[]

toplu kütüphane taraması

hani bi site vardı, milli kütüphanenin yada bilkentindi sanki. biz kitabın adını yazıyoduk, o hangi kütüphanelerde olduğunu söylüyodu?
yani aynı anda 3-5 kütüphanede birden tarama yapıyodu. neydi adı? hani sitedydi?



 
  • el magico  (03.01.12 14:12:35) 
  • herkimse  (03.01.12 17:00:48) 
[]

paris beauvasi havaalanı

ryanair uçuşlarını buradan yapıyormuş. paris şehir merkezine uzak mıdır? ulaşım kolay ve ucuz mudur? ucuz diye uçak bileti alıp, havaalanına gitmek için dünyanın parasını vermek gibi bi eşeklik yapmayalım.
not: azcık acil.



 
paris'e 1 saat uzaklikta, ryanair ucaklari oraya indigi icin, ucak inis saatlerinde paris'e otobusler kalkiyor 14 euro bileti, donerken de oradan donecekseniz paris'ten son otobus aksam 8de kalkiyor, ucaginiz gec olsa bile erken gitmelisniz, oraya taksi 150 euro tutuyor dikkat!


  • zoch  (07.12.11 21:28:00) 
parise 1 saat mesafede port maillot'tan 15 euro ya servisler var. servisler ryan air lerin saatine göre kalkıyor. port maillot'tan beauvasi arası 15 euro çok aşırı bir fiyat değil.
www.aeroportbeauvais.com

  • rentts  (07.12.11 21:37:57) 
bi ara uçak sabah 8'deydi. havaalanına giden otobüs de sabah 5 gibi kalkacağı için gece 2ye kadar şanzelize'de dolanıp yürüyerek otobüs durağına gitmiştik. allahtan 15-20 tane türk de oralarda kamp kurmuş otobüsü bekliyolardı da birbirimize kenetlendik, sıkılmadık...


  • brkylmz  (07.12.11 22:07:01) 
[]

gezmeyi sevenler, batumu bilenler

haftasonu için batuma 2 günlük bi gezi yapıcaz. couchsurfingden gönderdiğim taleplere hala cevap yok, zaten topu topu 5 kişi var.
şehir merkezinde güzel, güvenli ve en önemlisi ucuz motel, otel, hostel bilen var mı?

bi de napalım biz bu şehirde? nerelere gidelim, nerede ne yiyip içelim? casinoları, gece hayatı meşhurmuş diyolar. tavsiye edeceğiniz bi yer var mı?

hadi bakalım ekşi rehberleri, gezdirin bizi.

 
biz çok güvenli bulmadık, ki güvenlik konusunda hassasiyet/takıntı sahibi diyiliz. sadece bir gece kaldık, kaldığımız yerin adını anımsamıyorum, plansız gidip bulmuştuk. evlerinde oda kiralayanlar da vardı.

akşam da açıkhava bir yere gitmiştik, fiyatlar normaldi.
  • tedirginlik hucresi  (08.12.11 01:37:27) 
[]

pegasus seyahat sigortası

pegasustan yurtdışı uçak bileti alırken çıkan "seyahat sigortası" seçeneği, schnegen için falan zorunlu olan yurtdışı seyahat sigortası ile aynı şey mi demek yoksa fasaryadan bişey mi???




 
bildiğim kadarıyla o uçak düşerse diye sigortalıyor seni. şengen ile alakası yok.


  • zenlaid  (02.12.11 09:16:10) 
  • alan shearer  (02.12.11 10:15:31) 
schengen için istenen sağlık sigortasıdır. pgs nin yaptığı uçakta olabilecek şeyler için.


  • zenc  (02.12.11 10:20:18) 
fasaryadan bişey; hemen her düşük maliyetli havayolu bunu yapıyor. fasarya olmasa bile aynısını dışarıda yarı fiyatından daha ucuza alabilirsiniz. seçmeyin.


  • 386 dx  (02.12.11 10:40:53 ~ 10:41:01) 
[]

haydi çocuklar tatile part 2

aile meclisi karar verdi: güney avrupaya gidiliyor. (git: 334874)

şimdi sorun güzergahı ve günü belirlemek. easyjet sağolsun istanbul-basel 25-30 euroya bilet var. basele gidip oradan paris-barcelona-roma-venedik rotasını belirlemek. toplam 9 günümüz var. (ocak sonu-şubat başı)

* nerede kaç gün geçirelim?
* en mantıklı rota nasıl çizilir bu şehirler arasında?
* bu şehirler dışında -fazla gün ve paramızı yemeden- mutlaka görmelisin dediğiniz yerler var mı?
* iniş şehrimiz Basel olacak mecburen. İsviçre schengeni kabul ediyor ama ilk iniş orası olacağından, ayrıca İsviçre vizesine gerek var mı?
* Easyjet ile Basel-istnabul geri dönüşe alternatif olarak, diğer şehirlerden aynı fiyata veya daha iyisi daha ucuza başka bi alternatifimiz var mı? ryanair gibi mesela ama, maalesef ryanair istanbula gelmiyor.

 
bence parkuru çok uzatmayın. road trip eğlencelidir de tüm tatiliniz arabada geçsin de istemezsiniz. isviçte + paris + ispanya + italya çok fazla 9 gün için. şehirlere de yazık olur. 9 gün için bence fransa + isviçre, slovenya + italya, ispanya + portekiz gibi alternatifler daha uygun.


  • desdinova  (01.12.11 17:44:36 ~ 17:52:51) 
[]

haydi çocuklar tatile

ama nereye?

ocak sonu şubat başı için max 9-10 günlük bi tatil planlamaya çalışıyorum.
iki ana alternatif var:

a) Güney avrupa: Basel'den Fransa, İspanya, İtalya: en iyi rota hangisidir. Basel çıkışlı olması lazım çünkü istanbuldan en ucuz nokta basel. oradan sonra nreye gitmeli ,nerede kaç gün geçirmeli. çok mu soğuk olur? gerçi kuzey avrupayı da -20lerde gezdik, soğuk bizi korkutmuyor ama keyfini çıkaramamakd da var. gezdik gördük mesela ama, bi stockholmde kanal turu yapıp, çimlere yayılıp kahve içerken kitap okuyamadım. içimde kaldı.


b) Tayland ve civarı: derdimiz sadece denize girmek değil, balayı yapmıycaz. daha çok back packing gibin olacaksa nerelere gitmeli görmeli. internett kaba bir arama yaptım. sıcaklık ve muson bakımdan ideale yakın bir tarih olacak. gitmişken illa görülmesi greken yerler, mesela phuket, pattaya, phi phi adaları vs. 9 gün az mı çok mu?

hangisi daha ideal sizce???

 
iki rota da pek güzel
benim tamemen kişisel bir önceliğim şu: henüz görece gençken (30 olmamışken) mümkün olduğunca uzak destinasyon tercih ederdim. mümkünse uzak doğuda misal kültür mirası olan belki 20 yıl sonra insanlığın içine edeceği yerleri. basel hep basel olarak kalır avrupa çok zor kimlik değiştiriyor ama doğu öyle değil + 20 sene sonra o kadar mesefeye gidecek yürüyecek gezecek kondisyonda olmayabilirim (ha öle debilirim tabi ama ölecez diye gezmeyelim mi)

  • niye ama  (01.12.11 13:32:45) 
niye ama, biz 30 geçtik bile :))

geçen sene yaptığımız gezilerde gördük ki, ufacık bebeklerle, tekerlekli sandalyelerle insanlar kar yağmur demeden geziyolar. onlar için gezmek görmek bi ihtiyaç bizim içinse lüks. biz de o yüzden her fırsat bulduğumuzda bi yerlere gidelim kararı aldık. sorun sadece parayı denkleştirip a mı b mi kararını doğru verebilmek. işte bu noktada ekşi gezginlerinin tavsiyelerine ihtiyacımız var :))
  • halanne  (01.12.11 13:37:43) 
halanne,1 şubat çin yılbaşısı ve sömestrlerin birleşimi tayland ve civarı çok kalabalık oluyor.bu yüzden kalacak yer fiyatları ve masraflar yükseliyor.ustune birde halen devam etmekte olan sel durumu var.toparlaması zaman alacak gibi.bu sabah donus yaptım bolgeden.her yerde tayland'a yardım kampanyaları var.

zaman aralığı bangladeş,hindistan için uygun.burdan dakka yapıp 3-5 gün kalıp ordan kalkütaya trenle geçip devam edebilirsiniz.

kuzey afrika fas,tunus yapılabilir,batı afrika kenya,tanzanya-zanzibar yapılabilir.ekonomisi aşağı yukarı aynı olan turlar.

avrupa hakkında çok bilgi sahibi değilim fikir belirtemeyeceğim.

benim programımda şubat ayında brezilya var.paraty-ubatuba civarlarında takılırım gibi.farkli bir rota olabilir sizin içinde.
  • cizgilipijama  (01.12.11 14:08:01) 
Sandaletli seyyah bora bilgin’in blog’una baksana. İlham verici diyeyim.


  • SiyamkedisiZorro  (01.12.11 14:32:04) 
cizgilipijama;
fas tunus mısır düşünmedik değil, hatta belki fiyatlarda dibe vurmuştur ama kim vurduya gitmekten korktuk. olayların nereye gideceği belli değil oralarda hala.

brezilya için 9 gün az değil mi? zaten 2 gün gidiş-geliş yolda geçecek. gitmişken yakın civar mümkün olduğu kadar çok yer görelim istiyoruz.

türkiyede sömestr tatilini hesapladıydım ama çin yılbaşısı ve sömestri hakkında bilgim yoktu, söylediğin iyi oldu.
  • halanne  (01.12.11 14:41:58) 
halanne,arap baharı etkilerini gozardı etmemek lazım elbette ama o tarihe kadar toparlanır sanırım.yakın ve ucuz olması güzel.

brezilya 9 gün güzel süre,asya pasifik bölgesinede aynı yolu harcıyorsun hatta 6 saat civarı ileri olduğundan gece binip akşam inme durumun oluyor.brezilya da tam tersi durum.

tanzanya çok uygun,yol 7-8 saat sabaha karşı inmiş oluyorsun,indin otele gittin uyudun uyandın merkezde takıldın ilk gün,2.gün klimanjaro,3.gün serengeti,4 merkez 5.zanzibar 9 dönüş.
  • cizgilipijama  (01.12.11 15:12:18) 
[]

kongre, konferans, sempozyum ne olursa giderim

millet o kongre senin bu konferans benim geziyor, ben bi tane bulamıyorum. şöyle derli toplu bi site var mı ulusal, uluslararası kongre, sempozyum duyurusu yapan. bi kerelik değil de sürekli olarak güncellenen, oda şu var, burda bu var diye duyuran arıyorum.

şekil 1-a: www.alicoskun.net

illa alan lazımsa sosyal bilimler, hukuk, uluslararası ilişkiler, turizm vs vs olabilir.

 
www.istanbulbarosu.org.tr


  • vejeteryan vampir  (20.10.11 18:03:24) 
[]

izmir bab-ı ali restorant

bilen, giden, beğenen, beğenmeyen?
fiyatlar, ortam, eğlence, yemekler nasıldır?



 
Bir kere ziyaret amaçlı bulunmustum orada. Taverna tadında, sıcak ve samimi. Genelde orta yaş ve üstü tercih ediyor. Fiyatları hakkında bilgim yok.


  • dokuzeylul  (13.09.11 17:01:44) 
gitmeyeli baya oldu ama gittiğim zamanlarda çok iyiydi. fasılı, eğlencesi süperdi. ben çok beğendim şahsen


  • harmonikhakaret  (19.09.11 14:17:35) 
[]

erasmus öğrencisine ev arıyoruz

bu dönem, polonyadan dokuz eylül'e gelecek olan bi kız öğrenci için, erkek arkadaşıyla birlikte kalacağı bi daire arıyoruz. bu gelen erasmucular nası hallediyolar ev işini bilen var mı? yada kalabilecekleri bi yer bilen? hadi gençler sevaptır..




 
erasmusçuları bilmiyorum ama, benim bi arkadaşımın annesi, tömer vasıtasıyla türkiyeye gelen gençleri evinin odalarında ağırlıyor. yani pansiyon gibi.

gençler dediysem, çoğul değil, her dönem 1 kişi. ama çift olarak kalınması da (en azından onu) rahatsız etmez sanırım. yumuşacık bi kadındır.
isterseniz bi sorarım/isterseniz bi sorun
  • delfina  (05.09.11 18:20:10 ~ 18:20:27) 
buca mı?


  • anlam  (05.09.11 18:47:47) 
erasmuscular genelde alsancakta kalıyor fekat dokuz eylül tıp hariç bucada ordan da ev tutulabilir tabi.


  • saiko  (05.09.11 18:52:14) 
evet izmir/buca. yani sanırım. fakülte/bölüm yazmamışlar ama sanırım bucadaki fakültelerden biridir.

delfina; siz bi sorun lütfen.
  • halanne  (05.09.11 18:52:37) 
tamam. ama bizim arkadaşın annesinin evi güzelyalı'da (ben narlıdere 9 eylül sandığım için önerdim ama, bucaya biraz ters kalır sanırım. çift vesait gerekebilir)

sorayım mı gene de?
  • delfina  (05.09.11 19:00:34) 
@delfina; dediğim gibi henüz ben de fakülteyi bilmiyorum ama buca daha iyi olur sanırsam. eğer daha yakın bi alternatif bulamazsam sizin yeriniz aklımızda olsun. sanırım yarına kadar bana haber verirler.


  • halanne  (05.09.11 19:07:07) 
[]

abd'den gelecek navigasyon cihazları

abd den gelecek birine navigasyon cihazı siparişi verilmişmiş. acaba bu cihazlar türkiyeye uyumlu mudur, ya da sonradan program yüklenebilir mi? yada hangi marka/model istemek gerekir ki alet türkiyede kullanılabilsin. burda işe yaramayacaksa boşuna para vermeyeyim diyor arkadaş.




 
Hangi aleti alırsan al, Türkiye'de çalışır çalışmasına da içine Türkiye haritası yüklemek gerekir.


  • 3200  (11.08.11 10:49:06) 
her marka ve modele sonradan harita yüklemek mümkün olmuyor. bazı marka veya modeller için çıkarılmış türkiye haritası da yok. dikkat etmek lazım.


  • 386 dx  (11.08.11 11:59:35) 
dil secenekleri de önemli. babam almanya'dan tomtom almis. türkce'ye ayarlaninca adam sonradan türkce ögrenmis alman aksaniyla konusuyor, sayilari almanca söylüyor falan.


  • shi aila  (11.08.11 12:21:47) 
ben de onu soruyorum işte, hangi marka/model almak lazım ki, dil seçeneklerinde türkiye türkçesi olsun, sonradan harita yüklemek mümkün olsun.


  • halanne  (12.08.11 10:20:46) 
[]

horseradish : yaban turbu

gavur ellerde horseradish denen, zencefil gibi bi kök var. rendelenip özellikle balığın üstüne konulan bir tür baharat.

bizdeki karşılığı ne bunun? sözlüklerde yabani turp, bayır turbu falan diye geçiyor ama baharatçılara, aktarlara sordum, kimse bilmiyor.

izmirde nerde bulurum?

 
bu tip değişik malzemeler metro'da oluyo, hiç olmadı belki konserve bulabilirsin. zencefil turşusu bile satıyolar.


  • kediebesi  (25.07.11 10:14:34) 
[]

kondisyon bisikleti ile egzersiz

kondisyon bisikletinden hevesini almış bir arkadaş, bisikletini bana verdi. internette biraz araştırma yaptım, kimi faydalı, kimi zararlı diyor. kafam karıştı. duyurunun sporseverleri sorularımı cevaplarsa ben de sütun gibin bacaklarımı sergileyim diye beachlerde salınırken, merdivenden düşürek magazin programlarına geyik malzemesi olayım istiyorum.

soru 1: kilo sorunum yok, basen ve bacaklardan şikayetçiyim. bildiğin armut yani. ama selülitli armut. kimileri diyor ki bisiklet bacakları inceltmez aksine kas yaparak kalınlaştırır. doğru mu yalış mı?

soru 1,5: bacak-basen-selülit şeytan üçgeni için sadece bisiklet yeterli mi yoksa ekstra egzersiz gerekir mi?

soru 2: internette sadece 15 dakikadan az 45 dk dan fazla yapmayın bilgisine ulaşabildim. 15 dkda yeni yağ yakmaya başlıyor, 45 dk dan fazlasında da proteinler gidiyormuş. bu 45 dk günde 1 seans mı yoksa 2 seans mı? her gün mü, gün aşırı mı?

soru 2,5: bisiklete lönk diye binilir mi yoksa öncesinde ısınma hareketi yapmak lazım mı? başlarken pedalları yavaş çevirsem ısınmaz mıyım?

soru 3: şurada (www.kolayzayiflama.com) demiş ki;
90 Rpm hızda 2 dk, sonra 30 saniye 110-115 Rpm vs vs. benim bisikletin ekranında rpm diye bişey yok. gittiğin mesafe, yaktığın kalori falan var. Rpm ne ola ki? başka bi yerde de 4-5. seviyede başlayın demiş, benimkinde bi tane dönen anahtar var, pedal sertliğini oradan ayarlıyosun. hiçbiyerinde seviye yazmıyor. kendi etrafında 3-4 tur dönüyor.

soru 4: sürekli oturmak yeterli mi yoksa arada ayağa kalkmak mı gerek? gerekse ne kadar dakika, hangi hızda?

soru 5:bacaklar sütun gibi olursa kollar çok garip kalacak. evde dambıl var, onları da aynı anda kullansam mı?

soru 6: belimde skolyoz var, omurga eğriliği yani. her tülü sporu yapamıyorum. bisiklet bana uygun mudur? (edit: ortopediste de sorucam zaten)

 
en iyisi koşu bandı alın siz. bisiklete binemeyeceksiniz yazık etmişsiniz verdiğiniz paraya.

koşu bandı olunca yürüyün koşun her haltı yapın gayet güzel olur. bende de bisiklet vardı üstüne koşu bandı aldım.

1: bisiklet bi halta yaramıyor, bacaklarda kas yapar. bisiklet yeterli değil ekstra egzersiz yapmanız lazım.

2: size kalmış bir şey canınız sıkıldıkça binebilirsiniz bisiklete. hiç bi ısınma hareketine gerek yok lönk diye binebilirsiniz.

3: o pedal sertliği olan şeyin üstünde numaralar olması lazımdı eğer yoksa silinmiştir siz nasıl rahat edicekseniz o seviyeye getirin pedalı. çokta boş kalmasın.

4: sürekli oturmayın arada bi ayağa kalkın yahu olur mu öyle şey.

5: bacaklar sütun gibi olmayacak.

6: sürekli dik durmayacağınız için belki sorun olabilir bu konuda pek bilgim yok
  • altini ser incisi ker  (19.07.11 12:02:11 ~ 12:06:57) 
1: Bisiklet bacakları inceltir , kas da yapabilir. bunu belirleyen sizin sürüş tarzınızdır.
1,5: vücudun alt öğelerini çalıştıran bir spor olduğu için ilk basta yeterli olabılır.

cevap2: normal spora yenı baslamıs bir vatandaş için proteın-kas yıkımı bir tür sehır efsanesidir. bu ancak cok ağır ve aşırı sporda vücudun enerjı kaynağı araması neticesi oluşabilir. 45 dk nedir ki?

cevap2,5:hafıf tarzda bacak açma germe hareketleri yapmanız ıyı olabılır. ileriki zamanlarda bisiklet üzerinde hafif tempoda ısınabılırsınız.

cevap 3: Rpm: round per minute. bir dakıkadakı donus hızıdır. pedal sertliğini kondusyonunuza göre ayarlayınız hepsı bu. ustundekı zamazıngolar cok belirleyici olamaz.

cevap 4: arada ayaga kalkıp dans edebilirsiniz?
cevap5: tabi kullanın.
cevap6: yetkili abilerimiz cevap versın.
  • dokuzeylul  (19.07.11 12:46:08) 
Yeterli yoğunluğu sağlarsan, bisikletle bal gibi yağ yakarsın.

Bacaklarda ya da vücudun başka bir yerinde depolanan yağ tamamen senin genetiğinin bir sonucu. Sen bacak ve kalçada yağ depolayanlardansın.

HIIT tekniğiyle, hatta kademeli olarak daha ileri giderek tabata antrenmanını uygulayarak bisikletle çatır çatır kilo verilir. Bacakların elbette biraz kaslanacaktır ama şunu unutma ki, yağ kastan daha fazla yer kaplar. Ve bacakların neticede incelir.

Ayrıca bir kadın olarak da çok fazla kas yapma şansın yok. Öyle "yanlışlıkla çok kaslanmak" görülmüş duyulmuş bir olay değil.

Tavsiyem sözlükteki HIIT ve tabata ile ilgili yazıları oku ve o gördüğün dönen anahtar ile zorluk seviyesini ayarlayarak bir interval çalışması yap.

Diğer vücut kaslarını da çalıştırman karınadır. Onun için de "Youtube -> bodyrock.tv" diyorum.

Doğru düzgün bir diyet olmadan bu çabanın çöpe gideceğini de unutmaman gerek.
  • arnold schwarzeneger  (19.07.11 12:49:51) 
gel sahilde yürüyelim ya sonra starbuck dan sana diyet kahve ismarliyim,boylece tempolu mis gibi hem geyik hem spor oh ne mis:)
uğraşma bisikelt misiklet.

  • jamswety  (19.07.11 13:33:52) 
yogatic.com burada yoga for killer legs gibi bi çok video var. biraz dene belki seversin. skolyozla ilgili doktoruna da danış tabi.


  • kediebesi  (19.07.11 13:53:06) 
[]

pavlonya ağacınının kökünü kurutmak

yaklaşık 10 sene önce dikilen, pavlonya ağcını kurutmak istiyoruz. ilk dikildiği yerden 3-4 metre çapında, bulduğu her delikten yeni filizler çıkıyor. delik bulamadığı yerlerde de kaldırım ve yol taşlarını patlatarak kendine yer açıyor. elektrik ve telefon tellerini kopardığı için gövde zaten kesilmişti ama o kadar arsız bir kökü var ki sürekli büyümeye çalışıyor. şu ana kadar köküne çamaşır suyu, por-çöz dökmek gibi bazı girişimler oldu ama sonuçsuz kaldı. nası kurutcaz bu ağacı?

not: ağaç kesilmesine karşıyım valla ama bu ağaç yakında evi bile yerinden oynatacak yaw.


 
üzerine çakabildiğiniz kadar paslı çivi çakın
dibine de bol kızgın yağ dökün

  • superb  (19.07.11 09:26:39) 
mazot dökmeyi denediniz mi köklere?

bir de tuz dökerler bu durumda ama...
  • eksi sozluk e bir daha geldim  (19.07.11 09:43:06) 
tarım ilacı satan bir yere danışın, onlar her şeyin nasıl kurutulacağını bilir.


  • 9kuyruklukedi  (19.07.11 11:46:42) 
hocam kireç dökün...

eskiden gövdesinin var olduğu zamanlar ki dallarının yere iz düşümünü alıp, gövdeyi merkez kabul edip tam 3/4 ü ne denk gelen toprak yüzeyine verin.

Ya da bir zirai ilaç bayisine gidip total herbisit alın, çok yıllık için dersiniz.Onu da yukarıda anlatığım alana dökün.
bu kadar (:
  • chaoslord  (19.07.11 19:18:40 ~ 19:20:52) 
[]

doktora tezi: çevre hukuku

"bi arkadaşım" birazdan hocasıyla görüşmeye girecek ve uluslararası hukuk/çevre hukuku bağlamında doktora tez konusu tartışacaklar. yaratıcı bi şey bulamadık. önerileriniz var mı?




 
fransanın nükleer atıklarını 3. dünya ülkelerine, özellikle afrika, atması ve bunun sonucu başlayan hastalıklar'ı konuşabilir.

devletlerin uluslararası arena'da çevreyi hiçe sayarak kendi menfaatleri için diğer insanları ölüme mecbur bırakması.
  • kya  (28.06.11 20:12:19) 
bp'nin son dönemde yaptığı çevre felaketine kayıtsız kalınması olabilir,

fosil yakıtların yerine yenilenebilir enerji kaynakları kullanımı olabilir,

birde klişe olucak ama küresel ısınıyoruz ve amerika kyoto protokülünü desteklemiyor.
  • canseven  (28.06.11 20:38:22 ~ 20:39:16) 
Çevre hukuku biraz farklı bir konu. Teoride kirleten öder prensibi geçerli. Bir fabrika için de bu böyle, bir ülke için de. Ama pratikte uygulamalar böyle olmuyor tabi. Örneğin Amerika'nın yaptığı gibi arka bahçede at, derler ya. Bunun gibi birşeyler olabilir.


  • chuck  (28.06.11 21:27:31) 
[]

facebookun fotoları reklam şirketleri ile paylaşması

bugün böyle bi mail aldım. facebook, profilimizdeki fotoğflarımızı reklam şirketleriyle paylaşacakmış. bunu engellemek için şu şu ayarları yapın falan yazıyor. ne derece doğrudur?

facebooka ayda yılda bir girerim, oyüzden burada facebookla ilgili çıkan soruları okumam bile. bu konu daha önce tartışıldıysa burda, kusura bakmayın.

(facebookla ilgili bi soru sordum ya, daha ne diyim kendime)

 
doğru ama reklam şirketleri ile paylaşmıyor aslında. sağ tarafta reklamlar çıkıyor ya. orda kullanıyor. nescafe reklamı çıkıyor halanne likes this. yazıyor altında eğer nescafeyi beğendiysen. değiştirmek için de account settingse gir. en sağdaki facebook reklamlarına tıkla. orda iki yer var ayar değiştirilen ordan hiçkimseyi seç.


  • ayiadam  (24.06.11 10:30:34) 
[]

lübnana seyahat

leyleği havada gördüm,yerimde duramıyorum. hazır pegasus da kampanya yapmışken lübnana mı gitsem diyorum. vize derdi de yok. ne dersiniz? ortadoğu karışık ama lübnan nispeten sakin. kasım ortası yada ocak-şubat gibi planlıyorum. mevsim olarak uygun düşer mi? bilmem gereken başka şeyler var mı?




 
www.eksiduyuru.com

edit: o zaman mayıs-haziran en ideal aylar beyrut için, mayonu/bikinini al bir dk bile durma, ama konaklama çok da ucuz değildi yanlış hatırlamıyorsam.
yalnız vize yok diye aleykumselam diyip almıyorlar içeri, otel rezervasyon kağıdın elinde olsun havalanında zira görevli polis/asker ler biraz cins
  • cahit tomruk  (21.06.11 21:04:03 ~ 22:07:08) 
cahit tomruk; teşekkürler ama ben ikilemde değilim ki, beyrut için uygun zaman mı değil mi diye soruyorum..


  • halanne  (21.06.11 21:12:50) 
herhangi bir hafta sonu için bilet almayı düşündüğümden şunu sormuştum 1-2 gün içinde (git: 266524) fikir verebilir lübnan hakkında. kolay gelsin. :)


  • reducto  (21.06.11 22:01:50) 
bu arada aklıma geldi eğer daha önce israil e gittiysen lübnan a girişle ilgili sorun yaratıyorlar.

aynı şekilde lübnana da girişin gözüküyorsa pasaporrta havalimanında israil e girerken sorun çıkartıyorlar!!!
  • cahit tomruk  (24.06.11 15:09:17) 
ocak ayında beyruta gideceğim pegasus ile tek başıma, cuma akşamı çıkıp pazartesi sabahı dönücem.. düşünürsen mesaj at..


  • koskoca devletin adi osmanli lan  (24.06.11 15:38:34) 
[]

yumuşatıcı almayan çamaşır makinesi

çamaşır makinesi, yumuşatıcıyı almıyor. deterjan haznesini söktüm, yıkadım, gene de olmuyor. diğer makine de yumuşatıcı gözüne suyu basıyor ama geri almıyor, yumuşatıcı/su karışımı haznede birikiyor ama çamaşıra gitmiyor. napsam?

kaç makine var demeyin, çamaşırhanenin makineleri, ortak kullanıldığı için bu kadar basit sorunlarda servis çağırmıyorlar.


 
muhtemelen gideri tıkanmıştır, kalıncana bir tel yardımı ile giderin içini temizlemeye çalışın isterseniz bir.


  • loveinaflipbook  (31.05.11 10:17:48) 
gideri tıkansa deterjan da gitmez. şunu okuyun:
www.eksiduyuru.com
fotolara bakmayı ihmal etmeyin.
  • ben smyrna  (31.05.11 10:32:30) 
deterjan da sorun yok, sadece yumuşatıcıyı almıyor.

eve gidince bakıcam deliklere, hazneyi çıkarıp temizlemiştim oraları ama üstteki delikleri farketmemiştim.

teşekkürler.
  • halanne  (31.05.11 10:44:31 ~ 10:48:11) 
o delikleri eski bir fırça ile veya ince bir telle temizleyin. düzelecektir. @ben smyrna çok güzel anlatmış. resimli mesimli. çamaşır makinesi for dummies tadında :)


  • mea maxima culpa  (31.05.11 12:28:27) 
[]

oryantalizmle ilgili kitap kitap özetleri

Dirlik, A.: The Postcolonial Aura: Third World Criticism in the Age of Global Capitalism,
Baldwin, E., Longhurst, I., McCracken, S., Ogborn, M. & Smith, G.: Introducing Cultural Studies,
De Certeau, M. & Giard,L.: Culture in Plural,
Turner,B.S.: Orientalism, Postmodernism and Globalism,
Clarke J. J.: Oriental enlightenment the encounter between Asian and Western thought,
Dallmayr, Fred: Beyond orientalism: essays on cross-cultural encounter,
Mohammadi, Ali: Islam encountering globalization,
Ward, Keith: The case for religion,

1 hafta sonra bu kitaplardan sınava giricem. herhangi birini okuyan, ne anlattığını bilen, elinde özetleri olan var mıdır?

 
akademik veritabanlarında bu kitaplarla ilgili "review"lara bakın isterseniz.. daha bir hafta varmış bir ikisini okusanız ya esasen.


  • hayal bilgisi  (31.05.11 11:51:50) 
[]

selülit mi dolaşım bozukluğu mu

33 yaşında bağyanım. 1.60 boy/50 kilo
günde max 1-2 bardak çay-kahve içerim.
çikolata-cips-kuruyemiş-abur cubur vs yemem. (tamam tamam çok az yerim)
hamur işi-kızartma vs ayda bir en fazla
cola vs gazlı asitli şey içmem
günde en az 1,5 litre su içmeye çalışıyorum.

amma velakin selülit denen illet ayak bileklerime kadar inmiş durumda. sırf düzenli spor yapmıyorum diye bu kadar selülit olur mu ya?

ayrıca masa başı işi yapıyorum. gün içerisinde ayakta durduğum, yürüdüğüm saatler 1-2 saat olmasa bile, akşamları resmen dağ bayır tırmanmışım gibi bacaklarım sancıyor. sabah ayağıma bol gelen ayakkabı akşam 2 beden küçük oluyor, çorapların lastikleri bıçak gibi kesiyor.

en ufak bir çarpmada bacaklarım odunla dövmüşler gibi morarıyor ve haftalarca geçmiyor. halbuki normalde keçe gibi derim vardır, kesin moraracak dediğim zamanlarda bile kollarımda falan hiç bi iz olmaz.

derinin altında mavi mavi ince çizgiler (damar olsa gerek) görünüyor.

çok alakası var mı bilmiyorum ama alt sınırda kansızlık var ve tansiyonum hep 9/6 yada 10/7 civarındadır. (düşük tansiyonun dolaşım sorunlarına sebep olabileceğini okumuştum bi yerde)

sonuç olarak:
bu durum hastalık habercisi olabilir mi?
doktora gitmek gerekirse aile hekimi mi, dahiliye mi, kalp/damar mı?
değilse spor yetecek mi, ekstra ne gerekli? kozmetik kremler vs hiç inandırıcı gelmiyor bana.
ya da başka???

hepinize miranda kerr gibi bacaklar dilerim. (kadınlara tabi, erkeklerde komik olur)

 
varis filan olmasın, bi doktora görün.

bir de nasıl yaşıyosun sen böyle ya, o yok, bunu yemem, şu hayatta ı-ıh.
  • evvesa  (25.05.11 10:59:20) 
konuyu biraz araştırdım. anladığım kadarıyla varis var o bölgede. ameliyatlı ve ameliyatsız tedavi mümkün. eğer varis ileri safhalarda değilse ilaçla tedavisi mümkünmüş


  • necipnba  (25.05.11 11:05:27) 
varis olabilir. varise ilaveten selülit olabilir. selülitin tek çözümü spor, maalesef.


  • african rain  (25.05.11 11:23:14) 
O selülit değil varis.
Ve anlattığınız kadarı ile basit olmayan bir probleminiz var.
Dolaşım bozukluğu ihtimal dahilinde.
Derhal ilgili bir hekime gitmelisiniz.
Varis hastalıkları kadar önem verilmeyen tehlikeli hastalık görmedim ben bu ülkede.

doktor değilim, felaket tellalı hiç değilim. Eşim yukarıdaki belirtilerden dolayı varis ameliyatı oldu oradan biliyorum.
  • trocero  (25.05.11 12:06:09) 
aynı durum bende de var ama bu kan dolaşım bozukkluğuna benziyor daha çok. zaten yeterli kan dolaşımı olmayınca da selülit olabiliyor.

e sporun yetebilmesi için senin yorgun olmaman lazım, biliyorum o bacakların 10 dakika yürüyünce bile nasıl yorulduğunu. aynı semptomlar bende de var, sinir oluyorum, hatırlattığın iyi oldu, doktora gitmek lazım bence de
  • groove salad  (25.05.11 13:03:38) 
tansiyonun çok düşük değil. sen bu alt sınırdaki kansızlık ile düzgün düzenli yaşıyorsan problem yok demektir. varis problemin var muhtemelen. dolaşım bozukluğu da selülit yapabilir gibime geliyor. sırt üstü yat. bacağını dizinden kıvır.ön bacak yere paralel olsun ve baldırınla 90derece açı yapsın. ayağını kendine doğru çek-dizinden bacaklarını değil- bacağın ağrırsa ki ağrıyacaktır kalp damar cerrahisine git. kollarnda yok ama bacaklarında saydığın belirtiler dolaşımla ilgili.


  • bıdıbıdı  (25.05.11 13:20:15) 
öğretmen misiniz?


  • hadii  (25.05.11 13:21:44) 
hadii; öğretmen değilim, sürekli ayakta durmam gerekmiyor yani. masa başı işi.


  • halanne  (25.05.11 13:25:33) 
[]

yurt dışı seyahat, destinasyon belirleme, ucuz bilet vs vs.....

haziran ortasında 1 haftalık tatilim var, bu tatilin bitiş noktası da st. petersburg olmak zorunda.

hem ziyaret hem ticaret hesabı, st petersburga gitmeden önce bi yeri daha göreyim diyorum.

1-2 gün için nereye gideyim ki hem mutlaka görmek gerek (yada görsek iyi olur) sınıfından biyeri daha görmüş olayım hem de oradan st petersburga gitmek, istanbuldan gitmekle aynı fiyata gelsin.

not: hem yer önerisi, hem de ulaşım opsiyonları önerisi çok güzel olur.

 
en kotu ihtimal finlandiya helsinki olabilir. feribot ile gecebilirsin st petersburg a.


  • perkele  (04.05.11 20:17:26) 
[]

Dijital Fotoğraf Çerçeveleri

selam,
anneler günü yaklaşıyor, böyle birşey almayı düşünüyoruz. alırken nelere dikkat etmeliyiz, fikir evrebilecek olan var mı, teşekkürler.

online fotoğraf yükleyebilme özeliği olanlar varmış, ne kadar kullanışlı?

resimlerin slayt gösterisi şeklinde kayarken manuel olarak durdurulabiliyor ya da gösteri geriye doğru çevrilebiliyor mu?

 
çözünürlüğüne dikkat edin kare(4:3) yerine dikdörtgen(16:9) olmalı ki fotoğrafları adam gibi gösterebilsin. Online işine hiç gerek yok bence. zaten adaptör kablosu falan olacak bir de internet için kablo takmak gerekir, ayrıca o olay fiyatı baya baya arttırır sanırım. Kumandalı olanlarda o dedikleriniz oluyordu galiba. Birine hediye olarak e-view ın bi modelini almıştım, güzeldi.


  • inugard  (02.05.11 12:55:46) 
[]

pcdeki şifre ve adresler

işyerindeki bilgisayarı bakım yapcaz diye aldılar, geri geldiğinde bütün hafızayı sıfırlamışlar.

günde 50 defa girdiğim adresi bile, adres çubuğuna her seferinde tek tek yazmam gerekiyor.
hiç bi şifreyi ve kullanıcı adını hatırlamıyor, hatırlayayım mı diye bile sormuyo?

nerden ayarlıyoduk bunları?

 
hangi tarayıcı ?


  • kimlanbu  (19.04.11 13:32:19) 
adresler gitmiştir ama şifreleri korumuşlardır umarım diyorum. hangi browser kullanıtorsunuz? firefox ie chrome opera?


  • ben smyrna  (19.04.11 13:35:52) 
Seçenekler -> Güvenlik -> Parolalar
Firefox'ta buradan ayarlanıyor. Bazı sitelerde sormuyorsa, o dediğim yerin yanında 'ayrıcalıklılar' diye bi şey var. Onun içinden hatırlamasını istediklerini silersin.

Şifreler korunuyorsa oradadır, sağda şifre/password gibi bi şey var. Tıklayınca açılan pencerede çıkıyor tüm kayıtlı olanlar.

Tarayıcı Firefox değilse ben bunları boşuna yazdım =)
  • gofs  (19.04.11 13:44:25) 
explorer


  • halanne  (19.04.11 13:55:21) 
explorer sa patlak o, unut sen o isi


  • bryan fury  (19.04.11 13:57:54) 
[]

uyku kalitesi ve rüya görme

selam uyurgezerler,
oldukça hafif bi uykum var, gece sık sık uyanırım. dolayısıyla kaç saat uyumuş olursam olayım, sabahları uykumu tam alamadan uyanıyorum. aynı zamnda her gece en az 2-3 ayrı rüya görüyorum. ve genelde rüyaların son anlarında uyanıyorum, uyandığımda da, çok detaylı olmasa da ana başlıklar halinde rüyalarımı hatırlarım.

bu kadar çok-sık rüya görmekle/uyanınca hatırlayabilmekle, uyku kalitesi arasında bir ilişki, korelasyon, integral falan var mıdır?

 
bilimsel bir bilgim olmamakla beraber, rüyalarını hatırlıyorsan çok derin uyumamışsın ya da uykunu iyice alamamışsın gibi hissediyor insan. bende böyle olur genelde. rüya hatırlamadığım zamanlar şahane uyanırım.


  • byzgms  (12.04.11 11:49:23) 
[]

gsm çekim gücü

turkcelle 13 yıllık ilişkimize son vermek üzereyiz. lakin avea-vodafone arasında tercih yapamadım. önemli olan tüm türkiyeyi dağ-bayır-bucak-köy gezen biri için gittiği heryerde telefonun çekmesi. allah için turkcellde çekmiyor diye bişey olmuyodu pek. siz ne dersiniz; avea mı vodafone mu?




 
vodafone


  • semson  (09.04.11 16:39:20) 
vodafone çekim kalitesi iyi, heryöne dakkaları yurtdışı sabit hat ve vodalarda geçerli ayrıca yurtdışına çıkarsan heryöne dakklarının yarısı kadar beleş konuşuyosun.


  • rereroro  (09.04.11 16:48:01) 
vodafone bariz daha iyi.


  • roket adam  (09.04.11 16:48:40) 
vodafone. turkcellden bile iyi çekiyor anadolunun bir çok yerinde.


  • jassinpera  (09.04.11 23:08:24) 
avea daha trakya'nın bazı köylerinde çekmiyor. aman derim.


  • annem bana kiz bul evlen dedi  (10.04.11 03:19:51) 
[]

şifre vs kişiye özel kitapçık

şimdi bu ygs şifre skandalıyla çalkalanıyor ama bir de kişiye özel kitapçık olayı var. yani kimin hangi kitapçıkla sınava gireceği önceden belli zaten. kitapçıkların üzerinde ad-soyad yazıyor yani. ee bu daha alengirli bir durum değil mi? kime hangi kitapçığın verileceğini biliyorlarsa istedikleri adama cevapları da veremezler mi? ben mi yanlış düşünüyorum.




 
evet öyle ama dediğin durumda o aday(lar)ın kimliğinin ortaya çıkma ihtimali var bence. sınavdan önce muhakkak birileri görüyordur bir şekilde o kitapçıkları, optikleri. her şeyden önce belli bir isim listesi olacak ve olası bir kamuoyuna sızma olursa kanıtlanması daha kolay. direkt nokta hedef. "ahmet yanlış'a doğru cevapları işaretli optik vermişsiniz" dediğinde incelemesi kolay.

şifre vs yöntemi daha risksiz o yönden. açığa çıksa bile "al sana 1.7 milyon kitapçık, incele" dersin, onu dersin, bunu dersin, sıyırırsın işten.
  • jangara  (05.04.11 13:01:41) 
dün akşam rastlantı eseri fem dersanesinde öğretmenlik yapan bir şakirt ile konuştum, kendisi ahımızı alıyorlar dedi. bundan önceki yönetim çamur atıyormuş. hatta bilgisayar programını da onlar yazmış. falan filan.

yani ortada bi orospu çocukluğu var senelerdir, ilk defa bu kadar aleni açığa çıktı ama kimsenin bi sit yaptığı yok. olayı araştırması için polis görevlendirilmiş. lan bu polisler zaten badem bıyıklı cemaat üyesi değil miydi? zekariya öz yakında bunu da ergenekon'a kitler. ohh şıkır şıkır akide şekeri.
  • pisekarv2  (05.04.11 13:07:08) 
[]

sbs'ye hazırlık ve ders takviyesi için site

ilköğretim 7. sınıf için test çözülebilecek güzel bi site var mı? mümkünse soruların anlatımlı çözümleri de olan.
hatta konu konu ders anlatımı olan siteler de olsa süpper olur.
internette çok sayıda site var biliyorum ama bazılarında sorular yanlış, bazılarında cevap anahtarları tutmuyor vs. oyüzden özellikle öğretmenler tarafından test edilmiş onaylanmış siteler arıyorum.
teşekkürler.

 
  • kırkmerak  (04.04.11 15:55:57) 
  • erwachsene  (04.04.11 16:31:09 ~ 16:31:19) 
[]

13 yaş bunalımı

selam, ebeveynler, öğretmenler, psikolojik danışmanlar, pedagoglar,
elimizde 13 yaşında bir erkek çocuğu var. anne baba 2 yaşından beri ayrı. anne yurtdışında, evli, çocuğu var. sık sık telefonlaşıyorlar, yılda 1-2 kere tatillerde görüşüyorlar.
bebekliğinden beri babanne ve hala (ben) tarafından büyütüldü. baba ayrı bir şehirde yaşıyor ve haftanın yarısını birlikte geçiriyorlar. birlikte geçirdikleri süre de çoğu zaman kavga-döğüş, inatlaşma şeklinde geçiyor.
ben de başka bi şehire taşındığım için son iki yıldır pek ilgilenemiyorum ama genelde hafta sonları beraberiz.
şubat tatilinde geçirdiği buhranlı bir dönem sonucunda (annesi gelicem dedi gelmedi, sonra sen gel dedi ama vazgeçti, başka yerde bulaşalım dedi gene vazgeçti vs vs vs) dersler ve daha önemlisi psikolojisi daha da bozuldu çocuğun. 18 yaşına gelince gidicem, kurtulucam hepinizden demeye başladı. ingilizcesi iyi olduğu için yurtdışına gidecekmiş ve orda garsonluk bile yapsa burdan daha iyiymiş.
ikinci dönemde okuldaki bütün notları 80-90 lardan 40lara düştü. önceki okulunda (kollejde okuyordu ama babası ne gerek var diyip aldı ve normal okula verdi 5 sınıfta) okul birincisi olan çocuk bu sene nerdeyse sınıfta kalacak. gene babası ne gerek var dediği için dersaneye gitmiyor, sadece hiç değilse ödevlerine yardımcı olsun diye zorla etüde gidiyor.
bilindiği üzere sbs yaklaşıyor ve daha bi tane test çözmüş değil. geçen sınavdan biliyorum, arkadaşlarıyla sonuçları karşılaştırdıklarında acaip üzüldü ve 1 hafta evden dışarıya çıkmadı. eğer bu sene de aynı şey olursa zaten yerlerde olan psikolojiyi hiç toparlayamayacağız.
şimdi sorum şu, bu çocuğu nası toparlarız. sadece ingilizcesine güveniyor ve okumama gerek yok diyor. babasının da etkisi var tabi bunda. okumakla bi bok olunmaz türkiye'de, türkiyede eğitim sisteminin eleştisi, böyle öğretmen mi olur gibi konuşmalar, vs çocuğu iyice okuldan soğuttu. iyice ters tepmeden nası tekrar ısındırırız okula?
ayrıca asosyal ve içine kapanık. 2-3 arkadaşı var sadece onlarla dışarıya çıkar. onun dışında sürekli evde, bilgisayar yada psp oynar, maç izler. bayağı da kilolu. geçen hafta rejime başlamaya ikna ettim en azından. hiç değilse bu bi gelişme. şimdi biraz da tekrar spora yöneltmeye çalışıyorum. (eski okulunda basket takımındaydı lisanslı karateciydi)
sadece okul konusunda değil, her türlü fikre, öneriye, desteğe, kaynağa açığız..

 
bence şu anda okul konusundan çok daha önemli olan onun kendi içinde yaşadıkları, iyi hissetmezse dersleri toparlayabilmesi çok zor. psikolojik destek almasını sağlayabilirsiniz.


  • mezzosprite  (02.04.11 13:51:44) 
sorunlu olan çocuk değil,
anne-baba bence onları götürün bi yerlere.
psikoloğa falan.
  • kırkmerak  (02.04.11 13:54:35) 
en iyi yol spor yapması veya kültürel aktiviteler yapması. babası ile konuşun bence :( çok mu dediğim dedik bir tip?


  • mea maxima culpa  (02.04.11 13:58:27) 
sorun çocukta değil babada.


  • sen git ben geliyorum  (02.04.11 14:02:03) 
babayla çok konuştuk, en başta onun gitmesi lazım ben de farkındayım ama o da bize karşılığında bence asıl sizin gitmeniz lazım dedi. onu evden uzaklaştırmak mümkün değil, çünkü her nakadar kavga etselerde babasına çok düşkün. baba evden gittikten 15 dk sonra "ne zaman gelceksin baba" diye aramaya başlıyor.
anne ayrı bi problem, şu anki durum onun iyi hali. allahtan evlendi yurtdışına gitti de biraz rahatladık. yoksa çocuğu çok pencere- kapı önlerinde ağaç etmişti, gelicem diyip de gelmeyip.
dolayısıyla anne-baba üzerinde yapabileceğimiz bişey yok. zaten benim de derdim okuldan ziyade genel durumunu toparlamak. okul aslında bir çeşit sonuç diye düşünüyorum.
dershaneler artık yeni kayıt almıyor bildiğim kadarıyla. zaten iki ay falan kaldı sınava. ancak özel ders olabilir belki. ama onun için de ikna etmek gerek çocuğu. ama nasıl???
  • halanne  (02.04.11 14:04:34 ~ 14:05:12) 
mea maxima culpa; ben de onu soruyorum işte. evden çıkmayan birini nasıl spora ikna edersin??


  • halanne  (02.04.11 14:06:00) 
okuyarak bi b*k olunmaz diyen babanın ya kafası ya banka hesabı iyidir okucan kardeşim yok öyle beleş para demek istiyorum burdan babaya

sınav şu an en son düşündüğünüz şey olsun ilk önce bu çocugu kazanmak lazım
  • hmm  (02.04.11 14:18:19 ~ 14:19:37) 
Gerçekten çok üzüldüm çocuğun durumuna. Daha bu yaşta hayat ne kadar zor onun için, Kaldıramayacağı kadar yük var omuzlarında. Anne ve babası çok hatalı. Var ya, aslında böyle insanlara çocuk sahibi olmayı yasaklamak lazım. Çünkü bu çocuk onların yüzünden dünyaya gelmiş ve daha sonra da hayatını mahvetmişler. Evet çiftler anlaşamayıp ayrılabilirler, ama bu ayrılma durumu insanın çocuğunun sorumluluklarından kurtulması anlamına gelmez ki. Ayrılsanız da, annesi babası olarak o çocuğa bakmak, onun geleceğini kurmak zorundasınız. Kusura bakmayın ama ben bu ebeveynlerin insanlığından şüphe ettim.

Ayrıca sizin de anne hakkında böyle olumsuz konuşmanız çocuğu çok üzer. Annesinin onu sevmediğini düşünür. Zaten dünyası yıkılmış, doğru düzgün bir anne babası yok, bir de sevilmediğini, önemsenmediğini düşünürse daha kötü olur. Haklı bile olsanız çocuğun yanında böyle konuşmamalısınız.

Psikolojik destek almanız lazım, ama sadece çocuk değil, baba da almalı. Hatta mümkünse anneyi de durumdan haberdar etmelisiniz.
  • marcelle  (02.04.11 14:25:01) 
ana yok baba yok, hala varmis o da gitmis...
ustune kilolu bir ergen olmak cok cok zor bir istir.
okul degistirmek de zor bir istir. butun arkadaslari mutlu mesut anasinin babasinin dizinin dibinde, tek dertleri ders calismakken, butun bu dertlerin arasinda ders calismak da zor bir istir.
onunde bir tane adam gibi ogutler veren, "role model" olabilecek ebeveyn yokken calisip bir yerlere gelebilmek de zor bir istir.
o yasta icinde bulundugu durumu disaridan gorebilmek, ve dogru adimlari atmak da zor bir istir.

guvendigi, her soyledigine inandigi ve kendisine model olarak belirledigi, ve yakinindaki biri lazim oncelikle. halasi olarak siz bu kisi olabilir misiniz bilmiyorum. rejime ikna olmasi, size kosulsuz inandigi ve gerekli oldugunu dusundugu icin degil, sizi yaninda buyudugu ve sevdigi bir kisi olarak kirmamak istedigi icin olabilir. eger oyleyse bir iki haftaya bozulur o rejim zaten.

spor konusu... basketbola yollayin, karateye yollayin, neye yollarsaniz yollayin ama baslangic kisminda, sevene, isinana, alisana, kendi kendine spor yapmaya gitmeyi isteyerek gitmeye baslayana dek destek olmaniz lazim. yaninda gidin, gitmek icin motive edin, tesvik edin.

bir de bu kadar basibos kalmis bir cocugun, belki okulundan (yeni okulundan degil de eski okulundan) etkilendigi, sevdigi bir hocasi olabilir. bunu arastirin, varsa rica edin o konussun. okumanin onemini, sadece ingilizcenin artik herkeste olan, belirleyici bir ozellik olmadigini, onun icinde bulundugu yasin ve sonrasinin insanin kendine yatirim yapma yaslari oldugunu, 13-25 yaslari arasinda ne ektiyse ileride onu bicecegini, evde cani sikiliyorsa (eminim ki sikiliyor), en mantiklisinin sokaga cikmak oldugunu, spor yapmannn insani canlandirci, mutlu edici etkisini, vs vs anlatsin.
onun birilerine inanmaya ihtiyaci var. ve de duymasi gerekenleri inandigi birinden duymaya ihtiyaci var.
bir de riskli bir kisim var ki, sanirim babasina inaniyor. o da asla bunlari soylemez, degil mi?

inanilir gibi degil, insan nasil cocugu loser olmasin diye bir seyler yapmak istemez, hatta tam tersini yapar...
  • leci  (02.04.11 14:31:50) 
tabi ki çocuğu kazanmak önemli, okumasını geçtim, allah korusun ya büyüdüğünde divit gibi biri olursa!!!

ama türkiye koşullarında sınav gerçeğini de göz ardı etmek mümkün değil. iyi bi geleceği olsun istiyoruz her ebeveyn gibi, bunun yolu da iyi okullarda okumak ve bu da bizi sınav gerçeğine getiriyor. sbs, öss gibi değil ki, bu yıl olmadı, seneye bi daha girer diyelim.
benim derdim de çocuğu kazanmak, ama nasıl. psikolojik danışmanlığa gitmek için çocuğu ayrı, babayı ayrı ikna etmek gerek. ikisi de bu konuya sıcak bakmıyor.
  • halanne  (02.04.11 14:32:03) 
bence de allah korusun :)

sbs de olmasa öss de olur onu demek istedim
  • hmm  (02.04.11 14:41:34) 
annesi hakkında hiçbir zaman kötü konuşmadık onun yanında. hatta o annesiyle konuşmak istemediği zamanlarda bile biz zorladık. ama şimdi aklı eriyor ve annesinin davranışlarından çok etkileniyor. anne zaten konuşmaktan anlamıyor, anneyle konuşunca ya kavga çıkıyor siz bana karşı kışkırtıyorsunuz diyor yada iyi günündeyse doğru haklısnız diyip 1-2 hafta iyi oluyor sonra gene eski hale dönüyor.

zaten şu andaki arkadaşları hala eski okulundaki arkadaşları. bi tek onlarla görüşüyor. yeni arkadaş edinmedi yeni okulundan. okuldan bu kadar soğumasının bir sebebi de eski okulundaki öğretmenin biraz fazla disiplinli olması. çok fazla ödev verirdi, haftasonları etüt yaparlardı vs. babasının okuldan almasının bir sebebi de o öğretmen ve tempo oldu. her nasılsa bitek bizim oğlan (yada babası) dayanamadı o öğretmene, sınıftaki diğer 19 kişi hiç şikayet etmedi.
  • halanne  (02.04.11 14:43:26 ~ 14:45:08) 
öğretmenlerinin mutlaka olaydan, yani çocuğun durumundan haberleri olmalı ve varsa okuldaki rehber öğretmenle görüşün. o sizi yönlendirir. psikoloğa ya da herhengi başka bir yere başvurmanız gerekiyorsa o söyler, ne de olsa işin uzmanıdır. çocuğu görmeden işin uzmanı bile bir şey söyleyemez buradan.


  • lule  (02.04.11 21:38:00) 
[]

erasmus evrakları

o kadar erasmus sorusu yanıtladım, imdi soru sorma sırası bende.

erasmus dönüşünde, sizin elden getirdiğiniz "confirmation of departure" dışında orada bulunduğunuz tarihleri gösteren bir belge, oradaki okul tarafından sizin okulunuza gönderiliyor mu?

not: learning aggreement ve transcript dışında başka bir belge soruyorum.

 
okul tarafından gönderiliyor mu bilmiyorum ama ben "şu tarihten şu tarihe kadar öğrencimizdir" şeklinde bir belge almıştım. eğer başlangıç tarihinizi (certificate of arrival gibi) kendi okulunuza bir belge ile kabul ettirdiyseniz bir sorun olmaz muhtemelen.


  • semyasa  (24.03.11 12:44:14) 
yollamıyor sizin aldıdğınız confirmation of departureın üstünde zaten geliş tarihiniz ve ayrılış tarihiniz karşı tarafın kordinatörü tarafında onaylanmış olarak veriliyor.okul eğer orada ki transkriptinizi vermedi ise size arkanızdan yolluyor.


  • myumyun  (24.03.11 14:51:15) 
[]

edirne-istanbul otobanı

selam.
edirneden istanbula (edirne kapıya kadar) otobüsle giderken, hangi ilçe ve semtlerin içinden geçtiğimizi sırasıyla söyleyebilir misiniz?
teşekkürler..


 
  • bryan fury  (21.03.11 14:58:32) 
hicbir semtin ve ilcenin icinden gecmiyorsun ki. sınır olarak soruyorsan veya istanbul bahceseehirden sonra soruyorsan ayrı tabi.


  • hubble  (21.03.11 16:43:57) 
[]

berlinde bos zamani olan

selam
yarin ve belki sonra ki gun berlindeyiz.
bize etrafi geydirebilecek iyi insanlar ariyoruz.


 
bu hafta başı arkadaşım ordaydı. deli soğukmuş bilginize...


  • terp  (23.02.11 00:24:10) 
[]

Küçük Bir Fotoşop Ricası (İzmir Olursa Bira + Fıstıkla Ödeme)

selam, elimde iki adet scannerlanmış dosya var. biri net çıkmış ama damgası yamuk, diğerinin damgası yerli yerinde ama printerdan çıktı alırken zemin gri çıkıyor.

resmi bir belge olduğu için ekstradan önemli.

yardımcı olabilecekler, özel mesajla bana mail adreslerini gönderebilirlerse sevinirim.
teşekkürler.

 
peki öyle olsun, haklılık payı var dediğinin. burdan haberleşelim ilkin...


  • halanne  (15.02.11 18:02:55) 
[]

Rusya Vizesi İçin Nasıl Bir Davet Mektubuna İhtiyaç Var?

eyy St Petersburglular, Vize başvurusu için yazılan davet mektubu ne menem bir şeydir? neler yazılır, elde mi yazılır, matbu bişeyi mi vardır? Rusya özelinde durum farklı mıdır? bilen eden...?




 
rusya'ya vize kalkmıştı.anlaşma imzalamışlardı,birkaç aya kadar yürürlüğe girecekti birkaç ay önce:)


  • han20  (14.02.11 19:59:20) 
hala bir kaç ayı var, sanırım nisanda olacak o dediklerin...


  • halanne  (14.02.11 20:00:37) 
Rusya'yı bilemiyorum ama Ukrayna için davetiye "Ben x kişisi olarak, şu şu tarihler arasında Ukrayna'nın şu şehrine gelecek olan y kişisinin şu adreste benim davetlim olarak kalacağını bildiririm" gibi basit bir yazı yazılarak, davet edenin imzalayıp telefon numarası da belirmesiyle hazırlanabiliyor. el yazısı ve ıslak imza olması makbuldür ama word'de yazıp imzalanıp fakslansa da olabiliyor.

rusya için de muhtemelen aynıdır diye tahmin ediyorum.
  • kurzon  (14.02.11 20:23:44) 
Rusya`da turist vizesi icin davetiye gerekmez. Kalacaginiz otelden alacaginiz rezervasyon belgeleri vb. yeterlidir. Eger bir evde kalacaksaniz durum nasildir bilemiyorum ama bir suru acenta var, hikayeden bir otel evrakiyla aliverirler vizenizi 1 gunde.


  • kartonpiyer  (15.02.11 07:26:51) 
[]

ps3 ler ps2 oyunları oynatır mı?

yeğenime hediye olarak oyun alıcam da, oynatmaz diyor. oyun konusunda üçkağıtçı olduğu için, bi de buraya sorayım dedim.




 
slimler oynatmıyormuş diye biliyorum. sadece bir modeli oynatıyor o da ya 60 ya 80 gb lık fat kasa.

edit : sadece 60 lık fat kasa oynatıyormuş.
  • Neill  (08.02.11 19:35:57 ~ 19:39:16) 
Neill açıklamış tam olarak. Fat kasaların da 0'ı artık üretilmediğine göre sorunun tek cevabı hayır oynatmıyor oluyor bu durumda. Yeğen haklı yani=)


  • skywalkeremre  (08.02.11 19:39:01) 
oynatmaz siz bi ps3 oyunu alın :)


  • poset  (08.02.11 21:10:00) 
[]

gizli dosyaları göstermeyen harici disk

yeni yeni huylar edinmeye başlayan emekter bilgisayarın yeni numarası, harici disk içindeki gizli dosyaları göstermemesi. klasör seçeneklerinden ya da denetim masasından "gizli dosyaları göster" seçeneğine ulaşılmıyor (yok yok yok)

tinyurl.com adresinde dos tan yapılacak bişeylerden bahsetmiş ama bu iş için midir bilemedim.

ne yapmam lazım, çok basitçe anlatabilir misiniz?
teşekkürler..

 
(bkz: combofix)


  • edip  (16.01.11 14:26:52) 
Hocam verdiğin linkten ilk kısımda anlatılanı yap yani baslat - çalıştır - cmd - oradan
"cd/" komutu ile c: sürücüsüne gel daha sonra harici diskinini seçmen gerekli X: enter yaparak. sectikten sonra "Attrib /s /d -r -a -s -h" Bu komutu yazman yeterlidir. sorunun çözülecektir büyük olasılıkla.

  • dannytr  (16.01.11 14:44:40) 
  • merdümgiriz...  (16.01.11 17:20:33) 
[]

400 TL'ye Canon PowerShot SX210 VS 130 TL'ye Canon PowerShot A495

fiyat performans açısından hangisini tavsiye edersiniz?

pahalı olan şarjlı ve lityum pili nedenyle daha uzun süre dayanıyor, diğerinin şarj özelliği yok, normal pille çalışıyor, pil ne kadar büyük bir sorun olur?

ya da bu fiyat aralığında ne önerebilirsiniz

(fiyatlar yurt dışı fiyatlarıdır, türkiyede daha pahalı galiba)

teşekürler..

 
sx210 bence. a495 falan dandik bir makine


  • cedric tweedledee  (14.01.11 17:48:57) 
@ cedric: internette 10 mega pixelden fazlası yarar değil, zarar getirir, 14x zoomda ise görüntü netliği bozuluyor, tarzı yorumlar yapılmış, sx210 için ?


  • halanne  (14.01.11 17:56:38) 
panpa sx210 dediğin alet 28mm geniş açı olanağı sunuyor, hd video çekiyor, vs... evet 14x zoom çok da verimli olmayabilir ama inan bana geniş açıda 3x5x zoom a kadar bile a495ten daha iyi sonuç verir.

üstüne maunel çekim modu aperature priority falan filan. misal fotoğraf makineleriyle az buçuk haşır neşir birisi bu özelliklerden bolca yararlanabilir.


he unutmadan ıs özelliği (titreşim engelleme) de var. ben oslam ve param osla sx 210 seçerdim her türlü bu ikisinden.
  • cedric tweedledee  (14.01.11 19:32:06) 
sx210 kullanicisi olarak

1- objektif cidden super (daha once a540, a560 ve a710 kullandim).

2- 14x optik mukemmel calisiyor. en son dalga denizin ortasindan kiyidaki kulubeyi cektim. gayet net.

3- 720p video deneyimi aletin boyu ile kiyaslaninca mukemmel. kimse o hd goruntulerin o bidik sx210'dan cekildigine inanamadi.

kesinlikle sx210 tavsiye ederim.
  • helenart  (14.01.11 21:08:59) 
[]

video izlerken görüntü kare kare ilerleyince ne yapıyorduk

formattan sonra bir haller olmuş, daha randımanlı hale gelsin diye birşeyler silmişler ama şimdi internetten film izlerken görüntüler kara kare ilerliyor, seste ya da videonun ilerlemesinde bir sorun yok.

nasıl çözebilirim?

teşekkürler...

 
google'da aratıp son codec'leri indir.


  • melankomik  (10.01.11 16:13:24) 
adobe flash player yüklü mü?


  • ya ben lan neyse  (10.01.11 16:39:26) 
ekran kartinin driveri yuklu mu


  • ot  (10.01.11 17:02:08) 
ekran kartı driverlarını kurdun mu?


  • rurouni  (10.01.11 17:07:17) 
arkadalar çok zor sorular sormusunuz, şu an için elankomikin codec tavsiyesinin işe yaramadığını söyleyebilirim.

diğerleri için babanneye anlatır gibi anlatan sitelere bakıyorum, sizlerin de her türlü yardımınızı bekleri...
  • halanne  (10.01.11 18:29:09) 
[]

laptoptan gelen korkunç sesler

arkadalar selam

bilgisayardan şöyle bir ses geliyor:

a. nerden geliyor
b. izmirde iyi bir servis önerebilir misiniz? (toshiba laptop için, çankaya ve gaziemirden memnun kalmadım)
c. muhtemelen kaç liralık bir masraf
d. teşekkürler..

(git: www.2shared.com)

yeni bir ses daha ekledim..

(git: rapidshare.com)

 
ses gelmedi bende.. ama korkunç bir ses geliyorsa içeriden muhtemelen fan bozulmuştur.. 50-60 lira arası değiştiriyorlar..


  • kalim  (24.12.10 20:05:52) 
[]

abd sömürgeleri

selam arkadaşlar.
abd nin hiç sömürgesi oldu mu yada bm çatısı altında mandaterliğini yaptığı devlet?



 
türkiye :D evet işgal etmedi ama dolaylı yollardan sömürüyor.


  • asadas1999  (24.12.10 14:42:10) 
hangi anlamda klasik batı avrupa sömürgeciliği anlamındaysa tek örnek olarak panama diyebiliriz. ama neo empreyalizm de türkiye bile o ülkeler içerisinde.

guam? ve bazı pasifik adaları da sayılabilir. abd kolonizden evrilme bir ülke olduğu için pek o taraklarda bezi olmamış. ekonomik olarak sömğürmek için yerli işbirlikçileri yemlemiş genelde.
  • haskoylu deli hasan  (24.12.10 14:42:24 ~ 14:43:39) 
evet hepimiz amerikalıyız ama ben klasik batı sömürgeciliği anlamında soruyorum.

2. dünya savaşı sonrasında almanya italya ve japonyanın sömürgeleri itilaf devletleri arasında paylaşılırken abd hiç pay almadı mı? yada daha eskilere gidersek monroe doktrini sırasında (ve hatta Wodroow Wilson sonrasında) yalnızcılık politikası izlerken kıtada hiç sömürgesi yok muydu?
  • halanne  (24.12.10 14:55:05 ~ 14:55:43) 
  • lpgli tosbaga  (24.12.10 15:12:18) 
(bkz: liberya)


  • hollowlife  (24.12.10 15:12:43) 
Alaska ve hawai vardı bunlar bağımsızken ABD ye bağlandılar.


  • thefin  (24.12.10 16:18:45) 
alaska yi para ile aldi, hawaii yi isgal etti.


  • atmacaged  (24.12.10 17:04:32) 
hayir.
bu yuzden abd'ye her zaman bir ingiltere'den ya da fransa, hollanda'dan daha fazla saygi duyarim.
adamlar ne yapmislarsa calisarak yapmislar, digerleri gibi somurerek degil.
  • aloabr00  (24.12.10 18:14:15) 
@aloabr00

adamlar monroe doktrini ile tum amerikayi topraklarina katip native'leri yerlerinden etti. buna somuru yok diyorsan somuru terimini bir gozden gecir.
  • no christ requiress  (24.12.10 19:15:53) 
[]

beyin fırtınası: gücün evrimi

sevgili he-man ler ve she-ra lar;

uluslararası ilişkiler, siyaset bilimi, hukuk, sosyoloji gibi açılardan, geçmişten günümüze güç (power) nasıl değişti?
akademik bir ödev olacak, oyüzden destekli atarsak iyi olur.

gölgelerin gücü adına
güç sizde artık ...

 
burada siyaset bilimi, hukuk, sosyoloji gibi disiplinler bağlamında bir power'dan söz ediyorsak bunun türkçedeki tam karşılığı güç değil, iktidar'dır. türkçede bu bağlamda kullandığınız zaman güç değil, iktidar olarak kullanın power sözcüğünün karşılığını. bu arada cemal bâli akal'ın iktidarın üç yüzü adlı kitabı sizin tam aradığınız türden bir kitaptır. iktidar kavramının değişimiyle ilgilidir. siyaset felsefesi ve devlet/iktidar kuramıyla ilgili olarak içinde her bir haltı bulabilirsiniz. zaten bu konuda akademik olarak çalışacaksanız bu kitabı okuyun derim. hatta okuduktan sonra bu kitabın yazarı türkiye'den nasıl çıkmış diyeceksiniz. adamın kitapları ispanyolcaya, fransızcaya çevriliyor. o derece yani. diğer kitapları da şahanedir.


  • microfiction  (03.12.10 18:22:37 ~ 18:35:41) 
arastirma haritasi:

inter'ntl: iktidar dinamikleri onemli degisimler (substantive" gostermedi.
siyaset: iktidarin evrimi kabaca: somut iktidardan soyut modernist iktidara gecilmesi.
sosyoloji: kurumsal din, anayasal sistemlerin baslamasi, katilimci veya parlementer demokrasilerin varligi, dunya savaslari, enerji ve bilgi devrimi.
  • topal barbunya  (03.12.10 18:26:48) 
[]

bebek bakıcısı/gizli kamera

arkadaşlarla ikilemde kaldık. bir de size danışalım dedik. 6 aylık bir bebek ve çalışan anne-baba var elimizde. mecburen bebeğe bakması için bakıcı tuttular. bebek çok ufak olduğu için evde neler olup bittiğini takip etmek istiyorlar doğal olarak. bunun için eve gizli kamera yerleştirmek etik midir değil midir, hatta suç mudur? sonuçta iyi yada kötü, kadının bütün hareketleri kaydedilecek.




 
gizli kamera yerine normal kamera taktık, bilgin olsun diye tebliğ edilmesi gerek.


  • icemanr  (22.11.10 12:41:47) 
bence de gizli olmasın, aldığınız bakıcı da bile bile gelir bu durumdan haberdar olarak


  • .aylin.  (22.11.10 12:45:50) 
çok ayıp.


  • kamil5  (22.11.10 12:51:06) 
bakıcıya söylemişler kamera takacağız diye. kesinlikle kabul etmem, başkasını bulun demiş.


  • halanne  (22.11.10 12:52:26) 
kimsenin kabullenebileceğini zannetmiyorum. daha önce çocuk bakmış ve çocuğuna bakılmış birisi tarafından tavsiye edilen birinin bulunması en mantıklısı bence.


  • kamil5  (22.11.10 12:55:17) 
siz bütün gün patronunuz tarafindan kamera ile izlenseniz hos olur muydu sizin icin. en basta insan haklarina aykiri, güvenmediginiz kimseye cocugu emanet etmeyin. birsey yapacaksa kameranin görüntü alamadigi noktada yine yapar ne yapacaksa.


  • atmacaged  (22.11.10 12:55:51) 
İyi de, kamera olduğunu bilen bir bakıcı, eğer ki kötü niyetli ise, zaten normal davranacaktır. Bir sonraki iş deneyiminde de kötü niyeti devam ederse, bu sefer başka bir çocuğun canı yanacak ve belki de psikolojisi bozulacak.

Birçok örnek gördük haberlerde, gizli kamera sayesinde o bebeklerin nasıl hırpalandığını.
  • lucky_meh  (22.11.10 12:58:01) 
etik midir değil midir bilemem pek umrumda olmaz böyle bi durumda olsam. yaklaşık 2 ay evvel böyle bi olayla karşılaştık. kuzenimin bebek bakması için görevlendirdiği kadın eve erkek arkadaşını alıyomuş. kamerayla değil de ses kayıt cihazı açık bırakılarak öğrenildi bu durum. her türlü önleminizi alın. gizli olmasa da haberdar ederek yerleştirin kamerayı en azından böyle abuk olaylarla karşılaşmak durumunda kalmazsınız.


  • hasnicktir  (22.11.10 13:01:41) 
sonuçta amaç kadının özel hayatını kayda almak değil, kendini savunamayacak ve başına neler geldiğini anlatamayacak bir bebeği korumak. haberlerde görüyoruz bakıcıların ufacık bebeciklere neler yaptığını. referansları ne kadar iyi olursa olsun, evde kimse yokken kadının bebeğe neler yaptığını kim, nasıl bilecek. yeğenimin bakıcısı tüpü açık bırakarak uyutuyormuş mesela çocuğu, tamamen tesadüf eseri ortaya çıktı bu durum.

valla patron beni kamerayla izlese gözleri dolardı heralde.
  • halanne  (22.11.10 13:15:55) 
daha önce bu durumda bulunmayanlar anlamayacaklardır kasmayın.kimsenin alnında yazmıyorya güvenilir veya güvenilmez diye kalıcı zararlar gelmesindense takın gitsin kamerayı söylemenize gerek yok.çünkü söyleseniz bu sefer başka odada yapacak eğer kötü niyeti veya ihmali varsa.bi süre izleyin güvenilir mi diye sonra gönlünüz rahatlarsa çıkarırsınız.yalnız şöyle bir durum varki elbette size karşı olmayan ama garip davranışlar görebilirsiniz her insanda olabileceği gibi bu kayıtları asla saklamayın veya başka birşey için kullanmayın bu sefer size tazminat davası açabilir.


  • layer26  (22.11.10 13:16:55) 
cevap veriyorum. bir arkadaşımın arkadaşı evine kamera koymuş kaydetmiş. bakıcı dövüyormuş malesef. ama eşini bile gizli kamera ile izlemek suç olduğu için polise bildirememişler, kadını kovmakla kalmışlar.

bunun üzerine arkadaşım da kıllandı. çinden bir gizli kamera aldı e-bay üzerinden. eve koydu, izledi, ve allahtan onda böyle birşey olmamış. ama önceki bakıcı ile olanları çevredeki diğer bakıcılar duyduğu için daha bi nizami davranmış olabilirler zamanla tabi.

sonuçta, siz farketmeyebilirsiniz ama o risk hep var. benim çocuğum ise söz konusu olan etiğin ta amk ben ama neyse. siz bakıcıya da bildirip kamera koyabilirsiniz bence...
  • paranoid corpse  (22.11.10 13:17:45) 
etik değildir.
suçtur.

  • :/  (22.11.10 13:32:56) 
kendi evinize her türlü takabilirsiniz, suç değildir ancak amaç bebeği korumak olduğunda kamerayı gizlemek çok saçma. amacınız; bebeğe hiç bir şekilde zarar gelmemesini sağlamak olmalı, zarar gelmesi ve sonra zarar vereni yakalamak değil. gizlemeden takın. ben ve ailemde pek çok insan evimizde kamera kullanırız. bugüne kadar hiç bir çalışanımız bu ayıp ya da kabul etmiyorum vs demedi. kabul etmeyende problem vardır, emin olun. "patronunuz sizi izlese hoş karşılar mısınız" filan diyorlar da... milyonlarca insanın iş yerinde kamera var. restoranlarda, bankalarda, ofislerde. herkes zaten izleniyor, bu ayıp falan değil çünkü orası iş yeriniz. özel hayat ihlali filan yok. kadının evine takmıyorsunuz ki, kendi evinize, kadının işyerine takıyorsunuz.


  • cereal killer  (22.11.10 14:07:18) 
marketlere takılan kamera ile eve takılan kamera arasında her halükarda fark var bence. markette (tabi kleptomanları/hırsızları yok sayarak, genele konuşuyorum) yapılacaklar belli, zaten üst baş giyinik, ihtiyacımızı alıp ödeyip çıkacaz. ama elxa'nın dediği gibi evde, bebeğe zarar verme amaçlı falan değil, sadece bizden başka kimsenin görmesini istemediğimiz bir şey yapacak olsak her defasında kamera olmayan bir odaya (tuvalete falan) mı kaçıcaz? saatler boyu asker gibi yaşanmaz haliyle :)


  • saatgeceninonikisi  (22.11.10 14:36:02) 
nacizane panoptikon diyorum ben, elbette bebek söz konusu, zaten izlenmiyor muyuz her tarafta falan diyerek hakli cikilabilir ama kamera ile izlemek, izlenmek insanlik ayibidir. bu ayiba ortak olmayin bence.


  • atmacaged  (22.11.10 14:41:06 ~ 14:41:47) 
@saatgeceninonikisi; orayı ev olarak düşünmeniz yanlış. ortam ev olabilir ancak orası o kadının iş yeri. ofiste çalışan bir insan olsanız, nasıl başkasının görmesini istemediğiniz bişey yapacağınızda tuvalete vs gidiyorsanız, o kadın da gayet onu yapacak. bu işkence değil, orası işyeri! hepimiz iş yerlerimizde böyle yaşıyoruz. evinde gibi davranmamalı zaten o kadın. işyerinde evinde gibi rahat olamıyor diye o kadına üzülünmez yani olması gereken bu.


  • cereal killer  (22.11.10 14:45:52) 
şöyle yapılabilir bakıcıyı da ürkütmeden. mesela gerekli yerlere kamerayı koysunlar açık açık. birka. farklı yere de şu sahte kameralar var 15 liraya falan pilli. harekete duyarlı yalandan oynuyo moynuyo ışığı yanıyo. onlardan koysunlar. bakıcıya da evimizde kameralı güvenlik sistemi var derler. böylece hem bakıcı sırf kendisi için konmuş gibi çekinmez hem de işini görür. ne biliyim bi fikir....


  • mordorlu ziya  (22.11.10 14:48:13) 
gizli kamera ile izlemek etik değil ama bakıcı kamera olduğunu bilirse bence gayet doğal bir durum. bunu kabul eden birisini bulun, sonucta pek cok anaokulunda da var kamera, veliler izleyebiliyorlar cocuklarını istediklerinde.


  • pinking of you  (22.11.10 15:29:33) 
bugün işyerlerinde dahi telefonlar konuşmaları "güvenlik sebebiyle" kayıt altına alınırken, iş ortamınız kameralarla gözlemlenirken, şirket cep telefonunuzun her türlü ses ve yazılı kayıtları tutulurken, şirket aracınızla her anınız ekranda izlenirken hatta şirket cep telefonunuz da bu yolla takip edilirken bahsi geçen evde kamera ile izlenme olayı da bundan farksızdır.
size tüm bu kayıt işlemleri yazılı olarak tebliğ ediliyorsa ve sizde bu tebligatı alarak, okuyarak kabul etmiş sayılıyorsunuz mahkeme nezdinde dahi.
yani işverenin "bu telefonla yapılan görüşmeler kayıt altına alınıyor" diye telefon üzerine yazı koyması seni uyarması demektir.
buna karşılık sen o yazıya rağmen o telefonda sevgilinle "akşam süperdi, mahvettin beni" muhabbeti yapıyorsanız kendi kendinizi deşifre ediyorsunuz demektir.

kaldı ki bakıcının da bu noktada durumdan haberdar edilmesi birincil şarttır.
anne-baba biz bu kameraları güvenlik maksadıyla koyduk diye belirtmesi gayet yeterlidir etik açıdan.
zaten kameradan endişe duyanla işiniz olmasın. işini doğru yapan insan kamera önünde de yapar, kamerasızken de...
  • icemanr  (22.11.10 15:57:45) 
evli değilim, çocuğum da yok ama eğer olsaydı ilk tercihim ailemden birine baktırmak ya da işime evden devam ederek en azından 1,5-2 yaşına gelene kadar kendim bakmak olurdu. sonuçta minicik bir bebeğin en çok ihtiyaç duyduğu kişi annesi, sabırla ve sevgiyle yaklaşacak kişi de yine anne. ancak illa yabancı birine baktırmak zorunda kalsaydım kesinlikle her odaya gizli kamera yerleştirirdim ve bakıcının da bundan haberi olmazdı. etik de zerre kadar umrumda olmazdı. kendi çocuğumun güvenliğinden, ilerideki psikolojisi ve ruhsal gelişiminden daha üstün görmüyorum kabul edilen etik değerleri.

bilimsel veriler ortada; şiddet eğiliminin dışa vurumu -istisnalar olsa da- alınan eğitimle ters orantılı. ülkemizde de yerli bebek bakıcılarının çoğu başka hiçbir iş bulamadığı için bebek bakan ve eğitim düzeyi düşük insanlar. herhangi bir psikolojik değerlendirme testinden geçmiyorlar. nereden bilebilirim bebeğim ağlarken dizi keyfi bozulan bakıcının hıncını benim çocuğumdan çıkarmayacağını? çocuğumu kazara düşürse bile belki bana haber vermeyecek işten atılmamak uğruna ama zamanında fark edemediğim için çocuğumda kalıcı hasarlara sebep olacak. belki mesai saatlerinde çocuğu uyutup kendi de uyuyacak ya da eve yabancı insanları alacak. bebek bakmak o kadar ciddiyet gerektiren bir iş ki, saniyelik boş anınız bile çocuğun hayatına malolabilir. (kendi çocukluğumda da yaşadığım bazı olumsuz şeyler var bu konuda, o yüzden çok çok temkinli yaklaşmak gerek diyorum.)
  • kayranin kedisi  (22.11.10 17:31:07) 
Bebeğim var, bakıcım var ve kameramda var. Bakıcımın kamera olduğundan haberi de var. Bütün gün oturup ne yaptığını izlemiyorum ama içim rahat olsun diye arada bir bakıyorum. Zaten her şeyden önce Allah'a emanet diye çıkıyorum evden, çünkü her yere kamerada koysan kötü niyetli insan ne yazık ki yapacağını yapar.
Bu arada kameradan ziyade bebeğin davranışları daha iyi bir ipucu olur bakıcının ona nasıl baktığı ile ilgili.

Bir de sonuç olarak ; mevzu 6 aylık savunmasız bir bebekken yemişim etiğini afedersiniz.

Not = bu arada kamerayı kabul etmeyen bakıcıyı da anlamadım. Görüştüğüm her kadına mutlaka sorarım, kamera istemem diyen çıkmadı. Hatta şu an bebeğe bakan ablamız, ben olsam ben de koyarım, istiyorsan her odaya koy demişti. kadının izin vermemesi bana garip geldi.
  • sayinseyirciler  (22.11.10 17:50:50 ~ 17:52:57) 
sevgili snowflakes; senin türkiyedeki yaşam koşullarından haberin var mı acaba ki, para tatlı geliyor diyip, çocuğuna daha iyi bir gelecek sağlayabilmek için çalışmak zorunda kalan bir insana, istifa etsin kendisi baksın diyebiliyorsun. bez, mama, doktor, ilaç, aşı, kıyafet vs artı bir de her ailenin normal kira, elektrik, su, mutfak masrafı tek maaşla, hem de büyük şehirde!! sen şimdi dersin ki imkanları yoksa doğurmasalarmış.


  • halanne  (22.11.10 19:52:21) 
arkadaşımın çok eskiden beri tanıdığı yardımcısı, bebeği olduktan sonra da bebek bakıcıları oldu. güven vs. ye rağmen, mutfak ve salona ( evde bebeğin en çok vakit geçirdiği 2 yer) kamera taktırdılar. internetten online izlenebilenlerden. her özlediğinde açıp seyrediyor. hem özlem gideriyor hem de bebeğinin gününün nasıl geçtiği hk. bilgisi oluyor. ne kadar yiyor, uyuyor vs.
güvenilsin ya da güvenilmesin bu tip durumlarda kamera konmalı.

gizli yapmak suç ve etik değil ama şüphelensem ve çoğu yere hakim, kamera taktırcak maddi gücüm olmasa gizlice yerleştirim. başka bi durumda hayatta yapmam ama böyle bir durumda yaparım. baktım dövüyo vs., adam tutar bir tenhada ben de ablayı dövdürürüm. bu durumda dağdan taze inmiş bir ayı olabilirim ve olmayı da şahsen sorun olarak görmüyorum.

not: kamerayı kabul etmemesi normal bir tepki değil. kolay değil ama bulunur illa iyi bir bakıcı.

- alakasız gibi ama kardeşime yardıma gelen evli kadın, temizliğe gitti evlere manitalarını atıyordu. evet çoğul. saklıycak, gizliycek bir şeyi olmayan insan kameraya şarlamaz mantıken.
  • pyro clustic flow  (22.11.10 20:17:57) 
bu konuda www.bebekizle.com sitesini ziyaret edin, hem bilgi edinirsiniz hemde çözüm bulabilirsiniz. şu an istanbulda 1000 in üzerinde ailede bu sistem kullanılıyor. Gizli kamera kesinlikle olmamalı , etik dışında burda amaç bakıcının bir şey yapmasını engellemek, gizli kamerayla ancak olanı izlersiniz.


  • bebekizle  (17.09.12 23:51:46 ~ 18.09.12 00:15:11) 
[]

izmir-istanbul tren seferleri

İzmirden İstanbul'a tren yok mu artık? tcdd'nin tren danışma sayfasından "Varış istasyonu" olarak haydarpaşayı seçince "sefer bulunamadı" diyor.




 
hayır yok..


  • what the fuck are you talking about  (11.11.10 15:32:09) 
eskişehir aktarmısıyla gidebilirsin ama cok zaman alır.


  • salahaddin  (11.11.10 15:35:16) 
neden yok acaba, olsa iyi olurdu..

uçakla rekabet edmedikleri için değil herhal?
  • anonimyususer  (11.11.10 16:12:51) 
bandırma aktarmalı olması lazım, vardı.


  • kayip ruh  (11.11.10 16:23:43) 
[]

yemek yerken burun akması

saygıdeğer kbb uzmanları;
özellikle ekşi veya sıcak şeyler yerken acayip burnum akıyor. bi de ekşi bişey yerken terliyorum, mandalina yerken bile kafamdan acı biber yemişim gibi ter fışkırıyor. tanıdıklara soruyorum, benden başka kimsede böle bir cinslik yok. neden, niçin, nasıldır?



 
burun akıntısı alerjik. bende de var. doktor bir tane sprey vermişti, kullanmayı unuttum. yemek yerken peçeteliği yanıma alıyorum.


  • fatalstorm  (06.11.10 15:57:09) 
[]

şemsiyelerin sapı neden ortada olur?

bi kenara daha yakın olacak şekilde yapılsa daha kullanışlı olmaz mı? böylece kıçımız ve bir omzumuz ıslanmak durumunda kalmazdı. dengede tutma kolaylığı desem kaç gram ki ağırlığı, tüfek gibi omza dayanıp tutulabilir.




 
nasil kapanacak o zaman? simetrisi bozulur.


  • tryit  (18.10.10 13:33:09) 
panpa en önemli olay denge bence


  • deeperdown  (18.10.10 13:34:26) 
tryit; iyi de şemsiyenin görevi ıslanmaya karşı korumak değil mi? mantıken estetik durması ikincil önemde olmalı. (çok şartsa tikiler için ayrı şemsiye yapılabilir) kapanırken de aynı şekilde bir taraf daha uzun bir taraf daha kısa kalacak şekilde kapanır. adamlar uzaya çıkan gemi yapıyor da simetrik olmayan şemsiyeyi mi kapatamayacaklar?

deeperdown; dediğim gibi sorun sırf dengeyse bir omza dayayacak şekilde taşınabilir.
  • halanne  (18.10.10 13:39:03) 
agy; yağmurluk, elinde taşıdığın çanta, kitap vs eşyayı korumuyor ama.
ayrıca depremde evler yıkılıyor, yanıt veriyorum çadırda yaşayalım. yıkılsa bile kimse ölmez.

  • halanne  (18.10.10 13:42:10) 
  • janavarorion  (18.10.10 13:50:01) 
bir saniye ya, sapı yanda olsa, onu tutan kol ve omuz komple ıslanmaz mı asıl? ben mi canlandıramıyorum gözümde, niye kimse bunu düşünmemiş?


  • vejeteryan vampir  (18.10.10 13:50:53) 
kafaya sapka olarak takilan semsiye en guzeli. ancak giymek/tasimak biraz medeni cesaret istiyor.

bu yazlik sanirim: galeri.milliyet.com.tr
  • ot  (18.10.10 13:53:40) 
İki kişinin ıslanmadan rahatça kullanabileceği, iki saplı şemsiyeler de var.

Janavarorion'un yolladığı linkteki de ilginç bir model işte.

Aslında uzak doğuda çok eski zamanlardan bu yana kullanılan pek çok ekzantrik model şemsiyeler bulunuyor.
  • july14  (18.10.10 14:02:56) 
vejeteryan vampir., sapı tam kenarda olmayacak ki. sapın olduğu kenar, diğer tarafa göre biraz daha kısa olacak. bir omuz genişliğinde olacak yani. diğer taraf ise kafa ve omuzu alacak şekilde daha uzun olacak. aynı şekilde ön ve arka da.

janavarorion'un linkine tıklarsan daha kolay anlarsın.
  • halanne  (18.10.10 14:06:07) 
sapın olduğu tarafın tersinden esen ilk rüzgarda şemsiyesiz kalmamak için orta bulunur saplar. rüzgarda uçmayacak malzemede pahalı olur.


  • hipogrif  (18.10.10 14:11:16) 
ama yine de, sapı ortada olan şemsiyeden ıslanan omuz-kol, bu kenara daha yakın şemsiyede de haydi haydi ıslanacak?


  • vejeteryan vampir  (18.10.10 14:18:46) 
janavarorion'un linkini verdiği fırtına şemsiyeleri var. rüzgarda ters dönmüyor kesinlikle. bende bir tane var oradan biliyorum. tam yuvarlak değil biraz daha dar ve uzun şekilli.


  • quasiromantic  (18.10.10 15:50:28) 
[]

izmir de çin lokantası

değişiklik olsun çin yemeği yiyelim dedik. yemediğimiz bi o kalmıştı.
aradım taradım bi tek red dragon diye bi yer bulabildim alsancakta. bildiğiniz başka alternatif var mıdır? fiyatları da uygun olsa tam süper olur.

bonus soru: ne yemeği tavsiye edersiniz?

 
yemeksepeti'ne gore şöyle bir yer daha var: Rojo By Sushimi & Chinese Italian, Alsancak

tavsiye:
kung pao chicken, bademli tavuk, tatli ekşi tavuk..
  • buzzlightyear  (30.09.10 18:07:59) 
Tatlı ekşi tavuk +1
Limonlu tavuk

  • diyanet takvimi  (30.09.10 18:10:46) 
buzzlightyear; yemek sepeti, "bu restorant servis vermemektedir." diyor. bu yemek sepeti üyeliğinden çıktığı anlamına mı geliyor yoksa kapanmış mı demek?


  • halanne  (30.09.10 18:12:45) 
yani sadece o anda siparis almiyor da olabilir, senin dediklerin de.. kesin bi sey soyleyemicem..

telefon numarası bu imiş: +90 232 463 90 26
  • buzzlightyear  (30.09.10 18:19:05) 
güzeldir red dragon. öğle menüsü ucuzdur, haftaiçi öğlen gidin.
pasaport civarında neydi oranın adı bak unuttum böyle kapalı bir cadde gümüş falan bişiler satılıo orada.

  • chilar  (30.09.10 20:49:37) 
[]

citibank müşteri temsilcisi

citibankın 444 0 500 nolu citiphone hattından müşteri temsilcisiyle nasıl görüşebilirim. bütün tuş kombinasyonlarını denedim sabahtan beri. çıldırciim artık.




 
bir yerden sonra 3-4 kere "bilmem ne şifrenizi girin ya da bekleyin" diyor. tam "yok artık bağlanmayacak" diyorsun sonra baglanıyor. ama sabretmek lazım.


  • zartanyan  (27.09.10 10:10:40) 
durmadan kare(#) veya yıldız(*) a bas. Durmadan, menüde ismi geçmeyen bir tuşa bas.

Salak olduğunu düşünüp direk müşteri temsilcisine yönlendiriyor.

edit: tüm telefon hizmetlerinde bu yöntem işe yaramakta
  • janavarorion  (27.09.10 10:17:22 ~ 10:18:22) 
ikisini de yemediler. teşekkür ederiz diye kapattı şerefsizler.
bu arada yıldız tuşu bilmem kaç bin dolarlık mevduat hesabı olanlar için gizli bir hatmış :)

  • halanne  (27.09.10 10:22:23) 
o zaman 0 212 li veya 216 lıgenel müdürlük telefonunu arayabilirsin. kartım çalındı ve iptal ettirecem fakat müşteri temsilcisine ulaşamıyorum de. Direk bağlıyor.

Buna ek olarak "for english press 9" dediği zaman ingilizce menüye geç. Bekleyen sırası dahaaz olacaktır. Bağlandıktan sonra gerisi mühim değil türkçe devam et :D
  • janavarorion  (27.09.10 10:26:06) 
janavarorion;
hayatında ilk defa ingilizce konuşan birine kayıt yaptırtmışlar heralde. aynı menülerin ingilizcesi var ama gene müşteri temsilcisi yok.

  • halanne  (27.09.10 10:32:21) 
yuh diyorum citibank'a... neymiş..? demek ki bu banka ile iş yapılmayacak :D

genel müdürlük

Tel: (0212) 319 4500
  • janavarorion  (27.09.10 10:35:46 ~ 10:35:59) 
he he he :)
genel müdürlük'ün santral operatörü, direkt müsteri temsilcisine bağlayabiliyormuş...

  • halanne  (27.09.10 10:40:27) 
[]

ekşi duyurunun evli kadınları

gelinliklerinizi naptınız?

Not: erkekleri de cevap verebilir tabii.


 
evli değilim, ama yakın zamanda abim evlendi, yengem gelinliğini şuan satıyor, gitti gidiyorda :D


  • öseleköselek  (20.08.10 11:09:35) 
saklıyorum.


  • sui  (20.08.10 11:27:48) 
ben satışa çıkardım gittigidiyordan.

urun.gittigidiyor.com
  • mordorlu ziya  (20.08.10 11:51:37) 
saklanmakta


  • lule  (20.08.10 13:23:20) 
evde yer tutmasın diye anneme verdim, onda duruyor. galiba temizletti sakladı.


  • cedilla  (20.08.10 15:08:39) 
bosanirken evde biraktim, o ne halt etti bilmem.


  • freefroglet  (20.08.10 16:36:36) 
[]

çiçekten anlayanlara gelsin

şimdi elimizde bir çiçek var. ama cinsini cibiliyetini bilmiyoruz. az biraz sarmaşık yada böle salkım saçak büyüyen bişey benziyor. yaprakları minicik. kalple oyun kağıtlarındaki maça arası bişey. yapraklarının kenarları beyaz, ortası yeşil ama çok koyu değil. yeni çıkan yaprakları yemyeşil, yapraklar büyüdükçe kenarları beyazlaşıyor galiba. büyüdükçe dediğimde en büyüğü bir baş parmak boğumu kadar. ikeadan hediye almış bana arkadaş. gözlerimin önünde eriyo, kuruyo sürekli, adını bilsem bakımını öğrenip terapi yapacam ama, 3 gündür ne kadar çiçek ağaç vs sitesi varsa gezdim bi şey bulamadım.
nedir bunu adı?
biliayar bağlıntı kablosu olmadığı için resim de yükleyemiyorum malesef.


 
orkide olabilir mi?


  • little miss sunshinee  (04.08.10 13:15:43) 
img204.imageshack.us
arapsaçı?

  • sannora  (04.08.10 13:26:09) 
maalesef ikisi de değil.
little miss sunshine; çiçek açan bişey değil zaten.

ikea yolları görünüyor anlaşılan.
  • halanne  (04.08.10 13:47:33) 
atıyorum.. sebboy veya lilyum


  • gurbete urzile  (04.08.10 14:47:47) 
crassula pellucida olabilir mi? ya da baska bir crassula cesidi?


  • shi aila  (04.08.10 20:41:46) 
sannora, arkadaş iki tane çiçek almış, diğeri sanırım senin dediğin arapsaçı. onda bi sorun yok, gayet sağlıklı. ben diğerinin adını bulmaya çalışıyorum. ikisini de ikeadan almış aslında, belki rafları bile aynıdır.

shi aila, sağol ama yapraklar o kadar kalın değil. normal, bildiğin yaprak. senin dediğin nasıl desem odunsu mu denir, içi su dolu gibi mi denir, anlatamadım.

foto olmadan çıkmıycak arkadaşlar, gene de teşekkürler.
  • halanne  (04.08.10 23:38:54) 
[]

bucaspor maçları nerede oynayacak?

alsancak stadında mı, buca arena da mı?




 
ne zaman okudum hatırlamıyorum ama bir gazetede buca arena diye geçiyordu.


  • emrag  (03.08.10 14:45:19) 
haziran ayındaki haberler arena yönünde ama sonradan problem çıkmış belediye ile falan filan. yetişir yetişmez muhabbeti dönüyo sürekli. fikstüre baktım bazı yerler buca stadı diye yazmış bazı yerler alsancak stadı. 10 gün sonra maç var, sonuç ne belli değil hala.


  • halanne  (03.08.10 14:52:46) 
beşiktaş maçını atatürk stadında oynayacak


  • sli  (03.08.10 17:53:37) 
[]

vodafone 1 tlye vdf 848 kampanyası

vodafone'nun doğumgünü kampanyası var ya, vodafone 840'ı 1 tlye veriyo. tabi 35 liralık bi pakete abone olmak gerekiyormuş 18 ay boyunca. ne dersiniz? değer mi?




 
Kesinlikle hayır.


  • secretdorm  (03.08.10 13:28:51) 
hiç içeriğe bakmadım ama onda bi sınır var ayağına yatırıp sizden güzel para çekerler hiç uğraşmayın.


  • yam'  (03.08.10 13:29:50) 
al hattı kullanma 18 ay kalsın öyle. telefonu sonra cici cici kullanırsın.


  • yam'  (19.08.10 17:08:16) 
[]

klima iç ünitesine fare girer mi?

bildiğiniz ev tipi klimanın iç ünitesinden tıkır tıkır sesler geliyor, sanki içinde fare yürüyormuş ya da bazen bir kuş kanat çırpıyormuş gibi haşur huşur (ne demekse!). klima çalışıp da iç aksamı soğurken çıkan normal seslerden bahsetmiyorum ama.

klimanın içine fare yada kuş yada akrep gbi bişey girmiş olma ihtimali var mıdır? varsa bunun evin içinde kalan taraftan çıkabilme ihtimali var mıdır?

bunu alan bunu da aldı: eğer ki dağ başı biyerde ikamet ediyorsanız, evler fare-yılan-akrep tehdidi sebebiyle sürekli ilaçlanıyorsa, klima en sevdiğiniz koltuğun tam tepesindeyse, içinden düşecek şey direk kucağınıza gelecekse ve zaten ileri boyutta börtü-böcek fobiniz varsa, akıl sağlığınızı nasıl korursunuz?

 
oyle bi şey olsada ölür yaşamaz fan dediğiniz pervanenin kanatlarından birine naylon filan dolanmış olabilir yada o pervanenin çarklarından biri hasar görmüş olabilr bi baktırın yada fan devri en düşükte iken içine doğru bakın merak etmeyin yemez sizi detaylı yardım da edebilirim..


  • K_U_Z_E_Y  (22.07.10 20:39:06) 
motor kısmından bahsetmiyorum. hani evin içinde, duvarda asılı olan uzun ince kısım var ya oraya.


  • halanne  (22.07.10 20:53:51) 
hayvanatin her turlu elektronik cihaza girme egilimi olsa da bir klima ic unitesine girmesi biraz zor. neticede orasi soguk bir yer ve sıcak kanli canlilar tarafindan tercih edilmeyeceklerdir. filterelerden gelen bir ses olabilir. servis cagirmak mantikli bir yontem. oncelikle on kapagin altindaki kaba toz filitresini kendinizde bir kontrol edebilirsiniz.


  • helenart  (22.07.10 23:05:16 ~ 29.03.18 19:25:36) 
girer, ama yaşamaz. tecrübeyle sabit.


  • snowman  (22.07.10 23:28:20) 
yav aklıma geldide gaz eksiği olduğu için iç ünite buzlanıyor olup o buzlara fan da deyiyor olaabilir mi acaba


  • K_U_Z_E_Y  (25.07.10 13:21:17) 
Sesin kaynagini bulabildiniz mi?? Neymis sebebi?


  • patchozz  (29.03.18 13:36:31) 
123456789   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.