Giriş
(6)

Platonik'im, help!

yuki
Sevgili duyuru sakinleri, 23 yaşında erkek bireyim. kendimi övmek için sayılı olan iyi taraflarımı şöyleyim böyleyim diye anlatmadan direk malum şahısa geliyorum. Kendisinin yaşını tam olarak bilmemekle beraber 35-40 yaşları arası olduğunu hesapladım. Aynı kamu kuruluşunda çalışıyoruz. O kariyerinin
Sevgili duyuru sakinleri, 23 yaşında erkek bireyim. kendimi övmek için sayılı olan iyi taraflarımı şöyleyim böyleyim diye anlatmadan direk malum şahısa geliyorum. Kendisinin yaşını tam olarak bilmemekle beraber 35-40 yaşları arası olduğunu hesapladım. Aynı kamu kuruluşunda çalışıyoruz. O kariyerinin basamaklarını çıkarken ben bir şirkette, işten çıkmamın birilerinin 2 dudağının arasına bakacak bir konumdayım.

Nasıl bu bataklığa sapladığımı anlatayım size ; Her zaman ne kadar iyi, düşünceli ve nazik biri olduğunu biliyordum zaten onun bir gün çıkıp yanıma geldi ve benden bazı şeyler yapmamı istedi, zorunda değildim ama kabul ettim ve daha sonra teşekkür etti bir kaç dakika daha konuştuktan sonra ismimi sordu veee tanıştık (resmi olarak tabi ki yoksa ilgimi çekmeye başladıktan beri biliyordum ismini cismini).

O zamana kadar kimse bana denkleri gibi yukardan bakarak değil direk gözünün içine bakıp konuşmamıştı. Çok etkilendim ve o zamandan beri platonik evrene giriş yaptım. esotsm'dan joel abimiz gibi bende kendime şunu sordum: "neden bana azıcık ilgi gösteren her kadına aşık oluyorum?". Ben kendimi onun karşısına geçipte hislerimden bahsederken hayal bile edemiyorum. Yeminlen ergenliğime döndüm gece gece fotografına bakıp ağlamalar filan.

Ne istediğimden de emin değilim. Kafamda kurduğum şeyler arasında evlilik, çoluk çocuk yada onunla ilgili cinsel fantaziler yok. Sadece yanında olmak istiyorum. İşin psikolojik yanına inersek bunun sebebi bendeki özlemini duyduğum ideal anne/abla figürüyle alakası olabilir mi benim bu kadını 7/24 aklımdan çıkaramam ? Ne yapmalı şimdi bu kardeşiniz ? Kendisinin çalışma ortamına ulaşımım var, isimsiz notlar bıraksam filan nasıl olur ? Bi yandan da korkuyorum çünkü işten atılmam hiçte olasılık dışı değil. Sosyal profilindende ulaşabilirim eğer açtığım fake profili kabul ederse. Tam bir stalker oldum.

Diğer bir seçenek de zamana bırakmak tabi ama önceki tecrübelerime dayanarak bu bir ömür gibi geçecek acı dolu 6 ay 1 yıl arası zamana denk geliyor. Daha sonra bilincim onun hissettirdiği şeyleri bir süre boşa alıp daha sonra benim için yine imkansız olacak başka bir şahısa yükleyecek. Hayata iyi gözle bakan biri değilim, pesimistim, schopenhauer hastasıyım . Beni kontrol eden ipleri görsem bile, kendi doğamın programlanışından dolayı bu psikolojik acıyı görmezden gelemiyorum, bilincim izin vermiyor... lan felsefeye nerden giriş yaptık şimdi?
0
yuki
(10.03.15)
hislerin çok hoş çok güzel, konuşamama durumunu da anlıyorum. milyorlarca insan seninle aynı durumda. tek çözüm de ne istediğine tam olarak karar verip, bir fırsatını bulup, reddedilmeyi de göze alarak ya ben böyle düşünüyorum bak demek. nerede, hangi mecrada dediğin pek önemli değil bence. o yaştaki bir kadın böyle şeylere zaten alışıktır. ama dikkat et, eğer kocası çoluğu çocuğu ızbandut sevgilisi vs. varsa hem ayıp olur hem de zor duruma düşebilirsin.
0
mistreated
(10.03.15)
@mistreated evli değil, sevgilisi olduğunuda sanmıyorum. yemeklerini filan çoğunlukla yalnız yer, öğle molasında tek başına dolaşır filan. iş dışında nasıldır bilemiyorum ama bana biraz yalnız gibi göründü.
0
🌸yuki
(10.03.15)
pesimist olma lan. niye oluyosun?

abi biraz sevgiye ihtiyacın var galiba, birisi sana yakın davranınca iyice açığa çıkmış bu durum. az biraz işinle alakalı konularda git yanına, yavşamadan konuş. işle alakalı gir ama konuya, sonra samimiyete bağlı kayarsın başka yerlere. ama pesimist olmayacan hacı, o iş yaş.
0
son kacis
(10.03.15)
olgun kadınlar fake hesaplardan hoşlanmaz.bu yolu kafandan çıkar tamamen.
kendine güven,güvenli dur.bunun dışında sakin ol.sakin olmazsan aklın hesapsız kitapsız davranır ve kötü sonuçla karşılaşırsın. plan yap. adım adım hedefe odaklan.
0
rakicandir
(10.03.15)
dedikleri gibi pesimistlik sanırım dışarı bir şekilde negatif olarak yansıyor. o mindset'le başlarsan işe olmaz. 23 yıllık adamım her daim hayata negatif ve olumsuz bakıyorum, bugüne kadar hiç bir gönül işimde şansım yaver gitmedi, hiç sevilmedim. kolay olmasa da bakıs acını değiştirmeye calıs.

birde sevgi açlığından aşık oldugunu sanıyor olabilirsin, bende bundan hiç olmayacak kişilere aşık olup, ağlayıp, 2 hafta sonra ne kadar saçma kişilere abayı yaktığımı fark ettim sırf biraz ilgi gördüğüm için. bu da olabilir dikkat et.
0
fransizkalanadam
(11.03.15)
@fransizkalanadam muhtemelen benimde hic bir gonul isim iyi gitmeyecek. Kendime surekli anlatirim bir iliskinin ne kadar gereksiz ve bosa oldugunu. Belki de kendimi kandiriyorumdur ve istesem bile iyi bir iliskim olmayacaktir. Kalemin duvarlari cok guclu ama truva atina karsi cok caresizim.
0
🌸yuki
(11.03.15)
(9)

gece acıkanlar

asisamus
ne yemeyi tercih ediyorsunuz?'saat geç oldu dikkat edeyim'cilerden misiniz, 'yarım ekmeğin içine artık ne bulursam'cılardan mı?
ne yemeyi tercih ediyorsunuz?
'saat geç oldu dikkat edeyim'cilerden misiniz, 'yarım ekmeğin içine artık ne bulursam'cılardan mı?
0
asisamus
(10.03.15)
kilo problemim olmadığı için makarnayı gömüyorum. gece 12de çok pişirmişliğim vardırç
0
mistreated
(10.03.15)
zayıf biri olarak yarım ekmeğin içine ne bulursam.
0
abyuksuet
(10.03.15)
gece acıkmak diye bir şey yoktur, kendini buna inandırıyorsun. hemen o düşünceyi sakince yere bırak, git ve çay demle
0
her giriste sifresini unutan adam
(10.03.15)
portakal.
0
sehpa fx350
(10.03.15)
bi saklama kapında buharda haşlanmış brokolilerim var hazır, çok ağır olmadığı için bi kaseye koyup yoğurtla yiyorum.
0
masa penisi
(10.03.15)
bol bol su içiyorum
0
sta
(10.03.15)
şişko biri olarak bulduğum her hamurlu veya şekerli şey.
0
çaykovski
(10.03.15)
sadece kilo problemiyle alakalı değil gece yatmadan önce yemek yemek zararlı. yatmadan en az 4 saat önce yemek yemeği bırakmanız gerekiyor.
0
toua tokuchi
(10.03.15)
0.4 litre kefir içip yanında lor kaşıklıyorum mütemadiyen gece 00.30-01.30.
0
candanag
(10.03.15)
(8)

istanbul'da hangi müzelere gideyim

durgunfoton
Yuksek lisans icin 2 yıl istanbuldayim. İlk muze listesi yapiyorum ama muze disinda gitmemi önerdiğiniz yerler var mi?
Yuksek lisans icin 2 yıl istanbuldayim.
İlk muze listesi yapiyorum ama muze disinda gitmemi önerdiğiniz yerler var mi?
0
durgunfoton
(10.03.15)
+ Beylerbeyi sarayi, dolmabahce sarayi.
0
delifaruk
(10.03.15)
Arkeoloji
0
rentts
(10.03.15)
topkapi sarayi.

istanbul deniz muzesi.
0
fraise
(10.03.15)
galata mevlevihanesi
kariye müzesi
osmanlı arşiv müzesi
0
Phoebe
(10.03.15)
oyuncak müzesi
0
bass solo take one
(10.03.15)
arkeoloji +1
topkapı, bahçesinde de oturun mis
yerebatan sarnıcı
0
gurur
(10.03.15)
sultanahmet civarı:

topkapı
arkeoloji
ayasofya
türk ve islam eserleri (pargalı sarayı)
yerebatan sarnıcı
eski saray mozaikleri müzesi

fatih: kariye müzesi
fethiye camii
zeyrek (semt)
fener-balat (semt)

beşiktaş:

dolmabahçe
deniz müzesi
yıldız sarayı

beyoğlu:

pera müzesi
mevlevihane

harbiye:

harbiye :D ordu müzesi yani

tophane:

istanbul modern
tophane-galatasatay-tünel arasında bir sürü sanat galerisi var.

emirgan:
sabancı müzesi


hepsi her gün gitsen en az 2 hafta sürer. genelde müzeler pzt kapalı olur. ben istanbulda 8 yıl yaşadım ancak 7 yılda hepsini tam dolaşabildim.
0
mistreated
(10.03.15)
kariye müzesine de git bence
0
fasulyek
(10.03.15)
(37)

sevişmek için binbir çaba sarfetmek iki taraf için de salakça değil mi?

mistreated
şimdi hani klasik şema,bir şekilde tanışma,eğer kafalar uyarsa arkadaş olma,beraber vakit geçirme,favlama, likelama, yorumlamamesajlaşma, davet, ilk buluşma, ikinci buluşma...bir sürü gereksiz gerginlik, masraf, zaman kaybı. niye insanlar doğrudan kendilerini kısaca tanıtıp "ya net olalım benim niye
şimdi hani klasik şema,

bir şekilde tanışma,
eğer kafalar uyarsa arkadaş olma,
beraber vakit geçirme,
favlama, likelama, yorumlama
mesajlaşma, davet, ilk buluşma, ikinci buluşma...

bir sürü gereksiz gerginlik, masraf, zaman kaybı. niye insanlar doğrudan kendilerini kısaca tanıtıp "ya net olalım benim niyetim seninle sevişmek çünkü yatakta seninle çılgın atacağımı düşünüyorum, yemin ederim başka bir niyetim yok" demek yerine böyle saçma sapan formalitelerle uğraşıyorlar? ya da bu talebi duyan taraf çok şaşırmak veya "neeeeeeee sappppııııkk" türünden cevaplar vermek yerine onayladığını veya reddettiğini belirten bir sözle durumu nihayete kavuşturmuyor? aslında herkes sevişmek istiyorsa bu durum samimiyetsizce değil mi, salakça değil mi sizce de? artık beğendiğim bir kız gördüğümde bütün bu mesafeler gözümde büyüyor ve kimseye yürümek içimden gelmiyor.

edit: o soru cümleciği aslında şöyle demek istiyor, "başka niyetim olabilir de şu an için yok. seviştikten sonra bi zahmet, beğenirsek devam ederiz neden olmasın?"
0
mistreated
(09.03.15)
herkesin niyeti "sadece" sevişmek değil çünkü.
0
devilred
(09.03.15)
(bkz: fuckbuddy)
0
mr.goodcat
(09.03.15)
devilred, herkesin niyeti sevişmektir. sevişirken uyum sağlanırsa yan aktiviteler de zul gelmez, insanı sıkmaz.
0
🌸mistreated
(09.03.15)
bir tane film vardi ricky gervais. invention of lie. onu izlemeni tavsiye ederim. oradaki filmde kadin niye karsisindaki ile yatmayacagina dair bir suru sebep sayiyordu. olay kadinin rizasinda kalmis bence.

soruya gelince. salakca degil bence. kur yapmak, begenildigini hissetmek, bunlar da en az sevismek akdar gerekli seyler olabiliyor karsi cinsin gozunde.
0
charlotte blanc
(09.03.15)
bahsettiğin netlikde olmayı sen hiç denedin mi? ben denedim mesela ve çalıştı sende dene sende de çalışsın.
0
selam
(09.03.15)
herkesin niyeti "sadece" sevişmek değil çünkü.

okuduğumuzu anlasak nasıl olur?
0
devilred
(09.03.15)
arz talep meselesi.

arz 1 talep 1000 olunca arz edilenin işi ağırdan alması normal bence. ha bence abazanlıktan alnından rhino gibi sik çıkarmış türk erkeğine az bile ama olay böyle ilerliyor genelde.

ha bi de iş belli bi sürece yayılınca kız da "peşin veren" rahatsızlığından kurtarmış oluyor. saçma mı? evet. ama durum bu.
0
hayt deli oglan
(09.03.15)
Kur yapmak vs ilk sevişmenin heyecanını arttıran şeyler. "Hadi sevişelim" deyip yatağa girdiğinde o sevişmeden pek keyif alınacağını sanmiyorum.
0
damdanakan
(09.03.15)
herkesin niyeti sevişmek değil.

senin o angarya gördüğün işleri ayıla bayıla yapan erkekler var. Kimileri "tavlamak"tan hoşlanıyor.
0
dunyanin dans eden sarki soleyen pisligi
(09.03.15)
@devilred tamam sen sadece sevişmesen de olur. ok cnm. kib. bye.
0
🌸mistreated
(09.03.15)
heh bende aynı bu kafadayım işte gelsin açık açık söylesin yani.Sonradan öğrenip apışıp kalacağına önceden söyle yani ama böyle insanlar bulmak çok zor.
0
verbanadüşlerimi
(09.03.15)
iyi de tavlamak tavlanmak falan son tahlilde hepsi formalite. insan sevişmeye ikna edilir mi yahu? bakarsın, ya ok dersin ya değil dersin. oyun mu oynuyoruz? bi de insanlarla konuştukça cinsel isteğim iyice azalıyor. hiç konuşmasak daha güzel işte. en basiti soruyu sorup önceden garantiye almış olursun, en sonunda eve götüremezsen boşa uğraştık diye yanmazsın, eve sabah 5te yalnız dönmezsin, içkiye boşa para harcamazsın...
0
🌸mistreated
(09.03.15)
tüm o bahsettiğin olayları zaman kaybı olarak görüyorsan yaşamın tadını çıkarmayı bilmiyorsun bence, dizilerin, kitapların vs de sonunda ne olacağını öğren gitsin tüm sezonları izlemenin, kitapların tamamını okumanın ne manası var ki? ilginç, ama madem öyle düşünüyorsun ona göre yaşa sen de, kendine göre birilerini bulabilirsin ama kimse senin gibi yaşamaya mecbur değil. salakça demeden önce iki kere düşün
0
neseranni
(09.03.15)
@neseranni salakça demedim zaten, salakça değil mi diye sordum. fikrinizi merak etmesem zaten salakça demiş geçmiş olurdum, kimseye de bir şey danışmazdım.
0
🌸mistreated
(09.03.15)
bu dediğinin cevabı a beautiful mind'da var. john nash'in barda sarışın hatuna sorduğu sahneyi izlersen cevabı alabilirsin bence :)
0
canercuxy
(09.03.15)
kıvırmanın alemi yok, salakça diyorsun ve onaylama bekliyorsun, soru olarak sormuş olman öyle itham ettiğin gerçeğini değiştirmiyor :)
0
neseranni
(09.03.15)
bu doğru olsa gider taksim meydanında sikimi sallıya sallıya gezer boynuma da yalamak isteyen gelsin yazardım. sizin dediğiniz mantığı seks işçileri yapar anca, veya seks işçisi olmayı kendine yediremeyen ruhu seks müptelası olmuş insanlar. böyle insanlara felsefe yapmaya da gerek yok zaten. gider dersiniz svşlm mi .s diye 3 kuruşluk bi hotelde ihtiyacınızı giderirsiniz
0
masa penisi
(09.03.15)
Romantizm çok güzel
0
[silinmiş]
(09.03.15)
sorun seksi fazla özel gibi algılamakta. yani birini tanıdığında onun kişilik özelliklerini öğrenmek, ilgi alanlarını öğrenmek gibi nasıl seviştiğini öğrenmek de ilk günden yapılmalı bence... ancak bizim memlekette kadın için bu biraz sıkıntılı oluyor. hakarete, istemediğin takdirde tecavüze, ardından saygısız davranışlara, aşağılamalara hazır olman gerekiyor ve bunun kimden geleceğini bazen öngöremeyebiliyor insan (bu ülkede kadına şiddet genelde en yakınlarından geliyor). kolay kolay hiçbir kadın ilk gece birlikte olacağı erkeğe kötü davranmayacakken, erkek için aynı olmuyor, o yüzden kadınlar biraz daha tanımayı bekliyor. bence anlaşılabilir yani, ama ben sabırsız olduğumdan şahsen beklemiyorum, kötü olasılıklara da hazırım zaten. ayrıca tanıdığım ilk saatlerde birlikte olduğum bir adamla (hatta 2. görüşmede beraber yaşamaya başladığım adamla) 2.5 sene tek eşli bağımlı derecede yakın ilişki yaşadım, şimdi yine aynı şekilde tanıştığım adamla 6 aydır yine tek eşli duygusal bir ilişki yaşıyorum, bunun dışında friends with benefits gibi güzel şeyler de oldu. ha öte yandan bir daha görmek istemediğim, evden kovduğum da oldu, bunlar çok daha fazla oldu hatta o yüzden bunları yaşamak istemeyen kadınlar da çok şaşırtıcı değil hani. emin olun daha kötü şeyler de başım(ız)a gelebilir.

ayrıca herkes sadece sevişmek istemiyor, muhabbet etmek, bağ kurmak, paylaşımda bulunmak falan gibi ihtiyaçlarımız da var hani... seks epey temel bir ihtiyaç, ama daha fazlasına ihtiyaç var (bkz: maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi)

edit: sanırım hiç konuşmadan direkt seks yapmak istiyosun yorumları okuyunca böyle bir düşünceye kapıldım. seks sadece fiziksel çekim/beğeni değil bence. en azından seçim şansı daha fazla olan kadın tarafı için öyle, erkeğin sanırım tercih seçeneği olmadığından "gideri varsa" seks yapmaya hazır. ama ben şahsen konuşamayacağım, aptal/cahil/kötü olduğunu düşündüğüm insanla zevk alamam, ne muhabbet etmek isterim ne de seks yani. eğer konuşunca birinden soğuyorsan zaten onunla seks yapmamalısın bence.
0
loralynn
(09.03.15)
Aslinda adam şundan bahsediyor. Kızlar eğer sevisecekse neden tüm ritueller tam olmadan sevismiyor? Yani direkt seviselim mi dedigimiz kizdan "sapik" damgasi yedigimiz halde, cikma teklif edip, yedirip icirip, mesajlasip, gezdirip ve belli bir sure gecirdigimiz kizla neden gayet rahatca seviseviliyoruz?

Sormak istediği soru aslinda bu.
Cevabi kisiden kisiye degisir tabi.
0
straples
(09.03.15)
I-tüm olayın sonunun sekse bağlandığını senin kadar direk kendilerine itiraf edemiyor olabilirler, (bunun zilyon nedeni var günümüzde hele ülke bazında bakacak olursak)
II-seks e gelene kadar doyurulmayı bekleyen başka psikolojik açlıkları da olabilir ve bunları da aynı kişiden aradan çıkarmak isteyebilir,
III-birden çok talep arasında anlık yada tek seferlik de olsa neden seni seçeceğini kendisine kanıtlaması bir süreç gerektiriyor olabilir ki bu da 1. şıkka bağlanıyor gibi.
-I ve II olabilir
-II ve III
-hepsi.
-hiçbiri
şimdilik aklıma gelen seçenekler bunlar.

ve hiçbirisi için kimseyi yargılamam. senin tarzın için de yargılamam.
0
gis
(09.03.15)
@loralynn

entelektüel açıdan doyurucu bulduğun ve beraber zaman geçirmekten keyif aldığın kişiyle sevişmek bence en güzeli. muhteşem bir şey. ama kısa sürede tanıştığın bir insanda bu temel prtak özellikleri bulmak bile çoğu zaman çok zor. genelleme yaptığım için konuşmasa da olur diyorum, yoksa tabii ki konuşacak. bir de bence iyi bir ilişki yatakta başlamalıdır. önce sevişene kadar konuşun biraz, sonra sevişme iyi geçerse işin entelektüel tarafını da halledersiniz. birbirini sevişmeden nasıl beğenecek insanlar yahu?
0
🌸mistreated
(09.03.15)
hmm şimdi seni biraz yanlış anladığımı farkettim sanırım, yani bu son söylediğinden sonra katılıyorum kesinlikle. ama işte dediğim gibi türkiye'de yaşıyoruz, kadın tarafı için cidden riskli, yani umarım zamanla seks daha da normalleşir. bir de şu bulaşıcı hastalıklara çözüm bulunur :/
0
loralynn
(09.03.15)
şimdi bahsettiğin tarzda ilişkiler de yaşanıyor yani en azından ben yaşadım. ama sanırım konumuz bu değil. konumuz neden tüm ilişkiler bu yönde ilerlemiyor. şimdi olayın kadın yönünü geçersek ben erkek yönünden bakacağım.

tanıştığım, kafamın uyduğu, beraber vakit geçirmekten hoşlandığım her hatunla sevişmek istemiyorum. nasıl ki bu tipte bir erkekle sevişmek istemediğim gibi. yazdıklarından okuduğum kadarıyla her ilişkinin altında yatan çiftleşme içgüdüsünden yola çıkıyorsun ama yıllar ilerlemiş, toplum farklılaşmış, sosyal statü kavramları gelişmiş ve kısacası biz de evrilmişiz. işin argo kültürüne gelirsek. e abi şu hatun güzel, verse sikmez misin? hayır abi sikmem.

bir kere seks benim için bir ritüel. toplumun genelini bilmem. ben merkezli anlatıyorum tabi burada. sadece benim alıcı olduğum değil, karşı tarafa da hizmet sağladığım bir aksiyon. bir ucu bende olan bir şey yani. ilk önce sevişsek sonra birbirimizi tanırız aksiyonu da çok çekici gelmiyor. en sonda sevişiriz aksiyonu da. bir yerlerde tamam ben bu kadınla sevişirim diyorum ve bunu o da diyorsa sevişiyoruz. olay bu. işin tadına böyle varıyorum, böyle zevk alıyorum. ve ayrıca seviştikten sonra da senin dediğin gibi tanımaya devam ediyorum. tanıma işi hiç bitmez zaten.

neyse konumuza dönersek bakış açın yanlış. ilişkiler sadece seks amaçlı başlamaz. sosyal statü, duygusal tatmin, kendini birey hissetme, seks yapma bir çok bilinçaltı fonksiyonuyla insanlar sosyalleşir. biraz tanıdıktan sonra ilişki az önce saydıklarımın hangisine doğru yönelirse ilişki de öyle ilerliyor zaten. kimi seni sosyal açıdan tatmin edecek bir kadın oluyor, kimi sabahlara kadar sevişebildiğin, kimi aşık olduğun, kimi sana kendini birey gibi hissettiren. bence sen amaca yanlış bakıyorsun, kadınların ve erkeklerin birbiriyle olan ilişkilerinin salt nedeni seks değildir. altyapısı çok daha derindir.
0
syozkn
(09.03.15)
Isler boyle yuruyor cunku biz insanlar hepimiz bir takim roller, yapmacikliklar, samimiyetsizlikler icinde yuzdugumuz icin her birimiz kendimizi karsi tarafa "iyi niyetli" sifatiyla sunma misyonu uzerine oynuyoruz. Bunun gibi yuzlerce konuda da boyle.
Iki tarafin da karsilikli olarak dusundugunden farkli konusmasi kadar gulunc pek az sey var Dunya'da. Bu sadece flort konusunda degil. Mantiktan ve realiteden uzaklastikca samiyietsizlikler, roller, karmasikliklar, formaliteler, sacmaliklar icinde bogulmaya dogru gideriz. Realiteden, bizi hayatta tutacak kadar uzaklasmak yeterli, daha fazla uzaklasirsak sacmaliklar dunyasinda gaflet icinde yasar ve olup gideriz.
0
delifaruk
(09.03.15)
Romantizm ile samimiyetsizlik arasinda biryerlerde bir cizgi var ve bu olayi "straples" isimli arkadas ortaya koymus.
0
delifaruk
(09.03.15)
değil. çabasız sevişmeyi hayvanlar yapıyor. biz insanız. en azından usulüne göre yapanlar insan.
0
icim urperiyor
(09.03.15)
çabasız sevişmeyi yapabilen hayvan yok. (bitki mantar vs de yok)
üremek en meşakkatli yaşamsal faaliyet ve asla sizin istediğiniz gibi olmayacak.
ilk günden seviştiğiniz kadın 2-3 ay sonra senden çocuğum olacak diye kapıyı çaldığında götünüz tutuşur ama.
0
kargn
(09.03.15)
not. insan da hayvanlar aleminin bir üyesi.
0
kargn
(09.03.15)
mistreated sevişelimmi

Mecburi açıklama: Birçok kişi argümanın geçersizliğinde mutabık olduğu için şakalar komiklikler falan yapayım diyerek "filiz sevişelimmi" esprisi yaptım, bu yüzden nickimden ötürü beni ciddiyetsiz, abazan bir troll olarak görmezseniz sevinirim.
0
yirmisantim
(09.03.15)
@ kargn


bu duyuru prezervatif ve envai çeşit doğum kontrol aracının icadından sonra yazıldı. ayrıca amaç çocuk yapmak değil zevk almak. artık boşalınca spermler rahme gitmiyor. o devirler geçti :P
0
🌸mistreated
(09.03.15)
korunman falan süper tabii ama kendini (ya da partnertini) komple pvc kaplatmadığın sürece gebe kalma ya da hastalık bulaştırma konusunda garantin yok.
eski seviştiklerinden birinin sahipsiz kalmış bir bebeğinin babası olduğun söylendiğinde bunun aksini ispatlaman modern tıp ve modern hukuk içinde bile yeterince bezdirici.
ilk defa seviştiğin ve sadece sevişmek için beraber olduğun birinin bunları sana yapmayacağından emin olacak kadar insan sarrafıysan başka tabii.
0
kargn
(10.03.15)
@kargn

en az 150 kere prezervatif kullanmışımdır, bir kere bile sorun yaşamadım. durex fetherlite, herkese buradan tavsiye ediyorum. çabasız üreme olamayacağı argümanı doğum kontrol ve insanların sadece zevk için birleşmesi karşısında etkisini yitirmiyor mu?
0
🌸mistreated
(10.03.15)
reklam kuşağı için teşekkürler.
durex bile olsa, engelleyemeyeceği hastalıklar var. ve bunlar bedel demek.
bu bedelleri göze almıyorsun, daha çok görmezden geliyorsun.
flört, görücü gitmek vs süreçler önemlidir, evrimsel kararlı stratejilere karşı bayrak açmışsın, gazan mübarek olsun ama 2 milyon yıllık tüysüz maymun evrimi ve birkaç onbin yıllık uygarlığa karşı gelmen gerçekten zor olacak, bunu bil istedim sadece.
doğada kolay seks, penguenlere tecavüz eden foklara, kurbağalara oral yaptıran maymunlara falan bahşedilmiş ayrıcalıklar sadece.
kendi cinsine meylediyorsan, maalesef uğraşmalısın.
0
kargn
(10.03.15)
prezervatif yırtılıyor arkadaşlar (durex, ok, fex gibi çeşitli markaları yırtmış biri olarak konuşuyorum). tamam yüzdesi düşüktür ama imkansız değil, öte yandan prezervatif olsa dahi bulaşan hastalıklar var ( tek eşliliği tercih etmenin sebeplerinden biri). ha öte yandan insanlar yüzyıllardır üremeden seks yapmaya çalışıyor, seksle üreme birbirinden neredeyse ayrılacak noktaya gelmiş teknoloji sağolsun. üremeyle, seksi beraber değerlendirmek pek doğru olmasa da seks için rekabet ortamı var, erkekler için en azından, aynı diğer hayvanlarda olduğu gibi... bu da özellikle seks yapmak isteyen kadınla erkek arasındaki sayısal dengesizlikten ve seksin hala yanlış/yasak/tabu/özel olmasından. yoksa herkes seksi yemek içmek kadar basit bir zevk haline getirse, herkes sık sık yapsa, bu kadar rekabet de olmazdı. ne bileyim, herkes herkesle muhabbet edebildiği gibi seks de yapabilse aslında hepimiz pamuk gibi yumuşacık mutlu insanlar olurduk (bkz: bonobo).

edit: bonobo'lar insanlara en çok benzeyen maymunlardan ve biseksüeller, çok eşliler, sürekli seks yapıyorlar, oral seks yapıyorlar falan bakmaya üşenenler için özet. kargn tür falan deyince eklemek istedim... ha aradaki büyük fark onların anaerkil olması, yani erkeklere ironik gelecek ama seks yapmanızın zor olmasının sebebi ataerkidir, gelin beraber yıkalım ;)
0
loralynn
(10.03.15)
bunlar tercih ve telkinle olacak işler değil.
mesele testis boyunun insan vücuduna oranı. gerisi boş.
0
kargn
(10.03.15)
@comptrol, @straples, @gis, @gss ve @delifaruk'a konuyu derinleştirdikleri için teşekkürler. aynı şekilde @syozkn'a da, her ne kadar her söylediğine katılmasam da. @loralynn de demek istediklerimi kendi sözleriyle çok net ifade etmiş. baştaki linç ekibine de teşekkür ederim ama zaten tartışmalar hep böyle yürüyor, önce bi hurraa ne diyon lan sen, sonra biraz daha teorik ve derin cevaplar. bence hayatta yaptığımız her şey sekse dayanıyor. dünyadaki başlıca amacımız soyumuzu devam ettirmek ve bu çok güçlü bir içgüdü ama sana doğrudan soyunu devam ettir demiyor da, çekici bulduğun bir karşı cins bulup orasını burasını kokla mıncıkla demeye getiriyor. ama bir noktada bunun zevkli olduğunu keşfedip işi çığrından çıkarmışız, iş 60'lardaki seks devrimi, kadının özgürleşmesi falan derken bugüne gelmiş. şu anki tartışmada bir tarafın kökleşmiş kurallara ve davranış kalıplarına sarılması, diğer ttarafın ise aslında bunlar hep seks demesi bence hep buna işaret. ufuk açıcı cevaplarınız için merci.
0
🌸mistreated
(10.03.15)
(9)

ankara'daki devasa boşluklar (ankara cahili)

mistreated
selamgoogle maps'te şehirleri incelemeyi seviyorum. ankara'yı incelerken şehir merkezinde veya mahallelerin içinde kalmış bir sürü devasa boş alan görüyorum. bunları biraz açıklamaya çalışacağım, eğer neresi olduğunu söylerseniz sevinirim.1- gazi üniversitesinin hemen batısında kalan alan. 2- bu ala
selam

google maps'te şehirleri incelemeyi seviyorum. ankara'yı incelerken şehir merkezinde veya mahallelerin içinde kalmış bir sürü devasa boş alan görüyorum. bunları biraz açıklamaya çalışacağım, eğer neresi olduğunu söylerseniz sevinirim.

1- gazi üniversitesinin hemen batısında kalan alan.

2- bu alanın hemen batısında başlayan, orman genel müdürlüğünden erler-etimesgut yolu yönüne kadar doğu batı yönünde uzanan devasa alan.

3- emniyet genel müd. arkasındaki dev boşluk.

4- yanında kültür merkezi yazan, stadın yanındaki büyük alan. içinde bir bina var.

5- etlik ihtisas hastanesi çevresindeki büyük arazi

6- dikmen cad-çetin emeç bulvarı arasında kalan, üzerinde ufo inmiş gibi izler bulunan alan

hazineye, askeriyeye ait alanlar olabilir tabii. ya da dağ bayır da olabilir. ilginç olan ağaçlandırılmamış, öyle bozkır gibi bekliyor olmaları.

edit: pardon 3 ve 6 aynı galiba :/
0
mistreated
(09.03.15)
6 numara askeriyenin
0
legolasin son oku
(09.03.15)
Dediklerin arasında hiç var mı bilmiyorum ama ankarada çok tümülüs var. Tepe şeklinde eski kral mezarları felan. Onlar da korunduğu için şehrin göbeğinde bomboş birkaç tane yapay tepe var.
0
Haldamir
(09.03.15)
6 kara harp okulu, eski oypa yeni doktrin komutanlığının olduğu yer. bahçeliye doğru giderken arada merkez orduevi de var.

3 dev boşluk dediğin yer emniyetin girişinin karşısı ise orası da kara harp okulu, yok yukarı doğru çıkarkenki karşısı ise, orası emniyetin arazisi. polisler için bilmemne tesisi yapılıyordu en son oraya.

1. bahsettiğin yer neresi tam emin değilim ama o kısmı Ankara'nın, AOÇ arazisi.

4 ise AKM.
0
kulkke
(09.03.15)
1-2 ataturk orman ciftligi olmali. Mobilim hafizama guveniyorum
4- ataturk kultur merkezi. Tv'lerde gordugumuz o resmi torenler vs o alanda yapilir.
0
letheavendangered
(09.03.15)
4 eski hipodrom olmalı.
3 -6 da askeriyenin çeşitli faaliyet alanları var. Çoğunlukla eğitim üzerine.
1-2 aoç olmalı evet. 5 i hayal edemedim ama bu tür sorulara aslında en güzel Wikimapia.org cevap olacaktır.
0
bipolar
(09.03.15)
1 devlet mezarlığı da var eski cumhurbaşkanlarının filan gömüldüğü yer
0
cedex
(09.03.15)
1. içinde devlet mezarlığının da bulunduğu aoç arazisi.
2. burası boş arazi. bir özelliği yok. 1 numara ile 2 numaranın arasındaki yapılanma (üzerinde orman genel müdürlüğü yazan yer) meşhur 1000 odalı ak-saray.
3. emniyet genel müdürlüğü'nün arkası değil de ön tarafındaki boşluk askeriye arazisi. kara harp okulu, edok, merkez orduevi vs binalarını içeriyor. dikmen caddesi, çetin emeç bulvarı, inönü bulvarı ve türkocağı caddesi arasındaki arazinin tamamı askeriye. bahsettiğiniz emniyet genel müdürlüğü değil de ankara emniyet müdürlüğü ise onun güneydoğusu 4 numarada yazdığım yer. batısında kalan boşluk ise aoç.
4. orası eski hipodrom. atatürk kültür merkezi tören alanı. cumhuriyet bayramında falan trt 1'de geçit töreni yapılan yer.
5. bunu bilmiyorum.
6. 3 numaradakinin aynısı. o izler de harbiyeli şehitler anıtı. www.kho.edu.tr
www.kho.edu.tr
0
kibritsuyu
(09.03.15)
1- gazi üniversitesinin batısında kalan alan devlet mezarlığı, kuzey taraf atatürk orman çiftliği arazisi.

2- sırasıyla;

(edit: tmo siloları)
demiyrolu tamir atölyesi,
kara havacılık kom.
jandarma kom.
şaşmaz sanayi
şaşmaz depolar
havaalanı ve gökyüzü müzesi
şeker fabrikası
plevne mah.

3- emniyet müd.

güneybatı tarafı; atatürk kültür merkezi
güney tarafı: ankara üniversitesi
kuzey tarafı: ankamall ve hal
doğu tarafı: aoç

4- atatürk kültür merkezi, diğer adıyla piramit. etrafında geniş boşluk.

5- hastane arazisi orası

6- kara harp okulu. güneyinde kuvvet komutanlıkları, daha güneyinde genelkurmay.

3&6 aynı değil.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(09.03.15)
böyle de bir habere rastladım ama bizim etlikteki alanla ilgisi yok

www.zaman.com.tr
0
🌸mistreated
(18.03.15)
(3)

Lloyd George'un Atatürk için söylediği söz gerçek mi?

istambul
İngilizcesi şöyle geçiyor: "The centuries rarely produce a genius. It is our bad luck that the great genius of our era was granted to the Turkish nation. We could not beat Mustafa Kemal."Türkçe kaynaklarda: “Arkadaşlar! Yüzyıllardır nâdir olarak dâhi, çağımızda Türk ulusuna nasip oldu ve bizim karsı
İngilizcesi şöyle geçiyor: "The centuries rarely produce a genius. It is our bad luck that the great genius of our era was granted to the Turkish nation. We could not beat Mustafa Kemal."

Türkçe kaynaklarda: “Arkadaşlar! Yüzyıllardır nâdir olarak dâhi, çağımızda Türk ulusuna nasip oldu ve bizim karsımıza çıktı; Mustafa Kemal’in dehasına karsı elden ne gelirdi!” (19 Ekim 1922)

Yok denecek kadar az İngilizcemle biraz internet araştırması yaptım bulamadım. Kurtuluş dizisinin tanıtım notlarında geçiyor genellikle. O dizinin senaryosu da Turgut Özakman'ın Şu Çılgın Türkler'inden uyarlandı.

Özakman'ın kitabında o sözün kaynağı olarak Atatürk Araştırma Merkezi dergisinin 14. sayısında Prof. İsmet Giritli'nin yazısı gösteriliyor.

Giritli'nin yazdığı kısım şöyle:

"İngiliz İşçi Partisi Lideri Mac Donald, İngiliz Parlamentosunda Başbakan Lloyd George’tan hesap isteyince, kürsüye gelen Lloyd George özet ile; 'Asırlar nadir olarak dahi yetiştirir. Şu talihsizliğe bakınız ki, o büyük dahiyi asrımızda Türk Ulusu yetiştirdi. Mustafa Kemal’in dehasına karşı elimizden ne gelir?' diyor."

İngiliz Meclisinin arşivinden 19 Ekim 1922 tutanaklarına ulaşmaya çalıştım ama olmadı. İşin aslını çözebilecek olan var mı?
0
istambul
(09.03.15)
Turgut Özakman naklettiğine göre, kesin gerçek değildir gibi bir izlenim söz konusu. Onun dışında Birleşik Krallık 19.yy tarihini düşündüm ve geçen yüzyılda Mustafa Kemal'den dahisinin yetişmediği düşüncesi güldürdü. Şimdi, en son olarak, internetten baktım. Hakkında hiçbir kanıt olmadığına ilişkin ibarelerle karşılaştım.
0
protector
(09.03.15)
Uydurma bir soz gibi.

"Lloyd George is portrayed as saying this, as George Nathaniel Curzon was making a complaint against Raymond Poincaré in the Turkish TV series, Kurtulus (1994), but no prior citation of such a statement has yet been found."

en.wikiquote.org
0
crown
(09.03.15)
crown +1
0
mistreated
(09.03.15)
(9)

Nasıl gamsız olunur?

kitap arasında kalmış silgi tozu
İstiyorum ki hiçbir şeyi on dakikadan fazla kafaya takmayayım. İnsanların tavırlarını, gün içinde olan tatsız olayları, vs... Gamsız olma özelliği sonradan kazanılabiliyor mu? Her şeyi stres yapmaktan usandım.
İstiyorum ki hiçbir şeyi on dakikadan fazla kafaya takmayayım. İnsanların tavırlarını, gün içinde olan tatsız olayları, vs... Gamsız olma özelliği sonradan kazanılabiliyor mu? Her şeyi stres yapmaktan usandım.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(09.03.15)
gamsiz olunmaz kanka dogulur.
0
baldur2
(09.03.15)
Psikolog terapisi bu konuda bazı kişilerde işe yarayabiliyor. Bir de yıllar geçtikçe o kadar çok kazık yiyor, o kadar çok insanla ters düşüyorsunuz ki bir süreden sonra vücut bağışıklık kazanabiliyor (kazanamadı).

Sorunuza cevap: sonradan kazanılması çok zor, ancak minimalize edilebilir.
0
sevgikusunkanadinda
(09.03.15)
ben onu tam basarmak uzereydim. sonra olmamasi gereken seyler oldu basa sardim.

cevap: kazanilabiliyor ama geri kaybedile de biliyor. tabi kaybedilebilen bi yetenegi kazanmis sayilir miyiz, onu da sen yorumla :/
0
lunker
(09.03.15)
Insanına göre oluyor o işler. Senin en Gamsız dediğinin bile Yanında süt dökmüş kedi olduğu biri var. Anne,baba,kardeş,sevgili,arkadaş...

Değer verdiğin insana göre o iş. Ha işte Bazısı çok az insana değer veriyor Bazısına göre herkes değerli falan.

Ööle işte.
0
canercuxy
(09.03.15)
bireysel (maddi, manevi) bağımsızlığını kazandıktan sonra daha kolay.
0
mistreated
(09.03.15)
sistemde önyüklü olarak geliyor ama ayarlardan aktive etmek gerekiyor. özellikle eski sürümlerde (eski nesil) aktive etmek biraz meşakatli, bazen teknik destek (psikoterapi, ilaç) gerekebiliyor, ama son güncellemeden sonra yeni nesillerde pek problem yok gibi, hatta onlarda direkt sistem ayarlarında açık geliyormuş.
0
darkredanger
(09.03.15)
Bence hiç zorlama olmayınca olmuyor çoğu zaman, meşk peşinde koş uzaklaş düşüncelerden.
0
redeath
(09.03.15)
Basina cok kotu seyler gelmesi lazim ondan sonra basina bir sey geldigi zaman bu da bi sey mi lan koy gotune rahvan gitsin diyorsun...
0
harakii
(09.03.15)
@harakii +1

folloş olmaktan geçiyor genelde gamsız olmanın yolu. ya da deli gibi paran olacak umursamayacaksın.
0
argent dawn
(09.03.15)
(17)

kimseye ilgi duymamak, kimseyi çekici bulmamak.

alice practice
son bir kaç yıldır böyle bir durum var. yalnızca film dizi karakterlerine (onda da oyuncunun kendisi değil) ve ya kitap karakterlerine ilgi duyuyorum. şöyle ağız tadıyla hoşlandığım, görünce heyecanlandığım kimse olmuyor. güzel bir kadın değilim ve tipime göre belki de beklentilerim yüksek, bundan m
son bir kaç yıldır böyle bir durum var. yalnızca film dizi karakterlerine (onda da oyuncunun kendisi değil) ve ya kitap karakterlerine ilgi duyuyorum. şöyle ağız tadıyla hoşlandığım, görünce heyecanlandığım kimse olmuyor. güzel bir kadın değilim ve tipime göre belki de beklentilerim yüksek, bundan mı kaynaklanıyor acaba? ama öyle bile olsa, benim için fazla düzgün tipli olan gerçek insanlara yine de ilgi duyardım gibi.
yani 19. yy romantik edebiyatı ve batman seven, beyaz tenli koyu renk saçlı falan diye giden bir listem var. acaba beklentilerim nedeniyle mi, yoksa haikaten 25 yaşından sonra hoşlanma ilgi duyma kayboluyor, elimizde olana razı oluyoruz ondan mı?
0
alice practice
(07.03.15)
İnsanlar eciş bücüş ve kültürsüz. Haksız değilsin.
0
kargn
(07.03.15)
25 ten sonra hoşlanma ilgi duyma kayboluyor mu cidden?

9 ay kaldı o zaman acil birini bulmalıyım
0
indescribable
(07.03.15)
bana da öğretsene her gün birinden hoşlanıyom ya.

bence beklentilerin yüksek. ama beklentilerin ne olursa olsun biri çıkıp karşına kalbini güp güp attırsa ortada beklenti falan kalmaz. o anı bekle.
0
rayde
(07.03.15)
belki lezbiyensindir ama farkında değilsindir :/
0
hailtothethief
(07.03.15)
ben olsam sana bakmazdım mesela, bir de böyle düşün.
0
devorgilla the gunslinger
(07.03.15)
hevesinin kaçmasıyla alakalı bir durum. bir yerden sonra eeeaah diye bir hal geliyor. her ilişki başlar ve biter diye düşünüp başlasan bile 4 kolla sarılıp öyle deli gibi sevemiyorsun. çoğu insanda ilgi duyamamak mevzusunu gördüm bence sana has değil. biraz çağ ile alakalı biraz yaş biraz türkiye falan filan. genel bir konu yani. az buçuk zekiysen akıllıysan zaten aşk meşk işlerini saçma buluyorsun, öyle formalite sevgili yapıp bitince 3 gün üzülüyorsun en fazla falan.
beklentilerini yüksek tutma ama hoşlanacagın biri cıkarsa zaten beklentiler uçar gider.
0
birtutamkarabiber
(07.03.15)
heves kaçmasıyla ilgili olduğunu düşünmüyorum, hayatımda sadece bir kıza dokundum ki ona dokunmayı da pek istememiştim yani, buna rağmen ben de aynı durumdayım. işte romandır dizidir filmdir anca oradaki karakterler ilgimi çekiyor. 20'yim daha. doymuşluk ya da bitmişlik, tükenmişlik falan etken değil bence. şahsen manyak olduğumu düşünüp kenara çekiliyorum, hiç sormadım kendime aa niye hoşlanamıyorum diye.
0
what is love
(07.03.15)
beklenti yüksekliğinden veya kişiliğinin stabilleşmesinden kaynaklanır. artık eskisi kadar esnek (karakter olarak) davranamazsın. karşındaki beklentilerini karşılayan biri de bu esnek davranamama yüzünden uzaklaşabilir.
0
tururo
(07.03.15)
İnsanları mı merak etmiyorsun acaba? Kitaplarda veya dizilerde birilerinin tipini görüyorsun ama ondan öte onların dünyasını yaşıyorsun, tanık oluyorsun ve ondan etkileniyorsun. Tip sadece buji gibi ateşliyor. Ama gerçek hayatta kimsenin dünyasını merak etmiyorsun da dolayısıyla senin için bir kabuk olarak mı kalıyorlar? Beklenti yüksek olunca da kabuk olmaya mahkum oluyorlar sanırım. Belki birilerini tanımaya çalışırsan ten rengi o kadar da fark etmeyebilir.
0
aychovsky
(07.03.15)
malesef o dizilerde gördüğün aksiyonlu ve kuul takılmacaları gerçek hayatta bulamazsın. mankenleri görüp türk kızlarını beğenmeyen erkekler gibi düşün.

heyecanlanma olayının başta olması benim için bi avantaj değil zaten. tanıdıkça, hikayesini öğrendikçe, zaaflarını sevimli buldukça aşık olmak daha güzel geliyor bana. bunun için de ilgi lazım.

hoş değmeyecek insanlar için vakit harcamış da olabilirsin ama illa ki ufkunda değişme olur.
0
seksen9
(07.03.15)
Şöyle ağız tadıyla hoşlanılacak, görünce heyecanlanılacak birileri yok çünkü.

Filmleri kitapları zevkimize göre seçebiliyoruz ama insanlar sürpriz ne çıkar kestirmek güç. keşfetmeye değer birine rastlayana kadar uzaktan izlemeye devam etme niyetindeyim.
0
legolasin son oku
(07.03.15)
29m
ben de ingiliz aksanı ile ingilizce konuşan ya da fransızca konuşan ya da arp çalan kadınlara ilgi duyuyorum ama bunun bendeki toplam etkisi %5. bütün bu söylediklerimi yapmaktan ziyade insanları kalıplara sokmadan tanımaya çalışıyorum.
ben de söylediğin gibi yakışıklı bir adam değilim ama gerçekten çok çok çok güzel bir kadın sadece bu özelliğinden dolayı beni ırgalamıyor büyük oranda.
sanırım anlaşabilmek ve fiziksel çekim ve süprizlerin yarattığı belli bir oran bende başkasına karşı ilgi duymama neden olabiliyor.
0
rakicandir
(08.03.15)
25 yasina kadar bir umut var. o yastan sonra, erkeklerin cogunun kamil kadinlarin cogunun kezban oldugunu anliyorsun. eskiden gozunu ayiramadigin hatun bir bakmissin kilo almis cirkinlesmis. erkek de evden ise isten eve bir adam olmus, tek aktivitesi tv karsisinda oturup mac izlemek olan bir adama donusmus...

siradan bir kadin oldugunu kabul etmen, buyuk bir erdem ki bu seni siradanliktan cikarir. ekside bir yazar kiz vardi zamaninda, tesaduf eseri tanistik konustuk. yasi kucuk oldugu icin ilgilenmedim. neyse ya bu kendini oyle bir sey olarak anlatiyor ki dedim bu liv tyler gibi bir sey elf elf! ben de dinliyorum oyle. bir gun merak ettim, resmini yolla dedim. allahin yarattigina bir sey denmez ama armut tipi vucut, burun da orantisiz..bana kendini o kadar ovmese beklentim o kadar yuksek olmayacak tip olarak. nereden nereye geldik :) konusasim varmis..bu arada anlattigin tipler genelde bigbang theory'deki karakterler gibi. benim arkadas cevrem bir ara oyleydi :D
0
ubi dubium ibi libertas
(08.03.15)
Beğenilmediğin için kendine bir savunma mekanizması kurmuşsun.
0
arnold schwarzeneger
(09.03.15)
aha ben, aynı ben
0
ishak77
(09.03.15)
türkiyede aynı anda 19. yy romantik edebiyatını ve betmeni seven toplamda 250 300 kişi vardır yoktur. liseli kızlar gibi hayaller kurmuşsun :) dünyada öyle dengim, ruh ikizim, aradığım özellikler türünden insanlar yok. herkes ayrı telden çalıyor. olabildiğince yanında mutlu olabildiğin birini bulup eğlenmeye bakmanı tavsiye ederim. bi de yazdıklarından bu konuda deneyimsiz olduğun sonucunu çıkardım. 25 yaş biraz geç, eğer birini bulma düşüncen varsa bence elini çabuk tut. 5 6 sene sonra bugünkünden daha solmuş kırışmış ve abladan teyzeye giden yola yavaştan girmiş olacaksın. yoksa keyfine bak ama belli ki durum seni biraz kıllandırmış, gelmiş buraya sormuşsun.
0
mistreated
(09.03.15)
@arnold belki haklısınız ama, beğenilmediğimi düşünmem için bir sebep yok aslında. pek sosyal ve arkadaş canlısı bir insan olmamama rağmen, yeterli sıklıkta erkekler taraafından, yemeğe ya da kahve içmeye çağrılıyorum, sürekli görüşmek ve bir ilişki kurmak isteyenler de oluyor.

sorun bu insanlarla, zaman geçirdikçe en ufak hayat görüşlerine davranışlarına ilişkin kusurda, ciddi anlamda kendimi yabancılaşmış hissetmem, o kişiye sinir olmam, hatta afedersiniz bu ne kafa sikiyor diye düşünmem. yani biri ciddi ciddi burç muhabbeti, pozitif düşünce kişisel gelişim kitaplarından alıntılar ya da kadının rolü evidir yuvasıdır ya da kendi işiyle parasıyla övünme anlamına gelecek şeyler söylediğinde, birden o kişiyle buluşurken ne kadar, olabilir aslında da çok da fena değil diye düşünmüş olursam olayım, birden soğuyorum. sonra da umursuzluğa düşüyorum, kimseden hoşlanamadığım için.


@mistreated yani özellikle benimle aynı şeyleri sevmesi değil istediğim. ancak futbol izlemek, iddia oynamak, magazin eki okumak, kadınlar şöyle leş kezban dışında, arabası dışında, yüzeysel ve saçma sapan politik görüşü dışında konuşacak bir şeyi, ciddi anlamda ilgi duyduğu spesifik bir şey olsun istiyorum. yani atıyorum benim ilgi alanlarımla alakasız bile olsa, su altı belgesellerine bayılan amatör olarak dalış yapan ve bundan saatlerce hevesle bahsedebilecek biri, gayet ilgimi çeker.
pek tecrübesiz sayılmam aslında, şimdiye kadar pek çok ilişkim oldu ancak hiç biri 6 ayı tamamlamayan hep kısa süreli ilişkilerdi. zira gençliğimde daha şıpsevdiydim, hemen hoşlanırdım, ilişkilerim de daha fizikseldi ama o zaman bile, kolayca ilgimi kaybederdim. şimdi komple ilgi duyamıyorum.
0
🌸alice practice
(09.03.15)
(9)

Dil bilgisi uzmanlarına - 1

exordinary
Selam dostlar,Şimdi malumunuz güzel Türkçe'mizi bozma çabaları altında -sel, -sal uydurma ekleri kullanılmakta. Örneği duygu-sal yerine duygu-lu kullanmak dil bilgisi kuralları açısından doğru olanı. Şimdi bu -sal ve -sel 'le biten kelimelerin tamamını başka şekillerde ifade edebiliyorum ama sıkıntı
Selam dostlar,

Şimdi malumunuz güzel Türkçe'mizi bozma çabaları altında -sel, -sal uydurma ekleri kullanılmakta. Örneği duygu-sal yerine duygu-lu kullanmak dil bilgisi kuralları açısından doğru olanı. Şimdi bu -sal ve -sel 'le biten kelimelerin tamamını başka şekillerde ifade edebiliyorum ama sıkıntı yaşadığım bir kelime var. Global'in Türkçe karşılığı olan küresel kelimesinde -sel eki yerine birşey koyamıyorum. Bir yardımcı olursanız sevinirim.
0
exordinary
(22.02.15)
-sel, -sal eklerinin uydurma olduğu bilgisi nereden geliyor? daha önce böyle bişey duymadığım için soruyorum.
0
tepedeki psychedelic adam
(22.02.15)
Evrensel yerine ne kullanıyorsun?

"Dünya çapında" nasıl olur? Gerçi o daha ziyade worldwide gibi oluyor.
0
alperz
(22.02.15)
sokaktan 100 insan cevirelim. 100une de soralim. 96 tanesi duygusal sozcugunu herhangi bir bicimde yadirgamazsa bitmistir ya o sozcuk artik turkcedir babalar gibi. ve bahsettigimiz sey know-how tarzi bisi de diil. niye bir dilin kendini gelistirme kapasitesi bu kadar sorgulanir anlamiyorum.
0
groove
(22.02.15)
bence kasma küresel kelimesini kullan kürevi kelimesi yazan bir metinle karşılaşsam ne diyor bu derim ciddiye almam, dil gelişen değişen bir varlık, kabul et ya da etme artık -sal-/-sel eki dilimizde var.
dilin amacı karşımızdaki ne derdimizi, söylemek istediğimizi yanlış anlamalara mahal vermeden anlatmak için kullandığımız araç. bozmayacağım diye anlaşılabilir olma özelliğinden vazgeçmemek lazım.
0
kuzey li
(22.02.15)
@groove, 20 seneye yakın okumuşluğum var. Hiçbir Türkçe dersine çekimler ve ekler gösterilirken -sel, -sal ekleri gösterilmedi. Zira TDK'nın kılavuzlarında da bu ekler yok, çünkü öyle bir ek yok.
Muhtemelen Feyza Hoca'nın kitabında özellikle üstünde duruluyor bu durumun. "Şimdi duygusal bir şarkı dinliyoruz" demek yerine "Şimdi duygulu bir şarkı dinliyoruz" demek daha doğru mesela.
0
🌸exordinary
(22.02.15)
@cigerdelen

bak simdi baktim mesela tdkya. nazim hikmet'ten bir ornek koymuslar. adam kullanmis yani. ya ben demiyorum zaten aptal saptal kelimeleri alalim ingilizceden diye. bak ne guzel bi sozcugumuz var ona ek getirmisiz yeni bir sozcuk olmus ne guzel. isteyen istedigi sekilde de kullansin nedir yani. belki ilerde icgudusel dahil 20 farkli anlama gelicek. belki duygusal yalnizca belli bir kesim tarafindan kullanilacak olabilir yani. sozcuk bu anlasiyosun bununla.

ozet olarak 96 kisi kuresel derken sen gidip kurevi dersen bence baya komik ve manasiz olur. kendi dilini koru eyvallah da o 96 kisinin dilini korumus olmuyosun.
0
groove
(22.02.15)
@exaordinary

ya iste belki 10 sene sonra adamlar koyucak o sel sal eklerini. niye kisitliyoruz kendimizi. duygusal da olsun duygulu da olsun. farkli anlamlara gelsin. farkli kisiler kullansin. bak mesela benim icin duygulu ile duygusal ayni sey degildir. sen dedin ve kullanmaya karar verdim dilim gelisti bu kadar basit. ikisinden birini secme ihtiyaci duymuyorum. ama birisi cikip der ki ya benim icin duygulu ile duygusal tamamiyle ayni seyler derse bisi diyemezsin ona da.

simdi bi yazar cikar eserlerinde duygusal kelimesini oyle bi kullanir ki hakkinda 5 sayfa yazar. artik sen onu okudugunda duygusal kelimesi belki duygulu kelimesinden 100 kat daha anlamli olucak senin icin. bence dil bu kadar oznel bisi.
0
groove
(22.02.15)
selam. dilbilim bitirmiş ve osmanlıcaya giriş almış birisi olaraktan azcık açıklamaya çalışayım. türkçede isimden sıfat yapan ek yoktur. eski dilde türkçe kelimeler yerine arapça ve farsça kelimeler tercih edildiği için bu dillerin gramerindeki yöntemler kullanılarak sorun çözülebiliyordu fakat türkçe kelimelere geçilince belli bir ifade güçlüğü oluştu. bunun önüne geçmek için fransızcadaki -el(le), -al(e) ekini türkçeye -sel, -sal diye devşirdiler fakat devşirme olduğu için doğal olarak doğal görünmedi (dil devrimi öncesi metinlerde bu -sel, -sal ekini gördüyseniz yanılıyorum demektir ama pek zannetmem). insanlar da o kadar zamandır bir türlü alışamadı. bununla oluşturulan kelimeler dandik görünüyor ama türkçede isimden sıfat yapan daha iyi bir ek alternatifi üretilmediği sürece ya bununla idare edeceğiz ya da -î ile biten arapça kelimelere geri döneceğiz.
0
mistreated
(22.02.15)
Donanımsal bir sorun var bilgisayarda, yazılımsal değil.

Bu cümledeki her kelime Türkçe, sadece sal eki devşirme diyelim. Yerine ne koyacaksın? "Donanımdan kaynaklanan" dersen kelime çeşitliliğini ve kolaylığını azaltmış oluyorsun. Sel-sal eki Türkçe'ye bir eksikliği gidermek için eklenmiş. "Den kaynaklanan" anlamını karşılıyor. Duygulu kelimesi sana uygun görünebilir ama duygusal kelimesini karşılamaz. "Duygusal bir şarkı" yanlıştır kabul ediyorum, asıl söylenmek istenen şey duygulu bir şarkı olabilir. Ama "duygusal bir karar" sözünün karşılığı "duygulu bir karar" değildir, "duygudan kaynaklanan, duygu kökenli bir karar"dır.

-vi eki ile -î eki ile -lu eki ile karşılayamazsın. Ya kelime ekleyeceksin ya da sal ekinin dile zenginlik getirdiğini fark edeceksin.

Güzel düşünmüşsün ama sel sal eki artik Türkçe ve daha iyi bir karşılığı yok. "Den kaynaklanan" kalıbı ise dil kolaylığı ve zenginliğini sağlamıyor.
0
harzem
(22.02.15)
(9)

Yabancı sözcüklere gelen ekler okunuşa mı, yazılışa mı göre mi olur?

gijilti
TDK Yazım Kuralları'nda bununla ilgili bir kural yok. Michael Jackson'un albümü mü, Michael Jackson'ın albümü mü yazılmalıdır?Eklerin yabancı sözcüğün mensup olduğu dildeki söylenişe göre değil de (mesela Maykıl Ceksın gibi) Türkçe okunuşa göre getirilmesi kuralı nereden çıkmıştır? Bugün geçerliliği
TDK Yazım Kuralları'nda bununla ilgili bir kural yok.
Michael Jackson'un albümü mü, Michael Jackson'ın albümü mü yazılmalıdır?

Eklerin yabancı sözcüğün mensup olduğu dildeki söylenişe göre değil de (mesela Maykıl Ceksın gibi) Türkçe okunuşa göre getirilmesi kuralı nereden çıkmıştır? Bugün geçerliliğini korur mu?

Düzeltmenler, reklam yazarları neyi esas alırlar acep a?!
0
gijilti
(22.02.15)
Okunuşuna göre.
0
angelus
(22.02.15)
Kesme işareti bir ara kalktı diye hatırlyıorum da çok değişti. Türkçe okunuşa göre getirilir getirilirse bir ek diye düşünüyorum.

Mesela eskiden Waşington, Ni York yazılıyormuş. Çok değişimler yaşanıyor dilde.
0
Cursed Chico
(22.02.15)
İnsan evladı okuyacağı için o yazıyı, okunuşuna göre ek koymak gerekiyor. Hatta aksini iddia eden tdk yetkilisinin aracına plastik patlayıcı yerleştirilebilir. Gerek yazılı gerek sözlü dil bizler tarafından şekillendirilen ve kullanılan unsurlar. Haliyle akli, mantıklı olanı takip etmek yeterli olmanın ötesinde gerekli.
0
rygard
(22.02.15)
Okunuşuna göre doğrusu. Bu konuda tereddüt yok hiçbir yazım kılavuzunda. Ana Yazım Kılavuzu'nda da (en güveniliri o. TDK'da bir sürü çelişki ve dilbilgisi mantığına aykırı uygulama var. Genelde de yayınevleri falan Ana Yazım Kılavuzu'nu esas alırlar) böyle yazılı. Hatta TDK'da bile bu konuda bir çekince yok. TDK'nın yazım kılavuzunda da bu konudan bahseden bir bölüm vardı ama şimdi aramaya üşendim.

@Cursed Chico Kesme işareti hiçbir zaman kalkmadı. O kadar da değil!
0
microfiction
(22.02.15)
Türkçe Türkçenin gibi. Türetilen özel isimlerden sonra gelenler.

Mesela O'nun vardı eskiden, şimdi yok sanırım o da.
0
Cursed Chico
(22.02.15)
cursed çiko, şapkadan bahsediyosundur sen. şapka o kalkan.

soruya gelirsek. alfabesi latince olmayan kelimeler zaten türkçeye okunuşu ile geçiriliyor. yani sayyid jarrah falan yazan haberciler ingilizceden öteye geçemeyen çapsızlar oluyorlar. latincede ise olduğu gibi yazılıyor ama herkes kelimenin yazıldığı dili iyi telaffuz etmek zorunda değil. ayrıca fransızca ayrı, lehçe ayrı, baskça ayrı telaffuz ediliyor. herkes bir şey uydurursa kaos olur. bu yüzden mantıklı olan yazıldığı gibi ek eklemek.

AMA, bu iş komik görünüyor :( ondan dolayı da orijinal telaffuzu bilen adam ekleri de ona göre ekliyor. biraz sıkıntılı bir durum, kural koymak da içimden gelmiyor açıkçası.

edit: ay latin alfabesi yazacaktım latince yazmışım. nasıl karmaşa yaratmasın yahu. yazan adam nasıl okuyacağını bilmiyorsa bal gibi de yaratır. bir de onun nasıl okunduğunu bulmakla mı uğraşacak?
0
mistreated
(22.02.15)
@Cursed Chico Sizin dediğiniz şey halen geçerli ve "Kesme işaretinin kalkması"ndan farklı bir şey. Sebebi özel adlara eklere eklenen yapım eklerinin kesme işaretiyle ayrılmaması. Bu kural önce de vardı, şimdi de var. O'nun ve Onun yazmaksa tamamen bağlama göre değişir.

@Mistreated Düzeltme: Latince değil, Latin alfabesi kullanan diller. İkisi arasında Himalayalar kadar fark var. Öte yandan bir sözcüğün farklı dillerde farklı telaffuz edilmesi bir şeyi değiştirmez. Söz konusu olan hangi yabancı dile ait özel adsa o dilin telaffuzu esas alınır. Bunda karmaşa yaratacak bir durum yok.
0
microfiction
(22.02.15)
yalnızca kurum isimlerine eklenen eklerle, türkçe kelimesine eklenen isimler kesme işaretiyle ayrılmaz. geri kalan özel isimlere gelen çekim ekleri hal ekleri falan ayrılır.
0
mesgul ve huzursuz
(22.02.15)
@mesgul ve huzursuz türkçe kelimesine derken yalnızca türkçeyi değil, bütün dil adlarını kast ediyorsunuz herhalde. oradaki mantık özel ada gelmiş olan yapım ekiyle türetilmiş olmasıdır dil adlarının. türk, türk-çe, ingiliz, ingiliz-ce vb. orada türkçe veya dil adları değil, özel adlara eklenen yapım ekleriyle türetilmiş bütün sözcüklerdir kesme işaretiyle ayrılmayan. tdk'da da ana yazım kılavuzu'nda da böyle yazar.
0
microfiction
(22.02.15)
(10)

bugün internetten nasıl half life oynayabilirim?

gogu delen adam
crossfire'da half life oynamak istiyorum.buradan 18 tl'ye half life 1 satın alsam server bulabilir miyim?http://store.steampowered.com/app/70/?l=turkishya da cs 1.6 yükledikten sonra hamachi yüklesem, birkaç kişi bu akşam oynayabilir miyiz?
crossfire'da half life oynamak istiyorum.
buradan 18 tl'ye half life 1 satın alsam server bulabilir miyim?

store.steampowered.com

ya da cs 1.6 yükledikten sonra hamachi yüklesem, birkaç kişi bu akşam oynayabilir miyiz?
0
gogu delen adam
(11.02.15)
Server konusunda birşey diyemem ama 18TL verip tek oyun almaktansa 15TL'ye donanımhaber'de satılan "Half-Life Complete"yi alıp tüm seriye sahip olabilirsin. Linkteki arkadaştan daha önce alışverişim oldu güven konusunda sıkıntı yaşamazsın..

forum.donanimhaber.com

store.steampowered.com (HL Complete)
0
EkimBebesi
(11.02.15)
evet

bu arada half life'ı yapan firma zaman zaman neredeyse o fiyata bütün ürünlerini satıyor. kantırı portalı hepsinden koca paket. ama acilse al oyna, hemen server bulup girebilirsin.
0
mistreated
(11.02.15)
server sıkıntısı yaşamazsın hala oynayan bir sürü insan var.
0
newbie.
(11.02.15)
community hub: 320 in game. zor.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(11.02.15)
20 senelik bir oyunda her daim 300-400 oyuncu olması fazlasıyla yeterli bir sayı.
0
newbie.
(11.02.15)
Ne 18 tl'si lan? 1.6 indir, yanina da hl indir oyna mis gibi.
0
lionel andres
(11.02.15)
la zor diyenler, ben daha geçen hafta girdim crossfire'da psikopatlar hala cirit atıyo, hala çatlak porosörle headcrab zombi birbirine su tabancası sıkıyo, g man elektrikli süpürgeyle karizma yapıyo. millet birbirinin üstünden zıplıyo koştura koştura. sirkülasyon var yani dert etmeyin.
0
mistreated
(11.02.15)
99 yılında oynarken bile millet cheating den ölüyordu...duvardan geçenler zıplayanlar hala yok mudur ki? bedavası varsa benim de oynayasım geldi şimdi kurup.
Bence para vermenize gerek yok.
0
seindfeld
(11.02.15)
yav sanki 320 in game'in hepsi multi, multi'de olanların da hepsi public, public olanların da hepsi crossfire oynuyor anasınısatam. zor işte aga zor para sırf multi crossfire için verme o kadar para. bekle indirime giriyor zaten sık sık.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(11.02.15)
Şu anki durum bu(açıp caps aldım)
i.hizliresim.com

Bence de indirim bekle Valve Complete pack al. Ben half life ve counter strike oynamak için almıştım ama portal'a bi kaptırdım oyun bitmesine rağmen deli gibi başkalarının yaptığı bölümleri oynuyorum. HalfLife zor geldi hem :D millet deli gibi hızlı oynuyor çat diye vuruyorlar

(bu paketi alırsan portal 2'yi kesinlikle oyna. Ben önce 2'yi sonra 1'i oynadım ;)
0
rodriguez2
(11.02.15)
(6)

şu ingilizce esprileri anlayamadım.

m e b
a. shakespeare walks into a pub and landlord says "get out! you're bard?"b. shakespeare walks into a gay bar. (exit, pursued by a bear.)ilkini hiç komik bulmadım ama belki ben anlamamışımdır.nedir bu espriler?
a. shakespeare walks into a pub and landlord says "get out! you're bard?"
b. shakespeare walks into a gay bar. (exit, pursued by a bear.)

ilkini hiç komik bulmadım ama belki ben anlamamışımdır.
nedir bu espriler?
0
m e b
(11.02.15)
hacı urbandictionary'de bard ve bear kelimelerinin anlamlarına baksana. yine espriler komik olmuyor ya da tam anlayamıyoruz ama en azından bağlamını anlarsın
0
mistreated
(11.02.15)
b: parantez içindeki cümle shakespeare'in bir oyununda karaktere düşülen not olarak geçiyor. yani "karakter bir ayı tarafından kovalanarak sahneden çıkar" gibi. ayı olan bear kelimesi aynı zamanda iri kıyım bıyıklı gay abiler için de kullanılıyor.
0
kül
(11.02.15)
answers.yahoo.com
bard "şair" demekmiş hem de "buraya giremezsin" demekmiş.
hiç komik değil. klavyeme bastığıma gogılda arattığıma değmedi.
edit: evet, sen de beğenmemişsin zaten haklı olarak.
0
firez
(11.02.15)
anlamışım ama komik bulmamışım. hayal kırıklığına uğradım.
0
🌸m e b
(11.02.15)
"Exit, pursued by a bear" bir klasiktir.
(bkz: exit pursued by a bear)
0
pinocchio
(11.02.15)
bard=şair/ozan
barred= yasaklanmış. barlarda, içip içip sorun çıkartan veya sadece sahibiyle ters düşen kişilerin oraya adım atması yasakalnabilir, bu duruma barred deniyor. yazılışları farklı ama okunuşları aynı, kelime oyunu yapılmış. bence komik :P
0
mesgul ve huzursuz
(12.02.15)
(11)

Kader ile ilgili bir soru

john
şimdi diyelim ben bir kızla evleneceğim dolayısıyla o kızla ortak çizilmiş olan kaderi yaşayacağım.Ama ben o kızdan ayrılır başka birisiyle evlenirsem bu sefer başka bir kader yaşayacağım.Şimdi ben daha önce yazılmış olan kaderimi biraz dolambaçlı yoldan da olsa uzatarak mı yaşayacağım sadece kişile
şimdi diyelim ben bir kızla evleneceğim dolayısıyla o kızla ortak çizilmiş olan kaderi yaşayacağım.Ama ben o kızdan ayrılır başka birisiyle evlenirsem bu sefer başka bir kader yaşayacağım.Şimdi ben daha önce yazılmış olan kaderimi biraz dolambaçlı yoldan da olsa uzatarak mı yaşayacağım sadece kişiler farklı olacak.Yoksa farklı bir kişiyle olmayı tercih ettiğim için farklı bir kader mi yaşayacağım.

Yada benim kaderim de olan zaten bumu ?
0
john
(11.02.15)
İşte bunların hepsi senin seçimlerin, senin hayatın. Kadar de denebilir. Her seferinde değişmiyor olmalı.
0
sehpa fx350
(11.02.15)
tek bir tane kaderin var. ve su an bilemezsin. olumune birkac saniye kala geriye baktiginda yasadigin hayat senin kaderindi.
0
groove
(11.02.15)
hacı bak sana ne dicem, kader mader falan yok ya. şansına yaşayıp gidiyoruz işte.
0
mistreated
(11.02.15)
ne kaderi olm ya kendin çizersin yolunu dönüp arkana baktığında geçtiğin yollar şuan bulunduğun yere getiren o başka bir şey değil.
0
bluebey
(11.02.15)
Kaderin tamamen onceden yazilmis bi senaryo degil. Senin iradenle tercihlerinle sekilleniyor. Kaderin onceden yaradan tarafindan bilinmesi senin yazilani oynayan bi piyon oldugun anlamina gelmiyor. Sadece yaradanin yol ayriminda kulun secimini zaten ezelden bilmesi manasini tasiyor.x ile yolunun kesismesi kaderdi. Onunla gonul iliskisi yasamak da senin tercihindi. Cok kafana takma dilersen alo fetva hattini ara muftulukle sohbet edebilirsin bu konuda.
0
photo85
(11.02.15)
kader yok. keder var.
0
ermanen
(11.02.15)
İslam inancında kader

Sünni Kelâm âlimlerince kader, ezelden ebede kadar hayır ve şer meydana gelecek bütün hadiselerin Allah katında bilinmesi ve takdir edilmesi şeklinde tanımlanır. Ehli Sünnet itikâdına göre kadere iman imanın şartlarındandır ve amentünün bir parçasıdır.[1]

İslâm ilâhiyatında kader, determinizm, insanın iradesi ve sorumluluğu gibi konular geniş tartışmaların konusu olmuştur. Tartışmaların ana ekseni "Eğer istek, irade ve fiillerimiz dahil her şey ilahi bir kader ve takdirin ürünü ise, insan yaptıklarından dolayı niçin sorumlu tutulsun?" problemi ile ilgilidir.
İslam'da kader tartışmaları

Bazı ilâhiyatçı yazarlara göre "kadere iman" İslam âkaidinde bir Emevî doktrinidir.[2] İlâhiyatçı yazar İhsan Eliaçık'a göre Kur'anda ölçü ya da kapasite anlamında bir kader ibâresi bulunmakta, ancak İslam'da kadere iman diye bir Kur'an hükmü bulunmamaktadır.[3]

Kader'in varlığına ilişkin bazı kanıtlar ileri sürülür. Buna göre gelecekten haber veren peygamber mucizeleri, kehanetler kaderin varlığını ispatlayan olgulardır. Ancak bu mucizelerin sonradan uydurulmuş hadislerle oluşturulduğu[4] kehanet kaynağı olan ifadelerin, sonradan yapılan yorum ve katkılarla gelecekten haber veren sansasyonel dörtlüklere dönüştürüldüğü bazı şüphecilerin ortaya koyduğu bulgulardandır.[5]
0
jamswety
(11.02.15)
kader diyemezsin sen kendin ettin
her seçiş bir vazgeçiştir.
özgür olmadan mutlu , cesur olmadan özgür olamazsınız.
...
...
insanoğlu hep düşünmüş işte böyle
yalnız söylenme kronolojileri yazdığım sıralamanın tersi.
ne varsa antik yunanda varmış ya!
0
gis
(11.02.15)
kader evrende ezelden beridir var olan matematik ve fizik kurallarının bir sonucudur. geriye kalan herşey bizim seçimlerimizle olur. söylediğin şey kader değil.
0
aat bh
(11.02.15)
m.youtube.com

Kader kavramı, İslam dini için soruyorsan..
0
herşeyi soran adam
(11.02.15)
yaptığın ve yapmadığın tüm seçimlerle birlikte oluşan, dallanıp budaklanan o büyük ağaç senin kaderin.

yani kaderimi değiştirdim gibi bir şey yok. bir dala doğru uzanmak varken diğer dala uzanıyorsun ama senin kaderin zaten tüm dalları içinde barındıran o ağaç.
0
calligrapher
(11.02.15)
(5)

Fransızca bilen Şairler.

trocero
Oğlanın yarına bir ödevi var. Pazartesi konulu bir şiir yazacaklar Fransızca. Bir dörtlük yeter. Basit bir Fransızca ile yazılması ve şiire benzemesi gerekiyor ?Bende Fransızca vıy ve no. Bir de ön,dö,trua.Yardımınıza şimdiden müteşekkirim.
Oğlanın yarına bir ödevi var. Pazartesi konulu bir şiir yazacaklar Fransızca. Bir dörtlük yeter. Basit bir Fransızca ile yazılması ve şiire benzemesi gerekiyor ?
Bende Fransızca vıy ve no. Bir de ön,dö,trua.
Yardımınıza şimdiden müteşekkirim.
0
trocero
(10.02.15)
ee yani? senin oğlan için şiir mi yazalım tam anlamadım. niye kendi oturup yazmıyor? onun faydası için konuşuyorum. yazsın gönderin düzeltelim.
0
mistreated
(10.02.15)
O da iyi fikir. Herifin yatması lazım artık. Ödevler ve testler anca bitti . O yüzden şeyettim.
0
🌸trocero
(10.02.15)
Uydurdum bir şeyler. umarım çok ileri seviye olmamıştır. basit aslında da ne kadar basit olması gerektiğini bilemedim.

Lundi, c'est un jour difficile
Se reveiller le matin, c'est le pire!
Pendant le weekend tout allait bien
Mais toute bonne chose a sa fin!

Vendredi soir, l'école est loin de moi
Et samedi, je peux faire tout ce qui me plait
Dimanche, je fais les devoirs que je dois
Et lundi, le weekend est fini, allez!
0
mistreated
(10.02.15)
Je vais aller au restaurant
Je veux manger maintenant
Et un cafe au lait je vais boire
Pas de problème ce soir.
0
from potomac to kuban
(10.02.15)
Budur. Teşekkürler.
0
🌸trocero
(10.02.15)
(11)

ülkem sosyal demokratı, sosyalisti niye demirtaş reklamı yapıyor?

mistreated
selamlarsamimi, harbici, etik, böyle özü sözü bir görünen, demokrat özgürlükçü, muhalif basının susturulamayan sesi falan abilerin çoğu söz birliği etmiş gibi demirtaş'a sempati duyuyor, dediği güzel sözleri gaza gelip manşetten veriyor falan fakat bu adam son tahlilde istediğini zorla kabul ettirme
selamlar

samimi, harbici, etik, böyle özü sözü bir görünen, demokrat özgürlükçü, muhalif basının susturulamayan sesi falan abilerin çoğu söz birliği etmiş gibi demirtaş'a sempati duyuyor, dediği güzel sözleri gaza gelip manşetten veriyor falan fakat bu adam son tahlilde istediğini zorla kabul ettirmeye çalışan zorba bir örgütün siyasi kanadının başında. ne kadar demokrasi özgürlük nutku atsa da hem iktidara gelmesi imkansız olduğundan, hem de son tahlilde zorbalığı temsil ettiğinden söyledikleri pek akla yatar gelmiyor. ağza bal çalıyor. yani başbakan demirtaşın muhteşem kadroları ile türkiyenin ab'ye girdiğini falan düşünemiyorum (keşke düşünebilsem) :)) tamam chp'yi biraz ulusalcı biraz sosyal demokrat arada kalmış ne isaya ne musaya yaranabilen bir parti gibi görüp sarıgül gibi adamlar yüzünden antipati besleyebilirsiniz. akp'nin laciverdi, sistem partisi diyebilirsiniz de neden bdp yani? özgürlük mücadelesi veren romantik gerilla fantezisi mi acaba?

kürt siyasi mücadelesi az çok başarılı oldu, adamlar zorla, şiddetle de olsa sözlerini duyurdular, istediklerini kabul ettirdiler, çok insan acı çekti, öldü ama sonuçta ilk durum ve son durum karşılaştırıldığında adamlar iyi bir noktadalar (ben şucu ya da bucu değilim, beğenin beğenmeyin gerçek bu), ama sonuçta pkk eli silahlı, yarın ne edeceği belli olmayan bir örgüt. özgürlük mücadelesine sempati duyulabilir de kendince değerleri olan, ilkeli olma peşinde koşan adamların gidip bdp sempatizanı olmasının asıl sebebi nedir? ehven-i şer olduğundan mı? hayaller dünyasındalar mı? tutunacak tek dalları bdp kaldı da ondan mı? nedir yani?

ek soru: demirtaş'ı samimi buluyor musunuz? samimi buluyorsanız bundan nasıl emin olabiliyorsunuz?
0
mistreated
(10.02.15)
bdp de sistem partisi. bi bok olacağı yok ama tarafımız belli olsun.
0
namus ninjası
(10.02.15)
özetle fikrimce bu söylediğinin nedeni ;

yurtsevercephecilikle sovyet romantizmi arasında bir sarkaç gibi gidip gelerek kendi dokusunu(öğrenci-işçi hareketi temelinde) oluşturamamış oluşturmak istendiğinde de kafası koparılmış bir sol cenah ile karşı karşıya olduğumuzdan ötürüdür ki demirtaş ın söyledikleri kimi kalemlerce desteklenmektedir. yani chp ye oy verilmek istenmiyor, diğer sol partilerden teşkilatlansa da başarılı bi seçim çıkarabilecek olan yok(seçim çalışması çok başka bişey bildiri dağıtmak gibi değil ki) diye düşünülüyorsa diğer sol partiler de yok onun sapı bunun çöpü diye birbirleriyle birleşmiyorlarsa adamlar bir de bu var o zaman diyor gibi geliyor bana.
Bir de şöyle bi yazı okudum da insanın inanası gelip gelip gidiyor:

www.birikimdergisi.com
0
gis
(10.02.15)
ben şans vermiştim kendisine ancak bir halt olmayacağını anladıktan sonra söylediklerini dahi dinlememeye karar verdim. oldukça iyi bir siyasetçi, bu kesin ancak omurgasız. gerçi siyasetçiliğin fıtratında mı var omurgasızlık, o da ayrı mesele. her seçimden önce ilkelerden ve sistem partisi olmadığından bahsedip duran kişinin seçimler geçtikten sonra sistemin ta kendisi olduğunu belli eden hareketleri kendisinin yeterince ilkesiz olduğunu gösteriyor kanımca. yani gelip parklarda falan oy koparmak adına hikayeler anlatmasaydı samimi bulurdum belki.
0
soso
(10.02.15)
Açıkçası hiç bir politikacıyı yada partiliyi davranışlarını yahut söylemlerini savunacak kadar samimi bulmuyorum. Bu durumda düşündüğüm tek şey boş yada geçersiz oy atma olasılığımda bunun içlerinden hangisinin daha çok işine yarayacağı oluyor. Sonrası gayet açık zaten.
0
gis
(10.02.15)
akp'lilerde nasıl uzun adam hayranlığı varsa hdp'lilerde de demirtaş hayranlığı var.
kesinlikle samimi bulmuyorum çünkü akp nasıl rte'nin ağzının içine bakıyorsa hdp de öyle öcalan'ın ağzının içine bakıyor.
bdp özgürlük,adalet,hak derdinde olsaydı gezi'yi sahiplenirdi.
0
rakicandir
(10.02.15)
@ gis

ben de tam bundan bahsediyorum bir parmak bal çalıyor diye. böyle güzel güzel efendi efendi konuşmayı tayyip de biliyor eminim. demirtaş ulusalcı-milliyetçi-tayyipist kesimlerden oy alamayacağını biliyor. devşirebileceği en garanti oy (atıyorum) yaklaşık yüzde 2-5 arası ağırlığı olan, eğitimli ve diğer partilerin söylemlerinde kendini bulamayan kesim. demirtaş birikime falan röportaj verip t24'ün, diken'in manşetlerine çıkarak yüzde 2-3 de buradan alsam diye hesaplıyor olamaz mı? siyasetin nasıl bir laf döndürme sanatı olduğunu hepimiz biliyoruz. zaten büyüsü de orada. bu yazılanları "vay be tam benim düşündüğüm gibi" diyerek de okuyabiliriz, "vay goygoycu ne palavralar sıkmış" diyerek de.
0
🌸mistreated
(10.02.15)
Ben bir liberal olarak Selahattin Demirtaş'ın cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesindeki söylemlerini sevmiştim. Ne kadar samimidir bilemem, BDP'ye bir sempatim yok ama Selahattin'e kötü bir göz bakmıyorum şu an. LDP'ye oy vermeyecek olsam ona verebilirdim belki.
0
i was made for you
(10.02.15)
Caresiz ve karamsarlar.

Turkiye sosyalist hareketi diye bir sey kalmadi,

Ortada kalan tek hareket kurt ulusal hareketi, o da ezilen ulus muhabbetinden vazgeceli uzun zaman oldu, yani bir burjuva hareketine evrildi ve buna ragmen elde avucta baska bir sey olmadigindan oturu, caresiz bir sekilde turkiye devrimcilerinin cogu kurt burjuva hareketini destekliyor.

Aslinda bu durum, turkiye devrimcileri acisindan, carklarin bir yerinden kirilmasi umudu disinda bir sey degil. Gerisi palavra.

Bu kafayla da her sey daha da cikmaza giriyor.

Yakin gelecekte bu kurt burjuva hareketi cokecek. Cunku yaptiklarini sandiklari cozum sureci ve buna bagli anlasmalar cozulecek. Olduklari yere cakilacaklar. Bu tip islerin karsitlarin uzlasmasiyla saglanamayacagini yasayarak ogrenecekler.

Kaldi ki her seyi bir yana birakin kurt hareketinin hangi temsilcisi planli ekonomiden yana olabilir? Adamlar kendi iclerinde seriatcilari bile barindirir oldu,
0
kosun lan mevzu var
(10.02.15)
@mistreated

zaten diğer partilerden oy devşirmesi gerektiğini kendisi de açıkça söylüyor. iktidar dışındaki tüm partiler için geçerli bir durum, % 10 luk baraj yüzünden bu durum hdp için daha hayati hal alıyor.Bununla birlikte hiçbirisi de sözde "taban"ını kaybetmek istemiyor gerçi chp ne yapsa tabanından yiyor o ayrı :)

şu an seçimin demokratikliğinden bile bahsetmek güçken adayların samimiyetini ölçüt almak ne derece işlevsel olabilir ki? ülke demokratik filan değil diyoruz da seçimlerdeki trafoya giren kedilere gelene kadar katılıma,baraja,sayımdaki şeffaflığa yüklenilmiyor ki anasını satayım! neden çünkü zor geliyor. oy sayımı ve teslimi sırasında hakkı olmasına rağmen kim bekliyor ki.oyunu atıp gidiyor sonra face te boy boy yakılan oy pusulaları paylaşılıyor. Bana çok sahte bi tavır geliyor bu.
Dolayısıyla eğer sen seçmen olarak bir şeyleri göze alıp "hareket" anlamında bir volume yaratamıyorsan bu ille sol değil ne bileyim bu partilerden hiç birine oy vermek istemiyorsak ve oy verdiğimiz parti meclise girsin istiyorsak misal yatıp kalkıp neden barajı düşürsün diye ses çıkarmadık da bu kadar seçimdir tüm mekanizmaya nüfus etmesine izin verdik???
eğer birilerinin daha o kadar da bıçak kemiğine dayanmadıysa söylemlerle yönlendirilmeye bu kadar açıklarsa partiler de sistemin usüllerince kendi yolunu açar.

sihirli sözcükse istikrar. kimse risk almak elindekinden olmak istemiyor. üstelik ülkede çoğunluk daha piramidin temel ihtiyaçlar basamağını aşıp kendini gerçekleştirme ve birey olma aşamalarına varamamışken... işte tam da bu yüzden kişinin kendini birey olarak olamasa bile parçası olarak önemli hissettiği ve kabul görmek için farkında olmadan hayatını ona göre şekillendirdiği çoğunluğun kültürel yada ideolojik öğelerine vurgu yapılarak her türden seçmen rahatlıkla ikna edilebiliniyor.
0
gis
(10.02.15)
biraz moda akım oldu bu.
geçenlerde twitter'da genç bir pkk'lının kobani'ye baktığı bir fotoğrafı kullanıp pkk eylemcilerinin romantikleştirildiğini (akım anlamında) bile gördüm.
birkaç şiirsel, devrimci söz yapıştır, bir fotoğraf ekle tamam.

o pkk'lıya sorsan bu yapmaya çalıştıklarını belki de götüyle gülecek. ne devrimciliğinden bahsediyorsunuz?

şu an baktığında hdp'yi hdp'lilerden çok bu bahsettiğimiz yeni arayış içindeki sosyalist kanat sahiplendi.
eskinin 10. yıl marşı söyleyip ahmet kaya'ya bıçak fırlatanları şimdi hdp'li kesildi başımıza.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(10.02.15)
1. zorla kabul ettirmeye çalışan zorba bir örgütün siyasi kanadının başında evet. ama neden? çünkü 100 yıldır ellerinden her türlü hak alınmış, zulüm görmüş bir halkın örgütü bu. kimse dağa çıkayım onu bunu vurayım diyerek başlamadı bu işe. sen birinin özgürlüğünü elinden alır, silahı da tek çare olarak bırakırsan sonuç bu olur. 20 sene önce mecliste kürtçe konuştuğu için 15 sene hapis yattı o milletin vekili olarak seçtiği bir insan. zorbalıkmış silahmış vs geçiniz.

2. demirtaş başbakan olsa 3 senede ad'ye gireriz emin ol. ab kürtlere ve kürt hareketine verdiği desteği araştır çünkü belli ki bilmiyorsun. hatta ab'ye girme yolunda en ileride olduğumuz zamanlara bak, hepsi kürt açılımıyla ilgili. leyla zana'yı hapisten kim çıkardı ona da bak bi istersen.

3. romantizmin r'sinin olmadığı anlamak için kürt bölgesine bir ziyarette bulunmanı öneririm. diyarbakır, van, şırnak, hakkari vs bir dolaş gel. türkiye istanbul'dan izmir'den ibaret değil.

4. samimi buluyorum ama emin değilim. kimsenin samimiyetinden emin olamam, o yüzden adı samimiyet. atatürk, rte, ecevit, kılıçdaroğlu, türkeş, demirtaş istediğini sayabilirsin. kimseden emin olamam, ama tercih ederim birini.
0
ack3000
(11.02.15)
(7)

sözlükte tanım zorunluluğu kaldırıldı mı?

sidd79
Son zamanlarda bakıyorum foruma yazılmış gibi bir çok entry görüyorum.
Son zamanlarda bakıyorum foruma yazılmış gibi bir çok entry görüyorum.
0
sidd79
(10.02.15)
kaldırılmadı ama yersen.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(10.02.15)
örnek, açıklama ve spoiler da legal.


illa ''dir, dır''şeklinde tanım olmak zorunda değil.
0
neferkitty
(10.02.15)
Artık dedirten bile serbest. 3 sene evvel bu kelime yüzünden bi hesabim silinmisti.
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm
(10.02.15)
sözlükte hiç, en azından son 12-13 yıldır tanım zorunluluğu olmadı. bunu var zannedenler de otun bokun sonuna dır dir ekleyerek, tanım: hededir hödödür diye iş yaptıklarını zannederek sözlüğün mına konmasına katkıda bulundular.
0
mistreated
(10.02.15)
tanım ya da örnek zorunluluğu hep vardı. tanım olması için illa dır/dir ile tamamlamak gerekmiyor. hala konuyla ilgili döktürüp sonuna tanım: diye yazanlar var.

şimdi millet forum gibi cevap yazıyor, soru başlığa cevap entry giriyor, bkz. fasilitesi ile konuşuyor. (benim uçurulma sebebimdi)
0
lazpalle
(10.02.15)
2012'de moderasyon kaldirildigindan beri kimse kontrol etmiyor. o yuzden boyle. ustteki mistreated'e bakma sen.
0
maresalx
(10.02.15)
(bkz: tanım tanım devamı örnek alıntı ya da bkz değil)

dediğim tam anlaşılmamış sanırım. eskiden entrilerin bir numaralı silinme nedeni buydu. sözlükte beş adet kabul edilen entri çeşidi vardı. tanım bunlardan sadece biriydi. hatta alt alta şudur budur diye uzayıp giden başlıklar olmasın diye moderasyon uyarı yapmıştı, yazarları tanım devamı ve örnek kullanılmasına teşvik etmişti.

dedirten ve bkz fasiliteleri ile diyalog falan da vardı da onlar ayrı şeyler.
0
mistreated
(10.02.15)
(19)

Beyniniz bunun rengini değiştirdi mi?

ermanen
http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/4/4f/Grid_for_McCollough_effect.svgbuna bakınca şeritler arasında renk değişimi oluyormuş. sizde oldu mu?
upload.wikimedia.org

buna bakınca şeritler arasında renk değişimi oluyormuş. sizde oldu mu?
0
ermanen
(10.02.15)
Oldu. Dikeyler bordo, yataylar siyah gözüküyor ilk bakışta. Dikkatli bakınca düzeliyor.
0
pandispanya
(10.02.15)
bende olmadı.
0
nick konusunda kararsizim
(10.02.15)
çizgiler değil de yatay kısmın boşlukları arası yeşil oldu bende
0
neferkitty
(10.02.15)
olmadı, beynimizde bir sıkıntı yok inş.
0
freya
(10.02.15)
Bişey olmadı. Tarama yaptı sadece. Gözümü alıyor yani çizgili nesneler. Şaşı bak şaşır yapmaya da çalıştım ama renk seğişimi yok. Anormal miyim toktor bey?
0
old possum
(10.02.15)
hiçbi şey olmadı
0
alaimisema
(10.02.15)
neferkitty +1
0
mattiadestro
(10.02.15)
yataylar gri dikeyler siyah
0
kamera motor
(10.02.15)
beyaz boşluklarda yeşillenme oldu.
0
inheritance
(10.02.15)
dikeyler siyah yataylar bordo oldu
0
sta
(10.02.15)
sta +1
0
hasansabbah
(10.02.15)
hiçbir şey olmadı. olsun diye bayağı baktım, olmadı.
0
what is love
(10.02.15)
evet oylama bittiğine göre birisi lanet olası sonuçları versin.

zeki miyiz, sıradan mıyız?
0
calligrapher
(10.02.15)
Uzun uzun baktım, bir değişme olmadı. Sonuç?
0
aychovsky
(10.02.15)
i see dead people.
0
mistreated
(10.02.15)
dikeylerde degismedi

yataylarda cok acik yesil pembe gibi oldu
0
exlibris
(10.02.15)
benim de tarama yaptı ya :/

edit: ha bi de hafif sararma oldu ama benim bir gözüm diğerinden daha sarı görüyor dünyayı :D
0
pasp
(10.02.15)
bosluklar arasinda yanip sonen renklenmeler oldu bende yesilli kirmizili :/
0
shotgunwoman
(10.02.15)
Siyah çizgilerin renginde bir değişim yoktu da, siyah çizgilerin araları (ya da fon diyelim) uçuk yeşil, uçuk sarı, uçuk pembe gibi renkler aldı. Kesinlikle beyazı beyaz olarak görmedim yani.
0
yirmisantim
(10.02.15)
(26)

çocukken kitap okuyanlar

godoşu beklerken
NOT: Lütfen cevaplarınızı silmeyin. Not ediyorum unuttuklarımı. Hem arada ekleyen olur falan, onlar da görür hatırlar.En sevdikleriniz nelerdi?O zaman aldığınız tadı bugün alabiliyor musunuz? Sihir var mı hala?Mesela Peter Pan'di, Pal Sokağı Çocuklarıydı (her ne kadar Küçük Prens gibi biraz da yetiş
NOT: Lütfen cevaplarınızı silmeyin. Not ediyorum unuttuklarımı. Hem arada ekleyen olur falan, onlar da görür hatırlar.

En sevdikleriniz nelerdi?

O zaman aldığınız tadı bugün alabiliyor musunuz? Sihir var mı hala?

Mesela Peter Pan'di, Pal Sokağı Çocuklarıydı (her ne kadar Küçük Prens gibi biraz da yetişkin kitabı olsa da kimisi), Kaptan Grant'ın Çocukları, Hayvanlar Toplantısı, Şişkolarla Sıskalar... hatırlıyor musunuz bunları?

Yalvaç Uralîn bilmeceleri falan?

Küçük Kara Balık, Kurnaz Tilki, Aesop, La Fontaine :))))

benim en sevdiğim burada saydıklarımın bir kısmı ve başka şeyler. siz neler severdiniz?
0
godoşu beklerken
(10.02.15)
ron dennis
(10.02.15)
Akıllı pireler, başını vermeyen şehit.
0
Tears of Devil
(10.02.15)
demiryolu çocukları
dev şeftali
bi de enid blyton'un serilerini severdim
ama en çok harry potter
0
littlejack
(10.02.15)
Şeker Portakalı
Küçük Prens
0
balekmek
(10.02.15)
kucuk prensti. hala oyle
0
shotgunwoman
(10.02.15)
Yeniyüzyıldı galiba, her günbir ktaip veriyordu bir ara. Dünya klasiklerinin çocuk versiyonlarını onun sayesindeo kudum diyebilirim.

Hayal gücüme büyük katkısı olan Jules Vernenin kitapları, aya yolculuk ve Jack Londonunkiler favorimdi ve David Copperfield teki o duygusallık. Define adası. Pinokyo. Ömer Seyfettin hikayeleri. Kaşağı özellikle. AĞlamıştım.
0
Cursed Chico
(10.02.15)
Muzaffer İzgü'nün Anneannem serisi, Rifat Ilgaz'ın Bacaksız serisi, Cahit Uçuk'un Herte Verte Pitte serisi, Samed Behrengi elbette, Enid Blyton'un serüven serisi (soluksuz okurdum), Küçük Vampir serisini de çok severim, Pıtırcık serisi tabi ki, Dört Kafadarlar'ın korku kitapları vardı onları çok severdim, bir de resimli Hint Efsaneleri ve mitoloji kitaplarım vardı bayılırdım.

Saydıklarının hepsini hatırlıyorum, Yalvaç Ural'ın bilmeceleri vardı bende de:)
0
buff
(10.02.15)
cevap arası derlemesi; şu ana kadar geçenlerden tanıyabildiklerim: jules verne, gülten dayıoğlu, muzaffer izgü, enid blyton, r.l. stevenson, vasconcelos, dickens romanları; Seyfettin öyküleri, j.k.rowling

harika harika döktürün durmayın

@cursed chico: david copperfield duygusaldı da iki şehrin hikayesi vardı bi de dickens'ın o da çok fenaydı ya

london'ın vahşetin çağrısı di mi her klasikte vardı

çocuk kalbi vardı aklıma vasconcelos'tan geldi ne alakaysa :)
0
🌸godoşu beklerken
(10.02.15)
Ökkeş serisini hatırlıyorum.severek okurdum.
0
nickimi yermisin
(10.02.15)
Kimse yazmamış ama bir de Gülten Dayıoğlu vardı. Çok okudum çocukken ama lanet ediyorum şimdi o ucuz dramlara. Daha şanssız bir çocukluk geçirmiş olanlar Kemalettin Tuğcu falan da okumuş olabilir.
0
buff
(10.02.15)
kara elmas vardı. ah ulan 38 defa okumuşumdur. gururlu bir aygırın hayat hikayesi. sarı vardı sonra sefil bir köpek. demiryolu çocukları, robinson, Huckleberry Finn, mercan adası bir çırpıda saydıklarım.
0
cizgilerebasancocuk
(10.02.15)
@buff: benim okulda sınıf kitaplğında kemalettin tuğcu, gülten dayıoğlu, ömer seyfettin vardı zaten kitaplığı biz oluşturuyorduk.

dayıoğlu'nun ucuz dramları vardı belki ama Türkiye'nin gerçeği ucuz olmaya mahkum edilmiş dram ki. Tuğcu'da da durumun bu olması tesadüf değil. Yapacak şey yok, alın işte benim şansım ailemin abim ve bana çocukken çocuk klasiklerinden iki seri alması.

edit: Mark Twain geldi, evet yav huck finn ve kedüsü :)
0
🌸godoşu beklerken
(10.02.15)
@godoşu beklerken hiç mi hiç katılmıyorum sana. Dram sündürülüp cıvıtılarak ucuzlaştırılabilir de ya da misal Sait Faik'in öykülerindeki gibi olduğu haliyle alınıp basitliği içerisinde bir kıymetle sunulabilir. Gülten Dayıoğlu bokunu çıkarmıştır işin, kullanmıştır dramı. Çocuk bünyesi için de fazladır ayrıca o kadar ucuz dram. Biraz hayal gücü açıcı şeyler yüklemek gerekir çocuğa. Her neyse.

Ülkü Tamer'i ekliyorum listeye. Günışığı Hoşça Kal diye bir kitabı vardı mesela, kaliteli dram nasıl olur mük-kemmel bir örneğidir. Hala duruyor bu kitaplar kütüphanemde, olmayanları da alıyorum kendi çocuğum olursa okuturum diye.
0
buff
(10.02.15)
@buff

Doğru diyorsunuz. Denecek çok şey var aslında. Ben şöyle özetlesem işin bana nasıl göründüğünü: Bize Arabesk hayatımızın her alanında değişmeden ayak uyduralım ve yetinelim diye öğretildi sanki... Size katılıyorum ama nasıl desem şimdi koyduğum başlık bile duyarsızlığın daniskası gibi geliyor. Kitap okuma şansınız oluyorsa Dayıoğlu'nu bir süre sonra eliyorsunuz zaten. Ama okulun tek rafına biri gidip Dayıoğlu koymuşsa, 50 cm kara bata çıka falan km uzaktaki okula yürüyen çocuğun başka şansı yok...

Ülkü Tamer'in anca bazı şiirlerini bilirdim, şahsen not ettim, teşekkür ederim.

Alexander Dumas geldi aklıma ek (Siyah lale)
0
🌸godoşu beklerken
(10.02.15)
Çocukken hayvan gibi okurdum 1. Sınıfın sonunda 3. Sınıfın Kitaplarını okumaya başlamıştım.

Kemalettin Tuğcu Gülten Dayıoğlu filanda okudum. Sevmiştim ben çok mükemmel olmayabilirler ama b.k atmaya gerek yok bende kötü bir etkisi olmadı lisede Yüzüklerin efendisini okudum. O zamanlar filmi yoktu çok sınırlı bir kitlesi vardı. İlk ve orta okulda Jules Verne, küçük Çaplı klasikler, bolca çizgi roman ve küçük çocuk Edebiyatı okudum. Çocuk kalbi sokak Çeteleri, Robinson Cruise, filan falan.Lisede Türk ve dünya klasiklerini okudum. Komple 1 2 eser Hariç. Üniversite'de ise çok daha fazla okudum.

Inanılmaz faydasını gördüm. Evlenince tv almak yerine salonu kütüphane yapacağım tv izlemek yerine evleneceğim kişiyle kitap okurum diye düşünüyorum. Çocuklarımı da Kitaplı ortamda büyüteceğim.
0
efrasiyab87
(10.02.15)
Monte kristo kontu ilk oduduğum ve sonra her 2 3 yılda 1 tekrar okuduğum klasiktir en Sevdiğim kitap.

Insan ne ile Yaşar ise beni en çok etkileyen kitaptır. Hala Yön verir bazı konularda.

Harp ve sulh geç okudum iyi ki öylr olmuş tadını öylr aldım.

Sefiller , suç ve ceza sonraki favorilerim. Mükemmeller
Faust ayrı bir deha.
Beyaz geceler aşk için birebir.

100. Ad, Afrika'lı Leo, ve Semerkand okumadan geçilmemeli

Ve tabii Agatha Christie. Mükemmel dedektif hikayeleri
0
efrasiyab87
(10.02.15)
bi dakka bi dakka.

faust'u mu okudunuz çocukken, anlamadım :D
0
🌸godoşu beklerken
(10.02.15)
Ortaokul dönemi çocukluğa giriyorsa evet
0
efrasiyab87
(10.02.15)
@kbkb: yav teşekkürler, ben bunu da merak ediyordum tam.

bazı çocuk kitaplarını oturup tekrar okusam mı diye düşünmüyor değilim de :) nasıl olur acaba.

kitabın güzelliği yıllar geçtiği gerçeğini bastırsa, ben yine çocuk olsam.
0
🌸godoşu beklerken
(10.02.15)
Küçük Vampir serisi, Küçük Prens, Anneannem Serisi, Ökkeş Serisi, Harry Potter serisi, Bilgi yayınlarından çıkan birçok adını unuttuğum ve hâlâ kütüphanemde duran çocuk kitapları (diğerleri de duruyor), Aziz Nesin'in Şimdiki Çocuklar Harika'sı, Enid Blyton'ın serileri...

Çok severim okurum bunları arada bir hâlâ :)
0
mutlusismankedi2015
(10.02.15)
Muzaffer izgü, gülten dayıoğlu, ezop, lafontaine, can yayınlarının bi serisi vardı tümünü okumuştum, vasconcelos, aziz nesin aklıma gelenler
Oliver twist, çocuk kalbi vs
Bir de il kütüphanesinden aldığım bir seri vardı, miço diye bir karakter ve arkadaşları. Gemideydiler onların başından gecen maceralar. Çok istiyorum hatırlayamıyorum yazarını falan

o micolu seri galiba afacan besler di
0
kucukharfler
(10.02.15)
yukarıda yazanların çoğunu okumuş ya da az çok göz gezdirmiş olmakla birlikte

dört kafadarlar takımı
tübitak çocuk serisinden kitaplar
aziz nesin hikayeleri sizin köyde eşek yok mu, fil hamdı... (valla açık saçık şeyler de vardı ama okuyordum ben)

bunlar benim en beğendiklerimdi.

dünya klasiklerinin kısaltılmış versiyonları olurdu onları da severdim.
0
mistreated
(10.02.15)
Tam Enid Blyton'ın adı hiç geçmemiş diye şaşırıyordum ki, mutlusismankedi yazmış, Gizli Yediler ve Afacan Beşler en sevdiğim çocuk kitaplarındandı.
0
(10.02.15)
soru mükemmel :) geç de olsa cevaplıyorum, ilkokuldaki favorilerim:

jose mauro de vasconcelos - şeker portakalı. bunu okuduktan sonra gaza gelip bütün vasconcelos kitaplarını okumuştum. yalnız diğerleri çocuk kitabı değilmiş onu bilmiyordum ama yine de okumuştum.

henri charriere - kelebek. nefes nefese okumuştum bazı yerlerini. hey gidi :)

jules verne - iki yıl okul tatili, denizler altında yirmi bin fersah, seksen günde devrialem, ama en çok sevdiğim esrarlı ada. hatta kapağı şu: www.maxkitap.com dinozorlara çok ilgim vardı o yüzden büyülenmiş gibi kapağını seyrederdim.

samed behrengi - küçük kara balık.

ayla kutlu - merhaba sevgi.
ecx.images-amazon.com
bunu çok kez okudum, hala da özenle saklarım. sınıfın kitaplığından almıştım. bir kolunu kaybetmiş ufak bir taşralı kızın hayvanlarla olan güçlü bağıyla ilgili.

ufak, ciltli bir halk hikayeleri kitabım vardı. devler, tepegözler, dere tepe düz giden kahramanlar vs. tipik türk hikayeleri vardı içinde.

100 ünlü türk :) bir ara her evin demirbaşıydı sanırım.

yalvaç ural kitapları.

ezop, lafonten, ve de andersen denen herifin bunalım 101 temalı masalları. kibritçi kıza çaktırmadan ağlamıştım :)) bu üçünü tekrar tekrar okurdum.

hala sakladığım bir başka kitap 'dolu dolu anadolu', anadolu mitolojisini masallar şeklinde anlatan bir kitap.
0
lily briscoe
(23.02.15)
iskandinav masalları çok güzeldi hatırladığım kadarıyla
0
docrivers
(23.02.15)
o dönem aldığım tadı gençliğimde sadece martin eden'i okurken alabildim. kitap okumayı hala çok seviyorum, hoşuma giden bir kitabı okumaktan çok keyif alırım ama çocukluktaki gibi o saf, bol hayal dünyalı, büyülü okuma işini sadece martin eden'de yapabildim. onun sebebi de yazar olmak istemem. herhangi bir roman olarak okusam, çok kaliteli bir iş olmasına rağmen martin eden'de de hissetmezdim.

çok küçükken neler okuduğumu hatırlamıyorum ama 12-13 yaşındayken okuduğum ve çok sevdiğim kitaplar şöyle,

* açlık. ben 6 yaşımdan beri iskandinavyacıyım. sırf norveç'te geçiyor olması bile muazzam kılıyordu kitabı benim açımdan. okudukça karnım acıkırdı, mutfağa gidip peynir yerdim sürekli. yemek de yemiyorum ha, peynir yiyorum. ben de fakirim çünkü, öyle oyun oynuyorum aklımca.

* yüzbaşının kızı. puşkin'in olması lazım. general vardı, subay vardı, kız vardı. çok detay hatırlamıyorum romandan ama çok sevimli, samimi gelmişti bana.

* beyaz zambaklar diyarı ya da öyle bir şey. yengemlere giderdik bir dönem misafirliğe. evleri kötüydü ve kötü bir yerdeydi. orada canım çok sıkılırdı. onlardayken okurdum bu kitabı. rusların fin trenlerine tükürdüğünü hatırlıyorum. veya finler ruslarınkine tükürüyordu emin değilim.

* tom sawyer. kitapla ilgili hiçbir şey hatırlamıyorum ama bir oturuşta bitirdiğim tek kitap budur. 203 sayfa mıydı neydi sanki. 20 yaşındayım, edebiyat öğrencisiyim ve ben şu an bile bir oturuşta 200 sayfa okuyamıyorum. gerçi fontu falan büyüktü herhalde.

* çocukluğum. tolstoy'un olması lazım. bu kitaptan hiç unutamadığım büyülü bir kelime var: habarovka! tolstoy'un annesinin arazisiydi sanırım. satılacak mıydı neydi... çocuk aklımla çok sevmiştim bu kelimeyi. kitabın her yerine yazmıştım. o yaşta nerden öğrenmişim bilmiyorum ama kiril alfabesiyle de yazmışım XAbAPOBKA diye.

* denizler altında yirmi bin fersah. dayılarım denizci, o yüzden denizli şeylere falan ekstra ilgim olmuştur hep. bu da çok hızlı okuyup bitirdiğim kitaplardandı, bayılmıştım.

***

böyle. pek ezop, la fontaine okumadım ve işin açığı sevmiyordum da. hatırlıyorum sürekli okuturlardı bize. okurdum ama çok keyif almazdım yani, aklımda onların hikayelerine dair hiçbir şey yok diyebilirim şu çok klasik birkaç şey dışında.

benim anam ilkokul mezunudur ama şükürler olsun ki böyle bir kadın anam varmış. daha ilkokulda, ortaokul 1. sınıfta bu saydığım kitapları okuduysam, suç ve ceza'yı "anlamadım ben bunu" deyip defalarca tekrar tekrar okuduysam, şu an iki düzgün cümle kurabiliyorsam anam sayesinde. kitap da okumasaydım, az biraz dil işlerine yatkınlığım olmasaydı şu an çok daha kötü bir durumda olurdum.

çok duygulandım ağlıycam
0
der meister
(23.02.15)
(5)

üsküdar tarafı yeni evli çift nerde oturabilir?

gzg
aslında gönül isterdi ki kadıköy'de oturalım ama kiralar pahalı. nispeten içi güzel bir ev arıyoruz. köpeğimiz var. üsküdar'da geçen yıl ev bakarken emlakçılar bazı semtlere dikkat etmemi söylemişti. oturulmayacak yerler var mı? köpeğimizle rahat rahat hangi taraflarda oturabiliriz ya da oturamayız?
aslında gönül isterdi ki kadıköy'de oturalım ama kiralar pahalı. nispeten içi güzel bir ev arıyoruz. köpeğimiz var. üsküdar'da geçen yıl ev bakarken emlakçılar bazı semtlere dikkat etmemi söylemişti. oturulmayacak yerler var mı? köpeğimizle rahat rahat hangi taraflarda oturabiliriz ya da oturamayız?

ekstra bilgi: birimiz haydarpaşa'ya gidip gelecek, birimiz koç üni. tarafına.
0
gzg
(09.02.15)
çamlıca tarafları olabilir.
0
corneillus
(09.02.15)
altunizade, acıbadem. ama buralar da kadıköyden çok aşağı değildir.
0
mistreated
(09.02.15)
zeynepkamil olur bence.

selamsız tarafında oturamazsınız, onun dışında büyük bir sıkıntı olacağını zannetmiyorum.
0
prodeq
(09.02.15)
Acıbadem ve Zeynepkamil +1 kolay gelsin şimdiden
0
kokhucre
(09.02.15)
acibadem en nezih semtlerden biri.
kopek konusunu bilemem.
0
exlibris
(09.02.15)
(2)

meritokrasi hakkında

cinayet saati
merhaba, ben meritokrasinin kurulumunu bir türlü anlamadım. önce bilgisayarıma mı kuracağım, direk tablete kuramıyor muyum mesela.sözlükteki ilk entrydeki linkte pc için kurulumu anlatan imgur linki uçmuş. Vakti olan biri anlatabilir mi rica etsem?
merhaba, ben meritokrasinin kurulumunu bir türlü anlamadım.

önce bilgisayarıma mı kuracağım, direk tablete kuramıyor muyum mesela.

sözlükteki ilk entrydeki linkte pc için kurulumu anlatan imgur linki uçmuş.

Vakti olan biri anlatabilir mi rica etsem?
0
cinayet saati
(09.02.15)
çok basit aslında. çok da kısa sürüyor. tam neyi anlamadınız?

tableti bilmiyorum. pc için bt sync yüklüyorsunuz. o resim dosyasında bi şifre var, onu giriyorsunuz. bi ayarı açıyorsunuz. klasör atıyorsunuz her şey otomatikman halloluyor. o resimde yazan şifre olmadan biraz zor tabii.
0
mistreated
(09.02.15)
sanırım şuanda bilgisayar için hallettim. yükleniyor. fakat tablet için nasıl yapacağımı hala anlamadım.
0
🌸cinayet saati
(09.02.15)
(4)

NOMİNASYON nedir?

mandy moore
sb.
sb.
0
mandy moore
(09.02.15)
nomination kelimesinden gidersek adaylık, tayin gibi anlamları var.
0
lazpalle
(09.02.15)
adaylık
0
t joe
(09.02.15)
Ingilizcede adaylik, Fransizcada atanma.
0
pinocchio
(09.02.15)
1 isim verme, isimlendirme.

2 adaylık. aday olma. atanma. atama. bir göreve layık kabul edilme falan filan.
0
mistreated
(09.02.15)
(6)

ingilizce gramer sorusu

kaya1453
selamlar sözlükçü, elimde şöyle bir cümle var:"the government is to accelerate its privatization program."buradaki "is to" ne işe yarıyor?geçmiş zaman olsa: acceleratedşimdiki zaman : is acceleratinggeniş zaman : accelerates vs. vs.anlam olarak isim cümlesi olmadığı da belli. "ben var gelmek" gibi s
selamlar sözlükçü, elimde şöyle bir cümle var:

"the government is to accelerate its privatization program."

buradaki "is to" ne işe yarıyor?

geçmiş zaman olsa: accelerated
şimdiki zaman : is accelerating
geniş zaman : accelerates vs. vs.

anlam olarak isim cümlesi olmadığı da belli. "ben var gelmek" gibi saçma bir yapı değil mi bu?
0
kaya1453
(09.02.15)
mistreated
(09.02.15)
hükümet privatization programını ilerletmeye/yükseltmeye niyetli/yakın zamanda bunu yapacak gibi bi anlamı var.
0
tepedeki psychedelic adam
(09.02.15)
saçma bir yapı değil, kullanılır. bahsedilen olayın gelecekte olacağını bildirir.
0
eindaclub
(09.02.15)
Gazete basligi olmasin bu ? Öyle ise gazete basliklarinin kendilerine göre bir kurallar dizisini bilmekte ve ögrenmekte yarar var. Bu kurallara uygun bir cümle bu.
0
pinocchio
(09.02.15)
cevaplarınız için teşekkürler. beklentileri anlatmak için kullanılan bir kalıp olduğu sonucunu çıkardım.
0
🌸kaya1453
(09.02.15)
yakin zamanda yapilmasi muhtemel seyler. mesela he is to leave. ayrilmak uzere. ayrilmaya niyetli. ayrilma asamasinda gibi.
0
baldur2
(20.03.15)
(5)

Üsküdar-Ahmediye mahallesi.

hayaletin garip huylari
nasıl bir mahalle, bileni anlatabilir mi? eve çıkacağız da burada iki öğrenci. camii ve türbe dolu. taşlamasınlar lan?
nasıl bir mahalle, bileni anlatabilir mi?
eve çıkacağız da burada iki öğrenci. camii ve türbe dolu. taşlamasınlar lan?
0
hayaletin garip huylari
(09.02.15)
üsküdar zaten camii ve türbe doludur ama popülasyonu fatih semti gibi değildir. öğrenci nüfüsu fazla, göreve orta sınıf be daha mutedil muhafazakar, kemalist nüfusa sahiptir. muhafazakar baskınlığı var doğru ama bu tamamen semtin tarihsel ve dokusal imajıyla da alakalı. ahmediye de kıyıya ve pazara yakın iyi bir mahalle. ben de yukarıda zeynep kamildeyim; karışan eden olursa yukarı kilere doğru koşun.
0
kaufman
(09.02.15)
neredeyse chp yarısını almıştı oyların üsküdarda, ucu ucuna kaybetmişti. üsküdar pek kötü bir yer sayılmaz. ama ahmediyeyi bilmiyorum. çarşıya iskeleye yakınsa güzel. ama apartmanda komşularınızı bilemem. çok gürültü yapıp dikkat çekmezseniz kimsenin karışacağını sanmıyorum.
0
mistreated
(09.02.15)
teşekkürler millet.
0
🌸hayaletin garip huylari
(09.02.15)
ahmediye'de yaşıyorum. kadıköy-beşiktaş dışında lokasyon değiştirmeyi düşünmem memnunum yani bi sıkıntısı yok.
0
ilkistan
(09.02.15)
"oyların nerdeyse yarısını chp almıştı, kötü biryer sayılmaz."

Değerlendirme kriterinize sokayım afedersin.
0
animalman
(09.02.15)
(15)

mezuniyette kot giyilmez mi ya?

mula
deli olucam hakikaten elbise hayatta giyemem öyle kadın işi ben napcam
deli olucam hakikaten elbise hayatta giyemem öyle kadın işi ben napcam
0
mula
(08.02.15)
sakın giyme. kot giyeceğine hiç gitme daha iyi. ben erkek halimle ceket giymeden gittim gömlek kumaş pantolon, yaz günü herkes ceket giymiş mal gibi hissettim. tabi 2 saat sonra herkes ceketini çıkarmıştı ama işte o ortamda insan kendini garip hissetmek istemiyor. bence bütün bu balolar falan saçmalık orası da ayrı ama.
0
mistreated
(08.02.15)
bence giyilmemeli.
0
all girls dream
(08.02.15)
her işin bir adabı var
0
ssyumusakg
(08.02.15)
Mezun olduğuna göre kadın olacak yaştasın giy "kadın işi" elbise git işte.
0
littlejack
(08.02.15)
İlla taşlı tuşlu elbise giymek zorunda değilsin. Ama kesinlikle kot giyme. Tulum giy en kotu.
0
elorelia
(08.02.15)
Kafana göre takıl, kim ne derse desin. Ay o bu ne der diye kendin olmaktan uzaklaşma. Kotla da gayet şık olunur. Nasil bi kot olduguna bağlı. Bolum birincisi sinif arkadaşım kotla gelmişti, üstüne şık bi bluzle. Dereceyle mezun olanlara sahnede hediye gibi bir sey verilip rektorle foto cekiniliyor. Ona rağmen öyle gelmisti. Zaten baloda ziyadesiyle düğüne gider gibi olacaksiniz. Mezuniyette rahat takıl sen de nolacak. Ha cok tedirgin olursan kumas pantolon giyebilirsin.

~ kiz da gayet zengin biriydi. Bir sey bulamadi da öyle geldi desem değil. Şu zenginlerin rahatlığını cok seviyorum.
0
mandalina kokusu
(08.02.15)
Kadınsan neden "kadın işi" diye bir kavram çıkarıp ona takılıyorsun? Erkeksen zaten neden elbise gidiyorsun? Aklım gitti çocuk.

Erkek isen giy kot pantolon. Hayır çifte standart değil. Onun üstüne gömlek ceket giyince yine biraz klasik giyim, şık falan olabiliyor.

Kadın olarak öyle bir şansın yok. Kot ile yapacağın kombinasyonlar günlük giyim olacak hep.

Tabii mezuniyet dediğin mezuniyet balosu olarak kabul ettim. Mandalina kokusu'nun ayrımı belirtmesinden sonra ben de belirteyim dedim.
0
nawar
(08.02.15)
mezuniyet mi balo mu? mezuniyet ise ben erkek halimle giyinmistim. baloya gitmedim ama gitsem oraya da giderdim. şık giyinmek icin illa elbise(kadin) ya da takim elbise(erkek) giyinmesi gerektigini dusunmuyorum. gayet şık duran kot pantolonlar ve casual gomlekler de var. dugunlerde bile takim giyinmiyorum, hic de garip durmuyor.
0
crucio
(08.02.15)
Kotla gidine o ortama ait değilmiş, o yanındakiler bilmemkaç yıllık arkadaşların değil yabancılarmış gibi hissedeceksin. Rüyanda hiç kendini çıplak görüp utandın mı? Hah, onun gerçek hayat versiyonu oluyor.

Bence de şıkır şıkıdım gibi giyinmeye gerek yok. İnsanlar kotla da eğlenir, maksat kutlamak ve eğlenmekse. Ama o ortamda maksat kutlama ve eğlenmeyi aşıyor bir fersah kadar.

Tuvaletimsi, ağır abiyemsi bir elbise bulmazsın da, günlük hayatta da giyilebilecek ama gecede de sırıtmayacak bir elbise ile gidebilirsin. Şuna yakın bir şey değil de
www.fordress.net
şuna yakın bir şey olabilir
media3.popsugar-assets.com
Hatta daha güzel ve şirin bile olur. Assolist gibi giyinen mezuniyete giden kızları komik buluyorum zaten. Hatta keşke kimse o assolist kıyafetlerini giymese keşke.

O gece için giyilebilecek kotlar daha da ağır kadın işi olabiliyor.
0
aychovsky
(08.02.15)
Forevernewden sade tassiz pulsuz bi mini elbise aliyosun bacim. Kotla baloya gidilmez
0
photo85
(08.02.15)
benim mezuniyette takım elbise giymeyen tek adam bendim. keten pantolon üzerine oduncu gömleği ve içine siyah bir tişört giymiştim. sonradan mezuniyet resimlerine bakınca biraz özensiz iş yaptım diye düşünmedim değil. okulu uzatan herifler bile jilet gibi takımlarla gitmişken benim giyim biraz baştan savma olmuş diye düşündüm. üstelik bu benim kız arkadaşın fikriydi.

giyilir ama resmi bir kıyafet olursa daha hoş olur bence.
0
kallesnikof
(08.02.15)
balo değil mezuniyet töreniyse giyin şık bi kumaş pantolon. ne kotu yahu, ilerde iş hayatına atılacaksınız kokteyli yemekli toplantısı boku püsürü olacak kotla mı gideceksiniz? aşın şöyle kadın işi erkek işi olayını, her şeyin bir yeri var.
0
mutlusismankedi2015
(08.02.15)
Mezuniyet balosuysa farketmez. MEzuniyet töreniyse zaten pelerin filan vereceklerdir, belli olmayhacak ne giydiğin.
0
Cursed Chico
(08.02.15)
giyersin o kadar zor değil. eskiden giymem diyordum ama şimdi kumaş pantolon daha rahat geliyor.
0
sehpa fx350
(08.02.15)
@aych, ikinci elbise fenaa..
0
sehpa fx350
(08.02.15)
(5)

Acun'un Adamları Ekşi'ye Mi Sızdı?

6 yasimdan beri metal dinliyorum
S.bBu sikko programa yorum yapan adamlar hep aynı. Sizce de böyle mi? Belki gerçekten takip edenler de vardır ama, ben takip edecek bir şey bulamadım.https://eksisozluk.com/utopya--46602?day=2015-02-06&p=2
S.b

Bu sikko programa yorum yapan adamlar hep aynı. Sizce de böyle mi? Belki gerçekten takip edenler de vardır ama, ben takip edecek bir şey bulamadım.

eksisozluk.com
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(07.02.15)
sosyal medya ajanslarına para veriyorlardır entri girsin diye. şaşılacak bir şey yok bunda. çok çeşitli kurum ve kuruluşun uzun zamandan beri yaptığı bir şey. sözüm ona yasak ama yasak değil.
0
mistreated
(07.02.15)
takip edenleri aşağılıyorsunuz ancak hangi üniversitedesiniz? bilmiyorum ancak insanlar zevk alıyorlar.şehir dışındaki üniversite öğrencileri bile programlarına sadece izlemek için 60-70 lira para veriyor.

bence insanların zevk aldığı şeyleri izlemeleri sizi bu kadar germesin. nedir yani? siz izlemezsiniz olur biter.
0
cinayet saati
(07.02.15)
@cinayet saati, hangi üniversitede olmamı isterdin? Ne alakası var?

@mistreated, bariz bir şekilde yapılması garip hatta ayıp geliyor.
0
🌸6 yasimdan beri metal dinliyorum
(07.02.15)
sosyal medya ajansı +1
ayrıca recep ivedik'in gişe rekorları kırdığı ülkede sanat filmi hakkında bu kadar entri girilse ilginç olurdu. bence entri sayısında gariplik yok.
0
kuzey li
(07.02.15)
Özel amaç uğruna destekleyenler olması da gayet normal, bu insanların gerçekten bunları (Acun programlarını) izleyip yorum yapması da gayet normal. Şaşılacak bir durum yok. Sözlük özellikle genç kesim arasında etkili bir kaynak. Bundan maddi kazanım için faydalanmak mümkün/olası/olağan/mantıklı.

Ayrıca herkes senin gibi değil, olamaz. Ne insanlarla yaşıyoruz, farkında değil misin? Lise, üniversite ortamlarında görülen tipler bir yana, sokakta, toplu taşımada, kafede vs. sağdan soldan kulağına saçmalıklar çalınmıyor mu? Onların hepsi geyik yapmıyor. Gerçekten öyle insanlar var. Gerçekten onu sorun eden, gerçekten öyle düşünen, gerçekten o şekilde konuşan, gerçekten öyle yaşayan, gerçekten dünyayı öyle/o kadar algılayan insanlar var. Sözlük de öyle "münezzeh" bir yer değil, herkese açık.

Hasılı, bu bir sızıntıysa, evet sızmış olabilirler, yapılmayacak/saçma bir şey değil ama yapmaya gerek görmemiş bile olabilir. Bu programlar izleniyor, reyting yapıyor ki yayınlanıyor. İzleyenlerin, programları sevenlerin yorum yapacak olması da beklenen bir durum olduğundan, belki de gerek görülmemiştir. Bilemeyiz.
0
plajda baretle dolasan muhendis
(07.02.15)
(19)

kadınlar gerçekten evlilik peşinde mi?

mistreated
bu klişe geyik var ya kadın evlenelim diye ısrar eder erkek kaçar falan, bu gerçek mi? yani töreye göre yaşayan ya da erkeğin eline bakan, mahalle baskılı semtlerde yaşayan kadınları kastetmiyorum. buradaki kadınlardan da böyle ayda 2500-3000 üzeri kazanıp erkek kafalasam da evlensem diye düşünen va
bu klişe geyik var ya kadın evlenelim diye ısrar eder erkek kaçar falan, bu gerçek mi? yani töreye göre yaşayan ya da erkeğin eline bakan, mahalle baskılı semtlerde yaşayan kadınları kastetmiyorum. buradaki kadınlardan da böyle ayda 2500-3000 üzeri kazanıp erkek kafalasam da evlensem diye düşünen var mı ki? erkekler, böyle insanlar varsa ve sizi evliliğe zorluyorlarsa "neden evlenmek istiyosun ya?" diye sormuyor musunuz? ne cevap veriyorlar? erkek neden evlenmek istemiyor bi de, istediği ile sevişemeyeceği için mi? kadın da aynı şeyi düşünüyor olabilir?
0
mistreated
(06.02.15)
Şakacıktan ^^
0
pike
(06.02.15)
Degil
0
jaygatsby
(06.02.15)
27 yaşında sonra evet. istisnalar kaideyi bozmaz tabii.
0
Lt. Col. Frank Slade
(06.02.15)
bazilari evlilik manyagi, evet. canli orneklerini gordum. yalniz 2500-3000 ustu kazanma muhabbetini anlamadim.
0
fortisvita
(06.02.15)
maddi özgürlüğü az çok elinde olan demek istemiştim. asgarili kadar zor durumda olmayan yani.
0
🌸mistreated
(06.02.15)
@mistread 2500-3000 kazanma kafası ile ancak köyden gelen fadime ikna olur..
0
Lt. Col. Frank Slade
(06.02.15)
bu tip bir kız yüzünden en kabus dolu ilişkimi bitireli 4 ay oldu ve her sabah uyandığımda huzurla, şükranla doluyorum.
0
thracian
(06.02.15)
Çok sevdiğim birinden ayrıldım işte evlilik yüzünden.
100 soru sormuşsun tane tane anlatır kisin
0
kahve kokusu
(06.02.15)
Neden evlenmek istiyorlar, çünkü seçilmemiş/beğenilmemiş/bunu da alan olmamış konumuna "düşmemek" için.

"Düşmek"...

Evlenmek sınıf atlamak çünkü.
"Evlenilecek kadın/güzel kadın sınıfı"na atlamak..

Erkek neden istemiyor, (gerçekten neden istemiyor? Hizmet görecek..) çünkü tek bir kadınla yetinmek zorunda kalacak.

Halbuki evlilik kadin için daha korkunç. Toplumun statü dayatmasindan sindiriyor korkunclugu.
0
mandalina kokusu
(06.02.15)
çocuk istiyordur.. biliyorsun ki hatunların belli bi süresi var bu konuda.....
0
defnex
(06.02.15)
bence kadınların evlenmek istemesinin aile kurup, çocuk yapmasının dışında tek sebebi var o da kendisini güvende hissetmek.

şimdi hemen açıklayayım; ben şu zamana kadar hiç evlilik hayali kurmadım yani ille de evlenicem diyen bi insan değilim ama ille de evlenmek isteyen kadınları anlayabiliyorum.

ekonomik olarak bağımlı olan kadınlar bile evlenmek istiyor bunun sebebi uzun süreli ve gayet yerinde giden bir ilişkisi olsa bile, ''ee her şey çok güzel olduğu neden benimle evlenmiyor demek ki bir gün bırakıp gidecek'' algısı ile panikliyorlar ve zaman kaybı gibi geliyor çoğunda.
halbuki evlenip boşanan insanlar da var yok değil, yani evlenince tamam bırakıp gitmeyecek gibi bir durum oluşmuyor.

fakat erkek bunu evliliğe taşıyınca güven payını maksimuma çıkarmış oluyor ve yalnız kalmak istemeyen kadın da rahatlıyor. halbuki birlikte yaşasalar da evlenince değişen hiçbir şey olmuyor.

onun dışında sosyoekonomik olarak evlenmek zorunda kalan kadınları yazmıyorum maalesef bir kısmı evden kurtulmak için evlenmek zorunda. işi yok, yaşadığı çevre bekar kadına göre değil ve ataerkil düzen oturduysa o kadın için 25 yaş geç bile olabiliyor, 20'li yaşlarda hemen evleniyorlar.

kısacası kadın kendisini güvende hissetmek için evliliğe ihtiyaç duyuyorsa illaki biri ile evlenme yoluna gidecektir sevsin ya da sevmesin, ben öyle düşünüyorum.
0
neferkitty
(06.02.15)
"Erkek neden evlenmek istemiyor?" sorusuna kendi uzerimden cevap vereyim, ihtiyacim yok. BOyle bir ihtiyac hissetmiyorum, olayin ozu bu.
Kadin konusunda da aynen neferkitty +1 diyorum.
0
delifaruk
(06.02.15)
değiller.
0
fransizkalanadam
(06.02.15)
kendim de dahil olmak üzere çevremdeki çoğu arkadaşım tam tersi durumda.

mesela evi, işi olan bir arkadaşım, üstelik de evlenelim, çocuk sahibi olalım deyip duran adama yol verdi geçenlerde. evlenmek istiyor kendisi aslında, aile de kurmak istiyor. ama benim gözlemim, kendi ayakları üzerinde duran, ilişki tecrübesi olan kadın ince eleyip sık dokuyor ve kafası bozulunca adama direkt yol verebiliyor. özellikle 30+ için söylüyorum.
0
lily briscoe
(06.02.15)
@nefer

nası bi güven bu? yani kadın tek başına güvensiz bir varlık mı? niye güven istesin ki? erkek kadına nasıl bir güven veriyor? (yine çok medeni semtlerde yaşayan, maddi durumu az çok iyi insanlardan bahsediyoruz tabii)
0
🌸mistreated
(06.02.15)
kendinizde dahil cevrenizdeki kadinlarin cogunun tam tersi durumda olmasi zaten normal. kendi ayaklari uzerinde duran bir kadini evlenmeye itebilecek sebeplerin sayisi cok da fazla degil. sonucta paranizi kazanip kendinize bakiyorsunuz. belki vucutta bir saat calisiyor ancak artik gunumuzda plaza kadinlarinin da bircogu icin kariyer daha oncelikli.

ancak bu kadinlarin sayisi cok fazla degil, tersine cok az. agirlikli olarak evlilik pesinde demeyelim de kadinlar evlilige erkeklerden daha sicak bakarlar. bu durumun tam tersi plaza tiplerinde yasanir genelde. plaza kadinlari evlilige soguk bakarken plaza erkekleri evlenmek isterler. ilginc bir durum ancak sebebini bilmiyorum. hayatin banallesmesi yuzunden olabilir.
0
joy luck club
(06.02.15)
Ek olarak, kendi cevremdekilerden gordugume gore:
Kendi kendi ayaklari uzerinde durabilen (bilhassa ekonomik olarak) kadinlar uzun yillar evlenme yoluna gitmiyorlar. Tanidigim 30+ ve 40+ bekar kadinlar var, hepsi ama hepsi kendine yetebilecek durumda. Birine siginmaya ihtiyaclari yok. O yuzden yukaridaki arkadasin da dedigi gibi ince eleyip sik dokuma yoluna gidebiliyorlar.
0
delifaruk
(06.02.15)
ekonomik özgürlüğü elinde olsun olmasın tüm kadınlar belli bir yaştan sonra evlenmekten başka bir şey düşünmüyorlar. haklılar da. erkek için zor olmuyor ama kadın için bir yaştan sonra tek yaşamak çok zor olmaya başlıyor.
0
hzben
(06.02.15)
Zamanında şöyle bir şey yazmıştım, ortaya çıkarayım.
eksisozluk.com

Evlenmek isteyen kadın kadar, evlenmek isteyen erkek de var. Genelleyemem tabii de evlenmek isteyen kadından çok "Düzgün bir hatun bulsam da evlensem" diye yakınan erkek de görüyorum. Bana çoğu düzgün görünüyor kadın ve erkeklerin, bazı uç deliler dışında.
0
aychovsky
(06.02.15)
(1)

Erişimi Engelleme Kararı Ekşi Sözlük Tarafından Uygulanmaktadır.

akil adam
Merhaba arkadaşlar; donuz nickiyle kullandığım hesabımı açmaya çalıştığımda yukarıdaki ifadeyle karşılaşıyorum. (hesap uçurulmuş fakat modlog'a baktığımda silinen entry falan olmadığını görüyorum) Yönetimin esprili bir yanı olduğunu biliyoruz (bkz: asmayalım da besleyelim mi) fakat size sormak istiy
Merhaba arkadaşlar; donuz nickiyle kullandığım hesabımı açmaya çalıştığımda yukarıdaki ifadeyle karşılaşıyorum. (hesap uçurulmuş fakat modlog'a baktığımda silinen entry falan olmadığını görüyorum) Yönetimin esprili bir yanı olduğunu biliyoruz (bkz: asmayalım da besleyelim mi) fakat size sormak istiyorum bu durum hukuki bir gerekçeyle mi gerçekleştirilmiştir? yoksa ifade tamamen espri midir?

bir de yakın zamanda yobazın teki özel mesajla "ana" temalı bir mesaj atmıştı ve ben de kibarca "ana" teması üzerinden cevap vermiştim. Acaba bu troll olayı hukuk bölümünü manipüle etmek için kullanmış olabilir mi? Bu ne kadar etik sizce ve hesabın uçurulma gerekçesini nasıl öğrenebilirim? Eğer durum böyleyse konuyla ilgili sizce nasıl bir yol izlemeliyim?
0
akil adam
(05.02.15)
hesap uçurulmuş mu uçurulmamış mı yazı pek net değil özür dilerim. tam durum nedir?
0
mistreated
(05.02.15)
(2)

İngilizce

coralblush
Realised ile have realised arasında ne fark var? Fark etmeleri bir anda değil de bir süre alınca mı have deniyo
Realised ile have realised arasında ne fark var? Fark etmeleri bir anda değil de bir süre alınca mı have deniyo
0
coralblush
(05.02.15)
tense farkı var. present perfect ikincisi, söz konusu farkındalığın kişiye etkisinin hala devam ettiğini anlatıyor.
0
protector
(05.02.15)
ilkini geçen yaz başına gelen olayı anlatırken, ikincisini geçenlerde başına gelen bi olayı anlatırken kullanırsın
0
mistreated
(05.02.15)
(20)

I dislike ....

nodrap
a) gossip b) gossipingc) do gossipd) does gossiphangisi doğru?
a) gossip
b) gossiping
c) do gossip
d) does gossip


hangisi doğru?
0
nodrap
(05.02.15)
a
0
sekerli kar kokusu
(05.02.15)
b.
0
pandispanya
(05.02.15)
b.
0
tepedeki psychedelic adam
(05.02.15)
b
0
loch ness
(05.02.15)
gossip hem noun hem verb olduğundan dolayı a da oluyor b de
0
sta
(05.02.15)
bu bi testse cevap anahtarındaki doğru yanıt gossiping'tir %99. işte like/dislike/hate vs.'den sonra hep gerund geleceği öğretiliyor çünkü. ama evet dedkidoyu sevmiyorum anlamında gossip de olabilirmiş. ama "i dislike people who gossip." de farklı bişey tabii diğer yandan.

edit: i do dislike gossip de olur tabii ki de burada sorulan dislike'tan sonra ne geleceği.
0
tepedeki psychedelic adam
(05.02.15)
C yanlis falan degil. "I do dislike gossip" kullanilabilecek bir kalip. D kesin yanlis sadece. Digerleri duruma gore cumle icerisinde olabilir. Gossip hem noun hem berb oldugu icin Testte dogru cevap a sikki olmali.

I dislike gossip.
0
joy luck club
(05.02.15)
lamı cimi yok testte gelse cevap b işte. bu kadar.
0
eindaclub
(05.02.15)
''c yanlış falan değil'' nasıl diyebiliyorsunuz gerçekten anlamıyorum.
0
timmie
(05.02.15)
C yanlis falan.
0
mistreated
(05.02.15)
Bence a da b de olur ama b daha muhtemel. Gossip dedikodu, gossiping dedikodu yapma. Ikisi de sevilmeyebilir, fitrat meselesi
0
mistreated
(05.02.15)
@timmie do + verb kalibi hocam. N. London.

I dislike gossip,

i do dislike gossip. Ikincisinde hoslanmamanin kuvveti daha fazladir. Yanlis kalip degildir, kullanilir.
0
joy luck club
(05.02.15)
asjkdah anlayamadığınız şeyi anlayamıyorum :D C'yi savunan arkadaşlar, I do dislike gossip olur; doğrudur, eyvallah ama bu soru yoruma ve yer değiştirmeye açık bir soru değil. C'yi işaretleyecekseniz "I dislike do gossip" olarak doğruluğunu kabul etmeniz gerekmekte :D Neyi haklı çıkarmaya uğraşıyorsunuz :D
0
pandispanya
(05.02.15)
Test sorusu dememis o yuzden yazdim, testte cikti deseydi dogrudan cevabi yazardim. dalga gecmeye gerek yok bence. Yoksa ekledim, testte olsa dogru cevap zaten a sikki.

Benim yorumlamam bu kadar.
0
joy luck club
(05.02.15)
abi hayatınızda ilk defa mı "fill in the blanks" görüyorsunuz? c seçeneğindeki "do"yu I ile dislike arasına nasıl sokuyorsunuz kafanıza göre? test sorusu ya da değil boşluğun yeri belli. :D

doğru cevap b bu arada. gossip'in noun olduğu doğru, gramer olarak pek bir yanlışı yok ama "i dislike gossip" pek doğru bir kalıp değil. doğru değil derken yanlış manasında demiyorum. biraz sokak ağzı ya da dindar söylem kalıyor. zaten türkçesi de "dedikodu sevmiyorum" oluyor. yani dil bilgisi olarak doğru ama kalıp biraz eğreti.
0
nawar
(05.02.15)
Merak ettim arastirdim ben de simdi. :)

Hem a hem b dogru. Noun olarak kullanildiysa a, verb olarak kullanildiysa b. Akademik olarak a daha yaygin, sokakta ise b nin daha yaygin olduggu belirtiliyor ama konusurken b yi soyledigimi hayal edemedim.

Meriam webster a ve oxford a bakabilirsiniz netten. Telde oldugum icin link atamadim. Ben yine de herkesin b demesine ragmen, tum seceneklerde gossip fiil olarak dusunulmus olmasina ragmen gossip i orada noun kabul ederek a diyecegim. Yanlis olsa bile.

Saygilarimla.
0
joy luck club
(05.02.15)
@joy luck club

şeker şeker açıklamışsın, teşekkür ederim. do+verb kalıbının farkındayım. ama soruda noktalı yere ne gelebilir diye soruyor. dolayısıyla ben de mesela ''do i dislike gossip?'' kullanılan bir şeydir, yani c doğrudur diyemem. dememeliyim.

dolayısıyla c yanlıştır.
0
timmie
(05.02.15)
a
0
bombonera
(05.02.15)
kimse d dememiş :/ şıkkın yazık boynu bükük kalmasın diye ben de d diyorum arkadaşlar. bu testler ne kadar göreliymiş gerçekten işin bu seviyede olduundan haberim yoktu ya. bir sorunun dört cevabı olacağını hiç bilemezdim geçrekten. acaba össlerde de her sorudaki her şık en az bir kere cevaplanıyor mudur? hiç cevaplanmayan öksüz şıklar da var mı ki? bunun istatistiği kimde ki? emeğiniz emanetimizdir sevgiler
0
mistreated
(05.02.15)
google a göre

i dislike gossip 1450 sonuç
i dislike gossiping 26500
0
joe dalton
(06.02.15)
(7)

çok eski dillerin okunuşu

tepedeki psychedelic adam
biraz önce şöyle bi linke denk geldim.http://arkeofili.com/?p=930bu dillerin nasıl okunduğu hakkında nasıl bir çıkarım yapılıyor ki? yani okunup bi şekilde anlamlar çıkarılabilir belki ama çıkardıkları sesler hakkında nasıl bi sonuca varılabiliyor ki böyle bişey var?üniversitelerde antik yunanca fil
biraz önce şöyle bi linke denk geldim.
arkeofili.com

bu dillerin nasıl okunduğu hakkında nasıl bir çıkarım yapılıyor ki? yani okunup bi şekilde anlamlar çıkarılabilir belki ama çıkardıkları sesler hakkında nasıl bi sonuca varılabiliyor ki böyle bişey var?

üniversitelerde antik yunanca filan var biliyorum da onun bugünkü yunancayla bi alakası var sonuçta belki öyle çıkarımlar yapılmıştır onda. diğer diller de mi böyle acaba? nasıl oluyor?
0
tepedeki psychedelic adam
(05.02.15)
dünyada eskiden şimdiki olduğu kadar çok insan ve dolayısıyla çok dil yoktu. var olan dillerin de bir çok ortak karakteristik özellikleri vardı hem telafuz hem de yazım açısından. ( bu kadar dil olmasına rağmen hala da var)

dolayısıyla aynı dönemdeki dillerin birbiriyle etkileşimler, şekiller üzerine yazılan harflar ya da o dille yazıldığı tespit edilen başka yazıların karşılaştırılması da dahil onlarca metod uygulandığını biliyorum bu iş için.
0
dahili meddah
(05.02.15)
yani eski bir yazıdan bir şekilde anlamlar çıkarılabilir ama telaffuzu konusunda nasıl bi yere varılabilir, bana enteresan gelen o.
0
🌸tepedeki psychedelic adam
(05.02.15)
Dünya'da eskiden şimdikinden daha fazla topluluk ve dil vardı
0
efrasiyab87
(05.02.15)
abi sen ingilizce de bilen adamsın, burada bu soruya ciddi bir cevap bulmayı ummuyorsun değil mi? bak buyur senin için arama yaptım:

www.google.fr

www.youtube.com
0
mistreated
(05.02.15)
ayrıca dünyada insanın ortaya çıktığı bir dönem çok az, dünyaya yayıldığı bir dönem daha çok, sonra bugün gibi dillerin git gide ortadan kaybolduğu bir dönem de daha az dil vardı. tabii dil derken ne kastettiğimize göre bu sayı değişebilir. keşke ilk dili, ortak dilleri bilseydik. bu konuda merritt ruhlen'in dilin kökeni adlı kitabını tavsiye edebilirim. biraz deli işi gibi ama akılda kalıcı ilginç fikirleri var.
0
mistreated
(05.02.15)
@mistreated
ya şu an araştıracak durumum yok çalışıyorum belki daha önce bakıp bişeyler bulmuş olan vardır diye sordum. bak kitap filan da öğrendim işte :) akşam da linklere bi bakarım.
0
🌸tepedeki psychedelic adam
(05.02.15)
eski yunancada nefes ve ton işaretleri vardır. sanıyorum byzantionlu aristofanes diye biri bulmuştu bunları. antikçağda bir sürü dilbilgisi uzmanı vardı. bununla alakalı yazılmış bir çok eser var. eğer ilgileniyorsan nerden bulabileceğini anlatabilirim.
0
iyiaksamlarbayan
(05.02.15)
(8)

10 milyon dolarlık ev

cenkist
http://www.sahibinden.com/ilan/emlak-konut-satilik-ritz-residence-ozel-kat-ozel-daire-550m2-on-cephe-145454056/detay Bu evlerde kim oturuyor ?
www.sahibinden.com Bu evlerde kim oturuyor ?
0
cenkist
(05.02.15)
Benim oturamayacağım kesin.
0
cunupkral
(05.02.15)
Cogu temiz insanlar degildir. Temiz insan olarak o kadar para kazanmak kolay degil.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(05.02.15)
zengin ama zevksizler.
0
ucan spagetticanavari
(05.02.15)
bakan çocukları?
0
mistreated
(05.02.15)
o evlerin değişik bir olayı var. Aslında elbette 10 milyon dolar etmiyor, zenginlerin büyük bir bölümü gerizekalı değil, 10 milyon dolara beverly tepelerinde malikane alabileceklerini biliyorlar.

bu evler yapılırken yarısına yakını çok büyük indirimlerle, yine maliyetinin üç dört katına satılıyor tüm bina maliyetini çıkartıyor. Haliyle satıldığı kişide yüksek miktarda kredi yaratıyor.

Nadiren denk gelen keriz olursa çaklı fiyattan biri veya ikisi de satılabiliyor. Ama dediğim gibi, çok nadir o ölçüde zengin gerizekalı bulmak.

Geri kalanlar ise rüşvet amacıyla kullanılıyor. 1 milyon dolarlık evi 10 milyon olarak fiyatlandırdığın zaman, bunu rüşvet, hediye, teşvik gibi amaçlarla kullandığında da fazladan 9 milyonluk bir karşılık yaratmış oluyorsun. aşırı şişirilmiş fiyatlı lüks evlerin ana işlem hacmi bu iş, geri kalanı bu işi desteklemek veya meşrulaştırılmak için uygulanıyor zaten.

Asıl soruya gelirsek, ne kadar şerefsiz, yolsuz pezeveng varsa o evler onlara ait oluyor. Kullanımda ise zaman zaman konsolosluklara, şirketlere vesaire günlük, haftalık kiraya verilerek davetler için kullanıldıkları oluyor. Bu sebeple konutlardan bir tanesi elde tutuluyor çoğu zaman.
0
rygard
(05.02.15)
ya o degil de, kim bu evi sahibinden.com'dan aliyor?
0
gel gel sarisinim sag yap gel
(05.02.15)
sabah sabah şu haberi okuyup sonra bu duyuruyu gördüm.

bu tür adamlar oturur anca başka kim oturacak,

www.milliyet.com.tr

son cümleye dikkat.
0
spanishcaravan
(05.02.15)
Bir an 100-150 milyon dolarım olduğunu düşündüm, yine de gidip 10 milyon doları bu eve heba etmezdim. İstediği kadar residence olsun.

www.sahibinden.com şu ev 3.95 milyon dolarmış, muhtemelen böyle bir ev alırdım.
0
brillant comme une larme
(05.02.15)
(9)

dolar almak, dolar bozdurmak falan biraz yalan değil mi?

mistreated
bu soruyu babaanneniz soruyormuş gibi cevap veriniz. özellikle küçük meblağlar için konuşuyorum. yani atıyorum 300 400 binin altı için. sonuçta marketten cips almak haricinde piyasa ve fiyatlar da kendini yükselen dolara göre ayarlamayacak mı? dolar 2 lira iken ve 2,50 lira iken ev fiyatları aynı mı
bu soruyu babaanneniz soruyormuş gibi cevap veriniz.

özellikle küçük meblağlar için konuşuyorum. yani atıyorum 300 400 binin altı için. sonuçta marketten cips almak haricinde piyasa ve fiyatlar da kendini yükselen dolara göre ayarlamayacak mı? dolar 2 lira iken ve 2,50 lira iken ev fiyatları aynı mıydı? günü kurtaracak, o gün yatırımı yapıp voleyi vuracak olanlar haricinde para bozdurmak, dolar almak satmak falan ne kadar manalı ki?
0
mistreated
(05.02.15)
Az para da cok para ile ayni yuzde ile kazanacak ya da kaybedecek. Niye biri degilken digeri yalan olsun?
0
f_d
(05.02.15)
keşke dediğin gibi olsa ama hayat bilgisayar oyunu gibi değil.

Çok basit bir örnek vereyim. Dolar diyelim ki sene başında 2.30 sene sonu 2.40 oldu.

Yıl içinde 2.70'e çıkması, 2.10'a inmesi halinde pozisyon almak mı kazançlıdır, yoksa beklemek mi? Dolarda yıllık % 4.5 artış var ama yıl içinde %15'lik bir kazanç söz konusu.
0
[silinmiş]
(05.02.15)
hayır değil. maruz kaldığın piyasanın kullandığı işletme ve hammadde bedellerinin senin alış fiyatına yansıması için belirli bir zaman geçmesi gerekir. herhangi bir para veya değişim değerinin diğeri ile ilişkisi üzerinden edinilen fark ise değişimin yapıldığı an itibariyle oluşur. değişimin yapıldığı an ile reel fiyatların yansıması arasında geçen süre boyunca, değişimin yapıldığı öz kaynak da fiyatlardan dolayı yıpranır ancak söz konusu kar yıpranmaz.

Bir diğer durum da değeri düşen para biriminin elde tutulması sonucu o para biriminin sabit kalmasından dolayı zarar etmeye karşı önlem geliştirmektir.
0
rygard
(05.02.15)
doların dalgalanması ile gerçek yaşam anlık olarak dalgalanmıyor. 100 liran var 50 dolar aldın. doların fiyatı arttı bozdurdun 120 lira sahibi oldun. bu işlem bi kaç günde gerçekleşti. dolayısıyla yediğin cipsin fiyatı hala iki üç gün önce olduğu gibi 2.5 lira. yalan değil yani. büyük meblağlarda bu binlerce tl lik fark yaratıyor. sırf bu kur farkıyla parasına para katan var. sadece dolar euro değil. uluslararası dolaşımdaki bütün para birimlerini alıp satarak kur farkından faydalanan insanlar var. temel mantık basit. ucuza al. pahalıya sat. önemli olan hangi kurun hangi zamanda değer kazanacağını önceden bilmek. değer kazanacak kura çevir bekle. değeri artınca sat. diğer kura geç bekle. mevzu bu şekilde işliyor.
0
maxhoper
(05.02.15)
titiraprap
(05.02.15)
öncelikle tabii ki parayı korumak için döviz almaktan bahsetmiyorum. o enflasyondan korunmak için yapılan bir şey. bahsettiğim yok 50 bin liram var dolar alayım mı, yok 4000 dolarım var satayım mı diyenleri anlamaya çalışmak :)

cevap: iyi de bu çok saçma değil mi? bütün yatırımlarda ticarette şunda bunda ya ithalat ihracat ya da hiç olmadı döviz üzerinden yapılan alışverişler büyük rol oynuyor. doların 2 liradan 2,5 liraya çıkması o cipsin bütün üretim sürecindeki masrafları baştan sona değiştirecektir. ayrıca kar eden adam değeri düşmüş paradan kar edecektir. ürünü bugüne göre pahalıya almış, düne göre ucuza satmış olacaktır. sonunda birileri bir şeyler kaybediyor yani. burada adaletsiz bir şeyler var. niye herkes fiyatlarını atıyorum dolarda yaşanacak her 0.10'luk artışa göre güncellemiyor? araba, gayrimenkul gibi piyasalarda işler daha ciddi değil midir? boğaz manzaralı, tl üzerinden satılan 1 milyonluk evin fiyatı doların 2,25 ve 2,50 olduğu sürede artmamış mıdır? artmazsa bunu satan adam enayi değil midir? o evi sırf türk zengini değil petrodolarlı arap ebu karton bin mukavva da almayacak mı? fiyatların devamlı arttığı dönemleri 90'larda yaşadık. bugünkü değişim o kadar gözle görülür değil belki, kuruş kuruş gidiyoruz henüz de, fiyatların güncellenmemesini tam çözemiyorum. ben bu sorunun benzerini burada daha önce de sormuştum o defa da herkes piyasa kendini ayarlıyor diye cevap vermişti. durun onu bulayım siz de bana aradaki farkı söyleyin.

heh buyurunuz. www.eksiduyuru.com
0
🌸mistreated
(05.02.15)
neyini anlamıyorsun kardeş ? 5,000 dolar kadar paran varsa. doların artacağını düşünüyorsan düşükken alırsın, yükselince satarsın. ayfon ya da benzin alıp evde mi depolasın?
0
titiraprap
(05.02.15)
merhaba. saat 9 gibi 2401 den 20000 dolar aldım tayyip zıplatır zıplatmaz vurdum kactım 520 tl kar var bir kaç saatte, tepki satışı olur diye tırsmasaydım keşke bi ben sattım anasını satayım ama böyle böyle işte 100000 dolarla 2400 tan alış yapıp 2460 ya kadar durabilen acayip karlı çıkar yani, buna short diyorlar yapan çok var. normalde bu kadar kısa süre içinde olmuyor ama olmuyor ama bu yıl cok dalgalı.
0
libertine
(05.02.15)
doviz kurunun degismesinin fiyatlar uzerine aninda etki etmemesinin sebeplerinden bazilari da sirketlerin bazi dalgalanmalari absorbe edebilmeleri ve dolar kuru degisimlerini kendileri icin stabil hale getirecek onlemler alabilmeleri. ayrica yuksek rekabetin oldugu piyasalarda sirketler maliyetlerindeki degisimleri o kadar da rahat fiyatlarina yansitamazlar.

ev konusuna gelince, piyasada o fiyattaki evler satisa doviz uzerinden cikiyor. ancak teorik konusmak gerekirse evi dolar degistiginde tl cinsinden ayni fiyata satan adam enayi degildir cunku demek ki dolar degismeden once o fiyata satamamistir. evin fiyati saticinin soyledigi rakam degil, alisverisin gerceklestigi rakamdir.
0
f_d
(05.02.15)
(2)

Lex specialis nasıl okunur?

acccra
leks sipekialis/sipesiyalis/sipeşiyalis/sipeçiyalis?. hepsini de duydum valla. kontekst: Maxim Lex Specialis Derogat Legi Generali
leks sipekialis/sipesiyalis/sipeşiyalis/sipeçiyalis?. hepsini de duydum valla.

kontekst: Maxim Lex Specialis Derogat Legi Generali
0
acccra
(05.02.15)
leks sıpekialis

c ke diye okunuyor latincede. zaten de k yok.
0
mistreated
(05.02.15)
mistreated'inki doğruymuş. Kendi yazdığımı sildim o sebeple.
0
protector
(05.02.15)
(10)

İmla ve yazım kurallarının samimiyetsizliği

kadirgali huseyin olmayan adam
Merak ediyorum bu sizde de var mı yoksa evrendeki tek embesil ben miyim diye.Twitter'da olsun, FriendFeed'de olsun bayağı esprili insanlarımız var sağ olsunlar. Bazı kişiler oluyor ki imla ve yazım kurallarına mükemmel derecede uyarak aslında çok komik bir şey yazıyor ama bu şekilde yazılan şeyler n
Merak ediyorum bu sizde de var mı yoksa evrendeki tek embesil ben miyim diye.

Twitter'da olsun, FriendFeed'de olsun bayağı esprili insanlarımız var sağ olsunlar. Bazı kişiler oluyor ki imla ve yazım kurallarına mükemmel derecede uyarak aslında çok komik bir şey yazıyor ama bu şekilde yazılan şeyler ne kadar komik olursa olsun gülesim gelmiyor. Çoğu kişi de bu kuralları hiç takmadan bodoslama yazıyor ve bu şekilde yazılanlar bana çok daha komik geliyor.

Şu yazdığım metin dahi bana pek bir samimiyetsiz geldi misal.

Size de oluyor mu böyle bir şey? He? Lütfen olsun çünkü.
0
kadirgali huseyin olmayan adam
(05.02.15)
hayır. imla kurallarına uyan insanları daha mantıklı görüyorum. komik olmak ile samimiyet arasında karşılıklı bir bağ bulunmuyor (imla kurallarına uyanların mantıklı olmasında bulunmadığı gibi).
0
rakicandir
(05.02.15)
oluyor ya olmaz mı. ben genelde diyalog barındıran bişey yazacaksam, diyalog kısmını konuştuğumuz gibi yazarım.
0
Lt. Col. Frank Slade
(05.02.15)
rahatsız olduğum bazı şeyler var benim. birkaç/bir kaç birçok/bir çok gibi kelimelerde sınırlanmak rahatsız ediyor. Olsun, tolerans gösterilir yeri gelince.

Ancak yabancı özel isimlere iyelik ve durum ekleri yazılışına göre eklenir kadar saçma sapan, rahatsız edici şey duymadım ben. Steam'den bahsederken Steam'dan falan yazmam ben. hasta mısınız lan, insan okuyacak onu.
0
rygard
(05.02.15)
jugador + 1
Kurallara uymamışsa önce kafamda cümleyi bir düzeltiyorum. Gülünecekse ondan sonra gülerim.
0
aychovsky
(05.02.15)
Tam tersini düşünüyorum ben de. Türkçe katledilince okuyamıyorum, okusam da değer veremiyorum. LCFS'nin dediği şekilde diyalog oluştururken "geleceğim" yerine "gelcem" yazmakta çok da büyük sorun görmüyorum. Ayrıca Rygard'ın dediği gibi yabancı kelimelere gelen iyelik eklerinde böyle bir tik geliyor. Biri okunuşuna göre "face'ye" yazınca rahatsız oluyorum mesela. Bununla ilgili kesin bir kural yok sanırım ama yabancı kelimelerin okunuşlarına göre ek alması daha mantıklı geliyor. Gerçi yabancıya gerek yok kısaltmalarda "ka" diye okuduğumuz "k" harfi sonrası ekte bile sorun yaşıyoruz kendi dilimizde (TDK'ya/TDK'ye).

Örneğin en sık karşılaşılan bağlaçları ayırmama içeren dil katliamından rahatsız olunduğu belirtildiğinde kendini "cümleler noktadan sonra büyük harfle başlar, ona niye dikkat edilmiyor" şeklinde bildiği tek şey bu ilkokul birinci sınıf bilgisi olan tek hücreliler var. Bununla birlikte bir de "üşeniyorum ya" şeklinde aslen bilmediğini gizlemeye çalışarak yalan söyleyenler var. Onlar haricinde kalanları gerçekten bilmiyor diye düşünüyorum. Bu da onların sorunu değil, öğrenememişler sonuçta fakat onların bu yazı içerikli esprileri komik de olsa ya yaş olarak küçük olduklarını ya da zeka/cehalet ile ilgili sorunları düşünüyorum.

Bunları söyledim şimdi linç gelecek.
0
nawar
(05.02.15)
Hayır olmuyor.

Yalnız gramer kuralları ve konuşma diliyle yazılma olayını birbirine karıştırmayın. "gelicek, sevmiyosun, arıycam" ile "herkez, burada ki, bende seviyorum" birbirlerinden farklı kategorilerde.
0
mutlusismankedi2015
(05.02.15)
yazım hataları = yazı diline pek maruz kalmamış olmak = okumamak = cahillik

cahil insanı ciddiye almam, adamdan saymam

kendimce istisnalarım var. büyük harflerden pek hoşlanmıyorum. kullanımını bilmediğimden değil (ha bazen karışıyor, Ahmet hoca mı, Ahmet Hoca mı? ikincisi bence ama hoca için büyük harfe elim gitmiyor bazen) de estetik bulmadığımdan. bir de kesme işaretini de pek sevdiğimi söyleyemem. bazen kafam karışıyor nerede kullanılacağı konusunda. koca koca profların, ünlü yazarların, çevirmenlerin yazdığı metinlerde, romanlarda değişik şekillerde kullanıldığını ya da hiç kullanılmadığını gördükçe hatanın bende olmadığını anladım. bir de kurallar devamlı değiştiği için 70 sene öncesi, 40 sene öncesi ve 20 sene öncesi arasında bir sürü fark var. sorun biraz da oturmamış bir sistem üzerinde olmamızdan kaynaklanıyor. ama çoğu yazı dili yüzyıllar içinde oturmuştur. durum normaldir.


ha bir de yukarıdaki gibi konuşma dili ile ayrı tutuyorum bu hataları. konuşma dili o söyleme tarzını yansıtma hedefiyle yazıda kullanılıyorsa hatalı yazım değildir.
0
mistreated
(05.02.15)
Bana da oluyor. Tam olarak aynisi oluyor. Saçma smayliler, random buyuk- küçük harf kullanimi vs her türlü hata "komik" bi tweeti daha samimi hale getiriyor.
0
damdanakan
(05.02.15)
imlaya uymamak kişinin kitap okumamasından kaynaklanan bir şey. 30'lu yaşlarına yaklaşmışsın, -de'yi, -da'yı ayıramıyorsan, belli ki okumamışsın. hadi okumuş olsan bile okuduğun kitap sayısı kısıtlıdır. okuduğun kitaplar da bellidir, pop kitaplardır. orada bile çünkü imla yanlış gırla gidiyor.

mistreated'e katılıyorum. hatta bir adım daha ileri götürüyorum, dostoyevski okumamış adamla/kadınla saatin kaç olduğunu bile tartışmam. internette yazışırken de hep bu kuralı gözetiyorum. dile önem verilmeli.

dediğine gelirsem, komiklik babında bir şey varsa, imlaya uygun değilse ben de ona gülemiyorum. seninkinin tam tersi oluyor yani. samimiyetin daniskasıdır imla ve noktalama işaretlerine uygun yazılmış bir şey. bu nedenle bazı kız arkadaşlarımla whatsapp üzerinden yazışmadığımı biliyorum. çünkü her defasından düzeltiyorum onları, bu da onları geriyor. asıl gerilense benim, bu yaşa gelmiş hala ana dilini düzgün kullanamıyor diyerekten...

başa dönüyorum, okumakla alakalı her şey. birisinin kullandığı üsluptan okuyup okumadığını anlamak çok kolay.

ha bir de mistreated'e katıldığımı söylemiş miydim?
0
mermize
(05.02.15)
şöyle düşün; komiklik olsun diye yapılması ayrı bir şey ama bu huy haline gelmişse eğer, insan kendi dilini bile konuşup yazamıyorsa, bu insanın boş yere oksijen tüketmesinin bir faydası yok bana göre.

Bir kere imla dediğin, noktalama işaretleri dediğin şey yazıyı güzelleştirir. Noktasız, virgülsüz, paragrafsız bir yazıyı okumak istemezsin. Yazarken de öyle; yağ gibi akmıyor mu yazdıkların, bir noktalı virgülün güzelliğini başka neyde bulabiliyorsun?
0
piremses
(05.02.15)
(28)

Şakirtler Bank Asya'ya el konulmasına ne diyor?

mountaincat
Fethullah Gülen beddua etmişti ya hani, Kim haramilik yapıp suçu masum insanların üstüne atıyorsa"Allah onların birliğini bozsun, duygularını sinelerinde bıraksın, bir şey olmaya imkan vermesin..." vs. diye"Biz kumpas kurduysak, paralelsek aynısı bize olsun" falan demişti.Bu bedduadan sonra Ak Parti
Fethullah Gülen beddua etmişti ya hani,
Kim haramilik yapıp suçu masum insanların üstüne atıyorsa
"Allah onların birliğini bozsun, duygularını sinelerinde bıraksın, bir şey olmaya imkan vermesin..." vs. diye

"Biz kumpas kurduysak, paralelsek aynısı bize olsun" falan demişti.

Bu bedduadan sonra Ak Parti seçimden zaferle ayrıldı, Tayyip Cumhurbaşkanı seçildi, Hsyk seçimlerini istedikleri gibi götürdüler. Günden güne güçleniyorlar amk..

Cemaat ise darmadağın oldu, polislerin hepsi cezaevinde, savcılar görevden alındı, okulları kapatılıyor, yurtlar bomboş, esnaf desteğini kesti, en son da Bank Asya'ya el kondu..

Bu Gülen'in paralel olduğunu mu gösterir? Ne diyonuz?
0
mountaincat
(04.02.15)
He Erdoğan da halife bu denkleme göre. Tabii yaaa
0
emirkulu2
(04.02.15)
Tabi lan paralel, bir ara ışın mı acaba diye suphelendik.cçok şükür yanilmisiz
0
kahve kokusu
(04.02.15)
@emirkulu2 ne alakası var şimdi
0
🌸mountaincat
(04.02.15)
bunlar hep riemann uzayı
0
namus ninjası
(04.02.15)
Gülencilerin başına kötü şeyler geldi o yüzden kötüler çünkü beddua tutmadı diyosun. E bu demek oluyo ki Erdoğan hz çok mübarek bir insan ondan beddua tutmadı demek istiyorsun. Halife latifesi yaptım ben de.

Bunun öteki tarafı da var diyorum. Burda işi rast giden adamın aklandığı manasına gelmez.
0
emirkulu2
(04.02.15)
senin gibi sabah sekiz akşam dokuz tayyib yaygarası yapan arkadaşların, önemsemesi gereken, bir de öteki dünya var. sizin inandiginiz allah, kitabinda yazdigi gibi bir allah ise, zalimlerin hak ettiğini er geç verecek. asıl azap diger tarafta, sen burada paralelcilerin götü tutuştu diye göbek atiyorsun. zavallısın.
0
jaygatsby
(04.02.15)
Benim orda param vardı ya, kredi kartı borcunu öderken bayağı fazla yatırmıştım. Uğraş dur şimdi parayı almakla.
0
Cursed Chico
(04.02.15)
@cursed chico
pek uğraşacağını sanmıyorum. banka kapanmadı, bankaya el konmadı. standart işlemlerini yaparsın rahatlıkla.
0
enkolaykullaniciadi
(04.02.15)
@emirkulu2 Yoo tam tersine beddua tuttu diyorum. Şakirtler Fethullah Hocaefendi'nin her sözüne güvenir, üstün güçleri olduğuna inanır falan ya.
Gülen ne demişti bedduasında:

"Siz haramiyseniz Allah sizin belanızı versin, eğer değilseniz biz kumpas kurduysak bizim belamızı versin"

Yani olayın halifelik vs. ile bir alakası yok. Bu bedduanın sonucunda gelişen olaylar Tayyip'in harami olmadığını, Cemaatin paralel olduğunu kanıtlamalı şakirtlere göre.
0
🌸mountaincat
(04.02.15)
annemin emeklilik zımbırtısı var orda ya. o yüzden ne olduğunu tam da bilemediğimiz için "nolcak şimdi" diye bana soruyor. kredi kartı var, her ay ekstreye 100 lira yazıyolar. onu ödüyoruz emeklilik zımbırtısına sayıyorlar. ben de bilmiyorum detayını, adını falan. kart da benim adıma üstelik, yani ben onu emekli yapıyomuşum gibi bi şeyler.

50 bin liraya kadar devlet güvencesinde diye okudum bi yerlerde. biz o kadar para vermedik zaten 3-5 bin ya vardır ya yoktur. e şimdi emekli de mi olamıcak bu kadın napcaz biz. anam şakirde yani düşündüğümüz tek şey bu şu an hehe
0
der meister
(04.02.15)
Halifenizle mutluluklar dağcı kardeş
0
emirkulu2
(04.02.15)
@der meister
sizlik bir şey yok. siz rutin işlemlerinizi yapabilirsiniz yine herhangi bir şubeden. bankaya el konulmadı, faaliyetine devam ediyor. yönetim çoğunluğu tmsf nin. yani şu anda bankayı tmsf yonetiyor inceliyor.
0
enkolaykullaniciadi
(04.02.15)
Şu kadar mantıksız ve dünya üzerinde görülmemiş saçma bir bahaneyle halkın parasının bulunduğu bankaya el konuluyor ve sen utanmadan bunla övünüyorsun. İnsanlığını sorgula bi. Bunun sahiden hesabı olacak şaka değil.
0
emirkulu2
(04.02.15)
cemaate paralel devlet demeyen hereks salaktır.
kendi yargılarını, kendi polis teşkilatlarını vs. kurdular, kendilerine devlet içinde devlet yarattılar.

buradaki tek önemli nokta: akp'nin de bu paralel devletin bir dönem tam göbeğinde olduğu, şimdi ise kendi paralel devletini yaratabilmek için mevcut paralel devleti yok etmekle meşgul olduğu. daha doğrusu akp kendi paralel devletini değil, kendi devletini yaratmak istiyor. haliyle yeni devletinin içinde paralel yapı olmasını istemiyor.

malum, mevcut türkiye cumhuriyetini bu paralel devlet ile yıktılar. paralel devlet yerini korursa, akp nasıl yeni devletinin güvenliğini sağlayacak.

umarım hepinizin yargılanacağı gün gelecek amk. ve umarım alayınız tek tek idam edilirken izliyor olucam.
0
kamera motor
(04.02.15)
Teşekkürler
enkolaykullaniciadi
0
Cursed Chico
(04.02.15)
@emirkulu2 Sen de tam şakirt çıktın be kardeşim
0
🌸mountaincat
(04.02.15)
zelzele olabilir yakında
0
partizan
(04.02.15)
cemaat de akp de hızlıca büyüdü. kendinden olanları makam mevki sahibi yaptılar.

şimdi akp güçlü olup cemaati vurunca, cemaat yalakaları ayrıldı... gidip akpye, chp ye falan yaranmaya çalışırlar şimdi.


yarın bi gün akp vurulursa onlarda aynısını yaşayacak
0
ceycey e
(04.02.15)
akp bu adamlarla bu kadar uğraşıyorsa iyi bi tarafları olmalı dağcı. merak uyandırıyor hani, iyisi kötüsü olmaz hesabı.
0
emirkulu2
(04.02.15)
Rte bi "paralel" kelimesi uydurdu. Herkesin dilinde. Buradaki aklı başında insanlar da bu tuzağa düşüyor ya pes.
Cemaatle uğraşıyor çünkü bu kavganın sonunda birisi bitecek. Her seçim öncesi kendine bir sanal düşman uyduruyor. Gündemde ne varsa "paralel" çuvalının içine atıyor.
Akp ciddi güç kaybetti. Oy oranından bahsetmiyorum. Meşruiyetini ve özellikle uluslararası arenada itibarını sıfırladı. Can havliyle düşmanına saldırıyor.
0
corneillus
(04.02.15)
böyle şeylere allah karar vermiyor ne yazık ki :(
0
mistreated
(04.02.15)
@emirkulu
Bayaa saçmalamışsın. Neresi yanlış bu el koymanın? Somut bir şeyler söyle
0
enkolaykullaniciadi
(04.02.15)
oo duyuruda cemaat akp çatışması mı var?
0
titiraprap
(04.02.15)
cemaat kötüye gidiyorsa sebebi daha önce saldırdıkları nispeten güçsüz hedeflerle(asker, medya vs.) koskoca devlet gücünü elinde tutan akp'yi bir tutması. cemaat+akp=3 cemaat-akp=0

fazla kibire kapılıp, düşüncesi hareket ettiler. güçlerinin akp'yi devirmeye yeteceğini sandılar olmadı.

böyle olması duadan vs. değil doğanın kanunu. büyük balık küçük balığı yer.
0
doxanikee
(04.02.15)
@enkolaykullaniciadi

haberleri okumuyosun sanırım.

"şeffaf değilmişmiş" gerekçesiyle %63lük kısma bddk açıklama yaptı yönetime el koyduk diye. böyle bir bahane tarihte ne görüldü ne duyuldu.

daha önceleri bddknın el koyma sebebi hep batma üzere olan bankaların hisselerine el konulması şeklinde gelişir ve vatandaşı zarara uğratmama amacı taşır. sen canın istedi diye yönetmeliğini tersinden anlayıp böyle saçma bahaneyle katılım bankasının yönetimine el koyamazsın. biraz oku dilersen.
0
emirkulu2
(04.02.15)
iki dakika tarafsız olun. cemaat alerjisi yüzünden akp yi bile savunuyor adam. bankaya el konulması da cemaate yakın polisler ve gazetecilerin tutuklanması da tamamen hukukun zorlanmasıyla yapılan uygulamalar. ortada delil yok. siyasi baskı sonucu keyfi uygulamalar.
bir tarafta tüm delillere rağmen üstü kapatılan yolsuzluk iddiaları, diğer yandan delil olmadan tutuklananlar, el konulan bankalar.
ayrıca cemaatte ciddi bir çözülme olduğunu düşünmüyorum. adamlar daha da kenetlenmiş durumda. sadece kamuda menfaat için cemaate yakın duranlar uzaklaşmış ki bu da güç kaybettirmez bence.

bugün cemaate haksızlık yapıldığını söylemek için cemaatçi olmak gerekmez. vicdan sahibi olmak yeterlidir.
İkinci Dünya Savaşı sırasında bir kilisede rahip olarak görev yapan Pastör Nie Moeller şunları yazdı bir gece bütün olanlardan sonra:
Önce Yahudiler için geldiler
Sesimi çıkarmadım –
Çünkü ben Yahudi değildim
Sonra komünistler için geldiler
Sesimi çıkarmadım –
Çünkü ben komünist değildim
Sonra sendikacılar için geldiler
Sesimi çıkarmadım –
Çünkü ben sendikacı değildim
Sonra benim için geldiler
Ve artık ses çıkaracak kimse kalmamıştı...
0
corneillus
(04.02.15)
@emirkulu
sıra bugün birilerine geldi yarın diğerlerine gelecek.
ha eğer onlara haksızlık yapıldığını düşünüyorsan ve bu gerçekse bence bu çok daha değerli.
zira dün başkarına göz göre göre ve içimizi acıta acıta onlar haksızlık yaptı.
0
velhasilkelam
(04.02.15)
haklısın velhasilkelam. sonuna kadar katılıyorum.
ben bunu denk geldiğim cemaat öndegeleni (kendi bölgesinde olan) bikaç kişiye de söledim. en azından yüzlerinde ve dillerinde bir pişmanlık ifadesi görüyorum. biz herşeyi biliriz biz yaptık doğruydu höloooğğ değiller bu adamlar.

onun dışında, bu olay sadece cemaati etkileyip bitmeyecek. türkiyede yaşayan herkes bundan etkilenecek. söz konusu ekonomi. ve bu adamlar, cemaati yıkacaz diye tüm ülkeyi batağa götürüyorlar. benim asıl kızdığım nokta bu. kötü bişi yaptılarsa yargıla, at hapse, kapat gasteyi, her neyse. ama kalkıp da cemaatten olmayan adamın da parasını yatırdığı bankaya sudan sebeplerle yönetimine el koyma. ekonominin içine etme.
0
emirkulu2
(04.02.15)
(23)

şu türden insanlar nereye gitti?

mistreated
az konuşan, boş konuşmayan, soyut düşünebilen, nazik, küfür etmeyen, sakin, her cümlesinde bir şeyler öğreten, hayattaki en büyük zevki merak edip bilgi sahibi olmak ve bunu paylaşmak olan (yani futbol maçı ya da dizi seyretmek olmayan), keşfetmeyi seven, barışçıl, kavgadan ve tartışmadan uzak, resi
az konuşan, boş konuşmayan, soyut düşünebilen, nazik, küfür etmeyen, sakin, her cümlesinde bir şeyler öğreten, hayattaki en büyük zevki merak edip bilgi sahibi olmak ve bunu paylaşmak olan (yani futbol maçı ya da dizi seyretmek olmayan), keşfetmeyi seven, barışçıl, kavgadan ve tartışmadan uzak, resim, mimari, edebiyat gibi güzel üzerine az biraz kafa yormuş, estetik zevkleri olan, hayaller dünyasında yaşamayan ve her düşünceye eşit mesafeden yaklaşmayı bilen, insana dair şeylere yabancı olmayan, şaşırmayan... yani arkadaş ortamında bir insanın böyle olduğunu anlamak çok zor. büyük arkadaş gruplarına girdiğimde neredeyse herkesin salak olduğunu düşünmeye başlıyorum. belki ben de salağımdır da acaba bunlar insanlardan kaçıp kendi hallerinde mi yaşıyorlar? akademiye yamanıp evde derslere makalelere okumalara mı gönül veriyorlar? ya da kaldı mı böyle bütün bu özellikleri taşıyan insan? ben çok mu idealize ediyorum?
0
mistreated
(03.02.15)
onlar kendi arkadas gruplarina cekildi.

sen cok idealize etmissin bi de.
0
kurnaz
(03.02.15)
Böyle biri bahsettiğin arkadaş grubunda muhtemelen garip biri diye dışlanır, konuşulan konuları salakça bulduğu için nezaketinden lafa dalmaz millet asosyal diye dalga geçer.
0
turkuaz
(03.02.15)
bugün ekşichatte böyle bir grup kuralım dedim yorum bile alamadım.

not: yukarıdaki insan değilim. mesela az konuştuğumu sanmıyorum.
0
rakicandir
(03.02.15)
sen çok ama çok fazla idealize etmişsin bence kusura bakma. bunca özelliğin bir insanda araya gelmesi neredeyse imkansız. ayrıca seni temin ederim, böyle bir insan tanırsan çok daha çabuk ve çok daha yıkıcı bir hayal kırıklığına uğrarsın. boşver "çoğu" insan salak olmaya, "az" insan ilgini çekmeye devam etsin. normali, doğrusu budur zaten bana göre. saydığın kadar "mükemmel" birisi olduğunu da düşünmüyorum işin açığı ama olsa bile dediğim gibi, daha kötü olur. ayrıca böyle bir insanın neden iyi veya güzel olduğunu anlamadım. neden böyle birini istiyorsun sence? böyle birini tanıdın diyelim, ne olacak ki?

o insanlar bir yere gitmedi çünkü hiç var olmadılar bence. en donanımlı, en uysal, en nazik, en harika insanların bile pek çok abuk sabuk düşüncesi ya da özelliği olabilir. hiçbirimiz siyah ya da beyaz değiliz. renkler menkler bunlar hep güzel şeyler.
0
der meister
(03.02.15)
@ der meister

bunlar gitar çalsın, vücudu gelişkin olsun, memesi büyük olsun, çok parası olsun, arabası bmw olsun türünden şeyler değil ki. tamamen karakter ve beyin ile alakalı şeyler. birkaç tanesi diğerlerini de getirir zaten. niye hayal kırıklığına uğrayayım ki? niye kötü olsun? bunların cevabını vermemişsin. böyle birini tanırsam beraber vakit geçirip mutlu olacağım. burada abuk sabuk düşüncesi olmasın denmemiş ki. ayrıca renkli bi insan bu. seni temin ederim o giysi programındaki kızların çoğundan daha renkli bir insan.
0
🌸mistreated
(03.02.15)
sen kendin öyle misin cidden?

sen bu insanlari idealize etmiyorsun, ben öyle insanlara layığım, ama etrafımda yok diyerek kendini idealize ediyorsun aslında. egonuzu törpüleyin, insanları olduug gibi kabul edin. herkesin arkasında kocaman bir göt deligi var ve oradan oluk oluk sıçıyorlar her gün. kimse mükemmel degil.
0
jaygatsby
(03.02.15)
Benim birtakım atlarim vardi, güzel. Verdim bunlara, bindiler gittiler.
0
damdanakan
(03.02.15)
yahu böyle biri ile arkadaş olmak istemek neden ego olsun? ayıp mı yani? benim böyle biri olduğum iddiam da yok zaten. hep güzel şeyler yazdım. beğendiğim şeyler yazdım. insanın beğendiğini istemesi ayıp mı?
0
🌸mistreated
(03.02.15)
beni yazmışsın. salonda oturuyorum.
0
[silinmiş]
(03.02.15)
ramiz dayı arıyorsun sen resmen.
0
rakicandir
(03.02.15)
ataşehir'de evdeyim. çekirdek yiyom şimdi. buyur beklerim bir ara.
0
teritori
(03.02.15)
Oyle insanlar var(iz). Ancak dediklerinizin bir kismi kisisel ozellik degil sizin ilgi alaniniz (estetik), bir kismi cevre etkisine cok acik ve turkiyede gittikce zorlasan ozellikler (sukunet), bir kismi da gercekci degil (hepimiz bazen salagiz).
0
f_d
(03.02.15)
tüm bu özelliklere sahip insan oldukça idealize de, benim asıl belirtmek istediğim şu; bu çizilen insan profilinde bazı hatalar var bana kalırsa. örneğin; her düşünceye eşit mesafede olan insan denmiş, bu insanın doğasına aykırı ve gereksiz de zaten, kendini gerçekleştirmiş insan, her düşünceye eşit mesafede yaklaşan insan değildir ki, elbette ki her insanın hisleri, duyuşları, tercihleri, seçimleri dolayısıyla her düşünceye aynı mesafeden yaklaşamaz, yaklaşması da gereksiz zaten. o zaman öznel yargıları olan bir insan değil, robot olur.

bir başka örnek; (yani futbol maçı ya da dizi seyretmek olmayan) futbol maçı seyretmek illa ooo feneri de ne siktik, cincona da ne soktukçulukla sınırlı ve kötü ve değersiz bir şey değil ki. aşırıya kaçıp, futbol maçı izlemeyi değersizlikle özdeşleştirmişsin gibime geldi. kötü örnekler üzerinden yanlış bir genelleme.

küfür etmeyen insan. küfür dediğimiz kelimeler, kullanılış biçimine göre bazen gayet yerindedir ve buz kırıcı etkiye sahiptir. örneğin öyle bir durumda ve yerinde bir ''ulan piiçççç'' dersin hiç de kabalık olmaz bu.

ki tartışma da kavga demek değil, aksine üslubunca tartışmaya giren insan, sürekli bir kibarlık kumkumalığı halinde olan, donuk biblo gibi tiplerden daha değerli ve saygındır.

bu gibi sebeplerden dolayı bence senin tarifin olan tip, pek gerçek dışı ve saçmalığa varır derecede garip.
0
wilhelmwasmuss
(03.02.15)
"kufur etmeme" kriterin haricindeki butun kriterlere uydugumu dusunuyorum. ve evet "acaba bunlar insanlardan kaçıp kendi hallerinde mi yaşıyorlar?" aynen bunu yapiyorum. cunku kimse yukaridaki ozellikleri tasimiyor. yahut bana bu zamana kadar boyleleri rast gelmedi. ben de "diger insanlar" ile paylasacak seyimin olmadigini dusunuyorum. bundan mutevellit uzun zamandir aramayi birakmis vaziyetteyim. binaenaleyh bilincli yalnizligi sectim. kafam rahat.
0
papillon7
(03.02.15)
@wilhelm:

"tüm bu özelliklere sahip insan oldukça idealize de, benim asıl belirtmek istediğim şu; bu çizilen insan profilinde bazı hatalar var bana kalırsa. örneğin; her düşünceye eşit mesafede olan insan denmiş, bu insanın doğasına aykırı ve gereksiz de zaten, kendini gerçekleştirmiş insan, her düşünceye eşit mesafede yaklaşan insan değildir ki, elbette ki her insanın hisleri, duyuşları, tercihleri, seçimleri dolayısıyla her düşünceye aynı mesafeden yaklaşamaz, yaklaşması da gereksiz zaten. o zaman öznel yargıları olan bir insan değil, robot olur."

ben bazı noktalarda özet geçmeye çalıştığım için yüzeysel kalmışım. kimse robot gibi hmm şu da ama bu da demez. bir insan ifadede sınırsız özgürlüğün tarafında olabilir ama biraz düşündüğünde din adına kendinden geçip kutsal gördüklerine hakaret edilince deliye dönenleri az çok anlayabilir. bahsettiğim buydu. tabii ki kendine özgü bir hayat görüşü olur. ama bu diğer hayat görüşlerini anlamamaya çalışmak olmaz. kastettiğim buydu.

bir başka örnek; (yani futbol maçı ya da dizi seyretmek olmayan) futbol maçı seyretmek illa ooo feneri de ne siktik, cincona da ne soktukçulukla sınırlı ve kötü ve değersiz bir şey değil ki. aşırıya kaçıp, futbol maçı izlemeyi değersizlikle özdeşleştirmişsin gibime geldi. kötü örnekler üzerinden yanlış bir genelleme.

futbol maçından ya da dizi seyretmekten kastım hayatta insanın kendine erdemli bir amaç edinmesi idi. sadece popüler kültürün bize sunduklarını beğenip bunlar üzerinden zevklerimizi belirlemekten bahsetmeye çalışmıştım aslında. sözlükte ich diye bir yazar var. onun futbol hakkında yazdıklarını okurken mest oluyorum mesela. öyle izlemek de var tabii ki.

küfür etmeyen insan. küfür dediğimiz kelimeler, kullanılış biçimine göre bazen gayet yerindedir ve buz kırıcı etkiye sahiptir. örneğin öyle bir durumda ve yerinde bir ''ulan piiçççç'' dersin hiç de kabalık olmaz bu.

ben de senin gibi düşünüyordum. hala da çok küfür ederim. bugün de çok ettim. zaten idealize birinden bahsediyoruz. ben hiç küfür etmeyen insan gördüm. o kadar naif özellikleri olan biriydi ki hayran oldum. belki küfür etmemesi bunları tamamladı bilmiyorum ama o adamın küfür etmeme konusunda gösterdiği özen ya da karakterinden bunu çıkarmış olması beni etkiledi. kötü ve olumsuz sözler moral bozar. hatta kimi insanlar olumsuz cümle kullanmamak için bir sürü uğraşırlar. küfür etmeyen insan görür ve bir süre gözlemlerseniz benim gibi düşüneceksiniz.
ki tartışma da kavga demek değil, aksine üslubunca tartışmaya giren insan, sürekli bir kibarlık kumkumalığı halinde olan, donuk biblo gibi tiplerden daha değerli ve saygındır.

tartışma kötüdür dedim mi? bu insanla fikir paylaşımı tartışma olmadan yapılır mı? tartışmadan uzak demişim ama kavga ile beraber kullanmışım. anlatmaya çalıştığım çatışmacı değil uzlaşmacı kişilik.

bu gibi sebeplerden dolayı bence senin tarifin olan tip, pek gerçek dışı ve saçmalığa varır derecede garip.
0
🌸mistreated
(04.02.15)
var böyle gruplar ama söyle bir sey var o dünyada herkes öyle, yani seninde o aradigin özelliklere sahip olman lazim. böyle tamamen entelektüel gruplar var ama kapali gruplar.

uzun uzun yazdiydim da sildim sonra.
0
kurnaz
(04.02.15)
neyin kafası bu?
0
bana jacob diyolar
(04.02.15)
e olabilir, sen de benim tarifimi gerçek dışı ve saçma bulabilirsin :)

fikrimizi sordun, hepimiz bir şeyler söyledik, elbette ki düştüğümüz şerhler seninle aynı paralelde olmak durumunda değil, örneğin; küfür ifadesi sayılan kelimeleri kullanmamanın tek başına kötü bir şey olmadığı fikrine hala aynı inançla sahibim. ama küfürden kasıt belirttiğim üzere ''hakaret'' vasfından arınık bir kullanım.

her neyse, sen sormuşsun, benim de fikirlerim bu, iyi günler:)
0
wilhelmwasmuss
(04.02.15)
Kötülerin devrinde iyiler karanlıkta gezer.

Illuminati nasil kuruldu zannediyorsun?
0
thracian
(04.02.15)
Oyle insanlar yalniz. Diger insanlardan umutlarini kestikleri icin ogrenilmis caresizlik icinde kabuklarina cekilmisler buyuk ihtimalle. Sansli olanlari kendi gibi olan biri(leri)ni bulmus, onla takiliyodur. Sosyallik biraz herkese hitap edebilmeyi o da herkese benzemeyi veya gerektiginde benzer gorunebilmeyi, uyum saglamayi gerektirir. En kisa tabirle rol yapmayi. Bu insanlar kolay kolay rol yapamaz hale gelir, sosyallesme onemini yitirir hatta avam gelmeye baslar, yani varlar bence ama bulmak zor
0
saçdemeti
(04.02.15)
saçdemeti +1
0
rakicandir
(04.02.15)
kendimle hep mücadele ediyorum da nereye kadar.acaba ben megolaman mıyım? hep ben saf, ben mi çok ötekiyim, onlar mı çok sıradan ve art niyetli? en çok sorduğum soru bu kendime. neden bu kadar ince düşündüm, sustum. itiraf etmedim en dürüst olması gereken duyguları, en basit olması gereken şeyleri.arkadaşlığın, dostluğun gerçekte ne olması gerektiğini. sen bana bir adım at ben sana koşayım demekten yoruldum. nereye kadar. ortama uyup laga luga yaşıyorum işte. bu gece hariç. ama hayaller gerçekten çoğu durumda bir sığınaktır benim için. küfür olmazssa olmaz. her ne kadar yaşamak bu değilse de çözüm yok şimdilik.
0
akks
(04.02.15)
Küstüler, sıkıldılar, baydılar.
0
fapple
(04.02.15)
(22)

kadınlar neden samimi değil

akks
Bu kadar mı şüpheciler?Bu kadar mı kötüler?Bu kadar mı korkuyorlar?Biz erkekler bu kadar mı güvenilmez yaratıklarız?Neden o kadar özveriye karşı bırakıp giderler?Neden ben bu kadar basit düşündüğüm halde anlaşılmıyorum?Beni bu şehir neden bu kadar boğuyor?Çöken karanlığın içinde umutlarım neden tüke
Bu kadar mı şüpheciler?
Bu kadar mı kötüler?
Bu kadar mı korkuyorlar?
Biz erkekler bu kadar mı güvenilmez yaratıklarız?
Neden o kadar özveriye karşı bırakıp giderler?
Neden ben bu kadar basit düşündüğüm halde anlaşılmıyorum?

Beni bu şehir neden bu kadar boğuyor?
Çöken karanlığın içinde umutlarım neden tükeniyor?
0
akks
(03.02.15)
Evet
0
emirkulu2
(03.02.15)
çok romantiksin ondan.

az duygu çok mantık
0
efrasiyab87
(03.02.15)
sanırım öyleyiz. biz erkekler yüzünden.
0
sana guluyorum sadece
(03.02.15)
Neden ben de bilmiyorum inan. Genelinin zeka seviyesinden olabilir.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(03.02.15)
şüpheciler ve korkuyorlar. ama aynı zamanda aşık olunca en saçma yalana inanacak kadar da saflar.
0
mellifica
(03.02.15)
duygu otomatları cinsiyetten bağımsız olarak samimiyetsizler.
çözdüm ırkınızı, tau cetiden dayımgiller gezegeninizi istilaya geliyor. birkaç parsek ötedeler şu an.
asimile edileceksiniz.
0
namus ninjası
(03.02.15)
ilgiye aşıklar. ilgi gösteren her erkeğe koşarak, aşırı ilgi gösteren erkeğe tuzu alıp hıyara koşar gbi koşuyorlar.

erkek elde edince ilgiyi azaltıyor, rutine bindiriyor (öyle kadına erkek elde edene kadar emek harcar). sonra da kadınlar krize girip tırnaklarını uzatıyorlar. istedikleri gitmeyen ilişki bitince de bundan sonrakilerde korkuyorlar, güvenmiyorlar, sürekli olmayan senaryoları kafalarında kurup şüpheci olup seni anlamıyorlar.

sonuç: Bekledikleri ilgiyi, aslında ilgi beklemediği(hayalinde olmayan karakterde erkekler) insanlar gösteriyor ve bu tuzağa her seferinde düşüyorlar.

öneri: Anlaşılamayacaksın ve anlamayacaksın hiç bir zaman. kadınlar anlamak için değil sevmek içindir; zorlama o kısımları sadece sev birader..

umutların da tükenmesin.. ne istediğini bilen, erkeğin amsalağı gibi davranıp sadece ilgi kovalamayan düzgünleri de var az da olsa.
0
Fayfa
(03.02.15)
annen de samimiyetsiz.varsa teyzen,bacın da öyle.
ama baban falan harika adam,hatta uu beybi.

şu insan ilişkilerinde problemin sadece karşısındakinden kaynaklandığını düşünecek kadar kibirli insanları anlamıyorum.
0
rakicandir
(03.02.15)
Ya bir olur, iki olur, üç olur. Nedir bu arkadaş ya. Her seferinde her halde ben çok safım diyorum. Ama açtıkları yara her defasında daha da büyüyor. Belki de çok az konuştuğumdan diyorum hep. Ama iyi yazarım konuşamasamda. Yazsam da boş, yazmasam da boş amk. Silahlarım belimde, polise yakalanmazsam dört kutu mermi boşaltasım var gök yüzüne, kafamın ta orta yerine...
0
🌸akks
(03.02.15)
"Neden o kadar özveriye karşı bırakıp giderler?"

Erkekten önce davranmak için tabi. Birini bulsam, yapacağım ilk iş ondan önce davranıp terketmek.
0
mandalina kokusu
(03.02.15)
Lilith soyuyuz biz, guvenmeyin bize. Çapraz şekilde birbirinize geçirin.
0
damdanakan
(03.02.15)
havvanın kerimelerisiniz ekseriya.
0
namus ninjası
(03.02.15)
ne bu ya ahmet altan kitabından mı çıktınız aq. beraber film izleyin, yemek yapın, seyahate çıkın. neler peşindesiniz be kardeşim. arabesk aşklarınızı seviym sizin ya. o kadar insan tanıdım hiç böyle yok kadınlar şöyledir erkekler böyle ediyorlu ilişkim olmadı. ben çok zeki çok relax insanlarla mı yaşıyorum, bu hayatı aşk romanı, selvi boylum al yazmalım tarzında yaşayan insanlarda mı sorun var bilemedim.
0
mistreated
(03.02.15)
samimi oluyorum genelde reelde ama nedense öyle bulunmuyorum. yani bilemedim.
0
bi bipolarin guncesi
(03.02.15)
ben sadece egolarının fazla yüksek ve kibirli olduklarını düşünüyorum. ama ülke şartlarında çok normal ilgi, alaka ve talep maksimum kimin burnu havaya şahlanmaz ki.
0
fransizkalanadam
(03.02.15)
çoğunuz hâttâ hepiniz haklısınız. cin olup çarpacağım. hep art niyetli düşüneceğim. yıl olmuş ikibin bilmem ne. bir salak ben kalmışım. konsensüs bu yönde. işin özü anlaşılmıştır. saflığın, temiz duyguların yeri yok, bas geç... (zaten hiç olmamış amk. "money talks").
0
🌸akks
(03.02.15)
biri de şu ilişkileri "kadınlar samimi değil", "erkekler hödük", "geyler geveze" diye kategorize etmese kulağımı kesip van gogh gibi gezeceğim.

insanın kişiliğine bağlı bu dediklerin. bazıları durduk yere ayrılabilir, bazıları aşırı bağlanır, kimisi çok hırslıdır sırf ayrılmayı kendine yediremediğinden saçma sapan ilişkilerini aylarca yıllarca devam ettirir, bazısı romantiktir, kimi sevgilisine çiçek almayı sevmez, kimi kendine içki ısmarlanmasından hoşlanmaz vs vs.

yani olur öyle. birisi terk eder, birisi terk edilir, zaman geçer, herkes kendisini anlayan birini bulur.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(04.02.15)
bunu da gömmek lazım sabah olmadan. ram'i boşaltmak kolay da hdd formatlamak o biraz zahmetli işte. hep bir bad sector kalıyor şansıma. bunlar birleşip bir gün komple hdd'yi elime alacağım ya hayırlısı...
sevdiğim insanlar da olmasa yemin ederim bir dakika çekilmez bu gezegen. astronot olup ISS'ye ruhen de olsa gidesim var.
0
🌸akks
(04.02.15)
Bence sen olayi detaylarıyla anlat,ona gore yardimci olmaya calisalim.
0
damdanakan
(04.02.15)
@damdanakan yanımda olsan anlatırdım vallahi. ancak ok yaydan çoktan çıkmış, faydası olmaz. benimki biraz iç dökme gibi görülebilir. isteyen billur geçer, isteyen kalaylar, isteyen beni suçlar, isteyen samimi bir şeyler çiziktirir. doğru bir yerimiz yok zaten. bir birini tanımayan insanlardan ne beklenir ki daha fazla. sen onu tanımazsın, o da seni tanımaz. ki görülüyor zaten.
yeri gelmişken sizler de fena trollersiniz sayın duyuru sakinleri.
0
🌸akks
(04.02.15)
@istanbul kanatlarimin altinda


''ya da bulamaz'' diye eklemen gerekiyordu bence. amk şu optimizmi anlamıyorum, sanki herkes muradına eriyor. yok böyle bir dünya. hikayenin sonunda herkes beklediği biriyle beraber oluyor sanki filmerdeki gibi.

buda tıpkı ''zaman ver, beklediğin gibi biri elbet karsına cıkacaktır'' gibi sacma laflardan.
0
fransizkalanadam
(04.02.15)
Bu tarz basliklari trollemeye genel olarak meyilliyiz, doğrudur.

Butun gün "Kadınlar şöyle günahkar", "Erkekler boyle kalpsiz" muhabbetine maruz kalip duyurunu görünce çok da saglikli şeyler yazamadim.

Durumu bilsek, bir faydamiz dokunurdu belki.

İyilik, kötülük tamamıyla bicak sorti konular. Basindan geçenleri farklı bi perspektiften cozumlemeni öneririm nacizane.
0
damdanakan
(04.02.15)
(6)

eski filmleri nasıl hd yapıyorlar?

youshookmeallnightlong
az önce 96 yapımı bir filmin bluray'ini izledim ve gayet tatmin edici, 1080p diyebileceğimiz görüntü kalitesine sahip. nasıl yapıyorlar? çözünürlüğü düşük olan bir şeyi nasıl 1920x1080 yapıp bu derecede kaliteli yapabiliyorlar?
az önce 96 yapımı bir filmin bluray'ini izledim ve gayet tatmin edici, 1080p diyebileceğimiz görüntü kalitesine sahip. nasıl yapıyorlar? çözünürlüğü düşük olan bir şeyi nasıl 1920x1080 yapıp bu derecede kaliteli yapabiliyorlar?
0
youshookmeallnightlong
(03.02.15)
35MM filme çekilmiş olduklarından zaten orjinalinde o filmde kaliteli oluyorlar, film doğru koşullarda saklanırsa onları tekrar dijitale çeviriyorlar ve 1920x1080 çözünürlüğünde sunuluyor, siyah beyaz filmlerde dahi yapılabiliyor. Sanırım daha yüksek çözünürlükte dahi sunulabilir belki aşırı keskin olmaz görüntü ama yinede yapılabilir bir şey.
Kısaca bu.
Hollywood film arşivi konusunda da restore konusunda da deneyimli ve çok başarılı, biz de iyi işler çıkardık ama arşiv koruma yönünden biraz sıkıntı vardı galiba. İyi koşullarda saklama konusunda.
0
atom karincanin torunu
(03.02.15)
son dönemlerde kimileri hd kameralar kullanmaya başladılar ama işin özünde film denen şey gerçekten bir film. hani eski makinelerdeki gibi. bir saniyede 30 çerçeve gösteriyor yaklaşık. fotoğrafları çekip art arda koyan bir makine var, sen onu hareketli zannediyorsun. ve dijital makinelerden daha doğal daha gerçek bir görüntü veriyor. megapikseli falan yok yani varsa da nasıl hesaplanıyor bilmiyorum. o filmleri bir şekilde kasete dvd'ye aktarıyorlardı eskiden. bu formatlara aktarınca da görüntü kaybı oluyordu ama depolama alanı o kadardı. depolama alanı arttıkça kalite de artıyor olay eğer bir yerlerde hatalı bir şeyler söylemediysem yaklaşık olarak budur. eğer filmler iyi korunduysa değil 1996 1936'daki filmi de bluray olarak çok kaliteli seyredebilirsin.
0
mistreated
(03.02.15)
genel gecer olarak, analog sinyalin dijital sinyalden daha kaliteli oldugu kabul edilir, cunku analog verinin medyaya her frekansda ayni kalitede kaydedildigi varsayilir. Mesela plaklar analog medyadir, cdlere gore daha cok bilgi icerir (quantization and sampling). audiocu geynjler plak cok guzel ses cikariyor yeah derler bu sebepten.
Filmler de oyle. Medya iyi korunmussa ve kaliteli ise, digital formata cevirme sirasinda cok yuksek bir bit rate secilir. Bu islem de cok cok uzun surer. Sonucta eldeki veri, orjinaline cok yakin ultra kalite bir urun olur. Fakat bu urun, son kullanicaya ulastirilacak halde degildir. Genelde son kullanicinin goruntu kartinin isleyebilecegi bir kaliteye dusurulur. Blue-ray/dvd/web encoding bu dijital master kopya'dan olusturulur.

tldr: analog film blogunun cozurnululugu kotu degil. bize yansitilan medyalar teknojinin cok ucuz olmamasi sebebiyle kotu kalite.
0
yirtik foto
(03.02.15)
beyazperde zaten kocaman bir görüntü sunuyor. ona rağmen eskiden de olsa gösterilen filmlerin çözünürlüğü iyiydi. şimdi o kocaman görüntüyü alıp çük kadar 5 inçlik ekrana koyuyorlar haliyle 1920x1080 çözünürlüğü yakalamak da zor olmuyor. aslında orijinal filmler zaten çok daha fazla çözünürlüğe sahip.
0
himmet dayi
(03.02.15)
bu iş film restorasyonu olarak geçiyor. ilgili sözlük başlığına bakabilirsin.
0
manuel mandalina
(03.02.15)
inheritance
(04.02.15)
(20)

Arkadaşlar buddy'leri nereden buluyorsunuz?

Gucci
E 25'imi dolduralı 2 ay olmuş. Buraya sözlükteki o gereksiz ilanlar başlığı için sormadım. Bi ara hot or not'ta takıldım ama oraya da facebook gözüyle bakılıyor. aslında bu soruyu cevaplaması gereken kişi ben olmalıydım ama maalesef durum bu. peki ya siz nerelere takılıyosunuz bu işler için?
E 25'imi dolduralı 2 ay olmuş. Buraya sözlükteki o gereksiz ilanlar başlığı için sormadım. Bi ara hot or not'ta takıldım ama oraya da facebook gözüyle bakılıyor. aslında bu soruyu cevaplaması gereken kişi ben olmalıydım ama maalesef durum bu. peki ya siz nerelere takılıyosunuz bu işler için?
0
Gucci
(02.02.15)
www.hepsiburada.com
0
accorbite
(02.02.15)
Biz zaten zor buluyoruz, söyler miyiz akıllım?
0
yirmisantim
(02.02.15)
bir kere yazılanların cogu serin hikaye bunu bil.

onun dısında buddy yapabilen arkadaslarım (ki 100 tane erkekten en fazla 5 bu oran, hele türkiye'de işin daha zor) gerçekten her türlü artıya sahip olan adamlar. erkek halimle ben bile veririm o derece. yani adamların yanındayken hiç sıkılmıyorsun, tipleri dizilerdeki adamlar gibi (taylan), maddi güç desen hayvan gibi var. adamlarda eksik bir şey arıyorum bulamıyorum. üstüne birde sosyal oldukları ve bütün ortamları bildikleri için uyumak dısında eve geldiklerini sanmıyorum. işte bu arkadaslarım yılda en az 3-4 farklı kızla beraber oluyorlar minimum. ama dediğim gibi çok eğlenceli ve yanında oldugun zaman rahat oldugun adamlar, süper yakısıklı olmalarının üstüne.

eğer bu saydıklarım yoksa epey tırmalarsın. ben sahsen ekşi sözlükte cogu kişinin yalan attıgını düşünüyorum. entry'lere bakıyorsun dünyayı s*kmiş sanarsın.
0
fransizkalanadam
(02.02.15)
facebook'ta eften püften gruplara katıl. küçük iskender severler, altay öktem okuyanlar, sosyoloji grubu, bok grubu, püsür grubu. ekle beğendiğini, ortak kanal bul ve konuşmaya başla. yürünebiliyor böyle. her zaman değil ama tutturursan da gidiyorsun.
0
mermize
(02.02.15)
onlar seni buluyor.
0
namus ninjası
(02.02.15)
@namus ninjası +1

benim dediğimin bir kaç kelimelik özetini yazmıs aslında kendisi. böyle bir adam olursan her türlü karşına çıkar.

ama ortalama bir erkek olarak milyonda bir ihtimalle bulursun. bu benim fikrim.
0
fransizkalanadam
(02.02.15)
fransızkalanadamın cevaplar çok serin. herkesin kendine has yöntemi var. kendi tarzını bulman lazım. ortamlara skişte çok fena olduğun dedikodusunu sal elbet sana gelirler.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(02.02.15)
işçi sınıfı ve zengin kesim burda bile çatışıyor sayın seyirciler.

i61.tinypic.com
0
emirkulu2
(02.02.15)
işte sorun burada. ben burada şakalı esprili cevap veriyorum ama sen bunu ciddiye alıp cevap veriyorsun öyle şey yaparsan taşak oğlanı olursun falan diye. aklı başında olan hangi adam kendi hakkında iyi kötü dedikodu salmaya çalışır ki. bence senin yalnızlığının sebebi saflığın. alıp veremediğim bir şey de yok. bence sana biraz fazla hanımevladı gibi davranmışlar büyütürken ondan böyle mızmız olmuşsun biraz daha sert erkeksi olsan ağlayıp durmasan yalnızım diye zaten bir şeyler mutlaka olur kim yalnız kalmış ki bu dünyada istemediği halde. ben de azıcık gerçekleri fark ettirmeye çalışıyorum sana.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(02.02.15)
@proletarier


olay yalnız olmak veya olmamak değil ki. istediğin gibi birini bulmamak. yoksa sırf olsun diye bulunur, benden hoslananlar oldu 1-2 tane ben hoslanmadım. cogu kişi gibi hoslanmadan cıkma işini de yapmıyordum. şimdi olsa yaparım ama geçti tabii. neyse cocugun duyurusunu konudan saptırmayalım kusura bakma gucci bu arada. :P
0
fransizkalanadam
(02.02.15)
ya dedikodu salmayla olmuyor. o zaman iş ekşibişın ortamı gibi samimiyetsiz yerlere sebep oluyor.
mesleki forumlara bakın, duyuru da örnek olur, en az partner bulma amaçlı yerlerde en fazla aksiyon dönüyor gibi. mesleki deyince memurlar neti tenzih ederim, zaten memurluk meslek değil..
0
namus ninjası
(02.02.15)
dedikodu falan olmaz abi. o romantik komedi filmlerinin konusu. mort olur öyle muhabbet olursa gerçek hayatta.
0
mermize
(02.02.15)
bizim ofisten bir eleman tinder'dan bilmem kaçıncı buddy'sini buldu.
0
teknikekip
(02.02.15)
yok abi sen sal dedikodunu 30 cm de mutlaka gelirler. bak mesela bir önceki şakama nasıl atlamışlar buna da atlayan kızlar çıkar kesin.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(02.02.15)
bizim bi arkadas instagram, duyuru ve feysbuk fotograf gruplarindan buluyor. bu hafta da vapurda turist bi kizla tanismis serfsz bana yatakta kizla fotosunu atti.

bulan buluyo valla.
0
ne desem bilemedim
(02.02.15)
bütün cevapları okudum.

kimse bulamıyoruz dememiş.ahjkla
0
rakicandir
(02.02.15)
ben bulamıyorum :(
0
mistreated
(02.02.15)
Duyurudan bile buldum lan.

Cok isteyince oluyor.
0
kosun lan mevzu var
(02.02.15)
olum duyurudan nasıl buluyosunuz lan öok şaşırıyorum amk. böyle şeyleri okuyunca kendimi dünyanın en saf insanı filan sanıyorum. ayrıca o sözlükteki başlığı da makara sanıyordum ben lan.
0
radagast
(03.02.15)
Denk geliyor,

Nadiren

Ama yeterli.
0
kosun lan mevzu var
(03.02.15)
(5)

dün akşam açılan ton balığı

mistreated
dün akşam bitiremedim, 2-3 saat dışarıda bekledikten sonra tabakta zeytinyağlı karabiberli tuzlu azıcık makarnayla karışık buzdolabında duruyor. tadı kaçmıştır muhtemelen de yenir mi sizce? atılmalı mı? sağlıksız mı, nedir?
dün akşam bitiremedim, 2-3 saat dışarıda bekledikten sonra tabakta zeytinyağlı karabiberli tuzlu azıcık makarnayla karışık buzdolabında duruyor. tadı kaçmıştır muhtemelen de yenir mi sizce? atılmalı mı? sağlıksız mı, nedir?
0
mistreated
(24.01.15)
bi şeycik olmaz
0
dedi ayca
(24.01.15)
bişey olmaz
0
harzem
(24.01.15)
Gömünüz.
0
buff
(24.01.15)
gömdük
0
🌸mistreated
(25.01.15)
bişey olmaz ancak bi dahaki sefere kalan balığın üstüne biraz sıvı yağ koyup, öyle bekletin.
0
reso aga
(25.01.15)
(7)

istediğim köşe yazarı programa gelsin

mistreated
tv programı değil de bilgisayar ya da telefon programından bahsediyorum. var mı böyle bir program, ayarlayınca seçtiğimiz köşe yazarlarının o gün yazdıklarını önümüze getirebilecek şekilde ayarlayabileceğimiz? sabah 10'da açıcam mesela, zaman'dan ahmet turan alkan, radikal'den murat yetkin, t24'ten
tv programı değil de bilgisayar ya da telefon programından bahsediyorum. var mı böyle bir program, ayarlayınca seçtiğimiz köşe yazarlarının o gün yazdıklarını önümüze getirebilecek şekilde ayarlayabileceğimiz? sabah 10'da açıcam mesela, zaman'dan ahmet turan alkan, radikal'den murat yetkin, t24'ten hasan cemal önüme gelecek.
0
mistreated
(18.01.15)
medya takip merkezi gibi şirketlerin paralı olarak bu hizmeti verebileceğini düşünüyorum. Uygulama hiç duymadım.
0
candanag
(18.01.15)
ya ona niye para vericem, bana her gün link listeleyip mail atmaları için takip merkezine bilmem neye para saçmak pek mantıklı bir yol değil. nerede olduğu belli hepsinin zaten. tek tek sayfa ziyareti ile uğraşmayıp twitterdan facebooktan takip eder gibi önüme düşecek yazı olsun demeye çalışmıştım. her yazar twittera facebooka takılmıyor, zaten yazara ulaşana kadar da aralarda da çok kuru gürültü oluyor.
0
🌸mistreated
(18.01.15)
Yazar Oku diye bir App var, her gun cikan tum makaleleri getiriyor.

Sitesi de var hatta: www.yazaroku.com
0
crown
(18.01.15)
@mistreated bahsettiğim şirketlerin programları bireysel kullanıcılar için bence de gereksiz sizin bahsettiğiniz gibi sınırlı bir kullanım için. Bu programlar genelde kurumlara satılıyor bildiğim kadarıyla, haber takibini daha zevkli yapabiliyor, zaman kaybetmeden farklı taramalarla aradığına daha hızlı ulaşabiliyorsun ve hatırlayamadığım zebil gibi olayları vardı başka. Bahsettiğiniz şekilde ücretsiz uygulama güzel olurmuş cidden.
0
candanag
(18.01.15)
jaaaccckkk
(18.01.15)
Feedly de bi hesap ac kimi okumak istiyorsan rss feedlerini bagla olmaz mi?
0
selam
(18.01.15)
ifttt diye bir servis var, kendi tariflerini oluşturabiliyorsun, işine yarayabilir bi bak istersen.
0
herbivor
(19.01.15)
(9)

Ak partililerin cirit attığı

kahve kokusu
bilimum mecralar nereler?teşekkürler ^^
bilimum mecralar nereler?
teşekkürler ^^
0
kahve kokusu
(15.01.15)
twitter.
0
secilmis uye
(15.01.15)
ekşi sözlük.
0
devilred
(15.01.15)
yok abi böyle safkan olmalı.
mesela forum sitesi gibi
0
🌸kahve kokusu
(15.01.15)
façedeki uzun adam falan grupları işte.
0
dusmanimizkindirbizim
(15.01.15)
face kullanmıyorum
0
🌸kahve kokusu
(15.01.15)
haber sitelerini dene ensonhaber falan
0
acccra
(15.01.15)
burberry
(16.01.15)
wowturkey

twitter

habervaktim
youtube yorumları
0
mistreated
(06.02.15)
islami sözlük gibi bişey vardı
hayatkuran.sozlukspot.com
0
high hopes of the sozluk
(06.02.15)
(5)

Martta paris çok mu soğuk olur?

phoenixboy
Kar - kış? Gezilemeyecek gibi?
Kar - kış? Gezilemeyecek gibi?
0
phoenixboy
(20.12.14)
Bi laf var, nefes alsın yeter diye. O hesap, Paris'i buldun sıcağını mı arıyon kardeş?
Soğuktan şeyim donsa yine giderim.
0
korsan dilenci
(20.12.14)
olmaz
0
mobilemob
(20.12.14)
genelde ılıman bir iklimi varmış paris'in diye biliyorum.
0
firez
(20.12.14)
hayır paris soğuk bi yer değil ama paltonuzu alın gene
0
mistreated
(20.12.14)
Mont giyersen gezeresin
0
delifaruk
(20.12.14)
(13)

edebiyat sizce de biraz bayık değil mi?

mistreated
selamlar arkadaşlaredebiyat denen olayı sıkıcı buluyorum. evet çok şok edici ve salakça bir cümle gibi görünüyor ama çok sevmeyi bir türlü beceremedim, özellikle son yıllarda iyice soğudum. okumayan biri değilim, okumayı 3 yaşımdayken öğrendim. çocukken bir sürü roman okudum, stevenson, dafoe, jules
selamlar arkadaşlar

edebiyat denen olayı sıkıcı buluyorum. evet çok şok edici ve salakça bir cümle gibi görünüyor ama çok sevmeyi bir türlü beceremedim, özellikle son yıllarda iyice soğudum. okumayan biri değilim, okumayı 3 yaşımdayken öğrendim. çocukken bir sürü roman okudum, stevenson, dafoe, jules verne, dumas çocuk uyarlamaları hep geçti elimden. yüzüklerin efendisi, heri potır hatmedildi. kemal tahir, abdülhak şinasi, orhan kemal çoğu klasik türk yazarı da okundu, olmadı gözden geçirildi. orijinalinden camus, voltaire, balzac, poe ve daha pek çokları okundu. kimi anlarda zevk verse de son tahlilde baydı. palahniuk da okudum, baydım. çoğu romanı 20-30 sayfadan sonra bırakıp atıyorum. zevk alamıyorum. şiir zaten komik geliyor, yani bir insanın oturup şiir yazacak kadar duygu yoğunluğuna ulaşmasını komik, arabesk ve absürd hatta biraz da korku verici buluyorum. aslında dil ile fazlaca iç içe olan biriyim, edebiyatın da dilin en yüksek seviyesi olduğunu çok iyi biliyorum ama son tahlilde fazla işi gücü olmayan zengin piçlerinin oturup şekil yapıcam diye kasarak yazdığı edebi metinlerle cebelleşmek yerine gazete makaleleri, akademik makaleler gibi bilgiyi konsantre olarak sunan metinlerle ilgilenmeyi daha çok seviyorum. sanki edebiyat, özellikle de roman bugünün dünyası için biraz sıkıcı ve zaman kaybettirici kalıyor gibi hissediyorum.

soruma gelince, edebiyatı herkes sevmek zorunda mıdır? romanları 20 30 sayfadan sonra kenara atmak ayıp mıdır? ne dersiniz bu konularda?
0
mistreated
(16.12.14)
ben altı yaşımdan beri metal dinliyorum ama aslında çok kafa sikiyor. sizde üç yaşınızdan beri okuyormuşsunuz ama edebiyat zengin züppe işiymiş. bence soulmate olabiliriz.

sorunuza gelince yabancı,

edebiyatı sevmek zorunda değilsiniz, fakat anlayamadığınız şeyler salakça olmuyor.
0
fucking machine in my head
(16.12.14)
Bence bayık değil. Siz de sevmiyorsanız elbette okumak zorunda değilsiniz, kim ne karışır?
0
whoosie
(16.12.14)
Ben daha bayigim. Bana iyi geliyor.

İhtiyaç duymuyorsan okumayiver.
0
damdanakan
(16.12.14)
ben trollerin sevmiyorum kardeş. sevmek zorunda mıyım?

edebiyatı kemal tahir, jules verne üzerinde değerlendirmek komik. işte türk eğitim sisteminin yetiştirdiği güzide aydın öğrencilerden birisi.

kimse sevmek zorunda değil. okuma sen. ama edebiyatı biliyorum deme lütfen.
0
mea maxima culpa
(16.12.14)
arkadaşlar mümin sekman ve aşkım kapışmak okuyanlar lütfen cevap vermesin

www.youtube.com
0
🌸mistreated
(16.12.14)
derhal terk et burayi. :(

saka bir yana, tabii ki sevmek zorunda degilsin. benim gazete makalelerini ve akademik makaleleri sevmedigim gibi. romanlari kenara atmak ayip degildir. sevmediysen okuma, ne gerek var?

ek olarak, siir hakkindaki dusuncelerine kesinlikle katilmiyorum. kesinlikle.
0
papillon7
(16.12.14)
Kimse sevmek zorunda degil, okumayip kenara atmak ayip degil ama yaptiginiz tanimlamalar hos olmamis
0
sirena
(16.12.14)
''edebiyatı sevmek zorunda değilsiniz, fakat anlayamadığınız şeyler salakça olmuyor.''
fucking machine in my head'e bu sözü içim artı 1 diyorum ve 2.alıntımla yazımı sonlandırıyorum;

14. Do not argue with trolls — it means that they win.
kaynak: rulesoftheinternet.com
0
air
(16.12.14)
adam edebiyata salakça dememiş ki? hemen salakça kelimesini görenler başlamış eleştirmeye. önce bir okuyun yahu.
0
sen olmayan cocuk benim
(16.12.14)
boşver abi ilk cümleyi neresiyle okuduğu belli olmayanlar dünya külliyatını okusalar ne değişir :/
0
🌸mistreated
(16.12.14)
ilk cümlene bakarak salakça demedim. senin tanımladığın sıfatları toparlayınca ortaya çıkan şey belli. kalitesiz bir tekrara düşmeye luzüm görmedim. şöyle mi demeliydik? "edebiyat, arabeskçe, züppece, abzürdçe değil." ne? te allam.
0
fucking machine in my head
(16.12.14)
Diğer cevapları okumadığımı belirteyim önce.

Edebiyatı sevmek zorunda değilsin. Ben edebiyatı da severim, teknik kitap okumaktan da hoşlanırım, akademik makale de okurum, gazete makalesi de. Sende takıldığım nokta, 20-30 sayfa okuyup sıkılman. Özellikle klasiklere biraz daha şans tanıyabilirsin. Çok uç bir örnek vereceğim belki ama Dostoyevski'nin "Yeraltından Notlar"ının ilk 20-30 sayfası bana inanılmaz sıkıcı gelmişti; adamın iç dünyasını anlatıyor. Fakat sonrasında inanılmaz güzel bir akış yakalıyor. İlk 20-30 sayfayı kendimi zorlaya zorlaya 1 ayda ancak bitirdim. Bitirdiğim gibi de kitabın kalanını bitirdim.
0
gzg
(16.12.14)
gzg +1 yer altından notlar harbiden çok güzel bir kitap. dediği gibi ilk bölüm sıkıcı biraz ama ikinci bölüm muhteşem.

suç ve ceza dan daha çok beğendiğim bir kitap hatta.
0
sen olmayan cocuk benim
(16.12.14)
(3)

Dizüstü Tavsiyesi (Yardımm)

kahve kokusu
Dostlarım;8. yaşına girecek bilgisayarımın sağ menteşesi kırık, sürekli HDD hatası veriyor birde.Bir ayağı çukurda, gözü toprakta.Yarın öldümm dediğinde yerine birini almalıyım.En çok kullandığım programlar SW(opengl kullanıyor), Autocad, 3dvia, CorelÇok elzem değilse 1500'ü aşmayacak bir bilgisayar
Dostlarım;
8. yaşına girecek bilgisayarımın sağ menteşesi kırık, sürekli HDD hatası veriyor birde.
Bir ayağı çukurda, gözü toprakta.
Yarın öldümm dediğinde yerine birini almalıyım.



En çok kullandığım programlar SW(opengl kullanıyor), Autocad, 3dvia, Corel

Çok elzem değilse 1500'ü aşmayacak bir bilgisayar almak istiyorum
Ne önerirsiniz?
Teknolojiyi bilmiyorum hiç :/

Edit: Yani bilmiyorum derken gelişmeleri takip etmedim.
i7, i5 , amd vs vs
0
kahve kokusu
(12.12.14)
ayrıntılı bilgi verecek kadar anlamıyorum bilgisayardan ama asus ve hp yi kişisel tecrübelerim sonucu tavsiye ederim.
0
sen olmayan cocuk benim
(12.12.14)
celeron, atom işlemcili bilgisayar alma.
0
mistreated
(12.12.14)
kullanacağın programlar için üstüne az daha eklemen lazım

www.ebrarbilgisayar.com

www.notebookcheck.net
0
ukde
(13.12.14)
(3)

Mentollü Sigara Sorunsalı

m murphy
2011 yılında sigarayı bırakmıştım. İki yıllık küskünlüğun ardından 2013 yılında tekrar başladım. Başladım ama bu mentollü sigara bokuyla başladım. Artık normal sigara içmek isityorum ancak simdi de normal sigara içemiyorum. Tadı çok rahatsız ediyor. İçerken de içtikten sonra da bok gibi oluyor ağzım
2011 yılında sigarayı bırakmıştım. İki yıllık küskünlüğun ardından 2013 yılında tekrar başladım. Başladım ama bu mentollü sigara bokuyla başladım. Artık normal sigara içmek isityorum ancak simdi de normal sigara içemiyorum. Tadı çok rahatsız ediyor. İçerken de içtikten sonra da bok gibi oluyor ağzım, midem.

Tekrar alışmak için kendimi zorlayıp işkence çekmem dışında yapabilecegim bir şey var mı?
0
m murphy
(12.12.14)
mentollü içme. normalini içemiyosan da zorlama hiç. ya da arada keyif için djarum karanfilli-vanilyalı olabilir.
0
seksen9
(12.12.14)
birkaç gün bırakıp tekrar başla bence. uzun bırakışların ardından başlayınca ilk içişte "ben bunu mu içiyormuşum" hissiyatı oluyor, sonra hemen geçiyor ya, ondan istifade edebilirsin.
0
sotw
(12.12.14)
abi mentollü mideye çok zararlı. ben 2 sene falan içtim, şimdi ağır kokulara hassasiyetim var kötü bi koku duyunca hemen midem ağzıma geliyor. hep bu mentollü yüzünden. aroma istiyorsan sigara sarmaya başlamayı dene. drum, golden virginia falan deneyebilirsin.
0
mistreated
(12.12.14)
(11)

Fakir akrabalar

naapsam
Çok üzülüyorum, düzgün bi yerde yemek yiyip, pahalı bi kıyafet almak vicdan azabı oluyor. Siz nasıl dayanıyorsunuz?
Çok üzülüyorum, düzgün bi yerde yemek yiyip, pahalı bi kıyafet almak vicdan azabı oluyor.
Siz nasıl dayanıyorsunuz?
0
naapsam
(27.11.14)
Her koyun kendi bacağından asılır demiş atalar.
0
anonymice
(27.11.14)
vallahi bu kadar hassaslıkla ömür geçmez, bu kadar düşünmek insanı kanser eder
0
vosvos3131
(27.11.14)
Umrumda değil. Anonymice +1
0
solemio
(27.11.14)
Bu duyuruyu görünce ilk kez farkettim. Hiç fakir akrabam yok. Enteresan.
0
m murphy
(27.11.14)
para göndersene o kadar üzülüyorsan.
0
mistreated
(27.11.14)
@m murphy, e o zaman neden yurtdısına yollayacak adam arıyorsun kuzucim :)
0
anonymice
(27.11.14)
bu kadar iyi şartlarda yaşıyorsan onlara da yardım edebilirsin. pahalı kıyafet alıyorsan onlara da al, düzgün bir yerde yemek yiyorsan onları da götür.
0
rock n roll
(28.11.14)
Zeka sorununuz mu var? Yapmıyorum mu yazdım? Sadece kendim için de para harcıyorum.
Ay ben hiç düşünmemiştim yardım etmeyi!
0
🌸naapsam
(28.11.14)
naapsam, bizim zeka sorunumuz yok ama senin kendini ifade etme sorunun var bence. çünkü yazdığın yazıdan yardım ettiğin sonucu çıkarılamayabilir.
0
rock n roll
(28.11.14)
@anonymice, benim ailevi sorunlarım var. O yüzden kendim fakir bir hayat yaşıyorum maalesef.
0
m murphy
(28.11.14)
benim de var, sürekli yardım ediyorum. hayat gelip geçici. bir gün varsın, bir gün yoksun. elinde imkan varken yapabildiğin kadar iyilik yap.

ben yardım ediyorum ama genelde şöyle oluşuyor; babam ya da kardeşlerim söylüyor, abi amcam şöyle kredi çekmiş ödeyememiş, kredi kartları bilmem ne kadar olmuş. halamın şöyle borcu varmış vs. onların borçlarını ödüyorum. yoksa eminim maaşa bağlasam evden çıkmaz, gidip çalışmaz benim akrabalar :)
0
[silinmiş]
(28.11.14)
(13)

İnsanlar niye evsiz olur?

lawist
Özellikle gelişmiş ülkelerde bile mevcut ,İnsanlar fakirlikten mi ,çalışmayı tercih etmemekten mi ? Bu salaş yaşam tarzı hoşlarına gittiğinde mi?
Özellikle gelişmiş ülkelerde bile mevcut ,İnsanlar fakirlikten mi ,çalışmayı tercih etmemekten mi ? Bu salaş yaşam tarzı hoşlarına gittiğinde mi?
0
lawist
(27.11.14)
amerika'da evsizlik yaygın bir akım ve yaşayış biçimi aşağılama hor görme gibi bir durumda yok onlarda kısaca mantıklı alakalı ve insana bakış açısı
0
vosvos3131
(27.11.14)
Amerikada işsizlik, vergi borçları, sağlık masrafları falan insaları borç batağına sürüklüyor, evlerini, arabalarını, elde avuçta ne varsa kaybediyorlar. oturup konuşsan çoğu aklı başında insanlar aslında.
0
innerbliss
(27.11.14)
valla fransada nantes'ta yaşarken bana da sanki bi tercihmiş gibi görünüyordu. ama paris'te çoluk çocuk cümbür cemaat sokakta yaşayanlar var ve ortadoğu ve daha doğudan gelen tipler genelde. ciddi ciddi yatacak yerleri yok yani. çok fazla var hem de.
0
mistreated
(27.11.14)
evler çok pahalı. düzen kurmaya mecalleri yok. bi de evle bitmiyor ki arkadaş. faturası var eşyası var tadilatı var.

o düzende huzuru bulamamışlardır belki. inzivaya çekilmek gibi.
0
seksen9
(27.11.14)
Amerika'da herşey özel sektörün elinde... Sağlık, eğitim vb her sey. Eh insanlar para yetiremiyorlar ve bu duruma düşüyorlar.
0
anonymice
(27.11.14)
Öyle yaşam tarzına sahip inasnlar İstanbulda da var. İşgal evleri var, oralarda kalan arkadaşlarım var. Para ödemeyen hiçbir şey için.

TYabancılar da geldi, orda kaldılar. Biz de ordaki işgal evlerinde filan kaldık.

ORtak yaşam daha bir çekici geliyor artık insanlara. Uygarlık ve teknoloji artık boğuyor insanları.
0
Cursed Chico
(27.11.14)
Göçmenler değil de genelde o ülkenin kendi insanlarıysa sistemi eleştirmek için yaşam biçimi olarak yapanlar da var
0
isadora
(27.11.14)
hehe nasıl la ciddi mi sordun bunu şimdi :) burada evler 500bin tl. ayda 20bin tl maaş alsam 2 yılda anca öderim, ki o kadar almıyorum. hehe sanki tercihmiş gibi sormuş yaa :))

şu an bana ev versinler 2 yıl çalışmam içinden de çıkmam

edit: evsiz derken sokaktakileri mi kastettin? o zaman benim cevap bi anlam ifade etmiyor.
0
divit
(27.11.14)
Adamın işleri iyi gitmiyor, batıyor, eşi terkediyor, gidecek yeri kalmıyor. Size pek olası gelmiyor ama var böyle hayatlar. İnsanların çok çaresiz oolmasının teknolojiyle alakası yok.
0
sehpa fx350
(27.11.14)
şöyle düşün.

işsiz kaldın

paran bitti

evinden çıktın.

para kazanman lazım

iş görüşmesine gitmen gerek

fakat evin yok paran yok, üstün başın kötü durumda.

iş görüşmesinde abd gibi yerlerde imaj en önemli şeysin

işe alınmadın

daha beter battın

düşük maaşla bir yere girdin

acını unutmak için alkole vurmaya başladın

alkoli arttırdın iş çok yorucu maaş az şartlar berbat

işten atıldın

tek sığınağın alkol, evin yok

evsiz oldun

genel olarak bu şekilde gerçekleşiyor bu olay, kimse gidip ben bir evsiz olayım demiyor
0
efrasiyab87
(27.11.14)
Caresizlikten sokakta olan da var, tercihen sokakta olan da.
0
fortisvita
(28.11.14)
ABD'de iki sene ölmeden sokaklarda yaşamayı başarabilirsen, devlet kira yardımı mı ne yapıyomuş. -muş diyorum, çünkü benim bi zamanlar oturduğum apartmanda, suratsız bi herif vardı, meraba dersin, suratına bile bakmaz, öyle biri, bu adam, Vietnam gazisiymiş ve iki senesini doldurmuş sokaklarda. Devlet de ona kira yardımına başlamış. Ama o kira yardımının adamın gazi olmasıyla bir ilgisi var mı, yoksa iki sene sokakta yatma çilesini dolduran herkese bu imkân sağlanıyor mu o kadarını bilmiyorum.

Bad credit diye bişey var. Sanırım Türkiye'de de başlamış. Kredi notu mu deniyor? ABD'de credit score deniyor. Misal işsiz kaldın ve kredi notun da düşük. Çünkü vaktiyle, faturalarını zamanında ödememişin, kredi kartının namusu elden gitmiş, oraya borç takmışın, buraya borç takmışın filan, üstüne bi de işten atılırsan, bi düşük eve geçmek istiyon mesela, ev zaabısı da diyo ki, bana gelirin olduğunu ispat et! Gelir yok! diyon. Bi de kredi skorunu göriyim diyo. O da bombok! Öyleyse sana ev yok! Bu zalim döngüye bi girdin mi, gerisi geliyodur heralde. Satıp savmaya başlıyon açlıktan ölmemek için. Tabii 6 aylık işsizlik sigortasını unuttuk. O bitiyo önce. Sen hâlâ iş bulamamışın. Kira ve faturalar için para bitiyo. Satıp savıyon ilk 2 ay mesela. Elde avuçta satıp savacak bişey kalmamış, işsizlik sigortan kesilmiş, birikmiş paran yok bi köşede, Ağustos böceği gibi vur patlasın çal oynasın yaşamışın zamanında. Kredi notun berbat. Gelir yok. Bir düşük, iki düşük seviyedeki evleri tutma şansın da yok. Naapçan o zaman? Atabildiğin her eşyanı çöpe atacan. Mal varlığın, bir market arabasına sığabilecek hâle gelene kadar küçülecen. Sokakta yatıp kalkmaya başlayacan. Metro varsa, metro istasyonuna girecen yerin altına. Yoksa sokakta donarak ölürsün. Yazın, yassıltılmış ambalaj kartonlarını döşek yapacan, banka manka gibi kallavi kapılı binaların önünde. Hani kanopi altındasındır, kapıya girerken bi oyukluk vardır filan, pek rüzgâr almıyodur. Yaz olmasına rağmen sırtında kalın bi palto olur. Çünkü gece o senin yorganın olacak. Çöpleri karıştırmaya başlarsın. Biraz dizinin dermanı varsa, kola kutusu, su şişesi filan toplamaya başlarsın. tanesi 5 cent olsa ve 100 tane toplasan, bir öğün yemeğin çıkar. Bazen acıyıp para veren çıkabilir. Kapıları açarsın insanlar gelip geçsin diye. Elinde kâğıt bir kola bardağı olur. İçine bikaç cent atan çıkar belki. Gene kartonlara yazılar yazarsın. 'Açım, evsizim, kursağıma lokma girmedi lan!' dersin. Ya da 'Ne yalan söyliyim, bira ve esrar alacam!' dersin. Biraz daha esprikli bi yazı bulursan, belki para kazanma şansın biraz daha artar. Gündüzleri parklar senin tabii. Banklarda uyursun. Bazen ayakkabın yastık olur, bazen palton. Çalmış olduğun market arabasınnan gezersin sokaklarda. Çalamadıysan, gene çek çek pazar arabasına benzer bi araban olur. Bazen acıyanlardan, kâğıt para veren bile çıkabilir. Devletin aşevleri var, sığınma evleri var. Kışın hava belli bi derecenin altına düşünce, bu milleti bi yere topluyolar, çorba filan içiriyolar. Üstüne işemesen bile bi süre sonra üstün çiş kokmaya başlar çünkü yattığın yerlere daha önce birileri işemiştir. Giderek o kokuyu duymaz olursun. Senin geçtiğin yerlerde millet biraz açığından yürür. Tüketebileceğinin çok daha üstünde yiyecek üretttiği için, ülkenin çöplükleri yiyecek doludur. Karnını iyi kötü doyurabilecek bişeyler bulursun. Kirayı nası ödiycem, faturaları nası ödiycem, taksitleri nası ödiycem dertlerin bitmiş, bu gece donmadan yarını görebilecek miyim acaba? derdin başlamıştır. Evsizlerin bazılarının alkolik ya da toksikoman olduğunu 100 metreden anlarsın. Canlı cenaze gibi gezinirler ortada. Bazıları ise çalışamayacak derecede sıyırmış olur ve bağıra bağıra küfreder, bişeyler anlatırlar.
Çok zevkli bi hayat olduğunu sanmıyorum. Çok zor bir hayat olduğunu düşünüyorum. Allah düşmanımın başına bile vermesin. Öte yandan, senede 1 milyon dolar maaş alırken, birden o duruma düşen insanlar olduğunu da duymuştum. Tanıştığım olmadı ama. Zor zenaat!
0
compadrito
(28.11.14)
para hesabını anlayamadıkları için
0
Sandman
(28.11.14)
(14)

anlatamiyorum

elxa
tutunamayanlar vol. 19045920852095size bir suru sey anlatmak istiyorum ama gezi'den sonra birkac ay hicbir sey yazmamistim. sonra koptum gittim duyuru'dan. simdi de yazan kimsenin rumuzuna asina degilim dogru duzgun. anlatamiyorum resmen. onceden daha bir samimi miydik ne?
tutunamayanlar vol. 19045920852095

size bir suru sey anlatmak istiyorum ama gezi'den sonra birkac ay hicbir sey yazmamistim. sonra koptum gittim duyuru'dan. simdi de yazan kimsenin rumuzuna asina degilim dogru duzgun. anlatamiyorum resmen.

onceden daha bir samimi miydik ne?
0
elxa
(27.11.14)
anlat ben dinlerim
0
razvan rat
(27.11.14)
kemik tabaka mevcut, onlar da samimi, hatta buluşanlar var?
0
devorgilla the gunslinger
(27.11.14)
çok eski değilim ama dinlemeye açığım?
0
vosvos3131
(27.11.14)
Hala samimiyiz ama tetikteyiz. Bileniyoruz.
0
ground
(27.11.14)
seni severdim ama badim değilsin.
0
[silinmiş]
(27.11.14)
Dedigin gibi eskiden seni cokca goruyorduk.buradaki teamul iste,rumuzlar surekli degisiyor.sende ara verince sogukluk girmis arana duyuruyla yaz ufaktan bisiler isinirsin zamanla
0
cizgilipijama
(27.11.14)
eskiden ben başka bir rumuzu kullanırken diyaloğumuz olmuştu. kedi işleri falan. sandığından daha çok kişi tanıdıktır muhtemelen.
0
namus ninjası
(27.11.14)
Ben hatırlıyorum seni.
0
kaymaktutmayansicaksut
(27.11.14)
anlat hacı. elxa eskidir, önce i hesabı vardı sonra es'ye döndü. belki farklı insanlardır. insanlar değişiyo devamlı. benim de aylarca girmediğim oldu. bazen çok tiksindim bazen çocukça buldum falan. ama bakıyorum yine.
0
mistreated
(27.11.14)
@mistreated,

es ve i ayni. es iken de i hesabimi kullaniyordum, sonra bir gun i hesabimi zorla sildirdim ifsa olmamak icin. sizi de hatirliyorum ((:
0
🌸elxa
(27.11.14)
want2die burada mi? burada
kediebesi? çok uzun zamandır yok
atmacaged? sanırım nadiren görüyorm
bryan fury? çok uzun zamandır yok zaten sözlükten de gitmişti
ermanen? burada
kibritsuyu? arada görüyorum
wide? emin değilim
nawres? burada
mea maxima culpa? burada :)
dessy? roket adam? bunlardan emin değilim
vercingetorix? görmüyorum bi süredir.
der meister? nik değiştirmiş sanırım :)
charlesbukowskiineksi? daha dün gördüm.
0
mistreated
(27.11.14)
dessy de burada, ben görüyorum sık sık.
0
m e l t e m
(27.11.14)
burada halen o sorduğun kişilerin neredeyse tamamı, aynı ya da farklı nicklerle.
sen ufaktan sormaya başla elxa, uzaklaşınca bir soğuma oluyor normaldir.
tanımadıklarına da anlatmak iyi gelebilir ayrıca. daha iyi geliyor hatta çoğunlukla. daha gerçek cevaplar alınabiliyor.
0
icemint
(27.11.14)
hep öyle değil midir, hep bizim kalsın, bize özel olsun isteriz.
eskiye özlem baki.
duyuru da istisna değil, yeniler hep olacak.

nerde bu 'elxa' demedim hiç, ama bugün görünce "bir elxa vardı hakkaten ha" dedim şimdi. Hatta o zamanlar bir duyuruda ismini yazarken elxa, exla yazım yanlışı tereddütüne düştüm diye hatırlıyorum.
0
absel
(28.11.14)
(12)

toplu ifşa

razvan rat
en son toplandığımız ekşiduyuru zirvesinde hep beraber çektiğimiz fotoğrafı paylaşıyorum. ektedir
en son toplandığımız ekşiduyuru zirvesinde hep beraber çektiğimiz fotoğrafı paylaşıyorum. ektedir
0
razvan rat
(27.11.14)
Bir dahakine ben de gelmek istiyorum. Ne hoş bir görüntü.
0
Cursed Chico
(27.11.14)
@podrostok fikirtepe
0
🌸razvan rat
(27.11.14)
fotoğrafı da ben çekmiştim.
0
mistreated
(27.11.14)
Sagdaki elemani tanıyorum galiba
0
dedi ayca
(27.11.14)
eğri oturup doğru konuşalım, en son ne zaman bu kadar sevgi dolu bir ortamda bulundunuz......
0
pescador
(27.11.14)
Lan ben yorganin altindayken cekmissin, cikmamisim :/
0
fortisvita
(27.11.14)
kanka ayıp oluyor ulu orta resmimizi koyuyorsun -_-
0
mattiadestro
(27.11.14)
@pescador çok haklısın
0
🌸razvan rat
(27.11.14)
bazı eller yorganın altında ya.. o bazı soru işaretlerine yol açmış.
0
namus ninjası
(27.11.14)
en soldakini çarşaf sandım bildiğin adammış
0
neferkitty
(27.11.14)
amele birliği
0
isadora
(27.11.14)
çok güldüm yeminle.

Allah da seni güldürsün razvan rat :)
0
mea maxima culpa
(28.11.14)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.