dedi ayca
bu sene mezun oluyorum ama 2 senede (dgs'liyim aslında 3 sene oldu bu okula başlayalı ama geçen sene de erasmus'taydım o yüzden 2) okulumdan son derece nefret ettim, hocalarımın çoğu boş beleş, parasız öğrencilere "okuma o zaman yeaa" falan diyebilecek gevşeklikte insanlar. hiç arkadaşım da yok çünk
bu sene mezun oluyorum ama 2 senede (dgs'liyim aslında 3 sene oldu bu okula başlayalı ama geçen sene de erasmus'taydım o yüzden 2) okulumdan son derece nefret ettim, hocalarımın çoğu boş beleş, parasız öğrencilere "okuma o zaman yeaa" falan diyebilecek gevşeklikte insanlar. hiç arkadaşım da yok çünkü hepsi zengin züppesi, hocalardan birine (ki adam 70 küsür yaşındaydı) sandalye falan fırlatmışlıkları, sene boyunca adama kök söktürmüşlükleri var. temizlik görevlilerine, kantindekilere falan nasıl davrandıklarını anlatmama gerek yok sanırım. böyle iğrenç bir özel üniversitede tam burslu olarak 2 sene ders-ev şeklinde takıldım bunlarla birlikte YHAA Bİ STARBUCKS YAPALIMM demedim, gittikleri pahalı mekanlarda yemek yemedim/yiyemedim, muhabbetlerine tahammül edemiyorum cidden. bu nedenle mezuniyet törenine gidip kep atmamaya karar verdim, annem geçen ay çok ısrar etti saçmalama olmaz öyle falan filan diye ama bundan 20 gün önce defilemiz oldu zaten bir nevi mezuniyet gösterisi gibiydi işte defileden sonra sahneye tasarımcılar çağrıldı hocalar tek tek sarıldı tebrikler vs.vs ben de annemi tekrardan dürtüp "mezuniyete gitmiyom bak he" demek istemiyorum çünkü bence o mezuniyet gibiydi...
tıpkı doğum gününde insanlar şarkı söylerken napacağını bilememe, konserde dans ederken birden bire gelen "napıyorum ben ya hissi" gibi olacak tören sırasında biliyorum. sınıftan kimseyle laklak edemeyeceğim o an, ya da sevincimi paylaşıp (kaldı ki okulumu sevmediğim için de burun kıvırıyorum zaten, "sanki boğaziçi'nden mi mezun oluyorum da kep atacağım" gibi bir düşüncem var) fotoğraf falan çektiremeyeceğim.
yani kısacası, bir defilem vardı, bitirme projemle alakalı özel bir günüme eşlik ettiler. ben zaten gidip kep atmak istemiyorum ama bir yandan da anne babam görmek ister mi sonra üzülürler mi diye kestiremiyorum.
cübbe ve kep 40 lira bu birazcık pahalı geliyor bunu da vermek istemiyorum benim için anlamı olmayan bir şeye. bilmiyorum ne yapsam, siz napardınız? aranızda gitmeyen var mı kep atmaya?
tıpkı doğum gününde insanlar şarkı söylerken napacağını bilememe, konserde dans ederken birden bire gelen "napıyorum ben ya hissi" gibi olacak tören sırasında biliyorum. sınıftan kimseyle laklak edemeyeceğim o an, ya da sevincimi paylaşıp (kaldı ki okulumu sevmediğim için de burun kıvırıyorum zaten, "sanki boğaziçi'nden mi mezun oluyorum da kep atacağım" gibi bir düşüncem var) fotoğraf falan çektiremeyeceğim.
yani kısacası, bir defilem vardı, bitirme projemle alakalı özel bir günüme eşlik ettiler. ben zaten gidip kep atmak istemiyorum ama bir yandan da anne babam görmek ister mi sonra üzülürler mi diye kestiremiyorum.
cübbe ve kep 40 lira bu birazcık pahalı geliyor bunu da vermek istemiyorum benim için anlamı olmayan bir şeye. bilmiyorum ne yapsam, siz napardınız? aranızda gitmeyen var mı kep atmaya?
0
orda takılacağın bir arkadaşın yoksa gitme, feci sıkılırsın.
seninle aynı olmasa da, ben okulu uzattığım için kimsem yoktu pek mezuniyet töreninde. ama arada selamlaştığım 1-2 güzel insan illa gel dedi diye gittim. onlar da olmasa gitmezdim heralde.
seninle aynı olmasa da, ben okulu uzattığım için kimsem yoktu pek mezuniyet töreninde. ama arada selamlaştığım 1-2 güzel insan illa gel dedi diye gittim. onlar da olmasa gitmezdim heralde.
0
1- aynı soruyu balo için sorsan gitme ne olacak derdim ama kep törenine gitmelisin bence.
2- kep töreninde laklak edilecek bir ortam olmuyor. Gidiyorsun, sıraya giriyorsun, kep atıyorsun. Sonra da herkes ailesiyle ve sevdiği hocalarla fotoğraf çektiriyor.
3- o 40 lirayı kepi ve cüppeyi teslim ettiğinde geri vermiyorlar mı?
2- kep töreninde laklak edilecek bir ortam olmuyor. Gidiyorsun, sıraya giriyorsun, kep atıyorsun. Sonra da herkes ailesiyle ve sevdiği hocalarla fotoğraf çektiriyor.
3- o 40 lirayı kepi ve cüppeyi teslim ettiğinde geri vermiyorlar mı?
0
@rayde bana soran, gel diyen olmadı bu durumda gitmemeliyim sanırım :D
@kayranin kedisi
1) baloya zaten gitmedim geçti o, sormadım bile :D
2) laklaktan kastım sırayı beklerken falan bile olsa o küçük süreden bahsediyorum, ben de asosyalim kabul.
3) yok bizim okul direkt satıyormuş, kiralamıyor.
@kayranin kedisi
1) baloya zaten gitmedim geçti o, sormadım bile :D
2) laklaktan kastım sırayı beklerken falan bile olsa o küçük süreden bahsediyorum, ben de asosyalim kabul.
3) yok bizim okul direkt satıyormuş, kiralamıyor.
0
ben gitmedim.
babam "sen bilirsin, senin hayatın" dedi.
ben pek sevmiyorum bir şeyleri kutlamayı. benim gibi gitmeyip sonradan başkalarının fotoğraflarını görünce pişman olanlar oldu, ama benim fikrim değişmedi: s-media-cache-ak0.pinimg.com
babam "sen bilirsin, senin hayatın" dedi.
ben pek sevmiyorum bir şeyleri kutlamayı. benim gibi gitmeyip sonradan başkalarının fotoğraflarını görünce pişman olanlar oldu, ama benim fikrim değişmedi: s-media-cache-ak0.pinimg.com
0
@ Apocalypse ben de biraz bundan korkuyorum sanırım. şimdiden kep atmış lise arkadaşlarıma falan bakıp azcık kıskançlık bile yaşıyorum ama bunun sebebi "benim neden böyle bir ortamım yok" olabilir. bundan 10 sene sonra pişman olurum kesin...
0
entryi okumadım ama törene ben de gitmedim
kendini ortama ait hissetmiyosan zaten gitme
ben okulumdan ortamımdan nefret etmem ama gitmediğim için biraz eksik hissediyorum şu an sadece
kendini ortama ait hissetmiyosan zaten gitme
ben okulumdan ortamımdan nefret etmem ama gitmediğim için biraz eksik hissediyorum şu an sadece
0
Abartılacak bir şey değil bence. Gitsen de bir saat sürecek, gitmesen de. Sonra herkes evine. Fotoğraf çekil, Facebook'a at, beğenileri ve yorumları takip et, biraz sevin, biraz hüzünlen... Emin ol, şu saydıklarım bir gün bile sürmüyor. Ertesi gün unutuyorsun. Bizim lise mezuniyetimiz üniversite mezuniyeti gibiydi. Birkaç kişi hariç kimseyle konuşmuyorum bile. O samimiyet bile yalan aslında. Anlık bir şey.
0
@dissendium liseye de annemler için gitmiştim aslında bir nevi çünkü anneannemi yeni kaybetmiştik (bu yüzden fotoğraflarda falan dedem annem ağlamaklı hep) resmen "bir değişiklik olsun" diye gidilmişti. o sene en yakın arkadaş grubumla falan görüşmüyordum blabla şimdi düşünmeme bu da sebep oluyor birazcık. lise mezuniyetimden bir şey anlamadılar üzgün oldukları için bari bu olsun falan diyorum (gerçi dedemi de kaybettik, o yüzden illa ki hüzünlü olacak çünkü istiyorduk görmesini onun da)
0
Doğuş üniversitesi gibi geldi bana, ben sana eşlik ederim yalnız kalmazsın :)
0
@bir nick var benden iceri teşekkür ederim, ama değil :D tüm özel üniversite insanları birbirine benzediği için sanırım farkı yok.
0
Ne mezuniyet balosuna ne de kep törenine katıldım; hem üniversite hem de tuhaf olsa da lise için konuşuyorum. Pişman değilim.
Yani kep töreninin yapıldığı gün fotoğrafları görünce biraz burulmadım değil ama herkesin o zamana kadar olmadığı kişiler olarak katıldığını görünce çok da yanlış bir karar vermediğimi anladım sanırım. Belki ailelerden dolayıdır, belki artık oradaki insanları görmek istemeyeceklerini nihayet anlamalarındandır, bilmiyorum. Herkes fotoğraflarda bile başka görünüyor. Her zamankinden farklı yani.
En sıkıcı kısmı da aileyi ikna etmek gerçekten. Uygun bir dille neden orada olunmadığı anlatılmalı işte. Ne kadar zor da olsa.
Pişman olunacak bir eylem değil özetle. Eğer hatırlanacak bir şey yoksa geçmiş yıllara dair, teşvik bile edilmeli diye düşünüyorum zor durumda kalanlar.
Yani kep töreninin yapıldığı gün fotoğrafları görünce biraz burulmadım değil ama herkesin o zamana kadar olmadığı kişiler olarak katıldığını görünce çok da yanlış bir karar vermediğimi anladım sanırım. Belki ailelerden dolayıdır, belki artık oradaki insanları görmek istemeyeceklerini nihayet anlamalarındandır, bilmiyorum. Herkes fotoğraflarda bile başka görünüyor. Her zamankinden farklı yani.
En sıkıcı kısmı da aileyi ikna etmek gerçekten. Uygun bir dille neden orada olunmadığı anlatılmalı işte. Ne kadar zor da olsa.
Pişman olunacak bir eylem değil özetle. Eğer hatırlanacak bir şey yoksa geçmiş yıllara dair, teşvik bile edilmeli diye düşünüyorum zor durumda kalanlar.
0
20 sene sonra yaptığın şeyler için değil yapmadıkların için pişman olacaksın. Çocuklarına bir kepli üniversite mezuniyet fotoğrafını gururla gösterebilmek istemez misin? O fotoğrafa yıllar sonda baktığında seni gülümseteceğine eminim, ne salak zengin bebeleri, ne berbat ortamı hiç hatırlamayacaksın. Bence git :)
0
ne yaparsan yap bişeylere pişmanlık duyacaksın ha yaptıklarına ha yapmadıklarına demagojiye gerek yok :D
0
gitmedim ama kepli fotoğraflarım var. ailem birini büyütüp astı bir köşeye. onlar için önemli olabilirdi ama üniversitem uzaktı ve işlerinden dolayı katılma şansları hiç yoktu. gitmediğim için ben hiç üzüntü çekmedim (10 yıldan fazla oldu), onlar da çekmemiştir herhalde.
daha sonra başka arkadaşların mezuniyetlerine gittim. o hay huylar için fazla yaşlanmışım :) ama aileler çıkışta kampüste heyecanlı heyecanlı dolaşıyorlar, orada burada resimler çektiriyorlar, şıkır şıkır dolaşılırken yarı hayal yarı gerçek anılar anlatılıyor onlar sıcak ve gülümseten görüntüler. belki yalnızca bunun için gidebilirdim, çok daha sakin bir günde elbette.
daha sonra başka arkadaşların mezuniyetlerine gittim. o hay huylar için fazla yaşlanmışım :) ama aileler çıkışta kampüste heyecanlı heyecanlı dolaşıyorlar, orada burada resimler çektiriyorlar, şıkır şıkır dolaşılırken yarı hayal yarı gerçek anılar anlatılıyor onlar sıcak ve gülümseten görüntüler. belki yalnızca bunun için gidebilirdim, çok daha sakin bir günde elbette.
0
Git pisman olursun. Anneler falan boyle seyleri cok sever, gorsun seni oyle yazik kadina.
0
4 kez üniversiteden mezun oldum, yalnızca ilkine, o da arkadaşların zoruyla öğle arası işten izin alıp süklüm püklüm gittiydim.
Bence gerek yoktu, senin durumunda da gerek yok gibi görünüyor. İçinde en ufak bir pişmanlık kalma ihtimali hissediyorsan git ama.
Bence gerek yoktu, senin durumunda da gerek yok gibi görünüyor. İçinde en ufak bir pişmanlık kalma ihtimali hissediyorsan git ama.
0
Okulu bir yıl erken bitirdim. Butirdigim sene tam belli olmadıği kesinlesmedigi icin ustlerin meuniyet torenine katilmadim. Ertesi yil Mezuniyet törenimin olduğu gün çalışıyordum gitmedim. Üstünden geçen yıllarda zerre umrumda olmadı ama annem arada hatırlatiyor gidemedik senin mezuniyetine diye.
Onlar önemsiyor.
Onlar önemsiyor.
0
dracox
selamlar,evdeki gıdalar güvelendi. paket yiyeceklerin içine falan yuva yapmışlar. her şeyi çöpe atıp yıkadım ama hala 1-2 tane görüyorum arada.yabancı kaynaklarda yapışkanlı güve tuzağı diye bir şey öneriyorlar ama internet sitelerinde bulamıyorum türkiyede. bu güve ilaçlarını nereden bulabilirim bi
selamlar,
evdeki gıdalar güvelendi. paket yiyeceklerin içine falan yuva yapmışlar. her şeyi çöpe atıp yıkadım ama hala 1-2 tane görüyorum arada.
yabancı kaynaklarda yapışkanlı güve tuzağı diye bir şey öneriyorlar ama internet sitelerinde bulamıyorum türkiyede. bu güve ilaçlarını nereden bulabilirim bilen var mıdır?
başka yöntemleriniz varsa güve savmak için onları da duymak isterim.
evdeki gıdalar güvelendi. paket yiyeceklerin içine falan yuva yapmışlar. her şeyi çöpe atıp yıkadım ama hala 1-2 tane görüyorum arada.
yabancı kaynaklarda yapışkanlı güve tuzağı diye bir şey öneriyorlar ama internet sitelerinde bulamıyorum türkiyede. bu güve ilaçlarını nereden bulabilirim bilen var mıdır?
başka yöntemleriniz varsa güve savmak için onları da duymak isterim.
0
Her kavanozun icine, dibe koseye, kuruyemislerin icine vs heryere ama heryere defne yapragi koyun. Guvelenmeyi boceklenmeyi onluyor.
0
güveler bir zamanlar küçük kurtçuklardı, uzun aylar boyunca beslenip büyüyüp kozalar içinde pupa oldular, bu kozalar açılınca uçuşa geçtiler. şu anda hayatlarının son evresindeler ve erişkin güveler 10-20 gün yaşıyor. sizinkiler tahminen şudur.
goo.gl
erişkinler beslenmeyi bıraktıklarından fazla yaşayamaz. gördüğünüz yerde yok etmek çözüm olur, ilaca hiç gerek yok bence. illa ki ilaçlıycam derseniz bku.tarim.gov.tr adresinde zararlının adıyla aratın ruhsatlı ilaçlarını bulursunuz.
goo.gl
erişkinler beslenmeyi bıraktıklarından fazla yaşayamaz. gördüğünüz yerde yok etmek çözüm olur, ilaca hiç gerek yok bence. illa ki ilaçlıycam derseniz bku.tarim.gov.tr adresinde zararlının adıyla aratın ruhsatlı ilaçlarını bulursunuz.
0
aksiyom
"İskambil kağıdı 21 tane alın.Hepsini 7,şer 7,şer yan yana dizin.Sonra arkadaşına bir tane kağıt seçtir.Ama o sana seçtiğini söylemesin.Sonra arkadaşına hangi bölümden seçtiğini sor.Hangi bölümden seçti ise hepsini topla o bölümü ortaya koy aynısını 3 kere yap.en sonunda hangi bölüm olduğunu sor han
"İskambil kağıdı 21 tane alın.Hepsini 7,şer 7,şer yan yana dizin.Sonra arkadaşına bir tane kağıt seçtir.Ama o sana seçtiğini söylemesin.Sonra arkadaşına hangi bölümden seçtiğini sor.Hangi bölümden seçti ise hepsini topla o bölümü ortaya koy aynısını 3 kere yap.en sonunda hangi bölüm olduğunu sor hangi bölüm ise o bölümün yukarıdan aşağıya 4.sıradadır."
***
kartlar normalde karışık tabi ama ben soldan sağa dağıttığımız belli olsun diye numaralandırdım.
01 - 02 - 03
04 - 05 - 06
07 - 08 - 09
10 - 11 - 12
13 - 14 - 15
16 - 17 - 18
19 - 20 - 21
anladığım kadarıyla rastgele bi kart seçtiriyoruz önce, sonra 2 kere bu şekilde dizilim yapıp hangi grupta olduğunu soruyoruz. 3. dizilimde kağıt hangi gruptaysa o grubun 4. sırasında oluyor.
sebep?
***
kartlar normalde karışık tabi ama ben soldan sağa dağıttığımız belli olsun diye numaralandırdım.
01 - 02 - 03
04 - 05 - 06
07 - 08 - 09
10 - 11 - 12
13 - 14 - 15
16 - 17 - 18
19 - 20 - 21
anladığım kadarıyla rastgele bi kart seçtiriyoruz önce, sonra 2 kere bu şekilde dizilim yapıp hangi grupta olduğunu soruyoruz. 3. dizilimde kağıt hangi gruptaysa o grubun 4. sırasında oluyor.
sebep?
0
güzel oyunmuş :) arkadaşın seçtiği kart ne olursa olsun, bu üç özel dağıtıp toplama işlemi sonrasında destenin tam ortasına çekilebiliyor, destedeki 11. kart pozisyonuna geliyor. şuradaki birinci yanıt güzel açıklamış
math.stackexchange.com
math.stackexchange.com
0
hpkhga
Efenim ben boyle evde cesit cesit bitkilerle oyalanmak istiyorum. Onlarla konusmak, onlara sevgimi vermek istiyorum amma velakin eskiden bir menekse maceram olmustu ki hala uzulurum dusundukce. Guneste yanmisti kendisi eski evimde. Su ankk evim sadece sabah gunesi aliyor 1 saat kadar. Onun disinda k
Efenim ben boyle evde cesit cesit bitkilerle oyalanmak istiyorum. Onlarla konusmak, onlara sevgimi vermek istiyorum amma velakin eskiden bir menekse maceram olmustu ki hala uzulurum dusundukce. Guneste yanmisti kendisi eski evimde. Su ankk evim sadece sabah gunesi aliyor 1 saat kadar. Onun disinda karanlik bile sayilir.
Yeni baslayanlar icin, ziyan etmeyecegim ev bitkisi tavsiyelerine ihtiyacim var. Renkli renkli acelyalari cok seviyorum ama kocaman yesil bitkilere de hastayim. Kaktus disinda neler onerirsiniz?
Yeni baslayanlar icin, ziyan etmeyecegim ev bitkisi tavsiyelerine ihtiyacim var. Renkli renkli acelyalari cok seviyorum ama kocaman yesil bitkilere de hastayim. Kaktus disinda neler onerirsiniz?
0
gijilti
Söz varlığını ortaya çıkarmaya çalıştığım bir metin var. Bu metinde,- Kına- Kına çiçeği- Kına tohumuterimleri geçiyor."Kına" için toz biçimindeki kınanın tanımını vereceğim. Sözlüklerde bu toz kınanın kına ağacının yapraklarından yapıldığı söyleniyor ve kına çiçeği ile kına ağacı farklı türler.Peki
Söz varlığını ortaya çıkarmaya çalıştığım bir metin var. Bu metinde,
- Kına
- Kına çiçeği
- Kına tohumu
terimleri geçiyor.
"Kına" için toz biçimindeki kınanın tanımını vereceğim. Sözlüklerde bu toz kınanın kına ağacının yapraklarından yapıldığı söyleniyor ve kına çiçeği ile kına ağacı farklı türler.
Peki bu kına ağacı ve kına çiçeğinin ikisi de neden "kına" adını taşıyor. Kına çiçeğinden de kına yapılıyor mu? Her iki türün isminin kökeni de Arapçadaki hinna'dan mı geliyor. Bu nasıl olmuş acaba? Yoksa ilgileri yok da ses benzerliği mi? Sözlükler kelimelerin aynı olduğunu gösteriyor. Eş sesli olsalardı farklı maddeler olurdu bu iki kelime.
Metnimde bir de "kına tohumu" geçiyor. Kına ağacının mı yoksa kına çiçeğinin mi tohumu acaba? İkisinin de çiçeği var zira. Ama ikisinin de tohumu kullanılabilir özelliğe sahip mi bilmiyorum. Tıpta kullanılan hangisi olabilir?
Bu konuyla ilgili, kına konusunda bilimsel yazılar var mı?
- Kına
- Kına çiçeği
- Kına tohumu
terimleri geçiyor.
"Kına" için toz biçimindeki kınanın tanımını vereceğim. Sözlüklerde bu toz kınanın kına ağacının yapraklarından yapıldığı söyleniyor ve kına çiçeği ile kına ağacı farklı türler.
Peki bu kına ağacı ve kına çiçeğinin ikisi de neden "kına" adını taşıyor. Kına çiçeğinden de kına yapılıyor mu? Her iki türün isminin kökeni de Arapçadaki hinna'dan mı geliyor. Bu nasıl olmuş acaba? Yoksa ilgileri yok da ses benzerliği mi? Sözlükler kelimelerin aynı olduğunu gösteriyor. Eş sesli olsalardı farklı maddeler olurdu bu iki kelime.
Metnimde bir de "kına tohumu" geçiyor. Kına ağacının mı yoksa kına çiçeğinin mi tohumu acaba? İkisinin de çiçeği var zira. Ama ikisinin de tohumu kullanılabilir özelliğe sahip mi bilmiyorum. Tıpta kullanılan hangisi olabilir?
Bu konuyla ilgili, kına konusunda bilimsel yazılar var mı?
0
detaylı bilgim yok ama bitkilere aşina biri olarak anladığım kadarıyla:
kına nihayetinde bir kimyasal bileşik ve farklı kaynaklardan elde edilebiliyor. kına ağacının (Lawsonia inermis) yaprakları bu kaynaklardan biri.
kınanın elde edildiği başka bitkiler de var. doğal kına için Cassia obovata (synonimi yani eş isimlisi Senna italica), Eichhornia crassipes'in çiçekleri, siyah kına için Indigofera tinctoria (indigo bitkisi) ve bazı diğer bitkiler kullanılabiliyor.
kına çiçeği (Impatiens balsamina) ise; geleneksel asya tıbbında tohumları ve ekstraktı tedavi amaçlı kullanılan tıbbi aromatik bir bitki. tohumları olan da bu.
bu bitkilerdeki ortak özellik, kınanın ana bileşenlerinden olan (rengini, keratine bağlanma özelliğini vb veren) lawsone (hennotannic acid) içermeleri. cevizdeki juglone isimli maddeyle benzer özellikler taşıyor bu kimyasal madde (taze ceviz yediyseniz ellerde siyah çıkmayan izler bıraktığını hatırlarsınız). yani teknik olarak, kına çiçeği de elleri boyuyor kına ya da ceviz gibi, ama yalnızca kına elde etmede kullanılmak yerine diğer tıbbi aromatik özellikleri (ve belki de çiçeği) nedeniyle yetiştirilmeleri daha muhtemel.
kaynak: viki
kına nihayetinde bir kimyasal bileşik ve farklı kaynaklardan elde edilebiliyor. kına ağacının (Lawsonia inermis) yaprakları bu kaynaklardan biri.
kınanın elde edildiği başka bitkiler de var. doğal kına için Cassia obovata (synonimi yani eş isimlisi Senna italica), Eichhornia crassipes'in çiçekleri, siyah kına için Indigofera tinctoria (indigo bitkisi) ve bazı diğer bitkiler kullanılabiliyor.
kına çiçeği (Impatiens balsamina) ise; geleneksel asya tıbbında tohumları ve ekstraktı tedavi amaçlı kullanılan tıbbi aromatik bir bitki. tohumları olan da bu.
bu bitkilerdeki ortak özellik, kınanın ana bileşenlerinden olan (rengini, keratine bağlanma özelliğini vb veren) lawsone (hennotannic acid) içermeleri. cevizdeki juglone isimli maddeyle benzer özellikler taşıyor bu kimyasal madde (taze ceviz yediyseniz ellerde siyah çıkmayan izler bıraktığını hatırlarsınız). yani teknik olarak, kına çiçeği de elleri boyuyor kına ya da ceviz gibi, ama yalnızca kına elde etmede kullanılmak yerine diğer tıbbi aromatik özellikleri (ve belki de çiçeği) nedeniyle yetiştirilmeleri daha muhtemel.
kaynak: viki
0
tabudeviren
aranızda bunu bilenler olduğundan % 100 eminim :)http://vocaroo.com/i/s1yLoPw6sWBC
0
sta
bu annelerin çocuklarına annem/annecim diye hitap etmelerine siz de sinir olmuyor musunuz? etrafımdaki çoğu anne çocuklarına annem diye hitap ediyor deliriyorum. hayır yani ben de anneyim ama oğluma bir kere bile annem diye hitap etmedim. nedir bu işin sebebi çözebilen var mı?bir de yabancılarda da
bu annelerin çocuklarına annem/annecim diye hitap etmelerine siz de sinir olmuyor musunuz? etrafımdaki çoğu anne çocuklarına annem diye hitap ediyor deliriyorum.
hayır yani ben de anneyim ama oğluma bir kere bile annem diye hitap etmedim. nedir bu işin sebebi çözebilen var mı?
bir de yabancılarda da bu durum var mı yoksa bu saçmalık sadece bize mi özel?
hayır yani ben de anneyim ama oğluma bir kere bile annem diye hitap etmedim. nedir bu işin sebebi çözebilen var mı?
bir de yabancılarda da bu durum var mı yoksa bu saçmalık sadece bize mi özel?
0
oluyorum. ben de teyzeyim mesela, yeğenlerimi sevgimden içime sokasım geliyor ama bi kez 'teyzecim' demedim şahsen, çok itici bir hitap şekli bence.
kadınların çocuğun babasından bahsederken 'babamız' demesi, daha da itici geliyor bana, not düşeyim.
kadınların çocuğun babasından bahsederken 'babamız' demesi, daha da itici geliyor bana, not düşeyim.
0
ben de babamız lafına sinir oluyorum. bir de 3 aylığız, bu gece altımıza sıçtık falan gibi şeylere de uyuz oluyorum aşslsldl. sanki çocuğuyla kendisi bir.
0
Hayir olmuyorum. Siz de anneyseniz kesinlikle haklisiniz elestirilerinizde. Keske diger anneler sizden once bir izin alsalarmis :(
Size ne yahu cocuk onun, hitap etme ozgurlugu onun. Niye boyle dert oldu ki?
Size ne yahu cocuk onun, hitap etme ozgurlugu onun. Niye boyle dert oldu ki?
0
bizim iş yerinde bi abi kızını arıyor, annem nasılsın diyor kızına.
ben de bunu garipsiyorum, var mı böyle birşey?
ben de bunu garipsiyorum, var mı böyle birşey?
0
annenin çocuğa "annem" diye seslenmesi tuhaf, çocuğun annesine "annecim" diye seslenmesi normal bence.
şu nesilde kendini çocuğu ile bir gören gerizekalı bir grup türedi. babamız, 5 aylığız, emdik, falan filan derken kendisi tek başına bi bok olmayan insanlar kendilerini çocukları üzerinden var etmeye çalışıyor. Böyle hitaplar ile kendini "aleynanın annesi" diye tanımlamak aynı gruba ait.
Fakat ben @ma ya'ya da katılıyorum. sizin ya da benim başka bir anne-çocuk ilişkisinde ne işimiz var? kendim yapmam, yapana da içimden "mal" der geçerim. Sonuçta insanların aptalca davranma özgürlüklerini kısıtlayamayız.
şu nesilde kendini çocuğu ile bir gören gerizekalı bir grup türedi. babamız, 5 aylığız, emdik, falan filan derken kendisi tek başına bi bok olmayan insanlar kendilerini çocukları üzerinden var etmeye çalışıyor. Böyle hitaplar ile kendini "aleynanın annesi" diye tanımlamak aynı gruba ait.
Fakat ben @ma ya'ya da katılıyorum. sizin ya da benim başka bir anne-çocuk ilişkisinde ne işimiz var? kendim yapmam, yapana da içimden "mal" der geçerim. Sonuçta insanların aptalca davranma özgürlüklerini kısıtlayamayız.
0
benim hoşuma gidiyor, bence samimi ve sempatik. güvende hissettiriyor. benim annem eşşoleşşek diyor mesela bana hep, hiç annem-yavrum falan demiyor. çocukken daha sevgiyle sesleniyordu tabii ama yine öyle şeyler demiyordu, oğluşum demiştir en fazla. o ne demekse. geçen hele direkt adımla seslendi, hollywood dublajlı gibi, "ne yapıyosun emre?" dedi lan. sen annemsin yaaa. insan çocuğuna öyle der mi?
ukraynalı eski arkadaşım kızına diyordu bu arada bunu. mama mı ne diyodu sanki. eşi de kadına mommy diye sesleniyodu genelde jsjfksl. ondan sonra da bu kadın niye bu kadar agresif diyodu. e sen eşine mommy dersen kadın tabii agresif olur. çocuk musun sen. kocasın. allah allah ya.
ukraynalı eski arkadaşım kızına diyordu bu arada bunu. mama mı ne diyodu sanki. eşi de kadına mommy diye sesleniyodu genelde jsjfksl. ondan sonra da bu kadın niye bu kadar agresif diyodu. e sen eşine mommy dersen kadın tabii agresif olur. çocuk musun sen. kocasın. allah allah ya.
0
hiç sevmem. aşırı düşkün, kendi çocuğunu dünyanın tek özel insanı gibi gören annelerden tiksinirim. şuursuz insanı genel olarak sevmem zaten
0
bence gayet normal bişey. anne değilim. teyzeyim. küçük kardeşim olduğundan bi de sanırım teyzeliği kendime yakıştıramadığımdan yeğenime arada ablacım diye sesleniyorum. ablacım dur, ablacım gel gibi... kardeşime de aynı şekilde seslenirdim. ne var ki bunda? bi annenin de çocuğu ile bu şekilde iletişim kurmasında sizi delirtecek ne var ki? siz de annesiniz, ifşalardan biliyorum. bu yaklaşıma üzüldüm açıkçası.
0
Durumsal olarak sinir + 1
'Annecim', 'ablacım', 'babacım', 'teyzecim' laflarına çok sık kullanılmıyorsa, arada kullanılıyorsa sinir olmuyorum. Dilimize yerleşmiş bir durum o, 'Ablacım, birazcık sus' falan gibi şeyler kullanılabiliyor. Ama sürekli sevgi için 'annem', 'annecim' falan derse 'Amanın, çıldırmış' derim.
'Altımıza sıçtık', 'Babamız' gibi şeyleri ise fena acınası buluyorum. Kadının kendi, bireysel kimliğini tamamen kaybedip sadece anne kimliğine tutunması gibi geliyor. Bir arkadaşım yapmıştı bana 'Bugün daha katı sıçtık' gibi bir şey söylemişti de, 'Hayrola, ishal misin sen de' diye sormuştum.
'Annecim', 'ablacım', 'babacım', 'teyzecim' laflarına çok sık kullanılmıyorsa, arada kullanılıyorsa sinir olmuyorum. Dilimize yerleşmiş bir durum o, 'Ablacım, birazcık sus' falan gibi şeyler kullanılabiliyor. Ama sürekli sevgi için 'annem', 'annecim' falan derse 'Amanın, çıldırmış' derim.
'Altımıza sıçtık', 'Babamız' gibi şeyleri ise fena acınası buluyorum. Kadının kendi, bireysel kimliğini tamamen kaybedip sadece anne kimliğine tutunması gibi geliyor. Bir arkadaşım yapmıştı bana 'Bugün daha katı sıçtık' gibi bir şey söylemişti de, 'Hayrola, ishal misin sen de' diye sormuştum.
0
yav kadın deliriyorum demişse, gidip diyenin saçını başını yoluyorum dememiş ya. onlar ne kadar söylemeye hak sahibi ise, uyuz olan da o kadar hak sahibi. benim annem de yeğenlerime anneannecim diyor, bi kere de görüşümü belirtmedim, içimden sinir oluyorum.
@sta, 3 aylığız olayına da +3498
@sta, 3 aylığız olayına da +3498
0
İspanyolca'da da vardı diye hatırlıyorum hatta AAA diye şaşırmıştım ama yanlış hatırlıyor da olabilirim.
Annem de bana annecim der bazen hatta babam, halam vs de kullanır benzer terimleri. Annemin de babama babamız diye hitap ettiği olmuştur (genelde babama hediya verdiğimiz zamanlarda). Şimdi onlar ben küçükten beri kullandığı için bana garip gelmiyor. Yukarıda kadının tek varlığını anneliğe indirmesini çağrıştırdığından bahsedilmiş ama annemin durumunun böyle olduğunu hiç sanmıyorum. İşinde gücünde bir insandır kendisi. Hiç sorgulamamıştım.
Başkası kullansa ne düşünürüm bilmiyorum. Neyse ki etrafımda yakın olduğum çocuklu insan yok (çocuklarla aram iyi değil). Ama 'bu gece altımıza sıçtık' fenaymış ya düşman başına.
Annem de bana annecim der bazen hatta babam, halam vs de kullanır benzer terimleri. Annemin de babama babamız diye hitap ettiği olmuştur (genelde babama hediya verdiğimiz zamanlarda). Şimdi onlar ben küçükten beri kullandığı için bana garip gelmiyor. Yukarıda kadının tek varlığını anneliğe indirmesini çağrıştırdığından bahsedilmiş ama annemin durumunun böyle olduğunu hiç sanmıyorum. İşinde gücünde bir insandır kendisi. Hiç sorgulamamıştım.
Başkası kullansa ne düşünürüm bilmiyorum. Neyse ki etrafımda yakın olduğum çocuklu insan yok (çocuklarla aram iyi değil). Ama 'bu gece altımıza sıçtık' fenaymış ya düşman başına.
0
Kardesim de ben de kazık kadar insanlarız; annem arada ikimize de annecim der. Hiç garipsememistim şimdiye kadar. Gayet normal geliyor yani.
0
bu durum bize özgü olabilir. "kiddo" bile sorgulanmış bunu da birileri sorardı herhalde. hanım yabancı, o da ne görmüş ne işitmiş (ona da çok garip gelmişti bu durum). saçmalık demek istemiyorum çünkü ülkemizde yüz binlerce kişi yapıyor bunu, bi rahatlığını güzelliğini görmüşlerdir belki ama öte yandan bu hitapları ağır şekilde eleştirip ebeveynleri uyaran bir çok pedagog ve psikolog da var.
kolektifpsikoloji.com
www.elele.com.tr
bu kişiler referans olur olamaz bilmiyorum. yalnız şu gerçekle yüzleşelim, bu durum bize özgüyse, ki öyle geliyor bana, yakın zamanda hiç bir uluslararası bir otorite çıkıp bize özel açıklama yapmaz. bizimkilere de yapsalar da kimse güvenmez:) herkes bildiği alıştığı yoldan devam.
kolektifpsikoloji.com
www.elele.com.tr
bu kişiler referans olur olamaz bilmiyorum. yalnız şu gerçekle yüzleşelim, bu durum bize özgüyse, ki öyle geliyor bana, yakın zamanda hiç bir uluslararası bir otorite çıkıp bize özel açıklama yapmaz. bizimkilere de yapsalar da kimse güvenmez:) herkes bildiği alıştığı yoldan devam.
0
Hayır sinir olmuyorum niye olayım yav çocuk onun istediği minnoşlukta hitap eder. Ben de kedime bazen öyle hitap ediyorum
0
ne kadar gereksiz duyar kasmış bazılarınız yok anne çocuk arasına girme fln sanki gidip de hayır annecim diyemezsin yasak dedim asdfhjj.
diyenlere soruyorum mantığı ne?
neden oğlum/ kızım/ bitanem/ canım vs gibi bir sürü sevgi sözcüğü kullanabilirken annecim nerden çıktı?
diyenlere soruyorum mantığı ne?
neden oğlum/ kızım/ bitanem/ canım vs gibi bir sürü sevgi sözcüğü kullanabilirken annecim nerden çıktı?
0
Annenin çocuğuna demesini tuhaf karşılamam.
Doğu görevindeyken oralı bir arkadaşımın BABASI bana annem diye hitap etmişti. adama sarılasım gelmişti, yaşlı amca yaa anneler gibi annem diyor! :))
Doğu görevindeyken oralı bir arkadaşımın BABASI bana annem diye hitap etmişti. adama sarılasım gelmişti, yaşlı amca yaa anneler gibi annem diyor! :))
0
@fallopian işte neden garip karşılamıyorsun? aslında çok garip. çocuğu onun annesi değil ki neden annem diyor?
0
annem/annecim olayını hiç düşünmemişim de çocuğun yerine konuşma durumunu yanlış ve itici buluyorum. okula başlayınca da öğretmenimiz, sınavlarımız diye yön değiştiriyor o üslup. çok çok sakıncalı bence. çocuğun karakterinin önüne geçiyolar böyle böyle aşırı müdahaleci anneler.
0
benim annem çook nadiren der mesela bana. Nerden çıkmış bilemiyorum. Bir mantığa oturtulacaksa @niye ama'nın olay çok mantıklı.
hastalarım da derdi bana yauw anem bacimsin sen benim diye, teyze ile olan yaşantılarının giriş cümlesiydi. Teyzeler zaten derdi. alışmışım demek ki garip gelmiyor.
hastalarım da derdi bana yauw anem bacimsin sen benim diye, teyze ile olan yaşantılarının giriş cümlesiydi. Teyzeler zaten derdi. alışmışım demek ki garip gelmiyor.
0
benaslinda
selamlar,yatak odasında fotograftaki böceklerden bulduk, 20 30 tane varlar, bu böcek nedir bilen var mı, nasıl kurtuluruz bunlardan? :(
selamlar,
yatak odasında fotograftaki böceklerden bulduk, 20 30 tane varlar, bu böcek nedir bilen var mı, nasıl kurtuluruz bunlardan? :(
yatak odasında fotograftaki böceklerden bulduk, 20 30 tane varlar, bu böcek nedir bilen var mı, nasıl kurtuluruz bunlardan? :(
0
şuna benziyor sizinki
alsphotopage.com
(Anthrenus pimpinellae)
şu aileye mensuplar.
en.wikipedia.org
bu ailedeki böceklerin kurumuş deriden halıya battaniyeye kadar çok çeşitli beslenme alanları varmış, odadaki bu tür ürünleri özellikle gözden uzak olanları bi inceleyin. insana direkt zararları yok canlı üzerinde beslenmiyorlar. k-othrine isimli ev ilaçlama ilacı veya deltamethrin içeren benzer ilaçlar bunları öldürür.
alsphotopage.com
(Anthrenus pimpinellae)
şu aileye mensuplar.
en.wikipedia.org
bu ailedeki böceklerin kurumuş deriden halıya battaniyeye kadar çok çeşitli beslenme alanları varmış, odadaki bu tür ürünleri özellikle gözden uzak olanları bi inceleyin. insana direkt zararları yok canlı üzerinde beslenmiyorlar. k-othrine isimli ev ilaçlama ilacı veya deltamethrin içeren benzer ilaçlar bunları öldürür.
0
kaufman
elde kitapla en azından istanbul etrafındaki parklara, ormanlara gidip ağaç tanımak, bitki böceğe daha farkında olarak bakmak istiyorum. bunu sağlayacak türkçe veya ingilizce bir kitap var mı bildiğiniz?
elde kitapla en azından istanbul etrafındaki parklara, ormanlara gidip ağaç tanımak, bitki böceğe daha farkında olarak bakmak istiyorum. bunu sağlayacak türkçe veya ingilizce bir kitap var mı bildiğiniz?
0
kitap değil de şunu buldum şimdi
www.google.se
edit: bunda ağaç yokmuş galiba.
şurada da tabiat parklarına tıklayınca flora ve fauna var
www.istanbultabiatparklari.gov.tr
resimleri yok ama maalesef.
www.google.se
edit: bunda ağaç yokmuş galiba.
şurada da tabiat parklarına tıklayınca flora ve fauna var
www.istanbultabiatparklari.gov.tr
resimleri yok ama maalesef.
0
kitaba ek olarak plant.net diye bi aplikasyon var. bitkilerin, yaprakların fotolarını çekiyorsunuz ve size seceresini çıkarıyor. arboretumda kafayı yemiştik bunla, kesinlikle tavsiye ederim.
0
güzel aplikasyonlar var mobil cihazlar için. çoktan seçmeli, şunlardan hangisine benziyor diye diye ilerletiyor. flowerchecker, plantnet gibi. böcekler için de benzer app'ler bulunabilir
0
Bu kitap yeni çıktı:
www.kitapyurdu.com
Ben henüz okumadım ama yazarı tanıyanlar çok övüyorlar.
Bunun dışında N.G. Mamıkoğlu'nun Türkiye'nin ağaçları ve çalıları kitabı var. Ahmet Baytaş'ın kelebekler, Jilber Barutçiyan'ın mantarlar kitapları var. Tübitak'ın sürüngenlerle ilgili bir kitabı var. Çeşitili STKlar (Doğa Derneği, WWF Türkiye, DKM, Buğday) zaman zaman rehberler yayınlıyorlar, onların web sitelerine yayınlarına falan bakmak lazım.
www.kitapyurdu.com
Ben henüz okumadım ama yazarı tanıyanlar çok övüyorlar.
Bunun dışında N.G. Mamıkoğlu'nun Türkiye'nin ağaçları ve çalıları kitabı var. Ahmet Baytaş'ın kelebekler, Jilber Barutçiyan'ın mantarlar kitapları var. Tübitak'ın sürüngenlerle ilgili bir kitabı var. Çeşitili STKlar (Doğa Derneği, WWF Türkiye, DKM, Buğday) zaman zaman rehberler yayınlıyorlar, onların web sitelerine yayınlarına falan bakmak lazım.
0
jamiro
eğer avm tarzı bir yerde yemek yemek zorunda isem nerdeyse alternatifsiz kalıyor tavuk dünyası benim için. hem dengeli bir menü hem lezzetli hem de doyurucu. neyse neden burayı tercih ettiğimle ilgili değil de buradaki tavukların lezzeti ile ilgili soru sormak istiyorum.şimdi malumunuz burdaki tavuk
eğer avm tarzı bir yerde yemek yemek zorunda isem nerdeyse alternatifsiz kalıyor tavuk dünyası benim için. hem dengeli bir menü hem lezzetli hem de doyurucu. neyse neden burayı tercih ettiğimle ilgili değil de buradaki tavukların lezzeti ile ilgili soru sormak istiyorum.
şimdi malumunuz burdaki tavukların hem lezzeti hem de kıvamı biraz değişik. lezzet konusundaki sırları msg olabilir ya da gerçekten çok güzel marinasyon işlemi uygulamış olabilirler fakat kıvamı gerçekten çok farklı, tavuk gibi değil de böyle sosis kıvamında.
bu adamlar bu eti nasıl marinasyon ediyor da et bu hale geliyor. işin açıkçası seviyorum da tadını evde yapabilecğeim bir şey ise denemek isterim?
bilgisi olanlar ya da tahmini olanlar varsa buyrunuz.
şimdi malumunuz burdaki tavukların hem lezzeti hem de kıvamı biraz değişik. lezzet konusundaki sırları msg olabilir ya da gerçekten çok güzel marinasyon işlemi uygulamış olabilirler fakat kıvamı gerçekten çok farklı, tavuk gibi değil de böyle sosis kıvamında.
bu adamlar bu eti nasıl marinasyon ediyor da et bu hale geliyor. işin açıkçası seviyorum da tadını evde yapabilecğeim bir şey ise denemek isterim?
bilgisi olanlar ya da tahmini olanlar varsa buyrunuz.
0
ben de sık giderim ve geçen aynısını düşündüm bu tada nasıl ulaşabilirim diye. msg kesin kullanıyorlar çünkü şu indomie denilen içerisinde msg bulunan noddle aromalarını kullanarak göğüs tavuğu doğrayıp pişirdim ve aynısına yakın oldu.
0
kendi broşürlerinde özellikle msg olmadıgını doğal olduğunu belirtiyorlar.
Lezzet konusu da bence sosdan kaynaklıyor. Sosları hakkaten güzel
Lezzet konusu da bence sosdan kaynaklıyor. Sosları hakkaten güzel
0
bana marine sosunun içinde karbonat var gibi geliyor. kıvam inegöl köfteyi andırıyor çünkü. pişirirken de az miktarda kızgın yağa atıp canavar ocakta hızla çevirerek dışında koruyucu kabuk oluşturup içinin sulu kalmasını sağlıyor olabilirler. ya da "flambe" denilen tavada alevle pişirme olabilir. bi kenardan izlemek gerek :)
0
yetkili birine benzeyen abi
markette normal 6'lı yumurta 2,5 lira. organik denilen 6'lı yumurta da 5 buçuk liraydı. bunların gerçekten bir farkı var mı? hayvanların yemi, gezmesi vs. gibi şeyler değişiyor mu?
markette normal 6'lı yumurta 2,5 lira. organik denilen 6'lı yumurta da 5 buçuk liraydı. bunların gerçekten bir farkı var mı? hayvanların yemi, gezmesi vs. gibi şeyler değişiyor mu?
0
Ben farkı olduğuna inanmıyorum, tamamen fiyat meşruiyeti için organik yazılmış ürünler çoğu.
0
Ben tat ve koku farki aliyorum, normal yumurtalar daha lastik gibi oluyor yani cok kolay dagilmiyor ama organik yumurtalar daha kolay parcalaniyor. Kabuklarinda da fark oluyor. Sarisi belirleyici kriter degil tamamen yemle vs alakali ama ureticinin her yumurtasi ayni renkte cikmiyorsa bu iyi bir sey gezen tavuk demektir. Standart ayni renkte olan organik yumurtalar da genelde karanfil otu ile beslenen tavuklarda oluyor ya da organik degilse ona gore yem veriyorlar. Koku, tat ve kivam farki biraz var ancak besin degeri olarak bizim anlamamiz mumkun degil tabi.
0
Organik gıdanın tek bir tanımı yok; tavuğa mısır yedirdiğinde bunun organik olmayacağını da savunabilirsin misal, zira dünya genelindeki tüm mısırlar gdo'lu, haliyle bununla beslenen tavuk da gdo'lu beslenmiş oluyor, haliyle yumurtası için organik diyemeyiz ama markette satılan yumurtaların çoğu gdo'lu mısırla beslenen tavukların yumurtası ama onlar da organik sertifikası alabiliyor, yani biraz karışık bu işler. %100 doğallık vadeden birkaç sertifika var onların ürünlerine güvenilebilir bu anlamda.
0
organik sertifikası hangi üründe olursa olsun kolay hak edilen bir şey değil. eccocert, bcs gibi uluslararası bağımsız kuruluşların sıkı denetimlerinden geçerek alınıyor. sorunuza yanıt olarak linkteki yönetmeliği okuyun, vakit yoksa yumurta kelimesini aratın.
goo.gl
bu yeni üretim standardına ne kadar çabuk adapte olursak ve bu sertifikayı alıp üretim yapmaya çalışan üreticileri ne kadar desteklersek o kadar iyi, başka türlü ne bu ürünler ucuzlar, ne de biz şikayet ettiğimiz insan ve hayvan sağlığı sorunlarından uzaklaşırız
goo.gl
bu yeni üretim standardına ne kadar çabuk adapte olursak ve bu sertifikayı alıp üretim yapmaya çalışan üreticileri ne kadar desteklersek o kadar iyi, başka türlü ne bu ürünler ucuzlar, ne de biz şikayet ettiğimiz insan ve hayvan sağlığı sorunlarından uzaklaşırız
0
anonimuz
Var mı kullanan veya en azından ürün ismi bilen?
Var mı kullanan veya en azından ürün ismi bilen?
0
ben aralıklı kullanım için şunu kullanıyorum. oldukça kullanışlı. ama uzun süre kullanım için iyi değil.
www.ikea.com.tr
www.ikea.com.tr
0
demistir
masabaşı yaptığımda her seferinde bir yerelrden elektrik çarpıyor, fenalık geldi. ne önlem alabilirim?
masabaşı yaptığımda her seferinde bir yerelrden elektrik çarpıyor, fenalık geldi. ne önlem alabilirim?
0
pamuklu giysileri ve kauçuk yerine deri ayakkabıları tercih etmek. masa başından kalkmadan *önce* metal objelere dokunmak (anahtar, zımba vb). ortamdaki nemi artırmak (bitki yetiştirmek, nem cihazı vb)..
goo.gl
goo.gl
0
for day to break
neden bu kadar çok, alıp yesem zararlı mıdır? çok olmasından işkillendim de?
neden bu kadar çok, alıp yesem zararlı mıdır? çok olmasından işkillendim de?
0
ne bileyim o kadar çok ki, çok ilaç verdiler de ondan mı bu kadar çoğaldı diye düşündüm.
0
Ticari amaçla üretiliyor, çok olması normal:) Bu mantar zaten doğada da tek tek çıkmıyor, fotoğraftaki gibi öbek öbek ürüyor ağaçların gövdelerinde.
0
Döküm tavada tereyağı ile pişir. Öncesinde de et yaparsan kokusu da siner. Aman yareppi.
0
mantar miselleri ağaç kütüğüne aşılanıp üretiliyorlar, burada da o ağacın talaşından üretiliyor anladığım kadarıyla. bizim bahçede de kendimiz için yapıyoruz buna benzer çıkıyorlar merak etmeyin.
ama ne kadar olsa ticari üretildiğinden zararlı ve hastalığa karşı ilaçlama yapılıyordur, güzelce yıkayın yemeden.
ama ne kadar olsa ticari üretildiğinden zararlı ve hastalığa karşı ilaçlama yapılıyordur, güzelce yıkayın yemeden.
0
hafta sonları kahvaltıda yiriz, tavaya atıp, yağ tuz karabiler ile demleyip gömüyoruz.
0
kuul
selamlar duyurunun elegan bağyanları ve yemekten anlayan elit don juan'ları...anneme düdüklü tencere hediye edicez ama modeller-yorumlar arasında boğulduk kaldık. bana birinci elden bilgi lazım. 7lt'lik bi model alıcaz. fissler biraz fazla uçuk. tefal tartışmalı. elimde KORKMAZ, KARACA, EMSAN, FALEZ
selamlar duyurunun elegan bağyanları ve yemekten anlayan elit don juan'ları...
anneme düdüklü tencere hediye edicez ama modeller-yorumlar arasında boğulduk kaldık. bana birinci elden bilgi lazım. 7lt'lik bi model alıcaz. fissler biraz fazla uçuk. tefal tartışmalı. elimde KORKMAZ, KARACA, EMSAN, FALEZ var.
sizce hangisi ?
fiyat çok önemli sayılmaz. (fissler hariç.)
anneme düdüklü tencere hediye edicez ama modeller-yorumlar arasında boğulduk kaldık. bana birinci elden bilgi lazım. 7lt'lik bi model alıcaz. fissler biraz fazla uçuk. tefal tartışmalı. elimde KORKMAZ, KARACA, EMSAN, FALEZ var.
sizce hangisi ?
fiyat çok önemli sayılmaz. (fissler hariç.)
0
Ben wmf kullanıyorum, bayağı araştırarak almıştım, çok da memnunum şu an. 7 değil ama 6.5ltliği var sanırım.
0
fissler olamıyorsa tefal iyi aslında, yani biz yıllarca kullandık, çok da memnun kaldık.
bunların içinde korkmaz herhalde.
ama falez'i falan hiç bilmiyorum, karşılaştıramadım.
bunların içinde korkmaz herhalde.
ama falez'i falan hiç bilmiyorum, karşılaştıramadım.
0
0
biz zamanında fissler ile tefal arasında kalmıştık.
fissler biraz bütçeyi aştığı için tefal aldık.
senelerdir muazzam memnunuz vallaha.
fissler biraz bütçeyi aştığı için tefal aldık.
senelerdir muazzam memnunuz vallaha.
0
tefal clipso mavi eski seriden var çok memnunum. şu
i.alza.cz
ancak annemde tefal nutricook var hiç beğenmiyor onu.
not: erkek, et kemik ve bakliyat sorumlusu
i.alza.cz
ancak annemde tefal nutricook var hiç beğenmiyor onu.
not: erkek, et kemik ve bakliyat sorumlusu
0
kaichi
http://i.hizliresim.com/9Q7dpk.jpghttp://i.hizliresim.com/kbDW1W.jpgresimler arabayla geçerken çekildi. görünüşünü çizmeye çalıştım. anlamı ne olabilir? yıkılabilir, tehlikeli vb desem, bakınca daha anlaşılır bir uyarı olmalıydı sanki. görüşünüz nedir?
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
resimler arabayla geçerken çekildi. görünüşünü çizmeye çalıştım. anlamı ne olabilir? yıkılabilir, tehlikeli vb desem, bakınca daha anlaşılır bir uyarı olmalıydı sanki. görüşünüz nedir?
i.hizliresim.com
resimler arabayla geçerken çekildi. görünüşünü çizmeye çalıştım. anlamı ne olabilir? yıkılabilir, tehlikeli vb desem, bakınca daha anlaşılır bir uyarı olmalıydı sanki. görüşünüz nedir?
0
tarihi bir yer ise, turistlerin ellerine verilen cihazla orayı okuttuğunuzda bilgi verebilir. ya da karekod şeklinde sahipleri tarafından(belediye-mülk sahibi) gerekli yere ait bilgilere hızlıca erişmek için bir şeyler yapmış olabilir.
0
restore edilecek olabilir mi?
bir çok şehirdeki bir çok eski binada bu işaretleri gördüm. bu işaretler vatandaş için değil yetkililer için sanırım.
bir çok şehirdeki bir çok eski binada bu işaretleri gördüm. bu işaretler vatandaş için değil yetkililer için sanırım.
0
restorasyon icin roleve alinacak da yukseklik vs. bilgileri icin koymuslar gibi.
ama fotograflar uzaktan cekilmis, bir uyari yazisi filan var mi buradan secmek zor.
ama fotograflar uzaktan cekilmis, bir uyari yazisi filan var mi buradan secmek zor.
0
binanın eskiden ne olduğunu da merak ediyorum aslında. arada yanından geçiyorum ama çok istememe rağmen durup inceleyecek durumum hiç olmadı. şu adreste.
goo.gl
yakın zamanda etrafında ağaçlar temizlenip ortaya çıkarıldı, streetview görüntüsü biraz değişti :) umarım düşündüğünüz gibi restorasyonla ilgili ya da bilgi amaçlıdır.
goo.gl
yakın zamanda etrafında ağaçlar temizlenip ortaya çıkarıldı, streetview görüntüsü biraz değişti :) umarım düşündüğünüz gibi restorasyonla ilgili ya da bilgi amaçlıdır.
0
sanat guresi
elimdeki dosyada köprülenmiş (hypertext) alana tıkladığımda ilgili sayfaya geçiyor. buraya kadar sorun yok. sorun, tıklanan köprülü alanın tıklandıktan sonra renk değiştirmemesi. renk değiştirmek de olur, ya da üzerine başka bir görüntü getirmek de. maksat, ilgili alanın tıklandığı belli olsun. nası
elimdeki dosyada köprülenmiş (hypertext) alana tıkladığımda ilgili sayfaya geçiyor. buraya kadar sorun yok. sorun, tıklanan köprülü alanın tıklandıktan sonra renk değiştirmemesi. renk değiştirmek de olur, ya da üzerine başka bir görüntü getirmek de. maksat, ilgili alanın tıklandığı belli olsun. nasıl becerebilirim bunu? şimdiden teşekkür ederim.
0
windowsguvenlikduvari
Evin dışarıya bakmayan duvarından çok uzun süredir, kazıma sesine benzeyen bir ses geliyor. son zamanlarda bir hayli arttı. ev zemin katta. o yüzden ilk aklıma gelen fare olma ihtimali. fakat ses daha çok duvarın, kapıyla bitişik olduğu yerden geliyor. hatta sanki kapı kemiriliyormuş gibi bir ses ge
Evin dışarıya bakmayan duvarından çok uzun süredir, kazıma sesine benzeyen bir ses geliyor. son zamanlarda bir hayli arttı. ev zemin katta. o yüzden ilk aklıma gelen fare olma ihtimali. fakat ses daha çok duvarın, kapıyla bitişik olduğu yerden geliyor. hatta sanki kapı kemiriliyormuş gibi bir ses geliyor. kapı ahşap. fakat ses bir hayli yoğun. o yüzden tahta kurusu gibi bir şey olduğunu düşünmüyorum. fakat bu konularda pek bir bilgim yok. ayrıca ses gece ve gündüz ayırt etmeksizin geliyor. yoğunlaştığı bir saat yok. bazen 2 saat boyunca, 5-10 dakika aralıklarla ortalama 30 saniye süresince geliyor. fareler bu kadar ısrarcı olurlar mı?
bu ses fare dışında neyden kaynaklanıyor olabilir? bir de araştırdığım kadarıyla, fareler naftalin, nane yağı gibi kokulardan rahatsız oluyorlarmış. bunları deneyen var mı? işe yarıyorlar mı gerçekten.
sesi duymak isterseniz onu da eklerim buraya.
teşekkürler.
edit: ses dosyası
www.dropbox.com
bu ses fare dışında neyden kaynaklanıyor olabilir? bir de araştırdığım kadarıyla, fareler naftalin, nane yağı gibi kokulardan rahatsız oluyorlarmış. bunları deneyen var mı? işe yarıyorlar mı gerçekten.
sesi duymak isterseniz onu da eklerim buraya.
teşekkürler.
edit: ses dosyası
www.dropbox.com
0
Aynı şekilde ahşap kapının duvarla birleştiği yerden bu tarz sesler duyuyordum bir ara bizim evde de. Fare değil ama sıklıkla büyük siyah böcekler gece vakti ortaya çıkıyordu. Hatta hatırladığım kadarıyla küçük kapsül gibi yumurtalarını da kapı kenarına bırakıyorlardı. Böcek falan da olabilir belki yani.
0
@awlmi
yani tam oradan bir boru geçme ihtimali yok. oraya yakın bölgelerden geçen borular var. binanın kanalizasyon borusu oraya yakın (yaklaşık 30 santim uzaklıktan) geçiyor.
@st curse
hocam sormayın ya. yani böyle bir ısrar ben hayatımda görmedim. evi elimden alacak adi yaratık. ben de fare olduğunu düşünüyorum aslen. birkaç mantıksızlık da var işin içinde ama ses beni yanıltıyor ya da yankı yapıyor olabilir. mantıksızlıklara o şekilde cevap buluyorum. fakat şöyle bir şey var; bu ses yaklaşık 3 yıldır geliyor. arada geliyordu yani. ama şimdi bir coştu ki sormayın. aramızda bir mevzu var sanki. olmadı o aletleri de deneyeceğim de, onlara bağışıklık kazananlar da oluyormuş. o yüzden şu naftalin işini denesem diye düşünüyordum. ama biraz umut kırdınız yalan yok. :)
yani tam oradan bir boru geçme ihtimali yok. oraya yakın bölgelerden geçen borular var. binanın kanalizasyon borusu oraya yakın (yaklaşık 30 santim uzaklıktan) geçiyor.
@st curse
hocam sormayın ya. yani böyle bir ısrar ben hayatımda görmedim. evi elimden alacak adi yaratık. ben de fare olduğunu düşünüyorum aslen. birkaç mantıksızlık da var işin içinde ama ses beni yanıltıyor ya da yankı yapıyor olabilir. mantıksızlıklara o şekilde cevap buluyorum. fakat şöyle bir şey var; bu ses yaklaşık 3 yıldır geliyor. arada geliyordu yani. ama şimdi bir coştu ki sormayın. aramızda bir mevzu var sanki. olmadı o aletleri de deneyeceğim de, onlara bağışıklık kazananlar da oluyormuş. o yüzden şu naftalin işini denesem diye düşünüyordum. ama biraz umut kırdınız yalan yok. :)
0
@jegapw
şimdi düşününce 2 gün önce kocaman da bir böcek öldürdüm ama. yahu her yol da kötü. bu böcek ilaçlayanlar anlar mı acaba?
şimdi düşününce 2 gün önce kocaman da bir böcek öldürdüm ama. yahu her yol da kötü. bu böcek ilaçlayanlar anlar mı acaba?
0
@playing star again
var, havalandırma boşluğu yakın o bölgeye. ama o duvar tarafından gelmiyor garip bir şekilde. tabii ahşap sesi iletiyor ben yanılıyor da olabilirim. tam emin konuşamıyorum.
var, havalandırma boşluğu yakın o bölgeye. ama o duvar tarafından gelmiyor garip bir şekilde. tabii ahşap sesi iletiyor ben yanılıyor da olabilirim. tam emin konuşamıyorum.
0
Bu net fare sesi. Birkaç ay önce teyzemin evinde otururken bu tıkırtıları duyuyoduk. Teyzem de fare var galiba ama gelemez. O duvarları delemez vs dedi. Duvarların kesiştiği yerler olur ya üçgen gibi orası da minik bi delik 10 dk sonra fareyi resmen gördüm. Taşla kapattık sonra içine yapışkan sıkıp alçıyla kapattık ertesi gün. yani taşı delmesi belki zor ama parkelerin oralardan bi yerden bir şekilde geliyorlar ya.
0
@matilda
yapışkan derken, duvardan geçişini zorlaştırmak için mi yoksa bu fare yakalamak için kullanılan yapışkanlar mı? o kısmı anlayamadım.
yapışkan derken, duvardan geçişini zorlaştırmak için mi yoksa bu fare yakalamak için kullanılan yapışkanlar mı? o kısmı anlayamadım.
0
sesi dinledim, yüzde yüz fare bu. birkaç yıl önce oturduğum evi fare basmıştı. zehir pek fayda etmiyor benden söylemesi.
0
@oldtimer
ne yapacağız peki? nasıl mücadele edeceğiz? henüz çıkmadı ama her an çıkabilir gibi geliyor.
ne yapacağız peki? nasıl mücadele edeceğiz? henüz çıkmadı ama her an çıkabilir gibi geliyor.
0
en iyi şu yapışkanlı zımbırtılar iş görüyor (eczanelerde satılıyor) ama hayvan için biraz acılı oluyor maalesef. eğer geldiği yeri biliyorsanız, tuzla buz edilmiş cam kırıklarıyla alçıyı karıştırıp deliği kapatmak da iş görüyor. kemirirken canı yanıp bıraktığını okumuştum bir yerde ve fareden kurtulduktan sonra deliği bu şekilde kapatmıştım.
0
@oldtimer
teşekkürler bilgiler için. yani hayvan çıkmadı henüz. klozetten gelebiliyorsa eğer, ki bazı yerlerde gelebildiğini okudum, sadece oradan gelebilir şimdilik. evin herhangi bir yerinde delik yok. ama eğer çıkarsa deliği o şekilde kapatacağım. çıkmadan da yapacak pek bir şey yok sanırım. 2 gündür ses yok. vazgeçmiş olduğunu umuyorum.
teşekkürler bilgiler için. yani hayvan çıkmadı henüz. klozetten gelebiliyorsa eğer, ki bazı yerlerde gelebildiğini okudum, sadece oradan gelebilir şimdilik. evin herhangi bir yerinde delik yok. ama eğer çıkarsa deliği o şekilde kapatacağım. çıkmadan da yapacak pek bir şey yok sanırım. 2 gündür ses yok. vazgeçmiş olduğunu umuyorum.
0
rica ederim. benim evden 3 tane çıkmıştı. biri klozetten çıkmış ama dışına tırmanacak kadar büyük olmadığı için çıkamamış. suda boğulmuş olarak buldum. sifonu çektim gitti. bir diğeri evin küçük bir terası vardı oradaki gider deliğinden çıkmış ama sanıyorum açlıktan olsa gerek, ölmüştü. birini de mutfakta yapışkanlı bantla yakaladım. can çekişmemesi için de kafasına vurup öldürmek zorunda kaldım. çünkü banta yapışık biçimde günlerce canlı kalabiliyorlarmış. sonra da çıktığı deliği bulup dediğim şekilde kapamıştım.
evin yakınında yapılan bi inşaattan sonra böyle olmuştu bende. orada huzurları kaçınca sağa sola dadanmışlardı herhalde. umarım kolayca kurtulursun.
evin yakınında yapılan bi inşaattan sonra böyle olmuştu bende. orada huzurları kaçınca sağa sola dadanmışlardı herhalde. umarım kolayca kurtulursun.
0
redlinetheturk
Bilimsel adı ozellikle
Bilimsel adı ozellikle
0
şu sıralarda ortaya çıkan dev sivrisineklere benzeyenlerse, çayır sineği, crane fly. tipulidae familyasından sinekler.
www2.fcps.edu
en.wikipedia.org
www2.fcps.edu
en.wikipedia.org
0
postmodern rh
bir makakeledeki molekullerin yapilarini yani sekillerini worde nasil aktarabilirim kopyala olmuyor sekilleri nasil ekleyebilirim?
bir makakeledeki molekullerin yapilarini yani sekillerini worde nasil aktarabilirim kopyala olmuyor sekilleri nasil ekleyebilirim?
0
ingilizce kisimlar var onlarin cevrilmis olmasi gerekiyor o yuzden resim olmuyor bir de net olmuyor resimde. yani o molekulleri nasil secip kopyalayacagim cok merak ediyorum
0
O molekulleri secip kopyalamak zor. Eger pdf ise bir ihtimal var, secip powerpoint olarak kaydetmeye calis. Ingilizce kisimlarini powerpointte Turkce yap, yalniz bunu word'e aktarinca da bozulacak. Powerpointte iyice yakinlastirip ekran goruntusu alabilirsin.
Diger bir secenek inkscape. PDF'i inkscape'e yuksek cozunurlukte import et, oradan cevirileri yapip yine yuksek cozunurlukte export et.
Diger bir secenek inkscape. PDF'i inkscape'e yuksek cozunurlukte import et, oradan cevirileri yapip yine yuksek cozunurlukte export et.
0
sizin soruya direkt yanıt değil ama chem4word diye bir ofis eklentisi var
www.chem4word.co.uk
internetteki veritabanlarından cml- mdl dosyaları şeklinde kimyasal formülleri word'e import ediyor. tahminen sizin makaleye de o şekilde yerleştirilmişlerdir. örnek makale paylaşırsanız belki ona özel başka fikirler çıkar.
www.chem4word.co.uk
internetteki veritabanlarından cml- mdl dosyaları şeklinde kimyasal formülleri word'e import ediyor. tahminen sizin makaleye de o şekilde yerleştirilmişlerdir. örnek makale paylaşırsanız belki ona özel başka fikirler çıkar.
0
uzletguzin
Genc yaşta eklem sıkıntısı yaşıyorum,bu önerildi ama nedir işe yarar mı Kilo yapar mı, hangi ürün kullanılmalı? Fikri önerisi olana açığım..
Genc yaşta eklem sıkıntısı yaşıyorum,bu önerildi ama nedir işe yarar mı Kilo yapar mı, hangi ürün kullanılmalı? Fikri önerisi olana açığım..
0
annem osteoartrit için kullanıyor, geçen bir iki makale okudum. eklem kıkırdağı onarımında faydalı olduğu düşünülüyor ve bunun için abd dahil neredeyse tüm dünyada kullanılıyor ama %100 kanıtlanmış etkisi yok diyebilirim özet olarak. ne kadar plasebo -etkisi bilemem ama eklem ağrısının azaldığını söyledi 1 aylık kullanımda. bir de eklem içine enjeksiyon formu var sanırım. onu bilmiyorum.
0
50 yaş üstü iki akrabam kullandı bunu, diz ve ayak bileği kıkırdak zedelenmesi için. egzersizlerle birlikte 3 aylık kürler halinde kullandılar. gerçek etkiyi hangisi yaptı bilmiyorum ama ikisinin de durumunda düzelme oldu, ağrıları hayli azaldı. kilo alımı da az da olsa oldu aslında. kuşburnundan (rosehip), kıkırdaktan, kabuklu deniz canlılarından vb elde edilebiliyor bu. bunlardan birine alerjiniz varsa ona göre seçmek gerekebilir. bir de MSM (Methylsulfonylmethane) içerenler ağrı kesici etkiye de sahip oluyorlardı galiba. geçmiş olsun.
0
Ben kullanıyorum 3 ayı geçti, kesin olarak faydasını gördüğümü söyleyemem. Msm nedeniyle ağrıları biraz azaltıcı etkisi var. Kilo almadım.
0
kurnaz
Mum var yaktım ama 15-20 saniye aralıklarla alevi titreşim yapıyor.Byük mum cam bardak gibi bişey içinde kendiliğinden vardı bardağı.Niye, nasıl yok ederim bunu??
Mum var yaktım ama 15-20 saniye aralıklarla alevi titreşim yapıyor.
Byük mum cam bardak gibi bişey içinde kendiliğinden vardı bardağı.
Niye, nasıl yok ederim bunu??
Byük mum cam bardak gibi bişey içinde kendiliğinden vardı bardağı.
Niye, nasıl yok ederim bunu??
0
rüzgar almıyorsa bile ısınan hava ve cam nedeniyle mum etrafında gene de hava akımları oluşur.
0
@olutaklidi
Okuduğumuzu iyi anlayalım. Rüzgar alıyor mu diye sorulmuş, hayır demişim. Hava almıyor denmemiş, şakalı esprili bir şeyler yapmaya çalışmışsınız ama olmamış.
@orpheus
Farkındayım, türbülans oluşabilir ama türbülans kaynaklı olsa bile nasıl engellenebilir? Türbülans olma olasılığı düşük bu arada zaten.
Okuduğumuzu iyi anlayalım. Rüzgar alıyor mu diye sorulmuş, hayır demişim. Hava almıyor denmemiş, şakalı esprili bir şeyler yapmaya çalışmışsınız ama olmamış.
@orpheus
Farkındayım, türbülans oluşabilir ama türbülans kaynaklı olsa bile nasıl engellenebilir? Türbülans olma olasılığı düşük bu arada zaten.
0
Durgun ortamdaki türbülanslı akışı engellemen için Reynold sayısını 4000 altına çekmen gerekir.
0
siz şey diyorsunuz ben mumun ruzgardan korunması için camla kapattım kenarları ama arkadaşlar da diyor ki yetmez bu. çünkü ısınan hava ile soğuk hava arasında fark var. ısınan hava yukarı çıkmak için hava akımı (ya da türbülans ya da onun gibi bir şey) oluşturuyor olabilir. ve ayrıyetten durgun halde bile türbülanslı akış vardır diyolar. bu da titremeye yol açıyor olabilir diyorlar.
0
fitili silindirik bir borunun içine koyabilir, yalnızca silindirin alt yüzeyinden hava almasını sağlayabilirsiniz. bu şekilde ısınan hava yukarı çıkarken silindir sadece alttan hava alabilecek. silindirin altını da artık nasıl becerirsiniz bilmiyorum ama küçük kanallar ile akışı laminar yapacak şekilde değiştirebiliyor olmanız lazım.
işi sadece akışkan olarak düşününce kolay. ama yanma esnasında etraftan havayı uniform olarak mı alıyor, ısı nasıl dağılıyor, böyle küçük küçük eddy currentler mi oluyor onu bilemem.
işi sadece akışkan olarak düşününce kolay. ama yanma esnasında etraftan havayı uniform olarak mı alıyor, ısı nasıl dağılıyor, böyle küçük küçük eddy currentler mi oluyor onu bilemem.
0
uzmanlar gelmiş fazla laf düşmez ama, rutin bir aralıkla titreşmesi bana havadan değil mumun şeklinden vb ötürü gibi geldi.
söz gelimi fitil olması gerekenden biraz kısa olabilir, ne zaman alev biraz güçlense etrafındaki mumdan biraz fazlasını eritip fitilin dibinin mumla kaplanmasına neden olup, alevi tekrar zayıflatarak süreci başa sarıyor olabilir mi. fitili çekiştirip uzatın en azından bi rutini bozulsun bence.
söz gelimi fitil olması gerekenden biraz kısa olabilir, ne zaman alev biraz güçlense etrafındaki mumdan biraz fazlasını eritip fitilin dibinin mumla kaplanmasına neden olup, alevi tekrar zayıflatarak süreci başa sarıyor olabilir mi. fitili çekiştirip uzatın en azından bi rutini bozulsun bence.
0
Cok ufak basinc degisklikleri alevin oynamasina sebep olur mumda. Ruzgar almiyor demissin ama aliyor aslinda. Senin farkedemeyecegin kadar dusuk siddette ruzgar esiyor halen iceride.
0
kurnaz
sadece merakımdan soruyorum. türkiyede kickstarter türevi bir site olsa beğendiğiniz, güvendiğiniz, hoşunuza giden ürünler olursa yatırım yapar mısınız?
sadece merakımdan soruyorum. türkiyede kickstarter türevi bir site olsa beğendiğiniz, güvendiğiniz, hoşunuza giden ürünler olursa yatırım yapar mısınız?
0
param olsa ve potansiyel gorup hosuma gidecegini dusunsem seve seve. ama gunluk goz attigim bir site olur en azindan kesin.
edit: bu arada madem yapiyor cogunluk. proce siteme uye olsaniza hem beles :)
5vocal.me
edit: bu arada madem yapiyor cogunluk. proce siteme uye olsaniza hem beles :)
5vocal.me
0
@heritage
ben ürün olarak sormadım, site olsa, orada ürünlere para verir miydiniz şeklindeydi.
ben ürün olarak sormadım, site olsa, orada ürünlere para verir miydiniz şeklindeydi.
0
Yatırırım ama takip ce denetim mekanizmasının olduğu bir sistemde yaparım.Yoksa ülkede suistimalin kralını görürüz.
0
yaparım. bu atmosferde borsada para tutan insanım, ürünü beğenirsem korku duymam, yaşasın proceler.
0
özellikle elektronik cihazlar olursa yatırırım, hatta kendim de proje koyarım.
0
vardı zaten öyle bir şey fongogo muydu neydi.
ayrıca indiegogo üzerinden türkiyeden proje açabiliyorsunuz.
ayrıca indiegogo üzerinden türkiyeden proje açabiliyorsunuz.
0
Kickstarter güzel başlangıç yaptı ama dolandırıcılar dadanınca işin tadı kaçtı. çoğu proje sadece para toplama amaçlı ve gerçeğe dönüşmesi imkansız olmasına rağmen iyi tanıtım filmleriyle pompalanıyor. yavaş yavaş insanlar bunu görmeye başladı ve bence gün geçtikçe ilgi de azalacak.
Türkiye 'ye gelirsek bu işin olması imkansız. elli tane Kickstarter çakması site var ve hiçbiri yürümüyor. Türkler lafta her şeye destek olur ama iş gerçekten ellerini ceplerine atmaya geldiğinde ortadan kaybolurlar.
Türkiye 'ye gelirsek bu işin olması imkansız. elli tane Kickstarter çakması site var ve hiçbiri yürümüyor. Türkler lafta her şeye destek olur ama iş gerçekten ellerini ceplerine atmaya geldiğinde ortadan kaybolurlar.
0
fraise
Bence insan hayatını değiştiren iki önemli karar bu ikisi. Mesleğinizi sevmezsiniz degistirirsiniz, yaşadığınız yerden memnun değilsinizdır tasinirsiniz vs ama evlilik ve çocuk öyle değil. Evliligı bitirebiliyorsunuz, evet ama sonrasında etkisini uzun süre hissediyorsunuz keza çocuktan sonra mutlu d
Bence insan hayatını değiştiren iki önemli karar bu ikisi. Mesleğinizi sevmezsiniz degistirirsiniz, yaşadığınız yerden memnun değilsinizdır tasinirsiniz vs ama evlilik ve çocuk öyle değil. Evliligı bitirebiliyorsunuz, evet ama sonrasında etkisini uzun süre hissediyorsunuz keza çocuktan sonra mutlu değilseniz 'bu çocuğu değiştirelim olmamıs' ya da 'alın bu çocuğu, sevmedim ben ebeveyn olmayi' diyemiyorsunuz.
Siz nasıl karar verdiniz? Evlenmeye yakın tereddüt ettiniz mi? Korktunuz mu? Her seyi en ince ayrintisina kadar dusundunuz mu? Çocugu planlı şekilde mi yaptınız? Planlı değilse ilk duydugunuzda ne hissettiniz? Kısacası o karar asaması çok kafa karıştırıcı değil mi?
Siz nasıl karar verdiniz? Evlenmeye yakın tereddüt ettiniz mi? Korktunuz mu? Her seyi en ince ayrintisina kadar dusundunuz mu? Çocugu planlı şekilde mi yaptınız? Planlı değilse ilk duydugunuzda ne hissettiniz? Kısacası o karar asaması çok kafa karıştırıcı değil mi?
0
bence o kadar da karıştırıcı değil. evlenmek için hep 30 yaşımı bekliyordum, tam 30 yaşımda da evlendim. kendimi hazır hissediyordum zaten. o hazır hissetme durumu gelince sorgulamıyorsun pek. çocuk için de aynısı geçerli. hazır olmasaydım kafayı yerdim şu anda ama o olgunluk vs gelince her şey kendiliğinden gelişiyor çok fazla düşünmüyorsun
0
evlenirken hiç tereddüt etmedim hiç korkmadım.
sanırım bu insan benim için doğru insan dediğim bir an olmadı, tanıştığım andan beri bunu hep hissettim.
Maşallah çok mutluyuz, bazı durumlardan çocuk istemedik bir süre hala da çok yakın değiliz bu konuda bir şey söyleyemiyorum.
sanırım bu insan benim için doğru insan dediğim bir an olmadı, tanıştığım andan beri bunu hep hissettim.
Maşallah çok mutluyuz, bazı durumlardan çocuk istemedik bir süre hala da çok yakın değiliz bu konuda bir şey söyleyemiyorum.
0
yıllarca hep bu sordukların hakkında çok düşündüm :) eşimle 7 sene çıktık evlenmeden önce millet ne zaman evleniyorsunuz sorusunu sormaktan bıkmıştı artık eşimde sürekli evlenme teklifi etmekten bıkmıştı :P çocuk meselesinde de aynı şey oldu 6.5 sene korunduk eşim hep baskı yaptı ama ben direndim. şu an daha hamileyim ortada çocuk yok ama yine ben tamam artık istiyorum dediğimde karar verdik. açıkcası ne oldu da tamam artık dedim hamile kafasıyla şu an açıklamam çok zor ama öyle bir an geldi gerçekten istedim ve karar verdim. öncesi hep bir belirsizlik hep bir aksi yönde bahaneler bulma silsilesiydi.
0
hepsi planlı oldu. eşimle erasmusta tanışmıştık, ülkelerimize ayrılmadan önce bu konuşmayı yaptık zaten, evlenmeye o zaman karar verdik. okulum bittikten sonra da evlendik. çocuk için ikimiz de beklemek istemiyorduk, ben birkaç ay daha erken istiyordum, onun istediği gibi oldu (çok da güzel oldu).
şanslı azınlıktayım, istediğim zamanda hepsi oldu.
şanslı azınlıktayım, istediğim zamanda hepsi oldu.
0
Ben 32 yaşımda evlendim.Karşındaki kişiden eminsen çok sorgulamıyorsun zaten. Çocuk olayına karar vermek de kafanda büyüttüğün kadar büyük bir karar değil.O kadar sevimliler ki eşiyle ilişkisi iyi olup da çocuk sahibi olmaktan pişman olan birini görmedim daha.
0
Turkuaz, Ben esiyle kötü ilişkisi olup da çocuk sahibi olmaktan şikayet eden de görmedim zaten. İnsanlar bir şekilde o duyguyu tattiktan sonra mutlu oluyorlar fakat benim düşündüklerim çok başka. 'Ya yeterli bir ebeveyn olamazsam ya iyi bir şekilde yetistiremezsem,iyi bir hayat sunamazsam' vs vs gibi düşünceler beliriyor aklımda zira hayat cok değişken. Bugün maddi, manevi yetebilecekken 3 sene sonra her şey bambaşka olabilir. Bu da küçücük bir insanın hayatını etkileyebilir. İşte bundan çok korkuyorum.
Gerçi bunlar benim aşıri mükemmelliyetci ve planlı yaşamaya çalışmam da kaynaklı olabilir.
Gerçi bunlar benim aşıri mükemmelliyetci ve planlı yaşamaya çalışmam da kaynaklı olabilir.
0
Merhaba, bu kadar düşünmeyerek karar veriyoruz. Düşününce korkarsın. Belirli bir eşik var, karşındakini belirli bir düzeyde tanıma, o şartı sağladıktan sonra olacakları on yıl düşünerek değiştiremezsin. Yıllardır ayrı olduğu eski sevgilsiyle bir sene içerisinde barışıp evlenmiş ve hamile kalmış biri olarak söylüyorum bunu.
Pişman mıym? Evet bekarlık güzeldi. Ama nereye kadar?
Hamilelikten sıkıldım mı? Evet. Ama herkesin olacak. Hayatın bitmiyor, öyle gibi hissetsen de öyle olmayacak.
Pişman mıym? Evet bekarlık güzeldi. Ama nereye kadar?
Hamilelikten sıkıldım mı? Evet. Ama herkesin olacak. Hayatın bitmiyor, öyle gibi hissetsen de öyle olmayacak.
0
@fraise, hayatımızı proje yönetimi mantığıyla kurgulayamayız. Biraz da akışına bırakmak lazım. Önemli olan onun için en iyisini yapmaya çabaladığından ve ona vereceğin sevgiden emin olman.Hayatta hiç bir şeyin garantisi yok.
0
30'u beklemekte fayda var 17 yaşımdan beridir öyle diyorum kendime. kalmış 7 senelik bahanem daha. Fakat aslında karar vermek bu işler için fazla lüks. imkanın varsa evleniyorsun bu devirde öyle samanlığın seyran olması, boçayı sırtlanıp şehre yerleşmek gibi durumlar mazide kaldı üstelik insanların tahammülleri de eskiye nazaran çok az yani bi babaanem ile dedemin ilişkisini düşünüyorum -kendileri tarafından yetiştirildim- bir de günümüz gençliğinin ilişkilerine bakıyorum evlilik intihardan farksız olacakmış gibi geliyor.
Tabi siz umarım çok şanslı olursunuz, bir ömür mutluluklar.
Tabi siz umarım çok şanslı olursunuz, bir ömür mutluluklar.
0
Evlilik konusunda çok şanslı hissediyorum kendimi. Kesin bir nokta atışı yaptım. Senelerdir birbirimizi sadece uzaktan arkadaş (aynı okul) sebebiyle tanıyorduk. Sonra bir anda ortam ve konuşmalar özel bir ilişkiye döndü ve evlendik. Evlendikten sonra ikimiz de çocuk (hem de 2 tane ) istiyorduk. Yaşımız çok genç değildi ama bizden önce evlenip hemen akabinde çocuk yapmış arkadaşlarımızın evliliklerindeki sorunları görüp 3 sene bekledik. İyi ki yapmışız.
Ancak sizin özellikle çocukla ilgili sorularınızı bir anne olarak tebessümle karşıladım. Biri ergenliğe doğru yol alan iki kızım var. Çatışmalar oluyor haliyle. Ama evlat dediğiniz gi "olmamış bu" diyebileceğiniz bir şey değil. O olmamışsa bir yerde sorun bizde demktir. Eşinden vazgeçebilirsin ama bütün olmuşluğu ve olmamışlığıyla çocuk ömür boyu karı-koca olarak sizin eseriniz. Bunun da sağlaması ya da güvencesi yok. Kendimizi sağlam tutmaya çalışıyoruz sadece.
Ancak sizin özellikle çocukla ilgili sorularınızı bir anne olarak tebessümle karşıladım. Biri ergenliğe doğru yol alan iki kızım var. Çatışmalar oluyor haliyle. Ama evlat dediğiniz gi "olmamış bu" diyebileceğiniz bir şey değil. O olmamışsa bir yerde sorun bizde demktir. Eşinden vazgeçebilirsin ama bütün olmuşluğu ve olmamışlığıyla çocuk ömür boyu karı-koca olarak sizin eseriniz. Bunun da sağlaması ya da güvencesi yok. Kendimizi sağlam tutmaya çalışıyoruz sadece.
0
ben şahsen eşime "biz bu yaz evlensek mi?" dedim, o da "bu yaza yetişmez, bi dahaki yaza evleniriz" dedi. sanki sadece yazın evleniliyor gibi. teklif falan etmedim, öyle karar verdik evlenmeye.
çocuğu planlı bir şekilde yaptık, konuşuyorduk artık çocuk mu yapsak falan diye. istediğimiz zamanda oldu. ilk duyduğumda heyecandan başım döndü, mutluluktan uçuyordum.
hiçbir şey bilmediğim bir konu olduğu için pek kafam karışmadı. düşünmek için gereken bilgi bende olmayınca çok altını üstünü düşünüp karar verme durumu da olmadı.
şimdi bakıyorum, verdiğim en doğru kararlardan biri baba olma kararıymış. bebek biraz zor büyüdü, gazı falan çok çektik. ama en kötü anında dahi "alın bu çocuğu benden" demedim. bırakın çocuğu alın demeyi, tırnağını bile vermem.
evlilik ile çocuğu beraber düşünmek zorunda olmadığınızı hatırlatmak istiyorum. evlenip çocuk sahibi olmak istemeyen insanlar tanıyorum. birbirlerini seviyorlar, birlikte bir ömür geçirmek istiyorlar. bunun için ille çocuk sahibi olmaları gerekmiyor.
çocuğu planlı bir şekilde yaptık, konuşuyorduk artık çocuk mu yapsak falan diye. istediğimiz zamanda oldu. ilk duyduğumda heyecandan başım döndü, mutluluktan uçuyordum.
hiçbir şey bilmediğim bir konu olduğu için pek kafam karışmadı. düşünmek için gereken bilgi bende olmayınca çok altını üstünü düşünüp karar verme durumu da olmadı.
şimdi bakıyorum, verdiğim en doğru kararlardan biri baba olma kararıymış. bebek biraz zor büyüdü, gazı falan çok çektik. ama en kötü anında dahi "alın bu çocuğu benden" demedim. bırakın çocuğu alın demeyi, tırnağını bile vermem.
evlilik ile çocuğu beraber düşünmek zorunda olmadığınızı hatırlatmak istiyorum. evlenip çocuk sahibi olmak istemeyen insanlar tanıyorum. birbirlerini seviyorlar, birlikte bir ömür geçirmek istiyorlar. bunun için ille çocuk sahibi olmaları gerekmiyor.
0
evlenirken tereddüt ettim, hatta o biçim korktum (erkek), ben tırsak bir adamımdır çünkü. sözü verip alınca da planlamaya adadım kendimi (eş yabancı her şeyi ben takip ettim mecburen), o yola girince patır patır bitiyor zaten, 2 ayda filan hepsi tamamdı evlendik. sonra çok sevindim, bir kere başkası mı olsaydı acaba filan gibi kaygılarım hiç yoktu, bu avantaj olabilir. hele de arkadaşların uzun hazırlık ve hay huylarını görünce iyi ki hızlıca hallettik o işi dedim, çocuğu da hayli beklettik, yine tereddüt, yine bi ağırdan almalar, planlı yapıyoruz bakalım kabasını bitirdik gibi (cinsiyet el yüz ortaya çıktı). hayırlısıyla doğunca, ortaya çıkan şeye göre karar vericez :)
açık konuşmak gerekirse, tüm plana programa rağmen eşimin karnı büyüdükçe hala bi tuhaf oluyorum içim gidiyor "n'oluyo sevdiceğime gözümün önünde değişiyor kız" diyorum kendi kendime, bu halimizle de çok mutluydum aslında. bir yandan da sonucun değeceğine yürekten inanıyorum, arada ufak ufak konuşuyorum bebekle. yakın gelecekten flashforward'lar gözümün önüne geliyor, gülümsüyorum ama bir yanım da huzursuz, yeni hayat biçimine bebeğe bi zarar vermeden adapte olabilecek miyiz, her şey yolunda gidecek mi gibi düşüncelerden ötürü.
bir karar alıp bilinçli bir şekilde akışına bırakmak gerekli aslında. çünkü her şey karar verdiğiniz anda ne kadar isteseniz de gerçekleşemeyebiliyor. hayatın her alanında böyle bu. inşallah her şey hepimiz için yolunda gider.
açık konuşmak gerekirse, tüm plana programa rağmen eşimin karnı büyüdükçe hala bi tuhaf oluyorum içim gidiyor "n'oluyo sevdiceğime gözümün önünde değişiyor kız" diyorum kendi kendime, bu halimizle de çok mutluydum aslında. bir yandan da sonucun değeceğine yürekten inanıyorum, arada ufak ufak konuşuyorum bebekle. yakın gelecekten flashforward'lar gözümün önüne geliyor, gülümsüyorum ama bir yanım da huzursuz, yeni hayat biçimine bebeğe bi zarar vermeden adapte olabilecek miyiz, her şey yolunda gidecek mi gibi düşüncelerden ötürü.
bir karar alıp bilinçli bir şekilde akışına bırakmak gerekli aslında. çünkü her şey karar verdiğiniz anda ne kadar isteseniz de gerçekleşemeyebiliyor. hayatın her alanında böyle bu. inşallah her şey hepimiz için yolunda gider.
0
hayati cozemeyen adam
3 lastik 32 arka lastik 34 çıktı nerde indirebilirim havasını ? sanayiye gitmeye gerek var mı para alırlar mı kime göstereyim :/
3 lastik 32 arka lastik 34 çıktı nerde indirebilirim havasını ? sanayiye gitmeye gerek var mı para alırlar mı kime göstereyim :/
0
Benzincilerdeki şişirme aparatını takıp 32 yazarsan makine ayarlar, gerekirse havayı boşaltabilir.
0
@cakabo tanıdığa sordum da genelde onlar doğru olmuyor dedi, ben de pek anlamadığım için kurcalamadım. kesin yaparsa deneyeyim
0
bir tane küçük kompresör alın 150-250 psi'lık, arabada bulunsun. onların üzerinde basınç ölçer de var, takar düşürürsünüz yavaş yavaş. örnek
www.tekzen.com.tr
olmadı basınç ölçer kalemler var, 10-20 tl internette veya lastikçilerde olur. örnek
urun.n11.com
www.tekzen.com.tr
olmadı basınç ölçer kalemler var, 10-20 tl internette veya lastikçilerde olur. örnek
urun.n11.com
0
allanpoe
MerhabaYaşlı bi teyzemize almıştım bu çiçeği fakat evi hiç güneş almadığından baya solmuş gitmişler. Ben bunu tekrar hayata döndürebilir miykm? http://imgur.com/a/p5k6cGüneş alan bi yere koydum şimdilik.
Merhaba
Yaşlı bi teyzemize almıştım bu çiçeği fakat evi hiç güneş almadığından baya solmuş gitmişler. Ben bunu tekrar hayata döndürebilir miykm?
imgur.com
Güneş alan bi yere koydum şimdilik.
Yaşlı bi teyzemize almıştım bu çiçeği fakat evi hiç güneş almadığından baya solmuş gitmişler. Ben bunu tekrar hayata döndürebilir miykm?
imgur.com
Güneş alan bi yere koydum şimdilik.
0
Bitki sağlıklı görünüyor, çiçekleri normal şekilde açıp solmuş sadece. Ben öyle görüyorum yani. Arkada tomurcuklar var, suyunu güneşini eksik etmeyin, onlar da açar, tabii sonra da solar.
0
Bitki ölmüş değil. Söylendiği gibi tomurcukları var. Bunların çiçekleri tek açımlık oluyor zaten. Ölü kısımları temizleyin, toprağı kurudukça suyunu verin.
0
mr.goodcat
1 litresi 4,5 tl falan markette. nedir bunun olayı? içen evliya falan mı oluyor.
1 litresi 4,5 tl falan markette. nedir bunun olayı? içen evliya falan mı oluyor.
0
elit kesimin berkcansu ve pelinsu ları için reklamları var:)
www.youtube.com
içenler break yapıyor olmalı ..
www.youtube.com
içenler break yapıyor olmalı ..
0
Ucuzmuş. Yurtdışında ortalama üstü pahaya satılıyor. 2-3 euro/dolar. Bir olayı yok ama ithal su işte. Saçma sapan. Bunu da mı hava atma malzemesi yapmışlar :D
0
suyun tadı çok güzel, o suyu içerseniz başka su içemiyorsunuz. farkı kalitesi.
tadı da diyarbakır'da musluktan akan suyun tadıyla aynı diyebilirim.
tadı da diyarbakır'da musluktan akan suyun tadıyla aynı diyebilirim.
0
Fransız markası. bu su markası ile çok dalga geçilmişti bir kitapta. ölçüm değerleri Londra'nın şebeke suyuyla aynı çıkınca, tersten okunuşunun "naive" olmasıyla ilintili olarak kullanıcıları alay konusu olmuştu. ama geçmiş zaman, b'şeyler değişmiş belli ki :)
0
Ithal urun, bu bir.
Ikincisi yurtdisinda bile normal su markalarindan bir tik daha pahaliya satilir.
Ikincisi yurtdisinda bile normal su markalarindan bir tik daha pahaliya satilir.
0
Tamamen insanın gösteriş düşkünlüğü. Erikli falan da yalan. Ege üniversitesinin su markaları üstüne kapsamlı bir araştırması vardı Erikli orada sonlardaydı misal.
0
farkı tadında...
kardeş bir numarası yok ha sağlık su ha evian. silkeleme çalışması..
kardeş bir numarası yok ha sağlık su ha evian. silkeleme çalışması..
0
antisocial
Evlilik ve yurtdışında bir yerde çalışma durumu üst üste denk geldi. Eşimin soyadı değiştiği için acilen nüfus cüzdanını da, pasaportunu da yenilemesi gerekiyor. Konsolosluktan peşinen alınmış bir randevu var ondan acilen yetiştirmeye çalışıyoruz. Bu bilgiler ışığında sorularım:-Nüfus cüzdanı almak
Evlilik ve yurtdışında bir yerde çalışma durumu üst üste denk geldi. Eşimin soyadı değiştiği için acilen nüfus cüzdanını da, pasaportunu da yenilemesi gerekiyor. Konsolosluktan peşinen alınmış bir randevu var ondan acilen yetiştirmeye çalışıyoruz. Bu bilgiler ışığında sorularım:
-Nüfus cüzdanı almak epey sürüyormuş sanırsam. Yakın zamanda nüfus cüzdanını değiştirmiş olan varsa aşağı yukarı başvurusundan eline ulaşmasına kadar ne kadar süre geçmiş söyleyebilir mi?
-Pasaport için "acele pasaport" gibi keyword'ler duydum fakat pek bir bilgiye erişemedim. Böyle bir şeyin varlığından haberdar olan veya faydalanan varsa bu konuda da bir yönlendirme rica edeceğim.
-Pasaport esasen bir kimlik yerine geçiyor (di mi?) diye aslında öncelikle pasaportu halledip bürokratik olayları onunla halletmek gibi bir taktik işe yarar mı? Turistik vize için nüfus cüzdanının kendisi gerekmiyordu pasaport oldukça diye hatırlıyorum (doğru mu hatırlıyorum?), iş akdiyle vize başvurusunda durum farklı mıdır acaba?
-Soyadı değişimi sebebiyle acilen ehliyeti de değiştirmek gerekir mi? Şimdilik eski soyadı bulunan ehliyetle yaşasak başımıza bir iş gelir mi?
Yardımlarınız için şimdiden çok teşekkürler!
-Nüfus cüzdanı almak epey sürüyormuş sanırsam. Yakın zamanda nüfus cüzdanını değiştirmiş olan varsa aşağı yukarı başvurusundan eline ulaşmasına kadar ne kadar süre geçmiş söyleyebilir mi?
-Pasaport için "acele pasaport" gibi keyword'ler duydum fakat pek bir bilgiye erişemedim. Böyle bir şeyin varlığından haberdar olan veya faydalanan varsa bu konuda da bir yönlendirme rica edeceğim.
-Pasaport esasen bir kimlik yerine geçiyor (di mi?) diye aslında öncelikle pasaportu halledip bürokratik olayları onunla halletmek gibi bir taktik işe yarar mı? Turistik vize için nüfus cüzdanının kendisi gerekmiyordu pasaport oldukça diye hatırlıyorum (doğru mu hatırlıyorum?), iş akdiyle vize başvurusunda durum farklı mıdır acaba?
-Soyadı değişimi sebebiyle acilen ehliyeti de değiştirmek gerekir mi? Şimdilik eski soyadı bulunan ehliyetle yaşasak başımıza bir iş gelir mi?
Yardımlarınız için şimdiden çok teşekkürler!
0
Acil Pasaport Hattımıza 09:00/18:00 Saatleri Arasında +90 312 462 91 46 ve 47 Nolu Telefonlardan Ulaşabilirsiniz.
kaynak: epasaport.egm.gov.tr
kaynak: epasaport.egm.gov.tr
0
kimlik kartı yakın zamanda değiştirdim, nüfus'ta "acil" kodu ile işaretlediklerinde 10 takvim gününde elinizde oluyor.
bir de eşinizin uçak bileti yeni soyadıyla mı alındı? öyleyse uçuş ve ülkeye giriş için bir şey söyleyemiyorum ama diğer her durum için eşin eski ve yeni soyadını gösteren uluslararası evlilik cüzdanı yanınızda olduğu sürece hiçbir sorun yaşamayacağınızı düşünüyorum. ana baba adı, doğum tarihi gibi belirleyici bilgiler orada var, soran yerlerde çıkarır gösterirsiniz.
bir de eşinizin uçak bileti yeni soyadıyla mı alındı? öyleyse uçuş ve ülkeye giriş için bir şey söyleyemiyorum ama diğer her durum için eşin eski ve yeni soyadını gösteren uluslararası evlilik cüzdanı yanınızda olduğu sürece hiçbir sorun yaşamayacağınızı düşünüyorum. ana baba adı, doğum tarihi gibi belirleyici bilgiler orada var, soran yerlerde çıkarır gösterirsiniz.
0
Nufus cuzdani degistirmesi cok kolay olmali ya? 3-4 sene once evlilik sebepli degistik, gittik dedik kimlik degisicez evlendik biz aha da evlilik cuzdani, 5 dakikada soyadini degisip yenisini basip muhurleyip verdiler? Yer istanbul.
Edit: ozel mesaj geldi, yeni kimlik kartlarindan veriyorlarmis cipli o da uzun suruyormus ogrenmis oldum.
Edit: ozel mesaj geldi, yeni kimlik kartlarindan veriyorlarmis cipli o da uzun suruyormus ogrenmis oldum.
0
matilda
Bir arkadasim yeni dogum yapti. Cocugunun fotografini surekli bu sekilde paylasiyor. Cildiriyorum gorunce. Ya paylasmak zorunda degilsin, paylasma. Bu ne? Bir de Whatsapp'tan paylasiyor. Yani listesindeki insanlara diyor ki "Siz igrenc, kem gozlu insanlarsiniz. Benim bir tanecik evladima nazar degdi
Bir arkadasim yeni dogum yapti. Cocugunun fotografini surekli bu sekilde paylasiyor. Cildiriyorum gorunce. Ya paylasmak zorunda degilsin, paylasma. Bu ne? Bir de Whatsapp'tan paylasiyor. Yani listesindeki insanlara diyor ki "Siz igrenc, kem gozlu insanlarsiniz. Benim bir tanecik evladima nazar degdirirsiniz. O yuzden boyle paylasiyorum." Bu konuda siz ne dusunuyorsunuz?
0
Sevimli olduğunu düşünüyordur bu görüntünün ve paylaşıyordur sizinle. Her şeyde art niyet aramamak gerekli.
0
sevgisini ve heyecanını paylaşmak istemiş, takip etmek yada bakmak zorunda değilsin.
0
hahah nazar değmesin diye düşünmüştür büyük ihtimalle. komik yahu işte, gül geç, ne sinirleniyorsun sen de. paylaşsın, ne olacak.
0
biraz yargılayayım, biraz giydireyim, biraz da kötü benzetmeler yapayım. o zaman hoşunuza mı gidecek?
nedir bu kendine benzemeyeni hunharca yargılama dürtüsünün kaynağı/sebebi? yetiştirilme tarzı mı? toplumsal psikoloji mi?
nedir bu kendine benzemeyeni hunharca yargılama dürtüsünün kaynağı/sebebi? yetiştirilme tarzı mı? toplumsal psikoloji mi?
0
whatsapptan paylaşırken mi emoji koyuyo suratına? yok artık yaa. lohusalık kafaya vurmuş o arkadaşın diye düşünüyorum.
0
bunu nazar degmesin diye yapiyorlar evet. ne akla hizmet bilmiyorum.
40i cikinca da ayni fotograflari bu abuk sabuk smileyleri silip tekrar paylasiyolar maalesef.
40i cikinca da ayni fotograflari bu abuk sabuk smileyleri silip tekrar paylasiyolar maalesef.
0
ayyyyy aşırı gıcık oluyorum ya. nazar değeceğini düşünüyorsan koyma yani di mi?? hem koyacak hem de saklayacak. mantık sıfır
0
yeni anneliğin verdiği acemi koruma içgüdüsü ve mutluluğunu paylaşma isteği birleşince böyle ortaya karışık b'şey çıkmış işte. analı babalı büyüsün yavrucak. kızacak kinlenecek b'şey yok bence. anlayışlı olmak gerek.
0
sansli pipi
İngilizce "oyun oynamaya dalmışım, oyun oynamaya kendimi kaptırmışım" nasıl denir? Yardım eden mr and ms smithlere teşekkürler :)
İngilizce "oyun oynamaya dalmışım, oyun oynamaya kendimi kaptırmışım" nasıl denir?
Yardım eden mr and ms smithlere teşekkürler :)
Yardım eden mr and ms smithlere teşekkürler :)
0
I got carried away by this amazing game. omg, those f*cking graphics, epic story line, scenario.. that bloodshed.. you should have seen me there. I literally bathed in my enemies' f*cking blood and I enjoyed every f*cking second! rahhahahha. sorry, I got carried away.
(inandırıcı olsun diye senaryolu yazdım)
(inandırıcı olsun diye senaryolu yazdım)
0
Bowie
evet filtre kahve makinasının ısıtıcı kısmı yavaş yavaş anca ısıtabiliyor diye cam bir demliğe su koydum çıktım dün, amacım sabah geldiğimde sıcak su bulmaktı. ama sabah bi baktım bu pipildekler var suyun içinde :( ne bunlar? bir gecede nasıl var oldular? yemin ediyorum dabbe gibi bişey oldu ya saba
evet filtre kahve makinasının ısıtıcı kısmı yavaş yavaş anca ısıtabiliyor diye cam bir demliğe su koydum çıktım dün, amacım sabah geldiğimde sıcak su bulmaktı. ama sabah bi baktım bu pipildekler var suyun içinde :(
ne bunlar? bir gecede nasıl var oldular? yemin ediyorum dabbe gibi bişey oldu ya sabah sabah ahdasauhfsd
edit:beslenir mi ki bunlar?
ne bunlar? bir gecede nasıl var oldular? yemin ediyorum dabbe gibi bişey oldu ya sabah sabah ahdasauhfsd
edit:beslenir mi ki bunlar?
0
@tepedeki sayko bu demlikle hiç kahve yapmadım önceden. dün yine su kaynatmıştım, sonra yıkadım, akşam çıkarken tekrar su koydum içine ve çıktım :(
0
bunu koyduğun ısıtıcının üzerinde kahve de koyduğun yer yok mu? ordan bişeyler gelmiştir belki o zaman.
0
Kireç olabilir. Çeşme suyunu dondurup erittiginizde de buna benzer bir sey oluyor.
0
@tepedeki sayko işte bunun ağzı kapalı. yani üstten birşey gelme gibi bir durum olacağına ihtimal vermiyorum bu yüzden.
@westblack sırma su, yani dandik olduğunu biliyordum da bu kadar dandirik midir ya :(
gittim yıkadım o pipildekleri attım .(
@westblack sırma su, yani dandik olduğunu biliyordum da bu kadar dandirik midir ya :(
gittim yıkadım o pipildekleri attım .(
0
diatom kahverengi alg diye bir alg türü var akvaryumlarda olan, onlara benziyor o görüntü.
su yavaş yavaş ısınınca uygun ortam bulup hızlı şekilde çoğalmış olabilirler, uzman değilim ama görüntü bana böyle bir canlıyı hatırlattı. kahveyi iyice kaynatmadan içmeyin :)
su yavaş yavaş ısınınca uygun ortam bulup hızlı şekilde çoğalmış olabilirler, uzman değilim ama görüntü bana böyle bir canlıyı hatırlattı. kahveyi iyice kaynatmadan içmeyin :)
0
@kaichi evet baktım şimdi benziyor onlara :( suyu kaynatamıyormuş zaten bu kahve makinası. onu denemiştim ben de. sabaha kadar belki kaynar dedim ama kaynamıyor, aşağı yukarı 70 derecede sabit kalıyormuş.
0
bence demliğin dibinde daha önceden kalan, kurumuş kahve tabakası. demlik temiz gibi görünür ama dipteki kıvrımlarda biriktiği için farketmemiş olabilirsin. üzerine sıcak sıcak su gelince yumuşamış, demliğin dibinden ayrılmış. eyyorlamam bu kadar.
0
Lim5
http://i.hizliresim.com/EgRGWq.jpghttp://i.hizliresim.com/2r9LWN.jpgSanırım fazla sudan çürümüş. Tavsiye üzerine saksıdan çıkarttım, nemli bir yerde beklettim ama yeni kök çıkmadı. Kalanlar da iyice kurudu.Kurtarmak için ne yapabilirim?
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
Sanırım fazla sudan çürümüş. Tavsiye üzerine saksıdan çıkarttım, nemli bir yerde beklettim ama yeni kök çıkmadı. Kalanlar da iyice kurudu.
Kurtarmak için ne yapabilirim?
i.hizliresim.com
Sanırım fazla sudan çürümüş. Tavsiye üzerine saksıdan çıkarttım, nemli bir yerde beklettim ama yeni kök çıkmadı. Kalanlar da iyice kurudu.
Kurtarmak için ne yapabilirim?
0
kökler gitmiş ama yapraklar taze. emin olmamakla birlikte yeşil kısımın en kökünden kesip 1-2 gün nemli peçete sarıp hafif sıcak bi yerde bekleyip kök verir mi vermez mi görebilirsin. mantığı var mı bilmiyorum ama pek de yapılacak bi şey yok şu durumda.
0
kökler ölünce geri dönüşü olmuyo. sizinkiler fazla sudan çürümüş. bir orkidenin yeni kök çıkarması zaten aylar sürer. ben de çok severim daha önce çok baktım deneysel çalışmalar yaptım bazılarına ordan biliyorum.
buna orkide toprağı alın hani ağaç kabuğu gibi olanından onun içinde normal hayatına devam etsin. haftada bi sulayın. bakalım ne olacak :)
buna orkide toprağı alın hani ağaç kabuğu gibi olanından onun içinde normal hayatına devam etsin. haftada bi sulayın. bakalım ne olacak :)
0
şurada bir kurtarma operasyonu var.
youtu.be
bitkilerde kuru maddeyi üreten kökler değil yapraklarda yapılan fotosentezdir. bu yüzden yeni kök üretimi ihtimalinin hala olduğunu düşünüyorum ben. evet köklerden su ve mineral alımı oluyor, ancak orkide gibi epifit bitkilerde durum biraz daha farklı; bir kısım köklerin bitkiyi ayakta ve sağlam durabilecek şekilde tutunma işlevleri var, diğerleri ise hava kökleri.
cdn.biologydiscussion.com
zaten bu phalaenopsis, doğal hayatında nemli orman - bataklıkların bitkisi olduğundan ara sıra yapraklarını altlı üstlü spreyle ıslatarak su sağlayabilirsiniz, böylelikle yapraklardaki solunum deliklerinden (stomalardan) az da olsa su alabilir, işler yolunda giderse 1-2 ay içinde gövdeden küçük küçük kökler çıkmaya başlayabilir.
youtu.be
bitkilerde kuru maddeyi üreten kökler değil yapraklarda yapılan fotosentezdir. bu yüzden yeni kök üretimi ihtimalinin hala olduğunu düşünüyorum ben. evet köklerden su ve mineral alımı oluyor, ancak orkide gibi epifit bitkilerde durum biraz daha farklı; bir kısım köklerin bitkiyi ayakta ve sağlam durabilecek şekilde tutunma işlevleri var, diğerleri ise hava kökleri.
cdn.biologydiscussion.com
zaten bu phalaenopsis, doğal hayatında nemli orman - bataklıkların bitkisi olduğundan ara sıra yapraklarını altlı üstlü spreyle ıslatarak su sağlayabilirsiniz, böylelikle yapraklardaki solunum deliklerinden (stomalardan) az da olsa su alabilir, işler yolunda giderse 1-2 ay içinde gövdeden küçük küçük kökler çıkmaya başlayabilir.
0
Köklerin ölmüş olanlarını kestim, bazı kökler dıştan çirkin olsa da içten yeşil ve iyi görünüyordu. Onları bıraktım 5-6 tane kök kaldı. Hangisiyle hava alıyor hangisiyle su bilemiyorum. Hepsini tahta parçalarının (orkide toprağı) arasına gömdüm. Saksının en dibine torf koydum ki emsin göl olmasın yine. Yüzeyde hiçbir kök kalmadı. O piti piti yaparak birazını geri çıkartayım mı?
0
Yeşil kök varsa mutlaka kendini kurtarır. Biz çöpte ölü görünen bir orkide bulup almıştık, kurtardık, şimdi coştu deli çiçek açıyor:)
Zaten birkaç dal kök varsa dışarı çıkarma bence kalsın yerinde. O zamanla kendini çıkarır. Saksısı şeffaf olsun. Havadar bir yerde bulunsun. Güneşi perde arkasından alsın.
Umarım kurtulur:)
Zaten birkaç dal kök varsa dışarı çıkarma bence kalsın yerinde. O zamanla kendini çıkarır. Saksısı şeffaf olsun. Havadar bir yerde bulunsun. Güneşi perde arkasından alsın.
Umarım kurtulur:)
0
Aaaa çok sevindim, tam bir minnoş gibi çıkmış oradan <3
Dal çıkartıp çiçek açınca da foto yolla:)
Dal çıkartıp çiçek açınca da foto yolla:)
0
yatagants
Faq Time travel, hot tub time machine tarzı filmler olabilir. Bekliyorum.
Faq Time travel, hot tub time machine tarzı filmler olabilir. Bekliyorum.
0
giggs
Kolay gelsinAracın ortalama yakıt tüketimi şehir içi 7,6. Dizel araç için çok değil mi bu? Acaba bu tuhaflık nerden geliyor? Benzinliden geçtim acaba tam adapte olamadım mı? Öyle sert kullanan biride değilim. Sıkıntı nerdedir Opel astra
Kolay gelsin
Aracın ortalama yakıt tüketimi şehir içi 7,6. Dizel araç için çok değil mi bu? Acaba bu tuhaflık nerden geliyor? Benzinliden geçtim acaba tam adapte olamadım mı? Öyle sert kullanan biride değilim. Sıkıntı nerdedir
Opel astra
Aracın ortalama yakıt tüketimi şehir içi 7,6. Dizel araç için çok değil mi bu? Acaba bu tuhaflık nerden geliyor? Benzinliden geçtim acaba tam adapte olamadım mı? Öyle sert kullanan biride değilim. Sıkıntı nerdedir
Opel astra
0
Benzinlideki devirlerde kullanıyorsan bu yüzden olabilir. Biraz daha düşük devirlerde kullanman gerekiyor. Vites değiştirme uyarısına dikkat et.
Astra kiraladığımda (manuel 6 ileri dizel) 450km'lik yolun otoyol kısmında 180-200 civarı gazlamalara rağmen bile ortalama 6.9'da kaldı. Genellikle min 120 ile gittim. (Benden önceki kiralayanın ortalaması ben sıfırlamadan önce 5.4 gibi bir şeydi)
Şehir içi-şehir dışıda karma kullanımda 6'ları geçmedi. Filtrelerini kontrol ettir, bir bakıma girsin araç.
Astra kiraladığımda (manuel 6 ileri dizel) 450km'lik yolun otoyol kısmında 180-200 civarı gazlamalara rağmen bile ortalama 6.9'da kaldı. Genellikle min 120 ile gittim. (Benden önceki kiralayanın ortalaması ben sıfırlamadan önce 5.4 gibi bir şeydi)
Şehir içi-şehir dışıda karma kullanımda 6'ları geçmedi. Filtrelerini kontrol ettir, bir bakıma girsin araç.
0
Fazla geldi bana. Nerdeyse 8 litreye yaklaşmışsın. Otomatik ve full şehir içi için bile fazla.
Araç sıfır mı, ikinci el mi? Bakımları, lastikleri ne durumda. Yakıtı etkiler bunlar.
Benim şehir içi rush hour işe git gel değerlerim şu şekilde.
1,6 dizel civic 2015
i.hizliresim.com
Araç sıfır mı, ikinci el mi? Bakımları, lastikleri ne durumda. Yakıtı etkiler bunlar.
Benim şehir içi rush hour işe git gel değerlerim şu şekilde.
1,6 dizel civic 2015
i.hizliresim.com
0
astra 1.3 easytronic ile 5.5 ortalamam var, yokuşu çok yerde kullanıyorum.
enjektör ayarları bozulmuş olabilir, bende öyle bi sorun olmuştu, bu kadar da artmamıştı ama yaptırınca düzeldi.
enjektör ayarları bozulmuş olabilir, bende öyle bi sorun olmuştu, bu kadar da artmamıştı ama yaptırınca düzeldi.
0
ben benzinli 1.6 asx ile bile şehir içi 7.5 yapıyorum dizel için çok fazla bu bence.
0
leper messiah
Dünyaya göktaşı çarpacak, TV'ler anons yaptı tüm dünyada. 24 saat sonra dünya kalmayacak. Net bilgi. Son 24 saati dünya nasıl geçirirdi sizce?Herkes sevdiklerine koşar, vedalaşır ve birlikte kaderlerini mi beklerdi?Yoksa yağma, cinayet, tecavüz gibi kötülükler açığa mı çıkardı?
Dünyaya göktaşı çarpacak, TV'ler anons yaptı tüm dünyada. 24 saat sonra dünya kalmayacak. Net bilgi.
Son 24 saati dünya nasıl geçirirdi sizce?
Herkes sevdiklerine koşar, vedalaşır ve birlikte kaderlerini mi beklerdi?
Yoksa yağma, cinayet, tecavüz gibi kötülükler açığa mı çıkardı?
Son 24 saati dünya nasıl geçirirdi sizce?
Herkes sevdiklerine koşar, vedalaşır ve birlikte kaderlerini mi beklerdi?
Yoksa yağma, cinayet, tecavüz gibi kötülükler açığa mı çıkardı?
0
hayaller sex, drugs and rock'n roll; gerçekler tıklım tıklım dolu ibadethaneler.
0
tüm dünyada intihar vakaları olurdu. çoğu kişi o anı yaşamamak için kendini öldürmeyi seçerdi bence.
0
Haha herkes dua etmekle meşgul olurdu. Bu anı bekliyorum ben uzun yıllardır. Cinayet niye işlensin yau? İnşallah denk geliirm bu olaya. Böyle ölmek bi harika dostum.
0
İkisi de olurdu. Ben bir başıma evde kalıp bir komedi filmi izlerdim. En azından gülümseyerek gidelim.
0
öyle "bence şu olurdu bu olurdu" ile olmaz.
mesleği toplumsal analiz olan profesyonellerin bilinçli tahmini yağma, tecavüz, cinayet ve toplu intihar şeklinde.
tanrıya inanç oranının gerçekte ne kadar düşük olduğu, ölüm zamanı kesinlik kazandıkça ortaya çıkıyor. çoğu kişi aslında bu dünyada yaptıklarının sorumluluğunu öteki dünyada alacağını düşünmüyor. ölüm cezasına çarptırılan veya hastalık sebebiyle ne kadar ömrü kaldığını bilen kişilerde görülen bir şey bu, tanrı olgusuna isyan ve hayattan son anda keyif alma isteği. tabi ki daha da inançlıya dönüşenler de var ama eğilim bu yönde. hastalıktan ölecek kişiler tecavüze yönelmiyor çünkü bu dünyada bile son zamanlarını hapiste geçirmek istemiyorlar, yine de önceden içki içmemiş adamın içki içtiği, dindar olan kişinin tanrıya küstüğü çok görülüyor.
polis veya otoritenin gücünü kaybedeceği, herkesin öleceği bir felaket önceden bilindiğinde yağma ve tecavüzün artacağı, insanların son anlarda yapmak istedikleri şeyleri engelleyen olursa cinayet işlemeye çekinmeyeceği öngörülüyor.
toplu intihar olayı da daha çok "o anı yaşamamak" için değil, herkesin ölmesine karar veren "tanrı"yı memnun etmek için ölümü kabul ettiğini ispatlama yöntemi olarak seçilen bir ibadet şekli. metafiziğe eğilimli insanlarda görülebilecek bir ibadet, oruç tutarak kendini aç bırakmak gibi, ölüm emrini veren tanrıya onun emrini kabul ettiğini gösterme şekli.
mesleği toplumsal analiz olan profesyonellerin bilinçli tahmini yağma, tecavüz, cinayet ve toplu intihar şeklinde.
tanrıya inanç oranının gerçekte ne kadar düşük olduğu, ölüm zamanı kesinlik kazandıkça ortaya çıkıyor. çoğu kişi aslında bu dünyada yaptıklarının sorumluluğunu öteki dünyada alacağını düşünmüyor. ölüm cezasına çarptırılan veya hastalık sebebiyle ne kadar ömrü kaldığını bilen kişilerde görülen bir şey bu, tanrı olgusuna isyan ve hayattan son anda keyif alma isteği. tabi ki daha da inançlıya dönüşenler de var ama eğilim bu yönde. hastalıktan ölecek kişiler tecavüze yönelmiyor çünkü bu dünyada bile son zamanlarını hapiste geçirmek istemiyorlar, yine de önceden içki içmemiş adamın içki içtiği, dindar olan kişinin tanrıya küstüğü çok görülüyor.
polis veya otoritenin gücünü kaybedeceği, herkesin öleceği bir felaket önceden bilindiğinde yağma ve tecavüzün artacağı, insanların son anlarda yapmak istedikleri şeyleri engelleyen olursa cinayet işlemeye çekinmeyeceği öngörülüyor.
toplu intihar olayı da daha çok "o anı yaşamamak" için değil, herkesin ölmesine karar veren "tanrı"yı memnun etmek için ölümü kabul ettiğini ispatlama yöntemi olarak seçilen bir ibadet şekli. metafiziğe eğilimli insanlarda görülebilecek bir ibadet, oruç tutarak kendini aç bırakmak gibi, ölüm emrini veren tanrıya onun emrini kabul ettiğini gösterme şekli.
0
"Herkes sevdiklerine koşar, vedalaşır ve birlikte kaderlerini mi beklerdi?"
şu olay için böyle bişey olsun isterdim ha. sevdiğimle el ele, üzerimize tüm endamıyla doğuverecek olan o kızıl yuvarlak koca cismi izlerken fonda the great gig in the sky çalması... ölümü kabul edenin dişi kamaşsın derdim
şu olay için böyle bişey olsun isterdim ha. sevdiğimle el ele, üzerimize tüm endamıyla doğuverecek olan o kızıl yuvarlak koca cismi izlerken fonda the great gig in the sky çalması... ölümü kabul edenin dişi kamaşsın derdim
0
haci olay kurgu olsa da mantik hatasi var.
kıyamet kopacaksa, kıyamet tum galaksiler icin kopacagina inanıyoruz. fakat sen dunyadan bahsetmişsin. herhalde parasi olan bulunan suyun hurmetine marsa gitmek icin gotunu yirtarlardi. :)
kıyamet kopacaksa, kıyamet tum galaksiler icin kopacagina inanıyoruz. fakat sen dunyadan bahsetmişsin. herhalde parasi olan bulunan suyun hurmetine marsa gitmek icin gotunu yirtarlardi. :)
0
O son 24 saati sokaklarda çıplak bir vaziyette dolaşarak geçirirdim.
Kimsenin ziki kalkmaz len öyle bir durumda :))
Kimsenin ziki kalkmaz len öyle bir durumda :))
0
solenkol
Nasildir kullananiniz var mi, internette ovuluyor da baya sorunsuz japon vs diye. Binen eden var midir? Ben uygun aliyim diyorum, peder hic duymadim aldirmam diyor. Bi arkadasinda varmis ona sormus virajlarda kotu, amortisorleri kotu demis illa honda jazz vs alalim diye tutturdu.
Nasildir kullananiniz var mi, internette ovuluyor da baya sorunsuz japon vs diye. Binen eden var midir? Ben uygun aliyim diyorum, peder hic duymadim aldirmam diyor. Bi arkadasinda varmis ona sormus virajlarda kotu, amortisorleri kotu demis illa honda jazz vs alalim diye tutturdu.
0
mitsubishi'nin servis olayı sıkıntı olabilir ona bak asıl. honda jazz'ı tercih etmek daha makul geldi bana.
0
ben de internette çok övüldüğünü gördükçe yükselmiştim bu araca. otomatiğini görmedim hiç ama genel manada iyi gibi.
0
üretimi 2012'de durdu. şimdi o boyutlarda mitsubishi spacestar var. avrupa pazarı dışında bu araçlar mirage diye satılıyor. 90'lar mirage'si köşeli tasarımıyla genel olarak mitsubishi colt adını taşıyordu (mitsubishi lancer'ların aynı dönemleri de mirage'dir). 2000'ler başı spacestar ise minivandı. burada klasik japon otomobil pazarı saçma isimleri rol oynuyor.
-------
artık mitsu renault - nissan evliliğine katıldığı için daha doğru düzgün atılımlar gelecektir ancak türkiye pazarında almayı düşüneceğim bir marka ve modele sahip değiller.
yerine nissan micra almak daha mantıklıdır.
-------
artık mitsu renault - nissan evliliğine katıldığı için daha doğru düzgün atılımlar gelecektir ancak türkiye pazarında almayı düşüneceğim bir marka ve modele sahip değiller.
yerine nissan micra almak daha mantıklıdır.
0
iç hacmi jazz'dan hayli küçüktür. triger'i zincir olduğundan ve motorunun mercedes ile aynı hatta üretildiğinden bahsediliyordu. sonuncu değil de eski modeli çok şıktı bence, küçük ama agresif maskulen bir duruşu vardı, iyi de kaçıyordu. 1.3 dizel motorlu bordo bi aracı test etmiştim, 4 kişi bindiğimizde arka koltuğa yapıştırıyordu. konfor zayıf gelmişti ama. yeni modeli ise tipten hiç beğenmemiştim. bütçe kısıtlıysa düşünülür, küçük yetiyorsa i10, daha iyisi jazz.
0
frkn83
Ursula K. Le Guin'in kitaplarını okumaya başlamayı düşünüyorum. İlk hangisinden başlamalıyım sizce ?Bu arada neden kitap kategorisi yok ki :(
Ursula K. Le Guin'in kitaplarını okumaya başlamayı düşünüyorum. İlk hangisinden başlamalıyım sizce ?
Bu arada neden kitap kategorisi yok ki :(
Bu arada neden kitap kategorisi yok ki :(
0
mülksüzler çok ağır olur ya, "rüyanın öte yakası" bence başlangıç için güzel. "uçuştan uçuşa" ile devam edilebilir. daha sonra yerdeniz serisine ya da batı sahili yıllıklarına başlarım ben olsam.
0
"her yerden çok uzakta". kısa, okuması kolay, benim için iz bırakan bir kitap oldu. belki en iyilerinden biri değildir, toplam 5 adet kitabını okudum.
0
Google01
Bernard lewis in türk eşi kim bilen var mı?
Bernard lewis in türk eşi kim bilen var mı?
0
eş değil de 1974'de kısa süreli bir ilişkiden bahsediliyor, bir "osmanlı prensesi" ile. danimarkalı eşinden ayrılmışmış bu sebeple.
www.telegraph.co.uk
bu haberde çeşitli isimlerin verilip o kişi için "bir osmanlı prensesi" denilip geçilmesi de ilginç bir durum, şimdi isim verip rencide etmeyelim mi dediler, adamdan mı saymadılar, sıkma haber mi hiç anlaşılamadı.
www.telegraph.co.uk
bu haberde çeşitli isimlerin verilip o kişi için "bir osmanlı prensesi" denilip geçilmesi de ilginç bir durum, şimdi isim verip rencide etmeyelim mi dediler, adamdan mı saymadılar, sıkma haber mi hiç anlaşılamadı.
0
birliktelikleri 10 sene sürmüş kitabında yazdığına göre: goo.gl
ama evlenmemişler sanırım. çünkü biyografisinde tek evlilik görünüyor: martinkramer.org
bu arada yine aynı kitaba göre eşinden ayrılma sebebi bu kadın değilmiş. boşanma davamız zaten belliydi diyor onunla tanışmadan önce. ismine ulaşamadım internet üzerinden yaptığım aramalarda.
ama evlenmemişler sanırım. çünkü biyografisinde tek evlilik görünüyor: martinkramer.org
bu arada yine aynı kitaba göre eşinden ayrılma sebebi bu kadın değilmiş. boşanma davamız zaten belliydi diyor onunla tanışmadan önce. ismine ulaşamadım internet üzerinden yaptığım aramalarda.
0
civciv
selamlar. bir ay önce masaüstü bilgisayar topladım. daha bir ay yeni oldu saçma sapan bir arıza yaşamya başladım. iki gündür bilgisayarım günde 3-4 kere aniden kendini yeniden başlatıyor. bilgisayarımın özellikleri sağlam, sistemi kasacak bir şey de yapmımyorum ancak aniden "kişisel bilgisayarınız b
selamlar. bir ay önce masaüstü bilgisayar topladım. daha bir ay yeni oldu saçma sapan bir arıza yaşamya başladım. iki gündür bilgisayarım günde 3-4 kere aniden kendini yeniden başlatıyor. bilgisayarımın özellikleri sağlam, sistemi kasacak bir şey de yapmımyorum ancak aniden "kişisel bilgisayarınız bir sorunla karşılaştı ve yeniden başlatılması gerekiyor" diyerek reset atıyor. event log'da bu olayın power kernel adlı bir hata olduğunu söylüyor. araştırdım, audio driverları devredışı bırakmaktan, güç seçeneklerini değiştirmeye kadar bir takım çözümler gördüm nette ama hiçbiri işe yaramadı. aldığım yeri aradım, power supply'da sorun olabilir getirin değiştirelim diyorlar ama 20 günü bulabilirmiş. ben evden çalışıyorum ve bu süre büyük bir zaman kaybı. bu sorun dedikleri gibi donanımsal mı yazılımsal mı bilmiyorum. bu sorunla karşılaşmış ve çözmüş olanlar var mı? bu arada tek sorun bu da değil. word'de yazı yazarken aniden program kapanıyor. oyunlar aniden kapanıyor. chrome sürekli ama sürekli "hay aksi" hatası veriyor. herşey 2 gün önce aniden başladı, o zamana kadar hiçbir sorunum yoktu. bunu teknik servise götürmeden halledebilir miyim? bilgisi olan var mı? :(
0
malwarebytes ile bir tarayın bence. arka planda çalışıp şişiriyor olabilir bir şeyler.
bir de cpu / gpu ile soğutucuları arasında termal macun mevcut mu? gerçi sizin pc yeni ama topladım dediğiniz için söylüyorum. kişi kendinden bilir, bende bunlarla çözülen benzer sorunlar vardı çünkü.
bir de cpu / gpu ile soğutucuları arasında termal macun mevcut mu? gerçi sizin pc yeni ama topladım dediğiniz için söylüyorum. kişi kendinden bilir, bende bunlarla çözülen benzer sorunlar vardı çünkü.
0
sizofren06
ankarada oturuyorum. ben eşim ve bebeğimiz var. nasıl olur nerelerde kalınır? kaça patlar? tavsiye verecek var mı? ortalama 7 günlük bir tatil...
ankarada oturuyorum. ben eşim ve bebeğimiz var. nasıl olur nerelerde kalınır? kaça patlar? tavsiye verecek var mı? ortalama 7 günlük bir tatil...
0
akcakocanin denizi cok kotu. iki adimdan sonra boyu geciyor. duzce sakarya bolu yobaz ucgenine deginmiyorum bile. amasrayla ilgili bilgim yok.
0
araç varsa akçakoca'da konaklanıp 5-6 km batıdaki caferiye-karaburun plajları tercih edilebilir, pide'nin söylediği deniz sıkıntısı oralarda yok; mesela zuğa'nın plajı mis gibi. akçakoca sahil kasabası olduğu için yobazlar rahatsız etmez, çok ankaralı oluyor zaten yazları, topluluk karma hale geliyor.
hiç otelde kalmadığım için para kısmını bilemiycem.
hiç otelde kalmadığım için para kısmını bilemiycem.
0
Ben o civarlarda doğmuş biri olarak karadenizi asla önermiyorum hem pis hem dalgalı nezihte değil. Ege sahillerini öneririm. Sakin yerleri de oldukca fazla
0
amasra için söyleyeyim, kale bölgesindeki pansiyonlardan birinde kalınıp huzurlu vakit geçirilebilir 2-3 gün, bir hafta çok fazla. günlüğü 150 tl filan olur herhalde. öğretmen evi, bir kaç tane de otel var zaten. ben oralara gittiğimde bizimkilerde kalıyorum, fazla bilmiyorum fiyatları:) müze, kale içi gibi yerler görmeye değer, çekiciler çarşısı gezilir, gün batımında amasra salatası ve balık yenir. tavşan adasını ve amasra çevresini görebileceğiniz yat gezisine çıkılır, meraklıysanız bizans ve sonrası yapılar hakkında bilgi alınır (tüneller, şapel, fetih camii, kuş kayası vb). merkezinde pek yüzülmez ama çevrede güzel koylar var, bozköy gibi. yüzmeye doymak için kalan 2-3 gün de inkumu'na gidin siz, bu uzunlukta ve güzellikte kumsal karadenizde zor bulunur. endemik (emin değilim tam, ama nadir kesin) kum nergisi var, kurbağa kayası var, gözleme var, pansiyonlar var, hacettepe üni'nin bir tesisi var hatta.
karadenizi çok tuzlu olmaması sebebiyle seviyorum ben. bir de yüzerken dik kayalıkları, bakir ormanları izlemek çok keyifli. ancak dikkatli olun tabii, rip akıntısı hakkında okuyun biraz. ben hiç karşılaşmadım ama bolca uyarı görürsünüz kumsallarda. geçen sene 10-15 kez yüzmeye gittim, hiç bir koyda kirlilikle karşılaşmadığımı da not olarak belirteyim.
son olarak şu
i.hizliresim.com
karadenizi çok tuzlu olmaması sebebiyle seviyorum ben. bir de yüzerken dik kayalıkları, bakir ormanları izlemek çok keyifli. ancak dikkatli olun tabii, rip akıntısı hakkında okuyun biraz. ben hiç karşılaşmadım ama bolca uyarı görürsünüz kumsallarda. geçen sene 10-15 kez yüzmeye gittim, hiç bir koyda kirlilikle karşılaşmadığımı da not olarak belirteyim.
son olarak şu
i.hizliresim.com
0
oddyseus
günde çok fazla öğün yiyorum. yediklerim genelde düşük yağlı ya da zeytin yağlı ve glisemik indeksi düşük karblar olduğu için yemekte biraz zorlanıyorum. Her öğünde 1 bardak icetea içsem bile %6 şeker var. 1 litre bitirsem 60 gram şeker almış olacağım. Böyle tavuk göğsü - makarna gibi ikililerin yan
günde çok fazla öğün yiyorum. yediklerim genelde düşük yağlı ya da zeytin yağlı ve glisemik indeksi düşük karblar olduğu için yemekte biraz zorlanıyorum. Her öğünde 1 bardak icetea içsem bile %6 şeker var. 1 litre bitirsem 60 gram şeker almış olacağım. Böyle tavuk göğsü - makarna gibi ikililerin yanında güzel gidecek ama sağlıklı içecekler önerebilir misiniz?
Hazır almayıp kendim hazırlayacaksam tarifi kolaysa verin sadece lütfen.
Hazır almayıp kendim hazırlayacaksam tarifi kolaysa verin sadece lütfen.
0
belirtmeyi unutmuşum, laktoz intolerantım. süt ürünleri kullanamam. Bir de öneri verirken gün içinde çok tüketeceğimi de göz önünede bulundurursanız sevinirim. Günde 7 öğün yemek yiyorum şekersiz olmasına rağmen çok içildiğinde zararlı olabilecekleri de kullanmayacağım. Yeşil çaya ne diyorsunuz? şekersiz gider mi?
0
Normal suyun içine zencefil nane limon elma atıp geceden buzdolabına koyun fresh bir içecek oluyor. İstersen aynısını çilek portakal çubuk tarçın gibi şeylerle de çeşitlendirebilirsin
0
kefirde laktoz laktik asite donustugu icin tuketebilirsiniz, hem cok saglikli. yesil cay cok icersen tansiyon dusuklugu yapiyor bildigim kadariyla. cubuk tarcin tehlikeli/zararli diye cikti en son. ancak geceden suyunuza limon dograrsaniz (kabuklariyla) alkali su yapmis olursunuz, o da guzel olur.
edit: soda, kola gibi gazli icecekler mide kapakciklariniza zarar verdigi icin tuketmeyin/az tuketin.
bir de kombucha cayi diye bir sey var onu da deneyin. ama ugrasmak istemeyebilirsiniz bilemedim.
edit: soda, kola gibi gazli icecekler mide kapakciklariniza zarar verdigi icin tuketmeyin/az tuketin.
bir de kombucha cayi diye bir sey var onu da deneyin. ama ugrasmak istemeyebilirsiniz bilemedim.
0
Evet kefiri araştırdım. Bana göre gibi duruyor. Şalgam ve kefiri deneyeceğim kesinlikle.
0
Geçen yaz boyu, bir buçuk litrelik su şişesinin içine yarım limon sıkarak içmişim. Şekersiz limonata hissi veriyor, sağlığa da faydalıymış. Sıcaklarda güzel ferahlatıyordu, tavsiye ederim.
0
ya ek olarak, tüm öğünlerde aynı şeyi içme zorunluluğunuz mu var, onu anlamadım ben? yani bir öğün kefir için, bir öğün soda, diğer öğün şalgam, eğer canınız çok istiyorsa ve çok seviyorsanız bir öğün de için yine ice tea'nizi. zehri belirleyen dozdur, bu her şey için geçerlidir. farklılaştırarak her birinden dozunda tüketmiş olabilirsiniz. (ice tea-kola vs her gün içilmemeli yine de gerçi ama arada 1 bardak içmeniz o kadar sıkıntı yaratmaz)
0
livaneli kadir
onedio içeriği bu; https://onedio.com/haber/istisnasiz-her-erkegin-yaptigi-kadinlarin-bilmesi-istenmeyen-20-tuhaf-erkek-davranisi-721690Bir de "İstisnasız Her Erkeğin Yaptığı, Kadınların Bilmesi İstenmeyen 20 Tuhaf Erkek Davranışı" diye başlık atmışlar.Ben hiç yapmadım bunu, yapanlar varsa beni aydı
onedio içeriği bu; onedio.com
Bir de "İstisnasız Her Erkeğin Yaptığı, Kadınların Bilmesi İstenmeyen 20 Tuhaf Erkek Davranışı" diye başlık atmışlar.
Ben hiç yapmadım bunu, yapanlar varsa beni aydınlatsın ya hu :D
neden yapıyorsunuz bunu ?
edit: 4. maddeye yoğunlaşalım lütfen :)
Bir de "İstisnasız Her Erkeğin Yaptığı, Kadınların Bilmesi İstenmeyen 20 Tuhaf Erkek Davranışı" diye başlık atmışlar.
Ben hiç yapmadım bunu, yapanlar varsa beni aydınlatsın ya hu :D
neden yapıyorsunuz bunu ?
edit: 4. maddeye yoğunlaşalım lütfen :)
0
bilader sen burayı ciddiye mi alıyorsun? yarısı kopipeyst yarısı götten uydurma bir yer işte.
0
@alperz hayır ciddiye aldığımdan değil, kaçırdığım bir şey mi var merak ettim
0
0
küçükken yapmışlığım var bunu.
ne kadar su tutabiliyoruz görmek, suyun ısıtıcı gücünü biriktirip vücuda bi anda kavuşturup eğlenmek, suyun fiziğini anlamaya çalışmak. hiç bilemiyorum altan..
ne kadar su tutabiliyoruz görmek, suyun ısıtıcı gücünü biriktirip vücuda bi anda kavuşturup eğlenmek, suyun fiziğini anlamaya çalışmak. hiç bilemiyorum altan..
0
Çünkü bunların çoğu reddit, buzzfeed gibi sitelerden araklama uyduruk şeyler. Bizi yansıtan orijinal içerik ekşi sözlükte oluyor.
0
bunu kadın olarak ben de yapıyorum.
yapıyordum daha doğrusu, son zamanlarda hiç yapmadım galiba.
yapıyordum daha doğrusu, son zamanlarda hiç yapmadım galiba.
0
yok böyle bir şey. dikkat çeksin, siteye millet gelsin diye uydurulan şeyler işte. keşke kimse girmese şu aptal sitelere.
0
ya eleman kendisini yazmis +1, kizlara yaranmaya calismis.
ya da onedio cosmopolitan olmus
ya da onedio cosmopolitan olmus
0
ben yapıyorum her banyoda :D
su öküz gibi biriktikten sonra şlap diye ses çıkartıp yere düşüyo çok güzel ses çıkıyo da bunun cinsiyetle ne alakası var kadınlar yapmıyo mu bunu?
su öküz gibi biriktikten sonra şlap diye ses çıkartıp yere düşüyo çok güzel ses çıkıyo da bunun cinsiyetle ne alakası var kadınlar yapmıyo mu bunu?
0
cedex
diyelim ki 75 liranız var. adidas 75, lcw 25 lira. hangisini tercih ederdiniz?genel yaklaşımı soruyorum, tişörtü örnek olarak verdim.
diyelim ki 75 liranız var.
adidas 75, lcw 25 lira. hangisini tercih ederdiniz?
genel yaklaşımı soruyorum, tişörtü örnek olarak verdim.
adidas 75, lcw 25 lira. hangisini tercih ederdiniz?
genel yaklaşımı soruyorum, tişörtü örnek olarak verdim.
0
3 lcw. lcw artık kötü bir marka olsa da tshirt'leri hala dayanıklı. adidas ise rip-off peşinde.
0
1 adidas
Ucuz ve fazla sayıda olacağına, kaliteli şeyden bir tane yeterli, işimi görür.
Ucuz ve fazla sayıda olacağına, kaliteli şeyden bir tane yeterli, işimi görür.
0
Lcw değil de yakın başka bir marka deseydin o markanın 3 tişörtü derdim ama lcw ürünleri artık iyice kalitesizleştiği için (birkaç yıkama sonra yer bezine dönüşüyor hemen hemen bütün ürünleri) biraz da mecburen 1 adidas diyorum.
0
passion rules the game
zor mu ya? baya yapan var sanırım makine ile ama işin ucunda saçın içine edip berbere tıpış tıpış gidip rezil olmak da var. gitmeye de çok üşeniyorum paso.neyse, alsam bir moser, philips vs. kendi kendime traş olabilir miyim? tabi arka taraf için illa biri gerekiyor da kullanımı kolaysa aile fertler
zor mu ya? baya yapan var sanırım makine ile ama işin ucunda saçın içine edip berbere tıpış tıpış gidip rezil olmak da var. gitmeye de çok üşeniyorum paso.
neyse, alsam bir moser, philips vs. kendi kendime traş olabilir miyim? tabi arka taraf için illa biri gerekiyor da kullanımı kolaysa aile fertlerinden birine yaptırırım.
danke.
neyse, alsam bir moser, philips vs. kendi kendime traş olabilir miyim? tabi arka taraf için illa biri gerekiyor da kullanımı kolaysa aile fertlerinden birine yaptırırım.
danke.
0
3 numara yapacaksan olur gibi ama onda bile iz kalıyor aslında, bence zor iş ama biraz da el becerisine bağlı.
0
ben. bu haftasonu üçüncü saç kesimimi yaptım. çok kolay değil ama bana kafa rahatlığı sağladı.
3 numara değil. remington propower aldım onunla kesiyorum, önce favorileri inceltip kulak üstlerini düzeltiyorum sonra 36 - 42 mm tarak ile yanlar ve arkaya dalıyorum. en son makasla üstleri düzeltiyorum, en zoru bu kısım benim için. güzel konumlanmış aynalar, saçı ıslatmak için sprey ve yeterli ışık mutlaka gerekli. benimki yarım saatten fazla sürüyor, en az 40 dk. dikkat edeceğiniz bir kaç konu daha var, saç kesim videolarını izleyin çözeceksiniz.
3 numara değil. remington propower aldım onunla kesiyorum, önce favorileri inceltip kulak üstlerini düzeltiyorum sonra 36 - 42 mm tarak ile yanlar ve arkaya dalıyorum. en son makasla üstleri düzeltiyorum, en zoru bu kısım benim için. güzel konumlanmış aynalar, saçı ıslatmak için sprey ve yeterli ışık mutlaka gerekli. benimki yarım saatten fazla sürüyor, en az 40 dk. dikkat edeceğiniz bir kaç konu daha var, saç kesim videolarını izleyin çözeceksiniz.
0
eğer kazımaksa amaç ilk birkaç kesim çok zorluyor fazla vakit alıyor sonra gittikçe alışıyorsun. gayet olabilirsin. iyi aydınlatması olan bir ayna karşısı şart gibi bu arada.
0
ben kesiyorum, 3 numara da değil. biraz yetenek biraz da saçın ile ilgili.
saçlarım çok sıkı, büyük yanlışlar yapmazsam belli olmuyor yani. başta biraz zorlandım ama sonradan alıştım, ama yine de yılda 2 kere falan berbere gidiyorum. galiba en son 3 ay önce gittim, herhangi farklı bir tepki almıyorum. moser tarzı bir makine kullanıyorum bu arada.
en azından enseler için yardım gerekiyor diyebilirim.
saçlarım çok sıkı, büyük yanlışlar yapmazsam belli olmuyor yani. başta biraz zorlandım ama sonradan alıştım, ama yine de yılda 2 kere falan berbere gidiyorum. galiba en son 3 ay önce gittim, herhangi farklı bir tepki almıyorum. moser tarzı bir makine kullanıyorum bu arada.
en azından enseler için yardım gerekiyor diyebilirim.
0
Saçlarım neredeyse belimde ve iki üç ayda bir kendim kesiyorum. Babamın makinası var. O da kendi kesiyor.
0
1 seneye yakın oldu ben de kendim kesiyorum. Berbere gidip gelmek ve herkese aynı şeylerin kullanılması çok çok saçma. Ayrıca İstanbulda'da gereksiz pahalı. önceleri zorlanır birilerinden yardım alırsın. sonra alışırsın. moser al.
0
Kadınım, son beş-altı yıldır hep kendim kestim. Kuaför falan değilim, kuaförlerden de nefret ederim.
İlk başlarda hep yapıp hem korkuyorum zamanla baktım problem yok eğri de yanlış da olsa mutlu oluyorum kestikçe mutlu oluyorum. Çok çabuk uzuyor birde. İstediğim modeli kuaföre anlatsam anlayıp yapamıyor ama ben ne istediğimi biliyorum. makas ve tras bıçağı kullanıyorum keserken.
İlk başlarda hep yapıp hem korkuyorum zamanla baktım problem yok eğri de yanlış da olsa mutlu oluyorum kestikçe mutlu oluyorum. Çok çabuk uzuyor birde. İstediğim modeli kuaföre anlatsam anlayıp yapamıyor ama ben ne istediğimi biliyorum. makas ve tras bıçağı kullanıyorum keserken.
0
0
allstar
Güneş alan bir balkonum var fakat havalar hala soğuk akşamları 2-3 öğlenleri 10-12 derece sizce roka, maydanoz nane yetişir mi? Yoksa gece soğuktan ölür mü?
Güneş alan bir balkonum var fakat havalar hala soğuk akşamları 2-3 öğlenleri 10-12 derece sizce roka, maydanoz nane yetişir mi? Yoksa gece soğuktan ölür mü?
0
yetişir. içeride çimlendirin, gerçek yapraklar boy vermeye başladığında (mart ortası gibi) hava da ısınmış olur o zaman balkona alırsınız. geceleri don ihtimali olduğunda üstünü gazete kağıdıyla örterek zarar görmesi önlenir, serpildikten sonra da risk kalmaz büyür giderler zaten.
0
kasalitas
Suya karıştırıldığında ışığı çok iyi yansıtacak bir boyaya ihtiyacım var. Yüzeyde bir tabaka oluşturarak da ışığı yansıtabilir. önerilerinizi bekliyorum.
Suya karıştırıldığında ışığı çok iyi yansıtacak bir boyaya ihtiyacım var. Yüzeyde bir tabaka oluşturarak da ışığı yansıtabilir. önerilerinizi bekliyorum.
0
ofelia
ketçaplı ruffles yerken aklıma geldi. bu patates cipslerinin kendinden ketçaplısı var da neden mayonezlisi yok? ben patates kızartmasını mayonezli yerim genelde. cipsi olsa alır denerim. öyle bir ürün olsa dener miydiniz?
ketçaplı ruffles yerken aklıma geldi. bu patates cipslerinin kendinden ketçaplısı var da neden mayonezlisi yok? ben patates kızartmasını mayonezli yerim genelde. cipsi olsa alır denerim. öyle bir ürün olsa dener miydiniz?
0
mayonezin tadı genellikle içerdiği yağdan ve yoğun dokusundan geliyor, baskın ve kendi başına rahat anlaşılır bir tat değil. cips zaten yağlı, tereyağlı cips gibi düşünün, aroma cipsin içine yedirilmiş olsa çok bayık bir tadı olur bence. yoğurt aromalı cips bile yalnızca yoğurt aroması yavan olduğundan yoğurtlu + akdeniz yeşillikli vb diye satılıyor.
0
pulp fiction'da jules ve vincent arasında aşağı yukarı şöyle bir konuşma geçiyor:
vincent: hollanda'da patidis kızartmasına ketçap yerine ne koyduklarını biliyor musun?
jules: ne koyuyorlar?
vincent: mayonez. o iğrenç şeye buladıklarını gözlerimle gördüm.
jules: ıyyy
film nerede geçiyor? amerika. frito lay hangi ülkenin şirketi? o da amerika.
büyük resmi gördüm. ameriga'nın oyunu hep bunlar.
vincent: hollanda'da patidis kızartmasına ketçap yerine ne koyduklarını biliyor musun?
jules: ne koyuyorlar?
vincent: mayonez. o iğrenç şeye buladıklarını gözlerimle gördüm.
jules: ıyyy
film nerede geçiyor? amerika. frito lay hangi ülkenin şirketi? o da amerika.
büyük resmi gördüm. ameriga'nın oyunu hep bunlar.
0
fragile lady
Güzel buldunuz mu? Sizde uyandırdığı hisler nelerdir? Üstüne birkaç kelam etmeniz gerekse neler derdiniz?http://hizliresim.com/l3okkE
Güzel buldunuz mu? Sizde uyandırdığı hisler nelerdir? Üstüne birkaç kelam etmeniz gerekse neler derdiniz?
hizliresim.com
hizliresim.com
0
renk renk çeşitli uygarlıklar üzerinde süren mücadele döngüsü. salladım tabi.
0
ikiye ayırmadan edemiyorum. alt kısmı sevemiyorum. halıya benzendiği de söylenmiş. fakat üst kısım da bir o kadar güzel gözüküyor.
görsel sanatlardan hiç anlamadığımı belirtmem gerek.
görsel sanatlardan hiç anlamadığımı belirtmem gerek.
0
alacakaranlıkta, bozkırda dört nala koşturan süvari kafilesi.
ressam hem gökyüzünü, hem yer kabuğunun üzerindeki hareketi hem de yerin altındaki katmanları betimlemiş. üslubundaki ve renkleri kullanışındaki çocuksuluğunu sevdim.
atlıların böyle dörtnala koşturmaları bana savaşa ya da baskına gittikleri izlenimini verdi. eğer bu doğruysa resmin betimlediği şey, üsluptaki iyimserlikle tezat oluşturuyor. bu tezat da güzel.
belki de savaşa gitmiyorlardır, avdan dönüyorlardır. belki de bu atların üstünde insan yoktur, bunlar akşamın geceye döndüğü ya da şafağın söktüğü saatte bozkırda başı boş koşturan bir sürüdür.
resmi beğendim.
ressam hem gökyüzünü, hem yer kabuğunun üzerindeki hareketi hem de yerin altındaki katmanları betimlemiş. üslubundaki ve renkleri kullanışındaki çocuksuluğunu sevdim.
atlıların böyle dörtnala koşturmaları bana savaşa ya da baskına gittikleri izlenimini verdi. eğer bu doğruysa resmin betimlediği şey, üsluptaki iyimserlikle tezat oluşturuyor. bu tezat da güzel.
belki de savaşa gitmiyorlardır, avdan dönüyorlardır. belki de bu atların üstünde insan yoktur, bunlar akşamın geceye döndüğü ya da şafağın söktüğü saatte bozkırda başı boş koşturan bir sürüdür.
resmi beğendim.
0
Ben de çok sevdim. Desen/boyama tarzı olarak Miro'ya benzettim ama konu olarak Miro'ya göre fazla epik ve Miro kadar soyut değil ama bir miktar sürreal bence. Biraz Mondrian gibi suprematist bir havası da var ama onun kadar basit de değil. Aynı dönem olsa olur.
0
Değişik, sevdim. Alt tarafı yorgun gibi içine kapanmış, halsiz. Üstüyse coşkulu, telaşlı.
0
buna benzer bir kazagım vardı onu özlediğimi hatırlattı.
0
özellikle o göğün ağarması gibi görünen beyazlıktan etkilendim. birlikte ve kararlılıkla ulaşılabilecek güzelliklere umut hissi verdi. gece boyu yolda olan süvariler sabaha karşı çiçek açmış tarlaların yanından geçiyor. şunun gibi.
s-media-cache-ak0.pinimg.com
minimalist adamım, severek asarım evime.
s-media-cache-ak0.pinimg.com
minimalist adamım, severek asarım evime.
0
Üstteki ve alttaki koyu renkler ortadaki beyazlığa instagramdaki lineer tilt shift özelliği katarak odak noktasını atlara çekmiş. Atların resmedilişi ise tabloya hareketlilik ve enerji katmış. Sıkıcı çizgileri dinamik bir tabloya çevirmiş.
0
Resmi yapan arkadas backgroundu boyamayi unutmus basinda, resmi bok etmemek icin katmanli bi hava vermis havaya, yersen.
0
atlar tabloya göre çok küçük kalmış bence.
Resimsel anlam taşıyan tablolarda üçgen kompozisyon ya da farklı kompozisyon türleri kullanılır. Bunda hem çok sayıda at var hem de çok küçük kalmışlar.
Minimalist olarak değerlendirilebilir belki de.
Ben ufuk çizgisinin altındaki renk kombinasyonunu sevemedim. Mavi ve turuncu kontrasttır ama ya aşağısı? Bir de atlarda perspektif hatası var gibi.
Yine de sanat sanattır. Kim yaptıysa eline sağlık. Ben de duvarıma asardım.
Resimsel anlam taşıyan tablolarda üçgen kompozisyon ya da farklı kompozisyon türleri kullanılır. Bunda hem çok sayıda at var hem de çok küçük kalmışlar.
Minimalist olarak değerlendirilebilir belki de.
Ben ufuk çizgisinin altındaki renk kombinasyonunu sevemedim. Mavi ve turuncu kontrasttır ama ya aşağısı? Bir de atlarda perspektif hatası var gibi.
Yine de sanat sanattır. Kim yaptıysa eline sağlık. Ben de duvarıma asardım.
0
fragile lady
Kadınlar; en çok hangi renk ojeyi/ojeleri kullanıyorsunuz ve/veya seviyorsunuz?Erkekler; en çok hangi renk ojeyi/ojeleri beğeniyorsunuz?
Kadınlar; en çok hangi renk ojeyi/ojeleri kullanıyorsunuz ve/veya seviyorsunuz?
Erkekler; en çok hangi renk ojeyi/ojeleri beğeniyorsunuz?
Erkekler; en çok hangi renk ojeyi/ojeleri beğeniyorsunuz?
0
Erkek olarak renksiz olanı seviyorum, mümkünse naked olanı, her şeyin naked olanı makbul.
Siyah, kırmızı, pembe, fuşya hepsi ayrı iğrenç. Neden? Doğal değil ablacım. Garip duruyor.
Siyah, kırmızı, pembe, fuşya hepsi ayrı iğrenç. Neden? Doğal değil ablacım. Garip duruyor.
0
Çok canlı renkler hariç hepsini sevmiyorum. Fıstık yeşilini sevmem mesela. Ama koyu tonlar(renkler değil) ve güçlü renkler özellikle ilgimi çekiyor.
0
Siyahı çok seviyorum ama soğan kabuğu rengi daha çok yakışıyor. O yüzden ikinciyi kullanıyorum.
0
E/
Beyaz tenliyse (gerçek beyaz) siyah ve parlak kırmızı güzel gidiyor.
Esmerlere hiçbir ojeyi yakıştıramıyorum (bir kaç kez mat yeşil gibi bir renk görmüştüm o fena durmuyordu gerçi) mümkünse ojesiz en fazla bi french makul seviyede.
Beyaz tenliyse (gerçek beyaz) siyah ve parlak kırmızı güzel gidiyor.
Esmerlere hiçbir ojeyi yakıştıramıyorum (bir kaç kez mat yeşil gibi bir renk görmüştüm o fena durmuyordu gerçi) mümkünse ojesiz en fazla bi french makul seviyede.
0
Siyah dışında birçok rengi kullanıyorum ama en çok açık tonları kullanıyorum.
En çok şu rengi kullanıyorum, yanımda bulunduruyoırum.
3.bp.blogspot.com
French yapmıyorum ama şu tonları yoğun kullanıyorum, en çabuk biten onlar oluyor.
papatyaski.com
Bordo da kullanıyorum ama bordonun tonuna bakarak kullanıyorum. Sıcak - soğuk ton kıyafete göre değişiyor.
Yazları fosforlu renkler de kullanıyorum. Deniz kenarı ise şu renklerden kullandığım oluyor.
www.dijitaltrend.net
1.bp.blogspot.com
Ama bunlar yılda 5-10 günü geçmez.
Bunun dışında çok çok nadir lacivert mat oje sürmüşlüğüm ve açık zeytin yeşili sürmüşlüğüm var.
Yine de en çok açık ten tonları ve bordo kullanıyorum.
En çok şu rengi kullanıyorum, yanımda bulunduruyoırum.
3.bp.blogspot.com
French yapmıyorum ama şu tonları yoğun kullanıyorum, en çabuk biten onlar oluyor.
papatyaski.com
Bordo da kullanıyorum ama bordonun tonuna bakarak kullanıyorum. Sıcak - soğuk ton kıyafete göre değişiyor.
Yazları fosforlu renkler de kullanıyorum. Deniz kenarı ise şu renklerden kullandığım oluyor.
www.dijitaltrend.net
1.bp.blogspot.com
Ama bunlar yılda 5-10 günü geçmez.
Bunun dışında çok çok nadir lacivert mat oje sürmüşlüğüm ve açık zeytin yeşili sürmüşlüğüm var.
Yine de en çok açık ten tonları ve bordo kullanıyorum.
0
Gümüş gri
Koyu kırmızı mat
Bunlar dışında metalik saten mat serileri genelde seviyorum
Koyu kırmızı mat
Bunlar dışında metalik saten mat serileri genelde seviyorum
0
eller beyazsa herhangi bi oje. eller beyaz değilse dünyanın en güzel rengini -kırmızıdır bence- bile beğenmem.
0
En çok kullandıklarım koyu bordo, siyah, bordoya dönük kırmızı, nude, mat gri, bronz kahve.
Yazın bronzlaşınca daha neon renkler ve beyaz da kullandığım oluyor.
Yazın bronzlaşınca daha neon renkler ve beyaz da kullandığım oluyor.
0
erkek
oje çok çirkin geliyor bana. efsane çirkin. bir de kokuyor. korkunç kokuyor. bak başıma ağrı girdi bunu söylerken. öyle fena kokuyor.
oje çok çirkin geliyor bana. efsane çirkin. bir de kokuyor. korkunç kokuyor. bak başıma ağrı girdi bunu söylerken. öyle fena kokuyor.
0
bordonun elli tonu resmen , mat siyah, lila, arada kuaförde french(kendim yapamıyorum) onun dışında tam ten rengi bir bej kullandığım da oluyor.
0
Yazın: nude
Kışın: nude, bordo, siyah
Bu üçünden başka asla.
French güzel görünüyor beğeniyorum ama kendim yaptırmıyorum. Kırmızı gözüme hiç güzel gelmez.
Kadın.
Kışın: nude, bordo, siyah
Bu üçünden başka asla.
French güzel görünüyor beğeniyorum ama kendim yaptırmıyorum. Kırmızı gözüme hiç güzel gelmez.
Kadın.
0
Kiyafete uygun tonlu bir kirmizi veya krem rengi-beyaz yani acik renkler haricindeki her oje leş bence. Erkekim.
0
Sadece siyah biraz ilgi çekici görünüyor. Bunun dışında hemen hepsi iğrenç geliyor, pembe renkli araba etkisi yaratıyor. Bu kadar saçma pek az şey vardır herhalde.
0
genelde nude tonları ve hm mushroom
s-media-cache-ak0.pinimg.com
Onun haricinde altına hiç renk sürmeden;
2.bp.blogspot.com
Koyu kullanacaksam bordo.
Yaz döneminde tatilde fln açık maviler,lilalar
s-media-cache-ak0.pinimg.com
s-media-cache-ak0.pinimg.com
Onun haricinde altına hiç renk sürmeden;
2.bp.blogspot.com
Koyu kullanacaksam bordo.
Yaz döneminde tatilde fln açık maviler,lilalar
s-media-cache-ak0.pinimg.com
0
