Giriş
(8)

Atlas, Devin gibi hem Turkcede hem Ingilizcede olan erkek ismi var mi?

Traveller
Arapca/Ibranice kokenli isim onermeyin lutfen
Arapca/Ibranice kokenli isim onermeyin lutfen
0
Traveller
(23.12.17)
bir çocuğa atlas ismini koymak büyük challenge. mithrandir koysan daha iyi.

aslan veya iskender diyeyim arapça kökenlerini bilmiyorum
0
dedim dedim de kime dedim
(23.12.17)
Tarık
0
docrivers
(23.12.17)
İngilizce değil ancak Attila.
0
le jeune turc
(23.12.17)
paris
0
pinkpeony
(23.12.17)
editleyemiyorum, yunan mitolojisindeki paris
0
pinkpeony
(23.12.17)
Ses olarak Can-John, Deniz-Dennis benzerliği var ama şimdi Can'ın İngilizcede "teneke kutu" manaya gelişi sıkıntı biraz.
0
d max
(23.12.17)
Kökenini bilmiyorum ama Deniz -Dennis
0
turkuaz
(23.12.17)
Sami var. Duz adam Sami. Iskandinavya'da yaygin.
Töre olabilir yine Iskandinav dilinde Tore var benzer ses.
Ural olabilir ama Oral diye dalga gecilebilir.
Kamuran var Cameron:)
Duran falan da olabilir :))

Bunlarin disinda elbette Yusuf Davut Bunyamin Harun Ishak Ibrahim Ismail Musa vb arapca ibranice her yerde olan isimler.
0
bos gezenin bos ustasi
(23.12.17)
(9)

türk vatandaşlarına iltica hakkı hk.

karlmarx
bu doğru mu?https://twitter.com/sefa_said/status/944261875608436736
bu doğru mu?

twitter.com
0
karlmarx
(22.12.17)
0
hakmut
(22.12.17)
bağlantıya baktım ama şartlar nedir? bu çok büyük bir olay değil mi?
0
🌸karlmarx
(22.12.17)
kanada büyükelçiliğine ya da başkonsolosluğuna filan başvurmak yeterli sanırım.
0
ombutosman
(22.12.17)
kanada yaşamak için güzel bir yer değil yalnız. vancouver belki biraz da diğer kısımlar için allah kolaylık versin gitmek isteyene.
0
antikadimag
(23.12.17)
"The RPD only decides refugee claims that are made in Canada. If you are outside of Canada, the RPD does not decide your claim. Please see Immigration, Refugees and Citizenship Canada (IRCC) for more information on refugee protection outside Canada.

Potential claimants in Canada must first speak to a CBSA officer at an official port of entry upon arrival, or to an officer from IRCC or CBSA at an inland office. The officer then decides whether the claim is eligible. If eligible, it is then sent to the RPD to start the claim for refugee protection process."


kanada'da yapabiliyorsun. ya da gittiğinde ülkeye girişte. uygunsan prosedür başlıyormuş.
0
pinkpeony
(23.12.17)
1-Açık tenli erkekseniz kanada sizi almaz

2-Muhtemelen kadın, çocuk, trans, alevi, vs. olmanız ve ayrımcılığa uğradığınızı kabul ettirmeniz lazım iltica etmek için.
0
idexo
(23.12.17)
Bilmiyorum ama bir ülkede iltica etmek istiyorsanız isterseniz güncel yönetmeliğini okuyabilirsiniz. En güvenilir kaynak o olur bence.
0
mojiziku
(23.12.17)
SS alamıyorum, o yüzden REZ. ayrıca twitter linki açılmıyor.
0
rtmsix
(23.12.17)
Türkiye'de yaşayıp Kanada'yı beğenmemek de ne bileyim... En yaşanılası yeri de Montreal değil ayrıca.

www.macleans.ca
0
i was made for you
(23.12.17)
(8)

bunu seven ne sever? (film öneri sorusu)

mahmut29
son zamanlarda izleyip sevdiğim filmler:gone girl, side effects, spotlight, the girl with dragon tattoo, the game, night crawler, spotlight.film öneriniz var mı bana?
son zamanlarda izleyip sevdiğim filmler:

gone girl, side effects, spotlight, the girl with dragon tattoo, the game, night crawler, spotlight.

film öneriniz var mı bana?
0
mahmut29
(22.12.17)
Mystic river
Heat
Ronin
Side effects
Ve bir kac muthis mini dizi: the missing, night of, the fall, cardinal.
0
a summer day
(22.12.17)
miss sloane
0
karamaleksey
(22.12.17)
drive
sicario
nocturnal animals

özellikle sonuncusu
0
anily
(22.12.17)
girl on the train, kesin öneri.
0
pinkpeony
(23.12.17)
spotlight'a benzer isliyormus: all the president's men
0
common of demons
(23.12.17)
Bence çok seversin.
(bkz: hodejegerne)
0
nickini vermek istemeyen uye
(23.12.17)
bir öneri daha: la cara oculta
özcan deniz öteki taraf diye türk versiyonunu da yapmış şu an vizyonda.
0
pinkpeony
(23.12.17)
Memento
Mulholland Dr
Seven
The Usual Suspects
The Fugitive
0
iwasbornonamountainside
(23.12.17)
(13)

Noel ruhlu film öneri

karamaleksey
Nasıl işlemişse şu sıralar noel ruhlu film izlemek istiyorum. Zaman geçirmelik. Var mıdır önereceğiniz bir şeyler?
Nasıl işlemişse şu sıralar noel ruhlu film izlemek istiyorum. Zaman geçirmelik. Var mıdır önereceğiniz bir şeyler?
0
karamaleksey
(22.12.17)
love actually
bridget jones's diary
the family man
0
in vino veritas
(22.12.17)
Reindeer Games
Fena film değildir, az da olsa Noel havası içerir.
0
simderun
(22.12.17)
Home Alone, How the Grinch Stole Christmas
0
l arrache coeur
(22.12.17)
Groundhogday?
Yanlış yazmış olabilirim bakmaya üşendim.
0
market_arabasıyla_terör_estiren_trafik_canava
(22.12.17)
die hard
lethal weapon
0
emzegrit
(22.12.17)
Siyah beyaz ve sıcacık bir sey istersenn, "it'a wonderful life".
0
karacigerim vur kadehlere
(22.12.17)
Rudolph The Red Nosed Reindeer
0
sonsuzasagdanyaklasanadam
(23.12.17)
a christmas carol
0
pinkpeony
(23.12.17)
while you were sleeping
0
pinkpeony
(23.12.17)
A Grandpa For Christmas
A Christmas Tale
0
iwasbornonamountainside
(23.12.17)
netflix'te 2017 yapımı yeni bir film gördüm; christmas inheritance.
0
pinkpeony
(24.12.17)
love actually demeye gelmiştim
0
pushing up the daisies
(24.12.17)
Yeni Yıl/Noel (2004)
0
samimi yazar
(26.12.17)
(25)

Çocuklu insanlara acıyor musunuz?

ya ben lan neyse
hani "hayatını yaşayamıyorlar, gezip tozamıyorlar, bağımlılar"la hiç alakası yok.hani bazı canlılar çiftleşme uğruna ölüyor, bazıları üreme uğruna binlerce km yol alıyor, bazıları ölümcül dövüşlerde ölüyor vs.hakikaten üreme güdüsü bir şekilde kodlanmış.bu evlenip çoluk çocuğa karışanlarda da böyle
hani "hayatını yaşayamıyorlar, gezip tozamıyorlar, bağımlılar"la hiç alakası yok.

hani bazı canlılar çiftleşme uğruna ölüyor, bazıları üreme uğruna binlerce km yol alıyor, bazıları ölümcül dövüşlerde ölüyor vs.

hakikaten üreme güdüsü bir şekilde kodlanmış.

bu evlenip çoluk çocuğa karışanlarda da böyle bir durum görmüyor musunuz? iç güdülerine yenilmiş ve hayvanileşmiş (hayvanlarla ortak yönlerimizi düşünün) bu insanlar çok acınası halde değiller mi? artık bunlar için sonrası yok. adeta doğanın onlara biçtiği "yavruları kendi ayakları üzerinde durabilecek noktaya getirme." dışında bir amaçları kalmamış...

hani lisenin en güzel kızını yıllar sonra üç tane çocukla cebelleşirken 80 kilo olmuş halde görünce hissedilenler gibi.

dipnot: buradaki acınası sıfatı küçümseme anlamı taşımıyor. gerçekten iyi niyetimle yazdım. büyük ihtimalle ben de bunlardan biri olacağım neticede.
0
ya ben lan neyse
(21.12.17)
çocuklu insanına göre değişir.
0
Delay Fuze
(21.12.17)
ne acimasi yahu, keske bende de olsa diyorum ben :)
0
fakyoras
(21.12.17)
Zorla yapmadıkları için hallerinden memnunlar, bu noktada acımam. Zaten bu vizyona sahip biri ya çocuk yapmaz ya da yapmak istediklerini yapıp sonradan çocuk yapar. Eğer istediği bu değilse bir insanın ama hayat buna zorladıysa o zaman üzülürüm. Dayımın eşi böyle bir kadın, çocukları büyüdü şimdilerde yapmaya çalışıyor içinde kalanları, olduğu kadar en azından.
0
Bruce
(21.12.17)
Klasik olacak ama türün devamı için bir de doğanın kanunu bu. Herkes böyle düşünse nüfus kalmaz.
Bir şekilde olacak şeyler bunlar.
Delay fuze +1 çocuklu insanına göre değişir.
0
kirmizipilotkalem
(21.12.17)
Ne kadar kötü bir hayatın olursa olsun çocuklu olunca o kadar da mutsuz olmuyorsun. Çocuk sana meşgale yaratıyor ve hayata tutunmamı sağlıyor. Çocuk olmayınca kendi hayatına odaklanıyorsun ve hayatın iyi değilse mutsuz oluyorsun.
0
nickini degistiren yazar
(21.12.17)
Kendi tercihleri neden acıyayım?
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(21.12.17)
Erkeklerin ya da kadınların ben merkezciliklerini bırakıp hayatın her sorumluluğunu paylaşmaları, hatta sorumluluktan çıkarıp güzelliğe dönüştürmeleri durumunda, evlilik ve ebeveynlik denen şey zaten sorumluluktan bağımlılıktan olumsuz halden çıkıp hayatı yaşamak haline gelecek. Ancak birbirine saygı ve sevgi dolu bir bağlılığın ürünüdür bu da. Gerçek sevgi bunu getirir. Bu olunca da ister çocuklu ister çocuksuz olsun o evlilik yaşanır. Ona hayat derler işte.

Bu dediklerimi yapabilecek tek varlık insan. Hayatı evliliği ve ebeveynliği cehenneme çevirebilecek tek varlık yine insan. Hepimiz tercihlerimizin ürünüyüz. Bilinçli seçimlerde bulunmamız lazım i.
0
yaren
(21.12.17)
Acımıyorum, çocuklarıyla çok mutlu insanlar var. Zaten birden fazla çocuğu varsa hiç acımam. Çok sevmese (kaza durumları hariç) bir tane daha yapmazdı zaten.
0
ikilem
(21.12.17)
Ben çocuğa acıyorum. Büyüyünce başına gelecek potansiyel olaylar, uğraşması gereken sayısız problem ve dünyanın git gide daha boktan bir yer haline gelmeye başlaması şahsen benim gözümü çok korkutuyor. Soyumu devam ettirme fikrinden çok, çocuk yaparak çocuğa biraz haksızlık edeceğimi düşünüyorum. Evet, iyi bir gelecek yaratma fırsatı ebeveyn ve çocuk birlikteliğiyle mümkün fakat buradaki asıl sıkıntı kişisel gelecek değil, global gelecek.

O yüzden daha fazla üreyerek saçma sapan soyad sürdürmektense en azından evlat edinerek aile ortamından uzakta yaşamış bir çocuğa kucak açmak daha mantıklı geliyor. Nüfusun artması ne bize ne de dünyaya bir fayda sağlıyor artık. İş işten çoktan geçti.

Eyyorlamam bu kadar. Çocuğu olanlara, olacaklara ve yapmayı düşünenlere diyecek bir lafım yok elbette. Keşke global düşünebilse herkes :)
0
desdenova34
(21.12.17)
nickini degistiren yazar +100000000000 bence, çok doğru söylemiş.

çocukları olanlara eğer maddi durumları yoksa üzülüyorum ama acımıyorum. kendine yatırım yapmayıp hazır değilken ve çocuk bakabilecek mental olgunluğa ulaşamamışken çocuk yapanlara belki biraz acıyorum. çocuklarına da kendilerine de yazık oluyor.

bence çocuk çok güzel bir şey. kalabalık çocuklu ailelerden gelenler çocuk sevmiyor genelde.

(çocuğum yok)
0
pinkpeony
(21.12.17)
Oliver Burkeman'ın Help isimli kitabında bahsedildiğine göre, çocuk sahibi olmak insanları iddia ettikleri kadar ancak çocuk yetişkin olup evden ayrılınca mutlu ediyormuş. Diğer zamanlara yüzde ikilik bir mutsuzluk sağladığını gösteren araştırma ve anketler var.
Keza, Seth Davidowitz'in Everybody Lies kitabında da şöyle bir eğilimden bahsediliyor: çocuk sahibi olmayan kişilerden "çocuk sahibi olmak" konusunda Google ve başka arama motorlarında araştırma yapıp çocuk yapmayı seçen kişilerde yüzde bilmemkaç oranında (hatırlayamıyorum ama yüksek) "çocuk yaptım, pişmanım, ne yapmalıyım?" sorgulaması görünürken, çocuk yapmamayı seçen kişilerde "çocuk yapmadığım için pişmanım/pişman olur muyum" sorgulaması istatistik değer sağlamayacak kadar az.
Ayrıca, adını hatırlayamadığım bir başka kitapta da çocuk yapmanın nasıl neredeyse her zaman baskın sosyal görüş olduğundan bahsediliyordu, zira bunu destekleyenler çocuk yapıyor ve büyük oranda çocuğun doğruluğunu aşılayacak şekilde yetiştiriyor onları. Desteklemeyenler çocuk yapmadığından, sayıca ve zihniyetçe azınlık kalıyorlar.

Başkasına acımak benim haddime değil tabii ama yan anlamlarını bırakırsak acımak kelimesinin, üzülüyorum evet. Uyku yok, boş vakit yok, canının istediğini yapmak yok. Başkasının benim hayatımda o derece büyük bir hakimiyet kurması fikri bana rahatsız edici geliyor. Kendimi anne olduğumda daha anlamlı veya daha kadın hissedeceğimi düşünmüyorum.

edit: ne çok çocuk demişim arkadaş.
0
sopiro
(21.12.17)
Hayır, aksine iyi ebeveynlerse takdir ediyorum.

Çocuk sahibi olmak isteyen ama henüz evli bile olmayan ben daha acınası haldeyim bence. Ha öyle deliriyor değilim, doktora bir bitsin de sonra düşünülür o konular diyorum ama çocuk sahibi olanların daha mutlu olduğunu düşünüyorum açıkçası.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(21.12.17)
acımıyorum. benim de çocuğum var. üstelik bekar anneyim... pek çok şeyi oglum varken de yapabiliyorum. (akşam onu uyutup film izlemek)

pek çok seyi de oğlumla yapmak daha keyifli oluyor.(mısır patlatıp animasyon izlemek)

hayatım film izlemekten ibaret değil. bunu örnek olsun diye verdim.

1 yaşından beri oğlumu bisikletin arkasında taşıyıp bisiklete binebiliyorum.

oğlum 8 aylıkken tek basima uçağa atlayıp hem gezip hem is görüşmesi yapmıştım.

cocuk sahibi olmak yapmak istediklerime engel değil.
bekar anne olmasam, bir arabam olsa çok daha fazla şeyi daha kolay yapabilirdim.

bir komşum çocuklarını evlendirdikten ve bir kac sene torun baktiktan sonra karavan aldı. şimdi karı koca yabancı dil bilmedikleri halde ülke ülke geziyorlar.
genc yaşta bunu yapmaya kaç kişinin cesareti var?

çocuğun varken de paraşütle atlayabilir, denize gidebilir, kursa gidebilirsin.

kısacası açmanıza gerek yok. aksine kendisini çeşitli bahanelerle kısıtlayan insanlara acıyın.
c ocuk sahibi olmak bir bahane değil yaşam biçimidir.
0
balik kraker
(21.12.17)
Acimiyorum ama korkunc geliyor. Ne kadar aksini iddia etseler de hayatlari en az 18 yil bir baskasina bagimli hale geliyor.
0
rusyalı kozmonot
(21.12.17)
bir yandan acıyorum tüm hayatlarını ipotek altına aldıkları için bir yandan da yaşlandığım zamanları düşünüyorum yanıma çocuklar torunlar falan gelir, sevinirim diye düşünüyorum. yalnız kalmaktan çekiniyorum.
0
tantunizade murat efendi
(22.12.17)
İki çocukla tatile geldik 5ve 3 yasındalar. Ucakta öksürük ve ates basladı 10 saat uctuk kuru hava mehvetti. Otele geldik hiç birşey yemediler. Antibiyotikle ayakta duruyorlar. 6. Gundeyiz 1 kere denize girdik denizden çıkmayan sıpalar kuma ayak basmıyor. Daha dun duzeldiler 3 gun daha var sağda solda dolanıp duruyoruz otelin parasını yakmamak için dönmüyoruz acıyın lan bize
0
steward
(22.12.17)
bu durumda olanlara acıyorum. çocuk sahibi olduktan sonra kendi hayatını unutanlara, kendini beşinci plana atanlara hakikaten acıyorum.

bu dediğin durumu genellemek mümkün değil. ben çocuğum doğduktan sonra bir dil öğrendim, ne zamandır kamp yapmak istiyordum çadır aldım ve iki buçuk yaşında bir çocukla yirmi beş gün çadır tatili yaptım. şimdi yakında yurtdışına gidip bir sınava gireceğim, gece çocuk uyuyunca ders çalışıyorum eşşek gibi. geçen haftasonu kızı ile istanbul kaçamağı yapan baba benim. it gibi gezdik. çocukla ve çocuksuz her şeyi yapman mümkün.

sen aslında çocuk sahibi olma tercihine değil, çocuk sahibi olunca kendi hayatından vazgeçme tercihine acıyor gibi görünüyorsun. arada fark var.
0
babilbaligi
(22.12.17)
18 ve 19 yaşında anne oldum ve boşandım . çocuklarım var diye kendimi hiç durdurduğumu hatırlamıyorum üniversiteye gittim ingilizce ve bilgisayar kursuna gittim çalışmaya başladım . kendi kendime bir yabancı dil daha öğrendim defalarca yurt dışına gittim .Türkiye içinde görmediğim şehir kalmadı .Çok fedakar bir anne olduğum söylenemez . onları kendime ait oyuncağım gibi görmedim birer birey benden bağımsız birer insan gibi düşündüm .sadece iyi ,tok ,sıcak ve güvenli ortamlarını sağladım gerisini sorun etmedim. haftalarca evde tek başlarına kalmayı öğrenerek büyüdüler .
şimdi en iyi arkadaşlarım oldular .
lisenin en güzel kızı değildim ama 80 kilo olmadım .yan yana gelince yaşıt gibi duruyoruz .
anne olduktan sonra hayattaki tek amacın onları büyütmek olmayabilir bu bakış açısı sana bağlı .duruma adapte olup kendine göre sistemini oturtabilirsin.
çocuklarım daha 2-3 yaşlarındayken ben bebek arabası vs kullanmadan kitabımı alır onları gezmeye götürür bir yandan da kitabımı okurdum arada kontrol ederdim ama sürekli kucağımda elimde aşırı ilgili anneler gibi davranmadım .düştüler kalktılar ben sadece eşlik ettim.dizleri kanadığında çığlık atmadım .normal davrandım benim aşırı sakin tavrım onları da ilgi delisi şımarık veletler yapmadı haliyle.
kendime de onlara da hayatı zorlaştırmadan eziyet etmeden beraber büyüdük .
çocukları olmayan arkadaşlarıma acıyorum bazen .
her şey zamanında güzel 35-40 yaşından sonrası için anne olmak aşırı zor olmalı .
0
devilone
(22.12.17)
aga insanin ici kotu diyoruz ya hani, yok dogadaki en bencil canli, en vahsi canli, dogasi kotu vs ama insanin evladi icin yaptiklari hakikaten cok buyuk. fedakarliklarin hakikaten degeri bicilmez. hani derler ya yemedim yedirdim, giymedim giydirdim hakikaten oyle. bir gram yalan veya abarti yok. yani o yuzden cocuk olunca hakikaten kendinden vazgecip bir yasama amacin oluyor gibi oluyor bence de yukarida bahsedildigi gibi.
0
baldur2
(22.12.17)
kesinlikle acıyorum.
0
hybrid427
(22.12.17)
yaramaz ve çok çocuklu olanlara acıyorum.
0
nothing in my way
(22.12.17)
Çocuklu insanların çoğunun hayatları mahvolmuş durumdayken bu olayı belli etmeme hallerine,''ama sevgisi çok başka'' vb kalıplarla çocuksuz olanları yerme çalışmalarına acıyorum daha çok. Ayrıca bazı hemcinslerimin çocuğu evliliğin bir teminatı olarak görüp,kendileri çok hazır olmamasına rağmen ''bir erkeğe çocuk vermek'' kisvesi altında doğurmasına da ayrıca kızıyorum ve acıyorum. Çok düşük bir ihtimal ama ilerde bir gün çocuğum olursa, ben istediğim için ve o çocugu bekar bi anne olarakta en iyi şekilde yetiştirebilceğime inandığım için olur...

Hakikaten de var böyle kadınlar. İçinde çok az çocuk sevgisi var,adam gitmesin diye doğurmuş sonra evlilik bitince iş bekar anne olarak hayat sürdürmeye gelince hepsi içlerinden kıza kıza ve sürekli memnuniyetsizlik hali içinde yaşıyorlar ve bu çocuklara yansıyor.Çocuk hiç bir ilişkinin teminatı değildir ve bir kadın ve erkeği aile yapmaz...
0
ırene adler
(22.12.17)
"artık bunlar için sonrası yok" değil bikerem.

genelde anne babaların yaptıkları bu evet haklısın. önümüzdeki örnekler böyle olunca biz de böyle ikileme düşüyoruz haliyle.
oysa yapılması gereken; hayatı yaşayarak çocuklara nasıl yaşanacağını göstermek olmalı. gayet mümkün bişi bu.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(22.12.17)
Hayatlarındaki her şeyi çocuk odaklı düşünmek zorunda oldukları için üzülüyorum, özgürlüğün kısıtlanıyor bir kere. Çocukla her şey yapılıyor diyorlar ama bence o bir nevi kendini teselli etme cümlesi. Ha çocuğu umursamayıp yine her istediğini yaparsın ama bu sefer o çocuğa yazık. Kendinden çok onu düşünmek zorundasın, onun için kendinden fedakarlık etmek zorundasın sonuç olarak.
Benim annem kardeşimle beni tek başına büyüttü, ben her zaman her şeyin farkında oldum maalesef.

Ben de birkaç seneye çocuk yapacağım muhtemelen ama bu düşünceler beni korkutuyor. Ayrıca evet böyle bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum:(
0
peggy
(22.12.17)
ben şu türün devamı, üreme iç güdüsü kodlanmış falan tarafındayım olayın. bana kodlanmamış çünkü. çocuklu ailelere de çocuklara da acıyorum. tercihleri doğrultusunda doğmuyorlar. doğup büyüdükleri dünya tarih boyunca rezil bir çizgide ilerledi, ilerliyor. herkesin hayata bakış açısı ile ilgili tabii. ben rust cohle safındayım.
0
format c
(22.12.17)
(5)

Et ve brokoli yanına sos

Crymeariver
Yarın akşam misafir ağırlayacagim. Etin yanına brokoli, havuç koyacağım yanina yakışacak sos önerisi ve tarifine ihtiyacım var.Çok tesekkurler
Yarın akşam misafir ağırlayacagim. Etin yanına brokoli, havuç koyacağım yanina yakışacak sos önerisi ve tarifine ihtiyacım var.

Çok tesekkurler
0
Crymeariver
(21.12.17)
brown gravy
0
eksimtrak
(21.12.17)
Et sulu besamel diyecektim, brown gravy de onun bir model ustu olsa gerek.
0
yuto
(22.12.17)
ben brokoli ile kremalı mantar sosu yapıyordum, ama ete yakışır mı bilmiyorum.
0
pasp
(22.12.17)
sos değil de yanına bol tereyağlı, kaşarlı (ya da kremalı) bir patates püresi yapsan? dilersen içine muskat da ekleyebilirsin. seveni çoktur ama ben pek tercih etmem, püreyi sade severim.
0
i m cool with that
(22.12.17)
ben de patates püresi demeye gelmiştim. sebze ve etin yanında mis gibi.
0
pinkpeony
(23.12.17)
(76)

Duyuru Hediyeleşmesi - İletişime Geçilmeyenler - Gönüllüler

Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
Ek : 2 gönüllüye ihtiyacımız var kitap gönderisinde. buraya yazabilirsiniz veya mesaj atabilirsiniz. Merhaba, Diğer duyuruya baktığımda %80-90 oranında kişiler birbiriyle iletişime geçmiş. Hediyelerin bir kısmı gönderilmiş, alıcısına ulaşmış bile :) Bu akşama kadar kendisiyle iletişime geçilmeyenler
Ek : 2 gönüllüye ihtiyacımız var kitap gönderisinde. buraya yazabilirsiniz veya mesaj atabilirsiniz.

Merhaba,

Diğer duyuruya baktığımda %80-90 oranında kişiler birbiriyle iletişime geçmiş.
Hediyelerin bir kısmı gönderilmiş, alıcısına ulaşmış bile :)

Bu akşama kadar kendisiyle iletişime geçilmeyenler buraya yazarlarsa eşleri olan kişileri listeden çıkaracağım. İletişime geçilmeyenleri kendi aralarında eşleştireceğiz, yada gönüllü olarak ben gönderirim diyen arkadaşlara ihtiyacımız olacak.

İki tane çekiliş olduğu için hediye-kitap olarak belirtmenizde fayda var.

Çekilişte kendisine ulaşılmayan kişilere ben çam sakızı çoban armağanı gönderirim diyecek cengaverlerin buraya yazmasını rica ederim, aynı şekilde sizinle iletişime geçilmediyse siz de buraya yazın.

Eşleşmelerin çoğunda sorun yok, sorunlu olanları da böylelikle çözebiliriz.


Herkese mutlu seneler,
Sevgiler.

Ek: Çekiliş sonuçlarının yerine bunu sabitlersek çok güzel olur.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(19.12.17)
üçüncüye belirtiyorum ama hediye alacağım kişi çekilişten ayrıldığı için hediye almak için boştayım. bir de bir an önce eşleşelim çünkü zamanımız azaldı :)
0
dedimmidemedimmi
(19.12.17)
@dedimdemedim,

üçüncüye belirtiyorum ama hediye alacağın kişiyi sana mesaj atacağım :)
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(19.12.17)
Hediye alacağım kişiye mesaj atmama rağmen geri dönüş yapmadı maalesef hediye gönereceğim kişi yok. Hediyeleşmede eşleştiğim kişi; nihilanth
0
murtiii
(19.12.17)
pieta ile görüştüm, kendisine hediyesini yollayacağım. Big bada bum bum ile mesajlaştık ama sormama rağmen adres istemedi. enteresan bi arkadaş. çok acayip.
0
hasmetizm 2046
(19.12.17)
bulamiyorumk kullanıcısına hediye alacaktım ulasamiyorum
0
eriksatie
(19.12.17)
@eriksatie : nicki bulamıyorum olarak mesaj atar mısın lütfen.
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(19.12.17)
Merhabalar,

Yılbaşı çekilişinde bana hediye alacak kişi olan "erdoyil" henüz benimle iletişime geçmedi. ama problem değil, haber edeyim dedim.
0
kullanıcı adı
(19.12.17)
kitap çekilişinde eşleşmiş olduğum kingdagos benimle iletişime geçmedi.
0
a perfect lie
(20.12.17)
rakicandir ile iletişime geçtim, kitabını göndereceğim. bana kitap gönderecek olan ssrtac mesaj atmadı.
0
tabirimekruh
(20.12.17)
kentaçdiz'e bu hafta alip, gonderecegim. yogunlugumdan dolayi firsat bulamadim. rukayka bana bir sey yazmadi, onunla iletisime gecemedik.
0
evimin paspasi
(20.12.17)
Bana kitap alacak @dahinnotha ile iletisime gecmistim ama adresi vermemisim, o da kac gundur sormamis. :( Mesaj attim, umarim gorur. Onu bekliyorum.

Ayrica, kitap cekilisi icin gonulluyum. Esi olmayan bir arkadasa kitap gonderebilirim. :)
0
thomaswantsmore
(20.12.17)
beni eşleştirilmek üzere yazabilirsiniz, daha önce kaydım yoktu.
0
legalize marijuana
(20.12.17)
Kitap çekilişinde bana alacak olan babilbaligi denen şahsiyetten halen haber yok. başka varsa böyle, eşleşelim mi :(
0
cezzar dede
(20.12.17)
Ben basvurunun son gununu kacirdigim icin katilamamistim da simdi esi olmayanlarla eslesme icin basvurabiliyor muyuz yoksa essiz olanlar kendi icinde mi eslesecek?
0
lamira
(20.12.17)
Bana hediye alacak olan darkwizard hala iletişime geçmedi. Bu saatten sonra da geçmez diye tahmin ediyorum.

Edit: Yeni eşimle konuştuk, tamamız :)
0
iwasbornonamountainside
(20.12.17)
Kurmalıfare- kitabını gönderdim
Kedimbitmiş - hediyeni gönderdim
Monicapp kitabımı almış
Ofelia hediyeye bakıyor :)
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(20.12.17)
@dedimmidemedimmi - iwasbornonamountainside a alabilirsin.
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(20.12.17)
benim hediye alacağım, aynı zamanda mirty'ye de hediye alacak olan KingDagos ikimize de dönüş yapmadı. biz de mirty ile görüştük, KingDagos'u aradan çıkardık. ben mirty'ye hediye göndereceğim.
0
kibritsuyu
(20.12.17)
ben gönüllü olarak hediyesini alamayan birine hediye gönderebilirim.
0
Phoebe
(20.12.17)
geçtim yolladım bile 1-2 güne gider kargosu
0
alt4y
(20.12.17)
ben hediyemi gönderdim ama bana hediye alması gereken kişi ile hediye konusunda iletişime geçmedik.
0
ron dennis
(20.12.17)
@ron denmiş; murtiii seninle iletişime geçecek.
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(20.12.17)
Benim de kitap alacağım kişi yanlışlıkla kitap duyurusuna +1 demiş sanırım, bana alınıyor ancak benim alacağım bir kişi yok şu an için. Kitap hediyesini ona alacak kişi ile iletişimde problem yaşayan, kitabını alamayan herhangi bir kişiye kitap almalıyım ben de. Mesaj bekliyorum.
0
heyarramhe
(21.12.17)
Bana kitap alacak olan @voyage benimle iletişime geçmediği için şu an bana kitap alacak biri yok.

Onun dışında sorun yok. Kitabımı gönderdim, hediyemi yarın gönderiyorum, hediyem de gönderildi yarın ulaşacak elime.
0
captainimsi
(21.12.17)
@heyarramhe captainimsi'ye alabilirsin kitap sen.
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(21.12.17)
benimle iletişime geçilmedi.
benim iletişime geçtiğim kişi de cevap vermiyor artık, vazgeçti sanırım.
0
vedatchilipeppers
(21.12.17)
Sevgili vedatchilipeppers'a cevap verdim, herhangi bir problem yok.
0
saygilarefendim
(21.12.17)
çekilişe katılmadım. nasıl oluyor bilmiyorum. bir kitap (kütüphanemden) bir de ufak başka bir hediye yollayabilirim.
0
format c
(21.12.17)
bulamiyorum kullanıcısına sözlükten ve duyurudan ulaşamadım. (benim alacağım hediye için)

@vedatchilipeppers = sana sözlükten ulaştım ya dostum :)
0
ilkerrr
(21.12.17)
ilker mesajıma cevap vermedin ben de vazgeçtin sandım süre de geçince, ok o zaman problem yok
0
vedatchilipeppers
(21.12.17)
Porn star'a ulaşamadım. Hediye gönderecektim. Bana gönderecek eş ulaştı bana.
0
Pleiades
(21.12.17)
Edit: hediye çekilişi.
0
Pleiades
(21.12.17)
@heyarramhe bana kitap alıyor, sorun kalmadı.
0
captainimsi
(21.12.17)
@Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir kişisinden kitap(lar)ımı teslim aldım. :)
@elphantgun kendisi biraz bekletmek durumunda kalsam da az zaman kaldı. gönderim yapılacaktır.
0
kurmalifare
(21.12.17)
İlk eşim çekilişten çıktı, ona alacak kişiyle bir defa konuştuk ama uzuun bir süredir haber almadım yani onun tarafından da ekildim. İyi kalpli bir gönüllü yok mu :’)
0
helena
(22.12.17)
Yeni yıl hediyesi ve kitap hediyemi gönderdim, göndereceğim kişilerle kargo takip numarasını paylaştım. Kusursuz dostların dört ayağı var bana hediye aldı, gönderdi ama kargo adres yanlışlığını farkettik, düzelecek bir durum. Kitap alacak arkadaşla da görüştük adres vs verdim, umarım herşey yolundadır.
0
kedimbitmis
(22.12.17)
Kitap alacağım kişinin adres bilgilerini aldım, pazartesi kargoya vereceğim muhtemelen.

Bana alacak kimse çıkmadı halen. Şaka gibi bir organizasyon gerçekten. İlk ve son kez katılıyorum bu saçmalığa.
0
cezzar dede
(22.12.17)
@cezzar dede sana alacak kişi iletişime geçmedi mi?

İletişime geçilmeyenlere partner bulmaya çalışıyoruz. Eşleştiğin kişiyle iletişime geçemeyince organizasyon niye şaka gibi oluyor?
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(22.12.17)
@cezzar dede; tarafsizbölge sana mesaj attı hediye için. Dönüşünü bekliyor.
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(22.12.17)
karşılık için yapıp eş bulamayınca sinirlenip bir de buraya yazma cesareti gösteren var. gerçekten pes.
sen hediyeni gönderdin. bırak gitsin. gelirse gelir gelmezse gelmez. büyütecek bir şey yok.
0
format c
(22.12.17)
Ben her iki çekiliş için hediyelerimi gönderdim. Kitap çekilişinde bana gönderecek kişi hediyemi yolladı. Ancak diğer çekilişte bana hediye alması gereken voyage sadece ilk mesajlaşmada adresimi soru ve ondan sonra bir daha haber alınamadı. Hediye gönderecek kişiye de yanıt vermiyormuş sanırım.
0
tss
(24.12.17)
ben de katılmak istiyorum.
0
dolaysiztumlec
(24.12.17)
Sorunsuz şekilde hediyemi aldım ve gönderdim.
Gerek duyulursa gönüllü olabilirim.
0
ismira007
(24.12.17)
tekrardan selamlar. Bana hediye alacak arkadaş kayıplarda bilginize :)
Benim hediye alacağım arkadaştan adres bekliyorum. adres gelince gönderimini halledeceğim.
0
ilkerrr
(25.12.17)
ben @kastevlikutlama'ya hediyemi yolladim. kargo teslim edildi bilgisi geldi.
@cevabveremedim benimle iletisime gecti ama henuz kargosu ulasmadi.
0
bim tribi
(25.12.17)
@yemrem'e hediye gönderildi, @ arya yada vera iletişim ilk gün kuruldu ondan sonra ses seda yok.
0
Fritz-X
(26.12.17)
yurtiçi kargo'da iki kitap gönderdim 20 lira aldılar zam geldi diye, kargo alternatifi veya ptt ne kadar alıyor önerilirse bazılarımızın işine yarayacaktır.
0
legalize marijuana
(26.12.17)
@legalize marijuana;
Ben aşağı yukarı 800 gr. ağırlığındaki bir gönderiyi "kitap olduğu için" PTT kargodan 3 liraya gönderdim.
0
mutekebbir
(26.12.17)
cezzar dede bana dönmedi hala :(
0
tarafsizbolge
(26.12.17)
ms brownstone nickli yazara hediyeyi az önce gönderdim. Kendisine bilgi verdim. bana hediye alacak olan @saygilarefendim nickli yazar da perşembe günü hediyemi elden teslim edeceğini söyledi. bir çay içeceğiz kendisiyle:) herkese belirsizliklerin olmadığı mutlu yıllar dilerim:)
0
pinkythebear
(26.12.17)
Ben hediyelerimi gönderdim, kitap ulaştı, yeni yıl hediyesinin ulaşıp ulaşmadığı dönütünü alamadım. Kitap aldığım kişi de nezaketen bana bir kitpa yolladı, çok ince bir düşünceydi. Kitap alacak kişi ile bilgileri paylaşmıştım ama sanırım göndermekten vazgeçti. Yeni yıl hediye gönderimi için de bir kargo problemi yaşıyorduk nasış bir çözüm oldu bilemiyorum.
0
kedimbitmis
(26.12.17)
hediyem geldi, hediyesini gonderdigim kisi ise hediyeyi almis :)

tesekkurler @kddav
0
fakyoras
(27.12.17)
ben de katılmak istiyorum.
0
hsmbnl hotmail com
(27.12.17)
hediyemi gönderdim teslim edildi benimki henüz elime ulaşmadı
0
Yaratıcı Nickli Helper
(28.12.17)
Hediyelerim ulaştı, ancak bana alınacak hediyeler gelmedi, yinelemiş de oldum böylece. güzel bir organizasyondu karşılıklı efor verilince daha hoş oluyor tabii. Ancak seneye katılmayı düşünmüyorum, 2018 herkese mutluluk getirsin.
0
kedimbitmis
(28.12.17)
hiçbir kuraya katılmadım ama eşi dönüş yapmayan bir kullanıcıya kitap hediyesi göndermeye gönüllüyüm.
0
pinkpeony
(28.12.17)
Sadece kitap çekilişine katıldım. Babilbaliği'na kitabını gönderdim, sanıyorum eline ulaşmış olmalı. Ben de eriksatie'den kitabımı bekliyorum, adres bilgimi paylaştım ama sonra haberleşmedik.

Herkese huzurlu ve keyifli bir sene diliyorum.
0
a day at the races
(28.12.17)
Hediyemi yolladım bana hediye alan yok hediyesiz kaldım :)
0
ilkerrr
(28.12.17)
Ben kitap ve hediyeyi yolladım, hediye ulaştı, kitap da bugün ulaşır.

Bana kitabım geldi ama hediye yollayacak kişi adresimi sorduktan sonra hiç mesaj atmadı, cevap vermedi. Benim hediye yalan oldu sanırım :)
0
orange coffee
(28.12.17)
Kitap ve hediyeyi yolladim. Sahiplerine ulasti.
Kitabim da geldi. Ama hediyemden ses yok hala. Tuhafima gitti cunku arkadas direkt adres istedi. Bisi sormadi baska. Tuhaf. :)
0
thomaswantsmore
(28.12.17)
hocam size durumla ilgili pm attım.
0
drystedb efficacious
(29.12.17)
hediyemi istanbul'da olduğum bir ana denk geldiği için, sevgili normalisoverrated ile buluşup, çok güldüğümüz bir kahve, sohbet, muhabbet eşliğinde ilettim :)).
hediyem sevgili mirty'den geldi. çok nokta atışı bir hediye yollamış bana :)), teşekkür ediyorum tekrardan.
kitap hediyemi sevgili orange coffee'ye gönderdim, o da bana kitap gönderecekmiş çok mutlu oldum :)).
gönüllü olduğum kişiye son anda çekilişteki partneride mesaj atmış ama olsun ben yinede kitap gönderdim.
bana kitap gönderecek partnerimden ilk mesaj hariç dönüş olmadı, canı sağolsun, elbet vardır bir sebebi, hiç sorun değil.

aksaklıkların gölgelemesine izin verilmemeli bu organizasyonu. olur, olabilir, insanlık halidir.
0
Phoebe
(29.12.17)
Hediyemi @aylakadam a gönderdim kargo teslim edilememiş ayrıntısını görüştük :)

@evimin paspası geçen hafta buraya bir kaç gün içerisinde göndereceğini yazmış fakat henüz gelmedi.
0
kentaçdiz
(29.12.17)
Benim hediyem gelmedi kargo takip filan da verilmedi adrestennsonra haver yok
0
eclipsed moon
(29.12.17)
hadiyemi gönderdim. bana hediye alacak kişi antebe davet etti. felekten bir gün yaşatacakmış.
herkese yeni yılda mutluluklar diliyorum:)
0
tthet
(29.12.17)
Merhabalar hediyemi gönderdim ama hediyem gelmedi ne yazık ki
0
fragile lady
(29.12.17)
bana da (erkek olduğumu öğrendiğinin akabinde galiba :) ) adres bilgilerimi haftalar evvel almasına rağmen hediye göndermedi arkadaş, sağolsun. mesaj attım iyi olup olmadığını, bir sorun olup olmadığını sordum. lütfedip cevap da vermedi. bilgilerinden siteye giriş sayısı da artıyor bu arada arkadaşın. kendimi çöp gibi hissediyorum :((
0
dilemma of subscribtionability
(31.12.17)
Henüz benimde hediyem gelmedi. Hediyemi arkadaşa gönderdim.
0
112 hayat kurtarır
(01.01.18)
Kitabı aldım ve gönderdim, @halen'e ulaşmış. bana kitap alacak olan @papazi dovdurmeyecektik kitabı seçtiğini söyledi ve adresimi istedi ama henüz bir haber yok. son mesajıma da yanıt vermedi.

açıkçası çok heves etmiştim bu konuda. şimdi diyeceğim biraz yersiz olabilir ama bana kitap göndermek isteyen olur mu ki acaba? :)
0
noxell
(01.01.18)
@vedatchilipeppers'tan hediyemi aldım ve @pinkythebear'a hediyesini verdim. Herkese mutlu yıllar.
0
saygilarefendim
(01.01.18)
Hediyem kargoda. Hediye göndereceğim pornstar geri dönüş yapmadı.

Bu sebeple bir kişiye kitap hediye etmek istiyorum.

Kime alacağımızı kendimiz mi belirliyoruz?
0
Pleiades
(01.01.18)
@Arale ile iletisim kurduk kitabi gonderecekti ama adresi yazdim ne bir cevap ne de kitap geldi canı sağ olsun herkese mutlu yıllar
0
korhaydut
(02.01.18)
@desdenova34’e hediyemi yolladım, ulaştı kendisine.
@kullanıcıadı’na kitabı biraz geç de olsa yolladım bugün yarın ulaşır.
@yokky’nin hediyesi gelmiş bugün alacağım iş yerimden.

Sadece bana kitap alacak olan @heyarramhe ile 1 hafta önce konuştuk o günden beri ses seda yok. Ulaşır muhtemelen bugün yarın.
0
captainimsi
(02.01.18)
Hediyem/kitabım ulaştı.
Hediyem/kitabım geldi.
Güzel bir etkinlik oldu benim açımdan, teşekkürler.
Herkese mutlu yıllar.
0
mutekebbir
(02.01.18)
Hediyemi ulaştırmıştım. Ancak @aylakadam adresimi istemesine rağmen hediyem elime ulaşmadı. Mesajlarıma da dönmedi:/
Mutlu yıllar olsun herkese
0
ananotherlife
(02.01.18)
Hemsta ya kitabini yolladim, ulasti. Gonullu olarak phoebe nin bana gonderdigi ilgi cekici kitap da bana ulasti. Bir kez de buradan tesekkur ediyorum.
0
a perfect lie
(02.01.18)
(16)

güzellikte/yakısıklılıkta aşmış bir pornstar ile evlenir miydiniz?

binder dandet
Bu da bugünün bonus sorusu olsun. Öle itlikten geldi aklıma.Evlenir miydiniz? evlendikten sonra işe devam edecek malesef. eppek parası.
Bu da bugünün bonus sorusu olsun. Öle itlikten geldi aklıma.

Evlenir miydiniz? evlendikten sonra işe devam edecek malesef. eppek parası.
0
binder dandet
(19.12.17)
Devam etse de etmese de hayır.
0
m e b
(19.12.17)
işe devam edecek kısmı fazla olmuş. türkiye'de bunu kabul eden çıkmaz bence.
0
lesemajeste
(19.12.17)
evlenmezdim.

entourage'da işlenmişti bu konu. vincent, sasha grey ile takılıyordu. sonra işi bırakmasını falan istiyordu. sasha abla eski sevgilisiyle bir film çekecekken vincent sette rezillik çıkarıyordu, sonra ayrılıyorlardı falan filan. olmuyor yani. :/
0
rahip janick
(19.12.17)
Mantik evliligi yaparim en fazla. Hatta mantik evliligi bile yapmam belki. Yani birilerine blowjob falan yapacagini dusununce hic hosuma gitmedi.
0
stavro
(19.12.17)
Evlenirim.
0
nickini degistiren yazar
(19.12.17)
not gonna happen.
0
ilkot
(19.12.17)
aklıma srpski film geldi.

ben evlenmem. isterse brazzers'taki kel adam olsun. başıma bin tane dert. hem anama babama ne dicem.

gerçi brazzers'taki kel adamın karısı varmış ve çok mutlularmış. öyle bir şey okumuştum.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(19.12.17)
Bence burada asil problem karsindaki kisinin pornstar olmasindan ziyade, senin onunla guzel/yakisikli oldugun icin evlenmen.
0
balpolen
(19.12.17)
Edit:Oldugu icin*
0
balpolen
(19.12.17)
Evliliği seksten ibaret sanıyorsunuz sanırım. Güzellik, yatak performansı falan bunlar hep 2. planda evlilikte. Beraber yaşayacağın bir insanın bir takım temel özellikleri çok önemlidir.
0
bos gezenin bos ustasi
(19.12.17)
Balpolen +1000

Sırf güzellik için evlenmek, 33 yaşında amca/teyze olmak, vb. sorularını gördükçe yaşını çok merak ediyorum. 17’den fazla olmasının ihtimali yok bence.
0
i m cool with that
(19.12.17)
Evlenirdim isterse devam etsin
0
Traveller
(19.12.17)
Guzel/yakisikli oldugu icin evlenmek neden problem oluyor ki? Butun evlilikler filmlerdeki gibi romantizme bogulup asik olarak mi gerceklesiyor?
0
stavro
(19.12.17)
yapılmışın davası olmaz
0
krasich
(19.12.17)
elbette hemen. yeter ki güzellikte ya da yakışıklılıkta aşmış olsun, tek tercihim bu olur ve başka hiçbir şey düşünmeden koşa koşa evlenirim.
0
pinkpeony
(20.12.17)
Sonrasında devam edecek olması yüzünden evlenmem tabi ki.
0
mojiziku
(20.12.17)
(13)

burada doğacağınızı bilseydiniz

dedi ayca
Eğer doğmadan önce burada (ister şehir ister ülke bazında alın) doğacağınızı bilseydiniz yine de doğup, yaşamayı seçer miydiniz? Bu sorum tabii ki Türkiye'yi beğenmeyen, sevmeyen, benim gibi ait hissetmeyenler için. Eğer sevgilim olmasaydı muhtemelen "hiç yaşamasam da olur" derdim. Hani saça ayrı "c
Eğer doğmadan önce burada (ister şehir ister ülke bazında alın) doğacağınızı bilseydiniz yine de doğup, yaşamayı seçer miydiniz? Bu sorum tabii ki Türkiye'yi beğenmeyen, sevmeyen, benim gibi ait hissetmeyenler için.

Eğer sevgilim olmasaydı muhtemelen "hiç yaşamasam da olur" derdim. Hani saça ayrı "cıkcık"lansın, dövmeme ayrı bakılsın, giydiğime ayrı kastırayım, sanki New York'muşcasına İstanbul'da sürüneyim ortada bir şey olmadan. Trafiği, kalabalığı, barzosu, cahili bitmeyen bir şehir. Ama aşık olduğumu görünce de (gösterilirse bana tabii) "güzel bir şeymiş bu sanırım hayatta kalmama yardımcı oluyor galiba" derdim.

Ya siz?
0
dedi ayca
(19.12.17)
İyi ki elimde değil, çünkü elimde olsaydı gerçek kifayetsizlik o zaman yaşanırdı, hiçbir yeri beğenmezdim. Burada var diye saydıkların her yerde var. Ayrıca herkes ekonomik kültürel vs vs vs alanda gayet yüksek yerlerde yaşamayı ve oralara hizmet etmeyi ister. Kendi muhtaç ülkene ve halkına yardım etmek omuz vermek elinden geleni ardına koymadan var gücünle çalışabilmek bence hayatı daha anlamlı kılıyor. Madem doğduk yaşıyoruz ı xaman bizden sonra doğup yaşayacak olanlara bırakacağımız güzel bişeyler olmalı, niye çabalamadın diye üstümüze gelmemeliler ahrette.
0
yaren
(19.12.17)
Ben genelde bu tarz varsayımlar üzerine hiç düşünmüyor çünkü anlamsız geliyor.

İstanbul'da yaşayanların geneline söylüyorum, İstanbul'da yaşamak zorunda değilsiniz. Türkiye'nin herhangi bir yerinde yaşayabilirsiniz. İsterseniz Türkiye'de de yaşamak zorunda değilsiniz. Bunun üzerine kafa yormak yerine sürekli şikayet edip, İstanbul yaşamaz yea deyip hala İstanbul'da yaşamaya devam etmek bana çok ama çok anlamsız geliyor.

Bak ne güzel seni seven biri de var. Oturun düşünün, bu şehirden ya da bu ülkeden başka nerede ve nasıl yaşayabiliriz diye, varsayımlar üzerine kafa yormak yerine.
0
mr sherlock
(19.12.17)
ya manyak mısın tabi ki her türlü yaşamayı seçerdim.

ülkeyi beğenmiyor değilim. saçma politikasını ve politikacısını beğenmiyorum. o politikacısını seven çomarını beğenmiyorum çünkü biraz izin versem gelip bana da karışacak. ne yapıyorum, izin vermiyorum. o adama yaklaşmıyorum. o adamın oturduğu semtte oturmuyorum. (bu çok önemli.) politikayı Gezi'den beri takip etmiyorum. kendim gibi insanlarla kendi dünyamda mutlu mutlu yaşıyorum.

onun dışında çoğu insan farkında değil ama ülkemiz gerçekten şahane. o kadar güzel yaylaları var, sahilleri var, ormanları var, mevsimi güzel, yediğin sebzenin meyvenin tadı güzel, sokakta kedisi köpeği var geliyor sırnaşıyor. neredeyse her aktiviteyi yapabilirsin. sıkılmadan hayatının sonuna kadar yaşayabileceğin bir ülke, tabi bu olanakları keşfedersen. sonra benim daha tanımadan sevdiğim insanların buluştuğu toplulukları var. İstanbul'da yaşadığım için bu insanlara ulaşmam kolay oluyor. kendimi sevmediklerimden soyutlayarak ve onları biraz yok sayarak sadece sevdiklerime vakit ayırıyorum. bu bana yetiyor.

dediğin aşk mevzusu da var tabi, doğmasam onu nasıl tanıyabilirdim ki.

ayrıca, ülkeye bu kadar ait hissetmiyorsan yurtdışına gitmek atla deve bir olay değil. benim şu an keyfim yerinde, ama baktım ileride işler daha da boka sardı, o zaman sevgilimi de alır çeker giderim nedir yani. ama "hiç yaşamasam da olur" demek çok abartı bence. hayatımda o kadar güzel anılarım oldu, çok büyük mutluluklarım oldu, elin çomarı saçıma başıma cıkcık dedi diye tüm bu mutluluklardan ne diye vazgeçiyormuşum? beğenmiyorsa o vazgeçsin :)
0
istanbul kanatlarimin altinda
(19.12.17)
Hayati boyunca Turkiye'de yasamis kisiler bunu anlayamaz.
0
Traveller
(19.12.17)
hayır.

yurtdışında yaşamayanlara burası cennet gibi geliyor. en basitinden dün canımı sıkan bir örnek üzerinden gideyim. türkiyede komşuluk varmış da çok güzelmiş de almanyada amerikada bu yokmuş lanet pislik yermiş(gitmeyenler diyor bunu).. iyi ki de yok açık ara iyi ki de yok. 3 yıl kaldım almanyada tek bir komşumun evine dahi girmedim ki iyi ki girmemişim. biz burada insanlara kucak açıyoruz sonunda elde ettiğin ya arkandan laf edilmesi ya dedikodu ya da pislikten başka bişe değil. hani demişin ya ait hissetmeyenler için, işte o tam olarak benim. azınlığım, ne kadar denediysem de ait hissedemedim çünkü hissetmemem için zamanında sokakta bıçak bile çektiler. o yüzden burası benim değil. olmayacak da. ülkeye dair sevdiğim ve gurur duyduğum şey atatürk. gerisini artık takip bile etmiyorum.
0
KidLazer
(19.12.17)
kararsızım. hiç yaşamamış olmak, kötü koşullarda yaşamış olmaktan daha mı iyi olur emin değilim. şimdi de isteyen hayatını sona erdirebilir? türkiye istemedim, bangladeş çıktı daha kötü.
0
pinkpeony
(19.12.17)
Hayır, kesinlikle burada yaşamayı seçmezdim.

Yurtdışında yaklaşık iki sene yaşadım, dönmek için can atıyorum.
Türkiye'de İstanbul dışında başka yerde yaşayamıyorum çünkü iş bulamıyorum başka yerde, çok denedim-denedik. Yurt dışı derken tabii ki ortadoğu çukurunda değil, gelişmiş ve medeni toplumlarda doğup yaşamak isterdim.

@Kidlazer'in dediği gibi bu ülke ile ilgili sevdiğim tek şey Atatürk.
0
peggy
(19.12.17)
@mr sherlock 1 ay önce işe girdim ve ilk işim. Türkiye çapında "tekstil" denince ilk akla gelen firmalardan birisindeyim. Burada tecrübe kazanmak zorundayım. Başka şehirde de olmaz çünkü hiçbir yerde bana bu tarz referans olabilecek büyüklükte bir firma yok. Biraz tecrübeden sonra bizim de planlarımız var.

Henüz tam maaş almadım ama 2.ayımdan (ilk maaş aldığım 2.ay) itibaren kenara para koymaya/euro/dolar almaya başlayacağım. 2-3 sene sonra yüksek lisans için (Estonya falan ucuz mesela) para biriktirmiş olurum. Ayrıca sevgilimin de parayı bastırıp Kanada'da post graduate programlarından birine girmek ve orada vatandaşlık kovalamak gibi bir niyeti var. Partner kontenjanından gidebiliyorum ben de. Uzun vadede planlar güzel. Ama şu an ilk adımım olan "tecrübe kazanmak" kısmının tam 1. ayında,(aslında yarın tam 1.ayım olacak.) her şeyin çok başında olduğum için geleceğe doğru sabredip bekleyemiyorum.

He sabretsem de sabretmesem de aynı muhabbet sonuçta bir şekilde yapılması gerekeni yapacağım -_-
0
🌸dedi ayca
(19.12.17)
işin yürüse gelirin iyi olsa her yeri seversin. Türkiyeyi sevmiyorumcuların geneli istediğini elde edememiş kişiler. Bir de abazan kitle var onlar da avrupada seks var heyoo kafasında.

Kısacası senin menfaatini karşılamıyor bu ülke.
0
empedokles
(19.12.17)
@empedokles bu ülkede kadın olarak nefes alamıyorsam, 2016da "topuklu giymeyeyim patlama olursa koşamam" diye düşünerek giyeceklerime karar verdiysem, istediğim etek elbiseyi giyince tecavüze uğrama riskim artıyorsa, gece istediğim saatte, istediğim karşı cinsten (gerek arkadaş gerek sevgili) bekar evime gidemiyorsam, adım hemen orospu oluyorsa, evet burası benim "menfaatlerimi" karşılamıyor. Barbaros'çuğum çok haklı <3
0
🌸dedi ayca
(19.12.17)
ayçacığım seni severim ama bu tarz yakınmalarına üzülüyorum. daha önce de istediğini giyememekle alakalı böyle bir soru sormuştun. yani hayattan nasıl zevk alınacağını biliyor ama korkundan o zevkleri alamıyor gibisin. son mesajında dediklerin biraz hastalıklı düşünceler. "topuklu giymeyeyim çünkü patlamada koşamam" ile "balkona çıkmayayım, deprem olur da tutunamazsam düşerim" aynı kafa. hayatta her şey olur, kaza olur, saksı düşer, tüm tanıdıkların bir anda ölebilir; ya da tam tersi muhteşem şeyler de olur, harika bir yaz tatili, sevgiliyle baş başa bir dağ evi, çok ihtiyacın olduğu anda en ihtiyacın olan kişiden gelen bir mesaj falan. hayat dediğin bunların toplamı zaten. ama sen manyak gibi bütün yapmak istediklerinin risklerini düşünüp yapmaktan vazgeçersen hayattan soğumamanın imkanı yok. herkesi boşver, eğlenmene bak. istediğin saatte canın nereye gitmek istiyorsa git. bırak elalem orospu desin. kişi kendinden bilir işi :)

para biriktirmek yurtdışında yaşamak falan bunlar güzel hayaller, gidebiliyorsan şimdi git tabi. elbette ki yaşam kalitesi olarak Melbörn'lü ile, Vankuvır'lı ile bir olamayız. ama sen de farkındasın ki bugün yarın gidemeyeceksin. piyangodan para çıkmadıkça belki 3 belki 5 yıl daha buradasın. istesen de istemesen de bu böyle. o yüzden gidene kadar "madem bu ülkede kadın olarak doğmuşum, madem istediğimi giyemiyorum, istediğim saatte çıkamıyorum, o zaman hiç çıkmam" diyip somurtup oturacağına hayatın tadını çıkar bence.
yani ben öyle yapıyorum.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(19.12.17)
Menfaatlerini karşılamıyorsa gayet normal burada yaşamak istememen. Ancak genel anlamda kalite düşük türkiyede. Eğitim süresi kısa tatil bol, memursan full yatış.. mesela bir almanyada köpek gibi çalışıyor insanlar.
0
empedokles
(19.12.17)
biz biliriz ki bir yerde mutlu mesut olmanın ilk şartı orayı sevmektir. Burayı seversen, burası Dünya'nın en güzel yeridir. Ama Dünya'nın en güzel yerini sevmezsen, orası Dünya'nın en güzel yeri değildir.

türkiyenin iyi ve kötü yanları oldugu gibi yurtdışının da iyi ve kötü yanları var. keşke herkesin imkanı olsa da bir ayağı yurtdışında bir ayağı türkiyede olsa

soruna cevap: eğer istediğim ülkeyi seçebilseydim muhakkak amerikayı isterdim, ancak afrika veya asyada doğmadığım için çok şanslıyım
0
dafuq
(19.12.17)
(25)

Cevap verirken duyuruyu kimin açtığı önemli mi sizin için?

Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
Hiç sevmediğim tipler var, bakıyorum o açtıysa cevap vermiyorum, öyle de gıcığım.Siz de yapıyor musunuz böyle gıcıklıklar?
Hiç sevmediğim tipler var, bakıyorum o açtıysa cevap vermiyorum, öyle de gıcığım.
Siz de yapıyor musunuz böyle gıcıklıklar?
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(18.12.17)
Beslemedigim bir iki troll var o kadar.
0
AlsterWasser
(18.12.17)
Sığır bir tip var bir tek ona cevap vermiyorum, habire İngilizce soruları soruyor bir de.
0
i was made for you
(18.12.17)
çoğunlukla kim açmış bakmam.
hoşuma giden ya da gitmeyen şeyler olunca bakıyorum, bakmıyorum değil, ama 1 gün bile kalmıyor aklımda, unutuyorum... işte bunlar hep omega3 eksikliği, yoksa b12'miydi?.. bak bunu da unutmuşum.
0
late viper
(18.12.17)
ahhaah :D hiç bakmam bodoslama yazarım :)
0
part time pollyanna
(18.12.17)
Kim açtı başlığı , kimler yorum yaptı vs hiç bakmayan bir tek ben mi varım? Yorumum / cevabım varsa yazıyorum hiç bakmadan
0
kullanıcı adını aktif edemeyen insan
(18.12.17)
Kısaca önemsiz. Maksat yardımcı olabilmek.
0
simderun
(18.12.17)
önemli tabii, düşmanlarım var.
0
fragile lady
(18.12.17)
Problemli birkaç tip var onlara cevap vermiyorum genelde.
0
all girls dream
(18.12.17)
Birkaç kişi var benim de sorusunu bile okumadığım.
0
gsgsgsgsgsgsgsgs
(18.12.17)
der meister görünce gözüm istemsizce bir engelle butonu arıyor mesela. bu kadar gereksiz sorular soran, soracağı şeyi bu kadar uzatan başka bir kullanıcı yoktur herhalde.
0
catch the arrow
(18.12.17)
late viper + 1
Hayır, hiç bakmıyorum. Bazen yazdıktan sonra bakıyorum ya da artık tarzını tanıdığım biri varsa “Aaa şu mu” diye bakıyorum, o kadarcık. Baksam da unutuyorum zaten.
Troll sorusu bile olsa cevap veririm ya da cevapları okurum. Günü geliyor, en saçma şeyden bile aklıma bir fikir getrebiliyor. Bir de her şey insanlar için; hiçbir şey olmayacak kadar saçma gelmiyor bana.
0
aychovsky
(18.12.17)
troller ve birkaç zıpçıktının yazdıkları hariç soru ilgimi çekiyorsa cevap veririm.
0
burya
(18.12.17)
Değil. Biliyorsam ya da fikrim sorulduysa cevaplarım.
0
m e b
(18.12.17)
Genelde kullanılan takma adın niteliği duyurunun da başlığının kalitesi anlamına geliyor benim için. İstisna olarak duyuru sahibi samimi cümleler içeren bir duyuru açtı ise cevap veriyorum.
Bir çok kez başkaları tarafından troll olarak etiketlenmeme rağmen kimseye troll olarak bakmam. Yaşanan gerilimleri de fazla uzatmam.
0
1adam
(18.12.17)
oldukça önemli. troll'lere ve troll gibi görünmeyen ama troll olduğunu düşündüklerime cevap vermemeye çalışıyorum. bazı tipler var yarı zamanlı troll, kafalarına estikçe trollük yapıyorlar salak saçma. onların ciddi sorularına yine çoğu zaman cevap vermiyorum. hele ki direkt, elle tutulur cevabı olan bir soruysa, ben doğru cevabı biliyorsam ve doğru cevap başkalarından gelmediyse "ohh bak cevap vermedim işi görülmedi zuhaha" diye kendimce o kişiye ceza vermiş oluyorum.

EMEK HARCIYORUM BEN O CEVABA SEN ÖNCE BENİM CEVABIMI HAK ET PAÇOZ!
0
Bruce
(18.12.17)
Benim için değil; ama cevap vermeden önce nick'inin üzerine tıklayıp önceki duyurularına bakıyorum. Sürekli gönül işi soranlara, troll'leyenlere ya da ağırlıklı olarak gayrıciddi duyurular açanlara yanıt vermiyorum.

10 yıldır Sözlük'te ve Duyuru'dayım kimseyle düşmanlığım yok, bir iki tane kişiyle muhabbet edip tanış olmuşluğum var o kadar. Onun haricinde zaten kimsenin nick'ini aklımda tutamıyorum.
0
g man
(18.12.17)
Yok yav mesaj yoluyla anlaşamamış bile olsam o mu açtı diye aramam konuyu bilmem daha önemli :)
0
vasilias
(18.12.17)
uyuz olduğum birkaç kişi var, onların duyurusu olduğunu gördüğümde yazmıyorum ama dikkatimden kaçıp yanıtladığım da oluyor.
0
pinkpeony
(18.12.17)
hepinizi cok sevdigim icin hic bakmiyorum
0
imnotsureabout
(18.12.17)
Pek değil. Zira buradan öyle çok sohbet ettiğim veya tanıştığım birileri yok. Troll gibi gelen 1-2 kişi ve cevaplarıma tik vermemiş kişilerin duyurularına bir daha cevap vermeden önce temkinli yaklaştığım doğrudur ama.
0
skooma
(18.12.17)
Kimin kim olduğunu unutuyorum ben
0
jazzabel
(18.12.17)
genelde açanın ismine bakmıyorum.
0
dilemma of subscribtionability
(21.12.17)
burada buna kimsenin dikkat ettiğine inanmıyorum.
0
bruceandwayne
(21.12.17)
hayır yapmıyorum.
0
kablelvuku
(21.12.17)
sanaldaki nicklere takacak kadar geri zekalı değilim.
0
for day to break
(21.12.17)
(36)

ev arkadaşımın kapıyı kitlemesi garip mi?

nigeo
selamlar,birkaç aylığına moldovalı bir ev arkadaşımız var. biz 2 sap türk'ün evindeki boş bir odada kalıyor. kız evden çıkarken odasının kapısını kitliyor her zaman.beni ilgilendirmez. ister kitlesin ister ardına kadar açık bıraksın nabarsa yapsın... ama biraz garip değil mi?genel olarak da merhaba
selamlar,

birkaç aylığına moldovalı bir ev arkadaşımız var. biz 2 sap türk'ün evindeki boş bir odada kalıyor. kız evden çıkarken odasının kapısını kitliyor her zaman.

beni ilgilendirmez. ister kitlesin ister ardına kadar açık bıraksın nabarsa yapsın... ama biraz garip değil mi?

genel olarak da merhaba merhaba naber iyidirden ibaret muhabbetimiz. bir tatsızlık tartışma vs yaşamadık hiç.

normal mi bu?
0
nigeo
(18.12.17)
Dogru olani yapiyor. Ev arkadasim oldugunda ben de zaman zaman kilitlerdim. Onceden arkadas miydiniz? Degilse neden size guvensin?
0
Traveller
(18.12.17)
@traveller

önceden arkadaş değildik. ama tanıdığımızın kız arkadaşı olarak bizim boş odada kalıyor. yani komple de alakasız değiliz.
güvenilecek bir şey yok ki?
girip çekmecelerini mi kurcalayacağız? bilgisayarını alıp satacak mıyız? yani en kötü ihtimalle ne yapabiliriz ki? cidden soruyorum bunu.
0
🌸nigeo
(18.12.17)
ankara gölbaşında öğrenci evindeyim.istanbula dönmem gerekti bir iş için.oda kapısının anahtarı kayıp kime sorduysam bulamadık.odamın kapısını inşaat çivileriyle 5 yerinden çiviledim.evin içinden benim odama ulaşman imkansız kapıyı kırman lazım şu an.

mesele onun kapıyı neden kitlediği değil.

mesele senin bu konuyu bu kadar kafaya takıp gelip burda duyuru açman

ayıktın?
0
regardless of what they say
(18.12.17)
İnanılmaz normal.
0
dissendium
(18.12.17)
Daha önce yaşadığı tatsız bir olay obsesyona sebep olmuştur belki. Geçmişini bilmediğiniz insanları yargılamayın bence.
0
amortisman
(18.12.17)
@regardless

neden kapıyı çiviledin arkadaş? yani ne yapacaklar ki en fazla kapın açık olsa?
0
🌸nigeo
(18.12.17)
külotlarını alıp koklamayacağınızı nereden bilsin kız binbir türlü insan var dünyada. kişisel algılamayın.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(18.12.17)
normal evinde ananı babanı sokmazsın odana elin kızı niye soksun seni? anladığım kadarıyla çok da yakın değilsiniz ben olsam ben de aynısını yapardım.
0
sane ego
(18.12.17)
Normal
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(18.12.17)
arkadaşlar odasına zaten neden gireyim ben tanımadığım birinin yahu? default olarak herkesin manyak olduğunu mu varsayıyorsunuz dış dünyada?

zaten kendisi evde yokken odasına girebileceğimizi düşünüyorsa bizle yaşamasın hiç.

deprem olmadıkça yangın yanmadıkça su basmadıkça ben zaten neden odasına gireyim birinin o kişi evde yokken?
0
🌸nigeo
(18.12.17)
@nigeo herkes senin iyi bir insan olduğunu nerden bilsin?

biz müneccim miyiz, bize malum mu oluyor?

sen belki dışardan iyi geçinen ancak içten içe kötü bir insansın.ben senin içini nerden bileyim?

kapıyı kitleme sebebim tam olarak bu.

orası benim odam benden başka kimse merak dahi etse GİREMESİN diye çiviledim ve bunu yaptığım için kendimle gurur duyuyorum :D
0
regardless of what they say
(18.12.17)
zamanla geçebilir, üzerinize alınmayın
0
part time pollyanna
(18.12.17)
Normal değil.

Beş yerden kapı çivileyen kişinin de burada fikir vermesi normal değil gerçi.
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(18.12.17)
çok normal. geçmişten tanışıklık yoksa erkek olduğum halde ben de kilitlerim.
0
gölgede aynı
(18.12.17)
Aşırı normal.
0
kulagina kupe olsun
(18.12.17)
her şey ALGI.

benim odamın kapımı çivilememi garipseyen arkadaş benim koşullarımda hiç hazzetmediği 2 insanla aynı evde yaşama zorunluluğunu hiç tatmış mı sormak lazım
0
regardless of what they say
(18.12.17)
@regardless

algı malgı iyi güzel de kapı çivilemek tabii ki garip. onu da tartışmayalım bizahmet.
0
🌸nigeo
(18.12.17)
@nigeo aynı koşullarda siz olsaydınız size de normal gelirdi.

kapı çivilemenin size şu an garip gelmesinin tek sebebi var o da:"hayatınızda şu ana kadar hiç böyle gerek duymamışsınız"
0
regardless of what they say
(18.12.17)
Ev arkadaşın manyaksa normal. Sen aşırı cins bi tipsen normal.

Normal şartlarda hastalık bence.
Kim kapısını kitleyip gideceği biriyle ev arkadaşı olur ki?
0
lion de la Turquie
(18.12.17)
Asiri normal. Odasina girmeyecek olabilirsiniz ama diyelim eve hirsiz girdi, en azindan bir engel daha olur hirsiza, Onu gectim, kizin korumak istedigi esyalari olabilir. Ya da bir sekilde kapinin acik olup odasinin gorulmesini istemiyordur. Bir de kiz hakkaten seni ne tanisin, ne bilsin. Kac yillik tanidigin insanlar arasindan manyak cikiyor. Sen niye gireisn ama baskasi girer. Benim ilk ev arkadasim odaya gelip parfumumu kirmisti mesela. Oyle sartlarda da pat diye evden cikamiyorsun ama ev arkadasindan surekli killaniyorsun. Onceden kanka iseniz anlasilir da, aranizdaki iliski ev arkadasligi. Bu kisisel bir sey degil ve kiminle eve ciksa ayni seyi yapacak.

Ev arkadasimla kanka olmasak da lafliyoruz aralarda ama ikimiz de kapiyi kitliyorduk. Daha once kaldigim uc evde de kapiyi kitliyorduk hepimiz. Acik birakan hic olmuyordu. Simdi yeni tasindim, iki kisi daha var ben haric. Herkes kitliyor yine. Girecegimizden degil ama o beni tanimiyor, ya girer ve bir seyini calarsam. Eski bir ev arkadasim yatarken kapiyi kitlerdi mesela. Uyurken saldirirsak diye. Nereden bilsin bizi. Ingilizcede "better safe than sorry" derler, sonradan pisman olmaktansa simdiden onlemini aliyor.
0
aychovsky
(18.12.17)
Normal tabii ki.
0
sen git ben geliyorum
(18.12.17)
benim ev arkadaşım da geceleri yatarken kitlerdi, yaz geldi sıcak bastı patladı tabii:)

ama kızı anlıyorum, ben hiç pimpirikli olmamama rağmen özel alan ve eşyaya inanan ve buna çok saygılı biriyim. herkes öyle değil. ev arkadaşım evde yokken dediğin gibi yangın vs olmadıkça kapısını asla açmam. benimki de açılsın istemem. en basitinden çok dağınık biriyim, rastgele kapıyı açan birinin ortalıktaki donlarımı çoraplarımı görmesini istemem. ama herkes öyle değil. ev arkadaşım evde değilken, benim arkadaşlarım evde bir şey ararken (örneğin terlik) çat diye girebiliyorlardı kızın odasına. napıyosun girmesene dediğimde, "belki burdadır ya yedik mi odasını" diyorlardı. ben böyle bir sebeple odama girilsin istemem mesela. bunları gördükçe çok dağınık bıraktığım günler bazen ben de kilitlerdim odamı.

bi de kültürel farklar var. moldovayı bilmiyorum ama avrupada genelde bizdeki ev arkadaşlığından ziyade oda kiralama mantığı olduğu için, eve taşınana kadar yan odanda kim kaldığını bilmezsin bile. komşu gibi düşünür kapını kilitler çıkarsın. çok normal.
0
akil kupuru
(18.12.17)
benim beraber kaldığım arkadaşlarım oda kapılarını hiç kilitlemediler, ben de hiç kilitlemedim ama yapsalar da garipsemezdim.
hem belki kız odasında siz görseniz "oha bu ne!" diyeceğiniz bir şeyler gizliyordur, olamaz mı :D
0
istanbul kanatlarimin altinda
(18.12.17)
Garip değil, gayet normal. Özellikle yabancı erkekler ile kalan bir kızı düşünürsek..
0
peggy
(18.12.17)
Çok normal, değil ev arkadaşlığı aile içinde bile yetişkin insanlar odalarını kilitleyebilirler.

Buna uygun atasözümüz bile var;

"kapını kilitli tut komşunu hırsız tutma"
0
John Bloor
(18.12.17)
her seyi gec disardan hirsizlara karsi bir onlem olamaz mi? cok mu zor bunu dusunmek?
0
baldur2
(18.12.17)
Çok normal. asıl senin "güvenilecek bir şey yok ki?
girip çekmecelerini mi kurcalayacağız? bilgisayarını alıp satacak mıyız? yani en kötü ihtimalle ne yapabiliriz ki?" şeklinde çok garip bir şeymiş gibi davranman garip.
0
aquarium
(18.12.17)
son derece normal.
0
prodeq
(18.12.17)
başkalarıyla yaşasaydım oda kapıma çelik kapı taktırmayı hayal ederdim, bir anahtarcıya gitmeye bakar çünkü o oda kapısı :/

bence de çok normal.
0
pinkpeony
(18.12.17)
Daha önce çok Avrupalı ev arkadaşım oldu. Kapısını kilitleyene rastlamadım. Ama şunu gördüm, hemen hepsinin daha önceden gelen ev arkadaşlığı kuralları gibi şeyleri var ve onlara uyuyorlar. Yani ne bileyim, bir tanesi yaptığı alış veriş malzemelerini dolaba koyarken kendine ayrı bir bölüm oluşturuyor ve ayrı ayrı koyuyordu. Bunu daha önceki ev arkadaşlığı serüvenlerinde görmüş, öğrenmiş ve yazılı olmayan kuralmış gibi davranıyordu. Bu ve bunun gibi şeyleri oluyor ve bence dert edilecek şeyler değiller.

Gördükleri ve başına gelen durumlardan belli sistem oluşturuyorlar kendilerine ve o şekilde davranıyorlar. Bu durum da ona benzer bir şeydir. Çok sorun yapılacak bir şey değil bence.
0
pokepoke
(18.12.17)
'birkaç aylığına moldovalı bir ev arkadaşımız var. biz 2 sap türk'ün evindeki boş bir odada kalıyor. '

bu cümle ve bu ülkede bir evde kalıyor olması zaten başlı başına kapı kilitlemek için bir sebep. Kaldı ki kendi odası istediğini yapar. Belki bir şeyini alakasız bir yerde kaybedecek ama odasından kaybolduğuna inanacak, bunu takıntı haline getirmektense kitler ve kafası rahat olur.

Gayet normal yani.
0
amelie poulain
(18.12.17)
degil. olmasi gereken. türkiye'deki aliskanlik bu sekilde degil.
0
eriksatie
(18.12.17)
Normal
0
i m cool with that
(18.12.17)
Normal
0
mutlusismankedi2015
(18.12.17)
Normal değil. Ben olsam kovarım evden.

Samimi olmadığım kimseyle de aynı eve çıkmam.
0
Delay Fuze
(18.12.17)
garip değil aşırı normal bence.
anahtar kelimeler: 2 sap türk ve moldovalı kız
0
burya
(18.12.17)
(30)

İstanbul'un sizin için anlamı nedir?

ms brownstone
Soru başlıkta. İstanbul'a dair istediğiniz şeyi yazabilirsiniz.
Soru başlıkta.
İstanbul'a dair istediğiniz şeyi yazabilirsiniz.
0
ms brownstone
(17.12.17)
Eskiden bu sehirin merkezi Turkiye'nin ender Avrupali sehirlerinden biriydi. Istiklal Caddesi, Besiktas, Gumussuyu insaniyle mimarisiyle Avrupa'dan farkli degildi. Simdi Istanbul'un bir anlami kalmadi cunku her yerini Orta Dogululastirdilar.
0
Traveller
(17.12.17)
tek kelimeyle ozetlemek gerekirse, comaristan
0
mayeskuel
(17.12.17)
iş kapısı
0
goodyes
(17.12.17)
1- Memleket. Seviyor muyum? Hayır. Çünkü max. 15 senedir burada olan insanlar Bizans döneminden beri buradaymış tavırlarına büründü.

"Sen değil... Baban, deden, onun babası..." diyene terlikle girerim. Adem'e kadar varak istiyorsanız ayrı.

2- Samimiyetsizlik. Anadolu yakasındaki birkaç mahalle dışında komşuluk geleneğini sürdüren pek yer kalmadı. Üst katında oturan aileyi aylar sonra görünce içten içe "Bu kim lan?" triplerine girip dışından güler yüz ile hal hatır soran, arkasını dönünce de hakkında bildiği tek şey üst katında oturması olan insanın arkasından desteksizce atıp tutan varlıklar türedi. Yahu sen kimsin?

3- Düzensizlik. Her yer her yerde.

4- Kıyamet simülasyonu. Yoğun saatlerde bir yerden bir yere gitmeye çalışmak yeterli. İster özel araç ile ister toplu taşıma ile. Her türlü afakanlar basıyor.

5- İhanet. Devlet büyükleri şehre ihanet ettiklerini itiraf ediyor ama asıl ihanet şehrin sakinlerinden geliyor. Çevre vergisi veriyorum bir işe yarasın kafasında olup yere çöpünü atanlar, çevre düzenlemesinden sonra kaldırımlara montelenmiş babaları söküp aracını kaldırıma park edenler, iş işten geçtikten sonra sesini çıkartanlar, yapılanı bozup daha sonra bizle kimse ilgilenmiyor diye zırlamalar...

6- Benim için en önemlisi ve sonuncusu ise NEFESSİZLİK. Nefes alamıyorum. Hala kömür yakan var, bitmek bilmeyen egzoz dumanı var, sanayi var, havalimanları var... Meteorolojik etkiler yüzünden yükselemeyen kirleticiler her sabah, öğlen, akşam ciğerlerimize doluyor. Canını seven gelmesin, imkanı olan da gitsin. Bu nefessizliği 5. maddeye de tutuşturabiliriz. İnsan eliyle yapıldı her şey.

Tüm bu yağmalamalara, zararlara rağmen hala çıkıp da İstanbul'un şurası güzel, burası tarih kokuyor, orası böyle şeker, şöyle tatlı diyen varsa sağır ve kördür. Ya da zengindir, bilemiyorum. Tarih koklamak istiyorsanız metro inşaatlarını ziyaret edin. En çok tarih oralardan fışkırıyor artık.
0
desdenova34
(17.12.17)
evim, mahallem.
0
yuto
(17.12.17)
canım şehir. Çok seviyorum.
0
eazy
(17.12.17)
ömrümün 6 senesini geçirdiğim ancak bugün yanından geçmeyeceğim şehir.
gerek güvenlik kaygıları gerekse aşırı inşaatlaşma. 2002-2008 yılları arasında istanbul'daydım. istanbul'un can çekiştiği ancak yine de direndiği dönemdi. bugün bakıyorum da çoktan meftah olmuş.
0
burya
(17.12.17)
"memleket" değil ama "ev" .

içindeki her şeyini trafiğini, pisliğini, insanlarını bile seviyorum. başka yerde yaşayabilirim ama yaşamak istemiyorum.

içinde istediğim her şeye erişim imkanı var, bu erişim imkanı için de ödenmesi gereken bedeller var. trafik, pahalı hayat, daha küçük evde yaşamak vs..

istanbulda yaşamak bir hesap işi, ne alıp ne verdiğini biliyorsan ve senin için güzel bir alışveriş oluyorsa burada yaşamak güzel.

istanbula bok atıp atıp hala burada kalan insanları anlamıyorum. (mecburi kalanlar hariç)
0
benaslinda
(17.12.17)
ilk gittiğimde açık hava müzesi demiştim,mest olmuştum gezerken. en son geçtiğimiz yaz gittim,koşarak döndüm. hala büyüleyici bir şehir ama aynı zamanda kaotik.
0
denef
(17.12.17)
Doğduğum günden beri maalesef içinde yaşadığım iğrenç şehir. Nefret ediyorum her köşesinden, sağdan soldan gelip de burasını babasının ahırı gibi kullanandan, herkeste olan "istanbulluyuz yhaa .s" tribinden ve istanbul romantizminden. Burayı seven adamın 3 gram aklı yoktur. Karmaşası, kirliliği, kültür mozaiği dedikleri şeyin kültür kusmuğu olmasından başka bir şeyi olmaması. Her yönüyle çok fazla çirkin. El mecbur katlanıyorum ama beni de ruhumu da çok yoruyor. Türkiye için de farklı düşünmüyorum gerçi ama istanbul daha bir kötü. Bir gün kurtulacağım umarım temelli <3
0
dedi ayca
(17.12.17)
18-22 yaş arasını geçirdiğim için bende yeri ayrıdır, şüphesiz çok güzel şeyler de yaşadım orada ama ne yazık ki daima aşırı kalabalık ve pis, insan yaşamına uygun olmayan lanet bir bok çukuru olarak hatırlayacağım genel anlamda. spesifik anılar dışında istanbul'a dair hiçbir düşüncem olumlu değil.

ben "ankara'yı çok sevdim" diye bas bas bağırınca insanlar şaşırıyor biraz haklı olarak. "lan ne pis hayatın varmış, iyi ki bi taşındın aq susmak bilmiyosun" diyorlar. ama bu basit değişikliğin beni mental olarak ne kadar etkilediğini (olumlu anlamda) kelimelerle anlatamam.

şehir değiştirmek insana bu kadar mı iyi gelir, her şeyi kökünden bu kadar mı hızlı zamanda çat diye değiştirir? ankaramın gözünü seveyim be heheyt.
0
der meister
(17.12.17)
benim için ayrıca bir anlamı yok, mevcut hayat standardımı ve hayat tarzımı en rahat şekilde yaşayabileceğim ülkedeki tek şehir olduğu için "uğff iğrençç" triplerine girmeden yaşayabiliyorum. 8 senedir buradayım, bana istediklerimi veriyor. metropol hayatı isteyen biri olarak, dünyanın diğer megakentlerinde de benzer sorunlar olduğunu da bildiğimden, hem her şey önümde olsun hem de sakin sessiz über medeni olsun gibi beklentilerim yok.
0
Bruce
(17.12.17)
gittikçe bozulan şehir.
0
pinkpeony
(17.12.17)
en son 4 yıl önce, konser için gittim. onun dışında bir konser bir de abimin askerlik mevzuları için uğramıştım. hayatımın hiçbir kısmında istanbul'a gitmeyi ya da orada yaşamayı düşünmüyorum. benim için fazlasıyla kalabalık, pahalı bir yer.
0
nice tnetennba
(17.12.17)
istanbul cok guzel ya. cok seviyorum sehri, trafigine ragmen, insanlarina ragmen, santiyelerine ragmen cok seviyorum. uzak kalabilme surem 15 gun, 15gunun sonunda delicesine ozluyorum, burnum sizliyor. bir sureligine tatile gitsem de ayni, birkac ayligina yurtdisina gitsem de ayni.

cok fazla aliskanligim var istanbul'a dair. ozellikle bunlari gerceklestirmeyi cok seviyorum. ornegin aliskanliklarimdan biri eminonunde dolanip bir seyler yaptiktan sonra en son sadirvanlardan birinde su icmekti. o sadirvanin kaldirildigini gordugumde gozlerim dolmustu, gozum kapali gitmistim halbuki oraya. kafami kaldirip baktigimda yerinde yeller estigini gordugumde aglayacak hale gelmistim. not: sonraki gidisimde yerine koymuslardi :)

calisma hayatina basladiktan sonra hafif uzaklastim istanbul'dan. eskiden her hafta yaptigim rituellerimi artik ayda bir anca yapabiliyorum ama o ayda bir o kadar guzel geliyor ki. dunyanin en mutlu insani oluyorum.

trafikte cok sinirleniyorum, disarda insanlara sinirleniyorum, santiye gordukce tepem atiyor ama artilariyla eksilerini yan yana yazinca artilar hala cok onde.

bir sonra yasamak istedigim sehir olarak biraz daha az nufuslu, daha rahat bir yer bakiyorum :) bir de onu deneyimleyebilmek icin.
0
fakyoras
(17.12.17)
Bir anlamı yok. Diğer şehirlerden farkı da yok. Aile büyükleri burada diye burdayım. Zaten bir süre sonra da olmam.

Trafik, gürültü, kirlilik, güven sorunu vb. şeyler yeterince kötü olan bir yer olduğu için artık 10-15 sene önceki halinden de eser kalmadı.
0
baldan kaymak
(17.12.17)
Ankara'da 11 yıl yaşadım. İstanbul'da sadece 3 aydır yaşıyorum. Ankara'da ailemin evi de güzel bir muhitteydi, İstanbul'da kendi evim de (bana göre) güzel bir yerde. Çalışmak, iş kurmak, okumak, gezmek, eğlenmek için İstanbul daha hoş bir yer. Çok kalabalık, hafta sonu oturacak yer bulamıyorum dışarı çıkınca. O kısmı kötü tabii de İstanbul'da ortalama üstü bir yerde yaşayan birinin buraya bok çukuru, pis it köpek şehir filan demesi garip. Nesi pahalı bir de anlamıyorum. Toplu taşıma, taksi, gece hayatı filan Ankara'dan iyi durumda öncelikle. Kiralar pahalı ama, evet. Geri kalan her şeyin her gelire sahip adama göre ayrı versiyonu sunulabiliyor zaten. Gayet güzel bence. Gereksiz İstanbul romantikleri olduğu gibi gereksiz anti-İstanbulcular da var. Ailem de burada olsa Türkiye'de yaşayacak daha iyi bir yer aramam açıkçası. Sabit maaşlı bir yerde çalışmam gerekmeyecek kadar zengin olursam bir gün belki Bodrum.
0
jack of hearts
(17.12.17)
Benim icin anlami tr'de yasayabilecegim tek sehir olmasi. Etraf keko dolu, trafik var falan filan ama yasayabilecgim en iyi yer yine burasi ulkede.
Ne bugun ne de bundan sonra baska bir sehre tasinmayi dusunmuyorum.
@bruce benim yerime tam olarak ozetlemis aslinda. Aynisi diyorum.
0
stavro
(17.12.17)
Ruhuma iyi gelmeyen ama içinde yaşarken bile çok özlediğim şehir. Sürekli kendimi sinirlenmiş ve İstanbul nefreti kusarken buluyorum ama bi yandan da korunabilmiş, eskisi gibi kalabilmiş yerlerini çok beğeniyorum ve çok seviyorum.

Herkesin yazdığı gibi trafiği, pisliği, kalabalığı, içinde yaşayan medeniyetten uzak insanları hiç çekilmiyor ama vapurla karşıya geçerken Galata Kulesi'ni, Ayasofya'yı ve Sultanahmet Camii'ni her gördüğümde kendimi çok şanslı hissediyorum, böyle mükemmel bir manzaraya bu kadar kolay ulaşabildiğim için ama kafamı çevirip de pavyon ışıkları ile boğaz köprüsünü ya da Mecdiyeköy'de yükselmiş çirkin binaları görünce ruhum daralıyor.

Sanırım hem romantik hem de antiistanbulcu denilen kitleye dahil oluyorum ama ruhuma gerçekten iyi gelmiyor bu şehir ve en kısa zamanda buradan kurtulabilmeyi diliyorum kendi adıma.
0
(17.12.17)
Gezmeyi çok seviyorum İstanbul'u
0
mutlusismankedi2015
(17.12.17)
Trafik ve kalabalık problemleri yüzünden yaşanacak şehir değil ama gezilecek, keşfedilecek rüya gibi bir şehir.
0
simderun
(17.12.17)
@acemi, araba kullanmayı bırakırsan saydığın dertlerden kurtulursun. öyle top mop semtlerde oturmaya da gerek yok, şişli-beşiktaş'ın merkezinde oturunca istanbul'un kaydadeğer yerlerine çoğu yerine 1 saat içinde, en uzağa 2 saatte ulaşabiliyorsun, haliyle arabaya gerek kalmıyor. uzağa gidecekem araba kiralıyorum, parkmış trafik çilesiymiş çekmiyorum. herkes dediğim gibi yaparsa trafik çilesi de kalmayacak ortada zaten...
metronun nimetlerini kullanın mesela, toplu taşıma deyince akla metrobüs gelmesine gerek yok.

sürekli dışarıda yemezsen o pahalılık da etkilemez seni ayrıca.
0
Bruce
(17.12.17)
gitmek istediğimde gidemediğim, kalmak istediğimde de kalamayacağımı düşündüğüm bir değişik şehir. burada doğdum büyüdüm, başka herhangi bir şehirde (bir tanesi hariç) bir ay bile kalmışlığım yok belki, o yüzden buradan başka bir yerde nasıl yaşanır onu da bilmiyorum. ama buradaki de yaşamak mı onu da bilmiyorum. trafik sorununu azalttığım için eskisine göre çok daha mutluyum, biraz daha seviyorum. gün içinde minik minik seviyorum da ömrümü böyle mi geçirmek istiyorum bilmiyorum.
img.discogs.com:strip_icc():format(jpeg):mode_rgb():quality(90)/discogs-images/R-4482467-1366131679-8967.png.jpg
0
haykorsamdunyaya
(17.12.17)
Benim için anlamı; hayat. Hangi ülkeye, şehire, tatile gitsem ne kadar mutlu olursam olayım en fazla 15 gün sonra özlüyorum. Ömrüm bu şehirde geçti ama halâ Köprüden geçerken hayranlıkla bakıyorum, gecesi ayrı güzel, gündüzü ayrı. Ben şanslılardanım, 15 yaşıma kadar Küçükyalı'da yaşadım, tüm mahallenin birbirini tanıdığı, tüm çocukların arkadaş olduğu, kötü insanların azınlıkta olduğu bir semtti. sonra da İstanbul’un un bir ucuna merkeze göre daha sakin bir semtine geldim. İşim olduğunda şehir içine gidiyorum ve zamanları ayarladığım için metrobüsle de trafikte kalmıyorum. Oldu ki istanbul'dan başka yerde yaşamak zorunda kalırsam o zaman bile hiç olmazsa bir mevsimi istanbulda geçirmek isterim. Sevmeyenler giderse çok mutlu olacağız bu arada, zulmetiniz basıyor, asık yüzleriniz.

"Ah benim karmaşıklığı-huzursuzluğu içinde kendine has güveni ve onca çirkinliğin içinde sonsuz güzelliği olan canım İstanbulum; tüm deliliğine rağmen her şeyiyle sevilen, bir türlü vazgeçilemeyen sevgili gibisin."
0
mslny
(17.12.17)
İstanbul bundan 7-8 yıl önceye kadar bile güzel sayılabilecek bir şehirdi. Bana göre bu şehrin batmasının en büyük nedeni inşaat sektörü. Ülkedeki mimarlar o kadar vizyonsuz ki, Osmanlının kaç yüz yıl önce yaptığı sarayları örnek almak yerine hiçbir sıfatı ve anlamı bulunmayan binaların şehrin ortasında büyümesine izin veriyorlar. Şehrin bir standardı olsa kalabalık da sorun oluşturmaz ama gerek alt yapı gerek üst yapı olarak İstanbul kesinlikle bir Avrupa şehri değil. O potansiyel vardı ama o potansiyeli yok ettiler. Zaten gelecek depremde kendi kıyametini yaşayacak. Ben seviyorum bu şehri. İleride güzel bir ilçesine taşınma fikrim de var.
0
dissendium
(17.12.17)
deprem!
0
mehmed resad
(17.12.17)
Ha evet, @dissendium gibi düşünüyorum onu unutmuşum. Mimari konusunda berbatız, nasıl o muhteşem eserlerden bu sıradanlığa dönüştüler ve böyle de kabul ettirdiler anlamak mümkün değil. Estetik yok, hayâl gücü yok, sadece oldu bittiye getirmek ve düz duvar var.
0
mslny
(17.12.17)
İstanbul'da restorana 100 mü vermek! Vov. İyi paraymış. Ankara, İzmir, Bursa gibi şehirlerde restoranlar 20 lira üstündeki harcamaları ücretlendirmiyor çünkü. Meh.. Fuzuli konuştum ironi yapayım derken. Kısaca Türkiye'deki tüm büyük şehirler farksız bu konuda. Doğma büyüme İstanbullular öbür şehirlerden daha farklı beklenti içinde olabilir tabii ama yanılıyorlar açıkçası. Mesela restoran, yemek, alkol vs. Ankara Tunalı'da neyse, Beşiktaş'ta da o. Arjantin neyse, Nişantaşı o. Bütçene göre bir yere gidebilmen için yeterince alternatif sunuyor İstanbul en azından. İstanbul'un güzelliği kaliteli yer oranının öbür şehirlerden yüksek oluşu sanki. Ankara Oran, Bilkent, ODTÜ, Çayyolu vesaire çıkar aradan, gayet standart bir Anadolu şehri olarak kalıyor geriye. İstanbul'da çok fazla sayıda kurtarılmış bölge var öbür şehirlere kıyasla. Bir de "bana göre" güzel şu yüzden dedim.. İşe 15 dakikada gidiyor, eve 20 dakikada dönüyorum. Evden spora 5 dakikada gidiyorum. Tarabya, Beşiktaş gibi zaman geçirmekten keyif aldığım yerlere yarım saatin altında ulaşıyorum. Tüm arkadaşlarım da bana yakın yerlerde oturuyor. Misafir edip ziyaret edebiliyorum sık sık. Araba kullanmayı zaten sevmediğim için toplu taşıma büyük rahatlık sunuyor bana. Stüdyo daireye Ankara'da ortalama bir yerdeki 4+1'e verilen kirayı vermek zorunda kalıyorum ama bu zaten kabul ettiğim bir kazıktı gelmeden önce. Kira cidden üzücü derecede pahalı Türkiye'nin geri kalanına göre. Ama değer mi? Kimine göre değmez, bana göre değiyor.
0
jack of hearts
(17.12.17)
Ömür törpüsü.

Evden çıktığında yürüyerek Sahile, Boğaza inemiyorsanız İstanbul'da yaşamıyorsunuz bana göre.

Ya da şöyle düzelteyim, "bu şehir sadece yürüyerek Sahile, Boğaza inebiliyorsanız çekilmeye değer".
0
John Bloor
(18.12.17)
kargaşa, kaos, arap, iç anadolu ve kürtlerin doldurduğu kültürsüz türbanlı ordusu.
0
xu
(18.12.17)
(33)

Ailemden Nefret Nefret Nefret ediyorum ! Hayatımı Mahvettiler

sucuklu yumurta
Küçüklüğümden itbaren beni ezdiler. Evet karnımı doyurdular, okula gönderdiler ama psikolojik olarak ezdiler, ego tatmin aracı yaptılar. 7-8 yaşlarımdayken yarım saat geciktim diye babam beni arkadaşlarımın önünde dövdü. O gün hissettiğim ezikliği, utancı unutamam. Eve gelen akrabalar "bu kız pısırı
Küçüklüğümden itbaren beni ezdiler. Evet karnımı doyurdular, okula gönderdiler ama psikolojik olarak ezdiler, ego tatmin aracı yaptılar. 7-8 yaşlarımdayken yarım saat geciktim diye babam beni arkadaşlarımın önünde dövdü. O gün hissettiğim ezikliği, utancı unutamam. Eve gelen akrabalar "bu kız pısırık galiba hiç konuşmuyor" dediğinde "onun yaşı 13 ama zeka yaşı 3" diye beni aşağılar, bense ölmek isterdim. Ortaokuldayken bir erkekle konuştum diye sokak önünde dövdü beni. Sonuç olarak ben pısırık, ezik, sessiz biri olup çıktım işte. Lisedeyken akran zorbalığına uğradım, onur kırıcı lakap takıldı. Her gece ağlardım için için. Dayanamayıp babama söylediğimde babam beni koruyacağı yerde, o lakapla bana hitap etmeye başladı, sonra annem, sonra abim.. Şu anda Özdeğer, özgüven namına hiçbir şey yok bende, sıfır hatta eksi. Bu çocukluk ve gençlik yıllarımın bendeki acı bir tortusu,acı bir hediyesi olarak yapıştı kaldı.

Annem babama nazaran daha iyiydi anne sonuçta, ama evkadınıydı, ilkokul mezubuydu, psikolojik baskıyı o da yaptı. Şu an 30'una gelmiş bir yetişkinim. Allah'tan tek şansım derslerim iyi oldu hep, okudum, kendimi kurtardım güya ama hayat tatsız. Hayat tuzsuz. Tek bir tane arkadaşım yok. Ezik ve özgüvensiz yetiştirildiğim için yok. Her haftasonu sabahtan akşama kadar nette vakit geçiriyorum. Sevgili zaten yok. Ezik olduğum için bana en ufak ilgi kırıntısı gösterene koşuyorum, sonuçta oyuncak ve ego tatmin oyuncağı olmaktan 1 adım dahi öteye geçemiyorum. Sevgilimin olması da hayal yani, 1 tane bile olmadı bugüne kadar. Nefret ediyorum, beni hayata bağlayan hiçbirşey yok.Ot gibi işe gidip geliyorum. Allahım diyorum neden, bana değer veren, beni pamuklara saran bir ailem olsa herşey daha farklı olurdu,neden bu aile ya neden neden neden ?? suçum neydi ??

Ailemle yaşıyorum,annem odamın düzenine karışıyor devamlı, bazı kıyafetlerimi kafasına göre çöpe atmış halbuki seviyordum ben onları giyecektim. Tartıştık. Bana lisede takılan onur kırıcı lakabı söylemeye başladı. Ne zaman tartışsak zaten annem bana lisedeki onur kırıcı lakabı söylüyor,amacı sırf canımı yakmak,maalesef bu konuyu kafaya taktığımı anlamış durumda. Çıldırdım, çık odamdan diye haykırdım, Çıkmadığı gibi bana "or.pu" dedi. Bana sen or..pusun, fa..şesin deedi. Gözüm döndü sensin or.pu dedim, dememliydim ama o lakap bana ezik sindirilmiş psırık geçmişimi hatırlatıyor. Zaten çocukluğumun gençliğimin içine sıçtılar, şimdi de 30'lu yaşların içine sıçıyorlar itinayla. Zaten annem abimi erkek olduğu için daha çok seviyor. Onu çağırdı ve abimden dayak yedim.Nefret ediyorum.nefret ediyorum. Szilerle paylaşmak istedim..
0
sucuklu yumurta
(16.12.17)
o evden ayrılıp ailenle bütün bağını kopararak başlayabilirsin.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(16.12.17)
30 yaşında, işi olan bir kadınsın. Ailenle yaşaman için herhangi bir sebep yok. En kısa zamanda ayrı bir eve taşın ve kendi düzenini kurmaya çalış. Onlarla iletişimini de minimuma indir.

Bu süreçte kesinlikle psikolojik destek almalısın aksi takdirde yaşadıkların ömür boyu senin önünü keser.
0
fragile lady
(16.12.17)
çok isterim ama yapamıyorum. bakın ezik yetiştirilmek, ezilmek, aşağılanarak büyümek öyle birşey ki, hayata karşı çok korkak oluyorsunuz. başkaları için bebek oyuncağı olan şeyleri yapamıyorsunuz ya da adım dahi atamıyorsunuz. Açıklayıcı olabildim mi bilmiyorum. Zatebn bana ev bulma vs.konularında manevi bakımdan destek olabilecek 1 tane bile arkadaşım yok.Yoksa istemem mi bu aileden kurtulmayı.
0
🌸sucuklu yumurta
(16.12.17)
@fragile kaldı zaten, bu yaştan sonra zaten ben iflah olmam ki.

ayrı ev konusunda dediğim gibi ben bir hayat korkağı oldum çıktım, ezik pasif biri oldum çıktım.
0
🌸sucuklu yumurta
(16.12.17)
Öncelikle muhakkak bir psikolojik destek alın, emin olun size çok iyi gelecektir. Sonrasında en kısa sürede o evden ayrilin. Sırf kan bağınız var diye ömrünüzü sevmediğiniz insanlarkaberaner geçirmek zorunda değilsiniz. Tamamen hayatınızdan çıkarın demiyorum zira aile, belki zamanla onlar da hatalarını anlarlar ama evden ayrılın, mesafe koyun.

Geçmis geçmişte kalmış, lakap konusunu vs de çok kafanıza takmayın. Artık belirli bir yasa gelmiş, kendinizi geliştirmiş, kendi ayakları üzerinde durabilen bir kadınsıniz.

Ama psikolojik destek almayı lütfen ihmal etmeyin.
0
fraise
(16.12.17)
Kendini iyi ifade ediyorsin ama çok da ezik değilsin bence. En azından hissettiklerini yazıya dökecek kadar güçlüsün. Ben de şu an annemle sorunlar yaşıyorum ama bunu anlatamıyorum. Asıl ezik benim. Az önce sinir krizi geçirdim.
0
for day to break
(16.12.17)
Yani evet o evde iş yürümeyecek gibi, ekonomik bağımsızlık varsa ayrı yer mantıklı.
prof. destek de gerekli olabilir denildiği gibi ama şu an alma imkanın yoksa bakış açını minnacık da olsa değiştitmeye çalışman iyi olabilir. ama ev sıkıntı.
0
passion rules the game
(16.12.17)
Ayri ev ve psikolog +1
0
chavezding
(16.12.17)
ayri eve cikma, baska sehre tasin.
0
icim urperiyor
(16.12.17)
@fraise o lakaba üzülmemek mümkün değil, onur kırıcı bir lakap, lise yıllarımı lanet ederek hatırlıyorum.Onurum gururum kırıldı, kişiliğimin geliştiği yıllarda buna maruz kaldım. Aşamıyorum bu aşağılanmışlığı.
0
🌸sucuklu yumurta
(16.12.17)
küçüklükten itibaren "sen edenemzsin, yapamazsın, beceremezsin" diye büyüttüler beni. korkuyorum işte, hayatla başa çıkamamaktan.

bir de hayat enerjisi düşük, son derece bezgin bir insanım. işyerine zor gidiyor yapmam gereken işlere binbir güçlükle konsantre oluyorum. kaldı ki ayrı ev, bir sürü sorumluluk binecek sırtıma. bu bezgin bekir, herşeyi erteleyen sonsuza kadar devamlı erteleyen biri olarak altından kalkamam gibi gelyor.
0
🌸sucuklu yumurta
(16.12.17)
30 yaşına gelmişim, paramı kazanıyorum ama bu bile bana saygı duymalarına yetmiyor. Hani para önemli ya güya. Onlara göre ben hala küçükken ezdikleri çocuğum. Benim odamı alıp kafana göre eşyalarımı atamazsın diyorum anneme, annem bunu anlamıyor. Tabi atarım diyor. Çıldırıcam. Çıldırıcam.

Bu da yetmiyor, canımı yakmak, tartışmada bana üstün gelmek için lisede bana takılan lakabı söylüyor. Bu nasıl anne ? Yanu elalemin anaları çocuklarının üzerine titriyor. O yeter k mutlu olsun diyor. İnsanlar çocukları özgüvenli olsun istiyor. Benimki de sıkışınca bana lakap takıyor. Sonra da orosğu diyor.
0
🌸sucuklu yumurta
(16.12.17)
Burada sizin yaşıtınız çok güzel insanlar var. Eminim yardımcı olmak isteyeceklerdir size.
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(16.12.17)
Hemen ayrıl tek başına yaşamaya başla korkulacak hiçbir şey yok emin ol. Şartlar durumlar iyiye gitmeden önce mutlaka kotu gider. Anne veya baba kim olursa olsun. Resti çek kendi yolunu ciz . öğrenci bir arkadaşla eve çıkabilirsiniz.
0
opitseri
(16.12.17)
30 yasinda bir kadin olarak dayak yeme ve onur kirici ithamlari yasamaya devam etme cesaretini gostermek ayri eve cikma cesaretinden daha ciddi... once bunun farkina var. Sonra tekrar konusalim..
0
lcha
(16.12.17)
Icha, benim özdeğer bilincim yok. özdeğer duygum yok. ben kendimi değersiz görüyorum.

Sadece aile de değil, istisnasız girdiğim her ortamda bunu yaşadım, yaşıyorum, istsnasız ezerler beni her ortamda.
0
🌸sucuklu yumurta
(16.12.17)
yaşayamadığın ergenliği şu anda yaşıyor gibisin. avantajın kendi durumun hakkında aslında çok da negatif olmayan ancak objektif bir durum analizi yapmışsın. farkına varmak aslında çözüm olduğunu anlamanın ilk adımı.

maddi durumun yeterli ise aileden ayrıl. belki bie ev arkadaşı ile ortak eve çıkarak çok daha düşük maliyetlerle bunu yapabilirsin. ikincisi bir psikologdan yardım alabilirsin. var mıdır bilmiyorum ama online olarka benzeri sorunlar yaşayan community ve destek gruplarına ulaşmayı deneyebilirsin.

ailenin bu tavırlarını kendi ezikliklerini yansıtma ile senin üzerinde gidermeye çalışması olarak tahmin ediyorum.

çözülmeyecek şeyler değiller. geç de kalmış sayılmazsın.
0
orpheus
(16.12.17)
Yargilamak gibi dusunmeyin, bilmedigim şeyler de olabilir ama "anlattiginiz kadariyla" para kazanıyor olmaniza ragmen bunca yıl yardim almamaniza sasirdim acikcasi. Bunlari tek basiniza aşamayacaginiz için uzmanlar var.

Ailenizden saygi gormemissiniz evet ama once kendinize saygi duymaniz ve kendiniz için bir seyler yapmaniz gerekiyor. Yardim alip da sonuc alamadiysaniz bilemem tabi. Bircok insan bu tip aileler icinde yetişiyor. Sırf duyuruda bile bunun orneklerini gorduk defalarca. Neden ben tarzinda kendine acıma savunmasi yapmak yerine harekete geçmek lazim. Bunu 30 yasinda isinde gucunde bir kadın oldugunuz icin soyluyorum. Buraya boyle açıkça ifade edebiliyorsunuz, aynisini bir uzmana da yapabilirsiniz. Evi ayirmak ve uzman yardimi almaktan baska tavsiye verilebilecegini sanmiyorum. Mutlaka düzelebilir, öyle düşünün.
0
aquarium
(16.12.17)
O zaman yeni cevap: Hocam tum sorunlarini fark etmissin ama destek almiyor aksiyon almiyorsun. Simdi bizim sana nasil bir katkimiz olsun bilemedim ki?! Doverek evden mi cikaralim? Zorla es mi bulalim? Yani bunun ucu yok, farkindaligin var ama uzgunum bi insan cozumu goruyor ama aksiyon alamiyorsa baskasi ona hicbir sey yapamaz. Sadece yaz buraya icini dok agla, aksiyon almadikca yarin yine aynisi olacak. O nedenle ozdeger farkindalik vs deme. Git efendi gibi profesyonel destegini al.
0
lcha
(16.12.17)
daha hafif düzeyde ancak yine de psikolojik baskı-şiddet gördüm, görüyorum ailemden. öğrenciyim henüz, ayrı eve çıkamıyorum, en ufak bir karşı çıkışımda ekonomik desteği kesmekle tehdit ediyorlar. çok kavga ettim ama en azından yurda çıkmayı başardım. yani tam anlamıyla kopamadım annem evde kalan eşyalarımı karıştırmış yerini değiştirmiş falan yine, haftasonları gittiğimde aynı sorunları yaşıyorum başlarda iyi olsak da.

yaşça daha küçüğüm, öneri vermek de bana düşmez ama kazancınızla en azından terapi almaya bakın, birden eve çıkmak korkutucu geliyorsa. ama ben yurda çıktığımda dahi (ki şu an beş kişiyle aynı odayı paylaşıyorum, iyi bir yurtta değilim) çok daha fazla huzurluyum. yani süper koşullara geçmediğim halde ailemin baskı ortamından uzaklaştığım için iyiyim. en azından bireysel sorunlarıma boğuluyorum artık.

değil 30 yaşımda, 20 yaşımda "çayı getirmeyi unuttuğum" için tekme yemek bile unutamayacağım şekilde beynime kazınmış durumda. ne olur yapmayın bunu kendinize. manevi destek konusunda elimden bir şey gelirse yapmak isterim. lütfen kendinizi kurtarın.
0
haykorsamdunyaya
(16.12.17)
özdeğerim yok yazmışsın ama sevgili sucuklu yumurta, bunların farkında olman ve hepsinin yanlış olduğunu, hiçbirini hak etmediğini bilmen aksine özdeğer bilincinin olduğunu gösteriyor.

adım atamaman korkmandan, ama korkmadan çık o evden ve uzak dur. saygı duymuyorlarsa duymasınlar, sen onların seni yapmak istedikleri kişi değilsin. paranı kazanıyormuşsun, ayaklarının üzerinde durursun.
0
pinkpeony
(16.12.17)
zor bir ailede büyümek kitabı da yardımcı olur.

ev bulma vs. konularında manevi bakımdan biz sana destek oluruz. sen başla gerisi akar gider.
kendi evin olunca, psikolojin düzelince bezgin bekirlik kalmaz merak etme. hatta tam tersi olur, şevklenirsin.

yazılması gereken her şey üstte yazılmış tekrar etmedim. hepsine +1
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(16.12.17)
Herkesin travmaları var, neden diye sorgulamak sana vakit kaybettirir sadece.

Ailenden ayrı eve çıkıp çok görüşmemek tek çare. Ve tabii denildiğini üzere bu süreçte ve sonrasında psikolojik destek almak.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(16.12.17)
aile ile tartışma diyince hepimiz "evden ayrıl" kısmına odaklandık, istiyorsan yap tabi bunu. Hele de 3. ev arkadaşı olarak bir eve girersen, işine de yakın bir yerde neredeyse yol paran kiranın yarısını öder.

Ama asıl odaklanman gerekeni sen daha iyi biliyorsun, özsaygı, özdeğer, kendine kıymet vermek.
İster profesyonel yardımla yap, ister Tinder'la yap bir şekilde o konuya eğil.

Her konuda kendini değersiz hissetsen de "sucuklu yumurta'yı en iyi tanıyan ve anlayan" ünvanı sende :)
Bu arada çalışıyorsan bir değerinin olduğunu her ay başında somut olarak görüyorsun,

Kendine gel,
0
michael_knight
(16.12.17)
Cevap yazan herkese teşekkür ederim. Paylaşmak iyi geldi. İnsan kendi durumunu kanıksıyor, ve hep kendini suçluyor. Duruma objektif bakabilmek zor oluyor. Sarsılmam gerekyordu.

Ayrı ev konusunu araştırmaya karar verdim. Hayat korkağıyım, evet, bilgsizim. Ayrı ev ararken nelere dkkat edilmeli konulu bir duyuru açmayı düşünüyorum hatta birkaç gün içerisinde. Değişmek istiyorum, bu bezgin, yılgın moddan kurtulmak istiyorum. Kendime değer vermek istiyorum. Beni ezenlere had bildirmek istiyorum. Ama hiçbirşey yapmadan da değişim gelmiyor. Bana dua edin, umarım başarırım.
0
🌸sucuklu yumurta
(16.12.17)
Allah yardımcın olsun. Her anlamda daha iyiye gitmen dileğiyle,
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(16.12.17)
Ben de herkes gibi o evden ayrıl diyorum. Ama tek başına eve çıkmak sıfırdan bir düzen kurmak bu aşamada senin için biraz zor olacak gibi. Ev arkadaşı aranıyor ilanlarına bakmanı öneririm. Böylece hem hazır düzeni olan bir eve çıkmış olursun hem de ev arkadaşın ile iyi anlaşırsan yakın bir arkadaşın olur. Böylece yeni bir sosyal çevre edinirsin. Ayrıca tek başına çıksan pahalı olabilecek merkezi bir yerde oturabilirsin.
0
road_tanker
(16.12.17)
Arkadaşlar kız hayattan korkuyorum diyor siz ayrı ev diyorsunuz. Ev şimdilik dursun, BİR AN ÖNCE YARDIM ALIN! Maddi gücünüz var, lütfen bunun kıymetini bilin ve kendinizi destekle beraber yenileyin! Tüm korkularınız ancak terapiyle gücünüzün farkına varmanızla zamanla eriyecek, değişiminizle aileniz bile size saygı duyacak. Yaralarınızı tek başınıza ya da bir arkadaşla atlatamazsınız, malesef ailevi travmalar paylaşmakla düzelemez, anlık hafifletir. Eğer adım atarsanız yakında çok güzel haberler okuyacağız sizden, inanıyorum=) allah yardımcınız olsun.
0
mslny
(16.12.17)
Ben ayrı bir eve çıktım rahat ettim. Her şey zor oldu, makarnayı bile yapmayı arkasındaki tarifine bakarak yapmaya başladım. İlk günler duvarlar üzerine üzerine gelir. Ama zaman varsa alışırsın. Ayrıca psikolojik destek alman da şart. Ben ancak askere gitmeden önce başlayabildim. O da birinin içine çok kapanıksın sen demesiyle. GerçeklerI psikiyatr hekimden öğrendim. Askerde de devam ettim tedaviye. İşin zor ama şans olmasa da zaman bizden yana. Onlar gidecek, biz kalacağız döngüye göre.
0
ceyhan prensi adana
(17.12.17)
her sefer benzer şeyleri yazıp burada anlatıyorsun..

hala anlamadın mı buradan sana bir olumlu dönüş olmayacağını. atılan msjlara da geri dönüş yapmıyorsun. valla kimse yemez.
0
attila
(15.02.18)
yaşayacağınız ne olabilir acaba bahsedilenlerden daha kötü? Zaten yaşanılanların olumsuzluğu fark edilmiş, istenmediği anlaşılmış. Şimdi o zaman, bunlardan kurtulmak için, hala bir şeylerin hesaplarına girmek, öyle mi olur şöyle mi olur, denebiliyorsa, anlatılanlar o kadar da acıtmıyodur. öyledir, gider o.

böyle hikayesi olan birine, "şöyleyim böyleyim dedikçe, bataklığın içindesin" derdim. Bişey değiştirmek isteyen adım atar. Ama adım atmak ve bişey değiştirmek zorunda değil kimse. Zorunlu olmadıkça da bişey yapmıyor insan.
Su yolunu bulur, derdim.
0
neynep
(15.02.18)
Aynı şeyleri yaşamışız ama başkasından duyunca hadi oradan şımarık diyesim geldi
0
her gece aç
(13.03.19)
duyuru hortlamis:)

eksiup.com

tedavi ol her seyden once. psikolojik destek sart.
0
Leonardo~Da~Vinci
(13.03.19)
(28)

bankacı olur musunuz?

kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
şubede klasik memur görevi. kafamda deli sorular.banka, iş bankası
şubede klasik memur görevi. kafamda deli sorular.

banka, iş bankası
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(15.12.17)
Olmam(mecbur değilsem)
0
cemiyetin ünlü siması
(15.12.17)
olurum neden olmayayım. mesai saati belli en azından. erken çıkıyolar. ben 7'de çıkıyordum asudasdf
0
nice tnetennba
(15.12.17)
olurum, girişin belli çıkışın belli, yatan maaş belli. ne zaman tatile gidiyosun o da belli. iş hayatın düzen içinde, kişisel hayatını da geri kalan zamanında istediğin gibi konumlandır, mis gibi iş. şimdiki aklım olsa bankacı olurdum.
0
evde liyakat kalmamis
(15.12.17)
Tanrı korusun......
0
binder dandet
(15.12.17)
yakın bir dostum yerim ben öyle sistemi deyip yıllanmış kariyerini çöpe atıp istifa etti. şu an buradan uzamanın yollarını arıyor. dışarıdan güzel olabilir, deneyimli birinden fikir almak daha doğru. girişle çıkışla bitmiyor olay.
0
bruceandwayne
(15.12.17)
diğer bankalarda olacağına burada ol, maaşı artacaktır sonuçta.
0
free bird
(15.12.17)
internette tüm bilgiler mutsuzluk,baskı,az maaş üzerine. bile bile mutsuzluğa kafa atmak istemiyorum. kendim istatistik okudum. iş bulamayınca zorda kalıp başvurdum ama bi anda sınavı geçip mülakatı geçip belge toplamaya gelince ne yapacağımı bilemedim.
0
🌸kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(15.12.17)
olmak istemezdim.
0
pinkpeony
(15.12.17)
Çok yakın iki arkadaşım (karı kocalar) iş bankasında calisiyor. Kadın olan düz memur, erkek olan bu sene sınav ile yetkili oldu. İş bankası diğer bankalara göre daha devlet kafasında. Is garantileri var, maaş zamanı belli, özel sağlık sigortaları var, tatilleri iyi. Şubeden şubeye rahatlık ya da yoğunluk değişiyor fakat maaşları düşük, sahiden çok düşük. Yukselmeleri de sınavla mümkün oluyor ancak. O sınavı kazanamazsan yıllarca yerinde sayiyorsun. Evlerine giren toplam maaş benim yurtdisindan aldığım bursa denk geliyor nerdeyse ki ben türkiye standartlarindaki öğrencilere göre yüksek burs alıyor olsam da sonuçta hiç calismisligim yok.

Başka bir seçeneğim yoksa çalışırdım ama alternatif varsa önce onu denerdim.

Edit: şimdi okudum da zorda kalıp başvurdum demissiniz, dediğim gibi maaş düşüklüğü hariç imkanlar açısından kötü değil. O yüzden bence girip başlayın; 2 ya da 3 sene sonra yetkilılik sınava girmeye hak kazaniyorsunuz yanlış hatırlamıyorsam, severseniz sınava girip yukselirsiniz yoksa başka iş bakarsınız.
0
fraise
(15.12.17)
Kardeş,iş bankası çok saygın bir kurum.Başlangıç için çok çok iyi bir pozisyon denemez ama yükselme imkanların kendini gösterirsen olacaktır.Ben başla derim, işsiz durmaktan iyidir.
0
basubadelmevt
(15.12.17)
36 ay zorunlu çalışmak zorundayım. vazgeçersem çalışmadığım her ay*150 dolar cezası var. imzayı atmadan önce farklı fikirlere ihtiyacım var.
0
🌸kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(15.12.17)
başka bir alternatifin yoksa, işe ihtiyacın varsa (ki var demekki bu soruyu sormuşsun) gayet de olunur.

bakma burada atıp tutanlara.

internette atıp tutanlara da bakma. kendi iç dünyası bok gibi olanlar, sanki herşey bok gibiymiş gibi yorum yapar. hangi bankacıya sorsan işten memnun değil. herkes kaçmanın yollarını arıyor. falan filan...

maaşın belli, çalışma saatin belli. iş bankasının şartları da ayrıca birçok bankaya göre çok iyi. iznin şaşmaz, tatilin şaşmaz. stres mi? evet stres. stressiz iş varsa söylesin o çok bok atanlar.
0
mahone
(15.12.17)
asla
0
neo
(15.12.17)
Mahone çok güzel söylemiş. Tekrarlamak istemedim ama aynı şeyleri söyleyecektim. Girin çalışın işsiz oturup ne yapacaksınız?
0
mutlusismankedi2015
(15.12.17)
Yeni mezunken bir sene iş bulamadığım için bankada çalışmaya başlamıştım. Evde oturmaktan iyidir. Çalışırken başvurmaya devam edersiniz. Sorun çıkarmadan, iyi niyetle ayrılınca tazminat konusunda da genelde uğraşmıyorlar. Şu ana kadar ayrılıp da tazminat ödeyen tanıdığım hiç olmadı.
0
boyalı kuş
(15.12.17)
Valla olunur, istenmese de olunur işsizlikten. Ben de Halkbank için girdim sınava mesela. Düz, banka memurluğu için.
0
m e b
(15.12.17)
Mobilim editleyemiyorum. Bankadan ayrıldıktan bir kaç ay sonra eski yöneticim beni çalıştığı firmaya önermişti. Bankadan ayrıldıktan sonra hiç görüşmememize rağmen hem de. Nereden ne çıkacağı belli olmuyor.
0
boyalı kuş
(15.12.17)
tabi, işe ihtiyacı olan girsin lakin burdaki düz adamların giriş belli çıkış belli, para da alıyoz hayat çok güzel tırıvırıları gerçeği yansıtmıyor. mobbingten tutta, fazla mesaiye kadar biton abuk durum mevcut. zorundaysan zaten katlanacaksın, yok değilsen zaten üçüncü dördüncü tercihin olur bu iş.
0
bruceandwayne
(15.12.17)
işsizsen tabii ki ol, işsizlikten iyidir ancak durumun vehametini 3 senelik sözleşme bile gösteriyor. adamlar o kadar emin ki bir süre sonra kaçacak duruma geleceğine, ne olur ne olmaz eşeği sağlam kazığa bağlıyorlar. bankayı geçtim, herhangi bir iş yerine sıfırdan başlayıp 3 sene aynı pozisyonda çalışmak bir başarısızlıktır. her zaman yükselme şansı olmaz ama o zaman da iş değiştirir maaşını arttırırsın. bu devirde kalmadı öyle 3-5 sene aynı şirkette çalışmak, hele ki başlangıç pozisyonları için. sorsan bankacılıkta kariyer var derler, 3 kuruşa sömürülmenin en kolay yolu aslında. yükselme hedefin varsa ya tanıdığın olacak ya da insanların üzerine basa basa yükseleceksin. denetçilik ve bankacılık kadar dışarıdan kurumsal görünen "vahşi" bir çalışma ortamı görmedim ben.

kendini bu mücadeleye hazır hissediyorsundur, azimlisindir; o zaman senin için "fırsat" haline bile dönüşebilir; sadece dışarıdan görüldüğü kadar "sağlıklı" bi ortamı olmadığını belirtmek lazım.
0
Bruce
(15.12.17)
@bruceandwayne görüşüne saygı duyuyorum, tartışma başlatma niyetinde değilim fakat düz adamlar? buraya yazanların çoğu bugün anket yapsak özel sektör çalışanı çıkar ve en az yarısı senin saydığından çok daha kötü koşullarda çalışıyordur eminim. ben daha özel sektörde çalışıp mobbing yaşamayan, stres çekmeyen, patronunun kaprisini yutmayan biriyle tanışmadım. üstelik cumartesi de çalışırsın, iş yoğun diye de çalışırsın, patronun canı sıkkındır çıkmana beş dakka kala iş kitler, sürpriz! yine çalışırsın. it gibi köpek gibi çalışırsın. hakkın olan yıllık izni rica minnet alır, hesabına yatacak parayı kuruşu kuruşuna hesaplarsın. kötü yanlarını sayacaksak kusura bakma, sade bankacılar değil tüm çalışanlar mağdur. beğenmeyip bok atmak değil, bir yerden tutunmak gerek.
0
evde liyakat kalmamis
(15.12.17)
@bruceandwayne düz adam he mi... mobbing sadece bankalarda mı var, dünyadan bihabersiniz. cumartesi yarım gün diye işe gidip full çalıştığım olmuştu. özel günlerde izin mizin hak getire. kimin koşulları daha kötü kıyaslamayın isterseniz. akşam 8'den önce evde olmuyordum.

istifa ettim tabii. kimse bol keseden sallamıyor.
0
nice tnetennba
(15.12.17)
köprüaltlarında yaşarım daha iyi.
0
khiron
(15.12.17)
@ elk fikrimce maaşı iyi, garanti iş, giriş çıkış saati belli gibi verilerle işe yaklaşan adam, üzgünüm ama esnaftan farksızdır. düz adam olmak kötü bir şey değil, eleştirdiğim şey bu verilerle sahip olunan işin iyi olduğunu düşünmek. değil işte. gördüğümü, duyduğumu söylüyorum. bende özel sektördeyim, şansınız ve azminiz varsa bu zor ve boktan dönemleri sabrederek aşıyorsunuz. adam yeni işe başlayacak, her şey çok güzel olacak deyip pembe bir tablo mu çizeyim anlamadım.

@nice dostum aynı taraftayız galiba ama sende bir heyecan var. bende bunun doğru olmadığını, ortamın dandik olduğunu ve zorunda ise çekmesi gerektiğini söylüyorum.
0
bruceandwayne
(15.12.17)
kimse işin en iyisi olduğunu düşünmüyor. eldeki seçenekler ve ülkedeki koşullara bakıldığında, diğerleri kadar rezalet olmayacağını söylüyoruz sadece. arada çok büyük fark var.
0
nice tnetennba
(15.12.17)
Ben 5 sene bankacılık yaptım geçen sene temelli istifa ettim. Kurtuldum.

Çevremde bankacı olup memnun olan Yok. Olması da mümkün değil.

Baskı, mobbing bitmiyor, bitmez. Bu da stres, mutsuzluk olarak geri dönüyor.

15-20 sene çalışıp müdür olsan üzerinde yine bölge müdürü var. Bölge müdürü olsan üzerinde müdür vs.. baskı üstten alta olduğu için mutlu olmanın yolu yok.

Ha iyi yönleri Yok mu ? Var.
Kurumsal firma. Maaşım yatar mı, SSK ödenir mi? Bayramda çağırırlar mı vs derdin Yok.

Ama artısı eksisine baktığın zaman kesinlikle önermem. Kız istemeye gidince oğlumuz bankacı lafı işe yarar belki ama yapılacak iş değil.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(15.12.17)
Mobilden editleyemedim.

Aslında beklentilerle alakalı bu.
Sizin için önemli olan iş güvencesi, tatiller vs. İse bankaya kötü denmez.

Tu kaka bi iş değil. Ama bankada adamın ruhunu alıyorlar resmen . Mobbing özel sektörde var denmiş de bankadaki kadar düzenli ve insanı ruh hastası eden mobbing hiç bir iş kolundA Yok.

15 farklı ürünün satışını yükledikleri kıza 13 ünü tutturduğunda diğer ikisi için savunma istemişlerdi.

Bankaya girecekseniz aklınıza ilk şunu sokun : banka içinde kimseye güvenme kimseye sırtını dönme . Banka kadar dedikodu dönen birbirinin arkasından iş çeviren iki yüzlü insanları bulunduran başka yer yoktur.
Fikir alacağınız Kişiler bankada çalışmış kişiler olsun. Bankacılık yapmayan adamın diyeceği laf "gir çalış işsiz durmaktan iyidir" olacaktır.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(15.12.17)
Kusursuz dostların dort ayagi vardir+1
Şubecilik yapılacak iş değil. Ben şubede olmamama rağmen bugün şu lafı duydum: “irene tam bir bankacı olmuşsun.” (Bu arada karşı taraf bunu hakaret amaçlı söyledi:) )
Daha iyi bir alternatif yok ise yapılır ama ömür geçmez. İnsanlar hasta oluyor.
0
irene
(16.12.17)
Ziraat bankasına güle oynaya girip şimdi depresyonda olan, kafasını duvarlara vuran iki arkadaşım var. Kaçış yolu arıyorlar. Bunu moral bozmak için söylemedim, içine girmeyi düşündüğünüz sistemin huzur dolu bir sistem olmadığını bir kez daha hatırlatmak için söyledim.

Ancaaak... Ülkenin koşulları belli. Ben de bir sosyal bilimci olarak içinde bulunduğunuz durumu tahmin edebiliyorum. İş Bankası'nda çalışmayayım deseniz, daha iyi bir alternatif bulmanız malesef zor şu piyasada. Maaş deseniz zaten giriş seviyesi her yerde aynı hemen hemen. Ya patron şirketinde mobbinge maruz kalıp düşük maaş alacaksınız ya da kurumsal bir şirkette. İçinde bulunduğunuz durumu değiştirmek için daha iyi bir alternatifiniz yoksa bence kaçırmayın bu işi. Elbette kötü yönleri çoktur ama bu kötülükler hemen hemen tüm kurumlarda, şirketlerde mevcut.

Dilerim pişman olmazsınız vereceğiniz karardan dolayı, şimdiden hayırlı olsun.
0
md11
(16.12.17)
(4)

Nuxe ürünlerinden memnun musunuz?

river song
şu ara yuzde elli indirimi var bazı sitelerde. la roche posay toleriane jel temizleyici ve nemlendirici alacaktım ama sordugum markanın da benzer ürünü vardır muhakkak. ona mı yönelsem, ne dersiniz?
şu ara yuzde elli indirimi var bazı sitelerde. la roche posay toleriane jel temizleyici ve nemlendirici alacaktım ama sordugum markanın da benzer ürünü vardır muhakkak. ona mı yönelsem, ne dersiniz?
0
river song
(15.12.17)
ben kullandıklarımdan memnun kaldım. ama %50 verenler genelde tarihi geçmek üzere olan ürünleri müşteriye kakalıyor, dikkat et derim.
0
pinkpeony
(15.12.17)
Nuxe un genelde banyo ürünleri ve vücut yağı gibi ürünleri güzel oluyor cilt bakım ürünleri için la roche daha iyi bence (onu yazdığınız için kıyasladım)
0
neferkitty
(15.12.17)
ben nemlendiricisini kullanıyorum, çok kuruyordu yüzüm. memnunum.
0
antikitleruhlu
(15.12.17)
nuxe'un meşhur yağlarını kullanmıştım bir ara :) baya iyiydi
0
nolmus yani
(15.12.17)
(3)

adidas ayakkabı

kozm
selamlar,adidas outlet mağazasından almış olduğum terrex boost spor ayakkabıyı 3 ay önce, sol ayak serçe parmağıma denk gelen yeri delindi.ayakkabının üst tarafı delikli.. bu yüzden aşınıp, delinmişti ve değişimini gerçekleştirmişlerdi. Aynı ayakkabı tekrar 2,5 ay sonra tekrar aynı yerden yıpranarak
selamlar,

adidas outlet mağazasından almış olduğum terrex boost spor ayakkabıyı 3 ay önce, sol ayak serçe parmağıma denk gelen yeri delindi.

ayakkabının üst tarafı delikli.. bu yüzden aşınıp, delinmişti ve değişimini gerçekleştirmişlerdi. Aynı ayakkabı tekrar 2,5 ay sonra tekrar aynı yerden yıpranarak tekrar delindi. Herşey aynı şekilde..

Fakat tekrar değişime gönderdildiğinde inceleme sonucuna olumlu yanıt veremeyeceklerini söylediler.

Ne yapmalıyım?
0
kozm
(15.12.17)
hakem heyeti
0
argent dawn
(15.12.17)
Bu tip durumlarda aynı model ayakkabıyla değiştirmeyin. Hediye çeki alın mağazadan ve başka model alın veya direk para iadesi.

Belli ki o ayakkabı hatalı üretim veya sizin ayağınıza uygun değil.

Türkiye'deki uygulamayı bilmiyorum malesef.
0
bos gezenin bos ustasi
(15.12.17)
o ayakkabıdan 3. kez aldığında tekrar serçe parmaktan delinecek. demek senin ayağına göre değil. bence iade iste ya da başka modelle değişim ama ikinci kez yaparlar mı bilmiyorum.
0
pinkpeony
(15.12.17)
(12)

Sinemada mısır

etki
Çok pahalı değil mi? 30 tl ye mısır mı olur?Bu mağduriyeti önlemek için -almamak- dışında ne yapıyorsunuz?Bardakta haşlanmış mısır mı yiyorsunuz, mısırı bakkaldan mı alıp götürüyorsunuz napıyorsunuz?
Çok pahalı değil mi? 30 tl ye mısır mı olur?
Bu mağduriyeti önlemek için -almamak- dışında ne yapıyorsunuz?
Bardakta haşlanmış mısır mı yiyorsunuz, mısırı bakkaldan mı alıp götürüyorsunuz napıyorsunuz?
0
etki
(15.12.17)
pahalı tabii, marketten 1-2 liraya mısır alıp çantaya atıp yiyoruz..
0
redeath
(15.12.17)
biz bileti alınca yakında bir markete gidip abur cubur alıyoruz. 30 lira mısıra verdiğim gün tükendiğim gündür.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(15.12.17)
Kendimiz patlatıp götürüyoruz. Bir şey diyen eden karışan olmadı şimdiye kadar.
0
peggy
(15.12.17)
Geçen sinema pinke gitmistim. 2 tl ye içecek ve patlamış mısır verdiler burası tercih edilebilir ondan sonra da arkadaşımla cinemaximuma gittim 2 adet meyve suyuna 16 tl verdim fena sikildigimi hisettim. Sinemada yanimda oturan çift çantasından çıkardı patlamış misiri
0
all girls dream
(15.12.17)
Evet çok pahalı, çok afedersin siksen vermem o parayı.

Ama konu o değil, mısır gibi yağlı ve kokulu bir yiyeceği sinema ile bağdaştıramadığım için hiç götürmüyorum. Efendi efendi filmi izleyip çıkıp gidiyorum. İlla bir şeyler tıkınmak istersem de evet dışarıdan alır götürürüm.
0
chicha
(15.12.17)
30 lira mı, oha. en son yazın büyük mısıra 11 lira verince içime oturmuştu. 20 neymiş ya. patlamamış mısırın kilosu markette 4 lira. yağı, tuzu, patlatması, ambalajı, patlatma aletinin amortismanı, tezgahın kirası, personelin maliyeti falan hepsini yüklesen bir büyük paket mısır taş çatlasın 2 lira tutar. 30 liraya satmak insafsızlık.

çare, marketten alıp çantaya doldurmak.
0
kibritsuyu
(15.12.17)
paket mısırları hiç sevmiyorum çok leş oluyorlar, çoğu sinemada da ki cinemaximum başı çekiyor bunlarda mısırlar çok pahalı. o yüzden evde patlatıp götürüyorum.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(15.12.17)
menü demek istedin bence çünkü iki cola ve bir büyük mısırın fiyatı o. yine pahalı tabii.

bir şey yemek istiyorsam patlamış mısırı büfeden alıyorum ama büfeden alacağım su, çikolata gibi şeyleri marketten alıp gidiyorum.
0
pinkpeony
(15.12.17)
sinemada milleti koku ve sesiyle rahatsız eden mısırı yiyen hıyarlara müstehak.
0
bohr atom modeli
(15.12.17)
sinemada mısır yeme adetini kim çıkardı acaba? hem kokuyor, hem ses çıkarıyor. iyi ki pahalı bence, kimse yemesin. sinemada bişey yiyiç içilmesine karşıyım.
0
elorelia
(15.12.17)
Sinemada mısır yemeye ve yiyenlere karşıyım. Çıkan ses filmi mahvediyor.
0
fragile lady
(15.12.17)
yemiyorum. çatır çutur ses çıkıyor, ne izlediğimi anlamıyorum bile.
0
nice tnetennba
(15.12.17)
(14)

yılbaşı hediye önerisi

lunedor
iş yerinde yaptığımız çekiliş sonucunda bana çıkan arkadaşı hiç tanımıyorum. Kendisi kadın, yirmili yaşlarında. Hakkında bildiğim tek şey seyahat etmeyi ve doğa yürüyüşü tarzı etkinleri çok sevmesi.Hediye limit aralığımız 20-50 lira. Yukarıda verdiğim bilgileri kullanarak ya da kullanmayarak nasıl b
iş yerinde yaptığımız çekiliş sonucunda bana çıkan arkadaşı hiç tanımıyorum. Kendisi kadın, yirmili yaşlarında. Hakkında bildiğim tek şey seyahat etmeyi ve doğa yürüyüşü tarzı etkinleri çok sevmesi.

Hediye limit aralığımız 20-50 lira. Yukarıda verdiğim bilgileri kullanarak ya da kullanmayarak nasıl bir hediye alabilirim sizce? Aklıma hiçbir şey gelmiyor günlerdir. Teşekkür ederim şimdiden herkese.
0
lunedor
(15.12.17)
güzel bir ajanda alabilirsin belki
0
111111
(15.12.17)
doğa yürüyüşü dediğin için belki outdoor baton olabilir.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(15.12.17)
Zet'ten falan keçe pasaport kılıfı alabilirsiniz. Güzel bir tumbler de olur ama pahalı kaçar sanırım.
0
whoosie
(15.12.17)
Decathlon'a gidip "aa bu olabilir aslında" dediğiniz bir şeyi alabilirsiniz
0
taktikmaktikyokbambambam
(15.12.17)
Yves rocher da ya da bu tarz kozmetikçilerde yılbaşı hediye sepetleri oluyor, güzel kokulu kremler, duş jelleri vs. tüm kadınlar sever böyle şeyleri
0
kpzlktr
(15.12.17)
Buff al, boyunluk: www.buff-tr.com
0
lcha
(15.12.17)
remzi'de seyahat gunlugu var, sahane. onu alabilirsin.
0
fragile lady
(15.12.17)
Doğa yürüyüşünü seviyorsa baton, buff gibi malzemeleri hali hazırda vardır bence.

Tanımadığım birine daha genel bir hediye alırdım ben, kupa, güzel/kaliteli bir mum, bere, atkı, bir mağazadan hediye çeki vs.
0
peggy
(15.12.17)
decathlon'dan çok güzel bir eldiven aldım kendime. soğuk havalarda eldiven giyiyor olmama rağmen dokunmatik telefon kullanabileceğim güzel ötesi bir mor renkte. :) eğer doğa yürüyüşlerini vs seven biriyse böyle bir şey hoşuna gidebilir belki.
0
vedderbaug
(15.12.17)
Buff +1

Termos kupa.
0
hair freak
(15.12.17)
Body Shop'tan kremli dus jelli hediye seti.
0
chitosan
(15.12.17)
decathlon-tchibo-kutupayisi gorulecek magazalar
degistirme karti olacak nasil olsa. en kotu degistirir.
termal corap, boyunluk, hoparlor, kulaklik, bel cantasi olabilir.
kozmetik istemezdim.
0
jimicik
(15.12.17)
decathlonda 30 liraya çok güzel forclaz eldiven var. Eldiven bi nevi sarf malzemesi olduğu için mutlaka işine yarayacaktır.
Buff da sarf malzemesi sayılır, ona da +1.

Bir de sineksekiz ajandası alabilirsiniz. küçücük, ama eminim sevecektir. Tercihen kendi sitesinden isteyin, çok güzel paketliyorlar.
0
bipolar
(15.12.17)
çok güzel öneriler verilmiş ama lütfen bağış yapma. karşındaki hediye almayı bekliyor "senin adına balinalara bağış yaptım, al bu da belgesi" çok gereksiz bir şey. herkes bağışını kendi yapsın.
0
pinkpeony
(15.12.17)
(8)

Bu çince mi, japonca mı?

denizaya
Kavanoz üstündeki;http://funkyimg.com/i/2Ajjz.jpg
Kavanoz üstündeki;

funkyimg.com
0
denizaya
(15.12.17)
çince de olabilir japonca da çünkü o karakterler her iki dilde de var (kanji). ama japonca'da 2 farklı daha alfabe sistemi var onlardan herhangi bir karakter göremedim. o yüzden çince olma ihtimali daha yüksek.
0
Ecesb
(15.12.17)
çince olduğunu düşünüyorum. çince karışık noktalıyken japonca daha yumuşak hatlı yazılar oluyor.
0
pinkpeony
(15.12.17)
japonca
0
monicapp
(15.12.17)
Koreli arkadaşta çince dedi :s herkes farklı söylüyor
0
🌸denizaya
(15.12.17)
Karakterler aynı, yumuşağı serti yok. Eğer hiragana veya katakana (japoncanın hece alfabeleri) kullanılmadıysa ayırt etmek için anlamına bakmak gerek.
0
Adramelekhh
(15.12.17)
Cince.
0
goodenuff
(15.12.17)
Cince, kesin bilgi, yayalim. 圣生迎谊 - 友协谊生新
0
cossecant
(15.12.17)
anarche
(15.12.17)
(16)

bu nasıl kardeşlik böyle?

oddyseus
babam ben 7 yaşındayken vefat etti. olaydan 3 hafta sonra kardeşi senetle kapıyo geldi rahmetlinin bana borcu vardı diye. paramız falan yoktu zor durumdaydık zaten başkasına olan borçlardan dolayı. annem ödeyemeyeceğimizi söyleyince mahkemeye verdiler. uzaktan olan birisi de değil. sürekli gidip gel
babam ben 7 yaşındayken vefat etti. olaydan 3 hafta sonra kardeşi senetle kapıyo geldi rahmetlinin bana borcu vardı diye. paramız falan yoktu zor durumdaydık zaten başkasına olan borçlardan dolayı. annem ödeyemeyeceğimizi söyleyince mahkemeye verdiler. uzaktan olan birisi de değil. sürekli gidip geldiğimmiz akrabalar bunlar. daha sonra parayı ödeyebilmek için annem beni sünnet ettirdi oradan gelen altınlarla borcu kapattılar.

hadi neyse o borçtu. alması elbet haklıydı ama ölünün üstünden 3 hafta ynei geçmiş para sıkıntısı varken yapılmazdı ama yine de kabullendi annem. ama daha sonra babamın diğer küçük olan kardeşi evlenecekti ama parasal sorunu vardı. babamın çok sevdiği bi kardeşiydi annemle de iyi anlaşırdlardı. kredi çekmek istedi ama kefil gerekiyodu. annemi kefil olarak kullandı dul maaşı aldığı için. bu krediyi çektikten sonra şehri terketti kaçtı. kefil olduğu için borç anneme kaldı. aldığımız 3 kuruşluk dul yetim maaşı da ona kesildi. 3 kardeşiz bir de. en son uydum hala şehirden şehre dolaşıyomuş birilerini dolandırıyomuş.

uzun süre bu olaylar aklıma gelmemişti hiç şimdi aklıma gelince sinirden elim ayağım titriyor. 15 sene geçti şimdi kendi işim / startupım var. paraya falan ihtiyacım yok. ama bu orosbu çocuklarını bulup döve döve öldürmek istiyorum. bu nasıl kardeşlik böyle? sevdiğim bir abim istersem o küçük olan amcamı buldurabileceğini söyledi ben olayı anlattıktan sonra. karşısına çıkıp döve döve ağızlarını burununlarını kırmamam için bir sebep var mı?

bu olayları neden unuttuğumu hatırlamıyorum bile. kuduruyorum şu an resmen oturduğum yerden.
0
oddyseus
(15.12.17)
Şöyle beterinden geçtim iki sene evvel.
Defnettik haftası dolmadı, ev sahibi babanın bize kira borcu var diye kapıya dayandı. Elden aldığı ve Borcu olmadığını bildiğimiz halde. Bir sene sonra, kirayı arttırdı, bize de fazla geldiği için çıktık, kirayı da hesaba eft yaptığım için kayıt altında buna rağmen karakola şikayet etmiş kira borcu var diye.

Mezarlıkta, bizi ailesi yerine koymadılar akrabaların hepsi kendi aralarında taziyede bulundular.
En ufak kardeşi defnedilirken gülüyordu -sansürlü sıfat- insan evladı!
Abilerinden biri gasilhane de tüm harcamaları yaptı beni bulaştırmadı amcayım ben dedi. Defnedildikten sonra ada parseli, fatura fişinin arkasına yazarak verdi.
Bizim eve baba tarafı gelmedi bile cenaze evi bizim olmasına rağmen anası olacak ölemeyesice, kendi evinde yapmış her şeyi. Tabi biz de kendi evimizde yaptık. Tamam bi yerde ikişer kere okundu herşey ama. Olsun yapılan insanlığa sığmaz.

Ben baba tarafına bilendim açtım ağzımı yumdum gözümü çıkarcı köpekler.


Yalnız değilsin.

Git vur. Döv parçala
0
antik depresan
(15.12.17)
amcan diye, kan bağın var diye saygı duy demek istemiyorum. kan bağı varmış falan hiç umrumda olmaz benim böyle pislik insanlar karşısında. madem düzgün bir işin, hayatın var, başını belaya sokma. hiç değmez. kendi pisliğinde boğulsun de, zaten böyle işlerle uğraşıyorsa bela onu er geç bulur diye düşünüyorum. boş ver.

illa o kişiye karşı bir şeyler yapmak istiyorsan bunu şiddetle çözme. madem pis işler yapıyor git şikayet et ne bileyim. ama şiddet kullanmayın.
0
thomaswantsmore
(15.12.17)
Başkasının bilmem kaç yaşına gelmiş çocuklarını siz niye terbiye edeceksiniz? Anneniz yaşıyorsa ona ekonomik olarak destek olun yeter. Birini dövmek size hiçbir şey kazandırmaz. Sadece içinizdeki öfkeyi açığa çıkarmış olursunuz. Bu yazıyla birlikte içinizdeki öfke zaten açığa çıkmış. Dövünce bir de bunun yanına suç ve pişmanlık eklenecek.
0
dissendium
(15.12.17)
tamamen farklı şehirlerde yaşıyor ailem artık tırnakları bile dokunamaz onlara. o zaman ne kadar zor durumda kaldığımızı düşündükçe çıldırıyorum. şimdi hayatlarını zindan edebilecek durumdayım ama kendimi durduramam diye korkuyorum.
0
🌸oddyseus
(15.12.17)
Büyük konuşmak istemiyorum ama ben de hep öylelerini tuhaf bulmuşumdur. İnsan yeri geliyor, hiç kan bağının olmadığı insanlarla kardeşten öte oluyor ama gerçekten kardeş olanlardan ise kazık üstüne kazık yiyor bir yandan. Yaşanılanlar elbette çok kötü ve kıyaslamak istemem ama benim de iki amcam var böyle. Babamın tam belinin doğrulduğu noktalarda çelme takmaktan başka bir bok yapmamışlar neredeyse. Babam küs artık. O bahsettiğim kişiler de tek başına, arayan veya soranları hiç yok. Arayanlar da borçlarını ödemesi için arıyorlar. Kısacası, kardeşlik bile insanların zalim olmalarına hiç engel olmuyor. Bu örnekler de bunun acı kanıtları işte.


O kazıkçıları da dövdürerek, onlara zarar vererek dertsiz başına dert açmak bence iyi bir şey değil. Bu tipler zaten en büyük cezayı sevgisizlik olarak yaşayacaklar. Şimdi olmasa dahi kafalarına dank edecek. Yedikleri hak, bir şekilde kendilerini vuracak.
0
m e b
(15.12.17)
@dissendium, bahsettiklerimden büyük olanı kanser zaten şu an. küçük olanı da 40lı yaşlarda. borcunu alanın tek yanlış ypatığı nokta zamanlamaydı ama dolandıran orosbu çocuğuna karşı içimde çok büyük bir kin var.
0
🌸oddyseus
(15.12.17)
"forgive others not because they deserve forgiveness, but because you deserve peace"
0
pinkpeony
(15.12.17)
pinkpeony, hakeden birini dövünce öyle olmuyor. burunlarıdan soludukları kanı yumruğunuzda hissedince buluyosunuz gerçek huzuru, önünüzde hareketsiz yatarken.
0
🌸oddyseus
(15.12.17)
Zor zamanlar büyük adamları yetiştirir. O adi herifler de sizin yetişmenize vesile olmuş. Bu saatten sonra bulaşmayın. Allah'ından bulsunlar.
0
taktikmaktikyokbambambam
(15.12.17)
bulaşma gerçekten. bu zayıflık ya da korkaklık değil, o seviyeye düşürme kendini. herkes ettiğini bulur, onlar da su yolunda birer testi, kırılacaklar.
0
runagain
(15.12.17)
Bi yerde görürsen dediklerini yap ama şikayetçi olursa senin için sıkıntı olur, aileni bir de bu yüzden üzersin. Özellikle arayıp bulmana gerek yok.
0
[GODDARD]
(15.12.17)
Herkesi dolandırdıysa yerini öğren polise bildir. Dolandırdığı insanlara da yerini söyle. Nefesini ensesinde hissetsin. Sen kendini riske atma.
0
insomnia
(15.12.17)
insomnia +1

sana yardım etmek isteyen abine rica et, o lavuğun yerini bulsun. daha sonra eğer dolandırdıklarına ulaşma şansın varsa ulaş ve yerini bildir g.t amcanın. sen uzaktan izleyip keyif al. risk aldığına değmez.
0
silah taciri
(15.12.17)
@silah taciri +1
0
chitosan
(15.12.17)
olanlar kötü. ama geçmiş geçmişte kalmıştır. geçmişi düşünerek ve sinirlenerek sadece kendine zarar verirsin.

şimdi elinde olan imkanlara bak ve hangi noktadan hangi noktaya dişinle tırnağınla kazıyarak geldiğini gör, kendinle gurur duy. amcaları sal, geçmiş gitmişler işte. ben olsam bana dokunmadıkları sürece ne halleri varsa görsünler derim, elin dolandırıcısı ve elin yavşağı için hiç de huzurumu kaçıramam.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(15.12.17)
Çok benzer yakın akrabalara ben de sahibim. Amca, babanne falan. Bırak boşver uğraşma
0
Delay Fuze
(15.12.17)
(2)

İnstagramdaki harika fotoları olan hesap

basubadelmevt
https://www.instagram.com/rovingmementos/?hl=trYukardaki hesabı belki takip edeniniz vardır, enfes fotoğraflar paylaşıyor.İnfosunda bahsettiği foto makinesinden aldım ben nximi elden çıkarıp.3-4 aydır bazı denemeler yapıyorum. Bu hesapta Gökçen arıkanın( eşi) fotoğrafları da var. Bu fotoğraflar hang
www.instagram.com


Yukardaki hesabı belki takip edeniniz vardır, enfes fotoğraflar paylaşıyor.İnfosunda bahsettiği foto makinesinden aldım ben nximi elden çıkarıp.
3-4 aydır bazı denemeler yapıyorum.

Bu hesapta Gökçen arıkanın( eşi) fotoğrafları da var. Bu fotoğraflar hangi lensle çekiliyor olabilir? Tahmini olan var mı? İşte aynı bu tarz çekilmler yapabilmek istiyorum insanlarla.

Fotoğrafların altında sormak istemedim,cevap alamam muhtemelen.
0
basubadelmevt
(10.12.17)
olay lenste değil post processing.

muhtemelen ps ile her fotoğrafta saatlerce uğraşılmıştır.

www.jakeolsonstudios.com
0
orpheus
(10.12.17)
bu fotoğraflar filtreli. photoshop ya da lightroom’da fazla fazla oynanmış.
0
pinkpeony
(11.12.17)
(2)

Mef Üniversitesi mi Bahçeşehir mi?

body electric
Selam arkadaşlar,Mef üniversitesinasıldır, yeni açılacak yüksek programları var bilişim teknoloji adında, gerek rektörü gerekse akademik kadrosundan ötürü çok cazip geliyor.Bahçeşehir ise yüksek konusunda daha köklü senelerdir programları var.sizce MEF'e şans verilmeli mi üstelik flipped learning im
Selam arkadaşlar,

Mef üniversitesinasıldır, yeni açılacak yüksek programları var bilişim teknoloji adında, gerek rektörü gerekse akademik kadrosundan ötürü çok cazip geliyor.

Bahçeşehir ise yüksek konusunda daha köklü senelerdir programları var.

sizce MEF'e şans verilmeli mi üstelik flipped learning imkanı da var.
0
body electric
(10.12.17)
eger okula para verilecekse bu ikisine de gidilmez, para verilmeyecekse mef.
0
ahoy kaptan
(10.12.17)
mef ne ya, apartman üniversitesi intibasında. bahçeşehir.
0
pinkpeony
(10.12.17)
(18)

Kaç kişiyle öpüştünüz? ve bir soru

neil manke
öncelikle sayı konusunda dürüst olalım, hepimiz anonimiz burada.sizden önce kaç kişiyle öpüşmüş olduğunu problem eder misiniz sevgililik müessesesinde?12
öncelikle sayı konusunda dürüst olalım, hepimiz anonimiz burada.

sizden önce kaç kişiyle öpüşmüş olduğunu problem eder misiniz sevgililik müessesesinde?

12
0
neil manke
(10.12.17)
kaç kişi olduğunu bilmiyorum. (Binlerce var playboyum anlamında söylemiyorum gerçekten önemsemedim.) Hayır etmem.
0
new day new life
(10.12.17)
dört ya da beş.

takılmam çok, herkes bizim gibi değil ki millet sultanbeyli hızlısı.
0
der meister
(10.12.17)
0

Etmem.
0
hayirsiz
(10.12.17)
sakızla öpüşme denemelerimiz sayılıyorsa, bir kez denemiştim. Pek bi'şey anlamadım.

Onun dışında hayatımdaki hiçbir insana geçmişe yönelik şeyler sormam, ama alternatif yollarla öğrenirsem de ister istemez problem ederim. Maalesef.
0
mete kudur
(10.12.17)
çok kişi ise kıl olurum ne yalan söyleyeyim.

ve 0 (sıfır)
0
thomaswantsmore
(10.12.17)
Ederim tabiki. Herkesle normal öbüşsün benle french kiss.
0
soyut park
(10.12.17)
(bkz: dudağından mı öpmüş)
1-) 6-7
2-) manyak mıyız biraz?
0
erci
(10.12.17)
20 civari
0
baldur2
(10.12.17)
Teknik olarak aslında senin dudağımdaki atomlarla, karşı tarafınki birbirine dokunmuyor. O nedenle sorun olmaz. Ama yok atom çarpıştırmışlarsa beraber zoruma gider.
0
bos gezenin bos ustasi
(10.12.17)
Kendim için sayı vermeyeyim de karşı tarafınkini de sorun etmezdim. Öpüşme sayısı mi kaldı ayrıca seks partneri sayısının bile problem edilmediği bi devirdeyiz.
0
elorelia
(10.12.17)
3.
0
vasilias
(10.12.17)
hepimiz de anonim değiliz burada.

sevgililik müessesesinde, bir kişiyi sevgilin olarak kabul ediyorsan onu zaten geçmişiyle kabul edersin. geçmişini bilerek sevgili olduğun kişiyle aranda tabi ki böyle bir problem olmaz. olamaz.
0
papazi dovdurmeyecektik
(10.12.17)
1

250 kişi değilse etmem. Bu arada buçuklu öpücük nasıl oluyor ? Bu tarkanın hip klibindeki gibi olunca bibuçuk mu sayıyoruz ?

Aslında soruyu seks olarak değiştirsek buralar karışır
0
EasyTiger
(10.12.17)
Normal dozdaki öpüşmeyi severim. Eğer karşımdaki "öp beni yha" falan demezse tabi. Sayıyı bilmiyorum, sorun etmem, edeni öpmem.
0
Tears of Devil
(10.12.17)
1
0
pinkpeony
(10.12.17)
7 kişi.

Dert etmem çok absürd bir sayı olmasığı sürece.
0
bigcaptain
(10.12.17)
Problem etmem.
7 kişi
0
mutlusismankedi2015
(10.12.17)
kediler kişiden sayılıyor mu? jsjfjdd öbüşmek sayılıyor mu ya ortaokul muhabbeti tam. nereye düştüm.
0
nice tnetennba
(11.12.17)
(3)

Bir kitap soruyorum- kapağında "öpücük" tablosu var

benaslinda
SelamlarGeçende dnr da gördüm kapağında the kiss tablosu vardı içinde psikolog fln var bi buldurun be kimin kitabı bu?
Selamlar

Geçende dnr da gördüm kapağında the kiss tablosu vardı içinde psikolog fln var bi buldurun be kimin kitabı bu?
0
benaslinda
(09.12.17)
Art Book-Klimt ?
0
soyut park
(09.12.17)
alakası yok gibi ama?

Yokuş Aşağı Portakallar
Zeynep Uzunbay

www.idefix.com
0
pinkpeony
(09.12.17)
ikisi de değil maalesef :(
0
🌸benaslinda
(10.12.17)
(24)

Bir canta begendim, 700 tl

balpolen
1000 kusurden dusmus, DKNY. Her yerde kullanilabilecek, siyah, klasin bir canta. Bi taraftan diyorum ki, o paraya baska seyler alirsin bosver, bi taraftan da diyorum ki, 10 senedir calisiyosun, bi tane boyle bir cantan olsun. Napayim, bir cilginlim yapip alayim mi?
1000 kusurden dusmus, DKNY. Her yerde kullanilabilecek, siyah, klasin bir canta. Bi taraftan diyorum ki, o paraya baska seyler alirsin bosver, bi taraftan da diyorum ki, 10 senedir calisiyosun, bi tane boyle bir cantan olsun. Napayim, bir cilginlim yapip alayim mi?
0
balpolen
(08.12.17)
DKNY her yerde çakması olan bir marka değil mi ya, 700 lira verip sokakta herkeste görmek istemezdim şahsen. alma.
0
evde liyakat kalmamis
(08.12.17)
(bkz: o paraya öküz alırız)

ben olsam almazdım. paran fazlaysa at kenara dursun. altın, döviz vs al.
0
idexo
(08.12.17)
Biraz daha ekle LV al. Beni dinle.
0
perfectum
(08.12.17)
Ali den al bence. Gayet orijinal duruyor ürünler :)
0
mezarkabul
(08.12.17)
Düşünen insan en sonunda amaaan diyerek alır, oysa yapılması gereken şey düşünüyorsan almamalısın.

*düşünmek kelimesini eylem olarak değil durum olarak kullandım.
0
mete kudur
(08.12.17)
o paraya her yerde kullanılacak ürün alınmaz,
senin para harcayasın gelmiş, mont al o paraya önümüz kış dötün donar valla.
0
dedim dedim de kime dedim
(08.12.17)
700 liralık çantayı bırak beğenmeyi,bakamam bile ben.bir çılgınlık yapıp alsam,başına bir şey gelir diye kullanamam. empati kuramadım,yere batsın dar gelirlilik :) alma arkadaşım,tatile git :)
0
denef
(08.12.17)
Çanta ve ayakkabıda böyle şeyler önemli. 700 lira bir şey değil. 10 yıldır çalışıyorsam bir tane böyle çantam olsun diye düşünsem ben direkt chanel ya da gucci alırdım ama yurtdışında indirim zamanı vs türkiye fiyatları arasında çok fark var.

Dkny alma üzerine ekle lv al +1
0
jazzabel
(08.12.17)
Yazık günah bence ya. Bi çantaya o para verilmemeli diye düşünüyorum ben
0
mutlusismankedi2015
(08.12.17)
kendin için sık böyle şeyler yapmıyosan al. 182 dolar o çanta şu an bi şey değil yani biz fakiriz genel :( alırsın da 10 sene de kullanırsın sonra taş gibidir bi şey olmaz muhtemelen. ama modellerden markalardan çok anlamıyorum çanta konusunda üstüne koy başka bir şey al diyenleri de değerlendirmek lazım.

ayrıca, bunu almasan bu ay içinde yemeye içmeye gidecek o para %100. hava olacağına çanta olsun markete 2 kere daha az girersin.
0
freya
(08.12.17)
çantaya bu parayı veren insanın akıl sağlığından şüphe ederim ben. eşyalarla/markalarla bu kadar bağ kurmak hep ruhlarında ki bir boşluğun üstünü örtmek gibi geliyor bana.

the best things in life aren't things.
0
Phoebe
(08.12.17)
dandik çantalar bile 300-400'den başlıyor. 700 çanta için fazla değil.
0
pinkpeony
(08.12.17)
bir kadının en önemli aksesuarının gülüşü olduğunu bilmeyenlerin aldığı çanta.

ay :/
clipartbarn.com
0
Bruce
(08.12.17)
700 lira 200 dolar bile değil. Ciddi fakirleştik. Derimod'daki poliüretan çantalar bile 300-400'den başlıyor gerçekten.

Soruna gelince:
DKNY çantaya ben de vermezdim.
Michael Kors'a da vermezdim mesela. Çok bilindik, çok göz önünde, sahtesi çok.

Mansur Gavriel +1 ama ilk çıktığı zamanlarda 1500 liraydı. Dolarla fırlamıştır.
Furla olabilir. İndirimde tabi. Yoksa etmez bence o fiyatlar.

Diğer markalar daha pahalı. 3-4 katına çıkman lazım.
Sen bilirsin ya.
0
Lim5
(08.12.17)
@maleficent Bu kadin 10 yili askindir calisiyor maasinin bir kismini eklese alabilir bence. Ayrica birikimi varsa ustune yine ekleyebilir birikiminden.
0
perfectum
(08.12.17)
belki aradığın çanta veya daha güzeli buradadır:

www.modacruz.com
0
michael_knight
(08.12.17)
Olay zaten bütün kıyafetlerim eşyalarım marka olsun değil ki. Kapitalizmden girilmiş akıl sağlığından çıkılmış. Gidersin bir tane düzgün ayakkabı, çanta alırsın uzun süre kullanırsın. 10 tane indirimden ucuz mal alacağına 1 tane düzgün alırsın ve biter sonra kafan rahat.
0
jazzabel
(09.12.17)
Bana da kirk yilda bir kullanilacak gece elbisesi veya ayakkabiya cok para vermek fazla geliyor, onun yerine o parayla her gun kullanabilecegim gundelik bir kiyafet alirim, cok sik kullanirim. Lv ya da gucci olmasi onemli degil, bu cantayi da markasi icin begenmediginizi varsayiyorum, 700 tl de bir canta icin cok asiri bir fiyat degil, bu kadar icinizde kalacaksa alin.
0
lallala
(09.12.17)
ya seni tatmin edecekse mutlu edecekse al gitsin herkesin zevki kendine.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(09.12.17)
Bir erkeğin birkac bin liraya kol saati almasi normalken çantaya 700 lira vermek neden bu kadar garipseniyor ki ? Benim icin onemli olan gelirinle alacagin cantanin orantili olmasidir. Yani maaşının yarisini cantaya vereceksen saçma ama maddi durumun iyiyse istersen 2 bin liraya canta al. Senin bileceğin iş.
0
aquarium
(09.12.17)
babana falan aldir. bakamayacaklarsa yapmasalardi.
0
imnotsureabout
(09.12.17)
Alın! birkaç yıl sonra parçalanacak kıytırık markalar sezonda 300-400den aşağı değil. Ömürlük ve klasik kalite bir çantayı beğendiysem ve de param varsa alırdım. Bi tek maykıl kors a param olsa da vermem, cılkı çıktı.
0
mslny
(09.12.17)
şimdi çantaya 700 de verilir 1700 de.
ama DKNY çantaya verilmez. Tabii çantayı da görmek lazım ama önyargılıyım.
0
sagin
(09.12.17)
alma
0
yüzyıllık yalnızlık
(10.12.17)
(10)

Nasıl aşık oluyorsunuz?

valarmurgulis
Merhabalar, bayadır düşündüğüm bir sorunum var. Aşık olamıyorum. Ergenlik dönemini saymazsak bir kıza karşı çok çok etkilendiğim olmadı. Çıktığım kızlarla belki zamanla olur diye çıkıyorum ama bir türlü olmuyor. Siz nasıl aşık oluyorsunuz? Ne tavsiye edersiniz?
Merhabalar, bayadır düşündüğüm bir sorunum var. Aşık olamıyorum. Ergenlik dönemini saymazsak bir kıza karşı çok çok etkilendiğim olmadı. Çıktığım kızlarla belki zamanla olur diye çıkıyorum ama bir türlü olmuyor. Siz nasıl aşık oluyorsunuz? Ne tavsiye edersiniz?
0
valarmurgulis
(07.12.17)
İlk görüşte. Beklentilere sahipsen o beklentileri karşılayan biri karşına çıktığında sistem seni yönlendiriyor.
0
dissendium
(07.12.17)
aşık olmuyorum.
0
pinkpeony
(07.12.17)
oldum,bir daha olacağıma inanıyorum. başka bir duyuruda da yanıtlamıştım bu soruyu. ben basit bir ayracı görünce aşık oldum en son. normalde çok gülerim,gülünecek bir şey varsa kaçırmam. ama o'nun dediklerine saatler sonra bile "hey allahım ya" diyip gülüyorsam,o salak sırıtışı suratımdan uzaklaştıramıyorsam aşık olmuşumdur. aşka çok derin anlamlar yüklersen ulaşamazsın,aşk aniden gelir,zamanla da biter.
0
denef
(07.12.17)
Beklentilerle alakalı. Kolay mutlu olan, kolay gülen kişi kolay aşık olabiliyor bence.

Önce ya ne güzel zaman geçiyor birlikteyken diyorsun, sonra olmadığı zaman nerelerde, napıyor, gelse de/arasa da konuşsak diyorsun.

Sonra o gülsün diye konuşuyor, mutlu olsun diye anlatıyor, Sevinciyle seviniyor, üzüntüsüyle üzülüyorsun.

Bunları toplayınca da aşık olmuş oluyorsun.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(07.12.17)
Olma işte en güzeli
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(07.12.17)
Aradığım cevap yok maalesef. Ne aradığımı da bilmiyorum. Terazi burcuyum ama çok dengesiz biriyim. Görüp beğendiğim birini 10 dk sonra beğenmeyebiliyorum. Çok kolay sıkılıyorum. Rol yaparak da seviyormuşum gibi yapamam.napıcam bilmiyorum.
0
🌸valarmurgulis
(07.12.17)
İlk görüşte zank diye. Sonra da unutamıyorsun zaten hiçbir şekilde.
0
ssiradanbirigibi
(07.12.17)
bir anda olan hoşlanma bence. ilişkide olduğun kişinin doğru kişi olduğunu anlıyorsun ve genelde ufak şeyler oluyor oluyor, arada istemsizce söylediği onun genellikle hatırlamadığı ama benim kafama takılan sözleri ve hareketleri olabilir.
0
Apocalypse
(07.12.17)
ben çok oldum özellikle ergenlikte. şöyle bir şey oluyor mesela sıradan birini görünce onun yanında nasıl olduğunun, nasıl göründüğünün hiç bir önemi olmuyor, kalbin öylece duruyor yerinde. ama aşık olduğun kişiyi görünce acaba nasıldım o beni nasıl gördü gibi sorular oluyor beyninde ve heyecandan elin ayağın dolaşıyor.
0
for day to break
(07.12.17)
olmuyoruz.
0
binder dandet
(09.12.17)
(11)

Baskasinin ketcabini kullandim

yuzır
Selamlar, Ben ortak kullanimli mutfagi olan bir yurtta kaliyorum. Aksam yemek hazirlayacaktim ve mutfakta kimse yoktu. Normalde ketcap tuketmem ama dun yemegin yanina spagetti yapmistim ve canim ketcapli yemek istedi. Ama ketcabim yoktu. Neyse ben tabagima spagetti koyarken biri geldi mutfaga. Naber
Selamlar,

Ben ortak kullanimli mutfagi olan bir yurtta kaliyorum. Aksam yemek hazirlayacaktim ve mutfakta kimse yoktu. Normalde ketcap tuketmem ama dun yemegin yanina spagetti yapmistim ve canim ketcapli yemek istedi. Ama ketcabim yoktu. Neyse ben tabagima spagetti koyarken biri geldi mutfaga. Naber nasilsin konusuyoduk, sonra ben de “ya ketcabin varsa kullanabilir miyim” dedim. O da aa yok ama domatesim var dedi. (Elindeki kapta da seker domates vardi). Ben de yok tesekkur ederim bende de var dedim.

Sonra “aa ama X’in ketcabi var, onu kullanabilirsin” dedi. Ama mutfakta herkesin dolabi ayri. Ve x onun hicbir seyi degil. Hepimiz sadece kat arkadasiyiz. Ben de “yok yaaa benim pesto sosum var onunla yiyeyim ben” dedim. O da “yok yok alabilirsin cidden” dedi, o sirada cocugun dolabini acmisti, ben zaten ketcapla yemek istiyorum beni resmen gunaha davet ediyordu. Sonra “yok yok sormadan alirsam kendimi kotu hissederim” dedim ve kendi dolabimi acip pesto sosumu cikardim, kasik aldim cekmeceden. Bu arada gidip x’e neden sormadin derseniz, yaklasik 30 dakika once onu yurttan cikarken gordum arkadasiyla. Neyse o sirada kiz cocugun dolabindan ketcabi cikardi ve yaa x zaten hep benim bir seylerimi kullaniyor, bir sey olmaz tamam buraya birkac tane domates birakayim dedi ve ketcabi bana verip domates koydu. Ve evet dayanamayip tamam o zaman, dedim ve ketcabi spagettime dokmus bulundum. Kiz dedi ki, x bir sey derse butun sorumlulugu ben alirim, onemli degil. Ama icim cok rahat etmedi.

2 saat sonra fln mutfaktan bir sey almak icin cikmistim. O sirada baska bir kiz ve x yilbasi icin kata sus yapmislar. X bana donup dedi ki, hey, yuzir! Suslemeleri nasil buldun, ben de cok begendiim cok guzel olmus fln dedikten sonra ketcapla ilgili hicbir sey demeden odama gittim. Ama simdi vicdanim rahat degil. Acaba cocuga ketcabini kullandigimi soylesem mi? Muhtemelen ketcabini kullanmami hic sorun etmeyecek ama gizli gizli kullandim ve eger mutfakta birinin bir seyi kaybolmus olsa akillarina hep ben gelebilirim. Napayim?

Tesekkurler, iyi gunler
0
yuzır
(06.12.17)
Allahım, ince düşünmekten öleceksiniz herhalde.
Tamamını veya çok büyük kısmını kullanıp bitirmediğiniz sürece çok da mesele edilecek bir şey değil bence. Mutfakta karşılaştığınız bir başka zamanda "ya ben geçen gün kullandım, kusura bakma, sen de burdan alabilirsin lazım olursa" falan derseniz sorun olmaz sanki.
0
sopiro
(06.12.17)
bence ince düşünmek değil bu. başkasının dolabından bişey alıp kullanmak yanlış. kullanmamak olması gereken bişey zaten. yerinde olsam laf arasında söylerdim. bi daha da yapmazdım. belki hastalık derecesinde takıntılı, belki hoşlanmıyor...
0
elorelia
(06.12.17)
Laf arasında söylersin. Zaten hastalık derecesinde takıntılı bi tip olmadığı sürece bişey olmaz .
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(06.12.17)
mesele ketçap değil. izni olmadan başka birinin dolabından bir şey almak.

hatta dolabı açmak bile yanlış.

aradaki kişi dolap sahibinin çok yakını da olsa, hiç tanımıyor da olsa açıp vermesine izin vermemeniz gerekirdi.
0
eeb
(06.12.17)
mahremiyet, mülkiyet...vb kavramlar çok kıymetli. ama bu kavramların uygulamasında önce bir çizgi vardır. o çizgi geçildiğinde ihlal edilmiş olması maalesef büyük zarar verirken o çizgiyi geçmemek için durmak da bazen işleyişe co mak sokar.

ortak alanda, kilitsiz bulunan bir dolap. zaten oraya eşya bırakan herkes (hoş ya da degil) bir şekilde malının sorumluluğunu ortaya bıraktığını ve bunun bir şekilde ihlal edilebileceği ihtimalini göze alıyor. böyledir ve böyle olmalıdır. bu herkes birbirinin dolabını yağmalasın demek olmadığı gibi kimi anlarda paylaşımı da yok sayarak kimse kimseye dokunmasın demek değildir.

burada "hüsnüniyet kurali" uygulanır.

yani yapılan eylemin amacı karşıdakini huzursuz etmek değilse, niyet kötülük içermiyorsa karşılıklı nezaket kuralları çerçevesinde kişiler eyleme karşı tepki verirler.
toplumsal hayat buna denir. kalabalıklarda herkes mahremiyet alanını keskin çizgilerle çizerse bir sure sonra çarpışırlar. ama esneklik sağlamak basarilabilirse yumuşak geçişlerle sonsuza kadar bir devinim elde edilebilir.

özet geceyim;
gidip kapisini çalın. dün ketçap lazım oldu, sen yurtta olmadigin icin soramadim, izinsiz seninkinden biraz kullandım. yerine de bir kaç domates bıraktım. umarım yanlış yapmamisimdır? kusura bakma... deyin.
eşyasının kullanıldığını bilsin.
rahatsız olacaksa "bir daha yapma" deme şansı olur. bir daha yapmazsınız.
değilse zaten afiyet olsun der.
0
strawberry first
(06.12.17)
hiç yurtta yaşamamış insanların bu soruyu cevaplaması biraz zor bence.

lisede yatılı okumaya başlamış biri olarak şahsi fikrim, ketçap biten bir şey olmadığı için sorun değil. yurtta yaşayan insanlar böyle şeyleri tolere edebilirler, etmeliler. odanı bir yabancıyla paylaşıyorsun, ketçabını mı paylaşmayacaksın. hem bak x de diğer kızın yiyeceklerini kullanıyormuş zaten.

x'in bir adet elması olsaydı ve senin canın elma çektiği için onu yeseydin bu sorun olabilirdi. adam belki geceyarısı acıktığında yemek için ayırmış o elmayı. ama ketçaptan bir şey olmaz çünkü bitirmemişsin. istiyorsa defalarca tekrar kullanabilir.

he sorun dolabı karıştırmış olmaksa, sen dolabı karıştırmamışsın başkası orada ketçap olduğunu biliyormuş ve sana göstermiş.

diğer yandan, sana "hey, yuzir! suslemeleri nasil buldun" diyen, bu yakınlıktaki bir insanın ketçabını izinsiz alman da sorun yaratmayacaktır. ama madem bu kadar takıldın, ketçabı kullandığını söyle, olayı da anlat ne olacak. hem için rahatlar hem de muhabbet olur işte uzun uzun anlatırsın bize de anlattığın gibi. "aslında spagettimi pesto sosumla yiyecektim, işte diğer kız beni çok gaza getirdi, ama ketçabın yerine domates koyduk, hem daha sağlıklı" vs vs uzat işte. hatta diğer kız da yanınızda olursa geyik muhbbete döner bir süre sonra.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(06.12.17)
ketçap çok zor bitiyor zaten, bozuluyorlar. benim ketçabımdan kullanılsaydı hiç rahatsız olmazdım ama gidip domateslerim yenilseydi hoşuma gitmezdi. bence problem yok. söylersin, olmadı bir ketçap alırsın.
0
pinkpeony
(06.12.17)
Sevgili yuzır mahremiyet denilen tek dişi kalmış canavarı çiğneyip hala aynaya bakabiliyor olman bile çok şaşırttı beni. Sen adamın ketçabını al dop dop spagettine sık sonra nam nam ye ondan sonra vay efendim adamı gördüm ketçabını sıktım demedim. Nasıl güzel miydi bari bu mahremiyetin tadı, mutlu musun şu an? Doydun mu HA DOYDUN MU! Zavallı x ketçabının nam nam götürüldüğünden habersiz hala süslemeler de güzel olmuş diyor, acıdım adama :((((

alskdaskdjsadjksajdsa ya nolacah ya, ben de yurt arkadaslarımın şekerlerini hüpletiyorum bazen sonra şekerini aldım canım diyorum (ama bazen xD), çayıma atıp çın çın çın karıştırıyorum, bazen kaymağımın üstüne döküp gömüyorum, bi şeker alamadım napiim gerizekalı şok market 5 kiloluk şeker satıyor, napcam ya 5 kilo şekeri. Memleketten biber getirip verdim birisine mesela, o da benim biberleri yiyor.

Çok içine battıysa kuru kuru diyemem dersen, mini mini kapkekler yap ver, verirken de böyle böyle oldu dersin :D Bence böyle şeyler hiç önemli değil, raadol.
0
ekaterina
(06.12.17)
orası beytepe di mi?
0
beyteper canavari
(06.12.17)
biri benim dolabımdan izinsiz bir şeyimi alsa ve hiç açıklama yapmasa kızarım ve o kişi gözümde biraz hadsiz gelir, ya da onun beni ciddiye almadığını düşünürüm. ama almışsa ve bunu bana bildirmişse hiç önemsemem.
0
for day to break
(06.12.17)
Çocuğa ketçabını kullandım geçen gün, kendimi kötü hissettim habersiz olduğu için. Umarım sorun olmaz de.

@blue serenity Kız ketçabı olmadığı için başkasınınkini alıyor. Sonra o kişiye yeni ketçap alıp dolaptaki ketçabı çöpe atıyor. Hangi yetkiyle? Yenisini alınca eskisi üzerinde hak sahibi mi oluyor? Resmen ziyan. Diş fırçası, tıraş bıçağı gibi kişisel bir şey değil. Ketçap altı üstü. Ne çöpü ya.
0
Lim5
(06.12.17)
(14)

Neslişah Alkoçlar güzel mi sizce?

iwasbornonamountainside
Sizce güzel mi, standart mı yoksa çirkin mi? 10 üstünden puanlamaya karşıyım ama isteyen puan da verebilir.
Sizce güzel mi, standart mı yoksa çirkin mi? 10 üstünden puanlamaya karşıyım ama isteyen puan da verebilir.
0
iwasbornonamountainside
(05.12.17)
Standart.
Şimdi bakınca güzel değil diyemiyorum ama yolda görsem "aa ne güzel kadınmış" demem.
0
mutekebbir
(05.12.17)
Güzel değil bence.
0
ms brownstone
(05.12.17)
ortalama
0
acckr
(05.12.17)
çirkin değil. güzel de değil. yani sadece fiziksel olarak değerlendiriyosak bence bi albenisi yok.
0
elorelia
(05.12.17)
Değil. 3/10.
0
dissendium
(05.12.17)
güzel.
0
nickini degistiren yazar
(05.12.17)
Bence guzel degil ama cirkin de degil. Bakimli.
0
dedim ben sana
(05.12.17)
çekiciliği var ama estetikten sonra daha bi hitap eder oldu :))
0
red hot chili
(05.12.17)
o kadar estetiğe, bakıma, spora rağmen hayır. çirkin diyemem ama güzel de değil.
0
pinkpeony
(05.12.17)
güzel ama ortalama.
0
runagain
(06.12.17)
çirkin.
0
tughan
(08.12.17)
6/10
0
kediyiyenpiskopatfareyimben
(08.12.17)
Vasat, 5/10 falan
0
doxanikee
(07.07.18)
Ondan güzel çok kişi var; hele annesi ve anneannesiyle karşılaştırınca çirkin ama genelde güzel bbce, fena da değil. Eli yüzü düzgün, bakımlı ve cici.
0
aychovsky
(07.07.18)
(20)

evlenme kararı

make a wish
26 yaşında erkek kişi ve 30 yaşında hatun kişi 8 aydır birlikteler. 3 ay önce hatun kişi iş nedeniyle başka şehre taşındı ve bir süre sonra sevgilisi de yanına gitme kararı aldı. iş bulabilirse taşınacak ve birlikte yaşamaya başlayacaklar. ilişkileri gayet güzel gidiyor.ancak şöyle bir sorun var ki
26 yaşında erkek kişi ve 30 yaşında hatun kişi 8 aydır birlikteler. 3 ay önce hatun kişi iş nedeniyle başka şehre taşındı ve bir süre sonra sevgilisi de yanına gitme kararı aldı. iş bulabilirse taşınacak ve birlikte yaşamaya başlayacaklar. ilişkileri gayet güzel gidiyor.

ancak şöyle bir sorun var ki kadın "artık yaşım geldi" kafasında ve yakın bir gelecekte evlenmek istiyor. erkek ise bunun çok ciddi bir karar olduğunu ve bu kararı almak için henüz erken olduğunu düşünüyor. ilişkilerinin bu halinden memnun ve belki birkaç sene daha böyle devam etmesinde bir problem görmüyor. ama kadınla beraber yaşamak için işini, yaşadığı şehri değiştirmeyi göze alıp evliliği düşünmek için erken demesi kadına kırıcı geliyor.

yaş farkı nedeniyle konuya çok farklı bakıyorlar ve bu durum iyi giden bir ilişkiyi zedelemeye başlıyor. böyle bir durumda taraflar için doğru tutum nedir?
0
make a wish
(04.12.17)
Ayrılmak.
0
roket adam
(04.12.17)
Ya evlenirler ya da tez vakitte yollarını ayırırlar. Kimsenin kimsenin zamanından çalmaya hakkı yok.
0
devilred
(04.12.17)
26 yaş küçük olabilir ama evlenmek isteseydi 26 yaşında da evlenirdi. kim ne derse desin, yaşlar çok uyumsuz.
0
pinkpeony
(04.12.17)
konuya çok farklı bakacak bi yaş farkı yok aralarında. 20-30 olsa neyse.

kaldı ki kadın hemen evlenelim demiyor. yakın gelecekte diyor. adam bunu bikaç sene diye öteliyor ki kafasındaki sene en az 3tür bence.

böyle zamana bırakalım adamlarından gına geldi. aynı eve giriyosan az da elini taşın altına koyacaksın. muti +1 diyorum.
0
elorelia
(04.12.17)
Evlenmenin beraber yaşamaktan bir farkı olduğunu sanan bebelerle zamanını kaybetmesin kadın. Yeni şehir yeni sevgili en iyisi.
0
inawen
(04.12.17)
Şehir değiştirmek, iş değiştirmek, birlikte yaşamak...
Bunları göze alıyor ama bir imzayı mı göze alamıyor? Saçmaymış.
Yaş farkı yok denecek kadar az bu arada, yaşla ilgili bir sorun olduğunu düşünmüyorum ben ama erkek tarafının kafası karışık biraz herhalde tez zamanda toparlar umarım.

Düzeltme: Zamanı algılayamamışım ben hatta okurken uzun ilişkiymiş falan diyorum ayı yıl diye kurdum herhalde.
Ayrılsınlar, erkek tarafına da hak verdim şimdi.
0
mutekebbir
(04.12.17)
4 yaş fark değil. Duyan da 15 yaş sanacak. Erkek seviyorsa evlensin. Kız haklı.
0
dissendium
(04.12.17)
bir süre birlikte yaşamak sonra evlilik konusunu tekrar düşünmek. zaten birlikte yaşarken tamam mı devam mı sorusu kendiliğinden cevabını buluyor.

ayrı evlerdeyken hayat toz pembe. ama aynı evde yaşamaya başlayınca işin rengi değişiyor. sorumluluk artıyor, görev artıyor, paylaşım artıyor, bunların taraflar arasında nasıl karşılandığı evlilikte neler olacağının işareti aslında.

8 ay evlilik kararı almak için zaten çok erken. ne kadar çok birlikte zaman geçirilmiş olursa olsun, birbirlerini henüz tam olarak tanımıyorlar. 1,5-2 yıl denmiş olsa birlikte yaşamadan da karşı tarafı tanıyamıyorsun çünkü hem sevgili hem arkadaşı ham anne-baba olman gerekiyor yeri geldikçe.

yaşım geldi diye bir şey çok saçma. daha 30 nedir ki bu devirde. 30undan önce evlenen erken evlenmiştir bence.
0
halanne
(04.12.17)
erkek şu an evlenmek istemiyorsa asla evlenmesin. kadın şu an evlenmek istiyorsa onunla gerçekten evlenmek isteyen bir başkasıyla evlensin. fedakarlık yapılacak bir konu değil bu evlilik. ne erkek sırf kadın istediği için evliliğe tamam demeli, ne de kadın onunla evlenmeye gönlü olmayan bir adamla hayatını birleştirmeli. istedikleri kadar birbirlerini sevsinler, ilişkileri sorunsuz olsun. evlenmek başka bir şey.

psikanalizde der ki, bir kadın evlenmek istiyorsa aslında çocuk istiyordur. evleneceği adamın kim olduğu pek umurunda değildir. o anda hayatında iyi giden bir ilişkisi vara elbette onunla evlilik düşünür ama sevgilisi evlenmek istemiyorsa istedikleri kadar birbirlerine aşık olsunlar, ondan ayrılır, başkasını bulur ve illa ki evlenir. çünkü derdi bir kocası olsun değil, çocuk yapmak. kadının "yaşım geldi" demesinin sebebi de bu işte, çocuk yapacak ve yaşı geçmesin istiyor. bu nedenle bu iki kişi evlenirse yüzde yüz çok kısa bir süre içinde çocuk da yapacaklar. (adam istemese bile kabul edecek, tıpkı evlenirken olduğu gibi.) çocuk olduğu anda kadının bütün dünyası çocuk olacak, çünkü istediği oydu. o kadar istiyordu ki bunu, evlenmeye gönlü olmayan sevgilisini ikna etti bunun için. hele ki çocuk erkek olursa kadının gözü kocasını hiç görmeyecek. seks hayatları falan bitecek. (buralar hep psikanalizin dediği şeyler)

5 yıl sonraki hallerini söyleyeyim: erkek bunalmış olacak, boşanmak isteyecek. kadın diyecek ki "evlenirken aklın neredeydi? neden o zaman evlenmeyi kabul ettin de ben hayatımın 5 yılını sana bağladım? bir de üstüne senden çocuk yaptım. böyle beni yarı yolda bırakacağını bilsem benimle bir ömür geçirecek bir başka adam bulurdum. şimdi ben geldim 35 yaşına, bu yaşta benimle evlenecek çocuğumu da kabul edecek adamı nereden bulacağım?"

sonuç: 5 yıl sonra adam boşanmakta, kadın da kızmakta çok haklı. ama yapacak bir şey yok.

ayrılsınlar.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(04.12.17)
kızın yaşı gelmiş. oğlan da daha vaktim var eğleneyim havasında. şimdi olmasa bile 2 sene sonra ayrılacaksın zaten. bırak kız varsın evlensin..
0
gameofannen
(04.12.17)
halanne +1

8 aylık ilişki. 3 aydır kız başka şehirde. Yani aslında 5 aylık bir ilişki var ortada.

5 aylık süre beraber yaşama kararı almak için yeterli, evlenme kararı için ise yetersizdir. Bunu bir tek ben mi görebiliyorum?
0
twelfth
(04.12.17)
ayrılsınlar bence de. evlenmek isteyen evliliğe hazır bir aday evlenmek istemeyen hayatını yaşamak isteyen bir aday bulsun. sonsuza dek mutlu yaşasınlar.
0
naksidil
(04.12.17)
8 aylık ilişkide erkeğin evlenmeye kendini hazır hissetmemesi kadar doğal bir şey yok. Çok uzun bir ilişki gibi konuşuyorsunuz. Buradaki diğer kadınlar da nedense bu durumdan bahsetmemişler.

8 ayda ne evlenmesi yahu?
0
kulagina kupe olsun
(04.12.17)
erkek yokuşa sürüyo olsa aynı şehre taşınmazdı. kadın alınganlık ediyor, kötü ihtimal de alınganlık ediyomuş gibi kırılıyomuş gibi yaparak adamı zorlamaya çalışıyor; ki bu kafadaki biriyle evlenilmez zaten, böyle yaparsa ilişkilerini tabii ki de zedeler. 8 ay evlilik kararı için erken.
0
dafaisss
(04.12.17)
Cocuk bu ugurda sehir ve is degistirdigi halde evlenmek icin erken diyorsa iliskiye doyamamis ama her an da gidebilir modunda. Eger ayni evde yasadigin biriyle evlenmek istemiyorsan o kisiyi yeterince sevmiyorsundur.
0
i m sick tired
(04.12.17)
8 ay erken,
adam mantıklı ve akıllı biri,
kadın artık geri dönüşü olmayan bir soru atmış ortaya

bu ilk tepkilerden sonra biri evlenmeye veya öteki evlenmemeye razı olsa bile bu ilişki yürümez zira ikisi de büyük fedakarlık.

adam ayrılsın hayatına baksın, kadın da zaman kaybetmesin evlenecek birini bulsun.

evlilikle birlikte yaşamak aynı şey diyen de gitsin 8 ay biriyle birlikte yaşayıp sonra evlensin de bir de öyle görsün.
0
idexo
(04.12.17)
8 ayda da evlilik düşünülebilir, neden düşünülmesin? bunun bir süresi mi var, 2 yıl birlikte olunacak, en az 8 yıl sevgili olunmalı diye?

yaşlar uyumsuz çünkü kadın tarafı evliliğe hazır bir yaştayken erkek tarafı 26, erken bulabilir.
0
pinkpeony
(04.12.17)
8 ayda evlenme kararı almak çok erken. bence kızda problem var.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(04.12.17)
Kadın hatalı imiş
Bu işler dan dun konuşulmalı
Beni seviyor yanıma taşınıyor o zaman benle de evlensin demek saçma
Adamın niyeti başka öok belli
Kadın ayrılsın
0
benaslindayohum
(04.12.17)
8 ay evlenme işlemleri için erken satılabilir ama evlenme kararı için geç değil. Daha doğrusu, “Ben bununla evlenirim ki” demek için bu kadar süreye ihtiyaç yok. Bu zaten insanın içine gelen “Oldu, evet hissediyorum” gibi bir şey ama evlenmeme kararı zaman içinde alınabilen bir şey daha çok. İlişkiler nadiren “Ya evlensem mi ki”den “Evlensem”e dönüyor tabii, ama dönme sebebi sevgi, aşk falan olmuyor genelde. Baştan “Bununla evlenirim” diye düşünülmüyorsa, o ilişkinin gideceği en ileri nokta “O kadar zaman geçirdik, evlenmezsem kızın zamanınınalmış olacağın. Evleneyim bari” noktası. Acıdığı, zaman çaldığı, yatırım yaptığı ya da başkasıyla uğraşmak istemediği için evlenilmesi de, bence iki taraf için de aşırı aşağılayıcı bir durum veya davranış, erkek kadın fark etmez. Özetle, ilişkiye “Bununla evlenilir”den daha az bir şey ile başlayınca, “Allah’ım, hayatımın aşkını buldum” noktasına geliş zor.

Arada geçirilen zamanı ise asla kayıp olarak görmüyorum ya da evlenmemeyi birlikteliğe engel olarak görmüyorum. İki kişi birbirini sevmiş ve birlikte olmak istemişse, buna “Dükkanın önünü kapama” mantığıyla yaklaşmak zaten karşıdakini baştan sevmemekmiş gibi, hatta ucundan bencilce geliyor ama evlenme amaç haline gelmişse, bir noktadan sonra sen önemsiz kalırsın, evlilik seni önüne geçer. Dolayısıyla, hislerinden emin misin, ne düşünüyorsunx bir kontrol etmek gerek.
0
aychovsky
(04.12.17)
(11)

Bakici mi kres mi?

uzun kulaklı yalnız tavşan
Soru biraz ileri vadeli. Eylul ayinda ise baslamak zorundayim. Oglum 30 aylik olacak ve bakabilecek kimse yok. Kac gundur evde yazmaktan cizmekten bi hal oldum. Hepsinin kendisine gore artisi ve eksisi var. Bu yas grubunda cocugu/yegeni vs.olanlar sizde durumlar nasil? Ne yapiyorsunuz?
Soru biraz ileri vadeli. Eylul ayinda ise baslamak zorundayim. Oglum 30 aylik olacak ve bakabilecek kimse yok. Kac gundur evde yazmaktan cizmekten bi hal oldum. Hepsinin kendisine gore artisi ve eksisi var. Bu yas grubunda cocugu/yegeni vs.olanlar sizde durumlar nasil? Ne yapiyorsunuz?
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(04.12.17)
bence kreş ama iyi araştırılmış bir kreş. sosyalleşmesi açısından daha iyi olacağını düşünüyorum.
0
sta
(04.12.17)
seneye için düşünüyorsunuz bence tuvalet eğitimini kazandıktan sonra iyi bi kreşe gidebilir. 3,5 yaş için bakıcıdan çok fazla verim alamazsınız. sadece yedirir içirir uyutur. ama o yaş çocuğunun sosyalleşmesi ve akranlarıyla da yavaş yavaş birlikte olması gelişimine katkı sağlar. şartlarınızı bilmiyorum ama ben iyi öğretmenli bir kreşi tercih ederdim.
0
dedim ben sana
(04.12.17)
kreş iyidir, sosyalleşir, arkadaş edinir, oyun oynar.
0
veritaslibertas
(04.12.17)
@dedim ben sana 2.5 yasinda olacak aslinda. Tuvalet egitimi bitmemis bile olabilir. Bir de tam gun kres bu yas grubu icin cok fazla olmaz mi? Yataktan kaldirmak sabahin korunde birakmak, evden ayirmak bilemiyorum.
0
🌸uzun kulaklı yalnız tavşan
(04.12.17)
Kres ve sosyallesme fikrine tamamen katilmakla birlikte tum gun ne yapar sorusu kafami kurcaliyor..
0
🌸uzun kulaklı yalnız tavşan
(04.12.17)
kreş +1
0
pinkpeony
(04.12.17)
30 aylıksa kesin kreş. artık tam oyun çağı çocuğu, evde tutmanın anlamı yok.

artık eskisi gibi değil, çok güzel kreşler var.

kızım 35 aylık, 8 aylıkkenden beri tüm gününü kreşte geçiriyor. bütün gün oyun oynuyor, dans ediyor, arkadaşları ile itişip birirlerine vuruyorlar, 2 saate yakın uyuyor, ayda bir kreşte tiyatroya gidiyor, yazları haftada bir havuza giriyor (evet kreşte havuz da var. her gün farklı bir bilgi edinip eve dönüyor. defne bana şunu dedi, arda burnunu karıştırdı biz ona "pis" dedik, ev yaptık çatısına parça parça bişeyler yapıştırdık falan.

bazen oyuncak gönderiyoruz, çantasından çıkarıp oynamaya vakit bulamıyor. rahat olun, bir hafta sonra kreşin girişinden koşa koşa gider.
0
babilbaligi
(04.12.17)
aynı dönemlerde çok yakın bir arkadaşım kreşe göndermeye başladı sizin gibi sebeple.
kız ilk başta gitmek istemedi (1-2 hafta) ancak ondan sonra akşamları alamadılar kızı kreşten :)

kreşe alışacaktır merak etmeyin.
uyku konusunda da kreşten geldiğinde uykusu geleceğinden sabah kalkmakta sorun yaşamaz.
Ancak servisten ziyade sizin bırakmanızı tavsiye ederim.
0
teritori
(04.12.17)
Merhaba, öncelikle hayırlı olsun. Ve biz burada ne yazarsak yazalım iyisine denk geldinizse doğru, denk gelmediyseniz yanlış olacaktır.

* Büyük kızımı 3 yaşında anaokuluna yarım gün başlattım. Tuvalet probleminin çoğunu çözmüş gibiydi. O sorunun tümden çözülmesine yardımcı oldular. Arkadaştan görerek çok şeyi "sorun" haline getirmeden çözebiliyorlar.

* Kendisinden daha girişken çocukların zorbalığına maruz kaldı. Öğretmenler ne yazık ki "hayat becerilerini öğrensin" diye çok da karışmıyorlar. Bu kızımda travma olmadı belki ama hala daha aklına tam yatmayan bir arkadaş grubu olduğunda yanlız kalmayı tercih ediyor.

* Kaç yaşında başlarsa başlasın çocuklar ilk okul senesinde deli gibi hasta oluyorlar. O yüzden siz kreşe çocuğu verip işe rahat rahat başlayamayacaksınız. O çocuk illa ki hasta olacak, kreşe gidemeyecek.

* İdeali haftanın iki günü oyun grubu + bakıcı, ama maddeten bunu karşılayamam diyorsanız bakıcı diyorum.
0
SiyamkedisiZorro
(04.12.17)
o yaş grubu çocuklar genelde erken uyanır zaten. uyku düzeniniz yoksa başlarda biraz zorlar ama daha sonrasında gün boyu hareketli olacağından akşama eve perti çıkmış bi vaziyette gelip uyumak isteyecektir. tuvalet eğitimi tam oturmamış olursa da sınıflarda özbakım becerilerine yardım edecek personel ya da yardımcı abla var mı diye sorarsanız daha sağlıklı bilgi edinebilirsiniz. hatta çocuk sayısı az oluyorsa öğretmenleri bile ilgilenebilir. çağın çocukları bazı şeylere evet mecbur kalıyorlar ama inanın bu onlar için daha iyi. aksi halde dil gelişimi, sosyal normları öğrenmesi, toplu yaşama kurallarına uyum sağlaması hep daha geç olacaktır.
0
dedim ben sana
(04.12.17)
"tum gun ne yapar"

cocuk tüm gün evde ne yapiyorsa kreste de onu yapiyor, oyun oynuyor. bizde esim part time calisiyor. sabah ben birakiyorum, öglen yemegini yedirip uyutuyorlar, uyanmasina yakin esim gidip aliyor (bir bucuk yasindan biri gidiyor, simdi 28 aylik). tuvalet egitimi henüz yok, orda altini degistiriyorlar. ama mesela aylar öncesinde daha bizim evde hic bir lafi gecmezken kreste tuvalet lafini ögrenmisti. sanirim bu gidisle ordaki cocuklardan görüp söylemeyi de ögrenecek.

ayrica servis yerine siz birakin +1. biz hava güzelse yürüyerek gidip geliyoruz. kres yolunda bile o kadar cok sey ögreniyor ki. bizimki bir de araclara epey merakli. hele bir de polis arabasi veya ambulansa falan denk gelirsek cok mutlu oluyor. bir de simdi yavas yavas renkleri ögretmeye calisiyoruz. artik yaya gecidinde kirmizi yaniyor duralim, yesil yaniyor gecelim demeye basladi. 10 dakikalik yolda bunlari ögrenen cocuk kreste neler ögrenmez.
0
pilav
(04.12.17)
(4)

ODTÜ'de Siyaset yüksek lisans yapayım mı?

error522
Siyasete çok meraklıyım. Baya baya ilgi alanım. Parti üyesiyim stklarda varım falan filan. seviyorum yani.sizce yüksek lisans yapayım mı yoksa kendimi kitaplara falan verip normal iş hayatına girip para mı kazanayım ne önerirsiniz?not: aile fakir sayılır. yoksulluk sınırının altındayız. ikilemim bur
Siyasete çok meraklıyım. Baya baya ilgi alanım. Parti üyesiyim stklarda varım falan filan. seviyorum yani.

sizce yüksek lisans yapayım mı yoksa kendimi kitaplara falan verip normal iş hayatına girip para mı kazanayım ne önerirsiniz?

not: aile fakir sayılır. yoksulluk sınırının altındayız. ikilemim buradan çıkıyor. yüksek lisans para kazanan biri olma durumumu 2 sene ileriye atacak.
0
error522
(04.12.17)
önce para kazan, yükseği sonra yapma imkanın da var.
0
Bruce
(04.12.17)
döğlete gir. aynı zamanda yükseğine de başla. haftada 1.5 gün izin veriyorlar. 3 sende falan bitirirsin. Özel sektörde işe girersen yüksek lisans falan yapamazsın
0
nevrochaotica
(04.12.17)
ben zor koşullarda yaşamak ve öğrenci olmak yerine çalışmayı ve para kazanmayı tercih ederim.
0
pinkpeony
(04.12.17)
ottü'de siyaset değil kamu yükseği var. daha doğrusu program kamuya yoğunlaşmış durumda. bilkent'inki daha iyi/doğru olur.

amma ki ben de arkadaşlara katılıyorum. paraya bak, siktiret master'ı. aha ben yaptım, bir bok olmadı.
0
cagdas donem kuramcisi
(04.12.17)
(6)

yatak odasi

mavicorap
carsaf, yastik kilifi vb ne siklikla degistiriyorsunuz? yatak odasini ne siklikla supuruyor, siliyorsunuz?
carsaf, yastik kilifi vb ne siklikla degistiriyorsunuz?
yatak odasini ne siklikla supuruyor, siliyorsunuz?
0
mavicorap
(04.12.17)
hergün klasik ev süpürmesi haftadabir genel temizlik ve 4 güne bir çarşaf takımı yıkaması ya da haftadabir
0
antik depresan
(04.12.17)
ev süpürüp silme haftada 1 ya da 10 günde bir.

çarşaf değişimi haftada 1 kesin.
0
balik kraker
(04.12.17)
Hepsi haftada 1.
0
kayranin kedisi
(04.12.17)
hepsi min ayda 1. süre üşengeçliğimle orantılı daha da uzayabilir. bekar evi.
0
japon askeri
(04.12.17)
çarşaf haftada 2 ya da 3 kez. nevresimler haftada 1.
0
pinkpeony
(04.12.17)
nevresim haftada iki, ev süpürüp silme haftada 3.
0
physcos physcos
(04.12.17)
(30)

çocuk istiyo musunuz? neden?

yarey
Ben aslinda o duyguyu tatmak isterim Ama bi yandan da dusunuyorum, ulan ben bile bu dunyayin ve insanlarin kahrini çekemezken, ona bu kotulugu yapmayayim diyorum. Tamamen cocugunu iyiligi için onu dunyaya getirmek istemiyorum. Bir de malum, tunelin ucu bombok bir yere cikiyor: savaslar, hava kirlili
Ben aslinda o duyguyu tatmak isterim Ama bi yandan da dusunuyorum, ulan ben bile bu dunyayin ve insanlarin kahrini çekemezken, ona bu kotulugu yapmayayim diyorum. Tamamen cocugunu iyiligi için onu dunyaya getirmek istemiyorum. Bir de malum, tunelin ucu bombok bir yere cikiyor: savaslar, hava kirliligi, kitlik falan filan...

Bir de butun bunlarin arasinda ugrasip duracaksin cocugum iyi Biri olsun, topluma yararli bi kisi olsun. Sonra sen uzerine titrerken ya basina bi Kaza gelicek, ya yaralanacak, ya ölecek, ya da bir hastaligi olacak ... Kahrolacaksin

Iste ben bunlara dayanamam. Yuregim dayanmaz.

Bi yandan da ne bileyim o duyguyu tatmak istiyorum. Ama olumsuz yönler agir basiyor.

Bir de sizin fikrinizi alayim?
0
yarey
(04.12.17)
Istemiyorum ama cocuklari severim.
0
stavro
(04.12.17)
istiyorum aşırı. biyolojik saatim çalışmaya başladı herhalde.
0
vedatchilipeppers
(04.12.17)
İstiyorum. Çocuğu bir ürün, bir mal olarak görmemek lazım. Çocuk arkadaştır aslında. Tamam daha altına ederken iyi bir performans gösteremiyor ama bu çocuk büyüyünce beraber spor yaparsın, enstrüman çalarsın, gezersin, maça gidersin... Sadece çocuk değil, aile sahibi olmak güzel aslında. 40 yaşına geliyorsun, etrafında arkadaş aramak yerine kendi ailenle vakit geçiriyorsun. Hayırlı olur, hayırsız olur onu bilemem. Hastalık, ölüm bunlar canlılara has şeyler. Robot bile yeri geliyor, arıza yapıyor. Bunun suçlusu insanlar değil. Doğal bir şey bu.
0
dissendium
(04.12.17)
istemiyorum. sorumluluk almak,kendimden çok başka birisini düşünmek beni korkutuyor.
Bir çocuk halasıyım,yeğenim küçükken gördüğüm kabusların,yaşadığım paranoyanın tarifi yok. Kendi çocuğum olsa aklımı kaçırırım ona bir şey olacak diye herhalde. Kardeşlerin yaptığı en güzel şey yeğendir diyor,bununla yetiniyorum.
0
denef
(04.12.17)
@dissendium: iste ben de onu bencillik olarak goruyorum ya... Sirf yalniz kalmamak icin, spor yapmak icin birini dunyaya getirmek asil onu bir urun, bir mal olarak gormek değil mi?
0
🌸yarey
(04.12.17)
Az sonra "biyolojimiz o bizim, varoluş amacımız üremek, nasıl istemezsiniz" savunması gelecek ama yok, istemiyorum ben. Ergenliğimden beri "biyolojik saatin alarm verince istersin" diyorlar, yirmi sene geçti, biyolojik saatim bozuk galiba, hâlâ çoğalma güdüm yok.

Mantıklı düşününce de kafamda oturtamıyorum. Bir gün İsveç'e, Norveç'e, Yeni Zelanda'ya yerleşirsem mantık çocuğu yapmayı değerlendiririm belki, bilemiyorum o kadarını.
0
kobuzchu kiz
(04.12.17)
@yarey, "sırf yalnız kalmamak" ile ilgili bir şey söylemedim. Çocuğun bir arkadaş olabileceğini ifade ettim. Bunun neresi bencillik? O zaman arkadaş da edinmeyelim. Arkadaşlarımızı da pratik anlamda bunun için kullanıyoruz çünkü. Ama arkadaşlarımıza ömür boyu bakma zorunluluğumuz olmadığı için onlardan faydalanmayı bencillik olarak görmüyoruz. Ayrıca, bir çocukla spor yapmak, gezmek gibi eylemler onu kullanmak değildir. Çünkü o da bu eylemlerden zevk alabilir ve hayatın güzelliklerini görebilir. Sen ileride bana baksınlar diye çocuk yapıyorsan bu bencillik sayılabilir. "Beraber yaşamak" için çocuk yapmak kesinlikle bencillik değil. Hayat bunun üzerine kurulu.

Edit: Aynen, ondan bahsediyorum. Bir de böyle motivasyon sağlamaya çalıştığımı düşünme. İsteyen yapar, istemeyen yapmaz. O kısımla ilgilenmiyorum. Zaten ben de ekonomik durumum belli bir seviyeye gelene kadar çocuk yapmayı düşünmüyorum. Yuvarlanır gideriz ya da beraber büyürüz kafasında biri değilim kesinlikle. Şu anda 24,5 yaşındayım ve 30'lu yaşlarda düşünüyorum çocuğu. Yoksa ekonomik durum iyi olmadan, hayata bakış açısı sağlıklı bir noktaya gelmeden çocuk yapmak mantıklı değil.
0
dissendium
(04.12.17)
@dissendium: tamam şimdi anladim demek istedigini ve onayliyorum. Aslinda butun olay cocugun dunyasini güzellestirmek.
0
🌸yarey
(04.12.17)
27 yaşındayım. eskiden "ileride bir gün muhtemelen çocuk isterim" derdim ama artık istemiyorum. ileride de isteyeceğimi sanmıyorum. "o duygu çok başka bir şey" diyor anneler ama ben hiiiç hazır hissetmiyorum kendimi. şu an yaşadığım spontane hayat tarzını çok seviyorum ve değiştirmek istemem. kurulu düzenimden, sevgilimle baş başa olmaktan, istediğim zaman istediğimi yapabilmekten, kendimden başkasını düşünmeden karar vermekten ötürü memnunum.

belki ileride 4-5 yaşlarında bir çocuk evlat edinmek isteyebilirim. çocukları severim çünkü ve iyi de anlaşırım. ama bebeğin doğduğu ilk bikaç sene "her şeyi bırak, tüm hayatını ona ada" fikri şimdilik bana çekici gelmiyor.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(04.12.17)
@istanbul kanatlarimin altinda'ya katılıyorum.

ben ki psikopatlık derecesinde kedi düşkünüyüm, sırf istediğim zaman istediğimi yapamayacak olmamdan dolayı kalıcı sahiplenmiyorum. kaldı ki çocuk yani...

bencillik olarak düşünenler olabilir, olsun. ben istediğimi yapamayınca, istediğim kadar dinlenemeyince ve mutsuz olunca; sorumluluğumda olan canlılar da mutsuz olacak. bunu istemiyorum.
0
piremses
(04.12.17)
ben de çocuklarla ilgili birşey sormuştum ona da bakabilirsin:
eksiduyu.ru

sana cevabım:
1-çocuk sevmiyorum,hazzetmiyorum
2-senin de dediğin gibi o çocuğun başına bir iş gelirse yaşayamam kahrolurum.

bu sebeplerden ötürü istemiyorum çocuk
0
genc irisi
(04.12.17)
İstiyorum ama korkuyorum da bir yandan. Hep benim olmayacak. Belli bir yaşa gelince kendi dünyası olacak. Benim istediğim kısım bıcı bıcı sevmelik olan kısmı. Bunun yetişkin olacak olan kısmı var deniliyor. O zaman onu çok özlersem asi olursa. Ekşici piçlere benzerse. Kafam karışık.
0
for day to break
(04.12.17)
istiyorum, istediğim için de şu anda yolda. Allahın izniyle birkaç ay sonra kucağımıza alıcaz bebeğimizi.
0
silah taciri
(04.12.17)
Benim yaşama sebeplerimden biri. En güçlü sebebi değil ama en çok istediğim şeylerden biri, bir kız bir oğlan babası olmak.
0
yirmisantim
(04.12.17)
insan yetiştirme deneyimi enteresan olur, açıkçası ilginç geliyor bana sıfırdan bir birey yetiştirmek. ama sırf bunun için çocuk yapamam, sorumluluğu çok yüksek. arkadaşın ablasının oluyor bi tane, hediye mediye derken konusu açıldı, o masraflar falan, bi puset 1500 lira. beziydi osuydu busuydu bi anlatmaya başladı tecrübeliler, aklım çıktı. en son benden 7 yaş küçük kuzenimin bebekliğini görmüştüm çok yakından ama o zamanlar bu hesap kitap işlerine aklım ermiyordu tabii. bitanesi söyledi, ablası çocuğunu kreşe, bak daha 3 yaşındaki çocuğu senelik ücreti 19BİN LİRA, yazıyla ondokuzbintele, okula yazdırmışlar. çılgınlık resmen, öyle zengin falan da değiller hani, durumları iyi sadece. ilkokul 40bin diyor, anam anam. daha şimdinin tutarı bunlar, ben çocuk yapana kadar uçar gider.

tamam herkes özel okulda okumak zorunda değil de, günden güne boka saran eğitim sisteminde ben çocuğumun saçma salak şekilde temel eğitim alarak sonradan kendini geliştirmesiyle uğraşmak zorunda kalmasını nasıl isteyeyim?
tr.sputniknews.com

adam demez mi "niye beni böyle okula gönderdin lan" diye. ben mesela 20 yıl sonranın çocuğu olsaydım babama derdim "niye beni dandik okula gönderdin" diye, götüm çıktı 2 gram entel olucaz hayata farklı bakıcaz diye. milletin çocuğu ilkokulda şantörlük yaparken ben lisede kıçı kırık 100 liralık gitarı tındırgadıtmayı öğrenicem diye okuldan kaçıyordum. ya o gitmediğim derste öğretilen bilgiler yüzünden stanford mezunu olamadıysam, KİM ÖDİYCEK BENİM HAKKIMI KİM? GARİBAN ANAM-BABAM MI, YOKSA ONA 2 KIZ YETMEZ Bİ DE ERKEK YAPIN DİYE BASKI YAPAN BU BOKTAN SİSTEM Mİ, YANİ SİZ Mİ?!!!

öhm, sakinim...

yok anacım, çocuk yetiştirmek sorumluluk isteyen bir süreç, hem de çoook uzun bir süreç. "ulan bu salaklar bu yaşa kadar nasıl gelmiş" diyerek sövdüğüm insanların arasına bir tane de ben katarsam vicdanım demez mi bana ikiyüzlü pis yaratık, az yiyeydin de veledine bez alaydın götü boklu gezmeyeydi diye?

şartlar olgunlaşırsa(piyango falan vurursa yani), tabii ki yaparım. 1 kız - 1 erkek
olsun hatta, kız erkekten 4-5 yaş falan büyük olsun mesela. ısmarlayabiliyo muyuz böyle tam?
0
Bruce
(04.12.17)
istemiyorum, istenmemeli, istenemez...
cocuk sahibi olmak yapilacak en irrasyonel, en bencil ve en gaddar davranistir..
kardesim senin ne hakkin var baska bir canliyi yasamak zorunda birakmaya..
senin ne hakkin var birisine bir can hediye etmeye..
bakalim o insan yasamak isteyecek mi?
istemiyorsa intihar disinda geriye donme hakki olmayacak, " sıkıldım cikiyorum" deme luxu olmayacak, senin buna ne hakkin var..
kendine oyuncak veya gelecek sigortasi yapmak icin neden etiyle kaniyla duygusuyla bir CAN yaratiyorsun, kimsin sen???
yaradilistaki en buyuk hatadir uremek ozgurlugu..
0
alttaraf
(04.12.17)
istemiyorum.

1-bakabileceğime inanmıyorum
2-dünya bombok
0
prezarlatif
(04.12.17)
istiyorum, hatta 4 tane olsun istiyorum. benim yaşayamadığım kardeş desteğini doya doya yaşasınlar istiyorum.

ama;
1- o kadar çocuk yapabilir miyim bilmiyorum.
2- hepsine çok iyi standartlar sağlayabilir miyim bilmiyorum.
3- mutlu, sağlıklı, çevrelerine zarar vermeyen insanlar olurlar mı bilmiyorum.
4- hayatımı onlara adamam, hep onlarla ilgilenmem gerekir, bu beni mutsuz eder mi, bilmiyorum.
0
pinkpeony
(04.12.17)
İstemiyorum.

Çocukları sevmiyorum, kafam götürmüyor. Ayrıca sorumluluk almak, fedakarlık yapmak istemiyorum. Hayatımı yalnızca kendimi düşünerek geçirmek istiyorum. Tüm paramı, zamanımı, emeğimi kendim için harcamalıyım. Ancak o zaman mutlu oluyorum ben, paylaşmaktan, kendimden vermekten hoşlanmıyorum.
0
i m cool with that
(04.12.17)
insanlık 1500 yıl kadardır 30 yıla insanlığın sonunun geleceğine inanarak yaşıyor. sorunlar her zaman var, ama doğan da mis gibi bir şekilde büyüyüp gidiyor. kendi doğduğun dönemi düşün, bombok bir dönem (çünkü türkiye'nin son 50 yılı öyle). yılını söyle sana tabloyu çizeyim.

bir çocuğum var, ikincisini istiyorum.
0
babilbaligi
(04.12.17)
@babilbaligi, ben dönem gibi bombok yetiştim mesela, kendimden örnek alıyorum zaten, ben çektim o çekmesin diye. kim yaşadığı hayattan, büyüyüş şeklinden, geldiği noktadan memnun diye sorarsak çoğunluk memnun değilim diyecektir. bu zamana kadar böyle gelmiş olması böyle gitmek zorunda olduğunu göstermiyor. tabii ki çocuk bir şekilde büyüyüp yetişecek, hatta eminim buradaki insanların çoğunun çocuğu ülkedeki ortalama çocuğa göre daha kaliteli bir yaşama sahip olacak. ancak totalde bu bir risk ve almak istememek doğal karşılanmalı.
0
Bruce
(04.12.17)
çocukları çok seviyorum. bebekliği ayrı, çocukluğu ayrı güzel.

@for day to break'in dediği gibi düşünceler bir de kafamda... ve klasik şeyler; kötü birisi olması, kaza-ölüm vs korkusu...

hasılı, istiyorum; hem de çok.
0
runagain
(04.12.17)
@Bruce: bence çocuk istememek gayet doğal bir düşünce ve her insanın en doğal hakkı. saygım sonsuz, sadece ben aynı görüşte değilim.

ben şahsen işsiz güçsüz bir anne babanın en yakın otobüs 45 dakika yürüme yolundan geçen sobalı bir evde yaptığı bir çocuğum. her ikisi de 80 döneminde içeri girmiş, işkencelerden geçmiş, işini gücünü kaybetmiş, hapisten çıkınca şehir değiştirmiş insanlar. babam ankara'ya geliyor, parası yeten ev bir gecekondu ve yağmur yağdığında ortasından bildiğin su kanalı akıyor. evlenirken gelinlik ödünç, alyans borç para ile alınıyor.

bu şartlarda doğan çocuk benim. gayet eğlenceli bir çocukluk geçirdim ve hayatımdan da büyük oranda gayet memnunum. en iyi okullarda okudum, her yaz çalıştırdılar beni hayatı öğreneyim diye.

3 yaşında bir kızım var. doğduğu zaman birsürü soru işareti vardı kafamda. nasıl büyüyecek, ben düşersem o nasıl ayakta kalacak falan filan. ama büyüyor. neredeyse her gün kızıma bakıp ne kadar doğru bir karar vermişim diyorum.

hayat insanın tek gerçek varlığı, gerisi hikaye. bir insana hayat vermek, onu ellerinde büyütmek bence muhteşem bir duygu. elimden geldiği kadar sağlama almaya çalışıyorum onu, şimdilik bir sıkıntı da yok.

aslına bakarsanız çocuk sahibi olmamak insanın doğal durumu, çocuk sahibi olmak bir karar. isteyen verir bu kararı, istemeyen vermez. herkesin kendi hayatı, hepsine saygım sonsuz. beni de fazla ilgilendirmez. ben kendi yaptığım tercihten ötürü gayet mutluyum, umarım herkes yaptığı tercihten ötürü mutlu olur.

edit: hatta bana kalırsa çocuk istemeyip çocuk sahibi olmayanları desteklemek lazım. Çünkü istemeden çekilecek dert değil. önerim, gerçekten isteyen çocuk sahibi olsun, çocuğuna iyi bakacaksa çocuk sahibi olsun. sonra sağda solda avazı çıktığı kadar çocuğa bağıran insanlar görmeyelim.
0
babilbaligi
(04.12.17)
18 aylık bi kız babası olarak yazacak olursam;

çok uzun bir süre dünyaya başka bir canlı getirmenin ne büyük bir haksızlık olduğu hissiyle yaşadım. belirli bir olgunluğa ulaşmış olmak gerektiğini düşünüyorum. yani, "hadi bir çocuk yapalım" kafasıyla çocuk yapmaya uğraşmak temelden yanlış. ilişki belirli bir seviyeye gelince çocuk arzusu geliyor. en azından benim için böyle oldu.

dünya berbat bir yer evet; ama kızıma güzel müzikler dinleterek, güzel kitaplar okuyarak, güzel şeyler anlatarak ve onu mutlu büyütmek için elimden geleni yaparak bu berbatlıkla daha uygun bir yaşta karşılaşmasını sağlamaya çalışacağım. ekstrem aksilikler, hastalıklar, sakatlıklar olabilir. ama bu paranoyayla hiçbir şey yaşayamaz insan. bunu aşmaya gayret edin.

hep söylerlerdi, o yokken ne yapardım hiç bilmiyorum, hatırlamıyorum. tüm sevgim ve ilgim ona akıyor ve çok mutluyum.

darısı tüm isteyenlerin başına.
0
stanley weber
(04.12.17)
istemiyorum.
Cocuklari o kadar sevmiyorum.
7/24 bir omur cocuk bakacak kadar tahammulum ve istegim yok.
0
mor oje
(04.12.17)
istemiyorum. dünya bombok +1
0
naksidil
(04.12.17)
İstemiyorum Hem asla o sorumluluğu almak istemiyorum hem de zaten çocuklara zerre kadar sempati duymuyorum. Hatta ben hiç çocuk sevmiyoum.
0
ms brownstone
(04.12.17)
istemiyorum. uzaktan severim sadece.
0
nothing in my way
(04.12.17)
Hem çok istiyorum hem korkuyorum. düşünürken bile içim sevgiyle doluyor, bi de kız-erkek ikiz olsa var ya, of! çocukları zaten çok seviyorum, hassas şekilde gelişimleri üzerinde duruyorum, eğitimini aldım, o yüzden böylelerinin çocuk sahibi olması gerektiğini düşünüyorum ama hayat, nasip, kısmet=) tabii her anlamda hayırlı olmayacaksa olmasın. Dünyadaki en zor şey evlâdınla olan imtihandır, o yüzden ay illâ istiyom demem asla, hayırlısı ise olsun.
0
mslny
(04.12.17)
Istemiyorum, mantıksız geliyor.

24 yıldır aileme içten içe beni hayata getirdikleri için kızgınım. 1 başka canlıya aynı şeyi yaşatmak ve sorumluluğunu almak istemiyorum.
0
materyalist imam
(05.12.17)
(18)

Kadın gibi hissedememek

proculianus
Merhaba.27 yaşında genç bir kadınım ama kendimi kadın gibi hissedemiyorum.(Sorun cinsiyet kimliğiyle ilgili değil bu arada) Öyle erkeksi, maskülen bir havam ya da giyim tarzım yok. Daha çok kız çocuğu gibiyim. Öyle görünüyorum ve ben de kendimi öyle hissediyorum. Yani daha çok 15 -16 yaşında bir ço
Merhaba.
27 yaşında genç bir kadınım ama kendimi kadın gibi hissedemiyorum.(Sorun cinsiyet kimliğiyle ilgili değil bu arada) Öyle erkeksi, maskülen bir havam ya da giyim tarzım yok. Daha çok kız çocuğu gibiyim. Öyle görünüyorum ve ben de kendimi öyle hissediyorum. Yani daha çok 15 -16 yaşında bir çocuk gibi. Karşı cins de dahil olmak üzere herkes de beni öyle görüyor, yeni yeni fark ediyorum. Kadın gözüyle bakmıyorlar bana, çocuk gibi görüyorlar. Şirin, sevimli bir tipim var ve bu zamana kadar "çok sevimlisin, çok tatlısın, çok şirinsin" tarzında lafları çok duydum. Ama hiç "çok güzelsin, çok çekicisin" tarzında laflar duymadım. Çirkinsindir falan diyebilirsiniz o da olası, bilemiyorum ama en azından ben kendimi çirkin hissetmiyorum.

Sonuç olarak ben bu durumdan gayet rahatsızım. Saçma oldu ama napayım ben ya? Niye böyle oluyor?
0
proculianus
(04.12.17)
Hiç sevgilin olmadi mi
0
nihilanth
(04.12.17)
Şirinliğin güzelliğini bastırabilir ama çekici ya da seksi olmak senin elinde. Giyimin, tavrın, konuşman ile tatlılığını çekiciliğinle süsleyebilirsin.
0
japon askeri
(04.12.17)
giyim ve davranışlarınla alakalı tamamen.
0
elorelia
(04.12.17)
Stil konusunda profesyonel yardım alarak daha kadınsı bir hale gelebilirsiniz
0
x daemon
(04.12.17)
Ben de öyleyim ama kendimi kadın gibi hissediyorum. sevgilin oldu mu sorusunu ben de sormak istedim
0
lcha
(04.12.17)
çok mu zayıf / minyonsun?
0
herhaltibiliyoring
(04.12.17)
konu muhtemelen ufak tefek olmakla ve çevrenin sürekli olarak şirinlik yakıştırmasıyla ilgili.

nasıl aşılır dersen fiziksel olarak giyim kuşamla bir şey değişmez. cesur ve sana kendini güçlü hissettirecek. kendi kararlarını kendi başına bağımsızca verdiğin adımlar atmalısın.

bu arada dışarıdan çok kadın görünen kişilerin de içinde de çoğu zaman aynı senin gibi hisler var. o yüzden kendini çok da yalnız hissetme.
0
orpheus
(04.12.17)
rahatsız olduğun konu tam olarak ne anlamadım. örneğin işyerinde sana sorumluluk vermeleri gereken yerde seni daha çocuk gibi gördükleri için vermiyorlar mı? bu bir problem cidden ve bu durumda işe giderken çok daha kadınsı şeyler giymen gerekebilir.

ama erkekler açısından diyorsan, yani "erkekler beni sevimli buluyor ama çekici bulmuyor, o zaman çekici olmalıyım" diyorsan bu yanlış. seni bu şekilde çekici bulacak adam da vardır. hatta çok fazla vardır manyak mısın, erkekler minyon tipli kadınlara bayılıyor :D sen ilişkin olmamasına bir kulp uydurmuşsun bence. kendin gibi ol, rahat ol. seni beğenen böyle beğensin. diğer türlü zaten tavrını konuşmanı vs değiştirsen üstünde yapay duracak.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(04.12.17)
Giyim tarzini degistir.
0
stavro
(04.12.17)
Ben de senin gibi kendimi daha çok ufak hissediyorum. Hem ruhen hem de bedenen. İşve cilve hak getire. Sweatshirt ve kot pantolon dışında bir şey giymiyorum.

Şu sıralar sosyal medyada çokça pompalanan “Etli butlu kadınlar çekicidir; minyon, zayıf kadınlar ölsün! xd” algısının böyle hissetmende payı olabilir diye düşünüyorum. Şahsen ben kendimi gayet orantılı, gayet fit buluyorum ama herkes kilo almam konusunda şu sıralar baskı yapıyor. İş yerimdekiler zorla ağzıma gözleme tıkmaya falan çalışıyor. “Kadın dediğin azıcık kalçalı göbekli olur, sen çocuk gibisin” diyorlar. Halbuki 34 beden gayet normal bir hatunum. Senin çevren de sana böyle bir algı operasyonu uyguluyor olabilir mi acaba?
0
i m cool with that
(04.12.17)
Bu bir kusur degil ama sahsi olarak benim duygularimi etkilerdi mesela.cok cici kadinlari cekici bulamiyorum. Ama cok soguk ve maskulen duygusuz gibi duran bir kadinin icindeki tutkulu halini ya da cok sefkatli yanlarini kesfetmeyi cok cekici buluyorum.insanlar sasirtilmayi gizemi ve hafif karanlik seyleri cekici bulur.fazla iyilik sıkıci bogucu ve tuketicidir.biraz surprize oynamalisin. Bir kadin bana asilmayi aklinin ucundan bile gecirme ile ah keske suracikta beni ayakta becersen bakisini ayni anda atabiliyorsa o daha kadinsi duruyor. Ama fazla cicilik ben senin sevgilin degil olsam olsam kizkardesin olurum sinyali yayiyor.
0
a r a m i s
(04.12.17)
Özel mesaj da gönderdim, buradan da yazayım.

İnsanların ne dediğini önemseme. Her insanın sevdiği, istediği farklıdır. Ben senin tarif ettiğin gibi kadınlardan hoşlanırım mesela, kendimi bildim bileli. Ama benim gibi adam sayısı da az, senin gibi kadın sayısı da az. Bu yüzden karşılaşmamız zor oluyor.
0
yirmisantim
(04.12.17)
ben seni anladım; ama bunun sorumlusu sen değilsin. "kadınsı" giyinmekle, her gün yüzünü boyamakla, etrafa şuh kahkahalar atmakla kadın olunmaz. cinsiyetçiliğin lüzumu yok.

ben de minyonum, sürekli şakalar espriler yapıyorum diye aynen senin gibi görünüyorum ve hissediyorum da. ancak şikayetçi değilim. gayet uzun süreli bir sevgilim de var.
0
piremses
(04.12.17)
"çok güzelsin, çok çekicisin"

bunu ancak partnerin söyler, arkadaşların ya da çevrendeki insanlar durduk yere söylemez?

böyle hissetmenin nedeni sektör. makyaj malzemeleri almanı, giyim eşyaları tüketmeni, şuh ve çekici görünmek zorunda olduğunu alttan altta pohpohluyorlar. kimse her gün "ben kadınım" diye gezmiyor ki.
0
pinkpeony
(04.12.17)
kadın gibi hissetme zorunluluğumuz da yok. hissetmeyince bir şeyler yanlış gitmiyor.

ben minyon biri de değilim, türkiye standartlarında bayağı uzun boyluyum ama ben de kendimi kadınım bilincinde hissetmiyorum. erkeğe benzeyen hiçbir tarafım da yok. çocuğa da benzemiyorum ama kadın gibi hissetmiyorum. bunu dert etmiyorum, sıkıntı vermiyor.
0
pinkpeony
(04.12.17)
"Sonuç olarak ben bu durumdan gayet rahatsızım"

Peki bunun için neler yapıyorsun? Hiçbir şey.

Böyle devam
0
MaNOfTheYear
(04.12.17)
black swan'ı izledin mi
0
füt
(12.07.18)
kadınsılıkla çocuksuluk birleşince daha güzel olur. sevimlisin demek zaten güzelsin demekle aynı bence. türk erkekleri sevimliliği daha güzel buluyorlar. hem her şey görüntü demek değil. karşı cinse ilgi duydun mu kadınsılıkta olur.
0
for day to break
(12.07.18)
(20)

Ütüsüz kıyafetler giyen insanlar hakkında ne düşünürsünüz?

gezegen olan pluton
SB.
SB.
0
gezegen olan pluton
(01.12.17)
Ben giyiyorum hicbirsey dusunmuyorum. Acelem var uzerimde utulenir diye dusunuyorum.
0
allah yazdiysa bozsun
(01.12.17)
bişey düşünmüyorum, çünkü bunu giyen zaten bizim düşüncelerimizi önemsemediğini açık açık gösteriyor
0
sttc
(01.12.17)
ben hoş karşılamıyorum ya. yani işçileri, bedenleriyle çalışanları falan görünce hiç umursamıyorum da; üniversitede üşendiği için ütü yapmayıp evden çıkan tipleri görünce bayağı yargılıyorum içimden.
0
sen git ben geliyorum
(01.12.17)
spor ya da klasik ütüsüz kıyafet giyen insana önem vermem zira kendine önem vermiyor adam. (yaşlılar hariç)
öğrenciyken bile yemek param olmasa da ütüsüz kıyafet giymedim hiç. en kaliteli olmasa da iyi ütüleyen ütüm olmuştur her zaman. ütülü kıyafet önemli.
0
ismira007
(01.12.17)
Ütünün özsaygı belirteci olmadığını düşünüyorum. Tamamen işgüzarın birinin gereksiz egosunun ürünü. Bi de çorap külot falan ütüleyenler var, bence tam olarak sadomazoşist onlar.
0
yaren
(01.12.17)
Kendini dusunmeyen insani ben ne dusunecegim, dikkate almam.
0
crown
(01.12.17)
hiçbir şey düşünmüyorum. tek düşündüğüm, ütü kadar zaman kaybı ve aptalca bir şey olup olmadığı. ütülü kıyafetin önemi yok. saçma sapan bi moda. bir insanın kendisine olan saygısını belirleyen şey kıyafetinin buruşuk olup olmaması mı? ne zamandan beri?
0
gebere jackson
(01.12.17)
Üstsüz kıyafetler diye okuyup geldim. Paspal olduklarını düşünüyorum. Aşırı derecede buruşuk kıyafetler söz konusuysa deli mi acaba diye de düşünürüm. Herkesin jilet gibi giyinmesini bekleyemeyiz ama en azından uzaktan belli olan bir buruşukluk olmamalı.
0
dissendium
(01.12.17)
Ütü benim için + 10 puan. Keşke herkes jilet gibi giyinip gezse. Ütüsüz gömleği ise paspal buluyorum. -5 puan.
0
Lim5
(01.12.17)
bakımsız olduklarını düşünüyorum. saçı sakalı birbirine karışmış, kaçık çorap giymiş, üzerindeki kazakta sökük olan, ayakkabıları boyasız, uyumsuz renklerde kıyafetler tercih etmiş insanlarla aynı skalada. ama aynı zamanda bu insanların etkileyici olduğunu da düşünüyorum, daha zekilermiş gibi. başkalarının ne düşüneceklerini umursamadan giyinmeleri takdire şayan. tabii pis kokuyorlarsa ve üstleri başları temiz değilse, bakımsız değil de keş gibi görünüyorlarsa zeki insan yakıştırmam yıkılıp gidiyor.
0
pinkpeony
(01.12.17)
bişey düşünmüyorum, gözüm seçmiyo bile. ama tam tersi için vah zavallılar diye düşünüyorum, böyle bir şeyle kim niye uğraşır ki diyorum.
0
dafaisss
(01.12.17)
Ütü ne la boş beleş insan aparatı. Beğenmeyen almasın zaten evliyim, evde ütü yok. Skimiz taşamıza denk.
0
bos gezenin bos ustasi
(01.12.17)
Ütülü/ütüsüz ne giydiklerine takılmıyorum, yeter ki duş alsınlar.
0
acckr
(01.12.17)
Dikkatimi çekmez. Böyle bir şey üzerinden karakter analizine girecek kadar şuursuz değilim. Hiçbir şeyim iyi gitmese bile ütümü yaparım gibi abuk ve irrasyonel bir saplantıyı övecek kadar da şuursuz değilim. Ütüsüz giyen insanı da bu iki tipten aşağı görmem mümkün değil.
0
Adramelekhh
(01.12.17)
Akşama kadar duyar kasan, kitap okumak ile övünen insanlara bak, kıyafet kırışığı üzerinden karakter tahlili yapıyor. Bi gün utanacaksınız şu sözlerinize.
Makinadan çıktığı gibi asarım kıyafetleri, dümdüz kuruyor, ütü istemiyor hiç. İstese de yapmam zaten. Spor kıyafet sevmiyorum demiş biri ya. Bu kadar içi boş tipler yüzünden türk insanından tiksiniyorum.
0
hasmetizm 2046
(01.12.17)
isteyen istediği poku yesin banane..
0
redeath
(01.12.17)
ütüsüz kıyafet var, kırışık kıyafet var. çamaşır makinesinden çıkardığı kıyafeti olduğu gibi, yani kırışık giyenler gözüme batıyor direkt. kafamda sabit bir imaj canlandırmaz ancak özensizlik göstergesi benim için, rahatsız edici buluyorum kırışık şeyleri genel olarak.

ama ütüsünü yapmıştır, bir-iki kere giymiştir, o jiletliği gitmiştir ama bariz kırışık değildir; o zaman sorun yok. ben de her gün ütü yapamıyorum, her giyişte ütü yapılacak olsa ohoo...
0
Bruce
(01.12.17)
Üstsüz okudum ya! He ütüsüz giysin çok da bana ne
0
insomnia
(01.12.17)
sttc, yaren, dafaisss + milyon diyeyim.

kendim de çoğu zaman sallamadığım için bu üç cevaba katılmamam mümkün değil zaten.

özsaygı tarzı yaklaşımları depresif insanlar için kullandıklarını görüyorum ara ara. onu da yaşayan biri olarak da şunu söyleyeyim:

insanın kendi görünümüne hatta artırıyorum sağlığına değer vermemesi kendine saygıyla alakalı bir olay değil. işin ilginci, zira, bunları önemsemeyip çok başka şeyleri önemseyebiliyorsunuz. bunlar değil de o şeyler olmazsa olmazınız oluyor yani.

bunları önemsemez hale gelmek, en azından sağlığı diyelim, zira giyinmeyi hiçbir zaman önemsememiş de olabilirsiniz, yaşam sevincinizin durumunu anlatır. bunları önemsemekten çıkmak da bir süreçtir genelde. kendi kişisel önceliklerinizin hep farkında olmak ve bunları korumak, sizin yaşam güdüsü olan her canlıda olduğu gibi, doğrudan bencilliğinizle alakalıdır, özsaygıyla değil. bu da gayet doğal bir durumdur ama insanlar bunu nedense böyle laflarla süsleme gereği duyuyor. özsaygı vb kriterler kişinin kendi çıkarı aksi yönü göstermesine rağmen korumak zorunda olduğu şeylerdir ve bu nedenle kendine rağmen işleyen süreçlerle karakterizedir bence.

bir şeyleri öldürseler de -başkalarının iyiliğini düşünmek gibi durumlar hariç- yapmayacak bir insansan kendine saygın vardır herhalde. ne bileyim ben bu söze baktığımda yokluğunun kişiliğin varoluşunu derinden zedelediği şeyleri barem alıyorum (bu da bir nevi bencillik ama olmasa olur denecek şeylerin bencilliği değil; "işimi kolaylar ama bunu da yaparsam ben öleyim" gibisinden aksi halde yaşam güdüsünü zedeleyen bir şeyden bahsediyorum). bu sözcükten bunu anlıyorum. yani daha ziyade onur ile alakalı bu.
0
godoşu beklerken
(01.12.17)
valla hiç dikkat etmedim bugüne kadar, ütülü mü ütüsüz mü diye.
tişörtlerimi ütülemem, gömlekleri de askıdan aldıktan sonra bi kere ütülerim o da bariz kırışıkları gitsin diye. aktivite olarak bi manası ya da faydası yok, tek faydası eğer buna önem veriyorsan ütülü bir şey giydiğinde daha iyi hissediyorsun. zaten önem vermiyorsan sıfır fayda, ütüsüz kıyafetler üstünden karakter tahlili yapacak insanlar için olabilir.
0
ilkot
(01.12.17)
(17)

Kısa ve Türkler İçin Yazılmış Bir Siyasete Giriş Kitapçığını Okur Muydunuz?

cagdas donem kuramcisi
Soru başlıkta. Herkesin her boku bilmesi ama daha bir kavramı dahi tanımlayamaması artık canımdan bezdirdi. Böyle kısa, her terimi bir iki sayfada anlatan, toplam 50-100 sayfa arası olacak, hık diye okunacak bir şey yazsam diye düşündüm. (ekleme: paraynan değil la. beleşe. çok dilerseniz atarsınız 3
Soru başlıkta. Herkesin her boku bilmesi ama daha bir kavramı dahi tanımlayamaması artık canımdan bezdirdi. Böyle kısa, her terimi bir iki sayfada anlatan, toplam 50-100 sayfa arası olacak, hık diye okunacak bir şey yazsam diye düşündüm. (ekleme: paraynan değil la. beleşe. çok dilerseniz atarsınız 3-5 lira ama zorunlu değil. dedim ya, beleş)

Diplomam siyaset ve sosyolojiden, "sokaktaki adam" değilim yani. Herkes siyasetçi derseniz de YL diplomam Central European University'den. Boru değil yani. 29. sıradaydı dünyada, 42'ye düştü bu sene.

-

18 görüntüleme 0 cevap sanırım okunmayacağını yeterince kanıtladı bana :D
0
cagdas donem kuramcisi
(30.11.17)
Birçok farklı yazarın siyaset bilimine giriş kitabını okudum, siz yazsanız onu da okurum ve okuyacak insanlar çıkar mutlaka.

Ancak bence insanımızın problemi bir sayfalık tek yüzlü bir broşürü bile okumaması. Düşündüğünüz çalışma okumaya ve öğrenmeye hevesli insanlar için güzel bir kaynak olabilir ama. Bence denenmeli.
0
md11
(30.11.17)
kitapçık diyince işin rengi değişti. ekşi'ye yazsan daha çok kişiye erişmiş olursun. ben okurum.
0
Bruce
(30.11.17)
okumam, no offence.
10 sene once falan sorsan muhtemelen okurum derdim. artik hic ilgimi cekmiyor (yas 35+)
0
ezeriko
(30.11.17)
@md11, ben de ondan tek, en fazla iki sayfada tüm mevzunun en temellerini koyma derdindeyim. vaktinde anayasa yazıları diye seriye başladıydım, o sorudan bu soruya atlarken benim bile okumayacağım bir şey çıkmıştı ortaya. zaten yarım kaldı gitti.

demeye çalıştığım, broşürden de kısa bir şeylerle en temel kavramları açıklamaya çalışacağım elden geldiğince.

@bruce, ekşi'ye de, blog'a da yazayım diye düşündüm. zaten ikisinde de paylaşacağım na bunu. ama parça parça bir o başlığa bir bu başlığa girince derli toplu olmuyor. derdim tümünün bir yerde olması. bir de zaten bir başlığa 10 sayfa yazmayacam. misal siyaset nedir sorusuna "farklı çıkarlara sahip kişi ve grupların, savaşı ve zorbalığı ilk değil son çare olarak görerek diğerlerini kendi doğrularına ikna etmek veya kendi doğrularını kabule zorbalıktan farklı araçlar ve yöntemlerle zorlamak" tanımını yapacam, buradan güç kavramına geçip hemen, ikinci sayfada güce bakacam. bunun gibi bir şey. yoksa uzun uzun yazıp anlatınca bizim millet bakmaz. garanti.

@ezeriko @coyote, gayet iyi anlıyorum. ben de haber okumaktan bıktım misal ama işim bu diye mecbur devam. ne bileyim...
0
🌸cagdas donem kuramcisi
(30.11.17)
hepsini ayrı ayrı yaz, sonra tek bi başlığa yaz peş peşe. ya da tek parçanın altına hepsinin toplu olduğu blog linkini ver. çok kişi okumaz ama kitapçık halinde kitapçıdan sağdan soldan alacak kişiden daha çok kişiye ulaşırsın. en azından ekşi sözlük yaşamaya devam ettikçe orada duracak, bir nevi kütüphane.

bi de zaten bu tarz referans yazılar çok okunsun diye yazılmaz, sen kendine bilgine inanıyorsan yaz; ihtiyacı olan faydalanır elbet bigün.
0
Bruce
(30.11.17)
@bruce, onu yapacağım zaten. derdimi şöyle anlatayım:

muratkarabag.info

aha bu yazıyı yazdım ünlü ve şengör aynı gün saçmalayınca. ekşi'de ilgili başlıklara da kopipeysledim (bak link vermedim sadece, kopipeysledim "amme hizmeti" olaraktan). işte demokrasidir, ünsal ünlü'dür, celal şengör'dür filan. ertesi gün ünlü'nün yayınında "sen ne bilirsin, bok kafalı" gibi bir reaksiyon aldım, dellendim. lan adam cahilce kullanıyor terimleri, sebep-sonuç ilişkisi yanlış, daha sorunu doğru bir şekilde tespit edemiyor ama artistleniyor. dedim ben bu ve bunun gibilere bir şeyler yazayım, okunabilir bir uzaklıkta da olsun, alsın baksınlar eğer her boku bilmekten vazgeçip öğrenmeye karar verirlerse.

hasılı ondan na bunu yazarsam entri olarak ekşi'de ilgili başlıklara da koyacağım (altına tümünün olduğu kitapçığın link'ini vererek tabi), başlık açıp oraya da koyacağım, blog'a da koyacağım...

yani "para verin, alın öğrenin" de demiyorum, "illa benim blog'a bakıp öğrenin" de demiyorum. bakalım...
0
🌸cagdas donem kuramcisi
(30.11.17)
abi sorun diploma değil, bizzat deneyimlemek de lazım.

Teorisi ıvırı zıvırı var da her ülkenin dinamikleri farklı, hele bizimkinin...
0
passion rules the game
(30.11.17)
@passion rules the game, benim derdim işin teorik kısmı daha ziyade. "demokrasi yok, ondan insan haklarına saygı yok" denilmesinden, bu zırvayı duymaktan sıkıldım. daha "sadece akp'liler oy verebilecek, sistemi böyle değiştireceğiz" dendiğinde bunun GAYET DE demokratik olabileceğini, esas kaygının kaynağında cumhuriyet fikriyle ortaya çıkan değişimler ve bundan doğan beklentiler olduğunun anlaşılmamasından, bunun öğretilmemesinden, bunun bilinmemesinden, bunun aranmamasından sıkıldım. "seçimler 15 yılda bir yapılır, seçilenin yasaları da, uygulamaları da kanunla denetlenemez" diyerek bir demokrasi sahibi olunabilir. bu kadar basit bir şeyin anlaşılmamasından sıkıldım...
0
🌸cagdas donem kuramcisi
(30.11.17)
valla ben akademik olarak benzer bir konuda yazdım, kimsenin çıkıp da okuduğunu sanmıyorum :)

D’hondt 26263 kez tartışılıyor mesela ama biri de çıkıp sıralama sistemi olsa şu sonuç çıkardı demiyor
0
passion rules the game
(30.11.17)
bak, direkt muhataptan bile reaksiyon almışsın; demek ki okunuyor. bu geribildirimler önemlidir yazanlar için, niteliğinden bağımsız. belki de ileride bilinen, saygı duyulan bir siyaset bilimcisi olacaksın; speküle etmeden, çarpıtmadan, hakikatten uzaklaşmadan yazmaya devam...
0
Bruce
(30.11.17)
@passion rules the game, biraz da ondan o kadar kısa ve o kadar net cümlelerle anlatmaya çalışayım diyorum ki mevzuyu, ayşe hanım teyze de anlasın, tuğralı doblolu da anlasın, perma saçlı chp'li teyze de anlasın istiyorum. basit ve olduğunca kısa. o kadar kısa ki örgü ören teyze 10 dakika ara verdiğinde üç-beş kavramı okuyup geçebilir olsun. tümünün okunma süresi en fazla bir saat olsun. zor bir şey ama deneyeyim diyorum gene de yav.

en fazla okunmaz. sanki blog'daki her yazım okunuyor da bu okunmasa dertleneceğim :D
0
🌸cagdas donem kuramcisi
(30.11.17)
öyle bir becerin varsa anlat tabi :) ama matematik bilmeyen adama mesela d'hondt'u açıklamaya çalışsan ne olur bilemedim sdfsd
0
passion rules the game
(30.11.17)
abi okunur mu ilgi görür mü onu bilemiyorum. bahsettiğin amaca erişme dışında sana bir getirisi olmucaksa uğraşma derim ben.

senin amaçladığın yere ulaşmaz ya da etkiyi uyandırmaz.

çünkü sorun kimsenin bilmemesi değil. sen de söylemişsin, sorun herkesin her sikimi bildiğini iddia etmesi ve bunda zerre kadar tereddüt etmemesi. hafif tereddüt olsa birinde, yine açar okur merak eder peşine düşer. öyle bişey de yok ortada. hakeza yazmayı düşündüğünden bahsettiğin "mucize hap" şeklinde oluşmuş literatür; bu herkesin herşeyi bilmesi durumunu besleyen ve körükleyen de bir şey.

mesela ilk anda alakasız gelebilir ama "doktorlara şiddet" olayının da bu mezkur herkesin her sikimi maşallah bilmesi durumundan ötürü olduğunu düşünüyürum. çünkü zaten gugıla birkaç belirti yazıp çıkanları okuyunca - ben de biliyom lan gibi bir hava oluşturuyo. evhamlı biri değilsen de kanser olduğunu bulmazsın zaten. e sonra gidiyo millet doktora çatıyo o bilgiç havasıyla ya da bunu dolaylı olarak gösteriyo. ya da hatta gugıl da değil sadece, tv'de çıkıp konuşan tıp hekimleri de niyetleri bu olmasa da benzer bir etkiyi körüklüyolar.

sonuç: ben olsam genel sağlık bilgisi veren internet sitelerinin yasaklanması ya da sadece sağlık alanındaki ve alakalı meslek gruplarının erişimine izin verilmesi için kampanya başlatırdım ^^
0
dafaisss
(30.11.17)
okurdum ama yüksek lisansım central european, boru değil deyince okumamaya karar verdim.
0
pinkpeony
(30.11.17)
taraflı olmayacaksa zevkle okurdum. bana da gönderin yazınca hehe:)
0
mehmed resad
(30.11.17)
"Arsız da değilim, namussuz da değilim, şerefsiz de değilim, haysiyetsiz de değilim ki korkum olsun. Yeter iftiralarınız. Uğraşmayın artık boşuna. Şerefsizler sizi."

"Fikriniz olmazsa, kendiniz kendi başınıza insan olamazsanız kaderinizi bağlarsınız bir sakallı, yuvarlak gözlüklü toparlak dedeye. Yapmayın. İnsan olun biraz salaklar sürüsü sizi."

blogdaki yazıları okudum. öncelikle teorik yaklaşımın doğru olsa da tarzın itici. bir akademisyenin veya öğretmenin ağırbaşlılığını göremedim. tabii sözlükte dönen siyasi tartışmaların dilini yakalamışsın. ama ara ara içinde kaliteli tezler dönse bile aklıbaşında kimsenin keşmekeş sözlük ortamında siyaset teorisi öğrenme amacı güdeceğini düşünmüyorum. belki belirli birkaç kişiye ulaşabilirsin ama senin de şu yazı üslubuyla pek de ciddiye alınacağını zannetmiyorum.
0
sporty
(30.11.17)
@pinkpeony, bıktım bu "sen kimsin lan, sen nerden biliyon lan, sen adam mısın lan" diyenlerden. bundan bezdim diye koydum onu. yoksa başka herhangi bir yerde "bakın ben artizim" diye yazmışlığım yok.

@sporty, esasında çok haklısın. benim blogu açarken amacım öncelikle ingilizce yazmaktı. esas konu başlıkları da politik felsefe ve sümer-akad-babil ile yahudilik ve islam olacaktı. şimdiyse türkçe var neredeyse sadece, felsefe hiç yok, din hiç yok. artık o kadar delirdim ki işte...

ha bu kitapçığı yazabilsem oradaki dilden tamamen uzak olacak ama "kimmiş ki la bu" diye bakan adam sonrasında ciddiye almaz. bu çok doğru. tüm blog'u elden geçirip bunu düzelteceğim, bu uyarı için çok teşekkürler. gerçekten.

@mehmed resad, yazmaya başladım ufaktan. biterse bir vakit, ekşi'de de paylaşacağım zaten. unutmazsam gönderirim ama, sözüm olsun :)
0
🌸cagdas donem kuramcisi
(30.11.17)
(23)

kim daha güzel?

Bruce
bu mu?https://www.morhipo.com/kampanya/detay/19373554/65171/people-by-fabrika-bisiklet-yakatisortelçin sangu mu?https://www.google.com.tr/search?q=el%C3%A7in+sangu&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwihksqag-bXAhWOLFAKHQy4C5MQ_AUICigB&biw=1440&bih=794bence konu mankeni daha güzel, sizce?
bu mu?
www.morhipo.com

elçin sangu mu?
www.google.com.tr

bence konu mankeni daha güzel, sizce?
0
Bruce
(30.11.17)
1 bence de.
0
veritaslibertas
(30.11.17)
yine kalbim elcinde ama gulmedigi surece. dislerinden midir gulus seklinden midir bilemiyorum, gulusu guzelligini bozuyor.
0
pide
(30.11.17)
Elçin alır. 2 kilo daha zayıf olsa 1 derdim.
0
westblack
(30.11.17)
Elçin de beğendiğim bir kadın lakin bu kıyaslamada 1 diyorum.
0
mutekebbir
(30.11.17)
1
0
acckr
(30.11.17)
@westblack,
Manken Bilgileri : Kilo : 52 kg / Boy : 174 cm Göğüs : 83 cm / Bel : 61 cm / Kalça 89: cm

daha ne olsun yav.

@pide, gülmeyen kadın güzel olmaz; ben bu cevabı 1 kabul ediyorum, iyi günler...
0
🌸Bruce
(30.11.17)
manken daha iyi. elçin sangu zaten çok fen abartılmış bir balon.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(30.11.17)
bu ikilide elçin sangu daha güzel ama aslında o kadar güzel değil. koca yüz, sivri çene, ebleh mimikler falan... kesin şimdi kıskandığım söylenip mini lince uğrarım.
0
pinkpeony
(30.11.17)
Elçin fıs. Vücudunda güzel hiçbir yer yok. Çekici de değil.

Ama bu kadın baya iyiymiş.
0
MaNOfTheYear
(30.11.17)
tartışmasız 1
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(30.11.17)
1 kimmiş öyle ya :)
0
justinho26
(30.11.17)
1
0
Uncle Sam
(30.11.17)
Elcin sangu
0
all girls dream
(30.11.17)
elçin sangu'nun doğal kızıl olduğunu söylüyorlardı.
1. doğal kızıl değil ama çok daha güzel bir kadın.
0
cabiday
(30.11.17)
1, dev bir kedi bence. kedi canını onun.
0
nawar
(30.11.17)
konu mankeni daha güzel
0
reproach
(30.11.17)
Siz ciddi misiniz yav? 1 resmen at ağızlı, at suratlı. Çok sert ve sıradan bir ifadesi var. Normalde Elçin Sangu’yu öyle aman aman beğenen biri değilim ama Elçin her türlü güzel bundan. Elçin’in yüz hatları daha kibar, daha kendine has.
0
i m cool with that
(30.11.17)
2. açık ara.

1.sinin gülüşü çok kötü, hatları çok erkeksi, hiç çekici gelmedi bu fotoğrafta bana.
0
noluyo yaa
(30.11.17)
@i m cool with that, teessüf ederim, some like it at...
0
🌸Bruce
(30.11.17)
ikisi aynı kişi değil mi ya?
0
naksidil
(30.11.17)
kesinlikle elçin
0
rhoda
(30.11.17)
Elçin sangu güzel olsa da çekiciliği havası olmayan biri, ona rağmen mankenden kesinlikle daha hoş. İlginçsiniz hakikaten.
0
mslny
(30.11.17)
madeline ford var bi de, öf öf öf
0
gebere jackson
(30.11.17)
(10)

Bir insanın bir anda yaşayabileceği en büyük değişim

diffarentiationation
Cinsiyet değiştirmek diye düşündüm ben. Tüm yakınlarını kazada kaybetmesi, Yozgat'tan çıkmamışken Las Vegas'ta milyoner hayatı yaşamaya başlaması gibi şeyler olabilir mi?Nedir sizce?
Cinsiyet değiştirmek diye düşündüm ben. Tüm yakınlarını kazada kaybetmesi, Yozgat'tan çıkmamışken Las Vegas'ta milyoner hayatı yaşamaya başlaması gibi şeyler olabilir mi?
Nedir sizce?
0
diffarentiationation
(29.11.17)
being there filmi geldi aklima
0
ordinov
(29.11.17)
Anne ya da baba olmak olabilir. Birçok insan çocuk sahibi olunca dünyaya farklı gözle bakmaya başlıyor. Siyasi, ekonomik ve toplumsal sorunlar kişiye daha çok batar hale geliyor. Katil olmak olabilir. Birini öldürmeden önce masum bir insan iken birini öldürdükten sonra daha çok dibe batmış bir insan olunabilir. İntihar girişimi olabilir. O andan sonra bazı şeyler daha az umursanır hale gelebilir ya da hayatın boş kısımları yerine daha dolu kısımlarına odaklanılır. Ben en büyük değişim yerine en faydalı değişim kavramına daha sıcak bakıyorum. Para her zaman huzur getirmiyor. Yozgat'ta kağıt oyunu bile oynamamış bir insan Las Vegas'a gidince kumar bağımlısı olabilir. Bu yöndeki bir değişim olumsuz bir özellik taşıdığından en büyük olarak değerlendirilmesine rağmen kimsenin özeneceği bir şey değildir.
0
dissendium
(29.11.17)
fark etmeden, hep yaşadığımız bir şey aslında. sadece hayat çok hızlı aktığı için düşünmeye fırsat olmuyor. işsiz kalınca falan, şu an olduğum gibi ya da bir tatile çıkıp, koşturmacadan uzak kalındığında fark ediliyor.

örnek vermek istemiyorum.
0
runagain
(29.11.17)
Ciddi bir fiziksel engel. Felç ya da kör olmak.
0
sen git ben geliyorum
(29.11.17)
gecenin bir yarısı tenhada birini kıstırmış bıçaklı sopalı kalabalığa:
- rahat bırakın lan onu! s*ktiğimin dölleri!
diye bağırmak.

akıbetiniz nereye varırsa varsın hayatınız değişir.
0
dafaisss
(29.11.17)
su ana kadar belirti vermemis hayati boyunca gecmeyecek, duzelmeyecek bir saglik sorunun oldugunu ogrenmek yani sagligin bilinen anlaminin kaybi, aslinda kendini tanimlama bicimlerinden birini kaybediyorsun.
ana-baba ve en kotusu ikisinin birden kaybi, dunyanin neresinde olursan ol, anne baba hayattaysa hep donecegin bir yer vardir, onlar gidince sanki butun gezegen bir yere tasinmis seni de geride birakmis gibi oluyor, devamindaki hayat hep biraz eksik.
0
mavicorap
(29.11.17)
Ölümden dönmek bunlardan biri.

@ordinov'a katılıyorum. Being there de iyi bir örnek.
0
EasyTiger
(29.11.17)
hissiz duygusuz soğuk bir iş hayatı üzerine kurulu yaşamlar da gayet büyük bir değişim çoğumuz için..
0
redeath
(29.11.17)
dine dönmek, dinden çıkmak
0
pinkpeony
(29.11.17)
tecavüz
0
duyond
(29.11.17)
(3)

Parfümlerin Son Kullanma Tarihleri Ne Kadar?

gezegen olan pluton
İnternetten bir parfüm satın aldım fakat sorgulattığımda 8 yıllık çıktı, son kullanma tarihi geçmiş midir, normal mi 8 yıl? İade mi edeyim?
İnternetten bir parfüm satın aldım fakat sorgulattığımda 8 yıllık çıktı, son kullanma tarihi geçmiş midir, normal mi 8 yıl? İade mi edeyim?
0
gezegen olan pluton
(28.11.17)
8 yil isinde hata vardir kesin,o kadar sure stokta kalma ihtimali yok.
0
duptıs
(28.11.17)
bence iade et, risk almaya değmez.
0
pinkpeony
(28.11.17)
en kralı 36 ay. öyle diyeyim. muhtemelen budur site baktığın ama yine de sorgulat; checkcosmetic.net
0
arkeolojik usb
(28.11.17)
(28)

Bipolar / Borderline Sevgiliyle başıma gelen olay

dapda
eski sevgilimin (aslında sevgili demek zor) sahip olduğu rahatsızlık. 2 kere başımı belaya sokuyordu. birinde karakolluk olacaktım diğerinde 8-10 kişinin saldırısına uğradım. bıçaklanıyordum. lütfen sıkılmadan okuyun. çünkü biraz da olsa yardımlarınıza ihtiyacım var.geçen ağustos ayında tanıştık kız
eski sevgilimin (aslında sevgili demek zor) sahip olduğu rahatsızlık. 2 kere başımı belaya sokuyordu. birinde karakolluk olacaktım diğerinde 8-10 kişinin saldırısına uğradım. bıçaklanıyordum. lütfen sıkılmadan okuyun. çünkü biraz da olsa yardımlarınıza ihtiyacım var.

geçen ağustos ayında tanıştık kız arkadaşımla, kendisi bipolar, borderline karışımı, rahatsızlığı olduğunu anladım ilk başta ama pek detaylı bakmadım, neyse buluşmalar falan, kendisini yaşadığım şehirden 500 km uzaklıkta bir hastanede bile ziyaret etmiştim, çünkü değer veriyordum. memlekete geldik bir kaç defa buluştuk ama buluşmamızda hep alkol aldı, yani kahve içtiğimizi hatırlamıyorum. 1-3-5 her buluşmamızda alkol ve benim onun arkasını toplamam ertesi gün özürler, kusura bakmalar vsvs. aile evine de gidiyordum arada ama orda da alkol hep ön plandaydı, bu belli bir süre böyle gitti...

neyse bir gün beni aradı çok kötüyüm görüşelim mi dedi. bu başıma gelen birinci olay... tamam dedim, görüşelim.. buluştuk çok kötü durumdaydı, daha görüşür görüşmez içki içmek istedi, başta izin vermedim ama yine kıramadım (çünkü alkol almak isteyip engel olunca inanılmaz agresif oluyordu). belli bir limitte alkol almasına izin verdim devamını istedi ben izin vermedim vermeyince tartıştık, o sırada arabada yavaş bir hızda ilerliyorduk ve tekel bayii önünden geçiyorduk, elini cebime attı ve 20 tl aldı, birden kapıyı açtı ve inmeye kalktı, doğal olarak yavaşladım, hemen tekel bayiiye koştu, peşinden gittim ve alkol satışına izin vermedim, bana çok sinirlenmişti arabama binmek istemedi, rastgele yollarda koşmaya ve otostop çekmeye başladı, şok olmuştum ve ilk kez böyle bir şey yapıyordu. doğal olarak zorla arabama bindirmeye çalıştım, yardım edin, imdat polis, beni kaçırıyor çığlıkları atmaya başladı. benim şokum 2 katına çıktı, bazı arabalar duruyor ve bana çıkışıyorlardı sen ne ayaksın diye, bu 30 dakika böyle koşturmayla sürdü...

sonra bir kadın durdu ve avukat kimliğini gösterdi, halden anlamıştı ki bize yardım etmek istedi, arkadaşımı güç bela arabasına aldı sonra sağ salim evine ulaştırdık. olayın akşamı kız arkadaşım intihar etmeye çalışmış, ilaç içmiş, midesini falan yıkamışlar... hatta bu intihardan başta tamamen beni sorumlu tuttu.

bu olaydan sonra yaklaşık 2 ay düzgün görüşmedik, hatta hiç görüşmedik denebilir, artık sevgili değildik ama ben rahatsızlığından dolayı onu çok merak ediyordum, yardımcı da olmak istiyordum, 2 ayın sonunda yine görüşmemiz gerekti ve görüştük, tabi işin içinde yine alkol vardı, geçen sefer alkol almasına izin vermediğim için bunların olduğuna kanaat getirdiğim için bu sefer ne içmek isterse izin verecektim. ben alkol almadan araba sürüyor o da yanımda kafasına göre içip müzik dinliyordu, 2 saat böyle arabada dolaştık, sonra arabamda sızdı kaldı, eve ayık götürmek istiyordum ve 2 saat o arabada uyurken ben de yanında oturdum, amacım uyanınca evine götürmekti ve baygın şekilde eve götürmeye niyetim yoktu. neyse uyandı ve acıktığını söyledi, fast food yedikten sonra tekrar arabayla gezmek istedi, ona da tamam dedim, olay burdan sonra başlıyor cidden büyük bir olay benim için.

bizim burada bir göl var ve gölün çevresi piknik alanları, evlerimize de yakın olduğu için arabayı oraya sürdüm biraz da o istedi oraya sürmemi, genel tavır olarak bir şey yapmak isteyip yapmasına izin vermeyince çok sinirlendiği için oraya sürdüm işte arabayı ama sürmez olaydım. geçen sefer arabada alkol olmadığı için kendini araba durmadan dışarı atmaya çalışan kişi bu sefer alkol olduğu için nasılsa arabadan inmesini gerektirecek bir durum olmadığı için gölün kenarında bir tur atar çıkarız sanıyordum. öyle olmadı yavaş yavaş ilerlerken 12-13 kişilik ayyaş serseri bir grup ateş yakmış etrafında şarkı söylüyorlar tabi ellerinde biralar. arkadaşım yavaşlamamı ve onları videoya alacağını söyledi ve birden arabadan indi ve yanlarına koştu. film burada kopmuştu. ben de peşinden gittim, ilk başta adamlar bizi aralarına aldılar 2 dans, alkış, türkü, halay vs. böyle geçti. adamların yaşları 22-32 arası yarısı gaziantepli, yarısı da adana kiremithaneliydi. başta bize iyi davranan tipler zaman geçtikçe alkolün de etkisiyle saçma sapan davranışlarda bulunmaya başlamışlardı. yavaş yavaş arkadaşıma yaklaşmaya çalışıyorlardı ve kız buna hiç tepki göstermiyordu. ben hadi gidelim diye kolundan çekince bas bas bağırıyordu, burada kalıp takılacağını söylüyordu, bu da adamları cesaretlendirmişti ve bela yavaş yavaş geliyordu.

benim tek bir amacım vardı arkadaşımı oradan uzaklaştırmak, 2-3 kere denedim hadi gidelim diye istemedi, öyle bir huyu var ki istemiyorsa bir şeyi asla yaptıramıyordum. ısrar edince de iş çığırından çıkıyordu iyice kaçıyordu benden. adamlar bana enişte diyordu ve benim dengesiz arkadaşım orada bir laf etti ve resmen davetiye çıkarttı. "siz ona enişte diyorsunuz da biz sevgili değiliz" işte bu sözden sonra adamların resmen salyası aktı, dişleri bilendi. ben arkadaşıma hadi gidiyoruz yaptım, o da gelmeyeceğim ne halin varsa gör dedi, yine bir şok etkisi, bu arada saat gece tam 12. o sırada adamlardan birisi bana ters çıktı, sen ne ayaksın seni göle atarım gibi bir laf sarf etti. tabi benim 10-12 kişilik bir gruba dayılanmam beklenmesin. o an tek amacım vardı arkadaşımı oradan alıp uzaklaşmaktı ama kahretsin ki orada kalmayı istiyordu.

anlamadığım şeylerden birisi de arkadaşım türkiye'nin belki de en iyi üniversitesinden mezun olmuş, annesi çok saygın bir meslek sahibi, gelir düzeyi ortalamanın epey üstünde ve ailece düzgün kişiliklerdi, ne bulmuş olabilirdi onlarda, üstelik hep küçümsediği ve dalga geçtiği tiplerdi o an oradaki insanlar. bilmiyorum bipolar olmak bunu gerektiriyor sanırım... neyse baktım ortalık geriliyor 1-2 tanesi bana ters çıkışınca 10 metre ilerideki arabama doğru yöneldim, tabi onun öncesinde 1-2 tanesi benim alkol almadığımı ve kafamın ayık olduğunu farketti, içki vermeye kalktılar istemedim, belki de beni içirip arkadaşıma daha da yaklaşacaklardı. aslında ufaktan yaklaşıyorlardı, elini omzuna atmaya çalışan, eğilip kulağına şarkı söylemeye çalışan vs. ama arkadaşım hiç birine tepki göstermiyordu.bana gösterdiği tepkinin binde birini gösterse belki cesaretleri kırılacaktı.

en son arabama doğru yönelmiştim arkadaşım nereye dedi arabadan bira getireceğim dedim tabi yalan söyledim amacım arkadaşımın ailesine ulaşmaktı, çünkü işlerin çığırından çıkacağını farkettim ve onu eve götürebilecek tek güç ailesiydi. tabi arkadaşım ne kadar alkollü de olsa inanılmaz akıllıydı ben ailesini arayamadan kız beni aradı aileme haber vereceksin di mi sakın böyle bir şey yapma dedi, ben de yapacağım dedim sonra arabaya kadar geldi peşimden, tabi 2-3 tane daha adam geldi arabanın başına, o sırada arkadaşım sanırım beni sizden koruyor gibisinden bir laf sarf etmiş ki aniden adamların allah kitap söverek üstüme koştuğunu gördüm. arkama bakmadan kaçmaya başladım ki 2 tanesinde bıçak vardı, bir tane kafeye sığındım orayı bastılar 9-10 kişi, kafede oturanlardan bazıları engel oldu bazıları da korktu falan, baktım olacak gibi değil kafeden dışarı kaçtım, o sırada bir kaç yumruk yemiştim, bu nasıl bir şerefsizliktir ki 1 kişiyi 8-10 kişi birden kovalıyor, kondisyonuma ve kafamın ayık olmasına güvendim koşup yandaki piknik masalarından yardım istedim kimisi yardım etmeye çalışıyor kimisi de korkup uzak duruyordu, 4 tane piknik masasından yardım istedim her masadan 1-2 kişi bana saldıranları sakinleştirmeye çalıştı, o sırada 3-4 metrelik bir yerden aşağı yuvarlandım, pantolonum yırtıldı ve üstüm başım kan içinde kaldı, kafamdaki şapka düşmüştü, maaşımı yeni çekmiştim ama cüzdan yerindeydi.

en sonunda 2 genç gördüm arabalarına binmek üzerelerdi, açtım kapıyı atladım arabaya, lütfen sürün kaçırın beni buradan dedim, onlar da peşimden koşan adamları gördüler, olay yerinden 400-500 metre uzaklaştırdılar, çok şanslıydım bilmiyorum belki de şanssız.

o sırada arkadaşım aradı, ben sanıyorum ki beni merak etti, neredesin diye arıyor, ne derse beğenirsiniz, ben arabanın başındayım eşyalarım senin arabanda, eşyalarımı ver ben eve taksiyle gideceğim ve gecemizi rezil ettin dedi. Sinirden konuşamadım telefonu kapattım. O sırada ailesi de gölün çevresine gelmişti, gençlere teşekkür ettim, kızın ailesinin arabasına bindim arka boşluğa saklandım, olayı özet geçtim, sonra ailesi olay yerine sürdü ve o. cocukları oralarda dolanıyorlardı, bir kaç tanesi de arkadaşımla piknik masasına oturmuş sohbet ediyordu, şok üstüne şok oldum, ben canımı zor kurtardım, kız gitmiş onlarla oturuyor, tabi ne yaptiğindan haberi yok... (hatta bu olaydan 1 ay sonra konuşmuştuk ve orada masada oturduğu çocukların çok iyi efendi olduğunu söyledi tabi bunu söylediğinde yine alkol almişti, hatta çok efendi çocukmuş annemin arabasina kadar birakti beni dedi, öyle diyince ben de o arabasına birakan kavgayi başlatan çocuktu dedim, sesiz kaldi, bir şey diyemedi.
Neyse ben arabadan inmedim ailesi benim arabamı alıp güvenli bir yere sürdü ve orada arabama bindim hemen kapıyı kilitledim, kızın ailesi de 3-4 dakika sonra kızlarını görüp arabaya almışlar...

tabi benim üstüm başım kan, yara vs, o şekilde eve gitmedim, arkadaşımın evine gittim, eve vardım kız beni aradı, ve hala yaptıklarından gram pişmanlık duymuyordu, aynen şunları söyledi, neden adamların yanına benim gittiğimi aileme yalan söyledin, ortada bıçak falan yoktu, abartma, biraz zaman geçirecektik sinirlendim telefonu kapattim.. sonra mesaj attı, 'seni dava edeceğim oradakiler de tanık'. bu da ayrı bir şok.

şimdi bu şahıs bipolar ve borderline etkisi yüzünden mi böyle davrandı, yoksa karakter meselesi mi?
yani ilk olayda imdat polis beni kaçırıyor diye bağırıyorsun ve şans eseri bir polise denk gelmiyoruz, ucuz atlatıyorum.
ikinci olayda ise 10 kişinin saldırısına uğruyorum, bıçaklanmaktan son anda kurtuluyorum, üstüm başım kan içinde kalıyor, kıyafetlerim yırtılıyor ve yine ucuz atlattığıma inanıyorum.

olaylar olmadan 4-5 saat önce "iyi ki varsin, beni depresyondan kurtariyosun, sana nasil tesekkur etsem azdir, hayatimdan hic cikma en onemli arkadasimsin" diyen bir kiz olay sonrasi hic bir sey olmamis gibi.

alkol aldıktan sonra arkasını topladığımda yüzlerce kez teşekkür eden kişi bu olaylar sonrasında neden bir kere bile özür dilemeyip üstüne üstlük beni suçlayabiliyor, anlamıyorum.

Ben de psikolojik destek almayı düşünüyorum.
0
dapda
(28.11.17)
hepsini okudum. ona yardım edemeyeceksin ve kendini de heba edeceksin. bu hikayenin üzerine yeni maceralar eklemeye hazırsan, bunu istiyorsan devam et.

ama devam etme tabii ki. daha şimdiden, senin de desteğe ihtiyacın var.
0
runagain
(28.11.17)
İsim gucum yoktu hepsini okudum, iyi niyetli bir arkadasa benziyorsun, enayilik etme, o kizdan ne koy olur ne kasaba, o kadar insaniyetliysen, icindeki ihtiyac sahibi bir canliya yardim etme arzusu yuzunden boyle davraniyorsan al on torba mama git bir barinaga hayvan doyur, birini sahiplen. Allahin manyagi seni de manyak etmis hayretle okudum. 12 kisilik sap grubunun icine disi sinegimi dahi birakmam. Kendi gitmek istiyorsa da hayatinda basarilar dileyip yollarim.

Kurtulduguna sukret, hayvan sahiplen, kis geldi.
0
hailtothethief
(28.11.17)
çok geçmiş olsun. bahsetmemişsin sanırım ya da ben atladım, kız tedavi görmüyor mu? ilaç almıyor mu? tedavi oluyorsa bu kadar problem yaşamaması lazım sanki.

sen onun doktoru değilsin ve malesef o öyle sansa da sen ona iyi gelemezsin. zor durumlarda ne yapılacağını bilmiyorsun. yani kimse bilemez. zaten ne yapsan boş belli ki, kıza içirsen bi dert içirmesen ayrı dert. bana kalırsa onunla baş başa ve dışarıda görüşmemeliydin.

ailesi ne diyor olanlara?

her şeyin üstüne hala seni suçlaması da elbette hastalığının sonucu olan bir şey. sonra çok pişman oluyordur eminim. ama inan onun da yapabileceği bir şey yok. seni seviyor ve sana güveniyor. malesef bunu gösteremiyor işte.

artık görüşmüyor musunuz?
0
istanbul kanatlarimin altinda
(28.11.17)
oyle sevgiliyi gecim, arkadas olmaz olsun. kurtulman iyi olmus.
0
fakyoras
(28.11.17)
Tamamını okudum. İyi bir insansın ama ağır gerizekalılık bu yaptıkların. Uzak dur elin manyağından; ne hali varsa görsün. Seni dibe çeker, hayatını bok eder, ne olduğunu anlamadan hayatının tüm güzellliklerini kaybedersin. Gitsin hastaneye yatsın. Seni ilgilendirmiyor. Kes tüm bağını.
0
sen git ben geliyorum
(28.11.17)
Kanim cekilerek okudum. Benzeri basima gelmisti, careyi kisiden uzaklasmakta buldum. Ama kendisine yardim edemedim maalesef. Soyle ki; cok yakin bir arkadasim vardi, lisenin basinda tanistik. Cok caliskan, zeki bir kizdi. Ben serseri serseri takilirken son teneffus beni sinavlara falan calistirirdi. Aileleler tanisiyordu, yedigimiz ictigimiz ayri gitmezdi ve onun erkek arkadaslari benim de kiz arkaslarim oluyordu dogal olarak. Problem yoktu. Sonra bazi psikolojik cokuntulerden dolayi antidepresana basladi, yanlis antidepresan kullanimi sonucu daha agir ilaclara gecti ve bipolar teshisi kondu. Ben tabii ki tum srec boyunca yaninda olmaya, destek vermeye calistim. Yalniz zaman gectikce karsi tarafta isler degismis gibiydi. Bulustugumuzda sence eskiden cok yakin arkadas olan insanlar ileride sevgili olabilir mi? Kankanla evlenir miydin tarzi sorular sormaya baslar oldu. Bunlar cok sik tekrarlandiktan sonra aramizda bir sey olamayacagini, onu hep arkadasim olarak gordugumu ve arkadas olarak cok sevdigimi direkt olarak uzun uzun izah ettim.bunlari duyunca cileden cikti, ben sevgilinden daha mi az guzelim? Neden olmayacakmis vs. Diye bagirarak masalari dagitti. Taksiye koyup evine yolladim, o gunden sonra mesaj harici gorusmedim. Cunku ona zarar verecektim istemeden de olsa. Siz de gorusmemelisiniz bence. Hele ki son olah korkunc otesi.
0
Deathrow
(28.11.17)
@istanbul kanatlarimin altinda

Ilac tedavisi goruyor, psikiyatra da gidiyor, babasi bana biraz umursamaz geldi annesi ilgileniyor ama o kadin da birakmis epey, yani kiz cidden ters yolda..
Annesinin bana dedigi tek şey, kizimin ne halt oldugunu biliyorsun neden hala gorusup alkol vs... e ben olmasam baskasiyla icmeye calisacak belki hic tanimadigi birisiyle tehlikeli maceralara atlayacak. O olaydan sonra hic konusmadik.

Lutfen o kadar adamin arasina girmesine neden izin verdin gibi yorumlar yapmayin. Onu tanimiyorsunuz ve o olay 3 saniyede olan bir seydi. Kapiyi acti ve birden aralarina gitti. Sonra ne kadar uzaklastirmaya calissam da olmadi cunku bi kere zorladim imdat polis, beni kaciriyor diye bagirmisti.
0
🌸dapda
(28.11.17)
Hepsini okudum. İletişimi kesmenizi ve ne olursa olsun o kişiyi merak etmemenizi önerebilirim. Lütfen kendi hayatınızı düşünün ve biraz bencil olun. Aksi durumda kendinizi daha zor durumlara sokarsınız.
0
monogram
(28.11.17)
kızı bilmiyorum ama sen akut hayat kurtarıcı erkek sendromuna yakalanmışsın, inşallah dersini almışsındır, hem iyi olmuş macera olmuş, dramatize etcek bisey yok, üzerinden biraz geçsin gülerek anlatıcağın bişey haline gelir merak etme^^

yardım istemeyen birine, durumu bariz "yardıma muhtaç" ise bile yardım edemezsin. bu yardım etmek isteyen kişinin yani bu hikayedeki senin; yetersizliği beceriksizliğiyle değil karşıdaki kişiyle alakalı bişey.

kız seni habire ve aynı/benzer şekillerde manipüle etmiş, sen de inanmak istemişsin belli ki. dikkat ettiysen çoğunlukla, sen gel böyle ve bu şekilde yapalım demişsin bir şeyi; kız da önce sana tamam demiş nasıl olsa sonra istediğimi yaptırırım diye; sonra yine onun istediği gibi olmuş. şu göl kenarına gitmeniz bariz öyle özellikle.

madem rahatsızmış, senin bu şekilde yardım edicem diye peşine takılman onun rahatsızlığını da besleyen bişey bilesin.

göl kenarında arabadan indiğinde basıp gitsen yine seni suçlardı, beni niye bıraktın gibisinden. konu burda senin suçun olup olmaması değil; demin yazdığım "onun rahatsızlığını besleyen bişey" derken kastettiğim bu. sürekli "yanında olmaya çalışarak" yanındayken yaptıkları ve/veya başına gelenler için suçlu ilan edebileceği kişi olarak orada bulunmuş oluyosun.
0
dafaisss
(28.11.17)
yirmisantim
(28.11.17)
Birinci olayı daha önce anlatmıştın. İlki onun hatası ama kusura bakma ikincisi senin hatan. Anan bacın olsa tamam da elin sümüklü hastası için canından olmaya değmez. Gerçekten hala devam etmeye niyetin varsa ağır salaksın demektir.

Umarım trollsundur ya da.
0
elorelia
(28.11.17)
Eğer gerçekse tipik bir am sevdasına benliğini kaybetmiş erkek mallığı. Azıcık sorunlu bir tip bile gördüğünüzde basın tekmeyi. Kimsenin “duygu tamponu” olmayın. Burada tek bir suçlu var o da sensin. Bırak ne hali varsa görsün. Hastalığı varsa da ailesinin derdi.
0
zoghurt
(28.11.17)
Kızı kollayayım derken kendi canından olursun uzak dur. Yarın obur gun basına bi iş getirir senden bilirler hiç karışma
0
hernezıkkımsa
(28.11.17)
Bipolar bir birey, böyle şeyler yapar. Fazlasını da yapar. Hipomanik dönemde hastahanede kalması bile gerekebilir. Düzenli olarak ilaç alacak, muhtemelen hayatı boyunca. Bunun başka yolu yok. Sizin yapabileceğiniz tek şey, sağlıklı bir anında ilaçlarını düzenli kullanmasını söylemek, ailesine durumun ciddiyetini anlatmaktan ibaret. Atak döneminde aşırı alkol tüketimi, artan cinsel aktivite ki bu hiç tanımadığı sokak serserileriyle bile olabilir gözlenir. Bu dönemde aşkol kullanması daha uçuk şeyler yapmasına neden olur. Arkadaşınız hasta, herkesten önce bunu onun kabul etmesi gerekiyor.
0
655320
(28.11.17)
aga kızda başka bişeyler var. esrar içiyor mu? hemen ilişiğini kes. anandan değil babandan değil. nacizane.
0
caletti
(28.11.17)
okudum hepsini gayet normal şeyler bunlar :) hepimizin başına gelir. ben mesela haftada bir bıçaklı 10 kişi tarafından kovalanıyorum.
0
xu
(28.11.17)
Hakikaten bu nasıl story. Galiba inanmayan bir benim, eğer gerçekse de hem karakter hem hastalık etkisi. hiçbir şekilde iletişime geçmeyin, başına bişey gelirse sorumlusu siz olursunuz.
0
mslny
(28.11.17)
İletişimi kesmeyi bırak ismini bile anmam.
Böyle bir kız için bu hallere düşülür mü birader bırak ne hali varsa görsün.
0
kararsızataletfilozofu
(28.11.17)
Kusura bakma ama sende de gariplik var. Yahu hastalığı belli başına iş açması kesin olan biri. Ne diye ısrar ediyorsun ki. Sizinkine benzer bir arkadaşım var üzülmüyorum size hak ediyorsunuz.
0
eksi sozlugun tatli insani
(28.11.17)
kız seni sallamıyor ve kendi yüzünden rezil duruma düşmenden keyif alıyor. hayata bir kere geliyorsunuz, kimse kimseye hastabakıcılık yapmak zorunda değil. eski sevgilisi borderline olan biri olarak diyeceğim şeyse; hiçbir zaman bugün olduğundan daha iyi olmayacak. vakitlice kendi hayatını kurtar.
0
kayranin kedisi
(29.11.17)
hocam iyi olmuş kurtardığın sakın arayayım geri döneyim deme. kendi bokunda boğulsun. okurken ben stres oldum. değer mi bunlara? sen iyi niyetinden olmuş bunlar kendinde başka hata arama. sakın sakın bulaşma bi daha. böyle insanlar adamı ya katil eder ya da öldürtür bi yerlerde.
0
içe doğru kaslı olan çocuk
(29.11.17)
Sanırım borderline nedir ne değildir bilmiyorsunuz. Çok açık yaptıklarının sebebi bu. Ve siz superman değilsiniz. Hoşlanmışsınız belli ki, iyileştirebileceğinizi düşünüyorsunuz fakat bu öyle bir rahatsızlık değil. Tedavi olmak isterse tabiki yanında olup olmamak sizin seçiminizdir fakat anladığım kadarı ile böyle bir durum yok ve sizin de yapabileceğiniz bir şey yok. O yüzden uzaklaşın.
İyileşebilir mi? Tabiki iyileşenler var. Fakat bunu kendi istemediği ve düzgün bir tedavi görmediği sürece çok zor. Son olarak konuşup tedavi olması gerektiğini yine de anlatmaya çalışabilirsiniz.
0
veritaslibertas
(29.11.17)
alınmak yok ama zeka geriliği mi var yoksa sadece saf mısın anlamadım.

neden kadının peşinden koşup kahramanlık yapmaya çalışıyorsun? kadın sana "hadi beni sevdiğini kanıtla ve gökdelenden aşağı atla" dese atlayacaksın yani. sevgi bu değil, arkadaşlık da bu değil. aptallık. kimsenin arkasını toplama. bipolar mı bilmiyorum ama alkolik ve bağımlı bir kişilik. mümkünse bir daha görüşme.
0
pinkpeony
(29.11.17)
kişiliksizliğin, erdemsizliğin, alçaklığın adına artık borderline ya da bipolar deniliyor. modern dünyanın başka bir yalanı daha. yani bu kız ilaçla mı tedavi edilecek? kaç kurtar kendini kardeşim başka çaresi yok. hasta insan zaten son derece yardıma muhtaç ve başkasına zarar vermeyecek durumda oluyor. bunun gibi insanlar toplumda çok var ve hasta değiller; bunlar eski usul kötü insanlar. defetmezsen yanarsın.
0
monur72
(29.11.17)
hangi tarikatın erkeğisiniz arkadaş anlamıyorum.

siz hızır aleyhisselamsınız, siz süpermen misiniz, siz bilirkişi misiniz, siz uzman mısınız siz kimsiniz lan? her değişiğe yardım etme, koruma halleri.

iki miligram aklı olan böyle bela bulaştırıcı tiplerle sevgili değil arkadaş olmamalı.
0
wilhelmwasmuss
(29.11.17)
Len nasıl okudunuz hepsini? Kış geldi diye dimi:)
0
35.spartalı
(06.12.17)
Kardeş sen hayatını feda et, kurtarıcı bir melek ol, ii insanlar böyle yapar çünkü.

Yarın bir gün 3. sayfa haberinde ismini görürüz muhtemelen. Çokta üzülmem hani ne yalan söyliyim. Akıl var izan var, ilk olaydan sonra hala kızlaysan büyük problemlerin var demektir.
0
KaraSakall
(17.01.18)
Sen ona hicbir sekilde yardim edemezsin, anca kendini heba ettiginle kalirsin.

Düzgün bir tedavi olmasi gerekiyor.
0
chitosan
(17.01.18)
(33)

Ben mi fakirim insanlar mı zengin?

Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
Fakir miyim lan ben? Diye hayatı sorguladım. Size sormak istiyorum.Ek'te gittiğimiz mekanın içecek sayfasını ekledim. Abi bu fiyatlar ne böyle? Resmen acıdım vereceğim paraya, fazla aç değilim deyip bişeyler içtim.Gittiğimiz Kişiler de bildiğim kadarıyla öyle ahım şahım paralı değil ama, millet yiye
Fakir miyim lan ben? Diye hayatı sorguladım. Size sormak istiyorum.

Ek'te gittiğimiz mekanın içecek sayfasını ekledim.
Abi bu fiyatlar ne böyle? Resmen acıdım vereceğim paraya, fazla aç değilim deyip bişeyler içtim.

Gittiğimiz Kişiler de bildiğim kadarıyla öyle ahım şahım paralı değil ama, millet yiyeceği yemekten tatlısına kadar söyledi, kol gibi hesap ödediler.

Anlamadım, ben mi cidden fakir/vizyonsuz vesaireyim. Millet mi çok zengin?

İşin ilginci 6 kişiydik hiçbirinde araba Yok. İkisi çalışmıyor.
Anlamadım bu işi.

Bir de bu fiyatlar normal mi?
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(27.11.17)
biranın 45 lira, suyun 7 lira, ayranın 20 lira olması aşırı normal, her yerde böyle.
0
tepedeki psychedelic adam
(27.11.17)
nereye gittin bilmiyorum ama normal degil, pahali. biralar dedigi bira muhtemelen yerli biradir bir de :/

ayrani 20 liraya satan yere gitmem.
0
fakyoras
(27.11.17)
oha amk bu fiyatlar ne lan.yoğurtu getirip karşımda ayran yapsa yine vermem 20 tl ayran ayrandır sonuçta...

bunun fakirlik veya zenginlikten ziyade biraz mallıkla alakası var bence.seni tenzih ediyorum bu arada en azından sorguluyosun
0
KingDagos
(27.11.17)
kesinlikle normal olmayan fiyatlar.

dışarıda en çok tükettiğim içecek olan biranın 45 tl olduğu bir mekan ilk kez gördüm.

steakcilerde bile 25tl'den fazlasını görmedim şimdiye dek.
0
ackapaackapaartema
(27.11.17)
yemekler kaç para merak ettim :) ekmek 245 tl.
0
xu
(27.11.17)
kazık bir yere gitmişsin. yani bu fiyatların normal olduğunu düşünmek mümkün mü sence? markette 1 lira olan ayrandan bahsediyoruz yahu. cebimde param olsa bile ayrana 3 liradan fazla versem içime oturur herhalde. nusret falan gibi bir yer mi burası olayı nedir
0
burya
(27.11.17)
Cayı 7 tl ye iciyoruz genelde kisi basi artık 60-80 tlden asagi hesap gelmiyor eli yuzu duzgun cafelerde
0
eja
(27.11.17)
Ya gittiğimiz mekan güzeldi, lüks bi mekandı vs. Ama bu fiyatları orta halli bir insanın verebilmesi aklım almıyor.

Ben davet edilmesem böyle bi yere hayatta gitmem. Bi de normal karşılanıyor. Dedim herhalde ben fakirim.

Mekanda krallar çıkışta beni durağa atar mısın? İnsanlar garip cidden.
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(27.11.17)
suyun 1,5 lt olarak da satıldığı yerde kesinlikle rakı da vardır ancak menüde görünmüyor. bu liste fake dostlar.
0
makarnavodka
(27.11.17)
fiyatlar normal ayran 20 lira. bizim burda tavuk dürüm 21 lira zaten, 20 lira ayran 1 lira dürüm işte hfsaudfads.
0
Tears of Devil
(27.11.17)
@makarnavodka evet alkol var ama tüketmediğimiz için onları çekmedim.
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(27.11.17)
@cesario bende araba var diğerleri gittiğimde mekandaydı. Çıkışta 3 ünü durağa bıraktım kızları arkadaşları aldı.
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(27.11.17)
pahali abi kol gibi, sadece kimse kendine yedirip de soyleyemiyor. sen kafandaki butceye bagli olma konusunda daha disiplinlisin sadece. yoksa hepsi bir haftalik mayışı oraya biraktikran sonra eve gidip "ben mi fakirim millet mi zengin" diye dusunmustur.
0
robokot
(27.11.17)
big chefs falan buranın bir mi tık altı? yapmayın babalar. tık var tık var... big chefs te ayran 20 lira değil, 18 değil 8 lira falandı en son. yarı yarıya fark olması lazım. 20 liraya ayran mı içilir aq
0
Tears of Devil
(27.11.17)
her şey olması gereken fiyatın 3 katı
0
turkuaz
(28.11.17)
@Tears of devil, ayran 20, dürüm 1 lira =)))

Bana göre fiyatlar çok, allasen ne zorum var? Eğer mekân olarak manzara olarak veya yemek olarak mükemmel değilse ve yılda bir gittiğim bir yerse belllllki ama ne sık giderim ne 20 liraya ayran içerim. Ayranı yok içmeye.... sözü o arkadaşlar için geçerli herhalde.
0
mslny
(28.11.17)
Yoksulluk kompleksi olan insanlar, böyle yerlere para dökerek "Aslında ben fakir değilim, bakın ulan yemeğe biraya ne kadar para verdim" psikolojisiyle rahatlamaya çalışıyorlar. Aynı adam gidip 48 ay taksitler iPhone da alıyor. Kredi kartlarını kontrol edebilsen hepsininki en az 4-5 bin lira içerdedir. Asgarisini ödeyip borçlu borçlu yaşıyorlar işte.

Soruya cevap verecek olursak, Gerçekten sıradışı bir yiyecek içecek olsa fazla para veririm sorun değil, ama buradaki resmen enayi silkelemek. Ben olsam ya buraya hiç oturmam, mecbur oturursam da su bile söylemem. Kendimi aptal yerine konmuş hissederim çünkü. Mesele 7 lira 20 lira değil.
0
yirmisantim
(28.11.17)
Ayranın 20 lira olduğu mekana gitsem çok merak ederdim lan bu ayran nasıl bi şey diye. Hayır yani ayran lan ne kadar farklı olabilir, nasıl bi sunumu olabilir 20 liralık.
0
khiron
(28.11.17)
Kusura bakmayın ama bence aslı yok bu menünün.

Pahalı mekanlarla kıyaslanmış fakat o mekanlar pahalı olmak için değil, kaliteli ve iyi hizmet verdiği için pahalı. Ve bir mekanı menüsünden değerlendiriyorsak eğer, bu menü çok komik. Bir kere a4 çıktısı menü en son lisede yediğim tavuk dönercide kaldı sanırım. kolalar,gazozlar gibi tanım yapan ahaha hala gülüyorum bu denli genel ama net fiyatlar. biralar ne abi? bira var, bira var. menüye bakınca meyvöz ile taze portakal arası 4 lira ama bu menüye göre yine orantısız. Hani hadi gerçek diyelim hiç bir ciddiyeti yok, karman çorman... ve mekanda yiyenler içenler kol gibi ödeyenler... Pavyona gittiniz de söylemiyor musun yoksa.
0
Hendrix'e tapan adam
(28.11.17)
@yirmisantim

İphone konusu dahil yazdıklarının hepsine katılıyorum ama davet edilince hiçbir şey içmeden olmuyor ya :)

Ama daha garip olan bi kız turşu bile söyledi ( 3 tane kornişon ) 20 küsür lira..
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(28.11.17)
@hendrix'e tapan adam;

Menünün kalın kadife kaplı bi kapağı vardı. Kalınlığı da çok fazlaydı. Ben bu fotoğrafı çok zor şartlar altında menüden çıkarıp çektim :)
0
🌸Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(28.11.17)
Fiyatlar harbiden uçuk. Böyle mekanlara hiç gidilmez değil de ne bileyim bişey içersin sadece hafiften bir elitliği yaşayıp fazla düdüklenmeden kalkarsın. 350 ml ayranın market fiyatı 75 kuruş.
0
empedokles
(28.11.17)
sizin maddi durumunuzla ilgisi yok, sizin zihniniz fakir çalışıyo. ve/veya birlikte yediğiniz kişilerin fakir görünmüş olmaya dair tedirginlikleri var.
0
dafaisss
(28.11.17)
fiyatlar çok pahalı. elbette gittiğiniz mekanda içecekler migros, carrefour fiyatında olmaz ama bu kadar yüksek de olmaz. psikolojik fakirlik bir çok noktada beni para harcamaktan alıkoysa da böyle yüksek fiyatları olan bir yerde yemem yemem.

arkadaşlarınıza gelince.. insanlar bir garip. eski çalıştığım yere yakın ünlü bir kahve zincirinin şubesi vardı. bazılarını görüyordum her gün 8,5 liralık kahve içiyorlar. hayır, maaşlarını biliyorum. bu iş onları aşan bir şey. ama insanlar aç kalsa bile -miş gibi görünmekten ve şov yapmaktan vazgeçmiyor.

olum var ya... eşi devlet memuru, kendisi de yılların pilotu olan bir aile biliyorum. aylık gelirleri on binlerce lirayı buluyor. ama var ya... nerede ucuz tavuk dürüm bulurum, hangi damacana su daha ucuz diye kendilerini paralıyorlar.
0
tabudeviren
(28.11.17)
istanbul'da bu fiyatlar normal. samsun'da değil.
0
pinkpeony
(28.11.17)
20 liraya ayran satan mekana hayatta gitmem. çalışırken de aynı şeyi düşünüyordum şimdi de aynı şeyi düşünüyorum. o ayran küçüktür bir de...
0
gebere jackson
(28.11.17)
Kendiniz de belirtmişsiniz yazınızda, biz bu mekana ait değildik diye. Sanırım işletmenin kendisi de size extra bir menü sunmuş bir daha gelmemeniz adına, eğer pavyonda değilseniz tabi. O fiyatlara, öyle gelişi güzel bir menü şekli şemali olamaz.
0
halictegordumdenizkizininiskeletini
(28.11.17)
Normal değil. Pahalı bir yer. Neresi burası?
İçecek fiyatları bayağı arttı son yıllarda ama ayran 20 lira olamaz. Maksimum 7 filan olabilir. Psikolojik sınırım o. Olay şöyle gelişti: İnsanlar manzaralı kafelere gelip bir çay içip kalkıyorlardı. Çay 3 lira oldu. Maliyeti 5 kuruş aslında. Sonra çay 3'e gidiyorsa diğerleri neden olmasın dediler. Soda 1.5-2.5-5-7 şeklinde bir uçuş sergiledi. Kutu içecekler 3 liradan açtı 5-8-10 oldu. Nescafe denen acayip şey bile 12-15 lira oldu. Eskiden Hilton'da ile Starbucks'ın fiyatları aynıydı mesela. Toz hali 25 kuruştan 60 kuruşa çıktı. Geçen bir kafede sordum. Irish Coffee 25 lira. "Gerçekten içine alkol koyuyor musunuz?" dedim. "Yok, toz olarak geliyor. Biz hazırlamıyoruz" dedi. Mangolu frozen satıyorlar. İçinde mangonun m'si bile yok. Boya. Herkes az koyup çok almanın derdinde. Çiftlik Bank'lar bitmez yani.

@halictegordumdenizkizininiskeletini Öyle bir şey mi var ya?
0
Lim5
(28.11.17)
makarnavodka+1

şuraya "oha, bu nasıl fiyatlar" vs. yazan insanlar türkiye'nin zêka ortalamasını sergilemiş.
0
sorumatik
(28.11.17)
fiyatlar kesinlikle çok yüksek. bunun zengin olmakla da alakası yok. ben sınırsız paraya sahip olsam dahi mecbur kalmadığım takdirde bana aptal muamelesi yapan bu tarz bir mekanda bu paraları vermezdim. ha maldivler'de villama getirip kendileri içirir ayranı, o zaman markette 1 liraya satılan şeye 20 lira veririm evet. yanlış anlaşılmasın, markette 1 liraya satılan şeyi restoranda da 1 liraya alabilmeyi beklemiyorum ama işletme giderinin, reklamın, markanın ekleyeceği payın da bir sınırı var.

sakıp emminin çok tatlı bir diyaloğu vardı bir televizyon programında, aramaya üşeniyorum şimdi. ederinden fazlasını vermeyeceksin diyordu. çok haklı. param var diye yolunacak kaz mıyım, gerizekalı mıyım ki taş çatlasa 10 lira edecek şeye 20 lira vereyim. niye yani.
0
der meister
(28.11.17)
pavyonda konsomatrisin birası daha ucuz bu nedir gardaş..
0
eksimeksi
(28.11.17)
a4 kağadından menüsü olan mekana mı gidiyorsunuz arkadaşlar. ne malum adamın tipinize bakıp fiyat belirlemediği.
0
idris amil zula
(28.11.17)
bence insanlar enayi.
0
tute
(28.11.17)
(30)

Mesleğiniz nedir?

neysene
Ne iş yapıyorsunuz ve şu an çalışıyor musunuz?
Ne iş yapıyorsunuz ve şu an çalışıyor musunuz?
0
neysene
(27.11.17)
baloncuyum, ucretsiz izindeyim.
0
ateistanbul
(27.11.17)
Makine mühendisliğini bitirdim, şu an çalışmıyorum, doktora yapıyorum.
0
simderun
(27.11.17)
En son bir restoranda garsondum. Issizim. Atanmamisgillerden...
0
runagain
(27.11.17)
Bilgisayar mühendisiyim, ama gayrimenkulle ilgileniyorum. Kendi varlıklarımızla.
0
MaNOfTheYear
(27.11.17)
balon muhendisiyim!
0
ateistanbul
(27.11.17)
Bilgisayar mühendisiyim bilgisayar mühendisliği yapıyorum.
0
cok joleli ozgur
(27.11.17)
tek öğrenci ben miyim ya. ÖĞRENCİ. ve çalışmıyorum.
0
ssiradanbirigibi
(27.11.17)
bilgi teknolojileri alanindayim, calisiyorum
0
fakyoras
(27.11.17)
Öğrenciyim
0
tahin pekmez yoğurt
(27.11.17)
mimarım, araştırma görevlisi olarak çalışıyorum.
0
gmzo
(27.11.17)
5 aylık elektrik elektronik mühendisi. çalışmıyorum.
0
diffarentiationation
(27.11.17)
devrimciyim. hep bunu yapmak istemiştim:) soran arkadaşa tx.
0
sik kullanilanlar
(27.11.17)
IT, çalışıyorum.
0
king lizard
(27.11.17)
mütahitim 1 yılda 1 bina yapıp 600bin tl kazanıyorum
0
seindfeld
(27.11.17)
Teknikerim. Küçük ev aletleri ar-ge projelerinde çalışıyorum.
0
hemsta
(27.11.17)
Avukatım çalışıyorum.
0
cabiday
(27.11.17)
uydurukçuyum
0
sadegazoz
(27.11.17)
Ayakkabı tasarımcısıyım. Bir markaya çalışıyorum.
0
suicides underground
(27.11.17)
mesleksizim.
0
pinkpeony
(27.11.17)
makina mühendisiyim - çalışıyorum
0
istanbul kanatlarimin altinda
(28.11.17)
Çevre mühendisiyim. Şu an yine çevre mühendisliği üzerine yüksek lisans yapıyor ve makine-kimya ağırlıklı bir proje firmasında, mesleğimden çok uzaklarda çalışıyorum.
0
desdenova34
(28.11.17)
işsiz makina mühendisiyim. yüksek lisans tezini bitireyim bir ay içerisinde. plan işe dalmak...
0
rain when i die
(28.11.17)
toptan bilgisayar ve elektronik ürünler satıyorum
0
devilone
(28.11.17)
duyuru moderatörüyüm, aktif olarak kafama göre cevap siliyorum.
0
ateistanbul
(28.11.17)
İngilizce/Türkçe öğretmeniyim, çalışıyorum.
0
sopiro
(28.11.17)
mahalli bir idareye kpss ile memur olarak atandım. 3 aydır çalışıyorum. aynı zamanda öğrenciyim.
0
kaledekiyalnizlik
(28.11.17)
robotum, yeni yazılım bekliyorum.
0
ateistanbul
(28.11.17)
striptizciyim, bugün off günüm. normalde şu sıralar yavaştan işe gidiyor olurum. bunun dışında zaman zaman özel işler oluyor parti vs.
0
ron dennis
(28.11.17)
zenneyim, oturmaya mı geldik?
0
ateistanbul
(28.11.17)
hipster'im, alisiyorum.
0
ateistanbul
(29.11.17)
(5)

şöyle bir durum olduğunda moderatör yaklaşımı nedir?

godoşu beklerken
- kişi çevirmen- çevirdiği kitapları satan bir kitap sitesi var- duyuruya geliyor, çeviri amaçlı soru soruyor (çeviri yaptığını belirtmiyor)- "şu konu hakkında hangi kitabı önerirsiniz?" diyen birine kendi sitesinin linklerini atıyordaha doğrusu kişi büyük olasılıkla bu sitenin domain'ini almış, ken
- kişi çevirmen
- çevirdiği kitapları satan bir kitap sitesi var
- duyuruya geliyor, çeviri amaçlı soru soruyor (çeviri yaptığını belirtmiyor)
- "şu konu hakkında hangi kitabı önerirsiniz?" diyen birine kendi sitesinin linklerini atıyor

daha doğrusu kişi büyük olasılıkla bu sitenin domain'ini almış, kendi kurmuş veya kurdurmuş ve ya kendisi ya kullandığı çevirmenler (ya da kendisi çevirmense ve yayınevi işine girmek istiyorsa ikisi birden de olabilir) siteyi bu şekilde popülerleştirmeye çalışıyor. *

bu durumda, en azından silinme gerekçesinin meşruiyetini ortadan kaldıracak türden reklam yapmış oluyor, değil mi?
0
godoşu beklerken
(27.11.17)
yo eder demedim zaten. reklamdan bahsttim dikkat ederseniz. bugün başka bir soruda da reklamla ilişkilendirilen ancak amacı piyasayı bilmekten ibaret olduğu belirtilen bir sorunun silinişinden bahsedilmişti. sanırım kişisel kazanç sağlamak bir faktör oluyor falan.

şu reklam denen olayın sınırını anlamaya çalışıyorum. hepsi bu.
0
🌸godoşu beklerken
(27.11.17)
her halükarda moderatörün kısmen keyfine kısmen durumu algılayışına bağlı olan bir tarafı var diye düşünüyorum bunun. çünkü reklam denilen şey çok dolaylı da yapılabilir. sizin bahsettiğiniz de bu dolaylılık durumunda reklam amacı güdülüp güdülmediğinin nasıl anlaşıldığı ve neye göre karar verildiği galiba doğru anladıysam; silinme gerekçesinin meşruiyetini ortadan kaldıracak türden dediğiniz.

diyelim ben kardiyologum (kardiyolog olup olmadığımı bilmiyosunuz, mesela bu da dolaylı bir reklam olabilir:) ) ve buna binaen spesifik ve istisna içeren bir hastalık/tedavi süreci ile ilgili sorulan bir soruya cevap verdim. durum da o kadar ince ki (bu mümkün mü bilemem ama uyduruyorum zaten) bir kardiyologun o istisnayla karşılaşması olsa olsa ömründe bir kere olur. e ister istemez soruya cevap vericeksem o geçmişteki hastamdan ve yaptığım müdaheleden bahsetmem gerekicek soruyu soranın gönlünü rahatlatma kısmını da sağlamak için.

e ama reklam yaptın sen şimdi denilebilir mi denilebilir buna. çünkü sorusuna cevap verdikten sonra duyuru başlığında ya da özel mesajla "hangi şehirdesiniz, madem tecrübelisiniz gelip size muayene olsak, muayenehaneniz nerde" dese e söyler, söyleyebilir.

başka meslekler için de böyle örnekler olabilir. zaten burada mesleğinizi belirttiğiniz anda bile, mesleğe göre değişmekle birlikte bir bakıma kendi reklamımızı yapmış oluruz.
0
dafaisss
(27.11.17)
Her ne kadar ispiyon gerekçelerinde reklam maddesi yer alsa da, reklam sebebiyle duyuru/cevap silinmiyor alınan karar gereğince. Tabi burada da sınır ayda en fazla 3 kere olması. Takibinin kolaylık ve zorluğu tartışılır orası ayrı.
0
kaymaktutmayansicaksut
(27.11.17)
@dafaisss: evet, evet çok doğru anladın. böyle bir şey sorduğum için de, moderasyon kurallarına link verilmesin diye veya aynen alıntılanmasın diye bir tane vaka koymuş olayım dedim. cevaplarken verdiğin dikkat için teşekkür ederim.

benimkinin verdiğin örnekten tek farkı işte bir e-ticeret sitesine doğrudan link atmak ve o sitenin linki atan kişiye ait olması, ama elbette linkin kişiye ait olduğu çıkarsaması veya teyidini sadece modun yapabilmesi.
online kitap satışı yapan sitelerden aranan özelliğe uygun tek kitabı satan bu siteyse o zaman link mecburen konur herhalde. ancak durumun genelde böyle olmadığı varsayımını yaparak sordum (yayınevlerinin e-ticaret siteleriyle anlaşmalarından bağımsız olarak az satılan kitaplara olan ticari yaklaşımlarını düşününce o genelleme mecbur oldu, yoksa e-tic sitesi endeksler kitabı, olur biter)

@kaymaktutmayan: teşekkür ederim cevap için ama biraz ayrıntılandırabiilir misin. belli ki moderasyon arada hatalar yapıyor, ki dünyanın en normal olayı. işler ne zaman karışıyor da "ben reklam yapmadım ki neden bu gerekçeyle sorumu sildiniz?" gibi bir tepki doğabiliyor mesela. yanlış ispiyon yapmak olsa, denetiminizden yüksek ihtimalle geçtiği için o kadar sorun olmaz gibi geldi. herhalde dolaylı çıkarsama yapılmak zorunda kalınıyor, diye düşündüm. sezgi var mıdır işin içinde ve iş tanımı gereği? bir yere kadar mecburen varmış gibi geldi.
0
🌸godoşu beklerken
(28.11.17)
moderatör tutumunu bilmiyorum ama devaml ıreklam yapıyorsa silinmeli, arada bir iki kez atmışsa problem yok şeklinde bakıyorum. çalışmalarını paylaşmak istemesinde problem yok, para kazanma amaçlı siteyi kullanıyorsa orada problem oluşur gibi.
0
pinkpeony
(28.11.17)
(29)

şu saç modelini istiyorum, kuaför?

gang leader of wasseypur
Linkteki fotoğrafım yazın çekildiği için yüzüm epey bronz gözüküyor ama biraz daha açık tenliyim. Yine de kaş göz saç kombinasyonunda alayına esmerim tabi, standart türk kadınıyım diyebilrim. Ben bu zamana kadar hiç saçımı boyamadım, sadece resimdeki ufak gölgeleri yaptırdım. Son 10 sene içerisinde
Linkteki fotoğrafım yazın çekildiği için yüzüm epey bronz gözüküyor ama biraz daha açık tenliyim. Yine de kaş göz saç kombinasyonunda alayına esmerim tabi, standart türk kadınıyım diyebilrim. Ben bu zamana kadar hiç saçımı boyamadım, sadece resimdeki ufak gölgeleri yaptırdım. Son 10 sene içerisinde de toplasanız 3 kere kuaföre gitmişimdir. Ekte gösterdiğim modelin hakkını vererek yapabilecek internet üzerinden tek tanıdığım kuaför (gölgeleri yapan) tavır olarak biraz can sıkıcı bir arkadaş. Hem işinde iyi olması hem de indirimli yapmasına rağmen kişiliğine ve genel muamelesine tahammül edemiyorum. Yolu kuaföre pek düşmeyen biri olduğumdan başka kuaförlere dair hiçbir fikrim yok ve bütçem de oldukça kısıtlı. Çevrenizde, bildiğiniz böyle büyük bir değişim ehliyle yerine getirebilecek iyi bir kuaför var mı? Tahminen günahı ne kadar tutar?


model:
hizliresim.com
hizliresim.com

aynı saçın daha bir gölgelisi:
hizliresim.com

Bu tarz çok açık tonda saçlar bizim gibi daha doğulu kadınlarda kalın saç telinden ve ten renginden ötürü bir tuhaf kaçabiliyor. Bu durumda kuaförün saç rengini ciyak ciyak bir sarı ya da turuncumsu bir pigmentte kaçırmaması, resimdeki gibi beyaz/sarı bir tonda tutturabilmesi, diplerde bıraktığı renk ve pay çok önemli. Bunu her kuaför yapamıyor maalesef.

yer: istanbul.
0
gang leader of wasseypur
(27.11.17)
modeli tam anlamadım. kısa ve geriye doğru taranmış mı? eğer öyleyse bence saçlarına kıyma. ben ki 2009dan beri kısa saç kullanıyorum ve soran herkese aynısını tavsiye ediyorum. ama şu anki saçların sana yakışıyor bence. hele renk olarak diyosan asla diyorum. şu anki rengini kırarak ya da ombre gibi bişeylerle canlandırsan hoş olur.

bi de kuaför önerisi istemişsin ama şehir vermemişsin.

yine de bildiğinden şaşma diyorum.şu an gittiğin kişinin hakkını vereceğine inanıyosan gözünü kapat, kulağını tıka ve razı gel. bildiğin kötü bilmediğin iyiden evladır demişler ki sen hakkını verir diyosun.
0
elorelia
(27.11.17)
yapma sakın.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(27.11.17)
şu anki saçlarım bence de benim tipimdeki birinin kaldırabileceği en uygun saç tipi gibi geliyor. fakat ben artık bir farklılık, tarz bir şey denemek istiyorum. yani şimdi denemezsem ileride hiç denemem gibi geliyor. istediğim model renk ve kısalık olarak fotoğraftaki kişininki gibi. saçlarının uzunluğu şundan biraz daha fazla cdn.vox-cdn.com
0
🌸gang leader of wasseypur
(27.11.17)
boyatmalı gibi değil de böyle modelde bi değişikliğe ihtiyacın var bence.
0
aşksız prens
(27.11.17)
istanbulda işlerini beğendiğim iki kuaför var.

1. volkan hazırcı - ig: @temizsarilar
2. toprak şeker - ig: @toprakseker
0
straight from the heart
(27.11.17)
yalnız gösterdiğiniz saç modeli topuz gibi bir model. kesim değil gibi geldi bana
bir de sizin saçınız baya gür. bilemedim nasıl olur. aynı şekilde durmayacaktır muhtemelen. bence alıştıra alıştıra kısaltın.

ben de bildiğiniz kuaförden şaşmayın diyeceğim.
0
interview with the vampire
(27.11.17)
modelin saçları omuz üstünde, orada topuz yapılmış sadece. ben saçın renginden bahsediyorum daha çok, kısalığı topuzun boyutundan anlaşılıyor zaten.

boy: cdn.vox-cdn.com
0
🌸gang leader of wasseypur
(27.11.17)
anladım. ilk yazdığınızdan anlayamamıştım,
şöyle bir tavsiye vereyim en azından, bu linkteki saç rengini bir günde kazanmayı beklememelisiniz. eğer beklerseniz, malesef saçlarınız yanar. sabırlı olup 1-2 aya yaymalısınız çünkü saç renginiz baya koyu. en açık renge kadar açılması gerekiyor saçınızın (sık balyaj ya da komple farketmez). o yüzden aklınızda olsun, tek seferde yaparım diyen kuaförden uzak durun.

edit: yakışır mı yakışmaz mı konusunda da si,ze dore sarı yakışmaz, ama soğuk tonlu sarı yakışabilir.
0
interview with the vampire
(27.11.17)
sakin yapma, pisman olursun.
sac gösterdigin kadinda bile dip boyasi gelmis gibi duruyor. bi de gercekten sacinin biraz uzadigini düsün, sacinda üc renk olacak ve sen güzel görünmesi icin boya üstüne boya yaptiracagin icin sacin süpürge gibi olacak.
farkli bir sey denemek istiyorsan ombre ile basla. begenmezsen küt kestirirsin, renkli (morlu, petrollü) gölge attirabilirsin, o da yakisir sana.
0
pilav
(27.11.17)
omuzlarda kestireceksin sanırım, doğru mu anlıyorum? ben daha kısa sanmıştım. eğer omuzlarsa bence kestirebilirsin. ama renk olarak hala ı ıh diyorum.
0
elorelia
(27.11.17)
Unut.
0
[GODDARD]
(27.11.17)
bu saçı yapsa yapsa Cüneyt yapar (hallakberber) yeri kadıköyde. at gibi yapar hemde. kısa kadın saçı için tek geçerim. hatta cüneytin kestiği bir saça oha lan dememişliğim yoktur neredeyse.

Bu arada selam^^
0
Tears of Devil
(27.11.17)
Saç modeli size yakışır fakat o renk çok iddialı. Bu Bukadar sert bir geçiş size uygun değil bence, ve o renk daha açık tenli insanlara yakışıyor. Bence kısa kestirin, uzun saç yıllarca kullanınca cidden çok sıkıcı, hatlarınız ortaya çıksın bırakın. Bu arada son fotodaki model kızın elbisesi ve belindeki çantası çok tatlı, o çantadan istiyom=(
0
mslny
(27.11.17)
çene yapına uygun değil seni maskülen gösterir, yapma.
0
vogojin
(27.11.17)
maskülen gösterse ne olacak ki?
0
🌸gang leader of wasseypur
(27.11.17)
3e de vursan yakışır gibi baya güzelsin
0
docrivers
(27.11.17)
merhaba, pek güzelmişsiniz, maşallah. docrivers +1

kuaför referansı veremeyeceğim ama ben de standart türk kadınıyım, iki parmak kalınlığında siyah kaşım var ama saçlarım şu an bir parmak uzunluğunda ve bembeyaz. geriye doğru jön modeli tarıyorum, süper oluyor :) yaz mevsiminde de üç numara ve gümüş rengi yaptırıyorum. açık renk yakışır bence size de. istediğinizi yaptırın.
0
bir garip melek
(27.11.17)
@bir garip melek
Çok teşekkürler :) Aradığım ruh tam olarak bu :) Ben de aynen o şekilde kullanmak istiyorum sadece sizinkinden biraz daha uzun olsun diye düşünüyordum
artık yakışık yakışmamasından ziyade farklı bir imajımın olmasını istedim :)
0
🌸gang leader of wasseypur
(27.11.17)
bütün içtenliğimle söylüyorum, yaptırma. tüm istanbul'u gezsen ciyak sarı/turuncu tonda yapacaklar.
0
pinkpeony
(27.11.17)
Bunun için çook çok iyi bir kuaför bulman lazım. Ben saçıma beyaz ombre yaptırdım. O beyazlık gitti sarardı saçlarım. Turuncumsu sarı değil de soğuk sarı istiyorsan bir kere boyamayla olmaz. Saçını mor şampuanla yıkayacaksın ki ilk günkü gibi olsun. Şimdiden saç maskesi ve saç yağlarını da araştır bence çünkü çok yıpranacak.
0
jazzabel
(27.11.17)
Senin kendi saçının modeli beğendiğin kadından çok.daha gzl. Hiç.bozma
0
all girls dream
(27.11.17)
övgüler için çok teşekkür ederim bir kuaförle konuştum 400-500 lira gibi bir fiyat söyledi. sanırım benim boyama işi yattı :) evde kendim kestim saçımı :) kısacık oldu çok memnun oldum. belki param olunca bir kuaför gidip düzelttiririm. herkese fikirler için çok teşekkürler :) indirimli yapabilecek, kıyak geçebilecek bir kuaför arkadaşınız varsa her zaman yazabilirsiniz :D
0
🌸gang leader of wasseypur
(28.11.17)
saçının uzun hali bile bakımsızken kısa saçla uğraşabileceğinden emin misin?
katlı, uzun bir bob türü bir kesim daha mantıklı olabilir.
0
kayranin kedisi
(28.11.17)
bütçeniz kısıtlı, saçlarınız koyu renkte ve istediğiniz renk için ağır işlemler gerekiyor. 8-9 saate kuaförden çıkamazsınız, üstüne, tutmama ihtimali var, bu ihtimale karşın işinin ehli bir yere gidebilmeniz lazım. bütçeniz kısıtlıysa bi yerde patlar :D
0
gebere jackson
(28.11.17)
yav yeni halini de yollasan da görsek :)
0
elorelia
(28.11.17)
@kayranın kedisi saçım bakımsız değil aslında. ilk fotoğraftaki dağınıklıktan yola çıkarak söylüyorsanız griffit rasathanesine tırmanmıştım popomdan ter soluya soluya. saçım başım dağılmış... ifademin bile düzgün çıkması bir mucize olmuş. :) elimden geldiğince kendi karışımlarımla dinlendiriyorum ve cildiyeden reçeteli medikal bir şampuan kullanıyorum.

@elorelia kestiğim halini duyurudaki fotoğraf şeysine ekledim, yanda çıkıyor :)
0
🌸gang leader of wasseypur
(29.11.17)
şirin görünümlü gang leader olmuşsunuz. kendinize birkaç fedai bulsanız kombin tamamlanmış olur.
0
dafaisss
(29.11.17)
sağdaki foto son halinizse bence buraya koyduğunuz diğer her fotodan iyi olmuş. saçınızı bulmuşsunuz sanki. fıstık gibi olmuş. makyajsız sallıyor. bakımlı bakımsız anlamam, karakterli. yani saçın karakterli olması da saçma oldu ama anladınız. dağınıkken bile iyi. yıka, tara çık. en sevdiğim saç modeli bunun yapılabildiği saç modeli. çünkü bunun yapılabildiği model insanın yüzüne de en gideni oluyor genelde.
0
godoşu beklerken
(29.11.17)
@ godoşu beklerken

yok yok anladım dediğinizi, benim arayışım da bununla alakalıydı zaten :) saçlarımın uzun hali güzel fakat karakteristik değil. ben biraz stil sahibi olmak mı nedir, daha özel bir model kullanmak istedim.
0
🌸gang leader of wasseypur
(29.11.17)
(9)

ne yapayım?

isimsiz uye
yaklaşık 3 ay önce eski kız arkadaşım, sarhoşken çok güzel şiir yazdığım bir kızla olan mesajlarımı okudu. (kızdan hoşlanıyodum ama buluşmadık) 10 gün ayrılık döneminin ardından buluşmak istedi, benim de istanbuldan gelen arkadaşımla olan son günüm olduğundan buluşamadım. ertesi gün buluştuğumuzda t
yaklaşık 3 ay önce eski kız arkadaşım, sarhoşken çok güzel şiir yazdığım bir kızla olan mesajlarımı okudu. (kızdan hoşlanıyodum ama buluşmadık) 10 gün ayrılık döneminin ardından buluşmak istedi, benim de istanbuldan gelen arkadaşımla olan son günüm olduğundan buluşamadım. ertesi gün buluştuğumuzda tesadüfen mesajlarını gördüm, benle buluşmak istediği gün ben reddedince bir başkasıyla yatmış. "çok güzeldi"ler, "herkesle böyle mi sevişiyordun"lar... hepsi bizimkinden çıkan laflar üstelik. yani yaptığından pişman olmamış sonrasında. ben bunları okuduktan sonraki 3 ay boyunca -neredeyse 2 günde bir!- birlikte olamıycağımızı söylememe rağmen ısrarla mesaj atıyor. dün "bir daha yazmayacağım" diyip ertesi gün (en iyi ihtimalle bi hafta sonra) tekrar yazıyor. çok sıkıldım artık. en ufak rüzgarını bile hissetmeye tahammülüm yok. yazdığı mesajlar geri dönmek istemeye yönelik. defalarca, her seferinde de sabırla olmayacağını söyledim. günün her saati manyak gibi takip ediyor stalk hesaplarından. bugün "iyi takip etmeler :)" yazmış ig'den bi kızı takip ettikten hemen sonra. engellemediğim tek yer twitter kaldı. ordan da engellersem kafayı yiyecek hem de çok üzülcek. sevmeyi beklediği bir bölümü ve yaşı 21 olmasına rağmen yeniden girip girmemeye karar veremediği bir üniversite sınavı var.

şunu da söyleyeyim: son olaylardan sonra birkaç kez buluştuk, birliktelik de yaşadık. hepsine de artık sussun diyip gitmiştim. iyice saçma bir hal alınca kestim buluşmaları.

şimdi bu kadar şey yazdım ki, her yerden engellersem vicdan azabı yaşayacağımı biliyorum. vicdanımın sızlaması doğru bir tepki mi olur? öyleyse ne yapayım şu saatten sonra? hem konuşmak istemiyorum hem de iyice sapıttı, konuşulacak gibi değil. attığı her mesaja midem bulanıyor artık
0
isimsiz uye
(27.11.17)
Engelle , konuşma.

Bu tarz konuları okuyunca kendimi çağın gerisinde ve yaşlanmış hissediyorum :/
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(27.11.17)
yuh ya nasıl hayatlarınız var öyle bir insan buluşmadığı gün nasıl tak diye sevişmelik adam ayarlar çözemiyorum.sanki bakkala çekirdek alamaya gidiyor.bence sizin eski sevgiliniz sizden daha büyük günahlar çoktan işlemiş.
direk engelleyin hatta gerekirse ortak çevrenize rezil edin anca öyle bırakır kafaya takmış
bu arada yaş kaç merak ettim
0
birdposing
(27.11.17)
Tekrar okudum inşallah yazdıklarınız gerçek değildir ve nasıl yediler ama diye gülüyorsunuzdur. Üzüldüm adınıza.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(27.11.17)
sen de hatalısın o da. ilişkinizin çivisi çıkmış. ama sana olan kızgınlığının öfkesini başkasıyla yatarak çıkarmaya çalışan bir kadından inan zaten hayır gelmez. bazı kadınlar sevgi eksikliği çektikleri anda bunu doldurmak için cinselliği kullanabilir.

öte yandan kadın-erkek fark etmez güven bir defa kırılır ve asla eskisi gibi olmaz. miden bulanmadan önce kendi hatanı da fark etmelisin.
0
orpheus
(27.11.17)
Yaş küçük, yürümez. Klasik olacak ama kafanı meşgul et hobilere yönel. Iliskilerinizi de birbirinize saygi duyarak yaşayın. En azından olgun tipler bul.
0
karacigerim vur kadehlere
(27.11.17)
Buluşamadığınız gün inadına başkasıyla sevişen sevgiliye(!) çekilecek vicdan azabı mı?! Eğer yazdığınız gerçekse kız muhtemelen bir daha böyle saf birini bulamam deyip peşinizden koşuyor, ama inanın ki bugün beraber olsanız yarın sizi yine aldatacak, o mesajları görmenize rağmen buluşup birliktelik yaşadığınız için siz ona göre ne yapsa gitmeyecek bir garantisiniz, niye bıraksın ki.
0
mslny
(27.11.17)
ben 95liyim o 96lı
0
🌸isimsiz uye
(27.11.17)
bırak gitsin
engelle bitsin iş
0
red hot chili
(27.11.17)
araya 20 kişi girmiş, o ilişki artık olmaz sanki.
0
pinkpeony
(27.11.17)
(7)

10 saatlik uçuşta ne yapılır

cedex
uyumak dışında nasıl vakit geçer?
uyumak dışında nasıl vakit geçer?
0
cedex
(26.11.17)
2-3 saatten uzun uçuşların hepsinde eğlence sistemi oluyor. katalogları müthiş geniş olmasa da film, dizi, belgesel izleyerek birkaç saat geçer.

zaten kalkış, kahve çay ikramı, biraz film-dizi, uyku, yemek ikramı vs derken 10 saat pek fark etmeden geçiyor.
0
orpheus
(26.11.17)
Telefona 1 sezon dizi ekleyip bitirebilirsin
0
bos gezenin bos ustasi
(26.11.17)
Bir kac film biraz dizi ile o vakit hemen geciyor zaten. Varis destinasyonunjn yerel saatine uyacak sekilde uyumayi da unutmayin. Ornegin gideceginiz ulkede indiginizde sabah olacaksa ucusta mutlaka uyuyun ama indiginizde aksam olacaksa uyanik kalmaya calisin ki indiginizde gece uyuyabilesiniz.
0
unionall
(26.11.17)
indir punisher'ı, bir sezonu bitir uçuş boyunca. sıkılmadan diğer bölüme atlıyorsun zaten.
0
nolmus yani
(26.11.17)
kendi dizini kendin götür, uçaktaki diziler dizilerin son sezonları oluyor ve sıfırdan bir diziye başlayamıyorsun.
0
pinkpeony
(26.11.17)
10 saatlik uçuş muhtemelen jet lag sebebi olacaktır. Uykunuzu dogru planlayın.
0
fever
(26.11.17)
İfe sisteminde dizi-filmler olur her zaman, güncel filmlerde vardır en son çıkanlar vs., canlı yayın yapan yabancı kanallarda var CNN, BBC gibi (THY için geçerli bu söylediklerim)
0
Uncle Sam
(26.11.17)
(17)

kedim kocaman bi sinek yedi ne yapmaliyim?

postmodern rh
yemez diye dusunurken yakalamasini izledim öldürünce aninda agzina aldi pesinden kostum ama yedi sinegi. baya da büyük at sinegiydi. yaklasik 1 yildir ic parazit asisi yaptirmadik 2.5 yasinda su anda. bir sey olur mu ki bulasan falan?
yemez diye dusunurken yakalamasini izledim öldürünce aninda agzina aldi pesinden kostum ama yedi sinegi. baya da büyük at sinegiydi. yaklasik 1 yildir ic parazit asisi yaptirmadik 2.5 yasinda su anda. bir sey olur mu ki bulasan falan?
0
postmodern rh
(25.11.17)
hemen veterinere götür ve yapılabilecek bütün tahliller yapılsın.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(26.11.17)
buradaki tek sorun iç dış parazitlerinin 1 yıldır yapılmamış olması.
kediler sinek yer, garip garip şeyler yer. protein.
0
gebere jackson
(26.11.17)
zaten asisiz oldugu icin ne yapmam lazim diye sordum. bir tane ise yarar cevap gelmedi :/
0
🌸postmodern rh
(26.11.17)
Kisirlastir.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(26.11.17)
aşısızsa aşı yaptıracaksınız? ajdkdkfkff hey yarabbim.

sinek yemesinden bi şey olmaz. kedi o.
0
gebere jackson
(26.11.17)
yahu parazit bulastiysa asi ne yapsin? asi koruyucu amacla yapilir tedavi amaciyla degil ki. ben veterinere sorarim artik pzt gununu bekleyip. sacma cevaplardan gina geldi.
0
🌸postmodern rh
(26.11.17)
Bişe olmaz kafanı yorma. Sokak kedileri napsın bir sinekten ölürse.
0
adidas giyen nike iscisi
(26.11.17)
kediniz bağışıklığı düşük,yetiştirilmiş hassas ırklardansa eğer yüksek ihtimalle dışkısında parazite rastlarsınız. paraziti söktürmek/temizlemek için paraziquentel'i tavsiye ederim. veterineriniz de bu ilacı ya da muadilini önerecektir. geçmiş olsun.
0
denef
(26.11.17)
kedinin helvasını pişirmeye başla ;)
0
pinkpeony
(26.11.17)
Onu tebrik et. Avladı ve başardı.
0
mor oje
(26.11.17)
bişey olmaz. bizim kediye de uzun süre iç parazit yaptırmadığımız bi dönem olmuştu ve o dönemde de evde kelebektir sinektir böcektir artık allah ne verdiyse bulup götürüyodu hiçbir şey de olmadı.
0
theseachange
(26.11.17)
Bence kediyi yan yatirin.
0
allah yazdiysa bozsun
(26.11.17)
o ilk sinek yiyisi degildir emin ol, siz gormuyorken evde neler yiyordur o...
0
robokot
(26.11.17)
su içirin, iç parazitlerini ihmal etmeyin
0
qxgviper
(26.11.17)
bence biraz yürüsün evin içinde
0
aşksız prens
(26.11.17)
aşılar hakkında bu kadar bilgi sahibi olup kedinize aşı yaptırmamanız takdire şayanmış.
0
gebere jackson
(26.11.17)
helal olsun. ben olsam madalya takardım.
şahsen, bu sinek milleti kadar karaktersiz, adi, haysiyetsiz, sıfatsız canlı az bulunur tabiatta.
kedi kardeşimizi bir kez daha candan tebrik ediyorum ve sizi de böylesine mangal yürekli ve davaya hizmet aşkıyla dolu bir kedi yetiştirdiğiniz için kutlarım.
0
pangea
(26.11.17)
(6)

Yüksek lisans mülakatında ne tür sorular geliyor?

asuturias
sb
sb
0
asuturias
(25.11.17)
okur musun yoksa kaydolup bi daha uğramayıp askerlikten mi kaçarsın minvalinde.
0
aşksız prens
(25.11.17)
askerliği yaptım kabul alma ihtimalim artar mı?
0
🌸asuturias
(25.11.17)
en klişesi ama şaşmayanı: neden bu program, neden bu üniversite?
0
pinkpeony
(25.11.17)
Ben de hep teknik sorular soruldu. En teknik olmayanı kabul alırsam hangi hocayla çalışmak istediğimdi. Yani baya tahta filan vardı derivation yaptım ben.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(25.11.17)
benim sözel bölümdü.. İlk soru neden bu bölümü seçtiğim idi. ne çalışmak istediğimi anlattığımı hatırlıyorum..
sonra alanda tanıdığım Türk ve yabancı yazarlar soruldu. uzun zaman olduğundan ancak bunlar aklımda kalmış...
0
omonia
(25.11.17)
bana geçimimi nasıl sağlayacağımı sordular mesela. ben de yedek subay maaşını biriktirdim diye cevap verdim. diğer bir hoca da doktoraya devam edip etmeyeceğimi sordu. bana referans mektubu veren hocalardan biri de jurideydi. o da kiminle ve ne çalışacağımı sordu. belliydi zaten hepsi bir şekilde, danışmanımın çalışma alanları da. kabul aldım.
0
rain when i die
(25.11.17)
(12)

Nafaka Olayları

arockm
Merhaba kadınların ayrıldıkları eşlerinden nafaka almaları hakkında ne düşünüyorsunuz? Evet almalılar mı? Neden? Hayır almamalılar mı? Neden?
Merhaba kadınların ayrıldıkları eşlerinden nafaka almaları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Evet almalılar mı? Neden?

Hayır almamalılar mı? Neden?
0
arockm
(23.11.17)
Çocuk varsa ve kadın tek başına maddi olarak çocuğun ihtiyaçlarına yetmiyorsa alabilir. Ama çocuk yokken alması saçma.
Not: kadın.
0
Amaranta ursula
(23.11.17)
ahlaka mugayir sebeplerden boşanma olduysa almalı. yoksa almamalı. neden; "çocuk yapim olmazsa ayrılırız" kafasında kadınlar var artık.
0
danton
(23.11.17)
kadın eğitim almamış ve çalışabileceği işler düşük ücretli ise almalı, fakat eğitim görmüşse ve maddi olarak kendine ve çocuğuna yetebilecek bir işte çalışabilecekse almamalı.
0
tabirimekruh
(23.11.17)
Kadınlar almalı, her koşulda kadınlar dezavantajlı konumda oluyor özellikle tr'de. Çocuk yapım olmazsa ayrilirim diyen kadınlar varmış falan filan, saçma sapan laflar işte.
0
doxanikee
(23.11.17)
Bir kadın düşün; üniversite okumuş veya okumamış fark etmez, 23 yaşında evlenmiş, 2 çocuk yapmış, evlilik boyunca koca çalışmasını istememiş zaten kocanın kazandığı yetmiş o da çocuklarına bakmış, okulları sınavları derken yıllar geçmiş. Bu kadın ve adam boşandı, adam gitti başkasıyla evlendi, çocuklar büyük, okumuyorlar. Bu kadının iş deneyimi yok, nasıl ve ne şekilde hayatta kalacak?

Adama mı güvendi evlenirken diye soracaklara cevabım, evet güvendi. Adamın da o yönde teşvik etmesi ile eviyle, kocası ve çocuklarla ilgilendi, iş hayatına girmedi, girmesine izin verilmedi. Paylaşacak kayda değer mal da yok ki kadın bundan sonrasını garantilesin.
Kadın hem adamın ondan boşanmış olması, hem iş bulamayacak olması, bulsa bile eski standardında (ki villadan filan bahsetmiyorum, kira ödeyecek belki artık, asgari ücret alacak vs) yaşamayacak olmasının her birini en ağırından yaşamalı mı? Koca her kararı alırken iyi de, boşanma sonrası sorumluluk alma konusunda neden elini taşın altına sokmasın?

Bir de lütfen artık sadece kadına nafaka ödemiyormuş gibi ifade etmeyin şunu; nafaka eşe ödenir, kadın veya erkek.

Ha, sırf nafaka alıp yan gelip yatanları desteklemiyorum, o da arsızlık artık ama zaten bahsettiğim ilk koşullarda eşe ödenen nafaka 500-600 tl'yi pek geçmez. Kadın adamın sırtından geçiniyor gibi algılanması can sıkıcı. Ha gönül ister ki her kadın ekonomik özgürlüğe sahip olsun, çalışsın. Yoksa gururlu bir insanın boşandığı eşinin parasını almaya pek istekli olacağını sanmam.
0
kaymaktutmayansicaksut
(23.11.17)
Çocuk sadece kadının veya sadece erkeğin sorumluluğunda olmadığına göre çalışıyorsa bile çocuk için almalı. Eğer çalışmıyorsa da almalı. Çalışıyorsa fakat çocuk yoksa almasa da olur bence. Kadınım bu arada.
0
vivalaaj
(23.11.17)
Gercek anlamda yoksulluga dusen varsa, meslegi yoksa ve bosanmada kusuru bulunmuyorsa hakimin belirleyecegi ve 2 yili asmayan bir sure icin hayatini surdurecek asgari bir meblag nafaka alabilir. Kadin erkek fark etmeksizin. Bunun disinda cocuga istirak nafakasi disinda iki tarafin birbirine (kusur tazminat mevzulari disinda) mallar ayrildiktan sonra bir kurus bile vermesi anlamsiz.
0
esneme benide esneteceksin
(23.11.17)
@kaymaktutmayansicaksut +14948893945439
0
who cares wins
(23.11.17)
kaymaktutmayansicaksut +1

kadın evlenince üniversite mezunu bile olsa çalışamıyor. ne yapacak, 35 yaşında boşanmışken o kadar yeni mezun varken 0 tecrübeyle nereden başlayacak? çocukları varsa o çocukların ihtiyaçlarını nasıl karşılayacak?
0
pinkpeony
(23.11.17)
çocuk varsa evet, çocuk yoksa içinde bulunduğu ekonomik durum göz önüne alınıp ona göre verilmeli.

şöyle örnekleyelim, kadın ve erkek, ikisinin eğitim durumu ve yaşları da aşağı yukarı aynı olsun, bunlar boşansınlar. sonra erkek kadına para ödesin, saçmalıktan başka bir şey değil.

bu arada; ""Kadınlar almalı, her koşulda kadınlar dezavantajlı konumda oluyor özellikle tr'de."" şu cümleyi söyleyen arkadaşım, özel sektörü pek tanımıyorsunuz galiba.

yeni mezun için açılan çoğu ilanın ilk şartlarından biri kadın olmak oluyor çoğu zaman. bir araştırın bunu.
0
dead and broken
(23.11.17)
haftanın kezofeministler ve meriçler toplanma başlığı biraz geç de olsa açılmış.
memlekette kaç kadın erkeğe nafaka veriyor? teoride kadına değil eşe, evet. peki nedir bunun gerçek hayattaki yansıması? çocuk/iştirak nafakası değil bahsettiğim.
kyk erkeğe kitlensin, düğün erkeğe kitlensin, nafaka erkeğe kitlensin. baya güzel düzen aslında. erkeklerin %80ine(tüik) yakını kadınların çalışmasıyla bir sorunu yokken nasıl kadınlar çalıştırılmıyor oluyor onu da anlamadım. yeni mezun ya da tecrübesiz iş ilanlarına bakın neredeyse hepsi kadın çalışan arıyor. devleti zorla askere alır olmazsa haraç alır boşanırsın kadını haraç alır ama gene suçlu sen olursun.
0
khiron
(24.11.17)
Sadece cocuk varsa ve velayeti annedeyse odenmeli.
0
i m sick tired
(24.11.17)
(1)

filmlerdeki aşklar

sorunvar
https://www.youtube.com/watch?time_continue=29&v=7Z4H7e6FCJg çok sahte gelmiyor mu ? Nedense filmde yakışıklı altında lüx arabası olan ofisi plazada olan bir adam var.Acayip romantik ve piç kadınlara doymuş falan filan .Bir de geri kalanda bir seviye aşağı olan bir beyaz yakalı kadın var.Kadınlarda
www.youtube.com


çok sahte gelmiyor mu ? Nedense filmde yakışıklı altında lüx arabası olan ofisi plazada olan bir adam var.Acayip romantik ve piç kadınlara doymuş falan filan .Bir de geri kalanda bir seviye aşağı olan bir beyaz yakalı kadın var.
Kadınlarda bunu izleyip buna benzer erkek ariyolar.Sizin hayatınız bu filmdeki erkek krakteri gibi mi ? Ülkenin yüzde 90 nı böyle değil ama nedense haftasonu sadece sinemaya giden asgari ücretli çalışan sevgililere de bunu izlettiriyorlar.Sonra da koca ülkeden mutlu olmasını bekliyolar.Ne biçin ülkeyiz be :)
0
sorunvar
(23.11.17)
insanlar kaçış için izliyorlar, gerçek olduğunu düşünmüyorlar zaten. accayip boş ve aptalca, ama vizyona giren boş esprili beyinsiz türk komedilerinden iyidir yine de.
0
pinkpeony
(23.11.17)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.