Giriş
(7)

Aşık olduğunuz kişiyle ayrılınca, size aldığı hediyeleri ne yapıyorsunuz?

magni
Ayakkabı, gömlek türü şeyleri ben tutmuyorum şahsen, apartman görevlisine falan veriyorum. Zira bunları gördükçe her seferinde onu anımsamak, sevmediğim bir duygu. Tam anlamıyla unutabilmeyi, akıldan çıkarabilmeyi engelleyici türde bir duygu.Siz ne yapıyorsunuz?
Ayakkabı, gömlek türü şeyleri ben tutmuyorum şahsen, apartman görevlisine falan veriyorum. Zira bunları gördükçe her seferinde onu anımsamak, sevmediğim bir duygu. Tam anlamıyla unutabilmeyi, akıldan çıkarabilmeyi engelleyici türde bir duygu.

Siz ne yapıyorsunuz?
0
magni
(24.09.21)
Gerçek profesyoneller atmaz, kullanır. Onu anımsatsa nolur bi yere kadar. Sonra hiçbir anlamı kalmayacaktır emin ol.
0
olaylar olaylar
(24.09.21)
“Eskiden” aşık olduğumuz yani?
Atıyorum, hediye ediyorum başkasına.. kurtuluyorum çoğunlukla.
0
rewlack
(24.09.21)
İyi de olsa kötü de olsa eskiyle barışık yaşamayı öğrendiğimizde, bişey yapmıyoruz duruyorlar. Çok üzerine düşünmedikçe de hatırlatmıyorlar. O seviyeye gelmek lazım. Olayın siniriyle bazen attıklarım oluyor ama dururlar genelde. Hatırlatsa bile 0 etki yani.
0
ananiyimioguz
(24.09.21)
kullanıyorum ben.
0
jelly bear
(24.09.21)
İşe yarar şeyleri hiç atmadım, ama sırf hediye almak için alanlarınkini attım çünkü zaten bi işime yaramıyorlardı. Sırf göremezlerse üzülürler diye tutuyodum bi yerde. Mantıklı düşün, kullandığın, lazım olan şeyi niye atıyosun ya :)
0
e mice
(24.09.21)
kullanıyorum. kullanıyoruz, sorarsa da söylüyorum eşime şu şu hediye etmişti bunu diye.
0
engelbert humperdinck
(26.09.21)
hala onu özlüyorsun terörüne maruz kalmamak için elden çıkartıyoruz
0
bir soru sorcam
(27.09.21)
(10)

Kyk borcu ödenmezse ne oluyor?

sonhakan
...
...
0
sonhakan
(22.09.21)
e-hacize kadar yolu var.
0
jelly bear
(22.09.21)
Sırasıyla e haciz, (banka hesaplarınıza blokaj)
Haciz
Size kefil olan kişiye e haciz
Haciz
0
rewlack
(22.09.21)
5 yıl odenmezse borc kalkar diyorlar
0
🌸sonhakan
(22.09.21)
Doğrudur, kalkar da başka türlü kalkar.
0
rewlack
(22.09.21)
nereye doğru kalkar o önemli
0
fff02561
(22.09.21)
5 yıl ödenmez ise borç kalkar diye bir durum tabiki yok.
0
yeninesiltupcu
(22.09.21)
5 yıl ödenmeyen bir borcun kalkmasi olsa, kim niye odesin?
Tabiki yok öyle bir durum. Her sene faiz gelir, tek olabilecek belki faiz affı falan olur.
0
logisticsmanager
(22.09.21)
kyk borcu ödenmediğinde tahsilatın yapılması amacıyla vergi idaresine bildiriliyor. o borç artık sizin için vergi borcu oluyor.

5 yılda kalkma fln yok. ben 7. yılımda yapılandırmayla peşin ödedim, yüzde 10 faiz vermiş oldum sadece.
0
trajikomix
(22.09.21)
Ya ulkedeki enflasyonu ve faizleri dusununce zamaninda odemek buyuk kerizlik degil mi? Ben oduyorum da...
0
floydian
(22.09.21)
kalkmaz kamu alacaklarında zaman aşımı 20 yıl gibi çok uzun bir süre.
0
orpheus
(22.09.21)
(6)

İtalyancı & Almancı

liberal
üniversite okumak için tercih edilir mi diye merak ettiğim ülke.elbette türkiye yerine yurt dışında bir yerde okumak daha iyi olma ihtimali yüksek ama benim merak ettiğim almanya'da veya avusturya, hollanda gibi ülkeler yerine italya'da üniversite okumak ne derece mantıklı.aslında havasına, insanına
üniversite okumak için tercih edilir mi diye merak ettiğim ülke.

elbette türkiye yerine yurt dışında bir yerde okumak daha iyi olma ihtimali yüksek ama benim merak ettiğim almanya'da veya avusturya, hollanda gibi ülkeler yerine italya'da üniversite okumak ne derece mantıklı.

aslında havasına, insanına vb bakınca italya türklerin en çok tercih ettiği almanya'dan daha iyi bir ülke değil mi?

alman lisesine gidip 70 k vermek yerine italyan lisesine gidip senelik 50k verip sonrasında da ilgili ülkeye gitmek isteyen birisi için italya çok daha iyi bir seçenek gibi dururken mutlaka kendine göre belirli handikapları vardır ama bunlar acaba neler, keşke bilen biri yazsa.
0
liberal
(20.09.21)
Fransa'da yasiyorum; İtalya'da çalışmış, Almanya'da çalışmış/çalışan arkadaşlarım var.
İtalya ne Fransa ne almanya ile yarisir. Maaslar düşük, is ortami genelde kötü. Hatta elden maaş verme bile duydum.

Kültürü, hayati Almanya'ya göre güzeldir ama ekonomik durum baya kötü. Şöyle diyeyim; lojistik firmasinda düz çalışan arkadaş 700-800 mü ne aliyordu. Fransa'da net asgari 1200 civari. Ki o paraya lojistikte üniversite mezunu kimse calismaz bile.

Ben olsam italya ile alakali hayal kurmazdim. Almanya güzel, Fransa güzel.
0
logisticsmanager
(20.09.21)
italyada yaşayan birisi türkiyedeki refahının üzerine taş çatlasın %30 falan koyar, almanya için bu oran en az %100. ama bu oranlar ortalama standart işçi/beyaz yakalı içindir. ekonomik gayeler ikinci plandaysa, sosyal anlamda daha zengin olan italyayı tercih etmek daha makul gibi.
0
wiekannich
(20.09.21)
İtalya'da işsizlik var.

tr.euronews.com

Almanya'da işsizlik daha düşük. Hatta attığım haberdeki grafiğe göre en düşük. Bu nedenle İtalya Almanya'dan daha iyi bir ülke denemez üniversite sonrası çalışmak için.
0
dissendium
(20.09.21)
İşte duyurunun farkı bence bu, sözlükte formata yup sorunca hafiften laf sokmalı cevaplar geliyor.

Teşekkür ederim.
0
🌸liberal
(20.09.21)
yurtdışında çalışmış olmak ile ilgili bir tecrübem yok ancak bence çalışmak istediğiniz sektör bu soruda önemli. Üniversitede de sanat mı okumak istiyorsunuz, mühendislik mi, psikoloji mi? O ülkenin sizin düşündüğünüz eğitimle/ sektörle ilintili işleri ne durumda? Ben olsam eğer aklımda bi bölüm varsa biraz onu göz önünde bulundurarak seçim yapardım.

İki yıl kadar önce arkadaşım yerleşti italya'ya. Türkiyede ki refahını %100 katladı mesela. Pandemi yokken gittiğinde bile haftanın 1 günü evden çalışma şeklinde ilerliyormuş. Şuan iki yıldır evden çalışıyor. Ofise dönülse bile evden çalışma günleri kalıcı olarak ikiye çıkartıldı. Ve ofise gittiği günlerde risk aldığı için mesaili maaş alıyor o günler için. Ki diğer yan haklarını duyduğumda da çok şaşırmıştım.
Sektör ilaç.

akdeniz iklimi kültürü size daha hoş geliyorsa, orada da gayet iyi şartlarda çalışılabilir yani.
0
a perfect lie
(20.09.21)
Ne isteğinize ve ne meslek seçeceğinize bağlı?

İtalyanca öğrenmesi kolay, italyan kültürü kaynaşması, entegre olması kolay (almanyaya göre) bir kültür. İklim güzel, sosyalleşmek kolay. Üniversite okumak için gayet güzel bir yer.

Almanya yukarıdaki avantajları taşımamakla beraber, işszliğin düşük, orta düzey düz beyaz yaka çalışanlar için (babanızdan devralacağınız holdinginiz yoksa) daha iyi maaşlar vaadeden bir ülke.

Ancak üniversite diye başlayıp liseye geçmişsiniz??
Lisede sunduğunuz seçeneklerin dil açısından bir farkı olur; onun dışında ikisi de bakelorya diploması veriyor nasılsa. Ucuz ve puanın daha kolay yeteceği okul duruma göre tercih edilebilir.. ikinci yabancı dilden sonrası daha kolay öğreniliyor nasılsa. Diğer ülkeye geçiş hem liseden hem de üniversiteden sonra mümkün.

Sanat, sosyal bilimler veya denizle ilgili alanlarda italyayı tercih edebilirken ekonomi, IT, mühendislik alanlarında almanya olabilir. Buralarda okuyup belki norveçe belki Yunanistana geçersiniz belki? Neden dar bakıyoruzki? Nerede mutlu olunacaksa oraya gidilmeli bence.
0
rewlack
(20.09.21)
(9)

Kiracı zammı kabul etmezse ne yapılabilir?

xrated
Tüfe oranında yapılan yasal kira artış hakkımızı yapamıyoruz. Kabul etmiyor kendileri. Nasıl senaryolar gelişebilir. Çıkarma hakkımız var mıdır?
Tüfe oranında yapılan yasal kira artış hakkımızı yapamıyoruz. Kabul etmiyor kendileri. Nasıl senaryolar gelişebilir. Çıkarma hakkımız var mıdır?
0
xrated
(09.09.21)
Standart kira sözleşmelerinde siz bir şey ekleyip cikarmadiysaniz kendinize bununla ilgili bir madde oluyor. Onu gerekce göstererek hukuki işlem baslatabilirsiniz. Yoksa öyle bir madde sözleşmede onu bilmiyorum napilir.
0
encokbenisevinnolur
(09.09.21)
çıkmayı kabul etmeyebilir?

sözleşmede yazıyor mu kira artış şartı?
mahkeme/icra yoluyla yasal hakkınızı alabilirsiniz, biraz uzun sürebilir ama süreç sizin lehinize sonuçlanır.
0
rewlack
(09.09.21)
çıkmayı kabul etmiyor yazmadım. kira zammını kabul etmiyor yazdım. daha çıkın demedik. 10 yıla yaklaşan bir kiracı. kontrat otomatik uzuyor yani. herhangi bir zam oranı yok kontratta.
0
🌸xrated
(09.09.21)
10 yıl olduysa çıkarabilirsiniz: mihci.av.tr
0
cek
(09.09.21)
5 yılı dolduysa emsal kira kararıyla yeni bir oran belirlenebilir, 10 yılı dolduysa sebepsiz çıkartabilirsiniz.

Yani 5 yılı dolduysa, 5 yıldır yasal oranlarla 5. yılın kirası 2000 tl olduysa, ama çevrede emsal kiralar 3 bin lira ise yeni bir kira belirlemek için başvuru yapabiliyormuşsunuz. Bunu da yeni öğrendim, doğruluğunu teyit etmedim ama.

Bu zamanda yasal artış oranını kabul etmeyen kiracı da düşman başına, millet %30-40 zam yapmak istiyor, kiracılar yasal oranda zam yapan ev sahibine "iyi adam" diyor.
0
John Bloor
(09.09.21)
eğer kontratta tüfeye göre zam yapılır yazıyorsa ve zam döneminde eksik kira yatırırsa hemen ihtarname çekiyorsunuz noterden.
2 tane ihtarname sonrası tahliye davası açma hakkınız oluyor.
0
nuisance
(09.09.21)
böyle durumlarda yapılacak iki önemli şey var:

1 - zammı haber verdiğiniz ve kiracının kabul etmediği iletişimlerinizi not etmeniz iyi olur. telefon konuşması ise "şu gün aradım, hayır dedi" gibisinden, mail ise çıktı alın, whatsapp ise ekran görüntüsü alın. kenarda dursun. eğer elinizden şu ana kadar yazılı çizili bir şey yoksa, mümkünse bundan sonra tüm görüşmelerinizi yazılı yapın. whatsapp bile iş görür.

2 - zammı noterden ihtarname ile haber verin. ellerinde hazır örnekler bile vardır belki. bir avukat tanıdığınızdan rica edin, onlarda da örnek illa vardır. ihtarnamenin bir tarafına "evin bulunduğu bölgedeki benzer evlerin kira rayiçlerine bakıldığında, söz konusu zam oranının bile düşük kaldığı görülmektedir. Mevzuat gereği rayiç belirleme davası açılarak, kiranıza çok daha yüksek bir oranda zam yapılması mümkün iken, yapmış olduğumuz zam miktarı cüzi ve yasal sınırlar içerisindedir. Yeni dönemdeki kiralarınızı bu zam oranıyla yatırmamanız halinde, rayiç belirleme davası açma ve/veya tahliye davası açma haklarımızı saklı tutarız" gibisinden bir şey eklemeniz de iyi olabilir.

bir ev sahibi, bir tanıdığıma saçma sapan bir zam yapmıştı. bunlar da kabul etmemişti. babamın da (emekli noter) tavsiyesi ile , tanıdıklarım yasal zam oranı ile yatırmaya devam etmişlerdi. ev sahibi önce parayı geri gönderdi, sonra komple banka hesabını (en azından bizim bildiğimiz hesabı) kapatmıştı. sonrasında yine babamın tavsiyesi ile , postane üzerinden isme göndertmiştik parayı. (bunu neden anlattım bilmiyorum, aklıma geldi)
0
co2s2
(09.09.21)
Hocam bu işi sulh yoluyla çözmeye çalışın. Kanun kiracılara çok pozitif ayrımcılık tanıyor. İcra falan derken bi bakmışsınız 5-6 ay kira alamamışsınız.
0
rahibeler terasa
(09.09.21)
teşekkürler arkadaşlar. kiracılarımıza hep yardımcı olduk bu yüzden evin kirası çevreye göre oldukça düşük kaldı. yeri geldi zam yapmadık. şimdi sadece tüfeye göre zam yapacağız. ona da bir sürü bahane itiraz gelince yani evi satsam daha iyi. bilgiler için hepinize teşekkür ederim. bir yol bulacağız bakalım.
0
🌸xrated
(09.09.21)
(19)

Neden IKEA evi olamıyoruz?

silverleaf
Komik bir başlık oldu ama arkadaşlarla üzerine konuştuğumuz bir konu bu. Tüm eşyalarımızı IKEA'dan alsak bile evlerimizde o İskandinav evlerinin havası sizce neden olmuyor? Pek çok arkadaşım evinin çoğu eşyasını IKEA'dan ya da bu tarz nordik tarzda eşyalar satan yerlerden aldı dünyanın parası verip.
Komik bir başlık oldu ama arkadaşlarla üzerine konuştuğumuz bir konu bu. Tüm eşyalarımızı IKEA'dan alsak bile evlerimizde o İskandinav evlerinin havası sizce neden olmuyor? Pek çok arkadaşım evinin çoğu eşyasını IKEA'dan ya da bu tarz nordik tarzda eşyalar satan yerlerden aldı dünyanın parası verip. Ama ısrarla o hissi kimse alamıyor. Bu işin sırrı nedir, iç mimar tutmadan aynı hissi alabilme ihtimalimiz yok mudur? :)
0
silverleaf
(09.09.21)
muhtemelen perde farkıyla iskandinavlığı ucundan kaçırıyorsunuz.
0
evde liyakat kalmamis
(09.09.21)
alanım değil ancak aile mahalle baskısı mevcut. evimizi az eşyayla döşedik eşimin teyzesi eviniz çok boş dedi.
bence evlerimiz uygun değil galiba. iskandinav evleri müstakil ve büyük pencereli evler.bizde dışı gösterişli ismi elit içi lümpen siteler mevcut.
0
mikahakkinen
(09.09.21)
ikea nın reklam fotografları başarılı. reklam ne kadar yanıltıcıysa o kadar başarılı maalesef. yanii isveçlilerin evi de o havayı vermiyor.
0
halk
(09.09.21)
tavan yüksekliği ile alakalı olabilir. bizde çok basık.
0
deligine yuvarlanmis tavsan
(09.09.21)
gayet oluyor. sizin olmuyordur : )
halı perde gibi detaylar.
renk ve minimalizim önemli.

1. desenli, karışık/çoklu veya uyumsuz renkli kumaşlar tercih ediliyordur. aynı şey duvar boyaları ve yer döşemeleri, kapılar için de geçerli.
2. kesin çok ve gereksiz eşya vardır. biblolar, süslemeler, örtüler, kılıflar, masa süsleri, çerçevede fotoğraflar, kumaş içeren ürünler, kalabalık yaratan detaylar ve aksesuarlar...
3. ev aydınlık değildir.
4. yeşil bitki sayısı azdır. saksılar sade ve düz renk değildir.
5. duvarlarda çerçeveler gelişgüzel yerleştirilmiş ve içindekiler de rastgele seçilmiştir.

işin sırrı sadelikte. "arındırılmış" bir atmosfer yaratabilmekte. ikeadan beyaz ektrop almak var, allı güllü cafcaf çiçek desenli kılıflı bi ektrop almak var.
0
rewlack
(09.09.21)
tavan yüksekliği ve eski tip pencere boyutları yüzünden o his oluşmaz. galerili müstakil bir evin olsun bak neler oluyor. :)
0
xrated
(09.09.21)
ışıktan dolayı, katalog ya da internetteki fotoğraflarda ortamın konseptine göre sıcak ya da soğuk ışıklandırma ile çekim yapılıyor haliyle çok güzel fotoğraflar görüyoruz, fotoğraftaki köşe lambanın aynısını alıp evimize koyunca aynı etkiyi vermiyor çünkü görünmeyen aydınlatmalar pencereden yine özel olarak ayarlanmış içeri vuran gün ışığı vs
0
freebird5406_2
(09.09.21)
minimalizm ve minimalist felsefeyi yiyip bitirmemiz lazım o hissi alabilmek için. olay sadece eşyalarda değil yani :)
0
duyulmasi gerektigi kadar
(09.09.21)
olmasin ya birak, ben de seviyorum ama yurtdisinda kaldigim yer ikeadan dösenmis, cok özendigim birsey olmasina ragmen biktim.
+instagramda taglardan aratip insanlarin evlerine bakabilirsin, ikea fotolari yerine
0
durgunfoton
(09.09.21)
Çünkü böyle şeylerde özgün değiliz. Bize ait özgün bir şey ortaya konammadıpı zaman, dışarıdan ithal taklitçilikle his almaya çalışıyoruz. Cilt, dış görünüm, konsept, tema değişiyor. değişiyor ama tarihsel bir süreç içinde kültür ve alışkanlıklarla bu topraklarla arada istenmese de bir bağ var.
Kişi evinde Feng Şui'ye varana dışarıdan ithal uygulamalar ve nesnelerle nasıl değişim yaparsa yapsın uymuyor.

Cem yılmaz buna benzer bir konuda skecinde bahsetmişti:
Evlilik töreninde damat elinde ışın kılıcıyla içeri giriyor ama kayınbaba ve validenin ellerini öpüyor. Dolayısıyla olmuyor, tutmuyor.

İskadinavyayı yakından bilmem tanımam merkezi yerlerden çok kıyıya yakın yerlerdeki evler yer şekileri nedeniyle birbirinden uzaktır. Bu evler arası uzaklık insanlar arası ilişkilerde de çoğunlukla soğukluk, yabancılaşma olarak etki eder.

Bu psikoloji ve kültür mimariye veya diğer eserlere de etki eder.
Klasik eski türk evleri dendiğinde görselleri bile insanda kendine yakın sıcak bir etki oluşturur.
Oysa iskandinav mimarisi daha soğuktur .
Kıyas yapmak isteyenler için :
i.hizliresim.com

Dış görünüm böyle ise içerisi ne bakmaya da çok gerek yok .
Gerçekte bizden olmayan belli markalar üzerinden his ve heyacan yaşamakta sanırım çok normal bir şey olmasa gerek.
0
Erva
(09.09.21)
Cunku yasamaya uygun degil. Yan sehpa koyuyorlar ustune de kocaman bi vazo e kahveyi nereye koycaz?
0
floydian
(09.09.21)
Basık tavanlı, yamuk duvarlı, pimapenli küçük pencereli evlere ne yapsanız sırıtır. Türkiye'deki evler çok çirkin ne yazık ki. Yetmezmiş gibi bir de son 10 yılda peydahlanan AKP mimarisi sayesinde her şey iyice göz kanatır hale geldi.
0
yürümeyin
(09.09.21)
çünkü:
1. türk evlerinin mimarisi iskandinav tipi değil, türk tipi. odaların birbirine konumu, büyüklüğü küçüklüğü, pencerelerin büyüklüğü küçüklüğü, konumu, kapıların yeri çok farklı. örneğin ikeada hiç bir model evde kalorifer peteği yok, petek oldu mu bütün yerleşim planını ona göre yapman lazım. hatta iskandinav evlerinde her 1,5 metrede bir priz olma zorunluluğu var, türkiyede koca salonda bir tane priz var. ordan oraya uzatmalarla kablo taşıyorsun. ikeada bir model evde hiç uzatma kablosu gördünüz mü?? prizler de bizdeki gibi göz hizasında değil yerden 30-40 cm yüksekliğinde, kolayca bir eşya arkasına saklayabiliyorsun. duvarın ortasından yere kadar uzanan bir kablo düşün, al sana bütün iskandinav büyüsü gitti.
2. ışıklandırma. ikeada sadece model evlerin ışıklandırması değil mağazanın genel aydınlatma sistemi, örneğin tavan spotları vs de bir ilüzyon yaratıyor. bu sadece ikea değil tüm mobilyacılar için geçerli. en varaklısı bile evde teşhirde durduğu gibi durmaz.
3. kombinler. her şeyi ikedadan alsanız bile parçalar arasında renk, desen, model, tarz uyumu olmadıkça o hava da olmuyor. parçalar tek tek güzel olabilir ama birlikte kullanıldığında o ambiyansı vermeyebilir.
4. evler türk tipi olduğu gibi yaşam da türk tipi. ben şahsen iskandinav tarzının türk yaşam tarzına uygun olduğunu düşünmüyorum. ha bayılıyorum o ayrı.
5. aksesuarlar. sadece eşyalar değil aksesuarlar da yaşam tarzını yansıtıyor. geyik figürü mesela. iskandinav toplumlarında geyik etinden, sütünden, derisinden, kürkünden faydalanılan neredeyse tapınılan bir hayvan. türkiyede geyik diyince akla sadece muhabbet gelir. evin her yerine geyik desenli aksesuar koysan dalga geçerler. sadece yakışmaz da, sırıtır.
6. yapay da olsa güneş ışığına ihtiyaç. adamların memleketinde 6-7 ay güneş yok, geriye kalanda da güneş en tepede olsa bile bizdeki gibi cayır cayır bir ısı ve ışı kaynağı değil. bu yüzden evlerinde renk skalası hep beyaz ve toprak tonlarda olsa da, güneşin eksikliğini hissettirmeyecek sarı-sıcak tonlamaları ve ışığı yansıtacak şeyleri kullanıyorlar. bizim 5 ay çöl sıcağında kavrulan memlekette bu tür yapay şeylere ihtiyaç yok.
7. evin genetiği iskandinav tarzına göre değilse, eşyanın iskandinav olması iğreti duruyor, doku uyuşmazlığı oluyor. evi sıfırdan o tarza uygun inşaa edersen anca bir nebze olur.
8. neden bir nebze çünkü bizim kültürel ve etnik genetiğimiz de iskandinav değil, göze estetik gelse de kodlarımızda olmadığı için bişeyler eksik kalıyor.
0
halanne
(09.09.21)
evler az ışık alıyor, pencereler ufak
perdeler genelde 50 kat, perdeleri de ikea'dan alınmıyor
odada mutlaka imajı bozan eşyalar oluyor, ayı gibi halılar gibi
çok fazla ıvır zıvır eşya oluyor mutlaka sağda solda
versaire vesaire.
0
roket adam
(09.09.21)
Perde,duvar boyası, halı ve duvardaki raflar vs farkı var.
0
sta
(09.09.21)
cam manzarası ağaçlık olmuyor
yer döşemeleri onlarda gerçek tahta oluyor ve cilasız oluyor
en çok da cam şekli belirliyor evin durumunu. onların camları daha farklı bizde pimapen :)
0
my pink
(09.09.21)
küçük detaylı aksesuarları atlıyorsunuzdur. tabi ki renk uyumu önemli. arada patlatan rengi de iyi seçmeniz gerekiyor. mesela benim gri koltuğumun üstünde turuncu bir yastık var. gibi.
0
psychosocialll
(09.09.21)
Cevaplar cok uzundu kardes okuyamadim, durumum yoktu.

Bence en onemli sebep tavan yuksekligi ile pencere.
0
invictae
(09.09.21)
kataloglarda gordugun evler ne kadar sade gorunseler de fonksiyonel degiller.
0
rm
(09.09.21)
(4)

etik mi değil mi?

duyurukullanıcısı
eğer büyük firmalar tv reklamlarında aktörleri usta, mühendis, anne&baba, doktor gibi giydirip 'bu ürünü alın' reklamını yapabiliyorsa ve buna 'reklam yüzü' diyebiliyorlarsabende fake bir linkedin hesabı oluşturup kendi firmamda gösterip herkes ile iletişime geçip 'bu da benim firma yüzüm'diyebilir
eğer büyük firmalar tv reklamlarında aktörleri usta, mühendis, anne&baba, doktor gibi giydirip 'bu ürünü alın' reklamını yapabiliyorsa ve buna 'reklam yüzü' diyebiliyorlarsa

bende fake bir linkedin hesabı oluşturup kendi firmamda gösterip herkes ile iletişime geçip 'bu da benim firma yüzüm'

diyebilir miyim?
0
duyurukullanıcısı
(09.09.21)
burada önemli olan reklam olduğunun belli olup olmaması bence :/
üniversite tanıtım görsellerindekiler de ajanstan sonuçta gerçekten öğrenci değiller ama bunu biliyoruz çoğumuz örneğin. daha doğrusu o okulda öğrenci olduklarına dair bişey vaadetmiyor. sizin durumda sanki tanıtım/reklamdan çok bizzat öyle biri varmış ve sizinle çalışıyormuş gibi olacak sanki.
0
rewlack
(09.09.21)
bence etik olmaz. tv'de izlediğinde reklam olduğunu bilerek izliyorsun ama bahsettiğin şekilde yaparsan insanları kandırmış oluyorsun.
0
kaptan memo
(09.09.21)
Etik kısmıyla ilgili bir fikr yok ama işe yaramaz bir uğraşı olur bence. Fake olduğu anlaşılır diye tahmin ediyorum o iletişim ve etkileşimler esnasında
0
encokbenisevinnolur
(09.09.21)
1. onlar reklam
2. ünlülerin öyle giyindiklerinde doktor/mühendis olmadıklarını anlıyoruz. tanıyoruz kendilerini.
3. ünlülerin doktor olarak gösterilip uzman gibi öneride bulunduğu 1 tane reklam örneği veremezsiniz. yok öyle bir şey
4. ünlü/ünsüz fark etmez herhangi bir ürün hakkında kesin net bir şey söyleniyorsa onun kaynağı/kanıtı mutlaka reklam içinde altyazı, bant ya da farklı bir yöntemle gösterilir.

örneğin "tek seferde beyazlatan deterjan" dediği an altta yazar "x üniveritesi laboratuvar sonuçlarına göre" ya da "3 fırçalamada beyazlatan formül" dediği an "x entitüsü raporuna göre" ya da "tek depoda extra 100 km avantajlı" derse "x testlerindeki sonuçlara göre"....
0
elestirman
(09.09.21)
(15)

İstanbul da kombi yakıldı mı

trgydl
Daha erken mi
Daha erken mi
0
trgydl
(09.09.21)
erken gibi bence. akşamları şortla yatardım uzun eşofman ile yatmaya başladım o kadar. belki çocuklu aileler yavaştan düşük seviyelerde yakmaya başlar. şahsen kara kışı görene kadar yakmayı düşünmüyorum son zamlardan sonra.
0
golgi aygıtı
(09.09.21)
Yani bence daha çok erken; biz hala yazlıkları giyiyoruz.
0
fraise
(09.09.21)
Bence de çok erken. Şort tişört yatıyorum. Cam da aralık.
0
ceketimi alip cikcam
(09.09.21)
Battaniyelik havalardayız daha erken.
0
ruhen hastayim ben
(09.09.21)
kanka eylul basi daha ne yaptin.
0
baldur2
(09.09.21)
erken yaa naptınız : /
ben bu kadar yağmur yağmasa adaya yüzmeye gidecektim bu hafta.
0
rewlack
(09.09.21)
Ara ara evde klima hala çalışıyor, öyle söyleyeyim :/
0
jonas
(09.09.21)
arabada bile hala soguk aciyorum.
0
divit
(09.09.21)
şort atlet cam açık yatıyorum. bazen inceden bir çarşaf atıyorum bel kısmına. kombi açmak için daha çok erken.
soruyu soran arkadaş igdaş'tan olabilir. uyanık olalım arkadaşlar.
0
lazpalle
(09.09.21)
kombi için daha çok erken. dün gece şortla yattım. istanbulda öyle soğuk yer var mı ki
0
dafuq
(09.09.21)
daha erken, benim pencereler hala 7/24 açık.
0
king lizard
(09.09.21)
çok çok erken.
0
sutlu nescafe
(09.09.21)
salon penceresini acik birakip odamda pike aliyorum ustume.
ki ben asiri usuyen biriyim normalde.
0
Kittie
(09.09.21)
Yok artık hala cam açık çarşafla yatıyoruz
0
zoghurt
(09.09.21)
Cam açık yatıyoruz pike ile.
0
zimbirik
(09.09.21)
(2)

İstanbul Üniversitesi açık öğretim

anladespina
Merhaba. Anadolu Üniversitesi açık öğretim fakültesine kayıtlıyım. Eş zamanlı olarak da İstanbul Üniversitesi düşünüyorum. Sorularım şunlar:1) İstanbul Üniversitesi'nin açık öğretim sınavları ile Anadolu Üniversitesi Açık öğretim sınavları çakışmıyor değil mi?2) Bütün il merkezlerinde İstanbul Ünive
Merhaba. Anadolu Üniversitesi açık öğretim fakültesine kayıtlıyım. Eş zamanlı olarak da İstanbul Üniversitesi düşünüyorum.

Sorularım şunlar:

1) İstanbul Üniversitesi'nin açık öğretim sınavları ile Anadolu Üniversitesi Açık öğretim sınavları çakışmıyor değil mi?

2) Bütün il merkezlerinde İstanbul Üniversitesi açık öğretim sınavlarına girilebiliyor mu? Yaşadığım yer küçük bir şehir.

3) Sınavlarla vs. ilgili ekstra olarak bilmem gereken bir şey var mı?

Teşekkür ediyorum.
0
anladespina
(09.09.21)
çakışmaz, aöf sınavları genelde hafta sonu olur; çünkü çalışanları da düşünüyorlar.
emin değilim, giriliyor olmalı. anadolu aöf öyle sonuçta.
çıkmış sorulara çalışın. genellikle çok benzerleri veya aynıları çıkıyor.
0
rewlack
(09.09.21)
Geçen yıldan beri ikisinden de birer bölüm okuyorum.Sınavlar onlinedı ve çakışmadı.Yüzyüzede de çakışmaz muhtemelen.
Maaleaef ist ünv de anadolu aöf gibi kaynak zenginliği yok.Çıkmış sorulara bile ulaşamazsın.Tedbir olarak bu yılki online da çıkmış ist ünv yani Auzef soruları telegram gruplarından falan arşivleyebilirsin şimdiden.
0
arenas
(09.09.21)
(15)

Evlenmemek çok uç bir durum mu?

KUCO
29yaşında erkeğim, kendimi bazen evliliğe uygun görmüyorum, ama yalnızlık da eğer buna mahkumsan çok zor bir şey gibi geliyor.Sizce evlenmemek uzun dönemde mental anlamda sağlıklı bir şey mi? Buna karar versem pişman mı olurum?
29yaşında erkeğim, kendimi bazen evliliğe uygun görmüyorum, ama yalnızlık da eğer buna mahkumsan çok zor bir şey gibi geliyor.

Sizce evlenmemek uzun dönemde mental anlamda sağlıklı bir şey mi? Buna karar versem pişman mı olurum?
0
KUCO
(07.09.21)
evlenmemeye karar vermek saçma bence. kimse seni zorlamıyor sonuçta. kendini evlenicem ben ya da evlenmicem ben diye kısıtlama bence.
0
jelly bear
(07.09.21)
Çok uç değil. Evlenmedin diye akıl sağlığın kötüleşmez bence ama yalnız olmanın getirdiği olumsuz durumlar olabilir. Aslında evlenmemek yalnız olmak demek de değil. İlişkisi olabilir insanın evlenmese de. Evlenmemeye karar verirsen pişman olabilirsin. Çünkü belirli bir yaştan sonra insanın ilişkisinin olması da zorlaşabilir. İstediğin gibi birini bulamayabilirsin. Her şey zamanında güzel.
0
dissendium
(07.09.21)
çok normal bir durum da, yalnızlık Zeus'a mahsustur.

yurtdışında evlenmeden bir ömür beraber geçiren bir sürü insan var, evlilik tek başına kriter değil yani. veya uzun süreli ilişkisi olmayan ama sürekli partner değiştiren tipler var.

ama sürekli yalnız kalıcam diyorsan, o psikolojini etkileyebilir bence.
0
nhk ni youkosu
(07.09.21)
ben de bunu düşünüyorum bazen. evlenmek istemiyorum şu an ama bir ömür de yalnız geçirilmez. he tabii ki sevgililerin olur, evlenmeden de birlikte yaşarsın ama ne zamana kadar? bir yaştan sonra imkansız. yaş ilerledikten sonra evlenmek istesen de kendine uygun birini bulmak git gide zorlaşacak falan. he yalnızlığı çok seversiniz o ayrı bir mevzu ama bir noktadan sonra evlilik şart gibi bir şey oluyor :/
0
rose parks
(07.09.21)
Kendini evliliğe uygun görmemek ya da evlenmek istememek ya da evliliği tercih etmemek hepsi ama hepsi senin elinde :) o ya da bu ya da şu kişi ve kişilerle istediğini yaşamakta özgürsün ama yalnız kalmak istiyorum ömür boyu dersen bunun sonu çok hayırlı bitmeyebilir. Bence insan sevdikçe sevildikçe yaşıyor ve mutlu oluyor. Sevmek şart gibi geliyor bana. Neyi kimi seveceğine bağlı..
0
denizmaniaherif
(07.09.21)
zaten evlenmek için evlenmek hayatında yapacağın en büyük hata olur. sevgi, aşk olmadan yürütülebilecek bir şey değil evlilik. birine aşık olup sevip ilişki yürütüp sonra evliliğe taşırsın, ben biriyle evleneceğim diye sokağa inilmez.

onun dışında bence yalnızlık gerçekten sıkıcı bir şey genel olarak, o yüzden her türlü külfetine rağmen bana uymuyor hiç evlenmemek.
0
roket adam
(07.09.21)
@gabe ve @roket +1

Ben 20'li yaşların başında 30'dan önce evlenmem diye tutturmuştum ama 27'yi tam doldurmadan evlendim. Eşim çıktı karşıma, 4 senedir birlikteydik, artık hayatımızı birleştirmek istedik ve evlendik. 30'dan sonra karşıma çıksaydı 35'te evlenirdim, çıkmasa evlenmezdim. Ama iyi ki karşılaşmışız çünkü hayatı paylaşmayı çok seviyorum onunla.

Yine de sevmek, sevilmek, paylaşmak güzel olsa da evlenmiş olmak için evlenmek hayatı zehir edebilir. O yüzden hayatı akışına bırakıp, kendine (maddi manevi) yatırım yapmak ve yaşamak gerekiyor. Zaten zamanla ne istediğini anlar insan, buna değecek birisi de girerse hayatına birleştirir yollarını. Kesin yargılara gerek yok.
0
gmzo
(07.09.21)
hayatınıza gerçekten anlaşabildiğiniz biri girdiğinde bu fikriniz değişebilir. Her gün işten sonra eşimle karşılaşacağımız anı iple çekiyorum. O da öyle görünüyor. Gözünüz kapalı güvenebileceğiniz biri, sırtınızı dayadığınız bir dal vs. Bu tip duygusal desteği çoğunlukta eşiniz dışında kimseden göremezsiniz.

Şuan evlenmek istemiyor olmanız olabilir. Ama kendinizi kapatmayın
0
zimbirik
(07.09.21)
evlilik dünyanın en sıradan şeyi bence. her zamanki gibi insanlar burada da güzelleme yaparak abartmış. ben de 28 yaşında erkeğim. flört, sevgililik gibi durumlar beni her zaman heyecanlandırır ama evlilik hiç heyecanlandırmıyor:) evliliğin nasıl bir şey olduğunu çevrenden gözlemleyerek anlayabilirsin, evlilik hakkında ahkam kesmek için evli olmaya gerek yok.
0
nothing in my way
(07.09.21)
Fikir yürütme yolunuz yanlış bence. Neden hayatınızda kalıcı biri olmasın daha doğru bir bakış olabilir.
Yalnızlığın alternatifi evlilik değilki? Evlilik işin duyurulma ve resmiyet kazanması bu kadar basit ve anlamsız bişey. Sizin aradığınız tek tüfeklik mi hayatta biriyle yoldaşlık mı sorusuna cevap gibi geldi.

Sorunuza cevap da googleda kısa bir aramayla bulabilirsiniz; bilimsel olarak evliliğin kadınlar için ömrü kısalttığı erkeklerde de tam tersi uzattığı kanıtlanmış. Kadınsanız sağlıksız, evlenmeyin yani : D
0
rewlack
(07.09.21)
30 40 yaşında evlenip ayrılmış insandan ne farkın olacak hiç evlenmediysen. Bir eksiklik veya bir gereklilik değil.
0
bana kedicik derdi
(07.09.21)
29 yaşında hiçbir şeye karar verme, bekle yaşa gör. Evlilik de bekarlık da karar vererek yapılacak şeyler değil.
0
lcha
(07.09.21)
Demekki hazir degilsin. Hayatta evlenmem diyen bazi arkadaslarim 40'a merdiven dayayinca evlenecek hatun bakmaya basladilar. Evlilik hafife alinacak birsey degil, ama o kadar buyutulecek bir olay da degil, iki taraf da hazirsa ve birbirini seviyorsa gol olur.
0
cooperr
(07.09.21)
yalnız kalmak istememek, doğru partneri seçtiğin sürece, evlenmek için yeteri kadar makul bir sebep. ancak ekonomik ortaklık ve cinsel - duygusal birliktelik yürütüp (muhtemelen) çocuk yetiştirmeyi deneyeceğin bir ilişkide her şeyin dört dörtlük yürüyeceğini kimse sana garanti edemez. bunun farkında ol.

sence yeteri kadar olgun bir karakter misin? ne kadar bireycisin? insanları tanımakta ne kadar başarılısın? partnerinden beklentin ne? kendine ait, huzurla yaşayacağın bir aile kurmak için hangi konularda taviz verebilirsin? bu soruların cevaplarını kendin ve partnerin için kafanda oturtabiliyorsan yolun açık olsun diyebiliriz.

not: kendini gözle, turnusol kağıdı gibi kullan. x kişisiyle evlenmek zor geliyorsa hazır değilsiniz ya da karşındaki kişi doğru insan değil.
0
zgrydn
(08.09.21)
evlilik herkesin yapması gereken bir görev değil. evlenebileceğin karakterde karşına birisinin çıkmaması da şans. bence insanın kendini zorlamaması gerek. olursa olur olmazsa olmaz
0
Hallegadola
(08.09.21)
(9)

İkinci El Eşya Satma Trikleri

pantepember
LetGo'da birkaç ikinci el eşyamı satabildim. Ama bazılarını bir türlü elden çıkaramıyorum. Ne fiyat koyarsam koyayım (yüksek veya düşük) ille indirim soruluyor: en son ne olur? Zaten piyasadaki sıfırının yarısı kadar fiyat koyuyorum. Daha ne isteniyor, anlamış değilim.Aklımda şöyle bir yöntem var:He
LetGo'da birkaç ikinci el eşyamı satabildim. Ama bazılarını bir türlü elden çıkaramıyorum. Ne fiyat koyarsam koyayım (yüksek veya düşük) ille indirim soruluyor: en son ne olur? Zaten piyasadaki sıfırının yarısı kadar fiyat koyuyorum. Daha ne isteniyor, anlamış değilim.

Aklımda şöyle bir yöntem var:
Her gün fiyatı bir miktar düşürmek ve bunu da ilanın başında belirtmek.
Fiyat her gün %2 azalacak. İlk isteyene verilecek.

100, 98, 96, ...

Ne dersiniz?
0
pantepember
(06.09.21)
Cok kotu.

Onun yerine arkadaslarina da ilan actir sen ayri ilan ac.

Bazi urunler ustune para versen yine satmiyor trik yemiyor
0
divit
(06.09.21)
piyasadaki fiyatının yarısından fazlasına koymamalısınz zaten? eşyanın ne kadar kullanıldığı önemli değil; etiket söküldüyse/kutusu açıldıysa yarısının da epey altına ilana konulmalı.

ayrıca kimi eşyalar -örneğin koltuk kanepe vs- kolay satılmaz. bu gibi eşyaları satmak isterseniz %10una falan vereceğinizi düşünün. mesela buzdolabı iyi marka ve yeni durumdaysa kolay satılır.

eşyaların muadillerini bulup, gözlem yapın kaç günde satılıyor, ne kadardan gidiyor diye.

sizi tenzih ederek konuşuyorum; türkiyede ikinci el pazarının iyi olmaması veya spotçu mafyasına kalmamasının çok sebebi var ancak biri de ben 1000 lira verdim neden 100'e satayım kafası. e kardeşim satmak isteyen sensin zaten; saklamak taşımak vs daha mı düşük maliyetli olacak hem de para alamamış olacaksın. derrrler.

%2 azaltma fikri bence iyi değil. nasılsa indiriyor diye takip edenler falan daha da bekler.
0
rewlack
(06.09.21)
Satılmıyorsa talep gören bir ürün değildir, bu sene iki ürün koydum aynı anda ilana. Birisi için telefonun bildirim sesi susmadı, gece saatinde bile hemen gelip alalım lütfen diyenler oldu.

Diğeri için aylar oldu hala isteyen yok.
0
John Bloor
(06.09.21)
Bende de john bloor'un dediği gibi oldu, iphone x koydum aynı gün gitti, decathlon'dan aldığım bir bisiklet montu var sıfır aylardır duruyor. Talep gören bir ürün değilse ve illa satmak istiyorsanız fiyatını düşeceksiniz, sıfırının yarısının altına bile inecek gerekirse.
0
roket adam
(06.09.21)
1- insanlar ürünün ikinci elini istiyor mu? sıfır yerine ikinci el almanın fiyat farkı çok mu ? marketten 50 liraya sürahi almak yerine sizden 25 liraya ikinci el almak mantıklı değil mesela.

2- kısmet meselesi biraz da. türkiye'de kesinlikle ama kesinlikle kimsenin kullanmadığı bir ürün vardı. ben yurtdışından bir ürün almıştım, yanında eşantiyon vermişlerdi (paket halinde ürünün türkiye fiyatından hala daha ucuza geliyordu) neyse sonra ürünü biz de kullanmadık, satışa koydum, kimse ilgilenmedi 2-3 ay. fiyat da yüksek bu arada. benim komple paketi aldığım fiyat kadar falan (türkiye'de muadil bir ürünün yarı fiyatı olmasına rağmen) neyse, 2-3 ay sonra bir çift geldi. illa alacağız da alacağız. (bir bebek ürünü) ben de bunlara dedim ki, bakın bu ürün kullanılan bir ürün değil, kullanmayacağız ürüne para vermeyin (ben de nasıl enayi satıcıyım) neyse pazarlık bile yapmadan çat diye parayı verdiler aldılar. komple paketin parasını çıkartmıştım.
0
co2s2
(06.09.21)
50 g0n sonra getirip eve koyar mısın diye mesaj atarlar. Üste para bile isterler.
0
neymis
(06.09.21)
Yorumlar icin tesekkurler ama benim aklimdaki daha baska. Esyanin ne oldugu, artik kullanilmayan bir esya olup olmadigi, hijyenik olup olmadigi vb bir sebep olabilir.

Ama benim farkettigim seylerden biri su: neredeyse herkesin ne fiyat olursa olsun indirim sormasi.

Bazi esyalara bakiyorum, fiyati gercekten iyi. 750 TL'ye satilan bir kamera sehpasini 150-200 TL'ye satamiyorum. Urunde cizikler disinda hicbir sorun yok. Bir iki kullanimda bu cizikler zaten olusacaklar.

300-400 TL'ye satilan bir el supurgesi icin 100 TL istiyorum, daha da indirim istiyorlar, o da satilmiyor.

Ben alir miydim diye soruyorum kendime fiyat belirlerken. Evet diye cevap verecegim tutarlar belirliyorum.

Orta sinifin iyice kuculmesiyle ilgili olabilir mi? Zengin yenisini aliyor, fakir de uc kurusa almak istiyor?
0
🌸pantepember
(06.09.21)
Ürüne göre değişir ama öyle etiketi söküldü %50den ucuza sat ölücülüktür. Çok piyasası yoksa düşersin. Benzerlerine bak, bir fiyat belirle. Pazarlık payı ekle ve çok dusmezlerse sat.
0
black mamba
(06.09.21)
Toplum olarak pazarlık etme inadımız var, ne yazarsan yaz pazarlık edilecek zaten.

Bir önemli detay da çok ucuz yazdıysan "kesin bir şey vardır" diye gerçek alıcılar huylanır, al satcı değilse.

O yüzden normal fiyatını yaz ve pazarlık yapılmasına müsade et.
0
John Bloor
(07.09.21)
(9)

Kaçlı yumurta almalı her seferinde?

la traviata
Günde sadece sabah kahvaltıda 1 yumurta yiyecek olan kişi, 6lı mı, 12li mi, 30lu mu paket yumurta almalı her seferinde? (gün içinde yumurta kullanımı hiç olmayacaktır)30 lu olanların sonlara kalanları 1 ay içerisinde bayatlar mı?En ideali nedir?
Günde sadece sabah kahvaltıda 1 yumurta yiyecek olan kişi, 6lı mı, 12li mi, 30lu mu paket yumurta almalı her seferinde? (gün içinde yumurta kullanımı hiç olmayacaktır)

30 lu olanların sonlara kalanları 1 ay içerisinde bayatlar mı?
En ideali nedir?
0
la traviata
(06.09.21)
12 al dağ başında yaşamıyorsan. bazen yemiyorsun hepsini kalıyor ve bozuluyor.
0
bohr atom modeli
(06.09.21)
12 iyidir. 6 yetersiz. Her hafta yumurta almayı düşünmeye gerek yok. İki haftada bir alınabilir. 30 da fazla.
0
dissendium
(06.09.21)
en ideali organik yumurta almak.
0 koduyla başlayanlar. gerisi hem kanserojen hem kısa ömür garantili.

organikler genelde 8-10'lu oluyor. tüketim ve alışveriş sıklığınıza göre karar verin.
0
rewlack
(06.09.21)
12'li en ideali.
0
Improbable
(06.09.21)
12 iyidir .
Arada melemen yapma ihtimalini de hesaba katıyorum.
(Yoksa menemen miydi?:)
0
Erva
(06.09.21)
15li al? Bazen ben börege, corbaya falan da koyuyorum yani. Krep yapiyorsun gerekiyor, vs. 15 yumurta bi haftada rahat bitiyor.
15li yok mu? Aciktan da olur.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(06.09.21)
6 lı slmsk iyidir.haftada 1 illaki markete düşer yolun.yenisini alırsın.çok hesap kitap yapan biri değilsen.
0
since1907
(06.09.21)
0 kod 10’lu alıyorum. Ayrıca hiç 6’lı veya 12’li yumurta görmüyorum piyasada.
0
ruhen hastayim ben
(06.09.21)
Benim buzdolabında yumurtalık yeri 16 adet, ben o yüzden 15'li alıyorum hep.
0
etna
(06.09.21)
(6)

Aöf öğrenci indirimli istanbulkart

furry burns
Merhaba arkadaşlar,Geçen sene ibb bir teklif vermişti 25 yaş üstü örgün okumayan öğrencilerin indirimli kartı iptal edilecekti. Bu teklif kabul edilmedi diye hatırlıyorum am son durum nedir? AÖF'den okuyup da indirimli istanbul kart kullanan var mı? Tabi 25 yaş üstü.
Merhaba arkadaşlar,

Geçen sene ibb bir teklif vermişti 25 yaş üstü örgün okumayan öğrencilerin indirimli kartı iptal edilecekti. Bu teklif kabul edilmedi diye hatırlıyorum am son durum nedir? AÖF'den okuyup da indirimli istanbul kart kullanan var mı? Tabi 25 yaş üstü.
0
furry burns
(06.09.21)
sadece aöfle ilgisi yok,
öğrenci olduğunuz müddetçe -herhangi bir okulda- yararlanabiliyorsunuz. uzaktan okullar da dahil.
0
rewlack
(06.09.21)
bir arkadaşım kullanıyor.
0
hitsumo
(06.09.21)
ben kullaniyorum hocam, problem yok
0
bay b
(06.09.21)
30 Yaşındayım, 2012 'de kayıt oldum hala okuyorum, ben yararlanamıyorum
0
ugrcn
(06.09.21)
ben kullanıyorum
0
lalu
(06.09.21)
32 yaşında okunabilecek en tırt aöf okuyan biri olarak daha geçen hafta aldım öğrenci akbilini.
0
Acil kan
(06.09.21)
(5)

Eliptik Bisiklet

chatrefhill
Selamlar. Varis ameliyatı sonrası doktor tavsiyesiyle eliptik bisiklet almaya karar verdim ama ne almalıyım, hiçbir fikrim yok. Bilenler aydınlatırsa sevinirim: öyle çok özellikli bir şey aramıyorum. Dayanıklı ve sessiz bir şey istiyorum. Sessiz olması önemli.
Selamlar. Varis ameliyatı sonrası doktor tavsiyesiyle eliptik bisiklet almaya karar verdim ama ne almalıyım, hiçbir fikrim yok. Bilenler aydınlatırsa sevinirim: öyle çok özellikli bir şey aramıyorum. Dayanıklı ve sessiz bir şey istiyorum. Sessiz olması önemli.
0
chatrefhill
(06.09.21)
valla ben de voit vardı, baya sessizdi.
şimdi fiyatlar uçmuştur ama herkes bir heves alıp sonra çamaşır askılığı yaptığı için ikinci el baksan temiz şeyler çıkar gibi.
0
passion rules the game
(06.09.21)
aşırı detaylı aramanıza gerek yok.
oturulan modeller genelde zincirli yani gürültülü oluyor.
sizin alacağınız selesiz, bantları içeride gizli olan modeller.
decathlona evya letgo'ya bakın. uzun süre kullanmak istemeyip elden ve evden çıkartmak isteyebilirsiniz.
0
rewlack
(06.09.21)
Varisin büyüklüğünü bilmiyorum ama ameliyat dediğiniz için aklım karıştı, 1-2 ay genelde spor önerilmez damarların iyileşmemesinden dolayı. Bir de cevrenizde spor salonu varsa 1 aylık üyelik alıp deneyin eliptik bisikleti, çok fazla ağrı yapabilir ve zorlanabilirsiniz.
0
catamenia
(06.09.21)
Ben olsam letgo'ya bakarım. Zira bir çok kişi alıp sonrasında askı olarak kullanıyor. Bizimkini öyle almıştım şu an kendisi de aynı görevi görüyor :)
0
ned flanders
(06.09.21)
@catamenia aksine spor daha hızlı iyileşmesini sağlıyormuş. Hemen yürüyüş, bisiklet, yüzme falan öneriyorlar. Yürüdükçe ağrılarım azaldı benim de ama 3 yaşında bir kızım var ve kış geliyor. Spor salonu bu salgında bir seçenek değil hala benim için.
Çok teşekkür ederim size de diğer yorumlar gibi. Sevgiler.
0
🌸chatrefhill
(06.09.21)
(14)

Ev alamama depresyonu

mg3929
2 sene önce işimde 2. Yılımdaydım, baya bi para biriktirmiştim. Feneryolu'nda 2+1 giriş daire alabilecek durumdaydım ufak bi krediyle. Ailem sakın kredi çekme yarın ne olacağı belli olmaz falan dedi, arkadaşlarım gençlik abii hayatını yaşa gibi saçma sapan konuştu ev almaya cesaret edemedim ben de o
2 sene önce işimde 2. Yılımdaydım, baya bi para biriktirmiştim. Feneryolu'nda 2+1 giriş daire alabilecek durumdaydım ufak bi krediyle. Ailem sakın kredi çekme yarın ne olacağı belli olmaz falan dedi, arkadaşlarım gençlik abii hayatını yaşa gibi saçma sapan konuştu ev almaya cesaret edemedim ben de o zaman. Şimdi kiradan daha az kredi ödüyor olacaktım.

Baktığım evler abartısız 3 katı fiyata çıktı. Şu an alabilmek için devasa bi kredi çekmem gerekiyor. Bir daha ömür boyu ev alamayacak, kirada oturacak olmaktan korkuyorum çünkü kirada otururken hiç mutlu değilim, bu nedenle de işe başlar başlamaz ev almanın hayallerini kuruyordum.

Şimdi artık benim ev alabilmem imkansız mı oldu? Bu fırsatları kaçırmış olmamı ara ara düşünüp modumu düşürüyorum. Bu durumdan nasıl çıkabilirim? Kiralara baktıkça çıldırıyorum :(
0
mg3929
(05.09.21)
segmenti düşüreceksin mesela feneryolu yerine altıntepe dolaylarına bakabilirsin ya da içerenköy ama gerçi oralar da uçtu.
0
jamswety
(05.09.21)
Segment düşüreceksin +1. Bugün feneryolunda alamıyor durumdasın, yarın çekmeköy'den bile alamayacaksın. türkiye bir enflasyon ekonomisi, fiyatlar her zaman artma eğiliminde olacak ve tüik denen kurumum saraya bağlılığı dolayısıyla maaşın asla fiyatlar kadar artmayacak. o yüzden ihtiyacın varsa yapıtşıracaksın.
0
roket adam
(05.09.21)
Eğer ilk işinse 4 yıllık deneyimin var ve gençsin demektir. Anlıyorum, Türkiye şartlarında her şey çok zor artık ve ne kadar erken o kadar iyi ama daha işe başlamayan birinin ev alma hayalleri kurması biraz garip geldi bana ne yalan söyleyeyim. Fazla sorumluluk sahibisin gibi geldi bana biraz rahatlamaya çalış :) Evle ilgili bir tavsiyem yok ama bekarsan tek maaş giriyordur evine. Seni çok zorlayacak bir kredinin altına girme genç yaşta.
0
mysticriver
(05.09.21)
Başka semtler olmadı başka şehir.

Tayin isteme durumun varsa ya da başka iş bulabiliyorsan İzmir veya Ankara düşün. Mesela İzmir'de havuzlu site içi daireyi borçsuz alırsın
0
roe
(06.09.21)
2 sene önce ataşehir'deki bir daire için emlak konut ihalesine girdiğimde, durumuma nazaran büyük bir risk aldım. buna karşın "ödeyemeyecek olursam satarım." gibisinden bir çıkış stratejisi oluşturmuştum. şansım; çevremde beni planın mantıklı olduğuna ikna eden 2-3 arkadaşımın olmasıydı.


şartları yeniden değerlendir. bir plan yap ve esnek ol. segment düşürmek ile evsiz kalmak aynı şey değil.
0
zgrydn
(06.09.21)
ev alamasan da bir bütçe planı yap. gelirinin %50'sini giderlerine, %30'unu kendine, %20'sini yatırıma ayır. altın al at köşeye mesela. hayat dinamik. 5 yıl sonra şartlar değişebilir. hazırlıklı olursan mutlaka bir fırsat çıkar. 5 yıl önce durumun bu şekilde olacağını da kimse tahmin edemezdi. ancak finansal okuryazarlığını arttır, paranı dengeli idare et bir fırsat çıkar yine.
0
black mamba
(06.09.21)
Tam emlak fiyatları zayıflayacak, yeni bir manyaklık çıkarıp mani oluyorlar. Önce Suriyelileri, şimdi de afganları doldurdular. Bunları kim tahmin edebilirdi ki?
Bir de paranı dövizde tutsaydın, o de ikiye katlamıştı muhtemelen.
0
vizivozo
(06.09.21)
Tam 1 sene once 150 bin lira olan evler simdi 250 bin lira. O 1 senede doviz artti aldigim evlerden zarar ettim diyordum, su anda satsam bildigin Dovizde bile yuzde 10-15 civari karim olacak.

Turkiye'de bir sey almak icin beklemeyeceksin aga. Turkiye'de ev fiyatlari en kotu enflasyon oraninda artar.
0
baldur2
(06.09.21)
aynısını araba için düşünüyorum. Yıllar içinde başta peşin alabilecekken artık kredi ile ancak o zaman alabileceğimden daha kötüsünü alabilecek hale düştüm.

Fakat şu var, bu kadar kötüye gideceğini bilemezdik (2015'lerden beri ekonominin çok kötüye gideceği biliniyor aslında ama ev olayında ek olarak göçmen sorunu, yeni ev arzının azalması, devletin bi dönem ucuz kredi vermesi, corona vb. şeyler var)

ailen seni korumaya çalışmış, kiminin ailesi daha geleneksel oluyor "illa bi ev araba al krediye gir" diyor. O da kötü bence. Fakat bu dönemde işsiz kalan baya kişi de oldu, hatta seneye ben işsiz kalma tehlikesiyle karşı karşıyayım. Kredim olsa daha çok gerilirdim.(ha kirada oturuyorum yine geriliyorum)

buradan çıkarılacak ders yatırım işlerini öğrenmek. Atıyorum o zaman 5 liradan dolar alsaydın veya güzel birkaç fona yatırsaydın belki hala o ev olmasa da yakın bir yeri alabiliyor olurdun.

bu arada, acı bir şey söyleyeyim, millet evlenerek birikim yapıyor. Tek başına bi halt yapamıyorsun ama iki düzgün maaş gelince biriyle kredi ödeyip ev alıp öbürüyle yaşamak gibi yollara gidiyor insanlar. Evliliğin maddi yönünü küçümsememek lazım benim gördüğüm varlık edinebilen insanların hepsi evli. Hem zorunluluk hissettikleri için, hem de yapabildikleri için.
0
nhk ni youkosu
(06.09.21)
80 milyona zor yeten ulkemizi 100 milyonla paylasiyoruz artik, alamazsin tabi! kimse bu gercegi gormuyor nedense. ciddi artis getirdi bu durum her seye.

tamam insaat maliyetleri artti, tamam arsa az vs.. ama soyle de bir sey var: piyasayi manipule eden insaat firsatcilari oldukca alamazsin.
tvde haberlerde bile habire bu pompalaniyor...ev az, kiralar, satiliklar uctu.. haber icin mi saniyorsun bunlar.. bunun bir nedeni de henuz kiralari, satis fiyatlarini ucurmayanlar kaldiysa onlar da ucursun diye.

aileden ev kalmadikca, kendi isinin sahibi olmadikca da alamazsin bosuna uzme kendini. ben de uzuluyorum ama bosa yani.. bizden goturuyor.

evlenme ihtimalin varsa evlen +1 ayrica. evlilik artik ticari bir girisim gibi de oldu. sirf maasi var diye (zenginlik de degil yani calisma potansiyeli bile yetiyor) biraz ici isindigiyla evlenen cok kisi var cevremde. eskiden rezillik diyordum, onlara da hak veriyorum artik...
0
Kittie
(06.09.21)
Soruna kendi yaşadığım olay ile cevap vereyim.

2020 Şubat ayında 230 bin liraya( 65 bin peşinat 176 bin kredi) Antalya'dan ev aldım 1+1 üstelik 15 yıl vadeyle.( kim öle kime kala, bekar adamım 32 yaşında gezem tozam demedim aldım üstelik arabam bile yok)

Şuanda ev için 450 ila 500 isteniyor ve 1.5 yıl oldu ancak.. Benim o üç kuruş param tl'de kalsaydı bugün ev almam için ortalama 300 bin çekecektim.

Bir de işin şu yönü var.

Senin çektiğin kredi 2500 tl atıyorum. Bu 15 yıl boyunca aynı kalacak. Ancak maaşın ve kkiraya verdiğin evin kirası yükselecek ve ileride o 2500 tl muhtemelen bu emflasyon oranlarıyla kuş gibi kalacak.

Bugün içinde yaşamak zorunda olmasan da bir ev alıp kiraya versen zaten kafadan ev sürekli değelernecek ve kira ile de ek gelirin olacak.

Umarım anlatabilmişimidir :)
0
denizmaniaherif
(06.09.21)
5 yıl önce evimi almadan önce fotoğraflarına bakarken o zamanki patronum odama gelmişti. evi gösterdim çok kararsızım ihaleye girsem mi? diye düşünüyorum demiştim. o da gir sana kalırsa ödenir gider demişti. onun kurduğu o cümle bana güç verdi diyebilirim. iyi ki almışım. o kritik anda insana olumlu gaz verecek biri olmalı yanında.

segmenti düşüreceksin +1 bir de biraz daha eski evlere bakabilirsiniz.
0
naksidil
(06.09.21)
off çok kötü resmen kendim yaşamış gibi kötü hissettim.

ya bu kredi ile ev almak konusunda neden insanları korkutuyorlar anlamış değilim, hadi dağın başında bir yazlık fln olsa neysede feneryolu'nda 2+1 daire ödeyemiyor musun cok mu sıkıştın, piyasa mı kötü 100bin altına verdiğin gün satılır.
kredi ile ev yatırımı için bu kadar korkak düşünenleri anlamıyorum.

neyse geçmiş olsun. konut piyasası ileride ne olur bilmiyorum ama genel olarak piyasada fırsatlar bir şekilde gelir, bunun için uzun zaman beklemek zorunda kalabilirsiniz. o arada içiniz rahat etmesi için daha uygun bir yerden ev alıp o sürede en azından birikiminizi koruyabilirsiniz.
0
nuisance
(06.09.21)
Feneryolu'nda 2+1 giriş daire eğer deprem öncesiyse almamanız çok hayırlı olmuş.
öncelikle saçmalamayın, elbette ev alabilirsiniz uygun fırsatlar çıktığında. ancak istanbulda ev almayı ve veya yaşamayı ileride de isteyecek misiniz? birikimlerinizi nerede nasıl değerlendireceksiniz; belki al satla daha çok gelir elde ederek ev alacak peşinatı daha rahat bulacaksınız vs vs bunları bilmiyoruz.


mod düşürecek başka şey mi bulamadınız? ölüm, hastalık olmasın da.
0
rewlack
(06.09.21)
(4)

erzak bağışı yapılacak öğrenci evi, yoksul aile vb.

blatta hiberna
merhabalar,hayat pahalılığı nedeniyle düzenli olarak yapmaya çalıştığım yardımlara erzak yardımını da ekleyesim geldi.öğrenci olur, hastası olan yadıma muhtaç bir aile olur, yaşlı ve zor geçinen kişiler ya da aile olur.aklıma gelen seçenekler bunlar.tercihim, yüz yüze gelmeden veya herhangi bir tanı
merhabalar,

hayat pahalılığı nedeniyle düzenli olarak yapmaya çalıştığım yardımlara erzak yardımını da ekleyesim geldi.

öğrenci olur, hastası olan yadıma muhtaç bir aile olur, yaşlı ve zor geçinen kişiler ya da aile olur.
aklıma gelen seçenekler bunlar.

tercihim, yüz yüze gelmeden veya herhangi bir tanışıklık yaratmadan uzaktan bir yardımda bulunmak olur.
bunun için nasıl bir yol izlemek lazım?
ya da sizin bildiğiniz, tanıdığınız birileri var mı?

fidan bağışı falan gibi konularda tamam ama bu erzak bağışı konusunda çeşitli sebeplerle araya dernek ya da kurum sokmak pek istemiyorum.

teşekkürler!
0
blatta hiberna
(01.09.21)
Muhtara sorun o yardımcı olur.
0
you and me in paradise
(01.09.21)
@you and me in paradise:

benim bulunduğum yerdeki muhtarın bildiği biri yok.
o yüzden duyuru açtım zaten.
0
🌸blatta hiberna
(01.09.21)
lösev.
löseve nakit dışında da farklı kategorilerde bağış yapabiliyorsunuz.


tam bu dediğiniz konu içinse youtube şafak salda'yla iletişime geçebilirsiniz. özellikle kiğılı bölgesinde sürekli yardım yapıyorlar.
0
rewlack
(01.09.21)
Derin yoksulluk ağı..instagram sayfalarına yazmıştım, onlar yonlendirmisti beni..
0
ya volna
(01.09.21)
(4)

yds için akıl

haintospik
merhaba,allah rızası için şu yds nasıl halledilir bir yol gösterin. 20 sene ingilizce görüyoruz ama bir ilerleme kaydedemiyoruz. ben de bu gruba giriyorum. şimdi girsem tek tek soruları okusam 10 alamam yds'den. zaman kısıtım yok, 2022 bahar ayı olmaz sonbaharı olur yeter ki şu dili öğreneyim, yds'd
merhaba,

allah rızası için şu yds nasıl halledilir bir yol gösterin.
20 sene ingilizce görüyoruz ama bir ilerleme kaydedemiyoruz.
ben de bu gruba giriyorum. şimdi girsem tek tek soruları okusam 10 alamam yds'den.
zaman kısıtım yok, 2022 bahar ayı olmaz sonbaharı olur yeter ki şu dili öğreneyim, yds'den 70+ puan alayım istiyorum.

duyuru'dan ya da sözlük'ten okudum sınav ya da dil hakkında yazılanları ama güncel bilgi lazım :s

lütfen yol gösterin.

çok teşekkürler.
0
haintospik
(01.09.21)
bi amerikalı hocadan duyduğum en güzel yorum; türkiyede insanlar dil bilmek değil belge almak istiyor. yani sınav sonucu aldığında yine bilmiyor olacaksan ne anlamı olacak nasıl biliyorum diyeceksin.

zaman kısıtınız yoksa gidin önce öğrenin; evet bu sınavlar dil ölçmüyor, ayrı bi mantığı var vs ancak seviyeniz gerçekten biliyorum diyeceğiniz hale ulaşırsa yeterli puanı fazlasıyla alırsınız.

günde min 2-3 saat ayıracaksınız,
kritik nokta HEEEERRRRR gün olması. gün atlamayacaksınız. gün atlarsam ölürüm gibi düşünün.
para varsa yabancı hocadan yoksa anadili ing olmayan hocadan özel ders alacaksınız. kitaptan ilerleyeceksiniz. bol bol dinleyip konuşacaksınız. paranız azsa preply gibi uygulamalardan hoca bulacaksınız.
dershane kafası kurslara boşuna gitmeyin.

1 yılda şahane yol alırsınız.
0
rewlack
(01.09.21)
Sınava veya deneme sınavına hiç girdiniz mi? Seviyenizi bilmeniz önemli.

70'in üstüne çıkamıyorsanız büyük ihtimalle phrasal verb'lerin çoğunda (6 soru) ve paragraf tamamlamada (4) eksiğiniz var. Sözlükte phrasal verb'ler hakkında birçok faydalı entry var, onları bir gözden geçirip ezberlemeniz ve anlamanız gerekenlerden Anki uygulamasıyla test oluşturun kendinize.

Geri kalan her şey dümdüz kelime bilgisi ve anlama becerisi. Türkçe paragraf sorularına nasıl çalışıyorsanız bunlara da öyle çalışın. Her gün 10 soru bakın örneğin.
Çeviri sorularında soruyu tamamen okumadan önce eleme yoluyla gidin. ÖRNEĞIN "The most..." diye başlayan cümle gördüyseniz "Bazı" "Kimi" "Tüm" benzeri ifadelerle başlayan şıkların başına işaret koyun. Sonra tekrar bakın şıklara.

Hepsinden öncesi sınavda nerede takıldığınızı belirlemek. Bunu belirtirseniz nokta atışı öneriler gelir.
0
herzan
(01.09.21)
@herzan
son yds'ye girdiğimde 20 almıştım. sallasam daha yüksek alabilirdim :) seviyem başlangıç ve daha altı olabilir :s bu bahsettiğiniz kısımları tam anlamıyla öğrenmek için tavsiye edeceğiz bir hoca ya da online kurum var mıdır ? yayın da olur. her şeye açığım.

@rewlack
öğrenmek istiyorum zaten, öğrenmek için kimi takip etmeliyim nasıl bir yol izlemeliyim ne yapmalıyım ? pandemi dönemi hem yeni kapanma hem de covid yüzünden yüzyüze derse yazılmak pek mantıklı gelmiyor. tavsiyelerinize açığım.
0
🌸haintospik
(01.09.21)
Kurs tavsiyesi veremeyeceğim maalesef. Ben işim gereği bildiğim için çalışmadım hiç, ama girmeden önce YouTube'da Akın Dil'in geçmiş yılların soru çözümlerine bakmıştım ve kaliteli bir hava veriyordu.

Birkaç yıl önce şunları aldım, sadece ilkini kullandım ama:
-İrem Yayıncılık Exam Words In The Pocket YDS Sözlüğü (çok iyidir)

Gramer:
-Dilko'nun YDS English Grammar'ı (az kullandım, iyiydi)
-İrem Yay.: YDS Sınav Stratejileri (hiç bakmadım)
-İrem Yay.: Advanced English Tests (soru bankası)
Kaliteli yayınlardır. Epey yerde araştırmıştım.

Grameri önce YouTube'dan kavrayın, sonra kitaptan tekrar edip test çözün. Simple Present Tense ile başlarsınız. Tense'leri birbirine karıştırmadığınız zaman gramerin temeli yarılanır. Prepositionlar da önemli.

Başka bir tür olarak da ODTÜ'nün Reader At Work 2'si epey kaliteli, paragraf anlama becerinizi ölçecek. Önce kelime bilginizi artıracaksınız ama. Dediğim gibi Anki kişisel sözlüğünüz olarak iş görecek, her gün tekrar edeceksiniz kendi sözlüğünüzü. Bunun dışında Play Store'da çok iyi kelime uygulamaları var yine. En kalitelisini bulun.
0
herzan
(01.09.21)
(23)

Doktorlugun tercih olarak fiyat (bedel)/performans orani rezalet degil mi?

robokot
Hekimligi bir aşk olarak goren kisiler bir kenara (bunun azinlik oldugunu dusunuyorum) - "iyi bir gelecek" icin tip fakultelerini dolduran gencler genelde hayatlarinin nasil sekillenecegini biliyorlar mi? gecmis hikayesini, bugun gunluk yasantisi / temposu / sorumlulugu / yukumlulukleri ve bunlara k
Hekimligi bir aşk olarak goren kisiler bir kenara (bunun azinlik oldugunu dusunuyorum) - "iyi bir gelecek" icin tip fakultelerini dolduran gencler genelde hayatlarinin nasil sekillenecegini biliyorlar mi? gecmis hikayesini, bugun gunluk yasantisi / temposu / sorumlulugu / yukumlulukleri ve bunlara karsilik kazandiklari ortalama paraya baktigimda acimadigim bir doktor gormedim.

bu sadece turkiye'de de degil, yabanci doktorlarda da benzer seyler goruyorum ama turkiye hele ekstra kotu.

hayvan gibi calis, derece yap, kazan, sonra 6 sene egitim, son 3 senesi pratik ve hastanelerde ofisboy gibi gorulme, itilip kakilma, uzun saatler... sonra mecburi hizmet! kalk git yasadigin yerden duyanin bir ucuna butun hayatin askiya alinsin. uzmanlik istiyorsan hayvan gibi yine calis tekrar ki TUS veresin (hem de yks / öss all starlara karşı), hadi onu verdin tekrar egitim 3-6 sene - yas kemale eriyor bu arada ama hayatini yoluna koyamiyorsun neden? uzmanlik aldin yallah mecburi hizmete! yan dal yaptin, yallah mecburi hizmete... tum bunlardan sonra istedigin bir yerde yasayabilecegin de garanti degil.

hadi tum bunlari atlattin, 36 saat nobetler, ozellikle turkiye'de hastanelerde siddet - zor sartlarda calisma. hikayelerini dinledigim kadariyla yukarida bahsettigim tum bu surecte mobbingin allahini yiyorlar bir de, hiyerarsi cok kati. alt ust iliskileri cok belirgin. en dandik sirkette insan kaynaklarina gidilip olay yaratilacak seylerin 10 katina millet gikini cikarmiyor.

sistem seni turkiye'ye de bagliyor, cogu diger meslekli gibi baska ulkelere mobilitenin onunde diger mesleklere gore cetin engeller var.

bu kadar inanilmaz tempolarda gecen gunduzun olmadan calisiyorsun, kendini tehlikeye atiyorsun (en az 1 kere covid gecirmemis doktor kaldi mi?) aldigin maas hafif tecrubeli bir muhendis maasi bile degil bazen. rezillik degil mi ya? hekimlik aşkı olmayan, sadece buyuk umutlarla bu ise girmis "tip mi bilgisayar muhendisligi mi?" sorusu aklindan gecmis biri icin tam bir cehennem olmali. ki gosterilen cabayi alinan egitimi dusunelim, o kadar emegi en dandik meslege bile versen cok daha iyi para kazanirsin ve cok daha esnek bir hayat tarzin olur zaten. fiyat (bedel) performans orani cok dusuk bir tercih bence, yaniliyor muyum?

cevrenizde tercihlerini "tip olsun da neresi olursa olsun" diye dolduran gencler nasil bir hayatlari olacagini biliyorlar mi genelde? yoksa sadece tıp diye mi yaziyorlar? yoksa ben ortalama (dunyaya hekim olmak icin gelmis olmayan) bir doktorun hayatini yanlis mi yorumluyorum?
0
robokot
(01.09.21)
Statü var. Parası da kötü değil. İş garantisi de var.
0
roe
(01.09.21)
statü pek umursadigim bir sey degil sahsen, kimseye de doktor diye ozel bir sey hissedecek degilim ama anlayabilirim sanirim kimisi icin onemli oldugunu.

parasi kotu degil de... verdigin emege, ilerlemek icin yaptigin fedakarliklara ve gundelik calisma tempona bakinca da mi iyi parasi? bence degil ya hic. ben bir doktorun %10'i emek gostermemisimdir herhalde - ne lisede, ne universitede, ne sonrasinda. ne mecburi hizmete gittim, ne ekstra zorlu sinavlara calistim ne pandemide onlerde savastim... bir uzman doktordan daha cok kazaniyorum oturdugum yerde altimda donla - ama bu bana ozel degil. Bir doktorun %50'si emek gosterecek biri HERHANGI bir meslekte cok daha fazlasini kazanmaz mi kolayca? f/p kotu derken bundan bahsediyorum. tip doktoru olmayan biri icin 9 / 12 yil kicinin uzerinde sadece kitap karistirarak egitim bir doktora derecsi demek. statuyse o da statu: "dr. bilmemkim" bu insanlar benzer surede egitim + mecburi hizmetler ve stresli ortamda calisma, gunduzu gecesi belli olmayan bir hayat temposuyla cok az kazaniyorlar bence.
0
🌸robokot
(01.09.21)
Tıp fakültelerini genellikle ailelerinden uzakta, yatılı olarak fen lisesi okuyanlar tercih ediyorlar. Tercih değil aslında, bir zorunluluk, öğrencinin ailesinin durumu belli, kendi geleceğini sağlama alması lazım. Tıp, diş hekimliği, eczacılık, hemşirelik bölümlerini tercih ediyorlar onlar için geleceklerini sağlama alacakları bölümler bunlar. Garanti işe, garanti maaşa ihtiyaçları var. Bu ülkede hangi meslekler bu garantiye sağlıyor ya da sağlayacak?

Aslında tıp fakültelerinin durumu sizin yazdığınız gibi değil. Fakültedeki eğitimleri, sonraki stajları sizin yazdığınız gibi yorucu bir süreç değil. Evet sıkı bir çalışma, disiplin var, bunu özellikle öğrencilere baskılıyorlar, hatta bu baskı diş hekimliği bölümünde daha fazla. Ama insanla uygulamalı çalıştıkları için böyle bir sistem var. Bu sistem olmazsa, olmaz. Bu sistem tıp fakültelerinin taban puan sıralamasına göre de ne yazıkki esniyor. Zorunlu hizmetten de çok az doktor şikayet ediyor.

İnanılmaz fazla emek verip doktor oluyorlar, maaşları az konusuna katılmıyorum. Doktorlar uygulamalı bir sağlık eğitimi alıyorlar ve bunu uyguluyorlar. Ortalama bir tıp fakültesi mezunu için doktor maaşı normal. Meslek olarak bakarsak üreten, kendisini geliştiren doktor sayısı ülke geneline göre çok az. Elbette üreten, kendisini geliştiren, alanında en iyi olan doktor zaten hak ettiği maaşı kazanıyor. Ama bunun dışında kalanlar için maaş normal. -tabiki ekonomiye göre maaşları daha uygun olabilir, ama doktor oldukları için üreten, yapan meslek grupları ile aynı maaşı almaları mantıklı değil- Her mesleğin, bölümün kendi zorluğu var işte.

O alt üst ilişkisi, baskı ilk yıldan başlıyor yukarıda saydığım bölümlerde. Bir yerden sonra çok normalleşiyor olan biten. Birde sürekli olan bir durum değil. Bunun dengesini sağlıyorlar fakültelerde. Asistan öğrenciye kötüyse, profesör iyi davranıyor.
0
GoodMorningTeacher
(01.09.21)
Kesinlikle rezalet.
Statü yok.
Parası kötü.
Sadece işsiz kalmayacaklarını umuyorlar.
Nasıl bir bedel ödeyeceklerinin farkında değiller.
0
pro9it9is9
(01.09.21)
TIP mi bilgisayar muhendisligi mi ikileminde kalan kusura bakmasin da bu bedeli odeyecek.

Boyle bir ikilemde kalinmamasi lazim. Bilgisayar muh mi elektrik elektronik muh mi ikilemi olsa anlarim ama boyle alakasiz bolumler arasinda nasil ikilemde kalinir

Soruya gelecek olursak ne kadar statu yok denilse de toplum nazarinda statusu en yuksek meslektir.
Sunu unutmayin.Bizim gibi toplumlarda hayata yenik baslayan kisilerin yirtmak icin egitim ve meslek secimi tek sanslari.Bu sanslarini kulanirken gencler mumkun oldukca garanti tercih yapmaya calisiyorlar.DOktorlugun zorlugunun herkes farkinda ancak doktorluk disinda bu gruptaki insanlar icin makus talihini tersine dondurebilecek garanti bir meslek yok.Is garanti, kazanc genel ortalamanin ustunde,statusu cok iyi. Tek kotu tarafi ortalamanin cok cok ustunde calismaniz bekleniyor.Insanlar calisirim ne olacak, baska sansim mi var kafasiyla bunu gormezden geliyor.

Zaten bu mantik yuzunden son donemde doktorlugu tercih eden gencler genelde kaymak tabakanin ailelerinden cikmiyor. Ya doktor anne babanin cocuklari yada sosyoekonomik durumu daha kotu ailelerin cocuklari oluyor genelde.Bu son kisim sahsi yorumumdur herhangi bir veriye dayanmiyor
0
turkuaz
(01.09.21)
Tıp eğitimi yukarıda söz edildiği gibi basit bir uygulamalı eğitim, "meslek lisesi" eğitimi değil. Ciddi bir mental çaba var temelinde.
Bu nedenle de vasıfsız işçi maaşı almaları (özellikle asistanların) hiç kabul edilebilir bir durum değil.
Oğlum bu yıl üniversite tercihi yaptı. Söylediği şu: anne, tıp okumanın bir mantığı var mı, yok. Bak, bir imza yüzünden ağır ceza mahkemelerinde sürünüyorsun. Bak, bir cerrahın parmakları kesildi, hayatı kaydı.
Hariçten gazel okumak kolay.
0
pro9it9is9
(01.09.21)
Valla bence de emek/getiri oranı çok düşük, ama manevi tatmini vardır diye düşünüyorum.

Yani bizim sektörde Google'da bile çalışsan temelde çöp (a.k.a reklam) satıyorsun. Sektörün büyük kısmı benzer şekilde çöp satmak üstüne. Okumuş etmiş o kadar insanın tek amacının "nasıl daha iyi çöp satarız, nasıl patronları daha zengin ederiz" olması baya trajik bişey aslında. Bankacılık, e-ticaret, sosyal medya, oyun, habercilik vs. vs. kullanıcıyı exploit etmek üstüne olmayan çok az iş kolu var. Ya da devlete, askere, istihbarata çalışıyorsun. Beni epey rahatsız eden bişey bu mesela.

Öbür tarafta ağrı kesici bile versen en azından birinin derdine derman oluyorsun. Tertemiz iş.

Ayrıca yurtdışına gitme olayı da çok zor değil gördüğüm kadarıyla. Bizim doktor arkadaşlardan baya giden oldu, gittikleri yerde daha iyi para + daha düzgün çalışma şartlarına sahipler. TR dışında makas o kadar da açık değil yani.
0
plutongezegendegilmi
(01.09.21)
Net rezalet.

Aynı puanı alan mühendis arkadaşlarım (makina-bilg-elektrik) yarısı yurtdışında kalanı aselsan tai de falan çalışıyor.
0
adventchant
(01.09.21)
sadece f/p olarak değerlendireceksek, kendini iyi donatmış onkoloji, onkolojik cerrahi, dermatoloji, gastroenteroloji, beyin cerrahi uzmanının f/p oranına yaklaşabilecek meslek bulunmuyor.
0
altinci nesil caylak
(01.09.21)
Eskiden (10+ yıl) doktorlar orantısız derecede çok kazanıyorlardı ve saygınlıkta zirveydi. Şu anda da iyi kazanıyorlar ama işte eskiden kazanılan tutarlar kadar olmadığı için tatmin etmiyor.

Tıp öğrencileri bölümlerine girdiği andan itibaren üniversitenin diğer bölümlerine nazaran el üstünde tutulur, hocaları keza öyle, üni bütçelerinin büyük bir kısmı üni. hastanelere ayrılır… e sonuçta bu el üstünde tutulan kişiler kendi deyimleri ile “ayak işi” yapmaya başlayınca memnuniyetsizlik doğuyor.

Bedel/fiyat endeksine de anca belli branşlar dahil edilebilir. Yoksa bir aile hekimi neyin bedel/fiyat endeksini yapabilir? Cerrahi branşlar desen anlarız da o da zaren tus’ta barajı geçen herkesin kazanabileceği bölümler halinde şu an. Çünkü hekimler diğer tüm insanlar gibi rahat/risksiz çok para kazanmak istiyor.
0
giovanne
(01.09.21)
- Sonsuza kadar maas ve is garantisi
- Yesil pasaport
- Yuksek maas(vali ile ayni neredeyse)
- Yilda minimum 20 gun izin
- okuldan sonra tek satir okumadan emekli olabilme imkani
- guclu meslek lobisi

Bundan daha iyi bir meslek olsa en yuksek puan onun olurdu.

Doktorlar da memnun olmasa istifa etme sanslari var.
E-ticaret yapabilirler, getir kuryesi olabilirler, yazilimci olabilirler.

Banka bile ayricalikli hizmet veriyor.
www.qnbfinansbank.com

Statu muhabbetine hic girmedik daha. kiz tavlamada avantaj, ev tutarken avantaj..
Akraba ve arkadaslarin gereksiz yalakaligi...
0
divit
(01.09.21)
TR için kesinlikle katılıyorum. Yurtdışını bilmiyorum ama türkiyede doktorluk şu anki maaşını değil 2 katını versen yapamayacağım bir şey. Zamanında burada anlatmıştım (bkz: #90534842) toplumun en eğitimli ve en zor yetiştirilen kesimi, en eğitimsiz kesiminin önüne yem gibi atılıyor resmen. Yemişim yeşil pasaportunu.
0
roket adam
(01.09.21)
Valla katılmakla katılmamak arasındayım.

Bizzat tanıdığım 3 doktor arkadaşımı örnek vereyim:
1- TUS'u da kazanıp okuyup dişini sıkıp, kendi muayenehanesini açıp 40 yaşına gelmeden ev-araba-villasını alıp oturan var
2- 6 yıllık eğitimi bitirip TUS yerine dil çalışıp yurtdışına taşınan var.
3- 6 sene okuyup TUS'a girmeyip, işyeri hekimliği yapıp, farklı iş yerlerini bağlayıp 1 ev 2 son model arabasını almış olan var.

Özetle, eşek gibi çalışıyorum ama bunların hiçbirini yapamıyorum. Çalışıp emek harcayıp sürünen doktor arkadaşım yok ama çalışıp emek harcayıp hala evi arabası olmayan diğer meslek sahibi arkadaşlarım var (kendimi de bu gruba dahil ederim) O nedenle doktorlara oturup ağlamak yerine, komple sisteme bakalım bence.
0
lcha
(01.09.21)
Maalesef öyle ya.

Her bir cümlene hak verdim okurken. Ben mühendisim, kardeşim doktor. Önceden de zordu arkadaşlarımdan biliyorum ama son yıllarda iyice zorlaştı.

Taşrada belki saygı duyuyordur hala insanlar ama büyük şehirde köpek gibi bakacaksın ukalalığıyla geliyorlar. Mağara adamı gibi muayene sırasında içeri dalıyorlar, usülden, konuşmaktan haberleri yok. En ufak bir şeyde doktora patlamak için bekliyorlar. Acile gelenlerin inanılmaz bir çoğunluğunun sorunu poliklinikte çözülebilecek, acil olmayan şeyler. Bir de onları eğlemek için uğraşıyorlar. Geçenlerde bir hasta sizce benim başım ağrıyor mu diye sormuş kardeşime :)

İş arkadaşları ve yöneticileri de hastalar ve yakınları gibi doktorlara kötü davranıyor. Mobbing almış başını gitmiş. Denildiği gibi okulda da öyle olduğu için çok anlamıyorlar ama özel sektörde onda biri yaşansa birkaç sene yiyecek tazminat kazanırsın. Hastane yönetimi sadece sayılarla ilgileniyor. Nöbet boyunca 200'den az hasta baktığında yavaşsın diyerek baskı yapıyorlar. Dakikada bir hasta bakmanı ve o hastaların başına bir şey gelmemesi lazım bu kez malpraktis derdi ile baş başasın. O zaman da hiçbir yöneticinin arkalarında duracağını sanmıyorum. Biz böyle bir şey demedik diyip kenara çekilecek tıynetteler çoğunlukla.

Yeri geliyor tüm günün yorgunluğunu bir teyzenin Allah razı olsun'u geçiriyordur ama uzman olsan dahi profil aynı. Ancak niş alanlarda çalışıp, kendini kanıtlayıp, özel muayenehanede muayene başına 400-500 tl aldığın noktada rahat edersin.

Aklı olan başka bölümlere gitsin bence. İyi kötü fakültede olan da ya gidecek ya kaderine razı gelecek.
0
chicha_v2
(01.09.21)
kesinlikle rezalet. ancak aşk, tutku,idealler dışında tıp yazan liseli genç profili orta direk veya altı ailelere mensuptur.
-anlaşılsın diye abartarak örnekliyorum- hiçbir sabancı durduk yerde bu kadar çile çekmez, çok kafalıysa bile gider en iyi okullarda ekonomi okur, işletme okur döner mis gibi kariyer yapar, yükselir maddi manevi tatmin olur. çünkü garantici olmasına gerek yokyur, sınıf atlama ihtiyacı hissetmez.

tıp doktorluğu neredeyse hala türkiye gibi genç ve zorluklardan gelerek kurulmuş bir ülke için hala saygın ve önemli bir meslek; hala eski dönemlerdeki koşullar hatırlanarak sınıfsal bir geçiş mesleği olarak görülüyor, görece daha çok kazandırdığına inanılıyor. büyük göçlerden önce bir süre daha böyle devam edecek. iyi doktorlar avrupaya gittiğinde, çığ gibi artan vakıf üniv.leri mezunları çoğaldığında tıp da pek çok meslek gibi itibar kaybedecektir buralarda.


son soruya dönecek olursak, yineliyorum o çocuklar galatasaray lisesinden, saint joseph'ten, istanbul erkekten falan mezun olmuyor genelde. yozgatın bir kasabasından mezun 17 yaşındaki çocuğun en büyük hayali hala tıp fakültesi hatta doğuda, taşrada falan bir tıp fakültesi bile büyük birşey. diğer türlü de hep çile olacak ona; tüm çevresinde zaten çileli ve üstelik karşılık alamamış bir kitleyi görerek büyüyor. ne istesin?

son derece haklısınız.
0
rewlack
(01.09.21)
Doktorun nerede çalıştığına bağlı.
Kendi muayenehanesindekiler 8 ayrı ev sahibi olabiliyor. Adamlar darphane gibi para basıyor.

Her mesleğin cilvesi var. İlk yıllarda çileyi çekip sonra tonla para kazanılacaksa asgari ücretle yaşayıp ölen insanların ülkesinde çok şanslılar bence
0
photo85
(01.09.21)
kötü niyetli art niyetli doktorlar olabilir, bence en saygı duyulması gereken hatta en saygı duyduğum meslek. adalet bak. çalışıyorum savcı hakime gram saygım yok. çünkü doktor kadar saygın olamıyorlar, makam mevki olarak kendilerini üst görseler de bence doktor daha saygın bir meslek. paradan puldan çok saygı hazzı daha önemli olabilir.
0
mikahakkinen
(01.09.21)
cevaplar icin tesekkurler arkadaslar. cok iyi kazanan kisilerden statu kazanan kisilerden ornekler verilmis, dogrudur onlar da vardir.

benim daha cok onemsedigim burada, "para kazanmak", "araba ev sahibi olmak" ile "hayatinin kontrolunun elinde olmasi", "gorece stressiz bir yasam" ve en onemlisi "elindekinin tadini cikarabilecegin zamaninin ve kafa rahatliginin olmasi" arasindaki baginti.
0
🌸robokot
(01.09.21)
Doktor ya da her meslekte yozgat'ın köyünden çıkanlar var. Robert Kolej, Galatasaray Lisesi mezunu doktor arkadaşlarım var. ÖSS birincisi doktor arkadaşım var.

Tercih meselesi. Doktorluk bu ülkede en prestijli mesleklerden ancak doktorların çalışma şartları kötü. Çok yoğunlar. O şekilde yaşamdan keyif almak zor. Ama bu kişiler hayatları boyunca sürekli disiplinli yaşamış insanlar. Herkes barlarda sabahlayacak diye bir şey yok. 3-5 yıldır instagram'da hava atılabilecek işler popüler oldu. Barista denilen garsonlar kasılıyor falan..

Çok yüksek puan alıp tıp seçmeyen biri mühendislik okusa yine özel sektörde çürüyecek. özel sektörden bıkıp Kpss kasarak kamuya geçmek isteyen çok mühendis var.
0
roe
(01.09.21)
Bence siz cok yanlis gelmissiniz.
0
balpolen
(01.09.21)
konudan bağımsız olarak, aradığınız sözcük ücret. ücret/performans oranı.
0
akhenaten
(01.09.21)
uzun vadede değil. türkiye'de doktor sayısı nüfusa oranla çok çok az. o yüzden kazançlar uzun süre düşmeyecek. hala ortalamanın çok üzerinde. belli başlı alanlara yönelirse de bir genel müdür kazancına ulaşır.

asistanlık sürecinde zaten odtü mezunu bir mühendis kadar para kazanıyorsun.

belki tek zorluğu asistanlıktaki uzun nöbetlerdir. bir de insanlarla muhattap olmayı sevmiyorsan o kadar insanla iç içe olmak sevilmeyince yapılmayacak şey değil. onun dışında avantajı çok.
0
black mamba
(01.09.21)
bugun debeye 1. siradan girmis su entry de bu soruyu sorarken toparlamaya calistigim dusuncelerimi ozetliyor: eksisozluk.com

...ki mecburi hizmet(ler)e deginmemis bile.

@akhenaten, tesekkurler ama yok, aradigim bir kelime yok. fiyat / performans standart bir kalip ya, sakayla karisik onu kullandim. yoksa fiyat tarafinda doktorun cektigi eziyetlerin toplami var.
0
🌸robokot
(04.09.21)
(3)

Diş lekeleri ve çözümü

Weeze3r
Selamlar, alt dişlerimin arkası kahve ve çaydan dolayı leke yapmış. Klasik diş fırçası kullanıyorum. Hangi diş macunu bu lekelerin geçmesinde etkili olur?
Selamlar, alt dişlerimin arkası kahve ve çaydan dolayı leke yapmış. Klasik diş fırçası kullanıyorum. Hangi diş macunu bu lekelerin geçmesinde etkili olur?
0
Weeze3r
(31.08.21)
profesyonel bakım.
plakla opalessence jeli falan.
0
rewlack
(31.08.21)
diş taşı temizliği.
0
there are too many yobaz
(31.08.21)
diş taşı temizliği yaptır anca öyle temizlenir. sonrasında da diş ipi kullanmaya başla. daha geç kirlenir.
0
kelepir
(01.09.21)
(3)

diş plağı ile ortodonti

rewlack
özet geçiyorum, ön dişlerimi estetik operasyonlarla güzelleştiren biriyim, daha önce yaptırdım tekrarlamaya da okeyim ancak teknik olarak estetik müdahale bir noktaya kadar işliyor.zamanla ön dişlerimde yükseklik farklarının oluşması, eskiden beri gelen ufak tefek diş eti seviyesi farkları, alt ön d
özet geçiyorum,
ön dişlerimi estetik operasyonlarla güzelleştiren biriyim, daha önce yaptırdım tekrarlamaya da okeyim ancak teknik olarak estetik müdahale bir noktaya kadar işliyor.

zamanla ön dişlerimde yükseklik farklarının oluşması, eskiden beri gelen ufak tefek diş eti seviyesi farkları, alt ön dişlerin de yaşa bağlı olarak girişmesiyle önce "şeffaf plakla ortodontik tedavi" sonra estetik (lamine veya porselen) önerdiler.
normalde asla olmaz dediğim bir olay ortodonti. çünkü kaç yaşına geldim amaaan attığım taş ürküttüğüm kurbağaya değmeyecek, zaten bir süre sonra kayıyor sabit kalmıyor diyen biriydim. ama şimdi düşünüyorum.

plaklar günde 20 saat kalacak, çıkarılabilir şeyler.

1. şeffaf plakla (sanırm 8 ay boyunca 10-15 farklı plakla ilerliyor) böyle bir tedavi olup memnun kalan var mı?
2. harcanan emeğe ve paraya değer mi?

dişerim sıkıntılı değil, yani yamuk yumuk değil aslında. hatta bu estetik olayların hemen sonrasında genelde "vov dişlerin ne kadar düzgün" övgüleri alan biriyim. sıkıntım genelde görünmeyen kısımlar; alt dişlerim ve 1 adet üst diş etimde.

teşekkürler.
0
rewlack
(31.08.21)
ben yaptırmadım abim yaptırdı tedavi devam ediyor.
bence değer kalıcı düzelme olacaksa. gülüşü bi insanı çok etkiliyor. diş düzeni önemli bi şey.
gördüğüm kadarıyla tel kadar zorlu değil. sadece her yemekten sonra hemen diş fırçalayıp takmak gerekiyor.
dışardan pek belli olmuyor, tel gibi kötü gözükmüyor yani.
8 ay bence kısa bir süre. 1.5 yıl falan olan da var.
0
jelly bear
(31.08.21)
içten tel yaptırdım ve tekrar yapsam tercih etmem. plak seçeneği ne kadar pratik ve hızlı bilmiyorum ama telin çilesi yerine plağı tercih ederim.

bence değer. en kötü ihtimal plağı sürekli tak çıkardan sıkılırsın ve düzenli kullanmazsın ama bu sadece toplam süreyi uzatır. tel gibi değil. telde istediğin zaman çıkaramıyorsun.

8 ay demişler ama inanma, her zaman 1,5-2 katına hazırlan. şuana kadar verdikleri süreyi tutan hiçbi örnek görmedim.

tedavi bittiğinde retainer dedikleri iç kısma tel yapıştırılıyor (daimi kalması gerek). bu sayede dişlerin konumu değişmiyor. ama diş ipi tam kullanılamadığı için (yine kullanmak gerekiyor ama tam dibe kadar ulaşmıyor) minik fırçalarla temizlemek gerekiyor.
0
sttc
(31.08.21)
aslında 6 ay dediler. ben 8'e çıkarttım : ))
0
🌸rewlack
(31.08.21)
(4)

Paralimpik oyunlarda farklı engellilerin nasıl yarışması

mirafiori
Bu soruyu bikaç gün önce ya burada ya sözlükte ya da redditte gördüm ama tekrardan bulamadım. Mesela iki kolu olmayan ve iki bacağı olmayan atlet nasıl aynı yüzme yarışına katılabiliyorlar, birinin birinin üstünde avantajı yok mu? Neye göre belirleniyor? O gün gördüğümde okumadım, dün gece yatınca k
Bu soruyu bikaç gün önce ya burada ya sözlükte ya da redditte gördüm ama tekrardan bulamadım. Mesela iki kolu olmayan ve iki bacağı olmayan atlet nasıl aynı yüzme yarışına katılabiliyorlar, birinin birinin üstünde avantajı yok mu? Neye göre belirleniyor? O gün gördüğümde okumadım, dün gece yatınca kafama takıldı uyuyamadım...
0
mirafiori
(31.08.21)
her geleni olimpiyatlara sokmuyorlar seçmelerde engeline rağmen başarı gösterdiyse seçiliyorlar. kolu olmayan adamın bacağı kuvvetlidir belki eksiği öyle kapatıyodur.
0
nahtoderfahrung
(31.08.21)
çünkü engelin bir standardı olamaz.
sadece iki kolu olmayanlar, bir bacağı eksik olanlar diye bir gruplama olamaz.
yine de engel derecesinin (çeşidinin değil) ne düzeyde olduğuna dair bir inceleme daha doğrusu eleme oluyor tabiiki.
0
rewlack
(31.08.21)
Buna ben de kafayı yordum araştırmadım ama şöyle bir şeye denk geldim mesela atletizm 400metre koşusu kendi içinde kulvara ayrılıyor hatta bugun bir yarışmacımız ile bi Tunuslu idi neyse sadece birbiriyle yarıştılar. Sunucu bizim oyuncunun yüzde 20 görme kaybı mıydı ne buna sahip olduğunu bu yuzden bu iki yarışçı koşmuş. Tunuslu birinci olunca finale çıktı. Ama eğer bizim oyuncu iyi bir derece ile bitirseydi oyunu o da finale gidebilirmiş çünkü onun gibi ikinci olanlar daha iyi koşmuşlar ve finale çıkmaya hak kazanmışlar.

Uzattım kusura bakma özetle anladığım şu belli kriterlerde engel durumlarına ve yaptıklarına göre kulvara ayrılıyorlar. Yüzmede de bu vardı. Sümeyye ile diğer kızın adını unuttum onun neyse onların yarıştığı yüzmede bir tek onlar kolsuzdu.
0
fıytfıyt
(01.09.21)
bunu geçen gün ben de düşündüm. "t23 kategorisi uzun atlama yarışları" falan diyor. yani engeline göre de bir sınıflandırma var sanırım.

lakin aynı uzun atlama yarışında, atletin birinin tek bacağının yerinde yay benzeri bir protez varken, bir diğer atletin iki bacağında da aynı protezden vardı.

hangisi diğerine göre üstün, bacak mı, protez mi daha avantajlı bilmiyorum ama bu iki atletin aynı parkurda birbirleriyle yarışmaları bana da adaletsiz gibi geliyor.
0
kibritsuyu
(01.09.21)
(6)

ingiltere'de ve bilimum avrupada konut sektörü nasıl bir sektör?

avatar is back
yani hiç mi hiç anlamıyorum ben. çok eski binalar var, yeni binalar çok az. aşırı küçük ve planı kötü 80-100 yıllık evler var. istenildiği takdirde atarım bazı linkler ama, hiç mi bazı yerlere yeni evler yapılmıyor nedir anlamadım. tabi eski bina derken Edinburgh'ta ki taş evleri ya da Heidelberg'i
yani hiç mi hiç anlamıyorum ben. çok eski binalar var, yeni binalar çok az. aşırı küçük ve planı kötü 80-100 yıllık evler var. istenildiği takdirde atarım bazı linkler ama, hiç mi bazı yerlere yeni evler yapılmıyor nedir anlamadım.

tabi eski bina derken Edinburgh'ta ki taş evleri ya da Heidelberg'i kastetmiyorum tabi. özellikle kötü mimari ve düşük m2'li ev sorunsalları var.

yine sorumu londra, berlin, paris özelinde de sormuyorum. arsaların pahalı olması şehirin çoğu yerinin dolması gibi. genel olarak buna takılmış değilim. sanki oralarda hiç inşaat sektörünün olmamasına takılmış gibiyim.

mesela yeni yapı bir kaç evi atayım fiyatlarıyla beraber;

1- www.zoopla.co.uk
2- www.zoopla.co.uk
3- www.zoopla.co.uk
4- www.zoopla.co.uk

yani yeni binaları gayet modern güzel yapan var mı var. apartmanlarda 120-130binlere daireler var ama arattığımda totalde tüm ingilterede 7-8bin ilan var. biz de yüzbinlerce ilan var sahibinden de mesela. adamlar umursamıyor mu nedir?

teşekkürler.

not : bişeyleri yargılayıp ya da yerme amacım yok tamamen merak ettiğimden detaylı öğrenmek istiyorum
0
avatar is back
(31.08.21)
Almanya'daki kiralık-satılık ev ilanlarına bakarken sizinle benzer şeyleri düşündüm. Almanya'da ev yokmuş, ev. Kiralık ev için kapının önünde kuyruklar oluşuyormuş. Eski evler nasıl eski size anlatamam. Avrupa'da resmen aç gözlü müteahhit eksiği var.

Şaka bir yana bence devlet izin vermiyor bu inşaat işlerine. Halkında talebi yok. Şehirlerin düzenleri belli, bunu bozmak istemiyor olabilirler.
0
GoodMorningTeacher
(31.08.21)
Green belt muhabbeti var Ingiltere'de. Yeterince konut arzi yok piyasada. Talep var ama arzi sinirli tutuyorlar iste. Bir nevi Istanbulda'ki taksi sorunu gibi. Sayilari az, boylece daha da degerli. Plaka agalari gibi izin vermiyor kodamanlar. Yerel halki da gaza getirip yuksek katli yapilara da karsi cikiyorlar bizdeki hese karsi cikan koyluler gibi. Yok community ruhunu olduruyormus, bolgede nufus artacakmis, yeterli okul yokmus, saglik ocagi yokmus, kendi evlerinin degeri dusuyormus.
0
neverletyougodown
(31.08.21)
Bu sehre gelme buraya tasinma diyor aslinda, gayet basit.

Hollanda'da devlet cogu eve de sahip oldugu icin serbest piyasa da olusmuyor.
Ucuza kirada oturan olene kadar oturuyor.

Boylece sehre yabanci gelemiyor sehrin yerlisi de gitmiyor.
0
divit
(31.08.21)
evet doğru tespit.
birincisi şu arsayı aldım istediğimi yaparım diyemiyorsunuz bizdeki gibi. hadi bir mucize oldu ev yapabileceğiniz (izin alabildiğiniz) bir toprağınız var, kafanıza göre yapamıyorsunuz. bizdeki gibi sadece kat izni vs değil dış görünüşüne kadar şehirle uyumlu olması adına detaylı bir kısıtlama var.
ikincisi vergiler, öldükten sonra mülkün devri (özellikle uk için) gibi konular toprak veya konuta yatırım yapmayı dezavantajlı kılıyor. enflasyon düşüklüğü, güven ortamı vs de eklenince bizdeki "en iyisi ev alayım, param erimez, kira da alırım oh" kafası oralarda işlemiyor.
bir kısır döngü olarak ev yapım ve inşaat, bakım, işçilik maaliyetleri yüksek.

işin sosyokültürel boyutunu da hesaba katarsak nüfusa göre ev yapma salaklığında olmadıklarından gereksiz ve yanlış (daha doğrusu plansız) göç artışını engellemek için de izlenen bir politika da var.

bu şehirlerin hemen hepsinde ev görücüye çıkarak kiralanıyor. çoğunda ev sahibine motivasyon mektubuyla başvurarak kiralama yapıyorsunuz. param var, tutuyorum olmuyor.

bizdeki durum anormal olan.
0
rewlack
(31.08.21)
Rewlack+1

Hanimin ailesi ne zaman Türkiye'ye gelse evlerin ne kadar dip dibe olduğundan, hiç bahçe olmamasindan, her evin copy paste olmasindan bahseder.
Misal onlarin yaşadığı yerde büyük ev yapayım küçük bahçe olsun diye olay yok. Alman gereken minimum arazi ve bahce miktari var.
Gene ayni sekilde evi de kafana göre yapamıyorsun.

Onun dışında böyle büyük konut projelerine halk karsi çıkıyor. Yaşadığım yerde en son iptal ettirdiler. Alışveriş merkezine bile karsi cikiyorlar zaten.

Yani öyle param var bina yapayim, param var üç villa dikeyim ikisini satayim falan yaptirtmazlar adama. O Türkiye'de falan oluyor anca. Bir de vergisi falan da yüksek öyle Türkiye'deki gibi katlanmiyor değer.

Türkiye'de kontrol yok. Cani sikilan bina dikiyor gibi, ülke büyük bir santiye. Yandaki bina ile diger bina arasinda sıfır uyum var. Bunlara izin vermiyorlar.

Hatta ufak örnek; evinin dis cephesini boyamak istediğin renk icin onay alman lazım.
0
logisticsmanager
(31.08.21)
İmar izni olmadığı için yeni bina sayısı bizdeki gibi değil. Bunun tek sebebi mimari veya çevre değil demografi de var işin içinde. İmar izni çıkmadığı için insanlar ya göçemiyor öyle akın akın ya da çocuk yapamıyor vs. Mantıklı yani.

İnşaat şirketleri benim yaşadığım yerde ekseriyetle çatı ve dış cephe kaplama balkon vs işiyle uğraşıyorlar. Sürekli çatı yeniliyorlar bir yerlerde, sürekli asma balkon platform takıyorlar o çirkin binalara camdan havalı böyle. Bir de restorasyon var. Tarihi binaları restore ediyorlar paso. Yeni bina dikme işi de var ama çok az. Bizdeki gibi inşaata bağlı ekonomi değil adamlar.
0
bana kedicik derdi
(01.09.21)
(1)

pera güzel sanatlar ortaokul veya lisesi

delidiyorum
kızımı ağır eğitim ve sınav sisteminde boğmamak için bu ve benzeri bir okul düşünüyorum, üniversite ise yurtdışında moda tasarımı vs olabilir, ancak ortaokul ve lisede donanımsız da yetişsin istemiyorum. bu tür okullar hakkında bilgisi olan var mı?
kızımı ağır eğitim ve sınav sisteminde boğmamak için bu ve benzeri bir okul düşünüyorum, üniversite ise yurtdışında moda tasarımı vs olabilir, ancak ortaokul ve lisede donanımsız da yetişsin istemiyorum. bu tür okullar hakkında bilgisi olan var mı?
0
delidiyorum
(31.08.21)
pera on sene önce altın çağındaydı şimdi de kötü durumda değil.
adı güzel anadolu liselerinden (güzel sanatlar) mezunlar da iyi geliyor/yetişiyorlar.

cevaptan bağımsız olarak iyi yapıyorsunuz diyorum. bu süreçte mutlaka -takipli şekilde- yabancı dil eğitimi de aldırın okul dışında. süreci siz bizzat takip edin. liseyi bitimeden toefl, ielts falan alsın.
0
rewlack
(31.08.21)
(4)

Titizlikten nasıl kurtulurum?

ir mania
Çocukken de vardı bu bende bişey kafamda kirli diye kodlandiysa ona dokununca elimi dezenfekte ederdim. Kornoyla birlikte tekrar coştu
Çocukken de vardı bu bende bişey kafamda kirli diye kodlandiysa ona dokununca elimi dezenfekte ederdim. Kornoyla birlikte tekrar coştu
0
ir mania
(31.08.21)
Mantıklı bir davranış olmadığını kendinize anlatmaya çalışabilirsiniz belki, eğer bahsettiğiniz kadar sık dezenfeksiyon uygulaması size hiçbir zarar vermiyor olsaydı bir sorun olmazdı, ancak zarar veriyor.

Elinizi her dakika bir dezenfektanla da temizleseniz de sonuçta dışarda ellerini ağzına yüzüne götürmeden rahatça kullanıp eve gelince sabunlayan kişiden daha korunaklı bir hale ulaşmış olmuyorsunuz. Olmadığınız gibi onun teni sizinkine göre çok daha sağlıklı cebiyse kullandığınız dezenfektanın cinsine göre çok daha mutlu kalıyor, yani sağlık açısından ve maddi açıdan da sizden daha olumlu bir yönde seyrediyor bu kişi.

Yapmayın kendinize böyle. Ellerinizi bir kap dezenfektandan hiç çıkarmadan dolaşsanız da bu etrafa ışık saçmanıza sebep olmayacak ki... optimal bir temizlik seviyesi vardır bunun daha üstü diye bir şey yok, sadece kendinizi aşındırmak olur ötesi. Yanınızda dezenfektan taşıyın tabi ki örneğin dışardayken elinizi ağzınıza götürmeniz gerekirse kullanırsınız, ama kaç kere böyle bir durumla karşılaşabilirsiniz ki?
0
akhenaten
(31.08.21)
psikiatrik tedavi şart. tek başınıza tam tedavi imkansıza yakınken doktor önerileriyle hızlı şekilde yol alırsınız.
altında yatan sebepler bulunmalı, onarılmalı. bu eylem buz dağının görünen yüzü.
hemen randevu almaya çalışıp süreci başlatın.
0
rewlack
(31.08.21)
Kirli kirlidir buna yapcak bi şey yok
Doğrusunu yapıyorsun

Ama bazen kirlenmek gerekiyor bu durumda en ufak çekince taşımadan gereğini yapabilmelisin
Nasıl olsa temizlenme imkanın olacak

Kirli kodladığın yerlerden taviz verceksin
Sayısını azaltcaksın

Temiz yerlerin sayısını arttırcaksın
Kendin de temiz kullanacaksın, temizleyeceksin, sonraki sefere temiz olacak
0
bir soru sorcam
(31.08.21)
@rewlack kimden randevu alayım?
0
🌸ir mania
(31.08.21)
(7)

akşamları çok yoruluyorum bir anda

passion rules the game
gün yoğun da geçse haffi de geçse 4-5 gibi bir ağırlık çöküyor. modum da düşüyor.işin kötüsü gece uykum da bölük pörçük ve verimsiz gibi. bitki, melatonin falan denedim de çare olmadı. bazen iyi olabiliyor arada bir.biraz enerjik hissetmem için ne önerirsiniz suserlar? sabahları 3 günde 2 kez en az
gün yoğun da geçse haffi de geçse 4-5 gibi bir ağırlık çöküyor. modum da düşüyor.
işin kötüsü gece uykum da bölük pörçük ve verimsiz gibi. bitki, melatonin falan denedim de çare olmadı. bazen iyi olabiliyor arada bir.

biraz enerjik hissetmem için ne önerirsiniz suserlar? sabahları 3 günde 2 kez en az spor yapıyorum elden geldiğince ama işte...
0
passion rules the game
(29.08.21)
full kan testi.
başta hormonlar. tiroid, tsh yani, testosteron, östrojen vs.
d vitaminin veya demirin eksik olabilir.

düzenli uyku, spor-egzersiz bişey. en kötü yürüyüş veya bisiklet.
dengeli ve temiz beslenmek. aynı saatlerde aynı miktarlarda uyku.
-eksikse- çinko gibi mineral destekleri.
0
rewlack
(29.08.21)
kan testi ve tüm değerlere 1,5 ay önce baktırdım, hepsi normal :/
d vitamini biraz eksikti ama kapanmıştır şimdiye.

günde 1 saat fix yürüyorum ve üstüne 3 günde 2 kez spor da var işte ama bir yerde bir şey eksik gibi. çözemedim.
0
🌸passion rules the game
(29.08.21)
kan degerleri falan yerinde spor da varsa aklima ilk oglen ne yedigin geliyor. glisemik indeksi yuksek bir seyler yiyorsan kan sekerinde ani dusus yasiyor olabilirsin.
0
robokot
(29.08.21)
Gece kaç saat uyuyorsun?
0
sta
(29.08.21)
uyku testi, uyku apnesi ve solunum sorunlarına bakılmalı. gece horluyor musun. sabah yorgun ve zor mu uyanıyorsun. yoksa dinlenmiş dinç bir şekilde mi kalkıyorsun ?
0
orpheus
(30.08.21)
aslında beslenmeye de dikkat ediyorum da uyku aşırı bozuk. eskiden insülin direnci vardı ama nispeten normale döndü.


uyku bazen birkaç saat sadece, gece yatakta olsam da uyku 2-3 saat falan olabiliyor.

saatle takip ediyorum derin uyku da genelde düşük. sanırım sıkıntı orada ama bazen de normal oluyor. stresle alakalı sanırım. satürasyon da 90-95 arası oluyor. horlama eskiden vardı da artık yok.

acaba bir gece hastanede uyumadan falan başka cihazla takip edebilirler mi evde?
0
🌸passion rules the game
(30.08.21)
Gece 2-3 saat uyursan saat 4-5 gibi ağırlık çökmesi son derece normal. 8 saat uyuman lazım.
0
sta
(30.08.21)
(9)

kalantor çevre edinmek

roket adam
ilginç bir soru olacak ama soruyorum.diyelim ki iş bağlamanızı gerektiren bir işiniz var. sağda solda patronlarla ne kadar muhattap olursanız, o kadar çok para kazanma imkanınız var. istanbul anadolu yakasında merkezi bir semttesiniz ve evlisiniz. bu tarz bir senaryoda, karı koca ya da tek olarak so
ilginç bir soru olacak ama soruyorum.

diyelim ki iş bağlamanızı gerektiren bir işiniz var. sağda solda patronlarla ne kadar muhattap olursanız, o kadar çok para kazanma imkanınız var. istanbul anadolu yakasında merkezi bir semttesiniz ve evlisiniz. bu tarz bir senaryoda, karı koca ya da tek olarak sosyalleşmek ve çevre edinmek için nerelerde takılır, neler yapardınız? evli olarak ya da kadın - erkek tek olarak da öneride bulunabilirsiniz.

her türlü tavsiye uygundur, yani büyük kulüp de diyebilirsiniz, akp gençlik kolları da. ama başka önerilere de ihtiyacımız var.
0
roket adam
(28.08.21)
Golf kulübü
0
sydney
(28.08.21)
yeterli kültürel birikimin varsa mason ol
0
Corc
(28.08.21)
ne kadar paranız ve zamanınız olduğuna bağlı.
çeşitli klüplere katılın; anadolu yakasında merkezi bir semtteyseniz büyük klübe üye olmuşsunuzdur zaten?

ayrıca spor klüplerini de bütçeniz doğrultusunda eklemelisiniz; marmara yelken klübü, dalyan club çok para varsa gs fenerbahçe klüp üyelikleri alın.

düzenli spor yapmalı fit olmalısınız, tenis gibi takım sporları veya golf gibi sohbete açık sporlar bu nedenle benzer çevrede popüleridir.

çeşitli vakıflara katılıp burs verebilir, yardım /destek organizasyonlarında görev alabilirsiniz. fenerbahçe gönüllüleri vs gibi.

lions ve rotary'nin etkinliklerine katılın, yücel kültür vakfı, tev gibi kurumlara yaklaşın.

alınıp satılabilen sanat eserlerinden anlamalı ve galerilerle yakın ilişkide olmalısınız, para aktarımının en kolay yollarından biri sanat eseri ticaretidir. gezip gördükçe veya eğitim aldıkça çevre gelir zaten.

işinizle ilgili veya işiniz dışında uzman olduğunuz bir alan varsa danışmanlık verebileceğiniz kurumlarla iletişime geçebilirsiniz.

ayrı ayrı takım sporlarına yazılın,
düzenli olarak gittiğiniz güzel restoranlar olsun.
elden geldiğince ve ilgi alanınız arttığında müzayedelere katılın.
0
rewlack
(28.08.21)
Önemli fuarlara katılabilirsin.
0
dissendium
(28.08.21)
@rewlack hepsini saymış,
anadolu yakasında merkezi semtte oturmak yetmez. modada yapışık nizam evinizdeki komşuluk size uymaz, "xxxxx konakları", "yyyyy yaşam evleri" stili müstakil evlerin (de) olduğu, çok kalabalık olmayan butik sitelerde yaşamanız daha uygun olur.
0
jimjim
(28.08.21)
Kesinlikle particilik. Hangisi olduğunun cidden önemi yok. İlla akp olacak diye bir şey size en yakın olan hangisiyse orada çevre yapmaya, sorumluluk almaya çalışmak. Böyle böyle zengin olup, işini yoluna koyan çok fazla insan var.
0
anarsika
(28.08.21)
şirket sizinse iş konseylerine üye olun onlar bol bol buyukelcilerle kodaman is adamlarıyla bir araya geliyor.
0
sana bir sarki yazdim fernando
(28.08.21)
Gokturk,zekeriyakoy,kilyos civarina git.
Oranin esnafinin tanidiklarina inanamazsin.

Tabi ne tip adam ariyorsun ona gore degisir.
Zengin ama koylu tipler umraniye,cekmeyoy civari villada oturuyor.
Doblocu esnaf tipinde ama bankada 50 milyonu var.

Oyuncu kesimi beykozun oradaki villalarda.

Ilk dediklerim daha entel, c level yonetici tayfa.
Mesela onlar senden urun almaz cunku sirketi yoktur ama calistigi yere alabilir komisyon verirsen.
0
divit
(28.08.21)
Ortalamanın üstünde bir gelir sahibiyseniz rewlack'ın yol haritası uygundur bu çevre size sosyal bir servet kazandırır sırtınızı dayayabileceğiniz dostlar edinirsiniz.

Ortalama ve altı bir gelire sahipseniz particilik bu sizi sadece zengin eder her an sırtınızdan vurabilecek bir sosyal çevreniz olur.
0
apocalipy
(28.08.21)
(2)

bulamadığım dizi

dunden beri dimdik
bir adam bir sebepten küçük kızını medeniyetten uzak bir ormanda yetiştiriyodu. kızın özel güçleri mi vardı yoksa babası kavga etmeyi vs mi öğretiyordu bilemedim. kız da büyüyünce sanıyorum eeehh yeter deyip dünyaya çıkıyordu. böyle bir dizi vardı çok değil geçen yıllarda başlamıştı sanıyorum.
bir adam bir sebepten küçük kızını medeniyetten uzak bir ormanda yetiştiriyodu. kızın özel güçleri mi vardı yoksa babası kavga etmeyi vs mi öğretiyordu bilemedim. kız da büyüyünce sanıyorum eeehh yeter deyip dünyaya çıkıyordu. böyle bir dizi vardı çok değil geçen yıllarda başlamıştı sanıyorum.
0
dunden beri dimdik
(28.08.21)
Hanna
0
elorelia
(28.08.21)
kibritçi kız romanı değil mi bu
diziyi bilmiyorum
0
rewlack
(28.08.21)
(4)

İki kaş arasındaki çatık çizgisi?

you and me in paradise
Buna Botox harici uygulayıp iyi sonuç aldığınız bir yol, teknik var mı?Teşekkürler
Buna Botox harici uygulayıp iyi sonuç aldığınız bir yol, teknik var mı?

Teşekkürler
0
you and me in paradise
(28.08.21)
çizgiler deri üstünde derinleşmemişse sadece stresten kaçarak bile yok oluyor.
yüz yogası vs de denenebilir.

bir de botox şart değil; çukur gibi olduysa kendi vücudunuzdan gerekli yağ dokusu enjekte edilip dolgu da yapılabilir.
0
rewlack
(28.08.21)
Yüz egzersizleri ile sanki azalıyor. (kendimden biliyorum). botox yaptırdığımda çizgi tamamen yok olmamıştı. Yüz yogası için bunu takip ediyorum. www.instagram.com
0
kaset
(28.08.21)
@adse
Hocam işe yarıyor mu bunlar?
0
🌸you and me in paradise
(28.08.21)
Çok gergin ya da yorgun olduğum zamanlarda belli oluyor ben de. Bir de dudak kenarı çizgisi. Ama keyfim yerindeyse, dinlenmişsem ben göremiyorum o çizgileri kendimde. Böyle bir şeyse ürüne bence ihtiyaç yok. Ama derin ve hep olan bir çizgiyse sanki botoks olmadan geçmez gibi.
0
makarnacanavari
(28.08.21)
(1)

Maden suyu

cometome
Midede var olan gazı mı çıkartır yoksa gaz yapar onu çıkartır bir de rahatladığımızı mı zannederiz?
Midede var olan gazı mı çıkartır yoksa gaz yapar onu çıkartır bir de rahatladığımızı mı zannederiz?
0
cometome
(27.08.21)
midede gaz yapan şey asit etkisinden oluşuyor, maden suyu baziktir ve mideyi nötraller.
çıkan gaz maden suyunun bizzat sahip olduğu ve vücudunuza girip sonra da çıkan bir şey değil.
0
rewlack
(27.08.21)
(3)

Yeşil pasaport oturum ya da çalışma izni için avantaj mı?

ya ben lan neyse
aslında tam olarak ne işe yaradığını da bilmiyorum. hiç pasaportum olmadı.başlıktaki soru için ne dersiniz?
aslında tam olarak ne işe yaradığını da bilmiyorum. hiç pasaportum olmadı.

başlıktaki soru için ne dersiniz?
0
ya ben lan neyse
(26.08.21)
erasmus vs. nedeniyle yeşil pasaportla oturum izni almaya çalışan çok oldu tanıdık, bir avantajını görmediler benim bildiğim.
0
susannah delgado
(27.08.21)
ekstra bir avantaji var midir bilmiyorum ama erasmus icin giderken benim de uzun donemli kalis icin vize almam gerekmisti. gittigimizde de bordo pasaportlularin yaptirdigi tum islemleri (yabancilar polisi onayi vs.) yaptirmistim, hicbir fark veya oncelik olmamisti.
0
in vino veritas
(27.08.21)
hayır bir ilgisi yok.
yeşil pasaport turistik geziler için (kimi ülkelerde) vize muafiyeti sağladığından avantajlı sadece.
0
rewlack
(27.08.21)
(5)

Üniversitelerin yüz yüze olma durumu, yurtlar vs.

vestasy
Birkaç ay önce de benzer bir soru sormuştum ama hala durumumuz belli değil. Kardeşim Marmara'da okuyor. Ne akademik takvim belli ne de eğitimin yüz yüze olup olmayacağı. Tek bildiğimiz, Kasım'a kadar okulun açılması beklenmiyormuş ki yaz okulu sınavları Ekim'in sonunda bitiyormuş zaten. Kendisi başk
Birkaç ay önce de benzer bir soru sormuştum ama hala durumumuz belli değil.

Kardeşim Marmara'da okuyor. Ne akademik takvim belli ne de eğitimin yüz yüze olup olmayacağı. Tek bildiğimiz, Kasım'a kadar okulun açılması beklenmiyormuş ki yaz okulu sınavları Ekim'in sonunda bitiyormuş zaten.

Kendisi başka bir şehirden İstanbul'a gelip yurtta kalacak ama henüz bir yere kayıt yaptıramadık çünkü online eğitim olması durumunda bir yıllık sözleşmeyi iptal edemiyoruz. Yurtlar da yavaş yavaş dolmaya başlamış, istediği yurtta yer kalmamış ve çok üzgün.

Ne yapsam bilemiyorum. Kayıt yaptırsak okulun durumu belli değil, kayıt yaptırmasak ve eğitim yüz yüze olursa da saçma sapan bir yerde kalmak zorunda kalacak. Ne önerirsiniz? Böyle bir durumda siz ne yapardınız?
0
vestasy
(25.08.21)
Herkes yurt kayıtlarını yaptırdı. Geç kalmışsınız, aşı mecbur olacak bu yüzden üniversiteler kapanmaz bence. En azından bir dönem okullar açık olacak gibi işlemleri yaptırmalısınız.
0
diffarentiationation
(25.08.21)
Şuan açıklayan üniversitelerde en kötü ihtimal bir kısmı online bir kısmı yüz yüze.

Yani marmara'da da en azından bir kısım yüz yüze olur. finaller de yüz yüze olur. Bence yurt ayarlayın. ekimde açılır büyük ihtimalle.

Yaz okulu sınavları Eylül sonu bitiyor.
takvim.marmara.edu.tr
0
ceketimi alip cikcam
(25.08.21)
hiçbir yerde belli değil.
bilin bakalım neden?
welcome to turkey diyorum her şey bir kişinin elinde karara bağlanıyor.

ist.da her halukarda yurtlarda,öğrenci apartlarında vs kalacak yer bulunur. daha pahalıya bulunur, uzakta bulunur ama yine de bulunur. istediği yurt gitmiş diye üzülmesin, çünkü mükemmel yurt diye bişey yoktur. ayrıca orada da sene içinde mutlaka yer açılır.

bütçenize göre risk alın derim. dediğim gibi açıkta kalacak değil..
öğretmenevleri gibi kamu yerlerinde de uzun dönem rezervasyon imkanlarını araştırın. dsi, polisevleri vs vs bir sürü yer var. en kötü ihtimal için söylüyorum tabiiki. belki rezervasyon için ekstra para veya çok para istemiyorlardır. bu durumda biraz zaman kazanmış olursunuz vs.
okulun kendi vakıf yurtları var mı? bazı devlet üniv.lerinde oluyor. yarı özel gibi belki marmarada da vardır.
bir de "okuyor" dediğinize göre ara sınıf. arkadaşları ne yapmış? yine geçici bir çözüm olarak bir eve ortak olur?
0
rewlack
(25.08.21)
Merhaba. Akademiden bildiriyorum. Teorik dersler online, uygulamalilar yuz yuze seyreltilmis sekilde yapilacak. Bu seyreltilmis kisma hangi ogrenciler ne sekilde katilacak henuz belli degil. O yuzden yurt ayarlamanizi yapin. Ama yine de belirsizlik zor is. Sadece derslerin bir kismina katilacak olmak icin sehir degistirmek vs de zor is. Kolay gelsin.
0
nax
(25.08.21)
ben de akademiden bildiriyorum ve her okul farklı bi karar alıyor. mesela bazı okullar yüz yüze olacak ama şart olarak 2 doz aşı ya da 48 saatte bi pcr isterken bazıları direkt hibrit ılan etti. mesela bizim okul bölümlere bıraktı yüzyüze mi uzaktan mı yoksa hibrit mi olacağına dair kararı, bunu karar vermek adına yakında komite toplantısı olacak.

maalesef okullar kendılerı açıklayana kadar bunu bilmemizin imkanı yok. size tavsiyem en kötü hibrit açılacakmış gibi ev bakmanız çünkü yurtlar için geç kalmışsınız +1
0
e mice
(25.08.21)
(6)

İstanbulda uzaktan çalışmak ama nerede oturmak

kanepeee
İşyeri leventte ama uzaktan çalışıyorum.3-5 tane arkadaşım var, istinye-maslak-levent-beşiktaş civarında oturuyorlar. Haftada bir falan buluşuyorum. Bazen de buluşamıyorum. Bu yaştan sonra yeni arkadaş edinmek zor. Kiralar da çok yüksek.Hangisini yapayım:1) İstanbulda aynı bölgede kalayım, istinye,
İşyeri leventte ama uzaktan çalışıyorum.

3-5 tane arkadaşım var, istinye-maslak-levent-beşiktaş civarında oturuyorlar. Haftada bir falan buluşuyorum. Bazen de buluşamıyorum. Bu yaştan sonra yeni arkadaş edinmek zor. Kiralar da çok yüksek.

Hangisini yapayım:

1) İstanbulda aynı bölgede kalayım, istinye, 4.levent vs civarında kötü bir evde oturayım.

2) İstanbulda uzak bir yerde oturayım. Neresi bilmiyorum ama bir şekilde marmaray ile falan gelirim merkezi yerlere.

3) Başka şehre taşınayım. Mesela yalova. (yalova nasıl bir yer bilmiyorum)
0
kanepeee
(23.08.21)
3>2>1 diyorum

3.Yalovayı bilemem kafa dinlemelil stressiz ve ekonomik küçük yer olabilir.
Sapanca falan alternatif mesela

2. Olabilir, kuzguncuk. Veya nerede kira uygun ve depremden uzaksa orası.

1. No. En kötü sarıyere taşının. Çünkü deprem. Ayrıca kaos trafik vs.
0
rewlack
(23.08.21)
Evliysen şile taraflarında villa tarzı evlere bakabilirsin.
Bekardan çok sıkıcı olur şehir merkezi yerlerinden uzaklaşmak. Yani ben olsam merkezi bir yerde otururdum.
0
roket adam
(24.08.21)
takip
0
stratejisizsiniz
(24.08.21)
uzaktan çalışma şansı varsa istanbul'dan çıkmak en mantıklısı bence. deprem riski, kalabalık, yüksek kira gibi nedenlerini de sıralarım. eğer haftasonları istanbul'a gidip gelirim diyorsanız yht güzergahında bana en uygun yer eskişehir geliyor.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(24.08.21)
İstanbul'a ilk taşındığımda 2'yi yaptım ama iş-güç derken ilk 2 yıl İstanbul'da yaşamıyor gibiydim. Ayda 1-2 kere Bakırköy'e, 2-3 ayda bir de eğer yorgunluktan ölmemişsem Taksim'e veya Beşiktaş'a arkadaşlarla buluşmaya gidiyordum.

Bence Cihangir-Gümüşsuyu-Beşiktaş-Ortaköy ve devamında (Harbiye civarı da eklenebilir) oturmadıkça İstanbul'da yaşamanın bir esprisi yok. Oralarda da hem dediğiniz gibi evler çok pahalı hem de eski olduğu için doğru düzgün ev yok.

Ben İstanbul'dan benzer sebeplerle ve deprem nedeniyle kaçtım. Şimdi de ailemi kaçırmaya çalışıyorum.

Bence Marmara'dan mümkün olduğunca uzaklaşmak orta vadede en güzeli.
0
yürümeyin
(24.08.21)
Valla istanbul dışında yapamam diyordum fakat 2 aydır Ege'deyim, dönmeyi düşünmüyorum belki kışı bile burada geçiririm.

İstanbulda 4.levente yakın oturuyoruz. Konum olarak çok güzel ama genç olmama rağmen o beton betonluğun baydığını fark ettim. Bir de yeni köpek sahiplendim rahat rahat çıkıp gezemiyorsun. E deprem de cabası. Uzaklaşmak mantıklı gayet istanbuldan ama yalovaya falan değil tabii ki.

Bir de maaşlar istanbulda daha yüksek. O yüzden isanbula iş yapıp paraları daha küçük yerlerde yemek daha mantıklı oluyor. Çarşısı ucuz pazarı ucuz esnafı ucuz... E kira verecekseniz onlar ucuz. Giderleri düşürmek lazım.

Ama yok illa istanbulda veya yakın olmalıyız derseniz ben zemini en sağlam yerlerden biri olan çekmeköy taşdelen civarı tavsiye ederim.
0
ananiyimioguz
(24.08.21)
(1)

Emekli öğretmen, istanbul'da öğretmen akbili alabiliyor mu?

noxell
sb
sb
0
noxell
(20.08.21)
İndirimli bişey alıyor ama emin değilim. Bir de yaşı kaç? 60 yaş üstü indirimli de alabilir.
0
rewlack
(20.08.21)
(7)

Gömleğimin yakaları çok açılıyor

vatanperver
Normal erkek gömleği işte.Bazı gömleklerin yakaları şöyle açılıyor:https://cdns-images.dzcdn.net/images/cover/7e979478157466d1d15f488e7690297f/264x264.jpgHalbuki ben şöyle dik dursun istiyorum:https://foto.haberler.com/haber/2016/10/22/mirkelam-8886061_amp.jpgSorularım:1) Düzeltmek mümkün mü? İçerid
Normal erkek gömleği işte.

Bazı gömleklerin yakaları şöyle açılıyor:
cdns-images.dzcdn.net

Halbuki ben şöyle dik dursun istiyorum:
foto.haberler.com

Sorularım:

1) Düzeltmek mümkün mü? İçeriden dikmeyi düşündüm ama saçma mı olur? Diksem neresini dikeyim?

2) Gömlek alırken o şekilde olup olmayacağını önceden anlayabilir miyim? Mağazada dik duruyor, yıkanınca bazısı açılıyor.
0
vatanperver
(19.08.21)
ütülerken yakayı katlayıp ütülemeyi denedin mi? ben öyle ütülüyorum açılmıyor. bazı gömleklerde orası açık durmasın diye düğme oluyor. dümdüz dikersen garip durabilir ama bir düğmeyle beraber dikebilirsin eğer modeli müsaitse.

www.dufy.com.tr
0
olutaklidi
(19.08.21)
Düğme dikersen ilik de açman gerek. Bana daha çok düğme dikerek çözülür gibi geldi. Bazı modeller öyle açık dursun diye yapılıyor.
0
1bir1bir1
(19.08.21)
ben bu derdimi bir kuru temizlemecide dile getirmiştim. yakanın altına, gömlekle yaka arasının iç üst kısmına çift taraflı bant yapıştırabileceğimi söyledi. o günden beri öyle yapıyorum. özellikle şeffaf bantlar iyi iş görüyor. küçük kare şeklinde yapıştırsanız bile olur. ancak bant varken yıkamamak ve ütü yapmamak ya da dikkat etmek gerekir.
0
violetsky
(19.08.21)
E kravat bunun için var.
Kravatlı giymek için yapılmış gömlekler almayabilirsiniz, keten veya pamuklu casual gömlekler giyin
Hem yakası açık hem de kravatsız bu modeller (görselde paylaştığınız da) hiç hoş olmuyor, şık durmuyor.

Uygun gömlek seçin
0
rewlack
(19.08.21)
çözüm yaka balini.

tuhafiyelerde de, internet ortamında da satılıyor. yakalarında göreceksin, balin girişi varsa bunnlardan takıyorsun, dimdik duruyor yakalar.

m.n11.com
0
mermize
(20.08.21)
Bazen görünmez çıtçıt da işe yarıyor. Yani ilk düğmeyi geç (kravat düğmesi diyelim) ikinci düğme biraz aşağıda kalıyor, zayıf ya da ünce boyunlu falan olunca yaka çok açılıyor gibi. Onun çözümü şu: şeffaf çıtçıt alınıp hayalet ip ile içten iki düğme arasında istenilen açıklık sağlanılır ve dikilir. Yani tam anlatamadım ama yaka çok açılmasın diye iki düğme arasına toplu iğne takmış mantığı gibi düşünün.

Bu işlem yakayı topladığı için hem çok açılmaz, hem yakalar dikleşir. Yukarıdaki yaka balini yakanın dik durmasını sağlar ama bağrın açıklığı için yazdığım işlemle kesin çözüm olur. Terzi tavsiyesidir
0
epitaf
(20.08.21)
yaka baleni ya da çıtçıt ya da çift taraflı bant demeye gelmiştim. hepsi söylenmiş. bana bir şey bırakmamışlar.
0
co2s2
(20.08.21)
(4)

Yurtdışına eşya taşıma

fraise
Yurtdışına (avrupa) taşınan duyurucular, giderken ev eşyalarınızı ne yaptınız? Tüm evi taşıyanlar var mı aranizda? Maliyeti ne kadar oldu? Çalıştığınız firmadan memnun kaldınız mı?Teşekkür ederim şimdiden herkese.
Yurtdışına (avrupa) taşınan duyurucular, giderken ev eşyalarınızı ne yaptınız? Tüm evi taşıyanlar var mı aranizda? Maliyeti ne kadar oldu? Çalıştığınız firmadan memnun kaldınız mı?

Teşekkür ederim şimdiden herkese.
0
fraise
(18.08.21)
1+1 almanya 1200 eur. gecen bi arkadasim demisti
0
do you remember me
(18.08.21)
YouTube’ta çok fazla güncel video var bununla ilgili.
0
rewlack
(18.08.21)
Tam soruya cevap degil ama biz tum evi tasimadik cunku esyasi ev cok azdi. ev kiralayacaksaniz eger ulkesinden ulkesine degisse de esyasiz ev bulmak coook zor olabilir. O yuzden esyasiz ev kiralama seceneginiz var mi ona da bakin derim.
0
tuborg yesili
(18.08.21)
Tuborg yeşili, evet esyasiz ev seçeneğimiz bayağı fazla. Beyaz esyalar olacak sadece evlerde.
0
🌸fraise
(18.08.21)
(11)

İstanbul'daki evimiz depremde yıkılırsa ne olacak?

ananiyimioguz
Diyelim ki depremde tuz buz oldu bina. Gerçi yaşı 8 falan, zemin de sağlam diyorlar hani pek sanmıyorum ama.. yine de aklıma geldi.12 daireli bir binadayız. Yıkıldı ve kaostan sonra şehir biraz normale döndü diyelim.O 12 daire sahibi için devlet hayrına bina mı yaptırıyor? Veya hiç edildi gerçi ama
Diyelim ki depremde tuz buz oldu bina. Gerçi yaşı 8 falan, zemin de sağlam diyorlar hani pek sanmıyorum ama.. yine de aklıma geldi.

12 daireli bir binadayız. Yıkıldı ve kaostan sonra şehir biraz normale döndü diyelim.

O 12 daire sahibi için devlet hayrına bina mı yaptırıyor? Veya hiç edildi gerçi ama deprem sigortalarımız devreye giriyor ve ücretini mi karşılıyor?

Yoksa o 12 kişi bir müteahhit ile anlaşıp arsaya atıyorum 20 daireli bir apartman diktiriyor, herkes dairesini alıyor kalan 8 daireyi de müteahhite mi veriyor nasıl işliyor süreç?
0
ananiyimioguz
(18.08.21)
dask.gov.tr aradığınız cevaplar burada
0
avatar is back
(18.08.21)
Azami teminat 268 Bin TL mi :( Evler olmuş 1-2 milyon.. Buna eyvallah diyen oluyor mu yoksa dediğim gibi son bahsettiğim senaryo daha mantıklı değil mi?
0
🌸ananiyimioguz
(18.08.21)
268bin TL sadece maliyet değeri.
evlerin asıl değerini belirleyen arsa değeridir.

sancaktepede 100m2 arsayı 200.000.-TL'ye alıp üzerine 268bin TL'ye ev yaptırabilirsiniz.
ama bağdat caddesinde 100m2 arsayı 5 milyona alırsınız. 268bin TL çerez parası kalır yanında
0
teritori
(18.08.21)
Teminat bedeli dairenin rayicini ödemez, binanın yeniden inşaası için gerekli tutarı öder, beton, demir masrafları gibi düşünün. Tüm dairelerin dask’ı olursa yıkım halinde sigortadan gelen parayla tekrar binayı yapabilesiniz diye. Ha tabii bugünkü maliyetlerle o tazminat yeter mi bilmiyorum ama mantık bu.
0
orient blue
(18.08.21)
Doğru gerçi işin o tarafını düşünmedim, arsa zaten elimizde, o 12 kişi 100-200k atsa çok rahat yaptırabiliyoruz öyleyse anladım.

Tabi diyeceksiniz öyle bir durumda koyun can derdinde kasap et derdinde ama aklıma gelmişken sorayım dedim umarım yaşanmaz tabii ki öyle bir şey.
0
🌸ananiyimioguz
(18.08.21)
izmirdekilere sorabilirsin 3 kurus para aldi cogu.
0
divit
(18.08.21)
arsa hakkın kalıyor - sonra pamuk eller cebe.
bir istanbul depreminde devletin yeni ev yapmasını beklemek saflık olur.

ayrıca 8 yıllık 12 dairelik bina da büyük ihtimal arsaya maksimum inşaat yapılmıştır yani 20 daire yapman çok zor. sebep yükseklik kısıtlaması var .
0
jamswety
(18.08.21)
normalde dask'tan gelecek daire başı 268bin lira maliyetle binayı tekrar yaptırmak mümkün olur bence. evin değerinin büyük kısmı arsa payı aslında. hatta devlet 12 daire yerine 20 daire yapacağınız şekilde imarı da değiştirsin. o da tamam. ama bence 2 çok önemli problem var.

1 - şimdi baktım, istanbul'da yıkılacak 48bin bina var diyorlar. bu da toplam 13milyar lira gibi bir para var. sigorta şirketleri bu parayı bir kerede verebilecek mi? az buz para değil.

2 - inşaat firmaları bu kadar binayı aynı anda inşa edebilecek mi? yeterli ekipman var mı? yeterli "amele" var mı? yeterli çimento tuğla vs var mı? kaldı ki depremde bu ekipmanın bir kısmının zarar göreceğini düşünmek gerekir. arz/talep dengesi : inşaat yapabilme kapasitesi düşük kalacak. malzeme arzı talebi karşılayamayacak. ekipman parkı talebi karşılayamayacak. ithal edeceğiz. ama yine de fiyatlar şişecek. inşaat maliyetleri şişecek de şişecek.

kısacası, umalım da böyle bir hesap yapmak zorunda kalmayalım. devletin onay mekanizmaları bir dönem için hiç çalışmamış. dönüp çürükleri ayıklamak da kocaman bir rant projesine dönüşmüş. bu sebeple herkes kendinden mesül. herkes kendi evinin sağlam olduğuna emin olacak. ben merkezi olmayan bir yerde oturuyorum. herkes diyor ki, orada ne işiniz var? ama bunu diyenlerin hepsi 30-40 yaşında, ne idüğü belirsiz, bir kısmı dere yataklarında, kimin yaptığı belli olmayan, denetimsiz evlerde oturuyorlar. benim evim kaya zemin üzerinde, 11 yaşında, adam gibi bir firma tarafından, adam gibi temellerle inşa edilmiş.
0
co2s2
(18.08.21)
Beklenen 7 üstü deprem olursa evi tekrar yaptırmayı bırak yiyecek ekmek bulamayacağız. Bütün ekonomi çökecek. Hiçbir sigorta şirketi bu ücretleri karşılayamaz.
0
astronom bey
(18.08.21)
İstanbulda büyük bir deprem olursa -umarım hiç olmaz- İstanbul’da hatta Türkiyede yaşanamayacak bir hal olacağını düşünüyorum.
Sorunuza cevap öyle bir durumda; yıkıldığıyla kalacak. Uzun yıllar arsadan bişey elde edemezsiniz daha sonra da yok pahası olur diye düşünüyorum.

Küçük bir yıkım, deprem senaryosu için ise dask var.
0
rewlack
(18.08.21)
astronom bey ve rewlack'e katiliyorum ben de. teoride o olur bu olur tabii. Istanbul'da buyuk bir depremde hayatin bir nebze normale donmesi 2 yılı alir. Ekonomik olarak gelecek cokusun hesabi olmaz, 268 bin liranin degeri cok farkli olur sonunda. hasarin karsilanmasi ise sigorta ile falan olamaz. Daskin varsa yaralarin sarilma plani suresinde, artik her ne olursa, hak iddia etme hakkin olur. 5-10 sene icinde karar verilecek yeniden yapilanma operasyonu -her neye karar verilirse artik- icinde yer alirsin bir sekilde hak sahibi olarak.
0
robokot
(18.08.21)
(7)

falafelim niye hiç güzel olmadı?

proletarier aller lander vereinigt euch
aslında kötü değil birine ikram etsem sever de benim beklentimi karşılamadı. beklenti ne derseniz de dışarıda yediklerim gibi derim.nohutu ısladım 1 gün sonra çektim, sonra soğan ve maydanozu da çektim karıştırdım, içine ekmek kırıntısı(panko) koydum. baharat olarak da tuz, tatlı toz biber, pul bibe
aslında kötü değil birine ikram etsem sever de benim beklentimi karşılamadı. beklenti ne derseniz de dışarıda yediklerim gibi derim.

nohutu ısladım 1 gün sonra çektim, sonra soğan ve maydanozu da çektim karıştırdım, içine ekmek kırıntısı(panko) koydum. baharat olarak da tuz, tatlı toz biber, pul biber, kimyon ve karabiber koydum. bir şey mi eksik, bir şeyi mi çok koymam gerekiyordu bilemedim bir türlü.

var mıdır tüyo, onun olayı kimyon, basacan kimyonu gibi.(kimyon en çekindiğim baharat olduğu için az koydum)
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(17.08.21)
Kişniş?
0
rockinside
(18.08.21)
Kimyondan ziyade olayı kişniş bence. Bir dahakine kişniş, 2 diş sarımsak ve 2-3 yemek kaşığı un(ekmek kırıntısı yerine) koyun.
0
penceredengorunenmorbina
(18.08.21)
ekmek kırıntısı olmaz. baskın gelir tadını bozar.
0
emininsel
(18.08.21)
İcine panko yerine un ve karbonat ya da kabartma tozu koymanız lazim. ayrica taze kişniş sart.
0
Acil kan
(18.08.21)
ekmek kirintisi no, un 1-2 kasik hamur toplasin diye. kisnis ve kimyon olmazsa olmaz. sekil top top olursa daha leziz olur.
0
yoggi
(18.08.21)
Kimse nasıl yazmamış
Dondurarak veya en azından buzdolabında beklettikten sonra pişirin.
0
rewlack
(18.08.21)
valla evet bi kişniş koymadım o kadar önemli olduğunu düşünmemiştim :(
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(18.08.21)
(11)

istanbul'da deprem bölgeleri

kaputt
selamlar, annem ve babamin kadiköy'de yasadigi ev cürük cikti ve tasinmalari gerekiyor. is yerleri kadiköy'de oldugu icin cok uzaga gidemeyecekler. kadiköy'de yeni saglam binalarin fiyatlari ucuk. cevre ilcelere bakiyorum; maltepe, kartal, pendik tarafinda daha uyguna yeni bina bulsam da bu bölgeler
selamlar, annem ve babamin kadiköy'de yasadigi ev cürük cikti ve tasinmalari gerekiyor. is yerleri kadiköy'de oldugu icin cok uzaga gidemeyecekler. kadiköy'de yeni saglam binalarin fiyatlari ucuk. cevre ilcelere bakiyorum; maltepe, kartal, pendik tarafinda daha uyguna yeni bina bulsam da bu bölgeler de adalara denize daha yakin ve hepten deprem bölgesine gitmek gibi oluyor.
biz nereye baksak mantikli sizce? her sekil bakacagimiz apt maks 10 senelik olacak. ama bölge de önemli sonucta. fikirlerinize acigim. tesekkürler
0
kaputt
(17.08.21)
deprem bölgesi diyorsunuz ama yeni evlerin deprem yönetmeliği ile birlikte , zemin de göz önünde bulundurularak daha sağlam yapıldığı kabul ediliyor, en azından çoğu insan böyle diyor.
0
co2s2
(17.08.21)
iste fay adalar'dan gecince, kartal maltepe zemini ne kadar saglam ona emin olamiyorum. yani direkt deniz kenari bakmiyorum da, maltepe kartal e5 tarafinin zemini nasildir?
0
🌸kaputt
(17.08.21)
sahilden kuzeye doğru ne kadar uzaklaşıırsanız zemin o kadar sağlamlaşıyor (genel olarak)
o yüzden anadolu'da sağlam diyebileceğimiz yerler; şile, beykoz, çekmeköy ile üsküdar ve ümraniyenin kuzeyi. sahil komple tehlikeli.
0
candide
(17.08.21)
candide+1

anadolu yakası beykoz,anadolu kavağı, çekmeköy
avrupa yakası sarıyer sırtları, arnavutköy

elbette buralarda yeni binalar olmalı.
0
rewlack
(17.08.21)
ataşehir'e bakın.
0
anten
(17.08.21)
Merkezden çok uzaklaşmamak isteniyorsa, maltepe, bostancı, kozyatağı, sahrayıcedid, acıbadem bölgelerinde e5’e yakın ama e5 altı olan yerlere bakılabilir. Acıbadem de e5 üzeri de güzel ama yine pahalı.
0
jazzabel
(17.08.21)
doğu ataşehirde evler eski de olsa zemin sağlam diye biliyorum. yeni yapılarda var ayrıca orada yine.
0
bigcaptain
(17.08.21)
direk uzaklikla bag kurmak yanlis olabiliyor. mesela 99 depreminde gitti taa avcilar yikildi.

yonetmeliklere uygun yapilan bina bulundugu bolgeye, deprem riskine ve zemin sartlarina gore yapilir. oyle yapiliyorsa zaten adalarda bile olsa problem olmaz. o yuzden fay hattindan uzaklasmaya calismanin cok anlami yok. deprem icin cok ufak mesafeler bahsedilen mesafeler.
0
robokot
(17.08.21)
istanbul büyükşehir belediyesi'nin çıkardığı bilmemkaç sayfalık bir deprem raporu var. bölge bölge her yerin zemin sağlamlığı paylaşılmış. bu rapor iyi bir başlangıç olabilir.

ben mevcut evime taşınırken bu işlerden anlayan bir iki kişiye sormuştum. inşaatı yapan firmanın düzgün ve sağlam inşaatlar yaptığını, gönül rahatlığıyla oturabileceğimi söylemişti. hatta özel olarak da bu site özelinde, zeminin kaya olduğunu iletmişti. bizim mahalle ibb'nin raporunda bulunduğumuz ilçenin en sağlam bölgesi olmasına rağmen, diğer ilçelere göre daha kötü durumda. bizim site ise mahallenin kayalık bölgesine yapılmış , daha sağlam.

yani raporda ilçe ilçe, mahalle mahalle bakın ama firmaları ve inşaatları da ayrıca sorgulayın.
0
co2s2
(17.08.21)
bakkalköy civarı yeni evler oluyor, biz de arada kaldık… 2005 sonrası binalar yönetmeliğe uygun, yani yerden bağımsız olarak 2005 sonrasına bakabilirsiniz fakat sahrayıcedid’de 30 yıllık bina = bakkalköy’de havuzlu site maalesef
0
stratejisizsiniz
(18.08.21)
@robokot avcılar sahilde zaten? :D
0
candide
(18.08.21)
(6)

Şu zamanda aşılı biri için hastaneye gitmek riskli mi?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Epey zamandır ciddi biçimde unutkanlık, odaklanamama, basit şeyleri bile anlamakta zorlanma gibi bir takım sorunlar yaşıyordum ve burada da sorduğumda B12 vitaminlerime baktırmam tavsiye edildi. Ancak pandemiden dolayı hep erteledim ama artık erteleyemeyecek durumdayım. Canıma tak
Merhaba arkadaşlar,

Epey zamandır ciddi biçimde unutkanlık, odaklanamama, basit şeyleri bile anlamakta zorlanma gibi bir takım sorunlar yaşıyordum ve burada da sorduğumda B12 vitaminlerime baktırmam tavsiye edildi. Ancak pandemiden dolayı hep erteledim ama artık erteleyemeyecek durumdayım. Canıma tak etti, hayat kalitem, insanlarla olan iletişim kalitesi ciddi ölçüde düştü.

Bir an önce hastaneye gitmek istiyorum ancak 2 doz Biontech aşım olmasına rağmen söz konusu hastane olunca bir tırsma geliyor. Üstelik vakalar da yükselişteyken ve 2.doz aşı olanların oranı 50% gibi tatminkar olmayan bir seviyede olduğu için emin değilim. Sizce gitmemde bir risk var mı? Siz hastaneye gidiyor musunuz? Bu arada ailecek aşılarımız tam :D Sadece 2 küçük yeğenim var. Abartıyor muyum sizce? Siz hastaneye gidiyor musunuz? Ha bu arada vitaminlere baktırmak için Dahiliye'ye mi yoksa Hematoloji'ye mi gitmeliyim? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(16.08.21)
Abartıyorsun.
Bugün gittim üstelik görece basit bişey için.
0
rewlack
(16.08.21)
Sizi anlayabiliyorum ve diyorum ki; bu işin bir sonu yok.

Ben de pandeminin başından beri mecbur kalmadıkça hastaneye gitmeme kararı almıştım, gitmedim de. Geçenlerde ise mecbur kaldım ve sonunda gittim. Ama özel hastaneye mi gittim, devlet hastanesine mi gittim, anlamadım. Daracık bir bekleme ortamında, kalabalığın içinde buldum kendimi. Bayağı huzursuz oldum ama yapacak bir şey yok yani. Bu covid durumları bugünden yarına tamamen bitmeyecek, o belli olduk.

O yüzden siz de salın artık kendinizi, kafayı rahat tutun.. Gidin hastaneye, işinizi görün.
0
magni
(16.08.21)
B12 değerine baktırmak için aile hekimine de gidebilirsiniz. Bir bakıma hastaneler en güvenli yerler bile denebilir, maskeye mesafeye dikkat edildiği için.

Ben aktif bir şekilde devam eden bir salgının ortasında bu tip endişeleri hiç abartılı bulmuyorum, kendim de mecbur olmadıkça insanların içinde bulunmuyorum ama sağlık için hastaneye gitmek durumunda bulundum bir kaç defa. Probleminiz için dahiliyeye gidebilirsiniz.
0
(16.08.21)
Abartiyorsun bence de :) Ben daha hic asi olmamisken kac defa hastaneye gittim, kan verdim, ultrasona girdim. 10 defa disciye gitmisimdir hem de en peak yaptigi zamanlarda.

Ikinci soruna gelince dahiliyeye git o seni gerekli gorurse tahlil sonucundan sonra yonlendirir.
0
e mice
(16.08.21)
bir hastaneye gitmekle avm'ye gitmek arasında çok fark yok bence. hatta avm'ye giren çıkan sayısı daha fazladır, hastalık riski daha yüksek olabilir.

hastanelerde koronalılar ortalıkta zombi gibi gezinmiyor. benim gördüğüm 1-2 hastanede korona için ayrı acil girişi yapmışlar. servisler zaten ayrı yerlerde. çok korkacak bir şey yok bence.

son 1 ay içerisinde bir özel hastanede refakatçi olarak 3-4 gün kaldım. bir devlet hastanesinin acilinde de 4 saat ayakta bekledim tüm hastaların arasında. hala ayaktayım:D
0
co2s2
(17.08.21)
Biz normalde tercih etmiyorduk. Ama tercihimiz dışında acil ameliyatlar, yoğun bakım vs nedeniyle yatan aile bireylerimiz oldu. Zaten eşim hergün hastanede ayrıca pandemide de çalışıyor. Henüz hastaneden birşey kapmadık, ama kendi ihtiyacımız olursa gitmiyoruz, çocuk hasta olursa onu götürüyoruz. Ffp2 maske takın, birşey olmaz.
0
curukturpkokusu
(17.08.21)
(43)

evlilikte ekonomi

alex_pearson
yakın bir zamanda evleniyoruz. süreç şöyle gelişti. gelinliği, damatlığı ben aldım, düğün yerinin ücretini (yemekli) ben ödedim. bugün müzik işini konuştuk, caz grubu istedi. onu da ödedim. fotoğraf çekimini ben ödedim. nişanlım için unutulmaz ve keyifli bir hatıra olsun diye elimden geleni yapıyoru
yakın bir zamanda evleniyoruz. süreç şöyle gelişti. gelinliği, damatlığı ben aldım, düğün yerinin ücretini (yemekli) ben ödedim. bugün müzik işini konuştuk, caz grubu istedi. onu da ödedim. fotoğraf çekimini ben ödedim. nişanlım için unutulmaz ve keyifli bir hatıra olsun diye elimden geleni yapıyorum. kredi kartı borcum bu ay maaşımın 1,5 katı geldi. bütün birikimlerimi bu düğün için sonuna kadar kullandım. ama davetli sayısı anlaştığımız sayının üzerine çıktı. ek ödeme yapacağız. araba kiralama, düğün çiçeği, bahşişler falan gibi masraflar da olunca acaba kredi mi çeksem dedim. sonra sordum, kredi çeksem geri ödemede bana şu kadar destek olur musun diye. sorduğum rakam maaşının 1/10’u bu arada. suratını astı bana. çok bozuldum. bir yanım, bunu sorun ettiğim için beni suçluyor, diğer yanımsa para mevzusunu konuşmak ayıp değil, bunlar hayatın gerçekleri diyor. ne yapacağım bilemiyorum.

not: nişanlım balayı için uçak biletletini aldı ve kalacak yeri ayarladı. hiç masraf yapmamış gibi algılansın istemem. ama benim iki yıllık birikimim tamamen bitti. o ise bir aylık maaşının sadece bir kısmını harcadı.
0
alex_pearson
(16.08.21)
Hâlâ geç değil. Kıps. 1/10 için şimdiden surat asıyorsa evlendikten sonra da böyle devam eder.
0
dissendium
(16.08.21)
Yerler o işi, kimse kusura bakmasın valla ben bunu sorun ederdim
0
olaylar olaylar
(16.08.21)
ben de ediyorum, üzerine bir de sorun ettiğim için suçluluk hissediyorum
0
🌸alex_pearson
(16.08.21)
Hiç bir şey için geç değil kardeş.
0
lion de la Turquie
(16.08.21)
Destek olur musun dersen surat asar tabi.

Bende para bitti haci bundan sonrasi finito diyeceksin. Oyle her seyi al al diyemeyecek.
Dugun isinin sonu yok ki, sonsuza kadar ekleme yapabiliyorsun durmasinu istiyorsan ona odeteceksin.

Mesela damatligi ona aldiracaktin, kendi alyansini, cicegini...

Davetli sayisi mi cok mu geldi 5 benden 5 senden kesiyoruz de.
0
divit
(16.08.21)
Geç değil +1

Bu kadar borcun altına sırf o istediği için girdin ve hesaplar tutmadığı için fazladan ödeme gerekti. Maaşını vermeyecekse takılacakları versin, ama bunu sormaya bile çekinirsin eminim.
0
1bir1bir1
(16.08.21)
Neden herşey yarı yarıya yapılmıyor? O kız diye mi?

Caz grubu ha?

Geç değil+1
0
sorularimicinfeykhesap
(16.08.21)
Düğün masrafını erkeğin yapması gayet normal. Yarın siz kredi öderken o da mutfak masrafını ödeyecek zaten
0
photo85
(16.08.21)
Düğünü siz yapıyorsanız siz ödeyeceksiniz burada sıkıntı yok. Sıkıntı bütçeniz neyse orada duramamanızda. Para bitti bunu aşmayalım dersiniz. Ayrıca bu hatun maaşı müzeye koymayacak ya :) kredi ödenirken o da eve harcama yapacak elbet.
Kendi ailesi nişan yaptı da sizin aileniz düğünde elini cebine atmıyorsa benden isteyene kadar ailenden iste de demiş olabilir içinden.
0
cilekli pasta
(16.08.21)
Olay evlilik sürecinde ekonomi değilki? Hele bir dur soluklan yeğenim. Gereksiz kaygı yapmışsınız paralar azalınca (muhtemelen şimdiye kadar hiçbişeye -kendiniz için bile- bu kadar para harcamadınız diye iyice stres oldunuz)

1. Her şeyi yaparım ona da koşarım bunu da alırım modunda bütçenizin çok üstüne açıldıysanız böyle olur tabi. Ne kadar fakir veya zengin olduğunuzu karşı tarafa net hissettirmelisiniz. Siz benim birikimim var düğünü de yaparım krallar gibi yaparım bi tanem diye hava atarken kimse ayy yazık kredi kartı esktresi noldu acaba, telefon faturasını ödeyebilecek mi bu ay diye düşünmez. Bu kadar açılmadan önde konuşsanız daha iyiydi. Hayatım müzik istiyorsun da bizim veya “benim” maaşım belli bunu yaparsak şundan kısmanız şart gibi..

2. Açık iletişimin (hem siz hem karşı tarafı kastediyorum) olmadığı ilişkiler zorluk yaşar. Ayrıca sizin şu aşamada eşlerden biri olarak finansal dengeyi/planlamayı tutturamadığınız görünüyor. İleride ne olacak? Hep böyle kötü finansal yönetimler mi yapacaksanız siz veya eşiniz?

3.canım destek olur musun yanlış. Ben bu kadar harcadık, gelecek altınlardan da şu kadarını öderiz artık daha doğru. Veya en baştan bu düğün bütçesi beni çok aşıyor şimdi veririm ancak ve ancak düğün sonrası şu kadar krediyi şöyle şöyle öderiz demek en doğrusu idi.

Sakin olup empati yapın belki o da sizi tahmin ettiğinden daha beceriksiz daha çulsuz buldu ve buna kırıldı?
Yani olduğunuz gibi görünün, gerçekçi olun ikiniz de.
Mutluluklar.
0
rewlack
(16.08.21)
+1 rewlack adam her şeyi özetlemiş zaten. Yalnız arkadaşlar iyimser yaklaşmış. Sen bu kafayla devam edersen o kız ev geçim masrafına filan da katılmaz, maaştan koklatmaz; trendyol alışverişini de senin karttan geçer.
Durumunu anlat, planlamalarını açık bir şekilde yap o da bilsin. Böyle kredilerle filan başlarsan patlar o iş. Kızın bunlardan haberi yok bence. Bu ekonomi işi senin darmadağın eder, ne cazdan ne balayından zevk alamazsın.
Şimdi duygu yoğunluğu yüksek tamam ama gerçekte her evlilik bir proje gibi. Böyle değerlendir lütfen.
0
adivar
(16.08.21)
Düğün için çekilen krediye destek olmayacaksa evlendikten sonra da elini cebine atmayacak mı geçinmek için? Sordunuz mu?
0
elorelia
(16.08.21)
Hiçbir şey için geç değil. +1
0
allah yazdiysa bozsun
(16.08.21)
Nişanlınız, nişan için harcama yaptı mı?
0
buffy de vampir sayılır
(16.08.21)
sonradan senelerin gittikten sonra ağlamaktansa şimdiden üzülmek daha iyidir, kaç.
0
orpheus
(16.08.21)
maaşlardan bahsetmemişsiniz?
kız 15 bin alırken siz 3k alıyorsunuz belki biz ne bilelim?

maaşınızdan ve birikiminizin tutarından haberi var mıydı kız arkadaşınızın?
yoksa yiğitlik yapıp hallederim dediniz ve sonra da içiniz mi acıdı harcadığınız paraya? yani neye söz verdiniz? davetli sayısını arttıramayız deyin açıkça. son param buydu deyin yani ne var?

siz söz verdiniz ve asla destek talep etmediniz de sonradan kredi çekecem bana maaşından verirsin artık diye emrivaki yaptıysanız çok haklı sayılmazsınız. gidin ailenizden isteyin+1 ama yok her şey açık herkes herkesin bütçesini biliyor da kız arkadaşınız bunu da isterim şunu da isterim diyorsa o haksız.

yani nasıl söz verdiniz kim sözünden caydı? davetli sayısı sizin aileden dolayı mı çıktı mesela? bütün bunlar belirsiz..

bu işler veya bu kızın dünyası size uygun değilse bence de ayrılmayı düşünün. o da belki istemez çünkü.

bi de son olarak düğün sanki sizin düğününüz değilmiş, müzisyenler sizi neşelendirmeyecekmiş gibi bir tavırda yazmışsınız. ha eğer öyleyse daha kötü. yani sanki sırf o istiyor diye yapıyorsunuz gibi. bu sonradan işler yolunda gitse bile onun kafasına kakacağınız sinyalini veriyor. balayını falan da e sen istedin benim için hava hoştu gitmezdim diyecek gibi yani.

zorlamıyorlar yani, ayrılın o zaman.
0
jimjim
(16.08.21)
of içim sıkıldı okurken, iki yetişkin insan evleniyor ama evlilik masraflarına ilişkin aralarında konuşmuyor (en azından biz o izlenimi ediniyoruz) sonra da her üç evlilikten biri boşanmayla sonuçlanıyor. kardeş, evlilik her şeyden öte tek bir ev ortak bir bütçe demek, siz ve nişanlınız bunun farkına varamıyorsanız gerçekten mutsuz olursunuz bak. en kısa zamanda konuşun, düğün unutulmaz bir hatıra olsun diye beraber bir yaşam ziyan edilmez.
0
evde liyakat kalmamis
(16.08.21)
tüm parayı tüketmişsin. evlenince taş mı yiyeceksiniz? hayat arkadaşı olacak insanlar birbirlerini bütçeyi aşan masraflara sokmamalı. bencillik yapıyorsa onunla hayat arkadaşı olunmaz.
0
lazpalle
(16.08.21)
Birbirinizi ne zamandır tanımıyorsunuz siz?
0
ckgoneforawhile
(16.08.21)
Güven,özveri, samimiyet uoksa diğer ilişkilerin de bir anlamı yok.
Neden evlilik için büyük masraf yapılır spor yük altına girilir hiç anlamam. Başkasını taklit etmek ve özenmek bize yaramaz yaramıyor.

Anladığım kadarıyla karşı tarafın, yakın zamanda ailesinden birinin kredi borcuna destek olma zamanı da yaklaşıyor gibi.
Hani hiç sözü edilmesiyle ben etmiş olayım yine de.

Bu arada ayrıca eşi olacak kimse maaşlı diye evlenen erkek hata yapar.
Geçim yükü erkeğe aittir.
Kadının kazandığı kadınındır.
Hayat müşterek dendiğinde de kadının ömürlük nafaka konusunda diretmesi çok anlamsız kalıyor.
0
Erva
(16.08.21)
öncelikle bence sen kadının maaşına göz dikmişsin. nasılsa onun maaşı var, onun maaşının şu kadarı gibi hesaplamaları kadın yapsa onun yaptığı da göz dikmek olurdu. fakat sana sürpriz son: evleneceğin kişi maaşına seni ortak etmek istemeyecek. bana kalırsa para konusunda tartışmalı olacaksınız evlilikte. ayrıca kafın hiçbir şey yapmamış da değil, her şeyi erkek yapar kafasında olsaydı balayını halletmezdi. şu an düşünüyor ki “düğün için bile benden istiyor”.
0
anais
(16.08.21)
yanıtları okudum, jimjim +1
düğün ikinizin düğünü, istemiyorsanız açıkça istemiyorum diyecektiniz. damdan düşer gibi krediye ortak edilmek herkesi rahatsız eder.
0
anais
(16.08.21)
üstad kusura bakma da hata sende. kendi boyunu ölçünü bilmeden fazla açılmışsın, sonra da senin karşılaman gereken bir şey için para istemişsin. düğün gibi şov bir şey için kredi çekmek zaten saçma bir hareket. kızın bunu paylaşmak istememesi de ofsayt ama ilk baştakiler daha büyük problem. yeterince paranız yoksa caz grubu, araba kiralama, ıvır zıvır işlere girmeyecektiniz bu kadar basit. düğünü baştan sona erkek tarafı yapar, yani düğün gibi şov bir şey yapacaksan ben düğün yerinin ücretini ödedim gibi bir lafın anlamı yok çünkü zaten ödemen gerekiyor.

daha evlenmeden kızın maaşına ipotek koydurmak saçma bence, ve senin bu parayı yönetememe durumunun evlilikte problem olacağı %100 kesin. iki yıllık birikimini şova harcayıp, yeni evli olarak eşine kredi borcu yükleyen bir adam birkaç seneye ya iflas eder ya da boşanır.
0
roket adam
(16.08.21)
jimjim +1
anais +1
roket adam +1

paranız her şeye yetiyor, artıyor ve evi de geçindirebiliyorsa parayı konuşmazsınız.
ama borç harç, kredi, kredi kartı işlerine girecekseniz parayı konuşmalısınız.
şu anda sizin birikiminizin sıfırlandığından ve kredi borcuna girmeye bir anlamda mecbur kaldığınızdan haberi var mı?
çünkü bu durumda borçlar bitinceye kadar evi kadın geçindirecek demektir zaten.
bence haberdar olması lazım bu durumdan.
belki de muhtemelen bozuluğu şey bu ve buna bozulmakta da sonuna kadar haklı.

benim de karşımdaki adam her şeye tamam dese, karşılanabiliyor demek ki sorun yok diye düşünür ve sonra birden bire bana kredi borcu falan derse "ne yapıyor bu adam?" diye tedirgin olur, bozulurum.
iletişiminiz yok gibi.

bence bu konuyu oturup etraflıca konuşun ve geri alabileceğiniz ödemeler varsa alıp, masrafları biraz kısmaya ve yeniden düzenlemeye çalışın.
0
blatta hiberna
(16.08.21)
divit gibi düşünüyorum.

yani yancı gibi değilde doğrudan söylemeniz daha iyi olur.

ayrıca herkesi olduğu gibi kabul etmek lazım, bazı kadınlar bu tip para muhabbetlerini sevmez, yapabiliyorsan yaparsın yapamıyorsan benden bu kadar dersin.

kafaya takacak bir şey yok. bir sonrakinde daha net olun.
0
nuisance
(16.08.21)
yol yakınken +1
0
lcha
(16.08.21)
Adam düğün için bütün masraflara göğüs gelmiş zaten. Ekstra çıkan misafir sayısı için destek istemiş. Bu ekstra misafirler gerçekten ekstra ise ve kız tarafındansa adam tabi ki soracak nişanlısına bunu. Yahu evlenecek iki insan bunu konuşmayacaksa zaten neyi konuşacak. Eve giren para da ortak değil mi zaten.
0
bigcaptain
(16.08.21)
evlilik krediye "yardımcı olmak" değil, o krediyi "birlikte ödemek"tir.

evlilik eşim çektiği krediyi nasıl öderse ödesin demek değil, o krediyi nasıl ödeyeceğini dert edinmektir.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(16.08.21)
evlenmeden böyleyse evlendikten sonrasını sen düşün..

hala geç değil + 100
0
foolrules
(16.08.21)
Senden ders alıp , benimde bu işi halledip bırakmam gerekiyor.
0
kleider
(16.08.21)
ayrıl coco.

evlendikten sonra daha da boka batabilirsin.bir de çektiğin kredi de üstüne kalır.

ya da benden bu kadar de çekil.ben okurken sinir oldum.
0
drako
(16.08.21)
ben anlamıyorum ki, insanlar birbirleri hakkında hiç bir şey bilmeden mi evlenmeye karar veriyorlar. nişan, düğün mevzuları açılınca herkes bir şoklara giriyor. birinin gelirini, gösterişle lüksle olan ilişkisini, para harcama eğilimlerini, geleneklere bağlılığını vs ilişki sırasında anlarsınız.

düğün kadının delicesine şımardığı, adamın tokat manyağı olduğu, paraların anlamsızca saçıldığı saçma sapan bir etkinliğe dönüyor herkeste. yazık valla.

okurken fenalık geldi. aranızda çok büyük bir iletişimsizlik var bence. kadın sizi çok zengin sanıyor olabilir, istiyordur da istiyordur etraftan ne duyduysa. yine de kredi çekeceğinizi duyunca mahcup olmasını beklerdim ben zorlandığınızı anlayıp. siz de son ana kadar hiç bir şey çaktırmayıp birden destek istediyseniz o da acayip. niye konuşmuyorsunuz her şeyi açık açık. ben şiştim valla.
0
şarkı güzel ama ingilicce
(16.08.21)
Çoğu kişi aynı şeyi söylemiş zaten; maddi durumunuz konusunda müstakbel eşinize açık olun. Biz nişanı evde yapmıştık, hali,yle düğünü de ortak bütçeyle yaptık. Benim (kız tarafı) düğün davetli sayımız biraz daha fazla olunca sadece o kısmı benim ailem ödedi. Anne-babama dedik ki bizim bütçe 100 kişilik, 120 kişi istersen davetli başına şu kadar ilave. Onlar da buna uydu.
Eşim benim gelinliğimi aldı, ben onun damatlığını. Sınır belirtmeyip hesabı sonradan çıkartırsanız güven kırıcı olur. Ancak yine de geç değil. Evlilik öncesi bu gibi gerginlikler maalesef hep olur. Beraber çıkıp oturun bir yerde, konuşun bu durumu. Ama sakın "senin maaşının bu kadarı, benim maaşımın şu kadarı karşılaştırmasına girmeyin.
0
SiyamkedisiZorro
(16.08.21)
nasıl boyun eğiyorsunuz anlamıyorum. bu kız ilerde paran olmazsa seni bırakır başını ağrıtır ben söylim. sen sormadan teklif etmesi lazımdı. maaşının 1/10unu vermeyen evlilikte her şeyi sana harcattırır. şimdi de nerdeyse her şeyi harcatmış zaten.
0
jelly bear
(16.08.21)
kaç yaşındasın?
madem paran yok niçin bu kadar açılıyorsun, niçin bu kadar gereksiz harcama yapıyorsun?
para mevzusu konuşmak niçin ayıp olsun?
böyle davranman çok yanlış.
0
dafuq
(16.08.21)
yol yakınken +1
0
since1907
(16.08.21)
Vazgeçerim.
0
hayirsiz
(16.08.21)
Millete nasıl kocalar rastlıyor, ben benim nişanlıma asla böyle uçan kaçan şeylerin masrafını yaptırmazdım yaptıramazdım. Yemekli düğündür caz grubudur abi ben anlamıyorum herkes mi milyoner biz mi fakiriz. Özellikle klipli fotoğraf albümü aşırı komik oluyor inş yaptırmamışsınızdır. Annem gelinliğini zamanında sattığı için kayınvalidemin gelinliğini yaptırıp giyeceğim. Düz nikah yapıp geçmeyi düşünüyorum Türk Japon vakfında. İkimizde kariyer memuruyuz ailelerimizin de durumu iyi sayılır bu arada.

Nişanlımla ikimiz şimdiden ekonominin birliğini uyguluyoruz bazı zamanlarda. Yeni evli çifte en büyük zulümdür kredi borç ödemek. İkiniz tekrar her şeyi konuşun kimse olmadan iletişim çok önemli bu zamanlarda. Yoksa Trendyol masraflarını da size ödetir +1
0
Hallegadola
(16.08.21)
ayrıl, çekilecek çile değil, yakma geleceğini.
0
bugisme
(17.08.21)
Evlilik oncesi mali islerin nasil yurutulecegini cok detayli konusmak gerekir. Bir felakete suruklenmeden mali isleri nasil halledeceginizi iyi planlayin.
0
cleric
(17.08.21)
muhtemelen evlenir evlenmez nişanlının kredi borçları olduğu ortaya çıkacak. muhtemelen ufak ev aletleri senetleri ödemeye başlayacaksın ..
yüz ekşitme varsa bu işe girmeden bir caz kulube git ve biraz viski iç .. bu saçmalığı bitir
0
taylor durden
(24.08.21)
Öncelikle yorum yazan herkese teşekkür ederim. Çok geç yazdığımın farkındayım ama cevapsız kalmasını istemediğim için yine de bir şeyler yazmak istedim.

Bir anlık moral bozukluğu ile yazdığım entrye dönüp tekrar baktığımda kendimi haklı çıkarmaya çalıştığımı ve birçok detayı aktarmadığımı görüyorum. Sanıyorum hafif bir sırt sıvazlaması ve "para mevzusunun canını sıkması seni kötü biri yapmaz" gibi bir onay bekliyordum bu mesajı yazarken. Ama bugün bu mesajı yazmış olmaktan utanıyorum. Para mevzusunun can sıkmasının sebebi, birçok yazarın belirtiği gibi para planlamasını iyi yapmamış olmak. Bu işin altına ben girdim, yaparım dedim ve sonra panikledim. Oysa para ve maddi meseleler, kolay çözülebilecek meseleler, yeter ki sağlıklı olalım, çalışıp ayaklarımızın üzerinde durabilelim. Gerekirse kredi çekerim ve paşa paşa öderim. Benim hatam ben bu düğünü yaparım dedikten sonra hesabım şaşınca bundan şikayet etmek oldu.

Nişanlımla daha sonra oturup konuştuk. Hesabım şaştığı için paniklediğimi söyledim. O da gece gösterdiği tavır için özür diledi. Bu meseleyi unutup birlikte iyi vakit geçirmeye odaklanmaya karar verdik.

Herkese sevgiler...
0
🌸alex_pearson
(29.08.21)
sizin adınıza sevindim, bazen iç dökmek te gerekiyor. sonuç iyi olmuş önemli olan bu.
0
nuisance
(01.09.21)
(12)

Tutumlu olmak tamamen göreceli bir kavram değil mi?

buffy de vampir sayılır
iki yakın arkadaşım var, biri borç içinde, ona rağmen taksiye biner, eşini bir yerden alacağı zaman birinden araba ister, arabaya yakıt atar (çocuklar eşiyle değilken de bunu yapar, çocuklar varken araba ve taksi normal bence. Çocuklarına her gün lüks meyveler yedirir. Ekmek alırken paketli UNO ekme
iki yakın arkadaşım var, biri borç içinde, ona rağmen taksiye biner, eşini bir yerden alacağı zaman birinden araba ister, arabaya yakıt atar (çocuklar eşiyle değilken de bunu yapar, çocuklar varken araba ve taksi normal bence. Çocuklarına her gün lüks meyveler yedirir. Ekmek alırken paketli UNO ekmek alır vs. Diğeri de dört beş yıl öncesine kadar milleti aramaz çaldirirdi, biz donerdik ona. Taksiye binmisligi yoktur belki de. Şimdi zamanında kontor bile almadığı için şimdi evinin kredisini bitirmek üzere.

Şimdi bu iki arkadaş da kendini tutumlu olarak ifade ediyor :) müsrif olana baya karışıyorum ben, zamanında iyi para kazandın ama tutamadığın için borç içindesin biraz tutumlu ol diyorum, hiç ekstra bir şeyim yok ki, bir tane bile müsrifligimi sayamazsin diyor. Satınca da hepsine bir mazeret buluyor :)

Bu ne biçim arkadaşlik, ne karışıyorsunuz diyebilirsiniz ama biz doğduğumuzdan beri kankayiz resmen. Normal bir kankalik değil, aşırı berbat badireler atlatırken birbirimize destek olduğumuz için yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmedi hiç. Bu topa girmesek iyi olur
0
buffy de vampir sayılır
(15.08.21)
ilk arkadaşınız için verdiğiniz örnekler borç içinde olup ev sahibi olamamak (?) için mazeret değil.
insan belirli bir yaşam standardında yaşayabilir ya da hayatındaki bazı alanlarda konfora önem verebilir.
veya bir şeye para harcamaz ama yediğinden içtiğinden asla kısmaz.
yediğinden kısar ama asla toplu taşımaya binmez vb.

kimse taksiye bindi diye ev alamıyor değil.
"lüks meyve" ve "uno ekmek" falan komik detaylar.
sizin dediğiniz gibi dostluklarım var, biri bana yediğim ekmeğin markasıyla konuşsa rahatsız olurum.
sınırlar önemli.

diğer arkadaşınızsa vizyonsuz, tutumlu değil cimri ve muhtemelen de bir hayatı yok.

karşılaştırmak gerekirse, insanları çaldırıp kapatmak falan gibi sakil davranışlar çok rahatsız edici ve görgüsüzce.
arkadaşının arabasını aldığında yakıt koymak da doğru olan davranış.
yani elmalar, armutlar.
konu bence tutumluluk değil burada.
0
blatta hiberna
(15.08.21)
ilk arkadas tutumlu degil zaten, ayrani yok icmeye atla gider cesmeye hesabi onunki. borcum olsa ilk onu kapatmak icin ugrasirdim sahsen.

ikincisi de tutumlulukla cimrilik arasinda ama cok detay olmadigi icin bilemeyiz. gereksiz harcamalari kisip asgari yasiyorsa tutumlu, sinegin yagini cikariyorsa cimri derdim. ama caldirip kapattigi icin ibreyi cimrilige donduruyorum :D
0
chezidek
(15.08.21)
Valla ben uyarirken ekmek meselesine vs değinmiyorum, sadece taksiye binmesine laf ediyorum. Ama günü gününe geçinen biri için ekmek markası da önemli bence. Yarın parası olacağının garantisi yokken marka ekmek alana kadar git halkekmekten ekmek al üç gün ekmek almayı garanti et en azından. Eline geçen paralarla gününü lüks yaşadığı için borcunu ödeyemiyor bu adam. Borç veren adamlar demez mi; kardeşim arabanın lambası azıcik çizildi diye niye değiştiriyorsun ki? Once bir borçlarını öde. işte borç hesabı kitabı yapmadığı için arabasını da satmak zorunda kaldı. Birkaç ay önce.

Diğeriyle de çok dalga geçtik zamanında, niye caldiriyon olm, ergen mısın diye :)
0
🌸buffy de vampir sayılır
(15.08.21)
Hangi topa girmeseniz iyi olur? Anlaşılmamış.

1. arkadaşın arabası yoksa bu yaptıkları pek savurganlık değil; dediği gibi ekonomik bile olabilir. Aracı olsa bir dolu masraf, kasko benzin, park vs vs. Yalnız uno ekmekler aşırı glikozlu ve koruyuculu çocuğuna yedirmesin. Ekşi mayalı bişeyler falan daha iyi.

2. arkadaşın yaptığı tutumluluk değil biraz görgüsüzlüğe kaçıyor. 2000lerin başında öğrencilikte falan çağrı bırakmak ehh tamam denen bişeydi de yetişkin bir insan bunu yapmamalı.


Bir de sizin bu kadar karışıp fikir beyan etmeniz pek hoş değil. Yakınlıkla ilgisi yok anne baba kardeşleri bile ilgilendirmemeli. Size ne oluyo? Bi de en az biri evli barklı çoluğu çocuğu olan adam. Size ne pardon?
Yani sizi bunaltan, rahatsız eden bir durum varsa -borç istemek, ekonomik açıdan taciz etmek gibi- bundan rahatsız olduğunuzu ve karşılık veremeyeceğinizi belirtin. Siz ne kadar iyi niyetli de olsanız, yargılamak veya sorulmadıysa bu tip konularda fikir beyan etmek hem hoş değil hem gereksiz hem de kaba bi davranış.
0
rewlack
(15.08.21)
Borcu sizden istemiyorsa sizlik bi durum yok bence?
0
jimjim
(15.08.21)
Sizin karışmaniz uygun değil topuna girmeyin demek istemiştim. Onlar bana, ben onlara karışıyoruz. Kardeşten oteyiz. Hatta ben eskisi kadar karışmak istemiyorum ama tutamıyorum kendimi. Bu arada bana da borcu var ama borcu yokken de karışırım, bu tarz müdahaleci arkadaşliklari doğru bulamayabilirsiniz ama var böyle arkadaşlıklar.

Edit: araba alsın demiyorum ki, toplu taşıma diye bir şey var sonuçta değil mi?
0
🌸buffy de vampir sayılır
(15.08.21)
Aynı arkadaş grubu bende de var, çok benzer durumlar, bizde müsrif olan dededen gelecek paraya güveniyor bence :)
0
beni sen öldürme
(15.08.21)
ilk arkadas bu arkadas grubundan ciksin bence.
borcu var diye cocuklarina yemek yedirmesin mi, cop gida mi yedirmeli size gore?.. esinin konforunu dusunmesin mi..

ne guzel kendine, evine bakiyor adam. odunc aldigi araca benzin koyacak kadar da dusunceli..

diger kisi ise tutumlu falan degil, tek kelimeyle cimri. biraz feyz almali diger arkadastan.
0
Kittie
(15.08.21)
Kittie, hocam bu üçlü çok yakın arkadaş. Atlattığımız badireleri anlatsam sasarsiniz. Birbirimize her zaman çok destek oluruz. Atladığınız nokta şu, cebinde para yok, borç para ile dondermeye çalışıyor düzenini, ilk karısını da bolluk içinde yuzdurdu ama sıkışınca karısı kolaya kaçıp bıraktı adamı. Aynı hatayı ikinci esinde de yapıyor. Yokluk içinde varlık yaşatıyor, kadın da varlıklı bir hayatları var sanıyor ama yok öyle bir şey.

Parası olsa gitsin limuzin tutsun, kime ne.
0
🌸buffy de vampir sayılır
(15.08.21)
ben ekmek markası verirken demek istediğini anladım aslında. babam da böyle böyle 2 çocuk okuturken 2 ev aldı tek maaşla. ben de derim yemedi, yedirmedi de, yatırım yaptı diye :) bigün halamda, annemle babam bi ıslak mendili bölüştüler meyve yedikten sonra. halam takılmıştı evler böyle böyle alınıyor demek diye. bahsettiğin şey yaşam standardının yüksekliği. insan samimi arkadaşının yaptıkları hakkında yorumda da bulunabilir. o tamamen arkadaşlığınızın dinamikleriyle alakalı. rahatsız olsaydı bunu belirtir, bi yerde de iletişimi keserdi diye düşünüyorum.

sorulara gelirsek; ilk arkadaş tutumlu değil. kötü bir şeymiş gibi bahsetmeyelim bundan. çoluğuna çocuğuna darboğazda olduğunu hissettirmemesi güzel ama çevresindeki insanlar bu durumu pek tabii lehine kullanabilir. sen dışarıdan bir göz ve ona değer veren biri olarak bu durumdan endişe duyabilirsin. bu da normal. eşe dosta borcu varken bu yüksek yaşam standartlarını bir tık kısabilir. kısılınca ölünmüyor. bu da benim naçizane fikrim.

ikinci arkadaş ise anlattığın kadarıyla cimrilik sınırlarında geziniyor. net konuşmak için daha fazla bilgi gerekiyor. ama ne kadar karara bağlanırsa bağlansın arkadaş cimri olduğunu düşünmüyorsa elinize hiçbir şey geçmeyecek :)
0
olutaklidi
(15.08.21)
Hocam beni hakikaten anlamışsınız. Galiba en çok taktığım şeylerden biri, kendini tutumlu zannetmesi. Tutumluluk böyle bir şey değil abi. Ben tutumluyum demese aklıma ne ekmeğin markası gelir ne de çocuklarına yedirdigi lüks meyveler.
0
🌸buffy de vampir sayılır
(15.08.21)
bir de su var: birisi bakkala 10 lira borcu olsa o da bakkalin sucu olsa (bozugu yoktu mesela) gece uykulari kacar 10 lira borcumu unutmayayim vereyim diye.

kimisinin ise yuzbinlerce lira borcu olur, nasil odeyecegi konusunda hic bir fikri olmaz ve aklina bile gelmez. birine borclu oldugunda mahcup hissetmez. o kisi borcunu acil geri isterse ciddi olarak kendine haksizlik yapildigini dusunur vs.

gelecegi konusunda anksiyete yasamayan bir insan tipi var, evet. ben anlamiyorum, oyle de degilim ama goruyorum orda burda. cok dogal geliyor onlara.

dogru yanlis falan demiyorum ha, sadece boyle bir kafa var. 1 saat sonrasindan otesini asla dusunemiyorlar, beyinleri oyle calismiyor. X almak icin para biriktireyim, kendimi garantiye alayim falan gibi kaygilari asla yok. ele gecen para fazlasiyla aninda harcaniyor. elde tutmanin hic bir mantigi yok akillarinda.

sen ben boyle dusunmeyiz cunku aman paramiz biterse ne olur, borc almak cok zor olur, borclu olmak da cok zor bir yuk vs. diye dusunerek kaciniyoruz - onda boyle korkular olmadigi icin rahat rahat harcayabiliyor. borclu olmakta bir zorluk gormuyor vs.

o kaygilari yasamayan bir insan formu perspektifinden hareketlerine bakinca biraz daha anlasilir oluyor boyle davranislar.
0
robokot
(15.08.21)
(1)

Marmara Uni'de yakin zamanda osym sinavinda gozetmenlik yapmis olan var mi?

balpolen
Yarinki sinavda gorevliyim, karsidan gelicem cantami almak istiyorum ama emanet icin bir oda aciyorlar mi?
Yarinki sinavda gorevliyim, karsidan gelicem cantami almak istiyorum ama emanet icin bir oda aciyorlar mi?
0
balpolen
(14.08.21)
Bina girişinde öğrencilerin de eşyalarını bıraktığı yere bıraktık.
0
rewlack
(14.08.21)
(5)

whatsapp veya mobil numara nasıl hacklenir

rewlack
yani böyle bir şey mümkün mü?iş iletişiminde olduğum ve bazen whatsapp'tan yazıştığım biri, (bazen proje dosyalarının eskizlerini de atıyorduk) başka bir numaradan iletişime geçip,"merhaba yeni numaram bu, cyber saldırı yüzünden artık bu numarayla devam ediyorum" dedi. whatsaapta eski telefon numara
yani böyle bir şey mümkün mü?

iş iletişiminde olduğum ve bazen whatsapp'tan yazıştığım biri, (bazen proje dosyalarının eskizlerini de atıyorduk) başka bir numaradan iletişime geçip,
"merhaba yeni numaram bu, cyber saldırı yüzünden artık bu numarayla devam ediyorum" dedi.

whatsaapta eski telefon numarasına baktım, yazışmanın sona "bu numara bir işletme hesabıdır" bilgisi gelmiş.pp'de photoshoplu gibi kötü çözünürlüklü bi fotoğraf.

birinin sizin telefon numaranızı hacklemesi nasıl mümkün olabilir?
e diyelim ki aldı/çaldı vs e bu adam neden kapattırmamış eski numarayı? veya hattım çalındı yedek çıkartayım falan olmuyor mu?
ve eğer çaldıysa tüm whatsapp veya numaraya bağlı diğer app'lere erişim yapmamış mıdır çalan kişi?

saçma geldi. bu bizim iş/çözüm ortağımız ne çeviriyor olabilir? yorumlarınızı merak ediyorum.
bu arada adamın iş hattı değildi, normal kişisel cep numarasıydı çalındığı iddia edilen hat.
0
rewlack
(14.08.21)
Telefon numarasının o kişinin eline geçmesi gerekiyor. Bu da imkansız.
0
roe
(14.08.21)
WhatsApp için sanal numara kullanmış olabilir, onlar da patlıyordur muhtemelen
0
olaylar olaylar
(14.08.21)
@olaylar olaylar sanal numara nedir? nereden alınır ? :)
0
🌸rewlack
(14.08.21)
trojan ile gayet mümkün. insanların banka hesaplarına nasıl ulaştıklarını sanıyorsun.

ne iş çeviriyor olabilir dersen şirket bunu işten çıkarmıştır. bir şekilde projeyi kendi üzerine almaya, bilgi sızdırmaya ya da projeyi baltalamaya çalışıyordur. numarayı gsm üzerinden aradığında kim yanıt veriyor ?
0
orpheus
(14.08.21)
WhatsApp için numara lazım bunu sağlayan servisler var sms onayı için. Onunla kahroluyorsa bi sure sonra gidiyordur (bi ihtimal)
0
olaylar olaylar
(14.08.21)
(2)

Sadece Hafta sonları yapilacak işler neler olabilir?

pikap
Meslek:ücretli ögretmenlik (maaş bedavadan biraz fazla)Lokasyon istanbul avrupa yakasıBranş edebiyat/ şu an çalıştığım branş ozel eğitimİlgi alanım ve kendimi geliştirmeye çalıştığım alan fotoğrafçılıkSürekli araştırma icerisindeyim ama başkalarından da fikir almak faydalı olur diye duşundum.Gölge
Meslek:ücretli ögretmenlik (maaş bedavadan biraz fazla)
Lokasyon istanbul avrupa yakası
Branş edebiyat/ şu an çalıştığım branş ozel eğitim
İlgi alanım ve kendimi geliştirmeye çalıştığım alan fotoğrafçılık

Sürekli araştırma icerisindeyim ama başkalarından da fikir almak faydalı olur diye duşundum.


Gölge ögretmenlik düşündüm ama genelde hafta içi istiyorlar. Fotoğrafçilik asistanliği düşündüm bir de. Aklima gelenler bunlar oldu.
0
pikap
(13.08.21)
hafta sonu için değil de kolejde çalışmayı düşünürseniz yardımcı olabilirim belki. en azından meb'deki öğretmen kadar maaşınız olur.
0
lancelot du lac
(13.08.21)
özel ders
yabancılara türkçe
preply hesabı
fuar/Stand görevliliği
e ticaret
0
rewlack
(13.08.21)
(3)

Doktora için soru

thad castle
Masterdan hiçbir hocadan referans isteyecek durumda değilsiniz diyelim. Master sonrası yıllar geçtikten sonra doktora için başvuru yaptığımızda bu referans işini nasıl çözeriz? İs yerinden alınır da ya akademiden nasıl alacağız :/Teşekkürler
Masterdan hiçbir hocadan referans isteyecek durumda değilsiniz diyelim. Master sonrası yıllar geçtikten sonra doktora için başvuru yaptığımızda bu referans işini nasıl çözeriz? İs yerinden alınır da ya akademiden nasıl alacağız :/

Teşekkürler
0
thad castle
(12.08.21)
Sizi hatırlamayandan isteyin? Transkripti atın, mailde hocam merhaba şu şu dersleri almıştım sizden vs diye hatırlatın..

Bi de hocalar alışık böyle şeylere. Her yıl kaç öğrenci istiyordur.. yale’e falan referans istemiyorsanız yazıp geçer yani çok üstünde durmayın.
0
rewlack
(12.08.21)
Ben mezuniyetten neredeyse 10 yil sonra istedim. Doktoroya basvuracaksaniz belki hoslarina bile gider. Ayni sehirdeyseniz, bir cikolata alip 10 dk da ugrayin.
0
howfaristhesky
(12.08.21)
ulke ici bi okula doktora icin basvurcaksan bu referans isi tamamen formalite. sinavlarindan iyi notlar aldigin hocalara bile sorsan tamamdir. ama yurtdisi icin sorun olur evet :) cunku o zaman tez yadigin ya da ortak proje yaptigin hocalar ancak isine yarar.
0
e mice
(12.08.21)
(4)

Kemik suyu gercekten kırığa iyi gelir mi?

Olric
Ayağımı kırdım iki hafta önce. Her gün kemik suyu içiyorum. Gerçekten faydası var mı yoksa içmeyi bırakacağım. Her gün aynı şeyi içmekten bayılıcam :)
Ayağımı kırdım iki hafta önce. Her gün kemik suyu içiyorum. Gerçekten faydası var mı yoksa içmeyi bırakacağım. Her gün aynı şeyi içmekten bayılıcam :)
0
Olric
(12.08.21)
Nasıl pişirdiğinize ve içeriğine bağlı.
Mantıken kıkırdak yemeniz gerek. Yani kıkırdağı,jelatini, iliği bol kemikler tercih etmeli. Besin değerini kaybetmemeyecek şekilde pişirmelisiniz.
Sorunuzun cevabı:evet.
0
rewlack
(12.08.21)
www.npr.org

Scientists agree that bone broth's so-called ability to heal and restore collagen is probably overblown.

"biraz şişirilmiş" bir bilgi denmiş.
0
chezidek
(12.08.21)
Faydasına inanarak içerseniz daha faydalı olur. Beyin ona göre davranacak ve iyileşme için gerekli çalışmalar daha aktif olacak. Çizgi film gibi anlatmış olabilirim ama vücut zaten kendini tamir etmeye programlı. Aldığımız ilaçların da aslında bu tamir sürecine biraz zaman kazandırmak falan gibi destekten öte olmadığını söyleyenler de var. Bu mantıkla bakarsak kemik suyu da aynı şey, yardım ve destek yapar.
0
epitaf
(12.08.21)
Kemik suyu ya da kollajen her neyse yediğiniz zaman sindirim sisteminden geçiyor. Kollajen bir protein olduğu için aminoasitlerine ayrılıyor yani yapısını kaybediyor. Bu saatten sonra aldığın amino asiti vücut nerede kullanır ona kalmış :)

Yani zaten dengeli beslenip gerekli amino asitleri alan birinin kemik iyileşmesine ekstra bi katkı yapacağını düşünmüyorum kemik suyu, kıkırdak vs tarzı besinlerin
0
nundu
(12.08.21)
(5)

Evde kertenkele var

Muzcu
Nasıl girmiş bilmiyorum ama duvarda geziyordu. Zehirli midir? Nasıl kurtulurum?
Nasıl girmiş bilmiyorum ama duvarda geziyordu. Zehirli midir? Nasıl kurtulurum?
0
Muzcu
(10.08.21)
Süleymancik olabilir, öyleyse hiç tehlikeli değildir.
0
beni sen öldürme
(10.08.21)
büyük ihtimalle süleymancıktır, hiçbir zararı olmaz. aksine evde böcek falan varsa yer. lütfen öldürmeyip dışarı salın :)
0
rose parks
(10.08.21)
Evden çıksın da öldürmem. Kaçıyor
0
🌸Muzcu
(10.08.21)
Turuncu ve şeffaf görünümlüyse süleymancıktır. Ufak sinek ve böcekleri yer, kendi kendine çıkar gider.

www.haberler.com
0
Northern Mariner
(10.08.21)
Muhtemelen süleymancık
Size musallat olmadan geçip geldiği gibi çıkar gider. Korkmayın ve öldürmeyin. Görmezden gelin : )
0
rewlack
(10.08.21)
(6)

hobi önerileri

kimberly
birkaç hobi edinmek istiyorum, ama aklıma klasik şeyler dışında pek fikir gelmiyor. yani enstrüman çalmak, dil öğrenmek, tenis oynamak vs. bu tarz şeyleri geçersek ne gibi aktivitelerle vaktimi daha keyifli geçiririm? mesela bir arkadaşım paten kursuna gidiyormuş. bunu duyana dek paten kursu olabile
birkaç hobi edinmek istiyorum, ama aklıma klasik şeyler dışında pek fikir gelmiyor. yani enstrüman çalmak, dil öğrenmek, tenis oynamak vs. bu tarz şeyleri geçersek ne gibi aktivitelerle vaktimi daha keyifli geçiririm? mesela bir arkadaşım paten kursuna gidiyormuş. bunu duyana dek paten kursu olabileceğini bile düşünmezdim. paten fikri cepte. bu tarz pek akla gelmeyen ama eğlenceli olabilecek başka neler olabilir/var? lokasyon: istanbul.
0
kimberly
(10.08.21)
3d yazıcı ve 3d tasarım öğren
0
basond
(10.08.21)
İlüzyon
Kukla oynatma (el veya perde)
Dublaj
Su altı hokeyi,
Su voleybolu
Botanik.. çiçek veya sebze yetiştiriciliği. Evde veya kiralık hobi bahçelerinde
Şarap ekspertisizyenliği
İlgi alanına göre müzayede takibi.. kitap mezarlarından başlanabilir
Çevrecilik veya hayvanlarla ilgili bişey olabilir.. sokak hayvanlarına gönüllü mama/bakım sağlayan ekiplere katılabilirsiniz
Kürek, kano, yelken
Koro. Boğaziçi cazın alt koroları var paralı
0
rewlack
(10.08.21)
Burada bence öğrendikçe yeni katmanlarına ulaşılabilenlerinden seçilmesi mantıklı olacaktır. Ama mantıklı olmasından ziyade sevilmesi lazım bence, o da subjektif konu. Klişelerden amatör fotoğrafçılık veya hifi ses sistemleri ile ilgilenme gibi şeyler bu katmanlı hobi tanımına uyar. Başka bir şeyler söylemek gerekirse de bence orienteering tarzı sporlar, herhangi bir şeyin koleksiyonculuğu, Lego technic, knex gibi çocuklar için olmayan puzzle oyuncaklar, hani ben de nereden nasıl yapılır bilmiyorum ama planörcülük gibi şeyler olabilir.
0
eksisozlukokuryazari
(10.08.21)
çok çeşitli hobiler var ama TR diye bir gerçek var maalesef. ben dikişe merak sardım kolay malzeme buluyorum ama denemek istediğim diğer hobiler için maalesef bütçe ayırmak çok zor.
eğer öyle bir sıkntınız yoksa aklıma gelenler;
- stil yüzme
- dans ( bir arkadaşım irlanda step dansı kursuna başlamıştı hatta irlandaya gidip etkinliklere falan da katılmıştı. ayakkabılar çok eğlenceli)
- aikido/ kendo ( 5.dan'dan sonra gerçek kılıç kullanılıyor sanırım )
- eskirim
- ağaç ev/ ahşap atölye
- çikolata/pasta yapımı
- dikiş ( deri vb. malzemelerle aksesuar-ayakkabı yapımı)
0
windymimas
(11.08.21)
paten kursu olduğunu bilmiyordum dediğiniz için, gerçi bu düzenli bir hobiye dönüşmeyebilir daha çok etkinlik gibi, boğazda kano gezileri var, özellikle sabah güzel görünüyor suyun sakinliği havanın berraklığı, nette youtube da aratınca çıkar fikir olsun diye
0
freebird5406_2
(11.08.21)
Dalış olabilir,
Doğa yürüyüşü, kanyoning,
yelken, su sporlarının tamamı hatta,
Arama kurtarma takımlarına katılıp eğitim alabilirsiniz. Bu yangın döneminde önemleri bir kez daha anlaşıldı.
0
zimbirik
(11.08.21)
(4)

Tezsiz yüksek lisans

FreSh
Merhaba. Kimya mühendisiyim. Tezsiz yüksek lisansa başvurmak istiyorum. Işletme yönetimi (MBA sanırım?) ve Mühendislik yönetimi arasında kaldım. Is hayatıma hangisi daha çok katkı sağlar?Veya farklı öneriniz var mıdır?Bir de mesela birden fazla yere başvurup iki yerden kabul aldım diyelim, gitmediği
Merhaba. Kimya mühendisiyim.

Tezsiz yüksek lisansa başvurmak istiyorum. Işletme yönetimi (MBA sanırım?) ve Mühendislik yönetimi arasında kaldım. Is hayatıma hangisi daha çok katkı sağlar?

Veya farklı öneriniz var mıdır?

Bir de mesela birden fazla yere başvurup iki yerden kabul aldım diyelim, gitmediğim yere olan başvurum iptal olabiliyor değil mi (ben karar verene kadar başvuru süreleri bitecek, işi garantiye alayım :D)
0
FreSh
(10.08.21)
Tezsiz yapacagina hic yapma, universitelerin para gelsin diye cikardiklari bisey demisti akademisyen arkadasim. Benim alanim egitim bilimleri olmasina ragmen yapmaktan vazgectim. Size hic bi katkisi olacagini sanmiyorum. Yapacaksaniz tezli yl ya da butunlesik doktora falan yapin.
0
dedim ben sana
(10.08.21)
1 yıl için 7, 8 bin lira vereceğinize o parayla alanınızla ilgili eğitim alabilirsiniz. Kalite yönetim sistemi gibi... İSG de faydalı olabilir.

İki bölüm için derslere bakın. Mühendislik yönetimi gördüğüm kadarıyla endüstri mühendisliği tarzı bir eğitim içeriyordu.
0
dissendium
(10.08.21)
"Bir de mesela birden fazla yere başvurup iki yerden kabul aldım diyelim, gitmediğim yere olan başvurum iptal olabiliyor değil mi"

basvuru "iptal" olmuyor ama kabul aldigin yere gitmek zorunda degilsin. kabul aldiktan sonra gidip kayit yaptiriyorsun tercih ettigin programa.
0
hot potato
(10.08.21)
Biraz daha biriktirip yurt dışında yap, o sırada ücretsiz izne çık
Ücretiz eğitimli ve haftada 20 saat çalışma izni veren bir ülke bulursan buradakinden daha bi hayat standardında vakit geçirisin zaten
Sonra ister dön(çok daha büyük kozun olur) ister yurt dışında kal ( bir süre iş aramak için hakkın olacak)
Sonra gelsin kısa sürede eu oturumu
0
rewlack
(10.08.21)
(3)

Dondurulmuş Levrek kayış gibi

goklerdengelenkarar
Migrostan dondurulmuş fileto levrek aldım. Talimatlara göre fırında pişirdim. Kayış gibi bu. Niye bölye oldu ki sizce? Son tüketim tarihine daha 1 sene vardı.
Migrostan dondurulmuş fileto levrek aldım. Talimatlara göre fırında pişirdim. Kayış gibi bu. Niye bölye oldu ki sizce? Son tüketim tarihine daha 1 sene vardı.
0
goklerdengelenkarar
(10.08.21)
Fırının turbosunun/fanını mı açtınız?
Fönle kuruta kuruta pişirdiyseniz suyunu yağını çeker tabi.
0
rewlack
(10.08.21)
Bilmiyorum ki, çok da anlamıyorum @rewlack.

Böyle plastik kemirmişim gibi oldu. Dediğiniz sebepten galiba.
0
🌸goklerdengelenkarar
(10.08.21)
ben de bir iki kere mezgit ve uskumru fileto almıştım, bir daha almadım. dediğin gibi oluyor tadı. ne yaptıysam, ne marinatlar hazırladıysam o yavan, sası tadı kıramadım.

dondurulmuş balık olayı yalan gibi geliyor bana. deniz ürünü eyvallah, ama donmuş balığın lezzetlisi olmuyor gibi. limon, tuz, karabiber, zeytinyağıyla yenebilecek duruma getirmeye çalış diyebilirim en fazla.
0
mermize
(10.08.21)
(5)

Açıköğretim ve istanbulkart

solenkol
Pandemi kullanmadığımdan yenilememiştim kaydımı 2 dönemdir. Artık açılöğretim kaydı olanlar öğrenci kartı alamayacak diye bir soylenti vardı aslı var mıdır?
Pandemi kullanmadığımdan yenilememiştim kaydımı 2 dönemdir. Artık açılöğretim kaydı olanlar öğrenci kartı alamayacak diye bir soylenti vardı aslı var mıdır?
0
solenkol
(10.08.21)
Ben bu yıl kullandım kullanmaya da devam ediyorum. Yılda en az 1 dönem kayıt gerekiyor.
0
vaveylababa
(10.08.21)
kaynak?

hayır.
öğrenci olan herkes kullanabilir.
0
rewlack
(10.08.21)
öyle bir şey yapamazlar. açık öğretim öğrencileri adı üstünde öğrenci. aksini yaparlarsa bu apaçık ayrımcılığa girer ve mahkemeden her türlü döner.

ama tabii istismara çok açık bir olay.
0
asabi
(10.08.21)
açık öğretimde kim gerçekten öğrenci kim değil neye göre ayarlayabilecekler ki? bence yapamazlar öyle bir şey.
0
lcha
(10.08.21)
İstanbulda kullanilabiliyor. Misal bursa 28 yas ustundeysen istedigin kadar acikogretim oku yl, doktora yap ogrenci karti vermiyor.
0
dedim ben sana
(10.08.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.