Merhaba, gittiğim bir kursta bir kadınla herkesin önünde bağıra çağıra kavga ettik. Sürekli derste gürültü yapıp konuşuyordu, birkaç kez düzgünce uyardım, en sonunda derste dayanamayıp sertce söyledim. Bu da tenefüste sınifta histerik bi şekilde herkesin ortasında bana bağırmaya başladı, karşılığını çok fena verdim. Bunun bir arkadaşı da bana "Elin belinde mahalle kavgası ediyorsun" dedi. Bunu bana daha önce de diyenler oldu. Kavga ederken kendimi kaybediyorum. Acaba nasıl kontrollü ve sakin kalabilirim diye soracaktım.

Selamlar.

Bizim ufaklığın (1 aylık) burnu acayip tıkanıyor. Şu ortibebe'nin burun aspiratörlerinden aldık. Hortumun ucunu burnuna dayayıp ağzınla çekiyorsun. İşe yarıyor gibi ama çocuğa zarar vermekten korkuyorum. Çünkü bizim doktor önerse de bazı doktorlar mesafeli bu alete.

Sizce bu aletlerin bebeğe zararı var mı?

Lor peyniri yaptığım sütü karistirirken ne olduğunu anlamadan yüzüme patladı. Görünürde hafif bir kızarıklık var ancak alnım ve sol gözümün altı çok kötü yanıyor. Bepanthol sürdük. Erkek arkadasim acile gidelim diye tutturdu. Bu yüzden acile gitsek bize gülerler herhalde. Ne yapabilirim başka? Endişe edecek bir durum yoktur değil mi?

allahın belası zamlar yüzünden sigaradan tütüne geçtim. gaza gelip geçen hafta yarım kilo süper tütün (adıyaman çelikhan) aldım, arkadaşımın daha öncelerdeki önerisini de dikkate alarak. yalnız aklıma takılan bikaç şey var. tütünü tütüncüde sardırıp denemek için içtiğimde tadı çok güzeldi. lakin kendim evde sarınca kıvamını bir türlü tutturamadım. belli ki kaçırdığım noktalar var. olası en iyi tat için nelere dikkat edeyim?

şikayetlerim: çoğu dalda sigarayı içime çekince tat alamıyorum, aynı zamanda sigaranın ucu da yanmıyor. nefesim gitmiyor yani sıkışıklık var sanki :) bu neden olabilir? bir de tadı gerçekten kötü. boğazımı yakıyor ve ilk içtiğimden çok daha sert. tütüncüde denediğimle alakası yok.

bu arada ben tütünü koyduğum poşeti ilk iki gün full açık bırakmıştım. bunu yapmamam gerekiyormuş. bundan kaynaklanıyor olabilir mi bu sıkıntılar?

bir türlü açılmıyor sayfalar, nedir yahu bu.

23 yaşındayım ve yavaş yavaş saçlarımın seyrekleşmeye (tam olarak bu değil aslında ama tarif edemedim daha doğrusu sağ tarafta açılma var hafif) fark etmeye başladım.kuaför de bunun farkına vardı ve şampuanını değiştir bitkisel şampuan kullan dedi.bir tane önerdi de ama fiyati pahalı olduğundan onu almayı direk ihtimal dışı bıraktım.(daha önce clear men vs kullanıyordum)

siz ne önerirsiniz?bitkisel şampuan olarak kullandığınız ve memnun kaldığınız şampuan nedir?

neler kullanıyorsunuz? faydasını görüyor musunuz? özellikle c vitaminli efervesanları merak ediyorum.

doneleri veriyorum:

- şarkıyı 20'li yaşların ortalarında, beyaz bir ağabeyimiz söylüyordu.
- ağabeyimizin sesi görece kalındı.
- klibi siyah beyazdı veya soluk renklere sahipti.
- klipte evinden çıkan ağabeyimiz konsere gidiyor, burada şarkısını söylüyordu.
- şarkıda öpücük, öpme gibi bir tema işleniyordu, şarkı bunun üzerinden dönüyordu.
- şarkı 2008-2012 yılları arasında bir yılda meşhur olmuştu. radyolarda çalıyor, tv'de yayınlanıyordu.
- bu ağabeyimizin muhtemelen aynı veya benzer başarıya sahip bir parçası, bu parçanın öncesinde veya sonrasında hiç olmadı.

not: donelerden bir veya birkaçı hatalı, eksik veya yanıltıcı niteliğe sahip olabilir.

Merhabalar.tüm gün enerjisiz bi halde dolaşıyorum.aksine çok dinç olmam gereken bi donemdeyim calismalar yapmam gerekiyor ama resmen günü bitse de bi an once yatıp uyusam diye geciriyorum islerimden hiç verim alamiyorum.bu ara gözlerimde de biraz yanma ağrı gibi durumlar var baş ağrısını o da etkiliyor saniyorum.bunun sebepleri neler olabilir? ne tavsiye edersiniz bu duruma ilaç tavsiyesi de alabilirim
Yaş 21,geç yatiyorsam da 8 saat uyuyabiliyorum ama uykumu alamamis yorgun olarak uyanıyorum dikkat ve konsantre bozukluğu da var

Anlatamadım, kelime bulamadım siz beni anlayın. Böyle ben metal kaşığı,çatalı,kepçeyi metal tencereye, tavaya sürtünce suratım şekilden şekile giriyor, dişlerimi sıkıyorum. Tencere kapağını bile kapatamıyorum. Ya hu hastalık mı düşündükçe tiksiniyorum, kendi kendine çözüm bulan var mı?

Arkadaşlar, hakimlik sınavı için yenimahalle'de 1 gece konaklayabilecegimiz sakin, düzgün bir otel arıyoruz. Sınav yeri yenimahalle musatafa kemal anadolu lisesi. buraya kolay ulaşımı kolay olması lazım. çok pahalı olmamalı tabii. Ankara'da yasayan arkadaşlar yardımcı olurlarsa çok sevinirim. Teşekkürler.

idrar yolları enfeksiyonu için verilen tek kullanımlık, suya atılıp içilen antibiyotikten kullandınız mı? sizde direkt işe yaramış mıydı?

ben bunu yaklasık 14 saat önce içtim, fakat hala ağrım var. ve o ' iyileşmişlik' hissi yok.

Ona gidip sarıldı. Bişey yapmış sanırım. Nasıl kendini affettirebikeceğini soruyordu. Beni görmedi bile. Tüm yüzdüzlüğümle ona gittim. Bilmiyorum sıcak gibiydi. Çıkışta şakalaştık. Sonra beni yalnız bırakma Benin'le gel dedim. Birlikte gideriz diğerlerinin yanına. Belkide yemek yeriz birlikte ? Bişey demedi gitti diğerlerinin yanına. Bende gittim. Orada buluşuruz diyordum. O gelmedi. İnsan bir mesaj atar başka bir yete gittim diye. Gelmedi ams ben bekledim. Ve sonra anladım. Bana zerre değer vermiyor. Ama bana en büyük derdini anlatmıştı ağlamıştı omzunda . O sarıldı bana sıcak bir merhabayı çok gördü.

Niye sevilmiyorum ben ? Çok mu değersizim ?

Ben Yok muyum yoksa ?

Sadece paylaşmak istedim
Özür dikerim rahatsız ettim.

Arama Kayıtlarını Sil butonuna basıp silmekten bahsetmiyorum. onu zaten yapıyorum ama tüm geçmişi silmiyor aslında.

şöyle ki "Arama Kayıtlarını Sil" dediğimde arama kısmına "E" yazdığımda mesela atıyorum Emre Aydın'ı getiriyor hemen. Nedeni ise geçmişten bugüne Emre'nin profiline çok baktığım için.

Veya N'ye basıyorum atıyorum Nihat gözüküyor hemen çünkü o ismi o güne kadar sıkça aratmış ve profiline bakmışım.

Benim istediğim ise öyle bir sileyim ki sanki facebook'a yeni kaydolmuşum gibi herhangi bir harfe bastığımda önüme kimseyi getirmesin. Ya da kafasına göre işte ne bileyim alfabetik olarak vs nasıl oluyorsa o şekilde getirsin. Yani o ismi hiç daha önce aratmamışım gibi davransın.

Aradım taradım bulamadım bu şekilde silmeyi. Ben mi bulamadım yoksa mümkün değil mi?

canım hiç tatlı olmadığından ayağım parçalanana kadar üç farklı vuran ayakkabı giyebiliyorum. ama bu sefer hakikaten kötü olmus. ayagımın arka tarafında, topuğumun üzerinde; bir yerde adeta üst deri yok, deri yok olmuş. aşırı gerilmiş ve de. cıplak ayakla yürürken bile canım acıyor. napmalı buna? o deri nasıl geri gelicek?

Süt ile sade baymaya başladı, nasıl tatlandırayım?

Hazır konu gündemdeyken ve toplumsal duyarlılık artmışken bir konu patlaşayım sizlerle.Doguda az gelişmiş bir şehirdeyiz. Eşim burdaki yetiştirme yurtlarına hasta görmeye gidiyor. Kızların bulundugu bir yurt var. Çoğu istismar tecavuz magduru. 18 yasına geldiklerinde yurt onları kapının önüne koyacak ve şu durumda hiçbir meslek vs sahibi olmadıkları için hepimizin korktugu şeyler başlarına gelebilir daha büyük bir bataklığa sürüklenebilirler. Eşim onlarla ve yurt idaresiyle görüşmüş. Bazı istekleri var, sinemaya gitmek, lunaparka gitmek, yurtta sinema saati, mutfakta yemek yapmak, resim, müzik aleti çalmak, bahce ekmek vs gibi. Ne yazıkki ödeneksizlikten değil organizasyon eksikliğinden dolayı yurt bu istekleri karşılaşamıyor. Yani bu işleri çekip çevirme, masrafları belgeleme, dışarı çıkıldığında kaçanları engelleme gibi konularda sorun yaşamışlar o yüzden şimdi kimse kalkışmıyor. Ben bu konuda izin verilirse organize etmeye, sponsor bulmaya, yardım malzemesi toplamaya hazırım. Eşim de idarecilerin direncini kırmaya çalışacak. Hatta masrafları karşılayıp sinemaya lunaparka da götürürüz, kısa vadeli isteklerde maddiyat sorun değil. İnanın eşim hikayelerini anlattığında haftasonları birkaçını alıp gezdirmeyi evimde misafir etmeyi bile düşündüm. Ama 25 kişiler ve bunu her hafta düzenli yapamadığımızda aralarında adaletsizlik duygusu canlanır diye vazgeçtim. Halk eğitim merkeziyle, birkaç kuaför salonuyla konusup eğitim için ricada bulunacagım. Şimdi sizlerden fikir vermenizi beklediğim konular:
1. Kuaförlük aşçılık gibi tek eğitici ile öğrenilebilecek  uğraşlar neler olabilir?
2. Nikah şekeri, bebek şekeri vs şeyler çok moda, bunların malzemelerini alıp müşteri bulup kızlara yaptırabiliriz. Biraz da gelir elde ederler. Bu gibi elde başka ne işler yapılabilir? Bu malzemeleri satan tanıdıgı olan var mı?
3.müzik aleti konusunda ders verebilecek tanıdıklar var ama mesela herkese bir gitar bir viyola almak zor. Vurmalı çalgılar için sponsor bulup kızlara hem ders hem de bir eğlence cıkarılabilir.
4. Kütüphane aklıma geldi ama kitap okuma alışkanlıkları pek yok, yani kitap toplayabiliriz ama kitaptan daha çok istedikleri şeyler var.
5. Aklıma gelmeyen şeyler de var ama sizlerden gelecek fikirlere de açığım. Sadece gelecekleri için değil, onları biraz travmalarından uzaklaştıracak etkinlikler düzenlemeye de açığım. Tabi iş idarede bitiyor.
6. Haftada birkaç saat şehirdeki spor salonuna servisle getirilip spor yapmaları için girişimde bulunabilirim. Spor salonu sahibi, engelliler sehit aileleri vs kişiler için belirli ücretsiz kullanım saatleri sunuyor. Yardımcı olur diye umuyorum.
7.ilerleyen zamanda kıyafet toplayabiliriz. Böyle birşey yaparsak kargo ücretini kendisi karşılayarak iyi durumda kıyafet gönderebilecek olanlar da ben varım derse sevinirim.
8. Aynı durumda olan erkek yurdumuzda var ama onların durumu bir başka konu.
9. Mesela büyük bir restorandan atıyorum nusret bu yurda kızların kullanabileceği bir mutfak kurmalarını istemek, belediyeden bahceye spor aletleri istemek, büyük bir şirketten sinema için projeksiyon istemek gibi şeyler var aklımda. Sizce abes mi? Çok mu gaza gelmişim?

Duyuru olarak açmadım ama modlardan üstte kalmasını sağlamalarını rica edeceğim. Hadi, birşeyler yapalım. Benim duygularımı paylaşan çok kişi olacagına eminim. Şu idari konuda prosedürü bilen biri varsa o bile çok şeyin anahtarı olur.

Kelime hazinesini bir türlü artıramıyorum sanki duvara toslamış gibiyim. anlamına baktığım, defalarca tekrarladığım kelimeleri bir türlü aklımda tutamıyorum. yaşım 32, onun da etkisi vardır sanırım.

bir de kompleks cümleler kuramıyorum, her şeyi basit cümlelerle yazıyor ya da anlatıyorum. anlatım sorun olmuyor ama yazıda basitlik çok sırıtıyor.

ingilizce sınavlardan genellikle çok iyi not alıyorum.

yurtdışına çıkmayı gerektirmeyen tüm önerilere açığım arkadaşlar, ingilizce mi nasıl gerçek bir advanced seviyeye taşırım?

not: ingilizce kitap okuyabiliyorum ama bütün temelim 17 yıl önce lisede öğrendiğimle sınırlı.

ailemin evinde hiçbir zaman kendimi ' oh evimdeyim' gibi hissetmedim. NE BİÇİM EV BURASI. kimse kimsenin umrunda olmaz mı ya. cok sinirliyim su an. genel hissimse kızgınlıktan ziyade kırgınlık. hep bir iç yarası olarak kalıcak bu.

siz böyle bir sey ' yasadınız mı' ? nasıl bas ettiniz? ilerde bir gün aile kuracak olursam ben de bu ebeveyn profilinde mi ilerlerim?

evin genel durumundan bahsedicek olursam; kimse kimsenin umrunda değil. ben kafamı koparsam belki üç gün duymazlar. yemek olarak herkes canının istediğini yer, gider marketten alır gelir yaparsın. bu gibi. aslında hepimiz yalnız yasıyoruz da aynı eve paylasmak zorundaymısız gibi.

Merhabalar, kuzenim 4 yıllık işletme okuyor. 2. sınıfta, bugün arkadaş arasında kpss sınavına önlisans olarak girebildiğini söyledi. Bölümü dört yıllık olduğu için.

Aynı durum aöf için de var mı? 2018'deki sınava kadar 2. sınıfa geçersem önlisans olarak girebilir miyim?

teşekkürler.

Dün parmağımı biraz yaktım, şimdi o yanan yer bildiğin şişti kabardı.
baya rahatsız ediyor. su mu topladı artık ne olduysa

patlatayım mı bunu ?

Genel sağlık sigortası denen naneyi araştırırken kafama takıldı. çalışmayan insanlar da gelirlerine göre sağlık sigortası primini ödemeleri gerekiyormuş. iyi de çalışmayan birinin geliri nasıl olabilir ki? aklıma bir tek kira geliri geliyor. bunun dışında çalışmayıp gelir sağlayan kimler olabilir ki? var mı fikri olan?

3 gün dolapta duran, hazır sandviç halindeki et döner bozulmuş olabilir mi?
daha ne kadar dayanır?

elimde zamanında aldığım moda dergilerinin hediye verdiği çirkin çirkin kitaplar var. nasıl çirkin derseniz ben isimlerini sayayım siz içeriğini tahmin edersiniz zaten
30 mumlu pasta(kentli kariyerli ve bekar kadınların otuzlu yaş halleri)
ayrılığın el kitabı(aşktan sonra yaşam vardır)
flörtoloji
kötü kızın ilişki rehberi
istemeyi bil!
dünyanın en gizli güzellik sırları(en etkili diyet moda ve güzellik tüyoları)
how i met your motherdaki brocode vardı ya barney nin yazdığı kitap, onun türkçesi olan kanka kanunu
erkekler neden aramaz kadınlar neden unutmaz

ilgilenen kimse varsa gönderebilirim ya da ankarada isenizverebilirim. ilgilenen çıkacağını pek düşünmediğimden aklıma bir kitap kumbarasına atmak geliyor ancak öyle bir hayır için de pek hayırlı kitaplar değil bunlar takdir edersiniz ki. ya da geri dönüşğm kımbarasına mı atayım sizce? ya da başka bir kurtuluş yolu??

Merhaba,

Yaklaşık 2,5 yıl önce hayatımda ilk kez ev kiraladım, kira dönemi bitmeden taşınmam gerekli ve çıkış sürecinde nasıl bir yol izlemem gerektiği konusunda hiç bir fikrim yok. Kira dönemimizin bitimine 5 ay var, en geç bir hafta sonra ben kaldığım daireden çıkacağım. Ev sahibi kalan 5 ayın kirasını da yeni kiracı bulmadığı takdirde ödememi istiyor. Önümüzdeki ayın da kirasını ödeyebileceğim bir buçuk ayda zaten kiracı bulabileceğini söylediğimde şehir dışında olduğunu kiracı aramakla uğraşamayacağını benim 5 aylık sürecin sonuna kadar kirayı ödemem gerekeceğini söylüyor. İnternette konuyla ilgili arama yaptığımda 2008-2009 yıllarında yazılmış bazı yazılarda yargıtayın maksimum 3 ay kira istenebileceğini atanacak bir bilir kişinin ise genelde 1,5-2 ayın yeni kiracı bulunması için yeterli bir zaman olduğunu belirtmişler. Ev sahibi de ayrıca benim internete ilan verip ödediğim tutardan evi 5 aylığına kiralayacak birini bulabileceğimi dönem sonunda da fiyatta anlaşırlarsa bu kişiyle sözleşme imzalayacaklarını söylüyor. Bu isteği bana bir hayli tehlikeli geliyor. Nasıl bir yol izlemeliyim tavsiyeye ihtiyacım var.

Öncelikle OKB, takıntı gibi rahatsızlıkları olan arkadaşların konuyu okumamasını öneriyorum. Çünkü kendim başkalarının takıntılarını görüp o takıntıları ben de yapmaya başlıyorum. Ara ara da böyle dengesiz konular açıyorum farkındayım ama ailem ve arkadaşlarımla konuşamadığım için burda da anonim olduğumuz için içimi dökmüş oluyorum, her neyse.

Son 1.5 aydır evden çıkma sayım 10u geçmemiştir, bakkala gitme vs dahil. Okulum uzadı, haftasonu okula başlıyorum ama staj işlerini bile halletmedim ki yarın teslim için son günmüş :) Ben daha defterimi bile yazmadım ve biletim de cumartesi gününe :) Böyle işimi her zamanki gibi son zamanlara sıkıştırınca dünyada benden işe yaramaz başka insan olamaz diye düşünüyorum. Staj başvurusu son günlerde yapıldı, staj defteri işi en sona bırakıldı ki sayılmama durumu var, derslerimi 4 senedir akıllanmadım 5. senem yine son güne bırakırsam bu okul pek bitecek gibi gelmiyor. Bir hayattan vazgeçmişlik, boşvermişlik tembellik var ki sormayın. Bu son zamanlarda olan bir şey de değil. Kendimi bildim bileli böyle sorumsuz bir insanım ben. Böyle olmamda validenin etkisi çok büyüktür. Annem(eminim herkesinki öyledir ama) çok çok iyi ötesi bir insan. Yani bize karşı en azından. Ben doğduğum zaman kreşlerde vs ilgilenmezler diye işini bırakmış. Kendisi bir ton sıkıntılar içinde büyüdüğü için, bizlerin üstüne çok düştü, maddi imkanları her zaman sonuna kadar kullandı, en kötü durumumuzda bir dediğimiz iki edilmedi ama bu beni oldukça tembel ve problem çözme yetisi gelişmemiş bir insan yaptı. Tüm suçu anneme de atmış olmayım belki genetik olarak tembelliği de yatkınım bilmiyorum.

Takıntı yaptığım bazı konular var. İnsanların her hareketini bir nedene bağlamaya çalışıyorum gerizekalı gibi. Ufacık şeyleri çok fazla büyütüyorum, beynim arkaplanında sürekli kaygılanacak bir konu hazırda bekliyor ve ne zaman biraz olsun rahatlasam bir iç ses başlıyor. Sanki mutsuz olmak için programlanmış gibiyim. Mutlu olmaya başladığım anlarda(nadir de olsa anlık mutluluklardan bahsediyorum) kafaya takıp büyüttüğüm saçma sapan problemler aklıma geliyor. Duruyorum duruyorum fiziksel görünüşüme bir şeyler bulmaya başlıyorum. Sanki kusursuz olma zorunluluğundaymışım gibi hissediyorum, tabii ki kimse öyle olamaz, ama bu saçma salak düşünce var. Telefonum şu an eski bir telefon. Bozulan telefonumun sağlam olduğu dönemlerde günde 60-70 defa ön kamerayı açar yüzümdeki kusurlara bakardım. Günde en az 20-25 kere aynaya bakarım. Mesela burnum çok büyük bir burun olmasa da hafif bir şekil bozukluğu var. Önden belli bile olmaz belki ama yandan çok kötü buluyorum ben. İnsanlar benimle konuşurken acaba oraya bakıyor mu diye düşünmekten konuşacağım konuyu unuttuğum oluyor. Artık insanların yüzlerine öyle bir açıdan bakıyorum sadece kusurlarını görüyorum, ve bu korkunç bir durum. Bunlar kesinlikle ben istemeden oluyor. Hatta en başta dediğim gibi başkalarının takıntılarını gördükçe o taıntılar bende de başlıyor. Geçen gördüğüm bir duyurudaki şeyi hala unutamıyorum ve hala o takıntıya sahibim. Hani bir şeyi düşünme dersin de düşünmek zorunda kalırsınız ya işte bunlar birike birike kafayı yedirtecek hal aldırdı artık bana. Hayattan keyif alamıyorum kendimle barışık bir insan değilim. Soru da soralım siz takıntılarınızla nasıl başediyorsunuz ?

29 yaşındayım. birkaç yıl öncesine kadar da böyle bir problemim yoktu. yazım her zaman güzeldi, örnek gösterilirdi. ama son yıllarda yazım son derece kötüleşti. ancak kötüleşmesini sorun etmiyorum, yazamıyorum da artık. hep harfleri atlıyorum, yanlış harfleri yazıyorum. hele yanımda biri varken daha da kötü oluyor. ama kendimi normal hissettiğim zamanlarda yine çok güzel yazabiliyorum.

bazen de ellerimde takat kalmıyor, kalem titriyor, o an kalemi bırakmak zorunda kalıyorum. çünkü doğru-yanlış hiç yazamıyorum. bunun geçmişi daha eski. ne olabilir bunun sebebi? böyle absürt konular için doktora mı gitmeli, psikologa mı, psikiyatriye mi, nörolojiye mi bilemiyorum. ne yapmalı?

not: dahilerin hastalığı diye yutturulan, bu yüzden "bak ben de dahiyim" demek istercesine kendisinde bu hastalık olduğunu söyleyenlerin hastalığı olan disleksi ile alakası yok benim durumumun. bu hastalıktan bahsedecek olan olursa kendini yormasın.

merhaba arkadaşlar 18 aylık bir kızım var ve son bir kaç aydır birçok şeyden korkmaya başladı. daha önceleride sesten korkardı fakat bu aralar pek çok şeyde korkmaya başladı ve neredeyse söylediği iki kelimeden biri “kork” oldu. asıl sorun ise gece uykularında sürekli ağlayarak uyanması ve uzun süre iç geçirerek ağlaması. neredeyse sakinleştirebilmemiz bir saat sürüyor. geçen gece de benzer şekilde uyandı ayağını öpüyor bana uzatıyor. ne oldu kızım deyince hav hav dedi. ne yaptı hav hav kızım dediğimde ise mem mem felan dedi (yemeğe falan mem der de). herhalde rüyasında bir köpeğin ayağını ısırdığını falan gördü diye yorumladık bizde. bu yaşta bir bebeğin böyle rüya görmesi mümkün mü onuda bilmiyoruz gerçi. aile içinde kavgamız gürültümüz yoktur. işten geldiğimizde bende eşimde mümkün olduğunca kızımızla oyunda oynamaya çalışırız. hava uygunsa dışarıda çıkarırız. hani aile içi olumsuzluktan etkilenmesi de mümkün değil. ikimizde böyle şeylere inanmasakta eşim bir okutsak mı demeye başladı. çekincem bu kadar çok korkmasının ileride kızımı bir şekilde daha rahatsız etmesi yada başka rahatsızlıkları tetikleyebilmesi. ne yapacağımızı bilmiyoruz da bu kadar küçük bir çocuk için psikiyatrist ile yada pedagog ile görüşmek uygun olur mu sizce yada bunlar gelip geçici şeyler mi?

Ölmek istediğiniz, fakat intiharı düşünmediğiniz oluyor mu?

Distimik olup tedavi görüp iyileşeniniz var mı?

Depresyondayken ne yapıyorsunuz?

Arjadaşlar çok kötü şişti boğazımın altındakiler ve ağrı ve ateş yapıyor be yapılacağını bilen var mıı :(

Merhaba,
Açık renkli şortumda ne olduğunu bilmediğim büyük bir leke var. Makinede yıkadım çıkmadı. Leke çıkarıcılara baktım markette biraz pahalı geldiler paketleri de büyük o kadarı gereksiz geldi bana. Böyle karbonatlı sirkeli bişeyler yapıp lekeler çıkıyor galiba da bilen var mı ucuz yollu bişeyler?

Teşekkürler

Bu yıl siyaset bilimi ile bölümüyle çift anadal yapmaya başlayacağım, müfredatta ekonomiye giriş 1 ve 2 dersleri var. Yani bu dönem mikroekonomi, bahar döneminde de makroekonomi alacağım. Sorun şu ki diğer üniversitelerde benzer dersleri alan arkadaşlar, özellikle mikroekonomide ağır matematik gerektiğini söylüyor. Ki türev meselesi de buna dahil.

Ben ise liseden sözel çıkışlıyım, yani bahsi geçen konuların bir kısmını hayatımda görmedim bile. Bu bölümü tercih ederken ders programında ekonominin olduğunu da biliyordum fakat bölümü çok sevdiğim için göze almak istedim.

Bu iki dersin üzerinde dursam da çok büyük bodoslamam söz konusu olabilir? Ya da böyle olmaması için nasıl çalışabilirim?

şu an burnum tıkalı ve kuru tuzlu su çeksem nasıl olur ki?

Her konuda olabilir. Hem hasta için hem benim için tavsiye verebilecek var mı?

sevgili mp3 player tutkunları, bir mp3 player almak istiyorum çünkü malum akıllı telefona şarj dayanmıyor.

yurtdışında sipariş vermek istiyorum. amazon olur, aliexpress olur, fiyatı 50 doları geçmeyecek şekilde orta halli player öneriniz varsa alırım.

şunlar gibi mesela:
www.amazon.com

www.aliexpress.com

Merhaba Güzel İnsanlar,

Son ay su faturam yaklaşık olarak 130 tl geldi ve kullanılan su miktarı 23 metreküp olarak gözüküyor. Evimde bu sürede pek kimse kalmadı ve ben de tatilde olduğum için doğal olarak bu faturayı çok saçma buldum. Ya evde bi yerde sızıntı var (ki olsa farkederdim diye düşünüyorum ya da alt kattaki insan farkederdi) ya da sayaç bozuk. İtiraz için ne yapmam gerekiyor, başına daha önce böyle bir durum gelen biri yardım edebilirse sevinirim.

Şimdiden teşekkürler :)

Son zamanlarda kendimle ilgili, kadın olmamak için elimden ne geliyorsa yaptığımı farkettim. Makyaj sıfır, saçları sürekli toplamak, kot ve sor ayakkabı ikilisini giymek gibi... biraz özenli olunca sürekli tacize uğramaktan sıkıldığımı, bunu önlemek için giderek erkeksi giyindiğimi gördüm.
10 sene önce istanbul'a geldiğimde dolabım daha renkliydi artık neredeyse sadece siyah giyiyorum. daha dekolteli ve kadınsı idi.
Bugün kendime yeni bir kaç şey aldım ve akşam giydim. rahatsız olduğum bakışlar ve laflarla tekrar karşılaştım.
siz de benim gibi bir süreçten geçtiğinizi hissediyor musunuz? istediğiniz gibi giyindiğinizde kötü oluyor musunuz? akşam eve moralim bozuk döndüm yolda söylenen şeylerden ötürü ki bu nişantaşında oluyor.

Not: Makyaj yapmayı sahsen seviyorum. yapmıyor olmak sizi daha az kadın yapmaz baska bir şeyden bahsetmeye calısıyorum.

Saçlarım 2 sene önce falan açık kahverengi uçları da sarıydı. Sonra sarıları arttırdım. Bir süre sonra rengini koyulaştırayım dedim boyattım ve boya sonucunda karamel gibi bir renk oldu. En son artık bu renkten de sıkıldım. Kahverengi yapayım dedim. 1 ay sonra tekrar karamele döndü yıkaya yıkaya ki çok sık saç yıkayan biri değilimdir. Haftada 2 kez yıkarım. Neyse geçen hafta yine boyattım ve 2 kez yıkadım yine şimdiden aktı boya. Hayır öyle ucuz bi şey de kullanmıyor adam ama benim saçımda boya durmuyor ya :( Bana dedi ki saçını düzleştirmekten saçlarının pigmentleri ölmüş? Pigmentler ölse(?) beyazlaması gerekmez mi?

Her kafadan bir ses çıkıyor; tam olarak ne kadarı gözden cikaralim, bilemedik. Halisindan, perdesine, koltuk takımları da dahil ıvır zivirlara toplam ne kadar para harcadıniz? Çok satafatli olmayan standart genç bir çift evı olacak diye dusunelim.

Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Bir talimat yazsam babam o talimatla bankaya gitse hesabımdan para çekebilir mi?
Onun hesabına eft yapsam olmuyor başka nedenlerden dolayı. Şimdi şubeme talimat yazsam onlarda benden yetiy alıp babama verirler mi parayı?

Doktor taktı gözüme, çıkarırken bir 10 dk uğraştım. Sonra solüsyonu döktüm kabına koydum. Ertesi gün lens kabından solüsyonuyla birlikte avcuma döktüm, parmağımın ucuna aldım ama gözüme takamadım bir türlü. Sonra solüsyonu yeniledim ve tekrar kabına koydum. Bugün çıkardım ama formunu kaybetmiş, büzüşmüş gibi geldi biraz. Bende beceremiyorum ama gözümün yarısına yapışıyor, yarısı sallanıyor mecburen çıkarıyorum. Videolarda lap diye oturuyor gözbebeğine. Lensi pert mi ettim nasıl anlarım?

Merhabalar. Kafamda bir iki soru var. Benim gozum ileri derece miyop. 6 numara. Gozluk ve lens kullaniyorum. Gozlukle kendimi bildim bileli rahat hissedemiyorum ve etrafa bakarken cok net hissedemiyorum camdan cerceveden dolayi. Lens daha rahat geliyor cunku gozum bozuk degil gibi direkt goze takilan bir sey. Gozluk takinca sanki daha agirkanli hissediyorum kendimi. Hatta boyle biraz daha ayılim diye gozlugu cikarip lens taktigim oluyor.

Bazen asiri yorgun boyle tembel hissediyorum. O anlarda sanki gozum saglikli olsa oyle hissetmeyecegim gibi oluyorum. Sizde de oluyor mu boyle?

Bir de evde kıcımı kaldiramiyorum ya. Calisirken yorulurdum tamam ama simdi calismiyorum fakat yine de inanilma useniyorum evde is yapmaya. Bu tembellik nasil gecer? Neden olur? Kendimi zorlayip asiri elli ayakli olmak istiyorum.

merhaba. bi yakınımızın çocuğu olacak. annem de bebek arabası ile otomobilin koltuğuna koymak için bebek koltuğu araştırması yap dedi internetten. ama bunlar nasıl olur alınır hiçbir bilgim yok. yani internetten alınır mı nasıl olur? gidip dükkandan mı almak lazım? hangi markalar iyidir? her türden bilgiye muhtacım. yardımcı olursanız sevinirim.

topuk taşı denedim ama pek bi faydasını göremedim, var mı başka öneri?

Arkadaşlar merhaba,

2,5 yaşında oğlum var. Tuvalet alışkanlığı kazanmaya çalışıyor.
Çişi öğrendi ama kakayı yapmıyor.

Üzerine gitme bırak bezine yapsın dediler ama ona da yapmıyor.

Beze yapmıyor.
Oturaga yapmıyor.
Klozete yapmıyor.
Küloduna yapmıyor.

Karşımda poposunu tuta tuta ağlıyor.

Ne yapayım????

kyk nın kredi müdürlüğünün kaskafalı memurlarıyla başım dertte ben bu adamları dava etmek istiyorum. ama nasıl ve hangi mahkemede dava etmem lazım ? tespit davası mı oluyor bunun adı?

sorun şu kyk çalışan öğrencilere burs ve kredi vermiyordu. 24 aralık 2015 te resmi gazetede yayınlanan yazıyla sürekli bir işte asgari ücret alarak çalışmak kredi ve burs almak için sorun olmaktan çıkarıldı. fakat 2 gündür bimer yoluyla kyk ile yazışıyorum adamlar tutturmuş bizi mevzuat ırgalamaz yönetmelikte sürekli bir işte çalışmayacak deniliyor o nedenle haziran temmuz ağustosta çalışabilirsin deniliyor. yahu adamlara anlatamıyorum mevzuatta böyle bir madde kalmadı ki kaldırıldı ne yapmam lazım? çalışmak istiyorum arkadaş iş buldum bu gerizekalılar yüzünden çalışamıyorum.

www.resmigazete.gov.tr


-----------------------

BİMER başvurunuza istinaden; Kurumumuzdan kredi almakta olan öğrencilerin asgari ücret düzeyinde sürekli çalışmaları halinde kredileri kesilmekte olup, Yönetmelik süreklilik şartı koştuğundan öğrencilerin yaz aylarında (Haziran, Temmuz, Ağustos) çalışmaları halinde kredileri kesilmeyecektir. Bilginize sunar iyi günler dileriz.

-----------------------

2.5 aylik sipam icin onerebileceginiz oyun halisi var mi? Cingiraklarin yuzune bakmiyor uyumadigi zamanlarda ki bu epey uzun bir sure kucakta kalmak istiyor belki bu hali ilgisini ceker de babayla beraber yaptigimiz kol kaslarini eritiriz:)

Yunus büyükkuşoğlu anadolu lisesi'ne otobüsle nasıl gidebilirim sabah kpssye giricem de acil yardım lütfen
Açık adres
Gazneli mahmut cad. Mamak
Şimdiden teşekkürler

merhabalar. resim yapmak istiyorum, ama öyle bir yeri çizerek, yeteneğe bağlı değil. kendi şekillerimle kendi renklerimle yapmak istiyorum. sonra belki bunları hediye ederim, satabilirim. siz olsanız ne düşünürdünüz? nedense portre vb yetenek isteyen şeyleri çizemeyenler resim yapmamalı gibi bir düşüncem var.

bir de ankaralılar, tuval boya fırça gibi malzemeleri bulabileceğim, birden fazla dükkandan fiyat alabileceğim yer neresidir? bir de daktiloma şerit almalıyım. bilenler onu da şey ettiriversin. şimdiden teşekkür ederim.

o kadar salakça hatalarım var ki hayatım tam istediğim gibi olabilirdi. tüm o pişmanlıklarım yüzünden istemediğim ne varsa içindeyim, çevremde. ve bunların değişmemesi hep benim hatam. sinirden kafamı duvara sürtüp kıvılcım çıkartasım var. hakkettim bunu. yapayım mı?