Giriş
(5)

Az kişinin bildiği güzel hukuk(çu) siteleri/blogları

microfiction
Merhaba, bana güzel hukuk/hukukçu siteleri, blogları tavsiye eder misiniz? İlgi çekici, okuması keyifli siteler atıyorum. Türk Hukuk Sitesi gibi bildik ve güncel olmayanları önermezseniz memnun olurum. Lawtudent, Hukuk ve Robotik gibi siteler ilk akla gelenler. Hukukçu blogları da pekâlâ olur hatta
Merhaba, bana güzel hukuk/hukukçu siteleri, blogları tavsiye eder misiniz? İlgi çekici, okuması keyifli siteler atıyorum. Türk Hukuk Sitesi gibi bildik ve güncel olmayanları önermezseniz memnun olurum. Lawtudent, Hukuk ve Robotik gibi siteler ilk akla gelenler. Hukukçu blogları da pekâlâ olur hatta çok güzel olur.
0
microfiction
(13.10.18)
ne okumak istiyorsunuz tam olarak? yani avukatlarin farkli konular uzerine yazdiklari mi yoksa daha az hukuki metinler mi? butun buyuk hukuk burolari aylik makaleler yayinliyorlar ya da kendi sitelerinde cok spesifik konular icin makaleler oluyor. ama bu dediklerim eger birebir bir konu uzerinde calismiyorsaniz, ozellesmediyseniz cok havada kalir vakit kaybi olur size. bir de hangi konu ile ilgili ariyorsunuz?
0
kassiopeia
(13.10.18)
Aradığım şey hukuk bürolarının teknik makaleleri gibi değil. Onlar için zaten kitaplar, içtihatlar, akademik hukuk yayınları var. Ağır teknik bilgilerden daha çok hukuk kültürüyle ilgili keyifle okuyabileceğim şeyler arıyorum.
0
🌸microfiction
(13.10.18)
kvuraldogan.blogspot.com
bu site fena değil, bunu beğenmediysen,
bunu oku, meltembanko.blogspot.com
0
de jure
(13.10.18)
Ertuğrul uzunun kişisel blogu var. Mobilden girdiğim için bakamıyorum ama twitter hesabından linki bulabilirsiniz.

Kemal gözler hocanın anayasa.gen.tr diye bir kişisel web sitesi var kesinlikle orayı da tavsiye ediyorum.
0
bonisnocetquimalisparcit
(14.10.18)
@bonisnocetquimalisoarcit Evet, Ertuğrul Uzun'un bloğu gerçekten güzel. Önceden de haberim vardı. İnsan böyle spesifik bir şey aradığı zaman Türkçe internet içeriğinin ne kadar az olduğunu görüyor maalesef. En niş konuda bile İngilizce gugıllayınca karşınızca bir sürü dolu içerik çıkıyor. İngilizce siteleri, blogları takip etmek de bir yere kadar. Zira hukuk gibi ülkeye has özellikleri önemli olan alanlarda insan yerel içerik ihtiyacı da duyuyor.

Kemal Gözler ise zaten anayasa hukukunun tek dişi kalmış canavarı. :))
0
🌸microfiction
(16.10.18)
(13)

Köpeğinizden korkan arkadaş

lambada
Selam duyurunun hayvanseverleri ve uzaktan severleri; Başıma şöyle bişi geldi canımı sıkan. Yarı dertleşmek, yarı fikir almak istedim. Bir arkadaşım geçen ay evime 1 haftalığına misafir geldi. Evimde köpeğim olduğunu biliyor. Daha önce de evime gelmişti ama hiç yatılı kalmadığı için bi şekilde o gel
Selam duyurunun hayvanseverleri ve uzaktan severleri;
Başıma şöyle bişi geldi canımı sıkan. Yarı dertleşmek, yarı fikir almak istedim.

Bir arkadaşım geçen ay evime 1 haftalığına misafir geldi. Evimde köpeğim olduğunu biliyor. Daha önce de evime gelmişti ama hiç yatılı kalmadığı için bi şekilde o gelince odaya kapatıyordum mecburen köpeğimi. Tabii böyle uzun yatılı kalınca 1 hafta odaya kapatamazdık, yanımızda olacağı belliydi. Bu arada 2 yaşında ufak tipli bi goldendan bahsediyoruz. Gıkı çıkmaz, havlamaz. Yanımızda sessizce durmaktan başka bişey yapmaz.

Arkadaşı alıştırmaya çalıştık falan ama olmadı. Köpek küçücük bi hareket yapsa ona bağırmaya başladı. 1 değil 2 değil. Sürekli köpeğime bağırması, yemek yerken masadan kalkıp kaçması aşırı sinirlerimi bozdu ama bişey demedim. Bir şekilde köpeğimi yanımızdan uzaklaştırmaya çalıştım her seferinde. Bununla da bitmedi. Dışarda bir restoranda otururken yanımıza gelen köpeklere de aynı şekilde bağırarak, sahiplerine köpeği bağlamalarını söyleyerek, masadan sürekli sıçrayarak hem kendini hem bizi inanılmaz rahatsız etti ve ben 10 yıllık arkadaşımdan soğudum.
Öyle böyle tatili bitti ama bir daha birbirimizi ne aradık ne sorduk.

1. Köpek sahiplerine sorum, böyle durumlarda nasıl hareket ediyorsunuz?
2. Köpekten korkanlara sorum, siz de mi bu kadar rahatsız olurdunuz? Bile bile köpekli evde kalır mıydınız?
0
lambada
(13.10.18)
öncelikle, köpekleri severim ama köpeklerle pek iyi geçindiğimi söyleyemem, bunu belirtmek isterim.

arkadaşınız gelirken sadece size geldiğini sanmış ama yanılmış. orası o köpeğin de evi. ev sahibinden hoşlanmıyorsan eve gitmeyeceksin bu kadar basit. iyi sabretmişsiniz diyebilirim, bin yıllık arkadaşım olsa siktiri basardım.

ikincisi, dışarılarda bir yerlerde otururken köpek sahiplerinden köpeklerini bağlamalarını söylemesine itiraz edemem. sokak köpeği olsa ve bağırıp çağırsa bir nebze rahatsız olabilirdim ama oturmak için gittiğiniz bir mekanda bir arada olmak istemediğiniz bir hayvanla sürekli göz göze gelmek durumda değilsiniz.

ankara'da da var bu ilginç tiplerden bolca. adam/kadın bara köpek getiriyor. her şeyden önce o ortam, o ses köpek için uygun değil. ama işte hava yapacak ya, neyse ağzımı bozmayacağım.

köpeğini kimse bi zahmet bara cafeye götürmesin. ama köpek bir evde yaşıyorsa o ev köpeğe de aittir, beğenmeyen de defolup gidip otelde tatil yapsın.
0
jason bourne seksapeli
(13.10.18)
Ya bilemedim o da kendince "bir köpek kadar değerim yokmuş demek" vs diyip içerlemiş olabilir, böyle bir hayvan sevgisini hiç bilmediği için.. ama benim çocuğum gibi, hiç kıyamıyorum içim titriyor resmen..

acayip canım sıkıldı, bir şey demedim ama yüzüm düştü. Ben mi ayıp ettim dedim ama resmen tahammül edebileceğim gibi değildi. Hayır gerçekten ne havlıyor ne ısırıyor, ne de ürkebileceği türden büyük vahşi bir tip değil..

Siz nasıl yapıyorsunuz? Bunu yaşamamak için direkt "köpek sevmeyen eve gelmesin" mi diyorsunuz en baştan?
0
🌸lambada
(13.10.18)
Kopekten korkmam, yillar once kopek korkumu yendim ama eskiden kopek korkusu olan biri oldugum icin ne demek oldugunu bilirim.

Arkadasin hakli, bu bir. Disarida yanina kopek yaklastiginda masadan kalkip sicriyor diyorsun, dusundun mu hic kendini adamin yerine koyup bu adam restoranda ymeek yerken masadan zipladigina gore bu ciddi bir sey diye?
Arkadasin etraftaki insanlara kopegini baglamasini istemek konusunda da SONUNA kadar hakli. Cunku adam korkuyor? Korka korka yemek yiyemezsin mesela.
Ortada bir aslan varken restoranda sakin sakin oturabilir misin? O adam icin inan bana ayni sey bu. Kopek korkusu ciddi bir sey, , lutfen hafife almayin. Ciddi bir PTSD vakasi gibi.

Arkadasin evde kopek oldugunu bile bile gelip sende kaliyorsa bunda senin bir sucun yok, kendi kabahati. Benim icin kopegi uzak tutsun ne var ki diye dusunmus olabilir, aranizdaki samimiyet bunu makul kilacak seviyede mi bilemem.
Ama verdigi tepkileri lutfen kinamayin, o korkuyu hicbir sekilde anlamaniz kavramaniz mumkun degil yasamadan. Koskoca adam milletin icinde masadan zipliyor iste dusunun, soytarilik yapmayi sevdiiginden yapmiyordur.

Kopekten korkan biri olsam ve doisaridayken yanimda biri uyardigim halde israrla kopegini basibos biraksa o adama olumune girisirim (ki kavgaci degilimdir) oyle soyleyeyim. Bu konuda insanlar duyarli olmak zorunda.
0
stavro
(13.10.18)
2. evet olurdum, hayır kalmazdım.
0
acetaminophen
(13.10.18)
Yaşlar 30+ kadındı bu arada. Böyle rahatsızlıkları bilmiyor değilim; nice akraba, arkadaş köpekten korktuğu ve tiksindiği için evimize hiç gelmiyor. Yapacak bir şey yok. Ama hiç anlayabildiğim bir konu değil..

Ama evde 1 hafta yatılı kalacak biri bunları kabullenip gelmiştir diye düşünüyorum.

Normalde korkan insana da saygı duyarım, elinde değil vs diye. Ama bu olay, köpeğime ve genel olarak hayvanlara karşı bu tavır inanılmaz soğuttu ve rahatsız etti beni.

Dünya üzerinde hayvanlarla birlikte yaşıyoruz, burası onların da alanı. İnsanoğlunun sadece kendini düşünmedeki bencilliğini nasıl çözeceğiz bu asıl büyük sorun bu.. Böceğe bile basmayıp kağıtla bahçeye bırakan insanım. Bir canı alma ya da hapsetme, bağırıp kötü davranma hakkını nasıl kendine bulabilir insan?
0
🌸lambada
(13.10.18)
- Kopek oldugunu bile bile evde kalma konusunda size kabahat bulunamaz.
- Zaten anlayabilceginiz bir konu degil, mesele de bu. Kopek korkusunu anlamazsiniz, anladiginiz korkulardan degil o. Bu gayet normal.
- "Hayvanlarin da ortak alani" argumaninin bu mevzuda gecerliligi yok hocam, "korku"dan soz ediyoruz. Etrafta yilanlar cirit atiyor olsaydi buyuk cogunlugumuz onlari kendimizden uzak tutmaya calisacaktik, bir sekilde onlari yerlerinden edecektik, ortak alanlarina ister istemez mudahale edecektik, bir de boyle dusunun. Kopege bagirmasi cagirmasi hosunuza gitmiyordur bir hayvansever olarak haliyle ama arkadasiniz o an hissettigi huzursuzluk kendisine bagrilan kopegin hisettigi huzursuzluktna cok cok daha fazladir zaten. Keyfinden yapmiyordur, bir sekilde uzak tutmasi gerek kopegi kendinden.

Benim de bir kadin arkadasim kedi kopek kendisine temas ettigi zaman cildiriyor. Ben de kediyi cok seven ve kopekten de cekinmeyen bir insanim. O sevimli kedilere temastan olumune kacinmasi bana ne kadar tuhaf gelse de emtapati kurarak bunu anlamlandirabiliyor ve anlayisla karsilayabiliyorum.
0
stavro
(13.10.18)
hocam oncelikle caninizi sikmayin, hataniz gelmeden ikinizin de bunu acik acik konusmamasi olmus. yani geleceksin ama bir hafta kapatamam diyebilirmissiniz ya da gelecegim ama kopek ne olacak diye sorabilirmis, on yillik arkadasim diyorsunuz ama yakin arkadasinizsa bunlari konusmamak enteresan olmus.

ikinci olarak kopek sevmemek/hayvan sevmemek ile korkmak arasinda fark var. sogumak sogumamak sizin bileceginiz is ama stavro aciklamaya calismis, demek ki belli bir derecede korkan insan kendini kontrol edemiyor. korkmak baska sey, tiksinmek, evine gitmemek, o evin pis oldugunu dusunmek baska sey. arkadasiniz hayvanlari sevmiyor degil sadece korkuyor sanirim. bu konuyu da hic konusmamissiniz sanirim.
0
kassiopeia
(13.10.18)
Doğru diyorsunuz en mantıklısı en başından konuşulmasıymış ama gerçekten gelmeyi ben teklif bile etmeden kendi özellikle isteyip plan yaptığı için köpeğin sorun olacağı aklıma bile gelmedi.

Hiç köpeği olanlardan cevap gelmedi. Ya nasıl yapıyorsunuz çok merak ediyorum..

Hem bu tavırdaki kişilerden soğumamıştı nasıl beceriyorsunuz hem de gelen misafirler için köpeğinizi kapatıyor musunuz odaya, yanda nasıl çözüm buluyorsunuz?
0
🌸lambada
(13.10.18)
Bence iyi bile dayanmışsın. Sonuçta evini paylaşıyorsun köpeğinle, evin bir bireyi o da. Eve gelecek kişi tamamen bunu göze alıp gelmeli. Benim şehir dışından gelecek en yakın arkadaşlarım köpeğimizin bizde olduğu zamanlarda bunu bildikleri için gelmiyorlardı mesela çünkü biri korkuyordu diğerinin de alerjisi vardı. Hiçbirimiz de sorun etmiyorduk bunu.

Köpek korkusu nedir bilen bir insan değilim açıkçası ama tabii ki korkan insanın yaklaşmak istememesine hak veriyorum. Ama tutup da misafir gittiğin evin sahiplerinden olan köpeğe sürekli bağırmak, dışarda köpek gördükçe sıçrayıp olay çıkarmak falan hadsizlik bence.
0
ms brownstone
(13.10.18)
Köpeğim değil ama kedilerim var evde. Asla ama asla odaya kapatmam kedilerimi. Köpeğimi de kapatmazdım. Gelmesin evime öyle insanlar.
0
mutlusismankedi2015
(13.10.18)
Kopekleri cocuk gibi goruyorum. Hepsi kendi baslarina masum ama sahipleri onlari nasil yetistirirse ona bagli olarak bir canavara donusebiliyorlar. Cok yakin bir arkadasimin golden'i uyandigimda bana terlik getiriyor (kadin erkek kucuk buyuk anlamaz bile) bu konuda egitilmemis bile ama kopek mutlu. Yabancilara aliskin. Gecen yil bir komsumuzun kopegi evin disina cikinca herkese saldiriyordu. Evin icinde de cift surekli kavga ediyordu. Kopek de siddetin icinde yasiyordu zavalli sey. Arkadasinin da her kopegin ayni olmadigini gormesi gerekli.
0
Traveller
(13.10.18)
Valla görüşmezdim madem böyle aptal aptal davranacak eve gelmesin bir hafta kalıp herkesin huzurunu şımarıkça bozmasın az yesin otelde kalsın.
İnsanların köpeklere olan tepkisini bilmiyordum. Köpeklerden ve kediler 25 yaşına kadar korktum ama hiç böyle davranmadım. Artık hayvanlardan korkmuyorum.
Bi arkadaşımın annesi vefat etti insanlar köpekli evde mevlüt olmaz dua okumaz diye direttiler. Her eve gelen mal insan senin arkadaşın gibi davrandı. O yüzden bizde kaldı köpekcağız. O zaman yolda gezdirirken bile karışan penceren bağıran manyak insanların olduğunu görmüş olduk. Bence bu tarz davranışı olan biriyle arkadaş olma.
0
fasulyek
(13.10.18)
Kendimi bildim bileli hep köpeğim oldu. Şimdi de var, korkanı eve almıyorum. Alışmak isteyene kapım sonuna kadar açık. Ama korkuyla veya başka bir sebeple köpeğime biri bağıracak olursa suratını dağıtırım. Zaten köpeğim kendine adı dışında başka bir isimle seslenilince kızıp saldırıyor. Alsın parçalasın i**eyi afedersin. Ben böyle korkan bir akraba geliyor diye bir kere bağladım zincirle (upuzun zincir) sonra ağlayarak çözdüm zinciri, akrabaya da ya alışıcan ya alışıcan bu evin düzeni böyle dedim. Sen de böyle yap.
0
Tears of Devil
(14.10.18)
(6)

akademisyenlik için yabancı dil şartı ne zaman getirildi?

turtun
akademisyenlik için yabancı dil şartı ne zaman getirildi? bilen varsa yazabilir mi? şimdiden teşekkürler
akademisyenlik için yabancı dil şartı ne zaman getirildi?
bilen varsa yazabilir mi? şimdiden teşekkürler
0
turtun
(10.10.18)
tam tarih falan mı istiyorsunuz şu sayılı genelge falan mı yoksa yaklaşık bir zaman mı? çünkü ben bildim bileli var belli bir puan alma zorunluluğu zamanla yükseldi o zorunluluk ayrı.
0
basond
(10.10.18)
2006 civarı hiç yoktu. sonradan getirildi. tam o tarihi en azından yıl olarak soruyorum.
0
🌸turtun
(10.10.18)
2005 yazında yaz okuluna kalmıştım. o sıralarda da birçok akademisyen kursa mursa sınava hazırlanmak için bişiler yapıyordu ingilizce için.

2005 sonrası
0
jugador
(10.10.18)
Arkadaşlar, ne diyorsunuz siz? Ne 2005'i, ne 2006'sı? Yabancı dil şartı neredeyse hep vardı. Fakat bu şart için olan sınavlar merkezî olarak yapılmıyor, üniversiteler kendileri yapıyordu. Hem de öyle şimdiki YDS gibi falan test usulü değildi.
0
microfiction
(10.10.18)
ben 2006 yılında ösym'nin yaptığı hiçbir sınava girmemiş olduğum halde yüksek lisans a kabul edildim. sadece o zamanki adıyla les'e girmiştim. o zaman bu sınavlara girmiş olmak şart değildi. ya da ben İngilizce eğitim veren bir üniversiteden mezun olduğum için yırtmıştım. hatırlayamıyorum üniversite de kendi sınavını yapmış olabilir. Fakat bir yerden sonra yök, ösym'nin dil sınavlarına girmiş olma şartı istemeye başladı. ben esas bu tarihi öğrenmek istiyorum.
0
🌸turtun
(10.10.18)
yuksek lisans yapmak ile akademisyen olmak ayni sey degil ki?? yuksek lisansa kabul edilmis olabilirsin ama akademisyenlik icin dil sarti hep vardi +1 yani, master ogrencisi olup kadro acilinca basvurmak isteyen dil sinav sonucunu illa ki goturuyordu diye hatirliyorum, cok uzun zamandir var ama daha az puan yetiyordu sanirim.
0
kassiopeia
(10.10.18)
(9)

Şeyma Subaşı hakkındaki yorumların bazıları kıskançlık mı ?

Neill
Kadın hayatın bug'ını bulmuş geziyor, tozuyor, yiyip, içiyor en güzel yerlerde. kanımca bazıları kıskanıyor. peki bu kadar insana ne oluyor ? onlara ne. takip etmeyin o zaman. sosyal medya'da 3 milyon kişi neden takip ediyor ? yuva yıkan kadınsa prim vermeyin o zaman kardeşim.duyurusunu açarak ben d
Kadın hayatın bug'ını bulmuş geziyor, tozuyor, yiyip, içiyor en güzel yerlerde. kanımca bazıları kıskanıyor. peki bu kadar insana ne oluyor ? onlara ne. takip etmeyin o zaman. sosyal medya'da 3 milyon kişi neden takip ediyor ? yuva yıkan kadınsa prim vermeyin o zaman kardeşim.

duyurusunu açarak ben de gündem yapmış oldum şu an. dolar gibi kadın. her türlü yükseliyor.
0
Neill
(04.10.18)
3 milyon takipcinin gercek olduguna emin miyiz?

Takip etmiyorum, mensubu oldugum ülke itibariyle instagram kesfet'imde cikiyor sürekli. Orada görürsem anca haberim oluyor yaptiklarindan.

Bu kadar göz önünde olmasi sebebiyle sürekli gündeme geldigi icin, kadinlarla ilgili "koca avcisi, paragöz, embesil" gibi genellemeler yapilmasina canak tuttugu icin hazzetmiyorum sadece.
0
chitosan
(04.10.18)
Şeyma Subaşı'nı gerçekten de 3 milyon kişinin takip ettiği fikri sana mantıklı geliyor mu? Oturup sakin kafayla düşününce insan bi "Yok lan, gerçekten de olabilir mi böyle bir şey, yok lan olamaz" deyip aydınlanıyor. Yani normalde o kadar insan takip etmiyor tabii parayla satın alınmış hesaplar, hatta hakkında çıkan haberlerin (iyi ya da kötü) birçoğu da yine kendisinin yaptırdığı haberler, iyi bir pazarlama örneği bu anlamda.
0
angelus
(04.10.18)
Büyük bir kesim için rol modeli bu ve bunun gibiler olunca rahatsız edici oluyor işte. Emek vermeden yaptıklarıyla kendisi ve çevresi gurur duyuyor. Porno siteleri engelleneceğine asıl böyle insanlara erişimin engellenmesi lazım. Sağlıklı bir toplum için.
0
datnet
(04.10.18)
valla emek vermeden yaptiklari olayina katilmiyorum, o zaman calismayan ve esinin kazandigini harcayan her kadin ya da erkek icin bunu demek lazim, burada para daha fazla oldugu icin goze batiyor. esinin kazandigini harcayip cocuk bakip evde misafir agirlayan pembik gelinler de hayatin bug'ini bulmus ona bakarsan, sadece burada yapilan aktivite goze batmiyor bence.

genclere ornek olmak bakimindan da bence bu kadindan once zaten o hale gelmistik, bakin ingiltere prensesi var, bu kadina 'waitie katie' diye isim takan bir guruh var, kadin aile sirketi disinda hic calismamis bir kadin ve okulu bittikten sonra sadece prensi beklemekle suclaniyor, ayrildilar, baristilar adam aldatti vs. vs.. ayrica, kraliyet geleneklerine ragmen uzuuun yillar kendine bir charity organizasyonu bulup yardim faaliyetleri falan da duzenlemedi, baya koca parasi yedi ona bakarsaniz. bence bu da gayet 'kotu' ornek.

yuva yikmis olayi da inanilmaz aptalca acikcasi, ahlak bekcileri bir zahmet cocuk tacizcileri, ensestlerle ugrassin sonra buna baksin. uc kisi arasindaki sey, bu insanlara ne yahu? kaldi ki acunla eski esi arasinda ne yasandigi konusunda kimsenin en ufak bir fikri yok. bu kadina gelene kadar once acun'u taslayin, illa kadin taslayacaksaniz, pinar altug, gulben ergen, berguzar korel'e neden bir sey denmiyor?
0
kassiopeia
(04.10.18)
bence bi çoğu kıskançlıktan evet ve yine bu kadar takipçisinin gerçek olduğuna ben inanıyorum. bu kadına yorum yapan insanlar da ki geneli kadın olsa gerek- yine koca parası yiyen ancak kocası acun kadar zengin olmayan insanlar. zaten işi gücü olan insan hiç tanımadığı bi insandan nefret edip ona beddua etmekle uğraşmaz bence. misal benim şeymaya ne sempatim ne antipatim var, sırf fotograf altı yorumları okumaya falan giriyorum. adamlar ciddi ciddi kadına bela okuyor ya. benim bi insandan gerçekten nefret etmem için bana direkt bi zararı dokunmuş olması lazım. nasıl bi mantık bu.

Ayrıca olay yalnızca şeyma değil, herhangi bi ünlünün fotograf altı yorumlarına baktığınızda yine aynı yorumlar. zaten bu yorumları yapan da işsiz ve cahil tayfa. anladınız siz. adamın ürettiği bişi yok, kendini geliştirmek için yaptığı zerre bişi yok. geliyo orada ahkam kesiyor.

@kassiopeanın da dediği gibi bu olay üç kişinin arasında. ve olanların hiçbirini biz görmedik. ayrıca olay rol modelse, o insana anası babası rol model olsun öncelikle. ne üdüğü belirsiz tanımadığı bi insanı neden rol model alma gereği duyarki bi insan. herkes hayatını başkasına göre yaşayamaz ayrıca. çok saçma.
0
moratoryumkisilik
(04.10.18)
datnet hakli.
0
stavro
(04.10.18)
birakiniz gezsinler, birakiniz tozsunlar. bence de kiskanclik. kime ne? birilerinin hakkini yemiyorsa elestirmek dusmez.
0
exlibris
(04.10.18)
midemi kaldırdın şuan.

kıskanmıyorum sadece iğreniyorum.
0
benibenim
(04.10.18)
eleştiriyi kıskançlığa bağlamak bana göre bir insanın sıradanlığını gösteren davranışlardan biri. RTE'yi, ne bileyim fatih altaylı'yı da eleştiriyoruz?

hayatın bug'ı zengin koca bulmaktan fazlası olmalı. yoksa onun kadar göz önünde olmayan, ama belki daha kral gezip tüketen binlerce kadın var.
0
celeron 300a
(04.10.18)
(3)

Yurt Dışında Yaşarken ilaç Yazdırma

fightordie
merhaba, 2 seneliğine yeni zelandaya gitmeyi planlıyorum ve her gün kullanmam gereken bir ilaç var. Burada ilacım karşılanıyor ancak orada ne yapmam gerek bilmiyorum. İlaç çok pahalı o yüzden sigortanın karşılaması lazım. Bu noktada ne yapabileceğim hakkında bir bilgim yok. Yardımcı olursanız çok se
merhaba, 2 seneliğine yeni zelandaya gitmeyi planlıyorum ve her gün kullanmam gereken bir ilaç var. Burada ilacım karşılanıyor ancak orada ne yapmam gerek bilmiyorum. İlaç çok pahalı o yüzden sigortanın karşılaması lazım. Bu noktada ne yapabileceğim hakkında bir bilgim yok. Yardımcı olursanız çok sevinirim.
0
fightordie
(04.10.18)
doktorla aran iyiyse, ilaç takip gerektiren bir ilaç değilse yazabilir ama yeni zelandaya nasıl gönderilir bilemiyorum. 2 senelik dozu tek seferde yazamaz.
0
sutlu nescafe
(04.10.18)
Yurtdisinda o kadar zaman sigortasiz yasayamazsiniz zaten, oturma izni alamazsiniz, oranin doktoru etken maddesi ayni olanilaci yazar size?
0
kassiopeia
(04.10.18)
oradaki doktorlara derdini anlatırsan alternatif ilaç verirler.
0
durbidakka
(04.10.18)
(13)

Diyelim ki iyi maaşla Almanya ya tasindiniz

lion de la Turquie
Iyi maaş dedigim de orada standart bir mühendisin alacağı maas civarı.3500 euro diyelim.Eşiniz de 3000 aliyor. Toplamda aylik 3500 civarı biriktirebiliyorsunuz.Bilen bilir biz Türkiye de arabalara cok anlam yüklüyoruz hem de baya pahali guzel arabalar.1 sene de 40 bin civarı birikimle 3 4 yaşında tr
Iyi maaş dedigim de orada standart bir mühendisin alacağı maas civarı.

3500 euro diyelim.

Eşiniz de 3000 aliyor. Toplamda aylik 3500 civarı biriktirebiliyorsunuz.

Bilen bilir biz Türkiye de arabalara cok anlam yüklüyoruz hem de baya pahali guzel arabalar.

1 sene de 40 bin civarı birikimle 3 4 yaşında tr de 250 300 bin verip ancak binebileceginiz E350 ya da 530 alınabilir.

Siz olsanız cat diye arabanızı bu seviyeye çıkarır miydiniz yoksa ford focus ya da meselâ vw golf ya da vw passat alip once o seviyeyi yasayım mi derdiniz? 10 bin 12 bine.

Şimdiki araba 20 yaşında bir japon Türkiye'de.

Gülmeyin ama bu arabayi bir sure orada kullanayim bir anda değiştirmeyim bineyim 2 sene diyorum bazen.

Beni anlamissinizdir umarim :)
0
lion de la Turquie
(26.09.18)
Önce ucuz yollu bir araba alırdım. İki yıl sonra güzel bir araba. Fakat orada yaşlı arabaların vergisi vs daha yüksek olabilir.
0
mezarkabul
(26.09.18)
Adım adım yukseltirdim.
0
kisa
(26.09.18)
tipik bir alman arabası alırdım

hani opel, wv gibi.

arabaya çok anlam yüklemenin bir manası yok.

en iyi şey de cebinde ya da bankada duran nakit.

ileri doğru ev alma ihtiyacın olur, yatırım yapma ihtiyacın olur. olur da olur yani.
0
killerbee
(26.09.18)
Araba kiralardım. 1-2 senelik kiralamalar çok masraflı olmasa gerek. En azından ilk bakacağım opsiyon bu olurdu diyeyim.
0
noluyo yaa
(26.09.18)
20 yıllık japonu ne yapıcaksın at çöpe. komik fiyatlara gayet güzel kullanılabilir arabalar var almanyada araba cenneti zaten. alır bişey keyfine bakarsın yukarılara çıkmayı sonra düşünürsün.
0
loser blueser
(26.09.18)
ortalama bir araç al ilk başta. dshs uygun fiyatlara da cillop gibi araçlar var orada. orada arabalar ucuz ve herkeste var. herkes alabildiği için bir anlam yüklenilmiyor, buradaki gibi sınıf atladığını zannetme durumları yok, sıradanın da sıradanı bir olay.
0
Neill
(26.09.18)
Arabaların değeri çok çabuk düşüyor aldığınız andan itibaren satmak isterseniz aynı paraya satamazsınız bile. Ayrıca dikkat edin 2. El alırsanız tr de olduğu gibi sorgulama yapamıyorsunuz. Sigorta vs de tr de olduğu gibi değil. Ben olsam almazdım ki imkanım var almıyorum hyundai sürüyorum yani
0
Boris
(26.09.18)
eger gercekten almanya'ya tasinacaksaniz, arabanizi almanyaya goturmeniz halinde ne kadar vergi vereceginizi iyi arastirin, eski arabalarin vergisi cok oldugu gibi bazi ulkeler yurt disindan araba gelmesi halinde ek vergi aliyorlar.

almanya'da, avusturya'da da oldugu gibi, araba markasini ve modelini, sirp, rus, turk, arap gibi sonradan gorme ve arabanin statu olarak goruldugu memleketliler ve gercekten zenginler disinda, hele hele de orta halli insanlar arasinda, umursayan yok. islevselligine bakiyorlar. sizden iki kat maas alan bilmem ne muduru gayet aile arabasi aliyor. bunlara fazla takilmayin. hele hele de almanya'da insanlar gayet mutevazi.
0
kassiopeia
(26.09.18)
Almanya çok standart bir yer değil, ama arabanın lazım olacağını sanmıyorum. Ne yapacaksın arabayla? Almazdım.
0
babilbaligi
(26.09.18)
Ya bu arada babilbaligina katiliyorum, onu da eklemek istedim, eger sehir disinda yasamayacaksaniz isiniz ve eviniz toplu tasimla cok rahat ulasilir mesafede ise araba almak cok sacma, park parasi ayri dert. Avusturya'da mesela is yerine ve evinizin onune park etmek icin bile ayri ayri para odeniyor, is yeri otoparklari ucretsiz degil. arabasizlik mutluluk bence.
0
kassiopeia
(26.09.18)
Burdaki arabayı oraya götürmek masraflı ve uğraşlı olabilir, burdakini burada satın, o prayala orada 10 yaşında filan alırsınız herhalde.

Yüksek modelli arabalar büyük hacimli ve ağır, vergileri de ağır olur. Zaten oraya gidince fikirleriniz de ona göre şekillenir.
0
John Bloor
(27.09.18)
Arabanızı kesinlikle burada satın, aynı paraya orada BMW filan alırsınız :)

Almanya'ya gidince önce ayağınızı kesecek bir şey alın. 3-4 yaşında Golf mesela. Buraya göre zaten bedava gibi gelecektir.
Biraz araba işi nasıl yürüyor, nasıl masraflar var filan öğrendikten sonra basın parayı binin Merso'ya.

Almanya'da araba işleri buraya göre daha rahat ve daha ucuz. Alması da satması da bakması da binmesi de vergisi de. Keyfini çıkartın.
0
burfak
(27.09.18)
Ayrica sakin almanyaya goturmeyin euro 4-5 muhabbetleri var eger dusukse aracinizda emisyon cezasi var. Ayrica sehir icinde kullandirmazlar cop olur araban. Sat gitsin.
0
Boris
(27.09.18)
(8)

Doğum Sonrası Depresyonu

nıç
Yeni doğum yapan ve bebeğin ağlamasından uykusuzluğundan bunalan, yeni hayatına adapte olmaya çalışırken sinirleri bozulan birine ne önerebiliriz?Kafasını dağıtmak mümkün mü? Ya da bebekle ilgili bilgilendiri kaynaklar daha profesyonel bakmasını sağlayabilir mi?Bebek ağlayınca kendisi de panikliyor
Yeni doğum yapan ve bebeğin ağlamasından uykusuzluğundan bunalan, yeni hayatına adapte olmaya çalışırken sinirleri bozulan birine ne önerebiliriz?

Kafasını dağıtmak mümkün mü? Ya da bebekle ilgili bilgilendiri kaynaklar daha profesyonel bakmasını sağlayabilir mi?
Bebek ağlayınca kendisi de panikliyor mesela çünkü.

Hormonlar da değişiyor bir anda, nasıl atlatabilir bu durumu erken aksiyon alarak?
0
nıç
(12.09.18)
profesyonel yardım alması lazım. durumun ciddiyetini belirleyip ona göre ilaç da başlatabilir, başka önerilerde de bulunabilir. internetten de kaynaklar bulabilirsiniz tabii ama sadece kendisi değil eşi de okumalı.
0
nolmus yani
(12.09.18)
Öncelikle terapi önemli, en başında ise daha rahat çözülür.
Bebekle ilgili kaynak önermek bir işe yaramaz.
Ayrıca yardım edilmeli, uykusunu alması sağlanmalı.
Gece bebeği beslemek ( sağılmış süt ile yapılabilinir)
Gece bebeğin altını değiştirmek gibi işler yapılabilinir.
Birkaç saatliğine arkadaşları ile dışarı çıkması ya da kuaför, masaj randevusu alınabilinir. Çünkü nefes almaya ihtiyacı var.
0
fasulyek
(12.09.18)
Hande Birsay'in Hihieved kitabi belki yardimci olur.
0
chitosan
(12.09.18)
Yardımcı öneririm.
Uyku uyuması lazım, devamlı tetikte olmadan uyku uyuyabilmesi ve lokmalar boğazına dizilmeden yemek yiyebilmesi lazım.
Arka planda devamlı bir bebe sesi olmadan gazete / kitap okuyabilmesi, arkadaşlarıyla iki satır konuşabilmesi lazım.
o hormonlar değişecek. Bebek ilk doğduğu zaman anneye resmen bir doping geliyor. 3 ay götürüyor bu doping anneyi. 3 ayın sonunda birikmiş yorgunluğunun üzerine hormonlar normal seviyeye düşünce betona çarpmış gibi oluyor bünye. İlk çocukta buna hiç hazırlıklı olmadığı için (anlatmakla anlaşılmaz, yaşanması lazım) allak bullak oluyor.
Ona bu yaşadıklarının normal olduğu da anlatılmalı. Çünkü o yorgunlukla yeni doğurduğu yavrusuna düşman olan var. Düşman olmasa bile nefret ediyor o hal içinde bulunmaktan. Bundan çocuğu (ve de babayı) suçluyor. Çocuğu suçladığı için de içten içe kendinden nefret ediyor. Zaten bin kilo fazlası var....
Yardımı almayı istemiyor bile olabilir. Çocuğa bakmak annenin sorumluluğu diye kodlanmıştır öncesinde. Samimi olarak "sen iş ver ben yapayım" türü yardım teklif edilmesi lazım.
Hepsini yaşadım. Bana ailem çok yardımcı oldu, ona rağmen çok zorlandım (çalışıyordum ama zor olan çalışma kısmı değildi). İkincide hangi yoldan geçtiğini bildiğin zaman sorun olmuyor ama ilkinde el birliğiyle anneyi ve çocuğu desteklemek lazım.
0
SiyamkedisiZorro
(12.09.18)
eger bahsi gecen kisi esinizse 'bana bir sey soylemiyor demek ki yardima ihtiyaci yok' demeyin, ya surekli 'ne yapayim' diye sorun ya da bence en guzeli kendiliginizden cocuk bakimi disindaki tum sorumluluklari uzerinize alin ya da bir liste yapin ve paylasin. genellikle her sey kadinlarin uzerinde oluyor, siz istediginiz kadar hayir diyin en azindan 'mental load' olarak kadinlar daha fazla sey tasiyor. geceleri uyusun, her gece yapamasaniz da, en azindan bir gece siz kalkin bir gece o kalksin.

al bunlari oku, bebek nasil bakilir ogren demek kadini iyice yalnizlastiriyor. su anda ihtiyaci olan cekirdek ailesi o kadar. eve gelen giden olmasin bence (onun istedikleri disinda) gelen insanlara hizmet etmedir, yemek yapmadir, agirlamadir, asla esinize bunlari yaptirmayin. su asamada bu kadinin ve adamin ihtiyaci olan tek sey bebekle iliski gelistirmesi, onu tanimasi ve bebek bakmayi ogrenmek. sadece kadin degil adam da, kadinlar da analarinin karnindan nasil bebek bezi degisir bilerek dogmuyorlar. ayrica, esinizse bu kadin, icgudulerine guvenin, cocukla ilgili her seyi her fikrini sorgulamayin, o icgudulerini ve bebegini tanidikca rahatlayacak zaten.
bebek aglamasindan ve uykusuzluktan bunalmak kadar normal bir sey yok, bunlarin hepsini bu surecin tamamini gordugunuzu ve normal oldugunu soyleyin. ayrica her zaman yetersizlik hissi ile sinanan kadina, ne kadar iyi bir anne oldugunu hissettirin. ancak babanin isin yarisini ele almasi ve kadini yalnizlastirmamasi elzem, emzirmek disinda babanin fiziksel ve psikolojik olarak yapamayacagi hicbir sey yok bebekle ilgili.
0
kassiopeia
(12.09.18)
www.kitapyurdu.com
bu kitap benzer yollardan gecmis birinin mizahi ve bilgilendirici anlatimi

psikolojik ve fizyolojik yardim onemli. bazi durumlarda anne ve bebegin birbirinden ayri zaman gecirmesi faydali olabiliyor.

cok ileri durumlarda doktorlar antidepresan ile serotonin takviyesi yapabiliyorlar tabii emzirmenin kesilmesi gerekebiliyor.
0
azeroth
(12.09.18)
profesyonel destek lütfen
0
yemrem
(12.09.18)
önerilerim şunlar;

1- bunun normal bir durum olduğunu kabullenin. bebek tamamen yeni bir durum, doğum sonrası buna alışmak kolay değil. böyle şeyler oluyor, olacak.

2- yeni anne olan kadınlara kendilerine ayırmak üzere zaman tanıyın. bebek bir kere sağılmış süt içsin, ya da bir öğün mama yesin. bir şey olmaz. anneyi evden uzaklaştırın, sinemaya tiyatroya gönderin. kuaföre gitsin, arkadaşları ile kahve içsin, alışveriş yapsın falan. kafa dağıtmak önemli.

3- bebek ağladığı zaman siz (eşi ya da başka bir yakını olduğunuzu tahmin ediyorum) son derece sakin davranın. bebeğin ağlamasının yegane iletişim biçimi olduğunu unutmayın.

4- bebeğin doktoru ile görüşmesini sağlayın. doktorun numarasını alın, herhangi bir durumda sorgusuz sualsiz arayabilmesini sağlayın. doktorun bir sorun olmadığını söylemesi yardımcı olacaktır.

5- diğer anneler ile iletişim kurmasını sağlayın. diğer bebeklerin de benzer durumda olduğunu bilmek rahatlatır. aklı selim tecbüreli anne varsa (tercihen çocuğu 1-2 yaşlarında olan, henüz unutmamış) biraraya getirin. faydası oluyor. bybo gibi gruplarda takılsın, kendini rahatlatır.

kolay gelsin.
0
babilbaligi
(13.09.18)
(11)

size en yakın vefat etmiş kişi

diffarentiationation
kim? hala içiniz titriyor mu hatırlayınca? hiç unutmuyor musunuz yoksa?bana en yakın kişi anneannemin annesiydi. çocukken her hafta görürdüm ama hiç bire bir konuşmuşluğumuz yoktu. 10 sene oldu, sadece yüzünü hatırlıyorum. bir şey hissetmiyorum. yakınım dediğim kimse ölmedi. nasıl dayanırım, ne yapa
kim? hala içiniz titriyor mu hatırlayınca? hiç unutmuyor musunuz yoksa?

bana en yakın kişi anneannemin annesiydi. çocukken her hafta görürdüm ama hiç bire bir konuşmuşluğumuz yoktu. 10 sene oldu, sadece yüzünü hatırlıyorum. bir şey hissetmiyorum.
yakınım dediğim kimse ölmedi. nasıl dayanırım, ne yaparım hiç bilmiyorum.
0
diffarentiationation
(12.10.17)
annem vefat etti 1 yıl önce. normalde sağken pek aklıma gelmezdi ama ölümden sonra her gün aklımda, hiç çıkmıyor. bir şekilde alışıyorsun ama aklının bir köşesinde duruyor sürekli, unutma gibi bir durum yok pek.
0
dedimmidemedimmi
(12.10.17)
babam öldü 7 yıl önce. sık sık aklıma gelir, içim de titrer. kendimi yerden yere vurmam ama ölmeseydi yapabileceklerimizin hayali kurarım ara sıra. özlem böyle bir şey sanırım. bazen uykudan uyanınca falan; unutuyor insan. arayıp bir şey sormak, akıl danışmak istiyor. sonra çok hızlı hatırlıyorsun. en rahatsız edici olan bu.

bulunmak istemediğim ama zoraki katıldığım yüksek sesli, uzun masalı eğlencelerde genelde hep aklıma gelir bir de.
0
windowsguvenlikduvari
(12.10.17)
dedem öldü 2013 haziranında. bizim hemen yanımızdaki evde oturdular yıllarca, her gün görüyordum. severdim de. ama hiçbir şey hissetmedim. hiç. sanki tanımadığım biri ölmüş gibiydi. daha sonra bu yüzden çok kızdım kendime ama sonuç olarak öyle işte, hiçbir şey hissetmedim, aklıma da pek gelmez. arada bir geceleri bunaldığımda mezarına giderim, o zaman da bir şey hissetmem.

gerçi zaten mezarlığa onun için gitmiyorum, o saatte birisi görürse en azından dedemin mezarını ziyarete geldim diyebilmek için onun mezarına gidiyorum...
0
rahip janick
(12.10.17)
Halam, kuzenim eniştem vefat etti altı ay sonra da dedem on sene sonra da babaannem.
Ailem zaten küçücüktü 12 kişiydik 7 kişi kaldık yakın akraba çevresi olarak.
Üzücü ama alışılıyor özel günlerde o da olsaydı dediğiniz insanların çok olması biraz burukluk.
Hayat...
0
fasulyek
(12.10.17)
88 senesinde ben doğalı beri sağ olan tüm akrabalarım sağdı.
94 senesine geldiğimde iki dedem ve iki ninem, iki amcam, bir halam, dedemin babası vefat etmişlerdi. bana en yakın olanları oda arkadaşım olan babaannem ve çok sevdiğim amcamdı. insanın altı yıl içinde büyüksüz kalması çok acı. bir tek halam kalmıştı. çok şükür dört yıl öncesine kadar kimse vefat etmedi aileden. o ara unuttuk yakın kaybetmenin acısını. dört yıl önce son kalan halam da vefat etti. geriye anne-baba ve kardeşler kaldı. anne-babamdan 1100 km uzakta yaşamama rağmen ayda bir (bazen 3 haftada bir) gidip en az 4-5 gün yanlarında kalıyorum. insan elbet alışıyor, alışmaya mecbur. ama herhangi biri öldüğünde heb bir tarafımın eksik olacağını biliyorum. git-gel uçak paralarına servet döküyorum ama sonra aklıma geliyor, yarın öldüklerinde trilyon versem bir saniye daha göremeyeceğim.
Pazar günü kısmetse yine ziyaret edeceğim...
Amcamı çok özlüyorum mesela. Arada rüyada gördüm mü biraz özlemi diniyor zira gidenin ardından buluşmanın tek yolu rüya. Sarılıyorum falan. Benimkilerin üzerinden neredeyse çeyrek asır geçtiği ve o zamanlar çocuk sayılacak yaşlarda olduğum için sürekli yoklukları batmıyor. Ama insan arkadaşlarının ailesindeki yaşlıları görünce imreniyor. mesela eşimin anneannesini görünce sarılıyorum gidip. çocuklarım, kayınvalidem, eşimle fotoğraflarını çekiyorum dört nesil yanyana diye...
canım babaannemin tek kamera kaydı olan bir hi8 video kasetimiz kameralarla falan çalınmıştı. bugün bulup getirseler senelik maaşımın yarısını düşünmeden veririm mesela... fotolar özlem gidermiyor ama video iyidir. bol bol video çekmeli...
0
dilemma of subscribtionability
(12.10.17)
En yakın arkadaşlarımdan birini kaybettim, bebeklikten beri süregelen bir arkadaşlıktı. Hala sık sık rüyamda falan görüyorum. Tamamen atlatmak diye bir şey yok sanırım.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(12.10.17)
önce ninem, sonra babam, sonra ablam. :(
0
for day to break
(12.10.17)
hala içiniz titriyor mu hatırlayınca? hiç unutmuyor musunuz yoksa? ic titremesi ya da hic unutmama mi bilemem ama, aklinin ve kalbinin hep bir yerinde. 7/24 elbette onu dusunerek gecirmiyorsun ama aklina gelmedigi gun yok gibi oluyor. degisik bir sey. sanki kalbinin bir parcasi yok gibi yasiyorsun. kalbinin eksik oldugunu unutabilir misin? unutamazsin ama onla yasamaya alisirsin. her ölüm bir parcayi alip goturuyor.

yasasaydi neler yapardik diye dusunuyorsun. sabah falan bir saniye unutup hatirlama oluyor bazen @windows'un dedigi gibi, cok can yakiyor. ve ruyalarda gorup ozlem gideriyorsun +1.
acinin azalmasi diye bir sey yok bence, ilk 'yikilma' gecip toparlandiktan sonra, o aci/sizi sabit kaliyor. belki onunla yasamayi daha iyi ogreniyor olabilirsin ama aci azalmiyor.
0
kassiopeia
(12.10.17)
geçtiğimiz yıl nisanda en yakın arkadaşımı kaybettim. hala sık sık rüyalarıma girer ve hala hergün aklıma gelir içim titrer
0
genc irisi
(12.10.17)
çok çok çok zor. ölümün var olduğundan haberdar nasıl kafayı yemeden yaşayabiliyoruz hiç bilmiyorum...
0
kismisolungac
(12.10.17)
babamı kaybettim 2,5 yıl oldu. eskiden babasını annesini kaybetmiş insanlara bakıp bu acıya nasıl dayanıyorlar diyordum, aklım almıyordu. ama işte başınıza gelince dayanıyorsunuz bir şekil, çok canınız acıyor ilk zamanlarda, sonra acısı külleniyor, unutmak ne mümkün her gece rüyamda görüyorum hala. bazen gülüp eğlenirken kendimi suçlu hissediyorum, baban öldü sen kahkaha atıyorsun diye. kısacası acısı geçmiyor hep aklınds içinde, sadece o acıyla yaşamayı öğreniyorsun
0
oscar
(12.10.17)
(15)

Çocuk sahibi olmak için ideal yaş sizce kaç?

söylemez
Özellikle uzun ilişki sonrası evlenenler yanıtlayabilirse sevinirim:)Siz ne zaman anne-baba oldunuz? Ben şu ara tek gündemim bu fakat sağlık engellerim var bu sıra onların geçmesini beklemek zorundayım 6 ay kadar malesef. Sanki geç kalıyorum gibi hissediyorum:( Yaş:28 6 yıl ilişki+1 yıl evlilik
Özellikle uzun ilişki sonrası evlenenler yanıtlayabilirse sevinirim:)
Siz ne zaman anne-baba oldunuz? Ben şu ara tek gündemim bu fakat sağlık engellerim var bu sıra onların geçmesini beklemek zorundayım 6 ay kadar malesef. Sanki geç kalıyorum gibi hissediyorum:(
Yaş:28 6 yıl ilişki+1 yıl evlilik
0
söylemez
(03.10.17)
28 gayet erken. 36-37 yaşında anne-baba olan insanlar var.
0
mahone
(03.10.17)
30
0
peggy
(03.10.17)
31 yasımdayım 2 yıllık evliyim. 35den once cocuk dusunmuyorum.
0
polypropylene
(03.10.17)
Vücudun kendini toparlaması açısından 26-30 aralığı iyi diye düşünüyorum. Ama psikolojik olarak kendini hazır hissetme ve doğumdan sonra 'birden yaşlandım gençliğimi buna harcadım heba ettim' dememek için 30-35 aralığı.
Şöyle olur, 26-30 arasında vücut kolay toparlanıyodur ama 30-35 aralığında daha sıkı çalışırsak eski formumuzu yakalarız diye ümit ediyorum. Ama psikolojik olarak hazır olmadan doğum yapmanın telafisi yok, sorunlu bireyler artarak çoğalmış olur.
Psikolojik açıdan doğru zamanı tayin etmek daha önemli bence.
0
megalomaniac
(03.10.17)
megalo+1

Yastan ziyade psikolojik olarak hazir olmak daha onemli.
0
mertillopasha
(03.10.17)
eger bunu zaten istiyorsaniz yani bir bakima hazirsaniz yapin, yok eger cok istemiyorum ama iste yapmazsak pisman olur muyuz ya da olsa da olur olmasa da olur tadindaysaniz - ki boyle olabilirsiniz gayet normal, boyle olmaniz cocugunuz dogdugunda ona herseyinizle bakmayacaginiz ve iyi yetistirmeyeceginiz anlamina gelmiyor - o zaman 33'den once yapmayin. zira, kendi paranizi kazaniyorsaniz, kafa da bir esiniz varsa hayatin tadi 30'dan sonra cikiyor.
0
kassiopeia
(03.10.17)
32 yaşında anne oldum. 30'dan önce olunmamalı bence.
0
sta
(03.10.17)
tam şimdi.
0
diye yazdim ama hep yalan
(03.10.17)
çocuğun ihtiyaçlarının maddi ve manevi olarak karşılanabileceği, anne ve babanın çocuk sahibi olmaya hazır ve istekli olduğu zaman ideal yaş.
0
pinkpeony
(03.10.17)
28 yaşında geç kalıyor gibi hissetmen bence hiç normal değil. sandalyeye tutku bisküvi oturtmayanlardan olduğunu varsayıyorum tabii. soruna gelecek olursam ebeveyn olmanın hakkını verebilmek için herkesin en azından 30'u devirmesi gerektiğini düşünüyorum.
0
shin
(03.10.17)
Çocukla aramda 30+ yaş olsun istemem aynı zamanda 30'dan önce de olsun istemem. Garip bir ikilem oldu ama.
0
yaraticinick
(03.10.17)
Ebeveynlik geri dönüşü olmayan kararlarımızdan biri. Bence en önemlisi.
Bir ömür boyu sürecek olan böyle bi kararın anne ve baba hazır olmadan, birbirlerinden ve evliliklerinin geleceğinden emin olmadan verilmemesi uygun olur. Tabii ki hayat neler getirecek belli olmaz ama hali hazırda ufak tefek kuşkular, soru işaretleri bile varsa öncelikle onları halletmekte yarar var.

22-23 ve 37 yaşlarımda 3 normal doğum yaptım. İlk ikisinde nasıl davranacağımı çok da bilmeden bazen el yordamı, bazen eskilerin deneyimleri, daha çok kitaplar ve içgüdülerimle ilerledim. Avantajım enerjik olmaktı. Her şeye yetişecek enerjim vardı. Sonçeyi büyütürken ilklerdeki kadar olmasa da yine de enerjiktim. Avantajım hayat tecrübemdi. Daha olgundum, daha sabırlıydım, daha tadını aldım, daha bilerek ilerledim.

Yani geç kalmıyorsun. Önce sağlık engellerin geçsin. Daha vakit var:)
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(03.10.17)
30 yasinda erkekler henuz cocuk olabiliyor. Bir de bence evliligin de 6 yili gecmesi gerekli cunku 3. ya da 4. yillarinda bircok cift bosaniyor. O sureci de atlatsalar iyi olur. Yani 35 - 36 ideal olabilir. Bu arada kadinlar icin canlar caliyor klisesi biraz curuyor.

www.youtube.com

Ingilizce biliyorsaniz sunu izleyin.
0
Traveller
(03.10.17)
en ideal yaş anne-babanın kafasının rahat olduğu yaş.

çocuk konusunda size bir önerim var, çocuğun en ideal rotada olmasını beklemeyin. her çocuk ayrı bir hikayedir. en güzel sizin hazır olduğunuz, doğru bulduğunuzdur.

ben 20 yaşında çocuk sahibi olup mutlu olan da biliyorum, 40 yaşında da. rahat olun. yoksa her adımda başınız çok ağrır, demedi demeyin.
0
babilbaligi
(04.10.17)
8 Yıllık ilişki
5 Yıllık evlilik
Yaş: 28
2 çocuğum var.

Psikolojik olarak her ikiniz de hazırsanız, hiç beklemeyin.

Edit: Sağlık engelleri konusunda doktor tavsiyelerine birebir uy, pişman olma
0
PoscheN
(04.10.17)
(9)

Anneyle yurtdisi gezisi

fearisthemindkiller
Annemle yurtdisinda bi yere gitmek istiyorum, onerileriniz nedir? Cok uzak bir yer olmamali. Normalde benim yaptigim gibi sirt cantali hostellerde kalmali, sabahtan aksama yurumeli bir gezi olamaz tabi. Oyle uzun uzun yuruyemez. Tipik Turk annesiyle nereye gidilir?
Annemle yurtdisinda bi yere gitmek istiyorum, onerileriniz nedir? Cok uzak bir yer olmamali. Normalde benim yaptigim gibi sirt cantali hostellerde kalmali, sabahtan aksama yurumeli bir gezi olamaz tabi. Oyle uzun uzun yuruyemez. Tipik Turk annesiyle nereye gidilir?
0
fearisthemindkiller
(02.10.17)
prag
cok minnak, merkezde kalirsiniz, nispeten daha ucuz, cok fazla muze yok, tam boyle iki uc gun sakin sakin gezeyim, hem yurtdisina cikmis olayim hem cok yorulmayim sehri. fazla yurumeye gerek yok. biraz sogumus olur sadece siz gidene kadar.
0
kassiopeia
(02.10.17)
Biz de iki arkadaş analarımızı götürücez, saraybosna’yı uygun gördük.
0
manuel mandalina
(02.10.17)
vizesiz - belgrad
vizeli - budapeşte
0
mr.goodcat
(02.10.17)
Ben annemi ilk yurtdışı gezimizde Saraybosnaya götürdüm. Her yerde sigara içildiği için çok şikayet etmedi. Orada hala restoranda, otelde vs sigara içiliyor, dolayısıyla anneniz sigara içmiyorsa bu önemli bir mutsuzluk faktörü olabilir. Ama yemekler, sokaklar falan çok farklı gelmedi, hoşuna gitti. Çok şok edici olmadı yani. Fakat hava hem çok soğuktu, hem de hava kirliliği nedeniyle (havalar soğuyunca herkes bulduğunu yakıyor, zaten hep sis var, şehir grileşiyor, uçaklar kalkamıyor) mahsur kaldık. Otobüsle Belgrad'a geçmek zorunda kaldık vs macera oldu kadıncağıza. Her şey yolunda giderse güzel bir gezi olabilir ama aksilik ihtimalleri de çok fazla.

Sonra Londra'ya gittik. Hep filmlerde vs gördüğü bir yer olduğu için memnun kaldı. Farklı biralar denedi, bir sürü fotoğraf çekti. Hoşuna gitti. Tavsiye ederim. Ama ingilizce bilmiyorsa, müzeler falan çok cazip gelmeyebilir tabii.
0
sopiro
(02.10.17)
Balkanlaf.
0
medre
(02.10.17)
Prag olmaz. Terezin, karlovy vary vs var oralar uzak araçla yol gitmek lazım zor olur. Oraları görmeden de dönülmemeli bana göre. Ben annemle romaya gittim ulaşım metro ağı ile çok kolay zaten küçük bir şehir tavsiye ederim.
0
powerpufgirl
(02.10.17)
Balkanlar. Hem güzel hem nakışları meşhur, anneler sever :)
0
curukturpkokusu
(02.10.17)
Anne avrupa gorsun derseniz net viyana.
Avrupa imgesi denince akla gelen her sey var. hem cok buyyk degil, hem yapilacak baya cok sey var. toplu ulasim cok gelismis vs.
0
kuehles blondes
(03.10.17)
Paris'e gittik birlikte, gayet güzel gezdik eğlendik.
0
peggy
(31.05.18)
(27)

Cinsiyet kavrami Bati'da neden ortadan kaldirilmaya calisiliyor?

stavro
Altinda yatan sebep nedir ya da ne olabilir?Edit:Edit2:Kafa karistirdigi icin editi sildim. Kisacasi soru "boyle bir sey var mi?" degil, neden var? Var mi yok mu kismi ayri bir tartisma konusu zaten.
Altinda yatan sebep nedir ya da ne olabilir?

Edit:
Edit2:Kafa karistirdigi icin editi sildim. Kisacasi soru "boyle bir sey var mi?" degil, neden var? Var mi yok mu kismi ayri bir tartisma konusu zaten.
0
stavro
(02.10.17)
Cinsiyet kavrami oldukca cinsiyetcilik de var olacak, bunun onune gecmek icin bence.
0
kuehles blondes
(02.10.17)
Aslında cinsiyet (sex) değil, cinsiyet (gender) kaldırılmaya çalışılıyor.
0
elitist
(02.10.17)
Cok ciddi dertleri olmadigindan oldugunu dusunuyorum. Ozgurluk hak kukuk gak gukuk bir durum olduguna da inanmiyorum.
0
allah yazdiysa bozsun
(02.10.17)
Aslında kaldırılmak istenen cinsiyet değil de cinsiyetlere atfedilmiş klişe kalıplar. Her erkek/kadın aynı özelliklere sahip olmak zorunda değildir denmek isteniyor bence. Her şeyin bokunu çıkarmaya meraklı feminist ve lgbt tayfa bu söylemler üzerinden prim yapmaya çalışırken verilen mesajın dışına çıkıp abartı söylemlerde bulunuyor. Bu da cinsiyetsizlik ya da "ikiden fazla cinsiyet vardır" gibi saçma sapan, bilime aykırı, hayali kavramlar yaratılmasına sebep oluyor.
0
Depik
(02.10.17)
cinsiyet ortadan kaldirilmaya calisilmiyor, gender ortadan kaldirilmaya calisiliyor +1
farkli cinsiyetler yok diyen duymadim hic. en basit ornekle aciklamak gerekirse, ev isi hem kadinin hem erkegin ortak yasamdan dogan ortak gorevidir diyenler kadin ve erkek olarak iki farkli cinsiyet olmadigini iddia etmiyorlar, bunun kadinin, sadece taraflardan biri kadin (ya da erkek) oldugu icin onun gorevi olmadigini soyluyorlar.
sorun 'sadece' esit davranmak da degil, baktiginda kadin ve erkegin esit haklari haiz oldugu ama cinsiyetciligin var oldugu ve esitsizlik yarattigi, kadin ve erkegin yasamini derinden etkiledigi yiginla ulke var.
0
kassiopeia
(02.10.17)
Sex değil gender +1 bunlar farklı kavramlar
0
freebird5406_2
(02.10.17)
@depik
Durum cinsiyetlere has klise kaliplardan cok daha oteye, direkt cinsiyetin varligina dogru gitmeye basladi. Beynin cinsiyeti olmadigina isaret calismalar yayinlanmaya basladi ornegin.Bu zamana kadar ypailan beyin taramalari hice sayilmaya baslandi. Dolayisiyla neoscience denen sey de. "Neurosexist" diye bir kavram icat edildi mesela. Gercek bilim cinsiyetci oldu. Ornekler cok fazla, yazmakla bitmez buraya.
0
🌸stavro
(02.10.17)
Dostum bununla ilgili kitaplar yaziliyor. Ben de birkac tanesini okudugumdan hakli olduklarini dusunuyorum. Zaten cinsiyetciligin yuksek oldugu ulkeler tecavuzun en yuksek oldugu ulkeler. Sunlari okumakla baslayabilirsin:

Caliban ve Cadi

Cinsiyet Belasi

Straight Dusunce
0
Traveller
(02.10.17)
Bu hareketin toplumsal cinsiyetten kavramindan oteye gitmeye basladigini dusunuyorum aslinda. Soruyu sormamin nedeni de bu.

Toplumsal cinsiyet meselesinden yola cikilip artik cinsiyete has biyolojik ozellikler de yalanlanmaya baslandi. Bunun sebebini merak ediyorum.
0
🌸stavro
(02.10.17)
Stavro bi örnek haber link falan versen de daha iyi anlasak, biyolojik cinsiyet kısmına nasıl geçiş yapıldığını, daha doğru cevaplar verebiliriz
0
freebird5406_2
(02.10.17)
sex vs. gender.. aynı değil diyen herkes +1

traveller +1000
0
lcha
(02.10.17)
Editle birlikte soru benim için daha da anlayamadığım bi hal aldı :)
0
freebird5406_2
(02.10.17)
Kafaları çok karışık, bir yerlere çıkmaya, cinsiyete dair olan paradigmayı değiştirmeye çalışıyorlar AMA bunun ne kadarı kendi seyrinde ilerleyen bilimsel araştırma ne kadarı birtakım filantropist (?) organizasyonların (?) talimatlarıyla üretilen sözde bilim artık birbirine karışmış durumda. İnsanların kafası karışık.

En nihayetinde olanca sorunları içerisinde en büyük odak noktalarının bu olması; bana sorarsanız çöken bir uygarlığın sinyalini veriyor. Daha da ilginci demografik olarak ciddi bir dönüşümden geçiyor olmaları. Malumunuz nüfusları pek yaşlı, mevcut gençler çocuk yapmıyor, cinsiyet kavramının sınırları siliniyor, milyondan fazla mülteci yeni geldi; çoluk çocuk yapıyorlar. Daha farklı gruplar da (Müslümanlar bilhassa) artık gemi azıya alıyor ve farklı şeyler talep ediyor: bu sokakta içki içilmez levhası, ben "kültürüm" gereği kadınla el sıkışmam diyen adamlar, okulda yüzme derslerinde kızımı erkeklerle bir araya koymayın diyen Afrika kökenli aileler vs.) Avrupa bu gidişatla 2050 civarında bambaşka bir demografik ve kültürel yapı sergileyecek gibi gözüküyor.

Bu cevap alakasız geldiyse, bunların hepsini bir bütün olarak görüp algılamak ve üstüne bu şekilde muhakeme etmek gerektiğini düşünüyorum şahsen. Son olarak, cinsiyet mefhumunun sınırlarını silen organizasyonlara, bazı firmaların da sponsor olup destek verdiği biliniyor. Çünkü bu roller silindikçe daha fazla ürün satabildiklerini görüyorlar! Örnek veriyorum: Sigara ilk çıktığında erkek bir objeydi ve feminist hareketlere sızma yaparak kadınların da içmesi tetiklendi; müşteri kitlesi teoride iki katına çıktı. Örneğin partneri aldatmak daha fazla restoranın, daha fazla otelin, daha fazla tatil yerinin hizmet satabilmesidir potansiyel olarak. Geleceğe dair bir tahmin: 10 seneye erkeklerin makyaj yapması normalleşebilir. Kısaca bazen toplumsal dönüşümleri daha fazla para isteyen adamlar da destekleyebiliyor. :)

Biraz karışık oldu ama dostlar sağ olsun.
0
testis agrisi
(02.10.17)
öğrenilmiş bilgilerimizle hareket edersek iki cinsiyetin olduğu ve insanların doğduğu cinsiyette cinsiyet kimliğine sahip olduğu ön kabulümüz var. cinsiyet rollerinin de buna uygun olmasını bekliyoruz. Çağlardan beri nasıl tek eşlilik, heteroseksüellik, kadınların ikincil konumda olması, evlilik kurumu eşitlik üzerine değil bazı kesimlerin ezilmesi üzerine kurulmuşsa ve bunun dışındaki tüm varoluşlar görünmezleşmişse, aynı şey cinsiyet için de geçerli. Cinsiyet kimliği doğduğu bedenle örtüşmeyen trans kişiler, toplumun beden ve cinsiyet üzerine kabul ettirmeye çalıştıklarına karşı kendi istediği gibi yaşamak isteyen onlarca kişi var. Ancak bizim kabullerimiz o kadar güçlü ki, bunlar sarsıldığında elimizden bir şey kaymış gibi oluyor. Bunu eşcinselliğin insan ırkının sonunu getireceği yargısıyla hastalık olarak gören homofobik düşünceyle de bağdaştırabilirsin. Heteroseksüellik öyle bir ön kabul ki, eşcinsellikten bu kadar korku duyulabiliyor. Bahsettiğin cinsiyete has biyolojik özelliklerin gender kısmı değil, cinsiyet kimliği ve rollerinin biyolojik cinsiyete göre giydirilmeye çalışılması. Gender Bread person olarak arayabilirsin İngilizcen varsa.
0
kaset
(02.10.17)
biyolojik cinsiyetin uzerine ne oynaniyor? soru anlasilir degil.
0
e haliyle
(02.10.17)
@kaset bir konuda naçizane düzeltme yapmak isterim. Kendi fikrimi hiç katmıyorum, kişisel bir şey yok. Bu paradigma değişikliğine insan ırkının sonunu getirecek olarak değil, "beyaz ırkın" sonunu getirecek olarak bakıyor Batı'daki tepki grubu. Zira insan ırkının sonunun geleceği falan yok. Bilhassa Doğu toplumlarının üreme aşkına bakarsak... Ama mevcut istatistikler 2050'de beyaz ırkı sıkıntıda gösteriyor :)
0
testis agrisi
(02.10.17)
@freebird, bana hatirlatma amacli bir bos mesaj atarsan linklerle geri donus yaparim aksam ya da yarin.
0
🌸stavro
(02.10.17)
@testis agrisi ben ilk soruda sanki bu duruma karşı bir şaşkınlığın varmış gibi geldi, ayrıca soruyu soruş şekli de öyle. Bir şey ortadan kaldırılmaya çalışılmıyor, zaten insanın cinsiyeti ve cinsel kimliği çok çeşitli.

olaya daha geniş bakmak gerekirse, dünyamızı ve insanı anlamak için eşitlik, çeşitlilik ve eleştirel düşünce üzerinden gidersek kavrayışımız artar, bir şeylere anlam vermeye başlarız. ancak fobilerimizle (seni kastetmiyorum, genel yargıya karşı) düşünürsek, kapitalizm kadınları ve erkekleri yeterince kullanıyorken, androjenleşmeyi ve cinsiyet kalıplarıyla oynamayı bir gerçek olarak varolsa da kapitalizmin oyununa indirgersek, kendimize bizi bildiklerimizle ikna eden düşünceler bulmuş olacağız, ancak bu kavrayışımızı ve insanı anlamlandırmamızı sağlamayacak. Görünene değil görünmeyene bakarsak çeşitliliği keşfedeceğiz ve insanı anlamaya başlayacağız. Bizim doğru kabul ettiklerimiz, beyaz ırkın azalması bile bu konuda üretilmiş mitler olabilir. Bunun dışına çıkıp gerçekleri araştırmak zaman ister. Bilim yanlıdır, paradigmalar zor değişir ama eleştirel düşünce bunların üstesinden gelir.
0
kaset
(02.10.17)
@kaset Dünyaya ve olanlara genel olarak nasıl şaşırdığımı bir bilsen! :)

Mefhum ve olgular üstüne alakasız gözüken yerlerden yaklaşıp alaka kurmayı seviyorum. Benim de bu sistemdeki işlevim bu. Bunlar haricinde verilecek cevap örüntüsü zaten belli.

Her neyse, ben seni gayet iyi anladım. Bu dönüşümü sadece kapitalizmle bağdaştırmak sığlık olur, katılıyorum. Bunu yapmış gibi gözüktüysem, kendimi yanlış ifade etmişim demektir. Her neyse zaman içerisinde göreceğiz zaten neler oluyor. Yazıp emek verdiğin için teşekkürler.
0
testis agrisi
(02.10.17)
bunun nedenlerini tek bir nedene indirgeyemeyiz çünkü çeşitli grupların bu durumdan çeşitli çıkarları var.

Politikacılar: Cinsiyet politikalarından oy alıyorlar çünkü hitap ettikleri kitle oldukça duygusal ve yönetmesi kolay.

Kapitalistler: 'kadın=ucuz emek' ve tabi kadınlar piyasaya girince bir anda potansiyel işçi sayısı arttığından en üsttekiler hariç yavaş yavaş meslek sahiplerinin pazarlık gücü de kayboluyor. Bu da artı değer üretimini dolayısıyla birikimi pozitif etkiliyor. Parayı kim sevmez?

Üniversiteler: Bazı bölümler buradan inanılmaz kar ediyorlar. Türkiye'deki üniversitelerde bile artık 'kadın araştırmaları' yapılmaya başlandı. Yardımlar yağıyor, bölümler zenginleşiyor. Amerika gibi özel eğitimin ücretinin yüksek olduğu yerlerde bu elbette daha önemli bir gelir kapısı. Buralara burs yağıyor.

Aynı model bir diğer gelir kaynağı da eskiden küresel ısınma olarak ortaya atılan, bugün de iklim değişimi diye yumuşatılan moda. Aynen ilaç şirketlerinin yıllardır yaptığı gibi beğendikleri araştırmaları 'gerçek' diye ortaya atıp beğenmedikleri sonuçlar aldıkları zaman da araştırma sonuçlarını saklayıp bir şekilde algı yönetip duruyorlar. İsviçreli bilim adamlarının kolgeyt önermesi modeli kanaat önderliği meselesi.

Bunlar yine kurumsaldı, bir de batıda ortaya çıkmış çeşitli kanaat önderleri var. Bildiğin crowd funding sitelerinde uyduruk sebeplerden para isteyip duruyorlar. Çok ünlü bir tanesi mesela gamergate zamanı ortaya bir proje atmıştı. Özetle projesi şöyleydi: 'Bana para verin. Gidip oyunlar alayım. Bu oyunlarda kadınların seks objesi olarak aşağılanması üzerine araştırmalar yapayım.' Kadına o dönemde 100bin dolar civarında bir para verdiler. Kadın hala bu araştırmayla ilgili bir gelişme yayınlamadı sanırım. O araştırmanın bir sonucu çıkmaz ya da yalandan bir şeyler atarlar ortaya. Kim uğraşacak o kadar oyun oynamayla. Kadın kendi ağzıyla 'ben oyun oynamayı sevmem ama' diye söylemişti bu paraları isterken.

Özet: Bu yeni dalga akımlar çok karlı iş fırsatları çıkarıyor. Herkes kaşığına, kepçesine göre buraya daldırıyor. Ortak sebepleri de ekonomik. Gerisi de duygusal takipçiler.

'Cinsiyet rolleri' olayına da benim kişisel bakış açımı sorarsanız(sormazsanız devamını okumanıza gerek yok.)

kertenkelenin doğada nasıl kendine has bir rolü varsa insanın da öyle rolü var. Yok bunlar bize öğretilmiş vay bunlar bizi baskılamış diye bir şey yok: eğer bu güne kadar sadece baskılandığı için bilim yapamıyorduysa insanlar, bu devirde niye eline iphone alan yönetmen olamıyor? Çünkü içinde bu tutku yok. Dışarıdan bir gazla insanları olmak istemedikleri bir şeye zorladıkça da batıyor eleştirel okul.

Önemli enteresan bir nokta da şu ki: tarihte bilimle uğraşan, adını günümüze kadar yaşatacak buluşlar yapmış neredeyse her büyüğün oturmuş düzenle bir problemi var. Yani eğer baskıysa onlar da büyük baskılar altındaymış. Yine de bilimle uğraşmışlar. İphone falan da yok adamların elinde. Einstein bir fotoğrafın çekilmesi için senelerce beklemek zorunda kalmış görelilikle ilgili. Benim tarihten anladığım: 'Baskı maskı hikaye; İnsanın içinde olacak.'

ek olarak: @testis ağrısına katılıyorum özellikle medeniyetin çökmesi konusunda. İçeri doğru çöken bir batı görüyoruz. Kültürsüzleşiyorlar. Yine bence mesele ekonomik. Eskiyi yıkıp yeni ekonomik alanlar inşa ediyorlar ki çağdaş ekonomik bunalımımızın bunla çok ilgili olduğunu da düşünüyorum.
0
idexo
(02.10.17)
@idexo tüm yazdığınız yorumlar kadınlara karşı oluşmuş klişelere dayanıyor, hepsi çok kolay çürütülebilir ama o kadar klişeler ki çürütmeye bile değmezler. Ne yazık ki insanlar bu konularda derinlikli ve bilimsel düşünmediği gibi (ve kadın düşmanlığı yaygın olduğu için) sizin a=b yorumlarınız mantıklı gelebiliyor bazılarına. çok üzüldüm bu tip yorumlar hala var olduğu için.
0
kaset
(03.10.17)
'tüm yazdığınız yorumlar kadınlara karşı oluşmuş klişelere dayanıyor, hepsi çok kolay çürütülebilir ama o kadar klişeler ki çürütmeye bile değmezler. Ne yazık ki insanlar bu konularda derinlikli ve bilimsel düşünmediği gibi (ve kadın düşmanlığı yaygın olduğu için) sizin a=b yorumlarınız mantıklı gelebiliyor bazılarına. çok üzüldüm bu tip yorumlar hala var olduğu için.'

@kaset Şu yazdığınız yorumda bir tane ayağı yere basan bir yargı, örnek, argüman yok. Tutmuş bir de benim yazdıklarıma değersiz demişsiniz. Ya bir argüman sunun ya da boş boş konuşmayın bence.

'Derinlikli ve bilimsel düşünmek'
'a=b yorumları'

nasıl bilimsel kafalarsa...

ek: Ayrıca belki farkında değilsiniz ama yaptığınız yorum yazdıklarımı ironik bir şekilde onaylıyor. Bu kadar duygusal ve 'bilimsel' yaklaşmanız adeta aleyhinize delil gibi.
0
idexo
(03.10.17)
@idexo yazdıklarınız çürütülmeye değer argümanlar değil, o nedenle vaktimi harcamak istemedim, "duygusal" yorumunuz da önyargılı ve yine klişe. Tüm heteroseksist sistemi yok sayıp politikacılar cinsiyet politikalarından oy alıyorlar demek o kadar akla aykırı ki inanamıyorum. Bugüne kadar hep taban hareketleri (Sivil Haklar Hareketi) bu haklar kazanılmıştır. ABD'deki evlilik eşitliği ve oy diyorsanız ABD'nin büyük kesiminin Trump yanlısı olduğu gerçeği de var buna karşı çıkabilecek vs vs. Üniversitelerin kadın çalışmaları bölümünden kar etmesi kadar da komik bir şey duymadım, tam tersi feminist metodoloji göz ardı edilir birçok bölümde.
0
kaset
(04.10.17)
'yazdıklarınız çürütülmeye değer argümanlar değil, o nedenle vaktimi harcamak istemedim,'

Tercüme: argümanım yok, umurumda da değil bence ben haklıyım.

' "duygusal" yorumunuz da önyargılı ve yine klişe.'

Tercüme: Duygusal tepkiler vermekte ısrarcıyım. Argüman yerine silahım çeşitli yafta ve etiketlerdir.

'Tüm heteroseksist sistemi yok sayıp politikacılar cinsiyet politikalarından oy alıyorlar demek o kadar akla aykırı ki inanamıyorum.'

Tercüme: İnançla bilgi arasındaki farktan haberim yok. Bilgiyi bilmem, bilgiye inanırım. Söylediğiniz şeyleri kabul etmekte zorlanıyorum çünkü bize öyle bir bilgi verilmedi. O zaman kesin yanlıştır. Eleştirecek kadar ekonomiden, siyasetten veya antropolojiden anlamıyorum. Bence inanmamak yeterlidir.

'Bugüne kadar hep taban hareketleri (Sivil Haklar Hareketi) bu haklar kazanılmıştır.'

Tercüme: Hangi haklar olduğunu bilmiyorum, ama ideolojim gereği muhtemelen bizim taraf kazanmıştır. Bize öyle öğretildi. Örnek, alıntı, açıklama vs yok.

'ABD'deki evlilik eşitliği ve oy diyorsanız ABD'nin büyük kesiminin Trump yanlısı olduğu gerçeği de var buna karşı çıkabilecek vs vs. Üniversitelerin kadın çalışmaları bölümünden kar etmesi kadar da komik bir şey duymadım, tam tersi feminist metodoloji göz ardı edilir birçok bölümde.'

Tercüme: 'Evlilik eşitliği ve oy' gibi kavramlar icat ettim. ABD'de Trump diye birinin seçimleri kazanıp başkan olduğunu duymuştum. böyle şeyler falan. Sonra konuyla alakasız ama kadın çalışmaları bölümleri hakkında da bilgim ve argümanım yok bu yüzden 'komik' diyerek 'bilimsel' bir 'değersizleştirme' yapıyorum.(Ben değerin ölçüsüyüm) 'Feminist metodoloji', cümle içinde kullanmayı sevdiğim bir kavramdır.


Derin ve sağlam dayanaklı yorumlarınızı anlamaya çalıştım. Lakin yukarıda bize sunduğunuz laf salatasının içinde inanç ve ideolojik taraftarlık dışında bir şey bulamadım. Keşke ortaya argümanlarınızı koysanız bunları zevkle çürütmeye uğraşırdım.

Sizin bu yazdıklarınız vasıtasıyla merak edebilecek kimselere İdeoloji ile Toplum Kuram arasındaki bazı farklardan karşılaştırmalı olarak bahsedeyim. Zira cinsiyet kavramıyla ilgili batıdaki hareketler de bu ideolojik at gözlüklerinin sonuçları ve sebeplerinden meydana gelen hareketlerdir.

İdeoloji: Mutlak bir kesinlik sunar. Toplum Kuram: Koşullu uzlaşılmış yargılar içerir.
İdeoloji: Tüm yanıtlara sahiptir. Toplum Kuram: Tamamlanmamıştır, belirsizliği kabul eder.
İdeoloji: Sabit, kapalı ve bitmiştir. Toplum Kuram: Büyümeye açıktır.
İdeoloji: Test ve bulgulardan kaçınır. Toplum Kuram: Test ve kanıtlara açıktır.
İdeoloji: Belirli inançlara kilitlenmiştir. Toplum Kuram: Tarafsız ve bağlantısızdır.
İdeoloji: Belirli konumdan kaynaklanır. Toplum Kuram: Toplumsal konumları aşar.(Nesnel)
İdeoloji: Çelişki ve tutarsızlıklar içerir. Toplum Kuram: Taraf tutmadığı ve gelişime değişime açık olduğu için nötr'dür.

Bu bağlamda: ortaya cinsiyet farkları atarken eğer ideolojik yaklaşıyorsanız ya kanıt ve bulguları eğip bükersiniz ya da gözlerinizi kulaklarınızı kapatırsınız. Cımbızla koca kitaplardan bir satır çekip çıkarırsınız, bağlamından koparıp bunu bir silah gibi kullanırsınız. Bu da savunduğunuz tarafın 'katı inanç'a dönüşmesine sebep olur. İdeolojiler 'katı gerçek' olarak sunuldukları zaman tabulaştıklarından gelişemez yıkılırlar.

Toplum Kuram ortaya koymak istiyorsanız taraflardan bağımsız olup olayları ve durumları bağlamı içerisinde değerlendirirsiniz. Görünen imajların altında verilen mesaj, görülen işlev sizi ilgilendirir. Taraf tutmadığınız için kuram eleştiriye açıktır; anlamlı, destekli eleştiriler kuramı yıkmaz aksine geliştirir.

Sonuçta bir olayı, olguyu veya durumu açıklarken ya sağlam dayanaklar bulacağız ya da dayanağı olmayanın çöküşünü seyredeceğiz. Bunun başka yolu yok.
0
idexo
(04.10.17)
"@idexo tüm yazdığınız yorumlar kadınlara karşı oluşmuş klişelere dayanıyor"

@kaset Sozunu ettigin kadina karsi olusmus bu kliselerden aklina gelenler nelerdir?
0
🌸stavro
(04.10.17)
@stavro bu klişeleri mesnetsiz argümanlar olarak da okuyabilirsin, bilimsel çalışmalar bu tip söylemleri çürütmeye uğraşmaz çoğu zaman. sorduğun örneklere gelirsek:

-en başta o konu hakkındaki oturmuş, kabul edilmiş bilimsel çalışmalar, feminist metodoloji, konunun öznelerinin oluşturduğu bilgi birikiminin dikkate alınması gerektiği söylediğimde idexo'nun benim yorumumu "duygusal" nitelemesi

-Politikacıların cinsiyet politikalarından oy alması: İkili cinsiyet sistemine yönelik eleştiri getirip bundan oy alan politikacı dünya üzerinde duymadım açıkçası. Patriyarka hala çok güçlü ve tam tersi eşitsizliği güçlendirerek oy alıyor politikacılar.

Kadınların piyasaya girince işçi sayısının artması, 1920'lerde değiliz, kadınlar zaten piyasadalar, tek ucuz emek de onlar değiller, meslek sahiplerinin pazarlık gücünün kaybolması pozitif ayrımcılığa ve kadınların çalışmamasına karşı yapılan klasik argümanlardan biri, ancak eşitsizliği savunan so-called iktisat yorumcuları kullanır. İşsizliğin sebebi kadınların piyasada olması deği.

Üniversitelerin kadın çalışmalarından kar ettiğini kim nereden çıkarmış anlamıyorum. Üniversiteler neden kar etsin? Kim bu kadar burs veriyor. Benzer alanda eğitim almış biri olarak ne kendim, arkadaşlarım, ne de akademik çevremin deneyimleri, bu konuda takip ettiğim yayınlarda vs böyle bir şey görmedim.

Küresel ısınma yalandır miti: Bu şekilde arayabilirsiniz.

Yoruldum açıkçası yazmaktan.

Bahsettiğim klişeler genellikle erkekler tarafından üretilir. Çünkü bazı şeyleri araştırarak değil, kolay cevaplar bularak kafada oturtup kendini rahatlatmak kolay, eğer yazan kişi erkekse de buna mansplanning deniyor. Diğer kişilere de bi sürü vakit harcayıp bunlara yanıt yazmaya uğraşmak düşüyüor. Benden bu kadar.
0
kaset
(05.10.17)
@idexo üzüldüm sosyal bilimler alanında çalışıp bu kadar önyargılı olmanıza, açıkçası umutsuz vaka olarak görüyorum sizle tartışmayı. tahminim bu alanda yapılan çalışmaları takip etmiyorsunuz çünkü uydurduğum dediğiniz şeyler eskidi bile. Feministler ve bu alanda çalışan kişiler tüm zamanlarını anti-feminist ve mesnetsiz yorumlara yanıt yazmakla uğraşsaydı bilim ve aktivizm yapamazlardı, bu nedenle yazdıklarınızı değersiz bulduğumu belittim.
0
kaset
(05.10.17)
(27)

beni 3 kere reddetmiş şirketin iş teklifini kabul edeyim mi?

you are my lethe
mezun olduğumda çalışmak istediğim, çalışmak için de oldukça kalifiye olduğum (aynı sektörde büyük firmada stajlar olsun, istenilen bilgisayar programlarını kullanbilmek olsun, kazanılmış yarışmalar olsun...) büyük, yabancı ve sözde kurumsal bir firmaya mezun olduğumdan beri 3 farklı pozisyon için 9
mezun olduğumda çalışmak istediğim, çalışmak için de oldukça kalifiye olduğum (aynı sektörde büyük firmada stajlar olsun, istenilen bilgisayar programlarını kullanbilmek olsun, kazanılmış yarışmalar olsun...) büyük, yabancı ve sözde kurumsal bir firmaya mezun olduğumdan beri 3 farklı pozisyon için 9 kere iş görüşmesine gittim.

ilkinde yetersiz bulup almadılar. ikincide 4 aşamalı olan sürecin 2. ve 4. aşamasını yani ik ve direktör mülakatını aynı anda yaptılar, manager mülakatını atladılar ve direktör suratıma bile bakmadı. sonradan öğrendim ki zaten o pozisyona alınacak kişi belli imiş, birinin tanıdığı imiş benimle mülakatı prosedür gereği yapmışlar. amerikadaki ofise neden daha kalifiye birini değil de o kızı aldıklarını açıklamak için. artık üçüncüde herşey oldu, beni arayıp süreç olumlu ilerliyor derken en sonunda işe alınmadım. öğrendim ki yukarıdan birinin tanıdığını almışlar.

şimdi ben bu firmanın türkiye pazarındaki en büyük müşterilerinde birinde çalışıyorum. her ay çalışanları gelip bize rapor veriyorlar. bunları da zaten onlardan öğrendim.

geçen hafta bu firma tarafından gene arandım. orada çalışan ve bize rapor hazırlayan managerlardan biri benim iki ayda işe hakim oluşumu, sorduğum soruları vs çok beğenmiş ve beni şirkette baya övmüş. bunun üzerine boşta olan ve uzun süre birini bulamadıkları bir pozisyona beni almaya karar vermişler. (ilk görüştüğüm pozisyonların altında bir pozisyon)

maaşı şu an çalıştığım yerden iyi, evime daha yakın ve şirket şu an çalıştığım şirketten daha önemli ve yabancı, yurtdışında çalışma olasılığı yüksek. ama bana böyle davranmış olmaları, prosedür gereği yapılan mülakatlar, süreç olumlu deyip sonra teklif vermeden yukarıdan birinin tanıdığını işe almalar beni inanılmaz üzdü. o dönem bunu öğrendiğimde hüngür hüngür ağladım. eğer ben bana olumlu dediklerinde beklese ve şu an çalıştığım yerin teklifini kabul etmese idim işsiz kalırdım. hala binanın önünden geçişimde gözlerim dolar.

şimdi sunulan tüm iyi koşullara ve bana çok faydası olacak olmasına rağmen (maaş, eve yakınlık, yurtdışı çalışma ve master için cv'de iyi durması) hiç kabul edesim gelmiyor. eğer işi kabuledersem benimle görüşme yapmış o direktörlerin vs yüzüne nasıl bakıcam, benim yerime işe alınan kişileri görüp nasıl dayanacağım bilemiyorum.

bir yanım duygusal davranma ve bu fırsatı kabul et diyor diğer tarafım gururuma yediremiyor. yarın arayıp ya görüşmeyi ayarlayıp tekliflerini kabul edeceğim yada direk ben sizi bu davranışlarınız yüzünden reddediyorum diyeceğim. ailem ve arkadaşlarım hep bunu kabul et, 2 yıl çalışır başka yere gidersin diyorlar ama benim hiç içimden gelmiyor. sonra da acaba ileride reddettiğim için pişman olur muyum diye düşünüyorum.

size ne yapmalıyım? nasıl bir yol izleyeyim. kafam o kadar karışık ki...
0
you are my lethe
(01.10.17)
beğenip onlar aradıysa görüşmeye git, o direktöre de "aklınız başınıza geldi galiba" minvalinde latifeli konuş; en azından için soğur. çok beğendilerse alırlar zaten, almazlarsa da senin için bir şey değişmemiş olur.

gururuna yediremeyecek çok bişey yoksa aslında, direkt olarak seninle ilgili bir problemden dolayı almamış değiller. evet vaktini çaldılar, duygularınla oynadılar ama sen başarılı olup o son aşamalara gelebildin diye.
yine de; için almıyorsa almıyordur, bu konularda genel olarak taviz vermeyen biriysen pişman olmazsın. ama profesyonellik iş hayatına çok şey katar, kariyer hedefin varsa bunun gibi çok şeyle karşılaşacaksın; derini kalınlaştırmış olursun.
0
Bruce
(01.10.17)
bence gurur yapacak bir durum yok. ben olsam kabul ederdim.
0
sta
(01.10.17)
yine tanıdık birini işe almak için göstermelik bir teklif ve görüşme olmasın ?
siz teklifi kabul edip yeni işe başlayacakken yine bir çakallık yapıp sizi yarı yolda bırakma ihtimalleri var mı ? (nedense aklıma ilk gelen bu oldu, eldeki bulgurdan da olmayın.)
yazdığınız gibi, iş yerindeki o tür insanlarla iletişiminiz nasıl olacak?

yazdıklarınıza göre firma ne kadar iyi olursa olsun yaptıkları hoş değil ve güven zedeleyici. kabul edecekseniz onlar size (varsa) uygulamayı planladıkları kunduzluk yollarını kapatın ve kendinizi garantiye alın. her ihtimali düşünün.
0
MtKrt
(01.10.17)
Is dunyasinda duygusalliga yer yok bence. Profesyonel ol ve senin icin daha iyi sartlari saglayan (maas, calisma ortami, kriyer gelecefi vb) tarafi sec
0
nickfury
(01.10.17)
Hayır tabii ki. Profesyonellik adı altında her şeyi maddiyata bağladılar.
0
secrexv2
(01.10.17)
beni olursa kabul edersem diye rahatsız eden 2 konu var.

1) ucu ucuna gireceğim, hatta teklif aldığım o pozisyonlara alınan benden daha az kalifiye kişileri her gün görüp, o kişilerin benden daha yukarıda bir pozisyonda olduğunu bilmek.

2) yabancı dahi olsa herşeyin torpille yürüdüğü bir şirkette geleceğim nasıl olur? zamanı gelince o torpilli tipler mesaiye kalmazken ben kalacak mıyım yada zam olduğu zaman onlara daha çok zam yapılıp bana az mı yapılacak. hak ettiğim halde bana terfi vermeyip tanıdığı olan birine mi verecekler?
0
🌸you are my lethe
(01.10.17)
beni daha önce almamışlardı diye bir şirkete trip atmak...

tavşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış. Umarım tavşan (yeni mezun) sınızdır :)
0
otonomo
(01.10.17)
ülkede bu iki seçenekteki sorunları yaşamayacağın şirket -BANA GÖRE- yok. varsa da 10-20 tanedir, seçeneklerini bu kadar dar tutup hareket alanını bundan sonra da kısıtlayacaksan tamam, haklısın derim.
0
Bruce
(01.10.17)
tavsan daga kusmus dagin haberi olmamis +1.

eger cv'inde iyi bir isim olacaksa, maas artisi/pozisyonda yukselme vs. olacaksa gurur yapacak bir sey yok. is yasami bu, herkes karsisindakinden ne fayda aldigina bakar. gerekirse sirketi basamak olarak kullanirsin. daha is yasaminda nelerle karsilasacaksin...

ayrica 1- senden daha az kalifiye insanlarin senin ustunde oldugu o kadar cok durumla karsilacaksin ki, bunun olmadigi bir sirket yok. yerli de yabanci da. basina her geldiginde kusup gidemezsin. hayat adil degil. sen isini yap, kendini gelistir, kendi yolunda ilerle. sana ne milletten.

2 - her sey torpille yurumuyordur, sonucta kar amaci guden bir sirket, topril elbette vardir ama kar ettigine, ayakta kaldigina gore isi bilen adamlar da is yapiyor demektir. her sirkette sirtini birilerine dayayip garip tripler icinde olan insanlar var zaten. kendi sirketin olmadigi surece yapacak bir sey yok.
0
kassiopeia
(01.10.17)
İş dünyasında networking diye bir şey var. Bazen beceri değil de network çok daha prim yapar. Türkiye'de malesef torpil diyoruz buna ve sadece TRde değil yurtdışında da gayet yaygın bir durum, inanın. Anlamadığım nokta benden daha az kalifiye olanlar benden üst konumda buna nasıl dayanacağım tavrı, bizi yöneten kişiler en basitinden bir çok anlamda eğitim olarak bir çoğumuzdan yetersiz, nasıl dayanıyorsunuz? Ya da patronlar bazi işletmelerde tamamen eğitimsiz ama almış başını gitmiş, bunu ne yapacaksınız?
Yanlış anlamayın ama profesyonellikten çok uzak bir bakış açısı bu. Sonuçta o şirketin inisiyatifidir kimi alıp almayacağı. Şirketlerin başvuranlar içinden en becerikliyi almak gibi bir zorunluluğa olduğunu mu düşünüyorsunuz? Kendisine en çok yarayacak elemanı almayı ister ve bu da bazen beceriksiz birisini işe al ama onun bağlantılarını kullan şeklinde ilerler. Gayet normal. Şirket kar amacı ile kurulmuş bir yapı, asla bile bile zarara neden olacak bir yolu seçmez. O kişileri işe almayı uygun görmüş. NOKTA
Hesap sorma gibi bir tavır içinde olmazsınız umarım.
Benim görüşüm bu şekilde.
0
nickfury
(01.10.17)
@otonomo, yeni mezun sayılırım. ama burada olay tavşan-dağ değil. burada yapılan şey saygısızlık. eğer işe uygun olmadığımı bilseydim ve reddedilseydim yada benden daha iyi birilerini aldıklarını görseydim sorun etmezdim. ama burada işe alınmayacağım halde görüşmeye çağrıldım, süreç olumlu, teklif yapılacak denmesine rağmen aranmadım. eğer ben onların süreç olumlusunu kabul etseydim şu an çalıştığım yeri reddedecektim. bir sürü firmayla görüştüm ama böylesini bir tek burayla yaşadım.

@bruce, bunları yaşayacağım bir sürü şirket var. ama içerideki çoğu insanın torpille girdiği şirket sayısı azdır diye düşünüyorum.
0
🌸you are my lethe
(01.10.17)
@nickfury, buradaki durum networking değil ama bildiğiniz torpil. yeni mezun seviyesinde bir iş için o alanda staj yapmış, işi bilen, gerekli bilgisayar programlarını kullanabilen biri yerine direktörün, managerın tanıdığını, akrabasını almak.

tabi ki de ileride benden daha az kalifiye insanlar karşıma çıkabilir. ama durum burada bana teklif verilen bir pozisyonun daha sonra birinin o alandan bile mezun olmamış yeğenine verilmesi.
0
🌸you are my lethe
(01.10.17)
tamam işte, şirket neden o kişiyi işe alıyor. O kişi aracılığıyla bağlarını kuvvetlendirecek. belki elinden kaçıracağı hatırı sayılır bir müşterisini memnun edecek. Kaz gelecek yerden tavuğu esirgememe durumu en basite indirgersek. Çok idealist yaklaşıyorsunuz bence olaya ve dediğim gibi şirketin kalifiye elemanı seçmek gibi bir zorunluluğu da yok. istediğini , kendisine kazanç getireceğini düşündüğü kişiyi alır. Bu, alanının en uzman kişisi olabildiği gibi, vasıfsız ama uzun vadede daha fazla kolaylık sağlayacak biri de olabilir.

Yeğen işe alınmış. Profesyonel bir yaklaşım mı? değil elbette ama şirket adamın. daha ötesi yok. Kusura bakmayın adam o kadar yatırım yaptıktan sonra istediği kişiyi istediği konuma alır, istediğini de almaz. Beceriksiz kişiyi işe alırsa da bunun ceremesini kendisi çeker, bu konuda da bir şey deme lüksünüz malesef yok. Kamu kuruluşu olsa hadi bir nebze anlarım, liyakat önemli ama şirketler için nasıl kalifiye olanı almazlar ya tavrı gerçekçilikten çok uzak geliyor bana. iş hayatında bu şekilde ilerlerseniz çok sorun yaşayabilirsiniz diye düşünüyorum. Umarım yanılırım ve başarılarla dolu huzurlu bir kariyeriniz olur.
0
nickfury
(01.10.17)
Bence kabul etme. Çalışma huzuru denen bir şey var. Daha işe alımda bu kadar tırı vırı yapan bir şirket işe başladığında önüne bir sürü saçmalık koyar. Şu anki koşulların çok kötü değilse böyle devam et. Nasıl olsa şimdiki işinden yıl olarak çalışma tecrübesi kazanıyorsun. Tekrar çağırırlarsa daha çok tecrübeyle gidersin. Zaman lehine işliyor.
0
dissendium
(01.10.17)
bu 'ise almayacaklari halde gorusmeye cagirma' olayini, bakin turkiye'de degil, butun dunyada en cok yapan kurulus : birlesmis milletler dir. yani birlesmis milletlerde acilan pozisyonlarin buyuk bir bolumune kimin girecegi bellidir ancak proseduru tamamlamak icin sizi cagirirlar, gorusurler vs.
yani bu olan bir sey. elbette kabul etmek zorunda degilsiniz. sadece dunyada tek yapan bu sirket degil, ya da sadece turkiye'de yapilmiyor. diger gidisinizde zaten, tam siz girecekmissiniz ama torpilli biri gelmis anladigim kadariyla.

ayrica torpil ile network'u karistirmamak lazim. networku gelistirmek onemli. bence, buraya girseniz de girmeseniz de, duygularinizi bir kenara birakip isinize devam etmek sizin icin onemli bir asama olmali. bunu yapmayi ogrenmelisiniz. simdiden bu insanlarla calisamam vs. diyorsunuz. ben genel mudurle genel mudur yardimcisinin birbirine bardak canak firlattigi, camlarin kirildigi 'kurumsal' sirketler gordum. insanlar gelip devam ettiler calismaya. olur boyle seyler.
0
kassiopeia
(01.10.17)
@nickfury, yapılacak iş müşteri ilişkisi, bağ kuvvetlendirme gerektiren bir iş değil. arka fondan istatistiksel tekniklerin uygulanacağı, analiz yapılacak bir iş. teknik bir iş ve bu alanda bilgi sahibi, vasıflı birine ihtiyaçları var. benim sektörde iki firmada uzun süreli staj tecrübem, istenen bilgisayar programları, o alanla ilgili yazdığım tezim ve kazandığım yarışma var. benim yerime alınan kişiler ne bu alanda okumuşlar, ne tecrübe sahibiler ne de bilgisayar programlarını biliyorlar. ilk pozisyona uygun olmama rağmen sadece amerikadaki ofise neden beni ve benim gibi o iş için uygun olan insanları almadıklarıni açıklamak için bunu yapıyorlar. son pozisyonda ise teklif verip daha sonra direktörün yeğenini alıyorlar. üstelik ben bunları kendim uydurmuyorum. bizzat client managerlar bana kendileri söylediler.

reddedildiğim bir sürü şirket oldu. bazılarında benim de torpilim vardı ama o işe uygun olmadığım için alınmadım. benim yerime o alanda master yada staj yapmış insanları tercih ettiler. bazen over-qualifiedsın deyip reddettiler. ben bunları sorun yapmıyorum.

ben reddedildiğim her şirkete de küsmüş değilim. sadece bir şirket beni işe almayacağını bile bile 3 farklı pozisyon için görüşmeye çağırdı. ve şu an da bu şirket beni başvurduğum pozisyonların çok altına bir yer için çağırıyor.

şu an çalıştığım yer de kötü değil. türk şirketi ama alanının en büyüğü. bir yıl sonra işi öğrenip yabancı ve iyi firmalarda geçebilirim zaten.
0
🌸you are my lethe
(01.10.17)
Naçizane görüşüm : Şirkete karşı hala sinirlisiniz. Bu duygularla mevcut ve memnun olduğunuz işinizden ayrılıp yoğun duygu değişikliğine neden olacak bir değişikliğe girmeniz pek mantıklı görünmüyor. Kararınız ne olursa olsun mutlu ve huzurlu olun. Ötesi yalan.
0
nickfury
(01.10.17)
kabul edin. saygısızlık, yüz üstü bırakma, yalan söyleme vs gibi şeylerle değerlendirmeyin. bunlarla itham ettiğiniz şey bir şirket. şirketlerin duyguları da yoktur. bu karar aşamasında sizin de olmasın. şirket düşünüp biz bu kadını/adamı almayalım da sinir olsun demez. çıkarları doğrultusunda davranır. o anki çıkarları buna yönelik imiş. şimdi teklif geldiyse şartları değerlendirin, vereceği fırsatları ölçüp tartın. sizi ileriye taşıyacaksa da kabul edin. ama önce bu duygularınızı bir kenara bırakın.
0
veritaslibertas
(01.10.17)
Suanki sirketteki keyfiniz nasil? Belki kapiyi acik birakirsiniz, burada hedeflerim var, iletisim halinde olalim daha yuksek bir pozisyon icin yine goruselim diyebilirsiniz? Yarin evet ya da hayir demek zorunda degilsiniz. Cunku artik sizin bir isiniz var. Hayir demeden de gorusebilirsiniz ve yine kapiyi acik birakabilirsiniz. Karsinizdaki 9 kere bunu yapmis size. Siz de onlara yapin.
0
ykyt
(01.10.17)
ya normalde gurur yapma diyecektim ama senin önceki duyurularını hatırladım bu şirkete fazlaca takıksın, bence gitme. bana iş teklif edildi bu kez de ben kabul etmedim dersin ilerde:) şaka bir yana gerçekten gitme,3 kez reddetme ne yahu, hem de baya oldu falan demişlerdi, dışardan iyi gibi görünüyor ama yönetim falan sıkıntı belli ki. şimdiki yer ile de şikayetin varsa başka yerlere bakarsın.
0
pamuk helvalar cebe
(01.10.17)
@ykyt, şu an ki işimden memnunum. belki yerli bir firma, maaşım da çok yüksek değil ama bir sürü şey öğreniyorum. bir sürü departmanla birlikte çalışıyorum, sektörü tanıyorum, farklı analizler yapıyorum ve bilgisayar programları kullanıyorum. müdürlerim, direktörlerim ve çalışma arkadaşlarımdan memnunum.

isim olarak iyi değil, cv'de diğer firma gibi güzel durmuyor, master için şansımı arttırmayacak ama dedğim gibi piyasayı, sektörü öğreniyorum.
0
🌸you are my lethe
(01.10.17)
@nickfury+1

profesyonel davranmıyorsunuz. objektif değilsiniz.
şirketin açtığı pozisyonlarda en uygun aday olarak kendinizi görüyorsunuz. ama torpille de olsa alınan adayın ı ise sizden daha az uygun olduğuna nasıl emin olabiliyorsunuz?

"ben kullanilan programi biliyordum" bu bir avantaj olabilir ama şart değil. pek cok firma elemanını kendi eğitme sürecini ve masrafını göze alıyor. yani o kişi de ise başladıktan sonra o programı öğrenebilir.

şimdi mobilden yazamayacağım uzunlukta çeşitli sebepten (aslinda pek cogunu yukarida diger arkadaslar guzelce aciklamis) bakış açınızı sığ, benmerkezci ve profesyonellikten uzak buldum.

bence gitmeyin. o sirketteki her adım size azap olacak...simdiki yerinizde daha huzurlu ve mutlu olursunuz.
0
balik kraker
(02.10.17)
teklifi kabul edersen sen de işe birinin vasıtasıyla alınmış olmuyor musun peki?
0
pinkpeony
(02.10.17)
bence bu duygular altındayken kabul etmemen daha hayırlı. orada mutsuz olacağın çok açık.
0
manuel mandalina
(02.10.17)
Duygusalligi bir kenara birak. Adi ustunde profesyonel hayat bu. Imkanlari daha iyiyse gec. Daha iyi bir is bulunca da orayi birakirsin. Para/emek ticareti sonucta bu. Her seye torpil gozuyle bakma. Is dunyasinda gavurlarin networking dedigi olay her seydir. Tabi ki tanidigi bildigi referansli adami alir herkes. Simdi de o kisi sensin.
0
dannycarey
(02.10.17)
master için iş tecrübesi cvde ne kadar önemli olur çok emin değilim ama diğer faktörler için hala gidilebilir. maaş, eve yakınlık direkt yaşam kalitesini artıracak şeyler.

bunun yanında işe başladıktan sonra geçmişteki 9 görüşmeyi unutup öne bakmalı, daha iyi fırsatlar hala gözetilmeli, daha iyi fırsat bulunduğu anda arkaya bakmadan kaçılmalı.

"ben sizi bu davranışlarınız yüzünden reddediyorum" demek kimseye faydalı olmaz. ik'nın "evet arkadaşlar işe alım prosedürümüz çok kötü, şapkayı öne alıp düşünme vakti geldi" demeyeceği açık. gülüp geçerler bence. bu yüzden iş hayatındaki profesyonel bakış açısını koruyup fırsatı kaçırmamak gerek. kafa karıştıracak bir şey yok, iş hayatı bu.
0
ron dennis
(02.10.17)
herkese yaptıkları yorumlar için teşekkürler, bugün 'profesyonelce' davranıp görüşmeye gittim ve tekliflerini reddettim ama ilerisi için kapıyı açık bıraktım. iki sebebi vardı. birincisi bana ilk teklif ettikleri ama daha sonra aramadıkları pozisyondan çok daha düşüktü. şu an ben onların direk client managerları ile muhattap olurken o pozisyonda onunda altının altı şeklindeydim. şu an çalıştığım yerde 2 yıl devam etsem onların firmada 4 yılda gelebileceğimden daha iyi bir pozisyona gelebiliyorum.

ikinci olarak görüşme sırasında ukalaca bir tavır sergilediler. benim bu 3 pozisyona 9 kere görüşmeye gitme meselem haziran-temmuz aylarında olmuştu ve ben onların sadece ilk açtıkları pozisyon için başvurmuştum. gerisi için beni onlar çağırmışlardı. mülakat boyunca görüşmeye gittiğim, teklif aldığım ve şu an çalıştığım pozisyonun çok daha altı bir pozisyonu sanki bana iyilik yapar gibi veriyorlarmış gibi konuştular. bende onlara kibarca şuan ki pozisyonumun her ne kadar yerli bir firma olsa da bana sektörü tanımama ve kendimi geliştirmeme daha yardımcı bir pozisyon olduğunu söyleyip umarım ileride x, y, z gibi bana önerdiklerinden daha yukarıda bir pozisyon için sizinle çalışırım dedim.

şu an nedense inanılmaz mutlu ve huzurluyum. duygularıma kapılıp reddedersem çok pişman olurum diyordum ama çok daha iyi bir seçim yaparak bu konuyuda kapattım. herkese teşekkürler
0
🌸you are my lethe
(03.10.17)
(7)

istanbul gezmesi

kosun lan mevzu var
birine istanbulu gezdiricemortakoy, emirgan zart zurt gibi klasik yerler haric nerelere gidilir?
birine istanbulu gezdiricem

ortakoy, emirgan zart zurt gibi klasik yerler haric nerelere gidilir?
0
kosun lan mevzu var
(29.09.17)
Beyazıt-sultanahmet-eminönü olabilir

Beyoglu-besiktas

Kadıköy-üsküdar
0
EasyTiger
(29.09.17)
Yerebatan sarnici
0
kassiopeia
(29.09.17)
Haliç sahil, samatya ali haydarın mekanı, veli efendi hipodromu at gezmesi, kadıköy bahariye tarafı ve moda sahil, soğuktur ama maksat gezme ise büyük ada, dolmabahçe sarayı, maçka parkı, karaköy ve galata kulesi.

Bunlar ilk aklıma gelenler
0
neysene
(29.09.17)
(bkz: büyükada) (bkz: anadolukavağı)
0
dogumdansancili
(29.09.17)
Uzun bogaz turu. Vapurla.

Moda/kadikoy

Fatih kadinlar pazari (<3)
0
kuehles blondes
(29.09.17)
moda, çengelköy, anadolu hisarı.
bu tarafta beyoğlu, beşiktaş, yıldız parkı maçka parkı falan.
0
pamuk helvalar cebe
(29.09.17)
yeniköy'e gidip biraz daha az insan görüp ve boğaz havası alabilirsiniz.
0
Kamyoncunun vitesi
(29.09.17)
(7)

kışın gitmelik avrupa şehri

möldersgotinnue
kış tatilinde yurt dışına gitmek istiyorum.kışın gezilebilecek ve çok soğuk olmayan hangi şehirleri önerirsiniz? (buarada pek çok avrupa şehrine 4 ekime kadar alınan thy biletlerinde indirim var. gidiş dönüş 450tl civarında.bakmanızı öneririm)
kış tatilinde yurt dışına gitmek istiyorum.kışın gezilebilecek ve çok soğuk olmayan hangi şehirleri önerirsiniz? (buarada pek çok avrupa şehrine 4 ekime kadar alınan thy biletlerinde indirim var. gidiş dönüş 450tl civarında.bakmanızı öneririm)
0
möldersgotinnue
(29.09.17)
Berlin
Prag
Krakow
0
chitosan
(29.09.17)
atina, marsilya, barcelona
0
xiii
(29.09.17)
Noelden once : viyana <3
0
kuehles blondes
(29.09.17)
Noelden once viyana +1 :)
0
kassiopeia
(29.09.17)
Abi direkt güney şehirleri işte, Roma, Napoli, Marsilya, Barcelona takıl kafana göre.

Prag'da falan götün donabilir.
0
noluyo yaa
(29.09.17)
Endülüs turu yap.
0
lorenzen
(29.09.17)
baselonaya bilet aldım arkadaşlar teşekkür ederim
0
🌸möldersgotinnue
(30.09.17)
(1)

Hukuki süreç nasıl işler? Yardımcı olabilecek avukat?

eski kafasi gidiklerdenim
Merhaba,Olabildiğince özet geçmeye çalışacağım.Gerekli görülmesi halinde, ilgili kişilere özel mesaj yoluyla detay verebilirim. Kardeşimin eski eşinin elinde bana ait mahrem görüntüler var.Dün, aileme elinde görüntüler olduğunu ve yollayacağını söylemiş.Yollamamış.Henüz.Ancak bildiğim kadarıyla elin
Merhaba,

Olabildiğince özet geçmeye çalışacağım.
Gerekli görülmesi halinde, ilgili kişilere özel mesaj yoluyla detay verebilirim.

Kardeşimin eski eşinin elinde bana ait mahrem görüntüler var.
Dün, aileme elinde görüntüler olduğunu ve yollayacağını söylemiş.
Yollamamış.
Henüz.
Ancak bildiğim kadarıyla elinde bu tip bir kaydı bile tutması suç teşkil ederken, üzerine bir de tehdit/şantaj durumu var ki, elimizde buna dair delil yok.
Çünkü bunu hiçbir zaman telefon/sms/kamera kaydı olan bir ortamda değil, ev-işyerindeki odası gibi nispeten özel sayılabilecek yerlerde "sözlü" olarak yapıyor.

Dün araştırdığım kadarıyla TCK 134/135/136.maddeleri kapsamında bu yaptığı suç.
Eşim de birkaç avukatla görüştüğü zaman en az 5 yıl hapis cezasına çarptırılacağını, ceza avukatının bakması gerektiğini, dava açılır açılmaz ilgili kişinin tüm telefon/tablet/dizüstü bilgisayar gibi elektronik cihazlarının incelemeye alınacağını söylemiş.

Not: Elinde görüntüler olan kişi daha önce psikolojik tedavi görmüş, bipolar bozukluk teşhisi konmuş, üstüne üstlük ayrıca kör cahil diyebileceğim kadar sağlıklı düşünme yetisini kaybetmiş, atacağı adımın sonuçlarını düşünmeyen bir kişi.
Dava açıldığını öğrenir öğrenmez kapıma gelip bana ya da yakınlarıma zarar verme riski var. Bununla ilgili olarak koruma talebi hangi hallerde yapılırı araştırdığımda ölüm tehdidi, yaralama vb somut veriler olması gerektiğini görüyorum.

Nereden başlamam gerekir, nasıl bir adım atmam gerekir yardımcı olabilirseniz minnettar olurum.
0
eski kafasi gidiklerdenim
(29.09.17)
1- nereden baslamak gerekir? haliyle isin ehli bir avukat tutmaniz lazim. buradan sunu yap bunu yap demekle olmaz. normalde savciliga gidip suc duyurusunda bulunmalisiniz ancak bahsettiginiz kisi normal degil, sizin psikolojiniz normal degil, avukat degilsiniz. isi bilen biri sureci takip etmeli. eger paraniz yoksa, baro, bunu belgelemeniz karsiliginda size ucretsiz avukat saglayabiliyor.
2 - koruma talebi ne yazik ki ulkemizde oyle kolay kolay karsilik bulmuyor. acik ve yakin tehditte bile kadinlarin koruma talebi geri cevriliyorken/sonuca baglanmiyorken ben sizin pozitif bir sonuc alabileceginizi dusunmuyorum ancak elbette deneyin.
0
kassiopeia
(29.09.17)
(13)

Çalışanlarımıza hediye önerisi?

anksiyetik pia
arkadaşlar bir insan kaynakları çalışanı olarak, mavi yaka + beyaz yaka çalışanlara doğum günlerinde hediye verebilmek için zar zor yönetimden onay aldım. maliyeti kişi başı 10 tl'yi geçmeyecek şekilde hediye önerilerinizi bekliyorum. Kimse işyerinden memnun değil biliyorum ancak şirket size nasıl b
arkadaşlar bir insan kaynakları çalışanı olarak, mavi yaka + beyaz yaka çalışanlara doğum günlerinde hediye verebilmek için zar zor yönetimden onay aldım. maliyeti kişi başı 10 tl'yi geçmeyecek şekilde hediye önerilerinizi bekliyorum. Kimse işyerinden memnun değil biliyorum ancak şirket size nasıl bir hediye verse az da olsa hoşunuza gider?
0
anksiyetik pia
(28.09.17)
10 TL zor ama powerbank bir alternatif olabilir.
0
cakabo
(28.09.17)
erkekler için kravat
0
zugas
(28.09.17)
bence 10 tl'lik verecekseniz hiç girişmeyin o işe. niyetiniz iyi ama 10 liralık hediye daha olumsuz düşünceye sebep olur bence.
0
merhum
(28.09.17)
Düşünülüp bir hediye verilmesi bile hoşuma gider.
Ne olduğu çok da mühim değil aslında.
Maliyet düşük olduğu için aklıma kupa bardak geliyor.
Bunun dışında kalem olabilir, anahtarlık olabilir.

Herkese aynı şey verilecekse her yıl farklı bir şey seçip onu dağıtabilirsiniz.
1 kişiye her doğum gününde aynı şeyin hediye edilmesi garip olur.

Aklıma gelen başka bir şey olursa eklerim.

Üstteki arkadaş powerbank demiş; toplu yaptırılırsa ucuza mal edilebilir, geçenlerde migros satıyordu 10 liradan.
Görünümü hoştu ama ne kadar iş görür bilemem.
images.hepsiburada.net
0
mutekebbir
(28.09.17)
fidan+1
hem beğendirme derdiniz olmaz. bizim sektörde de yapıyorlar bunu. o gün mail atıyorlar işte. adına ağaç diktik diye.
0
hononu
(28.09.17)
Firmanız ajanda veya defter yaptırsın. Siz de sevdiğiniz elemanlarınıza özel isim bastırırsınız. Ayrıca müşterilerinize de yaptırım, güzel bir promosyon yapmış olursunuz.

Hem firma reklamı, hem eleman memnuniyeti (kendini özel hissetme)...
0
arockm
(28.09.17)
mug/kupa
0
kisa
(28.09.17)
firmaniz ne kadar buyuk bilemem de bizim firma yilda 2-3 kere hediye dagitiyor. cok buyuk seyler degil ama powerbank, cuzdan, kucuk mutfak esyasi vs. gibi herkesin ihtiyaci olabilecek genel seyler ve muhtemelen cok sayida yapildigi icin cok ucuza geliyor. bence yilda 2 kere bu sekil bir sey yapilabilir. mug, anahtarlik, kalem vs. insanlari alip cope atacagi bir sey bence.
0
kassiopeia
(28.09.17)
Powerbank çok iyi fikir bence.
0
mutlusismankedi2015
(28.09.17)
şu ana kadar aldığım şirketten en iyi doğum günü hediyesi şuydu; doğum gününde izinli sayılıyorsun. bundan güzel hediye olamaz, bir gün gelmede şirkete de maliyeti olmaz, hem çalışan için çok iyi kıyak olur
0
oscar
(28.09.17)
10 tl'lk lösev bağışı olabilir ya da farklı bağışlar... makbuzunu zarflayıp kurdelalayıp verirsiniz.
0
esesdopiyespiyes
(28.09.17)
Kitap geliyor benim çalıştığım yerde şu an.
0
tuborg yesili
(28.09.17)
2 kişilik sinema bileti veriyordu eski işyerim.
0
tiny penny
(29.09.17)
(7)

dedemin dedesinin mezari ve dna testi

tabudeviren
dedemin dedesinin mezarinin neresi oldugu kesin degil.tahmin edilen iki mezar var.bu iki mezari acsak, kemiklerden dna testi (veya baska bir test) yapabilir miyiz? nasil?mezarlar koyde. acmak cok sorun olmaz. ama sonrasi nasil olur bilemiyorum.en az 80 sene once vefat etmis bu arada..
dedemin dedesinin mezarinin neresi oldugu kesin degil.
tahmin edilen iki mezar var.
bu iki mezari acsak, kemiklerden dna testi (veya baska bir test) yapabilir miyiz? nasil?
mezarlar koyde. acmak cok sorun olmaz. ama sonrasi nasil olur bilemiyorum.
en az 80 sene once vefat etmis bu arada..
0
tabudeviren
(22.09.17)
Adli Tıp Kurumundan bilgi alabilirsiniz. Sizin izin almadan mezarı açmanız problem olabilir.
0
dissendium
(22.09.17)
bunun için dava açacaksınız. kafsnıza göre mezar açamazsınız, açsanız da biz mezarı açtık kemik getirdik dna testi için deseniz hapsi boylarsınız.

dna tespit için dava açacaksınız, mahkeme talebiniiz uygun görür ise mahkeme heyeti adli tıp ile birlikte mezar açılır
0
habula
(22.09.17)
ruh hastası mısınız ya 80 sene once olen adamın kemigi alma fikri normal bir insanda olamaz
0
speranza
(22.09.17)
çok saçma, dedenizin mezarını bulmak için bir başkasının da mezarını açacaksınız. manevi bir amaç uğruna yapıyorsanız gittiğinizde her iki mezar için de dua edersiniz.
0
denef
(22.09.17)
İnsanların rumuzlarıyla müsemma olması hoşuma gitmiyor değil. Bir mezar dedenizin dedesine ait çıkacaksa mutlak, diğer mezar da birilerine ait olmak zorunda; sanırım o soyun da rızası gerekir.
0
testis agrisi
(22.09.17)
Bence davaya harciyacaginiz parayi, 80 sene once vefat etmis insanlardan ne istiyor olabilirim sorusunun cevabini bulmak icin yardim almaya ayirin.
Zira belirsiz bir soy bagi soz konusu degil, sadece 80 sene once gomulmus ve su anda toprakla butunlesmis bir insanin mezari araniyor. Sebep? Elinize ne gececek cok merak ettim.,
0
kassiopeia
(22.09.17)
kendiniz açıp, kemikleri dna merkezine götürürseniz direk emniyete haber verirler. ondan sonra cinayet büroda derdinizi anlatana kadar mevsim geçer.

illa yapacaksanız, avukat ile yasal olarak çözün. ancak bunun da ekstra masrafları olacaktır.

benim şahsi fikrim 80 sene önce gömülmüş kişilere de saygı gösterip böyle bir işe kalkışmamanız. iki mezara da dua edersiniz, 5 dakika daha fazla sürer.
0
ada meltemi
(22.09.17)
(5)

Hukukçu arkadaşlar

apolitikherif
Bugün arkadaşla aramızda bir konu geçti. Size de danışayım dedim.Malumunuz bir avukatın meslekte iyi para kazanması için çevre şart. Ama çevresi olmayan birisi de kendini bi şekilde ispatlamalı. Biz bunun yolunun yüksek lisans ve doktora yapmaktan geçtiği kanaatine vardık. Ancak hangi alanda uzmanla
Bugün arkadaşla aramızda bir konu geçti. Size de danışayım dedim.

Malumunuz bir avukatın meslekte iyi para kazanması için çevre şart. Ama çevresi olmayan birisi de kendini bi şekilde ispatlamalı.
Biz bunun yolunun yüksek lisans ve doktora yapmaktan geçtiği kanaatine vardık.
Ancak hangi alanda uzmanlaşan avukatın daha çok para kazanacağı konusunda ortak karara varamadık. Sizce hangi alanda uzmanlaşmak avukata daha çok kazandırıyor?
0
apolitikherif
(20.09.17)
hukuk bölümü çok ayağa düştü. gittikçe daha da kötü olacak.
0
gintare
(20.09.17)
@senialana....

Aynı kanıda değilim. Davası olan işini uzmanına götürüyor. Uzman olmak için sadece o davalara girmek yetmez, akademik olarak da kendini ispatlamak gerekir diye düşünüyorum.
0
🌸apolitikherif
(20.09.17)
Istediğin alanda doktora yap o alanda pratigin, tecrüben olmadıkça hiçbir adam sana gelmez. Günümüz doktorasını yapanlar da maalesef pratiği sağlam olmayan insanlar.

O yüzden öncelik doktora değil, cok dava görmek cok tecrübe edinmek.
0
cabiday
(20.09.17)
Akademiden gelenlere genellikle hukuk musavirleri daha yasli vs. olan sirketler gider, zira akademiden gelenler daha teorik tartismalarda kaliyor.
Bireysel musteri (akli basinda olan) avukat olarak o alanda makale yazmis, kitapcik cikarmis adama gidebiliyor. Pratige bakar. Misal malpraktis, doktorlarin bu yillik toplantilarina gidin, makale yazin kucuk kitapcik cikarin.
0
kassiopeia
(20.09.17)
Teknoloji gelisiyor dolayisiyla hukukun da buna ayak uydurmasi gerek
Gelecegin alanlari olabilir



İnsan haklari hukuku
Şehir imar hukuku
Çevre hukuku
Bilişim hukuku
Fikri sinai haklar hukuku
0
bu benim teorim
(21.09.17)
(4)

Effaclar duo-- Duyurunun bakımlı kadınları!

fallopian
Merhabalar, La roche posay efaclar yüz temizleme jelini kullanıyorum 2 senedir. Burada öneri isteyenlere de bu cevabın sıklıkla verildiğini görüp doğru yolda olduğumu anlıyordum. Sonra başka sorularda `efaclar duo` 'yu önermişler. Ne için olduğunu hatırlamıyorum ama markaya güvendiğim için aldım. 1
Merhabalar,

La roche posay efaclar yüz temizleme jelini kullanıyorum 2 senedir. Burada öneri isteyenlere de bu cevabın sıklıkla verildiğini görüp doğru yolda olduğumu anlıyordum. Sonra başka sorularda efaclar duo 'yu önermişler. Ne için olduğunu hatırlamıyorum ama markaya güvendiğim için aldım.

1 haftadır bb kremin altına sürüyorum. Arkasında primer olarak kullanabilirsiniz yazdığı için.

Bunun asıl amacı ne? Kullananlar ne için kullanıyor? Bir şeye iyi gelir mi? Nasıl kullanayım? Tecrübelerinizi aktarınız lütfen
0
fallopian
(20.09.17)
İzleri geçiriyormuş yanlış hatırlamıyorsam üç hafta düzenli kullanımda. Bende almıştım ama düzenli kullanmak tarzım olmadığı için birşey diyemeyeceğim.
0
hernezıkkımsa
(20.09.17)
Kadınlar kulübünde sabah akşam yazmışlar. Ondan kıllandım zaten, primerse neden 2 öğün? Akşam da mı kullanılıyor peki?
0
🌸fallopian
(20.09.17)
Nemlendirici, sivilceye meyilli ciltlere iyi geliyor (dogrudur). Primer olarak kullanmadim ben ama sivilce cikan bir donem olmustu, o donem kullandim, gayet memnunum.
0
kassiopeia
(20.09.17)
Ben ikisini beraber kullanıyorum effacler jelle yıkayınca yüzüm çok kuruyup geriliyor hemen ardından duoyu sürüyorum yağlı his bırakmadan çok tatlı nemlendiriyor komedonlara da iyi geliyor. Sabah akşam bu ikisini kullanıyorum
0
pastörizesüt
(20.09.17)
(5)

Tıkalı Klozet

yatagants
Ne yapmalı? Az önce lavoba aç döküp kaynar su boşattım ancak iyice tıkandı, su artık daha yavaş gidiyor.
Ne yapmalı?

Az önce lavoba aç döküp kaynar su boşattım ancak iyice tıkandı, su artık daha yavaş gidiyor.
0
yatagants
(17.09.17)
soyle bir sey var
www.youtube.com

turkiyede belki o yapiskanli naylon yoktur ama strec filmle de denenebilir belki

www.youtube.com

tr.aliexpress.com
0
exlibris
(17.09.17)
tuz ruhu
ya da
lavabo açların sıvı olanları var bir şişe bocalt sifonu çek
0
neo
(17.09.17)
Elini sokma oraya. Bir değnek bul ve ittir değnekle.
0
opethian
(17.09.17)
üç kutu lavoba aç kullandım bana mısın demedi, evde pompa tarzı bişi yoktu, hentbol topu büyüklüğünde gazeteden top yapıp poşetle sarıp bir değneğe oturttum onla git gel yapıyorum gine bir işe yaramıyor, kafayı yiyicem ya.
0
🌸yatagants
(17.09.17)
Kaynar su dokun
0
kassiopeia
(17.09.17)
(1)

Almanya Calisma Vizesi=Blue Card?

lion de la Turquie
Mühendislik alanında 7 ay süreyle çalışmak için Frankfurt a gidiyorum. Vize başvurusu için sözleşme vs. belgelerimi firma gönderecek. Frankfurta vardığımda blue carda kendim mi başvuruyorum? 7 ay sonra türkiye donmek istemiyorum. Çalışma vizesi ve bluecard benim için kurumsal firmalardan birinde iş
Mühendislik alanında 7 ay süreyle çalışmak için Frankfurt a gidiyorum. Vize başvurusu için sözleşme vs. belgelerimi firma gönderecek.

Frankfurta vardığımda blue carda kendim mi başvuruyorum?
7 ay sonra türkiye donmek istemiyorum.
Çalışma vizesi ve bluecard benim için kurumsal firmalardan birinde iş bulmam için şu ankinden daha faydalı olur mu? (Klasik beyaz yaka şu an yer:istanbul)

Teşekkür ederim, iyi pazarlar.
0
lion de la Turquie
(17.09.17)
Ilk iki sene mavi kartinizi almaniza vesile olan isverene baglisiniz, dolayisiyla o sirkette kalmanin yolunu bulun ya da o 7 ayda size sponsor olup calisma vizesi alacak baska sirket bulun
0
kassiopeia
(17.09.17)
(8)

Şimdi Napayım Soru Dİzisi - 2

otonomo
https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1224699/ne-yapayimÇok haklı olduğunuz için gaza geldim, kiranın kontratı da bitmişken ani bir kararla İstanbul'u terk etmeye karar verdim.İzmir ile Muğla arasında gidip geliyorum. Herhalde İzmir'e gidicem. Git şurada otur, burada yaşa, şurası tam senlik kanka dediği
www.eksiduyuru.com

Çok haklı olduğunuz için gaza geldim, kiranın kontratı da bitmişken ani bir kararla İstanbul'u terk etmeye karar verdim.

İzmir ile Muğla arasında gidip geliyorum. Herhalde İzmir'e gidicem. Git şurada otur, burada yaşa, şurası tam senlik kanka dediğiniz yer önerilerine açığım.

Sevgiler
0
otonomo
(16.09.17)
izmir balon bir şehir daha önce yaşamadıysan gitmediysen sevmeyebilirsin
ben şahsen muğla bir ilçeyi daha ciddi düşünürdüm ama bekara karı boşamak kolay denebilir.
0
basond
(16.09.17)
Eger istanbula gidip gelecekseniz ya da gezmeyi seviyorsaniz havaalani olayina dikkat edin bence.
0
kassiopeia
(16.09.17)
Selamlar, istanbuldan kaçtığıma bir gün bile pişman olmadım. Ben izmiri seçtim. İş biraz önemli. İzmir de maaşlar biraz vasat. Övecek değilim ama hayat kolay, insanlar güzel, mesafeler yakın. Ben memnunum izmirden.

Ama beklentiler önemli. istanbulda tam olarak nelerden bezdin, sonraki hayatında neler bekliyorsun? İş açısından imkanların ne? Bunlar biraz belirleyici.

Lokasyon açısından izmir karşıyaka bostanlı aşırı güzel bence baya kadıköyün daha mahallesi daha yerlisi daha güzeli bence.
0
fosforlu cevriye
(17.09.17)
@fosforlu cevriye

İstanbul'dan niye bezdik'in belgeseli şuradan: 140journos.com :)

Lokasyon'dan neredeyse tamamen alakasız çalışıyorum. O yüzden hem giderlerimi düşürmek, hem de daha keyifli kaliteli bir hayat bekliyorum. daha yerli kadıköy güzelmiş. güzelyalı ve bostanlı çok övülüyor. gönlüm kaydı.
0
🌸otonomo
(17.09.17)
Uzaktan çalışmalı isen urla tarafları bile düşünebilirsin. Daha yeni bir arkadaşım taşındı bahçeli müstakil eve 1300 lira kira veriyor daha uygun alternatiflerde var. Ama kafa dinlemelik huzurlu bir yer. Ama izmirde gezmek için araba güzel oluyor. Toplu taşıma biraz zorlayabiliyor.
0
fosforlu cevriye
(17.09.17)
Yani çok huzurlu olması sıkabilir de. O yüzden beklentiyi sordum.
0
fosforlu cevriye
(17.09.17)
Toplu taşıma yetersiz olduğu için mi zorluyor?

Olabilir valla Urla'ya hiç girmedim daha önce. Öyle bahçesi veya havuzu olan bir ev çok güzel olurdu. çok sıkıcı veya merkeze uzak bir yerde olmadıkça
0
🌸otonomo
(17.09.17)
Evet toplu taşıma biraz seyrek ve yavaş.
0
fosforlu cevriye
(17.09.17)
(8)

siz olsanız eğitim hayatınızla alakalı hangi kararı verirdiniz?

zenci forvet
selamlar, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler bölümünden mezun oldum. sonbaharda toefl'ı halledip baharda önümüzdeki sene için almanya ve hollanda'ya yüksek lisans başvurularında bulunma planım var.hayatımı yurtdışında devam ettirmek istiyorum, hollanda ve almanya en çok yaşamak istediğim iki ü
selamlar, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler bölümünden mezun oldum. sonbaharda toefl'ı halledip baharda önümüzdeki sene için almanya ve hollanda'ya yüksek lisans başvurularında bulunma planım var.

hayatımı yurtdışında devam ettirmek istiyorum, hollanda ve almanya en çok yaşamak istediğim iki ülke. yüksek lisans mezuniyeti sonrası 1 sene oturma ve çalışma izni vermeleri sebebiyle yüksek lisans seçeneği ağır basıyor.

ancak bir yandan da kodlama öğreniyorum. bu da çocukluktan gelen bir hobi, son zamanlarda daha ciddiye almaya başladım çünkü çok keyif aldığımı farkettim. şimdi ise çeşitli training sitelerinden ve bootcamp'lerden temeli oluşturarak öğrenmeye çalışıyorum.

işleri karıştıran da bu aşama, biliyorum ki yurtdışında çalışabilmenin en kolay yolu yazılımcı olabilmek. (yanlış anlamayın kolay demiyorum, sadece nispeten kolay)

açıköğretim fakültesinde de web tasarımı ve kodlama bölümü açılmış. oradan bir şey öğreneceğimi düşünmüyorum tabii ki ama kendi öğrendiklerimi resmileştirebilmek, belki yarın bir gün yurtdışında yazılımla alakalı olarak 'ben şunu da okumuştum ikinci üniversite olarak' diyebilmek için açıköğretime kayıt olmak da başka bir yandan mantıklı geliyor. ancak sene sonu yüksek lisans başvurularım kabul edilirse ve gidersem bu iki senelik bölüm yarım kalacak.

gördüğünüz üzere arafta kalmış, sıkışmış durumdayım. evdekilere bahsettiğim zaman 'sen daha ne yapacağına karar vermemişsin' şeklindeki cevaplarından sıkıldığım için onlara sormuyorum artık. 'zaten karar veremediğim için size soruyorum' diyemiyorum.

özet olarak asıl amacım, hayalim, daha güzel bir ülkede yaşamak. almanya, hollanda ve zor da olsa abd hedeflediğim ülkeler. yüksek lisans hem öğrenciliğimi devam ettirip 2 sene sonra bitecek olan tecilden kurtaracak, hem de mezun olduktan sonra (olabilirsem haha) oturma ve çalışma izni almamı sağlayacak.

ancak kendimi yeteri kadar geliştirebilirsem asıl çalışmak istediğim alan yazılım alanı.

uzattıkça kendimi tekrarlıyorum, burada keseyim, çok kararsız bir insanım :/
0
zenci forvet
(16.09.17)
çok iyi bir ünv siyaset bil mezunuyum. şu an ir pols gibi bölümler tamamen çöp. tr de bir bok plmaz bu bölümlerden çünkü mesleğin yok. marangoza sorunca marangozum diyor. kodlamayı çok iyi düşünmüşsün dediğin gibi ydışı için neredeyse tek şans kodlama. ben kesinlikle kodlamaya hayvan gibi asılmanı ve pols ir dan alakanı kesmeni öneririm
0
oscar
(16.09.17)
@oscar çok teşekkürler. kafamda son 2 senedir dönen fikri bu bölümden mezun biri olarak yüzüme çarpman gerçekten içimi rahatlattı. üstelik ben pek de iyi olmayan bir vakıf üniversitesinde bitirdim bu bölümü. bu bölümle alakalı yüksek lisans yapsam bile yazılıma ara vermeyi düşünmüyordum zaten onu hep öğrenmeye devam edeceğim. çünkü yüksek lisansı biraz çıkış bileti olarak görüyordum asıl amacım ps ir alanında çalışmak değil. ama sen tamamen ilişkiyi kes diyorsun, yüksek lisans olayını da mı rafa kaldırayım :/
0
🌸zenci forvet
(16.09.17)
ydışında yaşamak için tek şansın yl ise git tabi. ama ağırlığı yazılıma ver, ydılınds da olduğundsn bağlantılar kurma şansın olur yazılımla ilgili.
0
oscar
(16.09.17)
@oscar tekrar teşekkür ederim öneriler için. ben de bu şekilde düşünüyorum çünkü askerliği de erteletmiş olacağım bu şekilde. bu kez de yine bu alanda master yaparsam yazılım alanında iş bulmam zorlaşır mı diye düşünüyorum ama ne yazık ki yazılım alanında yl yapmak gibi bir seçeneğim bulunmuyor.

açıköğretim seçeneğini de bu yüzden göz önünde bulunduruyordum. kabul alamama veya maliyetin çok yüksek olabilmesi gibi potansiyel sebeplerle yüksek lisansa gidemezsem önümüzdeki sene sonu açıköğretim diploması almış oluyorum. bu da dikey geçiş ile yazılım alanında lisansa tamamlamak gibi bir şans bile çıkarıyor karşıma. ancak bu kez de askerlik devreye giriyor.

sanırım benim yapmam gereken en öncelikli ve en mühim hareket yurtdışına çıkmak, gerisini de orada getirmek.
0
🌸zenci forvet
(16.09.17)
Yani yuksek lisansa giderseniz sadece bir yil daha hem aof hem yl birlikte gidecek oyle mi? Eger boyle ise bence ikisini de yapin, sinavlara gider gelirsiniz. Sorun olmamasi lazim. Ayrica siyaset bil vs bolumler cok anlamsiz turkiye'de ne yazik ki buna da katiliyorum. Yurtdisina gidin, yl a baslyin bu arada dil sorununuzu halledin varsa ve yazilim alaninda kurslar/meslek kurslari falan olabilir onlara bakin. Yurtdisindayken is aramak, orada kalma firsati bulmak daha kolay bu tartisilmaz, illa yl yaptiginiz alanda calismak zorunda degilsiniz, cok gencsiniz bir yandan istediginiz alanda kendinizi gelistirin (ise girseniz bile). Benim siyaset bitirip yurtdisinda 30undan sonra film isine giren arkadaslarim var.
0
kassiopeia
(16.09.17)
sağlık bölümleri haricinde türkiye'deki tüm meslekler anlamsız. amaç yurt dışına gitmekse, iyi bir okulda okuyorsanız ve bölümünüzden zevk aldıysanız, bence yurt dışında akademik kariyer montelemek için ideal çözüm olmalı. yazılım bilginiz var ise onu da uluslararası ilişkiler ve siyaset için kullanırsınız. amaç değil aracınız olur yani.
0
rain when i die
(16.09.17)
@kassiopeia açıkçası birlikte gider mi diye pek düşünmedim, daha doğrusu siz bunu sorana kadar birlikte gideceğini düşünmüyordum ancak merkezi bir şehirde yüksek lisans öğrencisi olursam sanırım her dönem iki kez sınavlar için gelebilirim. kasım ve ocak'ta oluyordu örneğin kış dönemi sınavları. baharda da o şekilde bir aralıkta yapılıyor.

söylediğiniz gibi bölümüm ve hatta fakültem kesinlikle türkiye'de çok anlamsız. yüksek lisans başvuruları ilkbaharda yapıldığı için bu sene gidemeyeceğim, baharda başvurabileceğim okullara, ama zaten böyle bir süreye ihtiyacım vardı çünkü toefl'ı halletmem lazım bahar gelmeden. bir de yazılım konusunda kendimi ilerletmek, portfolyoma eklemek için bir iki proje yapabilmek için fırsat da olabilir belki bu süre. hatta temel olarak ikinvi bir yabancı dile başlama düşüncem de var self study olayına biraz fazla inanıyorum sanırım :)

söylediklerinizle umudumu arttırdınız çok teşekkür ederim. 23 yaşındayım ama okul bittiği için hep bir şeylere geç kalmış hissi var kafamda, umuyorum işin aslı öyle değildir.
0
🌸zenci forvet
(16.09.17)
@rain when i die çok çok iyi bir okuldan mnezun değilim açıkçası, orta seviye bir vakıf üniversitesi :/ 2.78 ile mezun oldum toefl'ı geçerli bir puanla halledersem sanırım yüksek lisansa girebilirim bir şekilde
0
🌸zenci forvet
(17.09.17)
(3)

bodum french press

oscar
bu üçünün arasındaki tek fark tasarım mı ? hangiisni önerirsiniz ?türkiye de bodum bir tek bu sitede satılıyor sanırım değil mi ?https://kahhve.com/bodum-black-french-press-3-cup-kahve-demleme-ekipmanlarihttps://www.amazon.de/Bodum-CAFFETTIERA-Kaffeebereiter-Permanent-Edelstahlfilter/dp/B00008WU98/r
bu üçünün arasındaki tek fark tasarım mı ? hangiisni önerirsiniz ?

türkiye de bodum bir tek bu sitede satılıyor sanırım değil mi ?

kahhve.com

www.amazon.de

www.amazon.deülmaschinengeeignet-schwarz/dp/B0000A8VUN/ref=sr_1_7?s=kitchen&ie=UTF8&qid=1505481863&sr=1-7&keywords=bodum&refinements=p_n_shipping_option-bin%3A2019341031
0
oscar
(15.09.17)
bende ikea french press'i ve bodum var. bodum'un daha iyi olan yanı şu, süzgecini o kadar sıkı geçme yapmışlar ki süzgecin altında sıvı olduğunda french press'i ters çevirsen bile o sıvı orada kalıyor, dökülmüyor.

ha bu yaptığım kahvenin tadını etkiliyor mu? kesinlikle hayır. kahve güzelse, tahta kaşık kullanmışsam, suyu koymadan önce yeterince dinlendirmişsem her ikisinde de aynı tadı alıyorum.

senin gönderdiklerinde ilk gözüme çarpan fark hacimleri oldu. biri 375 ml diğeri 350 ml diyor. (üçüncü link açılmadı.) ve bence bu miktarlar az. sürekli tek başına içeceksen olur tabi ama iki kişiye yetmez, hele ki ilk linkte üç fincanlık denilmiş ama 3 fincan asla çıkmaz.

bir su bardağı su 200 ml, oradan düşün.

türkiye'de bodum starbucks'larda da satılıyor. ama bence pahalı. ikea'nınkini bana göre f/p olarak daha iyi. bendeki bodum da ev arkadaşımın, ben almadım.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(15.09.17)
Ikea french press f/p olarak cok iyi +1
Starbuckstan da kullandim, bayagi uzun sure gitti o da sonra suzgeci gevsedi vs.
0
kassiopeia
(15.09.17)
Arkadas kitapevi icindeki Kopuk Cafe'nin french press'i benim favorim. Ikea, esse, bir iki yerden daha almistim. Fiyat olarak da en uygunu bu cafeden aldigimdi. Tavsiye ederim.
0
harmonikhakaret
(15.09.17)
(3)

Konsolosluklarda çalışmak

Dimi
Bunun ön şartı dış işleri bakanlığında çalışmak mı? dış işleri ilanlarında hep sözleşmeli sekreter ilanı görüyorum. torpil şuan kesin istenen bir şey ama benim sorduğum kağıt üzerinde mevzuat olarak nasıl işliyor olay?hangi kurumda yapılan kariyerin sonu diplomatlıkla bitebilir? yoksa torpil olduğu
Bunun ön şartı dış işleri bakanlığında çalışmak mı? dış işleri ilanlarında hep sözleşmeli sekreter ilanı görüyorum. torpil şuan kesin istenen bir şey ama benim sorduğum kağıt üzerinde mevzuat olarak nasıl işliyor olay?

hangi kurumda yapılan kariyerin sonu diplomatlıkla bitebilir? yoksa torpil olduğu sürece her kurumdan adamları alıp yurtdışına mı dağıtıyor?

sonuçta dil bilmeden basın ateşesi olmuş bi adamın olduğu ülke burası biliyorum ama yine de kariyer yolu açık olan bir yer yok mu?
0
Dimi
(15.09.17)
Dışişlerinin sitesindeki ilanlar değil mi? Bunu ben de merak ettim. Hatta birine gitmeyi düşündüm. Sözleşmeli personel olarak alıyor istediğinde çıkarıyordur. Dublin büyükelçiliğinin sekreter alım ilanı her yıl yayınlanıyor galiba. Soru soruyorsun cevap vermiyorlar.
0
geçerkenugradım
(15.09.17)
Torpil kismina deginmiyorum ancak italya'da yasayan bir tanidigim turkiye'nin italya buykelciligine girdi. Onceden memur da degildi. Dedigim gibi torpil ne kadar isledi emin degilim ama oluyor ama sinava orada girmeniz gerekiyor bildigim kadariyla.
0
kassiopeia
(15.09.17)
(bkz: 26 temmuz 2017 merve kavakçı'nın büyükelçi olması )dışişlerinde bakan koltugundan jameikadaki elcilik çaycısına kadar tüm pozisyonlar torpil ile işliyor. torpilin ne kadar büyükse koltugun o kadar saglam oluyor. o ilanlar aklınızı karıştırmasın günlük yapılan prosedürden başka bişey degil.
0
paudi
(15.09.17)
(11)

markette su karıştırılmış rakı??

alttaraf
selam anasoncular,ya migrosta alkol reyonunda gezerken aklima geldi, simdi şöyle 250 cc vb şişelerde su karıştirilmis soguk ve icime hazir raki bulundurulamaz mi?teknik olarak mi mumkun degil?tadi mi bozulur?talep mi olmaz?ne bileyim olsa hani, bira gibi al ac dik kafaya..olmadi yanina bir pakette b
selam anasoncular,
ya migrosta alkol reyonunda gezerken aklima geldi, simdi şöyle 250 cc vb şişelerde su karıştirilmis soguk ve icime hazir raki bulundurulamaz mi?
teknik olarak mi mumkun degil?
tadi mi bozulur?
talep mi olmaz?
ne bileyim olsa hani, bira gibi al ac dik kafaya..
olmadi yanina bir pakette beyaz leblebi al olmadi..
neden yapilmaz boyle birsey?
0
alttaraf
(15.09.17)
sonradan şeffaflaşıyor su katılmış rakı. tat olarak fark olmasa bile şeffaf rakı içmek istemez kimse. kaldı ki altı üstü su katılıyor gereksiz bir ürün olur.

edit: bunun pazarlama masrafları falan zarara bile sokar firmayı büyük ihtimalle.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(15.09.17)
su rakıyı bozar.
ciddiyim.
0
seyduna6687
(15.09.17)
Bi de ülkede hatrı sayılır bir rakı faşisti var, sırf onların gazabına uğramamak için yapılmaz. Ne öyle al kafana dik felan.
0
Haldamir
(15.09.17)
çünkü rakı, bira gibi alıp kafaya dikmen için pazarlanan bir ürün değil, ritüeliyle, sofrasıyla, sohbetiyle beraber tek bir ürün aslında.

ek: bak mesela bir üstteki arkadaş
0
captainobvious
(15.09.17)
su ayrı, rakı ayrı, ambalaj açıldığında kendiliğinden karışacak şekilde bir ürün olabilir belki.
0
inheritance
(15.09.17)
Spor yap
0
clones
(15.09.17)
seviyorsan git su kat öyle iç.
0
devcileyin,
(15.09.17)
Her seyin bir usulu var, raki oyle bir icki degil. Tuketim kulturunun b.kunu cikarmamak lazim.
0
kassiopeia
(15.09.17)
adabı vardır rakının :D
0
regardless of what they say
(15.09.17)
adabını geçtim damak tadı.

kimi sek içer.
kimi su ile karıştırır ama duble içer, tek içer.
kimi maden suyuyla karıştırır.
kimi şalgam suyuyla içer.. .

kimi yeni rakı ister kimi altın seri...

tutturmak zor.

şahsen ben klüp rakisi faniyim ama piyasada yok. ama klüp rakisi ağırdır. zaman zaman daha aperatif istediğimde yeni rakı alıyorum. yemek yaparken içiyorsam tek içerim, yemekte duble.
öncesinde farklı bir alkol aldıysam tekten az ama az su ile hazırlarım ... falan filan .
0
balik kraker
(16.09.17)
yine de illa böyle bir şey istiyorsanız (plajda mangal yakarken bardaktır, sofradır hazırlayamıyorsun mesela), 1 litrelik erikli ve bi de otuzbeşlik alın, ayarınıza göre birazını döküp içine rakıyı ekleyip için.
0
kibritsuyu
(16.09.17)
(19)

Dün yarın olsaydı bugün cumartesi olurdu

birşeylersoracağım
...sözünü söyleyen biri bunu hangi gün söylemiştir?
...sözünü söyleyen biri bunu hangi gün söylemiştir?
0
birşeylersoracağım
(15.09.17)
pazartesi
0
captainobvious
(15.09.17)
pazartesi
0
headon emil lion
(15.09.17)
pazartesi
0
Tears of Devil
(15.09.17)
perşembe
0
black mamba
(15.09.17)
pazartesi
0
metinfk
(15.09.17)
Persembe +1
0
kassiopeia
(15.09.17)
cumartesi
0
veys zimmer
(15.09.17)
Cuma
0
arockm
(15.09.17)
perşembe
edit: pzt doğru
0
orijinal nick bulamadim
(15.09.17)
bugün söylemiştir.
0
hasmetizm 2046
(15.09.17)
Yarin soylemistir
0
asocial anchorman
(15.09.17)
evvelsi günün cumartesi olduğu gün söylenmiştir.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(15.09.17)
perşembe.
0
seyduna6687
(15.09.17)
bugün pazartesi diyelim

dün(pazar) yarın olsaydı(bir gün öncesi cumartesi) bugün cumartesi olurdu.

bence pazartesi uyuyor kalıba.
0
basond
(15.09.17)
perşembe.
0
yatagants
(15.09.17)
Perşembe diyenler neye göre diyor anlamadım.
0
mr.goodcat
(15.09.17)
Salı
0
clones
(15.09.17)
dün yarın olsaydı +2 gün eklenmiş olurdu. 2 gün eklenmiş gün cumartesi ise eklenmemiş halde 2 gün öncesi olur yani perşembe.
0
saseskir
(15.09.17)
@saseskir aynı mantığı ilk başta ben de kurup perşembe buldum ama bugün cumartesi demiyor bugün cumartesi olurdu diyor. yani doğrusu pzt.
0
orijinal nick bulamadim
(15.09.17)
(3)

seperatör bölme / perde

rajaz
merhabalar. 55-60 m2 bir ev var elde. 1+1 gibi ama 1+0'a yakın. yatak ve salonu bölmek için bir çözüm düşünüyorum. nasıl bir şey yapabiliriz çok maliyetli olmadan? en dandikten paravan gibi bir şey bile 600-700 lira. perde çeksek şöyle şık bir şey olsa bile gecekondu havası verebilir içerde. nasıl y
merhabalar. 55-60 m2 bir ev var elde. 1+1 gibi ama 1+0'a yakın. yatak ve salonu bölmek için bir çözüm düşünüyorum. nasıl bir şey yapabiliriz çok maliyetli olmadan? en dandikten paravan gibi bir şey bile 600-700 lira. perde çeksek şöyle şık bir şey olsa bile gecekondu havası verebilir içerde. nasıl yapsak? var mı yapan eden?
0
rajaz
(15.09.17)
Kutuphane koyun araya uc bes tane yanyana
0
kassiopeia
(15.09.17)
arkadaşım yaptırdı. corex alçıpan diye aratabilirsin. aynı duvar gibi görünüyor, çok basit bir işlem üstelik ve çok da ucuz. ama aşırı sağlam değil.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(15.09.17)
Kuru duvar. Herşey dahil 1 günde biter. Kendiniz yaparsaniz o kadar bile tutmaz. Kapı hariç.
0
tukenmez adam
(15.09.17)
(4)

padisah ve ekibi

içimdeki piç
bu haramiler gecerken yollari kesiyorlar, yurtdisinda da ayni halt yapiliyor mu?
bu haramiler gecerken yollari kesiyorlar, yurtdisinda da ayni halt yapiliyor mu?
0
içimdeki piç
(14.09.17)
Evet yapılıyor ama bu kadar abartı şekilde değil.
İş çıkış saatinde komple barbaros bulvarını kapatmak bir şehri kilitlemek oluyor ve bu kabul edilemez.
Ama gördüğüm diğer ülkelerde, ilerleyen konvoyla beraber giden motorlu polisler önden yolu tutuyor, araçlar geçince onlarda devam edip öndeki yolu açıyor. Arkada trafik aynen devam ediyor.
0
quaker
(14.09.17)
Hayir Yapilmiyor. Avusturya devlet baskani banliyo trenini kullaniyor, arabasi yanlis yere park ettigi icin cekiliyor, avrupa parlamentosu uyeleri bisikletle ise gidiyor. Korku insana herseyi yaptirir, ne kadar korku o kadar koruma. Asil soru insan halkindan neden korkar?
0
kassiopeia
(14.09.17)
güneyli çocuk
(14.09.17)
az gelişmiş gücetapan ülkelerde yapılır diğerlerinde yapılmaz. senin işlerini gör diye seçtiğin adama allah muamelesi yapılmaz mantık olarak gelişmiş ülkelerde.
0
n62
(14.09.17)
(12)

sizce hangi saat güzel ?

herhaltibiliyoring
a) https://foto-saatvesaat.mncdn.com/media/catalog/product/b/u/bu9351.jpgb) https://img.epttavm.com/pimages/592/037/262/59938a23b02e2.jpgc) https://img.epttavm.com/prodotti/592/027/966/27966518_0.jpgd) zafer çağlayan'ın patek'i :)e) hiçbiri
a) foto-saatvesaat.mncdn.com
b) img.epttavm.com
c) img.epttavm.com
d) zafer çağlayan'ın patek'i :)
e) hiçbiri
0
herhaltibiliyoring
(14.09.17)
armani en guzeli bunlar icinde siyah olan.
0
baldur2
(14.09.17)
ben de c armani diyorum.
0
akan dame
(14.09.17)
tarza ve yaşa bağlı değişebilir 1 veya 3 diyorum. ben olsam ben de siyahı tercih ederdim. 2.si baya kötü.
0
111111
(14.09.17)
Armani
0
brad pitt
(14.09.17)
d :)))

Ben de c diyorum
0
lcha
(14.09.17)
1 ya da 3 ama 2 degil.
0
kassiopeia
(14.09.17)
e hiçbiri. hepsi kötü. ayrıca kot üretenlerden saat almayın artık. ucuz da değillerdir eminim.
0
veritaslibertas
(14.09.17)
kötülerin iyisi "c"
0
amonaki
(14.09.17)
b'nin genel görünümünü c'nin rengini sevdim.
İkisi arasında kalsam c'yi alırdım.
0
mutekebbir
(14.09.17)
Kesinlikle c. Mat siyah çok şık durur. İkincisi yani lacivert olan bayağı ergen işi gibi göründü bana. İlk saat de güzel ama çok klasik, herkeste var o tarz.
0
i m cool with that
(14.09.17)
bunların içinde c ama linkini eklediğim de güzel bence

foto-saatvesaat.mncdn.com
0
yaraticinick
(14.09.17)
e
0
bartholomew87
(14.09.17)
(8)

tek başına hindistan?

erdinch
bir arkadaşımla yaptığımız 11 günlük hindistan planı yapmıştık. arkadaşım dün gece kolunu sakatladığı için gelemeyecek. şimdi önümde 2 tane seçenek var. 1.si tek başıma gidicem, 2.si bütün planı bozup belki de bir daha karşıma çıkmayacak hindistana gitme fırsatını yakıp gitmicem. tek başıma gitme ko
bir arkadaşımla yaptığımız 11 günlük hindistan planı yapmıştık. arkadaşım dün gece kolunu sakatladığı için gelemeyecek. şimdi önümde 2 tane seçenek var. 1.si tek başıma gidicem, 2.si bütün planı bozup belki de bir daha karşıma çıkmayacak hindistana gitme fırsatını yakıp gitmicem. tek başıma gitme konusunda da tırsıyorum. ne yapacağımı bilemedim. siz olsanız ne yapardınız?
0
erdinch
(14.09.17)
Tek basima 3 ay hindistanda yasadim. Evimden kovuldum, ishal oldum... cinsiyer de K bu arada.

Bence git.
0
kuehles blondes
(14.09.17)
gittiğine değil gitmediğine pişman olacağına kesin gözüyle bakıyorum.
0
whoosie
(14.09.17)
Hindistanda tek başına. Işıl bayraktar. Aklıma geldi. Vaktin varsa izle. Süper belgesel.
Bence git erteleme.
0
intihar etsem de kendime gelsem
(14.09.17)
Hangi bölgelerine gideceksin? Bu da önemli kriter bence..

Bir de kuehles blondes tek K olarak gittim demiş ama ben tek başıma cesaret edemezdim. Erkeksen git, kadınsan iptal et :( (nickten erkeksin diye düşünüyorum ama yine de opsiyonlu yaziim :) )
0
lcha
(14.09.17)
Hindistan baskasinin basina bir sey gelmedigi icin senin de gelmez diyebilecegimiz bir yer degil bence. ozellikle de kadinsan. mesela fas olsa rahat rahat git denebilirdi bence ama hindistan farkli diye dusunuyorum.
bence de gitmelisin ama kadinsan kesinlikle cok cok dikkatli ol.
0
kassiopeia
(14.09.17)
@lcha delhi-varanasi-agra-jaipur-mumbai sırasıyla. şehirler arasındaki uçak biletlerim dahil her şey hazır diyebilirim. Nickimden goğru çıkarmışsın, erkeğim :)
0
🌸erdinch
(14.09.17)
backpackerların olduğu sayfalar var fb da oralara bakabilirsin ilan açabilirsin. seninle aynı dönem de olan birileriyle takılırsın
0
oscar
(14.09.17)
Gittin mi ? Nasıl geçti?
0
intihar etsem de kendime gelsem
(11.12.17)
(22)

Bence abartmıyorum ama var mı burda bi hatam?

ekaterina
Kuzenim evleniyor da kuaförde saç provası varmış, saat 1'de randevu almış. saat 1'de de geldik. Geldiğimizde tamam birazdan alıcaz dediler, bir sürü de işimiz vardı burdan çıkıp yapacaktık ve 16:30'da olmamız gereken bi yer vardı. 16:20'ye kadar bekledik, 20 geçe gelip sen 4 bucukta bi yerde olucam
Kuzenim evleniyor da kuaförde saç provası varmış, saat 1'de randevu almış. saat 1'de de geldik. Geldiğimizde tamam birazdan alıcaz dediler, bir sürü de işimiz vardı burdan çıkıp yapacaktık ve 16:30'da olmamız gereken bi yer vardı. 16:20'ye kadar bekledik, 20 geçe gelip sen 4 bucukta bi yerde olucam diyordun, git istersen, düğün günü yarım saat önce gel dedi.

Ya bir kusura bakma yok, 3 bucuk saat bekletmişsin ve kusura bakma bile demiyorsun. Ben de sinirlendim madem böyle yetişmesi zordu, randevu vermişiz ama şöyle yapalım diye önceden deseydiniz dedim. Efenim sinirlenmeme ne gerek varmış, insanlık haliymiş, niye sinirleniyormuşum. Bakın dedim bir kusura bakma demediğinize sinirlendim, evet böyle şeyler önemli çünkü. Ben bir sürü işimi erteledim burda beklemek için ve elime bir şey de geçmedi. Olamaz mıymış, sanki provaymış, çok mu önemliymiş. Yarın 12 gelin başı varmış çok yoğunlarmış, sus eka dedim kendime kolay gelsin dedim kapansın diye. Ay demesin mi hepsi sizin gibi olursa işimiz var diye, yani adam hatalı ve ona göre nolcak ki, birisi hatasına tepki de gösteremez çünkü insanlık hali.

Bu ne ya, insanlar neden böyle, bu aralar çok fazla böyle şeylerle karşılaşıyorum ve sürekli kavga ediyormuşum gibi, ben kavgacıymışım gibi davranıyorlar. Abartıyor muyum? Teşekkürler.
0
ekaterina
(08.09.17)
haklısın.

3,5 saat beklemeniz bile hata aslında. hadi olsun da bi saat bekle.
0
elorelia
(08.09.17)
Haklısın.

Milletin nezaketini, iyi niyetini suistimal ediyorlar böyle böyle.
0
secrexv2
(08.09.17)
Bu anlatıma göre siz haklısınız ancak bir de karşı tarafı dinlemek gerek.
0
nedendir bilinmez
(08.09.17)
haklısın. adam üste çıkmaya çalışmış bir de. ben olsam beklemezdim o kadar.
0
orange coffee
(08.09.17)
haklısın, işgüzarlık.
0
veritaslibertas
(08.09.17)
1 saat boş bekledik sonra manikür pedikür işini bitirelim dediler, ondan sonra da 1 bucuk saat bekledik işte. Kuzenim için bekledim ben, adam sinirlenmesin saçımı kötü yapar dedi. Ama gidin demesiyle bi sinirlendim susamadım hele her gelin iyi ki senin gibi değil demesiyle kan beynime sıçradı.
0
🌸ekaterina
(08.09.17)
Kesinlikle haklısın, Ben olsam değiştiririm kuaförü.
0
canbonomobenseno
(08.09.17)
haksız olduğun konu 3,5 saat beklemeniz. işin en büyük ustası değillerse, çekip başka yerde yaptırsaydınız bence. tek yaptıkları gelin başı denen taç/duvak olayını saça takmaktan başka bir işe yaramayan gereksiz şey için 100lerce lira alıp, iş yaptım diye gezinmek olan tip egosu resmen. profesyonellik 0.
0
nawar
(08.09.17)
Haklısın ama çok pasif davranmışsın. Hepsi sizin gibi olursa işimiz var dediğinde o zaman işini yap at kafası, 3,5 saattir ben burada niye oturuyorum demen gerekiyordu.
0
dissendium
(08.09.17)
onu diycek adamin agzini yuzunu kirardim da iyi ki bana dememis.
0
safepassage
(08.09.17)
@dissendium randevu niçin var dedim de işte, işler sarkıyormuş insanlık haliymiş. Madem prova bu kadar önemsiz neden çağırıyorsun, neden başından bugün çok yoğun yetişemez demiyorsun da dedim, saçma sapan şeyler söyleyen bi ego işte.

@nawar kuzenime başka bi kuaföre gidelim parayı ödemediyseniz dedim, yakında iyi kuaför yokmuş... kendisi bilir, ben adım atmam oraya bi daha.
0
🌸ekaterina
(08.09.17)
abartmıyorsun, ben olsam benzer tepkiyi çok daha öncesinde gösterirdim.

insanlar kendi fikirlerini beyan etmek konusunda başarılı olmadıkları için birisi konuştuğunda, şikayet ettiğinde ya da beğendiğini dile getirdiğinde olması gerekenin bu olduğunu kabullenemiyorlar.
0
yaraticinick
(08.09.17)
@ekaterina 3,5 saat içinde İstanbul'da istediğin yere gidebilirsin. Yakın olmasına gerek yok bence. Düğün zamanı paniği olmuş kuzenin. İkna etseydin keşke.
0
nawar
(08.09.17)
Bu ülkede nezaketin, kibarlığın, sevecenliğin, saygının, dürüstlüğün yaşama şansı yok. Malesef böyle naif davranmakla sadece kendi canınızı sıkarsınız.

Halbuki daha 15 dakika sonra yüksek sesle söylenmeye başlayıp, vitesi bir anda arttırsaydınız, sağa sola avazınız çıktığı kadar bağırıp şarlasaydınız, çirkefleşseydiniz, görecektiniz ki sizi bir anda en öne alacaklar, sakinleştirmek için kahveler söylenecek, ağam paşam çekilecekti. Bu ülke bir orman, ve bu ormanda bilimum hayvanat mevcut. Malesef bir işin yapılmasını istiyorsanız, elinize bir sopa alıp, tıpkı davar güder gibi gütmeniz gerekiyor.
0
thracia
(08.09.17)
Yok düğün yerine yakın olması önemli olanmış, bilmiyorum vazgeçmiyor. Benim kendi kuaförüm florya'da dünyalar tatlısı bi insandır, oraya gidelim dedim yoksa. Bu da avcılar pelican mall'de mali kuaför. Ucuz falan da değil gelin başı 600 tl, napıyor sanki topuz yapıp duvak tutturacak dediğin gibi. Hadi bu fixed gelin başı için fiyata bi şey demiyorum da, paranla rezil olduktan sonra ne önemi var ki. Ay iyi ki varsınız tepkisini dile getirebilen insanları hor görmeyen insanlar <3
0
🌸ekaterina
(08.09.17)
amirim izin ver yumruğumla öldüreyim. tabii ki haklısın, hatta bu bir tarafın haklı diğerinin haksız olduğu basit bir tartışma değil; karşı tarafın yaptığı düpedüz hayvanlık. rezillik. okurken sinirlendim resmen. keşke beklemeseydin o kadar. karşılarında insan görünce iyice zıvanadan çıkıyor yamyamlar, kafa atsaydın keşke. tamam sakinim.
0
der meister
(08.09.17)
Ödeme yapmasıysanız başka yer ayarlayın bence bu sorumsuzlarla düğğn günü de boşuna gerilmeyin. İnsanın en mutlu gününün içine edıyolar
0
hernezıkkımsa
(08.09.17)
Haklısın. Beklemeseydin +1 Instagram sayfasına, Facebook sayfasına yaz. Gelmez gelinler. Neyine güvenip de düğüne yarım saat kala gelecekmiş? Beceriksizin biri belki. Ben mezuniyetimde bilmediğim bir yere gitmiştim de boru gibi maşalarım olmuştu. Evlerden ırak.
0
Lim5
(08.09.17)
Yuh , ben olsam cok once ceker giderdim. Hele de randevu verecek o kadar bekletecek, hic isim olmaz. Hayattada o kuafore adimimi atmam bir daha, memlekette kuaforden bol bir sey yok.
0
kassiopeia
(08.09.17)
@lim5 normalde gideceği saatten yarım saat önce gitmeliymiş de haklısın tabii belki o gün beğenmedi, hiçbir türlü olmadı.
0
🌸ekaterina
(08.09.17)
kusura bakma da senin kuzen mal. :)
0
isott
(08.09.17)
valla ben de olsam deliririm, büyük de cıngar çıkar- nasılsa düğün günü değil :P

gelin ben olsam da iptal ederim o randevuyu 3.5 saat bekletmek ne demek, beyin ameliyatına bile dedikleri saatte alıyorlar yahu. kuzenin gibi işte genelde kızlar, aman illa burası alacak derler oranın da g.tü kalkar tabi. 600 lira zaten normal bi fiyat (ankarada 500 lira) nereye gitsen yaparlar o fiyata.
0
niye ama
(08.09.17)
(6)

Aninda Kredi Cekme

barbarella
Cok abuk bir durum var. Bankanin bana kredi vermemesini ya da karsi tarafin bankanin bana kredi vermedigine inanmasini istiyorum. Aylik dort bucuga yakin kazaniyorum, kamuda calisiyorum. Bana bu parayi (20 bine yakin) zbam diye verir mi banka? Ne olursa vermez?
Cok abuk bir durum var. Bankanin bana kredi vermemesini ya da karsi tarafin bankanin bana kredi vermedigine inanmasini istiyorum. Aylik dort bucuga yakin kazaniyorum, kamuda calisiyorum. Bana bu parayi (20 bine yakin) zbam diye verir mi banka? Ne olursa vermez?
0
barbarella
(07.09.17)
kredi kartı sıkıntın var mı? öyle bir durumda vermez banka kredi
0
hosein
(07.09.17)
@hosein, sikinti derken? odemede gecikme mi? yoksa buyuk harcama da olur mu? Buyuk harcamayi yutturabilirim ama digeri biraz zor.
0
🌸barbarella
(07.09.17)
zannımca arkadaşın ya da sevgilin rica etti çekip ona vereceksin içinden bir ses dur diyor duramıyorsun bari banka vermese diyorsun .
sıkıntılı bir durumdaysan kredi çek onu koy kenara sonra zor kredi veren bir bankaya başvur vermesinler riskli görün .
0
devilone
(07.09.17)
yani en kotusu enpara kesin veriyor. bana bile verdi ki tr'de ikamet bile etmiyorum, bir gelirim yok orada, kredi kartlarini odemeyi surekli unutuyorum vs.. tabii tutari sizin istediginizden daha az olabilir.
0
kassiopeia
(07.09.17)
borcun toplam limitinin yüzde 50 sini aşarsa zor alırsın. örneğim tüm bankalardaki kredili mevduat hesabı + kredi kartı limitlerin 10000 tl. eğer senin bunlara borcun 5binden fazlaysa alman zorlaşır. bir de 1 ay kredi kartını ödemeyi geciktirmen lazım. yoksa zbam diye verir kamuda olduğun için.
0
goodman
(07.09.17)
Taksit sayısını 2 seçerseniz vermez aylık 10 binden fazla ödeme olacağı için. Onaylanmadı mesajını veya ekran görüntüsünü de inandırmak istediğiniz kişiye gönderin.
0
gsgsgsgsgsgsgsgs
(07.09.17)
(23)

kadınlardaki küçük yaş erkek modası

binder dandet
''ay çok olgun, o kadar olgun ki gözlerindeki ışınla taşı delebiliyor''gibi bazı argümanlarla savunulan, bence hermes çanta gibi bir moda haline gelmeye başlamış bu durum hakkında ne hissediyorsunuz?Bakın yargılamıyoruz sadece bir olguyu tartışıyoruz.
''ay çok olgun, o kadar olgun ki gözlerindeki ışınla taşı delebiliyor''

gibi bazı argümanlarla savunulan, bence hermes çanta gibi bir moda haline gelmeye başlamış bu durum hakkında ne hissediyorsunuz?

Bakın yargılamıyoruz sadece bir olguyu tartışıyoruz.
0
binder dandet
(07.09.17)
Cocuktan hoslaninca bir gerekce bulmasi lazim, ben coluk cocukla takiliyorum demek istemez kimse. Hem kendine karsi hem de disariya karsi bir hakli gerekce sunma ihtiyacindan ileri geliyordur "ay çok olgun" argumani.
0
stavro
(07.09.17)
kötü beslenme ve sağlıksız hayat tarzı yüzünden işimiz erken bitiyor demek ki.

edit: asıl saçma olan moda bence yıllardır erkeklerdeki "toy" sevgiliyi alıp baba şefkatiyle büyütme çabası.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(07.09.17)
erkekler büyüdükçe sıkıcı olmaya başlıyorlar. o yüzden kadından küçük erkek her zaman iyidir.
0
sta
(07.09.17)
:D aynen kanq yargılamıyorusss, modaya uyuyoruz.
0
elorelia
(07.09.17)
ciddi cevap veriyorum.

bizim yani erkeklerin 20-25 yaş aralığı gerçekten ergenlik kalıntılı, yavşak, umursamaz, sorumsuz bir şekilde geçiyor.

bu yaş aralığındaki bir erkeği de çekilebilir kılan tek şey olgun olması. yoksa bir şeylerin üzerini örtmek gibi bir niyetten olduğunu sanmıyorum.

peşin not: şimdi kalkıp ben o yaşlarda öyle değildim diyeniniz çıkabilir. ben de pek değildim ama genelimiz böyle. kimseyi kandırmayalım. 32 yaşında bir erkek olarak 20-25 yaş aralığı yavşak it sürüsünü gördüğüm yerde dövesim geliyor.
0
eeb
(07.09.17)
kadınların dominant olma istemesi ile ilgili bence.
çalışan, para kazanan, kendi ayaklarım üzerinde durarım güçlüyüm diyen kadınlar, olgun erkekler yerine daha kolay idare edecekleri genç erkekleri tercih ediyorlar.
0
dafuq
(07.09.17)
"Sevdim" yeterli. Ay çok olgun diyebileceğim bir yaşça küçük beyfendi yok. 10 yaş büyüklerim bile (45 yaş) taze ergen gibi davranıyorlar çünkü. Yok öyle bişey.

Kendini savunmaya çalışıyor kadın.
0
yaren
(07.09.17)
(bkz: laissez faire)
0
embermane
(07.09.17)
toplumsal kultur degisen, bicim degistiren bir sey. kadin - erkek davranis bicimlerinin yarattigi algi da zaman icinde degisiyor. kadinlarin araba kullanmasi, genel mudur olmasi gibi seyler eskiden garipsenecek seylerken simdi mevzu bile degil. tabi bu duruma zirt diye gelinmedi. surec bu.

erkegin kendinden yasca kucuk kadinla olmasi toplum icin normalken simdi tersi olan ve 'normal' olamyan bir durum yayginlasiyor. tabi ki yadirganacak, moda diye yafta yapistirilacak, sonra kabullenilecek ve bu da normallesecek. siz de bunu tartisacak bir durum olarak gormeyeceksiniz bir sure sonra.

surecin sancilari yani bu degerlendirmeler.
0
jimicik
(07.09.17)
Ben etrafımdaki kadınlarda görmüyorum böyle bir eğilim. Çoğunluk "büyü de gel çocuk, büyü de gel" yaklaşımında hatta. Dolayısıyla bunun moda olduğu izleniminde değilim.
0
sopiro
(07.09.17)
Yaşını öğrenip ona göre birinden hoşlanan var mıdır bilemiyorum, çok saçma. Uçuk bir fark yoksa kimsenin alnında yaşı yazmıyor. Adam kendiyle yaşıt hatta küçük algısıyla ilgileniyorsa hatta aşık olmuşsa ve kadın kendinden büyükse napalım, te allahım.
0
mslny
(07.09.17)
her şeye kadın düşmanı diyen meriçler ile feministler evrim geçirsede bir kurtulsak. bunun yanında erkeklerin genç kızlara olan ilgisi ile alakalı aynı şey değil bu. zira kız kısmı için 'peak' nokta 23ler iken erkek için 35ler ortalama.

yaşı ilerlemiş kız kısmı için ortaya çıkan senaryolar şu şekilde;

yaşı ilerlemiş erkek kesimi ya evli ya sevgilisi var vs.
ya kız kısmı 'peak' seviyeden düşüşe geçtiği için tercih edilmiyor
ya da tecrübe kazanmış ileri yaş erkek kızımızın 'popisini' kaldırmaya yönelik davranışlardan haz etmiyor ve uzak duruyor.

sonuç olarak kızımız hızlı ve öfkeli genç delikanlılardan istediği türde geri dönüşler sağlıyor. ama umarım ki bu tarz ilişkilerin ardından oğlan ortamlarda milf götürüyorum diye dolaşmıyordur.

özetle sonu başından belli ilişkiler bunlar hep. illa biter.
0
secrexv2
(07.09.17)
vakti zamanında, avusturalyalı bir çiftle tanışmıştım, kadın 60 küsür emekli akademisyendi, sevgilisi/partneri max 35ti (hadi genç gösteriyor olsun, 40 diyelim)


bu saçma takıntı sadece ortadoğululuk bence.

iki tane reşit insan birbirini sevdikten/bir ilişki yaşamak istedikten sonra dünya üzerindeki geri kalan herkese bok yeme düşer bence.

dolayısıyla bence böyle bir moda yok, bırakalım sevsinler sevilsinler sevişsinler.
0
halay ettiler benle hep
(07.09.17)
ben partnerimin bana yaşam enerjisi vermesini beklerim, beni bunalımları ile bogmasını değil. bunu yapabilecek partnerin yaşı önemli değil ama hali ile benden genç insanlarla birlikte oluyorum. kimseye ilk sorduğum sey de yaşı olmuyor.
0
eriksatie
(07.09.17)
Daha yaşıtı bir kadının bile ilgisini çekemeyen, ilişki durumu genelde sıkıntılı olan tiplerin içine dert olan bir konu belli ki.

Olay yaştan öte, tanıştığı kişinin de gerçekten yaşını göstermediği düşünülürse bence sorun teşkil eden bir durum değil.

Zira herkesin yaşadığı hayat, karşılaştığı zorluklar ve bu zorlukları aşma şekli aynı olmadığı gibi belirli yaşlarda da sahip olunan karakterin şu yaş şöyledir bu yaş böyledir diye kalıplara sokulmaması gerektiğini düşünüyorum.
0
six packsiz
(07.09.17)
herhangi bir şey hissetmiyorum, saçma bir düşünce bence bu.

bu arada 23 yaşındayım, kızlar eklesin diye dalga geçtiğim cevabım ispiyonlanmış hahaha, lan ne garip adamlarsınız.
0
Apocalypse
(07.09.17)
Bu moda değil tercih meselesi. Gençler daha eğlenceli ve dinamik oluyor. Ayrıca proletarier aller lander vereinigt euch +1
Gözlemlediğim kadarıyla erkekler kendilerine kadınlar kadar iyi bakamıyor. Kadınlara yüzyıllardır bakımlı ve güzel olmaları pompalandığı için sağlıklarına ve yaşayış tarzlarına daha fazla dikkat ediyorlar erkeklere kıyasla. Erkeklerde bir yaştan sonra kelleşme, göbeklenme ve iktidar problemleri baş gösteriyor. Kadın tam cinselliğinin doruğundayken bu tarz sorunlarla uğraşmak istemiyor.

Edit: Genç erkeklerleyken insan daha genç hissediyor bu arada. Onların enerjisi sana da yansıyor.
0
orijinalinden iyi olan cover
(07.09.17)
Kendini sahiplenip genç bir kız gibi hissettirecek güçte adamların ilgi duymadığı kadınların avuntusu bence.. yargılamıyorum, olguyu tartışıyorum sadece ;)

edit: bak kaltak nasıl hemen erkekliğe laf çakmış. gel tatmin edelim. :)
0
twelfth
(07.09.17)
hayvan sahiplenir gibi bir insani 'sahiplenip', iktidarsizliklarini ve yetersizliklerini hissettirmeyecek, bunlari baska bir beden uzerinden kapatabilecegine inanan psikolojik ya da fizyolojik iktidarsiz erkeklerin anlayamadigi,
birinin kendisini sahiplenmesine degil, esitler arasi iliski kurmasina ihtiyac duyan her normal insanin yasayabilecegi iliski turu bence.
yargilamiyorum tespit s.c.yorum sadece.
ayrica @proletarier +1
0
kassiopeia
(07.09.17)
moda falan değil bence. benim çevremde hiç böyle biri yok mesela. üstelik istanbul'da oturuyorum, bir sürü hipster arkadaşım da var. eğer moda olsaydı eminim bir sürü görürdüm.

bana kalırsa, para avcısı kadınlar hariç hiçbir kadında bir "x erkek merakı" yok. herkes kafasına uyan birini bulma arayışında. öyle birini bulunca da; yaş, saç, mal, mülk bakmıyor. bakmamalı da zaten, doğru olan bu. aşk rulez :)
0
istanbul kanatlarimin altinda
(07.09.17)
modadan mı bilmem ama bu bende var. 25 yaşındayım ve erkeğin benden küçük olması hoşuma gidiyor. çok daha dinamikler, ciltleri çok daha güzel ve ruhları kirlenmemiş, bakışları ölmemiş oluyorlar. kimin ne aradığına bağlı. para pul kariyer arıyorsa bir kız tabii peak noktası aradığı erkekte 35+ olur ama dediğim özellikleri arayan benim gibi kızlar için her zaman genç erkekler çekici olacak.
0
shin
(07.09.17)
erkek altında haşat etmek için tomurcuk memeli pembiş arıyor da kadın neden sabaha ayakta başlayan darbeli matkap aramasın?

kadının peak'i 23'müş, ondan sonra pörsüyecek ya, değersiz hale geliyor. 35 yaşında görmüş geçirmiş erkekte bulamadığı açlığı genç erkekte bulan kadın niye bu kadar anormal olsun?

moda dediğin için olayı cinselliğe indirgedim, geçici vurgusundan dolayı. kalıcı ilişkilerde, evlilikte de bu işi olur kılacak pek çok sebep var. kadının dominantlığını yaşayacağı, bir şeylere karışmayı sevmeyen beta erkek bulup mutlu mesut yaşaması anormal değil. uyumlu ilişkinin tanımında birbirini tamamlamak yok mu zaten, iki taraf da mutluysa ve ortada bir sömürü yoksa ne fark eder?

-böyle bir moda olduğunu düşünmüyorum, en geniş ortamlarda bile ne lafını duydum ne gözümle gördüm.
0
Bruce
(07.09.17)
Valla yaşın modası olmaz bence.. Seviyorsan seversin, kadın küçük erkek büyük olacak diye kaide yok. Ben kendimden büyükleri seviyorum hatta "küçüklere bakacak kadar yaşlanmadım daha yeaa" diyorum ama işin özü herkesin kendi mutluluğu.


"O kadar olgun ki" diye giriş yapmaya da gerek yok. Seviyoruz birbirimizi demesi yeter.
0
lcha
(07.09.17)
(2)

Ankara'dan fethiye ye giderken yolda nerelerde mola verilmeli?

raskolnikovv
Örneğin afyon da nerede duralım, ne yiyelim? Özdilek avm varmış mesela uğrayalım mı?Veya burdur gölünün çevresinde durup oturabileceğimiz bir yer var mıdır? Daha önemlisi siz neresini önerirsiniz?
Örneğin afyon da nerede duralım, ne yiyelim? Özdilek avm varmış mesela uğrayalım mı?
Veya burdur gölünün çevresinde durup oturabileceğimiz bir yer var mıdır? Daha önemlisi siz neresini önerirsiniz?
0
raskolnikovv
(06.09.17)
özdilek avm'ye varmadan ikbal'in tesisleri var, güzel sucuk yapıyorlar, sucuk yiyin orada.
0
jihat
(06.09.17)
eger imkaniniz ve vaktiniz olursa burdur golu yerine salda golunde durmanizi tavsiye ederim.
0
kassiopeia
(06.09.17)
(4)

Londra'da Kalınacak Yer - YARDIM

taipan
Arkadaşlar merhabalar.29 Eylül ve 1 Ekim tarihleri arasında Londra için plan yaptık. Eşimi ben ve 20 aylık çocuğumuz var. İlk defa gidiyoruz. Biraz araştırdım şehrin çok fazla merkezi var. 2 günümüz olduğu için merkezi bir yer istiyoruz. SOHO ve Leicester tarafı var, westminster tarafı var, nehrin d
Arkadaşlar merhabalar.29 Eylül ve 1 Ekim tarihleri arasında Londra için plan yaptık. Eşimi ben ve 20 aylık çocuğumuz var. İlk defa gidiyoruz. Biraz araştırdım şehrin çok fazla merkezi var. 2 günümüz olduğu için merkezi bir yer istiyoruz. SOHO ve Leicester tarafı var, westminster tarafı var, nehrin diğer tarafında da baya yerler var. Günümüz kısıtlı bir türlü lokasyona karar veremiyoruz. Bu konuda bilgi verebilecek olan var mı? Çocukla birlikte nerede kalalım?
0
taipan
(06.09.17)
Merhaba. Benim bir fikrim yok ama facebook'ta interrail turkiye grubuna da sorabilirsiniz burdan bir sey cikmazsa.
0
anarsika
(06.09.17)
Londra'da gorulecek cok sey var ve sizin gununuz cok cok kisitli. ozellikle cocukla hareket etmeniz biraz daha yavaslayacaktir (onun ihtiyaclari vs.). bu nedenle tavsiyem once nerede kalacaginiza degil, nereleri gormek istediginize karar verin. zaten olan zamanda bir iki muze, bir iki disarda gorulecek yer disinda fazla bir sansiniz olmaz. kesin gitmek istediginiz iki uc yeri secip onlarin etrafinda bir yerde kalin ki bir de trafikte/metroda vakit kaybetmeyin.
0
kassiopeia
(06.09.17)
Kassiopei+1

Nereleri goreceginize karar verin, ona gore onlara yakin yerde kalin.
Zaten 1 tam gununuz var, pek bir sey yapamazsiniz.
0
kuehles blondes
(06.09.17)
Camden
0
nıç
(06.09.17)
(5)

yuklu miktarda altin bozdurma

kassiopeia
arkadaslar, yuklu miktarda altin bozduracagim. bu is nasil oluyor hic bilmiyorum, sizce 1 - kapi kapi kuyumcu dolasip yavas yavas mi bozdurayim - ki bu cok sacma geliyor, her kuyumcu kesin ayni fiyat verecek mi? adamlarin o kadar nakiti var mi? 2 - yoksa bankalarin altin bozdurma gunune gidip mi boz
arkadaslar, yuklu miktarda altin bozduracagim.

bu is nasil oluyor hic bilmiyorum, sizce
1 - kapi kapi kuyumcu dolasip yavas yavas mi bozdurayim - ki bu cok sacma geliyor, her kuyumcu kesin ayni fiyat verecek mi? adamlarin o kadar nakiti var mi?
2 - yoksa bankalarin altin bozdurma gunune gidip mi bozdurayim? iki turlu de muhtemelen kaziklanacagim gibi zaten, hangisi daha az kaziklar?
0
kassiopeia
(05.09.17)
Bankaların altın gününe git. onlar doğrudan gram üzerinden hesap yaptığı için daha az kaybın olur. çünkü kuyumcudan aldığın bileziği kuyumcuya bozdurmak istersen arada "işçilik payı" gibi saçma sapan bi fark oluyor. Altın günlerini takip et. Hatta şu sıralar altın fırlamış durumda..
0
silah taciri
(05.09.17)
@silah taciri - bilezik bozdurmayacagim aslinda, hep ceyrek yarim iste ne varsa. ama yine de altin gunu daha mantikli ve guvenli sanirim, hem dogrudan bankaya yatiririm parayi.

onereceginiz banka var mi? hepsi ayni midir?
0
🌸kassiopeia
(05.09.17)
Elindeki altının ayarını biliyorsan Google'a gram fiyatını sor.
Bulunduğun şehrin en büyük kuyumcular çarşısına git.
En büyük dükkana gir. Tarttır. Google'dan almış olduğun fiyatla gramı çarp. O fiyata ver.
Yüklü miktardaysa teminiyle ilgili kuşkulu bakışlara ve sorulara maruz kalacaksın. Cevaplarını ve varsa teminle ilgili belgelerini önceden hazırla.
Google 22 Ayar için şöyle diyor mesela:
anlikaltinfiyatlari.com
0
oguz altun
(05.09.17)
araba almak için çeyrek, yarım, tam en varsa bozdurmuştum 3 ay önce. Kapalı çarşıya gidip dükkan dükkan sorup fiyat aldım. Fakat şöyle bir çakallık yaptılar. Adam elimde yarım ve tam altın da olduğunu öğrenince çeyreğe en iyi teklifi vererek boşuna gezme bu fiyata alayım hepsini dedi. Fakat yarım ve tam altını çeyrek fiyatına endekslemeden başka fiyatlar verdi. Haliyle ben çeyrekten kazanacağımı yarım ve tam altından kaybedecektim. Kabul etmeyip çıktım ben de dükkandan.

tavsiyem çeyrek, yarım ve tam altınları ayrı yerlerde bozdurman. Öncelikle çeyrek için fiyat al dükkalardan, yarım ve tamlardan hiç bahsetme. En iyi fiyatı veren yerde bozdur çeyrekleri. Sonra aynı işlemi yarım ve tam altınlar için de yaparsın.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(05.09.17)
elinde ne varsa kağıda yaz. intetnetten fiyatlarını öğren. sonra git kuyumcuya, elimde bunlar var ne eder diye sor. böylr kuyuncuları gez. altınlar yanında olmasın ki çalınmasınlar. en iyi fiyatı aldın. sonra bankaya sor ve karar ver. geri gittiğinde sana farklı fiyat verirse bozdurma.
0
ozman
(05.09.17)
(18)

Gülfer Akkaya'nın Cinayeti Vatan Şaşmaz işledi yazısına katılıyor musunuz?

yorgunum
Gülfer Akkaya'nın Cinayeti Vatan Şaşmaz işledi yazısına katılıyor musunuz?Ben sonuna kadar katılıyorum ve bu feminist cesur yürek kadına HELAL OLSUN diyorummedyadaki vıcık vıcık yavşaklığa bu olayda vatan şaşmazın daha çok suçlu olmasına rağmen kadının paralarını yiyip terk etmesine rağmen zavallı k
Gülfer Akkaya'nın Cinayeti Vatan Şaşmaz işledi yazısına katılıyor musunuz?

Ben sonuna kadar katılıyorum ve bu feminist cesur yürek kadına HELAL OLSUN diyorum

medyadaki vıcık vıcık yavşaklığa bu olayda vatan şaşmazın daha çok suçlu olmasına rağmen kadının paralarını yiyip terk etmesine rağmen zavallı kadının saplantılı bir aşık gibi gösterilmesine rağmen bunca manipülasyona rağmen bunca dezenformasyona (Bilgi çarpıtma) rağmen bu kadın cesurca çıktı ve KRAL ÇIPLAK dedi

Cinayeti Vatan Şaşmaz işledi

31.08.2017 20:43:06

GÜLFER AKKAYA yazdı: “Orta yaşta, güzel, statü sahibi, hali vakti yerinde, güçlü nice kadına adeta koşan nice genç erkek var. Genç erkekler bu kadınlarla evlenmeyi tercih etmezler ama ayrılmazlar da. Onların olanaklarından faydalanmayı sürdürürler. Filiz Aker ve Vatan Şaşmaz hadisesi bu gerçeği bir kez daha riyakâr toplumun yüzüne vurdu.”

GÜLFER AKKAYA

Cinayeti Vatan Şaşmaz işledi. Toplum ve onun borazanı cinsiyetçi medya cinayeti Filiz Aker’e yükledi.

Zira Filiz Aker ile Vatan Şaşmaz arasında yaşanan (maddi-manevi) ilişkilerin benzerini yaşayan milyonlarca kadın ve erkek var. Filiz Aker’in, Vatan Şaşmaz ile aralarında geçen şeylere susmaması ve intikam alması erkekleri kaygılandırdı. Çünkü erkekler kadınlarla yatıp, eğer varsa o kadınların paraları ile yaşayıp, kadına ve parasına sahip olup canları istediğinde ya da yeni bir kadın bulduklarında ellerini kollarını sallayarak gitmeye alışkınlar.

Geride bırakılan kişinin neler hissettiğini, neler yaşadığını düşünmezler. Kalbi mi kırıldı? Aptal yerine mi kondu? intikam duygusuyla mı doldu?

Erkekler aşk ve para ilişkilerinde kadınları ciddiye almazlar. Kendilerini kadınlardan akıllı görürler. Karar verici onlardır. Aşık bir kadından zarar göreceklerini düşünmezler. Daha da önemlisi kadınlardan korkmazlar. Onları hafife alırlar. Canım cicim ile oyalarlar. Daha olmadı terk ederler. Kadın kalakalır.

Filiz Aker olayı kadın ve erkek arasındaki bu erkek egemen dengeye sıkılmış bir kurşun oldu. Ve erkekleri kaygılandıran da bu oldu.

Oysa ne güzel gidiyordu her şey. Erkekler kadınlarla hem yatıyor hem paralarını kullanıyor (fakir kesimde kadınları çalıştırıp ücretlerine el koyuyor) hem de canları istediğinde çoğunlukla hesap bile vermeden çekip gidiyorlardı.

Hayat erkeklere göre dizayn edilmişti. Erkeklik, erkekleri kadınlara karşı güçlendirdikçe güçlendiriyordu. Erkekler nasıl isterse öyle olurdu. Kadın itiraz eder, sesini yükseltirse başına gelecekler belliydi. Ahlaksız, hırslı, tutkulu, azgın, para düşkünü diye damgalanıyordu. Erkekler kadınlara karşı birbirinin garantörüydü.

Her gün neredeyse en az üç kadının erkeklerce katledildiği ülkede bir kadının bir erkeği öldürmesi olay oldu. Öldürülenin magazin dünyasından olması etkiliydi ama sadece bu da değildi. O kadar sıradan bir şey ki kadınların erkeklerce öldürülmesi. O kadar değersiz ki kadınların hayatı. Böyle bir ortamda ünlü bir erkeğin ülkenin orta yerinde bir kadın tarafından, üstelik en ince ayrıntılarına dek planlanmış bir cinayetle öldürülmesiydi ülke gündemine bomba gibi düşen.

Üstelik yetenekli, sempatik, düzgün biriydi öldürülen.

Silah kadının elinde patlamıştı. O halde katil kadındı.

Hemen baktık kim bu kadın diye. Sarışındı, eski mankendi, birkaç filmde oynamıştı, sonra zengin adamlar avlamaya başlamıştı. Parayı çok seviyordu. Hırslıydı. Lüks bir hayat istiyordu. Zengin adamlarla oluyordu. En son iranlı zengin bir adamla Amerika’da yaşamaya başlamıştı. imam nikâhlıydı. Çünkü böyle kadınları adamlar nikâhlarına almazlardı ama yataklarına pek severek alırlardı. Kadın tüm parasını ve varlığını bu zengin adam sayesinde edinmişti.

Sonra da Vatan Şaşmaz gibi geleceği parlak, pırıl pırıl bir erkeğe tutkuyla bağlanmıştı. Şaşmaz kadından on yaş küçüktü. Tutkulu kadın kendinden genç bu erkeği arzu ile istemekten yargılanıyordu. Onun buna hakkı yoktu. Ve kimse Vatan Şaşmaz için kadına tutkuyla âşık demedi.

Tutku mutku derken ortaya para ilişkisi dökülüverdi. Vatan Şaşmaz ile Filiz Aker arasında sadece aşk değil, para ilişkisi de varmış. Vatan Şaşmaz gibi “paraya ihtiyacı olamayan” bir erkek için bu adam acaba bu kadınla parası için mi ilişkideydi sorusu sorulmadı. Çünkü onun ihtiyacı yoktu. Ama 130 bin dolarlık alacak meselesinden bahsediliyordu. Borsada kaybedilen iki buçuk, üç milyon dolarlardan bahsediliyordu.

Değil iki buçuk, üç milyon dolar, iki bin lira için insan öldürme potansiyeline sahip nice insan Filiz Aker’e saldırmaktan geri durmuyordu. Çünkü para kadının değil, erkeğin sahip olabileceği güçtü.

Filiz Aker’in nasıl para sahibi olduğunu yalan yanlış bilgilerle servis eden medya Vatan Şaşmaz’ı güzelleyerek anlatıyordu.

Erkeklik korosu Filiz Aker’i ahlakçı yargılarla yerin dibine sokarken, evli ve baba adayı Vatan Şaşmaz’ı yüceltiyordu. Zaten baba olmak, aile sahibi olmak erkekleri aklamak için bire birdi. Vatan Şaşmaz’ın Filiz Aker ile ilişkisini kestiğini iddia eden medya, Filiz Aker’i erkeğe asılan, tutkulu, pgibolojik sorunları olan kadın diye anlatıyordu. Yakışıklı erkek, mesleğinde başarılı sunucu kendisinden on yaş büyük, güzelliğinden iz kalmamış bu kadınla neden olacaktı ki? Ona koşan onca kadın varken… Üstelik yeni evliyken.

Toplumsal gerçekleri inkâr etmekte, üstünü örtmekte, riyada pek mahir bir toplum olduğumuz şüphe zütürmez. Vatan Şaşmaz’ın kendisinden yaşça büyük olan kadına âşık olacağına ihtimal vermeyen bizler işyerinde, sitelerde, mahallede benzer birçok olaya defalarca şahit oluyoruz.

Orta yaşta, güzel, statü sahibi, hali vakti yerinde, güçlü nice kadına adeta koşan nice genç erkek var. Bu gerçek yüksek sesle konuşulmasa da herkesçe bilinir. Genç erkekler bu kadınlarla evlenmeyi tercih etmezler ama ayrılmazlar da. Onların olanaklarından faydalanmayı sürdürürler. Filiz Aker ve Vatan Şaşmaz hadisesi bu gerçeği bir kez daha riyakâr toplumun yüzüne vurdu.

Ayrıca kadınlarla erkekler arasındaki para trafiği sadece aşık çiftlerle sınırlı değil. Kadınlardan borç alıp ödemeyen erkek arkadaşlar, kadınlara kredi çektirip o borcu sahiplenmeyen erkekler akrabalar… Erkeklerin birbirleri arasındaki borçlanma ilişkisi ile kadınlara borçlanma ilişkisi aynı değil. Çünkü erkekler kadınlardan çekinmiyor. Onları ciddiye almıyor. Bir kadın, bir erkeğe ne yapabilir ki?!

Filiz Aker için bir yeğeni, tutku ile Vatan Şaşmaz’a bağlı diyerek henüz hayatını kaybeden halasının ardında rahat ve sorumsuz, medyanın ağzının suyunu akıtacak açıklamalar yapmaktan çekinmezken, bir diğer yeğeni halasının hayat dolu, gururlu bir kadın olduğunu, Vatan Şaşmaz’ın evli iken bile defalarca halasını arayıp görüşelim dediğini aktarıyordu. Cinayetin ise para yüzünden işlendiğini söylüyordu.

Görüldüğü üzere hikâye çok bildik. Kadın ile erkek arasında olabilecek en belalı iki unsur; para ve aşk ana mevzuu.

Kalbinin yanı sıra parasını da kaptıran bir kadını ciddiye almayıp onunla oynayan, özgüveni tavan yapmış bir erkek var.

Aptal yerine konmaktan bıkmış ve intikam almayı kafasına koymuş bir kadın. Soğukkanlılıkla planlanan bir cinayet.

Silah kadının elindeydi. Otel odasının kapısının önünde kendinden emin, az sonra buradan rahatça çıkıp gideceğini düşünen adam o silahtan kaçarken arkasından vurulacaktı. Ama işte silahı kadının eline tutuşturan kendisiydi.

Bu cinayet toplumu şaşkına çevirdi. ilk anda sıradan bir tutkulu aşık, sansasyonel bir magazin olayı diye düşünülen olay şok atlatılınca erkeklerde ürküntüye neden olacak cinsteydi.

Ve mesele sanıldığından çok daha derindi. Bütün kadınlar ve bütün adamlarla ilgiliydi.

siyasihaber3.org
0
yorgunum
(02.09.17)
Bu mantikla silahla birini olduren herkes hakli cunku bosuna oldurmediler. Herkes dedektif olmus aq.
0
baldur2
(02.09.17)
Lisede bir kızla aynı sınıftaydım bir yıl boyunca. Aynı zamanda aynı üniversitedeyiz ama ben gitmiyorum, neyse. Bugün beni facebook'ta eklemiş, kabul ettim. Birkaç saat sonra bu yazıyı paylaştı, altına da hep kadınlar suçlu zaten yazmış. Direkt silip engelledim.

Ayrıca ne cesurca çıkması, sanki hürriyet'te falan yazıyor. Yazıyı görünce ekşi'ye baktım o sitenin ya da kadının başlığı var mı diye, yoktu. Ben de açmamaya karar verdim ama biri gelip açmış işte, yoksa kimsenin haberi olmayacaktı bu salak yazıdan.
0
i was made for you
(02.09.17)
Yazarin lafzi anlamda katili aramaktan/isaret etmekten ziyade, medyanin, toplumun ve erkeklerin kadina dair algisini ve yaklasimini sorguladigi cok acik. Bunu anlamamak icin baya cahil olmak lazim.
Neyse, yazar bir cinayetten yola cikarak herkesin uzerinde dusunmesini gerektirecek guzel sorular sormus, onemli noktalara deginmis kesinlikle. Ayrica, olen bir erkek degil kadin olsaydi bugun oldurenin manyakliginin yaninda carsaf carsaf kadinin esine bagli olup olmadigi, onceki iliskileri, o saatte otel odasinda adamla tek basina ne yaptigi, hak edip etmedigi, su testisinin su yolunda kirilip kirilmadigi vs. gunlerce ve aylarca tartisiliyor olacakti. Bu cinayette adamin esini aldatip aldatmadigi bile tek bir kere sorulmadi.
Olenin anisina saygim sonsuz, maktulun yasamini, bagliligini, olum nedenini de hicbir sekilde sorgulamiyorum, ustume vazife de degil zaten.
0
kassiopeia
(02.09.17)
@kassiopeia ya sonuna kadar katiliyorum hatta olunun arkasindan konusmaktan da cekinmiyorum. Yasiyor olsa da bana karsi cevap hakkini kullanmazdi zaten, neyse.

Onlarca haber, yazi geldi gecti. Hicbiri de demiyor ki bu kadin madem takintili, be adam sen neden arkadas cevresindesin bu kadinin? Neden oturup bir seyler icecek kadar samimisin hala? Neden o oteldeydin, neden o odaya ciktin?
Kendi arkadaslari anlatiyor, "bu kadin basima bela olacak" diyormus.

Belaya neden bodoslama gittin derler adama. Olen kalan umrumda degil valla ben toplumun bu riyakarligindan tiksiniyorum.
0
piremses
(02.09.17)
katilmiyorum. cinayati herhangi biri islemis olabilir de bu da onemli degil.

vatan sasmaz da, gulfer bilmem ne de cok umrumda degil acikcasi. hergun onlarca kisi oluyor da, biz bu ikisinin olumune takmisiz. basin bundan nemalaniyor, biz de bunlari takip ediyoruz.
0
ubi dubium ibi libertas
(02.09.17)
valla bu yazıyı haklı buluyosa feministler bundan sonra sevgilisi, eşi tarafından öldürülen her kadın haberi için, "madem adam böyleydi niye ayrılmamış ya xDxD" diyip dururum.

@piremses, o saatte ne işi varmış diyen tiplerden zerre farkınız yok.
0
ghilleinthemist
(02.09.17)
radikallik feminizim karakteri midir?
0
regardless of what they say
(02.09.17)
@kassiopeia bunları yazdın "Bu cinayette adamin esini aldatip aldatmadigi bile tek bir kere sorulmadi." neden sorulsun ki tc burası kadının ezildiği her gün kadın cinayetleri olan bu cinayetlerin kanıksandığı kadının erkeği ezdiği bir muz cumhuriyeti orta doğu bataklığı

erkek aldatır çapkın olur kadın aldatır orospu olur erkekler sünnet olur erkekliğe adım attı diye düğün yapılır kızlar regl olur kadınlığa adım attı diye düğün yapılmaz aksine sanki ayıpmış gibi konuşulmaz bile

ne yazsam boş erkekler kadınlardan kadınlar erkeklerden nefret ediyor doğanın dengesi bunun üzerine kurulu şimdi bazı embesiller erkekse de kadınsa da sevgilimi eşimi seviyorum der peki seks olmasa da sevecek misin eski sevgilim seks bitince evlilik biter demişti haklıydı arthur schopenhauer ın aşkın metafiziğini okuyanlar belki anlar ki çok ağır felsefe içerir muazzam felsefe bilgim olmasına rağmen bana bile zor gelmişti o kitap kitapozetlerioku.blogspot.com.tr buradaki çoğu fındık beyinliler hiç anlamaz

o vakit ismini cismini hangi gazete yazdığını unuttuğum ama yazısındaki bir cümleyi hiç unutmadığım birinin yazısındaki cümle ile olayı özetleyeyim köşe yazısındaki cümle şuydu ERKEKLER KADINDA HER ZAMAN SEKS ARAR KADINLAR ERKEKTE HER ZAMAN GÜÇ (PARA) ARAR bu cümlenin altına aynen imzamı atıyorum gerisi lafı güzaf örnek mi halis toprak 71 nazlıcan tağızade 17 aziz yıldırım 64 gonca çelikkıran yıldırım 38 bu liste uzar gider

bu da bonus olsun resme iyi bakın
i.hizliresim.com
bu güzel kadın yaşlı çirkin erkekte ne bulmuş olabilir benim adını yeryüzü tanrısı koyduğum gücü yani PARA
0
🌸yorgunum
(02.09.17)
@ghilleinthemist, olayin mantigini kavramana sevindim. Biraz daha dusunursen zaten bahsettigim riyakarligin bu oldugunu goreceksin. Bir kadin olseydi arkasindan konusulanlar zaten bunlar olacakti ancak bir erkek oldugu icin hicbir yerde bunun sorgulandigini gormuyoruz.
0
piremses
(02.09.17)
@piremses,

Eleştirdiğiniz seyi yaparak onu yok edemezsiniz. Bu bir gösteri sanati degil.
0
ghilleinthemist
(02.09.17)
Cezası ölüm yani?

Feminist terörüne son!

Ayrıca sadece senin gibi düşünenlere tik atman bile nasıl bir yobaz olduğunu gösteriyor.
0
catch the arrow
(02.09.17)
madem sadece kendi istediğin gibi düşünenleri tikleyeceksin, neden soruyorsun ki?

saçma sapan bir yazı. feministler kadar boş konuşan, kini genelleyen, uzanamadığı ciğere pis diyen bir topluluk daha yok bu ülkede.
0
avianthem
(02.09.17)
katılmıyorum. feminist terörü ve baskısını gösteren bir yazı oldugunu düşünüyorum.

bu mantıkla açık giyinen kadına ölüm, namusa leke getiren kadına ölüm, erkeğin parasını yiyip terkeden kadına ölümü de mazur görmeli hatta kadın katildir demeliyiz.

feministler her konuda oldugu gibi bu konuda da işlerine nasıl geliyorsa öyle yazıyorlar.

ayrıca vatan şaşmaz kadının parasını yediyse, kadın da eski sevgilisinin parasını yedi. o kadar parayı köyden gelip mi kazandı? o zaman o parayı ona yediren adam da kadını vursun.

erkek düşmanlığı beyninizi yemiş sizin.
0
dafuq
(02.09.17)
@yorgunum erkeklerden nefret ettiğini açıkça itiraf etmişsin yukarıdaki cevabında
"ne yazsam boş erkekler kadınlardan kadınlar erkeklerden nefret ediyor doğanın dengesi bunun üzerine kurulu"
ben kadınlardan nefret etmiyorum, sevip aşık oluyorum. sen ise erkeklerden nefret eden bir feministsin. bu saçma yazıyı savunman doğal.
0
dafuq
(02.09.17)
@ghilleinthemist allah rızası için bi okuduğunuzu anlayın, ironi nedir ne değildir bi bilin ya. biraz kullanın şu beyninizi. yemin ediyorum çıldıracağım bu ülkede ben. bahsettiğim şeyleri ben mi sorguluyorum arkadaşım? banane kimin ne yaptığından. ben; bunların hiçbir yerde dillendirilmemesinden bahsettim. bu kadar mı kıtsını anlamıyorum. bi de cool olduğunu sanarak gösteri sanatı demeler falan. he anam he.
0
piremses
(05.09.17)
@piremses,

ne ironisi? bombok bi yazıyı ve fikri destekliyosunuz alenen. toplumu eleştirmek için kişileri kullanamazsınız.
0
ghilleinthemist
(08.09.17)
feminizm kanserdir, mikroptur. vebadır. görüldüğü yerde başı ezilmelidir.

hayatımda gördüğüm en saçma yazı bu. bir insanın ölüsü üzerinden toplumun genel kanısı, yapısı ya da neyin nasıl gördüğü üzerine okuma yapılmaz, yapılamaz.
0
secrexv2
(08.09.17)
bu mantığa bakarsak başka erkekler üzerinden para kazanan bu kadın da o erkekler tarafından öldürülmeliydi, öldürülmesi normaldi. kafaya bak.
0
pinkpeony
(08.09.17)
(26)

Son 24 saatte ağzınızdan içeri ne girdi gıda anlamında? (Tik garantili)

zunkatsar
Son 24 saatte gıda anlamında ne girdi ağzınızdan içeri?Su meyve suyu kola çay kahve vs vs?Katı gıda? Et ekmek meyve sebze vs vs?MİKTARLARI İLE BERABER yazın lütfen. Tikleriniz garanti.
Son 24 saatte gıda anlamında ne girdi ağzınızdan içeri?

Su meyve suyu kola çay kahve vs vs?

Katı gıda? Et ekmek meyve sebze vs vs?

MİKTARLARI İLE BERABER yazın lütfen. Tikleriniz garanti.
0
zunkatsar
(02.09.17)
toplamda 10 bardak kadar çay/nescafe. bir bardak su.

iki adet eti puf, bir dürüm çiğ köfte, iki kaşık yoğurt. bir avuç kadar da kavrulmuş. fıstık.

çokça tütün...
0
runagain
(02.09.17)
4-5 kupa çay
3 bardak su
2 dilim tahıl ekmeği
1 haşlanmış yumurta
3 çeri domates
2 ceviz
1 tabak fırında sebze yemeği
1 kase yeşil mercimek salatası
1 porsiyon kavun
1 porsiyon üzüm
0
sir gawain
(02.09.17)
Kavurma 1/2 tabak
Keşkek 1/2 tabak
Yumurta 1 adet
Mayve suyu 1 bardak
Su 2-3 bardak
Çay 1 bardak

Bitti
0
Lim5
(02.09.17)
Iki tane katmer, iki bardak cay, bir bardak turk kahvesi, bir avuc frambuaz, bir tane elma, bir salkim uzum, birkac avuc leblebi, bir salatalik, bir murdum erigi, bir tabak sarma, birkac yesil biber, bir tabak s'mores dip(buna cok pismanim), bir adet maden suyu, bir bardak daha turk kahvesi bu kadar.

Su an da aciktim, gidip sarma tirtiklayacagim.
0
yuzır
(02.09.17)
4 fincan turk kahvesi
İki bardak kola
1 bardak ayran
2 cay

Bi poğaça
Pilav kavurma
Lahana sarması

İki adet baklava
Bi adet sekarpera

Ulan ne yemisim be
0
all girls dream
(02.09.17)
Gece az kabak cekirdegi,sonra iki bardak su ve ilaclarim,
Sabah kahvaltida bir kac krep sonrasinda bir gazoz.
Oglenleyin az nohut yemegi,yarim tabak kadar,
Bir turk kahvesi,bir filtre kahve,bir madlen,iki badem sekeri,
7 gibi masaya oturup, bir kac kasik humus,bir biber dolmasi,br patlican dolmasi,bolca salata,sonra biraz zahter salatasi,yarim tirnak pide,4 tane cigarillos,3 kalin duble viski,bir soda.
Az evvel bir armut ,bir bardak su.
0
duptıs
(02.09.17)
4 tane lahmaç 6 tane de balut. Biraz da blood pudding.

2 litre de alkol ictim.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(02.09.17)
sabah: yarım simit, 1 haşlanmış yumurta, domates ve salatalık, bir bardak şekersiz çay
öğlen: iki tane bayram çikolatası, küçük paket pizza kraker
akşam: yarım kıymalı pide, salata, ayran, 2-3 adet çiğköfte
gece: vanilyalı latte

belirli aralıklarla da su.
0
theseachange
(02.09.17)
bu soruyu görünce içimden anam bugün ne çok yedim lan ben dedim.
2 haşlanmış yumurta
3 kaşık kadar kıymalı yumurta
1,5 büyük dilim ekmek
2 fincan çay
yarım tabak kadar patates kızartması
1 küçük dilim karpuz
1 elma
1 kase yoğurt
yarım tabak kavurma
2 domates
4 biber
1 dilim çikolata
1 kadayıf
1 susamlı çubuk
1 poğaça

yazmasam daha iyi olurdu belki. normalde bu kadar yemem. bugün abarttım baya. bir kaç şey daha yedim ama utandım yazamadım.
0
uyusam iyi olur
(02.09.17)
2 litreden fazla su
Vitamin hapı
2 yumurta
Az Kaşar
5 dilim salam
2 çeri domates
2 dilim kızarmış, 2dilim normal ekmek
Tereyağ
1.5 bardak süt
Tavuk sote
400 ml Ayran
Bir avuçtan az kaju/badem
Sakız
Tavuk fajita
300 ml ayran
1 şeftali ve 1 kase yoğurt

Burada bayram yok dolayısıyla sarma, su böreği ve baklava yok. Olsaydı keşke ne yerdim :/
0
senolll
(02.09.17)
Mobildeyim, unuttum kalhvaltıda bal da vardı.
0
senolll
(02.09.17)
Kahvaltıda biraz patates kızartması yarım ekmek peynir ve çilek reçeli öğlen iki dilim pizza birazda ice tea gün boyunca iki litre su üç bardak çay bir dilimde cevizli baklava
0
hernezıkkımsa
(02.09.17)
3 lt su (._.) Bir tane beyaz bira. Bir tane tarcinli cay.
2 Yumurta, az yulaf, cok yogurt.
Hindi, salata, fındık, portakal.
Mustafa's Gemüsedöner'den iki yudum bir sey. Lanet Mustafa ya. Bu donerin guzelligi ne, kapat git dukkani buradan ya, yeter doydu Hanslar Helgalar. Yiyemiyorum ben zaten, cok soslu bir seyli. Cok lezzetli ya (._.)
0
velvetmorning
(02.09.17)
Son 2 haftadır film koptu.
1 bardak çay
Yarım tabak kavurma
3 dilim ekmek

2 içli köfte
2 adet baklava

1 adet kinder Pingui
2-3 dilim tahin-pekmezli ekmek
6-7 adet bala bandırılmış ceviz

1 tabak analı kızlı
5-6 adet içli köfte
3 yemek kaşığı zeytinyağlı sıyırma kabak.
2 bardak ayran

1 fincan Şekerli türk kahvesi

2 porsiyon ekmek tatlısı
2 adet minik baklava
2 bardak çay

1 şeftali
Yarım armut
0
reactionic
(02.09.17)
iki adet kruvasan, bir adet pizza, iki litre su, bir fincan sade kahve, elli ml likör, üc adet yumurta, birkac badem ve yer fistigi, iki adet hurma, yirmi bes gr cikolata, bir kücük kase yaban mersini.
0
chachachablues
(02.09.17)
akşam yemeğinde 1.5 tabak kavurma, çeyrek ekmek. az önce de iki tane noodle. dört su bardağıyla yapılmış. bu ara depresyonda olduğum için iştahım yok ehe. uyandıktan 3 saat sonra falan ilk öğünü yiyorum. ondan 5-6 saat sonra da ikincisini. iyi de oldu aslında, bir haftada 2 kilo verdim hiç yoktan.
0
der meister
(02.09.17)
78 gram su böreği (kalori saydığım için tartıyorum)
3 adet küçük lokum
türk kahvesi
1 madlen çikolata
1 milango çikolata
1 dilim kakaolu üzümlü kek (bunu tartamadım çünkü evde değildim)
10 taneye yakın pretzel krakerlerden
128+75 gram zeytinyağlı barbunya
25 gram ekmecik köy ekmeği
340 gram kavun
tarçınlı ve elmalı çay
20 tane falan meyveli jelibon

ipin ucunu kaçırsam da inatla tartma çabam :(
0
dedi ayca
(02.09.17)
1 lahmacun
2 kase irmik helvası
2 tost
1 tabak ciğer
7-8 bardak su
büyük patates salatası (marul, patates vb var içinde)
1 bardak ice tea
1 tabak kavun
üzüm (miktarını bilmiyorum, 250 gr?)

aklıma ne geldiyse onu yemişim, mutfağa gidip adam akıllı bir şeyler yiyeyim bari, ehe :)
0
hayirsiz
(02.09.17)
Patates kizartmasi ve tavuk doner
Ekmek arasi fistik ezmesi.
Tavuklu ve pesto soslu makarna.
Bir avuc yer fistigi.
Iki uc adet multivitamin
Bir Elma
Bir mandalina
Iki adet muz.
Bir tane armut
Bir fincan kahve
0
baldur2
(02.09.17)
En az 3 kahve
1 yesil cay
1 nane cayi
Iki litre su
Iki adet mucverimsi bir sey
Bir dilim kek
Iki dilim pizza
Uc bes zeytin
Koca bir salata
Bir yumurta
Avokado
3-4 hurma
0
kassiopeia
(02.09.17)
peynirli domatesli gözleme
1 kase domates çorbası
azcık et azcık pilav
havuç dilimi
snickers
2 bardak çay
cacık
yarım tabak bezelye daha da az bulgur pilavı
yarım dilim şu böreği
elmalı kurabiye

normalde bu kadar tatlı yemiyorum nöbette deli gibi acıkıyoruz ne bulursak onu yiyoruz linç etmeyin
0
shotgunwoman
(02.09.17)
Kalkınca;
1 bardak ılık su
Kahvaltı;
domates salatalık yeşillik
1,5 dilim yani 45 gram light beyaz peynir
1 haşlanmış yumurta
4 iri zeytin
1 dilim kepekli ekmek
Ara öğün;
15 iri tane üzüm
Öğlen; 120 gram kırmızı et, yağsız tuzsuz salata, limon sıkılmış maden suyu.
2 ara öğün;
200 gram karpuz
15 kuru yaban mersini
Akşam;
120 gram kırmızı et, yağsız tuzsuz salata.
Ara öğün;
3 kara erik
Kaçamak olarak da 1 bayram çikolatası :')
Gün boyunca 2-2,5 litre civarı su.
Diyetten selamlar :)
Not; salatalarıma limon nar ekşisi ve balzamik sirke katmakta özgürüm :P

Bugün de daha kahvaltı etmedim ama erken uyandığım, gece düzgün uyuyamadığım için annem ballı süt yapıp getirdi. Sanırım biraz içeceğim :')
0
apartman teyze
(02.09.17)
Yulaf ezmesi + kuruyemiş + bal.
Maden suyu
Çay
Limonlu maden suyu

Kavurma + kaşarlı pide + ayran

Maden suyu

Beyran çorbası

İnsan memesi + dil

Yulaf ezmesi + kuruyemiş

İstiklal marşı ve kapanış^^
0
Tears of Devil
(02.09.17)
İrice 1 salkım üzüm
tulum peyniri toplamda galiba 3-4 dilim kadar oldu
1/2 tabaktan az hünkar beğendi
taze soğanlı çoban salata 1/2 kase kadar
yarım kase yoğurt
toplamda yarım kadar ekmek
1 fincan sade kahve
3-4 cam fincan şekersiz çay
1 bardak tonik
1 bardak kefir
toplamda 1.5-2 litre kadar su
az önce çay altı 1/2 muz
1 cam fincan çay
1 tutam üzüm çekirdeği

sindirim sistemim 2 gündür sıkıntı yaratıyor, dün üzüm peynire yüklendim. bu gün büyük aile kahvaltısı var, unlular abaracak gbi.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(02.09.17)
Uyanınca şekersiz büyük fincan türk kahvesi, ev yapımı 1 tane trüf.

Sabah, beyaz peynir, karpuz, patates, salatalık, domates, semizotu salatası içinde süzülmüş yoğurt ve sarımsak vardı.

Öğlen, bir tane küçük dondurma, 2 parmak kalınlığında kadayıf, 10 kadar yaprak sarması.

Akşam, mangalda 5-6 tane köfte 2 şiş kuzu eti, patlıcanlı salata, karpuz.

Yemekten sonra 1 kase aşure.

Toplamda 2 litreye yakın da su içmişimdir.
0
elikası
(02.09.17)
6 dilim salçalı kaşarlı ekmek
3-4 tane mini pop kek
2-3 kase çekirdek
yarım paket lays
5-6 bardak ice tea
1 tane waffle'ımsı kek
2 domates, 2 hıyar
1 yumurta
5 adet soğan halkası
1 porsiyon patates kızartması
1 adet arbys menü
1 bardak kahve
15-20 bardak su
10-15 yaprak roka

galiba bu kadar. ne biçim oldu ya :/
0
dedimmidemedimmi
(02.09.17)
(11)

Toplu parayı naparsınız?

tchuck
10.000tl birikti.kredi kartına toplam 7000-8000 civarı borcunuz var.bir de 1 ay önce çektiğiniz 12 aylık 10bin tl tutarında krediniz var.krediyi mi kapatırdınız kredi kartı borcunu mu?not: kredi kartı ticari kart, yani asgari olarak %10 ödemek yeterli oluyor.
10.000tl birikti.

kredi kartına toplam 7000-8000 civarı borcunuz var.

bir de 1 ay önce çektiğiniz 12 aylık 10bin tl tutarında krediniz var.

krediyi mi kapatırdınız kredi kartı borcunu mu?

not: kredi kartı ticari kart, yani asgari olarak %10 ödemek yeterli oluyor.
0
tchuck
(01.09.17)
kredi kartını kapatırdım.
0
sta
(01.09.17)
Aletta ocean'ın 2 saatliği 9 bin lira. Bilgin olsun.
0
Delay Fuze
(01.09.17)
Kredi kartı borcunu öde ama
0
Delay Fuze
(01.09.17)
Ben krediyi kapatırdım.
0
aquarium
(01.09.17)
ben de krediyi kapatırdım.
0
blatta hiberna
(01.09.17)
İkisinide yarı yarıya kapatırdım
0
hernezıkkımsa
(01.09.17)
Birini kapat ki bir sey olursa iki odemen birden olmasin.
0
ykyt
(01.09.17)
krediyi kapatirdim +1
eger kredi karti borcunu kapatip, kredi kartinin kendisini kapatmayacaksaniz hicbir anlami yok kapanmasinin. iki uc ay icinde eski haline geliyor zaten.
0
kassiopeia
(01.09.17)
kredi kartı
0
since1907
(01.09.17)
Nasılsa ikisi de ödenecekse bi şekilde, ikisini de kapatmadan parayı değerlendirebilirsin. Diğer türlü kredi kartını kapatman mantıklı görünüyor.
0
manuel mandalina
(01.09.17)
kartı kapatman daha mantıklı.

hem kartların faizi daha yüksek oluyor hem de acil bir durumda elinin altında kredi limitin olacak. krediyi kapatırsan acil bir ihtiyaçta anlık olarak tekrar gidip çekmen mümkün değil.
0
orpheus
(01.09.17)
(5)

TOEFL IBT tavsiyeleri

hümanist tabutçu
TOEFL IBT sınavına girmiş arkadaşlar, sınav anında uygulanacak stratejik tavsiyeleriniz neler olur?
TOEFL IBT sınavına girmiş arkadaşlar, sınav anında uygulanacak stratejik tavsiyeleriniz neler olur?
0
hümanist tabutçu
(30.08.17)
Keske daha detayli sorsaydin, ornegin speaking icin Youtube'dan Notefull izle.

Turk kaynaklari calisma.

Calisirken Turkceyi araya katma.

Collocation ve preposition calis. Bunlari kullanman speaking ve writing'de puan getirir.

Reading icin 20 dk suresi tut ve sinav soru sistemine hakim ol.
0
Traveller
(30.08.17)
@Traveller
Dostum teşekkür ederim, ama ben sınav anı için sormuştum. Yani hazırlık aşaması için değil. Notefull'u herkes öneriyor ona bakıcam ilk. IELTS Simon gibi kalitesiz bir şey değildir umarım. Darmadağın ve işe yaramaz taktikler içeren bir sitesi vardı adamın.
0
🌸hümanist tabutçu
(30.08.17)
Hm sinavda iki tanecik not kagidi verebiliyorlar. Daha fazlasini iste. Guya kagit tasarrufu yapacaklar ama senin icin cok onemli bir sinavi mahfedebilirler. Sinavdan hemen once yeterince kagidin oldugundan emin ol.

Speaking sirasinda yanindaki kisi falan seni dinleyebilir. Takma kafaya.

Ortam cok sicak ya da cok soguk olabilir. Sort ceket al yanina.
0
Traveller
(30.08.17)
eger ingilizceniz iyi ise - yani grammer falan calismaya ihtiyaciniz yoksa- notefull yeterli gelecektir, adamlar sinavin nasil oldugunu birebir anlatmis. bence baska bir seye ihtiyac yok.
yine sanirim notefull'da anlatmislardi, bolumlerden bir tanesini uzatabiliyorsunuz. sanirim readingdi, yani bir sekilde sinavi yapan herkesle senkronize ilerlemekten kurtulabiliyorsunuz. iste sanirim sunu onermisti, bir bolumu (reading diyelim) uzun tutup (ya da tum sureyi kullanip vs.) herkesle ayni anda speaking'e gecmekten kacabiliyordunuz. boylece milletle ayni anda konusmak zorunda kalmiyordunuz. mesela benim icin dikkat dagitacak bir sey. o kulakliklarla ben yine de duymustum cunku. ve bunu yaptigimda digerleri writing'deyken ben speaking yapiyordum. rahat rahat konusmustum. bunu arastirabilirsiniz.
0
kassiopeia
(30.08.17)
İngilizce ile alakası yok ama ben sana milyon dolar değerinde tavsiyeler vereceğim, iyi not et.

1.) Sınav saatinde canın sigara çekmemeli. Kendini 1-2 gün boyunca bu düzene adepte et.
2.) Sıvı alımına dikkat et. Bu bir seferinde benim canıma okumuştu. Zihnim açılsın diye 2-3 fincan kahve içip girmiştim sınava. Son listening'in yarısını sallanarak geçiştirmiş ve 10 dakika aranın kafadan 5 dakikasını işeyerek harcamıştım.
3.) Speaking'de birden bire sınıfta inanılmaz bir uğultu oluşuyor. Yandakinin konuşması adeta beyninde yankılanabiliyor. Bu hususa hazırlıklı ol. Son çalışmalarını youtube'de arka planda bir şeyler çalarak yap.
4.) Son olarak, kullanacağın klavye Amerikan klavyesi. Bu bizim q klavye ile %99 aynı ama noktalama işaretleri farklı. Ayrıca bizdeki özel karakterler (ğ,ü,ç) yerinde bazı özel işaretler olabiliyor (~, ' gibi) onları aramak doğrudan vakit kaybı olduğundan sınav başlangıcı klavyeye bir bak sen yine de.
0
doktor sagbirakmayan
(31.08.17)
(14)

Araplar Cidden Görgüsüz mü yoksa?

jihat
Ben mi ön yargılıyım? Geçtiğimiz hafta iyi sayılabilecek bir otelde tatildeydim. Ruslar, İngilizler vs. (kendi ülkelerindeki godaman tayfa olduğunu düşünüyorum) vardı otelde. Gerek çocukları, gerek kendileri kibar, nazik insanlardı. Bağırıp çağırmıyorlar, tabaklarını yiyebildikleri kadar alıyorlar,
Ben mi ön yargılıyım? Geçtiğimiz hafta iyi sayılabilecek bir otelde tatildeydim. Ruslar, İngilizler vs. (kendi ülkelerindeki godaman tayfa olduğunu düşünüyorum) vardı otelde. Gerek çocukları, gerek kendileri kibar, nazik insanlardı. Bağırıp çağırmıyorlar, tabaklarını yiyebildikleri kadar alıyorlar, havuzda şurada burada çılgın işler yapmıyorlardı. Son gün bir grup Arap geldi. Adamlar 3 kişi için 13 tabak falan yemek aldılar sofralarına (epey bir kısmı çöpe gitti sanırım), bağıra çağıra falan yemek yediler, havuzda aynı şekilde (içki falan içmeye çalışıp içkileri havuza döktüler) vs vs.

ben mi önyargılıyım yoksa bu adamlar cidden mi görgüsüz?
0
jihat
(30.08.17)
avrupa ile ortadoğu arasında en az 300 yıl fark var. ondan kaynaklanıyor.
0
kelepir
(30.08.17)
E bunlari biz de yapiyoruz? Ve evet komple gorgusuzuz.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(30.08.17)
Yillarca herkes esit falan dedim ta ki gecen yil ABD'de yasayan Fasli bir doktora ogrencisini hata edip evime alana kadar. Hayatimda tanidigim en gorgusuz, kirli insandi. Koktugu icin kirli camasirlarini degistirmesi gerektigini ogrettik, eliyle yememesini ogrettik, tencere tava kullanirken bunlarin dibini catalla siyirmamayi ogrettik, bunlari gectim kilolu kadinlarin cok oral seks yapip sperm yemekten kilolu olmadiklarini ogrettik. Evet Ingiliz dilbilimi doktora ogrencisiydi. Fransizca, Arapca, Berberce, Ingilizce biliyordu falan filan ama gorgu hic yoktu.
0
Traveller
(30.08.17)
Görgüsüzler. Bizim üniversiteye yabancı uyruklu çok fazla öğrenci geliyor. Bu Arap tayfasından olan kişiler kütüphanede bağıra bağıra telefonla konuşuyorlar. Gülmeleri bile görgüsüzce. Mesela normalde çok komik olmayan bir şey var ortada, buna kendi arkadaş grupları arasında kahkaha atarak gülüyorlar. Acayip iticiler.
0
dissendium
(30.08.17)
@proletiaer doğru biz de yapıyoruz ama o kadar değil.
0
🌸jihat
(30.08.17)
sevmediğim ırklar var, içinde araplar yok ama görgüsüzler bence de. üniversiteyi okuduğum yerde de araplar çok fazlaydı ve bir kafeye veya topluluk içine girdikleri an o kadar belli oluyor ki anlatamam. ses seviyelerini kontrol edemeyişleri, yemek yeme kültürleri ve toplumsal alanlarda nasıl davranmaları gerektiği konusundaki umursamaz davranışları insanı huzursuz ediyor.

çocuklarının tarzan gibi masadan masaya sıçrayışları, pis ayakkabılarıyla milletin oturacağı yerlere basmaları, işkence yapılıyor da ona tepki veriyormuş gibi çığlıkları ve ailelerinin asla ve asla uyarmamaları...

hani, bizim yeni anne olmuş şımarık türk kadınlarının çocukları aşırı derecede görgüsüz oluyor ya eğitimsizlikten, işte tüm araplar hep böyleymiş gibi tablo görüyorum onlara bakınca. doğal olrak da bu görgüsüzlükleri sürüp gidiyor herhalde nesiller boyunca.
0
m e b
(30.08.17)
Adamlar görgüsüzlük ve parayi nereye harcayacaklarini bilmemenin sözluk tanimi resmen. Bi kere bi büyüklük takintilari var, en uzun bina dubai'de ki onu geçecek olan bi bina suudi arabistanda inşaat halinde diye biliyorum. Durmadan büyük yapay adalar vs yapiyolar. Her şey büyük olsun altından olsun diye uğraşıyorlar. Sirf paramiz var niye olmasin diye 2022 dünya kupasini katar aldi. 1900lere kadar fakirken bi anda petrolle zenginleşmenin sonuclari olarak aşiri gorgusuzler bence
0
nundu
(30.08.17)
@camussar

valla buyuk konusmayim ama aynen dedigin gibi, fas'a bir daha gitmem icin uzerine para vermeleri lazim. belki en fazla bir kere daha marakes'e gidip bir iki gun kalirim o kadar, o da dunyada gorulecek diger ulkelerin buyuk bir kismi bittikten sonra.

araplar, zengin olan daha gorgulu olabilir bilemiyorum, ancak benim marmara'da bir ilde gordugum, adamlar meyve sebzenin suyunu agizlarindan akita akita baya bildigin dogrudan acik bufenin uzerinde yiyorlardi. yine de butun millete mal etmemek lazim.
0
kassiopeia
(30.08.17)
Camussar+ 1000

Arabın zengini acayip kibirlidir. Öyle böyle değil ama, görgüsüzün önde gidenidir. Nefret ederim Kuveyt Dubai Suudi vs Araplardan. Libyalılar da biraz kabadır. Fas Cezayir Tunus tarafı iyidir, biraz Fransız İspanyol özentisidir. Kendilerini çok kültürlü görürler ki zengin Araplara nazaran doğrudur da. Ürdün Suriye Lübnanı genel olarak iyi diye biliyorum fakat ülkemizdeki Suriyeliler de her geçen gün beni yanıltıyorlar . Kısacası önyargılı değilsin. Haklısın.
0
Fusha
(31.08.17)
türkler kadar görgüsüzler.

yürürken öküz gibi çarpan öküz gibi araba süren, yerlere tüküren, kadınlara öküz gibi bakan türkler kadar görgüsüzler işte.
0
hopp
(31.08.17)
Tabiki görgüsüz buda sorumu, Arap sonuçta
0
ugrcn
(31.08.17)
İngilizin çöpçüsü de gelse etrafa rahatsızlık vermez, arabın kodamanı lobide soğan yer ayaklarını sehpaya uzatır. odalarını ne sen sor ne ben söyleyeyim...
80' lerde 90'larda yıldızlı oteller anlaşmalara madde koyarlardı arap turist kabul etmezlerdi.Diğer müşterilerden çokça şikayet gelince mecbur kaldılar yoksa araplarda para gani hele o zaman. Arabın parasını kaçırmak istemeyen acentalar sahillerde ev kiralıyorlardı araplar için. Hey gidi, şimdi devran döndü tabii.

Önyargılı değilsin yani.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(31.08.17)
Önyargılı değilsin ve sonuna kadar da haklısın. Karşılaştığım tüm Araplardan tiksindim. Ve gözlemlediğim kadarıyla maalesef Türklerle çok fazla benzerliğe sahipler.
0
mutlusismankedi2015
(31.08.17)
Görgü, okumayla, kültürle, bilgiyle gelir. Okumayan bir toplumdan görgü, kültür, saygı, kibarlık beklenemez. Okuyan, bilgiye ve kültüre önem veren toplumlarda kişi öncelikle bilgisine göre toplumda bir yer edinir. Para daha sonra gelir. Hatta Avrupa'da sonradan görmelere saygı duyulmaz, sevilmezler. Kimse onlar gibi olmayı hayal etmez. Okumayan, cehaletin övüldüğü toplumlarda ise tüketebildiğin kadar var olursun. Paran kadar saygı görürsün. Şüphesiz, Türkiye de bu toplumlardan biri. Milletin tamamına yakını bir sihirli değnekle istediği insanın yerine geçebilecek olsa acun Ilıcalı veya şeyma Subaşı olmayı ister, Aziz Sancar olmayı değil. Bizde de var yani maalesef aynı görgüsüzlük; ancak toplumun bir kısmı kültürel olarak kendini geliştirmese de en azından okula gidip cehaletini aldırdığı için bizdekinin üstü daha örtülü. Bizde "ben senden zenginim" mesajı çok daha üstü kapalı ve sofistike şekilde veriliyor. Her konuda en altlarda olan ülkenin facebook ve instagram kullanımında dünya 3.sü olması boşuna değil mesela.

Özetini özeti; evet Araplar'ın çoğu ultra görgüsüz, Türkler de kuzey Avrupalılar'a göre çok daha görgüsüz. Sebep 300 yıl önceye dayanan bir eğitim ve kültür farkı.
0
gemini stonehead
(31.08.17)
(8)

Vücuttaki suyu atmak?

tchuck
en kısa sürede vücudumdan en çok miktarda suyu atmak için (ödemi vs) ne yapabilirim?ne yemeli ne içmeliyim? bugün 30 dakika hiit yaptım, onun öncesi de core çalışmıştım. gün içinde ne yapayım da vücuttaki suyu hızlıca atmak için güzel bir şeyler yapayım?ya son 3 gündür birkaç bok yedim de, o yüzden
en kısa sürede vücudumdan en çok miktarda suyu atmak için (ödemi vs) ne yapabilirim?
ne yemeli ne içmeliyim? bugün 30 dakika hiit yaptım, onun öncesi de core çalışmıştım. gün içinde ne yapayım da vücuttaki suyu hızlıca atmak için güzel bir şeyler yapayım?

ya son 3 gündür birkaç bok yedim de, o yüzden vücut fena derecede su topladı. biran önce kurtulmak istiyorum.
0
tchuck
(28.08.17)
yesil cay icebilirsin.
0
kassiopeia
(28.08.17)
maydanoz suyu acayip ödem atar.
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
(28.08.17)
İnternette şöyle diyor:
Maydanoz çayı. Ödem atmak için maydanoz suyu çok iyi bir seçimdir. Ancak fazla su kaybına sebep olabileceği için günde 2 bardaktan fazla maydanoz suyu içilmemesi öneriliyor.

1 bağ maydanozu 1 litre kaynayan suya ayıp 3-5 dakika kaynatabilirsin. İçerisine yarım limon suyu da sıkabilirsin.

Ananas, limon, zencefil, tarçın çayı. Hem ödem attıran hem de ağzını tatlandıran bir çay. Aynı zamanda içerisindeki tarçın kan şekerinin düzenlenmesine de yardımcı olacaktır. 500ml su içerisine 1 dilim ananas, 2 adet çubuk tarçın, başparmağının ucu büyüklüğünde zencefil ve yarım limonu içerisine ekleyerek 5 dakika kaynatabilirsin. Dilersen 1 çay kaşığı bal da ekleyebilirsin.
0
theotherwisdom
(28.08.17)
her şeyden önce günlük içtğiniz sudan fazla su içmelisiniz. 2-2,5 litreden az olmayacak şekilde. ödemi en çok atan şey sudur. yanına kiraz saplı, mateli, mısır püsküllü bitki çayı ya da yeşil çay da tüketebilirsiniz ama bunlarla birlikte suyunuzu da yine tüketmelisiniz.
0
ruh i tibbiye
(28.08.17)
Hiit aslında çok fazla ödem atmaz tamam egzersiz anında çok terlersin ama sonrasında low intensity çalışmalardan daha anarebic olduğu için kas mikrohasarı daha fazla olur ve daha fazla ödem tutarsın :D epoc değeri yüksek olan çalışmalarda ödem tutma miktarı bir tık daha fazladır ağırlık çalışmasında da öyle.

Bu aşamadan sonra yeşil çay ve kiraz sapı. Kiraz sapının antienflamatuar özelliği de var ama günde 1 bardaktan fazla içme.
0
neferkitty
(28.08.17)
Normalde olmayan akut bir ödem varsa ekstra bir şey yapmana gerek yok vücut zaten atar onu, ha yok ben illa hızlı hızlı atayım dersen attığın suyu içtiğin her yudum suda yine depo edersin, gerek yok yani bunlara. Birkaç gün fazla karb. tüketme, normale dönersin. İlla cevap istiyorsan bol su+kiraz sapı.
0
angelus
(28.08.17)
sifir karbonhidrat alacaksin.
0
alperz
(28.08.17)
karbonhidratı kes (sadece yesil yapraklı sebze yiyebilirsin carb olarak- marul, ispanak, broccoli)

agirlik calis

4-5 gun sonra atmis olursun.
0
no christ requires
(28.08.17)
(11)

butcenizi nasil planliyorsunuz?

fakyoras
selam,son bir iki senedir hicbir sekilde butce planlamasi yapmadan, yarinlar yokmus gibi harciyorum. artik yeter :( iki aydir varlik icinde yokluk cekiyorum. aa 100 liraymis yapayim, aa 300 liraymis alayim diye diye birikiyor ve para dedigimiz sey suyunu cekiyor :( icinde bulundugumuz yil bir tek ep
selam,

son bir iki senedir hicbir sekilde butce planlamasi yapmadan, yarinlar yokmus gibi harciyorum. artik yeter :( iki aydir varlik icinde yokluk cekiyorum. aa 100 liraymis yapayim, aa 300 liraymis alayim diye diye birikiyor ve para dedigimiz sey suyunu cekiyor :( icinde bulundugumuz yil bir tek epil urunlerine 13-14bin lira vermisim. butcede delik var. yetisin dostlar.

nasil butce planlamasi yapiyorsunuz? sizin bu tur zamanlarda uyguladiginiz kemer sikma politikaniz var mi ?

kemer sikma politikalarim:
-her haftasonu bir yerlere gidiyordum. bayramdan sonra bunlari sifira indirmeyi dusunuyorum, anca kampa giderim onda da pek harcanmiyor zaten. kampa da gidemiyorsam istanbul icinde hava guzelse bisiklete binerim.
-ev alisverislerinde bir sey almadan kendime 'gercekten ihtiyacim var mi?' diye sormak. tek yasamama ragmen eve bir sey alirken kitliktan cikmis gibi aliyorum, hepsinin sonu buzluk oluyor. buzluktaki seyleri bitirecegim bir sure.
0
fakyoras
(26.08.17)
Herhalde bu konuda tavsiye verecek son kişiyim çünkü bir dikili ağacım yok.

Ben kıyafete çok para harcadığımı gördüğüm için kapsül gardrop olayına girdim. Kendi renk tablomu ve gardropta olması gerekenleri belirledim. Buna uygun olmayan giysilerimi satıyorum ve o parayla kapsüle uygun kıyafetler alıyorum. Bu süreçte çok fazla marka takıntısı yaptığımı farkettim, bunu da azaltmaya çalışıyorum. Bir şey alacakken durup bunu kaç farklı kıyafetle giyebilirim, renk tabloma uyuyor mu diye sorup kendimi ikna edersem alıyorum.
0
kayranin kedisi
(26.08.17)
ihtiyaç listesi yap, onun dışında almak istedilerim diye ikinci bir liste yap. aklına gelip/canın isteyip ikinci listeye yazdığın ürünler için her ay 1 günü kontrol günü olarak ayır.

örneğin iphone 33'e sahip olmak istedin, o listeye yaz. 10 gün sonra columbia ayakkabı gördün beğendin, onu da listeye yaz. sonraki ayın liste kontrol gününde listede kaç ürün var bak ve aralarında hangisini daha çok istiyorsun ona karar ver, onu 1 numaraya koy. o sırada almak istediklerin olursa onları listenin altına biyere yaz. öbür ayın kontrol gününde 1 numaradakini hala istiyorsan al, istemiyorsan listeden çıkart(burası önemli çünkü listenin erimesi lazım, ya alacaksın ya da çıkartacaksın, aşağı atmak yok). o kontrolden sonra 1 numaraya yükselen yeni ürün için aynı şeyi bir sonraki kontrol gününde düşün, hala istiyorsan al ya da alma.

almak istediğin şey 100 lira da olabilir 1000 lira da, o anki bütçene kalmış alıp almamak. 2 ayda 1 1000 liralık ürün alırsan bir işe yaramaz tabii, onu o an kendin düşünmen lazım. kontrol listesini her ay değil 2 ayda 1 yaparsın, 4 ayda 1 ürün almış olursun. süreyi kendine belirle işte.

ben de para harcamayı çok seviyorum ama en azından eşyaya değil de tecrübeye harcamayı öğrendim. 1000 liraya elektronik ürün alacağına tatil yap, gez, bişiler gör-öğren. o paraya acımıyorum ben. bilinen klasik bütçe hesaplamaları beni çok sıkıyor, kendi hayatımın gardiyanı gibi hissediyorum. denedim ama bir süre sonra istemedim kalem kalem yazmak, bunun için yaşamıyorum ben. ha, keşke zibilyon lira kazansam da yapmak zorunda kalmasam ama hayatın gerçekleri böyle. kendimi hiçbir şekilde tutamam diyorsan eline para geçer geçmez %10'unu her canın istediğinde alamayacağın bir yere koy. yine borçlu yaşarsın biraz ama en azından güvencen olur, altından kalkamayacak durumda kaldığında sıfırlayabilirsin.
0
Bruce
(26.08.17)
Benim bütçe planım belli. Maaştan sonra iki hafta düşünmeden takıl son iki hafta elinde kaç yüz lira kalırsa hint fakiri gibi yaşayarak idare et. Sonraki ay yine aynı :D Boktan bi yaşam ama elimden gelen bir şey yok. Beni yaşam tarzımdan ziyade her ay mutlaka çıkan ekstra giderler yıpratıyo. Geçen gün bir hesap yaptım çok moralim bozuldu mesela :(
0
Nature Works
(26.08.17)
Kredi kartinizi iptal edin ya da limitini sadece zorunlu kesilecek harcamalariniza yetecek kadar dusurun. Nakit almaya basladiginizda o 3500 taksitte odediginiz seylere bu para verilir mi diyeceksiniz
0
kassiopeia
(26.08.17)
Benim önerim ve uyguladığım yöntem excel'de kendime bir gelir-gider tablosu yapmak.

Sütunlara ayları yazıyoruz.
Satırlara da giderleri. En sona da maaş ve gelirler toplamını yazıyorum. Gelirler toplamından Giderler toplamını çıkınca önünüzdeki ay ve ayların sonunda ne kadar paranı kalacağını önceden görmüş olursunuz. Faturalarınızı tahmini olarak buraya yazabilirsiniz. kışın doğalgaz çok geleceğinden fazlaca yazarsınız.

Eylül Ekim Kasım Aralık

Kredi 1
Kredi 2
X - K.Kartı Taks.
Y - K.Kartı Taks.
Kira
Aidat
Vergi
Fatura
Araç Bakımı

Giderler Toplamı:
Gelirler Toplamı:

Elde Kalan:
0
gonulcelen87
(26.08.17)
cehaletimi mazur gor ama epil urunu dedigin epilasyon cihazi mi? o paraya guzellik merkezi acar paraya para demezdin yahu -_- neyse, ben kendi yontemime geleyim; yol ve yemek masrafim yok (tabanvay + ticket kart), bu nedenle maasim yatar yatmaz kira faturalar aidat ve kredi karti paralarini ayirip (mumkunse odeyip, gunu gelmediyse miktar olarak ayirip) kalaninin tamamini uce bolup altin euro ve dolar aliyorum. boylece ay sonuna kadar elimde/hesapta nakit kalmiyor. hesapta nakit olmayinca kredi kartina yuklenmiyorum nolur nolmaz diye, boylece gereksiz harcamalar minimuma iniyor. ayrica hayvan gibi yatirim yapmis olunuyor. sonra o parayla almayi cok istedigim seyler varsa onlari aliyorum yoksa zaten tatile filan gidince harciyorum. zaten hepsini harcayamadigimdan mis gibi de birikim yapmis oluyorum. bi de en dusuk odemelisinden bi bes hesabi actirdim, maas daha yatmadan oraya da yatiyor sessiz sedasiz o tarafta da biseyler biriyor iste. mutfak alisverisini ticket kart ile yapiyorum, hafta ici kahvalti ve ogle yemeklerini evde yiyorum

eklemeden gecemiycem, kredi karti kullaniminda taksitten mumkun oldugunca kaciniyorum. kozmetik urunlerinde bitmeden yenisini almama prensibi edindim (yaklasik iki koca kutu makyaj malzemesini ve kremi attiktan sonra). kiyafet alisverisi icin ozel ihtiyac yoksa alisverise cikmiyorum, yalniz disari ciktigimda gozume carpan sevdigim bisey olursa aliyorum. sigara zaten icmem, alkol de cok sık degil hafta sonundan hafta sonuna ancak.
0
in vino veritas
(26.08.17)
- Faturaların veya kredi kartının ödeme günlerini aynı gün olarak ayarlattır.
- Buzdolabının ve duvar saatinin üstüne bir liste as. Kendine bir kelime seç. Kelime akılda kalıcı olsun ve okuduğunda, bütçe ayarlaması yaptığını hatırlatsın.
- Yapabilirsen pazardan alışveriş yap. Yalnız yaşıyorsan yapamazsın. Marketten yaparsan, günlük alışveriş yap. mesela; sadece üç tane domates, iki tane salatalık gibi.
0
silver apple
(26.08.17)
Epil ürünü dediğin şey Apple oluyor sanırım. Zaten bir tane iPhone 7 Plus alsan 4500 lira tutuyor. 13-14 bin o açıdan çok değil. Benim kredi kartım yok. Bir tane var da aktif bile ettirmedim. Yanımda bile taşımıyorum. Sadece vadesiz hesabım var. İhtiyacım olunca var olan parayı kullanıyorum. İnternet'ten alışveriş yapmıyorum mecbur kalmadığım sürece. Gezip araştırarak alışveriş yapmanın keyfi başka. Kartlarını İnternet alışverişlerine kapat. Satın alması ayrı dert, kargo beklemek ayrı bir dert. Gezmeye para harcayabilirsin. Orada bir problem yok.
0
dissendium
(26.08.17)
Epıl dediği Apple :)
0
medre
(26.08.17)
Borca gir. Kredi çek. Ev araba falan al. Yani pahalı ve büyük bir şey almayı kafaya koy. O zaman epile küreğe para harcayamazsın. (Epil de neyse artık)
0
dannycarey
(26.08.17)
bazen gün içinde ya çok pahalı değil, 3-5 kuruş dediğimiz şeylere de aylık baktığımız zaman aşırı paralar ödeyebiliyoruz.

misal benim çalıştığım şirkette çeyrek domates, çeyrek salatalık, bir dilim peynir, 4-5 zeytin ve ekmek 5 lira, çayla birlikte 6 lira. bazı günler yanına börek, krep filan derken ayda 100-120 lira sadece kahvaltıya ödüyormuşum. gün içinde iki defa kat servisi geliyor bir adet küçücük bardak kahve artı bir minik kurabiye 3.5-4 lira, otomattan büsküvi 2 lira filan, günde iki kere aldığım için 10 lira, ayda 200 lirada oraya gidiyor ki kahve iyi olsa üzülmem. sonra ofisteki kızlarla ofiste çok bunaldık deyip, haftada 1-2 kere öğle yemeğini dışarıda yiyoruz. o da günlük 35 lira desen 210 lirada aylık dışarıda yemek. derken 3-5 kuruş oldu ofiste ayda 320 lira, yemeklerle birlikte 530 lira harcıyorum.

bir süredir sabahları yoğurt ve müsli yiyorum onu da evden getiriyorum. sabahları kendim filtre kahve yapıp termosa koyuyorum ayrıca ofisteki bir çekmecem badem, ceviz, kuru kayısı ve incir ile dolu. onları toptan alıyorum 80 tlye filan ve 1.5 ay götürüyor beni. yoğurt ve müsli 2.5 lira ayda 50 tl filan ediyor. kahve ve süt masrafım ayda 30 tl filan derken ayda 120 lira ofis içi masrafım oldu ve dışarıda yemeği ayda 1-2 ye indirdiğim için o da 70 liraya denk geliyor. yani toplamda 190 lira. 1 ayda masraflarım 530'dan 190'a indi.

işin komik yanı bunu ofiste oturmaktan kilo aldığım ve daha sağlıklı beslenmeye karar verdiğimde fark ettim. ay sonunda hesabımda ekstradan 300 tl görünce resmen şok olmuştum.

ve bu sağlıklı beslenme işi baya işe yaradı. eskiden eve giderken aç olduğum için market alışverişlerinde saçma sapan bir sürü abur cubur alırdım. artık canım hiç istemiyor abur cubur. eskiden arkadaşlarla kahve içmeye dışarı çıksam yanında mutlaka tatlı yerken artık içimden gelmiyor. restorantlarda filan hep farkında olmadan daha küçük boy yemek siparişi veriyorum. eskiden gece dışarı çıksam 2-3 bir içerdim şimdi 1'den fazla içemem.

şimdi yemek planlama işine başladım. hafta içinde yiyeceğim şeyleri hafta sonu alışverişte alıyorum. 2-3 günlük pazar akşamından hazırlayıp dolaba kaldırıyorum. çarşamba akşamı diğer 3 günü hazırlıyorum. 2 haftadır dışarıdan bir kere bile yemek sipariş etmedim ve haftada markette harcadığım 70 lira ile bir sürü meyve, sebze, et filan aldım.

ben bunları sağlıklı beslenmek için yaptım ama bu sayede cebimde baya para kaldı. sana da öneririm.
0
you are my lethe
(26.08.17)
(53)

Nişanlım ve annem arasında kaldım imdat 2 - bir perde hikayesi

anladım
Merhabalar, geçen olaydan sonra bir şekilde annemin gönlünü aldım, nişanlıma da yeni bir set alarak meseleyi çözdüm ki yeni bir sorun çıktı gene allah kahretsin. Sorunumun adı, perde arkadaşlar, bi skimsonik perde hayatımı mahvediyor şu an. Zeynep gitmiş perde beğenmiş, 5700 tl fiyat çıkmış, yatak o
Merhabalar, geçen olaydan sonra bir şekilde annemin gönlünü aldım, nişanlıma da yeni bir set alarak meseleyi çözdüm ki yeni bir sorun çıktı gene allah kahretsin. Sorunumun adı, perde arkadaşlar, bi skimsonik perde hayatımı mahvediyor şu an. Zeynep gitmiş perde beğenmiş, 5700 tl fiyat çıkmış, yatak odasının ve salonun perdelerini kendisi ödeyecekmiş, kalanı da sen öder misin dedi olur dedim. Annem 3000 tl'yi duyunca sinirlendi, iki oda bir mutfağa bu kadar para verilir mi diye çıkıştı. Ben de mantıklı buldum 3000 çok geldi, annemin perdecisi varmış, Zeynep'e söyle oraya gelsin ordan beğensin dedi bana. Söyledim bunu kabul etti sağolsun, annesi, ablası ve teyzesiyle geldiler perdeciye. Ben de annemi ve ablamı götürdüm.

Perdeler bakılırken, Zeynep pek beğenmedi sadece mutfağa buldu bi tane. Oturma odası için kendi beğendiği yerdekini çok beğenmiş, onun üstüne bir şey bulamadım dedi. Bunun üstüne annem bi kaç model gösterdi şu çok güzel, bu çok güzel diye, ablam da mutfağa başka perdeler buldu, ordan Zeynep'in ablası da mutfağınızın rengine uymaz o dedi, ablam seslenmedi. Zeynep, şu nasıl diye ablasına başka perde gösterince, benim ablam da dayanamayıp bi de kayınvalidene sorsana Zeynep'cim dedi. Bunun üstüne ablası uzaklaştı yanımızdan, ben anladım biraz bozulduğunu ama pek bir şey demek istemedim, annem de dışlanıyor gibiydi çünkü bu müdaheleden önce.

Bu arada güneşlik meselesi çıktı, annem stor yap diye ısrar ediyo, zeynep de temizliği zor diye kabul etmiyor. Annem ben 5 senedir yıkamıyorum hala tertemiz deyince, ablası yıkasanız ne kadar kirlendiğini görürsünüz. Biz de temiz sanıyorduk, yıkayınca gri sular aktı dedi. İşte olay burda koptu arkadaşlar, benim annem aşırı titiz ve temiz bi insandır, her yerde temizliğiyle övünür. Benden iyi mi bileceksin sen, evli bile değilsin karışma istersen dediler bu kıza ablamla ikisi. Kız 30 yaşında ve bekar hala, ben içimden dua etmeye başladım allam nolur bitsin artık yeter diye ama olmadı tabii. Ablası da evli olmama gerek yok annemle temizliği ben yapıyorum dedi, sen karışma canım deyip gülümsedi ablam. (of ne çok abla dedim.)

Sen karışma denilince, Zeynep'in annesi kızına laf edilmesine mi bozuldu yoksa sinirlendi mi bilmiyorum, sen karışma o karışmasın. Çok biliyorsanız siz yapın dedi, kız da yürü anne ya dedi çıktılar dükkandan. Böyle bakakaldım. Annecim nolur gelin diyorum, kadın başladı ağlamaya annen hep böyle, bizi bir şey bilmez sanıyor dedi başka bi şey demedi. Meğer dükkana ilk girdiklerinde annem, sen kızına nasıl perde seçtirirsin, genç perdeden ne anlar, neden karışmadın falan demiş bunlar zaten sinirlenmişler ne bileyim ben ya. Ben onlarla konuşurken, annemle ablam da Zeynep'i araya almışlar, ablan anneme pis diyemez, işi bozmaya gelmiş, haddini bildir falan demişler. Kız susmuş, o öyle demek istemedi demiş. Yani bence de çok karıştı, karışmasa olurdu, sonuçta gerçekten evli değil, anneme hak veriyorum da karışma derken söyleyiş tarzı yanlış oldu biraz.

Neyse olay böyle, şimdi annem diyor ki eğer o perdeleri al evladım değilsin, Zeynep de beğenemedim napim nasıl istiyorsanız yapın ben param olunca değiştiririm diyor ama surat beş karış. Napayım? Okuyanlara teşekkürler, yine dev bir destan oldu kusura bakmayın.
0
anladım
(25.08.17)
Evlenen siz olduğunuz için sizin beğendiğiniz perdeleri almanız lazım. Niye bu kadar tartışma çıkıyor anlamak çok güç gerçekten, alt tarafı bir perde değil mi yahu? Aynı sorunu evlenirken büyük ihtimalle ben de erkek tarafı olarak yaşarım herhalde.

Abla gri su konusunda haklı yalnız.
0
hayirsiz
(25.08.17)
Hikaye nerede geçiyor ben onu anlamadım. Bildiğim kadarıyla ülkemizde hala iki kadın evlenemiyor?
Hanımefendi, siz çok mu seviyorsunuz bu zeynep hanımı şimdi?
0
0111000001101001011011000110111101110100
(25.08.17)
birader o kadar kadın tek yerde toplanır mı? canına susamışsın.

evli olup olmamanın perde seçmekle ne alakası var? 25 yaşında evli 40 yaşında bekarla nasıl karşılaştırılır mesela? bu çok saçma.

karınla inatlaşmanın alemi yok her gece aynı yatağa giriyorsun. anne anneliğini bilecek. karının istediğini al gitsin. bir perdeden evlatlık bozuluyorsa zaten fayda gelmez o evlatlıktan.
0
m4deniz
(25.08.17)
abi evli değilim de bişey diyeceğim. bana fenalık geldi. çok sabırlıymışsın.

ama asıl hata ikinizde. işin içine ne kadar çok insan karıştırmışsınız. o evde kim oturacak, siz. ee?

sen zeynebini alacaktın, hangi perdeyi hangi halıyı efendim hangi zigon sehpayı istiyorsanız beraber karar verecektiniz. bak beraber diyorum, "zeynep sen seç bana fark etmez" demeyeceksin yani. ikiniz beraber seçerken de hep bir tarafın dediği olmayacak, bir şekilde ortada buluşulacak.

anneler ablalar da çok hatalı gerçi. niye bu kadar karışıyorlar ki.

neyse. zeyneple konuş, ikiniz perdeci gezin, istediğinizi alın. ama 3bin çok. yani belki zenginsinizdir bilmiyorum ama o parayla ben kaç tatil yaparım düşününce. perde neymiş.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(25.08.17)
karınla sen beğeneceksiniz alacaksınız çıkacaksınız, parası da neyse ödeyeceksiniz.
senin annen, benim ablam, bekarı bilir evlisi bilmez, karışır karışmaz derseniz bu işte böyle cıngar çıkar.
0
niye ama
(25.08.17)
annen haksız. git zeynep'in gönlünü al. ayrıca annen neden sizin evin perdelerine karışıyor o kısmı anlamadım.
0
sta
(25.08.17)
Tüm perdeleri Zeynep seçmeli hepsini de o ödemeli. Akıl var mantık var.
0
glamdr1ng
(25.08.17)
Annen haksız. Fiyatını söylemeseydin, amma safmışsın. 1000 lira de geç. Storların da aşırı kirlendiğine eminim, mobilyayı bir ay silme üzeri bir parmak toz olur. Silmek süpürmek lazım en azından. Anneni bir şeye katmayın yoksa evlenemeyeceksin. Boş yere kızın beğenmediği şeye para harcamayın. Annen değil o oturacak. Sen bu işin içinden çıkabilecek kapasitede biri gibi durmuyorsun. Hiçbir rolün yok. Kız da seni seviyor ki hala sevmediğim perde olsun ben değiştiririm diyor.
0
Lim5
(25.08.17)
Okudum yazıyı da klasik gelin kaynana ilişkisi olmuş. Şahsen ben iki tarafı da azarlardım. Lan sıçtımın perdesi için çıkaracağınız kavgaya ediyim diye. Özellikle bu konuda annelerin karışması çok saçma, tamam parasal olarak ucuzunu al deme hakkı vardır ama oturmayacağı ev için kendi zevkine göre dizayn etmeye çalışan anne mantığını hala çözebilmiş değilim. Annenizi karınıza ezdirmeyin eyvallahta herşeye karışınca bi dur demeyi de bilin bence. Zaten nişanlınız müdahaleyi azaltıcı girşimde bulunduğunuzu görünce onu frenlemek için söylediklerinizi yadırgamaz.

Sözün özü iki tarafı da haddini bilmeye davet edin ve siz yönlendirin
0
filipis
(25.08.17)
zeynepi döv, kardeşini sat, anneni öldür. çözüm bu.
veya ikinci bir çözüm; bir araya pek fazla gelmemeleri için çabala. perde seçilecekse bunu zeynep ve sen kendi aranızda halledin. bazen her şeyi söylememek gerekiyor.
0
Tears of Devil
(25.08.17)
Evleniyorsanız anneniz ile eşiniz arasındaki dengeyi kurmayı bileceksiniz.
Başta annenizi karıştırmanız da annenizin nişanlınızı ve ailesini gömmesine müsaade etmeniz de hatalıyken hala annem haklı diyorsunuz. Şu şartlar altında evlenmeyin zaten, sevgili ananız eşinize o evliliği dar eder çünkü siz annenize benim evim benim karım benim param sana ne (kibar ama bu alt metinde) diyemiyorsunuz.

Nişanlınızla beğenin, iki tarafın ailesini de çok karıştırmayın.
Bu arada anneniz tam bir cadı kaynana. Allah Zeynep'e sabır versin.
0
bir nick var benden iceri
(25.08.17)
olayı sen anlatınca bile annen ve ablan bu kadar şirret görünüyorsa bir de zeynepten dinlesek kesin linç edilirler. o anne ve ablanın üzerine senin pasif tutumun eklenince sizin evlilik işinin çok sıkıntılı olacağı kesin, şimdiden geçmiş olsun.

çözüm: (iki taraftan da) anneyi ablayı falan def edip zeyneple istediğiniz perdeleri almak
0
nrmnm
(25.08.17)
abicim o evde zeyneple sen oturacaksınız. perde, mobilya, buzdolabı alışverişinde ailelerin ne işi var allah aşkına. ikiniz çıkın kimseyi almayın yanınıza. ne onun anası ablası ne senin ananla ablan. kendi keyfinize göre, kendi bütçenize göre alın döşeyin. paranız yok da bişey alamıyorsanız niye evleniyorsunuz, hadi evleniyorsunuz parayı aileler verecek diyelim. o zaman diyin ki ailelere herkes 10 bin tl koysun, kimsenin hakkı kimseye hakkı geçmesin. masraflar eşit paylaşılsın benim paramla perde alındı, senin paranla koltuk alındı çekişmesi olmasın.

yoksa sen daha çok açarsın imdat 3-5-10 diye gider bu. dahası o evde daha şimdiden taht oyunları dönerse dünürler arasında evlendikten sonra da çok kavga çıkar söyleyeyim. biz beğendik siz almadınız, siz beğendiniz diye biz zorla aldık, kızımın evi oğlumun evi diye birbirinize gireceksiniz sonra gelip karımla annemin arasında kaldım imdat versiyonlarını okuyacağız.
0
halanne
(25.08.17)
En büyük suçlu sensin. Sen basiretli olamadığın için iş buraya geliyor.
0
danton
(25.08.17)
@bir nick...
annesi cadı da
arkadaş da anasının oğlu -zaten sorun orada
"30 yaşında ve hala bekar"
"sonuçta gerçekten evli değil, anneme hak veriyorum"
sen annene hak ver ablacım (bana abla dersin, 30 yaşında koooca kadınlara hala bekar dediğine göre) hep annene hak ver, saç kurutma makinenizi annen, tost makinenizi teyzen seçsin, teyzen evli çünkü o bilir, sonra her akşam annene çay içmeye gideceğinizi ve annen olmadan tatile gidemeyeceğinizi de Zeynep'e söyle, bir de karnıyarığı annen gibi yapmadığını da söyle
kız kaçsın kurtulsun sizden
0
niye ama
(25.08.17)
Bilmiyorum maddi olarak gobek baginiz cok mu fazla ama kendi evinize alacaginiz seylerin alisverisinde annenizin isi yok. Ama nisanliniz da her seyin en iyisi olmali triplerinde gibi. Gidip annenize anlatmadan su kadar butce yapalim filan deyip alisverise oyle gitseniz iyi olurdu.
Ama isin kotusu hala annenizin hakli oldugunu dusundugunuz yanlar var. Belli ki sizi vicdan azabiyla yonetmeye cok alismislar. Bence babalar hayattaysa herkesi bi aksam yemegine toplayin ve bu islerin cok sikinti verici hale geldigini, bu noktadan sonra tartisma istemediginizi, evinizi de kendi zevkinize gore doseyeceginizi anlatin. Annenizin evladim degilsin lafina da kulak asmayin.
0
red g
(25.08.17)
digerlerinin de dedigi gibi en buyuk suclu sensin. annesinin biricik kuzusu asdfasdf

bu zamana kadar tasman annenin elindeymis; simdi de nisanlinin eline gecmis, ikisi de tasmani farkli yonlerden cekistirince arada kalmissin.

annen, nisanlin ve diger karakterler de birbirinden betermis; birbirinizi bulmussunuz adeta, aferin.

ben olsam, gider bambaska bir perde alip, "bu takilacak, begenmeyen evime gelmesin" diyerek olayi sonlandiririm.

ayrica: 30 yasinda ve hala bekar olmak ne buyuk ayipmis ya; sayende ogrendik.
0
scars dont fade
(25.08.17)
12 yıllık evli bir kadın olarak söylüyorum. Sakın ama sakın anneni, ablanı evliliğine karıştırma. Ne münasebet cümbür cemaat perde almaya gidiliyor. Ay bana fenalık geldi burdan. (Ha parasını ailelere ödetirseniz karışırlar )

Biz evlenirken ne perdelerimi ne eşyalarımı ne gelinliğimi kimsecikler görmedi nikah gününe kadar.Eşim o zamanlar çok yoğun çalışıyordu, ben gittim hepsini seçtim ayarladım, parasını da birlikte ödedik. Beş kuruş ailelerimizden almadık. Mütevazı eşyalar, bir nikah, akşam da bir resepsiyon yaptık bitti gitti.

Diyeceğim o ki, aileleri bu işlere çok karıştırmayın iki taraf için de söylüyorum bunu. Siz yaşayacaksınız o evde ya, anneler, ablalar ne diye perde seçiyor.
0
old possum
(25.08.17)
Ilk duyuruda size de hak verdigim bi iki nokta olmuştu ama bu duyuru ile beraber artik o noktalar yok. Maalesef annen ve ablan korkunç insanlar ve kullandıkları ifadeler seviyesizce.
Hem bes sene stor yikama ama temizlikle ovun, hem de iyi niyetle tecrubesini paylaşan insana, sen nerden bileceksin diye saldir. Gerekce de evli olmamasi filan. Facia.
0
a perfect lie
(25.08.17)
pembe dizi gibi resmen. bazen bazı ailelere bakıyorum, özeniyorum resmen, ben de evleneyim diyorum. bazen de bazı ailelere bakınca hafakanlar basıyor. ikincisinden oldu bu duyuru.

daha bunun çerezliği var, ketılı var, çay kaşığı var, paspası var. daha çoook kavgalar edilir. senin evin, senin kararın. zeyneple kafanıza ve bütçenize göre alın eşyanızı. gerekirse gazete yapıştırın pencerelere, kime ne!
0
runagain
(25.08.17)
başka hatun bul.
0
Delay Fuze
(26.08.17)
Yine annen haksiz.
0
baldur2
(26.08.17)
Oha bütün sülale perde bakmaya mi gittiniz? Ikiniz evleneceksiniz, ödeyecek olan da sizsiniz. Bir zahmet yalnız halledin bu işleri.
0
rusyalı kozmonot
(26.08.17)
Geçen seferki olayı da hatırladım şimdi.
Yorum yapmamıştım ama iş yerinde anlatmış bayağı irdelemiştik bu mevzuyu :)
Ailene sözünü geçir biraz rica ederim. Bu ne böyle. Valla ben bunaldım.
Kimseyi karıştırmayın kendiniz halledin her şeyi.
Siz yaşayacaksınız o evde neyi istiyorsanız neyi beğeniyorsanız o olacak.
Annenle ablan gerçekten tam bir tipik kaynana ve görümce modeli.
Önce evlen evlen diye başınızın etini yer sonra da ciddiye binen işi nasıl huzursuz edeceğiz acaba diye ne yapacaklarını şaşırırlar.
Karıştırmayın her şeye.
0
mutekebbir
(26.08.17)
Ananla ablan senin mutluluğunu düşünmüyor. Sen ise çok yanlışlardasın, anlatmaya üşendim, yukarıda yazmışlardır nasılsa. Zeynep'e sabır ve kolaylıklar diliyorum.
0
manuel mandalina
(26.08.17)
Hala annenle ablani nasil karistirabiliyorsun anlamadim. Bravo yani.

Zeynep hangi perdeyi isterse o olur. Bu kadar basit yani. Ayrica perde ucuz bir sey degil, ben de fiyatlari ogrenince sasirmistim baya.
0
kuehles blondes
(26.08.17)
Bi iş çıktı bakamadım duyuruya pardon, cevaplar için teşekkür ederim öncelikle. Şimdi zeynep'le de konuştum, ben ona ben perdeden anlamam sen beğen demiştim ve direkt o beğenmiş, annesi, ablası falan hiç karışmamış nasıl istersen demişler. Ablası zaten uzakta oturuyor gelmemiş bile. O gün tesadüfen birliktelermiş ve öylesine gelmişler karışmak niyetinde değillermiş, ben annemler gitti demiştim de perdecideyken ama annemler perdecinin yanında döner yiyolarmış bunları görünce geldiler. Onlar orda desen biz gelmezdik dedi, ablamla annem ona baskı yapmışlar onların istediği perdeler alınsın diye. Ablası da o yüzden dayanamamış, ezilsin istememiş.

Zeynep'in ablası akademisyen, daha önce kız istemede ablam, neden mühendislik yapmadın akademisyenlik bana biraz çalışmak istemeyen insan işi gibi geliyor, rahat mı geldi demiş. Hiç duymadım, hatırlamıyorum, benim ablam buna bile seslenmedi güldü geçti, sen nasıl annenleri haklı bulursun dedi :/. seninkilerin ağzından çıkanı kulağı duymuyor pek dedi. Off bunalıyorum arkadaşlar, tamam dedim onun istediği perdeleri yaptırcam. Anneme de bi fiyat al bakalım ne diyecekler diyeyim diyorum yine de, sonra çok fark yok ya boşver falan demeyi planlıyorum nasıl böyle?
0
🌸anladım
(26.08.17)
geçen olayı bilmiyorum.

alt tarafı bir kumaş parçası için yaşanan kriZe, dökülen paralara bak?!

zeynep'i birakin; benimle evlenin. istediginiz perdeyibalin, ses etmem.
konu kapansın.
0
playasongforthelovers
(26.08.17)
Allah herkese böyle dertler versin ne diyim
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(26.08.17)
Annene fiyat aldırıp umut filan verme. O perde olmaz, çünkü Zeynep istemiyor. Annenin beğendiği daha pahalı olsa, 10 bin tutsa bile olmaz. Hala daha yumuşak davranıyorsun. Kestirip atman lazım. Burada yazılan hiçbir şey kafana girmiyor gerçekten. Sorun perde değil, annenle kardeşin cins. Zeynep kaç kurtar kendini. Kendine hesap al gel bir de senden dinleyelim. Bence hala geç değil. Yine de evlenirsen Allah sabır versin.
0
Lim5
(26.08.17)
Sen kafayı değişmedikçe bu iş olmayacak kardeş. Bi perdeden milletin iş seçimi kritiğine gelmiş konu, hala anama da fiyat al dicem diyosun.. anneciğine dieceksin ki, zeynep seçtiğinden vazgeçti, uygun bi yer bulmuş, oradan yaptıracak. Zeyneb'e de diceksin ki, yaptır gülüm istediğini, ama bütçeye dikkat edelim pls, kaç para olduğu da aramızda kalsın, bu arızalarla uğraşmayalım bi de. Bitti.
0
manuel mandalina
(26.08.17)
Tam kadınlar kulübü forum'a konu açmalık bir olay bu. :)

Alınma ama senin ailen biraz şirret gibi geldi bana. Zeynep her iki konuda da haklı.Zaten bizim milletin şu düğün adetlerinden oldum olası nefret ederim.
0
altin gol atan stoper
(26.08.17)
zeynep hakli, annen haksiz.
0
elbar
(26.08.17)
Sana geçen olayda da herkes zeynep haklı, anneni karıstırma artık demişti. Bravo yani yine ortalığı batırıp annem haklı diye dusunmeyi seçebilmişsin. Azıcık özeleştiri yap yahu. Okurken ben sinirleniyorum. Allah zeynep'e sabır versin.
0
turk kizi
(26.08.17)
yukarda da dendiği gibi, annenle ablanı iyi niyetli görmüyorum. bundan sonrasına karıştırma bence hiç. zira zeyneple zaten çok yüz göz olmuşlar ve bu iyi değil. saygılı değiller. zeynep in ailesi iyi gibi onları da üzme.
0
prodeq
(26.08.17)
zavallı zeynep.
0
almost headless
(26.08.17)
abi senin duyuruları okuyunca böyle 170 boylarında, sürekli polo yaka tişört giyen, top sakallı, çerçevesiz gözlüklü biri canlanıyor zihnimde.

en büyük haksız sensin. senden sonra annen.
0
embermane
(26.08.17)
Nasıl insanlar evlenip de ürüyor... Bin yıl geçse de bu ülkeden bir cacık olmaz.
0
i m cool with that
(26.08.17)
Renkli bir okuma için : Ctrl+F "abla"
0
güneyli çocuk
(26.08.17)
hala diyosun ki anneme şöyle diyim anneme böyle diyim. nickin anladım ama anlamıyorsun ya da anlamak istemiyorsun. annene de ablana da diyeceğin şu, ayda yılda bir geleceğiniz evi, kendi zevkinize göre şekillendiremezsiniz. o evde oturacak olan biziz, bundan sonra herşeyi zeyneple biz alacağız siz de onun ailesi de alışverişe gelmeyecekseniz karışmayacaksınız. ayda yılda bir geleceksiniz kısmını da özellikle belirtmen lazım ki, her fırsatta burası benim oğlumun evi, akşama sizdeyiz, oğlumun en sevdiği yemeği yaptım bir kap getirdim bahanesiyle zırt pırt soluğu sizde alacak bir tipe benzyor. evlendikten sonrasını da şimdiden söyleyeyim sana, o koltuk oraya konmaz, bu biblo yakışmamış, niye ben verdiğim dantelleri sermedin de bunları serdin kavgaları.

zeynep'e de diyeceksiniz ki, parayı veren yuları tutar, ya kendi paramızın yettiği kadarıyla alacağız, elimize geçtikçe daha iyisini alırız ya da parayı kim verecekse mecburen onların da keyfine uyacağız. o da klasik gelin sendromu herşeyin en güzelini olsun her şeyi tamam olsun istiyor ama böyle istediği sürece de anana ablana muhtaç kalacağınızı bilsin.

ablası 30 yaşındaysa zeynep de 25 yaşlarında falandır. kız şimdiye kadar bu yaşına ve toyluğuna rağmen iyi sabır gösterip alttan almış. ama bi kere gıcık kaparsa ondan sonra annenle ablan melek olsalar da her laflarından her hareketlerinden kıllanacak sana da kendine de onlara da zehir edecek hayatı. senin de ikili oynamayı bırakıp net bir şekilde tavrını belli etmen, ağırlığını koyman lazım. zeynebe ayrı annenlere ayrı mavi boncuk veriyorsun hala. bence biraz ana kuzusu olduğunu farkedip anneni ve kendini frenlemen lazım.

33 yaşında evlendiğim için ayrı, akademisyen olduğum için de ayrı gıcık oldum annenle ablana zaten.
0
halanne
(26.08.17)
@halanne parayı veren benim ya, annem benim parama kıyamıyor sadece. Kendim kazanıp biriktirdim zaten, annemin parası değil ki o sadece beni düşündüğü için böyle yapıyor.

Teşekkür ederim hepinize, @lim5 anladım tamam :) anneme söyledim ne yapacağımızı, bi tanıdığımın dükkanı var oraya götürücem sizin gelmenize gerek yok, biz beğenir yaptırırız dedim. Biraz rahatladı ortam.
0
🌸anladım
(26.08.17)
Yol yakınken vazgeçin. Bu evlilik yürümez. Şimdi yürüse bile sonra biter. Normalde iki kişi evlenirken iki kişi karar verir. Sizin kişi sayısı çok artmış. Nerde çokluk orada bokluk.

evlilik öncesinde ve sonrasında ailelerin görülme sıklığı arttıkça evliliğin süresi kısalır. şu an sana basit bir mevzu gibi gelen bu perde meselesi aslında yıllarca sürecek bir laf sokma yarışına sebep olacak. hangi perde alınırsa alınsın, şu saatten itibaren bu perde sorunu bilinçaltına atılır ve gerektiğinde hem sizin tarafınızdan hem de aile bireyleri tarafından malzeme olarak kullanılır. bu ve benzeri ufak olaylar gerektiğinde kullanmak üzere hep hafızaya kaydedilir.
0
humat
(26.08.17)
yazık zeynep' e bir yerine iki kaynanası varmış. bir kadına "sen ne anlarsın evli bile değilsin" ne demek? biri benim ablama böyle konuşsa kıyameti koparırım. kusura bakma ama annen sırf erkek çocuğu var diye kendini üstün gören türk annesine benziyor. sen de iki taraf arasında denge tutturamayan tipik türk damadı.
0
bana bir nick verin
(26.08.17)
Abi üzülerek takip ediyorum. Senin ne bitmez çilen varmış?
Bak yakın zamanda kuzenim evlendi, her şeyi karı koca beğendiler, gelinin kızkardeşi yanlarında gitti ama sadece sorulduğunda fikir vermek için. Dışardan bir göz gerekli çünkü. Müdahale etmedi, o olsun bu olsun demedi. Bence ne sizden ne Zeyneplerden kimse gelmesin. Kendiniz halledin mümkün olduğunca. Ayrıca Allah sana sabır versin.
0
hrvl
(27.08.17)
Dostum kusura bakma tam bir gerizekalisin. Oyle anadan anca boyle "oglus" cikar.
0
piremses
(27.08.17)
Annen seni kontrol etmeyi o kadar seviyo ki su an kendi otoritesi ustune bi rakip cikti onun lafi gecmiyo diye cildirmis. Anneni karsina alıp konusman gerekiyor. Karsi cikmak zor geliyorsa bi terapistten yardim almak mantikli olabilir. Ya da kitap onereyim: zor bir ailede buyumek. Kontrolcu ebeveynlere karsi yetişkinlikte bagimsizligini ifade edebilmek konusunda guzel yöntemler var işe yarayabilir.
0
passive aggressive
(27.08.17)
diğer duyurunu da hatırlıyorum o kadar bile yorum yapamayacağım zeynep'in aklı varsa bu kadınlara gelin olmaz. yol yakınken dönsün. kızın başını yakmayın. düşman başına bir kaynana-görümce ikilisi. sen de orta yolu bulamayan nişanlısına laf söyleten ve ezdiren bir insansın. kız sabır taşıymış resmen. seni çok seviyor sanırım yoksa defalarca atılmıştı o yüzük. şu kıza gereken değeri ver ve annene-ablana da verdirt, pasif durma beni bile sinir ettin yahu. ananın ablanın ağzının içine bakma her şeyi ikiniz yapın bu kızı kaybedersin sen bu gidişle bizden söylemesi.
0
sanguine mcqaer
(27.08.17)
önceki mevzuyu da okumuştum. kusura bakma ama annen ve ablanın ciddi problemleri var. zeynep ve sen kendi evinizin perdelerini kendiniz seçeceksiniz. annesine de annene de laf düşmez. koca koca insanlarsınız bunun mevzusunun bile olmaması gerek. önceki mevzudan da anladığım kadarıyla sen çok pasif kalıyorsun konularda. biz perde seçtik perde alıcaz diyeceksin ve bitti.
0
alaimisema
(28.08.17)
önceki duyurunuzuda hatırlıyorum. siz bu dengeleri kuramayacaksanız şimdiden kızdan ayrılın, yazık kıza.

bir kadın olarak diyorum ki;

zeynep'e annemlere saygısızlık etmeyeceksin ama kendini de ezdirmeyeceksin, beni de arada bırakmayacaksın, yoksa restimi çekerim diyeceksiniz.

anneniz ve ablanıza da ben bu kadını eşim olarak seçtim, saygıda kusur etmeyeceksiniz, baskı kurmaya çalışmayacaksınız ve beni karıştırmadan dengeyi sağlayacaksınız yoksa restimi çekerim diyeceksiniz.

hepsinin kulvarı ayrı sizin hayatınızda, herkes kendi kulvarında koşsun, kimse kimseden rol çalmaya kalkışmasın.

ayrıca o alışverişlerin tamamını yalnız yapmanız gerekiyor. stor istemiyorsa istemiyordur. bana ne, annene ne, kime ne yani?
0
Phoebe
(28.08.17)
olay annenizin sizi dusunup dusunmemesi degil zaten, olay sizin basiretsizliginiz, surekli 3. kisileri iliskinize ve sizin oturacaginiz evin icine sokmaniz. daha iki mobilya alma sirasinda bunu yapan/ya da hicbir sey yapamayan, mantikli dusunemeyen ve dusundugunun arkasinda duramayan insan, yarin bir gun cocuk oldugunda vs. neler yapar. zeynep arkadas umarim bir sekilde buralari okur ve yol yakinken ayrilir. sizin gibi biriyle hayat gecmez. o kadar merakliysaniz, anneniz ve ablaniza sectirin herseyi, her dediklerini yapmaya devam edin, anneniz ablaniz siz ucunuz birlikte oturun.
0
kassiopeia
(28.08.17)
1) Perde ve esya bakmaya cümbür cemaat gitmeyin. Sadece nisanlinizin ve sizin begenmesi önemli. Evde oturacak olan, perdeyse perde storsa stor bunun temizligi vs.den sorumlu olacak olan sizsiniz.

2) "Zeynep, şu nasıl diye ablasına başka perde gösterince, benim ablam da dayanamayıp bi de kayınvalidene sorsana Zeynep'cim dedi."
Sebep? Zeynep'in kayinvalidesi bilirkisi mi?

3) Stor'un temizligi zor olur, annen bir daha insanlara temizligiyle ilgili övünmeden önce o perdelere bir su tutsun.

4) "Benden iyi mi bileceksin sen, evli bile değilsin karışma istersen dediler bu kıza ablamla ikisi." Kezban detected :O
"Kız 30 yaşında ve bekar hala!" So what? Temiz, titiz olmak evlilikle birlikte default olarak gelen seyler de biz mi bilmiyoruz :O

5) "Ablası da evli olmama gerek yok annemle temizliği ben yapıyorum dedi, sen karışma canım deyip gülümsedi ablam." Ablan ad hominem'in kralicesi, önde kosani, bayrak sallayani olmus.

6) "Sonuçta gerçekten evli değil, anneme hak veriyorum da karışma derken söyleyiş tarzı yanlış oldu biraz." Sana hersey müstehak kardes.

7) Ablanla annen korkunc insanlarmis. Yazik garibim Zeynep'e ki böyle insanlara denk gelmis. Sen yat kalk nisanlinin kiymetini bil.

Not: Klavye Türkce degil, yazim hatalari icin kusura bakmayin.
0
chitosan
(28.08.17)
manuel mandalina +1, pratik bir cözüm önermis
0
rn
(28.08.17)
dugun alisverisine esi disinda baskalarini da goturen insan net dunyanin en salak insanidir. baska da bi yorumum yok konuyla ilgili.
0
brkylmz
(29.08.17)
(10)

alamancılar nası gidecez

vassal
Almanya seyahati planlamaktayız.münih-stutgard-frankfurt-köln istikameti için tren baktığımda münih-köln bileti de 30 avro (570km) münih-stutgard da 30 avro (200km)yani indi bindi 30 avro gibi ama münihten kölne 1 er gün arayla stutgard ve frankfurta uğrayarak nasıl gideriz.var mı toplu bi bilet.tre
Almanya seyahati planlamaktayız.

münih-stutgard-frankfurt-köln istikameti için tren baktığımda münih-köln bileti de 30 avro (570km) münih-stutgard da 30 avro (200km)

yani indi bindi 30 avro gibi ama münihten kölne 1 er gün arayla stutgard ve frankfurta uğrayarak nasıl gideriz.

var mı toplu bi bilet.
tren araba kiralama otobüs tüm önerileri bekliyorum.

çüsss
0
vassal
(24.08.17)
flixbus'a bakin, daha ucuza daha cok opsiyon bulabilirsiniz belki. ayrica blablacar var.
0
kassiopeia
(24.08.17)
en ucuz otobus olur yani flixbus gibi sirketler. ama turkiyedeki otobuslerdeki konforu beklemeyin. otobuste interne felan da olur, rahattir.

tren en rahati ama o istikamette aldiginiz biletin ICE veya IC yani hizli tren olduguna emin olun. eger o fiyat ICE ve IC icin ise 30 euro cok iyi fiyat, o fiyata kacmaz cunku size cok zaman kazandirir. birkac satte bir sehirden oburune gecersiniz. eger RE ve RB trenleri icinse o fiyat diger secenekleri degerlendirin, cunku bunlar yavas trendir. RE ve RB icin toplu bilet var ama o mesafelerde hem cok aktarma olur, hem de cok uzun surer.

araba kiralayabilirsinz, sixt, hertz gibi buyuk firmalardan kiralayin. bir haftalik 200 euro gibi fiyata araba bulabilirsiniz, o yolda 150 euro gibi de benzin gider. araba kiralayinca arabayi aldiginiz yere birakmalisiniz, farkli sehirde birakirsaniz fiyat katlanir. ayrica kilometre limiti olmamasina, ve sehir ici park sorununa da dikkat etmek gerekir.

zamaniniz esnek, biraz da muhabbet, macera olsun derseniz blablacar.de gibi otostop, arac paylasimi gibi siteler de iyi olabilir. otobusten bir tik fazla fiyat olur cok sehir gideceginiz icin.
0
emrahday
(24.08.17)
kac kisisiniz? eger 3 veya daha fazla iseniz baska alternatifler onerebilirim.
0
project zero
(24.08.17)
goeuro uygulamasına bir bakın derim
0
senolll
(24.08.17)
Flixbus güzeldir.
0
oligomer
(24.08.17)
@project zero

2 yetiskin 1 cocuk (3)
0
🌸vassal
(24.08.17)
www.bahn.de

şu bileti alirsaniz, bileti aldığınız gün boyunca hızlı trenler hariç bütün trenlere beraber istediğiniz kadar binebilirsiniz. toplam fiyatı 44 + 8 + 8 = 60 euro. özellikle aynı gün içinde birden fazla lokasyona gidecekseniz uygun.
0
project zero
(24.08.17)
Bir seçenekte durakta bekleme ekle gibi bir opsiyon vardı. 23 saat ekleyebilir miyiz mesela. Ya da aynı gün derken bugün 10 dan yarın 10 a kadar mı? Yoksa 24.00 da bitiyor mu?
0
🌸vassal
(25.08.17)
Burada anlatmış ama anlamadım :)

Das Quer-durchs-Land-Ticket gilt am auf der Fahrkarte eingetragenen Geltungstag von 9 Uhr bis 3 Uhr des Folgetages - Samstag, Sonntag, an bundeseinheitlichen Feiertagen sowie am 24. und 31. Dezember gilt die QdL-Fahrkarte an dem auf der Fahrkarte angegebenen Geltungstag von 0 Uhr bis 3 Uhr des Folgetages.

Biz 27 31 aralık seyahat edeceğiz.
0
🌸vassal
(25.08.17)
sizin seyahat edeceginiz tarihte gece 0 dan sonraki gunun gece 3 une kadar gecerli(27 saatlik bir dilim yani). yani sabah 9 da aldiniz diyelim bileti, aldiginiz gunun gecesi saat 3 e kadar gecerli olacak (toplamda 18 saat etmis oluyor yani). bileti hangi saatte aldiginizin pek onemi yok, kural her zaman sonraki gunun gecesi saat 3 e kadar. yani gece 23 59 da alirsan, sadece 3 saat 1 dakika yararlanabiliyorken, 1 dakika sonrasinda alirsan 27 saat yararlanabiliyorsun.
0
project zero
(25.08.17)
(4)

İtalyanca yardım.

mikahakkinen
Bir makarna makinesi satan firmaya Türkiye'de satış yapan ortağınız ve işyeriniz var mı diye sordum. Cevap İtalyanca İngilizce karışık çevirttim ama bulamadım.Diamo partner in Turchia.ne demek yani bu?
Bir makarna makinesi satan firmaya Türkiye'de satış yapan ortağınız ve işyeriniz var mı diye sordum. Cevap İtalyanca İngilizce karışık çevirttim ama bulamadım.

Diamo partner in Turchia.

ne demek yani bu?
0
mikahakkinen
(24.08.17)
"Turkiye ye bayilij verecegiz"
0
skyangel
(24.08.17)
diamo = dare'nin biz cekimi. bayilik veriyoruz turkiye'de diyor. senin soruna cevap olmamis pek sanirim.
0
kassiopeia
(24.08.17)
@kassiopeia haklısın ben dedimki güvenilir sizin makarna makinenizi nerden alırız soruyu çok tersten anlamış.
0
🌸mikahakkinen
(24.08.17)
böyle bir kullanim yok. bayilik veriyoruz da bu sekilde soylenmez ama onu demeye calismis muhtemelen.

güneyli bir kro olabilir.
0
no christ requires
(24.08.17)
(5)

sizce bu evin icini yaptirmak icin deli mi olmak lazim?

kassiopeia
evet bir onceki soruma ek olarak geliyor, duvarlara elektrik dosenmeli bir de yeni olusacak odalarda petek var mi bilmiyorum. sizce icini yaptirmak manyaklik mi? ugrasilmaz mi? 3 odanin duvarlari orulecek, mutfak ile salon arasindaki duvar mevcut.
evet bir onceki soruma ek olarak geliyor, duvarlara elektrik dosenmeli bir de yeni olusacak odalarda petek var mi bilmiyorum. sizce icini yaptirmak manyaklik mi? ugrasilmaz mi? 3 odanin duvarlari orulecek, mutfak ile salon arasindaki duvar mevcut.
0
kassiopeia
(24.08.17)
örmeye gerek yok ki ev içinde ses izolasyonu sıkıntınız yoksa alüminyum profil+alçıpan ile kapatın geçin 2 günde biter
0
argent dawn
(24.08.17)
anlaşılan evi çok beğenmişsiniz ama petekntesisari için

proje cizdirip
parkelerin altına inilip hilti ile kırılıp tesisat döşenmesine ve bu arada çıkabilecek problemlere dayanabilecekseniz, petek alacak ekstra paranız varsa (ucuz degil cunku)

elektrik tesisatı cektirmekle falan uğraşabilecekseniz yapın tabii.
ama bunlar ekstra zaman ve kastta masraf demek. arada harcayacağınız parayi ekleyip kendinize daha uygun bir yer bakın bence.
0
balik kraker
(24.08.17)
fiyatı uygun ama çok uğraştırıcı ise, uğraşın gitsin.
ben uğraşırım her köşesiyle beğendiysem.
0
güneyli çocuk
(24.08.17)
@balikkraker
@guneylicocuk

tesekkurler. yasadigim yerde balkonlu ve bu buyuklukte butceme uygun bir ev bulmak imkansiza yakin, bu da yaptirinca butcemi asacak ancak ilk etapta ulasilabilir. bir de yeri hep onunden gecip keske burada otursam dedigim bir yerde.
0
🌸kassiopeia
(24.08.17)
evin uğraşmaya değer yönü nedir, ona göre değişir. yeri mi çok güzel, fiyatı mı çok uygun vs. bu tip çok büyük artıları olan bir ev değilse bence değmez. sadece duvarlar olsa belki ama tesisat yok, petek yok. bilemedim.

edit: ben yazarken cevap gelmiş. artıları varmış madem, bütçeyi de çok sarsmayacaksa uğraşılabilir o halde.
0
aquarium
(24.08.17)
(5)

Kullanımı kısıtlı tezlere ulaşım

lim
Online tez merkezinde kullanımı kısıtlanmış tezlere ilgili üniversitelerin kütüphanesine bizzat gitmek dışında nasıl ulaşılabilir?Aradığım tezi YTÜ ile ilgili olarak soruyorum ve İstanbul dışında olduğum için online ulaşılabilirlik tercihimdir.
Online tez merkezinde kullanımı kısıtlanmış tezlere ilgili üniversitelerin kütüphanesine bizzat gitmek dışında nasıl ulaşılabilir?
Aradığım tezi YTÜ ile ilgili olarak soruyorum ve İstanbul dışında olduğum için online ulaşılabilirlik tercihimdir.
0
lim
(24.08.17)
Ben kişinin mail adresini bulup maille istiyorum genelde
0
mutlusismankedi2015
(24.08.17)
@mutlusismankedi2015Ol Mail attığınızda olumlu geridönüş alma oranınız nasıl oluyor?
Kısıtlama yapılmışsa gönderim olasılığı da düşük olur diye düşünmekten kendimi alamadım.
0
🌸lim
(24.08.17)
kütüphaneye gittiğinizde de tamamından kopya alamıyorsunuz zaten %10 gibi bir kısmına izin veriliyor. tez sahibine mail atarak ulaşmışlığım var benim de.
0
aquarium
(24.08.17)
tez sahibinin tezine atif yapmaniz iyi bir sey aslinda, dolayisiyla verirler diye dusunuyorum. puan kazaniliyor bildigim kadariyla.
0
kassiopeia
(24.08.17)
Şimdiye kadar attığım maillerde bi iki tanesi hiç cevap vermedi, diğerleri hep yolladı. Yok yollamam diyen olmadı.

Şu şu çalışmayı yapıyorum, teziniz çok işime yarayacak benim için iyi bir kaynak filan diyorum ki öyle oluyor, onlar da iyi çalışmalar diyip yolluyorlar dediğim istisnalar haricinde.
0
mutlusismankedi2015
(24.08.17)
(5)

evin olmayan ic duvarlari

kassiopeia
Dostlar, bir ev begendim, lakin evin ic duvarlari yok. yani tek bir oda ancak ev iki oda bir salon olacak sekilde uc odaya ayrilabilecek buyuklukte. mutfak ve banyo mevcut. evin tamami yaklasik 80m2. sizce bu ic duvarlarin orulmesi (icinden elektrik vs. de gecmeli haliyle) cok mu zor ve pahali olur?
Dostlar,

bir ev begendim, lakin evin ic duvarlari yok. yani tek bir oda ancak ev iki oda bir salon olacak sekilde uc odaya ayrilabilecek buyuklukte. mutfak ve banyo mevcut. evin tamami yaklasik 80m2.

sizce bu ic duvarlarin orulmesi (icinden elektrik vs. de gecmeli haliyle) cok mu zor ve pahali olur? yoksa boyle plakalar var da, gelip pat pat takiyorlar mi?
basima cok buyuk bir is mi almis olurum? yoksa yarim gunde hallolur kassiopeia mi dersiniz?
turkiye'de degilim ancak bu isleri bilen varsa genel bir fikir almak istiyorum.

tesekkurler!
0
kassiopeia
(24.08.17)
ytong denilen tuğladan yapılırsa maliyetli ve uzun sürer. ancak sağlam olur.

en pratik yol alçıpan levhadır. ama bu da dayanıksız olur.

elinden geliyorsa her ikisini de kendin yapabilirsin.

ama gelmiyorsa kesin ustaya git. duvar ustası, elektrikçi, boyacı lazım sana.
0
eeb
(24.08.17)
bir de bu odalara kombi petekleri konmasi gerekecek, o is kolay mi peki? sanirim cok maliyetli bir is olacak bu.
0
🌸kassiopeia
(24.08.17)
Ev iç duvarı alçıpan levha çok uygun olmaz. Ses yalıtımında ciddi problem yaşarsınız. Maliyet olarak 10bin civarı çıkar saniyorum. 2-3 hafta gibi de çalışma süresi olur bence. Kendiniz yaparsanız 2-3 bine biter. Sıva işlerini de unutmayın. Bence girilecek iş değil.
0
tukenmez adam
(24.08.17)
Yarım günde olmaz maalesef. Biz de geçen sene eve tadilat yaptırttık, bir odayı böldürttük (yukarıdaki arkadaşın dediği gibi duvarı ytong ile ördüler) vs ama burnumuzdan geldi yani. Bir de ustalarla uğraşmak çok zor. Yok malzeme gelmedi, yok geldi ama uymadı, yok ekstra masraf çıktı, falan filan. Muhtemelen bunlar türk ustalara özgü bir şey ama yine de her yerde yaşanabilecek terslikler.
Kombi peteği konulacaksa daha sıkıntılı. Biz de koydurttuk. Projesi çizildi, izin alındı, yetkili geldi onayladı, parke altına borular döşendi vs çok iş.

Çıkabilecek tersliklerle uğraşırım, değer diyorsan yaptır, yoksa başka bir yer bak derim.
0
peggy
(24.08.17)
tesekkurler! evet sanirim girilecek is degil. ya da inanilmaz bir masraf cikaracak ki o zaman da ucuz buldum demenin bir anlami olmuyor. aradaki farki daha fazlasiyla bunlara harcamak lazim. turkiye'de 10.000 tl tutacak sey burada 10.000 euro tutar.
0
🌸kassiopeia
(24.08.17)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.