Giriş
(32)

Ölümü sizi etkileyecek ünlüler

logisticsmanager
Açıkçası hayatimda ilk defa yaşıyorum ama bu hafta komedyen sean lock kanser sebebiyle vefat etti.Vallaha öküz gibi üzüldüm, izlerken gözlerim doluyor o kadar.Yıllarca güldürdü bizi.Sonra düşündüm, kendisi gibi kimler var beni cok etkileyecek diye;Bob mortimer- öldüğünde herhalde yas ilan edeceğim.
Açıkçası hayatimda ilk defa yaşıyorum ama bu hafta komedyen sean lock kanser sebebiyle vefat etti.
Vallaha öküz gibi üzüldüm, izlerken gözlerim doluyor o kadar.
Yıllarca güldürdü bizi.
Sonra düşündüm, kendisi gibi kimler var beni cok etkileyecek diye;

Bob mortimer- öldüğünde herhalde yas ilan edeceğim. Imzalı kitabını bekliyorum Eylül'de.

Bill burr- abd'ye gider mezarına çiçek bırakırım. Yıllardır haftada iki gün dinliyorum. Çocuğu olacağı haberinde eşimle deli gibi mutlu olmuştuk. Heralde arkadaşlarımdan daha çok duydum sesini (haftada 2-2.5 saat)

Norm macdonald-bill burr ile aynı şekilde. Her yaptığı isi yalayip yuttuk, kitabini okuduk. Podcastini dinledik.

Mr sark - youtuber, pek bilen olmayabilir ama YouTube oyun kisminin resmen dedelerinden. Çocuklarının olmasından büyümelerine herşeyi takip ettik. Yıllarca çok güldürdü.

Buna ek bir kaç kişi daha var kesin uzulecegim (seananners, hutch, aplfisher youtubedan tanıdığım kişiler. Hagi, Bülent. Üstüne bir de Timothy olyphant ve conan O'Brien diyelim).

Sizde kimler var böyle?
0
logisticsmanager
(20.08.21)
ferhan şensoy
0
freebird5406_2
(20.08.21)
Benim tek atımlık barutum Barış Manço'ymuş. Bir daha kimse için üzülemedim...
0
1bir1bir1
(20.08.21)
Malumunuz.

Bir hayli rahatlıycam :)
0
lüzumsuz adam
(20.08.21)
valla malum kisi benim de ilk aklima gelen oldu. ulke sartlari baska birini dusunmeye bile izin vermiyor -_-
0
in vino veritas
(20.08.21)
Metin Akpınar’a çok üzülürüm.
Gary Oldman çocukluk aşkım olduğundan çok zor atlatırım.
Böyle düşününce aklıma gelmiyor geçenlerde Bob Odenkirk hastaneye kaldırılınca çok fazla üzülmüştüm mesela öncesinde böyle bir soru gelse aklıma asla gelmezdi çok seviyormuşum meğer farkında olmadan.
0
mutekebbir
(20.08.21)
Sagopa Kajmer’e çok üzülürüm ömrü uzun olsun.
0
heathen
(20.08.21)
selda bagcan
0
ala09
(20.08.21)
metin akpınar
0
quickprop
(20.08.21)
Etkilemek denir mi bilmiyorum ama aşağıdaki kişiler vefat ederse vay be, geldik gidiyoruz derim.

Tarkan

Cem Yılmaz

Erdal Beşikçioğlu

Harry, Ron, Hermione

Yakın yaşta olduğum kişiler daha çok etkiler.
0
dissendium
(20.08.21)
fatih erkoç, erol evgin...
0
istanbul gecesi
(20.08.21)
louis ck'e aşırı üzülürüm, en sevdiğim ünlü kişidir sanırım
tori amos da aşırı üzer yaşıyorken bile şarkıları ağır geliyorken, ölürse ağlamadan dinleyemem artık
son olarak da bo burnham, yapacağı o kadar şey var ki, şimdi ona bir şey olsa, beni en çok o etkiler.
0
kendi dugunune gitmeyen kamber
(20.08.21)
fatih terim
0
fff02561
(20.08.21)
Okan Bayülgen

Umarım yüz yaşına kadar yaşar.
0
suicides underground
(20.08.21)
Müslüm Gürses, Ferdi Özbeğen, Attila İlhan ve yakın zamanda da Turgay Yıldız'ın ölümü beni çok etkiledi.
Michael Jackson'ın ölümü de hala hüzünlendirir.
Şimdi Ataol Behramoğlu'nun kaybının beni oldukça üzeceğini düşünüyorum.
0
pro9it9is9
(20.08.21)
Bruce dickinson
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(20.08.21)
nick cave
tom waits
ismet özel
cenk taner
0
mermize
(20.08.21)
till lindemann
0
alevli deniz sortu
(20.08.21)
Şener şen


Ben İbrahim Erkal’ın ölümüne çok üzülmüştüm. Allah rahmet eylesin. Bir de Kemal Sunal’a.
0
Hallegadola
(20.08.21)
Ahmet Sonuç
0
izmitcan
(20.08.21)
yazdığın isimlerin hiçbirini tanımıyorum :(
kimse yok. aa öldü mü derim en fazla.
0
deartheodosia
(20.08.21)
Ugur Dundar
Ilber Ortayli
Aysenur Arslan
0
neverletyougodown
(20.08.21)
Robin Williams'ın ölümünde çok sarsıldım. Hatta ölmeden iki sene önce entry yazmışlığım var ölümüne en çok üzüleceğim ünlüdür diye. Hala atlatamadım açıkçası, aklıma geldikçe içime oturur.

Sanırım onun kadar üzüleceğim başkası kalmadı. Belki ricky gervais olabilir
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(20.08.21)
nick cave +1
şener şen +1
david lynch
martin scorcese
0
lesmiserables
(21.08.21)
Neil Gaiman
David Tennant
Gary Oldman +1
Metin Tekin (çocukluk aşkı kategorisinden)
Ali, Feyyaz, Sergen
Bon Jovi
Ian McKellen ve Patrick Stewart

Ben üzülüyorum ya, Ursula Le Guin ölünce çöktüm, en son Naya Rivera'ya çok üzüldüm, Chadwick Boseman, Van Halen falan. Öff.
0
kobuzchu kiz
(21.08.21)
Benim için Celal Şengör kesinlikle. Çok üzülürüm, yeri doldurulamayacak büyük bir jeolog.. Ayrıca televizyonda bişeye bişey diyen-diyebilen ender kişilerden.
0
feel the blanks
(21.08.21)
kim ki duk’un ölmesini hâlâ anlamlandıramıyorum, durduk yere aklıma geliyor.

yine birçok yönetmen ve oyuncunun ölmesi beni çok etkiliyor.

larry david’in ölmesi beni çok üzer.
0
my name is ferdinand
(21.08.21)
Vedat milor'a hayli üzülürüm, çok uzun zamandır hayatımın bir noktasında olan, yazılarını kitaplarını okuduğum, bir noktada kerteriz aldığım biri olarak yok olmuş olma düşüncesi beni üzer.

Amy winehouse da üzmüştü, lisede daha çok ünlü değilken keşfettiğim biri olarak gençliğimin önemli bir parçası haline gelince kaybı sanki o yıllar eksilmiş gibi hissettirmişti. Trajik ölümü de buna etki etti tabii...

Benzer şekilde rhcp ve radiohead etkisi vardır hayatımda, özellikle flea ve thom yorke yokluğu etkileyecek insanlar.

Eva green keza, azıcık kişiliğini de bildiğim biri olarak yok olmasının eksikliğini hissedeceğim biri.
Tarantino'ya da üzülürüm.
0
Bruce
(21.08.21)
hugh jackman
leonardo di caprio
nicole kidman
bryan cranston
eddie vedder
naomi watts

tarkan
alex de souza
0
bugisme
(21.08.21)
Ne zaman robin williams'ın o sıcak gülümsemesini, rahmetlinin o gorilden hallice kıllı ellerini görsem gögsüme öküz oturuyor. Öyle gitmemeliydi...

Larry david'i çok severim ama yaş aldığı için çok çok arkasından bir fatiha okurum. Ama özlerim muhtemelen.

Umut Sarıkaya hiç ölmesin isterim mesela. Beni perişan eder...

Bir de Ahmet Kaya vardı...
0
yadigar
(21.08.21)
Jeremy Clarkson
Richard Hammond
James May
Michael Jordan
Sir Alex Ferguson
0
heritage
(21.08.21)
Edip Akbayram
0
hepbiarayisicinde
(21.08.21)
Haluk Levent
0
dadasalon
(21.08.21)
(15)

Kaç dolgunuz var?

senolll
Kaç yaşındasınız ve ağzınızda kaç dolgu var?
Kaç yaşındasınız ve ağzınızda kaç dolgu var?
0
senolll
(25.07.21)
33 yaşındayım ve 1 dolgum var, ama artık 2.nin gerektiğine eminim.
0
aokp
(25.07.21)
sayısız. sanırım dolgusuz diş sayım 6
yaş 36
0
photo85
(25.07.21)
Yaş 30
5 dolgum var
Sonuncuyu lise son sınıfta yaptırmıştım.
0
megalomaniac
(25.07.21)
26, 1.
0
jelly bear
(25.07.21)
24 yaşındayım, 1 tane var. aslında hiç ağrım sızım yoktu ama yine de yaptırayım dedim.
0
rose parks
(25.07.21)
askerde doldurttum. birliğe kavuşana kadar düştü. selamlar burdan askeri sağlıkçı komutanıma
0
hunharca ben
(25.07.21)
30 yaşındayım.

6
0
hayirsiz
(25.07.21)
27, 7. hepsi 18'den önce yapıldı.
0
mizore
(25.07.21)
28, 0
0
kucukne
(25.07.21)
31
0
0
neysene
(25.07.21)
28 yaşındayım. 3 dolgum var. 3’ü de 16 yaşındayken ortodonti tedavimden önce yapılmıştı.
0
ms brownstone
(25.07.21)
30, 1
0
lesmiserables
(25.07.21)
yaş 36
dolgu 0
0
hlt1985
(26.07.21)
35 yasindayim.

sadece iki disimde kanal tedavisi var. biri sonradan kirildigi icin koku duracak sekilde uzerine porselen kaplama yapildi.

sol alttaki 20lik disim 90 derece yatay oldugu icin ameliyatla alindi, sol yukaridaki de curudugu icin cekildi. diger ikisi duruyor.
0
chezidek
(26.07.21)
30
1 implant
2 kanal tedavisi var. 1 tane daha gerekiyor ama erteliyorum.
En son işlemimi 7 sene önce falan yaptırdım.
0
zimbirik
(26.07.21)
(13)

sigarayı nasıl bıraktınız?

Techsavvy
''önce kafada bitireceksin'' diyenler sizi anlıyor ve bağrıma basıyorum :)ama cidden, hadi psikolojik bitirdik, fizikseli napıcaz?
''önce kafada bitireceksin'' diyenler sizi anlıyor ve bağrıma basıyorum :)

ama cidden, hadi psikolojik bitirdik, fizikseli napıcaz?
0
Techsavvy
(25.07.21)
sigarayı bıraktıktan sonra coşagelen sigara içme arzusunu puro ile çözdüm ben. bu aralar çevremde çok fazla sigara içiliyor, yine artıyor istek, hemen alıyorum büfeden ince purolardan, puroyla bastırıyorum sigara isteğini.

30 gün dayanın sonra fiziken canınız istemiyor zaten.
0
trajikomix
(25.07.21)
2013'te bıraktım 7 sene içmedim, pandemiden önce saçma bi sebepten 6 ay kadar içtim ve 1 senedir içmiyorum tekrardan, kafada bitireceksin lafı ne kadar sinir bozucu olsa da doğru.
ilk 6 ay deneme süresi bunun, sigara içerken zevk aldığın şeyleri yaparken elin sigaraya gidecek mi, veya 1 taneden bir şey olmaz diyip o 1 taneyi içecek kadar iradesiz misin aşağı yukarı 6 ayda belli oluyor. fiziksel etkisi de ağzım boş kalmasın diye kullandığın yiyecekler kalorili olursa biraz sıkıntı oluyor göbek çevresinde.

sigarayı bırakma yolculuğunda etrafındaki insanların ne kadar anlayışlı oldukları ise çooook önemli, ben herkese bana sakın sigara uzatmayın kalbinizi kırarım diye tek tek uyardım. bir kaç kendi çapında mizahşörler çıkıyor ama sonradan yola geliyorlar :)
0
nahtoderfahrung
(25.07.21)
kafada bitireceksin +1

bir diğer tüyo ise azaltarak bitirmek, bunun uzun bir süreç olduğunu bilmek. sigara hemen bırakılmıyor. bazen günde bir tane içtiğin, sonra tekrar abarttığın dönemler olacak. 7 yıl ağır içmiş biri olarak ben şahsen 2 ayda bırakabildim. ama bıraktığım gün şaşırarak "aa, ben bugün sigara içmedim" dedim.

motivasyona ihtiyaç duyduğun zamanlarda çevrendekilerin kanser öykülerini de dinleyebilirsin.

iyi şanslar.
0
lesmiserables
(25.07.21)
kafada bitirip ne kadar boş olduğunu kendine tembihlemen gerekiyor, allen carr yöntemi fena sayılmaz.

sonraki süreçte en ama en önemli şey kesinlikle sakın ola 1 tekden bir şey olmaz diyip o teki içmeyin. asla yani, içerseniz geçmiş olsun.

bırakalı 2,5 sene oldu. bir tek dahi içmedim. ilk zamanlar rüyalarımda içiyordum sonra kabusla uyanıyordum. şimdi abartısız aklıma bile gelmiyor içilen ortamda bulunamıyorum. arada türkiye’de değilken legal olan yerlerde tütünlü marijuana içtim ama hiçbir etki yapmadı bünyemde sonrasında sigara isteğine dair. bu da ek bilgi dursun..
0
phiphi
(25.07.21)
Ben yerini kahve ve çayla doldurdum şaka maka. Bir de spor yapıp beslenmenize dikkat ediyorsanız direkt siliyorsunuz. Aynısı alkol için de geçerli. En azından bende öyle oldu.
0
ruhen hastayim ben
(25.07.21)
Bir günlük diye başladım. İkinci gün 2 günlük dedim. 3. gün 1 hafta dayanırsam 15x7 cepte diye devam ettim. Sözlükte sigarayı bırakmak başlığını okudum bir yandan. Bunu da geçtim. Buna da taktım falan diye motive oldum. Kriz anlarında şınav çektim, koşarak merdiven inip çıktım falan fişman.
0
baal
(25.07.21)
Spora başladım. İkisi bir arada olmadı. Bıraktım. Bir daha aramadım bile. 1.5 sene oldu.
0
zoghurt
(25.07.21)
Kafada bitirme muhabbeti aslında şöyle bence, sigara, uyuşturucu, kumar vs. herhangi bir şeye bağımlı olan insanlar genelde yaşamlarındaki gerçek olaylardan ve olumsuz gidişattan kaçmak isteyen, gerçeğin verdiği acının yerine bağlı olduğu nesne veya durumu koyup buna zamanını ve enerjisini harcayarak gerçekle ilişkisini bir süreliğine kesmeyi amaçlayan kişiler oluyor. Ben de öyleydim. En doğrusu psikolojik destek alarak bırakmak bence, çünkü sigarayı bırakayım derken sigaranın boşluğunu yeme-içme ile doldurup 6-7 kilo aldım.
0
tamam sakinim
(25.07.21)
Askerde içmeye başladım. Paket almayıp otlanıyordum etrafımdaki sigara içen arkadaşlardan. Bu dönem dönem devam etti. Bazen uzun süreli içmediğim oluyordu. Sonra tekrar yancılık yapıyordum arkadaşlara. Paket aldığımda da öyle çok içmedim. Sanırım geçtiğimiz sene tövbe etmiştim ama işyerindeki arkadaşların hepsi sigara içtiği için benim de canım çekti ve tövbeyi bozdum :) bir süre içtikten sonra kendime kızdım ve tekrar içmemeye başladım. 3 gün önce misafirliğe gittim ve orada yine sigara içiliyordu ve ben tekrar içmeye başladım :) dün eve döndüm ve canım sigara istemiyor. Anladım ki etrafımda sigara içenler oldukça benim de canım çekiyor. Bence etrafında sigara içenler varsa uzak dur oradan.
0
silah taciri
(25.07.21)
benim için bu sorunun net cevabı spor yaparak, koşu ve ağırlık çalışma yapıyorum, ikisinde de güçlü nefesler alıp vermek lazım, spor nerdeyse bağımlısı olduğum bir alan, sigara da keyif verici bir madde olmuştur benim için hep ama birini bırakmak zorunda hissettiğimden dolayı sigarayı bıraktım hep.
0
blue rebel motorcycle club
(25.07.21)
Bende fiziksel istek daha kısa sürüyor bu süreyi azaltmak için bol sıvı alıyordum
0
zidan
(26.07.21)
13 sene icip 2014'te elektronik sigaraya basladigim anda, gercekten o anda biraktim. 5 sene boyunca tek tuk ictiklerimi saymazsan bagimli olarak hic icmedim.

sonra elektronigin nikotinini de sifirladim, bir sure sonra onu da tamamen biraktim.

bu 5 sene sonra ani bir kararla sigaraya basladim. 6 ay icip tekrar elektronikle biraktim. sonra bir 6 ay daha birakip tekrar icmeye basladim, su an bir aydir icmiyorum :D

hayat kalitesini dusuren en tehlikeli bagimliliklardan biri bu sigara. artik icmem herhalde. birakma stresi ve sucluluk duygusu yetiyor zaten.
0
chezidek
(26.07.21)
başka bir meşgale bulacaksın. Egzersiz vs. Ancak öyle.
0
anten
(26.07.21)
(4)

Olimposta nerede kalalım (kamp)

veritaslibertas
Merhaba, sb. memnun kaldığınız kamp alanı önerebilir misiniz?
Merhaba, sb. memnun kaldığınız kamp alanı önerebilir misiniz?
0
veritaslibertas
(13.07.21)
Simurg evlerinde kalmıştım 2 sene önce. İçeride çadır kuruluyordu sanırım. İlgilenenler harika insanlardı, yemekleri de çok iyiydi.
0
lesmiserables
(13.07.21)
alaturka var, uygun yollu, yemekleri düzgün, lokasyonu fena değil
0
habarbey
(13.07.21)
Alaturka'nın işletmecileri iyidir.
0
denizmaniaherif
(13.07.21)
Donkişotta kalmıştık biz. İşletmecileri çok iyidi. 4 sene falan oldu en son gidişimiz üzerinden. Biraz daha uzak sahile, servisleri falan vardı hatırladığım kadarıyla. Çadırları iç içe kurmak gerekmiyordu, temiz düzenli bi yer olduğu için tercih etmiştik biz.
0
zimbirik
(13.07.21)
(11)

Türk edebiyatından sevdiğiniz öyküler neler?

biravekahve
kitabın değil de öykünün ismi olursa daha güzel olur. teşekkürler.
kitabın değil de öykünün ismi olursa daha güzel olur. teşekkürler.
0
biravekahve
(20.06.21)
dülger balığının ölümü
0
bruges
(20.06.21)
Önce Ekmekler Bozuldu
0
ryhmer
(20.06.21)
gazoz ağacı
0
iddaaci
(20.06.21)
Jux
(20.06.21)
bir garip adam
0
lesmiserables
(20.06.21)
Istakoz

Sarhoşlar

Sal
0
old possum
(20.06.21)
Vapur
0
kaset
(20.06.21)
dülger balığının ölümü
0
naksidil
(20.06.21)
plutongezegendegilmi
(20.06.21)
Tutkulu Perçem
Uğraşsız
0
Amaranta ursula
(20.06.21)
Pandomima | Samipaşazade Sezai
0
Kirmizibavul
(21.06.21)
(4)

torrent siteleri

dieselsingle2
te 10 yıl önce de sormuştum, yine sorayımbu aralar popüler ve sağlam torrent siteleri neler var? -davetiye gerektirmeyen olursa sevinirim. torrentz'in yaşayan alternatif bir linki var mı? zamunda.net işimi görüyor ama her zaman değil.
te 10 yıl önce de sormuştum, yine sorayım

bu aralar popüler ve sağlam torrent siteleri neler var? -davetiye gerektirmeyen olursa sevinirim. torrentz'in yaşayan alternatif bir linki var mı?

zamunda.net işimi görüyor ama her zaman değil.
0
dieselsingle2
(09.06.21)
1337x.to
0
RojoElefante
(09.06.21)
rutracker programlar için iyi.
0
xrated
(09.06.21)
rutracker +1
0
lesmiserables
(09.06.21)
rarbg
0
baldur2
(10.06.21)
(8)

hangi bitki çaylarını beğeniyorsunuz?

tabudeviren
sallama çaylar için soruyorum ama sallama çaylar haricinde alıp karışım yaptığınız, demlediğiniz çaylar da olur.
sallama çaylar için soruyorum ama sallama çaylar haricinde alıp karışım yaptığınız, demlediğiniz çaylar da olur.
0
tabudeviren
(17.05.21)
Chado ve Beta Tea Shop diyeyim öncelikle, buralardan keyfinize göre girişin.

Chado'nun özellikle Berry Punch ve Rooibos Vanilla'sı şahane. Tadı değil ama rengi şahane olduğundan Blue Butterfly Pea Tea de önereyim, çok keyifli ice tea oluyor.
Beta'nın Fusion Karışık Meyve Çayını aldım, tadı güzel ama bir Berry Punch değil.
Bir de beyaz çay çok seviyorum ama onu rasgele alıyorum, belli bir çay öneremedim.
Ha bir de Hayfene Baharat'ın kış çayı karışımı güzeldi ama yazın ıhlamur papatya falan iyi gitmiyor, içinden kuşburnu ayıklayıp siyah çaya katıyorum ice tea yaparken.
0
kobuzchu kiz
(17.05.21)
hibiskus, ıhlamur, adaçayı.
0
lesmiserables
(17.05.21)
Herby’nin tüm çaylarına bayılıyorum. Özellikle skinny tea.
0
ruhen hastayim ben
(17.05.21)
doğadan'ın bergamotlu yeşil çayı, doğuş'un tarçın karanfilli yeşil çayı, doğadan büyülü bohça serisinin kavunlu beyaz çayı ile mango/hindistan cevizli oolong çayları, lipton'un lavantalı papatyalı "time to relax" isimli çayı en sevdiklerimden ilk aklıma gelenler oldu.
0
nimberjack
(18.05.21)
herby +1 ama soruda sanki sallama olmasın demişsiniz. fit tea nin içeriği güzel geliyo kırmızı çaylar <3
0
ala09
(18.05.21)
Çaykur zümrüt yeşil çay. Normalde sallama yeşil çay içemezdim ama çaykurun zümrüt çayı demleniyor ve sallama çaylara göre çok daha hafif güzel oluyor.
0
jazzabel
(18.05.21)
Doğadan ayvalı ihlamur
0
logisticsmanager
(18.05.21)
doğadan ve lipton'u bıraktım, gerçekten kötülerdi bence.

şimdi french press'e taze nane veya maydanoz(saplarıyla) veya biberiye ya da papatya (çiçek çiçek haliyle kurutulmuş) koyup demliyorum. kupama koyduğum 1 dilim limon eşliğinde enfes oluyor.
0
noxell
(19.05.21)
(6)

işsizler gss ödüyor musunuz?

diffarentiationation
neden?
neden?
0
diffarentiationation
(17.05.21)
evet
psikiyatriye gidebilmek ilac alabilmek icin
0
nibba
(17.05.21)
Evet oduyorum

Yarin bir gun acil bir sey olur hastaneye dusersem ugrasmamak icin
0
exlibris
(17.05.21)
Evet, yıllardır ödüyorum; yarın bir gün ceza ve toplu borç gibi bir şey de çıkarmasınlar diye. KYK borcu da aynen devam.
0
spartamed
(17.05.21)
ben ödemiyorum. onun yerine özelinin saglık sigortasina oduyorum lazım olunca istediğim özelinin hastaneye gidiyorum.
0
all girls dream
(17.05.21)
ödemiyorum ama geçen bileğimde baya sıkıntı oldu, 100 tomografi 55 muayeneye verdim devlette. yaptırsam iyi olacak sanırım.
0
xrated
(17.05.21)
ödemiyorum. gasp olduğunu düşünüyorum.
0
lesmiserables
(17.05.21)
(12)

Hiç dışarıda/sokakta yattığınız bir zaman oldu mu?

asaf
Bazen çok zengin, hiç beklemediğim insanlardan duyuyorum bu sözü. Sizin hiç böyle bir deneyiminiz oldu mu? Olduysa ne kadar sürdü? Ardında nasıl bir etki bıraktı?
Bazen çok zengin, hiç beklemediğim insanlardan duyuyorum bu sözü. Sizin hiç böyle bir deneyiminiz oldu mu? Olduysa ne kadar sürdü? Ardında nasıl bir etki bıraktı?
0
asaf
(17.05.21)
Ergenken macera olsun diye Akmar civarında sabahlayalım demiştik ailelerimize yalan söyleyip. Gece 2 gibi polis alıp karakola götürüp ailelerimizi arayınca maceramız suya düşmüştü:)
0
suicides underground
(17.05.21)
Oldu 1 2 hafta kampüste yatmıştım sağda solda. Kütüphanenin banyosunda duş almıştım falan. Bi etki bırakmadı. Arkadaş bulup ev tuttum sonrasında zaten.
0
Mossy
(17.05.21)
Yurtdisindayken olmustu. Airbnb rezervasyon bitisi ile donus ucagi arasinda bir gece fark vardi, valizle sokakta kaldik. Aslinda son gece icin daha insani bir planimiz vardi ama son dakika plan suya dusunce ortada kalmistik. Yine de Muthis bir deneyimdi, ozluyorum oyle gunlerimi :D keske yine yurtdisina tatile gidebilsek de sokakta kalsak :(
0
invictae
(17.05.21)
99 depreminde otoyol kenarında yattım bi kaç gün
0
nahtoderfahrung
(17.05.21)
Küçükken serkeşlik olsun diye bir kez banklarda yatmıştım. Sese karşı çok hassas olduğum için kuşların tık tık gaga sesi, köpeğin kaşınma sesinden çıldırıp koşa koşa baba ocağına döndüm.

Bütün gençliği sokaklarda geçen, parklarda, barakalarda, umumi tuvaletlerde yıllarca uyumuş şu an inşaat işleri yapan zengin bir tanıdığım var. Yazılsa kitap olur hayatı ama sormaya korkuyorum üç gün esir alıyor, bitmiyor hikayesi.
0
IncredibleMau
(17.05.21)
barcelona'da bir gece otogarda sabahladim.. ucak sabaha karsi idi, kalacak yerim yoktu. otogar 12.00 de kapandi. otogar disinda kuytu bir yerde yere uzandim, orada uyudum.
0
spivak
(17.05.21)
Farklı farklı yerlerde 3 gece dışarıda yattığım oldu. Uzun süreli etki bırakmadı tabii ancak sonraki gün falan bel ve sırt ağrısı olarak etkisi oldu.
0
j r r tolkien hayrani
(17.05.21)
New york'ta kalacak yer ayarlayamayıp iki valizle merkezi bir metro istasyonunda kalmıştık arkadaşımla bir gece. Merdivenin altına kıvrıldık, havluları yastık yaptık uyuduk. Saat 12 gibi polisler geldi hadi boşaltın istasyonu dediler gidiyormuş gibi yaptık gitmedik istasyonu üstümüze kilitlediler adgjsj

Sabah millet işe gitmeye başlayınca uyanıp gideceğimiz yere gitmiştik.

Birkaç kez de üniversitede sabahladık ama @incredible'ın dediği gibi pek uyunmuyor alışkın olmayınca sesten, tedirginlikten.
0
chicha_v2
(17.05.21)
14 yaşımda küpe taktım diye evde kıyamet kopmuştu. ben de gece kaçıp fabrikada yatmıştım. sabah erkenden diğer kulağımı da deldirmeye gitmiştim. bol sivrisinekli bir geceydi.
0
lesmiserables
(17.05.21)
Work and Travel sonunda tüm para suyunu çekince, valizleri bir emanete bırakıp, son 2-3 geceyi Times - Mcdonalds - Metro ve Havalimanında geçirmiştik. Aslında kendimizi zorlasak kalacak yer ayarlayabilirdik ama biraz da macera olsun istedik. Gayet eğlenceliydi.

Bir defa da İstanbul'da kuzenime ziyarete gitmiştim. Kaldığı yurt gece 01:00'den sonra almıyordu. Biz de 2-6 arasında 4-5 kez Söğütlüçeşme- Avcılar git gel yapmış, ve uyuyabildiğimiz kadar uyumuştuk. Her iki deneyim de herhangi bir olumsuz etki bırakmadı, gayet güzel anılar.

Bunların dışında aktarmalar esnasında havalimanlarında geçirdiğim geceler var ama onlar farklı tabi.
0
tss
(18.05.21)
Çocukken Erzurum’da köyde samanların üstünde yattım. Hayatımda aldığım en iyi uykuydu. Sabah erkenden zıpkın gibi kalktım.
0
stewie
(18.05.21)
washington dc'de bir otogarda yatmıştım. benim gibi çok insan vardı ama. gece otobüsü olanlar falan da olduğu için çok garip değildi.
0
bohr atom modeli
(18.05.21)
(8)

Olimpos otel tavsiyesi

spacevan
19 mayıs tatilinde gidilecek, var mı şurda kalın diyecegilceğiniz yer?Kadir's tree oteli buldum ama iyi yorumlarda çok kötü yorumlarda bilemedim.Teşekkürler.
19 mayıs tatilinde gidilecek, var mı şurda kalın diyecegilceğiniz yer?
Kadir's tree oteli buldum ama iyi yorumlarda çok kötü yorumlarda bilemedim.

Teşekkürler.
0
spacevan
(10.05.21)
zeytin bungalowda kaldık ortam iyiydi. orda daha çok bungalowlar var
0
jelly bear
(10.05.21)
kadirin yeri en popüler olandır ama popüler olduğu için kalabalıktır da. gerçi pandemide öyle mi olur çok bilemiyorum. burada daha çok amacınız önemli. eğer diğer gençlerle sosyalleşmek yeni insanlar tanımak istiyorsanız kadirin yerine gidebilirsiniz. pişman olmazsınız da.

yok biz birbirimize yeteriz. sosyallik için değil kafa dinlemek amacımız, birbirimizle vakit geçirmek istiyoruz derseniz diğerlerini deneyebilirsiniz. benim kaldığım yerin adı orange'dı yıllar önce yanlış hatırlamıyorsam. oldukça başarılı bir yerdi. denize de yakındı o sebeple tercih etmiştim daha çok. son derece misafirperver bir aile yönetiyordu. yemek saatleri vardı normalde ama bir kere gece gelmiştik mesela, sizin karnınız açtır şimdi durun size atıştıracak bir şeyler hazırlayayım diyip baya baya iki kişi için sofra kurmuştu.

kısacası ne istediğiniz önemli daha çok. eğlenmeye ve yeni insanlarla tanışmaya gidiyoruz derseniz kadirin yeri. amacınız bu değilse diğerleri.
0
syozkn
(10.05.21)
yukarıdaki önerilere katılmakla beraber, ücret konusunda oraya gidip gezerek pazarlık yapınca her seferinde kara geçiyorum. bu mevsimde zaten mekanlar tam dolu olamaz.

ikinci husus denize yakın olması ve arabayla gidiyorsanız arabanızı park edecek yerinin olmasına dikkat edin.
0
bugisme
(10.05.21)
simurg evleri
0
lesmiserables
(10.05.21)
Rezervasyon yapıp da gideceksen iki üç defa ara ve teyit et. Ben de eskiden gidenlerdenim, rezervasyon yaptirip gitmistim. Oraya vardığımda böyle böyle aramiştım demiştim, tek odalı için. Not almamış, kendi kafasına göre iki kişilik yeri vermişti. Tabi parasını da fazla ödemiştim. Yanılmıyorsam Kadir'in yeriydi bir de.
0
evimin paspasi
(10.05.21)
çıralı'ya da bakabilirsin. ben olimpos'tan daha çok sevdim. simge pansiyon'da kaldık. mis gibiydi.
0
scudman1
(10.05.21)
çıralı keyif pansiyondan çok memnun kaldım, fiyatı gayet makuldu... olympostan daha güzel bence
0
omonia
(10.05.21)
Kadir'in yeri oradaki en canlı isletme5. Sahile nispeten yakın, kendi marketi ve çardakları da olan korsan pansiyon vardı. Biz memnun kalmıştım. Bi tane de adresan'da var korsan. Olympos'ta olan bu bahsettiğim.
0
baal
(11.05.21)
(10)

Pandemide evden çalışanlar

asaf
Ne iş yapıyordunuz ve yaptığınuz işi tamamen evden çalışmaya nasıl entegre ettiniz? Herkes mi hemen tamamen online olabilecek işler yapıyordu?
Ne iş yapıyordunuz ve yaptığınuz işi tamamen evden çalışmaya nasıl entegre ettiniz? Herkes mi hemen tamamen online olabilecek işler yapıyordu?
0
asaf
(09.05.21)
Devlet okulunda öğretmenim. Kısa aralıkları saymazsak 1 yıldır evdeyim.
0
ruhen hastayim ben
(09.05.21)
Benim alanım dış ticaret. İşe girerken bana ik, haftada bir gün evden çalışılabildiğini söylemişti ve bu konuşma pandemiden önceydi. Covid yoktu ortada. Sonra ben işe başladığımda sordum evden çalışma düzenini nasıl ayarlıyorsunuz diye, ekip kahkaha atmıştı. Kim söyledi sana onu bizde evden çalışma yok demişlerdi. Meğer, bizim birim müdürümüz özel olarak izin vermiyormuş evden çalışılmasına. 2020 şubat ayında daha hiçbir şirket evden çalışmaya geçmemişti bizim bildiğimiz, dedim ki ben artık bu hakkımı kullanmak istiyorum, sonuçta bu işe alırken bunu teklif ettiniz bana. Direkt kestirip attı, bizim işimiz HİÇ uygun değil dedi.
Daha bir ay olmamışken, türkiye’deki ilk covid vefatıyla eve geçtik. Çünkü aynı gün şirkette temaslı insanlar olduğu söylendi.

Şimdi bu HİÇ uygun olmayan işi nasıl adapte ettik? Aslında biz ona adapte olduk. Bütün ofisi, yazıcıdan tarayıcıya, kaşeye antetli kağıda kadar eve taşıdık. Günde ortalama 3 kez eve kurye geliyor. Bazılarında evrak getiriyor, bazılarında evrak götürüyor.
İş yerimiz merkeZi bir yerde ve tüm ekip (1 kişi hariç) ofise bayağı yakın oturuyoruz. Bu sebeple kuryeler ofise gideceğine eve gitmiş oluyor. Tek değişen şey bu oldu.
Uzakta oturan arkadaşımızda ise laptop harici bir şey yok. Onun kağıt işlerini back up’ı yapıyor. Ama hepimiz uzakta otursaydık asla evden çalışmaya geçirmezlerdi.
Örneğin şu an bile, yazlığa gideyim oradan çalışayım diye bir durum yok. Yazlığı da geçtim, (yasakların olmadığı zaman) yarım gün kadıköy’e gideyim, orada arkadaşımla çalışayım; bu da yasak...
bizde kullanılan bazı evraklar tüm dünyada hard copy olarak işlem görüyor. Bu sebeple sadece bir bilgisayar ile bu işin yürümesi imkansız.
Satış/pazarlama birimlerinde ve bankalarda çalışan tüm arkadaşlarım komple eve geçti ve istedikleri evden çalışabiliyorlar. Bir de yazılım sektöründe olanlar tabii birim fark etmeksizin eve geçtiler.
0
irene
(09.05.21)
Şirketin yarısı satışcı, tüm şirketler eve geçince doğal olarak evden yürüyebildi ama pandemi bitince ofise dönülecek.

Ben analistim, işim raporlama üzerine ve sadece laptop ile çalışıyorum. Benim çok kolay oldu.
0
jazzabel
(09.05.21)
Satın almaya bağlı çalışıyorum. İşim tedarikçilerle. Ofiste pek işim olmuyordu zaten. Şu an tedarikçiye gitmemize de izin verilmiyor. Evden mail, telefon vs. ile halletmeye çalışıyoruz.
0
himmet dayi
(09.05.21)
avukatım. danışmanlık ağırlıklı bir ofiste çalıştığım için bir yıldır iş için evden çıktığım sayılıdır. benim için kolay oldu. evde de olmak zorunda değilim, başka yerlere de gidebilirim.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(09.05.21)
mali müşavirim. kendi ofisim var, serbest çalışıyorum. elemanım da tam pandemi öncesi şubat sonunda istifa edip gitti, yeni eleman aramaya kalmadan salgın patladı.

ofise otobüsle dolmuşla giderdim (park yeri yok). o yüzden bütün işi gücü eve taşıdım. zaten bana gerekli olan bir masa, bir telefon, bir bilgisayar. elemandan da tasarruf ettim, evde kimi zaman gece, kimi zaman gündüz kafama göre çalışıyorum. zaten gelenim gidenim olmazdıi ofis telefonundan arayan olmazdı. benim için pek bir şey değişmedi.

bir yere gideceğim zaman eve gider, arabayı alır öyle giderdim, oh şimdi evden çıkıp arabamla gidip, geri eve geliyorum.

sadece ciddiyeti kalmadı. kıçımda şort, üstümde yırtık tişörtle iş yapıyorum, yorulunca yatıp uyuyorum. giyinip kuşanıp ciddi şekilde işe gitme, sabah 9 akşam 6 masamda çalışma kavramını kaybettim. kendi ofisimde kendi işimi yapıyor olsam da bir ciddiyeti vardı, o kalmadı.
0
kibritsuyu
(09.05.21)
çevirmenim. zaten 10 yıldır evden çalışıyordum, evden çalışmaya devam ediyorum. benim için değişen bir şey olmadı.
0
lesmiserables
(09.05.21)
yazılımcıyım zaten anlatmaya gerek yok devamını, bilgisayar ve internet olan her yerden çalışırım
0
nahtoderfahrung
(09.05.21)
grafik tasarımcıyım. bilgisayar ve internet olan her yerden çalışırım +1
0
batlegolas
(09.05.21)
elektronik ve yazılım sektöründeyim. 2012den beri ofisi/atölyeyi kapatıp eve geçmiştim ve danışmanlık modeli ile çalışıyordum zaten. bu yüzden de çoğu zaman müşterinin ofisi/atölyesini kullanıyordum. evin bir odasını çalışma odası yaptım. fakat sektör elektronik olunca bu oda daha çok bir elektronik ar-ge atölyesini andırıyor. böyle bir alanım olmasa evden çalışamazdım.
0
orpheus
(09.05.21)
(5)

Wong Kar Wai filmleri

south park in kapusonlu uyesi
Merhaba,Mubi Wong Kar Wai filmlerini getirmiş. Tarantino kendisine hayran olduğu için merak ediyorum. İzlemeye hangi filminden başlayayım?
Merhaba,

Mubi Wong Kar Wai filmlerini getirmiş. Tarantino kendisine hayran olduğu için merak ediyorum. İzlemeye hangi filminden başlayayım?
0
south park in kapusonlu uyesi
(04.05.21)
çekim sırasına göre git, çok sevebilirsin ya da hiç sevmeyebilirsin öyle filmler, tarantino se di diye illa sevecek değilsin :)
0
freebird5406_2
(04.05.21)
chungking expressssssss bana konserve ananas aldıran film. ayrıca sırf california dream için bile izlenir.
0
bohr atom modeli
(04.05.21)
Chungking Express +5

In the mood for love en iyi filmidir bu arada
0
kendi helvasını kavuran zombi
(04.05.21)
chungking
happy together
in the mood for love



grandmaster ve 2046'yı çok sevemedim. fallen angels fena değil, izlenir.
0
lesmiserables
(04.05.21)
kişisel sıralamam:

2046
in the mood for love
chungking express
days of being wild
fallen angels
my blueberry nights


üstteki üçü mutlaka izlenmeli.
0
filteria
(04.05.21)
(4)

Kitap okumak ve unutmak hk.

hlot
Kitap okuyorum ama kolaylikla unutuyorum. E o zaman bana ne faydasi var kitap okumanin? Romanlari unutmak ayri bir sikinti, non-fiction kitaplari unutmak ayri bir sikinti.Önemli yerlerin altini cizmeye basladim, hatta cok sevdigim yerler olursa fotografini da cekiyorum ama bu ne kadar guzel bir cozu
Kitap okuyorum ama kolaylikla unutuyorum. E o zaman bana ne faydasi var kitap okumanin? Romanlari unutmak ayri bir sikinti, non-fiction kitaplari unutmak ayri bir sikinti.

Önemli yerlerin altini cizmeye basladim, hatta cok sevdigim yerler olursa fotografini da cekiyorum ama bu ne kadar guzel bir cozum bilemiyorum.

Mesela 2 sene once okuyup gectigim bir kitap vardi. Tabii ki ilgimi cektigi icin alip okumustum ama cok da ustune dusmemistim, aklimda da sadece bir tane ilginc bilgi disinda hicbir sey kalmadi. Simdi ise o kitapta yazan konulara daha bir egiliyorum, farkli acilardan okumalar yapiyorum, yani bu kitabi hatirlamak benim icin onemliydi lakin hatirlamiyorum ve kitabi tekrar elime alip karistirmam gerekiyor. E oyleyse ben niye okudum bu kitabi? Simdi tekrar incelesem bile 2 sene sonra yine tamamini unutucam belki?

Bu sorunu herkes yasiyor mu? Her okudugunu hatirlayan var mi? Nasil aşıyorsunuz bu durumlari?

Gelelim cozum kismina: okurken kitabin altini cizmeye devam etsem ama diger yandan da yanima bir not defteri alsam. Ona kisa kisa seyler yazsam her kitap hakkinda? Yani a4 sayfasi olarak dusunursek eeen fazla 1-2 sayfalik ozetler olur bunlar diye dusunuyorum. Ozet derken yani benim dikkatimi ceken, onemli buldugum noktalari yazicam. Sonra da bunlari word veya defter seklinde tek bir yerde birlestiririm (defter olarak dusunuyorum simdilik. Bu tarz uygulamalardan da haberim var ama cogu parali, para vermem).

Guzel mi sizce bu dusunce? İsin kotu tarafi, bunu bir kere yapmaya baslarsam bu olayi okudugum kitaplara da yapmak isteyecegim. Boyle hafif bir takintim var. Okudugum kitaplar da cok degil ama yine de 100+ kitap vardir. Yani kitaplari şoyle bir karistirsam bile ciddi mesai olacak benim icin. Yapmazsam da "okudum ama hakkinda hicbir sey hatirlamiyorum" deyip kafaya takacagim kitaplari, icimde bir eksiklik olacak cunku :) bu dusuncenin ustunden nasil gelicem bilmiyorum :)
0
hlot
(28.04.21)
aynı dertten muzdaribim, fularsiz entellik podcasterinden birinin konusu "nasıl kitap okunur"du. onu dinleyebilirsiniz.
0
bana bir nick verin
(28.04.21)
Aynısını yaşıyorum, herkes yaşıyor. Bununla ilgili bilimsel makaleler bile okumuştum zamanında ama şimdi hiç hatırlamıyorum nerden okuduğumu. Dünya çapında tanınan/bilinen politikacılar, bilim insanları, aktörler vs. bile aynı sıkıntıyla ilgili farklı zamanlarda şikayetlerini dile getirmişler hatta.
Yani malesef ki normal. Ben de her okuduğumu unutuyorum ve sürekli de okuyorum. Bir yandan da aynı sorgulamayı yapıyorum. Bilimsel kitaplar okuyorsam altını falan çiziyorum en azından ama roman okurken kitap bittikten bir süre sonra pek çok şey uçup gidiyor.
O yüzden uzun zamandır "asıl önemli olan okuduğum sırada aldığım keyif, ve unutsam bile daha sonrasında ağzımda/zihnimde bıraktığı iz" kafasıyla okuyorum.

Ayrıca Fularsız'ın konuyla ilgili çok güzel bir podcasti var:
open.spotify.com

Ve Barış Özcan'ın şu videosu da güzel, hatta yanlış hatırlamıyorsam aynı sıkıntıyı yaşayan insanlardan da örnekler veriyordu bu videoda:
www.youtube.com
0
anatomik
(28.04.21)
bu sorun herkeste var. ama çözümü kendine fazladan iş çıkararak işkence yaratmak değil. yaş ilerledikçe öğrenilen şeylerin çoğunun unutulması gayet normal. kurmaca olmayanları bilmem ama kurmaca olanları genelde tamamen unutmuyorsun. yıllar sonra okumaya çalıştığım şeyleri "aa ben bunu okumuştum" diye geri bıraktığım çok oluyor. hatta bazen zihnimde bir sahne canlanıyor, "hangi kitapta geçiyordu bu olay" diyorum. herkeste böyle.

bir nebzeye kadar sağlıklı beslenme ve zihnini gereksiz, çer çöp bilgiden uzak tutarak engel olabilirsin bu duruma ama unutma durumu her zaman olacak. çünkü beynin hafıza işlevini gören yerler işlev kaybına uğruyor. hatta yaş ilerledikçe işlev kaybı o kadar ilerliyor ki alakasız bölümler hafıza görevini üstlenmeye çalışıyor.

beynin çalışma yapısını ve gıdaların beyin üzerindeki etkilerini incelemeni tavsiye ederim. bir de unuttuğun şeylere çok takılmamanı.
0
lesmiserables
(29.04.21)
bohr atom modeli
(29.04.21)
(29)

Erkeğin babalık testi istemesi

other half
Güzel giden, sorunsuz, kısacası normal seyrindeki ilişkinizde hamile kalıyorsunuz. Bunu öğrendikten sonra erkek babalık testi yaptırmak istiyor. Kadın buna çok bozuluyor ve teste izin vermiyor. Sizce kadın tepkisinde haklı mı? Erkeğin test yaptırmak istemesi normal mi? O kadının yerinde olsaydım boş
Güzel giden, sorunsuz, kısacası normal seyrindeki ilişkinizde hamile kalıyorsunuz. Bunu öğrendikten sonra erkek babalık testi yaptırmak istiyor. Kadın buna çok bozuluyor ve teste izin vermiyor. Sizce kadın tepkisinde haklı mı? Erkeğin test yaptırmak istemesi normal mi? O kadının yerinde olsaydım boşanırdım der misiniz?
0
other half
(27.04.21)
Boşanıp testi yaptırır testi de suratına çarpardim
0
carpenic
(27.04.21)
Bir şeylerin ters gittiği kesin. Bi taraf haklı tabi. Eğer kadın olarak haklıysam boşanırdım. Erkek tarafı isem de aklıma kurt düştüğü için boşanırdım
0
olaylar olaylar
(27.04.21)
carpenic +1
0
serbest gezen koala
(27.04.21)
erkek haklı. babalık testi erkeğin istemesine gerek kalmadan yapılması gereken bir test. güven, özellikle bu zamanda abartılan, içi boş bir kelime. ilişkide sadece kadın çocuğun kendinden olduğunu bilme lüksüne sahip. onlarca yıl sürecek maddi manevi sorumluluğu erkeğin üzerine yüklemeden bunu bilme hakkı erkeğe de tanınmalı.
0
nehara
(27.04.21)
erkek tarafını anlamak gerek. kimse sınanmadığı günahın masumu değildir diye bir söz var. insanlar 30 yıl boyunca babası olmadığı çocuğa bakıyor. çocuğa bakmak mesele değil 30 yıllık bir enayi yerine koyulmuşluğu öğrendiğin anı düşün. intihara bile sürükleyebilir.

bana güvenmiyor musun sevgilim diye sormak çok manasız. kimse kimsenin içinde ne olduğunu asla bilemez ve kimse kimseye kendi akıl sağlığı için %100 güvenmemelidir.

bence sorumlu bir eş çocuk doğar doğmaz kendi teklif eder. ben kadın olsam hiç düşünmem ve gocunmam.
0
bohr atom modeli
(27.04.21)
son yazanlara katılmıyorum. bir erkeğin çocuğun kendisinin olduğunu bilme hakkı olduğu kadar bir kadının da çocuk yapacak kadar güvendiği erkekten karşılıklı güven beklemeye hakkı var.

yakın zamanda reddit'te benzer bir gönderi görmüştüm, linkleri aşağı bırakıyorum. ne yazık ki evliliğin sonlandığı bir gönderi.

www.reddit.com
www.reddit.com
0
amugochi
(27.04.21)
boşanırdım. zaten test isteyebilecek bir erkekle değil evlenmek, flört bile etmezdim.
0
candide
(27.04.21)
Dışardan göz olarak: Evli değillerse erkek haklı.

Olaydaki kadın ben olsam: Benimle birlikte olan adam zaten nasıl birisi olduğumu bildiği için benden şüphe duymaz. İster evli olayım ister sevgili, bana sevgilim bu soruyu soramaz. Velev ki istedi, o testi yapar sonra münasip yerine sokardım bana güven duymadığı için.

Ancakkkkkk olması gereken: Bence doğumdan sonra zorunlu babalık testi mutlaka gelmeli. Kaç baba kendisinin olmayan çocuğa bakıyor kandırılarak. Müge Anlı, Esra Erol'da sürekli görüyoruz. Yani bence bu test kadın veya erkek tarafına bırakılmamalı. Her türlü ilişkide zorunlu test gelmeli bir an önce. Öbür türlü çiftlerin arasında yukarıda bahsettiğim gibi güven sorununu ortaya çıkarıyor
0
Hallegadola
(27.04.21)
Valla erkeğin babalık testi istemesi de tuhaf,

Kadının hiç sormadan bak babalık testi yaptırdım, babası sensin, bunu bilmek senin en doğal hakkın falan demesi de tuhaf benim için.

E herhalde yani şüphen mi vardı neden gittin yaptırdın?

Erkek isterse, kadın bozulmakta haklı.

Ama erkek, benim ailemde veya çevremde böyle böyle durumlar yaşandı, benim hayattaki en büyük korkum da bu, sana çok güveniyorum ama lütfen bir test yaptıralım diye anlatsa belki bir nebze yumuşatır ama iki ucu boklu değnek kadın her türlü bozulabilir.

Bir de benim anlamadığım bunu kadına niye söyler ki erkek? Şüphesi varsa çocuk doğunca bir saç telinden falan test yaptırsın, olmuyor mu öyle? Biraz sıksın dişini yani. Ne diye ortalığı geriyor.
0
ananiyimioguz
(27.04.21)
evli ya da değil, fark etmez. bir terslik bir şüphe var bu işte mutlaka. normal değil yani. resmen kadından şüpheleniyor adam. normal bir şey kesinlikle yok. ama boşanmak için de çok geç olabilir bence.

belki erkek de aldatıyordur, aynısının yaşamaktan korkuyordur. kişi kendinden bilir işi. ama kesinlikle sağlıklı bir durum değil.
0
roket adam
(27.04.21)
@nehara +1

Kadının bildiği şeyi erkeğin niye bilmeye hakkı olmasın? Adam kadına güvenmiyorsa başka sorunlar vardır, o ayrı bir konu, ama teste izin vermemesi hatalı bir davranış.
0
plutongezegendegilmi
(27.04.21)
Ortada makul bir şüphe varsa erkek tarafı haklı, değilse büyük sıkıntı.

Konuşup, kafasındakileri öğrenmek lazım. Bazı insanlar geçmişte yaşadıkları olaylardan dolayı, bu tarz kanaatlere sahip olabiliyorlar. Çevresinde sıkıntılı durum çok olmuş olabilir.


.
0
kartallar yuksek ucar
(27.04.21)
Meslek hayatım içerisinde ilk boşanma davamı aldığımda müvekkilim erkek kişi ilişkilerinin senelerdir iyi gittiğini eşinin kendine karşı çok iyi olduğundan fakat bir gün eşinin tabletinden dizi izlerken bir google fotoğraflar bildirimi ile eşinin başka bir adamla olan fotoğrafına denk geldiğini belirtmiş ve çocukları için babalık testi yaptırmak istemişti şartları sağlayıp aracı olduk neticede 2 çocuğun da kendisinden olmadığı ortaya çıktı çocuklar 12 ve 4 yaşlarındaydı adam neredeyse kendini kesecekti.

Sonraki süreçlerde de şüpheli durumlarda ben müvekkillerime bu testi tavsiye ettim 4 defa babası farklı çocuk vakası ile karşılaştıktan sonra şimdi diyebilirim ki kendi çocuğum olduğunda eşim hastaneden taburcu olmadan o testi çoktan yaptırmış olurum.
0
apocalipy
(27.04.21)
Güven kontrole engel değil. Ben erkeğim ama benden de isteseler yok demem. Güzelce sebeplerini öğrenirim; konuşalım çözelim. Kadın tarafından bunu istemek de ne var ki? Ben otelde çalışıyorum ve neler görüyorum neler. Bu bir zorunluluk olmalı. Millet habersiz başkasının çocuğuna bakıyor. Bir kadından bunu isteyince boşanmak istemesine şaşıyorum. Korkacak bir şeyi olmayan al sana test ver bana bunun sebebini der. Konuşulur. Her şey konuşulmalı. Banka ekstrelerini göreyim, telefondaki mesajlara bakayım vs. Demek ki bir sebebi var. Ver baksın. "Aaaa güveni yok", "al bak ama bitiririm bu evliliği" demek saçmalık.
0
Amory Lorch
(27.04.21)
10 hafta dolmadan küretaj yaptırıp, materyalden DNA testi yaptırır ve sonucu suratına çarpardım.
0
pro9it9is9
(27.04.21)
apocalipy +1

erkek olsaydım ben kesin isterdim. karakter olarak çok şüpheci biri olmanın yanı sıra benim çevremde bile duyma mesafesindeyse bu olaylar, sanıldığından çok daha yaygın bir durum demek ki diye düşünüyorum. aynı şekilde evli erkeklerin de başka kadınlardan çocukları çıkıyor.

bence de hastaneden çıkmadan zorunlu test yapılmalı +1.
0
deartheodosia
(27.04.21)
Altında sadece çirkin imalar taşıyan bu talepte nedense hep erkek tarafıyla empati yapılıyor, kadının kırılacak onuru belli ki kimsenin umrunda değil. Hastalık derecesine varan bu denli şüpheci biriyle zaten evlenip ondan çocuk yapmazdım, evlendikten sonra karakter evrimi geçirip bu hale gelmişse ve benden böyle bir talebi olduysa o zaman da @pro9it9is9 +1. İnsan ilişkilerinde güven en önem verdiğim husus ve beni tanımasına rağmen bana güvenmeyen birinin sadece merhabalaşmak için dahi olsa hayatımda hiçbir sıfatla yeri yok.
0
kedimedi
(27.04.21)
Tek eşli bir evlilikte çocuğun başkasından olma ihtimali olamaz ki. Bunun tükrçesi bakayım beni aldatıyor musun kiminmiş çocuk demek.
Çok küçültücü bir davranış. O çocuğu aldırıp ardından dna testi yaptırmak ve adamın suratına çarpmak gerek ama ben bir anne olarak evladıma kıyamazdım.
0
cilekli pasta
(27.04.21)
bu testi soracak kadar şüphelendiğim bir durum varsa zaten evliliğin geçerliliği kalmamış demektir.

Kadına çirkin bir itham bu, beni aldatmış olabilirsin diye suçlamak direkt.

ki genelde erkek tarafından bakarım.

ha direkt şüpheleniyorsundur aldatıldığını ispat et, boşan
0
KaraSakall
(27.04.21)
Hamilelikte test yaptırmanın riskli bişey olduğunu duymuştum. Böyle bir şey de olabilir
0
cilekli krep
(27.04.21)
carpenic daha tartışma başlamadan bitirmiş bence.

tek eşli, sorunsuz ve güzel giden bir ilişkide erkek kişisinin böyle fikirleri varsa bi zahmet korunsun çocuk yapmasın.
0
aguen
(27.04.21)
bosanma filan demnmis ama evli olduklari bilgisine nereden ulastik onu anlamadim.

ilk is kurtaj. sonra zaten cok uzun surmez ayrilik gelir.
0
supergirl
(27.04.21)
nehara +1
bohr atom +1

kadınlar bundan zaten otomatikman emin olduğu için bu konuda erkeklerin çok fazla anlaşılabileceklerini sanmıyorum. ilişki mutlu gitsin veya gitmesin bence her erkeğin hakkı. hemen hemen her ilişkide güven konusunda onca tartışma yaşanabilirken babalık testinin bence tartışmasız yapılması lazım.
0
lesmiserables
(27.04.21)
boşanırdım, kürtaj yaptırırdım diyenlerin dünyadan haberi var mı acaba? hadi onu geçtim hiç mi ekşi sözlük'teki müge anlı başlıklarına bakmıyorsunuz? :)

kadın açısından evet güven kırıcı bir olay. bunu kabul ediyorum. ancak erkek tarafından bakınca da niyeyse çok haksız görmüyorum. erkeğin belli ki bir güven problemi var birlikte olduğu kişiye karşı. zaten burada avukat olanlar yazmış, benim de çevremdeki avukat arkadaşlarımdan böyle birkaç olay duymuşluğum var. üstelik 10+ yıl evlilikte ilk çocuk kendisinden iken 2. çocuğun başkasından olma gibi vahim durumlar bile var.

o yüzden erkeğin test istemesi kendince haklı, kendini bilen kadının buna bozulması da yine kendince haklı. teste izin vermemek bence hatalı bir hareket. izin vermemekte diretmek şüphe katsayısını arttırmaktan başka bir işe yarayacağını zannetmiyorum. izin vermeyip çocuğu tek büyütmek / kürtaj yaptırmak gibi sonuçlara kadar gider o iş. o yüzden ne olacaksa test sonucundan sonra olmalı. iş boşanma kısmına veya kürtaja geliyorsa orada oturup karşılıklı duygu paylaşımı yapılmalı. yani erkek neden böyle bir şey istedi, hangi durumlar yüzünden güven problemi oluştu bunlar üzerine konuşulmalı. kadın kendisine söylenenlere ikna olmadıysa boşanmakta da kürtajda da haklı.
0
amandil
(28.04.21)
Şüphelenen erkek olsam, çocuk doğduktan sonra saçından örnek alır gizlice yapardım. Kadının da onuru kırılmazdı.

Belki de çocuk doğunca tıpatıp babaya benzeyecek, teste de gerek kalmayacak.
0
John Bloor
(28.04.21)
O ilişki sorunsuz değildir
O test yaptırılır, adamın yüzüne çarpılır bir daha da görüşülmez.
Sonra karar verir kadın; doğuracaksa sağlam bir nafaka (eşi değilse bile çocuk içşin nafaka şart), ya da kürtaj.
Zaman kötü diye "sorunsuz" ilişki böyle piç edilmez. Sorunludur o...
0
SiyamkedisiZorro
(28.04.21)
evli olsaydim, kürtaj bosanma dna testi seklinde olurdu.
sevgili olsam, ayrilirdim yine.

ama erkeklere de hak veriyorum, neler var.

ama yapardim vs demek kolay.
0
Ley
(28.04.21)
erkek bunu durum dururken istemez.istiyorsa şüphelendiği mutlaka bir şey vardır.

evli olsam durup dururken niye babalık testi isteyeyim?ama yine de hoş değil tabi ki.
0
drako
(28.04.21)
başka adamların çocuklarına babalık yapan adamlar da eşlerinden şüphelenmiyorlar. onur kırıcı doğrudur ama ben nasıl istersin demezdim. sonunda boşanabilirdim tabi. duruma bağlı.
0
anais
(28.04.21)
(19)

Akademisyen olmak için evrimi kabul etmek şart mıdır?

osuran imam
Tuhaf bir soru oldu ama böyle bir olay var. Şimdi diyelim ki adam sosyoloji çalışıyor veya matematik, felsefe filan. Yani doğa bilimleri dışında bir alanda çalışıyor olsun. Bu şahsın akademisyen olması için evrimi kabul etmesi şart mıdır? Yani hukuken değil tabii, etik olarak soruyorum. Kendi aramız
Tuhaf bir soru oldu ama böyle bir olay var. Şimdi diyelim ki adam sosyoloji çalışıyor veya matematik, felsefe filan. Yani doğa bilimleri dışında bir alanda çalışıyor olsun. Bu şahsın akademisyen olması için evrimi kabul etmesi şart mıdır? Yani hukuken değil tabii, etik olarak soruyorum. Kendi aramızda tartışırken böyle bir mesele çıktı. Farklı perspektifler var mı, merak ettim.
0
osuran imam
(26.04.21)
Etik olarak niye şart olsun ki? Yani evrim kabulünün etik ile ilgisini çözemedim ben. Hani doktorlar için hipokrat yemini bişekil etik meseledir o yüzden şart olur falan ancak evrimin kabulü ya da reddinin akademisyenin görev tanımıyla etikle alakası falan hiç yok ki.

Misal kişi tarihçi ise ve gidip Osmanlı tarihi ile ilgili araştırma yapıyor ise evrimin kabulü burda ne gibi bir işlev görecek? Hangi durumun yasanmasinin ya da yaşanmamasınin önüne geçilmiş olacak. Sosyolog, filozof, matematikçi vs için de aynısı geçerli.

Kısaca bence çok alakasız şeyler.
0
j r r tolkien hayrani
(26.04.21)
Bırakın doğa bilimleri dışını, bu ülkede biyoloji bölümünde bile evrimi kabul etmeyen akademisyenler, öğretmenler vs olabiliyor. Böyle bir kıstas yok ki. Bana kalırsa tüm bireylerin evrimi kabul etmesi gerekir, ama maalesef gerçeklik bundan uzak özellikle bizim ülkemizde.
0
isabella was a ginger
(26.04.21)
Bana göre de alakasız ki çok başarılı olup hala yaratilisa inanan insanlar da var. Matematikte iyi olmak için dine inanmak/inanmamak/evrimi anlamak gerekli değil.

Biyolog olup evrime inanmayan biraz komik olurdu tabi. Ya da doğa bilimci vs olup.

Etik olarak sıkıntı kişi kendi inançları sebebiyle bilimi reddederse olur. Yani biyolog kişi evrime inanmayip gidip makale olarak insanlar bonobolarla alakasizdir vs derse, evet sıkıntı olur.
0
logisticsmanager
(26.04.21)
Sıkıntı şurda zaten: evrim bilimsel bir olgu. Bu durumda evrimi kabul etmediğinde doğal olarak bilimi de reddetmiş oluyorsun. E bu durumda senin akademide bilim yapman sorun yaratır. Çünkü evrimi reddederek bilime karşı durmuş oluyorsun.

Böyle mi hakikaten?
0
🌸osuran imam
(26.04.21)
insanlar kendi alanlarında uzmanlaşıyorlar ve akademisyen oluyorlar. özellikle de sözel bölümlerde evrim'in e'sini bile bilmesine gerek yok ki kimsenin ilerleyebilmek için. mühendislik bölümleri de sayısal mesela, bir sürü fen lisesi mezunu falan var, ama dine ve yaratılışa inanan insan sayısı epeyce bol. sizin söylediğiniz şey çok mantıklı olsa da ancak kurgusal bir ütopyada söz konusu olabilir galiba.

biyoloji okuyor bile olsa, önüne birtakım dersler çıkıyor, o da ezberleyip geçiyor sınavları, algılayıp içselleştirmesine gerek bile yok. dersi geçtikten sonra beyninden siliyor. "bu dersleri alıp, geçip de nasıl bu kadar cahil kalabilmiş" dediğim çok insan oldu benim.
0
isabella was a ginger
(26.04.21)
Evrim = Bilim çok yanlış ve sakat bir eşitlik. Bilim evrimden büyüktür, evrim bilimsel yöntem ve ölçütler sonucunda ortaya çıkmış bir şey sadece.

Bugün bir bilim adamı cıkıp da evrimin olmadığını bilimsel yöntem ve kanıtlarla sunarsa evrim de pekala geçerliğini yitirebilir. Bilim dediğimiz şey zaten bu. Onun gelişmesi ilerlemesi de böyle oluyor. Einstein gelene kadar da kimse Newton fiziğinden hiç şüphe etmiyordu o mantıkla. Einstein da newtondan şüphe ettiği için bilim adamı değildi o mantıkla. Gerçekte öyle mi peki?
0
j r r tolkien hayrani
(26.04.21)
Evet bilim evrimden tabii ki büyük. Ama neticede Bilim'in (yani baş harfi büyük olan, kurum olarak bilimin) bir disiplini tarafından gözlemlenmiş bir olguyu reddetmek, "ben şu şu disiplinin şu şu gözlemini kabul ediyor, şu şu gözlemini reddediyorum" demek anlamına gelmiyor mu bu? Bilim ve bilimsel düşünce bir bütün değil mi?

Bilim tabii ki yanılgıları dışlayarak ilerliyor, ama neticede her an tersi ispatlanabilir diyerek bilimsel bir gözlemi kabul etmemenin varacağı nokta bilim karşıtlığı değil mi?

Yani bunlar benim kabul ettiğim fikirler değil, sadece sorgulamak açısından yazıyorum.

Öyle mi, değil mi?
0
🌸osuran imam
(26.04.21)
bu bilimde "uzmanlaşma"nın getirdiği bir problem. pratik anlamda, bir alanda uzmanlaşmayı seçmiş bir kişinin ilerleyebilmek için diğer alanlarda ne gibi gelişmeler olduğunu bilmesine pek gerek yok. bu konuda bir yazı okumuştum ama yazarını hatırlayamıyorum. aklıma gelirse yazarım.
0
isabella was a ginger
(26.04.21)
Hocam çok ayrı şeyler bunlar. Bilim, bilim adamından bilimsel yöntem ve değerlere bağlı hareket etmesini ister. Bilimdeki her şeyi gözü kapalı kabul etmesini değil. Zaten böyle baştan kabullenme durumu en temelde bile bilimle çelişir çünkü dediğim gibi bu ilerlemeyi engeller.

Sen eğer çalışmalarını bilimsel doğrultuda yapıyor, onun değerlerine bağlı kalıyorsan yeter. Senin dediğin durum bilimde çok daha büyük sıkıntılara sebep olur, bilimi bilim olmaktan çıkarır. "Bu kişi evrime inanmıyor o yüzden onun çalışmalarını direkt ele" tarzı bir noktaya getirir. Sence bu mantıklı mı?
0
j r r tolkien hayrani
(26.04.21)
Ben işin felsefesiyle ilgileniyorum, o yüzden başta etik diye belirttim. Tabii ki bir sosyoloğun çalışma yapması için evrimi bilmesine bile gerek olmayabilir. O yüzden pratik kısmı bir tarafa bıraktım. Benim sormak istediğim, bilimin bir disiplinine karşı çıkıp yine de bilim yapmanın etik olup olmadığı. Böyle davranan birinin davranışı etik mi değil mi, bunu merak ediyorum sadece. Evrime karşı bir sosyoloğun çalışmalarının değeri filan değil.
0
🌸osuran imam
(26.04.21)
j r r tolkien hayrani çok güzel açıklamış. evrimde şu an için geçerli olan kuramların hepsini kabul ediyorum, aksini söyleyenle de selamı sabahı keserim yaklaşımı tüm bilim insanlarının kabul ettiği bir anlayış olsaydı şu ana kadar bilim diye anlattığımız şey gram ilerlemezdi diyor. en kesin görünen şeye bile şüpheyle yaklaşmak, bu böyle kabul ediliyor ama tersi de gayet mümkün olabilir diye düşünen insanlar sayesinde bilim ilerliyor. etik olarak da bilimsel olarak da hiçbir kabul şartı olmamalı mantıken.
0
del piero10
(26.04.21)
bence evrim ağacı'nın videosunun şu kısmı da epey açıklayıcı:

youtu.be
0
infernal majesty
(26.04.21)
Etik kısım işini nasıl yaptığın ile ilgilidir bence. En başta da dediğim gibi bir doktorun gidip hipokrat yemini etmesi kendi işindeki etik ile ilgidir çünkü bu durum işini nasıl yapacağını etkiler ve bu yemin ile de birtakım şeylerin yaşanmasının önüne geçilmiş olur. Evrimin ise etik ile, işini nasıl yapman ile ilgisi yok bence.

Bilim yaparken ilgili alanda araştırma yaparsin ve bişeyler sunarsin önemli olan budur. Sen gidip alanında bilimsel yöntemleri kullanarak araştırma yapıyor, yaptığın araştırmaları da bilimsel ölçütleri vs kullanıp sunuyorsan bilim yapıyorsundur çünkü onun ilkelerine göre hareket ediyorsun. Bunun dışında gidip evrimin olmadığına hatta dünyanın düz olduğuna bile inanabilirsin ve bunun da etikle alakası olmaz çünkü bunların senin kendi alanındaki işi nasıl yaptığınla pek alakası yok.
0
j r r tolkien hayrani
(26.04.21)
şöyle düşünün dünyanın düz olduğunu savunan yada yerçekimi diye bir şeyin olduğuna "inanmayan" bir akademisyenin alanı ne olursa olsun bilim insanlığına güven duyar mısınız? yani cidden bir matemetik yada sosyoloji prof. u dünya düzdür dese, gece ve gündüzü çeşitli varlık yaratıyor dese ne kadar başarılı olursa olsun ona saygı duyar mısınız? eminim yüzde 99 hayır diyecektir. e peki neden evrim söz konusu olduğunda aynı durum söz konusu olmuyor sizin için?

çok sık dile getirilmesine rağmen hala insanlar bilimde teori ve kanunu karıştırıyor. işin daha kötü yanı ise bilimin sorgulayıcılık "ilkesini" öne sürerek evriminde sorgulanması gerektiğinin öne sürülmesi ve bunun bilimin gereği olduğu iddia edilmesi. evrimin sorgulanacak bir tarafı yok evrim geçmişteki bilim insanları tarafından sorgulandı ispatlandı tıpkı dünyanın yuvarlaklığı ve kütle çekimi gibi. bilmem kaçıncı dereceden nonlineer denklemleri topografik hede hödösöne dair bir matematiksel kuramı ispatlamak için nasıl bir matematikçi öklid teorisini tekrardan ispatlayarak başlamıyorsa çalışmasına yaşama ve biyolojiye dair her hangi bir çalışmada da evrimin temel kuramlarının ispatlanması ile uğraşılmaz, geçmişteki ispatlar, kuramlar, çalışmalar doğru kabul edilerek onların üzerine kurulur yeni kuramlar.

ayrıca "matematikçiyse, psikologsa, sosyologsa bilmemneciyse evrimi kabul edip etmemesinin bir önemi yok kendi alanı değil sonuçta" şeklinde bir bakış açısının tehlikeli ve bilimsel düşünceyle bir alakası olmadığını düşünüyorum. zira bilim bir bütündür. bilim sizin inancınızdan bağımsız somut olguları irdeler, inceler. siz somut olguları işinize, keyfinize, mantığınıza, inancınıza uymadığı için kabul etmiyorsanız bilimsel düşünce üretecek mantaliteden yoksunsunuz demektir. şu halde üreteceğiniz çalışmaların da güvenilirliği sorgulanır olacaktır. evet belki "gelişmekte olan toplumların bireyselleşme sürecinde pandiklenmenin etkileri" konulu bir çalışmaya evrimin kabul edilmemesi doğrudan etki etmeyeecektir ancak evrimin reddine sebep olan düşünce, fikir ve inancın etkisinin yoğun olarak irdeleneceği bir çalışmada -misal toplum - birey - din ilişkisi gibi- evrimin reddinin sebep olduğu mantalite çalışmanın bütününe daha fazla etki edecektir kuşkusuz. çünkü çalışmayı yapan bilim insanı labarotuvara girerken fikir ve inançlarını kapının ardında bırakmamıştır.
0
issiz karga
(26.04.21)
@issiz karga +1

hukuken olayını geçtim, bunun etik sorgulamasını daha alanında bilim, araştırma, çalışma vs. yapacak kademeye gelmeden yapması, aşmış olması lazım. aksini iddia eden inançlıdır ve dinini reddetmemek için kılıf arıyordur. "bilim her şeye şüpheyle yaklaşır" önermesi elbette doğru ama evrim konusunda yanlış. 2+2'ye nasıl artık şüpheyle yaklaşmıyorsak evrim'e de yaklaşmıyoruz. çünkü evrim teori olmaktan çıkalı epey oluyor.
0
lesmiserables
(26.04.21)
@issiz
Hocam burdaki sıkıntı "güven" sıkıntısı. Kişiye duyulan güvenin bilimsel çalışmayı değerlendirme ile ilgisi olmamalı. En azından bilim camiası kişi ve yaptıkları ayrımını yapmış -ki zaten olması gereken o-. Eğer bir kişinin bilim insanı olarak değerlendirip değerlendirmeme kriteri neye inandığı ise zaten bu değerlendirme bilimsel, objektif bir değerlendirme değildir.

Kişinin bilim insanlığını değerlendirme kriteri o kişinin ilgili alanda nasıl çalıştığı ve ürettiği eserlerin, çalışmaların yine aynı alanda yetkin kişiler tarafından bilimsel kriterlere göre değerlendirilmesi şeklinde. Yani atıyorum "dünya düzdür" diyen bir prof olduğu zaman gidip onu "X konusunda bilgisiz olmakla" ya da "X konusunda cahil olmakla" nitelendirebiliriz ancak gidip de bilim insanı olmamakla nitelendirmeye çalışırsan işte o zaman iş değişir.

Bunun dışında "bilim şüpheyle yaklaşır" düşüncesine tehlikeli demek de bence esas yanlış olan. Bilim sana diyor ki "eğer yanlış olduğunu düşünüyorsan gel de ispat et" bu kadar basit. Sen gidip "öncekiler bunu yaptı" o yüzden aksini ispatlamakla uğraşma dersen bilimle çelisirsin çünkü o kapıyı kapatıyorsun. Bilim ise açık tutuyor, zaten eğer bir konu kesin ise başkası onun yanlışlığını ispat edemez ancak onun yanlışlığını belirlenen kriterler içinde göstermeye çalışmak da bilimin içinde olan bişey.

Bir de bilim her zaman "şunlar bunu bulmuş, ben de üstüne bunu koyayım" şeklinde gitmiyor ne yazık ki. Bazen yapılan bir deneyin, çalışmanın sonucu oyle değişik oluyor ki önceki çalışmaları yerle bir ediyor. Bu durumda gidip "ama öncekiler bunu ispatlamıştı, o yüzden bizimki yanlış olmalı" demiyorlar. Oturup onun sonucunda yepyeni birşey çıkarabiliyor.

Yine aynı örneği vereceğim sıkacak belki ancak Einstein gibi bir örnek var elimizde. Bu adamın yaptıkları resmen bilimde devrim niteliğinde olmasına karşın ısrarla "tanrı zar atmaz" vs deyip durdu. Şimdi bu adam evrimi bişekil kabul etmesine karşın bir yaratıcıya da inanıyordu. Ee sen şimdi gidip bugün "bilim insanı evrime inanmali" dersen yarın gider bunu "bilim insanı yaratıcıya inanmamali" şekline getirirsin. Ee ne olacak o zaman inançlı adamlar sirf inançları yüzünden bilim adamı değildir mi diyeceksin?

Işte bu yüzden kişinin neye inanıp neye inanmasınin onun çalışmalarinin değerlendirilmesinde pek ilgisi olmamali. Kişi ve yaptıkları ayrımını en azından bilimsel anlamda net olarak yapılmalı.
0
j r r tolkien hayrani
(26.04.21)
@j r r tolkien hayrani dostum belki ben birden fazla konuya aynı anda değinmek istdidğim için anlatmak istediğimi düzgün aktaramamış olabilirim ama dediklerimin aslında eleştirdiklerinle pek bir ilgisi yok hatta özünde senin yazdıklarının bir çoğuna da katılıyorum.

evvela bilim şüpheyle yaklaşır düşüncesine tehlikeli cümlesini aslında biraz türkiyedeki akademik ortamı düşünerek kurdum. hani papaz eriğini imana getiren ve sayıları son yirmi senede oldukça fazla artan kesim var ya onları düşünürek. bizzat "soy babadan geçer" ve "hayvanların duyguları yoktur" cümlelerini kuran doçentlerle tanıştım. işin "akademik" bakış açısı bu şekildeyken avam / halk arasında durum daha da vahimleşip "bilim her şeyi sorgular" cümlesi çok yanlış yerlere çekilip post modern bir tarzda yorumlanıyor. 1 - 2 hafta önce sözlükte yine bir evrim tartışması vardı ve bilim insanı olmadığı hatta kıyısından bile geçmediği kurdukları cümlelerden ve yürüttükleri mantıktan belli olan kişiler bu cümleyi işlerine geldiği gibi kullanarak evrimi çürütmeye(!) çalışıyorlardı. tehlike dediğim nokta bununla alakalı işte. normal, olması gereken bir bilimsel anlayış dediğin gibi "eğer ispatlayabiliyorsan gel çürüt" ama aynı zamanda "aksi ispatlanmamışsa eldeki verilere, deneylere, gözlemlere göre bu doğrudur ve bunu temel alarak yada buna referans göstererek yeni çıkarımlarda bulunulabilir" de der. umarım ne demek istediğimi anlatabilmişimdir, bilimin sorgulayıcı olmasıyla hiçbir derdim yok bunun nasıl yapıldığıyla ilgili sıkıntılar var onlara istinaden kurdum o cümleyi.

şimdi güven ve bilim insanlığının değerlendirilmesi kısmında oldukça karmaşıklaşıyor iş. sen biraz işi inanç boyutuna indirgemişsin. son cümlelerinde özellikle inanç evrim çatışmasına çok değinmişsin. evvela biraz düşündüğün zaman senin de şunda hem fikir olacağına inanıyorum "inanç ve evrim çatışmaz. kişi hem bir yaratıcıya inanıp hem de evrim teorisini kabul edebilir" zira inanç çok geniş ve sadece 3 dine indirgenemeyecek kadar büyük bir kavram. üstelik örnek verdiğin einstein ın da düşünceleri zamanla farklılaşmıştı. onu da geçtim bir yerlerde -uzun zaman oldu kaynak veremeyeceğim kusura bakma- einstein ın inanç ve tanrı kavramlarının semavi dinlerdekinden çok farklı olduğunu onun kozmosu bir nevi tanrı olarak algıladığından bahsediyordu. bu doğru olmasa bile -en azından semavi dinlere inanmadığını biliyoruz- einstein ın deist olması evrimi kabul etmesi için bir engel değil. bu inanç meselesi bir yana üstelik einstein ın kuantum fiziği ile sorunlu olduğunu, tam anlamıyla kabul etmemek demeyelim ama kabul etmemeye meyilli olduğunu da biliyoruz. bu durumda ben eisnteinı bilim insanı olmamakla itham edebilir miyim? haşa :) ironik bir şekilde einstein ın düşünceleri ve inancı ikimizinde öne sürdüğü fikirlere anti tez :) şaka bir yana bilimsel güvenilirlik kısmına tekrar dönecek olursam yazımda bir örnek verdim, evet, bilim insanı reddetiği teorilerden çok farklı alanlarda çalışıyor olabilir ancak çalışma alanı reddetiği teorilerle kesişmeye başladığında ne olacak? laboratuvara girerken inancı ve fikirleri kapıda bırakmak derken bunu kastediyordum. farazi bir örnek veriyorum bilimsel açıdan doğruluğu olmayabilir, insan davranışlarının kökeni üzerine çalışan bir psikolog iş insanın evriminin ilk yıllarından bugününe aktardığı davranışlara, güdülere geldiğinde eğer "evrim yoktur, insan yaratılmıştır o yüzden o dönemden aktarılan bir güdü vs de söz konusu olamaz" gibi bir düşünceyle hareket ederse ne olacak? laboratuvar kapısı bu yüzden çok önemli :) insan kendi kişisel inanç ve düşünce dünyasında istediğine inanabilir, düşünebilir ama iş bilim icra etmeye geldi mi düşünce ve inancı icra ettiği çalışmalara engel oluyorsa bu kişinin bilimsel güvenilirliği sorgulanır doğal olarak. aslında önceki mesajımda pek farkına varmadım ama ucundan biraz kişi ve bilimsel çalışma ayrımını bulandırmışım. çok teoride tartıştığımız için pratiğe yansıdığında havada kalıyor olabilir yazdıklarımız. somut bir örnek olarak açıkçası pek zannetmiyorum ki batı akademik camiasında bilimin şu an doğru kabul ettiği kanunları -evrim, termodinamik, kütleçekim- reddeden söylemlerde bulunup da çalışmaları bir einstein, heisenberg, newton gibi ciddiye alınan çok fazla bilim insanı olsun.
0
issiz karga
(26.04.21)
sadece bizim ülkede değil, dünyada klasik darvinci evrimi kabul görmeyen bir çok bilim insanı var. biyoloji alanından da genetikten de hemde. hemde bizimki gibi tıraştan değil gerçek üniversitelerdeki akademisyenler.

buradaki asıl mesele evrim dediğimizde ne anlıyoruz veya ne anlamalıyız? ortak ata? rastlantısal evrim?

evrim kendi içerisinde bir çok tartışmaya sahip. darvinci biyologlar rastlantısal evrimi savunuyor örneğin. harvard'da dahi rastlantısal evrimi reddeden bilim insanları mevcut.

bunlarda mevcut. evrim ve islamı, evrim ve diğer dinleri bağdaştıran bir sürü akademisyen/bilim insanı da mevcut.
0
pardus
(27.04.21)
bugünkü popüler tabirle maymundan geldik argümanı gibi oldukça saçma bir soru bence.

evrimi kabul eden reddeden ve bunu da bir bilimsel arka plana dayandıran bir çok bilim insanı var. müslüman olupta kabul eden ateist olupta reddeden de var. hatta evrim ile ilgili ilk bilimsel çalışma olarak görülen eser islamın altın çağındaki bir müslüman bilim insanı Basralı El Cahiz'in yazmalarıdır. İlk kez doğal seleksiyondan ve daha bir sürü durumdan söz eden yine odur.

özetle kişinin bilim insanlığının rüştünü ispatlamaz evrime dair görüşleri. bu alanda çalışan insanlarda bile çeşitlilik mevcutken diğer disiplinlerde de bunun olması çok doğal olmalı.
0
outis2
(27.04.21)
(5)

ingilizce CV ye kardeşler Aş'yi yazmak

ingilizce cv olusturuyorum.geçmişte kardeşler kalıp aş diye bir yerde çalıştık diyelim.bunu kardeşler kalip co seklinde mi yazıyoruz.bir de sutcu imam university şeklinde mi yazıyoruz?
ingilizce cv olusturuyorum.
geçmişte kardeşler kalıp aş diye bir yerde çalıştık diyelim.
bunu kardeşler kalip co seklinde mi yazıyoruz.
bir de sutcu imam university şeklinde mi yazıyoruz?
0
(07.03.21)
evet
0
Anjelik
(07.03.21)
Hayır özel isimler ingilizceye çevrilmmez, a.ş yaz geç. co falan yazma ağır dalga geçerler
0
zikardo
(07.03.21)
özel isimler çevrilmez. ben çok gülüyorum a.ş. için jsc, co falan yazanlara.
bunun daha da ileri versiyonu adresleri ingilizceye çevirenler.
0
lesmiserables
(08.03.21)
sutcu imam university yazilabilir ama "a.ş yaz geç. co falan yazma ağır dalga geçerler" +1.
0
hot potato
(08.03.21)
Türkçe ismi neyse onu yazın. hatta piyasada genel olarak bilinen bir ticari ismi varsa, doğrudan onu yazın. mesela Turkcell yazın, turkcell iletişim sanayi ticaret aş yazmaya gerek yok.
0
co2s2
(08.03.21)
(5)

Van’dan Erciş’in Köyüne

cilekli pasta
Gitmek istiyorum bir köy okuluna yardım için. Tehlikeli yollar mıdır?
Gitmek istiyorum bir köy okuluna yardım için. Tehlikeli yollar mıdır?
0
cilekli pasta
(05.03.21)
tehlikelidir. eğer kaçırılırssan 5 yıl boyunca esir olarak tutulabilirsin. ardından seni kurtarmak için gelirlerse ölebilirsin. bunu göze alarak hareket et.
0
paudi
(05.03.21)
istiklal'de bıçaklanma ya da iş kazasından ölme ihtimalinden daha düşüktür herhalde. bence gidilir.
0
lesmiserables
(05.03.21)
Arkadaşlar toplu gidilecek tek gitmeyeceğim ama böyle arabayı indir tara olayları var mı onu merak ediyorum özellike kendisi eşi dostu oralarda yaşayan varsa onlara sorum
0
🌸cilekli pasta
(05.03.21)
tehlikeli değildir. indir tara olayı nedir yahu. rahat rahat gidiniz.
0
kisa bisey olsun istemistim
(05.03.21)
ben olsam gitmem
0
sizofren06
(05.03.21)
(8)

Size 5 film söylesem, bana film önerir misiniz?

anladespina
Doğrudan "film önerin" demiyorum çünkü neden diyeyim, herkes başka bir şey sever. Şimdi sevdiğim 5 tane filmi yazacağım, bunları izleyip sevenler başka önerilerini bırakabilir.Seul contre tous (Herkese Karşı Tek Başına) / Gaspar NoéUzak / Nuri Bilge CeylanSeconds (İki Yüzlü Adam) / John Frankenheime
Doğrudan "film önerin" demiyorum çünkü neden diyeyim, herkes başka bir şey sever. Şimdi sevdiğim 5 tane filmi yazacağım, bunları izleyip sevenler başka önerilerini bırakabilir.

Seul contre tous (Herkese Karşı Tek Başına) / Gaspar Noé
Uzak / Nuri Bilge Ceylan
Seconds (İki Yüzlü Adam) / John Frankenheimer
Yazgı / Zeki Demirkubuz
Ana Yurdu / Senem Tüzen
0
anladespina
(25.02.21)
Oslo 31 Ağustos
0
epistemic_regress
(25.02.21)
şu beş filmi seven auteur/avangard/kült tarzı her şeyi sever.
beş tane önereyim örnek olarak:

night and the city (jules dassin)
lacombe lucien (louis malle)
hush hush sweet charlotte (robert aldrich)
white heat (raoul walsh) -james cagney'e dikkat-
gurbet kuşları (halit refiğ)
0
lesmiserables
(25.02.21)
Uzağı sevdiysen bence gişe memuru'nu seversin.
0
westblack
(25.02.21)
Der Siebente Kontinent.
0
krang
(25.02.21)
bestsimilar.com

denemedim ama ai gayet kolay boyle engineler.ben yapmistim kendi capimda bir tane.
0
camussar
(25.02.21)
İşe Yarar Bir Şey / Pelin Esmer
0
mr rosebud
(25.02.21)
Kız kardeşler - Emin Alper
0
adivar
(25.02.21)
sevebileceğini düşündüğüm birkaç yönetmen:

mike leigh
theo angelopoulos
ed yang
tsai ming liang
0
filteria
(25.02.21)
(6)

Nadirkitap alisveris

kuehles blondes
Merhaba, nadirkitap’tan daha once hic alisveris yapmadim o yuzden birkac sorum olacakti. Tam olarak hangi kitabi alacagimi bilmiyorum (konuyu biliyorum) ve kitap resimsizse almayacagim mesela ama sadece kapak resimlerini koymuslar ilana. Saticiya mesaj atabiliyor muyuz? Guvenilir mi, zamaninda geliy
Merhaba, nadirkitap’tan daha once hic alisveris yapmadim o yuzden birkac sorum olacakti.

Tam olarak hangi kitabi alacagimi bilmiyorum (konuyu biliyorum) ve kitap resimsizse almayacagim mesela ama sadece kapak resimlerini koymuslar ilana.

Saticiya mesaj atabiliyor muyuz?
Guvenilir mi, zamaninda geliyor mu? Satici yorumlarini goremedim de.

Onun disinda kitabi aldim ve begenmedim diyelim. Iade edebiliyor muyum? Normalde iade edebilmem lazim ama tam bilmiyorum. (Kargo parasi umrumda degil, o yansa da olur)
Bir de kaziklayip kaziklamadiklarini nasil anlayabilirim :D (bu biraz aptal bir soru oldu, farkindayim)
Tesekkurler .)
0
kuehles blondes
(22.02.21)
Normalde zaten kitap satan yerler telif hakları nedeniyle yırtık ve yanlış kitap gönderimi dışında iade kabul etmiyor.
0
Unde bach canim
(22.02.21)
Nadir kitap baya guvenilir bir site birkac kere kullandim daha once, sorun yasamadim. Baya oldu kullanmayali saticiya mesaj atma ozelligi var miydi hatirlamiyorum. Eger yoksa saticinin adini google'da ararip iletisim bilgilerini bulabilirsiniz belki
0
fakyoras
(22.02.21)
Satıcının adını Google’da aratıp telefonunu bulup aramıştım, çok yardımcı olmuslardi.
0
fever
(22.02.21)
mesaj atabiliyorsun.

yüzlerce kitap alışverişi yapmışımdır. kullandığım, bildiğim en güvenilir site.
0
lesmiserables
(22.02.21)
satış yapanlar sahaftır.. siteyi aracı gibi düşünebilirsin. aynı satıcıdan aldığınızda 75 tl veya 100 tl üzeri kargo ücreti olmuyor. evet satıcıya sor bölümünden mesaj atıp sorabilirsin. iade durumunu bilmiyorum zaten ikinci el olduğu için yapmazlar gibi.
0
jepa
(22.02.21)
güvenilir. çok alışveriş yaptım hepsi zamanında geldi. iade yok. mesaj atabiliyorsunuz.

yalnız mesajı hemen göremeyebiliyorlar, dönüş alamazsanız arayın. bir sahafa mesaj atmıştım, direkt bizi arayın mesajları düzenli göremiyoruz yazmışlardı. sonrasında başka satıcıları da aradım bulamadığım kitaplar için, gerçekten ilgilenip yardımcı oldular.
0
juliette
(22.02.21)
(3)

rusça öğrenmek istiyorum

roket adam
iyi derecede ingilizce ve almanca biliyorum. rusça öğrenmek istiyorum, önceliğim alfabe değil de konuşmayı öğrenmek. sizce oluru var mı, kısa vadede tıngırdatmaya başlar mıyım? yoksa saydığım dillerden bammmbaşka bir altyapısı mı vardır gramer olarak?
iyi derecede ingilizce ve almanca biliyorum. rusça öğrenmek istiyorum, önceliğim alfabe değil de konuşmayı öğrenmek. sizce oluru var mı, kısa vadede tıngırdatmaya başlar mıyım? yoksa saydığım dillerden bammmbaşka bir altyapısı mı vardır gramer olarak?
0
roket adam
(21.02.21)
altyapı olarak saydığın dillerden bambaşka tabiki ama almanca ve ingilizceyi öğrenmişsin, bunu da öğrenirsin.

alfabeye takılma. yarım saatte alıştırma yapa yapa kavrarsın alfabeyi.
el yazısını öğrenmek birkaç gün alabilir.
0
lesmiserables
(21.02.21)
Rus kızlarına mi yürüyeceksin :)

Sen öğrenirsin kabiliyetli adamsın :)
0
lion de la Turquie
(21.02.21)
alfabe mesele bile değil de zor bir dil. ingilizce'ye hiç benzemiyor. çok istisnası var ve bu yorucu oluyor.
0
karahan01
(21.02.21)
(6)

şuan türkiyede kayıtdışı ekonomi

izmirduyuru
sizce yüzde kaçtırözellikle son dönemdeyüzde 40 varmıdır
sizce yüzde kaçtır
özellikle son dönemde
yüzde 40 varmıdır
0
izmirduyuru
(20.02.21)
yoktur bence o kadar. maks yüzde 15-20
0
papuayenigine02561
(20.02.21)
Esnaf vergiden kaçınmak için nasıl taklalar atıyor bilemezsiniz. İşim gereği bunu size rahatlıkla söyleyebilirim %40+ rahat var.
0
Kresto
(20.02.21)
ev içi bakım ve hizmeti de dahil ediyor muyuz?
çocuk bakımı, yaşlı bakımı,
ev içi temizlik, yemek vs.
tarımda aile işinde çalışanlar? gerçi tarım mı kaldı.

%40tan kesinlikle daha fazladır.
0
rewlack
(20.02.21)
bu arada kayıtdışı ekonomiye kulağa hoş gelmese de fuhuş ve uyuşturucu dahil
0
🌸izmirduyuru
(20.02.21)
O kadar yoktur ama yakindir bence
0
Anjelik
(20.02.21)
%40+ vardır +1
0
lesmiserables
(20.02.21)
(4)

Çevirinin çevirisi olmayan Türkçe çeviri kitap tavsiyesi?

isabella was a ginger
İngilizce kitapları orijinalinden okuyorum, bazen Türkçe bir şeyler okuyasım geliyor, internetten İngilizce dışında bir dilde yazılmış çeviri bir kitap alıyorum, hoop, bir bakıyorum, İngilizce çevirisinden çevrilmiş! Bıktım yahu. Çevirinin çevirisi okumak istemiyorum ben. Türkçe kitap okuyamaz oldum
İngilizce kitapları orijinalinden okuyorum, bazen Türkçe bir şeyler okuyasım geliyor, internetten İngilizce dışında bir dilde yazılmış çeviri bir kitap alıyorum, hoop, bir bakıyorum, İngilizce çevirisinden çevrilmiş! Bıktım yahu. Çevirinin çevirisi okumak istemiyorum ben. Türkçe kitap okuyamaz oldum bu yüzden.

Gerçekten İngilizce dışında bir dilden doğrudan Türkçeye çevrilmiş bildiğiniz roman veyahut felsefe/araştırma kitapları var mıdır? Varsa tavsiye edebilir misiniz?
0
isabella was a ginger
(19.02.21)
Franz Kafka Dönüşüm kapağında Almanca aslından çevrildiği yazıyordu.

"(Dil adı) aslından çeviri" şeklinde ararsanız bulabilirsiniz.
0
dissendium
(19.02.21)
-Kitap alırken künye sayfasına bakın. Orada hangi dilden çevrildiği yazar.
-Az çok çevirmenlere aşina olmaya çalışın. Hangi çevirmen iyi çeviriyor bilin. Orjinalden çevirip metni çorba eden çevirmenler de var.
-Kaliteli yayınevlerine yönelin.
0
lesmiserables
(19.02.21)
@lesmiserables

işte çoğunlukla online alışveriş yaptığım için oluyor. en son aldığımda da can yayınlarının kitapları da jelatinliydi, o yüzden bakamamıştım. hepsi öyle mi bilmiyorum.
0
🌸isabella was a ginger
(19.02.21)
çevirmenlere dikkat edebilirsiniz. bir süre sonra aşina oluyorsunuz, mesela yelda gürlek italyancadan çeviriyor, güzel de çeviriyor. yine rekin teksoy, başlı başına kitap alma sebebi.
italyanca demişken yazar olarak da niccolò ammaniti'yi önereyim. bütün kitapları güzel ama "tanrı nasıl isterse" ve "eğlence başlasın" aslından çeviri, onlara bir bakabilirsiniz.
0
juliette
(19.02.21)
(6)

18 yaş altı yeğen ile yurtdışına gitmek

bialo czerwoni
yeğen var bizle yurtdışına gelmek istiyor.17 yaşında. pasaportu var.herhangi bir sorun olur mu acaba ? aileden bir rıza kağıdı mı almak lazım ?
yeğen var bizle yurtdışına gelmek istiyor.

17 yaşında. pasaportu var.

herhangi bir sorun olur mu acaba ? aileden bir rıza kağıdı mı almak lazım ?
0
bialo czerwoni
(03.02.21)
Normalde ailenin pasaport alma aşamasında rıza göstermiş olması gerekli anne/baba olmadan yurtdışına çıkabilir diye.
Bunu yaptılarsa, siz olmasanız da yanında çıkabilir.
0
burfak
(03.02.21)
ben 15 yaşında tek başıma almanyaya gitmiştim. gerçi sene 2003'tü o zamandan bu zamana bir şey değişti mi bilmiyorum. havaalanında polis kontrolünden geçerken abim beni yolcu etmişti. orda herhangi bir şey sordular mı hatırlamıyorum =/
0
amour fou
(03.02.21)
Ben de kağıt alınıyor diye hatırlıyorum, eğer değişmediyse.
0
reactionic
(03.02.21)
bir çevirmen olarak bu tür belgeleri çok görüyorum. muvafakatname diye geçiyor. anne babanın noterden yurtdışına vb. çıkış için onay vermesi şeklinde. yani büyük ihtimalle gerekiyor.

tavsiyeyi buradan değil yetkili kuruluşlardan alın bence.
0
lesmiserables
(03.02.21)
15 ve 16 yaşlarımda tek başıma yurtdışına çıkmıştım ben, bir muvakatname almamıştım.
0
hayaletimsi
(03.02.21)
O isler pasaport alinirken yapiliyor zaten. Ana baba izni eger bir bosanma vs varsa gerekiyor diye biliyorum. Bir sorun olmaz
0
ala09
(03.02.21)
(13)

Piyanist

skywalker.anakinn
Bildiğiniz kaliteli piyanistler ve sevdiğiniz eserlerini paylaşır mısınız? Yann Tiersen,Grinko dışında olsun lütfen çok bilindik kendileri. Günümüz de olur eskilerden de olur. Alıp götürsün.
Bildiğiniz kaliteli piyanistler ve sevdiğiniz eserlerini paylaşır mısınız? Yann Tiersen,Grinko dışında olsun lütfen çok bilindik kendileri. Günümüz de olur eskilerden de olur. Alıp götürsün.
0
skywalker.anakinn
(31.01.21)
Yiruma - Kiss The Rain (daha çok River Flows In You ile biliniyor ama bence Kiss The Rain daha hoş)
0
hayalhayal
(31.01.21)
evgeny grinko- valse
0
bigcaptain
(31.01.21)
(git: youtu.be)

(git: youtu.be)

En sevdiklerim.
0
Fiyu
(31.01.21)
Al sana en bilinmeyeninden muhteşem bir eser. Bu adamın diğer şarkılarına da bak.
youtu.be
0
Jux
(31.01.21)
www.youtube.com evgeny khmara - element
0
ryhmer
(31.01.21)
Tigran Hamasyan şüphesiz

Parça ismi: Drip
İkinci eser: Kars1
0
Etanglement
(01.02.21)
ludovico einaudi - the earth prelude
niklas paschburg - tuur mang welten
george davidson - mariage d'amour
0
ravenclaw
(01.02.21)
Ólafur Arnalds - www.youtube.com
0
uuth
(01.02.21)
Philip Glass +1
Joep Beving
Maria Joao Pires
Stimming
0
lesmiserables
(01.02.21)
Erik Satie +1
0
birbuket
(01.02.21)
Bu cevap için giriş yaptım.
(bkz: deli vahit)
0
kumandanim
(01.02.21)
erik satie
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(01.02.21)
@kumandanım şimdiden favorim oldu. Aydınlandım. İçimdeki sanat aşkı körüklendi. Çok müteşekkirim.
0
🌸skywalker.anakinn
(01.02.21)
(3)

Tercümanlık

tithousand
Merhaba,Bir arkadaşıma pandemi’den ötürü yaşadığı ekonomik sıkıntıdan dolayı yardımcı olmak adına evde çocuklarıyla zaman geçirirken/bakımı yaparken de makale vb. çeviri yapabileceği bir iş bulmak istiyorum. Arapça ve Türkçe dillerine son derece hakim. Nasıl bir yol izlenmeli?Teşekkür ederim.
Merhaba,

Bir arkadaşıma pandemi’den ötürü yaşadığı ekonomik sıkıntıdan dolayı yardımcı olmak adına evde çocuklarıyla zaman geçirirken/bakımı yaparken de makale vb. çeviri yapabileceği bir iş bulmak istiyorum.

Arapça ve Türkçe dillerine son derece hakim.

Nasıl bir yol izlenmeli?

Teşekkür ederim.
0
tithousand
(15.01.21)
facebook'ta bir sürü çeviri grubu var bazen oralarda ilanlar oluyor. çeviri, çevirmen, tercüme vs. gibi anahtar kelimelerle arama yapabilir. onun haricinde tercüme bürolarına CV yollayabilir ama genelde büroların çalıştığı tercümanlar oluyor, özellikle deneyimi yoksa pek sıcak bakmıyorlar. bir de proz.com var, ilanlar oluyor ama orada da ücretli üye olmak gerekiyor. yani teklif bile veremiyorsunuz ücretli üye olmadan.
0
sec guard
(15.01.21)
sec guard +1

çeviri gruplarından şansını deneyebilir, bürolara cv atabilir ama piyasaya girmek zor çünkü çevirmenlik zor. dil bilmeyle bitmiyor. mesleğe alışmak, işinde ortalama bir seviyeye gelmek birkaç yıl süreceği için muhtemelen bırakacaktır. çeviribilim okuyup "yapamıyorum" diyenler çok oluyor. yine de yapmak istiyorsa mutlaka bürolarla konuşup durumu açık açık anlatsın, yardımcı olacak ve işi öğretecek bürolar olabiliyor arada.
0
lesmiserables
(16.01.21)
Profesyonel bir şekilde ilerlemek istiyorsa eğer kesinlikle güzel bir CV ile Tercüme Büroları ile görüşmesi gerekir. CV'sinde mutlaka 1000 karakter başına talep ettiği ücretleri, geçmiş deneyimlerini, uzmanlık alanlarını, simültane yada fısıltı tercüme yapıp yapamadığını belirtmesi gerekir. Türkiye için Onat Tercüme'yi, Uluslararası platform olarak Translated firmasını önerebilirim.

www.onattercume.com
www.translated.com
0
anathemamen666
(16.01.21)
(15)

Kitap tavsiyesi

dissendium
Franz Kafka Dönüşüm gibi kısa (benim okuduğum 100 sayfadan azdı) kitap tavsiyesi verir misiniz? Teşekkür ederim.
Franz Kafka Dönüşüm gibi kısa (benim okuduğum 100 sayfadan azdı) kitap tavsiyesi verir misiniz? Teşekkür ederim.
0
dissendium
(08.01.21)
zweig - satranç
0
westblack
(08.01.21)
Albert Camus Yabancı
0
silver apple
(08.01.21)
Kırmızı pazartesi
0
1917
(08.01.21)
Yaşar Kemal'in kısa romanları var Yılanı Öldürseler, Ağrı Dağı Efsanesi, Kuşlarda Gitti gibi.
0
skywalker.anakinn
(08.01.21)
dolaptan temaşe
0
alt4y
(08.01.21)
marti, kucuk prens
0
alttaraf
(08.01.21)
Moskova’da Yanlış Anlama
Benim Hüzünlü Orospularım
0
ms brownstone
(08.01.21)
gogol-palto, burun
kafka-bir köy doktoru
tahsin yücel-haney yaşamalı
adalet ağaoğlu-evcilik oyunu
tüm tragedyalar
0
lesmiserables
(09.01.21)
Jakob von gunten
0
nickimin hakkini veremedim
(09.01.21)
bir idam mahkumunun son günü
0
gilly
(09.01.21)
Uyuyan Adam - Georges Perec
0
huçi kuçi
(09.01.21)
Doğunun"Kafka"sı diye anılan Sadık Hidayet kitaplarını inceleyin isterseniz
0
yazdonumu
(09.01.21)
Katip bartleby
0
adivar
(09.01.21)
Yaşlı adam ve deniz
Yabancı +1
Açlık- Knut Hamsun
0
the coon
(09.01.21)
Sait Faik bütün hikayeleri
0
lüzumsuz adam
(09.01.21)
(1)

Kadıköy'de ucuz ozalit

mecik balit
Merhabalar.. Kadıköy taraflarında ucuz kopyalama yapacak fotokopici vs bilen var mıdır acaba? PDF var elimde bayağı bayağı fazla, onları bastırtacağım..
Merhabalar.. Kadıköy taraflarında ucuz kopyalama yapacak fotokopici vs bilen var mıdır acaba? PDF var elimde bayağı bayağı fazla, onları bastırtacağım..
0
mecik balit
(03.01.21)
ksc copy
0
lesmiserables
(03.01.21)
(25)

Türk edebiyatında kıymeti bilinmeyen kitaplar

yazdonumu
Sizce nelerdir?Misal etrafımda Peyami Safa kitapları okuyan pek kimse yok. Örneğin Sabahattin Ali okuyan var ama popüler olmasa okumayacaklardı belki.Size göre neler var kıymeti bilinip çok okunmayan, okumayanın çok şey kaçırdığını düşündüğünüz muhteşem kitaplar neler. Mutlaka benim de gözümden kaça
Sizce nelerdir?
Misal etrafımda Peyami Safa kitapları okuyan pek kimse yok. Örneğin Sabahattin Ali okuyan var ama popüler olmasa okumayacaklardı belki.
Size göre neler var kıymeti bilinip çok okunmayan, okumayanın çok şey kaçırdığını düşündüğünüz muhteşem kitaplar neler. Mutlaka benim de gözümden kaçan, çok iyi, okusam çok seveceğim kitaplar vardır. Bu vesileyle onları da öğrenir okurum :)
0
yazdonumu
(11.12.20)
yazmayayım dedim ama yazıyorum: Orhan Pamuk. Tabii yazar olarak söyledim ama...Orhan Pamuk kitapları diyeyim madem.

Ayrıca Peyami Safa konusunda katılıyorum.

Sabahattin Ali bence dünyaca daha da kıymeti bilinebilir.
0
AlsterWasser
(11.12.20)
oğuz atay. özellikle de dil açısından bir bilimadamının romanı.

sonra kesinlikle orhan pamuk. cevdet bey ve oğulları daha yeni bitirdim. çok genç yaşta o kadar iyi kitap yazmak mükemmel bir yetenek.
0
lesmiserables
(11.12.20)
Orhan Pamuk ve Oğuz Atay gene bi derece okunuyor sanki. Ya da ben etrafımda okuyan bir kaç arkadaşa falan rastladığım için bana öyle geliyor belki
0
🌸yazdonumu
(11.12.20)
Bu adamı pek sevemedim doğrusu ama şu konuşması dikkati mi çekti:
streamable.com

Bununla video ile beraber şunu düşünmemek elde değil ,
bir şey bizi videoda sayılan kişi ve eserlerden uzak tuttu kürk mantolu madonna un kürkü arasına bıraktı. Orada bulunmayı da aydınlanma, ufuk açma zannediyoruz.

O Şahıslara ulaşırsan zaten kitaplarını da göreceksin.
0
Erva
(11.12.20)
Sevgi Soysal ve kitapları


Tutkulu Perçem
Yenişehirde bir öğle vakti
Tante Rosa


Okumalı hepsini.
0
ırene adler
(11.12.20)
Yaşar Kemal de deseydiniz bari :))
barış bıçakçı bence iyidir gerçi o da ünlü baya.alper canıgüz de bence daha ünlü olmalı ama kıymeti bilinmiyor diyemem.
0
high hopes of the sozluk
(11.12.20)
@erva

konuşmada adı geçen şahısların tamamı farsça, arapça, türkçe kırması bir dil kullandığından, farsçadan devşirme gramer kuralları kullandıklarından bugün yoklar. saray edebiyatı yapıyorlar yani, alıcı kitlesi yok. bunların yerine bugün yunus emre'nin, karacaoğlan'ın kalması da tam da buradan, şiirlerini halk dilinde yazmalarından kaynaklanıyor. ayrıca ingilterede sadece shakespeare yok, amcanın yanlışı var.
0
lesmiserables
(11.12.20)
peyami safa, orhan pamuk gayet okunuyor bu arada. peyami safa'yı liselerde de okuturlar. peyami safa'nın özellikle 9. hariciye koğuşunu çok okuturlar. orhan pamuk da çoksatan bir yazardır. sabahattin ali gibi her zaman listenin en başında göremezsiniz ama kitapları daha pahalı olduğundan ve zor okunduğundandır.

sevgi soysal'a katılıyorum. iletişim basıyor ama çook rağbet görmüyor. yine de edebiyata ilgisi olan kişiler arasında bilinir, okunur.

bahaeddin özkişi diyeceğim.
0
black holes in the sky
(11.12.20)
Bu az bilinme olayı çok göreceli tabi ama örnek vermek gerekirse:
Amak-i hayal- Filibeli Ahmet Hilmi
Bir de bana nedense Ferit Edgü hep az bilinmiş gibi geliyor:/
0
Amaranta ursula
(11.12.20)
@lesmiserables
evet tam şu an bahsettiğinde Farsça ve arapçadan arındılmış ingilizce ve fransızcanın işgaline uğramış bir türkçe'den bahsediyorsun.
İngiltere'de, yabancı kelimeleri atalım dışarıdan yeni kelimler bakalım diyen de ben görmedim.

Gönüllü olarak kültür ve dil emperyalizmi kurbanı olmamak gerek.
0
Erva
(11.12.20)
Ali Teoman
0
freebird5406_2
(11.12.20)
Ruh Adam
0
alfred
(11.12.20)
Bu arada Sevgi soysal duyduğum ama okumadığım isimdi. Onu da en kısa sürede okunacaklar listeme alayım. Barış Bıçakçı'nın da bir iki kitabını okumuştum severim kendisini. bahaeddin özkişi duymadım galiba önce onu da inceleyeceğim. Amaki hayali yeni sipariş ettim gelince heyecanla okuyacağım kısmetse
0
🌸yazdonumu
(11.12.20)
Ben
Ters bir noktadan bakacagim
Ayse Kulin bence populer diye degersizlestiriliyor
Ben bayiliyorum diline anlatimina
0
summatinyourteeth
(11.12.20)
Öncelik sırama göre

Açık ara 1. Tahsin Yücel - yalan

Ardından bir Tahsin Yücel - yalan kesinlikle olamasa da Yücel sarpdere'nin vatandaş Abuzer kitabı da çok çok daha bilinirliğe, okunurluğa sahip olmalılar.
0
wilhelmwasmuss
(11.12.20)
bence yakup kadri karaosmanoğlu, falih rıfkı atay, bilge karasu.

özellikle ilk ikisinden lise müfredatında üstünkörü söz ediliyor, yakup kadri için "köylü düşmanı" deniyor yaban'dan ötürü ki çok büyük hata... halbuki yaban'ı açıp okumuş, zeytindağı'nı okumuş kaç kişi var.

bir de @erva'ya inanmayın, ingilizce'de büyük bir fransızca-latince sözcükleri çıkarma hareketi var, eskiden bizim gibi ingiliz sarayı ve devlet görevlileri, mahkemeleri de fransızca - latince konuşuyormuş, şimdi kalmamış tabi.
0
dinç kuvvetler
(12.12.20)
Selçuk Baran, Feyyaz Kayacan, Demir Özlü, Vedat Türkali, Latife Tekin, Sevgi Soysal.
0
adivar
(12.12.20)
Mitat Enç.
0
adivar
(12.12.20)
Abdülhak Şinasi hisar
0
nickimin hakkini veremedim
(12.12.20)
Kesinlikle Latife Tekin bu sorunun cevabı. Kitap önerim de sevgili arsız ölüm olacaktır.
0
bussuru1
(12.12.20)
kitap değil de yazar:
vüsat o. bener
cemil kavukçu
0
her şey
(12.12.20)
Fahri Erdinç. Özellikle acı lokma romanı dil, anlatım olarak çok iyidir
İsmail güzelsoy. Her bir kitabına kefilim gönül rahatlığıyla. Modern Türk edebiyatının kenarda kalmış usta kalemlerinden
Not: bence verilen cevaplardaki birçok ismin kıymeti bilinmeyen yazarlardan oldukları söylenemez. Yani az çok edebiyatla ilgilenen, okuyan birisi zaten latife Tekin’i, sevgi soysal’ı, Bilge karasu’yu, Necati cumalı’yı bilir yani.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(12.12.20)
Kırmızı Bacaklı Martılar
Yusuf Solmaz
0
nedendir bilinmez
(12.12.20)
Aldanışlar Geçidi - Yılmaz Aybar
0
battal gemalmaz
(12.12.20)
@erva

Keşke dil çalışmaları hakkında biraz bilgi sahibi olsan. Önce yunus emreyi bir oku, yaşadığı döneme bak. Bir de şu videoda bahsedilen ve dönemimizde yaşayan şairlerden birini oku. Aradaki farkı, kimi anlayıp anlamadığını göreceksin
0
lesmiserables
(12.12.20)
(13)

Zenci Kelimesi Artık Irkçı Mıdır

rahip janick
Sürekli "Zenci arapçada siyah demektir." diye savunuluyor. Tamam doğrudur ama günümüzde "nigger" kelimesini de zenci diye çeviriyor herkes Türkçeye? Nigger'ın Türkçedeki karşılığı sizce nedir? "Olmak zorunda mı?" diye soracak olursanız da eğer zenci diye çevriliyorsa ve zencinin ırkçı olmadığı söyle
Sürekli "Zenci arapçada siyah demektir." diye savunuluyor. Tamam doğrudur ama günümüzde "nigger" kelimesini de zenci diye çeviriyor herkes Türkçeye?


Nigger'ın Türkçedeki karşılığı sizce nedir? "Olmak zorunda mı?" diye soracak olursanız da eğer zenci diye çevriliyorsa ve zencinin ırkçı olmadığı söyleniyorsa bence olmak zorunda ya da olduğu gibi İngilizce kullanılmalı, zenci kelimesi de hiç karıştırılmamalı.

Sorular: "Nigger"ın Türkçedeki karşılığı nedir? Zenci kelimesi (eskiden öyle olmayabilir ama) artık ırkçı bir sözcük müdür?

edit: bu arada şimdi nişanyan sözlük'ten de zenci kelimesinin etimolojisine baktım;

"[ Kutadgu Bilig, 1069]
ajun boldı zangī ḥabäş ḳırtışı [yeryüzü zenci habeş derisine büründü]
[ Mesud b. Ahmed, Süheyl ü Nevbahar terc., 1354]
Ki çün géce urına zengī yüzin
~ Ar zancī زنجى kara derili, Afrikalı ~ Fa zangī زنگى a.a. <? Fa zang/jang زنگ/ژنگ pas +ī"

diyor. Yani salt "siyah" anlamı yok kelimenin.

www.nisanyansozluk.com
0
rahip janick
(09.12.20)
durumu tam olarak tarif eden bir herhangi bir kelimeyi hakaret amaçlı olarak kullanmaya başlarsan, o kelime hakarete dönüşür. aslında şöyle bir bakınca kendi başına hakaret içermez, ama hakaret olarak kullanıla kullanıla asıl anlamı yerine hakaret anlamı kullanılmaya başlanır.

mesela "geri zekalı" aslında hakaret değildir. yani zekası üstün olana "üstün zekalı" diyorsak, zekası geri olana da "geri zekalı" demek çok normaldir. 40-50 yıl önce zihinsel engelli diye bir kavram yoktu, bugün zihinsel engelli dediğimiz kişilere "geri zekalı" denirdi. gazeteler, televizyonlar falan böyle bahsederdi. ama ne zaman ki karşındaki adama hakaret etmek için "ulan gerizekalı görmüyo musun" demeye başladın, asıl anlamı gitti, hakarete dönüştü. gerçekten zekası geri olana da "zihinsel engelli" gibi zorlama ifadeler uyduruldu.

ya da gözleri görmeyen kişiye "kör" denir. adamların kendi kurduğu derneğin bile adı "körler derneği". ama ne zaman yolda yürürken önüne bakmayan adama "kör müsün bilader önüne baksana" denmeye başladı, kör oldu sana hakaret, gözleri görmeyene de "görme engelli" denmeye başladı.

bu da aynı işte. sadece ten rengini ifade eden "zenci" kelimesinin "sarışın" demekten hiç farkı yok aslında. ama yurt dışında hakaret anlamı taşıyan negro'yu nigger'ı "zenci" diye çeivirince ırkçıymış gibi oluyor. ve aynı gerizekalı gibi, kör gibi hakaret anlamı ağır basmaya başlıyor.

bizde bir karşılığı yok, dediğim gibi bizde zenci vatandaş olmadığı için hakaret olarak kullanmak istesen de kullanamıyorsun. fiziksel özelliğini tarif etmek için "siyahi vatandaş" diye zorlayıp kelime uydurursan, zenci de kendiliğinden hakaret olur.
0
kibritsuyu
(09.12.20)
"Nigger" İngilizcede hakaret, aşağılama sözü olarak kullanılıyor.
Bizde de son zamanlarda böyle bir ayrım ortaya çıktı. Zenci dediğimde oğlum tepki gösteriyor. Okulda öyle öğretilmiş. Siyahi (black) ve zenci (nigger) olarak kullanılıyor.
0
pro9it9is9
(09.12.20)
Nigger / siyahi demek. özellikle İngilizce konuşulan bazı ülkelerde Afrika kökenli siyahi insanlar için kullanılan aşağılayıcı bir terim. vikipedi
0
ankarakecisi
(09.12.20)
Tamamen kullanım amacıyla alakalı. Birine zenci dediğimde başkası hayır siyahi diyeceksin derse aslında benim kavram olarak kastettiğimin ırkçılığa yol açtığından haberim bile yoksa beni düzelten kişinin benden daha ırkçı olduğunu düşünürüm. neden çünkü ben bunu bir ırkçı kavram olarak kullanmadım hiç.
0
olaylar olaylar
(09.12.20)
kelimeler tek başlarına kötü değildir, onlara atfedilen anlam kötüdür. türk devletlerinde tarih boyunca afrikalı bir nüfus olmadığı için siyahilere karşı ırkçı bir dil de gelişmemiştir. illa ırkçı bir kelime isteniyorsa araplara karşı kullanılan fellah ya da marsık olabilir (fellahtan emin değlim). özetle amerika'dan problem ithal etme çabasından başka bir şey değil. ama böyle giderse post truth'tan nasibini alarak hiç ırkçı olmayan bir kelimeye anti-ırkçı bir amaçla ırkçı anlam yüklenmiş olacak. siyahilere siyah denmesini tabu haline getirmek anti-ırkçı değil, aksine siyah olmayı sanki dile getirilmemesi gereken bir kusurmuş gibi görerek ırkçılığın dibini sıyırmak demek. dönemin siyaseten doğruculuk saçmalığını güzel özetleyen bir dil olayına şahit oluyoruz.

1. soruya cevap: nigger'ın türkçede bir karşılığı yoktur. her kelimenin her dilde karşılığı olması gerekmiyor.
2. soruya cevap: hayır değildir ama gidişat öyle bir kelimeye dönüşeceğini gösteriyor.
0
sir gawain
(09.12.20)
Buradaki cevaplardan da görülen karışmış biraz anlamlar.

En kibarından en kötüsüne şöyle gidiyor
African American, Black, Negro, Nigger

türkçeleri
Afrikalı Amerikalı, Siyah, Zenci, Kötü Zenci

Nigger Kürtlere keko demek gibi birşey.
Irksal hakaret, eğitimsiz, görgüsüz, sabıkalı ve siyah manalarını toptan birleştiriyor.
0
summatinyourteeth
(09.12.20)
Bu işin böyle karışmasının sebebi tamamen Amerikan film dublajlarıdır. Nigger sözcüğüne karşılık bulamayınca zenci diye çevirdiler zamanında. Halbuki Türkçedeki zenci sözcüğünün böyle bir anlamı yok. Zenci, nigger’ın karşılığı değil. Etimolojik olarak zenc pas rengi, zenci de bu renkte olan demek. Afrikalıların ten rengi tam kara olmadığı için yüzyıllar önce bu sıfat tercih edilmiş. Nigger’la alakası yok. Onun gibi aşağılayıcı bir anlama hiç sahip olmadı. Mesela biri tutup “Bizim zenci bir abi var; Afrotürk. Dedeleri Habeşistan kökenliymiş...” gibi cümlelerde rahatça kullanabiliyoruz.
0
microfiction
(09.12.20)
ülkemize uygun nefis bir örnek geldi aklıma.

siyah tenli bir kişiye nigger demek, ülkemizde kadınlara "karı" demek gibi.
0
kibritsuyu
(09.12.20)
zenci bence irkci bir ifade degildir. siyah teni olanlara zenci denir.

ben tam tersini dusunuyorum, biz tanzanyaya gitsek mesela, tum zencilerin icinde tek beyaz olsak, ve bize "hey beyaz, hey soluk benizli" denseler ben donup bakarim ve gocunmam, bize ne diyorlar acaba afrikada?
0
exlibris
(09.12.20)
bir kelimenin irkici olup olmamasini belirleyen sey toplumun o kelimeye atfettigi anlamlar ve kelimeyi kullanan kisinin o kelimeye gizli anlamlar eklemesi ile oluyor. yani kelimenin baglami onemli bu konuda, anlami degil.

bizim toplumumzda gordugum zenci kelimesi o kisiyi asagilamak icin degil tanimlamak icin kullaniliyor. ama elbette bu noktada son soz hakki bu kelimenin muhattabi olan kisiler. bu kisiler bu kelimenin kullaniminda rahatsiz edici anlamlar goruyorsa kullanilmamalidir.

bunu su sekilde izah edebilirim. uzun yillardir yurt disinda yasiyorum, o nedenle de turkiye gundeminin ve toplumunun bir nebze disindayim. turkiyeye gittigimde benim yasadigim zamanda problem olmayan ama simdi farkli anlamlar eklenmis kelimelere rasladim. ornegin "suri" diye ilk defa duydugum bir kelime oldu. anlamini ogrendigimde "suriyeli" demek dediler. benim yasadigim zaman suriyeli demek de sorun degildi ama turkiyede multeci artisi ile birlikte suriyeli kelimesinin asagilama anlami ile birlikte kullanildigini gordum. yani suriyeli denilince o kisinin ulkesine degil daha cok onun "asagilik" olduguna atif vardi. "suri" kelimesi ise direkt o anlamda kullaniliyordu.

yani bir kelimenin kullanildigi baglam bununun irkci olup olmadigini belirliyor. ve o baglam konusunda da karar verici olan ise o kelimenin muhattabidir.

ornegin almanyada turkler icin "Kanacken,Kanaks,Kanax" kelimeleri kullaniliyor asagilama amaciyla. ama anlam itibari ile bir cesit denizci, yani zararsiz bir kelime. tabi yaygin kullanimda baglami farklilasmis, ve asagilama kelimesi. almanyada bu kelimeyi bir turke soylendiginde rahatsiz olacaktir.
0
emrahday
(09.12.20)
zenci ırkçı söylem değil. zencinin ırkçı bir kelimeye dönüştürülmesi zorlama bir eylem.
ama çıfıt var mesela. çünkü tarihten beri yahudilerle iç içe yaşadığımız için böyle kelimeler geliştirmişiz.
0
lesmiserables
(09.12.20)
diğer cevaplarda da bahsedildiği üzere kelimenin kullanım şekli hangi amaca hizmet ettiğini belirliyor. bir de siyahi insanların geçmişten günümüze tüm dünyada yaşadığı sıkıntılar ön planda olduğu için ırkçılık denildiği zaman direkt onlar akla geliyor. ülkemizdeki bazı kullanımlardan örnek vermek gerekirse:

- amk çekik gözlüsü
- çingene gibi bağırma
- hewaller ağlıyor
- mezopotamya eşeği
- en iyi türk ölü türktür
- ermeni dölü

bunların çoğu günlük hayatta kullanılmasına rağmen ırkçılık yapıyorsun diye karşılık görmüyor. biraz da ülkede ve dünyada bunu gündeme getirmek de ırkçılık olarak kabul edilip edilmemesini etkiliyor.
0
jepa
(09.12.20)
ben olaya başka bir açıdan giricem. ben ilkokuldan sonra anadolu lisesine başladığımda
-sene 93 falan- hazırlık sınıfında bir yıl ingilizceyi tamamı ithal yabancı kitaplardan öğrendik, (oxford uni press, cambridge vs) ve bu kitapların tamamında siyahi kişiler için kullanılan kelime negro idi, bunun eşiti türkçede zencidir diye öğrendik hocalarımızdan. Kesinlikle hakaret içeren bir kelime olarak öğretilmedi bize, chinese indian(amerikan yerlisi olan) negro diye ezberledik hep.

98-99 gibi cnbc-e kanalında altyazılı dizi izlemeye başladık, dial-up bağlantısıyla internete bağlandık ve gördük ki böyle de bir anlamı varmış hakaret anlamında kullanılırmış.
0
zikardo
(09.12.20)
(3)

kadıköy siyah beyaz çıktı

biseysorucam
arkadaşlar selam,uygun fiyatlı siyah beyaz çıktı alabileceğim yer tavsiyesi verebilir misiniz tercihen kadıköyde, şöyle arabayla uğrayıp işimi halledip çıkabileceğim bir yer ise şişli beşiktaş civarı da olabilir?
arkadaşlar selam,

uygun fiyatlı siyah beyaz çıktı alabileceğim yer tavsiyesi verebilir misiniz tercihen kadıköyde, şöyle arabayla uğrayıp işimi halledip çıkabileceğim bir yer ise şişli beşiktaş civarı da olabilir?
0
biseysorucam
(08.12.20)
ksc copy
0
lesmiserables
(08.12.20)
marmara üni civarı uygundur, kardeşler mesela

bir de kadıköy rıhtımda derya işhanındakiler. altyol tarafındaki ozalitçiler pahalı
0
red g
(08.12.20)
Marmara üniversitesi Göztepe kampüsünün karşısında Damla kırtasiye var en uygunu.
0
berkan11
(08.12.20)
(5)

Troll muzikler?

Şark Bülbülü
Komik bir video için arka-plan müziği arıyoruz. Bildiğiniz komik müzikleri paylaşmanızı rica ederiz.
Komik bir video için arka-plan müziği arıyoruz.
Bildiğiniz komik müzikleri paylaşmanızı rica ederiz.
0
Şark Bülbülü
(25.11.20)
silver apple
(25.11.20)
dougsampson
(25.11.20)
Klasik ama Wii müziği www.youtube.com
0
peki madem
(25.11.20)
lesmiserables
(25.11.20)
derleme; www.youtube.com
0
solitude ov the lonliest star
(25.11.20)
(10)

Türk erkeği zevki vs holivud erkeği zevki

kirazz
Selam arkadaşlar, çok önemli (!)bir mevzu hakkında fikir almaya geldim:)Avrupanın ABD'nin ünlü erkeklerine bakıyorum, top list alt list fark etmiyor. Bomba, taş, afet diyeceğimiz güzellikte kadınlarla veya 20-30 yaş küçüklerle olanlar da var elbet ama önemli bölümü de dönüp bakmayacağımız kadınlarla
Selam arkadaşlar, çok önemli (!)bir mevzu hakkında fikir almaya geldim:)

Avrupanın ABD'nin ünlü erkeklerine bakıyorum, top list alt list fark etmiyor. Bomba, taş, afet diyeceğimiz güzellikte kadınlarla veya 20-30 yaş küçüklerle olanlar da var elbet ama önemli bölümü de dönüp bakmayacağımız kadınlarla birlikte. For example list yapmaya gerek var mı bilmiyorum, Hugh Jackman, Will Smith, Matt Damon, James Mcavoy, Chris Hemsworth, Tom Hanks ve daha tonlarcası. Hepsinin eşleri vasat hatunlar. Veya Samuel L.Jackson yüzyıllardır aynı kadınla evli. Prens Charles Camilla'da ne buldu, John Lennon Yoko'da? Bunlar böyle rastgele aklıma gelenler.

Diğer yandan bizim ünlülere bakıyorum, bu adam bu kızda ne bulmuş denen bir Barış Arduç geliyor aklıma. Onun dışında Youtube ünlüsü olan bile en güzel, en estetikli kızın peşine düşüyor. Futbolcular, şarkıcılar, oyuncular hepsi.. Normalde yüzlerine bakmayacak kadınlarla takılıyorlar hep.

Bana istisnalarla gelmeyin, genel görünüm bu epeydir gözlemliyorum bu durumu. İlişkiler konusunda çok farklı yaklaşımlarımız olduğu gerçek. Bizim bir türlü ayrılamamamız, reddeden insana düşman olmamız ama onların ayrılık sonrası arkadaş kalabilmesi gibi.. Bu da bir fact.

Beyin fırtınası yapalım hadi, niye böyle sizce? Aradaki fark ne?
0
kirazz
(17.11.20)
Buna kesinlikle katılmıyorum! Mesela jason mamoa kendinden hem yaşça büyük hem daha kısa hem olabileceğinden çok daha az güzel bir kadınla birlikte.
0
IncredibleMau
(17.11.20)
Doğru ya. İstisna ile geleyim derken yanlış gelmişim.
0
IncredibleMau
(17.11.20)
türkler olarak aşka ve sevgiye bakış açımız da, karşı cinste genel olarak aradığımız şey de farklı. kendimizi başkasının üzerinden tanımlamayı, arabamızla/sevgilimizle/paramızla/mevkimizle prestij kasmayı seviyoruz. türkiyeden verdiğin örneklerin çoğu genç yaşta parayı bulup kafayı başka hiçbir şeye yormayan hödüklerden oluşuyor. holivud erkeği diye tabir ettiğin örneklerin hemen hemen hepsi eğitimli, kafası çalışan, tek amacı nefes alıp vermek olmayan kişiler. bence fark bu. insan eğitimli olunca karşı cinsteki kriteri güzellik-yakışıklılık olmuyor, haliyle dışarıdan insanların "vasat" diyeceği tiplerle birlikte oluyorlar.
0
lesmiserables
(17.11.20)
Bu sekilde disaridan uyumsuz gozuken bir tarafin asiri iyi diger tarafin vasat oldugu ciftlerde genelde ya super bir yatak uyumu oluyor yada super bir kafa uyumu. Bizde insanlar sevgililerine tablo muamelesi yapip onunla ovunup hava atmayi sevdigi icin sadece fizige bakiyorlar
0
turkuaz
(17.11.20)
Biz türkler sığ insanlarız, önce güzelliğe bakıyoruz.
0
antihero
(17.11.20)
tamamen yuzeysellik, gosteris meraki. Kendi degerini baskasi uzerinden bicme seysi bu kadin erkek icin gecerli genelde Turk insani icin.

Fakat cebi para goren erkeklerin yaptigi tamamen kafa yapisindan ve kadini zaten insan seviyesinde gormeyip sadece cinsel bir obje olarak gormelerinden kaynakli.
0
2oda1salon
(18.11.20)
Tamamen sallıyorum, şimdi düşündüm bu tezi;

Gavurun erkeği az ünlüyken, ünlü olmadan önce de, hatta çok genç yaşlarda sekse ve kadına doyuyor. Ünlü olduğuna göre gençken hatta ergenken de eli yüzü düzgün bir erkek demek ki bunlar, yakışıklı olmasalar da karizmatikler.

E böyle olunca rahatça sekse ve sevgiliye doyuyor, ünlü olunca ya da yaş biraz kemale erince de seksilikten ve güzellikten dha başka şeylere değer veriyor demek ki.

Tam tersini bizim ve tüm ortadoğu için düşünelim şimdi!

Olay zevk değil aslında, tamaen ihtiyaç meselesi, yani ihtiyaç belki tam karşılığı olmadı ama getiri/götürü meselesi de olabilir.

Sonradan parayı bulanın hemen koşup en lüks araba alması, dededen ve babadan zengin adamınsa arabaya bu kadar önem vermemesi gibi mesela.
0
John Bloor
(18.11.20)
Türk erkeği parayı bulunca ilk arabayı sonra karıyı değiştirir, diye bir söz vardır.
Ortadoğululuk +1 bu yüzden. Adamlar bizden çok önce bazı şeyleri yaşıyor ve hayatın başka yönlerine bakmaya çalışıyor bence.

Bir de vefa çok önemli, Johnny Depp karısını boşadı, Amber Heard ile evlendi de ne oldu, doğduğuna doğacağına pişman oldu.
Bir de Gupse Özay Barış Arduç'a göre bence daha güzel ve zeki. Bu ilişkide ben hep Gupseye şaşırıyorum o adama nasıl baktı diye.

Eyyolamama bu kadar.
0
Hallegadola
(18.11.20)
burada herkes türk erkeği türk zihniyeti diye bok atmış. ancak ortalama evlilik süreleri, boşanma oranları, kendini yalnız ve arkadaşsız hissetme vb ABD'de vb çok daha yüksek. Yani biz hep bok yiyoruz ama ABD mikemmel kafası o kadar da geçerli değil.
0
KaraSakall
(20.11.20)
ask bu degil mi zaten?
0
baldur2
(23.11.20)
(4)

istanbul ucuz çıktı

Pertev nail
merhaba, 2 bin küsür sayfa siyah-beyaz çıktı alacağım istanbul'da en ucuz nerde halledebilirim? teşekkürler.
merhaba, 2 bin küsür sayfa siyah-beyaz çıktı alacağım istanbul'da en ucuz nerde halledebilirim? teşekkürler.
0
Pertev nail
(25.10.20)
beşiktaş'taki çıktıcılarla pazarlıkla uygun fiyata getirebilirsin. olmadı yine büyük üniversitelerin çevresindeki çıktıcılara yönelmelisin (istanbul üni, marmara vb.)
0
alors
(25.10.20)
ben en ucuzunu marmara üniversite göztepe kampüsünün karşısında bi sokakta bulmuştum. ama sene 2016 :D beşiktaşa falan da gittiydim kurtarmamıştı beni
0
nahtoderfahrung
(25.10.20)
Ksc copy. Yaklaşık 5 kuruşa geliyor sayfası. Mail adresinden sipariş verilebiliyor.
0
lesmiserables
(25.10.20)
Kadıköy, minibüs lerin indiği sokak ile yazıcı oğlu arasında kalan bölgedeki fotokopiciler.
Eysan otelin altındaki pasajda sağdaki kopyacilar ucuzdur.
0
istanbullu zenci
(25.10.20)
(4)

Canımız neden çikolata çeker?

Cesario
Hiç öyle "vücudun şeker ihtiyacı vs" demeyin.Şu an 1 tepsi baklava yesem de yine de canım çikolata ister. Çikolatanın yeri ayrı. Bağımlılık yapıcı bir madde mi var içinde niye canımız çikolata istiyor, şekerli başka şeyler çikolatanın yerini tutmuyor? Bende tutmuyor sizi bilemem.Not: bu arada çikola
Hiç öyle "vücudun şeker ihtiyacı vs" demeyin.

Şu an 1 tepsi baklava yesem de yine de canım çikolata ister. Çikolatanın yeri ayrı.

Bağımlılık yapıcı bir madde mi var içinde niye canımız çikolata istiyor, şekerli başka şeyler çikolatanın yerini tutmuyor? Bende tutmuyor sizi bilemem.

Not: bu arada çikolata bağımlısı değilim en son ne zaman yediğimi unuttum. Ama birkaç gündür canım deli gibi çikolata istiyor, ama evde yok, olduğu zaman da canım istemiyor.

Not2: adetli günümde değilim, çünkü erkeğim..

Edit: evde nutella var ama istemiyorum, ben ısıra ısıra yemek istiyorum şu an. Ülker çikolatalı gofret bile isteğimi bastırırdı. Öyle aman aman Belçika çikolatası, Swiss chocolate falan arayan zengin lerinden değilim..
0
Cesario
(24.10.20)
beynin kodlaması, ödül mekanizmasının koşullanması vs. şeker bir nevi uyuşturucudur zira şeker tıpkı uyuşturucuda olduğu gibi dopamin aktivitesini artırır. vücudun ihtiyacı falan da yok bildiğimiz şekere. o ihtiyaç diğer yollardan karşılanıyor zaten dengeli beslenildiğinde.

şu linkte kısa bir yerde geçiyor ama nerede olduğunu araştıramayacağım şimdi (içerik ingilizce)
www.youtube.com
0
lesmiserables
(24.10.20)
Çıkıp alsana bi tane madem.
0
antihero
(24.10.20)
Aynı durumdayım özellikle 1 aydır yemeden tek gün geçiremiyorum. Çok fena... Ben bağımlı olabilirim bence.
Tv'de bi doktor şeker bağımlılığı ile çikolata bağımlılığının farklı şeyler olduğunu söylemişti. Çikolata bağımlıları için süte kakao ekleyip içmelerini veya hurmaya kakao döküp yemelerini tavsiye etmişti. Bende işe yarıyor.
0
megalomaniac
(24.10.20)
çin tuzu
0
sizofren06
(24.10.20)
(4)

Makale Çeviri Programı

pccopath
selamlar ahali,çok sık makale çevirmesi gereken bir doktora öğrencisi için, işini kolaylaştıracak düzeyde bir çeviri programı tavsiyesi rica edeceğim. Makul ücretler ödenebilir ancak sonuçta öğrenci.not: sosyal bilimler enstitüsü
selamlar ahali,
çok sık makale çevirmesi gereken bir doktora öğrencisi için, işini kolaylaştıracak düzeyde bir çeviri programı tavsiyesi rica edeceğim. Makul ücretler ödenebilir ancak sonuçta öğrenci.

not: sosyal bilimler enstitüsü
0
pccopath
(23.10.20)
çeviriyi siz mi yapacaksınız? makine mi yapacak?
çeviriyi siz yapacaksanız makale çevirirken pek bir programa ihtiyacınız yok çünkü iş yine sizin elinizden çıkacak (ha, illa öğrenmek istiyorum diyorsanız Trados, Memoq, TStream, Nubuto gibi programlar var).
anladığım kadarıyla makine çevirisi yapacak bir program istiyorsunuz ama onu da kendi başına yapan bir program yok. hemen hemen hepsi google translate mantığıyla/altyapısıyla çalışıyor. googletranslate deneyin.
0
lesmiserables
(23.10.20)
Google translate +1.

Yardimci olmasi acisindan grammarly iyi olabilir. Sitesinden satin almayin, gittigidiyor’da cok daha uyguna uyelik sataan guvenilir saticilar var.
0
gibicibicis
(24.10.20)
Tek kelimeyle çok üzüldüm.
Makale okuyabilecek, çevirebilecek kadar yabancı diliniz yoksa ne işiniz var doktorada?
Kusura bakmayın, sitemim size oldu ama yazıklar olsun doktora eğitimini bu düzeye düşüren sisteme.
0
flo
(24.10.20)
Grammarly premium hesabıma ortak arıyorum. Gittigidiyor gibi sitelerde plati üzerinden aldıkları çalıntı hesapları satıyorlar. Bir yıl boyunca sıkıntı yaşamadan az kişinin kullandığı bir hesap arıyorsanız mesaj atabilirsiniz.
0
Alpceliko
(19.02.21)
(8)

Whatsapp'dan yazıp sonra silenlere cevap verip vermemek

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Serbest çevirmenlik yapıyorum. Bazen beraber çalıştığım bürolar, Whatsapp'dan yazıyorlar. Ancak internetim sürekli açık olmadığı için bazen 30 dk- 1 saat sonra görüyorum. İnterneti açınca mesaj bildirimi geliyor, bakıyorum ki mesaj silinmiş. 2-3 defa böyle oldu, bazısında hemen gö
Merhaba arkadaşlar,

Serbest çevirmenlik yapıyorum. Bazen beraber çalıştığım bürolar, Whatsapp'dan yazıyorlar. Ancak internetim sürekli açık olmadığı için bazen 30 dk- 1 saat sonra görüyorum. İnterneti açınca mesaj bildirimi geliyor, bakıyorum ki mesaj silinmiş. 2-3 defa böyle oldu, bazısında hemen görüyorum ancak telefonun başında bekliyormuşum gibi görünmesin diye hemen açmıyorum, bazen de internet kapalı olduğu için görmüyorum.

Bu arkadaşların gönderdikleri mesajı silmesinin sebebi nedir? Yanlışlıkla mı yazıyorlar yoksa benden cevap alamadıkları için mi? Büronun biri aynı şeyi iki kez yaptı. Ben de onların mesajlarını sildiklerini görünce cevap vermiyorum. Yanlış yazdıysan da geç gördüğüm için iptal olduysa da belirt. Ne diye bütün mesajları silip adamı muallakta bırakıyorsunuz? Bu silme özelliği geldi, işler değişti resmen. Siz de böyle durumlar yaşıyor musunuz? Gönderdiğiniz mesajları siliyor musunuz? Silinen mesajlara cevap veriyor musunuz? Sildiğiniz mesajlara cevap verilmesini istiyor musunuz? Kafamda deli sorular. Düşüncelerinizi paylaşırsanız sevinirim. Teşekkür ederim.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(22.10.20)
bir sürü insanla diyalog halindelerse yanlışlıkla ona buna yazacakları şeyi başkasına yazmış olabilirler whatsapp web kullanırken benim de başıma geliyor bazen, ne yazdıklarını sildiklerini merak etmem de çok takacak duruma gelirsem android telefonumdaki karşı tarafın whatsapp'ın silme özelliğini deaktif eden araçlarına başvururum.
0
nahtoderfahrung
(22.10.20)
Gıcık oluyorum silenlere
Ben asla silmem
Silersem de imla hatalı mesajları silerim, doğrusunu tekrar yazarım

Onun dışında silenler firildaktir gözümde. Insan yaşadığının arkasinda durur
0
yarey
(22.10.20)
serbest çevirmenlik yapıyorum. aynı şekilde yaşadığım oluyor. genelde başka bir çevirmene yönlendirildiği için siliniyor. kimi zaman da yanlış yazıldığı için

ayrıca "telefon başında bekliyormuşum gibi görünmesin" diye düşünmene gerek yok. sonuçta iş yapıyorsun ve iletişimini daha çok telefon ile kuruyorsun. tabiki de telefonun başında olacaksın. zira, bürolar senden cevap alamayınca hemen başka bir çevirmeni arıyorlar.
0
lesmiserables
(22.10.20)
iş paslıyordur ve aynı anda bir çok çevirmene gönderiyordur. ilk cevap veren işi kaptığı için kendini açıklamakla uğraşmamak adına mesajı sen görmeden siliyordur.
0
theseachange
(22.10.20)
telefon başında bekliyormuşum gibi görünmesin

bu ne demek yav tam tersi olmalı işveren her zaman ulaşmak ister sana. telefonun başında bekliyor görünmen gerek. işleri başkasına gidiyor haberin olsun bi süre sonra hiç müşteri bulamayacaksın.
0
sizofren06
(22.10.20)
Empati yap, dusun ki 10 kisiye bir isle ilgili mesaj attin toplu, bir tanesi isi aldi. Digerleri gunun geri kalan saatlerinde teker teker cevap yazmaya basladilar. Isi gucu birakip hepsine dert mi anlatacaksin? Ayni seyi farkli kisilere gunde 10 kere yaptigini dusun bir de, butun gunun millete dert anlatmakla gecer. Onun yerine silersin biter, senin de cevap vermene gerek yok hatta islerine gelir senin cevap vermemen.
0
robokot
(23.10.20)
"telefonun başında bekliyormuşum gibi görünmesin diye hemen açmıyorum"

entry nick uyumu :)
0
dafuq
(23.10.20)
Bir mesaja bile geç cevap verecek kadar düşük responsibility’ye sahipse bu kişi ya tok yemiştir ya tembel sorumsuz enerji tüketen biridir deyip sana bulaşmak istemedikleri için siliyorlardır hatta belki piyasadaki on binlerce cevval çevirmen rakibinden biri sen zahmet edip cevap yazana kadar o işi bitirmiştir bile.
0
pass
(23.10.20)
(7)

Kolesterolü nasıl düşürücez ? / doktora gözükmeli miyim ?

ismim ibrahim
total 265ti. kırmızı eti ayda bire düşürdüm, haftada 4-5 gün yürüyüş falan yapıyorum. peynir ve yumurtadan hiç kısmadım ama.1 ay sonra tekrar tahlil yaptırdım 258e düşmüş. biraz daha otlamaya devam mı eddeyim, peyniri yoğurdu da az yağlı mı yiyeyim nedir tavsiyeniz ?yaş 30 bu arada.
total 265ti. kırmızı eti ayda bire düşürdüm, haftada 4-5 gün yürüyüş falan yapıyorum. peynir ve yumurtadan hiç kısmadım ama.

1 ay sonra tekrar tahlil yaptırdım 258e düşmüş. biraz daha otlamaya devam mı eddeyim, peyniri yoğurdu da az yağlı mı yiyeyim nedir tavsiyeniz ?

yaş 30 bu arada.
0
ismim ibrahim
(22.10.20)
Aç karnına bol suyla alıç sirkesi iç. Bel kalınsa incelt. Kolesterol ilacı verirler hızlıca düşürür ama uzun süreli kullanimd şeker ve böbrek hastalığına sebep olur.
0
deer hunter
(22.10.20)
yumurtanın sarısını günde 1 adetten fazla yeme. sporu artır bi parça, tempoyu yükselt.

iyi kolestrol seviyesini artırmaya bak, balık yağı alabilirsin.
0
fever
(22.10.20)
1 hafta hayvansal yağ hiç yememeye çalış. peynirin çok sorun olacağını sanmıyorum ama yumurtanın sarısını hiç yeme 3-4 tane ye ama sadece beyazını ye. et, sucuk hiç yeme, tavuğun göğüs etini yiyebilirsin. ekmek yiyebilirsin. bi de fındık ezmesi gibi kolesterolsüz şeyler ye. ne bileyim günde beş öğün meyve falan ye.

her aklına geldiğinde ayağa kalkıp hareket et kollarını bacaklarını çalıştır.
0
ycm
(22.10.20)
öncelikle kolesterol iyi bir şey diyenlere kulak asma. çok önemli bir olay (kötü) kolesterol. ileride kalp krizine vs. götürür.

aynı durumdayım. iki ay önce test yaptırdım, kolesterolüm, trigliseridim ve LDL yüksek çıktı. bunlara bağlı olarak karaciğer yağlanması başlangıcı vardı (önümüzdeki ay kontrole gideceğim, sonucu henüz bilmiyorum). doktorum bir diyet verdi. konu sağlık olunca ben de birkaç araştırma yaptım.

yapman gereken doymuş yağları en aza indirip kalp dostu yağlar tüketmen. margarin, tereyağı veya ayçiçek yağını bırak ya da azalt mesela. onun yerine zeytinyağı kullan. yoğurdu yarım yağlı & az yağlı tüket. kolesterol düşürücü etkiye sahip gıdaları tüket (özellikle ceviz, badem, kabak çekirdeği). günde 5-6 porsiyon meyve-sebze tüket. yumurta gibi gıdaları yine tüketebilirsin ama gün aşırı olsun. fakat bunların yanında en önemlisi her gün mutlaka (ya da en azından haftanın 5 günü) spor yap.

bu arada tabi aile hekimine görün. belki de genetiktir. kontrol ettirmiş olursun.
0
lesmiserables
(22.10.20)
Total kolesterol/hdl kolesterol oranı daha önemli.
0
Mistyimage
(22.10.20)
Gun icinde yediginiz toplam sebze miktarini arttirin. Sebzeler vucutta zararli atik uretmeyen, ustune temizlige yardimci olan faydali seyler, sadece lif ya da vitamin degil, esas faydasi zaten atik uretmemesi. Vucutta ne kadar atik varsa o kadar inflamasyon vardir. Infamasyon kendini yeri gelir IBS olarak gosterir, yeri gelir kolesterol olarak gosterir, yeri gelir urik asit olarak gosterir, yeri gelir gobek olarak gosterir ama temelde anlattigi sey vucudun cer cop dolu oldugudur.

Kandaki kolesterolun %80ini zaten vucut kendisi uretiyor, uretmesinin sebebi de damarlara yapisan abidik gubidik maddeleri tamponlayip o maddelerin organlara gitmesini engellemek. Bu tamponlar da zamanla damar plaklarina ve dolasim sorunlarina yol aciyor. Damarlar kalbe yakinsa alin size kalp damar hastaligi, kalbe giden kan ve oksijenin azalmasi ve kalp krizi.

Bu yuzden mesele az et yemekle birlikte esasen temiz seyler yemek. Bunun icin de bakiniz: sebze. Cesit cesit, istediginiz kadar, sinirsiz. Bir de su var, vucudun en efektif temizlik yaptigi zamanlar ac oldugu zamanlardir, sindirimle ugrasmaz, enerjiyi temizlige harcar, mantik bu. O yuzden aksam 5-6 gibi son ogununuzu yiyip ertesi sabah 10-11e kadar bisey yemezseniz temizlige yardimci olmus olursunuz. Son ogununuz sebze agirlikli olursa temizlik ajanlari daha bol olacagi icin daha da etkili olur.

Sut, yogurt, yulaf vs guzel seyler ama epey bir insanda farkinda olmadan bu gidalarin etken maddelerine karsi hassasiyet var, bu hassasiyet de uzun vadede kronik inflamasyona neden olabiliyor. O yuzden bu tur seyleri de et gibi azaltip sebzeye abanmanizi oneririm.
0
taurina
(24.10.20)
trigliserid de çok önemli
0
zalbarath
(24.10.20)
(2)

Boxer Tavsiye

PoscheN
geniş, paçalı ama önünde düğme olmayan bir şey arıyorum. hiç bir yerde yok. ya hep dar, ya da düğmeli.var mı tavsiye edeceğiniz bir yer?
geniş, paçalı ama önünde düğme olmayan bir şey arıyorum. hiç bir yerde yok. ya hep dar, ya da düğmeli.

var mı tavsiye edeceğiniz bir yer?
0
PoscheN
(20.10.20)
Ünide ev arkadaşım da böyle don giyerdi markası da the don. Tam aradığınız boxerlar.
0
jamiro
(21.10.20)
guda
0
lesmiserables
(21.10.20)
(7)

Sayet evrim gerçekten varsa...

Avoiding The Puddle
Su halde biz ölünce sadece çürüyüp azot dongusune mi karisacagiz ?Dinlerin bahsettigi kabir hayati yalan olmus olacak ?
Su halde biz ölünce sadece çürüyüp azot dongusune mi karisacagiz ?

Dinlerin bahsettigi kabir hayati yalan olmus olacak ?
0
Avoiding The Puddle
(16.10.20)
Evrimi kabul eden ilahiyatcilar çok. Youtube a caner taslaman evrim diye yazıp aratabilirsin. Evrim Allah 'ın en büyük mucizesidir.
0
luluki
(16.10.20)
döngüye karışacaksın çünkü evet, evrim diye bir şey var.

doğduğumdan beri içinde bulunduğum islam kültürüne istinaden de söyleyeyim: evrimi kabul eden yaratılışçılar sırf zırvalıyordur. bilhassa islamda evrim diye bir şey yoktur.

ya evrimi araştırır görürsün ya da ben inançlıyım der bakmaz, görmezden gelirsin. araştıran için internet derya deniz, pek muallakta kalacak bir durum yok. caner taslaman falan da yani ne diyeyim bilemedim, komik olmuş. bence üniversitelerde bilimden önce bilim felsefesi falan öğretmek gerek. zira çok türedi "bilime tasavvuf açısından bakalım, din açısından bakalım, şu açısından bu açısından bakalımcılar"
0
lesmiserables
(16.10.20)
Bilim bazen durumu öyle açıklar.
Yeni bir şey keşfedilirse onu bırakırlar yenisini dillendirirler bu kez. Zamanla yeniliğe, değişime ihtiyaç duyan şey acizdir zayıftır.

Oysa gerçekte yavaş yavaş dini gerçekleri kabul ettiklerini göstermektedir bu durum. Bir çok kez tasviye olan yerini yenisine bırakan kanunlar vardır. Einstein in zaman, izafiyet vs gibi kavramlar hususunda bilgilerinin tasavvufla benzerlik gösterdiğini bir ara okumuştum .
Hal böyle olunca batıda meşhur bir çok bilimadamının gerçekte bu bilgileri müslümanlardan aldığını da zaten biliyoruz.
Ve yine bilimdallarında Kur'an-ı Kerim kaynak olarak kabul edilir. (Ama pek bilinmez söylenmez )

Ölümden sonraki hayata gelince, insanın dünyada kendi menfaati adına yapıp ettiği her şey yanına kâr kalmayacaktır. Çok kısa zaman sonra neredeyse tanımaz hale gelen mezardan çıkarılan cesetleri bilim azot döngüsünün o bölgedeki hızlılığına bağlayamaz. Yine yüz yıllardır hiç bozulmayan ölüleri de bilim, o bölgede azot döngüsünün hiç olmadığına başlayamaz. Başımıza gelenler yaptıklarımızla ilgilidir sonuçta. Mesele sadece mezarda da bitmiyor. Devamı da var

İnsan, başlı başına maddi bir et yığını kütle değil ve manevi yönü tabiki de var.

Problem anladığım kadarıyla şu hayatta ölerek ve sonra yeniden dirilen bir kimseyle bilim irtibata hala geçemediğinden yapılan onca deney gözlem sonucunda ortaya çıkan şey azot döngüsü olmuştur.

Bilim biraz da popüler konularla ilgilenir arada . Zamanla yer yer okuruz : güneşin enerjisi ne zaman bitecek? diye .
İnananlar buna bakmaz. Çünkü güneş batıdan doğması bu enerjinin olup olmamasından çok çok daha önemlidir.
0
Erva
(16.10.20)
Kimse bilmiyor ki. Dinler bu boslugu doldurmak icin yaratilmis şeyler. Binlerce yıldır binlerce farklı din buna farklı cevap verdi. Simdi bazılarına göre bunun bazisi yanlis bazısı doğru.
Bilime göre net bir şey yok çünkü bunu kanitlayacak bir insan yok(harbiden ölüp dirilen yok. Near death experiences var) Tek bildigimiz vücudumuzun ölüm sonrasi doğada yok olacak, toprak altındaki milyarlara katılacağız.
Bilimin güzelliği bu, kanıtı olmayan soruya kitapta yazıyo diyip gecmiyor.

Bu arada bir cok bilim adami aslinda imam hatip mezunudur. dünyadaki her sorunun cevabı kuranda vardir. Albert Einstein degil, alper dayıştandir, müslüman bir türktur ama büyük güçler bunu bizden saklar.
Kaynak? Kuran'da yazıyor hepsi iste...
0
logisticsmanager
(16.10.20)
Azot döngüsüne karışmakla, evrim arasında hiçbir bağ yok.

Genlerin taşınması ve evrim ile ilgili daha fazla bilgiye ihtiyacınız var diye düşünüyorum.
0
burfak
(16.10.20)
(şimdilik) en eski yerleşim 12.000 yıl.
dinlerin ortaya çıkışı en az 5000 yıl.
(gerçek) bilimin ortaya çıkışı 150 yıl.

5000 yıllık hurafelerden kurtulmak için daha yeni yeni soru sormaya başlamışız.:-)

“Evrenin Tanrı’ya İhtiyacı Yok” Hawking
www.bbc.com
0
ankara06
(16.10.20)
tanrının canlıları evrim ile yaratması da mümkün. yani biri varsa diğeri yoktur diyemeyiz.
0
Pertev nail
(16.10.20)
(8)

Canlılar nasıl oluştu?

insomniac
Evrim varsa insan ve hayvanlar nasıl farklı ortaya çıktı? Çeşitli bileşiklerden nasıl bu kompleks canlılar oluştu?
Evrim varsa insan ve hayvanlar nasıl farklı ortaya çıktı? Çeşitli bileşiklerden nasıl bu kompleks canlılar oluştu?
0
insomniac
(16.10.20)
ilk hücrenin nasıl oluştuğu açıklanamıyor. ilk hücreden sonrası ise hücrenin çoğalması, mitoz ve mayoz bölünmeler ile devam etti.
0
Tochinoshin
(16.10.20)
Abiyogenez diyolar. Cansızdan canlı yaşam
0
🌸insomniac
(16.10.20)
Hocam konu çok geniş. Çağrı Mert bakırcı nın Kitabı salağa anlatır gibi anlatıyor. Ona bak bence.
0
simbolmina
(16.10.20)
O taraflı anlatıyor.
0
🌸insomniac
(16.10.20)
çağrı mert bakırcı diyeceğim ben de.

abi, "o taraflı anlatıyor" diye bir olay yok. bilim dediğimiz şey gerçeği anlatır. senin buna inanıp inanmaman o şeyi yok etmiyor. evrim de bir gerçek, her ne kadar pek çok insan kabul etmese de.

eğer gerçekten öğrenmek istiyorsan olaya ciddi bilimsel yaklaşanları okur, doğruyu öğrenirsin.
yok eğer kafandaki inanışa destek arıyorsan harun yahyanın bol bol yazıları mevcut. onları oku.
0
lesmiserables
(16.10.20)
luluki
(16.10.20)
Taraflı anlatıyor diyorsun. Bence başka bir taraflı anlatan arıyorsun sen. Ruh üfleme falan arıyorsun. Bilimsel değil o.
0
pass
(16.10.20)
Bilimsel bir seyin tarafi yoktur. Neyse odur. En fazla saptiranlar cikar, onun aciklamasi da zaten bilimsel olmaktan cikmis demektir. Evrim bastan asagi bilimsel bir olgu.

Cagri mert bakirci okunabilir. Herkesin anlayacagi bir dili var. Okumak zor gelirse sanki bir ara aciklamak icin video serisi de cekmisti. Evrim agaci youtube sayfasinda bulabilirseniz var ise eger.
0
invictae
(16.10.20)
(2)

Kan değerlerini nasıl ölçtüreyim?

gregorpanpa
Amacım vücudumda vitamin mineral eksikliklerini öğrenmek ihtiyacım olan takviyeleri sağlamak, ne bileyim Bi ara demir eksikliğin var demişti doktor yarım bıraktım tedaviyi, saç dökülmesi için arkadaşım analiz yaptırdı eksik çıkan bişeyler oldu ona göre tedavi uygulandı mesela ben bunların hepsini to
Amacım vücudumda vitamin mineral eksikliklerini öğrenmek ihtiyacım olan takviyeleri sağlamak, ne bileyim Bi ara demir eksikliğin var demişti doktor yarım bıraktım tedaviyi, saç dökülmesi için arkadaşım analiz yaptırdı eksik çıkan bişeyler oldu ona göre tedavi uygulandı mesela ben bunların hepsini toptan öğrenmek istiyorum, demir eksik mi, kan değerlerinde başka neler eksik, vitamin eksikliğim neler, Bi ara doktor arkadaşım sende hipoglisemi başlangıcı olabilir kontrol ettir demişti,

Çok karıştı kusura bakmayın işin kısası ben hastaneye gidip tüm bu konularda genel bir test istiyorum kan değerlerimi veya gerekiyorsa idrar vs, genelde böyle şeyler tek hastalık veya sıkıntı ile kontrol edildiği için hastaneye gidip ne diyeceğim genel kan testi mi deniyor bunun adına asıl merak ettiğim bu
0
gregorpanpa
(02.10.20)
hastaneye gitmene gerek yok. aile hekimi de yapıyor. gideceksin "değerlerimin eksik olduğunu düşünüyorum, uyku düzenim bozuk, yoruluyorum, kolesterolüm olabilir vb. diyeceksin." o da sana kan tahlili yapacak
0
lesmiserables
(02.10.20)
@lesmiserables +1 ya da aynı şeyleri gidip bir devlet hastanesinde dahiliye uzamanına diyeceksiniz. Genel kan degerlerime baktirnak istiyorum bazi degerlerim dusuktu en son baktirdigimda bu aralar da cok halsiz hissediyorum vs. diyin ben hep oyle yapiyorum bir de aile gecmisinde kanser oldugu icin onu soyluyorum herseye bakiyorlar zaten.
0
carmenta
(02.10.20)
(6)

Kitap Arayışı

helena
Özellikle 1800-1900lerden gotik ögelerin yer aldığı öykü ve roman öneriniz varsa bekliyorum.
Özellikle 1800-1900lerden gotik ögelerin yer aldığı öykü ve roman öneriniz varsa bekliyorum.
0
helena
(27.09.20)
Delidolu Yayınları ÖLÜLER, DİRİLER VE DELİLER: GOTİK ÖYKÜLER www.delidolu.com.tr
0
kaset
(27.09.20)
O yıllarda yazılmayan ama o yıllarda geçen Jasper Kent in harika bir serisi vardır.
0
deer hunter
(27.09.20)
Edgar Allan Poe’nun öykülerine bakabilirsiniz.
“Kuyu ve Sarkaç” bunlardan bir tanesi.
0
mya
(27.09.20)
Edgar Allan Poe eserleri
Natthaniel Hawthorne eserleri
Joyce Carol Oates eserleri

Frankenstein
Vathek
Otranto şatosu
Dr Jekyll ve Mr Hyde
0
lesmiserables
(27.09.20)
Lovecraft
0
yollarbenibekler
(27.09.20)
wieland ve castle of otranto bu türü başlatan eserlerdir.
0
proteus
(28.09.20)
(4)

kitaplik alacagim alamiyorum

hjarteblod
hangi modelin yorumlarina baksam falso bisiler var. kiminin ayaklari dengesiz, kiminin yan taraflari acik kitaplar duramiyor. alip da memnun kaldiginiz kitapliklar var mi, link atsaniz ya? begendigim modeller sunlardi yorumlardan oturu almadim:https://www.hepsiburada.com/wood-house-kardelen-merdiven
hangi modelin yorumlarina baksam falso bisiler var. kiminin ayaklari dengesiz, kiminin yan taraflari acik kitaplar duramiyor. alip da memnun kaldiginiz kitapliklar var mi, link atsaniz ya?
begendigim modeller sunlardi yorumlardan oturu almadim:
www.hepsiburada.com
www.hepsiburada.com
0
hjarteblod
(24.09.20)
ben bunu aldım tavsiye ederim: urun.n11.com

senin beğendiğin modellerin benzerlerine ben de bakmıştım, yanları açık olduğu için kitapların düşmesi çok yüksek ihtimal.
0
pasp
(24.09.20)
adore mobilyaya bak, marketlerde satılan ürünleri bu firma üretiyormuş.
0
kulustur
(24.09.20)
Almadım, ofis masası bakarken bunlara da baktım. Linkteki kitaplığın raflarının altından da metal iskelet geçtiği için kitap ağırlığını çok güzel taşır diye düşünüyorum. Kitaplık değiştirme zamanı gelince böyle bir şey almak ya da yaptırmak istiyorum.
www.ahsapsokagi.com
0
kobuzchu kiz
(24.09.20)
ikea billy/oxberg aldım. oldukça şık, kullanışlı. evde hayvan varsa kıl tüy de kaçmaz. memnunum. tekrardan bir parça daha almayı planlıyorum.
0
lesmiserables
(24.09.20)
(5)

Beğendiğiniz Türkçe çevirmenler kimler?

euteamo
Selamlar,Beğendiğiniz çevirmenler kimler?Şu çevirmenin ismini kitapta görünce hemen alırım dedikleriniz var mı? Varsa kimler ve neden?Şİmdiden teşekkürler
Selamlar,
Beğendiğiniz çevirmenler kimler?
Şu çevirmenin ismini kitapta görünce hemen alırım dedikleriniz var mı? Varsa kimler ve neden?

Şİmdiden teşekkürler
0
euteamo
(23.09.20)
Roza Hakmen
Nihal Yalaza Taluy
Sabahattin Eyüboğlu
Azra Erhat
Levent Cinemre
Nihal Yebinoğalı
Behçet Necatigil

Hepsi rüştlerini kanıtlamış kişiler. Sadece dili bilmekle kalmamışlar. Türkçeye çok hakimler ve aynı zamanda edebiyatla içli dışlı oldukları için metnin keyifle okunmasını sağlıyorlar.
0
black holes in the sky
(23.09.20)
ana dilde yazar gibi eser çevirdikleri için:

ari çokona
sema sandalcı
nihal yalaza taluy
mehmet necati kutlu
azra erhat
sebahattin eyüboğlu
0
lesmiserables
(23.09.20)
Rahmetli Ahmet Cemal. Almanca ya olan hâkimiyeti ve bazı çevirilerini özellikle Nietzsche bağlamında orijinal metinler ile karşılaştırıp bu kanıya ulaşmıştim zamanında.
0
candanag
(23.09.20)
Sevin Okyay, Hasan Fehmi Nemli, Azra Erhat geliyor aklıma.

Genç nesilden de Aslı Dağlı ve İhsan Tatari, her ikisinin de ham çevirilerini görüp üstünde çalıştım, pırıl pırıl çevirmenler ikisi de.

Edit: Mina Urgan!
0
kobuzchu kiz
(23.09.20)
Harry Potter serisi nedeniyle Sevin Okyay.
0
dissendium
(23.09.20)
(7)

Türkçe-İngilizce çeviri sorusu

sekersiz turk kahvesi
Basit bir soru:"Ben üniversite okuyorum." cümlesinin çevirisi, geniş zamanda mı yapılır, yoksa şimdi zamanda mı?a) I study at the university (or at a university)b) I am studying at the university (or at a university).
Basit bir soru:

"Ben üniversite okuyorum." cümlesinin çevirisi, geniş zamanda mı yapılır, yoksa şimdi zamanda mı?

a) I study at the university (or at a university)

b) I am studying at the university (or at a university).
0
sekersiz turk kahvesi
(01.09.20)
geniş

şimdiki zamanı sadece şu an yaptığın işlerde ve geniş zamanda yapıp da şikayetçi olduğun durumlarda kullanabilirsin.

örnek:
"I am singing."

örnek:
"Why are you making me nervous all the time?"
0
lesmiserables
(01.09.20)
Süper! Teşekkür ederim.
0
🌸sekersiz turk kahvesi
(01.09.20)
ikisi de olur. yukarıda arkadaşın verdiği ikinci örnek... geniş zamanda da yazabilirdi hiç farketmezdi.

şikayet ve şu an gibi bi kuralı hiç duymadım, safsata, uydurma, yalan dolan, ayrıca kandırmaca ve saçmalık.
0
dinç kuvvetler
(01.09.20)
2.cisi doğru, çünkü hala süren bir durum, genel bir durum değil. Kafanızda oturması için bu tarz açıklayıcı videolara bakmanızı tavsiye ederim. www.youtube.com

Ayrıca bu tip konuları Google'da İngilizce aramanızı da tavsiye ederim, bu araştırma kısmı da İngilizcenizi de ilerletiyor.
0
kaset
(01.09.20)
@lesmiserables iyi sallamışsın.

ikisi de olur konsepte göre. hatta bazen I'm reading bile deniyor bizdeki okuyorum gibi.
0
bohr atom modeli
(01.09.20)
2002'den beri iki sene hazırlığıydı, dil sınıfıydı, üniversitede ingiliz dili ve edebiyatı'ydı, çevirisiydi, ingilizce röportajıydı derken ingilizce'nin içindeyim. şikayet muhabbetini ilk defa duyuyorum, bilmiyorsam da benim cahilliğim olsun.

ikisi de olur, hatta "read" fiili de kullanılabilir +1
0
avianthem
(02.09.20)
@yukarıdakiler

elbette -ing de kullanılıyor. fakat kullanılması gramer olarak doğru olduğunu göstermiyor. doğrusu geniş zamandır. geniş zamanda yapılır. gramer bu olduktan sonra istersen gelecek zamanda söyle, farketmez.


"i'm reading" cümlesini hiçbir gramer kitabında "okul okuyom" diye göremezsin.

@dinç kuvvetler
şikayet kuralı için şöyle bir şey bırakayım:

forum.wordreference.com
learningenglish.voanews.com
eksisozluk.com
0
lesmiserables
(02.09.20)
(4)

Laptopa su geldi:(

bradfords
Arkadaşlar dün laptopa su geldi hemen ters çevirdim beklettim şimdi açtım ekran parlaklığı açıkıp kapanıyor, tuşlar basmıyor:( düzeltmek için hiç çare var mı bunu of çok kötü oldu
Arkadaşlar dün laptopa su geldi hemen ters çevirdim beklettim şimdi açtım ekran parlaklığı açıkıp kapanıyor, tuşlar basmıyor:( düzeltmek için hiç çare var mı bunu of çok kötü oldu
0
bradfords
(28.08.20)
keşke hiç açmasaydın.. en azından detaylı bir iç temizlik vs yapmadan..

açmasan bir ihtimal düzeltilebilirdi ama artık geçmiş olsun.
0
foolrules
(28.08.20)
hemen bir günde kurumaz. birkaç gün beklemen gerek.
0
lesmiserables
(28.08.20)
Kuruduktan sonra tamirciye pas sildirmek icin goturebilirsin. Devre uzerindeki paslari solusyonla siliyorlar. %100 etkili degil ama cihazin kalan omrunu uzatir.
0
cleric
(28.08.20)
Yine kapattım ters çevirdim bekletiyorum yarın kadar açmamak en iyisi herhalde:/
0
🌸bradfords
(28.08.20)
(35)

Yakın çevrenizde kaç kişi covid hastası?

msb
sb.
sb.
0
msb
(12.08.20)
0
0
fezagezgini_4
(12.08.20)
0
Düzenleme ihtiyacı hissettim ;
1- Bacanağım aile hekimi kontrolünde 6 hasta vardı (telefonla her gün aradıkları) şu an 29 olmuş. Hastanın biride şehirlerarası yolculuğa çıkarken bizimki ihbar edince sağlık ocağını ailesi ile basmışlar.

2- Meb personelininde dahil olduğu ilçe sağlık kurulu tarafından oluşturulan filyasyon ekip çalışmaları başladı. Sayısal olarak bilgi verilmiyor ama bugün oturup kabaca bir hesap yapıldı durum gerçekten çok ama çok ciddiye doğru gidiyor.
0
synax
(12.08.20)
0
0
ırene adler
(12.08.20)
1, kuzen.

Nereden kaptığı bilinmiyor.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(12.08.20)
0
0
lesmiserables
(12.08.20)
0
0
Aganippe
(12.08.20)
Ben hariç kardeşim
0
paramolacak
(12.08.20)
Bende de 0 bu arada.
0
🌸msb
(12.08.20)
Şu anda yok ama mart ayında yurtdisindaki kardeşim, teyzem, dayım ve kuzenim geçirdi.
0
fraise
(12.08.20)
0
0
eazy
(12.08.20)
verdiğimiz cevapların hastalığın yaygın olmadığı fikrine sebep olmayacağının bilincinde olarak cevap veriyorum; 0. uzak çevremde de sıfır, kulağıma hiç gelmedi.
0
Bruce
(12.08.20)
Yani biz sürekli biraz is biraz evden calisma seklinde devam ediyoruz vakalardan dolayi. Iki fabrika var.
Sondan bir önceki olayda calisma arkadasim covid tedavisi gördü mesela. Test negatif. Negatif olduğu icin de eşine filan da test yapilmadi.
Şuan bildiğim benim de sifir. Ancak tedavi olan tanidiklarimiz ve is arkadaslarim oldu.
0
a perfect lie
(12.08.20)
0
0
false pretension
(12.08.20)
0
0
walter white kilikli
(12.08.20)
arkadaşımın arkadaşında bile duymadım. 0
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(12.08.20)
bu kadar kişinin 0 yazmasına şaşırdım.

ankara'da çalıştığım yerde başlangıçtan bu yana 10 kişide pozitif çıktı. gayet yüz yüze görüşüp selamlaştığım insanlar bunlar. beraberr çalıştığımız firmada da pozitif çıkan elemanlar oldu.

yazlığa gittim, sitede 2 kişide çıktı.

edit: bu arada bunların çoğu son dönemde oldu. haziran sonrası yani. ankara'da vakalarda ciddi artış olduğunu tahmin ediyorum.
0
antikadimag
(12.08.20)
soru ve cevaplar, diğer insanların gözünde tehlike yokmuş gibi hissettirebilir diye düşündüm. bu nedenle duyuruya giriş yaptım. soruyu cevaplayayım.

sevgilimin arkadaşı ve eşi bu hastalığı geçirdi ve iyileştiler.
orta samimiyette bir arkadaşım, 10 gün önce anne ve babasını kaybetti covid-19 sebebiyle. kendisi de rahatsızlığı geçirdi. iki hafta hastanede yattı. şimdi iyi.

toplam 5 kişiyi bizzat biliyorum yani, ikisi vefat etti maalesef.
0
noxell
(12.08.20)
Su anda aktif hasta kimse yok.
Tanidigimiz 3 aileye bulasti, cocuklar dahil 10 kisi kadar. 2 kisi hastanelik oldu, birisi oldukca agir gecirdi, 45 yas civari.
Olen yok, herkes evde ve iyilesti.
0
cooperr
(12.08.20)
Yakın çevrem 0.

Başka şehirdeki iki akrabam vefat etti, kuzenim ve ailesi de oldu.
0
jazzabel
(12.08.20)
Kuzenimin ailesinde 3 kisi var. Ust kat komsu yakin sayiliyor mu 1 kisi var. Yegenimin esinin ailesinde 2 kisi var. Ilk aklima gelenler bunlar.

Kardesim bir fabrikada ik'da calisiyor. Her hafta 5-6 kiside pozitif ciktigini soyluyor.

Bahsettigim kisiler son 20 gunde pozitif olanlar. Gecenlerde bobrek ameliyati olan bir yakinimi ziyaret icin hastaneye gittim. Uroloji ve covid servisi ayni kattaydi. Koridorlarin birlestigi yerde guvenlik vardi. Masayi bize emanet etti. "Aman kimseyi iceri almayin. Giren olursa da yanlislikla covidlerin tarafina gecmesin. Yatanlarin hepsi viruslu" demisti. Kimsenin virusu taktigi yok. Saglikcilar dahil. En azindan yoneticiler diyelim.
0
Kirmizibavul
(12.08.20)
0
0
trajikomix
(12.08.20)
birinci derece olmadı ancak tanıdıklarımın tanıdıkları için konuşacak olursak kabaca 9-10 kişi geçirdi.

biri vefat etti (70 yaşlarında), 6 tanesi hastanede geçirdi. diğerlerinde hiçbir belirti olmadı ama pozitiftiler. 70 yaşında olan hariç yaş ortalaması 40 falandır.
0
iste o kavunici balik
(12.08.20)
1. İş arkadaşım.
0
mg3929
(12.08.20)
Bir de kız arkadaşımın bir arkadaşı ailecek covid oldular Nisan gibi.
0
mg3929
(12.08.20)
0. Arkadaşın arkadaşı bile yok.
0
allah yazdiysa bozsun
(13.08.20)
Sıfır
0
trgydl
(13.08.20)
0
0
baal
(13.08.20)
0
0
vhdl
(13.08.20)
7 kisi var bizzat tanidigim.

3u evden disari maskesiz eldivensiz cikmayan insanlardi.

4 kisi 70 yas ustuydu.

Simdiye dek 6si evde atlatti, 1i yogun bakimda entube halde, kritik durumda.
0
taurina
(13.08.20)
amcam, halam, babaannem covid nedeniyle vefat ettiler. kuzenim atlattı. teyzem yoğun bakımda.
0
rahmi pinkfloydoglu
(13.08.20)
0. Arkadaşımın annesinin hemşire arkadaşı geçirdi sadece. Ankara şehir hastanesinde çalışıyordu kendisi. Hafif atlattı. Onun haricinde hiçbir tanıdığımda ya da tanıdığımın tanıdığında çıkmadı. İnşallah da çıkmaz.
0
Hallegadola
(13.08.20)
4 ay içinde 3500 kişilik işyerinde 63 kişi pozitif oldu geçti, halen olan var.
0
ankarakecisi
(13.08.20)
14-15. Diğerleri hafif atlattı ama maalesef 3'ü atlatamadı. 3'ü de 25-30 yaş arası, bilinen hiçbir kronik hastalığı olmayan, düzenli sporunu yapan, risk grubuyla uzaktan yakından alakası olmayan insanlardı.
0
iwasbornonamountainside
(13.08.20)
Edit yerine yeni cevap yazayım dedim. Az önce öğrendim, blogger çevrelerinden tanıdığım bir arkadaşım şu an covid pozitif ve ev karantinasındaymış.
0
kobuzchu kiz
(13.08.20)
Aktif olarak 9.
Etraftan 4 kisi de vefat etti.
0
nefertarii
(13.08.20)
(8)

Dolar ve Euro'nun sözlükte abartılması

Avoiding The Puddle
Neden bu kadar entry patlaması yaşandı sabahtan beri anlam veremedim.Sanki Dolar dün 5 liraydı da bugün birden 7 lira oluverdi. Yahu zaten aylardır 7 lira sınırında gezinmiyor muydu, ne oldu da şimdi böyle onlarca başlık, binlerce entry giriliverdi ?
Neden bu kadar entry patlaması yaşandı sabahtan beri anlam veremedim.

Sanki Dolar dün 5 liraydı da bugün birden 7 lira oluverdi. Yahu zaten aylardır 7 lira sınırında gezinmiyor muydu, ne oldu da şimdi böyle onlarca başlık, binlerce entry giriliverdi ?
0
Avoiding The Puddle
(06.08.20)
bir günde %3 civarı fakirledik bence bu ana sebep
0
basond
(06.08.20)
arkadas siz nerede yasiyorsunuz yav.
3 gun once kdv dahil 15 liraya aldigim cimento bugun 17.5kdv dahil+ nakliye.
aluminyum dogramalar pvc'ler radyatorler. fm200'ler her sey uctu gitti. dun ile bugun arasinda kici kirik 15 milyonluk santiyede en az 180.000 zarar var su an.
0
turbo sadık
(06.08.20)
sözlük abartmadı. aylardır yatay seyrediyordu. şimdi tekrar yükselişe geçti. bu artışın sebebi hamle yapacak kadar paranın bile kalmamış olması, önü kestirilemeyecek, nereye gideceği belli olmayan bir artış. mb, bddk ve bankalar bile olağanüstü toplantıya çağrıldı.

okuduğunuz kaynakları yeniden bir değerlendirin bence. tek kaynağınız ekşi olmasın.
0
lesmiserables
(06.08.20)
pesinen sunu da.ekleyeyim ben dolar 6.85 iken artacagini tahmin edip ceki kesip verdim. mali.bagladim ama.fabrika ben bu fiyattan veremem diyor. kimisi batti gel al parani diyir kimisi bu fiyattan verme sansim yok cekini al kimisi de batarim sana verirsem. vermesem dava acsan da batarim. yarin dolar.cikarsa yerine ayni fiyattan mal koyamam diyor.
batan adamdan 5 liraya baglasan ne olur mal varsa gider alirsin. yoksa neyini alacam canini mi
0
turbo sadık
(06.08.20)
ya boş muhabbet işte . millet 20 liralık internetiyle eğleniyor. dolar euro altın diye ağlaşanlar da doları altını olmayan tipler. olsa ehi ehi diye elini ovuşturur köşede.
0
x571
(07.08.20)
Boş muhabbet +1.
0
roket adam
(07.08.20)
aziz dostum jack, lesmiserable +1

sözlükte az bile konuşuldu. dün tarihi bir gündü. altın, dolar, euro hepsi rekora koşuyor ve yapılabilecek şeyler daha önce yapıldı, artık fazla hamle kalmadı. ihtiyat akçesi bile harcanmıştı.
0
biseysorcaktim
(07.08.20)
şaka mı abicim bu? avustralya doları ile euro arasındaki parite 2000'deki ile aynıyken iki günde 50 kuruş artmış euro tl karşısında. siz bilgisayar başından fark etmiyor olabilirsiniz ama piyasada bu dalgalanmanın etkileri çok büyük.
yahu 6 ayda bir türkiye'ye geliyorum her şeyin fiyatı önceki seferin iki katı oluyor. allah aşkına neyi abartıyor insanlar?

paranın değer kaybedişi günlük hayatın bir parçası haline gelmiş neye şaşırıyorsunuz diyorsunuz.
0
bohr atom modeli
(07.08.20)
(14)

Tc ne zaman düzelecek

mg3929
Ne zaman insanlar insan gibi yaşamaya başlar? Ne zaman açlıktan kurtulur düze çıkarız? Ne zaman araba almak çılgınlık olmaktan çıkar? Maddi durumlar ve istanbulun genel insan profili acayip canımı sıkıyor artık dayanamıyorum. Biraz gelişmişlik düzeyimizin artması ne kadar zaman alacak sizce?
Ne zaman insanlar insan gibi yaşamaya başlar? Ne zaman açlıktan kurtulur düze çıkarız? Ne zaman araba almak çılgınlık olmaktan çıkar? Maddi durumlar ve istanbulun genel insan profili acayip canımı sıkıyor artık dayanamıyorum. Biraz gelişmişlik düzeyimizin artması ne kadar zaman alacak sizce?
0
mg3929
(03.08.20)
Alınan fazla kilolar için ne denir?
Bir anda almadığın gibi, bir anda veremezsin.

Bence durum bu. Bir anda böyle olmadık zamanla oldu. Uzun bir zaman ve doğru yöneticiler, eğitimli gençler, vs..

(Muhtemelen biz göremeyiz)
0
la traviata
(03.08.20)
Öyle bir şey olacağını sanmam. Yakın zamanda hic sanmam. 2007 gibi zamanlara dönmemiz de min 20-25 yıl bence.
0
westblack
(03.08.20)
Biz görmeyiz
0
photo85
(03.08.20)
Bunlar baştan gittiği an max 2-3 sene. Rahat olun türkiye dinamiklerini en güçlü döneminde bile yıkamadı bazıları bu saatten sonra hiçbir şey olmaz.
0
garavel
(03.08.20)
Halkın tabanı o kadar değişti, insanlar o kadar eğitimsizlesti ki 20-25 sene. Malum kisiler gitse sanki yerine sosyalist gelecek, demokrat falan gelecek.
Ulkede satilmadik yer kalmadi, yer gök borç. Yönetim degisse de bu bos yere para alan memurlar, rüşvetle alinan ihaleler vs nasil alinacak?

En son dünyada hangi ülke kotu durumdan iyi duruma 2-3 yilda geldi ki Türkiye gelsin?
0
logisticsmanager
(04.08.20)
Halkın durumunun eğitimle ilgisi çok büyük evet ama ben nüfusun da çok etkili olduğunu düşünüyorum. Istanbul’da kalabalık yokken insanlar daha anlayışlı, daha nazik ve daha sabırlı. Akdeniz ve Ege’dekü sahil kesimleri de tatil zamanlarında çıldırıyor. Kalabalık yokken oralar da çiçek gibi ama tatilci kalabalığı geldiği zaman otoparkta, cafe’de yer kapma işi bile muharebeye dönüyor.
0
pass
(04.08.20)
@garavel'e katılmakla birlikte 2-3 sene de çok kısa geliyor bana. bunlar baştan gittiği an her gün felaket haberi yerine güzel haberler almaya başlarız. o zamandan sonra pek çok kişinin elini taşın altına atacağını düşünüyorum. şu kadar kısa süre içerisinde, onca engellemeye rağmen mansur ve imamoğlunun yaptıkları dahi neler olabileceğini gösteriyor. ancak ekonominin iyice düzelmesi 5-10 yıl arası alır.
0
lesmiserables
(04.08.20)
artmaz neden artsın ?

artması için kaliteli bir eğitim sistemi, insanların keyfinin yerinde olduğu "yaşam savaşı" vermediği bir ekonomi lazım.
0
orpheus
(04.08.20)
ulkede kriz ve zam gibi kelimeleri kullanmak yasak, ulkeyi yoneten 3-5 kisi ekonomi hakkinda 1 kelime bile konusmuyor.

kuzey kore ne zaman duzelirse o zaman duzelir. kuzey kore - suudi arabistan karisimi bir ulkeye cevirmek hakikaten buyuk basari.
0
baldur2
(04.08.20)
Bu arada herkes eğitim falan demiş. Bizim yeterince eğitimli insanımız var. Ama neredeyse hepsi yurt dışında. Bize iyi, işleyen bir hukuk sistemi gerek hepsinden önce. Hukuk gelirse hepsi sırayla gelir zaten.
0
westblack
(04.08.20)
Daron acemoglu why nations fail. Okumanı tavsiye ederim. Benim de böyle sorularım vardı kafamda sürekli. Bu kitap biraz o seslerin kısılmasini sağladı.
0
sonsuz
(04.08.20)
düzeleceğine inancım yok. muhalafet aynı b.kn laciverti gibi. ama daha düzgün bir muhalafet çıkar, o zaman olabilir ama eleştireye tahammül edemeyen kesimle zor.
0
banacevaplazım
(04.08.20)
düzelmeyecek, sonumuz iran gibi olacak, bunu klişe olarak söylemiyorum resmi olarak iran gibi olacağımızın garantisini burda herkese veririm, elinize fırsat geçtiği anda bu ülkeyi terkedin.

bekçilerin akp gençlik kollarının gençlerinden oluştuğunu bilmeyen yoktur sanırım, kendi kolluk kuvvetlerini bile oluşturdular.

muhalefet leş gibi, kılıçdaroğlu gibi işe yaramaz yaşlı bunak koltuk sevdası yüzünden muhalefetin başına geçti, ben bu adamın akp'nin adamı olduğuna artık kesin gözüyle bakıyorum.
0
nahtoderfahrung
(04.08.20)
akp'nin gitmesi 5yıl
ülkeyi düzeltmek 10yıl
gelişme için çok çalışmak 8yıl
orta karar olma durumu 8yıl

31 yıla falan anca toparlanır.

ayrıca heder olan bir 2010-2020 gençliği var. bunlar bu yıllar arasında 15 yaşında olsalar 2035-2045 arasında 40 yaşında yani söz sahibi olacaklar. o sebeple 2035-2045 arası çok zor geçicek.

2045'i vs bir şekilde atlatabilirsek 2055 gibi ortalama bir türk ailesi her yıl tatile gidebilecek sosyal ve ekonomik yapıya sahip olabilir.
0
duyurukullanıcısı
(04.08.20)
(7)

Vedat Türkali'nin hangi kitabı ve diğer Türk yazarlar?

put it in your appropriate place
Vedat Türkali'nin bir iki kitabını okumak istiyorum. Bir Gün Tek Başına alacağım, başka ne tavsiye edersiniz?Ayrıca tavsiye edeceğiniz Türk Yazarlar var mı Orhan Pamuk ve Elif Şafak dışında? Türk yazarlara Ahmet Hamdi Tampınar'in iki romanını alacağım. Hangi Türk yazarlar var başka?
Vedat Türkali'nin bir iki kitabını okumak istiyorum. Bir Gün Tek Başına alacağım, başka ne tavsiye edersiniz?

Ayrıca tavsiye edeceğiniz Türk Yazarlar var mı Orhan Pamuk ve Elif Şafak dışında? Türk yazarlara Ahmet Hamdi Tampınar'in iki romanını alacağım. Hangi Türk yazarlar var başka?
0
put it in your appropriate place
(03.08.20)
irfan yalçın
adalet ağaoğlu
tahsin yücel
melih cevdet
kenan hulusi
cevat fehmi
necati cumalı
demir özlü
memduh şevket esendal
0
lesmiserables
(03.08.20)
orhan kemal - bereketli topraklar üzerinde
murathan mungan - yüksek topuklar
0
noxell
(03.08.20)
Barış bıçakci
Hasan ali toptas
Bazi ayfer tunc kitapları mesela dünya ağrısı
Tarzini sever misiniz bilemem ama nazli eray belki
Yine sever misiniz bilemiyorum ama ismail guzelsoy
0
a perfect lie
(03.08.20)
Halit Ziya da çok güzel.
0
nickimin hakkini veremedim
(03.08.20)
Vedat Türkali'nin kendisinin de en sevdiği kitabı olan 'yeşilçam dedikleri türkiye'yi öneririm. 'Güven' başyapıtıdır ancak 1940'ların tkp'sine ve türkiyesine özel bir ilgin yoksa sıkılabilirsin.
0
temasettin
(03.08.20)
Oğuz Atay
Latife Tekin
Hasan Ali Toptaş
0
adivar
(04.08.20)
Son zamanlarda ahmet ümit okuyorum betimlemeleri biraz fazla olsa da kitapları bana akıcı geldi.

Bunun dışında tarık buğra'nın küçük ağa ve osmancık kitaplarını da tavsiye ederim.

Vedat türkali "bir gün tek başına" benim için başucu eseridir.
0
kraldan cok kralci
(04.08.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.