nhk ni youkosu
Herkes bahsediyor da, S8 ve sonrasında A30-50 modellerinde falan da sanırım reklam varmış. Doğruluğu nedir?S7 kullanıyorum benimki tertemiz de, sonraki modellerde OneUI ile hem arayüz düzeldi ama reklam geldi diyorlar :DXiaomi'lerde de var sanırım. E ne olacak böyle?
Herkes bahsediyor da, S8 ve sonrasında A30-50 modellerinde falan da sanırım reklam varmış. Doğruluğu nedir?
S7 kullanıyorum benimki tertemiz de, sonraki modellerde OneUI ile hem arayüz düzeldi ama reklam geldi diyorlar :D
Xiaomi'lerde de var sanırım. E ne olacak böyle?
S7 kullanıyorum benimki tertemiz de, sonraki modellerde OneUI ile hem arayüz düzeldi ama reklam geldi diyorlar :D
Xiaomi'lerde de var sanırım. E ne olacak böyle?
0
s10e kullanıyorum, tüm güncellemeleri de yaptım reklam yok. bir kaynak gösterebilir misiniz? çünkü ben reklam görünce böcek gibi ezmiş ve hatırlamıyor da olabilirim.
(bu arada xiaomi'lerdeki kapatılabiliyor diye hatırlıyorum, bndan önceki telefonu xiaomi ve onu da hala kullanıyorum iş için, reklam yok.)
(bu arada xiaomi'lerdeki kapatılabiliyor diye hatırlıyorum, bndan önceki telefonu xiaomi ve onu da hala kullanıyorum iş için, reklam yok.)
0
@gkhncnzdgn, geçenlerde ekşisözlükteki biriyle mesajlaşmıştık, "annemin kullandığı a serisi bir cihazda çıktı karşıma çok fena asabım bozulmuştu" demişti.
bugün reddit'te gördüm tekrar oraya da sordum,
i.ibb.co
cevap şöyle. Emin olamıyorum da, millet son zamanlarda sürekli "androidlerde reklam var, ios çok iyi" diyor. Birileri bir yerde reklam görüyor ama web falan değil baya menülerden arama ekranlarından falan bahsediyorlar. Ya onların kapatamadığı (veya reklam olmayanların kapattığı) bişey var, bilemedim.
bugün reddit'te gördüm tekrar oraya da sordum,
i.ibb.co
cevap şöyle. Emin olamıyorum da, millet son zamanlarda sürekli "androidlerde reklam var, ios çok iyi" diyor. Birileri bir yerde reklam görüyor ama web falan değil baya menülerden arama ekranlarından falan bahsediyorlar. Ya onların kapatamadığı (veya reklam olmayanların kapattığı) bişey var, bilemedim.
0
10 yıldır samsung kullanıcısıyım menüde nerede reklam varmış ya?
Sadece samsung health uygulamasında bir süredir üstte smart watch reklamı var samsungun. Beni o biraz rahatsız ediyor ama bu arayüz değil, uygulama içi reklam. Arayüzde hiç reklam gördüğümü sanmıyorum.
Sadece samsung health uygulamasında bir süredir üstte smart watch reklamı var samsungun. Beni o biraz rahatsız ediyor ama bu arayüz değil, uygulama içi reklam. Arayüzde hiç reklam gördüğümü sanmıyorum.
0
bilemiyorum, birileri dedi diye inanmak zorunda olduğumuzu da düşünmüyorum. ben şimdiye kadar rastladığımı hatırlamıyorum. anneme ve teyzeme de birer a30 aldım, onları kurduğumda da reklama rastlamadım.
belki başka bir tartışmanın konusu olabilir fakat samsung menülerinin giderek daha kötü hale geldiğine de katılmıyorum, bunların sonucunda o redditorun taraflı yorum yaptığını düşünüyorum.
belki başka bir tartışmanın konusu olabilir fakat samsung menülerinin giderek daha kötü hale geldiğine de katılmıyorum, bunların sonucunda o redditorun taraflı yorum yaptığını düşünüyorum.
0
put it in your appropriate place
Birkaç sene önce Romanya gezisinden sonra elimde 6 (yazıyla altı) Leyi kaldı. Değmez ama yine de bozdurmak istiyorum. Kenarda durdukça bana batıyor çünkü. Neyse İstanbul'un neresinde bozdurabilirim?
Birkaç sene önce Romanya gezisinden sonra elimde 6 (yazıyla altı) Leyi kaldı. Değmez ama yine de bozdurmak istiyorum. Kenarda durdukça bana batıyor çünkü. Neyse İstanbul'un neresinde bozdurabilirim?
0
1- Büyük döviz bürolarında vardır, ben (başka şehirden) giderken öyle alıp gitmiştim.
2- Romanya'ya gidecek birini bulup satabilirsiniz.
2- Romanya'ya gidecek birini bulup satabilirsiniz.
0
balpolen
Tamamen aklimdan cikmis, dundu son gun, bugun odedim. Simdi bana kac para gecikme faizi gelicek? Nasil hesaplicam?Borcum 2662 tl idi, gecikme faizi 1.55
Tamamen aklimdan cikmis, dundu son gun, bugun odedim. Simdi bana kac para gecikme faizi gelicek? Nasil hesaplicam?
Borcum 2662 tl idi, gecikme faizi 1.55
Borcum 2662 tl idi, gecikme faizi 1.55
0
Oran 1.55, ben ne kadar odeme yapacagimi merak ediyorum. 2662 tl nin 1. 55 i uzerinden hesaplanacak diyebilirsiniz ama oyle olmuyormus, telefondaki gorevlinin soyledigine gore. Bunun hesaplamasi nasil oluyor bilen arkadas var mi?
0
Birkaç lira olur o, sanmıyorum ki 5 liradan çok olsun. Böyle unutma durumları olmaması için ekstre kesilir kesilmez asgariyi ödeyin imkan varsa.
0
hesap kesim tarihinden itibaren faiz işleyecek. 2655*1,55/100= aylık faiz. bsmv falan da ekliyorlar galiba ama 42 lira falan yapıyor. 50 lira de aylık.
hesap kesim tarihine göre bunun bir kısmını alacaklar.
hesap kesim tarihine göre bunun bir kısmını alacaklar.
0
Gecikmeye giren tutar asgari ödeme tutarı olması lazım. Sonuçta asgari tutar vaktinde ödendiyse eğer gecikme durumu olmuyor. Kalan tutarın faizi de dönem faizi ismiyle alınıyor galiba. Yanlış bilmiyorsam eğer en fazla 20tl gibi bişey yansır.
edit : Yanlışsa düzeltin lütfen. Ben de arada unutuyorum hiç bakmıyorum da ne faiz ödemişim.
edit : Yanlışsa düzeltin lütfen. Ben de arada unutuyorum hiç bakmıyorum da ne faiz ödemişim.
0
700-800 liraya 4-5 lira faiz ödemiştim bundan 2 sene önce. Ne kadar borcun olursa olsun taksimetre 3.5 liradan açılıyordu o zaman (bsmv adı altında). Şimdi ne kadardır bilmiyorum ama
0
hesap kesim tarihinden itibaren sayacaksiniz kac gun oldugunu, sonra gun sayisi bölü 30 ve sonucu 0.015 ile ve 2662 ile carpacaksin
0
senolll
Merhaba,Bir kısa film yarışması için Dram kategorisinde katılmak üzere 4 öykü düşündüm. (Yaklaşık 3 dakikalık okuma) Sizce hangisi daha iyi, çarpıcı ve neden?Teşekkürler 1. Fikir17 yaşındaki Ali bir akşam eve dönerken ailesinin çığlıklarını duyar. Eve koşarak varır ve o esnada silahlar ateşlenir ve
Merhaba,
Bir kısa film yarışması için Dram kategorisinde katılmak üzere 4 öykü düşündüm. (Yaklaşık 3 dakikalık okuma) Sizce hangisi daha iyi, çarpıcı ve neden?
Teşekkürler
1. Fikir
17 yaşındaki Ali bir akşam eve dönerken ailesinin çığlıklarını duyar. Eve koşarak varır ve o esnada silahlar ateşlenir ve ailesi katledilir. Adamlar “Çocuk nerede diye?” sorarlar birbirlerine, Ali korku ve üzüntüyle oradan kaçar. Başka bir ülkeye iltica eder, ilk değerlendirmeler sonucu ona yatacak yer sağlanır. İşlemlerine başlanır ve Ali yeni çevreye uyum sağlamaya çalışır ancak travma sonrası olayı atlatamaz ve kabuslar görür. Bir gün yeni arkadaşlarıyla keyifli bir akşamdan sonra kaldığı yere dönerken karşısına iki adam çıkar, ailesini katleden adamların akrabalarıdır bunlar. Onlardan kaçılamayacağını söyleyerek Ali’yi bıçaklarlar.
2. Fikir
Genç adam gece uyanık halde yatakta uzanmaktadır. Kalkar ve pencereden gecenin sessizliğine bakar. Dış ses olarak konuşmaya başlar ve o gün tam 3 yıl olduğundan bahsetmeye başlar. Genç bir kadın ile olan anıları görünür, mutlu ve huzurlu olunan anılar. Adam günlük hayatında sıkıntılar çeker, her şey ona kadını hatırlatır ve adam nasıl zorlandığından bahseder. Adam üzgün ve umutsuz görünür, zorlanarak da olsa hayatına devam etmesi gerektiğini söyler ve o sırada 2 yaşındaki kızı görünür. Adam onu kucağına alır ve hüzünle gülümser.
3. Fikir
Yeni mezun olmuş genç bir mühendis birçok iş başvurusu yapar fakat olumsuz sonuçlar almaktadır. Gelen aramayla umutlanır fakat istenilen özelliklere sahip olmadığı için sonraki aşamaya geçemez. Adam yavaş yavaş umudunu kaybetmektedir ve karamsarlığa sürüklenir. Annesiyle telefonda konuşur ve kirayı bir ay daha ödeyip ödeyemeyeceğini sorar utanarak, annesi kabul eder ancak artık iş bulması gerektiğini söyler. Sonra bir mülakata çağrılır, adam umutlanır ve heyecanla mülakata hazırlanır. Toplantı odasında umutla bekler, fakat gelen kişi toplantının çok kısa olacağını çünkü o sabah başka birinin işe alındığını söyler. Adam hayal kırıklığına uğrar. Yolda üzüntüyle yürürken bir cafeye girer, bir müşterinin aldığı gibi latte almak istediğini söyler ve o resimleri nasıl yaptıklarını sorar. Cafe sahibi, isterse ona öğretebileceğini söyler ve barın arkasına çağırır. Adam kendi lattesini yapar ve fena olmaz. Sonra bir masaya geçer, kahvesine bakarken düşünür ve cafe sahibine elemana ihtiyaçları olup olmadığını sorar, cafe sahibi olduğunu söyler ve çalışmak ister misin diye sorar, genç adam mutlulukla kabul eder.
4. Fikir
Genç kadın otobüste oturmaktadır. Az ileride köpeğiyle oturan adamı görür, adam ve köpeği sevimlidirler. Kadın ara sıra onlara bakar fakat adam sürekli dışarı bakar ve kadını fark etmez. Kadın daha sonra adam otobüsten inerken cüzdanını düşürdüğünü fark eder. Kalkar cüzdanı alır ve sonraki durakta iner. Geriye doğru koşarak gelir ve adamı bulur, adam parkta bankta oturmaktadır. Adamla cüzdanını vermek üzere konuşmaya başlar ve cüzdanını düşürüp görmediğini söyler. Adam kör olduğunu söyler, kız pot kırdığı için üzülür. Adam önemli olmadığını şakayla söyler. Kız rahatlamış görünür ve tanışmak için sorular sormaya başlar, kamera onlardan uzaklaşır.
Bir kısa film yarışması için Dram kategorisinde katılmak üzere 4 öykü düşündüm. (Yaklaşık 3 dakikalık okuma) Sizce hangisi daha iyi, çarpıcı ve neden?
Teşekkürler
1. Fikir
17 yaşındaki Ali bir akşam eve dönerken ailesinin çığlıklarını duyar. Eve koşarak varır ve o esnada silahlar ateşlenir ve ailesi katledilir. Adamlar “Çocuk nerede diye?” sorarlar birbirlerine, Ali korku ve üzüntüyle oradan kaçar. Başka bir ülkeye iltica eder, ilk değerlendirmeler sonucu ona yatacak yer sağlanır. İşlemlerine başlanır ve Ali yeni çevreye uyum sağlamaya çalışır ancak travma sonrası olayı atlatamaz ve kabuslar görür. Bir gün yeni arkadaşlarıyla keyifli bir akşamdan sonra kaldığı yere dönerken karşısına iki adam çıkar, ailesini katleden adamların akrabalarıdır bunlar. Onlardan kaçılamayacağını söyleyerek Ali’yi bıçaklarlar.
2. Fikir
Genç adam gece uyanık halde yatakta uzanmaktadır. Kalkar ve pencereden gecenin sessizliğine bakar. Dış ses olarak konuşmaya başlar ve o gün tam 3 yıl olduğundan bahsetmeye başlar. Genç bir kadın ile olan anıları görünür, mutlu ve huzurlu olunan anılar. Adam günlük hayatında sıkıntılar çeker, her şey ona kadını hatırlatır ve adam nasıl zorlandığından bahseder. Adam üzgün ve umutsuz görünür, zorlanarak da olsa hayatına devam etmesi gerektiğini söyler ve o sırada 2 yaşındaki kızı görünür. Adam onu kucağına alır ve hüzünle gülümser.
3. Fikir
Yeni mezun olmuş genç bir mühendis birçok iş başvurusu yapar fakat olumsuz sonuçlar almaktadır. Gelen aramayla umutlanır fakat istenilen özelliklere sahip olmadığı için sonraki aşamaya geçemez. Adam yavaş yavaş umudunu kaybetmektedir ve karamsarlığa sürüklenir. Annesiyle telefonda konuşur ve kirayı bir ay daha ödeyip ödeyemeyeceğini sorar utanarak, annesi kabul eder ancak artık iş bulması gerektiğini söyler. Sonra bir mülakata çağrılır, adam umutlanır ve heyecanla mülakata hazırlanır. Toplantı odasında umutla bekler, fakat gelen kişi toplantının çok kısa olacağını çünkü o sabah başka birinin işe alındığını söyler. Adam hayal kırıklığına uğrar. Yolda üzüntüyle yürürken bir cafeye girer, bir müşterinin aldığı gibi latte almak istediğini söyler ve o resimleri nasıl yaptıklarını sorar. Cafe sahibi, isterse ona öğretebileceğini söyler ve barın arkasına çağırır. Adam kendi lattesini yapar ve fena olmaz. Sonra bir masaya geçer, kahvesine bakarken düşünür ve cafe sahibine elemana ihtiyaçları olup olmadığını sorar, cafe sahibi olduğunu söyler ve çalışmak ister misin diye sorar, genç adam mutlulukla kabul eder.
4. Fikir
Genç kadın otobüste oturmaktadır. Az ileride köpeğiyle oturan adamı görür, adam ve köpeği sevimlidirler. Kadın ara sıra onlara bakar fakat adam sürekli dışarı bakar ve kadını fark etmez. Kadın daha sonra adam otobüsten inerken cüzdanını düşürdüğünü fark eder. Kalkar cüzdanı alır ve sonraki durakta iner. Geriye doğru koşarak gelir ve adamı bulur, adam parkta bankta oturmaktadır. Adamla cüzdanını vermek üzere konuşmaya başlar ve cüzdanını düşürüp görmediğini söyler. Adam kör olduğunu söyler, kız pot kırdığı için üzülür. Adam önemli olmadığını şakayla söyler. Kız rahatlamış görünür ve tanışmak için sorular sormaya başlar, kamera onlardan uzaklaşır.
0
Eline saglik oncelikle.
Hepsini okudum. Bunlarin icinden 2yi secerdim. Boyle seyleri seviyor degerlendirme kurullari..dis ses falan, sanatsal buluyorlar galiba
Hepsini okudum. Bunlarin icinden 2yi secerdim. Boyle seyleri seviyor degerlendirme kurullari..dis ses falan, sanatsal buluyorlar galiba
0
@j r r
Yarışmaya katılım süresi giderek azalıyor. Ben de bu fikirler dahil hep bir şeyler düşünüp, orijinal ve çok iyi olmadığına karar verip başka fikir bulmaya çalışıyorum. O yüzden ilerleyemiyorum da. Bir de senaristlerin olduğu bir platformda sordum ve bana orijinalliğe takılmayı bırakmamı ve devam etmemi söylediler. Yani daha iyi olan fikri geliştirmek üzere odaklanmaya başlayabilirim. Benim de aklımda 1 var özellikle, fırsat olursa 2. yi çekmeyi de deneyebilirim.
Bu arada belirtmediğim bir detay var ki film süresi 3 dakikadan kısa olmalı. Yani çok fazla karakter ve olay detaylarına girilebilecek kadar büyük bir zaman yok. 15 dakika falan olsa detaylandırılabilir daha çok.
Yarışmaya katılım süresi giderek azalıyor. Ben de bu fikirler dahil hep bir şeyler düşünüp, orijinal ve çok iyi olmadığına karar verip başka fikir bulmaya çalışıyorum. O yüzden ilerleyemiyorum da. Bir de senaristlerin olduğu bir platformda sordum ve bana orijinalliğe takılmayı bırakmamı ve devam etmemi söylediler. Yani daha iyi olan fikri geliştirmek üzere odaklanmaya başlayabilirim. Benim de aklımda 1 var özellikle, fırsat olursa 2. yi çekmeyi de deneyebilirim.
Bu arada belirtmediğim bir detay var ki film süresi 3 dakikadan kısa olmalı. Yani çok fazla karakter ve olay detaylarına girilebilecek kadar büyük bir zaman yok. 15 dakika falan olsa detaylandırılabilir daha çok.
0
10 yıl kadar önce, Philips Cinema - Parallel Lines serisi 3 dakikalık kısa filmler yayınlamıştı youtube de.
Fikir vermesi açısından onlara bakmanızı öneriyorum.
Link: www.youtube.com
örnek filmlerden (bana göre en iyilerden) birisi:
www.youtube.com
Fikir vermesi açısından onlara bakmanızı öneriyorum.
Link: www.youtube.com
örnek filmlerden (bana göre en iyilerden) birisi:
www.youtube.com
0
papuayenigine02561
aynı fiyata ya da biraz ekleyerek başka bir laptop almak istiyorum ama sıfır alacağım. direkt nakit aldığım parayla mı alayım yoksa ayda 400-500 gibisinden vade farksız 9 taksite böldürüp öyle mi ödeyeyim. aldığım parayı da dolara altına atarım en azından elimden şimdi çıkacağına 9 aya yaygın şekild
aynı fiyata ya da biraz ekleyerek başka bir laptop almak istiyorum ama sıfır alacağım. direkt nakit aldığım parayla mı alayım yoksa ayda 400-500 gibisinden vade farksız 9 taksite böldürüp öyle mi ödeyeyim. aldığım parayı da dolara altına atarım en azından elimden şimdi çıkacağına 9 aya yaygın şekilde çıksın. mantıksız mı düşünüyorum?
0
nakit paran varken bosu bosuna borca/krediye girilmez. mevcut parayla al.
edit: nedense ilk basta kredi cekecigini dusunmusum. tekrar okuyunca sadece taksitlendirmekten bahsettigini anladim. vade farki yoksa taksit daha mantikli evet :). ama vade farki, faiz vs giriyorsa isin icine tek seferde odemek daha mantikli.
edit: nedense ilk basta kredi cekecigini dusunmusum. tekrar okuyunca sadece taksitlendirmekten bahsettigini anladim. vade farki yoksa taksit daha mantikli evet :). ama vade farki, faiz vs giriyorsa isin icine tek seferde odemek daha mantikli.
0
Taksitli fiyatı aynıysa taksitle al. Nakit parayı da dövize altına yatırabilirsiniz.
0
83746428
Düzenli egzersizle ne kadar zaman sonra şekillenme/sıkılaşma başlıyor?Bunun için evde ya da doğada en iyi aktivite hangisi?
Düzenli egzersizle ne kadar zaman sonra şekillenme/sıkılaşma başlıyor?
Bunun için evde ya da doğada en iyi aktivite hangisi?
Bunun için evde ya da doğada en iyi aktivite hangisi?
0
kibritsuyu
arkadaşlar beynim artık beni kaldırmıyor. acaip bir unutkanlığım var (b vitamini falan tamam öyle bir şey değil). iş stresi, güç stresi, aile stresi yedi bitirdi beni düşünecek halim kalmadı. pandemi döneminin ilk zamanlarında, mart ya da nisan gibi pil sipariş ettim. cr2032 kodlu ince yassı hap pil
arkadaşlar beynim artık beni kaldırmıyor. acaip bir unutkanlığım var (b vitamini falan tamam öyle bir şey değil). iş stresi, güç stresi, aile stresi yedi bitirdi beni düşünecek halim kalmadı.
pandemi döneminin ilk zamanlarında, mart ya da nisan gibi pil sipariş ettim. cr2032 kodlu ince yassı hap pillerden. o zaman da büyük bir hevesle pillerin gelmesini beklediğimi hatırlıyorum. pillerim geldi. gelen paket kaçlıydı hatırlamıyorum. kaçını kullandım hatırlamıyorum ama geriye 2 tane pil kaldı.
nereye taktım lan? hatırlamıyorum.
o kadar heves ettim ama sonradan da o kadar hevesle kullanmadım. şimdi üç tane pil lazım aynısından. nereye taktığımı hatırlayabilirsem söküp kalan 2 pile ekleyip kullanacağım. mümkün değil hatırlamıyorum.
hangi alet kullanır bu pillerden, aklınıza geleni sayabilir misiniz?
pandemi döneminin ilk zamanlarında, mart ya da nisan gibi pil sipariş ettim. cr2032 kodlu ince yassı hap pillerden. o zaman da büyük bir hevesle pillerin gelmesini beklediğimi hatırlıyorum. pillerim geldi. gelen paket kaçlıydı hatırlamıyorum. kaçını kullandım hatırlamıyorum ama geriye 2 tane pil kaldı.
nereye taktım lan? hatırlamıyorum.
o kadar heves ettim ama sonradan da o kadar hevesle kullanmadım. şimdi üç tane pil lazım aynısından. nereye taktığımı hatırlayabilirsem söküp kalan 2 pile ekleyip kullanacağım. mümkün değil hatırlamıyorum.
hangi alet kullanır bu pillerden, aklınıza geleni sayabilir misiniz?
0
Bazi kol saatleri,
Uzaktan kumanda(araba radyosu, müzik çalar, vantilatör-fan, belki klima)
Araba anahtarı
Uzaktan kumanda(araba radyosu, müzik çalar, vantilatör-fan, belki klima)
Araba anahtarı
0
biri araba anahtarı, siz söyleyince hatırladım.
aldığım paket 5'li imiş. böyle tek tek koparma yerleri var. pakette geriye 2 tane var. 3 tane kullanmışım. biri araba anahtarı. kalan ikisi ne olabilir? ikisi aynı yer olabilir, farklı yerler olabilir.
yukarıda saydıklarınız değil.
aldığım paket 5'li imiş. böyle tek tek koparma yerleri var. pakette geriye 2 tane var. 3 tane kullanmışım. biri araba anahtarı. kalan ikisi ne olabilir? ikisi aynı yer olabilir, farklı yerler olabilir.
yukarıda saydıklarınız değil.
0
gelene kadar "pili taksam da kullansam" diye çok hevesli olduğum, ama pili taktıktan sonra da 1-2 kullanıp bıraktığım bir şey gibi hatırlıyorum.
şeker ölçüm cihazı var, o geldi aklıma. her gün ölçerim, düzenli şeker takibi yaparım diye düşünmüşümdür belki. açtım baktım, pil bundan ama farklı bir marka. o değilmiş.
ama hissiyatı anlatabildim mi? bu hevesle almıştım pilleri.
şeker ölçüm cihazı var, o geldi aklıma. her gün ölçerim, düzenli şeker takibi yaparım diye düşünmüşümdür belki. açtım baktım, pil bundan ama farklı bir marka. o değilmiş.
ama hissiyatı anlatabildim mi? bu hevesle almıştım pilleri.
0
elektronik saat kullanan urunlerin pilleri boyle oluyor genelde. ornegin benim duduklunun saatinin pili bu sekilde. var mi evde oyle bir seyler? ona kullanmissindir belki.
0
evet aynen öyle bir şeydi. yani gelsin de düdüklüde yemek yaparken ne de güzel ayarlarım saatini diye düşünüp, 1-2 kere yemek yapıp hevesimin kaçması gibi.
düşünmediğim cihaz kalmadı.
düşünmediğim cihaz kalmadı.
0
is stresi cok fena, bu meslekte cok zor isiniz; kolay gelsin. en cok kullanilan yerleri yazmislar, geriye ne kaldi bende merak ettim
0
Mutfak tartısı, elektronik tartı, araba anahtarı, bios. Başka aklıma gelmedi.
0
Ateş ölçer, tansiyon ölçer gibi sağlıkla ilgili ölçümler vb yapan cihazlar
0
gogusten nabiz olcen nabiz bandi (heart rate monitor)
bisiklet power meter ya da benzeri sensorler (hiz, kadans)
dijital kumpaslar bu tip pille calisiyor olabilir (analogcuyuz)
lazerle mesafe olcumu yapan cihaz
led'li anahtarlik, led'li ufak isiklar (herhangi bir amaci olabilir)
gopro kumandasi, selfie stick kumandasi gibi hevesle alinip dandik cikan seyler
bisiklet power meter ya da benzeri sensorler (hiz, kadans)
dijital kumpaslar bu tip pille calisiyor olabilir (analogcuyuz)
lazerle mesafe olcumu yapan cihaz
led'li anahtarlik, led'li ufak isiklar (herhangi bir amaci olabilir)
gopro kumandasi, selfie stick kumandasi gibi hevesle alinip dandik cikan seyler
0
bi de, kael'in bulunduğun ile göre güneşin doğuş ve batış saatlerini hesaplayabilen bir ürününe takmış olabilirsin. ;)
0
arkadaş çıldırıciyim yahu. aynen disq'in dedikleri gibi bir şeyler var hayalimde.
ayrıca yukarıda "biri araba anahtarı" demiştim ama açtım baktım araba anahtarının içinde iki tane pil var, ama ikisinin de markası da farklı, modeli de farklı (cr2016). onun içindeki de bundan değilmiş.
beşli pil almışım ve üçünü kullanmışım. üçünü de muhtemelen aynı cihaza taktım. üç tane cr2032 pili neye kullanır lan bi insan?
ayrıca yukarıda "biri araba anahtarı" demiştim ama açtım baktım araba anahtarının içinde iki tane pil var, ama ikisinin de markası da farklı, modeli de farklı (cr2016). onun içindeki de bundan değilmiş.
beşli pil almışım ve üçünü kullanmışım. üçünü de muhtemelen aynı cihaza taktım. üç tane cr2032 pili neye kullanır lan bi insan?
0
evde 9 voltluk pil ihtiyaci olmus olabilir mi bir sekilde? ucunu birbirine bantlayip araya elektrot niyetine iki de tel sokusturmus olabilir misin?
0
buenosdias
gecen yuklu miktarda dolar cektim. yuksek cekimlere yeni vergi gelmis. memur benden almamis. bugun merkezden aradilar. 350 kusur lira bir ucreti var. odemezsem memurdan kesilecekmis. memurun odemesini istemiyorum ama ben de odemek istemiyorum. merkezle, mudurle istisare edip bana cozumle gelin dedi
gecen yuklu miktarda dolar cektim. yuksek cekimlere yeni vergi gelmis. memur benden almamis. bugun merkezden aradilar. 350 kusur lira bir ucreti var. odemezsem memurdan kesilecekmis.
memurun odemesini istemiyorum ama ben de odemek istemiyorum. merkezle, mudurle istisare edip bana cozumle gelin dedim. telefondaki bayan baya bozuldu.
yaptigim cok mu yanlis?
memurun odemesini istemiyorum ama ben de odemek istemiyorum. merkezle, mudurle istisare edip bana cozumle gelin dedim. telefondaki bayan baya bozuldu.
yaptigim cok mu yanlis?
0
iyi demişsiniz, memurdan da kesmesinler ama kendileri çözsünler. bozulursa bozulsunlar. hep vatandaşa hep vatandaşa..
müdürleri ne boka yarıyor, oturdukları yerde oturuyorlar, arkadanızdayım çok yükseldim şuan :)
müdürleri ne boka yarıyor, oturdukları yerde oturuyorlar, arkadanızdayım çok yükseldim şuan :)
0
yaptiginiz tabii ki yanlis. yaptiginiz 350 liram gitmesin. siz alim emri verseniz almasa sizi zarara ugratsa neyse ama yasa belli, zaten odemeniz gereken bir ucret bu. Tabii ki siz odeyeceksiniz.
0
Memurun bireysel hatasından ziyade yazılım hatası olarak diretin. Memur kendisi oturup mu hesapşayacak vergiyi. Çekim işlemini yaptığı ekranda çıkarsalarmış vergi ödenmesi gerektiğini, vergi kesilip kalan tutar verilseymiş size. Yani öncesinde de sizi bilgilendirip. Banka kendi hatasını memura yüklüyor gibi yani
0
Bankanın hatası memurun değil bu. Sisteme şu kadar dolar çekeceğinizi girince otomatik vergi hesaplanması gerekir. O vergi nakit mi hesaptan mı düşecek seçtirilir. Ama yeni değişiklik olduğu için henüz hazırlanamamışlar.
Tabii bu demek değil ki devletin zorunlu kıldığı vergiyi ödememe hakkınız var. Vergi sizin kanuni borcunuz devlete gidecek borç neyin indiriminin peşindesiniz ki? Banka hesabınıza bloke koyup veya bakiye varsa otomatik olarak çekebilir gayet.
Tabii bu demek değil ki devletin zorunlu kıldığı vergiyi ödememe hakkınız var. Vergi sizin kanuni borcunuz devlete gidecek borç neyin indiriminin peşindesiniz ki? Banka hesabınıza bloke koyup veya bakiye varsa otomatik olarak çekebilir gayet.
0
o parayı gözünün yaşına bakmadan banka memurundan alırlar. etik olarak herket etmek istiyorsan gidip ödemen lazım o parayı.
0
Yanlış bence. Adam hata yapmış bu hatayı düzeltmek senin elinde. Parasını ver adamların
0
diret. parayı memurdan keseceklerse sen öde ama suçu bankaya at. memur her gün çıkan şeyi takip edemez, ekran da kesilecek ve bana ödenecek miktarlar ayrı ayrı yazılmalıydı de. baktın olmuyor memurdan kesecekler sen ödersin. ama çözümü olur illaki
0
Kendi hatalarını memurdan çıkarmaya çalışıyorlar, ki memur da hatasız denebilir mi, bilmiyorum. Bence verme. Senlik hiçbir şey yok, bütün vergi algı masraf yönetmeliğini bilmek zorunda değilsin, onların işinin parçası o sana hatırlatmak.
0
Düzen bozuk. Bunu şu an değiştirmek mümkün değil. Ortada insani bir hata var. Bu hata yüzünden memurun hesabında olması gereken para sizin hesabınızda. Erdemli bir şekilde o parayı ödemek ya da başkasına ait bir parayı gönül rahatlığıyla harcamak gibi 2 seçeneğiniz var.
0
cilekli pasta +1
yaptığınız çok yanlış.
bunu sormanız bile bir o kadar yanlış.
yaptığınız çok yanlış.
bunu sormanız bile bir o kadar yanlış.
0
Hata bankanın ancak memura yüklemek yanlış. Banka yazılımında bu tahsilatın mutlaka görünmesi ve son kullanıcıya (burada banka memuru) uyarı vermesi lazımdı, 350 TL tahsilat yapılmadan döviz çıkışı engellenmeliydi yazılımsal olarak. Belki de döviz çekim ekranında bu vergi tutarının hesaplandığı ve giriş yapılabileceği bir alan bile yoktu, neye istinaden senden 350 TL alacaktı. Bunun inisiyatifi şube personeline bırakılamaz. Teknik açıklaması bu.
Belirttiğin tutar ne bilmiyorum, zorunlu bir vergi mi? Eğer öyleyse bu para devlete gitmesi gereken bir vergi, başka bankadan çekiyor olsan tahsilat sağlanacaktı. Dolayısıyla ödemen gerekir bana göre. Herkes hata yapabilir hocam birbirimize yardımcı olmakta fayda var, hatanın bedelini şube personeli ödememeli.
Belirttiğin tutar ne bilmiyorum, zorunlu bir vergi mi? Eğer öyleyse bu para devlete gitmesi gereken bir vergi, başka bankadan çekiyor olsan tahsilat sağlanacaktı. Dolayısıyla ödemen gerekir bana göre. Herkes hata yapabilir hocam birbirimize yardımcı olmakta fayda var, hatanın bedelini şube personeli ödememeli.
0
bi dakka bi dakka.
siz dövizi bozdurup tl olarak mı çektiniz, yoksa döviz olarak mı çektiniz?
bözdurduysanız kambiyo vergisi var ve banka sisteminin bunu atlaması sözkonusu değil. o yüzden bu şekilde olmadığını, doğrudan döviz çektiğinizi varsayıyorum.
doğrudan nakit döviz çekiminde vergi falan yok. sadece merkez bankası nakit döviz çekimlerinde bankaların komisyon almasına "izin verdi". yani illa alacak diye bir şey yok. üst sınırı var ama oranı şu olacak diye bir şey de yok. tamamen bankanın inisiyatifinde bir komisyon.
banka sizi mikmeye çalışıyor. ya komisyon almıyorlardı, baktılar yüksek nakit çeken bir herif var, merkez bankası'nın verdiği izin akıllarına gelip "ulan dünyanın dolarını çekti, izin de verilmişken şu hıyardan komisyon alalım" falan dediler muhtemelen.
ya da gerçekten bankanın komisyon uyguladığından memurun haberi yok. komisyonsuz verdi parayı, banka da memuru sıkıştırıyor, komisyonumuzu niye almadın sen salak mısın, şimdi senden kesicez diye.
velhasıl döviz bozdurma durumunda olduğu gibi size düşen, devletin zorunlu kıldığı vergi vs. gibi bir borç yok. kendi paranızı çekmişsiniz. banka da uyanık olup zamanında komisyonunu alaydı. almadı mı? alışveriş bitti geçmiş olsun.
şimdi aylar önce ev kiraladığınız emlakçı sizi arayıp "sizden zamanında eksik komisyon almışız, verin yoksa elemandan kesicez" dese sitterelaa demez misiniz? demezseniz götürüp verin.
siz dövizi bozdurup tl olarak mı çektiniz, yoksa döviz olarak mı çektiniz?
bözdurduysanız kambiyo vergisi var ve banka sisteminin bunu atlaması sözkonusu değil. o yüzden bu şekilde olmadığını, doğrudan döviz çektiğinizi varsayıyorum.
doğrudan nakit döviz çekiminde vergi falan yok. sadece merkez bankası nakit döviz çekimlerinde bankaların komisyon almasına "izin verdi". yani illa alacak diye bir şey yok. üst sınırı var ama oranı şu olacak diye bir şey de yok. tamamen bankanın inisiyatifinde bir komisyon.
banka sizi mikmeye çalışıyor. ya komisyon almıyorlardı, baktılar yüksek nakit çeken bir herif var, merkez bankası'nın verdiği izin akıllarına gelip "ulan dünyanın dolarını çekti, izin de verilmişken şu hıyardan komisyon alalım" falan dediler muhtemelen.
ya da gerçekten bankanın komisyon uyguladığından memurun haberi yok. komisyonsuz verdi parayı, banka da memuru sıkıştırıyor, komisyonumuzu niye almadın sen salak mısın, şimdi senden kesicez diye.
velhasıl döviz bozdurma durumunda olduğu gibi size düşen, devletin zorunlu kıldığı vergi vs. gibi bir borç yok. kendi paranızı çekmişsiniz. banka da uyanık olup zamanında komisyonunu alaydı. almadı mı? alışveriş bitti geçmiş olsun.
şimdi aylar önce ev kiraladığınız emlakçı sizi arayıp "sizden zamanında eksik komisyon almışız, verin yoksa elemandan kesicez" dese sitterelaa demez misiniz? demezseniz götürüp verin.
0
Baal güzel söylemiş.
Bu şey gibi sanki. Önünde yürüyen adam cüzdanı düşürdü alıp cebe atmak düşürmeseydi demek gibi.
etik olarak, yasal olarak, insan olarak bu senin zaten vermen gereken bir para.
tereddüt edip sorman bile hoş değil.
Bu şey gibi sanki. Önünde yürüyen adam cüzdanı düşürdü alıp cebe atmak düşürmeseydi demek gibi.
etik olarak, yasal olarak, insan olarak bu senin zaten vermen gereken bir para.
tereddüt edip sorman bile hoş değil.
0
önünde yürüyen adam cüzdanı düşürdü, alıp cebe atmak ve düşürmeseydi demek gibi değil.
markete gittin bir ürün aldın, parasını verdin, alışveriş bitti. dükkandan çıktın giderken çırağın arkandan koşup "abi 10 lira daha ver, aldığın şeye meğersem 2 hafta önce zam gelmiş" demek gibi.
merkez bankası bankalara nakit döviz çekimine komisyon alma iznini 5 ağustos'ta verdi. aradan 2 hafta geçti. bugüne kadar banka komisyonunu oranını yansıtsaydı, işlem anında uygulayıp, alışveriş bitmeden de alsaydı. alışveriş bittikten sonra arayıp "ehe ehe gomisyon" diyene ben olsam para mara vermem.
markete gittin bir ürün aldın, parasını verdin, alışveriş bitti. dükkandan çıktın giderken çırağın arkandan koşup "abi 10 lira daha ver, aldığın şeye meğersem 2 hafta önce zam gelmiş" demek gibi.
merkez bankası bankalara nakit döviz çekimine komisyon alma iznini 5 ağustos'ta verdi. aradan 2 hafta geçti. bugüne kadar banka komisyonunu oranını yansıtsaydı, işlem anında uygulayıp, alışveriş bitmeden de alsaydı. alışveriş bittikten sonra arayıp "ehe ehe gomisyon" diyene ben olsam para mara vermem.
0
15.000 dolar üzerinde çekim yapılırsa vergi oluyor.
Bu arada parayı ödemezsen, daha sonra aynı bankayla çalışacak mısın? Çalışırsan işleri zora sokmasınlar? Veya 350 lirayı çıkarmak için ota boka komisyon kesmesinler?
Bu arada parayı ödemezsen, daha sonra aynı bankayla çalışacak mısın? Çalışırsan işleri zora sokmasınlar? Veya 350 lirayı çıkarmak için ota boka komisyon kesmesinler?
0
memurun hatası falan değil, tamamen bankanın çakallığı. zorunlu olmayan ve kafalarına sonradan dank etmiş bir komisyonu size yaslamak için "memurun hatası, memurdan kesicez" diyip vicdan kozunu kullanıyorlar. "yeni VERGİ gelmiş" diyorlar bakar mısın, vergi diyor ki müşteri onu zorunlu bir şey zannetsin de ödesin. yok öyle bir vergi.
ha gerçekten memurdan da kesebilirler tabii bankacılık vicdansız bir piyasa. ama bankacının vicdansız olması, almaları zorunlu olmayan bir komisyonu zamanında almayıp, kafalarına dank edince size yaslamaya çalışmalarını haklı göstermez.
yine de vicdanlı davranıp, memura mobbing yapacaklarını düşünerek lanet olsun diyip verebilirsiniz. ben olsam altını kazıp "ne parası, neyin parası, ne vergisi, adı ne, kodu ne, ne zaman çıkmış sorup tatmin edici cevaplar almadan vermezdim.
her vicdanımıza oynayıp "çocuk hata yapmış, vermezsen ondan kesicez" diyene "ne parası bu" diye sormadan para vereceksek işimiz var.
ha gerçekten memurdan da kesebilirler tabii bankacılık vicdansız bir piyasa. ama bankacının vicdansız olması, almaları zorunlu olmayan bir komisyonu zamanında almayıp, kafalarına dank edince size yaslamaya çalışmalarını haklı göstermez.
yine de vicdanlı davranıp, memura mobbing yapacaklarını düşünerek lanet olsun diyip verebilirsiniz. ben olsam altını kazıp "ne parası, neyin parası, ne vergisi, adı ne, kodu ne, ne zaman çıkmış sorup tatmin edici cevaplar almadan vermezdim.
her vicdanımıza oynayıp "çocuk hata yapmış, vermezsen ondan kesicez" diyene "ne parası bu" diye sormadan para vereceksek işimiz var.
0
bugün bu parayı öderseniz sistemleri iyileştirmemelerine ve başka memurlardan da bu paraların kesilmesine yol açacaksınız.
az yesinler ve sizden komisyonu almadan işlemi kapatamayacakları bir yapı kurgulasınlar.
az yesinler ve sizden komisyonu almadan işlemi kapatamayacakları bir yapı kurgulasınlar.
0
kibritsuyu +1
vergi yok, bankaların alma "yetkisi" var. Bazı bankalar alıyor, bazıları almıyor. Bunlar demek ki almıyormuş ki sistemde öyle bir şey yok. Memura yıkmak da bankanın çakallığı. Aslında daha büyük bir sistem sorunu bu.
Fakat şu da var, banka herkese böyle bir kesinti olduğunu bildirdiyse (sözleşme değişince önceden mesaj atıyorlar normalde "şu tarih itibarıyla şöyle olacak" diye) halihazırda olan banka hesabınızdan kesebilir de, eğer legal altyapısı varsa. Ama yok ki telefonla arıyorlar.
herkes bu kadar vicdanlı olduğu için hiçbir sistem düzgün çalışmıyor Türkiye'de. ABD gibi herkes tuttuğunu öpse dava açsa hakkını arasa, eminim her şey daha dikkatli yapılırdı. (bizde çakallık açısından tuttuğunu şaapıyorlar o kötü, o ortadoğu çakallığı. Ben hak aramaktan bahsediyorum)
vergi yok, bankaların alma "yetkisi" var. Bazı bankalar alıyor, bazıları almıyor. Bunlar demek ki almıyormuş ki sistemde öyle bir şey yok. Memura yıkmak da bankanın çakallığı. Aslında daha büyük bir sistem sorunu bu.
Fakat şu da var, banka herkese böyle bir kesinti olduğunu bildirdiyse (sözleşme değişince önceden mesaj atıyorlar normalde "şu tarih itibarıyla şöyle olacak" diye) halihazırda olan banka hesabınızdan kesebilir de, eğer legal altyapısı varsa. Ama yok ki telefonla arıyorlar.
herkes bu kadar vicdanlı olduğu için hiçbir sistem düzgün çalışmıyor Türkiye'de. ABD gibi herkes tuttuğunu öpse dava açsa hakkını arasa, eminim her şey daha dikkatli yapılırdı. (bizde çakallık açısından tuttuğunu şaapıyorlar o kötü, o ortadoğu çakallığı. Ben hak aramaktan bahsediyorum)
0
Dolar hesabından çektiyseniz zaten bu aldıkları, bankaya kalan bir para. Biraz zorlayın derim. Almasınlar sizden de...
Ama para hesabınızda TL olarak duruyor ve siz döviz yapıp, çekmişseniz %1 vergisi var. 35000 TL'lik döviz alımına 350 TL vergi alınıyor. Bunu sizin ödemeniz lazım. Götürüp, verin parayı.
.
Ama para hesabınızda TL olarak duruyor ve siz döviz yapıp, çekmişseniz %1 vergisi var. 35000 TL'lik döviz alımına 350 TL vergi alınıyor. Bunu sizin ödemeniz lazım. Götürüp, verin parayı.
.
0
Odemek istemiyorum nedir ya
Kyk borcunu odemek istemiyoruz diyenler gibi olmus biraz :)
Bi hata olmus, sistem ya da insan hatasi... gerekce gosteriliyorsa odenmeli tabi ki de
Kyk borcunu odemek istemiyoruz diyenler gibi olmus biraz :)
Bi hata olmus, sistem ya da insan hatasi... gerekce gosteriliyorsa odenmeli tabi ki de
0
ne kadar da okumayı sevmeyen bir milletiz. istenen paranın ne olduğunu oturup eşşek gibi açıklıyoruz, hala aldığı borcu geri ödemek istemeyenle kıyaslıyorlar.
hayır ablacım kyk borcunu geri ödemek istemeyenle hiç alakası yok. kyk borcu dediğin borç aldığın para ve elbette geri ödemen lazım.
bu para, bankanın senden alacağı komisyon komisyon. zamanında almamış, sonra alası tutmuş. "bu seferlik de komisyon almayalım" demeyip müşteriyi darlıyorlar. üstelik de "memur hata yapmış, sen vermezsen memurdan keseceğiz" diyerek vicdan yaptırıp almaya çalışıyorlar.
bu komisyon var ya bu komisyon, arkadaştan istedikleri. hesabı açtırırken "hesap işletim ücreti yok, almayacağız" dedikleri hesap işletim ücretini istemek gibi, aidat yok denen kredi kartına aidat almaları gibi, dosya masrafı almadıkları kredi için iki gün sonra dosya masrafı istemeleri gibi, havale eft ücreti yok diyip ilk eft'de ücret yasladıkları gibi.
illa kıyaslayacaksanız eşdeğer şeylerle kıyaslayın. cüzdanı düşüren adamın cüzdanını ceplemek gibi değil, aldığın kredi borcunu geri ödememek gibi değil, başkasının hesaba yanlışlıkla yatan parasını geri vermemek gibi değil.
bankanın işlem yapılırken almadığı ücreti günler sonra pişman olup istemesinden başka bir şey değil.
hayır ablacım kyk borcunu geri ödemek istemeyenle hiç alakası yok. kyk borcu dediğin borç aldığın para ve elbette geri ödemen lazım.
bu para, bankanın senden alacağı komisyon komisyon. zamanında almamış, sonra alası tutmuş. "bu seferlik de komisyon almayalım" demeyip müşteriyi darlıyorlar. üstelik de "memur hata yapmış, sen vermezsen memurdan keseceğiz" diyerek vicdan yaptırıp almaya çalışıyorlar.
bu komisyon var ya bu komisyon, arkadaştan istedikleri. hesabı açtırırken "hesap işletim ücreti yok, almayacağız" dedikleri hesap işletim ücretini istemek gibi, aidat yok denen kredi kartına aidat almaları gibi, dosya masrafı almadıkları kredi için iki gün sonra dosya masrafı istemeleri gibi, havale eft ücreti yok diyip ilk eft'de ücret yasladıkları gibi.
illa kıyaslayacaksanız eşdeğer şeylerle kıyaslayın. cüzdanı düşüren adamın cüzdanını ceplemek gibi değil, aldığın kredi borcunu geri ödememek gibi değil, başkasının hesaba yanlışlıkla yatan parasını geri vermemek gibi değil.
bankanın işlem yapılırken almadığı ücreti günler sonra pişman olup istemesinden başka bir şey değil.
0
@ buenosdias
Öncelikle merhaba.
Sizden talep edilen ücret, bir vergi değil komisyondur. Önceleri bankaların böyle bir yetkisi yok iken Merkez Bankası'nın 4 Ağustos'ta yayımladığı tebliğ ile bu komisyonu tahsil edebilme serbestliğine sahip oldular.
Gerekçe olarak da bankaların, efektif (fiziki) döviz ödeme maliyetlerinin artmasını gösterdiler.
İlgili komisyonun banka yazılımına entegrasyonu henüz sağlanamadığı için tahsilatı banka veznesindeki memurlarca manuel olarak gerçekleştiriliyor. Bu gerçekleştirme işi uygulama henüz yeni olduğu için personelin dikkatinden kaçabiliyor. Kaçtığında ise kendisine rücu ediliyor.
Hesaplamama göre USD ise 15-16 bin arası bir meblağ çekmişsiniz. Parayı hesabınıza yatırdığınızda böyle bir masraftan haberiniz olmadığı daha doğrusu bankacılık sisteminde böyle bir masraf olmadığı için haklısınız.
Bence masrafı ödeyiniz fakat masrafı mutlaka hesaptan tahsil ettiriniz. Hesap hareketlerinde izlenebilsin. Sonra masraf dekontunu bankadan yetkililerce imzalı kaşeli olarak talep edip hakem heyetine başvurun.
Uygulamanın yasal zeminini merkez bankası tarafından yayımlanan "Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliği Uygulama Esasları Yönetmeliği" oluşturuyor lakin önceden müşteriye bilgilendirme sorumluluğunu yerine getirmediği için hukuki olup olmadığının tartışmaya açık olduğunu düşünüyorum.
Öncelikle merhaba.
Sizden talep edilen ücret, bir vergi değil komisyondur. Önceleri bankaların böyle bir yetkisi yok iken Merkez Bankası'nın 4 Ağustos'ta yayımladığı tebliğ ile bu komisyonu tahsil edebilme serbestliğine sahip oldular.
Gerekçe olarak da bankaların, efektif (fiziki) döviz ödeme maliyetlerinin artmasını gösterdiler.
İlgili komisyonun banka yazılımına entegrasyonu henüz sağlanamadığı için tahsilatı banka veznesindeki memurlarca manuel olarak gerçekleştiriliyor. Bu gerçekleştirme işi uygulama henüz yeni olduğu için personelin dikkatinden kaçabiliyor. Kaçtığında ise kendisine rücu ediliyor.
Hesaplamama göre USD ise 15-16 bin arası bir meblağ çekmişsiniz. Parayı hesabınıza yatırdığınızda böyle bir masraftan haberiniz olmadığı daha doğrusu bankacılık sisteminde böyle bir masraf olmadığı için haklısınız.
Bence masrafı ödeyiniz fakat masrafı mutlaka hesaptan tahsil ettiriniz. Hesap hareketlerinde izlenebilsin. Sonra masraf dekontunu bankadan yetkililerce imzalı kaşeli olarak talep edip hakem heyetine başvurun.
Uygulamanın yasal zeminini merkez bankası tarafından yayımlanan "Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliği Uygulama Esasları Yönetmeliği" oluşturuyor lakin önceden müşteriye bilgilendirme sorumluluğunu yerine getirmediği için hukuki olup olmadığının tartışmaya açık olduğunu düşünüyorum.
0
Tochinoshin
nasıl dinliyorsunuz? root'suz arka planda youtube açan tarayıcılar 2-3 şarkı sonra duruyor. baya araştırdım ama reklamsız bir yolu yok gibi. soundcloud kalıyor ondan liste oluşturacağım çözüm bulamazsam.
nasıl dinliyorsunuz? root'suz arka planda youtube açan tarayıcılar 2-3 şarkı sonra duruyor. baya araştırdım ama reklamsız bir yolu yok gibi. soundcloud kalıyor ondan liste oluşturacağım çözüm bulamazsam.
0
Spotify a para veriyorum da aile aboneliği paylaşımlı olduğu için 6 ayda 24 lira mı ne
0
Merhaba,
Bilmiyorum belki kızacaksınız ancak müzik servisleri bu kadar ucuzken artık bundan da kaçmak bana çok ölücülük geliyor.
Diğer yazarlar belirtmiş zaten, ayda 5-7 lira gibi rakamlara bir servise abone olabiliyorsunuz. Evet, YouTube kadar geniş değil bir çoğu ancak mesela Spotify'da bulunmayıp YouTube'da olan gerçekten çok niş şarkılar... Eğer derdiniz bu şarkılarsa, root'dan bahsettiğinize göre Android telefon kullandığınızı varsayıyorum, bu niş şarkıları bir şekilde telefonunuza atın gitsin...
Bilmiyorum belki kızacaksınız ancak müzik servisleri bu kadar ucuzken artık bundan da kaçmak bana çok ölücülük geliyor.
Diğer yazarlar belirtmiş zaten, ayda 5-7 lira gibi rakamlara bir servise abone olabiliyorsunuz. Evet, YouTube kadar geniş değil bir çoğu ancak mesela Spotify'da bulunmayıp YouTube'da olan gerçekten çok niş şarkılar... Eğer derdiniz bu şarkılarsa, root'dan bahsettiğinize göre Android telefon kullandığınızı varsayıyorum, bu niş şarkıları bir şekilde telefonunuza atın gitsin...
0
bunun sonu yok. google falan gerizekalı değil. ufak ufak tüm bu arkaplanda açan tarayıcıları falan işlevsiz hale getirmek için gerekli önlemleri alıyorlar ve bu önlemler işe yarıyor. giderek daha da saçma sapan işler yapmak zorunda kalıyorsunuz.
netflix ve spotify'ın müzik ya da video dağıtım başarısı çok önemli ama asıl başarıları, söz konusu medya dosyalarını download edemiyor olmanız.
netflix ve spotify'ın müzik ya da video dağıtım başarısı çok önemli ama asıl başarıları, söz konusu medya dosyalarını download edemiyor olmanız.
0
co2s2 haklı. Google sürekli bunlarla uğraşıyor maalesef kalıcı çözüm sunan bi ürün yok.
0
Şarkı evreni diye bir app var play storeda. YouTube tan bir video seçip ses dosyası olarak indirilebiliyor. Yani benim gibi 40 yılda bir yeni bir şarkı indirdigin bir liste üzerinden müzik dinliyorsan pratik. Ama ikide bir indir vs. uğraşır mısın bilmem, gerçi ugrastiracak bir şey de yok arama kısmına şarkıcı şarkı ismi girip indiriyorsun işte.
0
@baldur2 telif sahibi bu şarkı bedava demediği sürece para vermek zorundasın, bedava dese bile sana ulaştırılmasının da maliyeti var bunu ödemek zorundasın, baya basit bir şey bu.
Youtube Vanced nasıl çalışıyor emin değilim ama ses kalitesinden ödün verildiğine ve video'yu arka planda oynatma yöntemi uygulandığından tüketilen enerji ve kotaya değecek bir şey değil bence, bunun yerine torrentten diskografileri bulup istediğiniz albümleri indirip mp3 olarak dinleyin derim.
Bugün aile üyeliği ile senelik 55 lira maliyeti bu şekilde kurtarabilirsiniz.
Youtube Vanced nasıl çalışıyor emin değilim ama ses kalitesinden ödün verildiğine ve video'yu arka planda oynatma yöntemi uygulandığından tüketilen enerji ve kotaya değecek bir şey değil bence, bunun yerine torrentten diskografileri bulup istediğiniz albümleri indirip mp3 olarak dinleyin derim.
Bugün aile üyeliği ile senelik 55 lira maliyeti bu şekilde kurtarabilirsiniz.
0
beğen, indir telefona olsun bitsin. bana da müzik servisine para vermek tuhaf geliyor. tabi sevdiğim müzik türü çok dar. müzik hayatınızda önemli bir yer işgal ediyor, falanca program bana güzel şeyler önersin diyorsanız o zaman o paraları vermekten başka yol yok.
0
bilgisayardan telefona atıyordum ama pandemiden önce telefonu değiştirdim. evde de çoğunlukla bilgisayardan müzik dinlediğim için sadece 40-50 tane şarkı attım. gece yatarken telefondan dinliyorum onun için spotify'da liste oluşturdum, geçme hakkı sınırlı ve reklam var tabi.
0
independent woman
Merhaba,Almanya'da güzel bi üniversitede istediğim bölümde yüksek lisans yapmak için kabul aldım. Ekim ayı sonuna kadar başvuru ücretini yatırmam lazım. 300 euro civarı bir şey. (bu ekonomik krizde biraz fazla duruyor)Ayrıca, Türkiye'de doktorayı bitirmek üzereyim.Almanyada iş arıyorum, ama tüm eğit
Merhaba,
Almanya'da güzel bi üniversitede istediğim bölümde yüksek lisans yapmak için kabul aldım. Ekim ayı sonuna kadar başvuru ücretini yatırmam lazım. 300 euro civarı bir şey. (bu ekonomik krizde biraz fazla duruyor)
Ayrıca, Türkiye'de doktorayı bitirmek üzereyim.
Almanyada iş arıyorum, ama tüm eğitimimi Türkiyede aldığım için şu ana kadar pek bir şey bulamadım. O yüzden belki Almanya'da yüksek lisans yaparsam şansım artar diye düşündüm.
Ama tabi son zamanlardaki covid-19 etkisiyle de iş piyasası durulmuş olabilir.
Şu anda doktora da bitmek üzere, tekrar okuyacak çalışacak halim olur mu bilmiyorum.
Sorum şu: Almanya'da yüksek lisans yapmalı mıyım? Bir türlü karar veremedim.
Yoksa okula öylesine kayıt olup nolur nolmaz diye elimde mi bulundursam?
Daha sonra vize, oturum falan için de faydası olur diye düşünmüştüm.
Ama zaten şu anda Almanyada bir üniversitede bir süreliğine ziyaretçi öğrenci olarak kayıtlıyım. Daha sonra uzatırlar mı bilemiyorum.
Çok zor karar, düşünceliyim..
Sizler ne dersiniz?
Şimdiden Teşekkürler.
Almanya'da güzel bi üniversitede istediğim bölümde yüksek lisans yapmak için kabul aldım. Ekim ayı sonuna kadar başvuru ücretini yatırmam lazım. 300 euro civarı bir şey. (bu ekonomik krizde biraz fazla duruyor)
Ayrıca, Türkiye'de doktorayı bitirmek üzereyim.
Almanyada iş arıyorum, ama tüm eğitimimi Türkiyede aldığım için şu ana kadar pek bir şey bulamadım. O yüzden belki Almanya'da yüksek lisans yaparsam şansım artar diye düşündüm.
Ama tabi son zamanlardaki covid-19 etkisiyle de iş piyasası durulmuş olabilir.
Şu anda doktora da bitmek üzere, tekrar okuyacak çalışacak halim olur mu bilmiyorum.
Sorum şu: Almanya'da yüksek lisans yapmalı mıyım? Bir türlü karar veremedim.
Yoksa okula öylesine kayıt olup nolur nolmaz diye elimde mi bulundursam?
Daha sonra vize, oturum falan için de faydası olur diye düşünmüştüm.
Ama zaten şu anda Almanyada bir üniversitede bir süreliğine ziyaretçi öğrenci olarak kayıtlıyım. Daha sonra uzatırlar mı bilemiyorum.
Çok zor karar, düşünceliyim..
Sizler ne dersiniz?
Şimdiden Teşekkürler.
0
Doktora türkiye'de bitecekse bitir bence. Yüksek lisansla bir iş bulamazsın. YL ile iş bulabileceğini sananlar sadece zaman kaybediyorlar.
0
Türkiye'de doktora bitiricem kısmını yeniden okudum.
Türkiye'de doktora bitiyorsa neden daha yüksek lisans yapıyorsunuz? Yani Avrupa'da belki profesor ya da post doc ilanlarına baksanız daha iyi olmaz mı? Alanınızı bilmiyorum ama doktora gerektiren özel sektör işi çok yok, akademi düşündünüz herhalde. Doktora üstüne yüksek biraz overkill ve gereksiz gibi. Eğer bitirdiğiniz yüksek ve doktora çok kötü alanlardıysa ve yüksek gerçekten işe yarayacaksa belki ama bence artık biraz da iş tecrübesi lazım.
Bir de Avrupa'da doktora fırsatlarına bakıp, aynı zamansa çalışacağınız da bir şey olabilir. Vize mize işleri sade vatandaşa zor, doktorası olan kalifiye insan için vize işleriyle uğraşabilir yani şirketler /üniler.
Türkiye'de doktora bitiyorsa neden daha yüksek lisans yapıyorsunuz? Yani Avrupa'da belki profesor ya da post doc ilanlarına baksanız daha iyi olmaz mı? Alanınızı bilmiyorum ama doktora gerektiren özel sektör işi çok yok, akademi düşündünüz herhalde. Doktora üstüne yüksek biraz overkill ve gereksiz gibi. Eğer bitirdiğiniz yüksek ve doktora çok kötü alanlardıysa ve yüksek gerçekten işe yarayacaksa belki ama bence artık biraz da iş tecrübesi lazım.
Bir de Avrupa'da doktora fırsatlarına bakıp, aynı zamansa çalışacağınız da bir şey olabilir. Vize mize işleri sade vatandaşa zor, doktorası olan kalifiye insan için vize işleriyle uğraşabilir yani şirketler /üniler.
0
Şöyle ki, Almanya'da doktora fırsatlarına da baktım ama Türkiye'de yaptığım yüksek lisans tanınmadı. O yüzden bu konuda ileride sorun yaşarım diye düşündüm.
Yakında Türkiye'de doktorayı bitireceğim. Umarım onun tanınması yapılır. Bilmiyorum.
Ama haklısınız, yüksek lisanstan ziyade doktora sonrası çalışmalara başvurmaya çalışsam daha iyi olacak galiba.
Teşekkürler.
Yakında Türkiye'de doktorayı bitireceğim. Umarım onun tanınması yapılır. Bilmiyorum.
Ama haklısınız, yüksek lisanstan ziyade doktora sonrası çalışmalara başvurmaya çalışsam daha iyi olacak galiba.
Teşekkürler.
0
Türkiye´de doktora bitiren biri, alaninda is bulabilir Almanya´da. Bircok meslekte denklik bir sorun olsa da, bir süre sonra cozuluyor bu sorunlar.
Bölüm nedir?
Almanya´da yüksek lisans yapmak, bitirmek cok zor. Ödev yükleri cok cok agir oluyor, bir danisin Almanya'da YL yapanlara bence.
Yüksek lisans eğitimim tanınmadı derken, kim tanımadı, niye tanımadı? Akademiden alınan diplomalar sorunsuz kabul ediliyor, bir üniversite etmezse, diğeri eder.
Bölüm nedir?
Almanya´da yüksek lisans yapmak, bitirmek cok zor. Ödev yükleri cok cok agir oluyor, bir danisin Almanya'da YL yapanlara bence.
Yüksek lisans eğitimim tanınmadı derken, kim tanımadı, niye tanımadı? Akademiden alınan diplomalar sorunsuz kabul ediliyor, bir üniversite etmezse, diğeri eder.
0
Turkiye'de doktorayi bitirsen ne olacak?
Birisi yuksek lisansla is bulamazsin demis, kafalar karisik harbiden.
Ben olsam bavulu toplamaya baslamistim, boyle firsatlar insanin onune hayatinda 1-2 kere geliyor.
Birisi yuksek lisansla is bulamazsin demis, kafalar karisik harbiden.
Ben olsam bavulu toplamaya baslamistim, boyle firsatlar insanin onune hayatinda 1-2 kere geliyor.
0
bir de şöyle bir şey var. kabul aldığım okul, daha önce yüksek lisans yaptığım ve doktora yaptığım için bana kolaylık sağlayıp sadece 1 yarı dönemde tez yazarak mezun olabileceğimi söylediler. başvuru ücreti dışında bir şey ödememe gerek yok.
ama ben gelecek dönem doktorayı bitirmiş olacağım. ve doktora sonrası burslara/projelere falan hazırlanmak istiyorum. ayrıca almanyada full time iş bulursam (birkaç yerle görüşüyüorum, muhtelemelen eylül-ekim gibi bir şeyler bulurum) hemen başlamayı düşünüyorum.
Daha öncesinde türkiyede bazı üniversitelerde çalışma deneyimim var.
Ama almanlar biraz inatçı ve sabit fikirli, almanyada bir üniversiteden mezun olmasıysanız sizi hor görüyorlar. sırf bu yüzden bu yüksek lisansı yapsam mı diyorum.
bir türlü karar veremedim..
yorumlarınız ve tavsiyeleriniz için çok teşekkürler.
ama ben gelecek dönem doktorayı bitirmiş olacağım. ve doktora sonrası burslara/projelere falan hazırlanmak istiyorum. ayrıca almanyada full time iş bulursam (birkaç yerle görüşüyüorum, muhtelemelen eylül-ekim gibi bir şeyler bulurum) hemen başlamayı düşünüyorum.
Daha öncesinde türkiyede bazı üniversitelerde çalışma deneyimim var.
Ama almanlar biraz inatçı ve sabit fikirli, almanyada bir üniversiteden mezun olmasıysanız sizi hor görüyorlar. sırf bu yüzden bu yüksek lisansı yapsam mı diyorum.
bir türlü karar veremedim..
yorumlarınız ve tavsiyeleriniz için çok teşekkürler.
0
mobildeyim
https://www.youtube.com/watch?v=47Q_RkxASCoarkada çalan ezgi, şarkı nedir?
0
Tochinoshin
3'er tane büyük domates ve soğan, 20-30 tane de küçük yeşil biberi rondodan geçirip kaynattım ve bir paket spagettiyi bu karışımda pişirdim. Sonuç olarak tüm suyunu çekti ve çok az da püre kıvamında sebze kaldı makarnada. Ben bu sebzeleri böyle pişirerek tüm faydasını yok mu ettim şimdi?
3'er tane büyük domates ve soğan, 20-30 tane de küçük yeşil biberi rondodan geçirip kaynattım ve bir paket spagettiyi bu karışımda pişirdim. Sonuç olarak tüm suyunu çekti ve çok az da püre kıvamında sebze kaldı makarnada. Ben bu sebzeleri böyle pişirerek tüm faydasını yok mu ettim şimdi?
0
bi kısmı havaya karıştı bi kısmı makarnaya bulaştı, fakat kaybetmedin, hepsi makarnaya nüfuz etti. bi tabak da ben alayım :-)
0
değişik bir pişirme olmuş. O sebzelerin suyu lezzetli olur, makarna da sosla güzel olur aslında. makarnayı bu karışımda pişirmek yerine normal suda haşlayıp, bu karışımı başka tencerede ısıtıp en son makarnaya ekleyebilirsiniz. sebzelerin faydası yok olmamıştır ama daha eğlenceli bir yemek olurdu bu şekilde.
0
put it in your appropriate place
Bugün İngilizce Speaking dersinde taciz konusu açıldı. İşte çocuklara karşı yapılan tacizler, cezası ne olmalı gibisinden bir şeyler konuştuk.Dedim bazıları idam istiyor. Tamam idam olabilir, karşı değilim ama idam çok fazla önleyemez ki. Sadece küçük bir miktarını önler. Şahsen öyle bir ceza olmalı
Bugün İngilizce Speaking dersinde taciz konusu açıldı. İşte çocuklara karşı yapılan tacizler, cezası ne olmalı gibisinden bir şeyler konuştuk.
Dedim bazıları idam istiyor. Tamam idam olabilir, karşı değilim ama idam çok fazla önleyemez ki. Sadece küçük bir miktarını önler. Şahsen öyle bir ceza olmalı ki tamamen önlensin. Önüne geçilsin.
Dedim bazıları idam istiyor. Tamam idam olabilir, karşı değilim ama idam çok fazla önleyemez ki. Sadece küçük bir miktarını önler. Şahsen öyle bir ceza olmalı ki tamamen önlensin. Önüne geçilsin.
0
Adil bir yargı sistemimiz olsa idi idam olabilirdi. Fakat bu şartlar altında idam cezasının var olması her türlü siyasi davanın istismar edilmesi ve çok büyük yanlışlıklara da kapı açabilir.
0
Speaking için konuşmak tamam ama işi ciddiye alacaksanız bu sizi beni aşar.
Kanun yapmak, ceza belirlemek çok kolay işler değildir. Tahmininizin çok ötesinde bilgi ve birikim gerekir.
Kanun yapmak, ceza belirlemek çok kolay işler değildir. Tahmininizin çok ötesinde bilgi ve birikim gerekir.
0
ülkemizde zaman zaman idam vb gündeme geliyor. arkadaşın da dediği gibi amaç idamı yasallaştırmak, normalleştirmek.
ondan sonraki felaketi hepimiz tahmin edebiliriz zaten.
verdiğim cevap konuyla alakasız ama suçu normalleştirmek gibi anlaşılmasın lütfen.
ondan sonraki felaketi hepimiz tahmin edebiliriz zaten.
verdiğim cevap konuyla alakasız ama suçu normalleştirmek gibi anlaşılmasın lütfen.
0
Taciz ve tecavüz suçlamaları suistimale çok açık suçlamalar. Bir sürü insan sırf birinden nefret etmeye başladığı için bu suçlamalarda bulunabiliyor. Yanlış anlamalar konusu da apayrı, otobüste adamın eli birine çarpsa ve kadın tacizci diye yaygara koparırsa linç ediliyor kişi. İdam falan o yüzden çok ağır cezalar. Suçlu ve suçsuzun çok keskin ayrılabileceği bir suç alanı değil çünkü. Ha caydırmak için nasıl bir ceza olabilir onu ben de bilmiyorum ve @kisa'ya katılıyorum, üstüne iyi düşünülmesi gereken konular.
0
% 100 ispatli sekilde taciz tecavuz cinayet gibi suclarda idam kesinlikle olmali ve uygulanmali..
burada karsi cikilan birkac nokta var:
1- ya masumsa?
onu yazdik, ozgecan vakasi gibi acik net belli olacak, % de 1 bile süphe olmayacak..
2- bizim gibi ulkelerde siyasi olarak kullanilir felan..
hayir, kanun basta net olarak cikarilacak, sucun tanimi yapilacak, taciz tecavuz cinayet net.. baska suclarda uygulanmayacak..
3- caydirici degil..
hayir efendim bal gibi caydirici, "ama iranda var amerikada da var da neden azalmiyor?" nerden belli azalmadigi, aksi denendi mi? Ayrica herkes insan hepimiz insaniz, ucunda mutlak idam oldugu bilinse, insanlarin gozu onunde uygulansa hayvan oglu hayvanin biri hayvana tecavuzde bulunabilir mi?
4- ustteki maddeyle baglantili olarak " efendim idam kurtulus hapis daha agir ceza" diyenler, aynisi basiniza gelse ve ceza verme hakki size taninsa karariniz ne olurdu? ben suphesiz bir tek nefes fazla almamasini isterdim, eger bu konuda anlasmazliga dusulurse karar hakki magdura verilebilir ama bence idam kesinlikle yasatmaktan daha "iyi" bir ceza magdur acisindan
burada karsi cikilan birkac nokta var:
1- ya masumsa?
onu yazdik, ozgecan vakasi gibi acik net belli olacak, % de 1 bile süphe olmayacak..
2- bizim gibi ulkelerde siyasi olarak kullanilir felan..
hayir, kanun basta net olarak cikarilacak, sucun tanimi yapilacak, taciz tecavuz cinayet net.. baska suclarda uygulanmayacak..
3- caydirici degil..
hayir efendim bal gibi caydirici, "ama iranda var amerikada da var da neden azalmiyor?" nerden belli azalmadigi, aksi denendi mi? Ayrica herkes insan hepimiz insaniz, ucunda mutlak idam oldugu bilinse, insanlarin gozu onunde uygulansa hayvan oglu hayvanin biri hayvana tecavuzde bulunabilir mi?
4- ustteki maddeyle baglantili olarak " efendim idam kurtulus hapis daha agir ceza" diyenler, aynisi basiniza gelse ve ceza verme hakki size taninsa karariniz ne olurdu? ben suphesiz bir tek nefes fazla almamasini isterdim, eger bu konuda anlasmazliga dusulurse karar hakki magdura verilebilir ama bence idam kesinlikle yasatmaktan daha "iyi" bir ceza magdur acisindan
0
@playing star again +1 demeye geldim.
İdam cezası konusu benim nazarımda turnusol kağıdı görevi görüyor.
"Gelsincilerin" sığılığı ve yorumlama algoritmaları genelde çok belli ediyor kendini.
İdam cezası konusu benim nazarımda turnusol kağıdı görevi görüyor.
"Gelsincilerin" sığılığı ve yorumlama algoritmaları genelde çok belli ediyor kendini.
0
1. İşte o yüzde pek kolay bir şey değil
2. O iş de öyle değil. Mevcut kanunlar hakkıyla mi uygulanıyor? Ya da başka suçların eklemeyeceginin garantisi ne?
3. Nereden belli caydırıcı olduğu?
4. Kişilerin isteği burada bir yere kadar önemli.
Kanun nedir adalet nedir hukuk nedir?
Hukugun amacı nedir?
Yapmayın etmeyin. Bu tip şeyler bir sefer yapılır ve ömrünüzü etkiler.
2. O iş de öyle değil. Mevcut kanunlar hakkıyla mi uygulanıyor? Ya da başka suçların eklemeyeceginin garantisi ne?
3. Nereden belli caydırıcı olduğu?
4. Kişilerin isteği burada bir yere kadar önemli.
Kanun nedir adalet nedir hukuk nedir?
Hukugun amacı nedir?
Yapmayın etmeyin. Bu tip şeyler bir sefer yapılır ve ömrünüzü etkiler.
0
Nasil yani tacize mi idam verilsin. Soruyu tacizci-katil olarak aliyorum. Normallestirmiyorum tabii ki olayi, taciz de buyuk bir sey ama cezasi olum mu... tacizci kadar bu dusunceyi ortaya atan da rahatsiz edici benim icin.
Playing star again+1
Alster+1
Savunuculari hangi platformda olursa olsun hayretler icinde izliyorum.
Boyle bir ceza olamaz. Vahsilik.
%100 ispatli olacakmis suclar.. o binde bir rastlar oyle. Amerikada bir suru (belki binlerce) kisi %100 ispatli diye death row'a aliniyor. 15-20 yil sonra sucsuzlugu ortaya cikanlar var. Avukatlari belki 1 hafta gec kalsa olecekler.
Hataya cok acik bi sey.
Caydirici da degil. Cunku amerika ya da turkiyede kimse birini oldurmeden once "yaa dur simdi idam cezasi alirim/kim onca sene hapis yatacak... en iyisi vazgeceyim" demiyor. Bi sucu islemeden once sonucunu dusunmezsin.
Bu tacizci-katiller icin bi rehabilitasyon programi gelmeli. Es zamanli hapis yatip tabi. Cikacaginda sex offender gibi bi damgasi olmali. Rehabilite olamayacagina kanaat getirilenler ise agir. muebbet almali.
Playing star again+1
Alster+1
Savunuculari hangi platformda olursa olsun hayretler icinde izliyorum.
Boyle bir ceza olamaz. Vahsilik.
%100 ispatli olacakmis suclar.. o binde bir rastlar oyle. Amerikada bir suru (belki binlerce) kisi %100 ispatli diye death row'a aliniyor. 15-20 yil sonra sucsuzlugu ortaya cikanlar var. Avukatlari belki 1 hafta gec kalsa olecekler.
Hataya cok acik bi sey.
Caydirici da degil. Cunku amerika ya da turkiyede kimse birini oldurmeden once "yaa dur simdi idam cezasi alirim/kim onca sene hapis yatacak... en iyisi vazgeceyim" demiyor. Bi sucu islemeden once sonucunu dusunmezsin.
Bu tacizci-katiller icin bi rehabilitasyon programi gelmeli. Es zamanli hapis yatip tabi. Cikacaginda sex offender gibi bi damgasi olmali. Rehabilite olamayacagina kanaat getirilenler ise agir. muebbet almali.
0
Tacizde kişiye ceza verirseniz, karşılığında ceza alacağını bilinirse %80-90'ı engellenir.
Geri kalan, gerçekten sapık, dürtülerini engelleyemeyen kişileri ise ya toplumdan tecrit etmek lazım ya da kimyasal hadım. Bu dürtüleri komple yok etmek lazım. İdam ağır bir ceza olur.
.
Geri kalan, gerçekten sapık, dürtülerini engelleyemeyen kişileri ise ya toplumdan tecrit etmek lazım ya da kimyasal hadım. Bu dürtüleri komple yok etmek lazım. İdam ağır bir ceza olur.
.
0
İdam geri alınabilir bir ceza değil. Hiçbir suç için olmamalı. En küçük hata ihtimalinde bile kanun gücüyle birinin haksız yere hayatına son vermiş olursun.
0
Arkadaşlar,
Bir çok kisi zaten karşılığında ceza alacağını bilirse o suç çok büyük bir oranda düşer. Bunun için idam olmasına gerek yok.
Her zaman için suçu işleyen kişi yakalanmayacagini, ceza almayacağını düşünerek işler (her zaman değil tabi büyük oranda)
Yani idam değil ama yine uygun bir ceza belirleyip bunu her suç işleyene uygukayabilseniz istediğinizi elde edersiniz.
Sorun ceza dan, kanundan ziyade yakalamada uygulamada vs.
Bir çok kisi zaten karşılığında ceza alacağını bilirse o suç çok büyük bir oranda düşer. Bunun için idam olmasına gerek yok.
Her zaman için suçu işleyen kişi yakalanmayacagini, ceza almayacağını düşünerek işler (her zaman değil tabi büyük oranda)
Yani idam değil ama yine uygun bir ceza belirleyip bunu her suç işleyene uygukayabilseniz istediğinizi elde edersiniz.
Sorun ceza dan, kanundan ziyade yakalamada uygulamada vs.
0
hiç bir kuvvete hiç bir insana geri alamayacağı ceza yetkisi verilmemeli.
0
Bu bahsettiğiniz şeyin adı 'taciz' değil. Kişinin fiziki bütünlüğüne bir saldırı varsa bunun adı taciz değil, yasalar önünde cinsel saldırı oluyor. Taciz diyerek çok önemli bir konuyu biraz küçümsemiş oluyoruz. Düzeltmeyi önemli gördüm bu nedenle.
Bir kadın sokakta sözle rahatsız ediliyorsa, bunun adı tacizdir. Fiziki olanının adı ise cinsel saldırıdır!
Taciz boyutundaki sözlü/yazılı rahatsızlığın da bir caydırıcı yaptırımı olmasını ve bu yaptırımın iki üç davada değil de, düzenli olarak uygulanmasını çok istiyorum. Çok yüklü ödemeler yapması ve sosyal hizmette uzun süre tutulması gibi...
Cinsel saldırının da tacizinde önüne tamamen geçmek herhalde hiçbir toplumda mümkün değil, ama işleyen yasalarla birçok insan ve de hayvan için güvenli bir alan yaratmak mümkün.
Bir kadın sokakta sözle rahatsız ediliyorsa, bunun adı tacizdir. Fiziki olanının adı ise cinsel saldırıdır!
Taciz boyutundaki sözlü/yazılı rahatsızlığın da bir caydırıcı yaptırımı olmasını ve bu yaptırımın iki üç davada değil de, düzenli olarak uygulanmasını çok istiyorum. Çok yüklü ödemeler yapması ve sosyal hizmette uzun süre tutulması gibi...
Cinsel saldırının da tacizinde önüne tamamen geçmek herhalde hiçbir toplumda mümkün değil, ama işleyen yasalarla birçok insan ve de hayvan için güvenli bir alan yaratmak mümkün.
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
Doğum yapmayacağım. Ameliyat sonrası 3 gün hastanede kalacağım. Daha önce hastanede bu şekilde kalanların şunu mutlaka al çok lazım oluyor gibi tavsiyelerine açığım.Evim ile hastane çok uzak, malum ziyaretçi durumları da olmayacağı için hazırlıklı gitmek istiyorum.Şimdiden teşekkürler.
Doğum yapmayacağım. Ameliyat sonrası 3 gün hastanede kalacağım. Daha önce hastanede bu şekilde kalanların şunu mutlaka al çok lazım oluyor gibi tavsiyelerine açığım.
Evim ile hastane çok uzak, malum ziyaretçi durumları da olmayacağı için hazırlıklı gitmek istiyorum.
Şimdiden teşekkürler.
Evim ile hastane çok uzak, malum ziyaretçi durumları da olmayacağı için hazırlıklı gitmek istiyorum.
Şimdiden teşekkürler.
0
Geçmiş olsun. Terlik, yastık, şarj cihazları, kağıt havlu, ıslak mendil, kolonya, gündüz için ve gece uyurken giymelik kıyafet ve iç çamaşırı.
0
Rahat terlik, şu kağıt otel terliklerinden olmasın, giymek zor onları. Parmak arası da olmasın.
Çorap, hatta kalınca 1-2 çift yedek çorap. Anesteziden uyanınca insan üşüyor, neden bilmiyorum ama öyle.
Rahat giyebileceğiniz pijama, üst kısmı gömlek gibi tam açılırsa daha iyi.
Islak mendil, kağıt havlu.
Vakit geçirecek şeyler, telefona/tablete dizi film falan atın, netflix varsa indirilebilir içerikleri indirip hazır tutun isterseniz.
Çorap, hatta kalınca 1-2 çift yedek çorap. Anesteziden uyanınca insan üşüyor, neden bilmiyorum ama öyle.
Rahat giyebileceğiniz pijama, üst kısmı gömlek gibi tam açılırsa daha iyi.
Islak mendil, kağıt havlu.
Vakit geçirecek şeyler, telefona/tablete dizi film falan atın, netflix varsa indirilebilir içerikleri indirip hazır tutun isterseniz.
0
pijama
ic camasiri
terlik
dis fircasi macun
kagit mendil islak mendil
kolonya
maske
sarj cihazi
su
ic camasiri
terlik
dis fircasi macun
kagit mendil islak mendil
kolonya
maske
sarj cihazi
su
0
pek çok şey yazılmış zaten. ilave edebileceklerim;
-vücut ve yüz havlusu
-pandemiyi düşünürsek el dezenfektanı
-özel bir beslenme şekli gerektirecek bir ameliyat olmayacaksa kuru meyve, badem, ceviz, atıştırmalık vb.
-özel oda olmayacaksa kulak tıkacı ve göz bandı
çok geçmiş olsun şimdiden.
-vücut ve yüz havlusu
-pandemiyi düşünürsek el dezenfektanı
-özel bir beslenme şekli gerektirecek bir ameliyat olmayacaksa kuru meyve, badem, ceviz, atıştırmalık vb.
-özel oda olmayacaksa kulak tıkacı ve göz bandı
çok geçmiş olsun şimdiden.
0
kobuzchu biraz değinmiş ama vakit geçirecek şeyler +1 özel hastanede, tek kişilik oda, televizyonlu falan bir yer değilse sıkıcı baya. Ben gibi 4 kişilik odada kalırsanız da kulaklık, internet ve telefon vs şart. Bir de ameliyat öncesi sorun ameliyat sonrası ne zaman neler yiyebilirsiniz diye. Sadece hastane yemeği sıkıcı gelebilir, ufak tefek tatlı atıştırmalıklar olabilir çantada.
0
Öncelikle çok geçmiş olsun
-Gömlek tarzı pijama üstü +1 kesinlikle kollarınızı yukarı kaldırarak çıkarılan pijama tercih etmeyin, ameliyat sonrası zor oluyor.
-Yedek iç çamaşırı, ince hırka (operasyon sonrası üşüme oluyor), kulaklık, varsa devamlı kullandığınız ilaçlar, dudak nemlendiricisi( benim ameliyat sonrası susuzluktan dudaklarım çatlamıştı), poşet (olası bir kusmaya karşı)
-Gömlek tarzı pijama üstü +1 kesinlikle kollarınızı yukarı kaldırarak çıkarılan pijama tercih etmeyin, ameliyat sonrası zor oluyor.
-Yedek iç çamaşırı, ince hırka (operasyon sonrası üşüme oluyor), kulaklık, varsa devamlı kullandığınız ilaçlar, dudak nemlendiricisi( benim ameliyat sonrası susuzluktan dudaklarım çatlamıştı), poşet (olası bir kusmaya karşı)
0
Daha önce söylenenlere ek olarak, hastanenin verdiği çarşaf nevresimi kullanmayacaksanız, kendinize ait çarşaf nevresim.
Göz bandı, kulak tıkacı.
Göz bandı, kulak tıkacı.
0
senolll
Varsa alınır. Aklımda bir fikir var filmi olsa güzel olurdu dediğiniz bir şey var mıdır? :)
Varsa alınır. Aklımda bir fikir var filmi olsa güzel olurdu dediğiniz bir şey var mıdır? :)
0
@yazdonumu, bir yarışmaya dram kategorisinden katılmayı düşünüyorum da. Aslında belgesel kategorisi de var, o kategoriyi de düşünüyorum ama daha sonra kurmaca yapımlarla daha fazla ilgilenmek istediğim için dram sordum.
Maliyet işinin de türle çok alakası yok diyebiliriz. Paranormal activity ilk film bütçesi 15 bin dolar falan mesela ama pahalı korku filmleri de var.
Maliyet işinin de türle çok alakası yok diyebiliriz. Paranormal activity ilk film bütçesi 15 bin dolar falan mesela ama pahalı korku filmleri de var.
0
infernalcadre
7 Eylüldeki bileti (aktarmalı-iç hat) sürekli değiştiriyor. Bir saat ileri bir saat geri filan.Soru: Benim bir hakkım hukukum var mı bu işte ?Soru2: Krizi fırsata çevirecek bir avantaj filan elde edebilir miyiz ? Bedava Lounge filan?
7 Eylüldeki bileti (aktarmalı-iç hat) sürekli değiştiriyor. Bir saat ileri bir saat geri filan.
Soru: Benim bir hakkım hukukum var mı bu işte ?
Soru2: Krizi fırsata çevirecek bir avantaj filan elde edebilir miyiz ? Bedava Lounge filan?
Soru: Benim bir hakkım hukukum var mı bu işte ?
Soru2: Krizi fırsata çevirecek bir avantaj filan elde edebilir miyiz ? Bedava Lounge filan?
0
Konunun uzmanı değilim ama uçuşa 3 haftadan çok var. Aynı gün ya da önceki gün değişiklik olsa neyse, bence bir şey çıkmaz. En iyi ihtimal, aktarmalı uçuşun 2. Ayağını kaçırırsanız o zaman otel konaklaması vs sağlarlar muhtemelen.
0
İptal ederse veya varış saatinden en az 3 saat sonra seni gideceğin yere ulaştırırsa tazminata hak kazanırsın. Ama biraz kovalaman lazım, müşteri hizmetleri hakkın da olsa vermemek için inkar edip yıldırmaya calısırlar. O durumda da çare sivil havacılık üzerinden şikayet oluşturmak
0
daha önce sabiha - esb - trabzon aktarmalı uçuş almıştım mil ile. saat değişince alternatif uçuş seçme hakkım doğdu. ahl - ordu olarak direkt uçuş istemiştim vermişlerdi. saat değişince yakın bölgelere alternatif uçuş hakkın oluyor.
gideceğin yere direkt uçuş var ise bu şekilde düzenleme isteyebilirsin.
bir de ek olarak uçuş saati değiştiğinde çağrı merkezini arayıp yeni saatli uçuşu onaylaman gerekir. uçuş günü kapıda kalma sonra.
gideceğin yere direkt uçuş var ise bu şekilde düzenleme isteyebilirsin.
bir de ek olarak uçuş saati değiştiğinde çağrı merkezini arayıp yeni saatli uçuşu onaylaman gerekir. uçuş günü kapıda kalma sonra.
0
ciagra
Selamlar ahali,Yeni açılan bir üniversitede, x bölümünde tek araştırma görevlisi olarak çalışır mıydınız? Üniversite, apartman üniversitesi ve başvuracağım bölümün 3 tane hocası var, kabul alırsam ben de tek asistan olacam.Benim için avantajlı kısmı bölümün ilk yılı olacağı için bölüm dersleri de bu
Selamlar ahali,
Yeni açılan bir üniversitede, x bölümünde tek araştırma görevlisi olarak çalışır mıydınız? Üniversite, apartman üniversitesi ve başvuracağım bölümün 3 tane hocası var, kabul alırsam ben de tek asistan olacam.
Benim için avantajlı kısmı bölümün ilk yılı olacağı için bölüm dersleri de bu yıl toplamda 2 tane olacak ve öğrenci sayısı az olacak. Mesai saatinde kendime ayırabileceğim bolca vakit olur diye düşünüyorum. Halihazırda özel sektörde çalışıp, bir yandan da doktora yapıyorum ve çok yoruluyorum. Siz olsanız ne yapardınız? Bu durumun benim göremediğim nasıl dezavantajları olabilir? Kendinize göre bu soruları cevaplarsanız çok sevinirim.
Yeni açılan bir üniversitede, x bölümünde tek araştırma görevlisi olarak çalışır mıydınız? Üniversite, apartman üniversitesi ve başvuracağım bölümün 3 tane hocası var, kabul alırsam ben de tek asistan olacam.
Benim için avantajlı kısmı bölümün ilk yılı olacağı için bölüm dersleri de bu yıl toplamda 2 tane olacak ve öğrenci sayısı az olacak. Mesai saatinde kendime ayırabileceğim bolca vakit olur diye düşünüyorum. Halihazırda özel sektörde çalışıp, bir yandan da doktora yapıyorum ve çok yoruluyorum. Siz olsanız ne yapardınız? Bu durumun benim göremediğim nasıl dezavantajları olabilir? Kendinize göre bu soruları cevaplarsanız çok sevinirim.
0
2 bölüm dersi de amma azmış. birine bir hoca girse diğerine ikinci, 3. boşta kalıyor haha. Tabii aynı dersin 2 hocası da olabilir, neyse.
Bana da bolca zamanınız kalırmış gibi geldi ama o iş tam öyle olmayabilir. Biraz da hocasına bağlıdır ama o dersler için bir sürü hazırlığı sizin yapmanızı isteyebilirler.
Bölüm yeniyse, öğrenciler de daha 1. sınıf falansa bir sürü soru gelebilir dersler öncesi ve sonrası, onlara da hazırlıklı olmak gerekir. Sadece dersle ilgili değil okulla ilgili şeyler de olabilir. Tabii onları öğrenci işlerine falan yönlendirebilirsiniz.
Asistan diyince hocaların çaycısı konumuna da düşülmez umarım.
Bellidir muhtemelen ama çalışma saatleriniz keskin olsun, zaten 2 farklı uğraşınız daha varmış. Yani ders öncesi akşamı hoca bir mail atıp şu pdften slayt yap veya yarın da sen sun falan demez umarım.
Bana da bolca zamanınız kalırmış gibi geldi ama o iş tam öyle olmayabilir. Biraz da hocasına bağlıdır ama o dersler için bir sürü hazırlığı sizin yapmanızı isteyebilirler.
Bölüm yeniyse, öğrenciler de daha 1. sınıf falansa bir sürü soru gelebilir dersler öncesi ve sonrası, onlara da hazırlıklı olmak gerekir. Sadece dersle ilgili değil okulla ilgili şeyler de olabilir. Tabii onları öğrenci işlerine falan yönlendirebilirsiniz.
Asistan diyince hocaların çaycısı konumuna da düşülmez umarım.
Bellidir muhtemelen ama çalışma saatleriniz keskin olsun, zaten 2 farklı uğraşınız daha varmış. Yani ders öncesi akşamı hoca bir mail atıp şu pdften slayt yap veya yarın da sen sun falan demez umarım.
0
Üniversiteler arasında değişebilir ama gerçekten özel üniversitelerde boş bırakmamak için alakasız işler yaptırabiliyorlar. Ben devlet üniversitesinde tek asistan olarak çalışmıştım, yazışma ve sekreterlik işlerini bölüm memuru beceremiyor diye bana yaptırıyorlardı.
Maaş konusu da şöyle: Önce eşit maaş dediler, sonra brüt üzerinden de eşitleyebilirsiniz dediler, sonra istiyorsanız 2021'de eşitlemeyi başlatın dediler. Brüt üzerinden eşitleyince net ele geçen devlettekinden daha az oluyor. Okulun nasıl eşitleme yaptığı da önemli o yüzden. Başlayacaksanız bu ayrıntıları konuşmayı unutmayın.
Maaş konusu da şöyle: Önce eşit maaş dediler, sonra brüt üzerinden de eşitleyebilirsiniz dediler, sonra istiyorsanız 2021'de eşitlemeyi başlatın dediler. Brüt üzerinden eşitleyince net ele geçen devlettekinden daha az oluyor. Okulun nasıl eşitleme yaptığı da önemli o yüzden. Başlayacaksanız bu ayrıntıları konuşmayı unutmayın.
0
Bölümde iki ders var; ancak hocalar kesin bölüm dışı dersler de veriyor olabilir, onları da asiste edersiniz. Asistanı olmayan hocaları asiste edeceksiniz. Dışarıdan ders vermeye gelen hocaları asiste edeceksiniz. Üniversitede lisansüstü programlar/sertifika programları varsa bunları da asiste edeceksiniz. Bir sürü öğrencinin danışmanlığı sizde olacak ve bunları kaydıyla kuyduyla, abuk subuk sorunlarıyla çok uğraşacaksınız. Sekreterlik işlerinin bir kısmı asistanlara yaptırılıyor (apartman üniversitesi demeyeceğim bir vakıf üniversitesinde öğrencilerin mezuniyet için kontrollerini asistanlara yaptırdıklarını gördüm). Yine bu kapsamda ders programı/sınav programı hazırlama gibi işler size kilitlenebilir. Diğer bölümlerin sınavlarında gözetmen olarak yazılacaksınız okulda asistan olmadığı için; bu da her sınav döneminde 40'a yaklaşabilecek gözetmenlik demek. Tercih dönemlerinde üniversite için satış temsilciliği yapacaksınız. Diğer dönemde ise üniversite tanıtımı adı altında alakalı alakasız liselere gönderileceksiniz. Bunların bazıları veya hepsi olabilir, okula bağlı. Yine de bu olumsuzlukları düşünün.
Belki özel sektöre göre daha az yorulursunuz ama kesinlikle iki derse girip eve gidebilirim diye düşünmeyin. Vakıf üniversitelerinde asistan olan arkadaşlarım doktora derslerine geldikleri günler maaşlarından kesinti yapılıyordu.
Belki özel sektöre göre daha az yorulursunuz ama kesinlikle iki derse girip eve gidebilirim diye düşünmeyin. Vakıf üniversitelerinde asistan olan arkadaşlarım doktora derslerine geldikleri günler maaşlarından kesinti yapılıyordu.
0
senolll
Merhaba,Belki bir iş olursa bir ay sonra falan araba almayı düşünebilirim. Türkiye'de değilim o yüzden fiyat olarak bir şey söyleyemeyeceğim Aradıklarım- olabildiğince ucuz- şu yıldan eskilere bakma- şu kadar km den üstüne bakma- şunun motoru 10 seneden sonra ölüyor bakmaTarzı tavsiyeler ve modeller
Merhaba,
Belki bir iş olursa bir ay sonra falan araba almayı düşünebilirim. Türkiye'de değilim o yüzden fiyat olarak bir şey söyleyemeyeceğim
Aradıklarım
- olabildiğince ucuz
- şu yıldan eskilere bakma
- şu kadar km den üstüne bakma
- şunun motoru 10 seneden sonra ölüyor bakma
Tarzı tavsiyeler ve modeller. İlk arabam olacak olursa.
Edit: İsveç
Belki bir iş olursa bir ay sonra falan araba almayı düşünebilirim. Türkiye'de değilim o yüzden fiyat olarak bir şey söyleyemeyeceğim
Aradıklarım
- olabildiğince ucuz
- şu yıldan eskilere bakma
- şu kadar km den üstüne bakma
- şunun motoru 10 seneden sonra ölüyor bakma
Tarzı tavsiyeler ve modeller. İlk arabam olacak olursa.
Edit: İsveç
0
Hangi ülkedesin? Bu da önemli. Amerika'daysan ABD menşeli markalar ucuz olur mesela. Almanya'daysan Alman menşeli alabilirsin vs.
0
"aracım çok az sorun çıkarsın, sorun çıkardığında da masrafı az olsun." diyorsanız honda ya da toyota bakın.
cam tavanlı olmasın ama. honda ve toyota'da cam tavanı durduk yere çatlayan ve yüksek masraf çıkaran örnekler gördüm. gerçi normalde servis ilgilenir ama türkiye'de" kullanıcı hatası" deyip 20000tl masrafı dayayıp geçiyorlar.
bir de türkiye üretimi honda'larda zibil kadar sorun çıktı, hiç umurlarında olmadı (civic sedan). aklınızın bir köşesinde olsun.
cam tavanlı olmasın ama. honda ve toyota'da cam tavanı durduk yere çatlayan ve yüksek masraf çıkaran örnekler gördüm. gerçi normalde servis ilgilenir ama türkiye'de" kullanıcı hatası" deyip 20000tl masrafı dayayıp geçiyorlar.
bir de türkiye üretimi honda'larda zibil kadar sorun çıktı, hiç umurlarında olmadı (civic sedan). aklınızın bir köşesinde olsun.
0
Hangi ülkede olduğuna gore her sey değişir.
Oradaki servis maliyeti, arabalarda olan motorlar, bazi ulkelerde olmayan/olan modeller, vitesler bile degisebilir. Bu sebepten bu bilgiyi vermen lazim.
Oradaki servis maliyeti, arabalarda olan motorlar, bazi ulkelerde olmayan/olan modeller, vitesler bile degisebilir. Bu sebepten bu bilgiyi vermen lazim.
0
İsveç'teyim. Çok fazla volvo falan var burada. Bir de arabaların kombi modelleri çok. Benim için marka, model veya tipi çok fark etmez de işte çok sorun çıkarmasın, az yaksın çok kaçsın :)
0
Saab da İsveç malı diye biliyorum yanlış olmasın (ehliyetim bile yok)
0
O kadar ucuz ariyorsan saab olabilir evet.
Onun dışında ucuz ve dayanikli aradigin icin;
Turbolu ufak motordan uzak dur (butun tsi, tgdi, tfsi hepsi)
Turbodan uzak dur, daha cok normal motorlara bak
Otomatik almazsan daha iyi olur ama otomatik bulursan transmissionun cesidine bakmak lazim.
Benzinli alsan daha iyi olur (isvec'de sogukta dizel sikinti olabilir)
Yenilerden alacak olsan hyundai, kia onerirdim ama eskileri kötu.
Biraz baktım, buralarda olmayan(fransa) eski kasa corolla, civic, accord oralarda var, tavsiye ederim.
Onun dışında ucuz ve dayanikli aradigin icin;
Turbolu ufak motordan uzak dur (butun tsi, tgdi, tfsi hepsi)
Turbodan uzak dur, daha cok normal motorlara bak
Otomatik almazsan daha iyi olur ama otomatik bulursan transmissionun cesidine bakmak lazim.
Benzinli alsan daha iyi olur (isvec'de sogukta dizel sikinti olabilir)
Yenilerden alacak olsan hyundai, kia onerirdim ama eskileri kötu.
Biraz baktım, buralarda olmayan(fransa) eski kasa corolla, civic, accord oralarda var, tavsiye ederim.
0
quaker
Selamlar,Konuya teknik olarak hakim değilim. Bu sebeple düz adam olarak anlatacağım.Pandemi sebebiyle olabildiğince az dışarı çıkıyoruz. Market, alışveriş vs. hep eve sipariş ile geliyor. Evde canavar bir bebek var ve uyutması aşırı zor, bunun üstüne kargoculara, markete ne kadar kapıyı çalmayın des
Selamlar,
Konuya teknik olarak hakim değilim. Bu sebeple düz adam olarak anlatacağım.
Pandemi sebebiyle olabildiğince az dışarı çıkıyoruz. Market, alışveriş vs. hep eve sipariş ile geliyor. Evde canavar bir bebek var ve uyutması aşırı zor, bunun üstüne kargoculara, markete ne kadar kapıyı çalmayın desek de çalıyorlar ve bizimki uyanıyor, tekrar uyutamıyoruz.
Kapıya bağlı görüntülü zil sistemi var. Arkasını açtım, içeriden ve dış kapıdan çalındığında zili tetikleyen iki pin var. Pinlere gelen kablolar açıkta, müdahale edebilirim. İlk fikrim bu kablolara birer basit switch koyup, istediğim zaman zili aktif deaktif etmekti. Ama böyle yaparsam zili aktif etmeyi unutup, biri geldiğinde farkında olmama durumu da yaşanabilir.
Ben diyorum ki, bu kabloların arasına, hem bir switch koyayım, hem de bu switch zili deaktif ettiğinde, benim bağlayacağım ufak bir vericiyle, zil çaldığında kendi odama koyacağım led ışığı yaksın. Zil aktifse led yok, zil deaktifse led var şeklinde.
Ama bu verici ve alıcı kısmını nasıl aratmam gerektiğini bulamadım. Uzaktan kumandalı garaj kapısı açacak birkaç şey buldum, kendime uyarlayabilirim ama gereksiz pahalı. Daha basit birşeyler kesin vardır, buradan sorayım istedim.
Umarım bilen vardır.
Konuya teknik olarak hakim değilim. Bu sebeple düz adam olarak anlatacağım.
Pandemi sebebiyle olabildiğince az dışarı çıkıyoruz. Market, alışveriş vs. hep eve sipariş ile geliyor. Evde canavar bir bebek var ve uyutması aşırı zor, bunun üstüne kargoculara, markete ne kadar kapıyı çalmayın desek de çalıyorlar ve bizimki uyanıyor, tekrar uyutamıyoruz.
Kapıya bağlı görüntülü zil sistemi var. Arkasını açtım, içeriden ve dış kapıdan çalındığında zili tetikleyen iki pin var. Pinlere gelen kablolar açıkta, müdahale edebilirim. İlk fikrim bu kablolara birer basit switch koyup, istediğim zaman zili aktif deaktif etmekti. Ama böyle yaparsam zili aktif etmeyi unutup, biri geldiğinde farkında olmama durumu da yaşanabilir.
Ben diyorum ki, bu kabloların arasına, hem bir switch koyayım, hem de bu switch zili deaktif ettiğinde, benim bağlayacağım ufak bir vericiyle, zil çaldığında kendi odama koyacağım led ışığı yaksın. Zil aktifse led yok, zil deaktifse led var şeklinde.
Ama bu verici ve alıcı kısmını nasıl aratmam gerektiğini bulamadım. Uzaktan kumandalı garaj kapısı açacak birkaç şey buldum, kendime uyarlayabilirim ama gereksiz pahalı. Daha basit birşeyler kesin vardır, buradan sorayım istedim.
Umarım bilen vardır.
0
Biraz fazla detaylı düşünmüşsünüz.
Muhtemelen denemişsinizdir ama tam zili kapatacak şekilde "ÇOCUK UYUYOR ZİLİ ÇALMAYIN, KAPIYI TIKLAYIN" diye not koymayı denediniz mi? Sipariş notuna yazılanlar veya telefonda söylenenler atlanır ama kargoyu getiren tastamam gerizekalı değilse bunu atlayamaz.
Muhtemelen denemişsinizdir ama tam zili kapatacak şekilde "ÇOCUK UYUYOR ZİLİ ÇALMAYIN, KAPIYI TIKLAYIN" diye not koymayı denediniz mi? Sipariş notuna yazılanlar veya telefonda söylenenler atlanır ama kargoyu getiren tastamam gerizekalı değilse bunu atlayamaz.
0
Tabii ki, bu not kapının üstünde büyük harflerle var. Ancak zil iki şekilde çalıyor. Birincisi güvenlikten ve dış kapıdan, ikincisi de iç kapıdan. Biz notu iç kapımıza koyabiliyoruz. Güvenlikten veya dış kapıdan gelen aramalara-zil çalmalara karşı not bırakma şansımız yok. Bu sebeple bu yöntemi düşünüyorum.
0
bahsettiğiniz zil mekanizması ile, ışık yakmak istediğiniz oda arasında ne tip bir bağlantı var? ikisinin arasında fiziki bir kablo çekebilir misiniz mesela? Yoksa mutlaka kablosuz mu olmak zorunda?
Kablosuzdan kasıt mesela, her iki alan da aynı WLAN içerisinde mi? değilse mesafesi ne kadar?
Kablosuzdan kasıt mesela, her iki alan da aynı WLAN içerisinde mi? değilse mesafesi ne kadar?
0
tinyurl.com
zildeki kablolara gelen sinyal kaç V bilmiyorum ama zili şu linkteki cihazın ziline bağlayabilirseniz hazır. alıcı kısmında da buzzer ı sökün. sadece LED kalsın. veya buzzer ın üzerine bant vs yapıştırın (dışardan değil, içini açıp), sesi olabildiğince düşük hale getirin.
zildeki kablolara gelen sinyal kaç V bilmiyorum ama zili şu linkteki cihazın ziline bağlayabilirseniz hazır. alıcı kısmında da buzzer ı sökün. sadece LED kalsın. veya buzzer ın üzerine bant vs yapıştırın (dışardan değil, içini açıp), sesi olabildiğince düşük hale getirin.
0
@burfak: İki alan arasında herhangi bir bağlantı yok. İki alan da ev içinde, aynı wifi sistemindeler. Arduino bağlamayı düşündüm ama onlar da iyice pahalılaşmış vazgeçtim. Elimde basit bir wifi board olsa telefonda notification göndermeyi dahi planladım ama dediğim gibi maliyet.
@sttc: Bu harikaymış, Türkiye'de arayıp bulabilirsem direk kullanabilirim. Çok teşekkürler.
@sttc: Bu harikaymış, Türkiye'de arayıp bulabilirsem direk kullanabilirim. Çok teşekkürler.
0
O görüntülü sistemlerin ses kapananları var onla değiştirebilirsiniz ama aç kapa sorunu bitmez.
Gecekondu çözümü olarak zile giden devreye bir switch takarsınız bu switchin diğer ucuna çocuğun oyuncak ayısını titreten vibrasyon kutusunu veya alacağınız bir titreşim motoruna bağlarsınız.bu üniteyi zilin yanına takacağınız basit bir tanta ünite üzerine koyarsınız.titrediğinde size duyurur ama çocuğu uyandırmaz.
Bunun bir üstü sizinde istediğiniz arduinoyla mümkün ama teknik bilgi olmadan zor.
Gecekondu çözümü olarak zile giden devreye bir switch takarsınız bu switchin diğer ucuna çocuğun oyuncak ayısını titreten vibrasyon kutusunu veya alacağınız bir titreşim motoruna bağlarsınız.bu üniteyi zilin yanına takacağınız basit bir tanta ünite üzerine koyarsınız.titrediğinde size duyurur ama çocuğu uyandırmaz.
Bunun bir üstü sizinde istediğiniz arduinoyla mümkün ama teknik bilgi olmadan zor.
0
@duptıs: Arduino üzerinde yazılımı geliştirip parçaları da bağlayabilirim. Teknik bilgim mevcut. (Konuya hakim değilim derken, parçaların isimlerini bilmem diyerek yazmıştım)
Ama dediğim gibi maliyeti en altta tutmayı planlıyorum.
Biraz evvel şu aletin siparişini verdim: www.hepsiburada.com
Bununla çözerim muhtemelen.
Ama dediğim gibi maliyeti en altta tutmayı planlıyorum.
Biraz evvel şu aletin siparişini verdim: www.hepsiburada.com
Bununla çözerim muhtemelen.
0
Ben olsam switch off yapınca kırmızı led yakan bir devre eklerdim. Aurdino/wifi falan gerek yok. Kırmızı ışığı da görünce fark edersiniz hala kapalı olduğunu.
0
sana tavsiyem evin zilini değiştir ve mekanik zil tak. Zilin çalmasını istemediğin zaman iki metalin birbirine çarptığı yere kağıt sıkıştır. Çok hafif bir ses çıkıyor ve hayat kurtarıyor.
mekanik zil:
www.okulstore.com
mekanik zil:
www.okulstore.com
0
mantık olarak zilin sesini size veren bir hoparlör vardır. Buna gelen +/- iki adet kablo vardır. kablolardan birinin önüne anahtar koymanız sesi açıp kapatmanızı sağlar. bu anahtar öncesine de paralel bağlayacağınız her ışık (led), zil, tetikleyici devresi işinizi görecektir.
0
Bu satın aldığın kablosuz zilin tuşuna bir adet telekom tipi minik röle takıp bu röleyi tetikleyerek zili çaldırabilirsin.
Fakat burada sorun tetiği nereden alacağınla alakalı, daire kapısının hemen dışındaki zil butonundan içerideki üniteye gelen kablolada enerji yok. O kablolar sadece devre üzerinde kısadevre oluşturuyor.
Yani ünitenin arkasına bakıp bu iki girişi tespit ettiğinde kabloları söküp girişi kısa devre yaparsan zil çalar. Bu söktüğün kabloları da sonradan kurduğun sistem için kullanabilirsin, çelik kapının yanından zile basınca eski zil değil de yeni modifiye ettiğin zil çalar.
Gelelim asıl probleme; bina girişinden ya da güvenlikten arandığında çalan zilin nereden voltaj aldığını bulman lazım, yani iç üniteye giren kablolarla çözemezsin, devrenin içinden çözmek gerekli.
O kablolar tüm sistemle beraber bağlantılı, görüntü/ses/enerji/data kablolarıdır temel olarak, ekstredan bir de yukarıda bahsettiğim kapı önü kısa devre buton girişi.
Yani bina girişinden ya da güvenlikten sen arandığında o kablolarla herhangi bir enerji gelmiyor, sistem sürekli enerji altında besleniyor ve tüm aboneler ana üniteye bağlı, hangi abone tuşlanırsa ana ünite o abone ile iletişim kuruyor.
Zil çaldığında ses çıkaran hoparlör/buzzer'a gelen enerji ile çözülebilir belki, voltaja uygun bir röle ile hal olabilir.
Fakat burada sorun tetiği nereden alacağınla alakalı, daire kapısının hemen dışındaki zil butonundan içerideki üniteye gelen kablolada enerji yok. O kablolar sadece devre üzerinde kısadevre oluşturuyor.
Yani ünitenin arkasına bakıp bu iki girişi tespit ettiğinde kabloları söküp girişi kısa devre yaparsan zil çalar. Bu söktüğün kabloları da sonradan kurduğun sistem için kullanabilirsin, çelik kapının yanından zile basınca eski zil değil de yeni modifiye ettiğin zil çalar.
Gelelim asıl probleme; bina girişinden ya da güvenlikten arandığında çalan zilin nereden voltaj aldığını bulman lazım, yani iç üniteye giren kablolarla çözemezsin, devrenin içinden çözmek gerekli.
O kablolar tüm sistemle beraber bağlantılı, görüntü/ses/enerji/data kablolarıdır temel olarak, ekstredan bir de yukarıda bahsettiğim kapı önü kısa devre buton girişi.
Yani bina girişinden ya da güvenlikten sen arandığında o kablolarla herhangi bir enerji gelmiyor, sistem sürekli enerji altında besleniyor ve tüm aboneler ana üniteye bağlı, hangi abone tuşlanırsa ana ünite o abone ile iletişim kuruyor.
Zil çaldığında ses çıkaran hoparlör/buzzer'a gelen enerji ile çözülebilir belki, voltaja uygun bir röle ile hal olabilir.
0
ejderha kuyrugunun ucunda yanan ates
DSLR bir fotoğraf makinam var, aldığımdan beri fazla kullanmadım ve makinaya tam hakim değilim. Çok fazla detayı var, birçoğunu bilmiyorum ve kullanmıyorum. Ankara içinde DSLR makinalar için fotoğrafçılık eğitimi veren bir yer var mı bildiğiniz ? MEB sertifikası da veriliyormuş bunun için sanırım, e
DSLR bir fotoğraf makinam var, aldığımdan beri fazla kullanmadım ve makinaya tam hakim değilim. Çok fazla detayı var, birçoğunu bilmiyorum ve kullanmıyorum. Ankara içinde DSLR makinalar için fotoğrafçılık eğitimi veren bir yer var mı bildiğiniz ? MEB sertifikası da veriliyormuş bunun için sanırım, eğer bunu da veren bir yer olursa daha iyi olur.
Amacım stüdyo fotoğrafçılığı, belgesel fotoğrafçılığı gibi çok teknik bilgileri almak değil. Makinayı öğrenmek ve genel çekim teknikleri hakkında bilgi sahibi olmak.
Amacım stüdyo fotoğrafçılığı, belgesel fotoğrafçılığı gibi çok teknik bilgileri almak değil. Makinayı öğrenmek ve genel çekim teknikleri hakkında bilgi sahibi olmak.
0
Hocam siz tam olarak fotoğrafçılık mı öğrenmek istiyorsunuz yoksa makineyi kullanmayı mı?
Yani eğer mskineyi ise, kursa çok gitmeye gerek yok. Eğer ilk dslr ınızsa açın önce bir kullanma kılavuzunu okuyun derim. Bizde direkt atılır bu kenara ama orada başlık başlık her şey anlatılır. Hangi menüde hangi ayar bulunur, hangi ayar ne işe yarar.
Bir de fotoğraf çekiminde çok temel şeyler vardır. Işığı, netliği vs değiştiren.
www.canonoutsideofauto.ca
Buradan ve makinenizden deneme yanılmalarla görebilirsiniz sonuçları.
Ayrıca fotoğraf konusunda yüzlerce youtube videosu var temelleri anlatan.
Makine özelinde bazı ayarları öyle pek fotoğrafçılık kursunda öğrenemezsimiz.
Yani eğer mskineyi ise, kursa çok gitmeye gerek yok. Eğer ilk dslr ınızsa açın önce bir kullanma kılavuzunu okuyun derim. Bizde direkt atılır bu kenara ama orada başlık başlık her şey anlatılır. Hangi menüde hangi ayar bulunur, hangi ayar ne işe yarar.
Bir de fotoğraf çekiminde çok temel şeyler vardır. Işığı, netliği vs değiştiren.
www.canonoutsideofauto.ca
Buradan ve makinenizden deneme yanılmalarla görebilirsiniz sonuçları.
Ayrıca fotoğraf konusunda yüzlerce youtube videosu var temelleri anlatan.
Makine özelinde bazı ayarları öyle pek fotoğrafçılık kursunda öğrenemezsimiz.
0
Ben hem makineyi kabaca öğrenmek, hem de çekim teknikleri konusunda bilgi almak istiyorum. İkincisi dediğim gibi MEB sertifikası almak da fena olmaz.
Manzara fotoğrafı için bir yere gidelim, elimizde örnek bir poz olsun ve o pozu yakalamaya çalışalım veya ortada bir malzeme olsun bu malzemenin en iyi pozda fotoğrafını çekmeye çalışalım gibi derslerin olduğu bir kurs arıyorum.
Manzara fotoğrafı için bir yere gidelim, elimizde örnek bir poz olsun ve o pozu yakalamaya çalışalım veya ortada bir malzeme olsun bu malzemenin en iyi pozda fotoğrafını çekmeye çalışalım gibi derslerin olduğu bir kurs arıyorum.
0
kurs işine yaramaz.
fotoğraftan anlayan bir arkadaşınla her hafta sonu dolaşsan daha çok şey öğrenirsin.
fotoğraftan anlayan bir arkadaşınla her hafta sonu dolaşsan daha çok şey öğrenirsin.
0
fsa var ama sertifika var mı bilmiyorum.
"Manzara fotoğrafı için bir yere gidelim, elimizde örnek bir poz olsun ve o pozu yakalamaya çalışalım veya ortada bir malzeme olsun bu malzemenin en iyi pozda fotoğrafını çekmeye çalışalım gibi derslerin olduğu bir kurs arıyorum"
fotoğrafı makinede hiç bir zaman yakalayamazsın o işin yarısı photoshop. bunu sana yaptıracak kurs da yok. önce fotoğraf okumayı öğrenmen ve bol bol fotoğraf bakman sonra da iyi bir fotoğrafçıyla arkadaş olman gezmen ve bol bol çalışman gerekir.
"Manzara fotoğrafı için bir yere gidelim, elimizde örnek bir poz olsun ve o pozu yakalamaya çalışalım veya ortada bir malzeme olsun bu malzemenin en iyi pozda fotoğrafını çekmeye çalışalım gibi derslerin olduğu bir kurs arıyorum"
fotoğrafı makinede hiç bir zaman yakalayamazsın o işin yarısı photoshop. bunu sana yaptıracak kurs da yok. önce fotoğraf okumayı öğrenmen ve bol bol fotoğraf bakman sonra da iyi bir fotoğrafçıyla arkadaş olman gezmen ve bol bol çalışman gerekir.
0
jacque
Reklam ajansı personeli için bir öneriler listesi hazırlayacağım. İlla doğrudan yaratıcılıkla ilgili olmasına gerek yok. Örneğin; Mulholland Dr., Fight Club vb. gibi farklı düşünmeyi de teşvik eden, şaşırtıcı filmler de olabilir.Ama genel olarak amacım reklamcılık, pazarlama, işletme ile yaratıcılık
Reklam ajansı personeli için bir öneriler listesi hazırlayacağım. İlla doğrudan yaratıcılıkla ilgili olmasına gerek yok. Örneğin; Mulholland Dr., Fight Club vb. gibi farklı düşünmeyi de teşvik eden, şaşırtıcı filmler de olabilir.
Ama genel olarak amacım reklamcılık, pazarlama, işletme ile yaratıcılık, özgürlük, özgünlük ve farklı düşünme gibi kavramları içeren geniş bir film, belgesel ve kitap listesi oluşturmak.
Ama genel olarak amacım reklamcılık, pazarlama, işletme ile yaratıcılık, özgürlük, özgünlük ve farklı düşünme gibi kavramları içeren geniş bir film, belgesel ve kitap listesi oluşturmak.
0
bence reddit listesi falan hazırla reklam ajansı personelinin zaten belli bir kafada olması lazım. filmleri falan yemiş olması lazım zaten.
reddit itemlerinden bir videoda oluşturabilirsin.
reddit itemlerinden bir videoda oluşturabilirsin.
0
@duyurukullanıcısı
Hocam haklısın ama bunun içinde stajyerlerden çaycısına kadar herkes var. Toplu film gösterimleri gibi düşünebilirsiniz.
Aslında yapmak istediğim liste tabii ki IMDB Top 250 gibi bir şey değil ama benim film zevkim çoğu zaman fazla gergin ve kasvetli bulunduğu için biraz daha eğlenceli ve yaratıcı içerikli film önerileri almak istedim.
Hocam haklısın ama bunun içinde stajyerlerden çaycısına kadar herkes var. Toplu film gösterimleri gibi düşünebilirsiniz.
Aslında yapmak istediğim liste tabii ki IMDB Top 250 gibi bir şey değil ama benim film zevkim çoğu zaman fazla gergin ve kasvetli bulunduğu için biraz daha eğlenceli ve yaratıcı içerikli film önerileri almak istedim.
0
herkese küçük prens hediye edip, işin içine farklı müzik türleri (farklı ama) ve birkaç anime film eklerdim.
0
Biraz işin özü gibi olur herkese hitap eder mi bilemem ama Rollo May in Yaratma Cesareti kitabı var.
Stephan King in de Yazma Sanati kitabı var. Mesela bu kitapta, calistigi depo temizlenirken calisma arkadasi kedi kadar hatta kopek kadar fareler vardı diye anlatiyor siradan bir sekilde ama sk sonradan dusunup ben bunu içeren bir sey yazayım diyor. Genel olarak kitapta böyle ornekler var. O acidan belki aradığınız seye benziyor olabilir.
Yazmaktan gidersek Murakaminin de Mesleğim Yazarlık kitabi var.
Film olarak da ben olsam wes anderson filmlerini koyardim listeye.
Stephan King in de Yazma Sanati kitabı var. Mesela bu kitapta, calistigi depo temizlenirken calisma arkadasi kedi kadar hatta kopek kadar fareler vardı diye anlatiyor siradan bir sekilde ama sk sonradan dusunup ben bunu içeren bir sey yazayım diyor. Genel olarak kitapta böyle ornekler var. O acidan belki aradığınız seye benziyor olabilir.
Yazmaktan gidersek Murakaminin de Mesleğim Yazarlık kitabi var.
Film olarak da ben olsam wes anderson filmlerini koyardim listeye.
0
0
Senaryo Yazarları İçin Psikoloji - William Indick
Televizyon Reklamlarında Cinsellik Kullanımı dergipark.org.tr
Cinsel Öğelerin Reklamda Kullanımı globalmediajournaltr.yeditepe.edu.tr
Televizyon Reklamlarında Cinsellik Kullanımı dergipark.org.tr
Cinsel Öğelerin Reklamda Kullanımı globalmediajournaltr.yeditepe.edu.tr
0
relaxol
Bir arkadaşım internet dünyasında 20 yıldır 'İsimFilan' şeklinde dolanıyor. Bütün sosyal medya hesapları, mail adresleri bu şekilde hep. İsmi Sinan olduğunu var say, SinanFilan gibi.İsim, soyad şeklinde hiç bir şekilde mail adres / hesap alamadığım için bende bunu düşündüm. Mantıklı geldi. Ama ne ya
Bir arkadaşım internet dünyasında 20 yıldır 'İsimFilan' şeklinde dolanıyor. Bütün sosyal medya hesapları, mail adresleri bu şekilde hep. İsmi Sinan olduğunu var say, SinanFilan gibi.
İsim, soyad şeklinde hiç bir şekilde mail adres / hesap alamadığım için bende bunu düşündüm. Mantıklı geldi. Ama ne yapsam bilemedim. Dolanırken de twitter.com Burusvilis ismiyle biri geldi karşıma, pek güzel geldi.
Sizin öneriniz ne olurdu bu tarzda bir nicki?
İsim, soyad şeklinde hiç bir şekilde mail adres / hesap alamadığım için bende bunu düşündüm. Mantıklı geldi. Ama ne yapsam bilemedim. Dolanırken de twitter.com Burusvilis ismiyle biri geldi karşıma, pek güzel geldi.
Sizin öneriniz ne olurdu bu tarzda bir nicki?
0
cok kötü.
ad soyadiniza email yoksa
isimsoyisim191@xxx gibi opsyonlar bile cok daha iyi.
ad soyadiniza email yoksa
isimsoyisim191@xxx gibi opsyonlar bile cok daha iyi.
0
peki hiç bir yerden; instagram / linkedin / twitter ve hatta e-mail dahil ad-soyad kombinasyon alamıyorsak ne yapmak lazım?
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Sesi itici olan veya en azından kendi sesinin kötü olduğunu düşünen biri seslendirme yapabilir mi? Yani seslendirme yapan stüdyolar "Çeşitlilik olsun, iyidir." veya "Bize her tarzdan ses lazım!" kafasıyla falan sesi kötü olanlarla çalışır mı yoksa "Hangi çukurdan çıktıysan oraya g
Merhaba arkadaşlar,
Sesi itici olan veya en azından kendi sesinin kötü olduğunu düşünen biri seslendirme yapabilir mi? Yani seslendirme yapan stüdyolar "Çeşitlilik olsun, iyidir." veya "Bize her tarzdan ses lazım!" kafasıyla falan sesi kötü olanlarla çalışır mı yoksa "Hangi çukurdan çıktıysan oraya geri gir,seni pis ucube!" mi der? Teşekkür ederim.
Sesi itici olan veya en azından kendi sesinin kötü olduğunu düşünen biri seslendirme yapabilir mi? Yani seslendirme yapan stüdyolar "Çeşitlilik olsun, iyidir." veya "Bize her tarzdan ses lazım!" kafasıyla falan sesi kötü olanlarla çalışır mı yoksa "Hangi çukurdan çıktıysan oraya geri gir,seni pis ucube!" mi der? Teşekkür ederim.
0
benim sesim de bana çok kötü geliyor ama bir sürü kişi de sesimin iyi olduğunu söyledi.
Seslendirmede önemli olan iyi kötüden ziyade (neye göre) diksiyon, vurgular, doğru telaffuz vs. Bir de neye seslendirme yapılacaksa belki ona göre işin içine biraz oyunculuk da girer.
Seslendirmede önemli olan iyi kötüden ziyade (neye göre) diksiyon, vurgular, doğru telaffuz vs. Bir de neye seslendirme yapılacaksa belki ona göre işin içine biraz oyunculuk da girer.
0
seslendirme isinde neredeyse en son onem verilen sey ses diyebilirim. bununla birlikte oyle hadi ben geldim diyince sen gel seslendirme yap demiyorlar, sektorde zaten adam fazlaligi var ve kendi icinden beslenen disariya cok acik olmayan bi sektor. studyoda yatip kalkman lazim kisa bir cumle bile kapabilmek icin.
0
msb
İkisini de benzinli 2015-2016 gibi dusunelim. BMW Volvo'dan 10-15 bin TL daha pahalı olsun.Ben oyumu sunun gibi bi Volvo'dan yana kullaniyorum:https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-volvo-doktor-sahibinden-ozel-renk-rebel-blue-volvo-v40-1.5-t3-r-design-843436455/detayBiliyorum bmw kadar spo
İkisini de benzinli 2015-2016 gibi dusunelim. BMW Volvo'dan 10-15 bin TL daha pahalı olsun.
Ben oyumu sunun gibi bi Volvo'dan yana kullaniyorum:
www.sahibinden.com
Biliyorum bmw kadar sportif degil, piyasasi kuvvetli degil. Ama gonul bu iste...
Al-sat degil en az 5-6 sene kullanacak gibi dusunun.
Ben oyumu sunun gibi bi Volvo'dan yana kullaniyorum:
www.sahibinden.com
Biliyorum bmw kadar sportif degil, piyasasi kuvvetli degil. Ama gonul bu iste...
Al-sat degil en az 5-6 sene kullanacak gibi dusunun.
0
Bmw 1.18 kullanmış birisi olarak volvo diyorum, ama o fiyat çok. max 200 verilmeli. aradığın sürüş zevki, sürüş dinamiği, arkadan itiş bir araba değilse bmw mutlu etmez.
0
Evet o ilandaki abi biraz yuksek girmis. Max ederi 210 o aracin, bayramdan sonra yavas yavas dusecek o zaten.
0
infernalcadre
Ya bu herkesin övdüğü spotify denen şeyde son dinlediklerim nerede tam olarak ?Fizy de bile çok basit şekilde buluyorum.Geçenlerde çalışırken şarkılar çaldı birini çok beğendim ama şimdi bulamıyorumUmarım ben bulamıyorumdur yoksa sileceğim uygulamayı
Ya bu herkesin övdüğü spotify denen şeyde son dinlediklerim nerede tam olarak ?
Fizy de bile çok basit şekilde buluyorum.
Geçenlerde çalışırken şarkılar çaldı birini çok beğendim ama şimdi bulamıyorum
Umarım ben bulamıyorumdur yoksa sileceğim uygulamayı
Fizy de bile çok basit şekilde buluyorum.
Geçenlerde çalışırken şarkılar çaldı birini çok beğendim ama şimdi bulamıyorum
Umarım ben bulamıyorumdur yoksa sileceğim uygulamayı
0
support.spotify.com
telefonda yok sanırım ama masaüstü versiyonunda sıradaki şarkılar butonuna tıklayıp oradan geçmiş sekmesinden bulabilirsiniz son çalınan şarkıları. burada son 50 şarkı falan görünüyor yalnız.
telefonda yok sanırım ama masaüstü versiyonunda sıradaki şarkılar butonuna tıklayıp oradan geçmiş sekmesinden bulabilirsiniz son çalınan şarkıları. burada son 50 şarkı falan görünüyor yalnız.
0
karabasun
Merhaba.. Suya dayanıkşılığıyla ipx7 veya ipx8 sertifikasını almış olan, 4000 tl altında bir akıllı telefon arıyorum. Şuan samsung galaxy a5 2017 var.
Merhaba..
Suya dayanıkşılığıyla ipx7 veya ipx8 sertifikasını almış olan, 4000 tl altında bir akıllı telefon arıyorum. Şuan samsung galaxy a5 2017 var.
Suya dayanıkşılığıyla ipx7 veya ipx8 sertifikasını almış olan, 4000 tl altında bir akıllı telefon arıyorum. Şuan samsung galaxy a5 2017 var.
0
istististist
arkadaşlar bir görseli photoshop'a aktaracağım ama öncesinde görselden beyaz arka fonu ayırmam gerekiyor.normalde bu işlemi kolay bir şekilde yapıyordum; katmanlar arasından arka plan katmanını bulup "göz butonunu" kapatıyordum.ancak, bu dosyada binlerce katman var. neredeyse her bir noktaya ayrı ka
arkadaşlar bir görseli photoshop'a aktaracağım ama öncesinde görselden beyaz arka fonu ayırmam gerekiyor.
normalde bu işlemi kolay bir şekilde yapıyordum; katmanlar arasından arka plan katmanını bulup "göz butonunu" kapatıyordum.
ancak, bu dosyada binlerce katman var. neredeyse her bir noktaya ayrı katman açmış tasarımcı. epey bir bakındım ama sahilde kum tanesi aramaya benziyor.
background sekmesini kolay bir şekilde bulmanın ve silmenin bir yolu var mı?
normalde bu işlemi kolay bir şekilde yapıyordum; katmanlar arasından arka plan katmanını bulup "göz butonunu" kapatıyordum.
ancak, bu dosyada binlerce katman var. neredeyse her bir noktaya ayrı katman açmış tasarımcı. epey bir bakındım ama sahilde kum tanesi aramaya benziyor.
background sekmesini kolay bir şekilde bulmanın ve silmenin bir yolu var mı?
0
megalomaniac
Başka insanların söylediği versiyonları var ama ben Placebo’dan seviyorum. Buldurabilecek olan var mıdır acaba? https://youtu.be/kUZ3rx6wx20
Başka insanların söylediği versiyonları var ama ben Placebo’dan seviyorum. Buldurabilecek olan var mıdır acaba?
youtu.be
youtu.be
0
Bazı şarkılar maalesef olmuyor spotifyda. Benim de aynı şekilde belli bir sanatçının söylediği versiyonu arayıp da bulamadığım çok oldu.
0
nebukadnezarr
merhaba duyuru ahalisi, bugünlerde moralim biraz bozuk, biraz dert yakınmak biraz da akıl almak istiyorum sizlerden.biraz gecikmeli olarak üniversite sınavını kazandım hiç iyi bir puan çıkaramadım ve 1. senemi okudum bu yıl. e haliyle kötü puan alınca; kötü okulda ve kötü şehirde okuyorum yatay geçi
merhaba duyuru ahalisi, bugünlerde moralim biraz bozuk, biraz dert yakınmak biraz da akıl almak istiyorum sizlerden.
biraz gecikmeli olarak üniversite sınavını kazandım hiç iyi bir puan çıkaramadım ve 1. senemi okudum bu yıl. e haliyle kötü puan alınca; kötü okulda ve kötü şehirde okuyorum yatay geçiş yapmak istiyorum ortalamam 3.10 sizce nasıl yatay yapabilir miyim ? normalde iyi bir puandı farkındayım ama şu pandemiden dolayı herkesin ortalaması uçtu yani benimki düşük kalıyor gibi ve bölümüm çok üniversitede yok yani yapabilir miyim bilmiyorum endişe ve mutsuzluğum tavan yaptı kesinlikle 3-4 sene o berbat yerde okumak istemiyorum.
siz ne derseniz 3-4 sene bu berbat yere boyun eğmeli miyim ? şuradan kurtulmak için bir fikri bir tavsiyesi olan var mıdır ?
biraz gecikmeli olarak üniversite sınavını kazandım hiç iyi bir puan çıkaramadım ve 1. senemi okudum bu yıl. e haliyle kötü puan alınca; kötü okulda ve kötü şehirde okuyorum yatay geçiş yapmak istiyorum ortalamam 3.10 sizce nasıl yatay yapabilir miyim ? normalde iyi bir puandı farkındayım ama şu pandemiden dolayı herkesin ortalaması uçtu yani benimki düşük kalıyor gibi ve bölümüm çok üniversitede yok yani yapabilir miyim bilmiyorum endişe ve mutsuzluğum tavan yaptı kesinlikle 3-4 sene o berbat yerde okumak istemiyorum.
siz ne derseniz 3-4 sene bu berbat yere boyun eğmeli miyim ? şuradan kurtulmak için bir fikri bir tavsiyesi olan var mıdır ?
0
Güncel durumdan pek bilgim yok ama şöyle bir şey gördüm geçen seneden
www.sis.itu.edu.tr
Yani ben anladığım ortalamadan öte sınav puanıyla da geçiş yapılabiliyor galiba.
3.10 da kötü bir ortlama değil bu arada. Hangi okul, hangi bölüme geçmek istiyorsunuz bilmiyorum ama olabilir bu ortalamayla.
www.sis.itu.edu.tr
Yani ben anladığım ortalamadan öte sınav puanıyla da geçiş yapılabiliyor galiba.
3.10 da kötü bir ortlama değil bu arada. Hangi okul, hangi bölüme geçmek istiyorsunuz bilmiyorum ama olabilir bu ortalamayla.
0
Gitmek isteyebileceğiniz her okula başvuru yapın. Bazı okullar online başvuru alsa da bazıları okula kadar gitmenizi istiyor. Hepsine gidin.
3.10 gayet güzel ortalama. Şansınızı deneyin.
3.10 gayet güzel ortalama. Şansınızı deneyin.
0
Ben 4 üzerinden 4.0'la geçiş yaptım, tek kontenjan vardı, arkadaşım 3.98 ortalama ile giremedi haliyle.
Şansına bağlı biraz, o sene başvuranların ortalaması ve kontenjan önemli. Moralini daha da bozmak istemem ama 3.50 bile sıkıntılıyken 3.10 gibi bir ortalamayla azıcık zor gibi görünüyor. Gene de birden fazla yere başvuru yaparsan şansını arttırmış olursun.
Şansına bağlı biraz, o sene başvuranların ortalaması ve kontenjan önemli. Moralini daha da bozmak istemem ama 3.50 bile sıkıntılıyken 3.10 gibi bir ortalamayla azıcık zor gibi görünüyor. Gene de birden fazla yere başvuru yaparsan şansını arttırmış olursun.
0
tithousand
Uzun yıllardır (10 sene) uzun süren (18-24 saat) otobüs yolculuğu yapmadım.24 saatlik mesafe için otobüs yolculuğu mantıklı mı? Haşat olur muyum?
Uzun yıllardır (10 sene) uzun süren (18-24 saat) otobüs yolculuğu yapmadım.
24 saatlik mesafe için otobüs yolculuğu mantıklı mı? Haşat olur muyum?
24 saatlik mesafe için otobüs yolculuğu mantıklı mı? Haşat olur muyum?
0
ben bu hatayı bi kere yaptım. sanırım 20 saatten fazla sürmüştü. ankara'dan kars'a gitmiştim. berbat ötesiydi. bu kadar uzun mesafeler için uçakla gitmeli.
0
Özel araç olsa belki ama otobüs ile dayanılmaz olur. max 9 saatlik yolculuk yaptım otobus ile bir kere, o da inanılmaz korkunç geçti sizinkini hayal edemiyorum. İmkan varsa hava yolu tercih etmeniz çok daha mantıklı. Y a da içinde hareket edildiği için, kısmen otobüsten daha özgür hissedebileceğiniz seçenek olarak; tren.
0
10 seneye yakın olmuştur otobüs yolculuğu yapmadığım. İstanbul - Rize arası 20 saate yakın sürmüştü. O yolcuğun bitiminde otobüs seçeneği tamamen ortadan kaldırmıştım.
0
13 saatlik yolculukta 8. saatten sonra popoda uyuşma başlıyor bende. yani uçak kadar konforlu değil elbet ama uslandın mı diye soracak olursan hayır tabiki de. 12, 14 ve 6 saatlik yolculuk daha yaptım o 13 saatten sonra.
pişman değilim ama. uçak için erken git, bavul ver-al falan gözümde çığ gibi büyüyor her seferinde. otobüs yolculuğunun da kendine göre zevkli yanları var elbet. molalar, dağıtılan kek, tanımadığın bir araba dolusu insanın tuhaf ruh halleri, güzel bir playlist, iç anadolu ve marmara bölgesinde değil de daha çok dağlık yerleri pencereden izlemek. hoş şeyler ya.
pandemi döneminde ve sıcakta nasıl olur pek fikrim yok ama. 20 saat de ayrıca baya cesurca bir süre. bol şans dilerim, kolay olmayacaktır elbet.
pişman değilim ama. uçak için erken git, bavul ver-al falan gözümde çığ gibi büyüyor her seferinde. otobüs yolculuğunun da kendine göre zevkli yanları var elbet. molalar, dağıtılan kek, tanımadığın bir araba dolusu insanın tuhaf ruh halleri, güzel bir playlist, iç anadolu ve marmara bölgesinde değil de daha çok dağlık yerleri pencereden izlemek. hoş şeyler ya.
pandemi döneminde ve sıcakta nasıl olur pek fikrim yok ama. 20 saat de ayrıca baya cesurca bir süre. bol şans dilerim, kolay olmayacaktır elbet.
0
8 9 saatlik yolculuklar yaptım. Hep geceye denk getirip yolculuğun en azından bir kısmında uyudum. Ama tüm gün uyunmaz. 10 12 saatin üzerinde olursa otobüsu tercih etmem.
0
The Student
Cipsi çok seviyorum ama mideme iyi gelmiyor. Kola gibi, hem seviyorum hem de zararını görüyorum. Artık bırakmak istiyorum ama yerine bisey koymam lazım. Nasıl kurtulacağım bu bağımlılığımdan? :(
Cipsi çok seviyorum ama mideme iyi gelmiyor. Kola gibi, hem seviyorum hem de zararını görüyorum. Artık bırakmak istiyorum ama yerine bisey koymam lazım. Nasıl kurtulacağım bu bağımlılığımdan? :(
0
soslu fıstık ama bu hayvan gibi turuncu olanlardan bahsetmiyorum. baharatlı olanlardan bahsediyorum. tabii bu geçiş süreci, sonra normal tuzlu fıstık leblebiye filan geçersin.
0
Patlamış mısır. Cipse göre daha sağlıklı. Evde az yağ ve az tuzla yaparsanız çok daha iyi.
0
bilumum kuruyemiş kurtarabilir. size hangisi hitap ederse.
ben de cips manyağıyım, kontrollü hareket etmeye çalışıyorum, bi paketi açarsam 5 günde bitirmeye çalışıyorum falan. önceden almıyodum bile ama şu karantina dönemlerinde ve sonrasında bastım yine eve cipsi.
beni bu ara beyaz leblebi-sarı leblebi kombosu kurtarıyor. Sarı tuzlu leblebiler var o da fena olmuyor beyaz leblebi ile. tuzsuz çekirdek seviyorum mesela hem tuz manyağı olmuyorsunuz o da iyi.
soyalı fıstık diye bişi var, zararlı mıdır değil midir bilmiyorum ama o da iyi oluyor bazen, ondan da ufak ufak yenebilir.
ben de cips manyağıyım, kontrollü hareket etmeye çalışıyorum, bi paketi açarsam 5 günde bitirmeye çalışıyorum falan. önceden almıyodum bile ama şu karantina dönemlerinde ve sonrasında bastım yine eve cipsi.
beni bu ara beyaz leblebi-sarı leblebi kombosu kurtarıyor. Sarı tuzlu leblebiler var o da fena olmuyor beyaz leblebi ile. tuzsuz çekirdek seviyorum mesela hem tuz manyağı olmuyorsunuz o da iyi.
soyalı fıstık diye bişi var, zararlı mıdır değil midir bilmiyorum ama o da iyi oluyor bazen, ondan da ufak ufak yenebilir.
0
fırınlanmış patlıcan ve kabak dilimleri
kuruyana kadar ve baharatla fırınlayın.
karışık kuruyemiş
kuruyana kadar ve baharatla fırınlayın.
karışık kuruyemiş
0
afordismansalihinis
Nasıl elde edilir?
Nasıl elde edilir?
0
Önce bir emek vermen gerekiyor.birşeyler edinir kiraya verirsin,bir distribütörlük alıp ürün getirenlerden pay alırsın,bir ruhsat edinip onun üzerinden kazanırsın,patentin olur en kötü bilgin olur,en olmadı nafaka olur.böyle birşeyler,
0
altın yumurtlayan tavuğu kimse burada paylaşmaz, adam neden kazandığı pasif gelir sistemini açık etsin? neden ikinci bir rakip yaratsın. ayrıca borsa, etf, faiz pasif gelir değil yatırım aracıdır.
0
baldur2
bu pazar buna dair bir referandum yapilsa sizce yuzde kac evet yuzde kac hayir cikar?
bu pazar buna dair bir referandum yapilsa sizce yuzde kac evet yuzde kac hayir cikar?
0
@j r r 'ın aksine bence din elden gidiyor propagandası misliyle baskın gelir. zira eşcinsel evliliği hak olarak kabul görmenin oranı "sol" kesim içinde bile çok yüksek sayılmazken kalkıp sandığa gitmek için "bana ne faydası var amk" düşüncesini de yenmek lazım. yani teoride karşı olmasalar bile eyleme geçmek için ekstra bir motivasyonları olması gerekir eşcinsel eş dost vs. gibi.
hem biz türküz ana gayemiz kendi mutlu olmamız değil başasının da en az bizim kadar mutsuz olmasını sağlamaktır.
hem biz türküz ana gayemiz kendi mutlu olmamız değil başasının da en az bizim kadar mutsuz olmasını sağlamaktır.
0
j r r tolkien hayrani
kanka turkler kadar secimlere katilim orani saglayan ulke az vardir dunyada.
yuzde 5 katilim biraz absurd olmus.
kanka turkler kadar secimlere katilim orani saglayan ulke az vardir dunyada.
yuzde 5 katilim biraz absurd olmus.
0
abi secime 2-3 gun olmasini falan niye katiyorsun, orasin isin varsayim kismi.
kimse propaganda yapmayacak, insanlarin bunu destekleme veya karsi cikma oranini merak ediyorum. referandum degil tum ulkeye anket yapilsa diyelim o zaman.
kimse propaganda yapmayacak, insanlarin bunu destekleme veya karsi cikma oranini merak ediyorum. referandum degil tum ulkeye anket yapilsa diyelim o zaman.
0
bugün bir sosyal deney izledim çocukları bir odada yalnız bırakıp bir hedefe arkaları dönük atış yapmaları isteniyor bir gruba hiç bir şey söylenmiyor onların neredeyse hepsi hile yapıyor. diğer gruba ise koltukta oturan hayali bir kahraman olduğunu söylüyorlar ve onların neredeyse hepsi kurala uyarak atış yapmaya çalışıyor.
bu deney yakalanmayacağını bilsen ya da kimse görmeyecekse suç işler misin gibi bir soruyu ölçüyor ancak diyeceğim o ki bu 'görünmez denetçiler' kimi zaman din kimi zaman toplum insanları belli bir kalıpta tutar.
tüm dış etkenlerden yalıtılmış bir ankette ne çıkacağını kestirmek imkansız. karar verme mekanizmalarında sosyalliğin çok etkisi var. mesela bu konularda ses çıkaran grupların içinde asansörde yiyişen dayıları göremezsin ama varlar.
ayrımcılık görmeyeceklerini bilseler belki daha açık olurlardı.
bu deney yakalanmayacağını bilsen ya da kimse görmeyecekse suç işler misin gibi bir soruyu ölçüyor ancak diyeceğim o ki bu 'görünmez denetçiler' kimi zaman din kimi zaman toplum insanları belli bir kalıpta tutar.
tüm dış etkenlerden yalıtılmış bir ankette ne çıkacağını kestirmek imkansız. karar verme mekanizmalarında sosyalliğin çok etkisi var. mesela bu konularda ses çıkaran grupların içinde asansörde yiyişen dayıları göremezsin ama varlar.
ayrımcılık görmeyeceklerini bilseler belki daha açık olurlardı.
0
ben de maksumum %5 diyorum. halkin kendini "modern" diye tanimlayan kesimi bile aslinda son derece ortadogulu.
0
%5 max. bu cok daha onden giden ulkelerde bile hala cozulebilmis bir mesele degil ki biz gundemi bir 50 sene geriden takip ediyoruz an itibariyle.
0
şu ortamda böyle bir referandum yapılsa gitmem bile. onu geçtim, sonucunu dahi takip etmem. katılımın düşük olacağını düşünüyorum.
0
%1 ya da %2
Kalan sayılar çok iyimser. Ülkede insanların bunu kabul edebilmesine imkan yok. Bu ülke öyle bi yer değil.
Kalan sayılar çok iyimser. Ülkede insanların bunu kabul edebilmesine imkan yok. Bu ülke öyle bi yer değil.
0
din elden gidiyor algısı her zaman diri tutuluyor bu ülkede. o nedenle yüzde 50'nin üstünde katılımla hayır oyu yüzde 85-90 olacaktır.
0
%5 maksimum. eşcinsel ilişki içerisindeki adamlar bile hayır verir.
koronavirüsü hesaba katsak da katmasak da katılım olmayacağını söylemek komik. evde kalanlar bilmiyor olabilir ama herkes zaten sokakta şu an. kimi zorunluluktan çoğu ise keyfiyetten. ayrıca türkiye'de seçimler vatan millet sakarya ruhuyla yapılıyor. propagandaya falan bakmaksızın hayır grubu mezardan ölülerini kaldırıp getirir oy vermeye. evet verecek grupta ise insanların çoğu "seçimlerin bir şey değiştireceğine inanmıyorum abi yea", "sonuçlar önceden belli zaten" gibi bahanelerle sandığa bile gitmez.
koronavirüsü hesaba katsak da katmasak da katılım olmayacağını söylemek komik. evde kalanlar bilmiyor olabilir ama herkes zaten sokakta şu an. kimi zorunluluktan çoğu ise keyfiyetten. ayrıca türkiye'de seçimler vatan millet sakarya ruhuyla yapılıyor. propagandaya falan bakmaksızın hayır grubu mezardan ölülerini kaldırıp getirir oy vermeye. evet verecek grupta ise insanların çoğu "seçimlerin bir şey değiştireceğine inanmıyorum abi yea", "sonuçlar önceden belli zaten" gibi bahanelerle sandığa bile gitmez.
0
Ben yüzde 15 - 20 arasında evet alabileceğini düşünüyorum. Zaman zaman Avrupa kaynaklı araştırmalarda tüm Avrupa ve Türkiye, Ermenistan, Gürcistan, Azerbaycan'da bu araştırmalar yapılıyor. Google'da bulursunuz. Türkiye için yüzde 20 kadar onay görmüştüm. Ancak aynı zamanda birçok eşcinsel in hayır diyeceğini de düşünüyorum.
0
avatar is back
Demin aklıma bi soru geldi, çok kez de kafama takılmıştır da merak ettim. Mesela ben az önce bi konu hakkında video izleyip sonra abd’li bi youtuber’ın konu hakkındaki görüşlerini dinleyip tekrar türklere geçiş yaptım. Beğenmediğimden anlamadığımdan değil. Sonuçta politik olsun eğlencelik olsun izle
Demin aklıma bi soru geldi, çok kez de kafama takılmıştır da merak ettim.
Mesela ben az önce bi konu hakkında video izleyip sonra abd’li bi youtuber’ın konu hakkındaki görüşlerini dinleyip tekrar türklere geçiş yaptım. Beğenmediğimden anlamadığımdan değil. Sonuçta politik olsun eğlencelik olsun izlediğimiz şeyleri kendi ülke insanından izliyoruz. Bundan kültür ve dil ilişkisi önemi de var. En büyük pay onun hatta
Aklıma takılan ingilizler de böyle mi yoksa abd kültürüyle harman mı takılıyorlar? Örneğin bir ingiliz podcast dinlerken abd’li insanları da çoğunlukla dinliyor mudur? Ya da oyun videolarını örnek gösterirsek daha anlatabilmiş olurum sorumu. X oyununu izlemek isteyen bir genç youtube’da İngiliz youtuber’ları mı takip ediyordur, amerikalıları mı? Tabi dil mevzusu sorun olmadığından çok rahat gidip izleyip eğleniyorlardır o ayrı. Yoksa kültürel farklılık gibi bu da öyle mi? Full Abd kanalı takip eden de illa ki vardır onu saymıyorum.
Burada konu ne dil, ne milliyetçilik. Sadece farkı görmeye çalışıyorum o kadar
Mesela ben az önce bi konu hakkında video izleyip sonra abd’li bi youtuber’ın konu hakkındaki görüşlerini dinleyip tekrar türklere geçiş yaptım. Beğenmediğimden anlamadığımdan değil. Sonuçta politik olsun eğlencelik olsun izlediğimiz şeyleri kendi ülke insanından izliyoruz. Bundan kültür ve dil ilişkisi önemi de var. En büyük pay onun hatta
Aklıma takılan ingilizler de böyle mi yoksa abd kültürüyle harman mı takılıyorlar? Örneğin bir ingiliz podcast dinlerken abd’li insanları da çoğunlukla dinliyor mudur? Ya da oyun videolarını örnek gösterirsek daha anlatabilmiş olurum sorumu. X oyununu izlemek isteyen bir genç youtube’da İngiliz youtuber’ları mı takip ediyordur, amerikalıları mı? Tabi dil mevzusu sorun olmadığından çok rahat gidip izleyip eğleniyorlardır o ayrı. Yoksa kültürel farklılık gibi bu da öyle mi? Full Abd kanalı takip eden de illa ki vardır onu saymıyorum.
Burada konu ne dil, ne milliyetçilik. Sadece farkı görmeye çalışıyorum o kadar
0
Bence biraz zevk meselesi. Ben de mesela youtube ta bir şeyler izliyorsam, hobimle alakalı mesela, genel olarak daha fazla amerikan kanal var ve bana onlar daha doygun geliyor. Birkaç tane türk kanalı izledim çok yetersiz buldum. Eğlencelik şeylerde de beğendiğimi izlerim. Ayrıca ingilizlerin de öyle pek ingiliz yapımı şeyler izleyeyim diye kastığını sanmıyorum. Amerikadan da çok güzel kanallar vs varken. Zaten şöyle de bir şey var, genellikle amerikan dizi ve şovlarından ötürü ingilizler de o kültüre epey hakim. Tersinde ise daha az aşinalık olduğunu düşünüyorum.
0
hocam show business'ın membaı abd. yani baldur'un dediği de doğru ama bu işleri en çok amerikanlar yapıyor bu da bir hakikat. adamlar teknolojiye yön veriyor sonuçta.
mesela alanımla ilgili kaynak aradığımda ya amerikalı ya da hindistanlı çıkıyor. (video/belge) türklerin yaptıkları tabi ki de her zamanki gibi kalitesiz. benim ingilizcem varken ben neden aksanı bozuk hindistanlıyla veya kalitesiz türkçe paylaşım yapan türkle muhatap olayım ki? ingilizler de böyle yaklaşıyor olabilir. ben beynimde ingilizleri douchebag olarak kodlamışım. belki onlar da öyle düşünüyordur, yahu bizimkiler douchebag ben gidip amerikalıları izlerim daha iyi diyordur. ama bundaki en büyük pay amerika tabi ki.
mesela alanımla ilgili kaynak aradığımda ya amerikalı ya da hindistanlı çıkıyor. (video/belge) türklerin yaptıkları tabi ki de her zamanki gibi kalitesiz. benim ingilizcem varken ben neden aksanı bozuk hindistanlıyla veya kalitesiz türkçe paylaşım yapan türkle muhatap olayım ki? ingilizler de böyle yaklaşıyor olabilir. ben beynimde ingilizleri douchebag olarak kodlamışım. belki onlar da öyle düşünüyordur, yahu bizimkiler douchebag ben gidip amerikalıları izlerim daha iyi diyordur. ama bundaki en büyük pay amerika tabi ki.
0
Ingiltere dedigin ulke Amerika'nin emir eri. Onlarin artisligi Avrupa'ya. Amerika'dan ne gelirse kabul ediyorlar. Medya zaten Amerika'nin elinde. Sky dedigin NBCnin disinin kovugu bir olusum. Haberleri aciyorsun paso Trump, Florida'da korona vakalari asiri artmis, Epstein falan. Amerika televizyonu mu belli degil. Eglence sohbet programi aciyorsun illa amerikan aksanli konuk falan. Eskiden bazi kelimelerin Amerikan Ingiliz telaffuzu farkligi vardi (oFten ofin oftin, schedule secuul skecil muhabbetleri). Simdi artik ikisi de olur diyorlar. Reklamlar medya abdnin elinde. Atiyorum youtube'daki kullanici gayet tabi uyeligi fazla olan Amerikan youtuberi takip eder, onun daha fazla otorite oldugunu dusunebilir, ingiliz aksanli kendi adamini kayirmaz, milliyetcilik falan yapmaz sonucta ayni dil. Ama Avrupali bir rakip varsa milliyetcilik duygusu kabarir, ingilizcesi iyi olan bir fransiz otorite varken, gider kendi adamini dinler ya da Amerikaliyi secer
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Durumu olmayanlar için özet sondadır!Merhaba arkadaşlar,Son 1 haftadır nereden estiyse CS Go'ya dadandım. Aslında multi oynamak pek tarzım değildir. Bayağı eğlenceli gelmeye başladı, bir de şu hileciler olmasa.Her neyse dün gece Deathmatch atıyordum. Elin birinde karşı takımdaki biriyle bayağı tatlı
Durumu olmayanlar için özet sondadır!
Merhaba arkadaşlar,
Son 1 haftadır nereden estiyse CS Go'ya dadandım. Aslında multi oynamak pek tarzım değildir. Bayağı eğlenceli gelmeye başladı, bir de şu hileciler olmasa.
Her neyse dün gece Deathmatch atıyordum. Elin birinde karşı takımdaki biriyle bayağı tatlı tatlı rekabet ederken buldum kendimi. Bir o vuruyor, bir ben. Oyunun deyimiyle birbirimizin azılı düşmanı olmuştuk. Böyle giderken bu arkadaş benim dikkatimi çekti, Steam profilini falan inceledim, profil resmine ve bilgilerine bakılırsa hoş bir Alman hanımefendi olduğunu gördüm, yalan değilse tabi ama yalan gibi de durmuyordu.
Her neyse maça devam ediyorduk ve 1 el daha attım, rekabetimiz hala devam ediyordu. Saat bayağı geç olduğu için el bitince çıktım ama hanımefendi de aklıma takıldı. Steam'den aradım ama bulamadım. Tekrardan aynı haritaya girdim ama onun olduğu maça atmamış sistem.
Tam yapacak bir şey yok artık kafasına girmişken bir de ne göreyim! Hanımefendi beni eklemiş. İkimizin kalbi de temizmiş. Gözlerime inanamadım. Biliyorum pek bir şey beklememek lazım ama onun beni eklemesiyle şok oldum. Çok tatlı bir anıydı.
Bu arada multici olmadığım için sadece 1 arkadaşım vardı Steam'de, okuldan samimi bir arkadaşımdı zaten o da ama onunla da iletişimi kesmiştim. İlk yabancı arkadaş olduğu için de yeri ayrı. Bir şey beklemiyorum ama yine de yükseldim. Siz ne düşünüyorsunuz? Teşekkür ederim.
Özet: CS Go'da maç yaparken karşı cinsten birisi dikkatimi çekti. Maçtan çıkınca eklesem mi diye tereddüt ederken adını unuttuğumu fark ettim. Ama tam o sırada o beni ekledi. Bayağı tuhafıma gitmekle birlikte hoşuma gitti bu durum, karşılıklı olduğu için. Bir şey beklemiyorum ama biraz yükseldim. Siz ne düşünüyorsunuz?
Merhaba arkadaşlar,
Son 1 haftadır nereden estiyse CS Go'ya dadandım. Aslında multi oynamak pek tarzım değildir. Bayağı eğlenceli gelmeye başladı, bir de şu hileciler olmasa.
Her neyse dün gece Deathmatch atıyordum. Elin birinde karşı takımdaki biriyle bayağı tatlı tatlı rekabet ederken buldum kendimi. Bir o vuruyor, bir ben. Oyunun deyimiyle birbirimizin azılı düşmanı olmuştuk. Böyle giderken bu arkadaş benim dikkatimi çekti, Steam profilini falan inceledim, profil resmine ve bilgilerine bakılırsa hoş bir Alman hanımefendi olduğunu gördüm, yalan değilse tabi ama yalan gibi de durmuyordu.
Her neyse maça devam ediyorduk ve 1 el daha attım, rekabetimiz hala devam ediyordu. Saat bayağı geç olduğu için el bitince çıktım ama hanımefendi de aklıma takıldı. Steam'den aradım ama bulamadım. Tekrardan aynı haritaya girdim ama onun olduğu maça atmamış sistem.
Tam yapacak bir şey yok artık kafasına girmişken bir de ne göreyim! Hanımefendi beni eklemiş. İkimizin kalbi de temizmiş. Gözlerime inanamadım. Biliyorum pek bir şey beklememek lazım ama onun beni eklemesiyle şok oldum. Çok tatlı bir anıydı.
Bu arada multici olmadığım için sadece 1 arkadaşım vardı Steam'de, okuldan samimi bir arkadaşımdı zaten o da ama onunla da iletişimi kesmiştim. İlk yabancı arkadaş olduğu için de yeri ayrı. Bir şey beklemiyorum ama yine de yükseldim. Siz ne düşünüyorsunuz? Teşekkür ederim.
Özet: CS Go'da maç yaparken karşı cinsten birisi dikkatimi çekti. Maçtan çıkınca eklesem mi diye tereddüt ederken adını unuttuğumu fark ettim. Ama tam o sırada o beni ekledi. Bayağı tuhafıma gitmekle birlikte hoşuma gitti bu durum, karşılıklı olduğu için. Bir şey beklemiyorum ama biraz yükseldim. Siz ne düşünüyorsunuz?
0
Abi üstün açık kalmış demeye geldim ama sıcak zaten, normaldir açık kalması. Iyi oyunlar dilerim.
0
Sanırım boşlukta olduğunuz bir dönemdesiniz. Dışarı çıkmak, gezip dolaşmak iyi gelecektir.
0
online görünce davet at. birlikte oynayın sonra sohbet bir şekilde başlar ama illa sevgili olacaksınız diye bir durum yok. belki çok iyi anlaşacak iki gamer olursunuz.
0
Arkadaşlar, hepiniz de çok tatlısınız :) Sanırım biraz abartarak yazdım. Aslında çok uzun zamandır böyle şapşal hissetmemiştim. Sadece o var. Yoksa evlenelim, boy boy çocuklarımız olur gibi ütopik hayallere dalmıyorum :D
Bir de şu ana kadar online oyunlar oynamadığım için böyle kız olsun erkek olsun tanıştığım yeni insan olmadı. Milletin Steam profiline bakıyorum, bir sürü arkadaşı var. Açıkçası tanımadığım birinin beğenip eklemesi hoşuma gitti. Bir de bu var. Ekleştikten sonra oyuna davet etti ama ben geç olduğunu, uyumam gerektiğini, bugün yine aynı saatlerde oynayabileceğimi yazdım. Olay böyle :)
Bir de şu ana kadar online oyunlar oynamadığım için böyle kız olsun erkek olsun tanıştığım yeni insan olmadı. Milletin Steam profiline bakıyorum, bir sürü arkadaşı var. Açıkçası tanımadığım birinin beğenip eklemesi hoşuma gitti. Bir de bu var. Ekleştikten sonra oyuna davet etti ama ben geç olduğunu, uyumam gerektiğini, bugün yine aynı saatlerde oynayabileceğimi yazdım. Olay böyle :)
0
online oyunlarda birlikte iyi iş çıkardıysak veya uzun sure karşılıklı oynadıysak bazen ben de ekliyorum. benim için böyle uzun uzun duyuru acan olmus mudur :D
0
Benim gallerli arkadaşım var, isveçe gelmiş, kız arkadaşıyla beraber yaşıyor. Evli değiller galiba ama baya birliktelik, hatta kadının çocuğu da var. Arkadaş çocuğum falan diyordu. Neyse ben buna bi gün sormuştum nasıl tanıştınız diye, online oyunda tanıştık demişti. Hangi oyun bilmiyorum ama var yani böyle olaylar.
0
anlatıp da heyecanını kaçırma. güzel bir anı olmuş, hoşuna da gitmiş. oynayın kardeş kardeş :)
ben de bir vesile ile (online oyun değil) bir kızla tanışmıştım. o zaman msn vardı. arada bir sohbet ederdik. animeler, filmler falan. eğitimimiz de birbirine benzerdi, arada onunla ilgili konuştuğumuz da oldu.
sonra facebook'ta ekleştik. sonra instagram'da ekleştik. ara ara fotoğraf beğenmeler. sonra sevgililerimiz oldu, sonra o evlendi. ben sevgilimden ayrıldım. hala takipteyim bakalım çocukları ne zaman olacak. çok sevimli, enerjik bir insan.
bu da öyle bir anımdı işte.
ben de bir vesile ile (online oyun değil) bir kızla tanışmıştım. o zaman msn vardı. arada bir sohbet ederdik. animeler, filmler falan. eğitimimiz de birbirine benzerdi, arada onunla ilgili konuştuğumuz da oldu.
sonra facebook'ta ekleştik. sonra instagram'da ekleştik. ara ara fotoğraf beğenmeler. sonra sevgililerimiz oldu, sonra o evlendi. ben sevgilimden ayrıldım. hala takipteyim bakalım çocukları ne zaman olacak. çok sevimli, enerjik bir insan.
bu da öyle bir anımdı işte.
0
@ kitap arasında kalmış silgi tozu Evet, bayağı çekişmeli şekilde 2-3 el attık. Güzeldi yani. Kim bilir belki de duyuru açmıştır birileri, açmadıysa bile eminim ki aklında yer edinmişsinizdir :)
@ senolll Evet, bu şekilde sevgili olan, evlenen bir sürü insan var. Başkalarının tuhafına gidiyor oyun olduğu için ama artık alışmak gerek :)
@ biseysorcaktım Bayağı keyifliydi evet. Bir de yaşadığım hissiyatı uzun zamandır hissetmemiştim. O var :) Sizinkisi de çoook güzel ve tatlı bir anıymış. Herkese nasip olmaz sanırım hiç tanımadığınız biriyle msn'den tanışıp uzun yıllar o dostluğu sürdürerek Instagram'dan takipleşmek. Herhalde bir 10-15 yıl vardır dostluğunuz. Tebrik ederim doğrusu :)
@ senolll Evet, bu şekilde sevgili olan, evlenen bir sürü insan var. Başkalarının tuhafına gidiyor oyun olduğu için ama artık alışmak gerek :)
@ biseysorcaktım Bayağı keyifliydi evet. Bir de yaşadığım hissiyatı uzun zamandır hissetmemiştim. O var :) Sizinkisi de çoook güzel ve tatlı bir anıymış. Herkese nasip olmaz sanırım hiç tanımadığınız biriyle msn'den tanışıp uzun yıllar o dostluğu sürdürerek Instagram'dan takipleşmek. Herhalde bir 10-15 yıl vardır dostluğunuz. Tebrik ederim doğrusu :)
0
Ben de csgo oynarken iyi oynadığım kişileri ekliyordum. Bir şey olmuyor sonra sadece oyunları kazandiğimizla kalıyor:)
0
aga csgo'da 6000 saatim var hiç böyle bir şeyle karşılaşmadım. :p bir kere takıma bir kız gelmişti. kız bir ara niye info vermiyonuz dedi ingilizce. ben de bitch, radar okusana len demiştim. kız maç sonuna kadar arkadaşıyla beraber throwlamıştı maçı bitch dediğim için.. kıssadan hisse, benim gibi olma. konuş tanış hiç değilse ecnebi diyarlarında arkadaşım yok demezsin.
not: globalspor
not: globalspor
0
@ kendi düğününe gitmeyen kamber Evet benimki de öyle olacak. O buraya gelip bana evlenme teklif edecek değil ya. :)
@ beyaz power ranger İntikamını fena almış sanırım :) Keşke demeseymişsiniz belki arkadaş olurdunuz. Bir de ben 1 hafta bile ancak olmuştur başlayalı. En azından dediğiniz gibi ecnebi bir arkadaşım olmadığı için üzülmem. Bu arada az önce oyun daveti attı :)
@ beyaz power ranger İntikamını fena almış sanırım :) Keşke demeseymişsiniz belki arkadaş olurdunuz. Bir de ben 1 hafta bile ancak olmuştur başlayalı. En azından dediğiniz gibi ecnebi bir arkadaşım olmadığı için üzülmem. Bu arada az önce oyun daveti attı :)
0
bundanboyle
Sigorta yapılsa telefon kaybolsa çalınsa sigorta parasını öder mi
Sigorta yapılsa telefon kaybolsa çalınsa sigorta parasını öder mi
0
Sigortanın amacı zaten kaybı ödemek. Yaptırdığınız sigortanın kaybolmayı, çalınmayı vs kapsama alması lazım.
0
Sigorta denilen şey risk karşılığında ödenecek primle alakalıdır. Bu primlerin sigorta yapan şirkete geri dönüşünün yüksek olması gerekir. Standart poliçelerle hırsızlığa karşı konut sigortası yaptırdığınızda bile evin içinden çalınacak telefon, laptop vb eşyalar poliçe kapmasına girmez. Özellikle kapsama sokmak isterseniz priminiz çok yükselir.
Sadece telefon özelinde böyle bir sigorta var mı bilemiyorum. Özellikle dışarıda çalınmaya kaybolmaya karşı sigorta yapacaklarını pek sanmıyorum, varsa da yüksek prim alırlar. Motosiklet kaskolarının otomobil kaskolarından pahalı olmasının nedeni de bu; Risk yüksek
Sadece telefon özelinde böyle bir sigorta var mı bilemiyorum. Özellikle dışarıda çalınmaya kaybolmaya karşı sigorta yapacaklarını pek sanmıyorum, varsa da yüksek prim alırlar. Motosiklet kaskolarının otomobil kaskolarından pahalı olmasının nedeni de bu; Risk yüksek
0
depresif genc
Selamlar.50.000 tl tutarında kredi çektim ve 1300 tl kadar sigorta kesintisi yapılmış, bu tutar sonradan iade edilecek mi? Bir nevi güvence bedeli midir bu?
Selamlar.
50.000 tl tutarında kredi çektim ve 1300 tl kadar sigorta kesintisi yapılmış, bu tutar sonradan iade edilecek mi? Bir nevi güvence bedeli midir bu?
50.000 tl tutarında kredi çektim ve 1300 tl kadar sigorta kesintisi yapılmış, bu tutar sonradan iade edilecek mi? Bir nevi güvence bedeli midir bu?
0
hayır iade edilmeyecek. Allah korusun ölür kalırsınız vs diye sigorta yapılıyor ailenize falan borç kalmasın diye.
0
1300 lira sigorta neymiş ya hu, çok para. Daha ucuza yaptırabiliyorsanız bankanınkini iptal ettirme ihtimaliniz var, tabi biraz dişli olacaksınız.
0
wmeh
Bir telefon almak istiyorum bu boyda ama kullanımı zor yazmışlar internette bu boy için. Kullanan var mı? Günlük hayatta taşıması, elde tutması, çantaya koyması vb. zor oluyor mu?
Bir telefon almak istiyorum bu boyda ama kullanımı zor yazmışlar internette bu boy için. Kullanan var mı? Günlük hayatta taşıması, elde tutması, çantaya koyması vb. zor oluyor mu?
0
ben 7 inc kullanıyorum, mi max 3
Ben alıştım bundan küçüğü küçük geliyor, kullanamıyorum. Standart ceplere rahat sığıyor, ama slim pantolon giyiyorsanız rahatsız edebilir.
Ben alıştım bundan küçüğü küçük geliyor, kullanamıyorum. Standart ceplere rahat sığıyor, ama slim pantolon giyiyorsanız rahatsız edebilir.
0
Benimki de 6,8 inçmiş. Yani biraz büyük, benim ellerim de küçük. Tek elle kullanımı biraz zor ama note 10+ için konuşursam kolaylaştırılmış özellikler var. Tek el modu olsun, menülerde seçeneklerin aşağıda olması vs. Öte yandan büyük ekran keyifli. Bana da artık diğer telefonlar biraz küçük görünüyor 6 inç altı diyebilirim. Bazen cepten taşıyor cep ufaksa. Otururken biraz rahatsız edebiliyor ama genelde elimde ya da masada falan oluyor zaten. Bir de benim modelin köşeleri sivri diye herhalde bir iki pantolonumun cepleri yıprattı. Baya telefon izi oldu. Daha küçük modellerde de olabilir gerçi bu. Çantaya pek koymuyorum.
0
samsung a71 kullanıyorum, 6.7" ekran var, kürek gibi. ellerim de büyüktür ama yine de zorlanıyorum. cepte de eğilirken vs zorluk yaratıyor. evet büyük ekran güzel ama bir yere kadar, fazlası kullanışlı olmuyor. bana göre mükemmel boyutta ekranı olan telefon iphone 11. ne küçük ne büyük. cuk oturuyor. o da 6.1"
0
yeni telefonların çerçeve boyutları çok ufaldı. eskiden 6.5 inch tablet boyutuydu şimdi ona kıyasla çok küçük kalıyorlar. yine de deneme şansınız varsa elinize alın derim. galaxy s8'in boyutu benim efektif kullanacağım boyutun sınırında. orta boy ellerim var (decathlondab eldiven alınca M alıyorum) tam boyutlarını bilemedim şimdi bakarsınız internetten.
0
durme
sevdiğim biri de olsa 1 dakikalık şeyi aşırı detay vererek 5 dakikada anlatan birine tahammül edemiyorum. tüm enerjim çekiliyor, adeta hasta oluyorum. çok samimi olduklarıma sadede gel diyebiliyorum ama bu kadar samimiyetimin olmadığı insanları kırmaktan çekindiğim için nasıl davranacağımı bilmiyoru
sevdiğim biri de olsa 1 dakikalık şeyi aşırı detay vererek 5 dakikada anlatan birine tahammül edemiyorum. tüm enerjim çekiliyor, adeta hasta oluyorum. çok samimi olduklarıma sadede gel diyebiliyorum ama bu kadar samimiyetimin olmadığı insanları kırmaktan çekindiğim için nasıl davranacağımı bilmiyorum. en iyi ihtimalle kusura bakma yorgunum vs diyip tüm sorumluluğu kendi üzerime alıyorum.
sizce karşıyı incitmeden ama kendimi de halsiz bırakmadan (sonra enerji toplamak için aşırı yeme bozukluklarına neden oluyor) nasıl davranabilirim? yani ne yapsam iki taraf da mutlu şekilde bu sohbetten ayrılırız?
sizce karşıyı incitmeden ama kendimi de halsiz bırakmadan (sonra enerji toplamak için aşırı yeme bozukluklarına neden oluyor) nasıl davranabilirim? yani ne yapsam iki taraf da mutlu şekilde bu sohbetten ayrılırız?
0
bende de aynı durum var senin gibi. kız/erkek fark etmiyor. anlatacağı hikaye 1 dakika sürmesi gerekirken uzattıkça uzatıyor ve acayip bunalıyorum.
ben genelde boş konuştuğunu anlayınca meraklıymış gibi sonuca varacak olan bir soru soruyorum bölüp. yani yönlendiriyorum. o da boş konuştuğu yeri kesmek zorunda kalıyor ve sadede geliyor.
anlatma şevkinin kırıldığını görürsem de yalandan bir soru daha soruyorum sanki ilgiliymiş gibi. sonra yorum vs yapıp işi tatlıya bağlıyorum :)
ben genelde boş konuştuğunu anlayınca meraklıymış gibi sonuca varacak olan bir soru soruyorum bölüp. yani yönlendiriyorum. o da boş konuştuğu yeri kesmek zorunda kalıyor ve sadede geliyor.
anlatma şevkinin kırıldığını görürsem de yalandan bir soru daha soruyorum sanki ilgiliymiş gibi. sonra yorum vs yapıp işi tatlıya bağlıyorum :)
0
Açılın, o 1 dakikalık hikayeyi 5 dakikada anlatsn benim ahahah
Ya sanki o aradaki 4 dakikalık detayları vermezsem eksik kalacakmış gibi oluyor :D
Yalnız ben bu durumun, yani uzun ablatıp insanları sıktığımı çok önce fark ettim. Ya da birileri söyledi hatırlamıyorum. O yğzden bakıyorum karşı taraf sıkılmaya başlıyor sadede geliyorum. Bu arada arkadaşlarımın sıkılmasını istemem o yüzden nazikçe sadede gel demelerine de alınmam. Siz de deneyin derim, konuyla ve anlattıklarıyla hala ilgili olduğunuzu belirtip, ama canım biraz çok uzun anlatıyorsun :/, diyin. İyi arkadaşsanız alınmaz zaten bence. Dinlememezlik yapmayın ama o daha kötü. Birinin sadede gel demesini başka şeylerle ilgilenmeye başlamasına tercih ederim.
Ya sanki o aradaki 4 dakikalık detayları vermezsem eksik kalacakmış gibi oluyor :D
Yalnız ben bu durumun, yani uzun ablatıp insanları sıktığımı çok önce fark ettim. Ya da birileri söyledi hatırlamıyorum. O yğzden bakıyorum karşı taraf sıkılmaya başlıyor sadede geliyorum. Bu arada arkadaşlarımın sıkılmasını istemem o yüzden nazikçe sadede gel demelerine de alınmam. Siz de deneyin derim, konuyla ve anlattıklarıyla hala ilgili olduğunuzu belirtip, ama canım biraz çok uzun anlatıyorsun :/, diyin. İyi arkadaşsanız alınmaz zaten bence. Dinlememezlik yapmayın ama o daha kötü. Birinin sadede gel demesini başka şeylerle ilgilenmeye başlamasına tercih ederim.
0
Konuyla alakalı bir cevabim yok ama aynı sorunu yaşayan biri olarak yazayım dedim. Abi insanlar ne kadar çok konuşuyorlar böyle. "X geldi y'ye dedi ki bundan sonra konusmayalim" cumlesini x'in tüm eğitim hayatını içine alarak anlatan insan var ya. Gerçekten çok yorucu. sabir dilerim.
Çözüm olarak özet geç diyorum ben. Karşıdaki kişi iyi anındaysa gülüyor ve tamam diyor. Ama anlattığı destansı olay onun için kötü bir zamansa "aman be sana da bir şey anlatilmiyor" tepkisi alıyorum.
Çözüm olarak özet geç diyorum ben. Karşıdaki kişi iyi anındaysa gülüyor ve tamam diyor. Ama anlattığı destansı olay onun için kötü bir zamansa "aman be sana da bir şey anlatilmiyor" tepkisi alıyorum.
0
senin gibiyim. çok konuşan ve boş konuşan insana sinir olurum, üstüne bir de yavaş konuşuyorsa valla çıldırıyorum, daralıyorum. ne anlatmak istediğini anlayıp araya girip cevap veriyorum veya konuyu değiştiriyorum ama genelde işe yaramıyor. içlerinde kalıyor herhalde, anlattıkları şeyi bitirene kadar anlatmaya devam ediyorlar. başka da çözümüm yok. yani içimden geçen "kısa kes, eee?" demek (hatta yavaş konuşuyorsa ağzına vurmak) ama karşımdaki kırılmasın diye demiyorum.
0
duyurukullanıcısı
böyle arkadaşlarımızı çizgifilm gibi çiziyor sonra sahneler seçiyor konuşma balonlarını dolduruyorduk.neydi o uygulama? sürekli yeni sahneler geliyordu bizde milleti koyup paylaşıyorduk falan.
böyle arkadaşlarımızı çizgifilm gibi çiziyor sonra sahneler seçiyor konuşma balonlarını dolduruyorduk.
neydi o uygulama? sürekli yeni sahneler geliyordu bizde milleti koyup paylaşıyorduk falan.
neydi o uygulama? sürekli yeni sahneler geliyordu bizde milleti koyup paylaşıyorduk falan.
0
senolll
Biri veya olaylar hakkında inanılan düşünceler, aksi bile olsa çoğu kişi tarafından benimseniyor. Irkçılık gibi değil mi bu? Zenciyse kesin suçludur gibi.Şöyleyse böyledir, kesin şunu yapar. Daha önce onlarca kişinin aynı şeyi yapmış olması bir başkasının da aynı şeyi yapacağı anlamına gelmez ki. Bi
Biri veya olaylar hakkında inanılan düşünceler, aksi bile olsa çoğu kişi tarafından benimseniyor. Irkçılık gibi değil mi bu? Zenciyse kesin suçludur gibi.
Şöyleyse böyledir, kesin şunu yapar. Daha önce onlarca kişinin aynı şeyi yapmış olması bir başkasının da aynı şeyi yapacağı anlamına gelmez ki. Bir de bu ön yargıları kırmak epey zor bence. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
Teşekkürler
Şöyleyse böyledir, kesin şunu yapar. Daha önce onlarca kişinin aynı şeyi yapmış olması bir başkasının da aynı şeyi yapacağı anlamına gelmez ki. Bir de bu ön yargıları kırmak epey zor bence. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
Teşekkürler
0
açılın önyargılı geldi. önyargılı olma seviyeme örnek: "bu yenmez" önyargım olduğu için brokoli yemiyordum birkaç sene öncesine kadar. son birkaç senedir önyargılarımı kırmak için çaba gösteriyorum. ciddi ciddi kendime hedef koydum (sırf yemek konusunda değil tabi). neyse sonuç olarak sana katılıyorum. önyargılı olmak yanlıştır. önyargılarınızı kırın.
0
tamamen fakirlikten geliyor. bu ülkedeki sorunların yüzde 80'i ekonomik mutsuzluk nedeniyle oluyor.
0
Hayattaki tercihlerimizin ve bize dayatılan düşüncelerin yıllar içinde oluşturduğu sertleşmiş bir kayaya benzetiyorum ben önyargıları. O yüzden onları kırmak zor bence de. Ben de bazı konularda önyargılı olduğumu düşünürüm ve kendime kızarım. Çünkü önyargılı olmak gerçeklerin üzerini örtüyor çoğu zaman.
0
@üğpoıuy tümevarıma katılmıyorum. yüzlerce örnek var beklenenden, inanılandan farklı sonuçlar veren. Ancak insanlara o imkan verilmezse nereden bilenecek ki? önyargılı olmak, yargısız infaz yapmak, bu kötüdür demek bence aşılması gereken şeyler.
0
bunu insana yine insanin kendisi ogretti. okul, toplum, aile, sosyal ortam insani onyargili yetistirdi. cunku bunlar (okul, toplum, aile, sosyal ortam) da onyargili. kendinde olani, cocuklarina aktardilar. cunku bu onyargilara sahip olunca daha guvenli bir hayat yasadiklarini dusunuyorlar. ancak, ortada kocaman bir catisma yarattiklarinin farkinda degiller.
onyargi nedir? bir kisi ve topluluk veya sey hakkinda, beyinde beslenip islenmis imgenin/portrenin varolmasidir. her ne zaman kafanizdaki bu portreyi yikarsaniz, o zaman onyargisiz bir sekilde yasama devam edebilirsiniz.
onyargi nedir? bir kisi ve topluluk veya sey hakkinda, beyinde beslenip islenmis imgenin/portrenin varolmasidir. her ne zaman kafanizdaki bu portreyi yikarsaniz, o zaman onyargisiz bir sekilde yasama devam edebilirsiniz.
0
her şey ön yargı olmayabilir.
ön yargıyla deneyimi karıştırmamak lazım bence.
bazı insan var, kapasitesi belli, hem genetik hem çevresel faktörler nedeniyle bir seviyede kalıyor ve belirli ön yargılar oluşturuyor.
ırkçılık, kapalılık, hayata karşı kronik umutsuz olarak kendini koruma mekanizması geliştirme, vizyonsuzluk vb. bunlara örnek teşkil edebilir.
ama bir de deneyim var.
bunlar da bazı konularda insana gerçekten zamandan tasarruf etmekte yardımcı oluyor.
perşembenin gelişi çarşambadan belli oluyor gerçekten.
bu söylediğim tabii daha çok kişisel meselelerde geçerli ama bunların toplumsal yansımaları da var.
ama işte karıştırmamak lazım.
karıştırmamanın da en iyi yollarından biri şu bence...
genelde ön yargılar mantıksız ve daha faza insanın benimsediği şeyler oluyor.
ama deneyim genelde bu ön yargılara ters düştüğü için aradan ayırt etmek kolaylaşabiliyor.
ama biz bence toplum olarak deneyimle ön yargıyı ayıramadığımız bir noktadayız.
olayları iyi analiz edemiyoruz, muhakememiz çok zayıf.
biri iki örnek veriyor, verdiği iki örneğin birbiriyle alakası yok.
detayları iyi inceleyemiyoruz.
dolayısıyla deneyime önem vermeyen, sürekli ön yargılarla hareket eden bir toplum halini alıyoruz.
zaten eğitimin toplumdaki önemi de buradan geliyor bence.
çünkü eğitim vizyonu ve muhakeme kapasitesini arttıran bir şey.
muhakeme olmazsa, deneyim anlaşılmaz.
hem başkasının deneyimini inceleyip zaman kazanamazsın, hem de kendi deneyimlerinden ders alamazsın.
en kötü yanı da, bir konuda deneyime dayalı yorum yaptığın zaman ön yargılı kabul edilmek ya da söylemek istediğinin anlaşılmaması.
ve bu anlaşılmama halinin de aslında ön yargıyla ilgili olması.
yani "böyle diyorsan ön yargılısın" demek de bir ön yargı ve gelişmeyi durduran bir şey.
elmalarla armutlar çok karıştı artık.
ön yargıyla deneyimi karıştırmamak lazım bence.
bazı insan var, kapasitesi belli, hem genetik hem çevresel faktörler nedeniyle bir seviyede kalıyor ve belirli ön yargılar oluşturuyor.
ırkçılık, kapalılık, hayata karşı kronik umutsuz olarak kendini koruma mekanizması geliştirme, vizyonsuzluk vb. bunlara örnek teşkil edebilir.
ama bir de deneyim var.
bunlar da bazı konularda insana gerçekten zamandan tasarruf etmekte yardımcı oluyor.
perşembenin gelişi çarşambadan belli oluyor gerçekten.
bu söylediğim tabii daha çok kişisel meselelerde geçerli ama bunların toplumsal yansımaları da var.
ama işte karıştırmamak lazım.
karıştırmamanın da en iyi yollarından biri şu bence...
genelde ön yargılar mantıksız ve daha faza insanın benimsediği şeyler oluyor.
ama deneyim genelde bu ön yargılara ters düştüğü için aradan ayırt etmek kolaylaşabiliyor.
ama biz bence toplum olarak deneyimle ön yargıyı ayıramadığımız bir noktadayız.
olayları iyi analiz edemiyoruz, muhakememiz çok zayıf.
biri iki örnek veriyor, verdiği iki örneğin birbiriyle alakası yok.
detayları iyi inceleyemiyoruz.
dolayısıyla deneyime önem vermeyen, sürekli ön yargılarla hareket eden bir toplum halini alıyoruz.
zaten eğitimin toplumdaki önemi de buradan geliyor bence.
çünkü eğitim vizyonu ve muhakeme kapasitesini arttıran bir şey.
muhakeme olmazsa, deneyim anlaşılmaz.
hem başkasının deneyimini inceleyip zaman kazanamazsın, hem de kendi deneyimlerinden ders alamazsın.
en kötü yanı da, bir konuda deneyime dayalı yorum yaptığın zaman ön yargılı kabul edilmek ya da söylemek istediğinin anlaşılmaması.
ve bu anlaşılmama halinin de aslında ön yargıyla ilgili olması.
yani "böyle diyorsan ön yargılısın" demek de bir ön yargı ve gelişmeyi durduran bir şey.
elmalarla armutlar çok karıştı artık.
0
önyargılı olmayayım da gaspa ve tecavüze uğrayıp öldürüleyim. önyargılı olmak her zaman kötü bir şey değildir, yaşayarak bu yargıları ediniyoruz.
0
Yani insanlarda belli profiller belli davranışları uygulamaya meyilli oluyor. Mesela istisnalar hariç bazı siyasi partileri destekleyenleri çok net anlayabiliyorum. İçine kapanık yaşayan toplumlar birbirinin kopyası olan insanlar yaratıyor. Mesela siyahilerin yaşadığı bir mahallede doğan birini ilk fırsatta kendilerine uygulanan ırkçılık davranışlarını anlatıyorlar. Yada bizim burada meşhur bir mahalle var. Şimdi orada doğan bir bebe ya müthiş Zeki ve şanslı olup kendini kurtaracak yada babasına benzeyip suça bulaşacak genelde 2. Si oluyor.
Bireysel Önyargı o kadar kötü değil bence ama bir devlet kurumuna işe alımda aynı şartlardaki insanlardan siyahi olanları elersen yada ikametgah adresine bakıp üstte anlattığım mahalleden olduğunu anlayıp onu elersen o zaman önyargı kötüye kullanılmış oluyor.
Bireysel Önyargı o kadar kötü değil bence ama bir devlet kurumuna işe alımda aynı şartlardaki insanlardan siyahi olanları elersen yada ikametgah adresine bakıp üstte anlattığım mahalleden olduğunu anlayıp onu elersen o zaman önyargı kötüye kullanılmış oluyor.
0
önyargı hayat kurtarır, önemli olan bunu gizleyebilmek. sırf laf olsun diye önyargıya sahip olmak denyoluktan başka bir şey değil orası ayrı.
0
Önyargılı olmak daha kolay çünkü. Araştırmaya, detaylı düşünmeye, analiz etmeye gerek kalmıyor. Bir de düşünme şeklimiz sınıflandırmaya meyilli. Evrimsel açıdan şu bitki iyi, bu hayvan tehlikeli şeklinde kodlamaya alışmışız.
0
cursor
Bu yaz tatilin bir kısmını yazlıkta geçireyim diyorum, hem tatil yaparım hem de tezime bakarım. Amma velakin bu durumda internet şart oluyor. Peki sadece yaz aylarında anne ve babamın kaldığı bu eve hangi interneti bağlatalım?1- Taahhüt problemi olmaması gerekiyor.2- Evde sabit telefon hiç bağlı değ
Bu yaz tatilin bir kısmını yazlıkta geçireyim diyorum, hem tatil yaparım hem de tezime bakarım. Amma velakin bu durumda internet şart oluyor.
Peki sadece yaz aylarında anne ve babamın kaldığı bu eve hangi interneti bağlatalım?
1- Taahhüt problemi olmaması gerekiyor.
2- Evde sabit telefon hiç bağlı değil. İnternet bağlantısında bir de bunun masrafı olacak mı?
3- Yazlıkta kablonet, fiber vs. hizmeti bulunmuyor.
4- Yazlıkta telefonlar pek iyi çekmiyor ve hatta evin alt katında herhangi bir operatörün 4G bağlantısına bağlanmak mümkün değil. Kaldı ki internet ihtiyacım hotspot ile çözebileceğimin çok üzerinde.
Bana bir fikir verin, bu sorunu en mantıklı şekilde nasıl çözebilirim.
PS: kendi evimde kablonet kullanıyorum, bu nedenle hat taşıma da seçenek dışı kalıyor.
Peki sadece yaz aylarında anne ve babamın kaldığı bu eve hangi interneti bağlatalım?
1- Taahhüt problemi olmaması gerekiyor.
2- Evde sabit telefon hiç bağlı değil. İnternet bağlantısında bir de bunun masrafı olacak mı?
3- Yazlıkta kablonet, fiber vs. hizmeti bulunmuyor.
4- Yazlıkta telefonlar pek iyi çekmiyor ve hatta evin alt katında herhangi bir operatörün 4G bağlantısına bağlanmak mümkün değil. Kaldı ki internet ihtiyacım hotspot ile çözebileceğimin çok üzerinde.
Bana bir fikir verin, bu sorunu en mantıklı şekilde nasıl çözebilirim.
PS: kendi evimde kablonet kullanıyorum, bu nedenle hat taşıma da seçenek dışı kalıyor.
0
Anne babanın pek ihtiyacı yoksa ve sadece size bir süreliğine lazımsa komşuya sorabilirsiniz belki, bir miktar para da tekkif ederek. Yazlık yerlerde komşuluk ilişkileri iyi diyorlar. Komşunun wifi, sinyal zayıfsa kablo da çekilebilir.
0
Komşuda internet yok bir de evler müstakil öyle olunca arada da mesafe oluyor. O seçenek de mecburen iptal oluyor.
0
bireysel.turktelekom.com.tr
Eve gelen hat varsa türktelekomun böyle bir hizmeti var, bu hizmetin şöyle bir özelliği var; her sene aynı dönemde aktif olur, yani tek seferlik alınan bir şey değil.
Eve gelen hat varsa türktelekomun böyle bir hizmeti var, bu hizmetin şöyle bir özelliği var; her sene aynı dönemde aktif olur, yani tek seferlik alınan bir şey değil.
0
yazlık internet kampanyaları oluyor 3 aylık, 2 aylık vs. Biz ttnet ile öyle yaptık. sabit telefon vs yok zaten
0
yaz tarifeleri oluyor. 3 ay süresi olan. türk telekom da olması lazım hatta.
0
Yaşadığınız yerde yerel İnternet sağlayan servis vardır. Mesela bizde tol bilişim, binbirnet vb şirketler var. Onlardan paket alıyoruz, dilediğimiz ay kullanıyoruz, dilersek 30 40 lra gib bir ücretle taşıtıyoruz. Bizim yazlık ve kışlık aynı yerde olunca rahat oldu, sadece annem kullanıyor tüm ihtiyacını da görüyor. Taahhüt yok istersen 1 aylık istersen 3 aylık bağlat. He rbütçeye bir paketleri de var. Bizimki yeni açılan metro bağlantıyı kullanıyormuş. İl mersin
0
Yazlık internet en olası görünüyor ama onun da maliyeti bayağı yüksek.
Turknet iyi gibi ama aç kapa uğraşmak gerekiyor ama daha da uğraş gerektirecek iş hiç telefon bağlanmamış eve önce telefon getirtmek ve bir de yalın için ekstra para ödemek gerekiyor. Yazlık internette en azından telefon bağlatma parası de içinde görünüyor.
@balik kraker, bizim orası yazın en yoğun zamanında bile 3-5 bin kişinin olduğu dağlar arasında bir köy/belde, değil bir internet sağlayıcısı bir kırtasiye veya bilinen bir market bile yok. Son 20 yılda sadece köyün bakkalı süper markete dönüştü. Keşke öyle bir seçeneğimiz olsa.
Herşekilde yazlıkta düzgün bir internet kullanmak büyük bir lüks olacakmış gibi görünüyor.
Turknet iyi gibi ama aç kapa uğraşmak gerekiyor ama daha da uğraş gerektirecek iş hiç telefon bağlanmamış eve önce telefon getirtmek ve bir de yalın için ekstra para ödemek gerekiyor. Yazlık internette en azından telefon bağlatma parası de içinde görünüyor.
@balik kraker, bizim orası yazın en yoğun zamanında bile 3-5 bin kişinin olduğu dağlar arasında bir köy/belde, değil bir internet sağlayıcısı bir kırtasiye veya bilinen bir market bile yok. Son 20 yılda sadece köyün bakkalı süper markete dönüştü. Keşke öyle bir seçeneğimiz olsa.
Herşekilde yazlıkta düzgün bir internet kullanmak büyük bir lüks olacakmış gibi görünüyor.
0
buiret
ya insanlar şöyle ilanlar veriyordu ben size resim yapabilirim. ben size şunu yapabilirim vs diye. neydi o sitenin issmi
ya insanlar şöyle ilanlar veriyordu
ben size resim yapabilirim.
ben size şunu yapabilirim vs diye. neydi o sitenin issmi
ben size resim yapabilirim.
ben size şunu yapabilirim vs diye. neydi o sitenin issmi
0
Simrug
Bu suyu kaynatmaktan farklı bir olay herhalde. İçinde yağlar, proteinler var.Sütü kaynatırsak veya sıtırsak içinde kimyasal tepkime gerçekleşir mi?
Bu suyu kaynatmaktan farklı bir olay herhalde. İçinde yağlar, proteinler var.
Sütü kaynatırsak veya sıtırsak içinde kimyasal tepkime gerçekleşir mi?
Sütü kaynatırsak veya sıtırsak içinde kimyasal tepkime gerçekleşir mi?
0
çiğ süt içindeki zararlı bakteri ve mikroorganizmaları öldürmek adına kaynatmak şarttır. süt; su, süt yağı ve süt şekerinden (laktoz) meydana gelir. kaymak bağlama nedeni süt yağının kaynama noktası suyun kaynama noktasından daha düşük olması nedeniyledir.
0
jimjim
EDIT: *****KİTAP OKUMAYI HİÇ SEVMEYEN BİRİNE ÖNERİLECEKTİR*****16-19 yaş arası yani kabaca lise döneminde okuyup,vay ne harikaydı, kitap okumayı sevdirdi. (ya da kitap okuma alışkanlığı kazandırmasa bile) çok sürükleyiciydi, hiç unutmuyorum vs dediğiniz kitapları paylaşır mısınız? çıtır çerez kitapl
EDIT: *****KİTAP OKUMAYI HİÇ SEVMEYEN BİRİNE ÖNERİLECEKTİR*****
16-19 yaş arası yani kabaca lise döneminde okuyup,
vay ne harikaydı, kitap okumayı sevdirdi. (ya da kitap okuma alışkanlığı kazandırmasa bile) çok sürükleyiciydi, hiç unutmuyorum vs dediğiniz kitapları paylaşır mısınız? çıtır çerez kitaplar da olur, şu an beğenmeseniz bile o zaman size süper gelen kitapları merak ediyorum.
en azından kitap sayesinde iyi vakit geçirmesi için bir arkadaşımıza önereceğim :)
teşekkürler.
16-19 yaş arası yani kabaca lise döneminde okuyup,
vay ne harikaydı, kitap okumayı sevdirdi. (ya da kitap okuma alışkanlığı kazandırmasa bile) çok sürükleyiciydi, hiç unutmuyorum vs dediğiniz kitapları paylaşır mısınız? çıtır çerez kitaplar da olur, şu an beğenmeseniz bile o zaman size süper gelen kitapları merak ediyorum.
en azından kitap sayesinde iyi vakit geçirmesi için bir arkadaşımıza önereceğim :)
teşekkürler.
0
ince memed. her türlü yaşar kemal, fakir baykurt, cengiz aytmatov kitabı. köy edebiyatı bunlar ama ben çok severdim.
0
- savaş ve barış (o kadar etkilemiş ki karakterlerin çogu aklımda )
- dorian gray portresi (malum ergenlik dönemleri)
- oblomov
- sineklerin tanrısı
- dorian gray portresi (malum ergenlik dönemleri)
- oblomov
- sineklerin tanrısı
0
kuyucaklı yusuf
yeni gelen edebiyat hocası bu kitabı önererek nokta atışı yapmıştı. hiç kitap okumayan yaramaz meslek liseli öğrencileri olarak bayılmıştık
yeni gelen edebiyat hocası bu kitabı önererek nokta atışı yapmıştı. hiç kitap okumayan yaramaz meslek liseli öğrencileri olarak bayılmıştık
0
açlık oyunları serisinin ilk kitabını lisede açılan kitap standından almıştım daha filmi çıkmamıştı. Baya sürükleyici gelmişti. ama şimdi filmini vs izlediyse o tadı vermeyebilir.
0
dan brown un ve grange in kitaplari bayaa sariyordu. ama en cok hosuma giden yalom un nietzsche ağladığında kitabi olmustu.
0
Çoğu kişinin okurken zorlandığı 1800 sayfalık Savaş ve Barış’ın veya 600 sayfalık Oblomov’un 17-18 yaşında birine kitap okumayı sevdireceğini hiç sanmıyorum. Stefan Zweig veya Albert Camus’nün en bilindik kitaplarını önerebilirim, aynı şekilde İnce Memed’i de.
0
Zweig kitapları. O zamandan hatırladığım bir diğer kitap da kürk mantolu Madonna. Çok klişe olacak ama o zaman sevmiştim
0
hep bilim kurgu klasiklerini okurdum ben. Dune serisi, Vakıf serisi falan.
0
Çok kitap okumayan biri olmama rağmen Olasılıksız kitabını hızlıca bitirmiştim lisedeyken. Sonra Empati'yi de okumuştum galiba ama Olasılıksız baya iyiydi aklımda yer etti. Siyah Kan veya Ölü Ruhlar Ormanı da o zamanlarda baya hızlı okuduğum kitaplardandı.
0
fantastik ve bilim-kurgu edebiyatları. ama babalarını... tolkien, asimov falan yani.
0
Tam o yaşlarda ucuz satan bir kitapçıdan tanımadan bilmeden aldığım bir kitaptı. Muhtemelen ağırlığına göre fiyatı çok ucuz gelmişti de almıştım - Dr. Jivago. Hikayesi ile uzaktan yakından alakam olmasa da garip bir biçimde bende yer eden bir kitap oldu.
0
Harry Potter'a başlamak için yaşı biraz geçmiş gibi ama belki hoşuna gider.
LOTR
Stephen King'in kitapları olabilir.
China Miéville'in türünü tuhaf kurgu olarak adlandırdığı kitapları ilgi çekici olabilir.
George Orwell'dan Hayvan Çiftliği ve 1984
Yevgeni Zamyatin'den Biz
Selçuk Aydemir'in ve Ferhan Şensoy'un kitaplarını da beğenebilir.
Gogol'un öyküleri de eğlencelidir.
LOTR
Stephen King'in kitapları olabilir.
China Miéville'in türünü tuhaf kurgu olarak adlandırdığı kitapları ilgi çekici olabilir.
George Orwell'dan Hayvan Çiftliği ve 1984
Yevgeni Zamyatin'den Biz
Selçuk Aydemir'in ve Ferhan Şensoy'un kitaplarını da beğenebilir.
Gogol'un öyküleri de eğlencelidir.
0
a man alone
Merhaba,Pandora kitabevi'nden Almanya'ya kitap siparişi vereceğim fakat kargo ücreti 872 tl tutuyor. kitap yurdunda ise bu ücret 233 tl. fakat kitap yurdu aradığım birçok kitaba sahip değil.Pandora'dan siparişi vereceğim sanırım ama kargo bayağı pahalı bence.Alternatif bir yöntem var mıdır sizce?
Merhaba,
Pandora kitabevi'nden Almanya'ya kitap siparişi vereceğim fakat kargo ücreti 872 tl tutuyor. kitap yurdunda ise bu ücret 233 tl. fakat kitap yurdu aradığım birçok kitaba sahip değil.
Pandora'dan siparişi vereceğim sanırım ama kargo bayağı pahalı bence.
Alternatif bir yöntem var mıdır sizce?
Pandora kitabevi'nden Almanya'ya kitap siparişi vereceğim fakat kargo ücreti 872 tl tutuyor. kitap yurdunda ise bu ücret 233 tl. fakat kitap yurdu aradığım birçok kitaba sahip değil.
Pandora'dan siparişi vereceğim sanırım ama kargo bayağı pahalı bence.
Alternatif bir yöntem var mıdır sizce?
0
Kitabı Türkiye de birine gönderin o göndersin size? Ptt kargo falan daha uygun olur herhalde
0
kitapyurdu'nda pandemi nedeniyle bir süredir birçok kitapta stok sorunu var, eksik kitaplar sık sık ekleniyor ama yine tükeniyor. bekleyebilirseniz eksik kitaplar stoklara girer. alternatif olarak bkm kitaba da bakabilirsiniz. türkiye'den birine kargolatmak da diğer bir seçenek.
0
Kitapyurdu 30 euro çıkmış, normal sayılır, ptt 4 kg kargoyu bu paraya taşıyordu galiba.
hepsiburada da yurtdışına kargo yollamaya başlamıştı oraya da bakabilirsiniz.
hepsiburada da yurtdışına kargo yollamaya başlamıştı oraya da bakabilirsiniz.
0
@demirkamil @sta çoğu kuramsal kitaplar. Onların e bookları yapılmıyor henüz.
@senoll evet fiyat sormak lazım, araştırayım
@dear... ve @atom bakayım, teşekkürler
@senoll evet fiyat sormak lazım, araştırayım
@dear... ve @atom bakayım, teşekkürler
0
www.kitabinabak.com
bu sitede aradığınız kitabın farklı kitabevlerindeki fiyat ve kargo karşılaştırmasını yaparak en uygununu bulabilirsiniz.
sonrasında bence de @senolll dediği gibi türkiyede bir yere sipariş verin, onlar size ptt kargo ile göndersin.
bu sitede aradığınız kitabın farklı kitabevlerindeki fiyat ve kargo karşılaştırmasını yaparak en uygununu bulabilirsiniz.
sonrasında bence de @senolll dediği gibi türkiyede bir yere sipariş verin, onlar size ptt kargo ile göndersin.
0
abebooks.com'a da bakın, Türkçe kitaplar çıkabiliyor ve EU içinden bir satıcı bulursanız kargosu çok daha ucuza gelir.
0
Almanya'da Türkkitabevi.de var, Amazon De UK'de dahi Türkçe kitaplar var. Türk kitabevinde zaten çoğu oluyor.
instagram.com
instagram.com
0
@halanne bu site çok faydalıymış
@pasifik @kobuzchu @kaset yurtdışından türkçe kitap almak pek tasarruflu değil. 3-4 katı pahalıya satıyorlar. mesela tr'de 20 tl ise yurtdışında 8-9 euro. ve avrupa'daki tr siteleri teori ve kuramsal kitaplar satmıyor. kişisel gelişim, dini kitaplar, basit siyaset kitapları vs satıyorlar.
@pasifik @kobuzchu @kaset yurtdışından türkçe kitap almak pek tasarruflu değil. 3-4 katı pahalıya satıyorlar. mesela tr'de 20 tl ise yurtdışında 8-9 euro. ve avrupa'daki tr siteleri teori ve kuramsal kitaplar satmıyor. kişisel gelişim, dini kitaplar, basit siyaset kitapları vs satıyorlar.
0
bundanboyle
Winterfell savaşı 80 dk mı sahneler neden çok karanlıkBu videodahttps://youtu.be/3Fwd_uMJfnAVideoyu anlatan enver kahvecioğlu 41. saniye ve 50. saniye arasında bunları söylüyor"Bu videoyu yapmak winterfell savaşından sonra aklıma geldi oradaki savaş yaklaşık 80 dakikalık kesintisiz bir kale savaşıyd
Winterfell savaşı 80 dk mı sahneler neden çok karanlık
Bu videoda
youtu.be
Videoyu anlatan enver kahvecioğlu 41. saniye ve 50. saniye arasında bunları söylüyor
"Bu videoyu yapmak winterfell savaşından sonra aklıma geldi oradaki savaş yaklaşık 80 dakikalık kesintisiz bir kale savaşıydı yani iki kuledekinin iki katı"
Gerçekten winterfell savaşı 80 dakika mı?
Bir de şunu soracağım winterfell savaşı 8. sezon 3. bölümde bir linkini buldum biraz izledim o kadar karanlık ki sahneler o yüzden görüntüler çok zor görülüyor sahi sizler izlediğinizden bir şey anladınız mı keyif aldınız mı? Sahneler neden bu kadar karanlık çekilmiş olabilir? Gerçekten çok saçma.
www.webtekno.com
Zaten bu linki yazan kişi hayatta kalanları ölenleri yazmış ve ölenler kategorisine bunları yazmış
Gözlerimiz: Şu diziyi keşke biraz daha net görülecek şekilde çekip renklendirselerdi de biz de kapkara ekranlarda kim öldü kim kaldı anlamaya çalışırken kıvranmasaydık.
Gerçekten bu bölümün bu kadar karanlık çekilmesi affedilemez bir rezalet
Bu videoda
youtu.be
Videoyu anlatan enver kahvecioğlu 41. saniye ve 50. saniye arasında bunları söylüyor
"Bu videoyu yapmak winterfell savaşından sonra aklıma geldi oradaki savaş yaklaşık 80 dakikalık kesintisiz bir kale savaşıydı yani iki kuledekinin iki katı"
Gerçekten winterfell savaşı 80 dakika mı?
Bir de şunu soracağım winterfell savaşı 8. sezon 3. bölümde bir linkini buldum biraz izledim o kadar karanlık ki sahneler o yüzden görüntüler çok zor görülüyor sahi sizler izlediğinizden bir şey anladınız mı keyif aldınız mı? Sahneler neden bu kadar karanlık çekilmiş olabilir? Gerçekten çok saçma.
www.webtekno.com
Zaten bu linki yazan kişi hayatta kalanları ölenleri yazmış ve ölenler kategorisine bunları yazmış
Gözlerimiz: Şu diziyi keşke biraz daha net görülecek şekilde çekip renklendirselerdi de biz de kapkara ekranlarda kim öldü kim kaldı anlamaya çalışırken kıvranmasaydık.
Gerçekten bu bölümün bu kadar karanlık çekilmesi affedilemez bir rezalet
0
daha az masrafli oldugu icin degil. zaten hersey CGI o yuzden aydinlik karanlik cok farki yok. bolum sonrasi yonetmenlerle yaptiklari soyleside olulerle savasildigi icin, daha kasvetli bir ortam olussun diye bolumu ozellikle karanlik cektiklerini belirtmislerdi. ozellikle torrentten vs dusuk kaliteli sekildee izlersen evet hicbirsey anlasilmiyor. ama yuksek kaliteli, bir kopyada goruntuler karanlik da olsa anlamak mumkundu.
0
İnternetten dizimag, dizipub, diziblabla saçma sapan sitelerden dizi izlemeye çalışırsanız muhtemelen evet kalitesiz görüntü yüzünden bi şey anlayamazsınız. Çünkü bu sitelerde 1080p yazsa bile o 1080p 1 gb'tan bile az oluyor boyut olarak. Bunu sağlamak için de karanlık sahneleri sıkıştırıyorlar. Bu bölüm de ağırlıklı karanlık olduğu için tabi ki bi şey anlayamazsınız.
Ben bu tarz önem verdiğim dizileri hep torrentten indiriyorum ve kaliteli versiyonlarını indirmeye çalışıyorum. Bu bölüm de yaklaşık 5 gb'mış bendeki versiyonu. Ve karanlık sahneler de dahil gayet net ve anlaşılır şekilde izlemiştim.
Sonuçta bunu yapan adamlar gidip 1 gb etmeyen versiyonlarla korsan izleyin diye yapmıyor, bu yüzden "Çok karanlıktı, hiçbir şey anlaşılmıyordu" diye ağlanmasına uyuzm biraz
Ben bu tarz önem verdiğim dizileri hep torrentten indiriyorum ve kaliteli versiyonlarını indirmeye çalışıyorum. Bu bölüm de yaklaşık 5 gb'mış bendeki versiyonu. Ve karanlık sahneler de dahil gayet net ve anlaşılır şekilde izlemiştim.
Sonuçta bunu yapan adamlar gidip 1 gb etmeyen versiyonlarla korsan izleyin diye yapmıyor, bu yüzden "Çok karanlıktı, hiçbir şey anlaşılmıyordu" diye ağlanmasına uyuzm biraz
0
"zaten hersey CGI o yuzden aydinlik karanlik cok farki yok." haha
Böyle özellikle kalabalık savaş sahnelerinin karanlık yapılmasının sebeplerinden biri asıl bu olay. Karanlık bir sahnede uzaktaki düşmanlar sadece birer karartı iken gündüz sahnesi olsa detaylı birer insan olmaları gerekecek. Tabii ki daha az maliyetli ve az uğraştırıcı oluyor karanlık olunca. Nasılsa cgi fark etmiyor diye bir şey yok.
Öte yandan evet sahneleri karanlık istemişlerdir, konu itibariyle o da doğrudur.
Dizi sitelerinden izlerken kalite kötü olabilir +1
Böyle özellikle kalabalık savaş sahnelerinin karanlık yapılmasının sebeplerinden biri asıl bu olay. Karanlık bir sahnede uzaktaki düşmanlar sadece birer karartı iken gündüz sahnesi olsa detaylı birer insan olmaları gerekecek. Tabii ki daha az maliyetli ve az uğraştırıcı oluyor karanlık olunca. Nasılsa cgi fark etmiyor diye bir şey yok.
Öte yandan evet sahneleri karanlık istemişlerdir, konu itibariyle o da doğrudur.
Dizi sitelerinden izlerken kalite kötü olabilir +1
0
olm her seyde bir paranoya aramayin ya. kahvalti mi bu sabah yapilsin. savas dedigin gece yapilir zaten.
0
Yanlış hatırlamıyorsam izleyenlerin televizyonlarına bok atmışlardı en son yapımcılar. Biz güzel çektik de sizin cihazlar kötü demişlerdi.
0
in a world of magnets and miracles
net bir sorum var. anadili türkçe olan sizin benim gibi birinin, ilk öğrenmeye çalıştığı dilin almanca (veya fransızca) olması, ilk öğrenmeye çalıştığı yabancı dilin ingilizce olmasına nazaran daha zor mudur kolay mıdır? yani ilk ingilizce öğrenmeye çalışırsak (tr'de yaşayan çoğu kişi gibi) almanca
net bir sorum var. anadili türkçe olan sizin benim gibi birinin, ilk öğrenmeye çalıştığı dilin almanca (veya fransızca) olması, ilk öğrenmeye çalıştığı yabancı dilin ingilizce olmasına nazaran daha zor mudur kolay mıdır? yani ilk ingilizce öğrenmeye çalışırsak (tr'de yaşayan çoğu kişi gibi) almanca bize aşırı zor gelip yapamayacakmışız gibi gelebilir mi? bana geldi de ondan soruyorum.
0
Yapı olarak Almanca daha karışık. Öte yandan da her dilin farklı zorlukları var. O yapamayacak hissinin sebebi İngilizceyi önce öğrenmemek değildir. Nasıl bir sürü kişi öğreniyorsa siz de öğrenebilirsiniz.
0
bir dil öğrenmek için önce ingilizce bilmek şart değil tabii ki.
şart olan bu zaman da ingilizce bilmek. o ayrı konu tabii.
almanca ingilizceden çok daha zor bir dil hatta bana kalırsa kıyaslanamaz bile. ingilizce, almancanın yanında tarzanca gibi bir şey hatta. (gerçi kökenleri bir nevi ortak ama öğrenim açısından söylüyorum) ister ingilizce bilin ister bilmeyin zorluyor.
ha ingilizce bilmenin avantaj sağladığı çok nadir yerler olur ama o da ingilizce bilmekten çok başka bir yabancı dili öğrenme sürecinden edinilmiş tecrüben gelir.
şart olan bu zaman da ingilizce bilmek. o ayrı konu tabii.
almanca ingilizceden çok daha zor bir dil hatta bana kalırsa kıyaslanamaz bile. ingilizce, almancanın yanında tarzanca gibi bir şey hatta. (gerçi kökenleri bir nevi ortak ama öğrenim açısından söylüyorum) ister ingilizce bilin ister bilmeyin zorluyor.
ha ingilizce bilmenin avantaj sağladığı çok nadir yerler olur ama o da ingilizce bilmekten çok başka bir yabancı dili öğrenme sürecinden edinilmiş tecrüben gelir.
0
once almanca ogrendim. anadili almanca olan bir liseye gittim 0 ingilizceyle. sonra da ingilizce’yi universitede ogrendim ve o kadar kolay geldi ki.
almanca ingilizce’den daha komplikedir burasi gercek. o yuzden ingilizce gibi basit bir dilden sonra almanca cok kafa karistirici gelebilir. mesela “ama ingilizce boyle istisnalar yoktu” diye kiyaslamalara girip almanca’yi gozunuzde buyutebilirsiniz. o yuzden direkt almanca’dan baslayin hazir kafaniz bosken
almanca ingilizce’den daha komplikedir burasi gercek. o yuzden ingilizce gibi basit bir dilden sonra almanca cok kafa karistirici gelebilir. mesela “ama ingilizce boyle istisnalar yoktu” diye kiyaslamalara girip almanca’yi gozunuzde buyutebilirsiniz. o yuzden direkt almanca’dan baslayin hazir kafaniz bosken
0
"ilk ingilizce öğrenmeye çalışırsak (tr'de yaşayan çoğu kişi gibi) almanca bize aşırı zor gelip yapamayacakmışız gibi gelebilir mi? bana geldi de ondan soruyorum."
Bunun sorumlusu ingilizcenin beynini kolaya alistirmasindan ziyade bir dili ogrenmenin devamli olarak kullanmaya motive olmadikca cok zor olmasindan kaynaklaniyor. Kimse ozel bir ilgi ve motivasyon duymadan turkiye'de oturdugu yerden almanca ogrenemez, cok ciddi disiplin gerekir ki butun diller icin boyle. Ingilizce ise her yerde, internette ingilizce, sinemada ingilizce, okulda ingilizce, televizyonda ingilizce, turizmde ingilizce falan oldugu icin sindirmek daha kolay. Ister istemez ogreniyor yani insan. Bunu gidip kendini Almanya'da yasmaya falan zorlamadikca Almanca icin yapmak zor.
Bunun sorumlusu ingilizcenin beynini kolaya alistirmasindan ziyade bir dili ogrenmenin devamli olarak kullanmaya motive olmadikca cok zor olmasindan kaynaklaniyor. Kimse ozel bir ilgi ve motivasyon duymadan turkiye'de oturdugu yerden almanca ogrenemez, cok ciddi disiplin gerekir ki butun diller icin boyle. Ingilizce ise her yerde, internette ingilizce, sinemada ingilizce, okulda ingilizce, televizyonda ingilizce, turizmde ingilizce falan oldugu icin sindirmek daha kolay. Ister istemez ogreniyor yani insan. Bunu gidip kendini Almanya'da yasmaya falan zorlamadikca Almanca icin yapmak zor.
0
doguscay
Merhabalar,maymoda.com, havos.com.tr gibi online bayan giyim satan sitelerine baktığımda çok benzeyen ya da birebir aynı ürünleri kendi etiketleriyle sattıklarını görüyorum. İncelemelerim sonucu, özelikle aynı ürünlerin tek bir üreticiden alındığına kanaat getirdim. Ancak bu üretici ya da üreticiler
Merhabalar,
maymoda.com, havos.com.tr gibi online bayan giyim satan sitelerine baktığımda çok benzeyen ya da birebir aynı ürünleri kendi etiketleriyle sattıklarını görüyorum. İncelemelerim sonucu, özelikle aynı ürünlerin tek bir üreticiden alındığına kanaat getirdim. Ancak bu üretici ya da üreticiler kimdir, nerede bulunurlar gibi sorularımın cevaplarını bulamadım. Bu konuda bilgisi olan ya da yukarda bahsettiğim online satıcıların tedarikçilerini bilen varsa bana yardımcı olabilir mi?
Teşekkürler.
maymoda.com, havos.com.tr gibi online bayan giyim satan sitelerine baktığımda çok benzeyen ya da birebir aynı ürünleri kendi etiketleriyle sattıklarını görüyorum. İncelemelerim sonucu, özelikle aynı ürünlerin tek bir üreticiden alındığına kanaat getirdim. Ancak bu üretici ya da üreticiler kimdir, nerede bulunurlar gibi sorularımın cevaplarını bulamadım. Bu konuda bilgisi olan ya da yukarda bahsettiğim online satıcıların tedarikçilerini bilen varsa bana yardımcı olabilir mi?
Teşekkürler.
0
blue eyes white dragon
https://hizliresim.com/waL6WJelimizde şöyle bir ödeme planı olsa3. taksiti de ödedikten sonra 4. taksitin günü gelmeden ödemek istersem bana maliyet ilk üç taksit : 961,32*3= 2883,96 ödedikten sonradiğer ayların anaparaları mı olmuş olur? yoksa karşıma daha garip ödemeler çıkar mı? erken kapatma cez
hizliresim.com
elimizde şöyle bir ödeme planı olsa
3. taksiti de ödedikten sonra 4. taksitin günü gelmeden ödemek istersem bana maliyet
ilk üç taksit : 961,32*3= 2883,96 ödedikten sonra
diğer ayların anaparaları mı olmuş olur?
yoksa karşıma daha garip ödemeler çıkar mı? erken kapatma cezası diye bir şeyler vardı.
elimizde şöyle bir ödeme planı olsa
3. taksiti de ödedikten sonra 4. taksitin günü gelmeden ödemek istersem bana maliyet
ilk üç taksit : 961,32*3= 2883,96 ödedikten sonra
diğer ayların anaparaları mı olmuş olur?
yoksa karşıma daha garip ödemeler çıkar mı? erken kapatma cezası diye bir şeyler vardı.
0
2. Taksidi yeni ödenmiş kredime krediyi kapat seçeneğiyle baktım şimdi. Yanlış hesaplamadıysam tam dediğiniz gibi kalan ana para oluyor istenen tutar. Enparasa erken kaoatma cezası yok. Sizinki de enpara galiba zaten.
0
bildiğim kadarıyla konut kredisinde var erken kapatma cezası. ödeme tutarınız dediğiniz gibi olur. kalan ayların anaparası.
0
