Giriş
(5)

Çek Cumhuriyetine Herkesin Çekya demeye başlaması?

Skey295
Evet daha önce de diyenleri duymuştum fakat son 1-2 aydır herkes ağız birliği yapmışçasına nerede Çek Cumhuriyeti ülkesinden bahsedecekse Çekya deniliyor. Çok dikkatimi çekti, TDK vs. gibi bir kurumdan açıklama mı yapıldı da neoldu herkes Çekya demeye başladı?Not: Derdimi kendim s*kebiliyorum. :)
Evet daha önce de diyenleri duymuştum fakat son 1-2 aydır herkes ağız birliği yapmışçasına nerede Çek Cumhuriyeti ülkesinden bahsedecekse Çekya deniliyor.

Çok dikkatimi çekti, TDK vs. gibi bir kurumdan açıklama mı yapıldı da neoldu herkes Çekya demeye başladı?

Not: Derdimi kendim s*kebiliyorum. :)
0
Skey295
(11.08.17)
medyada yeterince ismi geçti. çekyalı futbolcu, çekya cumhurbaşkanı vs vs. derken insanların kulağına hoş geldi. eski halinin uzun olmasının da getirdiği...
0
507
(11.08.17)
Çekya kendisi resmi olarak bu isme geçti yakın zamanda.

www.bbc.com
0
himmet dayi
(11.08.17)
@507, artı 1

ama kulağımı tırmalıyor benim. çek cumhuriyeti daha iyiydi bence.
0
runagain
(11.08.17)
ülke kendisi karar aldı, basın yayın organlarının etkisi olabilir
0
burya
(11.08.17)
biz daha çekoslovakya'yı unutamadan iş nereye geldi. evet son hali çekya oldu.
0
lazpalle
(11.08.17)
(4)

Kuzey Kore Amerika gündemi

senolll
Buna dair sözlükte bir başlık göremedim, Çin'den de bir şeyler gelmiş.https://i.hizliresim.com/nW0QXN.pngsavaş çıkacak mı sizce?
Buna dair sözlükte bir başlık göremedim, Çin'den de bir şeyler gelmiş.

i.hizliresim.com

savaş çıkacak mı sizce?
0
senolll
(11.08.17)
ihtisasini reddit hava kuvvetleri'nde yapip donbass savasini yakindan incelemis bir armchair general olarak gorusum su: bu surtusme, oncekilere kiyasla cok daha ciddi ama savasa doner demek zor.

yine de sunu kabul etmek lazim, bu yeni bir asama. sonrasini kestirmek gercekten guc. mobilden uzun uzun anlatamiyorum ama kim sanildigi gibi deli ya da aptal degil. tek derdi kendi hanedanligini korumak, radyasyonlu caya donusmek degil.

ayrica kore guam'i vuracagiz demedi. fuze testini guam aciklarina dusecek sekilde yapacagiz dedi. bir cesit gozdagi ama kesinlikle savas ilani degil.

savasa doner mi? bence donmez ama su an icin "bunlar 1953'ten beri boyle, hep ayni muhabbet. bir sey cikmaz" demek de imkansiz. kk'nin (kuzey kilicdaroglu) nukleer gelisim hizi muazzam. mudahale edilmezse 10-12 senede asla engellenemez bir guce donusebilirler. su an bile minyaturize edilmis basliklari var. atsalar nukleer bomba atarlar yani bir yerlere.

abd saldirmazsa savas cikar. saldirirsa kuzey, guney'e girer. sehir & gerilla savasinda da abd sonuc olarak kazansa bile cok agir kayip verir. vietnam'i, irak'i mumla ararlar.

kore'nin insanlik disi rejimini destekliyor degilim ama kafasina gore dunya polisligi oynayip "demokrasi" goturen abd'yle tasak gecmelerine bayiliyorum. "yiyosa saldirsinlar. iki gunde dumduz ederiz" diyen beyinsiz amerikanlar farkinda degil meselenin. hala kore'nin fuzelerinin yari yolda patladigini falan zannediyorlar.

illaki bir savas cikarsa abd'nin kaybedip zayiflamasini, olabildigince cok yara almasini isterim.
0
der meister
(11.08.17)
*abd saldirmazsa savas cikmaz, saldirirsa cikar yazacaktim. destek gelmezse guney kore kara savasinda kuzey'e direnemez muhtemelen. teknolojileri cok daha sofistike ama sehir savasinda tankinin ya da ucaginin pek anlami yok, dip dibe savasiliyor, kendi adamlarina da zarar verme ihtimalin cok fazla.

kuzey kore ikinci dunya savasi'ndaki sovyetler gibi. teknolojik olarak iyi degil ama hayvan otesi buyuklukte ordulari var. uc tanesini oldursen bes tanesi gelir. olasi bir savasta seul'de yarim saat icinde 3-5 milyon insan olecek zaten sadece bombardimandan. ben soylemiyom bunu uzmanlar diyor. nukleer degilse bile kimyasal silahlari var kk'nin. gerci nukleer de var.
0
der meister
(11.08.17)
kuzey kore, özellikle çin artı olarak rusya'nın kullandığı bir piyon. tıpkı tayvan, japonya, guney kore'yi abd'nin kullandığı gibi.

büyük devletler, savaşlarını birbirlerine karşı değil, yanaşmaları eliyle yapar. çok sıkışırsa rusya ve özellikle çin, k. koreyi satar.

savaş çıkacağını sanmıyorum ama olursa evet g.kore ve japonya da, abd de büyük zarar görür. ama abd de sağlam bir gözdağı verir çin'e.

yugoslavya savaşında -yanlışlıkla!- çin büyükelçiliğini füzeyle vurması gibi. rusya'nın elinin altından ırak ve libya'yı çekmesinden sonra putin uyandı ve suriye'ye sahip çıktı. çin kolay kolay yedirmez k. koreyi. ama abd bu. onunla da karşı karşıya gelmek istemez.

abd'nin amk, ama doğunun sözde milliyetçi/komünist faşolarındansa, batının sözde demokratlarını tercih ederim.
0
runagain
(11.08.17)
Bu iş savaşa varmaz ama abd global liderliğini kaybetmek üzere. Bunu tekrar bir savaş yoluyla ele geçirmek isteyebilir. Habire sağa sola ordu, uçak, tank, füze yığıyor. Rusya ve Çini sıkıştırıyor.

Putin, verdiği röportajda "böyle bir salaklık yaparlarsa kimse hayatta kalamaz" dedi. Bu güçlerin elinde devasa nükleer güçler var. 1. veya 2. dünya savaşı gibi bir savaş olmaz bu. Tüm dünya, toptan biter. Abd böyle bir çılgınlığa kalkışır mı, bence olay oraya doğru gidiyor.


.
0
kartallar yuksek ucar
(11.08.17)
(3)

İş kurmak

etki
Orta ölçekli bir işyeri kurmakla ilgili fikirlerinizi alacağım. Amcam yirmi yıldır çeyiz sektöründe çalışıyo. Bir mağazadan başka bir yere geçtiğinde bine yakın müşterisi de onunla birlikte mağaza değiştirmişti yani kendi müşterisi var bulunduğu semtte. kendi işini kurmak istiyo kendi ama 500.000 na
Orta ölçekli bir işyeri kurmakla ilgili fikirlerinizi alacağım. Amcam yirmi yıldır çeyiz sektöründe çalışıyo. Bir mağazadan başka bir yere geçtiğinde bine yakın müşterisi de onunla birlikte mağaza değiştirmişti yani kendi müşterisi var bulunduğu semtte.
kendi işini kurmak istiyo kendi ama 500.000 nakit para lazım biz bilmiyor muyuz iş kurmasını dedi geçen gün. Batanları tutunamayanları gördüğü için diyo olabilir ama risk almayı da hiç sevmez 500 olsa 700 diyecek biri o yüzden babamla ben gaz vermek sermaye katmak istiyoruz. Amcamda hiç nakit yok parasıyla ev araba aldı filan.

Kendisi biraz karamsar yaklaşır ama iş başa düşünce de özveriyle titizlikle yapar. 100-150 bin civarı nakit var. Üstüne kredi çekilemez mi. Kredi çekip üstüne bu işe girsek diyoruz ne kadar nakit üstüne nr kadar kredi çekmek lazım. Başka önerisi olan varsa da alabilirim

Not: sermaye tamamıyla babamdan olacak, risk almayı sever babam yani batsa bile dünyası mahvolmaz vs. Ki tamamıyle batacağımızı da çok düşünmüyorum dediğim gibi amcam bu işin ustası sadece onun parası olmadığı için yokuş yapıyo ama biz açsak güzelce işletir.

Ya da bu olmazsa başka ne iş yapılabilir bu parayla diyeceğim de, ticarette altın kural bilmediğin işe girme diye çok öneri geldiği için aklımızda bu var şimdilik.
0
etki
(11.08.17)
sıfırdan işe kredi işe başlanmaz.

madem işinde iyi diyorsunuz ve bir miktar da paraniz var, o halde ufak bir sahis firmasi kurup, internet üzerinden satisi bir deneyin.

o sekilde zaten sistemin nasil isledigini gorursunuz ve devami için de karar verirsiniz.

çeyiz islerinde urunlerin satisi genelde elden senetli olur.

bunu da cok dikkatli yönetmeniz gerekir.

ayrica, urun aldiginiz yerlerle de cok iyi fiyat , tedarik ve odeme anlasmalari yapmaniz gerekir.

bunlarin hepsini ortaya koyduğunuzda surecin ne kadar zor olduğu ortaya cikar.

eger tum bunlari "hallederiz" diyorsaniz, girin ise.

sakin unutmayin ki, sizin dusundugunuzden cok fazla sorun ve maliyet kalemi cikacaktir.

"cok iyi hesap" demek bastan yanlis hesap yaptigini anlamina gelir.
0
for the record
(11.08.17)
Amcaniz yer degistirdiginde bine yakin musterinin onunla gectigi kismindan ne kadar eminsiniz? Bu hayatin akisina oldukca aykiri bir durum.
0
a r a m i s
(11.08.17)
her zaman iş kuranı, yatırım yapanı desteklerim kararından ötürü prensip olarak. iyi araştırıp getirisini götürüsünü, risklerini hesap etmek şartıyla.

amcanızın dediğiniz gibi olduğunu kabul edelim... insanlık hali, yarın aranız bozulduğunda ya da allah korusun öldüğünde onun yerine geçecek bir alternatifiniz var mı?

aylık 5 bin net getirili, 30 binlik yatırım fırsatı var. yüzbinler, milyonlar...
0
runagain
(11.08.17)
(3)

2.el kanepe, karyola gibi eşyalar ortalama ne kadar zamanda satılır?

mikro patlama
Özellikle kanepe ve karyola gibi (nakliye ve hijyen nedeniyle) satışı nispeten zor eşyalar için soruyorum, fiyatın da 2.el piyasası için ortalama bir fiyat olduğunu varsayalım. Ne kadar zamanda satılır?Bonus soru: Hangisi daha hızlı sonuç verir? sahibinden, letgo, facebook?Teşekkürler.
Özellikle kanepe ve karyola gibi (nakliye ve hijyen nedeniyle) satışı nispeten zor eşyalar için soruyorum, fiyatın da 2.el piyasası için ortalama bir fiyat olduğunu varsayalım. Ne kadar zamanda satılır?

Bonus soru: Hangisi daha hızlı sonuç verir? sahibinden, letgo, facebook?

Teşekkürler.
0
mikro patlama
(10.08.17)
maria puder bilir.
0
Delay Fuze
(10.08.17)
ben de koltuğumu satarken letgo ve facebook denemiştim, ilk önce letgo'da açtım, fiyat düşe düşe en son bedava yaptım yine alan çıkmadı, sonra 2.el eşyacı facebook gruplarına verdim, cevaplara yetişemdim, ucuz bir fiyata gelip evden aldılar. Kısaca ortalama ve altı fiyatlara kesin satarsın facebook'da hatta biraz ucuz olursa hemen gider.
0
gezegen olan pluton
(10.08.17)
ben üç ay kadar letgo-sahibinden'de denedim. bir koltuk satıldı sadece.

birkaç parçayı belediyeye verdim. bir parçayı hibe verdim yine bir kişiye. kalan yatak-buzdolabı-çamaşır makinası-koltuklar-sandalyeler-vestiyer-halı-şifonyer-komodin-2 tane tek kişilik yatak hepsini öylece bıraktım. en son ikinci elci tamamına 150 tl teklif etti, satmadım. ev dönüşüme giriyordu. inşallah işçiler falan almıştır da birinin işine yaramıştır.

eşyaları satıp borçlarımın bir kısmını ödemeyi planlıyordum. olmadı...

duyuruya da o dönem "verilik eşya" diye girmiştim. sadece fırına talip çıktı.

bütün satış kanallarını kullan. ikinci elciler ölücü resmen. umarım fazla zarar etmeden elden çıkarabilirsin.
0
runagain
(10.08.17)
(4)

Bağlantınız gizli değil ??

klar
Dün ve bu sabah eksiduyuruya girmeye çalıştığımda linkteki gibi bi uyarı çıktı. Girmedim ben de nolur nolmaz diye. Sebebi nedir? Benden mi kaynaklı?https://ibb.co/hP8Hev
Dün ve bu sabah eksiduyuruya girmeye çalıştığımda linkteki gibi bi uyarı çıktı. Girmedim ben de nolur nolmaz diye. Sebebi nedir? Benden mi kaynaklı?

ibb.co
0
klar
(10.08.17)
Ben de aynısını yaşadım, nedenini bilmiyorum ama girdim.
0
fragile lady
(10.08.17)
(bkz: ssl sertifikası)
sizle alakalı değil.
0
veritaslibertas
(10.08.17)
compu ilgilenmiyor artık bizle :(
0
infernalcadre
(10.08.17)
evet, dün geceden beri duyuruya girilemiyordu. arada sırada oluyor öyle.
0
runagain
(10.08.17)
(8)

kuruma kalma

sta
neye elimi atsam kuruyor gibi hissediyorum. dolar almıştım düştü, altcoin almıştım onlar da düştü. bir ev almıştım olması gerekenden çok daha ucuza sattık. arkadaşla bir internet sitesi açıyorduk 2 senedir açamadık bir sürü şanssızlık oldu. neden böyle oluyor be yapayım :(
neye elimi atsam kuruyor gibi hissediyorum. dolar almıştım düştü, altcoin almıştım onlar da düştü. bir ev almıştım olması gerekenden çok daha ucuza sattık. arkadaşla bir internet sitesi açıyorduk 2 senedir açamadık bir sürü şanssızlık oldu.
neden böyle oluyor be yapayım :(
0
sta
(10.08.17)
hayat rutinin bu belki de.
ilerisi için bunu da göz önünde tutarak yaşa. örneğin iş tutacak diye bekleme, tutmaması normal diye düşün.
0
re noreno
(10.08.17)
oluyor bazen öyle. ben de girişecek sermaye bulamıyorum. gel iş kuralım birlikte.
0
runagain
(10.08.17)
olur öyle şeyler.
0
kediyiyenpiskopatfareyimben
(10.08.17)
olur öyle sıkma canını +1
0
basond
(10.08.17)
@runagain ben her şeyi batırıyorum diyorum sen bana iş kuralım diyorsun:)
0
🌸sta
(10.08.17)
@sta, işte birlikte yapalım, batmaz bu defa..
0
runagain
(10.08.17)
plan nedir
0
🌸sta
(10.08.17)
Diğerlerini bilmem ama dolar ve altcoin tercihiniz pek kurumuşa benzemiyor. Özellikle doların, uzun vadede düşme şansı yok.
0
leontocephaline
(10.08.17)
(13)

is yerinde mudurlerin abla demesi

astrid
Calistigim son 3 is yerinde de mudurlerimin bana astrid abla demesi sorunuyla karsi karsiyayim..bu adamlarin hepsi 40li yaslarda..sebebi neydi ki?simdi ki is yerimde de mudurumle muhabbettim gayet iyi..ise baslayali 1 ay oldu..ama adam son bi haftadir astrid abla demeye basladi..sevmiyorum bu hitap
Calistigim son 3 is yerinde de mudurlerimin bana astrid abla demesi sorunuyla karsi karsiyayim..bu adamlarin hepsi 40li yaslarda..sebebi neydi ki?simdi ki is yerimde de mudurumle muhabbettim gayet iyi..ise baslayali 1 ay oldu..ama adam son bi haftadir astrid abla demeye basladi..sevmiyorum bu hitap seklini hatta sinir oluyorum.bunu ona soylesem mi ki??
0
astrid
(10.08.17)
Sevmiyorsanız söyleyin tabii.
Alışkanlıktan olabilir.
Bizim yanımızda çalışan kadına dün abla dedi patron kadın kibarca dedi ki ismimle hitap etseniz daha iyi abla denmesinden hoşlanmıyorum.
Tabi böyle demedi kendisi tam türkçe bilmediği için ama bunu demeye getirdi.
İstememesi normal siz de söyleyin ne olacak ki.
0
mutekebbir
(10.08.17)
Abla deme lazim olur ekikihihi yapın
0
o kadar da degil aga
(10.08.17)
28 yasindayim ama daha kucuk gosteriyorum.bahsettigim adamlar benden en az 15 yas buyuk
0
🌸astrid
(10.08.17)
Hiç profesyonelce değil. üstelik adamlardan daha gençsiniz. genelde abla kelimesini karşısındaki kadına saygı gösterdiğini sanan muhafazakar tipler kullanıyor. İşyerinde böyle bir hitap çok rahatsız edici ve anlamsız.
Direkt hoşlanmadığınızı söyleyin bence. bana şu şekilde hitap edin deyin. sonra daha saçma bir hitap şekli ile karşınıza çıkmasınlar.
0
betsy
(10.08.17)
Bence büyütülcek bir şey yok eski direktörüm de aramızda 30 yas olmasına ragmen mysql abi diyordu, sanırım daha rahat iletişim kurma adına yapıyor olabilirler, x bey x hanım diyince araya mesafe giriyor bence
0
mysql34
(10.08.17)
@mysql34 zaten daha rahat iletisim kurmak icin ve fazla mesafeli olmamak icin ilk basta sadece adimla hitap ediyordu.hanim deme olayi en basindan beri yoktu..ama yaklasik bi haftadir abla hitabina döndü.
0
🌸astrid
(10.08.17)
Büyütülecek birşey var.
Kimse de durumu tam anlamamış.
Bunun sebebi ataerkil bakış açısı ve dile yansıyan söylemleri..
Abla diyor ki ; sana karşı cins olarak baktığı sanılmasın. Cinsel kimliğini yok sayarak seni soyutlamış oluyor yani. Neden? Bu tavır/söylem der ki; çalıştığın sektörde kadına yer yok. Dişiliğe yer yok. Kadınlığı törpülenmiş bir abla ya da erkek olarak var olabilirsin.

Anlamayanlar için şöyle özetleyeyim; abla dediğinde -kendince- sana yan gözle bakmayacağını, sana o ortamda rahat çalışma imkanı sunduğunu sanıyor. (Sanki bunu bu şekilde ve o belirleyecekmişçesine) Sen ona x aağğbbiii desen çok daha farklı bir üslup oluyor mesela.. Bu farkı belirleyen bile yine aynı kafa, onu demek istiyorum.
Bir diğer versiyonu için; bknz: "küçük hanım" .

Elbette gidip bu insanların suratlarına tükürelim demiyorum :) açıklma da öyle bir gaz varmış gibi oldu. Hepimiz bu ; gittikçe erillwşen ve muhafazakarlaşan kültürde yetişiyoruz. Belki bilinçli olarak yapmıyor da olabilirler.

Bunlara direnin.
Uygun bir dille de iş ortamında bu hitapları sevmediğinizi duymak istemediğinizi net bir dille belirtin.
Sevgiler.
0
jimjim
(10.08.17)
Kibarca söyleyin sıkıntı olmaz.

"Abla deme lazım olur" -> "Seninle sevişmek istiyorum" demek olur. Sakın yapmayın :)


.
0
kartallar yuksek ucar
(10.08.17)
jimjim e +1

insanlar konusa konusa anlasir. rahatsiz oluyorsan uslubu ile soylemen tek care
0
eriksatie
(10.08.17)
Abla demek biraz da "İşi sen biliyorsun." anlamı taşıyor. Benim staj amirim bana bir şey sorarken "Nasıl abi?" diyor. Çünkü birine abi ya da abla dediğin zaman o kişiyle daha iyi bir iletişimin yolunu açıyorsun. Ancak büyük oranda @jimjim haklı. Bir de mesela hanım/bey ifadeleri gerçekte pratik değil. Telefonla konuşurken, e-mail atarken, toplantı yaparken bunları kullanıyorsun ama günde en az 8 saat çalışan insanların birbirleriyle daha rahat çalışması için böyle şeyler kullanılıyor. Bu şekilde katı bir resmiyet kırılmış olunuyor.
0
dissendium
(10.08.17)
@betsy ve @jimjim artı bir.

bizim patroniçe de neredeyse tüm çalışanlardan küçük olmasına rağmen, herkes ona abla derdi. jimjim'in dediği gibi bir düşünceyle. çalışanlar arasında, kadının küçüklüğünü bilen, elini tutup bakkala götürmüş olanlar vardı.
0
runagain
(10.08.17)
Teyze deseydin falan de, anlarlar muhtemelen.
0
stavro
(10.08.17)
Çalıştığın yerle ilgilidir
Bana da hanım denmesi hoşuma gitmiyor bazen
Stajyerlr abla diyor genelde
0
sagin
(10.08.17)
(4)

Naif kişilik bozukluğu

neil manke
aşabilen var mı bunu? naif biriyken zamanla sert mizaçlı birine dönüşebilen var mıdır? sosyal anksiyeteyle kombine olunca ne gibi hasarlara yol açabilir naiflik dersiniz?
aşabilen var mı bunu? naif biriyken zamanla sert mizaçlı birine dönüşebilen var mıdır? sosyal anksiyeteyle kombine olunca ne gibi hasarlara yol açabilir naiflik dersiniz?
0
neil manke
(10.08.17)
babam tam olarak bu kişi. ikinci halini kimse sevmiyor sanırım. mümkünse dönüşmeyin.
0
awkward aardvark
(10.08.17)
kötü oluyor evet. kendisi için de, karşısındakiler için de. naif biri de çok sıkıntı çekiyor, bu bir gerçek. çoğu zaman elden bir şey gelmiyor.
0
runagain
(10.08.17)
Bu bir kişilik bozukluğu değil. Naif olmak bir karakter özelliğidir.
0
kullanıcıadımbuolsun
(10.08.17)
ben aştım tabii ki serserilik yapmıyorum ama hayatımı baya bir değiştirdim.
0
guitarissimo
(10.08.17)
(5)

Ayak bileği burkulması

antalya12
Merhaba herkese, Bugün saat 15.00 civarlarında ayak bileğimi burktum. Hemen buzla müdahale ettim. Bir miktar şişti. Eve geldim uzanıyorum ama sızısı hiç geçmedi. Üzerine tam anlamıyla basamıyorum bir şişlik hissediyorum bastığımda bir de hafif acıyor. Doktora gitmedim önemsiz olduğunu düşündüğüm içi
Merhaba herkese,
Bugün saat 15.00 civarlarında ayak bileğimi burktum. Hemen buzla müdahale ettim. Bir miktar şişti. Eve geldim uzanıyorum ama sızısı hiç geçmedi. Üzerine tam anlamıyla basamıyorum bir şişlik hissediyorum bastığımda bir de hafif acıyor.

Doktora gitmedim önemsiz olduğunu düşündüğüm için. Muhtemelen kötü burkuldu o kadar. Şu an düşündüğüm yarın iş var ve bu şekilde devam ederse tüm gün masada nasıl oturacağımı düşünüyorum. Şimdi acile bir özel hastaneye gitsem rapor verirler mi? Ya can yarın sabahı bekleyip hala kötüyse aile hekimine mi gitsem? Bir yol gösterin :(((

Not: bileğimin fotoğrafını da ekledim. Pek bir şey Yok gibi :/ var mı?
0
antalya12
(09.08.17)
önemsiz olduğunu düşünüp doktora 2 gün sonra gittiğim bilek yüzünden aradan 15 yıl geçmesine rağmen zıplarken sorun yaşıyorum.
ortopedist görmeyecekse hiç gitme kas gevşetici ağrı kesici verip gönderirler. yarın git filmini çektir uzmana görün.
0
angelofdeath
(09.08.17)
bence hemen acile görün. sabah yataktan kalkmaya çalıştığında üzerine hafif bile basamazsın, yardımsız yürüyemezsin. büyük ihtimalle alçıya alınacak.

geçmiş olsun.

gerekirse, ödünç koltuk değneği verebilirim. (istanbul/kadıköy)
0
runagain
(09.08.17)
milyon kere burktum ayak bileğimi öyle normal yürürken falan da değil spor yaparken dolayısıyla her seferinde de hemen doktora gittim hatta artık o kadar kötü olmuştu ki çok hassaslaşmıştı bileğim normal yürürken çat çut burkulur hale gelmişti bir türlü tam iyileşemediği için o kadar kötü bilekte bile bir şey çıkmadı(mr-röntgen), özetle gerek yok her bilek burkulması için koşa koşa doktora gitmeye. yarın müsait bir vaktinde gidersin.

masada oturmakta bir sıkıntı çekmezsin bilek burkulmasında niye sorun olsun ki? eğer işe giderken çok uzun ve yorucu bir yolun yoksa ayakta kalmanı gerektiren bir sıkıntı olmaz. bu arada yarına daha çok acıyacak haberin olsun.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(09.08.17)
yandan görüntüsünde ayak tabanına paralel morarma var mı? ben geçen kış burktum ayağımı. tendon subluksasyonu olmuş yani tendon yerinden çıkmış. 1 ay koltuk değneğiyle gezdim.8 ay geçti hala iyileşmedim, kırsam daha iyiydi. demem o ki, doktora görünmekte fayda var. birkaç yastıktan yükselti yapıp ayağını onun üstüne koy, her saatin 15 dakikasında buz kompresi sonra 45 dk normal buzsuz dinlenme şeklinde soğuk kompres yap.
0
curukturpkokusu
(10.08.17)
ayak burkulmasi vakaya bagli olarak kiriktan beter olabiliyor.
ozellikle ciddi manada doku hasari meydana gelmisse.
insani gecici olarak koltuk degnegine mahkum ediyor.
yillarca duzelmiyor, tam duzelecek gibi olurken en ufak bi zorlamada yeniden nuksediyor.
acile gidin. muhemelen diyecekleri gibi soguk uygulayin, bandajlayin ve uzerine basmayin. verdikleri ilaclari surun.
0
mobilemob
(10.08.17)
(3)

Istanbul'da 21 yasinda nerede is bulunur?

nacarkizi
cafe - bar tarzi haftanin 4-5 günü calisilabilecek is nasil bulunur arkadaslar? Kardesim icin bakiyoruz, üni ögrencisi ama bazi sebeplerden dolayi 1 sene ara verdi ve Istanbul'da olacak. Ben uzun yillardir orda olmadigimdan tanidik kimse kalmadi sayilir ve kariyer vs gibi sitelerden hic dönüs olmuyo
cafe - bar tarzi haftanin 4-5 günü calisilabilecek is nasil bulunur arkadaslar? Kardesim icin bakiyoruz, üni ögrencisi ama bazi sebeplerden dolayi 1 sene ara verdi ve Istanbul'da olacak. Ben uzun yillardir orda olmadigimdan tanidik kimse kalmadi sayilir ve kariyer vs gibi sitelerden hic dönüs olmuyor.
Nasil is arasin bu cocuk sizce?
0
nacarkizi
(09.08.17)
tam sezonu. hemen bugün başla bile diyebilirler. bizzat gidip gezecek mekanları, webden iş çıkmıyor.
0
runagain
(09.08.17)
ajanslara kayıt olsun, oralardan iş çıkıyor baya stand elemanlığı ya da günlük garsonluk işler gibi.
0
dedimmidemedimmi
(10.08.17)
gitsin kadıköye önüne gelen bara sorsun, %90 aynı gün bulur
0
re noreno
(10.08.17)
(3)

takı bijuteri gibi dükkanlara ürün satmak?

therevo
El yapımı ellerinde olmayan bir ürün satmak istesek alırlar mı? Yani tasarımını/üretimini ben yapcam onlara toptan satış için temin etcem?Şirket vb. gibi işler yok ama, fatura kesmeden alırlar mı? ( eger alacakları varsa )
El yapımı ellerinde olmayan bir ürün satmak istesek alırlar mı? Yani tasarımını/üretimini ben yapcam onlara toptan satış için temin etcem?

Şirket vb. gibi işler yok ama, fatura kesmeden alırlar mı? ( eger alacakları varsa )
0
therevo
(09.08.17)
Sicak satis bir urunse alirlar. Faturasiz da alirlar en azindan ilk etapta ama fiyat kirarlar.
0
runagain
(09.08.17)
Konsinye alırlar ilk başta, zaten siz de bunu kabul edin. baktınız satıyor sistemi değiştirirsiniz
0
oscar
(09.08.17)
Urunler guzelse ve kullanilan aparatlar kolay kararmayan kaplama malzemedense ben alabilirim.mobildeyim msj atamiyorum.
0
a r a m i s
(09.08.17)
(2)

arac sarj aleti

atcapar
iphone 7 kullaniyorum cakmaklik sarj cihazi alacagim kullandiginiz ve memnun kaldigini hangi markayi onerirsiniz?
iphone 7 kullaniyorum cakmaklik sarj cihazi alacagim kullandiginiz ve memnun kaldigini hangi markayi onerirsiniz?
0
atcapar
(09.08.17)
kablosunu kullanmak için almıştım bir tane. başlık kısmını kullanmıyorum, öylece duruyor. kablon varsa, istersen, hediye edebilirim.

kadıköy merkez.
0
runagain
(09.08.17)
Telefonlar en çok araj sarjlarından dıolayı voltaj sorınu çekiyor. Zarar görüyor. Orjinal kullan. Xiaomi tavsiye edeerim. www.googleadservices.com
0
efruz
(09.08.17)
(6)

"Yazın rengi kırmızı" temalı yarışmaya fikir önerilerini?

winston insani
MerhabaÇalıştığım yer "yazın rengi kırmızı" temalı bir fotoğraf yarışması düzenliyor. 5 kişiye de bavul veriyorlar ki inanılmaz ihtiyacım var.Ama aklıma güzel bir fikir gelmiyor. Şirketin kırmızı T-shirt ü ve kırmızı bardağı var. Onlarla bir fotoğraf çektirip gönderme fikrim var ama pek orijinal gel
Merhaba

Çalıştığım yer "yazın rengi kırmızı" temalı bir fotoğraf yarışması düzenliyor. 5 kişiye de bavul veriyorlar ki inanılmaz ihtiyacım var.

Ama aklıma güzel bir fikir gelmiyor. Şirketin kırmızı T-shirt ü ve kırmızı bardağı var. Onlarla bir fotoğraf çektirip gönderme fikrim var ama pek orijinal gelmedi bana.

Gönderdikleri mailde mesela karpuz içerisinden kalp kalıp olarak kesmişler gayet güzel göründü.

Güzel bir fikriniz var mı bu temada? Ne dersiniz?
0
winston insani
(09.08.17)
karpuzdan ziyade kiraz erik gibi meyveler olmaz mı?
0
ron dennis
(09.08.17)
Sadece çiçeklerin kırmızı olarak göründüğü, siyah-beyaz bir gelincik tarlası fotoğrafı
0
oguz altun
(09.08.17)
ön planda kırmızı ruj sürmüş bir gelin ve arka planda kırmızı elbise giymiş nedimelerinin fotoğrafı olabilir. açık havada, mesela kumsalda deniz kenarında falan çekilirse yaz olduğu da vurgulanmış olur. hem düğünler genelde yazın olur.
tabi gelini nedimeleri falan bulması, kırmızılar giydirmesi biraz zor.

onun dışında aklıma gezi'deki kırmızılı kadın geldi. birisi kırmızı bi elbise giyip o kadının o fotoğrafta verdiği pozu verir, bir başkası da su tabancasından su sıkar. ama kadın güler, ironi de olur. ayrıca gezi de yazın yapılmıştı.
tabi çalıştığın şirket yandaşsa fetöcü diye işten atılabilirsin, bilemedim risk biraz :p
0
istanbul kanatlarimin altinda
(09.08.17)
bence renk olarak kırmızıya odaklanma. yazın adı "kırmızı" da olsa, misal yeşil bir elmayı ısıran sevimli bir çocuğun fotoğrafı da o mesajı verir. kırmızı, illa kırmızı olmak zorunda değil.
0
runagain
(09.08.17)
Orman yangınları Türkiyede bir yaz klasiği haline geldi. Şu anda da Kaz Dağları yanıyor. Bir orman yangını fotoğrafı anlamlı olurdu kırmızı alevleriyle.
0
oguz altun
(09.08.17)
Pintereste red summer photo ya da red summer fashion vs yaz. Moda ile ilgili sanırım orada kolpala.
0
fasulyek
(09.08.17)
(6)

Korna sebebiyle tahammülsüzlük

farabi
Merhabalar. 24 yaşındayım, 18'imden beri araba kullanırım. Evvelce hiç sorun etmediğim trafikteki Türk insanı tavırları şimdi çok moralimi bozmaya başladı. Biliyorum çok sıradan bir durum ama sarıda kornaya basana, takip mesafesi ayarlamayana tahammülüm kalmadı. Şiddet yanlısı bir adam değilim sadec
Merhabalar. 24 yaşındayım, 18'imden beri araba kullanırım. Evvelce hiç sorun etmediğim trafikteki Türk insanı tavırları şimdi çok moralimi bozmaya başladı. Biliyorum çok sıradan bir durum ama sarıda kornaya basana, takip mesafesi ayarlamayana tahammülüm kalmadı. Şiddet yanlısı bir adam değilim sadece içime atıp moralimi bozuyorum hepsi bu. Özellikle korna sinirimi çok bozuyor. Sanırım eskisi kadar gamsız değilim.

Sorum şu, siz neler hissediyorsunuz Türkiye'de trafikteyken? Özellikle kadınlar, sırf cinsiyetinizden dolayı yaşadığınız sıkıntıların üstesinden nasıl geliyorsunuz? Stresle baş etme yöntemim bisiklet sürmek, onda da aynı sıkıntıları yaşıyorum. Sokağımda dar yolda bisikletle 20 ile seyrederken dibime girip kornaya basan, aragaz veren adama olan kinim nasıl geçecek? İnsanca yaşamak neden bu kadar zor?

Sanırım tek çare: (bkz: türkiye'den siktir olup gitmek)
0
farabi
(09.08.17)
hayır tek çare buna alışmak. insanları değiştiremezsin. kuralsız, saygısız, görgüsüz bir toplumda yaşıyoruz.

otobüste bacaklarını açarak oturan, kolunu senin karın boşluğuna dayayarak oturan, yolculuk boyunca telefonda muhabbet eden, müziğinin sesini hatta kulaklıksız video/müzik falan açıp dinleyen, korna sesleri, yolu tıkayan minibüs/dolmuş esnafı, kaldırımdan geçerken sanki ambulans geçiyormuşçasına korna çalıp duran bisikletliler... polisi, zabıtası da farklı değil.

bu toplum böyle. maalesef böyle. bunları sorun ettiğin, kafaya taktığın zaman deli muamelesi görüyorsun. bana psikologa gitmen gerekiyor, ilaç kullanman gerekiyor deyip duruyorlardı iş arkadaşlarım. çünkü tuhaf/yanlış/kötü olan bu görgüsüzlükler/ terbiyesizlikler değil, benim bunlardan şikayet etmem! çünkü tuhaf olan onlar değil, benim!

tr'den imkanım olsa giderdim ama temelli de gidemem. toprağımı, vatanımı seviyorum. her memlekete gittiğimde eğilip toprağını öpen adamım ben.

gözlerini, kulaklarını ve zihnini bunlardan uzak tutmaya çalışacaksın olabildiğince. başka yolu yok maalesef.
0
runagain
(09.08.17)
Geçenlerde Beylerbeyi'nde sari ışıkta kalkmadım diye ne kahpeliğim ne o....uluğum kaldı. Sarıda korna yaptı, ben de " ne var ne" babında elimi kaldırdım ve bu hakaretleri işittim. Üstelik arabada çocuğum da vardı. "Anne o..... ne demek "diye sordu. Ben de adam kendi adını söyledi dedim ne diyim.

Mümkün oldukça araç kullanmamaya çalışıyorum İstanbul'da. Toplu taşıma kullanıyorum ama o da ayrı dert. Evet bunu dillendirip rahatsız olunca da takıntılı tip oluyoruz. Normal görülüyor bu toplumda bu davranışlar.
0
old possum
(09.08.17)
ben bir ara şu maçlarda kullanılan sprey şeklinde kornalardan alıp adamın kafasına sıkmayı düşünüyordum. sonra geçti.
0
alperz
(09.08.17)
türk insanı'nın mükemmel bir karakter yansıması trafikte ki davranışı. hamur bu, fazlasını bekleme :)
0
christopher nolan
(09.08.17)
istanbul trafiği gerçekten insanı çıldırtıyor. benim uyuz olduğum tipler araba kullanırken telefonla konuşanlar. yavaş yavaş gidip slalom yaparlar, aynalara bakmazlar, yeşil ışık yanar geçmezler. Hatta geçen haftalarda oldu daha. yeşil yandı adam telefona daldığı için tekrar kırmızıya döndü geçemedi salak, arkasında da 3 araba bekliyoruz biz de kaldık. kimse de korna çalmadı. Bu olaydan sonra telefonla ilgilenen gördüğüm anda kornaya abanıyorum. benim zamanım onların gerizekalı muhabbetinden daha değerli.
0
betsy
(09.08.17)
Ben yazicaktim ama runagain yazmis. Biz bu topraklarda azinliktayiz.
0
Traveller
(09.08.17)
(6)

Psikolog karışısında hasta istediği gibi davranabilir mi

qazedcsrfvtyhngujmkol
Böyle bir durumda psikolog napabilir. Mesela hasta sürekli argo konuşsa kutsal değerlere hakaret etse hatta cinsel organını falan gösterse. Var mı böyle bişey yaşayan acaba. Psikolog napar bu tür durumda seansa devam mı eder Anormal bisey yokmuş gibi. Yoksa polis falan mı çağırır. Polis çağırma veya
Böyle bir durumda psikolog napabilir. Mesela hasta sürekli argo konuşsa kutsal değerlere hakaret etse hatta cinsel organını falan gösterse. Var mı böyle bişey yaşayan acaba. Psikolog napar bu tür durumda seansa devam mı eder Anormal bisey yokmuş gibi. Yoksa polis falan mı çağırır. Polis çağırma veya bu tür bir tepkide mesleğinin ne anlamı kalıyor hasta zaten anormal hissettiği için gelmiş şifa bulmayı umduğu da kendine tepki gösterince iş mi.
0
qazedcsrfvtyhngujmkol
(09.08.17)
Tamamen atıcam, kendisinin anlatışına göre değişir. Eğer hasta bunları yapmasına rağmen yanlış olduğunu biliyorsa psikolog yardımcı olurdu. Eğer bilmiyorsa farkında değilse bu tarz hareketleri yapan kişinin etik değerlerinde sıkıntı var demektir. Bundan bahsedebilirdi psikolog. Yani ben olsam böyle yapardım. Niyet önemli.
0
freetakilir
(09.08.17)
hadi argo tamam, hadi kutsal değerlere hakaret tamam falan diye okuyordum ki... cinsel organını gösterme nedir yahu :) psikologun alanının dışına taşıyor olay bence.

"...bu tür bir tepkide mesleğinin ne anlamı kalıyor" oldu canım, hasta diye bir de yatırsın şöyle psikologu ha? bak şu psikologun yaptığına sen, adam şifa bulmaya gelmiş! sabretse psikolog da belki zevk alacak hatta belki onun da şifaya ihtiyacı vardır.

bu ne ya, ciddi misiniz?
0
runagain
(09.08.17)
godoşu beklerken + 1 (özlemişim kız seni)

Duyuru psikologları cevap verecekse, benim cevabımı dikkate almayın. Onlar cevap vermiyorsa, etik kodlar ve daha önce tanık olduğum durumlarla konuiacağım.

Psikoloğun işi her anormali düzeltmek değil, hatta anormal olmak zorunda bile değil. Örneğin, kişilik bölünmesi veya çoklu kişilik durumunda konuşa konuşa yapılacak bazı terapi türlerinin hastalığı derinleştirdiği, çünkü diğer kişiliklerin ortaya çıkışını teşvik edeceğini söylüyordu. O derecede "anormal" denilen kısma pskiyatrinin bakması gerekir ki, insan sağlığına tehdit varsa, hasta intihar ya da cinayete meyilli ise, yasaya aykırı şeyler yapacak durumdayssa doğrudan hastaneye yatırabilsin, ilaçla tedaviye başlasın, delirium durumundaysa beyaz odaya alınsın, vb. Ne şartlar altında olursa olsun şifa dağıtımı yapan kişiler onlar değil.

Kutsal değerlere küfrettiğinde yargılamaması lazım ama senin tehlikeli olduğunu düşündüğünde polis de çağırabilir, psikiyatri sevkki yapabilir. Pskoloğun kutsal değerlerine de küfredersen kişisel nedenlerle sana yardım edemeyeceğine karar verme hakkına sahip. İlgili etik kod şöyle geçiyor: Psikolog, yardım için başvuran kişiyi, kendisinin yararlı olamayacağını düşünüyorsa, danışan olarak kabul etmeme konusunda karar verme hakkına sahiptir. Atıyorum peygambere küfrediyorsan ve psikolog çok inançlı ise, sana yardım etmeyi kabul etmek zorunda değil, hatta reddetmesi etik olabilir. Çünkü terapiyi yapabilmesi için onun kendi psikolojisini stabil tutabilmesi gerek. Yeterli kadar stabil olacağını düşünmüyorsa danışanı reddedebilir. Görevi başa çıkabilmeyi en yüksekte tutmak ama bunu herkes için başarabilmek gibi bir görevi yok. Başa çıkıp çıkamayacağına kendi karar verir.

Bir yandan da, başka bir etik kural şu: Eğer psikolog mesleğini uygun biçimde yapmasını engelleyecek kişisel sorunlar yaşadığına karar verirse, bu sorunu en uygun biçimde çözmelidir. Sen bir davranışta bulunuyorsan bunu yapmanın nedenine göre kendi karar vereceği bir yöntemle çözebilir. Dolayısıyla, onlar için bazı şeyler "pskiyatrik vaka" ise bunda kişisel karar verilecek bir durum olduğunu sanmıyorum ama arada derede bir hareketse ya da yapılma amacının ne açıdan olduğunu düşünüyorsa, ona göre kendi kararını verebilir, kendi kararı içindeki çözümü uygulayabilir. Teşhircilik yaptıysan, yasalara aykırı bir hareketse ve psikiyatrik nedenlerle yapıldığında yasalara aykırı değilse, duruma göre seni bir daha yapmamak üzere yönlendirebilir de, neden öyle bir şey yaptığını da araştırabilir, "Güvenliği arayın, bu da psikiyatri sevki" de diyebilir. O an onu hangi motivasyonla ve ne şekilde yaptığına karar verecek olan kişi o, o motivasyona göre hareket edebilir.
0
aychovsky
(09.08.17)
"sınırda kişilik bozukluğu" isimli bir kitap, bir psikiatrın anısını anlatıyor, hastası doktora (hasta kadın) kendisine taciz edecekmiş gözüyle bakıyor. doktor gayet sakince onla iletişim kurarak kliniğine gönderiyor.
0
for day to break
(09.08.17)
O kadar geniş anlayışlı, ileri derecede esneklik tanıyan psikolog umarım Türkiye'de yoktur.
0
1adam
(09.08.17)
@1adam ne demek ki o?

ne olacak peki bu insanlar, yatağa mı bağlanacaklar yoksa allahın onları helak etmesini mi bekleyecekler?
0
rahip janick
(09.08.17)
(15)

Kadıköyde nerede yaşamalı

zimbirik
Soru başlıkta. Yarın ev bakacağım. Tek başına yaşayan bir kadına uygun, bağnaz gözlerden uzak bir mahalle arıyorum. Var mı öneriler?
Soru başlıkta. Yarın ev bakacağım. Tek başına yaşayan bir kadına uygun, bağnaz gözlerden uzak bir mahalle arıyorum.

Var mı öneriler?
0
zimbirik
(09.08.17)
su an anadolu yakasinin cihangiri olarak gorulen yeldegirmeni diye bir semt var. orada kaliyorum. yalniz mi kalacaksiniz ev arkasadasi mi ariyorsunuz?
0
bindokuzyuzkusur
(09.08.17)
yeldeğirmeni güzeldir.
0
runagain
(09.08.17)
Feneryolu :F
0
kuehles blondes
(09.08.17)
Tek yaşayacağım. Oda aramıyorum.
0
🌸zimbirik
(09.08.17)
Tek başına yaşayan bir kadına uygun olmayan diye sorsaydın: Yeldeğirmeni.
0
Domuz
(09.08.17)
Neden yeldeğirmenine kötü yorum yaptınız
0
🌸zimbirik
(09.08.17)
bütçe?
0
sta
(09.08.17)
2000 max.
Ama benim için önemli olan tek başıma rahat rahat girip çıkabileceğim bir muhit olması.
0
🌸zimbirik
(09.08.17)
caferağa mah. ya da moda tarafında bir yer. ama 2000'e bulabilir misin bilmiyorum.
0
sta
(09.08.17)
caferağa mahallesi.
0
ravenclaw
(09.08.17)
6 senedir yeldeğirmeninde yaşayan bir kadın olarak yeldeğirmeni diyorum. gece geç saatte (1-2-3) eve tek başıma çok yürüdüm hiç de bir sıkıntı yaşamadım. bütçenize göre çok da güzel bir ev tutabilirsiniz.
0
gmzo
(09.08.17)
en iyisi caferağa bence, ama kiralar pahalı. ben de orada oturuyorum. eskiden tek başıma yaşıyordum ama artık olmuyor. ev arkadaşı buldum. buralarda çoğu insan ev arkadaşıyla yaşıyor zaten.

2000'e caferağa'da ev bulursun ama eski olur muhtemelen. gene de biraz araştır tabi bazen denk gelebiliyor. istediğin gibi bir ev bulamazsan da yeldeğirmeni ikinci tercihin olsun. hem kiralar caferağa'ya göre çok uygun, hem de güvenlik ve bağnazlık açısından caferağa'dan bir farkı yok.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(09.08.17)
Acıbadem tarafında rahat edersin. hem kaostan nispeten uzak hem de merkezi.
0
re noreno
(09.08.17)
2-3 sene Yeldeğirmeni'nde yaşamış biri olarak, gecenin bi vakti tek başıma başıma bir şey gelmeden yürüdüğüm de oldu; arkamdan takip eden, laf atan vs. de oldu.
yine de iyi diyebilirim, caferağa da iyidir.
0
sedat peker in yegeni
(09.08.17)
acıbadem.
0
füt
(09.08.17)
(20)

Lise aşkınız hakkında soru

apolitikherif
Kendisi hakkında hala bilgi sahibi misiniz?-nerde okuyor-nerde çalışıyor-sevgilisi var mı?Gibi soruların cevabını biliyor musunuz?
Kendisi hakkında hala bilgi sahibi misiniz?
-nerde okuyor
-nerde çalışıyor
-sevgilisi var mı?

Gibi soruların cevabını biliyor musunuz?
0
apolitikherif
(09.08.17)
şu an aynı üniversitede aynı bölümü okuyoruz :( dolayısıyla hepsinin cevabını biliyorum.
0
tabirimekruh
(09.08.17)
evli. iki çocuğu var.
çalışıyor mu bilmiyorum.
(aşkım da diyemem zira âşık filan değildim. lisedeyken birlikteydik)
0
filteria
(09.08.17)
Hayır, bilmiyorum ve ilgimi çekmiyor
0
fragile lady
(09.08.17)
stalk forever

kendisi jimnastik ve plates hocası (yılan gibi mübarek) ayrıca bir sanat dalında yüksek lisans yaptı ama detay vermiyim :)
0
anon1m
(09.08.17)
Komple hayır.
0
hayirsiz
(09.08.17)
Bütün soruların cevabını biliyorum.
Ortak arkadaş çok olunca bilgi kaçınılmaz oluyor zaten.

Şimdi düşünce fark ettim ki az da olmamış, 5-6 sene olmuş, yuh.
0
yaraticinick
(09.08.17)
evlenmiş, birkaç çocuğu varmış :) ben halâ sap :(
0
runagain
(09.08.17)
odtü de okudu
teknokentte çalışıyor
yok

biliyorum özetle
0
shotgunwoman
(09.08.17)
amrika'ya lisans okumaya gitmişti. sonrasında da haber alamamıştım. 2-3 sene evvel merak edip internette ismini aratmıştım. abd'de yüksek lisans falan da yapıp tr'ye dönmüş ve bir okulda öğretmenlik yapıyordu. şimdi baktım, kitap yazmış bir tane. ama bu sefer nerede çalıştığı bilgisine ulaşamadım. aşk/seks hayatı hakkında da bilgim yok.

@zimbirik www.youtube.com
0
misterturist
(09.08.17)
Birininkini sevgili haricinde biliyorum. Diğerini de liseden sonra geçen 7 senede hiç merak etmemiştim. Geçen bi fotoğrafta denk gelip stalkladım biraz.
0
zimbirik
(09.08.17)
2.yi biliyorum, 3.ü tahmin ediyorum. Seneler sonra face'ten mesaj atıp yokladı da, profilinden gördüm.
0
manuel mandalina
(09.08.17)
çalışmıyordu. en son 2 sene önce evlendiğini duymuştum. şu an zaten yolda görsem tanımam herhalde. sekiz sene olmuş.
0
olkol
(09.08.17)
ingiltere'de. evli değil. o kadar biliyom.
0
rayde
(09.08.17)
lisede asik olmadim.
0
ateistanbul
(09.08.17)
odtü'den mezun
çok sağlam bir firmada yönetici konumunda
evli olmadığını tahmin ediyorum.
çok araştırıp takip etmişliğim yok ama sosyal medya bir şekilde önünüze atıyor.
(bkz: linkedin)
0
lazpalle
(09.08.17)
Okumuyor mezun
Balet kendisi (balet ne lan balerin sufydhasudf kızı erkek yaptık sdfsad)
Survivor'a falan katıldı, at olmuş gördüğüm kadarıyla
sevgilisi varmı bilmiyom. at olduğuna göre kesin vardır
0
Tears of Devil
(09.08.17)
0 bilgi, geçmiş geçmiştir orada bırakmak lazım.
0
selam
(09.08.17)
Hava kuvvetlerinde pilot olmus. Egitim ucusunda bilinmeyen bir sebeple ucagi dustu. Öldü. Haberlerde tabutunun uzerinde fotografini gordum, ismini duydum.
0
velvetmorning
(09.08.17)
Arkadaşlar soruda eski sevgiliniz hakkında bilgi sormamış yazar:D yalnızca bilip bilmediğinizi sormuş :D Yani baletleri yöneticileri anlatmanıza gerek yok :D
0
zimbirik
(10.08.17)
şimdi buraya yazsam çılgınca ifşa olabilir. evet, başka bir şehirde diş hekimliği okudu - üni yazmayacağım, lisedeki şehrin bir ilçesinde çalışıyor, lisedeki sevgilisi ile çıkıyor halen. evlenirler de.
0
rain when i die
(10.08.17)
(19)

Argo ve Küfür

qazaqwsx
Merhaba,Hoşlanabileceğiniz kişinin/sevgilinizin vs. ağzından argo ve/veya küfür çıktığı anda soğuyor musunuz?Ben de böyle bir durum var. Ben küfürü günlük hayatta kullanan ya da argo kelimelere sıklıkla başvuran bir insan değilim. Değilmişim de zaten öyle diyorlar. Bu yüzdendir bilmiyorum ama bir in
Merhaba,

Hoşlanabileceğiniz kişinin/sevgilinizin vs. ağzından argo ve/veya küfür çıktığı anda soğuyor musunuz?

Ben de böyle bir durum var. Ben küfürü günlük hayatta kullanan ya da argo kelimelere sıklıkla başvuran bir insan değilim. Değilmişim de zaten öyle diyorlar.

Bu yüzdendir bilmiyorum ama bir insan olur olmadık küfürlü konuşunca ya da tam hoşlanabileceğim bir kişinin ağzından argo bir şeyler duyunca ben de olay bitiyor. Gözümde düşüyor.

Siz de durumlar nasıl ?
0
qazaqwsx
(08.08.17)
duruma göre değişiyor aslında.bir şeye sinirlenmişse küfürlü konuşmasına bişey demem çünkü ben de aynısını yapıyorum. ama sürekli bu haldeyse bana göre itici.
0
rayde
(08.08.17)
Eger o kişiyle bağlarımı koparabiliyorsam inanki koparıyorum. Ama bu böyle olmuyorsa açıkcası araya bir mesafe ve saman koyuyorum ha koymadan önce tepkimi belirtiyorum sonra tavşan dağa küsmüş muhabbeti olmasın.

Yalnız bir daha düşününce gerçekten cok itici ç. Düşünsene oğlan kıza kavgada senin ben amk diyor. Asıl ben senin diyivermek istiyorsun o an işte.. neyse kendimi doldurdum ortada ne adam var ne kadın :D
0
fıytfıyt
(08.08.17)
İnsanın kendini tutamayıp argo konuşup küfrettiği nadir anlar olabilir... fakat nokta yerine küfür kullanan, her ortamda argo konuşan, hele anneli babalı ve senin bilmemne gibi kullanılan iğrenç küfürler kişinin kalitesini belirler, uzaklaşırım.
0
mslny
(08.08.17)
hayır
0
shotgunwoman
(08.08.17)
Yazışırken görürsem soğuyorum. Hele mesela "amk" yazacağına "aq" yazan bir insanla tüm ilişiğimi keserim.

Yüz yüzeyken bir şeye sinirlendiyse küfretmesi itici gelmez ama nasıl küfürler seçtiği de önemli.
0
yirmisantim
(08.08.17)
Mezhebim, toleransim falan cok genis olsa da bu durum beni de sogutuyor. Ama kufurlu/argo konusma icin bir standart olmamakla beraber, samimi bir sohbette kufur/argo ile laf gedigine oturuyorsa cok sorun edecegimi sanmiyorum. Agzinda ve sohbette ne kadar samimi durduguyla ilgili. Ha ama normal sekilde anlatabilecegi bir seyi veya kufurlu/argo konusmasina gerek olmayan bir seyi bu sekilde dile getirirse sogurum.
0
finsidigi
(08.08.17)
Küfür kimseye yakışmıyor
Soğurum
0
sagin
(09.08.17)
Soğurum. Yani, duruma yakışan bir küfrü, o an uygun ve esprili bir sille kullanıyorsa ve sık küfür kullanmayan birisi ise soğumam ya da çok sinirlendiği veya paniklediği anda cinsel ilişki içermeyen "S.çayım" gibi şeyler kullanıyorsa ve o da pek sık rastlanan bir durum değilse, ondan da soğumam ama bunun dışında anında soğurum.

Bir de kişiye bağlı. Artık tanıyorumdur ve "Bu kişi çileden çıkmadan küfretmez" diyorumdur ve kırk yılın başı bir küfür çıkar, tamam ama henüz tanımadığım bir kişi sürekli argoya vuruyorsa kendimi organize sanayii'den kankası gibi hissederim ve ışık hızıyla soğurum.
0
aychovsky
(09.08.17)
bir ölçüm var, aşanı siliyorum kafadan.
0
runagain
(09.08.17)
Soğurum.
0
i m cool with that
(09.08.17)
ben de tam aksine, küfür etmeyen insanı samimiyetsiz buluyorum. "saldırmak yerine küfür etmeyi tercih eden ilk insan medeniyetin kurucusudur" demişti biri, freud muydu?

ayrıca argo farklı bir kavram, sigaraya "cigara" demek, paraya "kağıt" demek birer argo örneğidir. bilmek lazım yani.
0
neil manke
(09.08.17)
Küfürlü konuşmayı samimi buluyorum ben.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(09.08.17)
Hafiften utanarak soyluyorsa ve sadece benim yanimda soyluyorsa hosuma bile gider.
0
twelfth
(09.08.17)
argodan neden soğuyayım ki? acaba bir tanımlama hatası mı yapıyoruz? mesela "mars olmak" bileşik fiili argo aslında. ne bileyim, "kesişmek" de argo. "şu çocukla günlerdir kesişiyoruz" derseniz argo sözcük kullanmış olursunuz.

küfür ise kabul edilemez benim için. küfrün herhangi bir versiyonuna ihtiyacım yok. edeni de hoş karşılayamam.

ekleyeyim, bir şekilde ayrımcı ya da cinsiyetçi konuşmak da benim için kabul edilemez. ama bu argo olduğu için değil, cinsiyetçi ve ayrılıkçı olduğu için.
0
windowsguvenlikduvari
(09.08.17)
ne için kullandığına bağlı olarak değişir. yerinde bir küfürse güvenm bile artar ama alakasız, masum kişiye karşı yapılmışsa soğurum.
0
for day to break
(09.08.17)
ota boka küfür ediyorsa tabi ki. hele kızsa varoş bir kezban canlanıyor gözümde.
0
nothing in my way
(09.08.17)
küfür etmiyorum yanımda küfredilmesini de sevmiyorum. argo yine tahammül edilebilir ama küfürü normal göremem.
0
cabiday
(09.08.17)
argo tahammül edilemez ya da argo için; öyle kelimeler kullanamam diyor nedense herkes.

argo için ilk aklıma gelen örnekler. Açıktan almak, argo mesela. sonrasında, polis için aynasız demek yine argo. abayı yakmak, yine çok kullanılan argolardan. atılan triplerin baş tacı, "boş ver" yine argo. beleş, bıçkın, caka satmak, çıngar çıkarmak, taklaya gelmek argo. hatta tepkilerden anladığım kadarıyla çok şaşırtıcı gelecek ama "patronuma gıcık oluyorum" derken kullanılan "gıcık olmak" argo.
0
windowsguvenlikduvari
(09.08.17)
küfreden erkekten soğumam.

ama tarz önemli.
varoş ve ergen dilinden hoşlanmam kadında da, erkekte de.

bunun dışında, bana göre "güzel küfreden/argo konuşan insan" bile vardır, bazısının ağzına çok yakışır.
0
blatta hiberna
(09.08.17)
(4)

bugün sağanak yağış-fırtına-dolu bekleyebilir miyiz?

runagain
Birazdan dışarı çıkacağım. önceki hafta yaşanan faciadan sonra tedbirli olayım elden geldiğince. elbette bot, can yeleği, oksijen tüpü filan da belki gerekir ama şimdilik; bot, yağmurluk gibi hazırlıklı mı çıksam?
Birazdan dışarı çıkacağım. önceki hafta yaşanan faciadan sonra tedbirli olayım elden geldiğince. elbette bot, can yeleği, oksijen tüpü filan da belki gerekir ama şimdilik; bot, yağmurluk gibi hazırlıklı mı çıksam?
0
runagain
(08.08.17)
Yağmur yagabilir sanki
0
all girls dream
(08.08.17)
Eger kastettigin antalyaysa hayir yagacak gibi gorunmuyor. Muneccim olmadigimizdan anlayamiyoruz nereden bahsettigini.
0
a r a m i s
(08.08.17)
Pardon cok ozur dilerim, lokasyon belirtmedim.
Istanbul. Kadikoyden taksime geldim.
0
🌸runagain
(08.08.17)
Söylediklerinizin olabilmesi için bir soğuk hava cephesi lazım. Şu anda öyle bir tahmin yok. Yağmur falan yağmaz.
0
catch the arrow
(08.08.17)
(2)

şu kadın süper değil mi?

diffarentiationation
https://i.hizliresim.com/dGrQqL.jpghttps://i.hizliresim.com/YNynvl.jpgtekrar tekrar izliyorum, bizde niye böyle nineler yok? kaç yaşındadır? yanındakiler berbat değil mi? gülüşüne mi böyle aşık oldum acaba?
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com

tekrar tekrar izliyorum, bizde niye böyle nineler yok? kaç yaşındadır? yanındakiler berbat değil mi? gülüşüne mi böyle aşık oldum acaba?
0
diffarentiationation
(08.08.17)
değil.
0
silsmile
(08.08.17)
süper gelmedi bana. bizim nineler daha tonton, sevimli genelde.
0
runagain
(08.08.17)
(6)

kişisel fotoğrafı imgim vb bir siteye yüklediğinizde

runagain
sonsuza kadar orada mı kalıyor?bir ifşa var diyelim. link vermeden yükledik, o zaman da mobilden giren arkadaşlar göremiyor. ama link versek de o fotoğrafımız kalacak mı orada hep?
sonsuza kadar orada mı kalıyor?

bir ifşa var diyelim. link vermeden yükledik, o zaman da mobilden giren arkadaşlar göremiyor. ama link versek de o fotoğrafımız kalacak mı orada hep?
0
runagain
(07.08.17)
hayır. belli bir süre o linke tıklanmayınca otomatik siliniyor.

ama zaten silinmese bile herhangi bir yerde dizinlenmediği için erişilmesi imkansız gibi bir şey.
0
himmet dayi
(07.08.17)
imageshack en kısa süre tutanı sanırım. imgur bayağı uzun tutuyor oradan uzak dur bir de. Zaten himmet'in dediği gibi linki silsen bir daha rastgele bulunması imkansıza yakın.
0
doxanikee
(08.08.17)
imgur'a yükleyince deletion url var onu kaybetmezseniz imgur'dan istediğiniz zaman silersiniz.
0
ghilleinthemist
(08.08.17)
2010'da imgur'a yukledigim foto hala duruyor. fyi
0
no christ requires
(08.08.17)
imgim'e yükledim artık. teşekkürler...
0
🌸runagain
(08.08.17)
silinmesin istiyorsan flickr'i bir dene.
0
mungojerry
(08.08.17)
(5)

Kaldirimdan giden motorcular

durgunfoton
Yani arkadaslar burasi istanbul falan degil marmaris yani ama evin onundeki yoldan yuruyemiyoruz. Motorlari hep kaldirimda kullaniyolar. Bazilari cok cok az kismi dikkat ederek geliyo sorun yok. Ama bazilari cok hizli geciyo carpilmamak sans yani. Sesleride duyulmadigindan arkaniz donukse farkedilmi
Yani arkadaslar burasi istanbul falan degil marmaris yani ama evin onundeki yoldan yuruyemiyoruz. Motorlari hep kaldirimda kullaniyolar. Bazilari cok cok az kismi dikkat ederek geliyo sorun yok. Ama bazilari cok hizli geciyo carpilmamak sans yani. Sesleride duyulmadigindan arkaniz donukse farkedilmiyo. Bugun bizim komsuya carptilar 50 yasinda kadin kolu catladi. Yani ne yapilabilir ki? Sikayet vs. Olmadi ben de ip baglicam yani dussunler diye.
0
durgunfoton
(07.08.17)
kimi kime şikayet?

geçenlerde bir asker uğurlamasında yaralananlar oldu biliyorsunuz. kadıkoy yeldeğirmeninde de "asker uğurlama" adı altında yerli-yabancı bangır bangır müzikler, bağırtılar ve peşpeşe ateşlenen silahlar gece 12'ye kadar sürdü. tam 18 kez aradım 155'i. ya düşmedi, ya açmadılar ya da bant kaydı dinletip kapattılar. nihayet düşürdüğümde de "ekip gönderiyoruz" dedi telefona bakan kişi. gelen ekip "polise kalkan eller kırılsın" tezahüratıyla araçtan inmeden uğurlanıyor. ondan sonra kızılderililer kötü...

sokayım böyle memlekete!
0
runagain
(07.08.17)
durdurup dovebilirsiniz mahalledekilerle birlkte. ne temiz dovulurler ustelik, canim cekti soyle bir iki comar dovmeyi. kaldirimdan gitmek ne demek? bu resmen "ipimde degilsiniz, siz kimsiniz a queue" demek, ben de bunu kaldiramam.
0
no christ requires
(07.08.17)
normalde çok hızlı yürüyen ben, öyle durumlarda inadıma ağır aksak yürüyor, elimde alışveriş poşetleri varsa yere koyuyorum ki geçiş yolu kapansın.

tam cevap olmayabilir ama elden bu geliyor yani. bu tipler keşke geberip gitseler. motorcuların kendilerine has ayrı bir iticilikleri, boşvermişlikleri var.
0
m e b
(07.08.17)
Çeli̇k gerebilirsiniz. Boyun hizasında olursa daha etkili olur. Mümkünse gece gerin ve kamera vs görüntü almayan bir yer olsun.
0
catch the arrow
(07.08.17)
ben bağırıyorum "burası size yasak" ya da "burası sizin yolunuz değil" diye.

bisiklet yolunda da çok var bu parazitlerden. çok sinirim bozuluyor. yürüyüş yollarına giren dallamalar var... şikayet filan çare olmuyor ben de avazım çıktığınca bağırıyorum
0
mutlusismankedi2015
(07.08.17)
(14)

ben mi abartmışım yoksa o mu rahatsız edici davranmış?

you are my lethe
gençler, üniversiteden tanıştığım ama çok da yakın olmadığım biri var. flört gibi birşey.okuldan mezun olduktan sonra bir yıl konuşmadık ama geçen yıl bu tarihlerde yazışmaya başladık ve bir kere de yüz yüze görüştük. sonra neyse olmadı. ben başkasıyla o da başkalarıyla. derken geçen aylarda tekrar
gençler, üniversiteden tanıştığım ama çok da yakın olmadığım biri var. flört gibi birşey.okuldan mezun olduktan sonra bir yıl konuşmadık ama geçen yıl bu tarihlerde yazışmaya başladık ve bir kere de yüz yüze görüştük. sonra neyse olmadı. ben başkasıyla o da başkalarıyla.

derken geçen aylarda tekrar konuşmaya başladık. geçen cuma akşam iş çıkışı görüşelim mi dedi? tamam dedikten sonra akşama bende kalırsın, ailem zaten evde yok filan dedi ve ısrar etti. bende o böyle diyince rahatsız oldum ve o akşam işim var diye buluşmadım. iş çıkışı buluşsak birinci arabası var,evime bırakabilir. ikincisi benim elim-ayağım tutuyor kendim gidebilirim. tüm bunlara rağmen ısrar etmesini rahatsız edici buldum. (vol1)

pazar günü gün saatleri içinde buluştuk bu sefer. muhabbet güzeldi vs ama konuyu durup durup ailem yok, ev yemeği özledim, evime gel bana yemek yap demeye getirdi. bende şkayla karışık hayır cevabı verdim ama bir değil iki değil durmadan konuyu buraya çekti ve ısrar etti. durmadan eve çağırmasını hele ilk buluşmada inanılmaz irrite edici buldum. (vol2)

son 3 yıldaki iki uzun süreli ilişkimde avrupalı erkeklerle olmuştu. hiç böyle ısrar etmemişlerdi, hatta beni rahatsız edecek birşey dahi yapmamışlardı. hatta ve hatta öpmeden önce öpebilir miyim diye izin almışlardı.

bu sebeple onun bu davranışı bana çok rahatsız edici geldi. sonuçta ilk buluşmada hatta öncesinde daha buluşmadan böyle eve çağırması, emrivaki yapması... bir de kibarca ve açıkça hayır dememe rağmen ısrar etmesi sanki seks dileniyormuş gibi geldi. resmen acıdım ona. gözüme ezikçe geldi. öyle işte.

siz ne düşünüyorsunuz?
(yaş ve cinsiyet please)

edit: üniversitede arkadaş filan değildik bu arada. ayaküstü selam-selam harici oturup muhabbet etmişliğimiz bile yoktur.
0
you are my lethe
(07.08.17)
Evet seks dileniyor. Klasik davranış gel sana yemek yapayım, film izleyelim vs. Sadece selam sabah olduğu için de muhtemelen nasıl biri olduğunu bilmiyor, şansını deniyor. Çok rahatsız edici bir davranış kesinlikle, bir daha görüşme derim.

23 K
0
cherokee rose
(07.08.17)
standart "türk kızını" eve atmak için böyle ısrarlar gerektiğinden(çünkü piremses nazlı olmak zorunda), seni de standart "türk kızı" sandığı için midene giden yolun bu olduğunu düşünmüş olabilir.

bu tip konularda rahatsız olmanın bir sınırı yok, hiçbir şey demeyip bakışı bile rahatsız edici olabilirdi; abartmak diye bir şey yok yani, rahatsız olmuşsan rahatsız edici bir davranıştır.

öpmeden önce izin isteyen erkeği bırakarak büyük hata yapmışsın yalnız. buralar sana göre değil pek...
0
Bruce
(07.08.17)
o da mümkün tabii ama bana seks dilenmekten ziyade sekse en kısa yoldan ulaşmak istiyor gibi geldi.
yani gezelim tozalım, flört edelime ve ilişkinin ciddi bir şeye dönüşme ihtimaline tahammülü yok ve bunu açıkça göstermek istiyor da olabilir.
0
filteria
(07.08.17)
Gıcık oldum pisliğe
Sonra bize seks istemiyorsunuz diyorlar
0
sagin
(07.08.17)
bu bir tacizdir. 31 e

bu arada bizler öpmeden önce izin istesek ezik avrupalı isteyince kibar oluyor buna da parmak basmak istedim.
0
guitarissimo
(07.08.17)
Tabii ki onun okuzlugu.

Gorusme +1
0
runagain
(07.08.17)
Abazaymis arkadas beyfendiye kari gönderelim

Tacize de girer aslında

Baya da irrite edici

Yol ver gitsin

34 m
0
all girls dream
(07.08.17)
Çok itici.
24, K.
0
ms brownstone
(07.08.17)
adamın niyeti seks. uzaklaş.
0
elorelia
(07.08.17)
En korktuğum insan tipi.
Seksi falan bırak direk seri katil olma ihtimali geliyor aklıma böyle durumlarda.
Karşımda psikopat varmış gibi davranıyorum.
Not: Evet paranoyaklık var biraz.
28 Kadın.
0
mutekebbir
(07.08.17)
Israr etmekle hayvanlık yapmış orası kesin fakat adam senle ilişkisinden ne istediğini öküzce de olsa başta açıkca belli etmiş. Bunu bile bile konuşmaya devam edip buluşmaya gitmişsin. Üstüne rahatsız olduğunu söylemeden şakayla karışık cevaplar vermişsin. İrrite olduğunu ona söylemen gerekiyor. Konuyu Avrupalı erkeklere getirmen ise saçma olmuş.
0
hildirim
(07.08.17)
Irrite edici ama sen de "belki degistiririm" diye konusmaya devam ediyorsan etme. Adamin niyeti belli iste @hildirim + 1
0
piremses
(07.08.17)
O rahatsiz edici davranmis haklisin.
0
twelfth
(07.08.17)
gelişimini tamamlamamış

görüşme+100
0
my pink
(08.08.17)
(8)

ifşa böyle bir şey mi? -link eklendi-

runagain
foto, ekte.
foto, ekte.
0
runagain
(07.08.17)
aynen kardeşim. şekil adammışsın. ama yastığı yok et oradan.
0
twelfth
(07.08.17)
Mekke'de mi oturuyorsun? İçeri nur yağmış. MaşAllah.
0
Apocalypse
(07.08.17)
tam bir mert...
0
Bruce
(07.08.17)
çamaşır makinesi ile mi çekin fotoyu?
tipin yerinde ezel'de koy kenanın yerine seni sırıtmazsın.
0
basond
(07.08.17)
İfşa öyle bir şey değil, mobil olanlarıda düşünüp fotoğrafı link şeklinde eklemeyle oluyor.
0
etna
(07.08.17)
9 eylül mezunu, gitar çalan bankacı tipi var.
yukarı doğru yuvarlarsak şu linki de verebiliriz;
www.izlevideo.net

(haydi iyisin yine)
0
filteria
(08.08.17)
ben en çok küpe mi yoksa elektrik düğmesi mi sorusuna kitlendim, şu an benim için hayattaki en büyük gizem bu. işsizim, vizyonsuzum, gözüm de bozuk.
0
evde liyakat kalmamis
(12.08.17)
@evde liyakat kalmamis, :) harbiden elektrik düğmesine de benziyor. küpe ama o. @basond'un dediği kadar var. laptopun camı bi tuhaf
0
🌸runagain
(12.08.17)
(18)

senelerdir süren arkadaşlıklarınız / dostluklarınız

gmzo
kaç tane? ben 15 yaşındayken yaşadığımız ülke değişti, dolayısıyla çocukluk arkadaşlarımla zaten koptuk. liseden ise düzenli olarak görüştüğüm 1 arkadaşım var. bunun dışında da üniversitedeki yakın arkadaşlarımla zamanla hayat görüşümüz değişti veya bazı karakter özellikleri batmaya başladı ve en ya
kaç tane?

ben 15 yaşındayken yaşadığımız ülke değişti, dolayısıyla çocukluk arkadaşlarımla zaten koptuk. liseden ise düzenli olarak görüştüğüm 1 arkadaşım var. bunun dışında da üniversitedeki yakın arkadaşlarımla zamanla hayat görüşümüz değişti veya bazı karakter özellikleri batmaya başladı ve en yakın iki arkadaşımı o kadar da yakın görmüyorum mesela artık. şu an yakın gördüğüm 2-3 arkadaşım da 2-3 senelik.

merak ediyorum birkaç seneye bu arkadaşlarımdan da mı kopacağım? insanın hayatının farklı dönemlerinde farklı yakın arkadaşlarının olması normal mi? yoksa sorun bende mi?
0
gmzo
(07.08.17)
normaldir olabilir, zamanla insanlar değişir güzel bir laf vardır
10 tane 10 kuruşun olacağına 1 tane 1 liran olsun diye, 10 kuruşluk arkadaşlara denk gelmişsindir yada onlar seni 10 kuruşluk görmüştür.

kısaca bu bir sorun değil doğru arkadaşlar denk gelmemiş olabilir.
0
basond
(07.08.17)
Ben de bazen sorguluyorum kendimi "neden hiç ilkokuldan, ortaokuldan görüştüğüm 1 arkadaşım bile yok" diye. 15-20 yıllık arkaşlarıyla hala çok yakın olabilen insanaları görünce özeniyorum biraz.

Lisedeki yakın arkadaşlarımla da koptuk zamanla. Aylarca hiç konuşmadığımız oluyor çoğu zaman. Buluşunca yine iyiyiz ama birbirimizin hayatına dair çoğu şeyden habersiz oluyoruz. Sadece üniversiteden 2 yakın arkadaşım var şimdi. Onlarla da farklı şekillerdeyiz şu an ama her gün aramasak da birbirimizi mutlaka whatsapp grubumuzda konuşuyoruz. Fırsat buldukça da görüşmeye çalışıyoruz.

Şu saatten sonra da tanışacağım kimseyle yakın olabileceğimi sanmıyorum. Bazılarının ömür boyu yakın arkadaşları olurken bazılarımızın da farklı dönemlerde farklı arkadaşları olabiliyor demek ki.
0
ms brownstone
(07.08.17)
Benim liseden kalma kızlı erkekli arkadaş grubum var. 10 kişiyiz 9 yıldır yakınız baya düzenli de görüşüyoruz. Gerçi yaşlar hala 24-25 civarı. İleride görüş farklılıklarıyla, şehir değiştirmelerle, evlenmeyle kopar mı merak ediyorum ben de.
0
jazzabel
(07.08.17)
yaşım 36. en yakın arkadaşımla 35 senelik bağımız, beraber büyüdük denebilir.
üniversite ve is için ayrı şehirlerde yaşasak da hic kopmadık. hala neredeyse her gün konuşuruz.

biri 7-8 yaşlarından... ama asıl lisedeyken yakinlastik.

bir diğeri orta 1den beri.

iki arkadaşım da ilkokul 5ten.

bunlar hayatta en çok guvendiklerim. bir de işyerinden oldu;2 tane. onlarla da 10 sene falan oldu. sırlarımı anlatır, hala o şehre gittiğimde evlerinde kalırım.

onun harici yine yakın olduğum 3-5 arkadaşım daha var yine yaklaşık 10 senelik.

bir de bir kaç aydır arkadaşlık ettiğim 2 kişi var.

sanırım dostlarım kıymetli. bir kere hayatıma girdiklerinde şartlar ne olursa olsun hic vazgeçmedik birbirimizden.
0
balik kraker
(07.08.17)
mobil edit: üniversite ve liseden hic kimse kalmamis hayatımda.
0
balik kraker
(07.08.17)
Hayatın farklı dönemlerinde farklı arkadaşların olması normal, çünkü hayat sizi aynı yönde şekillendirmiyor. Herkesin yolları farklı ve bazen yollar ayrılabiliyor.

Bir çocukluk arkadaşım var, 20 küsur yıldır arkadaşız. O kendisini zengin eden bir meslek yapıyor, ben de ebedi orta direk olarak takılıyorum. Başka bir arkadaşım evlendi ve balayına Phuket'e gitti. Ben de bunu çocukluk arkadaşıma anlattım, 'Vaaaoo, Phuket' diye. Çocukluk arkadaşım gayet kayıtsız bir şekilde 'Zaten parası olan Maldiv'e, parası olmayan da Phuket'e gidiyor balayına' dedi. Hayatımız farklı yerlerde ama değerlerimizin ayrı olması veya en büyük sırdaşının o olmaması, hiçbir şey paylaşamamak ve tamamen ayrı dünyaların insanı olmak anlamına gelmiyor. Onunla da paylaşacağın şeyler farklı oluyor, onunlayken de hissettiğin şeyler diğer arkadaşlarınla hissettiğinden farklı oluyor ama sadece eskisi kadar kanka olunmuyor. Yeni arkadaşların kadar sık olmasa da görüşüyorsun, özlüyorsun, görmek istiyorsun ama derdini, neşeni en çok paylaştığın insan o olmuyor. Yine de bir şeyler paylaşabiliyor ve mutlu oluyorsun.

Şimdiki arkadaşlarının da yenisi gelebilir. Hatta onlar daha önemli, daha kanka, daha panpa da olabilir. Bu eski arkadaşların tedavülden kalkması ya da artık gereksiz olması anlamına gelmiyor.
0
aychovsky
(07.08.17)
Ben arkadaş ilişkilerinde çok şanslıyım. İlkokulun başından beri, hatta daha da öncesinden süregelen 3-4 çok samimi arkadaşlığım, ortaokulun başından beri süregelen de o kadar dostum, üniversiteden de bir o kadar yakın arkadaşım var. Lokasyon farklılığından dolayı hepsiyle görüşemiyorum tabii ama kardeşim diyebileceğim kadar yakın insanlar bunlar. Yarısıyla yakınız ve sürekli görüşüyoruz. Diğerleriyle de aynı şehirde olduğumuzda muhakkak görüşüyoruz.

Bunun dışında, 1-2 senelik, gerçekten dostum diyebileceğim 1-2 kişi var belki.

Dans ortamlarında olduğum için sürekli farklı insanlarla tanışıyorum ve yeni arkadaşlıklar kuruyorum, ancak insanlara hemen çok yakın olabilen birisi değilim. Son bir senede bir sürü arkadaşım olmuştur ama çok yakın insanlar değiller. Dünyanın en sosyal insanı olmasam da, dostum diyebileceğim 10 kişi vardır belki de, neredeyse tamamı en az 8 yıllık arkadaşlıklar. Zaten bu insanlar bana yetip arttığı için, yeni arkadaşlıklar kursam da çok samimi olamıyoruz. Vaktimi esas dostlarıma ayırınca diğerleriyle o kadar da yakınlaşamıyorum.

Ben durumumdan çok mutluyum, ancak nadir bir örnek olduğumu düşünüyorum. Çevreye baktığımda birçok kişinin arkadaşlıkları birkaç sene sürüyor anca. Ya lokasyon, ya çekememezlik... bir sebepten bitiyor çoğu.

Bu konuya da özellikle dikkat eden birisiyim. Genelleme yapmak istemem ama; uzun süreli arkadaşlıkları olmayan insanlar biraz geçimsiz kişiler gibi geliyor bana (geçerli bir sebebi yoksa). Hatta flört ettiğim kızın hiç uzun süreli dostluğu yoksa, kişiliğiyle ilgili bir problemi olduğunu düşünüyorum ve bu konuya dikkat ediyorum.

Soruna cevap olarak: İnsanların büyük bir bölümü senin gibi. Ama yine de sorun sende (ve çoğu insanda) olabilir. Bu konuda kendini sorgulayabilmen çok güzel. Sebeplerini objektif bir şekilde belirlemeye çalış. Öncekilerle neden koptunuz? Şu anki en yakın iki kişiyi neden yakın görmüyorsun? Belki gerçekten mantıklıdır ve şanssızsındır, belki de sende bir problem vardır...
0
long live rock n roll
(07.08.17)
Hic yakin arkadasim olmadi ve herkesle olan arkadasliklarim birbirimizle uzaklasinca bitti.
0
fabr
(07.08.17)
Farkli donemlerde farkli arkadaslarin olmasi cok normal, herkese boyle oluyor genelde.

Uzun soluklu 1 kadin arkadasim var duzenli gorustugum baska da yok oyle eski. 1-2 kez bozustuk bir sekilde tekrar tatliya bagladik hala arkadasiz. O kadar ortak noktada bulusamiyorum herkesle. Yemek yemeye, filme, konsere, yurtici/yurtdisi tatile her yere gideriz. Onceden yapilmis bir plani olmadikca tum davetleri kabul eder, ben de ederim. Bu yuzden uzun yillardir suruyor sanirim. Her teklife evet diyecek arkadas bulmak kolay degil. Bir sure gorusmedigimizde birimizden biri mutlaka arar.

Bir tane de liseden kalma erkek arkadas var, onunla da hala arkadasligimiz devam ediyor ama 100km uzakta oldugu icin nadir gorusuruz. Cok gorusmedigimiz icin bozuma ihtimalimiz de pek yok:)
0
stavro
(07.08.17)
sende bi sorun yok. doğal olanı bu.
0
elorelia
(07.08.17)
En eski arkadaşlarım ilk okul arkadaşlarım, tamamen kopmadık ama çok sık da görüşmüyoruz, düğünde filan ya da annelerimiz arkadaş onlar vasıtasıyla iletişimdeyiz, hepsi de 20+ yıllık arkadaş. Onun dışında 15+ olanlarla sık sık görüşüyoruz, birisi ile çok yakınız, farklı şehirlerdeyiz ama sürekli konuşuruz, tatile filan gideriz, liseden de bir grubumuz vardı 4 kişilik sürekli iletişim halindeyiz, en geç ayda bir görüşürüz, hiç kopmadık. Onun dışında kemikleşen arkadaş çevrem üniversiteden, yine arkadaş grubundan, 5 kişiyiz. Onlar da hepsi de +10 yıllık. Sonra da zaten yakın arkadaş kategorisinde kimse olmadı. Top 10 yapsam hepsi de eskilerden olur, hatta belki 10 kişiyi dolduramam bile.
0
elikası
(07.08.17)
ilkokuldan arkadaşlarım ancak 5. sınıftan ve yolda veya bir yerde rastlarsak selamlaşırız filan, o kadar. ilkokulun 5 sınıfını, iki farklı şehir ve dört okulda okudum.

ortaokul arkadaşları da selamlaşacak kadar, o da rastlaşırsak.

liseden iki sağlam arkadaşım var, kardeşim dediğim. ve yine o dönem onların ortamında tanıştığım arkadaşlar, onlarla çok sıkı olmasak da.

ilk üniversitemde çok yakın olduğum birkaç arkadaş vardı. biriyle hala görüşürüz her gün whatsaptan ve mümkün olduğunca yüzyüze.
aynı yurdun ve evin odasında birlikte kaldığım arkadaşla bağımız zayıfladı ve koptu neredeyse tamamen.
bir diğeriyle '99 depreminden sonra görüşemedik bir türlü, yıllar sonra görüştük, sevdiğim de birisiydi ama reyizci olmuş kendisi. koparttık bağı.

ikinci üniversitemden iki arkadaş vardı sürekli birlikte takıldğımız. biriyle alakayı kestim, akp muhabbetinden. diğeriyle de arasıra görüşürüz. evlendi, farklı şehirlerdeyiz...

iş yerinden iki tane sağlam arkadaşım var. biriyle defalarca atıştık, fiziksel boyuta varmasa da bayağı kavga ettik siyasi sebeplerden. bi de akpli olmasa çok iyi olacak. bir ara işi bile bırakıp çıktım kavgamız yüzünden. şimdi yakınız, tuhaf biraz.
0
runagain
(07.08.17)
Ilkokul ortaokul liseden kalan hic arkadasim yok sehir degistirmeler evlenmeler sosyal siyasal farkliliklar derken hiçbiriyle alakam kalmadi. Bu durum gorusmeye devam ettiğim en eski arkadasimi 10 yillik yapiyor. Yeni ortamlara girdikce arkadas olduklarimdan bazisi devam ediyor bazisi o ortamdan cikinca bitiyor.

Ilkokuldaki en yakin arkadaşımla gorusmeye calismistik birkac sene once, hala 8 yasinda gibi davrandigi icin bunun gibi 20 yillik arkadasim olacagina akilli dusmanim olsun daha iyi demistim.
0
passive aggressive
(07.08.17)
öyle dostluklarım olmadı.

ilk sebebi, ergenliğimin sonuna kadar çok yer değiştirmem, dolayısıyla kalıcılık unsurunu sağlayamamamdı.

sonrası için ise sebep, karşıma çıkan insanların aslında bana uygun olmadığını kabullenmemdi. yani illa sosyaleşmiş olup, instagrama konulacak fotoğraflar için 32 diş sırıtmamın gerekmeyeceğine inanmamdı. hayata bakış açılarımızın örtüştüğü bir iki insanla da, o insanların geçirdiği -benden bağımsız- dönemler yüzünden ilişkilerimizi askıya alma durumu oldu. ha ama onlarla bir 5 sene sonra yine can ciğer olabiliriz gibi, o farklı bir şey.
0
treamorg
(07.08.17)
liseden beri arkadaşlığımın devam ettiği çok yakın 2 arkadaşım vardı. sonra hepimiz farklı şehirlerde üniversite okuduk. daha sonrasında tam sizin bahsettiğiniz gibi değişimler oldu. uzun süreli arkadaşlığın verdiği rahatlıkla eleştiriler de aynı sertlikte oldu sanırım. sonra bir tanesiyle gerçek anlamda koptuk. görüşmüyoruz. birbirimizi de pek sevmiyoruz sanırım. ötekiyle bu süreç biraz daha ılımlı geçiyordu ki; kendisinin sevgilisi bu süreci hızlandırdı. onunla da kopma aşamasındayız sanırım.

fakat bu süreç içerisinde şunu yakaladım. çok eskiden çok yakın arkadaşım olan biri ile farklı şehirlere taşınmamız sonucunda biraz uzaklaştık. çocukluğun verdiği sorumsuzluk da üstüne eklenince hiç iletişim kurmaz olduk. sonra yine aynı şehirlerde yaşar olduk; fakat yine görüşmez konumdaydık. fakat bir şekilde yeniden rastlaşarak -hatta daha ileri gidersem, tekrar tanışarak- iyi arkadaşlar olduk. laf olsun diye değil, gerçekten en yakın arkadaşım oldu kendisi. şimdi evlerimiz arasında 300-500 metre var. bazen 1 ay hiç görüşmesek de bir destek olarak orada olduğunu bilmek güzel. bazen de her gün görüşür pozisyonda oluyoruz. o zaman da kendi tecrübelerimden yola çıkarak yaşadığım karakter uyuşmazlıklarını yaşamadığımı fark ediyorum. farklılaştığımız çok nokta var ama karşında seni gerçek anlamda dinleyen biri var. art niyet beslemeden, kıskanmadan, senin için en iyisini isteyerek dinleyen biri. farklı üsluplarımız var ama herkes kendince argüman yürütüyor. ama bunların hepsi doğru bir dinlemeyle mümkün oluyor. en azından benim için öyle.

sanırım insan en yakın, en içten, en can arkadaşından, araya ne girerse girsin; kopamıyor. biraz ara veriyor belki sadece. biraz dinleniyor da denilebilir. diğer arkadaşlıklar birer ilizyondan ibaret.

arkadaşlarınızdan belki kopacaksınız, belki kopmayacaksınız. ama kopabilecek arkadaşlıklardan kaybettiğiniz bir şey yok temelde. tecrübe ediniyorsunuz en kötü ihtimalle. kopamayan arkadaşlıklar ise bambaşka bir kazanım. ikisi de normal olan bence. siz de sorun olduğunu düşünmüyorum.
0
windowsguvenlikduvari
(07.08.17)
Benim ilkokuldan kalma sürekli görüştüğüm iki arkadaşım var. Büyük ihtimalle yakın çevrelerde oturduğumuz içindir. Liseden kalma sürekli görüştüğüm 3 4 kişi var. Bunun da nedeni yine yakın çevrelerde oluşumuzdandır.üniversiteden yeni mezun oldum. Herkes kendi evine gittiği için düzenli görüştüğüm kimse yok. Telefon trafiğinin de git gide azalacağını düşünüyorum.
0
valarmurgulis
(07.08.17)
Benim ilkokul yaşlarında tanışıp da halen arkadaşlığımın devam ettiği kişi sayısı sadece bir.Arkadaşlığın devam etmesi derken kriterim haftada en az 1 defa bir araya gelmeye çalışmak, buluşmak için iki tarafın da istekli olması.Tüm olanaksızlıklara rağmen bir araya gelmeye çabalamak.

Onun dışında eskiden aynı iş yerinde çalışıp iş değiştirmeler nedeniyle ayrıldığımız ama 1-2'siyle haftada bir telefonlaştığımız, en geç 2 ayda bir mutlaka görüştüğümüz 4-5 kişi var.

Arada dönem dönem arkadaşlık ettiğimiz ama arama sorma faslının şu an devam etmediği onlarca kişi var.

Yıllar geçtikçe, hele evlendikten sonra yeni arkadaşlar edinmek çok zor oluyormuş.Yakın arkadaş bulmak sevgili bulmaktan daha zor bence.Bu işin çözümünü bulan varsa bana da haber versin.
0
turkuaz
(07.08.17)
1 tanecik. ortaokulda tanıştığım arkadaşım, 2006'dan beri en yakın arkadaşım kendisi.

bi tane liseden vardı, geçen haziranda tamamen bitti arkadaşlığımız mezuniyet törenine gidemedim diye :))

başka da yok.

sorun sende değil bence, bak çok güzel yazmışsın insanın hayatının farklı dönemlerinde farklı bir bireye dönüştüğünü.
0
mutlusismankedi2015
(07.08.17)
(16)

zorlu center'da $4.700.000'a daire var

soft
bu kadar parası olup zincirlikuyu'da dairede yaşayan ahmak mıdır?değerlenir diye düşünerek alanı ihya eden piyasayı oluşturan insanlar ahmak mıdır?https://www.sahibinden.com/ilan/emlak-konut-satilik-zorlu-center-da-360-m2-4-plus1-super-konumda-bogaz-cephe-468128671/detaydaha pahalısı da olabilir, ba
bu kadar parası olup zincirlikuyu'da dairede yaşayan ahmak mıdır?

değerlenir diye düşünerek alanı ihya eden piyasayı oluşturan insanlar ahmak mıdır?

www.sahibinden.com

daha pahalısı da olabilir, bakmadım.

edit: www.sahibinden.com

$12.700.000'a da varmış.
0
soft
(07.08.17)
Ev güzelmiş ama
0
all girls dream
(07.08.17)
memlekette öyle zenginler var ki nelere ne paralar harcıyorlar aklın hayalin almaz. yani madafaka +1
0
soso
(07.08.17)
metrobuse yakin olmasi guzel.
0
exlibris
(07.08.17)
Türkiye genelinde 160 metrekare evler lüks kabul edilirken, 360 metrekare evler nerede olursa olsun değerlidir. Bu evi alacak adamın evin değerlenmesini bekleyeceğini sanmıyorum. Keyif için almıştır.
0
dissendium
(07.08.17)
o fiyata boğaz gören villa alırsın.
0
nuisance
(07.08.17)
Asiri pahali bence. Sonuçta apartman dairesi, yemisim 360 m2'yi.
Bogaz manzarali, en azindan birkac metre bahcesi olan mustakil ev alirsin o paraya.
Allah sahibine bagislasin derler. Gozumuz yok.
0
runagain
(07.08.17)
ahmak demek doğru değil, residence hayatını seven de var.
fakat, evin tavanları alçak ve banyoyla mutfak dahil parke zeminli.
eminim kalitelidir ve suya dayanıklıdır, ama ben bu konularda eski kafalıyım.

ıslak zemini yok evin.
bu kadar paraya bir mermer, bir granit görmek istiyor insanın gözü.

çok inceleyemedim, ama ilk etapta bunlar gözüme çarptı, daha kim bilir ne saçmalıklar var.

bu parayı hak eden ev de olur, o evde oturana saygı da duyulur, ama evi beğenmedim.
yani bu ev o parayı hak etmez bence.
0
blatta hiberna
(07.08.17)
alkolsuz icecek
(07.08.17)
Madafaka +1
0
Traveller
(07.08.17)
Bunun yerine boğaz hattından bir ev tercih edilir ama kimisi de böyle rezidans hastası. Avm si ekstra olanakları vs. Ha bu paralara da gözü kapalı 3-5 daire alanlar var. Bize garip geliyor :)
0
reactionic
(07.08.17)
yanilmiyorsam şarkici gülşen ordan iki daireyi birleştirip bir yer aldi eşi ile birlikte, 5 milyon dolar gibi birşeydi, oluyor yani arada:(
0
alttaraf
(07.08.17)
bizim hatunun halası da burada oturuyor. Halası hakkında başka bir bilgim yok ama.
0
gozu acik sevisen yahudi
(07.08.17)
kara para aklıyorlar bu tür şeylere çok para vererek :)
0
sorunvar
(07.08.17)
sadece türkleri düşünme parayı nasıl harcayacağını bilemeyen arap dolu ortalık. sen yeter ki gösteriş ve lüks koy önüne.
0
orpheus
(07.08.17)
senin de beyazdan aklıcağın bir 70-80 milyon doların olursa, hiç sormadan alırsın :)
0
dramadi
(07.08.17)
eve 10 milyonda verebilirsin 20 milyonda asıl olay ev hak ediyor mu bu parayı istanbul oyle bır yer oldu ki. herkes kafasına gore fiyatları koyuyor ve ne hikmetse evlerı satıyorlar. benim selenium fulya da favoriye aldıgımb bir daire vardı 3.5 m$ idi.

geçen indirime girmiş 2 m düşmüş şimdi siz hesap edin ne kadar bir kar marjı ya da komisyon donuyor ortada
0
Aşk Adamı
(07.08.17)
(11)

hayallerinizin gerçekleşmeyeceğini ne zaman anladınız?

steve rogers
sb
sb
0
steve rogers
(06.08.17)
Henüz anlayamayacak kadar salağım sanırım.
0
goodz
(06.08.17)
çok çalışmayınca
0
dedim dedim de kime dedim
(06.08.17)
Baskalarini zengin Eden bir kole oldugumu farm edince.
0
baldur2
(06.08.17)
Üniversite bitti tamam mi daha sonra ben bala göte istediğim şehirde iş buldum ve sevgiliyle yaşamaya başladık işte sonra ne olduysa ondan sonra oldu. Bir anda bu bütün istediğim hayalini kurduğum şeylerin sadece başlıklarını gerçekleştirdiğimi ve içlerinin hiç bir zaman tam anlamıyla dolamayacağını anladım. O günden beri varoluşsal problemler yaşıyorum.
0
fıytfıyt
(06.08.17)
ben hala kabul etmedim öyle bir şeyi.

belki tamamen istediğim şekilde olmayacak, ama olacak!
0
runagain
(06.08.17)
Çok hayal kurmadım hiç. Hatta 'Hayalin nedir' diye sorulsa 'yok galiba' derim. Hayallerimin varlığı yokluğu beni rahatsız etmiyor, çünkü yaşayarak görmeyi, deneyimlemeyi seviyorum ama birkaç hayalim vardı, onların da olmayacağı farklı zamanlarda kafama dank etti.
Çok istediğim yerde yaşayamayacağım, orada kısa süreli kalırken kafama kakıldı zaten.
Yaptığım işi hep tutkuyla yaptım ama hangi tarafımı yırtarsam yırtayım başarılı olamayacağımı bu sene anladım.
En iyisini yaptığımı düşündüğüm şey, hiç iyi bir şey olmayarak yakın zamanda elime patladı. Bir de şunu anladım ki, hayallerden ancak birine kanalize olmak gerekiyor. Birden fazla hayalin peşinde gidilirse ortada dımıldızlak kalınıyor. Daha doğrusu, yapan onu da yapıyordur ama yapan nasıl yapıyor, bilmiyorum.
Bundan sonrası artık kader, kısmet, oyun havaları.

Edit: Genelde lily'nin dediği gibi hayal peşinde koşan bir insan değilim. Hatta gerçekleşip gerçekleşmeyeceği belirsiz olan hedeflere gitmekten zevk almam ve en sevmediğim söz 'Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgar yardım edemez'dir. Var olandan zevk almayı çok severim. Şuna inanırım 'Gittiğin yer hiç bitmez, durmadan gidersin; yeter ki yol güzel olsun'. Bu aralar yol bayağı bayağı dandik olduğundan insan muhasebe yapıyor.
0
aychovsky
(06.08.17)
Mezun olunca biraz fark eder gibi oldum. Çalışmaya başkadıktan sonra da iyice emin oldum.
0
ms brownstone
(06.08.17)
hayallerin peşinde koşmak, kendini gerçekleştirmek falan bunlara inanmıyorum. hep böyle bir dayatma var, sanki mutlu olmak bir zorunluluk, hayallerini gerçekleştirmek için yaşar insan vs.

hayatından hoşnut olmak, memnun olmak daha gerçekleştirilebilir ve insan kimyasıyla daha uyumlu hedefler bana göre.

bir şeyi yaparken her zaman bir sonraki adıma odaklanıyorum, bunu elde ettikten sonraki adımım nedir? şeklinde. veya şu an yaptığım şey hangi olasılıkları açıyor bana? bunları düşünüyorum, ama üç, beş, on adım sonrasına dair türlü varsayımla kafamı meşgul etmiyorum. bu yüzden henüz gerçekleşmemiş bir hayalim yok, bugüne kadar istediklerimin, hayal ettiklerimin bir çoğunu yapabildim.
0
lily briscoe
(06.08.17)
hala tam olarak anlayamadım.
0
pinkpeony
(06.08.17)
hayaller asla gerçekleşmez. çünkü onlar hayaldir

ama hedefler gerçekleşir

ben 25 yaşındayken hayal kuruyordum. 30 olduğumda hayalimi gerçekleştirebilecektim.
şuan 32 yaşındayım anladım ki bu bir hayalmiş. artık hedefim var. 40 yaşında gerçekleştireceğim. ve bu yolda planlı şekilde ilerliyorum.

hayallerinizi gerçekleştirmenin en iyi yolu ondan vazgeçip planlı bir hedef koymaktır.
0
bana her yer cehennem
(06.08.17)
"Kaybettiğinde değil vazgeçtiğinde yenilirsin" - Ernesto Guevara

Üniversiteye başladığımda anladım :(
0
heritage
(06.08.17)
(11)

Devran ne zaman dönecek?

theodor
Ne zaman sizce?
Ne zaman sizce?
0
theodor
(05.08.17)
Dönmeyecek. Görüşüm budur.
0
quaker
(05.08.17)
sıkıntı bu zaten. gücü eline geçiren istediğini yapacaksa ohoo.
0
secrex
(05.08.17)
akp sizce seçim kaybeder mi ? kaybetse, ok kaybettik napalıö diye kenara çekilir mi ? iç savaş çıkartırlsr bırakmazlar iktidarı
0
oscar
(05.08.17)
Bence dondu bile...

Tum o geriye gidis ve karsi devrim gibi duran seyler, verilmis birer oyuncak.

Az kaldi. Ama hesap sorulur mu bilmem.
0
runagain
(05.08.17)
@runagain: Bu kanıya varacak nasıl bir done var elinizde?
Şu an veya son 1 yıldır olan hiçbirşey "oyuncak" gibi durmuyor.
0
quaker
(05.08.17)
dönmez oyun içinde oyun var. dönerse bile 25 sene civarı diyorum.
0
orpheus
(05.08.17)
en geç 15 yıl sonra. yaşlılar ölüp onların yerine bilinçli gençler oy verme yaşına geldiğinde değişecek. bu iş hep böyle olmuştur.
0
bana her yer cehennem
(05.08.17)
dönmez
0
no christ requires
(05.08.17)
20 sene var bir süpriz yapmazsa. Malum şahsın mevlasına kavuşması gerek.
0
tukenmez adam
(05.08.17)
Dönmez.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(05.08.17)
@quaker, bu bir onsezi.

Islamci kitleyi/tabani donusturuyor malum kisi ve yapi. Dunyevilesiyor, millilesiyor. Evet hala manipulasyona cok acik, hala cahil bir kitle ama yonetilebilir durumda.

Hirsizlik, vasifsizlarin kadrolasmasi, evrensel hukuk normlarinin umursanmamasi vs evet bircok zulumleri var ama bunlara goz yumuluyor. Umarim bu mal, makam biriktirenlerden hesap sorulacak.

"Onu delige supurmeyin, kullanin" demisti hani birisi. Derinler simdi ayni tavsiyeyi uyguluyor.

Tamamen onsezi. Hicbir maddi delilim yok.
0
runagain
(06.08.17)
(6)

Bu şekilde yaşamak zorunda olsanız?

diffarentiationation
https://qph.ec.quoracdn.net/main-qimg-fc3d3f4a275b525197eb31e853f46d62.webpÖlmek için bile başkasına muhtaç olsak ne yapardık?
qph.ec.quoracdn.net

Ölmek için bile başkasına muhtaç olsak ne yapardık?
0
diffarentiationation
(05.08.17)
Otanazi taninmali artik. Yasam en buyuk deger olabilir Ama bu yasamak degil
0
baldur2
(05.08.17)
kelebek etkisinde böyle bir sahne vardı uzun süre etkisinden çıkamamıştım. böyle korkunç durumlarla yüz yüze olup da bilimde sporda sanatta başarılı olabilen insanlar var onlara saygım sonsuz ama üzerinde en ufak müdahale hakkımın olmadığı bir yaşamı yaşamak istemem. çevreme de söylediğim budur. herhangi bir şekilde felç vs gibi geri döndürülemez bir duruma düşersem ölmeme izin verilmeli.
0
Ufuk
(05.08.17)
Bok gibi ya, böyle yaşamak mı olur aq
0
doxanikee
(05.08.17)
Resmi göremiyorum. Sana film öneriyorum. m.imdb.com
0
Lim5
(05.08.17)
otenazi bir haktir!
0
dik dur egilme kanzuk durum seninle
(05.08.17)
Allah dusmanima vermesin denilecek bir durum. Korkunc bir sey... oyle bir hayati dusunemiyorum.
0
runagain
(05.08.17)
(12)

dini başlıklara "allah yok" yazan insanın amacı ne?

diffarentiationation
https://eksisozluk.com/alkol-icenin-cennete-gidemeyecegi-gercegi--5426808bu gibi başlıklara sürekli entry giriyor dinle alakası olmayan insanlar. ben bu tür başlıklara tıklamam bile, dindarlar kendi arasında tartışsın derim. niye zamanımı boşa harcayayım ki benim için masal olan şeylere?ama ateist g
eksisozluk.com

bu gibi başlıklara sürekli entry giriyor dinle alakası olmayan insanlar. ben bu tür başlıklara tıklamam bile, dindarlar kendi arasında tartışsın derim. niye zamanımı boşa harcayayım ki benim için masal olan şeylere?
ama ateist girip din yalan yazınca anlam veremiyorum. niye böyle bir şey yapar ki insan?
0
diffarentiationation
(04.08.17)
tanrı yok fikrini paylaşınca ne gelişecek ve anlamlı olması ne demek ki bunun?
0
🌸diffarentiationation
(04.08.17)
Kötü niyetle yapıyorlar çoğunlukla. Zaten dini çevrelerde ateistlere olan tepkinin sebebi bu. Hır çıkarmaya çalıştıkları için.
0
yaren
(04.08.17)
Din başlıklarına yorum yapmak için illa dindar olmaya gerek yok. Birileri nasıl "allah var" diyorsa, başka birileri de gelip "allah yok" diyebilir, aşırı doğal.

Ayrıca yani şu bulunduğumuz ülkede, dindar geçinen kesimin herkesin her şeyine karıştığı, ahkam kestiği ve dindarlık dayattığı şu ülkede, amaç sorgulanacaksa "allah yok" yazanın değil, diğer tarafın amacını sorgulamakta sonsuz faydalar görüyorum.
0
fengari
(04.08.17)
Hakaret edilmedikce, ki her gruplasmada iki tarafta da kufurler hakaretler havada ucusuyor.
Dindari da, ateisti de dinlerim. Dinlemek isterim.
0
runagain
(04.08.17)
Kim niye kotu niyetle yapsin yahu. Bilgi paylastikca cogalir. Inancli kesimin bir yerden sonra argumanlari bitiyor ve asil cirkefe onlar bagliyor. Gozlemim bu yonde.
0
bruceandwayne
(04.08.17)
epeydir ben de bu konu hakkında o tür başlıklardan birine yazmayı düşünüyordum aslında.
bana biraz aptalca geliyor. adamın inançlara bakış açısı masallara bakış açısı gibi, kendisini bağlayan hiçbir görev, vaat, ödül veya ceza yok. yahu hiç inanmadığın varlık ve kurallar bütününü önemseyip misal "en azından tek hatam içki içmek olacak, kıps ;)", "cennet diye bir yer yok zaten xD xD" veya "bana kafir diyorlar :(" triplerine girmek ne diye? burada da var o tiplerden. daha önce sormuştum hatta:
eksiduyu.ru
0
m e b
(04.08.17)
Bence bu tamamen bir tepki. Asıl sorun, bu ülke genelinde konuşursak, islamı, peygamberini ve tanrısını reddedenlerin sürekli gözüne 'cehennem azabının' sokulması. Doğal olarak, takıntı bence farklı bir tarafta aranmalı.

Bunu geçip "niye zamanımı boşa harcayayım ki benim için masal olan şeylere?" kısmına gelelim. Bir şeyin maddi olarak bulunmaması, yalan olması, gerçek olmaması ve hatta masal olması bu şeyin günlük hayatta maddi etkilerinin olmadığı anlamına gelmez. Günlük maddi hayatta, idea olan şeyler, gayet maddi etkiler doğurabiliyor. Bu sebeple bir şeyin gerçek ve materyal dışı olduğunu iddia etmek, onun materyalist bir eleştiri üzerinden ele alınmayacağı anlamına gelmez.
0
protector
(04.08.17)
Asıl cirkef olan inançlı kesim. Onlar cehaletleri gereği ofansif davranıyorlar. Çok cahiller ama ben hoşgörülüyüm mesela. Sokakta kedi görsem oturur ağlarım. Kim inançlılar mi? Onlar çok cirkef ve saygısız. Ne olmuş yani inandığın değerlerle biraz dalga geçmişsem? Inançlar mi? Ya onların hiçbir şeye saygisi yok. Tamam benim gibi düşünmüyor olabilirsin ama azıcık saygı duysan ne olur? (Bu böyle sonsuza kadar gider.)
0
fear factor
(04.08.17)
itici. herkeste bir dawkins bir sam harris havası. zaten şüphede olan kişinin tek ihtiyacı da ekşi sözlük idi. böyle çöp başlıkların açılma amacı heveslileri toplayıp çekişmesini izlemek. zaman kaybı yani.
0
sporty
(04.08.17)
Ben Müslümanım, inanmıyorsan saygı duy falan diyecek kadar da ılık değilim.
Ama gelip de konuyla alakasız bir başlığın altına allah yok diyen net gerizekalıdır. Her tartışmanın bir referans noktası vardır. Türkiye de tartisma kulturunun olmama sebebi de insanların bu referans noktalarindan bihaber şekile saga sola arguman sıçmasıdır. Olay bu. Milleti bilinçlendirecekmiş o zaman çok doğru konu başlığına yazmış bravo ahdhahsjdjc
0
fyodor fyodorovic
(04.08.17)
zihinsel ergenlikten yazıyorlar. zaten şu yazdığım cevap dahil sosyal medyada fikir yarıştırmayı zihinsel ergenlik olarak görüyorum.

kimsenin umurunda olmayan müthiş fikrim ve cevabımla herkesi yendim oh yeah.
0
misterturist
(04.08.17)
@jimmy mcnutty troll sayısı çok arttı hepsi aklımızda kalmıyor.
0
uyusam iyi olur
(04.08.17)
(12)

Personelim benden şikayetçiymiş

bana her yer cehennem
Şimdi 30 kişilik bir yer düşününBir adet herkesin şefi. Bunun altında tüm işleri verip, takip ve kontrol eden ben + benim gibi 2 kişi varBugün duyduğum benim iş verme tarzımdan personel memnun değilmişİş verirken Ego tatmini yaptığımı söylemişler.Şahsi olarak çok mülayim biriyimdir. Ego sahibi kesi
Şimdi 30 kişilik bir yer düşünün
Bir adet herkesin şefi. Bunun altında tüm işleri verip, takip ve kontrol eden ben + benim gibi 2 kişi var

Bugün duyduğum benim iş verme tarzımdan personel memnun değilmiş
İş verirken Ego tatmini yaptığımı söylemişler.
Şahsi olarak çok mülayim biriyimdir. Ego sahibi kesinlikle olmadığımı düşünüyorum.
Kaldı ki iş verirken hadi arkadaşlar şunu şöyle yapalım (yapın emir kipi ile asla konuşmam) , tarzı konuşuyorum

Şimdi yapı olarak beni zayıf gördükleri için böyle düşündüklerini düşünüyorum
Atalarımız boşuna dememiş
Deveye diken insana s.ken diye
Şimdi ben bunları s.keyim mı.
Belki o zaman kıymetimi bilirler

Ne yapayım
0
bana her yer cehennem
(04.08.17)
sta
(04.08.17)
sizi zayıf gördükleri için böyle düşündüklerini düşünmüyorum. belki sizi zayıf gördükleri için düşündüklerini söyleyebiliyorlardır.

bunu bir de sizin gibi olan iki kişiyle konuşun bence.


edit: mikro patlama çok güzel söylemiş
0
rahip janick
(04.08.17)
Sen bunu kendine dert edip buraya soruyorsan bile bu senin pek de oyle biri olmadigini gosterir. Umursama isini bildigin gibi yapmaya devam et insanlari kirmadan.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(04.08.17)
Eğer personele savaş açacaksanız bu sadece onların haklı olduğunu ispatlar. Çok sayıda kişi aynı şeyi düşünüyor ve bir araya gelip şikayet ediyorsa muhtemelen haklı oldukları bir şeyler vardır ya da çok yanlış anlaşılan bir şeyler vardır. Eğer ego sahibi değilseniz birkaç temsilci kişiyle özel bir toplantı yapıp sakin sakin sorunu görüşün ama kendinizde de hata olabileceğini kabul ederek görüşün.
0
mikro patlama
(04.08.17)
Ben de benzer bir iş yapıyorum. O kadar adamı tek tek memnun etmek aynı zamanda da iş disiplinini sağlamak çok zor. Kabalaşmadan biraz nemrutluk yapacak şekilde bir tavır takınmak etkili olabiliyor, tabi bunun ayarını yakalamak biraz zor.
0
nopnog
(04.08.17)
Çalışanların hakkında (mübalağa da olsa) bu kelimeyi kullanabiliyorsan mülayimligin de yalan. Yine emir kipi kullanmamanın da bir anlamı yok.

Neyse yine de odanda tek tek herkesle konuş not tut. Asıl durumu biraz daha netleştirebilirsin böylece.
0
1adam
(04.08.17)
Bu ülkede kibar ve anlayışlı davranan insanların kıymeti hiç bilinmediği gibi hep ezmeye çalışıyorlar. benim eşim de kibar bir insan. Ben de ayı gibiyim. kavga edilmesi bağırıp cıngar çıkarılması gereken durumlarda olayı ben devralıyorum.
Kıymetiniz bilinsin isterseniz siz de biraz kaba olmalısınız.
0
betsy
(04.08.17)
@proletarier... +1

Hassas biri oldugun belli. Kullandigin deyimde haklilik payi var bence, o mulayimligine binaen.

Tatli sert goturmek gerekiyor. Insanlarla ugrasmak dunyanin en zor isi. Karsindakilerin her birinin anlama kapasitesi birbirinden cok farkli. Hizmet sektorunde calistigim icin iyi bilirim.
0
runagain
(04.08.17)
arkadaş böyle bir ortamda takım liderlerinin emir verdiği kısımdayım. ekipte elemanların sayısı 50 den fazla. ben hayatımda bu kadar kibar yönetici topluluğu görmedim. yöneticiyi bırakın insan görmedim. ama yine de yaranamıyorlar bizim denyolara. bu denyo dediklerim eğitimli-eğitimsiz, genç-yaşlı farketmiyor. bizim insanımızın iş ahlakı genel ahlakı vs yok. kendinde pek bir şey arama. zaten konuyu açıp buraya sorduysan olay bitmiştir senin tarafında. tabi bu konuyu kendine zarar vermeden çözmen lazım. kolaylıklar diliyorum.
0
hemsta
(04.08.17)
Emir kipi kullan.oyle gotë boyle ýâŕřâķ
0
all girls dream
(04.08.17)
Aslında normalde bakıldığında @mikro patlama'ya katılırdım ama birkaç sene önce danışmanlık yaptığımdan beri şüphe ile yaklaşıyorum.

Bir bilişim firması gibi bir yerdi, çalışanların da büyük çoğunluğu üniversite mezunu. Şefleri de üniversite mezunu ama o alanda mezun olmamış. İlk gittiğimizde tüm şefler 'Okullu değil, aşağılık kompleksini bizden çıkarıyor' diye şikayet ediyorlardı. Bizi de zaten yönetici o çelişki çözülsün, çalıştaylarda sonuçlar ortaya çıksın diye tutmuştu. Gittik, geldik, araştırdık, gözlemledik, çalışmaları yaptık ve sonuç şu oldu: Çalışanlar okullu değil diye yöneticiye ciddiye almıyor, kullanmaya çalışıyor. Daha doğrusu hiçbiri işi yapmak istemiyor, eskinin devlet daireleri gibi herkes birbirine paslıyor. Hatta işi verince bazıları 'Ben yapmayacağım, yapmam' diyerek çekiliyor. İş gecikince adam birini çağırıp 'Sen yap' deyince de 'Bana baskı yaptı, egosu öyle böyle oldu' diye mırın kırın ede ede, işi tırnağının ucuyla yapıyorlardı. Elemanlardan bir kısmı (3-4 kişi) hakikaten kendilerine verilen işi yapıyor, çalışıyorlar. Onları da seviyor yönetici, diğer çalışanlar da 'Bunları kayırıyor' diye kızıyorlardı.

Firmaya 'İşçiler haklı ne biçim yönetici bu' diye girdik, ikinci ayın sonunda 'Bu yönetici yine iyi niyetliymiş, ekmeğiyle oynamayım diye kaç aydır milleti tutmuş. Ben olsam hepsini atmıştım bu tayfanın' diye sinir küpü olarak çıktık. Bunun da ötesinde çalışanları niye atmadığını araştırdık. Yöneticinin melekliğinin üstüne, şunu öğrendik. Bu adamın üstündeki üst yönetim sektör ortalamasının altına yakın bir yerlerde maaş veriyor ve gerçekten çalışan eleman da o maaşa çalışmak istemiyor. Zaten çalışacak eleman bulamadıkları için de, var olan elemanları çıkaramıyorlar. Adamlar da bunu sonuna kadar kullanıyorlar.

Bunu çözmek için baz + prime dayalı maaş sistemi önermiştik. Üst yönetimden geçti. Sonrasında takip kısmında ben yoktum ama sormuştum 'O şirket ne oldu' diye. Prim hatasız yapılan iş miktarı üzerinden olunca ve yapılacak işlere de puanlama sistemi getirince herkes para için çalışır olmuş. Zora gelemeyen bir kısım elenerek işten ayrılmış, yeni gelenler de prim alma umudu ile çalışıyorlarmış. Primle maaşlar da sektör ortalaması civarında olunca işler tıkır tıkır ilerlemeye başlamış.

Özetle, sizdeki durum nasıl, bilemem. Şirketin incelenmesi apayrı bir konu. Sorun çalışanlarda da olabilir, sizde de. Sizin hiç aklınıza gelmeyen bir şey onları rahatsız ediyordur belki. Belki onlar da yukarıdaki şirketteki gibi zevzeklikler. Bir yandan çalışılabilir, dost bir işyeri ortamı yaratmak sizin göreviniz, diğer yandan bunu kullanmamaları da onların etiği ve ülkemizde etiğin durumu da malum.


Bir de şu var; mavi yaka ile meşgulseniz, birlikte çalıştığınız kesim kibarlığı zayıflık görüyor olabilir. Lan'lı lun'lu konuşmaya daha çok saygı gösteren bir kesim de olabilir. Bir kişinin kibar davranmasını kibir, üstünlük taslama olarak görebilirler.

Sorunlarını doğrudan sizin yüzünüze söyleyemeyebilirler. Sorunların konuşulması için hiyerarşisiz bir ortamın sağlanması gerek önce. İkinci olarak da iyi niyetin görülmesi, hissedilmesi ve sonuca ulaşacağına umut olması gerek. Sizinle ilgili şeyleri söyleyecekken 'Başımıza bir iş gelir mi' korkularının olmaması gerek. Bunu da aralarından biri ile bir Cuma öğleden sonrası toplantılarla yaptırabilirsiniz. Başlarında siz olmayın ama mümkünse en az kimden çekineceklerse öyle biri olsun ve konuşmayı iyi yönlendirebilsin. Yani sizin hakkınızda 'Ego sorunu var' gibi şeyler değil de, bunları açsınlar, örneklesinler ve sizin sonradan bunlardan haberiniz olsun. Buna göre nasıl bir tavır alınması ile ilgili düşünceleriniz, planlarınız olabilir. Belki bilmediklerinizi fark edersiniz.
0
aychovsky
(04.08.17)
30 kisilik yer dusunebiliyorum ama bu 30 kisinin karakter yapisini dusunemiyorum. Sziin durumunuzda 30 kisinin yapisina gore sebepler sonuclar degisebilir.

ayca'nin dediklerine katiliyorum. kimisi kibarligi zayiflik olarak gorur, kimisi kibir olarak. ama 'sikin' yaklasimini, bunlari sikeceksin ki akillari baslarina gelecek tavrini onaylamayi falan hic anlamiyorum. bu sadece sizin kompleksli ve ezik bir tip oldugunuzu gosterecektir.

olmasi gereken herkese belli bir saygi sevgi cercevesinde davranmak. sorunlu bir kisi varsa o kisi uzerine ayrica calisirsiniz.

bir de kime sorsan herkes kendinin cok iyi niyetli oldugunu soyler. kendini objektif degerlendirebilen yok pek. bir kac kisi birden ayni seyi soyluyorsa vardir bir hakli taraflari. sikmeyi dusunmeden once kendinizi bir daha tartin. bir is arkadasim var mesela, dunyanin en acayip, tuhaf insani. rahatsiz edici, gorgusuz, sikici, kaba. ama kendini cok elit saniyor. cok eglenceli biri oldugunu dusunuyor.
oyle yani, belki siz de egolusunzdur gercekten. ya da kendinizi dogru ifade edemiyorsunuzdur.

bir de tabi su var; insanlar gormek istedigini gorecek. sifir art niyet iceren guluslerimin bile acaba bu bize laf mi sokuyor gulmesi diye algilandigini hissediyorum bazen.
0
jimicik
(04.08.17)
(14)

hayvan barinagina gidelim mi?

brad pitt
Burda toplassak bi hayvan barinagina gitsek, mama gotursek oynasak onlarla mesela ayda 1 falan. Olur mu yapilabilir mi? Yeni hayvan severlef de olur hem.
Burda toplassak bi hayvan barinagina gitsek, mama gotursek oynasak onlarla mesela ayda 1 falan. Olur mu yapilabilir mi? Yeni hayvan severlef de olur hem.
0
brad pitt
(03.08.17)
Ben varım. Az kaldi umarim hayatimi yoluna koymama. Kopek korkumu ufaktan yensem de var hala bir seyler.

Cocuk yuvalarina gidelim, huzur evlerine gidelim. Guzel seyler yapalım, guzel insanlar taniyalim; Insanları sevindirelim.
0
runagain
(03.08.17)
Vaktim oldukça runagain in dediği gibi etkinliklerin içinde ben de olabilirim.
0
thesL
(03.08.17)
Dordumuz gideriz en kotu. 12 agu cts. Kadikoy barinagi. Ne diyosunuz.

Daha cok kisi katilmak ister diye dusunmustum hayal kirikligi oldu biraz.
0
🌸brad pitt
(03.08.17)
Ben de dahil olmaya çalışırım. Hatta zirveler böyle yapılsa ne güzel olur. Gidiyoruz malak gibi oturuyoruz.
0
Giovanni Pipitto
(03.08.17)
Bizim Kültür sanat komisyonu gibisiniz haha
0
goodz
(03.08.17)
Bu cumartesi gidek mi?
0
🌸brad pitt
(03.08.17)
Yarina hallolursa islerim cumartesi gidebiliriz.
0
runagain
(03.08.17)
Daha önce böyle bir ziyaret oldu mu? Sadece anadolu yakasında mı oluyor?
0
mslny
(03.08.17)
Benim için diğer cumartesi daha uygun olur.
0
thesL
(04.08.17)
Arkadaslar yarin ogleden sonra gidelim kadikoy atasehir barinagina?
0
🌸brad pitt
(04.08.17)
Sorum niye ciddiye alınmadı acaba? O zaman muhataplarınızı belirtin de boşuna cevapsız soru sormayalım.
0
mslny
(04.08.17)
Islerimi halledemedim henuz. Bayagi sıkışık durumdayim su an. Ama ne kadar bütçe gerekir max? Ona gore fedakarlik yapabilirim. Guzel olur bir seyler yapmak.
0
runagain
(04.08.17)
@mslny, bu sekilde bir duyuruya ilk kez rastladim. Daha once yapildi mi, onu da bilmiyorum sahsen.

Olursa, islerimin yoluna girmesine de bagli olarak, 212-216... katilabilirim bu tur aktivitelere.
0
runagain
(04.08.17)
Mslny, daha once boyle bir sey gormedim. Aklima esti baslik actim. Olan biten bu acikcasi. Muhattap almamak degil, cevabi bilmemek oldu yani.
0
🌸brad pitt
(04.08.17)
(3)

ücretli öğretmenlik deneyimi olan var mı?

mkdir
bir hafta içerisinde ücretli öğretmenlik başvuruları başlıyor. başvurup başvurmama konusunda bir türlü karar veremedim. ücretli öğretmenlik deneyimi olan arkadaşlar, sizce kötü bir iş mi?
bir hafta içerisinde ücretli öğretmenlik başvuruları başlıyor. başvurup başvurmama konusunda bir türlü karar veremedim. ücretli öğretmenlik deneyimi olan arkadaşlar, sizce kötü bir iş mi?
0
mkdir
(03.08.17)
Ben de merak ediyorum bir de önlisans a da var diyolar ne iş var mı bilginiz?
0
Giovanni Pipitto
(03.08.17)
Neden ücretli öğretmenlik yapmak istediğinize bağlı bu biraz. Elime biraz para geçsin ama çok çalışmadan yorulmadan geçsin dersen ideal. Dersi bitir çık haftasonu boş vs. Ama her zaman öyle olmuyor. Haftasonu kursu açıyor bazı okul, müdür gel diye ısrar ediyor veya bir öğrencinin durumu geride oluyor ilgilenmek geliyor içinden bi bakıyorsun akşam çıkmışsın okuldan ve epey yorulmuşsun. Yani sana bağlı iyi/kötü.

Edit; eklemeyi unuttum ücret konusunda kesintiler can sıkıcı olabilir resmi tatillerde örneğin o günlerin parası ödenmiyor. Sigortanız hizmetli statüsünde yatıyordu bir de sanırım.
0
apartman teyze
(03.08.17)
bir gün varsın, bir gün yok. ha varsın ha yok...

bir yıl ücretli öğretmenlik yaptım. sağ olsunlar... okul idaresi de, öğretmenler de iyiydi bana karşı. ama beter tavırları da duydum.

ilk bir iki ay çok az para geçer eline. sonradan biraz yükselir. sadece girdiğin ders saati ücretini alırsın. o gün tatil edilirse, programda var diye ödeme alamazsın, çünkü derse girmedin. ama kadrolu öğretmenler alır tabii ki...

ertesi yıl da başvuruya gitmiştik yine bir arkadaşla. şube müdürü: "açık söyleyeyim, hiç beklemeyin. sırf benim tanıdığım 10-12 kişi var, onlara yer bulmaya çalışıyorum" demişti. ondan sonra da bir yılı biraz geçkin, dershanede çalıştım, bıraktım sonra bu mesleği.

bu düzende, bu devirde, bu şartlarla öğretmenlik yapılmaz. mühendisin kadrolu öğretmen olarak çalıştığı okulda, eğitim fakülteli ben ücretli çalıştım. üç kuruş paraya dershanede hamal gibi çalıştım. reel sektör daha iyi. en azından "kutsal meslek" falan geyikleri yok.
0
runagain
(03.08.17)
(2)

Yeni Gay Konulu Filmler

soufigay
Uzun zamandır gay içerikli sinema filmi izlemedim, türkçe altyazısı olan, 2017'de çekilmiş ve romantik film tavsiyesi olam var mı?
Uzun zamandır gay içerikli sinema filmi izlemedim, türkçe altyazısı olan, 2017'de çekilmiş ve romantik film tavsiyesi olam var mı?
0
soufigay
(02.08.17)
2017 tarihli değil ama belki izlememişsindir Mina Vaganti film olarak şahane bi film. Romantik ve gay içerikli.
Bir de dizi önereyim aynı içerikli bu biraz ortaya karışık yapmış her tür var. Bu da güzel bi dizi. sense8
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(02.08.17)
Yılını bilmiyorum ama; the object of my affection.
0
runagain
(06.08.17)
(8)

tv türkiyeye neden bu kadar geç geldi

follow rivers
back to the future'da marty 1955'e döndüğünde anesinin ailesinin tv izlediğini görüyoruz.yani ozamanlarda yeni yeni tv gelmiş evlere.bizde ise 1975-80 arası gelmiş.tam 30 yıl geç gelmesinin nedeni ne?
back to the future'da marty 1955'e döndüğünde anesinin ailesinin tv izlediğini görüyoruz.yani ozamanlarda yeni yeni tv gelmiş evlere.bizde ise 1975-80 arası gelmiş.tam 30 yıl geç gelmesinin nedeni ne?
0
follow rivers
(31.07.17)
"14.08.1966 'da TRT kapalı devre televizyon eğitimi yayınları başladı.
16.01.1967 'de TBMM Bütçe Komisyonu üyeleri için özel kapalı devre televizyon yayını yapıldı.
01.10.1967 'de Ankara Televizyonu'nun teknik deneme yayınları başladı.
31.01.1968 'de TRT Ankara Televizyonu deneme yayınlarına başladı.

Ülkemizde ilk televizyon yayınlarım, İstanbul Teknik Üniversitesi başlattı. Yayınlarla ilgili çalışmalara 1950 yılında geçildi. Projenin uygulama alanına girmesi, verici cihazlarının gelmesi 1952'de tamamlandı. Aynı yıl da yayına geçildi. Yayınlar, cihazların yetersiz oluşu ya da tahsisat yokluğu nedenleriyle daha çok
stüdyo çalışmalarıydı."

detaylı bilgi için: www.zamanindegeri.com

senin dedigin yıllarda yaygınlasmaya basladı, bu gecikmenin sebebi de muhtemelen ekonomi olsa gerek.
0
rahip janick
(31.07.17)
3g denilen teknoloji 2009'da geldi. tv erken bile gelmiş :) onlarca gelişmemiş ülke birkaç yıl önce kullanmaya başlamış, buraya yıllar sonra geliyor bu kadar önemli bir şey mobil açıdan. Geldiği dönem yaptıkları reklam geldi aklıma, o da ayrı bok.

şimdi baktım avrupadan 6 yıl sonra gelmiş, bu devirde muazzam ya. 1900'lerde 20 yıla falan denk gelir gibi bir şey.
0
christopher nolan
(31.07.17)
@rahip ben amerikada yaygın olduğu zamanı yazdım amerikaya çok daha önce geldi zaten.yani nerden baksan 30 yıl gecikme var
0
🌸follow rivers
(31.07.17)
@christopher nolan evet haklısın ama sorsan tüm dünya bizi kıskanıyor :(
0
🌸follow rivers
(31.07.17)
renkliyi mi satsak renksizi mi diye düşünürken geç karar verdiler.
0
rhan
(31.07.17)
özür dilerim, anlayamamışım.

baktım şimdi, amerika'da 1928'de, ingiltere'de 1929'da, almanya'da 1929'da vs. yapılmış sanırım ilk yayın.

ülkenin uzun süre işgal altında olması, savaşların bu topraklarda yapılmış olması vs. diyeceğim ama pek tatmin edici değil. belki televizyona sıra gelememiştir diyecegim buna karşın 60'lar yine de çok geç. tatmin edici bir cevabım yok acıkcası.
0
rahip janick
(31.07.17)
önce fabrika, iş falan diye bir düşünceyle bence. televizyon da nedir ki olmasa da olur, diye düşünmüşlerdir. ondan daha önemli şeyler dururken. mesela yol, su, elektrik, sabit telefon...

üşendim şimdi aramaya ama yakın zamana kadar halâ yolu, suyu olmayan köyler haber oluyordu. 80'lerde birçok köy, kasabaya yol elektrik, yol, su, telefon ulaştı. 90'larda da halâ bunların hepsi ya da bir ikisinin olmadığı yerler vardı.

80'lerde özal, otomatik telefon olayını başlattı. ondan önce bir yeri aramak için santrali arayıp bağlatmanız gerekirdi. ptt, netaş, teletaş o zamanın devrimci objeleriydi.

5G varken, 4.5 G'ye geçmemizi de bu kategoride değerlendirebiliriz.
0
runagain
(31.07.17)
Once Avrupa kullanir sonra Orta Dogu'ya gecer.
0
Traveller
(31.07.17)
(14)

ilahi adalet'ten ne haber?

meyve parcacikli kadin
iki insan bir araya gelip bana çok zararlar verdiler bir sene önce. birisi sevgilimdi diğeri beni aldattığı kişi ama sadece aldatmak değil başka şeyler de yaptılar ve ben aylarca kendime gelemedim. kötü bir insan değilim ve hiçbirini hak etmemiştim. bugün aklıma geldiler şöyle bir baktım ve hala bir
iki insan bir araya gelip bana çok zararlar verdiler bir sene önce. birisi sevgilimdi diğeri beni aldattığı kişi ama sadece aldatmak değil başka şeyler de yaptılar ve ben aylarca kendime gelemedim. kötü bir insan değilim ve hiçbirini hak etmemiştim. bugün aklıma geldiler şöyle bir baktım ve hala birlikte çok mutlular. ben dünyayı anlamıyorum sanırım. ilahi adalet, karma, bu tip bir şey yok mu? başkasının gözyaşları üzerine inşa edilen bir şey nasıl sapasağlam git gide yükselir?
0
meyve parcacikli kadin
(31.07.17)
sana gelene kadar insanlar aç geziyor
0
partizan
(31.07.17)
var ama ha deyince olmuyor. sabır lazım.
0
vayezikhan
(31.07.17)
yok öyle bişey.
0
ghilleinthemist
(31.07.17)
Onların sonsuza kadar normal bi hayat sürme ihtimalleri çok yüksek. Yani herkes kadar mutlu ve herkes kadar mutsuz olabilirler ve mutsuz olduklarında bunun ilahi adalet olduğunu sanabilirsin. Hayat devam ediyor. Senin başına bunlar neden geldi? Bu da mı ilahi adalet?
0
[GODDARD]
(31.07.17)
fazla yeşilçam filmi izledin galiba. hala uyanmamışsan bundan sonra da başına benzerleri gelecek.
0
doxanikee
(31.07.17)
goddard +1

sıradan şeylere olağanüstü anlamlar yükleniyor.

hayatın olağan akışı içinde olan şeyler bunlar. karma yok, ilahi adalet yok. hayatın normal akışı var. insan ilişkileri var.
0
rahip janick
(31.07.17)
İlahi adalet var ve bunun bugünü yarını yok, bir zamanı var. Ama peşine düşüp bunu beklemiceksin, unuttuğun bir zamanda karşına çıkacak ve vay be diyeceksin.
0
mslny
(31.07.17)
Dünya adil bir yer değil.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(31.07.17)
Benim de kafami cok kurcalayan bir sey bu. Karmaya inaniyor musunuz diye baslik acmistim hatta.

Oluyor oyle... hayatta bir matematik ya da denklem yok. Cok hakli olup kaybettigimde, kazananlara hicbir sey olmadi :)

Uzerinde hakkim bulunan herkese hakkimi helal ediyorum her sabah uyandigimda. Bu kisisel bir sey... benimle ilgili olanlari affederim, gerisini değil.

Fazla dusunmek iyi degil, onu biliyorum. Keske bu kadar takmasaydim her seyi. Aklindan bu tur dusunceleri atmak tek çözüm.
0
runagain
(31.07.17)
n'aptilar abi cok merak ettim.
0
ateistanbul
(31.07.17)
10 yıllar boyunca travma (taciz dayak işkence) yaşamış sonra dayanamayıp intihar etmiş bir çocuğa nasıl bir ilahi adalet karma vs uygulanıyorsa sana da aynısı uygulanacak. kısaca yok yani.
0
perloneth
(31.07.17)
var ama onların mutsuzluğunu beklemekte kötülüğe girdiği için işlemiyor olabilir. işleyişi biraz denişik tam çözülmüyor.
0
for day to break
(31.07.17)
latife tekin bir romanında şuna benzer bir şey diyordu; "üzüntü, başkalarının bizim üzerimizden hata yapmasına yine biz izin verdiğimiz için, saklanması gereken bir şeydir. "

insanlar bir sabah uyanıp saniyeler içinde aldatmaya veya birine kötülük etmeye karar vermezler. davranış ve söylemlerinde zaten bunların ipuçları vardır. bazen bunları görmeyi beceremedik veya gördük ama duygusal nedenlerle görmezden geldik diye, bu bizi mağdur konumuna sokmaz. ama biz toplum ve kültür oalrak bu mağdur psikolojisi ve söylemlerine bayılıyoruz. o yüzden yok ilahi adalet, yok karma, yok ettiğini bulur diye diye doalnıyoruz. oysa siz aldınız onları hayatlarınıza, sıfır belirti ile size bunca kötülük etmiş olmalarına imkan yok. rasyonel düşündüğümüzde bunun geldiğini hiç farketmemiş olmanıza imkan yok.

yani demem o ki, hepimiz insanız, android değiliz. bu kadar anlam yükleyip, sırtınızda taşımayın bir yıl önce olmuş bir şeyi. hayat bu gereksiz yükleri taşımak için çok kısa.
0
Phoebe
(31.07.17)
ilahi adalet diye bir şey yok, bu hayatta ne yaparsan yanına kâr.
0
tughan
(31.07.17)
(3)

Ruh çağırma, kalp çağırma

Kamyoncunun vitesi
Bu olaylar hakkinda ne dusunuyorsunuz? Basiniza hic boyle bir olay geldi mi veya kalkistiniz mi buna? Ozellikle bir deneyiminiz varsa paylasabilir misiniz? Ne bileyim cok sacma ve absurd geliyor bana insanlarin anlattigi seyler, inanmiyorum bu tür hikayelere. not: kalp çağırma dedikleri de yaşayan b
Bu olaylar hakkinda ne dusunuyorsunuz? Basiniza hic boyle bir olay geldi mi veya kalkistiniz mi buna? Ozellikle bir deneyiminiz varsa paylasabilir misiniz? Ne bileyim cok sacma ve absurd geliyor bana insanlarin anlattigi seyler, inanmiyorum bu tür hikayelere.

not: kalp çağırma dedikleri de yaşayan birinin ruhunu çağırma olayı falan filanıymış, ben de yeni öğrendim aslında.
0
Kamyoncunun vitesi
(30.07.17)
ruh çağırma --> saçmalık..gülüp geçiniz.

kalp çağırma... o ne ola ki ? o.O
0
qazaqwsx
(30.07.17)
Kalp cagirmayi ilk defa duydum. Ruh cagirmistik, fincan gerçekten hareket ediyor kendiliğinden... bir seyler yaziyor falan.
0
runagain
(30.07.17)
Lise 2'de kalp cagirmistik biz de. Bazilari ona ruh cagirma, bazilari kalp cagirma diyordu. Gelen kalplere Sayisal Loto sonucu soruyorduk, 3 tutturmustu o hafta. "Bilmemkim benden hoslaniyor mu", "Gelecegimde bir birliktelik olacak mi" gibi seyler soruyorduk. Bir de birkac haftalik bir sure o kadar sarmistik ki, okul cikislarinda birbirimizin evine gidip kalp cagiriyorduk. Bir gun bizim evdeyken inatci bir ruh ya da kalp gitmediydi, ben yalvarmistim "Annem gelecek, ne olur git" falan diye, sonra da "Ey kalp, gitmezsen gitme. Annem nereden bilecek eve aldigimi, gorunmuyorsun zaten" diyerek evde birakmistim kendisini.

Aslinda inanmamistim o zaman, "Siz hareket ettiriyorsunuz" demistim sinifta. Sonra cagirdigimiz demir parada sadece benim elime biraktilar ve elim hala hareket ediyordu, enerjiyi hissediyordum. Boyle korkudan fare varmis gibi siraya zipladigimi hatirliyorum. Bir sure o yuzden inanmistim, universiteye geldigimde "Ya inanmiyorum da, o zaman bana ne oldu" diye uzun zaman merak etmistim. Daha sonra bazi bilimcilerin bu varlik hissini laboratuvarda nasil yarattiklari ve el/sirt gibi bolgelerdeki enerjimsi hissin beklenti ile alakali bir beyin oyunu oldugunu ogrendim. Hatta deney Youtube'da vardi, insanlar korkup "Burada benden baska biri var" diye zipliyordu ama olay beyin-el koordinasyonsuzlugu ile alakali bir seydi.

O zamandan beri de toptan inanmiyorum. Hatta o deneyden sonra bioenejidir, reikidir falan; onları da toptan sildim attim.
0
aychovsky
(30.07.17)
(7)

bu adam 50 yaşındaymışş

sorunvar
https://www.instagram.com/chuando_chuandoandfrey/Çok moralim bozuldu ya :(
www.instagram.com

Çok moralim bozuldu ya :(
0
sorunvar
(30.07.17)
Cinliler ve genel olarak minyon insanlar gec yaşlanıyor. Bir de gam tasa yoksa boyle oluyor.
0
runagain
(30.07.17)
Uzak Doğu halkı genelde böyle. Kadınlı erkekli geç yaşlanıyorlar.
i.imgur.com
0
aychovsky
(30.07.17)
fotolarla oynuyor. zaten fotografçıymış.
0
dafuq
(30.07.17)
50 olması ilginçmiş..beni de düşündürdü..ama @aycho +1 ben de gözlemledim..

ancak beni daha da şaşırtan @kakao'nun yaşı....ifşada gördüğüm kadarıyla şu an şoklardayım..bence şaka yapıyor :D
0
qazaqwsx
(30.07.17)
Bozulsun bence de. Sen götü yayıyon adam spor yapıyo :)
0
powerpufgirl
(30.07.17)
Yok artik. 29 yasindayin bundan buyuk gosteriyorum. Spor falan degil, bayagi genetik bu adamdaki. Spor yapayim 50 yasinda boyle goruneyim, yok oyle bir dunya. Genetigin izin verdigi kadar olur o.
0
stavro
(30.07.17)
saçında da toppik var
0
condom kurşunu
(30.07.17)
(3)

yaşar nuri öztürk gerçekçiliği hakkındaki düşünceleriniz

masumiyetkarinesi
rte ye sürekli eleştiren bir adam ama bir programına denk geldim sonunda rte ye hak veriyor bu kadar dürüst adam olması takdire şayan değil mi?Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz, sakın ha sizi adaletsizliğe itme
rte ye sürekli eleştiren bir adam ama bir programına denk geldim sonunda rte ye hak veriyor bu kadar dürüst adam olması takdire şayan değil mi?

Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz, sakın ha sizi adaletsizliğe itmesin. Âdil olun. Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.(maide,8)

www.youtube.com
0
masumiyetkarinesi
(30.07.17)
Ve inananlarin cogu ayete inanacagina; hocasina, parti liderine, agasina falan inanir daha cok.

Degeri bilinmeyen, degerli bir ilim adamiydi. Allah rahmet etsin. Bence vazifesini yapti. Utanci ve sucu, vebali inaniyorum deyip, hakki tutmayan yiginlara.
0
runagain
(30.07.17)
lafı çok dolandırıyor. nerde diyor tam olarak?

bu videoda da benzer şey diyor ve daha kısa
www.youtube.com

söylediğine katılıyorum. rte olmasaydı türkiye fetö cumhuriyeti olurdu.
0
dafuq
(30.07.17)
@dafuq, RTE olmasaydı Türkiye FETÖ cumhuriyeti olurdu demek.Bulunduğun yerden bakınca hepimiz bu kadar saf yada aptal mı gözüküyoruz çok merak ediyorum.
0
turkuaz
(30.07.17)
(4)

ev arkadaşı için site

saklubilig
ev arkadaşı bulmak için duyuru dışında kullanılabilecek siteler var mı? bu arada istanbul'da avrupa yakasında metroya yakın yerde kadın ev arkadaşı arıyorum.
ev arkadaşı bulmak için duyuru dışında kullanılabilecek siteler var mı?

bu arada istanbul'da avrupa yakasında metroya yakın yerde kadın ev arkadaşı arıyorum.
0
saklubilig
(30.07.17)
Facebook'ta itü sosyal, itü emlakçıya para verme, boğaziçi housing grupları.
0
ekaterina
(30.07.17)
evarkadasi.org iyidir.
0
runagain
(30.07.17)
evarkadasi.org'dan böbreğini almaya gelen de çıkar komple seni de. hiçbir site yok ev arkadaşı için o yüzden en iyi yol yine facebook en azından insanların azıcık da olsa bilgilerini görebiliyorsun.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(30.07.17)
www.yerimegel.com ODTÜ'den benzer dertleri olan öğrenciler tarafından oluşturulmuş bir platform. Şurayı okuyunca çok iyi fikir olduğunu ve ise yarayabileceğini düşünmüştüm: www.google.com.tr Şimdilerde "Evime temiz, dürüs (Dürüs, evet.), güvenilir bayan arkadaş arıyorum." ilanlarına da rastlıyorum fakat maksadına uygun kullananlar da var elbet. Bu detayları da bilerek bir bakın isterseniz.
0
olanlaolunmaz
(30.07.17)
(3)

Bu teklifi nasil degerlendirebiliriz?

maria puder
Ic anadolu da bir sehirde oturan yakınımi var.Bu kisi kendi bulundugu sehirde arsa veya ev alım satım yaparak para kazanıyor.Ordaki emlakcılarla su sekilde anlasmıs.Arsa alıniyor, daha sonra tekrar satılıyor atiyorum 40 bin tl kar mı elde edildi.Yarısı direk emlakcıya.Bu sayede emlakcılar tabiri cai
Ic anadolu da bir sehirde oturan yakınımi var.Bu kisi kendi bulundugu sehirde arsa veya ev alım satım yaparak para kazanıyor.Ordaki emlakcılarla su sekilde anlasmıs.Arsa alıniyor, daha sonra tekrar satılıyor atiyorum 40 bin tl kar mı elde edildi.Yarısı direk emlakcıya.Bu sayede emlakcılar tabiri caizse uygun arsa ve ev icin deli gibi calısıyorlarmıs. Bize de aynı teklifi yaptı.Bana kar ettirecek yerleri bulun, yarısı sizin dedi. Bizimde Izmirde emlak ofisi vardi önceden ama arsa isine hic girmemistik.Su an istanbulda emlak isindeyiz.Bu teklfii nasil degerlendirebiliriz? Fikri olan veya bu tip bir isi yapabilir diyenler var mi? Tanıdigi sacma bi yer aldırip, zarar etmemesini saglamak önemli tabi.Mahcup olmak istemeyiz.Arsanin veya evin durumunu cok iyi arastırmak onemli bu yüzden.1 milyona kadar yatırim yapılabilir.
0
maria puder
(30.07.17)
ne kadar sürede kâr etmeyi bekliyor? bazı yerlerde birkaç ay-bir yıl-birkaç yıl olabiliyor bu değerlenme süreci. bazen de satın aldığınız evi ertesi gün kârıyla satabiliyorsunuz.

eğer bu tip fırsatlar çıkarsa tabii ki değerlendirilir. kârlı bir iş ve riski düşük. bu tip fırsatları bulmak sadece sorun. çevremde bunu yapanlar oldu.
0
runagain
(30.07.17)
@runagain

5-6 aya gibi bir süre öngörüyoruz maksimum.Ama bir gunde bile kar edildigi oluyor biliyorum.
0
🌸maria puder
(30.07.17)
uygun fiyata ev ve arsalari kovalamaniz lazim.
benim elimde arsa var. isterseniz goruselim.
0
for the record
(30.07.17)
(2)

ducane cundioglu

partizan
twittersaki fotografindaki kendisi mi surati hic benzemiyor kendisine bir de kupeli falan?
twittersaki fotografindaki kendisi mi surati hic benzemiyor kendisine bir de kupeli falan?
0
partizan
(30.07.17)
evet kendisi
0
pide
(30.07.17)
yeni imajı yakışmış. ilk defa gördüm ben de. twitter hemen hiç kullanmıyorum ama hem twitter'da hem de yazıp çizdikleriyle takip edeceğim bu adamı.

iyi bilirdim zaten kendisini ama şimdi öğrenerek bileceğim kim olduğunu, ne dediğini.

küpe de yakışmış :) tam benim de küpelendiğim zamanda.
0
runagain
(30.07.17)
(4)

Esnaf lokantası tabirindeki püf noktası nedir?

kargn
Müşterileri ekseriya esnaflar olduğundan mı bu adı alıyorlar yoksa esnaflık ilkelerine göre işletildiğinden mi bu adı hakkediyorlar?Mektup yazanın mıdır gönderilenin mi?
Müşterileri ekseriya esnaflar olduğundan mı bu adı alıyorlar yoksa esnaflık ilkelerine göre işletildiğinden mi bu adı hakkediyorlar?
Mektup yazanın mıdır gönderilenin mi?
0
kargn
(30.07.17)
eskiden memurlar sefertası ile işe giderlerdi.

esnaflar ise öğle yemeklerini evden götürmeyip lokantadan yerlerdi.

tabii ki dükkana en yakın lokantadan.

bu lokantaların ortak bir özelliği paket servisinin olmasıdır fakat tepsi üzerinde ve hakiki poselen tabak, kaşıkla sanki orada servis eder gibi getirirler, parayı ise boşları almaya geldiklerinde alırlardı.

hala bu sistem var mı bilmiyorum.

esnaf lokantasının bir diğer özelliği de esnafın genelde sulu ev yemeği tercihidir.

ayrıca standart bir porsiyonlama yerine esnafın anlık iştah durumuna göre az pilav (yarım porsiyon) 1,5 kuru fasulye vs. gibi şimdinin android telefonlarındaki custom romlar misali çalışırlardı.

esnaf lokantasını severim.
0
kosun lan mevzu var
(30.07.17)
esnafların yediği lokanta. ayrıca ekmek ortada plastik kapta ve su sürahide olur. bunlara para alınmaz.
0
goodman
(30.07.17)
müşterileri genelde esnaf oldugundan.
bu tür lokantalar genelde gözden uzak, sade dekorlu, uygun ücretli ve lezzetli yemek sunan yerlerdir. Böyle olmasalar esnaflar tercih etmez.
Aynı şekilde kamyoncu lokantaları da bunların biraz daha ucuz yemek sunan türüdür.
0
herhaltibiliyoring
(30.07.17)
+ 1 yazan arkadaşlara.

benim cevabım, sorunun ikinci kısmına. ona kimse cevap vermemiş.

mektup, yazılan kişinin eline ulaşana kadar yazanındır.

dört-beş yaşlarındayken köydeki dedemlere bir kart atmıştım. tatilde köye gittiğimizde "bu benim" diye geri almak istediğimi hatırlıyorum :)
0
runagain
(30.07.17)
(5)

stalin, kars ve ardahan'ı istedi mi?

runagain
türkiye'nin nato'ya girmesinin sebeplerinden sayılan bu iddia gerçek mi? değilse bu iddianın kaynağı ne/kimdir biliyor muyuz?
türkiye'nin nato'ya girmesinin sebeplerinden sayılan bu iddia gerçek mi?

değilse bu iddianın kaynağı ne/kimdir biliyor muyuz?
0
runagain
(29.07.17)
Gürcüce basılan bir gazetede haber olarak kars, ardahan ve boğazlarda sovyet egemenliğinin artması gerektiği hakkında bir haber çıkıyor sadece. Ancak Stalin'in basın üzerindeki hakimiyeti, ondan ya da onun çevresinden habersiz biçimde bu haberin yayınlanamayacağı fikrine gönderme yapıyor.

Ama şunu unutmamak lazım, Stalin ve Sovyetler'in asıl isteği, savaşın son anlarına kadar Almanya'ya krom ihraç etmeye devam eden Türkiye'nin cezalandırılması idi.
0
protector
(30.07.17)
Twitter'dan verilen link ve Molotov referansı eksik verilmiş (daha doğrusu 'bilinçli' biçimde iki olay karıştırılarak verilmiş). O olay Gürcü gazetesinden (ve Türkiye'nin ABD'ye yanaşmasından) ayrı bir olay. Potsdam konferansı sırasında ve sonrasında, Türkiye Sovyetler Birliği ile olan ittifakını yenilemek istiyor. Bu ittifakın yenilenme koşulu olarak Sovyetler boğaz üsleri ve Gürcü/Ermeni (kars/ardahan) topraklarının iadesini istiyor.

Kaynak: Foreign relations of the United States diplomatic papers, the Conference of Berlin (the Potsdam Conference), 1945 Vol.II
0
protector
(30.07.17)
"türkiye'nin nato'ya girmesinin sebeplerinden sayılan bu iddia gerçek mi?"

nerenizle okuyorsunuz ki?
0
protector
(30.07.17)
Stalin ve Molotov'un toprak istediği olay ile Türkiye'nin Nato'ya girmesi söz konusu değil. Türkiye ittifak anlaşmasının yenilenmesini reddederek bu isteği geri çevirdi. Zaten daha Truman aracılığıyla Yunanistan/Türkiye üstüne özel Amerikan ilgisine daha çok var. Tam tersine, attığım kaynağı edinirsen, Türkiye'ye kesilecek ceza ABD'nin pek umurunda değil. Bu esnada savaşın sonlarındayız.

Savaşın bitiminin ardından Gürcü gazetesindeki söz konusu haber çıkıyor, doğrudan bir talep gelmiyor (ilk talebin sebebinin de Türkiye'nin ittifak anlaşmasının yenilenmesi isteği olduğunu hatırlatmak lazım).
0
protector
(30.07.17)
soruyu açalım madem... zira bu iddia ve tr'nin nato'ya girişi bağıntılı.

toprak isteme iddiası gerçek mi? nato'ya girmemizde etkili olmuş mudur bu olay/iddia?

sscb'nin, tr'den toprak istediği iddiası; benim bildiğim, tr'nin nato'ya girme sebeplerinden. dolayısıyla nato ile ilgili olarak da cevaplar şahane olur.
0
🌸runagain
(30.07.17)
(16)

hatun ve hanımefendi kelimeleri üzerine ne düşünüyorsunuz?

reavelyn
soru başlıkta aslında ama biraz daha açayım. hatun kelimesini kaba bulanlar var, hanımefendi veya hanımı da eski bulup beğenmeyenler. buna üzülüyorum biraz aslında, hatun harika bir kelime değil mi? kadına verilen değeri gösteren kelimelerden birisi bence.
soru başlıkta aslında ama biraz daha açayım. hatun kelimesini kaba bulanlar var, hanımefendi veya hanımı da eski bulup beğenmeyenler. buna üzülüyorum biraz aslında, hatun harika bir kelime değil mi? kadına verilen değeri gösteren kelimelerden birisi bence.
0
reavelyn
(29.07.17)
hatunu eskiden çok severdim. şimdi özenti gibi geliyor. söyleyen kişiyle de alakalı bence. hanımefendi çok şık bence yabancı insanlar kullandığında. ayrıca yanımdaki bir erkek de üçüncü birisine benden hanımefensi diye bahsederse bu da hoşuma gider. ama her halükarda ikisi de söyleyen kişiye çok bağlı. özenti mi yoksa ağzına yakışmış mı diye
0
blacksky
(29.07.17)
Hatun itici. Biraz varoş geliyor hatta; ceceli dinleyip nargile kafeye giden tipler canlanıyor gözümde.
Hanımefendi gayet normal. Önceden dolmuş şoförleri bile kullanıyordu ne oldu da değişik bişi gibi gelmeye başladı bize şaşkınım.
0
jimjim
(29.07.17)
Ben sadece güzel kızlara hatun derim. Hatun fena gibi. Güzel olmayan kızlara kızcağız falan derim. Hanımefendi de güzel bir kelime ama gerçekten bir hanımefendi için kullanılırsa. Kezbanlar için kullanılırsa hoş olmuyor.
0
dissendium
(29.07.17)
Hatunu severdim çok da kullanırdım sonra bir şey oldu artık kaba geliyor sanırım yukarıdaki arkadaşın söyediği ile ilgili kimin nasıl söylediği önemli.
Hanımefendi gayet kibar bence çok şık.
0
mutekebbir
(29.07.17)
Hatun leş, hanımefendi cici.
0
harvey
(29.07.17)
İkisini de severim ama kullanım yerlerine göre. Hatun, samimi olduğum birine genelde çok güzel, çok fettan ya da böyle dişi bir özelliği olan bir kadından bahsederken kullandığım bir ifade. 'Hatun taş!' gibi. Çok yakın kız arkadaşımızla ismimizin sonuna hatun koyarak hitap ettiğimiz de olur ama isimler yeni nesil isimler olunca bir Nene Hatun gibi durmuyor; İrem Hatun, Ceren Hatun falan oluyor. Sonra da kıkırdıyoruz 'Ayça Hatun size bakraçla ayran çalkasın heee', 'Seçil Hatun, hele makaleleri bana tez forward eyleyesün' diye saçmalayıp mutlu oluyoruz. Kadından bahsederken hatun kullanımı bana çok samimi geliyor, 'Hatuna bak, gelirim dedi, gelmedi' gibi. İçeriğe bağlı olarak hatun kelimesini çok severim.
Hanımefendi daha çok sokaktaki 'bayan' lafını karşılayan bir şey gibi geliyor, 'Hanımefendi, cüzdanınızı düşürdünüz' gibi.
İkisi birbirinin alternatifi gibi gelmiyor.
0
aychovsky
(29.07.17)
iş yerindeysem genelde kadınlara hanımefendi diyorum. mesela müşteri aradığı zaman selamın aleyküm hanımefendi diyorum. nasılsınız diyorum. sizli bizli konuşuyorum.

ama normal arkadaş ortamında "naber kadın" derim.
0
kosun lan mevzu var
(29.07.17)
hatun cok itici bi hitap sekli. kullanmayınız lütfen.
0
all girls dream
(29.07.17)
@dissendium ve @aychovsky + 1 çok güzel açıklamışlar.

ama "hatun"un itici, kaba gelen bir yönü de var. kırsal; erkeğin, kadının efendisi olduğu çağrışımı yapıyor. bunu birebir kullanan şahıslarda gözlemledim. bu yönüyle hoş değil. "nene hatun"daki kullanımı ise çok hayranlık uyandırıcı, hanımefendinin de hanımefendisi gibi bir çağrışım yapıyor bende.
0
runagain
(29.07.17)
Ikisi birbirini karşılamıyor ki. Ayri ayri degerlendirmek lazim. Hatun diye nasil hitap edilir ki zaten. Birinden bahsederken geyik ortaminda hatun diye bahsedilir en fazla. Hatun şeklinde seslenmek... bilemedim. Hanimefendi birçok ortamda, asıl kullanilmasi gereken hitap şekli zaten.
0
aquarium
(29.07.17)
hatun lafını kullanmam, kullanılması da itici geliyor.
hanımefendiyi ben dahil çevremdeki pek çok kişi sinirlenince kullanıyor sanırım, düşünce farkettim.
0
manuel mandalina
(29.07.17)
Aman "bayan" demeyin de, ne derseniz deyin.

kakao +1
0
fengari
(29.07.17)
Hatun kelimesi itici geliyor açıkçası. Aksine hanımefendi 80'ler İstanbul'una ait, kibar bir kelime gibi geliyor kulağıma, daima eskileri hatırlatıyor. Keşke daha çok kullanılsa.
0
sytemofadownmanyagi
(29.07.17)
Ikisi de problem degil benim icin. Hatun kullanmak icin pek uygun durum yok ama biri kullansa rahatsiz olmam. Ben hatun demiyorum. Hatun diyince gozumde kocakari canlaniyor biraz:)
0
stavro
(30.07.17)
Hatun kelimesi çok afedersiniz erotiğime gidiyor. Halbuse yasal eş demek. Hele bi de yasadışı olsa var ya off
0
kargn
(30.07.17)
Hatun boktan.

Xxx hanfendicim iyidir.
0
Apocalypse
(30.07.17)
(2)

huseyin gulerce disardayken ahmet sikin hapiste olmasi

partizan
boyle bir seyi nasil sindirebiliyorsunuz ya? adalet nerede?
boyle bir seyi nasil sindirebiliyorsunuz ya? adalet nerede?
0
partizan
(29.07.17)
yersen, adalet bu işte. ondan sonra kılıçdaroğlu'na küfrederler, adalet için yürüdü diye.

adalet reyizin iki dudağının arasındadır.

5 G yerine 4.5 G kullandık. ileride bu, renkli televizyon teknolojisi varken tr'de siyah beyaz tv yayının başlaması gibi anlatılacak. bu gurur da zat-ı şahanelerinin olacak.

yök, yardımcı doçentliği kaldırmak için çalışma başlatmış. çünkü "böyle saçmalık olmaz" dedi.

süne zararlısıyla mücadele, kimin vatan haini olup olmadığı, sucuk işi, arsalar, f klavye her şey iki dudak arasında. üst ve alt dudak. bence bundan böyle, filan için "onun sağ koludur" yerine "üst dudağıdır" falan densin. çünkü eskiden kol iş görürmüş, artık dudak direksiyonda.

sindiremiyoruz. acı çekiyoruz... bekliyoruz ki bu karabasan bitsin. bitmesi için yapabileceğimiz her şeyi yaptık kendimizce.

bak okumuş, muhalifi bile "lozan'ın süresi 100 yıl çünkü" diyor. marketten aldığı gıdanın son kullanma tarihine bakmaktan aciz ve o kapasiteden yoksun tipler, bu memleketin bağımsız bir ülke olduğu anlaşmaya son kullanma tarihi biçmiş! gel de çıldırma, gel de anlat...
0
runagain
(29.07.17)
ayaklar baş oldu da ondan bu durumdayız.
0
oscar
(29.07.17)
(17)

Böyle bir ülke var mı ?

sorunvar
Asgari ücretlinin rahatlıkla ev araba alabildiği bir ülke var mı ?
Asgari ücretlinin rahatlıkla ev araba alabildiği bir ülke var mı ?
0
sorunvar
(29.07.17)
İsveç.
Tabii burada öyle para biriktirip ev alma olayı çok yok. Daha çok krediyle alınıyor. Ancak kredi ödemesi maaşının 4te 1i falan, iki kişi çalışıyorsa gayet rahat geçinebiliyor aile.
0
senolll
(29.07.17)
isveç.
asgari ücret bile almayan arkadaşım sadece çocuk yaparak alıyor. çalışmıyor. haftada bi 2-3 saat çim biçiyor sitesi de ona belli bi ücret ödüyor.
0
aşksız prens
(29.07.17)
asgari ücretlinin rahatlıkla ev alabilmesi fikri çok saçma, çok ütopik.

asgari ücret vasıfsız elemanlara verilen bir ücret türü. bir ülkede ne kadar çok asgari ücretli varsa ülke o kadar gelişmeye kapalıdır. (türkiye pek çok boktan alanda olduğu gibi bu alanda da lider sanırım oecd arasında; toplam işgücünün %50'si asgari ücrete çalışıyor)
asgari ücretlinin ev alabildiği ülke boktan ve eşitliğin olmadığı geri kalmış bir ülkedir. umarım dünyanın hiçbir yerinde böyle bir ülke yoktur ve olmaz.
0
lucky strike
(29.07.17)
@lucky strike, neden saçma ve ütopik olsun?

"gelişmiş ve eşitliğin olduğu bir ülke" ifadesi ne kadar ütopikse, bu da o kadar ütopik işte. kendi karton kutularınız içinden neden yorumluyorsunuz hayatı, insanları, insanlığı...

bak iki kişi de demiş işte, isveç'te, ispatlı iki örnek. isveç boktan bir ülke mi? eşitliğin olmadığı geri kalmış bir ülke mi?

asgari ücret sadece vasıfsız elemanlara mı veriliyor? emin misin?

"gelişmeye kapalı" ne demek?

bu kadar kelimeyi, sonlarında nokta olacak şekilde birkaç parça halinde (cümle?) yazınca bir şey ifade etmesi gerekir normalde.
0
runagain
(29.07.17)
"asgari ücretin sadece vasıfsıza verilmesi" pıhhhhh.

"asgari ücretlinin ev alabildiği ülke eşitliğin olmadığı ülkedir" pufffff.
0
medre
(29.07.17)
@lucky strike, nasıl bir eşitlik olmamasından bahsediyorsun acaba?
Zaten burada devlet Türkiye gibi gelirler arasında uçurum olmasın eşitlik olsun diye uğraşıyor. Minimum şartları vatandaşları kazanabilsin diye.
Asgari ücretliden %20 vergi kesilirken yüksek ücretliden %50 lere kadar çıkıyor kesilen vergi.
Ha noluyor elbette fazla ve az kazananlar var, az kazanan 2 odalı dairede oturuyorsa çok kazanan villada. Ama kendi evlerini de alabiliyorlar yaşam şartları zorlanmadan, yıllık 5 hafta minimum izinlerini alarak.
0
senolll
(29.07.17)
@runagain, kimsenin hayatını yorumlamadım, asgari ücretlileri aşağılayacak bir şey de söylemedim.
çok basit bir matematik var: ekonomik gelişmişlik ve eşitlik aynı anda olmaz. saçma ve ütopya dediğim kısım burası. bunu sabaha kadar tartışabiliriz dm'den. burada tartışmaya dönmesin (çünkü site kurallarına aykırı) diye uzatmayıp anafikrimi yazıp geçiyorum.
isveç konusunda örnek veren iki arkadaş da yanılıyor. kulaktan dolma şehir efsaneleri bunlar.
ben asgari ücretin olmasına tümden karşıyım. devlet tarafından işverene dikte ettirilen bir ücret olması sebebiyle maliyetleri arttıran bir ücret türü olduğu için karşıyım ve "gelişmeye kapalı" derken de buradan bir çıkarım yaparak söyledim. (bu da soruya cevap değil, bunu da tartışabiliriz dilersen)

@senolll, minimum şartları devlet dikte ediyor. işçilerin arz ettikleri emeğin karşılığı minimum mudur? niye minimuma razı oluyorlar? ve daha fazlasını hak edenlerin maaşlarının düşmesine sebep olup "uçurumu" derinleştiriyorlar?
işçilerin haklarının korunması hayati önemde, ancak (bu sözüme çok içerlediniz ama hepinizin bildiğini biliyorum) "hiçbir vasfı olmayanlara" verilen bu ücret işçilerin çok azının hak ettiğinden daha fazla almasına sebep olurken çoğunluğun hak ettiğinden daha azını almasına sebep oluyor.
0
lucky strike
(29.07.17)
@kosun lan mevzu var, aahahhaha. smith'in böyle bir teorisi yok. smith, işçi ücretlerinin sürekli artış göstermesi gerektiğini söyler hatta ama bunun ne şekilde olması gerektiğini söylemez (ürün fiyatından bahsederken bundan bahseder hatta ama fiyat oluşumunu yine fiyatla açıklamaya çalıştığı için çeliştiği nokta da burasıdır). işkembeden basmakalıp ve uydurma cevaplar yazmadan önce lütfen (bkz: econ 101)
0
lucky strike
(30.07.17)
@lucky ben başlıkta asgari ücret dendiği için burada asgari ücret gibi kabul edilen rakam üzerinden söyledim. Senin söylediğin gibi burada devlet tarafından dikta edilen asgari ücret diye bir kavram yok. İşveren istediğini verebilir ama o maaş azsa insanlar zaten işe girmez. Öte yandan insanlar gerçekten az kazanıyorlarsa devlet sosyal yardım veriyor onlara.

Ayrıca kulaktan dolma bilgiler değil, burada yaşayan akrabalarım var ve hem onları hem diğer insanları görüyorum. Bir kuzenim fabrikada işçi olarak çalışıyor, vasıfsız diyebileceğimiz, üniversite okumayı gerektirmeyen ve Türkiye'de olsa muhtemelen asgari ücret alacağı bir iş. Aldığı para 19000 SEK. Eşi de benzer miktarda kazanıyor, hem daireleri var hem arabaları, hem de yılda 1 ay tatillerini güzel güzel yapıyorlar, daha geçen 12 gün Çeşme Sheraton otelinde kaldılar. Şimdi de hem Audi 2008 model arabasını değiştirmeyi düşünüyorlar, hem de daha büyük bir eve geçmeyi. Ha 2 de çocukları var bu arada ve 50 tane lego oyuncağı var. Ben hayatımda legoyla oynamadım.

İkili konuşma kurala uygun olmayabilir ama bu söylediklerim soruya da dolaylı cevap olduğu için mesaj atmak yerine buraya yazıyorum.
0
senolll
(30.07.17)
@senolll, "asgari ücret gibi kabul edilen rakam" ile "asgari ücret" farklı şeyler.
isveç örneği geçersizdir derken bunu kastediyordum. duyuru sahibinin sormaya çalıştığı şeye cevap değil ayrıca aşağıda tırnak içine aldığım bölümü yazarak zaten benim "asgari ücret vasıfsızlara verilen ücrettir" tezimi doğruladınız diye düşünüyorum.

"Bir kuzenim fabrikada işçi olarak çalışıyor, vasıfsız diyebileceğimiz, üniversite okumayı gerektirmeyen ve Türkiye'de olsa muhtemelen asgari ücret alacağı bir iş."
0
lucky strike
(30.07.17)
@lucky strike, sokaktan, yok vazgeçtim... herhangi bir plazadan ya da en yetkin sayılan akademik kurumlardan birinden rastgele 10 kişi okusnu yazdıklarınızı, onlar "şunu anladık" derse ben de altına imzamı atarım.

"asgari ücretlinin rahatlıkla ev alabilmesi fikri çok saçma, çok ütopik." cümlesinin izahı mümkün değil. bunu kabul etmelisin önce. "almasınlar" anlamı da çıkar "alamasınlar tabii" anlamı da. bu bir tespit değil. adeta bir nefret, aşağılama içeren cümle ve "çok saçma, çok ütopik" ifadeleri de hayli iddialı.

isveç'ten örnek veren arkadaşlara "yanılıyorlar" demişsin ama sen "doğrusu nedir" söylememişsin. de ki misal isveç'te asgari ücret budur, ev fiyatı şudur. bir asgari ücretli zinhar ev sahibi olamaz.

eşitlik illa ki herkes için ve birebir olmaz ama vahşi kapital de olmaz. ama korkunç uçurumlar da olmaz. biri 1 000 m2 evde oturur diğeri 50 m2'de. bu matematik değil :) sözel bir şey bu. bu bir duruş meselesi. nerede, kimin yanında durduğun meselesi.

"asgari" bir şey nasıl maliyetleri arttırabilir? artı bu işverene dikte edilmiyor, en az bunu verebilirsin, deniyor. ve buradan "gelişmeye kapalı" gibi bir şeyi nasıl çıkardın tuhaf...

şu site kuralına aykırı şeyine de gerek yok. sorulan sorunun ve verilen cevapların daha iyi anlaşılmasına yönelik bu konuşmalar. özel hayatımızdan sohbet etmiyoruz ki.
0
runagain
(30.07.17)
@runagain, işgücünün en vasıfsız kesiminin rahatlıkla ev ve/veya araba alabilmesi için aklıma 2 yol geliyor:
1- ekonomi tam kapasiteye ulaşmıştır, inşaat sektörü diye bir sektör kalmamış ve herkese yetecek kadar toprak ve o topraklar üzerinde bir ev inşa edilmiştir ve aktif olarak sağlam kalan hiçbir ev ne eskiyecektir ne de yıkılma tehlikesindedir.
2- devlet herkese ev ve araba dağıtmıştır.
madde 1 ütopik, madde 2 saçma olan kısım. nefret veya aşağılama yok gördüğün gibi bu kişilere karşı.
madde 1 herhalde anlaşılmıştır ama madde 2 dünya görüşünüze göre değişir. ama yine asgari ücretliden ve diğer ücretlilerden toplanan vergilerle herkese ev verilmesi devlete tanrı rolü verir, yönetenleri yolsuzluğu sürükler ve kimse zannediyorum o ülkede özgürlükten söz edemez, kimse rejim karşıtı olamaz mesela o ülkede. benim saçma bulma nedenim bu.

isveç'ten örnek veren arkadaşın kendi söylediği gibi isveç'te asgari ücret diye bir kavram yok. ironik olarak dar gelirliler bile ev alabiliyor. asgari ücretin olmadığı durumda ev alınabiliyor görüldüğü gibi, belki de ekonomik gelişmenin sırrı burdadır? :)

mühim olanın eşitlik değil özgürlük olduğunu savunuyorum ben. bedeli ne olursa olsun. "vasıfsızlara en az bu kadar vereceksin" diye dikte eden devlet aygıtı gerçekten daha fazla hak eden vasıflı insanların hak ettiğinden daha fazla kazanmasını engelliyor.
önceliği eşitlikten daha ziyade ekonomik özgürlüğe vermeli ve işveren, işçi ile hangi maaşa anlaşıyorsa o maaşa çalıştırmalı. 750 lira kazanması gereken bir işçiye 1300 tl (bu net rakam, işverenin cebinden asgari ücretli her kelle başına 3200 lira gibi bir şey çıkıyor) vermek, 2000 lira alması gereken vasıflı işçiyi de 1500 liraya falan çalışmaya razı ediyor. asgari ücretin çıkmazı tam olarak burası. ülke ekonomisinin verimini düşüyor yani bu durum.

asgari bir şeyin maliyetleri ne kadar arttığını da bence ben söylemeyeyim, kobi tarzı bir işletmesi olan işverene sorarsan çok daha iyi ve sağlıklı anlatır.
0
lucky strike
(30.07.17)
@kosun lan mevzu var, üç kuruş almasi gerekiyorsa bir kisi üç kuruş almalidir benim görüşüme göre. Cunku o uc kurus almasin diye 10 kurusluk deger ureten de o 3 kurus deger uretenle birlikte 5 kurus almak zorunda kaliyor. Rekabet ne olacak? Isgucu kalitesi ne olacak? Urunlerin fiyatini arttiramayan sektordeki firmalar neden bu maliyete katlansin? Devletin gorevi iscilerin serbest bicimde orgutlenebilmesi ve grev haklari gibi temel haklari korumaktir. Piyasaya ne kadar min ucret dikte etmek degil.

Not: Kelle kelimesi benim gunluk hayatta kullandigim bir kelime, lafin gelisi soyledim, hakaret olsun diye degil. Mobile gectigim icin edit de yapamiyorum
0
lucky strike
(30.07.17)
@lucky strike, sorun şu ki... senin aklına gelen yol ve yöntemler dışında da seçenekler, ihtimaller var. iki seçenek, sunduğun seçenekler ve o seçenklerle bağlantılı verdiğin örnekler de kısıtlı bir düşünce ve hayal gücünün ürünü ve ayrıca kabul etmek istemesen de, "vasıfsız", "en vasıfsız" diyerek önyargılı hatta ötekileştirici, tepeden bakan sorunlu bir zihniyetin ürünü.

tr'de asgari ücret, asgari ücret belirleme komisyonunca her altı ayda bir belirlenip hükümete öneriliyor ve nihai kararı hükümet veriyor. komisyonda bir üye işveren, bir üye işçi, bir üye de hükümet temsilcisi. işte o komisyondaki fakir halkın oy yağdırdığı hükümet temsilcisi işçi temsilcisiyle bir hareket etse ve dahi bilimsel, objektif verileri göz önüne alsa insani, ahlaki her türlü kritere açık bir hakaret olan bu rakamlara milyonlarca insan maruz kalmaz. ha, o milyonlarca insan uyansa zaten bu düzen değişir ama o ayrı bir konu.

bahsettiğim bu işte. durduğun yer! tuttuğun zihniyet! olaya, insana, insanlara baktığın. bu sorunlu! bunu görmelisin.

her defasında yazdığın şeyleri düzelterek ilerliyorsun. isveç örneğini düzeltmene rağmen, "ama orada asgari ücret yok :)" diyorsun. adı illa ayşe, fatma mı olmalı? isveç'teki en düşük ücreti, tr'deki asgari ücretle kıyaslayıp, "oranın asgari ücreti/buranın asgari ücreti demek çok mu saçma? anlamsız mı gerçekten, iki minimum/asgari gelir seviyesini karşılaştırıp "oluyormuş" demek? senin söylediğini çürüten bir şey olduğunu fark etmen lazım...

verdiğin iki seçeneğe burada gelecek olursak, isveç örneğiyle birlikte...

1- "ekonomi tam kapasiteye ulaşmıştır" (ekonominin tam kapasiteye ulaşması ne demek acaba? daha ileri gidemez mi demek? ekonominin son noktasıdır mı demek? isveç... buraya kadar...) , inşaat sektörü diye bir sektör kalmamış (isveç'te inşaat sektörü bitmiş!)ve herkese yetecek kadar toprak (milyonlarca kilometrekare toprağı mı var isveç'in?)ve o topraklar üzerinde bir ev inşa edilmiştir ve aktif olarak sağlam kalan hiçbir ev ne eskiyecektir ne de yıkılma tehlikesindedir (çünkü bütün evler kırılmaz, dökülmez, yanmaz, eskimez bir maddeden yapılmıştır! çünkü bunu da ekonomisi tam kapasiteye ulaştığı için isveç bulmuştur! mesela isveç başka bir şey daha bulamayacaktır; yıkılmaz, eskimez evden sonra çünkü isveç'in ekonomisi tam kapasiteye ulaşmıştır!?).

2- devlet herkese ev ve araba dağıtmıştır (sscb diyosun? halbuki birilerinin bir şey dağıtmasından bahsetmedi kimse.).

ama yine asgari ücretliden ve diğer ücretlilerden toplanan vergilerle herkese ev verilmesi devlete tanrı rolü verir (ne ben ne de bir başkası böyle bir şey önermedi zaten. haddizatında, devletin birilerine birşeyler vermesinden dahi bahsedilmedi! devlet verirse kupon arazi verir ancak! devlet verirse vergi indirim/affı verir kodamanlara! çünkü devlet verirse ancak ihale verir, iş verir, kadro verir yandaşlarına! çünkü çalışan aktif nüfusun yarısının asgari ücretli göründüğü -göründüğü, çünkü bir kısmı asgari almadığı halde asgariden gösterilir sigortası- halde nüfusun yüzde bir ikisi daha eşit, daha layıktır devletin onlara bir şeyler vermesine. versin demedik zaten... vermesin. asgari ücretlinin ev sahibi olması/olabilmesini konuşuyoruz. devletin bir şey vermesini değil.), yönetenleri yolsuzluğu sürükler (çünkü ancak ve sadece yoksul, dar gelirli insanlar için bir şeyler yapılması yolsuzluğa sürükler!) ve kimse zannediyorum o ülkede özgürlükten söz edemez (kimin haddine!), kimse rejim karşıtı olamaz mesela o ülkede (kesin! inandım. çok bilimsel bir düşünce). benim saçma bulma nedenim bu.

mühim olan eşitlik, özgürlük ve adalet'tir! tek başına biri değil, birine feda edilmiş diğeri değil! eşitliksiz özgürlük, özgürlük değildir! adaletsiz eşitlik, eşitlik değildir! yasama-yürütme-yargı gibi hani... hatta yanına basın, dördüncü kuvvet olarak ve olmazsa olmaz, sivil toplum örgütleri!

liberal masallar, kapital hikayeler... bunu din/ırk/ideoloji sömürücüsü kitle ya da fikir partileri ideolojileriyle soslayıp halka pazarlar ve tr'de olduğu gibi bu tutar. vahşi kapitalizmin asıl yüzü de işte böyle görünür olur gören göze...

@senolll'un da dediği gibi... devlet kimseye bir şeyi dikte etmiyor. zaten bizatihi devletin bir kurumu olan tüik'in açlık sınırının da altı olan bir rakamı, asgari ücret olarak belirliyor. o halde tüik "karın tokluğuna", "canı çıkasıya" gibi kriterler de getirsin; "açlık sınırı" gibi... ona göre daha da az verilsin misal hak etmeyen vasıfsızın da vasıfsızılara!..

@senolll, bunu yazdığı halde, daha sonra verdiğin cevapta kullanman ilginç... devlet, yukarıda da açıkladığım gibi, kendi kurumunun verdiği "açlık sınırı"nın da altında asgari bir asgari ücret belirliyor ama "illa da bunu ver, beş kuruş da fazla verme" demiyor...

tüsiad'da ya da müstakil/müslüman(!) siad'da mı çalışıyorsunuz siz? :) "kelle" oldu şimdi de vasıfsızın da vasıfsızı, allahın belaları :) çünkü kullandığınız ifadeler, insandan değil de kölelerden bahsediyormuşsunuz gibi. sanki birkaç yüz yıl önce kölelere ağalık edip "şuna bir dilim ekmek, ona iki dilim ekmek" diyen biri gibi.

bakın kuzum...
tr gibi gelişmekte olan ve biat (dini/ideolojik) kültürünün çok baskın olduğu, hala şehirleşememiş (plazalardan bahsetmiyorum. kültürdür şehirleşmek!) bir toplumda "bırakınız işçi-işveren anlaşsın" demek, bırakınız parası olan "köle" gibi "işçi" çalıştırsın demektir!

kobi tarzı bir işletmecinin nasıl çalıştığını çok iyi biliyorum :) giderini gelirini kafasına göre gösterebildiğini :) kişisel/aile harcamalarını gider olarak gösterebildiğini :) kâr/zarar hesabını yine nasıl gösterebildiğini :) ... ki canımız ciğerimiz, sebebi hayatımızdır kendileri lordlarımız :)

tüm yazdıklarınız... bir bilimsel görüş/düşünce ya da sosyolojik bir tespit değil, ideolojidir! paranın, gücün ideolojisi! gerçekleri ters yüz etmektir. özgürlük diyerek, insan olmaktan kaynaklanan ve doğuştan elde edilen ve uğruna yüzyıllardır kan dökülerek geri alınan eşitliği yok etmektir! ama çok ayıptır :(
0
runagain
(30.07.17)
almanya'da saati 8.84 euro günde 8 saat çalış 70.72 euro yapar. hafta sonları çalışma diyelim temmuz ayında 21 iş günü var 1485.12 euro olur aylık asgari ücretin.

şöyle bir aile arabası alınabiliyor 1 tane aylık maaşınla;
www.ooyyo.com

türkiye'de 1200 - 3000 arasında şu var mesela;
www.sahibinden.com
0
rain when i die
(30.07.17)
Bu soru asgari ücretten son cevaptaki vida/sandalye yorumuna nasıl geldi bilmiyorum ama madem İsveç denmiş, İsveç'te durumlar nasıl biraz bilgi vereyim.

İsveç'te bizdeki gibi devlet tarafından belirlenen "asgari ücret" diye bir kavram yoktur ama hemen hemen her iş kolu için sendikaların o iş kolundaki şirketler ile yaptıkları anlaşmalar vardır ve ücretler buna göre verilir. O ücretler de tek kalem değildir, işçinin tecrübesine, eğitimine göre farklı ücret tipleri vardır. Örneğin x iş kolunda çalışan 2 yıllık iş tecrübesi bulunan biri ile 6 yıllık iş tecrübesi olan biri aynı maaşı almazlar.

Gelelim şu fabrikada çalışıp gününü gün eden meşhur kuzene. O kuzen orada mı doğmuş, sonradan mı göçmüş bilmiyorum ama İsveç'te bizdeki gibi hiçbir eğitimi olmayan vasıfsız adam bulmak için uğraşmanız gerekir. Eğitim sistemine dahilse (yani küçükten gittiyse oraya) zaten en kötü bir meslek lisesi bitirmiş olur kişi. Yok sonradan gittiyse de, o devlet seni eğitim vermeden bırakmaz, işsizlik maaşı alabilmek için dahi meslek kurslarına gitmen gerekir, öyle yattığın yerden maaş alamazsın. Fabrikada çalışacak işçiler öyle sokaktan seçmece usulu seçilmezler, mutlaka işin asgari bir eğitimini almıştır o kuzen. (Bu arada İsveç'teki fabrika işçisi bu "vasıfsız işçi" tanımına pek uygun değildir, siz yaşadığınız yerden yola çıkarak vasıflıdan "beyaz yaka" anlıyorsunuz ama gelişmiş ülkelerin mavi yakaları da vasıflıdır, bunu da bir not olarak düşeyim. İsveç'te x sektöründe 20 yıl tecrübeli bir mavi yaka hiçbirinizin o kadar yıl çalışıp kazanamayacağı paralar kazanır.)

Ev almaya gelince, yani yerine, işine göre değişir bu, standart bir tanım vermek çok zor. Stockholm'de yaşıyorsa biraz zor alır mesela, Lund'da yaşıyorsa daha rahat alır, gibi. İsveç'te esas zor olan krediyi çekmektir, buradaki bankalar gibi bol keseden dağıtmazlar, 3 sene önce ödemesini geciktirdiğiniz bir fatura yüzünden dahi red yiyebilirsiniz. Hele bir alacağınız icraya düştüyse falan, geçmiş olsun, 100 yıl kredi çekemezsiniz. Ama o krediyi bir kere çektiniz mi, gerisi daha kolaydır, geri ödemeler daha adildir.
0
fengari
(30.07.17)
Asgari=minimum ucret artik anlasilip, kabul edilip devam edilmesi gereken bir karsilastirma.

Ayni isimlendirme, ayni prosedur olmasi gerekmiyor. Minimum gelir=asgari demek zaten. Buna bu kadar takilmamak gerekiyor.

Ozellikle calisan haklari soz konusu oldugunda sahin gibi hucuma gecmek, yakaligiyla ovunup kendisinin de bir emekci oldugunu unutup sermaye/guc guzellemesi yapmak cok tuhaf bir şey.

Tr'de de 2 yillik isciyle 6 yillik iscinin aldigi ucret ayni degildir. Valistigi is koluna, deneyimine, egitimine, pozisyonuna gore ucreti degisir. Hal boyleyken, 'isvec'te boyledir' demek, tr'de degildir demeye geliyor, öyle olmadigi bilindigi halde. Bilinen seylerin kiyisindan kosesinden yarim benzetmeler, tam inkarlarla aciklanmaya calismasi komedi...

Yenikoy'den ev alamazsin da aydinlidan alirsin. Caddebostandan alamazsin da kayabasindan alirsin atiyorum.

Arkadaslar ornek verirken, daha yazarken yazdiklarinizi okusaniz hic yazmayacaksiniz.

Kredi almak belki tr'de daha kolay belki daha zor. Ama isvecte odeme sartlarinin daha kolay oldugu kesin.

Rica ederim bu bahsi kapatalim artik. Isvecte aagari ucret yok demesin artik biri lutfen. Isvecte ptt de yok ama karsiligi bir kurum var degil mi?

Cevabi defalarca yazilmis seylerin uzerinde ziplayip durmak artik neyin nesi?
0
runagain
(30.07.17)
(24)

Atayizler bazen ya bir yaratıcı varsa diye düşünüyor musunuz hiç ?

buffy de vampir sayılır
Ben bir Müslüman olarak ya Allah yoksa diye düşünüyorum bazen. sizde durum nedir ?
Ben bir Müslüman olarak ya Allah yoksa diye düşünüyorum bazen. sizde durum nedir ?
0
buffy de vampir sayılır
(29.07.17)
"ya bir yaratıcı varsa?" diye değil de "hakkaten yaratıcı olsaydı nasıl bir şey olurdu acep?" diye düşünüyorum bazen.
0
luchetti
(29.07.17)
Videoyu şu an izleyemiyorum maalesef mobilden bağlandığım için :) o yüzden video ile ilgili cevab vermem gereken bir şey varsa veremiyorum. Sonra deme ki cevab veremedi :))
0
🌸buffy de vampir sayılır
(29.07.17)
yok kardeş düşünmüyoruz. Biz bi de genel olarak hiç düşünmeyiz.

i1.imgiz.com
0
qazaqwsx
(29.07.17)
Yaratıcı fikrini düşündüğüm oluyor. Ama kesinlikle islam veya diğer semavi dinler algısı ile değil.
0
bos gezenin bos ustasi
(29.07.17)
qazaq niye alındın ki kardiş ?
0
🌸buffy de vampir sayılır
(29.07.17)
@buffy

niye alınayım quardesh ? olanı söyledim <3
0
qazaqwsx
(29.07.17)
aklımın ucundan bile geçmiyor.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(29.07.17)
Bir ithamda bulunmuşum gibi hissettim ataistlere karşı. İtham yok merak var.
0
🌸buffy de vampir sayılır
(29.07.17)
Bildiğimiz 3 büyük din zırva geliyor. Onların doğru olmadığına eminim. İslam tanrısı Allah'tan bahsediyorsak olmadığına eminim. başka bir yaratıcı var mı, düşük ihtimal ama olabilir, yüzde 5 falan ihtimal veriyorum.

Bana da kesin Allah var, kesin x var diye görmediği etmediği tanrılara inandığını iddia edenler garip geliyor. Kimsenin yüzde yüz emin olarak, acaba demeden inandığını sanmıyorum.
0
doxanikee
(29.07.17)
Düşünecek o kadar şey var ki ona sıra gelmiyor
0
catch the arrow
(29.07.17)
@doxanikee 5% dediğiniz aslında çok büyük bir oran :)

ben %1 bile şüphelenseydim tanrının var olup olmadığından, direk müslüman olurdum, düşünsenize %1 ihtimalle ölümden sonra ultra her şey dahil bir cennet bizi bekliyor, sınırsız yerli & yabancı içki vs... %1 için bütün hayatı bunun peşinde geçirmek hiç fena bir anlaşma değil :)

eğer tanrı varsa milyarda 1'in milyarda 1'i ihtimal filan vardır.
0
luchetti
(29.07.17)
hayır hic düşünmüyorum.
kendimi bildim bileli (yaklaşık 6 yaş civari) hic düşünmedim.
0
balik kraker
(29.07.17)
Sonra eşim beni niye boşamak istiyor :D ya kusura bakma nolur fakat senin bu hikayelerin inanılmaz eğlenceli geliyor bana :( ben bir müslüman olarak ya allah yoksa diye hiç düşünmüyorum ama bazen böyle bi ayet gerçekten olabilir mi ya diyorum. Araya karışmış gibi gelen şeyler olabiliyor.
0
ekaterina
(29.07.17)
genel olarak konuşacak olursam; ya biz hakikaten bakteri gibiyiz onun için, hiç haberi bile yok bizden, öyle takılıp gidiyoruz ya da tanrı yok. ben yokmuşcasına yaşıyorum çok uzun süredir. ondan önce de üzerine düşünmemiştim zaten.

şimdi konu islam'daki allah ise; onun gerçek olabileceği ihtimali üzerine düşünmeyi dahi bıraktım, hiçbir şekilde mantıklı gelmiyor. milyarlarca galaksinin, trilyonlarca yıldızın yaratıcısının insanlığa seslendiği 23 yıl gibi kısa bir süre içerisinde verilmesi gereken mesajların bunlar olması gerektiğini düşünmüyorum, her şekilde saçma geliyor. kuran'ı okurken büyük hayal kırıklığı yaşadığımı hatırlıyorum. üstelik allah'ın olmasını hakikaten çok isterim. gayet net çizgileri olan hayatım olurdu. basit, düz, sade, kurallı bir yaşam, sonrasında uçsuz bucaksız, aklımın alamayacağı kadar güzel bir gelecek. kafamda en ufak bir soru işareti olsaydı direkt müslüman olurdum zaten. yani olmaya dünden razıyım da yok, imkanı yok.
0
soso
(29.07.17)
Ateizm bir kurum değildir yani herkesin fikirleri birbirinden farklı olabilir.

Kim istemez öbür tarafın olmasını, kım ister yok olmak ama gerçekleri değiştirmez ki
0
kleider
(29.07.17)
cevap veriyorum; evet.

varsa ve tüm bu olanları izliyorsa, çıkıp bunların hesabını nasıl verecek diye düşünüyorum. sonra ise zaten olmadığına yeniden inanıyorum.
0
karlmarx
(29.07.17)
Özellikle havuza gittiğim günlerde kendimi soruyorum bu soruyu. Havuz ne alaka derseniz eğer açıklayayım. Havuza gittiğim günler sauna odasına ve buhar odasına da gidiyorum. Çok sıcak olduğu için hemen cehennem geliyor aklımıza. Arkadaşlarla konuşuyoruz. Bir tane de müslüman var aramızda.yanacaksınız yanacaksınız diye konuşuyor. Tabi etkilenip konuşuyoruz aramızda. Ya yanılıyorsak. Ama bir türlü yanıldığımıza ikna olmuyoruz. Odadan çıktığımızda da konu unutuluyor. Ta ki diğer gidişi kadar.
0
valarmurgulis
(29.07.17)
inançlı biri olarak bazen, bazı konularda boşluğa düştüğüm oluyor. ama kesin ve sağlam bir imanım var, buna eminim. çok şükür :) ama bazen çok zor bazı şeyleri bağdaştırmak, anlamak... ağır geliyor yani.

nasıl oluyor da oluyorlar en çok kafamı meşgul eden şey. her neyse...

ayrıldığım bir paylaşımlı evde, yerime gelen arkadas duvara astığım atatürk baskılı bayrakları kendisine bırakmamı istemişti. birini alıp birini de ona bıraktım. daha sonra görüştüğümüzde, hasta ve ateşli olduğu bir gün yatakta yatarken, duvarda asılı duran bayrağı görüp bayağı bir korktuğunu ve bildiği bütün duaları okuduğunu anlatmıştı. sonradan bayrak ve atatürk olduğunu fark etmiş. kendisi ateist. öyle olduğunu söylüyor.
0
runagain
(29.07.17)
Allah fikri zaten saçma ve olanaksız geldiği için "atayiz" oluyor insanlar, niye tekrar "Var mıdır lan acaba?" diye düşünsünler. Sen arada bir "yer çekimi yok mu acaba?" diye düşür müsün mesela?

Ha şu oluyor, bazen hayatın içinde o kadar zalimce, adaletsiz ve basbayağı kötü şeyleri görüyorum ki müslümanların yaptıkları, aklımdan "ulan inşallah bunların sabahtan akşama kadar sayıkladıkları allahları vardır da öldüklerinde cehennemde karşılar bunları" diye düşündüğüm oluyor.
0
fengari
(29.07.17)
kleider,bu da güzel bir ezber, e ben zaten ilk cevaptan sonra genelleme mi yaptım ki ezberden bu lafı ediyorsun ?

fengari, e düşünen varmış işte yukarda. Bu tarz soruların doğrusu yanlısı yoktur arkadaş. Kimi arada var mı acaba diye düşünür kimi de düşünmez. Bu kadar basit.
0
🌸buffy de vampir sayılır
(29.07.17)
Hayır.
Esprisine belki ama ciddi anlamda aklımın ucundan geçmez, septik olduğum dönem geçeli çok oldu.
0
pike
(29.07.17)
Dusunmuyorum
0
eksimeksi
(29.07.17)
düşünmüyorum. varsa da memnun olurum çünkü insan aklının bile çürütebileceği bir din gönderdiğini zannetmiyorum, yaratıcım benden daha akıllı olduğu için muhtemelen anlatılanlardan çok daha adil ve güzel bir sistemi vardır; bundan atayizler de nasiplenir. kendi adıma islam'a kesinlikle inanmıyorum, benim mantığıma göre her şeyi bilen ve her şeyden üstün olan bir yaratıcının böyle bir din göndermesi mümkün değil.

ha belki ben kafayı yemişimdir, o da her zaman ihtimal dahilinde ama zannetmiyorum. öteki tarafta müslümanların anlattığı gibi bir allah görürsem cidden çok şaşırırım.
0
der meister
(29.07.17)
ben bir ara nasreddin hoca var mi yok mu diye dusunuyordum
0
kosun lan mevzu var
(29.07.17)
(4)

fatura ödeme merkezinde

plastic_angel
elektrik ve doğalgaz için kredi kartı ile ödeme yapılabiliyor mu?
elektrik ve doğalgaz için kredi kartı ile ödeme yapılabiliyor mu?
0
plastic_angel
(28.07.17)
evet
0
japon askeri
(28.07.17)
kk varken neden fatura odeme merkezi kullanıyorsunuz? bulundugunuz ildeki firmalar bankayla anlasmali degiller mı?
0
blue eyes white dragon
(28.07.17)
İnternet şubesinden de ödeme yapabilirim ama borcu olan faturayı (45 gün geçmiş) ödemiyor. Mecburen pratik bir çözüm bulmam lazım.
0
🌸plastic_angel
(28.07.17)
mümkün olduğunda fatura ödeme merkezlerini kullanmayın.

kullanmanız gerekiyorsa, "borcunuzun ne kadar olduğunu bilerek" gidin. olmayan fatura çıkarılıyor!

komisyon oranına bakın, adamına göre komisyon belirleniyor!

ödeme yaptığınız merkez, nispeten bildiğiniz bir yer olsun. faturasını ödediğiniz kurumun hesabına o gün ya da bir kaç gün içinde yatırılmayabiliyor fatura bedeli!

*bir fatura ödeme merkezinde dönen dolapları görünce işi almaktan vazgeçmiştim. görülmüş, yaşanmış, şahit olunmuş şeyler.
0
runagain
(28.07.17)
(14)

Evin kırılan camlarını kiracı mi öder, ev sahibi mi?

ilkinci
Bugünkü dolu yağışı ve fırtına mağlum. Soru yukarıda. Nedir bu işin kuralı? Teşekkürler..
Bugünkü dolu yağışı ve fırtına mağlum. Soru yukarıda. Nedir bu işin kuralı? Teşekkürler..
0
ilkinci
(28.07.17)
Yarı yarıya iyidir.
0
maria puder
(28.07.17)
o ödemeli. Sen oturmasan ev boş olsa da kırılacaktı. Senin suçun değil yani
0
Cruyff
(28.07.17)
Bence siz yaptirirsiniz kiradan düşülür.
Hep boyle olur.
0
runagain
(28.07.17)
Dış cam, dolu yağışı nedeniyle kırıldı. Sağlam cam kalmadı.
0
🌸ilkinci
(28.07.17)
Siz yaptırın, faturası mutlaka olsun. Sonra ev sahibine kirayı havale/eft yaparken "x tl cam onarım ücreti kira bedelinden düşülmüştür" notunu ekleyin.
0
fengari
(28.07.17)
Eger kredi karti kullaniyorsaniz cam kirilmasina karşı sigortası oluyor çoğu kartin. Kartınızın tipini soylerseniz var yada yok söyleyebilirim
0
goodman
(28.07.17)
ev sahibi öder
0
sta
(28.07.17)
ev sahibi kesin bilgi.
0
nuisance
(28.07.17)
ödeyin sonra noterden ihtar çekip kiradan düşün
0
argent dawn
(28.07.17)
Goodman, visa ykb
0
🌸ilkinci
(28.07.17)
Ev sahibine soyleyin evin sigortasi varsa o öder.
0
ykyt
(28.07.17)
yapı kredi olması güzel. world kartınızın ev asistans hizmeti var. 75dolara kadar yılda 2 kez nedensiz cam değiştirme hakkınız var. 444 0 444'ü arayıp dış cephe camım kırıldı, asistans hizmetinden yararlanmak istiyorum demeniz yeterli. bilgileri alıp camcıyı göndereceklerdir.
0
goodman
(28.07.17)
4440444'ü aradım, ev asistan hizmetinden yararlanmak için kaydoldum. Yalnız sadece servis ve işçilik masrafları karşılanıyormuş. Eğer servis masraflarını cam parasının içine gömmezlerse güzel hizmet.
Teşekkürler Goodman
0
🌸ilkinci
(28.07.17)
Hic karismayin o odesin. Kartinizi falan da karistirmayin. Sonucta onun evi cikarken camlari yaninizda mi gotureceksiniz? Hic karismayin. Odemezse ihtarname ceker oyle yaptirirsiniz kiradan dusersiniz.
0
c1b2k3
(28.07.17)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.