Giriş
(2)

Finans mühendisliği hakkında

Rao
Türkiye açısından bakıldığından bu mesleğin geleceğini ve iş imkanlarını nasıl görüyorsunuz ? İş ilanlarına baktığımda bu başlıkta pek ilana rastlamadım.Tabiki birçok vatandaş malum ekonomi politikaları sayesinde kendi çapında bu işin uzmanı oldu ,o ayrı tabiki :)
Türkiye açısından bakıldığından bu mesleğin geleceğini ve iş imkanlarını nasıl görüyorsunuz ?

İş ilanlarına baktığımda bu başlıkta pek ilana rastlamadım.

Tabiki birçok vatandaş malum ekonomi politikaları sayesinde kendi çapında bu işin uzmanı oldu ,o ayrı tabiki :)
0
Rao
(09.10.23)
Büyük şirketler işe alır. Genele yayılmaz.
0
dissendium
(09.10.23)
işletme mühendisliği için konuşacağım büyük şirketler işe alıyor örneğin big4 denetim şirketleri, genelde grup çalışması yapılıyor, bunlar haricinde giremeyenlerde normal iktisat işletme iş kollarının allah ne verdiyse işe giriyor
0
eja
(10.10.23)
(3)

-sı -si kullanımı (Türkçesi çok iyi olanlara)

dunal
Merhaba,1) "Televizyon izleyici" mi doğru kullanım "televizyon izleyicisi" mi?2) Sözkonusu ek ne ekidir? Kullanım kurallarına yönelik itibarlı bir açıklama biliyor musunuz?3) Çiçek toplayan bir makinem olsa, bu makine için "çiçek toplayıcısı gidiyor" mu doğru olur "çiçek toplayıcı gidiyor" mu?Teşekk
Merhaba,

1) "Televizyon izleyici" mi doğru kullanım "televizyon izleyicisi" mi?
2) Sözkonusu ek ne ekidir? Kullanım kurallarına yönelik itibarlı bir açıklama biliyor musunuz?
3) Çiçek toplayan bir makinem olsa, bu makine için "çiçek toplayıcısı gidiyor" mu doğru olur "çiçek toplayıcı gidiyor" mu?

Teşekkür ederim.
0
dunal
(09.10.23)
Lise Türkçe bilgimle yazayım.

Televizyon izleyicisi belirtisiz isim tamlaması. -si iyelik eki.

Televizyon izleyicisi kulağa daha doğru geliyor.

Makine için çicek toplayıcı kulağa daha doğru geliyor.
0
dissendium
(09.10.23)
Merhaba,

Türkçe'de "televizyon izleyici" ifadesi doğru bir kullanımdır. "Televizyon izleyicisi" şeklinde kullanıldığında ise anlam değişmez, sadece yapı farklılaşır ve daha çok anlatım biçimi olarak kullanılır.

"Sözkonusu" kelimesindeki "-ki" ek, "belirtilen, işaret edilen" anlamına gelir ve genellikle bir şeyin üzerine vurgu yapmak veya onu daha özel veya özgün bir şekilde tanımlamak için kullanılır. Örneğin: "Sözkonusu rapor, önemli bilgiler içeriyor." Bu ek, belirli bir şeyi ifade etmek için kullanıldığında ek bir bilgi veya ayrıntı katmaktadır.

"Çiçek toplayan bir makine" için hem "çiçek toplayıcı gidiyor" hem de "çiçek toplayıcısı gidiyor" ifadeleri doğru olabilir. "Çiçek toplayıcı gidiyor" ifadesi, bu makineleri tanımlarken genel bir ifade olarak kullanılabilirken, "çiçek toplayıcısı gidiyor" ifadesi belirli bir makineyi veya durumu vurgulamak için kullanılabilir. İkinci ifade, daha spesifik bir nesneye veya olaya atıfta bulunmak için kullanışlı olabilir. Ancak her iki ifade de anlam açısından benzerdir ve kullanımları konuşma bağlamına ve anlatım amacına bağlı olarak değişebilir.
0
durbidakka
(10.10.23)
televizyon izleyici turkcesi duzgun olmayan dogulu bir vatandas ifadesi gibi duruyor, yoksa normalde televizyon izleyici diye bir ifade duymadim hayatimda.

dogrusu televizyon izleyicisi.
0
baldur2
(10.10.23)
(8)

30+ suç kaydı olup dışarıda dolanabilmek

gule gule
gündem olmuş, uzun zamandır benim de aklıma gelen bir soruydu;1 taksirle yaralama, 12 uyuşturucu, 5 silahlı kanunlara muhalefet, 8 kasten yaralama, 3 hırsızlık, 1 tehdit, 1 motor hırsızlığı ve 1 adet yağma.bu kadar suç işleyen bir kişi nasıl hala dışarıda kalabiliyor, bunun açıklaması nedir?
gündem olmuş, uzun zamandır benim de aklıma gelen bir soruydu;

1 taksirle yaralama, 12 uyuşturucu, 5 silahlı kanunlara muhalefet, 8 kasten yaralama, 3 hırsızlık, 1 tehdit, 1 motor hırsızlığı ve 1 adet yağma.

bu kadar suç işleyen bir kişi nasıl hala dışarıda kalabiliyor, bunun açıklaması nedir?
0
gule gule
(09.10.23)
münferit bir şey değil ki, etraf bu tarz insanlarla kaynıyor. ne kadar çok olduğunu bilseniz aklınız şaşar.

sebebi adalet sisteminin çarpıklığı, doğru düzgün hakim ve siyasetçilerin olmaması.

bir diğer büyük neden de hapishanelerin dolu olması. 2-3 sene önceydi sanırım, doluluk oranının %100'ü geçtiğine dair haber okumuştum. yani sistem zaten bozukken üstüne bir de yer yok. eskiden beri bu tipler dolanırken şimdi daha da rahatlar.

üstüne üstlük pandemi döneminde bir grup insanı hastalık vs. ayağı ile sebepsizce hapisten saldılar.
0
candide
(09.10.23)
en son temmuzda yine af cikti. hapse girmek cok zor iken giren bi iki seneye affa denk geliyor her turlu disardalar.
0
mess
(09.10.23)
Resmî bir açıklama değil ama tahminim şu. Bu kişilerin ucuz iş gücü olarak değerlendirilebilme ihtimali var. Fabrikalarda yabancı uyruklu (özellikle Suriyeli), hükümlü kişiler "bilerek" işe alınabiliyor.

Ben askerdeyken yazıcıydım. Suçu bulunan askerlerin listesini görmüştüm. Normalde o suçlar için yıllarca ceza almaları gerekiyor dersin ama tutup askere göndermişler. Sonuçta bir şekilde kullanılıyorlar.
0
dissendium
(09.10.23)
Cezalar yetersiz ve caydırıcı değil. Düzenleme şart.
İnsan hakları, hukuk, adalet.. derken suçtan zarar görenler kadar suçun failleri de hukuktan fayda yönlü yararlanır oldu.

Bir suçun cezası 10 yıl hapis ise "10 yıl" içerde yatılmalı.
iyi hali, hakim kanaati, duruşmaya takım elbiseli çıkması, akıl sağlığı raporu derken adliyede geçen zaman müşteki aleyhine geçiyor.
Adalet denilen, suçluya değil müştekiye ve topluma fayda veren bir şey olmalı.

Bu arada kasten, taksirli, hata ile işlenen suçlardaki bu psikolojik sebepler her zaman gözetilmeli.
0
diyecevaplandı
(09.10.23)
Hafta da en az bine yakın kişi salınıyor. Bu adalet sistemiyle alakalı adam dosyası olmasına rağmen ceza almamışsa çıkıyor. Suç ne hakimin ne savcının suç adalet sisteminin yasaların değişmesi lazım. Ayrıca psikolojik sebep falan gözetilmiyor adamın 2 cinsel suçu var adam açık cezaevine çıkıyor. Ordan izne gidiyor. Cezaevi kurul mahkumlara ret bile verse infaz hakimleri bozuyor. Sistem bozuk arkadaşlar. Ben cezaevi psikoloğu olarak kimlerin salındığını burda yazsam ülkenin büyük sorunun adalet sisteminin yetersizliği olduğunu anlarsınız.
0
mikahakkinen
(09.10.23)
Avukat arkadaşım en son konuştuğumda şunu dedi; adalet sistemi o kadar kötü ve o kadar yavaş ki suç işleyen kişi hakkındaki davalardan sonuç alsan bile adam yakalanana kadar aynı suçtan işleyip duruyor.

Onun dışında zaten düşünce suçlusu degilsen hapis yatmak zor ülkede artık.
0
logisticsmanager
(10.10.23)
öldürmedikten ya da kundaklamadıktan sonra içeri giremezsin. büyük şayialı bi şey lazım.
sistemin bu bug'ıyla dışarıda dilediğini yaparsın. bunu anlatan bir de film var (Arizona Junior)

mikahakkinen burada suç makinası profilinin çokluğundan bahsetmiş.
geçen yolun ortasında bir tokatla bir çocuk bir başka çocuğu öldürdü.
biri şunu yazmış:
hapishanede askerlik yapmış, cinayetten hapse gelenlerin yüzde 99u bir anlık öfkeyle öldürmüş, tasarlayarak öldüren yok.

suçlular dışarda kalmayı tasarlayarak suç işliyor
profesyonelce yapıyor bu işi

edit. hapishane yapmak ve işletmek bizim vergilerimiz demek. hapisten başka ceza yöntemi bilmezsen herkes için hapis koşulu sağlayamazsın, eğer amerika gibi para saçamıyorsan
0
lambırcek
(10.10.23)
yurtdisida boyle, bunlar polisin kose kapmaca oynadigi abiler.
benim tezim su, bunlarin hepsini iceri tiksalar polise yapacak birsey kalmiyor. Bir de icerde basbelasi oluyorlar. O yuzden arada temiz hava alsin diye saliyorlar, sonra zaten kisa zamanda bir olaya karisinca yakalaniyorlar, hop yine iceri.
Polisin de ise yarar gorunmeye ihtiyaci var sonucta di mi? ;)
0
cooperr
(10.10.23)
(6)

yetişkinler için matematik dersi

Phoebe
zihnimde çocukluktan kalan kapanmamış bir dosyayı arşive kaldırmak için tamamen keyfi amaçla matematik dersi almak istiyorum. özel hoca araştırcam ama nerden nasıl başlamalıyım, hangi konulardan ilerlemeliyim, hocaya durumu nasıl anlatmalıyım? aranızda matematik öğretmeni var mı fikir verebilecek ol
zihnimde çocukluktan kalan kapanmamış bir dosyayı arşive kaldırmak için tamamen keyfi amaçla matematik dersi almak istiyorum. özel hoca araştırcam ama nerden nasıl başlamalıyım, hangi konulardan ilerlemeliyim, hocaya durumu nasıl anlatmalıyım? aranızda matematik öğretmeni var mı fikir verebilecek olan?

bu arada işletme okudum, ne alaka bu yaşta (45+) matematik dersi demeyin. psikolojik bir konu :). ayrıca bence iyi bir zihinsel egzersiz olur bana diye düşünüyorum.
0
Phoebe
(09.10.23)
Üniversitede matematik bölümünü bırakmıştım. Bilimsel açıdan matematik kolay değil. Anladığım kadarıyla siz lise matematiği öğrenmek istiyorsunuz.

Öncelikle işlem becerinizi geliştirmek için rasyonel sayılar, üslü ifadeler, köklü ifadeler, çarpanlara ayırma konularını öğrenmeniz gerekiyor. Bu 1. aşama olsun.

Daha sonra işlem becerinizi kullanarak problem çözmeyi öğrenmeniz gerekiyor. Yaş problemleri, hız problemleri. Bu da 2. aşama olsun. Bunlar basit gibi görünse de kafa açar bir noktada. Hızlı düşünmeyi, çözüme hızlı ulaşmayı kazandırır.

Bunlara ek olarak geometri öğrenmenizi öneririm. Üçgen, çember bilmelisiniz.

Bunlar bitince türev ve integral öğrenebilirsiniz.

Ayrıca analitik geometri de tavsiye ederim.

Yerinizde olsam üniversite hazırlık sınavı için çözümlü bir soru kitabı alırdım ve çözmeye çalışırdım. Çözemeyince çözüme bakardım.

Bunun yolu aslında bol soru çözmek. Siz lise yaşında belki yaşamamışsınızdır ama ben lisedeyken günde 100 200 soru çözmek normal bir şeydi. Bu sayılara ulaşırsanız zıpkın gibi olursunuz.
0
dissendium
(09.10.23)
Matematik bana hep çok zevkli gelmiştir. Bence çok iyi düşünmüşsünüz. En temel sayılardan başlarlar sanırım. Geometri apayrı bir alan ama onu da seveceğinizi düşünüyorum. Heves ve paranız varsa acele etmeden ilerlersiniz. Üniversite öğrencileri genelde daha uygun veriyorlar. Online dersler de var ama ben yüz yüzeyi tercih ederdim.
0
asteriks
(09.10.23)
@dissendium, meramımı çok güzel ifade etmişsiniz. acayip rahatladım okuyunca, teşekkür ederim.

maalesef kredili sistem denilen o karanlık dönemin ilk uygulandığı dönemlerde meslek lisesinde okudum. meslek dersleri kredileri dolduruyor, bu ön görülememiş diye kağıt üstünde beşeri ders görünen derslerin bile çoğunda meslek dersleri gösterildi. ben 8. sınıfa kadar almanya'da öğrendiğim altyapıyla bir şekilde lisede survive ettim. üniversite sınavında da o dönem ilk 20-25 soru tam olarak sizin dediğiniz 1. ve 2. aşamadaki konulardı, sadece onları çalışıp, o sorularda full çıkardım ve türkçe-matematikle bir bölüm kazandım. istatistik derslerini de zorlansam da hallettim.

şu an son derece iyi bir pozisyondayım, bütçeler, ihaleler, grafikler, istatistikler, durum değerlendirmeleri vesaire her şey bende. gayet de başarılı bulunuyorum işimde.

ama o lanet olası ben matematikte çok zayıfım galiba duygusu şu anki kariyerime rağmen yakamı bırakmıyor. birkaç ay önce bambaşka bir konu konuşurken bu duygunun almanya'dan ilk döndüğümüzde bölme işlemini ÷ işaretiyle yaptığım için burası almanya değil diye cetvelle ellerimi morartan öğretmende dondurduğum halden kaynaklandığını fark ettim. bu anı hatırlamıyordum bile. koskoca yetişkinim, sayısız travma atlattım ama bu sahneyi hatırladığımdan bu yana o donmuşluk hissiyatı bastıkça bastı. çıkmak istiyorum ordan :). dünya için minicik ama benim için büyük bir hareket olacak çünkü bununla ilintili devam eden başka konular var.
0
🌸Phoebe
(09.10.23)
Matematik öğretmeni geldi buyrun:)
0
rodeocu
(09.10.23)
youtube'ta benim hocam, bıyıklı matematik gibi birçok kanalı araştırabilirsin. plan yapıp onların derslerini takip edebilirsin.
0
hknty
(09.10.23)
matematik kafayi karistirir/calistirir, gayet iyi bir karar. bunun yaninda matematigi bilen kisiyle ayni dilden konusup/anlasabilmeyi de saglar, insana bir yon katar.

oncelikle matematikten kasit nedir ona gore degisir, bizim ulke icin bir hesap-kitap dedigimiz calculus var devaminda lineer cebir ve diferansiyel denklemler olan bir de calculusun on kosulu cebir, trigonometri ve geometri var.

benim anladigim sizin ogrenmek istediginiz kisim bu on kosul tarafi, en zevkli yeri bana gore de. bu kisim icin @asteriks'in dedigi gibi universite ogrencilerinden(min. ilk 2000 gormus) ders alabilirsiniz tek handikapi kendileriyle ayni dinamiklikte sanabiliyorlar. hangi yolu izlemeliyim, hangi konudan baslamaliyim size ve seviyenize bagli, mesela su an en basit fonksiyonun tersini almayi bilmiyorsaniz en bastan da baslanabilir, seviye belirlemek icin 2-3 deneme testi cozup beraber calistiginiz egitmene verirseniz gayet iyi analiz eder.

kastiniz calculus ve ilerisi ise universitede ders veren/vermis bir akademisyen tavsiye ederim, konuyu bilmekle anlatmak cok farkli seyler. yine ayni sebepten hangi kismi ogrenmek istediginizden bagimsiz mumkunse bogazici etiketli bir egitmenden ders almaniz daha iyi olur, en azindan benim denk geldiklerimin hepsinde farki hissettim.
0
gule gule
(09.10.23)
(8)

Sayisalcilara homojenlik sorusu

duyurukullanıcısı
1kg badem1kg findik2kg aycekirdegi1kg antep iHicbir kuruyemis birbirinin uzerine gelmeyecek kadar genis bir tepsiye yerlestirdim ve karistirici ile karistirmaya basladim. Karistirici normal bir hiz ile ezmeden kuruyemisleri karistiriyorButun hepsiyi gorebilecek sekilde 6 tane yuksek cozunurluklu kam
1kg badem
1kg findik
2kg aycekirdegi
1kg antep i

Hicbir kuruyemis birbirinin uzerine gelmeyecek kadar genis bir tepsiye yerlestirdim ve karistirici ile karistirmaya basladim. Karistirici normal bir hiz ile ezmeden kuruyemisleri karistiriyor

Butun hepsiyi gorebilecek sekilde 6 tane yuksek cozunurluklu kamera yerlestirdim ve goruntu isleme yontemleri ile su komutu girdim

- bademlerin hepsi bir tarafa toplandiginda karistiriyici durdur!

Karistirma islemini sonsuza kadar surdurebilecegimizi varsayarsak bademlerin bir araya gelebilme ihtimali var midir?
0
duyurukullanıcısı
(09.10.23)
Sonsuzluktan bahsediyorsak var. Maymun ve daktilo ile yapilan bir benzetme vardı bununla alakalı. Sonsuza kadar daktilonun tuşlarına rastgele basan bir maymun, o rastgelelik içinde tüm edebi klasikleri hiç harf hatasız yazabilir diye. Sonsuzluk öyle bir kavram çünkü :)
0
nundu
(09.10.23)
Bence yok. Karıştırıcı konumları sürekli değiştiriyor. Belirli bir saniye için bir araya gelmiş bademler bir sonraki saniyede dağılacaktır.
0
dissendium
(09.10.23)
karistiricinin bir kurali yoksa ve rastgele(bu ayri bir konu) karistiriyorsa, bademlerin bir araya gelebilme ihtimali vardir.
0
gule gule
(09.10.23)
olaya sonsuzluk kavramı üzerinden bakarsak vardır. sonsuz bir zamanda sadece bademler de değil, sonsuz bir zamanda tüm kuruyemişler birbirinden net olarak ayrılabilir de.

maymun-daktilo benzetmesi tam olarak bunun için. ya da pi sayısının sonsuza giden basamakları içinde bütün sülalenizin telefon numarasını, tc kimlik numarasını bulabilirsiniz.
0
kibritsuyu
(09.10.23)
pi örneğinden gidersek ilk 10 milyon basamakta benim tc kimlik numaramın 6 hanelik kısmı ve telefon numaramın 9 hanelik kısmı var örneğin. Telefon numaramın sadece 1 hanesi eksik :D ve bu sadece sonsuzluğun 10 milyonluk kısmı. Evet, teorik olarak bademlerin de hepsi bir araya gelebilir.

Bu arada pi'nin 10 milyonluk kısmı için; introcs.cs.princeton.edu

edit: alan kodu girmeyince numaramın hepsi de varmış :D
0
akhenaten
(09.10.23)
BEnim ne tc ne telefon çıktı. Gizli bir bireyim hattızatında.
0
godless frog
(09.10.23)
böyle mevzulara ilgi duyuyorsanız richard dawkins'in kör saatçi diye bir kitabı var. tübitak çıkarmıştı ama hala var mıdır bilmiyorum, başka yayında vardır belki.
0
kibritsuyu
(09.10.23)
Karistiricini belirtmemissin.
0
dunal
(09.10.23)
(4)

dövüş sporlarından hangisini seçmeli

1195
30 yaşında, daha önce hiç dövüş sporu yapmamış göbekli birine aşağıdakilerden hangisini önerirsiniz?AikidoBrazilian JiuJitsuIaidoJiu JitsuJudoKarateKendoKung FuTaekwondoBox
30 yaşında, daha önce hiç dövüş sporu yapmamış göbekli birine aşağıdakilerden hangisini önerirsiniz?

Aikido
Brazilian JiuJitsu
Iaido
Jiu Jitsu
Judo
Karate
Kendo
Kung Fu
Taekwondo
Box
0
1195
(08.10.23)
Karate yaptım. Boks tavsiye ederim.
0
dissendium
(08.10.23)
Bana göre herhangi bir sporda amaç uzun süre devam etmek.
Bu noktada bunları biraz araştırıp öyle gidin. Amaciniz hangisinden en fazla keyif alacaginiz olmalı ki devam edesiniz.

Ben boks derdim kendim için.
0
logisticsmanager
(08.10.23)
30 yaşında yazılan şartlarda başlayıp 5 yıldır devam ettiren fit biri olarak boks diyorum.
0
mirty
(08.10.23)
Bir çok spor yaptim denedim.

Dersenki Iclerinden hangisi yuzde yuz ise yarayan, sadece boks ve Brazilian jiu-jitsu derdim.

Yas ve kilonu dusunursek bilmeni isterimki gercek bi boks salonuna gidersen fena yardirman gerekebilir pes edebilirsin. Cok kondisyon isteyen bir spor tabi hocanin belki farkli planlari olabilir bilemem ortamina da bagli.

Bu jiu jitsu da cok gerekli bi dovus sporu. Sen cok iyi boksor olsanda aniden birisi alttan egilip sana sarilirsa kitlenip kalabilirsin. Sülük gibi bisi. Bu jiu jitsuda ilginc bi olay var mesela rakibin diyelim senden cok guclu fiziken yada antreman olarak eger rakibe dokunabilirsen onu yenme ihtimalin var cok degisik bi olay.
0
Zetnikov
(09.10.23)
(2)

Erkek kişiler ayakkabılarınız nereden alıyorsunuz?

Weeze3r
Daha çok günlük ve joggerların altına giyilecek tarzda ayakkabılarınızı nereden alıyorsunuz? Bilindik yerlerin dışında butik vb yerler olabilir.Ben genelde skechers ve reebok tercih ediyorum ama farklı marka ve butikleride denemek istiyorum.
Daha çok günlük ve joggerların altına giyilecek tarzda ayakkabılarınızı nereden alıyorsunuz? Bilindik yerlerin dışında butik vb yerler olabilir.
Ben genelde skechers ve reebok tercih ediyorum ama farklı marka ve butikleride denemek istiyorum.
0
Weeze3r
(08.10.23)
outlet avm'lerden deneyip alıyorum, ayakkabı alışverişini asla online yapmam.
0
beatbox yapan metalci
(08.10.23)
Adidas giyiyorum. Cloudfoam çok rahat.
0
dissendium
(08.10.23)
(3)

Metal zemin nereden bulunur?

mungojerry
Bahçede küçük bir boşluğu (50x50cm kadar) kapatmak istiyorum ama metal zemin gibi şeyler nereden temin edilir bilemedim.(google'a "metal zemin" yazınca çıkan üzerinde küçük tırtıklar olan zeminlerden bahsediyorum)
Bahçede küçük bir boşluğu (50x50cm kadar) kapatmak istiyorum ama metal zemin gibi şeyler nereden temin edilir bilemedim.(google'a "metal zemin" yazınca çıkan üzerinde küçük tırtıklar olan zeminlerden bahsediyorum)
0
mungojerry
(05.10.23)
Baklavalı sac deniyor. Alüminyum sac satan bir yere gidip kestirebilirsiniz.

İnternette de var ama büyük satıyorlar.

metalavm.com
0
dissendium
(05.10.23)
Desenli sac levha. En güzeli hurdacıdan alıp demircilere kestirmek
0
Mirket
(05.10.23)
aradığınız şeyin adı çeta sac.

online satışları da oluyor ama görerek almak istiyorsanız bulunduğunuz şehrin sanayi sitesine gidip alüminyum sac metal atölyelerinden temin edebilirsiniz.
0
robin crusoe
(06.10.23)
(10)

Özel sağlık sigortası önemi ve gerekliliği nedir?

mikahakkinen
Eşim ve ben devlet memuruyuz. 2.5 yaşında bir kızım var. Kendimizi geçtim kızım için özel sağlık sigortası yaptırmak mantıklı mıdır?
Eşim ve ben devlet memuruyuz. 2.5 yaşında bir kızım var. Kendimizi geçtim kızım için özel sağlık sigortası yaptırmak mantıklı mıdır?
0
mikahakkinen
(05.10.23)
Her üçünüz ikin de tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırmak daha mantıklıdır.
Anlaşmalı özel hastanelerde Devlet payı dışında kalan kısmı Sigorta öder.
0
Mirket
(05.10.23)
Çocukları belli bir yaşa kadar tek sigorta yapmıyorlar (Tamamlayıcı sağlık sigortası). Annesiyle birlikte yapmanız gerekiyor. Bizim bu sene galiba 4. senemiz bitiyor, bir sonraki dönem çocuğu tek sigortalatma hakkı var ama ben gene annesiyle birlikte TSS yaptıracağım.

Yaptırmak çok mantıktı, devlet hastanesinin bürokrasisinden ve ilgisizliğinden kurtuluyorsunuz. Millet günlerce randevu, tahlil, sonuç peşinde koştururken siz bir kaç saate bütün hepsini halledebiliyorsunuz.

Özellikle gitmek istediğiniz bir hastane varsa bence arayıp hangileri geçerli diye sorun, her hastanede değişiklik gösteriyor.
0
kimlanbu
(05.10.23)
maddiyat el veriyorsa yaptırın, artık özel hastane ücretleri aldı başını gidiyor profesörler en kötüsü 2500 tl den muayene yapıyor, basit ameliyatlar bile 50k olmuş.
hem ayaktan hem yatan yaptırın çocuğuda şimdiden yaptırınki sonradan kapsam dışı kalacak bir hastalığı poliçeden çıkartmasınlar.
0
eja
(05.10.23)
Herkesin tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırmasında fayda var.

Sosyal medyadan ve doktor paylaşımlarından anladığıma göre: devlet hastaneleri bitmiş, okeye dönüyor.



.
0
kartallar yuksek ucar
(05.10.23)
Özel çok pahalı öyle böyle değil ve her sene daha da pahalaniyor.
Tamamlayici +1
0
logisticsmanager
(05.10.23)
Valla devlet hastanelerini beğenmiyorum. Artık yaştan mıdır nedir devlet hastanelerinin atmosferini, sırasını kaldıramıyorum. İş için olsun, rapor olsun, uygun fiyata özel bulup gidiyorum. Geçen sadece lens reçetesi için bile özele gittim. MHRS'ye girip randevu aramak bile ölüm geliyor. Bunları düşününce uygun fiyatlı bulursanız yaptırıp geçin ama sağlık durumunuz da önemli. İşiniz düşmeyecekse gerek yok. Bir iki kere düşecekse de gerek yok. Ama çocuk sürekli hastalanıyordur, kronik rahatsızlığınız vardır, doktora ayda bir gitmeniz gerekir, o zaman yaptırmak mantıklı tabii ki.
0
dissendium
(05.10.23)
Maddi durumunuz el veriyorsa yaptırın. TSS yaptırın.
Benim hiç hastaneyle işim olmaz ya da yılda bir iki için gerek yok diye düşünmeyin. Hiç kaza yapmıyorum diye trafik sigortası ya da kasko yaptırmamak gibi bir şey olur bu.
0
Tina
(05.10.23)
tamamlayıcı ss'nın da s, m, l, xl gibi farklı kapsama alanları var. hangi hastanelere gidersiniz, onu göz önünde bulundurun. gebelik durumunu içerip içermeyeceğini sorun, araştırın. etrafınızda tss yaptırmış birine detayları sorun. ör: x polk'ne, dr a.b.'ye t hastanesinde muayene olacaksınız. bazen bir hastanenin bazı bölümleri veya bazı doktorları anlaşma kapsamında olmayabiliyor. hastaneye girince sig şirketinizden provizyon alıyorsunuz. o polk ve dr için muayene oluyorsunuz. dr muayene edip tanıyı koyunca ödemenize onay için tekrar provizyon isteniyor. sig şirketi olmaz derse cebinizden ödeme durumu doğuyor.
ekşide 'tamamlayıcı sağlık sigortası' başlığını okuyun. kronik hastalıklar kapsam dışı oluyor. geçmiş sigortalı dönemde ortaya çıkan hastalık kapsam dışı olabiliyor. (Allah korusun) kanser tanısı konunca devlet tüm mzasrafları karşılıyor galiba, yani öyleyse tss'ye bu halde gerek kalmıyor. hipertansiyon veya diyabet olursanız ileride bir gün başka bir hastalık bunlara bağlı gelişti diye kapsam dışı kalır mı, iyi soruşturun. diyabet sonucu göz, kalp, böbrek vs'de bir hastalık (yıllar sonra) ortaya çıkınca kapsam içi mi?
hipertansiyon sonucu kalp yetmezliği, aort anevrizması, stroke vb (uzun yıllar sonra) ortaya çıkınca kapsam içi mi?
bu tür soruları kronik her haskalık için soruşturun bence.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(05.10.23)
Çocuklar tek de yapılıyor,
Aile olarak da yapılabilir. Özel, tss tamamen kişiye ve riske göre fiyatlanır. Özelde uygun prim çıkan çok müşterim var.
0
erty_ksk
(05.10.23)
Gerekliliği nedir'e de şurada 43. dakikada anlatılan olay güzel bir cevap.

www.youtube.com
0
Mirket
(05.10.23)
(4)

Havalimanı çağlayan ulaşım

photo85
1) istanbul yeni havalimanından çağlayan adliyesine nasıl giderim? Kaç dakkada?2) sabiha gökçenden aynı yere nasıl ve kaç dakikada giderim?Bonus:hangi havalimanı mantıklı?
1) istanbul yeni havalimanından çağlayan adliyesine nasıl giderim? Kaç dakkada?
2) sabiha gökçenden aynı yere nasıl ve kaç dakikada giderim?
Bonus:hangi havalimanı mantıklı?
0
photo85
(05.10.23)
Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan Kadıköy metroyla en az 45 dakika sürer.
0
dissendium
(05.10.23)
yeni havalimanı'ndan m11 metro ile kağıthane 30 dk.

kağıthane'den m7'ye aktarma 5dk.

m7 kağıthane-çağlayan 1 durak 2dk.

çağlayan metro - adliye girişi 3 dk.
0
mutlu yillar sana
(05.10.23)
sabiha'dan havabus ile zincirlikuyu metrobus, metrobus ile 2 durak sonra caglayan. tahminen 1.5 saat civari surer.

kadikoy metro ile de in bi in bin en az 1.5 saat surer bence.

istanbul havalimani yazilmis ama siz o verilen sureleri uzatin, 1.5 saat surer. havalimanindan direkt taksiye binseniz, trafiksiz yolda bile caglayan 30 dakika suruyor.
0
serseri marti
(05.10.23)
yeni havalimanı hem metro var hem de karşıya göre bariz kısa sürer.
0
gencfb
(05.10.23)
(3)

Lise transkripti var mıydı?

roe
Lise transkripti lazım oldu. Benim bildiğim kadarıyla vermiyorlardı böyle bir şey. Nasıl alacağız?
Lise transkripti lazım oldu. Benim bildiğim kadarıyla vermiyorlardı böyle bir şey. Nasıl alacağız?
0
roe
(03.10.23)
lazım olunca alınıyordur belki ama normalde vermemişlerdi bana da (2012 mezuniyet)
0
king lizard
(03.10.23)
Okula gidip almıştım ben. Veriliyor.
0
dissendium
(03.10.23)
veriliyor hatta ingilizce de veriliyor
0
evimin paspasi
(04.10.23)
(2)

bedelliye götürmelik eşofman

patronaj1
selamlar. bedelliye götüreceğim eşofman üstünde logo/yazı olması sorun olmaz değil mi? siyah tam.ayrıca çorap ve boxer'da renk önemli değildi galiba değil mi?son: mantar pudrası ya da bot tabanlığı götürmek must mıdır?
selamlar. bedelliye götüreceğim eşofman üstünde logo/yazı olması sorun olmaz değil mi? siyah tam.

ayrıca çorap ve boxer'da renk önemli değildi galiba değil mi?

son: mantar pudrası ya da bot tabanlığı götürmek must mıdır?
0
patronaj1
(03.10.23)
Eşofmanı serbest zamanda giyebilirsin. Eğitimde ve mesai saatleri içinde giyemezsin zaten. Sorun olmaz.

Boxer rengi önemli. Sivil olmayacak. Çorap da aynı şekilde.

Pudra gereksiz ama tabanlık önemli.

Not

Askerî birliklerin sayısı fazla ve her birliğin kendine özgü toleransları olduğunu unutmamak gerekiyor. Bir birlikte bir şeyin sorun olmaması o şeyin başka birlikte sorun olmayacağı anlamına gelmiyor. Bu nedenle genel anlayışa uygun hareket etmek daha güvenli olacaktır.

Ben birliğimde cep telefonu kullanıyordum. Bunu asteğmen bile biliyordu. Ama aynı davranışı gidip Ankara'da, albay görmenin sıradan bir olay olduğu bir birlikte yapamazdım.
0
dissendium
(03.10.23)
Çorap ve iç çamaşırı zaten kirlileri yok etmek isteyeceksiniz 20 günde kirliyle uğraşılmıyor geri götürsen olcak iş değil o sebeple vasat kalitede 15-20 iç çamaşırı ve çorap götürmek en konforlusu. Onları da zaten yokolacağından dolayı askere uygun bi renk almak daha mantıklı. Çok takık biri gelir farklı renk istemiyorum der orada kapanır mevzu elinizde bir sürü kullanılamayacak riskli çamaşırla kalırsınız :D 20-30 gün için maceraya gerek yok askerlikçilik yapın geçin işte.

Eşofman dümdüz iddiasız bişey olması kafi diye tahmin ediyorum.

tabanlık çok önemli azcık iyi bişey alırsanız hatta (askerlik dükkanındakilerden daha iyi bişey) iyi yapmışım dersiniz postallarda bildiğiniz bi formda taban yok gibi bişey.
0
hedep
(03.10.23)
(19)

Nasıl tepki vermeliyim? Alışveriş eş durumu.

Fritz-X
Nasıl anlatsam eşimin tüm isteklerini karsılamaya çalışıyorum yogun tup bebek dememelerimiz oldu vs vs.Alisverisi cok seviyor ama artık abarttigini dusunmeye başladımÖnce bir güneş gözlügü aldık osse marka güneş gözlugu aldık sonda hawk aldı şimdide rayban alcam diye tutturuyor. Tabi ben fittirdim
Nasıl anlatsam eşimin tüm isteklerini karsılamaya çalışıyorum yogun tup bebek dememelerimiz oldu vs vs.

Alisverisi cok seviyor ama artık abarttigini dusunmeye başladım

Önce bir güneş gözlügü aldık osse marka güneş gözlugu aldık sonda hawk aldı şimdide rayban alcam diye tutturuyor. Tabi ben fittirdim 2 tane var ihtiyaç degil abartma artık diye. Ama kafaya koymuş alacak

Yeni eve taşındık nakliye, tadilat boya vs 30 bin çıktı cebimden portmanto yaptiriyorum oda 16 bin. Mutfak tadilatı banyo derken 60 bin gidecek.

Tutturdu dyson alalım v10-11 model bakarız dedi, nisan ayı gibi elime 12 gram altın geçecek demez mi bana bilezik yapalım üstüne para koyup.

Tüm taşınma sürecinde diş teli tedavisine başladık 15 bin tutacak taksitli halde

Telefonu donuyor kapanıyor dyson yerine telefon alalım tlf daha acil ihtiyaç diyorum hayır dyson istiyorum. Tlf idare eder diyor biliyorum ki 3-4 ay içinde tamamen açılmayacak

Bitmeyen istek ve alışveris listemiz var. Artık sinirlenmeye başladım nasıl bir tavir almalıyım. Kendime ait özel bir harcamam yok ama eşimin harcama durumu dusunduruyor.

Alabilecek maddi durum olsa bile birikim yapmamız lazım artı bu surecte tup bebek harcamamiz olacak bir dunya

Hastane masrafinin boş yere gitmesi beni sinirlendiriyor. Diş teli çok elzem degildi neyse dedim. Biraz uzun oldu ama bu örneklere ek irili ufaklı seylerde var. Eşim çalışmiyor aileden eskiden gelen zenginlik vardı şimdi kendi ailesi normal yani.
0
Fritz-X
(03.10.23)
Kardeşim yanlış anlama 2 arkadaşım var. Biri bu sebepten boşanma aşamasında ikincisi de 2 çocuk olduğu için kafası karışık. Bu harcama muabbeti seni yoruyorsa ilerde daha büyük sorun olur. Ayrımcılık cinsiyetçilik muabbeti vs. Bilmem ama bayanlar bu çocuk yapma muabbetini kullanabiliyor. Sürekli bu ilişkide veren taraftaysanız, bir kaç kez vermeyi kesin tepkisini ölçün.
0
mikahakkinen
(03.10.23)
Neden çalışmıyor. İşi varken işsiz kalabilir, bu ayrı bir şey ama çalışmamak 2023 yılında mantıksız bir şey. Çalışma konusunu çözün önce.
0
dissendium
(03.10.23)
Gitsin çalışsın yahu insan utanır böyle habire kocasının eline bakmaya. Hangi devirde yaşıyoruz adam getirsin ben yiyeyim diye bir şey mi var.

Tüp bebek olayını da tekrar gözden geçirin bence.
0
kaptan maydanoz
(03.10.23)
@dissendium tüp bebek tedavimiz devam ediyor, belirgin bir yapabilecegi iş meslek vs yok.
0
🌸Fritz-X
(03.10.23)
Bazi duygusal ihtiyaclarini alisverisle kompanse ediyor gibi geldi bana yani bu surecteki duygularla bas etme bicimi olabilir. Bisey almak yerine bi terapiye baslasa daha iyi olur sanki
0
mor oje
(03.10.23)
Meslek yok ama olabilir. Kasiyer olabilir. Kursa gidebilir. Okul okuyabilir. Hayatının sonuna kadar çalışmadan yaşaması her şeyden önce kendisi için kötü bir şey. Kadının çalışması, kimseye muhtaç olmaması önemli bir şey. Bu bakış açısı artık kalmadı. Bunu değiştirmeniz gerekiyor. Çocuk olunca masrafınız artacak. Çocuk hep aynı kalmıyor. Bez parası bir süre sonra okul masrafına dönüşüyor. Çalışmasına engel bir durum yoksa çözüm çalışması.
0
dissendium
(03.10.23)
mutfak masrafı + parti-time harçlık ver gerisine karışma
biriktirip alsın
0
bir soru sorcam
(03.10.23)
Çalışmıyor olmasını anlarım. Kendi alanında iş bulamamıştır ama gereksiz harcamaların bir açıklaması yok. Ömür boyu onun istediklerini mi yapacaksınız? Yapmazsanız ne olur mesela?
0
Kahvedesu
(03.10.23)
kesinlikle çocuk yapma. eşine iş bulmasını, kazandığı paraya göre harcama yapması gerektiğini anlat. 1 sene bak duruma kezbanlığı devam ederse boşan.
0
ayseee
(03.10.23)
Bu tip kadınlara bebek gibi davranılması çok saçma. Karşınızda yetişkin bir insan var. Bir şeyleri düşüncesizce istemek tutturmak vs çocuk davranışıdır. Bunun için karşınıza alıp özel olarak konuşma yapmaya ikna etmeye gerek yok bence. Ne kadar kazandığınızı biliyor olmalı, ona göre isteklerde bulunması gerekir. Kendisine yetişkin olduğunu hatırlatıp gereksiz harcamalara hayır demeniz yeterli olmalı.
0
dfn4
(03.10.23)
yukarıdakiler +1 ve de belirgin bir mesleğinin olmaması hiçbir zaman olmayacağı anlamına gelmez ki. ben de şu an mezun olduğum bölümün işini yapamıyorum ve vasıfsız işçi konumuna düştüm bir süre. idareten bulduğum bir işte çalıştım sonrasında hızlıca bir nitelik kazanmaya çalıştım ve bir profession edindim. hele ki sizin maddi desteğiniz varken bunu yapması daha kolay. hayatınızın sonuna kadar başka birinin bitmek bilmeyen arzularını tatmin etmeye mi kendinizi adayacaksınız? ha diyorsanız ki zaten çocuk olunca eşim bakacağı için meslek edinmesine falan gerek yok, o kısmı bilemem.

Önerim: bence birkaç sefer elinizdeki parayı kendi isteklerinize ve ihtiyaçlarınıza ayırmak istediğinizi, bir güneş gözlüğü de kendinize almak istediğinizi ya da ihtiyacınız olan pahalı bir şeyi alacağınızı falan söyleyin. bir sana bir bana gibi. bakalım ne tepki verecek. ona göre aksiyon alırsınız.

ya da tüp bebek olayını askıya alma fikri mantıklı ama bu nasıl söylenir, ilişkiye zarar verir mi bilemiyorum. kenara para koymadan çocuk olayını düşünmenin sizi kaygılandırdığını, çocuğa güzel bir gelecek sunmak istediğinizi ve bu şekilde savurgan harcamalarla bunun mümkün görünmediğini falan açıklayabilirsiniz.

ikisi birbiriyle çelişen öneriler oldu ama hangisini yapsanız sonuçta belirleyici bir tepki alacaksınızdır zaten.
0
Mossy
(03.10.23)
İnstagram hesaplarınızı silin beraber bence, instagrama fotoğraf koymayınca masraflar ciddi oranda azalıyor bilginiz olsun.

Belirli bir harçlık verme fikri en makul olanı +1

"Paranız varken gereksiz eşyalar alırsanız, paranız yokken gerekli eşyaları satmak zorunda kalırsınız" gibi bir söz vardı, israftan kaçının. Bunu karınıza da anlatın, gereksiz küçük harcamalar yapmamayı parayı biriktirip mantıklı harcamalar yapmayı önerin.

Mesela "birikim yapalım sana araba alırız" diyin, kandırmayın tabi cidden birikim yapınca alın mesela.
0
John Bloor
(03.10.23)
birlikte oldugunuz kisinin duygusal kapasitesi ve olgunlugu, sizin duygusal kapasitenizin ve olgunlugunuzun gostergesidir.

neden sadece kadin sorgulaniyor anlamis degilim, meslegi olmayan, calismayan ve calismayi dusunmeyen ama cok harcamak isteyen (ya da neyse iste) biri ile evlendiyseniz bu beklentiler ve bu hal tavir size normal geliyor olmali. ya da bunlari, bir aile butcesi olacagi, harcamalarin nasil yapildigi/nasil yapilacagi ya onceden konusmus olmaniz lazim ya da rahatca konusabiliyor olmaniz lazim. tanimadan mi evlendiniz? evlilige hazir mi degildiniz? bence bunlari dusunmekle baslayin. birine kapasitesinde olmayan bir seyi dusunmuyor ya da yapamiyor diye sinirlenmek yerine ben neden boyle biriyle birlikteyim, benim kapasitem ve durusum ne diye sormak daha guzel bir baslangic olur.
0
songforsomeone
(03.10.23)
buradan aldığınız yorumlarla eşinizin neyi doğru neyi yanlış yaptığına karar vermeyeceğinizi umarım. kim bilir nasıl bir ilişki dinamiği vardı da eşiniz çalışmıyor. dışardan kadın erkek çalışsın demek güzel ama ne neden oluyor ya da olmuyor bilmiyoruz. zaten eşim çalışsın mı diye bir arayış veya soru da görmedim. belli ki böyle bir beklenti yok, belki de buna uygun ortam ve koşullar da yok. o yüzden eşe yüklenmenin anlamı yok.

eğer bütçenizi zorlayan ve gittikçe ağırlaşan bir yük oluşturmaya başladıysa eşinizi karşınıza alıp bunu konuşacaksınız. şu şu isteklerin bizi şöyle etkiler, şunu şunu yapmasan tüp bebek için elimiz daha rahat olur, hiçbiri olmasa da birikime ihtiyacımız var o yüzden harcamalarımızı kısalım. başka bir sorun yoksa veya anlayışsız biri değilse herhalde bu konuşmadan sonra bir değişim olur. yok olmazsa ve sorun da devam ederse (ve eşinizin sağlığı çalışmasına imkan veriyorsa) o zaman sevgili eşim acaba sen de çalışsan daha mı iyi olur ekonomik olarak elimiz de güçlenir temalı bi konuşma yaparsınız. hiçbir şekilde orta yolu bulmaya çalışmıyorsa da geçmiş olsun, umarım zaten bunları bilerek evlenmiş ve birbirinizi böyle seviyorsunuzdur.
0
nic cage
(03.10.23)
Buradan yorumla hareket etmeyin +1
eşinide dinlemek lazım
Şu an çocuk işini öteleyip işleri yokuna koyun
İşleri yoluna koymadan çocuk yapmayın
0
basond
(03.10.23)
patolojik bir alisveris bagimliligi var. cocuk olursa cok daha berbat bir hal alacak zira cocuga alinacak cok daha fazla ivir zivir var gelisme surecinde, yetiskinlere gore. direkt ayril demiyorum ama en azindan cocuk isini bir daha dusun.
0
hot potato
(03.10.23)
Babasının prensesi miymiş yoksa onyomani mi?
Onyomani konusunu araştırın.
HAYIR demeyi öğrenin.
Sorunu çözmeden çocuk yapmayın. Çözemezseniz boşanın.
0
Tina
(04.10.23)
ne kocalar var ya sürekli şaşırıyorum mehmet şimşekvari bir kocayla yaşıyorum.

biz wishlist oluşturuyoruz. sırayla alıyoruz ihtiyaçları.

ben de ev çok tozlanıyor dikey süpürge istiyorum diye ağladım ahahahaah gitti araştırdı benimki bosch series 6 aldık 5700 liraya iş görüyor çok memnunuz.

bence eşiniz tüp bebek tedavisi mental yorgunluğunu alışverişle atıyor. alışveriş bağımlılığı çok kötü bir şey.
0
Hallegadola
(04.10.23)
sıkıntılarını kimi yemeğe vuruyor kimi alışverişe.
0
parka
(04.10.23)
(3)

İşten sonra verimli ders çalışma hk.

ben de biliyorum bir nick lazim
Selam.Görevde yükselmek için sınava gireceğim fakat işten sonra hiçbir şekilde verimli ders çalışamıyorum.Kafam inanılma dolu oluyor, enerjim kalmıyor, konsantre olamıyorum. Okuduğum cümleyi anlamak için birkaç kez okuyorum vs.Var mı bir öneri?Kahve bir miktar işe yarıyor ama yeterli değil.
Selam.

Görevde yükselmek için sınava gireceğim fakat işten sonra hiçbir şekilde verimli ders çalışamıyorum.

Kafam inanılma dolu oluyor, enerjim kalmıyor, konsantre olamıyorum. Okuduğum cümleyi anlamak için birkaç kez okuyorum vs.

Var mı bir öneri?

Kahve bir miktar işe yarıyor ama yeterli değil.
0
ben de biliyorum bir nick lazim
(02.10.23)
İşten sonra değil, işteyken çalışın. Telefondan okuyun hep.
0
dissendium
(02.10.23)
@dissendium maalesef yoğun çalışıyorum, fırsatım olmuyor :(
0
🌸ben de biliyorum bir nick lazim
(02.10.23)
Evde çalışmayın. Mümkünse bir iki saat yemek molası verin, başka bi şeye gidip çalışın sonra. Kütüphane, sakin bir kahveci vs.
0
zimbirik
(02.10.23)
(4)

type c neden bu kadar abartılıyor?

0zlem
Samsung apple ile dalga geçmiş type yi şu kadar zamandır kullanıyorum diyesadece şarj etmiyor muyuz ne olscak telefon uçacak mı type c gelince anlamadım
Samsung apple ile dalga geçmiş type yi şu kadar zamandır kullanıyorum diye

sadece şarj etmiyor muyuz ne olscak telefon uçacak mı type c gelince anlamadım
0
0zlem
(01.10.23)
Olayın özeti şu

1- Apple type-c kullanmıyordu.

2-Apple type-c'nin standartlaşmasına karşıydı ve bunun ar-ge faaliyetlerini kısıtlayacağını savunuyordu.

3- Buna rağmen AB type-c'yi standartlaştırdı

4- Apple type-c kullanmak durumunda kalınca bu şekilde çıkardığı ilk ürünü bir gelişim, bir inovasyon yapmış havasında tanıttı, yani bu beklenen bir şey aslında. Mecbur kaldık kullandık, artık siz de razı olun diyemezdi müşteriye.

5- Hal böyle olunca espri konusu oldu
0
akhenaten
(01.10.23)
Hem şarj hem veri transferi açısından çoook daha verimli. Hadi veri transferi pek kabloyla yapılmıyor artık (ki ben kolayıma geldiği için yapıyorum hâlâ) ama şarj olma konusunda veriler vardı apple lightning cable ile c type arasında. C type çok daha hızlı şarj ediyordu. Ha bi de tabii ki günümüzde tüm ürünler c type'a uygun şekilde üretiliyor. Her şeyini tek bir kabloyla şarj edebilmek varken apple ürünü için ikinci bir kablo bulundurmak gereksiz yük. Mesela samsung telefonumun şarj kablosu bozuldu ama evde başka teknolojik aletlerden çıkan bi dünya kablo var, onlarla şarj edebiliyorum. Apple olsa yenisini almam gerekirdi
0
nundu
(01.10.23)
1 sarj aleti ile (typec) herseyi sarj etmek mi daha iyi
Yoksa
Bir suru sarj aleti ile sarj kullanmak mi daha iyi

Typec standartlastirilmasi bence harika bi olay
0
Zetnikov
(02.10.23)
Şu da unutulmamalı. Apple şarj kablosunu ayrı satmaya başlamıştı ve pahalıydı. Şimdi orijinal ve daha ucuz bir kablo ile şarj etmek mümkün. Bu pratikliğin ticarete karşı bir zaferi aslında.
0
dissendium
(02.10.23)
(13)

Bugun nasıl vakit geçirdiniz?

baldan kaymak
Sb. Evdeyken neler yapıyorsunuz? - çamaşır falan filan dışında.
Sb. Evdeyken neler yapıyorsunuz? - çamaşır falan filan dışında.
0
baldan kaymak
(01.10.23)
Ev isi nerdeyse hic yapmadim, hepsi de bana bakiyor shshsjsj. Podcast dinledim, videocast izledim, kitap okudum (2 tur), kedimle oynadim, candy crush oynadim, sosyal medyada takildim, yagmuru izledim.

Ben bugunden raziyim, bayagi dolu dolu oldu. Bi de ev isi veya film/dizi ekleniyor iste. Onlar kaldi. Mubi’den bi film izlerim herhalde.
0
mor oje
(01.10.23)
biz pek evde zaman geçiremiyoruz evi otel gibi kullanıyoruz.

sadece pazarları komple evde olabiliyoruz.

o da film/dizi/youtube, xbox ve cilveleşme ile geçiyor eğer dışarı planı yapamadıysak.
0
ananiyimioguz
(01.10.23)
Bosch'un 3. Kitabini bitirdim.
Generation kill kitabina başladım.
3 km kostüm.
In our time podcastini dinledim.
Hanimla temizlik yaptik, Şimdi tuvaleti temizliyorum. Ardından şömine için odun keseceğim stok olsun diye.
0
logisticsmanager
(01.10.23)
Geç uyanma
Kahvaltı
Antrenman
Hafta içi için yemek yapma
Yüzeysel temizlik
Akşamımı aylak aylak geçireceğim tüm hafta bunun hayalini kurmuştum
0
ruhen hastayim ben
(01.10.23)
Sabahtan akşama toplanti. Simdi de ucagin rotar yaptigini ogrendim. Lanet bir sehirde havalimaninda bitkin bi halde ucagi bekliyorum.
0
nic cage
(01.10.23)
Tembellik tembellik temizlik müzik. Sonra metroya gidip midye aldım şimdi de midyeli pilav yapıyorum
0
kisa
(01.10.23)
sabah cocugu tekvandoya goturdum, sonra hanima teslim ettim.
simdi ofise geldim biraz calismam lazim.
isim bitince bir dukkana ugrayip tahta parcasi alacam.
sonra eve gidip garajin cati arasi kapagini yapacam, kapagi kirdim kis gelmeden duzeltmem lazim.
0
cooperr
(01.10.23)
Saat 11de uyanma, 1-2 saat tembellik. Öğle yemeği. Biraz ps5'te oyun sonra cem yılmaz'ın son filmini izledim, biraz daha tembellik ve sanırım biraz uyudum da arada. Çamaşır ve bulaşık ve şimdiye ulaştım. Akşam yemeği yiyesim yok pek, bu saatten sonra da sosyal medya, dizi vs yapıp günü bitiririm
0
nundu
(01.10.23)
Çok erken kalktım. Eker i run’a gittim 4 gibi eve geldim. Bişeyler yiyip uyudum biraz önce uyandım. Günüm böyle geçti.
0
naksidil
(01.10.23)
Gezdim.
0
dissendium
(01.10.23)
çamaşır dışında diğer temizlik işleri ve uyku
0
cccbehzatccc
(01.10.23)
Kahvaltı
Yürüyüş, market alışverişi
Kek yapma,
Akşam yemeği hazırlığı,
Dizi izleme
Yemek yeme,
Yürüyüş,
Maçı olan arkadaşları izlemeye halısaha,
Nette, takılma
Kitap okuma ve yatış.
0
Amaranta ursula
(01.10.23)
Dünden boğazım acıyordu güne hasta uyandım. Ihlamur limon vs klasik içecekten yaptım. Biraz sağa sola yığılıp halsiz halsiz takıldım. Sonra eşimle do not disturb ı izledik. Çok beğendim tam da havaya uygundu yağmur sesi ve puslu havayla iyi gitti. Sonra ilaç aldım ve yemek yedik. Dünden temizlik yapmıştım bugün yapmadım ama ütü bekliyor mutfak ayaklandı yürüyo, toplayamadım. Güya makalemi yazacaktım ama hastalık planımı bozdu. Biraz youtube a bakıp uyuyacağım.
0
buzbebek
(02.10.23)
(1)

üniversite öğrenci işlerinden lise diplomamı alabilir miyim?

istististist
lise diplomam gerekiyor. kayıt olurken, öğrenci işleri almıştı. okulda aktif kaydım var şu an.pazartesi günü sabah erkenden gitsem diplomamı ya da fotokopisini alabilir miyim? "Kesinlikle vermiyorlar" gibi bir şey hatırlıyorum, yanlış mı hatırlıyorum?
lise diplomam gerekiyor.

kayıt olurken, öğrenci işleri almıştı.

okulda aktif kaydım var şu an.

pazartesi günü sabah erkenden gitsem diplomamı ya da fotokopisini alabilir miyim?

"Kesinlikle vermiyorlar" gibi bir şey hatırlıyorum, yanlış mı hatırlıyorum?
0
istististist
(01.10.23)
Aslı gibidir kaşesiyle kopyasını verebilirler.
0
dissendium
(01.10.23)
(4)

Galaxy a34 vs xioami 12 pro

Gradient_tabanlı_mor
Aşağı yukarı aynı fiyattalar. Özellikleri de epey benziyor. Anneme alacağım, fotoğraf selfi vs çekmeyi sever, sadece arama whatsapp ve sosyal medya için kullanır. Oyun vs oynamaz. Hangisi? Veya daha iyi alternatif var mı ?
Aşağı yukarı aynı fiyattalar. Özellikleri de epey benziyor.

Anneme alacağım, fotoğraf selfi vs çekmeyi sever, sadece arama whatsapp ve sosyal medya için kullanır. Oyun vs oynamaz.

Hangisi? Veya daha iyi alternatif var mı ?
0
Gradient_tabanlı_mor
(29.09.23)
Hanımefendinin yazılımsal saçmalıklarla, cihaza yerleşik uygulamalarda dahi yer alan reklamlarla vs. uğraşmaması için lütfen Samsung Galaxy A34.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(29.09.23)
xiaomiler kağıt üstünde iyi görünse de yazılımsal olarak samsunglar daha stabil +1
0
freebird5406_2
(29.09.23)
Samsung giriş seviyesi telefonlar iyi değil. Kasma sorunu var. Xioami de iyi değil. Anne deyip geçmeyin. En az Samsung A53 alın. Altını almayın.
0
dissendium
(29.09.23)
anne değilim ama a34 aldım ben yakın zamanda. son derece memnunum. bende ikisi arasında araştırma yapıp samsung'da karar kıldım.
0
saturn
(29.09.23)
(2)

ik gözünden başvuru süreci

WithWorth
ilk gün başvurmuştum. 2 hafta geçti.200 başvuru almışlar.görüşmelere başlamışlar mıdır ?20 kişiyle mülakat yaparlar mı ?ümidi ne zaman azaltmak lazım.yaklaşık 100 kişilik firma. 10 tane ilanları var.
ilk gün başvurmuştum. 2 hafta geçti.
200 başvuru almışlar.

görüşmelere başlamışlar mıdır ?
20 kişiyle mülakat yaparlar mı ?

ümidi ne zaman azaltmak lazım.
yaklaşık 100 kişilik firma. 10 tane ilanları var.
0
WithWorth
(28.09.23)
Cv yi önce ATS tarıyor uygun olan adaylar geçiyor. Bir keresinde şeyi duymuştum 135 başvurudan iki kişi cagirmislar
0
applaudo
(28.09.23)
Beni 1000 başvuru olan yerden aramışlardı. Çok uzak yerlerden başvuranlar bile oluyor. O sayıyı dikkate alma. 100 kişilik yeri gözünde büyütme.
0
dissendium
(28.09.23)
(7)

Şu şeye nasıl çözüm bulunur? Açılan masa köşesi?

Amaranta ursula
Merhaba;Şuna takılan kıyafetleri kurtarmanın bir yolu var mı? Aklıma japon yapıştırıcı geldi ama dışarda sivri bir yüzey illa ki kalır gibime geliyor. https://imgyukle.com/i/r7Kj0eNasıl bir çözüm bulunur? Cevaplar için çok teşekkür ederim şimdiden.
Merhaba;
Şuna takılan kıyafetleri kurtarmanın bir yolu var mı? Aklıma japon yapıştırıcı geldi ama dışarda sivri bir yüzey illa ki kalır gibime geliyor.
imgyukle.com
Nasıl bir çözüm bulunur?
Cevaplar için çok teşekkür ederim şimdiden.
0
Amaranta ursula
(28.09.23)
ütüleyin.
0
buenosdias
(28.09.23)
Tutkal. Sonra bantlayın tamamen yapışana kadar. Keskin yer kalırsa zımpara alın hırdavatçıdan küçük bir parça. Zımpara yapın.
0
dissendium
(28.09.23)
Ütü +1

elinizde bir tahta parçasını hazır bekletin, kalkmış olan banta birazcık ütü basın ve ısıtın, sıcak bir ütüde 5 saniye kadar tutmak yeterli olur.

SOnra hemen ütüyü kaldırıp alinizdeki tahta parçasıyla bastırın ve soğumasını bekleyin, diğer tarafa da yapın aynısını.

Burası tekrar kalkar ama, çocukları koruyan yumuşak zımbırtılar var böyle köşeler için, onlardan alıp yapıştırabilirsiniz sonrada.

Not: Ütüyü korumak için bir bez koyun tabanına, tutkal filan bulaşmasın.
0
John Bloor
(28.09.23)
normalde sunta bantlarının altı tutkallı olur, suntaya sabitlemek için ütü kullanılır ama bunun altında tutkal falan kalmamış. yani ütülemek, düzleştirmekten başka pek işe yaramaz, geri yapışmaz gibi görünüyor.

ahşap tutkalı sürüp sağlam sıkıştıran, ama kolay sökülebilen bir bantla (kağıt bant öneririm) sıkıca bantlayıp kuruyunca bandı sökün. sonra taşan parçaları zımpara veya maket bıçağı ile tıraşlayın.

yani dissendium +1

ama bu işlemden önce ütüyü deneyebilirsiniz. yapışmazsa bile kıvrıklığı düzelir, yapıştıktan sonra açılmak için geri kasmaz.
0
kibritsuyu
(28.09.23)
Arkadaşlar var olun, ütülemeden önce tutkal sürmek gerekir mi yoksa sadece ütü mü?
0
🌸Amaranta ursula
(28.09.23)
sadece ütülemeyi deneyin, yapışmazsa tutkal sürmeyi deneyin, ama tutkal sürdükten sonra ütülemeyin.

ütü, sunta bandının altındaki katı haldeki fabrikasyon tutkalı gevşetip yapıştırmaya yarıyor. bandın altında hala tutkal varsa ütü işe yarar. tutkal kalmamışsa sıvı tutkal sürecekseniz ütünün bir esprisi yok. tutkallayıp sabitleyin yeter.
0
kibritsuyu
(28.09.23)
capon.
0
Bir cebinde das kapital
(28.09.23)
(5)

16 bin TL maaş + sorumluluk vs asgari ücret rahat iş

skr1292
birinde sizden beklentileri var örneğin satışları arttırma gibi o beklentileri karşılamak üzere işe alıyorlar diğerinde asgari ücret ama rahat kafa yormayan ama sana bir şey katmayan bir iş.hangisini tercih edersiniz?
birinde sizden beklentileri var örneğin satışları arttırma gibi o beklentileri karşılamak üzere işe alıyorlar diğerinde asgari ücret ama rahat kafa yormayan ama sana bir şey katmayan bir iş.

hangisini tercih edersiniz?
0
skr1292
(28.09.23)
Sorumluluktan kastın ne hocam, kişisel sorumluluk mu başkasının sorumluluğu mu ? Seni 10 tane işçinin başına sorumlu diye koyacaklarsa ve işçilerin alması gereken güvenlik önlemi varsa ben böyle bir sorumluluğu kabul etmem
0
freebird5406_2
(28.09.23)
@freebird5406_2

satışları artırmak gibi bir sorumluluk mesela.
0
🌸skr1292
(28.09.23)
16k verip satış arttırmanızı istiyorlarsa ayıp şeyler söylemek lazım. Artan satışlardan pay var mı mesela ?
0
kimlanbu
(28.09.23)
Üniversite mezunuysan asgari ücretle çalışma. Satışı artırmak bir kişiyle olabilecek bir iş değil.
0
dissendium
(28.09.23)
16bin TL veren işi seçerdim.
50 bin TL bandına gelene kadar her zaman parası daha iyi olan işi seçerim. 50 bin TL'den sonra bu şekilde karşılaştırmalara yapılabilir.
Karar verirken asgari ücretle çalışılan işte yükselmenin, daha fazla kazanmanın imkansız olduğunu da göz önüne almak gerek.
Satış çok önemli bir beceri ve öğrenmenin kıymetini parayla ölçmek zor. Bir şeyi satmayı öğrenen kişi ileride her şeyi satabilir.
0
michael_knight
(28.09.23)
(3)

Açıköğretim programı

metal69
Herhangi bir açıköğretim programı meslek sahibi yapar mı veya bir işe başvuruda katkısı oluyor mu?
Herhangi bir açıköğretim programı meslek sahibi yapar mı veya bir işe başvuruda katkısı oluyor mu?
0
metal69
(27.09.23)
İşletme okursan KPSS için işe yarayabilir. Bazı alımlarda işletme, iktisat mezuniyeti isteniyor. Ben adalet bitirmiştim. Meslek sahibi olmak istiyorsan muhasebe oku.
0
dissendium
(27.09.23)
Meslek sahibi yapmaz yalnızca lisans veya önlisans mezuniyet şartı olan pozisyonlara talip olabilmenizi sağlar.
0
soft
(27.09.23)
Başka bölümler okuyup atanamayan , açık öğretim veya uzaktan eğitimle çocuk gelişimi okuyup kpss çalışıp atanan arkadaşlarım var çevremde , incelenebilir
0
Diskirminant
(27.09.23)
(18)

Sizce Bu Kabalık mı?

auroraaurora
İş yerinde yan odadaki biri kafasını çıkarıp sorabileceği şeyi Teams üzerinden yazsa bunu kabalık olarak algılar mısınız? Ben adab-ı muaşeretten yoksun olarak görüyorum böyle kişileri. Abartıyor muyum?
İş yerinde yan odadaki biri kafasını çıkarıp sorabileceği şeyi Teams üzerinden yazsa bunu kabalık olarak algılar mısınız? Ben adab-ı muaşeretten yoksun olarak görüyorum böyle kişileri. Abartıyor muyum?
0
auroraaurora
(27.09.23)
Yoo.
0
dissendium
(27.09.23)
Hayır, ben görmem.
0
SiyamkedisiZorro
(27.09.23)
ben üşenirdim kafamı eğmeye.

hem belki sesleneceğim kişinin kulağında kulaklık vardır.

veya insanları da muhabbete dahil etmek istemem.

belki de o kişiyi kasıtlı olarak çok sevmiyorumdur o yüzden muhattap olmamak için chatten yazıyordum, bilemeyiz
0
ananiyimioguz
(27.09.23)
bazı cevapları yazılı olarak almak ileride hatırlamak veya elinde kanıt bulunması açısından iyidir.
0
nhk ni youkosu
(27.09.23)
tabii ki hayir.
sizi bölmüyor ve istediginizde cevap yazma imkani sunuyor. darlasa mi daha iyi?
0
sonsuz
(27.09.23)
Bunun kabalık olarak algılanması beni şok eder, o kadar söyleyeyim.
0
silverleaf
(27.09.23)
@nhk Kayıt altına alınacak bir konu yok.
@sonsuz Hemen cevap bekliyor.

Mesela X ile toplantısı olsun 14:00'te. 13:59'da toplantı olacak mı diye soruyor yan odadan. Bu arada siz 2 dakika önce yanına gidip bir konuda bilgi vermişsiniz bu şahsa.
0
🌸auroraaurora
(27.09.23)
Yazili olarak almak daha iyi +1 ayrica surekli kafa uzatip sorulunca calisirken bolunuyorum, bu cok sevmedigim bir sey. Dolayisiyla rahatsiz etme kategorisine de girebilir. Aksine kibarlik bile olabilir yaptigi.
0
mor oje
(27.09.23)
İşime gelir. Ne kadar az konuşmak o kadar iyi derim.
0
gallienus
(27.09.23)
Çoğunlukla ben de Teams veya benzeri uygulamalardan yazıyorum gidip söylemektense. Bana da yazılmasını tercih ederim genellikle. Umarım iş arkadaşlarım da sizin gibi algılamıyordur ama sanmıyorum.
0
furry burns
(27.09.23)
yan oda mı yan kubik mi, kimseyi sesi ile rahatsız etmek istemiyordur bir de neden ayağıma çağırayım soru soracaksa, platform varsa en güzeli online halletmek.
herşey için mail attırıyorum insanlar anlamıyor sözle, yazılı veriyorum anlamadı ise 3 kere okutturuyorum.
adabı muşaret bu değil bence, alt üst olayı gibi duruyor isteğiniz
0
eja
(27.09.23)
abartiyorsun, karsimdaki insana bile teams'den yazdigim oluyor keza bana da yazan oluyor hic dert etmedim.
0
bay b
(27.09.23)
bence de kabalik degil, calisirken bolunmekten hoslanmiyorum, dolayisiyla bana da boyle yapilmasini tercih ederim.
14'deki toplanti icin 1 dakika oncesinden soruyorsa ve bunu surekli yapiyorsa, bu adet haline geldiyse, benim icin bu soru onemli ve acil degildir, cevap bile vermem bir sure sonra. bunun da kabalik oldugunu dusunmuyorum, birinin toplantisi olup olmadigini takip etmek onun gorevi, benim degil - buna zamaninda cevap vermek de benim gorevim degildir artik bu asamada- ve bunu zamaninda yapmali, dolayisiyla benim cevap verip vermemem de kabalik degildir.
0
songforsomeone
(27.09.23)
Bence bu kibarlik. Kabalik degil.
Her soru sormam gerektiginde ayaga kalkmamin gerekmesi de cok sacma zaten.
0
zimbirik
(27.09.23)
Neden olsun? Bazen eşime bile yapıyorum. Bu söylediklerini bana yazar mısın diyorum. Öyle kolay geliyordur. Teams De öyle mi bilmiyorum ama benim dikkat ettiğim söyle bir kural var. Birinin işi ile ilgili revize isteyeceksem ya da beğenmediğim bir şey söyleyeceksem, özelden yazarım. Teşekkürü herkesin görebileceği gruptan yaparım.
0
allah yazdiysa bozsun
(27.09.23)
kabalık değil. bunun kabalık olarak algılanması tuhaf ve yorucu
0
abelardo
(27.09.23)
yan odadakiyle surekli teams uzerinden konusuyoruz, yazmaktan yorulunca gidip yuzyuze konusuyorum.
0
cooperr
(27.09.23)
"Bunun kabalık olarak algılanması beni şok eder, o kadar söyleyeyim." +111111111111111111
0
hrskrs
(27.09.23)
(10)

mesleği sevememek, işsizlik, depresyon ve birçok şey

ne desem bilemedim ki
merhaba,yazım biraz uzun olabilir, kusura bakmayın. bunları insanlarla konuşamıyorum ve yalnız hissettiğim bir dönemdeyim, o yüzden içimde ne varsa dökmüş olabilirim.31 yaşındayım, neredeyse 6 senedir avukatım ve bir süredir aktif olarak avukatlık yapmıyorum. (evden dilekçe, sözleşme, ihtarname vs.
merhaba,

yazım biraz uzun olabilir, kusura bakmayın. bunları insanlarla konuşamıyorum ve yalnız hissettiğim bir dönemdeyim, o yüzden içimde ne varsa dökmüş olabilirim.

31 yaşındayım, neredeyse 6 senedir avukatım ve bir süredir aktif olarak avukatlık yapmıyorum. (evden dilekçe, sözleşme, ihtarname vs. yazıyorum/revize ediyorum iş geldikçe)

açıkçası hayatımın hiçbir döneminde avukat olmak gibi bir dileğim olmadı. mesleğin prestijli görülmesi, büyük paralar kazanabilme ihtimali gibi hususlar hiç ilgimi çekmedi, öyle bir arayışı olan bir insan olmadım hiçbir zaman.

sınava girdiğim vakit de puanım ytü iktisat'a tutuyordu. bizimkilerin de iktisat okuyup "hiçbir şey" olmamamı engellemek için zamanında gösterdikleri o zamanki ağır psikolojik baskıya yenik düştüğüm için, saçma sapan bir vakıf üniversitesine gitmemek şartıyla hukuk okumayı kabul ettim. (zengin çocuğu falan değilim. eğitim eşitsizliği ile ilgili eleştiriniz varsa bana yöneltmeyin lütfen.)

okurken çok da zevk almadım (çeşitli sebepleri var) ama mesleğin kendisine duyduğum saygıdan ötürü etik kaygılarım ve iş disiplinim oldu. ancak piyasadaki -kısmen- haklı önyargılardan ötürü de hiçbir zaman potansiyelimi karşılayacak bir iş bulamadım. nerede profesyonel davranmayan, müvekkili nasıl kandırırız kafasında hareket eden adam var, onların yanında çalışmak durumunda kaldım. özellikle son çalıştığım yerde de son ofisi tek başıma çekip çevirecek seviyeye gelmeme rağmen maaşım da doğru düzgün yatmayınca ve izne de çıkamayınca istifa etmek durumunda kaldım. açıkçası meslekten de soğumuştum çıkarken.

aslen niyetim birkaç ay tatil yapıp bir iş bulmaktı ama sonrasında kayınpederimin kanseri ağırlaştı, onunla uğraşmak durumunda kaldık, ölümünden sonra da evden iş yapabildiğimi görünce bir süre de böyle devam ettim ama artık iş gelmiyor ve evde oturmak beni gerçekten depresyona soktu. doğru düzgün yemek yemiyorum, uyuyamıyorum, bazı günler koltuktan saatlerce kalkmadığım oluyor. sosyalliğim ise kalan 2-3 arkadaşımla arada sırada görüşmekten ibaret. eskiden her şeye rağmen hayatı sevebiliyordum fakat bunca şeyi devam ettirmek için hayatımda bir anlam bulamıyorum.

bir yerde çalışmayalı 2 sene oluyor, açıkçası yaşım geçtiği için (kurumsallar genelde 30 yaş altı alıyor) ve aktif çalışma sürem, benim kıdemime sahip insanlara göre az kaldığı için tekrardan bir yere girme ihtimalim yok gibi bir şey benim gözümde. zaten eskiden çalıştığım yerde iken iş arardım zaman zaman, bir tane iş görüşmemde açık açık "bir sene sonra hamileyim diye gideceksen gelme" demişlerdi, şimdi ne derler hiç düşünemiyorum. serbest çalışacak bir çevrem de yok, kaldı ki muhasebeciye, bağ-kur'a ya da sanal ofise vereceğimiz bir para da yok. onu da geçtim, özgüvenim de yerlerde artık.

o yüzden bu deftere kapalı gözüyle bakıyorum. hiç çalışmayıp, ömrümün sonuna kadar ev hanımı olmak fikri de rahatsız ediyor beni, hem maddi hem de manevi olarak. herkesin genç insanları çalıştırdığı bir piyasada sıfırdan nasıl başlayabileceğim hakkında hiçbir fikrim yok ve bu beni karamsarlığa sürüklüyor.

yakın bir arkadaşım, yapacak başka bir işin yoksa bir tiktok ya da instagram sayfası açıp hobilerini (kültür sanattır, kozmetiğidir, video oyunudur vs.) gelir kaynağı haline getirmeye çalışabilirsin diye bir tavsiye vermişti.

lisenin son dönemlerinde ve üniversitede iken bazı bloglara müzik, edebiyat vs. yazıları yazardım, bir dönem de bir internet radyosunda program yapıyordum ama bunlara elimi sürmeyeli o kadar uzun zaman oldu ve sosyal medya o kadar farklı noktalara gitti ki, hızına yetişemezmişim gibi hissediyorum. hani gelir kaynağı olmasa bile bana iyi gelir mi diye düşünüyorum ama ruh halim şu an psikoloji kitapları okumaktan başka bir şeye izin vermiyor. (onu da hayatımdaki anlamsızlığa nasıl çözüm bulurum diye yapıyorum.)

bir tarafım da bunca senenin emeğini tamamen çöpe atmak istemiyor. hukukçu sıfatıyla çalışmayacağım fakat hukuk bilgimi kısmen de olsa kullanabileceğim, yaşa da takılmadan sıfırdan başlayabileceğim bir iş var mıdır diye düşünüyorum ama aklıma hiçbir şey gelmiyor.

yukarıda yazdıklarıma dönüp bakınca aslında sorunun kümülatif bir sorun olduğunu görüyorum, bunca soruna sadece bir şeyin çözüm olmayacağının da farkındayım fakat hayatımı sürdürebilmem için ne yapmam gerektiğini gerçekten bilmediğim bir noktadayım ve her türlü tavsiyeye açığım.

buraya kadar okuduysanız, bu yazıya vaktinizi ayırdığınız için çok teşekkür ederim.
0
ne desem bilemedim ki
(26.09.23)
1. Kpss çalışın.

2. Mali müşavirliği, gümrük müşavirliğini araştırın. Yasaları takip etmek önemli bu işlerde.

3. İngilizce biliyorsanız çeviri yapabilirsiniz.

4. Kadınmışsınız. Sınava hazırlanıp güzel bir bölüm okuyabilirsiniz. Okul öncesi öğretmenliği gibi.

5. İcra müdürlüğü sınavına girebiliyorsanız girin.

6. Polis olabilirsiniz. Kadın ve avukat polis iyi yerlere gelebilir.

31 yaş bu kadar umutsuz olmak için çok küçük bir yaş.
0
dissendium
(26.09.23)
issizlik ve gorunurde bir perspektif'in olmamasi kadar insani yipratan bir sey yok.

fikir olarak kendi sektorumden onerebilirim: sivil toplum orgutlerinde calisabilirsin.

Sivil toplum orgutlerinde uni egitiminden bagimsiz olarak insanlarla icice calismani gerektirecek pek cok pozisyon var: dosya calisani, saha calisani, destek birimleri vs. Bunlari cogu icin illa sosyal bilimler mezunu olmana gerek yok. avukat oldugun icin hukuki metinleri anliyor olabilmen bile diger adaylarin bir adim onune gecmen demek. Yasin oldukca genc, ben buna takmazdim. kadin olman avantaj; cok fazla erkek siddeti magduru kadin ve cocuk var. genelde bu insanlarla kadinlarin ilgilenmesi tercih ediliyor.

bu kurumlarda direkt avukat ilanlari da oluyor ki, maaslari da diger departmanlara gore yuksektir. ama girmesi daha mi zordur bilemedim.

genelde iyi ingilizce bilmek gerekiyor, ama sart kosmayan kurumlar da var.
gaziantep, kilis, sanliurfa gibi sehirlerde is olanaklari istanbul, ankara, izmir'e gore cok daha fazla. bir kac sene tecrube sonrasi uc buyuk sehire gelmek mumkun (ki direkt bu buyuk sehirlerden de baslanabilir).

bu tarz kurumlarda kar amaci gudulmedigi icin "baskasina para kazandiriyorum" duygusu daha az, mesleki tatmin duygusu oldukca fazladir.

uluslararasi kurumlar'da calisma ortami cok ama cok iyidir, maaslar da guzeldir. Kurum kuculdukce biraz sikintilar baslar ama yine de genel olarak ozel sektorlerden iyi oldugunu dusunuyorum.

Ilanlara gelbasla'dan bakabilirsin. kendine dogru isi bulman bir kac ayi alabilir.

biraz hizli yazdim. umarim anlasilabilir olmustur
0
lamartin
(26.09.23)
burada iki sorun var gibi.
1- evde olmak
2- bugüne kadarki iş tecrübelerinin olumsuz sonuçlanması

evde olmak meslekten ve çalışma durumundan bağımsız bir problem. 2+ senedir remote çalışıyorum, ev boğuyor. ofisten çalışmanın, hava değişikliğinin, oradaki insanlarla üç beş laflamanın ruha ne kadar iyi geldiğini bunların yokluğunda anladım. o yüzden bu konuyu meslekten bağımsız değerlendirmeli. sonuçta evde oturmak ruha kötü geliyor, evet.

yeni mezunların tecrübesi olmadığı için iş bulamadığı dünyada siz x yıl tecrübem var, yaşıma göre az diyorsunuz. avukat iş piyasası bu konuda diğer beyaz yaka işlerden nasıl farklılaşıyor bilmiyorum ama bu sorun görünmedi bana. 2 senede hem kendi müvekkilleriniz olmuş ve çalışmışsınız, hem de bağlı çalışmamak için sağlık gibi kritik bir sebebiniz varmış. iş görüşmesinde gap-year söz konusu olduğunda bunun hangi sebeple olduğu önemli. altını geçerli sebeplerle doldurabilirseniz, bunun iletişimini de sağlıklı yaparsanız birlikte çalışmak isteyebileceğiniz kalitede insanlar bunu zaten anlayışla karşılar.

bir de, sizi mutsuz eden avukatlığın kendisinden ziyade çalıştığınız yerler ve insanlar olmuş sanki. o yüzden ben sizin yerinizde olsam memuriyet vs. düşünmem, doğru iş yerini/insanları aramaya devam ederim, mesleğimden vazgeçmem.
bu esnada da yüksek lisans yapabilir ve/veya kendinizi hukukun gelecek vaat eden ve çok talep gören bir alanında geliştirebilirsiniz.
0
gloomy
(26.09.23)
Hukuk fakültesinin pratikte işe yarayacak verdiği bir skill yok. Hukuk fakültesine nedense gereksiz bir anlam yüklendi.

Neyi seviyorsan o alana yönelik bir beceri elde etmeye bak. Zamanında iktisat yazsan çok fazla seçeneğin olurdu. Hiçbir şey yapmamak olmaz. Maddi imkan nedir, motivasyon nedir, kimsin nesin bilmeden şunu yap demek de yanlış. Genel öneri olarak sevdiğin şeyler için çabala derim ben
0
roe
(26.09.23)
hakim-savcılık?
etik ve ahlak olarak sorun yaşatmaz
0
bir soru sorcam
(27.09.23)
Mesleginizi sevmemenizden bagimsiz olarak paraya ve iyi para kazanan ve sizin gozunuzde varlikli olan insanlarla ilgili inanclarinizi gozden gecirmenizi tavsiye ederim, ben karsiniza enteresan isverenlerin cikmasinin baska bir nedeni var.

Hayati siyah beyaz gormek psikolojik olarak zor durumda oldugunuzun en buyuk gostergesi bence, imkaniniz varsa yardim alin. 'Baska bir sey yapmak' icin siyah beyaz gormeyi birakabilmek bunun icin de once depresyonu tedavi etmek lazim
0
songforsomeone
(27.09.23)
31 yaş daha yolun o kadar başı ki; umutsuzluğa kapılmanız için hiçbir sebep yok. Ama isterseniz bir doktora görünün, D mi B mi olur bilmem bir vitaminlerinize baksın ve iç disiplin konularını bir araştırın.
İş konuları kısmını dissendium çok güzel yazmış, bunlara uyum yöneticiliğini, ihracat kontrol yöneticiliğini ve kişisel veriler konusunu da ekleyeyim ben. Sadece diplomanız bile bir sürü sivil toplum kuruluşunda gönüllü çalışmanız için işe yarar, oradan çevre edinir sonra başka alanlara kayarsınız. Sadece ataleti atın üzerinizden.
0
SiyamkedisiZorro
(27.09.23)
Ben de uzun süredir bırakmayı düşünüyorum. Ama sizin gibi cesaret edemiyorum. Halen çalışmaya devam ediyorum.

Önerebileceğim maalesef hukuk mezunu için KPSS. Başka da alternatifimiz yok..
0
drako
(27.09.23)
yaşınız bu kadar umutsuzluğun sebebi olacak bir yaş değil, daha çok gençsiniz.

yüksek lisans ve doktorayı sevdiğiniz bir alanda yaparak akademi düşünebilirsiniz veya sevdiğiniz bir bölümü okumayı düşünebilirsiniz.

4 yıl sonra bunları yapsanız da yapmasanız da 35 yaşında olacaksınız.

ben de sevmediğim bir bölümü okumaya zorlanıp daha sonra tekrar başka bir bölüm okudum. yaptığım için de çok memnunum. yaş 35
0
glore
(05.10.23)
ben sizin iktisat okumuş halinizim.Yas da aynı .2 üni bitirdim. okuduğum 2 bölümle de alakalı bir işe giremedim hep farklı işler. yani bu yasta sabit bir mesleğim yok. bir süredir yazılım öğreniyorum ama onda da junior olarak işe girmek şu anki piyasada cok zor.boşa giden yıllara mı ,geleceğin belirsizliğine mi ,arkadasların hepsinin düzenini kurup hayatını yasıyorken senin elinde hiçbir şey olmamasına mı üzüleyim bilemiyorum.inanılmaz bir iç sıkıntısı her gün boğuşuyorum
0
mr deadman
(18.10.23)
(2)

Ayda kenara 60bin atabilseniz...

idexo
Soruyu gonul islerine actim, cunku biraz hayalgucu ve beyin firtinasina ihtiyacim var. asiri ciddiye almadan cevaplarsaniz sevinirim. kendinize gore dusunun.farz-i misal: kenara ayda ortalama 60 bin attiginiz bir calisma ve yasam duzeniniz var. bir bucuk yil sonra, isterseniz bu duzenden cikabilecek
Soruyu gonul islerine actim, cunku biraz hayalgucu ve beyin firtinasina ihtiyacim var. asiri ciddiye almadan cevaplarsaniz sevinirim. kendinize gore dusunun.

farz-i misal: kenara ayda ortalama 60 bin attiginiz bir calisma ve yasam duzeniniz var. bir bucuk yil sonra, isterseniz bu duzenden cikabilecek rahatliga kavusuyorsunuz.

eviniz arabaniz yok.

is ve yasam dengesi biraz zorlayici. gunluk 10 saat calisma, haftada 58 saat gibi. eglenmeye az vakit kaliyor. sinirli sosyallik, fakat isin kendisi kismen rahat.

bir bucuk yildan sonra isten ayrilmaya karar verseniz nereye giderdiniz? ne yapardiniz?

herhangi bir meslek olabilir, yani kendi mesleginize gore dusunebilirsiniz.

herhangi bir lokasyon olabilir, yani kendi hayallerinize gore dusunebilirsiniz.
0
idexo
(26.09.23)
Bir buçuk yılda o parayı borsada zaten 2.5 milyon TL yapmış olurum. O parayla bir iş kurar. İşi takip eder ve keyfime bakarim
0
alimcgraw
(26.09.23)
ABD, Meksika gezisi.

Mühendisim. İş kurardım.
0
dissendium
(26.09.23)
(8)

İş seçimi karar verememek

kararsızataletfilozofu
1.iş aileyle birlikte memlekette düz memur olarak devam etmek+sı kira yok, iş rahat, , eve 5dkka, para kalıyor haliyle, 4 sene sonra unvan değişikliği sınavı gelirse mühendisliğe geçebilirim ama şehir değişebilir-si şehir orta seviyede büyüklükte , arkadaş az, kafama göre puba filan gidemiyorum mek
1.iş aileyle birlikte memlekette düz memur olarak devam etmek
+sı kira yok, iş rahat, , eve 5dkka, para kalıyor haliyle, 4 sene sonra unvan değişikliği sınavı gelirse mühendisliğe geçebilirim ama şehir değişebilir
-si şehir orta seviyede büyüklükte , arkadaş az, kafama göre puba filan gidemiyorum mekan az ve tanıdık filan çok, Ailedeki tartışmalar ufak tefek , aktivite ve mekan sayısı az.


2.izmirde mühendislik kamuda
+sı bildiğim ve sevdiğim şehir, imkan çok, maaşım artacak, aktivite ve mekan çok
-si kira vericem, yol daha uzak olacak, işin durumunu bilmiyorum yoğunluk veya sorumluluk artabilir,
Yaşlı aileyi uzakta bırakmak onlara yardımcı olamamak


3.ankarada mühendislik kamuda
İzmir olmazsa puanım 2024 temmuza kadar geçerli süresi bitmeden son tercih ankara yapabilirim yada 1.işte kalıcam.

3-4 ay içinde kararr vermem gerekiyor siz olsanız hangi işi tercih ederdiniz ?
0
kararsızataletfilozofu
(24.09.23)
Özelde çalışan mühendisim. Mühendislikte iş ve sorumluluk çok. Devleti bilmiyorum ama düz memurluk kadar kolay olmayacağını düşünüyorum. Mühendisliği seçeceksem İzmir'i seçerdim. Ankara'da ne işim var. İzmir sıcak, güneşli, deniz var, Antalya'ya, Muğla'ya yakın.
0
dissendium
(24.09.23)
Ben Ankara aşığı bir İzmirli olarak 3 derdim ama siz 2'yi seçin tabii ki.
0
signore
(24.09.23)
Size ait bir hayat için 2.
0
nic cage
(25.09.23)
aldığın maaş kiraya gider, faturası vs. bir sürü yan giderin olacak. maceraya gerek yok bence, otur oturduğun yerde diyorum. iş rahat ve eve yakınken bir sürü ek iş imkanın da olur. (bilirkişilik vs.) en kötü borsa kovalarsın. ben olsam 1'de kalır dalgama bakarım. aktivite ve mekanı falan geç bence. yaz tatili, kış tatili, kafa tatilleriyle falan arayı kapattığın gibi daha keyifli bile olur.
0
Improbable
(25.09.23)
hocam mühendisliği seç. ben olsam 2 yapardım.
0
sizofren06
(25.09.23)
İzmirde maaşın artması illüzyondan ibaret olur gibime geliyor.

Arttığı kadar kira, ulaşım ve eğlenceye gidecek.

Ama aile yerindeki ulaşım ve eğlenceye o kadar gitmeyecek. Gerçi bir şey de yok diyorsunuz ama olsun.

Kendine ait bir hayatın olması açısından bana da yine 2. seçenek ağır basıyor.

O tarz bir hayatı geç seçmemin acısını evlilik arefesinde çok yaşadım.
0
ananiyimioguz
(25.09.23)
Cevaplar için teşekkürler,
Maaş farkı genel anlamda memurun 1,5 katı alıyor mühendisler.
Şuan 20 civarıyken memur, 30mühendis alıyor
Ocaktan sonra memur 33, mühendis 48 gibi olacak.
Bir ihtimal daha var memlekette mühendislik kadrosu açılırsa onu da tercih edebilirim.

İzmirde kadro açılırsa yurtdışına çıkamasamda kendi istediğim hayatı yaşayabileceğim gibi görünüyor.
Memelekette kalırsam peter pan olucam bu gidişle aile evinde
0
🌸kararsızataletfilozofu
(26.09.23)
(6)

Yedek subay yapmak mantıklı mı çıkma oranı

optimistbakunin
Selam. Askerliği 1 yıl maaşlı yapmak 6 ay yapmaktan mantıklı degil mi? Ama şartları var. Mesela tıplar disciler oncelikliymiş. Iibfli sosyal bilim alanındakilerin yedek subay yapma ihtimali nedir? güncel ne kadar aliyorlar ocaktan sonra ne kadar olacaktir
Selam. Askerliği 1 yıl maaşlı yapmak 6 ay yapmaktan mantıklı degil mi? Ama şartları var. Mesela tıplar disciler oncelikliymiş. Iibfli sosyal bilim alanındakilerin yedek subay yapma ihtimali nedir? güncel ne kadar aliyorlar ocaktan sonra ne kadar olacaktir
0
optimistbakunin
(24.09.23)
Mantık açısından bakmak doğru olmaz. Askerlik zor iş. Bana göre en kısa sürede bitirmek mantıklı. Şansımın çok yüksek olduğu bir bölüm bitirdim (makine mühendisliği) ve 6 ay yaptım. İnsanı yıpratan bir şey. Çok zayıflamıştım. Bir de ben iyi bir yerde askerlik yaptım. Terör görmedim. Her hafta sonu çarşı iznine çıkıp her şeye ulaşabildiğim bir yerdi. Kötü bir yer olsaydı daha zor olacaktı. Bu konuda en kötüyü düşün. Asteğmenlikte yer değiştirme de var. Bir yılda iki yer görürsün.
0
dissendium
(24.09.23)
Askerlik zor iş +1.

Emin ol aldığın paradan fazla giderin olacak. Normalde kola içmiyosan askerde 2-3 tane içeceksin. Arada tost, patates falan derken her türlü para gidecek.
0
roe
(25.09.23)
Ben çalıştığım iş yerinden uzak kalmak için yedek subay yaptım 1 sene kafa dinledim. Sağlıkçı olduğum için hastanedeydim, tek sıkıntı erzincan gibi sıkıcı bir şehirde sıkılmaktı. Olaya bakış açın önemli öncelik para mı? Süre mi?
0
mikahakkinen
(25.09.23)
Ben de bu ikilemi yaşamıştım, asker arkadaşlarımın %90'ını sevmem. Şimdi düşününce 6 ay o çileyi çekeceğime, 1 sene asteğmen olup kendi halimde takılmayı %100 tercih ederdim. Başvursam da gelmese bu kadar acımazdım, ama başvuru da yapmamıştım.

Askerlik zor, ama askerliğin zorluğu çok büyük oranda oradaki tiplerden kaynaklı oluyor. Asteğmen olmak askerliğin zorluğunu ciddi anlamda düşüren bir şey. Hele de bizimkiler gibi Kıbrıs'ta tek başına karakol komutanı olarak görev yaparsanız zorluk bir yana kolay bile oluyor.
0
akhenaten
(25.09.23)
onlar meslekci olarak yapiyor, meslekci yapmak nispeten rahat ben de ogretmen olarak yapmistim. ama muharip sinif yd subayligi zor bence. hem acemi egitimi daha uzun hem de sonrasinda muharip birlikte gorev aliyorsunuz.
0
bay b
(25.09.23)
Peki giderleriniz ne kadardi? Geliri tatmin edici miydi? Kalacak yer neresi oluyor bir de muhtemelen gunumuzde nere olursa olsun kira her yerde cok
0
🌸optimistbakunin
(25.09.23)
(11)

İşyerindeki en düşük maaşı ben alıyorum hissi?

skr1292
Sizde de oluyor mu. Diğerlerinin instalarına bakıyorum sürekli sağda solda gezmeler, partilere gitmeler, marka kıyafetler iphone bilmemkaçlar falan. Ben marketten aldığım 2 parça şeyin hesabını yapıyorum.Keriz yerine konduğumu hissediyorum açıkçası. Kimseye de soramıyorum ne kadar alıyorsun diye kvk
Sizde de oluyor mu. Diğerlerinin instalarına bakıyorum sürekli sağda solda gezmeler, partilere gitmeler, marka kıyafetler iphone bilmemkaçlar falan. Ben marketten aldığım 2 parça şeyin hesabını yapıyorum.

Keriz yerine konduğumu hissediyorum açıkçası. Kimseye de soramıyorum ne kadar alıyorsun diye kvkk muhabbetinden dolayı.
0
skr1292
(24.09.23)
Aileden para geliyordur, kirada oturmuyordur, sevgilisinden geliyordur, alternatif geliri vardır vs. bu liste uzar.

Şöyle düşünün atıyorum siz 20 alıyorsunuz diyelim, bu dediğiniz insanlar kaç almalı ki arada bu kadar fark olsun? Oynasa oynasa kıdem vs. max yüzde 50 oynar, her işin piyasası aşağı yukarı bellidir. Pek mantığı yok.
0
koskoca kirpi
(24.09.23)
Hemen örnek verelim eski is arkadaşım;
Babasi doktor. İzmir'de birkaç daire ve yazlık var. Aldığı para normal ama hayatı süper.

Gene birkaç ikci kadın arkadas böyleydi sonra eslerinin üst düzey yönetici vs tipler olduğunu gördüm.

Kısacası bu ülkede maasla öyle yasayabilecek insan sayisi sınırlı.
0
logisticsmanager
(24.09.23)
onlar zaten zengindir:) bazıları doğuştan şanslı maalesef.
0
nothing in my way
(24.09.23)
o zaman aynı mantıkla bizim direktörler asgari ücret alıyor.

hiç göstermiyorlar çünkü ne yapıyorlar ne ediyorlar.

bir insanda ne kadar "yok" ise o kadar "var" gösterme eğilimindedir.

onun da bir etkisi olabilir, veya zaten durumları iyidir +1

kız spor arabayla geliyordu ik da stajyerdi mesela.

kirada oturmuyorlarsa bile başlı başına artı mesela evet.
0
ananiyimioguz
(24.09.23)
ben hiç bir şirkette adil bir maaş sistemi olduğunu düşünmüyorum çünkü maaşlar tamamiyle kişinin önce pazarlık gücüne sonrada yeteneklerine bağlı.

Bir çok firma sahibi veya müdür eğer firma elemanının çalışmaya mecbur ,( bu borç harç , çoluk cocuk vs. ile ) gibi durumlarda anlarsa maaşını arttırmayabiliyor.

O yüzden hiç bir firmada paraya ihtiyacınız olduğunuzu veya firmaya mecbur olduğunuzu hissini vermeyip, varsa borçlarınızı
olduğu bilgisini vermeyi ben doğru bulmuyorum.

Eğer böyle bir hissiyat verdiğinizi düşünüyorsanız, bir düşünmenizi tavsiye ederim.

Onun haricinde diğer kişilerin harcaması her zaman sizden yüksek maaş aldıkları anlamına da gelmez.

Ayrıca eğer yapmıyorsanız yatırım yapmayı ve ekonomi okur yazarlık gibi konularda kendinizi bir check edebilirsiniz, çünkü şu zamanda gerçekten maaş değilde yatırımlar kazandırıyor.
0
Rao
(24.09.23)
Ya parasi vardir ya da borc harclidir ama yine de eziyordur. Bizde 2 kiz var 300k falan borclari var kredi karti ek hesap hepsi patlak. 1 sene dislerini siksalar toparlarlar belki ama hala gidip 1500 liraya tirnak yaptiriyolar mesela. Bilmesen vay be iyi kazaniyolar dersin
0
floydian
(24.09.23)
Evli değilsen, kiran yüksek değilse marketten aldığın iki şeyin hesabını yapmıyor olman gerekiyor. Maaş, pozisyon, şu anki iş yerinde çalışma süreni ve toplam çalışma süreni söylersen az çok yorumu yapabilirim özelden.
0
dissendium
(24.09.23)
Yani bu konunun birçok değişkeni var. Bizim ofiste asgari ücret alıp benden çok daha rahat para harcayan bi kız var. Ailesinin durumu iyi ordan rahat çünkü. Ama benim aile desteğim yok, eşimle beraber her şeyi kendimiz yapıyoruz, kazandığımızı ful yatırım birikim vs yapmaya çalışıyoruz, o yüzden de öyle marka filan giymiyoruz hoyrat bi şekilde harcamıyoruz vs.

Ama sen yaptığın işe göre düşük maaş aldığını düşünüyorsan bunun sebepleri apayrıdır. Belki o pozisyona göre yeterli bilgi birikime sahip değilsin, ya da fazlasıyla yeterlisn ama bunun farkında değilsin kendini pazarlayamıyorsun. Bunu ancak seni yakından tanıyan biri söyleyebilir, ne iş yaptığını vs bilen biri.
0
turuncu tonlarda
(24.09.23)
Benim uzman is tanimlilardan gordugum, kredi cekip instagrama resim cekmelik tatil, aman o yapmis bende eksik kalmayayim benim neyim eksik diyip borc harc icinde yasiyorlar, cogu maas avansi aliyor her ay. cogununda kredi gibi maas avansi var icerde.
Bu yeni insta kulturu cok kotu ya herkes bi yaris icinde aman kendi halimde yasayayim yok
0
eja
(24.09.23)
sana şöyle anlatayım bir arkadaşım var boşanmış ailesiyle yaşıyor. asgari ücret alıyor. eve 1 kuruş vermez aldığı maaşı hep eziyor full 11 bin gezme yeme içmeye harcıyor. elde avuçta sıfır ama zaten biriktirmesine de gerek yok.
0
sizofren06
(24.09.23)
Muhasebe alanında çalışıyorum, genelde küçük ofislerdeydim bu sene ilk defa kurumsal bir şirkete girdim. girdiğim gün bayram ertesiydi, herkes gittiği tatili anlatıyordu ilk girdiğim gün. sonrasında da ortamları, takılınılan mekanları görünce ulan çok ucuza girdik herhalde buraya demiştim. çünkü benden düşük pozisyondaki insanlar baya ceo yaşıyor gibiydi. ay sonu geldi, maaş ödemelerini yapınca gerçekler ortaya çıktı. :) birkaç kişi hariç herkes benden aşağıdaydı, epey aşağıda olan da vardı. desem ek gelirleri var, o da hepsi için mümkün olamaz. çünkü epey bir avans almış olan, şirkete borcu olan personel de vardı. basitçesi, çoğu kişi 25 bin alıyorsa 40 bin alıyormuş gibi harcayıp kartlarla döndürüyor işi. birikim deseniz zaten çoğu kişi 0'a yakın gidiyor artık. e bir de aile evi vs. durumu varsa çok daha mümkün böyle bol bol harcamak.
0
furry burns
(25.09.23)
(9)

Bu arkadaş ile konuşayım mi?

logisticsmanager
Şimdi ofise yeni bir Türk arkadaş geldi. Çok iyi çocuk.Yalniz bir konuda biraz Fransız kültürüne aykırı gibi geliyor; servis.Fransa'da servis kültürü amerika ya da Türkiye aksine "isine gelirse bebegim".Birkaç hareketinde kültüre uymadigini düşünüyorum.1- binada bbq yapıldı. Sonunda yemek artti. Ded
Şimdi ofise yeni bir Türk arkadaş geldi. Çok iyi çocuk.
Yalniz bir konuda biraz Fransız kültürüne aykırı gibi geliyor; servis.
Fransa'da servis kültürü amerika ya da Türkiye aksine "isine gelirse bebegim".

Birkaç hareketinde kültüre uymadigini düşünüyorum.
1- binada bbq yapıldı. Sonunda yemek artti. Dediler paketlere koyacagiz isteyen alsın. Arkadaş iki tane almış, başka iki tane alan görmedim. Yemekte de herkese x miktar veriliyor, arkadaş biraz daha istedi falan.
2-ilk geldiğinde yemekte ekstra yumurta istedi spora gitmeden yesin diye. Neyse buldular buna o gün satilmamis bir salatadan çıkarıp. Tabi parasini istediler (sonuçta restoran çalışanı bunlar sahibi değil). Bedava değil mi ya diye şaka yapti da öyle algilanmadi. Sonra kahve almaya gittik, ben de çalışanları tanirim, ilk defa kahve alacaktim onlardan, bana gosterdi kiz. Sonra bu benden olsun dedi, ben dedim odeyeyim falan yok dedi. Bana sanki önceki olayla alakali gibi geldi neyse.
3-simdi her yemekte yumurta istiyor ama sürekli. En son cuma salata satilmayan gün istedi. Calisanlarin artik illallah ettiği belliydi hal ve hareketlerden. Calisan bugün salata yok dedi, sonra arkadaş da ya sizin müdür hep buluyor bana bir baksaniz falan dedi. Kiz da artik dolapta falan buldu verdi. Ama hem kizin hem Müdürünün yüz ifadeleri "yumurtana sokayim bu kadar isimizin arasinda"ydi.

Ben bu arkadaş ile konuşsam mi bilemedim çünkü böyle saçma sebepten sorun yaşasın istemem. Burada kalmak istiyor ama kültüre ayak uydurmak önemli. Hele yabanciyken aksine fransizdan daha nazik ve saygılı olmak lazım ki karşı taraf ile o ilişki kurulsun.
0
logisticsmanager
(24.09.23)
Aç gözlü insanı değiştiremezsin. Konuşmana gerek yok. Bu yaşa kadar kendisinin düşünmediği şeyi sen mi düşündüreceksin. Ben iletişimimi azaltırım. Bunun Fransız kültürüyle bir ilgisi yok bu arada. Türkiye'de de benzer hareketleri yapsa hoş karşılamazlar.
0
dissendium
(24.09.23)
Bence konuşmak için erken. “Yeni” diyorsunuz. Alışır bence.
Ha alışamasa bile öneri istemeyen birisine öneri verilmemesi taraftarıyım. Çünkü biz kötü oluyoruz sonrasında.
Eğer çalışanlar her gün yumurta vermekten rahatsızsa bunu ona söyleyebilir. “Efendim bu şekilde bir yumurta satışımız yok” demek onlar için basit bir durum.

Hareketleri gerçekten garipseniyorsa ve o da bundan rahatsız olursa size zaten kendisi gelir “Abi bunlar bana niye böyle davranıyor?” der, siz de oturtursunuz karşınıza “bak bro, benim hanım da fransız; ben bu adamların ciğerini bilirim. Bunlar şu şu şu hareketlerden rahatsız olur.” tarzında bir konuşma yaparsınız.
0
irene
(24.09.23)
Bizim patron sesten ve ofiste sohbet edilmesinden pek hoşlanmıyor, ofiste mutfak kısmında falan arkadaşlar çok ses yapınca ben de iyi niyetli bi şekilde gidip "arkadaşlar sesiniz te içeri kadar geliyor xx bey kızar filan az sessiz olun" diyorum, ama bunu söyleyebileceğim samimiyette kişilerse söylerim herkese söylemem. Bunun gibi bi durum, bence kırmadan söylenebilir.

Bir daha senin yanında yumurta istediğinde "kanka bunlar ağzını yüzünü buruşturuyor, galiba yumurta istemenden hoşlanmıyorlar" diyebilirsin. Eğer o cevap olarak "ya ben de farkındaym ama spora gittiğim için mecburen istiyorum" derse yapacak bi şey yok, ama "aa öyle mi hiç fark etmedim" derse böyle şeylere fransızların pek hoş bakmadığını ve ilerleyen aşamalarda ona sıcak davranmayabileceklerini kibarca ve kişisel bi saldırı algılanmayacak şekilde söyleyebilirsiniz bence 1-2 cümleyle
0
turuncu tonlarda
(24.09.23)
Arkadaş burada yeni ve bana böyle yanlış bir şey yaparsam falan söyle demişti benden genç ve binada iki turkuz ben 6 yıldır buradayim. Yani iş vs için diyorum da bu bana çok uç nokta geldi emin olamadım.

Ki bana harbiden bir adet yumurta istemek garip geliyor yani, ofiste buzdolabi var. Yanında ek yiyecek bir şey getirip buzdolabina koyup akşam spora gitmeden yemek yaptığım bir olay. Çünkü öğle yemeğindeki protein benim sporum için yeterli değil. Olmadı Boyle diyeceğim yani böyle ugrasacagina kuru etlerden ya da paketli pişmiş göğüs etlerinden falan getir dolaba koy diye.
0
🌸logisticsmanager
(24.09.23)
Kulturle alakasini goremedim, turkiye'de de hos karsilanmaz (en azindan benim gordugum is ortamlarinda karsilanmazdi) ve ustelik burada birisi muhakkak lafini da sakinmazdi. O yuzden kultur soku degil, ortamina gore hareket edememe, adap bilmeme sorunu var gibi e o da sizi ilgilendirmemeli. Rahatsiz olanlar illa ki bi yerde patlar, kendileri soylesin. Oyle bi durumda da ortami yumusatmak icin Turkiye'de boyle falan diye savunmayin bence. Bosverin.
0
nic cage
(24.09.23)
Yani şöyle Türkiye'de böyle diyorum çünkü bizim başka ülkedeki bir restoranda bu işi yapan abla türk. Yemin ediyorum bir Türk teyze nasıl yönetirse öyle yönetiyor herkese canim ablam diye herkes de hastası kadının.

Yani Türkiye'de ben denk geldim iş yerlerinde daha cana yakin abla/teyze olan kişilerde biraz farklı oluyo, ortam para/cokomel iliskisi gibi olmuyor.

Burada da çocuk yabanci vs diye biraz alttan alıyor gibiler. Yoksa yani ben çocuk her yumurta istediğinde yuzlerini görüyorum.

Türkiye'de her yer böyle değil de yani örnek verirsem burada ne zaman türk dönerciye gitsem "al hadi bu da bizden olsun. Tamam 12 euro 10 ver gec." Ortami oluyor. Daha hayatımda fransiz dükkanında bu ortama denk gelmedim. Aslında demek istediğim bu. Benim eşim de Türkiye'de yaşarken denk geliyordu bu da bizden olsun falan gibi şeylere. Demek istediğim kültürü farki ondan. Yoksa is yerleri üç aşağı bes yukarı ayni tabi.
0
🌸logisticsmanager
(24.09.23)
huu arkadaşım hayırdır sen burada kümes felan olduğunumu sanıyorsun ne bu rahatlık ? derdim hadi eyvallah tavırlarından hoşlanmadım uzak dur direk çat çat.
0
jamswety
(24.09.23)
Sizlik bir şey yok ki, yaptığının Fransız kültürüne aykırı olmasıyla da bir alakası yok, aynı şeyi burda yapsa burda da bir noktadan sonra hoş karşılanmaz. Büyük ihtimalle ordakinden daha kısa sürerdi hatta.

Yani konuşacaksanız "buranın kültüründe böyle şeyler yok" diye konuşmanız garip olur bence. Çünkü alakası olduğunu sanmıyorum. Diğer türlü "ya sen ne iş" temasında konuşsanız da bir şey değişmez çünkü zaten bu kişi zaten daha önce benzer konularda uyarı, eleştiri almıştır bu zamana kadar.

Yani ortada çok net şekilde "sizin bu kişiyle ne işiniz var ki?" Durumu var. Çok iyi çocuk olabilir ama karakter olarak farklısınız belli ki, yanında utanıp sıkılıp durmaktansa bazı alanlarda biraz mesafe koyabilirsiniz.
0
akhenaten
(24.09.23)
bazi insanlar bu konularda cok hassas olamiyor.

boyle durumlarda duzgun bir dille hocam belki fark etmiyorsun ama boyle bir durum vardir buralarda haberin olsun diye uyariyorum ben. yani sizde bir bilgi var ve eleman bunu fark edemiyor. kapasitesi yetmiyor demek ki, daha fazla friction yaratmamak adina soylenmeli diye dusunuyorum. bu bilgiyle ne yapacagi ona kalmis.
0
antikadimag
(24.09.23)
(14)

Atlet (iç çamaşırı olan)

Lubb
Atlet giyer misiniz?Yazın çok sıcak olduğu zamanlardan bahsetmiyorum. Onun dışında genel olarak?Neden giymezsiniz ya da neden giyersiniz ?
Atlet giyer misiniz?

Yazın çok sıcak olduğu zamanlardan bahsetmiyorum. Onun dışında genel olarak?

Neden giymezsiniz ya da neden giyersiniz ?
0
Lubb
(24.09.23)
giymek faydalı, özellikle ter emme/soğuğa karşı katman olarak değerli, sentetik giysilerin tene değmesini de azaltıyor

migrostv.migros.com.tr
www.otsicgiyim.com
0
azeroth
(24.09.23)
Hep giyerim.

1. Bir yaz atletsiz uyuyordum. Böbrek ağrısı olarak döndü. Dertsiz başıma dert almıştım.

2. Terleyince çıkarıp atabiliyorsun. Tişörtü terleyince çıkarıp atarsan bir ayda yıkanmaktan mahvolur.

3. Terin tişörte ıslaklık olarak geçmesi kötü bir görüntü.
0
dissendium
(24.09.23)
tshirt’ün altında çok kötü görünüyor, sırf bu yüzden bile giymem. yazın zaten giyilmez de kışın da sadece tshirt ile çıkmıyoruz, onun üstüne bir ya da birden fazla katman giyince en alta bir de atlet anlamsız geliyor bana.
0
orient blue
(24.09.23)
yazları hariç giyerim. soğuğa karşı fayda sağlıyor. ekstra bir katman a-oluyor
0
paintov
(24.09.23)
atlet işi tamamen bir alışkanlık. eskiden hep giyerdim (yazlar hariç tabi) giymeyenler nasıl yapıyor anlayamazdım o kadar elzem gelirdi. o sarıcılığı tutuculuğu falan olmadan bir kış geçirmeyi düşünemezdim yani. sonra bir bıraktım aslında hiçbir gereği olmadığını tamamen alışkanlık olduğunu farkettim. yani şu anda giymiyorum çünkü gerek yok.

şunu da belirteyim eskiden hayatında hiç spor yapmamış epey zayıf birisiydim. yetişkin bir erkeğin ne kadar az kas kütlesi olabilecekse o kadar az kas kütlem vardı sanıyorum. bir dönem düzenli spor yapmaya başladım ve en azından hala yağ kas oranı açısından kaslı veya fit denecek kıvamda olmasam da ortalama veya ona yakın bir erkek seviyesine geldim kas oranı açısından. sonradan okuduğuma göre kas kütlesi yağdan çok daha fazla sıcak tutuyormuş insanı ve üşümeyi azaltıyormuş. atleti bırakışım da o döneme denk gelmişti etkisi vardır belki.
0
semaforo de medianoche
(24.09.23)
Eskiden hep.

Artık hiç.
0
baldan kaymak
(24.09.23)
Atlet formunda olanları en son lisede giymişimdir. Kışın sweatshirt falan giyince altına eski tişörtlerimden giyiyorum. Gömlek falan giymem gerektiğinde bi şey giymiyorum pek.

Yazın da çok terleyen biri olmama rağmen atleti hiç denemedim ve bilmiyorum tişörtün içine ıslak ıslak atlet giysem rahatsız eder gibi geliyor.

Hem çirkin olduğu için giymiyorum hem de çok ihtiyaç hissetmiyorum genel olarak. Mesela böyle yaşlı hocalar beyaz gömlek içine atlet giyince o atlet görünür ya. O görüntü aşırı çirkin geliyor gözüme.
0
nundu
(24.09.23)
Yaz kış hep giyerim. Yüzde yüz pamuk, hafif, ince ve fitilli tarzda olanından. Resmen ihtiyaç, zorunluluk bana. Tişört altına da giyerim. Sıcak havalarda da giyerim.
0
yadigar
(24.09.23)
Her zaman giyerim. üstteki cevaplarda da belirtildiği üzere ten ve üst giysi arasında tampon görevi görür . Kullanışlıdır.
0
diyecevaplandı
(24.09.23)
Gömlek ile evet. Önceden kafaya takardim ama açık söyleyeyim yaş geldikçe nedense daha erkeksi geliyor bilmiyorum. Evli adamim zaten ne göğüs kılım varmış ne atlet varmış böyle son yıllarda çıkan şeyler umrumda degil.

Bu arada gömlek altına giymeyi şundan da severim; atletin dokusu gömleğe göre daha yumuşak bu sebeple tenime gömlek degmesinden daha iyi oluyor.
0
logisticsmanager
(24.09.23)
hep giyerim, giymezsem tuhaf hissediyorum.
0
baldur2
(24.09.23)
beyaz kıyafetlerle tshrtgömlek gibi kesinlikle giymem.
atletformunun belli olmayacağı daha çok lacoste tarzı tshrtlerle giyerim araba kullanırken sırt çok terliyor.
kışın sadece tshrt üstü sweet vs vs.
0
jamswety
(24.09.23)
yaz-kış giyerim. kıyafetlerimi de iyi kumaştan almaya çalışırım o sebeple atletim tampon olsun çabasında değilim ama alışkanlık herhalde. rahat edemem atletsiz.
0
dilhun
(24.09.23)
Yazın giymem, atlet niyetine ince askılı budy, üşümemek için. ille üşüyorum.
0
gadlemler
(25.09.23)
(4)

Mudure soylemeden is basvurusunda bulunmak

austenn
Merhaba, cok uluslu bi firmada calisiyorum. Avrupa basta olmak uzere cok fazla ilan yayimlaniyor her gun. Benim bu isyerinde hedefim zaten yurtdisina gitmekti. Bunu yoneticim de biliyor ama bana surekli 3-4 sene sonra mudurlugunu al oyle git diyor. Ama bunu deme nedeni tamamen kendini kurtarma amacl
Merhaba, cok uluslu bi firmada calisiyorum. Avrupa basta olmak uzere cok fazla ilan yayimlaniyor her gun. Benim bu isyerinde hedefim zaten yurtdisina gitmekti. Bunu yoneticim de biliyor ama bana surekli 3-4 sene sonra mudurlugunu al oyle git diyor. Ama bunu deme nedeni tamamen kendini kurtarma amacli. Benim yaptigim isi yapacak biri yok su anda. 1 yil icinde bile ayrilsam bunu sikinti olarak goruyor. Kendi de 3-4 seneye emekliye ayrilmayi planliyor. Kendi ayrildiktan sonra benim mudur olup olmamam ya da gitmemem cok umrunda degil. Zaten cogu davranisi cok bencilce. birkax gozlem sonrasi artik kendi istegime gore karar vermenin iyi olacagini dusundum. Sorum su; mudurun haberi olmadan bu yurtdisi islere basvurup gitme olasiligi nasildir? Sirkette daha once bunu yapan 1-2 kisi olmus ama cesur davranmam bana sikinti yaratir mi emin olamiyorum.
0
austenn
(23.09.23)
iş hayatında cesur davranmak sıkıntı yaratmaz, aksine korkak olursan sıkıntı olur.
müdür sizin eşiniz ortağınız değil. son dakikaya kadar hiç bir şey söylemek zorunda değilsiniz.
0
nuisance
(23.09.23)
Şimdi bizim şirkette de benzer şeyler var. Yani bana misal şirketin başka bir ürün grubundan teklif geldi. Kendi müdürlerime söyledim. Onlar da tamam konuş onlarla, biz de karşı teklif yapalım dedi.
Ama onun dışında isteyen istediği şeye başvurur. Normal bir ilişki olsa olmasi gereken ilk müdürünüze söylemek olmalı ama çok iyi bir ilişki olmadığı için başvuru yapmanizda sorun yok.

Normalde yaratmamasi lazım. Sonuçta şirket içinde kalmaya calisiyorsunuz.
0
logisticsmanager
(23.09.23)
Başvuruyu hangi platformdan yapacaksın? Şirketin kendi hcm ya da erp'si üzerinden yaparsan onun onayına düşecektir.

İşin teknik kısmı haricinde, haberi olup olmaması öğrendiğinde işine taş koyması açısından önemli. Şirket kültürüne de bağlı olarak, yöneticinin rızası olmadan bu süreçleri ilerletmeyebilirler. Sonradan öğrenirse taş koyma ihtimali de daha fazla, o yüzden söyle derim. Kendimi o süreçte görmek istiyorum dersin, network yapmış olurum dersin, zaten sanmıyorum beni seçeceklerini xx sebepten dersin. Deneyeceğim dediğinde seni durduracak değil, baktın süreç ilerliyor, negatif bir şeyler görüyorsun, ik'ya bilgi verirsin.
0
Bruce
(23.09.23)
Benzer durumdayım. Başvur geç.
0
dissendium
(23.09.23)
(11)

İstanbuldaki evi satmak mantıklı mı?

ananiyimioguz
4.Leventin orada (Emniyetevleri) bir dairemiz var. Geçen aylara kadar annem oturuyordu fakat emekli olunca orayı yakınlardaki plazada çalışan bir gence kiraya verdi. Kendisi de komple didime yerleşti.Fakat deprem riski olduğu için ben oradaki evin didimden müstakil bir villa alabileceğini, yatırımı
4.Leventin orada (Emniyetevleri) bir dairemiz var. Geçen aylara kadar annem oturuyordu fakat emekli olunca orayı yakınlardaki plazada çalışan bir gence kiraya verdi. Kendisi de komple didime yerleşti.

Fakat deprem riski olduğu için ben oradaki evin didimden müstakil bir villa alabileceğini, yatırımı oraya kaydırıp istersen yine yıllık kiralayarak gelir edebileceğini söyledim.

Ama annem istanbulun daha değerli olduğunu, ileride belki siz geçersiniz, o tarz merkezi bir yerden nasıl ev alacaksınız bir daha falan diyor.

Ama annemin bizi düşündüğünü de sanmıyorum öyle olsa maddi ve manevi sıkıntıda olduğumuz zamanlarda yardım ederdi. Neden o tarz bir bahaneye baş vurdu bilmiyorum.

Bina 10 yıllık. Belki depremde yıkılmaz ama önündeki arkasındaki yıkılabilir.

O yüzden acaba daha risksiz bir yere taşınmalı mı yoksa kalmalı mı sizce ne diyorsunuz? Depremde yıkıldı veya hasar gördü diyelim, bizim için bir kayıp olmaz mı?
0
ananiyimioguz
(23.09.23)
4. levent'teki ev satılıp didim'den falan ev alınır mı hocam allah aşkına :)
0
brkylmz
(23.09.23)
annen %100 haklı.

hatta annen çoğu konuda çok haklı büyük ihtimalle, kadın 4. leveltten ev yapabilmiş zamanında. siz ise evi yok etmeye çalışıyorsunuz :)

bence finansal konulardaki kararlarda işi annenize bi bırakın.
istanbul nere didim nere.

istanbul depremde yıkılsa, atom bombası düşse, gök taşıyla yerlebir olsa bile didimle mukayese edilemez.

hele ki olası bir depremde ayakta kalmış binaların değeri sabahına 3 katına çıkar.
0
whatdreamsnevercome
(23.09.23)
Şehirden ev satıp köyden ev alınmaz.
0
dissendium
(23.09.23)
4. Levent'ten ev satıp Didim'den ev almak cidden üstüne birkaç kez düşünülmesi gereken bir şey olur sanırım. Hele ki 10 yıllık bir binadan.

Deprem riskini somut bir dayanağa oturtabiliyor musunuz bilmiyorum ama ciddi bir risk varsa dengi bir muhitten, dengi bir daire almayı düşünebilirsiniz. Ama bu risk faktörü yanındaki binalar yıkılabilir olmamalı bence.
0
akhenaten
(23.09.23)
Shdhfjg bana kalsa aileyi batiricam o zaman.

Öyle demeyin didimdeki evi bitcoin sayesinde aldirmistim. Para %300 yapmisti. Gerci biraz da sansa oldu ama olsun normalde paralari faizdeydo o kadar kar gelmezdi oradan.

Simdi de kot farkindan oturu omundeki yuksekte bulunan bina baya eski. Ustune yikilabilir. Aslinda teyzemler tasdelen taraflarinin com guzel evler aldilar orada da guzel yerler var hem deprem riski dusuk hem de sehir kasvetinden uzakta. Oraya da kaydirilabilir.

Didim neden dedim, acikcasi buyuk sehrin bir cazibesi kalmadi bizim icin. Didimde 3 sene once 500e aldigimiz ev suan 5 milyon ediyor.

İleride bir bodrum bir kusadasi gibi olursa va insanlar buyuk sehirlerden kacip bu tarz daha kirsal ve yazlik bir yasam surmek isterlerse daha da degerlenir gibi geldi ondan öyle dedim.
0
🌸ananiyimioguz
(23.09.23)
Ben nedense yazılanlara katılmadım. Elimde olsa satar sakin bir yerden ev alırdım. 4. Levent lüks bir yer değil. İstanbul’un albenisi kalmadı.
0
ruhen hastayim ben
(23.09.23)
annenizin malı hakkında tasarrufta bulunma hakkınız yok önce onu eleştirmeniz boşuna.

ayrıca büyükler sizce haksız bile olsa bir bildikleri vardır.
0
nuisance
(23.09.23)
Oncelikle depremin ertesi gunu levent'te hasar almamis bir binanin degeri katlanmayacak. İstanbul'da karadeniz'i goren bir yerde eviniz olsa degeri katlanabilirdi ama levent'teki evin degeri katlanmayacak.

Cunku orasinin depremden az etkilenmemesi mumkun degil. Ongorulemeyen cok sey olabilir belki ama muhtemelen birakin arabayi, yuruyerek bile zor sokak degistireceksiniz.

Kisa vadede zararli bile cikabilirsiniz (işyeri yikilan kiraciniz belki memleketine donecek ya da bir akrabasinin evine gidecek). Evinizi satma ihtimaliniz bana pek olasi gelmiyor. Satin alabilecek kisilerin cogu oturdugu evi veya evlerini satip parayi denklestirebilecek insanlar zaten. E onlarin evi hasarliysa zaten satamayacaklar. Hasarli degilse de zaten oturmaya devam ederler. Zenginlerin ise varolan evlerine muhtemelen bir sey olmayacak, olsa bile en kuzeye, en etkilenmemis yerlere giderler.

Orta vadede degerlenir mi bilmiyorum. Bence depremde degerlenip degerlenmeyecegini bir kenara birakin. Ben bile rahatsiz oldum yazarken. Zaten oradaki ev su an da iyi para eder. Ben olsam sirket kurmayacaksam, mirasci sayisi cok degilse 3-5'in hesabini yapmazdim. En kotu satar, parayi yersiniz omur boyu.
0
ahm1
(23.09.23)
türk insanı kadar ev fetişisti millet yok vallahi, depremi kimse düşünmüyor.
0
nothing in my way
(23.09.23)
Antepteyiz, burada 2.1 milyona çok güzel bir ev görmüştüm depremden önce.

Çok ya antepte o para verilmez dedik borca girmeye değmez.

Depremden sonra 4.5 milyon olmuş. şaka gibi. otoparkındaki kolonlar yarık. Binanın duvarları yarık. kimse takmıyor.

Ama şeyin de etkisi olabilir, büyük deprem oldu ya, bidaha artık 100-200 sene sonra olur raadııız abiii modunda da çok insan gördüm. Haklılık payı olabilir ama yine de antepte betonların arasında bir eve o rakamları kim niye veriyor anlamıyorum.

Yani istanbulda da "yıkılmadım ayaktayım" binaları deli dehşet değer görebilir belki bilemiyorum emin olamadım o yüzden sorayım dedim.
0
🌸ananiyimioguz
(24.09.23)
Bilemiyorum, ben de tahminlerimde hatali olabilirim ama bence dusunceniz depremden kâr saglamaya kaymasin artik. Ben olsam, tek mirasci da ben isem ozellikle bir yastan sonra satarim evi, parasini da yerim, nedir yani? 100 tane eviniz olsa ne olacak?
0
ahm1
(24.09.23)
(2)

Kısa boğaz turu pazar günü kalabalık olur mu?

jude
Merhaba. Çocukları şehir hatlarının kısa boğaz turuna götürmek istiyorum. Pazar günü çok mu kalabalık olur diye düşünmekteyim. Eğer aşırı bir kalabalık oluyorsa götürmemek daha mantıklı olacak. 14.00 kalkış olandan bahsediyorum. Kalabalıklık dışında da tavsiyesi olan varsa paylaşırsa çok sevinirim.
Merhaba. Çocukları şehir hatlarının kısa boğaz turuna götürmek istiyorum. Pazar günü çok mu kalabalık olur diye düşünmekteyim. Eğer aşırı bir kalabalık oluyorsa götürmemek daha mantıklı olacak. 14.00 kalkış olandan bahsediyorum. Kalabalıklık dışında da tavsiyesi olan varsa paylaşırsa çok sevinirim.
0
jude
(23.09.23)
Kalabalık hep.
0
dissendium
(23.09.23)
Pazartesi git sadece turistler olur cogunlukla
0
Zetnikov
(23.09.23)
(2)

Arnavutköy vs kurtköy (ev almak)

adwokat
Ev yatırımı için hangisi daha cazip sizce? Bütçe 2 milyon tl. İki bölgede de 2 milyona 0-10 yaş arası evler bulabiliyorsunuz.İkisi de havalimanına çok yakın.Bildiğim kadarıyla ikisinşn de deprem riski az.Bizzat oturmayacağım o yüzden istanbul merkezine uzaklıkları çok önemli değil.Arnavutköy çok ger
Ev yatırımı için hangisi daha cazip sizce?

Bütçe 2 milyon tl. İki bölgede de 2 milyona 0-10 yaş arası evler bulabiliyorsunuz.
İkisi de havalimanına çok yakın.
Bildiğim kadarıyla ikisinşn de deprem riski az.

Bizzat oturmayacağım o yüzden istanbul merkezine uzaklıkları çok önemli değil.
Arnavutköy çok geri kalmış bir yer gibi geliyor ama kanal mevzusu gerçekleşirse şahlanabilir.

Pendik Kurtköy tarafı son 5-10 senede çok değişti. Viaport avm gibi avm ler artıyor. Merkezi yerde barınamayan beyaz yaka/memur buralara kayıyor.

İkisinde de artık metro hattı var.

Bu gibi hususları düşününce aradan çıkamıyorum.

Siz olsanız 2 milyon tl bütçeyle ne tarafa yatırım yapardınız?
0
adwokat
(22.09.23)
kurtköy tarafı daha uygun gibi geldi. anladığım kadarıyla kiraya vereceksiniz. beyaz yaka/memur kiracı ile muhatap olmak daha iyi olabilir.
0
noxie
(23.09.23)
Kurtköy tabii ki. Ama kira nedeniyle İstanbul'dan gidiyorlar. Beklediğiniz gibi olmayabilir. Kanal projesi olmayacak.
0
dissendium
(23.09.23)
(7)

İşyerinde Yıl sonu değerlendirme

abelardo
Yıl sonu değerlendirme başlıyor haftaya isyerindeNasıl davranmak, ne konuşmak gerekir?Müdürüm ve genel müdür giriyorÖncesinde yazılı sorular veriyorlar, genel müdür bunlara verdiğim cevapları okuyor,müdürle diyalog bu şekilde gelişiyorGeçen sene müdür gereksizce sinirlenmisti bu toplantıda. Kötü hiç
Yıl sonu değerlendirme başlıyor haftaya isyerinde
Nasıl davranmak, ne konuşmak gerekir?
Müdürüm ve genel müdür giriyor
Öncesinde yazılı sorular veriyorlar, genel müdür bunlara verdiğim cevapları okuyor,müdürle diyalog bu şekilde gelişiyor
Geçen sene müdür gereksizce sinirlenmisti bu toplantıda. Kötü hiçbir şey yazmamıştım ama o da üzerinde baskı hissediyor bu toplantıda.
Sizce nasıl davranmak lazım bu sene?
Hep onları ki dinlemek lazım? Ben bir şey diyince hemen savunma moduna geçiyor, olay karşılıklı tartışmaya dönüyor
Çok gereksiz bir şey bence ama bu sene patron daha uzun yapılsın bu toplantı, ben raporları detaylı inceleyeceğim demis
0
abelardo
(21.09.23)
Belli ki müdür olmaması gereken bir insan müdürünüz (eger genç biri deneyimsiz değilse). Çünkü bir kişinin çalışan feedbackine sinirlenmesi, savunma yapmasi komik geldi.

Nasil davranmak gerekir? Vallaha garip sizin is yeri. Normal yerlerde transparan olunmali ve size verilen feedbacklere de açık olunmalı. Ama sizin yer garip yani.

Şu baskıyı kaldiramayan da neden müdür anlamam.
0
logisticsmanager
(21.09.23)
Eski yazdiklariniza bakip geldim; bence is degistirmeye çalışın :)
0
logisticsmanager
(21.09.23)
@logisticsmanager müdür biraz cazgır :) hani her iş yerinde olur ya malum tipte kadınlar, aynen öyle bir müdür, ruh hali sürekli değişiyor ve aşırı mükemmeliyetçi. Ofiste en çok bizim departman çalışıyor ve kurallara uyuyor bunun korkusundan.

İsyerimden memnunum aslında ama müdürün dengesizlikleri yoruyor ve yıpratıyor. Diğer bölümler çok daha rahat
0
🌸abelardo
(21.09.23)
Airbus'ta mı çalışıyorsunuz? Neden bu kadar önemsiyorsunuz? Köle imajı çiziyorsunuz. Her şeyden önce rahat olun. Eğilmeyin.
0
dissendium
(21.09.23)
Sakinliginizi koruyun, sakin tartismaya girmeyin, o kadar sakin olun ki sizi taniyamasin, tartisma oldugu anda ikiniz de GM'nin gozunde kotu olursunuz, siz sakin olursaniz O kotu bir duruma duser.
Tartisma baslatirsa, bir solucan kadar sakin olarak, bunlar benim geri bildirimlerim, bu toplantinin amaci dogru ya da yanlis oldugunu tartismak degil, verimli sekilde nasil degistirebilecegimizi ve gelistirebilecegimizi konusmak oldugunu dusunuyorum diyin. Elestirileriniz ve cevaplariniz kisisel ve suclayici degil, mumkun oldugunca objektif ve veriye bagli olsun.
Eger tartismakta israr ederse, bu konuya iliskin benim deneyimim ve soruya iliskin cevabim bu sekilde diyip ikinci maddeye gecin.
Sakinligini koruyan toplantinin kontrolunu elinde tutar.
Bu arada tartismadan kastiniz yok ben onu yapmadim, yok sen bunu yaptin tadinda sacma seyler oldugunu varsayarak yaziyorum.
0
kassiopeia
(21.09.23)
Mutlaka lafini bitirmesini bekleyin, bolmeyin. Eger o sizi bolerse, soyleyeceklerimi bitirmedim diyin (cok sakin kalarak).
0
kassiopeia
(21.09.23)
ben olsam soyle yaparim, genel mudure gidip herkes gereksiz gelirdigi icin ben bu toplantilara girmek istemiyorum derim.

yok illa gireceksin derse ve sen o muessede devam etmek istiyorsan verdikleri sorulari suya sabuna dokunmadan cevaplarim, toplantida da sesimi cikartmam bitmesini beklerim.

yok gerekirse cikarim sikinti degil diyorsan ve genel mudur toplantiya gireceksin diyorsa zaten istifa mektubum cebimde olur...

tipik beyaz yakali kole kokusunu ben de aldim malesef, bir boksa falan yazilsana sana biraz adrenalin lazim..
0
cooperr
(21.09.23)
(5)

Hangi marka ayakkabıyı seçeyim?

Unde bach canim
Nike, puma, under armourNeden?
Nike, puma, under armour

Neden?
0
Unde bach canim
(17.09.23)
Ben yaklaşık 15 yıldır nike'ı seçiyorum. Memnunum.
0
baldan kaymak
(17.09.23)
Bir Nike ayakkabım var, bir Adidas. Adidas rahatlık olarak daha iyi. Cloudfoam. Nike bu kadar rahat değil. O da rahat ama Adidas daha rahat geldi bana. Diğerlerini almadım hiç.
0
dissendium
(17.09.23)
Ayak yapınıza ve modele göre değişecek bir soru bu mesela ben adidasla hiç rahat edemiyorum nike’ın kalıpları bana daha uygun çoğu zaman. New balance’dan daha memnunum. (Koşu ayakkabısı için konuşuyorum)
0
kullanıcıadımbuolsun
(18.09.23)
asics ede şans verilmeli. özellikle koşu ve yürüyüş ayakkabıları baya iyi.
kayona serisi hem kalıp hemde taban yapısı olarak çok iyi.
birde ara değerler bulmak mümkün. özellikle 28- 28,25 - 28,50 cm seçeneği olması benim için tercih sebebi.
0
my fault
(18.09.23)
çok genel bir soru olmuş. markalar genelde kullanım amacına uygun olarak özelleşebiliyor. trekking yapmak gibi bir isteğiniz varsa salomon iyi bir tercih olabilirken, günlük kullanmak için salomon almak tamamen gereksiz bir harcama olabilir. kullanım amacı, tarz ve bütçe ekseninde kendinize uygun ayakkabıyı seçebilirsiniz.
0
elvan abeyiylegezse
(18.09.23)
(3)

Hangi telefonu alayım? - sadece samsung s serisi android

baldan kaymak
S20 fe snap'li cihazım var 2 ay'a garantisi biticek.1) garantisi bittikten sonra telefonunuzu kullanıyor musunuz?2) yine s serisi düşünüyorum: samsung s serisi neye upgrade olayım?3) s23 ultra hoşuma gitti 12 gb ram'lisi. Şimdi gidip alabilirim ama ihtiyacımın çok üstü sanırım. Hepi topu 30 app kull
S20 fe snap'li cihazım var 2 ay'a garantisi biticek.

1) garantisi bittikten sonra telefonunuzu kullanıyor musunuz?
2) yine s serisi düşünüyorum: samsung s serisi neye upgrade olayım?
3) s23 ultra hoşuma gitti 12 gb ram'lisi. Şimdi gidip alabilirim ama ihtiyacımın çok üstü sanırım. Hepi topu 30 app kullanıyorum. Cihazımdan da memnunum ama garanti takıldı aklıma. Kullanan var mı bu modeli, ne diyebilirsiniz?

Teşekkürler.
0
baldan kaymak
(17.09.23)
Telefonlari son güvenlik güncellemesine kadar kullanirim belki de daha fazla.

S23 iyi telefon.

Garantinin önemi yok. Böyle yaparsaniz çok para kaybedersiniz çünkü 2 sene çok az bir süre. Telefonlarin çoğu garantiden sonra uzunca devam ediyor.
0
logisticsmanager
(17.09.23)
1. Kullanırım. Niye kullanmayayım. Garanti bir kez bile kullanmadım. Gereksiz bir şey. Garanti konusu eskiden önemliydi. Telefoncu yoktu. Şimdi Youtube'da izleyip kendin bile yapabilirsin bazı şeyleri.

2. S20 FE kullanıyorum ben de. S23 Ultra olur.

3. Samsung almazdım ben olsam. iPhone 14 Pro Max alırdım.
0
dissendium
(17.09.23)
Garantiye bi kere bile götürmedim ben de. Biterse de parasını ödeyip veririm yani sıfır telefon almaktan daha ucuz olacağı kesin.

Şu an A73 kullanıyorum. S23 güzel görünüyor ona geçmek isterdim ben. Alıp minimum 5 sene falan kullanılır gibi
0
nundu
(17.09.23)
(6)

Teknik CV'de "zayıf noktalar"ı yazmak ve öss

WithWorth
ilan'da geçen ve benim uzaktan aşina olduğum konuları belirtmek hakkında ne dersiniz ?bir de öss 10.000 derecesi yazılır mı ? (başvurulan yerdeki herkesin çok daha iyi)edit: müthişsiniz arkadaşlar, teşekkürler cevaplar için.
ilan'da geçen ve benim uzaktan aşina olduğum konuları belirtmek hakkında ne dersiniz ?

bir de öss 10.000 derecesi yazılır mı ? (başvurulan yerdeki herkesin çok daha iyi)

edit: müthişsiniz arkadaşlar, teşekkürler cevaplar için.
0
WithWorth
(16.09.23)
zayıf noktalar derken, konu hakkında az buçuk konuşup iş görecek bilgi varsa yazılır.
şahsen öss sıralamasını yazan bir cv görsem bu ne ego derdim.
0
kondansator
(16.09.23)
Teknik CV'de zayıf noktanın ne işi var.

10 bin fikri çok kötü.

İyi bir şeyi kötü gösterme fikri sıkça yapılan bir şey ve inanılmaz itici.

Sınav sıralaması mantık dışı bir şey. Tecrüben varsa bitmiştir. CV'de bunun olması zaten uygun değil. Bu ancak görüşmede sorulabilir. Onda da bir şey sallayıp geçersin. Teknik pozisyonlarda İK söz sahibi değildir genelde. Bilmiyorum desen de tecrüben varsa geçebilirsin görüşmeyi.
0
dissendium
(16.09.23)
zayıf nokta, öss skoru bunlar manasız. CV'nin tek bir amacı olmalı. aranan pozisyona uygun iş yapabilir-iş yapmış, eline aldığı görevi tamamlayabilir olduğuna ikna etmek.
0
orpheus
(16.09.23)
CV'de ÖSS puanının bir anlamı yok +1

İletişim bilgileri, mesleki deneyim, eğitim bilgileri, varsa işin gerektirdiği yazılımsal ve diğer teknik ekipmanlar arasından hakim olduklarınızı gösteren liste ve yine varsa anlamlı referanslar olması gereken temel bilgiler.

Kötü yönler, iyi yönler, mesleki hikayeler, kişisel ilgi alanları gibi şeyler mülakatta sorulduğu takdirde cevaplandıracağınız şeyler.
0
akhenaten
(16.09.23)
Yukaridakilere ek olarak Yeni mezunsan az bildigin konulari ve sinav dereceni yazabilirsin. Cunku ise alirken senin potansiyeline bakiyorlar, ne bildigine degil.
0
zimbirik
(17.09.23)
"başvurulan yerdeki herkesin çok daha iyi"

bu kafayi acilen terket..nice ossde derece yapmis insanlar lise mezunlarinin yaninda beyaz yaka olarak calisiyor.. akademik basari hersey degil, oyle olsaydi cogunlugumuz duz amele olurduk.
0
cooperr
(17.09.23)
(2)

Eski sevgilinin mesaj atması

deveyidiken
İki ay önce istemeye istemeye ilişkimi sonlandırdım. Ancak yaşadığım karmaşık sürecin tek çıkış noktası bu gibi gözüküyordu. Bu durumdayken birini hemen unutmak, hayattan silip atmak kolay olmuyor. Bu arada kendisi şu an farklı bir ülkede yaşıyor ve yabancı uyruklu. Dolayısıyla işin içinde uzak mesa
İki ay önce istemeye istemeye ilişkimi sonlandırdım. Ancak yaşadığım karmaşık sürecin tek çıkış noktası bu gibi gözüküyordu. Bu durumdayken birini hemen unutmak, hayattan silip atmak kolay olmuyor. Bu arada kendisi şu an farklı bir ülkede yaşıyor ve yabancı uyruklu. Dolayısıyla işin içinde uzak mesafe ilişkisi mevcut.

Geçen iki aylık süreçte ayrılığa alışmaya çalışırken bugün kendisinden aldığım mesajla uyandım. Attığı mesajında benim, kendisinin ruh eşi olduğunu, en başında böyle güzel şeyler yaşamayı hayal etmediğinden bahsetmiş. Buna ek olarak gelecekte daha iyi insanlarla karşılaşmamı dileyip mesajını sonlandırmış.

Bu tarz mesajlara nasıl yaklaşmak gerekir? Bu durumu saf ve temiz duygularla özleme mi yormak gerekir yoksa boşluğa düşme belirtileri midir?
0
deveyidiken
(15.09.23)
boşluk, hadi ruh eşi muhabbetine girmese yine bile boşluk derdim ama ucundan bir ihtimal temiz duygular ihtimali vardir.

ruh eşi falan filan muhabbetine giren birisi sağlıklı düşünmüyordur, devam..
0
gule gule
(15.09.23)
Seviyor. Barış. Yurt dışına git. Boşluk değil.
0
dissendium
(15.09.23)
(8)

Bu aylarda bir anksiyete peydah oluyor mu ?

bluewhale
Yaz bitti, ortam sezsizleşti falan ortalığa bir hüzün çökmüş gibi olmuyor mu ? Nası geçiririz ?
Yaz bitti, ortam sezsizleşti falan ortalığa bir hüzün çökmüş gibi olmuyor mu ? Nası geçiririz ?
0
bluewhale
(13.09.23)
Mevsim geçişlerinde oluyor ( belki olur dediklerinden bilmiyorum ama ) olur oluyor .
0
dunyatuhaf
(13.09.23)
Olmuyor. Eylül ayını çok seviyorum. Hava güzel esiyor. Güzel bir koku oluyor. Sıcak değil, soğuk değil. Huzurlu hissediyorum. Nasıl geçebilir? Dışarı çıkın. Doğaya temas edin. Yürüyüş yapın.
0
dissendium
(13.09.23)
Anksiyete olmuyor, depresiflik oluyor yazdan sonbahara gecerken.
0
ahm1
(13.09.23)
valla bende ilkbaharda oluyor nedense:)
0
nothing in my way
(13.09.23)
hayir olmuyor. bende de ilkbaharda oluyor. yazin artiyor.
bir yerde okumustum intihar vakalari en cok yazin goruluyormus. yani kasvetli hava falan ogrenilmis seyler. asil huzun gunesli havada cokuyor
0
Kittie
(13.09.23)
Bende oluyor, çok bariz. Kışın ben ben değilim, sabah karanlıkta uyanınca bütün gün kendimi rus romanı karakteri gibi hissediyorum. Yaz halim ve kış halim ciddi oranda farklı. Ayrıca kışlık kıyafetler de çok zevksiz geliyor gözüme, herkesin üstünde lacivert, gri ya da haki tonlu kapitone montlar görmekten usanıyorum.
0
akhenaten
(14.09.23)
İşte buralara (eksiduyuru) yazıyorsun. Ne zamandır aramadığın arkadaşlarını arıyorsun görüşelim diyorsun. İzlenecekler listendeki filmleri izlemeye başlıyorsun. Bulunduğun sakin ortamdan ayrılıp nispeten daha hareketli merkezi yerlere daha sık gidiyorsun bu süre zarfında. Yazın enerjikliğinin yaratmış olduğu ivme iyice azalana mevsim normallerine dönene kadar tampon görevi görecek daha bir çok eylem ile kış moduna geçiyorsun.
0
Jazz
(14.09.23)
paranoya ve depresiflik gözlemliyorum
0
gadlemler
(14.09.23)
(1)

Çalışırken iş nasıl buluyorsunuz ?

skr1292
Az önce aradılar dedim cumartesi pazar çalışmıyorum. yol uzun sürdüğü için memnun değilim falan dedim.bana yetkilimizle görüşelim haber veririz dediler.muhtemelen dönmezler.ne demek nasıl davranmak gerek mevcut iş yerinde izin almak ölüm resmen.
Az önce aradılar dedim cumartesi pazar çalışmıyorum. yol uzun sürdüğü için memnun değilim falan dedim.

bana yetkilimizle görüşelim haber veririz dediler.

muhtemelen dönmezler.

ne demek nasıl davranmak gerek mevcut iş yerinde izin almak ölüm resmen.
0
skr1292
(12.09.23)
Telefonda iş görüşmesi için konuştuğunuz gün iş yerine öğleden sonra işim var deyip (dişçiye gideceğim gibi) izin iste.
0
dissendium
(12.09.23)
(4)

izmit yahyakaptan'a taşınmak?

kornisch
Merhabalar.Yazılım mühendisiyim ve şimdilik remote olarak çalışıyorum. Ara ara istanbul'da bulunmam gereken zamanlar oluyor. İstanbul'un kargaşasından sıkıldığımız için eşimle beraber izmit yahyakaptan tarafında kiralık ev bakmaya başladık fakat yüksek kiralar oraya da ulaşmış. Arabamız olmadığı içi
Merhabalar.
Yazılım mühendisiyim ve şimdilik remote olarak çalışıyorum. Ara ara istanbul'da bulunmam gereken zamanlar oluyor. İstanbul'un kargaşasından sıkıldığımız için eşimle beraber izmit yahyakaptan tarafında kiralık ev bakmaya başladık fakat yüksek kiralar oraya da ulaşmış. Arabamız olmadığı için isteğimiz tramvaya yakın bir yer olsun. Deprem konusunda nasıl diye bir bakındım ne kadar doğru bilmiyorum ama bu bölgenin daha öncesinde bataklık olduğuna dair bilgiler gördüm.

Bu konuda tavsiyeleri olan var mıdır?
Şimdiden teşekkürler.
0
kornisch
(07.09.23)
kiralar enflasyon ve konut arzı probleminden tüm illerde artışta, aynı zamanda yatırım olması açısından bütçenize göre hobi bahçesi gibi bir alan bulup tiny house şeklinde satın alma yolu ile konaklayabilirsiniz, ama bu durumda da muhtemelen size götürüp getirebilecek bir araç ihtiyacınız oluşacak , bu şekilde yazmamın sebebi kira fiyatların katlanacak artacak olması , bu şeklide yaparak en azından kendinizi hedge etmiş olacaksınız, ve bu çözüm remote çalışanlar için daha kolay
0
mrctrk
(07.09.23)
Tramvay için Yenişehir tavsiye ederim. Yahyakaptan iyi bir yer. Ama İstanbul diyorsanız doğru yer Çayırova, Gebze.
0
dissendium
(07.09.23)
yahyakaptan çok iyi bir seçim olur
0
hvet
(08.09.23)
Yahyakaptan izmit'in en populer bölgesi. 2005-10 arası işyerim de buradaydı, çok güzeldi o zamanlar şimdi biraz fazla kalabalık. Eskiden bataklık olduğu doğru, ağaçların güzelliğinden anlayabilirsiniz zeminin sulak olduğunu. Ancak aynı zamanda tekniğe uygun yapılan binaların depremlere nasıl dayanabildiğini de gösteriyor, buralar 99 depreminden sonra hiç hasar almayıp değerlenen yerler. Yalnız ikinci bir depreme dayanırlar mı onu bilemiyorum. Körfezin çanak yapısından ve yakındaki fabrikalardan ötürü hava kalitesi de çok iyi değildir. Ama nere iyi ki diye sormak lazım. Sizin durum için güzel seçim bence de, hem ihtiyacınız olan her yere yakın hem de sosyal bir yer sıkılmazsınız.
0
engelbert humperdinck
(08.09.23)
(2)

merhaba, phrasal verb'leri (en azından en yaygınların) nerden çalışayım?

pelovann
karşısında türkçe değil ingilizce açıklamaları olan, bir cümle de örnek veren böyle toplu bir liste ya da websitesi biliyorsanız yazabilir misiniz? bu yazdıklarım dışında önerisi olanlar da yazabilir. teşekkürler şimdiden
karşısında türkçe değil ingilizce açıklamaları olan, bir cümle de örnek veren böyle toplu bir liste ya da websitesi biliyorsanız yazabilir misiniz? bu yazdıklarım dışında önerisi olanlar da yazabilir. teşekkürler şimdiden
0
pelovann
(05.09.23)
Longman sözlüğü fena değil. Oxford da var. Ama tavsiye etmem. Aklında kalmaz.

Ben Breaking Bad'den turn down öğrenmiştim. Müziğin sesini kısmak anlamında kullanılıyordu. Carry out çok kullanılıyor. Bu şekilde öğrenince hiç unutmuyorum.
0
dissendium
(05.09.23)
phrasal verb leri a eşittir b şeklinde değilde örnek olay-durum içerisinde kullanıldığı cümlelerle birlikte öğrenirsen daha akılda kalıcı olur.
0
puslukitalaratlasi
(06.09.23)
(21)

olmekten korkuyor musunuz

Kittie
ve ne olacagini dusunuyorsunuz? ben karanlikta kalacagimi, yalnizliktan aglayacagimi falan dusunuyorum nedense. bir de birisi 1 yasinda, bir digeri 100 yasinda oluyor. cok garip degil mi?bana cok garip geliyor.peki ruha inaniyor musunuz, yani hepimizin bir ruhu var da, hayalet hikayelerine? akli bas
ve ne olacagini dusunuyorsunuz? ben karanlikta kalacagimi, yalnizliktan aglayacagimi falan dusunuyorum nedense.

bir de birisi 1 yasinda, bir digeri 100 yasinda oluyor. cok garip degil mi?
bana cok garip geliyor.

peki ruha inaniyor musunuz, yani hepimizin bir ruhu var da, hayalet hikayelerine? akli basi yerinde bir akrabam, olen kocasinin bir gun eve geldigini soyluyor. once soke olmus, sonra bir anda kendine gelmis dua okumus. bir anda kaybolmus adam. ne dindar biri kendisi, ne paranormal seylere inanan biri. ruya da degilmis, ondan da emin.

*marsa falan gidecegimize keske biri olumu, olum sonrasini arastirsa assf

bonus soru :) birkac hayat yasiyor olabilir miyiz? yani birileri fakir, birileri zengin. birileri abdde doguyor, birileri afrikada aclik cekiyor gibi seyler neye gore belirleniyor. yoksa bunlarin hepsi farkli zamanlarda deneyimleniyor olabilir mi?

mistik bi seyler konusasim, okuyasim var. ister hepsine, ister birine cevap verin, ister bi paragraf yazin iste oradan buradan alakali.

tesekkurler
0
Kittie
(02.09.23)
Nedense ben ölüm anının acılı olacağını düşünüyorum. Bu ve bilinmezlik beni korkutuyor.
Bir de bunu izlemek iyi gelir belki

youtu.be
0
kisa
(02.09.23)
Bu hayatta tamamlayamadigim işler için tekrar tekrar dünyaya geleceğime inanmıyorum, bir tık biliyorum.
0
sekizdokuzon
(02.09.23)
Korkmamız gereken ölüm değil layıkıyla yaşamamak.
0
sekizdokuzon
(02.09.23)
Değer verdiğimiz bir şeyi kaybedince bile çok üzülebiliyoruz. Bir insan canını nasıl kaybedebilir? Bana akıl almaz geliyor. Korkuyorum. Umarım hayırlı bir ölüm olur.
0
dissendium
(02.09.23)
Ölümden korkmuyorum, hayatla ilgili beklentim baya düşük sanırım ondan. Hayallerimdeki gibi hayat yaşasam belki daha çok korkardım. Ruha hiç inanmıyorum, bilinci ruhla özleştirmiyorum yani. İnsanı diğer canlılardan çok ayrı bir varlık olarak göremiyorum, alet yapabilen ve dil geliştiren bir primatız çok özel bulamıyorum. İnancın toplumsal düzeni sağlamak için evrilmesi oldukça mantıklı, benim gibi inançsızların hayatını kendi kendine anlamlı hale getirmesi gerekiyor. Dine inanmayı, sığınmayı isterdim ama mantığıma yatmıyor. Yine de araştırdıkça fikrim değişebilir bilmiyorum.
0
personaa
(02.09.23)
Ruha inanmıyorum. Bence zaten tüm dinlerin çıkış noktası insanların ölümden sonra hayat arayışları, buna bağlı olarak ruh kavramını geliştirmeleri. Ama bence ne ruh var ne de ölümden sonra hayat. Ölünce bilinç gidecek. Fişi çekilmiş bilgisayar gibi olacağız yani :)

Ölümden korkma değil de ben öldükten sonra yaşanacak olayları kaçırma korkum var. FOMO'nun ekstrem seviyesi gibi :d yani öldükten sonra ne kaçırmışsın tabii umrunda değil de ölmeden olabildiğince şeye şahit olmak istiyorum. Ölümden ziyade uzun ve acılı süreç yaşamaktan korkuyorum. Felç, depremde enkaz vs vs. Öyle bir ölüm yaşamadıktan sonra ölümle ilgili çok korkum yok.

Hatta yıllar önce yine sanırım burda bi soruya denk gelmiştim. Bir tuş var ve basarsanız tüm dünya bir anda yok olacak acısız bir şekilde, basar mıydınız diye. İlk okuduğumda 18 yaşlarındaydım sanırım ve niye basayım ya demiştim. Şimdi en azından basan niye basar onu anlayabiliyorum :d

Edit: çocukluktan beri tamamen pozitivist kafada, tüm metafizik konuları reddeden, bilim takıntılı biriyim. O yüzden ölü geldi, hayalet falan hepsi ya yalan ya halüsinasyon. Birinin 1 birinin 100 yaşinda ölmesi de enteresan bir şey değil. İnsan sadece neokorteks geliştirmiş, baş parmağını kullanabilen bir hayvan. Herhangi bir hayvan nasıl bebekken de ölebiliyor yaşlanınca da, bizde de durum farklı değil
0
nundu
(02.09.23)
hem de nasıl
0
estranged
(02.09.23)
Hayatı seviyorum ölmekten korkmuyorum acaba nolacak diye merak içindeyim :)

Bu akşam mistik bir kafadaysan andy weir'ın the egg diye bir öyküsü var, kurzesagt kanalı bunu 7 dakikalık bir animasyon haline getirmişti sana uygun
youtu.be

Türkçe altyazısı da var seçeneklerde
0
freebird5406_2
(02.09.23)
başlarda inançlıydım baya ahiret inancım da vardı haliyle. Ona hazırlık yapıyoruz zannediyordum.

sonra bir dönem dogmatik bilgilerimizin geçmiş yaşamlarımızdan geldiğini veya yaşadıklarımızın atalarımızın yaptığı şeyler yüzünden olduğunu falan düşünmeye başlamıştım.

yakın geçmişte de hiç bir inancım yok. bu tarz kurguların tamamen insan beyninden çıktığını düşünüyorum. kitleleri inandırabildiğin, mantığa yatırabildiğin kadar yayılıyor bu tarz düşünceler.

ölüme gelirsek, korkum değişken ya. bazen hiç korkmuyorum, sadece ben ölürsem üzülecek insanların üzülmesini düşünmek bir miktar üzüyor. Keşke ölümlere alışsak da kimse üzülmese.

bazen de geleceği görememek, son, bilinmezlik, hiçlik gibi şeyler korkutuyor.

ve de uçlarda da olsa, tamam dinlere inanmıyorum insan icadı olduğu için ama içimde bir yerlerde evrenin kendi kendine oluşması mantığını çok yatıramıyorum. Yani bir yaratıcı olmuş olabilir ve farklı bir gerçekliğe uyanabileceğimizin ihtimalini de bulunduruyorum.

Tabi bunun alışageldik öbür dünya tasvirlerinden farklı olacağını düşünüyorum eğer olursa da.
0
ananiyimioguz
(02.09.23)
Hiç mal varlığım yada borcum kalmadı bugün. Hiç korkmuyorum artık.
0
baldan kaymak
(03.09.23)
hiç umrumda değil. zerre korkmuyorum.
sadece çaresizce veya öleceğini bilerek ölmek istemiyorum. örneğin depremde bir enkaz altında kalıp ölümü beklemek gibi. veya yoğun bakımda bilinçli olarak kalmak, ölümü beklemek şeklinde olursa...
0
tabudeviren
(03.09.23)
Yunus emre'nin ruhunu cagirip muhabbet etmisler. Erol sayan anlatiyor. murat bardakci da az degil o da zamaninda katilmis 30 40 kere seanslara.

Ilginc bi muhabbet; youtu.be
0
brkylmz
(03.09.23)
jsgflkjhsdf hayatimda ilk kez olum korkusunu bu sabah 5te yasadim. normalde korkmazdim hic. optimistik bilimkurgu gorunce dun gece ters tepki yapti bende.

dindar degilim ruha da inanmiyorum o yuzden yok olacak olma fikri delirtti beni. ne hakla yani madem yok olucam neden varoldum.

mesela yetmedi, eger benim canim bu kadar kiymetliyse, diger canlilarin da oyle degil mi dedim. sabahtan beri et yiyemedim ki bir gun uzun bir sure. 2-3 gune et yemeye donerim ama hos degil.

bi tik da anne babama sinir oldum neden beni boyle bir sonucla randevulasmak uzere dunyaya getirdiler ki. bilmiyorum. korkunc. yok olma fikri bence cok aci bi sey
0
aguen
(03.09.23)
karanlıkta kalıp acı çekeceğimizi hiç düşünmüyorum. ölümden sonra bir bilinç-ruh devam eden bir süreç bence yok. var olduğuna inanıyor olmamız tamamen insan egosu ve dinlerin ölümden sonraki hayatı pazarlayarak çıkar elde etme stratjisi.

birkaç hayat yaşama da hindistandaki kast sistemi-sömürü düzeni. şimdiki hayatta sürünüyorsun ama sabret bak bir sonraki haytatta kral olacaksın yalanı.
0
orpheus
(03.09.23)
Caner taslaman ruh ölüm diye youtube ta aratinca guzel seyler var.
0
halk
(03.09.23)
olum anindan degil de olume giden yolun farkindaligindan korkuyorum. sanirim olumun kendisi bir daha uyanmayacagin bir uykuya dalmak gibi olacak. hissedecegimizi falan da sanmiyorum. ama mesela kanser oldun ve 3 ay icinde yavas yavas oluyorsun. hayatin muhasebesi falan. iste o kotu. veya enkaz altinda yavas yavas olmek...

olumden sonra bir sey olacagini sanmiyorum, ruha inanmiyorum. vegas'ta olan vegas'ta kalacak gibime geliyor. kainat, varolus bunlar askin kavramlar ve asil devam edenler bunlar olacak. biz bu karmasikligin anlik kopuklerinden ibaretiz gibi geliyor.

yani dalgali denizde olusan kopukler gibi. denizin kendisi devam ediyor ama olusan kopukler patliyor ve yerine yenisi olusuyor. sonsuza kadar devam eden bir bilinc fikri cok asiri absurd. asla patlamadan devam eden bir kopuk gibi. kaldi ki bilincimiz, benligimiz ve ben dedigimiz sey materyal dunya ile etkilesimler sonucu degisen, gelisen; dolayisiyla maddeden farkli bir varolus duzeyi olsa da bir yandan da nedensellik bagiyla onlara da siki sikiya bagli.

bazen yuksek farkindalik anlarinda, yalniz basima dusuncelere kapilmisken oha lan bir an gelecek ve butun bu bilinc olmayacak, ben dedigim bu seyin sonu gelecek diye anlik bir aydinlanma yasadigim oluyor. bu fikir bireysel olarak korkutucu tabi, ama hayatin karmasikligi bu korkunc gercekle yuzlesmemizi erteliyor. gercekten olumle yuzlesmeden olumle yuzlesebilecegimizi sanmiyorum. o yuzden bunlarin cogu laf. olumden korkmuyorum diyen adami elinin ayaginin bosalmasi ufak bir kazaya bakar.
0
antikadimag
(03.09.23)
Doğumdan öncesini hatırlamadığım için ölümün de aynı olacağını ve fişi çekilmiş bir makine gibi bir anda olmayacağım ve bunun da farkında olmayacagim.

Ben de yavaş yavaş ölmek ve olecegimi bilmekten biraz korkarim. Ama bir anda olsem bunda korkacagim tek sey esim, ailem ve yapamadigim şeyler olur.

Ne ruha ne farklı hayatlara inanıyorum. Farklı hayatlarin falan zenginlerin ve güç sahiplerinin şükür etmek, karla, öteki dünya gibi fakirleri kontrol altinda tutmak için çıkardığı şeyler olduğunu düşünüyorum. Başka dünya olmadığı inanilan bir düzende insanlar daha çok reaksiyon verirdi. Ya da şükür etmek gerekmediği zamanda. Bunlar hep işte topluluklarin kontrolu.
0
logisticsmanager
(03.09.23)
Hepimizin ortak bilincten geldigi ve ortak bilince gidecegimiz, bu dunyadaki gorevimiz tamamlanana kadar defalarca dunyaya gelecegimiz dogu felsefesinde fazlasiyla anlatilmis, deneyimlenmis ve kabul edilmis bir gorus. Ben de katiliyorum. 'Near death experience' yasarsaniz fazlasiyla huzurlu bir sure olacagini gorursunuz, o asamaya kadar aci cekip cekmeyecegimizi bilemeyiz. Kendi adima tam olarak Anita Moorjani'nin anlattigi gibi deneyimledim.
0
kassiopeia
(04.09.23)
Korkuyorum. Ölümsüz olmak istemem; ama uzun yaşamak istiyorum.
10 yıl kadar önce ölümün ucundan döndüm. Bilincim kapanmadan önceki son anlarda en büyük endişem "ya Tanrı yoksa, ya her şey bitiyorsa" kaygısıydı. İnançlı bir insanım; ölüme o kadar yaklaşmışken şüpheye düşmek çok ilginç gelmişti sonradan. Genelde tam tersinin olacağı farz edilir.
0
auroraaurora
(04.09.23)
evet olumden korkuyorum ciddi sekilde. Olumden sonra nasil bir ortama gidecek olursam olayim olumden korkarim. Normal olan olumden korkmaktir zaten bana sorarsan.

Yani su hayaytimda olumden daha cok korktugum bir sey yok, bununla kiyaslanabilecek bile bir korkum yok.
0
stavro
(04.09.23)
ölü olmaktan korkmuyorum.

ölüm sürecinin kendisinden, öldüğümde sevdiklerimin yaşayacağı üzüntüden çok korkuyorum ama. çaresi olmayan bir hastalığımın olması, 3-5 ay veya 1-2 yıl sonra öleceğimi bilmek; arkamda bırakacaklarımın yaşayacağı acılar... bunun kadar ürkütücü, perişan edici çok az şey var bence. bu cepte.

ama "ölüp gitme" fikrinden korkmuyorum, zaman zaman özgürlük ve güç verici nitelik taşıdığını bile söyleyebilirim benim için. düşünsene türlü türlü şey. gurur, kibir, aşk, meşk, geçim sıkıntısı, şu, bu... bir gün geliyor zort. üstüne toprak atıyorlar, artık yoksun. baybay. bitti gitti. şahane bi olay bence.
0
mark greg sputnik
(04.09.23)
(6)

Paranoyalarım var ama doktor depresyon tanısı koymuş? Askerlik muaf olurmu

the sound and the fury
Arkadaşlar 2-3 senedir doktora gidiyorum takıntılarım vardı bir de geçmeyen şüpheler aileden arkadaşlardan şüphe etmek bazen olmayana sesler duymak gibi geceleri bana ait olmayan düşüncelerin zihnimde hissetmek gibi düşünceleri kontrol edemiyorum gibi geliyor. Risperdal 4 mg içiyorum. Askerlik vakti
Arkadaşlar 2-3 senedir doktora gidiyorum takıntılarım vardı bir de geçmeyen şüpheler aileden arkadaşlardan şüphe etmek bazen olmayana sesler duymak gibi geceleri bana ait olmayan düşüncelerin zihnimde hissetmek gibi düşünceleri kontrol edemiyorum gibi geliyor. Risperdal 4 mg içiyorum. Askerlik vaktim geldi aama korkuyorum çünkü girdiğim ortamda herkesin hakkımda konuştuğu veya iş çevirdiği komplosu kuruyorum, iftira atıyorlar suçu üzerime yokmak için senaryo hazırlıyorkar gibi ya da taciz ediliyorum birileri tarafından bu babam bile olabiliyor. Bazen ise dünya benim için kurulmuş tanrı dahil her insan bana oynuyor gibi geliyor. Doğa olaylarından bile şüphe ediyorum benim için oluyor gibi. Neyse bazen herkes heni arzuluyor gibi geliyor annem bile.

Bu sorunlarım vb olan şeyleri anlattım kuruntularım var dedim ama tanı olarak depresyon girmiş e-nabız da var ebet karamsarlık var ama şüpheyle olan şeyler geleceğe dair umutsuzluk var ve mutsuzluk var ama herkeste vardır çünkü işizim be bu düşüncelerim yüzünden utanıyorum.


Askerden kaçmak için bahane değil bu zaten bir intihar teşebbüsüm var midem yıkandı. Askerlik için doktor birkaç kez gittiğim özel doktor muaf olur sıkıjtı değil demişti ama üniversite hastanesinde her ay veya 2 ayda bir gidiyorum hep başka kişiler giriyor ve farklı şeyler diyorlar onlar da muaf olabilrisib dediler ama tanı depresyon iken muaf olmam zor olmaz mı?
0
the sound and the fury
(02.09.23)
şizofreni değilsen (ki değilsin bu yazdıklarına göre :) gidersin hocam askere. sağ salim git gel inşallah
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(02.09.23)
@abbabaabbaababbabaababbaabbabaab teşekkürler aslında kaçmak için demiyorum askerden bedelli gibi şansım var dedemin durumu baya iyi ama 15-20 gün bile psikolojimi mahveder ben öz babamın bile beni öldürmek istediğine taciz ettiğine inanıyordum.
0
🌸the sound and the fury
(02.09.23)
İyi bir doktora git. Bu kadar şeye depresyon denmesi garip geldi.
0
dissendium
(02.09.23)
şizofreniye de yakın bence başka bir doktor düzgün bir rapor verebilir ama askerlikten falan hiç bahsetme bence.

öte yandan o raporu almak ileride iş veya özel hayatta başka sıkıntılara da yol açabilir. istersen önce tedavinin üstüne git. bunlar tedavi edilebilir şeyler.

www.youtube.com

kaldı ki farkındalığı olan biri için. biri size böyle bir suçmayla geldiğinde sen de bilmem kimin adamısın demiyor olman bile başarı. veya diyorsan bile farkındasın işte durumun yani.
0
ananiyimioguz
(02.09.23)
Meth kullanma durumunuz var mı acaba? Bu anlattıklarınız meth bağımlılarının Yaşadiklarina da çok benziyor.
0
deer hunter
(02.09.23)
Bu arada 6 ay askerlik yaptım. Şu yazıyı yazabiliyorsan askerlik yapabilirsin. Ben yazıcıydım. Adını yazamayanlar askerlik yapıyordu. Sen Ekşi'de yazar olmuşsun. Askerlik aslında "askerlik yapabilecek gibiyse yapar" mantığında bir şey. Bu nedenle sana inanmayabilirler. Böyle bir ihtimal de var.
0
dissendium
(02.09.23)
(10)

şu ikilemde neye karar veirrsiniz

mhmtt
şu an çalıştığım işim. İstanbuldayım net 3k dolar maaş alıyorum. full timeTeklif: Part time iş, net 1k euro maaş (haftada 15-20 saat). remoteİkisini beraber de yapabilirim. Şu anki işverenim okay ona. ama ben şu anki işi bırakıp sadece part time olanı yapmak istiyorum sanki. 1k euro bana çok rahat y
şu an çalıştığım işim. İstanbuldayım net 3k dolar maaş alıyorum. full time

Teklif: Part time iş, net 1k euro maaş (haftada 15-20 saat). remote


İkisini beraber de yapabilirim. Şu anki işverenim okay ona. ama ben şu anki işi bırakıp sadece part time olanı yapmak istiyorum sanki. 1k euro bana çok rahat yeter ve boş zamanımın çok olma fikri benim aklımı başımdan alıyor. uzun zamandır hayalini kurduğum bir sürü projeyi hayata geçirebilirimişim gibi. kendime zaman ayırırım ve bu saçma düzenden biraz çıkmış olurum vsvs.

ama bir yandan da şuanki işim rahat. 3k maaş mis gibi para, ne gereği var diyorum bırakmaya. ikisini de yap para biriktir diyorum ama bu seferde hayalleri siyah poşete koymuş hissiyatı geliyor.

31 yaşında bekar erkek bireyim. çocuktur evdir arabadır gibi hayallerim yok. ne dersiniz dostlar
0
mhmtt
(01.09.23)
Para akıyorken dolduracaksınız bence. Burası Türkiye sonuçta. Para her zaman lazım. İki işi birden götürürdüm, en azından bir süre.
0
inawen
(01.09.23)
Paranız olduktan sonra 60 yaşında da bazı hayallerinizi gerçekleştirebilirsiniz. :)

31-32-33 arasında çok fark yok :D 2 işi en az 1 sene götürüp kasayı biraz doldururdum ben de. Yıllık 50 bin dolar tüm dünyada geçerli bir paradır.

Ayrıca çok fazla boş vakit, çok fazla aktivite ve harcama demek olduğu için 1k Euro çöp olur. 30k şuan Türkiye şartlarında eh işte bir para çünkü
0
janavarorion
(01.09.23)
Ikilem göremedim, ikisini de yaparım.
0
nic cage
(01.09.23)
Ev hayali yok ne demek. 3 4 ev alana kadar devam ederdim. Yatırımlık paranız var ama değerlendirmiyorsunuz.
0
dissendium
(01.09.23)
yapabiliyorsan ikisi birden. yapamıyorsun mevcut işinden devam
0
paintov
(01.09.23)
ev, araba hayalim yok çok yanlış bir düşünce. şu anda yoksa bile ileride olacak.
0
sir gawain
(01.09.23)
ikisini birden goturmek cok zor olmayacaksa gelen 1k euro ile ev kredisine girerim direkt. o bitince de bir tane arsa alip kucuk bir ev yaptiririm ya da ege tarafinda yeni gelismekte olan sehrin disina dogru bir yerden bir tane daha ev alirim. calisma saatlerinde de problem yoksa aksam 8-12 arasi calissan hafta sonun sana kaliyor.

araba isine bir sey diyemem ihtiyacini toplu tasima ile gorebiliyorsundur ama ev sart abi. sonucta bu isler sonsuza kadar devam etmeyecek bazen 6 ay 1 yil is arama sureclerin olacak o zaman evinin olmasi buyuk bir kazanc.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(01.09.23)
Ev araba derdi yok derken hepsi var demek istiyorsanı 1k maaşı alıp vaktimi güzel güzel değerlendirirdim. Kazandığınız tüm zamanı spor aktivitelerine bile verseniz kardasınız.

Eğer ev araba yok ama istemiyorum diyorsanız o zaman 3k maaştan devam ederdim. Evsiz arabasız insan ilk seçene giderse toplu taşıma ile, ev kirası ödeyerek istediği hayata sahip olamaz, o yüzden vaktini internette geçirir. Öyle birinin çalışıp kendini aktif tutması, parayı harcayacak Zaman bulamaması daha iyi.
0
zimbirik
(01.09.23)
@zimbirik ev araba var. daha fazla olsun diye derdim yok demek istedim aslında.
0
🌸mhmtt
(01.09.23)
Hocam ben seni anladım. Bence senin durumunda zaman paradan daha değerli. Aradaki 2k fark ile sen Zaman satın alıyorsun.
Bence 1k yarı zamanlı olanı seç. Ama kendini oyalayamayan, oyuna, ziye, sosyal medyaya düşen biriysen o zaman 3k da kal derim.

Tam akdenize taşınıp dalışa falan başlayıp eğitmen olana kadar durmayacağın bi fırsat yakalamışsın. Mükemmel ötesi.
0
zimbirik
(02.09.23)
(12)

30 vs 55 yaş ilişkisi?

ikiicidisibirkisi
nereye varır sizce?30 e 55 k bu arada.muhteşem bir çekim var arada fakat kültürel kodlar sorgulatıyor insanı.iki tarafta kendisini zoraki frenliyor bir yıldır fakat ilgi değişmiyor.
nereye varır sizce?

30 e 55 k bu arada.

muhteşem bir çekim var arada fakat kültürel kodlar sorgulatıyor insanı.

iki tarafta kendisini zoraki frenliyor bir yıldır fakat ilgi değişmiyor.
0
ikiicidisibirkisi
(31.08.23)
tersi belki.
30e de sıkıntı var bence. kendini bi sorgulasın.
0
nuisance
(31.08.23)
30e yokluk içinde ve kendini çekim mekim diye kandırıyor bence.

Ek olarak, 10 sene sonra 55k resmi olarak yaşlı sayılacakken, 30e'nin yaşlı sayılması için önünde hala 25 sene daha vakti olacak. kararı siz verin artık.
0
synesthesia
(31.08.23)
Etrafımda böyle iki ilişki var, birinde kadın sanırım 15 yaş kadar büyük, diğerinde sizin yaş farkı civarında. Her iki çift de yıllardır beraber ve mutlular.

Yaş farkı, özellikle bir taraf 24-25'in altındaysa (çünkü beynin gelişimi 20'lerin ortalarına kadar sürüyor) güç dengesi olmayan bir ilişkiye varabiliyor ama 30 yaşında insan ne istediğini, neyi çekici bulduğunu bilecektir. İki tarafın beklentileri, hayatları uyuşuyorsa kime ne?
0
kobuzchu kiz
(31.08.23)
Kime ne konusunda kobuzchu kizla hemfikirim.
Ancak, iki tarafı birbirine bağlayan, para, kariyer gibi bir etken yoksa,
Ya da hayata bakış konusunda neredeyse yüzdeyüz hemfikir değillerse, aynı çatı altında bir seneden fazla yürüyeceğini sanmıyorum.
Çekim falan denilen şey bir anlık heves bence.
0
Tina
(31.08.23)
Saygısızlık etmek istemem ama cevabını bildiğiniz bir soru sormuşsunuz. Cevabı siz biliyorsunuz bence. İyice düşünüp size göre doğrunun ne olduğunu bulun ve onu yapın derim. Bol şans.
0
bhhs
(31.08.23)
5 sene sonra cevabı daha net olur. 1-2 yıl iyi bir benchmark değil bence.

Yaş farkı olsun 5-6 tamam ama daha üstü makul gelmiyor bana da. Aynı zamanın yolcusu olmak gerek gibi.
0
baldan kaymak
(31.08.23)
Kadın 25 yaşındayken erkek daha yeni doğmuş. “Merak” ettiğiniz deneyimleri yaşayın. Sonra zaten olmayacağını siz göreceksiniz.
0
andy kaufman
(31.08.23)
Kültür dediğine göre yabancı. Bunu evlilik yoluyla vatandaşlık almak isteyenler yapıyor. Boşanmayla sonuçlanır.
0
dissendium
(31.08.23)
Merhaba, yaşamadan bilemezsiniz. Toplumsal ahlaki yargılar, bir yerlerde yüzleşmek durumunda kalabileceğiniz bir gerçek. Özel alanlara saygı, böyle bir yargıyla karşılaştığınızda vereceğiniz tepkiler, vb. konuları çiftler birlikte konuşmalı düye düşünüyorum.
0
from where i ride
(31.08.23)
muhtemelen linçleneceğim lakin cinsiyetten bağımsız olarak arada 25 yaş yaş farkı olan bir ilişkide ama duygusal ama maddi ama fiziksel mutlaka bir istismar vardır. istismar rıza inşaası, manipülasyon, duygusal zayıflık ve açıklıklardan faydalanma vb. konuları da içerir. insanlar bunu bilinçli yapabildikleri gibi tamamen kendi şema örüntülerine bağlı olarak farkında olmadan da yapabilirler. kültürel kodlar, toplumsal normlar falan değil bahsettiğim şeyler.

belli ki arada gayet dürtüsel bir fiziksel çekim var, bunun da temelinde yine psikolojik etmenler yoksa ben de phoebe değilim. salt seks belki ama ilişki bence nein.
0
Phoebe
(31.08.23)
evlenilmeyecekse neden olmasın bir süreliğine
0
gizemli dede
(31.08.23)
Bunun tersini deneyimlemiş biri olarak cevap vereyim.
Gittiğiniz her ortamda garipseyen, hatta tiksiniyormuş gibi bakışlarla karşılaşacaksınız.

Birbirinizin arkadaş ortamına adapte olamayacaksınız. Yadırgayacak yadırganacaksınız. Sonuçta asosyalleşeceksiniz.

Ailelerle ilişki biraz anormal olacak. Abisine Abi deseniz olmayacak 'çocuğum bakar mısın' deseniz hiç olmayacak.

Genç olanın enerjisi yaşlı olanı yoracak.

Yolda eski bir arkadaşını göreceksin, Tanıştıramadan gelen 'Oğlun mu?' sorusu bir anda ortamı buz gibi yapacak.

Otel resepsiyon işlemleri hep kabus olacak.

İnsanoğlu bir başına değil. Sosyal bir canlı. Hep etkileşim halindesin ve en azından bakışlarla senin mutluluğunu engelleyebiliyorlar.
0
Mirket
(31.08.23)
(6)

Linkedinde çevre yapmanın işe girmeye etkisi ne kadar olur

northern eagle
Benim linkedinde 85 bağlantım var sadece. Daha önce staj hariö tecrübem olmasa da yl bitirmiş, ingilizcesi akademik sevşyede biriyim yani bi işe girmemde yaşımın 25 olması ve tanıdığım olmaması hariç handikap yok. Şimdi ben bu iletişim sayısını atıyorum 1000 yapsam bunun bana yardımcı olma ihtimali
Benim linkedinde 85 bağlantım var sadece. Daha önce staj hariö tecrübem olmasa da yl bitirmiş, ingilizcesi akademik sevşyede biriyim yani bi işe girmemde yaşımın 25 olması ve tanıdığım olmaması hariç handikap yok. Şimdi ben bu iletişim sayısını atıyorum 1000 yapsam bunun bana yardımcı olma ihtimali ne kadar olur.
0
northern eagle
(29.08.23)
linkedin'de bağlantı sayısından çok orada yaptığınız paylaşımların kalitesi ve ilgili kişilere ulaşıp ulaşmamasıyla alakalı bir durum. yani salt sayı önem taşımıyor ama bağlantı sayısı önemsiz değil. belli şirketlerdeki alanında iyi olduğunu düşündüğünüz kişilere connection daveti iletin ama bir yandan da alanınızla ilgili işe yarayabilecek yazılar, makaleler vs paylaşın. diğer insanlar bunu like ya da share ettikçe zaten ilgili kişilerde yavaş yavaş bir farkındalık oluşacaktır. ek olarak linkedin'deki profil bilgilerinizi tam doldurun. email ve cep telefonu bilgilerinizi linkedin profili olan kişilerin görebileceğinden emin olun. çünkü bazen işe alımcı olarak profil ilgimizi çekip iletişime geçmek istediğimizde kişi kendisini open to work olarak işaretlemiş ama iletişim bilgilerini profiline eklememiş olabiliyor. önce connection daveti gönderip sonra iletişim kurmamız gerekiyor ama bu süreci yavaşlatıp zorlaştırıyor.
0
sirkelimon
(29.08.23)
Yani sesinizi duyurma anlaminda ise yarayabilir.
Ben mesela personel ariyorum ancak bunu linkedinde paylasmiyorum. Faydali olacak bir cv gordugumdeyse cekinmem direk temasa gecerim.
0
va
(29.08.23)
Senin durumun için 0 diyorum. CV'n boş.
0
dissendium
(29.08.23)
bölüm ne bilmiyorum ama 25 yaşında yl mezunu olmak kesinlikle bir handikap değil. hatta pozisyona göre avantajlı bile olabilirsiniz.

-profilinizi detaylı doldurun. lisans, yl ve staj başlıkları altında çalıştığınız konuları kısa kısa belirtin (mümkünse ingilizce).
-çalışmak istediğiniz şirketleri takip edin. gönderilerini inceleyin. güncel açık pozisyonlar burada genelde paylaşılır.
-bu şirketlerdeki HR ve teknik insanları takip edin/bağlantı isteği gönderin. eğer ilanın size uygun olduğunu düşünüyorsanız başvurduktan sonra ilgili kişiye mesaj atın kendinizi tanıtın ve ilginizden bahsedin.

linkedin size çevrenizdeki fırsatlara ulaşmakta ve kendinizi bu firmalara tanıtmakta bir araç. takipçi sayısı 100 olmuş 1000 olmuş bi önemi yok.
0
axl
(29.08.23)
sayinin ve paylasimin onemi var bu durumda basvuru yerine onlar sizi bulabiliyor.
gecen bir ulkedeki recruiterlari ekledim bir gun sonra o ulkeden benim eklemedigim birisi cok cazip bir is teklifi ile geldi
0
applaudo
(29.08.23)
son iki işimi linkedin üzerinden buldum ve onlar bana mesaj atarak iletişimi başlattı. çok bağlantının olmasının kesinlikle etkisi var.
0
sir gawain
(29.08.23)
(7)

Kullanmadığınız şeyler

dissendium
Kullanmadığınız şeyleri ne yapıyorsunuz? Bir parfüm almıştım adına kanıp. Hiç beğenmedim. Direkt çöpe mi atayım? Siz nasıl yapıyorsunuz?
Kullanmadığınız şeyleri ne yapıyorsunuz? Bir parfüm almıştım adına kanıp. Hiç beğenmedim. Direkt çöpe mi atayım? Siz nasıl yapıyorsunuz?
0
dissendium
(29.08.23)
ben muhtara veriyorum. giysi ise yıkayıp ütüleyip güzel bir torbaya koyuyorum. o gerekli kişilere ulaştırıyor. kimse de kimseyi görmemiş oluyor.

parfüm falan deme, senin beğenmediğin kokuyu seve seve kullanacak gariban gençler çok.
0
alperz
(29.08.23)
dolap app
0
ananiyimioguz
(29.08.23)
Çocuk kıyafetleri ve oyuncakları komşumuza veriyorum ve o da ihtiyacı olanlara ulaştırıyor.

Kıyafetlerimi ise önce eşe dosta akrabaya soruyorum. Kuzenimin oğlu benim yapımda ve ona oluyor mesela. Tabi ki ağzı yüzü dağılmış ürünlerden bahsetmiyorum.

Kendime şöyle bir yöntem buldum. 2 senedir hiç giymediysem bundan sonra giymeyeceğim demektir.


parfüm konusu ise önce arkadaş çevreniz ile konuşun. İlla ki bir tanesi ver ben kullanırım der, kendi de beğenmezse o da başka bir arkadaşına verir.

önemli olan ürünlerin sizin evden çıkması. Sonrası umrunuz da olmasın
0
janavarorion
(29.08.23)
direkt satıyorum dolap'tan. son 2 ayda 2000 liraya yakın para kazandım ufak tefek şeyler satarak.
0
nathanieltroy
(29.08.23)
Parfümün adını ve nereden aldığınızı söylerseniz ben bile ilgilenebilirim. Kesinlikle çöpe atmayın, Dolap tarzı bir yere koyabilirsiniz, bu işlerle uğraşamam diyorsanız birine hediye edebilirsiniz.
0
psipsipsi
(29.08.23)
psipsipsi, beğeneceğinizi sanmam. LCW'den almıştım. 200 TL. Pahalı bir parfüm değil.
0
🌸dissendium
(29.08.23)
@dissendium hocam ben de lcw parfümü kullanıyorum şu an, linkini vs atın bir bakayım isterseniz :)
0
psipsipsi
(29.08.23)
(3)

misir sharm turlari

Kittie
merhabalar,giden var mi aramizda bu turlara?memnun kaldiniz mi?veya gitme firsati bulamamis ama arastirmis olanlariniz da yazsin lutfen.misir ilginc bir deneyim olabilir diye dusunuyorum.vize istememesi de cok guzel. boyle bir cezbetti beni ama bilemiyorum iyi mi kotu mu?guvenli mi - beni en cok dus
merhabalar,

giden var mi aramizda bu turlara?
memnun kaldiniz mi?
veya gitme firsati bulamamis ama arastirmis olanlariniz da yazsin lutfen.

misir ilginc bir deneyim olabilir diye dusunuyorum.
vize istememesi de cok guzel.
boyle bir cezbetti beni ama bilemiyorum iyi mi kotu mu?
guvenli mi - beni en cok dusunduren sey mesela.

tesekkurler
0
Kittie
(28.08.23)
Öncelikle

www.instagram.com

Ben araştırmıştım. Genelde Kızıldeniz için gidiliyor. Kahire gibi tarih odaklı değil. Hurghada'da bir köpek balığı bir turisti öldürmüştü yakın zamanda. Güvenli olmayan bir yerde girerseniz tehlikeli olabilir.

İyi bir otelde kalırsanız daha güvenli olabilir. Rixos falan var.
0
dissendium
(29.08.23)
Ben kapalı grupla gittim Mısır'a. Tarih odaklıydı bizim gezimiz. Çok beğendim. Bir daha gider miyim - dalış için evet, diğerleri için hayır. Sebep: truenorth+1, müthiş bir yoksulluk ve kendilerinden açık tenli olan herkese en azından dokunmak, ellemek, kazıklamak isteyen insan sürüsü. Sana malını satan adam bahşiş istiyor. İnsan hayatta bir defa gitmeli çünkü çok muhteşem bir tarih, ama dahasına gerek yok.
0
SiyamkedisiZorro
(29.08.23)
şarm ve kahireyi gezdik hurgada luksor ve asvan planı yaptk gidemedik iptal oldu ama tursuzdu hep siz kafanızdaki planı söyleyin yardımcı olmaya çalışayım.
amacınız tarih mi deniz mi ikisidemi vs vs
0
basond
(29.08.23)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.