Giriş
(5)

neden kahramanlar yetim/öksüz oluyor?

pinkpeony
sb.
sb.
0
pinkpeony
(28.02.18)
Çünkü ailen olursa en büyük zaafın onlar olur. Sevgili de yapamazsın.

Düşmanlarına açık hedef olurlar ondan.
0
arockm
(28.02.18)
Sempati yapin diye, zenginler kotu fakirler iyidir gibi bir sey bu.
0
Traveller
(28.02.18)
masallar topluma mesaj verme kaygılıdır. kahramanların yetim/öksüz oluşuyla okuyana/dinleyene ''yalnız olsan da, kimsen olmasan da hayat karşısında güçlü olabilirsin. insan isterse her şeyin üstesinden gelebilir'' gazı verir. tüm masallar, destanlar ve hikayeler bunun üzerine kurulmuştur..
0
Fayfa
(28.02.18)
@acemi, süper kahramanları sormuyorum illa ki. harry potter da bir kahraman mesela. ayrıca batman de yetim ve öksüz. süpermen de. deadpool’u bilmiyorum.
0
🌸pinkpeony
(28.02.18)
Sorduğunuz soru çok mantıklı. Cevabı ise "öykü"nün temel yapısından ileri geliyor. Aristo'nun temellerini attığı öykü kuramı bir çatışmaya dayalı kurulmuştur. Bu çatışma iç veya/ve dış kaynaklı olabilir. Kahramanı kahraman yapan şey onun mücadele ederek bir başarıya ulaşmasıdır. Bu iç mücadelede kullanılan argümanlar ise maneviyat ve maddiyattır. Genelde o yüzden kahramanlar yoksul, yetim, öksüz veya zor şartlardan gelmiş karakterler oluyor. Kahramanlar başarıya ulaşırken, siz onu izlediğinizde iç mücadelesini de takdir ediyorsunuz. Kahramanın kahraman olabilmesi için çatışmalardan galip çıkması gerekir. Bir nevi eksiden başlamak hayata. Öykünün temel yapısı da eksiden artıya doğru gider. Bugün tüm klasik kitaplar ve klasik filmlerde aynı öykü yapısını şablon olarak kullanır. İzlediğiniz filmlere ve okuduğunuz kitaplara bu açıdan bakarsanız fark edersiniz. Robert Mckee film ne demek sorusuna, sinemadan çıktığınızda "işte hayat böyle bir şey" cevabını verip vermediğinize göre sorgular. Hayatta da dürtülerimiz fakir çocukların, yetim çocukların başarıya ulaşmasını takdir eder.
0
Khalkedon
(01.03.18)
(18)

Dış görünüşe erkekler mi daha fazla bakıyor kadınlar mı?

Revia
Bence açık ara kadınlar. tipsiz erkekle olan kız sayısı çok az iken. tipsiz kızla çıkan yakışıklı erkek sayısı azımsanmayacak kadar fazla.
Bence açık ara kadınlar. tipsiz erkekle olan kız sayısı çok az iken. tipsiz kızla çıkan yakışıklı erkek sayısı azımsanmayacak kadar fazla.
0
Revia
(28.02.18)
Kadınlar.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(28.02.18)
erkekler. bu genel bi bilgi sanıyordum?
0
altin yumurtlayan lavuk
(28.02.18)
Erkekler daha çok bakmak zorunda bence. Kız bana tipsiz geliyosa kalkmıyo lan zaten, nası birlikte olabilirim onla?

Öte yandan kadınlar trol tipli bi adamla bile yatabilirler.
0
noluyo yaa
(28.02.18)
bence fark yok. sonuca bakarak çıkarımda bulunamazsın. çünkü seçimi kadınlar yapıyor erkekler değil. biz erkekler seçen tarafta olsaydık işler çok farklı olurdu.
0
lazpalle
(28.02.18)
bence kadınlar.erkekler için önemli olduğunu düşünmüyorum. erkekler için kadında kilonun da çok önemli olmadığını düşünüyorum. (obez olmadıkça -ki onun da alıcısı var muhakkak)
0
naksidil
(28.02.18)
@altin yumurtlayan lavuk: öyle biliniyor ama aslında tam tersi.
0
🌸Revia
(28.02.18)
herkes bakar. fark yok
0
MaNOfTheYear
(28.02.18)
Revia, erkeklerin kadında paraya, güce, statüye baktığı herhangi bir örnek görmedim hayatımda. ama tam tersi kadınlarda 10larca defa şahitlik ettim.
0
altin yumurtlayan lavuk
(28.02.18)
eğitim en üst düzeyde, para ve araba durumu iyi. peki ben niye bulamıyom mk?
0
🌸Revia
(28.02.18)
Arkadaşlar dünden beri dalga mı geçiyorsunuz, kafanız mı güzel anlamadım.

Tabii ki erkekler çok daha şekilci. Ha tipe bakan kadın yok mu? Tabii ki var. Tipe bakmayan erkek yok mu? Tabii ki var. Ama genel olarak erkekler görselliğe çok daha fazla önem veriyor. Kadınlar ise karakterden, başarıdan, mizah anlayışından, paradan vb. etkilenmeye çok daha meyilli. Tipsiz erkeklerin yanında manken gibi kız görme olasılığı çok daha yüksekken tam tersi daha zor. Yok demiyorum ama çok zor.

Yüzyıllardır kadınlara hep güzel olun güzel olun baskısı uygulanıyor, kozmetik, moda sektörü hep kadınlara çalışıyor. Çirkin kadınlar çirkin erkeklerden kesinlikle çok daha zor bir hayat yaşıyor bu dünyada. Bunu görememek için kör olmak lazım herhalde.
0
i m cool with that
(28.02.18)
Tamam arkadaşlar ben yanılıyorum, erkekler kadınların akademik geçmişleri, kariyerleri, zekasıyla falan daha çok ilgileniyor. Güzel bir çift memeye popoya ruhunu satmaları, sırf kız güzel diye yıllarca kezbanlıklarını çekmeleri falan hep şehir efsanesi.

Kadınlar da hep top model gibi adamlarla birlikte oluyor zaten. Bunca yamuk yumuk herifle çıkan kadın hep ilüzyon.
0
i m cool with that
(28.02.18)
kadınlar tabi ki. sorulması bile saçma:)
0
nothing in my way
(28.02.18)
Edebi eserlerin neredeyse %90’ı erkeklerin kadın güzelliğini övmesi üzerine kurulu. O şiirler, o şarkılar, ahu gözler, al dudaklar, ok gibi kirpikler bla bla bla. Adamlar binlerce yıldır kadın güzelliğiyle sarhoş olmuş, bu uğurda savaşlar çıkmış, imparatorluklar yıkılmış.

Erkek yakışıklılığını öven kadın sanatçılar mı daha fazla, yoksa kadın bedenini öven erkek sanatçılar mı?
0
i m cool with that
(28.02.18)
beş kadından biri dış görünüşe önem veriyosa beş erkekten 4 buçuğu dış görünüşe önem veriyo
0
pinkpeony
(28.02.18)
Başlangıçta her iki taraf da önem veriyor. Ancak uzun vadede kadınlar için başka şeyler ağır basıyor dış görünüş iyi tanıdığınız birisi için neredeyse önemsiz oluyor. Erkekler içinse kadının dış görünüş her daim önemli gibi.
0
goodz
(28.02.18)
tabi ki kadınlar. 120 kilo erkeğin yanında sağlam hatun gördünüz mü hiç? 120 kilo kadınların yanında nice delikanlılar saf tutuyor lakin.
0
fake cocuk
(03.03.18)
kesinlikle erkekler. ben bana ilgi duyan birini gördüğümde ciddi anlamda şok oluyor ve ultra özgüvensizlik belirtisi göstererek kendisine de "NASIL YAA?" diyorum. bi insan öpüşürken "ulan bu kız benim neyimi seviyo" deyip kızın adına kendinden tiksinir mi amk.

bence tartışmaya açık dahi değil bu konu. tabii ki her insan kendince güzel bulduğu birine ilgi duyar ama "göte kitlenme" bizde çok daha büyük öneme sahip. kadınlar dış görünüş konusunda seçici olsaydı ben herhangi bir kadının 100 metre yakınına yaklaşamazdım muhtemelen.

@fake cocuk, tam olarak bu bahsettiğin ilişkiyi yaşadım bmi'ye göre obez sınıfında olan erkek olarak. arabam veya evim yok. öğrenciyim, anamdan babamdan harçlık alıyorum. karşı tarafa sevgim ve kamaşenkom haricinde verebileceğim gerçekten hiçbir şeyim yoktu. olunca oluyor, imkansız değil. ben de hala anlamıyorum nasıl oldu ama oldu yani.
0
der meister
(03.03.18)
e bana nick birakmamissiniz +1
0
pinkpeony
(03.03.18)
(5)

fondöten sorusu

dedim ben sana
sevgili duyurunun güzel ve bakımlı kadınları,t bölgesi yağlı cilt tipime uygun, yarı kapatıcılığı olan, yüzümde kalıp gibi durmayan, günlük kullanıma uygun, en fazla günde bir kez uygulama tekrarı isteyen, f/p açısından iyi, abartı yüksek fiyatlı olmayan fondöten arayışındayım. siz ne kullanıyorsunu
sevgili duyurunun güzel ve bakımlı kadınları,

t bölgesi yağlı cilt tipime uygun, yarı kapatıcılığı olan, yüzümde kalıp gibi durmayan, günlük kullanıma uygun, en fazla günde bir kez uygulama tekrarı isteyen, f/p açısından iyi, abartı yüksek fiyatlı olmayan fondöten arayışındayım. siz ne kullanıyorsunuz? memnun musunuz? estee lauder double wear öneriyorlar denesem mi acaba? teşekkürler.
0
dedim ben sana
(28.02.18)
double wear nude'u merak etmistim, ama mac face and body'm var bir suru, o yuzden alnim ve burnum parlasa da bitirmeye calisiyorum. bence dw nude'a bir bakiverin.
0
e haliyle
(28.02.18)
double wear yüzdeki her şeyi kapatan bu nedenle kusurlu ciltler için önerilen bir fondöten, kalıp gibidir yani ve aradığın özelliklere hiç uymuyor. mac face and body olabilir.
0
pinkpeony
(28.02.18)
Zamaninda bir cok pahali markayi deneyip delirmis para sacmis biri olarak hala tek sabit kullandigim ve herkesin sordugu fondotenim yves rocher'in "kusursuz ten likit fondoten"i. Sungeri hafif islattiktan sonra yuzune uyguladiginda kusursuz oluyor. Bence yanina sungerini al ve yves'e gidip bir dene.
0
goochie goochie
(28.02.18)
Lancome'un Miracle Air de Teint fondotenini çok başarılı buluyorum ve ben de T bölgesinde yağlanma sorunu olan biri olarak uzun süredir rahatsız olmadan kullandım.
0
a day at the races
(28.02.18)
Mac face and body parlak bitişli bir fondoten olduğu için beklentilerini karşılayacağını sanmıyorum. Karma ciltli biri bu fondoteni transparan pudra geçmeden kullanamaz.

Lancome'u (bir üstte bahsi geçen) annem kullanıyor ve ben de başarılı buldum, güzel bir aydınlık veriyor ancak pahalı. Ben Estee Lauder cushion stick kullanıyorum, morhipo'da indirimde şu an (kullandığım Mac fondotenden ucuz). Yüzünde bariz bir sorun yoksa, sadece daha canlı ve eşit dursun istiyorsan bunu deneyebilirsin. Kendi süngeriyle uygulandığı için maske olayı hiç olmuyor, süngeri çıkarıp yıkayabiliyorsun.
0
kayranin kedisi
(28.02.18)
(4)

Hadi gözümüzün önünde ne varsa çekelim paylaşalım.

shenergy
Benim trafiğim çok tatlı mesela. https://i.hizliresim.com/nOb6JN.jpg
Benim trafiğim çok tatlı mesela.

i.hizliresim.com
0
shenergy
(27.02.18)
@shenergy, arab ford focus, style paket mi?
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(27.02.18)
@üğpoıuy rize'de öğretmen misin :)
0
burya
(27.02.18)
diye yazdim ama hep yalan
(27.02.18)
florya yeşilköy arası. tanıdım.
0
pinkpeony
(27.02.18)
(6)

Antep'ten ne alinir?

balpolen
Benim bir listem var tabi arkadaslar ama belki atladigim seyler vardir. Antepten neler alinir arkadaslar?
Benim bir listem var tabi arkadaslar ama belki atladigim seyler vardir. Antepten neler alinir arkadaslar?
0
balpolen
(24.02.18)
(bkz: yemeni)
0
iddaaci
(25.02.18)
baklava alinir <3 mis gibi boyle. kaymakli olanlarindan alacaksin :) 4-5 gun icinde en gec yemen lazim, oda sicakliginda tutuluyorlar :) yemeden once mikrodalgada 2-3 saniye isitsan hele ayni antepteki tadi aliyorsun <3 <3 <3
0
fakyoras
(25.02.18)
Yesil zeytin
0
corcinyo
(25.02.18)
listeni paylaşsana.
0
pinkpeony
(25.02.18)
antep resimlerine bakıyorum bazen, katmer, lahmacun, balcan kebabı diye dönüşümlü olarak paylaşıp duruyorlar. bunlardan yiyebilirsin. ha birde koruk turşusu.
0
for day to break
(25.02.18)
Salça
Fıstık
Baharat
Baklava
0
hernezıkkımsa
(25.02.18)
(15)

25 yaş ve üstü olanlara soruyorum?

Amaranta ursula
Kendinizden sonraki neslin/jenerasyonun sizinkine oranla daha apolitik daha "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantığında olduğunu düşünüyor musunuz? Yaşla beraber yanıtlarsanız sevinirim.
Kendinizden sonraki neslin/jenerasyonun sizinkine oranla daha apolitik daha "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantığında olduğunu düşünüyor musunuz?

Yaşla beraber yanıtlarsanız sevinirim.
0
Amaranta ursula
(23.02.18)
Evet
27
0
benaslindayohum
(23.02.18)
ben şahsen artık öyleyim. sinirlenip geçiyorum en fazla. yaş 25
0
blacksky
(23.02.18)
daha çok salak olduklarını düşünüyorum.
0
attila
(23.02.18)
ben 25 yaşındayım da bizim ve daha büyük neslin de kayda değer bir politizasyonunu görmedim. hiçbir fark göremiyorum. öncekiler de apolitik ve benciydi, sonrakiler de öyle olacak.
0
doxanikee
(23.02.18)
bir fark göremiyorum. 27.
0
jangbogo
(23.02.18)
Benden sonraki, onceki veya kendi neslimin neyi nasil yaptigiyla cok ilgilenmiyorum, merakta etmiyorum.
25
0
purple rain
(23.02.18)
@doxanikee +1

ek olarak, insanlar artık daha da bireyci oluyorlar, türkiye'de daha geç oluyor ama oluyor. apolitik olmayanların da bilgisizce politize olduklarını düşünüyorum ben. farklı fikirleri aynı zihniyetle savunuyorlar, aynı saldırganlık, aynı sağırlık, aynı argümanlar. ezbercilik.
0
rahip janick
(23.02.18)
dox +1
25
0
MtKrt
(23.02.18)
düşünmüyorum.
0
pinkpeony
(23.02.18)
orta sınıf ahlakıdır bu. akp döneminde de orta sınıf biraz daha büyüdü ve korkaklık arttı.
0
ekşi yazarı olmak istiyorum
(23.02.18)
tam aksine, akp ülkeyi o kadar kutuplaştırdı ki insanlar 90'lardakine göre daha politik. daha donanımlı olmayabilirler, hatta politik görüşleri daha sığ olabilir ama siyasetin hayatımızı bu kadar etkilediği yıllar en son 80'ler başındaymış. galiba akp'nin ülkeye tek katkısı bu.

bizim gibi refah seviyesi düşük ülkelerde insanlar siyasete daha çok dahil olmalı. her şeyin tıkır tıkır işlediği gelişmiş ülkelerde bu durum çok sorun yaratmaz ama bizim gibi ülkelerde insanlar nasıl yönetilecekleri konusunda ses çıkartmazlarsa anında tepelerine binilir.
0
Bruce
(23.02.18)
25

Bizim nesil de böyle. Kırılma 90 larda başlar. 90lardan önce doğan nesil biraz daha bilinçlidir.
0
kablelvuku
(23.02.18)
80 darbesinde çocuk olanlar ve sonrasında doğanlar ebeveynlerinin haklı endişeleriyle olabildiğince apolitik olarak yetiştirildiler. tüm bunlara darbe sonrasındaki devletin bütün siyasi-sivil toplum hareketleri üstündeki baskısı da eklenince 70-90 arası doğan kuşak tamamen pasivize edildi.

gezi parkı ise bir milattı. gerçek bir devrimdi çünkü internet-cep telefonu-bilgisayar-tabletler ağı devletin adeta yasama-yürütme-yargı organı kadar değerli ve kontrölünde olan "medya"yı bastırmıştı.

şu an tarihte bir ilki yaşıyoruz. devlet gezi parkı süreciyle sosyal medyanın önemini daha fazla kavrayıp sosyal medyaya daha çok yatırım yaptı. tüm bunlara rağmen gezi jenerasyonu sosyal medyada halen daha üstün.

86'lı olarak gezi parkını yaşamış, görmüş, hissetmiş biri olarak gurur duyuyorum ama kendi kuşağıma mal ederek 90 nesline haksızlık da etmiyorum. artık dünya başka bir yöne gidiyor. şimdiki kuşaktan, hele hele böyle bir türkiye ortamında bir gezi parkı daha beklenemez, acımasızlık olur.

özetle ben tam tersini düşünüyorum. gezi parkı ve medyayı düşürdüğü konum babında internet vasıtasıyla her kuşak biraz daha politikleşiyor. ve yakın gelecekte de internet ortamında çok radikal yasaklar bekliyorum.
0
makbur
(24.02.18)
Yaş 32.

Kendi öğrencilerimden gözlemlerimle aktarıyorum, bence genel olarak haklı haksız her şeye karşı duruş eylemindeler ve bizim neslimize göre daha bencil olmalarına rağmen sosyal medyayı ya da teknolojiyi daha iyi kullanabilmeleri nedeniyle daha kolay örgütlenebiliyorlar. O yüzden ben de apolitik olduklarını düşünmüyorum. Yalnızca yukarıdaki arkadaşların da dediği gibi derinlik yok denebilir ama yaş ilerledikçe o da artacaktır. Umutsuz değilim.
0
duyond
(24.02.18)
Kesinlikle 29 yaşındayım ve gezi dahil elimden geldiğince katılabildiğim kadar politik ve insanların hayatlarının özgürleşmesinin istendiği fikrinin yanında oldum fakat bir zaman sonra kendi hayatına bakamadığını ve gerçekten politik olayların içinden çıkılmaz bir hal aldığını farkettim,ya da ben bir din veya siyasi görüş için mi dünyaya geldim sorgulamasına da girmedim değil,din ve politikayla alakamı kestim.Kısmen ateist ve apolitik oldum kısacası ve böyle belki daha çok kendimi huzurlu hissediyorum haber, gazete, tv (zaten yıllardır izlemiyordum) olan biten ne varsa hiçbirisini dikkate almıyorum bir boklar olacaksa zaten olacak diyorum,kısacası üzerine çok kafa yorduğun zaman kendi gençliğinden ve zamanından gidiyor,elimden geldiği kadar müzik sinema tiyatro yada sanatsal faaliyetlerin bulunduğu ortamlarda maddi imkanlarım el verdikçe bulunmaya çalışıyorum,aşık olmaya çalışıyorum yada bir hayvanı sevmeye çalışıyorum,bence bunlar da hayat içerisinde herkesin dikkate alması gereken detaylar.
0
tuzruhu
(24.02.18)
(20)

Moderasyonun "Oral" açıklamasını tatmin edici buldunuz mu?

femme vitale strikes back
Bakınca mantıklı gibi birbiri ardına silinen duyurular sinir ediyor insanı. Belki bu da silinir. Belki beni de uçururlar yine. Bilemiyorum. (bkz: sikmeseler bari) Siz ne diyorsunuz?
Bakınca mantıklı gibi birbiri ardına silinen duyurular sinir ediyor insanı. Belki bu da silinir. Belki beni de uçururlar yine. Bilemiyorum. (bkz: sikmeseler bari)

Siz ne diyorsunuz?
0
femme vitale strikes back
(23.02.18)
Ama*
0
🌸femme vitale strikes back
(23.02.18)
Hayir actigim duyuruyu da sildiler tartisma baslatici icerik diye :)
0
tuborg yesili
(23.02.18)
bulmadım. topluca biraz üstlerine gitmezsek sözlükte başlığı falan açılmasa her zamanki gibi takmadan yollarına devam edeceklerdi.
0
oddyseus
(23.02.18)
hayır, ben tatmin olmadım.
0
111111
(23.02.18)
Hayır bulmadım. Şimdi tuborg yesili'nin açtığı duyuruya bir şeyler yazıyordum, göndere bastım ve tabii ki o duyuruyu da silmişler. Sözlüğe yazmayı deneyeyim, bakarsın orada da başlığı sildirirler.
0
cay koy geliyorum
(23.02.18)
İlj duyuru tartışılanilirdi belki ama onun muhatabı da moderasyon değil. Birkaç senedir +18 içerik sıkılaştırıldı; bu da moderasyondan gelmiyor. Bununla ilgili benim de bir derece sorunum var ama ona moderasyon bir şey yapamaz. +18 için compumaster’a çıkmak isteyen varsa ben de geleyim.

Sonraki bir milyon oral başlığında “Ama ben diş sağlığı sordum” derseniz, bu çok pis bir çamura yatma, çok basit bir davranış. Sözlük gibi bu tarz çirkefleşmelerle Duyuru’nun ana sayfasını kirlettirmedikleri için bn kendilerine teşekkür ederim.

Tartışma duyurularında ise tartışabilmemiz gerektiğini düşünüyorum; o kısım ayrı.

Edit: Kaçıranlar için, uzun zamandır mod değilim.
0
aychovsky
(23.02.18)
Bulmadım.

Bir de "tartışma başlatıcı içerik" diye bir nane var. Hoşlarına gitmeyen ne varsa "tartışma başlatıcı içerik" deyip siliyorlar. Süper iş! AKP hükümeti resmen.

edit: windowsguvenlikduvari +8910264123
0
rahip janick
(23.02.18)
ben de bulmadım.

bizim oralarda böyle açıklamaları tatmin edici bulmazlar.
0
eeb
(23.02.18)
sitenin en altındaki yazı durdukça mantıklı gelmiyor.
0
lesmiserables
(23.02.18)
İlk soruyu görmediğimden, açıklama hakkında yorum yapamıyorum. Ama sorulan soruya çamura yatma demek garip. Kural kuraldır. Kurallar dahilinde sorulan sorularda bir sınır olamaz. Ben kurallar dahilinde üst üste 17 farklı soru soramam mı mesela? Çamura mı yatmış olurum? Garipmiş.
0
windowsguvenlikduvari
(23.02.18)
Ana sayfa flood’ı ile ilgili kural vardı.
“Üst üste duyuru/soru açarak ana sayfayı işgal etmeniz/flood yapmanız durumunda hesabınız kapatılır.”

Ekleyeyim, bunu “Hesabınız kapatılsın” gibi bir anlamda kullanmıyorum kesinlikle. windoessguvenlikduvari “17 duyuru açamaz mıyım” demiş; ona cevap olarak yazdım.

“Oral-B diş fırçası nedir”, “Oral erkek ismi olarak nasıldır” diye açılan duyuruda kişisel olarak bir dert anlatma ya da bir niye silindiğini anlama çabası aramıyorum. Benim yanlışımdır, olabilir. Böyle flood’ları çöp olarak ve çamura yatma olarak görüyorum.

Geri kalan “Oralli bir şey açamaycak mıyız”, “Tartışamayacak mıyız” konusunda katılıyorum. Onların da muhatabı compumaster; moderasyon değil.
0
aychovsky
(23.02.18)
Bana cevap yazmayın efendim, soruya cevap verin. Kural kural diyorsunuz bana cevap yazıyorsunuz. Nasıl oluyor anlamadım? Yahu 5 farklı kişi 5 farklı soru sormuş, (rakamları sallıyorum) hepsinin içinde belirli bir kelime var. Sorular farklı. Cevaplar soruların sorulmasındaki -sözde- gizli amacı beslemiyor. Bu mu işgal? Siz sanırım kullandığınız kelimenin anlamını -yine- bilmiyorsunuz.

Ekleme: Ben bunu yazarken, bahsettiğim cevabın sadece bana verilen cevap kısmı vardı, onu da belirteyim.
0
windowsguvenlikduvari
(23.02.18)
Olayı tam anlamadım, ilk açılan başlığı da bilmiyorum ama oral seks ile ilgili duyuruyu silmeleri ok.

Ancak sonradan açılan "oral-b diş fırçası" gibi soruların (inadına açılmış bir başlık olduğundan emin olsak da) flood gerekçesi ile silinmesini haksız buluyorum.
Çünkü bu noktada, bu başlıklar pislik olsun diye mi açılıyor, yoksa gerçekten bu bilgiye ihtiyaç duyulduğu için mi açılıyor; bunun muhakemesini yapamayız, belki gerçekten bilgiye ihtiyaç duyan biri var ortada. Bunu yargılayıp karar vermeleri yanlış diye düşünüyorum, o yüzden silinmemeliydi bence.
0
peggy
(23.02.18)
Ben kimsenin 18+ yazmayı bilmemesine takıldım, herkes +18 yazıyor.
0
i was made for you
(23.02.18)
"Başlık +18 idi sildik. Eleman ısrarla açmaya devam etti. İnsan gibi izah ettik, sallamayınca uçurduk. Sonra baktık ki trafiği kesen taksiciler gibi eylem yapmaya kalkan işsizler oldu, onların da bu çer çöp sorularını sildik. İlk defa yapmıyoruz, kurallarımız açık. Kim yaptı diye kurban istemeye kalkmışsınız, dövecekmişsiniz gibi. Hepimizin ortak kararı. Derdi olan moderasyon desin, isim kasmaya çalışmasın" demişler ama benim gibi net de ifade etmemişler. Olabildiğince kibar olmaya çalıştıkları için fazla uzamış.

Evet tatminkar, hatta gereksiz bir açıklama. Böyle bir konu üzerine, normal insanların, açıklama bile yapılmadan olayı kavramaları ön görülür ama işsizden de işsiz insan çok fazla olunca, adamlar böyle bir şeyle uğraşmak zorunda kalmış yine de insan yerine koyup.

"mouse'um kulaklığım 2 haftadır elime ulaşmadı, hiç hakem makem uğraşmayayım, bi rezalet başlığı açın da işim çözülsün"cüler ve onlara destek olan, sözlüğü de duyuruyu da çöplüğe çevirmeye yeminli insanlar var ne yazık ki. Keşke onlar da 5-10 yıl kesinlikle geri gelemeyecek şekilde uçurulsalar.
0
lazor
(23.02.18)
Duyuruda birsuru 18+ soru açıldı. Benim de hatırladığım iki tane sorum vardi, cuckold ve swinger ile ilgili. Aynı gün birkaç tane daha benzer soru soruldu diye hatırlıyorum. Arasak birsuru başka duyuru ve soru da buluruz. O zamanlar yasak mı değildi yoksa moderasyon işini mı yapmıyordu?
0
rahip janick
(23.02.18)
Arkadaş başkası hakaret edince kol gibi duruyor orada, biz cevap verince siliniyor.
0
🌸femme vitale strikes back
(23.02.18)
ne olmuş ben kaçırdım.
0
pinkpeony
(23.02.18)
oddyseus
(23.02.18)
biraz evet, biraz hayır.

"+18 içerik" denilip, "tartışma başlatıcı içerik" denilip ya da diğer her türlü esneyebilecek kurallarla duyuru silinmesine, kullanıcı uçurulmasına karşıyım.

bir arkadaşın dediği gibi, açtığın duyuruya cevap veren arkadaşa teşekkürün siliniyor yahu! e bakıyorsun aynı şekilde bir sürü cevap var. bir sürü tartışmanın döndüğü duyuru var. bir sürü tartışma başlatıcı duyuru var.

benim satılık ilanım silindi! bir alan adına biçtiğim bir değer var. beğenen alır gider, beğenmeyen alır kaçar. işsiz birkaç yazar saçmaladı altında, bir iki troll küfretti, saldırdı özelden. yahu ananıza bacınıza mı bir şey dedik? satılık alan adı var, fiyat bu demişim, sana ne? moderasyon bu duyurumu sildi, "yüksek fiyat" ve "karaborsa!" gerekçesiyle!

ekmek değil ki "tanesi 1 000 tl" demiş olayım da silesin. yağ değil ki, teneke teneke stoklayıp, piyasada olmayan "temel tüketim ürünü"nü fahiş fiyatla satıyor olayım.

"karaborsa"nın anlamını bilmek yeterli olmalıydı halbuki ve "yüksek fiyat" gibi serbest piyasaya aykırı bir bahane olmazdı.

"evden acil çıkmam gerekiyor, bir haftaya ev bulmam lazım. üstte sabitlenirse rica mica" diyorum, sallayan yok. bir bakıyorsun, bir başkasının duyurusu hoop yukarıda sabitlenmiş. neden?

ne farkı var şu gece gündüz eleştirdiğimiz otoriteden?

gelelim diğer tarafa. trollerden iğreniyorum. uçurulan arkadaş trol müdür, trollük mü etmiştir bilmiyorum. kastım bu değil, ilgili duyuruyu da görmedim, sürecin nasıl işlediğini bilmiyorum.

+18 içeriklerin, link verilmesi dahil, benim için hiçbir sakıncası yok. bana iğrenç gelen pedofili, ensest vb hariç elbette.

trolleme amacı yoksa, +18 içerik de olmalı. ama "benim duyurum, benim kararım" diyorlar, ne diyebiliriz ki...
0
runagain
(23.02.18)
(4)

¿çevrenizdekilerin hayatını kontrol etme dürtüsü?

legalize marijuana
mutsuzluklarımızın bir kısmını bu dürtünün oluşturduğu kanaatindeyim. Arkadaşlarımız, kardeşimiz... İyi tanıdığımız insanların hayatları boka giderken veya daha iyi olacağına inandığımız durumlarda destek olmak istediğimizde bizi reddetmeleri, ya da dinlememeleri konusunda ne düşünüyorsunuz?üniversi
mutsuzluklarımızın bir kısmını bu dürtünün oluşturduğu kanaatindeyim. Arkadaşlarımız, kardeşimiz... İyi tanıdığımız insanların hayatları boka giderken veya daha iyi olacağına inandığımız durumlarda destek olmak istediğimizde bizi reddetmeleri, ya da dinlememeleri konusunda ne düşünüyorsunuz?

üniversite çağındaki kardeşin daha hazırlık sınıfında gerekli gördüğüm (10 yaş büyüğüm) kursları planlamaları yapmayı reddetmesi, göz göre göre ileride sıradan bir mezun olmaması için yaptığım çabaların sonuçsuz kalması

arkadaşın iş ve ilişki ortamından kaynaklı sorunlarda paylaşıp çözmek yerine sessiz kalıp antidepresana başlaması vs. bunlar benim gördüğüm ve üzüldüğüm konular.

düşünüp aslında sorunun kontrol dürtüsü olduğuna karar verdim ve bir aydır kimseye şöyle yap böyle et demiyorum. Yine de bir yandan ileride "keşke zorlasaydım onların iyiliği için" diyeceğime %100 eminim.

Sizde benzer durumlar var mı? Nasıl çözüyorsunuz?
0
legalize marijuana
(23.02.18)
Ben kontrol edilmeye çalışılan taraftayım. İyi niyetlisin kesinlikle ama bir noktadan sonra gurur kırıcı oluyor, direnç gösteriyorsun.
0
femme vitale strikes back
(23.02.18)
sen manyaksın, git seviş kendine başka meşgale bul sana ne milletin hayatından.

bana karışan olduğunda gıcık olur üstüne üstlük tam tersini yapardım gençken. ki halen o moddayım. tavsiye istersem versin ama durduk yere yok şunu öğren yok böyle yap diyene he he deyip geçiyorum.
0
hosein
(23.02.18)
Katılıyorum.
Hadi küçük bir kardeş falan neyse de, yetişkin kontrol etmeye çalışmak tamamen bir mutsuzluk kısayolu.
Co-dependency hakkında biraz okuma yapmanız iyi gelebilir. Ben geçenlerde burada da birkaç soruya cevap verirken "detachment in love" diye bir kavram öğrendiğimden ve bunun hayat kalitemi gözle görülür şekilde arttırdığından bahsetmiştim. Size de o konuya dair biraz araştırma yapmanızı tavsiye ederim. Özetlemek gerekirse herhangi bir akli problemi falan olmayan yetişkin insanları onlardan nefret etmeden, acılarını istemeden kendi hallerine bırakmak, onların zekalarına ve seçimlerine, bunlar kötüyse de kendi iradeleriyle yaptıkları seçimlerin sonuçlarına katlanmaları gerektiğine inanmak, başkalarının derdini kendi derdimiz haline getirmemek, "derdim var" diyeni duyduğumuz anda kendimizle ilgili her şeyi bırakıp onlarla ilgilenmek yerine "sana nasıl yardımcı olmamı istersin" diyerek onları da çözüme ortak etmek gibi geniş bir yaklaşımı içeriyor.
0
sopiro
(23.02.18)
kimsenin hayatını kontrol etmeye çalışmadım, bu dürtü de bende yok. benim hayatım kontrol edilmeye çalışılıyor. şahsen kontrol dürtüsü olan baskıcı ve boğucu insanlardan nefret ediyorum.

insanları doğru yola sokmaya, başkalarına (kardeşiniz, eşiniz, arkadaşınız) sizin en iyisi bildiğiniz neyse onu yaptırmaya çalışmaktan vazgeçin. iyilik bile olunca zorla oldurulduğunda kötülük oluyor.

bende böyle bir durum olsaydı düşünmeden psikiyatriste giderdim.

yanıtları okudum, sopiro +1
0
pinkpeony
(23.02.18)
(10)

tüm gençliğimi yok etmiş hissediyorum

whatdreamsnevercome
yirmili yaşlarımın bir yarısını fakirlik,diğer yarısını ise kendi kendime yarattığım maddi bir zorluğun altından kalkmaya çabalayarak geçirdim. şuan arkama baktığımda, yirmili yaşlarımın bitmiş olduğunu ve o yıllara dair hiçbir şey yapmadığımı görüyorum.gerçekten hiçbir şey. sıfır, bomboş. o yılları
yirmili yaşlarımın bir yarısını fakirlik,
diğer yarısını ise kendi kendime yarattığım maddi bir zorluğun altından kalkmaya çabalayarak geçirdim. şuan arkama baktığımda, yirmili yaşlarımın bitmiş olduğunu ve o yıllara dair hiçbir şey yapmadığımı görüyorum.

gerçekten hiçbir şey. sıfır, bomboş. o yılları hiç yaşamamış gibiyim.

ve çok üzgünüm. daha önümde uzun yıllar var belki, belki bu şekilde teselli edeceksiniz. ama öyle değil. o yıllar geçti bitti. yalnızca o yıllarda yaşanebilecek şeyler vardı ve hiçbir şey yaşamadım. koskoca bir boşluk.

insanların güldüğü eğlendiği gezdiği delirdiği yıllarda ben ya para harcamamak için evden çıkmadım çünkü param yoktu. ya da kendi yarattığım maddi zorlukları atlatabilmek için bütün gün bilgisayarda, boynumu kaybedene kadar oturup çalıştım, bir çok kez yalnızca ekrana baktım ve bir evin odasında çürüyüp gittim. hiç yurtdışına çıkamadım, toplamda 3 kere bile tatil yapamadım, 20 yaşımdan beri. hiçbir şeye sahip olamadım, hiç kimsenin minnetle anacağı biri olamadım, hiç bardağın dolu tarafına bakamadım.

bir bilgisayarın başında hep bir sonraki gün daha iyiye gitsin diye çabalayıp bugünümü yok ettim ve bir sonraki gün de hiçbir zaman daha iyiye gitmedi. günümü, her zaman daha kötüye gidecek bir gelecek için yok ettim. bir bilgisayarın başında tüm sosyal özelliklerimi hızla köreltip çekicilikten uzak bir hayvana dönüşüşümü izledim sadece.

elimde avucumda hiçbir şey yok. arkama baktığımda bugünlerimin iyi geçeceğini düşünerek silip attığım yıllar var. ve artık ne yapacağımı bilmiyorum çünkü her şeyden öyle kopmuş durumdayım ki. hiçbir şekilde ne yapacağımı bilmiyorum. başka bir şehre veya ülkeye gidip bir şelyere mi başlasam veya böyle bir gücüm var mı. onu da bilmiyorum. ne için gidicem, ne için bir daha yıllarımı silip atıcam ve bu sefer de kırklı yaşlarımda arkama bakıp 30'lu yaşlarımı yeni bir hayata başlamak için harcadığımı mı görücem. bilmiyorum. ne yapıcam?
0
whatdreamsnevercome
(22.02.18)
depresyon. niye, nasil buraya geldik, mevzu bu degil. acilen yardim alin.
0
e haliyle
(22.02.18)
Seni çok iyi anlıyorum. İnsan çabalayınca ucundan kıyısından kurtaracağını, yetişeceğini düşünüyor ama giden yıllar telafisi mümkün olmayan bir şekilde yitip gidiyor.

Yaşamak artık umut kırıntısı ve mecburiyet arasında süregeliyor. Eğer hayatında sana bir nebze de olsa mutluluk veya huzur veren bir şey varsa, ondan yiyerek çabalamaya uğraşabilirsin. Zaten, en azından razı olabileceğin kadar bir şeyleri elde etme ihtimalin olduğunu düşünüyorsan, hiçbir şey yapmamak, bu minik ihtimali de sıfırlar. Ama en nihayetinde, hayat bazıları için çok b.ktan ve bazıları için hataların telafisine imkan vermiyor.
0
skooma
(23.02.18)
alışacaksın. Aslında cümlenin en başına ''Buna da'' yazmak lazımdı. İnsanoğlunun en büyük kabiliyeti ''intibak''

Senin pozisyonunda, hatta çok daha kötü olan insanların sayısı çok fazla. Bir kısmı farkında değil, bir kısmı farkında. Sen de aslında kaçırdıklarının birçoğunun farkında değilsindir ama o küçük şeyler dahi psikolojinde etkisini göstermiş.

Zamanla geçecek. Büyük ihtimalle şu anda bi' boşluktasın, tutkuyla bağlandığın ya da kendini mecbur hissettiğin şeyler yok. Eskilerin bi' duası vardı; ''Allah bunu unutturacak dert vermesin'' diye. Ben bunun anlamını yıllar yıllar sonra, house md izlerken ayrımsamıştım. Çünkü öyle kötü anlarda söylüyorlardı ki, ''Allah bunu unutturacak dert vermesin''i hani diyordun, lan şimdi bi' şey olsa ve herkes/herşey ölse benim umrumda olmaz. Bunu unutturacak ne olabilir diye de, hayat öyle değil işte. Hayat filmlerdeki gibi tanrının aslında para gayesi güden iyi niyetli senaristlerinin olduğu bir yer değil. Pis kokulu bi' dünya, hani 8 milyar diyorlar ya, o da yalan. Senin için bu dünya taş çatlasa 300-400 kişiliktir.

Bu hissettiğin belki de farkında olmadığın boşluk duygusu geçince bu hislerin de geçecek, kaygıların çeşitli alanlarda dağılacak/yoğunlaşacak düşünmek yerine düşünmeye zaman kalmayan hamleler yapmak-aksiyomların içine dahil olmak zorunda kalacaksın. O zaman da başka şeyleri dert edeceksin.

Yani, hayat bu zaten. Çokcası genetik ve sosyo-kültürel miras. Sen tek başına neredeyse bir hiçsin, yaşadıkların ya da bundan sonra yaşayacakların da büyük oranda senin suçun/kabiliyetinden kaynaklı değiller. Olacak olan olur. Seninle çokcana ilgisi yok. Bunu ''yaratılış'' felsefesinden bağımsız bir şekilde söylüyorum, yani neye inandığınla zerre ilgilenmeden. Tamamiyle 'gerçek'likle. Yer çekimi gibi.

Bu duygudan bazı anlarda kurtulmak mümkün/pektabi bazı anlarda saplanmak da. Mesela herşeyi boşverebildiğin bir zaman diliminde bu dünya hayatı sana uzaktan gösterilseydi-arkadaşının dahil olduğu bir oyun gibi- sen de içinde olmak isterdin, ne olursa/olacaksa olsun denemek. Benim de aklımı kurcalayan büyük çıkmaz da bu zaten, herneyse şimdi konumuz bu değil.

Geçecek, içinde bulunduğun durum kaygı alanını daraltacak bir nesne ya da amaç uğruna bitecek, tıpkı insanların zırva ''aşk'' acıları gibi.

Son paragrafta yalan söyledim, geçmeye-debilir. Belki temelli olarak da zokayı yemiş olabiliriz tabi ama bu daha düşük bir olasılık. Başta da belirttiğim gibi, aslolan şey senin asil kanında olmasa bile insanlık doğasında var ''intibak''.

Avam bu durumu ya işine konsantre olarak ya da aşık olarak atlatır, sen de büyük ihtimalle o şekilde atlatacaksındır ama burada meseleye arz olan şey karşına böyle bir pozisyonun çıkması/çıkma ihtimali. 30'undan sonra yapmaya başlaman gereken şeyler, öncelikle ''ne yapmak istediğine'' karar vermek, çünkü içinde hala herhangi bir alanda istek varsa zaten şanslı olanlardansın. BU isteğe yönelik ihtimalleri arttıracak yerlerde bulunup/onun üzerine çalışacaksın, sonrası tufan.

Eğer istek yoksa da yapabileceğin şeyler zaten daha önce de defaatle konuşulmuş/anlatılmış şeyler. İnsanoğlu artık bu olayı bilimsel olarak çözmüş.

Ama sen büyük olasılıkla şimdi çözümü değil de ''saplantıyı'' istiyorsundur, ben o konuda deva olamayacağım sadece şu kadarını söyleyebilirim; ne yaparsan yap geçti ve gitti. Artık bir daha dönüşü yok. Olmayacak yani o kafandaki şeyler. Bırak gitsin. Çünkü aslında ''herşey yerli yerinde''.
0
mete kudur
(23.02.18)
evlen ve sonrasında çocuk yap. bu şekilde hayatını sonlandırıp mutlu olabilirsin heheh
0
kveldulv
(23.02.18)
Yirmili yaşlarda yapılmasını gerekli bulduğun çoğu şeyi yaptım ama benden de bi halt olmadı. İçini rahatlatacaksa.
0
femme vitale strikes back
(23.02.18)
Ben de aynı durumdayım. Tamamen. 20'li yaşlarım bomboş geçti. Hiçbir şey yapmadım ve hala da yapmamaya devam ediyorum. Ve ben senin gibi parasız ya da çalışmak zorunda olduğu mdan değil tamamen kendi salaklığımdan ve vizyonsuzluğumdan tamamen boş geçirdim gençliğimi. Evet çok haklısın bazı şeyleri o yaşlarda yapmak gerekiyordu ve yapmadık. Ama geçti bitti. Yapacak hiçbir şey yok. Ve bunları düşünerek 30'lu yaşlarda yapılacak şeyleri de kaçıracağız haberin olsun.
0
proculianus
(23.02.18)
içini rahatlatacaksa türkiye'de yaşıyoruz, hangimiz 20li yaşlarını dilediğince geçirdi sence? anne baba baskısı, toplum baskısı, parasızlık, eğitim yetersizlikleri, kölelikler. tv dizilerindeki gibi geçmiyor hayatlar, çoğu insan senin gibi.
0
pinkpeony
(23.02.18)
şimdi de bardağın dolu tarafını gözden kaçırıyorsun :)

hani şu "hayat iniş çıkışlarla doludur" lafı var ya, o laf çok doğru. hayat iniş çıkışlarla, zig zaglarla dolu. yaşadım, biliyorum.
ben kendi hatam olmayan nedenlerden iflas ettim iki kez. dibin dibine indim. diş tırnak elde ettğim ne var ne yoksa gitti. daha da eksiye indim. iki çocuk annesiydim üstelik. durum öyle saçmaydı ki, takılsam kalsam asla altından kalkamazdım.
daha neler neler, ne inişler ne kayıplar...
şimdi 58 yaşımdayım. 58 yaşında yeni bi hayata başlanır mı? evet, bal gibi başlanır. aksini söyleyen sen değilsen her zaman yeniden başlanır. sen 20'li yaşlarım gitti diye yanıyorsun ben buradan öyle görmüyorum. 20'ler ne ki diyorum. daha hayatın başı. son büyük iflasımı yaşadığımda 39 yaşımdaydım. diğeri de 27-28 gibiydi. şimdi 58'im ve yeniden başlıyorum.

gidene yanmakla eline iyi bir şey geçmez. moralin bozulur, aklını geçmişte bıraktığın için zamanı ve geleceği kaçırırsın.
olabildiğince yaşadıklarından öğrenmeye çalışacaksın ve asla vazgeçmeyeceksin. tekrar başlayacaksın. bu sefer daha bilerek daha akıllıca. bu artık hata yapmayacağın anlamına gelmiyor. yine hatalar yapacaksın. hatalarını göğüslemeyi öğreneceksin. hatta zaman gelecek "iyi ki" diyeceksin, hatalarınla barışacaksın. onları yaşamasaydım şimdiki ben olamayacaktım diyeceksin. şimdi çoğunun farkında değilsindir ama sabret onun da zamanı gelecek :) her şerde bir hayır lafı da doğru bi laf çünkü.

kendine bi çizelge yap. yapmak istediklerini listele. yeni bir sayfa açıyorsun, seçeneğin çok. seni zorlayan olgulardan biri de bu. eleme yapman lazım. en önemsediğin şeyleri yaz, olmazsa olmazlarını yaz.. beyin fırtınası gibi yap. acele etme, olgunlaşması için süre tanı. gönlünün muradını bulduğun anda gerisi çorap söküğü gibi gelecek hiç merak etme.
ve lütfen geriye olumsuz gözle bakıp takılma. onlar yaşandı bitti, edindiğin tecrübeler cebinde. öyle düşün.
önünde kocaman bir hayat var. daha bilerek daha tadını alarak yaşayacağın bir hayat.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(23.02.18)
Köye yerleş
0
nihilanth
(23.02.18)
üstte cok güzel cevap yazan yazar arkadaslarimiz var zaten. benim de diyecek pek bir seyim yok. ama umudunu kaybetmemen gerekiyor ve kendini o olumsuz ve seni asagi çeken duygulara teslim etmemen gerekiyor. su anki memnuniyetsizliğinin ve mutsuzluğunun farkına varmak bile cok büyük bir şey. bir sorun oldugunu keşfetmişsin, hayatında bazı seyler seni mutlu etmiyor. ve etmemeye devam ediyor. hemen değiştir onları. ve unutma, hayat korkanlara hiçbir zaman yardim etmez.
0
tomcruise
(23.02.18)
(13)

Kızdan ayrılmalı mıyım?

apolitikherif
Biraz içimi dökmek istiyorum. İçimi Kemirip duruyorlar, belki yazınca biraz daha iyi hissedebilirim.5 aydır erasmustayım. 4.5 ayım daha falan var. Buradan bir kız arkadaşım var. Normal sıradan bir ilişki olarak başladı ve şu anda çok çok bağlandım. 3.5 aydır beraberiz. Son 1 aydır aynı çatı altında
Biraz içimi dökmek istiyorum. İçimi Kemirip duruyorlar, belki yazınca biraz daha iyi hissedebilirim.

5 aydır erasmustayım. 4.5 ayım daha falan var. Buradan bir kız arkadaşım var. Normal sıradan bir ilişki olarak başladı ve şu anda çok çok bağlandım. 3.5 aydır beraberiz. Son 1 aydır aynı çatı altında yaşıyoruz. (2 erkek 2 kiz, diğer ikisi ortak arkadaş.) Aynı yerde yaşama kararı bence bi hata değildi. En azından burada bir sohbet muhabbet ortamı var. Eski kaldığım yerde selam sabah bile yoktu. Banyo tuvalet mutfak leş gibiydi falan.
Benim için tek eksi yanı kızla fazla yakınlaşmama sebep olması oldu. Buradayken her haltı öğrenebiliyorum. İstemesem bile. Mesela kızın telefonundaki şarkıyı değiştirecekken yanlışlıkla mesaj bildirimlerini gördüm. Oğlanın biriyle intagram dm’de rusça yazışmalardı. Anlamadım tabi. Ertesi gün kafama takılınca dedim ki, “ bu aralar çok onlinesın, kimlerle yazışıyorsun?” Şakayla karışık dedim tabi. Sadece kız arkadaşlarımla dedi. Emin misin dedim. Evet dedi. Üsteledim, söylemedi. Sakladı. Bildirimleri gördüğümü söyleyince özür diledi.
Sanırım kızın erasmuslu sevdası var. Benle tanışmadan önce bir arkadaşımla yakınlaşmışlardı. Çok sürmedi. Sonra benle tanıştı.
Geçen sene yine erasmuslu biriyle sevgiliymiş. Çocuk hala instada kızın fotolarını beğeniyor. İletişimdeler mi bilmiyorum. Gerçi olsalar da çok umrumda değil bu kısım.

İlişkinin başlarındayken tek bir ciddi ilişkisi olduğunu söylemişti. Herifle bi kaç ay sevgili kaldıktan sonra evli ve çocuklu olduğunu öğrenmiş. İşte tam bugün o herifi stalkladığını gördüm. Aradan 1.5 yıl geçmiş ayrılalı. Hala onu düşünüyor sanırım. Madem onu düşünüyor neden benimle birlikte?

Velhasılı kelam bu kız kafamı çok karıştırıyor, ne yapmalı ne etmeli. Avrupalıdır, onlara böyle şeyler normal diyip devam mı etmeli, erasmusun son 4 ayını onunla mı geçirmeli? Yoksa ayrılmalı mı? Gerçi ayrılma sebebi olarak ne demeli onu bile bilmiyorum. Ne yapmalı?
0
apolitikherif
(22.02.18)
@acemi Başlığı yanlış yerde açtığım için silindi, okuyamadım yazılanları :(
0
🌸apolitikherif
(22.02.18)
Erasmus bitene kadar takil iste ayrilip ne yapacaksin? Erasmustan sonra okuz olur ortaklik biter.
0
stavro
(22.02.18)
cevap vermiştim tekrar vereyim; erasmus bitene kadar takıl sonra ayrıl, sürdûrûlebilir bir ilişki yok. kızın sicili temiz değil, aldatır seni. ciddi ilişki düşünmeden takılınır ancak.
0
Neill
(22.02.18)
www.youtube.com

Çok düşünme.
0
i was made for you
(22.02.18)
vadesi zaten 9 ayda dolmuyor mu? bu kadar ciddi düşünmenin manası ne?
0
pinkpeony
(22.02.18)
Bu kişiyle evlenmeyi mi planlıyordun ki?

Niyetine uymuyorsa uyan birini bulsan iyi olur. Kızın niyeti nasılsa ayrılacağını bildiği biriyle takılmak gibi görünüyor.
0
idexo
(22.02.18)
o kizdan acilen ayrılman gerek. seni cepte tutuyor gibi. kıza takılıyorsan da ciddi düşünme.
0
tomcruise
(22.02.18)
Cevap çok basit ve ortada kardeş.

Bir de şuna dikkat et. Buradan aldığın gazla "bitecek zaten" hissiyatını kıza çok belli edersen bir anda değerli adam olursun. Üstüne düşmeye başlar. Senin de yelkenler suya iner daha da bağlanırsın. Sonra kızın yine üstüne düşmeye başlarsın bu sefer tekmeyi yersin. Bunları yaşamamak için çok belli etmeden kafanda sil.. Sen de başkalarına yürü belli etmeden. Eğlence yaşındasın daha ne istiyorsun..?
0
twelfth
(22.02.18)
Stalk konusunda, eski sevgilisini arada sırada stalklamadığını söyleyen yalancıdır bence. O normal bir şey. Senin görmen talihsiz olmuş.

Esas sorun başkasıyla yazışıp üstüne yalan söylemesi bence. Ciddi görmemeye çalış bu ilişkiyi, kızın görmediği çok açık. Takılın. Bu şartlarda uzak mesafe sürdürebilmek de mümkün değil. Kızdan ayrılırsan evde sorun yaşayabilirsin, birinizin taşınması falan gerekebilir. Bence rahatını bozmaya değmez.
0
quotes
(22.02.18)
twelfth +1

o döngüye kapılmamak önemli.
duygu ve düşüncelerini belli etmeden erasmus bitene kadar takıl, sonra zaten kendiliğinden bitecek.
0
blatta hiberna
(22.02.18)
Umursamamaya bak, ama en nihayetinde sana kendini kötü hissettiriyorsa ayrıl.
0
noluyo yaa
(22.02.18)
Erasmus bitene kadar takıl sonrasında koyar geçersin.
0
England
(22.02.18)
bu dediklerini göz önünde bulundurunca ciddi bir şey olmayacağı aşikar takılırsın işte yaşamadığın şeyleri yaşa,dene öyle bir dönem olarak düşün dönünce de ayrılırsın hayat nihayetinde böyle bir şey. burada ana kavram 'bağlanmamak' alnımızda gavat yazmıyorsa o kızla olmaz zaten.
0
biravekahve
(23.02.18)
(4)

Adalet bakanlığı ve Hakimlik savcılık müesesi hakkında.

denklemci
Evet arkadaş geçmişten günümüze gelen giden iktidarların bir kılıç gibi kullandığı bu kurum ve çalışanları hakkında düşünceleriniz nedir.
Evet arkadaş geçmişten günümüze gelen giden iktidarların bir kılıç gibi kullandığı bu kurum ve çalışanları hakkında düşünceleriniz nedir.
0
denklemci
(22.02.18)
iyi ki varlar ama çok torpil dönüyor be.
0
diffarentiationation
(22.02.18)
Bir arkadaşım üç kere girdi, üçünü de kazandı. Mülakatların ilk ikisinde "referans"ı yok diye elendi ama bir başka arkadaşımın "referans"ı var diye göreve başladı. Verilen emeklere çok yazık.
0
m e b
(22.02.18)
sınav mı yapıyorlar, giriyorsun kazanıyorsun hatta belki en yüksek puanı yapıyorsun ama mülakatta eleniyorsun. biilnmeyen ülkenin bilinmeyen kurumlarında her şey bu şekilde ilerliyor.
0
pinkpeony
(22.02.18)
güven vermiyor hiç. aklı olan hakim savcı da konumuna güvenmesin. çok takdir ettiğim bir hakimin ihraç edildiğini öğrendim yine. eğer dedikleri gerekçe doğru ise yazık olmuş gibi duruyor. avukatlık da yaptırmıyolar ihraç olanlara. hala etkisindeyim. ha benim dediğim mesleki güvendi.

ben 3 kere girip 3 kere kazanıp 3 kere elenen tayfadanım, o zaman baraj vardı, daha zordu sınav. şimdi yıllar geçti üstünden. artık onlar beni hakim yapmak isteseler bile benim hakim olasım yok.
0
cabiday
(22.02.18)
(27)

Aileden birinin cok iyi kazanması

basubadelmevt
Selam herkese, bir aile düsünelim.Abi ünlü bi doktor. 30-35 bin geliri var.Kardeste memur. 3 bin tl geliri var,esi calismiyor, evi kira.Bu durumda abinin yardım etmesine ve düzenli olarak gelirinin bir kısmını paylasmasına nasıl bakarsınız? 2 bin tl veya daha üstü mesela. Sizce şart mı?Yoksa böyle b
Selam herkese, bir aile düsünelim.Abi ünlü bi doktor. 30-35 bin geliri var.Kardeste memur. 3 bin tl geliri var,esi calismiyor, evi kira.Bu durumda abinin yardım etmesine ve düzenli olarak gelirinin bir kısmını paylasmasına nasıl bakarsınız? 2 bin tl veya daha üstü mesela. Sizce şart mı?Yoksa böyle bi zorunluluk yok,digeri 3 binlik yasamayı ögrenecek mi dersiniz?Bu tarz kazancta ucurumlarin oldugu aileler var mi bildiignz?Anne,babadan kalan bisi yok.Babanin emeklisi var sadece.
0
basubadelmevt
(22.02.18)
kimsenin kimseyi doyurmaya, bakmaya zorunluluğu yok diyorum. yardımcı olmak isterse olabilir ama olmayınca da niye olmuyor denmez.

not: büyük konuşmak istemiyorum ama 3 bin tl kazanan kardeşin yerinde olsam yardımcı olsa dahi kabul etmem. ileride kabul ettiği yardımlardan dolayı bir laf yer, içinde sızısı kalır.
0
tosunpasa
(22.02.18)
Abi destek olmak isterse olur, kendi parası ama böyle bir zorunluluğu yok tabii, kardeşi 3 bin liralık bir iş yapıyorsa hayatını 3 bin liralık şekilde yaşamaya entegre etmesi gerekiyor, kaldı ki evlenmiş barklanmış belli bir yaşa gelmiş bir insanın bunu çok önceden yapması gerekiyor, abisinden falan beklentisi varsa bu hatalı ve aciz bir davranış olur.
0
angelus
(22.02.18)
Valla kişiye bağlı, ben ailede en çok kazanan kişiyim yardımda bulunuyorum zor durumda kaldıkları zaman he tabi parayı savuruyolarsa yardımda bulunmuyorum öyle. İçinden nasıl geliyorsa makbul olanı yardım edilmeli bana göre. Tabii abartmamak şartıyla yoksa düşük kazanan kişi bokunu çıkartabiliyor.
0
England
(22.02.18)
Küçük kardeşin ne kadar zorlandığına, abinin de gönlünün ne kadar geniş olduğuna göre değişir bence. Bir standardı yoktur diye düşünüyorum. Tek bildiğim, abinin "zorunlu" olmadığı hiçbir şeye.
Kardeşe o parayı vermek kendisine hiç koymuyordur, kardeş almaktan gocunmuyordur, almasa bir şeylere yetişemiyordur (hastane parası, mutfak masrafı vs), abi vermese içi rahat etmiyordur ("kardeşim açken ben tok yatamam" gibi), o zaman bize bir şey söylemek düşmez. Ama neticede, bu kardeşler yaptıkları seçimlerle bu noktaya gelmişler değil mi, mecburiyetten değil? Yani küçük kardeş bir hastalık geçirmiştir, zamanında çalışıp abiyi okutmuştur vs bir gönül borcu durumu vardır, o zaman işler değişebilir.
0
sopiro
(22.02.18)
Tabi ki şart değil kendi parası ister verir ister vermez. Diğer taraf buna hasetlenemez. Zaten vicdanli ise gelirinin bi kısmını yardıma harcıyorsa buna aileden başlarsa tadından yenmez. Para vermesene bile ihtiyaçlarını karşılasa vs daha usturuplu olur.çocuğunun okul taksiti vs. Ama kesinlikle şart değil.
0
kafanguzelolmus
(22.02.18)
tamamen insafa/gurura vs. kalmış bir durum. ben kabul etmezdim mesela 3bin geliri olan kardeş olsaydım. ama 3ok kazanan abi olsam verirdim hiç düşünmeden.

hiçbir zorunluluk vs. de yok bence. tabi yazar burada her iki kardeşe de eşit şartlar sunulduğunu var sayıyor. örneğin bu 3bin alan kardeşe "abin doktorluk okuyor o yüzden seni üniversitede okutamayız hadi lise yeter sana" dendiyse o zaman o abinin de artık abilik yapması gerek.
0
hosein
(22.02.18)
herkes kendi hayatını, ailesini kurmuş. bence bu artık pek "aileden birinin çok kazanması" durumu olmuyor. anne babaya, evdeki okuyan kardeşe yardım etmek vs olabilir ama kendi ailesini kurmuş işinde gücünde olan kardeşe yardım etme zorunluluğu yok. yardım edilebilir de tabi ama artık bağımsız insanlar bunlar bence. zor durumda kalınır yardım edilir, düzenli yardımla kardeşin gelirini yükseltmek şart değil.
0
aquarium
(22.02.18)
zorunluluk yok ama vicdan var. kendim çok rahat yaşarken kardeşimin çabalamasına gönlüm el vermez. ayda 2000 tl versem bana hiç koymaz ama kardeşimin hayatında çok şey değiştirecekse gözümü kırpmam veririm.

ha ya da çocukları vardır yeğenlerimin masraflarını üstlenirim ben okuturum, hem güzel bir vesile olur hem kardeşime yardımcı olurum
0
oscar
(22.02.18)
Böyle yaşayan bildiğim çok sayıda aile var.

Zaten türkiyede eskiden eğitimin özelliği buydu, sınıf atlatabiliyordu şimdi bitirdiler o işi de, herneyse konumuz bu değil.

Normal şartlarda abinin yardım etmesi ''görevi'' değil ''tercihi'' olacaktır, yani şart değil ancak yardım ederse hem kendisi mutlu olur hem de öz kardeşine belki daha iyi imkanlar sağlamış olur.

Ama yaklaşım olarak yardım etmeyen de çok fazla var(kendisi ayda çok fazla kazanıyor -ki bir kısmı miras gelirlerinden- kardeşine de kağıt imzalatmış ne mirastan pay vermiş ne de yardım ediyor, kardeşi evli ve kirayı ödeyemiyorlar çoğu zaman, ev sahipleri yardım ediyor mutfak masraflarında v.s) ama bunun yanında kendime ne alırsam 1 tane de kardeşime(kardeşi kadın ve bekar) diyerek 800 bin liraya ev almak yerine aynı aparmanda 400'erden ev alan da var.(tapusu kendi üzerine ama kardeşi kullanıyor)

Yani bu tür durumlar 2 nesil geridekilerin köyden yeni göç ettiği ailelerde çok görülür ve sorduğunuz sorunun 2 durumu da rastlanır.
0
mete kudur
(22.02.18)
yardımcı olmanın sonu yok. mesela çocukları olur, eğitimini üstlenebilir, araba almak isterler, peşinatı vermeye yardımcı olur ama düzenli olarak aylık bir yardım bence yanlış olur. diğer taraf bütçesine göre yaşamayı öğrenmek zorunda.
0
prodeq
(22.02.18)
Böyle bir zorunluluk elbette ki yok, herkes kendi hayatından sorumlu. Kimse tırnaklarıyla elde ettiği mevkiyi ve bunun getirilerini kardeşiyle paylaşmak zorunda değil. İstisnalar, acil durumlar, sağlık giderleri gibi öngörülemeyen giderleri ayrı tutuyorum.

Ama aradaki abi-kardeş ilişkisine bakarak, ben olsam, böyle bir durumda kardeşime yardım ederdim/ediyorum.
0
iki ara bi dere
(22.02.18)
direkt para yardımı bir şekilde her iki taraf için de manevi yük haline gelebilir. 30-35 bin kazanan abinin vizyonu, çevresi vs. daha geniştir. bir şekilde diğer kardeşin 5-10 arası kazanmasını sağlayabilecek ortamı oluşturmaya çalışması daha mantıklı gibi.
0
lazpalle
(22.02.18)
Abinin yardim etme mecburiyeti yok, geliri düsük olan taraf o gelirle yasamayi ögrenmek zorunda. Anne - babanin masraflarini üstlenme konusunda abisi ön ayak olabilir.

Benim öyle bir durumum aile bireylerine maas baglamak seklinde para göndermekten ziyade yegenlerimin en iyi okullarda okutulmasina destek olurdum.
Ya da hesabini tutamayacak kadar param varsa ev alir, kendi üstüme yapar; kardesimin oturmasina izin verirdim. Ama bunun sebebi mecburiyet degil, kardesimle aramin iyi olusu ve onun da bana ayni cömertligi gösterecegine emin olmam.
0
chitosan
(22.02.18)
3 bin kazanıyormuş vah vah vah....

1800 lira ile ev geçindirenler ne olacak? Ben abi olsam yardım etmezdim zira sizin düşük olarak gördüğünüz maaş iyi bir maaştır.
0
binder dandet
(22.02.18)
Ben olsam diyebilirim sadece. Kendimi buna zorunlu hissederim. Benim için bir zorunluluktur. Ama bu zorunluluk benim şahsi düşüncem olduğu için herkes aynı düşünce de olmayabilir. O doktor mesela kirası 10.000 TL lik bir evde oturuyor olabilir. Yani der ki; benim gelirim kadar giderim var. Etmeyebilir.
Aile kavramına bakış açısı ile farklılık gösterir.
Aradaki önceden gelen ilişkilere göre farklılık gösterir.
Eşinin tutumuna göre farklılık gösterebilir(bazı eşler çok etkili olabiliyor)
Bir çok faktör ekilidir. Ama zorunluluk kişiye göre değişen bir durum bence.
Maaşım o paraların 3 te 1i kadar olmasına rağmen ve evli olamama rağmen ve kadın olmama rağmen ailemdeki kardeşlerime anneme babama maddi olarak yardım etmeye çalışıyorum.
0
yansitmayan ayna
(22.02.18)
zorunluluk tabi yok, kimse kimsenin başına silah dayamıyor. ama ben 30-35 bin kazansam ve 3 bin kazanan kardeşime kuruş yardım etmesem kendi insanlığımı sorgularım. çünkü 30 ile 28 arasında bi fark yok ama 3 ile 5 arasında çok fark var.
0
elorelia
(22.02.18)
Bu tarz kazancta ucurumlarin oldugu aileler var mi bildiginiz demişsiniz ee zaten ülkenin çoğu bu durumda. zengin fakir arası farkın fahiş olma sebebi bu.

ayrıca zorunluluğu yok deyip bunu savunanlar da benim gözümde insan değildir!
0
etki
(22.02.18)
bizim ailemiz için konuşursak babam kendini zorunlu hissediyordu geçen seneye kadar. Babamlar 6 kardeş; beşinin işi gücü yerinde iken en küçük erkek kardeşleri 2000-2500 lira maaslı işlerde çalıştı hep, bundan iki sene önce de evlendi. En çok desteği de hep babam sağladı (bu arada amcam 45 yaşında). Araba bile aldı. Diğer kardeşleri de ara ara destek oluyor tabi.

Babam tüm bunları yaparken amcam ikide bir iş değiştiriyordu vs. Sorunca 'işten çıkardılar' Sonradan öğrendik ki nasılsa hazırdan geliyor diye en ufak şeyde istıfa eden amcammış. Kendini hazıra alıştırmış bir nevi. Bunun üzerine babam desteği komple kesti 1 sene kadar önce. Bunu kötü niyetli olduğu için değil, amcam kendi kendini idame etsin diye yaptı. Hala acil durumlarda destek sağlar.

Velhasıl asla zorunlu değil hatta bunu zorunluluk haline getirince karşı tarafa yararı değil zararı oluyor. Ha bu demek değil ki asla destek olmasın, olsun ama abartmasın. Yoksa sonu amcam ile babam gibi olabilir.

Bana gelince vicdani olarak babamdan çok da farklı olmadığım için muhtemelen ben de elimden geleni yapardım.
0
fraise
(22.02.18)
Çok kazanan diğerine yardım etmeli. Bu devirde 3000 liraya geçinmek zor. Bir de ev kiraymış. Yalnız bir elin verdiğini öteki el duymayacak. Verilen para gözünde büyüyorsun yardım etmemeli mevzu bahis kişi.
0
femme vitale strikes back
(22.02.18)
Zorunluluk yok. Düzenli olması bir süre sonra zorunluluk gibi hissedilir her iki taraftan da baktığımızda. Bu kazanç uçurumları aslında epey fazla. Ben abi olsam düzenli para vermek yerine örneğin çocuklarının eğitimini üstlenirdim. Eşi çalışmıyor evi kira meselesine kardeş ve karısı çözüm bulacaklar.
0
SiyamkedisiZorro
(22.02.18)
Sanırım her ay düzenli yardım yapmak yerine elimde oldukça toplu para vermeye çalışırdım.
0
geven kafa
(22.02.18)
ayda 30 bin gelirim olsa sadece kardesime değil tüm akrabalarıma katkı sağlardım
0
nihilanth
(22.02.18)
tanıdığım bir ailede durum tam böyleydi, büyük abi diğer iki kardeşine devamlı yardım yaptı. kendi eşinden ve çocuklarından kıstı onlara ev aldı, çocuklarını okuttu. kendi eşi kafayı yedi bir yerde.

her şeyde dengeli olmak lazım.

ek: kardeşin abisinin kazandığında gözü varsa, abim bana bakmak zorunda gibi bir beklenti geliştirdiyse durum çok iticileşiyor. iyilik karşılık beklentisiyle başa kakılarak da yapılmaz ama bir iyilik yapınca da devamlı yapmalıymış gibi beklenti de oluşuyor.

arada dengeler de bozuluyor bir süre sonra, para aradaki ilişikileri geriyor. birisi yardım ettiği için minnet duyarken bir diğeri kendini kıyaslamaya başlıyor, öfke besliyor, kin güdülüyor. eşler ve çocuklar arasında çatışmalar yaşanıyor, yardım edenenin eşi neden yardım ediyor diye ayrı öfke duyuyor, kıskançlıklar oluyor, yardım eden yardım ettiğinden bir davranış görünce vay efendim oluyor. her zaman olan şeyler.

özetle en iyisi karnı toksa akrabayla para işlerine girmemek. herkes kazandığıyla yaşasın.
0
pinkpeony
(22.02.18)
Böyle bir zorunluluk yok.
Adamın kendi eşi çalışmazken niye abisi maaşa bağlasın?
0
marla is in my head
(22.02.18)
Bence diğeri üç binlik yaşamayı öğrenecek. Çünkü o, onun kendi hayatının şartları.

Ha, 30bin kazanan ben olsaydım, 3 bin kazanan kardeşim olsaydı, veya eşim/eşimin kardeşi arasında bu denklem olsaydı, düzenli olarak yardım etmeyi isterdim.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(22.02.18)
ya açıkçası bazıları da hazıra çok alışıyor ve zaten göndermesi lazım kafasına giriyor, o beni biraz sinir ediyor. şart mı diye soruyorsan elbette şart değil, doktor parayı sokaktan toplamıyor kardeş de memurmuş iyi işte garanti iş, nerde yaşadığı da önemli ama kendine güvenmiş evlenmişse kendi kendine geçindirmeli evi, bak işte şimdi gördüm eş de çalışmıyor yazmışın niye ki çalışsın o zaman.neyse bu kadar konuştuktan sonra diyorum ki yine de ben olsam gönderirim dayanamam:) ablam da bana hep gönderdi zaten ama dediğim gibi parayı alan teşekkür etmeyi bilmeli bence.
0
pamuk helvalar cebe
(22.02.18)
Böyle düzenli bir transfer talep edilemez. Talep etmeyi bırak, abisinin kendi teklifiyle aylık bağlaması bile evli barklı adamın zoruna gider. Gitmiyorsa da gitmeli.

Evet kardeş ayağını yorganına göre uzatmak zorunda. Genel anlamda kazandığı para kendisini tatmin etmiyorsa, gelirini iyileştirici fikirler bulmalı. İş değiştirme, ek iş yapma, eşini çalışmaya teşvik etme vb. gibi.

Abi sonuçta abidir, bir hır gür bir şey olmadığı sürece, kardeşlerden biri zor bir zaman geçiriyorsa, başına bir iş gelmişse vs. diğeri tabii ki ona yardımcı olmalıdır, kardeşlik gereği. Ama "o çok kazanıyor, birazını şuna versin" diye bir şey diyemeyiz. Bunlar biri üniversiteye diğeri orta okula giden kardeşler olsa ve biri 30 lira diğeri 100 lira harçlık alsa da abi bir 20 lirayı düzenli olarak kardeşine verse bu olurdu da işini gücünü eline almış, evini barkını kurmuş insanlar arasında olmamalı böyle bir alışveriş.

Bu para öyle namussuz bir şeydir ki, öyle bir alıştırır ki insanı kendine, uyuşturucu müptelalarına çevirir. Nasıl ki eroin parası için anasını babasını kesenler, nenesinin bileziklerini gasp edenler var, işte para da ööyle kişiliğinden taviz verdirir insana. En ufak bir meselede, o kardeş o abi karşısında ezik durumda kalır.

Hele hele küçük kardeşin karısı, eltisine karşı ÇOK daha boynu eğik kalır. Abi-kardeş belki bir şekilde fazla lafını etmeden, dile getirmeden, göz yumup yürütebilirler bazı şeyleri ama, abinin karısı saatli bir bomba gibi olur. Ne zaman nerede patlayacağını bilemez kimse.

Allah kimseyi kimseye muhtaç etmesin.

(Bütün aile bir arada yaşarken masrafların gelir durumuna göre üstlenilmesi veya yeğenin falanca ihtiyacının amcası tarafından karşılanması gibi durumlar söylediklerimin dışındadır. Bugün pek öyle aileler de kalmadı zaten.)
0
lazor
(23.02.18)
(10)

Kedinin yalnız kalamaması

yercekimini kendine ceken adam
Selamalar. Tahminen 3.5 4 aylık bir kedimiz var evde, 3 hafta önce sahiplendik ancak biraz başımız dertte kendisiyle. Evde olduğumuzda onu başka bir odada bırakmak istediğimizde sanki boğazlıyormuşuz gibi bağırmaya ağlamaya başlıyor. Aynı şekilde gece yatmaya geçtiğimizde onu salon(yemek-su)-banyo(k
Selamalar. Tahminen 3.5 4 aylık bir kedimiz var evde, 3 hafta önce sahiplendik ancak biraz başımız dertte kendisiyle. Evde olduğumuzda onu başka bir odada bırakmak istediğimizde sanki boğazlıyormuşuz gibi bağırmaya ağlamaya başlıyor. Aynı şekilde gece yatmaya geçtiğimizde onu salon(yemek-su)-banyo(kumu) kapıları açık şekilde dışarda bırakıyoruz, o zamanda en az yarım saat kapının önünde bağırıyor. İlk hafta eve yabancı, alışınca geçer dedik ama geçmiyor. Biz rahatsızız, komşular rahatsız muhtemelen kedicik de rahatsızdır. Böyle bir şeyin önüne nasıl geçeriz, biz evdeyken tek kalmaya nasıl alıştırabiliriz?

neden kapının dışında bırakmak istiyorsun diyenler olabilir, bu kapı dışı süreçleri duş, tuvalet, mutfakta yemek yapmak, uyumak, balkonda sigara içmek aktivitelerini kapsıyor.
0
yercekimini kendine ceken adam
(22.02.18)
çözüm ikinci kedi. diğeriyle oynarken sizi unutur ve oynayıp oynayıp sızar.
0
hosein
(22.02.18)
kedi bu, her yere girmek isteyecektir tabiki, yapacak pek bir şey yok. hayvanı üzmeyin bence, sizle birlikte olmak istiyor belli ki. ayrıca daha çok da küçük. yaşı ilerledikçe o ısrarından vazgeçiyorlar.
0
veritaslibertas
(22.02.18)
ikinci kedi en mantıklı çözüm.
iki kediye bakmak, bir kediye bakmaktan kolaydır.
masraflar da iki katına çıkmaz düşündüğünüz gibi.

bunun dışında, onu bırakmanız gerektiği sırada severek oynayacağı bir oyuncak, konserve mama falan gibi şeylerle oyalamaya çalışabilirsiniz.

henüz yavru olduğu için bunlar normal.
evin içindeki düzene alışınca ve biraz olgunlaşınca geçer.
0
blatta hiberna
(22.02.18)
evde merkezi bir yerin ışığını açık bırakın.
0
ozgur bir kusun hatirati
(22.02.18)
kediler bebek gibi. işin kötüsü bebekler büyür kediler büyümez. huyu böyle demek. bizimki üç yaşına girdi, hala gece 2'de bangır bangır bağırıyor. sabah 6'da uyanıyoruz sayesinde. gece de uyutmuyor.
ikinci kedi bir çözüm garantisi getirmez, denendi onaylandı.
0
pinkpeony
(22.02.18)
@pink:
sizin yapmanız gereken şey uyku düzenini değiştirmek.

benimkilerden de biri sabah 5-6 civarı biraz miyavlar mesela.
ama 5 dakika bile sürmez, o yüzden sorun teşkil etmiyor.

duyuruda sorulan kedinin sorunu yalnız kalamamak.
insan istiyor, henüz çok küçük.
0
blatta hiberna
(22.02.18)
Öneriler için teşekkürler. Gece yerli yersiz miyavlamıyor gerçekten. uyuduğumuza ikna olduktan sonra o da susup uyuyor diye tahmin ediyorum. @blatta hiberna dediği gibi asıl problemi yalnız kalmamak, evde ve uyanık olduğumuzu bildiği sürece yanımızda olmak istemesi. İkinci kedi benim de aklıma gelmişti, aklın yolu sanırım bir. Hayırlısı bakalım, tekrardan yorumlar için teşekkürler.
0
🌸yercekimini kendine ceken adam
(22.02.18)
yaşlı sakin bir kedi sıkıntı olmazdı ama yavru kedi, tam oyun/hareket zamanı.
ikinci bir kedi en ideal çözüm.
0
herhaltibiliyoring
(22.02.18)
İkinci kedi için çok erken, bunu yeni almışsınız, düzelmezse durum çok pişman olabilirsiniz. Gece/sabaha karşı uyandırma huyu yoksa kişilik değil, alışıyorlar merak etmeyin. İlk geldiğşnde tezgaha çıkmaya yeltenen kedim şimdi mutfak kapısı açıkken bile içeri girmiyor. Alanlarını sahipleniyorlar ve ona uyuyorlar. Hiçbir zaman bir köpek kadar net öğrenmeyecekler evet ama bu mızmızlanmaları karşısında yumuşayıp arada alır ederseniz sıkıntı oluyor somra tutarsız davranıyor kediler.

Onun yerine mutfaktan/balkondan vs yanına geçtiğinizde sevgi gösterin ve bol bol oynayın küçükken aşırı harektli ve fazla meraklılar, bunu besleyip biraz yormak gerekiyor.
0
kullanıcıadımbuolsun
(22.02.18)
çok normal. zamanla alışır. bol oyuncak, bol sevgi. bir de bağırdığında dayanmaya çalışın. her defa gidip sevmeyin. yoksa her bağırdığında sizi yanında bekler.
0
whatyougetiswhatyoudid
(27.02.18)
(10)

Gereksiz ozele giren sorulara ne cevap veriyorsunuz?

stavro
Ozellikle isyerinizdekilerden gelen sorular. Bu hafta yillik izindeyim mesela, pazartesi is basi yaptigimda en az 2 kisi soracak neredeydin diye banko. Ben de hiic buralardaydim/isim vardi/bir yere gitmem gerekti diye gecistirecegim her zamanki gibi ve israrla 1-2 kez daha soracaklar. Verecegim ceva
Ozellikle isyerinizdekilerden gelen sorular. Bu hafta yillik izindeyim mesela, pazartesi is basi yaptigimda en az 2 kisi soracak neredeydin diye banko. Ben de hiic buralardaydim/isim vardi/bir yere gitmem gerekti diye gecistirecegim her zamanki gibi ve israrla 1-2 kez daha soracaklar. Verecegim cevabi biliyorum aslinda bu sefer ama sizler nasil tepki veriyorsunuz onu sorayim. Kimseye de bu tarz sorulari sormuslugum yoktur isyerinde bu arada. Sadece isyerinde muhabbetim olan insanlar, is disinda gorustugum yok, 2-3 kere yemege gitmisizdir son birkac senede anca.
Siz boyle ozele giren istenmedik sorulara ne cevap veriyorsunuz?
0
stavro
(22.02.18)
Karakter kaderdir. Şimdi biz burada ne desek boş, sen aslında çözüm değil kaçış yolu arıyorsun.
0
mete kudur
(22.02.18)
Geçiştiriyorum asık bi suratla. Bi daha sormuyorlar.
0
femme vitale strikes back
(22.02.18)
nerede olduğunu sormak özel bir soru değil ki; çok özel olduğunu düşünüyorsanız genel cevaplar verirsiniz.
0
gezegen olan pluton
(22.02.18)
bizde de klasik. her cuma günü öğle yemeğinde sorarlar, haftasonu planın ne diye. maksat muhabbet. ben alınmıyorum, evdeyim özel bişey yok, yemek falan yapıp dil çalışıcam diyorum.
0
sttc
(22.02.18)
psikoloğumla bu konuyu konuştuğumda sarkastik cevaplar verebileceğimi söylemişti. örneğin "oruç tutacak mısın?" sorusuna cevap olarak "niye, benimkileri de mi sen tutacaksın?" diyebilirsin demişti. gülerek tabii ki somurtunca tersleme gibi oluyor. "neredesin?" sorusuna "marsa kadar gidip geldim, çok mu özlediniz?" diyebilirsiniz mesela :p onun dışında siz özel olduğunu düşünüyorsanız özeldir ki neredesin demek de baya özel bence. özel olmadığını düşünenler de soranlar oluyor zaten.
0
who cares wins
(22.02.18)
Simdi soyle, neredeydin kimleydin ozel bir soru olmayabilir (ki bence ozeldir) duruma gore ya da ortama gore ama bir adam her seferinde izinde nerede ne yaptigi soylemekten kaciniyorsa demek ki ozel, anlamak lazim. Ben bu tarz durumlarda anliyorum karsi tarafi sahsen. Boyle seylere cok da kafayi takmam ama son zamanlarda abarti seviyelere geldi:)
Genelde insanlar izne cikarken nereye gittiklerini soylerler isyerlerinde, eger giderken hicbir sey soylemediyse ben sormuyorum sahsen. Bazen ben de giderken soyluyorum, giderken soylemediysen gelince sorduklarinda da soylemiyorum.
0
🌸stavro
(22.02.18)
“Tatilde nereye gittin, neler yaptın” sorusu bana çok da özel gelmedi, hatta “Onu da mı sormayacağıdı” oldum ama bana özel gelen sorular sorular açısından düşünebilirim. Genelde geçiştiririm meraka gerek kalmayacak şekilde. Örneğin, senin soruna “Buralardaydım, dinlendim” derdim. İyice deşiyorsa da “Sonra konuşuruz” ya da “Prk konuşasım yok” derdim.
0
aychovsky
(22.02.18)
gülerek napıcaksın kardeşim benim özel hayatım ehehe diyorsun. o da anlıyor. anlamıyorsa boşver sen kafanı yorma işine bak diyorsun.
0
bohr atom modeli
(22.02.18)
Aynı dert bende de var. Cevapları okuyunca who cares wins yöntemini kullanmaya karar verdim.
1 gün yıllık izin kullandım “işlerim var” diyerek. Bana sormalarını geçtim, herkes birbirine sormuş “ne yapıyor nereye gidiyor”

Şimdi yine izin alacağım yakın zamanda, daha izin girişi yapmadan sormaya başladılar. Tatile gideceğim ama nereye gideceğimi söyleyemem. Ben de şöyle dedim “biraz kafamı dinlemeye ihtiyacım var (burada kiminle gideceksin sorusu elendi) cumadan çıkarım, bir gün de uzatırım tatili (1 günlük yıllık iznin açıklaması) sanırım ege tarafları olur. (Nereye gideceksin sorusu elendi, ki bu kısım yalan. Başka bir yere gideceğim. Ama belirsiz konuşarak vicdanımı rahatlattım.)

Şimdi giderken tamam da, dönüşte... şehir soracaklar. O zaman da “marsa kadar gidip geldim, çok mu özlediniz?” Diyeceğim. Hahaha muazzam cevap. Böyle bir cevabı hakediyorlar. Bu arada şu an aklıma geldi. Bu cevabı yöneticiye verirsem gerçekten marsa gönderir beni. Ona şehir dışındaydım açıklamasıyla “daha fazla açıklamak istemiyorum” yüz ifademi kullanacağım.
0
irene
(22.02.18)
ben who cares wins'in yntemini kullananalardanım ama bu tip sorulara aşırı uyuz olduğumdan (özel olması değil de ne yanıt vericem şimdi ben sana?) istemsizce o şekilde yanıtlıyorum ve insanlar o yanıtları verdikçe beni uyuz buluyor.

farklı bir şey yoktu, evdeydim, ailemleydim, iş güç falan gibi geçiştiriceksin. yine sormaya devam edecekler, yine geçiştireceksin ve okları onlara çevireceksin "sen ne yaptın asıl", "şurda şu varmış duydun mu"...
0
pinkpeony
(22.02.18)
(5)

Aşk nasıl oluyor?

ya ben lan neyse
iki kişinin birbirine aşık olma ihtimali neredeyse mümkün değilken bu kadar çok aşık çift nereden geliyor?birisi kendini şartlandırıyor mu? şartlandırmayla aşk oluyor o zaman? bu çok ilginç değil mi?bonus soru: birbirini 1 yıldır tanıyan insanlar dahi tek ya d açift taraflı nasıl aşık olabiliyor? yı
iki kişinin birbirine aşık olma ihtimali neredeyse mümkün değilken bu kadar çok aşık çift nereden geliyor?

birisi kendini şartlandırıyor mu? şartlandırmayla aşk oluyor o zaman? bu çok ilginç değil mi?

bonus soru: birbirini 1 yıldır tanıyan insanlar dahi tek ya d açift taraflı nasıl aşık olabiliyor? yıllarca hiçbir şey hissetmiyorsun ama birden gözünde büyülü bir şeye dönüşüyor o kişi. buna aşk değil diyebilir miyiz?
0
ya ben lan neyse
(21.02.18)
aşk ne sana göre? benlik duygusunu kaybedecek kadar o kişiyi düşünmek, bütün yaşamsal fonksiyonlarını yitirmek mi? heyecanlanmak, o kişiyle mutlu olmak mı? birinci tanıma göre karşılıklı aşk zor iken ikinci tanıma göre neden mümkün olmasın? beklentiler ve mutluluk kapasitesi fezalarda değilse aşık olunabilir.
0
pinkpeony
(21.02.18)
Gençken olmuştuk. Uyuşturucu gibi bişey. Aynı anda kafalar bi dünya. Güzel, keyifliydi valla.
0
hasmetizm 2046
(21.02.18)
ask, insani bir duygu. ben insan-insan arasında yasanan duygu olarak tanımlıyorum aski. insanlik varolduğundan beridir var. edebiyat, müzik, film, dizi, özellikle modern kapitalizm sistemimizde iştahla tüketilen bir araç. boylece yazarlar, yönetmenler, şirketler insan olan okuyucu, dinleyici, izleyici ve tüketici ile arasında bu güçlü duyguyu 'ask' kullanaraktan bir bağlantı kurup malzemelerini satarlar.

sorularına cevap degil yukarıda yazdigım. bendeki askin tanımı.
simdi sorularına cevap vereyim.

- sana katılmıyorum. asik oldum ben. ve biz iki ayri kisiydik. asil olmak mumkun. hatta birden fazla kez aşık olabilirsin.

- hayir.sartlanma yok.

-ask bir surectir, birden olmaz.
0
tomcruise
(21.02.18)
millet soruyu anlamamış. bireysel olarak nasıl aşık olunuyor diye sormamış, karşılıklı olarak nasıl aşık olunuyor diyor arkadaş. yani, aşık olduğunuz kişinin size aşık olma ihtimali nedir diyor.

bana kalırsa, iki kişiden biri aşık olur, diğerinin aynı oranda aşık olması mümkün değildir. zaten etrafta gördüğünüz o mükemmel aşık çiftler de böyle değil.

diğerinin içinde bulunduğu duruma anca sevgi diyebiliriz bence.
0
dead and broken
(21.02.18)
İhtimali nasıl yok? Kişisine göre ihtimali düşer de, yükselir de ama ihtimalinin olmaması garip geldi. Bu kadar insan birbirne aşık olup birlikte oluyorlar. Aşık olmamaları için nasıl bir engel var ki?

Şartlandırmayla olmuyor pek. Planlayarak olmuyor. O an içinden gele gele, doğal, organik bir şekilde olmuyorsa zorlasan olmuyor. Doğal olanına feromın dersin, “Bilinçaltında anadını/babasını hatırlattı” dersin, “Beklentileri uydu” dersin ve birçok akımdan birçok açıklama getirebilirsin. Bunun bir ölçüsü de yok; herkes farklı farklı gösterebilir ama tutkusundan belli olur bence. Zaten tutkusuz sevgiliyi kim ne yapsın.
0
aychovsky
(23.02.18)
(5)

İsrail’e giderken dikkat edilecekler

fakyoras
Selam,Danismanim universitede yazdigim bir paperi bir konferansa gondermis ve kabul edilmis. Konferansa davet yazisi falan atmislar, mart sonundaymis. İsraile giderken dikkat etmem gereken neler var? İlerde beyrut’a filan da gidebilirim, israil vizesi varsa almiyorlarmis galiba, ne yapmak gerekiyor?
Selam,

Danismanim universitede yazdigim bir paperi bir konferansa gondermis ve kabul edilmis. Konferansa davet yazisi falan atmislar, mart sonundaymis.

İsraile giderken dikkat etmem gereken neler var? İlerde beyrut’a filan da gidebilirim, israil vizesi varsa almiyorlarmis galiba, ne yapmak gerekiyor? Gidince mescidi aksayi da gormek istesem gorebilir miyim elimi kolumu sallaya sallaya?

Cok mutluyum ya, uc sene once yazdigim sey bugun karsima cikiyor
0
fakyoras
(21.02.18)
Kadınlarına dikkat et: www.youtube.com

Kanunları absürt. Literal olarak yok yere erkekleri hapse düşürebiliyorlar.

Şaka değil
0
idexo
(21.02.18)
Merhaba,


Israil´e giderken, kabinici cantanizda/bavulunuzda -ozellikle paketsiz- yiyecek bulundurmamaya calisin. Cikista yaniniza almaniz sorun degil, sadece giriste sorun.

Giriste vizeniz oldugu icin cok uzun surmez saniyorum polisle gorusmeniz. Klasik sorulara hazirlikli olmalisiniz: Vizenizde yazsa bile, nicin geldiginiz, nerede kalacaginiz sorulari ya da Filistin´e gitme planiniz olup olmadigi (Olsa bile yok demenizi tavsiye ederim.) gibi...

Bunun disinda Türkiye´den gelen kisi zaten vize aldigi icin cok sorun olmuyor giris ve cikislarda. Beyrut´a gidecekseniz ileride, pasaportu degistirmeniz gerekebilir. Israil giris ve cikislarda pasaporta damga basmiyor, bunun yerine cikista gostermeniz istenecek bir kagit veriliyor.

Gidince El Aqsa´ya girebilirsiniz. Kolay bir giris icin TC kimliginizi yaniniza alin, oradaki hanede "Islam" yaziyor mu diye bakacaklar. Iki uc kez de, Fatiha oku ve Sehadet getir diyorlar. Ikna oluncaya kadar biraz cektirebiliyor sacma sapan vakifa bagli insanlar koymuslar girise. Sizin pesinize birini takmak isteyebilirler iceri girerken, sonunda size Kuran satmaya kalkacak ya da para vermenizi isteyecek. Burada dikkat edin.

El Aqsa ve kaziklamayi hobi edinmis Arap saticilar disinda, Israil´de ekstra dikkat etmeniz gereken cok bir sey bence. Hirsizlik orani cok az ama, yine de turistik yerleri gezerken dikkat etmeniz gerekir.


Ek: Beyrut olayina deginmeyi unutmusum. Bazi Arap ülkeleri, Israil´e giris cikis damganiz olmasa dahi (zaten damga diye bir sey yok. Ama diyelim ki vizeyi aldiniz ve seyahatinizden vazgectiniz.) Israil vizesi olan pasaportlulari almiyorlar. Bir arkadasimi nasil olduysa Lübnan´a almislardi ancak cikisi da 3 saat civarinda sürmüstü ve cok cektirmislerdi.
0
buf-e kür
(21.02.18)
Uçağın saatini kaçırma , bavulunu bir yerlede unutma, yolda bisküvi falan verenlerin bisküvilerini yeme.
0
scorpion37
(21.02.18)
vizeni ve giris cikisini pasaporta bastirmazsan arap ulkelerine girisre sikinti cikmaz, ama tabi beyruta kara yoluyla gececekseniz bilemedim. bence israilde takilin, anladigim kadariyla renkli bi hayati var adamlarin
0
kveldulv
(21.02.18)
pasaport meselesi var, israil damgası arap ülkelerine girişte problem oluşturuyor o yüzden giriş ve çıkışta damga istemediğini belirtmen gerekli o kadar.
0
pinkpeony
(21.02.18)
(9)

kısa boylu kızlar neden kötüleniyor?

diffarentiationation
1.85 m boyum var ve bayılıyorum 1.50-1.60 m boylu kızlara. bu zamana kadar da hep onlarla ilgilendim. beden ölçüleri korunduğu sürece kısa boy daha avantajlı benim için. neden millet kızlarda boya takmış bu kadar?
1.85 m boyum var ve bayılıyorum 1.50-1.60 m boylu kızlara. bu zamana kadar da hep onlarla ilgilendim. beden ölçüleri korunduğu sürece kısa boy daha avantajlı benim için. neden millet kızlarda boya takmış bu kadar?
0
diffarentiationation
(21.02.18)
kendi adıma konuşayım, ayak fetişistiyim ve kısa boylu kızların ayakları minicik oluyor :/ ha ben öyle "boyu 170 altında olanlar eklemesin :S :s" tarzı bir gerzek değilim, kesinlikle şu kızlar kötüdür bunlar boktur tarzı aptalca yargılarla bok atmam, "kısa boylu kızlar kötüdür" demiyom, nitekim çooook ama çoook sevdiğim bir sevgilim 1.60 küsürdü. sadece kendi adıma aklıma gelen ilk sebebi söylüyorum ben. ha şu da var: benim tanıdığım faşistlerin çoğu küçük ayağı daha çok beğeniyor, 36-37 numara falan. ben 39-40 diyorum.

ha uzun boylu kızlar da bana bakmıyo orası ayrı, kafam dahil 1.78 amk 1.70'lik kızın yanında bile küçük hissediyom niyeyse.

(bunu kısa boylu duyuru kızlarının sevgisini kazanmak için değil, bu tavır gerçekten çok kırıcı olduğu için yazdım. bana da mesela bazen "sen buna s*k mi diyosun şimdi haha" diyolar, kırılıyorum. o yüzden kimseyi boyuyla yargılamıyorum)
0
der meister
(21.02.18)
İyi de her türden insan kötüleniyor ki. Misal uzun boylu kızlara da kazulet, deve, aygır, travesti, zebellah vb. isimler takıyorlar.
Ayrıca kısa erkeklere de bayağı gömüyorlar. G.tten bacaklı, s.kim kadar boyu var türlü türlü huyu var vs. diyorlar.

Kısacası millet olarak fiziksel özelliklerle dalga geçmeyi çok seviyoruz. Gerçi sadece biz böyle değiliz, ecnebilerin de bizden aşağı kalır yanı yok.
0
i m cool with that
(21.02.18)
halk arasında 'götü yere yakın olandan korkacaksın' diye bir söylem var. bu yüzden zihinlere işlemiş olabilir.
0
attila
(21.02.18)
Sözlüğü vs baz alıyorsan kotulenmek için kadın olması yeterli.
0
all girls dream
(21.02.18)
Uzun kısayı, kısa topalı, topal körü, kör uzanamadığını, uzanamadığı uzunu...

herkesin bir popisi vardır: www.youtube.com
0
idexo
(21.02.18)
1.85 uzun boy değil, şimdi vay sen nasıl 1.85 uzun değil dersin diyenlerin lincine uğrayabilirim ama orta boylusun, 1.60 boyunda biriyle kötü uyum değil zaten.
0
pinkpeony
(22.02.18)
ben beğeniyorum ya kısa boylu minyon kızları. zaten kendim de 1.74 civarıyım uzun da değilim yani. Uzun kızlar güzelse tabi ilgimi çeker ama kısa boylu ve fiziği güzel bi kız da bence çok hoş olabilir.
0
nundu
(22.02.18)
Ben ayak fetişi olmasam da küçük el ve ayak bence çirkin duruyor.Elleri ve ayakları küçük ve çirkin 1.70'lik kız , elleri ve ayakları güzel 1.60'lık kızdan daha tercih edilir değil.Ama genel ortalama olarak boyu uzunsa el ve ayakların küçücük olma ihtimali daha az.
0
turkuaz
(23.02.18)
uzunum, kısa kız sevmiyorum.
0
Revia
(27.02.18)
(24)

Çocuklarıyla duşa giren ebeveyn

senolll
Merhaba,Cinsiyet ayrımı olmaksızın çocuklarıyla duşa giren ebeveyn için düşünceniz nedir? Anne ve erkek/kız çocuğu, baba ve erkek/kız çocuğu şeklinde. Normal midir? Kaç yaşına kadar normaldir öyleyse?Bizim kültürümüz ve başka kültürler çerçevesinde düşünelim.Konunun çıkış noktasını ve kendi düşüncel
Merhaba,

Cinsiyet ayrımı olmaksızın çocuklarıyla duşa giren ebeveyn için düşünceniz nedir?
Anne ve erkek/kız çocuğu, baba ve erkek/kız çocuğu şeklinde. Normal midir? Kaç yaşına kadar normaldir öyleyse?
Bizim kültürümüz ve başka kültürler çerçevesinde düşünelim.

Konunun çıkış noktasını ve kendi düşüncelerimi birkaç yorumdan sonra yazacağım, bakalım neler gelecek önce.

Teşekkürler
0
senolll
(21.02.18)
Paikolog değilim ama bence normal değildir. Böyle deney yapar gibi çocuk yetiştirenler sonradan topluma hiç entegre olamayan bireyler yetiştirmiş oluyorlar. Cümle biraz düşük oldu ama neyse.
0
dougsampson
(21.02.18)
çok detaylı okumadım ama okuduklarım kadarıyla, küçük yaşlarda ebeveyni çıplak görmek ileriye dönük psikolojik sorunlara yol açıyor.

doğru ya da yanlış, ben kendi çocuğumu riske atmam sanırım. gerek duyacağım bir şey değil.

Anormal demiyorum ama bence gereksiz. 18 yaşından sonra normaldir. o zaman yaparsan en azından ileriye dönük kalıcı hasar bırakmazsın. o daha da gereksiz ama hiç yoktan zararsız sanırım.

rica.
0
bir ileti paylastim
(21.02.18)
Ufak kızım annesiyle küvete girse rahatsız olmazdım, köpüğün içinde bir şey belli olmuyor zaten. Onun dışında olmasını istemem.
0
i was made for you
(21.02.18)
Hamam kültürü olan bir ülkede yaşıyoruz. 7 yaşına kadar olan erkek çocuklar anneleriyle hamam a girerlerdi. Sonra kaldirdilar tabi bu uygulamayı. Şahsen ben kızımla esim beraber girsin istemem. Soru sorma yaşı gelmişse özellikle. İleride hatırlayıp travma yaşayacaksa hele.
0
kafanguzelolmus
(21.02.18)
Normal degil bunu yapmak.
@Want2die gibi hassasiyet gösterip yikaniyorsa tamam ama öbür türlüsü hic saglikli bir durum degil.
0
chitosan
(21.02.18)
Küçükken beni hamama götürürlerdi. Dize kadar inen memelere sahip kadınların görüntüsü hala aklımda. Bence olmamalı.
0
kompisko
(21.02.18)
Kendi düşüncelerimi ve olayın çıkışını paylaşabilirim.

Ben bu olayın travmatik olabileceğini düşünüyorum, çocuk en en çok 1-2 yaşından sonra böyle bir durum içinde olmamalı. Çocuğu yıkar ebeveyni, kendi ayrı yıkanır.

Olayın çıkış noktası da şu ben İsveç'teyim şu an, burada insanlar kendi kişisel alanlarına çok saygılılar fakat havuz/gym soyunma odasında giyinme kabini yok. Erkekler herkes ortalık üstünü değiştiriyor/duşlar açık. Bu beni epey rahatsız ediyor, çıplaklık konusunda epey rahatlarmış. sonra geçen gün bir kız çocuğu gördüm içerde muhtemelen 3-4 yaşlarında o da çıplaktı, erkeklerin soyunma odasında muhtemelen yanında dedesi vardı, o da çıplak. Herkes çıplak yani. Bana çok garip ve uygunsuz geliyor bu durum. Benzer şekilde daha önce Bulgaristan'da bir kaplıcaya gittiğimde küçükken bir sürü erkeğin öyle çıplak olması bile çok rahatsız ediciydi benim için.

Sonra İsveçli kız arkadaşımla bunu konuşurken onlara göre bunun pek anormal olmadığını ebeveynlerin de çocuklarıyla duşa girdiğini falan söyledi. Hatta lisede de soyunma odalarında kızlar hep çıplak olurmuş duşlar ortalıkta herhalde yine. Amerikan filmlerinde falan gördüğümüz gibi aslında.

Öte yandan 7 yaşına kadar çocuk ebeveyni ile soyunma odasına girebiliyormuş havuzda. Diyor ki ben çocuğumla kız/erkek fark etmez orada soyunma odasına beraber girebiliyorken, yan yana duş alabilecekken evde olmasının farkı ne?

Neyse çıkış noktası da buydu. Sonra internetten biraz okuduk, çocuklar soru sormaya başladığı dönemlerde, kendilerini rahatsız hissettiklerinde ebeveynle beraber duş alması pek de yerinde değilmiş.
0
🌸senolll
(21.02.18)
Ben sağlıksız buluyorum. Çocuk evde gördüğünü dışarıda da sürdürmek ister. Dışarıda bir çıplaklıkla karşılaştığı zaman kendini savunmayı düşünemez.
0
dissendium
(21.02.18)
Oglum 23 aylik. Babasi ve ben hangimiz o an uygunsak uzerimizde sortla yikiyoruz. Yasi biraz daha buyuyunce sadece babasina devretmeyi planliyorum.
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(21.02.18)
Bu isin normal olup olmadigini sormussunuz, hamam ornegini verenler cok haklilar.

Bugun Turkiye'de bunun degil soyunma odalarinda ve duslarda, evde yapilmasi bile cevaplardan da anlasildigi uzerine bir tabu. Ama hamam kulturu olan ulkelerde (orta dogu) erkek cocuklarinin ergenlige ulasana dek anneleriyle beraber kadinlar hamamina gitmeleri normaldi, o yasa gelince babalariyla beraber erkekler hamamina gitmeye baslarlardi ve bu ani degisim erkekleri cok etkilermis. Musluman toplumlardaki haremlik selamlik gelenegi o andan itibaren etkili oluyor, erkek cocuk kadinlar dunyasindan erkekler dunyasina giriyor. Kadin cevresinden artik "cok yetiskin, fazla erkeksi" diye ayrilmak zorunda kalan ergen, erkek cevresine girdiginde de gorece olarak "cok genc, az erkeksi" kaliyor. Deniz Kandiyoti'nin bir kitabinda bundan bahsediliyor, atabilirim.

Bunun yani sira bugunden farkli olarak, kiz cocuklari babalariyla birlikte hamama gitmezlerdi en bastan beri, haliyle.
0
common of demons
(21.02.18)
annem ve babamla havuza, denize girerdim ama vücutlarının mahrem bölgeleri kapalıydı haliyle. havuza, denize girmekten bir farkı yok, vücutları kapalıysa.

çırılçıplak girilmesini sakıncalı bulurum, eğlence için bir iki kez hariç ama düzenli banyo yaparken de hep birlikte girmek bence gereksiz ve saçma.

edit: want2die yapıyorum yazmış ama yaptığı birlikte banyo yapmak değil, o tür bir durumdan bahsetmiyorum.
0
pinkpeony
(21.02.18)
isveç norveç gibi ülkelerde çıplaklık ve cinsellik bizdeki kadar tabu olmadığı için çocukta travmaya sebep olma ihtimali bizdekine göre daha düşük olabilir. bizde çocuk küçükken kadın memesi görmenin normal bişey olduğunu sanıp büyüdükçe o memeden uzaklaştığı, hatta yakınlaşması yasak/günah olduğu için travma ya da bilimsel adı her neyse, ona uğraması daha normal geliyor kulağa. ya da büyümesine de gerek yok, anne-babayı çıplak görmeye alışıktır ama başkalarını görmemesi gerekiği ona öğretilir, kafası karışır. gibi.

hangisi doğru hangisi yanlış onu bilmiyorum ancak çıplaklık, cinsellik konularını farklı değerlendiren ülkelerin çocuklarının da bu konudan farklı etkilendiklerini düşünüyorum.
0
Bruce
(21.02.18)
Almanya'da saunalarin veya havuzlarin aile soyunma odalarinda tum aileler birlikte soyunup giyiniyor.
0
ykyt
(21.02.18)
1,5 yaşa kadar sorun yok. Sonrasında anne veya baba, farklı cinste de olsa aynı cinste de olsa çocuklarıyla banyoya girecekse özel bölgelerini kadınlar için bikini erkekler için şort mayo gibi ayrıntıları belli etmeyecek bir şekilde örtmüş olarak girmeli.

Çok fazla gizli saklı da tutulmamalı kadın-erkek vücudu çocuklar için. Bu sefer aşırılaşmış merak unsuru olabiliyor. Bir erkek öğrencim vardı, oyuncak kız bebeklerin eteklerini kaldırır giysilerini soyardı. (5 yaş) Annesiyle beraber (anne bikini giyecek şekilde) banyoya girmelerini tavsiye ettim. Anne uygun bir şekilde oğluna kadın vücudunun özelliklerini ve farklılıklarını anlattıktan sonra konu çözülmüştü.
0
oxyden
(21.02.18)
Normal değildir.
0
lonelyman
(21.02.18)
Haydaa. Bizim ailede bir sorun mu var bilmiyorum ama ben 12 yaşında babamla banyo yaptığımı biliyorum, kadınım. Cinsel istismar mı bu şimdi? O tür bir şey olduğunu hatırlamıyorum.
0
fleur du mal
(21.02.18)
dayım bi erkek bi kız çocuğunu aynı anda bu şekilde yıkardı. 2 yaş büyük olan kız yavaş yavaş çekmiş sonra kendini. yalnız banyoya dönmüş. ikisi de normal insanlar oldular, kocamanlar tabi şimdi. kaptan fantastik filminde de bu muhabbet var. bizim kültürümüz çok arabik ve sığ. canım annem dahi çocuk yetiştirmekten zerre anlamayan birisi. türk babalarına hiç girmiyorum zaten. bırakın seksi, çıplaklık bile hala tabu bizim memlekette. ışıklar bu yüzden kapanıyor sevişirken, kadınlar utanıyor seslerini çıkarmaya. kimse özgür değil, yalnızken bile değil. bu çok üzücü.
0
hasmetizm 2046
(21.02.18)
Ben yaklaşık 10 yaşına gelene kadar babam benimle duşa girmişti, onda mayo olurdu. Oyun oynatarak banyo yaptırırdı. Rahatsız olmuyordum. Ama doğru bir davranış diyemem.

Annem ve abim arasında böyle birşey olmamıştır, annem onu yıkarken kendi girmemiştir.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(21.02.18)
çocuğu yıkamak için giriyorsa ve şahsi eşyalarını kapatıyorsa, normaldir.

çocuğu ile beraber yıkanıyorsa ve zorundaysa, yine normaldir. tercih durumu olmayan zamanlar olabilir.

ama çocuğu ile sürekli olarak çıplak biçimde yıkanıyorsa, çocuk gelişiminden biraz habersiz olabilir. biraz okusa fena olmaz.

büyüğün de küçüğün de cinsiyeti fark etmiyor.
0
babilbaligi
(21.02.18)
Benim anlamadığım kısım nesen çıplaklığın tramvatik olduğunu düşünuyorsunuz ? çıplaklık seks demek, cinsellik demek mi? aşırı saçma, asıl bence çıplaklığı oouuuu ya getirdiği için turk ailelerin çocukları tum karşı cinsine seex diye bakıyor.

çıplaklık oldukça normaldir. tramvatik olan baska durumlardir.
0
aynatutancocuk
(21.02.18)
insan memesi, cinsiyet organları el kol görmek kadar normaldir.
0
aynatutancocuk
(21.02.18)
2 yaşında mıydı neydi çocukta cinsel farkındalık oluşuyordu... düşüncem iğrenç olduğu yönünde.
0
ya ben lan neyse
(21.02.18)
12 yasina kadar (ergen degildim henuz) annemle birlikte kadinlar hamamina gittim. 7den 70e her turlu kadını gordum ama herhangi bir travmatik olumsuzluk yasadigimi tecrube etmedim. Nedir yani insan vücudu işte..
0
japon askeri
(21.02.18)
bana da normal gelmedi ama kuzey avrupa ülkelerine çocuk yetiştirme konusunda akıl verecek çapta değiliz onların olduğu hal ve bizim durumumuz ortada.

isveçli haklıdır diyorum :d

bir de şey geldi aklıma nudist aileler var böyle plajlar vs yani aile çocuğunu vegan, müslüman vs yetiştirebiliyorsa nüdistte yetiştirebilir o zaman.
0
FeykIM
(21.02.18)
(20)

Ekşi Sözlük yazarlığınız ne kadar zamanda onaylandı?

işimdeyim gücümdeyim
Artık uçurulmaktan bıkmış bir insan olarak yeni bir ekşi sözlük hesabı açacağım fakat beklemek çok zor geliyor.Sizin dikkatinizi çeken noktalar illa ki olmuştur.Özellikle son bir yılda yazar olanlara soruyorum. Ne yaptınız da hesabınız çabuk onaylandı?+ Her gün sözlükte x saat geçirdim+ Sürekli fav
Artık uçurulmaktan bıkmış bir insan olarak yeni bir ekşi sözlük hesabı açacağım fakat beklemek çok zor geliyor.

Sizin dikkatinizi çeken noktalar illa ki olmuştur.
Özellikle son bir yılda yazar olanlara soruyorum. Ne yaptınız da hesabınız çabuk onaylandı?

+ Her gün sözlükte x saat geçirdim
+ Sürekli fav yaptım, şuku verdim
+ 10 entry'den sonra da sürekli çaylak entry'si girmeye devam ettim

vb.

neler yapılmalı ki hemen onaylansın şu yazarlık?
yoksa beklemekle sıra gelmiyor kesinlikle. hep yerinde sayıyorsun.
0
işimdeyim gücümdeyim
(21.02.18)
8 Mart 2014'te yanılmıyorsam 8000 kadın çaylağı yazar yaptılar. Onların arasındaydım.
0
femme vitale strikes back
(21.02.18)
kimbilir kaç sene oldu yaş 32 şu an 28 bindeyim 2000 doğumlular bile girdi şu sözlüğe.
0
mikahakkinen
(21.02.18)
Kimi 6 ayda, kimi tam bir senede kimi ise yeterli görülmedi. İlginç olan ise hepsinde de aynı entryleri yazmış olmam.

Bence modlar vs kafalarına göre takılıyor.
0
attila
(21.02.18)
1.5 yıl. Bu gün girdim yazar olmuşum tesadüfen, zaman geçirmedim çok.
0
mehmed resad
(21.02.18)
Gezi parkı olaylarının başladığı akşam yazar yaptılar 4 5 ay çaylak bekledim. Önümde 20bin kişi falan vardı. Neden yaptılar bilmiyorum :)
0
bigcaptain
(21.02.18)
eskiden kondüktörler bakıyordu ancak şimdi otomatik olarak alınıyor. belirli bir algoritması vardır ancak bunu bizimle paylaşacaklarını sanmıyorum. yazar olma kriterleri artık yerlerde olduğu için girilen entry'lere de fazla dikkat edildiğini düşünmüyorum.
0
ufukcel
(21.02.18)
yazdığın maddelerle yazar olunmuyor maalesef. onlar şehir efsanesi.
0
tragedystreets
(21.02.18)
Yedek hesaplarımın ikisi de 3-4 ayda yazar oldu.
Tek yaptığım 10 entryden sonra arada bir online olmaktı.
0
bir nick var benden iceri
(21.02.18)
Bir seneden fazla sürdü.
0
sopiro
(21.02.18)
satanlar var.

ben 1 yıldan sonra olmuştum.
0
pinkpeony
(21.02.18)
Yarım saat :)
0
clones
(21.02.18)
2004 yılında kaydolmuştum, 2005 yılında yazar oldum.

altıncı nesil'lerin alındığı bir toplu yazar alımı idi sanırım. bir adı vardı o alımların sanki.

hah miğferdibi çaylak alımları.
0
kibritsuyu
(21.02.18)
ben sadece 10 15 entry ile yaklaşık 2 senede yazar olmuştum, ama çaylak halimle sık girip sık oylama, favlama yapıyordum.. onun etkisi var mı bilemiyorum :/
0
cabiday
(21.02.18)
aralık 2010'da başvurmuştum. 1 temmuz 2011'de yazar olmuştum. 7 ay sürmüş.
0
efreet sultan
(21.02.18)
1,5 yıl falan sürdü.
son 1-2 ay aktif oldum olduk
0
lonelyman
(21.02.18)
İlk başta yazarlık sırasını tamamladım entrylerim beğenilmedi ve beni tekrar çaylak yaptılar. Çöpü boşalttım ve 4 ayda yazar oldum. Sadece tanım entryleri girdim her biri word uygulamasında en az yarım sayfa tutuyordu. Yüksek lisans için yapmış olduğum ödevleri tanım olarak girdim. Doğal olarak dilbilgisi çok iyiydi. Arada beğendiğim yazıları sonradan okuma ihtiyacı duyacaklarımı favladım. Onun dışında her gün sözlüğe girip okuma yaptım.
0
hicbirisi
(21.02.18)
2015-2017 sonu. fakat bu arada on entryden bazısı silindi eksik kaldi, sonra tekrar girildi fln
0
aynatutancocuk
(21.02.18)
10 tanım entrysi girip daha sonra her gün online olmakla beraber 1.5 yılda yazar olmuştum.

yeni açtığım hesabımda yine aynısını yaptım entrylerim tanım üzerine kurulu,imla hatam yok fakat 1.5 yıl oldu hala çaylak.

bazen onay alanlara bakıyorum ne tanım ne imla var. algoritma denen bir şeyin olduğuna inanmıyorum ben gerçi sözlükte kalmadı artık tanım yapan yok ismini değiştirip ekşiforum yapsalar da herkes rahatlasa.
0
biravekahve
(21.02.18)
yaklaşık 4 senedir çaylağım ve hala daha 12 binlerdeyim.
0
kornisch
(26.02.18)
ben 3 senede oldum yazar, ama 2 sene hiç girmedim neredeyse, son sene biraz okumaya başladım, her gün girmeye başladım oldu. ben sekmeyi tüm gün açık bırakıyordum bazen. favlama yapmadım
0
incity
(27.02.18)
(7)

duruş bozukluğu

nonik
bir sürü tavsiye, egzersiz, spor var bu konuda. bizzat duruş bozukluğu, kamburluğu olup şunu şunu yaptım düzeldi diyen var mı? sizin tavsiyeleriniz neler?edit: esasen teşhis edilmiş olan sorunum boyun düzleşmesi.
bir sürü tavsiye, egzersiz, spor var bu konuda. bizzat duruş bozukluğu, kamburluğu olup şunu şunu yaptım düzeldi diyen var mı? sizin tavsiyeleriniz neler?

edit: esasen teşhis edilmiş olan sorunum boyun düzleşmesi.
0
nonik
(20.02.18)
Doktora gittim. Pilates önerdi, başladım. Doktora gitmeden durumunuzu nasıl öğrenmeyi planlıyorsunuz bilmiyorum. Gitmenizi öneririm.
0
EasyTiger
(20.02.18)
Bu duruş bozukluğunun tam net teşhisini öğrenip ona göre düzeltici egzersiz yapmanız lazım. Mesela sırf yüzme ile duruş bozukluğu düzelmez; pilateste bile kas dengesizliği nerede ise; o bölgedeki güçsüz kasları güçlendirmek, gergin kasları ise esnetmek gerekir. Bilmeden yapacağınız egzersizler postür bozukluğunu artırabilir bile.
0
neferkitty
(20.02.18)
bu tıbbi bir tanı mı, yoksa duruşunuzu eğri/kambur bulduğunuz, size böyle söylenegeldiği için mi duruş bozukluğu diyosunuz?

bu ayrıntı önemli bana kalırsa ama ilgili hekimler bu işi sadece spor yap düzelir düzeyinde ele alıyolar mı yoksa teferruatı nedir bilemiyorum. demek istediğim, bunu hekim diyosa onun kontrolünde bir öneri daha iyi olur sanki. şimdi size antrenman/hareketler önerirken başka sakatlıklara yol açmış olmasın kimse. bu kısmına göre önerileri siz süzgeçten geçirin.

demin kendime workout hazırlamak için youtube'da geziniyodum, şu video denk geldi, işinize yarar belki:
www.youtube.com
0
dafaisss
(20.02.18)
duruş korseleri varmış bu iş için, ne kadar işe yarar bilemiyorum ama duymuştum.
0
pinkpeony
(21.02.18)
Tıbbi tanı önemli. Ben doktora gittikten sonra başladım onun verdiği egzersiz tablosu doğrultusunda başladım egzersize. Ayrıca korse verdi takmam için.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(21.02.18)
@dafaisss, tıbbi tanı, doktorun söylediği yoga yap ve yüz. ancak daha spesifik örnek almak istemiştim şu şu egzersizler gibi. belki direkt bu amaçla tekrar gitmem gerek.

Teşekkürler öneriler ve yorumlar için.
0
🌸nonik
(21.02.18)
Kayropraktır, ters tarafa dönmüş boyun eğrimi düzeltti. Bir ara haftanın 5 günü gidiyordum ve ciddi işkence aletleriyle çalışıyordu adam. TR'ye döndükten sonra öyle birini bulamadım. Bulursam tekrar gideceğim.
0
SiyamkedisiZorro
(21.02.18)
(14)

Eşini / Sevgilisini öldüren erkek temalı filmler

attila
varsa izlenmeli dediğin lütfen yazın.
varsa izlenmeli dediğin lütfen yazın.
0
attila
(20.02.18)
Öldüren değil de öldürmeye meyyal müthiş film, Gone Girl
0
l arrache coeur
(20.02.18)
Match Point.
0
i was made for you
(20.02.18)
spoiler verecekseniz pm atın
0
sttc
(20.02.18)
fracture
0
pinkpeony
(20.02.18)
rebecca
0
pinkpeony
(20.02.18)
1922, netflix dizisi
0
pinkpeony
(20.02.18)
şu kitabı tavsiye ederim, içeerisindeki öyküler hep yetkin yazarlara ait.
www.nadirkitap.com
0
semenderr
(20.02.18)
Above Suspicion(1995)
0
kreatin
(20.02.18)
Vavien
0
ganbatte
(20.02.18)
Harbi büyük spoiler vermişim, özür diliyorum herkest :(
0
l arrache coeur
(20.02.18)
amour
0
rentts
(20.02.18)
All good things

Olayla ilgili bir de belgesel var
m.imdb.com
0
elorelia
(20.02.18)
Güzel filmler, herkese teşekkürler.
0
🌸attila
(20.02.18)
Dream Lover (1993)
0
RedGoldGreen
(20.02.18)
(3)

Gossip Girl neden internette zor bulunuyor ?

mete kudur
Görüntü kalitesi iyi olanlardan bahsediyorum, 360p oluyor genelde. Netflix'de vardı kaldırmış onlar da. ororo.tv'de dandik görüntü kaliteli vardı ama orada da yok. yapımcı firmaları mı sıkıntı bunların illa indirerek mi indireceğiz
Görüntü kalitesi iyi olanlardan bahsediyorum, 360p oluyor genelde. Netflix'de vardı kaldırmış onlar da. ororo.tv'de dandik görüntü kaliteli vardı ama orada da yok.

yapımcı firmaları mı sıkıntı bunların illa indirerek mi indireceğiz
0
mete kudur
(20.02.18)
ben şu anda netflixte görüyorum gossip girl’ü? ne zaman kaldırmışlar ki?
0
sta
(20.02.18)
gossip girl netflix'te var, kontrol ettim hala duruyor.
0
pinkpeony
(20.02.18)
:) kaldırılıyor sonra tekrar geri geliyor. aç bence^^
0
sta
(20.02.18)
(10)

Size hediye alınan kitaba

Amaranta ursula
Merhaba Size hediye gelen kitaba not yazılmasından hoşlanır mısınız? Yıllardır insanlara kitap hediye ediyorum ama her hediye paketini hazırlayışta kararsızlik yaşıyorum ya not yazılmasını sevmezse diye. Kişisel görüşüm bana hediye gelen kitaba not yazılsın isterim nitekim sahaflardan aldığım kitapl
Merhaba

Size hediye gelen kitaba not yazılmasından hoşlanır mısınız?

Yıllardır insanlara kitap hediye ediyorum ama her hediye paketini hazırlayışta kararsızlik yaşıyorum ya not yazılmasını sevmezse diye. Kişisel görüşüm bana hediye gelen kitaba not yazılsın isterim nitekim sahaflardan aldığım kitaplarda benden evvel insanların yazdığı notları tarih şehir isim vs görmek hoşuma gider. Bana gelince birine hediye aldığım kitaba güzel bir iki cümle, tarih şehir ve isim eklerim.

Siz ne düşünüyorsunuz?
0
Amaranta ursula
(18.02.18)
Yazılsın ve yazmak isterim ben de.
0
attila
(18.02.18)
isterim tabii ki. arkadaşlarımdan gelen 3 adet hediye kitabım var. artık çok nadir görüşüp konuşabiliyoruz ama bazen elim bu kitaplara gidince o notu görünce inanılmaz seviniyorum.
0
blacksky
(18.02.18)
Yazılmasını isterim yıllar sonra açıp baktığımda hoşuma gider
0
hernezıkkımsa
(18.02.18)
Hoşlanmam. Kendim de ufacık bir çizgi dahi atmam kitaplarıma. İlla not yazılacaksa bir kartla kitabın içine koyulabilir bence.
0
ms brownstone
(18.02.18)
arkadaşım ön yüzünde brecht'e ait cümleler olan kartpostalın arkasına birşeyler yazıp kitabın sayfalarının arasına sıkıştırmıştı, hala saklarım. bu da bir yöntem olabilir
0
freebird5406_2
(18.02.18)
Şu ana dek hediye olarak verdiğim kitapların ilk sayfasına, kitaplardaki karakterlere de atıfta bulunarak not yazmışımdır arkadaşım için. Bana da yazılsa çok hoşuma gider.
0
m e b
(18.02.18)
kitap hediye ediyorsa not yazmasını da isterim.
0
pinkpeony
(18.02.18)
ben istemem sanırım ya, kitapların çizilmesini hiç sevmem. bana hediye edilen kitaplarda şu ana kadar hiç not yoktu ve olsun da istemezdim herhalde.
0
nundu
(18.02.18)
Şehir ve isim değil de güzel bir cümle hoş olabilir ilk sayfaya. Eğer kitabı vereceğiniz kişinin bundan hoşlanmama ihtimali varsa bir karta yazılabilir, o kitaba özel bir ayraç olarak kalır arasında.
0
pike
(19.02.18)
Hediye eden nasıl hissederse diyelim :)
0
EasyTiger
(15.04.18)
(7)

Can Manay ve psikopatlara hayranlık besleyen hatun kişileri

thomson'un uzumlu keki
ey can manay aşıkları! bu adamı niye seviyorsunuz? adam saplantılı bi ruh hastası değil mi? ölümüne sevmesi mi sizi etkiliyor, sizi de böylesine seven birinin olmasını mı içten içe istiyorsunuz? sadece kurguda hoşuma gidiyor diyenler olabilir, ama reelde, zamanında psikopat heriflere hunharca mektup
ey can manay aşıkları! bu adamı niye seviyorsunuz? adam saplantılı bi ruh hastası değil mi? ölümüne sevmesi mi sizi etkiliyor, sizi de böylesine seven birinin olmasını mı içten içe istiyorsunuz? sadece kurguda hoşuma gidiyor diyenler olabilir, ama reelde, zamanında psikopat heriflere hunharca mektup yollayıp ilan-ı aşk eden kadınları düşününce bazı kadınların ciddi ciddi böyle erkeklere hayran olabileceğini düşünüyorum. ama niye? neden "can manay kalp" ?
direkt stockholm sendromu da denilmez buna. size kötülüğü dokunmuyor sonuçta. bilmiyorum. niye?
0
thomson'un uzumlu keki
(18.02.18)
Can manay ı yazar falan sandım Google ladım
Adam dizi karakteriymiş
Sen ne diye ciddiye aldıysan dizi karakteri sevilmesini anlamadım
Ben dizideki Pablo escpbar karakterini sevmiştim mesela
0
benaslindayohum
(18.02.18)
haha. :)
konu sadece dizi karakteri değil işte. adını unuttuğum bi katile kadınlar zamanında aşk mektupları yollamış dolusuyla. neden böyleleri cezbedici, merak ediyorum. :)
0
🌸thomson'un uzumlu keki
(18.02.18)
kadınlar ne zaman normal insana aşık oldu ki? Böyle manyak tiplere bayılırlar
Hiç şaşırmadım
0
benaslindayohum
(18.02.18)
benaslindayohum+1
0
biravekahve
(18.02.18)
Kimse can manay’ın psikopat olduğunun farkında değildi ki? Öğrenince de ondan ayrılıyorlar zaten. Gerçek hayatta da böyledir. Can Manay gibi kişilerin gerçek yüzü ortaya çıkınca çoğu kişi sorun yaşamaya başlar, ayrılır.
0
cemallamec
(18.02.18)
fakir, pis olsaydı kimse hayranlık beslemezdi.

cem garipoğlu'na hayran olan kadınlar var bu dünyada.
0
pinkpeony
(18.02.18)
can manay'ı ilk defa duydum. eminim salak bir türk dizisi. ozan güven'i de sevmem o da salağın teki.
0
for day to break
(18.02.18)
(2)

Üst soyda “eksen” ismi

fallopian
Günümüzde olsa anlarım da eskiden kim kullanmış bunu. Kadın ismi olarak kullanılmış.
Günümüzde olsa anlarım da eskiden kim kullanmış bunu.

Kadın ismi olarak kullanılmış.
0
fallopian
(18.02.18)
kutlarım giritlisiniz.

şaka bi yana, ahsen, axen olmasın o?
0
binder dandet
(18.02.18)
tarlaya tohum "eksen" gibi bir şey olabilir? yapsan, etsen, gitsen, eksen.
0
pinkpeony
(18.02.18)
(22)

Evlendiniz ve eşiniz sizi aldattı

sorunvar
Eşinizin iş gezisi altında çapkınlığa gittiğini öğrendiniz.Size ise açıklaması ben sadece basit heyacanlar ariyordum.Asla sana olan aşkımı kaybettim.Sadece öyle bir kaç dakkikalık zevk.İşim bitince çeketimi alır çıkarım.Bunu diyen kişi ortalama üstü bir gelire sahip.2 çocuğunuz var ve evliliğinizin
Eşinizin iş gezisi altında çapkınlığa gittiğini öğrendiniz.Size ise açıklaması ben sadece basit heyacanlar ariyordum.Asla sana olan aşkımı kaybettim.Sadece öyle bir kaç dakkikalık zevk.İşim bitince çeketimi alır çıkarım.Bunu diyen kişi ortalama üstü bir gelire sahip.2 çocuğunuz var ve evliliğinizin 4.yılı.Tepkileriniz ne olur ?
0
sorunvar
(17.02.18)
Çok çok zor bir durum. Ben hala çok seviyorsam korkarım ki affederim. Zaten aklımda o kişiyle ilgili sorular oluşmaya başlamışsa affetmez bitirirdim.
0
pastörizesüt
(17.02.18)
''Bunu diyen kişi ortalama üstü bir gelire sahip''

bunun konuyla alakası ne ise ben çözemedim, çözemiyorum. ama ortalama üstü ise dediğine inanır, affederim. ya sabır.
0
attila
(17.02.18)
Bugün basit zevkler- yarın orta zevkler-öbürgün kırbaç.

Valla sana açık açık anlatıyorsa boşanmak tek çözüm. Erkeğim ama kaçak etin'de bir raconu var.
0
binder dandet
(17.02.18)
ne olursa olsun affetmezdim, affedilmemeli de.
0
MtKrt
(17.02.18)
Boşanırım. 2 dakikasına bakmaz. Boşanmadan uzun bi ayrılıktan sonra adam olursa hani gerçekten pişmansa falan bi deneyebilirdim belki kırgınlık dereceme göre. Ama öyleleri genelde düzelmez yani boşanırdım yine.
0
freetakilir
(17.02.18)
Aldatan arkadaşın açıklamasından yola çıkarak, bu durumun kendi açısından normal olduğunu ve yapmaya da devam edeceği gibi bir izlenim uyandırdı bende. Sana aşığım, orada sıkıntı yok ama canım sevişmek isterse de başkalarıyla sevişirim, basit heyecan, büyütmeye gerek yok. Ufak ya. Amma abarttınız ya, sanki cinayet işledik. Alla alla.
0
battal gemalmaz
(17.02.18)
Haklısınız ama benim toplumda gördüğüm kadınların bir kısmı bunu kabullenmiş.
0
🌸sorunvar
(17.02.18)
Bunu diyen adam sen aynısını yaptıgında orangutana döner.
0
binder dandet
(17.02.18)
çok şükür kendime saygım olduğu için ayrılırdım. bir daha da yüzümü göremezdi.
0
sta
(17.02.18)
şunu bastan koyalim, neredeyse her erkek aldatir, sadece bazilari yakalanir, bir kismina da bircok nedenle goz yumulur..
ayrilma luxu olupta ayrilmayan kadin da hic konusmasin, net..
hak etmistir boynuzun kralini..
etrafina da "hayatta affetmem" palavralari atar genelde bunlar..
ayrica şunu da belirteyim, aldatan her erkek aldatilmayi hak eder, sonra asarim keserim demesin kimse..
0
alttaraf
(17.02.18)
Cocuklara uzulurum. Kabul etme ihtimalim yok cunku.
0
stavro
(17.02.18)
asla kabul etmem. o adamın kadına olan aşkı coktan bitmis de iste. nafakasiydi, ayri masraflar evine temizlikçi bilmem neci tutmak zorunda kalacağı, günlük yaşamda zorlanacağı icin cocuklari gormek icin ayrı vakit garatmak vs aşıktım iki dk zevke vuruyor kendini. eminim cok daha ilerisi vardır zaten bu islerin
0
aynatutancocuk
(17.02.18)
bunun cevabını en iyi siz biliyorsunuz. araya soğukluk girdiyse affetmek sadece içinizdeki nefreti gün be gün artıracak yaptığı/söylediği her şey zamanla batmaya başlayacak. ip incele incele bir gün kopacak. olacak olan bu. bugün ipin ucunu bırakabilirsin (ki doğru olan bu) ya da ipin incelip kopmasını beklersin. seçim senin.
0
naksidil
(17.02.18)
4 yılda 2 çocuk yaptılarsa (bkz: dur soluklan bir yeğenim)
kadın tarafından da bir hamle beklerim, olmaz öyle.
0
pinkpeony
(17.02.18)
isterse 10 senelik kocam, 4 de cocugumuz olsun, en büyügü daha okula yeni baslamis, en kücügü daha emiyor olsun yine bosanirim.
0
pilav
(17.02.18)
Ben de basit heyecan peşindeyim. Birkaç dakikalık zevk. Bir yerlere gidiyorum deyip bu zevk peşine gidebilirim. Ama söź Işim bitince ceketimi alip çıkacağım, haberin olsun derdim. Aynen böyle.
0
velvetmorning
(18.02.18)
Normalde bu tarz şeylerin ilişkinin başında veya en azından evlenmeden önce konuşulması lazım ama insanlar birbirlerini kaybetme korkusu ile söylemiyorlar. Sonra evlilikler hapisane oluyor. (Bana kalırsa kimse evlenmesin o ayrı)

Eğer cinsel sadakat kırmızı çizginizse konuşup minimal yıkım ile ayrılmanın yolunu yapın. Elemanın konuşma tarzına bakarsak bir daha yapmayacağım dese bile çok güvenilmez gibi geliyor.
0
cleric
(19.02.18)
kapıyı çarpar giderim .
başıma geldi öyle de yaptım 1 yaşında ve 3 aylık olan 2 çocuğumu aldım taksi çağırdım babamın evine döndüm. boşandık nafaka istemedim çocukları göstermedim .
ortak arkadaşlarımızın hepsi ile ilişkimi kestim hatta şehir değiştirdim.
beni aldattığı kadınla evlendiğini duydum 2 çocuk sonrası onu da aldatmış ve terketmiş.sonra aynı şeyi 3 defa daha yaşamış şimdi çocuğu kadar biriyle evli ve gene baba olmuş . bunları duymak istemezdim ama çocuklarından biri benim çocuğumu facebook'tan bulup tanışmış anlatmış .toplam 6 terkedilmiş çocuk var aynı babadan .
en şanslı olanlar benim çocuklar çünkü yolda görse tanımayacakları bir adam.
0
devilone
(19.02.18)
bu adamla barışmak demek, "git istediğin zaman istediğin kadınla yat" demekle aynı şey, bunu göze alıyorsanız barışın.
0
ravenudon
(19.02.18)
Ortalama üstü gelire sahip olanların boynuzlama hakkı vardır. Boru mu bu, gelir. Adam bugünler için kazanmış. Basit zevkler yaşayım diye. Onu balkondan aşaģı sarkıtarak daha heyecanlı zevkler yaşatirdim. Yada ne uğraşacağım be direkt ortalama gelirine bir tazminat davasiyla tum işi tatliya bağlardim. Artik ortalama gelire ben sahip olduğum için basit zevk yaşama hakki benim için de oluşurdu.
0
for day to break
(19.02.18)
Mesele basit zevkler peşinde koşmak istemesi değil ki. Söylesin bunu, sonra basit zevkler peşinde koşsun.

Ben de "o zaman ben de basit zevkler peşinde koşayım" ya da "tamam madem, ayrılalım, sen basit zevkler peşinde koşmaya devam et" seçenekleri arasında seçim yapayım.

Sorun burada başkasıyla yatmak istemesi değil, yalan söyleyip kandırması. Aldatmak budur.
0
yirmisantim
(19.02.18)
Yine argo sebebiyle cevabım silinmesin diye hislerimi olduğu gibi buraya dökemiyorum. Eşim isterse ABD başkanı olsun, 10 çocuğumuz olsun yine de bir daha yüzüne dahi bakmamak üzere hayatımdan çıkarırım.
0
i m cool with that
(19.02.18)
(16)

Londra’da iş görüşmesine çağrıldım gitsem mi (iş garanti değil)

mhmtt
İş güzel şirket güzel pozisyon güzel maaş güzel. Güzel de güzel amaa alınmama ihtimali de var tabiki. İş görüşmesi sonuçta. Cuma günü olacak. İşten bir gün izin alıp İstanbul dan londraya gitmem gerekir. En az bin tl’ye patlar bu tüm koşuşturmaca bana. Napsam çok ikilemde kaldım
İş güzel şirket güzel pozisyon güzel maaş güzel. Güzel de güzel amaa alınmama ihtimali de var tabiki. İş görüşmesi sonuçta. Cuma günü olacak. İşten bir gün izin alıp İstanbul dan londraya gitmem gerekir. En az bin tl’ye patlar bu tüm koşuşturmaca bana. Napsam çok ikilemde kaldım
0
mhmtt
(16.02.18)
gorusmeyi skype uzerinden gerceklestirme opsiyonu yok mu?
0
in vino veritas
(16.02.18)
Masrafları karşılıyor musunuz de. Ya evet derler, ya da skype yapalım derler bunun üstüne.
0
noluyo yaa
(16.02.18)
İmkan varsa git pazar günü de Manu Chelsea maçını izle dön.
0
gozu acik sevisen yahudi
(16.02.18)
Skype’a hayır dediler
Masrafları karşılar mısınız da dedim ona da hayır dediler
Bunları eklemeyi unutmuşum
0
🌸mhmtt
(16.02.18)
camussar'in dedigi gibi fake olabilir. gorustugun kisi gercekten o kisi mi emin ol derim. kullandigi mail adresinin uzantisi, vs. gibi ayrintilari incele bence. kesin olmayan bi is icin buyuk sirketler (ki aslinda kucuk sirketler de) kimseyi turkiyeden ingiltereye cagirmaz ustelik skype gercekten bu isler icin fazlasiyla kullaniliyorken.
0
in vino veritas
(16.02.18)
Şirket gerçek arkadaşlar gayet. O konuda problem yok. Yeni başlayan - 1-2 yıl tecrübe isteyen bir pozisyon haliyle yapmıyorlar skype üstünden alımları. 50-60 kişi işe alacaklar
0
🌸mhmtt
(16.02.18)
Risk al git abi, en fazla paran, zamanın gider. Şayet gitmezsen belki bir fırsat kaçırmış olacaksın buna değmez. Üstelik de 50-60 kişi işe alınacak demişsin az bir sayı değil.
Kendini zihinsel, fiziksel olarak hazırla. Güzel bir görüşme geçir, çıkışta bir yerlerde otur yemeğini ye sonra geri gel. Başarılar diliyorum :)
0
burka
(16.02.18)
gözü açık sevişen +1
0
cay koy geliyorum
(16.02.18)
Git bence de firsatlar hep cikmiyor karsimiza. Degerlendirmek gerek.
0
111111
(16.02.18)
@camussar eu varandaşıyım o yüzden sıkıntı yok. Masterı da uk de yapmıştım.
0
🌸mhmtt
(16.02.18)
Hayırlı yolculuklar kardeşim bol şans.
0
brad pitt
(16.02.18)
bence bu soruyu soran biri gitmesin ya. cidden. belli ki mutlusun bulunduğun yerden/konumdan. hiç boşuna kasma o zaman. paran cebinde kalsın, işi de orada olmaktan mutlu olacak biri alsın.
0
sen git ben geliyorum
(16.02.18)
La ne artislik yapıon git görüş tabi millet simitçi tezgahına razı su ekonomide
0
steward
(16.02.18)
yani bir de "arkadaşlar, söylemedim ama ben zaten Cambridge'te yaşıyorum" falan deyin oldu olacak. Ne biçim soru olmuş.
Gidin.
0
sopiro
(16.02.18)
Sopiro +1
Sen git ben geliyorum +1
0
pinkpeony
(16.02.18)
guyyyyyyyss haber vermek istedim buraya yazanlara. Londraya gittim ve isi aldim. gelecek ay yerlesiyorum buraya!!!
0
🌸mhmtt
(24.02.18)
(16)

Herkesler mi Balkan Göçmeni Şimdi?

bos gezenin bos ustasi
Bir ben miyim dededen muşlu olan?http://i.hizliresim.com/PlOOP8.jpg
Bir ben miyim dededen muşlu olan?

i.hizliresim.com
0
bos gezenin bos ustasi
(16.02.18)
bizde bir iki komşu köy dışında hep aynı köylü. :D adamlar il bile değiştirmemiş.
0
elorelia
(16.02.18)
annem aynı köy, babam aynı mahalle (ikisi de aynı ilçe) 1840 en eski kayıt
0
burya
(16.02.18)
hükümetten yugoslav açılımı bekliyorum. varsa yoksa kürtlere. pozitif ayrımcılığa karşıyım.
0
La Femme D'argent
(16.02.18)
benim sülale de kazık çakmış sağolsunlar. bırak ili, ilçe bile değiştirmez misin ya ilçe?

zamanında birisi komşu ilden biriyle evlenmiş, en büyük yaramazlık o olmuş koca 200 senede. yazıklar olsun.
0
cay koy geliyorum
(16.02.18)
1849 çıktı en eski,isimler falan demişik sadece Elvida var bi tane mesela büyük büyük büyük anaannem
SİNCE 1849 milli ve yerliyiz :p
0
gündüz m
(16.02.18)
Ben bir dedemden hicbir yerliyim, ne olacak? Kendisi Kuzey Kafkasya´dan miras paylasiminda sorun ciktigi icin kaciyor, adini degistiriyor falan fisman.
0
buf-e kür
(16.02.18)
bu kadar balkanlı çıktıktan sonra onun da bir esprisi kalmadı. kafkas köken daha cool.
0
doxanikee
(16.02.18)
bana sürpriz olmadı en uzak kars var işte :)
0
douglas
(16.02.18)
Hayır bizler saklandık. Utancımızdan söyleyemiyoruz bile. En iyisi ben göçeyimde benden sonra gelen olursa onlar göçmen sayılır en azından.
0
uyusam iyi olur
(16.02.18)
Kafkas köylüsü +1
Gerçi babamın dedesinin doğum yerine sohum yazmışlar ama orası sürüldükleri yer olduğu için atavatanda yaşayanlardan öğrendiğimle konuşuyorum.
Anne tarafı da, ananemin tarafı da, babanemin tarafı da aynı; sadece onlar daha erken gelmiş. Anlayacağınız safkan elbruz atıyım, balkan da neymiş..
0
Bruce
(16.02.18)
sülalede of dışında doğan ilk kişi benim, urla'da doğarak kaliteyi yükseltmişim bi anda. bizim aile zaten karadenizden baya ünlü bi aile, 7 kuşak oflu olduğumuzu biliyordum, beklediğimin aksine bi şey çıkmadı.
0
nundu
(16.02.18)
biz de macırız:)
0
nothing in my way
(16.02.18)
herkes göçmen değil sadece göçmenler bunu övünülecek bir şey zannedip yazdığı için öyle görünüyor,
0
gezegen olan pluton
(16.02.18)
1800'lerden beri benim anne baba dahil herkes aynı köyde doğmuş, zinciri ilk kıran ben sonra kardeşim olmuş.
0
dedim dedim de kime dedim
(16.02.18)
ben de yunanistan göçmeniyim. mavi gözlerimden sarı saçlarımdan belli oluyor ama zaten.
0
pinkpeony
(16.02.18)
aynı çevrede dönüp durmuş bizimkiler de. 200 yıllık gakgoş çıktık.

atadan (dolayı) bir, selanik damarı olsun isterdim. onun dışında memleketimden, ailemden, toprağımdan yana bir şikayetim yok. tabii silme akpli olmasından başka :) tabii bir de cehalet ve yobazlığın çok olması :)

geçmişim rum da, ermeni de çıksa gocunmazdım. yine gocunmuyorum. kimseye zararımız yok; hırsız değiliz, arsız değiliz. daha ne?
0
runagain
(17.02.18)
(12)

Kizlar hangisi daha çok hoşunuza gider?

Hayalperest Vişne
Peluş oyuncak mi ? Cicek mi?Peluş ayicikli pandali olabilir. Bide bu peluş oyuncagin buyuklugu onemli mi?Tesekkurler.
Peluş oyuncak mi ? Cicek mi?

Peluş ayicikli pandali olabilir. Bide bu peluş oyuncagin buyuklugu onemli mi?Tesekkurler.
0
Hayalperest Vişne
(15.02.18)
Peluş oyuncakları çocukken bile sevmedim :-( Çiçek kesinlikle.
0
fotrsapka
(15.02.18)
Çocuksu bi yanım olduğu için peluş derim. Sevimli şeyleri seviyom.
Olgun biri varsa karşında peluş olmaz ama. Büyüklük önemli.

edit: çiçek de hoş ama solup gidiyo, saksıdakilere de bakamıyom, bakmıyom, ilgilenmiyom kalıyo öyle. ayı iyidir.
0
thomson'un uzumlu keki
(15.02.18)
Peluşun boyutu önemli ne kadar küçük olursa o kadar iyi.
Çiçeklerden çok hoşlanmam sevdiğim birkaç tane çiçek var onlardan biri olursa hoşuma gider ama bakamıyorum öleceği garanti bu yüzden bana çiçek alınmasını sevmiyorum.
0
mutekebbir
(15.02.18)
Peluş oyuncak kadar saçma bir hediye olamaz. Çiçek güzel çok sık alınıp b.ku çıkarılmıyorsa mutlu eder.
0
pastörizesüt
(15.02.18)
Saksı çiçeği.
0
pike
(15.02.18)
orkide
0
gadlemler
(15.02.18)
ikisini de al. peluş olarak yoohoo friends'in en miniklerinden olabilir. böyle sadece kafa olanlar var, yuvarlak çok şirin. her yerde olmuyor ama bulabilirsen tatlı olur.
0
bxgx
(15.02.18)
peluş tabi kiiii ama küçük olması daha çok hoşuma gider büyükleri korkunçlu.
0
theseachange
(16.02.18)
çiçek daha iyi. peluş her şeyden nefret ediyorum.
0
pinkpeony
(16.02.18)
oyuncak seven kız var mı ya iğrenç
0
neda22
(16.02.18)
çiçek
0
aquarium
(16.02.18)
peluş hep kalıcı.

yalnız cevapların hepsini okuyunca "peluş" diye başka bir şeyin kastedildiğini düşünmeye başladım :)
0
goodz
(16.02.18)
(9)

Soy sıralaması volume 1.

noluyo yaa
Beyler ananemle ananemin babası arasında 11 yaş var lan. Böyle saçma şey mi olur?
Beyler ananemle ananemin babası arasında 11 yaş var lan. Böyle saçma şey mi olur?
0
noluyo yaa
(15.02.18)
olur olur
0
cay koy geliyorum
(15.02.18)
tarihler çok net değil, nüfusa geç kayıt olması çok muhtemel.
0
killerbee
(15.02.18)
soayağacımdakilerin 5/6'sının aynı yıl olmasa da aynı günde doğduğunu söylesem? sence mantıklı? aynı aile olsa belki bir mantık bulabilirim ama 4 farklı aile/4 farklı köyden bahsediyorum.
0
blue eyes white dragon
(15.02.18)
doğum-ölüm tarihlerinde çok fazla yanlış var.
0
sir gawain
(15.02.18)
1/7 dogum tarihi gorunenlerin hepsi standart. yani dogum gun ve ayi bilinmeyenlere standart 1 temmuz atanmis dogum tarihleri. bununla ilgli yazi vardi hatta
0
exlibris
(15.02.18)
doğum gün ve ayları aynı olmakla kalmayıp, hepsi 01/07. çünkü o dönemde miladi takvim kullanılmıyordu. hatta kullanılan takvime göre bile doğum gün ve aylarının kaydedildiğini sanmıyorum. sadece yıl bilgisi var. o yüzden sadece yıl bilgisi olanların doğum gün ve aylarına 01/07 yazmışlar. hepimiz kardeş değiliz.

aradaki 11 yaş muhtemelen geç kayıttan olabilir. yanlışlık da olabilir lakin bir dönem için teyit etmek mümkün değil.
0
kibritsuyu
(15.02.18)
Anneanne ile annesi arasında olsa, zamanın şartlarına göre normaldi de erkek olunca iş değişti.

Büyük ihtimalle büyük dede geç yazılmıştır nüfusa. Ama ihmalkarlık ama askerlik vb sebeplerden. O dönemlerde tıkır tıkır işleyen bir kayıt sistemi zaten yok. Büyük Dedenin Doğum tarihi doğru olup, anneannenin yanlışlıkla 10 sene öncesine yazılmış olması bile mümkün.

Bu işlerin önemsenmediği ve kağıt kalemle kaydedildiği zamanlardan bahsettiğimizi unutmayın.
0
lazor
(15.02.18)
Ya ikisi de 1 temmuz değil bu arada söyleyeyim. Üstüne ananem de baya yaşını gösteren bi durumda.
0
🌸noluyo yaa
(16.02.18)
erken evlensin diye anane büyük yazılmış olabilir?
0
pinkpeony
(16.02.18)
(6)

Sevdiğin birini kendinden üstün olduğunu düşünmek

sack jparrow
Çok kötü bir his. Sıkıntıya düşürüyor insanı an be an. Hanım kişisi senden daha yetenekli. Kağıt üstünde de piyano çalmakta, çevresinde oldukça sevilen biri olarak görülmektedir. Ben ise ideal yaratmada master degree olan, basit bir insanım. Çözüm ne olmalı insan kendini denk hissetmediği birine kar
Çok kötü bir his. Sıkıntıya düşürüyor insanı an be an. Hanım kişisi senden daha yetenekli. Kağıt üstünde de piyano çalmakta, çevresinde oldukça sevilen biri olarak görülmektedir. Ben ise ideal yaratmada master degree olan, basit bir insanım. Çözüm ne olmalı insan kendini denk hissetmediği birine karşı olan sevgisi tam bi ızdırap değil mi? Nasıl aşabilirim bunu? Ayrıca asosyal ve kadınlarla iletişim kuramayan biri de değilim.
0
sack jparrow
(14.02.18)
piyano kursuna gidebilirsin aha :D
0
La Femme D'argent
(14.02.18)
aşağıda olmasındansa yukarıda olsun, ne güzel işte :)
0
gadlemler
(14.02.18)
Çok ilginçsin. O senden bazı konularda üstün olabilir ama başka bazı konularda da sen ondan üstünsündür, bundan daha doğal bir şey yok ki? Eğer bu durumdan ızdırap duyuyorsan o dediğin duygu sevgi falan değil elde etme dürtüsüdür. İnsan sevdiğinin kendinden üstün olmasıyla mutlu olur onunla gurur duyar. Sevgi böyle bişeydir. Izdırap vermez ki sevgi.
0
yaren
(14.02.18)
sende bir şeyler görmüş demek ki gelmiş, sandığın kadar kötü değilsin.
0
pinkpeony
(14.02.18)
@yaren ya adı konulmuş birşey yok. Piyano çalmasına tanık oldum. Söylememişti.
0
🌸sack jparrow
(14.02.18)
Hayranlık besliyorsun ve imreniyorsun. Bu da ızdırap vermemeli... belki de çok eskilerde ve içinde kalmış bir hayalini gerçekleştirdiği için böyle hissettin... emin ol çok büyük bişey değil o. Kimi için çok büyükse de kimi için hiçbir şey.
0
yaren
(15.02.18)
(34)

kızımıza isim arıyoruz!

chatrefhill
kızımız oluyor! :') sevinçten delireceğiz.. daha zaman var ama şimdiden bir ilk 3ümüz olsun en azından.. isim bulmamız konusunda yardımcı olur musunuz? en sevdiğiniz kız isimleri neler? bol bol yazın nolur:)
kızımız oluyor! :') sevinçten delireceğiz.. daha zaman var ama şimdiden bir ilk 3ümüz olsun en azından.. isim bulmamız konusunda yardımcı olur musunuz? en sevdiğiniz kız isimleri neler? bol bol yazın nolur:)
0
chatrefhill
(14.02.18)
öykü
doğa
yonca
nehir

tebrikler.
0
sir gawain
(14.02.18)
sulu isimler güzel oluyor
nehir
ırmak
deniz

o kategorinin dışındaki güzel isimler
öykü
bahar
pınar
burcu
zeynep

gözünüz aydın, umarım sağlıklı olur.
0
cay koy geliyorum
(14.02.18)
tebrikleeer. mutlu, sağlıklı, huzurlu olur umarım.

zeynep
asya
0
MandMs
(14.02.18)
çiçek
0
hasmetizm 2046
(14.02.18)
meryem
0
murty
(14.02.18)
Tebrik eder, ailesiyle birlikte sağlıklı bir ömür dilerim şimdiden.

Zeynep
Gökçe
Ayça
0
taktikmaktikyokbambambam
(14.02.18)
Zerya, kuzenimin adı ve bayılıyorum. Hayatımda daha çok beğendiğim kız ismi yok sanırım.
0
noluyo yaa
(14.02.18)
Maya
0
cakabo
(14.02.18)
Pelin
Mine
İpek
Ece
Deniz
Pınar
Bahar
0
mutlusismankedi2015
(14.02.18)
tebrikler
öykü ismini beğeniriz.
0
basond
(14.02.18)
Eylül,Zeynep
0
tosunpasa
(14.02.18)
biz de kız bekliyoruz. az kaldı :) daha yolun başında İpek'e karar vermiştik. Siz de İpek koyabilirsiniz
0
silah taciri
(14.02.18)
rüya
leyla
duru
0
contavolta
(14.02.18)
aslıhan.
0
caletti
(14.02.18)
Defne
Sedef
Yelda
Elif

Allah analı babalı büyütsün.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(14.02.18)
Öykü de güzel bak unuttum .
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(14.02.18)
ceylan, ceylanımm.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(14.02.18)
Yaren (sevgili, dost)
Bahar
Hayat (dirilik, canlılık)
Nükte (incelik, ince espri)
0
yaren
(14.02.18)
Ek: Allah sağlıklı, huzurlu, kendine ve dünyaya her anlamda faydalı ve uğurlu insan etsin, analı babalı büyütsün bahtını güzel etsin.
0
yaren
(14.02.18)
ayse
0
jimicik
(14.02.18)
Ezgi
0
dissendium
(14.02.18)
theodora.

duyuruda da var bu isimden bi arkadaş.
0
killerbee
(14.02.18)
bilge
0
adivar
(14.02.18)
Benim önerim yok da lütfen çocuğunuza farklı olsun diye abuk subuk isimler koymayın. Burda da yazılan isimler arasında ne tip isimlerden söz ettiğimi anlayacağınız öneriler gelmiş. Onlardan uzak durun, bakın bahar, ezgi falan gibi normal insan isimi önerileri gelmiş. Öyle şeylere yönelin. Çocuğun bir gün büyüyüp yetişkin olacağını ve sizin koyduğunuz ismi hep taşıyacağını, telefonda melefonda insanlara söylemek zorunda kalacağını unutmayın.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(14.02.18)
amber
yasemin
menekşe
zümrüt
yakut
0
dedim ben sana
(14.02.18)
Ela olsun ama a'yı â diye yazdırın, şekil olur.
0
i was made for you
(14.02.18)
Burcu
0
i m cool with that
(14.02.18)
ege
ada
cemre
eylül
şirin
deniz
narin
elif
0
theseachange
(14.02.18)
Ada diyorum. Kızımız olsa ismini Ada koyacaktık, erkek oldu :)

Şimdiden Allah bağışlasın. Sevgiler.
0
gonion
(14.02.18)
öykü nehir ada falan koymayin. cok demode oldu bu isimler. 2003'te miyiz?

bence klasik bir isim koy her devirde gidecek. bir de tugce gibi gokce gibi yurtdisina giderse kimsenin anlamayacagi telaffuz edemeyecegi seyler olmasin.
0
hot potato
(14.02.18)
pelin
nergis
fulya
mine
bahar
bilge
oya
inci
şirin
0
balik kraker
(14.02.18)
sevinçten delireceğiz yazmışsın, ben de mutlu oldum. sağlıkla gelsin bebeğiniz.
0
pinkpeony
(14.02.18)
Ece
Tebrikler!
0
pati
(14.02.18)
Ben kizimin adini Gülce koydum. Siiri de var hatta. Her duyan cok begeniyor. Büyüyünce onun da sevecegini dusunuyorum.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(14.02.18)
(1)

f1 vizesi

terketmedisiyahbeni
bu vizeyi almayı seçilen dil okulunun ucuz veya pahalı olması etkiler mi?ucuz okul eksi puan mıdır?örneğin (san diego university for integrative studies)
bu vizeyi almayı seçilen dil okulunun ucuz veya pahalı olması etkiler mi?ucuz okul eksi puan mıdır?örneğin (san diego university for integrative studies)
0
terketmedisiyahbeni
(13.02.18)
etkilemez. yaşam masraflarını karşılayıp karşılayamayacağın etkiler.
0
pinkpeony
(13.02.18)
(13)

Davranış bozukluğu, mental retardasyon ve alternatif cinsel kimliği dışa

femme vitale
Vurma arasındaki ilişkiyi merak ediyorum aşağıdaki vakada. Baktığında ne var bunda diyorsun. İlk yıllarda erkeklerle telefonda kadın sesiyle konuşarak, Facebook ta kadın profilleri açarak konuşuyor, sonra sanırım kendisini erkek olarak kabul eden birilerini buluyor. Malum şahıs bir yakınım. Sağlığın
Vurma arasındaki ilişkiyi merak ediyorum aşağıdaki vakada. Baktığında ne var bunda diyorsun. İlk yıllarda erkeklerle telefonda kadın sesiyle konuşarak, Facebook ta kadın profilleri açarak konuşuyor, sonra sanırım kendisini erkek olarak kabul eden birilerini buluyor.

Malum şahıs bir yakınım. Sağlığından şüphe etmeli miyim? Psikolojik destek almayı reddediyor. Düzenli bir işi var, aşırı agrasyon dışında hayatından memnun gibi. Desteğime ihtiyacı var mı sizce?
0
femme vitale
(13.02.18)
18 yaşından buyuk oldugunu varsayıyorum.

size ne?
0
her giriste sifresini unutan adam
(13.02.18)
Doktora götürdüğümüzde mental retardasyon, bilmem kaçıncı tip psikoz gibi teşhisler kondu.
0
🌸femme vitale
(13.02.18)
Başka bir doktora daha görünebilir. Onun dışında @her giriste +1

Ayrıca sahiden ilginçsin:

"Sağlığından şüphe etmeli miyim?"

demişsin, sonra da "Doktora götürdüğümüzde mental retardasyon, bilmem kaçıncı tip psikoz gibi teşhisler kondu." diyorsun.
0
rahip janick
(13.02.18)
Bir de şiddete eğilimli. Yardıma ihtiyacı var mı, emin olamıyoruz. Bu durum huzursuz ediyor.
0
🌸femme vitale
(13.02.18)
Doktora benim isteğim üzerine gitmedi. Ben bu durumu nasıl karşılamalıyım diye soruyorum @rahip janick.
0
🌸femme vitale
(13.02.18)
Yardım istemiyor, yardıma ihtiyacı olduğunu düşünmüyor. @mor
0
🌸femme vitale
(13.02.18)
Mental retardasyon teşhisi çocukken de konulmuştu. Okumayı,basit matematiksel işlemleri yıllarca öğrenemedi. Saati okumayı ergenliğinde öğrendi. Bu yüzden eğitim hayatına devam edemedi. Sesler duyup halüsinasyon gördüğüne şahit olmadım ama çok kolay yalan söylediği ve tepkilerini uygunsuz, agresif şekilde gösterdiği ve çevresindeki insanlara rahatsızlık verdiği için (orta yaşlı akrabaları arayıp rahatsız etti defalarca) doktora götürme ihtiyacı doğdu. Davranış bozukluğuna sahip olduğu söylendi doktorlar tarafında. "Bilmemne tipi psikoz" tanısın da Erenköy Ruh, Sinire götürdüğümüzde doktorun sevk için verdiği kağıdın üzerinde gördüm. Çok vakıf değilim, belki başka bi şey kastedilmiştir. Ama mental retardasyon ve davranış bozukluğu konusunda götürdüğümüz tüm doktorlar hemfikir.
0
🌸femme vitale
(13.02.18)
Başlığı düzelteyim. Bahsettiğin kişinin rahatsızlıklarını cinsel kimliğini dışavurmaya başladığı zamanlarda farkedebildiğimiz için aklımızda böyle kalmış.
0
🌸femme vitale
(13.02.18)
Zaten bir çok klinik teşhisten bahsetmişsiniz bunların üzerine gidilmesi gerek ancak işin içine cinsel kimlikten kaynaklı alışılmamış davranışlar girince çevrede hemen cinsi sapık muamelesi görmesi muhtemel ne yazık ki.

Benzer bir arkadaşım var, eşcinsel ve bu sayede birileriyle tanışıyor. Facebook, twitter, sms farketmez herhangi bir iletişim kanalıyla kadınmış gibi başlayan bir sürecin sonunda kendini tanıtıyor ve sonunda büyük ihtimalle o kişiyi elde ediyor. Tuzağa düşürmek desem, değil çünkü o kişilerle buluşmadan önce zaten söylüyor kadın olmadığını ama buna rağmen buluşma ve cinsel birliktelik gerçekleşiyor. Kimler kimler. Bunun nedenini kimisi bastırılmaya çalışılan cinsel kimlik olarak kimisi de farklı cinsel deneyimin verdiği haz olarak görebilir. Bu sayede o kişi kendini öçok güçlü hissediyor ve istediği kişiyi elde ediyor. Ona hissettirdiği özgüveni anlatamam. Bence tamamen zıt bir durum ybaşka birisi olarak kendini göstermenin sana öz güven kazandırması, ama insan psikolojisi 2+2 şeklinde işlemediği için anlamlandırmak malesef zor. Demek istediğim bu toplumda çok çok çok nadir karşılaşılan bir durum değil, duyunca vay arkadaş neler oluyor demeyin yani.

Bununla birlikte arkadaşınıza konulmuş tanıların üzerine giderek tedavi olması lazım. Eşcinsel olduğu için bu şekildeki davranışlarını kontrol edemeyip kendine ve çevresine zarar vermeye başlamasına rağmen durmadığı için tedavi edilmesi lazım. Yoksa 18yaşın üstündeki bir birey başka birileriyle birlikte olmuş, bu kimseyi ilgilendirmez. Tedavi olmazsa da olay ilerleyip bir noktada nefret cinayetine kurban gidebilir, yaşayacağı yakın çevresindeki sorunları saymıyorum bile.

edit "eşcinsel olduğu için" yazmışım "eşcinsel olduğu için değil" şeklinde olacaktı.
0
nickfury
(13.02.18)
tek bir doktora giderek rahatsızlıkla insan etiketlenmez. bir başka doktor tamamen farklı teşhisler de koyabilir ya da hiç teşhis koymaz. insanların bir kişinin yorumuyla hastalık sınıflandırılmalarına sokulmasına karşıyım. farklı görüş+ler alın.

sour +1
0
pinkpeony
(13.02.18)
Pek çok doktorla görüştü. Tedaviye nasıl ikna ederim. Kendinde bir sıkıntı görmüyor. Aile içinde sapık olarak yaftalanmış durumda. Buna tepki olarak "O zaman ben de doktora gitmiyorum" diye düşünüyor galiba. Tabii ki kendinden şüphe etmiyor, davranışlarında bi sorun görmüyor olabilir ama ailesi bu konuda ciddi sıkıntılar yaşıyor. Çevre baskısı vs. Ne olduğunu da çözemiyorlar.
0
🌸femme vitale
(13.02.18)
27 yaşında ve tahmin edersiniz ki, bizim bildiğimiz kadarıyla tek bir ilişkisi, cinsel deneyimi olmadı.
0
🌸femme vitale
(13.02.18)
Acilen karantina.
0
goodenuff
(13.02.18)
(17)

Gay'lere iyi davranma zorunluluğu--homofobik olma özgürlüğü

binder dandet
Toplumda görüyorum, sırf gay diye çoğu kişiye pozitif ayrımcılık yapılıyor. Şu şekilde, kimse bişi demesin (ayrımcı homofobik vb) diye iyi davranılıyor.E peki ya ben doğanın doğal rotasında izlemesi taraftarıysam ve homofobiksem? öyle değilim ama bazı hak ve özgürlükler diğer hak ve özgürlüklere ne
Toplumda görüyorum, sırf gay diye çoğu kişiye pozitif ayrımcılık yapılıyor. Şu şekilde, kimse bişi demesin (ayrımcı homofobik vb) diye iyi davranılıyor.


E peki ya ben doğanın doğal rotasında izlemesi taraftarıysam ve homofobiksem? öyle değilim ama bazı hak ve özgürlükler diğer hak ve özgürlüklere ne diyor siz, interfere etmemeli diye düşünüyorsam? nefret neden bir hak değil? sonuçta kişisel bir tercih o da.


bugünde tartışma konusu yarattık elhamdülillah.
0
binder dandet
(13.02.18)
homofobik olmak, nefret etmek kendi içinde tabii ki hak. onun üzerinden harekete geçip, nefret ettiğin kesime yönelik yapacağın hareketler hak değil.
kendi köşesinde isteyen istediğinden nefret edebilir.
0
cay koy geliyorum
(13.02.18)
gay diye kime pozitif ayrimcilik yapiliyor turkiye'de? sen nerede yasiyorsun?
0
baldur2
(13.02.18)
doğanın doğal rotasında izlemesi taraftarı olanlar homofobik olamaz mantıken. homofobik değilim demişsiniz ama söyledikleriniz tam olarak bir homofobiğin söyleyeceği şeyler.

ayrıca link bozuk çıkıyor da google'a nefret suçu diye aratıp neymiş ne değilmiş bakabilirsiniz.
0
dedimmidemedimmi
(13.02.18)
homofobik olabilirsin, herkes herkesi sevecek diye bir zorunluluk yok. ama kimseyi aşağılama, dışlama, tercihleri doğrultusunda ayrım yapma gibi bir hakkın yok. nefret de bir hak.
0
pinkpeony
(13.02.18)
Doğanın doğal seyrinde işleyişine engel olduklarını düşünmüyorum çünkü toplumlardaki yüzdeleri çok az. Herkes bir gayret için bi tane fazladan çocuk yapsa olay çözülür. Ki zaten buna da gerek yok, çünkü dünya insanla dolup taşmış durumda.

Onun dışında benim çevremde gördüğüm, gayler kendilerini dışlanmış hissetmesin diye bir yönüyle sentetik, samimiyetsiz bir hoşgörü gösteriliyor kendilerine. Bundan gaylerin de rahatsız olduğuna eminim. Toplum olarak bu durumu içselleştiremediğimiz için "Zavallıcık, zaten gay. İyi davranalım" gibi saçmasapan triplere giriliyor.

Gaylerden nefret edebilirsiniz elbette ama umarım bu nefreti eyleme dökmezsiniz.
0
femme vitale
(13.02.18)
Kendi köşesinde +1

Mesela ben de cahillerden, primat beyinlilerden, birey olamayan otomatik davranan sığırdan zekasız insanlardan nefret ediyorum (bu da evrimsel bir gereklilik, kendi canımı korumak için verdiğim tepki)

Ama hiçbisi yapmadım bu konuda. No ekşın. Valla çok zor, ama böyle.. Yapamıyorsun işte. Çeşitlilik doğa gereği ise, birlikte yaşamakta mutabık olmuşuz insanlığın bu evresinde, ve onun gereği bu.
0
neynep
(13.02.18)
"E peki ya ben doğanın doğal rotasında izlemesi taraftarıysam ve homofobiksem" diye bir sey olamaz. Escinsellik de doğanın rotasında.
0
pinocchio
(13.02.18)
Senin iyi davranma pozitif ayrımcılık dediğin şey, insanlara cinsel yöneliminden ötürü hakaret etmemek öldürmemek falandır herhalde, onun dışında bir şey olmaz çünkü. Yani bir insana gay diye otobüste falan yer vermiyoruz ya da ne bileyim bir iş mülakatında eşcinselle heteroseksüel arasında tercih yaparken gay olanı seçmiyoruz. Yani olabilecek en asgari düzeyde pozitif ayrımcılık uygulanıyordur herhalde. Onun dışında bir insanı cinsel yöneliminden dolayı pozitif ayrımcılık uygulanması da zaten saçma olur. İnsanlar bu tür nedenlerden ötürü dayak yemesin öldürülmesin, ne bileyim işe alınma liyakatına sahipken eşcinsel olduğu için tercih edilmeme durumu olmasın yeter, bu da zaten pozitif ayrımcılık değil en tabi insan haklarına giriyor. Bunların dışında seversin sevmezsin, o sana kalmış bir şey.
0
angelus
(13.02.18)
Doğanın doğal rotasının heteroseksüel temelli olduğu kanısına kim varıyor ben onu merak ediyorum. Doğada hayvanlarda da var homoseksüel yönelim. Ne diyeceğiz o hayvan için, doğal değil mi diyeceğiz. Halbuki doğal kelimesinin anlamıyla ters bir düşünce bu. Doğal demek, doğada bulanan doğada var olan demek. E var işte doğada da bu.

Ayrıca baldur2’ye katılmamak elde değil. Hatta genişletebiliriz. Bırakın Türkiye’yi, dünyada nerede yapılıyor “ayrımcılığın pozitifi” bu durumda? Nerede görüyorsanız bunu o baktığınız yer toplumun kendisini oluşturmuyor belli ki.

Yine ekleyeyim nefret bir suçtur, şuan Türkiye’de kanunun kendisinde ve uygulamasında sıkıntılar olsa da, bu suçun bir tanımlaması ve karşılığı var. Tanımlanın yeniden düzenlenmesi için de uğraşılıyor sürekli olarak. Belirli durumları bu kapsama dahil etmek temel amaç.

Bir kişinin kötülüğünü ve mutsuzluğunu istemek uzaktan belki zararsız gibi dursa da pek öyle değil. Temel olarak bu isteği eyleme dökmek gibi bir hakkınız zaten yok. Fakat bunu istiyor olmak, bu eylemlerin var olabilmesine olanak sağlıyor aslında. Biraz gerçek üstü bir cümle oldu belki bu ama işin felsefesi bunu söylüyor.
0
windowsguvenlikduvari
(13.02.18)
aslında etki tepkiyi doğuruyor. adamlara o kadar kötü davranılıyor ki toplumun diğer kısmı tarafından pozitif ayrımcılık yapma gereği hissediliyor. aslında adamları kendi hallerine bıraksalar, karışmasa kimse, laylaylom herkes yaşar gider..
0
silah taciri
(13.02.18)
Ayni toplumda yaşayan insanlar olarak asgari hak ve özgürlükleri korumamız bir zorunluluk evet. Onun ötesinde bir sorumluluğun yok. Kişinin vicdanıyla alakalı bir mesele.
0
chavezding
(13.02.18)
Gaylara pozitif ayrimcilik uygulandigi, bir iddia ve ispata muhtac.

Kadinlar, cocuklar, engelliler, azinliklar, escinseller toplumun en cok ezilenleri. Escinseller icin bir de eril ve dini kaynakli "nefret" baskiyi katliyor.

Nefret saglikli bir duygu degil. Kisisel ya da toplumsal alanda size bir zarari dokunmayan; zaten homojen bir grup da olmayan milyonlarca insandan nefret?..

Belki su an cok sevdiginiz bir arkadasiniz gay ya da herhangi bir yakınınız.
0
runagain
(13.02.18)
Birincisi kamu barışını bozucu homofobikliğin propagandasını yapmak, ikincisi bahsettiginiz kavramlari bilmiyorsunuz.

1-Pozitif Ayrimcilik: Dezavantajlılar için yapılan geçici ozel düzenlemeler. Ismi çok sorunlu onu kabul ediyorum. Eşitlik sağlanamadığı sürece, düzenlemeler olacak, olmalı. Ama kalkıp da homoseksüellerin Türkiye'de pozitif ayrımcılıkla avantaj kazandığını söylemek komik. Türkiye her cinsel yönelimlere olumsuz bakış listesinde ilk onda.


2-Dogal Rota(?): Böyle bir kavram doga bilimlerinde yok. Sosyalbilimciler ne dogal ne degil tartismasina girmeyeli en az bir yüzyil oldu. Başka bir dayanak bulabilirsiniz homofobikliğinize ama bu dayanak bilim değil.

3-Kisisel Tercih, Hak ve Özgürlükler: Ödevler de vardı, onlara n'oldu? Anayasanın eşitlik ilkesine karşı çıkıyorsunuz(bkz: özgül ayrım yasağı). Kişisel tercihiniz özgür iradenizle bir terör örgütü üyesi olmaksa bu tercihiniz suçtur. Tercihiniz kırmızı pantolon yerine siyah pantalon almaksa, suç değildir. Kısacası her tercih, suç öğesi bulundurmuyorsa tercih olarak kalıyor.

Homoseksüel olmak suç unsuru teşkil etmiyor, dolayısıyla haklı nedeniniz yok, hukuki olarak.


Homofobiksiniz ama lütfen buna bilimle ya da hukukla aciklamaya kalkmayin. Yok hak ve ozgurluklermis yok dogal rotaymis...

Kısacası, nefret etmek hak, nefret söyleminde bulunmak suc. Nefret soylemi kac senedir kagıt uzerinde var; yargılananı, ceza alanı yok gibi.
0
buf-e kür
(13.02.18)
Türkçemizde "gey" diye bir kelime var, lütfen kullanalım ve kullandırtalım.

Demek istediğin şey doğanın rotası değil, genlerin rotası. Eş cinsellik doğada da (vahşi doğada) mevcut. Tabii bir şeyin doğada olması o şeyi ideal yapmıyor, doğada bir sürü şey oluyor. Peki neye göre ideal? Canlıların temel yapı taşı ne? Hücreler. Hücreyi ayırt edici hâle getiren şey ne? Genler. Genlerin tek amacı ne? Kendini yeni canlılara aktarmak. Demek ki eş cinsellik genler için ideal değil, onun dışında bir sıkıntısı yok. Ha diyorsan ben genciyim, genler ne derse o, zaten istesen de istemesen de genlerin kölesisin. En azından böyle durumlarda onlara zıt gidebilirsin.
0
i was made for you
(13.02.18)
Siz sanırım Türkiye'de eşcinsellerin yüksekten atılarak, üstlerine duvar uçurularak öldürülmediği için eşcinsellere pozitif ayrımcılık yapıldığını düşünüyorsunuz herhalde.

Ben daha bu zamana kadar pozitif ayrımcılığa uğrayan bir LGBTİ+ birey görmedim. Her yıl onlarca trans öldürülüyor, nefret suçlarına maruz kalıyor, darp ediliyor.

Çoğu işveren gey olduğu bilinen birisini işe almaz, işe alınsa bile kadınsa erkekler tarafından taciz edilir erkekse ta*ak geçilir.
Sanırım farklı ülkelerde yaşıyoruz. Türkiye Kadıköy, Moda, Çankaya, Beşiktaş değil. Plazalardaki aşırı özenti tiki hayatınızdan ve bu ilçelerden dışarı çıkarsanız Türkiye gerçekleri ile yüzleşirsiniz.
0
tahin pekmez yoğurt
(13.02.18)
Kimseye iyi davranmak zorunda değilsin. Karşındaki insanın hakkını gasp etmiyorsan, hakaret etmiyor, saldırmıyorsan, yollarına gül dökmek zorunda değilsin. Kimseyi aşağılayamaz, alıkoyamaz, tersleyemezsin ama; gay veya değil. İnsanların cinsel eğilimleri yahut hayatlarının seninle alakası olmadığı için seni ilgilendirmez. Ha eşcinsel komşuların apartmanı ayağa kaldırır gibi seks yapıyorlarsa kafanı yastığın altına sok demek değil bu. Yeni evli çiftin seks gürültülerini de dinlemek zorunda olmadığın gibi.

Nefret edebilirsin tabii ki. Nefret bir tercih değildir ama nefretini kendin yaşamak, ona buna yansıtmamak zorundasın. Eşcinsellik de bir tercih değildir. Nefret de eşcinsellik de "karşılaştığın" bir şeydir, seçip aldığın, üstünde görüp beğenip devam ettiğin yahut beğenmeyip bıraktığın bir şey değildir. Senin hemcinsin olan bir eşcinselin, eşcinsel olduğu için senin üzerine atlamaya hakkı da yoktur; senin de eşcinsellerden nefret ettiğin için eşcinsellere sözlü veya fiziksel saldırıda bulunmaya hakkın yoktur.

İlk okula başlamadan öğrenmiş olman gerekirdi bunu; "başkasının özgürlüğünün başladığı yerde senin özgürlüğün biter". Şöyle açıklayayım; senin, arkadaşınla sarmaş dolaş "önümüze gelene bir tekme" diye diye, tekme sallayarak yürüme hakkın vardır ama; önüne çıkan insana tekme atma hakkın da yoktur.

Bir dahaki sefere "simit" oyunu üzerinden de açıklayabilirim.
0
lazor
(14.02.18)
Nefret kişisel hak değil o bir duygu ve hedef alma, başkasına müdahale etme niyetli bi duygu.
Nefret duygu piramitlerinde negatif tarafta yer alır ve piramidin en alt noktalarındadır.
Nefret kelimesinin gelişigüzel kullanılması, günlük dilde çokça yer alması bireysel ve toplum sağlığı yönlerinden çok sakıncalı. Homofobiklik toplumun bir kesiminin doğal rotayı bozduğunu iddia etmekse nefret etmeyi hak olarak görmek toplumun tümünün doğal rotasını bozmak demek.

Duyguların tutumlarımıza etkisi (mesela nefretin bireyi ve toplumu götüreceği yer) ve aynı zamanda geylere iyi davranma seçiminin nedeni bebek ve daha büyük çocuklarla yapılan şu çalışmada var:
www.youtube.com
Şu da konuyla çok alakalı başka bi çalışma:
www.matematiksel.org
ve şunlar, ayrımcılıkla ilgili:
www.termodinamik.info
www.youtube.com

Bizim "Doğanın doğal rotası" ve "doğada bu var" konusunda söylemlerimizi değiştirmemiz gerekiyor. Çünkü artık evrimden hepimiz haberdarız ve doğada olan her olguyu seçmediğimizi ve seçmemiz gerekmediğini biliyoruz.
Doğada leş seviciliği var. Bi canlı türü ölen eşine sperm (yada adı her ne ise) bırakıyor. Yani ölüye tecavüz ediyor. Biz bu davranışı uygun bulmuyoruz çünkü bıraktığımız spermin hayat bulmayacağının "farkında"yız ve adını koyuyoruz bu nekrofili'dir tedavi edilmesi gerekir diyoruz.

Doğanın doğal rotası dediğimiz olguya evrimi bilerek bakmak lazım. Bilim bize doğal rotayı çok güzel açıklıyor. Mesela;
www.sciencealert.com
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(14.02.18)
(13)

yurtdışında üniversite

nick bulamadim
yurtdışında üniversite okumakla pek bilgim yoktu eskiden. yeni yeni bilgim oluyor. ilerde yurtdışında da yaşama ihtimali olsun isteyen biri için türkiye'de iyi bir okula girmektense şu listedeki okullardan birine girmeye kasmak daha faydalı olmaz mı? http://www.shanghairanking.com/ARWU2017.htmlgirme
yurtdışında üniversite okumakla pek bilgim yoktu eskiden. yeni yeni bilgim oluyor. ilerde yurtdışında da yaşama ihtimali olsun isteyen biri için türkiye'de iyi bir okula girmektense şu listedeki okullardan birine girmeye kasmak daha faydalı olmaz mı? www.shanghairanking.com

girmesi kolay değildir tabii ama türkiye'de tıp kazanmak da kolay değil. yani bu tarz bir okuldan mezun olmak daha çok şey katar diye düşünüyorum. ancak türkiye'de odtü mezunu olmak çok katkı sağlarken tüm dünya'yı düşünürsek herhalde bu listedeki her üniversite aynı katkıyı sağlamaz. çünkü listede boğaziçi yokken atılım üniversitesi olabilir. tabii bir de burs ve oradaki yaşam masrafı sorununu halletmek gerek sanırım. bu arada bölüm olarak özellikle ekonomi için soruyorum.

yurtdışında okumakla ilgili bilgisi, tecrübesi olan var mı?
0
nick bulamadim
(13.02.18)
merkezi bir yerlestirme olmadigi icin hangi ulkeyi ve hangi universiteyi hedefledigine gore onune cikacak durumlar cok degisir. Ornegin abd gibi ulkelerde yurt disindan gelen ogrenci icin en buyuk problem yuksek okul ucretleri olurken almanya gibi universitelerin yabanci ogrenciler icin dahi ucretsiz oldugu ulklerede ise bircok okul kabul sarti olarak turkiyede universite sinavinda esdeger bir okula yerlestirilimis olmayi sart kosabiliyor. Bunun yaninda gmat toefl gibi sertifikalar, GRE gibi sinav sonuclari gerekebiliyor. bunlar icin her okulun yabanci ogrenci kabul sartlarini okumak gerekiyor. Bunun yaninda ekonomik engeller de var. yasam masraflarini karsilamak icin ozellikle universite egitimi icin burs bulmak zor, bircok ulke de universite ogrencilerine calisma izni vermiyor. ornegin almanyada calisma izni sadece okul kutuphanesi, labratuar gibi yerler icin verilse de buralarda calismak icin ogrenciler arasinda ciddi rekabet var. Ustun basari bursu olan ogrenciler icin ise durum daha kolay elbette. Guclu referans mektuplari da kabul sansini arttiran nedenler.

Tum bu sorunlar nedeniyle bircok ogrenci bachelor egitimi icin degil de master egitimi icin yurtdisini tercih ediyor. Elbette master icin de benzer problemler mevcut ama master programlari daha kisa oldugu icin bir sekilde telafi edilebiliyor.
0
emrahday
(13.02.18)
bu listedeki üniversitelerin yıllık ücretleri ne kadar haberin var mı? giriş için abdli öğrenciler bile lise yıllarında spor faaliyetlerdir, gönüllü çalışmalardır, yüksek ders notlarıdır kasıyorlar ve üniversite için çalışıp para biriktiriyorlar. overseas öğrenciler için (biz, türkiye) çok daha pahalı. türkiye'den gideceksen zaten sağlam referansların olmalı hepsinin yanında. robert, üsküdar amerikan gibi liseler için zor değil zaten eğitim o şekilde veriliyor ama ayşe, mehmet zeki ve çalışkan bir öğrenci değilse kolay kolay lisans eğitimi için gidemez.

ekonomik güç varsa lisans ya da yüksek lisans her şekilde ayarlanıp gidilir (örn, bilal) ama orta gelir vatandaş için azimli bir öğrenci olmadıkça zor.
0
pinkpeony
(13.02.18)
abd için para ciddi bir sorun sanırım. aileden desteğim maalesef yok. aslında yurtdışını bir de bu açıdan düşündüm. sonuçta türkiye'de de yaşam zor. amerika'da okurken çalışmak daha kolay diye düşünmüştüm.

güçlü referans mektubunu öğrenciler hocalarından alıyorlar diye biliyorum yanılıyor muyum? mezunum ben. okuyorum zaten ama pek mutlu değilim. ilerde olmak isteyeceğim bir alanda da değilim. yüksek lisans için yurtdışına gidebileceğim bir okula/bölüme geçebilirim ama biran önce gitmek istiyorum. bir de burada da öğrenci olmak çok zorluyor maddi açıdan.

yabancı bir öğrencinin amerika'da çalışması yasak mı? work and travel için gidenleri görüyorum. gördüğüm kadarıyla orada part time çalışmak türkiye'de çalışmaktan kolay. öğrencilik ve sonrası daha rahat geçer sanırım.
0
🌸nick bulamadim
(13.02.18)
@pinkpeony o faaliyetlere extracurricular deniyor sanırım. aslında biraz da o aklımı çeldi. lise diploma puanım düşüktü ama okul dışında hem lise döneminde hem üniversite döneminde fazlasıyla ilgi alanım mevcut. sinema ve müzikle ilgileniyorum. mesela kısa film çekiyordum liseden beri. bazı festivallerde gösterilmişti. bu okullar için avantajmış mesela. ama bunu bile yeni öğreniyorum. o kadar uzağım yani konuya.

bir de genel bir soru sanırım ama okullar yaşa dikkat ediyor mu? türkiye'de de bir süredir okuduğum için 23 yaşındayım. kaç yaşına kadar alırlar?
0
🌸nick bulamadim
(13.02.18)
amerika zor -uzak/harclar pahali/burs zor- ama avrupa'da ve asya'da ucretsiz veya makul harclara okumak mumkun.
0
lanc
(13.02.18)
abd için yaşam kolay olur diye düşündüm. gerçi nereye gitsem türkiye'den kolay olur sanırım. bir de birçok okul abd'deki tanınan okullar.

başka okula geçicem türkiye'deki zaten. çünkü okuduğum bölüm yurtdışına çıkmamı sağlamayacak. o zaman yurtdışını kasmaktansa türkiye'de iyi bir okula girmek daha mı mantıklı?

bir de yurtdışına gidersem iyi bir okula gitmek istiyorum. çünkü diğer türlü türkiye'de kalmak daha mantıklı. yani kimsenin tanımadığı bir okula girmektense türkiye'de bilinen bir okuldan mezun olmak daha faydalı olur. bu yüzden avrupa'da ücretsiz ve prestijli hangi okullar var?

bir de gittiğim yerde mutlaka çalışmak zorundayım. başka türlü imkansız.
0
🌸nick bulamadim
(13.02.18)
almanyada universtieler ucretsiz. siralamadaki yerlerine bakarak prestijli olanini bulabilirsin. tabi prestijli olanlar mutlaka toefl, ve gre puanina gore alir. bunun yaninda yasam masraflari icin aylik minimum 600 euro gibi bir rakami gozden cikarmalisin. Calisma konusunda da en buyuk problem calisma izni, kacak calismak ise cok zor. Hem alinacak riske degmez, hem de kacak calisilacak isler cok problemli isler. Almanyada ogrenci icin sadece 90 gun calisma izni var, yani ancak yaz tatillerinde calismak icin. Bircok avrupa birligi ulkesinde calisma sartlari ayni. dogu avrupa ulkelerinde ise zaten is yok, calisma durumu turkiyeden kotu.
0
emrahday
(13.02.18)
almanya'da ingilizce eğitim veriyorlar değil mi? almanca şartı arıyorlar mı? bir de almanya'da okuyan yabancı öğrenciler masrafları aileden mi karşılıyorlar? aileden 1 lira bile alamam çünkü. çalışıcam. türkiye'de de öyle zaten. burada sürüneceğime orada sürüneyim diyorum. :D

amerika'da çalışmak için sıkıntı oluyor mu? burs almak da kolay değildir sanırım.
0
🌸nick bulamadim
(13.02.18)
abd'de okumak istiyorsan ve sınırlı bütçen varsa iki yıl community college + 2 yıl üniversite transfer yapabilirsin. ama bunun için derslerini çok iyi takip etmen ve başarılı olman gerekiyor. gidersen de gideceğin state'i iyi seç çünkü state dışında transferler daha zor oluyor. her üniversitenin community collegelarla anlaşmaları oluyor, articulation agreement olarak aratabilirsin. türkiye'de kredi çekerek okuyanlar ve sonra ödeyenler var.
0
pinkpeony
(13.02.18)
community college'lara bakıcam sağol. ama orada kötü bir yere girmektense türkiye'de iyi bir yere geçip yüksek lisans'ta, doktora'da gitmek daha iyi gibi sanki.

bu arada yabancı bir öğrencinin aileden destek almadan yaşaması mümkün mü sence? abd'de de almanya'daki gibi çalışma engeli var mı?
0
🌸nick bulamadim
(13.02.18)
"bu arada yabancı bir öğrencinin aileden destek almadan yaşaması mümkün mü sence? "

kesinlikle hayir. sadece okul ucreti en azindan bir 30 bin dolar tutuyor cogu okulda uluslararasi ogrencilere. basit bir iste calisarak bu para kesinlikle kazanilamaz. zaten okullarin akademik beklentisi turkiyedekinden kat kat yuklu. odev yapmaktan haftada 10-15 saatten fazla calismaya vaktin kalmaz zaten.

lisans icin burs bulmak gibi bir sey soz konusu degil zaten.
0
hot potato
(13.02.18)
paran yoksa amerika'da lisans okuyamazsin. mumkunati yok. ogrenci olarak sadece okulda 20 saat calisabilirsin. o 20 saat aylik kirani belki cikarir. hadi cok siktin kendini, yasam masraflarini da karsiladin 20 saat calismayla diyelim; benim doktora yaptigim okul (devlet okulu) lisans ogrencilerine senelik 40000 dolar. 4 sene 160000 dolar. ailen zengin degilse bunu karsilamanin imkani yok. aci ama gercek bu. zaten okuyorsan bitir. doktoraya gel. yuksek lisans icin de kimse burs vermez burda. paran yoksa yapabilecegin, karsiliginda para alabilecegin sey anca doktora.
0
gene mi gene
(13.02.18)
Yüksek lisansımı Avrupa'da yaptım, doktorayı ABD'de yapıyorum halihazırda. O listedeki okullardan birindeyim.

Lisansı yurt dışında okumak çok pahalı; o yüzden lisanstan sonraki adımlarnıı yurt dışına göre atmanı tavsiye ederim. Lisansta hangi okuldasın ya da değiştireceğin okul neresi olacak bilemiyorum; ancak özellikle ABD nezdinde konuşursak, burada akademik çevrede tanıdığım kişilerin yüzde doksanı Bilkent, Boğaziçi ve ODTÜ mezunları. Henüz Atılım ya da Gazi mezunu ile karşılaşmadım.

Sana tavsiyem, Türkiye'de iyi bir üniversitede (yedi - sekiz tane falanlar zaten) yurt dışı bağlantıları olan bir hoca ile akademik araştırma yap. Sonra iyi bir referans ve niyet mektubuyla kapağı dışarıya atabilirsin. Ondan sonrası sana kalmış.

Bir de Fulbright burslarını araştır ABD için.
İsveç için de Swedish-Turkish Scholarship var. Büyük ihtimalle Rhodes'tan sonra piyasadaki en çok parayı veren burs bunlardır. Çıkması da çok çok zor değil. Yani Fulbright'tan çok daha kolay.

Başarılar.
0
sen git ben geliyorum
(13.02.18)
(21)

ekşisözlükteki türk kızı nefreti sizi de çok sinirlendiriyor mu?

imacloud
yani anlamıyorum, kadına şiddet başlığında erkeğe demedikleri kalmıyor ama türk kızını sürekli eleştirip yerden yere vurup hakaretler ediyorlar. özellikle sürekli olarak "vajinaları kokuyor, yatakta fok gibi yatıyor, öpüşmeyi bile bilmiyor" tarzı eleştiriler yapıyorlar. bana kalırsa ilişkide karşıda
yani anlamıyorum, kadına şiddet başlığında erkeğe demedikleri kalmıyor ama türk kızını sürekli eleştirip yerden yere vurup hakaretler ediyorlar. özellikle sürekli olarak "vajinaları kokuyor, yatakta fok gibi yatıyor, öpüşmeyi bile bilmiyor" tarzı eleştiriler yapıyorlar. bana kalırsa ilişkide karşıdaki kişi imam bile olsa, gerekli ateşi sağladığında, romantizmi ayarladığında kimse fok gibi yatmaz. ve de şu koku mevzusu en basitinden, nasıl insanlarla takılıp sevişiyorlar bilmiyorum ama şu ana kadar hiç vajinası kokan bir türk kızıyla karşılaşmadım.
0
imacloud
(13.02.18)
sinirlendirmiyor.
0
doxanikee
(13.02.18)
Körler sağırlar mevzusu. Türk kızı erkeği diye ayırmaya gerek yok.

Yatak olayına girmeye gerek yok insan niteliği olarak milletimiz yerlerde. Kişisel bakım yok, kendine saygı yok, asalet denen şeyi kasılmak olarak algılayan egoist bir zihniyet hakim. Arabesklik desen had safhada. Türk kültürü haricinde hiçbir dünya görüşü yok. Türkçe dışında bilgi kaynağına erişimleri yok. Hiçbir yeniliğe, hiçbir fikre veya ideolojiye saygı ve tahammül yok. Geçiniz. Fırsatı olan batılı eş bulsun kendisine kadın erkek farketmez.
0
bos gezenin bos ustasi
(13.02.18)
Çok klişe bi yorum olacak ama eksik genelleme yapıyorlar. Beş kadından diyelim ki ikisi bahsettikleri olumsuzluklardan bir ya da fazlasına sahip olsun, yüzdesi düşük gibi görünse de "Türk kızı falanca" oluyor. Tamamen mantık hatası, art niyet.
0
femme vitale
(13.02.18)
türk kızına veya erkeğine sallayan insan gördüğüm yerde ben sessizce uzaklaşıyorum.

çocukluğundan beri hayali yurtdışında yaşamak olan, yabancı sevgilisi de olmuş bir türk erkeği olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki bizimkilerin hiçbir eksiği yok. her ırkın akıllısı, güzeli, eğitimlisi, komplekssizi vs. olduğu gibi beyinsizi de var. bizimkilerin bayıldığı slav kadınlarının ne kadar "prenses" ve "paragöz" olduğuna, "beni taşıyabilecek erkek" tribine inanamazsın mesela. ha bunu slav kadınlarına bok atmak için de söylemiyorum. demek istediğim, bu tip genellemeler AŞIRI saçma. ben ne türk kadınları gördüm, bütün avrupa'nın kadınları bir araya gelse eline su dökemez.

bunlar bence kompleksten ileri geliyor. sağlıklı ilişki kuramayan manyaklar böyle saçmalayıp duruyor. ha yerine göre biz de türk erkeği şöyledir, türk kızı böyledir diye sallıyoruz tamam ama genel anlamda bir ırkı komple itin götüne sokmak bence ruh hastalığından başka bir şey değil. yav bir elin beş parmağı aynı değil, koskoca "türk kızı"nı nasıl genelliyorsun?

her yerde güzel insan var, her yerde boktan insan var. "türk kızı/erkeği" konusunda ekstra hassasım. ALLAH İÇÜN birbirinizi en azından uluslararası arenada ezmeyin. lütfen. böyle yaptığınızda cool değil aksine aptal görünüyorsunuz. öyle veya böyle biz bu memleketin çocuklarıyız, %10-15'imiz dışında hepimiz yine birbirimizle evlenip çoluk çocuğa karışıyor ve yeni türk kızları/erkekleri oluşturuyoruz.

hainliğin, hayvanlığın lüzumu yok. kötü bi tecrübe yaşadıysanız bunu o kişiyle sınırlı tutup geçmişte bırakın lütfen. barzo, kezo vs. her yerde var. insan olun. IRMAĞININ AKIŞINA ÖLÜRÜM TÜRKÜYEM <3
0
der meister
(13.02.18)
bu konu aslında tam olarak kedinin uzanamadığı ciğer mevzusu.

bir ara cidden nefret ediyorlar sanıyordum ama dersimi aldım. ocak ayında sözlük erkeklerini mesaja boğuyoruz kampanyası vardı en son, bakıyorsun şu an yazar girişi yapılmış hesapla 98 sayfa entry var. ifşa geceleri oluyor, ekşisözlük'te "çok çirkin bu ya" denilerek gömülecek kadınlar için "gördüğüm en güzel kadın" tanımlamaları yapılıyor.

sözlük gerçeği yansıtmıyor. ne o kadar kara ne de o kadar ak hiçbir şey. vajinaları kokuyormuş yazana o kokulu vajina (!) vadedilecek olsa yapmayacağı şaklabanlık kalmaz.

der meister +1
0
pinkpeony
(13.02.18)
tabii ki hayır. bir şey okurken, hele ki sanal - daha doğrusu gerçek olma iddiasıyla yazılmış ama ne kadar gerçek ne kadar kurgu ne kadar şahsi bir hınç üzerinden genelleme bilinemeyen - ise; üzerine alınanda da öyle şeyler var demek ki.

bir bakıma siz de bir türevini yapmışsınız yazarken:
- romantizmi ayarladığında kimse fok gibi yatmaz.
0
dafaisss
(13.02.18)
bana kalirsa kadin dusmanligi kulturel olgu buralarda. memesi var, kukusu var; kadin sorun. kucuklugunden itibaren sorun. kendi kendisi icin de sorun.

ezildiklerinden bahseden kadinlar da kiz cocuklariyla ne yapacaklarini bilmiyor, ama ogullarina tapiyorlar.

yine bana kalirsa, herhangi bir memleketin kizi, ayni memleketin erkegine deginilmeden elestirilemez ve tersi icin de aynisi gecerli.

author vardi sozluk'te, zehirli benzetmeler yapardi "kadinlar" etrafinda. yazdigi bir benzetmeyi okudugumda gozlerimi kapatip "bunu baska kimse okumamali" demistim, onu hatirladim...
0
e haliyle
(13.02.18)
e haliyle +1
0
Traveller
(13.02.18)
ben de anlamıyorum nasıl kadınlarla birlikte bu sözlüktekiler. yatakta ölü gibi yatan bir kız arkadaşım oldu ondan da ikinci ayda ayrıldım.
kişisel bakım yapmayan, leş gibi kızlar seçen sizsiniz kusura bakmayın. sorunu kendinizde arayın.
0
hosein
(13.02.18)
Edirne’yi geçince dünya değişiyor. Bizim kızlarda bir bastırılmışlık var inkar edilemez. Genellemek yanlış olsa da arada bayağı fark var, netekim sinirlendirmiyor.
0
insomnia
(13.02.18)
@acetaminophen +1

O yüzden sinirlendirmiyor.
0
skooma
(13.02.18)
hayır. sadece yüzüne makyaj yapınca süper bakımlı olduğunu düşünüyor bir çok türk kızı/kadını. popi olanların, güzel olanların çoğu alkol, uyuşturucu ve/veya karbonhidrat bağımlısı. yeni nesil genç yaşta şekilsiz vücutlu, selülitli ve obez(ve bunlara rağmen mini şortlu). diğer kadınlara karşı yapmacık ve samimiyetsiz. yalan söylemekte usta. insanları tipine ve cüzdanına göre yargılamak, iletişim kurmakta sorun görmemek.
0
hasmetizm 2046
(11.07.18)
hayır
0
ya ben lan neyse
(11.07.18)
beni sinirlendiriyor çünkü kendi hallerine, tiplerine bakmadan yerden yere vuruyorlar. herkes kendine bakacak.

gerçi böyle deyince de eleştiriye açık olunmadığı söyleniyor ama eleştiri böyle bir şey değil. bu olsa olsa fazlasıyla haddi aşmak olur.
0
Neill
(11.07.18)
Evet, sinirlendiriyor. Kadinlarin kadinliklari uzerinden asagilanmalari rahatsiz edici, bunu nasil normal gorebilirim?

Siddet dilinin bu kadar yayginlasmasi -televizyona cikan siyasetciden, twitter ergenine kadar- beni inanilmaz rahatsiz ediyor.
0
buf-e kür
(11.07.18)
Sinirlendirmiyor. Saydırıp saydırıp flört dönemindeki o kuzu hallerini görünce daha bi eğleniyorum:)
0
ırene adler
(11.07.18)
Kendileri sanki bir b.k - bence ikisi de ayni.
0
Traveller
(11.07.18)
o kadar gerizekalı kız tanıdıktan sonra sinirlendirmiyor. kişisel bakım konusunda bilmem ama davranış konusunda çoğu konuda haklılar.
0
nothing in my way
(11.07.18)
www.youtube.com
bıraktım gidiyorum.
0
Tears of Devil
(11.07.18)
"Cevaplar arasında farklı bir akış açısı bulabiliyorsak ne mutlu bize. Yeni bir şeyler öğreniyoruz demektir."



Erkeğe karşı şiddetin her türlüsüne erkeğe karşı şiddet diyemeyen kültürsüz kro bayan televizyonculara sahip olmak. Bunun yaptığı kıvamlı birikim.

Türk televizyon tarihinde "ama bunun için önce kadınlar da erkeğe karşı aşırı bir psikojik şiddet uyguluyorlar" lafının sonuna gelmeden akıllarına birşey gelmiş gibi yüzlerini sıkıntıyla önlerine eğip susan iki (2) adet televizyoncu bayan (o lafı tamamlarlarsa başlarına gelecekler...) dışında kimseyi görmedim şimdiye kadar.

HASTALIKLI BİR ÜSTÜN IRK TEORİSİ YANİ IRKÇILIK HAD SAFHADA. Televizyon sayesinde kanınıza işledi yapabileceğiniz birşey yok. Psikolojik tedaviniz zor ve bunu hisseden bir erkekten saygı sevgi bağlılık beklentisi hayal. Medyayı ele geçiren feminist ablalarınızın mirası size bu seçeneksiz başarısızlık.

Sayısız madde daha...

Görün belki düzeltme olmasa da kamufle etme çabanız olur diye yazıyorum. Yiyen olur belki.



Eksiklerinizi gediklerinizi hatalarınızı kabullenecek olgunlukta olduğunuza inandırabilir ve karşı tarafa kendinizi affettirebilirseniz. Onlardan olmadığınıza farklı olduğunuza kanaat getirtebilirseniz karşınızdakinin bir ihtimal oynamayı bırakıp gerçek kişiliğine ve ruhuna dokunmanıza izin vermeye başladığına şahit olabilirsiniz. İşte o zaman aranızdaki duvarı farkedebilirsiniz.
0
neotunc
(11.07.18)
Hayir sinirlendirmiyor.
Ben de sevmem Turk kizini pek. Vajina kokusu, yatakta fok gibi yatmak falan bunlar en masum olanlari oyle soyleyeyim, bunlar hicbir sey. Mevzu bunlar olsa cok iyi.
Hic yurtdisina cikmamis oldugum zamanlar ben de "ne bu Turk kizi dusmanligi" diyordum.
0
stavro
(11.07.18)
(1)

Steven Pinker'ın hangi kitabıyla okumaya başlayayım?

femme vitale
Türkçeye çevrilen kitapları şunlar:Boş SayfaGelecek Daha Güzel Günler mi GetirecekZihin Nasıl ÇalışırDüşüncenin MaddesiAşırı akademik değilse İngilizce de okuyabilirim. Başlangıç seviyesi için hangisini önerirsiniz?Not: Psikoloji eğitimim yok.
Türkçeye çevrilen kitapları şunlar:

Boş Sayfa
Gelecek Daha Güzel Günler mi Getirecek
Zihin Nasıl Çalışır
Düşüncenin Maddesi

Aşırı akademik değilse İngilizce de okuyabilirim. Başlangıç seviyesi için hangisini önerirsiniz?

Not: Psikoloji eğitimim yok.
0
femme vitale
(12.02.18)
boş sayfa
0
pinkpeony
(12.02.18)
(13)

Bir erasmus sorusu da benden

kendi kendine yasayan yavrucak
Selam, son zamanlarda çalışma grubumla alakalı teknik sorunlar yaşıyorum ve bir süreliğine ortam değiştirmek iyi gelecek. Yüksek lisans tez dönemi. Erasmus başvuruları başlamış, ben de neden olmasın dedim.Şimdi gidebileceğim okullar şunlar:Amsterdam-nethUtrecht- netherlandsAalto-helsinki/finlandEcol
Selam, son zamanlarda çalışma grubumla
alakalı teknik sorunlar yaşıyorum ve bir süreliğine ortam değiştirmek iyi gelecek. Yüksek lisans tez dönemi. Erasmus başvuruları başlamış, ben de neden olmasın dedim.

Şimdi gidebileceğim okullar şunlar:
Amsterdam-neth
Utrecht- netherlands
Aalto-helsinki/finland
Ecole bişi bişi- fransa
Bir romanya var ama ona gönlüm yok.

Bunların haricinde almanyada çok güzel okullar var ancak hepsi b1 b2 seviyesinde dil istiyor. Masterdan dil istemesinin anlamını çözemedim ama almancam olmadığı için başvuru bile yapamayacağım sanırım.

Şimdi siz olsanız hangisini seçersiniz?
Tez aşamasında gidilip ne yapılıyor? Ders mi alınıyor? Tez için araştırma mı yapılıyor? Hepten boş kalıp geziliyor mu?

Sağolun janlarım.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(11.02.18)
Ecole central Paris'miş bu arada:)
0
🌸kendi kendine yasayan yavrucak
(11.02.18)
Yaşamaya gidip seveni de var ya. Belli olmuyor bu işler :)

Bakalım tüm cevaplar gelsin, ne çıkacak sonuç? Güp güp, güp güp.

Gece hayatım olmadığını, alkol, sigara, harhangi bir madde kullanmadığımı da belirteyim. Bip bip, bip bip.

Heyecanla bekliyoruz efenim.
0
🌸kendi kendine yasayan yavrucak
(11.02.18)
Ben lisansta erasmusa giderken benden de b1/b2 Almanca istenmişti ama Almanca eğitimim olmadığını, Goethe Ins.’ten yoğun Almanca kursu alacağımı, onun da A1/A2 seviyesinde olacağını yazmıştım okula. “Tamam kaydolup kayıt evrakını gönder sen” demişlerdi bana.

Demem o ki Almanya isteniyorsa yine de okulla bir görüşmekte fayda olabilir.
0
lazor
(11.02.18)
hollandada dil problemi yaşamazsınız. sonra yaşamak isterseniz orda avantajınıza olur.
0
kveldulv
(11.02.18)
Lmu,Tum, Free Berlin gibi okullar var. Özellikle Lmu çalıŞtığım alanda epey iyi ve doktora yapan çok arkadaşım var orada. Bunlardan ötürü makul geliyor özellikle lmu.
Ama ben dil okuluna kaydolmayacağım. Ofise sorayım bi ama izin vereceklerini düşünmüyorum pek bu durumda:)

@kveldulv
Dil ve comfortzone açısından de en rahat o geliyor evet:)
0
🌸kendi kendine yasayan yavrucak
(11.02.18)
Valla hangi okul alaninda en iyiyse ona git. Reputasyon (genel) olarak eh bilinen okul Utrecht. Guzel sehir, amsterdamdan daha ucuz.
0
hot potato
(11.02.18)
Amsterdam helsinkiye, paris'e kıyasla daha gezilesi, yaşanılası bir şehir. çevresindeki şehirlere, ülkelere gitmek de diğerlerine kıyasla daha kolay ve ucuz olur. Utrecht'te arkadaşımı ziyaret ettiğimde öğrenci ortamı ve bisikletle ulaşımı Amsterdam'a kıyasla daha iyi bulmuştum. 3-4 yıl üniversite için tercih edecek olsaydım utrecht'i seçerdim ama tek dönem geçirceek olsam Amsterdam'da geçirmek isterim.
0
ontheroad
(11.02.18)
Bisiklet süremiyorum :( yani iki tekerlekli bisiklet süremiyorum ama 3 tekerlekli olur belki denersem.

Kısacası yürüyerek işimi halledebilmek değilse de toplu taşımanın çabuk bulunacağını bir yer olması tercihim :)
0
🌸kendi kendine yasayan yavrucak
(11.02.18)
Yalnız yüzde yüz alakalı olmayan cevaplar veriyorum, belli ki anlatasım gelmiş :D
0
🌸kendi kendine yasayan yavrucak
(11.02.18)
Alanınızda hangisi daha iyiyse orayı seçin. Ben olsam Finlandiya seçeneğinin daha iyi olacağına kendimi çoktan inandırmıştım.
0
taktikmaktikyokbambambam
(11.02.18)
Hollanda’da erasmus yapmis biri olarak hollandadakiler arasindan utrech’i secerdim.

Finlandiya soguk olur
Paris’te insanlar iyi degil
Romanya ne ya
0
fakyoras
(11.02.18)
paris'i çok sevmeme rağmen utrecht derdim. amsterdam'a çok yakın ve öğrenci dolu, dil problemi yok gibi bir şey. seversen ve networking yaparsan yüksek lisansı da kolaylıkla orada yapabilirsin.
0
pinkpeony
(11.02.18)
Tez aşamasında gidilip ne yapılıyor?
Senden yine 30 kredilik ders almanı ve kendi üniversitende saydırmanı istiyorlar. Şanslıysan bi hocayla anlaşıp sana tez çalışmaların için 30 kredi vermesini sağlarsın.
0
mezzosprite
(11.02.18)
(11)

bacılaaar bakın hele

gündüz m
sevgilinizle konuşurken çocuklaşıyor musunuz? ufak çocuk gibi konuşmalar tepkiler falan ?ve ne sıklıkla yapıyorsunuz?
sevgilinizle konuşurken çocuklaşıyor musunuz? ufak çocuk gibi konuşmalar tepkiler falan ?
ve ne sıklıkla yapıyorsunuz?
0
gündüz m
(10.02.18)
Yapmam, yapandan da uzaklaşırım.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(10.02.18)
Yapmiyorum. Ergenken de yapmiyordum. Yapani kinamam ama bana yapilsa kosarak uzaklasirim.
0
ganbatte
(10.02.18)
Yapmam, yani görünüşüme ve karakterime daha uygunsuz düşecek bir davranış şekli aklıma gelmedi hatta. Yapanı da içimden kınarım ama dışımdan bir şey demem.
0
sopiro
(10.02.18)
Asla. Çok itici.
0
fotrsapka
(10.02.18)
Orta sona giden yeğenim yapiyordu ağzına bi tane patlatasım geldi. Düzelt şu ağzını diyorum düzeltemiyor. Aşırı sevilme isteği yaptırıyor bunu sanırım. Eğer harfleri düzgünce telaffuz edersen hediye alacağım sana dedim.
0
for day to break
(10.02.18)
Bana kendimi güzel ve özel bir kadın hissettirdiği sürece az yaparım. Sık yapıyorsam şımararak dikkat çekmek veya onu yumuşatmak içindir. Normalde bebeklikten çok geyik yaparım.
0
yaren
(10.02.18)
ASLA
0
sta
(10.02.18)
o yapınca bazen yapıyorum, çocuk gibi değil ama çocuklaşma diyelim. sonra sarsılarak kendime gelmeye çalışıyorum. itici bence de.
0
pinkpeony
(10.02.18)
uf. Çocuklaşmak değil de. Sinir bir şekilde mimiklerimde artış oluyor. Bi mimikleniyorum. Durduramıyorum hareketlenmeyi (._.)
0
velvetmorning
(10.02.18)
Bebek gibi konusmam ya da "Ama cen bana naci dedin oyle" falan gibi seyler soylemem ama ara ara sefkate ihtiyacim oldugu cocuklasirim; o da sefkate ihtiyaci olunca cocuklasir.
0
aychovsky
(11.02.18)
şimdiye kadarki kız arkadaşlarımın hepsi yapardı. şimdi burayı okuyunca garipsedim:)

azıcık şımarttın mı, bir iki güzel söz söyleyip saçını okşadın mı, bence bütün kadınlar yapıyor. en azından benim örneklem uzayımda:)
0
captainobvious
(12.02.18)
(15)

İnsan soyunu neden merak eder?

amortisman
Merhaba,`e-devlet alt-üst soy bilgisi sorgulama` çıkmış, haberiniz olmuştur. Şu an tüm sosyal medya ve sözlük bunu konuşuyor.İnsanlar soylarını, nereden geldiklerini neden bu kadar merak ediyor? Ben de merak ettim açıkçası ama site yoğunluktan açılmıyor. Kendi kendime de sordum, neden merak ediyorum
Merhaba,

e-devlet alt-üst soy bilgisi sorgulama çıkmış, haberiniz olmuştur. Şu an tüm sosyal medya ve sözlük bunu konuşuyor.

İnsanlar soylarını, nereden geldiklerini neden bu kadar merak ediyor? Ben de merak ettim açıkçası ama site yoğunluktan açılmıyor. Kendi kendime de sordum, neden merak ediyorum diye ama bir cevap bulamadım.

Ne çıkmasını umuyoruz soyumuzdan, neden merak ediyoruz?
0
amortisman
(08.02.18)
Ben, belki soyumuzda ermeni, rum, kürt falan vardır inş. da babama gösterir eğlenirim, diye bakmak istedim. çok da şeyimde değil soyum benim.
0
rahip janick
(08.02.18)
atatürk'ün silah arkadaşları var ailede, onlardan öncesini bilmiyorum. sırf meraktan. gerçi ne çıkacak bilmiyorum, meslek falan söylemez de.

belki rum vardır, belki arap, sürpriz yumurta gibi :)
0
passion rules the game
(08.02.18)
Bizim ülkemiz daha çok yeni bir ülke. Ben 1993 doğumluyum, Cumhuriyet 1923'te kurulmuş. Düşün yani Cumhuriyet benim doğumumdan sadece 70 yıl önce kurulmuş. 70 yıl bir tane insan ömrü demek. Bu nedenle ülkedeki herkes en fazla dedesinin babasını bilebiliyor. Osmanlı gibi yüzyıllarca ayakta kalmış bir devlete dair hiçbir bilgi yok. İnsanlar heyecan yapıyor haliyle. Kendi akrabalarını tanımış oluyorsun bir bakıma.
0
dissendium
(08.02.18)
Ben belki rus'ya dan nenelerim çıkar da havam olur diye merak ettim.
0
for day to break
(08.02.18)
-Yalnızlıktan-
0
1adam
(08.02.18)
anneannemin, dedemin ismini biliyorum sadece, daha önce kimler varmış, isimleri nelermiş, nerede yaşamışlar, onları merak ediyorum.
0
Photographer
(08.02.18)
baba tarafımın köyüne kadar biliyorum Yunanistan Gevgili. ama anne tarafımda biraz karışıklık var onu merak ediyorum.

ayrıca soyunu nereden geldiğini bilmek güzeldir.
0
ferrarimizolaydisatardik
(08.02.18)
ben de nereden olduğumu gayet iyi biliyorum. kökenler göçmen olunca belki daha farklı bir şey çıkar ne biliyim dedim.
0
cabiday
(08.02.18)
ben buraya ilk göçen dedenin ne zaman geldiğini ya da kayda girdiğini merak ediyorum, 1800'den sonrası varmış çünkü. aile kökeniyle ilgili net bilgi sahibi olursam atavatandaki geçmişimize de ışık tutacak. yoksa soyumdan sopumdan ne çıkacağını biliyorum. tarihsel merak diyebiliriz.
0
Bruce
(08.02.18)
Çünkü insan merak eden bir canlıdır.
Diğer taraftan "bu kadar" merak edilmiş olunsaydı daha önce öğrenilmiş olunurdu. Alt tarafı iki tık yapıp bu kadar temel bir bilgiye ulaşmak "bu kadar merak" sayılmaz.
0
harvey
(08.02.18)
Bu psikolojik bir sey, cogu insan gecmisle olan baglarini bilmek ister. Gecmiste atalar kultune vs. inanilan veya aristokrasinin guclu oldugu yerlerde gercek hayata direkt etkisi vardi jenealojinin, mesruiyet icin "aha benim soyum (gercek veya efsanevi) x'e dayaniyor o yuzden y'yi yapabilirim/sahip olabilirim" diyip belgeyi gostermek gerekiyordu.

Bugun yasanan durumsa halkin cogunun emek/zaman harcamadan ulasamayacagi bilgilerin bildigim kadariyla ilk defa hazir olarak sunulmasindan kaynaklaniyor. Biz bu konuda gercekten cok fakir bir ulkeyiz, mesela Britanyalilar 1. Dunya Savasi'nda savasmis dedeleriyle ilgili bilgilere direkt online erisebiliyorlar; hangi birlikte savasti, hangi madalyayi kazandi, nerde/ne zaman oldu vs. Bizde alfabe degisiminin etkilerinin yani sira baska eksiklikler de oldugu kesin.

edit: Bu arada Turkiye'de hala kucuk yerlerde dedeni/neneni bilmek, "Postaci Talat'in torunuyum" demek onemli bir sey. Komunite kucuk oldugu, herkes birbirini tanidigi icin direkt sen de gruptan sayiliyorsun. Sehirlerde bu yok haliyle.
0
common of demons
(08.02.18)
neden merak etmez? meraksız insanların nasıl merak etmediklerini de merak ediyorum şahsen.
0
pinkpeony
(08.02.18)
mesela sen, insanların neden merak ettiğini, neden merak ediyosun?
0
€xpolerer
(08.02.18)
Neden tarihi merak ediyor ve okuyor insanlar? Bunun gibi bu da, gayet normal yani. Bir dizinin bir sonraki bolumunu merak ederken soyunu neden merak etmeyesin ki? Adi ustunde, merak.
0
stavro
(08.02.18)
Sana kendinle ilgili bilmediğin bir bilgi sunuyor. Kendinle ilgili bir bir şey öğrenip aydınlanıyorsun. Çıkan şeyim önemi yok, sonuçta “Soyumuz saraya mı dayanıyor” diye değil; “Acaba göç yolu nereden” diye.

Annemle ilgili özel bir durum var bizde. Anneannem annem 5 yaşındayken ölmüş ve bir daha onunla ilgili monuşmamışlar ve konuşturmamışlar. Banka hesabı için annemden annesinin kızlık soyadını istemişler ama 1949 yılında ölen kadının kozlıl soyadı ile ilgili herhangi bir fikrimiz yoktu. Başka türlü de hesabı açmayı reddettiler o dönem. Biz de bir soyadı uydurduk, onu kullanıyoruz annemin hesapları için. Dedem de erken ölmüş. Onunla ilgili de az bilgimiz var. İnsanın kendiyle ilgili bir şeyler öğrenmesi güzel. Belki günün birinde bilmediğim memleketimi ziyaret ederim.

DNA testi de yaptırdım; %25 İtalyanlık çıktı mesela. Merak ediyorum, İtalyanlık var mı diye. Dedem Kore Gazisi’ymiş ve iki yıl orada kalmış, belki orada bir teyzem ve dayım var, çekik gözlü kuzenlerim var. Ulvi bir şey olduğundan değil ya da bununla gurur duyacak da değilim ama hepsinin altında birer hayat, her hayatın da bir hikayesi var. Benim ben olana kadarki hikayesini merak ediyorum. Dünya’nın Büyük Patlaması gibi bir şey bu, herkes bir dünya.
0
aychovsky
(08.02.18)
(9)

Gebelik mevzuları

curukturpkokusu
8 haftalık gebeyim. Eşimin de benim de ailelerimiz başka şehirlerde. Bir yandan söylemek istiyorum çok mutlu olacakları için. Bir yandan da birşey olur da üzülürler diye ve ortaya çıkabilecek ilgi bombardımanı nedeniyle söylemekten kaçınıyorum. Hamile oldugumu söylediğim bir arkadaşımın sürekli gebe
8 haftalık gebeyim. Eşimin de benim de ailelerimiz başka şehirlerde. Bir yandan söylemek istiyorum çok mutlu olacakları için. Bir yandan da birşey olur da üzülürler diye ve ortaya çıkabilecek ilgi bombardımanı nedeniyle söylemekten kaçınıyorum. Hamile oldugumu söylediğim bir arkadaşımın sürekli gebelikle ilgili önerilerde bulunması, şunu yap şunu yeme şeklinde baskı kurması bile bunaltıyor. Çok büyük bir olay değil sonuçta, kadınlar tarlada çalışıp doğum yapıyorlar. Hamilelere yönelik aşırı prenses muameleleri gereksiz geliyor, belki de benim psikolojim bir garip.neyse, ben anneme söylesem o babama iletse, eşim de kendi ailesine söylese olur mu? Birkaç hafta daha bekleyelim mi?

Ekleme: Hepinize iyi dilekleriniz için teşekkür ederim, isteyen herkesin aynı mutluluğu yaşaması dileğiyle :)
0
curukturpkokusu
(08.02.18)
2 ay olmuş zaten, bence söyleyin. bir şey olursa da hep beraber üzülünür, sonuçta onlar sizin aileniz, öyle bir durumda sizin desteğe ihtiyacınız olacak.
sağlıklı olur umarım.

gereksiz muameleler için de baştan tavrınızı koyun, bir kere söylersiniz bana akıl vermeyin diye olur biter.
0
veritaslibertas
(08.02.18)
İlk 18 hafta çok da yakın olmayan çevrenize söylemeyin derim, düşüklerin çoğunluğu bu haftaya kadar oluyor çünkü. Anne baba olayını bilemem.
0
clarizmev
(08.02.18)
aileler de arkadaşın gibi bunaltır mı? bunaltacak tipte insanlarsa bi kaç hafta daha bekleyebilirsin. ama bu sefer de neden geç haber verdin diye trip atarlar mı? bilemedim. aileleri en iyi siz tanırsınız. benim ablam hamile kaldığında o da 2-2,5 aylıkken bana ve anneme söylemişti.
0
elorelia
(08.02.18)
Yüz yüze söyleme imkanı yoksa da görüntülü görüşme sırasında söylemeyi tercih edebilirsiniz. Bence mutluluğu paylaşın, söyledikten sonra süreç sizi bunaltırsa onu daha farklı şekilde yönetebilirsiniz.
0
cakabo
(08.02.18)
Paylaşın berbaer mutlu olun güzel bir şey bu, Allah sağlıklı bir bebek nasip etsin inşaallah.

Ayrıca verilen her bilgiyi ve tavsiyeyi internette check edip bilim süzgecinden geçirin. Aman koca karı tavsiyesi die kulak tıkamayın yani, binlerce yıllık bir birikim bunlar.
0
John Bloor
(08.02.18)
mutlu olduğunuz bir şeyi sevdiklerinizle paylaşmanız çok olağan değil mi? daha çok erken ama sizden saklamak istemedim diye söyleyin bence. prenses muamelesi de sizin sınırlarını çizebileceğiniz bir şey sonuçta, tavrınızı net koyarsanız bunalmazsınız. tebrikler bu arada :)
0
evde liyakat kalmamis
(08.02.18)
ilk 3 ay söyleme.Düşük ihtimali halen yüksek.Saçma sapan kişilere açıklama yapmak zorunda kalmayın
0
turkuaz
(08.02.18)
Ne zaman isterseniz söyleyin, ama aileye söyleyince yedi cihana söyleyeceklerini unutmayın. Herkese, ama herkese söylerler.
0
babilbaligi
(08.02.18)
bir gün hamile olursam insanların karışmasını, süper akıllarıyla ne yapacaklarımı söylemelerini istemeyeceğim için hamileliğim anlaşılana kadar kimseye söylememeyi planlıyorum.
0
pinkpeony
(08.02.18)
(5)

Agatha Christie kitapları

bego
Tüm kitapları aldım, hangisinden başlayayım?
Tüm kitapları aldım, hangisinden başlayayım?
0
bego
(08.02.18)
hercule poirot lu olanlardan <3
0
111111
(08.02.18)
hepsinde farklı hikayeler var fakat geriye dönük referanslar olabiliyor. ben sıfırdan başlayacak olsam orijinal basım tarihlerine göre okurdum.
0
pinkpeony
(08.02.18)
Siralama cok onemli degil yanilmiyorsam. En son roger ackroyd cinayetini okudum ve gayet memnun kalmistim ama bu poirot’nun emeklilik zamanlarini anlatan bir kitapti.
0
nickfury
(08.02.18)
www.goodreads.com
bu, Poirot'nun ilk macerası.
0
kobuzchu kiz
(08.02.18)
roger ackroyd cinayeti güzeldi
0
narudocko
(08.02.18)
(18)

evlilik

dedi ayca
ya kankiler. dostlar. arkadaşlar. şimdi benim bir derdim var. erkek arkadaşımın "planlarına" (plan çünkü daha ortada kesin kayıt vs. yok) göre kendisi kanada'da post graduate (1 ya da 2 senelik) programlarından birine gidecek. çalışma izniyle iş bulup arkasından göçmenlik kovalamayı düşünüyor. 5 sen
ya kankiler. dostlar. arkadaşlar. şimdi benim bir derdim var. erkek arkadaşımın "planlarına" (plan çünkü daha ortada kesin kayıt vs. yok) göre kendisi kanada'da post graduate (1 ya da 2 senelik) programlarından birine gidecek. çalışma izniyle iş bulup arkasından göçmenlik kovalamayı düşünüyor. 5 senedir birlikteyiz, ben eylülde mezun olup kasım ayında işe girdim o haziranda mezun oldu ama çalışmıyor.başta conjugal partner kısmından çalışma izni alacaktım ben de ama okuduğumuz kadarıyla daha komplike durumlar olması gerekiyormuş onun için. bu arkadaş da başlarda (yani başlarda dediğim atıyorum 1. 2. senemizde ben evlilikle ilgili konuşurken [ki bu konuşmalar kesinlikle ne zaman evleniyoruz gibi değildi aksine, ne düşünüyorsun genel olarak vs. tadındaydı]) evlilik karşıtı olduğunu, çok manasız bulduğunu vs. söyledi ve ben bu durumu bu şekilde kabullendim. "oke 5 sene de geçse 10 sene de istemiyor ve istemeyecek" diyerek. hani mantığım hep "yani benle bile mi istemiyor ki </3" şeklindeydi ve kırılıyordum ama bir süre sonra bıraktım.

her neyse, şimdi bu conjugal zımbırtısı için 1 sene birlikte yaşadığını ispat etmen gerekiyormuş. biz yaşadık ama yurt dışındaydık ve elimizde kontrat ya da fatura vs yok. bu nedenle "ben gitmeden bi nikah kıyalım ben gideyim de sen de gelebilesin" dedi. tamam benim iyiliğim için söylüyor bunları, hatta "yani evlilik istemiyordun dediğin bundan 3-4 sene önce, fikrim değişti artık" dedi ve "zaten birbirimizi de seviyoruz evlenmemek için sebep de göremiyorum sadece bu süreci hızlandıracak" dedi. ama bana hala çok soğukmuş gibi geliyor. düğün meraklısı değilim ama yine de küçük bir yemekti eğlenceydi, gelinlikti isterim.

şimdi biz nikah kıyacağız ve o da eylülde gidecek?? bu resmen "benimle başka bir ülkeden vatandaşlık almaya var mısın?" gibi bir şey olmuyor mu? yoksa çok mu kadın kafasıyla düşünüyorum? duygularımın mantığımın önüne geçtiğini falan söyledi 15 bin kere. haksız mıyım sizce?
0
dedi ayca
(06.02.18)
haksızsın...

Evlilik istemeyen biriyle birlikte olmayı kabul etmişsin, çünkü seviyorsun.
O zaman formaliteden evlilik yapacak olmak seni neden bu kadar üzüyor?

Acaba sen aslında bir şekilde zamanla ikna olur diye mi birlikte oldun? Yoksa gerçekten evlilik senin için önemsizdi, mühim olan birlikte olmanızdı ise, neden şu anda "ya bi imza atalım yeter ki birlikte olalım" diye düşünmek yerine "gelinlik, yemek, kutlama" kısmında takılı kalıyorsun?

Zamanında benzer bir yoldan geçip evlenmemiş biri olarak söyleyeyim ki, ayrılmayı göze alıyorsan evlenme. O gitsin sen kal, yollarınız ayrılsın. Ama bu kadar sevgi geçmiş vs. varken bence denemeye değer.

Ha bir de önce kendine dürüst ol. Ne istediğini bilmenin bir zararı yok. Ama isteklerini arkaya atıp kendini kandırıyorsan bir şekilde ortaya çıkıyor işte. 5 yıl sonra bile olsa...
0
lcha
(06.02.18)
haksızsın. seni sevmeseydi evlilik istemeyen insan gitmeden nikah kıymayı da düşünmezdi.
0
pinkpeony
(06.02.18)
@Icha işte formaliteden değil diyor zaten kendisi de. bunu böyle düşünen benmişim, gitmeyecek olsa, "biz burada max. 1 sene daha böyle takılır sonra evlenir kendi evimize geçerdik" diyor. formaliteden olmayacak işte ama böyle ne bileyim saçma bir şey olacak
0
🌸dedi ayca
(06.02.18)
Ee nikah kıyalım ama başka hiçbir şey yapmayalım mı diyor sevgiliniz? Nikahta giymek için güzel bir beyaz elbise/gelinlik alın, sonrasında aileyle, yakın arkadaşlarla 10 kişi, 20 kişi artık neyse bir yemek yiyin güzel bir yerde. O gün evliliğinizi kutlamış olun.

Anlattıklarınızdan bu kısmı anlayamadım çünkü ben, kutlamaya yemeğe tamamen mi karşı yoksa siz mi öyle olduğunu varsayıyorsunuz? Bence tamamen haksız değilsiniz, evlenirken sevdiğiniz insanlar yanınızda olsun kutlayalım istemek normal. Ortada buluşursunuz bence, büyük bir sorun olmamalı bu. :)
0
kobuzchu kiz
(06.02.18)
Nikahtan sonra ufak bir eğlence organize edebilirsiniz yine de, bu dileğinizi bence söyleyin sevgilinize. Bence sizin sıkıntınız, aşırı romantik düşünceler ile bu kararın alınmamış olması, filmlerde bize empoze edildiği gibi süreci yaşamıyor olmanız. "Bana hala soğukmuş gibi geliyor." demeniz bunu gösteriyor. Bence soğuk değil, sadece evliliğe gereğinden fazla anlam yüklemiyor ki bunun tam tersinden çok daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Hayatını sizinle birlikte geçirmek istiyor, ömemli olan da bu.
0
gmzo
(06.02.18)
@kobuzchu kız , @gmzo kutlamayı ve gelinliği düşünememin sebebi 3 aydır çalışıyorum, 3-4 binden fazla birikmiş param yok. kendisinin hiç yok çünkü çalışmıyor, annemlerin kuruş durumu yok, e onun ana babasının günahı ne?

evet derdim aşırı romantik şeylerle olmaması. ve dediğim gibi kalabalık dıdısının dıdısı da gelsin, bohçalar olsun vuuu falan gibi bir insan olmasam da gelinlik giymek, güzel bir yerde max 100 kişiyle yemek yemek isterdim. e bu bile nereden baksak 10 12 bin liralık bir şey. çok fazla şu an bu aşamada. ya hep ya hiç"çiyim sanırım..
0
🌸dedi ayca
(06.02.18)
10-12 bin liralık kutlama yapamayacağınız için ayrılmayı düşünebiliyor musunuz peki? Cevap evet ise, o iş olmaz zaten. Ben de geçtiğimiz yaz evlendim. Sadece nikah yapabilecek olsaydık, yine evlenirdim. Gelinlik ve kutlama hayatımdaki insandan daha değerli değil çünkü. Evlenmek sevdiğiniz insanla birlikte olmak için bir araç, nasıl kutlandığının veya kutlanıp kutlanmadığının önemi olmamalı..
0
gmzo
(06.02.18)
haksız değilsin ama içinde bulunduğun durumu da sindirmen gerek diye düşünüyorum. adam da son güzel tespit yapmış.

şimdi olay şu. sen evlilik istiyorsun bu çok doğal. o istememiş. sen de bir şekilde hazmetmişsin olayı..

neyse sonra kanada işi yüzünden evlilik zorunlu hale geldi. çocuk da evlenelim dedi.

amaa... senin kafanda istediğin şey bu değildi. anlamı olan birşey istiyorsun. bu şekilde kanada tabanlı evlilik olunca yaptığınız şey şirket anlaşması gibi birşey oluyor. sizin kafanıza takılan o.

benim görüşüme göre sen de haklısın. duygusal anlamı olan bir evlilik yapmayı herkes ister. şartlar namüsait ama. kanada gibi bir fırsat ayağına gelmiş hayatın ve senin çocuklarının hayatı kurtulacak. 2030 yılında türkiyenin su fakiri ülke konumuna geleceği öngörülüyor. sen şimdi bu duyguların yüzünden kanada evliliği gibi mantıklı bir işte sorun çıkarırsan çok daha kötü bir geleceğe kendini hazırlıcan.

güzel ablam, canım ablam, bir tanem ablam. sakin ol. biraz terapi babında birşeyler yap. bak daha bugün artık torba yasa çıkaracaklarmış netflix spotify hepsine badem bıyıklı , çocukları çok ''seven'', imam hatip mezunları bakacak. şansın gelmiş iken sırf duyguların mantığın önüne geçiyor diye arıza çıkarma. benim fikrim bu.

arkadaşlar arası veya aile içinde ufak bir yemek verilebilir ama bilmiyorum adam istemezse de çok darlamayın.
0
charlotte blanc
(06.02.18)
@charlotte blanc aahsah bizim, çocuklarımızın ve onların da çocuklarının hayatı kurtulacak gibi bir cümle kurmuştu kendisi. kanada yüzünden zorunlu hale gelmedi aslında, eğer ille de benim dediğim dersem, gidip 2 sene okuyacak, işini de bulacak, min 2,5 3 sene sonra tr gelecek evleneceğiz, birlikte gideceğiz. yani aslında evlilik tamamen kanada yüzünden .s gibi şeyler de demiyor ama ben üzülüyorum.
0
🌸dedi ayca
(06.02.18)
@ali159 ya "ben de isterim uzak olmayan akraba ve arkadaşlarla" gibi bir şey dedi bu mevzu açıldığından beri. ve davul zurna, oynayan kahverengi çoraplı teyzeler, kırmızı kuşak olmayınca, ankara'nın bağları çalmayınca düğün olmaz :DD

gidip gelirim o zaman yaparız kutlamayı dedi ama 3 sene sonra gelecek deee bi de o şeyle eğlence yapçaz. çok gerçek dışı geliyor.
0
🌸dedi ayca
(06.02.18)
evlilik sizi resmi olarak birbirinize bağlayan bi sözleşme bana göre. yani atıyorum adam hastaneye düştüğünde ya da bi şekilde karakola düştüğünde 'sevgililik' vasfı ile hiç bi bok yapamazsınız. hamile kaldığınızda çocuğunuz gayrı meşru muamelesi görür. ve daha bir sürü şey, burada da olduğu gibi. yani evlilik deyince erkeklerin kendilerini nimetten sayıp, ben evlilik düşünmüyorum bence çok saçmeeeaaaa tribine girmelerine anlam veremiyorum. e saçma ise şimdi de evlenmesin.

burada da sen 100 kişilik yemek organize edelim, gelinlik damatlık giyelim diyosun; e kusura bakma ama bu düğün oluyor. adamın yanaşmaması normal bu fakirlikle.

ha şu mantıkta haklısın. adam yine seninle evlenmek vs istemiyor. sadece vatandaşlık için. sen de bu durumu sindirmelisin.
0
elorelia
(06.02.18)
@elorelia iyi de ben avrupa/amerika/kanada vatandaşı değilim ki? herhangi bir çıkarı yok bu durumdan?
0
🌸dedi ayca
(06.02.18)
Merhaba. Benim bir arkadasim conjugal partner ile kiz arkadasinin yanina gitti kiz arkadasi sponsor olup. Dediler ki “bizim ailemiz musluman, cevremizdekiler laf eder ve biz evlenmeden ayni evde yasayamazdik turkiye’de” ve onlar “tamam o halde” deyip onayladilar. Iyi bir sey degil bu elbette ama aklinizda bulunsun zira belli gerekcelerle birlikte yasayamamanizi aciklamaniza izin veriyorlar. Bunun disinda common law partner durumu var, orada kesin olarak birlikte yasama sarti olabilir. Buna dikkat ederseniz evlenmeden de size sponsor olabilir partneriniz. Gerci sorunuza cevap olmadi ama olsun. Aklinizda bulunsun. Kolayliklar diliyorum.
0
lamira
(06.02.18)
20 yasinda adama evlilik diye sorarsan yea ben karsiyim o islere diyecek tabi baska ne desin.

Senin davranislarin geleneksel,her ne kadar oyleymis gibi davranmasanda genetik yapi bunu emresiyor.cocukta senden farkli degil sadece mantigi agir basiyor.su kanada isi olmasaydi,anasinin babasinin evinde 6 ay daha kalacak olsaydi,o evlilik gereksiz bir sey aslinda diyen arkadas mutlu bir yuvamiz olsun adamina donusecekti,okullar bitti,gercek hayata hosgeldiniz olacakti.
0
duptıs
(06.02.18)
Bizim ikna etmemizle ikna oluyorsan bence ayrılsanız daha iyi. En azından adam alternatiflerine özgürce bakar. Karşı taraf elinden geleni de yapmışa benziyor Baştan evlenmeyeceğiz diye girdiğiniz bu ilişkide şu durumda adamın yaptığı bu şey hiçbir duygusu yoksa bile jesttir. Seni çöpe atıp gitmemiş. Senle gelecek planlamış, bir şeyleri oldurmaya çalışıyor, sen de daha eğlence gelinlik derdindesin.

Önceliklerini iyi belirle. Bu kişiyle evlenmek mi istiyorsun? Evlenmek umurunda değil mi? Kanada'ya gitmek istiyor musun? Yoksa hiçbir şeyden emin değil misin?
0
idexo
(06.02.18)
Ben de sana sorayım o zaman: haksız mısın?
0
baldan kaymak
(06.02.18)
lcha +1

haksizsin.

"resmen "benimle başka bir ülkeden vatandaşlık almaya var mısın?" gibi bir şey olmuyor mu?" bu kötü bir sey mi ki? sen olmadan da kanada'ya gidebiliyor öyle degil mi? ama demek ki seni de yaninda istiyor ve bunu kolaylastirmanin yollarini ariyor. ne güzel.

ayrica dügün meraklisi olmayip gelinlik ve 100 kisilik yemekli kutlama istemek nasil oluyor, tam cözemedim.
bence önce sen kendin ne istedigine bir karar ver.
0
pilav
(06.02.18)
olasılığı sorun etmek şahane bi kafa ya, ablacım bi sakin ol sevgilin gitmek için kesin kayıt yaptırsın ondan sonra ben düğün istemem ama gelinlik giycektim diye bozulursun. aboo, ışık hızında trip ya. aşırı haksızsın.
0
evde liyakat kalmamis
(06.02.18)
(10)

danla bilic

passion rules the game
lan soru sordum diye ana avrat gidecekler :)tamam youtuber, makyaj falan yapıyormuş da ekşicilere ne demiş? ekşiçiler neden böyle deli gibi üstlerine alınmışlar? olayın çıkış noktası ne?danke.edit: şimdi baktım o makyaj videoları ne ya, pöfffff
lan soru sordum diye ana avrat gidecekler :)

tamam youtuber, makyaj falan yapıyormuş da ekşicilere ne demiş? ekşiçiler neden böyle deli gibi üstlerine alınmışlar? olayın çıkış noktası ne?

danke.

edit: şimdi baktım o makyaj videoları ne ya, pöfffff
0
passion rules the game
(05.02.18)
çünkü sözlüktekiler işsiz, yada gün içinde yaptığı işten memnun olmayan, gittiği yoldan, bindiği arabasından otobüsüne, patronundan iş arkadaşına kadar herkesten nefret eden hayattan soğumuş, eline hayatını ve kendini degistirme fırsatı gecmeyisinin hırsının, kininin hedefini saptıran insanlar. deşarj
..
0
aynatutancocuk
(05.02.18)
Çünkü aslında cok düz bir insan. Hani siyasetçi gelirdi, sevilen oyuncu gelirdi. Ama danla bilic kim hakikaten ? Ergenlerin kendine örnek aldığı ve videolarinda komik olma adına değişik şeyler yapabilen bir insan evet altı üstü makyaj yapıyor. Bi videosunda da ekşideki yorumları sallamadigini söylemiş, haliyle insanlar da sallamadigi yerde ne işi var onu sormuş.videoyu bilmiyorum ama ararsan bulursun galiba.
0
cabiday
(05.02.18)
isteyen istediği gibi soru sorar. dangoz dangoz başlık açan herkesi tek tek engelledim.
0
nice tnetennba
(05.02.18)
Danla diye isim mi olur, Damla olmayı kendine yakıştıramamış gibi. Sırf bu yüzden gıcık olunur bu kıza.

Videolarını izledim ama benden daha üretken bi insana benziyor.
0
femme vitale
(06.02.18)
İzlemedim *
0
femme vitale
(06.02.18)
ulan anasini bacisini....
ohho ohom neyse sadece soru sormussun. Simdi eksiciler de bu tur youtubecular da bos insanlar. Birbirlerini yeme sebepleri de komik bir seydir muhtemelen, o yuzden bosver bence.

Nicht zu danken.

Bence de isimden kaybediyor kafadan. Insanlari ismiyle cismiyle her seyiyle yargilarim affetmem.
0
stavro
(06.02.18)
Stavro +1
0
femme vitale
(06.02.18)
hayır danla kim? ben de çıkayım bana da sor cevaplayayım olmaz mı? aynı tepkinin daha azını görürdüm çünkü birkaç gün önce küçümsediğim insanların karşısına çıkma gerzekliğini, iki yüzlülüğünü gösterip hakaret duymak isteyecek bir yapım yok. gereksiz, birileri u yapmış. nasıl bir çıkar ilişkisi var bilmiyoruz. tanımadığın insana ne sorabildin? ağır kaçan laflar var ama çok da haksız değil yazar tarafı.
0
bass solo take one
(06.02.18)
evet ekşideki yazarların da artık çoğu bomboş ama ben kendi adıma sözlüğün eski durumuyla bugünkü halini gözümün önüne getirdim ve o yüzden sinir oldum danla bilic'in gelmesine. Bundan on yıl önce ekşi sözlük gerçekten Türkiye'deki ortalama bir internet sitesine göre kültürel anlamda çok çok iyi bir durumdaydı. Şu an ortalama bir forum sitesi ayarında bir yer. Danla Bilic de tuz biber oldu.
0
evandro roncatto
(06.02.18)
çooook haklılar. soru sormama kampanyaları yapmışlardı, gündemdeydi 2 gündür görmüşsündür mutlaka. nedenleri orada yazıyor. o yüzden.
0
pinkpeony
(06.02.18)
(6)

Cilt alt tonum ne ?

tuborg yesili
Çözülemeyenlerde bugün.https://i.hizliresim.com/rO9abz.jpg
Çözülemeyenlerde bugün.

i.hizliresim.com
0
tuborg yesili
(04.02.18)
soguk ton cunku mavi gorunuyor damar
cilt tonun sari olsaydi yesil olurdu
0
my pink
(04.02.18)
dövmen çok güzelmiş.

i.hizliresim.com
0
Photographer
(04.02.18)
bu bölgeden pek anlaşılmıyo
0
Delay Fuze
(04.02.18)
soğuk ya da nötrsün, sıcak olduğunu sanmıyorum. bunu makyajla ya da takılarla en iyi anlayabilirsin.
0
pinkpeony
(04.02.18)
Mavi=soguk
0
imelih
(04.02.18)
sebibebi'nin bu konuyla alakalı çok güzel bir videosu var onu izleyin bende. anlamanın bi sürü yolunu anlatmış
0
matilda
(04.02.18)
(18)

ifşalar

pinkpeony
ifşadaki herkes çok sıradan tiplerken ve türk kadınları popoları kalkık denilerek devamlı eleştirilirken her kadın ifşasının altında erkeklerin sıraya dizilmesi ve boş övgüler yapması bir bana mı itici geliyor?
ifşadaki herkes çok sıradan tiplerken ve türk kadınları popoları kalkık denilerek devamlı eleştirilirken her kadın ifşasının altında erkeklerin sıraya dizilmesi ve boş övgüler yapması bir bana mı itici geliyor?
0
pinkpeony
(03.02.18)
İtici gelecek kadar ciddiye almamak lazım.
"Gençler eğleniyor"
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(03.02.18)
Mesela bu soylediklerin de itici bir ifşa sayılır. Dalgasına bakıyor herkes.
0
karacigerim vur kadehlere
(03.02.18)
Haklısın.
0
femme vitale
(03.02.18)
ne kadar güzel bir duyuru açmışsınız. bir çay içelim mi?
0
tabudeviren
(03.02.18)
erkeğe de kadına da benzer yorumlar yapılıyor benim gördüğüm. burda defile yok sonuçta, eleştirmen de değiliz, milleti gömmeye gerek yok. maksat muhabbet.
0
mahmut29
(03.02.18)
Bana da itici geliyor. Ciddi ciddi gerçek hayatta hiç dikkat çekmeyecek ya da gerçekten hiç güzel olmayan ne kadar kadın gördüysem şu ifşalarda hepsinin ne kadar güzel olduğu yazılmış bütün yorumlarda.

İticilikten de öte garip geliyor yani bana. Gerçekten beğeniyorlar mı yoksa başka amaçları mı var anlayamıyorum.
0
ms brownstone
(03.02.18)
Hmmm Beyaz ten :)))
0
doxanikee
(03.02.18)
Çok çabuk beğenen ve öven bir kitle var evet. Bunu yapmayınız
0
MaNOfTheYear
(03.02.18)
herkes ekmeğinin peşinde
0
ron dennis
(03.02.18)
ms brownstone +1
0
eazy
(03.02.18)
siz fotoğrafınızı koymuyorsunuz diye, fotoğrafını koyanlar beğeniliyor diye çekememezlik etmeyin. elinizi korkak alıştırmayın, siz de paylaşın :))
0
tabudeviren
(03.02.18)
Instagramda 234 takipçim var. Aynı fotoyu koydum, 20 kişi beğendi altı ayda. Buradaki ifsamin altında 23 yorum var.
0
femme vitale
(03.02.18)
hadi ama kabul edelim, birçok kadının çekici gelmesinin en büyük sebebi şu an online olması. ve birçok erkeğin de çekici gelmesinin en büyük sebebi, gösterecekleri ilginin tatmin etmesi.
0
emfuzi
(03.02.18)
hemcinslerimden utandım kadın ifşalarının yorumlarında.
0
biravekahve
(03.02.18)
@femme vitale

instagram ile burayı karşılaştırmak yanlış. orada isimler varken burada nickler var. ben mesela instagramda neredeyse hiç yorum yapmam.
0
tabudeviren
(03.02.18)
Kadınlar buradaki yorumları ciddiye aliyor mu acaba? Asıl cevaplanması gereken soru bu
0
cok iyi yol
(03.02.18)
üğpoıuy ilgiye aç olsam, övgü alasım gelse yüklerim bir tane, hadi aşırı çirkinim diyelim internet kadın fotoğrafı dolu. kendini tatmin etmek isteyen yine eder. ki burada yapılan her erkek ifşasında erkekler birbirlerini övmüyorlar, gömüyorlar genellikle.

her bir şeye "kadın çekememezliği :') eki eki" diyen samimi kadın rolü kasan kadın samimiyetsizliği apayrı tabii. hepsi dışarıda her gün gördüğümüz kadınlar, neyi çekemeyeceğim?
0
🌸pinkpeony
(03.02.18)
Birine olumsuz yorum yapmayı, özellikle fiziksel görünüşü üstüne, çok garip buluyorum ben. Yani, biri buraya fotoğraf yüklemişse demek ki bir sebepten dikkat çekmek istemiş anlık da olsa, beğenilmek istemiş. Yoksa kimsenin “ya dur fotoğrafımı koyayım da inşallah kıçıma benziyorsun derler” diyeceğini sanmam akıl sağlığı yerindeyse. O sebeple samimiyetle yapılacak bir övgü varsa, onu söylemekten imtina etmek gereksiz. “Uu göğüslerin süpermiş” gibi sınırı aşacak bir şey değil de, ne bileyim ben de dün birine “aa saçlarınız ne güzelmiş” dedim mesela, çok yakışmış bir modeli vardı zira. O kişi de “teşekkürler” dedi ve konu kapandı bütün iltfatlarda olması gerektği gibi. Bir de üslupla da alakalı herhalde, bazı kişiler ciddiyet olmadan, sadece şaka olarak “ayakkabıyı ne kadara boyuyon kardeş?” diyor komik oluyor, aynı yorumu başkası yapıyor garip oluyor. En anlamadığım gerçekten kastederek ve çekinmeden, “çirkinsin, sıfır” falan gibi kırıcı yorumlar yapmak. İnternetin insana verdiği güç çok korkutucu, o anda karşınızdakinin canını yakabileceğinizi bilince akıl gidiyor resmen.

Hem tacizci durumuna düşmekten hem de “socially awkward” olmaktan kaçınmak için tavsiye edilen bir yaklaşım vardır, “if it feels inappropriate, it probably is.” Bir şey garip geliyorsa muhtemelen öyledir yani, kaçınınız.

Amaan soruya da cevap vermedim, önemli bir şey de söylemedim. Lüzumsuz oldu.
0
sopiro
(03.02.18)
(14)

Bu gece ifşa gecesi olsun mu?

apolitikherif
http://www.strawpoll.me/14985173
0
apolitikherif
(02.02.18)
Valla olsun mu bilmem ama olacaksa da bu sefer erkenden olsun, geceye kalmasın pls. Sonra sabah bir bakıyoruz yeller esmiş.
0
skooma
(02.02.18)
videolu ifşa gecesi olsun bu sefer.
0
brakgn
(02.02.18)
bence her hafta düzenli olarak bir gün ifşa gecesi olsun, herkes herkeslere yürüyebilsin.
0
pinkpeony
(02.02.18)
Bence artık gonewild diye bir kategori açılsın, ne dönüyorsa orada dönsün.
0
pike
(02.02.18)
İfşadan sonra birbirine yürüyenler, sevgili falan olanlar açıklasınlar. Merakta bırakmasınlar insanları.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(02.02.18)
memelerimizi de açabilecek miyiz ?
0
synesthesia
(02.02.18)
Yapalım yapalım nolur. Geçen sefer çok zevkliydi.
0
O beni prenses peri sanıyor
(02.02.18)
Meme açmam. Ama küçük süprizler yapabilirim =)
0
O beni prenses peri sanıyor
(02.02.18)
Ben hazırım akşam için.
0
lana del rey
(02.02.18)
olsun valla.
0
red hot chili
(02.02.18)
Gonewild kategorisine destek vermekle birlikte bir sorum var, yeni soru başlığı da açmak istemiyorum, isteyen cevap versin:

Neden kendinizi burada ifşa etmek yerine yabancı sitelerde, kimsenin size ulaşamayacağı yerlerde ifşa etmiyorsunuz?
0
idexo
(02.02.18)
M e b reyiz gibi çıkarıp masaya vuracaksak varım. Yoksa yokum
0
yirmisantim
(02.02.18)
sormak yerine patlatsaydın bir ifşa, daha kolay başlardı bence :)
0
biravekahve
(02.02.18)
evetler önde gibi
bence başlasın.
0
red hot chili
(02.02.18)
(2)

Almanya'nın tren biletleri

bipolar
Sevgili toplu taşıma severler,Bu sefer de dolçeban hakkındaki sorularımla sizlerleyim.Yakın çok yakın bir zamanda Zürih Havalimanı'ndan Almanya'nın küçük bir şehrine gitmem gerekecek. Trenlere bakıyorum, Bi seçenek sparpreis - sabit bir saatte belli bir trene binip gideceğim. Fakat Pegasus'un varış
Sevgili toplu taşıma severler,

Bu sefer de dolçeban hakkındaki sorularımla sizlerleyim.

Yakın çok yakın bir zamanda Zürih Havalimanı'ndan Almanya'nın küçük bir şehrine gitmem gerekecek.

Trenlere bakıyorum,
Bi seçenek sparpreis - sabit bir saatte belli bir trene binip gideceğim. Fakat Pegasus'un varış saatlerine güvenemediğimden bu işe girmeye çekiniyorum.

Diğer seçenek bileti Flexpreis almak, ama bunun mantığını anlayamadım.

"Havalimanında internetim olmayabilir mi?/ son gün fiyatlar artar mı?" diye düşünerek şimdiden biletimi alsam diyorum amma bu biletle bana sistemin gösterdiği A noktasından B noktasına gidebileceğim bütün trenler mübah mıdır?

Sevgi, saygı,
0
bipolar
(02.02.18)
almanya içerisinde birkaç kez trenlerle seyahat etmiştim, bilet almak çok basit, hiç önceden stres yapmaya değmez. tren istasyonlarında hem nakit ve kredi kartlarıyla bilet alınabilecek otomasyonlar var hem de ayrıca insanlı (?) bilet alma kulübeleri oluyor.
0
pinkpeony
(02.02.18)
flexpreis'la o gün icinde gitmek istedigin yönde tüm trenleri kullanabiliyorsun, fiyati degismiyor ve de. flexpreis alacaksan simdi almana gerek yok.
0
hophophoba
(02.02.18)
(14)

hayat zor

bonaparte
yasim 31 yurt disinda yasiyorum, iki senedir agir bir psikolojik rahatsizligim var malulen emekli oldum, emekli parasi da az ne yazik ki, ailemle yasiyorum, annemler her gün evlenmem icin baski yapiyor, nebilim adaylar öne sürüyorlar ama ben su anda kendime bile katlanamiyorum evlilik gibi ciddi bir
yasim 31 yurt disinda yasiyorum, iki senedir agir bir psikolojik rahatsizligim var malulen emekli oldum, emekli parasi da az ne yazik ki, ailemle yasiyorum, annemler her gün evlenmem icin baski yapiyor, nebilim adaylar öne sürüyorlar ama ben su anda kendime bile katlanamiyorum evlilik gibi ciddi bir müesseseyi nasil kaldiririm bilmiyorum. önüme melek gibi benim ben oldugum icin benim eksiklerimi kabul edecek birisi cikmasi lazim.

su anda konustugum bir kiz var yemek yiyecegiz kendisinin cok genis bir sosyal hayati var bir sürü arkadasi ve cok iyi bir isde calisiyor. her sene iki üc kez türkiye ye tatile gidiyor vs. yemekte kendisine durumu aciklamayi düsünüyorum bir gün aciklamakk lazim ama korkuyorum. bir de kendisi cok dindar biri ümreye felan gitti benim ise cok dindar biri oldugum söylenemez. okuldan eski bir tanidik kiz nisanlisi ile ayrilmisti neden olarak da cocugun psikolojik rahatsizligi oldugunu söylemisti, simdi benim de kaderimin böyle olabilecegini düsünüyorum. ayrica rahatsizligim basladigindan beri insanlardan uzaklasmaya basladim zira yoruyor insanlar. kaldiramiyorum eski gücüm hic yok.

ama diger taraftan da ömür boyu bekar yasamak istemiyorum. aslinda hayattan biktim ama bir sekilde yasamak gerek. sadece su anda aldigim ilaclardan midir, yoksa hastaliktan mi hic bir sey den zevk alamiyorum. beynim ne dopamin salgiliyor ne endorfin.

bir restoranda kuryelik yapiyorum part time, orada bir kiz var genis kafali bulgar türkü ailesi ispanya da yasiyor kendisi burda tek sorun ise zor bir karakteri olmasi ve gelecek düsünemem kendisi ile ama su anda kendisine bir cilginlik yapip buralardan kacma teklifi yapmayi dusunuyorum önce ikimiz de ayri bir is bulacagiz ve kacacagiz. tabi bunlar benim fantezilerim.
0
bonaparte
(31.01.18)
yolun açık olsun abi.
0
fyodor fyodorovic
(31.01.18)
aile evlilik konusunda sizi oldukça etkilemiş görünüyor artık siz de o moda girmişsiniz. fakat bence sakin olmak lazım bir de özgüvenle ilgili bir sorununuz var sanırım kadın-erkek ilişkilerinde sizi üzebilecek bir durum bu. sorunlarınızın üzerine gidip kendinize güvenmeniz gerek.
0
biravekahve
(31.01.18)
önceki duyurularına baktım mesela konuşmayı bitiren bir kız var demişsin neden olarak ise senin sorunlarını kıza çok yansıtıp bunalttığını söylemişsin. istemeye istemeye de olsa seni ''the red pill'' okumaya davet ediyorum kadın-erkek ilişkileri konusunda ufkunuzu açabilir.

ayrıyetten trakyada büyümüş biri olarak @konusma ben konusuyorum daha bitirmedim +1
0
biravekahve
(31.01.18)
Tamam da kaçarsan emeklilik hakkın gitmiyor mu? Bir gün çalışamayacak durumda kalırsan, hastalığın kontrolden çıkarsa ya da ilaçlarını alamayacak duruma gelirsen, Bulgar Türkü kızla yerleştiğin ülkede ne yapacaksın? Her şeyden kurtulma istediğini doğal karşılıyorum ama bir de olasılıkları düşünmek lazım.

Bir de benim Bulgar Türkü bir akrabam var. Bazıları gösteriş meraklısıdır ve her şeyi dört dörtlük isterler. Onları tatmin etmek zordur. O rahat görünen kızla yaşamak tahmin ettiğin gibi olmayabilir.

Edit: AB vatandaşıymışsın. Bu durumda maaş almaya devam ettiğini düşünürsek, bulunduğun ülkeden daha ucuz bir ülkeye gitmen daha iyi olur o halde.
0
dissendium
(31.01.18)
@dissendium: ülke degistirmeyecegiz. diger konulara katiliyorum. benim icin bu yasadigim cevreden kacma nedeni bu.
0
🌸bonaparte
(31.01.18)
regardless of what they say
(31.01.18)
Abi boşver evliliği yaşın genç daha normal arkadaşlar edin içinden aşık olduğun kişi ile zaten evlenirsin
0
isimmisimyok
(31.01.18)
Lütfen evliliği düşüneceğiniz insanı kandırmayın, rahatsızlığınız ne ise açıkça söyleyin, kabul ederse ne alâ, ama söylemezseniz zaten nişan yahut evlilik sonrası öğrenecek, o zaman iki taraf için de herşey daha ağır olacak her manâda. Aileniz çok bencil ve olası yaşayacağınız sıkıntıları hiç düşünmüyor, herkes evlenmek zorunda değil ki. İnşallah hayatınızda herşey yoluna girer.
0
mslny
(31.01.18)
Senin gibi hayata adapte olamayan sık ruhsal sıkıntılar yaşayan birçok insan var kardeşim. Ben de bunlardan biriyim. Cok zorlaniyoruz evet ama bu bizim secimimiz degil ki? Biz boyle olmasini istiyor degiliz. Diger insanlara gore daha cok mucadele ediyoruz utanilacak bir sey kesinlikle degil. Karsindaki kisi ile konuşabilirsin zaten senin yanında olmayi secmezse ileride maddi durumun vs bozulursa da ayrilir bu tiplee. Gercekten seviyorsa seni yaninda olmayi sececektir. Yahu sem dusun kiz arkadasinda anksiyete bozuklugu falam var bunun icin birakir misin yoksa daha sıkı mı sarilirsin, kiyabilir misin? Kendine acimayi birak dostum.
0
imelih
(31.01.18)
Bulgar Türk'ü olan kızın zor bir karakterinin olması seni vazgeçiriyor bak, ki bu herkesi vazgeçiren bir şey. Sen ise bir kadının seni psikolojik rahatsızlığınla ve az kazancınla sevip kabul etmesini istiyorsun. Bu adil değil. Önce insan adil olacak ki sonra ona Allah adil davransın. Hak etmeyene niye adil davransın Allah?

Görüştüğün kızla Bulgar Türk'ü olan kız farklı kişilerse (yani yazdıklarından ben öyle anladım) neden ikinciyle kaçmayı düşünüyorsun da ilkine açılmayı dert ediyorsun? Açılma? Öbürüyle kaç. Kendine dert arıyorsun.

Psikolojik rahatsızlık dediğin mevzu, bilinçli ve sağlam bir terapist-hekim gözetiminde tedavi edilebilecek bir şey. Yeter ki inan ve bu yönde çabala, çabanı artır. Sadece ilaçla tedavi olmaz, yanına travma tedavisi ve bilişsel davranışçı terapi gerekir. Bunları alabilmen gerekir, bulunduğun ülke bunları sağlamıyor mu? Sağlaması lazım, hele ki malulen emekli olmuşsan.

Dostum farkında olmadan ve istemeden bencilce düşünmüşsün, fark etmeni sağlamak istedim. Farkına varınca zaten kendiliğinden vazgeçeceksindir bundan. Ama önce kendinle ilgilen, kendine ilgi ve şefkat göster ki insanları daha kolay anlayabilesin. Şefkat her zaman istekleri yerine getirmek demek değildir, şefkati sevgiyi iyi öğrenmek gerek.

Ailenin seni bu halinle evlendirmek istemesi biraz üzdü açıkçası. O ne öyle "sana ben bakamam git başkasını bul" mu demek bu yani? Gördüğün gibi insana kendinden başka hiçbir yardımcı yok, bir de tanıyıp sevenler için Tanrı'dan başka. Artık Tanrı'ya mı yoksa kendine mi, birinden birine sıkı tutun ve şifalanma yönünde alabildiğine yardır. Bak nasıl sağlıklı ve mutlu olacaksın. Tez zamanda şifalar dilerim.
0
yaren
(31.01.18)
sen neden evliliği bu kadar kafana taktın ki? tamam bekar kalmak istememeni anlıyorum. hayatın sonuna kadar ailenle yaşayıp onlar gidince de tek başına kalmak istemiyorsun. bu sebeple bulduğun ve seni “bu halde” kabul edecek ilk kızla evlenmeye razı olduğunu söylüyorsun. sanırım doğru anladım. ama bunda sence de bir gariplik yok mu?

psikolojik rahatsızlığını kendine büyük bir eksi olarak görmeyi bırakmalısın bence. “zaten ben hastayım, beni bu halde kabul eden kim olursa olsun evlenirim” diyerek kendine haksızlık ediyorsun. kimse mükemmel değil, herkesin sorunları var. şu duyuruyu bile 3-5 gün takip et de gör, ne manyaklar çıkıyor :) ama sevgili olacağımız ve/veya evleneceğimiz kişiyi bulduğumuzda o sorunlarına ve manyaklıklarına rağmen değil, o sorunlarıyla bir bütün olarak seviyoruz onu. eğer “rağmen” seversek bir gün gelir o sorunlar canımıza tak eder. senin okuldan arkadaşının yaptığı gibi “psikolojik sorunları vardı, ayrıldım” olur.

tavsiye: rahatsızlığını hayatının odak noktası haline getirme. kafana göre bir çevre edinmeye bak. evlenilecek kız arama, arkadaş olunacak kız ara. evlilik olursa olur, olmazsa da kıset değilmiş dersin. hiç evlenmemek, çekemeyeceğin biriyle bir ömür beraber geçirmekten iyidir.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(31.01.18)
bence:

bulgar kızla kaçma
türk kızla evlenme

öncelikle kendi sorunların üzerinde çalış. hayata tutunmanın yolunu bul. yani ben mutluyum. ayşeyle olursam daha da mutlu olucam ve ayşeyi de mutlu edeceğim diye düşünüyorsan devam et. kendi kendine mutlu olduktan sonra kızlardan hangisi ile daha mutlu olacağına karar ver. son olarak da seçeceğin kızla zaman geçir. ilişki yaşa. evet senle evleneceğim diye ilişki olmadan karar verilmez ki hocam.
0
twelfth
(31.01.18)
"kendime bile katlanamiyorum evlilik gibi ciddi bir müesseseyi nasil kaldiririm bilmiyorum"

evlenicem her şey yoluna girecek diye evlenme. şu an x seviyesinde zorlanıyorken evlendiğinde bu 5x olacak, bir sürü yeni değişken olacak, farklı problemler eklenecek ve hayatında kendinden başka birinin daha sorumluluğu olacak.

kendi problemlerini çöz, baskıya boyun eğme. onlar hayatın bir düzene girsin istiyorlar ama senin yerine onlar evlenmeyecek, sen evleneceksin. 31 yaş daha, neyin geç kalmışlığı.

bulgar kızla kaçma fikri de saçma geldi.
0
pinkpeony
(01.02.18)
Ben de pinkpeony'e katılıyorum. Acayip zor bir şey bir insanın daha sorumluluğunu üstlenmek, sevgililik bile zor açıkçası.
0
roket adam
(01.02.18)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.