Giriş
(10)

yurtdışındaki işi kabul eder miydiniz?

laptu
kurumsal bir şirkette, iyi bir çalışma ortamında, ortalama bir maaşla maddi sorun yaşamadan çalışırken; sağlıkla ve ailenizle yaşarken; istanbul'daki her şeyinizi bırakıp tek başınıza avrupa'da bir işi kabul eder miydiniz?not 1: istanbul'da yüksek oranda maddi tasarruf yapılabiliyorken, orada kiranı
kurumsal bir şirkette, iyi bir çalışma ortamında, ortalama bir maaşla maddi sorun yaşamadan çalışırken; sağlıkla ve ailenizle yaşarken; istanbul'daki her şeyinizi bırakıp tek başınıza avrupa'da bir işi kabul eder miydiniz?

not 1: istanbul'da yüksek oranda maddi tasarruf yapılabiliyorken, orada kiranın 2,5 katı net gelir elde edilebilecek, maddi tasarruf imkanı olmayacak ama ücret yaşamama yetecek. yer polonya.

not 2: kariyerde yükselme-terfi imkanları eşit.
0
laptu
(23.04.19)
avrupa'da kiranin 2,5 kati net gelir ile tasarruf yapmak gayet mumkun. avrupa'da yasam maliyetlerini (hele hele polonya'da) turkiye ile kiyaslamak pek dogru degil. velev ki istanbul'da yuksek oranda tasarruf yapiyorsun, mesela her ay 2000 euro mu tasarruf yapabiliyorsun?

polonya'da muhtemelen ilk 6 aydan sonra kenara koymaya baslayacagin para kisa surede turkiye'de biriktirdigin toplam parayi gececek. turkiye'de ayda kenara 10bin tl koyuyoruz diye oyalandikta oyalandik ha biraz daha tasarruf edelim diye. sonuc? o para ingiltere'de 6 ay etmedi ama sonraki 6 ayda turkiye'de 5 senede kenara koydugumuz paranin fazlasini koyduk (tum yasam masraflarindan sonra)
0
try again fail again fail better
(23.04.19)
@try again, teşekkürler. aslında maddiyat çok da sorun değil. bir şekilde yaşanır. daha çok sosyal ve psikolojik olarak olası negatif etkilerini merak içindeyim (pozitiflerin yanında). "şu yüzden yapma" diyecek bir görüşe ihtiyacım var galiba.
0
🌸laptu
(23.04.19)
hocam yine de yeterince bilgi yok. hele de ozellikle ogrenmek istediginiz konuya iliskin;"aha çok sosyal ve psikolojik olarak olası negatif etkilerini merak içindeyim". Eger varsova'ya gidecekseniz bu cevap farkli olacaktir, 5000 kisilik koye giderseniz farkli olacaktir, deniz kenari ise farkli olacaktir, havaalanina uzakligina gore farkli olacaktir vs. gittiginiz sirket uluslararasi mi? Polonyalilarla mi calisacaksiniz, takim arkadaslariniz da diger expatlar mi?
bence her halde aile ile yasarken kendi ayaklari uzerinde hayata atilmak guzel fikir ama polonya, saydiklarima bagli olarak, yalnizlik da gayet cekebileceginiz bir yer, dil, hava soguklugu, insanlarin esasinda epey fasizan tavirlari vs.
0
kassiopeia
(23.04.19)
@kassi, haklısın hocam şöyle açayım, yer krakow, büyük oranda yabancılarla çalışılacak büyük bir ortam diyebilirim, takım arkadaşların çoğu expat. şirket uluslararası. soğuk hava sorun değil, çok severim. yaş da 30, medeni hal single. :)
0
🌸laptu
(23.04.19)
son mesajına cevabım:

ne duruyosun, helva yapsana..

Krakow çok güzel bir şehir, alacağın para da şehir için gayet yerinde. Burda bekarsın, bi eş çocuk durumu yok. İstanbul gibi rezil bir şehirden gideceksin. Daha nolsun yani?
0
nundu
(23.04.19)
bi suredir londra onun oncesinde de bangkok'da yasayan biri olarak "su yuzden yapma" diyebilecegim tek sebep bulamadim ben. ama istersen su yuzden yap diye en az 10 madde yazarim :)
0
try again fail again fail better
(23.04.19)
ederdim.
0
velvetmorning
(23.04.19)
kesinlikle gidiniz o zaman. kaybedecek bir seyiniz yok. siz donene kadar ulkenin hali de belli olur zaten. donmek isterseniz donerseniz, istemezseniz baska bir sey bakarsiniz. bu arada krakow bence varsova'dan daha sirin, sicak bir yer.
0
kassiopeia
(23.04.19)
Bunun benzerini beş hafta önce yaptım. İstanbul'da evden çalışıp yurtdışındaki şirketlere danışmanlık yapıyordum. Burada hala ev bulamamama rağmen ve bulduktan sonra bir sürü eksiğiyle uğraşacak olmama rağmen kafam çok rahat.

Ne kadar expatlarla çalışacak olsanız da (bizim takımda sadece iki tane Fin var) ülkenin yerel diliyle market alışverişi yaparken, ev ararken, banka/su/elektrik sözleşmesi yaparken vs. haşır neşir olacaksınız. Karar vermeden önce biraz Lehçe'ye bakın derim.
0
bruce mclaren
(23.04.19)
Bence polonya gittigine degecek bir ulke degil. iki ulkenin yobazligi geri kalmisligi falan benzer.
0
hot potato
(23.04.19)
(3)

non fiction (kurgu dış) kitap tavsiyeleri

kljgslsdkjsd
Şöyle özellikle sosyoloji psikoloji antropoloji okumaları yapmak için ne önerirsiniz?
Şöyle özellikle sosyoloji psikoloji antropoloji okumaları yapmak için ne önerirsiniz?
0
kljgslsdkjsd
(22.04.19)
freebird5406_2
(22.04.19)
Sevdiğim yazarların kurgu dışı yazılarını okumayı çok seviyorum.

Kadınlar Rüyalar Ejderhalar'ı öneririm. Bol bol Jung'dan bahsediyor Le Guin.

Umberto Eco - Ur-Fascism

George Orwell - Such, Such Were the Joys
George Orwell - Shooting an Elephant and Other Essays
0
bruce mclaren
(22.04.19)
bronze age mindset: booksdl.org
sevme sanatı - erich fromm
germania & britannia - tacitus
nassim nicholas taleb'in yazdığı her şey
0
inekadam
(22.04.19)
(3)

Isaac Asimov eski baskılar - okat, altın, başkan vs

issiz karga
ithaki sağolsun çevirileri yapıyor ama aynı anda zilyon tane şeye el attığından karınca hızıyla ilerliyor. nezamandır aklımda vakıf serisine başlamak vardı. önümüzdeki günler ithaki baskısı vakıf ilk üç kitabıyla, imparatorluk serisini alacağım lakin robot serisi ortalarda yok. anladığım kadarıyla u
ithaki sağolsun çevirileri yapıyor ama aynı anda zilyon tane şeye el attığından karınca hızıyla ilerliyor. nezamandır aklımda vakıf serisine başlamak vardı. önümüzdeki günler ithaki baskısı vakıf ilk üç kitabıyla, imparatorluk serisini alacağım lakin robot serisi ortalarda yok. anladığım kadarıyla uzunca bir süre basılacak gibi gözükmüyor. o sebepten eski basımlarını alayım diyorum ama onda da çeviri konusunda kafamda sorular var. bir ekşi yazarı altın kitapların vakıf çevirisini kıyaslayarak "bu kitapları altın yayın evinden okusuysanız eksik okudunuz kafalarına göre çevirmişler" gibisinden bir şey yazmış o yüzden işkilleniyorum.

neyse uzatmayayım, robot serisini eski basımlarını okuyanlar hangi yayın evini önerir? yoksa hiç almayıp gelecekte bir gün düzgün çeviriyle mi okuyayım?
0
issiz karga
(17.04.19)
çelik mağaralar - başkan yayınları
0
anarres
(17.04.19)
Altın Kitaplar'ın çevirileri kötü gerçekten. Bulursanız İthaki'nin eski baskılarını alın, bulamazsanız bekleyin +1
0
kobuzchu kiz
(18.04.19)
Ben 10 sene önce İthaki'den Vakıf'ı okurken de Robot Serisinin İthaki baskısı yoktu. Baskısı olmadığı için de eski baskılar gereksiz pahalıydı, bu aralar daha da pahalı.

En son beklemekten sıkılıp Amazon'dan 5-6 dolara The Caves of Steel'in İngilizcesini almıştım. Okuması epey zaman aldı ama kötü çeviriyle debelenmekten ve ikinci el kitaba fahiş fiyatlar ödemekten iyidir.
0
bruce mclaren
(18.04.19)
(5)

bana kitap önerir misiniz rica etsem

lionel andres
kolay okunan, dokunaklı, ağır dram içeren kitaplar olabilir. akıcı herhangi bir tür de olabilir. sefiller, uçurtma avcısı, huzursuzluk, senden önce ben, serenad sevdiğim kitaplardan bazıları.
kolay okunan, dokunaklı, ağır dram içeren kitaplar olabilir. akıcı herhangi bir tür de olabilir.

sefiller, uçurtma avcısı, huzursuzluk, senden önce ben, serenad sevdiğim kitaplardan bazıları.
0
lionel andres
(14.04.19)
Alper Canıgüz - "Oğullar ve Rencide Ruhlar" ve "Cehennem Çiçeği"
0
desdenova34
(14.04.19)
Kelebek - Henri Charriere
0
Diskirminant
(14.04.19)
Monte Kristo kontu
Çavdar tarlasında çocuklar
Katya' nin yazı
Kelebek +1
0
zargana75
(14.04.19)
Hermann Hesse - Rosshalde
0
bruce mclaren
(14.04.19)
Halil cibran-ermiş kisa bir kitap 50 sayfa falan ama guzel sindire sindire okuyabilirsin. Asli erdogan kitaplarini da seviyorum bir de suskunlar var ihsan oktay anar
0
formalite
(15.04.19)
(7)

iş ve şehir değişikliği hakkında yorumlarınız

nucleon
Merhaba arkadaşlar,birkaç yıldır prestijli sayılabilecek bir devlet kurumunda sözleşmeli memur olarak çalışmaktayım, normalde kendi mesleğim var fakat böyle bir fırsat/durum oldu geldim, şu an müfettiş tarzı bir iş yapıyorum.Neyse ankaradayım ben ve ankaralıyım aslen de, antalyadan geldim buraya da.
Merhaba arkadaşlar,

birkaç yıldır prestijli sayılabilecek bir devlet kurumunda sözleşmeli memur olarak çalışmaktayım, normalde kendi mesleğim var fakat böyle bir fırsat/durum oldu geldim, şu an müfettiş tarzı bir iş yapıyorum.

Neyse ankaradayım ben ve ankaralıyım aslen de, antalyadan geldim buraya da.

Geçtiğimiz ay antalyada bir şirkete başvuru yaptım, uluslararası bir şirket (havayolu) buradan iş teklifi aldım, maaşlar euro olarak hesaba yatıyor ve şu anki maaşımın 2.2 katı gibi net maaş teklif ettiler.

Ayrıca tabii ki sosyal haklar, ucuz uçak bileti vs var.


Neyse, şimdi buraya kadar herşey güzel,

1-ailem antalyaya dönmemi istemiyor ve devlet işinden de çıkmamı istemiyorlar -bu büyük sorun bana göre, üzmek istemem onları.

2-evlilik düşüncemiz var, biz antalya da yaşarsak daha mutlu olabileceğimizi düşünüyoruz, fakat ben biraz tereddüt yaşamaya başladım ama etki altında da kalmış olabilirim.

3-mevcut kurumumda maaşların 1.5-2 katına çıkması için düzenleme yapılıyor, fakat bu onaylanır mı ne olur muamma.

ben ne yapayım bilemedim, teklif güzel bence ama özel şirketin de kendine göre aksiyonları oluyor illa ki -tabii bence bunlar da insanı aktif tutan şeyler de olabilir.

yorum yaparsanız belki fikrimin olgunlaşmasına fayda sağlayabilirsiniz, teşekkürler.
0
nucleon
(14.04.19)
Sadece devletteki işimi sevmiyorsam özele geçme durumunu düşünmeye başlarım.
0
Tequciqalpa13
(14.04.19)
Devlette ne uzar ne kisalirsin amacın hedefin ne?rahat olayım ayın 15 inde maaşım yatsın diyorsan devlette kal,üstelik Ankara gibi bir büyük sehirdesin.yok ama bu iş beni mutlu etmiyor ideallerim var diyorsan Antalya.
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(14.04.19)
kariyer beklentim yok, maaşımdan memnunum, sabah git akşam gel kapasitemin %10'unu kullanmak koymuyor, uzayıp kısalmamak da problem değil benim için diyorsan devam et devlette.

konfor alanından çıkmak bana koymaz, ezilmek yorulmak, streslenmek de olsa işin ucunda alternatif kariyer yollarım olmasını isterim ben dersen özele atla hiç düşünme. durumunuz özelinde ciddi maaş farkı var bence ki en önemli kriter bu.

arada bu kadar maaşı farkı olduğunu kabul ederek, ben olsam arkama bakmadan yapıştırırdım, ki aynısını bundan 4 yıl önce yaptım. daha çok yoruluyorum, yaşadığım stres düzeyini devletle kıyaslamak komik olur. gel gör ki bugün aynı durum söz konusu olsa yine aynısını yapardım.
0
mate soul
(14.04.19)
Bundan 3 sene kadar önce özel sektordeydim ben zaten, o yüzden aç çok dinamiklerin farkındayım.

Ama dediğiniz gibi devlette ne kisaliyoruz ne uzuyoruz. Rahati var bir, bir de devletteki maaşlara göre daha iyi bir ücreti var isimin.

Ama geçeceğim şirkette çok sağlam bir şirket, artı olarak yükselme imkanı var, zaten mülakatta bu yönde konuşuldu.

Fakat işte ülkenin durumu gelecek kaygısı oluşturuyor. Ne olacağı belli değil. Gerçi şirket uluslararası olduğu için belki daha sağlam da olabilir öyle bir durumda bilemiyorum.

Bir de antalyayi daha güzel bir şehir olduğu için istiyorum ama orada da kimsemiz olmayacak, bu da düşündürüyor.
0
🌸nucleon
(14.04.19)
Maaşınızın euro olarak yatacağına emin misiniz? Benim havacılık sektöründe çalışan arkadaşlarımın maaşları artık euro üzerinden TL'ye çevrilip TL hesaplarına yatırılıyor. Maaşın euro olarak yatması kararınızda etkiliyse tekrar bir soruşturun derim.
0
bruce mclaren
(14.04.19)
Maceraya gerek yok ankarada kal
0
photo85
(14.04.19)
Hep kazancınızı hesap ediyorsunuz, lakin işin diğer boyutunda antalyada ki işe alışamadığınızı ya da şirketin sizden memnun kalmayıp işinize son verme ihtimalini de düşünün. Kaybınız büyük olur.
0
mekhanik karpov
(14.04.19)
(5)

Türkiye nin durumu.

goodboy3456
Sizce ileride ABD ve Rusya"nın Türkiye üstünde çekişmesi ülkede ne gibi durumlara gebe olur ? örneğin içsavaşı tetikler mi ? Yorumlarınızı rica ediyorum.Teşekkürler.
Sizce ileride ABD ve Rusya"nın Türkiye üstünde çekişmesi ülkede ne gibi durumlara gebe olur ? örneğin içsavaşı tetikler mi ? Yorumlarınızı rica ediyorum.Teşekkürler.
0
goodboy3456
(14.04.19)
Hayir oncelikle o izledigin haber kanallarini lutfen birak. Ingilizce biliyorsan olaylari yabanci gazetelerden de oku. Kimse Turkiye uzerine cekismiyor. ABD'nin de Rusya'nin da baska ulkelerin de kendi sorunlari var.
0
Traveler
(14.04.19)
ne abd ne rusya üzerinde çekişmiyor muhtemelen hiç bir zaman da olmayacak öyle bir şey, sakince sabah gazetesini yere bırak.

türkiye iç savaş çıkacak ülkelerden değil, özürlü insanımız çok yok. beyinsiz var ama özürlü yok
0
avatar is back
(14.04.19)
abd ve rusya gayet de türkiye üzerinde çekişiyor. diğer pek çok ülke üzerinde çekiştikleri gibi. problem, her sorunun "dış güçler"e yıkılması. yoksa çomarlar "üzerimize oyun oynanıyor" derken haksız değil. haksız oldukları nokta, başımıza gelen her kötülüğü dış güçlere bağlamaları ve sanki bizim hiç şansımız yokmuş, kaderimizi dış güçler tayin ediyormuş gibi davranmaları. dış güçler patates fiyatı artsın diye uğraşmaz mesela, türkiye'yi pasifize etmek ya da kendi yanına çekmek için politik ayar çekmekle uğraşır.

her büyük devlet çıkarları doğrultusunda diğer uluslarla ilgilenir, bu olumlu ya da olumsuz şekillerde olabilir. ilginçtir ki büyük devletlerin bunu yapmadığını iddia eden adamların %90'ı amerikan yanlısıdır, aksine çok çok az rastladım.

soruna cevabım yok, türkiye'ye ne olacağına dair hiçbir fikrim yok ama abd ve rusya'yı ve hatta diğer devletleri çiçekli böcekli organizasyonlar sanan tiplere aldırma derim.

türkiye de başka ülkeler üstünde çekişiyor. suriye'deki iç savaşın en önemli sebeplerinden biri "dış güç" olarak biziz. mevcut hükümetin politikaları önemli rol oynadı. bu tarihsel süreçte daima böyle olmuştur; devletler kendi çıkarları doğrultusunda hareket eder ve başka devletlerle didişir. bunu da çoğunlukla amerikan propagandasından beynini yitirmiş, abd'nin dünyaya düzen ve demokrasi getirmek istediğine inanacak kadar akılsız tipler reddeder.
0
der meister
(14.04.19)
Başka bir açıdan bakayım: Türkiye kafasını kuma gömüp 120 küsür yıllık sorunlarını çözmeye yanaşmadığı sürece, yıkımdan kendisini ne ABD ne Rusya ne de bankalarına bilmem kaç milyar dolar borçlu olduğu Avrupa kurtarabilir.

Ayrıca, Türkiye'nin ekonomisinin ve iç barışının stabil olması onların da işine geliyorken (hem maddi hem de mülteci sorunu gibi nedenlerle) neden Türkiye üzerinde oyun oynasınlar aklım almıyor.

"Türkiye'nin özel konumu", "batılı emperyalistlerin paylaşamadığı Türkiye", "yarım kalan Türkiye'yi bölme planı" gibi hastalıklar ne yazık ki toplumun her kesiminde var. Türkiye'nin başındaki en büyük bela bu "bunu bize kim yaptı" kafası.
0
bruce mclaren
(14.04.19)
Savaşı dış mihraklar değil iç huzursuzluk icad eder çoğu zaman
Ayrca savaş mavaş olmaz korkma
0
photo85
(14.04.19)
(6)

Reklam ajansında çalışma şartları?

deveyidiken
Yeni mezun biri olarak bir tanıdık vesilesiyle tarafıma iş teklifi geldi. İstanbul'da bir reklam ajansında jr pozisyonda sosyal medya yöneticiliği.Daha önce hiç reklam ajansında çalışma, staj deneyimim olmadı. Tek tahmin edebildiğim, stresli bir çalışma ortamı olacağı yönünde. Bunun dışında jr pozis
Yeni mezun biri olarak bir tanıdık vesilesiyle tarafıma iş teklifi geldi. İstanbul'da bir reklam ajansında jr pozisyonda sosyal medya yöneticiliği.

Daha önce hiç reklam ajansında çalışma, staj deneyimim olmadı.

Tek tahmin edebildiğim, stresli bir çalışma ortamı olacağı yönünde. Bunun dışında jr pozisyon için asgari ücret mi maaş verilir genelde?

Bunun dışında çalışma saatleri nasıl olur? Haftada kaç gün çalışılır?
0
deveyidiken
(13.04.19)
Bundan 7-8 sene önce İstanbul'un ofisiyle ünlü, dünyanın her metropolünde ofisi olmasıyla övünen ajanslarından birinde yazılımcı olarak çalıştım. İşe başladığımın dördüncü günü ofisten gece 4'te çıktım.

Her şey acildi. Acil diye gece gündüz çalıştığın proje bir anda iptal olabiliyordu. Cumartesi çalışılmıyordu ama hafta içi o kadar çalışınca bir esprisi olmuyordu zaten.

O dönem metin yazarı (sosyal medya diye bir pozisyon daha yoktu galiba) gibi pozisyonlardaki yeni mezunlara asgari ücretten fazla veriliyordu diye hatırlıyorum. Sigorta da maaş üzerinden tam yatıyordu. Ajansa ve referansınıza bağlı olarak asgari ücretle başlatmaları olası.
0
bruce mclaren
(14.04.19)
benim arkadaş benzer ya da aynı pozisyonda haftada 3 gün gidiyor 10 bin alıyorum diyor. sanırım tanıdığa göre değişiyor.
öğlen başlıyormuş mesai brunch sonrası toplantı yapıp iş dağıtılıyormuş. sonra iş bitene kadar mesaideler. 16:30 da falan metroya binmiş oluyorum genelde diyor.
asgari ücret ve sabah 4 falan bilemiyorum ama bana yalan gibi geldi.
0
ozdek
(14.04.19)
@ bruce mclaren

"Esnek çalışma şartlarına uyum sağlayabilen" bir çalışan olmuşsunuz anladığım kadarıyla. :)

Ben de buna benzer bir tempo ile karşılaşacağımı tahmin ediyorum.

Maaş konusunda da çok yüksek bir beklentim yok. Yeni mezun olarak alabileceğim maaş belli aşağı yukarı.

"Tamam" dediğim vakit iş görüşmesine çağrılacakmışım, o yüzden ben de bilgi edinebilmek adına yazdım buraya.
0
🌸deveyidiken
(14.04.19)
@ ozdek

Galiba her ajansın şartları aşırı değişkenlik gösterebiliyor.
0
🌸deveyidiken
(14.04.19)
@deveyidiken evet öyle olmuştum ne yazık ki :)

Bu arada söylemeyi unuttum: Her iki meslek de internet ve telefon/bilgisayara erişimin olduğu her yerden yapılmaya müsait olduğu için akşamları ve hafta sonu sıklıkla darlanmaya hazırlıklı olun. Beni darlamışlardı.
0
bruce mclaren
(14.04.19)
@ bruce mclaren

Biliyorum biliyprum. :) Türkiye Basketbol Federasyonu'nda staj yaparken adamların sözde haftasonu tatili vardı ama arı gibi çalışıyorlardı.

Burada da aynısı olacaktır muhtemelen.
0
🌸deveyidiken
(14.04.19)
(9)

Mukemmel evi buldum sandim

dedim dedim de kime dedim
Harika yer, esyali, site'de bahceli sahile cidden 4dk saginda solunda migroslar bimler fink atiyor bagdat caddesi alt sokagi minibus metro ne istersen var. Fiyat 1150tl.Too good to be true!Bugun gormeye gittim abartmiyorum evin 1 metre yanindan tren geciyor ya dikenli telleri bile binaya dayamislar.
Harika yer, esyali, site'de bahceli sahile cidden 4dk saginda solunda migroslar bimler fink atiyor bagdat caddesi alt sokagi minibus metro ne istersen var. Fiyat 1150tl.

Too good to be true!

Bugun gormeye gittim abartmiyorum evin 1 metre yanindan tren geciyor ya dikenli telleri bile binaya dayamislar. Vizil vizil bir ses 5dkda bir yer sallabiyor vs.

Ya ben nasil ev bulucam ya?
0
dedim dedim de kime dedim
(13.04.19)
o sese alışılır.
0
sutlu nescafe
(13.04.19)
o sese alışılmaz. şans işi ev bulmak. özellikle ilanda gördüklerin üzerinden çok büyük hayallere kapılma. şu an oturduğum evin ilanında lebi derya yazıyordu. evet doğruymuş ama ayaktayken deniz görüyormuş :) otururken çatıları görüyor.
0
scudman1
(13.04.19)
paraya kiy, icerden profesyonel ses yalitimi yaptir. hatta ev sahibi ile anlas masraflari yari yariya bolusun, senden sonra cikanlar icin de evinin degeri 2,3 katina cikar guzel bir yalitimi olursa
0
crucio
(13.04.19)
Neden kiranın o kadar düşük olduğu belli oldu. O marmaray doğru düzgün işlemeye başladığında sabahın 5'inden gece 12'ye kadar 5 dakikada bir tren geçeceğinin farkında mısınız? Hiç bir yalıtım adam etmez o evi. Bir de yht de geçecek oradan.
0
denizgonen
(13.04.19)
100 metre ötede olsaydı tren rayları alışılırdı ama o mesafede o titreşime çok zor alışılır hatta alışılmaz, abi fena titretiyor yeri tren geçişleri sesi geçtim.
0
killerbee
(13.04.19)
Tren istasyonu dibinde oturan bir arkadaşım vardı. Gece kalmıştım ve birden korkunç bir sesle ziplamistim yataktan. Meğer vagonları birbirlerine bağlıyorlarmis. Arkadaşlar ise uyuyordu. Sabah sorduğumda artık trenle. İlgili hiç bir sesi duymadıklarini soykemislerdi
0
kisa
(13.04.19)
Tren istasyonu da yakınsa süper bişi. Bence alışırsın. Ses yalıtımına hiçbir ev sahibi yanaşmaz.
0
windows95
(13.04.19)
O binanın dibinden tren geçeceği hesaba katılmadan yapıldığını da düşününce hiçbir şey çare olmaz bence.

Yaklaşık 1 aydır ev arayan biri olarak derdinizi anlayabiliyorum. Resmen insan onuruna aykırı bir şey. Sanki bedavaya oturulacak ev arıyorum amk. Sırf bu yüzden bir daha kiralık ev aramakla uğraşmamak için ev alınır.
0
bruce mclaren
(14.04.19)
O evden bişi çıkmaz sesin çözümü yok ev sahibi de he yapayım demez
0
photo85
(14.04.19)
(4)

Gümrükte hunharca açılan paket - Kutu çizilmesi

wish i could find a way to disappear
Yurt dışından gelen paketlerimizi gümrükte yan tarafından hunharca falçatayla açmaları çok zalimce değil mi? Figür koleksiyonu yapıyorum ve figürün kutusu da kendisi kadar değerli; ama gümrükteki eleman koliyi açarken benim figürümün kutusunu da çok feci çizmiş. Şu anda aşırı sinirliyim. Koliyi açıp
Yurt dışından gelen paketlerimizi gümrükte yan tarafından hunharca falçatayla açmaları çok zalimce değil mi? Figür koleksiyonu yapıyorum ve figürün kutusu da kendisi kadar değerli; ama gümrükteki eleman koliyi açarken benim figürümün kutusunu da çok feci çizmiş. Şu anda aşırı sinirliyim. Koliyi açıp içine de bakmamışlar, sadece kenarına çiziği açıp tekrar bantlamışlar. Üzerinde içeriği ve bedeli yazan bir pakete neden zarar verirler? Ciddi ciddi maddi zarara uğruyorum ama bunun için de dilekçe yazmak ve talebimin büyük olasılıkla reddedileceğini göz önüne alarak dava açmakla uğraşmak saçma olur gibime geliyor. Ben mi abartıyorum, gümrükten kolisi gelince paketteki kesikleri görünce siz de ufak çaplı kalp krizleri geçiriyor musunuz? Aslında ne sorduğumu da bilmiyorum, ama çok sinirliyim. Paketler normal yerlerinden değil de mutlaka ortasında rastgele bir yerden kesilerek açılır diye bir genelge falan mı var? Yok mu bu işin bir kuralı?
0
wish i could find a way to disappear
(04.04.19)
"Üzerinde içeriği ve bedeli yazan bir pakete neden zarar verirler?"

gerçekten soruyor musun bunu?
0
diffarentiationation
(04.04.19)
Benim de kedim için aldığım buz içinde gelen ilacı böyle piç etmişlerdi.

Beni deli eden bir diğer şey de devletin parasını ödediğim malımı benden izinsiz alıkoyup, içini açıp, zarar verip bir de bu 'hizmetleri' karşılığında ek para istemesi. Devlet dediğin şey merkezi bankası olan mafya resmen.

Baştan aşağı çürümüş bir ülkede hangi kurum işini düzgün yapıyor ki bunlar yapsın.
0
bruce mclaren
(04.04.19)
@diffarentiationation Vergilendirdikleri paketlerimin yarısına yakınını hiç açmadan vergi fişini üzerine yapıştırıyorlar; ama böyle rastgele kesik atıp bantladıkları paketler de oluyor. Üzerinde 5 dolar yazan Çin'den gelen kocaman kutular da değil ki şüphe uyandırsınlar... Ondan bu merakım :)

@apripista Elbette çok daha kötü şeyler de gördüm ama sıfır ürünümü adeta hasarlı hale getirdikleri için hafiften rezalet başlığı açan insanların psikolojisine büründüm :) Cidden kutusu hasarlı diye ikinci el değeri düştü şimdi canım figürün :(

@bruce mclaren Geçmiş olsun... Vergiyi keserken ürüne verdikleri zararı bedelden düşüp kesseler bari.
0
🌸wish i could find a way to disappear
(04.04.19)
her ay ortalama 200 300 dolarlık bisiklet alışverişi yapıyorum, her kutudan eksik çıkıyor. her kutunun yan tarafını dikdörtgen şeklinde kesip içinden birşeyler alıp bantlıyorlar. önceden durum şöyleydi; alışveriş yaptığımız siteler alışveriş tutarımıza oranla birkaç hediye gönderirdi (örneğin iç lastik) bu hediyeler irsaliyede yazmadığı için kargocular bunları çalardı. şimdi durum yukarıda anlattığım gibi. hediyeleri senelerdir alamıyoruz (firma yolladığını iyi günlerde kullanın dilekleriyle iletiyor) ama hali hazırda parasını ve gümrüğünü ödediğimiz mallardan da eksik çıkıyor.
0
Tears of Devil
(05.04.19)
(9)

Kürt Seçmenler

Boksör06
Ekşiciler hemen başlamış seloya teşekkür edin diye.E madem ekrem imamoğlu kürtler sayesinde kazandı, neden doğuda hep akp sildi süpürdü? Demek ki kürt seçmen ekreme oy verdi demek doğru değil. Neden hala millet seloya tşk ediyor?
Ekşiciler hemen başlamış seloya teşekkür edin diye.
E madem ekrem imamoğlu kürtler sayesinde kazandı, neden doğuda hep akp sildi süpürdü? Demek ki kürt seçmen ekreme oy verdi demek doğru değil.
Neden hala millet seloya tşk ediyor?
0
Boksör06
(01.04.19)
Doğudaki Kürt seçmen ile batıdaki seçmen çok farklı.
Batı’da seküler Kürt’ler çoğunlukta ve oyları İstanbul da en az 7 puan. Hepsi de Ekrem e verdi. Şu bir gerçek ki Kürt’lerin oyları sayesinde İmamoğlu kazandı.
0
trgydl
(01.04.19)
Herkes kendine pay cikarmak istiyor, herkes sevinecek bir sey ariyor.
0
stavro
(01.04.19)
Tüm kurtler hdpli degil tüm hdpliler kurt degil. Tesekkur edilmesi gereken hdp secmeni ve selahattin demirtas
0
ghilleinthemist
(01.04.19)
doğuda çok farklı batıda çok farklı bir durum var ülkede kıyaslama yapmak saçma. en bariz örneğini vereyim esenyurt'un geçmiş sonuçlarına ve bu seçimdeki sonucuna bakarsan hdp oylarıyla chp'nin aldığını görürsün, akp açık ara 1. partiyken %20'ye yakın bir hdp oyu vardı orda şimdi sonuçlar ortada. doğuda ise kayyum var, üst düzey baskı var, insanlar mevcut politik gerilimden korkmuş sinmiş olabilirler, hdp yöneticilerinin yarısının hapiste olması da oralar için daha önemli küçük yerlerde birebir temaslar lazım, ve ciddi usülsüzlük iddiaları var ki batıda bile bazen sonuçlar için acaba derken taşradan bozma doğu illerinde neler oluyordur kim bilir. başka yerlerden adam taşıma iddiaları var şırnak için özellikle (şırnak'ta askeri konvoyla seçim kutlaması var mesela düşün durumu, o bölgede yaşamayan biri için tahayyül etmek bile imkansız).
0
semaforo de medianoche
(01.04.19)
Allah aşkına biraz matematik yapın, İyi parti + CHP istanbulda 2018 genel seçiminde %36 oy almış, 1 seneden az bir sürede birden %50'ye HDP oyları olmadan mı çıktı? Resmen HDP seçmeninin nereden baksan %90'ı CHP'ye vermiş işte İstanbulda.
0
noluyo yaa
(01.04.19)
kürt'lerle alakali genel bir secim degerlendirmesi yapacagim.

kürt secmen, evet istanbul'da ekrem imamoglu'nun kazanmasinda kilit rol oynamislardir. oy vermeselerdi, ekrem'in kazanmasinin mumkunati yoktu. bunu butun cehepeliler biliyor, kazanan baskanlar dahil, ancak bilmezden geliyorlar.

adana, antalya ve mersin'de de ayni sekilde kürt'ler, millet ittifakini selahattin demirtas'in ricasiyla desteklemis gorunuyorlar. selahattin'in vardir bir bildigi deyip oyu verdiler millet ittifakina. bu da sonuclari etkilemis gorunuyor.

kürt'ler erdogan'a batida kaybettirdi. buna ragmen erdogan cikip kürt kardeslerime tesekkur ediyorum diyebiliyor ancak chp kürt kelimesini bile agzina almiyor. kürt'ler bu konuda hassas.

dogu'da akp oy artirdi. cunku erdogan'i seven ve kürt'lerin her seye ragmen erdogan'a borclu oldugunu dusunen kesim var. bunu gozden kacirmamak gerekir. yani kürt'ler ne tamamen erdogan'a karsi ne de tamamen erdogan'dan yana. dengeyi tutturmaya calisiyorlar.
0
Leonardo~Da~Vinci
(01.04.19)
ghilleinthemist+1
hdpli=kürt algısından vazgecin
0
pilav
(01.04.19)
Hafif ırkçılık tam olarak bu ışte.
0
olaylar olaylar
(01.04.19)
ghilleinthemist +1

HDP'nin eş başkanlarından biri Kürt değil. Kürt olmayan bir sürü milletvekilleri var.

Şırnak'ta seçim öncesi sokak röportajı yapmaya gelen gazetecileri şehre sokmuyorlardı. Kim bilir neler dönüyor oralarda.
0
bruce mclaren
(01.04.19)
(10)

Reis bu seçim sonuçlarını kabul etmez

Boksör06
Siz ne düşünüyorsunuz? Hatırlarsanız 2014 yılında mansur yavaş zaferini ilan etti ama sabahın dördünde efkan ala ysk’yı bastı. Sabah bi uyandık mansur yavaş kaybetmiş.Bu sefer de benzer şeyler olacak mı?Reis sonuçları kabul edecek mi?Belki de mansur yavaşın son durumları yüzüden görevden alınıp kayy
Siz ne düşünüyorsunuz? Hatırlarsanız 2014 yılında mansur yavaş zaferini ilan etti ama sabahın dördünde efkan ala ysk’yı bastı. Sabah bi uyandık mansur yavaş kaybetmiş.

Bu sefer de benzer şeyler olacak mı?
Reis sonuçları kabul edecek mi?
Belki de mansur yavaşın son durumları yüzüden görevden alınıp kayyum atarlar.
Ben cumhurcuların istanbul-ankara yı chp’ye bırakacağına ihtimal vermiyorum.
0
Boksör06
(31.03.19)
Bu sefer oy oranı fazla olduğu için seçimden sonra kayyum atanmasını daha olası buluyorum.
0
algoritma uzmani
(31.03.19)
mansurun ankarayı alacağı garantiydi zaten ama bende kayyum bekliyorum.
0
mikahakkinen
(31.03.19)
kayyum öyle kolay değil, kaç milyon insanın oy verdiği belediyeyi mi değiştireceksin? yok öyle rahat bir dünya
0
avatar is back
(31.03.19)
Başkente kayyum?
Komik.
0
zaman
(31.03.19)
Öyle yok kayyum atarlar yok Silivri soğuktır şimdi gibi laflarla korku ve tehdit siyasetini normalleştirmemek gerek. Ankara öyle Şırnak’a Bitlis’e benzemez, kolay mı CHP ve İyi Partinin ittifak olduğu şehre kayyum atamak? Doğudaki kayyumlar PKK kaynaklı olduğu için halkın da desteği vardı ama sen başkent Ankara’ya, CHP ye kayyum atadığın an ülkenin yarısı ayağa kalkar.

İstanbul’u kaybetmedikleri sürece çirklfik yapacaklarını düşünmüyorum ama bence de Ankara için hala tetikte kalmak gerek, karşımızda gelmiş geçmiş en düzeysiz seçim kampanyası var türlü dalaverler yapanlardan her şey beklenebilir umarım CHP Ankara’da ve YSK de oyları korur
0
siyah giyen adam
(31.03.19)
Yahu adam gözümüzün içine baka baka rejim değiştirdi, anayasa mahkemesini etkisiz hale getirdi, seçim akşamı kafasına göre kural değiştirdi, 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olma şartlarını sağlamamasına rağmen aday oldu ve kazandı. Adamın siyasi yasaklıyken sadece bir ilde seçim tekrar ettirilip meclise girmesi bile yasa dışı. Ankara belediye başkanını görevden almaktan mı geri duracak?
0
bruce mclaren
(31.03.19)
İş oraya da kalmayabilir. Veri akışı kesik şu anda. Veriler gelmeye başladıktan sonra direkt bulgur rengi görebiliriz Ankara'yı.
0
algoritma uzmani
(31.03.19)
kayyum is coming! ortalık karışacak. kayyum kolay değil diyorsunuz ama beşiktaş, ataşehir ve doğudaki şehirleri çatır çatır aldılar görevden. buralar kolay mıydı yani?
0
scudman1
(31.03.19)
Fark çok yok ya kapatırlar ya da kayyum atarlar.
0
cemallamec
(31.03.19)
kabul etmezse paket yaparız evde yer. daha yeni başlıyoruz, o ne seçim sonuçlarını kabul edecek...
0
babilbaligi
(01.04.19)
(15)

Neden Cumhur İttifakına Oy Verelim?

scudman1
Alay, dalga yok. Bu ittifakı destekleyenler nedenlerini yazsın. Ama ezber nedenler değil. Bu ittifak partilerinden hiç birine, hiç bir zaman oy vermedim, ikna edin, yarın gidip gavura vurur gibi mühürü basayım. Lütfen yol yapdı, cehape rererö gibi gülünç şeylerle gelmeyin.
Alay, dalga yok. Bu ittifakı destekleyenler nedenlerini yazsın. Ama ezber nedenler değil.
Bu ittifak partilerinden hiç birine, hiç bir zaman oy vermedim, ikna edin, yarın gidip gavura vurur gibi mühürü basayım.

Lütfen yol yapdı, cehape rererö gibi gülünç şeylerle gelmeyin.
0
scudman1
(30.03.19)
Çünkü reis çokomelli.
namaz kılıyor, çalıyor ama çalışıyor.
hdplilere bir şans verdi olmadı, fetöcülere şans tanıdı olmadı. Kandırıldı.

Bunların dışında bir cevap alamazsın.
üretimi, tarımı, ekonomiyi bitirmek üzere çalışan biri olduğuna ikna edemezsin.
en iyisi olduğu gibi bırakmak.
0
neymis
(30.03.19)
Dedem, verecek başka adam yok diyor. Erdoğan'a da vaktinde baya kızgındı, bir daha vermem diyordu fetö olaylarında uzak bir tanıdık hapse girince.
0
diffarentiationation
(31.03.19)
diffarentiationation,

dedenize saygılar, hürmetler. o zaman oy vermesin lütfen. hem kızıp hem oy veren insanları anlamıyorum, anlayamıyorum.
0
🌸scudman1
(31.03.19)
neymis,

etrafımda hiç akepeli yok. gerçekten hangi mantıkla oy verdiklerini anlamaya çalışıyorum. ezberledikleri şeyler değil tamamen motivasyonlarını anlamak için mantıklı, geçerli nedenler arıyorum. olduğu gibi bırakmakta işe yaramıyor. bu ülke de yaşıyoruz.
0
🌸scudman1
(31.03.19)
oy kullanmayacak bir atatürkçü olarak yıllardır yaptığım gözlemlere göre, cumhur ittifakındaki karakterler ve eylemler halk tabanına daha samimi geliyor. millet ittifakının ise daha lümpen ve yapmacık olduğu kanaati bu coğrafyada hakim. esas konu bu yani. benim görüşümü soracak olursan hepsi lümpen ve oy verilecek bir parti yok şu anda.
0
makarnavodka
(31.03.19)
kayınpederimin amcaoğlu o taraftan ondan veriyor.
0
mikahakkinen
(31.03.19)
akp'den nefret ederken (ekonomi, yiyicilik) chp'den çok daha fazla nefret etmek ve bunlar (chp) başımıza gelirse bizi rahat ettirmezler, akp'yi mumla ararız düşüncesi. çarşaflı kadınlara ninja diyen beyinsizler, kapalılara nefret kusanlar ve yayılan bu videolar

edit: yanıtlarda tanıdığım hiç akpli yok demişsin, bu yanıtım ona. akp'ye oy ver yanıtı değil yani
0
lilyb
(31.03.19)
makarnavodka,

kesinlikle katılıyorum sana. oy kullanmamakta çözüm değil ama ne yapalım?
0
🌸scudman1
(31.03.19)
lilyb,

cehapeyi geçtim peki iyi parti? muhafazakâr ve milliyetçi bir parti nihayetinde.
0
🌸scudman1
(31.03.19)
neysene
(31.03.19)
şu var,
cumhur ittifakına sadece ezbere giden dedelerin ninelerin ve düşünmekten bihaber olanların oy verdiğini düşünürseniz, her seçim sonrası şaşkınlık içinde oylar çalınıyor dersiniz. öncelikle bu kısmı halletmek gerekiyor. okumuş yazmış, aklı selim insanlar da oy veriyor bu ittifaka ve erdoğan'a. öncelikle, gerçekten anlamak gerekiyor. mesela ben iyi parti'yi sağlam bulmuyorum. şimdi başa geçse, bakanlıklara koyacak yeterli insanı olduğunu da düşünmüyorum akşener'in. ama oy verenleri anlıyorum. hangi kesimin onlara neden kaydığını görüyorum. ve hiçbirini de düşünmemekle suçlamam.
makarna edebiyatını gerçekten geçin. içecek-yiyecek dağıtmak bir gelenek. ecevit'in sigarası, chp'nin yardım paketleri, akp'nin çayı, bunlar olur. bir kesime makarnacı demek de gerçekten işi anlamaya yetmiyor.

yol yaptı kısmı bence birden geçilecek bir şey değil. dile çok dolanması, işin önemini azaltmıyor. araba kullanmak son 10 yıldır daha keyifli halde benim için. öncesinde, ülke yönetiminin bu tarz dertleri yoktu. şehirler arası yolda geliş gidiş ayrı otoban olmadığını biliyorum. yaşlı mıyım neyim. ama konu bu değil.

iktidara gelmesi, yıpranması, yapılan yanlışlar, bunların hepsi konuşulur. burda konuşmam, uzun ve sıkıcı siyaset meseleleri. ama şu bir gerçek ki, insanların nedenleri var.
yani inanç deyip geçiyoruz, ama insanların istedikleri kıyafetlerle üniversiteye gitmesi ve harçların kesilmesi, öğrencilerim öğrenim bursu alma kolaylığı mesela bir üniversiteli arkadaşımın görüp, oy verme nedeniydi. bunu söyleyen arkadaşım deist. ama üniversiteye istenilen kıyafetle gelinmesi ve sırf öğretmen olduğu için birilerinin başını açmasını mantıksız buluyordu.
bunun yanında, daha önceki yıllarda büyük kriz görmüş insanlardan "biz neler gördük" misali sözler duyuyorum. türkiye bir italya değil, ekonomisi gelişiyor. amerika'nın bir hareketiyle ne ülkeler ne hale geldi, adamlar filistin'i gittikçe küçültüyorlar, bize mi sözleri geçmeyecek. ekonomik krizde dış güçleri de etkin görüyorlar. bir de, yaşları büyük olduğu için, gördükleri ve yaşananlar karşısında hemen ülke elden gitti demiyorlar.

ben oy için başka tercihlere sahibim. fakat her düşünceden arkadaşım var. bu durumda da seçim sonuçları beni öfkelendirmiyor, en çok şaşırıyorum, aa bu partinin oylarını böyle beklemiyordum, diyorum en çok.
sorunuzu bu yönde bir anlama çabası olarak gördüğüm için, kendi soruma bulduğum cevapları yazıyorum. yani kendi bakış açımı. insanlar neden şu partiye oy verir ki, diye düşünmüyorum. Hdp'nin temsil ettiklerini de, Chp'yi de anlıyorum.

bunun yanında, yarın hâlâ İmamoğlu seçilmezse öfkelenecek, kabullenmeyecek bir kitle var. çok tartışıldı ama, Muharrem İnce'nin seçim sonrası duruşu bana daha yakın geliyor. oy almışsa, kazanmışsa, nedenlerini aynen sizin gibi sorguluyorum. aşağılamadan, makarna düzeyine inmeden. yoksa karşı tarafı "iyi ki varsın yusuf" dedirtiyor bu tavır. makarnaya oy veren olmaz. hele ki makarnaya muhtaç olan insan, kendisine makarna uzatana asla oy vermez.
güzel bir seçim olsun. cipsleri falan aldım, heyecanla akşamı bekliyorum.
0
lovemyself
(31.03.19)
En temel iki neden din ve eski osmanlıcılık
0
sonhakan
(31.03.19)
Çünkü bu ittifak kaybedenlerin ittifakı.
Adamların tek motivasyonu 'liderlerinin' başlarında olması. Biz çilemizi çekeriz ama bizim adam bizi yönetir kafasındalar. O ne yaparsa doğrudur modundalar. Çünkü hayatları b*ğ gibi. Üç beş yılda bir de böyle çıkıp oy verip kazandık diye seviniyorlar. 24 haziranı hatırlayın, o akşam dışarıya sevinçle çıkanların hiçbirinin o coşkuyu yaşamaktan vazgececegini sanmıyorum. Yarın da muhalif eşe dosta koyduk mu nidalarıyla gülüşerek kopacaklar. Hadi selametle.

Not: Oy kullanmıyorum, kullanırsam da şansı en az olan partiye vereceğim. Kararsızım gidip gitmemekte. Üşenmezsem giderim.
0
zaman
(31.03.19)
Arkadaşlar, ailem dahil en yakinlarim asiri bir fanatizmle ittifaka oy veriyorlar. Asil sebep lider sevgisi. Baska bir sebep aramayin. Kararsiz olmayan, net ak parti secmeninin tek sebebi lider sevgisi ve o her turlu belada, musibetten, zorlukta bir yolunu bulur, hepimizi kurtarır inanci. Bu da Erdoğan'in basarisi. Herkes bu duygulari bu kadar buyuk bir kitleye kolay kolay hissettiremez.

Kararsiz veyahut bazi sebeplerden hosnutsuz olup, yine de oy veren bir cogunluk da var. Bu çoğunluğun oy vermesinin kisiye göre degisen iki nedeni var. Birincisi kendisini gercekten sagci hisseden birinin chp vb partilere oy verme ihtimalini bile kendine konduramamak. Tamam abi ak partiye kiziyorum ama chp'ye de oy veren biri olamam dusuncesi.

Diger ve en gecerli ve hatta diger partilerin ciddiye bile alinmamasina, hicbir vaadini, projesini bile dinlenmemesine sebep olan durum ise ak parti hariç diger tum partilerdeki bireysellik ve sistemsizlik. Bakin su yerel secimlerde secim gunune kadar aday belirleyemedilee, heer kongrelerinde kavga var, ilce belediye baskani yeri geliyor genel baskanla d.ssak gecebiliyor, baska bir muhalefet partisi yanlis ismi aday olarak gonderiyor vb. sistemsiz, beceriksizce olaylar ak parti secmeninde "muhahahahah. Mal lan bunlar. Daha şunu sunu beceremediler" fikrini olusturuyor. Bu da aslinda bu secimde karsi tarafa oy vereyim, kaybetmeselee bile oyları duserse guc sarhoslugundan kurtulurlar belki diyen bir ak parti secmenini bile vazgeciren bir sey. Bir de bir onceki sebep de var iste. Chp'ye oy vermis olma fikrini kendine konduramiyor insanlar.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(31.03.19)
Murat Sevinç Duvar'daki son yazılarında 'karşı tarafın' hayata nasıl baktığını, tercihlerinde nelerin etkili olduğunu anlatmaya, daha doğrusu anlamaya çalışıyor. Kendisinin çocukluğu o çevrede geçtiği için iki tarafın da kırmızı çizgilerinin farkında. Bizim için kabul edilemez gelen şeylerin onlar için hiçbir şey ifade etmediğini ve bunun aslında toplumsal bir sorun (son yazılarından birinde bu "hiç AKP'li tanıdığım yok" meselesine şehirleşme üzerinden giriyor) olduğunu anlatmaya çalışıyor. Bence sonlara doğru biraz halk dalkavukluğu yapmış (yoksul bölgelere yapılan metroyu halkın temiz kullanması örneği vs.) ama yine de okumaya değer.
0
bruce mclaren
(31.03.19)
(30)

bu başlıkta büyük konuşun

QweAsdZxc
"büyük konuşmayayım ama falanca özellikleri taşıyan insanla sevgili/partner/eş olmazdım" diyeceğiniz özellikleri yazın. nasıl bir insanla, kendisine ne kadar aşık olursanız olun, asla birlikte olmazdınız? alışkanlık olur, karakter özelliği olur. herhangi bir şey.edit: ekleme. yorumda yazdım fakat an
"büyük konuşmayayım ama falanca özellikleri taşıyan insanla sevgili/partner/eş olmazdım" diyeceğiniz özellikleri yazın. nasıl bir insanla, kendisine ne kadar aşık olursanız olun, asla birlikte olmazdınız? alışkanlık olur, karakter özelliği olur. herhangi bir şey.

edit: ekleme. yorumda yazdım fakat anlaşılır olmadı sanırım. :D "ne kadar aşık olursanız olun" ve "asla" kısmını vurguladım. fiziksel özelliklerini beğenmediğiniz insana zaten bir çekim hissetmezsiniz, bu normaldir. sorduğum şey.. mesela kişiyi iyi tanıyorsunuz, çok da seviyorsunuz ama atıyorum, aşırı bencil, egoist biri. ya da ne bileyim, yasadışı maddeler kullanıyor, veyahut birçok yalanına tanık oldunuz, güvenilmez biri. bu sizi itiyor. bu tip şeyleri soruyorum. soğumanıza sebep olacak tek bir neden gibi yani.
0
QweAsdZxc
(29.03.19)
kısa boylu biriyle asla olmaz :)
0
tabirimekruh
(29.03.19)
Sisman. Balık etli falan değil de bildiğin sisman olan.
0
stavro
(29.03.19)
ya aslında fiziksel özellikten çok karakter özelliği veya aykırı bir yaşam stili vb. sormuştum. fiziksel özelliklerini beğenmediğiniz insanı çekici bulmamak olası. o yüzden "ne kadar aşık olursanız olun" diye sorup "asla" vurgusu ekledim. merak ettiğim tam olarak bu. :D
0
🌸QweAsdZxc
(29.03.19)
eksi duyuru'yu ziyaret eden hicbir kadinla olmaz.

ehehe.. tostumu yedim bekliyorum.
0
tabudeviren
(29.03.19)
Soğuk, kendimi yanında kasmak zorunda kalacağım, asık suratlı biriyle olmazdım.
0
aquarium
(29.03.19)
Şişman olan ve diş etleri gözüken bir hatunla olmaz.
0
doxanikee
(29.03.19)
@tabudeviren, bence de olmaz ne yalan söyleyeyim. homo değilim gerçi, ondan olmaz muhtemelen. :D
afiyet olsun.
0
🌸QweAsdZxc
(29.03.19)
bakire biriyle olmaz
0
lazarus19
(30.03.19)
Bünyesinde dindarlık, milliyetçilik ve sigara üçlüsünden birini ve fazlasını bulunduran biriyle ayaküstü muhabbetten öteye geçmem.
0
bruce mclaren
(30.03.19)
Aptal, ataerkil, geleneksel, milliyetçi, müslüman biriyle asla olmaz.
0
ruhen hastayim ben
(30.03.19)
gevşek, piç diye tabir edilen tiplerle olmaz.
0
candide
(30.03.19)
işin içine ne kadar aşık olursanız olun girdiği içi çoğu şeyi eledim. mesela akp'li ya da milliyetçi birine zaten aşık olamam, direkt soğuma sebebi. böyle çok şey var ve bunları bile bile aşık olurum gibi bişey olmaz, o çekim uçar gider.

başıma tam olarak gelmedi ama aklımdan geçmişti o sıralar, o yüzden net bir cevabım var bu soruya. vegan biriyle olmazdım çünkü hiçbir ilişki ya da hissin bizzat kendi beni peynir ve et yemekten alıkoyamaz. insan alıkoymuyor zaten de, vegan menüsü olan mekanları 2 ayda bitirmiş olucaz; yemek gibi önemli bir mevzuda elimi kolumu bağlayacak bir ilişkiden kaçınırdım.
0
Jux
(30.03.19)
benden küçük biriyle olmaz.
bir de ailesiyle yaşayanla. daha doğrusu şöyle genelleyeyim, anacı, birey olamamış, kendi kararlarını kendi veremeyip annesinin ağzının içine bakan biriyle olmaz.

ekleme: jux'un ilk pararafı +1
0
pati
(30.03.19)
en başta piç tabir edilen erkek tipiyle asla asla olmaz. sonra dindar biriyle, çok fazla sigara ve alkol tüketen biriyle, ortam farketmeksizin fazla küfürlü konuşan biriyle, sevgisini belli edemeyen soğuk karakterli biriyle, ailesine aşırı bağlı/bağımlı biriyle olmak istemem.
0
Mossy
(30.03.19)
Astroloji, fal, yıldız haritası, tarot falan gibi batıl inançları olan birisiyle asla olmaz. Dindar birisiyle olmaz.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(30.03.19)
olur olmaz yerde intiharı düşünebilen, geçmişinde intihara teşebbüs etmiş, travma yaşamış, ilaç kullanmış, tedavi görmüş, psikolojisi bozuk birisiyle olmaz.
0
hocam
(30.03.19)
Radikal milliyetçi, dindar ve türbanlı biriyle olmaz
0
milletin efendisi olmaya gelen adam
(30.03.19)
Vegan, dindar, akpli, antidepresan kullanan, alkol içmeyen ve Witcher 3 sevmeyen
0
eazy
(30.03.19)
Kimseyle evlenmem, kimseyi yanımda sevgilim diye tanıtmam. Daha büyük konuşamadım :d
0
jesusman
(30.03.19)
gündeme dair bir cevap eklemesi yapmak isterim.

oy kullanmayanla da olmaz. seçim boykotu ayrı bir şeydir, kitlesel yapılır; ona hak verebilirim ama mevcut siyasi şartlarda, hele ki farkların bu kadar az olduğu dönemde oy kullanmayan kadın isterse kasap olsun, çiftliği olsun(önceki cevaba ithafen) yine de olmaz.
0
Jux
(30.03.19)
kadin olmasin
sigara icmesin
politik gorus ve dini inanci ve ideolojisi ne olursa olsun kabulum. yeter ki kendisi gibi olmayan ve kendisi gibi dusunmeyen insanlara karsi nefret beslemesin ve asirici olmasin.
kararlarinda esnek olsun ve ogrenmeye de acik olsun, tas kafali istemem.
uyusturucu kullanmasin
alkolik de olmasin
ve sozunde dursun

baska da bir sey istemem.
0
Leonardo~Da~Vinci
(30.03.19)
"her gün" bir şekilde (telefon, whatsapp, internet vb) temas beklentisinde olan kadınlarla olmaz.
0
matrix
(30.03.19)
Dindar biriyle asla olmaz
0
medusa
(31.03.19)
Penisi olan biriyle asla sevgili olamam.
asla.
0
Corc
(31.03.19)
büyüdüğü halde hala kendini çocuk gibi gören birisiyle,çomarla,hümanistle, aşırı romantik ve duygusalla, kültürsüzle, alkolikle, müptezelle, şizofrenle, yemek yapmasını bilmeyenle, fazla hayalperestle asla
0
burdaondokuzharfvar
(05.04.19)
din ve siyasette uç takılan biriyle olmaz.
solda da aşırı olsa sağda da olsa OLMAZ.
ateist de olsa müslüman da olsa yobaz ise OLMAZ
0
dont eat me
(05.04.19)
söz yetki karar iktidar halka.
0
un
(05.04.19)
Kimse de hayvan sever olmazsa olmaz yazmamış.Tersi de mümkün tabi ama ben hayvan sevmeyen biriyle beraber olamam mesela.
0
Godless
(05.04.19)
Kaba davranan ve şiddet uygulayan biriyle asla birlikte olmazdım.
0
SiyamkedisiZorro
(05.04.19)
ince dudaklı biriyle asla birlikte olmazdım
0
füt
(05.04.19)
(7)

nereden ev tutmali? [istanbul avrupa yakasi] v0.2

seksli harf
merhabalar,acilen ev tutmamiz gerekiyor. asagidaki sartlar icin istanbul'un neresinden ev tutulmali?-ben istanbul havalimani'nda calisacagim ve servis kullanacagim.-kiz arkadasim sirinevler meydanda calisacak ve toplu tasima kullanacak.basaksehir'i tavsiye eden oldu, sonra oradan sirinevler'e toplu
merhabalar,

acilen ev tutmamiz gerekiyor. asagidaki sartlar icin istanbul'un neresinden ev tutulmali?

-ben istanbul havalimani'nda calisacagim ve servis kullanacagim.
-kiz arkadasim sirinevler meydanda calisacak ve toplu tasima kullanacak.

basaksehir'i tavsiye eden oldu, sonra oradan sirinevler'e toplu tasimayla gitmek uzun surer vs diyen oldu. basaksehir'in evleri guzel ve butce icinde gozukuyor. diger yandan ileride is degisikligi vs goz onune alindiginda en azindan metrobus yolu uzerinde olmasi da gelecek icin iyi olacaktir oteki yandan.

simdiden tesekkurler.
0
seksli harf
(06.03.19)
Beykent, hem iyice bir kitle hem son durak oldugundan rahatca biner sabahlari
0
eja
(06.03.19)
bahçelievler ilçesi bahçelievler mahallesi.

bitişik nizam olmayan evler o civarda bir tek burada var. evleri geniştir aynı zamanda.
0
tanrinin kudret eli
(06.03.19)
Başakşehir'in demografisi değişmediyse çift olarak ev tutmayı geçtim bekar olarak bile ev bulmanız pek mümkün değil. Yıllar önce Güneşli'de çalışırken bana da Başakşehir'e bak demişlerdi. Bekarım diye kimse ev vermedi.

Bahçelievler +1.
0
bruce mclaren
(06.03.19)
Bütçe ne ?
0
sekerse tehlike
(06.03.19)
Bahcelievler + bahcelievler mahallesi çok içlere girmeyin.

Beykent sehrim obur ucu, basaksehir cok gereksiz bir yer kiz arkadasin rahat gidemez oradan. Merter civarina da bakabilirsiniz e-5 kenarindaki sitelere.
0
yaraticinick
(06.03.19)
merter-bahcelievler-yenibosna
0
blacksky
(07.03.19)
butce 1600-2000 civarlari. bu arada dun arkadasin anadolu yakasini onerdi. bulgurlu tarafi falan kabaca hesap yaptim. 70 dakika falan suruyor yol, mantikli geldi ama.
0
🌸seksli harf
(07.03.19)
(4)

github

liberal
https://github.com/isamert/sozlukMerhaba,Bu adresteki sözlügü kendi domainime kurmak istiyorum.Burada öncelik olarak nasıl yapmam lazım, özet geçebilecek arkadaş var mıdır?
github.com

Merhaba,
Bu adresteki sözlügü kendi domainime kurmak istiyorum.
Burada öncelik olarak nasıl yapmam lazım, özet geçebilecek arkadaş var mıdır?
0
liberal
(21.02.19)
Host alıp github'taki dosyaları host'a atmanız gerekiyor. Ayrıca veritabanı da kurmanız gerekecek.
0
kabloescobar
(21.02.19)
uygulaman stateless ise:

docs.aws.amazon.com
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(21.02.19)
Hostingime gittigimde veritabanı olarak phpmyadmin, mysql veritabanı diyor hangisinden oluşturmalıyım?

Be bu bilgileri hosta yükledigim hangi dosyaya yazmalıyım.

Evet çok acemice durdugunu biliyorum.
0
🌸liberal
(22.02.19)
Veritabanı bilgilerini şu dosyaya yazacaksınız: github.com (son dört satır)

PHPMyAdmin MySQL veritabınını yönetmek için kullanılan bir arayüz. phpmyadmin isimli bir MySQL veritabanı varsa muhtemelen PHPMyAdmin'in kendisi kullanıyordur. Sizin ya hostinginizin panelinden ya da PHPMyAdmin üzerinden "sozluk" diye bir veritabanı oluşturmanız lazım.
0
bruce mclaren
(22.02.19)
(15)

Yabancı işveren ile maaş konusunda anlaşamamak

efreet sultan
1 aydır devam eden bir iş görüşmem var. her şey tamam sadece şu maaş konusu kaldı. ilkin telefondan konuştuk, dedim "4500 tl istiyorum." "çok yüksek bu fiyat" dediler. "tamam siz ne veriyorsunuz" dedim. dediler 36 bin*14 maaş. abi bu para 3000 tl filan ediyor. şimdiki maaşımdan da az. "bu tutar çok
1 aydır devam eden bir iş görüşmem var. her şey tamam sadece şu maaş konusu kaldı. ilkin telefondan konuştuk, dedim "4500 tl istiyorum." "çok yüksek bu fiyat" dediler. "tamam siz ne veriyorsunuz" dedim. dediler 36 bin*14 maaş. abi bu para 3000 tl filan ediyor. şimdiki maaşımdan da az. "bu tutar çok az" dedim. "peki son fiyatın 4500 mü" dediler. "he" dedim. bugün demesinler mi 4600 gross. gelmiş bir de bana diyor ki "brüt mü net mi diye sordum sen de brüt dedin." hayır mesajlaştık, mesajlar duruyor bir de yalancılıkla suçluyor beni. madem öyle 4500'e ilk niye çok yüksek dedin. demek ki sen de net üzerinden konuştuğumun farkındasın.

ben de akşam "6500 brüt istiyorum. 4600 filan ediyor o para ama yıl sonunda vergi kesintisiyle 4100 lira olacak zaten o. türkiye'de vergiler ve enflasyon çok yüksek." gibisinden uzun bir mail attım. cevap bekliyorum şimdi.

kurumsal büyük bir şirket ama aşırı pinti çıktılar yav. şirkete girecek ilk çalışanlardan biri olacağım. maaşı şimdiki maaşımdan düşük ama kariyerim açısından işi öğrenir ve tutunursam geleceğim parlak. sizce ne yapmalıyım eğer en fazla 4600 brüt veriyoruz derlerse? yalnız bu paraya yemek dahil. yol yok. iş yeri maslak'ta bir de. 3250 TL = maslak

edit: şirket yabancı. çinlilerle görüşüyorum. euro değil arkadaşlar. tl yazmamışım. heyecan yok :)
0
efreet sultan
(19.02.19)
lennnn!:D yabancı şirket sanıp cevap yazdım kabul et diye.
neyse 2019da 4500 bile çok değil.
hele bi de işin varmış zaten.
aramaya devam canım.
hayır de.
0
jimjim
(19.02.19)
3000-4000 diyince euro sandım başta. Eğet tl ise İstanbul'da bu paraları kazanan garsonlar falan var. Pozisyonu bilmiyorum ama her türlü düşük İstanbul şartlarında. 4000 tl kazanan adam tek başına ev dahi tutamaz adam akıllı.
0
bos gezenin bos ustasi
(19.02.19)
ben de euro sandım vay anam ölmüşüz haberimiz yok.
işverenler kazanmasa anlıcam da çalışana yem atar gibi maaş vermek ne ya. asla dönme lafından, zaten kendi çaplarında çakallık yapma peşindeler. olmazsa da hayırlısı buymuş dersin.
0
windows95
(19.02.19)
Yabanci isveren ama 600 dolar para mi veriyor.

Geciniz.

Reddet yani.
0
ihanet kac kisilik
(19.02.19)
şirket yeni sanırım. çok şey katacağını belli et. işi bildiğini anlat onlara. parayı da şirkette de yer edin. yarın öbürgün yüksek maaşlar konuşursun şirket iyi kazanırsa
0
avatar is back
(19.02.19)
Zaten hali hazırda işin varken riske girip iş değiştiriyorsun.
Şu anki maaşından en az 30 % fazla istemen lazım net olarak.

İstediğin maaşta diret. Sen niye ödün veriyormuşsun, şirket elini taşın altına soksun.
0
chitosan
(19.02.19)
Yabanci sirketler oyle ya, benim muhendis arkadasa 50 dolar zam yapmislar. Adamin 10 yil tecrubesi var.

Nasil olsa adam cok diye oyle yapiyorlar, kabul etme. ihtiyaclari varsa zaten o parayi verirler.
0
acemi
(19.02.19)
ben şu net-brüt karışıklığını ilk yamuk olarak değerlendiriyorum. maaş beklentisini geçtim olaylar çarpıtılınca iyice güven gidiyor. bana kalırsa da geçiniz.
0
vosvos
(19.02.19)
Soruyu okurken kesin Çin şirketidir demiştim, yanılmadım. Türkiye'deki Çin şirketleri şirket değil çalışma kampı. Size de uzak durmanız için gereken bütün işaretleri vermişler.

Ben yerinizde olsam koşarak kaçardım.
0
bruce mclaren
(19.02.19)
Daha az maasla Cin şirketine gecmeyi dusunmeyin bile.
0
fever
(19.02.19)
ortalama bile olmayan bir üniversiteden yeni mezun olmuş mühendis arkadaşım geçen hafta 3000e ise başladı, asgari ücret olmuş 2000 lira. Bu devirde çok az bir maaş teklif ettikleri, bence kabul etmeyin.
0
fraise
(19.02.19)
Uzakdoğulu şirkette çalışılması çin çapın Tayvan hepsi aynı sektör farketmez
0
manivela
(20.02.19)
Uzakdoğulu şirkette çalışılmaz çin japın Tayvan hepsi aynı sektör farketmez
0
manivela
(20.02.19)
hayır tabi
çünkü hem maaş az, hem de çakallık peşine düşmüşler
zaten işin varmış, hiç değmez bu çinlilerle çalışmaya
0
dafuq
(20.02.19)
icbc muhtemelen, çinli ve maslak diyince. bildiğim kadarıyla orda çinli aşçılar filan 10k dolar kazanıyor, ha keza çinli stajyerler dolar bazında 5-6k civarı. türklere ise hem mobbing hem az maaş :)

hiç düşünme orayı derim.
0
del piero10
(20.02.19)
(5)

sıfırdan tarih öğrenmek

diffarentiationation
ateşin kontrol edilmesinden, yazının bulunmasına, ilk insanlardan günümüze kadar olan bütün tarihi öğrenmek istiyorum. ilk homo erectus'lar afrika'dan şuraya geçti, şu ülkeye geldiler, burada şu devletleri kurdular, bugün burası hindistan gibi.buradan da ülkelerin tarihine geçmek istiyorum tek tek.
ateşin kontrol edilmesinden, yazının bulunmasına, ilk insanlardan günümüze kadar olan bütün tarihi öğrenmek istiyorum. ilk homo erectus'lar afrika'dan şuraya geçti, şu ülkeye geldiler, burada şu devletleri kurdular, bugün burası hindistan gibi.

buradan da ülkelerin tarihine geçmek istiyorum tek tek. çok mu abartı bu istediğim? türklerle ilgili lise 1'den 4'e kadar gördüğümüz şeyleri her ülke için öğrenmek istiyorum. zamanım bol.

nasıl bir yol izlemeliyim?
0
diffarentiationation
(18.02.19)
Ders niteliğinde olmasındansa eğlenceli hale getirmen daha iyi olabilir.
Ben olsam belgeseller izleyerek başlar daha sonra resimli ansiklopedilere geçerdim.
Zaten bu sekilde sen de merak uyandiran ayrintilari daha da arastirmaya baslar boylece yavas yavas bilgi hazneni genisletirsin.
0
Seriusestquamcogitas
(18.02.19)
Bir Nefeste Dünya Tarihi
Emma Marriott
En Kısa Dünya Tarihi
Christopher Lascelles ya da
Genç Okurlar İçin Kısa Bir Dünya Tarihi - E. H. Gombrich gibi bir kitapla başlayın. ilgi alanınıza göre devam edersiniz. ülke ülke değil dönemsel ilerlemek mantıklı.
0
not dark yet
(18.02.19)
Ben olsam Jared Diamond - Guns, Germs and Steel ve Yuval Harari - Sapiens ile başlardım. Eğer spesifik olayların derinine inmek isterseniz kaynakçalarına bakabilirsiniz. Hem okuması da epey zevkli. Lisedeki tarih dersleri gibi insanın üzerine yıl - savaş - sebep atıp geçen klasik tarih kitapları değiller. Hatta ikisi de sadece tarih kitabı değil.
0
bruce mclaren
(18.02.19)
NTV yayınları Dünya Tarihi kitabını al yeter. İstediğin şeyi yapman mümkün değil gibi.
0
cayt
(18.02.19)
Tüfek, mikrop, çelik'te bilimsel bilgiler bayağı eskidi. Yine de okumaya değer ama bilgiler açısından dikkatli okuman lazım. Sapiens'te zaten birçok yanlış bilgi var. İngilizce biliyorsan David Reich'ın "Who we are and how we got here" kitabı var, geçen sene çıktı. İnsanlık tarihi açısından iyi olur.
0
evrim halkasi
(18.02.19)
(8)

Kedisiyle uyuyan var mi?

superfluid
Sizi rahatsiz etmeden ayni odada uyumayi nasil basardiniz ya da basarilabilir bir sey mi =D?
Sizi rahatsiz etmeden ayni odada uyumayi nasil basardiniz ya da basarilabilir bir sey mi =D?
0
superfluid
(18.02.19)
evde ben hariç herkesle uyuyabiliyor kerata. en çok beni sevdiği için koynuma aldım mı rahat vermiyor :)
0
theseachange
(18.02.19)
Bu kediyle onu sahiplenin kişinin/kişilerin arasındaki hissiyata bağlı bir durum. Ancak bana göre bu işin oluru herkesin ayrı yerinin olması: kedi siz uyurken dışarıda olmalı, birlikte uyuma meselesini alışkanlık edinmemeli. Yanınızda kedi/köpek varken verimli bir uyku mümkün değil diye düşünüyorum.
0
sevgikusunkanadinda
(18.02.19)
Bizimki kendi kendine yatağın bir ucuna gidip uyuyor. Sanırım zamanla kendi aramızda bir orta yolda buluştuk. Bazen başka bir yerde uyuduğunda ve ona uyuyacak yer bırakmadığımda kulağımın dibinde miyavlar. Yorganı ve kendi pozisyonumu düzeltince sessizce gider köşesine uyur.
0
bruce mclaren
(18.02.19)
Soyle oluyor ilk yattigimda kucağıma yatiyor bi sure oksama mirlama su bu, sonra ikimiz de hafiften rahatsiz olunca (ben yan donmeden uyuyamam) o da bas cevremde bir yerde uyuyor. Diğeri genel olarak pek yuz vermedigi icin ayakucu taraflarinda uyuyor. Uyurken bir sorunum yok hayatim boyunca kedilerle yattim. Tek sikinti ilki sabah uyanma saatime yakin yuzumu yaliyor kalkayjn diye:) ona biraz bozuluyorum. Yorgani kafama cekip, uyumaya devam ediyorum
0
red g
(18.02.19)
geceleri bizim yatağa gelmezse durmuyor bizimkisi, miyavlıyor.

eşimle benim aramda, bazen üstümüzde uyuyor. ön ayaklarıyla masaj yapıyor bi de yatağa ilk gelince. sabaha doğru da benim ayak ucumda yatağın köşesinde bekliyor, ayağımı dışarı çıkardığımda saldırıyor kerata.

ama kolumun altında sarmalayıp uyumaya çalıştığımda izin vermiyor kaçıyor, çok sıkıya gelemiyor.
0
contavolta
(18.02.19)
muhakkak biraz rahatsız ediyor ancak alışınca da yokluğu hissediliyor :) normalde 4 senedir benimle yatar, şimdi kızım büyüdü araları da çok iyi maşallah. bazen onunla yatmayı tercih ediyor uyanıp uyanıp yokluyorum daha gelmemiş neden gelmedi diye :)
0
kakamelsokoban
(18.02.19)
doğduğundan beri kafamda uyuyor . bir avcuma sığıyordu o zamanlar şimdi 6 kilo civarı kocaman tombul bir ayıcık. yine kafama yerleşmeye çalışıyor saçlarım kopuyor ittiriyorum yanımda bir yastık daha var oraya yatırıyorum bebek gibi bazen sırtüstü uyuyor bazen kafama geri geliyor .
o doğduğundan beri deliksiz uyumamışımdır ama hiç yokluğunu düşünemem iyi ki var ve iyi ki uyandırıp duruyor beni .
0
devilone
(18.02.19)
yavru kediler genelde sahipleriyle yatar ama aynı kediler büyüdükçe uzaklaşmaya başlar. ben ilk kedilerimde bu sorunu yaşamıştım. sonraki kedilerimde ise yaşamıyorum çünkü onlar istemedikçe el temasına girmiyorum. kucaklamıyorum, mıncıklamıyorum oradan oraya taşımıyorum vs.. o yüzden güvenli bölge olarak uyurken benim yanıma gelmeyi tercih ediyorlar.
0
sanat artigi
(21.02.19)
(10)

Cüneyt Özdemir hakkında ne düşünüyorsunuz ?

Mcfly
Bu adama önceden gıcık olurdum ama şu youtube kanalından sonra çok sevdim. Özellikle son videosu mesela çok keyifli. Bu kadar boş içeriklerin arasında bana ilaç gibi geliyo kendisi.
Bu adama önceden gıcık olurdum ama şu youtube kanalından sonra çok sevdim. Özellikle son videosu mesela çok keyifli. Bu kadar boş içeriklerin arasında bana ilaç gibi geliyo kendisi.
0
Mcfly
(17.02.19)
Ajana benziyor. Ifsa olunca kacmis gibi.
0
acemi
(17.02.19)
Sempatikliği bir kenara, uğur mumcu, abdi ıpekçi gibi adamlar hiç öldürülmemiş gibi gazeteci. Daha önce de bu konu hakkında konuşmuştuk burada. Başı belada olmayan adamdan korkarım. Hele hele şimdiki iktidarla başı belada olmamak. Kendisine ısrarla gazeteci dese de bence iyi bir youtuber.
0
olaylar olaylar
(17.02.19)
devlet tarafından tehdit edildikten sonra sıyırmış sanırım.
0
her gece aç
(17.02.19)
gazetecilik oynayan zengin çocuğu gibi. Tavşanın suyunun suyunun suyunun suyunun suyu şeklinde eleştiri, dokundurma yapar sadece. Hala yaşıyormuymuş diye youtubea baktım siz sorunca şimdi
0
speedy
(17.02.19)
haberciliğini tuttuğum biri değil fakat amerikaya gidince üzerinden bir yük kalkmış, daha çok gülüyor eğleniyor, insani olarak kendisi için seviniyorum, hayat bu ülkede bizim uğraşmak zorunda kaldığımız konularla kaybedilecek kadar uzun değil

diğer yandan kişiler yurt dışında yaşayıp türkiyede yaşayanlara akıl vermeye çalıştıkları zaman hoşuma gitmiyor, hemen bir yanlış yapıyorsunuz, o iş öyle olmaz, böyle yapılır tonuna meyilediyorlar

zira cüneyt özdemir in amerikaya gitme nedeni recep tayyip erdoğanla girdiği bir tartışma

şimdi isterse trump'ı eleştirip robert deniro gibi küfür bile edebileceği rahatlıkta bir yerden buraya dair söz söylemeden önce üç kere düşünmek gerek

dedim ya insani olarak kurtulduğu için sevindim, bol bol gezsin gülsün
0
freebird5406_2
(17.02.19)
YouTube kanalı için konuşursak, çok gerzek videolar koyuyor, ama güldürdü için izliyorum da.
0
chavezding
(17.02.19)
ben videolarini izliyorum. begeniyorum keratayi. kendine has gulusu ve berbat esprilerine ben de guluyorum. hele son videodaki donsuz geceler diliyorum esprisi:))
samimi ve sempatik bir gazetecidir benim icin kendisi.

ayrica kendisini izleyerek yeni seyler(gundem/genel kultur) ogreniyorum. bu guzel bir sey. benim icin.
0
Leonardo~Da~Vinci
(17.02.19)
işini yapmaya çalışan iyi ve samimi bir gazeteci bence. taraf tutmadığı için kimseye yaranamıyor. herkes istiyor ki kendi tarafını tutsun, kendini ateşe atsın, illa ki bir taraf için çığırtkanlık yapsın falan. bu yüzden de atıp tutan sevmeyen çok kendisini ama bence hem iyi bir insan hem de işini de elinden geldiğince iyi bir şekilde yapmaya çalışıyor işte. milletin beklentileri bambaşka, kendileri aynı konumda olsa o beklentilerin yüzde birini yapmazlar ama iş başkası olunca bitmiyor o beklentiler hiçbir zaman.
0
rotten head
(17.02.19)
Ahmet Hakan ve Ertuğrul Özkök'ten en ufak bir farkı yok. YouTube her videosunu önerdiğinde "bana bu şeyin videolarını gösterme" dememe rağmen 1-2 hafta sonra yine karşıma çıkıyor. Bir bu bir de Nihat Genç önerilerinden bir türlü kurtulamadım.
0
bruce mclaren
(17.02.19)
Önceden duruşu daha iyiydi, çözüm sürecinden sonra oda değişmeye başladı. Mesela youtube'da Halkbankası videolarındaki konusmalarına bakabilirsiniz. Bir de su yutubır olayından sonra girişimcilik, proje, toplantı vs. ayağına çok girdiğinden gazeteciliğini de tam anlamıyla yapamıyor. Sadece yorum! Kısacası çok bozdu kendini. ABD rüyahlarıııh yeaah.
0
security
(18.02.19)
(21)

Devletin üniversite mezunlarına iş verme zorunluluğu

bana her yer cehennem
siyasi düşünceden bağımsız olarak bu konuda ne düşünüyorsunuzşahsi olarak öğretmen adaylarının bu konuda çok fazla demagoji yaptığı ve gereksiz yere ağladıklarını düşünüyorumyurtdışında bu işler nasıldır mesela ? örneğin neden inşaat mühendisliği mezunları devlet bize iş vermiyor diye bas bas bağırm
siyasi düşünceden bağımsız olarak bu konuda ne düşünüyorsunuz
şahsi olarak öğretmen adaylarının bu konuda çok fazla demagoji yaptığı ve gereksiz yere ağladıklarını düşünüyorum
yurtdışında bu işler nasıldır mesela ?

örneğin neden inşaat mühendisliği mezunları devlet bize iş vermiyor diye bas bas bağırmıyor ?

yada ne bileyim arkeoloji mezunları çıkıp eylem yapmıyor devlet bize kadro vermiyor diye.

şahsi görüşüm devlet hiçbir üniversite mezununa iş vermek zorunda değil
ihtiyaç olursa mezunlardan devlet gerekli şartları sağlayanları kadrosuna alır çalıştırır diye düşünüyorum.

peki atanamayanlar ne yapsın derseniz: bence bunu okumadan önce kişi kendi düşünecekti derim.

sizler bu konuda neler düşünüyorsunuz
0
bana her yer cehennem
(16.02.19)
Öğretmenlik okuyanlar özel sektörde iş yapabilme yeteneği ve azmine sahip olmayan kişiler. Okul bitsin atanalım sonra hemen evlilik + çocuk kafasındalar.
0
fake fakeoğlu
(16.02.19)
düşüncemi değil ama bir ''fact'' ı söyleyeyim.

Devlet sosyal devlettir tanımı vardır, Devlet imkanı ölçüsünde istihdam yaratır vardır.

Devlet size bir şey vermez, siz zaten sizin olanı alırsınız. o kadroyu devlet vermiyor yani, lütfetmiyorlar.
0
Techsavvy
(16.02.19)
Öğretmenler mezun olunca isim hazır mantığıyla o bölümü seçerek başlıyor lisansa, hatta tercih dönemi bile öyle, çoğu böyle. Bence kpss ile atanamayan x intihar etti vakaları da bu yüzden oluyor, devlet bir sürü şeyi değiştirdi "atanıp öğretmen olma" konusunda ama eğitim fakültesine girerkenki beklentiler hala aynı.

Bir de Türkiye'de adı konulmamış bir "devlet bize bakmıyor" geleneği var o da etkili olabilir. Şartları kötü giden beklentileri gerçekleşmeyen devlete kusuyor öfkesini.

Niye öğretmenler diye yazdım, varsa bile bizzat tanıdığım ya da tanidiklardan duyduğum "ben lisans mezunuyum devlet beni atasin" mantığına bizzat şahit de olmadım ikinci ağızdan da duymadım diğer bölüm mezunlarından.

Bunda öğretmenler için özel sektörde pek hareket alanı olmaması da etken diye düşünüyorum mesleğinin dışında bir iş alanına yonelmedigi sürece. Bu da başlı başına "o kadar sene boşuna mı okuduk" ofkesi doğuracak bir şey. Bu da bir etken.
0
dafaisss
(16.02.19)
dünyada tek bir devlet biçimi yok, çeşitli biçimler var, mesela ödev olarak türkiye anayasasından türkiyenin hangi devlet biçimiyle yönetileceği yazar bunu öğrenebilirsin, sonra bu devlet biçimi nedir diye hem yurttaşların hem devletin karşılıklı görev ve sorumluluklarını düşünebilirsin, cevabını kendin bulacağından eminim öyle çok hazırcı olmayalım :)
0
freebird5406_2
(16.02.19)
Olaya tek taraflı bakmak yanlış.

Devletin üniversite açması, buralara öğretim görevlileri ataması, onlara maaş vermesi, binanın kendi masrafı, araç gereç, yurt zart zurt derken hepsi dünya para. Buraya öğrenciler gidiyor, bunlar 4 sene en az orada zaman öldürüyor. Sonuç? Hiçbir şey öğrenemiyorlar, bomboş elde diploma dolanıyorlar.
Neden? Devlet üniversite açmış.

Ben kişi başına bu kadar çok üniversite düşen başka bir ülke var mı bilmiyorum, muhakkak vardır gerçi ama Türkiye'de üniversite mezunu ihtiyacımız bu kadar çok mu? Bence değil.

Madem öğretmen lazım değil ne halt yemeye devlet masraf edip bu kadar fakülte açtı?

Madem fen fakültesi, iktisat, işletme vb mezunları işsiz devlet neden para akıtıyor? Kapatın gitsin.

Devlet üniversite mezunu vatandaşına iş bulur bulmaz umrumda değil. Devlet neden kaynaklarını böyle gereksiz yere savuruyor asıl mesele burada. Üstelik açmasa o okulları yerine 2 yıllık okul açsa her yere meslek sahibi olur bu insanlar.

Sevmiyorum artık kıyaslamayı ama mecbur kalıyorum. İsveç'te ufak bi şehirde yaşıyorum. Üniversite yok, meslek lisesi var. Meslek lisesinde de çok limitli bölümler var. İhtiyaç yoksa kapatıyorlar o bölümü. Fotoğrafçılık/kameramanlık gibi bir bölüm vardı mesela, kapattılar. Çünkü mezunları işsiz kalmaya başladı, otomatikman insanlar da seçmemeye başladı.

Bir de şu var; bizde akademisyenin önceliği farklı. İsveç'te bir akademisyen çalıştığı bölüme katma değer katıp, o bölümü ileri götürmekle mükelleftir yoksa çalıştığın bölümü kapatırlar işsiz kalırsın.

Mesela su ürünleri fakültesi. Bu bölümün hocaları neden bu bölümü geliştirecek ilerletecek adımlar atmıyor yıllardır Türkiye'de? Al kimse seçmiyor işte. Çünkü değersiz, mezunları işsiz.

Halbuki bu bölümleri kapatıyoruz, sizi de siktirediyoruz dese devlet korkudan köpek gibi çalışmaz mı bu bölümün hocaları? Yani bu bilinçle çalışsalar daha fazla katma değer üretmezler mi? Üretirler.

Robotik kafes sistemleri, yeni teknolojilere sahip türk malı filtrasyon sistemleri, genetik ıslah, farklı ve daha sofistike sistemler vs mümkün mü? Evet. Ama araştırma var mı? Sadece kağıt üstünde.

Yazacak çok şey var bu konuda. Ama bir halt olmaz bizden. Tek çözüm beni ülkeye diktatör seçmeniz. O zaman belki bir şansınız var. Yoksa olmaz evet.
0
bos gezenin bos ustasi
(16.02.19)
Sonradan aklıma geldi, bir de şu var, farazi bir şey söylüyorum ama devlet+özel sektörde ortalama "x lisans bölümü mezunu" kaç kişi istihdam edilebilir, bunu hesaplayabilsek, yine acikta kalanlar olacaktır.

Sorun bu kadar lisans mezunu olmasıyla da ilgili. İş verme kısmından önce, madem lisans mezunu sayısı=muhtemel istihdam miktarı sayısı saglanamiyor, ya bazı bölüm ve fakülteler kapatılır ya da dengeyi sağlayacak yatırımlar yapılır. Ama gözüktüğü kadarıyla ikisi de pek olagelen şeyler değil.
0
dafaisss
(16.02.19)
o zaman neden bu kadar mezun öğretmen çıkaracak kadar bölüm açıldı, kontenjanlar genişletildi? dahası öğretmen açığı sorunundan bahsedilirken atanamayan yığınla öğretmen de mevcut. bu planlama hatası değil mi? özel sektörde zaten uç noktalarda sömürülme durumu var. sendikalaşıp hakkımızı koruyalım deseler bu yöndeki girişimler siyasi sebeplerle yine devlet bünyesindeki odaklar tarafından sabote ediliyor.

not: ortalamaya vurursak inşaat mühendislerinin de götünde ayı bağırıyor şu ara. memur yapın la bizi diye bağırmıyorlar diye devlete kızmadıkları sanılmasın.
0
zgrydn
(16.02.19)
çok güzel, net ve yalın şekilde açıklamış.
www.youtube.com
0
jimjim
(16.02.19)
Ben de aynı şekilde devletin sorumluluğunda olmadığını düşünüyorum. Tamam bir mühendis kadar iş imkanları yok. Ama bunu en baştan biliyorlardı. Bide şuan birçok firma tüm lisans mezunlarına sınavlar yapıyor. Bankalara girebilirler. Pilot bile olabilirler. Ama köreldikleri için doğal olarak öğretmenlik mezunları bu sınavlarda geride kalıyor.

Ben bir makineci olarak çok zor bitirdim okulu. Ögretmenlik veya işletme vb bölümlerdeki arkadaşlarımın dersleri nasıl kolay geçtiklerini gördüğümde çok sinirleniyordum. Şuan ise mühendislerin okulda çok yönlü analitik derslerle zorlanmalarının onları hayatta ileriye götürdüğünü anlıyorum. Mühendis olarak çoğu ingilizce öğretmeninden yüksek yds toefl yapabiliyorum. Daha iyi bir gelecek için çabalıyorum. Ögretmenlerin de belirli kısmı tırnaklarıyla kazıyarak hayatını kazanıyor. Dersanelerde 3-5 kuruşa çalışıyorlar ve özel dersler vererek isim yapmaya çalışıyorlar.

Çabalayıp iş bulmak zorundalar. Ağlayan kısım aslında başarısız olanlar. Akıllı olanlar zaten yollarını çiziyor.

İşsizliği ve iş bulmanın zorluklarını çok iyi biliyorum. Ama iş özünde karınca ağustos böceği hikayesine geliyor. Ben hayatım boyunca çok çalışıp başarısız olan görmedim. Çalışıp hakettiği kadar kazanmadığını düşünen çok. Ama çalışan başarılı oluyor.
0
the coon
(16.02.19)
türkiye cumhuriyeti özelinde eğitim, sağlık, güvenlik gibi konuları devletin üstlenmesini, ( düzenleme, planlama )gerekmediğini düşünenler alamadıkları bu hizmetler için devlete neden hala vergi ödemeye devam ettiklerinin bir açıklamasını yaparlarsa sevinecem :)
0
freebird5406_2
(16.02.19)
ahaha "özel sektörde iş yapabilme yeteneği ve azmi" ne ya? ne zaman bu kadar köle ruhlu aciz yaratıklar haline geldiniz? özel sektörü skiyim. iş yapabilme yeteneği ve azmi dediğiniz şey hayatınızı üç kuruş para için başkasına bırakmak, haftanın bir gününü boş geçirebilmekle mutlu olmak demek. ha elbet çalışanına sosyal haklarını sonuna kadar veren, çalışma saatlerini insani düzeyde tutan, mesai ücretini de veren firmalar vardır ama bunların sayısı gerçekten az. başkasını zengin etmek için ömrünü heba etmekten daha iyi bir seçeneği olmayan tipler insanları tembellikle, yeteneksizlikle ve azimsizlikle suçlamıyor mu bayılıyorum. herkes sizin gibi hayatsız olmak zorunda değil, kusura bakmayın.
0
der meister
(16.02.19)
Kpss kasıp hakkariye giden köle ruhlu olmuyor mu? Ha tabi sabahtan akşama kadar memurlar solitare oynadığı için olmuyor olabilir.

Sana göre bunlarda köleyde köle olmayanlar kim? İnstagram gezgincileri mi fındıkzade travestileri mi?
0
fake fakeoğlu
(16.02.19)
bence de ogretmenlerin yada daoktorlarin atama icin aglamasi cok sacma. bu bolumleri tercih ederken ne kadar acik pozisyon oldugu ve ne kadar acikta bekleyen ogretmen/doktor oldugu belliydi. sirf okumus olmak icin ve bir sekilde kamuya gireriz diye bu bolumleri tercih edip daha sonra 8373937549 ogretmen atama bekliyor diye aglamak cok sacma. bilgisayar muhendisleri, avukatlar da atama beklesin o zmn?

kadrolu calisan olmasi bile basli basina sacmalik. performansa bagli olmadan bir kere ise gir, daha sonra yata yata bir bok yapmadan, tum gun cay kahve icerek emekli ol. kamuda belli basli pozisyonlar disinda kadrolu calisan olmamasi gerekiyor. ozellikle doktorluk, ogretmenlik, gise memurlugu gibi pozisyonlarda.

sosyal develtin amaci kisilere esit olanaklar ve imkanlar saglamaktir. ogretmenlere, doktorlara kadro acip, bu mesleklerin itibarini dusurmek ve vatandaslar/meslekler arasinda adaletsizlik saglamak degildir. rekabetin olmadigi yerde kalite olmaz. rekabet varsa herseyin en iyisi olur.

devlet olabildigince ozel sektor gibi calismali ve devletin yapmasi gereken tek is denetleme olmali. cok yuksek maasli, genis yetkilerle donatilmis ve cok dikkatli bir sekilde secilmis denetleme/mufettis personeli olmali. bunlar hem devlet dairelerindeki her turlu usulsuzlugu, rusveti, vs denetleyecek hem de is yerlerini vergi ve calisanlarin sigortalarinin duzgun yatirilip yatirilmadigini denetleyecek. bu mufettisler hem yuksek maas(15-20 bin TL) almali, hem de tespit ettikleri usulsuzlukler icin belli oranda yuzde almali. boylece bu kisiler kendilerine karsi yapilabilecek hicbir rusvet teklifine tenezzul etmeyecek durumda olacaklar. tabi bu kisiler gerektiginde birbirlerini de denetleyebiliyor olacaklar.
0
crucio
(16.02.19)
Devlet memurluğu bu kadar cazip olduğu sürece (bir devlet memurunu şikayet edip karşılık alabilen oldu mu? İşini yapmadığı gerekçesiyle atılan kaç tane memur gördünüz?), bu kadrolar hükümetler tarafından seçim yatırımı olarak kullanıldığı sürece ve özel sektördeki iş güvencesi ve çalışma şartları genel olarak devletin gerisinde olduğu sürece vatandaş bu talepte bulunur. Devleti küçülteceğiz diye gelen Özal ve RTE'nin tam tersi büyütme sebepleri de bu.

Türkiye'de üniversite diploması meslek kazanma amaçlı değil statü amaçlı alınıyor. Halbuki çoğu meslek için iyi meslek okullarını bitirmek yeterli olmalı. Ama bizim halkımız illa doktor, öğretmen, mühendis ya da asker olacak.

Üretmeyen ve eğitime önem vermeyen bir ülkenin sayısı çok ama kalitesi düşük üniversitelerinden bu kadar çok mühendis, öğretmen vs. çıkartırsanız böyle sorunlarla karşılaşırsınız.
0
bruce mclaren
(16.02.19)
Devlet iş vermeyecekse, istihdam etmeyecekse bu kadar ünivetsiteyi ve bölümü neden açtı diye de sorarlar mesela.
0
Seriusestquamcogitas
(16.02.19)
Kimse de dememiş ki öğretmensiz okul varken öğretmenlerin işsiz olması devletin beceriksizliğidir diye.
Sen hiç öğretmen eksiği olan özel okul duydun mu? Duymadın tabii. Eğer olsaydı, o zaman öğretmenler zaten devlete demezdi bizi ataman lazım diye. Devlet bir yerde okul açmış, ama öğretmen yok. Halkın başka bir yerde okula ihtiyacı var ama değil öğretmen, okul bile yok. E kime söylesin öğretmenler bu durumda?
0
paslanmaz pencere
(16.02.19)
Arkadaşların büyük çoğunluğu madem bu kadar üniversite mezununa iş yok neden bu kadar üniversite ve bölüm açıldı sorusuna takılmışlar.
Arkadaşlar üniversite, ön lisans, lisans hatta yüksek lisans insanlara sadece dersleri öğretmez ki hayata hazırlar, yeni ufuklar açar, vizyon verir, misyon yükler. Yani bu ülkede yaşayan vatandaşların sosyo kültürel standartlarını yukarı taşımak istiyorsak eğitimli insan sayımızı artırmalıyız.
En basitinden trafikte çokça karşılaşıyoruz. Hayattan hiç bir beklentisi olmayan gelecek kaygısı sıfır o gün kazandığı parayı yiyen yarını düşünmeyen vb. eğitimsiz boş insanlarla dolu ve trafikte sürekli kavga ediyorlar. Bu devlet bize en azından eğitimli, kültürlü, hayata bir tavrı ve tarzı olan "kaliteli" insanlarla yaşama lüksünü tüm vatandaşlarına sağlamalı.
Gel gelelim mühendislere, doktorlara bir çok arkadaşım mühendis olduğu halde x marka sigara satışında çalışıyor, sabahtan akşama kadar transit minibüsün tepesinde bakkallara mal satmaya uğraşıyor. Çok daha farklı işler yapıyorlar satıştan pazarlamaya oradan imalata. Ben mesela mühendisim günde 50 kez ellerimi yıkıyorum o kadar çok yağ kir içerisinde çalışıyorum. O kadar çok işe dokunuyorum. Bu mühendislik mi gayet öğretmenlerinde yapabileceği iletişim + (hayat bilgisi+türkçe)+matematik işi. Gayet öğretmenlerde yapar ama mühendisler yapıyor bu işi. Doktorlar iğrenç çalışma ortamlarında çalışıyorlar, illaki işimiz düşmüştür. Sağlık ocaklarında aile hekimleri senin gibi öğle arası çıkıp starbucks a gidemiyor malesef. Sultangazinin, bağcıların, fatihin kenar mahallesinde yıllarca çalışıyorlar. Çok aman aman paralarda almıyorlar bence çok daha fazlasını hak ediyorlar. Bırakalım bu devlet bize bakmir ayaklarını.

Gayet bir sürü iş var. İşsizlikte var. İlanların çoğunluğunda lisans mezunu arıyor iş verenler. Öğretmenlerin kendini gözden geçirmesi lazım.
0
graywolf
(16.02.19)
@graywolf, abi sizin hiçbir şart altında devleti kabahatli görmeme, ona laf söyletmeme refleksinizi ne yapıcaz? kim devlet bize baksın biz ense yapalım diyor? insanlar çalışmak için yalvarır hale geldi. sen zilyon tane atanamamış öğretmenin gözünün içine baka baka "x miktarda öğretmen açığımız var" diyorsan bunu ortaya çıkaran şey ya kötü niyettir ya da salaklıktır.

ayrıca eğitimli toplum böyle yaratılmaz, toplumun refahı böyle yükseltilmez. bir mesleğe yönelik yetişecek mezun sayısını, o alanda yaratabileceğin istihdama göre planlarsın. aksi halde uzmanlık alanı dışında çalışan, ünvanını kullanamayan, bu yüzden verim ortaya koyamayan bir yığın insanla karşılaşırsın. transporter tepesindeki mühendis adamın içi rahat mı şimdi?
0
zgrydn
(16.02.19)
@zgrydn
Hacı öğretmenler zaten çalışmak istemedikleri için öğretmen olmak istiyorlar gibi bir sonuç var yukarıdaki yorumlarda.
Benim bir çok atanamayan arkadaşım gitti polis oldu başka kadrolardan devlete girdi adam hala kpss kovalıyor. Sebep 3 ay tatili olan başka iş yokta ondan. O zaman halihazırdaki öğretmenlerin çalışma standartlarını da değiştirmemiz lazım. Tüm devlet memurları gibi 8-5 5 iş günü 260 gün standart bir tapu memuru gibi çalışılsın bak öğretmen kalıyormu piyasada o zamanda diyceklerki ben senin şımarık çocuğunu ne çekeceğim. Gider valilikte başka bir memuriyet yaparım. Şuan haftanın 3 gününe ders saatlerini sıkıştırıp 4 gün tatil yapan ya da başka mesleklerle uğraşan binlerce öğretmen var. 3 güne 4-5 bin maaş adamın günlüğü 460 tl'ye geliyor. Bana devlette günlük 460 tl kazanan bir doktor bir profesör gösterirseniz memnun olurum.
0
graywolf
(16.02.19)
Şuan devletin en büyük ihtiyacı düzen, planlama, nizam, kontrol, finans

Bu mantıkla devletin öğretmen ihtiyacından daha çok stratejik planlamacı, iş süreçleri yöneticisi, planlamacı, mühendis, müthiş finansçılara ihtiyacı var.

Açılan kadrolara bakın sürekli öğretmen, doktor, düz memur, Bunlar bir şey kazandırmıyor.
Kimse kusura bakmasın her şirkete muhasebeci lazım ama asıl ürünü işçiler mühendisler planlama vb. üretiyor.

Bizim stratek planlama, iş süreçleri, planlamacılar, mühendisler sokaklara dökülmüyorlar kadro diye. İyiki dökülmüyorlar :)
0
graywolf
(16.02.19)
devlet kimseyi işe almak zorunda değil. yarın 10 yıl boyunca memur almıcam dese kimse bir şey diyemez. ancak devlet özel sektörü denetlemek zorunda. bugün bir öğretmen dersanede çalıştığı zaman 2 bin liraya haftada 60 saat kölelik yapmasını engellemek zorunda. bir mühendisin 2-3 bin liraya mahkum olmasını engellemek zorunda. bir çalışanın sigortasının asgari ücretten yatmasını engellemek zorunda. bunları yaparsa kimse memur olmak istemez zaten.
0
black mamba
(16.02.19)
(7)

Kedim sürekli kafasını sallayıp kulağını kaşıyor.

mutnodjme
Kedimde arada bir kafasına sallama ve kulak kaşıması vardı. Doktora götürdüm muayene etti bi şey yok dedi ve kulağını temizledi. Daha sonra eve geldiğimde sürekli kafasını sallamaya başladı. dkda bir ve kulaklarından biri eğik durmaya başladı. yaklaşık 3 gün böyle olup düzeldi. ama kafa sallamaları
Kedimde arada bir kafasına sallama ve kulak kaşıması vardı. Doktora götürdüm muayene etti bi şey yok dedi ve kulağını temizledi. Daha sonra eve geldiğimde sürekli kafasını sallamaya başladı. dkda bir ve kulaklarından biri eğik durmaya başladı. yaklaşık 3 gün böyle olup düzeldi. ama kafa sallamaları ve sürekli kulağını kaşıması eskisinden de çok arttı. veteriner kulak yoluna fln da bakmıştı bi şey yok demişti. ben muayene ettim kulağında kir gibi şeyler gördüm. bunlar kulak kiri mi yoksa başka bi şey mi? ya da veteriner bunu nasıl görmez. ya da veteriner temizledikten sonra mı çıktı? bu arada veteriner temizlerken kulağın içine solüsyonu damlatıp masaj yapıp temizlemedi. bildğin kulak çubuğu gibi bi şeyle temizledi.

eksiup.com
eksiup.com
0
mutnodjme
(13.02.19)
Bizim kedinin kulağıyla kıyaslarsam afedersin leş gibi duruyor. Ama veteriner falan değilim sadece kıyaslıyorum, bizimki ev kedisi hiç kir falan da görünmüyor. Yani evet bir şeyler var kulağında ama nedir ne değildir bilemem.
0
bos gezenin bos ustasi
(13.02.19)
kulak kirine benziyor ama siz yine de bir başka veteriner hekime götürün. Belki içeri de olan bir problemden dolayı kulak salgısı artmıştır bilemiyorum.
0
lekesiz zihin
(13.02.19)
benimki de aynı şeyleri yapıyordu. kulak paraziti olmuş demişti veteriner sizinki de aynı şekilde olabilir. veterinere görünün hemen ilerlemesin.
0
dedim ben sana
(13.02.19)
oo kulak paraziti, nerde görsem tanırım. 1 seneye yakındır mücadele ediyoruz ama nafile çok inatçı çıktı bizimki.
vet. bunu görünce parazit teşhisi koyacaktır. korkmaya gerek yok ama tedavi edilmesi gerekiyor.
0
artci sarsinti
(13.02.19)
Baska bir veterinere mutlaka gosterin bence. Sonra allah korusun isin icinden cikilamaz boyuta gelmesin. Gecmis olsun. O kulaktaki seyleri vet. Nasil goremedi o da ayri bir konu.
0
nick konusunda kararsizim
(13.02.19)
bilmiyorum artık veterinerde 3 kişi oluyo şimdi başkası baktı gördü. enfeksiyonmuş. temizledi ve bi merhem sıktı içine. 48 saatte bir yapılcak bu.
0
🌸mutnodjme
(13.02.19)
Başka bir veterinere götürün +1 İstanbul'daysanız tavsiye edebileceğim bir yer var.

Bizim kedide nazofarengeal polip çıkmıştı ve kulağının içi aşağı yukarı böyleydi. Daha sonra kulağından dışarı et parçası çıkmıştı. Kafa sallama ve kaşınma için de Oridermyl vermişlerdi.

Diğer kulağındaki normal kirleri temizlemek için de ayrı bir şey vermişti.
0
bruce mclaren
(13.02.19)
(7)

Sizce en iyi yayınevi hangisi?

ayseee
kitaplar için soruyorum bu soruyu.. hangi yayınevi işini en iyi yapıyor?iş bankası mı can mı yoksa bir başka yayınevi mi?
kitaplar için soruyorum bu soruyu.. hangi yayınevi işini en iyi yapıyor?

iş bankası mı can mı yoksa bir başka yayınevi mi?
0
ayseee
(12.02.19)
ayrıntı,yky,iletişim,can. bu yayınevlerini seviyorum.
0
biravekahve
(12.02.19)
İs bankası'nın rus edebiyatında muhteşem çevirmenlerle çalıştığını düşünüyorum.
0
karacigerim vur kadehlere
(12.02.19)
Ayrinti (özellikle kuram/düşünce seriler)
Metis
Dipnot
İletişim favorilerim. Kırmızı kedi de fena değil.
0
Amaranta ursula
(12.02.19)
Metis, ayrıntı, yky, Can, literatür... uzaar gider.
Çok sevdiğim romanların çıktığı yayınevlerinin hepsi kısaca.
Aslında bir kitap beğenildiyse bu yazarın başarısıdır, ama hatalar varsa yayınevine yüklenir. Yazar ortaya hikayeyi koyar, hikayenin genelinde bir tutarsızlık var mı, işleyişi doğru ilerliyor yayınevi kontrol eder. Yayınevi kitabın her şeyiyle ilgilenir. Okur bir romanı beğendiğinde doğru yayıneviyle çalışmış bir yazarın başarısıdır. Bu biraz kompakt bir şey.
0
rakidabalikolsa
(12.02.19)
ayrıntı,
ithaki
iş kültür
yky

gözümden artık düşenler;
can (eskisi gibi çeviri vs genel olarak canlı değil, eski şaaşalı günleri geride kalıyor artık )
metis henüz yakın zamanda çalışanlarına karşı bir hak ihlali oldu, çalışanlar eylem falan yaptılar
0
jimjim
(12.02.19)
Ayrıntı favori yanınevim. Sonrasında iş ve yky. Metis'ı de çok severdim ama jimjim'in yazdığı nedenden ötürü biraz mesafeliyim artık.
0
fraise
(12.02.19)
En çok kitabını aldığım yayınevi İthaki sanırım. Ama Kemal Tahir külliyatını basıp, 23825638163 baskıdan sonra bile hala yazım hatalarıyla karşılaşmak insanın canını sıkıyor.

Metis'i de seviyorum. Özellikle Metis Seçkileri çok iyi. Keşke bir Umberto Eco seçkisi de yapsalar.

İletişim'i de başka yayınevlerinin hem maddi hem de cesaretsizlik nedeniyle basmayacağı Türkiye'nin yakın siyasi tarihine yönelik araştırma kitapları nedeniyle seviyorum. Ama ne yazık ki tıpkı İthaki gibi İletişim'de de epey yazım hatası var. Edebiyat kitapları da güzel. Yaşlı Gemiciyi ilk kez buradan okumuştum.

İş Bankası ve YKY de sevdiğim yayınevleri arasında.

Edit: Kaos'u da anmadan geçmeyeyim. Anarşizm üzerine her kesimden (Stirner'dan Bookchin'e) kült olmuş kitabı gayet güzel bir Türkçeyle çevirip yayımlıyorlar. Bir de çoğu kitabı sadece çevirmekle yetinmiyorlar. Yazarın -varsa- bilinen başka yazılarını veya makelelerini de ekleyip zenginleştiriyorlar.
0
bruce mclaren
(13.02.19)
(7)

Sabiha Gökçen'den Şişli'ye Nasıl Giderim?

jackrai
Arkadaşlar merhaba,Sabiha Gökçen'den Şişli Kore Caddesine gitmem gerekiyor. Zincirlikuyu metrobüs durağı yakınmış gideceğim yere. En kolay nasıl gidebilirim, hiç bilmediğim için soruyorum. Yardımcı olabilirseniz sevinirim.İyi akşamlar
Arkadaşlar merhaba,

Sabiha Gökçen'den Şişli Kore Caddesine gitmem gerekiyor. Zincirlikuyu metrobüs durağı yakınmış gideceğim yere. En kolay nasıl gidebilirim, hiç bilmediğim için soruyorum. Yardımcı olabilirseniz sevinirim.

İyi akşamlar
0
jackrai
(12.02.19)
Otobusle gidecekseniz e-11 hattina binip goztepe koprusunde inerek metrobuse aktarma yapabilirsiniz.
0
ceann deas
(12.02.19)
Havabusle taksime gelip oradan metroyla gayrettepeye gecebilirsin.
www.sabihagokcen.aero
Linkte saatleri yer aliyor. Daha iyi onerilerde olabilir tabi benden bu kadari cikar.
0
formalite
(12.02.19)
sabihadan direk zincilikuyu metrobüs durağına özel dolmuşlar vardı hala duruyorlar mı bilmiyorum. en pratik yol bu 20 tl gibi birşeydi.
0
basond
(12.02.19)
formalite'ın bahsettiği Havabus Zincirlikuyu metrobüs durağına gelmeden önce duruyor. Kasım ayında kullandım.
0
bruce mclaren
(12.02.19)
Sabihadan e3'e bineceksiniz. Sabih gökçen 4 levent ekspres otobüsü. 4 levent te hemen metro durağında son durağı oradan da 3 durak metro. Trafiksiz bi zamanda 1 saat. En ucuz yol.
0
cokponcik
(12.02.19)
Havabüsle taksim sonra 2 durak metro da 2. Yol. Bi 15 20 dk farkeder. İlki 10 liraya sana malolurken bu yol 20 küsüre mal olur.
0
cokponcik
(12.02.19)
havabüs'ler zincirlikuyu'da da bırakıyor. havabüs'e binsen yeter.
0
spirit crusher
(12.02.19)
(14)

200 bin lirayı dolara yatırmak

m4a87td
seçime kadar ve sonrasında doların 6,5'a dayanacağını düşünerek 200.000 bin lira ile dolar almak sizce mantıklı mı?
seçime kadar ve sonrasında doların 6,5'a dayanacağını düşünerek 200.000 bin lira ile dolar almak sizce mantıklı mı?
0
m4a87td
(09.02.19)
Elbette. Öyle bir düşüncen varsa pazartesi hemen al.
0
diffarentiationation
(09.02.19)
durma al hocam. ben öğrenci halimle elime 20 lira geçse gidip dolar alıyorum.
0
all good things to those who wait
(09.02.19)
Ben alirdim. Secim sonrasi kisa vadede yukselmese bile o sekilde bekletir ve dokunmazdim.
Bir kismini altina yatirabilirdim belki.
YTD.
0
stavro
(09.02.19)
Sana almak mantikli geldiyse, cevap verenler de al diyorsa kesin dusecektir.

Ortalama halk hep yanlis yatirim karari alir.
0
acemi
(09.02.19)
@acemi-yatırım araçlarında sistem tam olarak öyle işlemiyor.
benim en büyük endişem seçimden önce imf'ye gidilebileceğine dair algı oluşması,hükümetin de bu algıyı gizliden desteklemesi.
0
🌸m4a87td
(09.02.19)
İsterlerse Pazartesi günü İMF'ye gitsinler. Hatta sene sonunda dolar 1.5 liraya kadar insin (güvensizliğimi belirtmek için bu absürd örneği verdim) Bu zihniyet iktidarda olduğu sürece paramın değerini korumak için TL'de tutmam.

İki hafta sonra bir Fransız gazeteciyi hapse tıkmayacaklarının, Almanlara Nazi artığı deyip diplomatik kriz çıkarmayacaklarının, yabancı yatırımcılara kapıyı göstermeyeceklerinin garantisi var mı?
0
bruce mclaren
(09.02.19)
Faiz yuksekken dolarda tutmak saçma bence
0
chavezding
(09.02.19)
@m4 boyle dusunenler 7'den dolar aldi yazdan beri %22 faize aglayarak bakiyorlar. Nerdeyse 1 yil olacak paralarinin 1/5'i yok oldu ve erimeye devam ediyor.
0
acemi
(09.02.19)
Herkesin artar dediği yerde düşer ve düşecek de zaten
0
Frederick Co
(09.02.19)
@m4a87td hükümet imf'ye gidilebileceği algısını gizliden nasıl destekliyor, merak ettim. çok gizliden yapıyor da biz mi göremiyoruz. yanlış hatırlamıyorsam "o defter bir daha açılmamak üzere kapandı" diye üstüne basa basa açıklamalar yapıldı. benim kaçırdığım birşey mi oldu acaba?
0
cowboy
(10.02.19)
@acemi-doları 7 ye çıkaran kitle de ordan alan da satan da ortalama halk değil.ağladıklarını pek zannetmiyorum.

@cowboy-yanlış anlatmışım sanrım.böyle bir durumun oluşma ihtimali beni endişelendiriyor.
türkiye'de büyük lafların konu ekonomi olduğunda nasıl yutulduğunu son 1 yılda gördük.gerçekten işe yarayacaklarını düşünseler imf ile kutlama yaparak anlaşırlar. yerel seçimlerden sonra 4 yıl seçim yok zaten. o 4 yılda imf ile anlaşmadan 100 tane başarı hikayesi çıkarır medya. insanlar da inanır.
0
🌸m4a87td
(10.02.19)
Yıl sonunda erken seçim olacak.
0
Frederick Co
(10.02.19)
eksisozluk.com

Aglayanlar burada.
0
acemi
(10.02.19)
Evet yükselecek diyenler nerede ?
0
Frederick Co
(17.08.19)
(18)

Bana ümitsiz bir kitap önerebilir misiniz ?

mavipanter
Aslında 'kavgam' kitabını aldım ama psikolojim ona pek de uygun değil. Mutsuz bir kitap istiyorum. Benden daha mutsuz olsun, benden daha yalnız olsun. Var mı aklınıza gelen böyle bir kitap ?
Aslında 'kavgam' kitabını aldım ama psikolojim ona pek de uygun değil. Mutsuz bir kitap istiyorum. Benden daha mutsuz olsun, benden daha yalnız olsun. Var mı aklınıza gelen böyle bir kitap ?
0
mavipanter
(09.02.19)
Gerçek bir dram istiyorsan Gazap Üzümleri.
0
ruhen hastayim ben
(09.02.19)
@angelus vadideki zambağı okudum.
@ruhen, istediğin kitap bu tarz değil. mesela bir insanın iç dünya sıkıntısı ne bileyin hayatında yaşadığı olumsuzluklar yenilgiler vs vs. yani birilerinin manevi mutsuzlukları olsun istiyorum
0
🌸mavipanter
(09.02.19)
yeraltından notlar?

ya da aylak adam geldi aklıma.
0
kljgslsdkjsd
(09.02.19)
Genc werther’in acilari
0
kuehles blondes
(09.02.19)
9. hariciye kogusu
0
reanarchy
(09.02.19)
@ kljg, aylak adamı da okudum, yer altından notları okumadım ama ona bakacağım, teşekkürler

@keuhles, evet bak bu öneri hoşuma gitti. Aşk temalı kitapları pek sevmem aslında ama dur bakalım.
0
🌸mavipanter
(09.02.19)
İngilizce biliyorsan one soldier’s war.
0
catch the arrow
(09.02.19)
9.hariciye koğuşu +1
akşam güneşi
vurun kahpeye
0
nihayet
(09.02.19)
sabahattin ali - kuyucaklı yusuf
0
makbur
(09.02.19)
Bir süre yere paralel gittikten sonra - barış Bıçakçı
0
habarbey
(09.02.19)
tatar çölü'nü istiyorsun.
0
bellbane
(09.02.19)
Yukarıda tam yerinde öneriler var.

Genç Werther +1
Yeraltından Notlar +1
Kuyucaklı Yusuf +1

Yabancı
Bulantı
Uyuyan Adam
0
landho
(09.02.19)
kaplumbağalar
cengiz aytmatov kitapları
0
diffarentiationation
(09.02.19)
Ben Camus'den bir de La Chute önerebilirim. Okurken benim içimi sıkmıştı bayağı. Tehlikeli Oyunlar da olabilir. Osamu Dazai'ın ningen shikkaku'sunu da mutsuzluk için öneriyorum. Hatta sanırım tam istediğiniz şey olabilir Ningen Shikkaku. Yazdıkça fikir değiştirdim ve Ningen Shikkaku diyorum.
0
wish i could find a way to disappear
(09.02.19)
Chuck Palahniuk - Görünmez Canavarlar
0
rakidabalikolsa
(09.02.19)
Hermann Hesse - Gertrud

Edit: Hatta Rosshalde sevgisizliği ve mutsuzluğu Gertrud'dan daha iyi anlatıyor.
0
bruce mclaren
(09.02.19)
ubi dubium ibi libertas
(09.02.19)
Hepinize çok teşekkür ederim. Okumadiklarimi sanırım tek tek alıp okuyacağım
0
🌸mavipanter
(09.02.19)
(11)

yurtdışında dilenciler/evsizler?

pembepembepembe
bir avrupa şehrinde yaşıyorum, evsiz ve dilenci sayısı muazzam. kfc, mcdonalds gibi yerlerde her oturduğumda en az bir dilenci gelip para, yemek falan istiyor. bir sokak aşağımda evsiz bir eleman yatıyor, zaten şehrin en ışıltılı ve popüler caddelerinde bile sağda solda evsiz görebiliyorsun. amerika
bir avrupa şehrinde yaşıyorum, evsiz ve dilenci sayısı muazzam. kfc, mcdonalds gibi yerlerde her oturduğumda en az bir dilenci gelip para, yemek falan istiyor. bir sokak aşağımda evsiz bir eleman yatıyor, zaten şehrin en ışıltılı ve popüler caddelerinde bile sağda solda evsiz görebiliyorsun. amerika'da, ya da geliri aşırı yüksek iskandinav ülkelerinde, isviçre'de falan durumlar nasıl? tr'de gelir seviyesi daha düşük ama çok az evsiz gördüm, türkiye'deki dilenciler de kfc'ye falan girip dilenecek kadar cesur değil pek.
0
pembepembepembe
(08.02.19)
İskandinavya'ya çok yakın gdansk, gydnia, sopot şehirlerinde hiç yoktu, soğuktan dolayı olabilir. Romanya'da adım başı vardı. Macaristan'da da baya vardı yanlış hatırlamıyorsam.
0
diffarentiationation
(08.02.19)
yanılmıyorsam ABD evsizlik konusunda bir dünya markası. avrupa'dan çok daha kötü olduklarını biliyorum.
0
der meister
(08.02.19)
Amerika'da iklimsel sebeplerle evsizlerin ciddi bir kısmı San Francisco'da. Sokakta hemen her kaldırımda evsizler var, sokakta kafayı bulmuş şekilde etrafa pek rahatsızlık vermeden takılıyorlar.

Dublin'de evsizlik ciddi bir sorun yüksek kiralar sebebiyle, dilenci çok yok ama evsizler var.
0
crown
(08.02.19)
Kanada'da da durum kotu. hele Vancouver'da bir bolge var yuzlerce kisi beraber sokakta yatiyor, kaldirimlarda yuruyecek yer yok herkes bir koseye devrilmis. her ay onlarca kisi asiri dozdan oluyor. sikintili isler.
0
cooperr
(08.02.19)
Turkiye'de bircok sehir icin KFC luks. Amadolu'da Starbucks bile luks ama Avrupa'da bizdeki donerciler cig kofteciler gibi
0
Traveller
(08.02.19)
Türkiye'de insanlarin ekonomik durumu kötü olsa bile adam ya ailesinin ya da bir akrabasinin yaninda kaliyor. Iyi kötü bir is bulup tutunuyor hayata.
En olmadi adam köyüne gider, dedesinden kalma evde yasar.

Avrupa'da insanlarin akrabalik iliskileri bizdeki kadar iyi degil. Madde bagimliligi varsa, isi gücü yoksa sokakta kaliyor.
0
chitosan
(08.02.19)
Isvec'te her ICA, Lidl, Systembolaget, Hemköp, Ikea vb kapisinda kamp sandalyesinde oturan bir dilenci bulunur. Bunlar sanirim o yer icin hava parasi falan oduyor cunku her birinde 1 adet var sadece.

Bu insanlar Romen cingeneler ve Bulgarlar %99. Hayat tarzlari calismamak uzerine kurulu. Gelip burada dilenip, gidiyorlar. Genelde karavanlarda falan yasiyorlar.

Evsiz de cok var Isvec'te. Arabada yasayan falan da cok, tamamen evsiz barksiz, sokakta yatan da var. Ee soguk diyeceksiniz ama yasiyorlar bir sekilde. Tren otobus duraklarinda falan yatiyorlar. Tuvalette yatan bile gordum. Sogukta donarak olen de oldu bizim komunde, evsiz bir sarapci alkolik.

Siz simdi nasil olur falan diyeceksiniz ama sisteme ayak uydurmazsan burada sistem seni tukurup atar ve emin olun sistem oyle bizim aile kavramimiz gibi bagislayici falan degildir, gozunun yasina bakmaz. Bosuna herkes harfiyen kurallara uyarak yasamiyor. Cunku vicdani yok 5 dakikaligina 10cm beri park ettin diye arabani 400 kron cezayi yapistirir giderler itiraz da edemezsin. Kopek sahiplendin ama gidip kaydettirmedin mesela, elinden alip oldururler hayvani sana da binlerce euro ceza keserler. Bir gram vicdani yoktur burda sistemin. Buna katlanamayanlar da oyle duskun olur sokaklarda yasar iste.
0
bos gezenin bos ustasi
(08.02.19)
Avusturyadakilerin %95i macaristan, romanya ve bulgaristandan geliyor. Hatta yazlari ve noel zamani ozellikle bir dilenci akini olur. Eskiden cok degildi, simdi daha cok.

Evsizler de var ama avustuyada evsiz olmak biraz kendi secenegin. Yani evsiz yurtlari var, isteyene destek var, o var bu var. adam mesela kopegi var diye o yurtlarda kalmiyor mesela.
0
kuehles blondes
(08.02.19)
Helsinki'nin evsizlik sorununu nasıl çözdüğüne dair şu haberi okumuştum: www.bbc.com
0
bruce mclaren
(08.02.19)
abd'de restoran icine girip dilenemezler tabii ama sokakta vardir dogrudur.
0
aati kya khandala
(08.02.19)
Hollanda'da sokakta, arabada ve cadirda uyumak yasak (kamp alanlari ve otobandaki mola yerleri istisna). polis bunlari gordugu zaman (ki hem ozel olarak bakiyolar hem de insanlar polisi arayip sikayet ediyo), uyandirip arabadakilere ceza yaziyolar veya sokakta uyuyanlari uyandirip 'hadi baska yere git' filan diyolar. durum boyle olunca hollanda cingene ve dogu avrupadan gelen dilenciler icin baya sikintili bi ulke olmus oluyo. sonuc= dilenci sayisi cok az.

30. 000 kadar evsiz var. ki nufusun 17 milyon oldugunu dusunursek oran cok fazla degil.
0
lamartin
(09.02.19)
(11)

İnsanın ismine bakıp ön yargıyla yaklaşmak yanlış mı?

gezegen olan pluton
Ben insanların isimlerinin büyüdükleri çevre ile uyum gösterdiğini düşünüyorum bu yüzden yeni tanıştığım insana karşı direkt bir kuşku oluyor. Yani mesela arap, solcu, zengin çocuk isimlerine sahip biri ne kadar görüşleri, görünüşleri aksini söylese de illa ki bir yerde kendisine bu isimleri koyan ç
Ben insanların isimlerinin büyüdükleri çevre ile uyum gösterdiğini düşünüyorum bu yüzden yeni tanıştığım insana karşı direkt bir kuşku oluyor.

Yani mesela arap, solcu, zengin çocuk isimlerine sahip biri ne kadar görüşleri, görünüşleri aksini söylese de illa ki bir yerde kendisine bu isimleri koyan çevrenin bir falsosunu ya da değerini yansıtacak davranış sergileyecek gibi geliyor, böyle örneklerle çok karşılaştım. Tabii bu genelleme 45-50 yaş üzeri belirli donanımda insanlar için geçerli değil, sanırım ailesel bağlar zayıfladıkça kişi de kendini geliştirdikçe, profil de özgünleşiyor ama bu profil gelene kadar ismin simgelediği hayat ve kültür biçimi illa ki bir yerlerden karşıdaki hiç göstermese de ortaya çıkıyor.

Sonuçta belirli süre sonra, bana ismini söyle sana nasıl büyüdüğünü anlatayım, şekline dönüşmeye başladı bu anlayış bende, ve bu yüzden insanları baştan değerlendirmeye çok tanımasam da ona göre davranmaya başladım, bu kendini korumak için doğru bir yaklaşım mı, yoksa çok şey mi kaçırıyorum?
0
gezegen olan pluton
(08.02.19)
Bence yanlış düşünüyorsun. Kisınin karakteri ile adı arasinda nasıl bir bağ olabilir ki? Neticede kendisinin seçmediği bir şey. Uzun yazardim ama Yusuf Atılgan çok güzel açıklamış:

"İnsanın adı onunla en az ilgili olan yanıdır. Doğar doğmaz o bilmeden başkaları veriyor. Ama yapışıp kalıyor ona.Onsuz olamıyor."
0
Amaranta ursula
(08.02.19)
Ben katiliyorum. Istisnalar olsa da goruslerimiz ve hayata bakis acimiz ailemizden ve buyudugumuz cevreden gelir. Kendini gelistirenler de oluyor ama bircok isim ve hatta soyisim kisiyi tanimada yardimci oluyor.

Tolga Berke Giritli isminde birinin daha beyaz tenli, egitim duzeyi daha yuksek bir aileden geldigini dusunurum.

Ismail Basri Sanli isimli biri hakkinda ayni goruse sahip olmam. Ama elbette istisnalar vardir.
0
Traveller
(08.02.19)
Saçmalama.
0
rakidabalikolsa
(08.02.19)
Haklı olabilirsin ancak istisnalar da yüksek olur.
Kişi aileden alır çoğu fikirlerini, özgür bir aile ortamı yoksa haklı olursun.
Ama kişi kendini geliştirdiyse tam tersi durumdur, yanılırsın.

Her insan tanınmaya değerdir.
0
livaneli kadir
(08.02.19)
Kendisi hakkında değil, ebeveynleri hakkında bilgi sahibi oluyoruz ve bu da o şahsın küçükken nasıl yetiştirildiğini bize söylüyor. Eğer kişinin görüşlerinde değişiklik olmamışsa da çoğunlukla tutuyor.
0
kedikumunaiseyenadam
(08.02.19)
adi irem olan birine karsi ne dusunurdunuz?

adi fatma olan birine karsi ne dusunurdunuz?

benim adim irem. babannem ben dogmadan olmus olsaydi adim fatma olacakti. babaannem oldukten sonra dogan kuzenimin adi fatma oldu.

ben yine benim, ismim ne olursa olsun. isim etkilemez. bizim ulkede bir de bu olay var iste, babaanne anneanne dede ismini koyma olayi var... en zengini de bunu yapiyor en fakiri de.

bu ve arkadaslarin saydigi sebeplerleee yanlis yoldasin derim. sans ver insanlara. ne olacak ki?
0
batlegolas
(08.02.19)
Bana gore sacma. Ayrica kulturel gecmisine dair değerleri olması neden rahatsiz edici anlayamadim.
0
nick konusunda kararsizim
(08.02.19)
çok karakteristik isimler var ve bayağı azlar. bunlara karşı ön yargı oluşabiliyor bende ama mesela deniz, murat, kemal, can, ismet gibi isimler bende tamamen nötr.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(08.02.19)
yanlis. isim, ten rengi, dogum yeri, siyasi gorus, gelir duzeyi ve din tarzi gereksiz filtrelerden kurtulmak lazim.
0
cooperr
(08.02.19)
Ali koc mesela, kosedeki her zaman pis sakalli, gri bogazli kazak giyen tekel bayisinin ismi gibi.

Bakinca alakasi var mi?

Burc sacmaligiyla ugrasirken bir de bu mu cikti simdi.
0
acemi
(08.02.19)
Bence yanlış. Eski çalıştığım bir şirkette iş çıkışı goygoy yaparken hayat pahalılığı muhabbeti açılmıştı. Bana "senin adın X soyadın Y, sen bizim gibi Osmanların Mustafaların derdini nereden anlayacaksın? Bizim yaşadığımız yerlerden geçmemişsindir bile..." demişlerdi. Sonra bu muhabbeti biraz daha şakaya vurarak Facebook'ta da yaptılar. Halbuki bunu diyenlerin hepsinin hem kendi hem de ailelerinin durumları benden çok daha iyiydi.
0
bruce mclaren
(08.02.19)
(2)

ingilizce pratiği yapmak için kitap

captainobvious
yeterince biliyorum fakat hafıza tazelemek ve günlük kullanımımı geliştirebilmek için roman okumak istedim. fakat, çok da ağır şeyler okuyamam haliyle. makale haber vb. sorunsuz okuyabiliyorum ama dili ağır içeriklerde çok dikkatimi vermem gerekiyor, ben daha "kitap okuma" tecrübesini yaşamak istedi
yeterince biliyorum fakat hafıza tazelemek ve günlük kullanımımı geliştirebilmek için roman okumak istedim. fakat, çok da ağır şeyler okuyamam haliyle. makale haber vb. sorunsuz okuyabiliyorum ama dili ağır içeriklerde çok dikkatimi vermem gerekiyor, ben daha "kitap okuma" tecrübesini yaşamak istedim diyebilirim aslında.

hangi kitapları önerebilirsiniz?

benim aklıma ilk harry potter geliyor. dili daha basittir herhalde.
0
captainobvious
(07.02.19)
illa roman okuyacagim klasikleri okuyacagim diyorsan hemingway kitaplari, daha yeni yazarlar olsun diyorsan amy tan ve sandra cisneros gibi etnik yazarlar, eglenceli birseyler olsun diyorsan neil gaiman ve douglas coupland, macerali birseyler olsun gizem olsun diyorsan agatha christie ve john le carre kitaplari öneririm. ingilizce seviyen makale ve haberleri sorunsuz okuyacak düzeyde ise cok zorlanmazsin.
0
proteus
(07.02.19)
Orwell ve Eco. Ben ikisinin de daha çok kurgu dışı eserlerini İngilizce okudum. Orwell'in denemelerini orwell.ru'dan okudum. Kurgu değil ama Homage to Catalonia'yı tavsiye ederim. Pandora'dan Penguin paperback'ini almıştım.

Eco'nun da Foucault's Pendulum kitabı başta biraz zorluyor ama henüz bitirmeye vaktim olmasa da tavsiye ederim.
0
bruce mclaren
(07.02.19)
(6)

Vpn önerisi

sekerse tehlike
Ücretsiz veya makul ücretli sorunsuz vpn arayışındayım. Önerileriniz nelerdir?
Ücretsiz veya makul ücretli sorunsuz vpn arayışındayım. Önerileriniz nelerdir?
0
sekerse tehlike
(05.02.19)
Opera'nın kendi vpn i ücretsiz ve başarılı. Eklenti olarak da Touch vpn kullanıyorum o da ücretsiz. Para vermeye gerek yok bence.
0
Arthur Dayne
(05.02.19)
Touch vpn hangi uygulamanın eklentisi?
0
🌸sekerse tehlike
(05.02.19)
browsec - chrome uzantısı, ücretsiz.
0
sir gawain
(05.02.19)
Kendi VPN'inizi kurun Google Cloud üzerinden 1 sene ücretsiz şekilde kullanırsınız. Oldukça basit, yapılış için rehberler bulabilirsiniz.
0
synthetic a priori
(06.02.19)
ZenMate'i Chrome eklentisiyle kullanıyorum. Ücretsiz. Denediklerim arasında en düzgün çalışanı.

"Kendi çözümümü kullanayım ama OpenVPN ile uğraşmayayım" diyorsanız Firefox kullanırken kendi VPS'im üzerinden SSH tunneling yapıyordum: calomel.org
0
bruce mclaren
(06.02.19)
touch kullanıyordum da bugün patlayınca dotvpn kurdum. param olmadığı için free kullanıyorum ikisini de.
0
dox
(06.02.19)
(20)

benim yerimde olsaydınız okulu bırakır mıydınız?

beyaz karga
kötü bir okulda, dört temel mühendislik bölümünden birini okuyorum. puan tutuyor ve belki bir şekilde iş bulabilirim diye tercih etmiştim. 3 yıl uzadı okul. kendimi perişan hissediyorum. zaten okulum kötü olduğu için geleceğe dair iş bulamama kaygım vardı, şimdi de belirsizlikten ve üzüntüden mahvol
kötü bir okulda, dört temel mühendislik bölümünden birini okuyorum. puan tutuyor ve belki bir şekilde iş bulabilirim diye tercih etmiştim. 3 yıl uzadı okul. kendimi perişan hissediyorum. zaten okulum kötü olduğu için geleceğe dair iş bulamama kaygım vardı, şimdi de belirsizlikten ve üzüntüden mahvoluyorum. stres nedeniyle yeme-içme düzenim bozuldu, aşırı kilo kaybetmeye başladım. uyuyamıyorum da. 1-2 saat uykuyla günü geçirdiğim çok oluyor. insanlıktan çıktım yani anlayacağınız...

dersleri hiç anlamıyorum ve okul kötü olmasına rağmen hocalar epey zorluyorlar. o yüzden bölümdeki diğer öğrencilerin de not ortalamaları oldukça düşük.

bırakırsam ne okuyacağımı bilmiyorum (aslında biliyorum ama ilgi alanlarım, iş bulmayı vaadetmeyen, işsizliğin kol gezdiği bölümler. fen edebiyat fakültesi bölümleri daha çok)

sürünüp duruyorum yıllardır.

babama "bırakmak istiyorum" dediğimde "kalbim sıkışıyor", "bana inme mi indireceksin", "o okul bir şekilde bitecek" diye baskı yapıyor. oysa ben devam etmek istemiyorum.

insanın anlamadığı, yapamadığı, ilgi duymadığı bölümü bitirebilmesi o kadar zor ki... isteyerek seçtim, evet, ama hayatımın hatasıydı ve ben bitiremiyorum. önceki yıllar "daha çok çalışırım, dersleri öyle geçerim" diyordum ama olmuyor. çalışsam da anlamıyorum. özellikle matematiksel ilişkileri kavramakta çok ciddi şekilde zorlanıyorum. daha diferansiyel denklem bile çözemiyorum ki ben... bölüm derslerini nasıl geçeceğim...

hiçbir şey için mücadele edecek, didinecek gücüm kalmadı artık. yaşamaya, nefes almaya bile enerjim yetmiyor. sanki hayatım sonlanmış gibi geliyor.

sizce ne yapsam?
0
beyaz karga
(31.01.19)
kaçıncı sınıftasın? alttan kaç dersin var?
0
hayley williams ile evlenecek genc
(31.01.19)
Eğer işe dönüşebilecek yetenekleriniz ya da sermayeniz yoksa okulu falan bırakmayın. Bizim ülkede önemli olan lisansı bi şekilde bitirmek geçin yeter dersleri bi şekilde. Sonra ne isterseniz yapın.
0
kullanıcıadımbuolsun
(31.01.19)
belki yeni bir okula, yeni seveceğin bir bölümde, yeni insanlarla, belki yenir bir şehirle fresh bi başlangıç yapmak daha iyi olurdu. kendine yeni hedefler, yeni hobiler, yeni ortamlar bulurdun.
0
mehmed resad
(31.01.19)
3 yıl uzadı derken 7 yıldır okulu bitiremedin mi? bir iki sene içinde bitirme imkanı varsa bence zorla.
0
elorelia
(31.01.19)
@hallet williams ile evlenecek genc alttan aldığım 2. ve 3. sınıf dersleri var. 4. sınıf derslerinin çok azını alabildim, yani 2., 3. ve 4. sınıfı karışık okuyorum.

@kullanıcıadımbuolsun sermayem hiç yok maalesef. işe dönüşebilecek yetenğim de sanırım yok.

@elorelia bu yıl, 2. uzatma yılımdı. bu sene de mezun olmadığım için 3. uzama yılında, yani ancak seneye mezun olabiliyorum.
0
🌸beyaz karga
(31.01.19)
seneye mezun olabiliyorsan ol bence. 7 seneyi çöpe atmanın bi manasını göremiyorum.
0
elorelia
(31.01.19)
Bırakırdım ve bıraktım da zaten.
0
horowitz
(31.01.19)
Önceki duyurularınızı okudum. Matematiğiniz zayıfmış. Eğer tekrar Üniversiteye hazırlanacaksanız biraz zor tekrar üniversiteyi kazanmak.
0
komando kani var bende
(31.01.19)
bitirmelisin. en azından bir düzlüğe çıkarsın.
0
biravekahve
(31.01.19)
Ben olsam bırakırdım, bitirebilecek olsam zaten 7 senede biterdi.
0
dox
(31.01.19)
ben de okulu 2 yıl uzatmıştım. ülkenin en düşük puanlı üniversitelerinden birinde ve nefret ettiğim bir şehirde. bana çocukluğumdan beri "ceketimi satar okuturum seni." diyen babam hayatımda ilk kez benimle para muhabbeti yapıp benim onu batırdığımı falan söylemişti. çok zoruma gitmişti. okurken bir camcıya girip kısa süre çalışmıştım. kaldığım yere o zamanın parasıyla neredeyse 1 yıllık borç takmak zorunda kalmıştım. (sonradan değerinde ödedim.)

evet kolay değil, belki kendini aptal gibi hissediyorsun -değilsin-, mezun olup giden arkadaşlarını görüp geç kalmışlık hissine kapılıyorsun, şu anda hayatın keşkelerle dolu ama geçecek. ben 2010'da uzatmalı şekilde mezun oldum. şimdi çalışıyorum. çok sevdiğim bir işim var. o günler de bana büyük bir hayat tecrübesi oldu. baban da sana destek çıkıyorsa okulunu bitir. hele ki okulu bıraktıktan sonra hazır ve seveceğin bir işin yoksa.

internet çağındayız istemediğin kadar kaynak var. hiç olmadı 6. sınıftan başla matematiğe adım adım difransiyel denklemlere kadar geldiğinde çok da zor olmadığını göreceksin. 6. sınıf demem gözünü korkutmasın. sıkı bir çalışmayla kısa sürede halledersin.
0
ya ben lan neyse
(31.01.19)
eğer sizi motive eden yeni bir bölüm ya da iş buldunuzsa bırakın. bulamadınızsa da öncelik sağlığınız olsun bu şekilde kendinizi yiyerek bir şey kazanmayacaksınız.bir mola verin, 7 yılsa 7 yıl farketmez, kendinizi dinleyin. stres insanın kapasitesini, hevesini öldürüyor.
0
not dark yet
(31.01.19)
Erkekseniz sırf askerlik belası nedeniyle kasıp bitirmeye değer. Üniversite hayatından 1000 kat daha kötü bir ortamda 1 sene geçirmeyecek olmak bile büyük bir motivasyon kaynağı bence :)
0
bruce mclaren
(31.01.19)
7 yılın sonunda bitiremezseniz okul sizi bırakacak zaten. Azami öğrenim süresi 7 yıl.
0
shangrilla
(31.01.19)
seneye mezun oluyorsan zorla bir şekilde, bu kadar sene hem emek hem para harcamışsın. iyi üniden mezun olmadığım için iş bulmam zor diyorsun lise mezunu olarak bulmak bin kat daha zor. derslere odaklanamıyorsan dikkat ilacı kullan doktora git.
0
Mossy
(31.01.19)
O okulu bırakırsan her sey boka saracak ve hepten yikik bir duruma gececeksin. Boslukta yuzeceksin resmen, bir cikar yol bulamayip bunalima batacak vw ortada kalacakson bir balta sap olamayip. Muhtemelen boyle olacak.
O okulu bata cika bir şekilde bitirmen gerekiyor. Yoksa ayakta kalamazsin.
0
stavro
(31.01.19)
bir sekilde bitirirdim, zaten mezun olunca muhendislik yapmayacaksin.
elinde diploma olsun madem bu kadar zaman harcamissin, sonra yolunu bulursun bir sekilde.
0
cooperr
(31.01.19)
En azından aileni düşün. Kim bilir ne zorluklarla okutuyorlardır seni! Hele bir de başka şehirdeysen daha da zordur. Diplomanı eline alacağın günü hayal ederek motive et kendini. Her derse git ve düzenli olarak not al. Gerekirse arkadaşlarından yardım iste.

Matematikten pek anlamamanı anlarım. Çünkü benim de matematikle aram kötü. O yüzden dil bölümü seçtim. Ama bu bir engel değil. Başarabilirsin. Etrafında senden daha alt seviyelerde olup da okulu bitirenler vardır. Onları düşün ve onlardan neyin eksik olduğunu sir kendine. Onlar başarabildiyse sen haydi haydi başarırsın. Kendini geliştirdiğin sürece okulun kötü olması hikaye bence.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(31.01.19)
seneye mezun olabilirim dediğine göre mezuniyetten çok da uzakta değilsin. anladığıma göre 3. sınıfın ortasında gibisin. ilk ve ikinci yılımdayım deseydin bölüm değiştirmeni veya öss bir daha hazırlanmanı önerirdim, çünkü insan sevmediği bir bölümü 4 yıl okuyamaz. ama sen yarıyı geçmişsin, aslında bir şey kalmamış. işin güzelliği hangi bölümde okursan oku 4. sınıftaki derslerin çoğu seçmelidir. bu da aslında sevmediğin bölümden kaçıp daha farklı alanlara yönelme imkanı verir. o yüzden 4. sınıfı gözünde büyütme, sevdiğin dersleri alırsan gözünü açıp kapayana kadar geçer. diyeceksin ki seçmeli diye her dersi alamıyorum ama bölüm seçmelelilerde bile hardcore mühendislik dersleri vardır, bir de soft mühendislik dersleri vardır. bölümde sevdiğin hocanın açtığı ders vardır. bunlar hep senin için avantaj. yani illaki 4. sınıfta isteyerek okuyacağın dersler bulursun. zaten genelde herkes 3 ve 4. sınıfta ortalamasını bu yüzden yükseltir. benim mesela 2.96'ydı, 3 dönemde 3.15 yaptım. niye? çünkü daha sevdiğim şeylere yönelme imkanı oldu. ilk yıllar gibi katı değil. her şeyi geçtim ilk yılki calculusleri filan vermişsin zaten işin %50si bitmiş. ben matematiği anlamıyorum diye kendini küçültme. zaten bölümü yapamayacak olanlar ilk yılda eleniyor.

onun dışında diferansiyeli bile yapamıyorum diye düşünme, öyle kolay bir ders değil. ben mesela lisansta d+ ile geçmiştim, bir de yüksek lisansta aldım cc ile geçtim. (cc yüksek lisansta dersi geçmek için en düşük nottur) hocayla konuştum, biz seni bırakacak aslında bir güzellik yapalım diye geçirdik dedi. düşün ben kendimi matematiği iyi biri olarak görürüm. ben zorlanıyorsam, matematiği sevmeyen senin zorlanman kadar normal bir şey yok. benimle alakalı bir şey değil, bu git ekşiye diferansiyel denklemler yaz gör moralin yerine gelsin. millet 500 entryde sızlanmış.

şu an yapman gereken sadece yarım dönem dişini sıkıp bölüm derslerini vermek ki onların da hepsini bir arada vermene gerek yok. baktım mesela 1 ders son senede başka bir dersi etkilemiyor ve sana zor geliyor. onu gelecek yıl al, onun yerine seveceğin seçmeli ders koy.
0
hayley williams ile evlenecek genc
(31.01.19)
Benzer durumu yaşamış bir mühendis olarak bırakma diyorum. Mühendisler hala en çok istihdam edilen meslek grubundalar. Kariyer sitelerinde ilan sayısında en çok makine,elektrik-elektronik,inşaat,endüstri mühendisi ilanları var. Zaten mühendislerin başarılı olma sebebi bu şekilde zorlu bir okul sürecinden geçmeleri. Birçok farklı ders farklı yetenekleri geliştiriyor.

Kendimden örnek vereyim. Diferansiyeli youtube videolarıyla geçtim. Bogazicili diye bi kanaldaki videolar çok yardımcı oldu . Birkaç ayrı kanalın videolarını 4 gün yazarak çalıştım ve geçtim. Akışkanları ise internette bulduğum sorular ve önceki senelerde çıkan soruları çalışarak geçtim. Sadece nota çalışmak yetmiyordu. Daha erken olsaydı, misal 3. seneniz olsaydı bırakın derdim. Ama 1-2 yıla bitirilebilir gibi duruyor.
0
the coon
(01.02.19)
(11)

sons of anarchy izlenmeye değer mi?

sizofren06
sb.
sb.
0
sizofren06
(31.01.19)
Değer. Sağlam dizi.
0
adwokat
(31.01.19)
değer yapıştır.
0
kablelvuku
(31.01.19)
İzlediğime pişman olduğum tek dizi. Tabii izleyicinin yaşına bağlı.
0
Etanglement
(31.01.19)
izledim pişman değilim ama kimseye ille de izlemelisin demeyi geç izle diye tavsiye bile etmem çünkü suça özendirici şeyler ve suçlu insanlara sempati/sevgi beslemeye yönlendiriyor insanları.

diğer yandan aynı şey narcos'da da benzer bir şey var ama onu tavsiye ederim sonuna kadar. arada ince bir fark var
0
washe
(31.01.19)
GoT'daki sürpriz ölümleri seviyorsan tam izlemelik dizi.
0
false pretension
(31.01.19)
Olumsuz yorumlara takılma. harika dizi. bir süre sonra gönül bağı oluşuyor.

İzlediğim en harika dizilerden biri.

iyi ki izlemişim diyebilirim. bittiğine cok uzulmustum.
0
koela
(31.01.19)
Değer. Son iki sezon gittikçe güzelleşti diye hatırlıyorum hatta.
0
olutaklidi
(31.01.19)
5. sezondan sonrasını izlemedim. 3. sezondan sonra çok fazla dramaya ve arabeske bağladı (Kurt Sutter'ın Otto karakterinin başına gelenler vs.) Behzat Ç.'nin son sezonlarında da benzer sebeplerle fenalık gelmişti. "Ver acıyı, ver çileyi, daya arabeski" insanı değilseniz sonunu getiremeyebilirsiniz.
0
bruce mclaren
(31.01.19)
bence güzel diziydi.
0
catchup
(31.01.19)
değer +1
0
blatta hiberna
(31.01.19)
sırf harleyler için izlenir. bazı yerleri hızlı geçebilirsin izlerken. çok büyük beklentilerin olmasın. devamı da çekildi mayanlar sanırım. onu izlemedim.
0
scudman1
(31.01.19)
(11)

Sosyal medya paylaşımlarından kişi hakkında analiz

alkolsuz icecek
yapıyor musunuz? ne kadar tutarlı ?
yapıyor musunuz? ne kadar tutarlı ?
0
alkolsuz icecek
(27.01.19)
Yapmıyorum hata yapıyorum
0
tolgame
(27.01.19)
Yapıyorum, çok iddialı olacak ama “neredeyse” %100 tutturuyorum.
0
i m cool with that
(27.01.19)
Tutuyor genelde.
0
duchess jessamine
(27.01.19)
Yapıyor ve peşinen kahkaha atıyorum. Tabii bu, kendilerini tanıdığım insanlar için geçerli.

Bir adam var mesela, şeytanın belki de gıpta ettiği tıynette bir insan. Ama bu adamın paylaşımlarının %98'i "Hep iyi niyetimden kaybettim" minvalinde şeyler. Bu adamı tanımayan kişi paylaşımlarına bakarak melek bile addebilir ama alakası yok.
0
m e b
(27.01.19)
tutturanlar acaba neyi tutturuyorlar çok merak ettim. insan denilen sürekli değişen gelişen bir varlık. kimsenin paylaşımlarına bakıp hmm bu çok matah biri ya da bu işe yaramaz demedim o kadar iddialı değilim. en fazla o an ki; ruhsal durumu hakkında bir tespit ıkınırsınız o kadar.
0
for day to break
(27.01.19)
yapmasak daha iyi. Sosyal medyada hiç görüldüğü gibi olmayan insanlar çok. En son bir kız gördüm yeditepeli tiki cadde kızı sandım ama alakasız asgari ücretle çalışan üniversiteye dahi gitmemiş düz işçi gibi bir kızmış. Instagrama güvenip fikir sahibi olmaktan vazgeçtim. Mecra çok yalancı.
0
damla sakızlı dondurma
(27.01.19)
yapıyorum ve neredeyse 10 kişiden 9'unda tutuyor.
0
patiklerimi arıyorum
(27.01.19)
Yapıyorum. insanların sosyal medya hesaplarının büyük ölçüde kişiliklerini ve hayat tarzlarını yansıttığını ifade eden araştırmalar var.

Katılımcılara bazı insanların sosyal medya hesaplarını inceleme imkanı vermişler. İnsanlar genel olarak hesabını beğendiği kişiyle gerçekte de tanışınca ondan hoşlanmış ya da beğenmediği kişiden hoşlanmamış. Daha ayrıntıları da vardı ama hatırlamıyorum. Özetle kendimizi yansıtıyoruz.
0
şubatsonrası
(27.01.19)
Paylaşımlarından ziyade takip ettiği hesaplara bakıyorum. Herkes attığı tweetlerde ne kadar örnek bir insan olduğunu göstermeye çalışıyor ama ne bok oldukları takip ettiklerinden aşağı yukarı ortaya çıkıyor. Tweetlerine baksan düşünce özgürlüğü için canını verir ama Kadıköy Ülkü Ocakları'nın hesabını takibe almış :)
0
bruce mclaren
(27.01.19)
mesela bir kadın kendi fotoğraflarında güzel çıkmışsa ama hiç etiketlendiği fotoğrafı yoksa kesin göründüğü kadar güzel değil diyorum, üstüne üstlük dolandırıcı olduğuna kanaat getiriyorum. basit ve etkili bir yöntem, işe yarayan bir analiz.

demek ki yapıyormuşum. ne kadar tutarlı? hiç öyle dolandırıcı biriyle karşılaşmadım o yüzden bilemiyorum ama kendimce kanıtlarım sağlam.

gün içinden basit bir hikaye atarken bile yazı, smiley vs. kullanıp belirli noktaları aklınca "akıllı" bir şekilde kapatanlar var mesela, neyi gizlemeye çalıştığına göre
özgvüvensiz ya da kolpacı olduğuna kanaat getirebiliyorsun.

gel gelelim sosyal hesaplarımda gerçekte tanımadığım insanlardan çok az ekli, haliyle o analize sadece online olmuyor; kimin ne olduğunu biliyor oluyorsun. başkalarının hayatına burnumu sokmayı sevmediğim için de alakasız tiplerin sosyal medya hesaplarında gezinmiyorum.

hedefi belli stalk durumları hariç tebii *-*/
0
Bruce
(27.01.19)
Sadece profil fotoğrafını görüp yorum yaptığım kişilerde bile yanılmadım şimdiye kadar. Yazdıklarıyla ve paylaştıklarıyla troll olup olmadığını anlayabiliyorsanız kişiliğini analiz etmek çok daha kolay.
0
desdenova34
(28.01.19)
(5)

izlemelik ve dinlemelik müzik klipleri

gogu delen adam
lana del rey video klipleri gibi hem izleten hem dinleten şarkıları paylaşabilirseniz ne mutlu
lana del rey video klipleri gibi hem izleten hem dinleten şarkıları paylaşabilirseniz ne mutlu
0
gogu delen adam
(24.01.19)
lin pesto'nunkileri tavsiye ederim. biraz şey gelebilir ama benim hoşuma gidiyor :)
www.youtube.com
0
MtKrt
(24.01.19)
Klibe de şarkıya da bayılıyorum :)


www.youtube.com
0
patlamis misir
(24.01.19)
Normalde klip izlemem ama şu klipteki danslar çok komik:

www.youtube.com

İsanın yarın yokmuşçasına ve içinden geldiği gibi dans etmesi böyle bir şey herhalde :)
0
bruce mclaren
(24.01.19)
kitap arasında kalmış silgi tozu
(24.01.19)
iwasbornonamountainside
(25.01.19)
(11)

abd vizesi ve uçuş prosedürü

hayvan gibi yazar
yakın zamanda abd ye tezimle alakalı gitme durumum var. vizemi aldım. daha önce abd ye gidenlere sormak istiyorum.uçağa almama durumları da olabiliyormuş bu yaygın bir şey mi? 3000 lira verip bilet alacağız vize iptali vs olursa ne olacak ?ayrıca abd ye vardığımızda havalimanın da pasaport polisi ne
yakın zamanda abd ye tezimle alakalı gitme durumum var. vizemi aldım. daha önce abd ye gidenlere sormak istiyorum.

uçağa almama durumları da olabiliyormuş bu yaygın bir şey mi? 3000 lira verip bilet alacağız vize iptali vs olursa ne olacak ?

ayrıca abd ye vardığımızda havalimanın da pasaport polisi neler soruyor ?
0
hayvan gibi yazar
(22.01.19)
Eğer terör bağlantılarınız yoksa böyle şeyleri düşünmeyin. Her ülkenin böyle hakları var teorik olarak da işte aranan biri değilseniz bir şey olmaz.
0
whoosie
(22.01.19)
Pasaportunun süresi bitmek üzere ise almayabilirler. Amerika’ya giderken olmadı ama başka bir ülkeye giderken bir iş arkadaşımızın pasaport süresi 1 aydan az olduğu için kontuarda check-in yapmadılar. Check-in yaptıktan sonra uçağa almamaları için kapıda büyük olay çıkartman lazım.
0
malheiros
(22.01.19)
uçağa alınmama pek olası değil de pasaport polisi sizi ülkeye almayabilir. o anki duruma göre ahiret soruları da sorabilir, iyi eğlenceler diye buyur edebilir yahut ülkeye almayabilir.
0
prasinos
(22.01.19)
yok yahu, ekstrem bir durum o almama. gidince geri gonderilmen de ekstrem. sanki ihtimal yüzde elliymis, ne cıkarsa bahtına gibi yazıyor arkadaslar.

gidince de, niye geldin, nerede kalacaksın, hosgeldin. donus biletini de belki sorar. sen kalacak yer, donus bileti ve saglık sigortanı yanında bulundur.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(22.01.19)
almanyaya ilk gittiğimde cüzdanımı açtırıp kaç paran var göster demişlerdi. insanın psikolojisi bozuluyor. aynı saçmalık abd de de başıma gelir mi diye düşündüm. gerçi almanyaya 2.gidişimde hiçbir şey sormadılar ama ne bileyim.
0
🌸hayvan gibi yazar
(22.01.19)
Ben de bir konferans için gitmiştim. Gitmeden önce internette okuduklarım sayesinde pasaport kontrolünden acayip tırsmıştım. Bütün süreç içerisinde en kolay kısım burasıydı. Sıram gelince gerekli belgelerin olduğu dosyamı verdim. Polis sadece "how much?" dedi :)
0
bruce mclaren
(22.01.19)
facebookda bir grupta gördüğüm şey yüzünden şaşırdım ve araştırmaya başladım. vatandaş 3 sene önce washington dc belediyesi tarafından davetle abd ye turist olarak gitmiş, 2 sene sonra tekrar gitmeye kalktığında uçağa binerken abd den emir geldiğini uçağa binemeyeceğini çünkü vizesinin iptal edildiğini söylemişler. bu elemanda abd dış işlerine mail atmış niye böyle oldu diye belgelerinizin geçerliliği şüphe oluşturduğundan yeniden konsoloslukta başvuru yapmanız gerekiyor demişler. almanyadaki yaşadığım şeyi de düşününce kabus gibi.
0
🌸hayvan gibi yazar
(22.01.19)
yalnız bir yüksek lisans tezi yazacağım kafada saç kalmadı stresinden bıkkınlık geldi danışmanı ayrı dert, kitap ve kaynak yoksunu kütüphaneleri ayrı dert, seyahat etmesi ayrı. Gezmeyi de severim ama bu yuksek lisansa bulaştığımdan beri yetiştirme paniği yuzunden keyif alamıyorum hiçbir şeyden.
0
🌸hayvan gibi yazar
(22.01.19)
vize aldıktan sonra çok umurunda olmasın zaten bir sorunun olsa vize vermezlerdi. ama şuna kendini hazırla amerika'ya girişteki pasaport görevlileri çok suratsız oluyorlar heyecan yapma herkese karşı öyleler.
0
kraldan cok kralci
(22.01.19)
teşekkürler @kraldan çok kralcı

dikkat ederim. bu arada vizeyi alırken şubat sonunda gideceğimi söylemiştim, mart ayında gitmem sorun olur mu? konsolosluğa ve elçiliğe ulaşıp soramıyorum.
0
🌸hayvan gibi yazar
(22.01.19)
@hayvan gibi yazar hiç sorun olmaz rahat ol. vizen elinde olduğu sürece istediğin zaman gidebilirsin. hiç sorun yapma etme.
0
kraldan cok kralci
(23.01.19)
(10)

Mükemmel Türkçe Konuşan Çocuk

deveyi diken adamin ta kendisi
Cok zengin, egitimli ve seküler bir ailenin 12 yaşındaki erkek çocuğuna, ailesinin genel kültür duzeyi artsin isteğiyle talebi üzerine Osmanli Türkçesi özel dersi verdiğim bir erkek cocugu var.12 yaşında. Türkçe'yi harika kullanıyor. İngilizcesi çok iyi düzeyde. Cocuk çok karakterli ve ailesi harika
Cok zengin, egitimli ve seküler bir ailenin 12 yaşındaki erkek çocuğuna, ailesinin genel kültür duzeyi artsin isteğiyle talebi üzerine Osmanli Türkçesi özel dersi verdiğim bir erkek cocugu var.

12 yaşında. Türkçe'yi harika kullanıyor. İngilizcesi çok iyi düzeyde. Cocuk çok karakterli ve ailesi harika yetiştirmiş. Hem çocukluğunu yaşamasına izin veriyorlar hem de gayet olgun yetiştirmişler.

Kimsenin doğru ru düzgün Türkçe konuşamadığı bir çağda "Malumun ilamı" ifadesini kullanabilecek kadar dile hakim bir çocuk.

Kişiliğine, egitimine hayranım çocuğun. Fakat şöyle bir sorun var ki çocuk ailenin taleplerine bu denli olumlu cevap verdikçe ailenin çocuktan beklentisi fazlasıyla artıyor. Çocuğun zamanla kendini yetersiz hissedeceginden eminim.

Aile ne yazik ki elestireye çok acik değil. Onları karşıma almadan bu muhtemel sorunu sizce nasil ifade etmeliyim?

Bir de çocuğa kitap hediye etmek istiyorum. Bu profilde bir çocuğa hediye edeceğim kitap tavsiye eder misiniz siz de?
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(18.01.19)
Bu kadar dilden konusup bu kadar yazim hatasi yapmam mobilde olmamdan kaynakli. :)
0
🌸deveyi diken adamin ta kendisi
(18.01.19)
Ben sadece kitap kısmı için geldim; İhsan Oktay Anar ve Ahmet Hamdi Tanpınar. Ama 12 yaş için ikisi de ağır kitaplar. Hediye edip birkaç sene sonra oku denilebilir.
0
kablelvuku
(18.01.19)
Oktay Sinanoğlu kitapları olur belki
0
taurina
(18.01.19)
Ben şiir kitapları hediye ederdim. Tabii ben Cumhuriyet dönemi şairlerinden alırdım kitap, ama Divan'dan olsa daha iyi olabilir. Tabii daha basit şairlerinden. Hem kelime dağarcığı da atar diye düşünüyorum. Şiiri sevmesi de entelektüel karakterini etkiler. :)

bir de başka bir yabancı dile de ek olarak başlayabilir.
0
dont eat me
(18.01.19)
Tabii ki Saatleri Ayarlama Enstitüsü.

Filhakika, hülasa, behemehal, mamafih, çocuk kitaba bayılır. Yeni kelimeler de öğrenir.
0
Boğazlıkazak
(18.01.19)
Madem kelimelerle arası iyi, ben olsam nişanyan sözlük alırdım.
0
bruce mclaren
(18.01.19)
Ben olsam karışmazdım. Böyle bir aile muhtemelen sizin düşündüğünüz çoğu şeyi düşünüp buna göre yönlendiriyorlardır çocuklarını.Psikolog vs desteği de alıyordur büyük ihtimalle.
0
bisorumolacaktı
(18.01.19)
Ailenin saçmalamaya başladığı, 12 yaşındaki çocuğa Osmanlı Türkçesi yüklemeye çalışmalarından belli.
0
shangrilla
(18.01.19)
bisorumolacaktı +1

ben nişanyan sözlük vermezdim.
0
barbadoshayrettin
(18.01.19)
o niteliklerde bir çocuğun farklı ilgileri de olabilir. geçenlerde iş bankası yayınlarının kitapçısında 13-14 yaşında bir oğlan ve annesiyle karşılaştım. çocuk osmanlı ve milli mücadele tarihine dair kütük gibi kitapları bunu da okudum, bunu da okudum diye geçiyordu. ufak bir sohbetle ilgilerini öğrenebilirsiniz.


ayrıca aileyi müthiş takdir ettim. nasıl yetiştirmişler anlatın da biz de ilerde aynısını yapalım.
çocuğun kendini yetersiz hissedeceği ve ailenin çocuğa fazla yüklendiği hakkındaki endişeleriniz için de yine çocukla sohbet ederek çocuğu tanıyabilirsiniz.

mesela, sen nelere ilgi duyuyorsun, ben ona uygun osmanlıca yazı getireyim diye muhabbet açılabilir.

ayrıca benim arkadaşım da bu tarz bir üniversite çağında bir çocuğa osmanlıca ders veriyordu. çocuğun fazla anneci olmak dışında bir sıkıntısı yoktu. ona da yapacak bir şey yok herhalde. ben olsam fazla endişe etmezdim.
0
kullanıcı adı
(18.01.19)
(10)

Sizi sosyal medyadan takip eden ünlü var mi?

deveyi diken adamin ta kendisi
Selam, soru basliktadir. Gecenlerde ilk defa twitter actim 6-7 sene sonra. Birkac gun sonra Ferhat Gocer takip etti.Ismini veremeyecegim unlu bir pop sarkicisi kadin da instagramdan takip dm atti. "eyvah dusuyorum :)"Yazmis. Ne diyor la bu dedim. Megerse baya sosyal medyada meşhur bir espiriymis bu
Selam, soru basliktadir.

Gecenlerde ilk defa twitter actim 6-7 sene sonra. Birkac gun sonra Ferhat Gocer takip etti.

Ismini veremeyecegim unlu bir pop sarkicisi kadin da instagramdan takip dm atti. "eyvah dusuyorum :)"

Yazmis. Ne diyor la bu dedim. Megerse baya sosyal medyada meşhur bir espiriymis bu.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(14.01.19)
meshur sayilmaz da rusya'da bir okulda "putin amca icin olume gideriz vatan yolunda" tarzi aptalca bir sarki (ajdjdjdkd yazarken sinirim bozuldu) soyletilmesine tepki gosteren bir gazeteci abla (kizi da o okulda) insta'da takip ediyor beni. ilk ben ettim ama olsun. konustum bile, rusca ogreniyorum deyince "yaz arada pratik yapmis olursun" dedi ama utaniyom isinde gucunde kadin ne yazcam allasen
0
der meister
(14.01.19)
"nesi meshur" diyecek olursan haberlere falan cikmisti rusya'da ondan seettim, mobildeyim editleyemiyorum
0
der meister
(14.01.19)
Çek Cumhuriyeti'nin çok ünlü bir sanatçısı yakın arkadaşım. Sayılırsa, o var.
0
lisw
(14.01.19)
gülsin onay var ama o epey bir kişiyi takip ediyor.
0
ron dennis
(14.01.19)
dr. ali fazıl kasap takip ediyor beni.
aziz sancar'ın aldığı nobel projesinde çok önemli katkıları olan bir bilim insanı kendisi. aziz bey'le fikir teatisi seanslarımızdan biri sırasında tanışmıştık, çok beyefendi bir kişiliktir.

şaka şaka. chp kütahya milletvekiliymiş, tanımam etmem. doktor ama.

edit: oha süt kardeşimi unuttum lan!
süt kardeşim takip ediyor.
kendisi son dönemin parlayan dizi oyuncularından. adını söyleyemem, ifşa olurum.
0
Bruce
(14.01.19)
sözlükteki bir entry'den sonra metin arolat ve adını hatırlamadığım üç dört tv ünlüsü daha takip etmeye başlamıştı. hala ediyorlar mı bilmiyorum, aylardır ilgilenmiyorum twitter'la.
0
sir gawain
(14.01.19)
evet var. şu aralar yeni yükselmekte olan bir şarkıcı benim çok eski ve yakın bir arkadaşım. o takip ediyor.
0
interview with the vampire
(15.01.19)
Bedri Baykam
Devrim Özder Akın (Ünlü sayılır mı bilmem. Tiyatrocu. Arada dizilerde oynuyor)
Doğukan Polat (Ünlü sayılır mı bilmem. Arada reklamlarda falan oynuyor. Bir iki filmde de oynamış galiba)
0
i m cool with that
(15.01.19)
İnstagramdan bir kaç futbolcu takip ediyor bir de twitterdan fethat göçer ve metin şentürk var
0
Boris
(07.02.19)
Yossi Sassi. Gerçi Türkiye'de Orphaned Land dinleyen herkesi takip ediyordur :)
0
bruce mclaren
(07.02.19)
(9)

hangi youtube kanallarını ya da programlarını takip ediyorsunuz?

lordoz
biz eşimle mesut süre ile ilişki testi'ni düzenli olarak takip ediyoruz mesela, her pazar yayımlandığında yeni bölümünü izliyoruz. 140 journos videoları da -içerikleri bazen çok sığ kalsa da- ilgimizi çekiyor.sizin de bunun gibi düzenli olarak takip ettiğiniz, yeni bölümü yayımlansa da izlesek diye
biz eşimle mesut süre ile ilişki testi'ni düzenli olarak takip ediyoruz mesela, her pazar yayımlandığında yeni bölümünü izliyoruz. 140 journos videoları da -içerikleri bazen çok sığ kalsa da- ilgimizi çekiyor.

sizin de bunun gibi düzenli olarak takip ettiğiniz, yeni bölümü yayımlansa da izlesek diye beklediğiniz youtube kanalları ya da programları var mı?

enes batur, yap yap gibi ergen kitleye anlamsız videolar çeken kanallardan ziyade gerçekten bir konusu ve kaliteli içeriği olan kanallar arıyorum ama bulamıyorum.
0
lordoz
(12.01.19)
Bir ara eşimle gezigezive kanalını takip ettik biraz sonra baktık biraz tanininca izlenme olunca azitmaya başladılar. Şımarık şımarık hareketler, olur olmaz açıklama videoları. Bir banka hesabı koyup para istemeler. Bıraktık.

Cüneyt Özdemir, Coşkun Aral ve tutu var. Tutu'ya ben bakıyorum abone değilim ama. Bir de şişko bir doktor var. Adını hatırlayamadım onu da arada görürsem bakıyorum.
Buldum.Dr. Aydın.

Bir de hintlilerin vloglarina bakıyorum. Tuhaf geliyor, renkli, pis. O kokuyu buradan duyuyormuşum gibi.
0
kirmizipilotkalem
(12.01.19)
cüneyt özdemir'i takip ediyorum bir de coşkun aral'ın kanalını ikisi de gayet keyifli geliyor.

140journos hiç bana hitap etmedi, ifa akademi eskiden format olarak iyiydi ama sürekli bir atraksiyon içinde olduklar için izlemiyorum artık çok sıkıcı ve bayık geliyor.
0
killerbee
(12.01.19)
hayvanların dostu Tayfun Demir'in kanalı. Bütün videolarını heyecanla bekliyorum ve seyretmek terapi oluyor adeta.

www.youtube.com
0
elinde tivit
(12.01.19)
mesut süre'yi ben de bi iki haftadır izliyorum eski bölümlerine de baktım. Onun dışında post 42'nin çoğu videosunu severek izliyorum. Boş muhabbetleri baya sarıyo zaten önceden de tanıdığım adamlar oldukları için. Eskiden itici bulsam da son dönemlerde koreli chaby'nin 3 yabancı 1 türk formatını seviyorum. Yani muhabbetler bazen çok kaliteli gelmiyor ama yine de farklı milletlerle ilgili bi şeyler görmek hoşuma gidiyor. Bu formatın yine böyle youtube kanalı tarzı daha kaliteli yabancı versiyonu olsa baya severdim(elin oğlu ya da kore versiyonu abnomal summit'i biliyorum).

Yabancılardan genelde bilgi içerikli sayfalar takip ediyorum tarih, genel kültür, coğrafya, ülkeler falan.

Geography Now
CGP Grey
WonderWhy
Half as Intersting
Wendover

şu an aklıma gelenler bunlar. WonderWhy ve CGP Grey çok nadir video atar ama çook güzel videoları var. Geography Now'ı 20 bin takipçili olduğu günlerden beri takip ediyorum, alfabetik listeyle ülkelerle ilgili videolar çekiyor. Güzel bi konsept.

Ha bu arada Sunay Akın'ın da güzel bi youtbe kanalı var.

Şimdi listeme tekrar baktım da Emir Yargınla Çakal Lezzetlere bakabilirsin. Hem güzel yemek tarifleri veriyor hem de muhabbeti falan sempatik.
0
nundu
(12.01.19)
Turkce kanallardan bir tek Oguzhan Ugur'un kanalını ve onedio kanaldaki pinc programını takip ediyorum.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(12.01.19)
Epic Rap Battles of History
Langfocus
Adı değişmiş veya kalkmış olabilir ama ozbayasar diye bir kanal vardı, 70'lerin plaklarının kayıtlarını koyardı. Ona bakardım bir dönem.

İlişki Testi'ni ben de seyrederim. Bir ara İlker Gümüşoluk'un "Apartman Sohbetleri"ni de izlerdim ama epeydir çıkartmıyor.
0
d max
(12.01.19)
Benzin tv. Savaş cebeci. Ağır sağlam.
0
Delay Fuze
(12.01.19)
Bu ara en çok Medyascope'taki Din, Devlet, Toplum programını (www.youtube.com ve Apostate Prophet kanalını (www.youtube.com) takip ediyorum. Bir de fırsat buldukça Kurzgesagt (doğru mu yazdım bilemedim) kanalındaki videolara bakıyorum.
0
bruce mclaren
(12.01.19)
Beyhan budak-psikolog
Başak Kablan-her telden çalıyor
0
marifet
(12.01.19)
(7)

kariyer.net - profil incelenmeden iş görüşmesine davet

tabudeviren
yaptığım bir iş başvurusuyla ilgili az önce bir telefon aldım ama özgeçmişmi inceleyen firmalara baktığımda şirketi göremiyorum.profili incelemeden direkt yazdırılabiliyor mu acaba?daha öncesinde, "başvurunuz ulaşmıştır, uygun olmanız durumunda görüşeceğiz" diye mesaj gelmişti, merak ettim.
yaptığım bir iş başvurusuyla ilgili az önce bir telefon aldım ama özgeçmişmi inceleyen firmalara baktığımda şirketi göremiyorum.

profili incelemeden direkt yazdırılabiliyor mu acaba?

daha öncesinde, "başvurunuz ulaşmıştır, uygun olmanız durumunda görüşeceğiz" diye mesaj gelmişti, merak ettim.
0
tabudeviren
(09.01.19)
başvuru yaptıgında profiline yazdıkların, otomatik olarak pdf formatında, şirket yetkilisinin mail adresine geliyor. bu nedenle profiline bakmasına gerek yok.
0
delidir yakalayin
(09.01.19)
@delidir yakalayın, böyle bi ayar var mı? benim kullandığım işveren arayüzünde ben böyle bi ayar göremedim. kaldı ki popüler bi ilan yayınladıysanız binlerce başvuru gelir ve hepsi ilgilinin mailine düşerse kaos olur.

benim gördüğüm başvuruyu yazdırabilmek için önce açmak gerekiyor.
0
elorelia
(09.01.19)
delidir yakalayın sallamış, kariyer.net in öyle bir ayarı yok yıllardır kullanıyorum.

kariyer son 3-4 ayda altyapı değişikliği yaptı, görüntülemelerde fln hata olabilir, özgeçmişinize kesin kariyer.net üzerinden ulaştıklarına emin misiniz?
0
benaslinda
(09.01.19)
evet hocam. başka sitede profilim yok ve oradan başvurdum zaten.
0
🌸tabudeviren
(09.01.19)
Aslında bana da oluyor bu durum. Özgeçmişim görüntülenmeden arandığım oluyor ama nadir oluyor. Acaba anonim olma gibi bir özellik var mı?
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(09.01.19)
ben linkedin ile karıştırmışım pardon. kariyer net ile ilgili bilgim yok maalesef. arz ederim :)
0
delidir yakalayin
(10.01.19)
kariyer.net kullanmıyorum ama yazılım geliştiricisiyim. Görüntülenme, tıklanma, izlenme vb. gibi sayılar genellikle anlık ve/veya kesin değildir. İhtiyaca göre saatlik, günlük veya haftalık olarak tazelenebilir. Yani şu an profilinize kimin girdiğini görememenizin sebebi böyle bir şey olabilir.
0
bruce mclaren
(10.01.19)
(11)

Almanların bilimdeki üstünlüğü

ya ben lan neyse
her taşın altından Alman çıkıyor. kendi ülkelerinde yaptıkları yetmemiş abd ve japonya'yı da bugünkü seviyeye getirmişler. soru şu: neden bu kadar başarılılar? ne oldu da bu barbar halk bu hale geldi?
her taşın altından Alman çıkıyor. kendi ülkelerinde yaptıkları yetmemiş abd ve japonya'yı da bugünkü seviyeye getirmişler. soru şu: neden bu kadar başarılılar? ne oldu da bu barbar halk bu hale geldi?
0
ya ben lan neyse
(08.01.19)
disiplinli çalışmak savaş zamanı gelişmenin zorunluluğu hitlerin baskılarıda askeri alanda gelişmeleri hızlandırmış tabi.
0
basond
(08.01.19)
Disiplin falan fasa fiso. Hepsi asiri benciller. Egoistligin sonucu olarak boyle olduklarini dusunuyorum. Cunu istediklerini alana kadar her turlu pislige basvuruyorlar.
0
superfluid
(08.01.19)
Almanlar ulus devletlerini diğer Avrupa devletlerine göre geç kurdu. İdeolojik aynılaştırmayı pompalamayan merkeziyetçi bir yapının var olmaması özgür ve farklı düşünce ortamlarının olmasını sağladı. Ayrıca Almanların bu geç uluslaşmasından dolayı ne sömürgeleri vardı ne de coğrafyaları doğal kaynak zenginiydi.
(bkz: resource curse)

Naziler iktidarı almadan Berlin dünyanın en özgürlükçü şehirlerinden biriydi. Bakma bazıları Hitler Almanya'ya sanayi devrimi yaptırdı der. Almanya zaten devdi ve bir çok umut vaadediyordu. Naziler bu sanayiyi kendi amaçları için sömürdü ve onlarca başarılı bilim adamının dünyaya dağılmasına sebebiyet vererek Almanya'nın geleceğini çaldı.
0
nrn
(08.01.19)
oncelikle, insanlari irklarina gore ayirmayi, etiketlemeyi dogru bulmuyorum. her birimiz insaniz. irk kategorizesi dogru degil. ben dunya'ya o gozle bakmiyorum.

bos isle ne kadar az ugrasirsan, kim olursan ol yaptigin iste basarili olursun. seni ilgilendirmeyen, isin olmayan seylerle ugrasmak, zaman oldurmek yerine herkes sadece kendi isiyle ugrasip isine kafa yorsa, odaklansa dogal olarak parildar.
0
Leonardo~Da~Vinci
(08.01.19)
Eğer barbar halk arıyorsan önce kendi ait olduğun halka bakmanı tavsiye ederim :)
Almanya'nın bilimde Amerika'dan veya Britanya'dan üstün olduğunu söylemek pek mümkün olamaz. Eğer anglosaksonların (alman+ingiliz+iskoç vs) kavim olarak bilim ve diğer şeylerde diğer topluluklardan üstün olduğunu söylersek bu daha doğru olur.

Anglosaksonların üstün olmasındaki zannımca temel sebep şudur:
Fenotip = Genotip + Çevre. Eğer tüm canlılığın tek bir ortak atadan geldiğini düşünürsek genotipi bir kenara koymamız gerekir. Geriye tek bir şey kalıyor: Çevre
Dikkat ederseniz bilimsel ve kültürel olarak en gelişmiş toplumlar hep iklimin soğuk, havanın genel olarak kapalı olduğu yerlerde yaşıyor: Almanya, İngiltere, İsveç, ve Kuzey Avrupa'nın tamamı, hatta Rusya. Amerika'yı saymıyorum çünkü Amerika zaten biyolojik tarihi göz önüne aldığımızda çok yeni bir ülke. Zaten Amerikan toplumunun ana direği de anglosakson'dur.

Peki neden soğuk iklimde yaşayanlar bu konularda daha üstün oldu? Bence 1- Soğuk hava insanları ısınma, barınak, besin bulma gibi problemlere daha mekanik ve pratik çözümler bulmaya zorladı, bu da bu insanların beynini daha fazla çalıştırmasına neden oldu. Yıllar geçtikçe beyinleri sürekli problem çözme ve fikirler üretmeye yönelik evrimleşti.
2- Soğuk hava insanların sürekli topluluk halinde hareket etmesinden çok, mekansal zorluklar nedeniyle bireyselleşmeye itti. Yalnız kalmanın vermiş olduğu düşünce egzersizleri fırsatı da onların yeni ve yaratıcı fikirler üretmesine sebep oldu. Ve yılllar yılı beyinleri yine bu yönde evrimleşti.

Eğer dünyanın siyasi haritasına bakarsanız nerede gelişmemiş, sürekli birbirine yiyen insanlardan oluşan ülke görseniz hep sıcak iklim ülkeleridir. (İstisnaları hariç tutuyorum) Bkz: Ortadoğu, Türkiye, Afrika'nın tamamı, Latin ülkeleri, Çünkü evrimsel olarak bu saydığım çevresel avantajlara sahip değillerdi.

Çevre ve doğa, varlıklara bilgiyi kodlayan yegane veri deposudur. Bu yüzden bir soruya cevap arıyorsanız, o sorunun içinden çıktığı çevreye bakın derim.
0
fobfilm
(08.01.19)
why nation fail kitabını okursanız iklimin gelişim ile ilgili olmadığını göreceksiniz, yine 1000yılındaki medeniyetler ve m.ö. medeniyetler bunların başlıca sebepleri

bir çok sebep var ama ben temel bir sebepten bahsedeceğim

adamların her meslek için idol aldıkları en az 10 adam var
mesela
makineci, kimyacı, sosyolog, doktor, arkeolog, şair, yazar, felsefeci, atlet, psikolog vs
hadi bırak doğa bilimlerini vs diyelim ki hobi olarak taş topluyorsun veya yaprak biriktiriyorsun bu gibi şeyler için bile adamlarda idol alabileceğin en az 10 adam var ve bu idoller kendi mesleki yeterliliklerini ve geçmişlerini kitaplaştırmışlar ve müzeleştirmişler.

mesela çok iyi bir mühendis olmak istiyorsan idol alabileceğin en az 50 adam var bunların hepsinin müzesi, kitabı ve kendi otobiyografileri var. okuyup haa demek ki böyle yapmış diyebiliyorsun.

bizde her mühendis tekerin icadından başlıyor işe. o alman yapar aq temel bir bariyer olmuş çünkü araştırmasa da bakıyor geçmişine öyle ahım şahım bir iş yapan adam yok. bilinç altında kayıtlı bu maalesef.

bizde 1400'lü yıllardan beri kim var? oktay sinanoğlu mu? yunus çengel mi? hüsnü özyeğin mi? kim var doğru dürüst tanıdığımız veya araştırıp bulmak istediğimiz.

yani elemanlar hangi meslek dalı olursa olsun o mesleğin etiğini, kültürünü bir sonraki insanlara bırakıyor ve yeni gelen adam oradan daha güçlü bir şekilde devam ediyor.
0
dedim dedim de kime dedim
(08.01.19)
@dedim dedim o kitapta ne yazıyor bilmiyorum ama bahsettiğin şey biraz anlamsız. Bu onlarca idol neden onlarda ortaya çıktı'nın cevabı nedir o zaman? Doğanın her şeyin sebebi olduğu benim teorim değil zaten (Eğer bir sebep sonuç ilişkisi kuracaksak) Bilim adamlarının hemen hepsi bunu söylüyor, buna Einstein da dahil. Bahsettiğin kitaptan daha güçlü referanslar anlayacağın.
0
fobfilm
(08.01.19)
@fobfilm

senin için ekran görüntüsü aldım hocam, osmanlıya biraz giydirmiş ama olsun. culture'den önce çoğrafya iklimi vs açıklıyor işte.

i.hizliresim.com

www.dr.com.tr

burada çeşitli hipotezleri örnekler ile açıklıyor bu çoğrafya, iklim, kültür cahillik vs etkili midir diye.

işte adamlar da mükemmel bir kültür aktarımı alışkanlığı var. bu sadece bilimsel değil puzzle yapan adam bile neyi nasıl yaptığını insanların nasıl yapması gerektiğini vs yazıyor ve sonraki nesile aktarmaya çalışıyor. bir tür toplumsal alışkanlık biraz almanca literatür taradığında taş toplayıcıların (amatör) klüplerini bu klüplerin kendi müzelerini falan görüyorsun. kafayı yersin yani.

bu alışkanlık kaç yılında nasıl başlamış onu bilmiyorum.
0
dedim dedim de kime dedim
(08.01.19)
@dedim dedim bu bahsettiğin aktarma alışkanlığı bir sebepten ziyade doğanın beyinlerine bahşettiği özelliklerin sonucu. Daha temel/biyolojik düzeyde bakarsak anahtar bir şekilde: çevre. Soğuk ve kapalı iklimin neden olduğu fikri ise tamamen bana ait tabi, doğru olabilir yanlış olabilir bilemem orasını. Ama doğanın etken olduğu fikri bilimsel olarak ispatlı. Seni hariç tutarak söylüyorum, bu söylediklerim Evrim'in doğruluğunu kabul etmeyen bir insan için hiçbir anlam ifade etmez tabi.
0
fobfilm
(08.01.19)
celal şengör'ün bu konudaki cevabı:

www.youtube.com
0
gezegen olan pluton
(08.01.19)
nrn güzel bir noktaya değinmiş. Bir yerde ne kadar çok merkeziyetçilik ne kadar çok tek başlılık varsa gelişme o kadar az oluyor. Almanya sadece bilim alanında böyle değil. Ufak ufak köyler bile 200 küsür yıllık biralarıyla meşhur. Kendi kimliklerini oluşturmayı başarabilmişler. Nüfusu 1.000'i anca bulan köylerin dünyaya kültür ihraç edebilmeleri muazzam bir şey. Nişanyan bu nedenle Almanya'nın neresine gitseniz bu şehir-taşra farkına pek rastlamazsınız diyor.

Ufak ufak şehirlerinde kasabalarında bile belirli alanlarda bilinen bir sürü eğitim kurumları var. Yanlış hatırlamıyorsam deneye dayalı eğitim reformunu Avrupa'da ilk uygulayan ülkelerden biriydi Almanya. Bir de sanayi ve eğitim kurumları arasındaki bağ güçlü. Otomotiv gibi alanlara yönelik meslek okulları sektörden direkt destek alıyor.
0
bruce mclaren
(08.01.19)
(4)

Yurtdışında oy kullanmak

megalomaniac
Ocak sonu itibariyle taşınıyorum. Oy hakkımın yanmasını istemiyorum, ne yapmam gerek orda kullanabilmem için?
Ocak sonu itibariyle taşınıyorum. Oy hakkımın yanmasını istemiyorum, ne yapmam gerek orda kullanabilmem için?
0
megalomaniac
(07.01.19)
Yerel seçimlerde yurtdışından oy kullanamıyorsunuz. Diğer seçimler için bulunduğunuz ülkedeki Türkiye'nin temsilciliğine gidip adres bildiriminde bulunmak yeterli. Seçim tarihinden 1-2 hafta önce belirlenen yerlerde (genelde konsolosluklar) bir hafta içinde gidip oyunuzu kullanıyorsunuz (ya da size "şu tarihte ve saatler arasında gel kullan" diyorlar.)
0
bruce mclaren
(07.01.19)
bruce haklı.
0
fayfim
(07.01.19)
Tasindiginizda normalde konsolosluga gidip ikametgahinizi oraya almaniz gerekir. Bunun da belli bir suresi var. (sureyi bilemiyorum) secime kadar ikametgahinizi almazsaniz oy kullanabilirsiniz ama o zaman turkiyede olmaniz gerekir. Alanda, konsoloslukta falan kullanamiyorsunuz yerel secimlerde.
Diger secimlerde ikametgahiniz oldugunuz ulkede bile olsa alanda veya konsoloslukta kullanabiliyorsunuz.
Ikametgah tasimasi icin bildigim kadariyla belli bir sure var, bu sureyi astiginizda ceza falan var deniyor ama ben gecirdigimde bir sey dememisti konsolosluk.
0
65 derece
(07.01.19)
oy hakkınızın yanmasını istemiyorsanız türkiye'ye gelmeniz gerekir, zaten yurt dışında yaşayan birinin başka dünyadaki mahallenin muhtarını belirlemesi dünyanın en saçma şeyi olurdu.
0
gezegen olan pluton
(07.01.19)
(8)

coveri kendisinden guzel sarkilar

Leonardo~Da~Vinci
var midir bildiginiz?ben su https://youtu.be/8cSLFfIQRPw sarkinin oyle sarkilardan biri oldugunu dusunuyorum.
var midir bildiginiz?

ben su youtu.be sarkinin oyle sarkilardan biri oldugunu dusunuyorum.
0
Leonardo~Da~Vinci
(06.01.19)
Var.

Bon Jovi - Keep On Rockin' In The Free World: www.youtube.com
0
halitkin
(06.01.19)
Delay Fuze
(06.01.19)
mylene farmer'in vertige'si. rus grubu stvore'nin rusça metal cover'ı (golovokrujenie) çok daha fazla hoşuma gidiyor. tabii bu benim objektif olmayan görüşüm. hem metal hem rusya hastası olunca orijinalini daha çok sevmek mümkün olmuyor. yine de orijinalini de beğeniyorum. her haliyle güzel şarkı. rusçası daha iyi.

ORJ: www.youtube.com

RUS: www.youtube.com
0
der meister
(06.01.19)
Fiona Apple - Across The Universe
Blind Guardian - Don't Talk To Strangers
0
ravenclaw
(06.01.19)
Ara ara soruluyor bu soru. Şu başlığı yukarı sabitleseler iyi olacak gibi: (bkz: orijinalinden iyi olan cover'lar)
0
shangrilla
(06.01.19)
Amr diab- osad einy( alaa wardi cover)
youtu.be

Love is blindness- Jack white
youtu.be

Roxanne - Annenmaykantereit
youtu.be

La vie en rose - Helena
youtu.be

Candan Erçetin - le meteque
youtu.be
0
Amaranta ursula
(06.01.19)
teritori
(07.01.19)
teritori +1 Özellikle Astronomy cover'ı muhteşem. Bu ara Dio'nun Dream On cover'ını da sık sık dinliyorum.
0
bruce mclaren
(07.01.19)
(21)

Uçağa binme fikri ile aranız nasıl?

ms brownstone
Ben her seferinde günler öncesinden gerilmeye başlıyorum ve her seferinde ciddi ciddi ölmek üzere biniyorum uçağa asdca. Hem yükseklik korkum hem klostrofobim var. Hiçbir şekilde diğer birçok insan gibi yayılıp da uyuyamıyorum mesela uçakta. Uçağın tekerleri yere değdiğinde de istemsizce sesli bir ş
Ben her seferinde günler öncesinden gerilmeye başlıyorum ve her seferinde ciddi ciddi ölmek üzere biniyorum uçağa asdca. Hem yükseklik korkum hem klostrofobim var. Hiçbir şekilde diğer birçok insan gibi yayılıp da uyuyamıyorum mesela uçakta. Uçağın tekerleri yere değdiğinde de istemsizce sesli bir şekilde "oh" çekiyorum. Şimdi yazınca bana da saçma geldi ama mesela dün gece rüyamda mart ayında yapacağım uçuşu gördüm. Pilot sayko çıkıyordu ve uçağa taklalar attırıyordu. Bugün 6 Ocak ve ben marttaki uçuşum için böyle saçma bir kabus görüyorum. Şaka gibiyim ama durum bu.

İşin kötü yanı da seyhat etmeyi aşırı seviyorum. Hatta şu an hayatta bana zevk veren ilk şey diyebilirim. Bir yandan da tuhaf bir şekilde uçak yolculuğunu seviyorum galiba içten içe. O başka yere ulaşacak olma hissi, dönüşte alçalırken özellikle akşamsa İstanbul'u izlemek falan da çok hoşuma gidiyor. Tam bir sevgi nefret ilişkim var yani uçaklarla.

Sizde durumlar nasıl? Var mı benim gibi korkaklar aramızda? Daha da ötesi önceleri korkup da daha sonra korkusunu yenebilen var mı? Anlatsanıza gökyüzünde insan yapımı bir araçta nasıl korkmadan durabildiğinizi. :(
0
ms brownstone
(06.01.19)
İnsan yapımı pek çok araçla daha basit bir şekilde de ölünebilir, uçak daha az riskli bu konuda ama benim yüksekle aram yok pek o nedenle geriliyorum.
0
angelus
(06.01.19)
Allaah allaaaah uçak bence en az korkutucu vesaitlerden biri.

Hıyar gibi araba kullanan şoförlerin taşıtları, denizde bi o yana bi bu yana sallanan vapurlar bence daha korkunç. Trenden bile daha rahat bence uçak. Tabii ben hiçbirinden korkmuyorum. Sadece sıralama yaptım.

Bunların içinde de en rahat uyku uçaktaki. 1 saatlik yolculuklar yaptım şimdiye kadar. Hepsinde uyudum. Yapacak daha iyi bi şey yok çünkü. Sıkıcı. Etrafta araba yok. Tren yollarının etrafındaki doğa yok. Vapurdaki manzara yok. Bilmemkaç feet yükseklikten yuvarlak bi top izliyosun, bulut mulut var. Google earth bile daha heyecanlı.

İçimden de uçak düşse ne güzel olur dedim hep. Kesin ölüm. Kılçıksız. Haberlere falan da çıkarız. Ölümsüz gibi aynı. “Bilmemne uçak kazasında öldü” diye adımız sonsuza kadar yaşar. Mis. Ölmezsen daha da güzel. Lost etkisi. Uçak kazasından kurtulmak herkesin yaşayabileceği bi tecrübe değil. Yaşamak isterdim
0
Delay Fuze
(06.01.19)
Cunku istatistik. Karada olumler daha yuksek olasilik. Bir de 16 saatlik ucuslarim oldu. Bos yere Traveller degilim alistim artik.
0
Traveller
(06.01.19)
Bir sıkıntım yok. Öğrenciyken hep uçağı kullandığım için alıştım epey. Hele bir de yamaç paraşütü ile uçtuktan sonra uçak artık çok da korkutmuyor. Ama garip bir şekilde her uçuşta aklima And dağları uçak kazası geliyor ve camdan dışarı bakarken ister istemez Fransızlarin (bkz: l'appel du vide) dedikleri hissi yaşıyorum. İlginç:/
0
Amaranta ursula
(06.01.19)
Uçağın yüksekliği yükseklik gibi gelmiyor bana ya. Şimdi garip gelecek ama ben de yüksekten korkuyorum ama her gün meslek olarak uçak uçuruyorum. Ama uçağın camından bakınca yüksekteymişim gibi gelmiyor. Ama yüksek bir binanın camından aşağı bakamam mesela ahah. Uçakta ölme ihtimalin yok gibi bir şey senin abi, bırak pilot düşünsün sen yaslan arkana uyumana bak :)
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(06.01.19)
Birinde Kibris'tan donerken ucak agir turbulansa girdi ya da ne boka girdi bilmiyorum isiklar sondu, sarsinti resmen Aksaray Konya git gel bozuk satih yollari gibiydi, bavullar dustu falan ortalik feryat figan olunca insan geriliyor tabi. Hepsini gec rahat edemiyorsun. Boyle olunca evet uc bucuk attiriyor.

Ama normal bir 3+ saat ucustan once mutlaka 2 tek atarim, ucakta da cilalarim. Boylece fazla zorlamaz.
0
bos gezenin bos ustasi
(06.01.19)
Ben de kısa uçuşlarda gerilirim.3 yıl önce okyanus ötesi güney amerikaya gittim.bu tarz uçuşlardan önce ve uçuş sırasında alkol aldığım için fazla takmıyorum.
0
sapkasiz cikmam abi
(06.01.19)
Kalkistaki o asansor hissi yasandigi sirada icimden "ulan stall mu oluyoruz yoksa" dusuncesi gecip biraz beni gerse de kokrmuyorum, biniyorum gonul rahatligiyla. Ucakta olmayi seviyorum.
Gerilirsem kalkista geriliyorum, duz ucusta rahatim.
0
stavro
(06.01.19)
çocukluğumdan beri iflah olmaz bir uçak hastasıyım, matematiğe kafam bassaydı lisede sayısal okur ve kesinlikle pilot olmaya çalışırdım. o yüzden uçağı çok seviyorum. benim için tek sorun yolculuğun sıkıcı geçmesi. çünkü kalkış ve iniş dışındaki kısımlarda uğraşacak hiçbir şey olmadığı için acayip bunalıyorum. kulaklar gittiği için doğru dürüst müzik falan da dinlenmiyor zaten, internet yok. kitap okuyayım desem araçta "beyin" gerektiren işlerle uğraşamıyorum ben, odaklanamıyorum hiç.

böyle taş sektirir gibi voink voink bi' inerek bi' yükselerek (hatta bi ismi vardı bu manevranın galiba) gitse uçak çok eğlenirdim. ama genel olarak uçağa binmeyi çok seviyorum diyemem çünkü havalimanındaki prosedürlerden, bekleme sürelerinden vs. nefret ediyorum. otogara veya gara gidip de otobüse/trene atlayıvermek daha hoş geliyor. o yüzden otobüs ve tren alternatifim varsa uçağı tercih etmem. yurtdışında mecbur.

velhasıl uçak güzel, seviyom ben. motorların çalıştığı an olsun, kalkış olsun çocuk gibi mutlu oluyorum ama işte havada geçen saatler çok sıkıcı. hiçbi şey görünmüyo. geceyse yine iyi... bulutlar ve ay varsa muazzam görüntüler çıkıyo.
0
der meister
(06.01.19)
Zibilyon kere bindim hala biniyorum hic sikintim yok
0
basond
(06.01.19)
uçağın tekeri yere deyince uyanıyorum. sıkıntı yok burada. korkunun ecele faydası yok.
0
argent dawn
(06.01.19)
bayılıyorum uçağa binmeye. telefona ivmeölçer indirdim, yükseklik falan hesaplıyorum kendimce, hıza bakıyorum, mesafeye falan. tabi ölçümlerin tamamı yanlış, ama çok zevkli lan. yurtdışı uçuşlarda bazen internet satın alıp kendimi takip ediyorum flightradar24 üzerinden.

boş zamanlarda da telefonda airline commander oynuyorum. orada görüyorsun aslına uçak indirip kaldırmanın çok da zor bir şey olmadığını.

en sevdiğim şey uçak kalkmadan kanatları titreyene kadar hızlanması, sonra tekerleri yerden kesmesi. bir de teker koyduktan sonraki fren. hastasıyım.

ortaokul 1. sınıfta bir çocuk iken beni tek başıma uçağa bindirdiler. bişeyler oldu filan, pilotlar sağolsun beni kokpite almıştı o zaman. izlemiştim ben de oturup. o günden beri hastasıyım uçmanın.

niye pilot olmadım lan ben hakikaten?
0
babilbaligi
(07.01.19)
bu kadar geriliyosan niye ucaga biniyosun ki? Trenle ya da arabayla da seyahat edebilirsin
0
lamartin
(07.01.19)
Ben de öyleyim bu yüzden hep alkollü uçuyorum. En son Kiev uçağına binerken birinin koluma girdiğini hatırlıyorum.
0
heidi'nin dedesi
(07.01.19)
Ben de geriliyorum, fakat her zaman aynı oranda değil. Yani genel olarak psikolojimin daha sağlam olduğu zamanlarda daha rahatım.. İşin ilginci, kalkış ve inişlerde çok korkmuyorum da, havadayken en ufak türbülansta ödüm kopuyor, ellerim terlemeye başlıyor. Hatta türbülansa gireriz diye tuvalete gitmeye korkuyorum, gidince hemen işimi bitirip dönmeye bakıyorum. En uzun yolculuğum 4 saatti, ben de seyahati çok sevdiğim için bununla yaşıyorum bir şekilde, hatta seneye okyanus aşırı uçma planımız var ama bakalım. Daha uzun yolculuklarda alkol yardımcı oluyor gerçekten.
0
gmzo
(07.01.19)
valla benim olsa da binsek şeklinde :)

en son gps loggerım ile binmiştim. uçağın acclerationu'u nu ve gittiğim rotayı kaydetmiştim.

tabi telefonla değil kendi gps modülü olan bir logger ile :)
0
killerbee
(07.01.19)
Türkiye'de evden havalimanına gidene kadar başınıza bir şey gelme ihtimali uçaktayken gelme ihtimalinden çok daha yüksek :)

Kalkarken motorlara tam güç verildiğindeki hız hissine bayılıyorum. Tırmanırken de emekli apartman yöneticisi gibi "teknoloji işte adamlar yapmış" diye içimden geçirmeden edemiyorum.

Sadece bir kere uzun bir uçuştan sonra uçaktan inme süresi uzayınca "laaan nefes almam lazım" diye pirenelir gibi oldum.
0
bruce mclaren
(07.01.19)
youtube/kerem gök/enter.

efendi çocuk, düşük bütçeli, samimi videolar koyuyor. uçaklara olan aşkını görürsen belki rahatlarsın. ha bol bol uçak kazası videosu da var, daha beter de olabilirsin o da ayrı.
0
onemoremile
(07.01.19)
ilk uçak deneyimimi kız arkadaşım ile tatilden dönerken yaşadım. kesinlikle 12 saatlik otobüs yolculuğu karşısında çok cazip. fakat çok gerildim uçaktayken. koala gibi kızın kolundan ayrılamadım çok rezil anlardı. şimdi öyle bir durumda olsak yalvarır araba kiralar uykusuz kalır yine giderim diyorum.

umarım yenerim bu stresi. yoksa sarhoş binmek zorunda kalacağım uçaklara.
0
kablelvuku
(07.01.19)
Zerre umrumda olmuyor bir kere uçak ciddi türbülansa girmişti ben uyuyordum insanların panik sesleriyle ve sarsıntıdan uyandım başka bir şey mi var diye bakındım yok türbülans nedeniyle panik olmuşlar uyumaya devam ettim :D ama yükseklikten korkuyorum aslında mesela bir kere kamikazeye bindim aklım çıktı kalp krizi geçiriyorum sandım. Bir kere de dünyanın en az ekstrem doğa sporu olan zipline yapmıştım son anda vazgeçtim binmiycem ben hayır hayır hayııır derken görevli beni itti o şekilde bindim :D uçak güvenli bir his veriyor bana açıkçası o an zarar göreceğimi düşünmüyorum.
0
pastörizesüt
(07.01.19)
ilk bindiğim zamanlar çok stres yapıyordum
şimdi biner binmez kulak tıkacı + boyunluk + göz bandı takıp uyuyuorum
benim için otobüs yolculuğundan bir farkı kalmadı
aradayalanan türbülanslar diriltiyor tabii insanı
0
superb
(07.01.19)
(1)

Besim Tibuk’un savunduğu anlamda liberal olan bir ülke var mı?

levent bilgen
Kendisine aşina olanlar günümüzde ya da geçmişte ülkelerin yönetim şeklinde bu şekilde liberal olan ya da bu bakışa kendini yakınsayan ülke ya da ülkeleri örnekleyebilir mi?Örtük bir kapitalizm tarifi değil mi aslında Besim Tibuk liberalizmi? Vurgusu en temelde ve öncelikli olarak ekonomiye dayanan,
Kendisine aşina olanlar günümüzde ya da geçmişte ülkelerin yönetim şeklinde bu şekilde liberal olan ya da bu bakışa kendini yakınsayan ülke ya da ülkeleri örnekleyebilir mi?

Örtük bir kapitalizm tarifi değil mi aslında Besim Tibuk liberalizmi? Vurgusu en temelde ve öncelikli olarak ekonomiye dayanan, tarifini sürekli çoğulcu ekonomiyle örnekleyen kişisel bir liberalizm okuması aslında Besim Tibuk’un tanımladığı liberalizm.
0
levent bilgen
(05.01.19)
Besim Tibuk'un liberalizm tarifinde en temelde hukuk devleti, basın özgürlüğü ve sivillik (bugün belki çok önemli gelmiyor ama o zamanın şartlarında sivillik çıkışı yapmak epey cesaret istiyormuş :)) var. Tibuk'a göre bu üç şey olmadan zaten ekonomik kalkınma mümkün değil. Siz bence Tibuk yerine Özal'ı tarif etmişsiniz :)

Tibuk'un ekonomik modelinde en katıldığım fikirlerinden biri Türkiye gibi küçük-orta-aile girişimi dolu bir ülkede devletin bu insanların boğazını sıkmaktan vazgeçmesini savunması. Diğeri de devletin girişimci olması yerine denetleyici olması. Ki bu iki açıdan dünyadaki tüm gelişmiş liberal demokrasilerle benzer görüşleri savunuyor.
0
bruce mclaren
(05.01.19)
(4)

ekşi'de engellenenlerin entry'lerini şükela modunda da görmek istemiyorum

Bruce
ekşi bozdukça engellediğim yazarların entry'lerinin bir başlığın en beğenilenlerinden olma durumu da arttı. ben bu tek hücrelilerden uzaklaşmak istedikçe diğer tek hücreliler yüzünden bir de en beğenilenlerde karşıma çıkıyorlar. yok mu şöyle bir eklenti, engellediğim yazarların yazdıklarını hiçbir i
ekşi bozdukça engellediğim yazarların entry'lerinin bir başlığın en beğenilenlerinden olma durumu da arttı. ben bu tek hücrelilerden uzaklaşmak istedikçe diğer tek hücreliler yüzünden bir de en beğenilenlerde karşıma çıkıyorlar.

yok mu şöyle bir eklenti, engellediğim yazarların yazdıklarını hiçbir istisna olmadan okumayabileyim?
0
Bruce
(05.01.19)
Ben de aynı dertten muzdaribim. Tek kelimelik sözde geyik içeren alakasız başlıklardaki entry'ler tepeye oynuyor şaka gibi. Hem salak yazar sayısı arttı hem de o salakları oylayan salak sayısı arttı malesef.
0
bos gezenin bos ustasi
(05.01.19)
5000 kişiyi engellediğim için (evet o kadar işsizim her önüme geleni engelliyorum ama bu sayede aylardır aktroll entrysi okumadım) kendi "mallar sürüsü" eklentimi yazmaya başladım. Bitirdikten sonra bu özelliği de eklemek çok zor olmaz. Sözlük sağolsun engellenmiş yazarların sıralı tam listesini tek seferde almak hala kolay. O zamana kadar yazan biri çıkmazsa buradan eklentinin linkini duyururum.
0
bruce mclaren
(05.01.19)
Ben de istiyorum ama olmuyo
0
Delay Fuze
(05.01.19)
sevgili nikdaş mclaren çok minnettar kalırım öyle bir şey yaparsan, baksana tek biz değilmişiz hem. destek verebileceğim bir şey olursa söyle lütfen, gittikçe çekilmez bir hal almaya başladı çünkü bu sözlük zımbırtısı.
0
🌸Bruce
(05.01.19)
(13)

Suriyelilerin Taksim meydaninda bayrak acip sloganlarina ne diyorsunuz y

tolgame
Twitter ve eksi sözlükte yeni yılın ilk gününde konusalan gündem bu olmuş düşünün biz Taksim ve çevresine güvenlik nedeniyle gidemezken hemen hemen gördüğüm herkes evinde ailesiyle yılbaşına girerken Suriyeliler sanki ülke onların gibi bayrak acip slogan atamalarına ne tepki veriyorsunuz?
Twitter ve eksi sözlükte yeni yılın ilk gününde konusalan gündem bu olmuş düşünün biz Taksim ve çevresine güvenlik nedeniyle gidemezken hemen hemen gördüğüm herkes evinde ailesiyle yılbaşına girerken Suriyeliler sanki ülke onların gibi bayrak acip slogan atamalarına ne tepki veriyorsunuz?
0
tolgame
(01.01.19)
Bunlar daha iyi günleriniz bana göre. Artık önüne geçilemez bu suriyelilerin.
0
Boris
(01.01.19)
Kim ne diyebilir bu saatten sonra, elin arabı bizim ülkemizde bizim paramızla/vergimizle gününü gün ediyor. Bizse çalışıp edip bunların masrafını ödüyoruz. Ki bunlar daha iyi günlerimiz, 10 sene sonra iş işten çoktan geçmiş olacak.
0
koskoca kirpi
(01.01.19)
Bir tepki veremiyorum. Adamları ülkelerine yollayacak formül ya da yetki bende değil. Şu tarz şeyleri izledikten sonra ilkelleşip ırkçı bir insan oluyorum sadece başka da bir şey yok.
0
ruhen hastayim ben
(01.01.19)
malumun ilanı.
0
asilsiz suclama
(01.01.19)
mesela fransadaki türkler böyle bir şey yapsa da fransızlar böyle tepki verse ne hissederdiniz? suriyelilerden hoşnut değilim evet ama bu kadar faşist olmamak lazım.
0
prasinos
(01.01.19)
Sanki ulke onlarin gibi.mi?
Ulke onlarin zaten.
0
acemi
(01.01.19)
ben bu ulkde egitimlisinden cahiline kadar bu kadar irkcilik oldugunu gordugum icin turk milleti adina utandim.
0
gezegen olan pluton
(01.01.19)
ikiyüzlülük korkaklık, insanların ülkelerini bırakıp kaçmalarına sebep olanlara ses çıkarmaya korkanlar gücü yettiğine milliyetçilik soslu laf söylüyor

suriyeliler taksime eğlenmek için çıkarken de risk almışlar, bir çok güvenlik sorunu da yaşanabilirdi, bu riski alıp sen de çıksaydın madem

biz neden taksimde ya da başka yerde rahatça güvenli bir biçimde eğlenemiyoruz da evde tıkılı kalıyoruz sorusunun muhatabı suriyeliler değil, herkes kim olduğunu biliyor da sesini çıkarmıyor
0
freebird5406_2
(01.01.19)
Enteresan geliyor. Çünkü ideolojik olarak bunların bizdeki muadilleri yılbaşı kutlamanın günah olduğunu savunan İslamcı kesim, lakin bunlar kendileri o "gavur adetini" kutluyorlar.
0
d max
(01.01.19)
Bir kürt olarak oh be! diyorum. Suriyeliler sayesinde ırkçılık yön değiştirdi azıcık da olsa nefes alıyoruz valla. Ne kadar acı değil mi ?
0
olaylar olaylar
(01.01.19)
but that was just a dream
(01.01.19)
Savaşmayı reddetme hakkı olamaz mı insanın ? Birileri savaş çıkarmış, sen piyon gibi onların peşinden gitmek zorunda mısın ? Beyin fırtınası yapalım diye soruyorum.
0
alicandan
(01.01.19)
gezegen olan pluton ve freebird5406_2 +1

Aylık 5.000 TL maaş alan birinin ödediği yıllık gelir vergisi: 14.800 TL + 5.200 TL. Buna KDV'sinden tutun iletişim bilmem ne vergisine kadar "seve seve" alınan bir sürü vergiyi de ekleyince, devletin vatandaştan aldığı verginin boyutu muazzam.

Devlet bu parayla çok rahat hem geçim sıkıntısı yaşayan vatandaşına sosyal yardımlar aracılığıyla destek olabilir, hem Suriyelileri topluma entegre etmek için yatırım yapabilir (ki AB'den sırf bunun için alınan yardımları saymıyorum bile), hem de gelir adaletsizliğini azaltmak ve işsizliği önlemek için daha uzun vadeli programlar uygulayabilir.

Türk insanı her zamanki gibi bunun hesabını devletten sormak yerine kolayı seçip bütün hıncını Suriyelilerden çıkarıyor. 1-2 yıl içinde Suriyelileri hedef alan bir diğer İstanbul pogromu yaşanırsa şaşırmam. 50-60 sene sonra her sene 6-7 Eylül'de yapıldığı gibi "ya aslında çok iyi insanlardı ama işte dış güçlerin oyununa geldik yoksa bizim kültürümüzde böyle şeyler yoktur" denir geçilir.
0
bruce mclaren
(01.01.19)
(19)

Kitap okumanın olayı tam olarak nedir?

yazar yazmaz yazan yazar
Merhaba Arkadaşlar, Öncelikle kitap kurdu birisi değilim ama ayda 1 kitap en azından okurum. Benim sorunum şu ki okuduğum kitapla alakalı hiçbir şey kalmıyor aklımda. Örneğin en son Yılmaz özdil'in M.Kemal kitabını okudum. büyük bir iştahla okudum hatta meğer bilmediğim ne çok şey varmış Atam hakkın
Merhaba Arkadaşlar,

Öncelikle kitap kurdu birisi değilim ama ayda 1 kitap en azından okurum. Benim sorunum şu ki okuduğum kitapla alakalı hiçbir şey kalmıyor aklımda. Örneğin en son Yılmaz özdil'in M.Kemal kitabını okudum. büyük bir iştahla okudum hatta meğer bilmediğim ne çok şey varmış Atam hakkında dedim okurken. Şu an bana sorsanız neler vardı kitapta diye inanın bir cümle bilgi veremem. kitabı sanki hiç okumamış gibiyim yani ama kesinlikle tavsiye edebilirim, harika bir kitaptı diyebilirim. Dünya klasiklerinin hepsini okumuşumdur mesela ama inanın aklımda tek bir cümle yok. ne baş kahramının adını hatırlıyorum ne de olay örgüsünü.

Kitap okumamızın amacı kitabı aklımızda tutmak, özet olarak anlatabilmek mi? eğer böyleyse ben hiç gözlerimi yormayayım boşuna, bu iş bana göre değil demek ki. Yok ne alakası var xxx sebepten kitap okuyorsak bu xxx sebep nedir mesela? "kitap okumak insana çok şey katıyor yea." klişesi haricinde pratiği olan bir cevabınız varsa çok sevinirim.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(31.12.18)
youtu.be

şu dakikadan sonra ki iki dakikayı seyrediyoruz, bedavaya hayatın anlamını verdim hadi bakalım
0
çok hızlı 2 ile çarpabiliyorum
(31.12.18)
kitap okuyan insan kadar farklı amaç olabilir, bu gayet normal.

ben kendim için konuşuyorum; kitap okurken benim amacım içindeki bilgileri ezberlemek değil. neyi nerede bulacağımı unutmamak için indeks çıkardığım kitaplar da olmadı değil, ama önemsediğim şey bu değil.

benim amacım başkasının gözünden başka bir döneme bakabilmek, o zamana yolculuk edebilmek, başka mekanlarda başka insanların yaşadıkları üzerinden tecrübeler biriktirmek.

100 sene öncesine gidip o dönemde buralarda çok zeki bir adamın neler yaptığını, neler okuduğunu, nasıl yaşadığını öğrenmek istiyorsam açıp Mustafa Kemal okurum mesela. en nefret ettiğim öğrenme biçimi 1881'de Selanik'de doğdu ile başlayan anlatımlar. Ben daha geriden başlayıp önce o dönemi anlatan, sonra o dönem içinde kişiyi anlatan biyografilere bayılıyorum mesela.

yöntem olarak en beğendiğim biyografilerden biri Ateşi Çalmak. Ben o kitabı yazarı ya da anlattığı kişileri bir dönem içinde anlamak için okuyorum.

edit: az çok bakış açım şu; 3:33 ve sonrası

www.youtube.com
0
babilbaligi
(31.12.18)
Tam olarak aynı durumdayım aynı şey diziler ve filmlerde de geçerli.
Sadece iyi ya da kötü olarak kalıyor aklımda diğer her şeyi unutuyorum.
Ama bu yüzden okumayı ya da izlemeyi bırakamıyorum anlık olarak yaşattığı hazzı çok seviyorum.
Belki sende de hafıza problemi vardır bunun için bir şeyler yapabilirsin.
0
mutekebbir
(31.12.18)
benzer durumdayim ama bende soyle bi etkisi var. okul doneminde kitap okumaya pek vaktim olmuyor. ve bu durum konusmami etkiliyor. akicilik gidiyor, ifade gucum zayifliyor. bi cumleye basliyorum yarisinda kelime bulamiyorum, mala bagliyorum iyice. aklimdan gecenleri dile getiremiyorum ozetle. ama kitap okumaya baslayinca tam tersi oluyor. cumlelerim uzuyor, dogaclama laf ebeligine basliyorum. beyin kitaptaki kelimeleri ve kaliplari kullanmak uzere kaydediyor yani.
0
pide
(31.12.18)
Yılmaz özdilin kitabı köşe yazıları gibiyse aklında birşey kalmaması normal bence.
0
sutlu nescafe
(31.12.18)
aynisi bende de var. sıkıntı yapma.

yemek yemek gibi düşün. beynin açıkmıştı, gıdasını aldın, tükettin.

ben mesela önceki ay, geçen temmuz, bir sene önce ne yediğimi bilmiyorum. hatta dün yediklerim bile :)

ama yedim, doydum, geçti.
0
tabudeviren
(31.12.18)
Bahsettiğin akılda kalmama problemini daha önce başkalarından da duydum ama hiç başıma gelmediği için sana verebileceğim bir tavsiyem yok. Belki okudukların son zamanlarda türeyen ucuz edebiyat kitaplarındandır diyecektim ama zaten klasikleri okumuşsun.

Yine de, kitapların zengin içeriğini ve verdiği haz duygusunu bir yana bırakırsak, kitap okumak vaktini çöpe atmanı önler. (Aynı şey spor yapmak, bir geziye çıkmak, film veya belgesel izlemek için de geçerli.) Aklında kalmasa da bir kitap okuman sosyal medyada maruz kalacaklarından daha çok fayda sağlıyordur sana zaten.
0
ruhen hastayim ben
(31.12.18)
ayni ben de dedigin gibiyim, yuz yil once yasadigim en ufak bi olayi zaman zaman tarihine kadar hatirlayan, arkadaslarinin hafizasini ajanda gibi kullandigi bi insanim. kolay kolay unutmam anilari veya hap bilgileri. sarki sozleri de boyle mesela, mumkun degil unutmam. ama 1 hafta once izledigim filmi hatirlamadigim zamanlar bile var. hele bi ara haftada 1 kitap okurken saniyesinde unutuyordum kitaplari. sadece bana hissettirdigi duygular ve filmi/diziyi/kitabi sevip sevmedigim kaliyor aklimda. bu ucunu mumkun degil hatirlayamiyorum. oyle birkac film var hatta izlemedim diye izlemeye baslayip ortasina, sonlarina dogru 1-2 sahneden izledigimi fark edip filmi hatirlamiyorum bari bitireyim tekrar diye ikinci kez bitirdigim.

oluyor yani cok normal bir sey. cok seyapma. bu tur aktiviteler sanirim beynin kisa sureli hafizasina yerlesiyor, tekrar ihtiyac duyulmadigi icin kullanilmadigindan da kisa sure sonra siliniyor. bir aciklamasi varsa sanirim bu olacaktir.

ayrica eklemek isterim, yemek yemek gibi benzetmesini begendim. o an bir bos zaman gecirgecine ihtiyac duyuyor ve o kitabi/filmi/diziyi izliyor, bitiriyorsun ve orada bitmis oluyor. yemegi de zaman zaman hatirlar guzel yemekti ya da tadi kotuydu dersin ama kac kasik yemissin ya da icindeki tuz miktarini bilmezsin ya oyle bisi gibi.
0
in vino veritas
(31.12.18)
Hiç mi kitaptaki bir cümle veya olay sizi dumura uğratmadı bi yarım dakka düşündürtmedi, yalnızca bu bile kitap okumak için bir neden. Aklınızda bir şey kalmaması çok normal lakin duygusal derinliğiniz artarak ilereler fark etmeden.
0
olaylar olaylar
(31.12.18)
Hani ağaçlar yaprak açar, çiçek açar ya. Sonra o yapraklar, çiçekler kuruyup dökülüp gider. Yok olur.
Aslında yok olmaz onlar ağacın dibinde yeni ağaçlar için besin olur, ağaç olur.
Sonra orman olur. Orman büyür gider.
Okuyup unuttukların da öyle.
Yok olmaz onlar.
0
oguz altun
(31.12.18)
Mahalle baskisi yuzunden okuyoruz.
0
stavro
(31.12.18)
Kitap okumak için kitap okunmaz, kitap okumuş olmak için de okunmaz, kitabı bir nesne fetişizminin merkezi haline getirmek de ‘okur olmak’ demek değildir.

Metni gözle takip edip kelimeleri zihinde tekrarlamak da okumak değildir. İnsan hayata belli sorular sorar, belli soruların cevabını arar. Bu arayışlar bir sonuç olarak bizi kitaplara, filmlere ve sanat eserlerine götürür. Bizi üzerine düşünmeye, hayata, insanlara ve nesnelere giydirdiğimiz imajların yerini “gerçeğin” suretiyle değiştirmeye ve hayata daha derinden vakıf olmaya ve uzun muhakeme süreçlerine iter. Olgunlaştırır, ehlileştirir, yüzeysel olanı ve maruz kalınanı değil hakiki olanı ve anlamı olanı sunar.

Bazen bir kitabı okumanız 5 yıl da sürebilir. O metin üzerinde sizi düşünceye iten şeyler yıllar sonra hayatta bir yerde karşınıza çıkar ve siz de süreci bağdaştırarak tasdik edersiniz. O gerçeği size yıllar önce sunmuştur halbuki o kitap. Mesele okumak değil, düşünmek ve sindirmektir kitabı.

Ben Atatürk’ü asla Yılmaz Özdil’den okumazdım. Onunla ilgili bir dolu başarılı çalışma varken sıra asla ona da gelmez. Niyet, süreç ve sonuç olarak Nilgün Bodur’dan bir farkı da yoktur. İzmir’deki sahaflarda en fazla onun kitaplarını görürsünüz. Okuyucusu için bir değeri yoktur çoğunlukla, onu okuyanların çoğunluğu da Atatürk’ü gerçekten anlamış insanlar değildir. Atatürk’e olan sevgiyi, bağlılığı ve aidiyeti ticarileştirip türlü menfaatler için araçsallaştırmaktan da öteye gitmez.

Doğru kitapları okursanız böyle bir sorununuz asla olmaz. Sadece Yılmaz Özdil bağlamında ifade etmiyorum. Belki klasikler de ruhunuza bir şeyler söyleyemiyordur, sizde hayata dair bir duygu uyandıramıyordur. Gerçek bir okur olursanız kendinize çok başka bir dünyanın kapılarını açmış olursunuz. Sizin sorununuz anlamamak ya da unutmak değil; doğru yönlendirilmemiş olmak. Ülkemizdeki diğer milyonlarca insan gibi.
0
levent bilgen
(31.12.18)
İyi kitapla kitap arasındaki fark böyle bir şey bence (Tabii kitabın konusunun merak uyandırması da önemli. Anı okumayı sevmeyen birine en iyi anı kitaplarını verseniz bile beğenmeyebilir.) Bazı kitapları okuduğumu bile unutuyorum bazı kitaplardan belirli bölümler (kurgu veya değil farketmiyor) sürekli aklıma geliyor. Bir de iyi kitaptan not çıkardığım için daha sonra dönüp bakabildiğimden aklımda kalma oranı daha da artıyor diye düşünüyorum.
0
bruce mclaren
(31.12.18)
"for pleasure"
0
esref
(31.12.18)
Sen bu kuşağın insanısın. Günümüzde çevremizde çok fazla etken var. En önemlisi de çok fazla yenilik olması ve bunların gelişimine ortak olmayı isteyen bir beyninin olması. Beynin sinemaya, müziğe, facebokk a instagram a pinterest e hepsiburada ya ve daha bir sürü şeyi yakalamaya çalışırken odaklanamıyor.

Seni alsak bugün, geçmiş ve geleceğe dair tüm endişelerinden arındırsak. sonra bir de şöyle sakin, güzel bir adaya yerleştirsek ve bu şekilde o kitabı okumaya başlasan muhtemelen aklında çok şey kalır.
0
silver apple
(31.12.18)
ben de pek edebi kitap okumam ama makale, bilimsel yazilar vs bol bol okurum. bana sorsan ben de ozet gecemem, anlatamam ama okudugum yazilarla ilgili bir konu acilirsa okuduklarim aklima gelir. kitap okuma da ayni sekilde olabilir.

kitabi XXX sebepten dolayi degil tamamen kendi keyfin icin okuman lazim bence. okumaktan keyif aldigin, hoslandigin seyleri okumalasin.
0
crucio
(31.12.18)
yalnız olmadığımı görmek çok güzel, sevindim:)

"Ama bu yüzden okumayı ya da izlemeyi bırakamıyorum anlık olarak yaşattığı hazzı çok seviyorum."
"cumlelerim uzuyor, dogaclama laf ebeligine basliyorum. beyin kitaptaki kelimeleri ve kaliplari kullanmak uzere kaydediyor yani."
"yemek yemek gibi düşün. beynin açıkmıştı, gıdasını aldın, tükettin."
"kitap okuman sosyal medyada maruz kalacaklarından daha çok fayda sağlıyordur sana zaten."
"yemegi de zaman zaman hatirlar guzel yemekti ya da tadi kotuydu dersin ama kac kasik yemissin ya da icindeki tuz miktarini bilmezsin ya oyle bisi gibi. "
"duygusal derinliğiniz artarak ilereler fark etmeden."
"Okuyup unuttukların da öyle. Yok olmaz onlar."

şu şaheser cevaplara özellikle bayıldım. harikasınız tam nokta atışı cevaplar yani.

mahalle baskısı+1 ayrıca bu da yadsınamaz bir gerçeklik.

@levent bilgen, @bruce mclaren; sizin verdiğiniz cevaplara katılamıyorum. sürekli saçma, ilgimi çekmeyen şeyler mi okuyorum yani olur mu öyle şey? bilim de okuyorum, roman da hatta hiç sevmesem de bazen kişisel gelişim. konu fark etmeksizin bu durum oluşuyor bende.

hatta şu an rahmetli yaşar nuri hoca'nın deizm kitabını okuyorum mesela yarısına geldim. okurken "çok mantıklı lan!", "evet bu mükemmel bir açıklama, tam düşündüğüm gibi." diyorum ama 1 gün geçince hepsi buhar oluyor anladığım şeylerin.

yaşar nuri öztürk - deizm mükemmel kitap arkadaşlar bu arada. her ne kadar yarısında unutmuş olsam da:)
0
🌸yazar yazmaz yazan yazar
(31.12.18)
kendi adıma, ya keyif aldığım için okurum, ya da merak ettiğim bir mevzuyu öğrenmek için.
kitap okumanın iki temel getirisi var ki hayati; kişinin kendisi daha iyi tanıması sağlarken, aynı kerte de kişiye çok ciddi bir çözümleme ve ifade gücü sunması.
0
pangea
(31.12.18)
o yüzden okuduğum tüm kitaplardan 5 sayfalık özet çıkarıyorum. ben kitabı sevdiğim için y a da ihtiyacım için okurum. o nedenle ilgim daha yoğun oluyor.
0
for day to break
(31.12.18)
(11)

Babaya izleyeceği Youtube kanalı önerisi (örnekle anlatılmıştır)

sen ne anlatiyon la
özet: teknik bilgiden uzak ama watchable siyasi, sosyal, ekonomi veya psikolojik kanal önerisi?Selam, biliyorsunuz izleyecek kanal kalmadı, Tele 1 dışında. bunun dışında kendisi televizyonu açmıyor fakat kendisine geçen memduh bayraktaroğlu'nun yotuube kanalını açtım ve çok beğendi. çünkü hem donanı
özet: teknik bilgiden uzak ama watchable siyasi, sosyal, ekonomi veya psikolojik kanal önerisi?

Selam, biliyorsunuz izleyecek kanal kalmadı, Tele 1 dışında. bunun dışında kendisi televizyonu açmıyor fakat kendisine geçen memduh bayraktaroğlu'nun yotuube kanalını açtım ve çok beğendi. çünkü hem donanımlı hem de babayla aynı frekansta konuşuyor. yani atilla yeşilada açtığımda teknik verilerin içinde kayboluyor. frekans bu.

yalnızca siyasi olmasına gerek yok elbette ama babaya hitap edecek böyle periyodik youtube kanalları varsa bilmek isterim.

iyi entryler.
0
sen ne anlatiyon la
(25.12.18)
140journos tabi ki.
0
evde liyakat kalmamis
(25.12.18)
paudi
(25.12.18)
Ünsal Ünlü hafta içi her sabah günü ve gazetelerin yazdıklarını periscope'ta yorumluyor. Oradan canlı takip edemeyenler için de youtube'ta yayınlıyor.
www.youtube.com

Ruşen Çakır'ın Medyascope Tv si var aynı şekilde. Gündemi takip etmek isteyenler twitter'dan takip etmeli. Veya youtube kanalı:
www.youtube.com

Atila Yeşilada olmasın. Daha az teknik olsun diyenler için de Mert Yılmaz var.
www.youtube.com
0
oguz altun
(25.12.18)
140 Journos
0
chitosan
(25.12.18)
iyimiş. başka varsa alabilirim.
0
🌸sen ne anlatiyon la
(28.12.18)
yavuz oğhan'ın sürdürdüğü bidebunu izle gündem haber kanalı, linki bıraktım oradan ulaşırsınız

youtu.be
0
freebird5406_2
(28.12.18)
harika oldu. burası genişletilebilirmiş aslında.

cep hikayelerini keşfettik. ayrıca barış özcan'ın birtakım videosu da hitap ediyor sanırım.
0
🌸sen ne anlatiyon la
(01.01.19)
Ruşen Çakır ve Yavuz Oğhan'ın kanallarına +1. Bence ikisi şu an Türkiye'de olabilecek en tarafsız ve doğru haberciliği yapıyorlar.

Yavuz Oğhan aynı kanalda Pazartesi ve Çarşamba günleri İsmail Saymaz ve Akif Beki ile Söylemesi Bizden diye bir program yapıyor. Bazen iyi goygoy yapıp insanı epey güldürüyorlar :) (evet, Akif Beki bile güldürüyor :))

BBC Türkçe ve DW Türkçe kanallarında da güzel içerikler oluyor. BBC'nin Türkiye arşivi muazzam.

Edit: Bu arada ben hem Ruşen Çakır'ın kanalını (www.youtube.com) hem de Medyascope'u (www.youtube.com) takip ediyorum. Gündemden sıkılırsa Medyascope'ta çok güzel programlar var: Meraklısına Bilim, Okuma Kültürleri, Eksik Olan, Din Devlet Toplum, Toplum ve Siyaset, Kültür ve Tarih Sohbetleri (www.youtube.com)
0
bruce mclaren
(01.01.19)
Ruden cakir herkese hitap etmeliozellikle genclere tesekkurler
0
🌸sen ne anlatiyon la
(27.06.19)
www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com

müslüman değilse - sonra vay efendim babamı bu yaşta dinden çıkarttınız deme diye söylüyorum - www.youtube.com
0
denek hayatım
(27.06.19)
yakup denizi izliyoruz 1 senedir bayağı eğlenceli :) daha var mı arkadaşlar
0
🌸sen ne anlatiyon la
(29.10.20)
(11)

Kitap Hırsızlığı

levent bilgen
Kitap okuyan, çevresinde okuyan insanlar bulunan, kitapçı, sahaf gezen insanların ara ara kulağına çalınır bu durum. Bana yıllardır normal, komik ya da sarkastik gelmiyor. Başka herhangi bir şey çalmak kadar utandırıcı ve ahlak dışı görüyorum. https://youtu.be/CplnydsFNJY (02:10’dan itibaren)Nuri Bi
Kitap okuyan, çevresinde okuyan insanlar bulunan, kitapçı, sahaf gezen insanların ara ara kulağına çalınır bu durum. Bana yıllardır normal, komik ya da sarkastik gelmiyor. Başka herhangi bir şey çalmak kadar utandırıcı ve ahlak dışı görüyorum.

youtu.be (02:10’dan itibaren)

Nuri Bilge Ceylan da bir röportajında gençliğinde çok kitap çaldığını, sonrasında bu alışkanlığından vazgeçtiğini söylüyor. Başka bir şey çalmış olsa böyle anlatabilir mi? Hiçbir utanç duymadan, satan kişinin o müessese için emeğini, o kitaplar için ödediği parayı ve alınterini hiçe sayarak...
0
levent bilgen
(18.12.18)
Size %100 katılıyorum.
0
simderun
(18.12.18)
Size %100 katılıyorum.
0
güneyli çocuk
(18.12.18)
gençlikte kim impalsif hareketler yapmadım diyorsa bilin ki yüzde 100 yalan söylüyordur.
ben de kalem çalmıştım yani...
0
Techsavvy
(18.12.18)
@Techsavvy Hırsızlığı “impalsif davranış” olarak görüp rasyonelize ediyorsak seri katiller de “Ben de MAOA geni yüzünden insanları öldürdüm” deyip masum olduğunu iddia edebilir. Tecavüzcü de testosteron hormonuna atar suçu. Çok yanlış bir akıl yürütme bu!
0
🌸levent bilgen
(18.12.18)
@levent bilgen

Rasyonalize etmedim dikkat ederseniz, sadece impalsif davranış dedim, rasyonalizasyon kısmını siz eklediniz.
0
Techsavvy
(18.12.18)
Kesinlikle katılıyorum.

Umarım sonrasında yaptığından pişman olup malını çaldığı insanların parasını ödemiştir.
0
babilbaligi
(18.12.18)
Lisede edebiyat öğretmenim gençliğinde kitap almak için parası olmadığını, çok kitap çaldığını ve hiç pişman olmadığını gururlanarak anlatmıştı. Not: 10 sene önce mezun oldum.
0
goodz
(18.12.18)
Ben de böyle düşünüyorum. Ayrıca, kitap üzerinden yapılan her türlü romantizmi acayip itici buluyorum.
0
bruce mclaren
(18.12.18)
%100 katılıyorum. kitap çalan para da çalar. bunu bir de pişkince dile getiren insanlara inanamıyorum.
0
kaptan maydanoz
(18.12.18)
Üzülerek katılıyorum. Ayrıca bunun bedeli de muhtemelen kitapçıda çalışan, reyondan vs. Sorumlu emekçiden bir şekilde çıkıyor, kitapçı zincirine atılan ufak bir kazık olarak kalmıyor. Ağdalı kitap romantizmini ben de sevmiyorum. Ayrıca fiziksel olarak bir şeyi çalmak da çok acayip geliyor, gençliğinde yapmadım diyen yalan söylüyor demek de aşırı dışlayıcı. Pdf indirmeyi filan anlıyorum ve hak da veriyorum. Kitaba bolca para döken ama pdf de gördüğünde indirip arşivinde bulunduran biriyim. Ama alıp yürütmek çok acayip geliyor, bilmiyorum çok düşünmedim üstüne neden böyle. Eylemin kendisinden çok romantizminin yapılmasını kötü buluyorum bir de galiba.
0
snape i başından beri tanırım
(18.12.18)
Ayrıca İngilizce kitaplar çok pahalı olduğu için satın alamamayı anlıyorum ama zaten genelde softcopy si internette daha rahat bulunuyor bunların. Alıp kenara atılacak bir şey diye çalmak aşırı prenslik yani, ekrandan okuyuversin paşam ya. Sjdjf.
0
snape i başından beri tanırım
(18.12.18)
(11)

Üniversite diplomanız yoksa İngilizce bilmek ne işe yarar?

amateur
2009 yılında kazandığım bilgisayar mühendisliği bölümünü çeşitli sebeplerle bitiremeyip 2015 yılında bıraktım. O zamandan beri bir bankada gişe memuru olarak çalışıyorum. İşimi sevmiyorum, ama diplomam olmadığı için alternatifim yok. İleri düzey İngilizce biliyorum (bir ölçüm vasfı taşıdığına inandı
2009 yılında kazandığım bilgisayar mühendisliği bölümünü çeşitli sebeplerle bitiremeyip 2015 yılında bıraktım. O zamandan beri bir bankada gişe memuru olarak çalışıyorum. İşimi sevmiyorum, ama diplomam olmadığı için alternatifim yok. İleri düzey İngilizce biliyorum (bir ölçüm vasfı taşıdığına inandığımdan değil ama, sadece referans olarak YDS'den 96,25 aldığımı söyleyeyim), diplomam olmadıkça bu YouTube'da videolar izleyip reddit'te dolaşmaktan başka bir işe yaramaz değil mi?
0
amateur
(13.12.18)
yarar neden yaramasin? universite mezunu olmayan ne yazilimcilar ile calistim bi cogu 7-10bin tl bandinda maas aliyor. sen universite derecenden degil, kendini ne derece gelistirdiginden bahset. iyi yazilimciya, dunyanin her yerinde is var, hem de iyi is var. illa diploma ile belgelemene gerek yok.

onune diploma engelininde cikmasini istemiyorsan, gir aof'de 4 senede bitir
0
try again fail again fail better
(13.12.18)
degil. ingilizceyi iyi derecede bilmeniz cok iyi bir avantaj. bu avantaji kullanin.

kendinizi yetistirin.
internet uzerinden ingilizce ders veren universiteler/kurslar var. edx, udacity... gibi. devir degisti artik. cogu universite insani bugune hazirliyor; yarina degil. internet uzerinden yarina hazirlanabilirsiniz.
siki calisirsaniz, birkac aya cok iyi seviyeye gelirsiniz bence.
0
Leonardo~Da~Vinci
(13.12.18)
Özel ders verebilirsin sanırım. Klasik görüşün aksine Türkiye'de sınavların ölçüm vasfı taşıdığına inanıyorum ve 96.25 çok değerli bir puan. Arkadaşın dediği gibi AÖF'den bir diploma ayarla. Üstten ders alarak 3 yılda bitirirsin zaten. Yılda 8 gününü alacak bir olay.
0
nrn
(13.12.18)
O değilde üniversite bitirmeden nasıl bankada gişe memuru oldun
0
zxcd
(13.12.18)
@zxcd - Oraya hiç girmeyelim.


@try again fail again fail better - Alaylı yazılımcı ol diyorsunuz yani? Türkiye'de bu alanda bilgisayar/yazılım mühendisliği mezunları dışında gerçekten iş imkânı var mı? Daha önemlisi, üniversitede bu bölümde başarısız olmuş birinin yine de iyi bir yazılımcı olması mümkün mü?
0
🌸amateur
(13.12.18)
İngilizce bilmeniz sırf bilgiye ulaşmak için aracıya ihtiyacınız olmaması nedeniyle bile muazzam bir avantaj.

Yazılım sektöründe çalışmak istiyorsanız ve diploma eksikliğinizi problem olarak görüyorsanız ne Türkiye'de ne de yurtdışında pek bir problem olmadığını söyleyebilirim. Tabii ki istisnalar var. Benim de diplomam yok, kod yazmayı da İngilizceyi de kendi kendime öğrendim. Genel olarak bilginizi göstermek için ekstra çaba sarfetmeniz gerekiyor.

Yurtdışında yaşama planınız varsa diplomanın vize, oturma izni vb. gibi süreçlerde büyük bir avantajı var. Bazı şirketler çok spesifik bir alanda uzmanlığınız yoksa diplomalı adayları seçebiliyor ama bence Türkiye pasaportu sahibi olmak daha büyük bir dezavantaj. Hem diplomasız hem de Türkiye pasaportu olunca oyuna 2-0 geride başlıyorsunuz :)
0
bruce mclaren
(13.12.18)
bir yabanci dili gercek anlamda yazili ve sozlu olarak iyi bir sekilde bilmek yani telefonu su anda kaldirip yurtdisi ile konusabiliyorsaniz, sozluge falan bakmadan bir rapor hazirlayabiliyorsaniz, bence universite diplomasindan turkiye sartlarinda daha onemli. bilgisayar muhendisligi gibi fazla rekabetin oldugu yerlerden uzak dururdum ben olsam. turizme falan yonelin.

bir tanidigim var, ingilizce ve almanca super, lise mezunu. yani dil disinda bir numarasi yok diyelim. hava$ta calisti uzun sure, en son 6.000 euro gibi bir maas aliyordu seneler once.yine baska bir tanidigim, fransizca super ingilizce idare eder lise mezunu. bir otelin yurtdisi temsilcisi olarak calisiyor, arap ulkelerine gidip geliyor devamli, 5.000 euro civari aliyor diye duydum.
0
cooperr
(13.12.18)
@hey corc versene borc - eminim öyledir de, kanada "amateur gelse de gişeci yapsak" diye beklemiyor sonuçta, oturma & çalışma izni vs. imkânsız.
0
🌸amateur
(13.12.18)
O kadar iyiysen bi Youtube kanalı kur İngilizce dersi videoları oluştur oradan para kazan, try again'in dediği gibi bilişim dünyası da illa diploma olsun diye diretmiyor oraya da bakabilirsin, yapabileceğin çok şey var.
0
angelus
(13.12.18)
Dil bilmek sana ne katar buna sen karar vereceksin. Kimse ya lan bu adam İngilizce biliyor demez. Çevirmenlik falan yapmayacaksan, ders vermeyeceksen İngilizce bilmen kullanabileceğin bir araçtır. Buna da sen karar vereceksin.

Yazılımcılık yapmak istiyorsan diplomaya gerek yok işinde iyiysen her türlü para kazanırsın. Ama işinde iyi olmak önemli, okuluna gitmediğine göre çok severek yapacağını düşünmüyorum.

Senin sorunun ne yapacağına karar verememiş olmak sanırım. İngilizce falan hikaye. Ben İngilizce üstüne 3 dil daha biliyorum gel gelelim hiçbiri bana direkt para kazandıracak bir kariyer sunmuyor.
0
bos gezenin bos ustasi
(13.12.18)
Yazılım değil de sistem, network veya siber güvenlik üzerine kolaylıkla çalışabilirsin - ingilizcen olduğu için diğer insanlarla arandaki tecrübe farkını google yardımıyla hızlıca kapatırsın. Bu alanlarda inanılmaz açık var bu ülkede. İlk 2-3 sene sürünürsün ama sonra çok rahat edersin diyeyim.
0
roket adam
(13.12.18)
(21)

Borç batağından nasıl kurtulunur?

alfist
Banka borcu bir şekilde ödeniyor. El borcu çok ama alacaklıları uzun zamandır da müsaade etmiş zaten, daha fazla vakit talep etmek istemiyor.Maaş ve ek kazançları hayatını idame ettiriyor ama borçlarını ödemiyor. Zira 25 bin borç aldığı adama ayda 2 bin vermek hakaret gibi olur.Kredi çıkmıyor. Borç
Banka borcu bir şekilde ödeniyor. El borcu çok ama alacaklıları uzun zamandır da müsaade etmiş zaten, daha fazla vakit talep etmek istemiyor.

Maaş ve ek kazançları hayatını idame ettiriyor ama borçlarını ödemiyor. Zira 25 bin borç aldığı adama ayda 2 bin vermek hakaret gibi olur.

Kredi çıkmıyor. Borç alabileceği başka kimse yok.

Çalışarak, ek işler yaparak, tasarruf ederek ödenebilecek bir durum değil. Satacak bir şeyleri de yok.

Tablo şöyle:
15.000 / 550 taksit banka.
20.000 / 1500 taksit şahsa borç.
5.000 / 300 taksit banka.
15.000 kyk
7.000 devlete muhtelif borç.
25.000 el borcu
6.000 el borcu
4.000 el borcu
7.000 el borcu
3.500 el borcu
13.000 el borcu (alacaklısı yardım olarak verdiğini, geri talep etmediğini söylüyor)
20.000 / 630 taksitli başkasına çektirilmiş kredi (krediyi çeken şahıs yaptığı bir yamuk nedeniyle bu borca soktuğundan alacaktan vazgeçmiş, kendi ödüyor ama bu borç da kapatılmak isteniyor yine de)
1500 el borcu
1500 el borcu


Not: Çok uzun zamanda gelinmiş bir nokta bu. Anlık değil. El borçluları sıkıştırmıyor. Ödenemediğini biliyorlar. Ancak borçlu bir an önce ödemek istiyor.

Maaş + ek gelirlerle ödenemiyor bunlar. Olmuyor. Nasıl kurtulunur bundan? Bunların hepsi bir yere toplanmış olsa ayda 2000-2500 civarı ödenebilir ama hiçbir banka kredi vermiyor.
0
alfist
(12.12.18)
dostum iş çok zor öncelikle onu söyleyeyim. bir de borç borçla ödenmez o malesef insanı daha çok bataklığa sürükler.
0
better call me
(12.12.18)
Milli piyango
Şans topu
İddiaa
Kazı kazan
Hadi (mobil uygulama)
0
zxcd
(12.12.18)
banka borcunu kapat, bankadan topluca tek seferlik bir kredi cek elden olan borclarinin yarisi kadar, tum borclu oldugun kisilere borcunun yarisini ode. banka borcunu odeddigin sure boyunca tek kurus disari borc yapma. bu borc konsolidasyonunu bi tur daha yap, elden tum borclari kapat.
0
hybridus
(12.12.18)
Ben durumu tam anlamadım. 25Bin borç aldığınız adama ayda 2bin vermeyin diyelim ama 6bin aldığınız adama 2bin verseniz borcu 3 ayda biter ve siz kendinizi en azından biraz olsun rahatlamış hissedersiniz.
Banka borcu ve zorunlu hayatı idame ettirme masrafları hariç (siz söylediniz diye örnek veriyorum) 2 bin TL ayırabiliyorsanız küçükten başlayıp borçları birer birer kapatın. Ne güzel insanlar da sıkıştırmıyormuş. Hem siz durumunuzda ilerleme görürsünüz moraliniz düzelir, hem de arada geçen sürede banka borçları bile kolaylamış olur.
Allah yardımcınız olsun.
0
SiyamkedisiZorro
(12.12.18)
Aylik gelir nedir? o onemli
0
brkylmz
(12.12.18)
Şans oyunları +1
0
joker06
(12.12.18)
yani toplam 120.000 civarı bir borç görünüyor.

öncelikle kesinlikle tekrar borç almamalı. ne pahasına olursa olsun.

banka borçlarından başlayarak ödemeli. makul bir biçimde plan yapıp insanlara ödeme için tarih vermeli. önümüzdeki beş yıl içinde parça parça bitirmeli.

25.000 borç aldığı adama hiç para vermemek daha kötü. sakin olup plan yapmalı, 1500 civarı banka borcu görünüyor, gerisini de ayda 1000 lira ödeyip kapatırsa bu iş olur. bunu yapabilmek için tek yol bu 1000 liralık ödemeyi dağıtmak. sıkıştırmıyor olmaları avantaj.

kurtulmaz bir durum değil. disiplin sağlanırsa bu iş biter. anahtar başka borç almaması.
0
babilbaligi
(12.12.18)
Öncelikle borç aldığınız ve harcadığınız kanalı iyi analiz edin.

Aylık gelir gider dengesi bu şekilde sağlanamaz, borcu borçla kapatılmaya çalışılmış gibi.

Tek yöntem aile desteği yada gemileri yakıp bankaya olan borcu ödemeyip maaşın belli kısmına icra gelecek, kalan para ile elden borcu kapatacaksin. Tabi banka borçları katlanır ama ödediğin aylık ödeme miktarı düşer.
0
Fritz-X
(12.12.18)
> Çalışarak, ek işler yaparak, tasarruf ederek ödenebilecek bir durum değil.

Asıl tam olarak bunları yaparak ödenir. Bankalar çokuluslu şirketlere bile kredi vermiyor, bu arkadaşa vermemeleri normal.

Kira, fatura ve temel gıda giderleri haricinde her şeyi kesmeden (gerekirse interneti bile) ödemenin bir yolu yok bence. Eğer kira masrafı fazlaysa taşınma masrafını da hesaba katarak daha ucuz bir yere taşınabilir.

Ayrıca, 25 bin lira borç alınan adama ayda 2 bin lira ödemek hakaret falan olmaz. Enflasyon vs. nedeniyle o 25 bin lirayı şu an tek seferde ödese bile kuş kadar kalmış olacak zaten. Adam en azından ayda 2 bin lirayı faize koyup üç beş lira fazladan kazanır.

Listede en az dert edinilmesi gereken devlete olan borçlar bence. Nasıl olsa habire af çıkartıp duruyorlar. Devlete olan borcunu zamanında ödemek kerizlik gibi bir şey oldu.

Edit: Şans oyunlarına para dökeceğine o parayı bir kenara atsın. En azından ay sonunda internet faturasını öder.
0
bruce mclaren
(12.12.18)
hocam gelirinle banka borçlarını taksit aksatmadan ödeyeceksin. el borçları için de 10 kişiye borçlanacağına, 1 kişiye 100 bin borçlanıp her ay 2 bin ödemek, banka borçları bitince de 3-4-5 bine yükseltmek daha mantıklı.
0
hocam
(12.12.18)
zamanında kar edeceğim diye ticari bir işe girmiş ve toplamda 30.000 tl boşu boşuna kaybetmiş / sonra da ödemiş biri olarak yazıyorum;

özel harcamalar kısılmalı, telefon için en hesaplı şebeke tarifesi seçilmeli, evde faturalar için tasarruf yapılmalı, dışarıda yeme-içme kesilmeli, sigara varsa bırakılmalı, bırakılmıyorsa aza indirilmeli, akşamları dışarı çıkmalı sosyal hayat bir süre bırakılmalı, araba varsa zor zamanlarda çıkarıp toplu taşıma seçilmeli. şans oyunları, iddaa vb. daha çok kaybedip kazanma hırsı yapacaktır ondan da uzak durulmalı.

bankalara olan borç ödenmezse kredi notu düşer, ilk öncelik bankalar olmalı. daha sonra el borçlarına geçilir, bunlar elbet borçlu kişinin bileceği işler.

borçlu kişinin mesleği, geliri nedir ?

<borçlu kişinin profilini bilmeden yazıyorum.>

yapılacak işler, (ek gelir kazançları için freelance tabir edilen ek işler, bazen part time denen yarı zamanlı işler olarak) olmalı.

çalışmaktan utanılacak bir şey yok, özel bir üniversitede aile sponsorluğunda eğitim görürken, çok bilinen bir mağazalar zincirinin avm şubesinde destek elemanıydım, işim ürün katlamak, kabinde kalanları almak ve paspas yapmaktı. gerekiyorsa uykudan dinlenmeden de tasarruf yapılarak çalışılabilir.

bazen evde takı vb gibi bile iş bulunabilir, yetenek varsa fotoğraf çekilebilir, bebek, ürün vb.
0
insomniacelrohir
(12.12.18)
> Çalışarak, ek işler yaparak, tasarruf ederek ödenebilecek bir durum değil.

Beklentin tam olarak ne anlamadim? Gercekten loto toto tutturarak temize cikmayi mi dusunuyorsun? Gida, saglik ve barinma haric tum masraflarini hayatindan cikartip, cikartamadiklarini en az yariya yariya azaltacaksin. Devamliligi olan ikinci bi is bulamiyosan, hafasonlari pazar tezgahlarinda calisabilirsin.

Sizde akil olarak sans topu, loto falan demeyin
0
try again fail again fail better
(12.12.18)
kisiye olan uzun sure odenmemis borc en kotusu, insanin toplum icindeki kredisini bitirir..

borclarin tek yerde toplanmasi lazim. ben olsam toplam borc ne ise gider kredi cekerim, alayini kapatirim, tek yeri oderim. baska da borca girmem, elden kimseden para almam.
0
cooperr
(12.12.18)
sans oyunlari onerileri ulkemizin ne kadar geri kalmis oldugunun ozeti adeta. arkadasim eline gecen uc kurusu da loto'yla cope atma. az az kapat, oncelik sirasina gore. uzun vadeli dusun.
0
hot potato
(12.12.18)
KYK ve Devlete muhtelif borçlar banka borcu gibi taksitle ödenemiyorsa şuan toplamda 7000 - 15000 ödemek gerekiyorsa bırak maaşa haciz gelsin bankaları da ödeme sıraya girsinler % 25 ine el koyarlar kalan maaş ile de elden aldığın borçları ödersiniz.

Devlet borçları da taksitle ödenebiliyorsa önce banka ve devlet borçlarını ödeyiniz.
Elden alınan borçlar için hepsi ile tek tek görüşün durumu anlatın borcunuzu mutlaka ödeyeceğinizi söyleyip güven verin ve öncelik sırası yapın kim ne zaman istiyor bir zaman koyun.
Eğer hepsi istiyorsa aylık ödeyebileceğiniz miktarı ağırlıklı ortalama ile paylaştırın. 20000 borcu olan adama 400 TL, 1500 borcu olana 30-40 TL verin ama her ay verin. Bu şekilde kabul etmezseniz haciz ile ancak sıraya girerek alabilirsiniz deyin.
Gelirinizi arıttırabiliyorsanız küçük borcu olanları hemen kapatın.
Kredi kartı ve limitiniz var ise elden borcunuz olanların almak istediği şeyleri onlar için siz taksitle alın borcunuzu vade farkı olmadan taksitlendirin.
0
gonulcelen87
(12.12.18)
Düzenli olarak bu duyuruyu açıyorsunuz belki diğer kullanıcılar da fark etmiştir ve borç hiç azalmıyor. Siyam kedisi zorronun dediği gibi en azından şu en ufak meblağları ödeyin de psikolojik olarak rahatlayın. Bir de açıkçası ben tasarruf etmediğinizi düşünüyorum daha önce düzenli olarak masaja gittiğinizi söylemiştiniz mesela valla benim borcumu ödemeyen insan masaja gitse ben gerilirim söyliyim. Çocuğunuz olduğu halde eşinizi ikinci çocuk için sıkboğaz ettiğinizi de hatırlıyorum hal böyleyken çocuk yapmak ne kadar düşüncesizce. Bence siz borcu ödemeye çalışmıyor onun yerine sürekli nasıl ödeyeceğim diye yakınıp kendinizi yitip bitiriyorsunuz. Bence birazcık bu pencereden bakın bir kendinize.
0
pastörizesüt
(12.12.18)
@pastorizesut,
Senelerin sozluk ve duyuru okuyucusuyum. Alimlari hep kacirdim. İlk defa alimlari acik gordum ve uyelik aldim.

Bu benim ilk ve tek hesabim, bu duyurum da ilk ve tek duyurum.

Siz baskasiyla karistiriyorsunuz. Bahsettiğiniz duyuruyucuyu biliyorum. Ben de denk geldim. Okudukca neredeyse ayni durumdayiz deyip onu okudukca ben de uzuluyordum. O kisinin de o borca kendisi yuzunden girmedigini okumustum. Hatta belki yine sizdiniz, bu elestiriyi yaptığınızda borcum olmadigi zamanlarda yapiyordum bunlari diye cevap vermisti. Cocuk meselesini bilmiyorum, denk gelmemisim.
0
🌸alfist
(12.12.18)
@alfist:

Öncelikle allah kolaylık ve sabır versin gerçekten zor bir durum. Belki önyargılı ve sert bulacaksın ama benim görüşüm şu: Eğer işini bilen, hesabını doğru yapabilen biri olsaydın zaten bu duruma gelmezdin. Önce bunu düzeltmen lazım yoksa mümkün değil. Oturup aylık tüm masraflarını çıkart güzelce, sonrasında kendine karşı çok sert olarak (insan hep kendine acımak ve iltimas geçmek ister, aman ayda 2 kere dışarda yiyebileyim şeklinde) mümkün olan her şeyi ya keseceksin ya da azaltacaksın. Bu gerçekten en ama en önemli kısım. Maliyet kesebileceğin her açıyı dikkate alman lazım, daha ucuz eve taşınmak (vara aile yanına), hiç dışarıda yemek yememek, hiç tatile gitmememek, çok az ve en ucuz yerden kıyafet almak gibi. Üstüne de ek gelir koyacaksın (Akşamları taksiye çıkmak gibi)

Diyelim hesabını yaptın ve çıkan sonuç ayda kenara 3000 koyabilirsin oldu.

B) Ödeme yöntemi olarak kural 1: önce para harcanıp sonra kalan paraya tasarruf denmez, önce ay başında maaşı aldığın gibi bu belirlediğin miktarı kenara ayıracak ve borcuna yatıracaksın sonra kalan parayı çıkardığın bütçe ile harcayacaksın.

C) Peki nasıl dağıtmalı? Devlete olan borçlarını tamamen bırak şimdilik, hem faizi çok düşük hem de devlet çok sert peşinden gelmez ve itibarına da zarar vermez. Geri talep edilmeyen 13k ve başkasının ödediği 20k yı da kenara koy, acelesi yok zamanı gelince imkan olursa ödenir. Kalan aylık bankalara 850 tl taksit, şahsa 1500tl taksit ve yanında çeşitli büyüklüklerde toplam 48.5k borç. Elde 3000 lira vardı, taksitleri düşünce (1500 ve 850) 650 tl kaldı. Bu 650 tl ile en önce en ufak borcu ödeyeceksin, yani 1500 tl olandan başla. sırayla ufaktan büyüğe devam et. Her borç kapandıkça bir büyüğüne geç, bu sayede borçlarını otomatik konsolide etmiş olacaksın. Mümkünse şahsa verdiğin 1500tl taksiti tekrar konuş ve 1000tl seviyesine çek, böylece diğer borçları çok daha hızlı kapatabilirsin.

Önümüzdeki bir kaç yıl acayip disiplinli olman lazım yoksa sadece daha kötü duruma düşersin, işin zaten yeterince zor daha da zorlaştırma.
0
yakuza123
(12.12.18)
KYK ve devlet borcunu ötele +1, nasılsa bir af ya da yapılandırma çıkar.

Şimdilik aylık taksit ödemen 2350 (630 olanı saymadım).

Aldığın maaşı ve giderlerini yazmamışsın ki net bir plan çıkaralım. Ama öncelikle banka taksitlerini bitirip yakanı kurtarman gerekli, arada arttırırsan o iki tane 1500'ü kapat mesela.

Kesinlikle yeni borç alma, bankadan kredi filan da çekme.

Bi kere sigara ve alkol varsa hemen bırak, ölmezsin merak etme. Hatta daha uzun yaşarsın.

Sosyal hayat ve ekstra harcamayı tamamen bitir, aman aman gerekmedikçe kıyafete de para harcama.

Elden borç aldığın kişilerin ödemesini miktarlarına göre değil, borç sahiplerinin durumuna göre ayarla.

Mesela 25 bin alacağı olan adamın bu alacağa aman aman ihtiyacı yoktur belki, ama 3500 olan zor durumdadır ve o paraya ihtiyacı olabilir.

Kişileri sen tanıyorsun, buna göre sıralamayı ayarla.

Kendini bu konuda geliştir ve eğit, tekrar tekrar aynı durumlara düşme.

Allah yardımcın olsun.
0
John Bloor
(13.12.18)
önce banka borçlarını bitirin +1

yapacak başka bişey yok anladığım kadarıyla. maaş+ek gelirle ancak bankaya ödeme yapabiliyorsunuz. el borçları sıkıştırmıyor madem, canınızı sıkmayın, bankayı bitirmeye odaklanın. bitince zaten 1 yılda görece ufak el borçlarını bitirmiş olursunuz. geriye 25 bin + devlete borçlar kalmış olur. ona da bilir arkadaşlar af maf çıkar diyor, hallolur bir şekilde.

fakat birkaç sene minimumda yaşamanız gerek maalesef...
0
ninotevtidze
(13.12.18)
aşırı derecede tasarruf edilmeli, ekstra gelir yaratılmalı.

şans oyunlarından uzak durulmalı.

özelden bir video gönderdim seyrederseniz faydalı olur
0
dafuq
(13.12.18)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.