Giriş
(8)

erkek ve kadının silahları

yapma volkan
erkeğin sesiz kalması kadının da göz yaşları mıdır?
erkeğin sesiz kalması kadının da göz yaşları mıdır?
0
yapma volkan
(21.06.15)
kadının sessiz kalması, erkeğin gözyaşlarıdır.
0
devilred
(21.06.15)
Kadın, yapısı gereği kurnazdır, sinsidir. Güçlü olmadığından beyin ile hamleler yapmaya çalışır fakat bu fazla zekâ gerektiren şeyler değildir. Daha çok basit ve yanlış anlaşılmasın; adice davranışlar sergiler. İntikam duyguları daha kabarıktır. İnsanları birbirlerine düşürme, kavgaya sürükleme, ortamı karıştırmak gibi şeyleri başlıcaları.

Erkek, kavgacıdır. Gürültü patırtıyı sever. Çoğu şeyi kavgayla halletmeyi yeğler. Aralarında az da olsa çok ciddi planlar yapıp akıllara durgunluk verici şeyler yapabilir. Geneli dolmuşcu kültürüyle hareket eder.
0
gece pariltisi
(21.06.15)
gece parıltısı, yok öyle bir dünya kardeşim çok saçma bir genelleme yapmışsın aynı anda hem kadınlara hem erkeklere hakaret etmişsin.
0
losev bagiscisi
(21.06.15)
Neden olmasın evlat. Neden. Ol ma sın.
0
wibbly wobbly timey wimey stuff
(21.06.15)
bu dahice formüle edilmiş soruya layık bir cevap yazabileceğimden şüpheliydim; gece parıltısı'nın tespitleri gördüm. ufkum parçalanıyor; yazamayacağım.
0
e haliyle
(21.06.15)
Erkek hep sessiz kalıyor zaten amk nerdeyse. Kadın da nerdeyse hep ağlıyor. Tam tersi, değiştir onu. Bir erkek ağlıyorsa kaç oradan. Yok seksiymiş yok ben çözüm olcammış falan siktir et, kaç patlamaya hazır bomba o. Bir kadın susuyorsa da aynısı geçerli.
0
gunde 3 litre kola icen adam
(21.06.15)
Genelleyelim muntazaman. Tek bir silah söylemek o kadar kesin olmayabilir. Bu klişe silahlara artık herkes alışkın, yemiyordur çoğu kimse. Bir ikiden sonra kadının gözyaşı da, erkeğin sessizliği de sinir bozucu hale gelir. Silahtan çok son kullanma tarihi geçmiş yemeği ısıtıp ısıtıp vermek gibi olur.

Eğer savaş varsa, o an el altında olan her şey bir silah olabilir. devilred'e şu açıdan katılıyorum, erkeğin ağlaması kadının ağlamasından daha büyük bir silah. Çünkü "Erkekler ağlamaz" yaygın kanısı ile ortalıkta ağlamayan ve maço diyebileceğimiz erkek bir kadının yanında ağladığında kadının "Dağ gibi adam, nasıl çocuk gibi oldu" diye içinde çocuksu şefkat uyandırır, "Dışarıda duruşu olan adam, yanımda o duruşundan sıyrıldı. Erkeğin özündekine ulaştım" diye nal gibi ego da besletir. Her türlü kötüye kullanabilir erkeğin o gözyaşlarını. İstediğini yaptırtabilir. Sadece gözyaşı da değil, herhangi bir bakış bile sağlam bir silah olabilir.

Kadın için de şefkat büyük bir silah olabilir, ona alıştırdığında onun kesilmesi çarpabilir. Ona yeniden layık olmak için çırpınma yaygın görülen bir şey. Cilve çok fena bir silah olabilir. Yeri gelir, kararlılık bir silah olabilir.

Ben pasifistim, savaşmayalım sevişelim.
0
aychovsky
(21.06.15)
erkekde para ve şöhret, kadında güzellik tabi ki. neredeyse karşı konulamaz güçler.
0
harvey
(21.06.15)
(5)

Yorgunluktan uyuyamamak?

kahin ahtapot paul
Deli gibi uykum var ama bacaklarımda da sanki romatizma sızısı gibi bir his var. Duş aldım fayda etmedi. 2 saattir uyumaya çalışıyorum uyuyamadım da ne yapmalı etmeli?
Deli gibi uykum var ama bacaklarımda da sanki romatizma sızısı gibi bir his var. Duş aldım fayda etmedi. 2 saattir uyumaya çalışıyorum uyuyamadım da ne yapmalı etmeli?
0
kahin ahtapot paul
(20.06.15)
huzursuz bacak sendromu herhalde. Radyo tiyatrosu dinlemenizi tavsiye ederim. Kafayı oraya verince bacaklar unutulabilir.
0
new day new life
(20.06.15)
Ayakları yukarı kaldıracak şekilde altına minderimsi bişi koyabilirsin. Yoğurt yemek ya da ağrı kesici almakta iyi gelebilir.
0
ph5k
(20.06.15)
C vitaminli aspirin ya da ağrı kesici, olmadı kas gevşetici alacaksın.
0
mea maxima culpa
(20.06.15)
Çok yorulduğumda bende de aynı şey oluyor. Ağrı kesici alıp yatıyorum, işe yarıyor.
0
aychovsky
(20.06.15)
Spordan sonra bende de olur eğer bu ağrıların diğer gecelerde devam ediyosa voltaren ilacı kullanabilirsin (hem hap şeklinde hem krem şeklinde olanı) ağrılarını azaltıcak ağrı kesici etkisi var kremde de. Şimdi ise soğuk su+tuz+buz içine sok biraz beklet sonra ayaklarını yüksekte tut bi süre dinlendir.
0
powerpufgirl
(20.06.15)
(4)

Sığacık Akkum plajı

indescribable
İzmir den nasıl giderim? İzmir derken Cumaovası nda otobüs varmış f.altay dan otobüs varmış hangisi daha kısa sürede gider? Hadi Seferihisar à geldik Akkum à nasıl geçebiliriz Bilen e plaj fotosu atacağım
İzmir den nasıl giderim? İzmir derken Cumaovası nda otobüs varmış f.altay dan otobüs varmış hangisi daha kısa sürede gider? Hadi Seferihisar à geldik Akkum à nasıl geçebiliriz

Bilen e plaj fotosu atacağım
0
indescribable
(20.06.15)
olm çok soğuk oranın denizi gitme oraya ölürsün. şadfjsg
0
diggity
(20.06.15)
Hep gidiyoruz oraya ya. Bu marinayı geçip yükseklerde aşağılara iniyoruz ya orası işte. Ne güzel mis hava çok sıcak zaten
0
🌸indescribable
(20.06.15)
Seferihisar a geek götürürüm Fssrgfsgjkvs. İzmir ana yolundan seferihisar a girin bir dörtyol çıkacak oradan sağa dönüp devam edin marinayi görene kadar
0
Atimi
(20.06.15)
Arabayla giderseniz, Seferihisar şehir merkezi'ne giden kavşaktan, şehir merkezinin tam tersi yöne dönüyorsunuz. Dümdüz devam ederken yol ikiye ayrılıyor; sol taraf Akarca'ya giderken sağ taraf Sığacık'a gidiyor. Haliyle sağ tarafa gidiliyor. Sığacık'a gelince, orada durulmuyor; soldaki tepeye çıkılıyor. Tepeyi inince Akkum.

Otobüsle F.Altay daha kısa sürer.

Değişiklik olsun, Akarca'ya gidin. Orası daha güzel.

Bir de, Seferihisar merkezden ikisine de dolmuş var.
0
aychovsky
(20.06.15)
(7)

cinsel yönelim ile rüya arasında bir ilişki var mıdır?

m e b
oldum olası merak etmişimdir.acaba heteroseksüel bir birey rüyasında karşı cins ile ilişkiye girdiğini görüyorsa, eşcinsel veya biseksüel birey kendi cinsi ile ilişkiye girdiğini mi görüyor? ya da eşcisel/heteroseksüel olmasanız bile kendi/karşı cinsinizle bu tarz rüyalar gördünüz mü?yorumdan ziyade
oldum olası merak etmişimdir.
acaba heteroseksüel bir birey rüyasında karşı cins ile ilişkiye girdiğini görüyorsa, eşcinsel veya biseksüel birey kendi cinsi ile ilişkiye girdiğini mi görüyor? ya da eşcisel/heteroseksüel olmasanız bile kendi/karşı cinsinizle bu tarz rüyalar gördünüz mü?

yorumdan ziyade bilgisi veya deneyimi olanlar cevap verirse daha güzel bir bilgilendirme olur :)
0
m e b
(20.06.15)
bu biraz bilinçaltı ile ilgili bir durum; bilinçaltında bastırılan duygular rüyalarda özgürce ortaya çıkabilir.
0
gezegen olan pluton
(20.06.15)
Ben her iki cinsle de görüyorum. Ama yüzde doksanbeş karşı cins ile gördüm.

Heteroseksüelim, bilinçaltı mevzuuna katılıyorum.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(20.06.15)
Normalde hangi cinsten hoşlanıyorsan onu görürsün. Deneyim istemek de ilginçmiş...
0
bigbadabum
(20.06.15)
@bigbadabum : deneyimden kastım, bu tür rüyaları görmüş olmaktı. keşke hemen eleştirmeden önce bir kez daha okunsa duyurular...
0
🌸m e b
(20.06.15)
Ne kastettiğini biliyorum zaten.
0
bigbadabum
(20.06.15)
sigmund freud, rüyalarla cinsellik arasında kesinlikle bir bağlantı olduğunu söyler ama.. bilemedim.
0
dgr
(20.06.15)
Freud hakkında söylenen şöyle bir nükte vardır: Eğer rüyanızda kurabiye görüyorsanız, bilinçaltınızda seks düşünüyorsunuzdur; eğer rüyanızda seks görüyorsanız, bilinçaltınız kurabiye istiyordur.

Seks rüyaları çok sık ve tekrarlı görülen rüyalar kapsamında yer alıyor ama ekollerin çoğu bunları cinsellik olarak yorumlamıyor. "Kaçtığın bir taraf, kendini savunmasız hissettiğin bir taraf veya bütünleşmek istediğin bir tarafını görmek istiyor olabilirsin" diyorlar. 20'li yaşlar için aynı cinsle sevişmeli veya cinsiyet değiştirmeli rüyaları kendinin daha önce hiç keşfetmediğin bir yönünü keşfetmeye çalışma, yeni denemelere açık olma olarak yorumlayan bir güruh var.

Aynı cinsle yatma, akraba ile yatma gibi rüyaların çok sık göründüğünü, örneğin, kafadaki suçluluk hissinin ensest olarak rüyaya girebileceğini söylüyorlar bir kısmı.

Ama Freud'a ve aynı kafada olmasalar da benzerlerine göre homoseksüelliği belirten başka sinyaller olabiliyor. Örneğin, bir erkeğin rüyada kılıç ovması (tabii rüyanın geri kalanına bağlı olarak) kendi erkekliği ile barışık olması anlamına da gelebiliyor, başka penislere açık olma anlamına da. Çünkü kılıç çok net bir penis simgesi onlara göre, rüya içeriğe bağlı olarak çeşitli çeşitli yorumlanabiliyorlar.

Ancak homoseksüellerde bu tür rüyaların içeriği nasıl oluyor, bilmiyorum.
0
aychovsky
(20.06.15)
(1)

Beşiktaş > Bugün Maçka Parkı'na gidilir mi?

gogu delen adam
Dün biraz yağmur çiselemişti, hava da hafif serin gibi. Bugün Maçka Parkı'na gidilir mi?
Dün biraz yağmur çiselemişti, hava da hafif serin gibi. Bugün Maçka Parkı'na gidilir mi?
0
gogu delen adam
(20.06.15)
Bugüne hiç yağmur vermiyor. Gidilir. Pek de güzel olur.
0
aychovsky
(20.06.15)
(13)

Siz olsanız ne yapardınız?

dunden kalmis yemek
Arkadaşlar tecrübesiz yeni mezun inşaat mühendisiyim. Başvurduğum firmada şartlar şöyle artıları ve eksileriyle:+ aşağı yukarı 1800$ maaş+ kalacak yer veriyorlar+ şantiyede 4 öğün yemek çıkıyor+ 6 ayda bir istanbul'a gidiş dönüş uçak bileti veriyor+ haberleşme giderleriniz de firmadan karşılanıyor-
Arkadaşlar tecrübesiz yeni mezun inşaat mühendisiyim. Başvurduğum firmada şartlar şöyle artıları ve eksileriyle:

+ aşağı yukarı 1800$ maaş
+ kalacak yer veriyorlar
+ şantiyede 4 öğün yemek çıkıyor
+ 6 ayda bir istanbul'a gidiş dönüş uçak bileti veriyor
+ haberleşme giderleriniz de firmadan karşılanıyor

- günde 11 saat minimum çalışma
- iki haftada bir pazar tatili var
- sigorta yapmıyorlar çalışanlarına
- moskova istanbul'dan hallice bir şehir,. büyük ve boğucu
- pahalı bir şehir
- iki aylık maaşını tutuyorlar ceplerinde. yani mesela ağustos ayında başlasam, ağustos ayının maaşını ekimde alacağım, eylül ayınınkini de kasım ayında.

siz olsanız kabul eder misiniz? istanbul'da bir iş bulmaya mı çabalayım? inşaat mühendisleri aşağı yukarı bu şartlarda mı zaten çalışır, inşaatçısın sen bulmuşsun bunama mı dersiniz? akıcı ingilizce ve türkiye'nin en iyi üniversitelerinden birinden mezun olmuş olmak, avrupa'da işin kapısını açar mı?

teşekkürler.
0
dunden kalmis yemek
(20.06.15)
moskova dünyanın en pahalı şehirlerinden. o verdikleri para senin vasfına bakarak tr için bile düşük. 11 saat, pazarsız bir işten bahsediyorsun. üzüldüm açıkçası bunu değerlendirmiş olmana.

ama asıl sorun askerliğini yapmamış olman olabilir.
0
sttc
(20.06.15)
Ucret bu sartlar icin cok dusuk bence. Yurtdisina giden insaatci degil ama santiyede calisan makinaci arkadaslarim oldu daha iyi paralara gittiler daha iyi sartlara 6 ay zor dayandilar. Bence biraz daha arastir acele etme cok daha iyi paralara cikabilirsin yurtdisina. Ki sigorta olayi sikinti aman diyim
0
cizgilerebasancocuk
(20.06.15)
@sttc askerliğim tecilli ancak öyle bir ortam var ki türkiye'de her sene yüzlerce inşaat mühendisi mezun oluyor üniversitelerden, insanın psikolojisi bozuluyor. bu durumda firmalar köle alıyor tabi, en azına kanaat getirenleri.
0
🌸dunden kalmis yemek
(20.06.15)
11 saat ve sigortasız

Neyleyim verdiği 4 öğün yemeği 6 ayda bir uçak biletini tlf giderlerini.

Modern köle ol diye inşaat mühendisi olduğunu sanmıyorum
ben sizi ararım de kapat
0
indescribable
(20.06.15)
burda sartlar cok cok agir diyen arkadaslar ayni teklifi alsa kosa kosa giderler.

evet dogru sartlar agir, zor olucak bir tecrübe, zorlanacaksiniz da eger karakteriniz buna uygun degilse.

fakat türkiyede daha iyisini bulamayacaksiniz muhtemelen, yani tahmin ettigim kadariyla sadece okul mezuniyeti var, bir alanda uzmanlasma etc , is tecrübesi, okul vakti part time calismislik yok, bundan dolayi zaten alacaginiz her teklif bundan kötü olucak.

istanbulda global bir cok beyaz aka sirkette durum bundan farkli degil ki, arayin sorun bogazicinden yeni mezun global cok iyi sirketlerde calisan arkadasinizi, haftaici minimum sabah 9-aksam 10 gibi calisiyordur, cumartesi istedir, belki deli gibi seyahati vardir. maasda 5 bin filandir. aynisi iste. sosyal hayatada zaman mi kalir bu durumda...

buradaki en ciddi eksik sigorta bence. onun disindakiler yeni mezun tecrübesizlere genelde verilen seyler.
0
kurnaz
(20.06.15)
@kurnaz istanbul'da 5000 yeni mezuna verildiğini ilk kez sizden duyuyorum. benim duyduğum örnekler genelde 1300 - 1500 lira arası verilip yeni mezunların küçük düşürülmesinden ibaret.
0
🌸dunden kalmis yemek
(20.06.15)
Sigortasız olması kafamı karıştırırdı. Bunun dışında yeterince tecrübe kazanana kadar it gibi çalışmayı normal görüyorum. Tüm bu çekilenin ileride tatlı tatlı yemeleri oluyor.

Bu arada Türkiye'nin en iyi üniversiteleri Kapıkule'den sonra çok da fazla bir işe yaramıyor. Ama hangi işin kapılarını açacağı, insanın kişisel özelliklerine ve şansına kalmış biraz da.
0
aychovsky
(20.06.15)
Yeni mezun mühendis için 2000$ üzeri olsa makul denilebilir. Maaşlar ülkeye göre değişiyor. Türkmenistan'da 2000-2500, Irak'ta 3000-3500 civarı olur mesela. Bahsettiğin firma sağlamsa maaşı çok dert etmeyip gidebilirsin. Tabii "3-5 sene şantiyeci olurum, bu sayede dövizle askerlik yaparım, parayı da çok çarçur etmem" diyorsan geçerli bunlar. Birkaç ülke ve proje gezersin bu sayede.

Bu arada sigortasız olmuyorsun. Yurtdışında işçi çalıştırma kapsamında sigortan oluyor, sadece prim yatmıyor, sen istersen firmaya maaşından kesip prim yatırtabiliyorsun, ya da döndüğünde topluca kendin prim yatırabiliyorsun.
0
virgul
(20.06.15)
@virgul o zaman 2000 doların içinden sgk primini çıkartsak geriye bize pek birşey kalmıyor.
0
🌸dunden kalmis yemek
(20.06.15)
Ben 1 yıl çalıştım, Sgk primi yatırmadım, önemsemedim açıkçası. Sen burada bir işe girsen muhtemelen 1500 TL gibi bir rakama başlarsın ve onda da sigortanı asgari ücretten yapmaya çalışırlar. Yani ilk birkaç sene için hiçbir şey yatırmasan da çok prim kaybın olmaz.

Başka birkaç detay var.
- Projenin süresi nedir? (Başka projeye geçerken zam alırsın)
- Şantiyede yaşamaya hazır mısın? Aile ve arkadaşlardan uzak olacaksın, yediğin içtiğin çoğunlukla vasat olacak, kısacası her şeyi "mış gibi" yaşayacaksın.
- Para ve deneyim kazanıp buraya döndüğünde gerçekten rahat etmek için birkaç seneni feda edebilir misin?
0
virgul
(20.06.15)
Insaat mh piyasasini ve sizin durumunuzu bilmiyorum ama sunduklari sartlar firma hakkinda hic iyi bir izlenim vermiyor. Iki ay parayi tutmak ne demek? Bu sartlari kabul ettiginizde daha sonra firmaya karsi herhangi bir sekilde agzinizi acamazsiniz.
0
f_d
(20.06.15)
meslektaşın olarak cevap veriyorum ;

sigorta olayı yurt dışına personel çıkaran çoğu firmanın başvurduğu bir durum herhalde. orda bi kaza sigortası yapıyorlar ama primden düşmüyorsun herhalde. belki enka stfa fln yapıyordur bilemiyorum.

bizim meslek için avrupada iş kapısı tünelin ucunda görünen küçük bir ışık. eğer odtü, itü mezunu felansan işte belki avrupada bi yerde mba fln yapsan olur belki. bizim firmalarda kapı kuleyi geçen yok hep rusya, türkmenistan arap ülkeleri fln.

yeni mezun mühendis için yurt dışında 2000-2500 dolar bandı söylenir. sizinki de ona yakın gibi değerlendirilebilir. hocam şimdi iyi bir okuldan mezun türkiye de yeni mezun olarak dağda taşta iş bulsan 2500-3000 tl ye taş çatlasın bulursun. normal firmalarda bulsan 1500-2000-2500 civarı bulursun. eğer yaşın genç ise bence bi değerlendir düşün, diğer alternatifler ile kıyaslar. atıyorum 3000 dolar alabileceğin başka bir şantiye varsa değerlendir ama yoksa git en kötü çalış bi 8-10 ay baktın yatmıyor kafana değiştirirsin. hem dil öğrenirsin hem yurt dışı tecrüben olur. seneye de başka yere bakarsın kafana yatmazsa.

sorun olursa yeşillendirebilirsin.
0
sutu seven kamyoncu
(20.06.15)
bu arada iki-üç aylık maaşı tutmak da standart bir uygulama, işten çıkarken hesaplaşıyorsun. bu konuda duyduğum en insancıl uygulama ilk 4 ay yarım maaş yatırıp sonra tam maaşa geçen firmaydı.
0
virgul
(20.06.15)
(9)

yeni güzel yabanci dizi var mi?

kurnaz
yeni cikmis olan güzel yabanci bir dizi var mi?
yeni cikmis olan güzel yabanci bir dizi var mi?
0
kurnaz
(19.06.15)
4.sezonda suits var. Yani yeni dil :/
0
brad pitt
(19.06.15)
mr robot 1 bölüm çıktı daha.

wayward pines'ın ilk bölümü güzeldi, devamına henüz bakamadım.
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(19.06.15)
happyish
0
rivulet
(19.06.15)
daredevil
0
whimsical
(19.06.15)
(bkz: sense8)
0
el cancer del besiktas
(19.06.15)
happyish guzel, jonathan strange de ilginc gibi gozukuyor, ray bradbury hikayesinden uyarlama whispers var. o da guzel.
0
mavicorap
(19.06.15)
Komedi olarak Unbreakable Kimmy Schmidt'i beğendim. Tina Fey yapmış, 30 Rock'a benziyor.

Biraz önce Wayward Pines duyurusuna yazmıştım, o da güzel gibi.
0
aychovsky
(19.06.15)
Silicon Valley var, 2. sezonunda. Hem girişimcilik ekosistemini tanıtıyor hem de bayağı eğlenceli. Tavsiye ederim
0
dusunuyorumoyleysevurun
(19.06.15)
the knick

1 sezon bitti.

mr robot da iyi.
0
icim urperiyor
(20.06.15)
(15)

Neden?

o degilde,
Selamlar.Uzun süredir dikkatimi çeken birşey var duyuruda. Kız/Erkek olaylarıyla ilgili birşey soruldugunda herkes yardırıyor çarşaf çarşaf yazılar, onlarca yorumlar. Birilerinin birşeylerle ilgili sorularını kimse umursamıyor. Nedir sizce bunun sebebi. Sizde benim gibi küfür ediyor musunuz?
Selamlar.

Uzun süredir dikkatimi çeken birşey var duyuruda. Kız/Erkek olaylarıyla ilgili birşey soruldugunda herkes yardırıyor çarşaf çarşaf yazılar, onlarca yorumlar. Birilerinin birşeylerle ilgili sorularını kimse umursamıyor. Nedir sizce bunun sebebi. Sizde benim gibi küfür ediyor musunuz?
0
o degilde,
(16.06.15)
O dediğin duyurular için bir bilgi gerekmiyor çünkü. Ama teknik, medikal, hayvan, yabancı dil ve diğer çoğu bölümdeki sorular herkesin bildiği konular olmuyor. Aslında insanların bilgi sahibi olmadıkları konularda bir şey yazmamaları daha iyi; gereksiz bilgi kirliliği yaratıyor, soruyu soranı yanıltıyor.
0
osurdum
(16.06.15)
Birilerinin birseyleri derken gonul isleri sorusu mu?
Bilgi icerikli sorusu ise bilmiyor olabilir, bir baskasinin gonul isi ya da baska sorunundansa "anket" daha cekici geliyor olabilir, baskasinin sorununu kendince sacma bulup cevap yazmak istemeyebilir vs vs

Kufur etmiyorum herkesin kendi tercihi kimse kimsenin duyurusuna cevap yazmak zorunda degil.
0
neferkitty
(16.06.15)
Binlerce üye var duyuruya. Onca kişi içerisinde bir bilen olmaması imkansız. Tabii ki çok detay uç konular olabilir ama genel anlamda böyle. Kimse umursamıyor.
0
🌸o degilde,
(16.06.15)
Umursamamalari da normal adamin bir zorunlulugu yok ki bence cok takilmayin

rack.2.mshcdn.com


Bir de 150 kez sorulmus soruyu ara butonunda aratmayip gelip soranlar onlara ben de cevap yazmiyorum.
0
neferkitty
(16.06.15)
Küfür etmiyorum neden edeyim? umursamak zorunda değil kimse benim derdimi. insanları birşeyleri önemsemeye zorlayamazsınız, ne sanal ortamda ne de gerçek hayatta.
0
innerbliss
(16.06.15)
Olay umursamak değil. Bu platformun amacı ihtiyacımızı (ögrenme, alma, satma, paylaşma vb. yöntemlerle) gidermek ve diger üyelerin ihtiyaçlarına yardımcı olmak degil mi? Yoksa ben mi çok yanlış anlamışım burasını.
0
🌸o degilde,
(16.06.15)
Buradan beklentin yanlış bence. Beklentilerini "bir bilen ve soruma cevap vermek isteyen birileri çıkar belki, bir de Eksiduyuru'ya sorayım" bandına çekmelisin.

İnsanlar sorunun soruluş şekline göre bile "amaan boşver, kim uğraşacak buna dert anlatmakla" diye bile düşünebiliyor. Belli bir kriter yok ama burada soru-cevap olayı tamamen insanların keyfine kalmış. Küfürlük durum yok.

Çok klasik ama karşılıksız yardımların bu kadar olduğuna bile dua et bence.
0
osurdum
(16.06.15)
Evet hayalkırıklığına uğradığım oluyor bazen, bir mankenin memesini tartışmaya 50 kişi geliyor ama benim soruma kimse cevap vermiyor mesela ama yapacak birşey yok.
O kadar önemsemiyorum, gene de buradan çok fayda gördüm herşeye rağmen.
0
innerbliss
(16.06.15)
"... karşılıksız yardımların bu kadar olduğuna bile dua et bence." nasıl bir yaklaşım şekli. Neden dua edeyim altı üstü bir cevap yazacak. Böbregini istemiyoruz karşımızdakinden. Zaten böyle bir zihniyet güttügümüz için gelmedik mi bu hale.
0
🌸o degilde,
(16.06.15)
bir düşüş benim de gözlemlediğim bir şey.

eski havası yok buranın, bir şey soruyorsun, sorduğun soruyla alakasız cevaplar geliyor.
yardımcı olamayacaksan lüzumsuz yazma bari de bilgisi olan görsün, yazsın.
0
livaneli kadir
(16.06.15)
Birincisi sorulan soruların büyük bir bölümü zaten cevaplanmış veya Google'a sorunun bir cümlesini yazınca cevabı ilk sırada çıkacak sorulardan oluşuyor. Geyik/bilgi istemeyen soruları zaten geçiyorum, orada uzun uzun geyikler dönüyor zaten. Spesifik sorularda ise işin içine bilgi giriyor. Bilmeyenler yine geyik yapıyor, yanlış bilgi veriyor, kısacası bir halta yaramıyor. Bence rahatsız olunması gereken konu bu.

Senelerdir buralardaysan da sözlükteki kalite düşüşünün burada da olduğunu gözlemlemişsindir zaten. Onun için "dua et" dedim, yine bilen birileri çıkıp gerçekten yardımcı olabiliyor hala.
0
osurdum
(16.06.15)
Gönül işleri yorum yapması daha kolay olan bir konu. Herkes az çok aşık olmuştur, herkesin kendine göre bir tecrübesi var. Üstelik daha göreceli ve daha risksiz, iknası daha zor bir konu. Bilgiden çok da yoruma açık. Yani biz burada "Hayır, onu arama" desek, kişiyi ikna edebiliriz ya da etmeyebiliriz ama son kararı yine onun kişiliği ve iradesi verecek. Yanlış bir karar verse işsten kovulma, yanlış ödev cevabı verme gibi sonuçları yok. Bir de, çok kişinin duygularını ve içini tetikleyen bir konu.

Birisi gelse "Yüz tanıma için algorritmalardan hangilerinin sağlamlığı yüksektir" dese, kaç kişinin bu konuda tecrübesi var ki cevap versin. Üstelik yanlış ve kengine güvensiz bir cevabın götürüsü daha somut, etkisi daha kısa vadede gözle görünür. Yoruma açık değil. Hakkında bir şeyler söylemesi daha riskli. Bir de böyle konular, pazartesi gidilen iş gibi gönülsüzce cevaplanabiliyor çünkü gönül işi kadar zevkli gelmeyebiliyor. Tetikleyici br duygu değil çoğu kişi için, gönül işinin olduğu kadar en azından.

Birine "Şundan şundan dolayı seni aramıyordur" demekle "Maslak'tan Kilyos'a TEM üzerinden gidilir" demek arasında fark var. İlkinde senden aldığını kendi deneyimi ile yorumlayacakken, ikincisinde senin verdiğin bilgiye daha fazla güvenecek ve akşam gelip "Yanlış yerlere gönderdin beni" diyecek.

Bu yüzden yargıladığım bir durum olmadığı gibi, beklediğim bir şey bu.
0
aychovsky
(16.06.15)
Durum gittikce daha kotu olmakla birlikte, en az son 3-4 yildir dogru duzgun hemen hicbir soruma cevap almadim. Artik daha gunluk ya da genel fikri merak ettigim sorular olursa onlari soruyorum. Kufur etmiyorum.

Ayrica cevabini bildigim pek cok soruya da soruyu soranin tavri sebebiyle cevap yazmiyorum. Sebebine umursamamak demem ancak illa ki sorunun bir seyleri batiyor ve sonucta umursamamis oluyorum. Ya "Google'a x yazmayi bilmemis" diyorum, ya "y konuda ozenmemis/ugrasmamis ben niye ugrasip cevap yazayim" diyorum, ya "niye bu kadar mizmizlanmis" diyorum, ya "bu kadar basit soru mu olur annene babana sor bilirler zaten" diyorum, ya "cok buhranli, benlik degil" diyorum...
0
f_d
(16.06.15)
bilgi sahibi olup olmama meselesinden çok çoğunluğun ilgisini çeken konulara dahil olup olmamakla ilgili bu konu. mesela youtube'a girdiğinizde spor, müzik, siyasi tartışmalar, dizi vb. videolarının çok büyük talep görmesine karşın bunlardan çok daha önemli, değerli belgesellerin birkaç yüz kişi tarafından izlendiğini görürsünüz. dahası popüler olan ayrıca ilgiyi üzerine çekiyor, "herkes yazmış, ben de yazayım" "kimse yazmamış, yazmasam da olur" düşüncesini yaratıyor. evet anlamsız, evet saçma ama gerçek.
0
harvey
(16.06.15)
böyle bir durum var ama bu bana koymuyor açıkçası. internetteki hiçbir mecrayı ciddiye almadığımdan dolayı olabilir.
ama hak yemek istemem, f_d nickli kullanıcı 3-4 yıldır hiçbir sorusuna cevap alamadım diyor, abartmayalım :) yol tarifi olsun, ingilizce çeviri olsun, hiç bilmediğim akademik bir konuda sorduğum sorulara aldığım cevaplar olsun, sağlık sorunları, spor vs vs soru sorup da cevap alamadığım hiçbi şey olmadı. zaten bilgi içerikli soruların 1 cevabı var, o yüzden o tarz sorulara genelde 2-3 cevap geliyor. bence gayet tatmin edici. ha bazıları 3 kelimelik soruyu 3 paragrafta anlatıyor, millet okumaya üşeniyordur bence. hiçbir sorunuza cevap alamıyorsanız biraz da suçu kendinizde arayın :)
0
littlejack
(16.06.15)
(5)

Bir süredir biriken, birtakım sorular

ack3000
1. Bir insanın kendince başardığı bir şey için harcadığı çaba ile, o başarıyı sürekli duyurma hevesi arasında bir ilişki var mı sizce? Bu hevesin diğer kaynakları ne olabilir? Başarının çıktısı mı daha fazla duyurma hevesine sebep olur, harcanan çabanın boyutu mu? Yoksa bu tamamen eziklik ve/veya ko
1. Bir insanın kendince başardığı bir şey için harcadığı çaba ile, o başarıyı sürekli duyurma hevesi arasında bir ilişki var mı sizce? Bu hevesin diğer kaynakları ne olabilir? Başarının çıktısı mı daha fazla duyurma hevesine sebep olur, harcanan çabanın boyutu mu? Yoksa bu tamamen eziklik ve/veya kompleksten mi kaynaklanıyor? Mesela burada bir adam var, 1 saattir şeker yemediğini ve şeker yemeyi Amerika'da bıraktığını anlatıyor. Her şey diğer adamın" kahve yapıcam ister misin" demesiyle başladı. O "başarı"sını duyuracağı varmış yani.

2. Dinlemekten utandığınız ve gizli gizli dinlediğiniz şarkılar neler? Ben Ricky Martin - Christina Agulilera'nın Nobody Wants to be Lonely düetini çok severek ama utanarak ve gizli dinliyorum. Linkle birlikte gelebilirseniz makbule geçer.

3. Neden insanlar, toplumun yüklediği yükleri birbirine yıkmaya çalışıyor? Mesela bugün metrobüs beklerken, boş metrobüs gelsin de oturayım diye araç gelmesine rağmen binmedim. Uzunçayır durağında normal bir hareket bu, cama yapışmak yerine oturarak insan gibi gitmek için 34u'yu bekliyorum. Neyse, 34z geldi. Binilecek yer var ama 3 dk sonrası zulüm. ben de binmedim. Arkamdaki cırladı "ay binmeyeceksen beklemeee" diye. Her gün saatlerce yol almasının, hayvanlar gibi taşıma aracına tıkılmasının, pis kokulu kalabalık içerisinde 2 saat dikilmesinin bütün suçu bana kaldı bugünlük. Yarın da bu yükü başkasına yükleyecek. Şoföre, yer vermeyen gence, aracın önüne atlayan kediye yükleyecek. Asıl sorunu da hiçbir zaman göremeyecek. Sanki burada sistem mükemmel de, bu sistemi bozanlar ben, şoför, genç ve kediymiş gibi davranmaya devam edecek. Bu da sistemin devamlığı için olmazsa olmaz yakıt. Bunu değiştirmek için bir şeyler yapmak istiyorum, ama o bir şeyi bulamıyorum. Varsa destek verecek olan, alırım bir dal.

4. İş yerine yakın bir eve mi çıkayım, yoksa o parayla motosiklet mi alayım sizce? Günde 3 buçuk - 4 saat yol yapmaktan çok sıkıldım. Artık kitap okumak bile o yolu çekilir kılmıyor. Bir şekilde buraya insan gibi ulaşmam ya da buraya yakınlaşmam lazım. Motosikletle yarım saat falan sürüyor. Sizce motosiklet mi kendi evime çıkmak mı? Motosiklet daha anlık bir gider, ileri süreçte birikim yapmamı da sağlar. Yeni ev, sürekli gider demek.

5. Öğrenciliği, öğrenmeyi çok seviyorum. Öğrenme, öğrencilikle sınırlı değil bunu biliyorum. Okulu her zaman sevdim. Artık öğrenci değilim. Yüksek lisans hevesim yok. Sadece yine öğrenci olma hissiyle ve okumaya devam etme güdüsüyle yaparım yaparsam. Bu düsturla yüksek lisans yapanlar, aynı tadı aldınız mı?

6. Sizce, iyilik yapmanın temel güdüsü nedir? Neden "iyilik" yapan kişi, "iyi" kişi olarak görülüyor ki? Belki, o iyiliğin motivasyonu, o iyiliği yapmanın o kişide bıraktığı hazdır. Bu çok çirkin bir düşünce. İyilik yapılan kişide bir şey değiştirmeyecek, o iyiliğini aldığı sürece onun için sıkıntı yok. Ancak iyilik yaptığı için bir kişiyi iyi olarak nitelemeye karşıyım. Ne düşünüyorsunuz?

1'ine bile cevap alsam kardır. Hiç cevap alamazsam da sorularımı sonunda yazmış olmanın hazzı yeter. O yüzden şimdiden herkese teşekkürler... İmla hatası da olabilir, okumadan yazdım. Uyarı gelirse düzeltirim, imla faşizanlığını severim.
0
ack3000
(16.06.15)
4- ne kadar az suren yolculuk, o kadar iyi yasam kalitesi. gecici cozumlerle zaman kaybetme. inan en onemli sey zaman. paranin satin alamayacagi nadir seylerden.
0
baldur2
(16.06.15)
4- işe yakın eve çık ya da eve yakın iş bul, her zaman motosikletle gidemeyebilirsin.
0
inheritance
(16.06.15)
1 her insan başarılarını kendi içinde sinidirebilecek kadar olgun değil. sağa sola olmasa da arkadaşlarına anlatmak paylaşmak istiyor olabilir. diğer her şeyi paylaşmaktan biraz daha çok istemesini de normal buluyorum pozitif bir şey sonuçta.

2 o kadar çok var ki gerçekten karar veremedim. inanılmaz aşırı pop sanırım genel olarak. spice girls, taylor swift falan. çok eğleniyorum.

3 özellikle bizim toplumumuzun bireylere yüklediği yük teş başına kaldırılamayacak kadar fazla. saldırganlığı haklı bulacak değilim ancak hepimizin aynı anda delirmemesi bile büyük şans diye düşünüyorum.

4 iş değiştirmek ev değiştirmekten daha kolay. motor al kendine güveniyorsan, ancak kaza yapacağın gerçeğini de unutma.

5 çalışan ve normal hayatı olan biri için çok zor. ben üçüncü bölüm açıktan felsefeye kayıt olayım okumama yardımcı olur yol gösterir falan dedim, ama çalışırken değil sınav tarihi varlığını bile unuttum bölümün.

6 iyilik yapmanın temel güdüsü bence kendini tatmin etmek. herkese göstermeyecek olsan bile içinde tatmin olan bir nokta var. en basit örneği annelik. kendi yavruna sonsuz iyilik yapıyorsun, ancak aynı insan komşunun çocuğu olsa "iy ne biçim yetiştirmişler günahımı vermem"
0
freya
(16.06.15)
3. pozisyon doğru anladıysam bu durumda ben de sana cırlayabilirdim. Arkamdaki dediğin için, araca binmediğin halde kenara da çekilmediğini varsayıyorum bunu söylerken. Adama senin yüzünden o bir popoluk yeri kaybetmek zorunda değil.

5. aynı tad evet ama işle birlikte ölümcül zor oluyor.
0
manuel mandalina
(16.06.15)
2. Shake It Off dinlerken utanıyorum ama seviyorum. (Bu kolaydı, buradan başladım)

1. Bana bu iki şeyin kombinasyonuymuş gibi geliyor. İlki başarının verdiği hazzın derecesi, ikincisi onu başarana kadar harcanan çaba. Hatta, alınmasınlar ama, yeni annelerin sadece çocukları hakkında konuşmak istemesini de buna benzetiyorum. Dediklerine göre hayatlarının en büyük mutluluğu ve doğum/taşıma süreci de kolay değil. Heyecan verici bir şey olduğunda paylaşacak insan ararız ya, başarıyla gelen heyecanların süresi de daha uzun. Onun verdiği haz çok daha uzun süreli oluyor. Üstelik onu da kendine rağmen yapmışsan, amanııın, onun hazzı bitmez. Başarının her aşamasında dopamini salgılata salgılata tatlı mutluluk ve heyecanı veriyor, o da kişinin sisteminden konuşma olarak çıkıyor. Yavaş yavaş da sönümleniyor. Bazen çok yavaş.

3. Sinirini çıkaracak bir yer arıyor insanlar, yoksa delirirler. Sistem bozuk, o saatte farkında veya değil, burada da ya sisteme sinirlenmek hiç içinde yok ya da o saatte sisteme sinirlenmek için sistemin temsilcisini sen olarak görüyor. Zaten sabah evden çıkıyor başına gelecek olan binbir sinir bozucu şeyi düşünerek, moral yerlerde; en ufak bir sıkıntıda o sinirini bir yerden çıkarmazsa kendine zarar verecek. Artık patlama noktasında karşısında seni buluyor, sana patlıyor.

4. İş yerine yakın işe çık. Motorda kaza riski normalin 10 küsur katı falandı en son.

5. Ben bu düsturla akademisyen oldum. Hayatımın en güzel kararı idi. I <3 öğrenmek.

6. Klavyenin boşluk tuşu bozuldu, boşlukları kopyala-yapıştır yapıyorum. O yüzden sinirimi senden çıkarmadan buna cevap vermeyeyim. Doğru düzgün bilgisayarda editleyeceğim ama.
0
aychovsky
(16.06.15)
(6)

Kedicilere Bir Soru

eli
Merhabalar, İstanbul'da 2 kedimiz ile yaşıyoruz, araba yolculuğu ile 2 haftalığına İzmir'e gideceğiz.Soru; kedileri İstanbul'da mı bırakmalı İzmir'e mi götürmeli?İzmir seçeneği: Kediler başka evde hiç sorun yaşamıyor hemen adapte oluyorlar, bir tek araba yolculuğu geriyor onları. Bir keresinde araba
Merhabalar, İstanbul'da 2 kedimiz ile yaşıyoruz, araba yolculuğu ile 2 haftalığına İzmir'e gideceğiz.

Soru; kedileri İstanbul'da mı bırakmalı İzmir'e mi götürmeli?

İzmir seçeneği: Kediler başka evde hiç sorun yaşamıyor hemen adapte oluyorlar, bir tek araba yolculuğu geriyor onları. Bir keresinde arabaya koyarken stresten üstüme çişini yaptı büyük olan kedimiz.

İstanbul'da kalırlarsa; 2 günde 1 arkadaşımız gelip bakacak ama hava çok sıcak, pencerelerde tel olmasına rağmen açık bırakamayız. Küçük kedi büyük kediyi sürekli rahatsız ediyor, gözümünüzün önünde olunca biz engelliyoruz. Bir de, dönünce kesin küsecekler.

Hem ayrı kalmak istemiyoruz, hem işkence çektirmek istemiyoruz. Siz olsanız ne yapardınız?

Çok teşekkürler. :)
0
eli
(15.06.15)
bakacak biri varsa burada bırak. yolculuk yorar ve ürkütür hayvanları.
0
lesmiserables
(15.06.15)
Ben bir haftalık kedimle saatlerce araba yolculuğu yapmıştım. İzmirde bakabilecek ortamınız varsa yanınıza alın. Bi süre sonra uyuyolar zaten hoşlarına gitmese de. Ayrı kalmamış özlememiş olursunuz
0
rakidabalikolsa
(15.06.15)
Kedileri de götürün. Araba sonuçta rahat olur, arada molalar veirirsiniz.
0
bigbadabum
(15.06.15)
Biraz kedilere bağlı. Bizim kedi de yoldan çok korkar, işerdi.Bir saatlik yolda korkudan delirirdi. Uzun yola götürmek imkansızdı. Dolayısıyla İstanbul-İzmir imkansızdı, yüreği bir saatlik yolda ağzından çıkacak gibi oluyordu, salyalar akıtıyor ve ayılıp bayılıyor gibi oluyordu. Haliyle bırakmak zorunda kalıyorduk. Ama çok şiddetli değilse yanınızda olması daha iyi gibi sizin için. Evde daha sorunlu olacaklar.
0
aychovsky
(15.06.15)
ben de 3 kedimle bursa'dan istanbul'a gideceğim. araba rahatsız ediyor, huzursuz ediyor ama en azından eve girdiklerinde rahatlıyorlar ve kediler köpekler gibi değildir denmesine rağmen tersine ilgi istiyorlar. yanında olman rahatlatıyor. bence yanınıza almalısınız.
0
seyahat defterim
(15.06.15)
Çok teşekkür ederim cevaplarınız için. 2 hafta ayrı kalacağımı düşünmek bile gözlerimi yaşartıyor ama bencillik yapmak da istemiyorum. Muhtemelen götüreceğiz. :)
0
🌸eli
(15.06.15)
(9)

sabun tercihi

lrdrylgh
sıvı sabun mu yoksa katı sabun mu kullanıyorsunuz? neden?
sıvı sabun mu yoksa katı sabun mu kullanıyorsunuz? neden?
0
lrdrylgh
(14.06.15)
sıvı sabun. daha hijyenik geliyor.
0
devilred
(14.06.15)
El yıkamak için sıvı, duşta katı sabun.
0
buff
(14.06.15)
Sıvı sabun. Kucuklukten alışkanlık; annem hijyenik degil diye kati sabun sevmezdi, bana da ondan kaldi.
0
fraise
(14.06.15)
31 çekerken sıvı diğer durumlarda katı sabun kullanıyorum.
0
roe
(14.06.15)
hep katı. sıvı sabun eldeki veya duş losyonu gibi şampuan gibi sıvı temizleyiciler de vücuttaki yağı temizlemiyor. ellerimi yıkadıktan sonra ellerimi birbirine sürtünce gıcır gıcır diye ses gelmesi lazım. aynı şekilde duştan çıkınca da vücudumda kaygan bir his olmaması lazım. temizlik bence bu. kim ne derse desin. ölümüne, her yerde katı sabun.
0
dgr
(15.06.15)
katı kullanıyorum sıvı sevmiyorum, duşta da jelden kalıp sabuna geçtim, bir tek ben kullandığım için de hijyen çok sorun olmuyor
0
limoncello
(15.06.15)
@dgr, +1

ben de sıvı sabuna gıcığım, elimde yağlı bir his bırakıyor. hele duş jellerine falan komple uyuz oluyorum.
sadece mutfaktaki sabunum anti mikrobik mi neyse işte onun sıvısı. içeriğinden mi bilmem yağlı bırakmıyor elimi.
0
mesgul ve huzursuz
(15.06.15)
kamuya açık alanlarda sıvı sabun, evde sadece ben kullanacaksan katı sabun.
0
kuzey li
(15.06.15)
Ortak alanlarda sıvı ama evde katı. Diğeri temizlemiyor gibi geliyor.
0
aychovsky
(15.06.15)
(3)

Yakınlarda gidilecek bir yerler

birkibirkibirkibirkiuc
Selamlar duyuru ahalisi,Birkaç sene önce arada yurtdışına uçmam gerekmişti, bayağı birikmiş Miles and Smiles milleri var. Sene sonunda doluyormuş süresi. Açıkçası yansın istemiyorum, bir yerlere gitsem diyorum birkaç günlüğüne. Vize falan da yok. Muhtemeşlen tek başıma seyahat edeceğim. Sizce nerele
Selamlar duyuru ahalisi,

Birkaç sene önce arada yurtdışına uçmam gerekmişti, bayağı birikmiş Miles and Smiles milleri var. Sene sonunda doluyormuş süresi. Açıkçası yansın istemiyorum, bir yerlere gitsem diyorum birkaç günlüğüne. Vize falan da yok. Muhtemeşlen tek başıma seyahat edeceğim. Sizce nerelere gidebilirim öyle çok para harcamadan?
0
birkibirkibirkibirkiuc
(14.06.15)
Belgrad'ı düşünebilirsiniz.
0
bcdhms
(14.06.15)
Belgrad + 1
Hem vizesiz, hem ucuz, hem eğlenceli, hem de güzel.
0
aychovsky
(14.06.15)
bana ankara bileti alabilirsiniz o kadar çoksa.
0
abukkraker
(15.06.15)
(3)

bir istatistik sorum var, yardımcı olan?

paramount
Arkadaşlar merhaba, bir istatistik sorum var yardımcı olabilir misiniz acaba?Belirli bir buğday çeşidinin dekara verim ortalamasının 275 kg, standart sapmasının da 15 kg olduğu bildirilmiştir. Buna göre verimi 245 ile 262 kg olan tarlaların nispi miktarı ne kadardır?
Arkadaşlar merhaba, bir istatistik sorum var yardımcı olabilir misiniz acaba?

Belirli bir buğday çeşidinin dekara verim ortalamasının 275 kg, standart sapmasının da 15 kg olduğu bildirilmiştir. Buna göre verimi 245 ile 262 kg olan tarlaların nispi miktarı ne kadardır?
0
paramount
(14.06.15)
(bkz: z score)
(bkz: z table)
0
f_d
(14.06.15)
P(245<X<262) = P(X<262) - P(X<245)
= P((X-275)/15 < (262-275)/15) - P((X-275)/15 < (245-275)/15)
= P(z<-0.87) - P(z<-1.33)
= [1 - P(z<0.87)] - [1 - P(z<1.33)]
= P(z<1.33) - P(z<0.87)
= 0.9082 - 0.8078 = 0.1004

Burada verilmemiş ama dağılımın normal olduğunu varsayıyoruz.
0
aychovsky
(15.06.15)
çok teşekkür ederim, çok makbule geçti.
0
🌸paramount
(15.06.15)
(30)

Açtığı duyuruya gelen cevaplara tik vermeyenler hakkında hissettikleriniz?

hadi hadi
İnsanoğlu soruyu sormuş, cevaplar gelmiş ve üzerine tartışmalar yapmış vs. Ama bakıyorsunuz tek bir tik yok. Ben genelde bu tip sorulardan cevabımı siliyorum veya ben cevaplamadan gelmiş cevaplarda bahsettiğim durum mevcutsa cevap bile vermiyorum. O tik sanki soruyla ilgileniliyor havası uyandırıyor
İnsanoğlu soruyu sormuş, cevaplar gelmiş ve üzerine tartışmalar yapmış vs. Ama bakıyorsunuz tek bir tik yok. Ben genelde bu tip sorulardan cevabımı siliyorum veya ben cevaplamadan gelmiş cevaplarda bahsettiğim durum mevcutsa cevap bile vermiyorum.

O tik sanki soruyla ilgileniliyor havası uyandırıyor bende. Sizin düşünceleriniz neler?
0
hadi hadi
(14.06.15)
son verilen cevaba bakıyorum tikli mi diye cevapları gördüm şeklinde yorumluyorum
0
basond
(14.06.15)
ben umursamıyorum, adam unutmuş olabilir
0
from potomac to kuban
(14.06.15)
tik vermeyene cevap da vermiyorum. öyle.
0
ya ben lan neyse
(14.06.15)
Tiklere bakmıyorum pek cevap verirken. Ara ara "Aaa, hiç tik yok" dediğim oluyor ama devamında en fazla "Umarım, işe yaramıştır cevaplardan biri" diyorum. Cevap olsun da, illa ki birilerinin bir işine yarar günün birinde. Tiklerin aramızda lafı olmaz.
0
aychovsky
(14.06.15)
shotgunwoman
(14.06.15)
Tikin önemi yok tabi de 10+ cevap üzerine hâlâ bir tik bile yoksa cevapları sallamıyomuş gibime geliyor ve yorum yapasım gelmiyor olaya. Ama durum önemliyse tabi tikin önemi yok.
0
kanzuk seni yiyeceğim arslanım
(14.06.15)
sinir oluyorum ama şuna daha çok sinir oluyorum.özel olmayan bir konuda gayet güzel bilgilendirmelerle dolu +20 cevap yazılmış duyurusuna ertesi gün baktım arkadaş tüm duyuruyu komple silmiş:S ne diyeyim ben bilmiyorum artık
0
gokhanbulut
(14.06.15)
duyurunun en gereksiz ozelligi. tiklenmesede olur.
0
kutsalbok
(14.06.15)
@khiron: nasıl engelleniyor?
0
gokhanbulut
(14.06.15)
cevabımın okunmadığını, okunsa bile sklenmediğini düşündüğüm için üzülüyom. onun dışında olaylara karışmıyorum, herhangi bir anarşik ya da efendime söyliyim protest tavır içerisine girmiyorum. allahlarından bulsunlar. boşver oğlum uğraşma yaaa. suskunluğum asaletimdendir. önce tike bakarım tik mi diye.
0
der meister
(14.06.15)
ben de aychovsky gibi düşünüyorum. o kişi için bugün cevap bu niteliğinde değilse bile başkasına yarayabilir. o yüzden çok da şeetmeyelim
0
rakicandir
(14.06.15)
@der meister ahahaha, nitelik önemli tabi:)
0
🌸hadi hadi
(14.06.15)
tik mik yalan olum bozdurup harcayamiyoruz ki takilmayin bu kadar.

+rep
0
jedilance
(15.06.15)
adam subjektif cevabı olan bir şey sormuş mesela, insanlar uzun uzun onlarca yorum yapmış, ben de heyecanla yapıyorum. sonra bakıyorum tik vermemiş, okuduğunu belirten bir şey de yok, siliyorum ben de. tik almak için cevap yazmıyor sonuçta insanlar ama tik olayını bilen birinin uğraşıp cevap verenlere bu nezaketi göstermesi gerek diye düşünüyorum.
0
acccra
(15.06.15)
Sorusuna cevap verdiğim, cevabımın kıymetini bilmiyorsa belki başkası okur da işine yarar diye düşünüyorum.
Yanitik vermek önemli birşey değil ama "cevabını okudum, teşekkür ederim" gibisinden bir anlamı olduğu için tabi hoş bir davranış.
0
innerbliss
(15.06.15)
@sour ben tip 2 işte. Tik verilmeyen başlığa cevap yazmıyorum.
0
🌸hadi hadi
(15.06.15)
tikli guzel oluyo tikiler sizi
0
moderniko
(15.06.15)
bazen ben de vermiyorum

umurumda değil
0
mistreated
(15.06.15)
umurumda değil. ama bilerek tik vermiyorum çünkü canım istemiyor, niye tik atmadı cevabımı sileyim, aynı görüşte değiliz vs. bunlar asıl rahatsız edici tipler bence. gereksiz kasıyorlar diye düşünüyorum.
0
rheia
(15.06.15)
ben birisi saçma sapan saldırgan bir cevap yazarsa tik vermiyorum sadece. yoksa adam hiçbir karşılık almadığı halde oturmuş derdine cevap yazmış, en azından bir teşekkürü hak ediyor.
bazen birisi soru soruyor, ben onun cevabını bilmesem de /veya başkası benim yazacağımı yazmışsa ileride karşısına çıkabilecek bir şeyle ilgili yazdıysam eğer ve ada sorumun cevabı değil diye tiklemediyse sinir oluyorum :P
0
mesgul ve huzursuz
(15.06.15)
valla ben her zaman unutuyorum aklıma bile gelmiyor. benım gıbı bırıdır.
0
speranza
(15.06.15)
Pışpışlanmak için soru soranların cevap seçmesine gülüyorum sadece.
0
arnold schwarzeneger
(15.06.15)
Daha girdiği mecranın doğasını bile anlamamış zeka düzeyinde ve kendinden başka hiçbir insanın hassasiyetini düşünmeyecek kötülükte insanlar bunlar. Ciddiye almayın, bir daha cevap yazmazsınız hiçbir duyurularına olur biter.
0
kalemdefter
(15.06.15)
umurumda olmuyor.
0
dafuq
(15.06.15)
bi de alakasız birine tik verip gerisine vermemeye, yarısına verip yarsına vermemeye falan bayılıyorum :D
0
mistreated
(15.06.15)
Umrumda değil.

www.youtube.com
0
whimsical
(15.06.15)
@sour, verdiğimiz cevap eğer soruyu soranın işine yarıyorsa tik koyuyor, buradaki kaide bu değil mi? bu kaideyi anlamamak zeka sorunu değil mi?
burada problem, işe yarar bir cevaba bile tik koymamak.
Bir insan için zaman ayırıyorsanız o da bir tik koyacak kadar zaman ayırmalı.
Verdiğimiz yanıt işe yaramıyorsa tik koysun demiyorum ki ben.
0
kalemdefter
(15.06.15)
@sour, niyet okumaksa mesele, işine yaradığı halde tik vermeyen insan zaten başkalarının da işine yarayıp yaramayacağını düşünmüyordur. Bu nesnel bir değerlendirme üzerinden niyet okuyabilirim.
Sitenin kullanım temayüllerini anlamamaksa evet düpedüz zeka sorunu.
0
kalemdefter
(15.06.15)
Unutmadiysam hep tik veren bir insan olarak fazlaca umursamam ama duyuru sahibi aptal saptal yorum yaziyorsa cevabimi siliyorum ki orada fazlaca cevap sayisi ile populer bir duyuru olmasina katkim olmasin. Bilgi icerikli sorularda bu tarz seylere denk gelmedim hic, anket tarzi sorularda oluyor dolasiyla cevabimi silip silmemem de onlarin tik atip atmamalari gibi pek de iplenmeyen bir sey oluyor. Eger soruyu bir konu hakkinda bilgi amacli acip da sadece kendi dusuncesi cercevesinde tarafli bir bilgiye tik geliyorsa nickini kolay kolay unutmam ve bi daha da vakit ayirip cevap yazmam cunku amaclari ogrenmek degil.
0
neferkitty
(15.06.15)
@sour, ben tik vermediğinde cevabımızı silelim demedim ki o duyurulara cevap vermezsiniz olur biter dedim. Sonuçta bu seçim hakkına herkes sahip.
Çocuk muyuz biz yahu verdiğim cevabı sileyim falan filan. Ayrıca zekanın düzeyini okumak mümkün olmayabilir ama bir kalınkafalı görünce tanırsınız yahu.
Dediğim dediktir, haklı olmak dışında hiçbir derdi yoktur vb.

Sonuçta, tik vermeyenler hakkında ne hissettiğimiz sorulmuş, sen onu hisseden, şo bacım bunu hisseder, herkesin hissettiği kendinedir, benim eyyorlamam budur.
0
kalemdefter
(15.06.15)
(15)

kedimiz ölümüne saldırdı

topuklu
ev arkadaşım ıslık çalmaya başladı, kedimiz üstüne doğru geldi merakla. oyun diye algıladığını düşünerek ıslığa devam edince ölümüne yüzüne saldırdı. başının birçok yerini yarıp ortalığı kan içinde bıraktı. kediyi zor sakinleştirdim. şimdi normal gibi, ama korku halinde ve şaşkın. daha önce de ilk k
ev arkadaşım ıslık çalmaya başladı, kedimiz üstüne doğru geldi merakla. oyun diye algıladığını düşünerek ıslığa devam edince ölümüne yüzüne saldırdı. başının birçok yerini yarıp ortalığı kan içinde bıraktı. kediyi zor sakinleştirdim. şimdi normal gibi, ama korku halinde ve şaşkın. daha önce de ilk kez kullandığımız mutfak robotunun sesine böyle tepki vererek bacaklara dalmıştı gene ölümüne. bu, sese karşı verdiği öfke tepkisi olarak ikinci oldu.
kedimiz 1,5 yaşında erkek, kısırlaştırıldı. veterinerde çok öfkelidir ve zor tutarız ama onun dışında oldukça sevgi gösteren bir kedidir. yaklaşık 1 ay önce yanına bir erkek yavru aldık, bir süre zorluk yaşadık ama şimdi seviyorlar birbirlerini, ilk kedimizin stresi büyük oranda azaldı, yavruyu yalıyor, beraber oynuyorlar ve yavruya şimdiye dek hiç saldırmadı, zarar vermedi. ama arkadaşıma fena halde saldırdı, ciddi zarar verdi. bütün gün gayet keyifliydi, ama ıslık sesine böyle bir tepki verdi. ciddi ciddi korktuk, altüst olduk. bir fikri olan, benzer bir şey yaşayan var mı?
0
topuklu
(14.06.15)
bununla ilgili daha önce bir travma yaşamış olabilir. bunun yanı sıra kedi ve köpekler sahiplerinin ruh halinden de etkilenebilirler.
0
bilan
(14.06.15)
travma tetiklemistir?
0
elxa
(14.06.15)
travma olacağını sanmıyorum, arkadaşımdan almıştım zaten, evde doğmuştu bu, katı mamaya geçer geçmez de aldık. bebekliğinde o tarz bir travma olmadı yani.
0
🌸topuklu
(14.06.15)
Size daha fazla zarar vermeden evden uzaklaştırmalısınız . Saldırgan , agresif bir kedidir belki sadece
0
lilidance
(14.06.15)
@lilidance oldu, bi saldırmasıyla hemen kapı dışarı edelim, aşırı vicdansız insanlarız çünkü. öyle bir şey yapacak olsak burada fikir sormazdım.
0
🌸topuklu
(14.06.15)
psikologa gotur
0
sinatra
(14.06.15)
her kedinin kızdığı (belki de korktuğu) bir şey vardır. sizinkinin de kızdığı-korkusu ıslık. o varken ıslık çalmamanız yeterli olur. yalnız ufaklığa dikkat. şu anda büyük onun rol modeli. ıslık-saldırı olayına tanık olmaması lazım. aksi taktirde o da etkilenir ve ıslığa saldıran iki adet kediniz olur.
0
tururo
(14.06.15)
Canıııım, ıslıktan çok korkmuş olmalı. Kedilerde sese tolerans farklı farklı olabiliyor. Kedilerin bazıları tiz seslere karşı çok duyarlı ve ıslık onlara tiz ses gibi geliyor. Bunun bilimsel bir adı da var ama unuttum. Tiz seslere korkusundan saldırıyor hayvancağız. Demek ki çok çok hassas kulakları var. Keza mutfak robotu da tiz seslere giriyor. Yalnız kedinin bir bebekle aynı odada kalmaması iyi olur. Bebek ağlaması da tiz seslere girer, büyük olasılıkla korkudan bebeği parçalar. Yine benzer bir olasılıkla cam kırılmasından, vb. de benzer şekilde korkacaktır. Kulakları hassas ve genetik.
0
aychovsky
(15.06.15)
hayvanlarda da bazı seslere aşırı tepki olabiliyor. bazı insanların tahtada gıcırdatılan tebeşire tahammülünün olmaması gibi. bebekliğinden beri tanısanızda onda bir şeyin travma yaratıp yaratmadığını kestiremezsiniz. yaşanmış normal görülebilecek bir şey onda etki yaratıp böyle bir tepkiye sebep olabilir. kedilerde durum nasıl çözülür bilmiyorum ama saldırdığı arkadaşınız bir daha geldiğinde ıslık dahi olmasa saldırabilir. kedilerin de hafızası var.
0
madarch
(15.06.15)
saldırıya uğrayan ev arkadaşım, yani kedinin sahiplerinden biri, ziyarete gelen, kedinin tanımadığı bir arkadaş değil yani:) bebekliğinden beri beraber büyüttük yani. o yüzden tuhaf zaten kedinin güvendiği, onu sevdiğini bildiği birine böyle saldırması. ama her iki olayda da tiz sesler var ortak nokta olarak. demek ki o tarz sesler çıkarılmayacak, bu manyağın tiz sese alerjisi olsa gerek :)
0
🌸topuklu
(15.06.15)
tiz ses çıkarmamak yerine o tür seslere yavaş yavaş alıştırmaya çalışmak daha mantıklı geldi şu an bana. yanlışlıkla ya da misafirinizin hiç bir zaman tiz ses çıkarmayacağına emin olamazsınız çünkü.
0
titiraprap
(15.06.15)
yazılanların çoğu doğru, arkadaşınızın başına gelen şey de çok kötü, geçmiş olsun ama benim demek istediğim başka bişey var; kedi ıslıkla çağırılır mı lan, köpek mi sandınız hayvanı? buna da içerlemiş olabilir bence..
0
reso aga
(15.06.15)
@reso aga ıslıkla çağırmadı, ona yönelik bir ıslık değildi yani.
0
🌸topuklu
(15.06.15)
Kedi en az iki kere ciddi saldırmış, veterinerde de zor tutuyorum demişsiniz, "onun dışında oldukça sevgi gösteren bir kedi" şimdi sevgi gösteriyordur da, kediniz yine de saldırgan tarafta. Bir kedi-köpek en olmadık şeyden korkabilir, agresif tepki verebilir, bunlar normaldir. Ama tepki olarak tıslamak var, tırnaklarını çıkarmadan vurmak var, tırnaklarını çıkararak tek bir kez tırmalamak var...vs Saldırgan tarafta olmayan hayvanlar böyle tepkiler verir. Sizinki resmen girişmiş, arkadaşınızın başının birçok yerini yardı diyorsunuz. Hem de beraber yaşadığı insanın, sahiplerinden biri yani. Misafirlerin etrafında, özellikle çocukların yanında kedinize güvenmeyiniz. Tiz sese gıcık oluyor deyip dikkatli olursunuz, yarın hiç bilmediğiniz başka bir şeye daha gıcık oluyordur, yine ninjalaşır.

Bu nedenle kediyi bırakmanızı söylemeyeceğim elbette. Kedi hala daha genç, arada istisnalar olmakla beraber kedi ve köpekler genelde yaş aldıkça daha sakinleşir. Huyunu anlayıp onu korkutan şeyleri yapmaktan kaçınmanız en iyisi. Ama verdiği tepkinin bu kadar aşırı olmamasını deneyebilirsiniz. Bu sırada tırmalama olayından sonra ev arkadaşınız kendisine bir süre küsmüş gibi davranmayı deneyebilir.

Bir sonra söyleyeceğimin önce mantığını anlatayım. Tamamen kanıtlanmış olmamakla beraber kedilerin insanları insan olarak değil, büyük farklı bir kedi olduğunu sandıklarına dair bazı veriler var ( www.huffingtonpost.com ) Benim bir akrabayı kedisi tırmaladı. Akraba bir tane el tırnağını uzattı, yanlarını kesip onu kedi tırnağına mümkün olduğu kadar benzer hale getirdi. 1-2 hafta sonra kedi yine tırmalamaya kalkınca akraba da tek bir kere onu onun kullandığından daha az şiddetle tırmaladı o uzun tırnakla. Öyle kan akıtacak, hayvanın canını gerçekten acıtacak kadar DEĞİL kesinlikle, o gaddarlık olur, şerefsizlik olur. "Sadece senin değil benim de tırnağım var, ben de o tırmalama işini istesem yapabilirim" diye gösterebilecek kadar. Kedi bir kere daha tırmaladı, yine aynı tepki. Altı sene oldu, o günden sonra kedi bir daha tırmalamadı. Kesin işe yarar, bunu yapın diye bir şey söyleyemem, belki tam tersi bir etki de bırakabilir hayvanda bilemem. Ama böyle bir şey yaşandı etrafımda.
0
iamelf
(15.06.15)
@iamelf haklı olabilir. tesadüf olmamalı. bizim kedi de çok agresif. kollarım kesik kesik bu yüzden ve bazen gerçekten ölümüne saldırır. o dönemler ben de ensesini, göbeğini, patilerini artık neresi denk gelirse hafif ısırıyorum. konuşmayıp hiç ilgilenmiyorum. bu tür davranışları bana karşı bıraktı. en fazla severken sevgi gösterisi bakımından ısırır kemirir.

denemelisiniz bunu.
0
makarnacanavari
(17.06.15)
(9)

Anti perspirant sorusu

moderniko
yaz geldi Anti perspirant kullanımı mecbur oluyor ama alüminyum içerenlerin kanser yapma riski var koltuk altı için ne kullanılmalı??
yaz geldi Anti perspirant kullanımı mecbur oluyor ama alüminyum içerenlerin kanser yapma riski var

koltuk altı için ne kullanılmalı??
0
moderniko
(14.06.15)
ISANA, antiperspirant değil deodorant kullan. Terlemeyi engelleme.
0
Lim5
(14.06.15)
@Lim5 rosmannda satılıyormuş sanırım bu deodorant, bu da kimyasal ancak doğal değil sanırım?
0
🌸moderniko
(14.06.15)
Alüminyum tuzu içermediği için yazdım. Nivea'nın sıvı sprey deodorantinda da alüminyum yok diye hatırlıyorum. Yves Rocher'de de bulabilirsin.
0
Lim5
(14.06.15)
doğal deodorant yapıyordum ben karbonat mısır nişastası ve kakao yağı ile. çok da güzel koruyordu ama üşeniyorum şimdi :/
0
mesgul ve huzursuz
(14.06.15)
Terlemeyi engellemek gerçekten sağlıksız. Ben onun yerine Deotak kullanıyorum. Terlemeye devam ediyorum ama antiperspirant değil, sadece kokuyu engelliyor.
0
aychovsky
(14.06.15)
@Lim5 niveadada var
@aychovsky deotakta alüminyum varmış bilginize eksisozluk.com
0
🌸moderniko
(14.06.15)
Kalktım baktım üzerinde %0 Aluminum diyor. Şeffaf sıvı sprey olanlar.
0
Lim5
(15.06.15)
nivea ve sebamed'in alüminyum içermeyen deodorantları mevcut, hem roll-on hem sprey şeklinde. isterseniz onları da kullanabilirsiniz.
bir de bayisi olan eczanelerden bulabileceğiniz LaNaturel diye doğal bir antiperspirant mevcut. bunda alüminyum ve alkol yok. diğerlerinin alkol içeriğini bilmiyorum.
0
fabr
(15.06.15)
Ben rrossman'dan ALTERRA adında bi şey aldım. alüminyum alkol paraben yok. Stick değil sürmeli olanlardan 11 küsür liraydı. Çok daha ucuza stick de vardı da bunu sürmesi kolay oluyor diye aldım. Bu hem kokususz, hem vegan. Beğendim şahsen.
0
mesgul ve huzursuz
(16.06.15)
(2)

Çözüm Türkiye'den Defolup Gitmek midir ? :((

Özlen_06
Sosyal ilişkiler konusunda dertli olduğumu biliyorsunuz önceki duyurularımdan.. Ankara'da sıkıcı bir hayatım var. Bunu kırmayı denesem de maalesef belli bir yaştan sonra imkansız gibi birşey olduğunu gördüm. Arkadaş çevrem yok, sevgilim de yok uzun zamandır. Hayatımdaki tek olumlu şey işim, neyse ki
Sosyal ilişkiler konusunda dertli olduğumu biliyorsunuz önceki duyurularımdan.. Ankara'da sıkıcı bir hayatım var. Bunu kırmayı denesem de maalesef belli bir yaştan sonra imkansız gibi birşey olduğunu gördüm. Arkadaş çevrem yok, sevgilim de yok uzun zamandır. Hayatımdaki tek olumlu şey işim, neyse ki o iyi. Ama hayat da işten ibaret değil. Az önce tesadüfen okuduğum bir röportaj unutmaya çalıştığımbu gerçekleri tokat gibi çarptı suratıma. Linki şurada: webarsiv.hurriyet.com.tr ama kısaca özetleyecek olursam, 45 yaşındaki bir televizyoncu kadın, ismi leyla tekül'müş, işinde ve sosyal ilişkilerinde hiçirşey istediği gibi gitmediği için herşeyi sıfırlayıp kanada'ya göçüyor. Özellikle röportajdaki şu kısım yaramı kanattı ya:

"...Ben de deli değilim tabii, nefis bir arkadaş muhitim olsa, partiden partiye koşsam, özel hayatım ve işlerim fevkalade olsa, o zaman niye Kanada'ya göçeyim? Ama ben sinemaya bile yalnız gidiyorum. Bunu pekala Vancouver'de de yapabilirim. Bari öyle bir yerde yalnız olayım ki, hayat güvencem de olsun. ..."

Dediğim gibi hayatımdaki tek olumlu yön işim, ama hayat işten ibaret değil, insan sosyallik istiyor, gezmek eğlenmek istiyor, yanında insanlar olsun istiyor. Denedim mi denedim couchsurfing buluşmalarına, facebook buluşmalarına, dil gruplarına falan katıldım Ankara'daki ama yemin ederim istediğim gibi içten, sıcak, samimi bir ortamı ve insanları bulamadım. Öyleee tatsız tuzsuz bir şekilde yaşayıp gidiyorum. Hayata da bir defa geliyoruz, bu hayat bize bir defa veriliyor. Bu sosyallik sorununu, hayattan keyif alma sorununu aşmak için gözü karartıp Avrupa'da bir ülkeye yerleşmek çözüm olur mu sizce ?

not: daha önce yüksek lisans amaçlı yurtdışında yaşadım ve hayatımın en güzel dönemiydi, arkadaşlık ve sosyallik açısından harika günler geçirmiştim, çok özlüyorum o günleri :((
0
Özlen_06
(14.06.15)
Leyla Tekül de "Zaten sinemaya yalnız gidiyordum, hala da yalnız gidiyorum" demiş, "Türkiye'de kimsem yoktu, burada çılgın atıyorum. İyi ki taşınmışım, buralar çok sosyal" dememiş.

İnsanların kibarlık dereceleri, eğitim düzeyleri, konuşma yapıları ne kadar değişse de insan her yerde insan. Sosyal insan her yerde birini buluyor, asosyal olan her yerde sıkıntı yaşıyor. İnsanın sosyallik ve asosyalliği değişiyor zaman içinde. Senin de asosyal bir insan olduğunu sanmıyorum, bu kadar insan arıyorsun ve aktif aktif insan arıyorsun. Ama bu tür şeylere biraz zaman vermek, biraz da kapıp koyvermek gerek. Bu da sevgili gibi bir şey, ne kadar çok agresifçe arar sorarsan, o kadar milleti korkutan ve caydıran bir şey. O yüzden sakin. Şu an nerede sıfırdan başlasan, hemen hemen aynı şeyi yaşarsın.

Eski günleri özleyince insan sudan çıkmış balık gibi yaşıyor, aynı şeyi ben de yaşadım. Deli gibi insan ararım çevremde, olmayınca ilk anda çok paniklerim. Hatta sıfırdan başladığım bir yerde ilk defa bir hemcinsimle dışarıda bir şeyler içeceğimizde panikten konuşamamıştım; sevgili ile ilk buluşma gibiydi, çok komik bir rezillikti. O stresi üstünden atınca, yavaş yavaş arkadaş edinmeye başladım. Ama bunlar zaman isteyen şeyler.

Ankara'daki duyuru zirvelerine katılabilirsin, belki o derdine deva olur.
0
aychovsky
(14.06.15)
Yazik cidden o kadar is bul duzenini kur ama sosyalleseme. Sosyal fobi falan yoksa git rastgele birileriyle tanismaya calis. Ama rastgele olsun ve zorlama olmasin
0
terspeygamber
(15.06.15)
(3)

Doğranmış domatesten menemen olur mu?

shenmuee
Markette şu hazır doğranmış domateslerden gördüm. bu doğranmış domateslerden alsam içine biber, soğan, yumurta koysam bildiğimiz menemen olur mu yoksa böyle vıcık vıcık salçalı bişi mi olur?hmm rafta iki türlü hazır domates var. doğranmış ve rendelenmiş.http://i.imgur.com/w8IGgXQ.jpg
Markette şu hazır doğranmış domateslerden gördüm. bu doğranmış domateslerden alsam içine biber, soğan, yumurta koysam bildiğimiz menemen olur mu yoksa böyle vıcık vıcık salçalı bişi mi olur?

hmm rafta iki türlü hazır domates var. doğranmış ve rendelenmiş.

i.imgur.com
0
shenmuee
(14.06.15)
3 aydır doğranmış domatesten yapıyordum mecburen, oluyor. Normal menemenden farkını görmedim ben ama benim için hepsi bir, belki de o yüzden fark bulamamışımdır.
0
aychovsky
(14.06.15)
olur da konservede ekşimsi bir tat oluyor, taze domateste olmayan. ama çok da ayırt edici değil bence.
0
inawen
(14.06.15)
Pek farkı olmaz. Yine de kendin doğrasan çok daha güzel olur. En azından içinde koruyucu vs yok.
0
cetoxim
(14.06.15)
(4)

Aranızda hiç anlaşmalı evlilik yapmış biri var mı ?

darkknight
Aranızda hiç anlaşmalı evlilik yapmış biri var mı ? siz veya yakın çevreniz de ? yada bu işe olumlu bakıyormusunuz ?
Aranızda hiç anlaşmalı evlilik yapmış biri var mı ? siz veya yakın çevreniz de ? yada bu işe olumlu bakıyormusunuz ?
0
darkknight
(14.06.15)
Evli degilim cevremde anlasmali evlilik yapan da yok lakin cevremdeki sorunlu evlilik ve sancili bosanma sureclerini gordukce anlasmali evliligi gayet mantikli goruyorum. Sevgi ask guven cart curt bi yere kadar. Mantik da olmali.
0
halitkin
(14.06.15)
Anlaşmalı evlilikten kastım evliliktekı malları evlenmeden beyan etmek , yani boşandıgındakı mal paylaşımı ıle ılgılı olan anlaşma
0
🌸darkknight
(14.06.15)
@darkknight dogru anlasilmamis. Evlilik sozlesmesi sizin bahsettiğiniz sey. Anlasmali evlilik bambaşka.
0
anneboleyn
(14.06.15)
Çoğu arkadaşım "Evliliğin romantikliğine uygun değil" diyor ama karşımdaki zengin olsa ve evlenecek olsam ben isterim bunu. Karşımdakine "Bak, paran için seninle değilim ve eğer ki ayrılırsak zırnık istemiyorum" demek isterim.
0
aychovsky
(14.06.15)
(20)

cevab ne sizde

all girls dream
sb resim ekte
sb resim ekte
0
all girls dream
(14.06.15)
64.
0
devilred
(14.06.15)
36
0
neseranni
(14.06.15)
36
0
glore
(14.06.15)
36
0
mula
(14.06.15)
36
0
bira sisesi kapagi
(14.06.15)
36 da olabilir, 64 de. mantığı nasıl kurduğuna göre değişir cevap.
0
devilred
(14.06.15)
36yı bulanlar nası buldu acaba?
0
🌸all girls dream
(14.06.15)
(1+1)*(1+1)=4
.
.
.

böyle.
0
devilred
(14.06.15)
18

+ neseranni
0
horizon
(14.06.15)
bi de 18 varmış :{

11 x 11 = 121
1+2+1=4

22 x 22 = 484
4+8+4=16

33 x 33 = 1089
1+0+8+9=18
0
neseranni
(14.06.15)
ben şöyle buldum:
(1+1+1+1) x 1 = 4
(2+2+2+2) x 2 = 16
(3+3+3+3) x 3 = 36
0
bira sisesi kapagi
(14.06.15)
81 ile 36 arasında gidip geldim.

Edit: 81'in açıklaması uykusuzluk. 1*1=2 bulmanın sonucu. Dahiler çözebiliyormuş, ben de uyduruyorum.
0
aychovsky
(14.06.15)
81'in açıklamasını merak ettim

~laf atar gibi olduysam affola, sahiden merak ettiğim için sormuştum :{
0
neseranni
(14.06.15)
bu tip soruların tek bir cevabı yoktur.

benim cevabım hiç bulunmamış mesela: 81

1) 11*11=(11)^2 -> (1+1)^2=4
2) 22*22= (22)^2 -> (2+2)^2= 16
3) 33*33= (33)^2 -> (3+3)^2= 81
0
dokuz numara dort yildiz
(14.06.15)
36
0
sehirbezgini
(14.06.15)
@dokuz numara dort yildiz

yalnız o son işlemin sonucu 36 eder.
0
devilred
(14.06.15)
a+b'nin karesi = a kare + b kare + 2ab

a = 11
b = 22
a+b = 33

cevap 36.
0
tescillimarka
(14.06.15)
36
0
innerbliss
(14.06.15)
Bariz görünen 64. Diğerleri bulmaca çözen dede işi oluyor. Sabaha kadar zorlarsın.
0
alperz
(14.06.15)
(1+1)x(1+1)=4
(2+2)x(2+2)=16
(3+3)x(3+3)=36!

so,am i genius?

o değil de cevap 36'ysa burdakilerin yarısından çoğu dahi oluyor sırf bu mantıksızlık bile 36 yı geçersiz kılar:P
0
gokhanbulut
(14.06.15)
(9)

eminem'i nasıl buluyorsunuz?

aat bh
sola dön 3. sağdan çık bulursun esprisini siz yapmadan önce yapıyorum peşin peşin.adam kırk küsür yaşında ama hala cool. hayattaki 2-3 idol olarak gördüğüm isimden.
sola dön 3. sağdan çık bulursun esprisini siz yapmadan önce yapıyorum peşin peşin.

adam kırk küsür yaşında ama hala cool. hayattaki 2-3 idol olarak gördüğüm isimden.
0
aat bh
(13.06.15)
Herkesin bir zamanı vardır. Eminem'in de parladığı zamanlar geride kaldı. Ama severiz, sayarız.
0
alexandra anastasia lisowska
(13.06.15)
tüm zamanların en iyi çıkışlarını son yıllarda yaptı aslında tabi bana kalırsa. bi not afraid olsun, rihanna ile düetleri olsun v.s efsane parçaları var.
0
🌸aat bh
(13.06.15)
eminem show albümüyle (2002 olmalı) zirve yaptı bence. sonra çok yakın bi arkadaşının ölümü, depresyon vs. kötü etkiledi kariyerini. yine de hit parçalar çıkarabiliyor halen.
0
cinsi kisi
(13.06.15)
The Marshall Mathers LP ve The Eminem Show bence en başarılı iki albümü, oldukça da severim kendisini ve zirvesi o dönemdi bence. Sonrasında da iyi işler yaptı arada ancak 99-02 (Slim Shady LP'yi de dahil edersek, ilk basamak sayılır) arasındaki bambaşkaydı.
0
thor odinsson
(13.06.15)
"Mom's Spaghetti" özünde pastafaryan adam, severim... sarı saçlarıyla daha iyiydi.
0
ucan spagetticanavari
(13.06.15)
Sora sora :(

Ben orta iki veya sondayken bi sarkisi vardi. Kasete full cekip onu dinlerdik. Onun disinda tanimam etmem.
0
brad pitt
(13.06.15)
efsane olduğu erken dönem daha ayrı tabi ama rap god gibi veya ona yakın bir şey yapılana kadar rap'in allahıdır.
0
1000 atli akinlarda sen olan cocuk
(13.06.15)
normalde dinlediğim müziklere asla benzemese de eminem'i severek dinliyorum, hala. genelde yürüyüş yaparken "without me" açar giderim.
0
kahin ahtapot paul
(13.06.15)
Rap dinleyen bir insan değilim, hatta bana çok ters bir müzik türü. Buna rağmen, Eminem'in birtakım şarkılarını dinlemeyi geçtim, adamın duruşuna çok saygı duyuyorum. Dopdolu bir adam.
0
aychovsky
(13.06.15)
(19)

guzellik sart mi?!!

ferdinand griffonn
Guzel olmamak ne buyuk lanetmis:( ideal bir iliski icin kizlardan tek beklenen bu. Neden sizce? Bugun bir erkek arkadasim, baska bi erkek arkadasina yeni takilmaya basladigi kizin fotosunu gostetirken bilgi de veriyordu. Olm cok salak lan, liseyi bile bitirememis, kiz hayatinda film izlememis bi cag
Guzel olmamak ne buyuk lanetmis:( ideal bir iliski icin kizlardan tek beklenen bu. Neden sizce?
Bugun bir erkek arkadasim, baska bi erkek arkadasina yeni takilmaya basladigi kizin fotosunu gostetirken bilgi de veriyordu. Olm cok salak lan, liseyi bile bitirememis, kiz hayatinda film izlememis bi cagan irmagi taniyor derken kankasi dedi ki olsun olum buna olunur cok guzel kacirma.
Bu mudur yani?
Sevdigim insanin pesimden kosmasi icin guzel mi olmam lazim? Cirkin kizlara niye asik olunmuyor? Cirkin erkeklerle cikan cok guzel kizlar taniyorum ama tam tersine rastlamadim
0
ferdinand griffonn
(13.06.15)
Tam tersi de var, sakin ol.
0
gece pariltisi
(13.06.15)
Şart değil tabiki sen nasıl ortamlarda takiliyorsun? Voleybolcu taş gibi sevgilim de oldu, 110 kilo sevgilim de oldu. Cevremde de var birsuru örnek böyle. Not erkeğim.
0
sormayageldim
(13.06.15)
şişman olmasın yeter asdfasdf
0
cekilmis gayfe
(13.06.15)
güzelsen/yakışıklıysan kusurların görülmeyebiliyor artıyla başlıyorsun. Ayrıca gözüne hoş gelen insanla tanışıyorsun diğer türlü olması için ortak bi ortamda iş-kurs-vs vakit geçirip birbirini tanıman gerekiyor.

cevap: evet güzel olsan peşinden koşma ihtimali çok daha yüksek olurdu. Şimdi yapman gerekense beraber bolca vakit geçirip anlaşıp anlaşamadığınıza bakmak.
0
rodriguez2
(13.06.15)
"peşinden koşmaları için" güzellik değil ama 36 beden şart anladığım kadarıyla bu devirde.

bi de makyajlı sevmiyorum ığğghh hiç doğal değil filan diye geyik döndürüyorlar ara sıra bu söylediklerine onlar bile inanmıyor sen de inanma.
0
gis
(13.06.15)
iki salak gördün diye genelleme yapmak yanlış olur. aslında hoşlanmak güzellik demek değildir, önce bu algıyı ortadan kaldırman lazım. tam tersi, tümden gelim olarak bakarsak, senin hoşlanmaya başladığın hatun/adam sana hoş görünmeye başlar. olayın özü bu aslında. senin verdiğin örnekte adamların kanı kalplerinde değil başka yerlerinde pompalanıyor.
0
bigbadabum
(13.06.15)
çirkinlikle değil, yapınla alakalı. nasıl olsa çirkinim amaan deyip kendini salarsan, bira göbeği yapıp sakal uzatırsan müstehak.

senin o güzel dediklerinin alıcıları da belli. ayrıca böyle kendi kendine kezban triplere girmeye ne gerek var. git bi elini yüzünü yıka kendine gel.
0
cetoxim
(13.06.15)
cok haklısın, ne diyim bilmiyorum. ben de bundan cok cektim. mevzu sadece güzellik de degil, illa bakımlı şuh olman lazım. cinsi özelliklerini her ortamda parlatman lazım ki sevilesin.
yukarda yok öyle bişe diyen arkadaslar da cok naif bence, 40 türlü ortama girdim her yerde güzellik para ediyor arkadas. tersini görmedim. ben ki hayatta insanları hiç bişeyine göre ayırt etmeme düsturu içmiş bi insanım öyle de yaklasırım insanlarla ilişkilerime ama tersini göremedim. arkadaslıkta bile güzellik para ediyor.
dedigin gibi erkeklerin hepsine yakını böyle, kadınların da cogu sekilci oldu artık. gecen uzun suredir yalnız olan bi arkadasım isyerinden nisanlanan bi kızın resmini atıyor, yanındaki cocuga baksana ne alaka falan diye.
bi de şöyle bi durum var, cogu insan kendi çekiminden cok etraf ne der diye çirkin birini yanında "taşımak" istemiyor. et pazarı nakliyat.
0
art vandaley
(13.06.15)
güzellik dediğin şey değer yargısından ibaret. Birine göre değilsen başkasına göre güzelsin. Valla belli bir yaştan sonra da güzellik yerine anlaşabilmeye bakılıyor.Güzel diye tıp okuyan birinin kuaförde çalışan ilkokul mezunu ama çok güzel biriyle sevgili olduğunu görmedim.
0
roe
(13.06.15)
Malesef ki durum dediğin gibi. Çirkinlerin pek şansı yok karşı cins çirkinlerden başka.

Keşke insanları görünüşlerine göre değerlendirilmeseydi.
0
evrenos gazi
(13.06.15)
Art vandeley +1
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(13.06.15)
türkiye'de fark etmez. saçmalama. güzel olmak sadece daha çok kişiyi peşinden koşturur o kadar, sayısal fark yaratır yani.

erkek olarak önemli ama, bakma burdakilere, dışarıda sevgilisiyle gezen cogu erkek en azından 1.75 üstü böyle dizilerde gördüğümüz standart türk erkeği tipine uyuyor. boyun 1.70 ve altıysa veya standart tipe uymuyorsan yüz falan olarak işin zor. kısa boylu erkek olmadığına dua et.
0
fransizkalanadam
(13.06.15)
(bkz: #51652759)
0
tirt star
(13.06.15)
Kızın kendine has bir tarzı varsa, başının etrafında kutsal bir hale varmış gibi görünüyor ve bütün dünya onu çirkin bulsa da ona fena halde aşık olunabiliyor. Hiç önemsememek lazım bu güzellik çirkinlik meselesini.
0
kalemdefter
(13.06.15)
Varsayalım ki bu hesabı birden fazla kişi kullanıyor ve soru ciddi.

Güzellik dediğin 0-1 değil ki. Bir kişi ya Adriana Lima ya da gudubet olmuyor ki, arası da var bunun.

Hele ki anlattığın durum için Adriana olmamak daha iyi. Senin arkandan salak diyebilen biri sırf güzelliğin için kaç gün senin yanında durur? Keşke az biraz daha çirkin olaymış da, onu o olduğu için isteyen ve arkasından dalga geçmeyen birileriyle olabilseymiş. Sadece güzel olduğum için merak edileceğime, merak edildiğim için güzel görülmeyi tercih ederim.

Ayrıca tek beklenenin güzellik olduğunu kim söyledi. Güzellik ancak çakmak görevi görür; yolun devamında güzellik dediğin araba işlemez, yola katırlarla devam etmek zorunda kalır insan.
0
aychovsky
(13.06.15)
yukarıdaki çoğu insana katılmıyorum. ayrı bir dünyada mı yaşanılıyor, onu da anlayabilmiş değilim...

güzel olman lazım, evet. erkekte de aynı şey geçerli.

en azından elinin yüzünün ortalama olması lazım, çekici olman lazım toplamında. bir de yukarıda 36 beden denmiş, alakası yok. balık eti diye bir şey yaratmış yüce tanrı.

dolayısıyla yazdığın şeyler doğru. çirkin kızlara da aşık olan vardır, yok değil. ben tamamen kişisel konuştum. olay basit, güzel olan her şeyin dha çok peşinden koşulur.
0
mermize
(13.06.15)
bu hesabı 50 kişi kullanıyor sanırım. kime cevap vereceğimizi şaşırıyoruz.
yapmayın böyle şeyler.
kadınların çoğu toplum tarafından pompalanan güzellik algılarına erkeklerden daha çok önem veriyor. buna kapılan erkekler de var elbette, ama bence kadınlar kadar değil. eyyorlamam bu kadar.
0
yalnux
(13.06.15)
Öyle bişey yok tamamen kendini bilmek ve hedef kitleyle alakalı bir de taktik. Örneğin ben kendi yaşıtlarıma, öğrenci tayfasına göre şişman ve çirkin görünürken benden 10 yaş büyük ve başarılı birine süper görünebilirim.
Genç ve çok parası olmayan türk erkekleri zaten güzel/çirkin kız ayırımını çok objektif yapamıyor sunuma önem veriyor daha çok.
Zaten güzel kız saplantısı olan erkeklerin de reelde sevgilileri çok da güzel olmuyor.
0
Mirabel
(13.06.15)
çok affedersin! en kaba haliyle;

aşk; beyin, bilinç altında, üremeye en yatkın karşı cinsi onaylar ve aşık olursun. dolayısıyla üreme arzusu, erkeğe daha cazip gelen güzelliğidir. bu yüzden önemli. çirkin olan mutlu olamaz mı, neslini devam ettiremez mi? tabi ki de hayır, devam ettirebilir. sadece ilk örnek daha kısa zamanda ve alternatifleri daha fazladır. ikinci örnektekinin daha azdır. bu mutluluğa engel değildir. delikli boncuk yerde kalmaz...kısmet Bağdat'tan gelir...
0
gokhan atestepe
(15.06.15)
(12)

tatile gittiginiz yerden ayrilirken huzunleniyor musunuz?

holydreamer
su an esimle barcelona'da son gecemiz burayi cok sevdik. ayrilacagimiz icin icten ice huzunleniyorum. sizde de oluyor mu benzer bir his?
su an esimle barcelona'da son gecemiz burayi cok sevdik. ayrilacagimiz icin icten ice huzunleniyorum. sizde de oluyor mu benzer bir his?
0
holydreamer
(12.06.15)
O kadar abartılı olmuyor. :D

(bkz: home sweet home)
0
grgn
(12.06.15)
Oluyor. Gittiğiniz yer güzel anılar, tanışılan insanlar, gezilen yerler demek. Döndüğünüzde ise rutininize kaldığınız yerden devam etmiş oluyorsunuz. O yüzden normal gayet.
0
sevgikusunkanadinda
(12.06.15)
yes
0
her giriste sifresini unutan adam
(12.06.15)
unsuz bir turk dusunuru
(12.06.15)
Barcelona'da olsam ben de üzülürdüm. Sen de üzül tabii.
0
angelus
(12.06.15)
Seyahat edip terk etmek üzere olduğum neredeyse her şehir sanki kalbimde bir iz bırakıyormuş gibi oluyor. Sonradan çok azında o izi hissediyorum.
0
long live rock n roll
(12.06.15)
çok ciddi boyutta oluyor evet :)
0
gis
(12.06.15)
Fazlasıyla evet
0
theworldismine
(12.06.15)
Hem de ne. O yuzden seyahat ederken bir yerde 3 gunden fazla kalmamaya calisiyorum. Fazlasi duygusal bag kurmama sebep oluyor.
0
letheavendangered
(12.06.15)
Çocukken ağlardım bile.
0
mornie
(12.06.15)
Hiçbir zaman hiçbir yere böyle duygusal bağlarla bağlanmadım ama "Üff niye bitiyor ki şimdi kim işe/okula gidecek amaaan derim"

Şehirleri sahiplenen insanları hiiiç anlamam.
İstanbul başka....
İzmirde okudum...
Eskişehirde yaşasan böyle demezdin...
Parisi sevmedin mi, inanmıyorum...

Ay götüm.
0
cecilia
(12.06.15)
Olmaz mi, ayaklarim geri geri gidiyor. Donuste aglayasim bile oluyor.
0
aychovsky
(12.06.15)
(3)

yaptığınız mı yoksa yapmadığınız şeyler için mi pişmanlık duymak tercihiniz

masa penisi
hangisi ve neden?
hangisi ve neden?
0
masa penisi
(11.06.15)
zor bir soru.

sanırım yapmadığım. ama %49 - %51
0
siradisi00
(11.06.15)
Bir arkadaşım "İçimde patlayacağına, kıçımda patlasın" der. Yapmadığım bir şey için dövünmektense, yaptığım bir şey için ceza çekmeyi tercih ederim. Her durum için geçerli değil, ne kadarını riske attığıma da bağlı. Sağlığımı riske atacak değilim ya da bunun gibi çok değerli bir iki şeyi, ama bunun dışında acı çekeceksem bari yapmış olduğum bir şey için çekeyim.
0
aychovsky
(11.06.15)
ikisi de;

yaptığım için kafamı duvarlara vurmak istediğim eylemler de var, yapmadığım için de.
0
neseranni
(11.06.15)
(17)

cins hayvan beslemek sizce hayvanseverlik midir?

passion rules the game
sb.ps: cins ve cins olmayan hayvan dostlarım var.
sb.

ps: cins ve cins olmayan hayvan dostlarım var.
0
passion rules the game
(11.06.15)
Satın alınmadığı sahiplenildiği sürece evet.
0
iamelf
(11.06.15)
niye olmasın? cins olanlar hayvan değil mi? sevdiğimiz, tipi, karakteri hoşumuza giden insanlarla birlikte oluyoruz sorun yok da senelerce birlikte yaşayacağımız hayvanın tipini/karakterini seçmek suç mu?
0
littlejack
(11.06.15)
suç değil tabi ki ama bu hayvanlara talep olduğu sürece üretiliyor ve satılıyorlar. yaşam şartları onlar için zorlaşıyor. üstelik insanlarda duygular karşılıklı, hayvanların ise seçme şansı yok.
0
🌸passion rules the game
(11.06.15)
Her cinsin kendine has karekteristik özelliği var. Örneğin köy evinde yaşasam rottweiler gibi bir bekçi köpeği beslemek isterdim. Bu bence yanlış değil. Diğer türlü her host diyenden kaçacak iki soze gelecek bir kopek işini görmez, örneğin.
0
seni sevenleri bir kere uzdun
(11.06.15)
iamelf +1

düz mantıkla diğer türlü cins hayvanlar sahipsiz mi kalsın?
bir de herkesin ev arkadaşından beklentisi farklı. mesela benim ev arkadaşımdan beklentim ayakkabılarımı kemirmemesi, koşup koşup suratıma atlamaması, her bulduğu şeyi delik teşik etmemesi. yine olsa yine tekir yerine russian blue tercih ederim sahiplenirken. başka biri için de daha hareketli atlayan zıplayan bir ev arkadaşı tercih sebebidir, russian blue alsa onunla oynamıyo diye üzülür. bence herkesin hayat arkadaşı seçimine kimse karışamaz.
0
freya
(11.06.15)
o da hayvan, iyi baktığı sürece sorun yok.
0
aithra
(11.06.15)
Yoo, onlar da bir tür oldukları için soylarini devam ettirip ürüyorlar. Gidip seri üretim çiftlikten satın alma sen de. Bir hayvanseverin torunlarını sahiplen.
0
Lim5
(11.06.15)
tabi ki.
Ama sizin sormak istediğiniz, sadece cins hayvanları seçip beslemek hayvanseverlik midir? olmalı sanırım.
Bazı insanlar cins hayvanları aksesuar veya dekor niyetine alıyor. İşte o hayvanseverlik değil.
0
innerbliss
(11.06.15)
o hayvanı neden ve nasıl aldığına bağlı.
parkta gezdirirken caka satmak için satınalmayıp sahiplensede hayvan sever değildir mesela.
0
kuzey li
(11.06.15)
Cins hayvan besledim ama denk gelmişti. Kuzenim kız arkadaşına Van kedisi almış, daha sonra da ayrılmışlar. Kedi ortada kalınca halam istememiş. Biz sahiplendik. "Aman Tanrım, Van kedisi. Hep bu anı beklemiştim" diyerek sahiplenmedik ki hayvanı. Bazen uyuz davranırdı, bazen düzgün davranırdı her kedi gibi. Şimdi ailem kapkara bir sokak kedisini besliyor.

Olaya kuzenimin kız arkadaşı açısından bakarsak da, o da tipine göre beğeniyor hayvanı. Sonuçta fare, yılan, vb. beslemememizin nedeni de tipleri değil mi? Sincap ile farenin soyları birbirine çok yakın. Sincap görünce "Eneeem, ne şeker" diye şekilden şekilde girip fare görünce masaların üstüne çıkıyoruz.

İş biraz duygulara bağlı olabilir. Hayvanı beğenip alıp üstüne bir de sonradan bağ kurmuşsa, hayvanı seviyordur işte bal gibi ama ona sahip çıkamıyorsa, evladı gibi olmuyorsa, olmaz o iş.
0
aychovsky
(11.06.15)
benim köpeklerimin ikisi safkan, biri melez ama üçü de cins köpekler. hepsinin durumunu az çok biliyorsun zaten, cins beslemek var, cins beslemek var sonuçta.

ama bence bir insanın istediği köpeği beslemesinde ve hatta bir köpeği güvenilir bir çiftlikten almasında-merdivenaltı üreticileri destekleyen orospu cocukları bu kategoride değil tabi ki- da köpeğe hakkını vererek baktığı sürece bir gariplik yok. hayvanseverlik evdeki hayvanın cinsiyle değil, kendisinin olmayan hayvanlara ve çektiklerine karşı gösterilen duyarlılıkla alakalı bir şey bence
0
mutevazi
(11.06.15)
Kendi adima, sadece sevimli gozuken kedileri seviyorum ornegin. O halde hayvansever diyemem kendime.

Bir de basligi acan arkadas cins hayvan besleyenler/cins olmayan hayvan beslemeyi secenler seklinde ayirmiyor sanirim.
"Cins hayvanlar sahipsiz mi kalsin, o da hayvan" denmis ya, oyle degil. Cins hayvan beslemeyi tercih etmek ya da cins olup olmadiginiga bakmaksizin herhangi birini beslemek. Soru boyle. Ben boyle anladim en azindan.
0
stavro
(11.06.15)
cins hayvan beslemek "de" hayvanseverliktir (önemli olan besleyenin duyduğu sevgi, hayvanın cins olup olmadığı değil), ama cins olanı besleyip de cins olmayanı beslememek hayvanseverlik olmaz. yani cins olmayan hayvanı "ben sadece cins hayvan beslerim" diye bir düşünceyle beslememek hayvanseverlik olmaz, cins severlik olur.

sokaktan/barınaktan hayvan sahiplenmekle ölçmüyorum hayvanseverliği (tabi en güzeli böyle yapmak). insanlar bilinçsiz olduklarından da hayvan satın alabiliyorlar gerçekten hayvan sevmelerine rağmen, o yüzden cins hayvan "satın alıp" beslemek için dahi hayvanseverlik değildir diyemiyorum. ancak üstte yazdığım durumda bayağı ikiyüzlülük oluyor.
0
whimsical
(12.06.15)
Bu isin ciddi manyaklari var , adam tutup ille sibirya 'dan , alaska'dan gelsin diyor paralari saciyor, soguk iklim hayvani sicakta tuy dokunce sokaga atiyor. Bunlarinki mesela hayvanseverlik degil bir nevi fetis/ hobi ve dogaya zararli insanlar.
0
neferkitty
(12.06.15)
bu sorudan muzdarip biri olarak paylaşmak isterim. yaşı ilerlediği için barınağa terkedilmiş yaşlı bir golden'ım vardı. geldiğinde yapış yapış tüyleri ve leş gibi kokusuyla (yanında durmak bile zordu) kış günü eve getirdik. tedavisi yapıldı. sağlıklı beslenme, düzenli yürüyüşler vs. derken tüm vücudu yenilendi. huyu suyu da mükemmel bir köpek çıktı. sahiplendikten sonra fakültede dövmesinden yola çıkarak bir hoca şecereli bir köpek olduğunu söyledi. gezdiriken görenler barınaktan ben de olsam böyle bir köpek alırdım dedi ama onun barınaktaki haliyle kimse yanına yaklaşmazdı. (1 yılını barınakta zincire bağlı geçirmiş, yaşlı olduğu için kimse sahiplenmemiş!)
şimdiki köpeğim rus finosu. 1 ay tedavi gördü ve aynı süreçler sonunda sağlıklı ve güzel görünümlü bir köpeğim var. yavruları için talipler peişnde koşarken iltihaplı gözü, sarkık memeleri, diğer sağlık sorunları nedeniyle kimse talip olmamıştı. ben bunları yaptığım için ne iyilik meleğiyim ne de cinse göre hayvan seven biriyim. ama şartlarımı değerlendirdiğimde uyumlu olabileceğim bazı köpek cinsleri var. bunu göz önünde bulundurup ihtiyacı olan bir hayvana yuva açmak da "seçilik" değil. ev arkadaşı bulmak gibi düşünüyorum.
0
madarch
(12.06.15)
ben mesela sokağa bırakılmış çok hasta bir siyam aldım eve. veterinere götürdüm iyileştirdim besledim semirttim sonra kedim anlaşamadı bedelsiz başka birine verdim. şimdi bahçede bir van kedisi var ona niyetleniyorum bakalım yakalarsam onu da eve alacağım
0
argent dawn
(12.06.15)
uzun bir sure sorguladim bunu. farkettim ki asik olmak baska sevmek baska. sokak kopeklerine asigim, pitbullara karsi da bir sempatim basladi. kimse, nesine asiksin diye soramaz cunku siz asik oldugunuzda nedenini bilmezsiniz zaten.
sorunuzu genisletin, neden hayvan sahiplenecekken ille kedi aliyorlar da kopek almiyorlar gibi, ya da tersi. kedilere asik degilim, gorunce delirmiyorum ama yardim etmek ayri bir sey.
0
bir varmis bir yokmus
(13.06.15)
(24)

veganizm hakkında ne düşünüyorsunuz?

mutevazi
vegan olmayanların veganizme bakışını merak ediyorum daha çok aslına bakarsanız.(insanlara saldımayı görev edinmiş veganları bir kenara bırakıp sadece yaşam stiliyle ilgili düşünürseniz çok sevinirim. malesef veganların agresyonu insanları veganizmden soğutacak seviyede neredeyse, farkındayım.)
vegan olmayanların veganizme bakışını merak ediyorum daha çok aslına bakarsanız.

(insanlara saldımayı görev edinmiş veganları bir kenara bırakıp sadece yaşam stiliyle ilgili düşünürseniz çok sevinirim. malesef veganların agresyonu insanları veganizmden soğutacak seviyede neredeyse, farkındayım.)
0
mutevazi
(08.06.15)
vegan olabilecegimi sanmiyorum. Yani hayat boyu cikolata, dondurma, peynir, yogurt, bal, yumurta yiyememek fikri bana uzak geliyor. Vejeteryanliksa konus evet hazir oldugumda ben de deneyecegim. Ama suan degil
0
beholderrulez
(08.06.15)
@minik donut canavarı
veganları değil de, veganizm düşüncesini sordum ben aslında. o saldırganlardan bağımsız olarak hayvansal ürünleri kullanmamakla ilgili ne düşünüyorsunuz?
0
🌸mutevazi
(08.06.15)
tutarlılık açısından bakarsak sadece yeme - içme değil, teknolojiyi kullanma ve büyük şehirlerde yaşama konularında da belli bir duruş sergilemeleri gerektiğini düşünüyorum (veganizm bunları da kapsamalı). ek olarak vegan beslenme şeklinin sağlıklı olduğunu iddia etmelerine de ihtiyaçları yok, çünkü değil. onun dışında saygı duyuyorum.
0
zgrydn
(08.06.15)
vejeteryan olmak istiyorum. ileride olabilirim de. ama veganlık saçma ve zorlama geliyor. her şeyden önce sağlıksız. insan vücudu süt olmadan yumurta olmadan beslenemez sanki.
0
sir gawain
(08.06.15)
is arkadasim hintli bir vegan ve gayet iyi geciniyoruz. Tek problem beraber ögle yemegine giderken gidecegimiz yeri kararlastirmak zorlasiyor, o kadar da saygi gösterecez artik.

Aslinda her türlü düsünceden/inanctan birsürü sinir bozucu insan var. Bunun veganlikla ilgisi yok, önyargi olusturacak kadar vegan tanimadik, birilerinin yaptigi yanlislari herkese yüklemek iyi olmaz. Belki de biz de yapiyoruz ayni sinir bozucu davranislari ama farkina varmiyoruz.
0
emrahday
(08.06.15)
mdc +1

veganizm düşüncesini de dayanakları itibariyle antipatik bir hassasiyet olarak görüyorum. sırf canı istemediği için yemiyorsa bir şey demenin manası yok ama bunu ahlaki ve ideolojik bir boyuta taşıdığında tartışmaya açık hale geliyor.
0
neseranni
(08.06.15)
Cesaret isteyen bir şey, Türkiye'de çok daha zor olmalı. Olmayı isterdim ama, yemek yapmayı bilmeyen orta gelirli bir bekar için imkansız gibi, aç kalırım.
0
bolungarvik
(08.06.15)
Romantik fakat sağlıksız bir akım. İnsan yaşamı için uygun değil. Bu şekilde beslenen insanların da hem fiziken hem de ruhen oldukça sağlıksız kişiler oldukları su götürmez bir gerçek. Ben bugüne kadar bir veganın derdini hiçbir zaman bilimsel ya da akılcı bir şekilde anlattığını görmedim, geneli "Siz ceset yiyen vahşilersiniz!!!" mantığında konuşan gayet saldırgan ve tehlikeli insanlar. Bu bile ne kadar sağlıksız olduğunun bir kanıtı. Hayvan eti yemeyi vahşilik olarak gören ve bunu engellemek için şiddete başvuran bir akım ne kadar sağlıklı olabilir ki.
0
angelus
(08.06.15)
Niyetleri gercekten iyi, iyi niyetliler fakat realiteden cok uzak olup anlamsiz davalar guttuklerini, mantiksiz ve tutarsiz olduklarini dusunuyorum. Akli basinda bir hareket degil veganlik.
Hepsini gectim, bunun saglikli beslenme sekli oldugu argumani beni gulmekten mahvediyor.

Birazdan burasi karisacak.
Bir de @konusma.. +1
0
stavro
(08.06.15)
iktisadi olarak mantıklı
vicdan-eylem hususunda tutarlı
sağlık açısından vasatın üstünde
propaganda olarak boqtan

richard leakey'in göl insanları kitabındaki toplayıcı avcı medeniyet hipotezlerini de hesaba katarsak ancak kısmen uygulayabileceğim bir dünya görüşü.
mesela yumurtalarını dökmüş, pınarın başında can çekişen kırmızı balıkları toplar kurutur yerim, yenecek her cins böceği, çekirgeyi toplayıp yemek isterim, görevini tamamlamış ya da dünyada dehşet boyutlarda yer işgal eden küçük biyokütlelerin topluca avlanmasına karşı değilim. ya da mukavemet koşusu, mızrak, bok püsür ile yakaladığım hayvanı da gururla yerim ama kapitalizmin getirisi ağıl üretimi, trol ağları ve haksız rekabete yol açan diğer modern silahlarla öldürülmüş hayvanları yerken orspu çocuğu gibi hissederim kendimi bazen.
0
kargn
(08.06.15)
kargn sana bin kere tik atmak istedim. tam olarak bu sebeple ben hayvansal ürün tüketmiyorum şu an. keşke et tüketimi konusunda avlanma seviyesinde kalsaymışız, onurlu yaşarmışız.
0
🌸mutevazi
(08.06.15)
@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
Düzgün kesim dediğiniz ne bu arada? Şu silahları:( en.wikipedia.org ) filmlerde falan görmüşsünüzdür, kesim sırasında bu kullanılsa bile hayvan daha canlıyken boğazı kesiliyor. Bildiğim kadarıyla Avrupa'da kesimlerde bu kullanılıyor. En az canice olanı bu yani, helal kesim olayına hiç girmiyorum.
0
bolungarvik
(08.06.15)
ben et yemeden yaşayabilirim o yüzden onları anlıyorum. saldırgan tutumlarını ise hiç anlamıyorum. yoksa sadece bitki yiyerek yaşayan çok sağlıklı sporcular hatta şampiyonlar var.
0
nedendir bilinmez
(08.06.15)
Et yeme o hayvanlar acı çekiyor demedikleri, hayvanlarla bir gıda ürün yerken kullanırken acır ya da nefretle bakmadıkları sürece sıkıntı yok. Istediklerini yemekte ve yememekte özgürler.
0
sutlu nescafe
(08.06.15)
avcı bir toplum dünyayı kaplasa 20 milyon insana yetecek hayvansal besin var diye bir hesap okumuştum, kaynağı hatırlamıyorum. o biraz can sıkıcı. evcilleştirme olmasa bu kadar artamazdık. artmamız da lazım değil tabii ama işte. gerçi dodolar gibi sakin barışçıl canlılarda bizim bu onur kuralı da batağa saplanıyor. aptal kuşlar kaçmıyor, nasıl bir rekabet ki bizimki . galapagos kaplumbağaları, öyle yavaş metabolizma ki, bir yıl yemeden yaşayabildikleri rivayet ediliyor. canlı konserve gibi. bu hayvanları koruyacak etik kural da yok aslında. gemilere doldurulup canlı halde depolanır, aylar sonra yenirlermiş. romantik olmayan hangi ahak koruyabilir bu zavallıları kıyımdan?
düşündükçe sıkıntı.
0
kargn
(08.06.15)
büyük saygı duyuyorum, sağlam bir disiplin gerektiriyor yaptıkları.
düşününce yaptıkları mantıklı. vegan agresyonu diye birşey var ama bunu etki tepkiden dolayı olduğuna inanıyorum. vegan biriyle yemeye çıkıldığında "olm/kızm la manyak mısın şu et yenmez mi, lohkummm mubarek?" diyenler ve "et yemiyor bak aptal saptal konuşuyor,iki lokma et yese kendine gelecek, muahhaha zalaaaak" diyenler yüzünden bu hale gelindiğini düşünüyorum. her koşulda kendilerini savunmak zorunda kalıyorlar bir yerden sonra agresif oluyorlar ki haklılar.
0
kuzey li
(08.06.15)
donanımlı bir vegan arkadaşım var, donanımlı dediğimden kastım, etin besin değerinden de haberdar, üretim süreçlerinden de. biyoloji de bilir. avcı hayvanlar besin zincirinin üstünde, otçullara baskı kurarak ekolojik bir rol üstlenir. bir ototrofun, bir otçulun, bir etçilin, bir leşçinin, bir mantarın bu sistemde diğerlerine üstünlüğü yok. evrimin bizim gibi hepobur, muhtemelen leşçi bir geçmişe sahip, aşırı yetenekli ve adaptasyon kabiliyeti muazzam kuyruksuz maymunları kayırması kaçınılmaz. geldiğimiz noktada üstünlüğümüzü bilmesine rağmen benim bu arkadaş bu rolden kayaklanan istismarı reddediyor. yemem diyor ve yemiyor. hiçbir agresyonu yok, çünkü adamda ben dünyayı kurtarıyorum egosu yok. yani velhasılı, kral adam. bütün veganlar onun gibi olsa bu düzen belki bir gün değişir bile.
0
kargn
(08.06.15)
Mdc ve konuşma +1
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(08.06.15)
bireysel bağlamda tutarlı buluyorum, insan hayvansal ürün tüketmekten rahatsız olup tüketmemeyi tercih edebilir. ama ben de birçok kişi gibi bu olayın veganizmle sınırlı kalmayıp endüstriyel hayvansal üretimle mücadele verilmesi gerektiğini düşünüyorum, zira veganizm (ve çeşitli söylemlerle veganizmi yaymaya çalışmak) uzun vadeli ve sürdürülebilir bir çözüm değil. Türkiye'deki veganlarınsa daha ılımlı ve anlayışlı olmaları gerektiğini düşünüyorum, toplumsal bir yemek kültürü var yıllardır oturmuş, bunun bir anda bireysel hareketlerle değişmesini beklemek çok büyük romantiklik. asıl üzerine gidilmesi gereken şey endüstriyel et üretimi. hayvanlara zulüm olmasının yanında zaten insanlar için de sağlıklı besin sağlamıyor bu sistem aslında, bu konuşulmalı.
0
saçdemeti
(08.06.15)
düşüncelerine ve hassasiyetlerine saygım var, kimin ne yediğiyle ilgilenmiyorum. ne zaman bana katil deyip duvarlara falan "GO VEGAN" yazmaya başlıyorlar o zaman deliriyorum. kendi düşüncelerini ve yaşam tarzlarını başkalarına empoze etmeye çalışıp kendilerini nimetten saymıyorlarsa problem yok. bu dediğimi yapıyorlarsa mal olduklarını düşünüyorum.

kişiden kişiye değişiyor bu tabii, kimisi veganım diyor "eyvallah" diyorsun, kimisi de işte veganlık hakkında oturup edebiyat falan kasıyor. et yiyenler kötüdür, et yemeyenler iyi insandır gibi akıllara zarar sonuçlara varıyor.

veganlar hakkında bi' laf var ya zaten farklı şeylere de uyarlıyorlar, çok güzel: birinin vegan olduğunu nasıl anlarsınız? anlamanıza gerek yok, onlar zaten söyleyecektir.
0
der meister
(08.06.15)
vegan olmayı isterim ama beholderrulez'in dediği gibi, baya baya bişeyden feragat etmek gerekiyor. vegan olsam dışarı çıktığımda aç kalırım. vejetaryenim ama. yemek alırken çorba varsa mesela soruyorum içinde hayvansal bir şey var mı diye, varsa almıyorum.

insanın insana ve insan olmayana dayattığı bu düzene katkı sağlamak rahatız ediyor beni (google'ı da sevmem mesela, scholar dışında kullanmamaya çalışırım. bi kere bir mail servisi aldım ama napayım. zaten çok konuyla alakası yok.). ha memlekette herkes beslenme uzmanı, doktor, evrim biyoloğu, filozof, gurme gibi ünvanları doğuştan aldığından söylememeye çalışıyorum ama keko arkadaşlarım yeni biri ortama girdiğinde "ron et yemiyoğğ" diyorlar ve o zaman "sevmiyorum" diye geçiştirmeye çalışıyorum. yine de "eabi dürüm yenmez mi yeaa" diyorlar bana. türkiyede hiç tanışmadım ama yurtdışında veganlar da buna, hatta daha fazlasına, maruz kalıyor.
0
ron dennis
(08.06.15)
Saygı duyuyorum çünkü çok zor bişey.
Üzülüyorum et, balık, peynir güzel bişey.
0
Mirabel
(08.06.15)
Değer verdiğiniz birileri, kardeşiniz çocuğunuz her dakika kaçırlıyor, hapsediliyor vs vs olsa ve hala gelip sağlıktan, yok insanın doğası şöyleymiş gibi şeylerden bahsediliyor olsa, o tür hareketleri bir tepki olarak normal görmek lazım . Empati yaparak otepkileri verenlere, anlayabilirsiniz.

Vegan olmayanlara empati yapıyorum, çünkü ben de değildim eskiden ve anlayabiliyorum benimsetilmiş, normal kabul ettirilmiş o doğrulardan, senin iradenmiş gibi verilmiş o güzelden senin kendi zevkinmiş gibi o alınan lezzetten sıyrılabilmenin zorluğunu.


Veganların saygı duyulmaya ihtiyacı yok. Hayvanların yaşam haklarına saygıya ihtiyaç var. Veganlara, hayvan özgürlükçülerine karşı tavırlarınız kimsenin umurunda değil, ama bir bireye, bir canlıya karşı bu tutumlar, bayağı bir umursanmakta ve her şey bundan zaten.

Kısaca 20 dakikalık zevk, tamamlanamayan 20 yıllık yaşamlardan daha önemli. Ve etin, sütün tadı bitkilerle yapılan çoğu şeyde fazlasıyla var artık. Vegan lahmacun, kokoreç bile var.
0
Cursed Chico
(03.10.15)
Hayvansal gıdaların (özellikle peynir) tadını vegan olamayacak kadar çok seviyorum. "Adana'yı gördüm mü gömerim" demiyorum ama yemek olarak da hoşuma gidiyor. Demek ki o kadar da iradeli değilim. Yemeğin tadından aldığım haz ideallerimin verdiği tatminden fazla. Demek ki veganlarda da bu ideolojinin verdiği tatminin hazzı, yemeğin tadından daha fazla. Tat da tatmin de göreceli konular, dolayısıyla çok da bir şey düşünmüyorum.

Özetle, "Sen şimdi bir Adana olsa yemez misin"i süslü yazdım, o kadar.
0
aychovsky
(03.10.15)
(2)

cumartesi avmlerin içindeki eczaneler açık oluyor mu ?

t joe
sb
sb
0
t joe
(06.06.15)
Cumartesi zaten normal eczanelerde açık 7ye kadar. Avmdekiler de açıktır.
0
mysticriver
(06.06.15)
Olurlar.
0
aychovsky
(06.06.15)
(1)

istatistikten anlayan var mı?

mavipanter
observed vs. expected frequencies (spreadsheet1)chi-square = 23,92129 df = 2 p = ,000006note: unequal sums of obs. & exp. frequencieshaziran, temmuz ve ağustos ayında bi bitkideki hormonun varlığına baktım khi kare ile. ve varyant yerine pozitif negatif yazıp, sol kısmada haziran temmuz ağustos yazı
observed vs. expected frequencies (spreadsheet1)
chi-square = 23,92129 df = 2 p = ,000006
note: unequal sums of obs. & exp. frequencies

haziran, temmuz ve ağustos ayında bi bitkideki hormonun varlığına baktım khi kare ile. ve varyant yerine pozitif negatif yazıp, sol kısmada haziran temmuz ağustos yazıp hazirandaki pozitif sayıyı v ne gatif sayıyı yazdım ve bana bu sonucu verdi. anlamlı olması için p değerinin kaç olması lazım. statistica programı ile yaptım ayrıca
0
mavipanter
(06.06.15)
p değerinin belirli bir güvenlik derecesinden küçük olması lazım anlamlı olması için. O da 0.05 (%95 güvenlik derecesi için) ya da 0.01 (%99 güvenlik derecesi için) alınır genellikle. Şu anda p değeri 0.000006 çıkıyormuş. Yani milyonda 6 olasılıkla anlamlı fark yok, milyonda 999994 olasılıkla anlamlı olarak farklı.
0
aychovsky
(06.06.15)
(19)

Ben şimdi ne yapayım ?

vavien
Dün erkek arkadaşım babamla tanışmak için gelecekti kendisi kürt babam aşırı derecede türk milliyetçisi, neyse adamı zar zor ikna ettik tanışmaya, öncesinde ayrıldan başka bir şey demiyordu, her şey hazırdı ama hastayım yola çıkamayacak kadar dedi ve gelmedi bugün de van mitingine gitmiş, özetle mit
Dün erkek arkadaşım babamla tanışmak için gelecekti kendisi kürt babam aşırı derecede türk milliyetçisi, neyse adamı zar zor ikna ettik tanışmaya, öncesinde ayrıldan başka bir şey demiyordu, her şey hazırdı ama hastayım yola çıkamayacak kadar dedi ve gelmedi bugün de van mitingine gitmiş, özetle miting için gelmedi aslında.

babam şu anda küplere binmiş durumda, şimdi gelmediyse bi daha da gelmesin diyor başka bir şey demiyor biz tartışırken duymuş sanırım annem de söylemiş olabilir bilmiyorum tam. Ben de tepki gösterdim dolayısıyla kendisine bu defa diyor evlenince değişicem mi sanıyorsunuz ben hep böyle olacağım, gelmem lazımdı babanla hep tanışırım vs. Ya çok sinirliyim şu an haksız mıyım ben iki tarafta benim üstüme geliyor deliricem artık.
0
vavien
(06.06.15)
erkek arkadaşın sana ve ailene büyük terbiyesizlik etmiş bence. yanlarında ezilsin büzülsün demiyorum ama ya sana ve ilişkinize çok değer vermiyor, ya da yaptığı hareketin sonuçlarını ve sana yansımasını düşünemeyecek kadar düşüncesiz.
0
mesgul ve huzursuz
(06.06.15)
Bi de kesinlikle kabul etmiyor miting için gelmediğini, hasta olduğu için gelmediği konusunda çok iddialı. Hasta insan nasıl duruyor saatlerce ayakta peki ?
0
🌸vavien
(06.06.15)
sevgilinin sana ilişkinize ve ailene verdiği değer ortada. evlenecek kafa yapısına ulaşamamış. boşuna babanı üzüp kırma. sevgilin kürt olduğu için değil bu dediklerim, başka bir şey olup başka bir yere de gidebilirdi. sizin için önemli bir günde sana yalan söyleyip başka bir şeye gitmiş olması ve bunu şu an düzeltmek için bir şey yapmıyor olması kabul edilemez bence.
0
instant crush
(06.06.15)
Bence de ciddi bi saygısızlık. Zaten adamı zor ikna etmişsin, iki elim kanda olsa giderim. Meşgul ve huzursuz haklı, bence de evlilik kafasına girme şu sıra.
0
roket adam
(06.06.15)
Ayıp etmiş erkek arkadaşın.
Yani yalan söylemeseydi madem.
0
innerbliss
(06.06.15)
bu adamla yuva kurulmaz. çok net
0
cekilmis gayfe
(06.06.15)
Hastaysan gelme tmm dedim diye gelme diyen benmişim bu şekilde de üste çıktı.
0
🌸vavien
(06.06.15)
Bu miting tarihleri önceden belli olmuyor mu ? Neden konuşmadan plan yaptınız ? Eğer sonradan babanla görüşme kararı kesinleşip de mitinge gittiyse sevgilin çok ayıp etmiş, baba bu, üstelik kritik bir durum var. Ayrıca sevgilinin üslubu yanlış, açıkça evlenince orta yolu bulmam haberin olsun demek istemiş.
0
elikası
(06.06.15)
babanın tavrı başlarda yanlışmış ama sonunda yumuşamış, kabul etmiş. sonra erkek arkadaşın ayıp etmiş, gerçekten hasta olsa birşey demezdim ama hasta insan mitinge gitmez hiç bahane bulmasın, bu şekilde bir seçim yapmış.

ama birde şu açıdan bakmak lazım sonuçta zor bir süreçten geçiliyor, özellikle hdp ve hdp'yi destekleyenler için çok daha zor bir süreç, birikte olmak çoğunluğu görmek istemiştir.

ben olsam senin gibi bozulurdum karşı tarafın tavrına göre konuyu kapatır veya büyütürdüm.
0
kuzey li
(06.06.15)
kürt-türk olaylarından değil de söz verdiği halde gelmemesinden dolayı ayrılırdım ben. böyle devam ederse ilişkide tüm fedakarlıkları senin yapman gerekir. kaldı ki senin ailen orta yola gelmeye razı olmuş...
0
la noix
(06.06.15)
erkek arkadaşınla evlenince de beraber van mitingine gidebilecek misin? eğer cevabın evetse aileni salla, git evlen. birlikte halay çekersiniz.

ayrı düyaların insanlarısınız. bırak o kendi gibi biriyle olsun, sen de kendin gibi biriyle hayatına devam et.
0
mahone
(06.06.15)
mitinge gidip eve gelmemişse zaten tarafını seçmiş. daha uzatmanın anlamı yok. bu ilişkiden hiçbir şey olmaz ben diyeyim sana.
0
bakisimsizdeve
(06.06.15)
Söz verildiği halde gelinmediği, üstüne de yatıp dinleneceğini söylediği halde başka bir işle meşgul olduğu için haklısınız.

Ancak meseleye dünkü saldırıyı da gözönünde bulundurarak bakmanızı tavsiye ederim. Belki gerçekten de hastaydı ve hiçbir yere kımıldayamayacak durumdaydı, dünkü patlama ve ölümler sonrasında oraya gitmeyi bir "gönül borcu" olarak gördü ve gitti.

Duyuru'nun "ona bu duyuruyu okut" klişesine girmeyeceğim. Ama kimsenin gazına gelmeyin, erkek arkadaşınızla konuşun, ona göre bir rota çizin derim. İş aile tanışmasına kadar gelmişse, telefonla ayrılmak veya şu dönemde bağır çağır kavga etmek iki taraf için de yakışık almayacaktır.
0
sevgikusunkanadinda
(06.06.15)
Ya ben mi yanlış düşünüyorum bi insan kendisine az sahip çıkar bu kadar olay oldu sen gitme yani, gitme dedim onu bile dinlemedi saçmalıyormuşum. Kendisi için korkmak da suç oldu.
0
🌸vavien
(06.06.15)
Ben olsam, önce babama "Öyle hasta, böyle hasta. Ölmüş, herhalde iki hafta yatalak olacak. Çok kötü durumda" diye acındırırdım yumuşak kalması için. Babama kesinlikle durumu çaktırmazdım. Hatta üzüntüden oturur ağlardım ama babama "Çok kötüymüş, sesi çok kötü geliyordu. O öyle üzülünce ben de dayanamadım" derim. Çünkü affederim affetmem belli olmaz, eğer tutar da affedecek olsam açık kapı kalsın. Affetmeyecek olma kısmı aile nezdinde kolay, o nasıl olsa halledilir. Sonra da söz verdiği halde eve gelmediği için sevgilinin ümüğünü sıkardım ama mitingden dönmesini beklerdim. Açıkçası geleceği olsun veya olmasın bunu herhangi bir sevgili için yapardım.

İçinde çeşitli tutku derecelerinde solcu barındıran bir ailenin kızı olarak şunu söyleyebilirim, eğer sevgili ile politik görüşlerinizde aynı tutkuda değilseniz çok ama çok zor. Anladığım kadarı ile o önem veriyor buna. İleride de mitingden mitinglere koşacaktır. Ya bu deveyi gütmek ya da bu diyardan gitmek zorundasınız. Siz de mitinglere katılabilecek ya da mitinglere giderken sırtını sıvazlayabileceğiniz bir insansanız her şey çok güzel de, her böyle durum kavga ile sonuçlanacak gibi ise gerçekten zor.
0
aychovsky
(06.06.15)
Aychovcky +1000 ona her konuda katılmazsam ölecek hastalaIğım var. İdolüm <3
0
Hersheys
(06.06.15)
Ben de katılıyorum ayçovskiye ama o yönde çabalasam da olmadı.
0
🌸vavien
(06.06.15)
sevgilin tam bir malmış
bence baban köküne kadar haklı, daha da gözüm görmesin derdim.
0
basond
(06.06.15)
erkek adam sözünün eri olur, erkek adamın ilk önceliği ailesi olur. sözünde durmayan kadın erkek farketmez ondan hayır gelmez.
0
Fritz-X
(06.06.15)
(8)

camasirlarinizi kaç derecede yikiyorsunuz?

fraise
Bazi giysilerin üzerinde 30 derecede yikayin yaziyor, hepsini 30 derecede yikayinca cok temizmis gibi gelmiyor. E 40 derecede yikayinca baskilari cikar, yakalari egrilir diye korkuyorum. Siz kac derecede yikiyorsunuz? Bunun bir standarti var mi?
Bazi giysilerin üzerinde 30 derecede yikayin yaziyor, hepsini 30 derecede yikayinca cok temizmis gibi gelmiyor. E 40 derecede yikayinca baskilari cikar, yakalari egrilir diye korkuyorum.


Siz kac derecede yikiyorsunuz? Bunun bir standarti var mi?
0
fraise
(06.06.15)
Annem soğuk suda yıkıyor.
0
innerbliss
(06.06.15)
0 zaman 130 derecede yıka çok temiz gelecek madem :)
üstünde kaç derecede yıkayın yazıyorsa o derecede yıkıyorum
0
cekilmis gayfe
(06.06.15)
Hepsinin uzerinde derecrsi yazmıyor yalniz, baskililarda 30 yaziyor. Zaten bir cogunun da etiketini sokmusum.
0
🌸fraise
(06.06.15)
Beyazlari 50-60, digerlerini 30-40. Gercekten 40'ta o baskilar cikar.
0
aychovsky
(06.06.15)
çok renkliler baskılı falan 30
az renkliler çarşaf nevresim falan 40
beyazlar 60
0
cekilmis gayfe
(06.06.15)
şimdiye kadar 1 kez hariç tüm çamaşırlar renkli-beyaz karışık 30 derece kısa programda yıkadım. lekeli olanlara domestos/kosla döküp yine 30 derecede yıkadım, bi sıkıntı yaşamadım. o 1 kez de havlular çarşaflar iyicek beyazlasın diye uzun programda yıkamıştım ama kaç dereceydi hatırlamıyorum (zaten çok beyaz giysimiz yok, renklilerle 3-5 beyaz problem olmuyo)

çocuk doğduktan sonra 150 derecede yıkamaya başlar mıyım bilmiyorum, 2-3 hafta içerisinde görürüz :D
0
la noix
(06.06.15)
etiketinde ne yaziyorsa oyle yikiyorum ben de.
0
synesthesia
(06.06.15)
her şeyi 30 derecede yıkıyorum. şimdiye kadar mikrop kapma filan gibi bi sıkıntıyla karşılaşmadım. çok kasmamak lazım diye düşünüyorum.
0
inawen
(06.06.15)
(5)

Biraz da gülelim mi ?

titiraprap
https://www.youtube.com/watch?v=zgbsRc1IKfQhttps://www.youtube.com/watch?v=MQj6bGIjhZ8:)
0
titiraprap
(06.06.15)
allah kimseyi kedi videolarında neşe aramak zorunda bırakmasın (amin).

not: allah kitap deyince darılmışsınız arkadaşlar, atayizim atayiz merak etmeyin.

ama kedi videoları konusundaki fikrim bu.
0
zgrydn
(06.06.15)
allah kimseyi boşboğaz yaratmasın (amin)
0
🌸titiraprap
(06.06.15)
allah kimseyi herkese laf sokmak zorunda hissetmek durumunda bırakmasın(amin)

2.video cok datlu da 1.deki kedi uykumu getirdi, allegroya gecmesi lazım o kedinin
0
art vandaley
(06.06.15)
Nesi varmış, çok tatlılar. Hele ilkinin o koldan sarkan bacağını yerim ben.
0
aychovsky
(06.06.15)
nefretle, kanla boğulduğumuz günlerde biraz kedi videosuyla gülümsemek iyi gelebilecekken başka nefret kusanlarla karşılaştırmasın.

çok sevimliler :)
0
madarch
(06.06.15)
(7)

"Kadın cinayetleri politiktir" ne demek?

zlatan1937
Bu konu hakkında internet üzerinde yayınlanacak bir içerik hazırlıyoruz. Bunu özetleyebilecek feminist arkadaşlar var mı aramızda? Ayrıntılar için bana mesaj atabilirsiniz.
Bu konu hakkında internet üzerinde yayınlanacak bir içerik hazırlıyoruz. Bunu özetleyebilecek feminist arkadaşlar var mı aramızda? Ayrıntılar için bana mesaj atabilirsiniz.
0
zlatan1937
(06.06.15)
Kadın cinayetleri, aile içi şiddet gibi konular, toplum içinde büyük bir sorun. Normalde bununla ilgilenmesi gereken bir Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı var. Yine normalde bu bakanlığın bu tür konulara eğilmesi gerekiyor.

Bunun da ötesinde kadınların aynı işe daha düşük maaş almaları, hamilelik gibi durumlardan dolayı kadın işçi tercih edilmemesi gibi durumlar var. Bu da bildiğimiz kapitalizmin getirdiği bir şey, bu şekilde kadınlar daha az iş bulabiliyor ve maaşları daha az oluyor. Özellikle vasıfsız işlerde daha çok erkek tercih edilmesi nedeni ile kadınlar genelde evdeler.

İkisini birleştirelim. Bu bakanlığın kadın-erkek eşitliğini sağlamaya çalışması gerekiyor. Diğer bakanlıklarda kadın kotaları veya adil yaklaşım adı altında, artık ne olursa, çözümler geliştirilmesi gerekiyor. Ama iktidardan çıkan şeyler: "Her kürtaj bir Uludere'dir", "Kadınlar sokakta kahkaha atmasın", "Kadınlar okudukları için erkekler evlenemiyor" gibi yangına körükle giden söylemler. Devletin televizyonunda bir tarikat şeyhi çıkıp "Hamile kadınlar dışarı çıkmasın", "Kadınlar özel günlerinden utansın" diyor, ötesi var mı? İmam-cemaat ilişkisi gereği, imam böyle deyince cemaat coşuyor; çünkü en baştan, hükümetten destek görüyor söylediği. Böylece muhafazakarlık ve ataerkillik de körüklenmiş oluyor. Dolayısıyla kadın cinayetlerinin artması da bununla korelasyonu yüksek bir durum.

Örneğin, daha çok sığınma evi açması gereken ya da başka yeni ve yaratıcı çözümler bulması gereken bir bakan çıkıp da "Kocanız sinirli ise yemeğine sakinleştirici katın" dedi. Köklü çözüm bulması gerekenden çıkan çözüm bu. Oysa iktidarın daha köklü çözümler getirmesi beklenir.

Üstüne de yargı sistemi de politikalardan etkilenerek tecavüz edenleri affediyor. Çocuğa tecavüz ediyorlar, "Kendi kaşındı", "Psikolojisi bozulmadı", "Etek giymişti" gibi garip bahanelerle suçlar hafifletiliyor. Bu da yargı sisteminin siyasi yozlaşmadan aldığı nasibin bir sonucu.

Dolayısıyla da bilindiği gibi şu 10 yılda intihar eden ve öldürülen kadın oranı ivmelenerek artıyor. Bu da politik bir durum. Çünkü iktidar destek yerine köstek oluyor. Bu yüzden de kadın cinayetleri politik. Bir nevi "Bunu engelleyebilirdin ya da hala suçluya doğru düzgün bir ceza verebilirsin, sistemi düzeltebilirsin ama sen bunu yapmadığın gibi bir de bir ton lafla düşmanlığı da körüklüyorsun".
0
aychovsky
(06.06.15)
her şey politiktir aslında. kadın cinayetleri de bunun parçasıdır. egemen güçler şunu der: siyasetle ne alakası var? adam kadını öldürmüş. siyaset dışına iterler bu konuları. üniversitede siyaset yeri değildir diye gerizekalı bir söylem vardır ya, sözde üniversiteyi nötr bir duruma sokarlar, bazı insanların gelmesine izin vermezler mesela konuşma yapmak için siyasi kimlikleri var diye. ama yök kendi başına zaten tüm yüksek öğrenimi siyasallaştırmıştır, ama amaç bunu normalleştirmek, o tarafa bakanların gözünden sakınmaktır.

umarım anlatabilmişimdir.
0
pasifaktivist
(06.06.15)
Sorudaki "özetleyebilecek" kelimesinden cesaret alarak terminolojiye uygun kısaca anlatmak gerekirse:

Devlet bizlere resmi ideolojisini sürdürecek ve ona hizmet edecek roller biçiyor.Aile kurumunun varlığı ve ailede anne babanın belirlenmiş ve keskinleşmiş rolü de buna işaret eder. Devlet baba deriz mesela neden böyle alışılagelmiştir hiç düşündünüz mü yada ana vatan deriz? Çünkü devlet muktedirdir güçlüdür vatan kutsaldır devlet vatanı korur. Şimdi bunları devlet ve vatanı çıkarıp ana baba kelimeleriyle düşünelim. Foucoult iktidar her yerdedir der. Kadına da erkeğe de hem günlük hayatta hem işte hem evde devlet patriarkal iktidarını sağlamlaştıracak sınırlar çiziyor. Çünkü varlığını sürdürmek için kadın ve erkeğin hem iş hem inanç gücüne ihtiyacı var. Tüm bu cinayetler, kısıtlamalar, eşitsizlikler, şiddet vakaları bize gösteriyor ki aslında iktidar bizim refahımıza değil biz iktidarın refahına çalışıyoruz. Bu sebeple kadın cinayetleri politiktir. Yani bu olaylara bir psikolojik bozukluk hastalık gözüyle bakılarak bu vakalar marjinalleştirilmemelidir. Aksine devletin kendi eliyle bile isteye yetiştirdiği normal vatandaşların içinden çıkar katiller, tecavüzcüler.
özetle böyledir.
0
gis
(06.06.15)
"Kadin cinayetlerini engellemeyen/tesvik eden/surduren hakim politik gorustur/yaklasimdir/eksikliklerdir/iradesizliktir" gibi bir anlami var sanirim.
Yoksa kimsenin kendi siyasi gorusu dogrultusunda cinayet isledigini sanmiyorum. Esasen kendini aciklamayan sacma bir cumle.
0
f_d
(06.06.15)
içinde yaşadığımız toplum erkekliği önceleyen ve kadını/kadınlığı nesneleyen bir sistemdir (ataerkillik). kadın, erkek için, ailesi için var olduğu müddetçe değerlidir.
kadın cinayetleri de bu sistemden beslenmiş erkeklerin kadının üzerinden tahakküm kurmalarının bir tezahürüdür, yan etkisidir.
yani kadın cinayetleri alelade "hatalı sollama, alacak-verecek" meselesi tarzı adi cinayetler değil, asırlardır süre gelen çarpık bir politikanın ürünüdür. bu nedenle kadın cinayetleri politiktir.
0
mesgul ve huzursuz
(06.06.15)
işi sadece politikalara yada akp'ye bağlamak ahmaklıktır. bu ülkede namus cinayeti kavramını sinema ve dizi sektörü argüman olarak kullanıyorsa, tv radyo dergi kısaca basın kadın cinayetlerinin detaylarını en ince ayrıntısına anlatıyorsa, cinsel tacize ugrayan kadının üstündeki elbise, etek boyu ve gece hangi saatte oldugu konuşulup ayıplanıyorsa, fatmagül'ün suçu ne filmini tecavüz olayını 70 milyonunu gözünün içine soka soka izlettiyorsa, kadın cinayetlerinde 35 kere bıçaklanan kadının videosu tüm internette yasaklanmıyorsa tek suçlu hükümet ve akp yada geçmiş politikalar değil, milletin kendisidir.... toplumun genetiklerine işlenmiş çözüm sadece politik değil, medya, basın hukuk, eğitim ve din en kanunların mutabakatı ile toplumsal olarak çözülür.
0
Fritz-X
(06.06.15)
Fritz-X +1

olayı yalnızca akp'ye bağlamak tüm dünyada hüküm süren bu leş ataerkilliği görmezden gelmektir, kadın hareketine çelme takmaktır.
0
mesgul ve huzursuz
(06.06.15)
(5)

Değişik

hadi hadi
Öyle bir 3 ay geçirdim ki, hayatımla ilgili çok şey değişti. Değişecek! Sonu gelmedi bir türlü, mevcut sıkıntılarıma bakıyorum;a: 1 yıl sonra "boş yere amma üzülmüşüm" diyeceğim,b: 1 yıl sonra "aklıma edeyim" diyeceğim. Çok şey bilmeme rağmen öğrenecek çok şeyim olduğunu biliyorum, bazen çok gözümün
Öyle bir 3 ay geçirdim ki, hayatımla ilgili çok şey değişti. Değişecek! Sonu gelmedi bir türlü, mevcut sıkıntılarıma bakıyorum;
a: 1 yıl sonra "boş yere amma üzülmüşüm" diyeceğim,
b: 1 yıl sonra "aklıma edeyim" diyeceğim.

Çok şey bilmeme rağmen öğrenecek çok şeyim olduğunu biliyorum, bazen çok gözümün önünde duran şeyleri göremeyecek kadar salaklaşıyorum. Çok çıkmazdayken nasıl yolunuzu buluyorsunuz?
0
hadi hadi
(06.06.15)
zar adam misali bazen ciddi ciddi böyle yapıyorum çıkmazdayken, ikilemdeyken
0
indescribable
(06.06.15)
Sıkıntılarını bilmiyorum ama evet aklıma edeyim diyeceksin. Ama hayat öyle retrospektif bakılabilecek bir şey değil işte. Üzülüyorsan da sağlam üzül, tam üzül. Kim demiş ki hep mutlu olacağız diye?
0
pasifaktivist
(06.06.15)
"Du bakalım, bunun da sonu illa bir yere çıkar herhalde" diyerek.
0
aychovsky
(06.06.15)
önerdiğimden değil de, siz ne yapıyorsunuz diye sorduğundan dolayı cevaplıyorum:

valla ben çok çıkmazdayken içiyorum. dağıtıyorum. öyle üç beş gün de değil, olabildiğince uzun süre bunu yapıyorum. hovardaymış gibi böyle oooh takılacak kıvama getirmeye çalışıyorum, tam olmuyor da olduğu kadar. bi süre sonra "mal mısın lan napıyorsun, böyle bu sorunlar çözülmez" diyorum, plan yapmak ya da çözüm üretmek için motive olmuş oluyorum çünkü kendime kızıyorum. eğer bu sürecin en başında o motivasyonu yakalayabilecek olsam zaten yapardım ama o an o güç olmuyor zaten. trambolin gibi kullanıp, olabildiğince yükselebilmek için önce biraz daha dibi göreyim diyorum. işin aslı, o depresif/düşmüş hallerimi de seviyorum. kendimi komple çok seviyorum aslında lan eheh. neyse. böyle işte.

ama yine uyarayım; sakın bunu evde denemeyiniz.
0
cevap botu
(06.06.15)
hayırlısı, bundada vardır bi hayır diyorum, tecrübe oldu işte diyorum geçiyor, bir de en güzel rahatlama yöntemi hepimiz aslında aynıyız'ı düşünmek.
0
selam
(06.06.15)
(16)

en sevdiğiniz rakı mezeleri

limoncello
neler?
neler?
0
limoncello
(05.06.15)
sigara.
0
alperz
(05.06.15)
haydari, kavun, peynir
0
topraam
(05.06.15)
mantarlı yoğurt
0
shotgunwoman
(05.06.15)
ah...

haydari
lakerda
ezine peyniri (üzerinde zeytinyağı, kekik ve pul&toz biber gezdirilmişse hele)
0
mermize
(05.06.15)
amerikan salata ya da rus salatası her ne haltsa.
0
cekilmis gayfe
(05.06.15)
Beyaz peynir, patlican ezmesi
0
kint
(05.06.15)
haydari
ezine peyniri.
0
uuth
(05.06.15)
hibeş
0
velhasilkelam
(05.06.15)
haydari acı ezme +1

ekşi yeşil elma
0
bikedigördüm
(05.06.15)
çiğköfte, çiğköfte, marul, haydari, maydonoz
0
yuto
(05.06.15)
dert
0
riff cohen
(05.06.15)
Haydari, acili ezme ve deniz borulcesi
0
aychovsky
(05.06.15)
çiğ köfte,
haydari,
fava,
börülçe salatası,
deniz börülcesi
0
kuzey li
(05.06.15)
Haydari, beyaz peynir
0
klorlu su boregi
(05.06.15)
haydari
deniz börülcesi
kavun,yeşil elma
0
birfincankahvedahaisteyenadam
(05.06.15)
mevsimine göre meyve özellikle kavun
0
alp9900
(06.06.15)
(14)

Kızlar Sorum Var Size

aradaki uzaklik
Eşiniz evlilik yıl dönümünüzde ne alsa delirirsiniz? (mücevherat, tekstil vs. hariç)12 yıllık birliktelik olunca insan tıkanıyor :(
Eşiniz evlilik yıl dönümünüzde ne alsa delirirsiniz? (mücevherat, tekstil vs. hariç)

12 yıllık birliktelik olunca insan tıkanıyor :(
0
aradaki uzaklik
(05.06.15)
hediye önemli değil, bana olan sevgisini, aşkını hiç kaybetmesin sadece.
0
rock n roll
(05.06.15)
sen ona ne alacaksın?

edit: ya da o sana ne alacak diye sorayım.

sadece kadın evlenmiyor, erkek de evleniyor, birlikte kutlayabilecekleri bir şey yapılsın bence.
0
aithra
(05.06.15)
tatile götürün. haftasonu kaçamağı filan.

not: erkeğim. eşimin en beğeneceği hediye bu olur ama.
0
teritori
(05.06.15)
tatil +1. kadınım :) bütün tatillerimizi ben organize ettim.
oteli, uçak bileti, bütün ayrıntıları organize edilmiş bir yaz tatili süpermiş :)
yaz tatili olmazsa gitmediyseniz kapodokya da olur.
0
siedorf
(05.06.15)
yok o benim, yani ben alacağım erkek olan benim.
0
🌸aradaki uzaklik
(05.06.15)
tatil +1 ama kadın çalışıyorsa ve izin almakta sıkıntı çıkabilirse bu ayrıntıyı atlamadan plan yapın.

bütçe sıkıntısı yoksa iki günlük venedik tatili mesela. izin sıkıntısı da olmaz.
0
freya
(05.06.15)
birlikte ilk defa yaşayacağınız outdoor bir deneyim. scuba dalış, paraşütle atlayış, rafting vs.
0
peggy
(05.06.15)
Valla bir araba ya da yurtdışı tatili müthiş olurdu.
0
teoridefeminist pratiktegeysa
(05.06.15)
çocuk yoksa, Mısır tatili öyle 15 günlük değil biraz uzun bi tatil.

ülke olarak Mısır ı meraktan öleceğim. firavunlar piramitler falan ay yerim.
0
indescribable
(05.06.15)
Rock im park bileti. 3 gunluk kombine. Hemen, simdi :(

Norvec'e kuzey isiklarini izlemeye bi tur ayarlamis olsa sanirim cildiririm.
0
letheavendangered
(05.06.15)
tatil +1 yurtdışı mümkünse. 3 günlük yeter de artar bile.
0
kakao
(05.06.15)
eve geldigimde butun esyalarim toplanmis olsa ve ustunde iki tane bilet olsa delirirdim. nereye gitmek isteyebilecegini de sen bileceksin.
0
shotgunwoman
(05.06.15)
bir şey almak değil de sevgililik döneminde yaptığınız bir şeyleri tekrarlamaya çalışın birlikte o gün mesela. böylece ona olan aşkının ilk günkü gibi olduğunu da ifade edebilirsin. illa tatile gerek bile kalmaz, sevgili gibi bir hafta sonu geçirebilirsiniz.
0
bayankus
(05.06.15)
teritori + 1

Evli çift iki arkadaşım var, tıkanınca karar vermişler. "Özel günlerde haftasonuluk bir yerlere götürelim birbirimizi, daha önce gitmediğimiz ya da doyamadığımız yerler olsun" diye. İkisi de durumdan çok mutlu.
0
aychovsky
(05.06.15)
(32)

kadın duyurucular evlenirken kımızı kurdele

limoncello
bağlar mısınız nedeni ne olursa olsun ya da bağladınız mı neden?
bağlar mısınız nedeni ne olursa olsun ya da bağladınız mı neden?
0
limoncello
(04.06.15)
hayır.
0
instant crush
(04.06.15)
Kirmizi kurdela mi kalmis
0
Domuz
(04.06.15)
Hayır
0
immortal
(04.06.15)
evli değilim
evliliğe dair bişey planladığım yok
onu abi/kardeş bağlıyor bizde ve düğün yaparsam muhtemelen bağlanır, çok takılmam herhalde.
bu arada
1-ne ıyyy ne banal adetler bunlar bööyk insanıyım ne de gereksiz örf adet anane insanıyım, arada bir yerdeyim.
2- bekaretin çok da dillendirilmediği (ama milliyetçi muhafazarlıktan da ölen) bir ortamda yetiştim bizde o kuşağa gayret kuşağı deniyor ve daha çok genç çiftin sağlıklı çocukları olsun, gibi bir niyetle bağlanıyor. paket ettik veriyoruz gibi değil.
not: hiç bi cevabı görmediydim :))
kırmızı kurdele mi kalmış diyen arkadaşları da anadoluya beklerim.
0
niye ama
(04.06.15)
bağlamam.

birincisi kırmızı kurdela benim bildiğim "gelin bakire" anlamına geliyor ve bu yüzden benim bağlamam zaten manasız olur; ama bekareti de bu şekilde elaleme duyurma merakı itici.

ikincisi kurdela hediye paketine bağlanır, gelini paketlemeye ne gerek var?

üçüncüsü beyaz gelinlik üzerinde kırmızı kurdela çok zevksiz duruyor. hayal edince bile gözlerim acıyor.

gelinliğe -mesaj kaygısı gütmeden- gülkurusu/lila kurdela filan bağlıyorlar, o güzel oluyor. gelinliğe neşe katıyor. hoşuma gidiyor.
0
whimsical
(04.06.15)
asla, hatta kuzenime takmaya calıstılar gecen sene cıkarttım.
0
art vandaley
(04.06.15)
Bağlarım
0
gossipgirl
(04.06.15)
Asla. Kadınlar mal değildir. Kurdele, yüz görümlüğü falan hiçbiri bana uymaz.
0
iamelf
(04.06.15)
en en en itici gelenegimiz.

sevgilim de ben de muhafazakar aileden gelmekteyiz ancak su an dünyada boyle bir kuvvet yok kırmızı kuşağı taktıracak. ıyy o ne ya, ''ehene mehene sikmediler ki sikmediler ki'' bögk.

edit: erkeğim lan sonradan fark ettim kadınlara hitaben oldugunu, yürümesin kimse :\
0
aksi kanitlanmadikca cocuktur
(04.06.15)
asla. mümkün değil. damadın da beline bağlanacaksa belki düşünürüm. ahah
0
trachemys scripta elegans
(04.06.15)
whimsical + 1
(Donut'cim, senden sonra da bwn geliyorum artilama konusunda)
Asla baglamam. Zaten hadi kafama saksi dustu de baglamaya kalktim diyelim, annem babam kafamda parcalarlar o kurdeleyi.
0
aychovsky
(04.06.15)
Bağlamam. En basitinden güzelim gelinliğin ustunde cok cirkin duruyor.
0
rayde
(04.06.15)
evli olup bağlatmamış arkadaşları tebrik ederim.
evli olmayıp bağlatmayacak arkadaşları ise bir konuyu daha dikkate almalarını öneririm.
bu kurdeleyi gelin baba evinden çıkmadan önce baba takar. eğer sizin için sorun değil fakat babanız için önemli ise takın gitsin ne çıkar. lilaya nasıl anlam yüklemiyorsanız kırmızıya da yüklemezsiniz.

benim hatunu alırken ilk başta atar yaptı, kayınpeder beklemiyordu, bir anda boynu büküldü adamın. ben üzüldüm. tak ne olacak aman piyuu diyerek taktırdık .
0
screamshot
(04.06.15)
Bağlamam whimsical +1 ,zaten düğün de başı başına çok saçma bir şey bana göre.
0
neferkitty
(04.06.15)
baglamadim, kimse de bagla demedi. deselerdi gene de baglamazdim. ne o oyle hediye paketi gibi.
dunyanin parasini verip en begendigim gelinligi aldim ustelik, bi de onun ustune igrenc gorunecek bi kirmizi kurdela baglamazdim hayatta.
0
halanne
(04.06.15)
hayır ailem de ben de karşı olduğumuz için ileride evlilik adetlerinden kesinlikle yapmayacağımı bildiğim şey varsa o da kırmızı kurdele takmaktır. ha ama ailem çok isteseydi kırmamak için evde taktırırdım ama asla insan içine öyle çıkmazdım.
0
patiska
(04.06.15)
Baglamam.
Zaten simdilik evlilikle bir alakam da yok.
Ama olursa bircogu adetten uzak duracagim.
0
goldentitan
(04.06.15)
Baglatmadim. Babam sordu, hediye paketi gibi, istemiyorum dedim o da saygı duydu diretmedi.
0
physcos physcos
(04.06.15)
kırmızı kurdelaları acemi satıyor galiba. :)
0
whimsical
(04.06.15)
bilemiyorum hiç evlilik gelinlik düğün vs hayali kurmadığım için.

ama gelinlikle uyumlu soft tonlardaki tül kurdeleler hoş geliyor,

kırık beyaz gelinliğe popo üstünde kurdele olacak şekilde açık yavruağzı renginde kurdele sevimli geldi

ya da eğer gelinlik iki parçadan oluşacaksa, bel kısmını yine tül den açık pembe , açık lila gibi renklerle kemerimsi yapıyorlar, arkada düğme vs olayı var gelinliği tarlatanla şişiriyorlar ya, hah onu o şekilde atıp güzel mini elbise olarak ortaya çıkıyor falan tepin tepine bildiğin kadar :D
0
indescribable
(04.06.15)
Daha beş yaşındayken annemin gelinlik fotoğrafındaki kurdele üzerinden babamla takmam diyerek kavgaya tutuşmuştum. Saçma bir adet. İslamla alakası yok.
0
warrior princess
(04.06.15)
bizim oralarda düğün bitip de çift evlerine gitmeden önce geline kuşak bağlanır, başına da kırmızı örtü örtülür. gelin tüm düğün boyunca kuşakla gezmez yani. normalde ben de bağlamak istemiyorum açıkçası ama ne zaman oralarda bir düğüne gitsem ne yalan söyleyeyim o kısımda çok duygusallaşıyorum. gelinin babası dahil herkesin ağlamasından mıdır nedir bilemiyorum artık. ama o an insan "kız da kimseyle yatmamış" diye düşünmüyor açıkçası, daha çok ailenin küçük kızının artık yuvadan uçtuğunu düşünüyorsun işte. bugüne kadar "ıyy hediye paketi" diye bakamadım hiç o yüzden.

dediğim gibi ben istemem ama ailem üzülecekse de onları kırmamak için bağlayabilirim, atla deve değil sonuçta.
0
dust in the wind
(04.06.15)
erkeğim, evlenirken eşimin kırmızı kurdele bağlamasını istemem, tek nedeni ise gelinliğin estediğini bozuyor, beyaz üstüne kan kırmızı yakışmıyor, daha başka uygun bir renk olabilir ama o da kendisi isterse, hatun ille de takacam diyorsa taksın tabii ne olacak o ayrı
0
selam
(04.06.15)
kirmizi kurdela ortaasya'dan beri, kotu ruhlardan kurtulmak icin amaciyla kullanilan bir aractir, gelenektir. ayni seyi, yeni bebek sahibi olmus kadinlarda da kullanirlar. kisaca bakirelikle ilgisi yoktur, mal degilim vs vs diyeceginize iki gram bir sey okuyun.
0
ubi dubium ibi libertas
(04.06.15)
belki ben yörük olduğumdan, bizdeki olay ubi dubium ibi libertas'in anlattığı modda...
ayrıca çok da duygusal bir olaydır; bakire kızımızı paketleyip veriyoruz hihoyyyt deniliyor olsa, ağlaya ağlaya takılmazdı o kuşak değil mi?
0
niye ama
(04.06.15)
anadolunun comarlari bakirelik bakirelik diye ad takar ona. onu birakin da neden beyaz gelinlik? bunun sebebi neydi ki? bunu aciklayin bana..ben gidip kirmizi gelinlik giyecegim diyin? iste o beyazlik, temizligi bakireligi vs'yi simgeliyor..

avrupa'da moda olsa, o kirmizi kusagi da takarsiniz birakin simdi bakirelik bidi bidilarini. ayni anlama gelen beyaz gelinligi giyiyorsunuz moda diye..
0
ubi dubium ibi libertas
(04.06.15)
olm hani zikişmiyodunuz siz.
0
iyidereikizdereispiryolununovitdagimevki
(04.06.15)
kadınlara sorulmuş yine bütün kadın düşmanları toplanmış duyuruya.

hayır takmazdım çünkü gelenek göreneklere bağlı bir insan değilim.
0
arene
(05.06.15)
bazilarinin isine gelmediginde, aninda kadin dusmani olarak adlandiriyor karsi gorustekileri. ister takin ister takmayin, lakin gtunuzden de anlam uydurmayin. beyaz gelinlik: bakirelik..katoliklerden gecmedir.

sen nasil gorursen gor, budur yuzyillarca uzerine yuklenen anlam. bunun disinda, kirmizi kusak hakkinda konusursak, islamiyet bize sonradan geldi, turklerin eski dininde(samanizmde) kirmizi kotu ruhlari uzaklastirmak icin kullanilir. hatta macaristan ve romanya'nin bir kesiminde, ozellikle geleneklerine bagli macarlarda da bu devam ettirilir. katoligin bakirelik sembolleri - beyaz gelinlik-, bizim eski dinsel/geleneksel -kirmizi kusak- sembollerinden daha tatli tabi ulkemizin kezboslarina.
0
ubi dubium ibi libertas
(05.06.15)
ubi tamam sen tak kardeş , beyaz gelinliğini de giy, kadınsın sanırım bu duyuruya cevap verdiğine göre. yoksa sırf ''kezboş'' diye yanıt vermek için bile buraya yazmak kadın düşmanlığının çok güzel bir örneği oluyor kusura bakma.
0
arene
(05.06.15)
@arene, erkegim, istedigim yere de yorumumu yazarim. burasi kadinlar klubu degil. kirmizi kurdeleye, bakirelik anlami yukluyorsan ve takmamak gibi bir dusunceyle yola cikiyorsan zaten, on tane kirmizi kurdele taksan seni paklamaz..kezbos dedim, cunku kezbossunuz yani bunun otesi mi var. erkek oldumu, baskasina istediginiz sifati yapistiriyorsunuz; kadin oldu mu kezbos dedik mi, mi dert oluyor size. bakirelik olgusunu abartanlar, erkeklerden cok kadinlar..birakin allahi seversen, bana edebiyat okuyorlar burada, yok gelenekci degillermis yok suymus yok buymus..sizin bildiginiz anlamin sonradan uydurulmus bir sey oldugunu yazdim, sonra kadin dusmani ilan edildim..iste bu yuzden kezbansin..
0
ubi dubium ibi libertas
(05.06.15)
bağlamam. bağlamadım (ama itiraf edeyim bağlamam gerektiği falan da iddia edilmedi, yok bizde zaten). bi daha evlensem yine bağlamam elbet.
0
tedirginlik hucresi
(05.06.15)
(29)

Huzurlu ilişki mi tutkulu ilişki mi?

Silsile
Hani hep bir inanış vardır ya yaş ilerledikçe daha inişsiz çıkışsız, tartışmasız ilişkiler tercih ediliyor diye.. İnişli çıkışlı ilişkinin de bir zevki, tutkusu var sanki amaKaç yaşındasınız ve nasıl bir ilişki tercih ediyorsunuz? Hiç tartışılmayan ama çılgın atılmayan düzseyir bir ilişki mi yoksa b
Hani hep bir inanış vardır ya yaş ilerledikçe daha inişsiz çıkışsız, tartışmasız ilişkiler tercih ediliyor diye.. İnişli çıkışlı ilişkinin de bir zevki, tutkusu var sanki ama

Kaç yaşındasınız ve nasıl bir ilişki tercih ediyorsunuz? Hiç tartışılmayan ama çılgın atılmayan düzseyir bir ilişki mi yoksa bir dargın bir barışık ama ''ne olursa olsun birbirimizden vazgeçemiyoruz'' güvenini hissettiren mi? Yaşınızı da verirseniz anketim tam dolar.
0
Silsile
(04.06.15)
Yaş ile alakalı.
20 li yaşlarda tutkulu ilişki derdim ama şimdi 30 alrımda huzurluyu tercih ettim.
0
innerbliss
(04.06.15)
tabi ki huzur. insan belli bir yaştan sonra mantığını eline alıp geçmiş bol tutkulu, sırılsıklam ilişkilerini düşününce bu sonuca varıyor. ne arkasına bakmak ne önünü görmek, sadece anı yaşamak istiyor. en azından 32 yaşında bir birey olarak ben bunu istiyorum.
0
bruceandwayne
(04.06.15)
Mısırı bulduk da püsküllüsünü mü arıyoruz? Bunca insan yalnızken, bunca insan neden yalnız?

Bana kalırsa ikisi de olmalı; tutkulu bi ilişki yaşadığın kişide huzuru da bulabilmelisin.

30
0
paranoyak senarist
(04.06.15)
%60 huzurlu %40 tutkulu
0
kakao
(04.06.15)
Huzurlu bir ilişkide de "birbirimizden vazgeçemeyiz" diyebilirsin eğer doğru insanla birlikteysen.
O düşünce yoksa ne yapayım huzurlu ilişkiyi. Mantık ilişkisi olur öyle ancak.
0
innerbliss
(04.06.15)
Genelde çok sakin giden ilişkiler tartışmayı kaldırmıyor, ilk sorunda bitiyor benim gözlemlediğim kadarıyla ama istisnalar olur tabi.
0
🌸Silsile
(04.06.15)
Yaş 22- huzurlu tabiki. Cok şükür öyle bir ilişkiye sahibim de.
0
takilagimacanim
(04.06.15)
Şüphesiz huzur.
0
teoridefeminist pratiktegeysa
(04.06.15)
bir taraf iniş çıkış ve tartışma diğer tarafa tutku koyunca olay biraz değişiyor
ne yani sakin bir insansak veya kavga gürültü olmuyorsa o, tutkulu değiliz mi demek oluyor? tutku olmadıkça ilişki milişki olmaz.

tartışma yaşanmaz demiyorum bu arada, yaşansın da hatta zaman zaman, iki yetişkinin her konuda istisnasız uyumu diye bişey de çok ütopik. Tartışma olur ama belli sınırlar aşılmaz, hatta zamanla pekçok şey tartışılaz ama bu "çılgın atılmayan düzseyir bir ilişki" haline geldiğinden değil tam tersine adamı/kadına daha fazla sevip bağladıkça tartışmaya kıyamamaktan, oraları geçmekten de olabilir.

her neyse versus biraz sakat geldi bana.
0
niye ama
(04.06.15)
ikisi bir arada tutku da önemli ama psikopatça değil
33 olucam birkaç güne, niye ama +1
0
limoncello
(04.06.15)
Kadınlar açık denizler gibi fırtınalı ilişkileri her yaşta seviyorlar gözlemlediğim kadarıyla. Erkekler ise anne kucağı gibi huzurlu ilişkileri tercih ediyor.
yaş 30
0
Absinthe75c
(04.06.15)
tutkusuz ilişkiyi neyleyeyim? huzur da olsun elbet ama tutkusuz huzur eksik kalsın.

29'un son demleri.
0
devilred
(04.06.15)
Bir dargın bir barışık oldu mu, çok yıpranırım. Dramalı, kavgalı, tartışmalı şeyleri sevmiyorum. Kavgalardan sonra insanlarla hiç konuşamadığım, bir daha yüzüne bakamadığım oluyor. O yüzden huzur şart ama huzur olsun diye de, sunta tatlı yavan ilişkiyi n'eyleyeyim. İkisi bir arada olmadıktan sonra tek olayım zaten, ilişki niye olsun.

2.5 ay sonra 32.
0
aychovsky
(04.06.15)
Huzurlu ilişki kavramı bana hep mantık evliliği tarzı bir şey çağrıştırıyor o yüzden tutkulu olsun kavga edersek de öpüşür barışırız nedir ki yani.
0
neferkitty
(04.06.15)
25 - huzur
0
hino rei
(04.06.15)
i.imgur.com

her ikisi de. tutku sadece kavgayla, didişmeyle olmuyor sonuçta :)
0
pokerface
(04.06.15)
Arkadaşların yaş dedikleri libido seviyeleri sanırım. Kişilik&derinlik denen kavramlar da var hani. Derin insanların yaşlarından bağımsız derin tutkuları olabilir. Ki tutkuyla heves aynı şeyler de değil. Gençlik hevesi ile karıştırıp haksızlık etmemek lazım.

Bir ilişkinin ne kadar huzurlu ya da tutkulu olduğu insanların huzur ve tutku potensiyellerine göre değişebilir. Sanki ilişki denen şey, 3.cü bir şahısmış da her şey ondan bekleniyormuş gibi bir muhabbet dönüyor. Dayanamadım yazdım artık :) Kendinizi analiz edin, kendinizi düzeltin; tutkuyu huzuru kendinizde arayın-bulun ki ilişkide de olabilsin. İlişkiden, sıkılıp yeni arayışlara giren insanlar aslında hayatında kendine ruhsal zihinsel hatta duygusal yatırım yapmayan kişilerden oluşabiliyor. Bir süre -karşıdaki insanın yeni olması sebebiyle- hayatınızda hareketlilik varmış gibi geliyor,alışınca sıkılıyorsunuz. Esas yenileyemediğimiz kendimizden sıkılıyoruz da, haberimiz yok. İlişkisi olmadığı için bitik hisseden insanlar da kendiyle arkadaş olamamış, yüzleşmekten kaçan ve illüzyon arayan insanlar olabilir mi?

Siz kendinizi yenilerken karşıdaki olduğu yerde sayıyor ve siz bundan sıkılıyorsanız, sizlere bir lafım yok.

Zaten huzurlu ve zaten tutku dolu insanların birbirlerini bulması dileğiyle...
0
fiber
(04.06.15)
22'yim huzur diyorum. Ciğer kalmıyor öteki türlü.
0
shejia
(04.06.15)
21 kadin huzur.
0
hmm
(05.06.15)
uzun süreli bir ilişkiyse zaten huzur ama öyle çokta ciddi değilse yarı yarıya dağılımda yarar var
0
gazikacmiskolaninhayalkirikligi
(05.06.15)
huzur 25e pm
0
mrthany
(05.06.15)
%20 huzur
%20 tutku
%20 arkadaşlık
%40 beğeni
0
twelfth
(05.06.15)
22. kesinlikle tutkulu iliski. Birbirimizden asla vazgecemiyoruz guveni her seyden onemli.
0
bahtiyar
(06.06.15)
hem huzur hem tutku olamıyor muymuş?
huzur olmadan tutkunun hiçbir manası yok benim için. gerilmek için yeterince sebebim var, bir de ilişkiye ihtiyacım yok. yaşım da 20 bu arada.
0
mutevazi
(06.06.15)
Yaş 25 erkek
Huzur
0
megacracker
(16.10.18)
huzur olmayınca ben bütün köprüleri yakıyorum valla had safhada cinsel çekim vs olsa bile. denge güzel şey ikisinin dengesi mutluluk getiriyor.

yaş 23
0
muslugubozukhayrat
(16.10.18)
Huzur önemli.
0
chitosan
(16.10.18)
tutkuyu iniş çıkışlı, tartışmalı ama yine de vazgeçmemeli ilişki şeklinde algılamıyorum.
benim anladığım şekliyle tutkulu ve huzurlu olmalı.
yaş 25
0
aquarium
(16.10.18)
huzur %80 tutku %20
0
buiret
(16.10.18)
(1)

Prag'da Ne Yapılır?

cagri
Gündüz normal bir turist olarak neler yapılabilir, nereler görülesi? Gece de gitmelik club önerileriniz var mı?
Gündüz normal bir turist olarak neler yapılabilir, nereler görülesi? Gece de gitmelik club önerileriniz var mı?
0
cagri
(04.06.15)
Standart her turistin gittiği yerler Prague Kalesi ve St. Vitus Katedrali, Astronomik Saat, Eski Şehir Meydanı, St. George Bazilikası, Dancing House, Wenceslas Meydanı, Charles Köprüsü, Klementinum, Şehir Müzesi, Mustek mutlaka görülesi yerler. Bunlara ek olarak görmek isterseniz Seks Müzesi ve İşkence Müzesi var. Bunun yanısıra Vyserad Kalesi'nin manzarası da çok güzel. İçerideki şapel ve bahçesi görülebilir.

Yemekler içni her yemek olmasa da bir öğün için bir Orta Çağ Restoranına gitmenizi tavsiye ederim, çünkü giriş paralı ve tuzlu biraz. Çok zevkli. Stredoveka Krcma bunun için güzel bir restoran.

Gece için Charles Köprüsü'nün yanınad Orta Avrupa'nın en büyük gece klübü olan Karlovy Lazne var. 5 katı 5 ayrı disko, ayrıca bar kısımları da var. Orayı özellikle tavsiye ederim. Bunun dışında Wenceslas Meydanı'na doğru Duplex var, orası da güzel.
0
aychovsky
(04.06.15)
(7)

kartpostal

a perfect lie
sevdiğiniz insanlara kartpostal gönderiyor musunuz?gönderiyorsanız eğer, ne sıklıkla, ve ne için gönderiyorsunuz? -özel günler, kutlama filan mı yoksa gelişigüzel mi-göndermiyorsanız eğer, neden göndermiyorsunuz? -zor mu geliyor, saçma mı buluyorsunuz vb.-teşekkür ederim cevaplar için.
sevdiğiniz insanlara kartpostal gönderiyor musunuz?

gönderiyorsanız eğer, ne sıklıkla, ve ne için gönderiyorsunuz? -özel günler, kutlama filan mı yoksa gelişigüzel mi-

göndermiyorsanız eğer, neden göndermiyorsunuz? -zor mu geliyor, saçma mı buluyorsunuz vb.-

teşekkür ederim cevaplar için.
0
a perfect lie
(03.06.15)
Kartpostal gondermedim ama mektup yazdim. Genelde de elden veririm mektuplari. Su yuzden mektup oluyor, istedigim zaman icimden geleni yazabiliyorum. Kartpostali satin almak gerekiyor, ilham gecmesin o arada.
0
aychovsky
(03.06.15)
en son ilk okulda göndermiştim ödev filandı galiba.
neden gönderelim hangi ihtiyacımıza cevap olacak.
0
nedendir bilinmez
(03.06.15)
2 senedir yılda 1 kez yılbaşında gönderiyorum. daha öncesinde ihtiyacım olmamış demekki. çok eğlenceli. bayılıyorum gönderdiğim kişiye ulaştığında aldığım reaksiyona.
0
gis
(03.06.15)
öncelikle (bkz: postcrossing) üyesiyim, orada kart yollaya yollaya şimdi Almanya'daki kuzenlerime de önemli günlerde yollamaya başladım.
0
whoosie
(03.06.15)
2011 yılında askerdeyken karpostal, mektup gönderip almıştım.
aslında göndermek isterim, tadı farklı oluyor.
0
facebook
(03.06.15)
Bence çok zevkli bir şey,tabii bulabilirsen. Koskoca Ankara'da kartpostal satan yerlerin sayısı bir elin parmaklarını geçmez.Ayrıca,

postcrossing +1
0
archery
(03.06.15)
uzaktaki arkadaşlarıma yazın gönderiyorum bazen. bana da geldi birkaç kez, hatta astım evde holdeler.
internet gerçek iletişimi öldürüyor gibi sanki, o nedenle böyle şeyler iyidir.
hediye bile gönderiyoruz biz birbirimize ufak tefek. meksika'dan baharat gelecek eylülde misal :p
0
aithra
(04.06.15)
(13)

en sevdiğiniz fast food tarzı yiyecek

limoncello
kebap vs. tarzı da dahil markasıyla birlikte varsa nedir?
kebap vs. tarzı da dahil markasıyla birlikte varsa nedir?
0
limoncello
(03.06.15)
et döner
0
jangling jack
(03.06.15)
Pizza, pizza, pizza!
0
fraise
(03.06.15)
pizza bulls pizzası. bir de lahmacun
0
sta
(03.06.15)
gavur icadı türk icadı aynı kefeye koyamam,

türk icadı: iskender kebap/pideli köfte
gavur icadı: hamburger
0
neseranni
(03.06.15)
canım o gün ne istemişse en sevdiğim o oluyor. :)
0
bass solo take one
(03.06.15)
kebap, lahmacun-pide gibi yerli lezzetlerimizin fast-food olanını sevmiyorum. lokantadaki lezzeti alamıyorum.

1- kokoreç
2- kfc
3- kumpir. (genelde karın ağrısı yapyor)
0
roy keane ve giggs reyiz
(03.06.15)
Carl's jr rokforlu hamburger
0
manuel mandalina
(03.06.15)
iskender tek gecerim su alemde.
et+tereyagi+pide+pilav+yogurt=mutluluk
0
hot potato
(03.06.15)
iskender ve kokoreç.

peki kalamar tava sayılır mı?
0
gis
(03.06.15)
1. Gunaydin lahmacun
2. Blackjack pizza
3. Dogu Karadeniz durum
4. Carls Jr. Mantarli hamburger

Cok ozledim be.
0
aychovsky
(03.06.15)
Pideli köfte
0
kakao
(03.06.15)
fastfood pek yemem, annemin yaptığı ev yemekleri candır.
0
le fantome de l opera
(04.06.15)
öncelikle yine minik donut +1 diyerek başlıyorum ve sırasız yazıyorum:

1) kokoreç
2) hot wings
3) egg&burger hamburgeri
0
reso aga
(04.06.15)
(26)

İlahi adalet veya karma veya adı her neyse.

innatedesire
Var mı?
Var mı?
0
innatedesire
(02.06.15)
bana bir tane zalim söyle mutlu ölen
0
ertalpius
(02.06.15)
aslında yok ama bunun olduğuna inanan geniş bir kitle var.
0
bruceandwayne
(02.06.15)
zalimler için yaşasıncehennem
0
efrasiyab87
(02.06.15)
Var. Kendi adıma henüz tecelli etmedi ama var olduğuna inanıyorum.
0
ay nov kung fu
(02.06.15)
Allah o islere karismiyor.

Edit: Karma falan da yok elbette.
0
stavro
(02.06.15)
karma var, ilahı bu işe karıştırma ;_;
0
shotgunwoman
(02.06.15)
yok. sebep sonuc iliskisi var.
0
nawres
(02.06.15)
Bence ikisi de yok.
0
neferkitty
(03.06.15)
bir adalet var ama Türkiye'de olanından değil
0
limoncello
(03.06.15)
karmaya inanıyorum, inanmak istiyorum.
0
whimsical
(03.06.15)
Eden bulur a inanıyorum ben. insan yaşattıklarını yaşıyor. bu bazen birebir olurken, bazen bambaşka bir yerden çıkıyor. bir kaç defa gördüm. çok büyük çaplı şeyler değildi belki ama önemliydi. şahsen nadiren kişilere pislik yapasım gelse de bunun acısının da bir yerden çıkacağını düşünerek yapmaktan uzak duruyorum. ama bunu ilahi şeylerle ilişkilendirmiyorum. enerjinin korunumu yasası daha şey.
0
a perfect lie
(03.06.15)
insanlar genelde sabırsız. bir kötülüğün cezasının hemen kesileceği yönünde bir inanç mevcut ilahi adaletin gerçekleşmesi adına. oysa olaylar öyle gerçekleşmiyor zamanla yavaş yavaş veya yıllar sonra aniden bir yıldırım gibi gerçekleşiyor.

1 örnek var birebir şahit olduğum.


küçük bir ilde, devlet kurumu başkanı var çalışkan namuslu. ankaradaki kurum başkanı bu adamdan rahatsız kendi adamını getirmek istiyor, ihale vb için. bunu yolundan çekmesi lazım. yolsuzluk yapıyor diye yalan ihbarda bulunuyor ve müfettiş yollanıyor. mifettişi de ayarlıyor. mügettişle giden heyette bir tanıdık var, araştırmada adamın masumluğu belli oluyor ama müfettiş rüşvet aldı şeklinde rapor veriyor. sorduğunda bizim tanıdık adam cevap verypr benim çoluğum çocuğum var onları düşünmem lazım diye.

adam hapis alıyor.
1 yıl sonra adamın masumiyet ispatlanıyor işine geri dönüyor. bilinçli olarak yalan rapor veren adam ise bir gün kaza geçiryor. kendisi sapasağlam çıkıyor, eşi ve çocuğu komada.

filan falan. çok örnek var ama ben inanıyorum.
0
efrasiyab87
(03.06.15)
ilahi adalet/karma falan yok
züğürt avuntusu bunlar...
0
titiraprap
(03.06.15)
Inanmadığım kavramlardan birtakımı. nawres + 1
Eden bulsaydı, kimlere neler olmuştu. Kaç yıllık bedeli ödenmemiş, üstü kapanan bir ton kötülük varken inanamıyorum.
0
aychovsky
(03.06.15)
buna islami acıdan bakarsak, efrasiyab87'nin dedigi gibi olaylar bir anda tecelli etmiyor. zaten bizim sınavımızda burda. insanoglu bakıyor kötülük yaptıkca kısa surede basına bişe gelmiyorsa oo adalet saglayıcı yok hobarey dagıtalım iyice moduna giriyor(zalim iradesi olanlar). aslında cok verilen dünya malı zalim icin sınavı iyice zorlastırıyor. dünya benim diyor, ezebildigini eziyor. ben ilahi adalete kesinlikle inanıyorum, ister karma de, ister inananlar için Allah bu inanç olmazsa dünya cok anlamsız biyer olurdu. sadece anlık mutluluklarımız için kıcımızı yırtmamız gereken, güçsüzün durumuna bakmayıp kendimizi semirtmek icin zamanı/tüm kaynakları sonuna kadar sömürmemiz gereken bi yer olurdu. ben bu senaryoyu cok mantıksız buldugum icin inanmayı seciyorum. mazlumun hakkını almayacagı bir düzeni gönlüm kaldırmıyor çünkü.

bu arada adaletin nerde tecelli edecegi Allah'ın elinde, bu dunyada gordugumuz de olacak din gününde de.
0
art vandaley
(03.06.15)
Sözlükte de biri yazmıştı. Olmadığının en büyük kanıtı kenan evren'dir. adam kral gibi yaşadı kaç yaşına kadar. ama olmasını çok isterdim.
0
mysticriver
(03.06.15)
"var" diyenler de onlarca örnek gösterebilir, "yok" diyenler de.

Kimi Hitler'in sefil ölümünü örnek gösterirken kimileri Kenan Evren'in 100 yıl yaşayıp eceliyle paşalar gibi ölmesini sunar.

Bence tanrı bu dünyanın kendi elleri ile yarattığı şeytanlara pek karışmıyor. Ya da karışıyor. Bilemedim.
0
burberry
(03.06.15)
bu haberlerdekilerin karma olduğuna inanmak istiyorum örneğin:

www.scmp.com
www.radikal.com.tr

ve ay nov kung fu'nun aşağıdaki cevabı +1 (ilahi adalet kısmı hariç)
0
whimsical
(03.06.15)
Karmayı nedense hep somut örnekler üzerinden düşünmeye meyilliyiz. Oysa kötü niyetli insanların illa ki acı çekerek ölmesi demek değil karma/ilahi adalet.

İnsan aslında kendi cehennemini yaratma konusunda oldukça yetenekli bir varlık. Kötü bir insan düşünün, o insanın bilincinde olmaya çalışın. Kötülük yapmasının arkasındaki motivasyon nedir? Hırs, kıskançlık, aç gözlülük... İnsana dair sayabileceğiniz bütün zayıflıklar, bu zayıflıklara sahip olan insana hayatı zindan eder zaten.
Bana kötülük yapan birinin illa kafasına saksı düşmesini beklemiyorum. Bana kötülük yapılır, ben belki bir süre zorluk çekerim ama sonra atlatır yoluma devam ederim. Ancak bana kötülük yapan insan daima kötülüğünün arkasındaki motivasyonla yaşamaya mahkum, "kafasına saksı düşüp" aydınlanmadığı sürece...
Bu durumda ben yaşarken zorlansam da iç huzurumu öyle veya böyle bulabilirken, kötülük yapan insan sefa sürüyor olsa da daima memnuniyetsiz olacaktır. Maksimum 100 yıl olan bir ömür, baktığı her şeyde güzellik gören bir insan olsanız da geçecek zehir saçan bir insan olsanız da. Çok zengin olsanız da karnınız doyacak çok fakir olsanız da. Bu sebeple gönlümce hayatımdan zevk alarak yaşadığımdan emin olduğum sürece geri kalan şeylerin hiçbir önemi yok. Kötülük yapan da kendi kötülüğünde yaşamaya mahkum zaten.
Bu bağlamda tekrar söylüyorum ilahi adalet var.
0
ay nov kung fu
(03.06.15)
ben enerji dengesi diyorum. yani var.
0
cetoxim
(03.06.15)
Çaresiz insanlarin en büyük avuntusu bence bu ikisi.

Ilahi adalet ya da karma denilen şey olsa dünya bu kadar boktan bir yer olmazdi. Insanlar cigirindan çıkmış gibi yaşıyor artik. Bunun en basit örneği "gelir adaletsizliği"dir. O çok zengin, ultra lux yaşayan insanlarin hepsi birer melek olmali, eğer adalet ya da karma olduğuna.

Eger hakkin yendiyse, adaletsizlik varsa çevrende bunu karmaya birakma kendin hallet.
0
deliveryourvoice
(03.06.15)
zihinsel birer unsur olarak varlar.
0
e haliyle
(03.06.15)
hikaye hepsi.

kizgin ve somurulen toplumun gazinin alinmasi icin uydurulmus seyler..
0
kennym
(03.06.15)
ilahi adalet hem inananlar hem de inanmayanlar tarafından çarpıtılan bir kavram.tabi iki taraf da kendi lehinde çarpıtıyor. herhangi bir konuda hakettiğini bulmuş bir kişiye bakıp "işte ilahi adalet" diyorsak hakettiğini bulmamış kişiye bakıp "ilahi adaletsizlik" diyebilmemiz gerek.ikisi de değil. burası adaletin sağlanacağı yer değil. insan dilediği kadar kötülük işlemekte özgür. böyle olmalı ki sorumluluk yüklenebilsin ve hesap sorulabilsin. dünyayı havaya uçurabilirsin gücün varsa. iyi biri hayatı boyunca kötülüğe maruz kalabilir. kötü biri hiç cezalandırılmayabilir, krallar gibi yaşayabilir ve yaşıyorlar da zaten. iyinin hiç kötülüğe uğramadığı, kötünün hakettiğini bulduğu bir dünya yaratılışın mantığına aykırı. bu durumda zorunlu bir iyi olma durumu oluşur ki bunun da anlamı olmaz. kısa vadede büyük menfaatler kötülükten geçiyor. insanlar beklemek istemiyor, peşin olanı tercih ediyor. çatışma da burada başlıyor. hiç görmediğimiz doğru mu yoksa hemen gözümüzün önündeki net çıkar mı?
0
harvey
(03.06.15)
Yukardaki arkadaş ilahi adalete, insanlar istediği kadar kötülük işleyebilir böyle olmalı vb bol keseden yazarken ilahi adalete haksızlık ediyor. Hani yok dese daha az itici olacak.
0
fiber
(03.06.15)
kesinlikle var. ah ettiğim kişilere nasıl ah ettiysem aynısını yaşadılar ve ben de gördüm. korkun benden :)
0
kakao
(03.06.15)
(6)

Lenslerim neden böyle mahvoluyor?

lemuria
Makyaj yaptığın için demezseniz sevinirim.Bausch+Lomb torik lens ve yine B+L Bio True solüsyon kullanıyorum. 2-3 senedir ne temizleme ne kullanma ne de makyaj alışkanlığımda bir değişiklik olmadı. Her akşam mutlaka çıkarıyorum temizliyorum kutuya koyup sabah temizleyip takıyorum. Ammavelaaakin son 2
Makyaj yaptığın için demezseniz sevinirim.

Bausch+Lomb torik lens ve yine B+L Bio True solüsyon kullanıyorum. 2-3 senedir ne temizleme ne kullanma ne de makyaj alışkanlığımda bir değişiklik olmadı. Her akşam mutlaka çıkarıyorum temizliyorum kutuya koyup sabah temizleyip takıyorum. Ammavelaaakin son 2-3 aydır lenslerim fotoğraftaki gibi oluyor, bir ayını doldurmadan atıyorum rahatsız ettiği için.

Nedendir nasıl önlenir bilen var mı?
0
lemuria
(02.06.15)
Ortam (calistigin yer, vb) falan degistirdiysen, simdi girdigin ortam bunlari topluyor olabilir.

Bunlarin hepsi ayni paketten cikma ise belki lensler biraz eskidir. Lensler kiri cekiyor olabilir.

Edit: Guzel cevap olmadi ama belki buradan esinlenip aklina baska bir sey gelir ve belki bir seyler fark edersin diye yazdim.
0
aychovsky
(02.06.15)
nedeni illaki bir şekilde batırıyor olman. en büyük olasılık da makyaj malzemeleri... ama sen yok öyle bir şey diyorsan bilemem...

en güzel çözüm günlük lens kullanmak.
ben lasik yaptırdım 2 yıl önce, ondan artık kullanmıyorum. ama lasik öncesinde en rahat ettiğim süreç günlük kullan/at lenslerle geçirdiğim süreçti.
kullandığım model de 1 day acuvue trueye...
ilk silikon hidrojel günlük lens bu. 2 yıl önce de tekti. şimdi alternatifleri var galiba.
dikkat etmen gereken yüksek oksijen geçirgenliği yani kısacası silikon hidrojel olması. çok ucuz günlük lensler iyi değiller...
0
ucan spagetticanavari
(02.06.15)
ama bu direk makyaj artıgı. demezseniz sevinirim demişsin ama benim sadece makyaj yapınca böle oluyo lens, sık yapmadıgım icin biliyorum. yaz oldugu icin daha cok terleyip akıyor olabilir?
0
art vandaley
(02.06.15)
kontakt lense zarar vermeyen bir göz makyajı çıkarıcıyla temizle lensleri, makyajdan mı değil mi anlarsın. makyaj eseri gibi geldi ama bana.
0
devilred
(02.06.15)
Kullandığın makyajdan. Bende de var. Suya dayanıklı rimel ve ıslak farla bi nebze azalır. Toz far ve göz kalemi lens katili
0
isimmisimyok
(03.06.15)
Cok tesekkkür ediyorum cevaplariniz icin. Evet makyajdan oldugunu bildigim icin zaten öyle yazdim da yine de bi Garip geldi son aylarda bunun olmasi öncesinde yine ayni sekilde mkayaj yapmama cikarmama ragemn olmuyordu. Neyse belki marka degisikligine giderim.

Dün lenslerimi sertce parmak aralarimda ovalayarak temizledim kirler cikti ama sanki zedelenmis o kisimlar ve yer etmis gibi geldi. bakicam artik cok pahaliya gelmezse günlük lense gecerim.
0
🌸lemuria
(03.06.15)
(15)

Sizce..

jesterdvine
Bir yazı hazırlıyorum da, "kilolu kadınlarda özgüven eksikliği" konusunda. Yazının yarısını geçtim sonuna yaklaştım. Ama acaba göremediğim birşeyler var mı diye duyuruya da sormak istedimKilolu kadınlarda özgüven eksiklikliğinin nedenleri nedir?
Bir yazı hazırlıyorum da, "kilolu kadınlarda özgüven eksikliği" konusunda. Yazının yarısını geçtim sonuna yaklaştım. Ama acaba göremediğim birşeyler var mı diye duyuruya da sormak istedim

Kilolu kadınlarda özgüven eksiklikliğinin nedenleri nedir?
0
jesterdvine
(02.06.15)
benim gördüğüm de tam tersi, bastırılmış özgüven eksikliğinden dolayı saldırgan veya yine bastırlmış eksiklikten ötürü ön plana çıkma gayretiyle yanıp tutuşan halleri oluyor genelleme yaparsam eğer. tabi tüm genellemeler yanlıştır :) kilolu kadınlar canımız ciğerimiz.
0
semender
(02.06.15)
özgüveni kilo ile tartanların olduğu bir dünyada yaşamaları yetiyor da artmıyor mu?
0
devilred
(02.06.15)
bence yazını ambalajcılık ve hadsizlik üzerine yazmalısın. Kilolu insanların bu iki özelliğe sahip insanlar dışında sorunları yok. çok şişman da çok zayıf da oldum. çok şişmanken bikinimi de giydim. Bizden daha çok bizim kilomuzu kafasına taktı insanlar
0
rock n roll
(02.06.15)
başlık çok hatalı olmuş be hocu. ben eskien zayıftım şimdi öküz gibi oldum misal, baya bildiğin öküz gibiyim. ama bana sorarsan iyiyim yani, nasıl desem, sağlık problemim vardır en fazla (lan daha ne olsun?!) ama kilolu kadınlarda özgüven eksikliği yerine, özgüven eksikliğinin yeme bozukluğu yaratması üzerine yazsan daha iyi olurdu, zira kadınlar -ve hatta tüm insanlar- üzerinde, o kadar ağır bir dış görünüş baskısı, algı yönetimi -asıl algı yönetimi burda aslında- var ki kilo konusunda, normal kilolu bir insan anoreksik olabiliyor ya da aşırı zayıf bir insanda özgüven eksikliği ya da saldırganlık ve alınganlık olabiliyor. demeye çalıştığım, konunun kadınlıkla ya da kiloyla alakası yok, günümüzdeki pek çok koşulun insanların yeme düzenlerini bozması, fiziksel ve ruhsal rahatsızlıklara sebebiyet vermesi var. bak mesela benim teyzem de kilolu, rahmetli annanem de kiloluydu, gayet de tatlılardı, hiç kilolarını sallamazlardı, insanların düşüncelerine önem vermezlerdi, çünkü bilirlerdi ki bir insanın dış görünüşü ile duygusal durumunu denkleştirip de eleştirmeye çalışan insanların da ruhsal problemleri olabilirdi.

şöyle de diyeyim: benim mesela bir kuzenim aşırı zayıf, millet ona "kızım az ye de kilo al çok çirkin olmuşsun." diyebiliyor. bir insanın kilosunun ya da dış görünüşünün ona hakaret edilmesine ya da daha hafif örneklerde olabileceği gibi, buna göre yargılanmasına kim karar veriyor ki?

senin yazının konusu kötü, demiyorum, ama çok mantıklı ve akılcı değil, dahası bilgisizce. mesela erkek kardeşim ve erkek arkadaşım da, çok zayıfken bir anda aşırı kilo almış insanlar, kiloları ile ilgili laf edilince esip gürlüyorlar. hele kardeşim iyice fena, daha da yaşı küçük, bildiğin depresyona girdi çocuk, ilaç kullanıyor. niye, çünkü bir kısım dangalak kilosu ile ilgili kendisine hakaret edince, türkiye gibi ataerkilliğin tavan yaptığı bir ülkede, erkekliğe bok sürdürmemek için he he diyip geçse de, eve gelince bizim başımızın etini yiyor.

tam soruna cevap veremedim ama, cevap vermem gerekirse, eğer kilolu bir kadında özgüven eksikliği varsa, bunun sebebi kadın olması ya da kilolu olması değil, çevresinin kendisini densizce eleştirmesidir. isterse megalomanyak bir narsist olsun, bir insanı çok uzun süre olumsuz olarak eleştirirseniz, ona kafayı yedirtirsiniz, özgüven eksikliğini geçtim yani. insanlık olarak cidden çok zayıf karakterleriz çünkü: çok kaslı ve yakışıklı amerikan futbolcusu üniversiteli gençler tanırım ki, iş kızlarla birlikte olmaya gelince "penisim küçük görülecek?!" diye saçma düşüncelerle, kaçar giderlerdi. toplumu toplumca delirttik dış görünüş takıntılarıyla, yapmayın etmeyin allah aşkına, ortalama 70 yıl ömrümüz var la anca, saçmalıklarla geçmesin!
0
pasp
(02.06.15)
Hayatımda iki kere çok kilo aldım. Birinde hormonlar çıldırmıştı, birinde de sorunlarım nedeni ile ben yemiştim. Üstelik obez derecesinde de değildim, fazla kilolu derecesindeydim. Yani şişman denebilirdi ama obez denemezdi. O dönemi geride bırakmama rağmen, hala kendime bir şeyleri layık görememe sorunları yaşıyorum.

Bir kere varsayılan olarak çirkinsin. Yüzün veya saçın başın güzel olsa ne yazar? Üstelik genç kızsın; ununu elemiş, eleğini asmış ve "Hadi artık salayım" diyecek bir durumun da yok. Neşeli teyze olabilmek için imkanlar yok elimde. Ve elbise gibi o anlık bir çirkinlik de değil, yanında taşıdığın çirkinlik. Sürekli yanında taşıdığın çirkinlik, sürekli de üzüyor. Yani ilk özgüvenini kıran şey, aynaya baktığında kendini beğenmemek dışında, çirkinliğini kabul etme ve sürekli "Ben çirkinim" diye yaşama.

Bir kitapta bir söz vardı. "Zenginliğin en büyük üstünlüğü nedir biliyor musun? Paran olmadığını söyleyebilmektir. Örneğin, sınıf arkadaşlarımdan birine bir şey öneriyorum. Bilir misin ne yanıt verir bana: 'Mümkün değil, şu sıralar param yok'. Eğer durum tersine olsaydı ben ona bu yanıtı veremezdim. Tıpkı güzel bir kızın, kendini çirkin bulduğu için o gün dışarı çıkmak istemediğini söylemesi gibi. Bunu çirkin bir kıza söyletmeye kalkış bakalım, nasıl alay konusu olacaktır."

Marylin Monroe demiş ki "Bütün kızlara güzel olduğu söylenmeli, güzel olmasalar bile", çünkü ara ara normalleşmek için buna ihtiyaç oluyordu.

Shallow Hal filminde Gwyneth Paltrow'a bir şişman vücut maskesi yapmışlardı. O obez kostümü ile dışarıda yaşadıklarını şöyle anlatmış: Gördüğüm en kibar davranış görmezden gelinmekti, bu da bir insana yapilacak en aşağılayıcı şsey. Yani bir yandan içeriden kendi çirkinliğinle yüzleşmeye çalışırken, diğer yandan çevre de aşağılıyor. Bu da bir sonsuz döngü yaratıyor. Zaten sen içeriden kötü hissediyorken, dışarıdan da birilerinin söyledikleri seni daha da kötü hissettiriyor. Bir nevi bağımlılığından kurtulmaya çalışan bir alkoliğin yanında koklata koklata bir şeyler içmek gibi oluyor.


Yengemin bir yeğeni var, aynı yaşlardayız. Adı Figen olsun. Bir gün konuşurken "Figen ne kadar zarif, kuğu gibi. aychovsky de..." dedi, durdu durdu, bir şey bulamayıp "aychovsky de doğal" dedi. "Yenge, beni beğenmeye mi çalışıyorsun zorla" demiştim.

Benim için ilginç bir deneyimdi. Sen değişmiyorsun, içeriden aynı insansın ama şişmankenki ve değilkenki bakışlar nasıl değişiyor, anlatamam. Zayıflamanın, kendine bakmanın, normal sınırları içinde olmanın hayat kalitesini ve hayattan alınan tatmini kaç kat arttırdığını anlatamam.

Zayıfladığımda yolda yürürken ilk kez adamın biri popoma baktığında adama resmen sarılacaktım mutluluktan, adama "Güzel mi, ben yaptım bunu böyle. Böyle değildi bu, bakınca böyle oldu. Hadi, birlikte bakalım şimdi. Ben de çok beğendim" diyesim geldi. Sonradan rahatsızlık vermeye başladı yine, o ayrı.
0
aychovsky
(02.06.15)
@true blond: katılmıyorum, çünkü bu insanlar şişmanlığın çirkinlik olduğuna inandırılıyorlar. biraz uzun yazmışım ama, okuduysan şunu görmüşsündür: birisine sürekli olarak şişman olduğu için çirkin olduğunu söylersen, onun psikolojisine illa ki zarar verirsin. senin dediğin de gene algı yönetimiyle alakalı, yani buna inanmışsın.

ayrıca çok zeki insanlar da, kendisine salak denildiği zaman üzülebilir, hakaret çünkü bu düpedüz? 0_o bu tamamen psikoloji ile ilgili bir durum. keza şişman olup da çirkin olmayan çok fazla da insan var -hatta benim bildiğim şişmanların çoğu aşırı yakışıklı/güzeldir, bunların arasından zayıflayanları da oldu ve güzellikleri de gitmedi, hala güzeldiler. demeye çalıştığım, olayın tamamen algısal olduğu.

şunu da diyeyim ki "şişmansın ama güzelsin" diyen de oldu. hakaret mi iltifat mı bilemem :D keza şişman insanları güzel bulan da var. zayıfı çirkin bulan da var. mesela son yıllarda da şişmanların güzel bulunması gibi bir durum ortaya çıkmaya başladı yavaştan. aslında en güzeli sağlıklı olduğun ve hissettiğin kiloda olmak tabi, ben demiyorum ki "ayh şişmanlık çok güzel dünya şişman olsun!" ama şişmanı ya da zayıfı çirkin/güzel gibi algılamak yanlış, kendi algımızı oluşturmak yerine toplumun algısına kapılmak da koyun sürüsü haline getiriyor bizi -kaba oldu ama durum ne yazık ki bu- asıl bundan kurtulmak lazım. yani "bana şişman diyor, öyleyse alınmalıyım, çünkü ben evet aslen hakkaten de özbeöz pattatiz çuvalı gibiyim!" diye düşünen bir kadının özgüven eksikliği, tamamen toplumsal yargıya bağlı işte. ki bu çok yanlış, bunun "kadınlar kot pantolon giymesin, kitle imha silahı gibi tehlikeli oluyorlarlarlarlarlar!" gibi söylemlerle aynı zihniyete yaklaştığını görebiliriz aslında.

değişen güzellik algısı ile ilgili pek çok video ve bilgi var internet üzerinde, çok uzağa gitmemize gerek yok, bir google'lamaya bakar aslında.

not: benim güzellik anlayışım sizinkiyle uymayabilir, diyeyim. grotesk tipleri de güzel bulabilirim misal. ama bir an güzel bulup, bir sonraki an çirkin görebileceğim şeyler de olabilir, çünkü bunun ruh halime bağlı olduğunu da bilirim. ha, tabi herkes değişken fikirli olacak diye bir kaide yok, belki de sadece "sevdiğim" şeyleri güzel buluyorumdur, o da olabilir. :)
0
pasp
(02.06.15)
@true blond
Bir yandan haklısın, tabii ki inanıyor kişi çirkinliğine. Zaten yukarıda anlattım onu, ne olduğunu biliyorsun ve memnun olmuyorsun. Ama hiç bu şekilde düşünmeyen bir kişi olsa, ilkini sallamaz, ikinciyi sallamaz ama bir noktadan sonra kendinden şüpheye düşmeye başlar. Zeki bir kişiye de bir kişi salak dese, güler geçer. İkinci kişi deyince de güler geçer. Ama herkes aynı gözle bakmaya başlayınca, durup bir "Sandığım kadar zeki değil miyim" der. Şişmanlığın olayı da bu, ısrar.
0
aychovsky
(02.06.15)
kendilerini çirkin hissediyolar çevrede ideal kadın ölçüleri belli genelde herkes o tipleri seviyo ee dolayısıyla da özgüven yerlerde
0
heee
(02.06.15)
bu özgüvene de hastayım. 34 beden sağlıklıymış gibi de gibi gibi...
0
devilred
(02.06.15)
@devilred: 34 bedenin de sağlıklı olduğu bünye vardır illa ki de, şişkolar ölsün, yağlı göbekler diyen arkadaş muhtemelen troll :) o yüzden konu kilit deyip geçelim. hatta duyuruyu açan arkadaş bile troll olabilir, maksat vakit doldurmak benim için misal :D
0
pasp
(02.06.15)
34 bedenim, normal olan sağlıklı olan benim yalnız. 38'den sonrası sağlıklı değil. istersen 190 cm ol. boyla, bünyeyle alakası yok, bir kadın maksimum ne kadar iri kemikli olabilir ki? 40 beden ama incecik biri olamaz yani. kalçalarda, bacaklarda depolanan fazla yağlarıyla "ben böyle mutluyum" diyen genç kızı 45-50 yaşında damar tıkanıklığıyla savaşırken de mutlu görmek isterim.

İhtiyacınız olandan fazlasını yemeyin. Hadi yediniz, bari bununla mutlu olmayın, düzeltmeye çalışın.

Duyuruya cevap: kendilerini normalleştirerek özgüven eksikliklerini doldurmaya çalışıyorlar
0
eskiden sizofrendim simdi iyiyiz
(02.06.15)
kilolu kadınların (aslında insanların) zayıfladıktan sonra bi cool havalara girdiğini tespit ettim bende. (bkz: tüm genellemeler yanlıştır)
0
kakao
(02.06.15)
bende eksiklik bazen var bazen yok evet tombulum hovardayım 24 ayardayım asdasg


insanlar üzerinde ciddi etkileri var, mesela en basiti aşk kimse senden hoşlanmaz sen platonik kalırsın neden hiç bi erkek yanında dombili birini istemez (istisnalar kaideyi bozmaz).

ya da iş alanında kimse tombikleri istemiyor arkadaş olarak da. ama kilo verince o eski halinden eser kalmayınca herkes yanına geliyor falan falan.


kilo ile insanlığın bilginin ölçülmesi yanlış

bence çoğunda özgüven var lakin yaşadıkları olumsuz şeyler içine kapanık olmalarını sağlıyor

bencesi.
0
indescribable
(02.06.15)
jesterdvine, psikolog ya da öyle bişiy degil miydi?

klilolu kadınlarda özgüven eksikligi : çünkü igrençler, porno yıldızları falan hep 32-34 beden ama memeleri 44 bedenken, bunlar utanmadan götleri ve göbekleri 40-42-44 beden olarak sokaklarda dolanıyorlar. cunku erkekler onları sikmek icin özgüvenlerini pompalayıp durmuyor, kafelere cagırmıyor hatta ders notlarını bile paylasmıyor. neden paylassınlar ki? sikme ihtimalleri olmayan bi canlıya bu degeri neden versinler? öte yandan hemcinsleri de neden ortalama degerlerini yukseltecek kadınlar yerine bakanların ıyy diyecegi kilolu kız qanqa yapıp, bu ezik pisbogazlı mahluklarla bişey paylasabiliyor izlenimi cizsin? ne gerek var, en kötü accık tipi duzgun, yuzu guzel olmasa da gideri olan talip alerti yakabilecek tiplerle gezer. kendinden de güzel olmasın ama bu defa degeri yine düşer.
kilolular insan mı ya,hele bi de kadın? dünya uzerindeki degeri eril cins tarafından becerilme ihtimaliyle belirlenen bi varlık hangi akla hizmet kilolu olabilir? terbiyesizlik.

bunun dısında görüntü faşizmi, degişen güzellik algıları, kadın-erkek eşitligi, insani-etik degerler, saglık sorunları, farklı deger yargıları gibi bahaneler sunan şişkodur, dombilidir, insan degildir ayol.

böyle yazılar daha cok yayınlansın ki şişko kadınlar ne pis yolda olduklarını farketsin. terbiyesizler.
0
art vandaley
(02.06.15)
Konu nasil ideal kiloya geldi, o kismi yakalayamadim ama o kisiden kisiye degisen bir sey degil mi? 160 boyum var, 18 yasindayken anoreksik bir donem de gecirdim. 36 bedenken kaburgalarim cikmisti ama 54-55 kiloydum, zaten en son hastaneye kaldirmislardi, zaafiyet gecirmistim. Boyumla kilom arasinda 10 kilo fark oldugunda olurum ben dogrudan ya da olumcul bir sey olmadan 34 beden olmam imkansiz. (Evet, 17-26 yas arasi bedenimi cok hor kullandim bu konuda. Hem anoreksik hem sisman donem yasadim) Ama bir arkadasim da 38 beden oldugunda lop lop gobegi oluyor. 36 da bile simit yapiyor. "40 super bedendir" ya da "34 superdir" denecek bir sey mi ki bu? Herkesin kendi normali ve kendi sagliklisi, bu sagliklisinin da birtakim limitleri var. Guzellik acisindan da bazilari ele gelsin ister, bazilari ipince gibi olsun ister. Saglik olsun da, uymayan iki kisi de bir araya gelmesin. Bunda alinacak, gucenecek bir sey yok ki. O kadar mide bulanmalik ya da camur atmalik bir sey olmasa gerek.

@kakao Ne kadar genellenebilir bilmem de, dedigini yasadim ben de. Ama ilk bastaki simariklik ve ozguven pompasi yeni vucuda alisinca geciyor bir sure sonra. Her sey alisana, normallestirene kadar. Ama haklisin, ilk anlar toz attirasim gelmisti. :)
0
aychovsky
(02.06.15)
(4)

Şu tipler aşırı komik değil mi ya?

titiraprap
gazetede haberde resimleri olan turistlersinirim bozuldu on dakikadır gülüyorumhttp://i.radikal.com.tr/150x113/2015/06/02/201506021200_P99.jpghaber: http://www.radikal.com.tr/turkiye/karisini_havuz_basinda_ciplak_goren_turist_herkesi_dovdu-1371002biz rusuz abi,bizde bunlardan çok daha güzelleri var,
gazetede haberde resimleri olan turistler
sinirim bozuldu on dakikadır gülüyorum
i.radikal.com.tr


haber: www.radikal.com.tr


biz rusuz abi,
bizde bunlardan çok daha güzelleri var, dönüp bakmayız bile
ayrıca ben dimitriye karşı da boş değilim

diyorlar sanki :)

teyze de, benim kedinin yaramazlık yaptıktan sonraki hali gibi.
içinden de siz beni bir de gençken görecektiniz, polonya'da domates güzeli seçilmiştim.
diyor gibi :)
0
titiraprap
(02.06.15)
olayın kendisi aşırı komikmiş, verilen poz da öyle olunca... ne yalan söyleyeyim, bayağı güldüm.
0
devilred
(02.06.15)
Ben de iyi güldüm. Sadece bunlar değil, haber komple komik. Haberdeki resimler de iyice komik. Bunlar da yazık çok saf ve komik duruşlu poz vermiş. Kadının pozu da komik. Bir de soldaki tip Sadi Celil Cengiz'e de benziyor.
0
aychovsky
(02.06.15)
ahahaha koptum ya :D
0
yue
(02.06.15)
Peheheh Polonyalılar ahahah.
4 kez Polonyalı bayan misafir ettim, aralarında en normali bir hafta boyunca sadece ayaklarını yıkadı. Sürekli lavaboda yıkanıyordu. En normali..
0
aithra
(02.06.15)
(8)

üniversite mezuniyetinize anneniz babanız gelmese

kablelvuku
içinizde bir burukluk olur mu ? gelmesinler istiyorum çünkü -onlar gelirse sürü ile gelecekler dedem halam teyzem vs takılacak peşlerine gelsinler istiyorum çünkü-herkesin ailesi oradayken bir ben ortada kaktüs gibi kalmak istemiyorumdedemler falan gelmesin istiyorum çünkü -ankarada yaşıyor kırıkkal
içinizde bir burukluk olur mu ?

gelmesinler istiyorum çünkü

-onlar gelirse sürü ile gelecekler dedem halam teyzem vs takılacak peşlerine

gelsinler istiyorum çünkü

-herkesin ailesi oradayken bir ben ortada kaktüs gibi kalmak istemiyorum

dedemler falan gelmesin istiyorum çünkü

-ankarada yaşıyor kırıkkalede okuyorum haliyle ulaşım zor ve şahsi arabalarla onlar gelirse dönüşte bana yer yok, onlar gelirse arabaya hangi biri binsin, onlar gelirse uf ne gerek var.
0
kablelvuku
(01.06.15)
Önem veriyor san mezuniyete gelsinler tabi. Eli topu bir gün iki gün sürecek bi sıkıntı. Daimi bi mezun olma hali de yok o sebeple vicdan yapmanın gereği yok. Dönüşte onlar gitsin sen otobüsle falan git ne olacak.
Dedenin gelmesi meselesini neden dert ettiğini anlayamadım, sevmediginden ya da kalabalık olmasından diyorsan ayıp sana yarın bi gün olduklerinde anlarsın kıymetlerini.

Ben mezuniyete önem vermezdim, hatta katilmayacaktim sonra bölüm başkanı plaket verecez diye zorla geleceksin dedi. El mahkum gittim. Ama babam gelme gereği duymadı. Ben de o vakittendir konuşmam kendisiyle, böyle bi günde yanımda olma gereği duymadı diye. Gerçi olayın farklı dinamikleri var ama olsun netice hep aynı.
0
bokmuhendisi
(01.06.15)
ailene diyeceksin ki her öğrencinin ailesinden max 2-3 kişi katılabiliyormuş yoğunluk olmaması için, okul bu şekilde kural getirdi falan diye kıvır.
0
bass solo take one
(01.06.15)
Aile senden daha cok duygulaniyor mezuniyette . Sanki cicek dikmisler de yillar sonra acmis, 1000 yildir bekledikleri an nihayet gelmis gibi heyecanlaniyorlar, gurur duyuyorlar. Az sayidaki degerli anlardan biri onun icin.

Kalabalik olmasi, yenge menge kismi tabii ki zor da, bizim mezuniyette davetiyeler iki kisilikti, abim gelememisti. Gerci millet onunu bununu sokmustu ama olsun. Kisa @bass solo take one + 1
0
aychovsky
(01.06.15)
çekirdek ailen gelsin, annene babana söyle dedem, teyzem, halam gelmesin davetiyeli herkes maximum 3 kişi getirecek diye.

birde bence mezuniyet vb gibi törenler sadece öğrenci için değil hatta öğrenci için değil anne baba için.
0
kuzey li
(01.06.15)
bass solo take one +1

ne şiş yansın ne kebap. kimsenin kalbi kırılmaz.
0
whimsical
(02.06.15)
bence, okuldan iki üç arkadaşınla anlaş, tatile gidin. mezuniyetin bir cacığı yok, kuru gürültü. en güzel mezuniyet iki üç arkadaşla tatil olur. gün kazanırsınız.
0
helios
(02.06.15)
benim ailem gelmedi. hic de burukluk olmadi. senin ve ailenin duruma nasil baktigi ile alakali bence. benim gordugum yasli insanlar buna cok onem veriyor cunku onlar icin okumak ozellikle universite bitirmek cok buyuk bir olay. onlarin zamaninda pek kolay degildi universite mezunu olmak. ailede okuyan insan sayisi arttikca onemi de azaliyor sanirim. ben babamlara mezuniyet var dedigimde gelmemizi istiyor musun dediler. ben gerek yok istiyorsaniz gelin dedim. onlar da iyi oraya kadar gelmeye gerek yok, ugrastirma bizi dediler. annem de babam da universite mezunu. dedem de zamaninda ogretmenmis. o yuzden ailede cok siradan bir olay olarak goruluyor. ama babannem icin cok onemli bir olaydi, o okuyamamisti. hayatinda onemli bir donum noktasi oldugunu dusunuyorsan gelsinler. yoksa o kadar yolu yormaya gerek yok bence.
0
crucio
(02.06.15)
Kalirsin kaktus gibi. Torenden cikip annenin kafasina kep gecirip fotograf cektirmeden olur mu? Benim annem babam kardesim ve teyzem gelmisti. Arabaya dolusup geei gittiler biz eglenmeye gitmistik. En fazla acik acik soyle otobusle donmek istemiyorum ona gore ayarlayin diye
0
kleonis
(02.07.15)
(10)

Evlenirken kız tarafı neden ağlar?

bambum
Gelin, gelinin annesi babası abisi ablası vs. neden ağlıyor? Erkek tarafı neden ağlamıyor? Evlenmek kadın tarafı için üzücü bir şey mi?
Gelin, gelinin annesi babası abisi ablası vs. neden ağlıyor? Erkek tarafı neden ağlamıyor? Evlenmek kadın tarafı için üzücü bir şey mi?
0
bambum
(31.05.15)
babasının prensesini elin erkeği alıp götürüyor
0
masa penisi
(31.05.15)
Kız evlenince kendi evinden çıkar, evlendiği adamın ailesinin kızı olur bir nevi.hatta evlenince "el oldu" falan denir. Tabi geçmişte bu işler daha sertmiş, kayınvalidesi olmadan baba evine yollanmazmış falan filan. Şimdi işler yumuşadı tabi.
0
doxanikee
(31.05.15)
çünkü evlendikten sonra 'kız tarafı' el gibi oluyor. kızın artık kendi ailesini yok sayıp erkek tarafını tamamen benimsemesi falan bekleniyor.
0
elorelia
(31.05.15)
eskiden köylerde falan özellikle doğuda kız iş gücü olarak kullanıldığı için önemli bir iş gücünün kaybı ve erkek tarafına geçmesi bu yüzden sanıyorum başlık parası gibi bir şey de alınıyor, geri kalan her şey romantizm
0
limoncello
(31.05.15)
he canım he el oluyor. o sebebden :D
0
kargn
(31.05.15)
Bazı yerlerde kız tarafı sevindi mi sanki kız kötüymüş, "sonunda evlenebildi" diye ailesi sevindi sanarlarmış diyerek düğünde oynamazlar.
0
burfak
(31.05.15)
15 küsür yıl önce dayım evlenmişti. bizim taraftan da ağlamayan kimse yoktu.
0
Gucci
(31.05.15)
Genelde iki taraftan daha duygusal olan ağlıyor. Bir iki kere erkeğin de ağladığına denk geldim. El olmaktan ziyade, herkesin içinde ağlamak kadın için daha kolay. Kaç tane herkesin içinde ağlayabilen veya ağlamak istese bile bu lükse sahip erkek var ki? Hem karmakarışık bir gün erkek için, bir milyon şeyle ilgileniliyor, duygusal şeyler için fırsat bulunamıyor. DUygulanılan anlarda da bir milyon kişi bakarken ağlanmıyor pek, ağlanası gelse de içeride tutuluyor.
0
aychovsky
(31.05.15)
Dün erkek kardeşim evlendi, babam hüngür hüngür ağladı. Sevdiğin birisinin artık kendi ailesini kurduğu ve büyüdüğü aileden uzaklaştığı gerçeğinden kaynaklı bence.
0
hadi hadi
(31.05.15)
benim ablam düğünden sonra ankara'ya taşınacağı için ağlamıştım gelin evden çıkarken. normalde ağlamazdım ama babamı ağlarken görünce dayanamadım.
0
himmet dayi
(31.05.15)
(5)

Her pazar sabahi istisnasiz bas agrisiyla uyaniyorum.

stavro
Migrenim var zaten tamam da neden her pazar standart olabilir?Cumartesi gunu alkol de almiyorum.
Migrenim var zaten tamam da neden her pazar standart olabilir?
Cumartesi gunu alkol de almiyorum.
0
stavro
(31.05.15)
pazarları çok uyuyor olabilir misin? bende de fazla uyuduğum günler ağrı oluyor çünkü.
0
red g
(31.05.15)
Aynisi bende de vardi , uyku suremi azalttim son iki aydir agrimiyor bence diger gunlere gore fazla uyumaktan.
0
JD
(31.05.15)
"Aynısı kaynımda var" gibi olacak ama abimde var. @red g +1 ve @JD + 1
Hafta içi az uyuyup hafta sonu uyku şoklaması yapınca ağrıyor. Uyku düzeni değişiminden oluyor, genelde de diğer günlere göre fazla uyuduğunda. Diğer günlere göre uyku süresi sapmasını az tutunca olmuyor.
0
aychovsky
(31.05.15)
Cumartesi normalden geç yatıyorsan, ya da Pazar normalden fazla/az uyuyorsan olabilir.

Pazar ile ilgili ne fark var ona dikkat et. Ben de Pazar sersem gibi olurum, üst kat komşuma her Pazar kızı, damadı ve torunları kahvaltıya geliyor, onlar da erkenden kalkıp temizlik, yemek falan yapıyorlar. Uyanmasam bile yukarıdaki o seslerden uykumun kalitesi düşüyor. Yarı uyanık oluyorum yani de, her zaman sonradan hatırlamıyorum yarı-uyanık olduğumu.
0
iamelf
(31.05.15)
KEsinlikle pazartesi sendromunu, gerginligini yasamam:) Pazartesi nefret ettigim bir gun degil, korkmuyorum:)

Pazar gunleri 1-2 saat daha fazla uyuyorum genelde, ama daha fazla degil.
0
🌸stavro
(31.05.15)
(3)

göz kapaklarının düşmeye başlaması

snape i başından beri tanırım
gece gece bu gerçekten çok önemli meselemi danışmak istiyorum. şimdi benim gözlerim suratımın büyük çoğunluğunu kaplardı küçüklüğümden beri, yani büyük gözleri var diye tarif edilebilirdim. gerçekten de gözlerimin içi kocaman. fakat aşağı yukarı 20 yaşından sonra gözlerim daha küçük görünmeye başlad
gece gece bu gerçekten çok önemli meselemi danışmak istiyorum. şimdi benim gözlerim suratımın büyük çoğunluğunu kaplardı küçüklüğümden beri, yani büyük gözleri var diye tarif edilebilirdim. gerçekten de gözlerimin içi kocaman. fakat aşağı yukarı 20 yaşından sonra gözlerim daha küçük görünmeye başladı. bunun sebebi de göz kapaklarımın daha inik durması. yani kilo falan alma ve yüzümün formumun değişmesi gibi bi durum yok.

böyle bildiğin göz kapaklarım düştü ya. başlarda bir-iki fotoğrafta "hehe ölü balık ifadesi olmuş" dediğim şey birkaç senedir gözlerimin normal hali olmuş durumda. nasıl desem seri katil gibi, eroin bağımlısı falan gibi duruyor. göz altlarım pek şiş değil. yüzümde çok bi değişiklik de yok. makyaj hiç yapmıyorum gibi bir şey, cilt problemi yok. sigara çizgilerini saymazsak şimdilik çok bi kırışık yok. göz kapakları indi ama. resmen kocaman durmuyolar, açık durmuyolar. hep mutsuz ve sıkılmış gibi bakıyolar. göz kapaklarım o kadar yer kaplıyo ki göz bebeklerim parlamıycak diye korkuyorum. gözümün ışığı sönmüş resmen.

bu neden olmuş olabilir, başına böyle bi şey gelen ya da gözlemleyen var mı? bu göz kapaklarını nasıl kaldırıcaz? hayatıma eskisi gibi büyük gözlerle devam edebilmemin bi yolu var mı acaba? u_u
0
snape i başından beri tanırım
(31.05.15)
nörolojiye gidin, pitozis deniliyor bu duruma.
0
neferkitty
(31.05.15)
neferkitty söylemiş. Genelde yaşla ve kaşların yanlış alınmasıyla oluyor o, başka sebepleri de vardır da, bilmiyorum. Bir tanıdığım ameliyat oldu, yağ kütlesi varmış gözlerinin üstünde, onları aldırdı. Belki neferkitty'nin dediğinin açıklaması budur.
0
aychovsky
(31.05.15)
yorgunken oluyorsa myasthenia gravis hastalığı da olabilir. nörolojiye görünmekte fayda var.
0
kirmizibalon
(31.05.15)
(1)

istanbul'daki en iyi aqua park hangisidir?

baba jo
hijyen, kalabalık, eğlencelik ve gelen insanların medeniyet seviyesi açısında nereyi önerirsiniz?
hijyen, kalabalık, eğlencelik ve gelen insanların medeniyet seviyesi açısında nereyi önerirsiniz?
0
baba jo
(30.05.15)
Ne zaman gidileceğine bağlı. Bahçeşehir'in oradaki (adını unuttum, Aqua Dolphin olabilir) gerçekten çok kaliteli ama haftasonu insan akınına uğruyor. Kayaklarda pişerek sıra beklemek zorunda kalınıyor. Ama hafta içleri süper oluyor. Gelen insan kalitesi de iyi.
0
aychovsky
(30.05.15)
(11)

kötülerin kazandığı filmleri seviyor musunuz?

bigbadabum
bugün Rosemrry's baby filmini izledim. gerilimli bi film, romandan uyarlamaymış. sonuna kadar birilerinin son anda gelip kurtaracağını düşündüm, ama olmadı. sonuçta kötülük kazandı. böyle filmleri başka seven var mı? bildiğiniz bu şekilde başka film var mı?
bugün Rosemrry's baby filmini izledim. gerilimli bi film, romandan uyarlamaymış. sonuna kadar birilerinin son anda gelip kurtaracağını düşündüm, ama olmadı. sonuçta kötülük kazandı. böyle filmleri başka seven var mı? bildiğiniz bu şekilde başka film var mı?
0
bigbadabum
(30.05.15)
spoiler

a clockwork orange
spoiler
0
whimsical
(30.05.15)
ben mesela fargo dizisinde hep bizim hobbiti tuttum meğerse baya polisleri tutan varmış :D
0
KendineAteist
(30.05.15)
primal fear. belki.
0
blackmamba
(30.05.15)
seviyorum. rosemary's baby'yi de severim.
0
tepedeki psychedelic adam
(30.05.15)
Evet severim. Hatta saçma şekilde o kadar zeki kötülerin "iyilik kazansın" denilerek kaybettirildiği veya kötülerin iyi insana dönüştürüldükleri "doğru yolu" bulduğu filmleri hiç sevmem.
0
mindwars
(30.05.15)
Hayır.
0
elorelia
(30.05.15)
İşbu cevap birtakım spoiler'lar içerir.

En sevdiğim filmler kötülerin kazandıkları değil de, kötülüklerinden pişman olduğu veya istemeden kötü karakter olduğu filmler. Joker gibi doğuştan "chaotic evil" olup, bir de üstüne bundan zevk aldığı değil de, aslında istemedikleri halde kendi doğalarına karşı koyamayıp kötülük yaptığı ve sonunda cezalarını buldukları, bu cezaya da seve seve boyun eğdikleri filmler. Filmin sonunda kötülerin gözünde pişmanlık dolu ve insancıl bakışı görmeyi seviyorum, içim ısınıveriyor hemen. Hatta bir de yaptıklarını kapatmaya çalışıyorsa, değmesin keyfime. Bu rolleri de en iyi Alfred Molina oynuyor. Spiderman'de Doc Oct, Not Without My Daughter'daki kötü koca, vb. Adam bu rolleri iyi beceriyor. Smeagol-Gollum ikilemini çok seviyorum.

İki tane de kötünün kazandıklarından vereyim
The Usual Suspects
One Flew Over The Cuckoo's Nest
0
aychovsky
(30.05.15)
Evet, Funny Games
Gerçi aile mi yoksa iki katil mi kötü, hangisinin tarafındasın diye sorgulatsa da Haneke teknik olarak kötüler kazanıyor diyebiliriz.
0
fridgetiness
(30.05.15)
Spoiler _________________________

@fridge,
o filmde yine sonuna kadar izleyicinin kötülük kaybedecek, kötü adamlar cezasını bulacak düşüncesini körüklemek için hep bi bıçak gösterdiler ama sonunda o son umut da yok oldu. Yani bence haneke tam da bu sorduğum şeyin peşindeydi.
Zaten gerçek hayatta iyilerin yanında kötüler de bir şekilde kazanıyor.

Spoiler bitti __________________
0
🌸bigbadabum
(30.05.15)
@aychovsky
Joker doğuştan kötü değil yalnız. :) O kendi halind ebir komedyenken karısı ölüyor, sonra bunun başına bir işler geliyor, kimyasala düşüyor filan filan. Bir sürü şey. (bkz: the killing joke)
0
whimsical
(31.05.15)
@whimsical Doğru diyorsun, "doğuştan" dememem gerek. Demek istediğim ciğerinin en derininden chaotic evil gibiydi.
0
aychovsky
(31.05.15)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.