazen de dile getiriyorum, bunları konuşmaktan bıktım deyip konuşmak istemiyor, uzun zamandır devam ettiği için, sürekli konuş konuş bir işe yaramıyor düşüncesinde. ortak hobi kısmında şu var, aslında ortak noktamız baya var, kamp, hayvanseverlik, motosiklet gibi konularda çok ortak noktamız var, ama eskisi kadar kampa gidemiyoruz örneğin, doktoradan dolayı ben fazla gitmek istemiyorum. motorla da birkaç defa tur yaptık, iki motor var, birinde o birinde ben, tur dediğim de kısa mesafeler aslında, biri 25km biri 50 kmlik turlardı.

konuşmaktan ziyade eylem insanı kendisi, ben de henüz bir şeyleri eyleme dökemedim ona göre. aslında ortak noktalara rağmen aşırı zıt karakterleriz galiba, bu evlilikte erkek o kadın ben gibiyim :)

bir de, kendisi karizmatik bir koca beklentisi içindeymiş :D ben ona göre karizmatik değilim, biriyle tanıştığım zaman veya az tanıştığım biriyle uzun uzun konuşabilmek ona göre gevezelik, anti karizma bir durum :)

@mor bembombom, ben doktora sürecinde bana büyük bir tolerans geçsin istiyorum ama yapılmıyor, örneğin salonda ders çalışmak istiyorum ama salon dağılır diye istemiyordu o uzun süredir. ben zaten zor çalışan biri olduğum için, tedbili mekanda ferahlık vardır diyerek yer değiştirmek istiyorum çalışırken ama o sanki misafirpervermiş gibi salon dağılsın istemiyor. misafir ağırlamaktan nefret ediyor ve misaifr ağırlıyamıyorz çooook büyük bir oranda. ben ayda bir misafir gelsin gelebilsin istiyorken o yılda bir kafasında. pandami acayip işine geldi onun mesela.
0
🌸Fusha
(03.08.21)
bir de şu bilgiyi vereyim bakış açımızın anlaşılması için:

cinsellik varla yok arası, eşime bunun bir problem olduğunu kabul ettiremedim önce. bir sürü insan var böyle yaşayan diyor, neyse sonunda kabul eder gibi oldu ama aramızdaki diyalog şöyle gelişti:

bu büyük bir sorun diyorum ben, kendisi de cevaben bu sorun değil sonuç, sebebini bulmak lazım.

neyse sanırım bu da bir gelişme. bir de yaptıgım hataları söylesem burda birçoğunuz hata olarak görmeyecek muhtemelen, küçük bir kısım da ufak tefek hata olarak görebilir. karım çabucak silebiliyor insanları, zamanında arkadaşlarını da silmiş en ufak hatalarında.
0
🌸Fusha
(03.08.21)
Terapi ücreti 600 lira. Biz de ailesi kaynaklı sorunlar vardı. Çözemedik. Gidiyoruz. Eşim de biraz fark görüyorum. Ama 2-3 seansta da çözülemiyor. Ha biz seviyoruz da birbirimizi. Bu yüzden kendimiz çözemeyince terapi almak istedik. Eşim kendi hatalarını fark etmeye başladı ama kabullenme aşamasına henüz gelemedik. Aldığımız seans 5. Kesin çözüm mü bilemem. Aile yapısına, kişilere göre değişkenlik gösterebilir bu. Umarım nasıl mutlu olursanız o duruma çabucak kavuşursunuz.
0
makarnacanavari
(03.08.21)
Teşekkürler hocam siz online seans mi alıyorsunuz
0
🌸Fusha
(03.08.21)
@Fusha

Komploculara çok takılıyor çok takip ediyor demişsin, zaten aranızdaki fikir ayrılığından kaynaklanıyor bu. O bu konuda kendini senin kadar güvende hissetmiyor, bu senin için ciddi bir sorunsa, bununla yapamayacaksan bence tez vakitte boşan, onun kendini koruma şekli üzerinden huzursuzluk çıkarmaya hakkın yok. Onun ömründen de çalmış olursun, buna da hakkın yok. Ha eğer bu seni pek etkilemiyorsa da bunu dile getirme derim. Uğraşılacak başka sorunlar varken buna da enerji ayırma.
0
1bir1bir1
(03.08.21)
Son cümlenizde o kadar haklısınız ki hocam aslında.
0
🌸Fusha
(03.08.21)
eşinizi bilmiyorum ama sizin eşinizi sevmediğinizi düşündüm okurken. sevgi yoksa o evlilik çok zor ilerliyor.
0
deartheodosia
(03.08.21)
Öyle düşünmenizin sebebi nedir?
0
🌸Fusha
(03.08.21)
darp, aldatma.
0
drako
(09.08.21)
(2)

750 milyon dolara neler yapılır gibi bi site vardı???

diyojenimtırak
nba takımı falan alabiliyorduk bi ton seçenek vardı. bu siteyi bi bulduruverseniz ekşigüller..
nba takımı falan alabiliyorduk bi ton seçenek vardı. bu siteyi bi bulduruverseniz ekşigüller..
0
diyojenimtırak
(03.08.21)
128milyardolar.net
keşke 750 m$ olarak kalsaydı
0
akiskan
(03.08.21)
128 milyar olmasın?
0
rewlack
(03.08.21)
(6)

dr. öğretim üyeleri cevaplayabilir mi?

vasatov
google baktığımızda bir dr. öğretim üyesinin alabildiği en yüksek maaş 7870 tl. ek ders, danışmanlık vb ile bu miktar yükseliyor mu? bunlarla birlikte ortalama aylık kazanç ne kadardır?
google baktığımızda bir dr. öğretim üyesinin alabildiği en yüksek maaş 7870 tl. ek ders, danışmanlık vb ile bu miktar yükseliyor mu? bunlarla birlikte ortalama aylık kazanç ne kadardır?
0
vasatov
(03.08.21)
en yüksek maaşın standardı yoktur, seneden seneye bile değişir.
tezsiz yüksek lisans var mı, varsa kaç danışmanlığı ve kaç dersi var? her danışmanlık ekstra para demektir. okuluna göre (tezsiz ücretleri okuldan okula değişir) bir maaş kadar bile fark edebilir.
tezli yüksek lisans ve doktora danışmanlığı ve dersi için de ekstra para alınır ama çok büyük bir fark yaratmaz. o yüzden bölümler tezsiz açma derdindedir.
ikinci öğretim var mı, varsa kaç öğrenci var? öğrenci sayısı arttıkça kat sayı çarpanı büyür. büyüdükçe maaş da büyür. bu bir maaş etmez ama 2-3 bin tl'ye kadar fark yaratabilir.
bunlar dönem içinde ödenen paralardır. yazın ders ücretleri kesilir sadece devam eden danışmanlıklardan para alınır.
standart bir dr. öğr.üyesi ortalama 10 bin alır diyebiliriz.
0
halanne
(03.08.21)
ayrıca gelişmemeiş bölgelere (doğu-güneydoğu) gidildikçe buralara hoca gelmesini teşvik etmek için geliştirme ödeneği veriliyor. mesela ardahandaki bir arş. görv.nin maaşı istanbuldaki bir doçentin çıplak maaşından fazla olabiliyor
0
yemrem
(03.08.21)
hocalar asla çalışmadığı için kimse asıl işlerinden bahsetmemiş; proje yürütüyorsa fon kaynağına göre oradan da alıyor. tubitak, kosgeb veya yurt dışı kaynaklı.
bir de vakıf ünivleri bazen 1-2 maaş teşvik veriyor. yayın sayısına falan bağlı olarak.
gerçi doğru; yayın yapan da yok.
0
rewlack
(03.08.21)
@rewlack, hocam soruda maaş denmiş. proje yaparsa maaşa etki etmez ki. maaş dışı ekstra ödeme alır. nitekim türkiyede bir üniversite hocasının asıl işi yayın ya da araştırma yapmak değil, ders vermektir. bu yüzden maaş sadece ders ve danışmanlık üzerinden verilir. yayın ya da proje yapan, ekstra iş yaptığı için maaş dışı ekstra gelir elde etmiş olur.

ayrıca teessüf ederim, ne demek kimse yayın yapmıyor!!!!1!1 tez öğrencilerinin yazdığı makaleye ilk isim olarak kendini yazdıranlar, danaya girer gibi 7 kişi bir araya gelip "x'in y'ye etkisi: q örneği" diye aynı konunun 276198748'uncu varyasyonu bildiri yazanlar, birbirlerine atıf veren çeteler yayın yapmıyor mu yani şimdi...
0
halanne
(03.08.21)
İndexli olmayınca para yok hocam :p
Bırhaniye mahallesi üniversitesi dergisi prim getirmiyor.

Aa gerçi hakem olarak reddetiği makaleyi kendisi gibi yayınlayan akademisyen vardı geçende ekşide. Hem yabancı indexli dergi hem de bu dediğim insan inanır mısın türk?
0
rewlack
(03.08.21)
@rewlack, hocam gene yanılıyorsun. asıl indeksli olunca para yok, anca tübitak veriyor.
akademik teşvikte kıçı kırık bırhaniye mahallesi üniversitesi her telden akademik bilimler dergisi ulakbim olunca, --tabi katsayısına göre değişiyor ama-- ssci dergiden daha fazla puan getiriyor.

ikinci söylediğin şeye ise gözümle görsem inanmam, seni gidi terörrörö. ezanları susturamayacaksın. bu yüzden üniversite kampüslerine laboratuvar yada kütüphane değil, mescit ve cami yapıyoruz.
hem adam hakem oldu diye her yayını kabul etmek zorunda değil ki. ret vermiş de olsa sonuçta hakemlik yapmış, görevini ifa etmiş. çalıyor ama çalışıyor.
0
halanne
(03.08.21)
(4)

Universite - bolum tercihi (Anketli)

elon
Kendisi saglik sektorune ilgisi oldugunu iddia etse de gercekte Instagram'da bos beles takilmak disinda hicbir seye pek ilgisi olmayan, ayni zamanda universite sinavinda da basari elde edememis genc bir hanimefendi var. Muhendislik zekasi, sanata ilgisi, ya da el becerisi vs yok.Dogma buyume Izmir'l
Kendisi saglik sektorune ilgisi oldugunu iddia etse de gercekte Instagram'da bos beles takilmak disinda hicbir seye pek ilgisi olmayan, ayni zamanda universite sinavinda da basari elde edememis genc bir hanimefendi var. Muhendislik zekasi, sanata ilgisi, ya da el becerisi vs yok.

Dogma buyume Izmir'li ve naif/saftirik oldugu icin Turkiye'nin her sehrinde ayni sekilde (hadi Izmir olmasin ama Istanbul, belki Edirne gibi) yasayabilecegini dusunuyor.

Sizce hangi bolumu secmesi mantikli

a) Dogu illerinden birinde (Urfa - Van - Diyarbakir - Kars) veterinerlik

b) Isparta - Alanya - Denizli gibi bir yerde endustri muhendisligi

c) Istanbul - Ankara - Izmir'de meh bi ozel universitede burslu endustriyel tasarim

d) Istanbul - Ankara - Izmir'de meh bi ozel universitede burslu mimarlik / ic mimarlik

(Mesaj atmak istemeyenler, uyeligi olmayanlar icin) En iyi en ustte, en kotu en altta olacak sekilde siralama yapabileceginiz anket linki www.polljunkie.com
0
elon
(03.08.21)
Yukarıdakilerin hiçbiri meslek sahibi yapmaz. İşsizlik ordusuna katılır. Yazması gereken hemşirelik, radyoloji, laboratuvar vs.

Spor bilimleri fakültesi bile daha iyi seçenek. ODTÜ Boğaziçi, Sabancı Koç Bilkent hariç mühendislik yazsan bir şey olamazsın artık. O da bilgisayar makine falan. Jeoloji çevre vs yazsan yine işsizsin.
0
Hallegadola
(03.08.21)
mühendislik yazmasın.

güzel bi yatırım almayacaksa iç mimarlık- mimarlık da yazmasın. Bi çoğu askeri ücretle çalışıyor.

Kendini güzelce bi dinlesin, neye daha çok ilgisi varsa onu yazsın. Yalnızca o şekilde başarılı olabilir.

Veterinerlik iyi seçim.
0
zimbirik
(03.08.21)
Saftirik olması bir şeyi değiştirmez, aslında hayatla yüzleşirse büyümek zorunda kalır.

Aileden ekonomik desteği varsa a-d diyorum.
0
lcha
(03.08.21)
Seçenekler bunlarsa bi yere gitmesin. Hepsinde işsizlik garanti neredeyse.

*doğu illerinde gençlik geçmez.
** bu dediğiniz yerlerde endüstri mühendisliği işsizlik getirir.
*** endüstriyel tasarım okuması zor bi bölüm, bi tek bu seçenek iyi ama aşağı yukarı aldığı puan belli. Dolayısıyla ilk üç şehir bile olsa niteliksiz okullardan mezun olacak yine. Aşırı bi ilgisi, yeteneği yoksa işsizlik garanti. Büyük şehir masrafı cabası.
**** iç mimarlığı tamamen geçin. Bu bölümde itü bile tereddütle yazılır artık. İç mimarlar daha iyi açıklayacaktır sebebini.

Bunlardan birini yazarsa 4-5 sene boş yere bi genci oyalamış olacaksınız üste para vererek. O zamanın sonunda da mutsuz, yorgun ve işsiz bir gence dönüşecek.
0
rewlack
(03.08.21)
(4)

Kadıköy'de Pub

put it in your appropriate place
Arkdaşlar Kadıköy'e sık sık gitsem de, bu tür yerler yeni yeni ilgimi çektiği için pek bilmiyorum Kadıköy'de pub durumlarını.Kriterim, sakin nezih bir ortam. İşte at hırsızı tiplerin olmadığı bir yer. Normalde Happy Moon's giderim ama orası tam pub olmuyor. Diğer müşteriyle Affedersiniz Göt göte otu
Arkdaşlar Kadıköy'e sık sık gitsem de, bu tür yerler yeni yeni ilgimi çektiği için pek bilmiyorum Kadıköy'de pub durumlarını.

Kriterim, sakin nezih bir ortam. İşte at hırsızı tiplerin olmadığı bir yer. Normalde Happy Moon's giderim ama orası tam pub olmuyor. Diğer müşteriyle Affedersiniz Göt göte oturmak tek kötü yanı. Moda'da Black House var misal, gayet düzgün bir yer ama orası da cafe resturant tarzı bir yer.

Bunları fikir vermek için yazdım.
0
put it in your appropriate place
(02.08.21)
sakinden kastın geleni gidenin az olduğuysa eli yüzü düzgün olup sakin kalabilen yer yok gibi bişey.
pub'ların mantığı biraz göt göte oturmak üzerine kurulu, hatta pub atmosferi için olmazsa olmaz gibi bişi. içki içebileceğin casual bir yer arıyorsan moda'daki trc american diner işini görür ama illa pub olsun diyorsan hiç kadıköy'e uğrayabilirsin. içeri girince aşağı inip arka bahçeye bakabilir ya da terasa çıkabilirsin.
0
Bruce
(02.08.21)
Kadıköy gaziosmanpaşa gibi oldu. Kadıköyden kastım moda.
Dediğin gibi bir yer yok artık.
Victor levi bile geçen yıl saçma sapan bi yere dönmüştü hem gelen kitle hem servis çok değişmiş ki şarap evi pun değil.
Yine de kötünün iyisi yukarılara doğru gittikçe geliyor. Kadıköy rıhtımdan moda iskeleye doğru gittikçe nispeten daha iyi publar var.
0
rewlack
(03.08.21)
@bruce illa pub ve tarzı. ama önemli kriter, at hırsızı tiplerin olmaması.
0
🌸put it in your appropriate place
(03.08.21)
kadıköye rıhtım tarafına yakın yerde the haarp irish pub var. güzeldir.
bira çeşitleri de fazladır. onun çapraz karşısında etrafı yeşillikli bir mekan var. adını unuttum. tam köşe başında. takılan yaş grupları olarak daha yüksek olup, temiz bir ortam.
0
ananotherlife
(03.08.21)
(11)

Klozeti ev sahibi mi kiracı mı yaptırır

Olric
Klozetimizin iç takımı bozuldu. Su akıtıyor. Ev sahibi mi masrafı üstlenmeli kiracı mı?
Klozetimizin iç takımı bozuldu. Su akıtıyor. Ev sahibi mi masrafı üstlenmeli kiracı mı?
0
Olric
(02.08.21)
Bence ev sahibi. Kullanıma bağlı olarak zamanla bozulmuş.
0
himmet dayi
(02.08.21)
Kiracı. Sonuçta çalışan bir malzeme kullanıma bağlı bozulmuş.
0
alicandan
(02.08.21)
ev sahibi. hatta mesaj atın, ivedi yaptırın deyin, yaptırmazsa siz yaptırtıp kiradan düşebilirsiniz.
0
trajikomix
(02.08.21)
ev sahibim yaptırmıştı.
ben bozmuş yanlış kullansaydım ben yaptırırdım. tesisatla ilgili bişeydi.
0
rewlack
(02.08.21)
Ev sahibi bozuk mu teslim etti sağlam mı, sorunun cevabı burada gizli
0
Kahir ekseriyet
(02.08.21)
bizimki deli gibi su akıtmaya başladı, konuştuk ev sahibi yaptırdı. Yani biz ödedik kiradan düştük. Hatta tesisatçı "ucuzu şu kadar, orijinali bu kadar tl" dedi, sordum ev sahibi orijinal olsun dedi diye pahalı olanı taktırdım.

Bu kullanıcının yaptığı bir şey değil ki, zamanla ve bazen su basıncından kaynaklı vs. sıkıntılar çıkıyormuş. Ha sen yanlış kullanıp bir yerini kırsan bişey yapsan tamam o zaman kiracı öder.
0
nhk ni youkosu
(02.08.21)
ev sahibi cunku kullanici hatasi olmasi zor, ic takim zamanla eskir su kacirir.

ama duzgun calisan klozetin seramigini kiraci kirarsi ona girer, o kullanici hatasi.
0
cooperr
(02.08.21)
Ev sahibi. Kiracı bilerek kırmadı. Zamana bağlı yıpranma, amortisman vs
Ev sahibi kesin bilgi
0
photo85
(02.08.21)
çekiçle vurmadyısa kiracı, ev sahibi öder. nokta.

not: ev sahibi.
0
xiii
(02.08.21)
Rezervuar arıza yapmış.
Kol takılmıştır. Parçalar kireçlenmiştir veya conta zarar görmüştür.
Rezervuar tamir edemeyen erkek olur mu diyordum, geçen gün tüp değiştiremeyen erkek gördüm.
En zoru gömme rezervuar, onu da iki youtube videosu seyredince hallediyorsun.

Kiracıydım, böyle konular için ev sahibini aramaktan hicap duydum.
Kiracım olsa ve bu sebepten beni arasa cevap vermeyi ar ederim.

Üç kuruş param var, bir ev alayım, kiraya vereyim diyorum. Bu tip duyuruları okuyunca vazgeçiyorum.

İki video seyret dostum youtube'da, yaparsın sen onu. Conta parası masraf olur en fazla.

Ev sahibi rahatsız etme. Bana iban yolla. Halledeyiz biz onu.
0
Mirket
(03.08.21)
bu konu biraz karışık. her ürünün / cihazın kullanım ömrü var. misal 10 senelik klozet iç takımı kullanım ömrünü doldurmuştur. bunun maliyetini ev sahibi karşılamalı. siz sonuçta evin bütününü kiralıyorsunuz.

diğer yandan hor kullanım ve bakım eksikliği nedeniyle bir şeylere zarar gelir ise o zaman kiracı öder.
0
delidir yakalayin
(03.08.21)
(10)

anne için dizi tavsiyesi

theseachange
merhabalar herkese. anneme netflix'te gilmore girls seyrettirdim ve çok hoşuna gitti bayağı uzun süre oyalandı. yine benzer tat verecek başka dizi tavsiyeleriniz olur mu?
merhabalar herkese. anneme netflix'te gilmore girls seyrettirdim ve çok hoşuna gitti bayağı uzun süre oyalandı. yine benzer tat verecek başka dizi tavsiyeleriniz olur mu?
0
theseachange
(02.08.21)
When Calls the Heart
0
meko
(02.08.21)
Virgin River güzel. Tam bir kasaba hikayesi.
0
ırene adler
(02.08.21)
friends veya how i met your mother olabilir belki. scrubs da olabilir hatta.
0
in vino veritas
(02.08.21)
Anne With An E'ye bayılır.
Ek: Benzerlik hiç yok ama bayılır yine de.
0
herzan
(02.08.21)
Anne With An E'yi anneler evlatlarından daha çok seviyor.
0
rewlack
(02.08.21)
The Good Place iyi gider.
0
put it in your appropriate place
(02.08.21)
gilmore girls de eski bir dizi oldugundan desperate housewives geldi aklima o donemlerden
0
Kittie
(02.08.21)
desperate housewives ve himym çok sevmişti :) başka öneriler için belki yardımcı olur
0
🌸theseachange
(02.08.21)
The New Adventures of Old Christine olabilir. cnbc-e'de miydi, o zamanlar izlerdi annem.
0
chezidek
(03.08.21)
Benimki ben Modern Family izlerken denk gelmişti çok beğendi.
0
mutekebbir
(04.08.21)
(9)

Deniz tatili yerlerine gitmeye çekinmek

ya ben lan neyse
hiç deniz kumsal tatili yapmak için buralara gitmedim. hiç öyle isteğim de olmadı. babam da tatil falan anlamazdı.benim aklımda hep kavga edenler, birbirini kazıklayanlar (esnaf özellikle), Türk turisti insan yerine koymayanlar, aşırı sıcak ve kalabalık olarak kalmış medyadan.buralar böyle yerler mi
hiç deniz kumsal tatili yapmak için buralara gitmedim. hiç öyle isteğim de olmadı. babam da tatil falan anlamazdı.

benim aklımda hep kavga edenler, birbirini kazıklayanlar (esnaf özellikle), Türk turisti insan yerine koymayanlar, aşırı sıcak ve kalabalık olarak kalmış medyadan.

buralar böyle yerler mi? gitmeye değer mi? gidince huzur bulunabiliyor mu? kavga ve kazıklanma olmadan saygı da görerek tatil mümkün mü?

ölmeden ben de gideyim mümkünse.
0
ya ben lan neyse
(02.08.21)
gittiğin yerlere bağlı. kazıklanabilirsin de. ama gayet normal fiyat veren yerler de var. sıcak kaçınılmaz. serin olsun diyorsan eylül ekimde ya da haziranda falan gitmek lazım belki de. kalabalık da yine gittiğin zamana ve yerine göre.
0
jelly bear
(02.08.21)
Çok ucuza mükemmel sakinlikte gayet güzel deniz tatili yapabilirsin. Ne istediğine ne beklediğine bağlı.
0
birmilyonunvarmi
(02.08.21)
Hiç alakası yok. Deniz tatili yeri derken, nereye gittiğiniz önemli tabi. Türk mutfağından yemek yiyeyim diye "turkish baklava" satan yerlere giderseniz komple ülke mutfağına küsebilirsiniz.

Lüks otelli deniz tatili, sahil kampı, kiralık yazlık sitede deniz tatili, turistik bir alanda deniz tatili, halk plajında deniz tatili gibi çeşit çeşit seçenek var. Sakin bir tatil yapmak istiyorsanız sizin için en uygun olanı muhtemelen yazlık bir sitede birkaç günlüğüne bir ev tutup eş dost tanıdık orada tatil yapmak olacaktır. Antalya'nın turistik olmayan yerleri ve Mersin davultepe tarafları bunun için uygun.
0
mentuhotep
(02.08.21)
gercek "huzur" icin yunan adalarindan birine kacacaksin. Gurultu yok, rahatsiz eden yok, cakal esnaf tek tuk, deniz super, yemekler harika, vs.
0
cooperr
(02.08.21)
5 yildizli otele gidip hic cikmiyorsan guzel. Bir sey dusunmeden takiliyorsun.

Yoksa genel olarak yorucu.
Hic dertsiz bir tatil olsa bile araba klimasi yetmiyor, deniz anasi sokuyor, ayagina bisey batiyor, gunes yakiyor...

Aksam ne yesek derdi bile bana yetiyor.
0
divit
(02.08.21)
Biraz kendin keşfetmen, önden araştırma yapman lazım. Gereken araştırmayı yaparsan çok güzel, ferah bir tatil geçirebilirsin.
0
zimbirik
(03.08.21)
Tam olarak bahsettiğiniz gibi aslında. Türkiye'de bunları yaşamayacağınız çok az sayıda yer kaldı. Biraz araştırırsanız bulursunuz:) Onun dışında çeşme, bodrum, marmaris, kaş vb yerler tam da bu anlattığınız gibi. İsterseniz villa tutun, isterseniz 5 yıldızlı tatil köyünden çıkmadan tatil yapın geneli böyle.

Bodrum'da 1 hafta gergin ve kalabalık bir tatil yapacağınıza, herhangi bir italya, fransa ya da yunanistan sahil kasabasında 4-5 gün çok daha huzurlu ve sakin bir tatil geçirebilirsiniz.
0
anten
(03.08.21)
e yurt dışına gidin o zaman?
ne alaka yani.

ayrıca tatil anlayışınıza bağlı ama bence de alakası yok.
her şey dahil saçma sapan kampanya otellerine, bu tatil beldelerinin en ticarileşmiş yerlerine hele bir de core sezonda giderseniz tabi öyle olur.
biraz tatil blogu, tripadvisor falan karıştırıp öyle planlamak lazım.
0
rewlack
(03.08.21)
ekşi sözlüğe fazla maruz kalmışsın ondan bu düşünceler. hayat dışarıda farklı akıyor ama dediğin şeyler de insanın başına gelmiyor değil.
0
gameofannen
(03.08.21)
(13)

Bu orman yangınları neyin intikamı?

yuyu
Avrupa abd nato pkk her ne haltsa... ne istediler yapmadıkta bunun karşılığı ciğerimizi yakıyorlar?
Avrupa abd nato pkk her ne haltsa... ne istediler yapmadıkta bunun karşılığı ciğerimizi yakıyorlar?
0
yuyu
(02.08.21)
ben hala sebebinin muallak olduguna inaniyorum. her kafadan bir ses cikiyor. yok pkk, yok malum parti, yok yesil sermaye, yok feto vs.. guney avrupa'da cok sicak oldugunda surekli orman yangini oluyor. bu yaz, en sicak yaz oldugu icin sicaklardan olmus olabilir diyorum. tabi ulkenin her tarafindan irin aktigi icin bu serefsizligi yapacak ustteki isimler disinda bir suru kisi ve grup da olabilir. net olarak kanitlanmis hicbirsey gormedim su ana dek.
0
buenosdias
(02.08.21)
Ortada hiçbir kanit yokken, Avrupa'da ve Amerika'da da orman yanginlari varken; doganin intikami diyebiliriz.
Ya da yanan yerlere dikilecek toplu konutlar ve otellerin intikami da olabilir; bunu da zaman gösterecek.
0
logisticsmanager
(02.08.21)
Çok yüksek ihtimalle tamamen kendi kendine olan ve birilerinin sorumluluk üstlenip sükse yapmaya çalıştığı bir durum. Abd, nato, avrupa, pkk bunların hepsi istese ülkeyi çok daha fazla sallayabilecek eylemlere girişebilirler, hele ki milyonlarca kimliksiz mülteci sırt çantalarıyla sınırdan girmiş ve tc sınırları içinde geziyorken. Bence neden müdahale edilmediğine odaklanmak daha mantıklı.
0
roket adam
(02.08.21)
firms2.modaps.eosdis.nasa.gov

Bütün Avrupa yanıyor, İtalya'ya, Ukrayna'ya, Rusya'ya falan bakın şu haritadan. O kırmızı beneklerin her biri birer orman yangını.

Ha tabii ki düzgün müdahale edemiyor olabilirler, yanan arazilerden sonuna kadar faydalanacak da olabilirler ama yangının çıkış sebebi için komplo teorilerine gerek yok diye düşünüyorum.

Edit: Afrika'ya, Güney Amerika'ya ben de hiç bakmamışım, oralar daha beter yanıyormuş.
0
kobuzchu kiz
(02.08.21)
Bu olanların bir kısmı doğal bir kısmı terörizm olabilir ama genel olarak şu biliniyor, bunlar daha başlangıç.

İnsanlık olarak son 100 yılda dünyayı mahvettik. (işin kötüsü şu an gelişmiş dediğimiz ülkeler mahvetti ve zenginleşti, biz o üretimleri de yapamayıp fakir kaldık mesela. Çin de bu yüzden son on yılda falan doğayı umursamayıp gelişebildiği kadar gelişiyor örneğin.)

Doğanın intikamı aslında ve bunlar başlangıç. Yangınlar, seller, açlık vb. neler neler tahmin ediliyor. Şu an sığınmacılara laf ediyoruz ama iklimden dolayı göçenler de olacak bir de. Gelecek iyi değil.
0
nhk ni youkosu
(02.08.21)
Hala dış mihrak mi ariyorsunuz
0
howfaristhesky
(02.08.21)
ben cikis nedeninin dogal oldugunu dusunuyorum.

sondurme calismalarinda bu kadar yavas ve pasif davranilmasi sebebi ile yanginlarin bu boyuta gelmesinin ise Gezi Parki'nin intikami olabilecegini dusunuyorum.

"Agac agac dediniz, 50 agac icin neler yaptiniz, alin size agac" der gibi... maalesef :(
0
la lykia
(02.08.21)
Bu sene birkac yere gittim aracla farkli koylara bizim insanimiz egitilmez birer okuz. Her yer bira sisesi, cop, cam kirigi, cips poseti. Kuresel isinmaninda etkisi vardir muhakkak ama biz insan olarak onlemi max seviyede tutmaliyiz ki olmasi muhtemel felaketlerin onune gecelim.

Bu arada doga dediginiz seyin bir bilinci yoktur, intikam alamaz. O oyle bi sey degil.
0
thesomberlain
(02.08.21)
doganin intikami. sen de buna hazirlikli degilsen yanarken izlersin, olay bundan ibaret.
0
cooperr
(02.08.21)
doğanın intikamı.
0
alicandan
(02.08.21)
aslını hiç öğrenemeyeceğiz sanırım.
en azından yakın vadede.
0
rewlack
(02.08.21)
Normalde her sene bolca yangin cikiyordu. Dogal olur sabotaj olur cat diye sonduruyorduk.

Hatta bizim sondurme hizimiz cok iyi diye ovunuyorduk.
Elde tup gazla yakarak sondurmeyi bile biliyorlardi.
Baslar baslamaz sondurursen gunde 10 tane de ciksa bisey olmaz.
Ben bi kere canakkaledeyken oranin delisi ufak ormani yakmisti, biraksan komple sehri alirdi. 10dk icinde hallettiler.

Bilerek mi yapiyorlar bilmiyorum bu sene sondurmuyorlar/sonduremiyorlar.
Yoksa her kurak sene yanginli geciyordu zaten.
0
divit
(02.08.21)
hükümetin özensizliği başka hiçbir şey değil
0
sanguine
(03.08.21)
(9)

Tüm Türkiye Yanıyor! Ne yapacağız ?

denizmaniaherif
5 gündür manavgatta bizzat yangından hasar görmüş evler ve orada yaşayanlarla ilgilendim. Üzerine duman tüten telef olmuş koyunlarının yanında koşan çocuklar gördüm. Anneler babalar herkesin gözleri kankırmızısı evleri her yerleri yanmış durumda.Manavgattan Sevinçköy ( 1 saat yol gidiyorsunuz ) olan
5 gündür manavgatta bizzat yangından hasar görmüş evler ve orada yaşayanlarla ilgilendim.

Üzerine duman tüten telef olmuş koyunlarının yanında koşan çocuklar gördüm. Anneler babalar herkesin gözleri kankırmızısı evleri her yerleri yanmış durumda.

Manavgattan Sevinçköy ( 1 saat yol gidiyorsunuz ) olan tüm dağlardaki ağaçlar yanmış durumda.

instagramdan gördüğüm kadarıyla da şuanda tüm Türkiye yanıyor.. Akli melekelerinizi nasıl koruyorsunuz ? Ben delirmek üzereyim.
0
denizmaniaherif
(02.08.21)
bende seninle aynı durumdayım. Gündemi takip etsem izleyemiyorum. Gerçekten o kadar can sıkıcı ki. Gündemi takip etmesem merak ediyorum. Diyecek hiç bir şey yok.

O insanların can derdinde olduğunu gördükçe içim parçalanıyor. Sanki aileden bir yakınım yeni ölmüş gibi bir iç sıkıntısı yaşıyorum. Sürekli ağlamamaya çalışarak geçiyo günüm.

En azından sen orada yaşayanlara destek oluyorsun. İçini bu şekilde rahatlat. Elini taşın altına koyanlardansın.
0
zimbirik
(02.08.21)
artık şu anki durumla alakalı yapacak bir şey yok. olan oldu, yanan yandı. yapılacaklar asıl şimdi başlıyor.

1 - yanan yerlerin tekrar canlandırılması. bazıları bunu yanan yerlere otel yaparak canlandırma şeklinde anlayacaklar. bunu engellemek lazım.

2 - cb ve bakanlar için bilmemkaç tane uçak alınan ülkemizin, neden yangın uçağı ve helikopterine sahip olmadığını anlayamıyorum. bunu sağlamak lazım.

fark ettiyseniz, söylediğim iki şey de aynı yere çıkıyor.
0
co2s2
(02.08.21)
Hiç yanmayan şehirlerde ormanlar yanmaya başlamış köylere yayılıyor, ülkede ağaç kalmadı, mülteciler bir yandan virüs diğer yandan. Bunlara aldırmamak için insanlığını yitirmiş olmak lazım bunlar da zaten ülke yangın yeriyken helpturkey çağrısını bile eleştirenler. Milyonlarca hayvan ölmüş ağaç yanmış bu zihniyet sürdükçe bunları yaşayacağız.
0
heathen
(02.08.21)
sadece türkiye'de değil, genel olarak akdeniz ülkelerinde iklim şartlarından dolayı büyük yangınlar var, bu da bi şekilde atlatılır sakin olun. a partisi veya b partisi paylaşımlarına bakıp kendinizi germeyin, siyaset kirli bi şey, bizim ülkede daha kirli o kadar.

günün sonunda a partisi mensupları villalarında seneye hangi ihaleye girceklerinin hesabını yaparken, b partisi mensupları da etiler'deki evinde japon viskisi içiyor.

evet üzülüyorum ama ben de böyle yapıyorum, siz de böyle yapın, hayat kısa kuşlar uçuyor.
0
makarnavodka
(02.08.21)
aynı durumdayız, gerçekten aklım almıyor, bu yangın meselesinde bile yangına odaklanmak yerine yok pkk yaptı yok şu yaptı deniliyor ve belediye başkanları yardım gelsin diye sosyal medyadan haykırıyor. tamam anladık TC'de yangın söndürme uçakları yok ancak inatla başka ülkelerden de yardım almak istemediler, neden hala aklım almıyor, nasıl bir akıl tutulması nasıl bir aptallık bu
0
euteamo
(02.08.21)
Tüm Türkiye yanıyor derken? Bugün bir Erzincan bir Isparta uçuşu yaptım. Antalya’daki yangın dışında yanan orman görmedim.
0
zoghurt
(02.08.21)
@zoghurt orman genel müdürlüğünde dün 29 temmuzdan bu yana 70 tane yangın yeri kaydı vardı. Ben bizzat yangın yerindeydim bir çok yere dağlara tepelere çıktım. Sen görmek istemiyorsan benim yapabileceğim bir şey yok.
0
🌸denizmaniaherif
(03.08.21)
twitter.com

Evet ya bakar mısın. Uzaydan bile gözüküyor. Yanmayan orman kalmamış.
0
zoghurt
(03.08.21)
Hiçbir şey. Çünkü yapamayacağız.
Ülke çöküyor.
Seyrediyoruz.


Uçak var uçurmuyorlar.
Tomalar tankerler helikopterler uçaklar yani ne var ne yok hepsi nerede?
Böyle böyle yok oluşumuzu izleye izleye çöküp gideceğiz işte .
0
rewlack
(03.08.21)
(5)

avm'lerde yenecek en sağlıklı yemek?

sana bir sarki yazdim fernando
mecburen avm'den yemek durumundayım ama kalitesiz yağ cenneti burası. çoğu avm'de olabilecek doyurucu ve sağlıklı (veya daha az sağlıksız diyelim) nereler var?
mecburen avm'den yemek durumundayım ama kalitesiz yağ cenneti burası. çoğu avm'de olabilecek doyurucu ve sağlıklı (veya daha az sağlıksız diyelim) nereler var?
0
sana bir sarki yazdim fernando
(02.08.21)
Bazı avmlerde zeytinyağlı tabağı satan restoranlar oluyor. Bu olabilir.
Ya da sulu yemek restoranları var ama dediğiniz durum geçerli kalitesiz ürün kullanıyor çoğu. Bi restoranı araştırmakta fayda var.
Hiçbirini bulamıyorsanız bence dışarda en garantisi lahmacun.
0
nuevo
(02.08.21)
zeytinyağlı
mezgit dışında taze veya konserve balık.
çorba (nerdeyse hepsinde margarin var). et suyu veya ayran aşı olabilir.
soğuk mezeler.
0
rewlack
(02.08.21)
pidem adlı pidecide sebzeli şahanem diye bir pide var kötünün iyisi
0
grimavi
(02.08.21)
sade döner. dışarıdan yağ katkısı minimum.
0
co2s2
(02.08.21)
Ramizden salata alabilirsin
0
durgunfoton
(02.08.21)
(10)

İfşa edilmekten korkmuyorlar mı?

goklerdengelenkarar
İnternetten tanıştığı insanlarla özel herhangi niröiey yaşayan insanlar o anlarının fotoğraf ya da videosunun çekilip şantaj yapılmasından ya da ifşa edilmesinden hiç çekinmiyor mu sizce?
İnternetten tanıştığı insanlarla özel herhangi niröiey yaşayan insanlar o anlarının fotoğraf ya da videosunun çekilip şantaj yapılmasından ya da ifşa edilmesinden hiç çekinmiyor mu sizce?
0
goklerdengelenkarar
(01.08.21)
Mobildeyim. İmla hataları için kusura bakmayın.
0
🌸goklerdengelenkarar
(01.08.21)
yoo iznin olmadan nasıl çekilsin?
0
jelly bear
(01.08.21)
internetten olmasiyla ne alakasi var ki? sokakta / iste tanistigin kisi ayni seyi yapamaz mi?
0
robokot
(01.08.21)
Valla hocam bu da oyle bir soru ki bunu nasil genelleyelim. Gidip 2 kisiye sorsan 2 farkli cevap alabilirsin. Cekinen de vardir cekinmeyen de vardir.
0
j r r tolkien hayrani
(01.08.21)
Gizli kamerayla çekimi kastetmiş bence arkadaş sevişirken filan. Valla ben biraz paranoyakça düşünürüm bu konularda ama sırf internetten tanıştığım değil reelden de tanıştığım insanın böyle bir şey yapması mümkün.
0
hindistan cevizi
(01.08.21)
Hayır ama ben bu kadar rahatça herkesin herkesle görüşmesine anlam veremiyorum. Ondan merak ettim. Ortalık manyak dolu. Kimse korkmuyor.
0
🌸goklerdengelenkarar
(01.08.21)
Birincisi bu düşünce normal değil : D o zaman bunun sonu gelmez. Tanımakla da vs ilgisi olmaz. Herkes herkesi ifşa edebileceği gibi; günümüzde artık sahte photoshop vs yokken de var gösterebilirler niyet ifşa etmekse..

Ben başka bişey söylemeye geldim; kadınların bir çoğu tam tersine; tanımadığım ve başıma bela olmayacak bir çevreden olsun kafasında artık. Yani asıl kendilerini tanıtan, çevresine/ arkadaş grubuna giren insanlar ifşa veya psikolojik şiddet potansiyeli taşıyor olup biten olaylar yüzünden. Erkekleri bilemeyeceğim..
bi tek ali kırcayı biliyoruz lol :D
0
rewlack
(01.08.21)
tek söyleyebileceğim çok çok ama çok farklı kafalarda insanlar var, çok farklı yaşam tarzları var. bazılarının gördüğüm kadarıyla ifşa olmak falan da zerre umurlarında değil. iş ifşaya gelene kadar bin bir çeşit viral/bakteriyel hastalık kapma riski de var ve bu bile umurlarında değil. IQ ile doğru orantılı konular...
0
rca
(01.08.21)
Gorustugum cogu kiz en az 10 adama nude gondermis oluyor.
Ben ifsa edene kadar cok aday var geride.
0
divit
(01.08.21)
karşındaki insana sunduğun/sana sunulan güvenle alakası var bu durumun. güven varsa çekinmiyorsun. bugüne kadar hiç kötü bir deneyimim olmadı.
0
mermize
(01.08.21)
(22)

6.5-7k maaşla 4300 kredi ödemek mantıklı mı

mg3929
Kiradan bıktım, ev almak istiyorum. Çekmek istediğim kredinin geri ödemesi 4.3k, şu an 6.5k falan maaş alıyorum, yılbaşında 2-2.5k arası bir artış olur diye bekliyorum. Sizce 4.3k kredi çekip bi ev alsam mı? Güncel 1.7k kira ödüyorum merkezi bir konumdayım ama muhiti pek sevmiyorum.
Kiradan bıktım, ev almak istiyorum. Çekmek istediğim kredinin geri ödemesi 4.3k, şu an 6.5k falan maaş alıyorum, yılbaşında 2-2.5k arası bir artış olur diye bekliyorum. Sizce 4.3k kredi çekip bi ev alsam mı? Güncel 1.7k kira ödüyorum merkezi bir konumdayım ama muhiti pek sevmiyorum.
0
mg3929
(01.08.21)
aaal
0
ala09
(01.08.21)
Valla bence hic mantikli degil.
0
j r r tolkien hayrani
(01.08.21)
Istanbulda ve yalnızsan bu bütçeyle mantıksız.
Zam artış oranın da mantıksız.
Maaş kesin 9-10 k olsun, biraz peşinat da varsa o zaman bakarsınız.
0
rewlack
(01.08.21)
4.3 geri ödeme bence iyi. Ama tek başınaysanız ve başka geliriniz de yoksa çok çok zor.
0
ruhen hastayim ben
(01.08.21)
maaş artmadan ev borcuna girerseniz 2-2,5k arası artış yapmazlar. düzgün zammı paraya ihtiyacı olmayana yapıyorlar. kim muhtaçsa en az zammı alır. ben olsam böyle bir riske girmezdim. maaş kesin olarak 9 olacaksa o zaman düşünülebilir.
0
himmet dayi
(01.08.21)
6.5'dan 9'a artis olmaz, ona bel baglama.

Ev temel bir ihtiyac. Hayatin her alanini etkiliyor. Ihtiyac duyuyorsan almalisin.
0
rm
(01.08.21)
Ben Turkiye'de olmadigim icin belki yabanciyim mevzuya ama 6500 geliri olan birine bankanin 4300 lira odemesi olacak kadar kredi vermemesi lazim.
0
hot potato
(01.08.21)
Artış kesin arkadaşlar buna göre yorum yaparsanız sevinirim.
0
🌸mg3929
(01.08.21)
Al abicim al, durduk yere ev sahibi olmuş olacaksın. yatırım için alıyor olsaydın alma derdim.
Yalnız krediler çok yüksek. krediyi öyle bir çek ki, faizler düştüğünde tekrar yapılandırabilesin.
0
etna
(01.08.21)
@hot potato aylık gelirin %70'i taksitli kredi çekebiliyorsunuz.


cevaba gelelim:
başka borcun yoksa, minimum 2-3 sene de çok bir tatil vs. yapmam. harcamlarımı daha düzenli yaparım dersen mantıklı. 2-3 sene dişini sıkman gerekecektir ama.


gerçi bu enflasyonla 1 sene bile olabilir :)


direkt cevabımı vereyim: mantıksız değil.
0
syozkn
(01.08.21)
şeftalinin 19 , salatalığın 10 lira olduğu bir ülkede yaşıyoruz.

ekonominin marmara denizi gibi dalgalı, işinin pamuk ipliğine bağlıolduğu bir ülkede.

bu şartlarda herşey risktir, işsiz kalabilirsin veya maaşın kuş kadar kalabilir.

icralık olup ödediğin miktarı bile kaybedebilrisin.

bu soruyu 2 3 sene önce sorsan, al , iki sene sıkıntı çekersin sonra kredi enflasyon vb sayesinde daha da kolay ödenecek hale gelir derdim.

ytd.
0
killerbee
(01.08.21)
2 sene once bi arkadas benzer oranlarda krediyle ev alinca millet beynini utuledi, "bu maasla 4000 nasi odiycen, oldun bittin sen" diye.

Simdi ayni ekip kendi ev kiralari 4000 oldu diye agliyor. Ev alan arkadas da gulerek izliyor.
0
brkylmz
(01.08.21)
abi bence de mantıklı da kimse vadesini sormamış. ne kadar süre ödeyeceksin?
0
passion rules the game
(01.08.21)
10 yıl
0
🌸mg3929
(01.08.21)
tüm kötü senaryoları düşünmek gerek, işsiz kalsanız iş bulamazsanız (olmaz demeyin, burası türkiye) taksitleri iş bulana kadar ödeyebilecek birikiminiz var mı? öyle bir birikim olmadan ben olsam girmezdim riske.
0
mrtkp1234
(01.08.21)
milletin gazına gelme. aynısını arkadaş yaptı sonra arkadaşların kirası 4000 olunca hepsine güldü tarzı ev fetişiti insanları dinleme. bi de o arkadaşa sormak lazım 10 yıl kredi öderken neler çekti. kesin alma demiyorum; ama herkesin durumu farklı. oturup planlamanı yaparsın. ordan kısarsın falan filan derken belki oluru vardır. yaparsın. am şu haliyle çok büyük ihtiyacı yoksa akıllı bir insan bu riske girmez.
0
buenosdias
(01.08.21)
maaş 6500 ise size 2200 lira kalacak. kira ödemeyeceksiniz. o yüzden alın.
0
silver apple
(01.08.21)
Maaşın yarısını krediye veriyorum 7 aydır. Yetişemedim, ihtiyaç kredisi de çektim. Yine de yetişemiyorum. Annem destek çıkıyor, ona güvendim. Ama yine de zor. Harcamaları kısma olayı yalan oluyor, her şeyin fiyatı uçmuş durumda.
Olumsuz yazdım, ama yine olsa yine alırım. İnsanın kendi evi gibisi yok. Birkaç yıla kira ile denk olacak kredi tutarı.
0
auroraaurora
(01.08.21)
2200 lira ile 1 ay boyunca geçinmek çok zor olur. olmayacak iş değil ama yaşamak bu değil dedirtir size.
0
bigcaptain
(01.08.21)
Bence gir.

Ben benzer rakamlarda girmedim hata ettim. Seneye o para kusa doner.
0
divit
(01.08.21)
Hiç mantıklı değil. Bir gün evlenirsin, eşin de katkıda bulunur, zorlanmadan alırsınız. Tek başına 10 yıl boyunca maaşının yarısından fazlasını krediye vermen hayat kaliteni düşürür. Madem her ay 4300 ödeyebileceğine inanıyorsun, birkaç ay 4300'e dokunmamayı dene.
0
dissendium
(01.08.21)
Hele ki maaş yükselecekse hayda hayda al tabi ki, şimdi alamadığın her gün biraz daha uzaklaşıyorsun. Eğer bir anda voleyi falan vurmayacaksan, maaşa talim ediyorsan ya da ufak ufak birikimle ilerliyorsan ev almadığın her gün zarar. Sık dişini al evini, gerekirse üç ay soğan ekmek ye ama emin ol her gün şükredeceksin.

Ev alıp da lanet olsun bu evi aldığım güne diyecek olanı sanmıyorum, en kötü sıkıntı olursa satarsın. Yarının ne olacağını hiç kimse bilemez, sürekli sonunu düşünen de kahraman olamaz. Hesap kitap yapılır, ödenebilecek miktar bulununca o ev alınır.

Ayrıca o kadar parayla, şu kadar parayla geçinilemez lafını çok duyuyorum ama valla para akıyor olsaydı 5 binle de 10 binle de geçinilemez ama gerektiğinde asgari ücretle de gayet geçinilebiliyor mecbur. Ayağını yorganına göre uzat tabiri bunun için söylenmiş. Bir de ağustos böceği ile karınca hikayesi var. Ayrıca atalarımız ev alana Allah yardım eder demişler, inançlı olup olmamak önemli değil, bu dünyanın kuralı böyle; çalışan, gayret eden kazanır.

Edit: İş durumunda risk konusuna değinmemişim. Yani sallantıda bir iş varsa ona göre değerlendirme yapılır. Ama sizin sorunuzda öyle bir riskten bahsedilmediği için cevabı ona göre verdim.
0
epitaf
(01.08.21)
(1)

Lazer epilasyon

austenn
Merhaba. tum vucut icin lazer epilasyona baslamak istiyorum bir yeri arastirdim ama oraya gidne arkadasim 3.seansa ragmen hala dokulme olmadigini soyleyince tereddut ettim. Guzellik merkezinde bu islemi yaptiriyor o. Acaba hastane mi olsa daha iyi olur? Anadolu yakasinda nereyi onerirsiniz kesin co
Merhaba. tum vucut icin lazer epilasyona baslamak istiyorum bir yeri arastirdim ama oraya gidne arkadasim 3.seansa ragmen hala dokulme olmadigini soyleyince tereddut ettim. Guzellik merkezinde bu islemi yaptiriyor o. Acaba hastane mi olsa daha iyi olur? Anadolu yakasinda nereyi onerirsiniz kesin cozum alabilecegim? Tesekkurler
0
austenn
(31.07.21)
Euroderm
Bostancı- Kartal A plus

*eurodermi daha çok seviyorum, fiyat konusunda daha tutarlı ve mantıklılar. Kalite açısından hemen hemen aynı.
0
rewlack
(31.07.21)
(8)

Sizce Gastronomi mi yoksa iç mimarlık mı okumak daha mantıklı?

goodyes
Kardeşim bu iki bölüm arasında gidip geliyor. İkisinde de orta sıra üniversiteler geliyor ne iyi ne kötü yani. Sizce hangisini seçmeliyiz fikir ve önerilerinize ihtiyacımız var. Şimdiden teşekkür ediyoruz
Kardeşim bu iki bölüm arasında gidip geliyor. İkisinde de orta sıra üniversiteler geliyor ne iyi ne kötü yani. Sizce hangisini seçmeliyiz fikir ve önerilerinize ihtiyacımız var. Şimdiden teşekkür ediyoruz
0
goodyes
(31.07.21)
hangisini istiyorsa onu seçsin. pazardan karpuz mu seçiyor sonuçta geleceği bu. hangisini istiyor, hangisine ilgisi var? hangisi yapabileceğine inanıyor? hangi meslekle bir ömür geçirmek istiyor?

ikisi de birbiriyle alakasız çünkü.
0
jelly bear
(31.07.21)
Ben gastronomiyi daha mantıklı buldum. Restoranlarda, otellerde çalışma şansı olabilir. Yemek şirketlerinde de çalışabilir. İş alanı iç mimarlığa göre daha geniş.
0
dissendium
(31.07.21)
Gastronomi çünkü evrensel.
İkisi de stres ve masraf açısından zor bölümler ama en azından birinde dönüş iyi olur.
Trde inşaat sektörünü bırak ülkenin kendisi batınca iç mimarlık diplomasını nereye satacak?
Yine de kendi karar versin; en çok istediğini tercih etsin.
0
rewlack
(31.07.21)
inşaat sektöründe çevreniz yoksa iç mimarlık seçmesin.
0
xrated
(31.07.21)
Aileden oturu mimarlarin arasinda buyumus biriyim, cevabim net Gastronomi.

Cunku:

1 - Mimarlik 3. dunya ulkelerine uygun bir meslek degil, luks olarak gorulur. Tanidigim mimarlarin cogunlugu hayatta kalmak icin bambaska islerle ugrasiyor. Varlikli bir aile mensubu degilseniz isiniz cok zor.

2 - Mimarlik "hmm acaba bunu mu yapsam" seklinde secilecek bir meslek degil. Sanatkar ruhlu olmaniz lazim. Bu da genetik bir hadise. Sadece geometrim iyi diye okunulacak bir meslek degil, bir yasam bicimi bir nevi, ya da oyle olmali. Oyle degilse zaten sonu husran olur.

Gastronomi'nin yakin gelecekte bence onu acik..
0
cooperr
(31.07.21)
Gastronomi okuyanlar mutfağa girmek istemedikleri için mesleğini yapmıyorlar. Zor iş diyorlar. Mutfağı seviyorsanız gastronomi.
0
Gabriel
(01.08.21)
Geçen sene tam da bu yol ayrımına girmiştim. Ve gerçekten ikisi de değil. Hele ki gastronomi orta halli bir üniversite olacaksa hiç değil. Dersler fiyasko. Öğretim anlamında asla tatmin edecek gibi değil hatta ben Türkiye’de en iyilerinden Akdeniz üniversitesini düşünüyordum sadece şarap dersi var diye. Daha sonra swiss ve movenpick otellerindeki aşçılarla görüştüm. Eğer kardeşiniz kadınsa hiç girmesin bu işe. Ha paranız vardır zenginsinizdir ilerde kardeşi desteklersiniz bir yer açar o ayrı ama yeteneğin yanında mutfaktan gelen genç bir kesim var.

İç mimarlık/mimarlık içinse yine hem genç hem de tecrübeli mimarlarla görüştüm ve sektörün bitmiş olduğunu söyledi. Tecrübeli olan yeni mezunları resmen köle gibi kullandıklarını, alaylı olanların bile işten çıkarıldığı olmuş. Gençlerin durumu zaten ortada yazmıyorum bile.

Biraz konsantre şekilde kısa kısa yazdım ama bu ikisinden baska bir alternatif varsa onları da düşünün. Ha bu arada cok parlak olmasa da şuan fizyoterapi ve rehabilitasyon okuyorum.
0
fıytfıyt
(01.08.21)
İkisini de tavsiye etmem. Mimarlık içiyle dışıyla öldü bu memlekette. Mimar Sinan mezunu 5 yıl sektör tecrübeli adam 4,500 tl'ye çalışıyor, değer de görmüyor. Gastronomide de alaylılar çok daha önde. Başka bölüm bakmak daha mantıklı. Ama unutmayın yanlış bölüm okumaktansa hiç okumamak evladır. Kimsenin de aklına bu gelmez bizim memlekette. Örgün ve yabancı dilli işletme okuduk salak gibi 6 sene. İşe başlayınca AÖF okuyup 5-6 sene tecrübe yapmış yaşıtlarımızın gerisinde kaldık.
0
dogumdansancili
(01.08.21)
(5)

Otizm nesilden nesile aktarılıyor mu?

bigbadabum
İnternette araştırdım tam olarak buna bir cevap bulamadım.
İnternette araştırdım tam olarak buna bir cevap bulamadım.
0
bigbadabum
(31.07.21)
yüzde yüz değil ancak çoğu durumda otizm genetik bir hastalık.
0
candide
(31.07.21)
Genetik bir bozukluk tamam ama aynı aileden bir kişinin sonraki nesillerine aktarılıyor mu?
0
🌸bigbadabum
(31.07.21)
No. Genetik geçişi yok.
0
benim bir gizli bildiğim var
(31.07.21)
Orta okul biyoloji bilgisiyle evet demeniz gerek -teorik olarak- ancak aileden ne kastettiğiniz anlaşılmamış.
Örneğin kardeşiniz otizmli ve sizin çocuklarınızdaki riski soruyorsanız; oran çok düşük çünkü kardeşinizde otizm çıktığı için siz de otizmin baskın gen olarak ortaya çıkması bile çok düşük dolayısıyla çocuklarınıza gelince azalıyor. Ancak imkansız değil. Mobildeyim buraya yapıştıramadım researchgate’te bi makale var guncel.
0
rewlack
(31.07.21)
Bu tip hastalıklar oldukça karmaşık kalıtım gösterdiği ve ek olarak çevresel etkiler de yüksek olduğu için bir şey söylemek çok zor. Otizmde bütün genetik mekanizma da tam olarak bilinemiyor. Genetik aktarım olsa bile uygun çevresel koşullar oluşmazsa ortaya çıkmaz.
0
evrim halkasi
(31.07.21)
(12)

istanbul üniversitesi sosyoloji

uzaklara cizittirsak di mi
merhaba. istanbul üniversitesi sosyoloji bölümünü tercih etmeyi düşünüyorum. ileride sinema sosyolojisi ya da göç sosyolojisinde araştırma yapma hedefim var. tercih için istanbul üniversitesi'nin ismi bile beni cezbetmeye yetse de, bölümün başarı sıralamasının kötü olması beni düşündürüyor. yks sıra
merhaba. istanbul üniversitesi sosyoloji bölümünü tercih etmeyi düşünüyorum. ileride sinema sosyolojisi ya da göç sosyolojisinde araştırma yapma hedefim var. tercih için istanbul üniversitesi'nin ismi bile beni cezbetmeye yetse de, bölümün başarı sıralamasının kötü olması beni düşündürüyor. yks sıralamam 32 bin, iü sosyoloji sıralaması ise 130 bin bandında. sıralamam ve bölüm sıralamasındaki bu fark beni hayal kırıklığına uğratır mı? öğrenci profili açısından, akademik kadro vs.
0
uzaklara cizittirsak di mi
(31.07.21)
Türkiye’de herkes mühendis, doktor olmaya çalıştığı için bu alanlara “başarısız” kişiler girmek zorunda kalıyor. Öyle güzel bölümler var ki sıralamar yerlerde. Eğer içinizde böyle bir aşk varsa o bölümde çok başarılı olup güzel bir kariyer yapabilirsiniz.
0
ruhen hastayim ben
(31.07.21)
İÜ sosyoloji'nin muazzam bir Twitter hesabı var. Eger mesaj gönderimi açıksa mutlaka cevaplarlar diye düşünüyorum. akademik kadronun nasıl olduğunu görmek için Google scholar da hocaları aratıp ne kadar aktif çalışma yaptıklarına ve aldıkları atıf sayılarına bakılabilir. fakat kesinlikle akademide ilerleme hedefi varken Türkiye şartlarındaki akademiyi bir düşünürüm çünkü İÜ'den yurtdışına gidebilme oranlarının çok yüksek olduğunu düşünmüyorum.
0
sana bir sarki yazdim fernando
(31.07.21)
Ben kendi sıralamamdan neredeyse 30k düşük bir okulda okuyorum. Evet maalesef ortam fark ediyor :( Ama İÜ Hukuk'ta okuyup oradaki ortamdan da memnun olmayan arkadaşlarım var, İÜ gayet iyi bir puanla kapatmasına rağmen. Bu biraz sizinle, çevrenizle, yaşadığınız ortamla da alakalı. Boğaziçi Sosyoloji de okuyup öğrencilerden memnun olmama ihtimaliniz var sonuçta. Yine de benzer bir tecrübeyi yaşayan ve yaşamaya devam edecek bir insan olarak önemli olanın bölüm azmi olduğunu düşünüyorum. Bölümdeki en azimli ve çalışkan arkadaşlarımdan bazılarının YKS sıralaması çok çok iyi değil ama bölümü gerçekten seviyorlar. YKS puanı iyi olup dersi sulandırmaya çalışanlar da yok değil. Tek ölçüt bu değil.

Başarılar diliyorum.
0
black holes in the sky
(31.07.21)
Sosyolojide akademik alanda ilerlemek istiyorsanız İngilizce bir sosyoloji bölümü okumanızı tavsiye ederim. Türkçe okuduğunuz metinlerin çoğu zaman çevirisi bile güzel olmayacak ve siz metinlerden tam verimi alamayacaksınız bile. Aynı zamanda yurtdışı doktora ve yl programları söylediğiniz alanlarda çok çeşitli konularda çalışıyor, belki de siz hocalarınızı vizyonu, dil ve aldığınız dersler sebebiyle bu programları inceleyemeyeceksiniz bile. Bir de İst Sosyoloji’nin verdiği ders yöntemi ve Boğaziçi, Bilgi, ODTÜ, Bilkent farklı mesela, ben İstanbul Üni’nin bi kaç dersinden hiç zevk almamıştım, öğretilen yöntem bi garip ama nasıl anlatacağımı bilemiyorum.

Akademik kadrosu iyi olan ve yurtdışı bağlantılı olan özel okulları da düşünün derim ben. Bilgi, Kadir Has vs olabilir belki, Mef Üni hocaları da güzel olabilir sosyoloji varsa eğer. Hem özel ünilerde disiplinlerarası dersler almak da kolay olabilir, devlette böyle şeyler çok da mümkün olmuyor diye biliyorum.


Sıralama konusunda da, evet fark olacaktır. Sizin gibi isteyerek bu bölümü seçen kaç tane insan olacak? Bu sizi ne kadar tatmin edecek? Ben Boğaziçi Sosyoloji mezunuyum, orada bile insanlar psikoloji tutmadığı için ya da sırf Boğaziçi olsun diye gelenler vardı, ama öğrencilerin akademik başarısı yüksek olduğu için derslerden yüksek alma pahasına bile olsa çalışıyorlardı ve bu derslerin verimliliğini arttırıyordu. Ama sosyolojiye ilgili ve isteyerek gelen arkadaşlarımdan daha çok beslendiğimi, entelektüel anlamda, söyleyebilirim.

Tüm bunların yanında İstanbul Sosyoloji’den çıkıp Boğaziçi, ODTÜ gibi yerlerde yüksek yapabilir misiniz? Elbette yapabiliriz ve yapanlar da var. İlgili olmanız, sahada neler yaptığınız, çalışmalarınız önemli. Ama dediğim gibi İstanbul Sosyoloji ortamı sizi ne kadar geliştirir, geliştirirse bu Türkiye’yeyle mi sınırlı kalır orasından şüpheliyim.

Bir de İstanbul Sosyoloji hocalarının görüşlerini de araştıemanızı tavsiye ederim, size yakın olmaz mesela referans alamazsınız, ya da yüksek lisansa kabul alamazsınız. Böyle şeyler maalesef akademide oluyor. Hı, Boğaziçi’nde oluyor mu? Evet, orada da oluyor.

Özetle, bir sürü değişken var ve bunların hepsi size ve ortama bağlı değişkenler. Ne derece yararlanırsınız size kalmış. Sosyoloji akademide güzel yurtdışı imkanları oluyor kovalarsanız, ben yurtdışına çıkmanın çok cazip geldiği bu günlerde İngilizce eğitim veren bir yerleri seçmenizi tavsiye ediyorum.

Not: söylediğim gibi Boğaziçi Sosyoloji mezunuyum, ve İstanbul Sosyoloji’den bazı hocalardan ders aldım oradaki öğrencilerle birlikte.

-galiba sosyoloji küçük yazılmalı, emin değilim :)

Sorunuz olursa cevaplayabilirim.

Başarılar diliyorum.
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(31.07.21)
Baktım da puanlara, sizin sıralamada iyi bir İngilizce sosyoloji bölümü görünmüyor :( aklınızı daha fazla karıştırmak gibi olacak belki ama, Odtü Felsefe seçip Sosyoloji’yle çap yapabiliriz belki? Sosyoloji çapı için yanıp tutuşan var mıdır ODTÜ’de bilmiyorum ama bu lisans eğitiminin sizi akademik anlamda geliştireceğini düşünüyorum. Sosyolojide farklı alanlardan ders almak çok güzel oluyor, farklı disiplinlerden beslenmek sizi sosyolojik bakış açısından geliştiriyor illa ki. Tabii ki de ilk söylediğim felsefe olmazdı belki, tarih olurdu, politika olurdu vs ODTÜ Felsefe’de çap yapamazsanız bile bu okulda göç sosyolojisi dersleri alıp; yine göç alanında farklı disiplinlerden ders alıp, batı dillerinden sinema dersleri alıp sonrasında niyet mektubunuzda ben şu şu dersleri bu alanda çalışmak için aldım derseniz yüksek lisansta çok etkili bir durum olur. Ama bunun Türkiye’de şöyle bi dezavantajı var, lisans felsefe diyelim siz sosyoloji yl yapıyorsunuz, bazı okullar sizi Araştırma görevlisi olarak almıyor ve parasız kalıyorsunuz. He derseniz ki ben direkt Amerika’ya doktora bütünleşik programa gideceğim, bu da güzel bi seçenek ve olur da :) ODTÜ’de Erasmus ve Exchange imkanları yine size yurtdışı sosyoloji akademisinde farklı kapılar açar. Felsefe okurken yurtdışında gittiğiniz okulda sosyoloji bölümünden dersler alıp; oradaki hocalarla tanışıp aranızı iyi tutup network yapabilir, gitme ihtimalinizi arttırabilirsiniz mesela. Ama felsefe sevmiyorsanız giymeyin, okumak hiç de kolay değil İngilizce sanki. Felsefi düşünmenin sosyolojik düşünmek için yararlı bir şey olduğunu da düşünüyorum ayrıca ama okumak isterseniz.
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(31.07.21)
İÜ sanıldığı kadar kaliteli bir okul değil. Başka bir okulda lisans eğitimi alıp buraya master için gelmiş biri olarak gözlemim bu. Sadece bunu söylemek için geldim.
0
Mossy
(31.07.21)
Hangi bölümde yüksek lisans yapıyorsunuz?
0
🌸uzaklara cizittirsak di mi
(31.07.21)
Maalesef istanbul dışı tercih yapma imkanım yok.
0
🌸uzaklara cizittirsak di mi
(31.07.21)
kırmızıayakkabılıgargamel'i bolecegim.

odtüde sosyoloji hem cap hem de yandal için yanıp tutusulan bir alan. iki yıl önce cap için 3 kişi aldılar en düşük ortalama 3.90 idi. 3.90 gibi çılgın bir ortalamayı yapmak için çalışmak yetmez şans da lazım. Buna güvenerek odtuye gelme.
0
sana bir sarki yazdim fernando
(31.07.21)
Puan yetiyorsa tam bursla; güzel vakıf ünivleri tercih edin. (Boğaziçi ve gs olmuyorsa)
Sosyolojiyle ilgili başka bölümler de bakabilirsiniz.
İü birkaç istisnası dışında her anlamda çok konservatif bir bölüm. Sosyoloji gibi bir alan için bu açıdan çok yanlış.
Herşeyden öte iü size ingilizce öğretmez. İngilizce “akademik” okuma yazma yapamazsınız.
0
rewlack
(31.07.21)
Sifir bilgim var ama sunu demeye geldim;
İzmir'de vakif üniversitesi mezunuyum, okul full İngilizce ve cok ama cok ciddi İngilizce egitimi var (hazırlığı 3-4 sene gecemeyen arkadaslarim var öyle sallamasyon gecilmiyor)
Sosyoloji mezunu arkadaslarimin cogu(hepsi degil) fena olmayan yerlere geldi. Yurtdisina giden de var baya.

Eğer akademik kariyer düşünürseniz kesinlikle İngilizce okumanizi tavsiye ederim. Kendi cabanizla İngilizce öğrenmek ile okulda full İngilizce okumanin farki oluyor.
0
logisticsmanager
(31.07.21)
iü yazma boşver. tadilat, tamirat okul leş gibi, kolay düzelmez.
odtüde felsefe falan oluyorsa zaten hiç durma, daha usturuplu bir eğitim almış olursun.
çok meşhur bir twitter hesapları var, evet; ülke yanıyor her anlamda, bunlar mühim şahsiyetlerin hayatlarıyla ilgili kıymetli! bilgiler veriyorlar boyuna.
0
bumbum
(01.08.21)
(12)

Egzamasini geciren var mi?

proletarier aller lander vereinigt euch
Elimde sulu egzama olusuyor. Donem donem artip azaliyor. Kortizonlu krem surunce geciyor ama kalici degil tabii ki. Doktora gittim daha once bos tavsiyeler verdi eline kimyasal degdirme nemlendir falan. Bunlari zaten yapiyorum ve hic etkisi olmuyor. Tekrar doktora gideyim mi sizce bir fark gorebilir
Elimde sulu egzama olusuyor. Donem donem artip azaliyor. Kortizonlu krem surunce geciyor ama kalici degil tabii ki. Doktora gittim daha once bos tavsiyeler verdi eline kimyasal degdirme nemlendir falan. Bunlari zaten yapiyorum ve hic etkisi olmuyor. Tekrar doktora gideyim mi sizce bir fark gorebilir miyim tedavi yonteminde?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(31.07.21)
Yaşadığın iklim stres baharatlar bunu etkiler. Kortizonlu krem fazla kullanma. Hayat felsefeni değiştir. Bunla yaşamaya alıştım. yılda bir kere sıkıntı olur anca bana. Onu da takmıyorum.
0
JackDanielSparroww
(31.07.21)
antidepresansız veya çok sıkı/düzenli terapisiz sadece dermotolojik ilaçlarla iyileşmesi çok zor ihtimal.
ihtiyacınıza göre d,e c vitamini veya biotin çinko gibi mineral takviyesi de iyileşmesini hızlandırır. ancak unutmayın özünde psikolojik tedavi gerektiren bir hastalık bu.

geçmiş olsun.
0
rewlack
(31.07.21)
Yeşil ceviz kabuğunu sürmek işe yarıyor. Normalde böyle koca karı ilaçlarıyla işim olmaz ancak ceviz tarlamız var. Bayramda sürdüm elime “en kötü ne olabilir ki” diyerek, işe yaradı :) bildiğin kuruttu.
0
irene
(31.07.21)
parmak aralarında olan ise sürekli kuru tut pc başındayken vantilitörü ellerine gelecek şekilde ayarla. yolda sık sık parmaklarının aralarını pantolununa veya tshörtün ile kurula ter olmasın kısacası. parmak araların aşırı kuruma yaptığında herhangi bir el kremi sür. dönem dönem dediğin şey büyük ihtimalle sadece yaz döneminde oluyordur :)
0
salak kedi
(31.07.21)
Derinin dogal korumasi bozuldugu icin kendini toparlayamiyor o bolgeler gunese de hassastir.

Gecirmeye yakinlasinca korumaya devam edip bir kere yenersen geri gelmiyor.
0
divit
(31.07.21)
@divit, dogal koruma niye bozuluyor acaba? Genelde derler ki bu meret genetiktir ufaktan baslar, bende 19-20 yaslarimda cikti cok stresli kotu zamanlardi cunku. Ne oldu diye dusunuyorum elime 1 kere krem mrem degdirmemis eldiven takmamis insandim o yaslara kadar.
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(31.07.21)
Benim cevremde gorduklerim de hep stresten basladi, ama sonra stres azalsa bile iyilesemiyor.
0
divit
(31.07.21)
konetsu doğru söylüyor. bunun kökeni beslenme daha ziyade. candida mantarı denen bir olay var. onu içeriden bitirdiğinde, ki bu diyetle oluyor, egzama olayı da bitiyor.

yoksa kremdir, pomattır, zaten olan bir şeye akut amaçlı uygulanan bir şey. mevzu bunu çıkmasını engellemek, engelleyebilmek.
0
mermize
(31.07.21)
Böyle şeylere inanıyorsanız eft deneyebilirsiniz.
Hastalıkların duygusal nedenleri de oluyor, kendinize göre araştırıp nedeni saptayarak da iyileşme sağlayabilirsiniz.
0
epitaf
(31.07.21)
Eft nedir acilimi?
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(31.07.21)
konetsu + 1
ben de buna benzer bi diet yapıyorum başka bi hastalığımdan ötürü.glutensiz,sütsüz geenel olarak sağlıklı beslenmeye çalışıyorum.eskiye göre çok azaldı.sıfır değildir ama eskiye göre çok farketti.
ben de taş devri diyeti diye bi kitap var onu kullanıyorum.Ahmet Aydın'ın kitabı
0
high hopes of the sozluk
(31.07.21)
Yazılanlardan çok daha farklı olarak alerjik olduğunu söyledi bana doktor. Antihistaminik yazdı, daha önce kullandığım kortizonlu dahil hiçbir krem geçirmemişti fakat bu alerji hapı geçirdi. Şimdi daha farklı bir sorunum var. Alerji hapını almayı kestikten birkaç hafta sonra farklı yerlerde tekrar çıkıyor. Neye alerjim olduğuna dair hiçbir fikrim yok, beslenmeyle alakalı çıkarsa şaşırmam.
0
lappuntamento
(01.08.21)
(3)

Yüzmek istiyorum

hrvl
Herkese merhaba. 28 yaşındayım. Yüzme bilmiyorum. Tatile gidip mal gibi yüzenleri izliyorum, havuzun kenarına girip çıkıyorum serinlemek için. Eşim falan uğraşsa da güvenip kendimi bırakamıyorum. Hem elimi hem ayağımı kesmeye korkuyorum. Ya yere basacağım ya da bir yerden tutunacağım. 1.75 boyundayı
Herkese merhaba. 28 yaşındayım. Yüzme bilmiyorum. Tatile gidip mal gibi yüzenleri izliyorum, havuzun kenarına girip çıkıyorum serinlemek için. Eşim falan uğraşsa da güvenip kendimi bırakamıyorum. Hem elimi hem ayağımı kesmeye korkuyorum. Ya yere basacağım ya da bir yerden tutunacağım. 1.75 boyundayım 1.40’lık havuzda bile korkuyorum yani.
3-4 sene önce belediyenin kursuna gitmiştim ama orası da kalabalık olduğu için birebir ilgilenmiyorlar ve yine korkmuştum. 1 ayı bile tamamlamamıştım. Herkes boyun uzun, ayağın yere değiyor neden korkuyorsun diyor ama ben dengemi bir kere kaybedince kendimi toparlayıp ayağımı yere koyamıyorum, sorun bu.
Neyse çok uzattım, İstanbul anadolu yakasında birebir ders veren, kesin öğretirim diyen, gittiğiniz memnun kaldığınız bir yer var mı? Pandemi koşullarında gidilir mi bilmiyorum ama. Bir de fiyatlar hakkında bilginiz var mı? Kaç derste öğrenirim, ders başı ne kadardır gibi? Teşekkür ederim şimdiden. Bir sonraki sene ben de yüzmek istiyorum artık, sinirlerim bozuluyor.
0
hrvl
(31.07.21)
amelie poulain
(31.07.21)
ben de geçende buradan stil öğrenmek için sormuştum.
özel ders sizin durumlarda daha iyi olabilir en azından ilk etapta.
buradaki arkadaşın önerisinde 10 ders 1500 gibi bişeydi ama hocaya (prof sporcu durmadığı için) bayılmadım ama ben stil falan başka bi beklentideyim. düz yüzme için iyi bence.
ayrıca ufak bi özel ders aramasıyla ist.da daha iyi alternatifler çıkıyor ancak fiyatlar saat başı 250-300e çıkıyor.

çok fakirim diyorsanız da ibb'nin havuzlarında dersler var neredeyse bedava. sıra hemen gelmiyor gibi, adınızı yazalım sizi ararız diyorlar ama aşırı da geç değil, bi kaç haftada sıra geliyor. dersler grup dersleri

bi de korkmayın, bebeklere bile yüzerken bişey olmuyorsa size hiçbişey olmaz. bedeninizi dinleyin, sadece suda değil günlük hayatta da bedenine hakim, beden farkındalığı olan biri daha hızlı öğrenir.
0
rewlack
(31.07.21)
yuzme bilmemekten ote su ile ilgili bir fobi var gibi sizde bence. yuzme bilmeyen sayisiz insan boylarini gecmeyen yerlerde rahat takilabiliyor. veya mesela deniz yatagi veya sosislerle boylarini gecen yerlerde bile takilabiliyorlar. yuzme bilmemek degil fobi olarak degerlendirip ona uygun bir hamle yapmak faydali olabilir. ayaklari yerden kesmekten korkarken yuzme ogrenmek pek mumkun olmayabilir.
0
robokot
(31.07.21)
(7)

Eylülde Kapanma Olur mu?

dogumdansancili
Merhaba. Tatile çıkma konusunda bugün tarih bildirmemiz gerek ve iki opsiyonla karşı karşıyayız. 16-30 Ağustos ya da 13-27 Eylül. Eylülde tam kapanma olabilir söylentileri mevcut. Pandemi sürecinde tatil yapmadığım için kapanma ve kısıtlama durumlarında seyahat, konaklama istisna tutuluyor mu bilemi
Merhaba. Tatile çıkma konusunda bugün tarih bildirmemiz gerek ve iki opsiyonla karşı karşıyayız. 16-30 Ağustos ya da 13-27 Eylül. Eylülde tam kapanma olabilir söylentileri mevcut. Pandemi sürecinde tatil yapmadığım için kapanma ve kısıtlama durumlarında seyahat, konaklama istisna tutuluyor mu bilemiyorum. Sizce hiç riske atmayıp Ağustosu mu seçmeliyim, yoksa fiyat avantajını da düşünerek ve risk alarak Eylülü mü? Görüş ve önerileriniz için şimdiden teşekkürler.
0
dogumdansancili
(30.07.21)
eylül erken ekim yada kasımda başlar.
0
sizofren06
(30.07.21)
tam kapanma gelmez daha. kısmi gelebilir eskisi gibi.
0
jelly bear
(30.07.21)
turizm nedeni ile vaka rakamlarının düşük gösterildiğine yemin ederim ama kanıtlayamam. bu cepte.

buradaki kritik soru, turizm sezon sonunu eylül sonu gibi mi alacaklar, yoksa okulların açılması gibi mi, yani eylül başı mı alacaklar?

turizm sezonu biterken, rakamlar fiyyuuuuuuuuv diye artacak..

ama bu sefer sert kapanmalar beklemiyorum. mesela aşısızlar için sokağa çıkma yasağı gelecek, tek aşılılar seyahat edemeyecek, aşısı tam olanlara herkes serbest olacak gibi
0
co2s2
(30.07.21)
Ben olsam Eylül ayını seçerdim.
0
pispinti
(30.07.21)
eylül erken ama ekim sonu kasım gibi çok yüksek ihtimal.
0
rewlack
(30.07.21)
Mayıstaki 1 ay dışında pandeminin başından beri turistik tesise gidiyorsan sokağa çıkma yasağından muafsın. O yüzden eylülü tercih ederdim ben olsam
0
zimbirik
(30.07.21)
eylül de TR de turizm devam eder. tam kapanma filan gelmez. ekim kasım gibi olabilir
0
ankarakecisi
(30.07.21)
(2)

Dönemsel pozisyon iş görüşmesi

meraklitursucu
Dönemsel olarak belirtilen ilanlara nasıl bakıyorsunuz? Sure bitince teşekkür ederiz yollar ayrıldı mı diyorlar genelde?
Dönemsel olarak belirtilen ilanlara nasıl bakıyorsunuz? Sure bitince teşekkür ederiz yollar ayrıldı mı diyorlar genelde?
0
meraklitursucu
(30.07.21)
evet.
0
rewlack
(30.07.21)
Evet, dönemsel ya da proje bazlı olmasının amacı o. Bizim dönemsel arayışlarımız oluyor. Çalışandan gerçekten memnunsak, işe bir şeyler katıyorsa başka projelerde ya da uygun şartlar varsa tam zamanlı olarak da devam ediyoruz. Standart bir çalışma sergiliyorsa "süre bitti, teşekkür ederiz". standart altı ise zaten proje sonunu göremez.
0
nawar
(30.07.21)
(6)

Aynı pozisyona farklı sitelerden başvurmak

vatanperver
Yazılımcı pozisyonu için bakıyorum ki şirket hem linkedin hem kariyer.net hem de başka sitelerden ilan vermiş.Bunların sadece biri yerine, birkaç tanesinden başvuru yapmak kötü bir fikir mi?
Yazılımcı pozisyonu için bakıyorum ki şirket hem linkedin hem kariyer.net hem de başka sitelerden ilan vermiş.

Bunların sadece biri yerine, birkaç tanesinden başvuru yapmak kötü bir fikir mi?
0
vatanperver
(30.07.21)
bu isi cok istedigine dair bir ozur notu ile 2. basvuruyu yaparsan degil.
0
buenosdias
(30.07.21)
evet, kötü fikir.

"başvurduğu işin aynı iş olduğunu bile anlamadan sıradan başvuruyor" derler.
0
co2s2
(30.07.21)
yabancı ülke ise kötü fikir
türkiyede kötü olmayabilir.
0
rewlack
(30.07.21)
Binlerce başvuru alacak bir pozisyonsa ikisini de deneyebilirsin, insanların çoğu böyle yaptığı için artık bir noktadan sonra çok olumsuz bir etki bırakmıyor. Ama kesinlikle işi çok istediğinin göstergesi değil.
0
Bruce
(30.07.21)
Bir sürü yazılımcı başvuru arasında bu kişi 2 kere başvurmuş diyemezler.

Bence kötü fikir değil. Bir çok kişi linkedin inde koydukları ya da kariyerde koydukları bi kriterden elenebiliyor, belki görüşmeye gitse işi alacak ama ik nın önüne cv bile gelmiyor. Cvnin görülme ihtimalini bir kaç yöntem ile başvuru yaparak arttırmak mantıksız değil.
0
zimbirik
(30.07.21)
Alanım yazılım değil ama böyle sağdan soldan saldırıp freelance iş almışlığım var. Şu an ona devam ediyorum hatta.
0
adetsancısı
(30.07.21)
(6)

Hangi ulkede daha rahat kalinir?

karaca2
merhaba. yurtdisinda yuksek lisans icin gerekli tum kosullara ve maddi guce sahibim. yuksek lisans sonrasi oturma vizesi alma orani en yuksek ulkeler nerelerdir? boyle bir istatistik yayimlayan site var mi? bir kere yapacagim ve buyuk ihtimal tum birikimimi bu amacta harcayacagim icin isimi sansa bi
merhaba. yurtdisinda yuksek lisans icin gerekli tum kosullara ve maddi guce sahibim. yuksek lisans sonrasi oturma vizesi alma orani en yuksek ulkeler nerelerdir? boyle bir istatistik yayimlayan site var mi? bir kere yapacagim ve buyuk ihtimal tum birikimimi bu amacta harcayacagim icin isimi sansa birakmak istemiyorum. ben almanya, avusturya dusunuyorum ama buralarda vize alabilen insanlarin sayisi nasil?
0
karaca2
(30.07.21)
Almanya 1,5 yıl iş arama vizesi veriyor eğitim sonrası. Hollanda İngiltere gibi diğer ülkelerde de var benzer uygulamalar. Kendi ülkesinde eğitim almış kalifiye personeli her ülke tutmak ister zira. Önemli olan iş piyasasının durumu. Vize uygulamalarından ziyade iş bulabilir miyim diye bakardım ben olsam. İş bulabileceğiniz bir yere giderseniz her türlü kalırsınız.

Bol şans
0
but that was just a dream
(30.07.21)
Son yıllarda maalesef göçmen başvuruları vs. biraz sıkılaştı. Birkaç arkadaşım çok iyi cvleri, çok iyi görüşmeleri olmasına rağmen "eu-first" ya da "us-first" vizyonu yüzünden iş bulamadan dönmek durumunda kaldı.

Özellike AB ülkelerinde firmalar o topa girmek istemiyor. Çünkü adama önce "niye bu ülkenin bir vatandaşı değil de türkiye'den birini işe alıyorsun" diyorlar. Onun için geçerli bir sebep göstermesi ve kabul ettirmesi gerekiyor. Sonra tamam, hadi bu nitelikte bir adamı bu ülkede bulamadın. AB ülkelerinde de mi bulamıyorsun deniyor. O aşamada da ikna etmesi gerekiyor...

Alanınızı bilmediğim için net bir şey diyemiyorum. Ama sektör çok çok önemli bu kararı verirken. Yani bazı sektörler var ki aşırı göçmen karşıtı bir ülkede bile çok rahat iş buluyor, bazı sektörler var ki en göçmen dostu ülkede bile iş bulamıyor.

Mesela Türkiye'ye yoğun ihracat yapan bir şirket vardır, pazarlama faaliyetleri için "ana dili türkçe olan" marketing manager arıyordur. Anadil sebebiyle iş teklifi alan arkadaşlarım oldu. Ama tamamen sektör ve iş alanıyla alakalı bir durum.

Bu arada estonya vb. ülkeler mesela teknoloji alanında çalışanlar için daha esnek koşullar sunuyor ve bürokrasi engelini kaldırıyor.
0
anten
(30.07.21)
Boyle bir istatistik yok. Bati Avrupa´da gocmen cok, yasalar ve duzenlemeler daha sert.

Cunku "rahat" dediginiz kavram, yukaridaki Almanya orneginde de sehirden sehire degisiyor. Almanya´da iki yil bloke hesap icin kac liraya ihtiyaciniz var? Bir servet ediyor. Dil yoksa, dil kursu icin en az bir yil harcayacak, bu surecte calisma vizesiz, sadece cebinizden yiyecekseniz. Ust duzey bir ogrenci olsaniz dahi iki yilda MA bitirebilen cok cok az. Uc yil boyunca en iyi ihtimalle yari zamanli calisabilirsiniz. Oturum veren memurlari genelde "rahat" insanlar degillerdir.

Avusturya üniversite okumak icin daha "kolay" bir secenek. B2 ile aliyorlardi. Girisi daha kolay diye bircok yabanci ogrenciden duydum. Ama ikisinde de üniversite, ozellikle master bitirmek zordur.

Almanca ogreneceksiniz de, akademik dili kavrayacaksiniz da... Ingilizce programlara bakin, Hollanda iyi bir secenek olabilir.
0
buf-e kür
(30.07.21)
Fransa'da iki arkadaşım var böyle olan biri hintli biri türk. Ikisi de cok iyi yerlerde calistilar.
www.campusfrance.org
12 ay kalabiliyorsun mezuniyet sonrasi

Meslege bakmak lazim. Ben supply chain, muhendislik gibi alanlara garanti veririm kalirsin, is bulursun her türlü. Business vs olaylarinda da bulursun. Mobil olduğun, Fransızca bilmesen de bilmeye niyetliysen Fransa'da is var bu tarz bölümlere. Ama her is icin söyleyemem.
0
logisticsmanager
(30.07.21)
Data science&Big data alaninda master yapacagim. Finans fonksiyonunda da 6 yillik tecrubem var halihazirda. Data science bu ara hot topic ama cok insan birikti o alanda o yuzden is bulma konusunda biraz tereddute dustum
0
🌸karaca2
(30.07.21)
hayır yok.
çünkü kimin nereden geldiği (vize ihtiyacı) veya ne yapmak istediği çok değişken.

avrupada hemen hemen her ülke veriyor yl sonrası iş arama süresi ve veya izni.
oturum, kalıcı oturumsa bu süreç daha başka işleyebilir.
bir de rahat kalmaktan kastınız nedir? ispanyada rahatlıkla sonrasında kalırsınız ama işsizlik çok veya hayat pahalıysa ne olacak?


irlanda,
almanya,
fransa,
hollanda overallda kendi bakışıma göre okuması, kalması, iş bulması kolay ülkeler.

*hepsinde ingilizce master gayet mümkün.
0
rewlack
(30.07.21)
(4)

yarın fethiye'ye tatile gidiyordum.

reanarchy
yarın gece yola çıkıp pazar günü giriş yapacak şekilde fethiye'ye tatile gidiyorduk. otel falan her şeyi ayarladık. ne yapacağız bu durumda. gitsek bir türlü gitmesek başka türlü.oteli aradım bu tarafta herhangi bir sıkıntı yok gönül rahatlığıyla gelebilirsiniz dedi ama garantisi yok tabii.yollarda
yarın gece yola çıkıp pazar günü giriş yapacak şekilde fethiye'ye tatile gidiyorduk. otel falan her şeyi ayarladık. ne yapacağız bu durumda.

gitsek bir türlü gitmesek başka türlü.

oteli aradım bu tarafta herhangi bir sıkıntı yok gönül rahatlığıyla gelebilirsiniz dedi ama garantisi yok tabii.

yollarda sıkıntı olabilir,
biz oradayken yangın çıkabilir,
hava berbat olabilir. duman vs.
milletin canı yanarken tatil yapmak içimizden gelmez.
ama parayı peşin ödedik, 6 aydır bu haftayı planladık izinler falan filan.

nereden tutarsam elimde kalıyor.

fethiye'de olan var mı? siz ne düşünüyorsunuz?
0
reanarchy
(30.07.21)
Şuan fethiyede değilim. Ama tüm türkiye çöp dolu. kovidden önce kirliliğin dozu bu kadar değildi. İnsanlar kendini doğaya attılar ve eğitimsizlik görgüsüzlük nedeni ile çöplerini her yere bırakıyorlar.

İklim bilimciler havanın yangın için çok elverişli olduğunu belirtiyor, sıcaklık, nemsizlik ve rüzgar nedeni ile. Bırakılan tek bir izmarit, tek bir cam şişe yangın çıkartıyor.

ben bunların sabotaj olduğunu düşünüyordum. Ama datça aktur yangınından beri camlar ve izmaitler nenedeni ile de olabileceğini düşünüyorum. Çünkü akturda yarım adada yangın çıkmış. İnce bir boğazdan giriliyor o yarım adaya, o yarım adada yangın çıkartan kişi o dar boğazdan geri dönmek zorunda kalacak. Yani öyle yakıp ortadan kaybolabileceği bir yer değildi akturdaki yangın çıkan yer. bence yürüyüşe çıkan turistler cam vs bir şey bırakmıştı. cam ise kuru otları kolaylıkla tutuşturabilen bir şey bu nedenle yangın çıktı.

bunları söylememin nedeni ise fethiyedede aynı durumun yaşanmasına bir engel yok. Turist yoğunluğu nedeni ile tüm ağaçlıkları, doğal kalması gereken yerler çöp dolu, cam şişe dolu.

Ben yerel yönetimlerin daha fazla zorlanmaması için şu sıcak hafta geçene kadar oralarda nüfus yoğunluğunun artmamasının daha mantıklı olduğunu düşünüyorum. Turist olarak bu yoğunluğa eklenmek istemezdim.

Para iadesi alabiliyorsanız alın bence. Biraz zorlarsanız, açıklarsanız bence iade ederler.
0
zimbirik
(30.07.21)
para iadesi alın.
abi ülke gitti ne tatili.

bi de işin sosyal boyutunu geçtim; covid ayrı o afet bölgelerindeki trafik, dağınıklık, hijyen sorunu vs ayrı. boş verin canımıza bişey olmadı deyip geçin işte.
0
rewlack
(30.07.21)
nazillide yaşıyorum. buralarda sıcaklık çok fazla. yangınlar havayı fena ısıttı. dün havada yanık kokusu vardır. 1 2gün rüzgarlarla beraber sıcaklık daha da artar. yapacak bir şey yok. afet bu nerede olacağı belli olmaz.
0
mikahakkinen
(30.07.21)
valla o taraflardan foto video paylaşan arkadaşlara bakılırsa hava kül kızılı zaten. Adam 5 yıldızlı otele gitmiş, arkada hava cehennem gibi. Öyle bir ortamda bulunmak sağlığa zararlı dahi olabilir. Ben olsam iptal ederdim.
0
roket adam
(30.07.21)
(4)

türkiye’de remote çalışıp yurtdışına taşınmak

matjunhyu
türkiye’de bir şirkette remote olarak çalışan kişinin yurtdışında yaşamak istemesi durumunda, vize ve oturum izni konusunda yararlanabileceği bir kolaylık bulunuyor mu? (avrupa ve abd için) şimdiden teşekkürler.
türkiye’de bir şirkette remote olarak çalışan kişinin yurtdışında yaşamak istemesi durumunda, vize ve oturum izni konusunda yararlanabileceği bir kolaylık bulunuyor mu? (avrupa ve abd için) şimdiden teşekkürler.
0
matjunhyu
(29.07.21)
Evlilik yolu ile olabilir. Uzaktan çalışıyor olmanın bir faydası yok.

Firma size sponsor olup getirmediği sürece Türk firmasinda çalışıyor olmaktan farkı olduğunu düşünmüyorum.

Firmanin Türkiye ofisinde çalışıyorsanız "firma için" vize işleri daha kolay oluyor genelde. Ama yine sizi firmanın dponsor olup getirmesi gerekli tabi.
0
nop
(29.07.21)
Maalesef.

Ama bir ülkeden oturum izni almak için illa ki o ülkede çalışıyor olmanız gerekmiyor. Bir arkadaşım, aylık ortalama geliri ülkeye göre yüksek olduğu ve bunu kanıtlayabildiği için "rahat" bir şekilde oturma izni almıştı. Başvurdu ve verdiler yani.

Sıkıntılı tarafı 6 aylık ya da 1 yıllık şeklinde vermeleri ve bittiği zaman uzatmanız gerekmesi. Onun da bir garantisi olmadığı için hafif bi stres kaynağı olabiliyor.
0
plutongezegendegilmi
(29.07.21)
Hayır ancak çok para kapıyı hep açar. Bir üstteki yorumda gayet güzel açıklamış.
Bunun dışında golden visa veren yerlerde de mümkün. Ev alıp, yatırım yapıp da golden visayla oturum alabilirsiniz.
Diğer türlü formaliteden dil okulu/öğenci vizesi alabilirsiniz bloke hesap açarak. Ancak muhtemelen kursa devam etmeniz bir biçimde kontrol edilecektir bir kaç sene böyle idare edilebilir.
0
rewlack
(29.07.21)
Ben bir Alman firmasına uzaktan çalışıyorum bi faydasını görmedim:)
0
mirty
(30.07.21)
(3)

İstanbul'da 2000-2500 kiraya nerede oturmalı?

nhk ni youkosu
tl,dr: İşim Marmarayla gidilebilecek bir yerde. Anadolu'ya taşınmak var aklımda. Örneğin Maltepe taraflarında 2000 civarına 1+1 de olsa bulabilir miyim? Baktım pek yok, spesifik mahalle vs. var mıdır diye sormak istedim.geniş hikaye ve ek soru: Üniversitede ve masterda yalnız yaşadım, sonra kardeşim
tl,dr: İşim Marmarayla gidilebilecek bir yerde. Anadolu'ya taşınmak var aklımda. Örneğin Maltepe taraflarında 2000 civarına 1+1 de olsa bulabilir miyim? Baktım pek yok, spesifik mahalle vs. var mıdır diye sormak istedim.

geniş hikaye ve ek soru: Üniversitede ve masterda yalnız yaşadım, sonra kardeşim üniversiteyi bitirince onunla eve çıktık (arada da ailem geliyordu, covid bunu engelledi biraz) Şu an Tarabya'da yüksekçe bir kiraya 3+1 evde kalıyoruz o yüzden. Fakat ev sahibi evi satıyor ve biz de yeni yer bakmaya başladık. Artık 31 yaşına gireceğim için yalnız eve çıkmak istiyorum zira sevgilim de ailesiyle yaşadığından doğru düzgün buluşamıyoruz, birlikte kalabilmek için otele tatile gitmek de 1 kira gibi bişey zaten. Bu yüzden maaşımın yarısını bile kiraya versem mantıksız değil gibi geliyor, o özgürlüğe tekrar kavuşmak istiyorum. (saçma şekilde 18-25 arası özgürdüm, sonra 25-30 arası kardeş/aile ile yaşamaya döndüm ekonomik olarak rahattı tabii) Kafama göre evde takılmak iş yapmak, kız arkadaşla buluşmak vb. sebeplerden böyle ev bakıyorum. Çok mantıksızsa söyleyin diye yazıyorum (öğretim görevlisiyim, maaşım 6000tl). 2000'e kiralık bulabilsem ki zor, üstüne aidat, faturalar vs. 3000'i bulacak, alım gücüm baya kısıtlanacak ama sese çok takık olduğum için evde birileri olmayınca üretimim artacak farklı işler yapabileceğim (online para kazanma durumum var aslında ama odaklanamıyorum) ayrıca aşk hayatım canlanacak gibi hissediyorum. Cidden covid sürecinde evde buluşamadığımız için sevgilimle ayda bir falan buluştuk özellikle haftasonu yasakları varken. Psikolojim için fakirleşsem de değecek gibi hissediyorum.
0
nhk ni youkosu
(29.07.21)
maltepe aydınevler mah. civarı 2-2.5 bandında bulabilirsin.
0
adwokat
(29.07.21)
Bu parayla aşk hayatınız canlanmaz.
Arkadaşın dediği gibi maltepe, süreyyaplajı bandında bulabilirsiniz böyle bi ev. Ancak istanbul anadolu yakası bostancıdan sonra genç bireyler için çöptür. Yetişkin çocuklu insanlar için de çöptür gerçi. Sanmıyorum ama araba varsa ataşehire de bakın belki 1+1 denk gelir.
Maaşı yükseltmeye bakın hocam. Özel ders olur, ek iş olur, proje yazıp fon almak olur neblim işte.. 3-3,5 bandında bostancıyı geçmeyecek şekilde ev bakın. Hayatınız hatta aşk hayatınız daha önemli, bi kere geliyoruz hayata. Para sonra da kazanılır.
0
rewlack
(29.07.21)
Maltepe sınırlarında rahat bulursunuz. Bir yakınım yeni ev aldı bu siteden minibüs yolunun bir alt sokağı önünden Marmaray geçiyor komşuları nezihmiş. Mobilim link bu şekilde geldi. Pusuya yatın bulursunuz 2000e de.
ONA9 DRAGOS SİTESİNDE ANKASTRELİ-EBEVEYN BANYOLU 1+1 KİRALIK İlan No: 941236278
0
cilekli pasta
(29.07.21)
(5)

Skt geçmiş bira içilir mi?

yetkili birine benzeyen abi
Son kullanma tarihi bir ay geçmiş bira içilir mi?Mutfak dolabındaydı, tatilden dönünce buzdolabına koydum.
Son kullanma tarihi bir ay geçmiş bira içilir mi?
Mutfak dolabındaydı, tatilden dönünce buzdolabına koydum.
0
yetkili birine benzeyen abi
(29.07.21)
tadında ve kokusunda sorun yoksa içilir elbette.
0
emininsel
(29.07.21)
1 yıl geçmediyse içilir tabiiki.
o tarihlerin çoğu best before mantığında.
bir de skt daha çok paket açıldıktan sonraki süreç için dikkat çekiyor.
0
rewlack
(29.07.21)
ben içiyorum genelde. pilsner'se zaten bişey olmaz da ipa falansa bi koklayın yine :)
0
plutongezegendegilmi
(29.07.21)
kesinlikle içilmez zaten bira sağlığa zararlı bir de skt'si geçmiş
0
bir soru sorcam
(29.07.21)
İçilir.
0
pispinti
(29.07.21)
(4)

Türkiye'de undergraduate research imkanları var mı?

sana bir sarki yazdim fernando
selamlar. undergraduate research programı sanırım koç ve sabancı'da var. bunlar dışında ne gibi imkanlar var? ek olarak, benim akademi konusunda (özellikle yurtdışı) bir dünya sorum var ve malesef bu konuda danisacagim kimse yok. Bu konuda spesifik platformlar var mı, Türk veya yabancı? subreddit vs
selamlar. undergraduate research programı sanırım koç ve sabancı'da var. bunlar dışında ne gibi imkanlar var?

ek olarak, benim akademi konusunda (özellikle yurtdışı) bir dünya sorum var ve malesef bu konuda danisacagim kimse yok. Bu konuda spesifik platformlar var mı, Türk veya yabancı? subreddit vs de olabilir.
0
sana bir sarki yazdim fernando
(28.07.21)
imkandan kastettiğiniz ne emin olmamakla birlikte tubitak'ın lisans öğrencileri için araştırma bursu var, danışman hoca bulup proje hazırlıyorsunuz. lakin başvuru süresi bitti bildiğim kadarıyla.
0
halanne
(28.07.21)
Koç ve sabancıda da tam olarak böyle bir “research” programı yok. Çünkü bu dönemde zaten research methods bilmiyor öğrenci diye bakılıyor.
Bağımsız şekilde Tübitak fonlarından ; research projenizi varsa yazarak, diğer bağımsız kurumlardan (istanbul kalkınma ajansı, kosgep vs veya yabancı fonlardan hocanız aracılığıyla başvuru yapabilirsiniz böyle bir iddianız varsa.
Bunlar dışında bir hocanın yürüttüğü proje varsa -tıpkı yurt dışındaki gibi- sizi elbette gruba dahil edebiliyor. Post gradlardan az alırsınız ama yine de sabit gelir olur. Zor olan proje sahibi hoca bulmak.

Yurt dışı sorularınız için YouTubeda çok gezinmenizi öneririm. İng varsa ing kanallars bakın. Yoksa; akademiklink, +90 gibi kanallardan başlayın.
Ab-ilan’daki bursları, çağrıları takip edin.
0
rewlack
(28.07.21)
Hacettepe'de vardı böyle resmi bir "undergraduate research program" diye bişey. Hocalar projelerini yazıyordu, gidip konuşuyordun, işte her projeye 2-3 öğrenci alıyorlar falan. Seçilirsen 1-2 yıl sürüyordu genelde projeler, bitirirken de yazdığın makale en azından bi konferansta falan yayınlanıyordu. İsteyene burs falan da veriyorlardı genelde.

Ha ben girdim buna ama ne faydası oldu? Hoca "illa gel yüksek lisans yap, akademisyen ol" diye darlayıp durdu beni. İstemeyince de "niye vaktimi çaldın" diye trip attı ve küstü. Paper yazmayı / okumayı biraz öğrenmiş olabilirim. Araştırma konumu da (machine learning) sonra bi daha ellemedim, kaldı öyle o. Şimdi olsa yapmam yani.

Aynısı TOBB'da da vardı bu arada. Böyle resmi bir şey değil ama hocalar akıllı çocukları alıp kendi şirketlerinde bedavaya çalıştırıyorlardı. Buradan kontakt kurup yurtdışına doktoraya falan giden çok oldu. Zaten genelde hoca bi arkadaşına refer ediyor seni, oradan yürüyorsun.

Valla bence en güzel bilgi edinme yöntemi hocaların websitelerini bi gezmek. Oradan bişey çıkmazsa da mail atıp sormak. Sonuçta kendi projesine ucuz işgücü buluyor, yapabileceğini düşünürse niye istemesin.
0
plutongezegendegilmi
(28.07.21)
Hacettepe'de var evet. Hatta adımız sitede past researchers olarak geçiyor hala. Ne oldu, makale aşamasında dolandırıldım gibi bir şey oldu çoğu işi benim ve arkadaşlarımın yaptığımız collaborationda adımız geçmedi; sonra tek çalıştığım ikinci projeden de ben çıktım kaynak kodunu vermeyip vs.

Ama paper yayınlayan arkadaşlarım oldu undergrad iken.

Ben de çok pişman değilim, past works diye koydum posterleri demoları siteme; hem de bütçe vs. sorun çıkarmadılar cutting edge teknolojilerle çalışıp yapılmamışları yapmış oldumm. Mezun olur olmaz arkadaşlarımın 2-3 katı maaşla işe başladım onlar sayesinde.
0
aguen
(29.07.21)
(6)

Online görüşme kaydetme

meraklitursucu
İş görüşmeleri online oldu malum. Teams, zoom gibi uygulamalarla kaydediliyor mudur bu görüşmeler? Anlamanın yolu var mı?
İş görüşmeleri online oldu malum. Teams, zoom gibi uygulamalarla kaydediliyor mudur bu görüşmeler? Anlamanın yolu var mı?
0
meraklitursucu
(28.07.21)
zoomda yazıyor recording diye. teamsi bilmiyorum. kaydedildiğini sanmıyorum. uğraşılmaz onu izlemekle.
0
jelly bear
(28.07.21)
anlamanın yolu yok.
arkada kamerayla veya ayrı bir cihazla ses kaydedilebilir.

zoomda ve teamste kayıt başlarsa, görünüyor.
0
rewlack
(28.07.21)
Zoom uygulamada kaydederse görünüyor ama ekran kaydı alırsa belli olmaz. Tabiki başka bir cihazla kayıt da mümkün. Çok sakat bu online işler :(
0
epitaf
(28.07.21)
Zoomda en son güncellemeyle karşı taraftan da izin almaya başladılar. İzin vermiyorsan görüşmeden ayrılıyorsun, bu yüzden yine mecburen izin veriyorsun.

Ama harici başka uygulamadan da kayıt alınabilir, bildirim gitmez.
0
sevilen progressive türkücü
(28.07.21)
onu gorusmeyi yapan biz bile bilmiyoruz.

Aday var 4 kisi var herhangi biri kayit alsa haberimiz olmaz.

Buna adayin kendisi de dahil.
0
divit
(28.07.21)
teamsde de zoomda da kayıt alınıyorsa işaret çıkıyor, başka programla ekran kaydediyosa çıkmaz.
0
nahtoderfahrung
(28.07.21)
(3)

yüzme özel ders

rewlack
yüzme biliyorum, yani ölmeyecek kadar. nefes, stil vs teknik ve doğru şekilde öğrenmek istiyorum. bu hoca/kurs efsanedir dediğiniz yerleri alayım. standart kurslarda oyalanmak istemiyorum.istanbul anadolu kadıköy-maltepe,istanbul avrupa maslak-beşiktaş-taksim arası bir yerler.neresidir?
yüzme biliyorum, yani ölmeyecek kadar.
nefes, stil vs teknik ve doğru şekilde öğrenmek istiyorum.
bu hoca/kurs efsanedir dediğiniz yerleri alayım. standart kurslarda oyalanmak istemiyorum.

istanbul anadolu kadıköy-maltepe,
istanbul avrupa maslak-beşiktaş-taksim arası bir yerler.

neresidir?
0
rewlack
(28.07.21)
www.teosport.com.tr

ben şuna başladım şu an iki ders aldım gayet güzel gidiyor. tavsiye ederim
0
clones
(28.07.21)
@biseysorcaktim evet havuz ücreti dahil. sadece ek olarak bone ve gözlük almak istiyorsan ona para veriyorsun o da 60 tl bir şey.
0
clones
(28.07.21)
clones'in gönderdiği hocaya baktım da sorry but pek profesyonel durmuyor :/

ne kullandığı havuzlar ne de hocanın kendisi.. yani belli ki iyi biri, fiyat da makul ama divan otelin aşısız turistlere açık küçücük havuzu bir yana, bu kadar dar omuzlu yüzme hocası :D şaka şaka o değil lisanslı sporcu olmaması falan. no.

başka var mı?
0
🌸rewlack
(28.07.21)
(9)

Neden vaka sayilarini yuksek açıklıyorlar?

Mehmet Ersoz
normalde 5000 gibi sayilarda sabitleyip turizm sezonu boyunca fix rakam açıklarlardi.şu anda turizm sezonundayiz ama 20bin gibi rakam açıklıyorlar? bu biraz garip değil mi onlar için?neden rakamlari saklamak yerine yüksek açıklıyorlar? (ha şu andaki gerçek vaka sayılari da daha çok biliyorum ama 20b
normalde 5000 gibi sayilarda sabitleyip turizm sezonu boyunca fix rakam açıklarlardi.

şu anda turizm sezonundayiz ama 20bin gibi rakam açıklıyorlar? bu biraz garip değil mi onlar için?

neden rakamlari saklamak yerine yüksek açıklıyorlar? (ha şu andaki gerçek vaka sayılari da daha çok biliyorum ama 20bin gibi bir rakami turizm sezonunda açıklamalari çok garip)
0
Mehmet Ersoz
(27.07.21)
Açıkladıkları rakamlar ya doğruysa?
Yani neye göre yalan olduğuna inanıyorsunuz da doğru olduğuna inanmıyorsunuz?
Gevşetilirse önlemler, millet dikkat etmezse yükselir.
0
ikikerekac
(27.07.21)
millet korksun, yasakların geri gelmesinin gerekçesi olsun diye.

ayrıca olduğundan yüksek açıkladıklarını düşünmüyorum. tatil yerleri tıklım tıklım. maske takan yok. sayılar az bile. allahtan aşı var.
0
jelly bear
(27.07.21)
Gerçekte daha yüksek olduğu muhtemel. Ancak bu kadar az gösteriyor olabilirler.
Pandemi başında olduğu gibi bu süreçte de -belki hasta sayısına bağlı- ödenek bekleniyor olabilir.
Bir de zaten turizm tek taraflı değil artık. Yani neredeyse tüm avrupa ülkeleri geri dönüşte daha kısıtlayıcı tedbirler dayatıyor, gelen yabancı turist oranı zaten eskisi gibi değil.
0
rewlack
(27.07.21)
olası tepkileri azaltmak ve vatandaşı yasaklara alıştırmak için yapıyor olabilirler. sayıların yanlış olduğunu düşünmüyorum ben ama istedikleri zaman manipüle edebildikleri doğru tabii ki. tatil yapacak adam zaten covid'e bakmıyor. umursamıyordur, inanmıyordur, aşısını olmuştur vs... gelen yine gelir. hatta çoğu insanda "yasaklar gelmeden eğlenelim" düşüncesi var, hazır bir şeyler yapabiliyorken yapalım diyorlar. kendilerince onlar da haklı.

vaka sayısı eskisi kadar önemli değil ayrıca. normalde günlük 10 bin vaka hastaneleri kilitlerdi, şimdi 20 binde hiçbir şey yok aşılama sayesinde. aşılama hala yeterli olmadığı için belki kapanma gelir ama bunun için bence en az 50-60 binlere ulaşılması gerek. kapatmak istiyorlarsa onun yolunu yapıyorlardır işte, "iş tehlikeli noktalara geliyor" diyemezler pat diye bugün. yavaş yavaş. şimdi 20 bin, pek sorun yok. tam ağustos sonu gibi sezon kapanacağı vakit hooop 60-70 olur, kış boyu yine kilitlerler bizi.
0
der meister
(27.07.21)
Çünkü yasaklar is coming. Şunun şurasında eylül ekime ne kaldı. Sayıları ancak normal (yüksek değerlerine) getirirler.
Turizm sezonu tamamlansın, okul kayıt paraları alınsın. Ünivlere öğrenciler kaydolsun. Bir iki hafta da yok bişey iyiyiz normaliz payı var, eh ancak işte.
0
jimjim
(27.07.21)
Soylediklerinden de yuksektir muhtemelen. Hatta 4 gun once M.Ceylanin bi aciklamasi vardi aktif vaka 100bini gecmis olabilir diye (git: www.sozcu.com.tr)
0
e mice
(27.07.21)
Kız arkadaşım acil serviste hekim olarak çalışıyor vaka sayılarının doğru olduğuna inanıyorum, 5000'lere düştüğünde gerçekten azalmıştı covid nedeniyle gelen hasta sayısı, şimdi yine artışta. Pandeminin başında açıklanan sayılar sorunluydu, en büyük olay hasta-vaka sayısı hilesiyle yapılmıştı, o durum duzeldikten sonra doğruca açıkladıklarını düşünüyorum. Millet bu tam kapanmada da 5000 olacak diyordu 17 mayısta, 5000 falan olmadı.
0
signore
(27.07.21)
Yanlış açıkladıkları dönemde tabip odaları sayıların doğru olmadığını ifşa etti. Sadece İstanbul mezarlıklar müdürlüğü verileriyle hastalık tahmini ölüm sayıları tespit edilebiliyor, bilimler akademisi sürekli açıklıyor. Salgının bir matematiği var. Dolayısıyla reddemezler artık. O nedenle gerçeğe yakın sonuçlar açıklanıyor.
0
evrim halkasi
(28.07.21)
vaka sayisinin bir onemi yok ki. vefat sayisi 50 civari. vaka sayisi cok daha azken daha fazla vefat vardi. artik vaka sayisini cok da sallayan oldugunu sanmiyorum.
0
lemmiwinks
(28.07.21)
(5)

Besiktas, Karakoy, Levent cevresinde kahve-sohbet icin cafe

balpolen
Yarin bir arkadasimla gorusecegiz uzun bir aradan sonra. Kahvaltidan sonra olacak, muhtemelen bir kahve iceriz, yanina tatli falan. Nereleri onerirsiniz?
Yarin bir arkadasimla gorusecegiz uzun bir aradan sonra. Kahvaltidan sonra olacak, muhtemelen bir kahve iceriz, yanina tatli falan. Nereleri onerirsiniz?
0
balpolen
(27.07.21)
Beşiktaş valonia
Karaköy; salt galatanın cafesi
0
rewlack
(27.07.21)
hayali hacivat, beşiktaş
0
noxell
(27.07.21)
Akaretler molecule
0
mg3929
(28.07.21)
besiktasta taraca var pek ozledim 2 yil oldu neredeyse gitmeyeli.
0
in vino veritas
(28.07.21)
Kahve & tatlı için Beşiktaş Valonia iyidir
0
lappuntamento
(28.07.21)
(4)

vegan - vejeteryan ayrımı

diffarentiationation
vegansadece bitkisel beslenir, vejeteryan sadece et yemez. doğru mu? vejeteryan yumurta yiyor mu mesela?
vegansadece bitkisel beslenir, vejeteryan sadece et yemez. doğru mu? vejeteryan yumurta yiyor mu mesela?
0
diffarentiationation
(27.07.21)
Sadece beslenme özelinde soruyorsanız evet vegan sadece bitkisel beslenir, vejetaryense sadece et tüketmeyip diğer hayvansal ürünleri tüketebilir. Yani bir vejetaryen yumurta yiyebilir ya da süt içebilir.

Beslenme dışında da veganlar hiçbir alanda hayvansal ürün kullanmazlar. Deri, yün gibi tekstilde kullanılan şeyler ya da kozmetikteki bazı hammaddeleri içeren ürünler mesela.
0
ms brownstone
(27.07.21)
ya olay her zaman tek başına beslenme temelli olmayabilir.
bu konuların altında politik veya dini sebepler de var. yani hayvan sömürüsü olarak düşünüp veganlığı tercih edenler olduğu gibi, yumurtayı canlılığın devamı olarak gördüğü
için yemeyen vejetaryenler olabilir.
veya yün kazak giymemeyi de hayatına katan veganlar..
veya dini sebeple et ve yumurta yemeyen ama süt içen hindular..


teorik olarak evet, vejetaryenler "et" yemez. hayvansal gıda tüketir; bal, süt gibi..
0
rewlack
(27.07.21)
Veganlık her tür hayvan kullanımından kaçınmak demek. Beslenme ve giyim ilk akla gelenler olsa da, mesela cep telefonunun ya da kontakt lensin veganı olsa o tercih edilir, ya da mecbur değilse telefon/lens kullanılmaz. Yani veganlığın ulu kitabı gibi evrensel kabul görmüş bir şey yok, herkes kendi doğrularına göre davranıyor ama temel olarak böyle. Araba lastiği vegan değilse de mecbur otobüse binilecek mesela, bazı durumlarda alternatif olmayabiliyor, o yüzden "kaçınmak" dedim. Bu konulara kafa yoran akademikler filan da var (Peter Singer, Gary Francione gibi), onların bazıları kuram geliştirmeye çalışıyorlar.

Vejetaryenlik daha çok beslenme odaklı bir kavram. Vejetaryen deyince ilk akla gelen et yememek olsa da, balık, yumurta, süt ürünleri tüketen/tüketmeyen çeşitleri var. Pesketaryen balık yeyip diğer etleri yemeyen örneğin. Ya da yumurta ve süt tüketenlere lakto-ovo-vejetaryen deniyor. Uçak menülerinde vegan yemeğe "strict vegetarian" gibi isimler de verilebiliyor.

Kozmetik dünyasında cruelty free diye bir şey var bilirsiniz. O da hayvan testleriyle ilgili. Yani içinde inek sütü olan bir kozmetik ürün tavşan üzerinde test edilmiyor diye cruelty free denebiliyor, ama vegan olmaz. Vegan olan bir şey cruelty free de olur, yani hem içerik hem test için hayvan kullanımına bakılırken, aynı zamanda bir şeyin doğrudan içinde olmayan ama yapımında kullanılan şeylerin vegan olması da önemsenir. Örneğin bira veya şarap yapımında kullanılan durultucu madde, ortaya çıkan bira/şarapta olmasa bile o ürün vegan olmuyor. Bu durultma ajanı aslında vejetaryen bile değil, balık organlarından elde edilen bir şey.

Konu üstteki arkadaşın dediği gibi etik, sağlık, hayvanseverlik, din, ekoloji gibi çeşitli taraflardan yaklaşılan bir konu, herkesin motivasyonu aynı değil, dolayısıyla pratikler de farklı olabiliyor. Örneğin veganların kuzulu konserveyle köpek beslemesi ya da ördekle kedi beslemesi bana garip geliyor, ama herkesin kendi bileceği şey tabii.
0
fadetoreality
(27.07.21)
temelinde dogru. vegan, bitkisel beslenir ancak her bitkisel beslenen vegan degildir. Bir insan boyle beslenip, hermes canta aliyorsa mesela... vegan beslenme tipinden cok, yasam tarzinin adi.

pestekaryen de kendini vejetaryenden saydigi icin, vejetaryen "et yemez" olayi biraz karisik aslinda.

vejetaryen yumurta yiyebilir, yemeyebilir de. ovo ve lacto-vejetaryenler var.
0
buf-e kür
(27.07.21)
(12)

Çinliler neden Türkiye'de otomotiv sektörüne girmiyorlar?

biravekahve
Türkiye'de son 2-3 yılda telefon sektöründe ciddi bir pay edindiler. Avrupadan gelen araçlar kur problemi ve vergiler yüzünden çok masraflı bir hale büründü. Çin ile bu kur sorunu yok. Burada üretim tesisi açarak vergi muafiyeti de alabilirler. Aslında uygun bir fiyatla çıktıklarında bizim pazarda
Türkiye'de son 2-3 yılda telefon sektöründe ciddi bir pay edindiler. Avrupadan gelen araçlar kur problemi ve vergiler yüzünden çok masraflı bir hale büründü. Çin ile bu kur sorunu yok. Burada üretim tesisi açarak vergi muafiyeti de alabilirler. Aslında uygun bir fiyatla çıktıklarında bizim pazarda ciddi yer edinebileceklerini düşünüyorum. Tabii sektöre uzağım, dıştan bir gözle düşündüklerimi ifade ettim ve merak da ettim neden Türkiye'de bu sektöre girmiyorlar?
0
biravekahve
(27.07.21)
Aksam yattiginda sabah %20 zararla uyanabilirler. O yuzden girmiyorlar.

Almanlar vazgecti, japonlar fabrikayi kilitledi gidiyor.
0
divit
(27.07.21)
Çin'in Türkiye'de üretilen otomobillerle rekabet edebilecek bir otomobili yok. Zaten Çin'de işçilik ucuz. Türkiye Çin için kârlı olmayabilir. Tam tersi Türk firmaları işçilik ucuz diye Çin'de fabrika kuruyor.

Arabayı ucuza alabilirsin belki ama o araba kullanıldıkça sorunlar ortaya çıkacak. Bu sorunları çözecek servis desteği gerekiyor. Servis dışında en önemli şey oto sanayi. Servise para vermek istemeyen oto sanayide istediği bir ustaya gidebiliyor. Ustalar da yılların tecrübesiyle birçok modeli biliyor. Piyasaya yeni giren bir arabayı öğrenmeleri zaman gerektiren bir şey. Bu durumda da bakım, tamir, tedarik sorunları ortaya çıkabilir.
0
dissendium
(27.07.21)
Çinliler elektronik araç olayına girecekler. Yoğun caba harcıyorlar. Yavaştan da giriyorlar. O furyaya bağlı olarak gelebilirler bence. Ama önce pazarda yer edinmeleri lazım.

Telefon pazarında da benzer oldu. Önce piyasada yer edindiler sonra fabrika vs. Açtılar Türkiye'de. İlk çin mali telefonlar hatırlayın hatta Trident falan. Kocaman kocaman sekilsiz tvli telefonlar. Şimdi ise oldukça kaliteli cihazlar var. Buna benzer bir senaryo olabilir bence.

Not: Sektör dışıyım. Sadece yorum yapmak istedim.
0
westblack
(27.07.21)
Çin'in zaten Avrupa'ya kadar uzanan "bir kuşak, bir yol" adlı devasa projesi var. Ve buna bağlı olarak ürünlerin olabildiğince hızlı olarak müşteriye ulaşması için depo olarak kullanılması planlanan "lojistik şehir" uygulaması da söz konusu. Türkiye'de buna dahil yanılmıyorsam.
Belki satışı planan yüzbinlerce ürün arasında elektrikli araba da söz konusu olabilir. Nede olsa zamanla fosil yakıt yerine yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanan araçlar trend halini alacak.
0
Erva
(27.07.21)
risk, güvensiz ortam.
ekonomi sadece mal al sat veya para güvencesi değildir.
temel insani hak ve özgürlükler gittikçe, sadece toplumsal değil doğrudan ekonomik riskler de büyür. çünkü gelişim tehlikeye girer, ilerleme vaadi azalır, hukukun uygulanırlığı tehlikeye girdikçe bu parasal konuları da ilgilendirir.

atıyorum en basitinden sokakta kadın kesmek neblim çocuk tecavüzleri ve bunların ceza almaması vs sadece toplumsal meseleler değil. barbar bir toplumda hele ki otomotiv gibi dev sanayiler yatırım yapmaz.
en iyi fabrikalarımız veya yabancı yatırımlar bile (otomotiv yan sanayi rexroth, neblim wilo, bosch kombi klima) ağırlıkla montajdan ibaret.

sadece kurla açıklanabilecek kadar düz bir olay değil. temel iktisat ve risk kitaplarında güzel açıklanıyor bu durum.

çin ise olsun olmasın en azından demokratik "görünmeye çalışan", bunun gerekliliğini masa üstünde kabul eden bir ülke. tıpkı 2002-2010 arası tr gibi.
0
rewlack
(27.07.21)
Çin'in arabası yok ki hocam? Yani var da, hayvan gibi dünyaya ihraç ettikleri bir markası yok. Sanırım önce iç talebi ucuz yollu karşılamaya çalışıyorlar, sonrasında dünyaya açılırlarsa ve daha ucuz olursa TR'ye gelirler, niye gelmesinler. @dissendium +1 yani.

Diğer yanıtlarla ilgili anlamadığım şey, bir ülkenin demokratik olmasıyla oraya yatırım yapmanın arasında ne gibi bir ilişki olduğu. Why nations fail de okudum, konsepti biliyorum ama o da ucuz bir propoganda kitabı gibi geldi bana.

Yanisi, "TR'de çökerler" endişesi var diyelim. X ülkesinde maliyetim 2 milyar, TR'de 1 milyar olsun. Fabrikayı TR'ye kurar, 500 milyonu da 1 kişiye rüşvet olarak verir, kendimi başka ülkede yapamayacağım kadar garanti altına alırım. "Demokratik" ülke diye bir şey yok ki, başka yerde saçma sapan bürokratik kurallar/kanunlarla seni batırıp rakibini koşturmayacaklarının garantisi nedir? ABD'de Parler'a böyle çöktüler mesela, şirketler bu yüzden ABD'ye yatırım yapmaktan vazgeçtiler mi? Çin'de demokrasiyi geçtim fiili kölelik var, bu yüzden yatırım yapmıyorlar mı artık?
0
plutongezegendegilmi
(27.07.21)
Açıkçası cin'in araclari kendi ic piyasasina yönelik gibi. Ki zannetmiyorum ki kalite olarak diğer araclarla ayni kaliteyi verip ucuz olacak arac yapsinlar. Yani cin telefon deniliyor ama xiaomi kullanmis biri olarak bir daha kullanmam. Disi cok kaliteli ama yazilim hayatimi karartti.
Illa ucuz araba istenilseydi dacia var ama görüyoruz yapılan muameleyi.

Ayni soruyu Avrupa için de sorabiliriz; neden girmiyorlar. Para var, risk yok, stabil ortam. Demekki soru ülkenin ic durumuyla cok net alakali değil.
O denilen ancak ülkede üretim vs yapılmak istenildiginde olurdu. O konuda evet sadece ucuz is gücü olmak yeterli bir kriter değil. O kadar basit dusunulemiyor.
0
logisticsmanager
(27.07.21)
Iyi de dunya sadece Turkiye ve Cin'den ibaret degil ki? Yatirim yapmak icin daha elverisli baska bir suru ulke varken Turkiye'ye sira gelmeyebilir. Turkiye icin saydigin avantajlarin mantikli olmasi icin diger ulkelerle kiyaslaman gerekiyor.
0
hot potato
(27.07.21)
bir de ben eksik aktarmış olabilirim. tr gelişmekte olan ülkeler kategorisinde. gelişmiş bir ülke değil. amerikadaki güvencesiz durumlarla veya oradaki ekonomik büyüme hızı vs ile kıyaslanmamalı. ama benim görüşüm bu tabii.

@plutongezegendegilmi
çok makale var ama bir örneğin;

www.researchgate.net

özellikle pakistan veya afrika ülkelerindeki yabancı yatırımlarla ilgili araştırmalar fikir verebilir.
0
rewlack
(27.07.21)
Biraz daha acarsak konu demokrasi degil stabilite.

Adam gidip irak'ta yatirim yapiyor buranin gidisat belli diyor atiyorum ayda 100 cinayet sabit.
Bizim sirketler 30 yil libya'da ekmek yedi hic de demokrasi asigi bir ulke degildi ama yarin ne olacagi belliydi.

Burada bir guvensizlik havasi var.
Yarin maasima %50 zam gelmesi ya da vergilerin %50 zamlanmasi beni sasirtmiyor.
Arabama yarin 1 ev edebilir ya da otv kaldirilir arabam 5 para etmez.

Ayni anda (hic bisey yapmadan) vergi cezasi ve vergi iadesi almis adamim.
0
divit
(27.07.21)
@rewlack, hocam bana attığınız makaleyi okudunuz mu yoksa ben mi anlamıyorum bilemedim. Conclusion kısmından alıntılıyorum:

"...a clear relationship between the institutional sphere and the economic sphere is far from being found."

"...since among all the studies done to test this relationship, they registered three empirical studies leading to a positive relationship, three going in the opposite direction, and ten which identify no conclusive relationship between democracy and economic growth."

Zaten korelasyonu bile 0.5 bulmuş. Bunun bir şey ifade ediyor olması bana garip geldi ne yalan söyleyeyim.

Edit: @divit, stabilite demokrasiden daha mantıklı geldi bana da. O durumda yeterince demokratik değilken ülkeye çok yatırımcı gelmesi biraz tatsız olur. Stabilite bozulmasın diye ülkenin radikal bir şekilde demokratikleşmesini istemezler muhtemelen.
0
plutongezegendegilmi
(27.07.21)
@pluton

Aynen istemiyorlar zaten.
Libya su an nasil yonetiliyor bilmiyorum ama turk sirketleri para kazanamiyor eskisi gibi.

Ulkenin basindaki adami baglarsan 30 yil is yapiyorsun.
0
divit
(27.07.21)
(1)

Yatak için marka/model tavsiyesi

nundu
Çift kişilik yatak alıcam yeni evim için. Sert yatak seviyorum genelde, önceki evde yıllardır kullandığım yatağım rahatsızdı biraz, çalışma koltuğum da kötüydü, bunlara bağladığım bi bel ağrım var. O yüzden sert yatak da iyi gelir gibi düşündüm.Şöyle aşırı pahalı olmayan ama çok ucuza da kaçmayacak
Çift kişilik yatak alıcam yeni evim için. Sert yatak seviyorum genelde, önceki evde yıllardır kullandığım yatağım rahatsızdı biraz, çalışma koltuğum da kötüydü, bunlara bağladığım bi bel ağrım var. O yüzden sert yatak da iyi gelir gibi düşündüm.

Şöyle aşırı pahalı olmayan ama çok ucuza da kaçmayacak bir yatak almayı planlıyorum. Çok fazla mağaza var Yataş, yatsan, enza, işbir vs vs hangisinden alınır? Model olarak da ne önerirsiniz?
0
nundu
(27.07.21)
para varsa yatsan, tempur falan.
yoksa ikea hövag.

yataştan alınmaz. 90lardaydı o. enza menza mobilya firması değil mi, onları da geçin.
0
rewlack
(27.07.21)
(5)

7 yaşındaki yegenimin 15 dişi çürük ve ailesi de umursamıyor

summerof69
Dişleri nasil olsa dökülüp yenisi çıkacak diye düşündüklerinden, diş fırçalamakla uğraşıyorlar:/Tam bir ahmaklık tabi ki ama merak ettiğim, yeni çıkacak dişler bu çürük disler yüzünden çarpık çıkabilir mi?Butun dişlerin yenilenmesi kac yasina kadar sürecek?Benzer sorunları yaşayanlarınız olduysa, de
Dişleri nasil olsa dökülüp yenisi çıkacak diye düşündüklerinden, diş fırçalamakla uğraşıyorlar:/

Tam bir ahmaklık tabi ki ama merak ettiğim, yeni çıkacak dişler bu çürük disler yüzünden çarpık çıkabilir mi?


Butun dişlerin yenilenmesi kac yasina kadar sürecek?

Benzer sorunları yaşayanlarınız olduysa, deneyimlerinizi ogrenmek isterim.


Teşekkürler
0
summerof69
(27.07.21)
yeni çıkacak dişe kadar el kadar bebe bir sürü bağışıklık problemi yaşayacak, mide sorunu olacak, belki daha bilmediğim başka birçok şey. hiçbir şey olmasa bile ne yediğinden tat alır ne bir şey. ağız kokusu olur, diğer çocuklar dışlar. bence napın edin ikna edin ailesini.
0
not sure if serious
(27.07.21)
Çürük diş vücutta enfeksiyon kaynağıdır. Enfeksiyonun hangi organı etkileyeceğini bilemezler. Üstelik zamanı da diş fırçalama alışkanlığı edinmeyen çocuk kısa zamanda kalıcı dişlerini de çürütecektir. Aileyi ikna etmek gerek.
0
balik kraker
(27.07.21)
çok büyük bir yanlış. yeni gelecek dişler yoktan var olmuyor, onlar zaten şu an altta oluşuyor ve çıkmayı; o çürük dişleri itmeyi bekliyor. dolayısıyla yepyeni sağlıklı şeyler çıkmayacak bu durumda. görüntü iyi bile olsa sağlıksız olması çok yüksek ihtimal.

çürük dişimn enfeksiyon riskini tartışmıyorum bile. hepsini geçtim romotoid artrit gibi sinsi kemik/eklem hastalıklarını bile tetikleyebilir. ayrıca 7 yaş diş fırçalama eğitiminin edinilmesi için geç bile.

aileyi ikna edin; hatta ailenin bizzat kendisinin bir diş hekimiyle görüşmesini sağlayın.
0
rewlack
(27.07.21)
Can decayed baby teeth affect permanent teeth?

If baby teeth develop an abscess or infection tooth development can be retarded, leading to damage to the permanent tooth below. The tongue, lips, and cheeks work together to help us speak. If baby teeth are lost prematurely, it can lead to permanent problems with pronunciation.
0
Stoneface
(27.07.21)
pedodonti bu yüzden var. onların düşündüğü gibi olsaydı ayrı bi ihtisas dalı olmazdı. bir an önce hekime görünmeliler.
0
dedim ben sana
(27.07.21)
(1)

Ingiltereden kitap siparisi

uzun kulaklı yalnız tavşan
Engage literacy setlerinden almak istiyorum ama güvenilir site önerisi yapabilecek olan var mı?Cambridge ya da Oxford ilk okuma setleri de olur. Hatta aranızdan yurt dışından gelecek biri alıp getirse daha da mükemmel olur :) kargolar maalesef el yakıyor :(
Engage literacy setlerinden almak istiyorum ama güvenilir site önerisi yapabilecek olan var mı?

Cambridge ya da Oxford ilk okuma setleri de olur.
Hatta aranızdan yurt dışından gelecek biri alıp getirse daha da mükemmel olur :) kargolar maalesef el yakıyor :(
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(27.07.21)
interrail türkiye facebook grubuna yazın. gelecek birinin denk gelme olasılığı yüksek.
0
rewlack
(27.07.21)
(23)

Yurt dışından ucuza almak nasıl oluyor?

1bir1bir1
SelamBir örnek kullanarak anlatmalıyım:Geçen bir soru sormultum, clover marka patchwork cetvellerinin (hatta bu markaya ait her şeyin) aşırı derecede pahalı olduğunu, niye böyle olduğunu sormuştum. Sağ olsun bazı arkadaşlar çözüm getirmişlerdi.Az önce düşündüm, diyelim ki yurt dışından buraya gelece
Selam

Bir örnek kullanarak anlatmalıyım:

Geçen bir soru sormultum, clover marka patchwork cetvellerinin (hatta bu markaya ait her şeyin) aşırı derecede pahalı olduğunu, niye böyle olduğunu sormuştum. Sağ olsun bazı arkadaşlar çözüm getirmişlerdi.

Az önce düşündüm, diyelim ki yurt dışından buraya gelecek ve bunları alıp bana getirebilecek birini buldum. Yani dolarla veya euro'yla satılan bu şeyleri onun alıp bana getirmesi bana nasıl bir kâr sağlayacak ki? Zaten dolar/euro karşısında TL'nin değeri ortada, nasıl olacak da ucuza almış olacağım? Bu iş nasıl oluyor?

Ek: aliexpress veya o cins siteleri düşünmüyorum.
0
1bir1bir1
(27.07.21)
daha ucuza satılıyor işte. türkiyede 100 dolar diyelim mesela, türkiyede 200 dolar. daha ucuza almış oluyosun yurtdışından.
0
jelly bear
(27.07.21)
@jelly bear

Hiç anlamadım.
0
🌸1bir1bir1
(27.07.21)
dolar bu seviyelere cikmisken olmaz o is. Simdi bazilari disarda her mal yari fiyatina satiliyor saniyor ama turkiye'de ozel tuketim vergisine falan tabii degilse oyle birsey yok.

Outletlerden ucuz mal kovalayip bulabilirsen pahali markalarin urunlerini (burberry falan gibi) enteresan fiyatlara alabilirsin. Onun disinda telefonda 2-3bin lira fark ediyordu onun da kayit parasini yukselterek yok ettiler. Dutyfree'den icki olabilir ama orada da her istedigin sey yok.

Butun delikleri yavas yavas kapattilar.
0
cooperr
(27.07.21)
şöyle basit bir örnek vereyim. burada jacobs'un yarım kilo filtre kahvesi 3,5 euro. türkiye'de şimdi baktım hepsiburada'da 55 lira.

bazı mallarda böyle uçuk farklar olabiliyor. eskiden euro bu kadar yüksek değilken çok daha barizdi farklar. adam telefonu almak için abd'ye uçak bileti falan alıp oradan aldığında daha ucuza geliyordu hatta.
0
bohr atom modeli
(27.07.21)
ithal mallara turkiyede ekstra vergi var sinirdan girerken.

mesela amerika'da 2000 dolara satilan bir urun dusun. 17000 liraya denk geliyor. Senin de 17000 liran var diyelim. bu urunu turkiye'de 17000 liraya alabiliyor musun? hayir. turkiye'de ayni urunu ithal edip satan kisi, turkiye'nin gumruk vergilerini, kendi isletme vergilerini, kdvyi otvyi ve kendi karini ekliyor, oluyor sana 30000 lira. Yani 3600 dolara geliyor. Turkiye'den alirsan.

Ama diyelim amerika'da bir arkadasin var. ona 2000 dolar (17000 lira) veriyorsun o sana oradan aliyor, bavuluna koyup kendi maliymis gibi getiriyor, gumruk vergisi odemeden iceri sokuyor. boylece sen turkiye'de 30000 liraya satilan bir urunu 17000 liraya almis oluyorsun.
0
robokot
(27.07.21)
@ robokot

ornek ver abi, disarda $2000 olup turkiye'de $3600 olan ne var? OTVli urunler haric.

Simdi macbook air fiyatlarina baktim mesela, arada cevirdigin zaman pek bir fark yok.
0
cooperr
(27.07.21)
basit bir ornek olarak verdim, hesap net olmak zorunda degil. ama gecen gun benim yaptigim mesela: www.akakce.com

bu klavye turkiye'de 1700 lira. amazon.com amerika'da 100$ (850 lira). Hatta birak arkadas getirmesini amazon amerika'dan direk siparis versen bile daha ucuza geliyor. son 10 yilda boyle 20-30 alisveris yapmisimdir, hepsinden iskontom %35-%50 arasi.
0
robokot
(27.07.21)
bu arada apple urunleri konusunda haklisin son 1-2 senedir burada cok kotuye gelmiyor acikcasi, yine de arkadas getirse daha ucuz tabii ama oyle astronomik bir fark yok eskisi gibi. sanirim kurlari gec guncelliyorlar bir sebeple, ama yine de fena degil apple olunca.
0
robokot
(27.07.21)
Yani bunun galiba en mantıklı örnekleri konsol, konsol aksesuarlari, kamera ve aksesuarlari, sporcu beslenmesi ürünleri, alkol, Daha kesin vardir misal müzik aksesuarlarinda hayvani artislar olduğunu duymustum.

Ama onun dışında telefon gibi şeylerde o farkı boyle kayit vs diyerek imkansiz hale getirdiler. Apple ürünlerinde de fark yok diye biliyorum.

Yani bazi spesifik urunlerde ciddi fark olduğunu biliyorum.
0
logisticsmanager
(27.07.21)
evet eskiden millet telefonlari da boyle aliyordu, pasaport kaydi olayini o yuzden getirdiler. bu sefer millet pasaport kayitlarini satmaya basladi yurtdisindan geldikten sonra, bu yuzden "kaydedilen telefon sadece pasaport sahibinin adina kayitli bir hat ile kullanilabilir" kisitlamasi getirdiler. kayit fiyatini da astronomik bir hale getirdiler.

ve evet pek cok urun grubunda inanilmaz farklara denk gelmek mumkun. urun turkiye'de ne kadar az populerse potansiyel fark o kadar fazla oluyor cunku turkiye'de cok az sirket cok fahis fiyatlara satiyorlar o urunleri. cok niş bir urun arayan kisi mecbur bizden alacak diye basiyorlar fiyati. o zaman amazon amerika'dan normal siparis verip gumruk vergisini odeterek bile baya parayi cepte tutmak mumkun olabiliyor getirecek arkadas falan yoksa.
0
robokot
(27.07.21)
@ robokot

hocam turkiye'de amazon viyatlari ucuk, Kanada'da bile yuksek fiyat cekiyorlar. Amazon Amerika'da isliyor, ben bile kanada'dan mal alirken .com'dan satin alip amerika'daki arkadaslarima yonlendiriyorum pakedi bazen, onlar bana yolluyorlar daha.

ayni klavye mesela burda 1132tl:

tr.banggood.com

senin $100'luk klavye ye de yasadigin yere gore vergi ve kurye ucreti ekle, asagi yukari kafa kafaya gelecektir. Ozetle, kur bu seviyede iken ugrasdigina degmez, arastirmayi Turkiye'de yapip gidip elden pazarlik falan yaparak tahminim daha ucuza bile alma sansin var.
0
cooperr
(27.07.21)
tam anlamadim, banggood da gumruge sokup getirtmiyor mu? ben bu klavyeyi kemiksiz 850 liraya alabiliyorum arkadas vasitasiyla mesele o. ki bu kucuk kalem bir ornek. bir ekran karti falan getirecek olsan binlerce lira para cebinde kalir. gecen gun gtx 3090 lara falan bakiyordum 10-15000 lira fark ediyor. 4-5 aylik asgari ucret burada.

cok ugrasacak bir sey de yok, arkadasin adresine yollatiyorsun, ya da amazondan falan normal siparis veriyorsun, geliyor.

orijinal soru arkadas vasitasi ile getirme uzerine. siparis verip gumruge sokup getirme daha ekstrem bir ornek - onun bile bazen daha karli olabildigini gostermek icin ornek verdim. arkadas bavulunda getirince ekstra hic bir sey odemiyorsun sonucta.

tas catlasin yarim saat fazla harcayarak binlerce dolar cebimde kalmistir bu iki yontemle toplamda, acikcasi bana pek yük gelmiyor.
0
robokot
(27.07.21)
Robokot harika anlatmissin, cok tesekkurler
0
balpolen
(27.07.21)
1132tl lik mali gumruge soksa ne kadar para alacak, vergisi belli degil mi? %50 alacak hali yok, KDV alir birakir. Zaten kargo da bedava denmis.

Ekran kartlari fiyatlari su anda yaniltici, sana $1500 fiyat gosterebiliyor ama stoklarda mal yok ciplerde sikinti oldugu icin, kartlar karaborsada. Ayni kart turkiye piyasasinda farkli firmalar arasinda 10-15bin tl oynayabiliyorm aynisi yurtdisi icin gecerli. Mining icin bir arkadasa kart aradik bulamadik mesela.

Tek kalemde 10bin tl kar yapsan amerika'da millet isi gucu birakir bavul ticaretine baslar. Iki bavul mal getirip tek sefer $25-30k vurur donersin, mis gibi. Ustne bir de tatil patlatirsin. Eskiden her giden 10-15 iphone goturup satiyordu. Ama dedigim gibi o donem bitti.
0
cooperr
(27.07.21)
abi tamam da 1132tl + KDV > 100$ butun mesele o, neyi tartisiyoruz anlamadim.

turkiye'de hic bir ithal urunu burada satis yapan bir firmadan amerika fiyatlarina alamazsin. Cari acik manyagi bir ulkeyiz, devlet istemiyor ithal urun almamizi. Buna gore onlemler var.

Turkiye'deki en en en iyi fiyattan %50 ucuza amerika'dan arkadasa urun getirdigim oldu. %35 civarina amazondan vergisini vererek getirdigim oldu, oluyor yani.

bavul ticareti o kadar kolay degil, tek urun, 2 urun goz yumuluyor ama cantani sifir urunlerle doldurup gumrukten gecmeye calisirsan "hop" derler. ama eskiden yapiliyordu, hala yapiliyor. ilk macbook promu zamaninda oyle birinden almistim. 20 kutu macbook pro anlasip almistik online bir grup. Turkiye'nin cari acigi o zamandan baya yukarida. ithal urunlere kisitlama azalmadi yani.

vaktine degecek deallar her zaman oluyor. halin vaktin yerindeyse ugrasmazsin belki. sonucta her turlu daha ucuza alabiliyorsun. sana degmez, baskasina deger.
0
robokot
(27.07.21)
abicim ben zaten 100-200-500tl kar yaparsin birsey demiyorum. o kadar da olsun zaten yurtdisindan gelen birini beklemen lazim bari bekledigine degsin. tek kalemde 10-15bin tl kardan bahsediyorsun, bende o kadar da degil, oyle olsa orayi "yikarlar" diyorum. mevzu bundan ibaret.

Ayda yilda denk getirir belki bir gol atarsin, ama her muz ortayi 90'a taktigini iddia edince olmuyor..

Bana toplu halde istedigin ekran kartini alacak 25 tane adem bul. Sen tek karttan $1000 kar edilir diyorsun, hatta daha fazla da $1000 diyelim. Kari 3 yollu paylasalim. $350 alan kisi kar etsin, $350 sen et, $350'de bana kalsin. Kisi basi $8750 dolar yapacaz senle ben. Hemen yarin kartlari alip ucaga atliyorum. Ulan keske para kazanmak o kadar kolay olaydi:)
0
cooperr
(27.07.21)
Xbox series s tr de 5000,
Amazon Almanya'da 3500.

Türkiye'de manyak vergiler olduğu için yurtdışı ücretinden daha pahalıya geliyor her şey.
0
baal
(27.07.21)
oyun konsollarinda %50 vergi olmasi lazim.
0
cooperr
(27.07.21)
Amerika icin bahsediyorsak bu tip elisi urunlerini satan magazalardan alisveris yapabilecek bir arkadasiniz varsa kuponlarla cok ucuza alabiliyorsunuz oyle birsey kovalayabilirsiniz.

Ama yine de burada vergi bindirimi, luks tuketim oldugunu varsayan saticinin bindirimi derken ithal urunu 300 tlye satiyorsa yurtdisindan alabilseniz urunun orjinali size 150-200 tlye malolacak olabilir. ithal urun her zaman pahalidir.
0
2oda1salon
(27.07.21)
inanması daha doğrusu kabul etmesi güç ama ne yazıkki çok çok çok büyük oranlarda vergi veriyoruz ve bu kura rağmen pek çok ürün trde daha pahalıya geliyor.

iç acıtan bir örnek vereyim; bilindiği gibi tr tekstilde çok başarılı. kaliteli ve ucuz üretim var. bu rağmen made in turkey etiketli bir ürünü örneğin h&m, zara marka olsun, londra'da sterlin kuruna rağmen daha ucuza aldım. bir de gümrükte tak free alsam daha da ucuza patlardı. benzer durum türk markalar için de geçerli.

özetle özellikle yabancı markalara inanılmaz yüksek vergi veriyoruz.
0
rewlack
(27.07.21)
çok vergi veriyoruz denmiş, belirteyim

3 harfli mağazalardan birine pandemi döneminde tek seferde 10bin ürün satan(tanesi 100 küsür liradan) bir firma, normal zamanlarda tek tük mağazalı müşterilerine fatura kesmiyor. düşünün nasıl bir meblağdan söz ediyoruz. yani vergi kaçırıyor.

işte o kaçan vergiyi senden benden, hepimizden alıyor devlet.
şaşmaz kaidedir, sen o firmanın sahibi olsan sen de kaçıracaksın. iflah olamayız.
0
mimo
(27.07.21)
Büyük fark olan ürünlerden biri:

Sony A7S3 body 3489 dolar (29980 tl): www.bhphotovideo.com

Türkiye fiyatı 41000 tl civarı: fotografium.com

Ha Amerikada eyaletine göre vergi eklenebiliyor sanırım ama vergi olmayan eyaletler de vardı. Bizde ötv geldiği için böyle tabii. Devlet kimse bunları alamasın diye uğraşıyor.
0
nhk ni youkosu
(27.07.21)
@ nhk

Son bir cevap vereyim.

www.fotoaksesuar.com

Tek cekim 36800, bulmam iki dakika surmedi.
Cagaloglu'ndaki fotoculara gitsen, TR gibi ciklete 3 taksit yapilan ulkede nakit para ile 35000 altina alirsin rahat.

Amerika fiyatina vergileri de ekleyince makas iyice kapaniyor.

Turkiye'de garantideyken makina bozulsa bu sefer bir suru sikinti cikartacaklar. Bence degmez ama siz bilirsiniz.
0
cooperr
(27.07.21)
(6)

odtünün siralamasi neden düsük ve ne zamandir boyle

bagirir bu raylar o sahte o kart duzene
benim zamanimda odtuye girmek pek kolay degildi. yeni degil, 8-9 yil oncenin taban puanlarini gordum. cok fazla dusmus siralamalar. elektrik elektronik, bilgisayar, havacilik ve uzay eskilere yakin sayilir hala.isletme-iktisat 10.000 ve 15.000 civari.sosyoloji, sehir planlama falan zaten cok yuksek
benim zamanimda odtuye girmek pek kolay degildi. yeni degil, 8-9 yil oncenin taban puanlarini gordum. cok fazla dusmus siralamalar. elektrik elektronik, bilgisayar, havacilik ve uzay eskilere yakin sayilir hala.

isletme-iktisat 10.000 ve 15.000 civari.
sosyoloji, sehir planlama falan zaten cok yuksek degildi. iyice dusmus.

issizlik sebebiyle diyecegim ama bogazici'de bu kadar bir dusus yok mesela. bir de son yillar tekrar yukseldiyse bilmiyorum ama zannetmiyorum. nerden baksan 10 yil olmus bu siralamalara düseli. simdi daha da beterdir.

sebebi nedir, bilen vardir burada. ankara falan diye mi? ne oldu da boyle oldu?
0
bagirir bu raylar o sahte o kart duzene
(26.07.21)
Kontenjan artmıştır o yüzden düşük gözüküyordur sizin seneye göre
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(26.07.21)
Bu bölümlerde iş yok. Boğaziçi bitiren etiketi kullanırım diye düşünüyor ama onlarda bu bölümlerden iş bulamıyorlar.

@Hallegadola dediği ibn haldun macbook veriyor mesela. yüksek burs ve kalacak yer veriyor. cebinden tek kuruş çıkmadan birikim yapacak şekilde okuyorsun. bunlar da etkili.
0
stephen
(26.07.21)
biruni, ibni haldun, sabahattin zaim gibi sürekli yeni üniversitelerin açılması ve az buçuk derece yapan ilk 10 bine giren öğrenciye bile tam bursun yanında para ve bedava yurt tahsis edilmesinden devlet okullarının puanı düştü.

odtü işletme mezunu arkadaşım okul tanıtımımdayken çocuğun biri ibni haldun üniversitesi bana para veriyor siz bana ne vereceksiniz demiş.
0
Hallegadola
(26.07.21)
ankaranın giderek çoraklaşan yapısı.
mezunların bile memur olayım kafasına girmesi.
türki cümhuriyet, suriye vs ek kontenjanlar. diğer kontenjanların bu kitleden etkilenmesi...
hem okulda (hoca) hem kazandırılan bakış açısındaki vizyon kaybı. aynı şey bilkentte yok mesela.
0
rewlack
(26.07.21)
Odtü'nün itibarı düştü biraz. Evet çok başarılı insanların hala ilk tercihlerinden, ama bunların yanında düşük puanlı bölümleri "abi odtü olsun yea" diye seçen insanlar da var. odtüden soğuttular biraz herkesi.

eskinin odtü kazananlarının eşdeğerleri şimdi burslu bilkent tercih ediyor, çünkü imkanlar da apayrı noktada.
0
aguen
(26.07.21)
Kontenjanlar devamlı artış halinde, azalması gerekirken sabit bile kalmıyor artıyor.

Vakıf üniversitelerinin sayısı çok arttı. Burslu okumak mı ODTÜ'de okumak mı ikileminde burslu okumayı tercih eden insan sayısı fazla.

Bunlardan önemlisi de okul Ankara'da. Atıyorum Galatasaray Lisesi'nden, Kadıköy Anadolu'dan vs okullardan mezun olan biri ODTÜ çok büyük bir atılım yapıp inanılmaz bir okul haline gelse bile niye ODTÜ seçsin ki? İstanbul'da iyi üniversite mi yok? Türkiye'de kültürel sermayenin başkenti İstanbul iken ODTÜ'nün üniversiteye giriş sıralaması bazında 1. okul olması mümkün değil zaten.
0
evandro roncatto
(27.07.21)
(2)

Yurt Dışında Esnaf Olmak

haysiyetsiz nane
Max 50 bin euro ile yurt dışına çıkıp küçük bir dükkan açarak, çalışma ya da oturma izni alınabilen eli yüzü düzgün ülkeler var mıdır önerebileceginiz?
Max 50 bin euro ile yurt dışına çıkıp küçük bir dükkan açarak, çalışma ya da oturma izni alınabilen eli yüzü düzgün ülkeler var mıdır önerebileceginiz?
0
haysiyetsiz nane
(26.07.21)
Ben slovenyada erasmus yaparken boyle bisi yapan bir turke denk gelmistim ama sermayesi ne kadardi bilemem. Adam 1 kelime ing veya slovence bilmeden gelip frozen yogurtcu acmisti cok iyi is yapiyordu.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(26.07.21)
karadağ, makedonya ve portekiz araştırılabilir.
0
rewlack
(26.07.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.