jacque
9 Ekim günü Paris'ten Amsterdam'a geçmek için bilet arıyorum ama hızlı tren iki kişi 5.500 TL'ye geliyor. Bizim Ankara-Paris iki kişi uçak biletimiz bile 6.000 tutmuştu. Araç kiralama da 5 saat için 18.000 TL.Şaka mı bu fiyatlar bunun daha ucuz bir yolu yok mu öğrenciler nasıl seyahat ediyor anlamad
9 Ekim günü Paris'ten Amsterdam'a geçmek için bilet arıyorum ama hızlı tren iki kişi 5.500 TL'ye geliyor. Bizim Ankara-Paris iki kişi uçak biletimiz bile 6.000 tutmuştu. Araç kiralama da 5 saat için 18.000 TL.
Şaka mı bu fiyatlar bunun daha ucuz bir yolu yok mu öğrenciler nasıl seyahat ediyor anlamadım...
Şaka mı bu fiyatlar bunun daha ucuz bir yolu yok mu öğrenciler nasıl seyahat ediyor anlamadım...
0
Tren zaten uçaktan pahalı. Lyon paris tren ucaktan 50-60€ pahaliydi en son.
Flixbus varsa en ideali o.
Flixbus varsa en ideali o.
0
Parise geri dönecekseniz getaround var ordan araç bakabilirsiniz. Tren içinde hızlı tren yerine diğer seçeneklere bakmayı deneyin…
0
Eşimin bel fıtığı olduğu için çok uzun süre oturamıyor. Hızlı tren 3.30 saat ama diğer trenler ve otobüs 6.30 saat maalesef :(
0
hızlı tren hep pahalıydı. çok önceden almak lazım ben 2018de brüksel parise 200 euro vermiştim.
0
google flights 1690tl'ye ucak gosteriyor. ucaktan once arac kiralamaya bakmanizi garip karsiladim.
0
Amsterdam'da zaten 2 gece kalacaktık. 1690 liralık uçuşta gece 11'de iniyoruz uçaktan o yüzden anlamsız oluyor
0
jacque
İsmi Merve İnci olan biri bilet alırken ismini Merve inci olarak mı yoksa Merve Inci olarak mı yazmalı? Yoksa direkt olduğu gibi mi yazmalıyız?
İsmi Merve İnci olan biri bilet alırken ismini Merve inci olarak mı yoksa Merve Inci olarak mı yazmalı? Yoksa direkt olduğu gibi mi yazmalıyız?
0
jacque
Eşime aşağıdaki kemerden almak istiyorum doğum günü hediyesi olarak fakat ürün Türkiye'de yok.https://www.gucci.com/tr/en_gb/pr/men/accessories-for-men/belts-for-men/casual-belts-for-men/gucci-blondie-belt-p-734771US10N1000Daha önce hiç yurt dışından alışveriş yapmadım, bu miktarda alışveriş hiç hiç
Eşime aşağıdaki kemerden almak istiyorum doğum günü hediyesi olarak fakat ürün Türkiye'de yok.
www.gucci.com
Daha önce hiç yurt dışından alışveriş yapmadım, bu miktarda alışveriş hiç hiç yapmadım. :)
Ben bunu siteden alsam sorunsuz bir şekilde gümrükten geçip gelir mi? Kargocular çalar mı? Ya o sırada evde olmazsam vs. bir türlü içim rahat etmedi. Bu arada TR'deki Gucci mağazaları da bizim adımıza getiremiyor ürünü.
Daha önce bu şekilde bir alışveriş deneyimleyen oldu mu?
www.gucci.com
Daha önce hiç yurt dışından alışveriş yapmadım, bu miktarda alışveriş hiç hiç yapmadım. :)
Ben bunu siteden alsam sorunsuz bir şekilde gümrükten geçip gelir mi? Kargocular çalar mı? Ya o sırada evde olmazsam vs. bir türlü içim rahat etmedi. Bu arada TR'deki Gucci mağazaları da bizim adımıza getiremiyor ürünü.
Daha önce bu şekilde bir alışveriş deneyimleyen oldu mu?
0
ben victoria secret'tan gecelik getirtmiştim.
çalınma durumu yaşamadım. zaten teslim edilmezse tekrar gönderirler. + olarak %20 vergi ödeyeceksin gümrük için yani 2binr küsür tl çıkıyor. bazen gümrük memurları yanlış hesap yapıp daha fahiş fiyat uyguluyor ve buna itiraz edeceğin bir kanal yok.
+ olarak yurt dışından aldığın ürünü iade edemiyorsun bunu bilerek al.
çalınma durumu yaşamadım. zaten teslim edilmezse tekrar gönderirler. + olarak %20 vergi ödeyeceksin gümrük için yani 2binr küsür tl çıkıyor. bazen gümrük memurları yanlış hesap yapıp daha fahiş fiyat uyguluyor ve buna itiraz edeceğin bir kanal yok.
+ olarak yurt dışından aldığın ürünü iade edemiyorsun bunu bilerek al.
0
Sadece %20 değil, 150 Euro’yu aştığı için çok daha fazla vergi çıkar, belki ürünün fiyatını bile geçebilir bilemiyorum, ayrıca gümrükçü tutmanız gerekir. Milyon euro’luk konteyner dolusu mal ithal etmekle aynı prosedüre tabi bir ürün fiyatından dolayı, o yüzden hiç bulaşmayın.
0
baldan kaymak
Mesela pringles, dondurma falan
Mesela pringles, dondurma falan
0
Getir'i bilmiyorum ama Yemeksepeti indirimleriyle çoğu zaman marketlere göre daha uygun.
5-10 lira da değil mesela marketten aldığım 40 liralık yulaf Yemeksepeti'nde 21 tl olmuştu geçen gün :(
5-10 lira da değil mesela marketten aldığım 40 liralık yulaf Yemeksepeti'nde 21 tl olmuştu geçen gün :(
0
Getir ortalama %40 ile çalışır, Normal bir market ise %20-%23 ile çalışır. Yani markete göre belli ürünler haricinde %15-%20 daha pahalıdır.
Ancak getir'in kampanyaları, indirimleri vs. oluyor. Bazen daha uyguna gelen ürünleri olabiliyor. Ama sürekli alışveriş yaparsanız, markete göre daha çok ödersiniz.
.
Ancak getir'in kampanyaları, indirimleri vs. oluyor. Bazen daha uyguna gelen ürünleri olabiliyor. Ama sürekli alışveriş yaparsanız, markete göre daha çok ödersiniz.
.
0
jacque
Yarı tok şekilde 19.30 gibi spora giriyorum, 21.30 - 22.00 gibi de çıkıyorum. Çok ağır spor yapmıyorum; yoga dersi, step/spinning dersi falan derken 3 saati buluyor. Vaktim olursa ağırlık da çalışıyorum.Yemeği maalesef 22.30 gibi yiyorum. Ama duştan çıkıp eve gidip yemek yiyene kadar geçen sürede ço
Yarı tok şekilde 19.30 gibi spora giriyorum, 21.30 - 22.00 gibi de çıkıyorum. Çok ağır spor yapmıyorum; yoga dersi, step/spinning dersi falan derken 3 saati buluyor. Vaktim olursa ağırlık da çalışıyorum.
Yemeği maalesef 22.30 gibi yiyorum. Ama duştan çıkıp eve gidip yemek yiyene kadar geçen sürede çok halsiz ve sinirli oluyorum. Bunu engellemek için spordan çıkınca yarım muz, fındık falan yesem zararı olur mu veya ne yapabilirim?
Zaten çok geç yemek yediğim için muhtemelen kilo veremiyorum çünkü haftada 5 gün spora gidiyorum. 19.00'da yemek yeyip spora girsem çıkınca daha da acıkmış olacağım..
Çözemedim yani bir türlü yemek işini :(
Yemeği maalesef 22.30 gibi yiyorum. Ama duştan çıkıp eve gidip yemek yiyene kadar geçen sürede çok halsiz ve sinirli oluyorum. Bunu engellemek için spordan çıkınca yarım muz, fındık falan yesem zararı olur mu veya ne yapabilirim?
Zaten çok geç yemek yediğim için muhtemelen kilo veremiyorum çünkü haftada 5 gün spora gidiyorum. 19.00'da yemek yeyip spora girsem çıkınca daha da acıkmış olacağım..
Çözemedim yani bir türlü yemek işini :(
0
cidden 3 saat spor yapıyorsan halsiz olman çok normal. yani hangi aktiviteyi 3 saat yapsan halsiz olursun
0
Yemek yediğin saatin kilo vermeye hiçbir etkisi yok, kalori açığı verdiğin sürece istersen tüm kalorileri gece 12 gibi alabilirsin, akşama doğru beş gibi yemekten hiçbir farkı yok o saatte yemenin, sistem 24 saat çalışır.
O gün ağırlık çalışmaya karar verdiysen önce ağırlık çalış sonra kendini iyi hissedersen spinning kıl yün işlerine bakarsın, çünkü bu şekilde vücudu gereksiz strese sokup kortizol salgılatıyorsun o da kan şekerini yükseltip düşürerek başını gözünü döndürüyor, ha ben böyle takılacam diyorsan çıkışta muz falan yemende bi problem yok ye tabii ama bence ağırlık çalışması ile spinning gibi yüksek yoğunluklu kardiyolar aynı gün olmamalı, olunca böyle oluyor çünkü.
O gün ağırlık çalışmaya karar verdiysen önce ağırlık çalış sonra kendini iyi hissedersen spinning kıl yün işlerine bakarsın, çünkü bu şekilde vücudu gereksiz strese sokup kortizol salgılatıyorsun o da kan şekerini yükseltip düşürerek başını gözünü döndürüyor, ha ben böyle takılacam diyorsan çıkışta muz falan yemende bi problem yok ye tabii ama bence ağırlık çalışması ile spinning gibi yüksek yoğunluklu kardiyolar aynı gün olmamalı, olunca böyle oluyor çünkü.
0
Spor yapanlarda genelde 'Ben nasıl olsa spor yapıyorum, Yakarım Abi.' deyip yemeğe abanma yanılgısı oluyor.
Bir kalori sayma işine girişsen, makrolarını düzenlesen, ne almışsın, ne yakmışsın hesaplasan, bu hesaplamaya günde 10 dakikanı ayırsan herşey çorap söküğü gibi çözülecek de.
Bir de o üç saati azalt gerçekten. İki hareket arası 15 dakika telefon, 20 dakika muhabbet konularına girme hiç.
Bir kalori sayma işine girişsen, makrolarını düzenlesen, ne almışsın, ne yakmışsın hesaplasan, bu hesaplamaya günde 10 dakikanı ayırsan herşey çorap söküğü gibi çözülecek de.
Bir de o üç saati azalt gerçekten. İki hareket arası 15 dakika telefon, 20 dakika muhabbet konularına girme hiç.
0
@paintov @alperz @Mirket
Yoga, step/spinning ve ağırlığı aynı gün yaptığım için böyle oluyor maalesef :/
Yoga boş iş gibi ama çok seviyorum bırakmak istemiyorum. Step/spinning de çok ter attırdığı için sanki kilo vermemi sağlayacakmış gibi hissettiriyor, son 1 aydır gidiyorum. Sırf 1.5 saat bu ikisi sürüyor zaten. Ağırlığı da sevmediğim için en son yapıyorum. Duş falan derken 2.5 saati buluyor evet..
Yoga, step/spinning ve ağırlığı aynı gün yaptığım için böyle oluyor maalesef :/
Yoga boş iş gibi ama çok seviyorum bırakmak istemiyorum. Step/spinning de çok ter attırdığı için sanki kilo vermemi sağlayacakmış gibi hissettiriyor, son 1 aydır gidiyorum. Sırf 1.5 saat bu ikisi sürüyor zaten. Ağırlığı da sevmediğim için en son yapıyorum. Duş falan derken 2.5 saati buluyor evet..
0
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
Yoga ve step/spinning derslerine ucu ucuna yetişebiliyorum o yüzden önce onlarla başlıyorum spora. Sonra ağırlığa pek halim kalmıyor ama yapmaya çalışıyorum.
Belki yoga + ağırlık veya step/spinning + ağırlık şeklinde değiştirsem daha doğru olacak. Step/spinning sınıflarına yeni başladım sayılır, daha önce hiç o kadar kalori yakıp terleyemiyordum. O yüzden psikolojik olarak sanki sürekli onu yapmam gerekiyormuş gibi bir algım oluştu.
Yoga ve step/spinning derslerine ucu ucuna yetişebiliyorum o yüzden önce onlarla başlıyorum spora. Sonra ağırlığa pek halim kalmıyor ama yapmaya çalışıyorum.
Belki yoga + ağırlık veya step/spinning + ağırlık şeklinde değiştirsem daha doğru olacak. Step/spinning sınıflarına yeni başladım sayılır, daha önce hiç o kadar kalori yakıp terleyemiyordum. O yüzden psikolojik olarak sanki sürekli onu yapmam gerekiyormuş gibi bir algım oluştu.
0
spinning dedigin intervalli kardiyo. ben olsam ayni gune agirlik koymam.
haftada uc kez agirlik uc kez kardiyo iyidir. bir gun de ense gunu.
haftada uc kez agirlik uc kez kardiyo iyidir. bir gun de ense gunu.
0
Sporda yaktığın kalorinin de bir anlamı yok kilo verme sürecinde, en azından bunu bilirsen kendini bu kadar zorlamamış olursun hem fiziken hem de mental olarak, yani bu yaptığın sağlıklı bir planlama değil.
Spor dünyası içinde çok sevdiğim bir söz ver vardır: "Çok çalışmak önemli değildir, önemli olan doğru çalışmak.
Haftada 5 gün maksimum 60/70 dakikalık çalışmalarla şimdikinden daha verimli geridönüşler alabilirsin doğru bir planlamayla.
Spor dünyası içinde çok sevdiğim bir söz ver vardır: "Çok çalışmak önemli değildir, önemli olan doğru çalışmak.
Haftada 5 gün maksimum 60/70 dakikalık çalışmalarla şimdikinden daha verimli geridönüşler alabilirsin doğru bir planlamayla.
0
3 saat çok fazla geldi bana. saatleriniz öyleyse yapacak bir şey yok, önemli olan yediğiniz şeyler. spor çıkışı protin salata sebze yemeye çalışın
0
Yemek işi önemli. Beslendiğiniz saatin de, beslenme sıklığınızın da, gıdanızın da önemi büyük.
Beslenme saati önemli çünkü vücudun bir metabolizma saati var. Belli bir saatten sonra vücut daha ağırlaşıyor metabolizma dinlenme moduna geçiyor ve yağ yakımı da yavaşlıyor.
Beslenme sıklığı önemli çünkü vücudun yağ yakımına geçmesi vs bundan etkileniyor.
Ne yediğiniz önemli. Yani yağ protein dengesi vb... Bünye de önemli tabi. Ama beslenme konusunda çok kulaktan dolma bilgi var. mesela çevremde artık yediğime dikkat ediyorum diyenlerin çoğu "et yemiyorum" diyor mesela. Zeytinyağlı fasülye yediğinde iyi bir şey yaptığını sanıyor ama yağ ve şekerli bir gıda mesela zeytinyağlı fasulye... Dengeyi bulmak önemli. Vücut yağ da protein de karbonhidrat da istiyor. Bunları kesin olarak almamak değil, kontrollü ve dengeli almak önemli. Evet karbonhidart bile...
Beslenme için en azından bir seferlik mümkünse iyi bir hastanenin diyetisyenine gidin. Çünkü vücut analizi yapar nasıl beslenmeniz gerektiğini söyler.
Bazen hormonel bir bozukluk ya da hastalık da kilo vermeyi engeller. Atıyorum insülin direnci vardır vs. Kilo vermek zorlaşır.
Fiziksel aktivite de aynı. Kontrollü ve bilinçli yapmazsanız sadece debelenmiş olursunuz. 3 saat spor hem de 5 gün biraz fazla müsabık bir sporcu değilseniz.
Her egzersizin niteliği farklı ve günlere bölmek gerek bu yüzden.
Çok değil akıllı egzersiz yapın.
Beslenme saati önemli çünkü vücudun bir metabolizma saati var. Belli bir saatten sonra vücut daha ağırlaşıyor metabolizma dinlenme moduna geçiyor ve yağ yakımı da yavaşlıyor.
Beslenme sıklığı önemli çünkü vücudun yağ yakımına geçmesi vs bundan etkileniyor.
Ne yediğiniz önemli. Yani yağ protein dengesi vb... Bünye de önemli tabi. Ama beslenme konusunda çok kulaktan dolma bilgi var. mesela çevremde artık yediğime dikkat ediyorum diyenlerin çoğu "et yemiyorum" diyor mesela. Zeytinyağlı fasülye yediğinde iyi bir şey yaptığını sanıyor ama yağ ve şekerli bir gıda mesela zeytinyağlı fasulye... Dengeyi bulmak önemli. Vücut yağ da protein de karbonhidrat da istiyor. Bunları kesin olarak almamak değil, kontrollü ve dengeli almak önemli. Evet karbonhidart bile...
Beslenme için en azından bir seferlik mümkünse iyi bir hastanenin diyetisyenine gidin. Çünkü vücut analizi yapar nasıl beslenmeniz gerektiğini söyler.
Bazen hormonel bir bozukluk ya da hastalık da kilo vermeyi engeller. Atıyorum insülin direnci vardır vs. Kilo vermek zorlaşır.
Fiziksel aktivite de aynı. Kontrollü ve bilinçli yapmazsanız sadece debelenmiş olursunuz. 3 saat spor hem de 5 gün biraz fazla müsabık bir sporcu değilseniz.
Her egzersizin niteliği farklı ve günlere bölmek gerek bu yüzden.
Çok değil akıllı egzersiz yapın.
0
Eğer gece yiyip uyumak durumundaysan 20 dk kardio kalanında ağırlık çalışman lazım. İlla çok ağır değil ama yiyip yatarsan kasların dinlenir yediklerinde kas oluşumuna katılır, protein ağırlıklı güzel beslenirsen. 3 saat spor olmaz eğer antreman gerektiren bir evente katılmıyorsan
0
Bir de o kadar spor yapıyorsan kas inşa ediyorsun demektir. Bu durumda sadece ağırlığına bakıyorsan yanılırsın. Kilon aynı kalıyor ama pantolonların bol gelmeye başlıyor da olabilir. Vücut yağ oranı düşüyor olabilir. Şu adresten vücut yağ oranını hesapla ve 10-15 günlük periyodlarla kontrol edip bir yere yaz.
www.agirsaglam.com
www.agirsaglam.com
0
Profesyonel değilseniz 3 saat egzersiz falan olmaz. Yaptığınız şeyi bilinçli yapmadığınızı anlıyorum burdan. Hem faydalı değil, hem sürdürülebilir değil. Max 1-1.5 saat arasında salondan çıkmanız lazım. Amaçlarınız doğrultusunda egzersiz rutininizi gözden geçirin. Bilmiyorsanız da planlama konusunda yardım alın.
0
la lykia
akşam işten eve 9'a doğru ancak dönmüş oluyoruz. hafta sonu da dışarıda işlerimiz oluyor veya çalışıyoruz. haliyle yemek pişirecek, evi temizleyecek pek zaman yok.eve haftada 2 veya 3 gün yardımcı ablamız geliyor. yaklaşık 6-7 yıldır tanıdığımız biri ancak son zamanlarda kendisine öğlen için ne yeme
akşam işten eve 9'a doğru ancak dönmüş oluyoruz. hafta sonu da dışarıda işlerimiz oluyor veya çalışıyoruz. haliyle yemek pişirecek, evi temizleyecek pek zaman yok.
eve haftada 2 veya 3 gün yardımcı ablamız geliyor. yaklaşık 6-7 yıldır tanıdığımız biri ancak son zamanlarda kendisine öğlen için ne yemek hazırlayacağımızı şaşırmış durumdayız ve bu konuda nasıl bir iletişim kurmalıyız bilemedik.
gelmediği günler biz evde ne pişirdiysek aynısını ona da hazırlıyoruz. şimdiye kadar da yediği içtiği hiçbir şeye karışmadık, evde ne varsa ona da ikram ederiz vs.
(bu arada eskiden böyle bir durumu yoktu, son aylarda ortaya çıkan bir durum)
Birkaç örnek;
normal yoğurt yemiyor, sadece mandıra'dan alınmış süzme yoğurt yiyor.
sadece inek sütünden yapılmış ezine beyaz yiyor. (o da bana dokunuyor mesela, reflü yaptığı için eve almıyoruz.)
patlıcanlı yemekleri sevmiyor, biz de çok seviyoruz, evde patlıcanlı yemek olunca ucundan yiyor, yemeğin ona ayrılan gerisi atıldı birkaç kez.
makarna sevmiyor.
normal çay sevmiyor, sadece yeşil çay içiyor.
normal türk kahvesi sevmiyor, sadece mirvari kahvesi içiyormuş.
buna benzer bir sürü şey...
yani bir şey dokunuyor olur, alerjisi olur, o da değil.
yemediği zaman da aç aç geziyor, çok üzülüyorum, bedenen çalışıyor sonuçta.
ablaya yiyebileceği bir şeyler hazırlama mecburiyetinde hissediyorum kendimi ama bu ablamıza sen bize sevdiğin şeyleri söyle onları alalım mı diyelim? onun gelmediği günler onun sevdiği şeyleri mi pişirelim ona hazırlamak için? e bu da bana saçma geliyor. ben de fabrikada çalışıyorum, öğlen ne çıkıyorsa onu yiyorum. ev de onun iş yeri sonuçta.
nedir bu işi doğrusu?
eve haftada 2 veya 3 gün yardımcı ablamız geliyor. yaklaşık 6-7 yıldır tanıdığımız biri ancak son zamanlarda kendisine öğlen için ne yemek hazırlayacağımızı şaşırmış durumdayız ve bu konuda nasıl bir iletişim kurmalıyız bilemedik.
gelmediği günler biz evde ne pişirdiysek aynısını ona da hazırlıyoruz. şimdiye kadar da yediği içtiği hiçbir şeye karışmadık, evde ne varsa ona da ikram ederiz vs.
(bu arada eskiden böyle bir durumu yoktu, son aylarda ortaya çıkan bir durum)
Birkaç örnek;
normal yoğurt yemiyor, sadece mandıra'dan alınmış süzme yoğurt yiyor.
sadece inek sütünden yapılmış ezine beyaz yiyor. (o da bana dokunuyor mesela, reflü yaptığı için eve almıyoruz.)
patlıcanlı yemekleri sevmiyor, biz de çok seviyoruz, evde patlıcanlı yemek olunca ucundan yiyor, yemeğin ona ayrılan gerisi atıldı birkaç kez.
makarna sevmiyor.
normal çay sevmiyor, sadece yeşil çay içiyor.
normal türk kahvesi sevmiyor, sadece mirvari kahvesi içiyormuş.
buna benzer bir sürü şey...
yani bir şey dokunuyor olur, alerjisi olur, o da değil.
yemediği zaman da aç aç geziyor, çok üzülüyorum, bedenen çalışıyor sonuçta.
ablaya yiyebileceği bir şeyler hazırlama mecburiyetinde hissediyorum kendimi ama bu ablamıza sen bize sevdiğin şeyleri söyle onları alalım mı diyelim? onun gelmediği günler onun sevdiği şeyleri mi pişirelim ona hazırlamak için? e bu da bana saçma geliyor. ben de fabrikada çalışıyorum, öğlen ne çıkıyorsa onu yiyorum. ev de onun iş yeri sonuçta.
nedir bu işi doğrusu?
0
yiyorsa yesin yemiyorsa kendi bilir. eğer baştaki anlaşmanızda öğle yemeğini sen karşılayacağını taahhüt ettiysen çek karşına "bazı şeyleri yemiyorsun. benim senin yiyeceğin şeyleri hazırlamaya harcayacak vaktim yok. sana günlük şu kadar lira daha fazla vereyim. yemek işini bundan sonra kendin çöz" de geç.
darılmaca gücenmece yok.
darılmaca gücenmece yok.
0
Yanlış anlamayın ama robot süpürge, çamaşır kurutma makinesi, sıcak hava fritözü vb. gibi cihazlar siz gibi yoğun çalışanlar bu tip çileleri çekmesin diye icat edildi. Kendisine veda etme zamanınız gelmiş bence, çünkü fazlaca içli dışlı olmuşsunuz, kaynana nazı sergilemeye başlamış.
0
@alperz, aynısı aklıma geldi yemin ediyorum, ayıp mı olur acaba diyordum.
ama böyle de bize ayıp oluyor tabii. pazar günü dışarıda işlerim vardı, daha kahvaltıya oturmadan patlıcan silkme yemeği yaptım sırf pazartesi öğlen evde yemek olsun diye. dün akşam bir baktım hiç dokunmamış bile, çok üzüldüm.
ama böyle de bize ayıp oluyor tabii. pazar günü dışarıda işlerim vardı, daha kahvaltıya oturmadan patlıcan silkme yemeği yaptım sırf pazartesi öğlen evde yemek olsun diye. dün akşam bir baktım hiç dokunmamış bile, çok üzüldüm.
0
ne çıkıyorsa onu yiyecek maalesef, zaten yemek hazırlamaya da çok vaktiniz olsa bir yardımcı gelmezdi.
0
yemedigi seyler bana cok ekstrem gelmedi patlican ve makarna yemiyo geriye bi suru sey kaliyo. yogurt falan onemli seyler degil
alperz+1
alperz+1
0
Bizim iki haftada bir gelen ablamız önce kahvaltı hazırlıyor (evden çalışıyoruz), hem bizi hem kendini doyuruyor. Ortalıkta sebze, bakliyat falan varsa "akşama bir şey yapacaksan söyle de ben bi yandan hazırlayıp ocağa koyarım" diyor. Evde ne varsa yiyoruz beraber.
Bu kadıncağız sizin iş yükünüzü ve stresinizi azaltmak için geliyor ama haftada 2-3 gün ne yiyecek diye strese giriyorsunuz, saçma değil mi? @alperz +1 makul bir yemek ücreti ekleyin, yemeğini kendi getirsin.
Bu kadıncağız sizin iş yükünüzü ve stresinizi azaltmak için geliyor ama haftada 2-3 gün ne yiyecek diye strese giriyorsunuz, saçma değil mi? @alperz +1 makul bir yemek ücreti ekleyin, yemeğini kendi getirsin.
0
Haftada 2-3 gün gelen kişinin ev yemeği yapmasını bekliyorum. Yoğurt, peynir, çay hikayesi o kadar mühim değil, evde onun için bulundururum, ama yemeği onun yapmasını beklerim, hatta sevmese de ben sevdiğim için bana patlıcan kızartsın isterim. Bunu yapacak kişiyle çalışırım. Haftada 3 defa gelen kişi yemek yapmıyorsa ne yapacak Allah aşkına? Çok mütevazı istekleriniz var sanırım.
0
Ona farklı yemek yapmaya mecbur değilsiniz. Umduğunu değil bulduğunu yer misafir derler.
Buraya bu soruyu sorduğunuzda göre sizin onu kıramayacağınızı çözmüş olmalı. 6-7 yıl az değil.
En baştaki kendi varsayılan ayalarınıza dönün.
Buraya bu soruyu sorduğunuzda göre sizin onu kıramayacağınızı çözmüş olmalı. 6-7 yıl az değil.
En baştaki kendi varsayılan ayalarınıza dönün.
0
onları yemiyorsa kendi sevdiği basit bir şeyi hazırlayıp yiyebilir. sizin dert etmenize gerek yok. yumurta, menemen vs. ne isterse.
0
Bize gelen abla sadece et olursa yiyor, birkaç kere istediğin varsa söyleyelim dedim disardan, bisey demedi. Kendi haline bıraktık keyfi olursa yer çok takılmayın.
0
Sigortasını ödeyin, yemek ücreti verin. Ne istiyorsa yesin. Ev işlerine gelen kişi için alışveriş yapıp ona göre yemek hazırlamayın bir zahmet :)
0
Ben kendi evimde bu kadar naz yapamıyorum ya. Özellikle tükettiğim şeyleri kendim alıp koyuyorum dolaba.
Evde ne yemek varsa o yenir bu kadar kasmayın, beğenmiyorsa yemesin, kendi bilir.
Evde ne yemek varsa o yenir bu kadar kasmayın, beğenmiyorsa yemesin, kendi bilir.
0
Patlican ve makarna konusunda hakliymis, onlari sahsen ben de yemem.
Birkaç çesit çorba, bulgur pilavi ve yanina yenecek baklagil olsa daha makbul olurdu. Bir de mevcut durumunuza göre etli yemekler.
Yogurt ve kahve konusunda saçmalasa da ana yemek konusunda hakliymis abla.
Birkaç çesit çorba, bulgur pilavi ve yanina yenecek baklagil olsa daha makbul olurdu. Bir de mevcut durumunuza göre etli yemekler.
Yogurt ve kahve konusunda saçmalasa da ana yemek konusunda hakliymis abla.
0
Yemek pişirmesini isteyin.
Temizlik yaptığı süreden 1 saat eksiltsin ve o süreyi yemek yapmaya harcasın. Hem kendi yemeğini kendisi yiyecektir hem de size yemek pişirmekte destek olmuş olur.
Afiyet olsun,
Temizlik yaptığı süreden 1 saat eksiltsin ve o süreyi yemek yapmaya harcasın. Hem kendi yemeğini kendisi yiyecektir hem de size yemek pişirmekte destek olmuş olur.
Afiyet olsun,
0
işyerinde yemek parası veriyoruz. çalışanlar kadın yoğunlukta. 3-5 kişi birleşip kendi yemeklerini yapıp yiyorlar. buraya kadar sorun yok.
bir ara yemek parası vermeyelim dışarıdan yemek getirtelim dedik. kimse yemek/malzeme taşımasın yemek yesin dedik. (çünkü bazen aç aç dolaşıyorlar.)
fikri ortaya atınca herkes itiraz etti. yok ben patates yemiyorum yok hergün makarna/pilav gelir vs.
öğlen mutfağa gidiyorum bunu söyleyen kadınların her gün yedikleri indir patates (kızartması, kavurması, salatası, yemeği vs) kaldır pilav/makarna. biri et yemiyor diye güya etli yemek yemiyorlar ama et pahalı olduğu için aslında.
neyse demem o ki siz kadına günlük bir yemek parası verseniz muhtemelen hem parayı alır hem de yemeği yer.
bir ara yemek parası vermeyelim dışarıdan yemek getirtelim dedik. kimse yemek/malzeme taşımasın yemek yesin dedik. (çünkü bazen aç aç dolaşıyorlar.)
fikri ortaya atınca herkes itiraz etti. yok ben patates yemiyorum yok hergün makarna/pilav gelir vs.
öğlen mutfağa gidiyorum bunu söyleyen kadınların her gün yedikleri indir patates (kızartması, kavurması, salatası, yemeği vs) kaldır pilav/makarna. biri et yemiyor diye güya etli yemek yemiyorlar ama et pahalı olduğu için aslında.
neyse demem o ki siz kadına günlük bir yemek parası verseniz muhtemelen hem parayı alır hem de yemeği yer.
0
yaptığı iş ile istekleri örtüşmüyor. şaka yollu konuya girip bir nabzını yoklayın. çok istiyorsa kendi yemeğini yanında getirmesini teklif edebilirsiniz.
0
ben de calistigim yerlerde sevmedigim yemek olunca ac kaliyordum. atistirmalik olurdu yanimda hep onlarla idare ederdim. yani cocuk degiliz, kimse bana uzulmuyordu mesela. siz niye uzuluyorsunuz ki. evde dolap var sonucta en kotu bi kasar peyniriniz vardir. abla sen arada ac kaliyosunuz bi tost yap kendine bari cekinme ya da omlet yap falan diyin yeterli.
0
@kittie
tam şu diyaloğu yaşadık, okuyunca istemsiz güldüm :)
tam dediğiniz gibi dedik de ben sadece ezine peynir yiyebiliyorum dedi, kaşarlı tost da yemiyor :))
tam şu diyaloğu yaşadık, okuyunca istemsiz güldüm :)
tam dediğiniz gibi dedik de ben sadece ezine peynir yiyebiliyorum dedi, kaşarlı tost da yemiyor :))
0
Bir zamanlar tatlı hayat dizisi vardi. Onun bir bölümünde bu durum ( yardımcı kadının yemek beğenmemesi) parodi olarak işlenmişti.
Ve evet diziydi, kurguydu, absürd bir durum olduğu belli edilerek parodi olarak işlenmiştir. Sözlerim bu kadar.
Ve evet diziydi, kurguydu, absürd bir durum olduğu belli edilerek parodi olarak işlenmiştir. Sözlerim bu kadar.
0
mirvari kahvesini ilk defa duydum. Bence karakteri gercekten böyle degilse ya sizin yemeklerinizi begenmeyip bahane ediyor ya da para icin.
0
sevmiyorsa kendi tercihi. ben de saydıklarının hiç birini tüketmiyorum mesela. genel olarak sağlıksız şeyler zaten bunlar... ha bahsettiğiniz kişide muhtemelen böyle bir durum yoktur, yedikleri bunlardan daha sağlıklı değildir, direkt tadına göre bir ayrım yapıyor olabilir. mesela ben sağlığım için carnivore besleniyorum o yüzden yemiyorum.
çalışma şartlarında yemeğini karşılamak üzerine anlaşmadıysanız hiç umursamayın öyle bir anlaşma yaptıysanız da bu anlaşma sırasında yemek seçtiğini belirtmediyse yine umursamayın. siz koyarsınız yemeği, ister yer ister yemez... ben son 2.5 yıldır kendi hazırlamadığım tek bir öğün bile yemedim. dışarıdan sipariş vermedim.
çalışma şartlarında yemeğini karşılamak üzerine anlaşmadıysanız hiç umursamayın öyle bir anlaşma yaptıysanız da bu anlaşma sırasında yemek seçtiğini belirtmediyse yine umursamayın. siz koyarsınız yemeği, ister yer ister yemez... ben son 2.5 yıldır kendi hazırlamadığım tek bir öğün bile yemedim. dışarıdan sipariş vermedim.
0
Filinta61
diyelim ki çok tanımadığınız bir heykeltıraş ile söyleşi yapılacak. nasıl yapılır?
diyelim ki çok tanımadığınız bir heykeltıraş ile söyleşi yapılacak. nasıl yapılır?
0
öncelikle kendisi hakkında araştırma yapman gerekir.
kahve muhabbeti olmaması adına söyleşinin genel çerçevesini önceden çizip doğru düzgün sorular yönelterek söyleşiyi yönlendirmek önemli.
amaç heykeltıraş'ı tanıtmaksa iş daha kolay. klişe soruları sorup geçebilirsin.
amaç heykel sanatıyla ilgili konuşmaksa; heykel sanatının tarihçesinden günümüz heykellerine kadar çok geniş bir yelpaze var ve güzel bir ön araştırma yapmak gerekir.
ses kaydı muhakkak alınmalı. hatta tek cihaz yerine her türlü aksaklığa karşı iki farklı cihazın aynı anda kullanılması önemli. görüntülü bir söyleşi olacaksa hem kamera hem ses kayıt cihazı birlikte kullanılabilir.
nasılsa ses kaydı alıyorum diyerek kağıt ve kalemden uzak kalma. hatırlatıcı notları muhakkak al. notların başına da yaklaşık zamanı yazarsın. böylece, sonraki düzenleme daha rahat olacak. ayrıca elindeki notlara bakarak neler konuşulduğunu daha rahat takip eder ve mülakatı ona göre yönlendirebilirsin.
aklıma ilk olarak bunlar geldi.
kahve muhabbeti olmaması adına söyleşinin genel çerçevesini önceden çizip doğru düzgün sorular yönelterek söyleşiyi yönlendirmek önemli.
amaç heykeltıraş'ı tanıtmaksa iş daha kolay. klişe soruları sorup geçebilirsin.
amaç heykel sanatıyla ilgili konuşmaksa; heykel sanatının tarihçesinden günümüz heykellerine kadar çok geniş bir yelpaze var ve güzel bir ön araştırma yapmak gerekir.
ses kaydı muhakkak alınmalı. hatta tek cihaz yerine her türlü aksaklığa karşı iki farklı cihazın aynı anda kullanılması önemli. görüntülü bir söyleşi olacaksa hem kamera hem ses kayıt cihazı birlikte kullanılabilir.
nasılsa ses kaydı alıyorum diyerek kağıt ve kalemden uzak kalma. hatırlatıcı notları muhakkak al. notların başına da yaklaşık zamanı yazarsın. böylece, sonraki düzenleme daha rahat olacak. ayrıca elindeki notlara bakarak neler konuşulduğunu daha rahat takip eder ve mülakatı ona göre yönlendirebilirsin.
aklıma ilk olarak bunlar geldi.
0
Yukarıdakilere ek olarak söyleşilerde kapalı uçlu yani cevabı evet-hayır olan sorular sormamak gerekir. Açık uçlu, yani karşındakini anlatmaya teşvik edecek sorular hazırlanmalı.
0
warmy
40 günlük bi sıpa. Sürekli pesimde. Yatak odasında ben uyurken alissin istemediğim için kapıyı kapatıyorum ama gündüz her yer açık. Kaldı ki ev 1+1. Daha iki gecedir beraberiz ama çok miyavliyor benden uzak kalıp onu gece yanıma almayınca. Ya içim acıyor bi de kapı altından pati falan sokuyor salak.
40 günlük bi sıpa. Sürekli pesimde. Yatak odasında ben uyurken alissin istemediğim için kapıyı kapatıyorum ama gündüz her yer açık. Kaldı ki ev 1+1. Daha iki gecedir beraberiz ama çok miyavliyor benden uzak kalıp onu gece yanıma almayınca. Ya içim acıyor bi de kapı altından pati falan sokuyor salak. Ne yapayım alisir mi? Alışır di mi? Yatma saatlerimiz uyussun diye 30dk dir kosturuyorum sıpayi, bana mısın demedi yav.
0
Bizim sıpayı sizin yaptığınız gibi yetiştirdik, 2 aylıktı hatta. Ama şimdi diyorum acaba o zaman çok korktu mu, korkutmaya ne gerek vardı. Şimdi kucağa bile gelmiyor hayatta. Sonra temastan kaçınan bir kedi olabilir benden söylemesi, bırakın girsin.
0
Alışmaz. Yanına al. Her türlü yatak odasını işgal edecek zaten. Şimdiden al da hayvan acı çekmesin. Zaten çok çok ufakmış. Kediler insana yakın olunca huzur bulur. Yatağa al, sonra kıl mıl olursa süpürgeyle temizlersin. Zaten kedi eve girdi mi her yerden kılı çıkacak. Yapacak bir şey yok. Alışacaksın. (iki dişi kedi babasıyım :)
0
Uykum çok hafif ya ve gün boyu aktif olduğum için derin uyumam lazım. Bu sebeple yatarken içeri almayim dedim ama :/
0
Çok ufak be yatsın yanınızda işte. Benimki o kadarken mütemadiyen temas halindeydi benimle.
Yatma saatlerinizin uyuşmasına 1,5 sene var daha bu kadar zora sokmayın hayvanı zaten sizin düzene göre alışacak.
Yatma saatlerinizin uyuşmasına 1,5 sene var daha bu kadar zora sokmayın hayvanı zaten sizin düzene göre alışacak.
0
Daha bebek o, tek bildigi de sissiniz guvendigi. Disarida birakmayin derim ben, alin yaniniza.
0
Bence kesinlikle yanına al :) Büyüdükçe sakinleyecek ve o sen uyurken yanına gelmese bile sen gelip seninle yatsın isteyeceksin :) bir kediyle uyumak kadar huzurlu az şey var bu dünyada.
0
Çok küçükken sahiplenmişsiniz. Kapıyı kapasanız bile ona sıcak bir yatak yapın, havluyu ütüyle ısıtmak gibi.
0
the guy from batman
Yenimahalle ve Çankaya civarlarında daire kiraları ortalama ne kadar? Cevaplar için teşekkürler.
Yenimahalle ve Çankaya civarlarında daire kiraları ortalama ne kadar? Cevaplar için teşekkürler.
0
İlçe olarak soruyorsanız net bişey söylemek zor, çünkü Ankara'da ilçeler İstanbul'dakinin aksine çok büyük, ilçenin neresi olduğuna göre baya değişiyor kiralar.
Çankaya merkez için 3-4 arasına güzel evler bulabilirsiniz. Yenimahalle merkezde 2-2,5 civarına bulabilirsiniz.
Çankaya merkez için 3-4 arasına güzel evler bulabilirsiniz. Yenimahalle merkezde 2-2,5 civarına bulabilirsiniz.
0
Yenimahalle 3+1 orta halli evler nispeten daha iyi mahallelerde (ragıp tüzün, yunus emre, çarşı vb) 1800-2500 arası
Şentepe pamuklar vb. mahallelerde bir tık daha düşüyor
Şentepe pamuklar vb. mahallelerde bir tık daha düşüyor
0
Bahçelievler - Emek'te kotta 2+1'ler 2.500 - 2.800 TL civarı. Katta da ortalama 3+1 ev 3.000 - 4.000 TL :(
0
psmstc
Küçük bir ilçede eve hapsolmuş durumdayız. Onun bir iki arkadaşı var. Benimkiler memlekette.3-4 gün epey tartıştık. (Büyüklerin karışkanlığı sebebiyle) Artık ağzımızı açacak mecal kalmadı. İki taraflı bir bitkinlik hali var.Nasıl aşıyorsunuz bu süreci?edit: eve hapsolma sebebimiz kış, pandemi, sosya
Küçük bir ilçede eve hapsolmuş durumdayız. Onun bir iki arkadaşı var. Benimkiler memlekette.
3-4 gün epey tartıştık. (Büyüklerin karışkanlığı sebebiyle) Artık ağzımızı açacak mecal kalmadı. İki taraflı bir bitkinlik hali var.
Nasıl aşıyorsunuz bu süreci?
edit: eve hapsolma sebebimiz kış, pandemi, sosyal olanakların küçük ilçede kısıtlı olması gibi
3-4 gün epey tartıştık. (Büyüklerin karışkanlığı sebebiyle) Artık ağzımızı açacak mecal kalmadı. İki taraflı bir bitkinlik hali var.
Nasıl aşıyorsunuz bu süreci?
edit: eve hapsolma sebebimiz kış, pandemi, sosyal olanakların küçük ilçede kısıtlı olması gibi
0
ailelerin evliliğe karışması çok sakıncalı. buna izin vermemeniz gerekiyor. taraflardan birini bile izin vermesi süreci daha çok içinden çıkılmaz bir hale sürükleyebilir. karışan kendi aileniz ise ve siz bunu istemiyorsanız bunu ailenize söyleyin. eşinizin ailesi ise bunu şu an eşinize karşı dile getirmek tartışmanın fitilini tekrar ateşleyecektir.
eve hapsolma sebebiniz nedir? covid pozitif misiniz? bu sorunun cevabına göre devam edeceğim.
eve hapsolma sebebiniz nedir? covid pozitif misiniz? bu sorunun cevabına göre devam edeceğim.
0
Her evliliğin dinamiği tabii ki farklıdır ancak biz tartıştığımız her durumda sakinleştikten sonra mutlaka konuşuruz, yani karşı tarafın hangi davranışının beni incittiğini söylerim aynı şekilde ondan da söylemesini beklerim asla içimize atmayız iletişimde kalmak çok önem taşır muhakkak sakin bir şekilde meramınızı dile getirin derim.
0
Git yanına biraz sarıl, gözlerine bak gülümseyerek. Aşılmayacak sorunlar değil. Bu meseleyi tatlı tatlı konuşalım mı de.
Sonra konuşurken isim vermeden genel olarak konuş, işte aileler evliliklere bu kadar müdahil olmamalı gibi genel cümlelerle. Siz karı kocasınız, evliliğin ilk günlerini bi hatırla, ne kadar mutlu olduğunuzu vs. Hakkaten aşılmıyacak bi sıkıntı değil. Ama konuşmayıp üstünü kapatma yoluna gitmeyin sakın, daha sonra daha büyük patlak verir. Konuşmaya da mümkünse neticeye kavuşturmadan ara vermeyin, ya da bitirmeyin..
Sözee başlarken güzel bi cümleyle (seni çok sevdiğimi biliyorsun vs)başla, bitirirken de yine güzel bi cümleyle bitir.
Hallolur, merak etme.
Sonra konuşurken isim vermeden genel olarak konuş, işte aileler evliliklere bu kadar müdahil olmamalı gibi genel cümlelerle. Siz karı kocasınız, evliliğin ilk günlerini bi hatırla, ne kadar mutlu olduğunuzu vs. Hakkaten aşılmıyacak bi sıkıntı değil. Ama konuşmayıp üstünü kapatma yoluna gitmeyin sakın, daha sonra daha büyük patlak verir. Konuşmaya da mümkünse neticeye kavuşturmadan ara vermeyin, ya da bitirmeyin..
Sözee başlarken güzel bi cümleyle (seni çok sevdiğimi biliyorsun vs)başla, bitirirken de yine güzel bi cümleyle bitir.
Hallolur, merak etme.
0
Her ilişkide sanırım senede en az 1-2 kez böyle dönemler oluyor, tartışma girdabından birkaç gün çıkamıyorsun. Eğer elle tutulur bariz bir sorun yoksa ortada biz tartışma konusunu tekrar gündeme getirmeyip rutine dönmeye çalışıyoruz. Ama ortada hiçbir sorun yokmuş gibi de davranmıyoruz. Sizin durumunuzda mesela "İkimiz de çok bunaldık, paso birbirimize patlıyoruz." deyip tartışma konusunu hiç açmadan bu ara sürekli tartıştığımız gerçeğini geyiğe vururdum sanırım.
Bir de ek olarak "ben dili" diye bir şey var. Atıyorum mesela "Çok dağınıksın, hiçbir şeye elini sürmüyorsun." şeklinde saldırmak yerine "Evi sürekli tek başıma toplamak beni çok yoruyor." diyerek olayı kendine çeviriyorsun. Ya da "Hep başkalarıylasın, bana hiç vakit ayırmıyorsun." demek yerine "Az vakit geçirmemiz beni üzüyor, kendimi yalnız hissediyorum." gibi yine kendinle ilgili bir yorumda bulunarak sıkıntını dile getiriyorsun. Tartışmalarınızda bundan yararlanabilirsiniz. Benim çok çabuk öfkelenen eşimde bile işe yarıyor.
Edit: "İçinize atmayın, sorunları konuşun." önerilerine ben de katılıyorum. Yukarıda söylediklerim en ufak şeyin büyüyüp tartışmaya döndüğü dönemler için geçerli. Sürekli birkaç farklı sebepten tartışıyorsanız bu psikolojiktir. Ama sürekli aile sebepli tartışıyorsanız tabii ki de konuşmak gerek.
Bir de ek olarak "ben dili" diye bir şey var. Atıyorum mesela "Çok dağınıksın, hiçbir şeye elini sürmüyorsun." şeklinde saldırmak yerine "Evi sürekli tek başıma toplamak beni çok yoruyor." diyerek olayı kendine çeviriyorsun. Ya da "Hep başkalarıylasın, bana hiç vakit ayırmıyorsun." demek yerine "Az vakit geçirmemiz beni üzüyor, kendimi yalnız hissediyorum." gibi yine kendinle ilgili bir yorumda bulunarak sıkıntını dile getiriyorsun. Tartışmalarınızda bundan yararlanabilirsiniz. Benim çok çabuk öfkelenen eşimde bile işe yarıyor.
Edit: "İçinize atmayın, sorunları konuşun." önerilerine ben de katılıyorum. Yukarıda söylediklerim en ufak şeyin büyüyüp tartışmaya döndüğü dönemler için geçerli. Sürekli birkaç farklı sebepten tartışıyorsanız bu psikolojiktir. Ama sürekli aile sebepli tartışıyorsanız tabii ki de konuşmak gerek.
0
her ilişkide yaşanan her tartışma yorucudur.
yapıcı olmaya çalışarak aşmanız lazım, yoksa ilişkiler yürümez.
kim daha az sinirliyse, onun diğerine yaklaşması gerekir.
önemli olan sizin ilişkiniz.
büyüklerin bu ilişkide çevresel faktör olmak dışında bir işi olmamalı.
yapıcı olmaya çalışarak aşmanız lazım, yoksa ilişkiler yürümez.
kim daha az sinirliyse, onun diğerine yaklaşması gerekir.
önemli olan sizin ilişkiniz.
büyüklerin bu ilişkide çevresel faktör olmak dışında bir işi olmamalı.
0
jacque
Bir aylık evliyim. Evlenmeden önce haftanın bazı günleri salonda kanepede bazı günleri de ergenlikten kalma tek kişilik yatağımda yatıyordum (Eşim de aynı şekilde, dönüşümlü yatıyorduk.)Çok rahatsızlık çektiğimiz için evlenince yatak odamız çok iyi olsun, iyi uyuyalım istedik. Karartma stor perdeler
Bir aylık evliyim. Evlenmeden önce haftanın bazı günleri salonda kanepede bazı günleri de ergenlikten kalma tek kişilik yatağımda yatıyordum (Eşim de aynı şekilde, dönüşümlü yatıyorduk.)
Çok rahatsızlık çektiğimiz için evlenince yatak odamız çok iyi olsun, iyi uyuyalım istedik. Karartma stor perdeler aldık, odaya hiç ışık girmiyor. 180 x 200 cm Yataş'tan 6.000 TL civarı çok rahat bir yatak aldık. Nevresimleri bile özenle seçtim kaşındırmasın, batmasın da rahat uyuyalım diye.
Gelin görün ki son bir aydır her sabah sanki 1 saat uyumuşum gibi hem uykusuz hem de ağrılar içinde uyanıyorum. Aslında yıllardır ilk kez erken yatabiliyorum ve 8-9 saat uyuyabiliyorum ama hiç uyumamışım gibi gözümü zor açıyorum. Bir de bel ağrısı var ki anlatamam hatta bu sabah fark ettim resmen ayaklarım bile ağrıyordu yataktan kalkarken..
Yatağa çok para verdiğimiz için bu durum karartma perdelerinden kaynaklanıyordur diye umuyorum ama siz ne dersiniz? :(
Not: Eşimde zaten önceden de kronik bel ağrısı olduğu için yatakla ilgisi var mı çözemedik ama ağrılar onda da mevcut.
Çok rahatsızlık çektiğimiz için evlenince yatak odamız çok iyi olsun, iyi uyuyalım istedik. Karartma stor perdeler aldık, odaya hiç ışık girmiyor. 180 x 200 cm Yataş'tan 6.000 TL civarı çok rahat bir yatak aldık. Nevresimleri bile özenle seçtim kaşındırmasın, batmasın da rahat uyuyalım diye.
Gelin görün ki son bir aydır her sabah sanki 1 saat uyumuşum gibi hem uykusuz hem de ağrılar içinde uyanıyorum. Aslında yıllardır ilk kez erken yatabiliyorum ve 8-9 saat uyuyabiliyorum ama hiç uyumamışım gibi gözümü zor açıyorum. Bir de bel ağrısı var ki anlatamam hatta bu sabah fark ettim resmen ayaklarım bile ağrıyordu yataktan kalkarken..
Yatağa çok para verdiğimiz için bu durum karartma perdelerinden kaynaklanıyordur diye umuyorum ama siz ne dersiniz? :(
Not: Eşimde zaten önceden de kronik bel ağrısı olduğu için yatakla ilgisi var mı çözemedik ama ağrılar onda da mevcut.
0
@jelly bear
Yatak büyük olduğu ve ikimizde de sırt dönüp uyuma huyu olduğu için aslında hiç hissetmiyorum bile yatakta eşimin varlığını. Annem de bu ihtimali söyledi ama dediğim gibi yatakta biri var mı yok mu anlamıyorum bile uyku sırasında.
Yatak büyük olduğu ve ikimizde de sırt dönüp uyuma huyu olduğu için aslında hiç hissetmiyorum bile yatakta eşimin varlığını. Annem de bu ihtimali söyledi ama dediğim gibi yatakta biri var mı yok mu anlamıyorum bile uyku sırasında.
0
rahatlıktan uyuyamıyorsunuz. hafta sonu yedigöller'e veya başka bir yere kampa gidin. çadırda uyuyun. sonra dönünce yatağınızı tekrar deneyin.
0
Herkesin rahat edebildiği yatak aynı değil mesela benim süper rahat bulduğum yatağım kardeşimde bel ağrısına sebep oluyor ama bana da biriyle beraber uyumanın zorluğu olabilir gibi geldi, horlama, yüksek sesle nefes alma ya da çok hareketli olma gibi bir durumu var mı eşinizin?
Tamamen alışamamaktan kaynaklı da olabilir. (eşinize değil yeni yatağa:))
Tamamen alışamamaktan kaynaklı da olabilir. (eşinize değil yeni yatağa:))
0
Alışırsın kesinlikle. Benim 1 sene sürdü, az kalsın yatağı değiştiyordum, o derece bel ağrılarım oluyordu. Sonradan kayboldu gitti.
0
Bence aldığınız yatak yumuşak. Bel ağrısı çektiren yatak desteği az olan yumuşak yataklar oluyor genelde. O yüzden orta üstü sert bir yatakla değiştirin derim.
0
yatak-yastik kisiden kisiye gore cok degisiyor. yumusak yataklarda yada icine gomuldugun yastiklarda asla rahat edemiyorum. Cok yumusak bir yataktansa sert bir kanepe daha rahat geliyor. belkide yanlis yatak secimi yaptiniz.
0
pahalı yatak eşit değildir uygun yatak.
bence yataktan ve yatakta sürekli olarak birisiyle yatmanın verdiği bilinçsiz tedirginliktendir.
bence yataktan ve yatakta sürekli olarak birisiyle yatmanın verdiği bilinçsiz tedirginliktendir.
0
kanlakarisikyagmur
Geçen kışı şofben ile geçirdim, havalar soğudu bu yıl yine aynı şofbeni kullanacağım. Bunun bir bakımı vs varmıdır? markası fakir.
Geçen kışı şofben ile geçirdim, havalar soğudu bu yıl yine aynı şofbeni kullanacağım. Bunun bir bakımı vs varmıdır? markası fakir.
0
Vardır. Cihazın iç aksamında kireçlenme oluşmuşsa suyu ısıtma süresi uzar veya bir anda ısıtmaz olabilir. Bi bakım yaptırsan iyi olur.
0
90larda haberlerde oldukça sık geçerdi banyoda tüplü şofbenlerden sızan gazın çok kimsenin canına mal olduğu .
Yine o anlardan itibaren sanırım ilki ihlas markasıyla piyasada yaygınlık buldu. herhalde 15 yıl kadar kullandık asla tehlikeli bir durum olmadı.
Yine o anlardan itibaren sanırım ilki ihlas markasıyla piyasada yaygınlık buldu. herhalde 15 yıl kadar kullandık asla tehlikeli bir durum olmadı.
0
30 sene şofben kullandım. Bir tehlikesi olduğunu düşünmüyorum. Ancak yine de insan güvenemiyor. Çalışırken aynı odada olmamaya özen gösterin.
0
Arkadaş sanırım elektrikli şofbenden bahsediyor. Teknik olarak yoktur diye biliyorum fakat verimli değil, anlık sıcaklık değişikliği çok fazla. Memnunsan devam et.
0
Biz de bir 20 yıl kadar İhlas ve Fakir marka ani su ısıtıcılarından kullandık. Çamaşır makinesiyle aynı anda çalıştırmayın uyarısı yapılmıştı sadece. Bir de suyu kapattıktan sonra şofbeni kapatmayı unutmayın. Açık kalırsa çok çabuk bozuluyor. Hatta hatırladığım kadarıyla önce şofben sonra suyu kapatmak gerekiyordu.
0
dissendium
Şu işi reddeder miydiniz?08.00 20.00 çalışmaCumartesi de çalışma var.15 dakika otobüsle ulaşımdan sonra servis var.Maaş 4500 5000 arası.Ayda 15 gün gece vardiyası.
Şu işi reddeder miydiniz?
08.00 20.00 çalışma
Cumartesi de çalışma var.
15 dakika otobüsle ulaşımdan sonra servis var.
Maaş 4500 5000 arası.
Ayda 15 gün gece vardiyası.
08.00 20.00 çalışma
Cumartesi de çalışma var.
15 dakika otobüsle ulaşımdan sonra servis var.
Maaş 4500 5000 arası.
Ayda 15 gün gece vardiyası.
0
- gece vardiyası kaçtan kaça kadar?
- 4500-5000 arası 4550 de olabilir 4950 de olabilir net değil mi? brüt üzerinden mi alacaksınız?
- stresli bir iş mi? iş nedir?
cevap vermem için bu soruların cevabı gerekli.
- 4500-5000 arası 4550 de olabilir 4950 de olabilir net değil mi? brüt üzerinden mi alacaksınız?
- stresli bir iş mi? iş nedir?
cevap vermem için bu soruların cevabı gerekli.
0
@rose parks +1 allahları yok herhalde.
eğer çok ihtiyacım varsa bu işe girer girmez başka iş aramaya devam ederdim.
eğer çok ihtiyacım varsa bu işe girer girmez başka iş aramaya devam ederdim.
0
Gece vardiyası da aynı. 20.00 08.00
Net ücret. 4800 4900 büyük ihtimalle.
Pozisyon üretim mühendisi. Stres çok yok. 300 çalışanı olan bir fabrika.
Net ücret. 4800 4900 büyük ihtimalle.
Pozisyon üretim mühendisi. Stres çok yok. 300 çalışanı olan bir fabrika.
0
Borç içinde yüzmeme ve 4.000 TL maaşıma rağmen günlük 12 saat mesaisi olan her işi reddederdim aylık 30 bin falan olmadığı sürece
0
günde 4 tane ayrı araca binip 12 saat çalışıp. her ayın yarısı geceleri etrafta dolanıp düzeninizi bozmanıza değecek bir para değil gibi geldi. İlk işiniz olacaksa ve işi öüğrenmek adına yaparsanız belki 3 ay katlanılabilir.
0
İkinci işim olacak. Maaşı düşük buldum. Büyük ihtimalle reddedeceğim. İşi öğrenmek istiyorum zaten ama çalışma saatleri kötü maalesef. O yüzden fikir almak istedim.
0
Bu saatlerle asgari ücrete denk geliyor zaten aşağı yukarı. Tam hesap yapmadım ama geçiyor bile olabilir. Bu kadar mesai zaten asıl stres sebebi. Mühendise reva gördükleri maaş buysa ordan bir halt olmaz. Cumartesiyi okuyunca zaten reddederim diyecektim ama yaptıkları şey köle çalıştırmaya eşdeğer.
0
1-2 ay deneyip aynı zamanda başka iş bakabilirsin. Cv'ne artı değer olur, sigortan işler, deneyim kazanırsın ay sonunda da 0 yerine 5.000 tl civarı para gelmiş olur. 2 ay deneme süresine tabi olduğu için istediğin zaman hiçbir sebep göstermeden istifa edebilirsin.
0
yani işsiz kalmaktan iyidir eğer iş bulman zorsa kabul et. ama akşam 8de çıkmakta tam skandal yemek veriyorlar mı bari. bu şartları ben bekar olsam ve iş bulma sıkıntısı çeksem kabul ederdim ama şu an bu durumda kabul etmezdim.
0
Yemek var ama reddedeceğim büyük ihtimalle. 8'de çıkmak gerçek bir skandal.
0
gece vardiyasini 12 saat yazan uatune asgari ucret veren yerden Korkarim. dusmanimin basina vermesin allah
0
Yeni mezunsam kabul ederim.
40 yaşında red ederim.
Yeni mezunken asgari ücret veren yere girmiştim, (16 sene önce)
6 ay çalıştım, bana sorarsan şimdiki bilgime dayanarak 0 katkı yaptım, 3 katı maaşlı iş buldum, geçtim.
Boşta kalma lüksüm yoktu.
Bazı arkadaşlarım inat etti, 6 ay iş arayıp, direk benim 2. İşteki maaşım kadar iş buldular.
Sonunda eğrisi doğrusuna geliyor.
İşi öğrenmek istiyorsanız, sözleşme yapmadan kabul edin, sonra kaçın (böyle çalıştıran yere müstahak)
40 yaşında red ederim.
Yeni mezunken asgari ücret veren yere girmiştim, (16 sene önce)
6 ay çalıştım, bana sorarsan şimdiki bilgime dayanarak 0 katkı yaptım, 3 katı maaşlı iş buldum, geçtim.
Boşta kalma lüksüm yoktu.
Bazı arkadaşlarım inat etti, 6 ay iş arayıp, direk benim 2. İşteki maaşım kadar iş buldular.
Sonunda eğrisi doğrusuna geliyor.
İşi öğrenmek istiyorsanız, sözleşme yapmadan kabul edin, sonra kaçın (böyle çalıştıran yere müstahak)
0
catamenia
Sevgili troyalılar,Spor yaparken, koşarken müzik dinlemek için kablosuz kulak içi kulaklık bakınıyorum. Fiyat için belirlediğim limit max 200 TL.(Ben kesin düşürüp kaybederim öyle pahalı bir şey önermeyin, kaybedince üzülürüm)Öyle tüm baslar vursun, midler temiz olsun diye bir derdim yok, Bası, tizi
Sevgili troyalılar,
Spor yaparken, koşarken müzik dinlemek için kablosuz kulak içi kulaklık bakınıyorum. Fiyat için belirlediğim limit max 200 TL.(Ben kesin düşürüp kaybederim öyle pahalı bir şey önermeyin, kaybedince üzülürüm)
Öyle tüm baslar vursun, midler temiz olsun diye bir derdim yok, Bası, tizi, vokali ayırt eden olsun bağlantısı zırt-pırt kopmasın, bir de sesi yüksek olsun bana yeter. Aşağıdakilerden hangisini alayım ya da önereceğiniz başka ürün var mı?
Haylou T15
(git:www.amazon.com.tr
Xiaomi Earbuds Basic 2
(git: www.amazon.com.tr
Spor yaparken, koşarken müzik dinlemek için kablosuz kulak içi kulaklık bakınıyorum. Fiyat için belirlediğim limit max 200 TL.(Ben kesin düşürüp kaybederim öyle pahalı bir şey önermeyin, kaybedince üzülürüm)
Öyle tüm baslar vursun, midler temiz olsun diye bir derdim yok, Bası, tizi, vokali ayırt eden olsun bağlantısı zırt-pırt kopmasın, bir de sesi yüksek olsun bana yeter. Aşağıdakilerden hangisini alayım ya da önereceğiniz başka ürün var mı?
Haylou T15
(git:www.amazon.com.tr
Xiaomi Earbuds Basic 2
(git: www.amazon.com.tr
0
2 ay önce 269 liraya aldığım için reklamda görünce üzülmüştüm ama birine faydam dokunsun bari. fiyat çok iyi. ürün de fiyatı için iyi, elbette bir airpods kalitesi beklemeyin. şarj iyi, kopma yok, bir şey izlerken çooook az bir gecikme var rahatsız edici değil, müzikte sorun olmuyor bu elbette.
www.hepsiburada.com
www.hepsiburada.com
0
Haylou T15'i asla almayın. Fiyat performans olarak en iyisi o gibiydi, bir sürü video izledim yorumları da iyiydi. Ama kulaklığın bir tanesi illa ki bağlanmıyor. Bazen ikisi de bağlanmıyor. Sürekli şarj etmeme rağmen telefonu önümdeki masaya koysam bile çekmeyebiliyor.
0
ben samimi olarak 90 liralık şu ürünü öneririm.
www.trendyol.com
elimde Sony MDR-XB70BT var şuanki fiyatı 750 tl civarında, bu kulaklıktan kaldığım kadar memnun kalmadım Sony'den. Şaka yapmıyorum.
Edit: Bu önerdiğim ürünün üst modellerine bakmayın onları da kullandım onlar da kötü. Ama link koyduğum ürün acayip iyi.
www.trendyol.com
elimde Sony MDR-XB70BT var şuanki fiyatı 750 tl civarında, bu kulaklıktan kaldığım kadar memnun kalmadım Sony'den. Şaka yapmıyorum.
Edit: Bu önerdiğim ürünün üst modellerine bakmayın onları da kullandım onlar da kötü. Ama link koyduğum ürün acayip iyi.
0
esinikaybetmiscorap.
Merhabalar,Aslında uzunca yıllardır ehliyetim var, manuel ve otomatik de kullanabiliyorum. Hattta uzun yolculuklar ve şehir içinde de defalarca kullandım ancak tek çıkma cesareti gösteremiyorum mutlaka yanımda birinin olması gerekiyor. Bir de kazadan da ziyade insanlara vurursam diye aşırı korkuyoru
Merhabalar,
Aslında uzunca yıllardır ehliyetim var, manuel ve otomatik de kullanabiliyorum. Hattta uzun yolculuklar ve şehir içinde de defalarca kullandım ancak tek çıkma cesareti gösteremiyorum mutlaka yanımda birinin olması gerekiyor. Bir de kazadan da ziyade insanlara vurursam diye aşırı korkuyorum. Kötü de kullanmıyorum aslında ama çok rahat olamıyorum araba kullanırken ihtiyacım olmasa sevmem de aslında ama tek başına nasıl yola çıkabilirim o cesareti nasıl kazanırım? Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.
Teşekkürler
Aslında uzunca yıllardır ehliyetim var, manuel ve otomatik de kullanabiliyorum. Hattta uzun yolculuklar ve şehir içinde de defalarca kullandım ancak tek çıkma cesareti gösteremiyorum mutlaka yanımda birinin olması gerekiyor. Bir de kazadan da ziyade insanlara vurursam diye aşırı korkuyorum. Kötü de kullanmıyorum aslında ama çok rahat olamıyorum araba kullanırken ihtiyacım olmasa sevmem de aslında ama tek başına nasıl yola çıkabilirim o cesareti nasıl kazanırım? Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.
Teşekkürler
0
Bir kere kendinizi disari yalniz atin, gerisi gelir :) o ilk ates lazim size sadece...
Ben de ehliyeti ilk aldigimda boyleydim. Yanimda babam olmadan cikmak istemiyordum ki cikmiyordum da. Ta ki bir gun babami hastaneye yetistirmek zorunda kalana kadar.
Siz boyle bir mecburiyet yasamazsiniz umarim hicbir zaman. Dedigim gibi fitilin o ilk atesini verin kendinize, gerisinin tadini cikarin :))
Ben de ehliyeti ilk aldigimda boyleydim. Yanimda babam olmadan cikmak istemiyordum ki cikmiyordum da. Ta ki bir gun babami hastaneye yetistirmek zorunda kalana kadar.
Siz boyle bir mecburiyet yasamazsiniz umarim hicbir zaman. Dedigim gibi fitilin o ilk atesini verin kendinize, gerisinin tadini cikarin :))
0
Sabah çok erken saatlerde (5-7 gibi) ya da gece çok geç saatlerde (12'den sonra) tek başınıza yola çıkın. Ben de aynı sizin gibiydim. Uzun bir bayram tatilinde şehir boşalınca çözebilmiştim.
Tabii sokakta insan olmadığı için bu yöntem insana vurma korkusunuzu geçirmez. Ama arabaya hakimiyetiniz arttıkça insana vurmayacağınızı da anlayacaksınız. Araba sizi kullanmıyor, siz onu kullanıyorsunuz ona hakim olan sizsiniz. Onun, sizin kontrolünüzde bir makine olduğunu hiçbir zaman unutmayın.
Tabii sokakta insan olmadığı için bu yöntem insana vurma korkusunuzu geçirmez. Ama arabaya hakimiyetiniz arttıkça insana vurmayacağınızı da anlayacaksınız. Araba sizi kullanmıyor, siz onu kullanıyorsunuz ona hakim olan sizsiniz. Onun, sizin kontrolünüzde bir makine olduğunu hiçbir zaman unutmayın.
0
istanbul bilmediğim bir şehir, istanbulda araba kullanmak benim için gerginlik verici bir durumdu. nasıl burada araba kullanırım derken aklının pek de iyi olmadığına inandığım bir insanın arabasına bindim. sonra baktım, bu salak bile istanbulda araba kullanırsa ben hayli hayli kullanırım.
kullanıyorum da.
kendini sakinleştirmeye çalış, yapamadığın iş değil sonuçta. daha önce kaç defa kullanmışsın.
biraz sakin, yavaş git. rahat edersin :)
kullanıyorum da.
kendini sakinleştirmeye çalış, yapamadığın iş değil sonuçta. daha önce kaç defa kullanmışsın.
biraz sakin, yavaş git. rahat edersin :)
0
the end of time
merhaba, tasinacagimiz evde yaklasik 11m2lik bir odayi calisma odasi yapiyoruz. sadece suna benzer (bir boy uzunu ve ayaklari olan) baska bir ikea kitapligin disinda odaya koyabilecegimiz hic esyamiz yok: https://www.ikea.com.tr/urun-katalogu/kitapliklar-ve-raflar/acik-raf-sistemleri/acik-raf-unite
merhaba,
tasinacagimiz evde yaklasik 11m2lik bir odayi calisma odasi yapiyoruz. sadece suna benzer (bir boy uzunu ve ayaklari olan) baska bir ikea kitapligin disinda odaya koyabilecegimiz hic esyamiz yok:
www.ikea.com.tr
masa olarak sundan(140x60) iki tane aldik:
soz.lk
su anda duvarlar bembeyaz, odanin uzun kenari 3.60m, kisa kenari 3m yaklasik olarak. uzun kenarlarin birinde pencere, digerinde odanin kapisi var ve bunlar ayni hizada.
oda gerektiginde misafir odasi olarak kullanilacagi icin yatak olabilen bir koltuk almayi dusunuyoruz. bir tane de daha buyuk bir kitaplik (90cm genisliginde olanlardan muhtemelen).
ancak onun disinda hicbir fikrimiz yok, neyi nasil yapalim bilemedik. pinterestten bin tane fotografa bakmisizdir, insanlar cok guzel dayamis dosemis kucucuk yerleri bile ancak bizde ne yazik ki o yaraticilik yok :D
konu ile ilgili herhangi bir tavsiyeniz var mi? kitaplik almayin duvarlara raf yapin, bir duvari mora boyayin, calisma sandalyelerinizi su model alin gibi her turlu fikrinizi dinlemeye hazirim.
tesekkurler.
tasinacagimiz evde yaklasik 11m2lik bir odayi calisma odasi yapiyoruz. sadece suna benzer (bir boy uzunu ve ayaklari olan) baska bir ikea kitapligin disinda odaya koyabilecegimiz hic esyamiz yok:
www.ikea.com.tr
masa olarak sundan(140x60) iki tane aldik:
soz.lk
su anda duvarlar bembeyaz, odanin uzun kenari 3.60m, kisa kenari 3m yaklasik olarak. uzun kenarlarin birinde pencere, digerinde odanin kapisi var ve bunlar ayni hizada.
oda gerektiginde misafir odasi olarak kullanilacagi icin yatak olabilen bir koltuk almayi dusunuyoruz. bir tane de daha buyuk bir kitaplik (90cm genisliginde olanlardan muhtemelen).
ancak onun disinda hicbir fikrimiz yok, neyi nasil yapalim bilemedik. pinterestten bin tane fotografa bakmisizdir, insanlar cok guzel dayamis dosemis kucucuk yerleri bile ancak bizde ne yazik ki o yaraticilik yok :D
konu ile ilgili herhangi bir tavsiyeniz var mi? kitaplik almayin duvarlara raf yapin, bir duvari mora boyayin, calisma sandalyelerinizi su model alin gibi her turlu fikrinizi dinlemeye hazirim.
tesekkurler.
0
aydınlatmaya ve çalışma sandalyenize çok dikkat edin.
masa, monitör ve koltuk yüksekliği çok önemli.
duvarları boyayacaksanız veya tek duvarı; sarımtrak gibi sıcak ve çalışmaya odaklayan (bunu araştırın) renkler seçin.
odanın sade olması güzel, sade kalsın zaten.
masa, monitör ve koltuk yüksekliği çok önemli.
duvarları boyayacaksanız veya tek duvarı; sarımtrak gibi sıcak ve çalışmaya odaklayan (bunu araştırın) renkler seçin.
odanın sade olması güzel, sade kalsın zaten.
0
Misafir için şunları da düşünebilirsiniz, ikisi de çift kişilik yatak oluyor.
www.ikea.com.tr
www.ikea.com.tr
Odanın köşesine rahat içine gömülen bir puf/berjer yanına da ayaklı abajur alabilirsiniz okuma köşesi gibi.
www.ikea.com.tr
www.ikea.com.tr
Odanın köşesine rahat içine gömülen bir puf/berjer yanına da ayaklı abajur alabilirsiniz okuma köşesi gibi.
0
bence bilgisayar başında otururken baktığınız taraftaki duvarı koyu bir renge boyayın, gözünüz daha az yorulsun. biz öyle yaptık çalışma odasında.
kitaplık yerine dediğiniz gibi raf kullanmak çok mantıklı, eğer odanın yerleşimini sabit tutacaksanız yani.
keson alabilirsiniz, ıvır zıvır şeyleri koymak için çok mantıklı oluyor.
masa üstü aydınlatmayı tercih etmenizi öneririm. eğer akşamları çalışmanız gerekiyorsa avizeden gelen ışık yerine, masa üstü aydınlatma daha iyi oluyor bence. hatta imkanı varsa masa üstü lambayı da duvara doğru yönlendirin, direkt ışıktan sakının.
kitaplık yerine dediğiniz gibi raf kullanmak çok mantıklı, eğer odanın yerleşimini sabit tutacaksanız yani.
keson alabilirsiniz, ıvır zıvır şeyleri koymak için çok mantıklı oluyor.
masa üstü aydınlatmayı tercih etmenizi öneririm. eğer akşamları çalışmanız gerekiyorsa avizeden gelen ışık yerine, masa üstü aydınlatma daha iyi oluyor bence. hatta imkanı varsa masa üstü lambayı da duvara doğru yönlendirin, direkt ışıktan sakının.
0
hrvl
Büyük teknoloji mağazalarını gezdim bugün. Hiç kalmamış ellerinde. Geldiği gün bitiyor dediler. Eminönü sirkeci tarafında falan böyle daha uyguna satılan daha çok model görebileceğimiz yerler var mıdır? Varsa nerelerdedir?
Büyük teknoloji mağazalarını gezdim bugün. Hiç kalmamış ellerinde. Geldiği gün bitiyor dediler. Eminönü sirkeci tarafında falan böyle daha uyguna satılan daha çok model görebileceğimiz yerler var mıdır? Varsa nerelerdedir?
0
Gezip almakta ozel bir gerekce var mi? Yol parasi, sicakta taşıması şu bu hesaba katilinca internetten siparisten daha ucuza gelmesi zor yani. cimri.com veya akakce.com'da fiyata gore siralat, istedigin boyutta al gelsin kapina.
0
0
jacque
Sizce güvenilir midir? Hayvanlarla ilgili daha güvenilir bulduğunuz kurumları da yazabilirsiniz.Edit: Haytap hariç
Sizce güvenilir midir? Hayvanlarla ilgili daha güvenilir bulduğunuz kurumları da yazabilirsiniz.
Edit: Haytap hariç
Edit: Haytap hariç
0
haytap+1
haytap haric sonrasi edit: bi tane daha vardi (wwf degil) ama simdi bulup yazmayaya ugrasmayayim. hem o da harictir belki. o yuzden siz guvendiginize yapin yardimi iyisi mi.
haytap haric sonrasi edit: bi tane daha vardi (wwf degil) ama simdi bulup yazmayaya ugrasmayayim. hem o da harictir belki. o yuzden siz guvendiginize yapin yardimi iyisi mi.
0
@etna @kobuzchu kiz @yoggi
Soruya Haytap hariç yazacaktım ama vazgeçmiştim. Bu cevaplar üzerine editliyorum.
Haytap, bu alanda en sevilmeyen ve hakkında en çok iddialar bulunan kurum maalesef..
Soruya Haytap hariç yazacaktım ama vazgeçmiştim. Bu cevaplar üzerine editliyorum.
Haytap, bu alanda en sevilmeyen ve hakkında en çok iddialar bulunan kurum maalesef..
0
WWF iyidir, kurumlar arası para dolaştırmaz öncelikli projelere payda yapar. Öğrenciyken fundraiser olarak çalışmıştım aklıma getirdin madem ben de bişeyler ateşliyim.
0
Hocam bu yardım işlerinde hiç bir kurumun layıkıyla iş yaptığına inanmıyorum. Yurtiçi/yurtdışı fark etmez.
İllaki yardım edilecekse hayvan barınaklarına mama vs. Götürün. Hatta gidin kendiniz dökün önlerine.
Dağlık alanlardaki bütün çeşmeler kurudu, su akmıyor. Hayvanlar, arılar icecek su bulamiyor su an. Kiralayın bir tanker, çeşme ahırlarını suyla doldurun/doldurtun.
Ben EFT yapayım gerisine karismayayim işlerinin hic birinde içiniz rahat etmeyecek. Bir şekilde hepsi o parayı çatır çatır yiyecek. Önce yanibasiniza bakın. Bos verin dernekleri falan. Alayı yiyici. Başkasının kazandığı parayı yemek kolaydır unutmayın. Kimse acımaz bedava gelen paraya.
İllaki yardım edilecekse hayvan barınaklarına mama vs. Götürün. Hatta gidin kendiniz dökün önlerine.
Dağlık alanlardaki bütün çeşmeler kurudu, su akmıyor. Hayvanlar, arılar icecek su bulamiyor su an. Kiralayın bir tanker, çeşme ahırlarını suyla doldurun/doldurtun.
Ben EFT yapayım gerisine karismayayim işlerinin hic birinde içiniz rahat etmeyecek. Bir şekilde hepsi o parayı çatır çatır yiyecek. Önce yanibasiniza bakın. Bos verin dernekleri falan. Alayı yiyici. Başkasının kazandığı parayı yemek kolaydır unutmayın. Kimse acımaz bedava gelen paraya.
0
WWF güvenilir değil. Rezil bir örgüt hatta. Petrol şirketlerine yatırım yapıp, ardından "nükleer enerji doğa için çok kötü:((" diye aktivizm yapan bi terör örgütü. Haytap da o çapta olmasa da güvenilir değil.
Şöyle bi eleman var, sakat hayvanlar için protez yapıyor: www.instagram.com
Ben genelde bu tarz küçük organizasyonlara ya da bireylere yardım yapıyorum. Hem bu arkadaş WWF veya haytap gibi dilenmiyor da, kendi kendini fund ediyor, yaptığı iş de faydalı. Küçük işletmeleri destekleyelim.
Şöyle bi eleman var, sakat hayvanlar için protez yapıyor: www.instagram.com
Ben genelde bu tarz küçük organizasyonlara ya da bireylere yardım yapıyorum. Hem bu arkadaş WWF veya haytap gibi dilenmiyor da, kendi kendini fund ediyor, yaptığı iş de faydalı. Küçük işletmeleri destekleyelim.
0
sanguine
4 sene önceki bir komşumuz bir hevesle çocukları istedi diye bir yavru kedi aldı o senenin sonbaharında. mart ayına gelince kediden sıkıldılar, bize de (bizim bir kedimiz vardı zaten) dediler ki biz aldığımız yere geri bırakacağız. Ben çok üzüldüm zira hala çok küçüktü 4-5 aylık falandı, ve çok sevi
4 sene önceki bir komşumuz bir hevesle çocukları istedi diye bir yavru kedi aldı o senenin sonbaharında. mart ayına gelince kediden sıkıldılar, bize de (bizim bir kedimiz vardı zaten) dediler ki biz aldığımız yere geri bırakacağız. Ben çok üzüldüm zira hala çok küçüktü 4-5 aylık falandı, ve çok sevimliydi. Evdeki kedimiz çok düşmanca davranmasına rağmen eve aldım. Kendim istanbulda okula/işe gidiyordum ev başka bir şehirdeydi. Kardeşim çok arıza çıkardı vs. Her şeye rağmen bırakmadım vazgeçmedim. Arada sahiplendirmeye çalıştım ama isteyen de olmadı.
Çok yaramaz bir kedi, bir arkadaşıma kısa bir süre bırakmıştım o da illallah etmişti. Ama ben çok seviyorum, özellikle geçen sene karantina döneminde evladım gibi oldu. çok şımartıyorum, gelir tabağımdan yemek yer. kapıyı açınca dışarı kaçar. kokladığı her şeyin tadına bakar. her yediğimden içtiğimden veririm. tasmamız var düzenli dışarı çıkarırım.
ekonomik durumum iyileştikçe daha iyi mamalar aldım, isimsiz veteriner mamaları yerine şimdi daha bilindik, önerilen şeyler alıyorum. rastgele yaş mama yerine gimcat'in gourmet'nin falan yaş mamalarını almaya başladım. hatta macun/malt olayını duydum gimcatten mama ararken, onlardan almaya vermeye başladım. suyu s
sürekli pislenmesin diye kedi sebili aldım. ne bileyim düzenli veterinere götürüyorum 6 ayda bir. karma aşısını mutlaka yaptırıyorum her sene. senede bir kez vs tatil dışında asla yalnız bırakmıyorum, kaç kere ev değiştirdim her defasında yanımdaydı, onu istemeyen evlere gitmedim.
diğer yandan çok meraklı dediğim gibi ve kendine de çok güveniyor, 2019-2020 arasında 3 kere aşağı düştü. birisinde bildiğiniz koştu koştu direkt pencereden aşağı atladı birden, yaz ortasında tv izliyorum, sanırım pencerenin kenarına atlayacaktı ama tutturamadı. gecenin 1.inde ataşehirdeki hayvan hastanesine götürdüm taksiyle, kaç kere filmi çekildi eli kırıldı, bekleyelim iyileşmezse ameliyat ederiz dediler iyileşti. sonra çok dikkat ettim, yalnızca kendi olduğum odanın penceresini açtım mesela. yukarıya çıkmaya çalıştığında hep kızdım, dışarı çıkacağım zaman her yeri kapatıp öyle çıktım.
geçen sene iş olmayınca güzel bi rutinimiz olmuştu mart ayından başlayarak, ben yemek hazırlarken mutfağın balkonuna çıkıp etrafı izliyordu ben 20-30 dk içinde işimi bitirince onu da alıp içeri geçiyordum. 3 ay boyunca hiçbir şey olmadı, gitti tam işe başlamadan bir hafta önce gene ben mutfakta hatta bir gözüm de ondayken aşağı düştü, hatta ayaklarını gördüm. indim aşağı aldım, çenesi burnu kanamıştı. bir dişi de kırılmış. bunda da bir şey olmadı şükür, sabahtı hemen götürdüm.
"senin elinde hayvan rezil olmuş" diyebilirsiniz ama açıkçası bundan sonra nasıl diyeyim size şu sıcakta bile asla cam pencere açmıyorum. diğer odaların penceresini açıp içinde bulunduğumuz odanın kapısını kapatıyorum, klimayı açıyorum ya da kediyi bir odaya koyuyorum evi havalandırdıktan sonra tekrar koyuyorum falan.
hatta en son 1 sene önce zemin katta olan bir eve taşındım, balkondan düşme derdi kalmadı. geçen oynuyorum bizimkiyle ağzına baktım bir tane köpek dişi düşmüş, diğeri de zaten kırık. iki tane sağlam kalmış. niye oldu neden oldu ne zaman ve nasıl oldu hiçbir fikrim yok. acayip derecede üzgünüm, yemesinde içmesinde bir sıkıntı yok, dün de veterinere götürdüm ağzında enfeksiyon yok bu diş daha önce düşmüş yeni bi olay değil dedi. kedi normal. ama ben dişinin olmamasına baya kafayı taktım, dünden beri kedi diş implantını araştırıyorum. birkaç yerle konuştum ama hepsi istanbul dışı, yarın kadıköyde bi veteriner diş kliniğine götürücem. kırık olan dişine de taktım onu da göstericem çürümesin ya da dolgu falan yapılması gerekiyosa.
balkonumuza her gün 5-6 kedi geliyor onlara mama veriyorum, birbirleriyle o kadar kavga ediyorlar dişleri sapasağlam, bembeyaz, tam. yani ağlayacam nerdeyse bu hayvan dışarıda kalsaydı ben hiç almasaydım daha mı iyi olurdu, ben kötülük mü ediyorum. ne yapmalıyım bilmiyorum, sözde ev kedisi ama iki tane köpek dişi kaldı sağlam.
Çok yaramaz bir kedi, bir arkadaşıma kısa bir süre bırakmıştım o da illallah etmişti. Ama ben çok seviyorum, özellikle geçen sene karantina döneminde evladım gibi oldu. çok şımartıyorum, gelir tabağımdan yemek yer. kapıyı açınca dışarı kaçar. kokladığı her şeyin tadına bakar. her yediğimden içtiğimden veririm. tasmamız var düzenli dışarı çıkarırım.
ekonomik durumum iyileştikçe daha iyi mamalar aldım, isimsiz veteriner mamaları yerine şimdi daha bilindik, önerilen şeyler alıyorum. rastgele yaş mama yerine gimcat'in gourmet'nin falan yaş mamalarını almaya başladım. hatta macun/malt olayını duydum gimcatten mama ararken, onlardan almaya vermeye başladım. suyu s
sürekli pislenmesin diye kedi sebili aldım. ne bileyim düzenli veterinere götürüyorum 6 ayda bir. karma aşısını mutlaka yaptırıyorum her sene. senede bir kez vs tatil dışında asla yalnız bırakmıyorum, kaç kere ev değiştirdim her defasında yanımdaydı, onu istemeyen evlere gitmedim.
diğer yandan çok meraklı dediğim gibi ve kendine de çok güveniyor, 2019-2020 arasında 3 kere aşağı düştü. birisinde bildiğiniz koştu koştu direkt pencereden aşağı atladı birden, yaz ortasında tv izliyorum, sanırım pencerenin kenarına atlayacaktı ama tutturamadı. gecenin 1.inde ataşehirdeki hayvan hastanesine götürdüm taksiyle, kaç kere filmi çekildi eli kırıldı, bekleyelim iyileşmezse ameliyat ederiz dediler iyileşti. sonra çok dikkat ettim, yalnızca kendi olduğum odanın penceresini açtım mesela. yukarıya çıkmaya çalıştığında hep kızdım, dışarı çıkacağım zaman her yeri kapatıp öyle çıktım.
geçen sene iş olmayınca güzel bi rutinimiz olmuştu mart ayından başlayarak, ben yemek hazırlarken mutfağın balkonuna çıkıp etrafı izliyordu ben 20-30 dk içinde işimi bitirince onu da alıp içeri geçiyordum. 3 ay boyunca hiçbir şey olmadı, gitti tam işe başlamadan bir hafta önce gene ben mutfakta hatta bir gözüm de ondayken aşağı düştü, hatta ayaklarını gördüm. indim aşağı aldım, çenesi burnu kanamıştı. bir dişi de kırılmış. bunda da bir şey olmadı şükür, sabahtı hemen götürdüm.
"senin elinde hayvan rezil olmuş" diyebilirsiniz ama açıkçası bundan sonra nasıl diyeyim size şu sıcakta bile asla cam pencere açmıyorum. diğer odaların penceresini açıp içinde bulunduğumuz odanın kapısını kapatıyorum, klimayı açıyorum ya da kediyi bir odaya koyuyorum evi havalandırdıktan sonra tekrar koyuyorum falan.
hatta en son 1 sene önce zemin katta olan bir eve taşındım, balkondan düşme derdi kalmadı. geçen oynuyorum bizimkiyle ağzına baktım bir tane köpek dişi düşmüş, diğeri de zaten kırık. iki tane sağlam kalmış. niye oldu neden oldu ne zaman ve nasıl oldu hiçbir fikrim yok. acayip derecede üzgünüm, yemesinde içmesinde bir sıkıntı yok, dün de veterinere götürdüm ağzında enfeksiyon yok bu diş daha önce düşmüş yeni bi olay değil dedi. kedi normal. ama ben dişinin olmamasına baya kafayı taktım, dünden beri kedi diş implantını araştırıyorum. birkaç yerle konuştum ama hepsi istanbul dışı, yarın kadıköyde bi veteriner diş kliniğine götürücem. kırık olan dişine de taktım onu da göstericem çürümesin ya da dolgu falan yapılması gerekiyosa.
balkonumuza her gün 5-6 kedi geliyor onlara mama veriyorum, birbirleriyle o kadar kavga ediyorlar dişleri sapasağlam, bembeyaz, tam. yani ağlayacam nerdeyse bu hayvan dışarıda kalsaydı ben hiç almasaydım daha mı iyi olurdu, ben kötülük mü ediyorum. ne yapmalıyım bilmiyorum, sözde ev kedisi ama iki tane köpek dişi kaldı sağlam.
0
Bir kedi ne ister?
Mama, su, temiz tuvalet, sevgi ve güvende hissetmek.
Bu kadar. Sahiden başka hiçbir şey yok.
Verdiğiniz mamanın kalitesi falan inanın onun çok umrunda değil. Bizler sadece paylaştığımız hayat mümkün olduğunca sağlıklı ve uzun olsun diye iyi mamalar alıp veriyoruz kedilerimize.
Köpek dişi hakkında bir bilgi, onu veteriner görmeli. Bizim başımıza geldiinde veteriner ucu birazcık kırılsa dahi dişin tamamının alınması gerektiğini çünkü kedilerde diş sinirinin dişin en ucuna kadar uzandığını ve en ufak kırıkta dahi sinirlerin dışarı çıkacağını söylemişti. Kedilerde dolgu falan yok yani, o dişi alacaklar.
Onun dışında diş fırçalamayı deneyebilirsiniz. Yapın hatta bunu. Bebekler için kullanılan parmak diş fırçalarını kullanıyoruz biz, özel bir diş macunu da var. Günde bir defa fırçalıyoruz. Tercihen mamasını yedikten bir 15-20 dk sonra.
Mama, su, temiz tuvalet, sevgi ve güvende hissetmek.
Bu kadar. Sahiden başka hiçbir şey yok.
Verdiğiniz mamanın kalitesi falan inanın onun çok umrunda değil. Bizler sadece paylaştığımız hayat mümkün olduğunca sağlıklı ve uzun olsun diye iyi mamalar alıp veriyoruz kedilerimize.
Köpek dişi hakkında bir bilgi, onu veteriner görmeli. Bizim başımıza geldiinde veteriner ucu birazcık kırılsa dahi dişin tamamının alınması gerektiğini çünkü kedilerde diş sinirinin dişin en ucuna kadar uzandığını ve en ufak kırıkta dahi sinirlerin dışarı çıkacağını söylemişti. Kedilerde dolgu falan yok yani, o dişi alacaklar.
Onun dışında diş fırçalamayı deneyebilirsiniz. Yapın hatta bunu. Bebekler için kullanılan parmak diş fırçalarını kullanıyoruz biz, özel bir diş macunu da var. Günde bir defa fırçalıyoruz. Tercihen mamasını yedikten bir 15-20 dk sonra.
0
Şeyi kaçırdım mı ben? Zemin kata filan taşınmak yerine pencerelere kedi sinekliği taktırmak ve kedinin düşmesini önlemek daha kolay bi yöntem değil mi ?
0
Kedinin üç kere düşmesi evet ihmal. Ama o sizin bahçeye gelen gördüğünüz dişleri güzel kedilerin ömrü bayağı kısa. Siz yaşamlarının çok kısa bölümüne tanık olduğunuz beş kedilik gruptan büyük çıkarımlarda bulunuyorsunuz.
0
File taktırmanız şart kedi bu kuş görmesiyle atlaması bir olur ki düşmüş kaç kere. Para harcamakla iyi bakılmıyor. Sorumluluk sahibi olmalısınız. Dışarıya kaçırmayın, pencerelere file yaptırın ayrıca her gördüğünü yemesin. Mamaları yeterli. Fast food gibi zararlı insan yiyeceklerinin çoğu (ev yemeği de olsa)
Kötü bakıyorsunuz diyemem. Ama ideal değil.
Kötü bakıyorsunuz diyemem. Ama ideal değil.
0
Bence çok güzel, çok özverili bakıyorsunuz. Kedinizin de sizinle gayet mutlu olduğuna eminim. Benim kedim de birkaç sefer camdan düştü. Şansımıza bir şey olmadı, artık yaklaşmamayı atlamamayı öğrendi. Siz ona uyum sağlıyorsunuz, o da size uyum sağlıyor zamanla. Herhangi bir ihmaliniz veya hatanız olduğunu düşünmüyorum. Herkeste oluyor böyle şeyler. Hatta maalesef ne kadar titiz bakılırsa o kadar çok iş geliyor başlarına.
0
pencerelere file, tel +1
şanslısınız ki düşünce birşey olmamış, bundan sonrası için dikkatli olup camlara tel yaptırmalısınız. iyi bakmıyorsunuz ancak vicdanlısınız. mama yiyorsa diş konusuna çok takılmayın, olan olmuş artık. bu arada kediniz evde olduğu için çok şanslı, sizinle uzun yıllar geçirecek, balkona gelen kediler maalesef o kadar şanslı olmuyor. ortalama ömürleri 2-3 yıl, çok acı.
şanslısınız ki düşünce birşey olmamış, bundan sonrası için dikkatli olup camlara tel yaptırmalısınız. iyi bakmıyorsunuz ancak vicdanlısınız. mama yiyorsa diş konusuna çok takılmayın, olan olmuş artık. bu arada kediniz evde olduğu için çok şanslı, sizinle uzun yıllar geçirecek, balkona gelen kediler maalesef o kadar şanslı olmuyor. ortalama ömürleri 2-3 yıl, çok acı.
0
Yani bunun bir tik fazlasi hayvan dovmek oluyor herhalde.
4 kere kedi dusurmek nedir, rekor mu deniyorsun :)
Yediginden vermek de hata zaten.
4 kere kedi dusurmek nedir, rekor mu deniyorsun :)
Yediginden vermek de hata zaten.
0
tek kelime söyleyemiyorum, düşmesini engelleyememek tamamen benim suçum, neden bu kadar göz göre göre oldu denirse, evde tek yaşamıyordum, başkasının eviydi. sineklik taktırmak istedim bi şey olmaz ben çok kedi baktım hiçbiri düşmedi dedi, biraz iradem bağlandı. kendi evimde yalnız yaşıyor olsaydim ilk düşmesinden sonra muhtemelen her türlü önlemi alır taktırırdım.
0
Neyse olur oyle :)
Bizim komsu da sokakta kediler usumesin diye kapali otoparka alistirdi.
1 tanesini otomatik kapi telef etti, digerleri de hergun teker altindan zor kaciyor.
Bazen fikir almak iyidir :)
Bizim komsu da sokakta kediler usumesin diye kapali otoparka alistirdi.
1 tanesini otomatik kapi telef etti, digerleri de hergun teker altindan zor kaciyor.
Bazen fikir almak iyidir :)
0
Maalesef kötü bakıyorsun. Ama düzeleceğine eminim çünkü merhametli birine de benziyorsun.
0
sanat guresi
yakın zamanda düğünü olan yakın, veya hatta en yakın arkadaşınızın düğününde ne taktınız?
yakın zamanda düğünü olan yakın, veya hatta en yakın arkadaşınızın düğününde ne taktınız?
0
Durumum kötü olduğu için bir şey takmadım. Gittim 1 saat göründüm geldim.
0
Butceyle alakali bir sey. yakin arkadas grubumda ortak altin bileklik aldik kisi basi ceyrek altin parasina.
benim yakin arkadasim da evlenme durumumda esya hediyesi ile hediye alacakti(supurge gibi)
ben yakinima muhtemelen ceyrek takardim+icimden gelen baska bir hediye daha eklerdim ama en onemli boyle zamanlarda yaninda olabilmek, destek olabilmek. cunku "en yakin" demissiniz. eskiden umursamazdim da nisanlaninca cok ihtiyaci gordum
benim yakin arkadasim da evlenme durumumda esya hediyesi ile hediye alacakti(supurge gibi)
ben yakinima muhtemelen ceyrek takardim+icimden gelen baska bir hediye daha eklerdim ama en onemli boyle zamanlarda yaninda olabilmek, destek olabilmek. cunku "en yakin" demissiniz. eskiden umursamazdim da nisanlaninca cok ihtiyaci gordum
0
çeyrek taktım çünkü 1 hafta önce de o bana çeyrek takmıştı:)
çok yakın arkadaşınız değilse 100 liradan 1 kuruş bile yukarı takmayın. çünkü geri gelmiyor.
düğünüm olalı 1 ay oldu. taktığım/ anne babamın taktığının yarısı ancak geri geldi. ne çeyreklerin yerine gramlar, 200 liralar geldi. hayatımın geri kalanında hiç kimseye 100 liradan fazla takmamaya yemin ettim. alemin enayisi ben miyim lan.
çok yakın arkadaşınız değilse 100 liradan 1 kuruş bile yukarı takmayın. çünkü geri gelmiyor.
düğünüm olalı 1 ay oldu. taktığım/ anne babamın taktığının yarısı ancak geri geldi. ne çeyreklerin yerine gramlar, 200 liralar geldi. hayatımın geri kalanında hiç kimseye 100 liradan fazla takmamaya yemin ettim. alemin enayisi ben miyim lan.
0
Ben bana kimse takmasın ben de insanlara takmayayım kafasındayım. Onun da size alacağından eminseniz çeyrek yoksa gram takın
0
geri gelsin diye takı takılmaz. Bu tip borç verme mantalitesinden sıyrılın. Yorumları okudum da dudağım uçukladı. Neyse ki çevremde böyle sığ düşünen insanlar yok.
Biz çift olarak evlenen çiftin iki tarafını da çok iyi tanıyorduk. 1 er çeyrek taktık.
Biz evlenirken de onlar 1 çeyrek ve 100 euro taktı geçen ay.
takı takmasalar da umursamazdım. Bütcenize göre bir şey takın geçin. Zaten en yakın arkadaşıysanız çok fazla koşturursunuz düğünde kimse sizden takı beklemez.
Biz çift olarak evlenen çiftin iki tarafını da çok iyi tanıyorduk. 1 er çeyrek taktık.
Biz evlenirken de onlar 1 çeyrek ve 100 euro taktı geçen ay.
takı takmasalar da umursamazdım. Bütcenize göre bir şey takın geçin. Zaten en yakın arkadaşıysanız çok fazla koşturursunuz düğünde kimse sizden takı beklemez.
0
Yakin arkadaslarim gram takti. Ama esim kendi arkadaslarina zamaninda ceyrek taktığı icin onlardan ceyrek geldi. Butce meselesi biraz da tabi ama dugune gidiyorsaniz en azindan yemeginizi karsilayacak bi miktar takmak gerekir.
0
yakınlığa göre (çok yakınsa çeyrek) takı takılır ya da cash (250 ve 200 civarı) takıyorum.
nakit az verdiğimi düşündüğüm arkadaşlarıma daha sonra ev hediyesi almaya çalışıyorum.
nakit az verdiğimi düşündüğüm arkadaşlarıma daha sonra ev hediyesi almaya çalışıyorum.
0
Yakın arkadaş --> çeyrek. Zaten yakın olmayanlara da kesinlikle gitmiyorum, çile oluyor.
Fi tarihinde tam ve yarım taktığım insanlar da oldu ama arkadaşlığa gereksiz bir yük bindiriyor, o yüzden max çeyrek takmanı öneririm durumun olsa bile.
Fi tarihinde tam ve yarım taktığım insanlar da oldu ama arkadaşlığa gereksiz bir yük bindiriyor, o yüzden max çeyrek takmanı öneririm durumun olsa bile.
0
yakin zamanda olmadi ama yakin arkadaslara tam takiyorum. kuzenlere de tam. baskalarina ceyrek.
0
yakın arkadaşlarıma çeyrek takarım. yakın olmayan kimse evlenmedi ya da çağırmadı henüz. yakın olmayana ya gitmem ya da 200 tl takarım sanırım.
0
Yakın arkadaşım evlendiğinde bekardım, tam altın takmıştım. Şimdi evlense ancak çeyrek. Ekonomi sebepli...
0
En yakın arkadaşıma maaş alamamama rağmen tam taktım. Geçen hafta çok da yakın olmayan ama beni çok sevdiğini bildiğim arkadaşıma yarım taktım.
Bu arada muhtemelen yazan herkesten kötüdür durumum. Ama altın onlar da bana taksın diye takılmaz. İnsanlar düğün zamanı gerçekten çok ciddi masraflara giriyor ve altının amacı da zaten bu masraflara destek olmak. Çok yakınlara yarımdan aşağı takılmamalı bence.
Bu arada muhtemelen yazan herkesten kötüdür durumum. Ama altın onlar da bana taksın diye takılmaz. İnsanlar düğün zamanı gerçekten çok ciddi masraflara giriyor ve altının amacı da zaten bu masraflara destek olmak. Çok yakınlara yarımdan aşağı takılmamalı bence.
0
balpolen
Birbirinden alakasiz iki soru ile merhaba.Istanbulda onerebileceginiz iskembe corbasi icin yer var midir?Sariyerdeki mesirenin iskembesi guzel ama bir degisklik yapalim dedik.Bir de karabugday salatasini nasil yapiyorsunuz?
Birbirinden alakasiz iki soru ile merhaba.
Istanbulda onerebileceginiz iskembe corbasi icin yer var midir?
Sariyerdeki mesirenin iskembesi guzel ama bir degisklik yapalim dedik.
Bir de karabugday salatasini nasil yapiyorsunuz?
Istanbulda onerebileceginiz iskembe corbasi icin yer var midir?
Sariyerdeki mesirenin iskembesi guzel ama bir degisklik yapalim dedik.
Bir de karabugday salatasini nasil yapiyorsunuz?
0
c1: taksim 'de lale var ortakoy'de kircicegi iksinin de iskembesi iyidir.
c2: ben karabudgayi haslayip salatayla karistiriyorum.
c2: ben karabudgayi haslayip salatayla karistiriyorum.
0
İşkembe için çok alakasız bir yer önereyim. Ama popüler olmasa da bileni boldur. Ara ara trt müzik kanalından tüm sanatçılar ve orkestra toplu gelir hatta skdkfk Ümraniye tepeüstü kervansaray’ı bir deneyin. Lale, Fenerbahçe falan hepsini denedim. Ben genelde tuzlama yiyorum. En temiz, tadı yerinde, işkembesi diri ve lezzetli burası yapıyor. Bol sarımsak, sirke, önerdikleri acı sostan da biraz ekletin. Yanında verdikleri vakfıkebir ekmeğini de söyleyin ocakta kızartıp getirsinler. Mis.
Kokoreçi falan çok iyi değildir ama. Çorbaları iyidir.
Kokoreçi falan çok iyi değildir ama. Çorbaları iyidir.
0
jacque
https://www.hizliresim.com/bbp7cur
0
ikikerekac
Aşıya karşı olunmasını anlarım. Ama bir insan uğraşıp randevu alıp neden gitmez?
Aşıya karşı olunmasını anlarım. Ama bir insan uğraşıp randevu alıp neden gitmez?
0
İnanılmaz ama organize olarak sağlık ocağından randevu alan ve gitmeyip diğer insanların da aşı vurulmasıni engellemeye çalışan psikopat aşı karşıtları var bu memlekette.
0
Unutmak olabilir. Benim annanem unutmuştu gitmeyi günü karıştırmış mesela. Yoğunluktan veya başına farklı şeyler gelenler de olabilir.
0
aslil +1
Aşı randevusu aldığını söyleyince insanlar aniden aşı kötülemeye başlıyor. Muhtemelen gitmeyenler bu laflara kanıp vazgeçiyordur.
Aşı randevusu aldığını söyleyince insanlar aniden aşı kötülemeye başlıyor. Muhtemelen gitmeyenler bu laflara kanıp vazgeçiyordur.
0
ms brownstone
Bu tanıma uyan kimler geliyor aklınıza?Örnek olarak benim aklıma Arda Turan geliyor ilk. Gençken çoğunluk seviyordu ama şu an birçok insanın nefretini kazanmış durumda. Serenay Sarıkaya da biraz bu tanıma uyabilir ama Arda gibi bir nefret değil de Cem Yılmaz sonrası polularitesinin düşmesi gibi onun
Bu tanıma uyan kimler geliyor aklınıza?
Örnek olarak benim aklıma Arda Turan geliyor ilk. Gençken çoğunluk seviyordu ama şu an birçok insanın nefretini kazanmış durumda. Serenay Sarıkaya da biraz bu tanıma uyabilir ama Arda gibi bir nefret değil de Cem Yılmaz sonrası polularitesinin düşmesi gibi onun durumu daha çok.
Başka kimler vardı böyle?
Örnek olarak benim aklıma Arda Turan geliyor ilk. Gençken çoğunluk seviyordu ama şu an birçok insanın nefretini kazanmış durumda. Serenay Sarıkaya da biraz bu tanıma uyabilir ama Arda gibi bir nefret değil de Cem Yılmaz sonrası polularitesinin düşmesi gibi onun durumu daha çok.
Başka kimler vardı böyle?
0
son feci bisikletin solisti.
yani çok sevilmiyordu tabii de tek bir hareketle yok oldu bence. ekşideki sorulardan da anlaşılıyor.
orhan gencebay bir de kesinlikle.
yani çok sevilmiyordu tabii de tek bir hareketle yok oldu bence. ekşideki sorulardan da anlaşılıyor.
orhan gencebay bir de kesinlikle.
0
Güner Ümit geliyor benim aklım direkt. İner misin çıkar mısın diye bir yarışmayı sunuyordu. Çok popülerdi kendi zamanında. Aleviler için çok yersiz bir şaka yapmıştı ve azalarak değil bir anda bitti.
Ozan Güven diyebiliriz. Eskiden mizahını seversin sevmezsin, kimsenin nefret edeceği bir tip değilken sevgilisine şiddet uygulayıp bir de mağdur kendisi gibi rol yapınca ekranlardan siliniverdi.
Yavuz Bingöl. Herkesin malumu.
Bir çırpıda aklıma gelenler bunlar.
Ozan Güven diyebiliriz. Eskiden mizahını seversin sevmezsin, kimsenin nefret edeceği bir tip değilken sevgilisine şiddet uygulayıp bir de mağdur kendisi gibi rol yapınca ekranlardan siliniverdi.
Yavuz Bingöl. Herkesin malumu.
Bir çırpıda aklıma gelenler bunlar.
0
Orhan Gencebay
Cevaplar biraz da "siyaset üstü bir kişi iken akp'ye yanlayanlar listesi" olacak gibi. Öyle olunca da toplumun yarısı nefret ederken diğer yarısı da sevmiş oluyor. Some kutuplaşma problems.
Cevaplar biraz da "siyaset üstü bir kişi iken akp'ye yanlayanlar listesi" olacak gibi. Öyle olunca da toplumun yarısı nefret ederken diğer yarısı da sevmiş oluyor. Some kutuplaşma problems.
0
Sonradan itibarını yeniden kazandıysa da (ki bence çok daha fazla saygınlığı hak ediyor) bu tanıma en çok uyan isim Ahmet Kaya olabilir. Çocukken hatırladığım kadarıyla kendisine inanılmaz bir sevgi ve saygı vardı. Sonrasında olanlar malum...
0
güner ümit miydi ya, şu yarışma programında mum söndü mü oynuyorsunuz diyen?
ebru gündeş de bu sınıfa girer bence.
kara melekte oynayan kadın da en yakın arkadaşının kocasıyla arabada öpüşürken yakalanıp ülkeyi terk etmek zorunda kalmıştı.
ebru gündeş de bu sınıfa girer bence.
kara melekte oynayan kadın da en yakın arkadaşının kocasıyla arabada öpüşürken yakalanıp ülkeyi terk etmek zorunda kalmıştı.
0
80liler icin direk Guner Umit'tir herhalde. Herif Turkiye'nin o zamanlar en unlu adami iken tek kelime ile bitti.
Hakan Sukur'de kafaya oynar.
Hakan Sukur'de kafaya oynar.
0
condom kurşunu
Ekşide gelen var gibi bir hava oluşturmuşlar ama ben öevremden birebir kimseden duymadım bu durumu. Duyuruda var mı acaba? E nabız harici başka bir yerde yok değil mi aşı sırası bu arada?
Ekşide gelen var gibi bir hava oluşturmuşlar ama ben öevremden birebir kimseden duymadım bu durumu. Duyuruda var mı acaba? E nabız harici başka bir yerde yok değil mi aşı sırası bu arada?
0
Pazar günü yaş sınırlaması olmaksızın tüm öğretmenlere açıldı sistem, o sebeple böyle bir algı oluşmuş olabilir.
0
farklı özel şirketlerde sahada satış işinde çalışan ve herhangi bir sağlık sorunu olmayan 30'lu yaşlarda 2 arkadaşıma çıkmış mesela. öğretmenlere yaşa bakılmaksızın çıktı ama o açıklanmıştı zaten. hepsini açıklamıyor sanırım bakanlık. enabız ve 182 aranarak kontrol edilebiliyor.
0
E nabiza dusmeden once mhrs'deki randevu alma yerinde gorunuyor.
Ailemdeki herkeste e nabizda henuz asi yok yazarken mhrs'de randevu acilmisti. Siz de direkt oradan kontrol edin.
twitter'da rast geliyorum, karma ve alakasiz bir sekilde (19 yasinda bile okudum.) randevular aciliyor diye, Esin Senol da yazmis hatta ne oldugunu anlamadik gibisinden.
Su an aciklamalara gore 50+ yasta degil miydi? 40 a dustu mu? Etrafimdaki 40li yaslardaki insanlara cikmaya basladigini duyuyorum.
Ailemdeki herkeste e nabizda henuz asi yok yazarken mhrs'de randevu acilmisti. Siz de direkt oradan kontrol edin.
twitter'da rast geliyorum, karma ve alakasiz bir sekilde (19 yasinda bile okudum.) randevular aciliyor diye, Esin Senol da yazmis hatta ne oldugunu anlamadik gibisinden.
Su an aciklamalara gore 50+ yasta degil miydi? 40 a dustu mu? Etrafimdaki 40li yaslardaki insanlara cikmaya basladigini duyuyorum.
0
Bakan bir kaç saat önce twit atmıştı, aile hekimleri dahil aşı sistemini genişletecekler sanırım. en son 50 yaş üstü diye duyuru yaptılar. Sonra öğretmenlere, yaş şartı aranmaksızın, hepsine açıldı.
Elde aşı varsa, bir kaç haftaya işler hızlanır.
.
Elde aşı varsa, bir kaç haftaya işler hızlanır.
.
0
düz sağlıklı olanlara gelmedi galiba çünkü 30+ akademisyen olanlara da gelmedi (öncelikli gruptayız normalde.)
0
29 yaşındayım ve kurumsal iletişimciyim. Ne alakaysa bana da çıkmış. Çevremde bi tek bana çıktı bu yaş grubundan.
0
benim de bir araştırma görevlisi arkadaşa gelmiş mesela. bana çıkmadı.
böyle birkaç gelen de duydum da muhtemelen yine bizimkilerin işbilmezliğidir.
böyle birkaç gelen de duydum da muhtemelen yine bizimkilerin işbilmezliğidir.
0
bazı iller pilot bölge seçilmiş, 18 yaşa inecek kadar herkese aşı sırası açmışlar ama belli bir sıraya göre ilerliyor tabi gene de. bizim il pilot ama aynı birimde çalışan 40 yaşında akademisyene çıkmayıp 30 yaşındakine çıkıyor, garip bir algoritma yapmışlar. belki duyduklarınız da pilot illerden olanlardır.
0
karsiyakaliyiz
dostlar herkese iyi pazarlarbeğendiğiniz düğün davetiyelerini paylaşabilir misiniz? seçme konusunda biraz zorlanıyoruz her fikir bize çok yardımcı olacaktır.
dostlar herkese iyi pazarlar
beğendiğiniz düğün davetiyelerini paylaşabilir misiniz? seçme konusunda biraz zorlanıyoruz her fikir bize çok yardımcı olacaktır.
beğendiğiniz düğün davetiyelerini paylaşabilir misiniz? seçme konusunda biraz zorlanıyoruz her fikir bize çok yardımcı olacaktır.
0
TEMA’nın, lösev’in ve Darüşşafaka’nın çok güzel davetiyeleri var onlara bakabilirsiniz.
0
jacque
Yıllardır Skype kullanmıyordum ama bir mülakat için Skype adresimi istediler. Bir türlü bunu bulamıyorum. Profilime tıkladığımda Skype adım aşağıdaki gibi görünüyor (numaraları sallıyorum:)live:.cid.bc4d2ca51ab68951Bu çok kötü durmuyor mu yani sanki Skype adresim bu değil gibi? Bu kodu mu mail ataca
Yıllardır Skype kullanmıyordum ama bir mülakat için Skype adresimi istediler. Bir türlü bunu bulamıyorum. Profilime tıkladığımda Skype adım aşağıdaki gibi görünüyor (numaraları sallıyorum:)
live:.cid.bc4d2ca51ab68951
Bu çok kötü durmuyor mu yani sanki Skype adresim bu değil gibi? Bu kodu mu mail atacağım karşı tarafa?
live:.cid.bc4d2ca51ab68951
Bu çok kötü durmuyor mu yani sanki Skype adresim bu değil gibi? Bu kodu mu mail atacağım karşı tarafa?
0
Chat id gibi bişeye benziyor bu. Böyle skype adresi olmaz. Olmaz olsun!
Yeni hesap oluşturmak zahmetli değil zaten. Adres oysa tuhaf olur, değilse rezillik çıkar.
Yeni hesap oluşturmak zahmetli değil zaten. Adres oysa tuhaf olur, değilse rezillik çıkar.
0
@IncredibleMau
Ben de anlamadım ki eskiden Skype ID vardı ve mail adresimizdeki @'ten önceki kısımdı. Sanırım onu tamamen kaldırmışlar. Yeni hesap açsam bu otomatik atanan bi şey anladığım kadarıyla yine bir benzeri olur.. Bilen biri çıkar umarım. :(
Ben de anlamadım ki eskiden Skype ID vardı ve mail adresimizdeki @'ten önceki kısımdı. Sanırım onu tamamen kaldırmışlar. Yeni hesap açsam bu otomatik atanan bi şey anladığım kadarıyla yine bir benzeri olur.. Bilen biri çıkar umarım. :(
0
skype'a nasıl giriş yapıyorsun? Ben maille giriyorum karşı tarafa mail adresimi verince ekleyebiliyorlar valla.
çok eskiden oluşturduğum Skype Name'im de varmış. Onunla da ekleniyordu.
çok eskiden oluşturduğum Skype Name'im de varmış. Onunla da ekleniyordu.
0
sayfadaki turkce ceviriler chicken translate ama fikir verir.
- Masaüstü
support.skype.com
support.skype.com
- (6.0 +) Android, Android tablet, iPhone ve iPad
support.skype.com
support.skype.com
- Masaüstü
support.skype.com
support.skype.com
- (6.0 +) Android, Android tablet, iPhone ve iPad
support.skype.com
support.skype.com
0
matilda
Dinden bagimsiz olarak şükreder misiniz halinize hic? Ben hep sukrederim ve bu durumun ruhuma cok iyi geldigini ve mutlu olmama yardimci oldugunu fark ettim. Dindar degilim ama sukretmeyi bayagi seviyorum.Aslinda kotumser bi insanimdir ama bazen nispeten guzel bi hayatim oldugunu dusunnuyorum. Tabii
Dinden bagimsiz olarak şükreder misiniz halinize hic?
Ben hep sukrederim ve bu durumun ruhuma cok iyi geldigini ve mutlu olmama yardimci oldugunu fark ettim. Dindar degilim ama sukretmeyi bayagi seviyorum.
Aslinda kotumser bi insanimdir ama bazen nispeten guzel bi hayatim oldugunu dusunnuyorum. Tabii bu ekonomik sartlarla ne kadar iyi olabilirse..
Ben hep sukrederim ve bu durumun ruhuma cok iyi geldigini ve mutlu olmama yardimci oldugunu fark ettim. Dindar degilim ama sukretmeyi bayagi seviyorum.
Aslinda kotumser bi insanimdir ama bazen nispeten guzel bi hayatim oldugunu dusunnuyorum. Tabii bu ekonomik sartlarla ne kadar iyi olabilirse..
0
ben şükretmeyi sevmiyorum yarın başıma ne geleceği belli değil, bugün başıma birşey gelmediği için şükretmiyorum. şükretmek kendi yaşantınızı başkalarının kötü talihi ile avutmaktır ve bana göre hoş değil.
0
Sukretmem.daha iyisi isterim. Bu demek değil ki bulundugum konum beni mutsuz ediyor.
0
Kafamda oturtamadığım kavramlardan biri. İyi veya kötü içinde bulunduğum duruma hiçbir gücün etkisiyle değil tamamen hür irademle gelmişim. İyi olduğun için şükret, daha kötüsü olmadığı için şükret.. iyi ama niye?? Kaderimi bir güç tayin ediyorsa eğer, her şey iyi giderken şükretmem gerekiyorsa eğer kötü giderken de isyan etme hakkım olmalı o zaman. Bunu bi türlü anlayamıyorum.
Dolayısıyla şükretmiyorum. Hem anlayamadığım için hem de dindar olmayıp bunu yapmayı samimi bulmadığım için.
Dolayısıyla şükretmiyorum. Hem anlayamadığım için hem de dindar olmayıp bunu yapmayı samimi bulmadığım için.
0
İnançsızım ve şükrediyorum. Ben bana sahip olduğum için. Nolursa olsun mutlu hissettiriyor.
0
Şükretmem. Aksine başkalarının kötü haline bakarak kendi haline sevinmenin/şükretmenin hoş bir şey olmadığını düşünüyorum.
İnsanların, başkasının mutsuzluğuyla nasıl mutlu olduklarına şaşırıyorum hatta.
İnsanların, başkasının mutsuzluğuyla nasıl mutlu olduklarına şaşırıyorum hatta.
0
Şükür ediyorum fakat bir şey yanlışsa, eksikse ifade etmekten çekinmiyorum.
0
Zaman zaman şükrederim, özellikle bazı konularda. İnançlı biri değilim, Allah'a etmiyorum bu şükrü. Şükür söz konusu olduğunda onu genelde tek tip yorumlama eğilimi gösteriyor toplumumuz ama herkesin şükürden anladığı elbette farklı olabilir. Ben bahsettiğim şükretme eylemini her anlamda kendi kazançlarıma ilişkin bir sevinç ifadesi ve kendime karşı duyduğum bir memnuniyet göstergesi olarak görüyorum mesela. Kendimi benden kötü durumda olanlarla asla karşılaştırmam ve bundan dolayı herhangi bir varlığa minnet duymam.
0
Bazen şükrederim.Ama genel olarak kendini kötüsüyle kıyaslayıp haline mutlu olmak saçma geliyor.
0
şükretmek ile sahip olduklarının kıymetini bilmek aynı şey değil. "buna da şükür" tabirinden nefret ediyorum, bizim gibi gelişmemiş toplumların gelişimi karşısındaki en büyük engellerden biridir bu. hiç şaşırtıcı değil ki dinlerle ilgili bir yaklaşım...
ben iyimser, elindekilerin kıymetini bilen, hatta sahip olduklarına kıymet verme konusunda biraz da safça bir bakışa sahip biri olarak şükür kavramına çok uzağım. çünkü sahip olduklarının kıymetini bilmek sadece sahip olduklarınla ilgili bir şey. şükür ise sahip olduklarının kıymetinin olamadıklarından daha fazla olduğu altmetnine sahip bir kavram.
sağlıklı insan psikolojisini temellerinden biri sahip olduklarının kıymetini bilmek bence. günümüzdeki diğerleriyle karşılaştırmalı özgüven problemlerinin temelinde insanların kapasitelerinin, sahip olduklarının farkında olmamalarıyla ilgisi var. kendinizi sevin goygoyunun altındaki de bu işte; neyi yapıp neyi yapamayacağının farkında olmak özgüvenli bir birey olmanın temel şartlarından biri. evet bende bunlar bunlar var, şunlar yok. olmasını sağlayabilir miyim? cevabı evetse onun için uğraşmaya devam ama bazı şeylerin olmasını sağlayamazsın. o durumda da elindekilere odaklanıp kendini onlar üzerinden motive edebiliyor olman lazım.
ben iyimser, elindekilerin kıymetini bilen, hatta sahip olduklarına kıymet verme konusunda biraz da safça bir bakışa sahip biri olarak şükür kavramına çok uzağım. çünkü sahip olduklarının kıymetini bilmek sadece sahip olduklarınla ilgili bir şey. şükür ise sahip olduklarının kıymetinin olamadıklarından daha fazla olduğu altmetnine sahip bir kavram.
sağlıklı insan psikolojisini temellerinden biri sahip olduklarının kıymetini bilmek bence. günümüzdeki diğerleriyle karşılaştırmalı özgüven problemlerinin temelinde insanların kapasitelerinin, sahip olduklarının farkında olmamalarıyla ilgisi var. kendinizi sevin goygoyunun altındaki de bu işte; neyi yapıp neyi yapamayacağının farkında olmak özgüvenli bir birey olmanın temel şartlarından biri. evet bende bunlar bunlar var, şunlar yok. olmasını sağlayabilir miyim? cevabı evetse onun için uğraşmaya devam ama bazı şeylerin olmasını sağlayamazsın. o durumda da elindekilere odaklanıp kendini onlar üzerinden motive edebiliyor olman lazım.
0
Bir çok şey için, günde bir çok kere şükrederim. Başta sağlık ve düşünme gücü oldu üzere sahip olduğum bir çok şey için. En güzeli de sabah uyanır uyanmaz bu güne de çıktığım için ve akşam yatarken sağ salim yatağa yatabildigim için şükrederim.
0
şükretmek ya da şükran duymak çok sık kendime hatırlattığım bir şey.
bir sürü kadim gelenekte var ve bence insana çok iyi geliyor. şükür tam olarak ne bence oranın ayrımını tam yapamadığımız bize abes geliyor.
bir sürü kadim gelenekte var ve bence insana çok iyi geliyor. şükür tam olarak ne bence oranın ayrımını tam yapamadığımız bize abes geliyor.
0
dinsizim, şükrediyorum. böyle söyleyince 'şükretmek' doğru kelime oluyor mu emin değilim ama.
'hayat güzel lan oh' durumunu hissediyorum yani. yaratıcıya inansam 'allaam çok şükür' derdim.
*hayatım süper falan değil bu arada.
'hayat güzel lan oh' durumunu hissediyorum yani. yaratıcıya inansam 'allaam çok şükür' derdim.
*hayatım süper falan değil bu arada.
0
neoluyokardesimnebutantantana
para bağışı yapılmayacağını çok net öğrendik ama kan vermek hakkındaki düşünceleriniz nedir?
para bağışı yapılmayacağını çok net öğrendik ama kan vermek hakkındaki düşünceleriniz nedir?
0
Daha önce Kızılay’da çalışmış birisi olarak Kızılay’a yalnızca iki konuda destek verebiliyorum gönül rahatlığıyla. Birisi kan diğeri de doğal afet.
0
Verdim, seve seve tekrar veririm.
Kan cok onemli, kizilay gibi merkezi bir kan bankasi olmasi cok onemli.
Kan cok onemli, kizilay gibi merkezi bir kan bankasi olmasi cok onemli.
0
Bilmeden bol keseden sallamanın anlamı yok. Yakın zamanda kanser olan arkadaşım için kızılaydan bol miktarda kan yardımı alabildik, ki bu sayede kemoterapinin ikinci dozuna geçilebildi. O yüzden kan bağışı yapılabileceğini düşünüyorum.
0
üst edit: kan verme motivasyonunuz varsa kızılay olmasada diğer kurumlara mutlaka verin. doğum esnasında eşime gecenin dördünde başka merkezden araçla kan getirip verdiler. o an kan olmasa öldü gitti kadın işte. bu kadar acil bir ihtiyaç.doğum gibi kanseri var, trafik kazası var, diğer hastalar var, varoğlu var.
bazı özel hastaneler ve üniversite hastaneleri kan bağışı alabiliyor.
kızılaya vermezseniz onlara verebilirsiniz.
kendi adıma kızılaya 20-30 defa vermişimdir.
4-5 senedir hiçbir kuruma kan vermedim. pandemi girdi araya zaten evden çıkamıyoruz.
kızılayada vermem, üşenmesem özel hastaneye veririm ama.
kızılay kanı satmıyor. alınan her kan üstünde hepatit/aids gibi önemli testler yapılıyor. o testlerin maliyetini alıyor sadece, belkide zarar ediyor bile olabilir. kanı satmasına takmayın yani.
ama kanları bekletip siyasilere öncelikli vermesi gibi her pislik beklenir.
bazı özel hastaneler ve üniversite hastaneleri kan bağışı alabiliyor.
kızılaya vermezseniz onlara verebilirsiniz.
kendi adıma kızılaya 20-30 defa vermişimdir.
4-5 senedir hiçbir kuruma kan vermedim. pandemi girdi araya zaten evden çıkamıyoruz.
kızılayada vermem, üşenmesem özel hastaneye veririm ama.
kızılay kanı satmıyor. alınan her kan üstünde hepatit/aids gibi önemli testler yapılıyor. o testlerin maliyetini alıyor sadece, belkide zarar ediyor bile olabilir. kanı satmasına takmayın yani.
ama kanları bekletip siyasilere öncelikli vermesi gibi her pislik beklenir.
0
Şu kan satma olayını çıkaran ve yayılmasını sağlayan insanların cahilliği yüzünden çok insanin hayatı tehlikeye giriyor. Ne yazık ki kimse başına gelmeden bilemiyor kanın önemini. İnşallah bilmezler fakat artık şunu yapmasin insanlar. Sen vermiyorsan insanları engelleme. Dolaylı olarak kan verme mefhumunu ticaret gibi gösteriyorsunuz.
Soruya cevap; veriyorum, öneriyorum, önemsiyorum. Sadece kan değil plazma bağışı da yapalım. Ek olarak sadece 2 tüp kan ile herhangi bir Kızılay merkezinden kök hücre gönüllüsü olabilir ve kök hücre bankasına kayıt olabilirsiniz. Size hiç bir zararı yok. Kan verir gibi kanınızdan kök hücre toplanıyor ve belki de bir hayat kurtariyorsunuz.
Soruya cevap; veriyorum, öneriyorum, önemsiyorum. Sadece kan değil plazma bağışı da yapalım. Ek olarak sadece 2 tüp kan ile herhangi bir Kızılay merkezinden kök hücre gönüllüsü olabilir ve kök hücre bankasına kayıt olabilirsiniz. Size hiç bir zararı yok. Kan verir gibi kanınızdan kök hücre toplanıyor ve belki de bir hayat kurtariyorsunuz.
0
universitedeyken duzenli kan bagiscisiydim. hatta kan vererek kurtardiginiz hayatlar adina dogum gununuzu kutlariz falan diye mesaj atarlardi.
imkanim olsa gene verirdim herhalde. kan onemli. hem bagiscinin sagligini da olumlu anlamda etkiliyor.
imkanim olsa gene verirdim herhalde. kan onemli. hem bagiscinin sagligini da olumlu anlamda etkiliyor.
0
eskiden düzenli bağışçıydım, zaten sms ile de hatırlatıyorlardı. Fakat siyasi duruşlarını çok güzel gösterdiler, yapılan bağışların elalemin otelinden çıktığı falan oldu. Kendilerine günahımı bile bağışlamam. 3 senedir kan vermiyorum kendilerine.
0
but that was just a dream +1
Kızılay kan ve doğal afet konusunda Türkiye'de işini layığıyla yapan tek kurumdur. İçeriden sayılabilecek biri olarak söylüyorum ben de bunu.
Kızılay kan ve doğal afet konusunda Türkiye'de işini layığıyla yapan tek kurumdur. İçeriden sayılabilecek biri olarak söylüyorum ben de bunu.
0
rayde
Açılma derken en kötü kısmi kapanma gibi olan döneme döner miyiz? Böyle içeriden duyumları olacak tanıdıkları olan var mı :) Bana kalsa devlet uzatamaz gibi geliyor ama bir yanda da turist kadar değerimizin olmadığı gerçeği mevcut..
Açılma derken en kötü kısmi kapanma gibi olan döneme döner miyiz? Böyle içeriden duyumları olacak tanıdıkları olan var mı :) Bana kalsa devlet uzatamaz gibi geliyor ama bir yanda da turist kadar değerimizin olmadığı gerçeği mevcut..
0
bence de uzatmaz. bu arada içeride kimsenin tanıdığı yok bence çünkü reis baba o an karar veriyor :)) şimdiye kadar hiçbir şey sızmadı, sızanlar da doğru çıkmadı.
0
19 mayıs'ı unuttular bence.
muhtemelen 19 mayıs nedeniyle bir hafta daha uzatırlar.
muhtemelen 19 mayıs nedeniyle bir hafta daha uzatırlar.
0
Bazı iş yerleri açılır da okulları açmazlar diye düşünüyorum. Artık mayıs ortası ufaktan yaz geliyor.
0
İş yerlerine giden izin belgelerinde bi 7 Haziran'a kadar geçerlidir muhabbeti dönüyormuş ama bana da çok olası gelmiyor hazır vaka sayılarını da azaltmışlarken
0
Karantina uygulamaları ile ilgili yüksek sesli tüm dedikodular doğru çıktı şu zamana kadar, bu sebeple ben de uzayacak diye düşünüyorum.
0
Gecen seneki tarife. Haziran başında özel sektör geln bakalım ofisletr demeye başlar sonra herkes tatile gidip ordan kaptığı virüsü ofise getirir ordan evlere hoppp eylül ayı okullar açılıcak mı muabbetleri böyle loopa gireriz
0
Piukh
Gözümün yan tarafı şakak bölgemde 10 senelik yüzeysel sivilce izleri var. Bunun için 1 mm dermaroller aldım ve dün ilk defa yaptım. Akşam yaparken normal derecede acıdı ve epey kızardı o bölge. Şimdi bakıyorum hiçbir kızarıklık, acı, yaptığıma dair emare yok. Acaba daha fazla mı bastırmalıyım, siz n
Gözümün yan tarafı şakak bölgemde 10 senelik yüzeysel sivilce izleri var. Bunun için 1 mm dermaroller aldım ve dün ilk defa yaptım. Akşam yaparken normal derecede acıdı ve epey kızardı o bölge. Şimdi bakıyorum hiçbir kızarıklık, acı, yaptığıma dair emare yok. Acaba daha fazla mı bastırmalıyım, siz nasıl yapıyorsunuz?
0
Hayır hayır sakın daha fazla bastırmayın, 1 mm göz kenarı için yeterince kalın zaten.
Yaparken acır, kızarır ve sonrasında hiçbir şey kalmaz. Normali bu zaten. Ben şu şekilde uyguluyorum:
1) Dermarollerı dezenfekte edip birkaç sn bekletiyorum. Sonra sudan geçirip kuruması için sallıyorum yine bekliyorum biraz.
2) Dermarollerı yıldız olacak şekilde yani hem yan hem dikey hem çapraz sürüyorum. O bölge bittikten hemen sonra serumu sürüyorum (Siz de sürüyorsunuz değil mi yoksa etkisi pek olmaz?) - Tekrar dezenfekte edip kaldırıyorum.
3) Tüm yüzü bitirip serumladıktan sonra hiçbir şey sürmüyorum. Ertesi sabah sadece suyla yıkayıp La Roche B5 krem (Bepanthen, Madecassol gibiyoğun bir krem olur) sürüyorum iyileştirmeyi hızlandırması için.
Yaparken acır, kızarır ve sonrasında hiçbir şey kalmaz. Normali bu zaten. Ben şu şekilde uyguluyorum:
1) Dermarollerı dezenfekte edip birkaç sn bekletiyorum. Sonra sudan geçirip kuruması için sallıyorum yine bekliyorum biraz.
2) Dermarollerı yıldız olacak şekilde yani hem yan hem dikey hem çapraz sürüyorum. O bölge bittikten hemen sonra serumu sürüyorum (Siz de sürüyorsunuz değil mi yoksa etkisi pek olmaz?) - Tekrar dezenfekte edip kaldırıyorum.
3) Tüm yüzü bitirip serumladıktan sonra hiçbir şey sürmüyorum. Ertesi sabah sadece suyla yıkayıp La Roche B5 krem (Bepanthen, Madecassol gibiyoğun bir krem olur) sürüyorum iyileştirmeyi hızlandırması için.
0
Teşekkürler detaylı cevabınız için. Çok fazla serum var ve ne kadar etkili olduğu da tartışılıyor o yüzden hala karar veremedim, dün sadece her zamanki nemlendirici kremimi sürdüm.
0
spartamed
Merhaba. Çok mutsuzum. Sizden başka da anlatacak kimsem olmadığı için buraya yazıyorum. Biraz hayatımdan bahsetmek isterim size. Ben 30 yaşındayım. Diyarbakırlıyım. 3 kardeşiz en küçük benim. Annem ev hanımı babam da emekli öğretmen. Ben 4-5 yaşlarındayken babamın tayini hasebiyle Van'a taşındık. İl
Merhaba. Çok mutsuzum. Sizden başka da anlatacak kimsem olmadığı için buraya yazıyorum. Biraz hayatımdan bahsetmek isterim size. Ben 30 yaşındayım. Diyarbakırlıyım. 3 kardeşiz en küçük benim. Annem ev hanımı babam da emekli öğretmen. Ben 4-5 yaşlarındayken babamın tayini hasebiyle Van'a taşındık. İlk ve ortaokulu orada bitirdim. Babam emekli olduktan sonra emekli ikramiyesiyle orada ortaklı bir dershane açtı. Saf ve iyi niyetli biri, ticareti başaramadı, ortaklarımız da bizi kazıkladılar ve çok para kaybederek yıllarca borç ödemek zorunda kalarak iflas edip oradan ayrıldık. Bunun yanında da dertlerim vardı, babam ve annem geç evlenmiş babam dede yaşında sayılır sürekli geceleri babam ölecek diye korkulara teslim oluyordum. Ben küçükken ateşli bir hastalık geçirdiğimden büyüme hormonum iyi salgılanmıyordu ve okulun en ufak tefeğiydim. Bu yüzden akran zorbalığına inanılmaz maruz kaldım. Çok canım yandı, daha çocukken dahi intihar etmeyi, ölmeyi çok istiyordum. İsmim de Kürtçe ve telaffuzu zor o yüzden de dalga geçiyorlardı, memur çocuklarının olduğu bir okuldaydım. Dolayısıyla kendimi hep toplumdan farklı hissediyordum. Okulda da başarısız bir öğrenciydim hatta yazım o kadar çirkindi ki öğretmenim tek tek öğrencilere defterimi göstererek beni yeriyordu. Okulda futbolda vs de başarısızdım yani hiçbir yerde tam değildim. Annemin de acılı bir hayatı var çok küçük yaşta babasını kaybetmiş erkek kardeşi yeni evliyken kanser olup ölmüş. Babamla da sevmeden evlenmiş. Bunlardan olsa gerek çocukken beni çok dövüyordu. Evde de çoklukla kavga ediyorlardı birbirileriyle. Ortaokul bittikten sonra biz geri Diyarbakır'a taşındık. Buraya gelirken de korkuyordum, kenar mahallede bir liseye gittim. Boyum halen kısaydı ve akran zorbalığı devam ediyordu. Ben de içime kapandıkça kapandım. Okula gidiyordum gelip 8 saat falan internete kafeye gidiyordum.(Diyarbakır'da saati 50 kuruştu çok ucuzdu) Hayatım böyleydi. Çirkin bir çocuktum ve insanlar bunu söylemekten de çekinmiyorlardı. Velhasıl böyle böyle büyüdüm, lisede hormon tedavisi aldım ve boyum uzadı. Ama çirkinliğim devam :) Üniversiteyi zor bela Çanakkale'de Çeko kazandım. Gitmeden önce korkuyordum, Diyarbakırlıydım ismim Kürtçeydi. Sürekli google'da "Kürt, ülkücü, çanakkale" keywordlerini arayıp çıkan haberleri okuyordum. Korka korka gittim, hiç alışamadım. Hayalimdeki üniversite de bu değildi. Sonra eve yalvar yakar edip ağlaya ağlaya bırakıp geldim hukuk kazanırım diye. Çalışmadım ve kazanamadım. Sonra Siyaset Bilimi okudum. Herhalde asosyal oluşumdan internette de olsa biraz arkadaş edinmeye ihtiyaç duyuyordum ve twitter açtım. Fenomen denilecek kadar takipçi elde ettim ama benim başarımdan değil, misal ortamımızda konuşulan başkasının yaptığı esprileri de yazıyordum yani takipçiler benim maharetim değildi. Twitter'dan biriyle tanıştım, çok aşık oldum. Ama birbirimize çok aykırıydık; o çok zengindi, iyi bir işi vardı ve inanılmaz güzeldi. Zaten benim tanıştırdığım biriyle de aldattı beni ve yıllarca da onun etkisinde kaldım. Okul biteli 4 yıl oldu. İşsizim, ilk başlarda iş seçiyordum şimdi bulamıyorum da. Asosyal saçma sapan biri olarak evde kalakalıyorum. Çok edilgen biriyim. 3 kişi arabaya bineceksek doğal olarak arka koltuk bana kalıyor, 5 kişi kahvedeysek okey oynanacaksa masa etrafı hep ben oluyorum, bi yere gidilecekse benim fikrim en son merak edilen. Bunlardan hariç aha önce duyuruların birinde bahsetmiştim, bir akrabamız da bizi dolandırdı ve evimizi ipotek ettirdi ona da canımı çok sıkıyorum.
Bugün artık taşacak durumda olmamın sebebi de bir kuzenimle tartışmış olmam. Sürekli haklı olduğunu iddia ediyor. Basit bir konuda dahi insanı bastırıyor(Misal geçen enstrümanların hepsine saz deniyor dedim, mesela üflemeli sazlar diye, yine hayır öyle bir şey yok dedi. sonra dayanamayıp internetten açıp gösterdim halen hayır yazanlar saçmalıyor diye savundu. Böyle saçma sapan şeylerde bile bir galip geliş muhabbetine döndürüyor olayı) Üstelik iyi eğitimli biri de. Bugün yine mansplaining yaptığı için dayanadım ve artık görüşmeyelim deyip masadan ayrıldım. Sorunum her şeyi kafaya takmak. Hayat bana çok zor. Yoksulum, işsizim, asosyalim, çirkinim.
Bugün artık taşacak durumda olmamın sebebi de bir kuzenimle tartışmış olmam. Sürekli haklı olduğunu iddia ediyor. Basit bir konuda dahi insanı bastırıyor(Misal geçen enstrümanların hepsine saz deniyor dedim, mesela üflemeli sazlar diye, yine hayır öyle bir şey yok dedi. sonra dayanamayıp internetten açıp gösterdim halen hayır yazanlar saçmalıyor diye savundu. Böyle saçma sapan şeylerde bile bir galip geliş muhabbetine döndürüyor olayı) Üstelik iyi eğitimli biri de. Bugün yine mansplaining yaptığı için dayanadım ve artık görüşmeyelim deyip masadan ayrıldım. Sorunum her şeyi kafaya takmak. Hayat bana çok zor. Yoksulum, işsizim, asosyalim, çirkinim.
0
Kötü bir başlangıçla giden zor şartlar altında bir hayat.
Kolay bir çözüm elbette yok. Sadece artık çocuk değilsin. bir şekilde farkında olduğunu bu hayatla doğru şekilde savaşmaya devam ederek geçecek hayatın.
Bu süreç hep kötü olmak zorunda değil. Güzellikleri de karşına çıkacak ve aslında alışık olduğun bu kötü durum da.
Sadece pes etme diyebilirim.
Daha güzel daha doğru fikirler verecek birileri çıkacaktır.
Kendini ve etrafini analiz edebiliyorsun. Makul sonuçlara ulaşıyorsun. Altından kalkabilecegini düşünüyorum
Kolay bir çözüm elbette yok. Sadece artık çocuk değilsin. bir şekilde farkında olduğunu bu hayatla doğru şekilde savaşmaya devam ederek geçecek hayatın.
Bu süreç hep kötü olmak zorunda değil. Güzellikleri de karşına çıkacak ve aslında alışık olduğun bu kötü durum da.
Sadece pes etme diyebilirim.
Daha güzel daha doğru fikirler verecek birileri çıkacaktır.
Kendini ve etrafini analiz edebiliyorsun. Makul sonuçlara ulaşıyorsun. Altından kalkabilecegini düşünüyorum
0
yalniz degilsin, cok benzer hikayeleri ben de yaşadim yillarca. cözümü biraz kendine dönmek, kendini iyi hissedecegin aktivitelere odaklanmak ve başkalarının onayini beklemeden yaşamayi ögrenmek. sakin erkekadam gibi saçmalıklara bulasma, yaşadıkların zaten daha cok erkek olmak isteyen, daha fazla erkek gibi görünmek isteyen erkeklerin saçtığı zehrin sonucu. sen de kendini bu rekabete sokarak harap etme, birak onlar kendi boku icinde debelensin. kendin icin yaşa, sen kendin icin yaşadikca, senin gibi insanlarla bir araya geleceksin. konusmak sohbet istersen hep buradayim.
0
Diğer duyurularını da okudum ve sana laflar hazırladım.
1) Öncelikle erkeğin çirkini olmaz derler, doğru. Kişiliğinle, kariyerinle vs. bu durumu kotarabilirsin. Zor bir şey değil yani zor olan diğerlerini sağlamak.
2) "Epey zamandır işsizim, kötü bir çocukluk geçirdim. Hep pesimist biriydim. Çirkindim, okulda da başarılı değildim, boyum kısaydı."
Ee? Geçmiş geçmiştir. Geçmişle yaşamayı ve kendine acımayı bırak. Bundan sonra ne yapabilirsin bunlara odaklan ve kendine bahaneler üretme.
Ayrıca sürekli çevresel etkenleri suçladığını fark ettim. Halbuki duyurunu okuduğumda istikrarsızlık ve dehşet bir negatiflik görüyorum. Sen kendine acıdığın ve hak etmediğini düşündüğün için bu enerjin karşı tarafa da geçiyor. Kurban psikolojisinden kurtulman lazım.
"Annemin de acılı bir hayatı var çok küçük yaşta babasını kaybetmiş erkek kardeşi yeni evliyken kanser olup ölmüş."
Bak mesela, bunun konumuzla alakası yok. Ama sen acılar içinde büyüdüğüne kendini o kadar inandırmışsın ki bu konuyu da kendine bağlamışsın. İnan ki Türkiye'de çocukken dayak yemeyen, maddi sorunlar çekmeyen, babası annesini aldatmayan yani kısaca mutlu bir çocukluk geçiren çok az insan vardır. Başına gelenlerin sana özel olmadığını, hayatın/Allah'ın/evrenin senle bir derdi olmadığını anlaman gerek.
3) Baban ölecek. Annen ölecek. Sen de öleceksin. Bundan kaçamazsın. Bunları düşünüp durmak hayatı sana zindan etmekten başka hiçbir işe yaramaz. Bununla ilgili TEK yapabileceğin babanla daha fazla daha güzel vakit geçirmek, böylece ayrılık vakti geldiğinde pişmanlık duymamak.
4) Kariyer.net iş aramak için berbat bi yer. LinkedIn'e yönelebilirsin. Mesleğin ne bilmiyorum ama bu alanda iş bulamıyorsan yine bölümünle ilgili yan alanlar araştırabilirsin.
5) Anksiyete için mutlaka profesyonel destek alman gerekir. Bence ilk olarak çözeceğin şey bu olsun. Ayrıca öz saygı ve kurban psikolojisi anahtar kelimelerini YouTube'da bi aratabilirsin. Bunlarla ilgili taktiklere vs. bakarsan faydalı olacağını düşünüyorum.
6) Uyku, hareket, yemek, su. Klişe ama bu dörtlüyü düzene sokarsan psikolojine ve hayata bakışına da çok büyük faydası olacaktır.
Uzman falan değilim ama yardımcı olabileceğim bir şey olursa özelden yazabilirsin.
1) Öncelikle erkeğin çirkini olmaz derler, doğru. Kişiliğinle, kariyerinle vs. bu durumu kotarabilirsin. Zor bir şey değil yani zor olan diğerlerini sağlamak.
2) "Epey zamandır işsizim, kötü bir çocukluk geçirdim. Hep pesimist biriydim. Çirkindim, okulda da başarılı değildim, boyum kısaydı."
Ee? Geçmiş geçmiştir. Geçmişle yaşamayı ve kendine acımayı bırak. Bundan sonra ne yapabilirsin bunlara odaklan ve kendine bahaneler üretme.
Ayrıca sürekli çevresel etkenleri suçladığını fark ettim. Halbuki duyurunu okuduğumda istikrarsızlık ve dehşet bir negatiflik görüyorum. Sen kendine acıdığın ve hak etmediğini düşündüğün için bu enerjin karşı tarafa da geçiyor. Kurban psikolojisinden kurtulman lazım.
"Annemin de acılı bir hayatı var çok küçük yaşta babasını kaybetmiş erkek kardeşi yeni evliyken kanser olup ölmüş."
Bak mesela, bunun konumuzla alakası yok. Ama sen acılar içinde büyüdüğüne kendini o kadar inandırmışsın ki bu konuyu da kendine bağlamışsın. İnan ki Türkiye'de çocukken dayak yemeyen, maddi sorunlar çekmeyen, babası annesini aldatmayan yani kısaca mutlu bir çocukluk geçiren çok az insan vardır. Başına gelenlerin sana özel olmadığını, hayatın/Allah'ın/evrenin senle bir derdi olmadığını anlaman gerek.
3) Baban ölecek. Annen ölecek. Sen de öleceksin. Bundan kaçamazsın. Bunları düşünüp durmak hayatı sana zindan etmekten başka hiçbir işe yaramaz. Bununla ilgili TEK yapabileceğin babanla daha fazla daha güzel vakit geçirmek, böylece ayrılık vakti geldiğinde pişmanlık duymamak.
4) Kariyer.net iş aramak için berbat bi yer. LinkedIn'e yönelebilirsin. Mesleğin ne bilmiyorum ama bu alanda iş bulamıyorsan yine bölümünle ilgili yan alanlar araştırabilirsin.
5) Anksiyete için mutlaka profesyonel destek alman gerekir. Bence ilk olarak çözeceğin şey bu olsun. Ayrıca öz saygı ve kurban psikolojisi anahtar kelimelerini YouTube'da bi aratabilirsin. Bunlarla ilgili taktiklere vs. bakarsan faydalı olacağını düşünüyorum.
6) Uyku, hareket, yemek, su. Klişe ama bu dörtlüyü düzene sokarsan psikolojine ve hayata bakışına da çok büyük faydası olacaktır.
Uzman falan değilim ama yardımcı olabileceğim bir şey olursa özelden yazabilirsin.
0
önce iş bulman lazım, erkek adamın cebinde kendi kazandığı parası olmayınca her şey kötü görünüyor. para kazanmaya başlayınca bakışın yavaş yavaş düzelecek.
0
Hepinize teşekkür ederim.
@jacque hep çevresel etmenlerden değil elbet yaşadıklarım, kendim pişmanlıklar silsilesiyim. hep duygularımla hareket ediyor, erken sinirleniyor, alınıyor ve tahammülden uzaklaşıyorum. özsaygım yok. annemin konumuzla ilgisi yok demişsin onu sadece çok dayak yediğimden sebebinin bu olacağını söylemiştim. onun dışında haklısın. ama başaramıyorum, edilgenlikten, korkaklıktan, birey olamamaktan kurtulamıyorum. artık her şey çekilmez geliyor, dün tartıştığım kuzenim halen aklımdan çıkmıyor kendisinden nefret eder haldeyim ama bu istisna bir durum değil benim için o yüzden bozuk olan benim. evet geçmişteyim ama şimdi de olumlu devam eden hiçbir şey yok neredeyse. evimizdeki hayatın ritmi nuri bilge ceylan filmi gibi. 70 küsur yaşında babam 60'ını geçmiş annem ve tüm gününü çocukluğundan kalmış ranzada yahut bilgisayarının başında geçiren ben. Aciz biriyim, çocukken de böyleydim. 7'sinde neysen 70'inde de osun dedikleri acı gerçek sanırım. teşekkürler tekrar.
@jacque hep çevresel etmenlerden değil elbet yaşadıklarım, kendim pişmanlıklar silsilesiyim. hep duygularımla hareket ediyor, erken sinirleniyor, alınıyor ve tahammülden uzaklaşıyorum. özsaygım yok. annemin konumuzla ilgisi yok demişsin onu sadece çok dayak yediğimden sebebinin bu olacağını söylemiştim. onun dışında haklısın. ama başaramıyorum, edilgenlikten, korkaklıktan, birey olamamaktan kurtulamıyorum. artık her şey çekilmez geliyor, dün tartıştığım kuzenim halen aklımdan çıkmıyor kendisinden nefret eder haldeyim ama bu istisna bir durum değil benim için o yüzden bozuk olan benim. evet geçmişteyim ama şimdi de olumlu devam eden hiçbir şey yok neredeyse. evimizdeki hayatın ritmi nuri bilge ceylan filmi gibi. 70 küsur yaşında babam 60'ını geçmiş annem ve tüm gününü çocukluğundan kalmış ranzada yahut bilgisayarının başında geçiren ben. Aciz biriyim, çocukken de böyleydim. 7'sinde neysen 70'inde de osun dedikleri acı gerçek sanırım. teşekkürler tekrar.
0
Ben de geldim buralara.. Spartamed bence yarın uyandıgında yaşanan her seyi bi kenara koyup yeni bir insan olarak devam etsen mis gibi olabilir. Kendine fazla yükleniyorsun. Yaşadıkların yaşanabilecek şeyler. Itirafların da herkesin normal hayatta yaptıgı ve kimseye söylemediği seyler. Sen açık yürekli güzel kalpli bir insansın. Kendinden çok başkalarının düşüncelerine deger veriyorsun, uyumlusun. Kibarsın. Kalp kırmadıgın için kırılıyorsun. İş konusuna gelince güzel arkadaşım seninle aynı yaştayım ve benzer durumdayız. Bizim nesil kayıp kuşak ne yazık ki iş bulabilmek için biraz çaba sarf etmeli. Önce kendini sonra da çevreni degistir. Yeni arkadaslar edin ve bi is bul en kötüsü bile hiç olmamasından iyi inan bana. Çok sarıldımmm
0
sorumatik
Selamlar,Diyet gurularına birkaç sorum olacaktı. Bu saçma durumu aklım almıyor.Boy: 1,90Kilo: 104,5Nisan 4'de diyete başladım yukarıdaki kilo ile. Öğlen 800, akşam 500 kalori almak üzere toplamda 1300 kalori aldım 10 gün boyunca. Ayın 13'nde biraz ateşlendim o günü bir simit ve çorba içerek geçirdim
Selamlar,
Diyet gurularına birkaç sorum olacaktı. Bu saçma durumu aklım almıyor.
Boy: 1,90
Kilo: 104,5
Nisan 4'de diyete başladım yukarıdaki kilo ile. Öğlen 800, akşam 500 kalori almak üzere toplamda 1300 kalori aldım 10 gün boyunca. Ayın 13'nde biraz ateşlendim o günü bir simit ve çorba içerek geçirdim, ter attım falan. 14'ü sabah tartıldığımda 100,7 idi kilom. Öğlen yine 800 kalori, akşamına 150 gram patates ve hamburger yedim sabah kalktığımda 101,75 oldum. Dün yine öğlen 800 kalori, akşam 1000 kalori aldım bugün 102,4 oldum. Ve ortalama her gün 6000 adım atıyorum tempolu, günlük almam gereken kaloriyi geçmeden nasıl ortalama 1.5 kg geri alıyorum hemen. Bunun mantıklı bir açıklaması var mı?
Diyet gurularına birkaç sorum olacaktı. Bu saçma durumu aklım almıyor.
Boy: 1,90
Kilo: 104,5
Nisan 4'de diyete başladım yukarıdaki kilo ile. Öğlen 800, akşam 500 kalori almak üzere toplamda 1300 kalori aldım 10 gün boyunca. Ayın 13'nde biraz ateşlendim o günü bir simit ve çorba içerek geçirdim, ter attım falan. 14'ü sabah tartıldığımda 100,7 idi kilom. Öğlen yine 800 kalori, akşamına 150 gram patates ve hamburger yedim sabah kalktığımda 101,75 oldum. Dün yine öğlen 800 kalori, akşam 1000 kalori aldım bugün 102,4 oldum. Ve ortalama her gün 6000 adım atıyorum tempolu, günlük almam gereken kaloriyi geçmeden nasıl ortalama 1.5 kg geri alıyorum hemen. Bunun mantıklı bir açıklaması var mı?
0
O aldığınız kilo elbette yağ olamaz. Muhtemelen az bile olsa kötü beslendiğiniz için su tutuyorsunuz. Benim de mesela akşam aç tartılmamla sabah aç tartılmam arasında 800 gr oynuyor. Veya akşam 11 gibi ağzıma bir iki kuru kayısı atsam bile sabah şiş uyanıyorum ve tartıya yansıyor.
Bu arada bence çok çok az kalori alıyorsunuz. Az kaloriyle verilen kilolar ne yazık ki çok hızlı geri alınıyor. Erkek arkadaşım 1.90'a 108 kiloydu. 1-1.5 ay gibi bir sürede 10 kg verdi ve şu an dikkat etmemesine rağmen spor desteğiyle vermeye devam ediyor. İsterseniz listesini gönderebilirim size.
Bu arada bence çok çok az kalori alıyorsunuz. Az kaloriyle verilen kilolar ne yazık ki çok hızlı geri alınıyor. Erkek arkadaşım 1.90'a 108 kiloydu. 1-1.5 ay gibi bir sürede 10 kg verdi ve şu an dikkat etmemesine rağmen spor desteğiyle vermeye devam ediyor. İsterseniz listesini gönderebilirim size.
0
Vücut kendisine tepeden inme emirlere tepki gösterir. Haaayt buranın ağası benim der benim dediğim olacak der bildiğini yapar. Sen tamamen tepeden inme bir şekilde ve vücudun ihtiyaçlarını hesaba katmadan yağ yakmak istemişin, o da "aha enerji depolarımı çalıyolar, yakalayın, tutun!!" şeklinde çıldırıp yağ tutuyor. Olayın özeti bu. Sağlıklı besleneceksin acele etmiceksin spor güneş yeterli gece uykusu vs takılcaksın bak bakalım noluyor.
0
imnotsureabout
Nasıl başlanır?Do it yourself kiti rehberi var mıdır?
Nasıl başlanır?
Do it yourself kiti rehberi var mıdır?
Do it yourself kiti rehberi var mıdır?
0
ben yoga with adrien ile başladım. power yoga-weight loss serileri güzel bence. bir mat alsanız yeter.
0
5 yıldır yoga yapıyor olmama dayanarak birkaç tavsiye vereyim.
"do it yourself" önermem. maddi olarak zorlamayacaksa mutlaka kursa git. en azından ilk birkaç ay. youtube videolarıyla da olurmuş gibi olur, ama tam olmaz. yani biraz hareket etmiş olursun ama öğrenemezsin, ilerleyemezsin. ayrıca, hem videolarda nasıl yapmışlar diye ekrana bakıp hem de hareketleri yapmaya çalışmak sadece boyun ağrısına sebep olur. bir de motivasyonun gider. yogada "akış" halinde olmak çok önemli. habire kafanı kaldırıp bakacaksan dikkatini vücudunda toplayamaz ve harketleri düzgün yapamazsın. o yüzden özellikle başlangıçta hareketlere alışana kadar bir kursla beraber çalışmanı öneririm.
diğer yandan, bu aralar çoğu kurs online'a geçti. stüdyoda çok az sayıda ders veriyorlar. yeni başlayan biri için ise online kurs pek faydalı olmayacaktır. youtube videosundan pek farkı olmaz. mesela cihangir yoga müthiştir, ama derslerinde 50 kişi giriyor. online'da hoca asla senin hatanı görüp de düzeltemez. daha butik kurslar, hatta mümkünse ilk ay özel bir hocayla başlamak seni hızla ilerletir. 1-2 ay alışma sürecinden sonra hiç bitmeyen bir öğrenme sürecine giriyorsun, o noktada da kendin ne yapmak istediğine karar verebilirsin.
fiziksel olarak gidebileceğin dersleri olan kurslar da var. onlardan bulursan onları tavsiye ederim. hangi kurs olduğu pek de önemli değil, önemli olan karşında senin hatalarını düzeltebilecek birinin olması.
ilk başlayanlar hep hareketleri izleyip yapmaya kalkıyor. bu yanlış. hocanın hareketleri göstermek yerine sadece sözle anlatıyor olması lazım. sen de hareketi yaparken sadece hocayı dinleyeceksin. kafan omurganın bir uzantısı olarak omurgan doğrultusunda uzanmalı. örneğin aşağı eğilmişken kafanı kaldırıp hoca napıyor diye bakmaman lazım. (gene boyun ağrısı.) bakmadığın sürece de elbette hataların olacak. o sırada bunları fark edip seni uyaran bir hoca olmalı yanında.
fiziksel olarak gideceğin kursun eve çok yakın olması kursa gitme motivasyonu açısından çok iyi. ben bu yüzden cihangir yogayı bırakıp arka sokağıma açılan nuve yoga'ya başladım ve o zamandan beri o kadar sık gittim ki derslere, birden çok hızlı ilerledim. yoga yapma sıklığı çok önemli. en az haftada 2, mümkünse 3 kere yapmalısın birer gün aralıklarla. vücudu buna alıştırdıktan sonra hep isteyecek zaten.
genelde "hatha yoga" ve "yin yoga" dersleri verir kurslar. ikisine de eşit seviyede katılmaya çalış. hatha yoga hareketlidir, sıkılaştırır, kol ve karın kası yaparsın vs. yin yogada da bol bol esnersin kaslarını açarsın. ama değişik türlere de her zaman açık ol. bu iki yoganın yanında mesela aerial yoga (hamak yogası) kursu bulup da yaparsan muhteşem bir ilerleme kaydedersin. çünkü şu anda yapamayacağın birçok hareketi hamak sayesinde çok rahat yapabiliyor olacaksın ve vücut o hareketleri yapmanın nasıl bir şey olduğunu öğrenecek. hamakta handstand yapa yapa durduk yere handstand öğrendim ben mesela.
yoga hayatıma çook güzel hisler kattı. bir hareketi denerken yapamayıp, ertesi gün yapabiliyor olmak, buna şaşırırken bir taraftan hayatta da karşılaştığımız sorunları düşünmek ve "bugün olmuyor ama yarın olur" diyebilmeyi öğrenmek çok huzur veriyor. bunun gibi çıkarımlar çok yapıyorum. dersler sonunda o masajdan çıkmışsın hissi de çok güzel. kısa vadede böyle, uzun vadede ise 98 yaşına da gelsen oram buram ağrıyor demeyeceksin. yaşlanmayacaksın. bundan daha güzel şey mi var. yogada bir laf vardır, "omurgan ne kadar esnekse o kadar gençsin" diye. bu gerçekten doğru.
ya da işte bana böyle şeyler hissettiriyor ama başkalarına sorsan kesin bambaşka güzel şeyler anlatırlar. mutlaka başla, ilk ay sıkı devam et, gerisini vücudun kendiliğinden isteyecek, "hadi imnotsureabout, yogaya götür beni" diye dürtecek seni :)
"do it yourself" önermem. maddi olarak zorlamayacaksa mutlaka kursa git. en azından ilk birkaç ay. youtube videolarıyla da olurmuş gibi olur, ama tam olmaz. yani biraz hareket etmiş olursun ama öğrenemezsin, ilerleyemezsin. ayrıca, hem videolarda nasıl yapmışlar diye ekrana bakıp hem de hareketleri yapmaya çalışmak sadece boyun ağrısına sebep olur. bir de motivasyonun gider. yogada "akış" halinde olmak çok önemli. habire kafanı kaldırıp bakacaksan dikkatini vücudunda toplayamaz ve harketleri düzgün yapamazsın. o yüzden özellikle başlangıçta hareketlere alışana kadar bir kursla beraber çalışmanı öneririm.
diğer yandan, bu aralar çoğu kurs online'a geçti. stüdyoda çok az sayıda ders veriyorlar. yeni başlayan biri için ise online kurs pek faydalı olmayacaktır. youtube videosundan pek farkı olmaz. mesela cihangir yoga müthiştir, ama derslerinde 50 kişi giriyor. online'da hoca asla senin hatanı görüp de düzeltemez. daha butik kurslar, hatta mümkünse ilk ay özel bir hocayla başlamak seni hızla ilerletir. 1-2 ay alışma sürecinden sonra hiç bitmeyen bir öğrenme sürecine giriyorsun, o noktada da kendin ne yapmak istediğine karar verebilirsin.
fiziksel olarak gidebileceğin dersleri olan kurslar da var. onlardan bulursan onları tavsiye ederim. hangi kurs olduğu pek de önemli değil, önemli olan karşında senin hatalarını düzeltebilecek birinin olması.
ilk başlayanlar hep hareketleri izleyip yapmaya kalkıyor. bu yanlış. hocanın hareketleri göstermek yerine sadece sözle anlatıyor olması lazım. sen de hareketi yaparken sadece hocayı dinleyeceksin. kafan omurganın bir uzantısı olarak omurgan doğrultusunda uzanmalı. örneğin aşağı eğilmişken kafanı kaldırıp hoca napıyor diye bakmaman lazım. (gene boyun ağrısı.) bakmadığın sürece de elbette hataların olacak. o sırada bunları fark edip seni uyaran bir hoca olmalı yanında.
fiziksel olarak gideceğin kursun eve çok yakın olması kursa gitme motivasyonu açısından çok iyi. ben bu yüzden cihangir yogayı bırakıp arka sokağıma açılan nuve yoga'ya başladım ve o zamandan beri o kadar sık gittim ki derslere, birden çok hızlı ilerledim. yoga yapma sıklığı çok önemli. en az haftada 2, mümkünse 3 kere yapmalısın birer gün aralıklarla. vücudu buna alıştırdıktan sonra hep isteyecek zaten.
genelde "hatha yoga" ve "yin yoga" dersleri verir kurslar. ikisine de eşit seviyede katılmaya çalış. hatha yoga hareketlidir, sıkılaştırır, kol ve karın kası yaparsın vs. yin yogada da bol bol esnersin kaslarını açarsın. ama değişik türlere de her zaman açık ol. bu iki yoganın yanında mesela aerial yoga (hamak yogası) kursu bulup da yaparsan muhteşem bir ilerleme kaydedersin. çünkü şu anda yapamayacağın birçok hareketi hamak sayesinde çok rahat yapabiliyor olacaksın ve vücut o hareketleri yapmanın nasıl bir şey olduğunu öğrenecek. hamakta handstand yapa yapa durduk yere handstand öğrendim ben mesela.
yoga hayatıma çook güzel hisler kattı. bir hareketi denerken yapamayıp, ertesi gün yapabiliyor olmak, buna şaşırırken bir taraftan hayatta da karşılaştığımız sorunları düşünmek ve "bugün olmuyor ama yarın olur" diyebilmeyi öğrenmek çok huzur veriyor. bunun gibi çıkarımlar çok yapıyorum. dersler sonunda o masajdan çıkmışsın hissi de çok güzel. kısa vadede böyle, uzun vadede ise 98 yaşına da gelsen oram buram ağrıyor demeyeceksin. yaşlanmayacaksın. bundan daha güzel şey mi var. yogada bir laf vardır, "omurgan ne kadar esnekse o kadar gençsin" diye. bu gerçekten doğru.
ya da işte bana böyle şeyler hissettiriyor ama başkalarına sorsan kesin bambaşka güzel şeyler anlatırlar. mutlaka başla, ilk ay sıkı devam et, gerisini vücudun kendiliğinden isteyecek, "hadi imnotsureabout, yogaya götür beni" diye dürtecek seni :)
0
Birkaç kez yoga sınıflarına katılmayı öneririm. Eğitmen pozları düzeltecektir. Veya Youtube'da başlangıç seviyesi eğitimleri izlemekle de doğru pozlar öğrenilebilir diye düşünüyorum.
Yıllardır kullandığım uygulama: www.downdogapp.com
Not: Kendi kendime amatör şekilde yapıyorum.
Yıllardır kullandığım uygulama: www.downdogapp.com
Not: Kendi kendime amatör şekilde yapıyorum.
0
Çetin Çetintaş'ın "Başlangıç Seviye Yoga Dersleri" listesindeki videolara bakabilirsiniz.
www.youtube.com
www.youtube.com
0
takıl yani takmıyo belli
YouTube’da bir markanın adını geçirerek, ürününün olumsuz taraflarını paylaşmak yasal olarak suç teşkil eder mi?Örneğin “LG marka X televizyonda görüntülerin soluk çıkması” ya da “Vestel marka X buzdolaplarının soğutmama sorunu” gibi.bunlar şu anda uydurduğum örnekler. Merak ettiğim böyle videolar p
YouTube’da bir markanın adını geçirerek, ürününün olumsuz taraflarını paylaşmak yasal olarak suç teşkil eder mi?
Örneğin “LG marka X televizyonda görüntülerin soluk çıkması” ya da “Vestel marka X buzdolaplarının soğutmama sorunu” gibi.
bunlar şu anda uydurduğum örnekler. Merak ettiğim böyle videolar paylaşmak suç mu?
Örneğin “LG marka X televizyonda görüntülerin soluk çıkması” ya da “Vestel marka X buzdolaplarının soğutmama sorunu” gibi.
bunlar şu anda uydurduğum örnekler. Merak ettiğim böyle videolar paylaşmak suç mu?
0
pembefil
selam, dinin evrimsel insan psikolojisindeki etkisi gibi sorunsallari baz alarak din ile ilgili psikolojik bi soru bulmam gerekiyor.yaratici din-evrimsel psikoloji sorularina acigim. (sorun degil soru*)
selam, dinin evrimsel insan psikolojisindeki etkisi gibi sorunsallari baz alarak din ile ilgili psikolojik bi soru bulmam gerekiyor.
yaratici din-evrimsel psikoloji sorularina acigim. (sorun degil soru*)
yaratici din-evrimsel psikoloji sorularina acigim. (sorun degil soru*)
0
spartamed
sb
sb
0
İşsizlik anket ve istatistiklerinde gözden kaçan bi şey var..
Temmuz 2020'de işe girdim. 9 aydır çalışıyor olmama rağmen aslında sadece 3 maaş alabildim. 5 aydır maaş alamıyoruz. Ben de kendimi işsiz sayıyorum, yaş 29...
Temmuz 2020'de işe girdim. 9 aydır çalışıyor olmama rağmen aslında sadece 3 maaş alabildim. 5 aydır maaş alamıyoruz. Ben de kendimi işsiz sayıyorum, yaş 29...
0
2020 Eylül’den beri iş arıyorum, 7 ay olmuş 8.aydayım. Tecrübeliyim, 30 yaşındayım. Geçen hafta 3binTL teklif ettikleri 9-7 mesaili işi kabul etmedim. 1 sene boyunca rakamı kesinlikle değiştirmeyeceklerini söylediler, üzülerek reddettim. Neden üzüldüm? İşsiz kalmaya devam edeceğim ve elimdeki tek seçenek bu olduğu için.
0
petekpare
Bir de bu alanda içerik üreten bir youtuber falan var mı?
Bir de bu alanda içerik üreten bir youtuber falan var mı?
0
Deneyip memnun kaldığım şeyleri aşağıda yazıyorum ama ne yazık ki bence gür ve sağlıklı saç işi tamamen genetik. Benim gibi ince telli ve cansız saçlarınız varsa her şey geçici bir güzellik sağlıyor. :(
Vitamin:
Dermoskin Medobiocomplex
Ducray Anacaps
Solgar Biotin
Xpecia Tablet
Şampuan:
Ogx Dolgunlaştırıcı Biotin & Collagen (Geçici dolgunluk)
Revox At Kuyruğu (Geçici dolgunluk)
Revox Biotin (Geçici dolgunluk)
Zigavus Forte Clinical (Dökülme önleme)
Bakım Ürünleri:
Tresan Isırganlı Saç Toniği (Dökülme önleme)
Urban Care Biotin & Caffeine Sprey Tonik (Dökülme önleme)
Loreal Serioxyl Denser Hair (Saç yoğunlaştırıcı serum - iyi bu)
Marc Anthony Coconut Milk Volume (Ağırlaştırmayan tek saç kremi)
Dax Supergo (Bakım yağı)
Influencer:
@bondenavant (Instagram)
Vitamin:
Dermoskin Medobiocomplex
Ducray Anacaps
Solgar Biotin
Xpecia Tablet
Şampuan:
Ogx Dolgunlaştırıcı Biotin & Collagen (Geçici dolgunluk)
Revox At Kuyruğu (Geçici dolgunluk)
Revox Biotin (Geçici dolgunluk)
Zigavus Forte Clinical (Dökülme önleme)
Bakım Ürünleri:
Tresan Isırganlı Saç Toniği (Dökülme önleme)
Urban Care Biotin & Caffeine Sprey Tonik (Dökülme önleme)
Loreal Serioxyl Denser Hair (Saç yoğunlaştırıcı serum - iyi bu)
Marc Anthony Coconut Milk Volume (Ağırlaştırmayan tek saç kremi)
Dax Supergo (Bakım yağı)
Influencer:
@bondenavant (Instagram)
0
Jux
kuzenim covid-19'a yakalanmış, 10 günü geçmiş ateşi ağrısı yok ama çok fena öksürüyor konuşamadı bile telefonda; içim acıdı resmen. filyasyon için arayanlara söylemiş, başka ilaç veremiyoruz isterseniz doktora görünün demişler ama şu aşamada gitmek istemiyor hastaneye. biraz bakından internete ama n
kuzenim covid-19'a yakalanmış, 10 günü geçmiş ateşi ağrısı yok ama çok fena öksürüyor konuşamadı bile telefonda; içim acıdı resmen. filyasyon için arayanlara söylemiş, başka ilaç veremiyoruz isterseniz doktora görünün demişler ama şu aşamada gitmek istemiyor hastaneye. biraz bakından internete ama ne tip öksürük ilaçları rahatlatır konusunda bilgi bulamadım.
sizin bildiğiniz bir yöntem var mı? mesela assist kullanılıyor öksürükte ama ilacı da pata küte kullanmak olmaz. boğazını kuru tutmayacak okay ama başka ne yapabilir. balgam yok, kısa kesik kuru öksürük.
sizin bildiğiniz bir yöntem var mı? mesela assist kullanılıyor öksürükte ama ilacı da pata küte kullanmak olmaz. boğazını kuru tutmayacak okay ama başka ne yapabilir. balgam yok, kısa kesik kuru öksürük.
0
öncelikle bir pastil kullansın ve bal-zencefil ve limon ile yapacağı çayı içsin en basiti bu. Ne kadar az öksürürse, tahriş olması da o kadar azalacağı için zamanla rahatlayacaktır.
Bir diğer nokta, aile hekimi ile konuşsun. Aynı durumda idim, covid ilaçlarım bitince, öksürüğümü azaltmak için aile hekimim öksürük şurubu yazmıştı ve o biraz daha iyi geldi.
Bir diğer nokta, aile hekimi ile konuşsun. Aynı durumda idim, covid ilaçlarım bitince, öksürüğümü azaltmak için aile hekimim öksürük şurubu yazmıştı ve o biraz daha iyi geldi.
0
her ne kadar covid olmasa da öksürük illeti çekmiştim birkaç sene önce. şurdakileri denemiştim geçmişti. www.eksiduyuru.com
0
Kekik çayı ve kekik (kekiğe dair her şey, hakiki olmak şartıyla) çok çok çok iyi gelir.
0
Zeytin yaprağından yapılan çay. Kekik çayı, elma sirkesi ile gargara.
Bizim komşuların en çok önerdiği şey bunlardı.
Bizim komşuların en çok önerdiği şey bunlardı.
0
Boğaz kısmına ve sırt kısmına kekik yağı sürsün/sürdürsün, ardından oldukça sıcak bir tülbent ya da havlu ile bu alanları kapatsın öylece uyusun geceleyin.(terleme,kaşınma,yanma olabilir doğaldır)
0
valla doktora sorunca klasik öksürük şurubu vermişti. özellikle akşamları veya hızlı hareket ettiğimde (maskenin de etkisiyle) baya bi öksürük oluyordu hastalıktan sonraki haftalarda. şurup fena gelmedi bana, krevaldi benimki.
0
Quermax Plus Quercetin'e bakabilirsiniz. İlaç değil vitamin, bizim doktorlar önermişti.
0
birkaç yık önce geçmeyen bi öksürüğüm olduğunda şu 3 yöntem işe yaradı :
1. Siyah turpun üstü yuvarlak kesilip içine bal konur alta tabak konur ve delinir ordan bal akar, o balı yiyince baya iyi olmuştum.. yutupta videosu var.
2. eczaneden aldığım prospan adında bitkisel şurup da iyi gelmişti.
3. ısrarla kesilmeyen öksürüğüm için dr son olarak astım fısfısı vermişti. cidden ciğerlerimi resmen sakinleştiriyordu o fısfıs. çünkü gece öksürük atağıyla uyanıp nefes alamıyordum.
1. Siyah turpun üstü yuvarlak kesilip içine bal konur alta tabak konur ve delinir ordan bal akar, o balı yiyince baya iyi olmuştum.. yutupta videosu var.
2. eczaneden aldığım prospan adında bitkisel şurup da iyi gelmişti.
3. ısrarla kesilmeyen öksürüğüm için dr son olarak astım fısfısı vermişti. cidden ciğerlerimi resmen sakinleştiriyordu o fısfıs. çünkü gece öksürük atağıyla uyanıp nefes alamıyordum.
0
bbpress
3 aydır gorusmedigim arkadasımla cuma günü buluştuk, 1 saat takıldık, yakın temasa pek girmedim, kendisi dün test yaptırmış pozitif çıkmış.Şimdi ben gidip test olmalı mıyım? 5 gündür belirti vs de yok.Normalde direkt olurdum ama arkadaşlarım, şirketten 3 kişi covid oldu kanka diyip anlatıyorlar, tel
3 aydır gorusmedigim arkadasımla cuma günü buluştuk, 1 saat takıldık, yakın temasa pek girmedim, kendisi dün test yaptırmış pozitif çıkmış.
Şimdi ben gidip test olmalı mıyım? 5 gündür belirti vs de yok.
Normalde direkt olurdum ama arkadaşlarım, şirketten 3 kişi covid oldu kanka diyip anlatıyorlar, telaş yapmıyorlar.
Gitsem yaparlar mı bana?
Şimdi ben gidip test olmalı mıyım? 5 gündür belirti vs de yok.
Normalde direkt olurdum ama arkadaşlarım, şirketten 3 kişi covid oldu kanka diyip anlatıyorlar, telaş yapmıyorlar.
Gitsem yaparlar mı bana?
0
Devlet hastanesini bilmiyorum, bir ara belirti yoksa temasliya da yapmıyorlardı ama özel hastaneler her türlü yapar.
Ben olsam içimin rahat etmesi için yaptırirdim, belirtisiz de geçirip başkalarına bulastirabilirsiniz sonuçta.
Ben olsam içimin rahat etmesi için yaptırirdim, belirtisiz de geçirip başkalarına bulastirabilirsiniz sonuçta.
0
jacque
E-nabız’da test sonucu bölümünde barkod ve TC kimlik soruyor. Bugün 17.30 gibi Ankara Gazi Hastanesi’nde test yaptırdım ama bana barkod falan vermediler? Telefonu da kimse açmıyor.
E-nabız’da test sonucu bölümünde barkod ve TC kimlik soruyor. Bugün 17.30 gibi Ankara Gazi Hastanesi’nde test yaptırdım ama bana barkod falan vermediler? Telefonu da kimse açmıyor.
0
Soldaki menüden tahlillerim'e tıklıyorsunuz, sonra sağ üstte covid19 test sonucu sekmesine tıklıyorsunuz. Sonuçlanınca orada görünüyor.
0
@kibritsuyu
Kayıtlı bilginiz bulunmamaktadır yazıyor ama sanırım 2 saat kadar olduğu için henüz sisteme girilmemiştir?
Kayıtlı bilginiz bulunmamaktadır yazıyor ama sanırım 2 saat kadar olduğu için henüz sisteme girilmemiştir?
0
jacque
Beş haftadır bir diyetisyenle çalışıyorum. Günlük kalorim 1200 civarı; protein ve sebze ağırlıklı. Ayrıca haftada altı gün 45-90 dk arası P90X yapıyorum ki dünyanın en lanet programlarındandır.66,4 ile başlayıp ilk bir ay sadece 1,4 kilo vermiştim. Bugün tartılırken 64'leri göreceğimden emindim kiii
Beş haftadır bir diyetisyenle çalışıyorum. Günlük kalorim 1200 civarı; protein ve sebze ağırlıklı. Ayrıca haftada altı gün 45-90 dk arası P90X yapıyorum ki dünyanın en lanet programlarındandır.
66,4 ile başlayıp ilk bir ay sadece 1,4 kilo vermiştim. Bugün tartılırken 64'leri göreceğimden emindim kiii 100 gr alıp 65,1 olmuşum. Hiç diyet yapmayan birinin bile bu sporla ayda en az 2-3 kilo vermesi gerekirdi. Bu arada aynı diyetisyenle erkek arkadaşım bir ayda 108'den 100'e düştü.
Kaçamak yapıyorum evet ama mesela 2 hurma topu değil de 4 hurma topu yiyorum veya fazladan bir muz yiyorum gibi. 5 haftadır ağzıma pilav, makarna sokmadım; gofret, kek vs. yemedim. Diyet öncesi günlük kalori alımım 1700-1800 civarıydı.
Regl düzenim, kan değerlerim, hormonlarım normal. Yaş 29, boy 168 cm.
Nerede bir sorun olabilir?
Edit: Aslında ölçümde bel, basen ve göbekten 2 cm gitmiş görünüyor. Ama yine de insan bu kadar çabaya 2 kilo veremez mi ya? Madem öyle diyeti biraz gevşetip sporla sıkılaşmaya çalışayım?
66,4 ile başlayıp ilk bir ay sadece 1,4 kilo vermiştim. Bugün tartılırken 64'leri göreceğimden emindim kiii 100 gr alıp 65,1 olmuşum. Hiç diyet yapmayan birinin bile bu sporla ayda en az 2-3 kilo vermesi gerekirdi. Bu arada aynı diyetisyenle erkek arkadaşım bir ayda 108'den 100'e düştü.
Kaçamak yapıyorum evet ama mesela 2 hurma topu değil de 4 hurma topu yiyorum veya fazladan bir muz yiyorum gibi. 5 haftadır ağzıma pilav, makarna sokmadım; gofret, kek vs. yemedim. Diyet öncesi günlük kalori alımım 1700-1800 civarıydı.
Regl düzenim, kan değerlerim, hormonlarım normal. Yaş 29, boy 168 cm.
Nerede bir sorun olabilir?
Edit: Aslında ölçümde bel, basen ve göbekten 2 cm gitmiş görünüyor. Ama yine de insan bu kadar çabaya 2 kilo veremez mi ya? Madem öyle diyeti biraz gevşetip sporla sıkılaşmaya çalışayım?
0
illa daha iyi cevap verenler olacaktır ama benim aklıma direkt vucudun su toplaması geldi, su miktarını arttırmayı denedin mi.
0
Yağdan verip kas kütlenizi arttırmış olabilir misiniz? Tartıdaki rakam her şey değil. Benim diyet sürecinde kilo alıp sıkılaştığım ve bel basen ölçülerimin düştüğü olmuştu aktif spor yaparken.
0
şunu çok duyuyorum, diyet ve spor yapan kişilerde kas kütlesi artarken yağ kütlesi azalabiliyor. bu da sanki kilo artışı varmış gibi bir algı oluşturuyor ama aslında o artan kilo sağlıklı vücuda doğru bir ilerleme oluyormuş
0
@liberal
Günde 500 ml su ile yaşayan bi insandım. Bu süreçte günlük 1.5-2 lt içmeye çalışıyorum. Acaba vücudum alışık olmadığı için suyu mu depoladı? :)
Günde 500 ml su ile yaşayan bi insandım. Bu süreçte günlük 1.5-2 lt içmeye çalışıyorum. Acaba vücudum alışık olmadığı için suyu mu depoladı? :)
0
5 hafta cok kisa bir sure ve bu tip aslinda cok ufak dalgalanmalarin yasanmasi dogal. Devam etmelisiniz.
0
ben de "az su içiyorsunuzdur" demeye gelmiştim.
iki litre yine de az.
üç litre içmeniz lazım verdiğiniz bilgilere bakılacak olursa.
diyetisyene bir sorun yine de.
iki litre yine de az.
üç litre içmeniz lazım verdiğiniz bilgilere bakılacak olursa.
diyetisyene bir sorun yine de.
0
@feliss @serbest gezen koala
Aslında ölçümde bel, basen ve göbekten 2 cm gitmiş görünüyor. Ama yine de insan bu kadar çabaya 2 kilo veremez mi ya? Madem öyle diyeti biraz gevşetip sporla sıkılaşmaya çalışayım?
Psikolojik olarak çok zorluyor bu iş beni.. Bu sabah için dün akşam yemeğinde ton balıklı salata yemiştim biraz daha hafif çıkarım belki diye. Gece açlıktan ağlayacaktım artık. Sabah tartıda sonucu görünce ağladım. :D
Aslında ölçümde bel, basen ve göbekten 2 cm gitmiş görünüyor. Ama yine de insan bu kadar çabaya 2 kilo veremez mi ya? Madem öyle diyeti biraz gevşetip sporla sıkılaşmaya çalışayım?
Psikolojik olarak çok zorluyor bu iş beni.. Bu sabah için dün akşam yemeğinde ton balıklı salata yemiştim biraz daha hafif çıkarım belki diye. Gece açlıktan ağlayacaktım artık. Sabah tartıda sonucu görünce ağladım. :D
0
Bu kas yapmak denen şey değil mi? Kaslaeı zorluyorsun vücut daha çok kas üretiyor ve ağırlık oluşuyor böylece. Normal değil mi, olması gereken şey yağ kütlesinin azalıp vücudun incelmesi değil mi?
0
hem spor yapıp hem 1200 kalori almak çok az geldi bana. ortalama 2000 önerliyorken spor için ise 400 500 ekstra alınmalıyken.
kalori az alınırsa da sıkıntı olabilir.
şu tür sitelere göre
www.calculator.net
Maintain weight
3,023 100%
Calories/day
Mild weight loss
0.25 kg/week
2,773 92%
Calories/day
Weight loss
0.5 kg/week
2,523 83%
Calories/day
Extreme weight loss
1 kg/week
2,023 67%
Calories/day
benim içni mesela. ben 2400 civarı alıyorum genelde.
kalori az alınırsa da sıkıntı olabilir.
şu tür sitelere göre
www.calculator.net
Maintain weight
3,023 100%
Calories/day
Mild weight loss
0.25 kg/week
2,773 92%
Calories/day
Weight loss
0.5 kg/week
2,523 83%
Calories/day
Extreme weight loss
1 kg/week
2,023 67%
Calories/day
benim içni mesela. ben 2400 civarı alıyorum genelde.
0
Shdowofmoon+1
Tartıyla kilo verip vermediginizi ölçmekten vazgeçin. Tartı bedeniniz için total bir ölçüm aracı sadece. Önemli olan mezuradır. Bel çevreniz, boynunuz, basen çevreniz, bacaklarınız göğüs çevreniz, kol çevrenizi ölçebildiğiniz kadar aynı noktalardan ölçüp takip etmedikçe, "aaa tartıda eksilmedim." diyip moralinizi bozarsınız. Beden kitle endeksi, yağ oranı tartıyla ölçülmez.
Tartıyla kilo verip vermediginizi ölçmekten vazgeçin. Tartı bedeniniz için total bir ölçüm aracı sadece. Önemli olan mezuradır. Bel çevreniz, boynunuz, basen çevreniz, bacaklarınız göğüs çevreniz, kol çevrenizi ölçebildiğiniz kadar aynı noktalardan ölçüp takip etmedikçe, "aaa tartıda eksilmedim." diyip moralinizi bozarsınız. Beden kitle endeksi, yağ oranı tartıyla ölçülmez.
0
Durumunuzu şu fotoğraf açıklar. Sporla kas kazanıp yağ yakıyorsunuz ki sağlıklı ve güzel olan budur. Kilonuza değil vücut yağ oranınıza bakmanız lazım. Ama illa ki kilo vermek istiyorum diyorsanız daha hafif bir spor programı seçmelisiniz.
www.google.com
www.google.com
0
haftada 6 gün p90x'in yarattığı kas kütlesi o. kas kazanmak da kilo aldırır ama öyle kiloya can kurban...
0
Ben kendi çapında spor yapan birisiyim, okuduklarım neticesinde su içmeyince vucut daha sonra belki su bulamam diye kendini toparlıyor.
Arkadaşların daha kilolu ama daha kaslı olma ihtimalini 1.200 Kalori ile yapman imkansız zira kilo alman için illa ki kalori fazlası yapman lazım, sen günde 1.200 kaloriden daha az harcama yaptıgını düşünemiyorum.
Eger gerçekten sıkılasıp kilo aldıysan kalori takibini iyi yapamıyor olabilirsin.
başarılar
Arkadaşların daha kilolu ama daha kaslı olma ihtimalini 1.200 Kalori ile yapman imkansız zira kilo alman için illa ki kalori fazlası yapman lazım, sen günde 1.200 kaloriden daha az harcama yaptıgını düşünemiyorum.
Eger gerçekten sıkılasıp kilo aldıysan kalori takibini iyi yapamıyor olabilirsin.
başarılar
0
Berck
merhaba... geceleri uyumak için yatağa girdiğimde 1.5 saatten önce falan uykuya dalamıyorum. ve bu durumdan hayli rahatsızım. kafayı koyar koymaz 5-10 dakikada uykuya geçebilen insanlara da feci imreniyorum cidden.uykuya dalış süresini kısaltıcı önerileri olanlar var mıdır? "koyun say" olmasın ama :
merhaba...
geceleri uyumak için yatağa girdiğimde 1.5 saatten önce falan uykuya dalamıyorum. ve bu durumdan hayli rahatsızım. kafayı koyar koymaz 5-10 dakikada uykuya geçebilen insanlara da feci imreniyorum cidden.
uykuya dalış süresini kısaltıcı önerileri olanlar var mıdır? "koyun say" olmasın ama :)
geceleri uyumak için yatağa girdiğimde 1.5 saatten önce falan uykuya dalamıyorum. ve bu durumdan hayli rahatsızım. kafayı koyar koymaz 5-10 dakikada uykuya geçebilen insanlara da feci imreniyorum cidden.
uykuya dalış süresini kısaltıcı önerileri olanlar var mıdır? "koyun say" olmasın ama :)
0
Bir şey düşünmemek. Bunu becerebildiğimde uykuya geçiş sürem kısalıyor. Bir yerde ayaklarımıza odaklanmanın da uykuya geçişi hızlandırdığını okumuştum ama bende pek bir işe yaramadı.
0
yataga gitmeden 1 saat once telefon/tv/bilgisayar herhangi bi ekrana bakmayi birak, isiklari kapat, bi kadeh kirmizi sarap ve sakin muzik olabilir, 12 de yatiyorsan saat 9'dan sonra hic bisey yeme. 'wind down' deniyor genel olarak
0
5-10 dakika meditasyon yapmak
yatağa girmeden 1-2 saat önce teknolojik aletleri kullanmayı bırakmak
yatmadan en az 3-4 saat önce son öğünü yemiş olmak
gün içinde çay kahve tüketimini azaltmak
yatakta sadece uyku aktivitesini gerçekleştirmek ve bu sayede beynin yatağı sadece uyunacak yer olarak kodlaması (örneğin home office çalışıyorsanız yatağın üzerinde çalışmamak)
melisa ve papatya çayı içilebilir yatmadan 1 saat önce.
bunlar haricinde en önemlisi fiziksel ve zihinsel anlamda aktif olmak. önceden ben de çok sıkıntı çekiyordum, şu an kafayı koyduğum gibi uyuyorum yorgunluktan tüm gün çalıştığım için.
yatağa girmeden 1-2 saat önce teknolojik aletleri kullanmayı bırakmak
yatmadan en az 3-4 saat önce son öğünü yemiş olmak
gün içinde çay kahve tüketimini azaltmak
yatakta sadece uyku aktivitesini gerçekleştirmek ve bu sayede beynin yatağı sadece uyunacak yer olarak kodlaması (örneğin home office çalışıyorsanız yatağın üzerinde çalışmamak)
melisa ve papatya çayı içilebilir yatmadan 1 saat önce.
bunlar haricinde en önemlisi fiziksel ve zihinsel anlamda aktif olmak. önceden ben de çok sıkıntı çekiyordum, şu an kafayı koyduğum gibi uyuyorum yorgunluktan tüm gün çalıştığım için.
0
uyku meditasyonları var onları deneyin. nefes odaklanmak, bedene odaklanmak vs gibi.
0
matilda
Selamlar, Annemin kolunda birkaç gündür bir kızarıklık vardı. Şimdi aynı kızarıklıktan sırtında da var. Önce kızarıklıktı sonra içi dolu kızarık bir kabarcık halini aldı. kaşıdığı için de soyuldu. semptomlar hafif tatlı bi yanma, bol kaşıntı, içi dolu kabarcık ve kaşıdığı için soyulma. hatta başka b
Selamlar,
Annemin kolunda birkaç gündür bir kızarıklık vardı. Şimdi aynı kızarıklıktan sırtında da var. Önce kızarıklıktı sonra içi dolu kızarık bir kabarcık halini aldı. kaşıdığı için de soyuldu. semptomlar hafif tatlı bi yanma, bol kaşıntı, içi dolu kabarcık ve kaşıdığı için soyulma. hatta başka bir kabarcık kaşımaktan patlayıp kabuk tutmaya başlamış.
zona değil, daha önce zona geçirdi. ağrı vs yok.
sedef, kurdeşen hatta cilt kanseri bile düşündük yani. ama sedefe de çok benzemiyor.
acile gitti, karaciğer enzimlerim mi yükseldi diye de düşündü ama onla alakası olmadığını, dermatoloğa gitmesi gerektiğini söylemişler.
dermatolog için randevu bulamadık.
aloe veralı krem sürdürdüm iyi gelir diye kaşıntıyı aldı biraz.
fotoğrafları ekliyorum, sizce bu ne olabilir?
hafif pembe olan ilk haliydi sonradan arkadaş abarttı biraz kabarcığa falan dönüştü.
not: uyuz olabilir mi denilmiş. daha önce uyuz da olmuş, o da değil diyor.
Annemin kolunda birkaç gündür bir kızarıklık vardı. Şimdi aynı kızarıklıktan sırtında da var. Önce kızarıklıktı sonra içi dolu kızarık bir kabarcık halini aldı. kaşıdığı için de soyuldu. semptomlar hafif tatlı bi yanma, bol kaşıntı, içi dolu kabarcık ve kaşıdığı için soyulma. hatta başka bir kabarcık kaşımaktan patlayıp kabuk tutmaya başlamış.
zona değil, daha önce zona geçirdi. ağrı vs yok.
sedef, kurdeşen hatta cilt kanseri bile düşündük yani. ama sedefe de çok benzemiyor.
acile gitti, karaciğer enzimlerim mi yükseldi diye de düşündü ama onla alakası olmadığını, dermatoloğa gitmesi gerektiğini söylemişler.
dermatolog için randevu bulamadık.
aloe veralı krem sürdürdüm iyi gelir diye kaşıntıyı aldı biraz.
fotoğrafları ekliyorum, sizce bu ne olabilir?
hafif pembe olan ilk haliydi sonradan arkadaş abarttı biraz kabarcığa falan dönüştü.
not: uyuz olabilir mi denilmiş. daha önce uyuz da olmuş, o da değil diyor.
0
matilda
Aralikli oruc denemek istiyorum yarindan itibaren. Ben mesela yarin sabah 9da uyanacagim 9dan itibaren desem 14 saat tutsam gece 23.00e denk geliyor. O saatte yyemek yemem ne kadar mantikli zaten 12.30 gibi uyuyorum. Bu saatleri nasil ayarlamak gerekir? Bir de bunu deneyip kilo verebilen var mi cidd
Aralikli oruc denemek istiyorum yarindan itibaren. Ben mesela yarin sabah 9da uyanacagim 9dan itibaren desem 14 saat tutsam gece 23.00e denk geliyor. O saatte yyemek yemem ne kadar mantikli zaten 12.30 gibi uyuyorum. Bu saatleri nasil ayarlamak gerekir? Bir de bunu deneyip kilo verebilen var mi cidden vermek istedigim bi 8 kilom var da.
0
Son öğününü akşam 19:30’da yiyeceksin sonra da sabah 9:00’da yiyebilirsin. Oldu sana 14 saat.
0
Gündüz mü yapmak istiyorsunuz aralıklı orucu anlamadım neden 9dan 14 saat saydınız.
Genelde 16 öneriliyor. 20:30 gibi son yemeği yiyip ertesi gün 12:30 da öğle yemeği ile bitirebilirsiniz. Ben o şekilde yapmaya başladım.
Genelde 16 öneriliyor. 20:30 gibi son yemeği yiyip ertesi gün 12:30 da öğle yemeği ile bitirebilirsiniz. Ben o şekilde yapmaya başladım.
0
Kilo veren çok var. Biri benim biri de eşim. Dört beş kilo verdi eşim. Ben de iki üç kilodan fazla verdim. Ben if yapmadım bu arada, eşime uydum çoğu zaman o yüzden kilo verdim. Tek başına yemek yiyemiyorum genelde.
0
en son yemek yeme saatinizden itibaren insüliini uyaracak hiç bi şey yiyip içmeyeceksiniz amaç bu. çay su soda kahve serbest. bazı meyveli bitki çayları bile insülini uyaracağı için önerilmiyor. akşam son yemeğiniz saat 7yi geçmesin. ilk başlarda zorlayabilir baş ağrısı el ayak titremesi gibi, alışıyor ama. vakit zamanında 4 ayda yavaş yavaş 11 kilo vermiştim ben.
edit: instagramda dr rengin börekçi ve diyetisyen alican demiroğlu'nu takip etmenizi öneririm.
edit: instagramda dr rengin börekçi ve diyetisyen alican demiroğlu'nu takip etmenizi öneririm.
0
Asırlardır yapıyorum.
En rahat yöntem şu,
Akşam makul saatte yemek ye, Benim için 6, ertesinde gün de kahvaltıyı atla.
En rahat yöntem şu,
Akşam makul saatte yemek ye, Benim için 6, ertesinde gün de kahvaltıyı atla.
0
Ben akademik yazi okuyarak yapmaya basladim. Vucut once o gun yediklerimizi sonuna kadar sindiriyor, bu sindirme suresi 12 saati buluyormus. O nedenle 12 saat bir sey yemeden durmazsak sadece o gun yediklerimizi harciyoruz, birikmis yaglardan harcamiyoruz. 12 saati gectigimiz zamanlarda vucut biriktirdigi yaglari harcamaya basliyor. Bu nedenle genelde 16 saat oneriliyor. 8 saati uykuda geciyor.
Yemek yedikten sonra 12 saat vucut insulin salgilayarak yediklerimizi eriritiyor. Yediklerimiz bitince glucacon salgilaniyor. Glucagon yag yakma enzimi. Vucut onu salgiladigi zaman kilo vermeye basliyoruz. Bu da ancak 12 saat yemek yemeyince oluyor. Ancak bu durum kimi kisilerde 14 saat de olabilir, onregin pandemi doneminde evden cikmiyorum. Bu nedenle en az 14 saat bir sey yemeden durmak istiyorum. 16 olabilirse harika ama aksamlari ders calismam gerekiyor, fazla ac kalinca dersler yerine yemek dusunuyorum.
Yemek yedikten sonra 12 saat vucut insulin salgilayarak yediklerimizi eriritiyor. Yediklerimiz bitince glucacon salgilaniyor. Glucagon yag yakma enzimi. Vucut onu salgiladigi zaman kilo vermeye basliyoruz. Bu da ancak 12 saat yemek yemeyince oluyor. Ancak bu durum kimi kisilerde 14 saat de olabilir, onregin pandemi doneminde evden cikmiyorum. Bu nedenle en az 14 saat bir sey yemeden durmak istiyorum. 16 olabilirse harika ama aksamlari ders calismam gerekiyor, fazla ac kalinca dersler yerine yemek dusunuyorum.
0
Aylardır yapıyorum. Bir hafta zor geçmişti. Sonrasında if yaptığımı bile unuttum. Bünye çabuk alışıyor. Ancak ben kilo veremedim :’) ufak tefek değişimler oldu sadece. Kiloluysanız daha kolay verirsiniz o ayrı.
0
Çok yanlış anlamışsınız kimse de dememiş. Orucu gün boyu tutmuyorsunuz. 16/8 sisteminde 8 saat yemek yeyip 16 saat aç kalıyorsunuz.
Diyelim 9'da uyandınız ve kahvaltı ettiniz. Akşam 17'ye kadar istediğinizi yiyebilirsiniz. 17'den sonra ertesi gün sabah 9'a kadar da sadece şekersiz kahve, çay, su ve soda tüketebilirsiniz.
Akşam 17'den sonra acıkırım derseniz o zaman da şöyle yapabilirsiniz: 9'da uyandınız, 12'de kahvaltı ettiniz. Akşam 20'ye kadar yiyebilirsiniz ve 20'den sonra ertesi gün 12'ye kadar yine aç kalmanız gerekir.
Diyelim 9'da uyandınız ve kahvaltı ettiniz. Akşam 17'ye kadar istediğinizi yiyebilirsiniz. 17'den sonra ertesi gün sabah 9'a kadar da sadece şekersiz kahve, çay, su ve soda tüketebilirsiniz.
Akşam 17'den sonra acıkırım derseniz o zaman da şöyle yapabilirsiniz: 9'da uyandınız, 12'de kahvaltı ettiniz. Akşam 20'ye kadar yiyebilirsiniz ve 20'den sonra ertesi gün 12'ye kadar yine aç kalmanız gerekir.
0
iwillsee
edebileceğiniz bir ürün var mı ? asitli maskelerden ziyade yumuşatıp nemlendiren bir şey arıyorum
edebileceğiniz bir ürün var mı ? asitli maskelerden ziyade yumuşatıp nemlendiren bir şey arıyorum
0
bildiğin düz nivea nemlendirici krem.
deri nemlendirme konusunda son 30 senede yeni bir teknik bulunduğunu sanmıyorum.
deri nemlendirme konusunda son 30 senede yeni bir teknik bulunduğunu sanmıyorum.
0
Üreli kremler tavsiye ediyorlar. Watsons ve eve shop vs var ama üre miktarı sanırım eczanelerde satılan Üresal forte kremden daha az. Emin değilim kontrol edin. Her ikisinden de alıp kullandım Üresal forte daha iyi yumuşatıyor fakat sanırım içinde vazelin var. İnternette üreli kremleri çok övüyorlar diye beklentinizi yüksek tutmayın ama sorunu tam çözmesede en etkilisi denediklerim içinde Üresal forte oldu.
0
rossmannda %10 üre içeren ısana marka bi krem var düzenli kullanımda işe yaıyor
0
muslugubozukhayrat
Selamlar, Evde yapılacak bir nişan için alaturka durmayan, sade ve güzel bir elbise arıyoruz. Siz özel bir gün için hangi mağazalara bakıyorsunuz? Mango ve Zara'yı taradım şimdilik çok günlük geldi. İstanbul'da butik ismi de olur hiç fark etmez.
Selamlar,
Evde yapılacak bir nişan için alaturka durmayan, sade ve güzel bir elbise arıyoruz.
Siz özel bir gün için hangi mağazalara bakıyorsunuz? Mango ve Zara'yı taradım şimdilik çok günlük geldi.
İstanbul'da butik ismi de olur hiç fark etmez.
Evde yapılacak bir nişan için alaturka durmayan, sade ve güzel bir elbise arıyoruz.
Siz özel bir gün için hangi mağazalara bakıyorsunuz? Mango ve Zara'yı taradım şimdilik çok günlük geldi.
İstanbul'da butik ismi de olur hiç fark etmez.
0
Bakirkoy'de bu tarz elbiseleri satan cok yer var. biz oralara gitmistik. Aldigimiz yerin wdini hatirlamiyorum malesef :(
0
Naia'dan siyah bir elbise aldım ben ama o kadar geç kargoya verdiler ki nişan günü yetişti. Ne olur ne olmaz diye Network'ten de bi elbise almıştım.
0
Ben söz için koton'dan koyu yeşil uzun bir elbise almıştım. Hic de günlük durmuyordu.linki bulamadim maalesef. Nişanım ev bahçesinde oldugu için petrol rengi abiye almıştım.
Simdiki aklim olsa arkadasimin su elbisesinden alırdım. Asiri şık duruyor bence.
Bkz: www.designkeos.com
Simdiki aklim olsa arkadasimin su elbisesinden alırdım. Asiri şık duruyor bence.
Bkz: www.designkeos.com
0
www.lapoudre.com.tr
Arkadaşımın nişanı için buraya bakmıştık, ben genel olarak çok beğeniyorum elbiselerini. Mağazasında daha fazla seçenek var.
Arkadaşımın nişanı için buraya bakmıştık, ben genel olarak çok beğeniyorum elbiselerini. Mağazasında daha fazla seçenek var.
0
mikahakkinen
Hamaset, seküler, dış güçler? aklınıza gelenler nelerdir?
Hamaset, seküler, dış güçler? aklınıza gelenler nelerdir?
0
yerli ve milli
dış mihrak
büyük resim
kavas
türbanlı bacı
batının oyunları
edit: hasbihal var bi de, en ayar olduğum kelime.
dış mihrak
büyük resim
kavas
türbanlı bacı
batının oyunları
edit: hasbihal var bi de, en ayar olduğum kelime.
0
Vatan haini
Din kardeşlerimiz
Toplumsal ahlak yapımız
Milli değerlerimiz
En sevdiklerim bunlar sdjdjs
Din kardeşlerimiz
Toplumsal ahlak yapımız
Milli değerlerimiz
En sevdiklerim bunlar sdjdjs
0
biraz da benimsedikleriniz: acik ve net, guncelleme, noktasinda, inanca hakaret, algi yapmak, kisitlama, laikci, devlet eski bakani, siha, fetö, cumhurbaskanligi hukumet sistemi...
0
spacevan
Sabah 9 da geçiyorum bilgisayarın başına akşam kalkıyorum. Akşamd hiç birşey yapmadan TV karşısında uyuyakaliyorum resmen. Haftasonu da bilgisayar TV artık psikolojim bozuldu. Günler o kadar rutin ki. Başlarda spor falan yapıyordum onu da bıraktım. Hergece ulan yine bişey yapmadan günü bitirdim diyo
Sabah 9 da geçiyorum bilgisayarın başına akşam kalkıyorum. Akşamd hiç birşey yapmadan TV karşısında uyuyakaliyorum resmen. Haftasonu da bilgisayar TV artık psikolojim bozuldu. Günler o kadar rutin ki. Başlarda spor falan yapıyordum onu da bıraktım. Hergece ulan yine bişey yapmadan günü bitirdim diyorum.
Siz napiyirsunuz nasıl geçiyor zaman? Lutfen bişey onerin
Bns:m.youtube.com
Siz napiyirsunuz nasıl geçiyor zaman? Lutfen bişey onerin
Bns:m.youtube.com
0
ben evde takılmayı çok seven biriyim. hatta hep şu güzel evimde doya doya takılamadım tek başına derdim hep.
berbat bi haldeyim. sıfıra yakın verimlilik. asla o planladığım gibi güzel vakit falan geçiremiyorum. eve eliptik bisiklet aldım, sadece tozunu alıyorum.
en son spor salonuna gidip üyeliğimi yenilettim, böyle olmayacak korka korka gideceğim napiim. : /
bomboş geçiyor günlerim. ama bommmmmmmmmmmm boş.
berbat bi haldeyim. sıfıra yakın verimlilik. asla o planladığım gibi güzel vakit falan geçiremiyorum. eve eliptik bisiklet aldım, sadece tozunu alıyorum.
en son spor salonuna gidip üyeliğimi yenilettim, böyle olmayacak korka korka gideceğim napiim. : /
bomboş geçiyor günlerim. ama bommmmmmmmmmmm boş.
0
hayatım seyahatlerde geçiyordu bu evden çalışma olayından önce. ofis bile değil sürekli dışarıda. korona öncesi bekardım. evlendim ve şimdi full evdeyim istisnasız. inanılmaz radikal bir değişim oldu bende yani spor yapmaya kitap okumaya iş dışı aktiviteler yaparak hayatımı idame ettirmeye ve psikolojimi korumaya çalışıyorum. spor çok işe yarıyor diyebilirim, bırakınca direkt fark ediyor. yoga falan yap. spor yapmadığım günler gece zor uyuyorum açıkçası.
0
Aynen yanlız yaşıyorum.
Bbende spor salonunu bırakıp evdeki salona yatırım yaptım. Bir sürü ekipman aldım. Ama salon kapısını acmayya çekiniyorum. Birde üstüne peteklerini bile kapattım resmen hiç girmeyeyim diye.
Önceden PS biraz zevk verirdi. Onu da tamamen bıraktım. Ne oalcak böyle artık işte de verimim düşüyor gitgide
Bbende spor salonunu bırakıp evdeki salona yatırım yaptım. Bir sürü ekipman aldım. Ama salon kapısını acmayya çekiniyorum. Birde üstüne peteklerini bile kapattım resmen hiç girmeyeyim diye.
Önceden PS biraz zevk verirdi. Onu da tamamen bıraktım. Ne oalcak böyle artık işte de verimim düşüyor gitgide
0
Çok oldu kafayı kıralı +1
Yazın idare ediyordum hafta sonu çıkıp ama son yasaklardan beri evden çıkamıyorum çünkü akşama kadar yoğun çalışıyorum.
Evin kendisi hapis gibi geldiği için içinde ne yaparsam yapayım rahatlayamıyorum.
Yazın idare ediyordum hafta sonu çıkıp ama son yasaklardan beri evden çıkamıyorum çünkü akşama kadar yoğun çalışıyorum.
Evin kendisi hapis gibi geldiği için içinde ne yaparsam yapayım rahatlayamıyorum.
0
Hayvan gibi çalışıyorum. Normalde de cok calisirdim de su an sabah 9da aciyorum arada aralar yemek vs derken bazen gece 1de kapatıyorum. Ya dur sunu da yapayim diye diye bu hale geldi.
Spor salonu, restoran özledim. Maskesizligi özledim.
Evliyim, aliskiniz evde olmaya ama bu kadar da evde olmak sıkıntı.
Spor yapiyorum ama vallaha barbelle siir yazicam özlemimden.
Spor salonu, restoran özledim. Maskesizligi özledim.
Evliyim, aliskiniz evde olmaya ama bu kadar da evde olmak sıkıntı.
Spor yapiyorum ama vallaha barbelle siir yazicam özlemimden.
0
güzel gidiyor. 1 senedir evdeyim. arada ofise gidiyorum, arada arkadaşlarla buluşuyorum. akşamları da programlama öğreniyorum, egzersiz bazen vs. tv yok, dizi film çok nadir.
0
Yok aksine, benim psikolojim düzeldi.
5 senedir aralıksız günde minimum 10 maksimum 18 saat arası çalışıyordum. Şimdi 2,5 aydır hiç çalışmıyorum. Her gün ev temizliyorum bana süper iyi geliyor. Yıllardır içimde kalan bütün detayları, çekmeceleri, kitapları tek tek düzenliyorum.
Gün aşırı dükkana gidip orada da boya, temizlik vs yapıyorum. Evde resim yapıyorum, taş boyuyorum. Yıllar sonra duyuruya döndüm çok uzun uzun yazıyorum. Kedimle köpeğimle oynuyorum.
Kendime, aileme, arkadaşlarıma yemek yapabiliyorum. Senelerdir yaptığım yemeklerin daha ben tadına bakamadan bitmesinden, stok kaygısıyla yiyememekten ve bunları parayla satmak zorunda kalmaktan çok sıkılmıştım. Dur iki porsiyon kalmış şimdi müşteri isterse eksilmesin diye senelerdir her gün 10 saat yemek yapıp kendim peynir ekmekle besleniyordum asjdkah :D
Haftada 2 gün filan misafir geliyor, bizim gibi evden dışarı adım atmayan arkadaşlarımız. Ya da biz gidiyoruz. Oyun oynuyoruz, mangal yakıyoruz. Yalnızken dizi, film vs. Baktığın zaman verimsizlik akıyor üzerimden ama bu da benim kendi iç verimim diye bakıyorum. Yıllardır hayalini kurduğum bir şeydi. Tek kelimeyle kusursuz.
5 senedir aralıksız günde minimum 10 maksimum 18 saat arası çalışıyordum. Şimdi 2,5 aydır hiç çalışmıyorum. Her gün ev temizliyorum bana süper iyi geliyor. Yıllardır içimde kalan bütün detayları, çekmeceleri, kitapları tek tek düzenliyorum.
Gün aşırı dükkana gidip orada da boya, temizlik vs yapıyorum. Evde resim yapıyorum, taş boyuyorum. Yıllar sonra duyuruya döndüm çok uzun uzun yazıyorum. Kedimle köpeğimle oynuyorum.
Kendime, aileme, arkadaşlarıma yemek yapabiliyorum. Senelerdir yaptığım yemeklerin daha ben tadına bakamadan bitmesinden, stok kaygısıyla yiyememekten ve bunları parayla satmak zorunda kalmaktan çok sıkılmıştım. Dur iki porsiyon kalmış şimdi müşteri isterse eksilmesin diye senelerdir her gün 10 saat yemek yapıp kendim peynir ekmekle besleniyordum asjdkah :D
Haftada 2 gün filan misafir geliyor, bizim gibi evden dışarı adım atmayan arkadaşlarımız. Ya da biz gidiyoruz. Oyun oynuyoruz, mangal yakıyoruz. Yalnızken dizi, film vs. Baktığın zaman verimsizlik akıyor üzerimden ama bu da benim kendi iç verimim diye bakıyorum. Yıllardır hayalini kurduğum bir şeydi. Tek kelimeyle kusursuz.
0
kafeler açıkken kafeye gidiyordum arada. onlar kapanınca kötü oldu biraz
dizi vs seyretme açısından iyi oluyor. belgesel açıyorum işle birlikte sürekli
dizi vs seyretme açısından iyi oluyor. belgesel açıyorum işle birlikte sürekli
0
Pandeminin basindan beri yaklasik 11 ay evden calistim. Cok nadiren ofise gidiyordum bi degisiklik olsun diye. Sabah 8:30 uyan, 9:00 bilgisayari ac, programlanmis bi makine gibi isleri yap ama 15 dk'lik kahvaltiyi bile saat 13-14 gibi yap gibi bi akis.
1 senelik surecte 3 senelik is cikardim. Ama insan yuzu bile goremiyordum, en buyuk aktivitem markete gitmek ve arabayi yikamakti, ki bazen onlara bile vakit kalmiyordu.
Dedim ben istifa edeyim. Maasim falan da iyiydi baya ama yok dedim bu hayat degil.
Simdi daha iyiyim. Hala anlamsiz bi yogunluk var hayatimda ama oteki turlu olacak gibi degildi.
Birak isi.
1 senelik surecte 3 senelik is cikardim. Ama insan yuzu bile goremiyordum, en buyuk aktivitem markete gitmek ve arabayi yikamakti, ki bazen onlara bile vakit kalmiyordu.
Dedim ben istifa edeyim. Maasim falan da iyiydi baya ama yok dedim bu hayat degil.
Simdi daha iyiyim. Hala anlamsiz bi yogunluk var hayatimda ama oteki turlu olacak gibi degildi.
Birak isi.
0
Bozulmadı. Yola giden zamana çok acırdım ben. Şimdi yola gitmeyen zamanda sabah spor yapıyorum, akşam resim, heykel, dizi, film geçiyor öyle. Her güne yapacak bir sey buluyorum.
0
Eve geçtiğimizden beri o kadar yoğun 7/24 çalışıyoruz ki yöneticim artık yeter dedi ve istifa etti. İki kişi çalışıyorduk ben tek başıma kaldım. Delirdim biraz.
0
Bir aralar hep evdeydik, şimdi 50%. Keşke hep evde olsam. Hazırlanma derdi yok, yol derdi yok.
Boş zamanlarda internette boş boş dolanmak veya telefonda oyun oynamak yerine piyanoya sarmıştım, hayalimdeki oyunun prototipini yapmıştım zengin olacaktım, Just Dance oynuyordum, kitap okuyordum, dizi izliyordum vs :(
Keşke hep evde olsam.
Boş zamanlarda internette boş boş dolanmak veya telefonda oyun oynamak yerine piyanoya sarmıştım, hayalimdeki oyunun prototipini yapmıştım zengin olacaktım, Just Dance oynuyordum, kitap okuyordum, dizi izliyordum vs :(
Keşke hep evde olsam.
0
katiliyorum, ayrica bu evde calismayi yucelten tiplere de ayrica ayarim. linkedin'de falan ilik ilik postlar paylasiyorlar bunla ilgili hepsinin altina doseyesim geliyor canima yetti valla; ki ben 2-3 gun ofise gidiyorum ona ragmen..
0
evdeyim, mutluyum ofise gitmeyi gerek duymuyorum. uzun vadede bu şekilde çalışmaya pozitif bakıyorum mümkünse insanlar istedikleri şehirlerde yaşayabilsinler.
0
İşimden nefret ettiğimi anladım. Çalıştığım yer değil, işin kendisinden. Evde sadece ben ve iş varız başka hiçbir şey yok. Benim için işe giderken yolda geçirilen zaman (bu benim için günün en güzel kısımlarından biriydi mesela, kitap/müzik/podcast dinliyordum, yolun bir kısmını yürüyordum), ofisteki insanlarla muhabbet etmek falanmış günü kurtaran. Başka bir planım olsa işi bırakacağım ama her şey için motivasyonum o kadar düşük ki işi bıraksam da bir şey yapamayacak haldeyim. Zaten bu dönemde nasıl iş değiştireyim, hele de tamamen sektör değiştirmek hiç mümkün değilmiş gibi geliyor. Yaptığım işin de gittikçe kötüye gittiğini görüyorum. İnsan çalıştıkça işinde daha iyi olmaz mı? Ben geriye gidiyorum işte. O da üstüne biniyor senden bir bok olmaz şu haline bak diye iyice kendimden de nefret ettim. Geçen sene hayatım için baya radikal değişiklikler yapma kararlarım vardı ama bu olay dünyayı öyle bir sikip attı ki onları da asla gerçekleştiremeyeceğim ile de yüzleşmem lazım. Bu dönemin benim için görece ne kadar rahat geçtiğinin farkındayım bu arada, onu aklımda tutarak çabalıyorum işte. Tekrar terapiye başlamam lazım sanırım. Bunu da yıllardır diyorum ama onu bile yapamadım peh
Büdüt: Hep evden çalışalımcı veya hep ofisten çalışalımcı değilim. Herkesin nerede verimli çalıştığı farklı. Bence evden çalışılabilecek işlerde insanlara bu seçenek sunulmalı. Ama bizim şirket full evden çalışmaya geçiyoruz, ofisi kapatıyoruz falan derse işi bırakırım direk. Ben bu şekilde çalışamıyorum, benim için çalışma yeri ve yaşama yerinin ayrı olması çok önemli. Öğrenciyken bile evde ders çalışmazdım hep kütüphaneye, ya da bir kafeye vb giderdim. Ben de sinir oluyorum karantinada verimin dibine vurdum, her akşam gurme yemek yapıyorum, 3 dil öğrendim diyenlere ama dediğim gibi herkes farklı.
Büdüt: Hep evden çalışalımcı veya hep ofisten çalışalımcı değilim. Herkesin nerede verimli çalıştığı farklı. Bence evden çalışılabilecek işlerde insanlara bu seçenek sunulmalı. Ama bizim şirket full evden çalışmaya geçiyoruz, ofisi kapatıyoruz falan derse işi bırakırım direk. Ben bu şekilde çalışamıyorum, benim için çalışma yeri ve yaşama yerinin ayrı olması çok önemli. Öğrenciyken bile evde ders çalışmazdım hep kütüphaneye, ya da bir kafeye vb giderdim. Ben de sinir oluyorum karantinada verimin dibine vurdum, her akşam gurme yemek yapıyorum, 3 dil öğrendim diyenlere ama dediğim gibi herkes farklı.
0
Yedim kafayı ya , benim kadar gamsız insanı dert sahibi yaptı, terapi falan alıyorum o derece. Sıyırdık valla
0
ben aylardır atlatamadığım bir ayrılığa rağmen psikolojik olarak gayet iyiyim.
etkisi olduğunu düşündüklerim:
-yıllardır düşük olan demir seviyem için demir ilacı almaya başladım. (kan değerlerine baktır. halihazırda düşük olan değerlerin olabilir ya da bu yeni evde oturma düzeninde düşmüş olabilirler. bazıları direkt psikolojini etkiliyor.)
-çok fazla dışarı çıkıyorum. yürüyüş yapıyorum. birilerine gidiyorum. birileri bana geliyor. senelerdir görüşmediğim arkadaşımı aradım, sıkıntıdan ölüyormuş. arayınca çok sevindi hemen gel dedi. herkes baymış, herkes yalnız hissediyor. sosyalleşmek lazım.
-karbonhidrat yemiyorum olabildiğince.
-yoga yapıyorum. zoom üzerinden yapılan online yoga dersleri var, kendi kendine yapmaktan çok daha iyi ve etkili oluyor. yasaklar başlamadan önce de birçok farklı aktivite yapıyordum. kamp, dalış, wakeboard.. bence kafayı yememenin çözümü hareket etmekten geçiyor.
-evde oturacaksam xbox oynuyorum. hafta boyu bir sürü şey yaptığımdan bazen bütün cumartesiyi oyun oynayarak geçirsem de hiçbir şey yapmadan günü bitirdim hissi olmuyor.
etkisi olduğunu düşündüklerim:
-yıllardır düşük olan demir seviyem için demir ilacı almaya başladım. (kan değerlerine baktır. halihazırda düşük olan değerlerin olabilir ya da bu yeni evde oturma düzeninde düşmüş olabilirler. bazıları direkt psikolojini etkiliyor.)
-çok fazla dışarı çıkıyorum. yürüyüş yapıyorum. birilerine gidiyorum. birileri bana geliyor. senelerdir görüşmediğim arkadaşımı aradım, sıkıntıdan ölüyormuş. arayınca çok sevindi hemen gel dedi. herkes baymış, herkes yalnız hissediyor. sosyalleşmek lazım.
-karbonhidrat yemiyorum olabildiğince.
-yoga yapıyorum. zoom üzerinden yapılan online yoga dersleri var, kendi kendine yapmaktan çok daha iyi ve etkili oluyor. yasaklar başlamadan önce de birçok farklı aktivite yapıyordum. kamp, dalış, wakeboard.. bence kafayı yememenin çözümü hareket etmekten geçiyor.
-evde oturacaksam xbox oynuyorum. hafta boyu bir sürü şey yaptığımdan bazen bütün cumartesiyi oyun oynayarak geçirsem de hiçbir şey yapmadan günü bitirdim hissi olmuyor.
0
@nuisance +1
Evden çalışmak iyi güzel de şu düzende tam bir ev hapsi.
Yazılımcıyım, yeni işe başladım Ekim gibi. İş arkadaşlarımın hiçbirini yüz yüze görmedim. Kalabalık bir ekibiz aslında ama bire bir çalıştığım 3-4 kişi var, günlük toplantılarda 3-4 kişi daha ekleniyor bunun haricinde kimseyle tanışmıyor ve işin düşmedikçe iletişim kurmuyorsun. Ama trafik çekmemek, mesaiye beş kala uyanmak vs. bunlar güzel şeyler tabi.
Önceden düzenli spor yapardım. Şu an salon üyeliğim var ama salona gitmek istemiyorum. Havalar 10 derecenin üstüne çıktı mı bisiklet sürüyorum, boş boş yürüyorum evden uzaklaşıp.
Eşimle bazen birlikte bazen ayrı ayrı bir şeyler yapıyoruz da vakit geçiyor. Yoksa yalnız olsam çoktan keçileri kaçırmıştım.
Hasta olmadık, olmuyoruz belki ama bu durum çoğumuzun psikolojisini bozdu. Ben iyiyim, böylesi daha iyi diyen elbette vardır ancak yasaklar devam ederse özellikle yaşlılar vs. ciddi sağlık sorunları yaşayacak fiziksel/psikolojik.
Evden çalışmak iyi güzel de şu düzende tam bir ev hapsi.
Yazılımcıyım, yeni işe başladım Ekim gibi. İş arkadaşlarımın hiçbirini yüz yüze görmedim. Kalabalık bir ekibiz aslında ama bire bir çalıştığım 3-4 kişi var, günlük toplantılarda 3-4 kişi daha ekleniyor bunun haricinde kimseyle tanışmıyor ve işin düşmedikçe iletişim kurmuyorsun. Ama trafik çekmemek, mesaiye beş kala uyanmak vs. bunlar güzel şeyler tabi.
Önceden düzenli spor yapardım. Şu an salon üyeliğim var ama salona gitmek istemiyorum. Havalar 10 derecenin üstüne çıktı mı bisiklet sürüyorum, boş boş yürüyorum evden uzaklaşıp.
Eşimle bazen birlikte bazen ayrı ayrı bir şeyler yapıyoruz da vakit geçiyor. Yoksa yalnız olsam çoktan keçileri kaçırmıştım.
Hasta olmadık, olmuyoruz belki ama bu durum çoğumuzun psikolojisini bozdu. Ben iyiyim, böylesi daha iyi diyen elbette vardır ancak yasaklar devam ederse özellikle yaşlılar vs. ciddi sağlık sorunları yaşayacak fiziksel/psikolojik.
0
Yorumlar için teşekkürler.
En azından yanlız değilmişim çoğu kişi ben gibi kafayı sıyırmış:) Tamamiyle pozitif etkilenen kişilere saygılarımı sunuyorum ve tebrik ediyorum gerçekten.
Ama hayatı aynı kalan kişi pek yok gibi yani ya çok olumsuz etkilemiş ya da pozitif bu durum da ilginç olmuş.
En azından yanlız değilmişim çoğu kişi ben gibi kafayı sıyırmış:) Tamamiyle pozitif etkilenen kişilere saygılarımı sunuyorum ve tebrik ediyorum gerçekten.
Ama hayatı aynı kalan kişi pek yok gibi yani ya çok olumsuz etkilemiş ya da pozitif bu durum da ilginç olmuş.
0
Ben de “yine bir şey yapmadan gün bitti” kısmını anlamıyorum. Diyorum ki ne güzel hayatları varmış pandemiden önce.
Ofise gittiğimiz normal dönemlerde, haftanın 4-5 günü falan yogaya gidiyordum geri kalan 2-3 günde de iş çıkışı yemek, alkol ve sohbet ile geçiyordu. Son bir yılın rutini buydu hatta. Bazen haftasonları 1-2 arkadaşım gelirdi kalmaya. Ama ofise gitmekten, mesaiye ofiste kalmaktan, dedikodulardan nefret ediyordum.
Pandemi ile beraber yoga salonu kapandı onun yerine haftada üç gün özel hoca ile çalışıyorum. Sabahları 15 dakikalık bir akışım var onu yapıyorum. Onun haricinde öğle arasında çamaşır yıkama özgürlüğü var, istediğim müziği dinleyerek çalışabilme özgürlüğüm var mesela bugün ofiste olsam muhtemelen karın ağrısından ağlayarak çalışıyor olurdum ama şu an koltuğa uzandım, sıcak su torbam var. Kapkalın giyindim, topuklu ayakkabı üzerinde ağrıya sabretmeye çalışmıyorum.
Çok stresli bir işim var ama ona rağmen iş arkadaşlarımın yüzünü görmeden çalışabildiğim için her gün şükrediyorum, bu bile yeterli bir sebep mutlu olmam için.
Arkadaşlarımı pek özlemedim sanırım, telefonla görüşüyoruz.
Deniz kenarında yürüyüş yapmayı özledim ama bunu yapamadığım için delirdim, öldüm bittim diyemem.
Sadece daha iyi şartlarda nasıl olabilirdi diyorum. Biraz daha geç yatabilsem daha çok kitap okumak isterdim. Bir de bazen yalnız olmak zorluyor. Mesela geçen haftasonuydu sanırım arayan soran da olmayınca 2 gün konuşmadığımı fark ettim. Garip bir his. Ailesiyle değil ama sevdiği insan ile yaşayanlara özeniyorum. Ben de en azından haftada 3 gün falan sevdiğim bir insanla beraber kalarak birlikte vakit geçirmek isterdim. Sanırım o da olsa, ağzımdan memnuniyetsiz herhangi bir söz çıkmazdı.
Mesela spor yapıyormuşsun, neden bıraktın? Hayat manasız mı geliyor, spor yapmaya mı değmez? ”bir şey yapmak”tan kasıt nedir tam olarak? Kendini geliştirmek mi? Vakti bir şeylerle doldurmak mı?
Mesela ben bu haftasonu resim yapacağım, yazı yazacağım. Temizlik yapacağım mesela, onu bile zevkle bekliyorum. Bu his çok kötü, anlıyorum. Ama öneri verebilmek için en azından normalde sevdiğin şeyleri yapmayı neden bıraktığını anlamamız lazım.
Ofise gittiğimiz normal dönemlerde, haftanın 4-5 günü falan yogaya gidiyordum geri kalan 2-3 günde de iş çıkışı yemek, alkol ve sohbet ile geçiyordu. Son bir yılın rutini buydu hatta. Bazen haftasonları 1-2 arkadaşım gelirdi kalmaya. Ama ofise gitmekten, mesaiye ofiste kalmaktan, dedikodulardan nefret ediyordum.
Pandemi ile beraber yoga salonu kapandı onun yerine haftada üç gün özel hoca ile çalışıyorum. Sabahları 15 dakikalık bir akışım var onu yapıyorum. Onun haricinde öğle arasında çamaşır yıkama özgürlüğü var, istediğim müziği dinleyerek çalışabilme özgürlüğüm var mesela bugün ofiste olsam muhtemelen karın ağrısından ağlayarak çalışıyor olurdum ama şu an koltuğa uzandım, sıcak su torbam var. Kapkalın giyindim, topuklu ayakkabı üzerinde ağrıya sabretmeye çalışmıyorum.
Çok stresli bir işim var ama ona rağmen iş arkadaşlarımın yüzünü görmeden çalışabildiğim için her gün şükrediyorum, bu bile yeterli bir sebep mutlu olmam için.
Arkadaşlarımı pek özlemedim sanırım, telefonla görüşüyoruz.
Deniz kenarında yürüyüş yapmayı özledim ama bunu yapamadığım için delirdim, öldüm bittim diyemem.
Sadece daha iyi şartlarda nasıl olabilirdi diyorum. Biraz daha geç yatabilsem daha çok kitap okumak isterdim. Bir de bazen yalnız olmak zorluyor. Mesela geçen haftasonuydu sanırım arayan soran da olmayınca 2 gün konuşmadığımı fark ettim. Garip bir his. Ailesiyle değil ama sevdiği insan ile yaşayanlara özeniyorum. Ben de en azından haftada 3 gün falan sevdiğim bir insanla beraber kalarak birlikte vakit geçirmek isterdim. Sanırım o da olsa, ağzımdan memnuniyetsiz herhangi bir söz çıkmazdı.
Mesela spor yapıyormuşsun, neden bıraktın? Hayat manasız mı geliyor, spor yapmaya mı değmez? ”bir şey yapmak”tan kasıt nedir tam olarak? Kendini geliştirmek mi? Vakti bir şeylerle doldurmak mı?
Mesela ben bu haftasonu resim yapacağım, yazı yazacağım. Temizlik yapacağım mesela, onu bile zevkle bekliyorum. Bu his çok kötü, anlıyorum. Ama öneri verebilmek için en azından normalde sevdiğin şeyleri yapmayı neden bıraktığını anlamamız lazım.
0
Evet. Psikoloji bozukluğunun kıstası nedir bilemiyorum ama bir anormallik hali seziyorum ben de.
0
2020 martindan beri evden calisiyorum, ilk 6 ay turkiyedeydim, son 6 aydir londradayim.
Turkiyedeyken normalde sabah 7.15'te uyanir, eve de 7.30-8 gibi gelirdim. Haftaici pek bir sey yapamazdim haliyle. Evden calismaya baslayinca 6'dan sonra bisiklete binmeye basladim. Esimle duzenli yuruyuse cikmaya basladik.
Ardindan londra'ya geldik, su anda ha istanbul'dayim ha burda. Gunduz calisiyorum, is bitince cevredeki parklara yuruyuse gidiyoruz o kadar. Hayatimda pek degisikligi olmadi.
Koronavirus olmasaydi cok daha farkli olurdu tabi ki ama ofiste olmaktansa evde olmak daha guzel geliyor bana. Hem istedigim gibi calisabiliyorum hem de evde oluyorum (Biraz evci bir insanim).
Eger yalniz olsaydim cok daha kotu gecerdi.
Turkiyedeyken normalde sabah 7.15'te uyanir, eve de 7.30-8 gibi gelirdim. Haftaici pek bir sey yapamazdim haliyle. Evden calismaya baslayinca 6'dan sonra bisiklete binmeye basladim. Esimle duzenli yuruyuse cikmaya basladik.
Ardindan londra'ya geldik, su anda ha istanbul'dayim ha burda. Gunduz calisiyorum, is bitince cevredeki parklara yuruyuse gidiyoruz o kadar. Hayatimda pek degisikligi olmadi.
Koronavirus olmasaydi cok daha farkli olurdu tabi ki ama ofiste olmaktansa evde olmak daha guzel geliyor bana. Hem istedigim gibi calisabiliyorum hem de evde oluyorum (Biraz evci bir insanim).
Eger yalniz olsaydim cok daha kotu gecerdi.
0
Evde olmayı aşırı seven ve işe gitmekten nefret eden bir insan olarak bunca zamandır içten içe keşke böyle devam etse diye düşünürken artık dayanamayacak noktaya geldiğimi hissediyorum ne yazık ki
Cafeler, barlar, sinemalar vs. açılsa bu kadar problem olmazdı ama benim için.
Cafeler, barlar, sinemalar vs. açılsa bu kadar problem olmazdı ama benim için.
0
Her sabah hazırlanıp işe gitmenin kadar iğrenç ve acı verici olduğunu bildiğim için zerre şikayetim yok bu durumdan. Yasaklar bitip de rahat rahat dolaşmaya başladığımız zaman home-office olayı çok daha iyi olacak. Şu an tek sıkıntı akşam işi bitirdikten sonra yapacak bir şeyin, gidecek bir yerin olmaması.
0
bozulmaması için bilinçli çaba sarf ediyorum. :) daha doğrusu, bozulma seviyesini asgari seviyede tutmaya çalışıyorum. her ne kadar evde vakit geçirmeyi seven biri olsam da, ben de iş ve ev ortamlarının ayrı olmasını tercih eden insanlardanım. kafeler açık olsa bu kadar zorlanmazdım, bir yandan yiyip içerek saatlerce çalışabiliyordum çünkü. aynı zamanda bir iki insan yüzü görmek, dışarıda hayata karışmış olmak da iyi geliyordu.
bu yeni düzen bakımından, sürekli verimli olmaya çalışmak bana çok yorucu geliyor. buna harcanan çabanın kendisi, işin kendisinden de zorlayıcı. bu açıdan kendimi çok sıkıştırmamaya çalışıyorum ama bir yandan da uzun süreler verimli olmamı gerektiren bir işim var; o yüzden sıkışmışlık hissinden kurtulamıyorum. :) yalnız yaşıyorum ve kendimle keyifli vakit geçirebilen biriyim. düzenli spor yapıyorum, enstrüman çalıyorum, bol bol okuyorum çiziyorum vs. ancak sevgilim olsaydı ve en azından hafta sonlarını onunla birlikte vakit geçirerek ve bir şeyler paylaşarak değerlendirebilseydim, hafta içi iş günleri daha verimli olabilirdi benim açımdan, bir ihtimal. :)
ha şu da var, çok sıkıldığımdan yola çıkarak özellikle sosyal medya bazında abuk subuk insanlarla vakit geçirmeye de çalışmıyorum. enerjimi pozitif ve hayat kalitesini yüksek tutmaya çalışan, buna özen gösteren insanlara yöneltemiyorsam, tek başına vakit geçirmeyi her türlü tercih ediyorum. ötekisi psikolojiyi daha da bozuyor bence. ^^
bu yeni düzen bakımından, sürekli verimli olmaya çalışmak bana çok yorucu geliyor. buna harcanan çabanın kendisi, işin kendisinden de zorlayıcı. bu açıdan kendimi çok sıkıştırmamaya çalışıyorum ama bir yandan da uzun süreler verimli olmamı gerektiren bir işim var; o yüzden sıkışmışlık hissinden kurtulamıyorum. :) yalnız yaşıyorum ve kendimle keyifli vakit geçirebilen biriyim. düzenli spor yapıyorum, enstrüman çalıyorum, bol bol okuyorum çiziyorum vs. ancak sevgilim olsaydı ve en azından hafta sonlarını onunla birlikte vakit geçirerek ve bir şeyler paylaşarak değerlendirebilseydim, hafta içi iş günleri daha verimli olabilirdi benim açımdan, bir ihtimal. :)
ha şu da var, çok sıkıldığımdan yola çıkarak özellikle sosyal medya bazında abuk subuk insanlarla vakit geçirmeye de çalışmıyorum. enerjimi pozitif ve hayat kalitesini yüksek tutmaya çalışan, buna özen gösteren insanlara yöneltemiyorsam, tek başına vakit geçirmeyi her türlü tercih ediyorum. ötekisi psikolojiyi daha da bozuyor bence. ^^
0
Fiyu
Yoğun nem veren su bazlı nemlendirici önerilerinize açığım.
Yoğun nem veren su bazlı nemlendirici önerilerinize açığım.
0
Yoğun B5 – Avene Cicalfate (Yapısı biraz ağır, gece için daha uygun.)
Yoğun B5 – La Roche Cicaplast (Yapısı biraz ağır, gece için daha uygun.)
Babe Stop Akn (Favorim, çok hafif)
Effectha Krem (Denemedim ama çok övülüyor.)
Yoğun B5 – La Roche Cicaplast (Yapısı biraz ağır, gece için daha uygun.)
Babe Stop Akn (Favorim, çok hafif)
Effectha Krem (Denemedim ama çok övülüyor.)
0
