medievalman
genetik? birbirini tutma kollama?para?
genetik?
birbirini tutma kollama?
para?
birbirini tutma kollama?
para?
0
ticareti soruyorsan adamlar teknikleri çok iyi biliyor, ticareti çözmüşler, yeni nesillere de aktarıyorlar, 20 yaşındaki yahudi gelip iş açıp başarılı oluyor. türkler ticareti bilmiyor diyor, haklı da.
0
eğer benim dediği sahip olduğu toprağı yoksa insanın, her an başka bir yere gidebilir şekilde yaşıyorsa taşınmazlar onun için bir anlam ifade etmez. bilgiye yatırım yapar.
kök salmaz, ticaret de bu duruma en uygun para kazanma yolu.
kök salmaz, ticaret de bu duruma en uygun para kazanma yolu.
0
birbilrlerini tutma olabilir. ayrıca onların icindede cok farkli siyasal gorusler ve sosyal siniflar var. oyuzden bir genelleme yapmak dogru olmayabilir.
0
Ulan hic sevmem Yahudileri ama soyle yok bebek katiliymiş yok adam oldururlermis cart curt.
sacmalik. yahuduilere ozel birsey değil onlar, insan irkinin ortak pisliği.
sacmalik. yahuduilere ozel birsey değil onlar, insan irkinin ortak pisliği.
0
Kesinlikle genetik kodlarında da bir şeyler vardır. Üstün ırk neredeyse. En iyi bilim adamlarının hep onlardan çıkması tesadüf olamaz.
0
ticaret ve ağ cevapları verilmiş genelde ama eğitim kültürü gibi çok önemli bir cevabın atlandığını düşünüyorum.
nobel ödülleri şimdiye kadar yaklaşık 850 kişiye verilmiş, bu 850 kişinin yaklaşık %20'si yahudi bilim insanlarına verilmiş, ki yahudiler dünya nüfusunun %0,2'sine sahipler.
nobel ödülleri'nde tıp alanındaki ödüllerin %30'u, fizik alanındaki ödüllerin %25'i, kimya alanındaki ödüllerin %20'si yahudi bilim insanlarına gitmiş.
ben açıkçası kendilerinin başarılarını, iyi ticaret yapmalarından ziyade, bu belirtmiş olduğum gerekçelere bağlıyorum. dünya nüfusunun %0,2'sini oluşturmasına rağmen nobel ödülleri'nin %20'sini almış bir toplumun başarılı olmasının temel sebebini ticaret olarak görmek yanlış olur.
nobel ödülleri şimdiye kadar yaklaşık 850 kişiye verilmiş, bu 850 kişinin yaklaşık %20'si yahudi bilim insanlarına verilmiş, ki yahudiler dünya nüfusunun %0,2'sine sahipler.
nobel ödülleri'nde tıp alanındaki ödüllerin %30'u, fizik alanındaki ödüllerin %25'i, kimya alanındaki ödüllerin %20'si yahudi bilim insanlarına gitmiş.
ben açıkçası kendilerinin başarılarını, iyi ticaret yapmalarından ziyade, bu belirtmiş olduğum gerekçelere bağlıyorum. dünya nüfusunun %0,2'sini oluşturmasına rağmen nobel ödülleri'nin %20'sini almış bir toplumun başarılı olmasının temel sebebini ticaret olarak görmek yanlış olur.
0
ben açıkçası yurtdışında bir türkün diğer türke pek yardım ettiğini görmedim hatta lafı var "hemşeri hemşeriyi gurbette *****miş" ama yahudiler nerde olursa olsun birbirlerini kollar yardım ederler.
0
1) habire bir yerlere sürülmüs ve hep bu potansiyel altında yaşadıkları için gayrimenkule yatırım yapmamışlar çok tarihte. çünkü bir ülkeden kovulsalar evi sırtlayıp götürecek halleri yok. onlar da altına ticarete yoğunlaşmışlar.
2) birbirlerini tutma mezusunu da aşmışlar. gittikleri yerlerde kimseye kendi vatandaşlarından daha fazla güvenmemişler ve hep azınlık olmuşlar. falan filan derken hep birbirlerinin arkalarını kollamaya yardım etmeye neyim yatkın olmuşlar.
3) genetik olduğunu zannetmiyorum, bana kalırsa toplumsal hafıza ile alakalı başarıları. her yahudi de başarılı diye bir şey yok. israil'de, rusya'da, amerika'da gayet senin gibi normal bir yaşantı süren, hayatta hiç bir başarısı olmamış yığınla yahudi de var, daha kötü şartlarda yaşayan cahil bilgisiz vs yahudiler de var.
4) ama gariptir ki nüfus/başarı oranına baktığımızda gayet yüksek bir ratio yakalamış durumdalar. garip olan da bu. ama normal de bir durum aslında.
5) ortaçağ'ı yaşayan avrupa'da yaşadıkları sürece hıristiyanlığın boğucu atmosferini hiç olmazsa kendi içlerinde yaşamamışlar. sonuçta bilimi engelleyen kilise yahudilerin günlük yaşamına karışsa da iç dünyalarında çok da etkili olmamış. unutmayalım yahudilerin o zamanlar bağlı oldukları, katolik kilisesi gibi bir oluşum yok. dini gelenekler kişiler ile sürüyor, cemaat oluşturan yahudiler küçük gruplar halinde dini aşantılarını geleneklerini sürdürüyorlar.
6) dediğim gibi zamanında avrupayı inim inim inleten kilisenin düşünsel baskısından pek de etkilenmiyorlar. okuyorlar vs. neden? çünkü paraları var artık, refah seviyesi yüksek olan insan okur. işte birinci madde ile bağlanıyor. önce ticarette tecrübelenip refah seviyeleri yükseliyor. ticarette geliştikçe kendi adamlarını daha çok tutuyorlar ve daha çok gelişiyorlar eksponansiyel olarak. zenginleştikçe eğitime daha fazla zaman buluyorlar.
7) işte kabaca günümüzün zengin ya da akademik anlamda yahudi populasyonu böyle bir sürecın meyvesi oluyor.
8) dediğim gibi her yahudi zengin ya da ticarete kafası çalışan ya da potansiyel nobel adayı değil. adamlar sadece tarihsel bir süreci kendi lehlerine çevirebilmişler. hepsi bu.
edit: tarihi biraz yalın okumak gerekiyor. yani "yahudiler seçilmiş ırktır o yüzden hep bunlar " demek bilimsel olarak gereksiz. herşeyin mantıklı bir açıklaması vardır.
mesela neden fenikeliler denizcilikte üstün bir ırk olmuştur? diye sorsak "dünyayı ele geçirip kendi emelleri için yontmak vs seçilmiş ırk vs" demeye gerek yok. adamlar lübnan sahil şeridinde sıkışıp kalmışlar. doğularında sümer ya da babil imparatorlukları ile çevriliyken kendilerini denizin soğuk sularına atmakan başka çareleri olmamış ve zamanın en büyük denizci uygarlığını kurmuşlar adamlar. onun gibi.
2) birbirlerini tutma mezusunu da aşmışlar. gittikleri yerlerde kimseye kendi vatandaşlarından daha fazla güvenmemişler ve hep azınlık olmuşlar. falan filan derken hep birbirlerinin arkalarını kollamaya yardım etmeye neyim yatkın olmuşlar.
3) genetik olduğunu zannetmiyorum, bana kalırsa toplumsal hafıza ile alakalı başarıları. her yahudi de başarılı diye bir şey yok. israil'de, rusya'da, amerika'da gayet senin gibi normal bir yaşantı süren, hayatta hiç bir başarısı olmamış yığınla yahudi de var, daha kötü şartlarda yaşayan cahil bilgisiz vs yahudiler de var.
4) ama gariptir ki nüfus/başarı oranına baktığımızda gayet yüksek bir ratio yakalamış durumdalar. garip olan da bu. ama normal de bir durum aslında.
5) ortaçağ'ı yaşayan avrupa'da yaşadıkları sürece hıristiyanlığın boğucu atmosferini hiç olmazsa kendi içlerinde yaşamamışlar. sonuçta bilimi engelleyen kilise yahudilerin günlük yaşamına karışsa da iç dünyalarında çok da etkili olmamış. unutmayalım yahudilerin o zamanlar bağlı oldukları, katolik kilisesi gibi bir oluşum yok. dini gelenekler kişiler ile sürüyor, cemaat oluşturan yahudiler küçük gruplar halinde dini aşantılarını geleneklerini sürdürüyorlar.
6) dediğim gibi zamanında avrupayı inim inim inleten kilisenin düşünsel baskısından pek de etkilenmiyorlar. okuyorlar vs. neden? çünkü paraları var artık, refah seviyesi yüksek olan insan okur. işte birinci madde ile bağlanıyor. önce ticarette tecrübelenip refah seviyeleri yükseliyor. ticarette geliştikçe kendi adamlarını daha çok tutuyorlar ve daha çok gelişiyorlar eksponansiyel olarak. zenginleştikçe eğitime daha fazla zaman buluyorlar.
7) işte kabaca günümüzün zengin ya da akademik anlamda yahudi populasyonu böyle bir sürecın meyvesi oluyor.
8) dediğim gibi her yahudi zengin ya da ticarete kafası çalışan ya da potansiyel nobel adayı değil. adamlar sadece tarihsel bir süreci kendi lehlerine çevirebilmişler. hepsi bu.
edit: tarihi biraz yalın okumak gerekiyor. yani "yahudiler seçilmiş ırktır o yüzden hep bunlar " demek bilimsel olarak gereksiz. herşeyin mantıklı bir açıklaması vardır.
mesela neden fenikeliler denizcilikte üstün bir ırk olmuştur? diye sorsak "dünyayı ele geçirip kendi emelleri için yontmak vs seçilmiş ırk vs" demeye gerek yok. adamlar lübnan sahil şeridinde sıkışıp kalmışlar. doğularında sümer ya da babil imparatorlukları ile çevriliyken kendilerini denizin soğuk sularına atmakan başka çareleri olmamış ve zamanın en büyük denizci uygarlığını kurmuşlar adamlar. onun gibi.
0
planlılar.sektirmez hiçbirşeyi.titizler bir de cemaat,topluluk bilinci oturmuş.
0
canilik mi ?
avrupada yıllarca gayrımenkul almaları yasaktı. o yüzden altın biriktirdiler.
birbirlerini de kolluyorlar, para dışarı çıkmıyor. sonuç ortada
avrupada yıllarca gayrımenkul almaları yasaktı. o yüzden altın biriktirdiler.
birbirlerini de kolluyorlar, para dışarı çıkmıyor. sonuç ortada
0
ne kadar doğrudur bilmem ama akraba evliliği/dısarıdan evlenmemek diye duymuştum hocamdan. kötü genlerin birbirini çekmesi gibi süper genler de çekiyomuş.
benden bu kadar
benden bu kadar
0
genetikten ziyade disiplin sahibi insanlar,
işlerinde de insani ilişkilerinde de gayet saygılılar her şeye her konuda.
musevi iki patronum oldu. ikisi de on numara insandı, çok dindarlardı.
bizim dini bayramlarda müslüman işverenler yok arifede yarım gün bayramın ilk günü gelmeyen 2. gün gelecek gibi çalışanı sikerten cinslikler yaparken bu adamlar işleriniz bitti ise arife günü de gelmeyebilirsiniz diyerek çalışanı yumuşak bir şekilde motive ederler. bir çok bilim adamı musevidir. dünyadaki en önemli markalar, alanında öncü bütün şirketler musevi ve bütün ülkelerde musevi lobisi bu kadar etkili iken işkembeden sallamak süper zeka bir durumdur. adamlara bu kadar kinle söylemlerde bulunanları anlayamıyorum. kıskançlıktan başka bir şey değil bence bu.
adamları översen hemen cümle hazır -ulan ne yahudi sevdalısı adamlar varmış.
o zaman kullanma la musevi ürünlerini bakalım ne yapacaksın?
bebek eşyalarından tutun, petrol şirketlerine, ilaç şirketlerinden tutun gıda sektörüne kadar her şeyde musevi sermayesi 1 numara. bunu unutmadan konuşmak lazım derim.
zamanında israil başbakanı Ehud Olmert, Bush un bir açıklaması için yanlış olmuş düzeltecek dedi. bush 2 saat sonra tv açıklama yaparak düzeltti. adamların ceddi bırak 3 kıtayı 2 kıtayı bile yanyana görmemiştir patates efendi.
işlerinde de insani ilişkilerinde de gayet saygılılar her şeye her konuda.
musevi iki patronum oldu. ikisi de on numara insandı, çok dindarlardı.
bizim dini bayramlarda müslüman işverenler yok arifede yarım gün bayramın ilk günü gelmeyen 2. gün gelecek gibi çalışanı sikerten cinslikler yaparken bu adamlar işleriniz bitti ise arife günü de gelmeyebilirsiniz diyerek çalışanı yumuşak bir şekilde motive ederler. bir çok bilim adamı musevidir. dünyadaki en önemli markalar, alanında öncü bütün şirketler musevi ve bütün ülkelerde musevi lobisi bu kadar etkili iken işkembeden sallamak süper zeka bir durumdur. adamlara bu kadar kinle söylemlerde bulunanları anlayamıyorum. kıskançlıktan başka bir şey değil bence bu.
adamları översen hemen cümle hazır -ulan ne yahudi sevdalısı adamlar varmış.
o zaman kullanma la musevi ürünlerini bakalım ne yapacaksın?
bebek eşyalarından tutun, petrol şirketlerine, ilaç şirketlerinden tutun gıda sektörüne kadar her şeyde musevi sermayesi 1 numara. bunu unutmadan konuşmak lazım derim.
zamanında israil başbakanı Ehud Olmert, Bush un bir açıklaması için yanlış olmuş düzeltecek dedi. bush 2 saat sonra tv açıklama yaparak düzeltti. adamların ceddi bırak 3 kıtayı 2 kıtayı bile yanyana görmemiştir patates efendi.
0
bu arada sigortayı eksik yatıran yahudi işveren göremezsin.
adamlar işçisinin hakkını yemiyor, böyle olunca da işçisi verimli çalışıyor.
bi de para dışarı çıkmıyor, yani bir şey alınacaksa illa yahudiden alınıyor.
14 milyon yahudi yarısı abd de yarısı israilde, anca ufak bir kısmı diğer ülkelerde ama bu disiplin ve iş ahlakı ile zirvedeler.
adamlar işçisinin hakkını yemiyor, böyle olunca da işçisi verimli çalışıyor.
bi de para dışarı çıkmıyor, yani bir şey alınacaksa illa yahudiden alınıyor.
14 milyon yahudi yarısı abd de yarısı israilde, anca ufak bir kısmı diğer ülkelerde ama bu disiplin ve iş ahlakı ile zirvedeler.
0
Ranchoddas
ben anlamadım olayı nesi var "bayan"ın?
ben anlamadım olayı nesi var "bayan"ın?
0
genelde varoş kesim(pazarcı, minibüsçü vs..)kullanıyor. hani aynı güruhun kendisinden 10-15 yaş büyük insanlara dayı demesi kadar itici.
0
genelde çirkin ve sorunlu, feminist kadınlar tarafından tepki gösteriliyor. ben kullanmıyorum bu sözcüğü ancak durum budur.
0
şöyle ki, kadın sözcüğünü kullanmamak için beş takla atılıyor yerine bayan deniyor. mesela form doldururken cinsiyetiniz: erkek / bayan yazıyor. bayan diye bir cinsiyet yok kadın var. ama işte akılları sürekli kız / kadın ikileminde olduğu için ikisini de demeyelim bayan diyelim diye düşünüyorlar. halbuki bekaret durumu kimseyi ilgilendirmez, o cinsiyetin adı kadın bu kadar.
bir de hitap şekli olarak bakar mısınız hanımefendi? yerine bayan bakar mısınız? veya hatta daha kötüsü bakar mısın bayan?? kullanıldığında kulağa çok çirkin geliyor bence.
bir de hitap şekli olarak bakar mısınız hanımefendi? yerine bayan bakar mısınız? veya hatta daha kötüsü bakar mısın bayan?? kullanıldığında kulağa çok çirkin geliyor bence.
0
Bayan kelimesi bir hitap biçimidir, kadın-erkek ayrımında olduğu gibi, kadın kelimesi yerine kullanılması yanlıştır, karakteristiğin verdiği örnek güzel, kulağa hoş gelse de yanlış kişilere hanımefendi beyefendi kullanımlarında bulunmak da aynı şekilde sıkıcı olabilir, yani yerine göre kullandığınız bey/beyefendi ayrımı bile aranıza mesafe koyabilir.
0
bay(ım) - bayan
beyefendi - hanımefendi
erkek - kadın
erkek - dişi
vs diye gider bu.
yanlış kullanımları oluyor kelimelerin. onun dışında ama bu kadar nefret haline gelip "bayan değil kadın!!" moduna geçilmesinin sebebi bence bir deli kuyuya taş atmış millet de peşine düşmüş olayı ile açıklanabilir.
gereksiz agresif tepkileri var toplumun bence.
beyefendi - hanımefendi
erkek - kadın
erkek - dişi
vs diye gider bu.
yanlış kullanımları oluyor kelimelerin. onun dışında ama bu kadar nefret haline gelip "bayan değil kadın!!" moduna geçilmesinin sebebi bence bir deli kuyuya taş atmış millet de peşine düşmüş olayı ile açıklanabilir.
gereksiz agresif tepkileri var toplumun bence.
0
takılacak şey bulamamış insanın takılgacı.
kadını tercih ederim ama bayan, avrat, hanım, hatun... hepsi ben oluyorum. ben takılacak bişi görmüyorum.
kadını tercih ederim ama bayan, avrat, hanım, hatun... hepsi ben oluyorum. ben takılacak bişi görmüyorum.
0
bence "bayan" = "baymayan"ın zıttı şeklinde espriler çıktıktan sonra bu kelime sevilmemeye başlandı...
haksız mıyım sevgili bayanlar baymayanlar?
haksız mıyım sevgili bayanlar baymayanlar?
0
Öncelikle ben bayana kıl olanlarda erkek kelimesinin kullanılmasına da kılım, aynı zamanda bayan kelimesini de belirli şartlarda kullananlara kılım.
Bunun da nedeni şu: erkek kelimesinin karşıt anlamlısı kadın değil!
Erkek kelimesi tüm canlıların eril olanını ifade eder, ve karşılığı dişidir. Dişi tüm canlıların dişil olanıdır.
Kadın tüm canlılar değil, insanların dişisi için kullanılır, dişi insana kadın denir. Bu nedenle, insan canlısının erkeği adam'dır; erkek insana adam denir. Erkek ve dişi kelimeleri insan cinsi için adam-kadın olur. Yani erkek - dişi, kadın - adam.
Aynı şekilde bayan - bay, hanım - bey ve kız - oğlan'dır. Kız kadının küçüğü, oğlan erkeğin küçüğüdür.
Bunu her şeyden önce bir Türkçe sorunu olarak gördüğümden kılım.
Bir dişi insan, kendisine kadın diyorsa karşısındakine adam demeli. Karşısındakine erkek diyorsa, kendine dişi demeli.
Ayrıca, bayanı özellikle ve özellikle bekaret durumundan kaçınmak için "Kız mıdır, kadın mıdır, bilemem"i doğrudan diyemediği için kullanıyorsa, bunu söyleyen bir insanın kafasının nerelerde olduğunu sorgularım ve sevmem. Kibar olmak istenirse "Hanımefendi" var mis gibi, en kötü "hanfendi" denir. Ki ben de tanımadığım bir adama kibar olmak istersem "Beyefendi" diyorum. Bunun dışında hatun, matun, avrat, hacı dayı vb denince takılmıyorum. İstenen istediğini diyebilir.
Bunun da nedeni şu: erkek kelimesinin karşıt anlamlısı kadın değil!
Erkek kelimesi tüm canlıların eril olanını ifade eder, ve karşılığı dişidir. Dişi tüm canlıların dişil olanıdır.
Kadın tüm canlılar değil, insanların dişisi için kullanılır, dişi insana kadın denir. Bu nedenle, insan canlısının erkeği adam'dır; erkek insana adam denir. Erkek ve dişi kelimeleri insan cinsi için adam-kadın olur. Yani erkek - dişi, kadın - adam.
Aynı şekilde bayan - bay, hanım - bey ve kız - oğlan'dır. Kız kadının küçüğü, oğlan erkeğin küçüğüdür.
Bunu her şeyden önce bir Türkçe sorunu olarak gördüğümden kılım.
Bir dişi insan, kendisine kadın diyorsa karşısındakine adam demeli. Karşısındakine erkek diyorsa, kendine dişi demeli.
Ayrıca, bayanı özellikle ve özellikle bekaret durumundan kaçınmak için "Kız mıdır, kadın mıdır, bilemem"i doğrudan diyemediği için kullanıyorsa, bunu söyleyen bir insanın kafasının nerelerde olduğunu sorgularım ve sevmem. Kibar olmak istenirse "Hanımefendi" var mis gibi, en kötü "hanfendi" denir. Ki ben de tanımadığım bir adama kibar olmak istersem "Beyefendi" diyorum. Bunun dışında hatun, matun, avrat, hacı dayı vb denince takılmıyorum. İstenen istediğini diyebilir.
0
Bence boş işler bunlar. "Bayan" kelimesinin "bay" kelimesinden türetildiği için karşıyız dendiğini duymuştum. Tamam biz tartışır konuşuruz ama tutupta bunu karısını hakettiği zaman dövmesi gerektiğine 'inanan' adama anlatamazlar. Önemli olanda ona anlatmak. Düzeltilmesi gereken o kadar çok şey var ki, bence bu konu onların arasında hiçbir şey.
He bu arada zaten o adam karısını döverken ya da öldürürken bayan demiyor kadın diyor, kadın sen adamı delirtiyorsun diyor...
He bu arada zaten o adam karısını döverken ya da öldürürken bayan demiyor kadın diyor, kadın sen adamı delirtiyorsun diyor...
0
çünkü ısrarla "kadın" kelimesi yerine kullanılır. tuvalete gidersin erkek tuvaletine bay yazmasalar bile kadın tuvaletine bayan yazarlar. alışveriş sitesine girersin; bay ayakkabıları yoktur ama bayan vardır.
toplum algısında kadın, bekaretini kaybetmiş (büyük trajedi yani) dişi olduğu için erkeklerimiz bir 'itham'da bulunmaktan çekinir. sen kız olursun, yaşın kaç olursa olsun.
ne kadar sinir bozucu değil mi?
yani; yok baymakla ilgisi var gibi görünüyo, yok kıroca ondan alınıyolar, yok sırf kapris diyince götünüzden sallamış oluyosunuz baylar.
toplum algısında kadın, bekaretini kaybetmiş (büyük trajedi yani) dişi olduğu için erkeklerimiz bir 'itham'da bulunmaktan çekinir. sen kız olursun, yaşın kaç olursa olsun.
ne kadar sinir bozucu değil mi?
yani; yok baymakla ilgisi var gibi görünüyo, yok kıroca ondan alınıyolar, yok sırf kapris diyince götünüzden sallamış oluyosunuz baylar.
0
akşemsettin
Arkadaşlar hiç anlamam bu blog işlerinden de açmam gerekti, sadece 400-500 kelimelik yazılar yazcam zaman zaman.tumblr mu blogspot mu ya da tavsiye edebilceğiniz var mı? hangisinden hesap alayım?basit olsun, sade olsun, user friendly olsun yeter sanırım. pek fazla beklentim yok açıkçası
Arkadaşlar hiç anlamam bu blog işlerinden de açmam gerekti, sadece 400-500 kelimelik yazılar yazcam zaman zaman.
tumblr mu blogspot mu ya da tavsiye edebilceğiniz var mı? hangisinden hesap alayım?
basit olsun, sade olsun, user friendly olsun yeter sanırım. pek fazla beklentim yok açıkçası
tumblr mu blogspot mu ya da tavsiye edebilceğiniz var mı? hangisinden hesap alayım?
basit olsun, sade olsun, user friendly olsun yeter sanırım. pek fazla beklentim yok açıkçası
0
wordpress :)
görsel çok değilse tumblr pek iyi gitmiyor bence, wordpress istemiyorsan da blogger olsun.
görsel çok değilse tumblr pek iyi gitmiyor bence, wordpress istemiyorsan da blogger olsun.
0
Blogspota google daha fazla kıyak geçer. Eğer ziyaretçi beklentin varsa, googledan daha çok kişi girer blogspota.
0
demoniclewinsky
eski duyurularda bi dolu, geçmeyen öksürüğe ne yapmalı sorusu var amma hastanede hangi bölüme gitmek lazım,öncelikli olarak onu bi soriym.kısaca durum su; 3 hafta önce boğaz ağrısı,ateş,halsizlik şikayetiyle doktora gittim.dayadı antibiyotiği.bi hafta sonra geçti amma sonrasında öksürük baş gösterdi
eski duyurularda bi dolu, geçmeyen öksürüğe ne yapmalı sorusu var amma hastanede hangi bölüme gitmek lazım,öncelikli olarak onu bi soriym.
kısaca durum su; 3 hafta önce boğaz ağrısı,ateş,halsizlik şikayetiyle doktora gittim.dayadı antibiyotiği.bi hafta sonra geçti amma sonrasında öksürük baş gösterdi.
ani ve boğulacakmış gibi öksürüyorum.kusma hissi yaratıyor.burnumdan nefes alıp vererek azaltıyorum.
bunun haricinde esneme,hapşırma gibi boğazımı serbest bırakarak yapılan seyleri yapmam mümkün değil,direkt öksürmeye baslıyorum yoksa.
hangi bölüme gidilir,ne testi yaptırılır?
daha önce yaşayıp çare bulan oldu mu:)
not:bi de deneyebileceğim zencefil,bal,ıhlamur vb birkaç bitkisel sey denedim.
her türlü otu kaynatıp içemiyorum zira alerjim var.şişiyorum bi anda.
thank you.
kısaca durum su; 3 hafta önce boğaz ağrısı,ateş,halsizlik şikayetiyle doktora gittim.dayadı antibiyotiği.bi hafta sonra geçti amma sonrasında öksürük baş gösterdi.
ani ve boğulacakmış gibi öksürüyorum.kusma hissi yaratıyor.burnumdan nefes alıp vererek azaltıyorum.
bunun haricinde esneme,hapşırma gibi boğazımı serbest bırakarak yapılan seyleri yapmam mümkün değil,direkt öksürmeye baslıyorum yoksa.
hangi bölüme gidilir,ne testi yaptırılır?
daha önce yaşayıp çare bulan oldu mu:)
not:bi de deneyebileceğim zencefil,bal,ıhlamur vb birkaç bitkisel sey denedim.
her türlü otu kaynatıp içemiyorum zira alerjim var.şişiyorum bi anda.
thank you.
0
alerjik öksürüğe benziyor. hatta eminim
zamanla geçecek. ben gidip doktorun faydasını gördüğümü hatırlamıyorum.
zamanla geçecek. ben gidip doktorun faydasını gördüğümü hatırlamıyorum.
0
yarmasimo
Beni bıraksanız 10 saat uyurum ama 7 saat uyuyunca da uykusuzluk çekmiyorum. hayat kaliteme aman aman etkisi olmuyo yani. şimdi ne kadarı ihtiyaç ne kadarı lüks bunun?geç kalkıp geç yatmaya meyilliyim. geçen tatil olmasına rağmen erken yatayım dedim, 1 gibi yattım. (evet erken)babam beni uyandırmada
Beni bıraksanız 10 saat uyurum ama 7 saat uyuyunca da uykusuzluk çekmiyorum. hayat kaliteme aman aman etkisi olmuyo yani. şimdi ne kadarı ihtiyaç ne kadarı lüks bunun?
geç kalkıp geç yatmaya meyilliyim. geçen tatil olmasına rağmen erken yatayım dedim, 1 gibi yattım. (evet erken)babam beni uyandırmadan çıkmış. ben de kendimi kaldırdım ve saatin 12:20 olduğunu gördüm. hani bunun 20 dksı bilincim açıkken oyalanmış olsam bile neredeyse 11 saat uyumuş oluyorum.
kalkınca hiç çok uyumuş gibi hissetmedim bir de. ama dediğim gibi 7 saat uyusam da yetiyo. o artı 4 saatte neler oldu, tembellik mi?
geç kalkıp geç yatmaya meyilliyim. geçen tatil olmasına rağmen erken yatayım dedim, 1 gibi yattım. (evet erken)babam beni uyandırmadan çıkmış. ben de kendimi kaldırdım ve saatin 12:20 olduğunu gördüm. hani bunun 20 dksı bilincim açıkken oyalanmış olsam bile neredeyse 11 saat uyumuş oluyorum.
kalkınca hiç çok uyumuş gibi hissetmedim bir de. ama dediğim gibi 7 saat uyusam da yetiyo. o artı 4 saatte neler oldu, tembellik mi?
0
Bünye tembelliğe çok kolay alışıyor normal geliyor bi süre sonra. Ideali 7-8 saat arası olmalı gün içinde ortalama efor sarfeden bi insan için.
0
• Doğumdan 2 aylığa dek 12-18 saat
• 3 aylıktan 1 yaşa dek 14-15 saat
• 1-3 yaş arası 12-14 saat
• 3-5 yaş arası 11-13 saat
• 5-12 yaş arası 10-11 saat
• 12-18 yaş arası 8,5-10 saat
• 18 yaş üstü yetişkinler için 7,5-9 saat uyku idealdir.
• 3 aylıktan 1 yaşa dek 14-15 saat
• 1-3 yaş arası 12-14 saat
• 3-5 yaş arası 11-13 saat
• 5-12 yaş arası 10-11 saat
• 12-18 yaş arası 8,5-10 saat
• 18 yaş üstü yetişkinler için 7,5-9 saat uyku idealdir.
0
Yetişkinler için 7 saat yeterli miktar.Fazlası hareketli olmanız gereken zamanı uykuyla geçirdiğiniz için o anlamda zararlı en azından. Uykunun fizyolojik dinlendirmesinin yanında psikolojik anlamda da ciddi etkileri var.Az uyumak da iyi değil yani.
0
7 saat uyuduğumda şaftım kaymış bi şekilde kalkıyorum, 8,5-9 saatte erken de kalksam gayet rahat kalkıyorum. o gün daha huzurlu da hissediyorum. 7 saat her yetişkine yetmiyo :/
0
uykunun yetip yetmemesi bünyenin perforansı ile ilgili bence.
mesela egzersiz yapayım, koşayım, 5 saat uyku yetiyor, cin gibi kalkıyorum.
tembel olayım, çok yemek yiyeyim, uyumak için değil saatler, günler yetmiyor.
Genelde 12-7 arası uyuyorum.
mesela egzersiz yapayım, koşayım, 5 saat uyku yetiyor, cin gibi kalkıyorum.
tembel olayım, çok yemek yiyeyim, uyumak için değil saatler, günler yetmiyor.
Genelde 12-7 arası uyuyorum.
0
su aralar uyku duzenim bozuldugu icin gece 4-5'ten once uyuyamiyorum (yatakta debelenip duruyorum) oglen de genelde 13-14 arasi uyaniyorum.Bazi gunler 11'de uyaninca aptal gibi hissediyorum kendimi.Normal zamanlarda ortalama 8-9 saat uyuyorum daha azi yetmiyor bana.kisiden kisiye degiskenlik gosteren bir durum sanirim.
0
kahin ahtapot paul
Öncelikli bilgiler: Ben dişi, o dişi, sevgilisi var muhtemelen ondan çok benimle konuşuyor.Kız o kadar çok konuşuyor ve hayatının gereksiz ayrıntılarından o kadar çok haberdar ediyor ki beni, sıkılıyorum artık. Kendime özel bir alanım kalmadı. İyi hoş kız ama beni bunalttığını farketmiyor, imalar iş
Öncelikli bilgiler: Ben dişi, o dişi, sevgilisi var muhtemelen ondan çok benimle konuşuyor.
Kız o kadar çok konuşuyor ve hayatının gereksiz ayrıntılarından o kadar çok haberdar ediyor ki beni, sıkılıyorum artık. Kendime özel bir alanım kalmadı. İyi hoş kız ama beni bunalttığını farketmiyor, imalar işe yaramıyor. Severim de kötü birisi değil, ne yapsam da bi rahat nefes alsam?
Kız o kadar çok konuşuyor ve hayatının gereksiz ayrıntılarından o kadar çok haberdar ediyor ki beni, sıkılıyorum artık. Kendime özel bir alanım kalmadı. İyi hoş kız ama beni bunalttığını farketmiyor, imalar işe yaramıyor. Severim de kötü birisi değil, ne yapsam da bi rahat nefes alsam?
0
güzel bir dille onu kırmadan anlat ve dua et yanlış anlamasın.
hadi iyi şanslar.
hadi iyi şanslar.
0
yakınsanız bi' yeter. diyebilirsiniz. yakın değilseniz, işim var sonra konuşalım diyerek uzaklaştırabilirsiniz.
0
ima ise yaramiyosa, daha acik ama medeni bir sekilde konusacaksiniz.
bak sevilcim yanlis anlama da, biraz fazla detay veriyosun ve ben bundan biraz sikiliyorum
bak sevilcim yanlis anlama da, benim de kendime gore dertlerim, hayatim ve ugrasmak istediklerim var, sen bu kadar detayli anlatinca biraz fazla zaman gidiyo,
bak sevilcim, yanlis anlama da, su anda yapmam gereken cok isim var, hic musait diilim.
bak sevilcim yanlis anlama da, biraz fazla detay veriyosun ve ben bundan biraz sikiliyorum
bak sevilcim yanlis anlama da, benim de kendime gore dertlerim, hayatim ve ugrasmak istediklerim var, sen bu kadar detayli anlatinca biraz fazla zaman gidiyo,
bak sevilcim, yanlis anlama da, su anda yapmam gereken cok isim var, hic musait diilim.
0
cevap vermeyerek veya alakasız, saçma cevaplarla ondaki anlatma isteğini yok edebilirsin ama çok samimi arkadaşınsa takmaz, devam eder.
0
ben erkeğim ve aynı dertten ben de muzdaribim ve bu kişi benim ev arkadaşım.ben bu mevzuyu 50 kere söyledim hatta kırıcı bir açıklıkla söyledim ''çok gereksiz konuşuyosun,ayrıntı veriyorsun,ana fikri ver geç'' minvalinde şeyler söyledim ama o an için kabul ediyor konuştuğunu ve aramızdaki samimiyete güvenerekte kırılmıyor.gelgelelim davranışta bir değişme yok ben de aşırı sıkıldım senin gibi çoğu zaman anlatıyor dinlemiyorum ve o da farkında dinlemediğimin.
bu tamamen karakter meselesi ya onu o haliyle kabul ediceksin ya da daha az görüşeceksin bunun başka çözümü yok.
hee ben mi napıcam seneye ev arkadaşlığımızı bitireceğim (sırf bu sebepten değil tabi ama bunun da büyük etkisi var )
bu tamamen karakter meselesi ya onu o haliyle kabul ediceksin ya da daha az görüşeceksin bunun başka çözümü yok.
hee ben mi napıcam seneye ev arkadaşlığımızı bitireceğim (sırf bu sebepten değil tabi ama bunun da büyük etkisi var )
0
bende de var bunun aynısından. sevgi olmasa katlanılmaz da sevgi olduğu için sabrediliyor. benimkinin sevgilisi yok ama sevgili adayları ve hoşlandıkları tonla; her birini ayrı ayrı anlatıyor. içim şişiyor ama mecbur dinliyorum. sabretmek tek çözüm.
0
konuşkan arkadaş iyidir. asıl konuşmayınca sorun etmen lazım. bana sözlükten bi fotorafınızı gönderirsen daha net bir şey söyleyebilirim.
0
Gözden kaçırılmış ek bilgi: Her facebook postunu beğeniyor! Hepsini. Kesinlikle alakası olmadığını bildiğim konularda bile.
0
sevgilisi var demesen aynı kişi olduğunu düşünecektim. yemin ederim bir şey yazmaya korkar oldum facebook'ta. en alakasız şeyleri bile beğeniyor, hatta çoğuna da yorum yapıyor. mecburen cevap veriyorsun, ama çoooooook sıkıcı.
0
davranısını eleştirme. reddet, ertele, oyala, lafını böl. bıkar illa ki.
eleştireceksen de şaka yollu dikkat çek.
eleştireceksen de şaka yollu dikkat çek.
0
laaaaan allah kahretmesin bu ileti bana sandım bi an..
şu anki rahatlama hissimi anlatamam ben değilmişim..
bence artık sil şu kızı ya yetti gari. neyi beğensem çat altta ablanın adı o daha önceden beğenmiş bile..
abi sen bir şey paylaşıyorsun, birkaç saniye geçmeden beğeniyor kızda otomotik beğenme hali var..
şu anki rahatlama hissimi anlatamam ben değilmişim..
bence artık sil şu kızı ya yetti gari. neyi beğensem çat altta ablanın adı o daha önceden beğenmiş bile..
abi sen bir şey paylaşıyorsun, birkaç saniye geçmeden beğeniyor kızda otomotik beğenme hali var..
0
açıkça söylesen de değişmez bence.
ben erkek olmama ve arkadaşım da "vaay kardeşim, konuşalım yaaa, sen anlat ben dinliyim" diyecek son adam olmasına rağmen resmen affedersin skiyorum adamın hayatını. sıkılınca tribe giriyo, fark ediyorum, ama bi şey diyemiyo. ibnelik değil mi, konuşuyorum ben de.
kafama estiği gibi konuşabildiğim tek insan o çünkü. sen de onun için öyleysen kaçışın yok.
ben erkek olmama ve arkadaşım da "vaay kardeşim, konuşalım yaaa, sen anlat ben dinliyim" diyecek son adam olmasına rağmen resmen affedersin skiyorum adamın hayatını. sıkılınca tribe giriyo, fark ediyorum, ama bi şey diyemiyo. ibnelik değil mi, konuşuyorum ben de.
kafama estiği gibi konuşabildiğim tek insan o çünkü. sen de onun için öyleysen kaçışın yok.
0
omonia
selam arkadaşlar; sürekli franjit olup duruyorum, bu yıl 3 oldu ve her seferinde doktor antibiyotik veriyor bıktım biraz. geçen aylarda gittiğim kbb doktoru alerjik oldugunu söyledi. artık sigara dumanlı ortamda kalmamaya özen gösteriyorum mesela. ama yine de geçen hafta hastalandım. bağışıklık sist
selam arkadaşlar;
sürekli franjit olup duruyorum, bu yıl 3 oldu ve her seferinde doktor antibiyotik veriyor bıktım biraz. geçen aylarda gittiğim kbb doktoru alerjik oldugunu söyledi. artık sigara dumanlı ortamda kalmamaya özen gösteriyorum mesela. ama yine de geçen hafta hastalandım. bağışıklık sistemim de sanırım çok iyi değil. var mı böyle sürekli franjit-sinüzit olan?
nasıl önlemler alıyorsunuz? ayrıca bağışıklığı nasıl kuvvetlendiriyorsunuz?
mesela soğuk biranın zararı var mıdır :)) ?
teşekkürler
sürekli franjit olup duruyorum, bu yıl 3 oldu ve her seferinde doktor antibiyotik veriyor bıktım biraz. geçen aylarda gittiğim kbb doktoru alerjik oldugunu söyledi. artık sigara dumanlı ortamda kalmamaya özen gösteriyorum mesela. ama yine de geçen hafta hastalandım. bağışıklık sistemim de sanırım çok iyi değil. var mı böyle sürekli franjit-sinüzit olan?
nasıl önlemler alıyorsunuz? ayrıca bağışıklığı nasıl kuvvetlendiriyorsunuz?
mesela soğuk biranın zararı var mıdır :)) ?
teşekkürler
0
Soğuk olan her şeyin zararı var boğaza. Sıcak içeceklerle şımart kendini. sesini makul seviyede yükselt. bağırarak konuşma.
ikinci soruya: tabii ki iyi beslenerek.
ikinci soruya: tabii ki iyi beslenerek.
0
Dimi
er kişiyim. saçıma pek bakım yapmam (jöleydi föndü)duş aldıktan sonraki gün saçlarım rezalet ötesi görünür. ama bazen 1 gün duş almayı unuturum, sonraki gün o yağlı saçlarım süper görünür.e süper ama pis.aynı etkide bir görünüş sağlayacak bi şey var mı süreyim saçlarıma. az biraz adama benzeyeyim ya
er kişiyim. saçıma pek bakım yapmam (jöleydi föndü)
duş aldıktan sonraki gün saçlarım rezalet ötesi görünür. ama bazen 1 gün duş almayı unuturum, sonraki gün o yağlı saçlarım süper görünür.
e süper ama pis.
aynı etkide bir görünüş sağlayacak bi şey var mı süreyim saçlarıma. az biraz adama benzeyeyim ya, apaçi gibi geziyorum duş aldıktan sonra. bere takmaktan anam ağladı saçlar görünmesin diye.
duş aldıktan sonraki gün saçlarım rezalet ötesi görünür. ama bazen 1 gün duş almayı unuturum, sonraki gün o yağlı saçlarım süper görünür.
e süper ama pis.
aynı etkide bir görünüş sağlayacak bi şey var mı süreyim saçlarıma. az biraz adama benzeyeyim ya, apaçi gibi geziyorum duş aldıktan sonra. bere takmaktan anam ağladı saçlar görünmesin diye.
0
kullanıyorum. o zaman da çok yatık oluyor, cemaat abileri gibi geziyorum.
galeri.uludagsozluk.com
melih gökçek gibi daha doğrusu. böyle yatık oluyo kullanınca da.
galeri.uludagsozluk.com
melih gökçek gibi daha doğrusu. böyle yatık oluyo kullanınca da.
0
saçı pis/yağlı gösterecek bir şey bilmiyorum ama kuzenim ve amcam wax diye bir ürün kullanıyorlar, hem doğal görünüyor saç, hem istenildiği gibi şekil veriliyor.. Onların doğal görünümlü olanı varmış galiba, ıslak ya da sert göstermeyen bir şey tam bilmiyorum, almayı düşünürseniz sorarsanız yardımcı olurlar..
0
saçlarım rezalet görünüyo diyosun ya? rezalet derken? kabarık, sert, dağınık?
0
hiçbir şekil verilmeyecek tarzda. uzadığında dalgalı olan bir saç, şimdi orta karar bir uzunlukta onun da etkisi var ama yağlanınca buna rağmen güzelleşiyor. waxı bi deneyeyim.
0
ben kadın kişisiyim saçım kalın telli, hafif yağlanmazsa (ve fön vs de olmazsa) zapt edilmiyor zaten hele yıkadıktan sonra makineyle filan kurutursam iyice kabarık şekilsiz bişey oluyor. bi de dalgalı normalde ilk yıkandığı gün. ben de zaten hiç bir şekilendirme, bakım, köpük vs. bişey uygulamıyorum. napıyorum peki ? tepemde at kuyruğu (liseliyim sanki) ya da örüyorum.
yıkandıktan sonraki gün ise "sakinleşiyor", düzleşiyor, daha kolay şekle giriyor.
o sürülen şeyler çok pis saç döküyor diyorlar
yıkandıktan sonraki gün ise "sakinleşiyor", düzleşiyor, daha kolay şekle giriyor.
o sürülen şeyler çok pis saç döküyor diyorlar
0
yarmasimo
---------------------spoiler----------------------------------------------spoiler----------------------------------------------spoiler----------------------------------------------spoiler----------------------------------------------spoiler----------------------------------------------spoiler-------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
Çocuk tam olarak nasıl ölüyor?
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
Çocuk tam olarak nasıl ölüyor?
0
Başlık ve ilk cümle tıklamamanız gerektiğini haykırıyordu :)
Siz istediniz. fıstık gibi filmden oldunuz :)
Siz istediniz. fıstık gibi filmden oldunuz :)
0
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
çocuk oyun oynarken bodruma iniyor ama bodruma inen kapının önündeki kapıya demirler devriliyor ve çocuk kapıyı açamıyor.en sonunda merdiven kırılıyor ve çocuk merdivenlerden düşüp ölüyor.
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
---------------------spoiler-------------------------
çocuk oyun oynarken bodruma iniyor ama bodruma inen kapının önündeki kapıya demirler devriliyor ve çocuk kapıyı açamıyor.en sonunda merdiven kırılıyor ve çocuk merdivenlerden düşüp ölüyor.
0
Ölümüyle oraya sıkışması arasındaki vakitte çocuğun sesinin çıkmamasının açıklaması yok?
0
zemin katta bi yerde kilitli unutluyodu da ölmüyo muydu? hangi çocuktan bahsediyosun?
0
çocuk bağırıyor hatta annesi bir ara gece kalkıp "çocuğumun sesini duydum" diye ağlıyor. ama evdekiler bodrum katından habersiz. evin bodrumunun olduğunu bilmiyorlar.
0
yarmasimo
"Ses tonu çok güzel"deki ton kelimesi yanlış kullanılmıyo mu? Benim bildiğim ton sesin duygusal ayrımını sağlayan şey. korku, neşe, kırgınlık v.s. Siz mi yanlışsınız ben mi?
"Ses tonu çok güzel"deki ton kelimesi yanlış kullanılmıyo mu? Benim bildiğim ton sesin duygusal ayrımını sağlayan şey. korku, neşe, kırgınlık v.s. Siz mi yanlışsınız ben mi?
0
hep o tonda konuştuğunu düşünürsek yanlış yok.
yani ben cıvıl cıvıl konuşuyorum her şeyi böyle tonluyorsam ses tonum oluyor işte..
yani ben cıvıl cıvıl konuşuyorum her şeyi böyle tonluyorsam ses tonum oluyor işte..
0
Ama bu cümlede kastedilen güzellik senin duygu durumun değil sesinin kendine haslığı, kendiliğinden olan, doğumla getirdiğin vasfı
0
Müzisyenseniz doğrusunu biliyosunuzdur. ama kullanılan kelime (renk) bende ses renginin parmak izine tekabül ettiğini düşündürüyor. hala da öyle düşünüyorum.
neyse teşekkürler
neyse teşekkürler
0
ton, sesteki yükselip alçalmaları derecelendirmek için kullanılır. Sesin değişimindeki bu farklılara duygusal karşılıklar da verilebilir. Örneğin sesi tonu yükselen birinin sinirlendiği çıkarımını yapmak, sesi iyice alçalan birinin birşeyler gizlemeye çalıştığını çıkarsamak gibi. ama bu tamamen bir çıkarımdır. yoksa "ton" bunu ayırmak için kullanılan bir şey değildir.
Ses rengi ise bahsettiğiniz parmak izine tekabül eder. kendine haslık belirtir. örneğin cem adrian'ın bilmemkaç oktavlık ses aralığına rağmen tom waits'in tek oktavlık sesi, sesinin rengi dolayısıyla çok daha tercih edilesidir. ses rengi, tıpkı parmak izi gibi nerede duysanız tanıyacağınız "tını"lar taşır. örneğin ne zaman alev sezer'in sesini duysak, nerede lan bu bruce willis dememiz gibi.
Ses rengi ise bahsettiğiniz parmak izine tekabül eder. kendine haslık belirtir. örneğin cem adrian'ın bilmemkaç oktavlık ses aralığına rağmen tom waits'in tek oktavlık sesi, sesinin rengi dolayısıyla çok daha tercih edilesidir. ses rengi, tıpkı parmak izi gibi nerede duysanız tanıyacağınız "tını"lar taşır. örneğin ne zaman alev sezer'in sesini duysak, nerede lan bu bruce willis dememiz gibi.
0
yarmasimo
az önce haziran ayında kore'ye gitsem ne kadara mal olurdu sorumun cevabına baktım thy'nin sitesinde. bilet fiyatları cok tatlıydı. 2000'lerde geziniyorlardı filan. barınmayı, beslenmeyi de dahil edersem tek kişilik seyahatim için en az 6000 liraya ihtiyacım oluyor. Ne hoş değil mi?!Dünyanın öteki t
az önce haziran ayında kore'ye gitsem ne kadara mal olurdu sorumun cevabına baktım thy'nin sitesinde. bilet fiyatları cok tatlıydı. 2000'lerde geziniyorlardı filan. barınmayı, beslenmeyi de dahil edersem tek kişilik seyahatim için en az 6000 liraya ihtiyacım oluyor. Ne hoş değil mi?!
Dünyanın öteki tarafları için de durum değişmiyo. Ucuz uçak bileti peşinde gollum olmadan gezemiyo mu şimdi modern insan? bi dünya parası yoksa? (benim için bi dünya evet)
havayolunun bir sürü alternatifi var. birazcık güvenlik, konfor ve zaman feda ederek (ama çok değil) gezmek çok mu zor?
Dünyanın öteki tarafları için de durum değişmiyo. Ucuz uçak bileti peşinde gollum olmadan gezemiyo mu şimdi modern insan? bi dünya parası yoksa? (benim için bi dünya evet)
havayolunun bir sürü alternatifi var. birazcık güvenlik, konfor ve zaman feda ederek (ama çok değil) gezmek çok mu zor?
0
uzakdoğu uçuşları için ortalama fiyat 2000 ama kampanya kovalarsan 1300-1400 liraya da uçak bileti bulabiliyorsunuz. asya'da low cost havayolu sistemi de yaygın olmadığı için bu parayı gözden çıkarmak gerek. Aynı yolu zaten tren ve de otobüsle aşmaya kalksanız nerden baksanız 800-900 lira masraf çıkıyor ki bir kaç haftanı yolda geçirmeye değmez. ucuz tatil için yüzden avrupa ya da kuzey afrika seçeneği var sadece.
ben gerçek bir gezginim diyorsanız zaten bisiklet gibi bir seçenek var. gayet güzel bir rota çıkarılabilir asya'ya ya da moskova'dan çin'e trans siberia seçeneği kullanılabilir.
sorunuza geleyim gezmek zor değil hayır. pahalı da değil. sadece eldeki imkanlar dahilinde plan program yapmak gerekiyor.
ben gerçek bir gezginim diyorsanız zaten bisiklet gibi bir seçenek var. gayet güzel bir rota çıkarılabilir asya'ya ya da moskova'dan çin'e trans siberia seçeneği kullanılabilir.
sorunuza geleyim gezmek zor değil hayır. pahalı da değil. sadece eldeki imkanlar dahilinde plan program yapmak gerekiyor.
0
800-900 tek yön masrafı mı? uçak bilet fiyatları yanında fena durmuyor. Hem yolculuk güzel bir şey, daha önce görmediğin yerlerden geçiyorsan.
Aslında sorumun cevabı son paragrafınızda.
sıkı bir plan ve malumat, gezgin ruh yeterse ümitlenebilirim.
teşekkürler
Aslında sorumun cevabı son paragrafınızda.
sıkı bir plan ve malumat, gezgin ruh yeterse ümitlenebilirim.
teşekkürler
0
istanbul'dan çin'e kadar trenle yolculuk planım vardı o zaman araştırmıştım. üstünden 1 yıl geçti vakit olmadığı için iptal oldu. o zaman için tek yön masrafı 800 tl civarı çıkmıştı ama bunun içinde muhtemelen yataklı vagon masrafı dahildi tam hatırlayamadım.
harita için buraya bakabilirsin:
www.unescap.org
istanbul'dan binip asyanın en uzak noktalarına kadar gidebiliyorsun. kimi zaman da otobüs aktarması oluyor. vakit varsa uçakla gitmeye göre çok daha güzel bir seçenek bu. 15 bin km'ye yakın yol gidiyorsun.
harita için buraya bakabilirsin:
www.unescap.org
istanbul'dan binip asyanın en uzak noktalarına kadar gidebiliyorsun. kimi zaman da otobüs aktarması oluyor. vakit varsa uçakla gitmeye göre çok daha güzel bir seçenek bu. 15 bin km'ye yakın yol gidiyorsun.
0
kmlcn
Merhaba duyurucular, ben kız tarafıyım, aslında pek gönül işi de değil, daha çok kafayı yemiş gibi hissediyorum kendimi ama belki mantıklı bir açıklama bulup beni rahatlatırsınız. Bundan 2 ay önce okulun spor salonundan çıkışta bir çocuk geldi yanıma, beni ne zamandır gördüğünü, benimle tanışmak ist
Merhaba duyurucular, ben kız tarafıyım, aslında pek gönül işi de değil, daha çok kafayı yemiş gibi hissediyorum kendimi ama belki mantıklı bir açıklama bulup beni rahatlatırsınız. Bundan 2 ay önce okulun spor salonundan çıkışta bir çocuk geldi yanıma, beni ne zamandır gördüğünü, benimle tanışmak istediğini belirtti, ben de kibarca reddettim çocuğu. İyi günler deyip ayrıldı olay kapandı. O da öğrenciymiş.
Sonrasında kimsesiz çocuklara yardım temalı bir organizasyonda bu çocukla karşılaştım okulda, o da görevliymiş ama sanki hiç reddedilmemiş gibi bir hali vardı. Geldi adımı sordu hangi bölümdensin sen dedi, ben de cevap verdim. Sonra muhabbet falan ettik ama sanki adam benimle ilk kez karşılaşmış gibi. Ben konuşmadan o da muhabbet açmaya çalışmıyor benle özel bir ilgilenmesi de yok, görünce beni selam verip geçiyor her karşılaşmamızda, çocuğa sordum kardeşin falan var mı diye tek çocukmuş olsaydı diğeri diyecektim o derece , en son dayanamadım bir toplantıda onu aslında reddetmek istemediğimi öyle ani gelince huzursuz olduğumu belirttim bu da neden bahsediyorsun dedi bana. Spor salonuna hiç gitmedim ki ben diyor bana. Yüzüm kıpkırmızı oldu. Aynı kişiler olduğuna eminim aynısı her şeyiyle aynısı benzeri değil kesinlikle, ey insanlık amacı nedir bu çocuğun ? ben mi hayal gördüm acaba ?
Sonrasında kimsesiz çocuklara yardım temalı bir organizasyonda bu çocukla karşılaştım okulda, o da görevliymiş ama sanki hiç reddedilmemiş gibi bir hali vardı. Geldi adımı sordu hangi bölümdensin sen dedi, ben de cevap verdim. Sonra muhabbet falan ettik ama sanki adam benimle ilk kez karşılaşmış gibi. Ben konuşmadan o da muhabbet açmaya çalışmıyor benle özel bir ilgilenmesi de yok, görünce beni selam verip geçiyor her karşılaşmamızda, çocuğa sordum kardeşin falan var mı diye tek çocukmuş olsaydı diğeri diyecektim o derece , en son dayanamadım bir toplantıda onu aslında reddetmek istemediğimi öyle ani gelince huzursuz olduğumu belirttim bu da neden bahsediyorsun dedi bana. Spor salonuna hiç gitmedim ki ben diyor bana. Yüzüm kıpkırmızı oldu. Aynı kişiler olduğuna eminim aynısı her şeyiyle aynısı benzeri değil kesinlikle, ey insanlık amacı nedir bu çocuğun ? ben mi hayal gördüm acaba ?
0
ben insanları yüzünü çabuk unutan bir insanım. o yuzden emin olamazdım böyle bir şeyde. ama aynı çocuk olup sizi kandırmışsa helal olsun :)
0
Çocuk da şizofrenik bir durum olabilir. Peki ses tonunu hatırlıyor musun ? Onda da eminsen ya çocuğun psikolojik sorunu var. Ya da seninle dalgasını geçiyor.
0
ya kafan karışmış ya da çocuk dalga geçiyor senle. içinin rahat olması için psikologa/psikiyatriste gidip test yaptırabilirsin istersen.
0
bence önemsiz göstermeye çalışıyor ya da sen karıştırdın çocuğu. hadi kesin sen karıştırmadıysan hiç yaşanmamış gibi yapmış ha tamam de geç.
0
çocuğa koydu herhalde biraz. çok büyük düşünmek gelmedi içimden. kendince intikam alıyodur, egosunu tekrar tatmin ediyodur, kaldıramama hissi ağır gelmiştir biraz. en basiti bunlar çünkü.
0
bence reddedilmenin gazıyla inanılmaz bir trollük yapıyor sana, tüm reddedilen erkeklerin intikamı olsun bu.
0
ya sen o an belkıde yuzune bıle bakmadan reddettın yada goz ucu ıle baktın ve daha sonra tekrar karsılasınca o sandın .
yada cocuk gercekten ıyı oyuncu bır kez reddettıgın ıcın o konuya duruma hıc gerı donmuyor ve bır sonrakı karsılasmanızda sankı ılk defa karsılasmıssınız gıbı kendıne yenı sansını yenı bır baslangıc yaratıyor.
bence durumu sorgulama. devam et.
yada cocuk gercekten ıyı oyuncu bır kez reddettıgın ıcın o konuya duruma hıc gerı donmuyor ve bır sonrakı karsılasmanızda sankı ılk defa karsılasmıssınız gıbı kendıne yenı sansını yenı bır baslangıc yaratıyor.
bence durumu sorgulama. devam et.
0
Yavas yavas kendine aşık edecek, sonra da sen açılacaksın ve seni reddedecek (görüyoruuum görüyoruum)
0
abi adam seni unutmuş! olay bu.
ama çok güzel olmuş. kırmızı da sana çok yakışmış.
ama çok güzel olmuş. kırmızı da sana çok yakışmış.
0
Cocuk bildigin dalga gecmis.
Senin hatan gidip cocuga reddetmek istememistim demen olmus ama.
Haketmissin
Senin hatan gidip cocuga reddetmek istememistim demen olmus ama.
Haketmissin
0
korkma çıldırmazsın, muhteşem bir tezgah kurmuş sana adamı buradan tebrik ediyorum.
0
aynı çocuksa geldi konuştu işe yaramadı, şimdi ilgi göstermeyerek seni kendisine aşık etmiş, tebrik ettim çocuğu valla. demek ki öyle pat diye reddetmemek lazımmış bak hoşlanıyosun şimdi.
0
Ilgisini kaybedince telaslandin mi? Eger cocugun akli dengesi bozuk degilse veya seni unutmamissa guzel oyun yapmis. Zekice.
0
"reddedilmemiş gibi bir hali vardı",
"Ben konuşmadan o da muhabbet açmaya çalışmıyor benle özel bir ilgilenmesi de yok"
evet ablamızın bakış açısına göre erkekler reddedilince pısması gereken, kızların onlara yüz vermesi için devamlı ilgilenmek zorunda olan varlıklar.
sonra bi de aslında reddetmezdim diyor asdfdghfdssdfgffdsa yazık yaa.
kanka sen bence önce kendini sorgula he? ne ayaksın ya?
cevap veriyorum bence sen karıştırmışsın tipleri. başka biri bu.
"Ben konuşmadan o da muhabbet açmaya çalışmıyor benle özel bir ilgilenmesi de yok"
evet ablamızın bakış açısına göre erkekler reddedilince pısması gereken, kızların onlara yüz vermesi için devamlı ilgilenmek zorunda olan varlıklar.
sonra bi de aslında reddetmezdim diyor asdfdghfdssdfgffdsa yazık yaa.
kanka sen bence önce kendini sorgula he? ne ayaksın ya?
cevap veriyorum bence sen karıştırmışsın tipleri. başka biri bu.
0
ikizi falan olmasın:) ciddiyim. bizim okulda yakın bir arkadaşımız vardı.
ikizi de aynı okulda ama farklı bölümdeymiş biz bilmiyorduk. bir gün bunu gördük ne selam veriyor ne bir şey bir de suratımıza gözlerimizin içine falan bakıyor. çok sinir olmuştuk ne bu tavır diye. meğer ikiziymiş.
ikizi de aynı okulda ama farklı bölümdeymiş biz bilmiyorduk. bir gün bunu gördük ne selam veriyor ne bir şey bir de suratımıza gözlerimizin içine falan bakıyor. çok sinir olmuştuk ne bu tavır diye. meğer ikiziymiş.
0
birkaç ay önce bir iş görüşmesine girdim. iş görüşmesinde daha önceki şirketimde çok kısa bir süre çalıştığına emin olduğum bir çocuk girdi. yanında görüşme boyunca iki kişi daha vardı.
benim çalıştığım ve kendisinin de çok kısa dönem çalıştığı şirketi ilk defa duyuyormuş gibi yaptı. ben de hatta sen de bizdeydin filan dedim. yok sen beni başka biriyle karıştırıyorsun filan dedi.
allah allah deyip görüşmeden çıktım. linkedin'de filan arattım çocuğu. hakikaten bizde çalışmış görünmüyor. lan dedim her ayrıntıyı yazmış bunu da atlamazdı çalışsa ben karıştırdım heralde.
sonra haftalar sonra alakasız bir muhabbette biri serkan da kovuldu bizde çalıştığını gizliyor dedi.
oluyor böyle şeyler.
benim çalıştığım ve kendisinin de çok kısa dönem çalıştığı şirketi ilk defa duyuyormuş gibi yaptı. ben de hatta sen de bizdeydin filan dedim. yok sen beni başka biriyle karıştırıyorsun filan dedi.
allah allah deyip görüşmeden çıktım. linkedin'de filan arattım çocuğu. hakikaten bizde çalışmış görünmüyor. lan dedim her ayrıntıyı yazmış bunu da atlamazdı çalışsa ben karıştırdım heralde.
sonra haftalar sonra alakasız bir muhabbette biri serkan da kovuldu bizde çalıştığını gizliyor dedi.
oluyor böyle şeyler.
0
Birbirinin tıpatıp aynısı iki insan senle iletişime girmişse çıldırıyo olma ihtimalin yok.
bence intikam planına başla :)
bence intikam planına başla :)
0
yarmasimo
Birkaç ön bilgi:-Alacağım ürünü x diye kodluyoruz (söylemeyişimin sebebi kendi mahremiyetim değil, sakıncalı bir ürün de değil)-x seri üretim değil, ev yapımı-satıcı güvenilir. -ürünün ne kadar sürede hazırlandığını bilmiyorum.Satıcıya bir adet x almak istediğimi önsipariş formuyla belirttim. Cevap
Birkaç ön bilgi:
-Alacağım ürünü x diye kodluyoruz (söylemeyişimin sebebi kendi mahremiyetim değil, sakıncalı bir ürün de değil)
-x seri üretim değil, ev yapımı
-satıcı güvenilir.
-ürünün ne kadar sürede hazırlandığını bilmiyorum.
Satıcıya bir adet x almak istediğimi önsipariş formuyla belirttim. Cevap birkaç gün sonra geldi. son dönemdeki olaylar sebebiyle geciktiğini siparişimi hazırlayıp haber vereceğini söyledi.
Sekiz gün sonra "acaba ne zaman hazır olur?" diye mail atınca aynı gün "yarın hazır olur, gönderirim" diye cevapladı. (halbuki ne ödemeyi yapmışım, ne adres bilgisi vermişim.)
Aradan bir yedi gün daha geçti, ses yok ve ben beklemekten sıkıldım. Adamı beklemeyip kendi x'imi kendim alsam ona boş yere hazırlatmış olucam. bir mail daha atsam; Allah bilir yine günlerce bekleyip bu kadar ısrardan sonra almazlık edemicem.
kimseyi zarara uğratmak, güveninin sarsmak istemiyorum ama bunca bekletilmenin, adeta oyalanmanın karşılığı da onun adına sorunsuz bir sipariş olmamalı.
ne yapayım?
-Alacağım ürünü x diye kodluyoruz (söylemeyişimin sebebi kendi mahremiyetim değil, sakıncalı bir ürün de değil)
-x seri üretim değil, ev yapımı
-satıcı güvenilir.
-ürünün ne kadar sürede hazırlandığını bilmiyorum.
Satıcıya bir adet x almak istediğimi önsipariş formuyla belirttim. Cevap birkaç gün sonra geldi. son dönemdeki olaylar sebebiyle geciktiğini siparişimi hazırlayıp haber vereceğini söyledi.
Sekiz gün sonra "acaba ne zaman hazır olur?" diye mail atınca aynı gün "yarın hazır olur, gönderirim" diye cevapladı. (halbuki ne ödemeyi yapmışım, ne adres bilgisi vermişim.)
Aradan bir yedi gün daha geçti, ses yok ve ben beklemekten sıkıldım. Adamı beklemeyip kendi x'imi kendim alsam ona boş yere hazırlatmış olucam. bir mail daha atsam; Allah bilir yine günlerce bekleyip bu kadar ısrardan sonra almazlık edemicem.
kimseyi zarara uğratmak, güveninin sarsmak istemiyorum ama bunca bekletilmenin, adeta oyalanmanın karşılığı da onun adına sorunsuz bir sipariş olmamalı.
ne yapayım?
0
mail at. bu kadar beklemenin x'e olan ihtiyacınla örtüşmediğini, bu nedenle siparişi iptal ettiğini söyle. sonra da git kendi x'ini al. neticede bu bir ticaret. incitme vs gibi şeyleri böyle bir durumda düşünmenize gerek yok.
0
size verdiği sözü tutmayıp üzerine şundan dolayı erteleme oldu şeklinde bilgi vermiyorsa gönül ferahlığıyla ürünü almaktan vazgeçtiğinizi belirtin. kendi hatası tamamen ve ortada bir zarar varsa kendi sorumsuzluğundan dolayı söylediğiniz kadarıyla. o yüzden mesaj atsam ayıp olur mu diye düşünmeyin. biraz daha planlı çalışmayı öğrenir umarım.
attığınız mesaj sonrası "zarar ettim ben, ürünleri aldım şimdi napıcam gibi" şeklinde size mesaj atarsa, aldırış etmeyin bence. kendi düşen ağlamaz.
attığınız mesaj sonrası "zarar ettim ben, ürünleri aldım şimdi napıcam gibi" şeklinde size mesaj atarsa, aldırış etmeyin bence. kendi düşen ağlamaz.
0
telefonla konuşun. bazı insanlar maili okurken insandan geldiğini algılayamıyorlar , cisim muammelesi görüyorsunuz.
0
pistranger
Selamlar, tasarım/yazım/çizim ekibi,silinmeyen / solmayan, su değdiğinde çıkmayan yazıya sahip kalem arıyorum. Permanent olacak kendisi ve cidden permanent olmalı. Özellikle deri üzerine yazıp-çizme yapacağım. Var mıdır, bilen, duyan, kullanan? Ne önerirsiniz?
Selamlar, tasarım/yazım/çizim ekibi,
silinmeyen / solmayan, su değdiğinde çıkmayan yazıya sahip kalem arıyorum. Permanent olacak kendisi ve cidden permanent olmalı. Özellikle deri üzerine yazıp-çizme yapacağım. Var mıdır, bilen, duyan, kullanan? Ne önerirsiniz?
silinmeyen / solmayan, su değdiğinde çıkmayan yazıya sahip kalem arıyorum. Permanent olacak kendisi ve cidden permanent olmalı. Özellikle deri üzerine yazıp-çizme yapacağım. Var mıdır, bilen, duyan, kullanan? Ne önerirsiniz?
0
dalgıçların direkt su altında kullandığı kalemler var, bir araştır istersen.
0
yarmasimo
Selamunaleyküm arkadaşlar,Ben ayaklardan çok dertli biriyim. Sebepleri arasında birkaç hastalığım ve burcum var. Yine bu hastalıkların birinden ötürü ayaklarımı sağa sola oraya buraya çok çarpıyorum.Yani bana hem sağlam/kolay aşınmaz hem de öyle böyle değil çok rahat/ortopedik/sağlıklı ayakkabı lazı
Selamunaleyküm arkadaşlar,
Ben ayaklardan çok dertli biriyim. Sebepleri arasında birkaç hastalığım ve burcum var. Yine bu hastalıkların birinden ötürü ayaklarımı sağa sola oraya buraya çok çarpıyorum.
Yani bana hem sağlam/kolay aşınmaz hem de öyle böyle değil çok rahat/ortopedik/sağlıklı ayakkabı lazım.
Dolaşıp ayağıma uygun bir ayakkabı bulmadan evvel tavsiyelerinize (marka, model, tür vs) ihtiyacım var .
Sevgiler
Ben ayaklardan çok dertli biriyim. Sebepleri arasında birkaç hastalığım ve burcum var. Yine bu hastalıkların birinden ötürü ayaklarımı sağa sola oraya buraya çok çarpıyorum.
Yani bana hem sağlam/kolay aşınmaz hem de öyle böyle değil çok rahat/ortopedik/sağlıklı ayakkabı lazım.
Dolaşıp ayağıma uygun bir ayakkabı bulmadan evvel tavsiyelerinize (marka, model, tür vs) ihtiyacım var .
Sevgiler
0
bir de ortopedik tabanlık hikayesi var. bu medikal ürün satan yerlerde var. epey rahat olduğu söyleniyor. ama doktora danışılarak alınması daha uygun olurmuş.
0
erenbey
öncelikle hanımefendilerin çok uğraştığı ve bildiği bir konu olduğundan rica ediyorum yardım etmeleri için. bilen beyfendiler de cevap verebilir elbet.saçlarımın yapısı kıvırcığa yakın fakat kıvırcık değil. bir saç teli koparıp baktığımda yapısı zik-zak şeklinde. artık siz ona kırık mı diyorsunuz bi
öncelikle hanımefendilerin çok uğraştığı ve bildiği bir konu olduğundan rica ediyorum yardım etmeleri için. bilen beyfendiler de cevap verebilir elbet.
saçlarımın yapısı kıvırcığa yakın fakat kıvırcık değil. bir saç teli koparıp baktığımda yapısı zik-zak şeklinde. artık siz ona kırık mı diyorsunuz bilmiyorum. sert, nemsiz ve cansız. güneş ışığında püskülü andırıyor. fakat ışıksız ortamda pek de öyle görünmüyor.
sorularım: ne yapayım da bunu canlı,yumuşak bir hale getireyim?
ne kullanayım?
ne alayım?
bildiğiniz her şeyi anlatmanızı istiyorum.
sabırla okuduğunuz/yardım ettiğiniz için teşekkür ederim.
saçlarımın yapısı kıvırcığa yakın fakat kıvırcık değil. bir saç teli koparıp baktığımda yapısı zik-zak şeklinde. artık siz ona kırık mı diyorsunuz bilmiyorum. sert, nemsiz ve cansız. güneş ışığında püskülü andırıyor. fakat ışıksız ortamda pek de öyle görünmüyor.
sorularım: ne yapayım da bunu canlı,yumuşak bir hale getireyim?
ne kullanayım?
ne alayım?
bildiğiniz her şeyi anlatmanızı istiyorum.
sabırla okuduğunuz/yardım ettiğiniz için teşekkür ederim.
0
saçıyla çok ilgilenmeyi sevmeyen ve duştan çıkınca kurutmaya dahi mesafeli olan, ben internetten hindistan cevizi yağı almıştım katı olanlardan. 10 tl mi ne, çıkınca azıcığını uçlarına yediriyorum çok da yumuşak ve güzel oluyo. en temel onu önerebilirim.
www.doakozmetik.com
buradakiler hem de %100 doğal oluyor.
www.doakozmetik.com
buradakiler hem de %100 doğal oluyor.
0
@yarmasimo @fannstmer teşekkür ediyorum. fakat detaylı olarak: hangi şampuan? kullandığınız en iyi verim aldığınız -bu konuda- hangi marka? aynı şekilde hangi saç kremi?
bir sürü marka var. geçen baktım. bir sürü saç kremleri/şampuanlar var. kafam karışıyor, sıkılıyorum bakarken, gidiyorum.
önerilerinizi tekrar bekliyorum.
bir sürü marka var. geçen baktım. bir sürü saç kremleri/şampuanlar var. kafam karışıyor, sıkılıyorum bakarken, gidiyorum.
önerilerinizi tekrar bekliyorum.
0
Valla herkesin ideal şampuanı farklı bence. Ben Ricoysçuyum şahsen. İlk yıkamada fark eder. Deneme yanılma yöntemiyle öğreneceksin.
Yıllar önce İpek'in saç kremini kullanırdım, hala var mıdır bilmiyorum. Ama kaymak gibi olurdu saçlarım.
Bol su içmek de tenin olduğu kadar saçın da nemini arttırır bir de. İyi beslen, elinde suyla gez.
Ayrıca kestir saçlarını, sonra bakıma başla.
Yıllar önce İpek'in saç kremini kullanırdım, hala var mıdır bilmiyorum. Ama kaymak gibi olurdu saçlarım.
Bol su içmek de tenin olduğu kadar saçın da nemini arttırır bir de. İyi beslen, elinde suyla gez.
Ayrıca kestir saçlarını, sonra bakıma başla.
0
ekaterina
Duyurudan bi arkadaşla konuşurken böyle bir soru çıktı bende sorayım dedim, cevaplarınız için teşekkürler. xoxo
Duyurudan bi arkadaşla konuşurken böyle bir soru çıktı bende sorayım dedim, cevaplarınız için teşekkürler. xoxo
0
ben yakın çekim sevdiğimden otuz beş mm kullanıyorum mesela. yetiyor yani. zoomsuz mutluyum. ama bazıları böyle sevmeyebilir. o yüzden çok lensi olabilir elbette. makine de hep eskiyen bir şey. o gördüğümüz pahalı modellerin üzerinde hayvan gibi objektif var, bu yüzden çok özeniyoruz bana göre. yoksa hepsi aynı değil midir? elbette şusu busu farklı, ama temel olarak fotoğraf çekiyor. düz adam, evet.
bunu eski makinesini satıp, iyi bir makine alıp, para biriktirip lens alan ve tek lens kullanan bi insan söylüyor.
bunu eski makinesini satıp, iyi bir makine alıp, para biriktirip lens alan ve tek lens kullanan bi insan söylüyor.
0
ferr
arkadaşlar mart başında doğu karadeniz nasıl olur kendi arabamla bi seyahat planlamak istiyorum fikirlerinizi ve önerilerinizi alabilirmiyim.Birde bir yer vardı konaklamak için doğayla iç içe pansiyonumsu gibi komik uyarı levhası filan vardı adı gelmiyor bi türlü aklıma var mıdır bilen.
arkadaşlar mart başında doğu karadeniz nasıl olur kendi arabamla bi seyahat planlamak istiyorum fikirlerinizi ve önerilerinizi alabilirmiyim.Birde bir yer vardı konaklamak için doğayla iç içe pansiyonumsu gibi komik uyarı levhası filan vardı adı gelmiyor bi türlü aklıma var mıdır bilen.
0
uzungöl-ayder.
martda soguk olur haliyle ama dogu karadenizin her ay ayrı bir güzelliği mevcutur.
martda soguk olur haliyle ama dogu karadenizin her ay ayrı bir güzelliği mevcutur.
0
Fatsa, unye sirin sahil ilceleri biraz zaman gecir derim . ordu'ya eski yoldan git yani sahil seridini izle bolaman virajlari , sonra yason burnunda biraz dinlen . ordu'ya gelince teleferik sefasi yap (ama hava gunesli ve ya acik olsun ). Ordu'dan ciktin. yola giresun'da durmana gerek yok . Espiye'ye kadar geldin orada bir pide ye (gugul pide) :). Tirebolu'ya dogru gelirken ya da tirebolu'da biraz durup cay ic . Vakfikebir'den ekmek alip trabzon'a dogru giderken akcaabat'ta durup istersen yemek ye istersen orta mahalleyi gez ister biraz sahilinde takil. Trabzon merkez'de gorecek gezilecek cok yer yok. akcaabat'ta yayla gormek istiyorsan. trabzon'a giderken duzkoy yoluna gir hidirnebi ve kayabasi var istersen cikip dinlenirsin. Sumela manastirini es gecme muthis bir doga. Sumela'nin araba yolunu devam edersen guzel bir yayla daha var. macka'dan yukari dogru devam edip zigana'ya cikarken kenardaki tesislerde yemek yeyip hamsikoy sutlacini dene :) daha ileri gidersen Tunel'e girmeden Limni golu var orayida gezebilirsin.
Rize ve davami daha guzel ama zamanin ne kadar ? Ben nisan'da Trabzon , rize , artvin, savsat uzerinden ardahan , kars, erzurum, erzincan, trabzon yapacagim guzel bir guzergah . Cok zamanin var ise bu yolu'da takip edebilirsin.
Rize ve davami daha guzel ama zamanin ne kadar ? Ben nisan'da Trabzon , rize , artvin, savsat uzerinden ardahan , kars, erzurum, erzincan, trabzon yapacagim guzel bir guzergah . Cok zamanin var ise bu yolu'da takip edebilirsin.
0
lionel andres
sevişmeli falan olmasın. babamla izleyecem diyorum olm, belki annem de izler. sıkıcı olmasın mümkünse, iyi ki izlemişiz diyeceğimiz bi film olsun. gelsin öneriler!
sevişmeli falan olmasın. babamla izleyecem diyorum olm, belki annem de izler. sıkıcı olmasın mümkünse, iyi ki izlemişiz diyeceğimiz bi film olsun. gelsin öneriler!
0
dedemin insanları güzeldir. ekşisözlük hiçbir siki beğenmeme timi olarak taşlansa da çok iyi filmdir.
0
big fish tam babayla izlemelik bir filmdir baba oğul hikayesi falan, çokda sıkıcı değildir.
0
Kız Kardeşimin Hikayesi My Sister’s Keeper
izleyin ailecek aile olmanin kavramını anlauın-salya sümük ağlayın..
izleyin ailecek aile olmanin kavramını anlauın-salya sümük ağlayın..
0
"Deli Deli olma" güzel olabilir Tarık Akan ve Şerif Sezer var hoşuna da gider.
0
gerçek anlamda sinema klasiklerini tavsiye ederim babanız eğer izlememişse:
(bkz: casablanca)
(bkz: Dr. Strangelove or: How I Learned to Stop Worrying and Love the Bomb)
(bkz: Citizen Kane)
(bkz: casablanca)
(bkz: Dr. Strangelove or: How I Learned to Stop Worrying and Love the Bomb)
(bkz: Citizen Kane)
0
ilkot
Merhaba,bilinmeyen numaradan mesaj göndermek mümkün müdür arkadaşlar?hangi operatörlerde vardır, varsa nasıl yapılır, bilen, duyan?
Merhaba,
bilinmeyen numaradan mesaj göndermek mümkün müdür arkadaşlar?
hangi operatörlerde vardır, varsa nasıl yapılır, bilen, duyan?
bilinmeyen numaradan mesaj göndermek mümkün müdür arkadaşlar?
hangi operatörlerde vardır, varsa nasıl yapılır, bilen, duyan?
0
Her operatorde var, paket halinde aliyorsunuz sonra yolladiginizda ekranda numara yerine sizin istediginiz bir isim yaziyor. Istanbul Emniyeti kullaniyordu sanirim bolca bunu.
www.pusulateknoloji.com.tr (firmayla bi alakam yok, Google aramalarinda denk geldi diye paylastim)
www.pusulateknoloji.com.tr (firmayla bi alakam yok, Google aramalarinda denk geldi diye paylastim)
0
yok yani demek istediğim, gizli numaradan arama yapmak gibi, gizli numaradan mesaj atabilir miyiz? mesaj gittiğinde bilinmeyen numara yazacak başlığında?
0
crownun dediği haricinde başına sayı yazıp ya da ayarları değiştirip öyle gizli mesaj atmak yok. operatörle anlaşmalara bağlı olarak numara yerine isim hakkı satın alınabiliyor onun haricinde de başka uygulama görmedim duymadım
0
yarmasimo
HER TÜR konuda, kendini değil yaptığı işi ciddiye alan bloggerlar tarafından özenle/iyi Türkçeyle hazırlanmış blog tavsiyeleri bekliyorum.
HER TÜR konuda, kendini değil yaptığı işi ciddiye alan bloggerlar tarafından özenle/iyi Türkçeyle hazırlanmış blog tavsiyeleri bekliyorum.
0
yarmasimo
-Türkiye'deki Kürtler gibi belli şehirlerde ağırlıklı mı? -Dizilerde niye az zenci oyuncu oluyor? Onlar da sırf olsun diye konulmuş sanki. Film endüstrisinin hakim olduğu şehirlerde/eyaletlerde beyaz nufüs çok mu yoğun? Not: İşbu sorular Google'da cevabı alınmayacak şeyler olmasa da bölük pörçük, ya
-Türkiye'deki Kürtler gibi belli şehirlerde ağırlıklı mı?
-Dizilerde niye az zenci oyuncu oluyor? Onlar da sırf olsun diye konulmuş sanki. Film endüstrisinin hakim olduğu şehirlerde/eyaletlerde beyaz nufüs çok mu yoğun?
Not: İşbu sorular Google'da cevabı alınmayacak şeyler olmasa da bölük pörçük, yarım yamalak, yalan yanlış da olsa bildiğiniz gibi cevaplamanızı tercih ediyorum.
-Dizilerde niye az zenci oyuncu oluyor? Onlar da sırf olsun diye konulmuş sanki. Film endüstrisinin hakim olduğu şehirlerde/eyaletlerde beyaz nufüs çok mu yoğun?
Not: İşbu sorular Google'da cevabı alınmayacak şeyler olmasa da bölük pörçük, yarım yamalak, yalan yanlış da olsa bildiğiniz gibi cevaplamanızı tercih ediyorum.
0
Ya onları biliyorum. Ama ağırlık kesinlikle beyazlarda. Dizilerin ana karakterlerinde bir zenci ya var ya yok.Varsa tesadüfi gibi gözüküyor. himym ve Friend'teki arkadaş grubunda yok mesela. Bunun gibi bir sürü dizide esas ekip beyaz.
0
0
yarmasimo
Fotoğrafta gördüğünüz güzel trençkotumun başına çok talihsiz bir şey olay geldi. Aşırı yağmurlu bir havada şalımdan süzen petrol yeşili boya trençkota süzdü ve onu lekeledi :(Annem leke çıkarıcıyla elde ve makinede yıkadı ama lekemiz Nuh dedi peygamber demedi.Çok severek 80 lira verip aldığım ve top
Fotoğrafta gördüğünüz güzel trençkotumun başına çok talihsiz bir şey olay geldi. Aşırı yağmurlu bir havada şalımdan süzen petrol yeşili boya trençkota süzdü ve onu lekeledi :(
Annem leke çıkarıcıyla elde ve makinede yıkadı ama lekemiz Nuh dedi peygamber demedi.
Çok severek 80 lira verip aldığım ve toplamda beş kez bile giyemediğim bir giysimi gözden çıkarmaya hazır değilim henüz. Yok mu yapabileceğim başka bir şey? Yok mu bir çözüm, çıkış yolu vesaire. Kurtaramaz mıyız???
Edit: Moderatörler, hakikaten çok sıkıcısınız.
Annem leke çıkarıcıyla elde ve makinede yıkadı ama lekemiz Nuh dedi peygamber demedi.
Çok severek 80 lira verip aldığım ve toplamda beş kez bile giyemediğim bir giysimi gözden çıkarmaya hazır değilim henüz. Yok mu yapabileceğim başka bir şey? Yok mu bir çözüm, çıkış yolu vesaire. Kurtaramaz mıyız???
Edit: Moderatörler, hakikaten çok sıkıcısınız.
0
trençkotun kumaşı ne bilmiyorum ama komple boyamaya gönderip biraz daha koyu bir renge boyatabilirsin belki.
0
@alice böyle bir seçenek arıyordum evet. Kumaş türünü tam bilmiyorum, tafta değil ama ona yakın bir şey. Daha ince, su geçiriyor. Artık her neyse. Çıkaran/tahmin eden söylesin lütfen.
0
kumaş boyası al şöyle kalitelilerinden her yerini boya, belki yeşile boyayabilirsin:) geçmiş olsun
0
kumaş boyası ile boyarsanız, sabitleyici kullansanız bile şöyle bir sorun oluşabilir: ense teri vb ile ıslandığında içine giydiğiniz bluza boya çıkarabilir. solan keten pantolonlarımı kumaş boyası ile boyamıştım ama bel tarafından çamaşırlarıma boya bırakıyordu. kumaş boyasının bir de şu eksisi var, boyanan giysi ne kadar pamuklu olsa da dikişte kullanılan iplikler sentetik oluyor ve boya tutmuyor. yani bu trençkotu koyu bir renge boyasanız bile iplikleri aynı renk kalıp göze batabilir.
0
yarmasimo
Ttnetmüzik şarkı indirmeme izin vermiyor. Bana internete Amerika'dan bağlandığımı bir an önce Türkiye'ye gelmemi söylüyor. Ama ben zaten buradayım. Niye böyle bir şey yapıyor, sorunu ne olabilir acep?
Ttnetmüzik şarkı indirmeme izin vermiyor. Bana internete Amerika'dan bağlandığımı bir an önce Türkiye'ye gelmemi söylüyor. Ama ben zaten buradayım. Niye böyle bir şey yapıyor, sorunu ne olabilir acep?
0
engelli sitelere girmek için bişey yüklediniz mi, hotspotshield veya ultrasurf..vs gibi.
0
Bu bilgisayarı aldığımdan beri hayır. Bilmeden yapmış olabilirim bir şeyler. Bu yeni bir sorun.
0
eğer emin değilseniz whatismyipaddress.com adresine girip ip adresiniz ne olarak görünüyor bir bakın. mesela ben de koç.net, turkey falan yazıyor.
ip adresi amerika görünüyorsa aşağıdaki sitelerden proxy kullanıp kullanmadığınızı test edin.
whatismyipaddress.com
www.lagado.com
proxy kullanmıyorsanız sorun telekomda olabilir. modemi kapatıp bir iki dakika sonra tekrar açarak yeni ip almayı deneyebilirsiniz. olmazsa çağrı merkezini arayın bir baksınlar.
ip adresi amerika görünüyorsa aşağıdaki sitelerden proxy kullanıp kullanmadığınızı test edin.
whatismyipaddress.com
www.lagado.com
proxy kullanmıyorsanız sorun telekomda olabilir. modemi kapatıp bir iki dakika sonra tekrar açarak yeni ip almayı deneyebilirsiniz. olmazsa çağrı merkezini arayın bir baksınlar.
0
kızılşeytan
dostlarım.. hayata karşı genel olarak umursamaz davranabileniniz var mı? varsa bunu nasıl başarıyorsunuz?? tüm ilişkileriniz için soruyorum..burda umursamazlıktan kastım biri ağlarken kalkıp gitmek falan değil.. yani çok derin düşünmeden hareket edebilmek.. "acaba böyle desem daha mı iyi olurdu?"
dostlarım.. hayata karşı genel olarak umursamaz davranabileniniz var mı? varsa bunu nasıl başarıyorsunuz?? tüm ilişkileriniz için soruyorum..
burda umursamazlıktan kastım biri ağlarken kalkıp gitmek falan değil.. yani çok derin düşünmeden hareket edebilmek.. "acaba böyle desem daha mı iyi olurdu?" "acaba onu kırdım mı?" "şunu şöyle yapsaydım daha güzel olurdu?" gibi sorular beyninizi kemirmeden..
burda umursamazlıktan kastım biri ağlarken kalkıp gitmek falan değil.. yani çok derin düşünmeden hareket edebilmek.. "acaba böyle desem daha mı iyi olurdu?" "acaba onu kırdım mı?" "şunu şöyle yapsaydım daha güzel olurdu?" gibi sorular beyninizi kemirmeden..
0
Zamanla öğreniliyor. Gerçekten neleri önemsemek, neleri sallamak gerektiği üzerine şöyle bir düşününce.
Dediklerini çok yapan biriydim, fark ettim. Değişmeye çalışıyorum.
Dediklerini çok yapan biriydim, fark ettim. Değişmeye çalışıyorum.
0
anti depresan kullanmadan da davranabiliyoruz. '' benim için dünyada yaşayan en önemli varlık benim , gerisi işime geldiği kadar yani koy rahvan gitsin '' kafası
0
telecastır
normalin üzerinde uyuyorum 10 11 saatnasıl azaltabilirim?yardımlarınızı bekliyorum...
normalin üzerinde uyuyorum 10 11 saat
nasıl azaltabilirim?
yardımlarınızı bekliyorum...
nasıl azaltabilirim?
yardımlarınızı bekliyorum...
0
bayılır gibi uyumayın.
yatmak için uykunuzun gelmesini beklemeyin.
uyuya kalmayın. tv karşısında, film izlerken vs.
sabah ne yapacağınızı düşünerek yatın.
alarm da kurun. sesine kıl olduğunuz için ondan önce uyanırsınız.
yatmak için uykunuzun gelmesini beklemeyin.
uyuya kalmayın. tv karşısında, film izlerken vs.
sabah ne yapacağınızı düşünerek yatın.
alarm da kurun. sesine kıl olduğunuz için ondan önce uyanırsınız.
0
amaçsızlıktan oluyor o bence. Bana da oluyor. Birşey yapmayacağım zaman 10-11-12 saat uyuyorum. Alarm kuruyorum, sabah kapatıp 1-2 saat daha uyuyorum. Ama ne hikmetse bir işim olduğu zaman alarmdan önce uyanıyorum :D
Sabahları yapacak bir şey bulun kendinize.. belki spor yürüyüş falan?
Sabahları yapacak bir şey bulun kendinize.. belki spor yürüyüş falan?
0
Anladığım kadarıyla öğrencisiniz, iş hayatı olsa 11-12 saat zaman kalmıyor zaten.
rodriguez2'nin de dediği gibi kendinize uğraş bulun, ne bilim sabahları kalkıp spor yapın mesela.
rodriguez2'nin de dediği gibi kendinize uğraş bulun, ne bilim sabahları kalkıp spor yapın mesela.
0
ben de senin gibiyim kendimi bildim bileli. Doktorlar 8-12 saat araligi normal diyorlar. bunye, sistem meselesi yapcak bi sey yok.
0
dalak cemal
İnsanın kendi kendine bunu görmesi çok zor. Son zamanlarda çevremden çok tepki alıyorum. Bu tepkinin nedeni psikolojik mi yoksa karakterimden dolayı mı olduğunu merak ediyorum. Psikolojik olarak herhangi bir problemim olup olmadığını kendi kendime anlayabilir miyim?
İnsanın kendi kendine bunu görmesi çok zor. Son zamanlarda çevremden çok tepki alıyorum. Bu tepkinin nedeni psikolojik mi yoksa karakterimden dolayı mı olduğunu merak ediyorum.
Psikolojik olarak herhangi bir problemim olup olmadığını kendi kendime anlayabilir miyim?
Psikolojik olarak herhangi bir problemim olup olmadığını kendi kendime anlayabilir miyim?
0
Psikolojik sorunları olanların kötülükleri genelde çevrelerine değil kendilerinedir.
0
Şimdi banyoya git. Soyun... Tırnaklarını kes. Saçlarına fön çek, sonra boz. Biraz jöle sür ve elini yala...böylece anlayacaksın.
Bu derdin niye? Git bir psikoloğa arkadaşım.
Bu derdin niye? Git bir psikoloğa arkadaşım.
0
enjoywiththelifesresponsibility
Elimizde hoşlanılan kişinin telefon numarası var. Adamın benden haberi yok. Sanırım siz platonik diyorsunuz, neyse. Başka şehire gitti zaten. Bende bir haftaya kalmaz başka ülkeye gideceğim. Bu işin olacağı yok ama biraz sesini duymak istiyorum. Ben diyeyim bahaneyle siz diyin yalanla nasıl şöyle b
Elimizde hoşlanılan kişinin telefon numarası var. Adamın benden haberi yok. Sanırım siz platonik diyorsunuz, neyse. Başka şehire gitti zaten. Bende bir haftaya kalmaz başka ülkeye gideceğim. Bu işin olacağı yok ama biraz sesini duymak istiyorum. Ben diyeyim bahaneyle siz diyin yalanla nasıl şöyle bi 3-4 dakikaya yakın konuşturabilirim bu adamı. Call center çalışanı ayağına yatsam, cep telefonundan arayacağım. Kuran-ı Kerim satıyorum desem 2 saniye bile sürmez. Deli özledim gençler, sulandırmadan çözün şu meseleyi.
0
12 ekim dünya artrit günün kutlu olsun de, naber nasılsın de, kurban kesecen mi de?
0
bence aynen yazdıgın gibi dökül. erkekler pek sever böyle hatunları. aynen yazdığın gibi olacağı yok ama sesini duymak istedim de
0
buraya yazdıklarınızı sempatik bir şekilde (ajitasyon/dram olmadan) ona da söyleyin. Gitmeden söylemek istedim deyin. See you in anather life brotha deyip kapatın. ciddiyim
0
Hepiniz kafası çalışan çocuklarsınız, yalan bulun bana.
Bu yaşta az buçuk özgüvenimi karşımda ne diyeceği belli olmayan bir adamla yerle bir etmeye hiç niyetim yok.
Bu yaşta az buçuk özgüvenimi karşımda ne diyeceği belli olmayan bir adamla yerle bir etmeye hiç niyetim yok.
0
bence doğruyu söylemeniz aksine özgüveninizi kuvvetlendirecektir. ihtimaller
1) abuk sabuk laflar eder (sizim şüphe ettiğiniz gibi) -> öküz olduğunu anlarsınız, ne güzel bir daha düşünmeye gerek yok
2) o da insan gibi cevap verir -> ilerisi için bir umut, arada mini flörtler edebileceğiniz biri ve güzel bir hikayeniz olur
1) abuk sabuk laflar eder (sizim şüphe ettiğiniz gibi) -> öküz olduğunu anlarsınız, ne güzel bir daha düşünmeye gerek yok
2) o da insan gibi cevap verir -> ilerisi için bir umut, arada mini flörtler edebileceğiniz biri ve güzel bir hikayeniz olur
0
eğer bitirdigi okulu biliyosan ki biliyosundr öğrenci işlerinden arıyorum diplomanızı aldınız mı gibi saçma sapan bişey uydurabilirsin :D
0
onun içerisinde azıcık da olsa mizah varsa bu şekilde samimi söylemin onu çok mutlu eder, ben kendim erkek olaraktan çok sevinirim böyle bir şeye, ayrıca bir daha görme, karşılaşma ihtimalin çok düşük, ne kaybedersinki? ters bir cevap verirsede seni moron seni diye fırçalarsın, için rahat eder.
0
Hala "seviyosan git konuş bence" diyen varmış, yuh.
Öncelikle öyle bir ihtimal yok gençler, daha kendime itiraf edememişim, adam çekmiş gitmiş siz hala, tövbe.
3-4 sene var mezun olalı. Altı buçukta ya sizin bi diploma vardı demek, onca senenin ardından biraz olmaz. Ben anlatmak değil sesini dinlemek istiyorum, herhangi bir şeyi anlatmasını.
İnsafsızsınız. Yardım edin.
Öncelikle öyle bir ihtimal yok gençler, daha kendime itiraf edememişim, adam çekmiş gitmiş siz hala, tövbe.
3-4 sene var mezun olalı. Altı buçukta ya sizin bi diploma vardı demek, onca senenin ardından biraz olmaz. Ben anlatmak değil sesini dinlemek istiyorum, herhangi bir şeyi anlatmasını.
İnsafsızsınız. Yardım edin.
0
Senden haberi olup olmamasının önemi yok aynen de seni gördüm beğendim zaten gidiyorum buralardan görüşme ihtimalimiz de yok ama içime oturmasın, sadece ben seni düşüneceğime biraz da sen beni düşün de o kadar.
0
şöyle yap ; bu telefonu yerde buldum en son arananlarda sen varsın kimin telefonu bilmiyorum de .hem telefonu almak istersen gel de süpriz de olur sonrası allahü ekber
ps : şimdi düşündüm de bi kız böyle bişey yapsa bana ayaklarını yıkardım :)
ps : şimdi düşündüm de bi kız böyle bişey yapsa bana ayaklarını yıkardım :)
0
Kim olduğunu anlamadan (sözde) telaşlı, uzunca kurgusal bir konuşma yaparak gir. Sonra o "bi dk hanfendi" desin şansın varsa muhabbet uzar. Sesini de duyarsın.
0
yarmasimo
Sevgili arkadaşlar,Bana konusu aşk ve acısı, ayrılık vs olmayan Türkçe şarkı tavsiye edin. Yani aşkı konu edinebilir ama bunu vıcık vıcık romantizmle yapmasın. (Misal Yalnızlık Ömür Boyu)Rock olabilir (Gürültüden şarkıcının sesini duyamadıklarımızdan değil), pop olabilir, halk müziği olabilir.Böyle
Sevgili arkadaşlar,
Bana konusu aşk ve acısı, ayrılık vs olmayan Türkçe şarkı tavsiye edin. Yani aşkı konu edinebilir ama bunu vıcık vıcık romantizmle yapmasın. (Misal Yalnızlık Ömür Boyu)
Rock olabilir (Gürültüden şarkıcının sesini duyamadıklarımızdan değil), pop olabilir, halk müziği olabilir.
Böyle
Bana konusu aşk ve acısı, ayrılık vs olmayan Türkçe şarkı tavsiye edin. Yani aşkı konu edinebilir ama bunu vıcık vıcık romantizmle yapmasın. (Misal Yalnızlık Ömür Boyu)
Rock olabilir (Gürültüden şarkıcının sesini duyamadıklarımızdan değil), pop olabilir, halk müziği olabilir.
Böyle
0
QwertyKlavye
Ne derece bu söze katılıyorsunuz?Sonuçta bu adam İlber Ortaylı boru değil yani.Acaba neye dayanarak bu sözü söyledi.Böyle bir makalesi de var.
Ne derece bu söze katılıyorsunuz?
Sonuçta bu adam İlber Ortaylı boru değil yani.
Acaba neye dayanarak bu sözü söyledi.
Böyle bir makalesi de var.
Sonuçta bu adam İlber Ortaylı boru değil yani.
Acaba neye dayanarak bu sözü söyledi.
Böyle bir makalesi de var.
0
Kendisinin el kadar bebelerin atalarının günahının(?) bedelini çektiklerini iddia edecek kadar şaşırmış biri olduğunu düşünüyorum.
Ben şaşırmış dedim, sen başka bir şey söyleyebilirsin.
Ben şaşırmış dedim, sen başka bir şey söyleyebilirsin.
0
ilber ortaylının ismini ilk kez duyuyorum. bu tarz sözleri çok kişi söylüyor, işte filistin cephesinde osmanlıya karşı ayaklanıldı, osmanlıyı araplar arkadan vurdular falan, filistinliler onun cezasını çekiyor falan gibi, bu nedenle söylenmiştir herhalde bu söz.
0
Bu arada bunları muhtemelen yüzyılın başlarında Filistinlilerin bir kısmının topraklarını Yahudilere satması sebebiyle söylüyor. Bu yüzden topraklarının bir devletçe gaspını ve katledilmeyi hak ediyorlarmış.
0
kim cekecek atalarinin gunahlarini, almanlar? ingilizler?
Bize nasil atalarimiz hakkinda soyle, boyle diyorlar ise, bizde bunu soyleyebiliriz, gayet normal birsey.
Bize nasil atalarimiz hakkinda soyle, boyle diyorlar ise, bizde bunu soyleyebiliriz, gayet normal birsey.
0
ben bu konuda tayyip erdoğanın yaptığı toprak satışıyla filistindeki toprak satışının benzer düzlemde olduğudu düşünüyorum. ama aradaki fark şerif hüseyini getiren osmanlı idi. ben filistin halkında suç bulmuyorum.
0
toprak sattiklari icin soylemiyor bunu, acik sekilde isyan edip, ingiliz destegiyle, osmanli askerlerini kestikleri icin soyluyor, himayemizden cikmis bir ulkenin toprak satmasi bizi ilgilendirmez.
0
eyi o zaman. bence Filistinliler çocuklarını vaftiz ettirsin. günahları büyük. Ancak öyle paklanırlar.
0
Bu adamların ataları belli başlı hatalar etmiş olabilir. fakat bu günümüzdeki katliami meşrulaştırmaz. ilber ortaylı eğer böyle bir şey dediyse insanlığını kaybetmiştir bence.
0
filistinlileri sevmem arablari sevmem. isterlerse soylari kurusun umrumda olmaz. fakat asil mesele ihanet degildir. isteselerdi kendi topraklarinda yasayip giderlerdi ihanetle alakasini ben cozemedim bu isin. adamlar topraklarini yahudiye sattilar ha oyle zorla silahla degil bayila bayila kuyruga girdiler para icin ne diyelim satmasalardi. onlarin derdine dusmek sacmalik bence.
0
adamlar sanki gökten orada yasamak icin indiler, onlarin topragi oldu hemen, arap bile degil adamlar birkere, anadolu civarlarindan goc eden bir kavim, onlar isgal edince yok bir sey biz edince vay isgalci, bagimsizlik kazanmislar.
Yunanlilar, bulgarlar vs. pek cok irk bagimsizlik kazandi osmanlidan kimse yunana , bulgara osmanli'ya ihanet ettin demiyor, bunlara diyor ama.
Yunanlilar, bulgarlar vs. pek cok irk bagimsizlik kazandi osmanlidan kimse yunana , bulgara osmanli'ya ihanet ettin demiyor, bunlara diyor ama.
0
bach birdir
hareketler dökümünden mi?iki sene önceki fotograf falandı. bulamıyorum bir türlü.
hareketler dökümünden mi?
iki sene önceki fotograf falandı. bulamıyorum bir türlü.
iki sene önceki fotograf falandı. bulamıyorum bir türlü.
0
keltikfrost
ne zaman aciklanacak bu yahu? netlesse de erken rezervasyondan faydalanip ucuza getirsek ucaklari, konaklamalari.http://gundem.milliyet.com.tr/kurban-bayrami-tatili-kac-gun-olacak-/gundem/gundemdetay/22.08.2012/1584692/default.htm
ne zaman aciklanacak bu yahu? netlesse de erken rezervasyondan faydalanip ucuza getirsek ucaklari, konaklamalari.
gundem.milliyet.com.tr
gundem.milliyet.com.tr
0
10 gün olacak galiba ya çünkü pazartesi 29 ekime denk geliyor
0
memurlara idari izin olacak gibi bunun için bakanlar kuruluna teklif sunulmuştu
0
dragon1653
çok eşlilik, tek eşlilik, evlilik, açık ilişki, serbest ilişki vs. bu konulardan bir veya bir kaçını irdeleyen, ufkumuzu açacak kitap öneriniz var mı? tür çok farketmiyor; roman, deneme, araştırma yazısı yeterki bu konularda farklı bir bakış açısı olsun.daha önce bu konuyla ilgili `evlilik ve ahlak`
çok eşlilik, tek eşlilik, evlilik, açık ilişki, serbest ilişki vs. bu konulardan bir veya bir kaçını irdeleyen, ufkumuzu açacak kitap öneriniz var mı? tür çok farketmiyor; roman, deneme, araştırma yazısı yeterki bu konularda farklı bir bakış açısı olsun.
daha önce bu konuyla ilgili evlilik ve ahlak kitabını okumuş ve beğenmiş biri olarak soruyorum bu soruyu
daha önce bu konuyla ilgili evlilik ve ahlak kitabını okumuş ve beğenmiş biri olarak soruyorum bu soruyu
0
roman olarak, julian barnes - seni sevmiyorum, film olarak jules et jim'i önerebilirim.
Atwood'un Life Before Man'i de bir ilişkiyi 3 tarafın bakış açısından inceleyen iyi bir roman ancak biraz depresif.
Atwood'un Life Before Man'i de bir ilişkiyi 3 tarafın bakış açısından inceleyen iyi bir roman ancak biraz depresif.
0
Erol Göka'nın "Kadınlar, Erkekler, Aşıklar" kitabı var. Öyle çok özgün bir tezi yok ama derli toplu, bilimsel, konusunun hakkını veren bir kitap.
0
karpux
Kitap okumak neden bu kadar kutsal bir şeymiş gibi görülüyor ve okumayana "kısmen" cahil gözüyle bakılıyor ya da okumamak eleştiriliyor? ("Toplumumuzda kitap okuma oranı düşük" ya da "Kitap okumuyorum eksikliğini hissetmiyorum"a karşı yapılan eleştiriler gibi mesela)Önemli olan kitap okumanın kendis
Kitap okumak neden bu kadar kutsal bir şeymiş gibi görülüyor ve okumayana "kısmen" cahil gözüyle bakılıyor ya da okumamak eleştiriliyor? ("Toplumumuzda kitap okuma oranı düşük" ya da "Kitap okumuyorum eksikliğini hissetmiyorum"a karşı yapılan eleştiriler gibi mesela)
Önemli olan kitap okumanın kendisi değil okunan şeyse, neden direkt kitap okuma eyleminin kendisine anlamlar yüklüyoruz? Mesela "felsefe kitabı okumadığı" için değil "kitap okumadığı" için oluyor eleştiriler çoğunlukla, okunan kitapların içeriği değil.
Sadece roman kitapları okuyan bir insanda sorun yok, kitap okumayan insanda sorun var gibi gözüküyor çünkü. Aynı eleştiriler dizi ya da film izlemeyen insanlara neden yapılmıyor o zaman? Bir kitabın dizisini ya da filmini izlesem, kitabını okumaktan daha kötü bir şey mi yapmış oluyorum? Bu tür kitaplar insana dizi-filmden farklı olarak ne katıyor ki?
Sadece meraktan soruyorum kötü bir amacım yok bu arada, saçmalıyorsam düzeltin :D
Önemli olan kitap okumanın kendisi değil okunan şeyse, neden direkt kitap okuma eyleminin kendisine anlamlar yüklüyoruz? Mesela "felsefe kitabı okumadığı" için değil "kitap okumadığı" için oluyor eleştiriler çoğunlukla, okunan kitapların içeriği değil.
Sadece roman kitapları okuyan bir insanda sorun yok, kitap okumayan insanda sorun var gibi gözüküyor çünkü. Aynı eleştiriler dizi ya da film izlemeyen insanlara neden yapılmıyor o zaman? Bir kitabın dizisini ya da filmini izlesem, kitabını okumaktan daha kötü bir şey mi yapmış oluyorum? Bu tür kitaplar insana dizi-filmden farklı olarak ne katıyor ki?
Sadece meraktan soruyorum kötü bir amacım yok bu arada, saçmalıyorsam düzeltin :D
0
Bu şekilde kort tenisine de aynı anlamı yükleyebilirsin.
Kitap okumak genelde daha yüksek kültürel seviyeye işaret olarak görülür. Kitaptan alınan bilgi önemli değil öenmli olan bu alışkanlığın kendisidir.
Genel olarak emekçi sınıf iş yükü ve hayat şartları yüzünden okumaya ve kort tenisine fazla zaman bulamayarak entelektüel açıdan kendilerini çok fazla geliştirme fırsatı bulmazlar. Bunun yanında sosyal statüleri daha iyi olanlar ise kitap okuma alışkanlığı geliştirecek boş vakitleri ve eğitime harcanacak bol paraları olduğu için kendilerini rahatça geliştirirler.
Dizi yada filmler her türden insanın aynı yoğunlukta takip edebileceği eylemler olduğundan sınıfsal açıdan bir fark göstergesi oluşturmazlar.
Son olarak papirüslerden günümüze hala daha en fazla bilgi yazılı kaynaklarda bulunmakta ve okumadan bunlara erişilememektedir. Okuma yazma bilmek her zaman toplumda bir statü göstergesi olmuş sadece son yüz yılda okuma oranlarının artması ile bu azalmıştır. İnsanlığın hafızasındaki bu fark hala daha devam etmektedir.
Kitap okumak genelde daha yüksek kültürel seviyeye işaret olarak görülür. Kitaptan alınan bilgi önemli değil öenmli olan bu alışkanlığın kendisidir.
Genel olarak emekçi sınıf iş yükü ve hayat şartları yüzünden okumaya ve kort tenisine fazla zaman bulamayarak entelektüel açıdan kendilerini çok fazla geliştirme fırsatı bulmazlar. Bunun yanında sosyal statüleri daha iyi olanlar ise kitap okuma alışkanlığı geliştirecek boş vakitleri ve eğitime harcanacak bol paraları olduğu için kendilerini rahatça geliştirirler.
Dizi yada filmler her türden insanın aynı yoğunlukta takip edebileceği eylemler olduğundan sınıfsal açıdan bir fark göstergesi oluşturmazlar.
Son olarak papirüslerden günümüze hala daha en fazla bilgi yazılı kaynaklarda bulunmakta ve okumadan bunlara erişilememektedir. Okuma yazma bilmek her zaman toplumda bir statü göstergesi olmuş sadece son yüz yılda okuma oranlarının artması ile bu azalmıştır. İnsanlığın hafızasındaki bu fark hala daha devam etmektedir.
0
0
Vakti boş geçirmemekle ilgili bir durum bu bence. "Boş boş oturacağınıza kültürel bir birikim yaratın kendinize" demek gibi. Eh bu da mesela alışverişe giderek, televizyonda dizi izleyerek, konsere giderek vs vs olacak bir şey değil takdir edersiniz ki. Düşünsel, eleştirel, kültürel anlamda kendini ilerletmenin tek yolu kitap değil elbette ama halk arasında ağız alışkanlığı olmuş diyelim:) Yoksa kişi film de izleyebilir mesela, dergi okuyabilir, bir grup içerisine dahil olup diyalektik etkileşimle bir şeyler kazanabilir vs vs. Ha tabi tutup da Canan Tan kitapları okuyup Şahan Gökbakar filmlerine gitmenin hiç bir değeri yok. Ben bu konuda yapılan aktivitenin önemli olduğunu düşünüyorum ilk etapta ancak buna tamamlayıcı olarak salt aktivite o olduğu için değerli değildir, niteliği de önemlidir diyorum.
Bilmem anlatabildim mi.
Bilmem anlatabildim mi.
0
günümüzde pek bir işe yaramıyor. aslında yarıyor da elle tutulur bir şey yok...
0
içeriğin de önemi var elbet, ama içeriğin tartışılabilmesi için önce bir içeriğin olması lazım. bir analojiyle anlatayım. mesela ülke olarak olimpiyatlara eskrimci sokmak istedik diyelim. bunun yöntemi, sokaktan on kişi çevirip, "gelin sizi eskrimci yapalım" demek değildir. eskrim kursları açarsın, spor halk arasında yaygınlaşır, sporculara destek olursun, zamanla olimpiyatlara adam gider. o yüzden "neden bizim olimpiyatlarda eskrimcimiz yok?" diye soramayız, çünkü memlekette eskrimci yok (vardır tabii de, tanımıyorum, affetsinler). aynı şekilde, neden felsefe kitabı okunmuyor diyemeyiz henüz, çünkü kitap okuyan yok. o tür "ağır" kitapların okunabilmesi için, önce bir okuma alışkanlığının kazanılması, basit kitapların okunması, onlardan keyif alınması lazım.
çok anlam yüklemeye gelirsek, benim için kitap okumak önemlidir. neden? akıcı bir dilden, başka birinin iç sesini duymaktan, filmlerdeki gibi her şeyin gözümün önüne konmasının aksine kitaptaki tasvirleri canlandırmaktan keyif alıyorum. sadece roman da okumuyorum, non fiction kitaplardan bilgi de ediniyorum. bence okumak muadili olmayan bir keyif.
okuyamayanlara da kızmıyorum. kimisi keyif almıyor olabilir, okuma alışkanlığı kazanmamış olabilir, başka kaynaklardan bilgi ediniyor olabilir. benim kızdıklarım, kitap okumamayı sanki matah bir şeymiş gibi gösterenler. bu sadece kitap için de geçerli değil. "kitabın ne faydası var" diyen adama ne kadar kızıyorsam, sinemanın, müziğin, sanatın da faydasız olduğunu iddia edene adama da kızarım.
çok anlam yüklemeye gelirsek, benim için kitap okumak önemlidir. neden? akıcı bir dilden, başka birinin iç sesini duymaktan, filmlerdeki gibi her şeyin gözümün önüne konmasının aksine kitaptaki tasvirleri canlandırmaktan keyif alıyorum. sadece roman da okumuyorum, non fiction kitaplardan bilgi de ediniyorum. bence okumak muadili olmayan bir keyif.
okuyamayanlara da kızmıyorum. kimisi keyif almıyor olabilir, okuma alışkanlığı kazanmamış olabilir, başka kaynaklardan bilgi ediniyor olabilir. benim kızdıklarım, kitap okumamayı sanki matah bir şeymiş gibi gösterenler. bu sadece kitap için de geçerli değil. "kitabın ne faydası var" diyen adama ne kadar kızıyorsam, sinemanın, müziğin, sanatın da faydasız olduğunu iddia edene adama da kızarım.
0
kitap okuyan kişi hayatı daha çok anlamlandırabilir. birkaç yıldır doğru dürüst kitap okuyamıyordum, tekrar başladım ve hakkaten yararını görüyorum en basitinden karşımdaki insanı daha iyi analiz edebiliyorum.
0
Türkçe öğretmeniyim, köyde görev yapıyorum. 14 yaşına gelip de hala uzun, grameri basit olmayan cümlelerimi takip edemeyen, deyim bilgisi mecazi anlamı olmayanlarla sınırlı, bildiklerini/düşündüklerini ifade edemeyen çocuklarla uğraşıyorum. Hala cümleyle yargı bildirmeyen bir kelime dizisinin ayrımını yapamıyorlar. Kelime dağarcıkları inanılmaz kıt. Bilmedikleri kelimeler beni hayrete/ dehşete düşürüyor.
iki buçuk senedir öğretmenleriyim, onlara öğrettiğim pek çok şey yukarıda söylediklerimi yapmlarını sağlamıyor.
Çünkü OKUMUYORLAR.
Okumak hiçbir şey için değilse bile insanın diline hakim olması için (ki bu çoook önemli) gereklidir.
Evet hayat kitaplardan öğrenilmiyor, okumak herkesi kendi kafasıyla düşünebilen bireylerden yapmıyor, bilmek de sadece okumakla ilgili değil ama kitabın asgari faydaları bile dizi izlemekten daha değerli.
iki buçuk senedir öğretmenleriyim, onlara öğrettiğim pek çok şey yukarıda söylediklerimi yapmlarını sağlamıyor.
Çünkü OKUMUYORLAR.
Okumak hiçbir şey için değilse bile insanın diline hakim olması için (ki bu çoook önemli) gereklidir.
Evet hayat kitaplardan öğrenilmiyor, okumak herkesi kendi kafasıyla düşünebilen bireylerden yapmıyor, bilmek de sadece okumakla ilgili değil ama kitabın asgari faydaları bile dizi izlemekten daha değerli.
0
kitap okuyan adam derinleşir.kitap okumaya fazla anlam yüklenmelidir zaten doğrusu budur.ayrıcı felsefe kitabı okuamadığı için değil kitap okumadığı için oluyor eleştrler demişsin.yahu gidip de yüzüklerin efendisi harry poter gibi serileri okuyan adam eleştirilir eleştirilmelidir.nitelikli kitap var niteliksiz kitap var.nitelikli okuyucu var niteliksiz okuyucu var.okumayan çok şey kaybediyor bu kadar nokta.
0
İçeriğin önemli olduğu konusuna katılıyorum. Fakat "felsefe kitabı okuyanlar" veya "Politik Ekonomi okunma oranı" gibi istatistikler kolay bulunmadığı için, kitap okuma oranı kullanılıyor.
Benzer bir mantıkta kitap okumak hem kişisel gelişimi hem de ifade yeteneğini geliştirdiğinden, kitap okuyan bir neslin kendi düşünce sistemini oluşturabilmesi daha kolay. Düşünce dediğimiz şey dil ile oldukça alakalı zira.
Film ve dizilerin de çoğu hayata birşey katmadığı belli olan şeyler. Roman okumaya göre ayrımcılık yapılmasının sebebi sanırım film izlemenin "düşünme" gerektirmeyen bir aktivite olması. Kitap okurken en azından o olayları kafada oluşturma durumu var.
Bilgiye ulaşmada kitabın hala önceliğini koruduğunu düşünyorum, zira yorum da içeriyor.
Benzer bir mantıkta kitap okumak hem kişisel gelişimi hem de ifade yeteneğini geliştirdiğinden, kitap okuyan bir neslin kendi düşünce sistemini oluşturabilmesi daha kolay. Düşünce dediğimiz şey dil ile oldukça alakalı zira.
Film ve dizilerin de çoğu hayata birşey katmadığı belli olan şeyler. Roman okumaya göre ayrımcılık yapılmasının sebebi sanırım film izlemenin "düşünme" gerektirmeyen bir aktivite olması. Kitap okurken en azından o olayları kafada oluşturma durumu var.
Bilgiye ulaşmada kitabın hala önceliğini koruduğunu düşünyorum, zira yorum da içeriyor.
0
şahsi gözlemim: kitap okuyan insan bir olayı daha derinlemesine algılar ve değerlendirir, kitap okumayan insan daha yüzeyseldir.
kitap okumayan insan her şeyi bildiğini sanır bir şey bilmez. kitap okuyan insan bir şey bilmediğini bilir.
tabi kitap derken içi boş bestseller kitaplardan bahsetmiyor olmalıyız.
ayrıca kült filmleri izlemeyen insanlar da en az kitap okumayan insanlar kadar eksik görülüyor biraz okuyan, izleyen, araştıran çevrelerce.
kitap okumayan insan her şeyi bildiğini sanır bir şey bilmez. kitap okuyan insan bir şey bilmediğini bilir.
tabi kitap derken içi boş bestseller kitaplardan bahsetmiyor olmalıyız.
ayrıca kült filmleri izlemeyen insanlar da en az kitap okumayan insanlar kadar eksik görülüyor biraz okuyan, izleyen, araştıran çevrelerce.
0
Bir söz vardı ‘’Aptal insanlar kendi hatalarından, akıllı insanlar ise başkalarının hatalarından ders alırlar.’’ diye. Her hatamızdan ders alıp telafi edecek kadar uzun yaşayamayabiliriz. Bu amaçla okumuyorum her zaman ama bunu da aklımın bir köşesinde bulunduruyorum. Mesela bir yazar kadavraları araştırmış 10-15 yıl araştırma yapmış. Bir kitap yazmış. Ben bu 15 yıllık bilgiye evimde yayıla yayıla oturup okuyarak ulaşabiliyorum. Ne kadar çok, ne kadar farklı kaynak okursam o kadar bilgi edinmiş oluyorum. Bir kelime bile öğrensem kardır diye düşünüyorum. Öte yandan Kanıt dizisini izliyorum şu sıralar; oradan da Fulaj izi ne demek onu öğrendim mesela dün. Bilmiyordum. Belki benim gibi bilmeyen bir çok kişi vardır, bu yazımı okuyunca merak edip araştırırlar. Bilgilenmek, okumak böyle bir şey bence. Okuyan insan paylaşır, tartışmayı sever, yeni fikirlere açıktır, dolayısıyla kendini daha fazla geliştirebilir. Düzgün konuşur, etrafındaki insanlara kendini ilgiyle dinletebilir. (Tabi ki kişiden kişiye değişmekle birlikte).
Sizin sorunuzdaki kilit noktanın muhattabı ise okumayı moda kabul edip okumayanları kalıba sokmaya çalışan boş insanlardır. Çok gördüm böyle okula, işe kitap getirip ‘bakın nasıl da entelektüelim nasıl da okuyorum’ havalarıyla dolaşanları. Bu tarz insanlar yüzünden böyle bir kanıya varmış olabilirsiniz diye düşünüyorum. Ama gerçekten okuyan, araştırmayı seven, kendini aşmış* insanların kitap okumaya fazlaca anlamlar yüklemek gibi yaklaşımları yoktur.
Sizin sorunuzdaki kilit noktanın muhattabı ise okumayı moda kabul edip okumayanları kalıba sokmaya çalışan boş insanlardır. Çok gördüm böyle okula, işe kitap getirip ‘bakın nasıl da entelektüelim nasıl da okuyorum’ havalarıyla dolaşanları. Bu tarz insanlar yüzünden böyle bir kanıya varmış olabilirsiniz diye düşünüyorum. Ama gerçekten okuyan, araştırmayı seven, kendini aşmış* insanların kitap okumaya fazlaca anlamlar yüklemek gibi yaklaşımları yoktur.
0
@deneme:(bkz: 2. felipe dönemi'nde akdeniz ve akdeniz dünyası)
Tek örnek vererek çürüttüm demiyorum. Ama kitap diğer kısa sürede unutulacak mecralara göre daha verimli bir medya aracı. Olay sadece bilgi vermesi değil, bilginin yorumlanması ve düşünce değerlendirme kısımlarını daha uygun bir şekilde anlatması.
buzbebek'in bahsettiği 15 senelik birikimi ve araştırmayı kitapla aktarma kısmına tamamen katılıyorum. Diğer medya araçları bunu ya üstünkörü yapıyor, ya da kısa bir özet geçebiliyor sadece.
Bir kitabın bahsettiklerini internette ufak bir özet olarak okumak veya film olarak çekmek o detayların çoğunu yok sayıyor.
Tek örnek vererek çürüttüm demiyorum. Ama kitap diğer kısa sürede unutulacak mecralara göre daha verimli bir medya aracı. Olay sadece bilgi vermesi değil, bilginin yorumlanması ve düşünce değerlendirme kısımlarını daha uygun bir şekilde anlatması.
buzbebek'in bahsettiği 15 senelik birikimi ve araştırmayı kitapla aktarma kısmına tamamen katılıyorum. Diğer medya araçları bunu ya üstünkörü yapıyor, ya da kısa bir özet geçebiliyor sadece.
Bir kitabın bahsettiklerini internette ufak bir özet olarak okumak veya film olarak çekmek o detayların çoğunu yok sayıyor.
0
@deneme özellikle kitap uyarlaması film, belgesel vb türlerde yönetmenin,
bakış açısından izlemek zorunda olduğumuzu gözardı etmeyin derim. Kitapta böyle bir durum yok, yazar anlatır siz okursunuz, istediğiniz şekilde hayal edersiniz. Filmde, belgeselde verilen bakış açısıyla izlemek zorundasınız. Bana kalırsa film, müzik, kitap, televizyon hepsinin artıları eksileri var. Ancak en kalıcısı, en eskisi yazıdır, kitaptır. Bonus tartışmalardan biri de çok okuyan mı bilir çok gezen mi tartışmasıdır bilirsiniz. Onda da enteresan bir biçimde çok gezenlerin daha çok bildiğini düşünürüm. Deneyimlemek bambaşka, okumak başka, izlemek başka…
bakış açısından izlemek zorunda olduğumuzu gözardı etmeyin derim. Kitapta böyle bir durum yok, yazar anlatır siz okursunuz, istediğiniz şekilde hayal edersiniz. Filmde, belgeselde verilen bakış açısıyla izlemek zorundasınız. Bana kalırsa film, müzik, kitap, televizyon hepsinin artıları eksileri var. Ancak en kalıcısı, en eskisi yazıdır, kitaptır. Bonus tartışmalardan biri de çok okuyan mı bilir çok gezen mi tartışmasıdır bilirsiniz. Onda da enteresan bir biçimde çok gezenlerin daha çok bildiğini düşünürüm. Deneyimlemek bambaşka, okumak başka, izlemek başka…
0
deneme! harry poter okuyan okuyucu niteliksiz okuyucudur amacı sadece olaydır onu sürüklemesidir elindeki kitabın.kelime hazinesinin de pek zenginlik içerdğini düşünmüyorum.okuyucuya kattığı bir derinlik söz konusu olamaz.yazarlar insanlara kılavuzluk ederler yön gösterirler.nitelikli okuyucu kendine derinlik katacak kitabı seçer ve kendisi de kitaba bir şeyler katar.kitap oluşumunu daima sürdürür.onu her okuyan nitelikli okuyucu kitaba edebiyata bir şeyler katar.sonuç şu ki harry poter okuyan kişi, nitelikli okyucuya herhangi bir şey sokamaz.terbiyesizsin.şöyle düşün tv kitap ikisini bir tutmuşsun ya tamam televizyonda güzel programlar var ama pembe dizilerde var.her güne 2 dizi koymuş pembe dizilerin kendisinden sorulduğu bir teyze bildikleriyle kime ne sokabilir.kitap var kitap var.susmalısın artık.
0
hoporlor
Biri var. Tam erkek arkadaşım gibi değil sanki ama arkadaş/kanka falan da değiliz(emin olabilirsiniz -if you know what I mean...;)-). Kendisi işi dolayısı ile uzakta, dolayısı ile tek iletişimimiz telefon, mesaj, feysbuk falan. Tanışalı 2-3 ay falan oldu, bu süre içinde çok azz görüşebildik. Üff nas
Biri var. Tam erkek arkadaşım gibi değil sanki ama arkadaş/kanka falan da değiliz(emin olabilirsiniz -if you know what I mean...;)-). Kendisi işi dolayısı ile uzakta, dolayısı ile tek iletişimimiz telefon, mesaj, feysbuk falan. Tanışalı 2-3 ay falan oldu, bu süre içinde çok azz görüşebildik.
Üff nası toparlayacağım buraya kısaca bilemiyorum ama sorunum net olarak şu: Bu son zamanlarda ne arar ne sorar oldu, günlerce haftalarca tek bir mesaj bile atmıyor. Eh diyorum ki benle irtibatı tamamen koparmaya çalışıyor ama ben anlayayım diye bekliyor tamam ama bi yerden sonra ben artık dayanamayıp mesaj atıyorum, o kadar samimi içten cevap veriyor ki inanamazsınız. Özlediğini söylüyor, canımlar bebeğimler çok tatlısınlar havada uçuşuyor!
mantığım diyor ki bi adamın gün içinde aklına düşmüyorsan, bi napıyomuş bu bakiim diye iki-üç günde bir de olsa msj atmak/aramak içinden gelmiyorsa bu adam senden baya baya hoş.lan.mı.yor.dur! He is just not that into you durumu yani...
ama beynimin azıma sıçmayı hobi edinmiş diğer kısmı ise beraber olduğumuz nadir zamanlarla bana karşı olan tavrına, yaptıklarına, telefonda yada mesajlarda benimle konuşma şekline takılmış durumda, bu yüzden ehh onla mı uğraşıcam diye silip atamıyorum... :(
beraberken on numara olan ama uzaktayken seni hatırlamayan bi adam için vakit kaybetmeye, düşünmeye, enerji harcamaya değer mi değmez mi??
Ben genel orak mantığımın sesini haklı buluyorum ama beynimin diğer yanı bir türlü susmadığından ikilemdeyim sürekli, iğrenç bir durum, eğer mantığıma yeterince destekçi bulursam beynimin diğer yanının mıymıylamalarını susturabilirim diye umut ediyorum...
Üff nası toparlayacağım buraya kısaca bilemiyorum ama sorunum net olarak şu: Bu son zamanlarda ne arar ne sorar oldu, günlerce haftalarca tek bir mesaj bile atmıyor. Eh diyorum ki benle irtibatı tamamen koparmaya çalışıyor ama ben anlayayım diye bekliyor tamam ama bi yerden sonra ben artık dayanamayıp mesaj atıyorum, o kadar samimi içten cevap veriyor ki inanamazsınız. Özlediğini söylüyor, canımlar bebeğimler çok tatlısınlar havada uçuşuyor!
mantığım diyor ki bi adamın gün içinde aklına düşmüyorsan, bi napıyomuş bu bakiim diye iki-üç günde bir de olsa msj atmak/aramak içinden gelmiyorsa bu adam senden baya baya hoş.lan.mı.yor.dur! He is just not that into you durumu yani...
ama beynimin azıma sıçmayı hobi edinmiş diğer kısmı ise beraber olduğumuz nadir zamanlarla bana karşı olan tavrına, yaptıklarına, telefonda yada mesajlarda benimle konuşma şekline takılmış durumda, bu yüzden ehh onla mı uğraşıcam diye silip atamıyorum... :(
beraberken on numara olan ama uzaktayken seni hatırlamayan bi adam için vakit kaybetmeye, düşünmeye, enerji harcamaya değer mi değmez mi??
Ben genel orak mantığımın sesini haklı buluyorum ama beynimin diğer yanı bir türlü susmadığından ikilemdeyim sürekli, iğrenç bir durum, eğer mantığıma yeterince destekçi bulursam beynimin diğer yanının mıymıylamalarını susturabilirim diye umut ediyorum...
0
özellikle yapıyor olabilir. ona karşı bir şeyler hissettiğinden emin olduğu için böyle yapıyor. erkekler de arada şimartılmak ister. sen de bu zokayı yiyorsun bir güzel.
0
bu kadar uzaktaki biri için mesai harcamaya değmez diyordur belki. ama her ihtimale karşı arayı fazla soğutmuyordur küçük kurlar yaparaktan vs.
işte bunlar hep seks.
işte bunlar hep seks.
0
yedeksin de diyebiliriz. ordayken vardır biri, onla gez toz eğlen. seni hatırlamıyor haliyle. sen mesaj atınca da canım cicim. nolsun daha, yolu senin şehre düşünce yedekte dursun işte.
0
@Dittohead ama amaç nedir bunda?! beni sevdiğini istediğini bilsem ben onu zaten şımartırım, her türlü ilgiyi de gösteririm. hatta bana bu kadar belirsiz davrandığı için normalde göstereceğim ilgiyi gösterme cesaretini kendimde bulamıyorum.
@neysene valla öyleyse tam dayaklık, dünyada en nefret ettiğim insan tipi o... :/
@zgrydn @units haklısınız evet bana da öyle geliyor bazı bazı. başka biri var mıdır bilemem ama kesin bi yedek durumum var...
@neysene valla öyleyse tam dayaklık, dünyada en nefret ettiğim insan tipi o... :/
@zgrydn @units haklısınız evet bana da öyle geliyor bazı bazı. başka biri var mıdır bilemem ama kesin bi yedek durumum var...
0
şimdi şöyle; tam olarak kavuşma ihtimalinizi bilmediğimden amaç olarak seni kırmak istemediğini varsayıyorum. bu arada orada gününü gün ediyor falan, olabilir tabi ama erkekler genelde böyle bir şey yapmaz. eğer gerçekten o da senden etkilenmişse ne olursa olsun aklındasındır. sadece kafası karışıktır, nasıl olur ne olur karar vermeye çalışıyor olabilir. sonunda ya tamamen kesip atar ya da ilgisini fark edersin zaten.
0
hay sorunsal kelimenize sokayım dedim başlığı görünce. tutamadım kendimi. okumadım şimdi de bir ara okuyacağım.
0
"beraberken on numara olan ama uzaktayken seni hatırlamayan bi adam için vakit kaybetmeye, düşünmeye, enerji harcamaya değer mi değmez mi??"
katiyen değmez.
katiyen değmez.
0
Sevmiyor kaç kurtar kendini. Neredeyse bire bir olayı ben de yaşadım. Tanışmamızdan bir süre sonra da bana karşı ilgisi olduğunu ben de dahil bir çok kişi düşünürken adam kız arkadaş yaptı ama bana karşı hareketlerinde en ufak bir değişiklik olmadı. Hatta kız arkadaşıyla yapamadığı bir çok şeyi yine birlikte yaptık, yapıyoruz. Konuşmasak konuşmuyoruz haftalarca ama bir görüşmemizde, konuşmamızda sanki her an birlikteymişiz birlikteyken de deliler gibi mutluymuşuz ruh haline bürünüyoruz. Dışarıda sevgiliymişiz gibi dolanıyoruz. Gelip bende kaldığı da oluyor. Dışarıdan baksan aha dersin lan bunlar sevgili ama gel gör ki bir cacık olduğumuz yok. Gittikçe de kardeş moduna geçtik. Ve sonuç yine yok.
Bu işler bazı erkekler için böyle işliyor. Ben çok çektim sen de çekme. Kendi ön yargımla bir yol olabileceğinizi düşünmüyorum 5 senedir bizden bir bok olmadıysa. 2-3 aydır tanıyorsan arada mesafe de varmış hem yoluna bak, hiç bulaşma.
Bu işler bazı erkekler için böyle işliyor. Ben çok çektim sen de çekme. Kendi ön yargımla bir yol olabileceğinizi düşünmüyorum 5 senedir bizden bir bok olmadıysa. 2-3 aydır tanıyorsan arada mesafe de varmış hem yoluna bak, hiç bulaşma.
0
seninle kurduğuna benzer bir kaç ilişkisi daha vardır ve bunlar büyük ihtimal bulunduğu şehirdedir. zamanını onlarla geçiriyordur ama onlarla da sevgili değildir. böyle bir mantık içinde de kimseyi kaybetmek istemiyordur. bence uzak dur ama durmayacaksın biliyorum:))
0
bence bu sorularinin cevabini onunla konusarak alabilirsin. Bòylece zaman kaybi olmaz.
0
işlerimden ötürü yoğun bi çalışma hayatım var
Her ne kadar değer verdiğim insanlar, sevdiğim kadınlar olsa da, bu genç arkadaşımız gibi, arayamam, soramam. Mümkün değil. Mesaj hiç atamam. Ama bazen işte, ararlar, mesaj da atarlar ya elimden geldiğince onlara olan sevgimi ifade ederim.
Stepne de tutuyor seni
Yada sevmiyor laflarına alternatif bi bakış açısı sunabildiysem ne mutlu.
İyi sevişmeler.
Her ne kadar değer verdiğim insanlar, sevdiğim kadınlar olsa da, bu genç arkadaşımız gibi, arayamam, soramam. Mümkün değil. Mesaj hiç atamam. Ama bazen işte, ararlar, mesaj da atarlar ya elimden geldiğince onlara olan sevgimi ifade ederim.
Stepne de tutuyor seni
Yada sevmiyor laflarına alternatif bi bakış açısı sunabildiysem ne mutlu.
İyi sevişmeler.
0
"sevgilisi olarak görmek istese hep yanında olur"
"Sürekli arar,sorar,yanına kaçar gelir."
Ah; bu adamlar avaradır evet. Elim boş götüm hoş, aklım havada insanlarını birebir tarif etmiş.
Ah canım herkesin kriteri farklı, kimisine avaraya layıktır, kimisi de gönlündekine.
"Sürekli arar,sorar,yanına kaçar gelir."
Ah; bu adamlar avaradır evet. Elim boş götüm hoş, aklım havada insanlarını birebir tarif etmiş.
Ah canım herkesin kriteri farklı, kimisine avaraya layıktır, kimisi de gönlündekine.
0
teori: son zamanlarda bir kız arkadaşı var. ama onu senin kadar sevmiyor. asıl beklediği sensin. ama kıza karşı da kalleşlik yapmamak için seni aramıyor. ama sen aradığın zaman hoşuna gidiyor ve cevap veriyor. çünkü seni seviyor.
0
agazade
nerde öğrenilir bu, istanbul sınırları dahilinde.
nerde öğrenilir bu, istanbul sınırları dahilinde.
0
ben kendi üniversitemde (koç) ders olarak aldım. dışarıdan özel öğrenci statüsüyle öğrenci de alınabiliyor diye biliyorum. yeni yüzyıl üniversitesinde de veriliyormuş. bi araştır derim.
0
yarmasimo
Monitörüm 1920x1080 çözünürlüğü tavsiye ediyor. Ama öyle benim gözlerim yoruluyor yazılar küçüldüğü için. Monitörün tavsiyesinin görüntüleri gerçek ölçülerinde göstermek gibi işlevleri haricinde bir anlamı var mı?Mesela aslında gerçek çözünürlükte kullanmam gözlerimi yormuyor da ben mi öyle sanıyoru
Monitörüm 1920x1080 çözünürlüğü tavsiye ediyor. Ama öyle benim gözlerim yoruluyor yazılar küçüldüğü için. Monitörün tavsiyesinin görüntüleri gerçek ölçülerinde göstermek gibi işlevleri haricinde bir anlamı var mı?
Mesela aslında gerçek çözünürlükte kullanmam gözlerimi yormuyor da ben mi öyle sanıyorum?İşte öyle bir şeyler.
Düşüreyim mi çözünürlüğü hunharca?
Mesela aslında gerçek çözünürlükte kullanmam gözlerimi yormuyor da ben mi öyle sanıyorum?İşte öyle bir şeyler.
Düşüreyim mi çözünürlüğü hunharca?
0
16:9 olacak şekilde düşük çözünürlük deneyebilirsin ya da çözünürlüğe dokunmadan yazı karakterlerini büyütebilirsin.
Win7'de şurada: Denetim Masası\Görünüm ve Kişiselleştirme\Görüntü
Win7'de şurada: Denetim Masası\Görünüm ve Kişiselleştirme\Görüntü
0
%150 büyüttüm, daha da küçük oldu yazılar???
Bazı yazılar değil. (Şu an yazarken büyük görünüyor)
Bazı yazılar değil. (Şu an yazarken büyük görünüyor)
0
%150 yaptığın font değil, dpi ölçekleme.
başlıkları, dosya isimlerini, ipucu kutularını, butonları vs vs tek tek ayarlayabildiğin bi'yer var windows'ta.
ya çözünürlük ya da tema kısmında olması lazım.
başlıkları, dosya isimlerini, ipucu kutularını, butonları vs vs tek tek ayarlayabildiğin bi'yer var windows'ta.
ya çözünürlük ya da tema kısmında olması lazım.
0
based on a true story
arkadaşlar merhaba,bir gönül meselesi hususunda fikirlerinize ihtiyacım var. sizi sıkmadan kısaca durumu anlatmaya çalışacağım, bi yardımınız dokunursa ne ala mualla.öncelikle ben bi kahve firmasında ürün hazırlama bölümünde çalışan bir kişiyim. yani atıyorum müşteri "bir küçük beyaz moka" diyor kas
arkadaşlar merhaba,
bir gönül meselesi hususunda fikirlerinize ihtiyacım var. sizi sıkmadan kısaca durumu anlatmaya çalışacağım, bi yardımınız dokunursa ne ala mualla.
öncelikle ben bi kahve firmasında ürün hazırlama bölümünde çalışan bir kişiyim. yani atıyorum müşteri "bir küçük beyaz moka" diyor kasiyer arkadaşıma, o da gerizekalı gibi bana dönüp ingilizceden "van tol vayt mokaa!" diyor ben de hazırlıyorum. adamın içine gugıl transleyt mi kaçmış ne ahahahahaha. neyse uzatmayayım zira konumuz bu değil.
efendime söylim, uzun zamandır (2 yılı aşkın bir süreye tekabül ediyor) platonik duygular içerisinde olduğum ve benden hoşlandığını tahmin ettiğim karşı cinsten bir kız bayan arkadaşım var. kız çok tatlı bi hatun, gerek fiziksel, gerek düşünsel anlamda bana çok uygun olduğunu düşünüyorum.
tabi sanırım gerek benim çekingenliğimden gerekse pısırıklığımdan olsa gerek bu süre zarfında bu kız bayanın dönem dönem yaklaşık 3-4 tane erkek arkadaşı oldu. ama şu an boşta kendisi. ben de yeni bir erkek arkadaş edinmesinden önce açılmayı düşünüyorum kendisine.
kendisiyle çok güzel kanka ilişkisi içerisindeyiz, herşeyini konuşur benimle. erkek arkadaşlarının evinde yaptıklarını bile anlatır. o kadar yakınız yani. diyorum ya tam benlik.
neyse uzatıp sıkmayayım sizi. mevzuya dalıyorum, geçen çarşamba uyuz mu uyuz bi müşteri çemkirip durdu buna işte, ben turkçe sipariş veriyorum siz niye ingilizce söylüyosunuz, amacınız ne, güzel türkçemizi nasıl kullanmazsınız gibisinden. zilli tam bir türkçe fedaisi çıktı. benim sevdiceğim kıpkırmızı oldu. o an aslında benim de kan beynime sıçradı, uçan tekmeyle müdahale etmek istedim ama hayat şartları beyler; asgari ücret+ ssk+ yol+ yemek. birşey yapamadım, boynumu büktüm çaresizlik içünde..(kahrolsun kapitalizm)
sonra tabi benim kız bayan arkadaşım siparişi aldı, çaktırmadan içeriye geldi yanıma. tam kahvenin kapağını kapatacakken aldı bu kahveyi elimden. sağı solu kolaçan edip resmen tükürüğünü tıskırttı kahvenin içine sonra kapadı. ve servis etti kahveyi.
aslında bu hareketi bir yere kadar anlayabilirdim çünkü ben de çok sinirlenmiştim. ama beni bitiren nokta o değildi. öyle bi tükürmek ki öndeki iki tavşan dişinin arasından tıskırttı böyle pisçuvvv sesi geldi anlıyo musunuz löööp diye 12 den vurdu bu kahveyi. sanki o sıcak kahve başımdan aşağıya döküldü. kız resmen mahalleden harun abi çıktı beyler.
işin garibi şu 2 senelik zaman zarfında en yakın olduğumuz bir dönemdeyiz. sizce dişlerinin arasından tıskırttığı tükürüğü görmezden gelip kendisine açılmalı mıyım, yoksa "hayır harun abi arkadaş kalalım" mı demeliyim. ama işte kızda yukarıda anlattığım gibi mükemmel bir insan ya :(
çok kararsız duygular içerüsündeyim, lütfen yardım. (moderatörlerden ricam biraz yukarılarda kalması)
bir gönül meselesi hususunda fikirlerinize ihtiyacım var. sizi sıkmadan kısaca durumu anlatmaya çalışacağım, bi yardımınız dokunursa ne ala mualla.
öncelikle ben bi kahve firmasında ürün hazırlama bölümünde çalışan bir kişiyim. yani atıyorum müşteri "bir küçük beyaz moka" diyor kasiyer arkadaşıma, o da gerizekalı gibi bana dönüp ingilizceden "van tol vayt mokaa!" diyor ben de hazırlıyorum. adamın içine gugıl transleyt mi kaçmış ne ahahahahaha. neyse uzatmayayım zira konumuz bu değil.
efendime söylim, uzun zamandır (2 yılı aşkın bir süreye tekabül ediyor) platonik duygular içerisinde olduğum ve benden hoşlandığını tahmin ettiğim karşı cinsten bir kız bayan arkadaşım var. kız çok tatlı bi hatun, gerek fiziksel, gerek düşünsel anlamda bana çok uygun olduğunu düşünüyorum.
tabi sanırım gerek benim çekingenliğimden gerekse pısırıklığımdan olsa gerek bu süre zarfında bu kız bayanın dönem dönem yaklaşık 3-4 tane erkek arkadaşı oldu. ama şu an boşta kendisi. ben de yeni bir erkek arkadaş edinmesinden önce açılmayı düşünüyorum kendisine.
kendisiyle çok güzel kanka ilişkisi içerisindeyiz, herşeyini konuşur benimle. erkek arkadaşlarının evinde yaptıklarını bile anlatır. o kadar yakınız yani. diyorum ya tam benlik.
neyse uzatıp sıkmayayım sizi. mevzuya dalıyorum, geçen çarşamba uyuz mu uyuz bi müşteri çemkirip durdu buna işte, ben turkçe sipariş veriyorum siz niye ingilizce söylüyosunuz, amacınız ne, güzel türkçemizi nasıl kullanmazsınız gibisinden. zilli tam bir türkçe fedaisi çıktı. benim sevdiceğim kıpkırmızı oldu. o an aslında benim de kan beynime sıçradı, uçan tekmeyle müdahale etmek istedim ama hayat şartları beyler; asgari ücret+ ssk+ yol+ yemek. birşey yapamadım, boynumu büktüm çaresizlik içünde..(kahrolsun kapitalizm)
sonra tabi benim kız bayan arkadaşım siparişi aldı, çaktırmadan içeriye geldi yanıma. tam kahvenin kapağını kapatacakken aldı bu kahveyi elimden. sağı solu kolaçan edip resmen tükürüğünü tıskırttı kahvenin içine sonra kapadı. ve servis etti kahveyi.
aslında bu hareketi bir yere kadar anlayabilirdim çünkü ben de çok sinirlenmiştim. ama beni bitiren nokta o değildi. öyle bi tükürmek ki öndeki iki tavşan dişinin arasından tıskırttı böyle pisçuvvv sesi geldi anlıyo musunuz löööp diye 12 den vurdu bu kahveyi. sanki o sıcak kahve başımdan aşağıya döküldü. kız resmen mahalleden harun abi çıktı beyler.
işin garibi şu 2 senelik zaman zarfında en yakın olduğumuz bir dönemdeyiz. sizce dişlerinin arasından tıskırttığı tükürüğü görmezden gelip kendisine açılmalı mıyım, yoksa "hayır harun abi arkadaş kalalım" mı demeliyim. ama işte kızda yukarıda anlattığım gibi mükemmel bir insan ya :(
çok kararsız duygular içerüsündeyim, lütfen yardım. (moderatörlerden ricam biraz yukarılarda kalması)
0
bu gerçekse bi' daha gitmem olum ben gayfecilere. çalışanlara gel, müşterinin kahvesine mi tükürülür ulan?!
sen de hatunu boş ver. öyle tükürmesi değil, başka birinin kahvesine tükürmesi bitirmeli. sana kız mı yok panpa?!
sen de hatunu boş ver. öyle tükürmesi değil, başka birinin kahvesine tükürmesi bitirmeli. sana kız mı yok panpa?!
0
Ahhaha sabah sabah çok eğlendim anlatım tarzına falan. Bence kızın tükürük bezlerini kontrol etmesi şartıyla ilişkiye başlayabilirsiniz. Sorun yok gibi.
0
yarin öbürgün kizin ciş yaptigi yerlerde oh yeaaah diyerek kaytan biyiklarini gezdirecegini düsününce, tükürük konusunda gereksiz bir hassasiyet oldugunu düsünüyorum. insan sevdiginin yaninda tükürüp osuramayacaksa gürül gürül, afedersin oyle askin izdirabini sey edeyim ben (terbiyeli olduguma dikkat cekerim).
0
gerçekten konuşayım mı arkadaşlar, bakın dalga geçmeyin. tüm içtenliğimle içimi döktüm size. evet konuşayım ya bi hoşlantı var yani sonuçta. ama o dişlerinin arasından tıskırtma sahnesi gitmiyor gözümün önünden. düz balgamı çaksaydı herşey çok daha kolay olurdu. belki de şu an çocuklarımızı seviyorduk... ama işte o dişlerinin arasından tıskırtması :(((
0
kaçırma abi. eğlenirsiniz. şu garip ay saçımın teli kırıldı kızlarından olsaydı daha mı iyiydi. yardır.
0
Hakikaten niye ingilizce aktarılıyor ben onu anlamadım. Cücük müğsünüz siğz lan?
0
bence ne şekilde tükürdüğünü değilde, nasıl böyle bir hareket yaptığını kafaya takmalısın dostum. sonuçta düşmanını arkadan vurmuş sayılıyor. ayrıca kızları kardelen çiçeği gibi görme, az malın gözü değiller çünkü.
0
yani bilemiyorum gerçekten mükemmel bir insan. dediğim gibi herşeyini anlatıyor bana. arada çıktığı erkek arkadaşlarıyla ne naneler yediğini bile anlattı o kadar güveniyor bana. hepsi +18 li ayıplı şeyler sonuçta. toplumumuzun kabullenmeye hazır olmadığı şeyler. sonuçta ben de saf mıyım? hayır değilim. ince ince hep fitledim o erkek arkadaşlarından ayrılmasını sağladım o'nun. şu an her şey 2 dudağımın arasında gibi. ama işte kız gözümün içine bakıyor söyleyeyim diye, tam söyleyecekken o sahne geliyor aklıma. pisçuuvvv diye tıskırtışı :(
0
hacı kız delikanlı birine benziyor, bir dönem kıraathanelerde uyuz olunan müşterinin çayına tükürülürdü, adettendir. kız geleneği biliyor, örfüne anenesine bağlı. bence git bir konuş derim.
0
@cokacayipsey, tek başıma mı gideyim dostum? yoksa kahveden adam mı topliim?
0
ister kahveden adam topla, ister hamamdan madam farketmez hacı, o kız sana olur. bu arada aynı sektördeyiz.
0
insanlara tahammül seviyesi düşük olduğunu da gösteren bir hareket. öyle yerlerde çalışırsan bir şeyleri kabullenmelisin. peki ben bir şey soracağım şimdi. orada bu tarz bir şey ile karşılaştıktan sonra abuk bir cevap versen işten atılma riskin nedir? mesela "sizin ingilizceniz gelişsin diye yapıyoruz" derse ve bunu çeşitli jest ve mimiklerle süslese dert olur mu? şununla da bağlantılı olarak sordum bunu. şimdi o kadın ömrünce kahvesine tükürüldüğünü bilmeyecekse bunu yapmanın ne anlamı var? sonuçta kızaran bozaran sinir edildiğiyle kalan yine o kız. bence kadın ondan yana sinir olabilmeli veya en basitinden kız kadın ona çemkirirken çok mutlu ve bana bunlar bana işlemez görüntüsü çizmeliydi. o zaman tükürüğünde bir kin avuntusu aramaktansa gerçek bir skor kazanırdı. ayrıca o şekilde tüküren insanlara hep imrenmişimdir asla yapamadım. diş yapım ve / ya da yeteneklerim yetersiz. kızdan hoşlanıyorsan elbette bu hareket seni durdurmamalı ama kız intikam alma şekliyle de gerçek bir klasik eleman olma yolunda. daha özgün tepki verseydi şahsen kanım daha ısınırdı. bir de son olarak bir kızla çok arkadaş olmanın yaşanılacak romensin içine ettiği kanısındayım. kadın ve erkek arkadaş olabilir nüanslara dikkat etmek gerek. hele ki koşlandığın bir kız mevzubahis ise aman derim. onu senin kadar iyi anlamadığını senin gibi güçlü iletişim kuramadığını düşündüğün bir adam gelir ve kız dut gibi o adama aşık olursa. o zaman dediğimi anlarsın. aşk hayatında başarılar dilerim
0
aynı sektör derken kahve hazırlama sektörü sanırım. benim derdimi en iyi sen anlarsın dostum. dediklerini dikkate alacağım. ne yalan söyleyeyim biraz daha açılacağım sana. hani bazen diyorum ben bu kız bayan arkadaşımla hep kahve içmek yerine götüreyim bir bara dayiim buna birayı votkayı, sarhoş edip kötü emellerime alet edeyim falan ama yok işte olmuyo. çocuklarımın anası olacak kalitede bir kız sonuçta, saf ve temiz. el değmemiş bir yaban çiçeği. zaten o'nu sarhoş edeyim derken ben zurna olurum ikinci birada. sonuçta kısmen bağımsız galli olsamda küpe takıyorum, alkol eşiğim çok düşük. çarelerin tükendiği yerdeyim.
0
@corvus, dostum dediğim gibi kıza açılamadığım için zaten bu süreçte 3-4 tane erkek arkadaşı oldu. yazdıklarımı bir daha oku. ama yılmadın fitnes ve fucurs sokaraktan ayrılmasını sağladım, ince ince işledim kızı hep. şu süreçte boşta ve benden ciddi bir ışık bekliyor sanırım. sanırım deli gibi aşık ban.. bi dakika, o kim lan kakara kikiri muhabbet ediyo elemanın biriyle. ben gelicem 1 sn., müşterilerle yakın ilişki kurmamalısın ayağına ayırayım hemen aman allah'ım... gelice..
0
aynısı kaynımın başına gelmiş bir olay var. benzer heyecanlar, benzer duygular...
neticede evlendiler, mudlu oldular mı hayır ama evliler, kesin sevişiyorlardır şimdi pazar pazar. ya bak ya nasıl gısgandım.
neticede evlendiler, mudlu oldular mı hayır ama evliler, kesin sevişiyorlardır şimdi pazar pazar. ya bak ya nasıl gısgandım.
0
seviyosan git konuş, zanza. eminim ortak yönleriniz vardır. ne biliym.. belki beraber pembe panjurlu evinizin balkonundan sarkıp dişlerinizin arasından aşağıdaki insanların üzerine aheste aheste tıskırtırsınız. akabinde birbirinize hınzır bakışlar atıp balkonda tükürük içinde sevişmeye başlarsınız. güzel olur. git, konuş.
0
@henry, abi senin ağzından çıkanla kulağına gelen aynı şeyler mi dostum hiç ya? hiç okumamışsın yazdıklarımı. o dişlerinin arasından tıskırtma şeysi dünyamı kararttı. o an bi erkek kişi gördüm karşımda, bir harun abi gördüm anlıyor musun? dediğim gibi küpe taksamda kısmen bağımsız galliyim, ssk'lıyım yani delikanlı adamım ben. erkek erkekeğe bana ters geliyor büyük ölçüde. bilemiyorum ne olacak servdiceğimle bu hallerimiz :(
0
iyi bir kız ise. aile kurulası bir kız ise ve sana karşı da güveni varsa elbette bu bar düşüncünden uzak dur derim. sen bu kızın artık güvendiği birisin. şimdi ikinci aşamaya geç ve onun için özel ol. hem aklına hem gönlüne düşecek şeyler yap. sana doğrudan taktik verebilirim ama gereksiz olur. sen ona olan hislerinin heyecanı içerisinde gösterdiğin yaratıcıkla pek çok taktik geliştirebilirsin hayat içinde. ve bir kız hafif meşrep bile olsa içirilerek yatağa atıldığında o yaşantıdan alacağın çok başka hazların içine etmiş olursun bence. her güzel ve hayattan kendini çekmeyen kadın ve kız bir centilmenin yaşatacağı romensi hakeder bence. bedeni kovalamamak ve ihtiras yaratmak gerek. beden senin manyetizmana girsin sana gelsin. ki değsin değil mi? bak şu sıralar merak ettiğim bir kitap var alıp okuyacağım belki senin de ilgini çeker geoffrey miller - sevişen beyin :). tekrar aşk hayatında başarılar dilerim ve cinsellik için ucuzlaşmaman ve en derin aşk için pahalılaşman dileğiyle :)
0
koca koca adamlarsınız dalga geçmeye utanmıyor musunuz ? adamın derdi bini aşmış hala yok öyle yapsa yok böyle yapsa cıx cıx cıx...
müdür ben dablin'deyim, biraz uzak ama işin yoksa kalk gel içeriz. yakamda orko kelebeği var.
müdür ben dablin'deyim, biraz uzak ama işin yoksa kalk gel içeriz. yakamda orko kelebeği var.
0
kaç kaç kaç. kız pasif agresif çıktı panpa. bunu adam akıllı terk edemezsin ilerde. sen uyurken çükünü falan keser.
0
@corvus: bence de dostum. zaten kız içiciyse (ki sanmıyorum bana bahsederdi) o değil ben sarhoş olurum, rezil olurum. kitap tavsiyeni dikkate alıp sevişen beyin'i okuyacağım. sonuçta ben bilmem beyin belir.
0
@cokacayipsey: dostum tamam sosyal haklarım full (ssk+yol+yemek) ama uçak biletini almaya bir aylık maaşım yetmez benim. sağolasın sen yine de :(
0
fitne fucurs olayın yanlış olmuş. bunun dışında senin bu kızı bence bar'a götürmeyi isteme sebebin onun senin içinde edindiği kutsallığı biraz baltalamak istemen. bak şimdi sen bu kıza evlenilecek kız diyorsun. kime evlenilecek kız deriz. bize masalsı bir dünya vaad eden, fazla zorlayıcı olmayan kızlara deriz değil mi? bu kızın tatlı ve fiziksel olarak da güzel oluşu ve kişiliğinin seni herhangi bir fetihe zorlamaması ve de senin kendi pasifliğinden dolayı bu kızı ulaşılmaz olarak görmen onu çok çok özel bir yere koymana yol açmış. önce bu duygulardan sıyrıl ve yeniden değerlendir bu kızı. tükürüğe de takılma derim :)
0
@sugar plum: dostum ne terk etmesi, kafamdaki şu tıskırtma meselesini bi çözebilsem iş biter benim zihinsel dünyamda. evimin kadını olur, çocuklarımın anası. o derece saygıder ve temiz bir insan. hobaz ve mümtaz, muhterem ve muteber bir kişilik. kız oğlan kız.
0
@corvus: bilemiyorum dostum. belki de dediğin gibi ona manyetizma alıp romenslere boğmam gerekiyordur. umarım maaşım yeter. yarın yatacak bakalım maaşlar zaten hayırlısıyla.
0
valla ben hatunu çok içten buldum, o anda daha çok aşık olurdum.
isterse sıçsın bardağın içine. gerçi onun yapılmışı var :D
(bkz: two girls one cup)
isterse sıçsın bardağın içine. gerçi onun yapılmışı var :D
(bkz: two girls one cup)
0
yukarıdakileri hepsini okumadım ne yalan söyliyim 30 kişi yazmış insan okuayacak onu neyse benzer şeyler söyleyebilirim dolayısıyla. Hikayedeki müşteriye mi yoksa tükürücüye mi daha çok gıcık oldum bilemiyorum. Ama kahveye tüküren yarın siz kavga ettiğinizde diş fırçanızı tuvalet fırçası olarak kullanıp sonra yerine koyabilir. Bence buradaki asıl düşünmeniz gereken şey bu. Yani kavga sonrası diş fırçalarınızı değiştirirseniz sorun yok bence. Bir de kız bayan arkadaşınızın dişleri arasında çok mu mesafe var nasıl tıskırtıyor? İlginçmiş. Ön dişleri ayrıksa onlar şanslı oluyor onu da söyleyeyim napar ne eder sizi yine tavlar o.
0
Üstteki bir üyenin de dediği gibi tahammül sınırı çok düşük bir kızmış. Ayrıca olayda müşterinin haklı olduğunu düşünüyorum, her ne olursa olsun böyle bi şey yapmak iğrenç. Onu bi kabul et önce. Günün birinde kıza en ufak bi şey söylediğinde de sana sinirlenip oraya buraya saldırmasın? Bu arada bana çok güveniyor erkek arkadaşlarıyla yaptıklarını anlatıyor demişsin, iyi ne güzel. Ama sen ona güvenebilecek misin? Ya da ne bileyim, sana sırlarını anlatıyor ya, kızı öptün dokundun ya da ne bileyim yatağa attın diyelim, bir önceki erkek arkadaşının yaptıkları aklına gelmeyecek mi? Kafayı yemeyecek misin? Bu kız sizin özelinizi de millete anlatmaz mı? Ya da sen onu kızdırdığın zaman "onun ski küçük" demez mi misal? Ya da şeyini falan ısırır ne bileyim. :) Her insanın yatak odasında yaşadığı şeyler kendinedir, bunu anlatmak çok kötü lan. :/ Sır da veremezsin buna şimdi, en yakınlarına anlatır.
0
Son durum nedır merak ettım acıkcası.okurken sesli guldum.keyıflı bı ılıskı gelısebılır.
0
@veronika: senin kafa da tam melodika! yahu tükürmesine birşey demiyorum zaten. ama işte öyle dişlerinin arasından pisçuvv diye tıskırtması çok fena. o an bir harun abi, bir merkezden haydar oldu benim için. bir erkek figürü belirdi karşım da anlıyor musun? ayhşş çok kötü oldum yine daha fazla irdeleyemiyeceğim :(
0
@hesabım silindi kırgınım modlar: dostum diş fırçalamadığım için bi sorun çıkmaz sanırım o konuda. ama küpe takıyorum.
0
@gebere jackson: dostum biraz modern ol biraz avrupai ol allasen. aklımın ucundan geçmeyen şeyler bunlar benim. sonuçta eski erkek arkadaşlarının mal varlığını santimine kadar anlattı kız bana o kadar güveniyor. bi de şöyle düşün o erkek arkadaşlarına diğerlerini hiç anlatmadı. ama bana hepsini anlattı. demek ki onlar yalan tek gerçek benim. kıps ;)
0
@ezocan: bir müşteri fena yazdı benim kıza dostum, son anda araya girip "müşterilerle bu kadar yakınlaşman doğru olmaz pelinsu(rumuz olarak böyle dedim, kızın tanınmaması içün) çabuk yerine geçmelisin tatlım" diyerekten bir tehlikeyi daha savdım. açılma meselesi içinse hala düşünüyorum. dün pazardı zaten bütün gün düşündüm, taşındım, kaşındım.
0
@based diğerlerine anlatmadığını nereden biliyorsun? şimdiden kızın dediklerine inanmaya başlamışsın yani. ayrıca medeni olacağız diye de gavatlık yapmayalım değil mi? ben olsam kıskanırdım öncekileri, kıskanmak da değil bi rahatsızlık duygusu oluşurdu en azından çok doğuluyum bebeğim napalım :(
0
@gebere jackson: ya abi şimdi tam özel detaylara giremediğim için siz de yanlış yorumluyorsunuz tabii doğal olarak. ama sonuç itibariyle bayan kişi şu an "kız oğlan kız" ve boşta. yani örfi ve ananevi bi sorun da yok ki..
0
İleride kahveni tükürüklü içmeye razı mısın*
Hatta kahven tükürüklenirken onu Harun abi modundayken suçüstü yakalamaya?
Çifte travma olur bak :)
Hatta kahven tükürüklenirken onu Harun abi modundayken suçüstü yakalamaya?
Çifte travma olur bak :)
0
derectus
Nerelisin? diye sorduklarında Trabzonluyum derim ancak toplasan bir-iki kere gitmişimdir ve en fazla belediye meydanını filan bilirim Trabzon'un.Ancak gelin görün ki sevdiceğime evlilik teklifini Trabzonda yapmak niyetindeyim. Hazırlıklar tamam, ama oraya gidince ne yapmak gerekir? nerelere gitmeliy
Nerelisin? diye sorduklarında Trabzonluyum derim ancak toplasan bir-iki kere gitmişimdir ve en fazla belediye meydanını filan bilirim Trabzon'un.
Ancak gelin görün ki sevdiceğime evlilik teklifini Trabzonda yapmak niyetindeyim. Hazırlıklar tamam, ama oraya gidince ne yapmak gerekir? nerelere gitmeliyim, ne yapmalıyım? Sabah gidip akşam dönecek şekilde bir program yapabildik, o nedenle zaman da sınırlı, araba da olmayacak. Güzelce vakit geçirip Karadeniz kıyısında da yüzüğü patlatmak niyetindeyim. Bi' el atsanız?
Ancak gelin görün ki sevdiceğime evlilik teklifini Trabzonda yapmak niyetindeyim. Hazırlıklar tamam, ama oraya gidince ne yapmak gerekir? nerelere gitmeliyim, ne yapmalıyım? Sabah gidip akşam dönecek şekilde bir program yapabildik, o nedenle zaman da sınırlı, araba da olmayacak. Güzelce vakit geçirip Karadeniz kıyısında da yüzüğü patlatmak niyetindeyim. Bi' el atsanız?
0
Bir gün içinde olacaksa bunlar yaylaya, göle gitmeyin. Merkeze uzak oralar. Ganita, Boztepe, Ayasofya Müzesi/Bahçesi, Atatürk Köşkü şimdi aklıma gelen ve merkezden uzak olmayan yerler.
0
damla cikolata
iyi geceler efenim.şindii bende şöyle bi durum var ki önemli mi önemsiz mi bilemedim bi bilene sorayım dedim.oturduğum/yattığım/eğildiğim yerden kalkınca bi baş dönmesi bi göz kararması oluyor uzunca süredir. ama eskiden çok çok nadir olur ve kısa sürerdi.ama şimdi her kalkışımda gözüm kararıyor.2
iyi geceler efenim.
şindii bende şöyle bi durum var ki önemli mi önemsiz mi bilemedim bi bilene sorayım dedim.oturduğum/yattığım/eğildiğim yerden kalkınca bi baş dönmesi bi göz kararması oluyor uzunca süredir. ama eskiden çok çok nadir olur ve kısa sürerdi.ama şimdi her kalkışımda gözüm kararıyor.2 2.5 ay gibi bi sürede yaklaşık 13 kilo verdim acaba bununla bi ilgisi olabilir mi? doktora gitmek gerekir mi? 'amaan salla yaa geçer' mi?
öyh uzun yazmışım.
şindii bende şöyle bi durum var ki önemli mi önemsiz mi bilemedim bi bilene sorayım dedim.oturduğum/yattığım/eğildiğim yerden kalkınca bi baş dönmesi bi göz kararması oluyor uzunca süredir. ama eskiden çok çok nadir olur ve kısa sürerdi.ama şimdi her kalkışımda gözüm kararıyor.2 2.5 ay gibi bi sürede yaklaşık 13 kilo verdim acaba bununla bi ilgisi olabilir mi? doktora gitmek gerekir mi? 'amaan salla yaa geçer' mi?
öyh uzun yazmışım.
0
vertigo olabilir. Aynı durum bende de oluyordu. Doktora gittim vertigo dedi. Stresli dönemlerde daha çok ortaya çıkıyor.
muhakkak bir doktora git.
muhakkak bir doktora git.
0
tansiyondan. kilo alıp vermek etkiler. çok önemli olduğunu düşünmüyorum ama doktora git bence de
0
olur öle parlamalar falan,ani kilo vermede olur,belli biyerde sabit durmadan olur.kötü beslenmeden olur.
0
@yarmasimo bildiğim kadarıyla yok öyle bişeyler.
teşekkür ederim herkese
teşekkür ederim herkese
0
leni 09
aylık 2000 tl. maaş ile haftada 5 gün çalışmak mı yoksa aylık 2800 maaş ile haftada 6 gün çalışmak mı? (çalışma koşulları vs. diğer her şey aynı)sizce hangisi daha mantıklı? siz olsanız hangisini tercih edersiniz?edit: soruyu arkadaşım için sordum. kendisi yuksek lisans öğrencisi ve kirada kalıyor.
aylık 2000 tl. maaş ile haftada 5 gün çalışmak mı yoksa aylık 2800 maaş ile haftada 6 gün çalışmak mı? (çalışma koşulları vs. diğer her şey aynı)
sizce hangisi daha mantıklı? siz olsanız hangisini tercih edersiniz?
edit: soruyu arkadaşım için sordum. kendisi yuksek lisans öğrencisi ve kirada kalıyor. (tek başına değil ev arkadaşı var.) 2800 cok iyi para ama cumartesi çalışmak da gerçekten adama koyar be abi.
sizce hangisi daha mantıklı? siz olsanız hangisini tercih edersiniz?
edit: soruyu arkadaşım için sordum. kendisi yuksek lisans öğrencisi ve kirada kalıyor. (tek başına değil ev arkadaşı var.) 2800 cok iyi para ama cumartesi çalışmak da gerçekten adama koyar be abi.
0
2800 tl panpa.
çalışmaktan bir zarar gelmez.
çalışmaktan bir zarar gelmez.
0
duruma göre değişir. ev kredisi ödüyorsam, yüksek lisans için para biriktiriyorsam, kira durumum varsa 2800.
yoksa 2000, o 2000'den daha iyi bir koşula ve maaşa geçmeyi hedeflerdim.
yoksa 2000, o 2000'den daha iyi bir koşula ve maaşa geçmeyi hedeflerdim.
0
boş vaktini nasıl geçirdiğine bağlı olarak değişir. 2 gün boş boş evde oturup zaman öldüreceksen 6 gün çalış daha fazla para kazan.
bu arada 5 günlük iş için günde 100 tl diğeri için 116 lira kazanmış olacaksın. ben olsam 6 gün çalışırdım ki zaten öyle yapıyorum :)
iş nedir ve servis yemek gibi ekstraları bilemedim ama 2000 lira düşük bir ücret gibime geldi.
bu arada 5 günlük iş için günde 100 tl diğeri için 116 lira kazanmış olacaksın. ben olsam 6 gün çalışırdım ki zaten öyle yapıyorum :)
iş nedir ve servis yemek gibi ekstraları bilemedim ama 2000 lira düşük bir ücret gibime geldi.
0
bende de aynı durum var benimki 1850ye 6 gün mü 1500e 5 gün mü sorunu . benim durumda 5 gün seçilmeli ama sende rakam büyük 2800 kesinlikle
0
Zorunda kalmadıkça Cumartesi çalışmam. Sektöre de bağlı tabii ki ama eğer sektörde bazı firmalar cumartesi çalışmıyor fakat bazıları çalışıyor ise, çalıştıran firmalar sömürüye daha açık bence.
0
Paraya ihtiyacın yoksa elbette 2000 lirayı al ve keyfine bak. Tatili parayla almak çok zor, çoğu kez imkansız.
0
800 lira fark için değer. orada tecrübelen daha sonra mesela haftada 5 gün olan maaşı da 3500 olmasa bile 3000 ya da 2800 olan bir yere geçmeye çalış.
0
arkadaşın 2000 liraya 5 gün çalışsın, 2800 liraya 6 gün çalışılacak işi de bana ayarlasın. olma mı?
0
duyuru açtığına göre 2000 lik iş işini görür. 2800 lük işe de ben girerim artık.
haha.
haha.
0
ya tamam 4 gün 800 lira ama belli bir zaman sonra o cumartesi günü çok kıymete biniyor. cuma gecesi erken yatmak, cts günü arkadaşlarla çıkamamak falan. zor olmaz mı belli bir süre sonra. birçok kişi var böyle cumartesi günü çalıştığı için şikayet eden.
0
Bırak bu açgözlüleri. Çok para ihtiyacın yoksa cumartesi candır. Pazar günüyle yetinilir mi? Üzerinde lanet var o günün. 5 güne 2000 iyi.
0
çok merak ettim cumartesi akşama kadar mı yoksa cumartesi öğlen 1e kadar mı? bence bunun da önemi var?
0
cumartesi yarım gün diye geçiyor kağıt üzerinde ama 3 ya da 4e kadar. bildiğimiz yarım değil :)
0
erkek kişisine koymuyor ctesi çalışmak ama bayanlar için büyük sorun gerçekten. arkadaşın erkek ise çalışsın, kapsın 2800ü. bayan olsaydı 5 gün yeter dicektim çünkü nasılsa 6. günde de evdi temizlikti alışverişti onlarla uğraşacaktı.
yüksek lisans yapıyor demişsin. yüksek lisansı haftaiçleri mi? ben de yüksek yapıyorum ama haftasonu da dersim oluyo =) bu açıdan bakınca da zaten haftasonu çalışamaz gibi duruyor =/
yüksek lisans yapıyor demişsin. yüksek lisansı haftaiçleri mi? ben de yüksek yapıyorum ama haftasonu da dersim oluyo =) bu açıdan bakınca da zaten haftasonu çalışamaz gibi duruyor =/
0
drgenco
aşırı hümanist, çoook liberal ve tuzu fazla kuru bi arkadaş var. kendisine şiddetin bazı durumlarda gerekli olabileceğini anlatmama yardımcı olacak bir video izletmek istiyorum. kendisi her durumda barışı savunan ve asla insanların kalplerini kırmamamız gerektiğini söyleyen bir evliya.kendisini hakl
aşırı hümanist, çoook liberal ve tuzu fazla kuru bi arkadaş var. kendisine şiddetin bazı durumlarda gerekli olabileceğini anlatmama yardımcı olacak bir video izletmek istiyorum.
kendisi her durumda barışı savunan ve asla insanların kalplerini kırmamamız gerektiğini söyleyen bir evliya.
kendisini haklı görenlerden çay rica ediyorum...
video- pornografik öğeler içermezse daha iyi olacağı kanaatindeyim.
kendisi her durumda barışı savunan ve asla insanların kalplerini kırmamamız gerektiğini söyleyen bir evliya.
kendisini haklı görenlerden çay rica ediyorum...
video- pornografik öğeler içermezse daha iyi olacağı kanaatindeyim.
0
kocası tarafından öldürülen kadınları göster.
defalarca bıçaklanan.
ağzı gözü mosmor olana dek dövülen.
sonra de ki: bu adamlar hapiste 1 hafta kalmıyor.
defalarca bıçaklanan.
ağzı gözü mosmor olana dek dövülen.
sonra de ki: bu adamlar hapiste 1 hafta kalmıyor.
0
böyle direk söyleyerek değil de video kullanmak yoluyla. film, kısa film falan da olur.
0
Yer Israil, ortodoks yahudiler ya da siyonistler, karşılarında ise evi Israilli yerleşimciler tarafından alınmış Filistinli bir kadın;
i.imgur.com
bu da 70 sene öncesi Alman NAZI partisi üyeleri, karşısında bir Yahudi;
i.imgur.com
ne kadar hayvan, empatiden yoksun olabileceğimizin kanıtı.
he bi de earthlings tarzi belgeseller var civarda.
i.imgur.com
bu da 70 sene öncesi Alman NAZI partisi üyeleri, karşısında bir Yahudi;
i.imgur.com
ne kadar hayvan, empatiden yoksun olabileceğimizin kanıtı.
he bi de earthlings tarzi belgeseller var civarda.
0
bir yarışma programı. www.youtube.com
insanlar sopa yiyeceklerini bile bile katılıyorlar. humanizm boş ;)
insanlar sopa yiyeceklerini bile bile katılıyorlar. humanizm boş ;)
0
Liveleak sitesine gir. "Cartel execution" yaz. İşini doğru yapmayanların bazen uyarılması gerektiğini gösteren bir video var, onu izlet.
0
ntv'nin beyinle ilgili bir belgeseli vardi, sanirim suclularin beyinlerinde ariza oldugunu vs. biyolojik olarak adamlarin kotu dogdugunu gosteren bir belgesel, yani herkes aslinda ozunde iyidir denilemezin bilimsel kaniti. sokakta bunlardan biri onunuzu kesse sike sike kendinizi korumaniz gerekecek zira acima veya empati gibi duygulardan da yoksunlar.
0
olmuyor olmuyor. hiçbiriniz şiddeti haklı gösteremiyorsunuz.
bazı durumlarda bazı insanlara fiziksel ve psikolojik şiddet uygulamanın gerektiğini gösteren bi video soruyorum.....
bazı durumlarda bazı insanlara fiziksel ve psikolojik şiddet uygulamanın gerektiğini gösteren bi video soruyorum.....
0
tinercilerden iki dayak yesin aklı başına gelir.
yetmezse kız arkadaşı tinercilerden iki dayak yesin bu sefer kesin aklı başına gelir.
yetmezse kız arkadaşı tinercilerden iki dayak yesin bu sefer kesin aklı başına gelir.
0
bunu neden yapmak istiyorsun peki ?
ben böyle videolar izlemem ama insanlara aşırı sevgi de beslemiyorum. insanın aklı video ile değişmez bence. hem kabul edecek mi ki böyle video izlemeyi ? zorla izletme diye bişey olmayacak sonuçta. sen fikirlerini söylersin, o da merak edip araştırabilir. hiç mi izlememiş yani insanların tahribatını içeren belgesel vs..
belki şiddet ve korku içeren sinemadan örnekler izletebilirsin. hem işin için de sanat da olmuş olur.
ben böyle videolar izlemem ama insanlara aşırı sevgi de beslemiyorum. insanın aklı video ile değişmez bence. hem kabul edecek mi ki böyle video izlemeyi ? zorla izletme diye bişey olmayacak sonuçta. sen fikirlerini söylersin, o da merak edip araştırabilir. hiç mi izlememiş yani insanların tahribatını içeren belgesel vs..
belki şiddet ve korku içeren sinemadan örnekler izletebilirsin. hem işin için de sanat da olmuş olur.
0
Adamın İNANÇlarını bir videoyla değiştirmeyi umuyorsun yani? İlginç.
Öyle bir video yok.
Arkadaşının insanları tanımadığını, fazla iyi niyetli olduğunu düşünüyorum. Ben de böyleydim. Sorunlu çocuklarla çalışarak değiştim. Artık şiddet karşıtlığından dayak cennetten çıkmadır noktasına gelmiş bulunuyorum.
Öyle bir video yok.
Arkadaşının insanları tanımadığını, fazla iyi niyetli olduğunu düşünüyorum. Ben de böyleydim. Sorunlu çocuklarla çalışarak değiştim. Artık şiddet karşıtlığından dayak cennetten çıkmadır noktasına gelmiş bulunuyorum.
0
mvpatakan
tamam hakaret etcek bazılarınız ama napalım. olur öyle şeyler arada.bide biraz uzun yazdım, derdimi anlatıyım ki sağlıklı öneriler verebilesiniz, hedefi 12 den vurabilesiniz diye.şimdi ben öyle kitap kurdu sayılmam ama yine okurum arada. son 6 aydır daha da fazla okumaya başladım. sayıda veriyim ki
tamam hakaret etcek bazılarınız ama napalım. olur öyle şeyler arada.
bide biraz uzun yazdım, derdimi anlatıyım ki sağlıklı öneriler verebilesiniz, hedefi 12 den vurabilesiniz diye.
şimdi ben öyle kitap kurdu sayılmam ama yine okurum arada. son 6 aydır daha da fazla okumaya başladım. sayıda veriyim ki anlayın ne kadar okuduğumu, sanırım 20 kitap falan okumuşumdur.(minimum)
kitap sayısı fazla değil ama okuma alışkanlığım çok iyidir bak. yani sadece 20 kitap okudum 6 ayda ama dergi,gazete ve internetten inanılmaz derecede yazı-makale vs okuyorum. ekşi sözlük,twitter,bloglar vs.
soruma geçecek olursak, açıkcası boş kitap okumaktan cok korkuyorum. zamanımı harcanmasın yok yere. he zaten otobüste okula giderken ve ders aralarında okuycam ama kötü bi kitap okuyacağıma iyi bi kitap okuyim di mi ?.
misal tolstoy' "insan ne ile yaşar" kitabından nefret ediyorum. çok büyük yazar amaiğrenç,saçma bi kitap o. okudum ama zerre bişe katmadı bana. allahtan inceydi. zaten bildiğim şeyler yazıyodu o kitapta o yüzden benim için zaman kaybı oldu. tabii bu bana göre, hemen gaza gelmeyin tolstoy a nası laf atarsın lan sen diye.
'when nietzsche wept' ve bukowski nin ekmek arası nı art arda okumuştum geçen sene, orgazm olmuştum.
sonra bukowski nin posthane ve Factotum u okudum ama hiç sevmedim. çok düz geldi ekmek arasına göre. şimdi 'Pis Moruğun Notları' nı okucam. hayırlısı.
nietzsche'nin de kendi yazdığı kitapları okumaya çalıştım ama açık söyliyim fazla anlayamadım. kapasitem yetmedi. gerçi 'böyle buyurdu zerdüşt' harika ama 2 kitabını yarıda bırakmak zorunda kaldım.(adlarını unuttum o kitapların)
bunun dışında 'yüzüklerin efendisi ve harry potter' ı yalayıp yuttum ve hastasıyım zaten. tolkien in diğer kitaplarını da okudum.
mesela agatha christie de okudum ve sevdim.(gerçi 5-6 sene önce okumuştum)
ama şöylede bişe var. bana bişe katmayacak, sırf polisiye kitap okumak istemiyorum.
tolstoy'un 'İnsan ne için yaşar' ı gibi, bişe katmaya çalışan ama zaten bildiğimi de okumak istemiyorum.
o yüzden sırf zaman geçsin diye değilde hayata dair,insanlığa dair bişeler bulabileceğim, iyi ki okumuşum diyeceğim kitaplar istiyorum.
sunay akın da çok seviyorum mesela.
ceyhun yılmaz'In şiir kitaplarını da çok sevmiştim.
tarz farketmiyor yani. yeter ki bişe katsın bana, güzel olsun.
kime göre neye göre güzeli de yukarda açıklamaya çalıştım işte. onları seven adam neleri sever ?
bide biraz uzun yazdım, derdimi anlatıyım ki sağlıklı öneriler verebilesiniz, hedefi 12 den vurabilesiniz diye.
şimdi ben öyle kitap kurdu sayılmam ama yine okurum arada. son 6 aydır daha da fazla okumaya başladım. sayıda veriyim ki anlayın ne kadar okuduğumu, sanırım 20 kitap falan okumuşumdur.(minimum)
kitap sayısı fazla değil ama okuma alışkanlığım çok iyidir bak. yani sadece 20 kitap okudum 6 ayda ama dergi,gazete ve internetten inanılmaz derecede yazı-makale vs okuyorum. ekşi sözlük,twitter,bloglar vs.
soruma geçecek olursak, açıkcası boş kitap okumaktan cok korkuyorum. zamanımı harcanmasın yok yere. he zaten otobüste okula giderken ve ders aralarında okuycam ama kötü bi kitap okuyacağıma iyi bi kitap okuyim di mi ?.
misal tolstoy' "insan ne ile yaşar" kitabından nefret ediyorum. çok büyük yazar amaiğrenç,saçma bi kitap o. okudum ama zerre bişe katmadı bana. allahtan inceydi. zaten bildiğim şeyler yazıyodu o kitapta o yüzden benim için zaman kaybı oldu. tabii bu bana göre, hemen gaza gelmeyin tolstoy a nası laf atarsın lan sen diye.
'when nietzsche wept' ve bukowski nin ekmek arası nı art arda okumuştum geçen sene, orgazm olmuştum.
sonra bukowski nin posthane ve Factotum u okudum ama hiç sevmedim. çok düz geldi ekmek arasına göre. şimdi 'Pis Moruğun Notları' nı okucam. hayırlısı.
nietzsche'nin de kendi yazdığı kitapları okumaya çalıştım ama açık söyliyim fazla anlayamadım. kapasitem yetmedi. gerçi 'böyle buyurdu zerdüşt' harika ama 2 kitabını yarıda bırakmak zorunda kaldım.(adlarını unuttum o kitapların)
bunun dışında 'yüzüklerin efendisi ve harry potter' ı yalayıp yuttum ve hastasıyım zaten. tolkien in diğer kitaplarını da okudum.
mesela agatha christie de okudum ve sevdim.(gerçi 5-6 sene önce okumuştum)
ama şöylede bişe var. bana bişe katmayacak, sırf polisiye kitap okumak istemiyorum.
tolstoy'un 'İnsan ne için yaşar' ı gibi, bişe katmaya çalışan ama zaten bildiğimi de okumak istemiyorum.
o yüzden sırf zaman geçsin diye değilde hayata dair,insanlığa dair bişeler bulabileceğim, iyi ki okumuşum diyeceğim kitaplar istiyorum.
sunay akın da çok seviyorum mesela.
ceyhun yılmaz'In şiir kitaplarını da çok sevmiştim.
tarz farketmiyor yani. yeter ki bişe katsın bana, güzel olsun.
kime göre neye göre güzeli de yukarda açıklamaya çalıştım işte. onları seven adam neleri sever ?
0
Ayfer Tunç - Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi'ni okumanız kesinlikle vakit kaybı olmayacaktır. Öneririm.
Haruki Murakami'nin İmkansızın Şarkısı da aynı şekilde. Etgar Keret de sağlam hikayeleri olan ve Türkiye'de birkaç zamandır tanınmaya başlanan bir yazar.
Kafka okudunuz mu hiç bilmiyorum, Dava da Dönüşüm de önereceğim kitapları olacaktır.
Ejderha Dövmeli Kız'ı da içeren Millenium serisi de, basit bir polisiye olmaktan çok, iyi de bir alt metni olan bir seri diye düşünüyorum. Boş boş polisiye okumak gibi olmayacaktır. Her ne kadar çok popüler vs diye başta ben de ön yargılı yaklaştıysam da, okuduktan sonra çok sevdim.
Sabahattin Ali - Kürk Mantolu Madonna da okumanızı önereceğim kitaplardan.
Haruki Murakami'nin İmkansızın Şarkısı da aynı şekilde. Etgar Keret de sağlam hikayeleri olan ve Türkiye'de birkaç zamandır tanınmaya başlanan bir yazar.
Kafka okudunuz mu hiç bilmiyorum, Dava da Dönüşüm de önereceğim kitapları olacaktır.
Ejderha Dövmeli Kız'ı da içeren Millenium serisi de, basit bir polisiye olmaktan çok, iyi de bir alt metni olan bir seri diye düşünüyorum. Boş boş polisiye okumak gibi olmayacaktır. Her ne kadar çok popüler vs diye başta ben de ön yargılı yaklaştıysam da, okuduktan sonra çok sevdim.
Sabahattin Ali - Kürk Mantolu Madonna da okumanızı önereceğim kitaplardan.
0
@sir gawain, bukowski dediğim toza sor diyor. zaten o da başucu kitabım demişti sanırım. alacağım kitaplar listesinde var. hatta işte o liste !
lolita
gurur ve önyargı
muhteşem gatsby
aptallar erken ölür
kramozov kardeşler
hayat berbat
lolita
gurur ve önyargı
muhteşem gatsby
aptallar erken ölür
kramozov kardeşler
hayat berbat
0
Halit Hüseyni - A Thousand Splendid Suns (bin muhteşem güneş)
Halit Hüseyni - The Kite Runner (uçurtma avcısı)
bir şeyler katacaktır
Halit Hüseyni - The Kite Runner (uçurtma avcısı)
bir şeyler katacaktır
0
"nietzsche ağladığında" nın yazarı Irvin Yalom'un "Divan" kitabını seveceğine eminim.. Ayrıca Nietzsche'nin Aforizmalarını tavsiye ederim.. Okumadıysan Dostoyevski'nin Suç ve Ceza'sı , Yeraltından Notlar'ı iyidir.. Ayrıca yine okumadıysan Dan Brown'un bütün kitapları okunabilir..Travenian kitaplarını önerebilirim, özellikle Şibumi iyidir(İyi ki okumuşum diyeceksin). Chuck Palahniuk tavsiye edebilirim (Dövüş Klübü vs.)
0
@bi mekan, teşekkürler öneriler için.
kafka yı okumadım ama okucam,evet.
ejderha dövmeli kızın ilk filmini izledim hollywood yapımı çok sevdim hikayeyi, hatta dayanamayıp avrupa yapımı 3 serisinide izlicektim ama siz öneriyosanız önce kitaplarını okurum. aynı şekilde game of thrones' u da mesela dizisini izlicektim ama ekşide çok fazla övmüşler romanı, o yüzden romanları okuyup sonra izlerim diziyi.
@kalemmüdürü, bak mesela mezarlarınıza tüküreceğim i de izliyeceğim filmler arasında not almıştım ama onunda mı kitabı çok iyiymiş ? :D:D onuda okiyim o zaman teşekkürler.
kafka yı okumadım ama okucam,evet.
ejderha dövmeli kızın ilk filmini izledim hollywood yapımı çok sevdim hikayeyi, hatta dayanamayıp avrupa yapımı 3 serisinide izlicektim ama siz öneriyosanız önce kitaplarını okurum. aynı şekilde game of thrones' u da mesela dizisini izlicektim ama ekşide çok fazla övmüşler romanı, o yüzden romanları okuyup sonra izlerim diziyi.
@kalemmüdürü, bak mesela mezarlarınıza tüküreceğim i de izliyeceğim filmler arasında not almıştım ama onunda mı kitabı çok iyiymiş ? :D:D onuda okiyim o zaman teşekkürler.
0
ilk önce otostopçunun galaksi rehberi ile başlamak istiyorum.
ardında şeker portakalı, güneşi uyandıralım, delikanlı üçlemesi ile vurmak istiyorum çoçuk romanı olarak gelebilir ilk başta ama çok iyidir bu üçleme ve bu kiplarını yazan yazarın diğer kitağları kayığım rosinha yı okumuş gali iyidir buda.
aziz nesin var kafana göre takıl ondan iyidir.
fantatis edebiyatını geliştir. fantastik edebiyat hayal gücünün ölmemesini sağlar.
dostoyeski bulada ve kumarbaz ile başla suç ve ceza kamamzov kardeşler ile devam et diğer kiyaplarınıda oku tabi
başka steinback ti galiba fareler ve insanlar önemli dir oku bence.
cervantes don kişot mutlaka oku ( yapı kredi yayınların çıkanı al en iyiysi buymuş )
tiyatro oyunları kitpları oku farklı tarzda okuma olur iyi gelir. geçenlerde masanında altında'yı okudum çok hoşuma gitmiştmişti. şu an birde bulgar oyunları diye kitap var otobüs oyununu okuyorum onuda alabilirsin.
yalomun nietzche ağladığında kitabı var divan var bu kitapların çıktığı ayrıntı yayınları ( seveceğini düşünüyorum bu yayın evini :) )kitaplarına bak iyidirler.
kitap alırken bu arada yayınevleri araştır bazıları çok kötü
mesela ben ithakinin kitaplarını okuyamıyorum edger alen poe nun bütün öyküleri kitabı hediye gelki okuyamaadım öyle duruyor. stephen king ten uzak dur her ne kadar bir kaç kitabı iyiysede boş zaman harcatır.
bunlar şimlik yeterlidir sanırım. bu arada nadir kitap.com diye ucuz kitap satan yer var ben kullanıyorum sorun olmadı hiç.
ardında şeker portakalı, güneşi uyandıralım, delikanlı üçlemesi ile vurmak istiyorum çoçuk romanı olarak gelebilir ilk başta ama çok iyidir bu üçleme ve bu kiplarını yazan yazarın diğer kitağları kayığım rosinha yı okumuş gali iyidir buda.
aziz nesin var kafana göre takıl ondan iyidir.
fantatis edebiyatını geliştir. fantastik edebiyat hayal gücünün ölmemesini sağlar.
dostoyeski bulada ve kumarbaz ile başla suç ve ceza kamamzov kardeşler ile devam et diğer kiyaplarınıda oku tabi
başka steinback ti galiba fareler ve insanlar önemli dir oku bence.
cervantes don kişot mutlaka oku ( yapı kredi yayınların çıkanı al en iyiysi buymuş )
tiyatro oyunları kitpları oku farklı tarzda okuma olur iyi gelir. geçenlerde masanında altında'yı okudum çok hoşuma gitmiştmişti. şu an birde bulgar oyunları diye kitap var otobüs oyununu okuyorum onuda alabilirsin.
yalomun nietzche ağladığında kitabı var divan var bu kitapların çıktığı ayrıntı yayınları ( seveceğini düşünüyorum bu yayın evini :) )kitaplarına bak iyidirler.
kitap alırken bu arada yayınevleri araştır bazıları çok kötü
mesela ben ithakinin kitaplarını okuyamıyorum edger alen poe nun bütün öyküleri kitabı hediye gelki okuyamaadım öyle duruyor. stephen king ten uzak dur her ne kadar bir kaç kitabı iyiysede boş zaman harcatır.
bunlar şimlik yeterlidir sanırım. bu arada nadir kitap.com diye ucuz kitap satan yer var ben kullanıyorum sorun olmadı hiç.
0
gurur ve önyargı'yı bence o listeden çıkar. muhteşem gatsby'i ön sıralara al. mario puzo okumak istiyorsan "bilindik hikaye" diye es geçme, baba'yı oku. bu arada çok klasiklerden gidiyosun. yaş kaç? belirli bir yaş dönemi var, sanata ucundan bulaşan tüm insanlarla aynı filmleri izlediğin, aynı kitapları okuduğun, aynı müzikleri dinlediğin. sanırım o yaşlardasın. yaş ilerledikçe belirli bir tarz bulur, derinlere inersin. okumaya devam.
0
@godless Dostoyevski'nin Suç ve Ceza yı okudum ve evet harika bi kitap. kesinlikle diğer kitaplarını okuyacağım.Chuck Palahniuk u da tavsiye etmişlerdi önceden. ve diğer önerilerini de kaydettim, artık sırayla okurum.
okula giderken ve okulda çok fazla boş vaktim olduğu için tüm önerilenleri okuyacağıma eminim.
okula giderken ve okulda çok fazla boş vaktim olduğu için tüm önerilenleri okuyacağıma eminim.
0
Millenium serisinin filmleri, kitapların yanında hiç kalıyor bence. Kitaplardaki alt metnin onda birini vermekte başarılı değildi hollywood filmi, ayrıca birçok ayrıntıyı atlayıp-değiştirmişler. İsveç yapımını henüz izlemedim, o konuda yorum yapamayacağım.
0
Chuck Palahniuk'in kitaplarını tavsiye ederim. Sanki seversin gibime geliyor.
0
@sir gawain, yaş 21
@hitsumo
şeker portakalı, güneşi uyandıralım, delikanlı üçlemesini çok kücükken okumuştum ve onu okumaktan aldığım keyfi hiç bişeyden almadım. müthiş bi deneyimdi o yaşta öylesine harika bişe okumak.
aziz nesin in sadece 'Şimdiki çocuklar harika' sını okudum orta okulda. iyiydi ama müthişti diyemem sanırım. gerçi kitabı hatırlıyorum çok iyiydi ama şu an için listemde alt sıralarda aziz nesin. türk olarak uğur mumcu okuyorum yavaş yavaş. ondan sonra geçerim sanırım. hatta orhan pamuk var sırada. onunda iki kitabını okumuştum, cüce nin olduğu kitap şimdi unuttum adını, iyiydi o.
fareler ve insanlar'ı ve don kişot u okudum orta okulda.
stephen king, shining i okumuştum ve çok sevmiştim ya.sanırım yine orta okuldaydım ve epey tırsmıştım okurken, güzeldi yani.
uzak durmiyim bence :)
farklı tarzda oku önerin güzel gerçekten. ama önce bu önerilerden gözüme kestirdiklerimi okuyim. sonra geçerim farklı tarzlara.
@hitsumo
şeker portakalı, güneşi uyandıralım, delikanlı üçlemesini çok kücükken okumuştum ve onu okumaktan aldığım keyfi hiç bişeyden almadım. müthiş bi deneyimdi o yaşta öylesine harika bişe okumak.
aziz nesin in sadece 'Şimdiki çocuklar harika' sını okudum orta okulda. iyiydi ama müthişti diyemem sanırım. gerçi kitabı hatırlıyorum çok iyiydi ama şu an için listemde alt sıralarda aziz nesin. türk olarak uğur mumcu okuyorum yavaş yavaş. ondan sonra geçerim sanırım. hatta orhan pamuk var sırada. onunda iki kitabını okumuştum, cüce nin olduğu kitap şimdi unuttum adını, iyiydi o.
fareler ve insanlar'ı ve don kişot u okudum orta okulda.
stephen king, shining i okumuştum ve çok sevmiştim ya.sanırım yine orta okuldaydım ve epey tırsmıştım okurken, güzeldi yani.
uzak durmiyim bence :)
farklı tarzda oku önerin güzel gerçekten. ama önce bu önerilerden gözüme kestirdiklerimi okuyim. sonra geçerim farklı tarzlara.
0
yarmasimo
Sürüklemek, dosyadan arşive ekle komutu vermek gibi yolları denedim ama hayır. Olmuyor. Vallahi olmuyor. Ben beceriksiz değilim, onda bir sorun olmalı :(
Sürüklemek, dosyadan arşive ekle komutu vermek gibi yolları denedim ama hayır. Olmuyor. Vallahi olmuyor. Ben beceriksiz değilim, onda bir sorun olmalı :(
0
eklemek istediğin şarkıya sağ tıklayıp 'itunes ile aç' demeyi denediniz im?
0
ermanen
Huzurlu iken hep mutlu muyuzdur?Mutluyken hep huzurlu muyuzdur?Bunlar ayrı düşebilir mi? Nedir, ne değildir sizce...
Huzurlu iken hep mutlu muyuzdur?
Mutluyken hep huzurlu muyuzdur?
Bunlar ayrı düşebilir mi? Nedir, ne değildir sizce...
Mutluyken hep huzurlu muyuzdur?
Bunlar ayrı düşebilir mi? Nedir, ne değildir sizce...
0
ilk kez kıza çıkma teklif ettiğimde reddedildim mutsuzdum sanırım ama nedense bir huzur vardı içimde.
0
Huzur anlıktır,o huzurun verdiği mutluluk ise daha uzuE süreli daha farklıdır.Eğer yağtığın şeyden mutluysan fakat içten içe huzursuzsan mutluluğunda uçup gidebilir.Çünkü huzur mutluluğu kemiren bir faredir
0
Mutlulukla mutsuzluk arasında geniş bir alan var çoğumuzun salındığı. mutluluk süregiden bir duygu değil çünküm, anlık, saf. o alanda da huzur var. ya da yok.
0
poseidon1
Neden öyle tuhaf bi model, hep kirli yağlı gibi duruyor bide. Kafasında bişimi var onun, bi rahatsızlığı filan varda onumu gizlemeye çalışıyor o saçşekliyle???
Neden öyle tuhaf bi model, hep kirli yağlı gibi duruyor bide. Kafasında bişimi var onun, bi rahatsızlığı filan varda onumu gizlemeye çalışıyor o saçşekliyle???
0
bence kitaptan başı kalkmadan ölümüne çalışan insan havası vermeye çalışıyor kendine.
0
Saçları normal? Hiçbir şey yapılmazsa o hale gelen saçlar var. Saçın yapısıyla alakalı.
0
uhrevi alemle fazla aşır, neşir oluyor. kendini mümin bi şahıs olarak görüyor olabilir; ama kazın ayağı öyle değil.
çok kurcalıyor. başına gelecek var.
bi de kullandığı şampuandan da olabilir.
çok kurcalıyor. başına gelecek var.
bi de kullandığı şampuandan da olabilir.
0
zoyee
68 kuşağını,devrimcileri en iyi anlatan sanat akımı nedir? ya da o dönemlerde ortaya çıkmış sanat akımları?
68 kuşağını,devrimcileri en iyi anlatan sanat akımı nedir? ya da o dönemlerde ortaya çıkmış sanat akımları?
0
edebiyat sanat türü.. ben akım olarak soruyorum öncesi fütürizm mesela faşizm kaynaklı bir akım sonra sürrealizm 20lerde falan...
0
gijilti
mail grubu, forum vb...bazı yerler buldum ama hareket yok.bilgi ve dosya paylaşımı, özlük hakları vb. konuların görüşüldüğü...
mail grubu, forum vb...
bazı yerler buldum ama hareket yok.
bilgi ve dosya paylaşımı, özlük hakları vb. konuların görüşüldüğü...
bazı yerler buldum ama hareket yok.
bilgi ve dosya paylaşımı, özlük hakları vb. konuların görüşüldüğü...
0
Türkçe öğretmenleri için: turkcedersi.gen.tr
Ziyadesiyle vardır her branş için.
Ziyadesiyle vardır her branş için.
0
ya ben lan neyse
matematik sorusu sormayacağım. aklımda olan bir şeyi paylaşmak istiyorum. sizin de fikirlerinizi merak ediyorum.biz de öğrenci sbs ye lys ye kpss ye ales e... ve diğer sınavlara hazırlanırken aslında matematik çalışmıyor gibi geliyor bana.öğrenci oturup gireceği sınavdaki matematiğin soru tarzlarına
matematik sorusu sormayacağım. aklımda olan bir şeyi paylaşmak istiyorum. sizin de fikirlerinizi merak ediyorum.
biz de öğrenci sbs ye lys ye kpss ye ales e... ve diğer sınavlara hazırlanırken aslında matematik çalışmıyor gibi geliyor bana.
öğrenci oturup gireceği sınavdaki matematiğin soru tarzlarına çalışıyor. örneğin lys de her sene kesintisiz olarak bir bölünebilme problemi geliyor. (geliyor mu bilmiyorum. geliyor farzedelim) her sene sadece rakamlar değişiyor. ya da aynı problemin başka bir parametresi soruluyor. öğrenci de oturup bu sorunun nasıl çözüleceğini ezbeliyor, önüne benzer problemler geldiğinde başrılı da oluyor. aynı şekilde her sene gelen hız soruları, yahut sadeleştirme soruları da böyle.
bence buna matematik çalışmak denilmez. olsa olsa soru ezberlemektir bu. yahut sorunun nasıl çözüldüğünü ezberlemek. yani bizde "matematik çalışıyorum" diyen öğrenci aslında ezber yapıyor. bunları sınavlara hazırlık süreçleri için söylüyorum.
ne dersiniz? gerçekten böyle değil mi?
biz de öğrenci sbs ye lys ye kpss ye ales e... ve diğer sınavlara hazırlanırken aslında matematik çalışmıyor gibi geliyor bana.
öğrenci oturup gireceği sınavdaki matematiğin soru tarzlarına çalışıyor. örneğin lys de her sene kesintisiz olarak bir bölünebilme problemi geliyor. (geliyor mu bilmiyorum. geliyor farzedelim) her sene sadece rakamlar değişiyor. ya da aynı problemin başka bir parametresi soruluyor. öğrenci de oturup bu sorunun nasıl çözüleceğini ezbeliyor, önüne benzer problemler geldiğinde başrılı da oluyor. aynı şekilde her sene gelen hız soruları, yahut sadeleştirme soruları da böyle.
bence buna matematik çalışmak denilmez. olsa olsa soru ezberlemektir bu. yahut sorunun nasıl çözüldüğünü ezberlemek. yani bizde "matematik çalışıyorum" diyen öğrenci aslında ezber yapıyor. bunları sınavlara hazırlık süreçleri için söylüyorum.
ne dersiniz? gerçekten böyle değil mi?
0
kısmen doğru kısmen yanlış. şimdi öğrenci bir sorunun nasıl çözüldüğünü biliyor olsun diyelim. olasılık sorusu olsun o da. ki onlar da fiks olur o sınavlarda. sen o öğrenciye "şurada şunun permutasyonunu niye aldın" diye sorduğunda mantığını açıklayamıyorsa ezberlemiştir. açıklayabiliyorsa sorun yok, soruların fiks olması da onun sorunu değil eğitim ve sınav sisteminin sorunu.
0
ortalama öğrenci böyle, matematik bana sorarsan ilkokulda öğrenilir gerisi yalan.
0
matematik öğrenmede "procedural learning" ve "conceptual learning" diye iki kavram var. procedural learning adı üstünde bir sorunun çözülme şeklini öğrenmeye dayalı bir method. üniversiteye hazırlananların yüzde 95 inin yaptığı ve yapmaları gereken şey. o yüzden yadırgamamak lazım. conceptual knowledge ise "nasıl" sorusuna odaklanan bir öğrenme çeşidi.
mesela hız probleminde neden zaman ile hız çarpıldığında yolu elde ettiğini açıklayabilmek, iki kesri birbirine bölerken neden ikinciyi ters çevirip çarptığını açıklayabilecek kıvama getirmeye odaklanır öğrenciyi.
yeni constructivist müfredatta yerleştirilmeye çalışılan sistem bu. ancak sıra çoktan seçmeli sınavlara gelince bu sistemde yetişen öğrenci çuvallayabiliyor. bu yüzden öğrenci tarafından pek benimsenen bir şey değil. öğrenci ezberleyip geçmeyi tercih ediyor çünkü daha kolay ve kendi hedefine yönelik.
aslolan prosedür ve kavramsal öğrenmeyi bir arada sağlayabilmek ancak inanın o kadar kolay bişi değil. öğretmenlerde ve sistemin kendisinde kökten bi değişiklik olması lazım.
mesela hız probleminde neden zaman ile hız çarpıldığında yolu elde ettiğini açıklayabilmek, iki kesri birbirine bölerken neden ikinciyi ters çevirip çarptığını açıklayabilecek kıvama getirmeye odaklanır öğrenciyi.
yeni constructivist müfredatta yerleştirilmeye çalışılan sistem bu. ancak sıra çoktan seçmeli sınavlara gelince bu sistemde yetişen öğrenci çuvallayabiliyor. bu yüzden öğrenci tarafından pek benimsenen bir şey değil. öğrenci ezberleyip geçmeyi tercih ediyor çünkü daha kolay ve kendi hedefine yönelik.
aslolan prosedür ve kavramsal öğrenmeyi bir arada sağlayabilmek ancak inanın o kadar kolay bişi değil. öğretmenlerde ve sistemin kendisinde kökten bi değişiklik olması lazım.
0
Soru ezberleyen insanlar var bunlara gerizekali diyoruz ama soru ezberledimleri için iyi yerlere gidiyorlar
Birde sorunun çözüm yolunu kendi oluşturanlar var bunlara akıllı denir, çoğu çalışmaz
Birde sorunun çözüm yolunu kendi oluşturanlar var bunlara akıllı denir, çoğu çalışmaz
0
Bir kere bu tür merkezi sınavlarda çoğunlukla çözümü ezberlemekle hallolacak sorular çıkmaz. bir noktada akıl yürütme, blgiyi işleme, yaratıcı olma gerektiren sorular hazırlanır. yoksa halihazırda başarılı öğrencilerin iyi ezberciler olduğu sonucu çıkar ki ben kendi izlenim ve gözlemlerime dayanarak yok öyle bir şey diyorum. bakın kpss'nin senelerce süründürdüğü insanlara. çoğu sınav zor, çalışsan bile acayip sorular çıkıyor, sorularla eğitim hedefleri paralel değil filan diyecektir ama traş.
özetle, ezberle peynir gemisi yürümez.
özetle, ezberle peynir gemisi yürümez.
0
giga1905
"sorunsal" ne arkadaş yaaa? kim çıkardı bu lafı. sözlükteki ilk nerde gördünüz ? var mı bunun isim babası filan ?
"sorunsal" ne arkadaş yaaa? kim çıkardı bu lafı. sözlükteki ilk nerde gördünüz ? var mı bunun isim babası filan ?
0
+sal yapım eki olarak kullanılmış ki bu ek türkçe değil diye biliyorum batı dillerinden uydurulmuş bir ek. nişanyan sözlük'te +sal eki için "+sAl ekinin isim yapımında kullanılması keyfidir." diye belirtmekte ki üniversiteyken hocamız da bunu söylemişti. bir de bu ek için şunlar da belirtilmiştir:
"Muhtemelen Fr universel (evrensel) sözcüğünün son hecesinden serbest çağrışım yoluyla türetilmiştir.
Halen işlek olduğu için türevlerin çoğu gösterilmedi."
"Muhtemelen Fr universel (evrensel) sözcüğünün son hecesinden serbest çağrışım yoluyla türetilmiştir.
Halen işlek olduğu için türevlerin çoğu gösterilmedi."
0
12 yıldır sözlükte var olan bilhassa ilk dört beş yıldan sonra sıktığı için ve her bi şeye sorunsal denmesinin önüne geçilebilmesi için alınan kınama tarzı önlemlerle beyaz çorap giyen misali azalarak bitmeye yüz tutan sözcük.
0
Sevan ustaya göre, kelime ilk olarak 1976 yılında Birikim dergisinde kullanılmış:
www.nisanyansozluk.com
www.nisanyansozluk.com
0
