www.youtube.com

www.youtube.com (Bu sahneyle birlikte, evet)

www.youtube.com

fırtınayt

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

youtu.be

www.youtube.com
www.youtube.com

youtu.be

youtu.be

Öncelikle düz link verenleri kınıyorum. İnsan sanatçı adını, parça adını yazmaz mı?

Sonra çeşitli örnek vereyim:

Heart - Barracuda: www.youtube.com

Flört - Onun adı Hasan: www.youtube.com

Tennis - I miss that feeling: www.youtube.com

ek: bir süre önce de alttaki şarkıyı loopta dinliyordum

Nino Ferrer - Looking for you: www.youtube.com

www.youtube.com

forest swords - panic
Zola jesus - veka
Algiears - cry of the martyrs
Yeasayer - reagan's skeleton
Ethnquie punch - kızıl çalkarası

Ariel pink ve john maus'un son albümleri.

cenk taner - her şey siyaha giderken www.youtube.com
cenk taner - şimdi biz buyuz www.youtube.com
shamrain - to leave www.youtube.com
rishloo - blitz www.youtube.com
osi - go www.youtube.com

agnes obel - dorian www.youtube.com
G-Eazy x Carnage - Guala www.youtube.com
Melike Şahin - Tutuşmuş Beraber www.youtube.com
Angus and Julia Stone - Draw Your Swords www.youtube.com
Gregory Alan Isakov - If I Go, I'm Going www.youtube.com
Wolf Larsen - If I Be Wrong www.youtube.com
Chet Faker - Love & Feeling Live Sessions www.youtube.com

son zamanlarda çok sık "little big" dinliyorum. acayip sevdim. life in da trash, give me your money, public enemy, big dick, hateful love vs. hepsi çok tatlı şarkılar ahaha. bi' de the weeknd'in false alarm'ına BAYILIYORUM. sadece klibi için bile günde 10-12 kez dinliyorumdur sanırım. onun dışında the weeknd'i tarz olarak sevmem ama, seveyim dedim ı ıh olmadı.

Arrested development diyorum, mutetheshame!

seinfeld şüphesiz.

Scrubs severim ama the office'in boşluğunu dolduramaz. Bence izlenmeli ama farklı bir kafa o.

Curb your enthusiasm, the office'e daha yakın. Bunlar dışında bence en uygunu it's always sunny in Philadelphia olur.

E-ink kullanan bir şey almalısın. Paperwhite'ın tarayıcısı deneysel ve dandikti belki yeni modellerinki daha iyidir.

alacağım aletin drive ile senkronize olması lazım. çünkü tüm dosyalarım orada. aynı zamanda excel vs de çalıştırması lazım işim düşüyor çünkü.

Bütçe kısıtın yoksa lenovo yoga'lardan birini al derim. Madem excel'le de çalışacaksın tam olsun.

İpad mini 4 gayet iyi.

Kendisine mesaj attım. Duyuruyu silmeyin lütfen.

love actually
bridget jones's diary
the family man

Reindeer Games
Fena film değildir, az da olsa Noel havası içerir.

Home Alone, How the Grinch Stole Christmas

Groundhogday?
Yanlış yazmış olabilirim bakmaya üşendim.

die hard
lethal weapon

Siyah beyaz ve sıcacık bir sey istersenn, "it'a wonderful life".

Rudolph The Red Nosed Reindeer

a christmas carol

while you were sleeping

A Grandpa For Christmas
A Christmas Tale

netflix'te 2017 yapımı yeni bir film gördüm; christmas inheritance.

love actually demeye gelmiştim

Yeni Yıl/Noel (2004)

okulunu bitirmen zorunda degilsin, okul bitince hayat bir an da degismeye baslamiyor, o diploma seni farkli bir insan yapmayacak, dusuncelerini degistir.

Bunu çok fazla insan yaşıyor. Dideralle alakalı olduğunu sanmıyorum.

Okulunu bitirmek zorundasın ayrıca. Çünkü eğitiminin en somut örneği bu. Mükemmel olmak zorunda değilsin olduğu yere kadar götür. Konularını sevdiğin dersler illaki vardır ve olacaktır. Her dersi sevmek ve severek çalışmak zorunda değilsin ama her dersi belli bir yere kadar öğrenip geçmek zorundasın.

Kolay gele.

Evet, havalar çok iç sıkıcı bu aralar. Adeta küçük Londra olduk:)
Ders çalışamıyorsan, bunun üstüne gidip, iyice içini sıkacağına, biraz ara vermeyi deneyebilirsin. Git bir hava al, sinemaya git, arkadaşlarınla kahve iç, beynini boşalt, sonra ferahlamış bir şekilde yeniden başla. Ne demişler, "don't work hard work smart":)

@binder dandet +1

Aynı sorun bende de var. Pazartesi sınavlar başlıyor. Ve ben daha kitabın sayfasını açamadım bir türlü. İçimden ders çalışmak gelmiyor. Ama ders çalışamadığım için de çok huzursuzum.:(

boyu mu eni mi?

ehi

Cogu durex kondomun 56 oluyor, normali o.

gider, siteyi bilmiyorsam bana özel yapıldı zanneder keyfe gelirim :)

yok, değiştirip kişiselleştirilebiliyormuş zaten, linktekileri seçmen şart değil. ben yine ona özel yapıcam yani :)

Lafı dolaștırmadan açık olarak söyleyim, hoşuma gitmedi.

kadin halimle de hosuma gitmiyor bu tur hediyeler benim. soru erkeklere ama cevaplamak istedim, erkek olsam da hoslanmazdim muhtemelen. tabi hazirlayan eden kisi sevgilim sonucta nefret etmezdim de ama bayilmazdim da yani. ki aslinda cicili micili seyleri severim genelde ama boyle hediyeler kolaya kacmak gibi geliyor bana ustunde dusunmeye ugrasamadim der gibi. belki de ben barzoyumdur bilemedim.

Eğer kendin hazırlarsan ki hazırlayacağını söylüyorsun, ben beğenirdim.

Sevgiliye sevgililik, anneye annelik, babaya babalık, arkadaşa arkadaşlık temalı hediyeler alınmasını çok sıkıcı buluyorum ben. Sanki o kişi hakkında başka hiç bir fikir, bilgi vs yokmuş gibi.

“Senin hakkında sevdiğim her şey” kitaplarını deneyebilirsiniz belki, en azından daha kişisel olur ve o kişiyi tanıdığınızı gösterebilirsiniz.

Her şey değil “şeyler” olacak, pardon. Mobil, edit, vs.

Ya Allah aşkına çok ciddiye almayın erkek milletini. Git bi hepsiburada, n11 falan hediye çeki al 150 200 liralık, her şeyden daha fazla makbule geçmezse bir şey bilmiyorum.

güzel, ama bu şekilde tüm ilişkileri dosyalasan kendine süper bir arşiv olur.

çok samimi arkadaşımsa dediğini dikkate alırım. yok değilse sallamam.

Hayat siyah ya da beyaz değil biliyorsun, daha çok gri. Ben olsam en başta böyle rigid bi adam-kadın olmaktan vazgecerdim.

düzgünce uyardığı takdirde sorun etmem, problem değil uyarmış olması teşekkür ederim derim yoluma devam ederim. Tabii bu uyardığı şeyin ne olduğu ile de alakalı bir durum. zaman geçiyor, elde olan, ihtiyaçlar, bedenin, duyguların düşüncelerin vs değişiyor ister istemez böyle bir şeyin konusu ise sorun etmem. aksi halde halen hoşlandığımız kadının saçını çekerdik.

eğer sinirle, üzüntüyle vs. yaptığım yapacağım şeyler için uyarılmışsam bi kendime bakıp çeki düzen vermeye çalışırım becerebilirsem ne ala.

İlla arkadaşım olmasına gerek yok, eleştiriyi kim yaparsa yapsın dikkate alırım. Tabi bunda benim çevremin de etkisi olabilir, benim etrafımdaki insanlar daha çok pohpohcu bi' yaklaşım gösterirler hem olumlayan manada ''sen şöylesin, böylesin'' gibi. hatta daha öncede anlatmıştım, ben kekemeyim yani teknik olarak kekemeyim, konuşma güçlüğü çekiyorum ama insanlara bunu kabul ettirmem zor olmuştu ''yok ya sen kekeme değilsin'' olur öyle herkes kekeliyor filan dediler.

Yani bu yüzden ben olumsuz fikir beyanlarında, eğer algoritmik yöntemle ulaşıldıysa kimin söylediğini önemsemeden bi' kontrol ederim kendimi o doğrultuda. Eğer haklı ise, bunu nereden ayrımsadığına ve bu durumu öncelikle nasıl yönlendireceğime devamında da rahat bir anımda nasıl çözeceğimle ilgilenmeye çalışırım.

O yüzden hep tuhaf bulmuşumdur, ''birisine deodorant kullanması gerektiğini nasıl izah ederiz ?'' sorularını. Misal ben eğer kötü bir koku saçıyorsam isterim ki, bunu birisi insanlık namına gelsin bana söylesin. Ya da dişimde maydonoz kaldıysa, vakko yeşili ceketimle kendimi şık zannederek gezerken filan, eğer teknik manada bir olumsuzluk varsa beni uyarsın benimle konuşsun isterim, çünkü bu zaten benim için olumlu bir düzeltme ile sonlanacak bir durum.

keza aklına çok az bile olsa güvendiğim kişilere(yani kendi kendine düşünebilecek-kendi fikirleri olabilecek- kapasitede olması yeterli) ara ara sorarım; davranışsal ya da düşünsel olarak ben de gördüğü herhangi bir zaaf/problem/eksiklik olup olmadığını. Yahut bir olay karşısında birçok kişiden bakış açısı tavsiyesi alırım.

Bunlar pozitif şeyler, sizi geliştirir. -ki eğer karşıdaki sizinle ilgili tecrübelerini aktarıyorsa daha da kral birşey.

Durup bir dusunurum hakli mi diye. Karara varip ona gore devam ederim.

Bu konuda kendime güvenemiyorsam, yani daha önce yoldan çıkmışsam ve bunu çıktıktan sonra fark ettiysem, yani yoldan çıkmaya meyilliysem evet; bu eleştiri ya da uyarı kimden gelirse gelsin dikkate alırdım.

Daha önce böyle bir durum oluşmadıysa ancak bu uyarı beni çok iyi tanıdığını bildiğim birindense yine dikkate alırdım. Bu demek değil ki yaptığım şeyden tamamen vazgeçeceğim; daha dışarıdan, farklı açıdan bakmaya çalışırdım ve bu süreçte "şöyle şöyle yaptığım için mi uyarıyorsun, anlamaya çalışıyorum" diyerek o kişiden yardım da alırdım.

Yalnız şöyle bir detay var, eğer sen yaptıklarının önceki senden farklı olduğunu biliyorsan, sonuçlarını kestiriyorsan, yani bilinçli bir yoldan çıkışsa bunu arkadaşına söylemen lazım. Ne yaptığımın farkındayım ve kendimi tanıma sürecinde her iki ucu da yaşamayı istiyorum, bu şekilde hayatımın kalanını hangi uçta geçireceğime daha net emin olabilirim diyebilirsin mesela. Kontrol sende mi değil mi bilmesi lazım yani.

İlkten bozulurum muhtemelen ama sonrası için memnun olurum. Sevdiğim ve aklına güvendiğim insanın eleştirisini önemserim kesinlikle dikkate alırım çünkü bilirim ki beni düşünüyor. Açıkçası ben buna gerek görüp yapmak istesem de yapamam sadece kendi sorarsa yorum isterse yaparım incitmeden. Bu arada hasetten ileri gelen hiçbir eleştiriyi ciddiye almam.

1. Hayır, hiç o seviye olmadı. Daha doğrusu babam hep o seviyeyi korudu/koruyor. "Baba, n'aber?" gibi bir cümle dahi babama göre yavşakça bir konuşma tarzı. En önemsediği şey saygı. Şakalar dahi saygı çerçevesinde yapılıyor yeri geldiğinde.

2. Babamla çoğu konuda fikir ayrılığı yaşıyoruz, dolayısıyla da fikir olarak hep karşı karşıyayız. Genelde haklılık payı bırakmaz bana, benimsediğim şeylerde daima eksik olduğumu düşünür. Ama desteğini de hep vermeye çalışmıştır. Bunu da kimi zaman aleni, kimi zaman arka planda yapar ki hayata karşı hep dik durabileyim.


Olumsuz gibi konuştum sanki ama bunlar, babamı çok sevme sebeplerim aynı zamanda. Gerçek öğretmenimi o olarak görüyorum çoğu şeyde.

1. her konuda rahat konuşuyorum aramızda bir otorite farkı yok

2. Arkamda veya karşımda hissetmiyorum nötr

normal bi insan ile konustugunda ne hissediyorsam aynisini yapiyorum.

Epey mesafeliyiz. Öyle laubali, arkadaşça hitaplar, şakalar filan kesinlikle söz konusu değil.
Bazı konularda hemfikiriz, bazı konularda taban tabana zıt düşúncelere sahibiz fakat sırf babam olduğu için kendisini arkamda/yanımda ya da karşımda hissetmiyorum.

1. Genelde daha rahat ancak bazen daha "mesafeli" konuştuğumuz da oluyor.
2. Yanımda hissediyorum.

1. sanırsın general. öyle konuşuyorum. yoo, konuşmuyorum. mümkün olduğunda konuşmuyorum. konuşası mı kalır insanın ya?! oturup adam akıllı iki kelime edemeyeceksen sıçayım zaten yapacağın babalığa.

2. karşısında. çünkü her an saçma sapan bi laf edecek, iki dakika yumuşamaya gelmiyor ediyor da zaten. karşısında olmadan insan muamelesi görülmüyor maalesef.

1. Biraz resmi ve mesafeli
2. Yanımda

Hayatta en mesafeli durduğum adam sanırım babam. Fikirlerimiz tamamen farklı, ortak noktada olduğumuz tek bir konu dahi yok maalesef. Konuşurken de aynı işyeri olduğu için genelde patron çalışan şeklinde geçiyor, onun harici pek muhattap olmayız.

yok artık, siz konuşuyor musunuz? biz konuşmuyoruz genelde. iletişime geçildiği zaman mesaj, mail, gelen giden maili birbirimize atma falan böyle geçiyor. çok nadir bir kaç kelime ile ilk insanlar gibi etkileşime giriyoruz.

-aynı evde kalıyoruz
-işe aynı araba
-kendi firmamız beraber çalışıyoruz(!)

:)

artık konuşmuyorum. konuşunca birazdan bir problem çıkacak hissi yaşıyordum, hatta çoğu zaman konuşacak bir şey bile bulamıyordum. kısaca yeni tanıştığım insanla konuşur gibi.
ikinci soruya cevap karşımda/nötr arası (idi)

Ağrı dağı efsanesi imis, teşekkür ederim arkadaşlar.

bence diplomayı sağlam kazığa bağla.

Sonraki basvurularda da kullanırsın.

Yolla öyle kabul alırsan apostillisini yapar verirsin.

başvuracağın bölümün koordinatörüne mail at, cevabına göre hareket et.

1- evet
2- iki hesabın birini primary diğerini secondary olarak ekliyorsunuz makineye. Sec hesap prideki oyunları oynamak için online olmak zorunda.
3-emin değilim ama oynanmaması gerekir. 2. Maddedki gibi olabilir ama

shenergy +1

donanımhaberde ps4 kardeşliğiyle ilgili bir konu var. forum.donanimhaber.com
Burdan bakabilirsin.

3. maddeye gelince oyun transferi diye bir olay yok. Ancak o iki hesap arasında ps4 kardeşliği yaparak oynayabilrsin.

1 ve 3'ün cevabı şöyle özetlenebilir, hesabınızla oyuu satın alıyorsunuz. Fiziksel dvd yok ortada, PS4 makienniz bozulsa/kırılsa/çalınsa da o aldığınız oyunlar sizin kullanıcı hesabınıza tanımlı. İstediğiniz makineden istediğiniz zaman tekrar oynayabilirsiniz.


2. sorunun cevabı ise "PSN Kardeşliği", bu şekilde araştırabilirsin.

Bunu araştırıp

g4 ampul.

halojen olanların fiyatları 3-4 lira. led olanları 10-12 lira.

her yerde bulabilirsiniz, fiyatlari da uygundur

Tanesi 1-2 TL dir, milyonculara ve elektrikçilere bakabilirsin. Elektronik çekmecelerimde mutlaka vardır sağa sola attığım, o kadar değersiz yani.

Esat 4 yoldan sola donunce kugulu tarafindan bilgisayarcilar var bir pasajın içinde.(kuğuluyu arkana alıp esat'a doğru yürürken yani)

şikayete istinaden bulurlar ama ceza almasını beklemek çok iyi niyetli olur.

Çok sinirlerim bozuldu ya bi ara veriyolardı niye vazgeçtiler yeniden saçmalık. Ya profilimden anlaşılması mümkün olmayanhayatımla ilgili bir iki detay üzerinden hakaret etmiş şimdi bu şerefsiz günlük hayatta yüzüme pis pis gülmeye devam edicek düşüncesi deli ediyo beni lanet gitsin böyle adalete ya ben sövsem suçlu olucam sorf adım sanım belli diye yani saçmalığa bak:@ teşekkür ederim cevaplar için yine de

ip'yi bulmasına bulurlar da vpn falan kullanıyorsa, o hesabın o kişiye ait olduğunu ispatlamak imkansız gibi bir şey.

mağarada mı yaşıyorsun :) ttnete geçmemelisin elbette, en dandik internet sağlayıcı o. ben de zamanında ttnet kullanırdım. bağlantı sık sık kopuyordu. bi de çok pahalıydı. sonra ttnetten çıkana kadar anam ağladı, 2 ay uğraştırdılar çıkmayayım diye.

şimdi uydunet kullanıyorum, inanılmaz memnunum. türknet için de bu aralar iyi diyorlar.

@istanbul kanatlarimin altinda Öyle de denebilir, hiç ilgilenmek zorunda kalmamıştım bu konularla :D

Zamanında biz de ttnet kullanıyorduk, ordaki sözleşmemiz bitti sonra superonline'a geçtik ama internet konusunda ttnet'te çok sıkıntı yaşadığımızı söyleyemem. Ayrılırken baş ağrıtmışlardı sadece.


Uydunet ve türknet hakkında bilgim az, yeni yeni duydum hatta. Güvenilir midir?

Bir haftadır falan ttnet’ten Turk.net’e geçtim. hattı adsl’den Vdsl’e geçirirken haftasonuna denk geldiği için iki gün internetsiz kaldık. Bir de akşamları hız 5-8 Mbps arası değişiyor. Onun dışında 33 mbps.

İyi fena değil. Önceden telefon + internet için Türk Telekom a 120 lira veriyorduk. 3-4 gün 14 mbps, ayın geri kalanı 5 bile görmezdi. Şimdi 60 liraya aldığımız şu hizmet ondan iyidir. Numara değişmeden 1000dk konuşmalı telefon hattı da ekstra güzelliği.

@catch the arrow Telefon dediğiniz sabit hat mı? Ben sabit hat kullanmak istemiyorum yalnız. Yalın internet deniyormuş ona sanırım. Uydunet ve türknet'te de yalın internet hizmeti yok anladığım kadarıyla.

@l arrache coeur

uydunet'te sabit hat zorunluluğu yok. benim sabit hattım yok mesela. sadece internetin yanında zorunlu kablo tv kurulumu da yapıyorlar. şöyle söyleyeyim, ben şu anda ayda 46 liraya sınırsız interet + standart uydunet kanalları gibi bir hizmet alıyorum. internet hızım 20 küsür bir şey. akn'yi geçince de 8 mbps'ye düşüyor, o da takılmadan film video vs izlemek için yeterli oluyor.

standart uydunet kanalları da baya güzel. hd nat geo kanalları falan var. tabi "ben hep belgesel izlediğim için" diğer kanalları bilmiyorum :D

türknet'i bilmiyorum ama onda da sabit hattın zorunlu olduğunu sanmıyorum. alırsan ekstra indirimli alabiliyorsun ama sanırım.

Fazla edip abi denmiş ve fazla depresif bence. Ağlak gibi durmuş. Aslında düşünce güzel de bu durumu fark edişin ağırlığını tam tadamadım ben burada. Çünkü düşünce büyük oranda doğru.

Daha uzun olsa ve edip abi cevap verse ama biz ne cevap verdigini bilmesek de yazarin edip abiye cevabindan cikarsak ne diyor daha guzel olur bence.

Cogzel onun haricinde.

Karşılıklı diyalog şeklinde de yazmayı düşünüyorum ama henüz değil :)
Daha uzun yazmak için en az birkaç fırın daha ekmek yemem lazım :)

"Ne sen haklısın, ne de ben haklıyım Edip Abi. Galiba ikimiz de yanıldık. Böyle olsun istemedik elbette, kimse istemez. Ama yanıldık işte..

İnsan hiçbir zaman özgür değil işin aslı. Çünkü özgürlük , özgürlük Edip abi, aitsizlik değil midir? Bize yalan mı söylediler?

Oysa en yalnızımız bile toprağa ait, hadi toprak değilse bile ölüme..Ait olmak bizi korkutuyor, ama özgür de değiliz.. Öyleyse aitler olan bizler..Ne bileyim, aklım karışıyor.. Biz neyiz Edip Abi? Senin dediğin gibi biraz ölüyüz, hepsi bu."

@kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
Eklemeler hiç fena değil :)

aslında güzel de o tabanın kalıbı neden ayakkabıya göre geniş ki?

güzel ama yanda fermuarı yok, giyip çıkarması zor. (yada ben üşengeç olduğumdan öyle geliyor.)

Ayakkabı kötü ama fotoğraf başarılı. Böyle görünmez çıplak gözle. Taban çok geniş.

"etiketlendiklerimden kaldır" diye bir şey var, arkadaşınız onu yapmış olduğu için çıkmıyor kendi profilinde, yani etiketi duruyor ama profilinde göremiyorsun.

tek başına giyilebilecek bişey değil mi? anlamadım tam soruyu. bence fotoğraf koyarsan daha anlaşılır olur.

bi taraftan açıyorsak bi taraftan kapatmamız gerek düsturuyla sanki şu tip bi pantolonların üzerine olabilir gibi geliyor;
modaviki.com

ceket filan alıp omuzdan düşürürsün.parodik.com

@neynep bu direkt iç çamaşırı ya. sevişirken giyilir ancak sanki.

elorelia'nın çabasına saygıyla, belli ki anlatamamışım, şöyle: i.hizliresim.com . iç çamaşırı bu, ama yani.. bi kullanım şekli vardır herhalde.. neblim. dantelin altında astar filan yok hiç. mesela şifon gömlekle de olmaz :/

cok kotu gorunuyor (belki cekimden dolayi), evde giy sadece :)

sanırım plastik manken ülüzyonu ve şuursuzluk denk gelmiş. teşekkürlerle.

Icine mutlaka askisiz sutyen giyip, crop top olarak kullanabilirsiniz, yuksek bel etek ve pantolonlarla. Bir de pinterestte lace crop top outfit olarak aratirsaniz, pek cok fikir bulabilirsiniz.

icine siyah sütyen ve üstüne derin v yaka kazakla giyebilirsin belki. ya da önünü acmadigin siyah blazer ceketin icine.

ah yes! kalın bant, büstiyerimsi saten siyah sütyen üzerine bu, delicioso! Gayet şık oldu. Blazerla da olur hakikaten. Teşekkürler, hayatın ufak tricklerine yardımcı olanlarınız eksik olmasın(:

ben happy christmas holidays diyorum. bilmiyorum ne kadar dogru bir tabir ama kim dindar kim degil bulasmaya gerek yok.

Bence en sağlamı "Merry Christmas" :)

Dogrusu "Merry Christmas"

Dark iyi diyorlar.
S1f1r b1r de güzeldi bence. 3. Sezonda blu tvye geçti biraz bozdu diyorlar.

vikings

Bomba gibi mi bilmem ama eskilerden izlemek istersen;
-İz peşinde(Mehmet Aslantuğ var)
-Sayın Bakanım
-Nerede kalmıştık(1980 yılında Haluk Bilginer komaya giriyor ve 28 yıl sonra uyanıyor.)
-Saygılar bizden(Kemal Sunal var)

Favorim ise; Sır dosyası.(Taner Birsel, Ayça Bİngöl, Mehmet Günsur var. Paranormal olaylar var. Mükemmel bir dizi)

Son olarak ise Bay E filmi var. Biri tavsiye etmişti bana. Türk sinemasının en alt sırasına bile yazmayacağın film belli olsun demişti. Ama bir değişiklik olsun diye izlemeyi düşünüyorum.

Yabancı dizi olarak ise şu sıralar Two and half man seyrediyorum.

chance

www.hellorun.helloenjoy.com

www.decisionproblem.com

(bkz: universal paperclips)

zty.pe hem de yazma hızını geliştirir.

haxball

forum.curvefever.com

aklım şu geldi.
çocukken minyatür bir bilardo setim vardı. ıstakalardan biri kırılmıştı.
bende bir iğneyi iyice kızdırıp kırık yerlerden içeri sokarak birleştirmiştim. belki buna benzer bir şey olabilir.

@teritori

Mantıklı da, bantla idare ediyorum gibi şimdilik. Olmadı bi bant daha takacam gibi :S

@teritori o kalem dijital gibi bi şey, deforme olunca kullanilmiyor. yani sadece ucundan ibaret degil..

ALiexpress'te cakma oluyor.. 50 tl Turkiyede. hb da bulabılırsın. hb magazasından al baska yer olmasın cakma kakalarlar

Hb dediğin eticaret mağazası dimi bildiğimiz?

orjinal çıkma kalemi 30 tlden ayarlayabilirim istanbuldaysanız

X ve XL ayrı oyunlar. Ek paket ile yükseltilebilecek bir şey değil diye biliyorum.

hayır aynı oyunlar. karakterler eksik X'te sadece.

kombat pack 1 ve 2. bir de şu deniyor xl'nin çıktığı gün mkx'e kombat pack 1 kendiliğinden gelmiş. o yüzden şu sayfada kombat pack 1'de bulunanlar sende var mı onu kontrol et. support.wbgames.com

kombat pack 1'dekiler sende varsa sadece kombat pack 2'yi alacaksın. yoksa 1 ve 2'yi alman lazım.

@sporty, tamamdır XL paketini satın almam gerekiyor her iki paketi de kapsıyormuş. teşekkürler. Oyun full olacak böylece.

pc ye elle kendin DNS adresi gir.

O da işe yaramadı.

Yardim edebilecek bir kişi bile yok mu?
Duyuru bitmiş cidden :(

Var. Data recovery diye google da arat bir yigin program var. Ama kurtarmada onemli kistas silinen verinin uzerine cok veri yazilmamis olmasi. Tiramisu diye bir program vardi galiba.

DMDE ve Paragon diye bildiğim iki program daha var. Formattan sonra işletim sistemi kurmadıysan dosya kurtarma oranın %90 ları geçer.

Ama işletim sistemi kurduysan hdd de sistemin yazıldığı kısımlardaki verileri kurtarmak çok zor olacaktır.

7- data recovery diye bi program vardı benim kullandığım en iyisi buydu. Tamamını kurtarır mısın bilemem ama bi astral seyahat yapar gelirsin. Arayüzde doğru seçeneği seçip saatlerce beklemen gerekiyor (format sonrası veri kurtarma seçeneği)

''arkadaşlar benim tecil 31/12/2018 tarihine kadar öğrenci olduğum takdirde devam ediyor. fakat bu yaz döneminde mezun olmayı planlıyorum. ''

lisanstan mezun oluyorsanız, diploma ya da çıkış belgenizle askerlik şubesine giderek mezuniyet tarihinizden itibaren 2 yıl geçerli teciliniz olur.

''Tecilim yıl sonuna kadar fakat mezun olursam eylül ayında mı askere giderim ? ''

yazın mezun olursanız, ağustos 15'e kadar as. şb'ye gidip ben askere gideceğim derseniz en erken kasımda asker olursunuz.

''yoksa mezun olduktan sonra tecil hakkımı kullanabilir miyim ?''

tecil ettirirseniz 2 yıl teciliniz olur. ettirmezseniz askere gidersiniz.



bu üstte verdiğim cevaplar, yazın lisanstan mezun olacağına dair. eğer yüksek lisans ise 2 yıllar 1 yıl olarak değiştir.

''ya da tezsiz yüksesk lisans işine ne dersiniz ? ''

valla sen bilin.

29 yaşında mezun olup iki yıl tecil ettirme hakkım var yani değil mi hocam ? 29 yaş sınırına geldiğim için iki yıl tecil ettirme hakkım elimden alınıyor mu?

89lusun ve lisanstan mezun olacaksın anladığım kadarıyla.
Maalesef 29 yaşın seneye dolacağı için 2 yıl daha tecil hakkın olmuyor. 31.12.2018 e kadar tecilin devam eder sonra biter.
Yükseğe başlarsan tecil devam ettirebilirsin. Aksi takdirde 01.01.2019 tarihinde yoklama kaçağı durumuna düşersiniz.

o zaman tezsiz bir yüksek lisans programına başvurmak farz oldu. umarım bedelli çıkar o zaman içerisinde.

29'da lisans'tan mezun olup 2 yıl tecil alınabiliyor. almışlığım var.

Doğa için çal parçaları fena değil.

Benzer durumlardayız. Ben de 70-80-90 o kadar yoğun dinledim ve millete alıştırdım ki artık gına geldi desem yeridir.

şöyle bi uygulama var mesela dinlediğim belki işini görür; eksisozluk.com

onun dışında amatör stand-up dinliyorum youtube'tan, metin-zeki, nejat uygur tiyatroları falan, iyi gidiyor.

Ben göksel baktagir dinlerim.

merve deniz dinliyorum bu ara iyi gidiyor

tarzina gore secip aksama kadar dinlemelik : www.yesmuzik.com

Spotify free

www.pdfmerge.com

üç sayfayı peş peşe taradıysan zaten mantıken tek dosya olması lazım. her taramadan sorna ayrı ayrı kaydetme.

Ilovepdf.com

yep. birebir aynısından almak en garanti çözüm. farklı marka aynı mhz ve kapasitede almak dahi sorun çıkartabilir, çıkartmayabilir de. risksiz olsun istiyorsan birebir aynısını al

Sayın washe, çok haklı. Ben sadece yuh demeye geldim, 480 TL ram mi olur ya hu?

evet maalesef kur sebebiyle sanirim 8gb ram 480 tl. gittigidiyor'a baktim orada 500 tl'den fazla.

benim şu an kullandıklarım;

www.itopya.com

evet kullandıkLARım, iki taneler çünkü :)

bu sitede stokta yokmuş ama tanesi 800 lira civarında :/

Ben farklı marka ve düşük mhz kullandım uyumsuzluk olmadı. 1600 ve 1333tü sanırım. Yüksek almaman gerekiyor ama düşük olabiliyor. Fakat sen yine de aynı mhzyi al. Markayı farklı alabilirsin.

Bu arada ddr4e de gerek yok sanki. 3 hala en popüleri.

hem ddr3 hem de ddr4 destekli bi anakart yok bildiğim kadarıyla :) ikisinin slotları farklı. o yüzden eskisi ddr4 olduğu için anakart da ddr4 uyumludur. rami ddr4 alman şart.

link verdiğiniz siteyi daha evvel hiç kullanmadım, belki bunları kullanmak isteyebilirsiniz, fiyatlar da daha uygun gibi duruyor:

www.teknobiyotik.com

inventus.com.tr

@gkhncnzdgn

ben pc'yi buradan almistim. direkt ayni ram'i bulayim diye buradan gittigidiyor'dan arattim sadece.

tesekkurler.

Tv'niz smart tv ise mağazasından indirebilmeniz lazım.

Türkiye'ye ulaştıktan sonra PTT teslim aldıysa uluslararası kargo takip numaranızla PTT'nin sitesinde de kontrol edebilirsiniz gönderinizi.

Posta dağıtım merkezine gidip sorun, bazne taşeron eleman değişimi oluyor dağıtıa çıkmıyor orada kalmış oluyor vs.

Eğer böyle bir şey olmadıysa da posta gelince daha dikkatli olurlar "lan bu adam postasını soruyor" diye.

Biraz gecikmiş, buyer protection süresine dikkat edin geçmesin.

4 aydır gelmeyen kargom var :)

Gönderi tipi önemli. Eğer aliexpress standart shipping ise bu kadar uzaması normal değil.

Ama yok china registered airmail falansa yani düz mektupsa gecikebilir. Buyer protection dolmadan despute açın

hangi şehirde olacaksınız?

Bütçe yoksa kullanabileceği şeyler daha çok makbule geçer. Örneğin şık bir kaban, güzel bir bot gibi. Hem ihtiyaca hizmet eder hem kullandıkça seni hatırlar hem de zevkini biliyorsan epey sevinir. Aklıma gelen bir diğer şey ise, yeni eve çıkacaksa güzel bir ev eşyası olabilir. Yani tabak çanak değil de, şık bir tablo, ya da ona benzer hem maddi olarak sarsmayan hem de aşırı dandik kalmayacak şeyler.

ufak gozluk de alsaniz gorus aciniz sorun olmaz. Evet biraz fazla buyuk bence bu. Kucuk gozluk idealdir.
Ama deneyip almakta fayda var, 3-5 model alin, ve secin:) digerleri iade:)

Bu sanki şınorkelle birlikte denizde, belki bir koyda keşif amaçlı kullanılabilecek bir tipte. Paletle ağır ağır takılacaksam tercih ederdim ama amaç sporsa almazdım.

Denizde yüzüyorsan, triatlon falan yapıyorsan al. Hızını kesmez.
Havuzda yüzüyorsan buna gerek yok, küçük gözlükler daha kullanışlı.

Küçük gözlük kullanıyorum normalde ama geçen yaz büyük diye almadığım için merak ettim arkadaşımın buna benzer büyük gözlüğünü kullandım, çok sevdim ve kesinlikle alıcam. Spor amaçlıysa bilemiyorum ama başka şekil engeli olmadı.

www.decathlon.com.tr
Havuzda kucuk gozluk denizde ise bunu kullanıyorum. Gorus acısı inanılmaz geniş tavsiye ederim çok da karizma aynalı fln:)

Satamazsın. Apple artık sınırlı garanti veriyor yurt dışı cihazlara... 400 lira için kimse garantiden vaz geçmez :/

Zor satarsın. 6500u verecek adam 6900u de verir, gider apple storedan alır. Çok daha uyguna getirip satan var burda,5000 civarına.

@irene adler, hepsi buradaya ve gitti gidiyora baktım 6750'den aşağısını görmedim valla.

Mağazaları kastetmedim ben. Bak burdan bi ilan:


selamlar
dubai'den getirdiğim iphone x'i kutusunda, açılmamış şekilde satıyorum.

-64gb
-silver
-fiyat: 4900tl


Bu fiyatlar varken niye senden alalım:)

Mümkün değil

www.hepsiburada.com

5779 TL.

almanya'dan arkadaşıma aldırdım. 64gb. kayıt dahil 4700-4800'e hallettim.

ne diye senden ya da ırene'den alayım? :)

@washe

Ben satmıyomm ,burdan bi ilani paylastim sadece:/

@ırene

sori, my bad :( o ilandan niye alayım yani :)

64gb değil bu beyler 256 gb. O kadar fiyat farkı olsun.

He satarsın yiğido diye cevap bekliyorsun muhakkak ama kerizin birini bulmadan olmsz o iş.

Aynen ya.Sorunun cevabı senin kafanda belli madem bize niye soruyosun? Alan olursa 65 bine de satarsın ,serbest piyasa sonuçta. Keriz araman lazım biraz.

6000 liraya gelecek, 6500'e satacaksın, adam onu 150 liraya kaydedecek pasaport bulamazsa bi 150 daha verecek, aaa TR'den pahalı oldu :/

@ atom karincanin torunu, olmadı ama olsun :)

Boş iş bence uğraşmayın telefon getirmekle falan. Gamestop'tan 2. El ps4 oyunu getirin, marketten egetürk sucuk getirin falan ne bileyim...

Olmadı mı?
www.mediamarkt.com.tr

Şurada tt indirimi 6800 lira olur maximum kart varsa bir 100 lira puan gelir, tek çekim olduğundan binde 1 de olsa puan gelir 6-7 lira da ekstra :)

hala opel servislerine giden insanlar mı var ?

(bkz: gürses opel rezaleti)

iste suan yok o yuzden soruyorum yetkili servis harici bir tavsiye.

ben tereyagoglu'na goturuyordum opel varken ama sercal da cok tercih ediliyor.

Hipodrom'un oralarda Kazım Karabekir Sanayi diye bilinen bir yer var, oto sanayisi. Orada Zihni Usta var, ona git. Elektrik sorunu varsa Heriş Oto Elektrik var ona git. Ben oralarda bir kadın olarak tek başıma rahatlıkla güvenle dolaşabiliyorum ve dolandırılmıyorum, bi oralara bakın derim. Dur bakim bi dakka.

www.google.com.tr!3m1!4b1!4m5!3m4!1s0x14d34e8d24de989f:0x74cab258501aa01e!8m2!3d39.9444348!4d32.843922

Burada metrodan inince cadde karşısından itibaren Kazım Karabekir Oto Sanayii başlar. Oralarda.

tesekkur ederim :)

tabii ki açık ara önde, tartışmasız Şaşmaz'da "Opel Garage-Hakan Bey". Bir kere giderseniz ne demek istediğimi anlayacaksınız ve eminim başka yer aklınıza bile gelmeyecek. Reklam gibi oldu ama ben ilk Opel'imden itibaren tüm marka araçlarımı kendisine götürürüm.

(git: www.firmasec.com )

Aracim baska bi marka olmasina ragmen Ferhat ustaya goturuyorum ve cok memnunum.

Klima ile ilgili bi problem vardi baska ustaya yonlendirdi. Rot balans ile ilgili bi problem vardi yine araciligiyla bi yere gittim. Arkadasimin kaporta isi vardi yine yonlendirdi ve memnun kaldik.

hayır hocam. api yapıyorlar, işte seni kim takip etmiyor öğren falan gibi, ona girip izin verirsen senin adına da insanları takip edebilme izni alıyorlar. Sonrasında da senin adına takipçi satıyorlar.

Gearbest reklam mesajı atabiliyor ama istediğiniz oluyor mudur bilmem.
Ücreti karşılığında yapılabilir belki.

Nacizane tavsiyem, sakın ilaç kullanmayı yarıda bırakma (artık iyiyim diye düşünüp, en büyük hata bu oluyor genelde), nurofen'i de iç ve sık sık duş al = )

doktor değilim ama kronikleşmesi demek farenjiti sürekli olman. yakın sürelerde... yani iyileşemezsen kısa bir süre sonra tekrar farenjit olabilirsin o yüzden ilaçlarını tam almalısın.

Hergün gargara yaparak boğazını temiz tutmaya çalış. Onun dışında klasik şeyler, bol sıvı tüket, havalar soğuduğunda boğazını soğuktan koru, vs.

nurofen, aferin gibi antibiyotik olmayan ilaçlar grip ve üst solunum yolları enfeksiyonu için yazılıyor ama tedavi edici özelliği yok, ağrı kesici ve ateş düşürücü etkileri var. www.ilacrehberi.com

sarımsak yutabilirsiniz, bol bol ılık su, poşet çay olmayan gerçek bitki çayları (adaçayı, ıhlamur) için.. karbonatlı su ile gargara yapın, asitli içecekler içmeyin..uyuduğunuz odada kalorifer peteği varsa havayı kurutmaması için petek üstüne su dolu kap koyun ( özel kancalı petek için su kapları da satılıyor) tüm bunlara kış ayları boyunca dikkat edin,

benim kronik farenjitim var, sebebi burnumdaki deviasyon. burundan rahat nefes alamayınca özellikle gece ağızdan nefes almak ciddi rahatsızlıklara yol açıyor. bunu kontrol edin veya kbb doktoruna sorun derim.

Sebebini tespit etmek gerekiyor. Bende alerji var mesela. Sonbaharda antihistaminik icmeye basliyorum hasta olmamak icin. Kbb'ye danismak en iyisi.

Şurada yazmıştım
eksisozluk.com
Kopyalayıp yapıştırayım

kronik farenjiti olan insan zencefili elinden eksik etmemeli. yaş zencefili acı acı çiğneyince çok süper rahatlatır. toz zencefil süte veya bala veya hem süte hem bala karıştırılarak içilir/yenir. (en iyisi balla toz zencefili karıştırıp macun kıvamına gelince yemek) kök zencefil boş zamanda pastil gibi emilir. doğadan'ın zencefil limonlu çayı artık nefret getirene kadar içilir. farenjit 101 = zencefil. zencefil farenjitlinin kara gün dostudur.

boğazın testere, zımpara gibi olmasına aldırmadan bol sıvı alınmalı. zencefilin dışında adaçayı da antiseptik bir etkiye sahiptir. aynı zamanda hatmi ve papatya da farenjite iyi gelen şeylerdendir. adaçayı çok değerli bir şey ama çok da abanmamak gerek, östrojen pompası çünkü.

çayların hepsini bir arada karıştırmayın ve çayları kaynatmayın. ayrı ayrı üzerine sıcak su dökerek demleyin, bekletin. ılıyınca için. zevk almak için değil, ilaç niyetine için.

bunları gargara yaparak içiyoruz, çünkü oradaki mikrop, pislik, artık ne varsa onları gargara yolu ile söküp mide asidinde öldürmeyi planlıyoruz.

çok sıcak ve çok soğuk şeyler, asitli-gazlı şeyler yasak. kendinizi çok narin, ortamı değiştiğinde bozulacak bir saksı bitkisi olarak görün. her şey ılık. çorba da, çay da, karpuz da ılık. oda sıcaklığından çok sapma göstermemeli ama sıcak içecekler içinizi de ısıtmalı. katı ve boğaz tahrişi yapabilecek yemeklerden (örneğin, patates kızartması) kaçınmak gerek, her şey olabildiğince sıvı ve besleyici olmalı. mercimek çorbasını elde yapın ve onu için.

ağız sürekli temiz olmalı, diş fırçalamak çok önemli. hasta olun olmayın, her gece yatmadan önce karbonatla gargara yapın. gün içinde aklınıza geldikçe ister için, ister gargara yapıp tükürün.

vitamin için meyve değil ama soğan, sarmısak yeyin ama soğanı abartmayın hastayken. acıdan kaçının, acı boğazınızı tahriş eder. yaygın kanı acının orayı pişireceğidir, kazın ayağı öyle değil. acı yok rocky, acı yok.

terlemeyin, üşümeyin. unutmayın ki saksı bitkisisiniz. klimanın pis havasından uzak durun. pencere açın bol bol, hava temiz olsun ama cereyanda da kalmayın. uyuyun bol bol ama uyurken ağzınız açık kalmasın. ağzınızdan nefes almayın. olmadı breathe right alarak burnunuzu açık tutun. uyurken "ağzı açık mı uyuyor" diye kontrol etsin birileri. eğer ağzınız açık uyuyorsanız uyku kliniğine. belki de septum deviasyonu var ve birçok şey ondan kaynaklanıyor. bir doktor türkiye'nin yaklaşık %60'ında septum deviasyonu olduğunu ama insanların farkında olmadığını söylemişti.

ayrıca, reflü varsa yüksek yastık kullanarak uyuyun. mide asidi siz uyurken boğazınıza gelip oraları tahriş etmesin.

alerji kaynaklıysa, ilaçlarınızı aksatmayın; onlar feci de uyku yapar. yatmadan önce alın onları. sonra da upuzun ve depderin uyuyun. alerji geçmeden farenjit yok olmaz, çünkü farenjiti alerji tetikliyor zaten. neye alerjiniz olduğunu bilin. örneğin, bir arkadaşımın yatak çarşafındaki mite'lara alerjisi varmış, bambu çarşaf almak zorunda kalmıştı. hatta bir ara da seksi saten çarşafları iki günde bir yıkayarak onlarla yatmak zorunda kalmıştı da, rahat edememişti "yatakta kayıyorum ben" diye. meğer pamuk çarşafa alerjisi varmış. bir alerji testi yaptırın, neye karşı ise alerjiniz onu bulun. farenjiti yapan o, ondan kurtulmadıkça farenjit de gitmez.

en hızlı rahatlatma yaş zencefilin ağız göz yana yana hatır hutur çiğnenmesi ile olur. hatta günlük hayatta da zencefil eksik olmasın, biri klima mı çalıştırdı, emmeye başlayın kök zencefili pastil gibi.

ekleme: bu illetten kurtulan biri olarak, kendimi kurtaran yolları söyleyeyim.
öncelikle herhalde 8-10 kere kulak-burun-boğaz polikliniğine gitmiştim. allerjiler, septum deviasyonları, reflüler, vb. kontrol edildi hep. ilk olarak istanbul'un havasına verildi suç. aslında haklıydılar da, uzun süre başka şehirlerde yaşadığımda hiç hasta olmuyordum. ancak, istanbul'da yaşamak zorunda olduğuma göre bir şekilde başa çıkmam gerekti.

ilk olarak, spor yapmak çok iyi geldi. bağışıklığı ne kadar arttırdığını anlatamam. düzenli spora başlayın mutlaka. daha önce hasta eden hareketlerin hasta etmediğini göreceksiniz.

ikinci olarak, dedim ya, saksı çiçeğisiniz. terlemeyecek veya üşümeyeceksiniz ama ikisinden birini tercih etmeniz gerekiyorsa, üşüyün. ne olursa olsun, terlemeyin. bu ne demek? ben toplu taşıma kullanan bir insanım. dolayısıyla kışın her dolmuş, otobüs, vb.den indiğimde sıcak yerden inip gideceğim yere kadar soğuk bir ortamda yürümek zorundayım. hastalığı en çok etkileyen kısmın burası olduğunu buldum. toplu taşımada paltolu paltolu sıcak sıcak oturup dışarı çıkmak çarpıyordu. artık toplu taşımaya biner binmez paltoyu çıkarıyorum. hafif serin oluyor ama içeri-dışarı sıcaklığını dengeliyor. araçlarda terlemeyin, terli terli araçlardan dışarı çıkmayın. ayakta duracaksam bile bir elimde paltomu ve çantamı beraber tutuyorum artık. palto yere düşmüşmüş, elimde kolumda taşıyamıyormuşum; bunlar farenjitten önemli değil. oturuyorsam palto mutlaka kucağımda ve iner inmez giyiyorum. içeride donmadığınız sürece serinlik olsun, sıcağa alıştırmayın bünyeyi araçların içinde. bunun da etkisi çok yüksek.

aychovski'nin yazısının linkini verecektim zaten kendisi vermiş.
beni sıcak duş almak ve zencefilli ballı macunlar satılıyor organik ürün mağazalarında onlar çok rahatlatıyor.

Herkese teşekkürler, şuan zencefil çiğniyorum (:
böyle bi tat yok yalnız /:

Smart tv mi? Bizimkinde tv nin ses ayarları menüsünden tv hoparlörü veya ses çıkışı arasında seçim yapmak gerekiyor.

@curukturpkokusu, yok bayağı bildiğin gerizekalı benimki. Eski tip. Koaksiyel çıkışı var diye optiğe çevirmek için Çin'den adaptör getirttim. Koaksiyel çıkışı bozuk herhalde anlamadım gitti.

Ayarları kurcaladım da seçtirmiyor çıkışı.

www.drmehmetakgun.com

ben burada yaptırıyorum. çok da memnunum.

drderm polikliniği-epizone

Tunalı'da gratis'in orda.

çok teşekkür ederim @karamell @gunbatimi

Boyner’in sitesine baksabilirsin, stilgiyin.com’a erkek atkı yazarak karşılaştırma da yapabilirsin.

Ek bir hediye alternatifi olarak da fanlı ısıtıcı alabilirsin; muhteşem bir şey.

sıcak su torbası diyeceğim ama çok mu gey olur?

www.mudo.com.tr

atkı + komiklik için sıcak su torbası :B

ya da sevdiği türü biliyorsanız o türe ait iyi bir albüm de iş görür bence.

bere alın bi tane, bi de kupa, berenin içine koyup öyle paketleyin :)

bi de sevdiği birinin albümü de olabilir.

Ben geçen gün Loft'tan bir şal aldım, efsane çıktı, iki gündür dışarıda kullanıyorum, fiyatı da uygundu.

www.loft.com.tr

Surda ingilizcesinin epub’i var, onu mobi’ye cevirip atabilirsin. Baya duzgun

gen.lib.rus.ec

ya kafanıza göre seçin gitsin işte, fark etmez. ikisi birlikte çalışıyordu en son zaten.

eurolines kullandık memnun kaldık rötar vs olmadı hiç

Regiojet tren seferlerine basladi prag - viyana arasinda. Baktiniz mi? Ayrica öbb trenlerini de ucuza bulabilirsiniz bazen. Kontrol edin derim.

Onun disinda hangi bilet ucuzsa onu alin madem.

Belirttigin hatta calisiyor mu bilmiyorum ama Orangeways alternatifine de bak.

Şu anda The Balm'ın likit mat rujunu kullanıyorum ve son derece kalıcı buluyorum.

pastel daylong kissproof likit rujları önerebilirim mat olarak.
yine mat olan, danla biliç likit rujları da baya kalıcı
golden rose bordo kaplı olan seri de baya kalıcı.
the balm ınkiler bende o kadar kalıcı olmadı.

Note'un kalıcı rujunun üzerine tanımadım tanımam..

Kurutmuyor ve 1 gün kalıyor. Delilik resmen

The balm likit mat kullanıyorum bende, memnunum.

makyaj yaptığım dönemde şundan almıştım
www.morhipo.com
çıkmıyor. gerçekten dert yani çıkarmak. bilmiyorum tercih eder misin :D
ama iyi yani, hiç bulaşmıyor ve dudakları da kurutmuyor.

Wet n wild 'ın mega last rujları

Duşa girip çıkıyorum hala duruyor, duşta yüzümü yıkamama rağmen.
Bir de yapısı çok güzel, normal rujlara göre bir tık daha katı gibi, dudakları çok güzel nemlendiriyor.

bir erkek olarak önerebileceğim şey de lütfen bulaşıcı olmasın arkadaş o.
yani ucuzu mu bulasır onu bilmem de, mesela kolayı pipetten içerken filan çok iğrenç görüntü oluşturuyor. dün tam karsımda oturan hanımefendiden bu sebepten soğudumu soyleyebilirim. evet evt. içimde kalmasın..:D

!!!Dünyanın en kalıcı rujunu söylüyorum dikkat!!!! ama sonra 4 gün elimden çıkmadı falan diye yakınmayın.
makeup academy luxe inked lip stain, eve shoplarda 15 tl

www.bloglovin.com

Bundan sonra gelenler de Kat Von d likitler ve normal rujları everlasting serisi, sephoralarda 110 tl

sephora'nın bir ruju var, ince uzun siyah ambalajlı. sabah sürüyorum akşam dudağımda oluyor. fiyatı da çok değildi.

edt: likit rujları sürmek çok zor oluyor bence, o nedenle likit kalıcı ruj çok riskli.

Bunu uzun yoldan a kümesinin elemanını alıp b kümesinde ki n. elemana eşit mi diye herbirini kontrol ederek yaparsın.

keşke dil de yazsaydın.

aynen dil olarak scheme:)

stackoverflow.com
?

2 tane kalın ansiklopedi düşün. bu 2 ansiklopediyi kapakları gözükecek şekilde yan yana koyup sağlam bir şekilde yapıştıracaksın deseler ne yaparsın?

Mecburen temas ettikleri tek noktadan çizgi şeklinde sürersin yapıştırıcıyı. Ne kadar sağlam olur? Ben ufak bir asılmayla ayırırım mesela 2 ansiklopediyi.

Şimdi bir de büyük büyük metaller düşün. Araba kadar belki. Bunları nasıl yapıştıracağız?

Sürtünme karıştırma kaynağı burada devreye giriyor. Yan yana duran 2 ansiklopediyi (metali) birbirine kararak, ondan ona, ondan ona aktararak temas yüzeyini artırıyor ve aynı esnada birbirine kaynatıyor. O ince temas çizgisi en zayıf nokta olması beklenirken, kaynak sonrası yüksek ısı neticesinde reaksiyona giren metalin sertleşmesi sonucu birleştirilen metallerin en sağlam noktası oluyor.

Kullanım alanlarını bilmiyorum ama biraz mantık yürütünce imal edilmesi mümkün olmayan boyutta plakaları kaynatıp istenilen boyuta ulaşılmak istenen yerler olabilir.

Bilgilendirme için çok teşekkür ederim ancak takıldığım nokta çevirideki İngilizce terimler.

cex.io