Giriş
(2)

Bu Çiçekleri adı ne?

diyojenimtırak
Gördüğünüz çeklerin isimlerini yazar mısınız, teşekkürler.https://imgyukle.com/i/EbOcQt
Gördüğünüz çeklerin isimlerini yazar mısınız, teşekkürler.

imgyukle.com
0
diyojenimtırak
(29.03.22)
Sol alttakiler eğrelti otuna benziyor.
0
dissendium
(29.03.22)
Kızın başının üzerinde yukarı doğru uzanmış olan, devetabanı.
Kotlu çocuğun sol omuz tarafındakiler benjamin olmalı, iki benjaminin arasında odun gövdeli olan yukka olabilir ama sanki yaprakları kesilmiş gibi.
Kızın elindeki Arap saçı olmalı.
Kotlu çocuğun sol dirseğinin orada Aşk mrdiveni var.
0
Mirket
(29.03.22)
(5)

Mal mülk sayısı

osssy
Çevrenizdeki hali vakti yerinde diyeceğiniz, rahat yaşayan kişilerin yaklaşık kaç tane kiralık yeri var? Ev ve işyeri dahil kiraya verdiği ya da vermese de kiralık olarak duran mülk olarak adet bazında.
Çevrenizdeki hali vakti yerinde diyeceğiniz, rahat yaşayan kişilerin yaklaşık kaç tane kiralık yeri var? Ev ve işyeri dahil kiraya verdiği ya da vermese de kiralık olarak duran mülk olarak adet bazında.
0
osssy
(29.03.22)
bu sorunun amacını anlamadım. 1 tane mülkü olanda var, ben tanımasamda 10.000 tane mülkü olanda vardır.
benim 3 mülküm var mesela kiraya verdiğim. annemin 4.
0
aslindasorunumpsikolojik
(29.03.22)
Benim gördüklerimde bir yerden sonra ilgilenmek zorlaşıyor onun için sordum
0
🌸osssy
(29.03.22)
Almanya'daki tanıdıkların, akrabaların en az bir tane evi var. Türkler genelde saklıyor. Para yok diye sızlanan insanların apartmanı var.
0
dissendium
(29.03.22)
herhalde ortalama 10+ mulkleri vardir. ama burada nicelikten daha cok nitelik onemli.

10 daireli apartman sahibi adam taniyorum ama apartman gebze'de gecekondu mahallesinde, daire basi 500tl kira zor aliyor. obur taraftan karakoyde bina sahibi olan birini de taniyorum, denize sifir en on siradaki binalardan biri, en ust katinda ofisi var alttaki butun katlar kiralik, ne kadar kira topladigini hayal bile edemiyorum.
0
cooperr
(29.03.22)
bursada bi abimiz vardı rahmetli oldu 2007 yılında 600 tane apartmanı vardı ve hepsini kiraya veriyordu, aldığı gelirlerle de yeni apartman, daireler falan alıyorudu sürekli.
0
killerbee
(29.03.22)
(3)

devamsızlıktan kalmak not ortalamasını etkiler mi

encokbenisevinnolur
hem lisans hem yüksek lisans için soruyorum, örgün öğretim için.mesela kayıtlı olduğum bir derse bir sebeple hiç katılamadım ya da çok az katılabildim ve devamlılık şartını sağlayamadım.ertesi yıl da AA, BA gibi bir not aldım sınavlardan. o notu etkiler mi?ya da okuluna bölümüne fakültesine göre değ
hem lisans hem yüksek lisans için soruyorum, örgün öğretim için.

mesela kayıtlı olduğum bir derse bir sebeple hiç katılamadım ya da çok az katılabildim ve devamlılık şartını sağlayamadım.

ertesi yıl da AA, BA gibi bir not aldım sınavlardan. o notu etkiler mi?
ya da okuluna bölümüne fakültesine göre değişen bir şey mi?

eğer cevap önemliyse pek uygulama dersi olmayan edebiyat fakültesi bölümleri için soruyorum diyebilirim.
0
encokbenisevinnolur
(29.03.22)
Yoo. FF gelmesi ile devamsızlıktan kalmak arasında bir fark yok. Dersi geçtiysen bitmiştir. Son not geçerli olur.
0
dissendium
(29.03.22)
Bu yıl aldığınız not seneye alacağınız notu olumlu ya da olumsuz etkilemez. İlk defa alıyormuş gibi tertemiz bir başlangıç yaparsınız :)
0
invictae
(29.03.22)
Transkriptte eski notlar görünebiliyor, yeniden dersi aldığınızda o da görünüyor (mesela odtü de görünüyor)
Devamsızlık notu ile ff in farklı olduğu bazı okullar da var. NA veriyordu izmir ekonomi üniversitesi galiba, kadir hasın da VF gibi bir notu vardı diye hatırlıyorum.
0
kullanıcıadımbuolsun
(29.03.22)
(6)

Askerde Okunacak Kitaplar / Yasaklı Kitaplar

sahadaki adam
Merhaba, bedelli askerlik yapacağım önümüzdeki ay. Yanıma 3 adet roman almak istiyorum bunlar Ken Grimwood'un Sil Baştan isimli romanı,Adam Fawer'in Olasılıksız isimli romanı George R.R Martin'in Game of Thrones isimli romanı. Bu üç kitabı yanımda götürmem bir sorun teşkil eder mi acaba bilenler yar
Merhaba, bedelli askerlik yapacağım önümüzdeki ay. Yanıma 3 adet roman almak istiyorum bunlar

Ken Grimwood'un Sil Baştan isimli romanı,
Adam Fawer'in Olasılıksız isimli romanı
George R.R Martin'in Game of Thrones isimli romanı.

Bu üç kitabı yanımda götürmem bir sorun teşkil eder mi acaba bilenler yardımcı olabilir mi lütfen?
0
sahadaki adam
(29.03.22)
etmez.
0
zgrydn
(29.03.22)
Sorun olmaz ama bir ayda üç kitap okuyabilecek kadar zamanının olabileceğini düşünüyorsan yanılıyorsun.
0
dissendium
(29.03.22)
Yeni geldim, 2 yazılım kitabi götürdüm. İncelerlerken yasaklı/yasaksız baktıklarını zannetmiyorum. O kadar sıkı bir denetim yoktu. Yani bence de her türlü kitap sokabilirsiniz aşırı dikkat çeken bir adı olmadıktan sonra.

İlk 1 hafta ben de pek okuyamadım zaten koşuşturmaca, alışmaca ve tanışma muhabbetleri ile geçiyor.

Sonra koğuş içi gruplaşmalar başlıyor. O sıralarda okuma şansım oldu. İlkini bitirdim, diğerini pek okuyamadım göz gezdirdim sadece.

Çok asosyal takılırım bitiririm boş vakitlerde derseniz deneyin şansınızı, bizim koğuşta çoğu kişi okuyordu. Havalar da güzelleşti, bir ağacın altında veya bankta okunur gayet. Ama öyle 3 kitap bana da zor geldi, o kadar da boş vakit olmuyor bence eğitimlerden falan firar etmezseniz.
0
ananiyimioguz
(29.03.22)
Sorun olmaz yav bunlar niye sorun olsun. Biri gidip özellikle şikayet etmezse zaten hiçbir şey sorun olmaz.

Öte yandan benim günde 3 kitap bitirdiğim bile oldu, sabah 5'te kalkınca gün çok uzun oluyor.
0
plutongezegendegilmi
(29.03.22)
ya bana yollanan kitaplar arasında hunger games serisi de vardı. "mıntıkalarda adam öldürmek" konusu düşünsene kajsgdhjad
tabi ne bilsinler içeriğini. o geçtiyse bunlar zaten geçer.
0
la traviata
(29.03.22)
Birak yasagi saydigin kitaplardan icerde 15 kopya falan bulabilirsin.
Meshur kitaplarin hepsinden vardir buyuk kislalarda.

Yasakli listesindeki kitaplari zaten kitapcida bulamazsin, asiri seyler yasak.
0
divit
(29.03.22)
(41)

TR'de 4500 dolar vs Almanya'da 4200 Euro?

whatdreamsnevercome
ekşiye başlık açmak istemedim de, biraz bahsedicem. beklenti ve düşüncelerimden de bahsedicem.1.5 aydır; bir arap firmasında remote yazılımcı olarak çalışıyorum. iyi bir firma, beklediğimden çoook daha iyi hem de, hatta getir gibi bir firmanın ortalarında katılmışım gibi hissediyorum biraz.çalışanla
ekşiye başlık açmak istemedim de, biraz bahsedicem. beklenti ve düşüncelerimden de bahsedicem.

1.5 aydır; bir arap firmasında remote yazılımcı olarak çalışıyorum. iyi bir firma, beklediğimden çoook daha iyi hem de, hatta getir gibi bir firmanın ortalarında katılmışım gibi hissediyorum biraz.
çalışanlar da çok iyi. herkes pozitif.
iş yükü çok değil, hatta kimi zaman hiç iş olmuyor, ben de evde kendi projelerimle ilgileniyorum o sürelerde. haliyle aslında gelirim 4500 dolardan da fazla, çünkü benim diğer işlerden de aylık 2000 dolar üstü gelirim var diyebilirim.

yani özet; aslında gayet memnunum ben burada çalışmaktan. hem dişime göre bir iş, hem şartları da güzel.


----

diğer tarafta da, şuan münih'te bir işten teklif almak üzereyim.
relocation'ı da karşılıyorlar. yıllık 75bin euro brüt.

burada türkiye'deki kadar rahat bir maddi durumum olamayacağının farkındayım.
ama hem eşim hem de ben "yani 1 defa geliyoruz dünyaya. bitki gibi aynı yerde çakılı yaşamktansa bir avrupa, amerika vs. neresi olursa deneyimleyelim" gibi düşünüyoruz. yani para biriktiririz, daha çok şey satın alırız vs. gibi beklentilerimiz yok. yeni bir şey deneyimlemek için gitmeyi düşünüyoruz. haliyle aslında "huzurumuz bozulacak" ilk etapta. çünkü şuan paraya dair hiçbir sıkıntımız yok hayatımızda.
diğer tarafta, iş remote değil ve buradaki kadar rahat ve "keyifli" olmayacağım da aşikar.

kendimizi böyle bir maceraya atsak mı, atmasak mı kararsızım. aslında %65 bu maceraya atmaktan yanayım. ama bu kararın negatif yanları, pozitif yanlarından fazla. ondan da eminim.

siz ne düşnüüyorsunuz?
0
whatdreamsnevercome
(28.03.22)
Türkiye'de yaşamak paran yoksa sıkıntı. İyi kazanıyorsan eğer yaşanacak en güzel ülkelerden biri burası aslında. Politik kısmına çok bakmayacaksın, bir tarafa kalsa yarın şeriat geliyor 20 senedir, diğer taraf da Kurtuluş Savaşı'ndan beri İslam elden gidiyor diye sayıklıyor. Sonuçta hiçbirşeyin elden gittiği yok, aynı duruyoruz. Sadece kötü yönetilirsek eğer ekonomi bozuluyor. Bir de insan parası olmadığında bunlara çok takılıyor. Eğer düzgün bir gelir oturtup da hayatını kurarsan gayet güzel yaşıyorsun. O yüzden bana aynı miktarda para bir Avrupa'da bir Türkiye'de teklif edilse Türkiye derim (bu yüzden doktorada Almanya imkanı vardı ama burs alınca Türkiye dedim ve gayet memnunum). Sonuçta insanın kendi ülkesi gibisi yok ve Türkiye gibi bir yer de Avrupa'da -hele hele Almanya'da- yok. Zaten insan mutlaka özlüyor, bütün anıların, geçmişin, herşeyin burada kalmış gibi geliyor.

Benim düşüncem budur, ben burada kalırım. Sonuçta Almanya'ya gidince de yaz geldiğinde kalkıp Fethiye'ye tatile gelmek isteyeceksin :)
0
drkayzer
(28.03.22)
Ben gitmem. Almanya havasına, suyuna özendiğim bir yer değil. Türkiye'de 4500 dolar çok iyi. TL harcıyorsun. Almanya'da euro harcayacaksın. İnanılmaz mantıksız bence.
0
dissendium
(28.03.22)
Valla "bi gidip görelim" olayına karşı değilim, hatta ara ara benim de aklımdan geçiyor ama daha kötü şartlarla gitmek de hiç mantıklı gelmiyor. Yani en azından mevcut gelirinin üstüne bi 1000 dolar koyup öyle gitsen daha iyi olur. Ki zaten her şey daha da pahalı olacak, sıkıntı çekmesen de gelirin düşecek ve yılın üçte biri yağmurlu havaya sahip bir yere gidiyorsun, ister istemez evde daha çok vakit geçireceksin vs.

Münih yerine ABD desen direkt yardır derdim ama.

Not: tr'de yurtdışı remotespor.
0
plutongezegendegilmi
(28.03.22)
Bu soruyu soruyorsan, yani sadece almanya'da yasamak senin icin cok ozel ve onemli bir olay degilse, cevabi cok net turkiye'de 4500 dolar. cok daha rahat yasarsin ve birikim yaparsin.
0
hot potato
(28.03.22)
ya bunların hepsi doğru tabi.

benim freelancelerim + buradaki maaşım + eşimin maaşı. eve yine 7-8bin dolar giriyor + primler.

bu şekilde bakınca ciddi bi seviye düşüşü olacak. ama farklı bi deneyim tabi. ve ne olursa olsun bazı şeyleri yapmak daha ucuz olacak; münihten italyaya gitmek, isviçreye, amsterdama, barcelonaya vs. gitmek hem vize sorunu olmadığı için hem avrupa içi seyahatin aşırı ucuz olmasından ötürü daha ucuz olacak.

6-7 ay sonra şirketten hazetmedim, başka bir ülke veya şehirde iş bulma imkanım daha yüksek olacak.
0
🌸whatdreamsnevercome
(28.03.22)
hayat sadece para değil. hiç düşünme git. yıllar sonra keşke dersin gitmez isen. huzuru parayla yakalayamazsın. üstüne bütün avrupayı gezersin.
0
do you remember me
(28.03.22)
bu dedikleriniz geçerli fakat avrupa daha çooook uzun süreler yazılımcı kıtlığı yaşamaya devam edecek. yani avrupa kaçmıyor. yerinizde olsam, biraz daha mevcut şirkette çalışıp birikim yaparken kendimi geliştirip, sonrasında Avrupa'da 75bin brüt değil de 85bin brütlük işlerin peşinden koşmaya bakardım.

bir arkadaşım sizin pozisyonunuzdayken tam da böyle yaptı. 65bin teklif alıyordu, bekledi ve 1buçuk sene sonra 80binlik başka bir teklifi kabul etti.

bu arada, hollanda vergi avantajı sebebiyle daha iyi olabilir. bunu da bir araştırın.
0
kaptankedi
(28.03.22)
"ve ne olursa olsun bazı şeyleri yapmak daha ucuz olacak; münihten italyaya gitmek, isviçreye, amsterdama, barcelonaya vs. gitmek hem vize sorunu olmadığı için hem avrupa içi seyahatin aşırı ucuz olmasından ötürü daha ucuz olacak."

Bunun gercekten matematigini yapsan bence 4500 dolar/Turkiye senaryosunda bu gezileri daha sik yapabilecegini goreceksin. avrupa pahali, munih assssiri gereksiz pahali bir yer (sadece benzer evlerin kiralarina baksan anlasilir bu) dedigim gibi finansal olarak bir izahi yok. sadece alman kulturune cok merakliysan yapilir.
0
hot potato
(28.03.22)
trde 4500 dolara gayet huzurlu olabilirsin. bu parayla trde daha çok para biriktirebilirsin. ve alım gücün daha yüksek olur.
ben olsam hayatta gitmezdim.
0
jelly bear
(28.03.22)
ben 75bın brutun nasıl 4200 euro yaptıgı kısmına takıldım. 80k euro teklıf aldım ben frankfurttan. frankfurt ve berlın ıcın 3900 euro net yapıyor bu rakam. yanlış hesaplamış olabilir misiniz acaba? ya da evli veya çocuklu oldugunuz için benim kadar vergi ödemiyorsunuz o yüzden mi?

sorunuzun cevabı olarak gitmeyin bence 4500 dolar turkıye kesınlıkle. ben şu an 1000 euro alıyorum ve 3900 euroluk teklıfı reddetmek uzereyım sırf gıdesım olmadıgı için. cunku fethıyedeyim ve fethiye gibisi yok(sizin aldıgınız para ıcın). munıh de gereksız pahalı. ama seçim sizin.
0
camene87
(28.03.22)
tr'de kalirim, yurtdisina tatile gider gelirim. paran varsa zaten vize derdin yok.

bugun turkiye'de $4500'i su anda disarida yasayan tc vatandaslarina garantilesen, %95'i yarin bavulunu toplar. Kalanlar da ya cok cok iyi para yapiyordur, ya da donduklerinde basi belaya girecek olan insanlardir.
0
cooperr
(28.03.22)
şuanki işiniz geçici bir pozisyon v.s değilse kesinlikle kalırdım..

sonuçta oraya gidince yine "arbeiter" olacaksınız. önemli olan finansal özgürlük. bu şekilde kazanıp 10 yıl sağlam birikim yaparsanız hiç çalışmaya ihtiyaç duymadan dünyayı gezebilirsiniz.
0
nuisance
(28.03.22)
selam. normalde kanada'da yasayan ancak bazi durumlar geregi bir suredir istanbuldan calisan biri olarak yaziyorum. kanadadaki isim, kazandigim para aynen devam, gelirim sizinkinden hallice.

turkiyede bayaa bayaa zengin statusundeyim, kelimenin tam anlamiyla hic bir seyin fiyatini dusunmeme gerek yok. hastanelik bir durum oldu, 50k tl yi kredi kartimla tek seferde odedim, o derece. insanlar 3-5 yil taksitli araba aliyordu o paralara ben gittigimde.

ancak kanadada yasamaya alistiktan sonra su an burasi bana inanilmaz aci veriyor. insanlarin saygisizligi, trafikteki eziyetler, dogaya erisimin inanilmaz kisitli olusu, gidalarin kalitesizligi (ki kanadada cok kaliteli degil, ben senelerde turkiyedeki meyve sebze gibisi yok diye gezdim, su an burda yediklerim beni gercekten uzuyor), herkesin her an cakallik pesinde olusu, yayaya yol verilmeyisi, ust kat komsu gurultusu, apartman onu ayakkabi kalabaligi, her yerde bos beles erkek gruplari olmasi, sesi cok cikanin isini halledebiliyor olusu, standartsizlik, cocuklarin tek derdinin sinav olmasi, egitim sistemi, vizyonsuzluk, korkunc derecede sigara iciliyor olusu, hava kirliligi, bozulan urunlerin tamirlerinde kaziklanmak, biseyi alinca iade stresi yasamak vs daha gider. bunlarin coguna maruz kalmamak mumkun belki bu kadar para kazaniyorken, ancak toplumdan ciddi sekilde izole olmak gerekiyor. beni uzen nokta da burdaki sevdiklerimin burda bu hayata bu sekilde devam edecek olmalari ve bunlarin normal olusu.

siz ek gelirlerinizden bahsetmissiniz, freelance isleri + esinizin isi, bunlara almanyada da pekala devam edebilirsiniz. esiniz yeni is bulabilir mesela, tum plani siz calisacaksiniz sadece seklinde dusunmeyin. belki birikim miktariniz ciddi sekilde azalir, ancak bahsettiginiz maasa + ek islere gayet kaliteli yasrsiniz gibime geliyor. avrupa kanadadan ucuz. oralarda bulunmanin ve kuracaginiz networkun size gelecekte acabilecegi kapilar da belli olmaz. isinizden memnun kalmazsaniz is degistirebilirsiniz mesela yine avrupada, ya da tasinmanin cok da zahmetli olmadigini dusunmeye baslarsaniz abd, korfez ulkeleri gibi yerlere de acilabilir, yine cok guzel paralar kazanabilirsiniz.

ozetle bunu para ekseninde degil, yasam kalitesi ekseninde degerlendirmelisiniz. mevcut hayatinizdan memnunsaniz, sikayetiniz yoksa, gitmeyin. gidip de parasal olarak daha sikisik bir hayat yasamak sizi gerecekse gitmeyin. gidip de umdugunuzu bulamayip 'eh olsun en azindan denedik' diyemeyecekseniz ve bu sizi cok fazla yipratacaksa gitmeyin.

diger yandan, esinizle cocuk yapma isteginizi gozden gecirin ve bir cocugunuz olursa nerde nasil buyutmek isteyeceginizi dusunun, karar vermenizde o da yardimci olacaktir.
0
taurina
(28.03.22)
gençsiniz, deneyin. bi daha genç olamayacaksınız.
0
ankarakecisi
(28.03.22)
Taurina +1

Ben Türkiye'de yaşarken Türkiye bu kadar kötü degildi, euro kuru falan yeni yeni 3 olmaya baslamisti ben o zamanlar yeni mezun 800-1000 Euro arası aliyordum.
Ama Türkiye bana batıyordu. Insanından devletine her şeyine. Kendi okulumdan mezun ve Fransa'da yaşayan biriyle konuştum, o da aynı şeylerden muzdaripti. Emniyet seridi kullanan, yayaya yol vermeyen, otobüs sirasina girmeyi bilmeyen insanlar batiyordu.
Kısacası benim olayım direkt Türkiye hayatına karşı. Su an misal bırakın aynı maaşı 300-500 Euro üstüne bile dönmem Türkiye'ye. Iki katına belki ama onda da sonra geri dönme üzerine giderim çünkü tatilde bile daraliyorum ülkede.

Şimdi sizin böyle dertleriniz yoksa zaten aşırı mantıklı degil.

Yalnız çok yaş almadan böyle bir deneyim de fena değil ama ben de teklifi çok mantıklı bulmadım. Özellikle temelde ülke ile derdi olmayan sizin gibi biri için çok mantıklı değil.
O gelir ile zaten istediğinizi yapabilirsiniz.

Ha benzer paralar olsa ben gidin derdim ya da Türkiye ile benim gibi temel çözülemeyecek derdiniz olsa ve tatilde bile daraliyor olsaniz.
0
logisticsmanager
(28.03.22)
Git oradan da uzaktan calis maas x2
0
divit
(28.03.22)
75 bin brutto ise, 3.200 gibi kazanirsiniz aylik olarak. Ne kadardir calisiyorsunuz bilmiyorum ama cok kotu bir maas sayilmaz. Ogretmenler icin baslangic maaslari o civarda, öyle düsünün.
0
buf-e kür
(28.03.22)
Türkiyedeki efsane maaş, almanyadaki ortalamanın bi tık üstü bi maaş. Hayata bir kere gelmek demek illa yurtdışında yaşamak demek değil. Bu parayla dünyanın her yerinde tatile de gidebilirsin istediğin gibi gezip görebilirsin. Avrupada yaşamak bir zorunluluk değil yani. Ben olsam türkiyede bulunduğum şehrin en iyi konumunda yaşamaya tam gaz devam ederdim.
0
mg3929
(28.03.22)
taurina ve logistics'in dediklerine katiliyorum, ingiltereden bildiriyorum. munih ya da almanya hayati iyi olmayabilir ondan emin degilim, ama baska firsatlara bakmaya devam et derim.
0
disq
(28.03.22)
isviçrede iş bul, vergi avantajın olsun, 4200 euro değilde 6000 kazanırsın o zaman yerleş. 4200 euro avrupa için çok iyi para değil. kötü bir para kesinlikle değil, herşeyi yaparsınız ama türkiyede 4500 dolar ile yapabileceğiniz şeyler çok daha fazla. ben de sizinkine benzer bir durumdayım, rakam size göre küçük tabi ama türkiyeyi tercih ettim
0
monicapp
(28.03.22)
istanbul’da evine ayda 7 8 bin dolar giren birinin münih gibi sıkıcı bir beyaz yakalı kentinde aylık 4000 euro’ya yaşaması ancak dert aramakta özetlenebilir. bir şeyleri denemek istiyorsanız atlayın gidin, bi ay kalın, dünyayı gezin, ama istanbulda ayda 7 8 bin doların sağlayacağı alım gücü dünyada ancak arap yarımadasının yaşamak istemeyeceğiniz yerlerinde (suudi mesela) ya da amerikanın tüm dünyanın gitmek istediği bölgelerinde kazanılabilir. almanya’da bir sene yaşamış ve dünyanın da bir çok yerini gezmiş bir istanbullu olarak diyeceğim şu ki gereksiz bir strese değmeyecek bir paraya gidiyorsunuz. remote bile olmayan o işte alman iş hayatının tüm anlamsızlıkları bürokrasisi ve kasılması içerisinde boğulacak ve doğru düzgün para kazanıyorken bu işe niye girdim diye pişman olacağınızı düşünüyorum.

dediğim gibi ayda 7 8 bin dolar kazandığınız halde istanbul gibi dünyanın her yerine günde birkaç kez direkt uçuş olduğu halde seyahat ermek için sınıf düşecekseniz memnuniyetle size ücretsiz yardımcı olurum seyahat konusunda. vize dediğin olay için şahsen başvuru bile gerekmiyor artık. maliyet konusunda da dediğim gibi 200 euro oynar ki para değil.

eğer tüm senaryo dediğiniz gibiyse çok ciddi sonuçları bir karar almak üzeresiniz ve trden soğumanıza sebep olacak major bir sebep yoksa (dava siyasi konular vs) bu şartları bırakıp gitmeniz inanılmaz bir hata olur. özetlemek gerekirse gidecekseniz bile potansiyelinizin altında bir maaşa ve ucuza gidiyorsunuz.
0
roket adam
(29.03.22)
Yurtdisina cikmak, gideceginiz ulke 3. dunya ulkesi olmasa bile bazi riskleri tamamen ortadan kaldirmiyor, evet dekor guzel ama sizin o tiyatronun icindeki konumunuz cok onemli. Konum ile gelir arasinda ise direk bir baglanti var.

Uzundur disarda oldugum icin yasadikca bir hayat standardi ortalamasi almak kolaylasiyor. Benim malesef bicaklanan arkadasim da oldu, restaurantta calisirken kafasina siyah dayanip soyulan arkadas da oldu, bir arkadasin karisini malesef bir binadan kopan beton parca yuzunden kaybettik. Bir baska arkadasin karisina ise aksam yaya gecidinde biri carpti kacti, hatun oluyordu 2 ay komada kaldi, ornekler cogaltilabilir ama icinizi karartmak istemem. Insanlar bu hadiselerin cogunu yurtdisinda olmasi imkansiza yakin kategorisini sokuyor ama aslinda hic de oyle degil, ve bu sikintilarin bazilari direk olarak bulundugunuz muhit ve sosyoekonomik konum ile alakali.

3-5 senelik yurtdisi deneyimleri ile 30 senelik ortadogu deneyimini karsilastirmak pek adil degil. Mevzu su, batakliktan kurtulmak icin disarida ne kadar paraya ihtiyacin var?

$4500 gibi bir paranin sizi eli yuzu duzgun bir ulkede batakliktan uzak tutacagini sanmiyorum, orta direk citasi bile cok daha yuksekte, ust gelir seviyesinden zaten bahsetmiyorum.Asgari ucret x 2 seviyesinde bir rakam. Eli yuzu duzgun bir ulkede bu gelirle ortalamanin baya altindasiniz.

Ayni para turkiye'de 67500tl yapiyor, asgari ucret x15. Ortalamanin baya ustunde kaliyorsunuz. Evde yemege ayri temizlige ayri bir hizmetci tutabileceginiz bir seviye bu.

O yuzden ortada versus falan yok bence..
0
cooperr
(29.03.22)
Remote çalışıyorum, işimden memnunum, vaktim de kalıyor, iş değiştirmek yerine ülke değiştirirdim ben olsam. Maaş da gayet yeterli. Örneğin git Tayland'da, Kamboçya'da yaşa. Vize yok, artan vaktinde Hint okyanusunun tadını çıkar. Oradan sıkıldın mı, seç beğen git yaşa nomadlist.com
0
uvcray
(29.03.22)
Bu (sizin) şartlar devam ettiği sürece Türkiye'de kalıp birikim yaparak, keyfi harcayarak, yatırım vb. olarak değerlendirirdim. Ne zaman ki yurtdışındaki remote işi biter ve Türkiye'de herhangi bir işte çalışmak zorunda kalırım, o zaman Almanya (veya o gün geldiğinde hangi ülke olacaksa) tarafını düşünürüm.

Sebeplerinden zaten çokça bahsedilmiş, o yüzden detaya girmeden şunları diyebilirim: Çocuğumu kendi dilimin/kültürümün yanında ikinci/üçüncü bir dil/kültürle yetiştirmek. Uzun süreli olarak yurt dışında kalmamış biri olarak bir dönem farklı yerlerle yaşama düşüncesi. (sadece turist gibi değil, bir dönem yaşayarak gözlemleme)

Tek eksisi de uçak ya da görüntülü konuşma gibi imkanlar olsa da; ailenin yanı başında olduğunu bilememek, yolda yürürken etrafında anadilinde konuşmalar duymaya hasret kalama korkusu, büyüdüğün yerleri çokça özlemek olabilir bana göre.
0
seen sea
(29.03.22)
taurina ve logisticsmanager +1

Üç haftadır ailemin yanına geldim, gün geçtikçe eski sevimsiz ve mutsuz halime dönüyorum.

Ayrıca, Türkiye'deki işgal kuvvetinden hallice yapılaşmaya Avrupa'da altı aydan uzun süre kalınca tahammül edemiyor insan.
0
yürümeyin
(29.03.22)
ikinci düşünüdğüm şeyden de bahsedeyim. farkettiyseniz işin çok siyasi kısımlarına falan da değinmedim ama;

yarın bir gün çocuğumuz olacak. ona cillop gibi bir alman pasaportu bırakmak ile, türkiye'de yaşatmak arasında da ciddi fark var.
ben burda 10 yıl da bu maaşlara çalışsam, alabileceğim ev anca istanbul'un ücra köşesinden bir 3+1. yarın depremde yerlebir olup olmayacağı bile belli değil (hadi bu biraz fantazi oldu) çünkü ben 4500-5000 dolar 6-7bin dolar kazanıyor olsam da, istanbul'da düzgün evler 150-200bin dolardan başlıyor yıllardır. bu fiyat da asla değişmeyecek.

yani ya ben eşimle sabah akşam para biriktiricem "çocuğumuza düzgün bir ev bırakalım" diye, ki mümkün değil, ya da aslında ona hiçbir şey bırakmamış sadece "kaliteli bir orta direk hayatı" sunmuş olacağız. o da türkiyenin demografik yapısında ne kadar mümkün bilmiyorum.

evet, bu maaşa almanyada da asla bir ev satın alamam. ama çok gerek var mı? almanya içinde yaşayan insanlara bir gelecek imkanı sunuyor. veya ben o kısma çok pembe gözlüklerle bakıyorum...

türkiye'de yarın darbe mi olacak veya bir tarikat ülkeyi ele geçirmeye mi çalışacak, bugün akşam 12den sonra müzik yasak, yarın ev dışında içki içmek mi yasaklanacak bunları bile bilmiyoruz.
şuan bir çocuğun yıllık okul masrafı 100bin liraları geçiyor, çünkü devlet okuluna verip küçük bir özgür suriye militanı yetiştirmek istemezsiniz. eh yani? türkyie o kadar da ucuz değil gibi aslında.

veya şuan istanbul'da beşiktaş-şişli vb. yerlerdeki düzgün 2+1 evler 15bin liradan başlıyor. ve emin olun bu evlerin hiçbirinin tuvaletine "mıçmak" bile istemezsiniz. yani ev kirasına da 1000-1300 euro harcıyoruz aslında.

bilmiyorum yani herkes haklı şuan burada. hiç kimseye haksız demiyorum ama, sadece "iyi para kazanmak" bu ülkede iyi yaşamak için yeterli değil gibi geliyor bana. kötü olan bir yerde, iyi bir şeylerle karşılaşmak çok mümkün olmuyor çünkü.
0
🌸whatdreamsnevercome
(29.03.22)
yani türkiye'deyken üstümde hep bir para biriktirme baskısı olacak, geleceğimiz net olmadığı için. para biriktirip ek iş almaktan yine hayatı kaçıracağım. ancak almanyadaki orta gelir maaşımla gelecek kaygısı gütmeden yaşamanın, biriktirmek zorunda hissetmeden yaşamanın da ayrı bir keyfi olur diye düşünüyorum.

yani diyorsunuz ya, bu maaşla türkyiedeyken de tatil yaparsın, diye.

türkiye'deyken bu parayı tatillerde ezemem. çünkü devletin, benim 45-50 yaşımdan sonrası için hiçbir planı yok. benim bu parayı türkiyedeyken biriktirip geleceğimi hazırlamam gerekiyor.
0
🌸whatdreamsnevercome
(29.03.22)
ulkedeki malum durumlardan oturu bu y.disina gitme isi ya hep ya hic olarak degerlendirilmeye basladi ne yazik ki. gidip 3-4 sene sonra hala geri gelebilirsiniz sonucta. turkiye mukemmel bir ulke bile olsa ben bir noktada bir sure farkli ulkelerde yasamayi eskiden beri isterdim ve yaptim da. bence biraz da bu acidan bakip degerlendirmeye calisin.
0
bay b
(29.03.22)
sadece başlığı okuyarak cevap veriyorum. trde 4500 dolarla kral olursun ancak trafikte mağzada sitede her yerde lümpenle berabersin. sürekli gerilmek, sinirlenmek, bak şu öküze diyerek yaşamaktansa. 4200e herhangi bir ab ülkesi kesinlikle tercih edilmeli.
0
mikahakkinen
(29.03.22)
nisan sonu berline taşınıyoruz. aynı maaşı türkiye'de alabilseydim gitmezdim.

verdiğiniz miktarlara göre türkiyede 2-3 senelik maaşınızla güzel bir ev alabiliyorsunuz. almanya'da bu mümkün değil.

ben olsam türkiye'yi daha yaşanılır kılmaya çalışırdım. yatırımla vatandaşlık veren ülkeleri araştırırdım. 6 ay orda, 6 ay türkiye'nin güneybatısında yaşardım. kıbrıs'da bahçeli havuzlu müstakil ev bakardım. trafik sıkıntıysa şoför tutardım.
0
check minus
(29.03.22)
Size bir handikaptan bahsedeyim.

İyi para kazanıyorum çocugumu özel okula vereyim diyin, acı ama gerçek gerçekten özel okul denilen okullar 100.000 TL, istanbul için konuşuyorum.

Kazanacagınız paradan belki ev alırım diyeceksiniz ama bu hiç te kolay olmayacak.

Benim böyle imkanım olsa Almanya'ya düşünmeden gider, yazları da çocuklarla türkiye'de olabildiğince bulunup burasıyla bagını kopartmamaya çalışırdım.

Hiç mi olmadı, çocuklar liseyi almanyada bitirince liseyi yurt dışında bitirenlerin sınavı vardı onunla Türkiye'de bogaziçi falan rahat kazanır. Sonra türkiye2de, türkçe, almanca ve ingilzicesi olan bir mühendis olarak ister Türkiye'de yaşar ister almanya'da.

Bunu yapmayacaksanız da ileride çocuklarınıza anlatmayın muhtemelen size epey kızar.
0
liberal
(29.03.22)
hocam sizin para biriktirme ile ilgili sorununuz var sanırım. şimdiye kadar bu tecrübeye gelen ve bu kadar para kazanabilen birinin(tahminim 10 yıl tecrübe var) zaten istanbul'da bir ev sahibi olması lazımdı.( en azından kredilerini ödüyor olmanız lazımdı) hatta o gelirle 2. ve 3. evleri yatırımlık alma planlarına başlamış olmanız gerekirdi.

sizin kafanızda gitmek varsa hiç kimseye sormayın gidin ama dünyanın en iyi ülkesine bile gitseniz eğer çalışmak zorunda iseniz bir şey değişmez. önemli olan belli bir yaştan sonra mesela 45 gibi, çalışmak zorunda kalmayacak pasif gelir elde edebilmek.
0
nuisance
(29.03.22)
onemli detaylar yazilmista bir bakis acisi ve hesapta ben ekleyeyim.

Aylik farka Almanya'da sinirsiz oturum ya da vatandaslik icin bir miktar zaman yatirimi yaptigini da ekle. Tam bilmiyorum ama x yil gecirince orada sinirsiza basvurma hakkind olacak, baska ulkede calisarak bir nevi bunu da elde ediyorsun ve maddi degeride var sonucta her turlu uzun vadede. bence bu bile en az 100bin€ civari eder, ki yillik ciddi + demek. Vatandaslik daha da fazla eder, dandik olani bile en az 200-300bin maliyeti var dunyada.
0
christopher nolan
(29.03.22)
"yani 1 defa geliyoruz dünyaya. bitki gibi aynı yerde çakılı yaşamktansa bir avrupa, amerika vs. neresi olursa deneyimleyelim"

yurtdışına yerleşmek isteyenler ikiye ayrılıyor bence. biri salt para diğeri de sizin yukarıda kurduğunuz cümledeki vizyon ama işte geliri düşürerek (alım gücü) gitme durumu çok istisna ve zor bir karar.

güncel işinizle ilgili bir problem de yok hatta baya gelecek vaadeden bir cümle kurmuşsunuz.."getir gibi bir firmanın ortalarında katılmışım gibi hissediyorum biraz"

ben olsam yurtdışı opsiyonunu şimdilik beklemeye alırdım.
0
axl
(29.03.22)
@nuisance,

hayır alınamaz ev. peşinatı olmayan hiçbir insan ev alamaz, peşinat biriktirmek için de (örneğin şuan 2 milyonluk bir ev için 300-400bin lira peşinat gerek en az) hiçbir şey yaşamadan yılları geçirmek gerek. ben günümüzü hiç yaşamadan böyle şeylere girmeyi sevmiyorum. arabamı alayım, tatilimi yapayım ve şehrin göbeğinde yaşayayım, güzel restoranlarda düzgün yemekler yiyeyim. bunu seviyorum.

para biriktirme sorunu denen şey türkiyede genelde "hayatını yaşama sırf para biriktir" şeklinde algılanıyor, ben onu sevmiyorum. 1 tane ev almak için 5 yıl bağcılarda yaşayıp gitmek bana göre değil.
0
🌸whatdreamsnevercome
(29.03.22)
hocam gitme gitmeme konusu bir yana ayda 4500 dolar kazanan birinin 300-400 bin lira peşinatı dert etmesi bende para yönetimi ve bireysel finans ile ilgili sorunlarınız olduğu izlenimini de oluşturdu açıkçası. nasıl bir hayat yaşıyorsunuz bilmiyorum ama 4500 dolar + yan gelirlerim de var demişsiniz, böyle biri için 300 bin lira bahis konusu olacak bir para olmamalı. yurtdışına gitmiyorsunuz (vize sorunu vs var demişsiniz bu konuda tecrübeniz olmadığını düşünüyorum, hani pahalı tatiller falan olsa neyse), sadece Türkiye'de kalarak eve giren ayda 7-8 bin doları nasıl harcıyorsunuz ki 300 bin lira gibi bi parayı biriktirmeyi mesele ediyorsunuz? ortalama hane gelirinizin dediğinize göre aylık 105 bin lira olması lazım. Almanya'ya daha düşük bir maaşa gidiyorsunuz ve orada masraflarınız trye göre kat be kat daha yüksek olacak, bu parayı yettiremeyen ve yatırım yapamayan biri orada nasıl yapacak bilemiyorum gerçekten.

öncesinde bu kadar kazanmıyorsanız ve bu maaş skalasına yeni çıktıysanız belki biraz bocalamış olabilirsiniz (eğer öyleyse tabii), ama dediğim gibi bi gariplik var sizin tabloda bence. bireysel finans okur yazarlığınız yoksa da emin olun Almanya'da da sıkıntı yaşarsınız her halükarda. ayda 100 bin liraya hayatını da yaşarsın, dünyayı da gezersin, kenara peşinat koyacak kadar para da biriktirirsin rahatça, yani bu kadar olmasa da benzer paralar kazanan biri olarak samimiyetle merak ettim hayatınızı.
0
roket adam
(29.03.22)
@roket,

yok abi geçmiş için söylüyorum ben. "bugüne kadar almadıysanız" denmiş ya.
0
🌸whatdreamsnevercome
(29.03.22)
Bu arada "vize sıkıntı" konusuna minik bir ekleme yapayım: Türkiye'de yaşayan ve çok acayip paralar kazanmayan biri olarak hiç böyle bir sorun yaşamadım. Zaten 3 kere Schengen alanına seyahat ettiyseniz Fransa çat diye çok yıllık vizeyi yapıştırıyor. Amerika desen ilk seferinde 10 yıllık veriyor. UK desen, o da parasına bakar, hiç teklemeden 2 sene yapıştırıyor.
0
kaptankedi
(29.03.22)
Parayi bir kenara koy. yasamak istedigin yeri düsün, burada sartlari ögrenirsin ama tamamen senin kisiligine bagli.
benim doktoram bitsin almanya'dan arka bakmadan kacarim. ama yunanistan, portugal, türkiye yasamak istedigim yerler. az bi göl görünce moralim bozuluyor burda Tr'de olsam simdi yüzerdim diye.

dil problemin olmasa, a1 falan degil advanced o zaman git derdim. gidecekseniz de dil problemi olmayan bir ulkeye gidin bence, almanya'ya degmez.

Türkiye cennet, diyenlere bakma :)
0
spherical
(29.03.22)
Türkiye'deki gelirinle kendine güzel bir yaşam alanı yaratabilirsin. Gitmesi gerekenler senin durumunda olanlar değil. Mavi yakasındır geleceğin yoktur gidersin. Memursundur gelir stabildir gidersin.

Türkiye senin gibiler için cennet. Rahatını bozmaya değmez. "Doktoram bitsin hemen gaçıyom" culara bakma.

Remote çalışıyorsan sakin bir sahil bölgesinde birkaç sene yaşam masraflarını minimuma çekerek sağlam bir birikim yaparsın. Sonra da bak keyfine.
0
nvidia
(29.03.22)
Türkiye'de kazandığın para evet güzel. Fakat kaliteli bir hayat yaşamak için İstanbul ya da Ankara'da yaşayacaksın. En az 7-8 bin lira kira vereceksin. A noktasından b noktasına gitmek için tek seferde en az 1 saatini harcayacaksın. Trafikte ne idüğü belirsiz teröristlerle magandalarla muhatap olacaksın. Sokakta acaba bir manyak çıkıp hayatını tehlikeye atacak mı bekleyeceksin. Çocuğuna iyi bir eğitim vermek için çuvalla para dökeceksin. Daha bak tek kelime mülteci lafı etmedim.

Avrupa'da yaşayıp sıfıra yakın faizle ev alıp burada hayal edemeyeceğin arabalara çok daha ucuza binebilir, çocuğuna çok daha kaliteli bir eğitim imkanını çok ucuza verebilirsin.

Ha bir de burada remote ve yabancı bir şirket üzerinden çalıştığın için sosyal güvencen yok muhtemelen. Bu da çok büyük bir handikap.
0
robin one persie
(29.03.22)
(7)

Takım Çantasındaki Aletler

alaimisema
Selamlar ahali. Sıfırdan bir takım çantası yapmam gerekiyor. İçinde mutlaka neler olmalı? Bunları böyle topluca satın alsam mı sizce? Malum sitelerde içi dolu takım çantaları var. Yorumlarda kimi gömmüş kimi iş görür demiş ondan bilemedim. 13''-25'' arası modeller gördüm çantalarda. Bunların hepsi s
Selamlar ahali. Sıfırdan bir takım çantası yapmam gerekiyor.

İçinde mutlaka neler olmalı? Bunları böyle topluca satın alsam mı sizce?
Malum sitelerde içi dolu takım çantaları var. Yorumlarda kimi gömmüş kimi iş görür demiş ondan bilemedim. 13''-25'' arası modeller gördüm çantalarda. Bunların hepsi standart ev kullanıcısı için yeterli olur mu?

Genelde ikeadan alınan ıvır zıvırı kurmak ya da çok ufak tefek tamirler gibi standart ev içi işlerde kullanılacak.

İlk etapta aklıma gelenler: çekiç, yıldız&düz tornavida, pense, karga burun, falçata, metre, elektrik bandı

Sizin alıp kullandığınız hazır tamir seti gibi bişeyler varsa link atarsanız süper olur.
0
alaimisema
(28.03.22)
elektrik kalemi, şarjlı tornavida/matkap için uç seti, papağan pense (kalorifer vs için gerekli),su terazisi, duvar işi oluyorsa spatula, alyen anahtar seti
ps:malesefki tavan taban yamuk o kadar fazla ev gördüm ki, kibritsuyunun belirtiği gibi alttan üstten ölçü alıp astığım rafların yamukluğu, çamaşır makinesi üzerine kurutucu koyarken dengesizliği, banyo giderinin eğimini ters veren ustalar, klima montajı yaparken tahliye musluğunu, kalorifer peteğini dengesiz takan adamlar gördükten sonra su terazisi vazgeçilmezim oldu. Ayrıca o yokkende rijit bir şeffaf şişeye bir damla kabarcık bırakıp ölçü almışlığım çoktur.
0
akiskan
(28.03.22)
Her şeyi kendi kuran; tamirini, geliştirmesini falan da kendi yapan bir kişiyim. Size gerçekten lazım olan tek şey elektrikli tornavida ve mümkünse uç seti. Manuel tornavidayla mobilyayı ya hiç kuramazsınız (vida yuvaları açık değildir mesela) ya da kurana kadar perişan olursunuz. Almışken de paraya kıyıp iyi bir şey alın. Bim'de falan satılanlar beş para etmez diyorlar. Bosch alın mesela evladiyelik.

Bunun dışında benim en çok kullandıklarım çekiç ve ingliz anahtarı. Nadiren alyan anahtarı, saatçi tornavidası seti, pense ve matkap (mesela matkap çok pahalı ve nadiren kullanılan bir şey olduğu için bende de yok, lazım olursa arkadaşlardan ödünç alıyorum). Çok nadiren de testere. Falçata, metre, elektrik bandı, tutkal, kroşe gibi şeyleri saymıyorum. Siz de benim vaktiyle yaptığım gibi lazım oldukça alırsanız hem kalitelisini almış olursunuz hem de boşa masraf etmezsiniz. Setlerin kaliteli olduğunu hiç sanmam.

Edit: Hepiniz su terazisiyle ne yapıyorsunuz lan :( Çok kıskandım. Ben de alacağım bir tane.

Edit 2: Sağ olun bilgilendirdiğiniz için @lazpalle ve @kibritsuyu. Şu yardımseverliği ve çocuksu erkek neşesini başka hiçbir başlıkta bulamazsınız. Erkeğin alet çantasıyla yaşadığı aşk bambaşkadır. Tevekkeli değil herkes sevgilisinden bahseder gibi takımlarından bahsetmiş. Alın size buram buram pozitif maskülenite.
0
yere dusup kirilan sarap kadehi
(28.03.22)
yılların birikimi takım çantası sahibi olarak yukarıdakilere ilaveten.

allen anahtar takımı
açık ağız anahtar seti
cımbız
su terazisi
teflon bant
ayarlı pense

evet en önemli şeyi unutmuşum bende ayrı bir çantası olduğu için. uç seti ile beraber satılan şarjlı vidalama montajda hayat kurtarır.

hepsi size lazım olmayabilir tabi. fikir olsun diye yazıyorum. bende çektirme sekman pensesi gibi az lazım olacak şeyler de var.

yere dusup kirilan sarap kadehi'ne cevap editi: usta havası veriyor. şaka bir yana bir şekilde lazım oluyor. çamaşır makinesi düz dursun, mobilya kapakları çarpılmasın diye ayaklarına ayar çekerken vs.
0
lazpalle
(28.03.22)
Ev kullanımı için ise çakma bir şarjlı matkap alabilirsiniz işinizi görür. Mutlaka olması lazım.
0
iddaaci
(28.03.22)
Mobilya kuracaksan gönye al. Yamuk yumuk monte etmeni engeller. Metre dışında küçük ölçüler için çelik cetvel al. Metrenin ucundaki metal zamanla gevşiyor. Hatalı ölçersin.
0
dissendium
(28.03.22)
hazır takım çantasını önermem. içinde hiç kullanmayacağınız şeyler de olur. en güzeli bir tane boş çanta alıp içini doldurmak. eksik alet fark ettikçe gidip onu da almak çok eğlenceli.

ayarlı pense veya boru anahtarı yazılmış mı göremedim. ingiliz anahtarı veya kurbağacık ile birlikte bulunsun. bir tarafı sıkarken dönmesin diye karşı tarafı tutmak için işe yarar.

biri küçük biri büyük olmak üzere birer düz ve birer yıldız tornavida, kontrol kalemi, pense, kargaburnu, yan keski, çekiç, ufak bir testere, falçata, şerit metre, kurbağacık ve ayarlı penseyi yukarıda saydım, içi çeşitli amaçlar için boy boy vida ve çivi dolu bir kutu, boy boy dübel, bir tane kurşun kalem, bir tane asetat kalemi.

şarjlı vidalama gerçekten hayat kurtarıyor. biraz torklu ve devirli, hatta darbeli model alırsanız çok sert olmayan duvarlarda matkabın işini de görüyor.

çeşitli yapıştırıcılar, koli bandı, maskeleme bandı, çift taraflı bant, elektrik bandı, ahşap tutkalı, derby, japon türevi hızlı yapıştırıcı, 4k epoksi, yapıştırdığın şeyleri tutsun diye ufak bir işkence seti, ısıyla daralan makaron (+ daraltsın diye çakmak), vida deliği daraltmak için kibrit, musluk contası, keten, teflon bant.

spatula, bir yaprak ince zımpara, en küçüğünden boya fırçası.

havya, lehim, sıcak silikon tabancası, soğuk silikon tabancası.

bunların hepsi tek çantada değil, temel aletler takım çantasında, vidalama, matkap, dübel vs, ayrı çantada, silikon milikon türleri dolapta, lazım olunca alıp götürmek üzere.

benim ev tamirhane gibi valla. çoğunu da kullanıyorum ha, illa lazım oluyor.

not: su terazisi ile en basitinden duvara televizyon, ayna vs. asarken düz durup durmadığına bakıyorsun. geçen gün bi de kumpas aldım, şerit metrenin yetersiz kaldığı yerlerde hassas ölçüm için.
0
kibritsuyu
(28.03.22)
yıllarını bu işe vermiş biri olarak cevap yazayım, amaca göre bir set yapmak gerekir,
ev kullanımı içinse;
Kontrol kalemi
farklı çaplarda ikişer adet yıldız ve düz tornavida
pense
yankeski
kargaburun
ingiliz anahtarı
papağan pense(tesisat işleri için)
falçata
metre
elektrik bandı
teflon bant
su terazisi
kağıt bant
allen anahtar seti
küçük bir çekiç
klemens tornavida seti (elektronik cihaz v.b tamiri için)
Kablo bağı iki farklı ebatta
Ara kablo 5 mtlik falan

bende ekstradan neler var, bu malzemeleri elektrik, zayıf akım ve tadilat işlerinde kullanıyorum.
Multimetre, pensampermetre
rj45-rj11 çakma pensesi
vde tornavida seti
data kablo test ve takip cihazları
şarjlı vidalama, matkap, taş motoru
Kablolu kırıcı-delici, tilki kuyruğu testere
el testeresi, bıçkı
dübel vida çeşitleri
kablo pabuç, yüksük sıkma pensesi
eğe, spatula, mala
ara kablo 50 mt
anahtar setleri
tork anahtarı
manivela, levye

marka olarak da cetaform, elta, izeltaş bakabilirsin.
0
sealth
(28.03.22)
(14)

Yalan Dünya sevdiğiniz bir dizi midir?

jonas
Yayınlandığı dönemlerde hoşuma gitmezdi ama sonraki yıllarda bayağı sevdim bu diziyi. Şu son günlerde de bölümlerini yine izliyorum Youtube'dan.Siz peki Yalan Dünya'yı beğenip sever misiniz, sevmez misiniz?
Yayınlandığı dönemlerde hoşuma gitmezdi ama sonraki yıllarda bayağı sevdim bu diziyi. Şu son günlerde de bölümlerini yine izliyorum Youtube'dan.

Siz peki Yalan Dünya'yı beğenip sever misiniz, sevmez misiniz?
0
jonas
(28.03.22)
Hiç sevmedim, sevmiyorum. Hiç sevmediğim tipler var. Hatta hiç sevmediğim tiplerin bu kadar bir arada olduğu başka bir dizi bilmiyorum.
0
dissendium
(28.03.22)
Çok çok seviyorum. Anlatamam diyebilirim. Tv2 de tekrarları olurdu akşam 9 da asla kaçırmazdım. Akşam işten gelip, yemek yapıp yerdim. Yalan dünya başladığı andan itibaren tüm yorgunluğum giderdi.

Avrupa yakasından bile çok seviyorum diyebilirim. Karakterlere ve olay örgüsüne biraz alışınca karakterlerin kendi kişisel saçmalama anlarını falan görmeye başlayınca inanılmaz komik olmaya başladı benim için.

Bir de aslında bir pavyon ortamı görüyoruz hep. Çalışanlar dahil herkesin keyfi yerinde falan. Gerçekçi olmasa bile bu konuyu cinsiyetçi olmadan ve komik şekilde ele alabilmiş olması gülse birsele hayran olmamı sağlıyor.
0
zimbirik
(28.03.22)
idarelik citir cerez dizi sinifinda, ilk ciktigi donemde pek izlemedim, sonra youtube'dan izledim, fena degil...
0
hewit
(28.03.22)
Avrupa yakasına gore daha sevdiğim bi dizi. Avrupa yakasında burhan karakterine aşırı uyuz olduğum için keyif alamıyodum. Burdaki itici karakterler daha çekilebilir. Olgun Şimşek'in oyunculuğu falan iyi baya meseal dizide
0
nundu
(28.03.22)
Cok kotu diziydi gulse birsel'in lobi gucu olmasa tv'de bile yayinlanamazdi.
0
divit
(28.03.22)
Ehh… kafa dağıtmalık olabiliyodu bazen. Avrupa yakasını tadanlar için elbette güzel gelmez, çok normal.
0
megalomaniac
(28.03.22)
Hic izlememis olabilirim. Gordugum kisimlarini da cok antipatik buluyorum, gulmuyorum.
0
sopiro
(28.03.22)
tv acikken izlerdim, yani is yaparken ama avrua yakasindan kopyala yapistir yapmis. farkettigim yerlerde soguyordum.
0
spherical
(28.03.22)
avrupa yakası değil elbette ama jet sosyeteden kat kat iyidir.
0
iyi olmayan gececi
(28.03.22)
Bu dizi bana hep olmamış gibi gelirdi. Avrupa Yakası'ndan sonra Gülse Birsel bir türlü bekleneni veremedi zaten.
0
nothing in my way
(28.03.22)
Hayır. Tv izlemiyorum.
0
redcat
(28.03.22)
berbattı. avrupa yakası severim ki o bile ucuncu sezondan sonra çekilmiyor.
0
suyin
(28.03.22)
bir bölümü 2-2,5 saat süren bir komedi dizisi ne kadar iyi olabilir bilmiyorum. hiç izlemedim çünkü 3 saat bir bölüme katlanabilmem mümkün değil, ama denk geldiğim kısımları itici geliyordu. 3 saat bölüm nedir abi.

dijital sayesinde uygun süreli dünya çapında kalitede mis gibi komedi dizileri yapılmaya başlandı bizde de. gibi, ayak işleri vs.
0
bugungityaringel
(28.03.22)
Lisedeyken çok severdim halen seviyorum özellikle orçun'lu sahneleri.
0
heathen
(28.03.22)
(6)

hastane doğum kağıdı saat bilgisi hk.

çaykovski
merhabalar,94 yılında devlet hastanesinde düzenlenmiş bir doğum kağıdında geçen saat sizce doğru mudur? bu belgenin doldurulmasında bir gecikme-hata payı mevcut mudur? yoksa tam doğum saati mi yazılmıştır? babam doğum saatimin 5-5:10 olduğunu söylüyor fakat doğum kağıdında 7:10 yazılı. muhtemelen me
merhabalar,
94 yılında devlet hastanesinde düzenlenmiş bir doğum kağıdında geçen saat sizce doğru mudur? bu belgenin doldurulmasında bir gecikme-hata payı mevcut mudur? yoksa tam doğum saati mi yazılmıştır?
babam doğum saatimin 5-5:10 olduğunu söylüyor fakat doğum kağıdında 7:10 yazılı. muhtemelen mesai değişikliği olmuştur belgen geç doldurulmuştur diyor bana. fakat gerçekten de böyle bir durum oluşuyor mu? böyle bir durum olma ihtimali var mı bundan emin olamadim. aslında bunu hastanelerde bu dönemde çalışmış konu ile ilgili bilgisi olan insanlara danışmak gerek. bildiğiniz, sorulabilecek birileri var mı acaba?
0
çaykovski
(27.03.22)
O saatte vardiya ya da nöbet değişikliği olacağını sanmam. Bu değişiklikler genelde 08.00'de olur. İçeri girme saati 5 olabilir, doğum 2 saat sürmüş olabilir.
0
dissendium
(27.03.22)
Yükseleni mi hesaplayacaksınız.

Her şey olmuş olabilir.
0
ceketimi alip cikcam
(27.03.22)
belge doğumdan bir süre sonra düzenlenmiş ve memur da bu sırada saat kaçsa onu yazmış olabilir. bana babanızın söylediği daha doğrudur gibi geliyor.

çünkü anne doğumhaneden ayrılmadan önce bebek çıkıyor çoğu durumda ve baba/akrabalar görüyor.
0
kaptankedi
(27.03.22)
dissendium

Sabah oglen civarı yatis yapıldığı biliniyor 12 gibi. Beste doğum haberinin verildiğini söylüyor fakat 17-7 karistirmasi olabilir mi diye düşündük. Bir de hava aydinlikti aralik ayiydi gunes batmadan once olmasi gerek diyor fakat annem de yatis sabah olduğu icin gun isigi hatırlayabilir memurlar bu is icin tahsis edilmemis mi dogru yazmislardir herhalde diyor. İnanin neye guvenecegimi bilemedim. Yani o donemlerde hastanelerde dogumhanelerde calisma seklini bilen birilerine danismadan bir neticeye kavusamayacak bu durum galiba. Belge dogum aninda sicagi sicagina mi duzenlenmis yoksa ertelenip bir iki saat sonra düzenlenme ihtimali var mi... Bunu bir tek o ortamlarda calismis kimseler bilir sanki. Belki buralarda bir tanıdığı calismis olan bilen eden vardır diye yazayim dedim ben de. :/

@ceketimi alip cikcam evet :)

@kaptankedi bana da babamin soyledigi daha dogru geliyor nedense ama hastane belgesi gibi cok resmi bir belge de soz konusu oldugu için emin olamıyorum yine de. :(
0
🌸çaykovski
(27.03.22)
sallamasyon yazabiliyorlar. çokça rastladım. güvenmeyin yani.

yükselen de 2 saatte bir değişiyor zaten. İki seçeneğiniz var, hangisi size daha uygunsa odur.
0
rose parks
(27.03.22)
Kaçıncı çocuk olduğu doğum süresi açısından anlamlı
0
baba553
(28.03.22)
(3)

Bir zamanlar seni beğeniyordum?

bugunolmadiamayarinkesinolacak
Gecen de bir is arkadaşımla is sonrasi disari ciktik ben teklif ettim.sohbet arasında ben seni beğeniyordum o zaman dedi laf arasında,su an nişanli olması dışında bir sorun yok :S neden soyledi ki bunu şimdi
Gecen de bir is arkadaşımla is sonrasi disari ciktik ben teklif ettim.sohbet arasında ben seni beğeniyordum o zaman dedi laf arasında,su an nişanli olması dışında bir sorun yok :S neden soyledi ki bunu şimdi
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(27.03.22)
Baş başa dışarı çıkınca ortam bulmuş. Aldatma olabilir, takılma olabilir...
0
dissendium
(27.03.22)
Hala da beğeniyorum demek aynı zamanda
0
olaylar olaylar
(27.03.22)
'AA gercekten mi, bak tesadufe, ben de seni begeniyordum' deseydiniz gonlu hos olacakti. O yuzden demistir muhtemelen.
0
sopiro
(28.03.22)
(2)

Uzun süredir arkadaş olunan biriyle sevgili olmak

vestasy
Daha önce böyle bir hiç yaşadınız mı veya çevrenizde yaşayan oldu mu? Mesela 15 yıllık arkadaşınız, fena olmayan ir yakınlığınız var, ikiniz de birbirinizin pek çok ilişkisine şahit olmuşsunuz ve hatta dörtlü olarak çeşitli aktiveler de yapmışsınız, birbirinizin eski sevgilileriyle de hala arkadaşsı
Daha önce böyle bir hiç yaşadınız mı veya çevrenizde yaşayan oldu mu?

Mesela 15 yıllık arkadaşınız, fena olmayan ir yakınlığınız var, ikiniz de birbirinizin pek çok ilişkisine şahit olmuşsunuz ve hatta dörtlü olarak çeşitli aktiveler de yapmışsınız, birbirinizin eski sevgilileriyle de hala arkadaşsınız.

Bunca şeyden sonra ilişkiye başlayınca çevreden garip tepkiler alınıyor mu? Ortak arkadaşlar durumu nasıl karşılıyor? Meraktan soruyorum.
0
vestasy
(27.03.22)
Benzerlerine denk geldim. Açıkçası o kişilerin ne olduğu tam olarak çözülemiyor. İster istemez bu kişilerin olayı ne diyorsun. Pek özenilen bir ilişki tarzı değil. Hele dörtlü falan demişsiniz. Çok az kıskanç olarak biri bile ileride sorun edebilir.
0
dissendium
(27.03.22)
Benzer bir durum yakin cevremde oldu.

Genel yorum "E olacagi vardi oldu, bu noktaya kadar cok oyalandilar bile" tadinda oldu.
0
cleric
(28.03.22)
(6)

Acemi şöfore tavsiyeler

regina phalange
Ne tavsiye edersiniz? Mesela ayna kullanımlarıyla ilgili ayndadan ne görmem lazım, ne görünce ne yapmam lazım gibi gibi
Ne tavsiye edersiniz? Mesela ayna kullanımlarıyla ilgili ayndadan ne görmem lazım, ne görünce ne yapmam lazım gibi gibi
0
regina phalange
(27.03.22)
şerit değiştirirken aynaya baksın.

üstüne bir de anlık sağ ise sağ sol ise sol tarafına da baksın ki kör noktada bir araç varsa çarpmasın.

(yaşandı)
0
AlsterWasser
(27.03.22)
Ya burada ne anlatsak boş sürücülükte tecrübe teorikte değil pratikte kazanılır. Ben sana orta şeritte giderken sol şeride girmek için aynaya bak aynanın iç kısmında sana doğru gelen araç görürsen şerit değiştirme dışında görüyorsan şerit değiştir desem ne kadar anlayabilirsin? Anlayamazsın. Bunları yaşayarak öğreneceksin ama benim zamanla uzmanlaştığım en önemli konu ara yollarda önümdeki 50 metre içinde sağdan soldan ne kadar sokak çıkışı varsa hepsini içgüdüsel olarak kontrol edebiliyorum çoluk çocuk kedi köpek vs çıkabiliyor diye, bunlara dikkat edebilirsin. Onun dışında akan trafikte trafik gidiyor işte.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(27.03.22)
Ben de acemiyim ama motosiklet kullananlara dikkat et derim. Şerit değiştirirken motosiklet olup olmadığına iyi bak. Takip mesafesine önem ver. Kesinlikle hiçbir aracın arkasına yapışma. Hafriyat kamyonlarına dikkat et. Sokaklarda hızın düşük olsun. Çocuk çıkabilir.
0
dissendium
(27.03.22)
Trafikte saçmalayan çok sürücü göreceksin, mümkün olduğu kadar sinirlenmemeye ve keyfini kaçırmamaya çalış.
Şerit değiştirirken dikkat et.
Büyük araçlara yakın kullanma.
Ani manevra yapma, örneğin sağa dönecekken daldın ve son anda farkettim diyelim. Bırak dönüş kaçsın, 5-10 dk kaybet. Böyle bir durum yaşamadan bunu kendine telkin edersen, yaşadığında panikle ani manevra yapmazsın.
0
efx
(27.03.22)
@kaleci ye katılıyorum. pratik en önemlisi

ama ben kendi kullanımıma göre en dikkat edilmesi gerekenleri söyleyeyim

1- motosikletliler çok hızlı manevra yaptığı ve aynada baktığınızda her an göremeyeceğiniz için en dikkat etmeniz ve hatta yardımcı olmanız gerekenler

2- takip mesafesine her zaman dikkat edin

3- kamyon, tır, damper vs. gibi araçlara çok yaklaşmayın, gerekirse aranıza araba alın

4- durakta bekleyen bir otobüsün/minibüsün solundan geçecek gidecekseniz, bunu yavaş yapın, önünüze her an bir yaya atlayabilir

5- yaya geçitlerinde yayalara yer verin elbet ama bunu yaparken mutlaka dikiz aynasından arkanızdan gelen kişinin durup duramayacağı ile ilgili bir fikriniz olsun

6- sinyal her zaman verin. araçlar sizden çok uzak olsa da, hatta o sırada caddedeki tek araç olsanız bile alışkanlık haline getirin

7- önünüzdeki / yanınızdaki her araç bir anda önünüze sinyalsiz kırabilir ihtimalini hep düşünün ve uyanık olun

8- önünüze yan yoldan motorsiklet-araba çıkacağını düşünüyor veya görüyorsanız çok dikkatli olun, özellikle aracın burnunu uzatanlara

9- soğukkanlı olun, panik yapmayın.

bence en temelleri bunlar ama düşünürsek sabaha kadar yazarız.
hem sürücü koltuğunda, hem de sürücü yanındaki koltukta bir süre seyahat edip trafikte olup bitenleri gözlemek, bol pratik yapmak önemli.
0
la traviata
(27.03.22)
Trafik sıkışıkken zırt bırt şerit değiştirmeyin.

Dönüşlerde sinyal vermeyi alışkanlık haline getirin.

Her daim iç ve dış dikiz aynalarından arkanızı kontrol edin.
0
Arthur Dayne
(27.03.22)
(2)

Kariyer Net Başvuru Geri Çekme

kendinibulankadin
Merhaba,Gecen sezon çalıştığım firmaya iş başvuruda bulunduk.Ama geri çeksem o ilan havuzuna düşecek mi acaba?Açıklama kısmında göremez diyor.Ama daha önce buna benzer bi deneyimim de şirket görmüş nasıl oluyor bu şekilde? Hem başvurup,hem neden aliyorsun diye sorarsaniz da.Tamamen iş alternatifi o
Merhaba,

Gecen sezon çalıştığım firmaya iş başvuruda bulunduk.Ama geri çeksem o ilan havuzuna düşecek mi acaba?Açıklama kısmında göremez diyor.Ama daha önce buna benzer bi deneyimim de şirket görmüş nasıl oluyor bu şekilde?

Hem başvurup,hem neden aliyorsun diye sorarsaniz da.Tamamen iş alternatifi olmaması.Ama bi yandan da şirkete karşı duyduğum güvensizlik.
0
kendinibulankadin
(26.03.22)
O özellik çalışmıyor bence. Ben de bir kere sildiğim başvurunun görüntülendiğini hatırlıyorum. Bir de havuzdan da bulabiliyorlar. Daha önce çalıştığınız yazıyorsa filtre sayesinde çıkabilir.
0
dissendium
(26.03.22)
Ik ekibine açık pozisyonlara başvuru olduğunda sanırım periyodik olarak mail uyarısı gitmekte.

Benzer durumda ben mevcut profilimin yedeğini alıp hesabımı silip yeniden oluşturup Firmayı engellemistim.
0
kaiserr76
(27.03.22)
(9)

Incel, normie, chad., Redpill, Blackpill.. Ne demek biliyor musunuz?

Coyote
Ne düşünüyorsunuz
Ne düşünüyorsunuz
0
Coyote
(26.03.22)
sadece redpill biliyorum ona da yorumum : her topal atın bir kör alıcısı vardır.
0
AlsterWasser
(26.03.22)
incel, blackpill, redpill biliyorum
0
olaylar olaylar
(26.03.22)
hepsini biliyorum ama özellikle üstüne düştüğümden değil de internette yaşadığım, meme kültürüne aşina olduğum için. gerçek anlamda düşünce veya öğreti olarak hiç üzerine düşmedim çünkü şahsen inanılmaz saçma olduğunu düşünüyorum.

ben ergenken mesela alfa malfa mevzuu hiç yoktu. yani vardı da hayvanlar için kullanırlardı bunu. sonra "alfa" erkekler ortaya çıktı, bir gecede beta kaldık. sonra sigmalar türedi filan. çok komik geliyor bana. yani şu dünyada yapacağımız şey belki mutlu bir yuva kurmak, belki 3-5 kişiyle sevişmek, dünyayı değiştirecek veya büyük iş yapacak motivasyonumuz yoksa öyle dandik dandik işlerle uğraşıp ölmek yani millet neden bu mevzularda bu kadar sinire kesiyor, kendini bir yerde konumlandırmaya çalışıyor inan hiç anlam veremiyorum. yav ben alfa olsam ne olur, omega olsam ne olur, incel olsam ne olur.
0
der meister
(26.03.22)
Biliyorum.

Toplumlar değişirken, böyle yeni kavramların çıkması normal. Yeni sistemin ezilenleri kendilerini tanımlarken yeni kavramlar üretiyorlar, mesela "kapitalist" ve "sosyalist" kelimelerinin ortaya çıkış süreçleri de benzer.

O açıdan seviyorum yani, tek kelimeyle bir sürü şey anlatıyorlar. Ama Türkçeye gelmedi bu kavramlar yine, direkt İngilizce'den alıp kullanıyoruz. Son yıllarda Türkçe'den İngilizceye geçen bi tek "derin devlet" -> "deep state" kelimesi var sanırım.
0
plutongezegendegilmi
(26.03.22)
Sadece red pill. Bence insanları dış görünüşe, birkaç davranışa göre sınıflandırarak adlandırmak büyük sığlık. Batı'nın sevmediğim taraflarından birisi bu. Hiç derinlik yok böyle şeylerde.
0
dissendium
(26.03.22)
Hiçbirini bilmiyorum.
0
sckxyss
(26.03.22)
Bana genelde mesaj atiyorlar oyle ogreniyorum.
Bu aralar incel demeye basladilar. Eskiden seksist diyorlardi, daha once fasist ve irkci diyen coktu.
Zaman degistikce hakaretler degisiyor.

Bi kiz bana redpill yapiyorsun demisti.
0
divit
(27.03.22)
redpill ile incel'i biliyorum da bunlari hayat felsefesi haline getiren, ciddi ciddi bagimlisi fanatigi olan insanlara da uzulmemek elde degil.
0
baldur2
(27.03.22)
Hepsini biliyorum. (blackpill haric, duymadim daha once)
Laura Bates'in "Men Who Hate Women" kitabinda da cok guzel aciklaniyor. Ne dusundugumu aciklamam cok uzun surer o yuzden atliyorum o soruyu.
0
sopiro
(27.03.22)
(12)

Okuduğunuz kitaplarını tutuyor musunuz yoksa hibe mi ediyorsunuz?

put it in your appropriate place
Kütüphanemi, düzenleyip ihya etmeye çalışıyorum. Çoğu kitapları elimden çıkaracağım.Pandemi öncesinde senede 60 kitabı buluyordu sene içerisinde okuduklarım. Dolasıyla dandik kitaplara geliyordum baya. Topluca çıkartıyorum zamanı gelince.Pandemi ile birlikte daha seçici oluyorum tabii. Şimdi şöyle b
Kütüphanemi, düzenleyip ihya etmeye çalışıyorum. Çoğu kitapları elimden çıkaracağım.

Pandemi öncesinde senede 60 kitabı buluyordu sene içerisinde okuduklarım. Dolasıyla dandik kitaplara geliyordum baya. Topluca çıkartıyorum zamanı gelince.

Pandemi ile birlikte daha seçici oluyorum tabii. Şimdi şöyle bir şey var, kitabı okuyorum. Kitap iyi güzel. Baya bilgileniyorum filan, cahil kalmışım cahilliğim gitmiş dediğim oluyor ama biliyorum ki ikinci kez okumayacağım.

Ne bileyim, bir başkasının da okumayacağını biliyorum ama elim gitmiyor. Mesela Keşifler Ve Coğrafya; 15. ve 16. Yüzyıl Keşifleri diye bir kitap okudum. 2015 senesinde okumuştum. Ulan cahilmişim cidden, iyi oldu okuduğum cahilliğim gitti diyecek kadar faydası oldu kitabın ama içerik hakkında hiçbir şey kalmadı haliyle.

Siz ne yapıyorsunuz kitaplarınızı? Tutuyor musunuz, yoksa sağa sola hibe mi?
0
put it in your appropriate place
(26.03.22)
Tekrar bakma ihtimalim varsa tutuyorum. Yoksa elden çıkarıyorum.
0
babilfish
(26.03.22)
bazilarini halk kütüphanesine veriyorum bazilarini tutuyorum.
0
Coma
(26.03.22)
Elden çıkardığım/hibe ettiğim ancak sonra ihtiyaç duyup yeniden satın aldığım kitaplarım oldu. :)
0
durme
(26.03.22)
Kitaplar ucuz değil artık. Ben sayfaların fotoğrafını çekerim. Bir kopyası bende kalır. Ondan sonra dağıtabilirim. Basılı kitap almıyorum uzun süredir. Pdf olarak bulup okuyorum. Bu şekilde de çözebilirsiniz. Değerli kitapları dağıtmam.
0
dissendium
(26.03.22)
Valla benim olay cok degisik asamalardan gecti. Cok onceden tanidigim birkac iyi sahaf vardi, o sekilde kendime bir takas zinciri olusturmustum. Bu sayede hem evde hic kitap tutmuyordum hem de kitaplara ya hic ya da cok cok az para veriyordum.

Daha sonra zincirden en saglam sahaf ayrilinca sistem bir anda coktu. Ondan sonra yine bisekil sahaflarla is yaptim ancak pek istedigim gibi olmadi. Sonradan mecburi internetten falan kitap satin almaya gectim,kitaplar birikmeye baslayinca da en son careyi e-booklara gecmekte buldum. Simdi ise yavastan yavastan sesli kitaplara gecis yapiyorum.
0
j r r tolkien hayrani
(26.03.22)
Başyapıt olarak gördüğüm yahut çok etkilendiğim kitapları asla bırakmam, 50 sene sonra bile yaşıyorsam eğer başucumda kalmalı…
0
siyah giyen adam
(26.03.22)
çok hoş değil ama kitaplığımı bozmam ve kitaplarımı (eğer fazlası yoksa) kolay kolay vermem.

bir yere bağış hibe yapacaksam gider toplu satın alır veririm ama kendi kitaplarımı vermem.

evimde en çok sevdiğim şey kitapılığım.
0
AlsterWasser
(26.03.22)
bazen çok saçma kitaplar almış olabiliyorum yeterince okumadan veya internetten aldığım ve bu muymuş yaa ne gereksiz dediğim kitaplar var ne yazık ki.
onları dağıtıyorum sadece.
0
photo85
(26.03.22)
neden vereyim ki para verdiğim şeyi başkasına, çok okuma heveslisi olan kütüphaneden alıp yine okur.
0
bohr atom modeli
(26.03.22)
Ben tutuyorum, kitap okumaya ailemin çocukluklarında okuduklarıyla başladım. Ben de çocuklarımın benim kitapalrımı karıştırmasını isterim. Çocukken o kitaplığı karıştırmak çok hoşuma giderdi.

Bağışlanacak daha işlevsel şeyler var. Gerçek şu ki kitap bağışına muhtaç birisinin zaten çok kitap düşünecek vakti olmuyor. İhtiyaç hiyerarşisinde kafa yoracakları daha önemli şeyler oluyor. Ayrıca insanların ücretsiz kitap okuyabilecekleri birçok yer var.
0
akhenaten
(26.03.22)
tutuyorum. küçükken evdeki kitaplıktan rastgele çok kitap okudum. kendi çocuklarım da aynısını yapsın istiyorum.
0
roket adam
(26.03.22)
Abi kitap bi kere alayım okuyayım sonra vereyim başkasına başkası okusun gibi bir tüketim aracı değil ki niye vereyim bu çok mantıksız tabii ki tutuyorum, bırak hibeyi ödünç bile vermem ben açıkçası elimde babadan kalma 40-50 senelik kitaplar var bunlar manevi anlamda hazine sayılır.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(26.03.22)
(14)

Evden eşya almak için 5 saat yol gitmek

Mirabel
Şu an Trabzonda yaşayan bi arkadaşım yaşadığım ilin bi ilçesinde ev tutmuştu. Eve başkaları taşıncakmış artık ve bazı eşyaları orada kalmış. Olan eşyalar: tabak, bardak, çarşaf, nevresim, çadır, uyku tulumu, mat.Bana sormuştu eşyalarım kaldı alır mısın diye. Bu durumu kendine çok stres yapmıştı. Ben
Şu an Trabzonda yaşayan bi arkadaşım yaşadığım ilin bi ilçesinde ev tutmuştu. Eve başkaları taşıncakmış artık ve bazı eşyaları orada kalmış. Olan eşyalar: tabak, bardak, çarşaf, nevresim, çadır, uyku tulumu, mat.
Bana sormuştu eşyalarım kaldı alır mısın diye. Bu durumu kendine çok stres yapmıştı. Ben de düşünmeden alırım demiştim ama böyle önemsiz eşyalar olduğunu bilmiyordum. Sonra üstüne de düşmedim.
Durmadan darlayıp duruyor. Bahsedilen yer git-gel 5 saat. Orda eşya topla 1 saat. 6 saatimi alacak ve başka arkadaşım hesap yaptı 350-400 tl benzin parası oluyor. Yorgunluk, boşa geçen gün vb..ve sonra arkadaşıöın benden o eşyaları ne zaman alacağı bile belli değil.

Arkadaşım da durmadan darlıyor da darlıyo ev sahibi arıyormuş onu eşyalarını al diye sen ne zaman gidebilirsin ona göre ev sahibine tam gün söyleceğim diye. Bi de üstüne diyor ki ev sahibinin telefonunu vereyim sen görüş gideceğin tarihi söyle diyor. Yaptığı işin mantıksız olduğunu söylemeye çalışsam da çadır madır diyor.
Siz olsanız gider miydiniz? Neden bu kadar ısrarcı anlamadım. Ne yapayım da bu yükten kurtulayım. Çok yakın arkadaşım. Amaç ne anlamadım. Ya da sorgulama arkadaş için git mi dersiniz
0
Mirabel
(26.03.22)
Siz o eşyaları aldıktan sonra "bir zahmet kargoya da ver" diyeceğini düşündüm nedense. Toplu ulaşımla gidilecekse olabilir de 400 TL benzine vereceksem olmaz. Az yiyip uşak tutsun.
0
dissendium
(26.03.22)
Valla esyalarin iceriginden ve mesafeden bagimsiz 'alacagim' deyip de soz verdiysem gider alirdim. Arkadasin da hakli o da sana guvenerek biseyler ayarlamis, simdi gidip yan cizmek hos olmaz. Soz vermeden once bu tur seyleri dusunmen gerekirdi.
0
j r r tolkien hayrani
(26.03.22)
yakın arkadaşsa alırdım. yakın arkadaşım yapacağım masrafı ve harcayacağım zamanı düşünür ona göre teklif ederdi zaten.
0
jelly bear
(26.03.22)
Ev sahibi eşyaları kargoya versin. Bunu teklif edin.
0
ruhen hastayim ben
(26.03.22)
git gel 5 saatlik yer 350-400den fazla yakar. güzel hesap edin. km.de 1 buçuk tl yakıyor az yakan arabalar şu an. bence değmez.
0
adivar
(26.03.22)
j rr +1

baştan söz vermeyecektiniz ama şunu da diyebilirsiniz "kanka şu an sıkıntıdayım benzin param yok."
0
komando kani var bende
(26.03.22)
Benzin parası karşılığı yapılır sanki. Param yok elimde darda deyin
0
photo85
(26.03.22)
Söz vermişsiniz ve olaylar gelişmiş. Benzin parasını isteyin ve halledin
0
kaptankedi
(26.03.22)
Benzin parası istemeyecek kadar samimiyim aslında ve şu an geliri yok ama gerçekten aşırı tırıvırı bir gidiş olacak. Bir çadır için gidilir mi? Kendisine söyledim benzin parası, değer mi değmez mi vb. Sana benzin parasını yatırayım dedi. O eşyaların yüzüne bile bakmayacak 10 sene bana yük olacak.
trabzondan otobüse binse eşyalarını alsa dönse daha ekonomik olur. Gerçekten anlamıyorum. Benzin parası yatır diyeyim mi?
0
🌸Mirabel
(26.03.22)
yapicam diyip yapmamak sorun. arkadasin kendi tarafindan bu duyuruyu girseydi hak verirdin bence. yakin arkadasin, ailenin falan bir dereceye kadar irrasyonel davranisi tolore edilir.
0
hot potato
(26.03.22)
yakın arkadaş/akraba vs. için pek bunları düşünmeden giderdim ama siz vakti ve parayı dert etmişsiniz. bunu açıkça söylemekte bir sakınca yok bence. direkt söyleyin. ev sahibi eşyaları toplayıp kargoya vermeyi kabul etmiyor mu? ev sahibine zahmetleriniz için bir miktar para havale edeyim, kargoyu da karşı ödemeli gönderin dese belki kabul edebilir.

bir de 200 liraya da çadır-uyku tulumu var 3000'e de. belki kaliteli oldukları için istiyordur.
0
jepa
(26.03.22)
Valla ben direkt şöyle derdim "kankacım ben alırım, ilgilenirim dedim ama şu anki şartlarda benim oraya gidip gelmem öyle beni etkilemeyecek tarzda değil, e senin için çok önemliyse en azından yakıt için bişeyler at da halledeyim"

Zaman kısmı ise yakın arkadaş hatırına feda edilebilir olur o sorun değil bence.

Ama yakıt sorun. Yakıtı karşılamasını istedin diye yaptığın iyiliği başına kakacaksa da hiç yapmaya da bilirsin.. arkadaşlığınız güçlü ve zor zamanlarında maddi veya manevi yanında oluyorsa ne parayı ne de zamanı düşünmelisin...

Parayı diyemeyecek olsam her gün blabla car ilanı açar, yolcu çıkınca o gün onla giderdim en azından o gidiş dönüşü karşılar eheh.
0
ananiyimioguz
(26.03.22)
bi defa olur demişsin sözünü yemek olmaz ama aşırı tırı vırı iş konusuna katılıyorum
0
basond
(26.03.22)
Beraber gidip gelmeyi teklif edin, aktivite olur. Ben olsam 5 saat tek basima araba kullansam sıkılırdım. Masraf içinse onun düşünmesi gerekirdi ama düşünmemiş. Bir daha teklif etmeden önce düşünmenin bedelini ödemiş olursunuz:)
0
boyalı kuş
(26.03.22)
(12)

Neden gündüz her dışarı çıktığımızda güneş kremi sürmeliyiz?

The colors of my sea perfect color me
Gerek burda gerek diğer internet platformlarinda insanlar nemlendirici sürer gibi güneş kremsiz çıkmadığını söylüyor. Neticede bu da bir kimyasal değil mi? Cilt onu emiyor ve sonra cildi güneş kreminden arındırmak gerekmiyor mu temiz bir cilt için?Siz ne düşünüyorsunuz?
Gerek burda gerek diğer internet platformlarinda insanlar nemlendirici sürer gibi güneş kremsiz çıkmadığını söylüyor. Neticede bu da bir kimyasal değil mi? Cilt onu emiyor ve sonra cildi güneş kreminden arındırmak gerekmiyor mu temiz bir cilt için?

Siz ne düşünüyorsunuz?
0
The colors of my sea perfect color me
(26.03.22)
Güneşten gelip cildin en derinine nüfuz eden uva gibi kanserojen ışınlar yerine güneş kremindeki kimyasalları tercih ederim. Akşam yağ bazlı bi temizleyiciyle yıkarsın çıkar ayrıca, bunlar sorun değil.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(26.03.22)
abarttıklarını düşünüyorum. insanoğlu binlerce yıldır yaşıyor. eğer bu kadar büyük sıkıntı olsaydı zaten komple yok olurduk. ancak çok açık tenlilerin kullanmasına bir şey diyemem. onlar için zor olabilir.
0
paintov
(26.03.22)
Beyaz tenliyim. Askerde haşlanmıştı kollarım. Düzenli olarak güneş kremi kullandım. Güneşin cilde aşırı zararı var. Bence en tehlikeli kısmı ben oluşturması. Bu da cilt kanseri açısından sorun oluşturabilir. Her dışarı çıkıldığında değil ama gün dışarıda geçecekse zarardan çok faydası var.
0
dissendium
(26.03.22)
gunes kremi o nemlendiricilerden falan daha faydali. nemlendirici kullanacagina gunes kremi kullan mesela. el ve yuz icin.
0
baldur2
(26.03.22)
Ben sürekli güneş kremi kullanırdım. Sonra kimyasal falan deyip işkillemdim sadece tatilde falan kullandım. 2 sene içinde inanılmaz kırışıklığım arttı. Cildim bozuldu.
0
cilekli krep
(26.03.22)
kişiden kişiye değişir bence.
0
dafuq
(26.03.22)
Cildimiz sindirim organı değildir.

Kaliteli bir güneş kremi alırsanız, kaliteden kastım içeriğinin iyi olması, bir sorun olmaz.
0
jazzabel
(26.03.22)
kimyasal = zararli diye bir sey yok. her sey kimyasal. o maktikla vitamin de almayalim vs. veya yuzumuzu koyup butun gece soludugumuz yastik kilifinda boya var, kimyasal. camasir deterjani kimyasal...

tip (=dermatoloji) gunese maruz kalmanin genel olarak zararli etkilerinin olabilecegini ve gunes kreminin bunu onlemye yardimci oldugunu soyluyor yapilan calismalar isiginda. tipta hicbir sey yuzde yuz degil, o ayri konu.
0
hot potato
(26.03.22)
bana da çok saçma geliyor. tatil, deniz dışında asla güneş kremi kullanmam. nemlendirici de hiç kullanmadım. bana bunların hepsi çok zararlı geliyor.
0
sta
(26.03.22)
@jazzabel
Hocam cildimiz sindirim organı değil ama kullandığımız kremlerdeki kimyasallar kana karışıyor.

www.bbc.com

Bunlardan biri olan oksibenzon oldukça tehlikeli. Evet bir yerden koruyor ama öte yandan cilt kanserine neden oluyor. Haliyle cildi neredeyse her gün buna maruz bırakmak ne kadar sağlıklı?

(bkz: oksibenzon )
0
🌸The colors of my sea perfect color me
(26.03.22)
Kullanmıyorum, kullananlara saygı duyuyorum. Belki ben de kullanırım ileride. Öyle zararlı falan gelmiyor, nemlendiriciden farklı görmem sıradan bir vatandaş olarak.

Ama gerek yoktur diyenlere katılmıyorum. İnsanlık yüzyıllardır evet var fakat güneşin faydası olduğu kadar zararlarını da inkar edemeyiz.

Belki bu ışınlara önlem olarak vücut kılları işe yarıyordu o yüzden çok sorun olmuyordu. Fakat şimdi o kadar kıllı dolaşmıyoruz.

Belki eskiden dünyanın koruyucu tabakaları bu kadar zarar görmemişti fakat artık bizi etkileyecek düzeyde zararlı ışına maruz kalıyoruz?

O yüzden tam bilgim olmasa da, sürmek gerçekten faydalı olabilir.
0
ananiyimioguz
(26.03.22)
Korku tüccarlığına gerek yok. Toksik etki olması için dozaj önemli. İçtiğiniz sudan, aromaterapide kullanılan bitkilere kadar bu konu geçerli. Bu yüzden ürün geliştirirken arkada planda ciddi bir arge olması gerekiyor.

Bunu da paylaşmadan geçemeyeceğim www.instagram.com

Bbc haberindeki gibi araştırmalar çok oluyor. Bir çok birbirine zıt araştırma var. Ben bu tarz durumlarda metod ve denek sayısına göre ciddiye alıyorum.

Bu mesela güneş kremi değil ama kozmetik ürünleriyle ilgili. 106bin kişiye bakılmış ve kozmetik ürünlerinin kanserle bir ilişkisi olmadığı çıkmış.
pubmed.ncbi.nlm.nih.gov

Ama tabii ki her güneş kremi iyi değil. Onaylanmış belirli filtreler içermesi gerekiyor. Benim için piyasadakilerin çoğu çöp. Dermatologun verdiği belli başlı bir kaç tane var onları kullanıyorum sadece. Bu tarz şeylerde de doktor/eczacı dışında söylenenlere inanmam. Siz de aklınıza takılırsa eczacıya sorabilirsiniz. İçeriklerini en iyi eczacı bilir.
0
jazzabel
(26.03.22)
(1)

İtalyanca Tutorial

Nocturne
Selamlar,İngilizcem iyidir. İtalyanca da öğrenmek istiyorum. Ücretli ücretsiz online kaynaklar önerirseniz çok sevinirim.Sevgiler,
Selamlar,

İngilizcem iyidir. İtalyanca da öğrenmek istiyorum. Ücretli ücretsiz online kaynaklar önerirseniz çok sevinirim.

Sevgiler,
0
Nocturne
(26.03.22)
Youtube için Learn Italian with Lucrezia.

Aynı kişinin Instagram hesabı da var.
0
dissendium
(26.03.22)
(14)

1991 doğumlu bir alman evladı

AlsterWasser
başlıktaki standart bir almanın atariyi duymamış ve bilmiyor olması normal mi?3 aşağı 5 yukarı o jenerasyon atari ile baya vakit geçirmiştir diye düşünüyorum.
başlıktaki standart bir almanın atariyi duymamış ve bilmiyor olması normal mi?

3 aşağı 5 yukarı o jenerasyon atari ile baya vakit geçirmiştir diye düşünüyorum.
0
AlsterWasser
(26.03.22)
O jenerasyonun atariyle çok ilgisi yok, normal.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(26.03.22)
bilmemesi pek mümkün değil bence. belki almanya'da başka bir isimle falan yaygınlaşmıştır. tr'de en ücra illerde bile 90-98 arası nesil bile biliyor atariyi
0
avatar is back
(26.03.22)
Atari olarak bilmeyebilir çünkü aslında atari tek bir konsolun ismi, playstation gibi. Zirvesini 80lerde yapıyor 2600 modeli ile, 90larla beraber popülaritesi düşüyor güncel konsollara kayıyor millet.

Bize her şey geç geldiği için, 90-2000'lerde atari olarak oynadığımız şey aslında NES çakması ürünler; ki onlar da dünyada 80lerde popülerdi.
Biz ona atari demişiz, aslında rakipler.

NES'i sor, SNES'i sor, famicom de belki onları bilir.
Ama belki de onlara hiç bulaşmamıştır çünkü onun video oyun oynayacağı yaşta ps1 piyasadaydı zaten.
0
Bruce
(26.03.22)
96'nın sonunda doğmuş bir bağyan olarak ben bile biliyorum 91'li adam nasıl bilmesin yahu? dünyadan nasıl kopuk yaşıyorlar böyle...
0
rose parks
(26.03.22)
Normal gibi bilmemesi, nintendo olarak bilebilir belki ama ps1'in 1995te, ps2'nin 2000 yılında çıktığı düşünülürse hiç görmemiş olması mümkün.
0
atom karincanin torunu
(26.03.22)
atari ismi bizdeki selpak gibi bir şey, binbir konsol ve çeşit var. hatta bizimki de çakmaydı, adı game genius olması lazım.
0
1195
(26.03.22)
97 yilinda oyun cagina geldiyse ve durumlari iyiyse evde bilgisayar oynamis olabilir.
Cunku o seneler artik klasik atari cagi bitmisti ama bizim ulke fakirlikten hala oynuyordu.
Ben pederin isyerinde deli gibi pc oyunu oynuyordum.

Ps1 ve sega oynamis olabilir belki, onlara da atari denmez zaten.
0
divit
(26.03.22)
Bilmeyebilir.

91 doğumlu bir çocuk ortalama 7 yaşında oyun oynayabilecek yaşa geliyor. Bakmayın şimdiki çocuklara hepsi elinde telefon tabletle doğuyor. Dolayısıyla sene 98 oluyor.
98de İnternet yaygınlaşmaya başlamıştı.
Bilgisayarlar dos tabanlı sistemden, Windows 3.1e,ondan win95e, ondan win nt'ye ondan da win 98e gelmişti. Kısacası bilgisayar teknolojisi de gelişmişti. Türkiye'de kamu kurumları, muhasebeciler bilgisayarlı sisteme geçmişti. Autocad, logo vb programlar kullanılmaya başlanmıştı.
Dolayısıyla, nostalji düşkünlüğü yoksa bilmemesi çok normal.
0
balik kraker
(26.03.22)
gayet normal.
80lerin sonunda doğan bile hayal meyal hatırlar. bu çocuk 5 yaşındayken 96'ya gelmiştik, bir süre sonra milenyum yani. hatırlamaz asla.
0
rewlack
(26.03.22)
maddi durumu iyi ise direk playstation dan girmiş olabilir.

ben hatırlıyorum tüm arkadaş çevrem ile atari kaseti değiş tokuş falan yaparken bir gün birinin evinde ps1 görmüştüm açtı oynadık falan

vay arkadaş demiştim bu ne

o çoçuğun bizim dünya ile herhangi bir ilişkisi yoktu. atari bizim için tüm yılın hediyelerine denk gelen bir şeydi. yani tüm yıl hiç birşey istemeyeceksin belki bir adet atari alabilirsin gibi bir şey.

o sebeple normal.
0
duyurukullanıcısı
(26.03.22)
benimki neydi diye baktım, Sega'lara benziyor ama microgenius kasetleri dedikleri şeyler de birebir benim takas yaptığım kasetlere benziyor.

Türkiye'de birçok kişi Atari sanıp Atari olmayan şeyleri oynamış olabilir yani :D

imgur.com
şurada güzel bir compilation var aşağıda load more diyerek tiplerine bilgilerine bakabilirsiniz.
0
nhk ni youkosu
(26.03.22)
Eğer atariden kastın atari salonları ise "arcade saloon" olarak sor bir de.

Diğer türlü konsol markası olarak bilmeyip o yaşta direkt PC ile başlamıştır oyun çağına.
0
John Bloor
(26.03.22)
imkansız bilmemesi. ben 92'liyim çocukluğum atariyle geçti. hatta 2000lerin başlarına kadar vardı atari.
0
bohr atom modeli
(26.03.22)
Super Mario'yu nasıl oynadın diye sor. Normalde duymuş olması lazım. Yaşı bilmesi için uygun.
0
dissendium
(26.03.22)
(4)

Stokçuluk yasak mı?

michael_knight
Bir üründen elimde yüzlercesi olsa ve şu anda fiyatı düşük olup ileride yükseleceğini düşündüğümden satmak istemesem, veya herhangi bir sebepten satmak istemesem bu yasak mı?Birkaç yıl önce patateste olmuştu, şimdi şeker için haberlerde böyle cezalar yazılıyor. Raflarda değil depoda duruyordu vs. di
Bir üründen elimde yüzlercesi olsa ve şu anda fiyatı düşük olup ileride yükseleceğini düşündüğümden satmak istemesem, veya herhangi bir sebepten satmak istemesem bu yasak mı?

Birkaç yıl önce patateste olmuştu, şimdi şeker için haberlerde böyle cezalar yazılıyor. Raflarda değil depoda duruyordu vs. diye.

Gıda ürünlerine,, temel ihtiyaçlara özel bir kanun mu var yoksa bu konuda bir kanun yok, başka bir şekilde ceza mı kesiyorlar?

Mesela şeker değil de elimde yüzlerce bardak olsa, şimdilik satmayı düşünmediğim için depoda tutsam. Cam fiyatları artınca satsam, bu da suç mu?
0
michael_knight
(25.03.22)
Suç.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(25.03.22)
Halki zora sokacak urunlere yasak.
Gidip cam bardak biriktirsen kimse sallamaz ama ortamda cam bardak biterse ve stoklarinda doluysa o zaman oyarlar.

Amerika maske stoklamis adamin maline el koymustu.
Herif koronadan once stoklamis bir sucu da yok aslinda, ama devletler isine gelmeyen her seyde sopayi cikarir.
0
divit
(25.03.22)
Cam kritik bir şey değil. Ham maddesi bol. Ama devlet isterse yol bulur, denetleme yapar. Covid önlemleri de insan haklarına aykırıydı ama uygulandı. Uymayanlara ceza yazıldı. Stokçuluk suç ama denetleme yoksa bu ortaya çıkmaz.
0
dissendium
(25.03.22)
ters açıdan bakalım, mesela İstanbul'da ev arzı sıkıntılı diye evi olup içinde yaşamayanlara (boş tutanlara) sat veya kiraya ver diye bir zorlama yapılabilir mi? Bu da bir çeşit stokçuluk aslında. (Hatta Kanada'da bu soruna karşı Trudeau yabancılara ev satışını 2 yıl durduralım gibi bir çözüm önermişti. Çinliler alıp boş tutuyormuş)
0
nhk ni youkosu
(26.03.22)
(5)

beyaz önlüklü öğretmenler

15 yildir okurum da simdi ne yazacagim
Öğretmenlerin giydiği beyaz önlüklerin manası nedir? Birçok öğretmenimiz de öğretmenlik yapan arkadaşlarım da sağlıkçı gibi önlük giyiyor. Hadi fen branşlarındaki öğretmenler neyse. Neticede labda falan ders verdikleri oluyor. Ama hiç lab'a girmemiş girmeyecek branş öğretmenleri hatta mesaileri test
Öğretmenlerin giydiği beyaz önlüklerin manası nedir?

Birçok öğretmenimiz de öğretmenlik yapan arkadaşlarım da sağlıkçı gibi önlük giyiyor. Hadi fen branşlarındaki öğretmenler neyse. Neticede labda falan ders verdikleri oluyor. Ama hiç lab'a girmemiş girmeyecek branş öğretmenleri hatta mesaileri test çözdürmekle geçen dershane öğretmenleri bile giyiyor; neden?
0
15 yildir okurum da simdi ne yazacagim
(25.03.22)
Öğrenci sanılmamak, dikkat çekmek için. Bir de üst kirleniyor.
0
dissendium
(25.03.22)
Tahtaya yazı yazarken ya da silerken kıyafet kirlenebiliyor. Kara tahtaysa tebeşir tozu, beyaz tahtaysa tahta kalemi mürekkebi bulaşmasın diye giyiyorlar. Ayrıca beyaz önlük bir meslek grubuna ait bir kıyafet değil işte günlük kıyafetin kirlenmesin diye giyilen düz bir eşya laba girmesi, hasta bakması falan gerekmiyor giymek için
0
nundu
(25.03.22)
Kıyafetlerim kirlenmesin diye,
Canhıraş ders anlatırken kıyafet düzeltmekle uğraşmayayım diye giyiyorum.

Bir de bazı dershaneler zorunlu tutuyor.
0
oyokbuyoknevar
(25.03.22)
öğrenciler neden tek tip kıyafet giyiyorsa o yüzden aslında. Çıkış noktası üniforma (*uniformity) olmasıdır bence. Tabii öğrenciler için o süveter ceket vs. muhabbeti bitti galiba, hocalar da okulda isteğe bağlı giyiyordur sanırım.

Bence en güzel yanı içine ne giydiğinin çok da önemli olmaması. Öğretmenlerin giderini azaltan bir şey olabilir.(illa şık kıyafetler gömlekler bluzler almasına gerek yok veya aynı şeyi sürekli giyebilir)
0
nhk ni youkosu
(25.03.22)
gözlemlediğim kadarıyla kadınlar malum yerlerini gizlemek amacıyla giyiyorlar. giyen erkek hocaya denk gelmedim.
0
haistre
(25.03.22)
(4)

zamanının ötesindeki uygulamalara ne örnek verebilirsiniz?

plastic_angel
Özellikle Türkiyede zamanının ötesinde bir fikri ürüne dönüştüren hangi uygulamalara örnek verebilirsiniz? Bir websitesi, application yada dijital ürün olabilir. Dünyadaki örnekleri de paylaşabilirsiniz. Mesela ekşi bunlardan biri mi?
Özellikle Türkiyede zamanının ötesinde bir fikri ürüne dönüştüren hangi uygulamalara örnek verebilirsiniz? Bir websitesi, application yada dijital ürün olabilir. Dünyadaki örnekleri de paylaşabilirsiniz. Mesela ekşi bunlardan biri mi?
0
plastic_angel
(25.03.22)
Ekşi onlardan biri olabilirmiş, ama olamamış. Reddit mesela 6 yıl sonra başlamış ama 10B $ para ediyor, ekşi 50M $ eder mi bilmem.

Ama bu işler böyle. Getir'in Amerikan versiyonu vardı herhalde 20 yıl önce falan, adamlar battı gitti. Şu an Getir 10 milyar dolar üstü değerleniyor. Yani "ilk" veya "zamanın ötesinde" olmak çok iyi bir şey değil, marketi domine eden, başarılı olan aktör daha sonradan girmiş oluyor pazara hemen her zaman.

Yine mesela waiter.com 95'te, yemeksepeti 2001'de, delivery hero'dan 16-10 sene önce kuruldular ama delivery hero geldi yemeksepetini satın aldı mesela. Waiter.com'u duyan yoktur vs.

O yüzden hem TR'den çıkıp, hem zamanının ötesinde olup, hem de başarılı olan pek fazla örnek olabileceğini sanmıyorum. Ha mesela Udemy var diyelim, zamanının ötesinde değil, zaten TR'de de kurulmuyor kurucuları Türk olsa da.
0
plutongezegendegilmi
(25.03.22)
e-devlet, e-nabiz ve mhrs bence son derece amacina hizmet eden servisler. evet dr randevusu bulamiyorsunuz vs. ama bu baska bir tartismanin konusu. merkezi bir sekilde ulkenin her yehrinden randevu alabilmek, tahlil sonuclarina vs heryerden ulasabilmek gayet guzel. gelistirilebilecek yanlari da var elbette.

gelismis ulkelerde durumlar nedir? yurtdisinda yasayanalar bilgilendirirse ogrenmis oluruz
0
exlibris
(25.03.22)
e-devlet aklıma ilk gelen uygulama bu konuda.
gerçekten zamanın çok çok ötesinde.
0
teritori
(25.03.22)
Ben de e-Okul diyeyim. Yurt dışında var mı bilmiyorum ama bu sistem 15 yıl önce açıldı. Elle karne doldurulan sisteme göre çok ileride bir sistem.
0
dissendium
(25.03.22)
(1)

Bitter çikolatanın fiyat farkı?

Trafalgar
100 gr yüzde 80 bitter, biri 10 lira diğeri 100 lira. İkisinde de kakao var ama fiyat farkı 10 kat. Kakao kilosu mu bu kadar farklı?
100 gr yüzde 80 bitter, biri 10 lira diğeri 100 lira. İkisinde de kakao var ama fiyat farkı 10 kat. Kakao kilosu mu bu kadar farklı?
0
Trafalgar
(25.03.22)
O iş kadar basit değil. Youtube'da çikolata yapım videolarına bakabilirsiniz. Marketlerde satılan toz kakaoyu kullanırsanız çikolata 10 lira olur. Brezilya'dan gelen kakao çekirdeğiyle kendi kakaosunu üretip çikolata yapan birinden alırsanız o da 100 lira olur. Kakao kalitesi önemli.
0
dissendium
(25.03.22)
(3)

İş gorusmesi

xyzxyz
İş gorusmelerinde neyi yanlış yapıyor olabilirim? İstediğim gibi güzel yerlerle görüşüyorum ama hiç olumlu sonuç alamıyorum. Çok bıktım bu durumdan. Arkadaşlarım ilk görüştükleri yerle başlıyor genelde? Online görüşmeler özellikle hep sonuçsuz. CV'mi beğeniyorlar ama beni hayal kırıklığı buluyorlar
İş gorusmelerinde neyi yanlış yapıyor olabilirim? İstediğim gibi güzel yerlerle görüşüyorum ama hiç olumlu sonuç alamıyorum. Çok bıktım bu durumdan. Arkadaşlarım ilk görüştükleri yerle başlıyor genelde? Online görüşmeler özellikle hep sonuçsuz. CV'mi beğeniyorlar ama beni hayal kırıklığı buluyorlar gibi hissediyorum artık.
0
xyzxyz
(24.03.22)
Güzel yerlere başvuru çok olur. Senden daha uygun olanları seçiyorlardır. Sorun sende olmayabilir. Görüşmelerde de ne istediğini bilir şekilde konuşman lazım. İşi yapabileceğinin enerjisini vermen lazım.
0
dissendium
(24.03.22)
iş görüşmesini özellikle online yapıyorsan cep telefonun ile ses kaydını alıp sonrasında tüm konuşmayı üçüncü bir gözden tekrar dinle. cevabını muhtemelen kendin bulacaksın.
0
foolrules
(24.03.22)
işe alım yaparım yıllardır, gülmüyor, tebessüm etmiyor, çok gergin oluyor, konuşkan ve anlatımcı olmuyorlar, her şeyden önce bir iş arkadaşı alıyoruz, zaten cv ler en uzman f/p seçiyorum son kalanlardan en işe uygun ve iş arkadaşlığına uygun olanı seçiyoruz.

ek: koyu renklere boğulmayan, göz yormayan şeyler giyin ve temiz, ütülü olsun lütfen.
0
babafingo
(25.03.22)
(5)

iş çıkışı oluşan tükenmişlik hissi

iwillsee
sabahları ne kadar enerjik ve psikolojik olarak pozitif isem akşam iş çıkışları inanılmaz derecede tükenmiş ve mental olarak mutsuz hissediyorum. enerji seviyem o kadar yerlerde oluyor ki hiç bir şey yapmak istemiyorum. tersine sabahları enerjik ve pozitif oluyorum ancak mesai olduğu için mecburen
sabahları ne kadar enerjik ve psikolojik olarak pozitif isem akşam iş çıkışları inanılmaz derecede tükenmiş ve mental olarak mutsuz hissediyorum. enerji seviyem o kadar yerlerde oluyor ki hiç bir şey yapmak istemiyorum. tersine sabahları enerjik ve pozitif oluyorum ancak mesai olduğu için mecburen kişisel işlerim akşam iş çıkışına kalıyor ve ben içinde bulunduğum hislerden dolayı kişisel işlerime zaman ayıramıyorum verimli olamıyorum ve mutsuz hissediyorum.
bu sorunu yaşayan var mı nasıl aştınız ?
0
iwillsee
(24.03.22)
yoruluyorsunuzdur normal olarak?
beslenmeniz ne durumda bir de? öğle yemeğinden sonra mesai bitimine kadar aradan çok zaman geçiyor, vücut acıkıp enerjisiz kalınca da böyle hissediyor olabilirsiniz.
bir de kanınıza falan da baktırın isterseniz.
0
veritaslibertas
(24.03.22)
Zihinsel yorgunluk bedeni de yoruyor. Köle olduğumuz sürece de yorulacağız hep :)
Neyse, yine de önerim var, ona geleyim. O günkü durumunuza göre, uykulu hissediyorsanız birkaç saat uyuyup, uyandığınızda işlerinizi yapmayı deneyin.
Uykulu değilseniz aslında enerjiniz de var demektir. Spor yapın, yorgun hissetseniz bile o enerji yükseliyor.
0
reptillia
(24.03.22)
Bende tam tersi oluyor. Sabah mutsuz, çıkışa doğru bugün de bitti hissiyle gelen mutluluk. Servise yürümek inanılmaz keyif verici bir şey. Pozitifliğinizi işte harcamayın. İşi en az enerjiyle yapmayı deneyin.
0
dissendium
(24.03.22)
Aksamlari bir programin oluyor mu? Bir yerlere gidiyor musun birileriyle takılıyor musun? Eve gidip yemek - tv - yatis mi?
Ev-is-ev şeklinde yasiyorsan ondan oluyor.
0
stavro
(24.03.22)
Sarı ışığın olduğu bir yerde durun.
0
Trafalgar
(25.03.22)
(6)

uçak kelimesinin ingilizcesi nedir?

avatar is back
aircraft makalelerde, ingilizce metinlerde en çok gördüğüm. ama günlükte karşılığı nedir? "uçuşum var", "yarın uçağım var" daki günlük kelime "flight" mı oluyor?aeroplaneairplaneaircraftplaneflightyerine göre hangileri nerelerde kullanılmalı?
aircraft makalelerde, ingilizce metinlerde en çok gördüğüm. ama günlükte karşılığı nedir? "uçuşum var", "yarın uçağım var" daki günlük kelime "flight" mı oluyor?

aeroplane
airplane
aircraft
plane
flight

yerine göre hangileri nerelerde kullanılmalı?
0
avatar is back
(24.03.22)
uçuşum var vs için i have a flight kullanılır.
0
south park in kapusonlu uyesi
(24.03.22)
flight ucus demek. evet flight diyeceksin.
airplane ile plane ayni. birinden air'i atmislar sadece, kisaltma hesabi. ucak demek.
aircraft, hava araci demek. daha genel bir kavram. vehicle gibi dusun.
0
baldur2
(24.03.22)
I have a plane tomorrow da denebilir.

ama
I have an airplane/aircraft(bu mühendislikte kullanılıyor)/aeroplane(hiç duymadım) tomorrow denemez.
0
bohr atom modeli
(24.03.22)
Aircraft genel. Helikopter de bir aircraft. Uçak gemisine aircraft carrier deniyor. Uçak gemileri helikopter de taşıyor.
0
dissendium
(24.03.22)
Gayet güzel açıklanmış. Günlük kullanımda plane/flight ikilisi kapışır, diğerlerini boşver. Bu ikisi arasındaki fark da şöyle:

Yarın (bizim tabirimizle) uçağım var (ama aslında uçuşum var): I have a flight tomorrow
Uçak indi: The plane has landed.
0
pandispanya
(24.03.22)
aeroplane ve airplane aynı şey bölgesel olarak farklı kullanımlar tercih ediliyor, plane de ikisinin kısa hali olarak bu ikisiyle aynı şey. (hepsi uçak demek)

cell phone ve mobile phone gibi, bunlar da aynı şey, bölgesel olarak kullanımlardan biri tercih ediliyor. Bizdeki çiğdem ve çekirdek ya da simit ve gevrek olayı gibi düşünün.
0
akhenaten
(24.03.22)
(7)

Bir enerji krizi yaklaşıyor muyuz gerçekten?

solo
Merhaba dostlar,yapım gereği paranoyak bir tipim, bana yakın olanlar ve tanıyan dostlarım da baya eğlenir bu özelliğimden dolayı benimle. Ancak dün çok yakın bir aile dostumuz beni bir hayli ürküttü, önümüzdeki bir kaç yıl çok sıkıntılı geçeceği özellikle elektrik kesintilerinin artık had safhaya ul
Merhaba dostlar,

yapım gereği paranoyak bir tipim, bana yakın olanlar ve tanıyan dostlarım da baya eğlenir bu özelliğimden dolayı benimle. Ancak dün çok yakın bir aile dostumuz beni bir hayli ürküttü, önümüzdeki bir kaç yıl çok sıkıntılı geçeceği özellikle elektrik kesintilerinin artık had safhaya ulaşacağı, avrupa ve amerika'da jeneratör taleplerinin son bir kaç ayda arttığını vs söyledi ki ben mesleğim gereği enerjiye çok ihtiyaç duyan biriyim yani bir günlük bir elektrik kesintisi ile çok şey kaybedebileceğim bir işim var bu yüzden de ofisimde sistemlerimi 6 saat kesintisiz çalıştırabilecek bir sistemim mevcut ama jeneratör de almalı mıyım sorusu takıldı kafama.

Şimdi sorum şu, şunu almalı mıyım, bunu yapmalı mıyımdan ziyade sizce de önümüzdeki dönemde ciddi bir enerji krizi yaşayıp sürekli elektrik kesintileri görür müyüz, var mı böyle bir risk şu anki şartlarda yoksa gereksiz abartılmış bir paranoya mı?
0
solo
(24.03.22)
gereksiz abartılmış bir paranoya. enerji krizinin temeli neye dayanıyor? boş laf. enerji talebi sürekli artıyor ama aynı şekilde enerji üretim kapasitesi de sürekli artıyor.

çatıya tesla roof taksan ömür boyu elektrik ihtiyacın kalmıyor. güneş enerjisine çok güzel yatırımlar yapılıyor. türkiye hidroelektrik enerji kapasitesinin çok azını kullanıyor. şu anda bu kadar büyük yatırıma gerek yok çünkü buna gereğinden fazla yapılacak yatırım karşılığını şu anda vermez ama ihtiyaç olduğunda enerji arzını üstel artırabileceğimizi düşünüyorum, hiç endişem yok bu konuda. enerji talebinin artışına baktığında enerji krizi gelecek diye düşünüyorsun ama bu artışı nasıl bu kadar kısa sürede karşılayabilmişiz, bunu göz ardı ediyorlar. arz-talep meselesi.
0
gabe h coud
(24.03.22)
Türkiye enerjide tamamen dışa bağımlı gibi bir şey. Petrol ve doğalgaz fiyatları da artıyor. Ekonomi boktan.

Daha 2-3 ay önce koskoca bir şehre 3 gün elektrik verilemedi. Kısa vadede bir sorun yok ancak böyle giderse, önümüzdeki kış sıkıntılar olacağını ben de düşünüyorum. Kasım'da seçim olur da IMF ile anlaşırlarsa, bir ihtimal toparlarız.


.
0
kartallar yuksek ucar
(24.03.22)
Yaşıyoruz tabii ki. Sabah akşam yeşil enerji diye haber yapan İngiltere'de tekrar kömürle enerji üretilmeli mi diye tartışılıyor. Savaş bunu bile düşündürdü. Son 100 yıldır çıkan savaşların temelinde olan şeylerden biri enerji. Bugün olmazsa yarın kriz olur. İş için lazım olacaksa küçük bir jeneratör alınabilir.
0
dissendium
(24.03.22)
şu geçenlerde osb'lere enerji verilmesinin sınırlandırılması ile ilgili konuyu okuduktan sonra ben olsam kesinlikle bir jeneratör, yedek vs yatırımı yapardım.
0
roket adam
(24.03.22)
jeneratör almayın demiyorum ama jeneratörlerle ilgili iki problem var.

1- ucuz şeyler değiller ve ciddi yer kaplıyorlar. sistemler derken ne kastediyorsunuz bu arada? kaç kW lazım size?
2- jeneratörler yılın 363 günü çalışırlar, 2 günü bozuk olurlar. o 2 gün de elektriğin kesik olduğu günler oluyor genelde. kısacası jeneratörlerin bakımı tutumu zordur. kolay makineler değil.
0
co2s2
(24.03.22)
enerji sektöründeyim. kesinlikle haklı.
jeneratörden ziyade enerjinizi güneş paneli + batarya sistemiyle karşılamanız mantıklı olur.
0
yonge and bloor
(24.03.22)
@co2s2, sistem dediğim 3 adet sunucu (i9 işlemcili makine rack değil) modemler vs.

bu sistemler 3Kw'lık bir Güneş Enerjisi Akıllı Invertor'üne ve 2 adet 12 volt 60 Amper Jel aküye bağlı bu haliyle 6 saat rahat götürüyor test ettim.
0
🌸solo
(24.03.22)
(9)

Yeteri kadar değer görmedi dediğiniz şarkı var mı?

skzr
Sb. Mesela ben Tarkan-Firuze şarkısının asla yeteri kadar değer görmediğini düşünüyorum. Gerek rahmetli Aysel Gürel'in muazzam sözleri, gerekse Tarkan'ın kendini aşan yorumlaması bence bu şarkıyı daha da üst noktalara götürmesi gerekiyordu.Teşekkürler, tikler hemen.
Sb.
Mesela ben Tarkan-Firuze şarkısının asla yeteri kadar değer görmediğini düşünüyorum. Gerek rahmetli Aysel Gürel'in muazzam sözleri, gerekse Tarkan'ın kendini aşan yorumlaması bence bu şarkıyı daha da üst noktalara götürmesi gerekiyordu.
Teşekkürler, tikler hemen.
0
skzr
(23.03.22)
Ohoo bu işin içinden çıkılmaz bence özellikle az bilinen gruplar neler yapmış neler ama kim biliyor
Misal youtu.be
0
olaylar olaylar
(23.03.22)
Firuze değer görmemiş olur mu ya. Bayağı dinlenmişti.

Hayko Cepkin - Yalnız Kalsın

youtu.be

Televizyonda çıkmıyor bile.
0
dissendium
(23.03.22)
Kesinlikle tarkan- selam ver
0
deer hunter
(23.03.22)
malt grubu ve tüm şarkıları.

mesela şu şarkı : www.youtube.com
0
AlsterWasser
(23.03.22)
@dissendium hocam aslında tam olarak anlatmak istediğim şey dinlenme sayısı değil de, hani efsaneler arasında olması gereken bir şarkının o derecede görülmemesi.

@olaylar olaylar güzelmiş, aslında bu soru biraz da yeni şarkılar, gözden kaçanları değerlendirmek amaçlıydı.
0
🌸skzr
(23.03.22)
Furkan İpek - İlacın Yok

www.youtube.com

bazen şarkıyı sadece ben dinliyorum sanıyorum.
0
amour fou
(23.03.22)
Firuze zaten eski bir hit. Tarkan çok iyi yorumladı ama kitle zaten doymuştu şarkıya.

Fatih erdemci ilk albümü genel

Rashit-gönül yazar düeti; kibir

Grup Pan; bana bana
0
rewlack
(24.03.22)
teoman ruhun sarisin
0
spherical
(24.03.22)
Pamela'nin ilk 3 albumundeki sarkilar.
0
hot potato
(24.03.22)
(2)

İngilizce Nasıl Öğrenilir? (Sınav vs. İçin Değil Konuşacak Kadar Öğrenmek)

kavsaktakinsan
Sanırım yabancı dil bölümü dilin kendisi ile ilgili sorular içerdiği için soruyu buraya sordum. Hatalıysa şimdiden affola.Şimdi efenim bendeniz memleketin çok mükemmel hatta mükemmel puanları ile almayan bir üniversitesinde Bilgisayar Mühendisliği öğrencisiyim. Bölüm Türkçe. Alanında iyi olduğu söyl
Sanırım yabancı dil bölümü dilin kendisi ile ilgili sorular içerdiği için soruyu buraya sordum. Hatalıysa şimdiden affola.

Şimdi efenim bendeniz memleketin çok mükemmel hatta mükemmel puanları ile almayan bir üniversitesinde Bilgisayar Mühendisliği öğrencisiyim. Bölüm Türkçe. Alanında iyi olduğu söylenen bir üniversite ama ben iyiliğini de kötülüğünü şu an göremedim. Bakalım zaman neyi gösterecek... (İsmi bende kalsın.)

Her neyse niyetim şu an üniversite eğitimimin başlarında dil konusunu çözmek. Bilindiği üzere; yazılım, bilgisayar hatta genel olarak tüm mühendislik bölümlerinde İngilizce çok önemli. Ancak nasıl yapacağım konusunda bir bilgim yok ne yazık ki.

Başlıkta da yazdığım üzere niyetim yüksek lisans ya da herhangi bir sınav değil İngilizceyi öğrenmek. Şu an düşüncem gelecekte mesleğimi yurt dışında yapmak ve bunun için dil konusunu aradan çıkarmak. Gelecekte bu düşüncem değişir mi bilmiyorum ama her konuda yardımı olacağı için dil lazım olacak. Değişmese bile maddi kaygılar dışında 2. sırada gelen dil sorununu erkenden aradan çıkarmak istiyorum.

İşte bu durumda nasıl yapacağım konusunda bilgiye ihtiyacım var.
Seneye İngilizce kursuna başlayayım diyorum ama gelen öğrenciler ya da öğrencilerden öte kursun temel amacı bir sınava hazırlamak olacaksa bir yardımı olacağından endişeliyim. Yani tek amacı öğrencilere YÖKDİL'den 80 aldırmak ise bu benim işime yaramaz çünkü okuduğumu anlayacak, yazabilecek, konuşabilecek bir kişi olmak istiyorum. Ben yanlış mı düşünüyorum? Yani sırf niyeti İngilizce öğretmek olan kurslar, dershaneler var mı? Bölümün bitmesine en kötü 4 sene var. Belki 4 senede İngilizce sular seller gibi öğrenilmeyebilir ama en azından derdimi anlatıp karşımdakinin derdini anlatacak kıvama gelinebilir.

Sözün özü ne yapmam gerekiyor konusunda fikre ihtiyacım var. Seviyem öyle kötü bir durumda değil. Daha demin bir site için destek talebini gönderirken ve yanıtlarken kendim yazdım ve gönderdikten sonra çeviriden baktım anlamlı da yazmışım. (Aferin bana.) Ama yine de seviyem yeterli değil. Derdimi anlatacak kadar bile İngilizcem yok.

İşte bu durumda size sorayım: İngilizce konuşacak, anlayacak, yazacak bir kişi olmam için ne yapmam gerekiyor?
0
kavsaktakinsan
(23.03.22)
Dil öğrenme işi büyük bir deniz. Yapman gereken her şeyi yapman gerekiyor. Bunlar neler? Bir grammar kitabı alıp çalışmak. Her gün BBC, CNN okumak. İngilizce kitap okumak. Dizi izlemek. Film izlemek. Müzik dinlemek. İngilizce sitelerde yazı yazmaya çalışmak.

Konuşmayı çok büyütüyorsun gibi geldi. Konuşmak sihirli bir olay değil. Cümleyi kurmayı bilen, grammar ve kelime bilgisi yeterli olan herkes konuşabilir.

Amacın hiçbir zaman dert anlatmak olmasın. Hedefi her zaman yüksek tut. İş hayatında bir proje ekibini sorunsuzca yönetecek kadar öğrenmeye çalış.

En önemlisi bu uzun bir yol. Ben İngilizce sözlü mülakatı geçip işe girmiş biriyim ama hâlâ kendimi geliştirmeye devam ediyorum. Öğrendim, bitti diye bir şey yok. O yüzden sabırlı olmak lazım. Bu işi sevmek, bol bol zaman ayırmak lazım.
0
dissendium
(23.03.22)
TLDR; oturun çalışın! biraz kafanız karışsın sıkıntı çekin. her taraftan hedef dil ile alakalı bir uyarana maruz bırakın kendinizi, sonra belli bir süre sonra her şey çok daha kolay ve hızlı olcak.

----

öncelikle olaya dilin kendisini öğrenmek motivasyonu ve isteği ile yaklaşmanız baştan sizin için iyi bir şey. genelde yapılan hata amaç ile aracı karıştırmak ve sonucunda kendi durumunu yanlış analiz etmek oluyor. yani YDS'ye çalışıyor 10 sefer sınava girip anca belli bir puan alıyor ama aslında dili pek anlamıyor ya da konuşamıyor sonra başka yerlerde sorun arıyor. Halbuki dilin kendisini öğrenince sınavlar veya dili kullanması sadece alışkanlık kazanma ile alakalı. neyse..

dil öğrenirken en önemli husus hedef dile kendinizi mümkün olduğunca maruz bırakmak. günlük en basit şeyde bile hedef dil ile alakalı bir uyaran bulmak gerek. mesela en klasik örnek telefon dilini hedef dile çevirmek veya hedef dil ile ilgili medya içeriği tüketmek vb. şeyler gibi.

pasif yetiler ve aktif yetilerin neler olduğuna ve gelişim çizgisine önem vermek gerek. pasif yetiler olarak okuma ve dinlemeyi; aktif yetiler olarak ise yazma ve konuşmayı kastediyorum. her dilde öncelikle pasif yetiler çok hızlı bir ivme gelişir. olması gereken de budur. öncelikle duyduğunuzu anlamanız gerekir ki konuşup yazabilesiniz. pasif yetilerin ilerlemesinin önünü açın bir süre ancak sadece pasif yetilerinize yüklenirseniz "anlıyorum ama konuşamıyorum" tuzağına düşersiniz. belli bir noktadan sonra hedef dili aktive etmeniz lazım. dili aktive etmekten kastım ise mümkünse dili kullanabileceğiniz bir ortam bulmanız. hiç yok ise kendi kendinize konuşmanız yazmanız vs.

internet varken herhangi bir dil kursuna sadece teorik ders için para vermek bana üşengeçlik gibi geliyor. kendiniz bir dili öğrenebilirsiniz. ama tabii herkesin vakti o kadar olamayabiliyor ama dil öğrenmede en çok imkana sahip çağdayız. akıllıca kullanmayı bilmeniz lazım. zaten bir sürü blog/uygulama/site bulacaksınız kendiniz.

kelime öğrenme konusunu o kadar kafaya takmayın ve sabırlı olun. liste çıkartarak sabah akşam notlar alarak asla kelime öğrenemezsiniz. kelimeleri belli bir bağlamda öğrenmeniz akılınızda kalmasına yardımcı olacaktır. ayrıca ilk başta yazdığım gibi dile kendinizi maruz bıraktığınızda o kelimeler karışınıza sürekli sürekli çıktığında aklınızda yer etmeye başlayacak. yani belli bir öğrenme grafiği var ver bu grafiğin ilerlemesine yardımcı olmanız ve sabırlı olmanız lazım.

gramer konusunu bazı insanlar önemsiz diyor ama bence gayet önemli. belli bir süre gramere ağırlık vererek masa başında teorik çalışma yapmanız şart. tabii bunun yanında diğer aktif ve pasif yetiler için de antrenman yapmanız lazım. zaten belli bir seviyeden sonra öğrenebileceğiniz bir gramer kuralı kalmıyor sadece içselleşmesi ve kullanma konusunda pratik ihtiyacınız kalıyor.

İngilizce öğrenmesi gayet kolay bir dil. sadece telaffuz konusunda biraz sıkıntılı olabilir ama merak etmeyin zamanla oturur.
0
AlsterWasser
(23.03.22)
(3)

matematik özel ders fiyatları - İstanbul Anadolu Yakası

teritori
15 yıl tecrübeli ve iyi okullarda öğretmenlik yapmış bir öğretmenin özel ders ücreti için 400 tl iyi bir fiyat mı?
15 yıl tecrübeli ve iyi okullarda öğretmenlik yapmış bir öğretmenin özel ders ücreti için 400 tl iyi bir fiyat mı?
0
teritori
(23.03.22)
Siz ders alan taraf mısınız yoksa veren taraf mı? 400 TL kim olursa olsun bir saat için çok. Ya tutarsa mantığıyla yapılmış oluyor böyle şeyler.
0
dissendium
(23.03.22)
neye hazırladığına göre değişir.
sat sınavı falansa gayet normal. yurt içinde bişeyler içinse piyasa 200-500 arası.
200 ve altı üniv öğrencisi veya işte tecrübesiz hoca ücreti oluyor öyle hesap edebilirsiniz.
0
rewlack
(23.03.22)
45+10+45 = 100 dakika için gibi bu fiyat.

Muhtemelen de öğrenci evindedir.

Bu şekilde ise pazarlık yapılabilir.

Bence bir tık fazla.
0
liberal
(23.03.22)
(12)

İş arkadaşına nasıl açılırım

aguen
Merhaba duyuru,Birkaç ay önce hayatımda tanıdığım en mükemmel ve beyinlerimizin senkronize çalıştığı bir insan işyerimizde başladı. (Ben 26e, kendisi 31k) Kahve içmeye vs. çağıramıyorum çünkü zaten ben, kendisi, genellikle bir kadın arkadaş daha kahveye çıkıyoruz haftada bir iki. Yine haftada bir ak
Merhaba duyuru,

Birkaç ay önce hayatımda tanıdığım en mükemmel ve beyinlerimizin senkronize çalıştığı bir insan işyerimizde başladı. (Ben 26e, kendisi 31k)

Kahve içmeye vs. çağıramıyorum çünkü zaten ben, kendisi, genellikle bir kadın arkadaş daha kahveye çıkıyoruz haftada bir iki. Yine haftada bir akşamları dışarıda konser olur meyhane olur içmeye vs. gidiyoruz üç kişi.

Geçen hafta hepimiz biraz sarhoşken ilişkiler konusunda bir ranta başlamıştı, o sırada fark ettim ki aslında kendisini mutlu edebilecek insan benim, çok eminim. Benim için onun olduğu zaten kesin. Bi noktada cümlelerimizi tamamlıyorduk klfdjgd. Bu yüzden açılmam gerekiyor :)

Dürüst olmak gerekirse üniversiteden beri sadece uzun ilişkilerim olsa da hep Tinder'dandı ve gerçek hayatta nasıl açılınıyor bilmiyorum :(

Dışarıda birebir buluştuğumuz bir gün senden hoşlanıyorum mu diyoruz dümdüz hehe. En son ortaokulda falan orada kaldım. Yardım lütfen :(

Not olarak, ondan pek bir sinyal alamadım ama bu konuda hep odun olmuşumdur zaten. İşyerinden ayrılmayı düşündüğümü öğrenince "ya gitme ya lütfen :(" yapmıştı bayağı üzülmüştü ama sayılmaz bu bence.

İkimiz birlikte tenis kursuna yazılacağız, şimdiden yaz için bu 3 kişi tatil önerileri falan geliyor kendisinden. Arkadaşlığa da okayim ama arkadaş sandığı biri olarak ona yazıp hayallerini yıkmak istemeyeceğim için ret yiyeceksem de baştan yemeyi mantıklı buluyorum.
0
aguen
(22.03.22)
Her şey böyle güzel gidiyorken bi açılıyorsun hatun ben seni arkadaşım olarak görüyorum diyor. Bence tavırlarını iyi analiz edin bakışlarını falan yoksa duvara toslarsınız.
0
olaylar olaylar
(22.03.22)
neden bir aktiviteye birlikte gidelim mi diyemiyorsun, anlamadım. sevdiği bir şarkıcı, grup olur, tiyatro olur, havalar düzelince yakın mesafe bir gezi olur, hiç olmadı kahveleri alıp sahilde yürüyelim mi ne dersin, diyebilirsin.

dümdüz açılma. önce birlikte bir şeyler yapın, yakınlaşın.

böyle biriyle sadece arkadaşlık seni ileride kesin üzer. hiç girme salt arkadaşlık işine.

ne kadar güzel hislerin var, yapacağın bir hamle ile ne kadar mutlu olacağını düşün. hadi biraz cesaret.
0
gabe h coud
(22.03.22)
@gabe mevcut durumda iş arkadaşı olarak zaten bunların hepsini yapıyoruz bazen ikimiz, bazen diğer bir kadın arkadaş da dahil oluyor.

tiyatro, konser, klasik müzik dinletisi, kahveleri alıp yürüme hepsi yapıldı. o yüzden sonraki adıma nasıl taşırım bilmiyorum.
0
🌸aguen
(22.03.22)
Ben bu işlerde gaz verme taraftarı değilim. Önce onun ilgisi var mı yok mu onu ölç. Ne bileyim, Instagram'da bir kız fotoğrafına bak onun yanında. Belki "yakışır kardeşimeee" deyip enseni tutacak. 5 yaş da az değil. Sana bakıyor mu, kıskanma belirtisi var mı, akşam, gece WhatsApp'tan yazıyor mu, bunları bir düşün. Açılacaksan da etkinliği falan bırak. Sakin bir yere davet et.
0
dissendium
(23.03.22)
moral bozmak gibi olmasın ama sizin iş olsaydı şimdiye dek olurdu gibime geliyor.
ama yine de bunu öğrenmeden rahat edemeyeceksiniz.
o nedenle direkt açılmak yerine yoklama çekin. o genellikle gelen kadın arkadaşın olmayacağı başbaşa bir etkinliğe çağırın. içinde az biraz romantik ortam barındırsın. yani tiyatroya gidelim değil de hafta sonu sadece ikimiz gezmeye gidelim gibisinden.
0
lazpalle
(23.03.22)
Abi 31k'nın 26e'de gönlü olsaydı 26e'yi 10 kez falan tavlamıştı şimdiye kadar. Unut bence..
0
mg3929
(23.03.22)
kadınlar, kendilerinin yaşça büyük oldukları ilişkilerden bir nebze çekiniyorlar ama yine de belli sinyalleri alıyor olman gerek. almıyorsan cidden hiç öyle bir şey düşünmüyor olabilir. kadınlar nasıl beceriyor bunu bilmiyorum ama çok denk geldim, bildiğin sevgililerden daha çok takılıyor bir kadın bir erkek, erkek açılınca "ama arkadaş olarak görüyorum ben seni .ss" diyebiliyor kadın tarafı. kadınların duygularını kestiremiyor insan. kendinden yola çıkarak çıkarım yapma bence. direkt ilişki niyeti olsa mutlaka sinyalleme yapar. bir süre daha devam edin bence o sinyali almıyorsanız zorlamayın.
0
furry burns
(23.03.22)
Güzel cevaplar gelmiş, ikna olmaya yaklaştım gibi :(

Öte yandan daha kendisi başlayalı 2 ay oldu ve işini öğreten kişi ben olduğumdan ekstra saygılı davranmak zorundaydım etik olarak. O olay yeni yeni bitti ben de sinyal vermedim tbh.

Kafa dengi olduğumuzu o da biliyor, diğer arkadaşa kendisi anlatmıştı da neyse. Redpillciler dışında herkesin tüm yorum ve mesajlarını ciddiye aldım teşekkürler.

- - - - - - - - - -

Ama asıl sorum şeydi, bu ortamda crush kişisine "kahve içelim mi" diyerek yürüyemem, nasıl açılabilirim o konuda bir beyin fırtınası yapalım yetişkin kişiler halp.
0
🌸aguen
(23.03.22)
yaş farkını problem etmesen çoktan yürümüştün zaten
önce kendi içinde ya ben ilerde daha kafa dengi yaşıma uygun birine denk gelirsemi çözüp gerçek duygularını paylaşırsan şansın olabilir
0
mantık
(23.03.22)
yani her zaman en oluru kahve teklifidir de öyle bir ortam olmuyor zaten sürekli gittiğiniz için. hoşlandığı tarzda veya sevdiği bir oyuncunun olduğu bir film vizyona girdiğinde, şu film çıkmış gidelim mi de diyebilirsin. öncesinde de oturur bir şeyler içer konuşursunuz.
0
furry burns
(24.03.22)
Her şey böyle güzel gidiyorken pat diye dudaklarına yapışıyorsun
0
rahmi pinkfloydoglu
(24.03.22)
"senden hoşlanıyorum" fln bunlar lise seviyesi unutun. size gönlü varsa zaten her türlü olur.
31 yaşındaki kadınla daha açık konuşabilirsiniz. mesela böyle üç kişi takılmak değilde sadece ikimizin olduğu bir ilişki istiyorum ne dersin gibi.
0
nuisance
(24.03.22)
(7)

telefonumun ekranı çatlayıp kırıldı

Mossy
zaten 5-6 yıllık bir telefon. Samsung galaxy note 4. Bunu İstanbulda en uygun nereye yaptırırım ve bana ne kadara patlar tahmini?Bildirim ışığı yanıyor ama ekranın diğer köşesi ufalandı resmen. açma kapama tuşuna basında yeşil bir parlaklık belirip yok oluyor.
zaten 5-6 yıllık bir telefon. Samsung galaxy note 4. Bunu İstanbulda en uygun nereye yaptırırım ve bana ne kadara patlar tahmini?

Bildirim ışığı yanıyor ama ekranın diğer köşesi ufalandı resmen. açma kapama tuşuna basında yeşil bir parlaklık belirip yok oluyor.
0
Mossy
(22.03.22)
Misir carsisinin arka tarafinda tahtakalede. Tahtakale is hani veya yıldız hanı doye binalar var. Oralardaki telefonculardan fiyat alabilirsin ama telefonun 2.el fiyati kadar bir sey çıkabilir son doviz artislari ile birlikte. Degmeyebilir yani
0
ananiyimioguz
(22.03.22)
bunun içindeki şeyleri nasıl yok ederim peki, asıl önemli olan o gibi şu an
0
🌸Mossy
(22.03.22)
Yakın zamanda değiştirdim Samsung ama farklı model. 430 ödedim. İstanbul değil. O da orijinal değil. En az 500 lira tutar. Birkaç yerden fiyat alabilirsiniz. Ekran kilidini kapatırsanız zaten kullanamazlar. Hafıza kartı varsa çıkarın.
0
dissendium
(22.03.22)
@dissendium telefoncu kurcalar diye değil, telefonu tamamen resetlemek istiyorum zaten. bir hdmı kablosuyla falan bağlanıp yapmam mümkün olur mu acaba
0
🌸Mossy
(23.03.22)
Note 4 te amoled ekran vardı. Onlar pahalı biraz. Telefoncuları arayıp çıkma bulabilirsin. Veya şundan falan alıp ekranını sökbilirsin www.sahibinden.com

İstanbulda olsam yardımcı olurdum fakat uzaktan biraz zor. Çevrende laptop telefon söküp takabilen birisi varsa ondan da rica edebilirsin.

Yok ama dışarıda tamir ettireceksen tamir icin randevu alıp başında durabilirsin.

Ekran hiç mi gözükmüyor? recovery mode olur android telefonlarda. O moda telefonu alıp wipe data diyerek sıfırlayabilirsin.

Yok telefonu gözden çıkaracaksan da parçala gitsin, yok etmek derken hangi senaryoyu seçeceksin ona göre değişir.
0
ananiyimioguz
(23.03.22)
aa aslında bayadır yapmıyorum ama ekrana gerek olmadan tuş kombinasyonları ile download mod a alıp usb ile bilgisayara bağlayıp odin programıyla da rom yüklersen de telefon sıfırlanır.

Bu işlemler için ekrana çok gerek yoktu diye hatırlıyorum. tuş kombinasyonları yeterli olabilir. youtubedaki videolardan yararlanabilirsin.
0
ananiyimioguz
(23.03.22)
hdmi olayı için şu iş görebilir ama dokunmatik çalışmıyorsa ne yapabilirsin ki? www.hepsiburada.com
0
ananiyimioguz
(23.03.22)
(5)

Söylenen maaş beklentisinden cayılır mı?

ananiyimioguz
Görüşme öncesi soruyorlar ya beklentiniz nedir ona göre şey yapacağız... diye.ya ben geçen hafta 5000 dolar dedim ama şimdi baktığımda cazip gelmiyor 6000 olursa eski işimden ayrılabilirim..Denir mi? Denmezse hiç girişmeyeceğim ama deniliyorsa ve bir adabı varsa dinlemek isterim.
Görüşme öncesi soruyorlar ya beklentiniz nedir ona göre şey yapacağız... diye.

ya ben geçen hafta 5000 dolar dedim ama şimdi baktığımda cazip gelmiyor 6000 olursa eski işimden ayrılabilirim..

Denir mi? Denmezse hiç girişmeyeceğim ama deniliyorsa ve bir adabı varsa dinlemek isterim.
0
ananiyimioguz
(22.03.22)
Onlar 5000 beklentisine dönüş yapmadıysa gidip 6000 istiyorum demek gereksiz ve şansını düşürmek olur. Onlar dönüş yaptıktan sonra onların dediğine göre biraz daha artış istenebilir ama bu artışın çok olması olumsuz olmasına neden olabilir. Denmesine denir ama önemli olan olumlu sonuçlanması olduğu için demiş olmak için de dememek lazım.
0
dissendium
(22.03.22)
kaybedecek bir şey yoksa denir. ama etik değil hoş değil. yapmadım hiç ama 1 sene sonra yüksek zam istedim. "ilk bvaşta niye dşük maaş istemiştin" dediler. vermediler zammı. ayrıldım ben de. o yüzden ilk başta konuşmak daha iyi ama kabul eden şirket bunu görmedim
0
ShadowOfMoon
(22.03.22)
Önce denmesi gereksiz evet ama bana biraz daha etik geliyor fakat benim sorum, onlar "biz okeyiz" dedikten sonra o teklifte bulunma konusuyla ilgiliydi. Yani yan çizme gibi olmaz mı biraz? Ooh bunu veriyorlarsa bunu da verirler.. gibi düşündüğümü zannederlerse pek hoş olmaz çünkü. Halbuki ben şu an piyasayı tanımak için görüşmelere katılıyorum ve beklentimi üzerine çok düşünmeden söyledim. Birisi tamam derse, bi %5-10 luk artış talep etmem çok tuhaf karşılanır mı onu merak ediyorum. 3 senedir aynı şirketteyim, ilk iş değişikliğim olacak bilmiyorum bu konuları.

Kaldı ki zaten kendi şirketim de bir güzellik yaparsa komple de cayabilirim. Yani bu etik sanırım ama ücret artırım talebi etik mi?
0
🌸ananiyimioguz
(22.03.22)
denir neden denmesin. tekrar düşündüm, durum böyleyken böyle.
0
gabe h coud
(22.03.22)
onlar daha düşük teklifle geliyorlar, siz de yeniden değerlendirdim, rakam budur derseniz abuk olmaz bence
0
megacracker
(22.03.22)
(2)

fotograf galerim kayıp

pikap
fotograflara baktiğimda çok fazla eksik fotom olduğunu fark ettim. örnek veriyorum iki bin foto varsa yedi yüz foto kalmis gibi bir durum olusmus. özellikle sehir disi gezi fotolarima bakacakken farkettim bu durumu.çünkü eksikler. bir de mesela sadece kendimin olduğu foto klasörü yapmistim. orda da
fotograflara baktiğimda çok fazla eksik fotom olduğunu fark ettim. örnek veriyorum iki bin foto varsa yedi yüz foto kalmis gibi bir durum olusmus. özellikle sehir disi gezi fotolarima bakacakken farkettim bu durumu.çünkü eksikler. bir de mesela sadece kendimin olduğu foto klasörü yapmistim. orda da çok foto vardi fakat neredeyse bi sey kalmamis. çok tuhaf geldi.yanlislikla silme gibi bi durum oldugunu sanmiyorum. zira sildiklerime ikinci kez kalici silme bölümünde bakıyorum ve bir tuhaflikla karşilaşmamiştim. hafiza sorunum yok marka oppo. ne olmus olabilir:/

tekrar iyice kontrol edicem.
editlerim.

şimdi aklima bir ihtimal geldi. hafiza kartimin basina bir is mi geldi diye.
0
pikap
(22.03.22)
Hafıza dolunca galeride görüntüleme sorunu oluşabiliyor. Telefonu yeniden başlattıktan sonra cihaz bakımı yapabilirsiniz. Hafızada yer açılınca düzelebilir. Çok video izleyince hafıza doluyor.
0
dissendium
(22.03.22)
telefonu acip kapattim hafiza kartim gozuktu. duzeldi sorun. ama evet bayaği dolmuş sanirim o yuzden oldu.
0
🌸pikap
(22.03.22)
(11)

insan ilişkileri

tuborg yesili
insan ilişkilerinde beni rahatsız eden bir durum var. ben birini dinliyorsam dinlerim gerçekten ama görüyorum ki kimse doğru düzgün dinlemiyor bile. mesela daha önce konuştuğumuz bir konu hakkında sanki daha önce konuşmamışız gibi sorular geliyor sonradan ve ben o insandan ışık hızıyla soğuyorum. ar
insan ilişkilerinde beni rahatsız eden bir durum var. ben birini dinliyorsam dinlerim gerçekten ama görüyorum ki kimse doğru düzgün dinlemiyor bile.
mesela daha önce konuştuğumuz bir konu hakkında sanki daha önce konuşmamışız gibi sorular geliyor sonradan ve ben o insandan ışık hızıyla soğuyorum. arkadaşımsa zaten birkaç kezden sonra arkadaşlık benim tarafımdan kalmıyor ama bunu yakın aile üyeleri de yapıyor özellikle aşırı dikkat ediyorum buna.

bana bir soru sorulmuş mesela ve ben daha önce uzun uzun cevaplamışım. aradan kısa bir zaman geçiyor hopp aynı kişi benim ona anlattığım konudaki en temel basit şeyi sanki hiç konuşmamışız ki gibi yine soruyor.

veya bir konu konuşuluyor biri bişey soruyor sen onu anlatırken çat konuyu değiştiriyor ya da hımmm deyip kestirip atıyor.

yani iki örnekte de ben ay bişey anlatayım derdinde değilim sen gelip bana soruyorsun ve zaman ayırıp anlatıyorum. ama dinlemiyorsun önemsemiyorsun.

bu sadece bana mı oluyor?
hayırsa siz nasıl tepki gösteriyorsunuz?
0
tuborg yesili
(21.03.22)
insanlara bir şey anlatmaya üşeniyorum ve genelde insanları dinlemiyorum dinler gibi yapıyorum.

mental sağlığım anca bu şekilde ayakta kalabiliyor.

(profesyonel durumlar haricinde)
0
AlsterWasser
(21.03.22)
Ben bazen unutuyorum. İnsanlık hâli. Bana olursa da anlatırım. Sorun etmem.
0
dissendium
(21.03.22)
bence düpedüz saygısızlık.
bunu yapana iyilik yapmam mesela ben.
hemen silmiyorum ama daha yüzeyel sohbet ve ilişki yürütüyorum.
0
gatherer
(21.03.22)
karşılıklı konuşmada, sen konuşurken aslında seni dinlemiyor, kendi söyleyeceğini düşünüyor, ilk fırsatta kendi hikayesini, derdini anlatıyor, seni yüzeysel bir şekilde dinlemiş gibi yapmak da bu derdini anlatma hizmetinin karşılığı katlandığı bir maliyet.

çok fazla konu varsa; mesela iş görüşmelerinden bahsediyorsak, karşı tarafın 4 tane ayrı görüşmesi varsa, tekrar tekrar hatırlatması gerekebilir, yeni bir işe girmişse iş arkadaşlarından tekrar tekrar bahsetmesi gerekebilir. Önemli bir konuysa, karışıklık yaşanabilecek bir durum değilse, ilk anlattığım gibi bir durum olmalı derim ve hayatımdan çıkarabileceğin bir insan olduğunu düşünürüm.
0
gabe h coud
(21.03.22)
Bu benim ya, çok detaylı anlatırım bu yüzden, fakat karşı taraf bi konudaki detayı fark etmeyip boş boş bakınca yüzeysel davranmaya başlıyorum. Bu kişi arkadaşım veya sevgimse iş yürümez genelde
0
olaylar olaylar
(21.03.22)
27- 28 yaşından sonra özellikle beyin öyle bir doluyor ki insam kendisinin ne zaman ne yaptığını ne hissettiğini unutuyor. Yani hemen hemen hiçkimsenin hayatının merkezinde değiliz normal şeyler bunlar. Ben takılmam.
0
cilekli krep
(21.03.22)
Ben mesela o anda çok güzel dinlerim ama sonra unuturum çünkü hangi birini kafamda tutayım, hayatta bir sürü arkadaşım, meşgalem, işim var. Herkesin her anlattığını ezberimde tutacak olsam beynim patlar muhtemelen. Ama bir iki kişi var ki onların dediklerini unutmamak için özel çaba sarf ederim. Bunlar başka bir olay.
0
inawen
(21.03.22)
ben böyle durumlarda hepimizin algı düzeylerinin, şekillerinin, kapasitelerinin farklı olduğunu düşünüyorum. mesela öğretmen bir arkadaşım var ve maalesef internet okuryazarlığı çok zayıf. drive'da bazı işlemleri pek çok kez anlattım , youtube videoları da yolladım. ama yok bir nokta geliyor ve gerçekten bağlantı kuramıyor. normalde zehir gibi olan kadının yüzünde o ifadeyi görüyorum yani. ya da benim hafızam dehşet keskin ama en yakın dostum anılarımızın çoğunu hatırlamıyor, konusu geçiyor, anlatıyorum, ahhh evet ya diyor ve sonra yeniden unutuyor :). beni ne kadar sevdiğini de biliyorum. genel olarak başkalarıyla ilgili anılarında da böyle. aynı zamanda yoga eğitmeni kendisi, herhalde bazı pozisyonları/akışları bana milyon defa anlattı ama yok, bende de bu kalmıyor mesela, dönüp dönüp soruyorum.

konuyu değiştirme ve kestirip atmayı kenarda tutarak söylüyorum, art niyet sezmiyorsam tekrar anlatıyorum, gocunmuyorum, saygısızlık veya özensizlik olarak almıyorum. biraz gözlemleyince insan anlıyor zaten hangisi olduğunu. niyet belirleyici oluyor bende.
0
Phoebe
(21.03.22)
stresli bir döneme falan denk gelirse normal bazı şeylerin unutulması.
ama normal bir hayat düzeninin içinde bu yaşanıyorsa ya algı kapasitesi düşündüğünüz gibi değildir ya da sizi önemsemiyordur.

bazen bazı durumlarda sinir olabiliyorum ama "bunun algısı da bu kadar" diye kabullendiklerim de var.
duruma ve kişiye göre davranıyorum.
0
blatta hiberna
(22.03.22)
Benim hafıza 512 mb. Kendi yaşadıklarımı bile unutuyorum sevgilim hatırlatıyor.
0
jazzabel
(22.03.22)
herkesin hayatı uzun, soruyorsa merak etmiştir zaten. ama bunu sonsuza dek uzun uzun saklayacak hafıza yok kimsede. sosyal medya geleneksel medya iş aile derken çok fazla uyaran ve algı hırsızı olan bir çağdayız. ben de mesela unutuyorum arada maalesef.

çat diye konuşmayı kesme veya hmm demeye gelince, saygısızlık bence de.
0
KaraSakall
(23.03.22)
(4)

Aci yeme sonrasi olusan karin agrisi

floydian
Bunun en guzel tedavisi nedir? Karin agrisi dedigime bakmayin daha cok bagirsakta olur bilirsiniz.Tedavi yontemi ariyorum.
Bunun en guzel tedavisi nedir? Karin agrisi dedigime bakmayin daha cok bagirsakta olur bilirsiniz.

Tedavi yontemi ariyorum.
0
floydian
(21.03.22)
En güzelini bilmem ama yoğurt ve ekmek iyi olabilir.
0
dissendium
(21.03.22)
aljinik asit.
0
gatherer
(21.03.22)
abi yanıyor işte. ağzın nasıl yanıyorsa, çıkarırken affedersin gümrük kapısı nasıl yanıyorsa içerisi de yanıyor.

yani taa yukarıdan gönderip bağırsakta yanmasını durdurana kadar zaten çıkarır kurtulursun. oraya kadar gitmiş acıya yukarıdan pek bir şey yapılamaz.

en güzel tedavi birkaç saat daha bekleyip doğal yollarla çıkarmaktır bence. biraz da orası yanar, sonra geçer.
0
kibritsuyu
(21.03.22)
%100 çözüm değil ama bana en iyi kolay geliyor + Türk kahvesi
0
materyalist imam
(22.03.22)
(11)

Niye hiçbir şeyin eski tadı yok?

levent bilgen
Kaç yıldır insanları heyecanlandıran bir kitap, bir albüm ya da bir film çıkmıyor. Futbol desen çöküşte. Eskiden iki Anadolu takımının maçı bile belli bir kesim için ilgi öznesiyken şu anda Premier Lig ve Şampiyonlar Ligi’nin son 16’sı dışında kimsenin doğru dürüst futbol izlediği yok. Dün hayatımın
Kaç yıldır insanları heyecanlandıran bir kitap, bir albüm ya da bir film çıkmıyor. Futbol desen çöküşte. Eskiden iki Anadolu takımının maçı bile belli bir kesim için ilgi öznesiyken şu anda Premier Lig ve Şampiyonlar Ligi’nin son 16’sı dışında kimsenin doğru dürüst futbol izlediği yok. Dün hayatımın en sıkıcı Real Madrid-Barcelona maçını izledim mesela. NBA maçlarına bakıyorum. Eskiden asla mümkün olmayan boşluklar oluyor tribünlerde.

Medya desen vasatın da altında. Twitter’a giriyorsun, politika, popülizm, dedikodu ve zevzeklik.

Oscar’lar eskiden bir heyecan yaratırdı mesela. Şimdi eskisi kadar umrunda değil kimsenin. Müzik deseniz 90’lardaki üretim bolluğu yerini “Keko Rap” denen furyaya bıraktı.

Eskisi gibi güzel filmler üretilmiyor, romanlar yazılmıyor. Sadece bizde değil, tüm dünyada aynı durum geçerli.

Neden böyle?
0
levent bilgen
(21.03.22)
50 sene önce de insanlar bundan yakınıyordu, bunlar her dönem olan şeyler. Rafine zevklere sahipsen sana uygun olanlara yoğunlaşmak yine senin elinde onlar sana gelmez sen gideceksin.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(21.03.22)
Ulaşım kolay, çok fazla uyaran var

Örneğin bundan 20 sene önce oscar olaydı, türkiyede filmlere bu kadar kolay ulaşamıyorduk, film izlemek korsan da olsa bir filme sahip olmak zahmetliydi, büyülü geliyordu
0
freebird5406_2
(21.03.22)
Yetenekliler eziliyor piyasadan disari atiliyor, gerisi de ancak bu kadar eser cikariyor.

Guzel bir site kesfediyorsun kafasi zehir adamlar var. 6 ay sonra vasatlar dolduruyor orayi.
Sonra zekileri atiyorlar geriye cop tayfa kaliyor.
Twitter,eksi hepsi boyle oldu.

Eskiden kafasiz adamlar ortamlara giremiyordu, her gordugu yeri kendi seviyelerine indiremiyorlardi.
Film,kitap sektoru de boyle.
Yanimdaki kiz 2 tane kitap yazdi saka gibi. Bunu bastirabildi sonra araya tanidiklar koyup satti.
Eskiden olsa hayal bile edemezdi.
N'oldu, o girince 1 gercek yazar disari itildi.
0
divit
(21.03.22)
freebird5406_2 +1

çoğu şey büyüsünü kaybetti. bir şey ne kadar çabuk üretilir ve ne kadar kolay ulaşılabilir oluyorsa o kadar hızlı değerini kaybediyor.
0
lazpalle
(21.03.22)
eskiye duyulan özlem. senden 30 yaş büyük birine sorsan eskiden ne güzel karışık maç izliyorduk der.

20 yıl sonra bugünün çocukları eskiden fidget spinner'lar vardı ne güzel günlerdi falan diyecek.

bunun sonu yok. olay dönemde değil sende bitiyor.
0
bohr atom modeli
(21.03.22)
90'lar müziği de Mozart müziğine göre kötü. Tat konusu kişilere göre değişen bir konu. Her şey her zaman en üst düzeyde olmaz. Bazen altın çağı yaşar, bazen çöküş yaşar. Hayatın kendisi böyle bir şey. İnsan 30 yaşına gelince çocukluğundaki gibi koşamıyor. Her şey daha kötüye gitme eğiliminde.
0
dissendium
(21.03.22)
çok fazla uyaran var +1 bunun için dopamin detoksu öneririm.

diğer bir konu da postmodern dönem varoluşu gereği klasikleşecek eserler üretilmesine imkan vermiyor. insanların ortak noktalarda buluşabileceği ve bunu devamlı kılabileceği bir ortam yok. dolayısıyla beraberlik duygusu yok, temas çok kısıtlı, güvensizlik yoğun. herkesin kendi doğruları var, herkes kendi içine kapalı bir dünyada yaşıyor falan bunların hepsi birbiriyle bağlantılı şeyler bence. postmodernizm diyorum bunun cevabına.
0
Mossy
(21.03.22)
çok fazla uyaran var, belirli aralıklarda dopamin detoksu + 1

bence insanlar şunu da es geçiyor sizinki gibi yorumlar yaparken; sen aynı sen değilsin, geçmişte okuduğun bir edebiyat eserinden aldığın haz değişti, dönüştü, gelişti, ilerledi. yani sen ilerledin. dolayısıyla hala aynı çerçevede/kalibrede filmler, olaylar, eserler, olgular peşindeysen zevk vermemesi kadar normal bir şey yok. hayat gibi siz de bir devinim halindesiniz, bunu çoğunlukla ıskalıyor nostalji söyleminde bulunanlar bence. ha tabii ki sınırsız değil her şey ama çok çeşitli. x tad vermiyor artık söylemine enerji harcayana kadar oha y diye bir konu varmış ya diyebilmek lazım. bunu yapabilmek için de ileriye dönük olmalı yüzümüz, sürekli arkaya bakarak yol alamayız.

örneğin oscar bir sinema aşığı olarak benim için de büyüleyiciydi geçmişte. ama zamanla okumalar yaptıkça, sinema sektörüne dair bilgiler edindikçe köhne, hatta yer yer ırkçı ve cinsiyetçi bir etkinlik durumuna düştü benim için. zira bu süreçte benim sinemayla ilgili olduğu kadar diğer konularda da farkındalığım arttı gibi gibi...
0
Phoebe
(21.03.22)
sorun eserlerde değil be kuzum... biz yaşlandık.
0
sorucu
(21.03.22)
yaşlandığınız için size öyle geliyor. hep yaşlılar böyle şeyler söylüyor.
0
kimwexler
(21.03.22)
eski ramazanlar nostaljisi. yaşlanmayla alakalı, dünya bozmadı, dünya her zaman aynıydı.

veya muhsin bey, istanbul çok bozdu muhabbeti 1980'ler

veya ah be güzel istanbul yine istanbul çok bozdu muhabbeti, 1960'lar.
0
KaraSakall
(23.03.22)
(2)

Bu cümlelerden hangisini kullanayım?

deerguy
The purpose of the paper is to provide an update on the subject that’s widely known in "bilimdalı ismi" and a new argument for its place in "kültür ismi" literature along with its meaning and origin.ya da In a sense, it’s an update on the subject that’s widely known in "bilimdalı ismi" and a new arg
The purpose of the paper is to provide an update on the subject that’s widely known in "bilimdalı ismi" and a new argument for its place in "kültür ismi" literature along with its meaning and origin.

ya da

In a sense, it’s an update on the subject that’s widely known in "bilimdalı ismi" and a new argument for its place in "kültür ismi" literature along with its meaning and origin.

Ortada bir bildiri özeti var. Bu cümle bildirinin neyle ilgili olduğunu açıkladıktan sonra ek bir tanım olarak koymak istediğim bir ifade. Cümleden de anlaşılacağı gibi önceden üzerine epey çalışılmış spesifik bir ifadeyle ilgili yeni bulgulara göre üretilmiş yeni bir iki argümanı konu alıyor. İlk ifade sanki biraz fazla donuk, diğeriyse fazla konuşma dili gibi geldi.
0
deerguy
(21.03.22)
Ben ilk cümleyi beğendim.
0
dissendium
(21.03.22)
ilk cümle daha net özellikle özet için.
0
yonge and bloor
(21.03.22)
(5)

işten kovulmak hakkında fikir

laf salatasi
arkadaşlar iyi pazarlar.doğru düzgün işini yapan, departmanda en çok çalışan, mesai saatinden önce işe gelip en geç çıkan bir finans çalışanı idim.departmandakiler en yeni ben olduğum ve menfaatlerine zarar verdiğimi düşündükleri için bir şekilde ayağımı kaydırdı.patron ne olup bittiğini sormadı bil
arkadaşlar iyi pazarlar.

doğru düzgün işini yapan, departmanda en çok çalışan, mesai saatinden önce işe gelip en geç çıkan bir finans çalışanı idim.

departmandakiler en yeni ben olduğum ve menfaatlerine zarar verdiğimi düşündükleri için bir şekilde ayağımı kaydırdı.

patron ne olup bittiğini sormadı bile, ben de kendimi savunmamayı tercih ettim, çünkü bıkmıştım.

yeni iş aramaya başlıyorum.

eski iş yerindeki yönetici de işten ayrıldı. onun yerine geçen kişi bana hayatta referans olmaz. aramızda bir çekişme uyumsuzluk vardı zaten.

yeni iş görüşmesinde bu son işyeri için ne diyeceğimi bilemiyorum.

14 aydır çalışıyordum.

yeni iş görüşmelerinde son işyerim hakkında ne söylemeliyim ?
kovdular dediğimde başarısız olduğum düşünülür, nasıl bir sebep daha iyi uygun olur, fikirlerinizi rica ediyorum.
0
laf salatasi
(20.03.22)
Referans zorunlu bir şey değil ki. Referanssız girebileceğiniz yerler de var. Ben şimdiye kadar hep referanssız girdim. Ne diyeceğiniz en kolay şey. Profesyonel değildi deyin. Keyfî kararlar alınıyordu deyin. Kovulduğunuza göre gömmek serbest.
0
dissendium
(20.03.22)
abi 10 tane iş görüşmesi yaptım son 1 ayda. sadece 1'i referans sordu. o da saçma sapan bir firmaydı zaten.

şirket kültürüne alışamadım ayrıldım de.
0
floydian
(20.03.22)
Cok garanti isi olan tonla arkadasim kovuldu, ben de kovuldum.
10 senedir calisan arkadasimi kovmuslar bugun.

Artik cok yadirganmiyor bu durum.
Eger kod girmedilerse stifa ettim desen de olur, sirket batti da diyebilirsin.
Kriz vardi kuculmeye gittiler cikardilar de.

Onemli olan bunu derken ezilmemen, ezildigin anda gorusmeyi kaybedersin.

Referans isi hikaye zaten, onu o zaman dusunursun.
0
divit
(20.03.22)
herhangi bir şirket bir kişinin daha önce çalıştığı yerden sgk çıkış kodunu göremez.

büyük amerikan ve alman şirketleri background check yapıyorlar. referans yanında bir de çalıştığın şirketin santral numarasından hr'ı arayıp soruşturuyor. verdiğin evrakları düzenleyen kurumları yine santral numaralarından arayıp evrakları teyit ettiriyor.

eski işyerindeki yöneticiyi referans ver. neden onun yerine geçen kişiyi referans vereceksin ki. referans verdiğin kişiyi arayıp ne zaman birlikte çalıştınız, kime raporluyordu, bir daha bu kişiyle çalışmak ister misiniz, olumlu olumsuz yanları neler sorularını soracaklar.
0
gabe h coud
(20.03.22)
kovuldum deme. eski işyerini kötüleyecek herhangi bir konuşma ise asla yapma.
benim pozisyonumda çok insan vardı, küçüldüler, ben de ayrılma kararı aldım, değişiklik düşünüyordum de.
ya da hiç bilmedikleri bir yerse taşındılar bile diyebilirsin. ama kibar bir dille bile işyerini kötülersen anlaşma sıkıntıları olan biri diye fişlenirsin. iş görüşmelerinde eski işyeri ve patronu hakkında olumsuz bir şey diyenin üstünü çizerler, temel ik kuralıdır. profesyonel yerlerde böyle.

umarım kolay geçirirsiniz bu süreci.
0
lovemyself
(21.03.22)
(9)

Eldiven tak demenin küfür gibi algılanması

mg3929
Evin altında arada alışveriş yaptığım bi çiğköfteci var. Adama eldiven tak diyince küfür gibi algılıyor. Bir eline takıyor birine takmıyor. Bugün dükkanda oğlu vardı, çocuğa eldiven tak dedim modu düştü resmen normalde sohbet muhabbet açmaya çalışan çocuk kolay gelsine bile cevap vermedi düzgün. Aca
Evin altında arada alışveriş yaptığım bi çiğköfteci var. Adama eldiven tak diyince küfür gibi algılıyor. Bir eline takıyor birine takmıyor. Bugün dükkanda oğlu vardı, çocuğa eldiven tak dedim modu düştü resmen normalde sohbet muhabbet açmaya çalışan çocuk kolay gelsine bile cevap vermedi düzgün. Acaba ben mi itici bi şekilde soruyorum diyeceğim ama gayet düzgün soruyorum. esnaftan böyle tepki aldığınız oldu mu?
0
mg3929
(20.03.22)
Abi bize anlattığın gibi direkt "eldiven tak" dediysen bu emir kipi gibi oluyor normal yani, çiğköfte dürümüyle de girişme riski var. Yani ne bileyim bro sana zahmet eldivenini takar mısın, eldivenini taksana bebişim gibi bi şeyler desen sorun olmazdı sanki. Bunlar örnek tabii.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(20.03.22)
Eldiven tak ne yav. Biri bana eldiven tak dese inat edip takmam. Eldiven takar mısın demek düzgün sormak olur.
0
dissendium
(20.03.22)
Düzgün soruyorum dedim zaten, emir kipiyle konuşmuyorum.
0
🌸mg3929
(20.03.22)
Eldiven takmanin bir espirisi yok ki. Adam anestezi teknisyeni gibi surekli steril eldiven takip cikarmadikca ne anlami var elinde gostermelik eldiven bulunmasinin. Tum gun ayni eldiveni giyip o eldivenle her yere dokunmadigini tuvalete muvalete gitmedigini nereden bileceksin? Buradaki sorun iticilikten ziyade mantiksizlik.
0
hot potato
(20.03.22)
eldiven takmayan pis esnaftan neden alışveriş yapıyorsun üstüne bir de polemiğe giriyorsun diye sormak isterim ben de. böyle bi sahne gördüğüm anda asla oradan bi daha alışveriş yapmam. adamı düzeltmeye de çalışmam, alayı cins bunların.
0
roket adam
(20.03.22)
evet kibarca söylesen de öyle algılıyor. "ben yıkıyorum zaten" ya da "zaten takacaktım" vs... gıda hijyeninde iyi değiliz. çin bizden yukarıda: en.wikipedia.org
0
ya ben lan neyse
(20.03.22)
@roket adam +1
benim de bayildigim bi yer vardi, adam tuvaletten ellerini yikamadan cikti. (lavabo tuvaletin disinda) son gidiş o gidiş.
0
WithWorth
(21.03.22)
o çiğköfteleri eldivenle mi yoğurduklarını düşünüyorsun ? bazı ürünlerde özellikle çiğ tüketilenlerde hijyen pek mümkün değil. kasa önünde eldiven takmaya üşenen esnafın imalathanede de aynı rahatlığı göstereceği kesin. uyarmak yerine başka bir yerden alışveriş yapmak daha mantıklı.
0
orpheus
(21.03.22)
İnsanları uyarmaktan vazgeçeli çok oldu bende, insanlar bizim uyarılarımızla eğitilmez maalesef.

Yoğun korona dönemlerinde maske takmayan esnaftan alışveriş yapmadan çok çıktım, üşenmedim de. Arabayı park et kapat çık fırına gir, adamın maskesi yok, üşenmem hayırlı işler der çıkar binerim arabama başka fırına giderim.

Aynı şeyler çiğköfteci, tatlıcı, pastane vs için de geçerli. İçeri girmeden kapıdan gördüysem maske/eldiven olmadığını hiç girmem içeri, girdikten sonra fark ettiysem hayırlı işler der çıkarım.

Tamam gözümüzün görmediği ne pislikler dönüyor gıda işinde ama bari gözümüzün gördüğüne dikkat edelim.
0
John Bloor
(21.03.22)
(5)

2021 model az kmli araç satanlar

condom kurşunu
Baya araç var bu şekilde piyasada. Boyası kazası olmadığı iddia ediliyor da niye satıyorlar madem? Kazıklanır mıyız böyle temiz bir araç bulsak?
Baya araç var bu şekilde piyasada. Boyası kazası olmadığı iddia ediliyor da niye satıyorlar madem? Kazıklanır mıyız böyle temiz bir araç bulsak?
0
condom kurşunu
(20.03.22)
Şüphe varsa ekspertiz olmadan almayın. Kazıklanma riski her zaman var. Adamlar Porsche'nin hava yastığına atlet sıkıştırıp satıyorlar.
0
dissendium
(20.03.22)
geçen sene bugün 190bin'e otomatik corolla alınabiliyordu. bugün aynı model aynı paket araç 400bin tl. geçen sene 190'a alan adamın şimdi 1 yıllık aracı 350'den satışa koyması sizi kazıkladığı anlamına gelmez hocam.

ekspertizi söylemeye gerek yok zaten de tamamına şüpheli gözüyle bakmayın. hele ki geçen sene matrahın ucundan alınanlar, hem kur hem zamlar hem matrah derken çok pahalandılar.
0
avatar is back
(20.03.22)
al sat yapıp para kazanıyorlar. bayilerde stok sorunu var diye alan aldı stokladı. çoğu sıfırdan farksızdır.
0
signore
(20.03.22)
2021 başında 450 bin olan aracı filo indirimi vs 400 alıp şimdi 750 ye satmaya çalışıyorlar. Sıfırı 650 oldu. Araç yok. Yersen 700 e bırakır.
0
neymis
(20.03.22)
Gecen sene arac fiyatlari cok artti. Al satci tayfanin elinde kaldi. Ondan dusuk km cok arac var satilik. Millet ihtiyaci olmadan para kazanmak icin aldi hep.
0
bir ileti paylastim
(20.03.22)
(10)

Ayakkabı

Arthur Dayne
Kaç tane aktif olarak kullandığınız ayakkabınız var? Kenara atıp aylardır kullanmadıklarınız hariç.
Kaç tane aktif olarak kullandığınız ayakkabınız var? Kenara atıp aylardır kullanmadıklarınız hariç.
0
Arthur Dayne
(19.03.22)
1 bot 1 spor
0
basond
(19.03.22)
kullanmadıklarımı sayarsam dayak yiyebilirim (sadece özel zamanlarda falan giyiyorum eskimesinler diye de ödüm kopuyo)
ama sürekli kullandıklarım
1 kar botu
1 kısa normal bot kış için.
baharda normal bot ile deri sneaker dönüşümlü.
yazın da yine yukarıdaki sneaker ile babet dönüşümlü
toplamda 4 ayakkabım aktif
0
photo85
(19.03.22)
8
0
Bruce
(19.03.22)
1 bot 1 normal zamanda giymelik sneaker 1 spor ayakkabisi
0
hot potato
(19.03.22)
2 spor, 1 bot.
0
dissendium
(19.03.22)
20'den fazladır. 30 civarı sanırım, saymadım. koşu, spor, bot, yarım bot, takım ayakkabısı, süet, deri

hepsini aktif kullanıyorum. iki gün üst üste aynı ayakkabıyı giymem.

her sene en az 1-2'şer tane aldığım için sayı olarak en çok adidas ultra boost ve aşağıdaki ayakkabılardan ve yine bu markanın başka modellerinden var.

www.massimodutti.com
www.massimodutti.com
www.massimodutti.com
www.massimodutti.com
www.massimodutti.com

www.adidas.com.tr
0
gabe h coud
(19.03.22)
3-4 çift kadar var.
0
d max
(20.03.22)
2 bot, 3 sneaker, 2 tane de klasik; derby ve oxford.
0
akhenaten
(20.03.22)
3-4 tane. biri spor icin, biri gunluk, biri disari cikmalik, biri de isyeri icin. 15 tane de kenarda duruyor oyle.
0
baldur2
(20.03.22)
2 bot 3 spor
0
Unde bach canim
(20.03.22)
(23)

whatsappta görüldü durumunuz açık mı kapalı mı?

dafuq
niçin?
niçin?
0
dafuq
(19.03.22)
Açık. Okunup okunmadığını görmek istiyorum.
0
dissendium
(19.03.22)
Hepsi kapalı ilk çıktıkları günden beri. Kime ne zaman neden cevap vermediğim konusunda insanların fikir yürütebilme imkanının olmasından rahatsız oluyorum.
0
Bruce
(19.03.22)
kapalı. böyle bir özellik olduğunu bile unutmuşum hatta.
0
floydian
(19.03.22)
Kapalı. Bir sebebi yok.
0
himmet dayi
(19.03.22)
Kapalı. Rengini sevmedim.
0
j r r tolkien hayrani
(19.03.22)
Açık. Başkası mesajımı okumuş mu görmek istiyorum
0
mg3929
(19.03.22)
Açık. Niçin? Niçin olmasın?
0
kaptankedi
(19.03.22)
kapalı. tripcanlarla uğraşmamak içün.
0
kimwexler
(19.03.22)
Özelde açık şirket hattında kapalı
0
kisa
(19.03.22)
Açık. Son görülme saatim de açık. Vardır herkesin kendince sebepleri ama birinin mavi tiki kapattığını fark edince puanını kırıyorum. Canı ne zaman isterse o zaman cevap verme rahatlığına sanki kendi imkanlarıyla ulaşamıyor da bişeyin birinin yardımına ihtiyaç duyuyor gibi. Bi çeşit zayıflık geliyor bana.
0
IncredibleMau
(19.03.22)
kapalı.

her arayanı da anında açmam. öyle gıcık biriyim.
0
AlsterWasser
(19.03.22)
açık saklı gizlim yok
0
basond
(19.03.22)
açık. ayarları kapalı birini görünce aha bu da kendini çok ayrıcalıklı ve özel zanneden, sabancı triplerindeki tiplerden biri pehhhh diyorum. görüldü yapıp yanıt yazmazsam buna hiç bir arkadaşım bozulmuyor. ya da onlinesin bana yazmıyorsun diyen adam seçmiyorum. özelliklerde sorun yok, seçilen insanlarda sorun var. gibi gibi.
0
Phoebe
(19.03.22)
son görülme kapalı, mavi tik açık.
0
kobuzchu kiz
(19.03.22)
açık her şeyim.
neden kapatmam gereksin bilmiyorum.

işim varken yazılanı okuyup yazacağımı sonradan yazdığım da oluyor.
en fazla "pardon hemen yazamadım" diye giriş yapıyorum gerekirse.
çok da şey yapmamak lazım gibi.
0
blatta hiberna
(19.03.22)
Açık. Son görülme de açık.

Kapatmak için bir sebebim yok.
0
put it in your appropriate place
(19.03.22)
açık. en baştan beri hiç karıştırmadım o özellikleri. uğraşmam. gece vakti neden online'sın, gördün neden cevap vermedin vs diyen, düşünen biriyle birlikte olmam, arkadaşlık yapmam. benim de böyle şeyler aklıma gelmez.
0
gabe h coud
(19.03.22)
Açık,çünkü neden olmasın, varsayılan ayarı o şekilde, kapalıya çevirmek için bir sebebim yok, açıkçası whatsapp mesajlaşmaları üzerinden çıkarım yapmayı komik buluyorum.
0
(20.03.22)
Açık. Tam olarak @incredi ve @phoebe +43
0
abuzer
(20.03.22)
kapali. unuttum bile +1 (son gorulme de ayni sekilde)

biri mesajimi gordu mu gormedi mi veya ne zaman online oldu bilmek istemiyorum.
0
supergirl
(20.03.22)
kapalı.

hem kendim için kem karşıdaki için. mesajımı okudu/okumadı online oldu yazmadı triplerine girmek ve kimseyi bu triplere sokmak istemiyorum.

bilmemek mutluluktur.
0
jelly bear
(21.03.22)
Hepsi kapalı. Çok anlamsız geliyor.
0
peki madem
(21.03.22)
mavi tikler açık. son görülme saati kapalı.
mavi tik bana samimi geliyor. son görülme de bir o kadar hadsizce.
son görülme için dolu dolu bir sana ne? diyebilirsin ama mavi tikte 2 kişiyi bağlıyor olay. mesajın gidip gitmediğini bilmek önem arz edebiliyor. cevap gelir gelmez o ayrı. trip atma hakkımız yok. bunun bilincinde kullanırsak mavi tik candır.
0
onemoremile
(21.03.22)
(2)

kariyer.net başvuru

tabudeviren
kariyer.nette bir şirketin birden çok ilanına başvurmak olumsuz olur mu?"birden çok ilana başvuranları iptal et/geriye at" gibi bir seçenek var mı?
kariyer.nette bir şirketin birden çok ilanına başvurmak olumsuz olur mu?
"birden çok ilana başvuranları iptal et/geriye at" gibi bir seçenek var mı?
0
tabudeviren
(18.03.22)
İlanlar çok alakasız değilse olmaz.
0
dissendium
(18.03.22)
Hepsine aynı gün ya da yakın periyotta başvurmak hoş bir izlenim değil, ne iş olsa yaparım abi izlenimi biraz. Pozisyona da bağlı olmakla birlikte 1 ay beklerdim ben olsam.
0
Bruce
(18.03.22)
(7)

1. Dünya savaşını kaybettiysek 18 mart niye önemli?

amsterdam otlu sigarası
Orada kazandığımız zafer 1. Dünya savaşı kaybedildiği için sonuçta bir işe yaramamış olmadı mı? Savaşı kaybettiğimize göre bu zafer mağlubiyeti öteleyince ileride boş yere bir sürü insan daha ölmüş olmadı mı? Mondrostan sonra çanakkale geçildiyse bütün bu anılan şehitler yok yere ölmüş olmadı mı? T
Orada kazandığımız zafer 1. Dünya savaşı kaybedildiği için sonuçta bir işe yaramamış olmadı mı? Savaşı kaybettiğimize göre bu zafer mağlubiyeti öteleyince ileride boş yere bir sürü insan daha ölmüş olmadı mı? Mondrostan sonra çanakkale geçildiyse bütün bu anılan şehitler yok yere ölmüş olmadı mı? Tam fikir oluşturamıyorum, Bu konuda kafam çok karışık, cevaplarsanız çok sevinirim.
0
amsterdam otlu sigarası
(18.03.22)
Kurtuluş Savaşı'nın fitilini yaktı bi anlamda Çanakkale cephesi. Çanakkale'yi kaybedip İstanbul işgal edilse belki böyle bir direniş hareketi olmazdı o ruh haliyle. Bi de Osmanlı'nın savunma cepheleri arasında en kritik cephe denebilir şu anki Türkiye sınırları düşünüldüğünde. Diğerleri Arap yarımadasında ya da suriye filistin, ırak civarında. Çanakkale ise İstanbul'un dibinde ülkenin kalbinde. Bu savunma başarısız olsa Osmanlı çok daha kötü parçalanır ve muhtemelen şu an Türkiye Cumhuriyeti olmazdı
0
nundu
(18.03.22)
Niye önemli? Çünkü dünyanın o zamandaki en güçlü devletlerini devletin en zayıf hayaliyle denize gömdüler. Bugün hangi ülke bunu başarabilir? Ukrayna'nın durumu ortada. Bir gemi batırabilmişler mi? Savaşta sonuç önemli değildir, duruş önemlidir. Osmanlı Devleti işgalcilere karşı vatanını savundu. Bu duruş önemlidir. Emperyalizme karşı gösterilen çok büyük bir mücadele söz konusu.
0
dissendium
(18.03.22)
Arkadaşlar yazmış, yazacak sebeplerini. Ben de karşı taraf için neden önemli olduğunu anlatayım. Ingilizler tarafından kullanılan Avustralya, Yeni Zelanda, İrlanda gibi ülkelerin halkları bu savaşla millet olma şuurlarına eriştiler. Gentlemens' War ile. Bizzat kendilerinden dinledim bunları. Harika hikayeleri, ağıtları var.
0
crimson man
(18.03.22)
Dolayli yoldan ingiltere imparatorlugunu cokerten savas oldu.
Savas sonrasi kanada falan isyan edip ingilizlerin basina bela oldu, saglam bir savas oldugu icin kutlamasak olmaz.
Adamlar kendi tarihinde churchilin felaketi falan diye tanimliyorlar
www.history.com
1922'de ortam gerilince tekrar savasmayi goze alamayip gittiler.

tr.m.wikipedia.org

Sonrasi da bu
tr.m.wikipedia.org

Ne dovduysek 1931e kadar etkisi gitmis
0
divit
(18.03.22)
İngilizlerin Çanakkale cephesini açma sebepleri ekonomik krizde olan Rusya'ya yardım götürmek, İstanbul'u alarak Osmanlı Devleti'ne son vererek savaşın süresini kısaltmaktır. Bu cepheyi biz kazandığımız için İstanbul alınamadı ve savaşın süresi uzadı.İstanbul'u alsalardı milli mücadele dediğimiz kurtuluş savaşını yapacak zamanımız olmayacaktı. Kazanmak askerimize ve milletimize hem güç hem de cesaret verdi ki Mondros imzalandıktan sonra küçük çaplı bölgesel cemiyetler kurulmaya başladı. Hal böyle olunca İngiltere'de moraller bozuldu hükümet değişti vs. Rusya'da Bolşevik ihtilali gerçekleşti savaştan çekildi
0
umutsuzevjınıkı
(18.03.22)
Herkes yazmış ama yazmadan duramadım. Birincisi ve bence en önemli olay İstanbul'un işgal edilmesini önlemesi. İstanbul diyerek geçmemek gerek, çünkü o yıllarda İstanbul başkent.

İkincisi her türlü üstün olan ülkeler burada mağlubiyeti tadarak psikolojik olarak çöktüler. Ve evet savaşta her şey maddiyat, makine, teçhizat değildir. Psikolojik üstünlük önemlidir. Güncel durumda Ukrayna'yı işgal etmeye çalışan Rusya'yı düşünün. Psikolojik üstünlük Ukrayna'da olduğu için hâlen teslim olmuyorlar.

Üçüncüsü bu psikolojik üstünlük sayesinde Anadolu topraklarında bağımsızlık mücadelesi fikri ateşlenerek biz güçlüyüz ve öz vatanımızı kurtarabiliriz mantığı oluştu.
0
skzr
(19.03.22)
Yenildik ama ezdirmedik gururumuzu
0
sagini solunu bilmez cahil
(19.03.22)
(2)

türkiye'de makine mühendisliği yüksek lisansı yapanlar

bohr atom modeli
genellikle kaç ortalamayla bitiriyor? -çok genel oldu ama- bilginiz dahilinde üniversitelerden bireysel örnekler de verebilirsiniz. yanıtlar için teşekkürler.
genellikle kaç ortalamayla bitiriyor? -çok genel oldu ama- bilginiz dahilinde üniversitelerden bireysel örnekler de verebilirsiniz.

yanıtlar için teşekkürler.
0
bohr atom modeli
(18.03.22)
Yüksek lisansta notlar şişiriliyor. Lisans gibi değil. Genelde 3 ile 3.50 arası. 3.50 üstü olanlar da var.
0
dissendium
(18.03.22)
Yüksek lisansta geçme notu yüksek olduğu için ortalama da yüksek oluyor. 4.00le bitirmek de mümkün ama pek işe yaramıyor. Lisans ortalaması her zaman daha önemli ve eleyici oluyor
0
Corpsebridee
(18.03.22)
(6)

Evsizlere ev vermek çok mu ütopik bi şey

teoberk
Dün karaköyde 3 tane çocuk gördüm, bir şeyler yakmışlar, ellerini ateşe doğru tutup ısınmaya çalışıyorlardı. Sonra kendi kendime düşündüm. Doğu Avrupa'daki eski sovyetlerden kalma binalar aklıma geldi. Uzun uzun bloklar halinde, düşük maliyetli, göze güzel gözükmeyen, renksiz, dev ve yapışık o binal
Dün karaköyde 3 tane çocuk gördüm, bir şeyler yakmışlar, ellerini ateşe doğru tutup ısınmaya çalışıyorlardı. Sonra kendi kendime düşündüm.

Doğu Avrupa'daki eski sovyetlerden kalma binalar aklıma geldi. Uzun uzun bloklar halinde, düşük maliyetli, göze güzel gözükmeyen, renksiz, dev ve yapışık o binalar. Komunizmin herkesi ev sahibi yapabilmek için küçük küçük 1-2 odadan oluşan dairelerin olduğu binalar. Kendi kendime "Bir başkan olsam ve devletin kaynaklarını kullanma gücüm olsa" diye düşünmeye başladım. 81 ilin hepsine, şehir merkezlerine görece uzak böyle siteler yaptırsak, içlerinde madde bağımlıları için bir dispanser de bulunsa, 3 öğün yurttaki gibi yemek versek, kontrollü ve kısıtlı doğalgaz, elektrik, su versek... Karşılığında yine bu sitelere yakın olan devlet destekli bazı endüstri fabrikalarında veya başka bi kuruluşta bu insanlara iş sağlasak... Sizce bu devletin asla karşılayamayacağı çok ütopik bir hayal mi? Pratikte uygulanabilirliği var mı merak ediyorum.
0
teoberk
(18.03.22)
Neoliberaller, kapitalistler falan hemen karşı çıkar devlet destekli fabrika mı, bedava ev mi falan diye ama düz sosyal devlet anlayışı olarak uygulanabilir bir düşünce. Devlete toplam maliyeti de devletin toplam bütçesi düşünüldüğünde ufak bir yüzde olur. İyi bir denetimle kötüye kullanımın önüne de geçilirse (evi alanların satmaya ya da kiralamaya çalışması ya da ihtiyacı olmayanların alması vs) çok kötü bir fikir değil.
0
nundu
(18.03.22)
tr'de devlet olması gerekenden çok, ama çok daha fazla yardım ediyor halkına. resmen yarı sosyalizmde yaşıyoruz gibi bir durum söz konusu, devletin burnunu sokmadığı sektör yok gibi bir şey. devlet daha fazla yardım ettikçe, insanların çalışması için bir teşvik kalmıyor. bu teşvik kalmadığında da yaşamak dışında bir fonksiyonu olmayan, salt tüketici büyük bir toplumla baş başa kalıyoruz (şu anda yaşadığımız durum da tam olarak bu) o yüzden bence bu büyük bir ütopya olmakla beraber, zaten olmamalı. devletin doğası gereği böyle bir şeyi verimli yapması imkansız.

olması gereken --> fırsat eşitliği, ücretsiz eğitim, danışmanlıklar, çaba gösteren bireylerin iyi şartlara ulaşabilmesi. çalışmak isteyen adamın okuyabileceği, çalışabileceği, iyi bir haya sürebileceği bir ortam hazırlamak devletin görevi. aksi takdirde bir sadaka toplumu oluşuyor.
0
roket adam
(18.03.22)
Bir sure sonra o mahallenin de evsizleri olusur, suc bolgesine donusur.
Orayi korumak isletmek icin binlerce adam yerlestirirsin dev bir vergi cukuru daha.
0
divit
(18.03.22)
Konu biraz dağılmış. Evsiz başka, evsiz çocuk başka, suçlu başka. Suçlular için ilk ben karşı çıkarım. Ben askerlik yaparken birini bıçaklamış biriyle konuşmuştum. Çocuk hapishane çok rahat, her şeyi sunuyorlar demişti. Ülke güvenliğinin altına dinamit koymak olur bu. Hele fabrikaları hiç saymıyorum. Sorunsuz olması gereken bir ortamda madde bağımlılarının olması çok büyük sorun.
0
dissendium
(18.03.22)
roket adam +1

şu an devletin özellikle doğuda ve tabii ki batıda da yaptığı yardımı görsen inanamazsın.
0
westblack
(18.03.22)
Hocam devletin el atıp da çözebildiği hangi sorunu gördün ki şimdiye kadar?

Zaten komünistiz, bu dediğin de olursa o ildeki valinin akrabaları falan oturur o evlerde :)

Bana asıl garip gelen "devlet bişeyler yapsın" diyen bu kadar çok insan varken, niye kimsenin iki tane ev tutup 3-5 aileye yardım etmek için bir şey yapmadığı. Mesela ben eskiden bi dernekte öğrencilere ücretsiz yemek hazırlayıp veriyordum ama onu bile devam ettiremedim, kimse 5 kuruş para vermedi çünkü.
0
plutongezegendegilmi
(18.03.22)
(3)

Kariyer.net üzerinden gelen soruya cevap verme

gyroscope
Merhabalar,Kariyer.net üzerinden başvuru yaptığım firma bana mesaj göndermiş ve bir soru sormuş lakin gelen mesajın hiçbir köşesinde "yanıt yaz" gibi bir seçenek yok. Mesajı okuyabiliyorum ve arşivleyebiliyorum sadece. Kariyer.net üzerinden gelen mesajlara yanıt verebiliyor muyuz? Google'da aradım,
Merhabalar,

Kariyer.net üzerinden başvuru yaptığım firma bana mesaj göndermiş ve bir soru sormuş lakin gelen mesajın hiçbir köşesinde "yanıt yaz" gibi bir seçenek yok. Mesajı okuyabiliyorum ve arşivleyebiliyorum sadece. Kariyer.net üzerinden gelen mesajlara yanıt verebiliyor muyuz? Google'da aradım, kariyer.net'in yardım sayfasına baktım ama bir açıklama bulamadım.

Varsa bir bilginiz öğrenmek isterim. Teşekkürler.
0
gyroscope
(17.03.22)
Otomatik mesaj olmasın? Nasıl bir soru? Google'da şirketin İK e-mail adresini bulup durumu belirten bir e-mail atabilirsiniz.
0
dissendium
(17.03.22)
@dissendium, otomatik mesaj değil. Evet ya da hayır olarak cevaplayabileceğim bir soru sormuşlar. Linkedin ya da diğer mecralardan İK çalışanı bilgisi bulamadım. Cevap verme imkanım yoksa cevap veremeyeceğim anlaşılan.
0
🌸gyroscope
(17.03.22)
İK çalışanını bulmaya gerek yok. Şirketin sitesi varsa sitesine girip ik@..., info@... adreslerinden birine e-mail atabilirsiniz. Bir de Başvurularım bölümünde başvurunuzu bulun. Şirketler başvuru aşamasında da soru sorabiliyor. Başvurunuzda cevap verdiğiniz sorular gözükür.
0
dissendium
(17.03.22)
(3)

ingilizce öğrenmeme sorunu

kondansator
İngilizce kursunda 3. Haftam, elementary de yim. Sınıfta iyi kötü ilerliyorum ancak bir sonraki hafta ya da sınıf dışı kendim bakarken hiç birşey bilmiyormuşum gibi geliyor. Çıkınca kafa resetleniyor sanki. Bunu nasıl aşarım, nasıl ilerlemek gerek sizce? Her şeyi formülize etmeye çalışıyorum sanki v
İngilizce kursunda 3. Haftam, elementary de yim. Sınıfta iyi kötü ilerliyorum ancak bir sonraki hafta ya da sınıf dışı kendim bakarken hiç birşey bilmiyormuşum gibi geliyor. Çıkınca kafa resetleniyor sanki. Bunu nasıl aşarım, nasıl ilerlemek gerek sizce? Her şeyi formülize etmeye çalışıyorum sanki ve bu yüzden kaybediyormuşum gibi geliyor. Konular teknikleştikçe daha da geri kalıyormuşum gibi. 2 hafta sonra da kursta bir sınav olacakmış. Yıllar sonra disiplinli bir şekilde kurda başlayıp böyle geri kaldığımı hissetmek inanılmaz derecede demoralize ediyor. Tavsiyelerinize ihtiyacım var. Şimdiden teşekkürler
0
kondansator
(17.03.22)
3 hafta çok az. Zaman harcadıkça daha iyi olacak. Derste not alın. Söz uçar, yazı kalır. Eve gidince tekrar edin.
0
dissendium
(17.03.22)
kitap üzerinden gidiyorlardır zaten. evde tekrar etmeyi unutmayın. ödevleri yapın. biraz da kendiniz çalışın. disiplinli olursanız kaçarı yok öğrenilir.
0
bohr atom modeli
(17.03.22)
Kurs dışındaki zamanlarda da çalışıyor musunuz ? Öğrendiğiniz veya anlamını hatırlaması zor olan kelimeleri bir kağıda yazıp gün içinde tekrar ederseniz yararı olur. Cep telefonu uygulamaları da var ancak orada karşılaşmadığınız bir sürü kelime de olacaktır.
0
mark2244
(20.03.22)
(12)

abd'deki imkanlar

hlot
bir videoda "alt sınıf için burası cehennem ama orta-üst bir geliriniz varsa burası, başka hiçbir yerde olmayan imkanlar sunuyor" deniyordu. imkanlar derken neyi kastediyor? eğlence sektöründen bahsediyordur herhalde? ama neler var yani, gözümde hiçbir şey canlanmadı. aklıma las vegas geliyor mesela
bir videoda "alt sınıf için burası cehennem ama orta-üst bir geliriniz varsa burası, başka hiçbir yerde olmayan imkanlar sunuyor" deniyordu.

imkanlar derken neyi kastediyor? eğlence sektöründen bahsediyordur herhalde? ama neler var yani, gözümde hiçbir şey canlanmadı. aklıma las vegas geliyor mesela bir tek. bu tip şeyleri kastediyorsa bile aklıma başka bir şey gelmiyor bu tür.
0
hlot
(17.03.22)
Kafanda niye canlanmadı abi paran yoksa homeless oluyorsun ne bileyim torbacı falan oluyorsun ortalama 30 yaşında ölüyorsun, orta sınıfsan işin gücün oluyor biraz daha iyiysen evin araban falan oluyor uzayıp kısalmadan yaşayıp gidiyorsun üst sınıfı da işte hayal et edemiyorsan bu kötü bir durum.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(17.03.22)
alt sınıfı ve orta sınıfı anladım zaten, üst sınıfı da genel olarak hayal edebiliyorum ama bu konuda abd'yi özel yapan şey nedir? çünkü diyor ki "abd, başka hiçbir yerde olmayan imkanlar sunuyor". fransa'da da yat, villa, ferrari alabiliyorsun, almanya'da da, hatta muhtemelen romanya'da da. abd'de ekstra olarak neyi yapıyorsun? las vegas'a gidersin. başka?
0
🌸hlot
(17.03.22)
Amerikan rüyası işte. 10 bin dolara ikinci el güzelce bi araba alıp 30 yıllık mortgage ile o bahçeli güzel eve sahip olmak, gibi gibi, değil mi? Benim aklıma gelen bu ve yapan var cidden.

İş kurmak geliştirmek olarak da abd çok iyi diyorlar hep.

edit: hayır Avrupa'da bu dediklerini tam olarak yapamıyorsun. Avrupada en düşük maaşla en yüksek maaş arası çok yakın. Duyduklarımda hep alt çalışan 2000 euro alıyor kaç yıllık düzgün çalışan 3500 euro alıyor mesela. ABD'de gerçekten zengin olabileceğin paralar kazananlar var.
0
nhk ni youkosu
(17.03.22)
amerikan dream iste.

3-4 araba, klasik, ustu acik, suv, ne istersen.
butun bu arabalari parkedebilecegin yuzolcumune sahip bir arsa ustune kondurulmus havuzlu falan mustail ev.
envayi cesit "oyuncak" a sahip olma imkani (ATV, karavan, harley...)
istersen evin icinde kendine man cave yaratabilme imkani.
VS

evde seende $100k uzeri para getiren iki kisi varsa bunlara rahat ulasirsin.
0
cooperr
(17.03.22)
üniversite öğrencisiyken krediyle lamborghini gallardo alıp, kiraya vererek, diğer lambogrhini veya ferrari'yi alıp, al sat yaparak, para kıran adamlar var abd'de. veya allocation dedikleri naneyi satan ve para kazanan var. mesela porsche 911 gt3 piyasaya çıkacak. sen 4-5 tane sipariş ediyorsun. araba nadir olduğu için bayi satış fiyatından fazlaya satabiliyorsun. bunlar amerikada olur.
0
rain when i die
(17.03.22)
Kuzenim liseyi bitirir bitirmez ABD'ye gitti. Önceleri klasik hepimizin bildiği pizzacı da çalışma, benzin istasyonunda çalışmayla başladı. Orada buranın lise diplomasını fark dersleri vererek kabul ettirdi ardından iki kere üniversite okudu. Tabii tüm bu süreçte gerçekten hedefine ulaşmak adına ciddi bir motivasyon gösterdi. Yaklaşık 26 yıldan bu yana orada yaşıyor, kendisi çifte vatandaş. Ayda üç dört defa görüntülü konuşuyoruz, yaşadığı hayatı burada yaşamak için koç holding ya da sabancı holding ceo'su olmak gerekir sanırım. Mesela gerçekten büyük bahçeli ve havuzlu (içinde saunası orta büyüklükte kapalı havuzu vs var) tipik Amerikan evi, eşinin ayrı Mercedes G serisi jipi, kendisinin ayrı son model ve full donanım Audi Q8 arabası var. En son konuştuğumuz da üçüncü evlerini alabilmek için bankadan mı, emlakçıdan mı bir yerden mortgage için cevap bekliyorlarmış. Bu adam liseyi yeni bitirmiş orta derecede ingilizceyle gitti Amerika'ya. Tek avantajı dayısının BM görevlisi olarak o yıllarda ABD'de bulunmasıydı. Ki dayısı da 2 sene sonra ABD'den başka bir ülkeye geçti. Düşünün işte sıfırdan başlayan bir göçmen bile 15-20 senede çok rahat bir hayat yaşayıp, üzerine mal mülk edinebiliyor ve tüm bunları yaparken gerçekten hayatı da yaşıyor. Ben tüm konuşmalarımız da şunu anlıyorum, bizler hangi vasıfta olursak olalım bu ülkede sadece nefes alıp veriyoruz. Bu sadece maddi anlamda değil, manevi anlamda da böyle.
0
skzr
(17.03.22)
Bence sadece maddi açıdan düşünmemek lazım. Gelirin yüksekse çok iyi üniversitelerde okuyabilirsin. En iyi üniversiteler ABD'de. Sana belki de son teknolojiyi sunacaklar. Avrupa'da da iyi üniversiteler var tabii ki ama bir MIT yok.
0
dissendium
(17.03.22)
tamam, burada araba almak zor ama maddi durumun ortanın üstüyse şehir dışında bir yerde kendine havuzlu villa yaptırabilirsin. zaten abd'de de şehir içinde villan olması için milyarder olman lazım. diğerleri de gidiyor kasaba gibi bir yerde villa yaptırıp her gün birkaç saat araba sürüyor. burada en azından bunu yapabilirsin.
0
🌸hlot
(17.03.22)
@ hlot

mevzu bir tane araba + villa degil.

Soyle bir ornek vereyim, bir musterim var ufak bir sirket, adam petrol firmalarinin sahada kullanmasi icin pompa, paslanmaz celik boru falan uretimi yapiyor. Yaninda 5-6 eleman calistiriyor. Bir tane ofis/depo karisik yeri var, bir kismini araba garaji yapmis, gel arabalara bak ilgileniyorsan dedi.

Iceri girdim, 12 araba saydim. Bunlardan 6'si mustang ve ayni 3 arabadan ikiser tane almis. Mustanglerden 3 tanesini kullaniyor, diger ucu lift uzerinde posetinde duruyor.

Iste bu tarz ufak tefek simarikliklar yapabilme "imkanin" var. Ve bu adam oyle ultra zengin bir eleman degil. Oyle olsa zaten adama ulasamazsin..
0
cooperr
(17.03.22)
@yoq: herkes hasta olmamaya ugrasiyor, bir yerin kirildigi, bir sey oldugu zaman hayatin kayiyor. Boyle cok ornek var. Bu diget her seyi goturuyor. Egitim de cok pahali evet. Milyonlarca insan ogrenim kredisini nasil odeyecegiz diye kara kara dusunuyor.
0
🌸hlot
(18.03.22)
Orada arabasiz hicbir yere gidemiyorsun zaten, o yuzden herkes araba almak zorunda. Luks degil yani araba. Obez olanlar da en sacma yiyeceklere paralari yettigi, onlari yemek zorunda kaldiklari icin obez.
0
🌸hlot
(18.03.22)
@ yoq

"ödemeyemeyince bizdeki gibi hastanede rehin kalmıyorsun" - benim bir tanidigi rehin aldilar valla. Apandisiti patliyor, zaten baska hastaliklari da var. Acil yatiriyorlar, 1 hafta hastanede kaliyor. $45,000, arabasini satti cikabilmek icin.

"çocuk abd vatandaşı olsun diye, amerika'da çocuk doğurup ödeyemeyeceğini beyan edip basıp türkiyeye gelen insan tanıyorum." bence burada hikayenin tamami sana anlatilmamis. :)
0
cooperr
(19.03.22)
(1)

bedelli askerlik telefon

ppemreqq
kamerasız şarjı iyi olan hangi telefonu alabilirim?
kamerasız şarjı iyi olan hangi telefonu alabilirim?
0
ppemreqq
(17.03.22)
Samsung GT-E1205Y kullandım 6 ay.
0
dissendium
(17.03.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.