deveyidiken
Yaklaşık bir senedir işsizim. İş bulamıyorum ve gerçekten çok sıkılıyorum son zamanlarda. Spor falan yapıyorum ama o da günde 1-2 saatlik bir olay. Onun dışında sosyal hayat falan yok yani, hiçbir şey yapmak gelmiyor içimden. Dolayısıyla her gün birbirine benziyor artık. Boş boş durmak canımı sıkıy
Yaklaşık bir senedir işsizim. İş bulamıyorum ve gerçekten çok sıkılıyorum son zamanlarda. Spor falan yapıyorum ama o da günde 1-2 saatlik bir olay. Onun dışında sosyal hayat falan yok yani, hiçbir şey yapmak gelmiyor içimden. Dolayısıyla her gün birbirine benziyor artık. Boş boş durmak canımı sıkıyor ve hayatımda bir şeyleri değiştirmek istiyorum.
Bu arada bölümüm dışında bir işte çalışmaya istekli olmama rağmen yine de iş bulamıyorum. (Satış danışmanlığı falan da yapmak istemiyorum. Çünkü o tip işler bir kere üzerime yapıştığı zaman düzgün bir iş bulmanın daha da zorlaşacağına inanıyorum. Bunu birkaç arkadaşım vasıtasıyla gözlemledim ve onlar da girdikleri işlerden ayrıldılar)
Neyse, şu an köşede 1500 dolara yakın param var ve ingilizcenin yanına ispanyolcayı da katmayı istiyorum. Bunun içinde Kolombiya'ya gitmek gibi bir planım var. Ne kadar olur bilmiyorum tabii.
Uçak bileti herkesin malumu, çok pahalı. Sofya'dan Bogota'ya 600-650 dolara biletler mevcut. Sofya'dan uçtuğum vakit 1400-1500 TL gibi bir karım oluyor İstanbul'a kıyasla. Uçak biletini aldıktan sonra elimde 900-1000 dolar gibi bir para kalacak.
Bu para, orada kursa yazılmak için yetersiz muhtemelen, farkındayım ve ben de kurs olmadan ispanyolca öğrenmeyi kafaya koydum. Evet, zor bir yol ama bir dili öğrenmek için kursun olmazsa olmaz olduğuna inanmıyorum.
Malta'da dil eğitimine gittiğim süreçte bir sürü Kolombiyalı arkadaş edindim, onlardan aldığım tüyolardan sonra bu 1000 doların gayet yeterli olacağını belirttiler 2-3 aylık süre için, konaklamaya para vermediğim sürece. Konaklamayı workaway vasıtasıyla hostellerde gönüllü çalışarak halletmeyi planlıyorum. Hem bu durum pratiğe de çok yardımcı olacaktır ispanyolcayı öğrenirken.
Sözün özü, işsizlikten kafayı yeme noktasına gelmiş biri için yukarıda sıraladığım şeyler bir çılgınlık mıdır? Siz ne düşünüyorsunuz?
Bu arada bölümüm dışında bir işte çalışmaya istekli olmama rağmen yine de iş bulamıyorum. (Satış danışmanlığı falan da yapmak istemiyorum. Çünkü o tip işler bir kere üzerime yapıştığı zaman düzgün bir iş bulmanın daha da zorlaşacağına inanıyorum. Bunu birkaç arkadaşım vasıtasıyla gözlemledim ve onlar da girdikleri işlerden ayrıldılar)
Neyse, şu an köşede 1500 dolara yakın param var ve ingilizcenin yanına ispanyolcayı da katmayı istiyorum. Bunun içinde Kolombiya'ya gitmek gibi bir planım var. Ne kadar olur bilmiyorum tabii.
Uçak bileti herkesin malumu, çok pahalı. Sofya'dan Bogota'ya 600-650 dolara biletler mevcut. Sofya'dan uçtuğum vakit 1400-1500 TL gibi bir karım oluyor İstanbul'a kıyasla. Uçak biletini aldıktan sonra elimde 900-1000 dolar gibi bir para kalacak.
Bu para, orada kursa yazılmak için yetersiz muhtemelen, farkındayım ve ben de kurs olmadan ispanyolca öğrenmeyi kafaya koydum. Evet, zor bir yol ama bir dili öğrenmek için kursun olmazsa olmaz olduğuna inanmıyorum.
Malta'da dil eğitimine gittiğim süreçte bir sürü Kolombiyalı arkadaş edindim, onlardan aldığım tüyolardan sonra bu 1000 doların gayet yeterli olacağını belirttiler 2-3 aylık süre için, konaklamaya para vermediğim sürece. Konaklamayı workaway vasıtasıyla hostellerde gönüllü çalışarak halletmeyi planlıyorum. Hem bu durum pratiğe de çok yardımcı olacaktır ispanyolcayı öğrenirken.
Sözün özü, işsizlikten kafayı yeme noktasına gelmiş biri için yukarıda sıraladığım şeyler bir çılgınlık mıdır? Siz ne düşünüyorsunuz?
0
@ diffarentiationation
Çoğu kişi bu konudan bağımsız "yüksek lisans yapsana" diyor ama bilemiyorum.
edit: Erasmus ve Kolombiya çok farklı konular ya.
Çoğu kişi bu konudan bağımsız "yüksek lisans yapsana" diyor ama bilemiyorum.
edit: Erasmus ve Kolombiya çok farklı konular ya.
0
Senin durumunla yüksek lisans ne alaka? Ne güzel araştırmanı yapmışsın, gitmemek için bahane aramaya gerek yok.
0
@ gzg
Aslında bahane aramak değil bu. Şu bir senelik işsizlik süreci özgüvenimi öylesine söküp aldı ki benden, adım atarken bile "lan acaba?" diyorum.
Bir de "ha bugün ha yarın işe gireceğim" düşüncesiyle bu tip şeyleri erteledim durdum. Sonuç: bir bok olamadım.
Aslında bahane aramak değil bu. Şu bir senelik işsizlik süreci özgüvenimi öylesine söküp aldı ki benden, adım atarken bile "lan acaba?" diyorum.
Bir de "ha bugün ha yarın işe gireceğim" düşüncesiyle bu tip şeyleri erteledim durdum. Sonuç: bir bok olamadım.
0
Ben isli halimle boyle bisi yapmak istiyorum ama kolombia ya degil Guatemala ya gidip cunku cok daha ucuz.
Meksika yi da dusunebilirsin belki cok sahane birsey yapmis olursun- yuksek lisansi da oralarda yap burdan daha kolay kabul alirsin kesin - bol sans oralarda
Meksika yi da dusunebilirsin belki cok sahane birsey yapmis olursun- yuksek lisansi da oralarda yap burdan daha kolay kabul alirsin kesin - bol sans oralarda
0
@ euteamo
Meksika’ya dair bi bilgim yok. Bir de oraya karşı hep bi önyargım var, güvensizlik duyuyorum :( Gerçi Kolombiya da Meksika’dan farksız değil ama dedim ya, hiç plan yapmadım orası için.
Meksika’ya dair bi bilgim yok. Bir de oraya karşı hep bi önyargım var, güvensizlik duyuyorum :( Gerçi Kolombiya da Meksika’dan farksız değil ama dedim ya, hiç plan yapmadım orası için.
0
kafaya koyduysan git, bunu hayatta zaten bir kere yapabilirsin. ben senin gibi birisiyle tanıştım ekşiden. aynen böyle kafaya koymuş, tek yönlü uçak bileti almış kendini tayland'da bulmuş. sonra biraz ingilizce öğretmenliği yapmış. şimdi takip ediyorum, model olmuş reklamlarda filan oynuyor :D şimdi işe filan girersen bir daha kolay kolay her şeyi bırakıp kolombiya'ya gidemezsin. (ben işi bırakıp daha ukrayna'ya gidemiyorum) o yüzden gideceksen şimdi yapman lazım.
0
monicapp
hangi pist kayak için daha uygun olur? ona göre skipass alacağım
hangi pist kayak için daha uygun olur? ona göre skipass alacağım
0
Bu soru menemen soğanlı mı yenir soğansız mı tartışmasına döner.
İyi kayıyorsanız Kartal Otel'in pistleri daha iyidir bence, hava güzel olunca Köroğlu tarafını da açıyorlar. Başlangıç seviyesinde çok fark göremezsiniz.
İyi kayıyorsanız Kartal Otel'in pistleri daha iyidir bence, hava güzel olunca Köroğlu tarafını da açıyorlar. Başlangıç seviyesinde çok fark göremezsiniz.
0
Underboss
Merhabalar, direkt olaya girizgah yapayım.Geçen hafta perşembe günü ilk görüşmeyi gerçekleştirdik. gayet olumlu bir şekilde geçti, görüşme.geçen cumartesi ise aranarak 2. görüşmeye çağırdılar. uygulamalı mülakat yapacağız dendi. hatta konuştuğum hanımefendi bir de pot kırarak bir tek sizi çağırdık d
Merhabalar, direkt olaya girizgah yapayım.
Geçen hafta perşembe günü ilk görüşmeyi gerçekleştirdik. gayet olumlu bir şekilde geçti, görüşme.
geçen cumartesi ise aranarak 2. görüşmeye çağırdılar. uygulamalı mülakat yapacağız dendi. hatta konuştuğum hanımefendi bir de pot kırarak bir tek sizi çağırdık dedi.
bu pazartesi ise 2. görüşmeye gittim. fakat biraz sıkıntılı bir gidiş oldu. görüşmeye gideceğim yer kuzenime yakın bir yerde olduğundan pazar günü kendisinde kaldım fakat akıl edemediğim, sütlaç denilen canavar. sütlaç bir kedi, o kadar dikkat etmeme rağmen saklamama rağmen kıyafetim hatırı sayılır kedi kılıyla kaplandı. üstüne de 5 dakikalık bir gecikme yaşadım. bu gecikmeyi de kendilerine söyledim. şu an yolda olduğumu fakat 5,10 dk gecikebileceğimi söyledim. yani kısacası biraz bakımsız bir şekilde ve de gecikmeli şekilde gittim görüşmeye.
ilk görüşmeyi gerçekleştirdiğimiz hanımefendi karşıladı beni. 2. mülakatı başka birinin yapacağını söyledi ve şöyle bir 5,10 dakika da kendileri beklettiler beni.
Sonra görüşmeye alındım. Ben bekliyorum önüme bir cihaz verilecek ve program bilgilerim sınanacak vs. fakat öyle olmadı. yine kendimden bahsedilmem istendi ve ben de başladım anlatmaya.
sonra bana üstüne basıla basıla bu işi yapabilir misiniz diye soruldu, içimden de " ulan yapamasam ne işim var burada " diye geçiriyorum. yapabilirim pek tabii ki dedim ben de ısrarla.
excel bilgim soruldu, ben de "excel çok derin bir program olduğunu ve bu programda uzmanım demenin zor olduğunu fakat bana yapılan iş tanımında istenen görevleri yapabilecek düzeyde excel bilgimin olduğunu " söyledim.
bugün işe alsak yarın işe başlayabilir misiniz gibi absürt bir soru daha geldi. içimden " ulan belge vs. isteyin, sigorta girişimi yapmadan ne bu cesaret " dedim ama gerçekte " evet başlayabilirim, şu an işsiz olduğum için boş vaktim var ve işe en kısa sürede başlayabilecek konumdayım" dedim.
görüşme sonunda da bugün kesin karar verileceğini de söylediler ve bu arada 2. görüşmeyi gerçekeleştiren kişi biraz daha ciddi hatta soğuk bir duruş sergiledi.
şimdi pazartesiden beri ne aradılar ne sordular, kesin kararı da pazartesi vereceklerine göre acaba beni naş naşladılar mı bunlar ?
daha 2 gün geçti ama kulağım, gözüm telefonda ne arayan var ne soran. ben arasam çok amatörce bir davranış olarak algılanır mı ? çünkü 2. görüşmede kendimi tam olarak ifade edebildiğimi düşünmüyorum.
ne yapayım sizce bekleyeyim mi ? yoksa arayayım mı ?
Geçen hafta perşembe günü ilk görüşmeyi gerçekleştirdik. gayet olumlu bir şekilde geçti, görüşme.
geçen cumartesi ise aranarak 2. görüşmeye çağırdılar. uygulamalı mülakat yapacağız dendi. hatta konuştuğum hanımefendi bir de pot kırarak bir tek sizi çağırdık dedi.
bu pazartesi ise 2. görüşmeye gittim. fakat biraz sıkıntılı bir gidiş oldu. görüşmeye gideceğim yer kuzenime yakın bir yerde olduğundan pazar günü kendisinde kaldım fakat akıl edemediğim, sütlaç denilen canavar. sütlaç bir kedi, o kadar dikkat etmeme rağmen saklamama rağmen kıyafetim hatırı sayılır kedi kılıyla kaplandı. üstüne de 5 dakikalık bir gecikme yaşadım. bu gecikmeyi de kendilerine söyledim. şu an yolda olduğumu fakat 5,10 dk gecikebileceğimi söyledim. yani kısacası biraz bakımsız bir şekilde ve de gecikmeli şekilde gittim görüşmeye.
ilk görüşmeyi gerçekleştirdiğimiz hanımefendi karşıladı beni. 2. mülakatı başka birinin yapacağını söyledi ve şöyle bir 5,10 dakika da kendileri beklettiler beni.
Sonra görüşmeye alındım. Ben bekliyorum önüme bir cihaz verilecek ve program bilgilerim sınanacak vs. fakat öyle olmadı. yine kendimden bahsedilmem istendi ve ben de başladım anlatmaya.
sonra bana üstüne basıla basıla bu işi yapabilir misiniz diye soruldu, içimden de " ulan yapamasam ne işim var burada " diye geçiriyorum. yapabilirim pek tabii ki dedim ben de ısrarla.
excel bilgim soruldu, ben de "excel çok derin bir program olduğunu ve bu programda uzmanım demenin zor olduğunu fakat bana yapılan iş tanımında istenen görevleri yapabilecek düzeyde excel bilgimin olduğunu " söyledim.
bugün işe alsak yarın işe başlayabilir misiniz gibi absürt bir soru daha geldi. içimden " ulan belge vs. isteyin, sigorta girişimi yapmadan ne bu cesaret " dedim ama gerçekte " evet başlayabilirim, şu an işsiz olduğum için boş vaktim var ve işe en kısa sürede başlayabilecek konumdayım" dedim.
görüşme sonunda da bugün kesin karar verileceğini de söylediler ve bu arada 2. görüşmeyi gerçekeleştiren kişi biraz daha ciddi hatta soğuk bir duruş sergiledi.
şimdi pazartesiden beri ne aradılar ne sordular, kesin kararı da pazartesi vereceklerine göre acaba beni naş naşladılar mı bunlar ?
daha 2 gün geçti ama kulağım, gözüm telefonda ne arayan var ne soran. ben arasam çok amatörce bir davranış olarak algılanır mı ? çünkü 2. görüşmede kendimi tam olarak ifade edebildiğimi düşünmüyorum.
ne yapayım sizce bekleyeyim mi ? yoksa arayayım mı ?
0
ara tabi ki neden amatörce olsun? süreci merak ediyorum şu gün kesinleşecek demiştiniz diye sor bunda ayıp bir şey yok.
0
amatörce değil, sorman çok normal. çok benzer bir süreci ben yaşadım. resmen birebir aynı sorular. ne zaman başlayabilirsin, bu işi yapabilir misin, gerçekten yapmak istiyor musun, vs. 1 hafta sonra iş teklifi geldi. umarım sana da gelir. yarın ara, hemen aramak istemiyorsan pazartesi'ye kadar da bekleyebilirsin.
0
alvarez
Takımlar aynı takımlarla maç yaparken kendi sahasında 6 0 yenerken deplasmanda nasıl oluyorda yenililebiyor. Bu iki saha bu kadar nasıl fark yaratıyor hiç anlamıyorum. Basket olsa pota ayarı falan anlayacağım da futbolda bu fark neden oluşuyor saha ölçüleri aynı kale ölçüleri aynı. Çamurlu saha ya d
Takımlar aynı takımlarla maç yaparken kendi sahasında 6 0 yenerken deplasmanda nasıl oluyorda yenililebiyor. Bu iki saha bu kadar nasıl fark yaratıyor hiç anlamıyorum. Basket olsa pota ayarı falan anlayacağım da futbolda bu fark neden oluşuyor saha ölçüleri aynı kale ölçüleri aynı. Çamurlu saha ya da zemini kötü olan bir sahadan bahsetmiyorum. İki takımın sahasınında güzel olduğu sahalardan bahsediyorum. Taraftar baskısı olabilir mi?
Bilale anlatır gibi anlatırsanız sevinirim.
Bilale anlatır gibi anlatırsanız sevinirim.
0
Psikolojik baskı çok etkili oluyor, Beşiktaş Liverpool'a 8-0 yenildiğinde kendi evindeki maçı 2-1 almıştı. Ha kendi evinde oynadığın bütün maçları kazanacaksın diye bir durum yok ama bazen oluşan atmosfer senin maça odaklanmanın profesyonelliğinin her şeyin önüne geçebiliyor, çok iyi bir takım olsan da sırf bu nedenle yenilebiliyorsun. Ayrıca oluşan baskı karşı tarafı etkilediği gibi senin takımını da etkiliyor, normalde denk bir güç değilken o motivasyonla normalin üstü bir performans sergileyebiliyorsun.
0
Ben günümüz futbolunda çok bariz fark olduğunu düşünmüyorum. Uluslararası organizasyonlarda da deplasman golü uygulamasının kalkması gerektiğini savunuyorum.
0
deplasman golü kalklalı +1
bu farkı sahanın geometrik özellikleriyle açıklamak doğru değil. onun da illa ki bir etkisi oluyordur ama %2 mertebesinde derim. çok az yani.
daha çok seyirci baskısı etkili. takım da iç sahada daha iyi olacağını bildiği için ekstra özgüvenle çıkıyor maça. zaten futbolda kazandıran en önemli faktörlerden biri motivasyon. yani sen liverpool da olsan motivasyonun eksik ise 4. lig takımına bile yenilebilirsin.
fenerbahçe'nin pendik faciası, galatasaray'ın tromsö faciası falan hep bu yüzden, saha ile ilgisi yok.
bu farkı sahanın geometrik özellikleriyle açıklamak doğru değil. onun da illa ki bir etkisi oluyordur ama %2 mertebesinde derim. çok az yani.
daha çok seyirci baskısı etkili. takım da iç sahada daha iyi olacağını bildiği için ekstra özgüvenle çıkıyor maça. zaten futbolda kazandıran en önemli faktörlerden biri motivasyon. yani sen liverpool da olsan motivasyonun eksik ise 4. lig takımına bile yenilebilirsin.
fenerbahçe'nin pendik faciası, galatasaray'ın tromsö faciası falan hep bu yüzden, saha ile ilgisi yok.
0
rekabet içeren bir spor yapıp deplasmanda maça gittiğiniz takdirde çok iyi anlarsınız o psikolojik baskıyı.
0
bunu soran kişi büyük ihtimal ile spor kültürüne hakim olmayan biridir. deplasmanda rakip sporculara her türlü sıkıntıları yaşatılabilinir. ki bu sporcularda büyük baskı yaratır. tamamen psikolojik baskıda olabilir, fiziksel de.
galatasarayın 21 senedir kadıköyde galip gelememe sebebi bundandır. anadolu yakasına geçtiği andan itibaren her yerde baskıyı yaşayan sporcu maça demoralize olarak çıkar.
değişkenlerde etkili mesela gs maç başlamadan çimi ıslattırıp maça çıkar ancak kadıköyde bu rica geçersiz kalır. fb ıslanmamış çimde antreman yapar maça hazırlıklı çıkar.
galatasarayın 21 senedir kadıköyde galip gelememe sebebi bundandır. anadolu yakasına geçtiği andan itibaren her yerde baskıyı yaşayan sporcu maça demoralize olarak çıkar.
değişkenlerde etkili mesela gs maç başlamadan çimi ıslattırıp maça çıkar ancak kadıköyde bu rica geçersiz kalır. fb ıslanmamış çimde antreman yapar maça hazırlıklı çıkar.
0
bu soruyu cocukken babama sormustum. "sen bizim evde mi daha rahatsın yoksa misafirlikte mi?" diye yanıtlamıstı.
0
bluewhale
bazi iş ilanlarinda karsima cikiyor, acaba bu yazilimlari ögrenmek fayda saglar mi? farkli modulleri var sanırım nasıl oluyor bilen var mı? yada iş hayatında işe yarayabilecek baska programlar nelerdir?
bazi iş ilanlarinda karsima cikiyor, acaba bu yazilimlari ögrenmek fayda saglar mi? farkli modulleri var sanırım nasıl oluyor bilen var mı? yada iş hayatında işe yarayabilecek baska programlar nelerdir?
0
Evde öğrenmek zor. Ama videosunu izlemek ve online kiralık sistemlerde deneme yapmak cv ye yazmak iyi olur
0
Meslek nedir bilmiyorum ama tableau powerbi qlikview öğrenmek daha kolay iş imkanı daha çok
0
ben sap danışmanıyım, bu yazılımı öğrenmek kolay değil, aktif kullanıyor olmanız gerekli.
0
sap'ı iş sırasında kullanmadığın sürece öğrenemezsin. python'da kod yazmak gibi bir şey değil.
0
kullanici olarak mi yoksa danismani olacak sekilde mi ogrenmek istiyorsunuz oncelikle buna karar verin. danismanlik icin kendi kendinize ogrenemezsiniz.
kullanicilik icin de bir takim videolardan siparis acma, raporlama, mal giris/cikisi gibi seylerin mantigini cozebilirsiniz ama tam anlamiyla bir ogrenme saglamaz.
kullanicilik icin de bir takim videolardan siparis acma, raporlama, mal giris/cikisi gibi seylerin mantigini cozebilirsiniz ama tam anlamiyla bir ogrenme saglamaz.
0
evde çalışarak öğrenebileceğiniz bir şey değil.
sap öğrenmeniz yeterli.
çünkü sap>diğer tüm erpler.
sap öğrenmeniz yeterli.
çünkü sap>diğer tüm erpler.
0
konsept olarak anlamanız iyi olur
anca kevde öğrenmek çok mümkün değil
genel işleyişi, hangi konuda kime danışmak gerekli, modüller genel olarak neye hizmet ediyor vs gibi
anca kevde öğrenmek çok mümkün değil
genel işleyişi, hangi konuda kime danışmak gerekli, modüller genel olarak neye hizmet ediyor vs gibi
0
freedonia
https://youtu.be/MwTE3fSS_jA?t=66 Fanatik arkadaşları kenara alalım önce de. Bilmediğimden soruyorum Kural kitabı ne diyor bunlara cidden? Niyeti topmuş, topu da uzaklaştırmış zaten, pozisyon bitti. kötü niyet yoksa devam ettirin mi diyor?
youtu.be Fanatik arkadaşları kenara alalım önce de. Bilmediğimden soruyorum Kural kitabı ne diyor bunlara cidden? Niyeti topmuş, topu da uzaklaştırmış zaten, pozisyon bitti. kötü niyet yoksa devam ettirin mi diyor?
0
%100 penaltı. bu pozisyonun top ile alakası yok. selçuk'un o müdaheleyi taban kaldırmadan yapması gerekiyordu. toplu, topsuz, topa dokunmuş, dokunmamış her türlü penaltı.
0
Her şey siyah beyaz değil. Hakem yorumu diye bir şey var. Ağır çekimde izleyince ayağını sakınması gerekirdi, kasti basıyor gibi yorumlar olur ama yanlış yani. Bir anda olan bir pozisyon bu, müdahaleyi engellemek için zaman ve alan yok. Selçuk topu çıkarınca hakem pozisyon bitti diye yorumladı, sonrası istemeden bir çarpışma. Bu yorumdur. Mesela Benfica maçında Gökhan Gönüle atılan tekme, adam az kalsın ölüyordu, hakem hiç bir şey vermedi, kasıt yok, kötü niyet yok dedi. youtu.be Keza Muslera'nın adam öldüren çıkışları: www.youtube.com 
Senede 20 tane yapıyor bunlardan, kaç tane kırmızı gördünüz? Bana kalsa da verilsin, ama işte hakem yorumu. Kasti mi değil mi, niyeti kötü mü, topa müdahale etmiş mi etmemiş mi? Futblcunun backgroundu. Bir sürü faktör devreye giriyor bu karar aşamasında. Pozisyonda mesela Burak'a hala şekilli düşme peşinde yana dönüp 360 derece dönüş yapıp göstermeye çalışıyor falan, adın çıktıysa çalmıyorlar işte. Muslera desen zaten dokunulmaz.
Senede 20 tane yapıyor bunlardan, kaç tane kırmızı gördünüz? Bana kalsa da verilsin, ama işte hakem yorumu. Kasti mi değil mi, niyeti kötü mü, topa müdahale etmiş mi etmemiş mi? Futblcunun backgroundu. Bir sürü faktör devreye giriyor bu karar aşamasında. Pozisyonda mesela Burak'a hala şekilli düşme peşinde yana dönüp 360 derece dönüş yapıp göstermeye çalışıyor falan, adın çıktıysa çalmıyorlar işte. Muslera desen zaten dokunulmaz.
0
Çalınmayabilir. Öncesinde çok temiz topu kurtarmış çünkü. Top hala ortada olsa ya da topa ıska geçse 100 penaltı. Önce faulü yapıp topu kurtarsa ya da faulle senkronize topu kurtarsa gene 100 penaltı. Burda pozisyon 2 ayrı bölüm: 1- topun uzaklaştırılması 2- sonrasında gelen kaçınılmaz pozisyon gereği temas
0
net penaltı artı kırmızı kart.
adamın ayağını kırmak istercesine taban giriyor. topa vurup vurmamasının ne önemi var. olay topsuz alanda olsa bile kırmızı kart.
söz konusu burak yılmaz olup olmamasının bir önemi yok. adalet önceliklidir.
adamın ayağını kırmak istercesine taban giriyor. topa vurup vurmamasının ne önemi var. olay topsuz alanda olsa bile kırmızı kart.
söz konusu burak yılmaz olup olmamasının bir önemi yok. adalet önceliklidir.
0
penaltı ancak top farklı yöne gittiği için hakem topu izlerken o pozisyonu görmemiştir %80 ihtimalle.
futbol gibi bir spor nasıl hala tek hakemle yönetiliyor anlaşılır değil.
futbol gibi bir spor nasıl hala tek hakemle yönetiliyor anlaşılır değil.
0
haha penaltı + muhtemelen kırmızı kart. niyetin önemi yok.
0
penalti degil. hareket topa ve mudahaleden once topa temas var. burak'in ayagini gormuyor, kasti olarak da basmiyor.
0
Penaltı var diyenler Bu akşamki Nsakala-Ozan pozisyonunu izlesinler. Yararlı olur. Nsakala Topu uzaklaştırıyor, sonrasında Ozan'a müdahalesi var, o zaman o da penaltı. Dediğim gibi yorumdur bunlar siyah beyaz değil.
0
jacque
8 Nisan'da çalıştığım yerde birinci senem doluyor. Biliyorsunuz ilk seneden sonra yıllık izin kullanılabiliyor. Ben 8 Nisan'dan sonra diyelim 14 günlük iznimi kullansam, Haziran gibi ayrıldığımda bir problem olur mu? Ya da izin kullanmayıp bunun ücretini almamız mümkün mü?Bu kullanılan izin çalıştığ
8 Nisan'da çalıştığım yerde birinci senem doluyor. Biliyorsunuz ilk seneden sonra yıllık izin kullanılabiliyor. Ben 8 Nisan'dan sonra diyelim 14 günlük iznimi kullansam, Haziran gibi ayrıldığımda bir problem olur mu? Ya da izin kullanmayıp bunun ücretini almamız mümkün mü?
Bu kullanılan izin çalıştığımız önceki yıla ait bir hak mı yoksa ikinci yılın izni mi?
Bir de ihbar süreci boyunca iş arama hakkı kendi isteğimizle ayrıldığımız durumlarda da geçerli mi? Bu süre boyunca her gün işe iki saat geç gitsem ya da bu saatleri birleştirip toplu olarak kullansam sizce bir problem olur mu?
iskanunu.com
Yasa sanıyorum bu hakkı veriyor ama pratikte işler nasıl?
Bu kullanılan izin çalıştığımız önceki yıla ait bir hak mı yoksa ikinci yılın izni mi?
Bir de ihbar süreci boyunca iş arama hakkı kendi isteğimizle ayrıldığımız durumlarda da geçerli mi? Bu süre boyunca her gün işe iki saat geç gitsem ya da bu saatleri birleştirip toplu olarak kullansam sizce bir problem olur mu?
iskanunu.com
Yasa sanıyorum bu hakkı veriyor ama pratikte işler nasıl?
0
Bu kadar karışık sormasaydın çok iyiydi.
1 yıl dolunca izine çıksam istifada problem olur mu?
---> yoo niye olsun?
izin kullanmayıp ücretini alsam?
---> işyeri insiyatifinde olan bi konu bu evet hakkın fakat ne diyebilirz ki?
iki saat arama iznimi toplu kullanabilir miyim?
---> evet ihbar sürenizden düşülebilir. aynı kullanmadığınız yıllık izinler gibi.
1 yıl dolunca izine çıksam istifada problem olur mu?
---> yoo niye olsun?
izin kullanmayıp ücretini alsam?
---> işyeri insiyatifinde olan bi konu bu evet hakkın fakat ne diyebilirz ki?
iki saat arama iznimi toplu kullanabilir miyim?
---> evet ihbar sürenizden düşülebilir. aynı kullanmadığınız yıllık izinler gibi.
0
kendi isteğinizle ayrıldığınız durumda işveren günlük 2 saatlik iş arama iznini kullandırmak zorunda, eğer toplu kullanmak isterseniz kabul edeceklerdir, normal bir prosedür.
yıllık izne 1. seneyi doldurduğunuzda hak kazanıyorsunuz, yani ikinci senenizin içinde birinci senede hakettiğiniz 14 günü kullanacaksınız.
yıllık izne 1. seneyi doldurduğunuzda hak kazanıyorsunuz, yani ikinci senenizin içinde birinci senede hakettiğiniz 14 günü kullanacaksınız.
0
istifa edersin etmesine de 1 yıl dolunca herhangi bir iş yerinin sana tek seferde 14 gün izin kullanmana onay vereceğini zannetmiyorum. böyle bir planın varsa yavaştan izinlerini kullanıp eksi izne düş. (23 nisan, 19 mayıs, 29 ekim'i birleştirebilirsin) 14 yerine mesela -9'a düştükten sonra 5 gün izin kullanıp ayrılman daha kolay olur.
0
tars gibi komik
Omce grip oldum bogaz emfeksyonu ates oksuruk derken. Antibyotik bitirdim hersey gecti fakat az oksuruk ve ciddi mide bulantisi kaldi sebep ne olabilir? Ozellikle isten eve geldigimde bisey yiyemiyorum.
Omce grip oldum bogaz emfeksyonu ates oksuruk derken. Antibyotik bitirdim hersey gecti fakat az oksuruk ve ciddi mide bulantisi kaldi sebep ne olabilir?
Ozellikle isten eve geldigimde bisey yiyemiyorum.
Ozellikle isten eve geldigimde bisey yiyemiyorum.
0
neoluyokardesimnebutantantana
Ben de direkt yeni telefon almıştım bu işin bahanesiyle.bu arızayı telefon tamircilerinin telefonu diriltme olasılığı var mıdır? içindeki fotoğraflara çok üzülüyorum :(
Ben de direkt yeni telefon almıştım bu işin bahanesiyle.bu arızayı telefon tamircilerinin telefonu diriltme olasılığı var mıdır? içindeki fotoğraflara çok üzülüyorum :(
0
bir vakitler anakarttaki bir cipi degistirerek tamir etmeye calisanlar, tamir iddia ettigini soyleyenler vardi.
bunun yaninda, bir sey degistirmeden pilsiz birakip hard resetle calistiran da vardi.
ama normalde mavi ekran anakart degistirilerek cozuluyor. bu durumda da eger harici bir kartta degillerse telefondaki resim, video vb. butun datalar da gidiyor.
bunun yaninda, bir sey degistirmeden pilsiz birakip hard resetle calistiran da vardi.
ama normalde mavi ekran anakart degistirilerek cozuluyor. bu durumda da eger harici bir kartta degillerse telefondaki resim, video vb. butun datalar da gidiyor.
0
Profesyonel veri kurtaran firmalara fiyat mı sorsanız. Çünkü anakart gitmiş olsa bile dahili disk öyle bozulacak bir şey değil, diğer işlemlere kıyasla çok da tutacağını sanmıyorum.
0
Stoneface
vizeyi almadan önce bunları satın aldık diyelim. vize çıkmazsa ne oluyor? yanıyor mu? yoksa iade mi edip parayı almayı mı kovalıyoruz?
vizeyi almadan önce bunları satın aldık diyelim. vize çıkmazsa ne oluyor? yanıyor mu? yoksa iade mi edip parayı almayı mı kovalıyoruz?
0
belli bir süre kalana kadar iade garantisi veren yerler veya ücretsiz rezervasyon yapan oteller var. bunlardan rezervasyon yapıyorum.
0
kalacak yeri ücretsiz iptali olanlardan seçiyorsun. nerede kalacağına karar vermene gerek yok. vize çıkınca iptal et, asıl kalmak istediğin otelden rezervasyon yaptır.
0
Uçak biletlerinde sınıflara göre iptal/iade opsiyonları oluyor. Benim gibi en düşük sınıftan alırsanız ve vize çıkmazsa paranıza veda edersiniz :(
0
esoxlucius
Merhaba arkadaşlar. 3 yıl süren bir ilişkinin ardından (ilişki içinde birkaç kez ben ayrılıp barıştım) bir buçuk ay önce kız arkadaşım benden ayrıldı.Ayrılırkende yeni birileriyle görüştüğünü vs ima etmişti. Ayrılıktan bir buçuk ay sonra kısaca şöyle bir mesaj aldım:Seni sevebilmek ve sana alışabilm
Merhaba arkadaşlar. 3 yıl süren bir ilişkinin ardından (ilişki içinde birkaç kez ben ayrılıp barıştım) bir buçuk ay önce kız arkadaşım benden ayrıldı.Ayrılırkende yeni birileriyle görüştüğünü vs ima etmişti. Ayrılıktan bir buçuk ay sonra kısaca şöyle bir mesaj aldım:
Seni sevebilmek ve sana alışabilmek için çok çabalamıştım.Tam birşeyler oldu herşey yolunda derken ne kadar da hevesimiz kursağımızda kaldı.Zamanında sevmek için çabaladığın adamı bir zaman geliyo ki unutmak ve özlememek için çabalıyorsun.Nazım'ın da dediği gibi sensiz de yaşıyorum ama seninle bir başkaydı yaşamak.Bazılarına göre ''Nazım okuyorum'' demenin farklı bir anlamı vardır,sen de biliyorsundur belki.
Arkadaşlar bu kadın ne yapmaya çalışıyor sizce? Bu mesaj geri dönmek istediğini mi gösterir yoksa beni yedeklemeye çalıştığını mı?
Seni sevebilmek ve sana alışabilmek için çok çabalamıştım.Tam birşeyler oldu herşey yolunda derken ne kadar da hevesimiz kursağımızda kaldı.Zamanında sevmek için çabaladığın adamı bir zaman geliyo ki unutmak ve özlememek için çabalıyorsun.Nazım'ın da dediği gibi sensiz de yaşıyorum ama seninle bir başkaydı yaşamak.Bazılarına göre ''Nazım okuyorum'' demenin farklı bir anlamı vardır,sen de biliyorsundur belki.
Arkadaşlar bu kadın ne yapmaya çalışıyor sizce? Bu mesaj geri dönmek istediğini mi gösterir yoksa beni yedeklemeye çalıştığını mı?
0
cringe.
3 yıl sürmüş ilişki, "seni sevebilmek ve sana alışabilmek için çok çabalamıştım" diyor, öyle mi? başka birisi olduğunu ima ederek seni dehlemiş, sonra da her ne olduysa birden seni özlediği aklına gelmiş?
3 aylık ilişki olsa neyse diyeceğim de 3 yıl birlikte olduğun insana "seni sevebilmek ve sana alışabilmek için çok çabalamıştım" demek zaten bence doğrudan ayrılmayı gerektirecek ölçüde büyük bir hakaret ve saygısızlıktır. kusura bakma ama daha iyisi yok, boşta kalmayayım diye seninle oynamış resmen. başka bir ihtimal doğunca da muhtemelen can sıkıntısının, yeni şeyler yaşama isteğinin etkisiyle seni çarçabuk sepetlemiş. sonra bakmış ki karşı tarafta aradığını bulamıyor veya yeni bir düzen oturtmak zor geliyor, boşluğa düşer düşmez yine sana sarılmış.
nazım kısmıyla da ağır saçmalamış zaten, amirim izin ver yumruğumla öldüreyim. senden de çok özür diliyorum, sonuçta bir ilişki yaşamışsın, bunu asla sana ve ilişkinize saygısızlık etmek için söylemiyorum ama şu duyurunu okuyan birinin öfke, tiksinti ve nefret duymaması bence gerçekten zor ya.
arkana bakma derim, hiç düşünme bile. bak "ben onursuz ve gurursuz bir adamım, hayatımın sonuna kadar onun iti olurum, yeter ki yanımda dursun" desen ona da saygı duyulur ama böyle insanların gözü dışarıdadır ve "daha iyisini" buldukları an kaçarlar. böyle insanlar senin yanında durmaz, böyle insanlara sırtını dayayamazsın. "yanımda olsun da ne olursa olsun" diyemezsin, çünkü olmaz.
ulan çok gaza geldim, senin yerinde olsam "ben de seni özledim, lütfen geri dön" falan deyip bir hafta sonra "hadi sie" diye basarım tekmeyi. hani çok beğendiğin gönderiyi beğenmek, beğeniyi geri almak, sonra tekrar beğenmek gibi.
3 yıl sürmüş ilişki, "seni sevebilmek ve sana alışabilmek için çok çabalamıştım" diyor, öyle mi? başka birisi olduğunu ima ederek seni dehlemiş, sonra da her ne olduysa birden seni özlediği aklına gelmiş?
3 aylık ilişki olsa neyse diyeceğim de 3 yıl birlikte olduğun insana "seni sevebilmek ve sana alışabilmek için çok çabalamıştım" demek zaten bence doğrudan ayrılmayı gerektirecek ölçüde büyük bir hakaret ve saygısızlıktır. kusura bakma ama daha iyisi yok, boşta kalmayayım diye seninle oynamış resmen. başka bir ihtimal doğunca da muhtemelen can sıkıntısının, yeni şeyler yaşama isteğinin etkisiyle seni çarçabuk sepetlemiş. sonra bakmış ki karşı tarafta aradığını bulamıyor veya yeni bir düzen oturtmak zor geliyor, boşluğa düşer düşmez yine sana sarılmış.
nazım kısmıyla da ağır saçmalamış zaten, amirim izin ver yumruğumla öldüreyim. senden de çok özür diliyorum, sonuçta bir ilişki yaşamışsın, bunu asla sana ve ilişkinize saygısızlık etmek için söylemiyorum ama şu duyurunu okuyan birinin öfke, tiksinti ve nefret duymaması bence gerçekten zor ya.
arkana bakma derim, hiç düşünme bile. bak "ben onursuz ve gurursuz bir adamım, hayatımın sonuna kadar onun iti olurum, yeter ki yanımda dursun" desen ona da saygı duyulur ama böyle insanların gözü dışarıdadır ve "daha iyisini" buldukları an kaçarlar. böyle insanlar senin yanında durmaz, böyle insanlara sırtını dayayamazsın. "yanımda olsun da ne olursa olsun" diyemezsin, çünkü olmaz.
ulan çok gaza geldim, senin yerinde olsam "ben de seni özledim, lütfen geri dön" falan deyip bir hafta sonra "hadi sie" diye basarım tekmeyi. hani çok beğendiğin gönderiyi beğenmek, beğeniyi geri almak, sonra tekrar beğenmek gibi.
0
yeni görüştüğü kişiyle olmamış, şimdi boşta kalmış sana yem atıyor. muhtemelen kendi ilk adımı atmak istemiyor, senin atman için heveslendiriyor.
0
Ünlü düşünür jhony sins'in dediği gibi diye lafa girmek lazım.
Sonra akışına bırak bence.
Sonra akışına bırak bence.
0
engelle sürekli aynı şeyleri mi yaşıyacaksın. olmadı yaşlanacak baş lazım diyor.
0
Yeni ufuklara yelken açınca aradığını bulamamış demek ki. Aman geri dönme, yarın yine aynısını yapacaktır
0
herkes yazmış der meister+1 diyorum 3 yıl beraber olup seni sevmeye çalıştım ne demek?
0
neden kadin linclenmis anlamadim. duyuruyu acan da birkac kez terk edip barismis, kadin da aynisini yapmak istemis iste.
0
Başkanlarının genel geçer kanılarını dinleyip zamanında ilişkide yalpalamış bir kimse olarak verilen gazları umursamayıp ne hissediyorsan ona göre dönüş yapmanı öneririm ben. Eğer sende de özlem varsa, dönüştürebileceğin bir şeyler olduğunu düşünüp denemek istiyorsan, amaç ve beklenti gözetmeksizin dene. Ne kaybedeceksin ? Kaybedecek bir şeyin varsa da hiç bulaşma.
0
Bu kadınların genel tavrı. Erkekler kadar duygusal işlemiyor ilişki olayları onlarda bana göre. Biraz bakınıyorlar çevrelerine senden daha iyi birini bulamazlarsa ya da umdukları kişiden karşılık göremedilerse eskiye geri dönmeye çalışıyorlar.
Benim tavsiyem de diğerleri gibi. Tekrar gel yapalım desen de patlak verir bir yerde. O yüzden hiç gerek yok. Bir kere zaten başka biriyle görüştüğünü ima edip senden ayrıldıysa ve sen bu kızı tekrar kabul edersen onun gözünde değerin tamamen düşer. Sonuç olarak da sana ezik biri olarak bakmaya başlar.
Benim tavsiyem de diğerleri gibi. Tekrar gel yapalım desen de patlak verir bir yerde. O yüzden hiç gerek yok. Bir kere zaten başka biriyle görüştüğünü ima edip senden ayrıldıysa ve sen bu kızı tekrar kabul edersen onun gözünde değerin tamamen düşer. Sonuç olarak da sana ezik biri olarak bakmaya başlar.
0
nazımlı kısımdan bir şey anlamadım ama "ilişki içinde birkaç kez ben ayrılıp barıştım" yazdığına göre bir kere de ondan dolayı ayrılıp barışmış oluver derim.
0
Birini sevmek için çaba harcamazsın, seversin. İlgisiz, sevgisiz kalmış, seni bir yoklamak için mesaj atmış, geçiniz.
0
Diger adamdan yuz bulamadigi icin u donusu yapmis. Saf degilseniz kesinlikle karsilik vermeyin.
0
"Seni sevebilmek için çabaladım" demek çok ayıp. Düpedüz hakaret. Der Meister+1
Edit: Ayıp olan ayrılıp barışmak değil, sevmeye çabalamış olmak. Ne bu yaa, lütuf mu bu şimdi?
Edit: Ayıp olan ayrılıp barışmak değil, sevmeye çabalamış olmak. Ne bu yaa, lütuf mu bu şimdi?
0
organize işler'deki müslüm hıyarı misali, sevebilmek, alışabilmek, sevmek için çabalamak gibi şeyleri kullanması güzel olmamış da, çok tekrar etmesi tabii, hiç hoş olmamış.
0
prole
Arkadaşlar iyi geceler.Bir süredir kafamda olan bir soru var. Bu oyun bilgisayarı meselesi, daha doğrusu bilgisayar oyunculuğu meselesi: bilgisayarı, mouse, klavye, monitör, işlemci, oyun parası, koltuğu derken muhtemelen bir 10bin lira masrafı var bunun. Bu oyun oynayan kişiler öğrenci mi? Öğrenciy
Arkadaşlar iyi geceler.
Bir süredir kafamda olan bir soru var. Bu oyun bilgisayarı meselesi, daha doğrusu bilgisayar oyunculuğu meselesi: bilgisayarı, mouse, klavye, monitör, işlemci, oyun parası, koltuğu derken muhtemelen bir 10bin lira masrafı var bunun. Bu oyun oynayan kişiler öğrenci mi? Öğrenciyse bu parayı nereden buluyorlar? Değilse zamanı nereden buluyorlar? Kim, nasıl para harcıyor bu işe, bilgisi olan yazabilirse sevinirim.
Bir süredir kafamda olan bir soru var. Bu oyun bilgisayarı meselesi, daha doğrusu bilgisayar oyunculuğu meselesi: bilgisayarı, mouse, klavye, monitör, işlemci, oyun parası, koltuğu derken muhtemelen bir 10bin lira masrafı var bunun. Bu oyun oynayan kişiler öğrenci mi? Öğrenciyse bu parayı nereden buluyorlar? Değilse zamanı nereden buluyorlar? Kim, nasıl para harcıyor bu işe, bilgisi olan yazabilirse sevinirim.
0
kim nasıl harcıyor derken. öğrenci ise aileden. değilse kendi parası.
zamanı neden bulamasınlar. işten geldikten 1-2 saat sonra. diyelim akşam 9dan 12ye kadar oynanır. hafta sonu oynanır. bekarsa hele daha rahat oynanır.
edit: ayrıca herkesin elinde ki 6-8 binlik telefonlar kimsenin gözüne batmazken, 8-10 bin civarı bilgisayarlar göze batar.
zamanı neden bulamasınlar. işten geldikten 1-2 saat sonra. diyelim akşam 9dan 12ye kadar oynanır. hafta sonu oynanır. bekarsa hele daha rahat oynanır.
edit: ayrıca herkesin elinde ki 6-8 binlik telefonlar kimsenin gözüne batmazken, 8-10 bin civarı bilgisayarlar göze batar.
0
Saydığınız ekipmanların pahalı olması yüzünden internet kafeler yeniden revaçta. Tabi bu kafeler eskisi gibi değil. Hepsinde canavar makinalar, oyuncu koltukları falan var. Parayı bulamayanlar bu tür kafelerde saati 4-5 liraya oynuyor. Lol, cs go, pubg vs.
0
oyun oynayacaksın diye en üst segmentten bilgisayar almana gerek yok. benimki mesela 12 yıllık, isteyip de oynayamadığım bir tek pubg oldu.
paran varsa alıyorsun, yoksa almıyorsun bu kadar basit. öğrenciyken ailen parasını veriyor, sonrasında sen. öğrenciyken ailen almıyorsa internet cafe'ye gidiyorsun, saati 4 tl'ye oynuyorsun. her yıl yüksek meblağlar vermen gerekmiyor, bir kere sistemi kurdun mu zaten o seni 10 yıl götürüyor. steam'de sürekli indirim dönemleri oluyor, 10-15 lira gibi paraları güzel oyunlar alabiliyorsun. harcanan parayı garip buluyorsan, hemen hemen aldığın her şeye oranla bilgisayarı daha çok kullanıyorsun. parasını hayli hayli çıkartıyor.
işten geldikten sonra oyun oynamak için bol bol vaktin oluyor. istesem mesela 5te otururum bilgisayarın başına akşam 11-12'e kadar oynarım.
paran varsa alıyorsun, yoksa almıyorsun bu kadar basit. öğrenciyken ailen parasını veriyor, sonrasında sen. öğrenciyken ailen almıyorsa internet cafe'ye gidiyorsun, saati 4 tl'ye oynuyorsun. her yıl yüksek meblağlar vermen gerekmiyor, bir kere sistemi kurdun mu zaten o seni 10 yıl götürüyor. steam'de sürekli indirim dönemleri oluyor, 10-15 lira gibi paraları güzel oyunlar alabiliyorsun. harcanan parayı garip buluyorsan, hemen hemen aldığın her şeye oranla bilgisayarı daha çok kullanıyorsun. parasını hayli hayli çıkartıyor.
işten geldikten sonra oyun oynamak için bol bol vaktin oluyor. istesem mesela 5te otururum bilgisayarın başına akşam 11-12'e kadar oynarım.
0
biraz fazla abartmışsın dostum masrafı yahu.
www.teknobiyotik.com
misal yukarıdaki bu kasayla şu anda konforlu bir şekilde oynayamayacağın herhangi bir oyun yok piyasada. ha hepsini ultra detayda oynamazsın, 4k oynamazsın o ayrı. 400-500 liraya monitör. 50-100 liraya klavye mouse. masa sandalye zaten herhangi bir evde olan aparatlar. 3000-3200 liraya çıktık işin içinden. tabi ki 50 bin liraya da sistem kurma şansın her zaman var ama böyle opsiyonlar da mevcut. amaç oyun oynamaksa.
kısacası o kadar da masraflı değil illa oyun oynayacağım ben diyen bir insan için.
bilgisayar sadece oyun amaçlı da kullanılmayıp bir nevi zorunluluk olduğundan 2000 lira vereceğine 3000 lira veriyor işte insanlar oyun da oynamak için oluyor bitiyor. zaten bir oyun bilgisayarıyla, ofis bilgisayarı arasındaki fark ekran kartı temelde. 800-900 liraya bir rx570 alınabiliyor piyasada so why not?
kısacası son 2 yılda telefon almış nüfusun ağırlıklı oranı 2000 lira ve üzeri vermiştir tahmin ediyorum telefonuna. pratikte kamerası ve bataryası hariç spesifik hiç bir şeyini kullanmadığımız bir cihaza 2k üzeri para verebiliyorsak, hobimiz olan bir işe 3k üstü para harcamak çok da absürd olmasa gerek.
zaman işi ise tamamen kişiye özgü. öğrenci değilim. iyi sayılabilecek de bir işim var. hobilerime vakit ayırabilecek kadar vakit ayırabiliyorum kendime. onlara para ayıracak kadar da para kazanıyorum aynı zamanda. sorun burada nasıl zaman ayırıyoruz değil bence. neden ayıramıyorsun? problem burada.
zorunlu halleri tabi ki anlarım ancak kendime vakit ayıramadığım long term bir işi devam ettirmek konusunda her zaman şüphelerim oluşur açıkçası.
www.teknobiyotik.com
misal yukarıdaki bu kasayla şu anda konforlu bir şekilde oynayamayacağın herhangi bir oyun yok piyasada. ha hepsini ultra detayda oynamazsın, 4k oynamazsın o ayrı. 400-500 liraya monitör. 50-100 liraya klavye mouse. masa sandalye zaten herhangi bir evde olan aparatlar. 3000-3200 liraya çıktık işin içinden. tabi ki 50 bin liraya da sistem kurma şansın her zaman var ama böyle opsiyonlar da mevcut. amaç oyun oynamaksa.
kısacası o kadar da masraflı değil illa oyun oynayacağım ben diyen bir insan için.
bilgisayar sadece oyun amaçlı da kullanılmayıp bir nevi zorunluluk olduğundan 2000 lira vereceğine 3000 lira veriyor işte insanlar oyun da oynamak için oluyor bitiyor. zaten bir oyun bilgisayarıyla, ofis bilgisayarı arasındaki fark ekran kartı temelde. 800-900 liraya bir rx570 alınabiliyor piyasada so why not?
kısacası son 2 yılda telefon almış nüfusun ağırlıklı oranı 2000 lira ve üzeri vermiştir tahmin ediyorum telefonuna. pratikte kamerası ve bataryası hariç spesifik hiç bir şeyini kullanmadığımız bir cihaza 2k üzeri para verebiliyorsak, hobimiz olan bir işe 3k üstü para harcamak çok da absürd olmasa gerek.
zaman işi ise tamamen kişiye özgü. öğrenci değilim. iyi sayılabilecek de bir işim var. hobilerime vakit ayırabilecek kadar vakit ayırabiliyorum kendime. onlara para ayıracak kadar da para kazanıyorum aynı zamanda. sorun burada nasıl zaman ayırıyoruz değil bence. neden ayıramıyorsun? problem burada.
zorunlu halleri tabi ki anlarım ancak kendime vakit ayıramadığım long term bir işi devam ettirmek konusunda her zaman şüphelerim oluşur açıkçası.
0
Bilgisayar oyunculuğunun üzerini çizip hobi derseniz sorunuzun cevabını bulursunuz. Kimisi eve gelir film/dizi izler, kimisi birşeyler okur, kimi gezer tozar mekanlarda takılır, kimisi de oyun oynar. Üstelik oyun oynamak bu saydığım pek çok şeyden daha pratik, evinde oturup yapıyorsun işte birşeyler organize etmene, hazırlanmlara gerek de yok. Ayrıca kimisi bir oyun atar çıkar, kimi 1-2 saat takılır başkası tüm akşamını buna ayırır. Kişiden kişiye değişiyor yani, ömrümüzü buna ayırmıyoruz.
Masraf kısmına gelirsek bu işin de aslında geniş bir skalası var. Tüm bilgisayar parçalarını tek seferde satın almana gerek yok, detaylı bir araştırma yapıp iyi bir anakart ve işlemci ile başlanırsa geri kalan RAM, ekran kartı, güç kaynağı, hard disk (SSD) gibi güncellemeleri zamana yayabilirsin. Evet donanım elemanları pahalı ama bilgisayar toplamak da imkansız değil. Ayrıca bu işin 2. el piyasası da var, bazı insanlar gömlek değiştirir gibi yeni donanım aldığından çok iyi koşullardaki parçaları satışa çıkartıyorlar, dolayısıyla daha makul fiyatlara satın alınabiliyor. Ayrıca teknoloji de gelişiyor ve güç tüketimleri azalıyor, bu sebeple güç kaynağı gibi elemanlar performanslarını koruyabiliyorlar. Oyuncu bilgisayarlarının herşeyi olmazsa olmaz diye de bir kaide yok. Mouse, klavye, koltuk vb. harici elemanlar elbette oyun kalitesine etki eden detaylar ama en ışıklısı, sayısız tane tuşlusunun da olmasına gerek yok. İhtiyacı karşılayacak düzeyde bir sürü ürün var. Oyun parası kısmı da pek dert değil çünkü pazarlar bölgelere ayrılmış ve ülkelerin alım güçlerine göre fiyat politikası belirlemişler. Mesela Amerika'da 20 USD'e karşılık gelen bir oyun Türkiye'de 4-5 USD bir fiyat ile satılıyor. Çünkü şayet tek bir fiyat olsa bizim satın alamayacağımızı biliyorlar. Ayrıca hediye verilen oyunlar, ücretsiz oyunlar, indirim dönemleri derken çekirdek parasına bile oyun alabilirsiniz.
Donanım konusuna ufak bir parantez açarsak herkes gibi hop diye tüm sistemi toplamıyor. Mesela ben 2012 yılı bir topladığım kasama yaptığım güncellemeler ile halimden memnun şekilde oyun oynayabiliyorum. Ekran kartı, güç kaynağı ve RAM güncellemeleri yaptım hiçbir sıkıntım yok. Değiştirdiğim parçaları da 2. olarak elden çıkardım. Böylece maaliyet de azaldı. Bir de oyunların türleri var. Kimi oyun görsel şaheser oluyor bir başkasının hikayesi öne çıkıyor vb. Herkesin beğeni ve beklentileri aynı değil. Dolayısıyla son sistem olmadan da pekala mevcut oyunlar desteklenebilir.
Son olarak da @fezagezgini'ne katılıyorum. İnsanlara günümüzde nelere nelere para harcıyorlar, bu oyun harcamalarına verilen paralar bence gereksiz şekilde göze batıyor. Sigaraya verilen paralar, satın alınmış dolaplar dolusu kıyafetler, son model akıllı telefonlar dururken bence oyun bilgisayarlarına yapılan harcama kıyas kabul etmemeli.
Masraf kısmına gelirsek bu işin de aslında geniş bir skalası var. Tüm bilgisayar parçalarını tek seferde satın almana gerek yok, detaylı bir araştırma yapıp iyi bir anakart ve işlemci ile başlanırsa geri kalan RAM, ekran kartı, güç kaynağı, hard disk (SSD) gibi güncellemeleri zamana yayabilirsin. Evet donanım elemanları pahalı ama bilgisayar toplamak da imkansız değil. Ayrıca bu işin 2. el piyasası da var, bazı insanlar gömlek değiştirir gibi yeni donanım aldığından çok iyi koşullardaki parçaları satışa çıkartıyorlar, dolayısıyla daha makul fiyatlara satın alınabiliyor. Ayrıca teknoloji de gelişiyor ve güç tüketimleri azalıyor, bu sebeple güç kaynağı gibi elemanlar performanslarını koruyabiliyorlar. Oyuncu bilgisayarlarının herşeyi olmazsa olmaz diye de bir kaide yok. Mouse, klavye, koltuk vb. harici elemanlar elbette oyun kalitesine etki eden detaylar ama en ışıklısı, sayısız tane tuşlusunun da olmasına gerek yok. İhtiyacı karşılayacak düzeyde bir sürü ürün var. Oyun parası kısmı da pek dert değil çünkü pazarlar bölgelere ayrılmış ve ülkelerin alım güçlerine göre fiyat politikası belirlemişler. Mesela Amerika'da 20 USD'e karşılık gelen bir oyun Türkiye'de 4-5 USD bir fiyat ile satılıyor. Çünkü şayet tek bir fiyat olsa bizim satın alamayacağımızı biliyorlar. Ayrıca hediye verilen oyunlar, ücretsiz oyunlar, indirim dönemleri derken çekirdek parasına bile oyun alabilirsiniz.
Donanım konusuna ufak bir parantez açarsak herkes gibi hop diye tüm sistemi toplamıyor. Mesela ben 2012 yılı bir topladığım kasama yaptığım güncellemeler ile halimden memnun şekilde oyun oynayabiliyorum. Ekran kartı, güç kaynağı ve RAM güncellemeleri yaptım hiçbir sıkıntım yok. Değiştirdiğim parçaları da 2. olarak elden çıkardım. Böylece maaliyet de azaldı. Bir de oyunların türleri var. Kimi oyun görsel şaheser oluyor bir başkasının hikayesi öne çıkıyor vb. Herkesin beğeni ve beklentileri aynı değil. Dolayısıyla son sistem olmadan da pekala mevcut oyunlar desteklenebilir.
Son olarak da @fezagezgini'ne katılıyorum. İnsanlara günümüzde nelere nelere para harcıyorlar, bu oyun harcamalarına verilen paralar bence gereksiz şekilde göze batıyor. Sigaraya verilen paralar, satın alınmış dolaplar dolusu kıyafetler, son model akıllı telefonlar dururken bence oyun bilgisayarlarına yapılan harcama kıyas kabul etmemeli.
0
avarel dalton
Arkadaşlar merhaba, İstanbul - Ankara arası yaptığım yolculukta otoyol gişelerinden geçerken “kaçak geçiş 1nci sınıf” gibi bir şey yazdı. E-devletten trafik cezasına baktım ama bir şey görünmüyor şimdi ne yapmam gerek :/ bekleyip faiziyle ceza yemek istemiyorum gidip hgs alsam bu geçişi düşer mi? Al
Arkadaşlar merhaba,
İstanbul - Ankara arası yaptığım yolculukta otoyol gişelerinden geçerken “kaçak geçiş 1nci sınıf” gibi bir şey yazdı. E-devletten trafik cezasına baktım ama bir şey görünmüyor şimdi ne yapmam gerek :/ bekleyip faiziyle ceza yemek istemiyorum gidip hgs alsam bu geçişi düşer mi? Almazsam kaç lira ceza öderim? Şimdiden teşekkürler
İstanbul - Ankara arası yaptığım yolculukta otoyol gişelerinden geçerken “kaçak geçiş 1nci sınıf” gibi bir şey yazdı. E-devletten trafik cezasına baktım ama bir şey görünmüyor şimdi ne yapmam gerek :/ bekleyip faiziyle ceza yemek istemiyorum gidip hgs alsam bu geçişi düşer mi? Almazsam kaç lira ceza öderim? Şimdiden teşekkürler
0
ptt'ye gidip ödeyedebiliyorsunuz diye biliyorum cezasız halini -normal geçiş ücretini-. ama 10 gününüz falan olması lazım maks.
0
Eger ogs varsa ordan duser, hgs var da bakiye azsa 15 gun icerisinde yukkeyince normal ucret duser.
Hgs hic yoksa plakaniza tamamlatin 15 gun icerisinde.
Hgs hic yoksa plakaniza tamamlatin 15 gun icerisinde.
0
strobist
geçen akşam nat geo wild kanalında kaplan köpekbalıklarını anlatıyorlardı.. dünyanın en tehlikeli köpekbalıklarından birisi diyor uzun uzun anlatıyor ama o esnada birkaç dalgıç görüntüleri yakalamak için suyun içinde çekim yapıyor.. bu adamlardaki nasıl bi cesaret arkadaş 20-30 tane köpekbalığının a
geçen akşam nat geo wild kanalında kaplan köpekbalıklarını anlatıyorlardı.. dünyanın en tehlikeli köpekbalıklarından birisi diyor uzun uzun anlatıyor ama o esnada birkaç dalgıç görüntüleri yakalamak için suyun içinde çekim yapıyor..
bu adamlardaki nasıl bi cesaret arkadaş 20-30 tane köpekbalığının arasında açık hedef olarak yüzebiliyorlar..
pasteboard.co
pasteboard.co
bu da kaplan köpekbalığının dişleri
pasteboard.co
bu adamlardaki nasıl bi cesaret arkadaş 20-30 tane köpekbalığının arasında açık hedef olarak yüzebiliyorlar..
pasteboard.co
pasteboard.co
bu da kaplan köpekbalığının dişleri
pasteboard.co
0
Sallıyorum ama, bir şekilde karınlarının tok olduğundan eminlerdir bence.
0
Adamlar tecrübeli, hayvanların beslenme saatleri biliyorlar, davranışlarından niyetlerini biliyorlar, seni inceliyor mu, yokluyor mu, av olarak mı görüyor vs.
Gördüğüm kadarıyla da birbirlerinin arkalarını görebiliyorlar ve muhtemel bir tehlike anında birbirlerini uyarabilecek durumdadırlar.
Gene de büyük cesaret, antalya'da konyaaltı'nda yakalanan bir köpek balığını yakından gördüm bir kaç ay önce bir daha akşamları beni öpseler konyaaltında denize girmem.
Gördüğüm kadarıyla da birbirlerinin arkalarını görebiliyorlar ve muhtemel bir tehlike anında birbirlerini uyarabilecek durumdadırlar.
Gene de büyük cesaret, antalya'da konyaaltı'nda yakalanan bir köpek balığını yakından gördüm bir kaç ay önce bir daha akşamları beni öpseler konyaaltında denize girmem.
0
köpekbalığının davranışlarından saldırıp saldırmayacağını anlayabiliyorlar. hiçbir köpekbalığı direkt gelip bir insanı ısırmaz, önce etrafında yüzüp avını ölçer. ona göre riskli bir duruma geldiğinde sudan çıkıyorlar. bu hayvan başı boş gezen vahşet delisi canavarlar değil.
0
@hayley aynı belgeselin devamında bunların birbirlerini yediklerine dair birkaç nadir vakadan da bahsettiler.. yani beslenme saatiymiş filan hikaye.. ne zaman ne yapacakları asla belli olmayan hatta dünyanın en tehlikeli ilk 5 köpekbalığından birisi.. onların arasında suya girmek için gerçekten deli olmak lazım :)
0
anarsika
asgari kaç liraya, kendi evine çıkıp yaşam faliyetlerini sürdürebilirsin?işsiz birisinin şehir değiştirip geleceğini varsayın.not: tek başına yaşamak tercih sebebi arkadaşlar. yoksa öğrenci evi gibi de ucuza yaşanır eminim ama ne kadar tad verir şüpheli.
asgari kaç liraya, kendi evine çıkıp yaşam faliyetlerini sürdürebilirsin?
işsiz birisinin şehir değiştirip geleceğini varsayın.
not: tek başına yaşamak tercih sebebi arkadaşlar. yoksa öğrenci evi gibi de ucuza yaşanır eminim ama ne kadar tad verir şüpheli.
işsiz birisinin şehir değiştirip geleceğini varsayın.
not: tek başına yaşamak tercih sebebi arkadaşlar. yoksa öğrenci evi gibi de ucuza yaşanır eminim ama ne kadar tad verir şüpheli.
0
yaşanılabilir bir ev minimum 2000
aidat 150
yakacak 250
su+elektrik+internet 200
----------------------------------
2600 baz masrafların ona göre hesap et
4000-4500 arası yaşanabilir.
3000-3500 arası hayatta kalırsın (ev arkadaşı ile vs)
aidat 150
yakacak 250
su+elektrik+internet 200
----------------------------------
2600 baz masrafların ona göre hesap et
4000-4500 arası yaşanabilir.
3000-3500 arası hayatta kalırsın (ev arkadaşı ile vs)
0
orpheus +1
- Yaşanabilir bir ev (ve semt) kesinlikle minimum 2000 tl maalesef.
- Aidat 150 tl civarı olsa,
- Elektrik 100 tl (çok zamlandı maalesef), su 40 tl, internet & tv 60 tl (uydunet'in bu fiyatlarda paketleri vardı en son)
- Kışın ısınma 300 tl olsa (yalıtımı kötü bir evse bu masraf artar tabii)
- Yol masrafı 215 tl desek (bu ne kullanacağınıza veya yol paranızın karşılanıp karşılanmadığına göre çok değişkenlik gösterebilir tabii. Burada aylık tam akbili dikkate aldım.)
- Mutfak ve eve alışveriş masrafı aylık 750 tl desek (bu da kişiden kişiye çok değişir tabii),
- Haftada 1 gün 100 tl akşam yemek & sosyalleşme parası olacak desek (bu da kişiden kişiye çok değişir elbette ama asgari diyelim)
Toplamda en az 4200 TL gibi bir maaş almak lazım diye düşünüyorum.
- Yaşanabilir bir ev (ve semt) kesinlikle minimum 2000 tl maalesef.
- Aidat 150 tl civarı olsa,
- Elektrik 100 tl (çok zamlandı maalesef), su 40 tl, internet & tv 60 tl (uydunet'in bu fiyatlarda paketleri vardı en son)
- Kışın ısınma 300 tl olsa (yalıtımı kötü bir evse bu masraf artar tabii)
- Yol masrafı 215 tl desek (bu ne kullanacağınıza veya yol paranızın karşılanıp karşılanmadığına göre çok değişkenlik gösterebilir tabii. Burada aylık tam akbili dikkate aldım.)
- Mutfak ve eve alışveriş masrafı aylık 750 tl desek (bu da kişiden kişiye çok değişir tabii),
- Haftada 1 gün 100 tl akşam yemek & sosyalleşme parası olacak desek (bu da kişiden kişiye çok değişir elbette ama asgari diyelim)
Toplamda en az 4200 TL gibi bir maaş almak lazım diye düşünüyorum.
0
Yaşanılabilir bir ev 2000 tl nedir ya abartmayın bence. adam size asgari diye sormuş. kira + aidat max 1500'e yepyeni evler bulursun birçok yerde.
Mesela bildiğim bir muhiti koyayım, metroya yürüyerek gidersin, otobüs var her şey var, cadde üstü ev, varoş mahalle arası değil bir şey değil, al gül gibi ev;
www.sahibinden.com
Mesela bildiğim bir muhiti koyayım, metroya yürüyerek gidersin, otobüs var her şey var, cadde üstü ev, varoş mahalle arası değil bir şey değil, al gül gibi ev;
www.sahibinden.com
0
yahu hepiniz ise 5 dk yurume mesafesinde mi oturuyorsunuz min 2000 kira denmis, 650 tl kiradan ciktim evlendim simdi 1150 den 1350 ye cikti kiram, 4bin tl ile yalniz yasayan arkadasim 60 bin tl lik araba aldi birikimi olmadan. standartlara gore degismesiyle birlikte 2,500 le bile geciniilir 4 rahat gerisi tasarruf edilebilir diyorum.
0
rosey
Booking den bakıyorum temmuzun son haftasına, en uygun 175 tl, 27 tl de vergi yazıyor bikaç tane daha var böyle ortalama olarak en ucuz hosteller o tarihe 35 euro olarak görünüyor. Bu fazla değil mi, ben böyle turistik, alternatifin bol olduğu yerlerde 15-20 euroya hostel bulunabilir diye düşünüyord
Booking den bakıyorum temmuzun son haftasına, en uygun 175 tl, 27 tl de vergi yazıyor bikaç tane daha var böyle ortalama olarak en ucuz hosteller o tarihe 35 euro olarak görünüyor. Bu fazla değil mi, ben böyle turistik, alternatifin bol olduğu yerlerde 15-20 euroya hostel bulunabilir diye düşünüyordum, Amsterdam'da hosteller pahalı mı oluyor acaba.
Bir de şu var. Temmuz sonu için haziran gibi rezervasyon yapsam bu 35 euroluk yerler çoktan bitmiş tükenmiş olma riski vardır diye düşünüyorum. Ben en geç mayıs ayının ortalarında rezervasyon yapıyım diyorum. Tabi şu an 35 euro olarak gördüklerimi mayısta da 35 euro olarak görecek miyim bilmiyorum :)
Bir de şu var. Temmuz sonu için haziran gibi rezervasyon yapsam bu 35 euroluk yerler çoktan bitmiş tükenmiş olma riski vardır diye düşünüyorum. Ben en geç mayıs ayının ortalarında rezervasyon yapıyım diyorum. Tabi şu an 35 euro olarak gördüklerimi mayısta da 35 euro olarak görecek miyim bilmiyorum :)
0
Yüksek sezonda ucuz hostel amsterdam için zor. Flying pig'e bakmadıysan bak, en meşhur f/p hostellerden biridir.
0
normal maalesef. son 2 senedir amsterdam'da airbnb olsun, yasadışı ev kiralama olsun vs. hepsiyle sağlam mücadele etmeye başladılar. o yüzden ucuz alternatifler azalıyor piyasada. bir de ekstra turist vergisi eklendi bunların üstüne. o yüzden hostel bulmanız epey zor.
temmuz sonu için haziran başında rezervasyon yapamazsınız. nisan-mayıs gibi tüm yerler bitmiş olur muhtemelen. bahsettiğiniz zaman amsterdam'ın turist kaynadığı, havanın en güzel olduğu zamanlar. imkanınız varsa şu an alın, sonra çok geç olabilir.
temmuz sonu için haziran başında rezervasyon yapamazsınız. nisan-mayıs gibi tüm yerler bitmiş olur muhtemelen. bahsettiğiniz zaman amsterdam'ın turist kaynadığı, havanın en güzel olduğu zamanlar. imkanınız varsa şu an alın, sonra çok geç olabilir.
0
en son 7 yıl önce amsterdam'a gittim ama amsterdam'daki hosteller pahalı. bir kere inanılmaz fazla talep var, o yüzden muhtemelen fiyatları yüksek tutuyorlar. 7 yıl önce 25 euroya kalmıştım.
0
amsterdam'da hosteller bir tık pahalı ama biraz da ülkece biz fakirleştik, ondan pahalı geliyor.
0
arz talep meselesi, amsterdam ucmus durumda :( ufak bir booking tavsiyesi benden olsun, 175 tl ve 27 tl vergi booking kurlari dusuk tuttugu icin daha da yuksek olacaktir, euro olarak bakin derim
0
merhaba,
bahsettginiz fiyatlar yaza dogru daha da artacaktir, talep cok fazla.
eger kalabalik gelecekseniz en mantiklisi abnb, eger 1-2 kisi olacaksaniz ve yaz aylarindan daha ekonomik alternatif dusunuyorsaniz kamp alanlarina bakabilirsiniz. Sehre en yakin kamp alanlari zeeburg, vliegenbos ve amsterdamse bos'ta. Amsterdam'in havasinin cok degisken oldugunu da goz onunde bulundurun kamp icin.
Eger cok cok saglam referanslariniz yoksa couchsurfing uzerinden yer bulmaniz da zor malesef.
bahsettginiz fiyatlar yaza dogru daha da artacaktir, talep cok fazla.
eger kalabalik gelecekseniz en mantiklisi abnb, eger 1-2 kisi olacaksaniz ve yaz aylarindan daha ekonomik alternatif dusunuyorsaniz kamp alanlarina bakabilirsiniz. Sehre en yakin kamp alanlari zeeburg, vliegenbos ve amsterdamse bos'ta. Amsterdam'in havasinin cok degisken oldugunu da goz onunde bulundurun kamp icin.
Eger cok cok saglam referanslariniz yoksa couchsurfing uzerinden yer bulmaniz da zor malesef.
0
leper messiah
60.000 TL, 18 ay ve %0.49 faiz fırsatıyla.Araba kampanyalarında hep bu şekilde yazıyor. Ne anlıyoruz bundan?
60.000 TL, 18 ay ve %0.49 faiz fırsatıyla.
Araba kampanyalarında hep bu şekilde yazıyor.
Ne anlıyoruz bundan?
Araba kampanyalarında hep bu şekilde yazıyor.
Ne anlıyoruz bundan?
0
benim anladığım her ay 60.000/18'ten ana parayı ödüyorsun. (3333 tl) üzerine 60.000 tl'nin %0.49'ünü faiz olarak veriyorsun. (294 tl) yani sana anında 60.000 tl veriyorlar, sen her ay 3333+294=3627 tl geri ödüyorsun. 18 ay sonunda 60.000 tllerine karşılık 65.292 tl ödemiş oluyorsun.
0
60.000 + 0.49 faizini / 18 ayda ödüyorsun. 0 faiz onlarda 60.000/12 ay da ödersin.
0
Aracı alırken firma sana 60.000 tl krediyi 18 ayda 0.49 Faizle veriyor. Üzerini peşin vermelisin firmaya
0
Sadece %0,49 yazsa aracın tamamına bu oran sanılır, bu yüzden bu oranın 60.000 üst limit ve 18 ayla sınırlı olduğunu belirtiyor.
Yani araç bedelinin 60 bin lirasını bu faiz oranıyla 18 ay ödeyebilirsin, kalan tutarı ister peşin verirsin istersen bankalardan o günün şartlarına göre kredi çekersin.
@hayley williams ile evlenecek genc'in hesabı hatalı, ilk ayın faizi 294 TL, ama borcu ödedikce aylık faiz düşüyor.
Ayda 3.522 toplamda 63.407 ödersiniz bu oranla.
Yani araç bedelinin 60 bin lirasını bu faiz oranıyla 18 ay ödeyebilirsin, kalan tutarı ister peşin verirsin istersen bankalardan o günün şartlarına göre kredi çekersin.
@hayley williams ile evlenecek genc'in hesabı hatalı, ilk ayın faizi 294 TL, ama borcu ödedikce aylık faiz düşüyor.
Ayda 3.522 toplamda 63.407 ödersiniz bu oranla.
0
iddaaci
Merhaba, özel bir üniversitede tezli yüksek lisansa başvuracağım ama Ales'im yok. Sosyal Bilimler Enstitüsünü aradım. Olur sonra tamamlarsınız dediler. Sonra emin olmak için tekrar aradım. Başka biri çıktı. Hayır olmaz dedi.Sizce ne olur?
Merhaba, özel bir üniversitede tezli yüksek lisansa başvuracağım ama Ales'im yok. Sosyal Bilimler Enstitüsünü aradım. Olur sonra tamamlarsınız dediler. Sonra emin olmak için tekrar aradım. Başka biri çıktı. Hayır olmaz dedi.
Sizce ne olur?
Sizce ne olur?
0
soru icin geldim
3 ay 450 tl nakit fiyat.Normalde 490 lira tek kat spor salonu. Büyük bir salon değil.2017 senesinde farklı bir spor salonuna 3 ay 300 veriyordum 3 katlı bir salondu.Orası şuan tahminimce 400 lira olmuştur.Bu fiyat normal mi sizce? sırf eve yakın olduğu için düşünüyorum
3 ay 450 tl nakit fiyat.Normalde 490 lira tek kat spor salonu. Büyük bir salon değil.2017 senesinde farklı bir spor salonuna 3 ay 300 veriyordum 3 katlı bir salondu.Orası şuan tahminimce 400 lira olmuştur.Bu fiyat normal mi sizce? sırf eve yakın olduğu için düşünüyorum
0
isimsiz uye
şaka değil, gerçekten. gece uyuyana kadar hiçbir şey yoktu. yalnızca hayal mayal, gece ara ara uyandığımda ayağımı aşırı kütlettiğimi hatırlıyorum. sabah kalktığımda topallayarak yürümeye başladım ağrı sebebiyle. ağrı, sağ ayağımın sağ yanında yoğunlaşıyor. yaklaşık 10 saat de dışarıdaydım bugün işi
şaka değil, gerçekten. gece uyuyana kadar hiçbir şey yoktu. yalnızca hayal mayal, gece ara ara uyandığımda ayağımı aşırı kütlettiğimi hatırlıyorum. sabah kalktığımda topallayarak yürümeye başladım ağrı sebebiyle. ağrı, sağ ayağımın sağ yanında yoğunlaşıyor. yaklaşık 10 saat de dışarıdaydım bugün işim gereği. şu an ise yattığımda dahi uyutmayacak bir ağrı var. neden olabilir böyle bir şey?
0
Of of...
Aynı durumdaydım. 1 ay çektim. Sol ayak bileğim uzun süre ayakta kalmaktan ödem toplamış. Mutlaka, geciktirmeden doktora görün derim. Ayağının altında yastık olacak şekilde havada tutarak uzanmalı, uyumalısın. Beni kurtaran Voltaren-100 Mg ve sürekli buz kompresi oldu.
Geçmiş olsun.
Aynı durumdaydım. 1 ay çektim. Sol ayak bileğim uzun süre ayakta kalmaktan ödem toplamış. Mutlaka, geciktirmeden doktora görün derim. Ayağının altında yastık olacak şekilde havada tutarak uzanmalı, uyumalısın. Beni kurtaran Voltaren-100 Mg ve sürekli buz kompresi oldu.
Geçmiş olsun.
0
Umarım derin ven trombozu değildir. Ağrıyan kısımda renk değişimi var mı bir bakın.
0
bende de olmuştu bacak bileğimi istemsiz kütletmişim bi süre yürümek haram olduydu
0
bende de aynısı var, ayak bileğinden şüpheleniyorum. dizime mr çektirdim bir şey çıkmadı. voltaren aldım mı hemen etkisini gösteriyor, iyileşiyorum yoksa 2-3 gün topallayarak geziyorum. çok şey denedim ama faydasını henüz gördüğüm bir şey olmadı. solgar içtim, kıkırdaklar güçlensin diye her hafta ayak paça çorbası içtim, ark desteği kullandım. hiçbiri fayda etmedi. sadece askerdeyken jel tabanlık kullanmıştım, o beni 2 hafta idare etti.
0
diffarentiationation
yüksek lisans öğrencisi olarak asistan sıfatını üzerime almıyorum ama bu ben miyim yoksa? araştırma görevlisi değil miydi asistan?
yüksek lisans öğrencisi olarak asistan sıfatını üzerime almıyorum ama bu ben miyim yoksa? araştırma görevlisi değil miydi asistan?
0
valla herkes olabilir asistan. bizim okulda lisans öğrencisi olarak 3 yıl boyunca labda ders anlatmışlığım var.
0
silver apple
Arkadaşlar,bir sütundaki tutarın başka bir sütunda görünmesini istiyorum ama birebir eşleşme olmadan bir sıra geriden takip ediyor. Düşeyara ile yaptım olmadı. Başka bir formülü var mı?Not: resim ektedir.
Arkadaşlar,
bir sütundaki tutarın başka bir sütunda görünmesini istiyorum ama birebir eşleşme olmadan bir sıra geriden takip ediyor. Düşeyara ile yaptım olmadı. Başka bir formülü var mı?
Not: resim ektedir.
bir sütundaki tutarın başka bir sütunda görünmesini istiyorum ama birebir eşleşme olmadan bir sıra geriden takip ediyor. Düşeyara ile yaptım olmadı. Başka bir formülü var mı?
Not: resim ektedir.
0
0
@otopsicocugu @hayley williams ile evlenecek genc evet, yok. B sütununda 100 ün karşısında 100 bin yazıyor. ama sonrasında 103 ün karşısında 50 bin yerine 20 bin çıkıyor. bunu düzelten bir formül yok mu?
0
aykaranlık
Merhabalar,Ankara'da memnun kaldığınız bir fizik tedavi merkezi/uzmanı var mı? Özel olması sorun değil. Mümkünse Çankaya sınırlarında olursa iyi olur ama çok da şart değil. Teşekkürler şimdiden.
Merhabalar,
Ankara'da memnun kaldığınız bir fizik tedavi merkezi/uzmanı var mı? Özel olması sorun değil. Mümkünse Çankaya sınırlarında olursa iyi olur ama çok da şart değil.
Teşekkürler şimdiden.
Ankara'da memnun kaldığınız bir fizik tedavi merkezi/uzmanı var mı? Özel olması sorun değil. Mümkünse Çankaya sınırlarında olursa iyi olur ama çok da şart değil.
Teşekkürler şimdiden.
0
Türkiye’nin en iyisi “Gaziler Fizik Tedavi ve rehabilitasyon merkezi” detaylar için internet sitesi gazilerftr.saglik.gov.tr
0
o hastane devlete geçtikten sonra bitti, askerideyken türkiye'nin en iyi dünyanın sayılı merkezlerindendi.
0
Magnet. Ben arkadas referansiyla buraya basladim. Tedavisini tamamlayanlar da memnun gordugum kadariyla.
0
goodenuff
merhaba, yılbaşından bir kaç gün önce aldığımız ve içtiğimiz bir meyve şarabı var. şirince diye, basit bir şarap. yarısını içtik fakat o gün hepsine devam edemediğimiz için ben odaya tıpasını kapatıp koydum. normal dolabın içinde duruyor, oda sıcaklığında. aradan bayağı bir zaman geçti, şimdi bunu i
merhaba, yılbaşından bir kaç gün önce aldığımız ve içtiğimiz bir meyve şarabı var. şirince diye, basit bir şarap. yarısını içtik fakat o gün hepsine devam edemediğimiz için ben odaya tıpasını kapatıp koydum. normal dolabın içinde duruyor, oda sıcaklığında. aradan bayağı bir zaman geçti, şimdi bunu içmeyi düşünüyorum, içilir mi?
0
0
Icilmez. Kesin bilgi.
Oda sicakligindaysa hic sansi yok.
Buzdolabinda agzi cok iyi kapatilsaydi ve normal bir kirmizi olsaydi, yemeklik kullanin derdim.
Oda sicakligindaysa hic sansi yok.
Buzdolabinda agzi cok iyi kapatilsaydi ve normal bir kirmizi olsaydi, yemeklik kullanin derdim.
0
all good things to those who wait
Askerliği uzatmak için kayıt olmak istiyorum ama bir sınava girmemiz gerekiyormuş. Kazanması zor mu, nasıl olsa gitmicem, kayıt olup askerliği uzatsam yeter. Mezuniyet puanım 2,30
Askerliği uzatmak için kayıt olmak istiyorum ama bir sınava girmemiz gerekiyormuş. Kazanması zor mu, nasıl olsa gitmicem, kayıt olup askerliği uzatsam yeter. Mezuniyet puanım 2,30
0
şehir nedir? bu not ortalaması ile rakipleriniz karşısında biraz aşağı sıralarda yer alıyorsunuz. ales ve yds puanınızı yüksek tutarsanız girmeniz daha rahat olur. Çoğu üniversite tezli için 2,5 alt sınır koyuyor not ortalamasında
0
ales, yds kaç? bölüm şartını sağlıyor mu puanlarınız? alana hakim misiniz?
o kadar kolay değil artık çoğu programa girmek ama bahar dönemi nispeten daha az başvuru oluyor güze göre
o kadar kolay değil artık çoğu programa girmek ama bahar dönemi nispeten daha az başvuru oluyor güze göre
0
kendi alanında eğer bilgilerin tazeyse rahat bir şekilde girebilirsin ama ortalama düşükmüş biraz. ales ve yds puanların iyiyse ve bilim sınavından iyi bir puan alabilirsen neden olmasın?
0
kolay. endüstri mühendisliğinden arkadaşım var 2.2-2.3 ortalamalı. önce hacettepe tarih sonra odtü çevre mühendisliği şimdi de odtü mimarlık tarihi kazandı. 2.5 ortalaması olan başka bir arkadaşım var, mesela hiç kasmadı gazi'den rastgele bir yüksek lisans bölümünü kazandı.
0
pohpohperisi
Merhabalar Ankara beşevler de işe başlayacağım.tutulabilecek apart ,eşyalı 1+1 ev çok pahalı olmayan ama nezih biraz,ulaşımı kolay muhitler hangileridir ki?fazla bilgimiz yok anakarayla ilgili.danışayım dedim
Merhabalar Ankara beşevler de işe başlayacağım.tutulabilecek apart ,eşyalı 1+1 ev çok pahalı olmayan ama nezih biraz,ulaşımı kolay muhitler hangileridir ki?fazla bilgimiz yok anakarayla ilgili.danışayım dedim
0
beşevlerde işe başlayacaksanız emek sizin için çok ideal bence,
1+1 evler de yapmışlar yeni.. bir bakın bakalım.. emek biraz eski bir semt hani eski 2+1 ler de coktur..
1+1 evler de yapmışlar yeni.. bir bakın bakalım.. emek biraz eski bir semt hani eski 2+1 ler de coktur..
0
emek veya bahçelievler uygun. evler biraz eskidir ama semt olarak iyidir. evin lokasyonuna göre ya ankaraya (aşti, emek veya bahçelievler durağı) ya da metroya (milli kütüphane durağı) yakın olursun, oradan ulaşımı kolaylıkla sağlarsın. kazakistan veya bişkek caddesi'ni baz alıp ev bakarsan iyi olur. bu caddelerin sonuna doğru gazi hastanesi'ne yakın evlerden tutarsan işe yürüyerek gitme imkanın da olur. biraz daha yana kayıp 7. caddeye (aşkabaat caddesi) inersen oralar daha kalabalık olur, rahatsız olabilirsin.
0
saldirgan catili eylem
eylül ayında ortalama bir üniversitenin yüksek lisans programına kaydoldum. mülakatta çalışmak istediğim alanı açıkça belirttiğim halde anabilim dalı başkanı danışmanlığıma kendini atadı ve kendi alanında çalışmam için baskı yapıyor. itiraz ettiğimde de mülakatımın çok kötü geçtiğini, mülakat jürisi
eylül ayında ortalama bir üniversitenin yüksek lisans programına kaydoldum. mülakatta çalışmak istediğim alanı açıkça belirttiğim halde anabilim dalı başkanı danışmanlığıma kendini atadı ve kendi alanında çalışmam için baskı yapıyor. itiraz ettiğimde de mülakatımın çok kötü geçtiğini, mülakat jürisinin beni istemediğini ama kendisi istediği için yüksek lisansa kabul edildiğimi, anabilim dalı başkanı ne derse onun olacağını, akademide bir yerlere gelmek istiyorsam güçlü birinin desteğini almam gerektiğini, benim asosyal olduğumu ve bu yüzden onun desteği olmadan akademide yer edinemiceğimi söyledi. bu arada ortalama üstü bi üniversiteden fakülte birincisi olarak mezun olduğumu, mülakata ilk sıradan alındığımı ve üniversitedeki hiçbir hocayla daha önce görüşmediğimi belirtmek istiyorum.
bahar dönemi için üniversite bütünleşik doktora kontenjanı açtı ve başvurmak istediğimi danışmanıma söyledim, önce kabul etti. farklı bi alanda doktora yapmak istediğimi söylediğimde doktora kazanılmaz kazandırılır, her hoca kendi öğrencisini alacak ona göre kontenjan açtık dedi. yalan söylediğini bildiğim için bu dönem yapılan yüksek lisans tez savunmalarının listesini araştırdım, sadece 2 öğrenci yüksek lisanstan mezun olacak bu dönem, biri çalışmak istediğim alandaki tek hocanın öğrencisi, diğeri kendi öğrencisi.
danışmanım kendi alanıyla ilgili kitap çevirisi, makale yazımı, redaksiyon gibi tüm işleri bana yaptırıyor, alanımda çalışan hocayla makale hazırladığımı söylediğimde hemen iptal etmemi, bundan sonra aldığım nefesten haberi olacağını, her gün yanına gidip bir ihtiyacı olup olmadığını sormam gerektiğini söyledi.
dönem başında ders seçimimi kendisi yaptı ve dersini alan tek öğrenci benim. ders esnasında erkek arkadaşım olup olmadığını sordu, olduğunu söylediğimde hedeflerimin yüksek olması gerektiğini söyledi, ben hayatımdan gayet memnunum hocam diyince uzatmadı. bikaç hafta sonra lisansüstü öğrencisiyle öğretim üyesi arasında ilişki olmasının normal olduğunu, iki taraf da yetişkin olduğu için problem yaşanmicağını söyledi. akademisyenin öğrencisiyle ilişki yaşamak yerine akademik çalışmalara kendini vermesinin daha uygun olduğunu söyledim ve konu kapandı. ders esnasında konuları hep özel hayatıma bağlamaya çalışıyor. kendi alanıyla ilgili soru sorduğumda cevaplayamıyor, akademik katkısı hiç olmadı dönem boyunca. biraz araştırınca bu kişinin lisans öğrencisiyle ilişki yaşadığı için daha önce çalıştığı üniversiteden ayrılması istendiğini ama soruşturma açılmadığını öğrendim.
düzenimi bozup başka bi şehre taşınmak istemiyorum, alanımla ilgili çalışma yapılan üniversite sayısı sınırlı. size danışmak istediğim konu şu: ben bu kişinin danışmanlığından nasıl kurtulabilirim, doktora için ayrılan kontenjan 6, yüksek lisanstan mezun olacak öğrenci sayısı 2. doktora mülakatına 1. sıradan gireceğime eminim, mülakatta jüriyi ikna edip beni eleme ihtimali çok mu yüksek? mülakat öncesinde dersini aldığım hocalardan biriyle görüşüp kendisiyle çalışmak istediğimi söylersem mülakatı geçme ihtimalim olur mu?
tavsiyeleriniz için şimdiden teşekkürler.
bahar dönemi için üniversite bütünleşik doktora kontenjanı açtı ve başvurmak istediğimi danışmanıma söyledim, önce kabul etti. farklı bi alanda doktora yapmak istediğimi söylediğimde doktora kazanılmaz kazandırılır, her hoca kendi öğrencisini alacak ona göre kontenjan açtık dedi. yalan söylediğini bildiğim için bu dönem yapılan yüksek lisans tez savunmalarının listesini araştırdım, sadece 2 öğrenci yüksek lisanstan mezun olacak bu dönem, biri çalışmak istediğim alandaki tek hocanın öğrencisi, diğeri kendi öğrencisi.
danışmanım kendi alanıyla ilgili kitap çevirisi, makale yazımı, redaksiyon gibi tüm işleri bana yaptırıyor, alanımda çalışan hocayla makale hazırladığımı söylediğimde hemen iptal etmemi, bundan sonra aldığım nefesten haberi olacağını, her gün yanına gidip bir ihtiyacı olup olmadığını sormam gerektiğini söyledi.
dönem başında ders seçimimi kendisi yaptı ve dersini alan tek öğrenci benim. ders esnasında erkek arkadaşım olup olmadığını sordu, olduğunu söylediğimde hedeflerimin yüksek olması gerektiğini söyledi, ben hayatımdan gayet memnunum hocam diyince uzatmadı. bikaç hafta sonra lisansüstü öğrencisiyle öğretim üyesi arasında ilişki olmasının normal olduğunu, iki taraf da yetişkin olduğu için problem yaşanmicağını söyledi. akademisyenin öğrencisiyle ilişki yaşamak yerine akademik çalışmalara kendini vermesinin daha uygun olduğunu söyledim ve konu kapandı. ders esnasında konuları hep özel hayatıma bağlamaya çalışıyor. kendi alanıyla ilgili soru sorduğumda cevaplayamıyor, akademik katkısı hiç olmadı dönem boyunca. biraz araştırınca bu kişinin lisans öğrencisiyle ilişki yaşadığı için daha önce çalıştığı üniversiteden ayrılması istendiğini ama soruşturma açılmadığını öğrendim.
düzenimi bozup başka bi şehre taşınmak istemiyorum, alanımla ilgili çalışma yapılan üniversite sayısı sınırlı. size danışmak istediğim konu şu: ben bu kişinin danışmanlığından nasıl kurtulabilirim, doktora için ayrılan kontenjan 6, yüksek lisanstan mezun olacak öğrenci sayısı 2. doktora mülakatına 1. sıradan gireceğime eminim, mülakatta jüriyi ikna edip beni eleme ihtimali çok mu yüksek? mülakat öncesinde dersini aldığım hocalardan biriyle görüşüp kendisiyle çalışmak istediğimi söylersem mülakatı geçme ihtimalim olur mu?
tavsiyeleriniz için şimdiden teşekkürler.
0
oradan koşarak kaçman faydana olacaktır diye düşünüyorum. diğer ünilerde de kazanabilirsin durum dediğin gibiyse, yoksa adam uğraşır falan sıkıntı. bölüm başkanları yeterlik jürilerinde oluyor en basitinden.
0
O nasıl hocaymış öyle ya.
Prim vermeyin böyle tiplere. Sizin potansiyelinizi kendine kullanmak derdinde, başkasına kaptırmak istemiyor muhtemelen.
Ben olsam diğer tüm imkanları zorlarım.
Prim vermeyin böyle tiplere. Sizin potansiyelinizi kendine kullanmak derdinde, başkasına kaptırmak istemiyor muhtemelen.
Ben olsam diğer tüm imkanları zorlarım.
0
1. ilk önce bölüm içinde birlikte çalışmak istediğin başka hoca varsa onlarla konuş, birlikte çalışmak istediğini söyle. eminim senin onlarla çalışmak istediğini bile bilmiyorlardır. danışmanın belli ki sana göz koymuş, millete biz x ile çalışacağız mesajı vermiştir. başka hocayla anlaşırsan onun danışmanlığına geçersin sorun çözülür.
2. mülakata katılabilirsin, hocanın senin adına karar vermesine kesinlikle izin verme. ama içimden bir ses kabul edilsen bile bunun geçici bir çözüm olacağını söylüyor. aynı oyunu doktora sırasında da yapabilir. kendini senin danışmanın olarak atar, aynı sürece tekrar başlarsın. aynı okulda devam etmek istiyorsan kalıcı çözüm senin başka bir danışman bulman. onu da gidip diğer hocalarla konuşarak halledeceksin. şu anki hocanı muhattap bile alma, ondan bir bok olmaz.
3. eğer başka bir hocayı danışman olarak ikna edemezsen direkt başka okula başvur. bana kalırsa ikinci şık sana çözüm olmayacak. yüksek lisans yerine bütünleşik doktora yapmak farklı bir konu. dediğim gibi orada da bu adam gelip senin danışmanlığına göz koyabilir. ilk yapman gereken diğer hocalarla iletişime geçip çalışmak istediğini söylemen. o olmazsa başka okullara bakman. şu anki danışmanınla olan iletişimi de minimuma indir.
2. mülakata katılabilirsin, hocanın senin adına karar vermesine kesinlikle izin verme. ama içimden bir ses kabul edilsen bile bunun geçici bir çözüm olacağını söylüyor. aynı oyunu doktora sırasında da yapabilir. kendini senin danışmanın olarak atar, aynı sürece tekrar başlarsın. aynı okulda devam etmek istiyorsan kalıcı çözüm senin başka bir danışman bulman. onu da gidip diğer hocalarla konuşarak halledeceksin. şu anki hocanı muhattap bile alma, ondan bir bok olmaz.
3. eğer başka bir hocayı danışman olarak ikna edemezsen direkt başka okula başvur. bana kalırsa ikinci şık sana çözüm olmayacak. yüksek lisans yerine bütünleşik doktora yapmak farklı bir konu. dediğim gibi orada da bu adam gelip senin danışmanlığına göz koyabilir. ilk yapman gereken diğer hocalarla iletişime geçip çalışmak istediğini söylemen. o olmazsa başka okullara bakman. şu anki danışmanınla olan iletişimi de minimuma indir.
0
ne potansiyel sömürmesi adam basacak koymuş kafasına. ders seçimini yaptırmak falan çok büyük gerzeklik olmuş şu resmi sistem şifrelerini kimseye vermemek gerektiğini öğrenemedi bu halk bi türlü. adamın gözünde siz olur vermişsiniz şu an naz yapıyorsunuz sadece.
mülakat öncesinde istediğiniz hocayla konuşun kesinlikle. şu an ki danışman özel konuları açtığında da KONUŞMAK İSTEMİYORUM bakın bu önemli kadınlar lafı dolandırarak ve kibarlık ettiklerini düşünerek konuşuyorlar erkek gözünde bu sözler uçup gidiyor. BUNLAR ÖZEL KONULAR KONUŞMAK İSTEMİYORUM DERS BUGÜNLÜK BİTTİYSE ÇIKAYIM. büyük harfle
eğer şehir konusunda özel bi durum yoksa taşınmayı da düşünün çünkü bu adamların gözünde sınır yoktur soruşturma daha önce açılmadıysa yine açılmaz diye düşünecek yarın öbür gün danışmanım ofisinde elledi duyurusu okumayalım.
mülakat öncesinde istediğiniz hocayla konuşun kesinlikle. şu an ki danışman özel konuları açtığında da KONUŞMAK İSTEMİYORUM bakın bu önemli kadınlar lafı dolandırarak ve kibarlık ettiklerini düşünerek konuşuyorlar erkek gözünde bu sözler uçup gidiyor. BUNLAR ÖZEL KONULAR KONUŞMAK İSTEMİYORUM DERS BUGÜNLÜK BİTTİYSE ÇIKAYIM. büyük harfle
eğer şehir konusunda özel bi durum yoksa taşınmayı da düşünün çünkü bu adamların gözünde sınır yoktur soruşturma daha önce açılmadıysa yine açılmaz diye düşünecek yarın öbür gün danışmanım ofisinde elledi duyurusu okumayalım.
0
tüm yorumlar için teşekkürler.
@inekadam "gerzeklik" yaptığımı düşünmüyorum, üslubunuza dikkat edin. şifremi kendisine vermedim, danışman onayı olmadan ders seçimi yapmam mümkün değildi, bu yüzden seçtiğim derslerin yerine başka dersler seçmesini kabul etmek zorunda kaldım.
@inekadam "gerzeklik" yaptığımı düşünmüyorum, üslubunuza dikkat edin. şifremi kendisine vermedim, danışman onayı olmadan ders seçimi yapmam mümkün değildi, bu yüzden seçtiğim derslerin yerine başka dersler seçmesini kabul etmek zorunda kaldım.
0
Arkadaşım ABD başkanı neymiş? Bölüm başkanı vardır. Onunla görüş fakat bu anlattıklarının kişisel olan kısımlarına girmemeye gayret et. Zira kimse kusuru hocada ilk elde bulmaz. Hoca da karakterli olmadığından böyle böyleydi demez, kivirir. Bölüm başkanı biraz insansa sana yardımcı olur.
Ben misal hiçbir öğrenciyi istemem. Ama jurilerde çalışacağım kişiyi secerim. ABD başkanı danışman tayinini yapmadan evvel gelir bana sorar. Olur, olmaz diyerek netlesiriz. Bu süreçte asla öğrenciyle eğer çok ilginç bir konu ve meraklı tip yoksa ilişki kurmam. Ama bu benim.
Benzeri öyküleri çok duydum. Kendine dikkat et. Ve kati bir şekilde özel hususlara girmek istemediğini karşı tarafa ilet. İletmezsen platonigin aşırı umutlandigi davranışlar gibi bir başlık vardı sözlükte öyle olur.
Çok üzüldüm durumuna umarım çözersin.
Ben misal hiçbir öğrenciyi istemem. Ama jurilerde çalışacağım kişiyi secerim. ABD başkanı danışman tayinini yapmadan evvel gelir bana sorar. Olur, olmaz diyerek netlesiriz. Bu süreçte asla öğrenciyle eğer çok ilginç bir konu ve meraklı tip yoksa ilişki kurmam. Ama bu benim.
Benzeri öyküleri çok duydum. Kendine dikkat et. Ve kati bir şekilde özel hususlara girmek istemediğini karşı tarafa ilet. İletmezsen platonigin aşırı umutlandigi davranışlar gibi bir başlık vardı sözlükte öyle olur.
Çok üzüldüm durumuna umarım çözersin.
0
Hatta artırıyoruz gerekirse danışman değiştir ya. Katlanmak zorunda değilsin bu saçmalığa.
İki şey daha var: enstituyle konuşmak ve cimere yazmak. Kademeli ilerleyebilirsin.
İki şey daha var: enstituyle konuşmak ve cimere yazmak. Kademeli ilerleyebilirsin.
0
@fempusay önerileriniz için çok teşekkür ederim. bölüm başkanıyla görüşmem mümkün değil çünkü danışmanım aynı zamanda bölüm başkanı, rektör danışmanı ve dekan. dersime giren iki hocayla görüştüm, benimle çalışmak istediklerini ama danışmanlık yaptıkları doktora öğrencileri olduğu için kabul edemiceklerini söylediler. mülakat jürisinden bi hocayla görüşmek istedim, makalelerini ve tezlerini inceledim, ortak çalışabileceğimiz bi konu buldum. bikaç gün hazırlık yaptıktan sonra randevu istemek için yanına gittim. hocam ben yüksek lisans öğrencinizim, doktora süreciyle ilgili bi konu hakkında müsait olduğunuzda görüşebilir miyiz diye sordum. yaptığımın hiç etik olmadığını, bu konuları danışmanımla konuşmam gerektiğini söyledi. konuyu açamadan bi dakika içinde sonlandı görüşme. dersime giren bi hoca daha var ama alanı danışmanımım çalışma alanıyla aynı. danışmanlık yaptığı doktora öğrencisi de yok ama kabul eder mi emin olamıyorum. kabul ederse mülakatta neden danışmanımla çalışmak yerine farklı bi hocayla aynı konuda çalışmak istediğimi sorarlarsa nasıl bi cevap vereceğimi de bilmiyorum.
0
Şimdi şöyle sorunların olur maalesef: cesur birisi çıksa bile bölüm başkanı kendisine rağmen bunu yaptırmaz. Belli ki karakteri buna elverişli.en güzeli yeteneklerin satın alinebilecek gibi görünüyor, başka bir yere geçmek.
Zira sen teksin ve gücün yok.bunu kabul etmelisin.uzgunum sistem bu.
Benimsu kadar yil gordugum diremdigim birçok ornekten çıkarımim bu (verili olarak seni doğru ve haklı kabul ediyoruz.cunku sadece seni dinledik). Acı diyebilirsin, lanet de edebilirsin isyan da en güzeli kendini güvenceye almaktır.
Zira sen teksin ve gücün yok.bunu kabul etmelisin.uzgunum sistem bu.
Benimsu kadar yil gordugum diremdigim birçok ornekten çıkarımim bu (verili olarak seni doğru ve haklı kabul ediyoruz.cunku sadece seni dinledik). Acı diyebilirsin, lanet de edebilirsin isyan da en güzeli kendini güvenceye almaktır.
0
@fempusay yarın danışmanlık için bi hocayla daha görüşücem, alternatif olarak yakın bi şehirdeki üniversiteye yüksek lisans başvurusunda bulunucam. sürece göre bi yol çizmeyi planlıyorum. bu konu benim için hassas bi konu, anonimliğimi koruyabilmek için alanımı belirtmek istemiyorum, kusura bakmayın lütfen.
tekrar teşekkür ederim tüm öneriler için.
tekrar teşekkür ederim tüm öneriler için.
0
ben şu konuyu da anlamadım. eylül ayında başladığına göre senin daha tez danışmanın yok. bu adam sadece normal danışmanın ve senin derslerini onaylamak için başka bir yetkisi yok. bunda da x dersini alacaksın diye diretemez, daha çok y dersi bizim müfredata uygun değil, onun yerine başka ders al diye öneride bulunur, yönetmeliğe göre doğru dersleri alıp almadığını takip eder. yeni bir ortama geldiğin için muhtemelen bunun naifliği ile bu öğrenci-danışman ilişkisini yanlış yorumlamışsın veya hoca zaten bunun en iyisini bilir diye ona güvenmişsin. bırak kitap çevirisi, makale yazımı gibi işleri senin ders seçimine bile karışma hakkı yok. bunu bil, ona göre karar ver. kendini ezdirme. örnek olarak söylüyorum ben danışmanımla görüşmüyordum bile. sadece dönem başı derslerimi yolluyordum da o da yönetmeliğe göre onaylıyor veya reddediyordu. türkiye'de bu konu çok yanlış anlaşılıyor bana kalırsa. millet danışmanıyla birlikte odasında filan ders seçiyor. danışmanın kim ki seni tanıyıp senin almak istediğin dersleri bilecek ve seni yönlendirecek. evinde sisteme girip istediğin dersleri yükleyeceksin bu kadar basit. danışmanın altında 100 tane öğrenci var. bunları takip etme gibi şansı yok.
ilk dönemin sonuna sen bir tez danışmanı seçeceksin ve ikinci dönemden itibaren o tez danışmanına kayıt olacaksın. yüksek lisansta seni asıl yönlendirecek, hafta hafta buluşacağın insan bu. senin yapmak istediklerini dinleyip ona göre bak şu dersi alabilirsin diyebilecek hoca da bu. şu anda da zaten bu tez danışmanını belirlediğin zaman diliminde olman lazım. seninle etik değil diye görüşmeyen hocanın aklına sıçayım. dinozorların olduğu bir bölümdesin. benim kişisel önerim başka bir okula geç, ya da kafana uygun bir tez danışmanı bul. normalde 2. dönemden tez danışmanı atanması saçma bana kalırsa çünkü daha hangi dersleri almışsın da tez danışmanını belirliyorsun. henüz ortalaman yok, vs ama yönetmelik bunu zorunlu kılıyor. şu an hocalarla konuşup tez danışmanını belirlemen kadar normal bir şey yok çünkü 1 ay sonra okul tekrar açılınca sistem senin ders programını tez danışmanın yoksa kabul etmiyor. ee bunu da şimdi halletmeyeceksin de ne zaman halledeceksin?
ilk dönemin sonuna sen bir tez danışmanı seçeceksin ve ikinci dönemden itibaren o tez danışmanına kayıt olacaksın. yüksek lisansta seni asıl yönlendirecek, hafta hafta buluşacağın insan bu. senin yapmak istediklerini dinleyip ona göre bak şu dersi alabilirsin diyebilecek hoca da bu. şu anda da zaten bu tez danışmanını belirlediğin zaman diliminde olman lazım. seninle etik değil diye görüşmeyen hocanın aklına sıçayım. dinozorların olduğu bir bölümdesin. benim kişisel önerim başka bir okula geç, ya da kafana uygun bir tez danışmanı bul. normalde 2. dönemden tez danışmanı atanması saçma bana kalırsa çünkü daha hangi dersleri almışsın da tez danışmanını belirliyorsun. henüz ortalaman yok, vs ama yönetmelik bunu zorunlu kılıyor. şu an hocalarla konuşup tez danışmanını belirlemen kadar normal bir şey yok çünkü 1 ay sonra okul tekrar açılınca sistem senin ders programını tez danışmanın yoksa kabul etmiyor. ee bunu da şimdi halletmeyeceksin de ne zaman halledeceksin?
0
@hayley williams ile evlenecek genc danışman atamaları mülakat sonucuyla beraber ilan edildi, ilk dönemimizde uzmanlık alan dersi de almaya başladık. ders seçimi yapılırken danışmanlık yaptığı öğrenciler için kurduğu bi whatsapp grubuna ekledi numaramı, orda da başka bi öğrenciden seçtiği derslerden birini kendi çalışma alanına uygun olmadığı için silmesini istedi. istediği yapılmadığında çirkinleşip ağzını bozmaya başlayan rahatsız biri, profesör olmasına rağmen tezyok'te 2 yüksek lisans danışmanlığı olmasını, hiç doktora danışmanlığı olmamasını buna bağlıyorum.
@r evolution yüksek lisans öğrencisiyim, bütünleşik doktora programına başvurmak istiyordum. danışmanım kabul etmedi, mülakatta eleneceğimi söyledi. bugün görüştüğüm hoca da danışmanlığı kabul etmedi.
@r evolution yüksek lisans öğrencisiyim, bütünleşik doktora programına başvurmak istiyordum. danışmanım kabul etmedi, mülakatta eleneceğimi söyledi. bugün görüştüğüm hoca da danışmanlığı kabul etmedi.
0
nick bulamadim
Yakınlarda iş vr yapı kredi var. Hangisinden hesap açtırayım? Pek anlamıyorum ama fatura falan ödemeyince ücret alıyorlardı ya öyle para almayan hangileri var
Yakınlarda iş vr yapı kredi var. Hangisinden hesap açtırayım? Pek anlamıyorum ama fatura falan ödemeyince ücret alıyorlardı ya öyle para almayan hangileri var
0
ikisi de iyidir,
ama havale, eft vs gibi seylere para odemek istemiyorsan enpara ya da cepteteb actirmani tavsiye ederim
enpara finans atmlerini
cepteteb teb atmlerini kullaniyor ve basic bir cpok islem ucretsiz,
is ve ykb arasindan ykb yi oneririm (isb. kotudur anlaminda degil)
ama havale, eft vs gibi seylere para odemek istemiyorsan enpara ya da cepteteb actirmani tavsiye ederim
enpara finans atmlerini
cepteteb teb atmlerini kullaniyor ve basic bir cpok islem ucretsiz,
is ve ykb arasindan ykb yi oneririm (isb. kotudur anlaminda degil)
0
enpara şu an finansa ek olarak deniz ve teb atmlerini de ayda üç defaya kadar yatırma-çekmede ücretsiz kullanıyor. ayda bir de her bankadan ücretsiz çekebiliyor.
finans zaten sınırsız.
finans zaten sınırsız.
0
Yapı Kredi de tl card vardi cepteteb tarzında. duruyorsa bak bence. Aksi halde cepteteb diyorum. Enpara kullanmadım. İş bankası herşeyden para alıyor. İş bankasında yapıp ceptetebde yapamadığım işlem olmadı. Atm de pek kullanmıyorum kredi kartı yetiyor. Haftada bir para anca çekiyorum.
0
asaf
Komutanlar 21 gün sonra alınacak dediler. 21 gün geçti. Bunun nasıl olduğunu bilen var mı?
Komutanlar 21 gün sonra alınacak dediler. 21 gün geçti. Bunun nasıl olduğunu bilen var mı?
0
Ziraat Bankasına gidip soracaksın. Eğer zaten hesabın varsa ona yatmış olmalı, değilse adına hesap açılıyor diye biliyorum. Ben geleli 2 ay oldu gidip bakmadım daha :D PTT'deki yol parasını bile döndükten sonra aldım haha
0
cekikgozlubiriyim
3 ay önce üniversite sınavları için işten ayrıldım ve o zamandan beri 10 kilo kadar aldım. kiloluydum zaten daha da şiştim. Evden dışarı adım attığım yok, pek çevrem yok. Günde 2 paket sigara içiyorum bir de üstüne 100 kilo olduğum eklenince daha bu yaşta arkadan nefes almaya başladım. spora başlama
3 ay önce üniversite sınavları için işten ayrıldım ve o zamandan beri 10 kilo kadar aldım. kiloluydum zaten daha da şiştim. Evden dışarı adım attığım yok, pek çevrem yok. Günde 2 paket sigara içiyorum bir de üstüne 100 kilo olduğum eklenince daha bu yaşta arkadan nefes almaya başladım. spora başlamak istiyorum ama fazla bilgim olmadığı için de kararsız kaldım. bu konuda beni aydınlatabilecek arkadaşlardan yardım istiyorum.
Yaş : 21
Boy : 185
Kilo : 100
Zor hareket etmeye başladığımı farkettim, kıyafetlerim olmuyor, aynada gördüğüm görüntüyü sevmiyorum. en azından yaza kadar güzel bir görünüm elde etmek istiyorum. vakit sıkıntım yok, sürekli evdeyim. ideal olanı sabah gitmek midir yoksa akşam mı?
Erken kalkan erken yol alır mantığıyla ben sabah sporundan yanayım aslına bakarsanız. Mesela sabah 8 de sporumu yaparım güne o şekilde başlarım diye düşünüyorum. bir de aç karna kardiyo sanırım daha iyi kilo verdirirmiş. şu lanet kilolarımdan ve nefes darlığımdan kurtulmak istiyorum, sabahları dinç bir şekilde uyanmak istiyorum. bana tavsiye verebilecek olanlar var mı ? yemeye içmeye uyku düzenine çok dikkat ederek bu yaza kadar max elde edebileceğim görüntü ne olabilir? kas olayı pek umrumda değil açıkçası. ama 185 boya 80 85 kg olup göbeksiz ve kalıplı durmak istiyorum diyebilirim.
Yaş : 21
Boy : 185
Kilo : 100
Zor hareket etmeye başladığımı farkettim, kıyafetlerim olmuyor, aynada gördüğüm görüntüyü sevmiyorum. en azından yaza kadar güzel bir görünüm elde etmek istiyorum. vakit sıkıntım yok, sürekli evdeyim. ideal olanı sabah gitmek midir yoksa akşam mı?
Erken kalkan erken yol alır mantığıyla ben sabah sporundan yanayım aslına bakarsanız. Mesela sabah 8 de sporumu yaparım güne o şekilde başlarım diye düşünüyorum. bir de aç karna kardiyo sanırım daha iyi kilo verdirirmiş. şu lanet kilolarımdan ve nefes darlığımdan kurtulmak istiyorum, sabahları dinç bir şekilde uyanmak istiyorum. bana tavsiye verebilecek olanlar var mı ? yemeye içmeye uyku düzenine çok dikkat ederek bu yaza kadar max elde edebileceğim görüntü ne olabilir? kas olayı pek umrumda değil açıkçası. ama 185 boya 80 85 kg olup göbeksiz ve kalıplı durmak istiyorum diyebilirim.
0
Kardeşim 21 yaşında 100 kilosun ve iki paket sigara içiyorsun. Hazırlanma üniversitesiye falan, ne geregi var yani hayatın bitmiş zaten...kötü durumdasın bunu durdurman lazım. Öncelikle sigarayı bırakabiliyorsan bırak bırakamıyorsan en azından epey azalt. Yoksa kardio çok zor olur. Aç karna ağırlık antrenmanı yaparsan performans sıkıntısı yaşayabilirsin. Onun dışında kafana göre takıl sabah akşam ne zaman istersen önemli değil o kadar.
0
Hocam bunların hepsini bir anda yapmaya çalışma: sabah erken kalkmak, spor, sigarayı bırakmak.
Sabah erken kalkma hedefini ayrı yere koy,
Sigarayı bırakma hedefini ayrı yere,
ve son olarak spor hedefini de ayrı yere.
Yani sabah 8'de kalkıp spor yapacaksan ve işin içinde koşu yürüyüş salona gitme falan varsa; sabah erken kalkamazsan spor programın da bozulur. Veya kafanda kalkıp, ayılıp bir de üzerine spora gitme yükü olur ve yataktan kalkamazsın, kalkınca da ilk iş gidersin sinirden ard arda sigara yakarsın.
Sporu bence, akşam yemeğinden önce mesela 3-5 gibi yap. Dışarıda koşu yapıyorsan en ideal zamanlar, çünkü hava açık olduğunda hem güneş gereksiz ısıtmaz seni hem de hava aydınlık olur.
Sigarayı mutlaka bırak. Alkol varsa azalt veya onu da bırak. Alkolle özellikle sporda kendini geliştirmen zor. Sigarayı bırakman herhalde sabah erken kalkmana da yardımcı olur.
Yulaf ezmesi vb. yüksek protein ve lif içeren zımbırtılardan ye. Ayrıca kalori hesabı yap. Bir akıllı bileklik alman yardımcı olur.
Bir de sporda kendini çok zorlama. Adım adım yaptığın hareketleri, ağırlıkları, km'leri falan yükselt. Kilo var diyorsun, eğer bir anda yüksenirsen eklem problemleri baş gösterir ve hiçbir şey yapamazsın.
Sabah erken kalkma hedefini ayrı yere koy,
Sigarayı bırakma hedefini ayrı yere,
ve son olarak spor hedefini de ayrı yere.
Yani sabah 8'de kalkıp spor yapacaksan ve işin içinde koşu yürüyüş salona gitme falan varsa; sabah erken kalkamazsan spor programın da bozulur. Veya kafanda kalkıp, ayılıp bir de üzerine spora gitme yükü olur ve yataktan kalkamazsın, kalkınca da ilk iş gidersin sinirden ard arda sigara yakarsın.
Sporu bence, akşam yemeğinden önce mesela 3-5 gibi yap. Dışarıda koşu yapıyorsan en ideal zamanlar, çünkü hava açık olduğunda hem güneş gereksiz ısıtmaz seni hem de hava aydınlık olur.
Sigarayı mutlaka bırak. Alkol varsa azalt veya onu da bırak. Alkolle özellikle sporda kendini geliştirmen zor. Sigarayı bırakman herhalde sabah erken kalkmana da yardımcı olur.
Yulaf ezmesi vb. yüksek protein ve lif içeren zımbırtılardan ye. Ayrıca kalori hesabı yap. Bir akıllı bileklik alman yardımcı olur.
Bir de sporda kendini çok zorlama. Adım adım yaptığın hareketleri, ağırlıkları, km'leri falan yükselt. Kilo var diyorsun, eğer bir anda yüksenirsen eklem problemleri baş gösterir ve hiçbir şey yapamazsın.
0
spor hocası, yoğun program ve sıkı diyetle 2 ayda 15 kilo vereni biliyorum, ama herkesin harcı değil. spor sen ne zaman uygun hissedersen o zaman iyidir. normalde 12'de kalkarken 8'de kalkıp spora gidicem dersen bir süre sonra üşenebililirsin. bunun ideali yok, kendi hayat tarzına göre ayarlayacaksın. en önemlisi sigara. sigara içenlerin hepsi pişman, ciğerlerim öldü diyorlar. yol yakınken sigarayı azaltmaya bak. bir süre sonra çok saçma gelecek zaten.
0
Teşekkür ederim cevaplar için. Spor salonuna gitmeyi düşünüyorum. Açıkçası sigarayı azaltmak gibi bir lüksüm yok. Ictigim 1 dal bile beni hemen serseme çeviriyor halsizlik oluyor. Sigarayı komple bırakmak var aklımda. Öğlen saatlerinden sonra derslere yüklenmek istiyorum açıkçası. Sabah erkenden gidebilirsem daha iyi olur benim için. Uykudan kalkma sorununu sadece sigara içerken yaşıyorum. Sigara içmediğim zaman rahat bir şekilde kalkıyorum. Sabah namazına kalkarım daha da yatmam. Bu şekilde olabilir. Yoksa uyan 5 dk sonra evden çık durumu olmaz
0
Deathcomenearme
Sevk tarihim 21.12, katılacağım tarih 24.12 ise terhis tarihim ne zaman olur? Önceden uçak biletini almak istiyorum. Ayrıca İskenderun Deniz Er Eğitim Alayında askerliğini yapacak arkadaşlar yeşillendirebilirler.Edit: 21 günlük bedelliden faydalanmıştım.
Sevk tarihim 21.12, katılacağım tarih 24.12 ise terhis tarihim ne zaman olur? Önceden uçak biletini almak istiyorum. Ayrıca İskenderun Deniz Er Eğitim Alayında askerliğini yapacak arkadaşlar yeşillendirebilirler.
Edit: 21 günlük bedelliden faydalanmıştım.
Edit: 21 günlük bedelliden faydalanmıştım.
0
gazozailacatmauzmani
Daha önce başlık açtığım şirket ilk görüşmeden sonra kişilşk envanteri ve İngilizce sınavı gönderdi, online tamamladım. İngilizcem zaten iyi değildi orası ayrı. Şimdi ikinci görüşmeye çağırdılar, insan kaynakları müdürü ile olacakmış. Bu aşamaya geldiğine göre umutlanmak mıyım sizce? Aradaki bağlant
Daha önce başlık açtığım şirket ilk görüşmeden sonra kişilşk envanteri ve İngilizce sınavı gönderdi, online tamamladım. İngilizcem zaten iyi değildi orası ayrı. Şimdi ikinci görüşmeye çağırdılar, insan kaynakları müdürü ile olacakmış. Bu aşamaya geldiğine göre umutlanmak mıyım sizce? Aradaki bağlantı, referansı buldum, o da olacak rahat ol vb dedi de tesirginlik hakim
İlk duyuru :
www.eksiduyuru.com
İlk duyuru :
www.eksiduyuru.com
0
angina pektoris
Soru başlıkta. (resmi olarak hiç işe girmedim, askerden geleli 6 ay oluyor) https://i.hizliresim.com/p5LomJ.jpg
0
@hayley williams ile evlenecek genc 27
benim merak ettiğim neden 5 aydır bir hareketlilik yok.
benim merak ettiğim neden 5 aydır bir hareketlilik yok.
0
mg3929
Bir mekana giriş gece 3'e kadar ücretsiz 3ten sonra 50tl. Tekno çalan bir club.Tam tersi olması daha mantıklı değil mi?
Bir mekana giriş gece 3'e kadar ücretsiz 3ten sonra 50tl. Tekno çalan bir club.
Tam tersi olması daha mantıklı değil mi?
Tam tersi olması daha mantıklı değil mi?
0
Mesela benim bulunduğum ildeki bir clup 12’ye kadar girersen enerji ve vodka ikram ediyor. 12’den sonra girersen ikram yok. Bunun sebebi de bulunduğum ilde millet 1’e 2’ye kadar pubta içiyor. Kafa güzel olunca cluba geçiyor. Senin anlattığın duruma benzer bu da. Para almıyor ama ikram da yok.
0
değil. tekno mekanı olduğuna göre zaten prime time 3-6 arası diye tahmin ediyorum. dolayısıyla 3ten önce gelip mekanda içmeni istiyorlar, girişi de nasıl olsa gelirsin mekan çoşana kadar içersin diye almıyorlar.
0
Bunun kesin bir kuralı olmaz. Müşteri profiline, çevre rakip mekanlara, mekanın saatlere göre doluluğuna göre değişebilir. Her mekanın zirve yaptığı saatler vardır bu mekanda 3den sonra yoğunluk oluyor olabilir. Müşteriler 3e kadar içeceğini başka mekanlarda içiyordur zaten, 3 den sonra harcamaların düştüğünü görmüşlerdir, dengelemek için extra ücret koymuşlardır. 3den sonra it, kopuk, serseri düşük profil müşteri geliyordur, onları caydırmak için olabilir. Sırf ortama bakmak, tuvalet ihtiyacını gidermek gelen tipler falan elemek. 3den sonra kız erkek oranı kötüleşiyordur, ücretle bu oranı dengede tutmayı çalışıyorlardır, kızlar ücretsiz giriyordur. Mekanın asıl programı, ana dji 3den sonra başlıyordur falan filan.
0
neynep
Karşınıza çıkarsa ya da çıkmışı varsa, ben almak isterim:) teşekkürler
Karşınıza çıkarsa ya da çıkmışı varsa, ben almak isterim:) teşekkürler
0
dd123
Var mıdır bu konumda olan ya da tanıdığı bu konumda olan biraz detay lütfennn
Var mıdır bu konumda olan ya da tanıdığı bu konumda olan biraz detay lütfennn
0
benim bitirme projem hastanedeydi, bence zor bir alan. diğer alanlarda en azından ucundan tutacak kadar teknik bilgin oluyor, burada sıfırdan başlıyorsun ve learning curve çok yavaş ilerliyor. doktorlar henüz hastane içindeki yetkilerini diğer personal ile paylaşmak konusunda hazır değil. bu x olacak dersin onlar y diye devam eder. bu endüstri mühendisi kim ki benim 30 yıldır yaptığım işe karışıyor diyip üste çıkar. üstelik endüstri mühendisliğinin yeni yeni etkin olduğu bir alan, o yüzden bu olay şöyle yapılır nokta atışı öğretiler olmayabilir. bir ambara gidip ABC analysis veya newsvendor model tarzı hemen uygulayabileceğin şeyler bulamayabilirsin. tez hocamın öğrencileri var sağlık üzerine endüstri mühendisliği çalışmaları yapan. hepsi çok mutsuzmuş. sağlık alanında çok ilgili değilsen tavsiye etmem. bitirme projesi bitsin de gitsek diye 1 yıl beklemiştim.
0
belkider
Yaklaşık 3 aydır iş arıyorum. mezun olana kadar kariyer hayalleri olan bir bireydim. fakat kariyer yapabilmem için bir yerden bir işe başlamam gerekiyor ama olmuyor. En sonunda her şeyden elimi eteğimi çekip, Kpss çalışmaktan korkuyorum. bu daha ne kadar böyle devam edecek. İnsanlar nasıl iş buluyor
Yaklaşık 3 aydır iş arıyorum. mezun olana kadar kariyer hayalleri olan bir bireydim. fakat kariyer yapabilmem için bir yerden bir işe başlamam gerekiyor ama olmuyor.
En sonunda her şeyden elimi eteğimi çekip, Kpss çalışmaktan korkuyorum. bu daha ne kadar böyle devam edecek.
İnsanlar nasıl iş buluyor gerçekten merak ediyorum. Elden başvuru yaptığım ya da internetten başvuru yaptiğim hiçbir firma henüz dönüş yapmadı.
elektrik-elektronik mühendisliği okudum.
Edit: yorumlarınız için teşekkür ederim. kafamdaki bazı soruları en azından gidermiş oldum :)
En sonunda her şeyden elimi eteğimi çekip, Kpss çalışmaktan korkuyorum. bu daha ne kadar böyle devam edecek.
İnsanlar nasıl iş buluyor gerçekten merak ediyorum. Elden başvuru yaptığım ya da internetten başvuru yaptiğim hiçbir firma henüz dönüş yapmadı.
elektrik-elektronik mühendisliği okudum.
Edit: yorumlarınız için teşekkür ederim. kafamdaki bazı soruları en azından gidermiş oldum :)
0
başarıya inanma. torpile inan. malesef böyle yürüyor bu işler.
bir de kpss çalışmaya bir an önce başla bence. gerçi tam puan alan adamı sözlü mülakkate eledikleri oluyor ama, birden fazla seçeneğin olur.
bir de kpss çalışmaya bir an önce başla bence. gerçi tam puan alan adamı sözlü mülakkate eledikleri oluyor ama, birden fazla seçeneğin olur.
0
Kendi çabamla iş bulucam diye inat edip 4 yıl işsiz kaldım. Sonunda çaresiz kalıp anca birini araya koyup da iş bulabildim maalesef...
0
mezun olduğunuz gün bulmanız lazımdı, çok garip ilk defa böyle birşey duydum.
0
firmalari degil tanidiklari ziyaret et, firmalara degil tanidiklara cv'ni ver. eforunu o yonde harca.
evet soxam bele vaziyete.
evet soxam bele vaziyete.
0
kpss den 90 civari puan alabileceğime güvenim var. tabi sınav bu belli olmaz ama en azından kendime güveniyorum.
benimle beraber okuldan mezun olup da "referanssız" işe girebilen arkadaşım olmadı. Kaldı ki aynı okuldan okuduk ne bildiklerini biliyorum. girdikleri iş kollarında ben bir çoğundan daha başarılı ve bilgiliydim.
Kendi çabamla iş bulamıyorum. devlette çalışan mühendislerin hiçbirisi idealist değil. kpss ye girsem büyük ihtimalle bende öyle olacağım. tabi o da puan alıp atanabilirsem. "Referans" olabilecek tanıdığım da yok.
Durumlar böyle bir hafta daha iş ararım sonra kpss ye el mecbur dönecek gibi duruyorum.
benimle beraber okuldan mezun olup da "referanssız" işe girebilen arkadaşım olmadı. Kaldı ki aynı okuldan okuduk ne bildiklerini biliyorum. girdikleri iş kollarında ben bir çoğundan daha başarılı ve bilgiliydim.
Kendi çabamla iş bulamıyorum. devlette çalışan mühendislerin hiçbirisi idealist değil. kpss ye girsem büyük ihtimalle bende öyle olacağım. tabi o da puan alıp atanabilirsem. "Referans" olabilecek tanıdığım da yok.
Durumlar böyle bir hafta daha iş ararım sonra kpss ye el mecbur dönecek gibi duruyorum.
0
Kariyer.net, secret.cv, yenibiris vs. Buralardan imkansıza yakın gibi artık. Yeni başlayan birinin iş bulması çok zorlaştı, nitelikli işsiz sayısıda milyonlarca. iş başvuru sayısı yüzbinleri buluyor. Zaten işverende; 25-28 yaşını aşmamış, çok iyi sevide ingilizce tercihen üçüncü dil bilen, sektörde 5 yıl tecrübeli, yüksek lisans yapmış, bilmem ne serfilası ve referansı olan, ekseriyetle kadın adayları işe alıyorlar. Vereceği de asgari ücret ya da üç kuruş daha fazlası zaten.
0
3 ay ne ki.
Su ana kadar hicbir isimi torpille bulmadim ayrica. Stajlarim dahil.
Boyle genellemelere bakma.
Yok senelerce issiz kalanlar vs. Cok sanssiz olman ya da bi seylerin gercekten eksik olmasi ya da cok ust seviye bi beklentin olmasi lazim boyle sureler icin. Yani merak etme yillar gecmez.
Ise girmekten korkma ama begenmezsen cikarsin. Ortalama iyi bi seye basla.
Adi sani duyulmus yer olsun pesinde de kosma. Kendi capinda unlu bi yer de seni mutlu edebilir.
Her yere basvur, her cagiran gorusmeye git ne cikacagi belli olmaz.
Bi 3 ay daha bak. Paraya ihtiyacin varsa ya da sikiliyorsan evde part time oylesine bi ise gir oyle bakmaya devam et.
Tavsiye vermek kolay tabi, durumu icinde olan yasar ama umudunu kaybetme bulursun.
Kariyer.nete yuklen. Gozune kestirdigin yerlere mail at. Elden cv yalan olur o kagit kaybolur iceride isin pesini kovalayacak tanidik yoksa. Maalesef sonrasi bekleme.
Kpss de insani kitleyen bi sey. Hem calisir hem sinav hazirligi yaparim dersen ok ama zor o galiba.
Bu arada akademik kariyer de dusunulebilir belki istersen.
Su ana kadar hicbir isimi torpille bulmadim ayrica. Stajlarim dahil.
Boyle genellemelere bakma.
Yok senelerce issiz kalanlar vs. Cok sanssiz olman ya da bi seylerin gercekten eksik olmasi ya da cok ust seviye bi beklentin olmasi lazim boyle sureler icin. Yani merak etme yillar gecmez.
Ise girmekten korkma ama begenmezsen cikarsin. Ortalama iyi bi seye basla.
Adi sani duyulmus yer olsun pesinde de kosma. Kendi capinda unlu bi yer de seni mutlu edebilir.
Her yere basvur, her cagiran gorusmeye git ne cikacagi belli olmaz.
Bi 3 ay daha bak. Paraya ihtiyacin varsa ya da sikiliyorsan evde part time oylesine bi ise gir oyle bakmaya devam et.
Tavsiye vermek kolay tabi, durumu icinde olan yasar ama umudunu kaybetme bulursun.
Kariyer.nete yuklen. Gozune kestirdigin yerlere mail at. Elden cv yalan olur o kagit kaybolur iceride isin pesini kovalayacak tanidik yoksa. Maalesef sonrasi bekleme.
Kpss de insani kitleyen bi sey. Hem calisir hem sinav hazirligi yaparim dersen ok ama zor o galiba.
Bu arada akademik kariyer de dusunulebilir belki istersen.
0
meslektaşız. Sektörün sıkıntıları :
adı sanı duyulmamış bktan üniversiteler de eem bölümleri açılıyor, hobi elektronikçilerinden bile daha kötü durumda olan mezunlar veriyorlar, bom boş teneke gibi mezun oluyor herifler. Sektörde kalabalık yapmaktan başka bir işe yaramıyorlar.
İşsizlik tavan yaptığı için tecrübeli mühendisler bile işsizken yeni mezun birisinin iş bulması zorlaşıyor. İş bulursa da şansı yaver gitmezse, mükemmel yetenekleri yoksa, torpili yoksa utanmayıp asgari ücret veya bir tık üst maaşla işe başlatıyorlar.
E haliyle mühendislerin büyük kısmı da haklı olarak böyle bir şeye yanaşmıyor.
Araya birilerini koyman lazım yoksa süründürüyorlar.
Önerim çalışmak istediğin sektörü seç, firmaları bul, tek tek mail at.
adı sanı duyulmamış bktan üniversiteler de eem bölümleri açılıyor, hobi elektronikçilerinden bile daha kötü durumda olan mezunlar veriyorlar, bom boş teneke gibi mezun oluyor herifler. Sektörde kalabalık yapmaktan başka bir işe yaramıyorlar.
İşsizlik tavan yaptığı için tecrübeli mühendisler bile işsizken yeni mezun birisinin iş bulması zorlaşıyor. İş bulursa da şansı yaver gitmezse, mükemmel yetenekleri yoksa, torpili yoksa utanmayıp asgari ücret veya bir tık üst maaşla işe başlatıyorlar.
E haliyle mühendislerin büyük kısmı da haklı olarak böyle bir şeye yanaşmıyor.
Araya birilerini koyman lazım yoksa süründürüyorlar.
Önerim çalışmak istediğin sektörü seç, firmaları bul, tek tek mail at.
0
ben bu "torpilsiz bir bok olamazsın" tarzı cevaplara asla katılmıyorum. hangi üniversiteden mezun oldun, yabancı dil bilgin ne seviyede, üniversite döneminde okul dışında kendini geliştirip, özgeçmişine yazılabilecek bir şeyler yaptın mı bilmiyorum ama iş için rekabet ettiğin insanlardan seni sıyıracak şeyler bunlar.
bu cam tavan edebiyatlarını, "torpil lazım hacı" geyiklerini bir kenara bırakalım. torpilsiz de oluyor arkadaşlar merak etmeyin.
trainee ilanlarına, uzun dönem staj ilanlarına falan başvur. her tarafa başvur. iş bulmak zaten öyle pat diye olmuyor, aylar alıyor. daha mülakatlara girip, elin boş çıkacaksın. sonunda elbet olacak, devam et. bu süreçte de kendine bir şeyler katmaya çalış işte.
bu cam tavan edebiyatlarını, "torpil lazım hacı" geyiklerini bir kenara bırakalım. torpilsiz de oluyor arkadaşlar merak etmeyin.
trainee ilanlarına, uzun dönem staj ilanlarına falan başvur. her tarafa başvur. iş bulmak zaten öyle pat diye olmuyor, aylar alıyor. daha mülakatlara girip, elin boş çıkacaksın. sonunda elbet olacak, devam et. bu süreçte de kendine bir şeyler katmaya çalış işte.
0
Denildiği gibi tanıdık olmadan iş bulmak bu devirde zor.
Elktronik cihaz üretimi yapan bir firmada çalışıyorum,
Eğer İstanbul'da yaşıyorsan cv'ni gönder İk ile konuşurum, ihtiyaç var ise değerlendirirler.
Elktronik cihaz üretimi yapan bir firmada çalışıyorum,
Eğer İstanbul'da yaşıyorsan cv'ni gönder İk ile konuşurum, ihtiyaç var ise değerlendirirler.
0
@cay koy geliyorum
eskiden öyleydi. ben torpilsiz başlayıp torpilsiz devam ettim ancak çalıştığım yerde de girdiğim tüm ortamlarda da şu sıralar bırak işe alımı, torpilsiz dönen tek iş göremiyorum.
şimdi işsiz kalsam 5 yıllık tecrübemle, ccnp ve siem sertifikamla iş bulma konusunda şüphelerim var.
eskiden öyleydi. ben torpilsiz başlayıp torpilsiz devam ettim ancak çalıştığım yerde de girdiğim tüm ortamlarda da şu sıralar bırak işe alımı, torpilsiz dönen tek iş göremiyorum.
şimdi işsiz kalsam 5 yıllık tecrübemle, ccnp ve siem sertifikamla iş bulma konusunda şüphelerim var.
0
@foolrules, tabi ki de kalmazsin.
Torpil var mutlaka ama her sey torpil yaaa kivaminda da degiliz.
Istanbul disi universite 1-0 yenik baslarken gidiyor anadolunun ucra universitesinden mezun oluyor sonra torpil lazim diyor insanlar. Boyle boyle cvsi iyi olan insanlari da umutsuzluga surukluyorlar. Yahu senelerce issiz mi kalinir.. anca ceo falansindir asagisini kabullenmezsin seneler gecer mi gecer..
Sinir oluyorum sahsen kendine bakmadan, caba sarfetmeden torpilim yok ondan diyenlere.
Torpil var mutlaka ama her sey torpil yaaa kivaminda da degiliz.
Istanbul disi universite 1-0 yenik baslarken gidiyor anadolunun ucra universitesinden mezun oluyor sonra torpil lazim diyor insanlar. Boyle boyle cvsi iyi olan insanlari da umutsuzluga surukluyorlar. Yahu senelerce issiz mi kalinir.. anca ceo falansindir asagisini kabullenmezsin seneler gecer mi gecer..
Sinir oluyorum sahsen kendine bakmadan, caba sarfetmeden torpilim yok ondan diyenlere.
0
ccnp sertifikası olan ve herhangi bir enterprise siem ürününü de aktif kullanabilen biri işsiz kalmaz hocam bu dönemde, bir şeyleri yanlış yapıyorsunuz, en kötü ihtimalde ingilizceniz yoktur. bankalar deli gibi security analyst arıyor.
elektrik elektronik çok geniş bir alan. yerinizde olsam bir alan seçer, onda yoğunlaşırdım. atıyorum bilgisayar ağlarını seçip basit bir ccna kursuna gitseniz, bir çok operatörde, firmada iş bulma şansınız olur ve artar. iyi derecede Ingilizce bildiğinizi farzediyorum. ingilizcede sıkıntı varsa tek önceliğiniz onu çözmek olmalı.
elektrik elektronik çok geniş bir alan. yerinizde olsam bir alan seçer, onda yoğunlaşırdım. atıyorum bilgisayar ağlarını seçip basit bir ccna kursuna gitseniz, bir çok operatörde, firmada iş bulma şansınız olur ve artar. iyi derecede Ingilizce bildiğinizi farzediyorum. ingilizcede sıkıntı varsa tek önceliğiniz onu çözmek olmalı.
0
3 ay hiçbir şey, 1 yıl ara düzgün bir şey bulamazsın düşünmeye başla.
0
Torpil olmayan yerde, tahsile bakılmıyor. Artık tecrübe ve bilgi önemli.
Üniversite bitirmişsiniz ama tecrübeli olduğunuz bir konu var mı?
Üniversite bitirmişsiniz ama tecrübeli olduğunuz bir konu var mı?
0
Kesinlikle tanidik gerekiyor ama hani ust duzey olmasina bile gerek yok aslinda. Bi yerde calisan uzaktan yakindan alakasi olan herkesden cikabilir o sans. Eger annen baban teyzen amcan vs varsa onlara de cevrenize yayin bi sekilde bir sey cikiyor. Ilk ise girmek zor olan, sonra sen calistikca iki bilemedin uc yila onune hep daldan dala atlama olanaklari cikiyor zaten.
0
goodenuff
The idea of “to whom much is given, much is expected” is that we are held responsible for what we have. If we are blessed with talents, wealth, knowledge, time, and the like, it is expected that we use these tam olarak karşılığı nedir? bu kadar karışık olduğu zaman ingilizce, işin içinden çıkamıyoru
The idea of “to whom much is given, much is expected” is that we are held responsible for what we have. If we are blessed with talents, wealth, knowledge, time, and the like, it is expected that we use these
tam olarak karşılığı nedir? bu kadar karışık olduğu zaman ingilizce, işin içinden çıkamıyorum bazen. kafam almıyor. yardım eder misiniz?
tam olarak karşılığı nedir? bu kadar karışık olduğu zaman ingilizce, işin içinden çıkamıyorum bazen. kafam almıyor. yardım eder misiniz?
0
Çok verilenden çok şey beklenir fikri, sahip olduklarımızdan sorumlu tutulduğumuzu gösterir. Eğer yeteneklere, zenginliğe, bilgiye, zamana vb. şeylere sahipsek, bunları kullanmamız beklenir.
0
"kime çok verilirse ondan çok beklenir" düşüncesi sahip olduklarımızdan sorumlu olduğumuz demektir. eğer yetenek, servet, bilgi, zaman vb şeylerle kutsanmışsak bunları kullanmamız beklenir.
Allah akıl vermişse kullan, boşa harcama gibi bir anlamı var.
Allah akıl vermişse kullan, boşa harcama gibi bir anlamı var.
0
Bu metindeki and the like vb anlamında mı? İlk defa rastladım bu kullanıma neden et cetera değil de and the like? Bilen varsa cevaplayabilir mi?
0
vacigok
merhaba. şu an lisans son sınıf öğrencisiyim ve önceki sene bir ders kapsamında yaptığımız bir araştırmayı şu anda makaleleştirme ve sonrasında yayınlatma gibi bir şansımız var. bize yardımcı olacak doktora öğrencisi bunun yüksek lisansa alınmak için çok önemli olduğunu söyledi, fakat benim istediği
merhaba. şu an lisans son sınıf öğrencisiyim ve önceki sene bir ders kapsamında yaptığımız bir araştırmayı şu anda makaleleştirme ve sonrasında yayınlatma gibi bir şansımız var. bize yardımcı olacak doktora öğrencisi bunun yüksek lisansa alınmak için çok önemli olduğunu söyledi, fakat benim istediğim yüksek lisans alanı ile bizim yapacağımız araştırmanın konusu birbirinden oldukça farklı ve bundan dolayı faydası o kadar fazla olur mu bilemedim. bunun haricinde bu dönem yapılması gereken birçok şey var. bunlara rağmen sizce makale yazmak için gönüllü olmalı mıyım? bu gerçekten de söylendiği kadar önemli midir?
0
sizin üniversiteye ve bölüme has olabilir. yüksek lisansa çok rağbet var ama seçici mi alıyor hocalar orada etkili olabilir ama ilk defa duydum lisans öğrencisinin y.lisansa alınmasında etkili olduğu. ama gönüllü ol bence. prestijli olur senin için.
0
yüksek lisansa geçerken zaten lisans öğrencilerinin çok küçük bir kısmı hali hazırda makale yazıp yayınlatmış oluyor. dolasıyla şart değil. ancak tahminim farklı bir alanda olsa bile yararı olur. çok rekabetçi bir yerde yüksek lisans yapmayı düşünüyorsan yazmayı tercih edebilirsin ki milletten sıyrıl. (yurtdışı, burslu mesela) diğer türlü yüksek lisansa kabul almak çok zor değil. mesela ben boğaziçi'nden de kabul aldım, yurtdışındaki tilburg gibi üniversitelerden de. ama ben illa columbia'da yüksek lisans yapıcam veya london school of economics'te burslu yapıcam diyorsan, o başvuran binlerce insandan bir farkın olması lazım. makale de bu konuda yardımcı olur.
0
Yüksek başvurularında ales+yds+ortalama+bilim sınavı(yazılı+mülakat) önemli. Yüzdeleri değişebiliyor. Genelde en önemlisi ales. Yds ise biraz sembolik. 80 üstü yds çoğu yerde işinizi görecektir. Makale olayı ise arkadaşın dediği gibi çok rekabet olan yerlerde işinize yarayabilir. Ama kimse lisans öğrencisinde böyle bir şey aramaz.
0
tabudeviren
üç set ağırlık kaldıracaksınız... bu setler aşağıdakilerden hangisi gibi olursa daha faydalı olur?a) üç kez yapabileceğiniz eşit sayıda setb) birinciyi maksimum zorlanmaya kadar yapıp, diğer setlerde doğal olarak azalan set.
üç set ağırlık kaldıracaksınız... bu setler aşağıdakilerden hangisi gibi olursa daha faydalı olur?
a) üç kez yapabileceğiniz eşit sayıda set
b) birinciyi maksimum zorlanmaya kadar yapıp, diğer setlerde doğal olarak azalan set.
a) üç kez yapabileceğiniz eşit sayıda set
b) birinciyi maksimum zorlanmaya kadar yapıp, diğer setlerde doğal olarak azalan set.
0
3 set eşit sayıda tekrar ama eşit olmayan derecede RPE derecesi olan ağırlık seçimi. Yani 50 kiloyla 3*12 bench yapıyorsan ve son setin son tekrarında hala ilk setteki gibi rahat kaldırış yapıyorsan o ağırlığın sana pozitif bir etkisi olmuyor demektir. Seçtiğin ağırlık seni ilk sette zorlamaz ikinci sette orta derece zorlar son setin de sonlarına doru ise "artık yapamayacağım galiba lan" hissi vermişse o ağırlık seçimi iyidir.
b şıkkı senin kaldırabileceğinden fazla ağırlık seçtiğini gösterir, aynı ağırlıkla son setleri (zorlanarak da olsa) yapamıyorsan o ağırlık senin için yanlıştır, ego lifter değilsen zaten anlarsın. Ha her sette ağırlığı artırırsın mesela o zaman tekrar sayın düşer, o ayrı bir konu.
b şıkkı senin kaldırabileceğinden fazla ağırlık seçtiğini gösterir, aynı ağırlıkla son setleri (zorlanarak da olsa) yapamıyorsan o ağırlık senin için yanlıştır, ego lifter değilsen zaten anlarsın. Ha her sette ağırlığı artırırsın mesela o zaman tekrar sayın düşer, o ayrı bir konu.
0
üç kez eşit sayıda set derim, sporda düzenlilik iyidir, ben de a şıkkını genelde tercih ediyorum çünkü üçüncü seti yaptığımda zorlandığımı net hissediyorum.
0
b değil, a iyidir. her sette ağırlığı arttırıp tekrarı azaltarak da çalışabilirsin. ilk set 10 kg x 10 tekrar, ikinci set 12 kg x 8 tekrar, üçüncü set 15 kg x 6 tekrar gibi. ben şahsen a'yı yapıyorum.
0
A ama üçüncü setin son 3-5 hareketinde enerjin bitecek, biri parmağının ucuyla 1-2 kilo yardım edecek sana.
0
ilk 2 tanesini sabit bir rakam, son set yapabildigin kadar. 8 olur - 10 olur 12 olur.
3 set de ayni agirlik.
3 set de ayni agirlik.
0
Esasen işe yarayan 2 yöntem var.
İlki tüm setleri eşit sayıda ama maksimum ağırlıktan her set azaltarak gitmek.
İkincisi ise 3 set eşit sayıda ve eşit ağırlıkta tamamlandıktan sonra dinlenmeden sonuna kasların tamamen tükenmesini sağlayacak şekilde ağırlıkları azaltarak tekrarlamak.
Mesela ilk 3 set x 10 ve 20kg bittikten sonra 16kg, 12kg gibi düşürerek maksimum bir bileşke yapılabilir.
İlki tüm setleri eşit sayıda ama maksimum ağırlıktan her set azaltarak gitmek.
İkincisi ise 3 set eşit sayıda ve eşit ağırlıkta tamamlandıktan sonra dinlenmeden sonuna kasların tamamen tükenmesini sağlayacak şekilde ağırlıkları azaltarak tekrarlamak.
Mesela ilk 3 set x 10 ve 20kg bittikten sonra 16kg, 12kg gibi düşürerek maksimum bir bileşke yapılabilir.
0
insomniac
Normal dağılım varsayımı regresyon analizi için geçerli mi? Oldu ki normal dağılım yok hangi analiz yapılmalı?
Normal dağılım varsayımı regresyon analizi için geçerli mi? Oldu ki normal dağılım yok hangi analiz yapılmalı?
0
Sadece artıkların normal dağılması gerekiyor. Farklı lineer modeller var ya da nonlieer modeller.
0
kimse cevap yazmadığı için yazıyorum, yoksa istatistik alalı baya oldu. mantıken regresyonda normal dağılım gerekmez. y = 2x + 5 + error diye bir sonuç bulursun ve data pointlerinin ortasından geçen bir çizgi olur. dağılımın daha farklıysa o zaman polynomial regression kullanıyorsun galiba. o zaman y = 2x + x^2 + 7 + error diye gidiyor mesela. o zaman senin regresyon çizgin düz olmuyor bu sefer eğilip bükülüyor.
0
noluyo yaa
Hayatımdaki en büyük korkularımdan biriydi, geçen bi baktım kafamın tepesi baya açılmış. 1 haftadır oturup ağlamak istiyorum, dışarı çıktığımda saçı gür olan insanları gördüğümde gözlerim doluyor. Ne yapmam lazım bunu atlatmak veya engellemek için?
Hayatımdaki en büyük korkularımdan biriydi, geçen bi baktım kafamın tepesi baya açılmış. 1 haftadır oturup ağlamak istiyorum, dışarı çıktığımda saçı gür olan insanları gördüğümde gözlerim doluyor.
Ne yapmam lazım bunu atlatmak veya engellemek için?
Ne yapmam lazım bunu atlatmak veya engellemek için?
0
cilt doktoruna git. erkek tipi dökülme mi baksın. öyleyse minoxil gibi bir şeyler önerir. değilse geri gelir zaten vitamin mineral takviyesiyle. çok takma bence. alışamazsan saç ektirirsin
0
Doktor randevusu almıştım zaten arkadaşlar sağolun. Mevsimsel falan olduğunu sanmıyorum, babamın saçlarının döküldüğü yaştayım tam.
0
"this is not sickness, it is a gift!" kurt adamlar boyle diyordu bir birlerine... ask olsun sana kardes.
0
@kayıtsız, saç ektir diyosun da fiyatlara bi baktım düzgün sonucu olanlar nereden baksan 10 bin euro falan :(
0
kardeşim seneler boyu saçı dökülmüş ve artık saçı kalmamış biri olarak sana anlatayım. dökülme evresinde ciddi anlamda bunalım yaşadım, aynaya bakınca hep üzüldüm, kendimi hep başkalarıyla karşılaştırdım ama sonra saçları sıfıra vurmaya karar verdim. yaklaşık 1 senedir saçları sıfıra vuruyorum ve öyle mutluyum ki. arada kalmışlık hissi gidiyor. eski resimlere bakınca dökülen saçların kötü durdugunu da farkettim. insanlar karizma oldugumu söylüyor. eskiye göre cok daha fazla beğeniliyorum. eğer kafa yapın çok kötü değilse, çok dert etme.
0
Prens William'ın bile dökülmüş, çare bulamamış bu işe, sen kimsin abi www.google.com Adamın hayatı sömürge ziyareti ve davetlere katılmakla geçiyor pezevenk sanırsın lgs, öss kastı, Denizli, Trabzon maçları yaşadı, şampiyonluk verdi, Gabarda askerlik yaptı, üniversite sonrası 2-3 yıl işsiz gezdi
0
@neverletyougodown, William'ın dökülse ne değişir ki? Kral olacak olsam varsın benimki de dökülsün, umursamazdım..
0
hocam bi cacık olduğu yok çok çok şimdiye nazaran gidersin duyurunun kel ve karizmatık erkekler duyurusu altına yorum yaparsın.
kafanın yapısı yamuk yumuk değil yumurta gibiyse hiç canını sıkma.
ha güzel şekli yoksa ve bunu önemsiyorsan. ilaçları var düzgün kullan işe yarıyor. ama bırakma. öyle 10.000 euro falan da değil 10.000'e en kralını yaptırırsın belli bile olmuyor.
ama tam dökülmediyse doğalını korumak kurtarmak çok daha kolay ve mümkün onu da diyim.
kafanın yapısı yamuk yumuk değil yumurta gibiyse hiç canını sıkma.
ha güzel şekli yoksa ve bunu önemsiyorsan. ilaçları var düzgün kullan işe yarıyor. ama bırakma. öyle 10.000 euro falan da değil 10.000'e en kralını yaptırırsın belli bile olmuyor.
ama tam dökülmediyse doğalını korumak kurtarmak çok daha kolay ve mümkün onu da diyim.
0
@turbo sadık, yok daha tam dökülmenin yakınında bile değil, ama babamın saçları tamamen 1 senede döküldü. 4. doğumgünümde full saçla fotoğrafı var, 5'te tamamen kel adam.
0
benim mesela 26 ile 30 arasında döküldü. ilaç şampuan ve sprey kullandım ciddi manada toparladı ama sonra insan uğraşamıyor beziyorsun. ben bıraktım. ve döküldü.
eğer çok önemsiyorsan önleniyor diyim. bende işe yaramıştı en azından. yani öyle evham yapılacak durum yok. bildiğin önlenilebilir bir şey. 32den sonra mı ne zaten dökülmüyor.
amcalarımın dişfırçası gibi saçları var dayımlar kel, abimin saçı döküldü herkes benimki dökülmez dökülmeyecek diye düşünüyordu innanılmaz gür saçlarım vardı ama döküldü ahahah.
akrabaya vs kurcalamana gerek yok. ilaçlar işe yarıyor. haaa şuunu kesinlikle demeliyim o ilaçların yanetkisi var. net.
eğer çok önemsiyorsan önleniyor diyim. bende işe yaramıştı en azından. yani öyle evham yapılacak durum yok. bildiğin önlenilebilir bir şey. 32den sonra mı ne zaten dökülmüyor.
amcalarımın dişfırçası gibi saçları var dayımlar kel, abimin saçı döküldü herkes benimki dökülmez dökülmeyecek diye düşünüyordu innanılmaz gür saçlarım vardı ama döküldü ahahah.
akrabaya vs kurcalamana gerek yok. ilaçlar işe yarıyor. haaa şuunu kesinlikle demeliyim o ilaçların yanetkisi var. net.
0
İyi taraflarına yoğunlaş, berbere gitmesi, sıra beklemesi, ona verdiğin para, gelince saçı yıkaması, totale vurduğunda insan hayatı için epey para ve zaman kaybı. Saçınla uğraşma sıkıntısı yok, aynada orda burda uzun süre zaman harcama yok, saçın Yok diye senle flörtleşmeyecek kız bi zahmet senden uzak olsun zaten
0
çok takıyorsan, saç ektir. artık bu sektör baya gelişti. o ilk acılı dönemi atlatırsan mis gibi saçın oluyor gene. saç çıkartan ilaçlar faso fiso, o topa girme. saç çıkartıyor ama başka bölgelerinde de kıl çıkartıyor, ayrıca sonuç için hayatın boyunca kullanman lazım. ya da kendinle barışık olabilirsin. böyle saçlar seyrelince millet 0a vuruyor, o da yakışabiliyor.
0
@neverletyougodown, ense sağolsun haftada 1 berbere gitmek ve sıra beklemek zorundayım zaten. Yoksa sakalla birleşiyor :(
@hayley williams ile evlenecek genc, valla bakıyorum saç ektirme şeylerine bakalım. Ama daha önce amcama olmaz senin ekebileceğimiz kadar saçın yok deyip yollamışlardı. Ondan korkuyorum.
@hayley williams ile evlenecek genc, valla bakıyorum saç ektirme şeylerine bakalım. Ama daha önce amcama olmaz senin ekebileceğimiz kadar saçın yok deyip yollamışlardı. Ondan korkuyorum.
0
nick bulamadim
bu ay askere gidicem. birkaç şey sorayım dedim. şöyle şeyler yazıyor. ne zaman teslim olmam gerek? yoklama ne oluyor tam olarak?Sevk Tarihi21/12/2019Evrak Alma Başlangıç06/12/2019Evrak Alma Bitiş21/12/2019Yoklama DurumuYOKYoklama Tarihi06/12/2019ikametgah başka şehirde olduğu için şu an bulunduğum ş
bu ay askere gidicem. birkaç şey sorayım dedim.
şöyle şeyler yazıyor. ne zaman teslim olmam gerek? yoklama ne oluyor tam olarak?
Sevk Tarihi
21/12/2019
Evrak Alma Başlangıç
06/12/2019
Evrak Alma Bitiş
21/12/2019
Yoklama Durumu
YOK
Yoklama Tarihi
06/12/2019
ikametgah başka şehirde olduğu için şu an bulunduğum şehirde askere gidicem. yol izni oluyormuş sanırım. hangi günler olacak yol izni?
yanıma ucuz bir mp3 alıp bir şeyler dinlerim diyorum. alabiliyor muyuz içeri?
şöyle şeyler yazıyor. ne zaman teslim olmam gerek? yoklama ne oluyor tam olarak?
Sevk Tarihi
21/12/2019
Evrak Alma Başlangıç
06/12/2019
Evrak Alma Bitiş
21/12/2019
Yoklama Durumu
YOK
Yoklama Tarihi
06/12/2019
ikametgah başka şehirde olduğu için şu an bulunduğum şehirde askere gidicem. yol izni oluyormuş sanırım. hangi günler olacak yol izni?
yanıma ucuz bir mp3 alıp bir şeyler dinlerim diyorum. alabiliyor muyuz içeri?
0
Sevk Tarihi: bu tarihten itibaren resmi olarak askersin
Evrak Alma Başlangıç: edevletten sevk belgeni alacağın tarih
Evrak Alma Bitiş: bu tarihten önce sevk belgeni alman lazım, sonra çıkmıyor, uğraşıyosun
Yoklama Durumu: 6 aralıktan sonra (ya da 6 aralığa kadar, e-devletten yoklama diye arat, çıkıyosa yaptır) yoklama yaptıracaksın e-devletten
Yoklama Tarihi: bkz: yukarısı
yol izni: kaç gün olacağı sevk belgende yazacak
ne zaman askeriyede olman gerektiği: tam tarihi sevk belgende yazacak. ikametle gidilecek olan şehrin mesafesine göre 1-2-3 gün olabiliyor.
mp3 player: normalde yasak, alıp almayacakları, sokup sokamayacağın sana kalmış. al ucuzundan, sokamazsan çöpe atarsın için yanmaz. sokarsan da yakalanma her ihtimale karşı.
Evrak Alma Başlangıç: edevletten sevk belgeni alacağın tarih
Evrak Alma Bitiş: bu tarihten önce sevk belgeni alman lazım, sonra çıkmıyor, uğraşıyosun
Yoklama Durumu: 6 aralıktan sonra (ya da 6 aralığa kadar, e-devletten yoklama diye arat, çıkıyosa yaptır) yoklama yaptıracaksın e-devletten
Yoklama Tarihi: bkz: yukarısı
yol izni: kaç gün olacağı sevk belgende yazacak
ne zaman askeriyede olman gerektiği: tam tarihi sevk belgende yazacak. ikametle gidilecek olan şehrin mesafesine göre 1-2-3 gün olabiliyor.
mp3 player: normalde yasak, alıp almayacakları, sokup sokamayacağın sana kalmış. al ucuzundan, sokamazsan çöpe atarsın için yanmaz. sokarsan da yakalanma her ihtimale karşı.
0
21 aralık'ta resmi olarak askersin, ama uzaklık durumuna göre yol izni verirler. ikametgaha oranla çok uzak bir yere gitmiyorsan 23 aralık'ta teslim olursun. o da sevk kağıdında yazar.
0
oyeaby
sevgili dostlar,ingiltere'de master başvurusu yapacağım. bir üniversitenin kendi portalından başvuruyu neredeyse sonlandırırken türkiye'den bir acente ismi gödrüm üniversite portalında. acenteyle iletişime gectim. siz belgelerin hepsini bize gönderin biz başvuralım yerinize siz sakın bireyesel başvu
sevgili dostlar,
ingiltere'de master başvurusu yapacağım. bir üniversitenin kendi portalından başvuruyu neredeyse sonlandırırken türkiye'den bir acente ismi gödrüm üniversite portalında. acenteyle iletişime gectim. siz belgelerin hepsini bize gönderin biz başvuralım yerinize siz sakın bireyesel başvuru yapmayın yoksa biz size yardımcı olamayız dediler. bu arkadaşlar da ücretsiz hizmet veriyorlar.
şimdi kafamdaki senaryo şu, muhtemelen bu kurum üniversite ile yaptığı başvuru sayısına göre para alıyor o yüzden benim bireysel başvuru yapmamı istemiyor. ancak ben başvuruyu vs bunların eline bırakırsam savsaklayıp başvurumun güçsüz olması, ne bileyim atlanması, şimdi değil de ileri tarihe kalması (geç iletmeleri) falan gibi durumlar olabilir mi acaba ?
kendim başvuruyu yapıp geçsem mi bireysel olarak. bunların bana ekstra katkısı ne olabilir ?
bilgisi olan yazabilir mi ?
ingiltere'de master başvurusu yapacağım. bir üniversitenin kendi portalından başvuruyu neredeyse sonlandırırken türkiye'den bir acente ismi gödrüm üniversite portalında. acenteyle iletişime gectim. siz belgelerin hepsini bize gönderin biz başvuralım yerinize siz sakın bireyesel başvuru yapmayın yoksa biz size yardımcı olamayız dediler. bu arkadaşlar da ücretsiz hizmet veriyorlar.
şimdi kafamdaki senaryo şu, muhtemelen bu kurum üniversite ile yaptığı başvuru sayısına göre para alıyor o yüzden benim bireysel başvuru yapmamı istemiyor. ancak ben başvuruyu vs bunların eline bırakırsam savsaklayıp başvurumun güçsüz olması, ne bileyim atlanması, şimdi değil de ileri tarihe kalması (geç iletmeleri) falan gibi durumlar olabilir mi acaba ?
kendim başvuruyu yapıp geçsem mi bireysel olarak. bunların bana ekstra katkısı ne olabilir ?
bilgisi olan yazabilir mi ?
0
ben ingiltere'ye giderken kendim başvurmuştum, ilk red gelmişti sonra kabul gelmişti. olayı çözemeyince e-posta atmıştım okula, cevap vermemişlerdi. sonra böyle bir aracı kuruma gittim, hemen cevap aldılar. ilginç gelmişti tabi.
bir sıkıntı olacağını sanmam büyük ve anlaşması çok bir kurumsa.
bir sıkıntı olacağını sanmam büyük ve anlaşması çok bir kurumsa.
0
Bizim okul bireysel başvuru almıyordu Türkiye'den, mecbur anlaşmalı kurum üzerinden başvuruyorduk.
0
bir arkadaşım dediğiniz sorunu yaşayıp sonra kendi başvurmuştu. Kurum geç göndermiş falan.
Ama ben British Education Bureau ile (istiklaldeydi, 2014 yılında...) başvurmuştum, yani aslında belgeleri ben topladım, çevirileri ben yaptırdım, onlar sadece online portala girişleri yaptılar ki ben de yapardım ama tabii insan hayatında öyle bir şeyi 1 kere yapınca korkabilir, onlar biliyor.
Vizeye verilecek belgeler konusunda sözde yardımcı oluyorlar ama mesela İngiltere hükümetinin 85 sayfalık bir kılavuzu vardı tier-4 visa için, ben onu okumuştum bürodakilerden daha çok şey biliyordum :D yani bunları okumayıp armut piş ağzıma düş diyenler veya ekşide "greencarda başvurdum amerikaya nasıl gidiyoruz şimdi" diyen aratma özürlüler için o bürolar :D
sen kendi araştırmanı yap, soracağın şeyler varsa üniversitenin birimleriyle kendin iletişime geç ama başvuruyu büroyla yap istersen.
edit: "başvurumun güçsüz olması" demişsin aklıma geldi, valla motivation letter'ı falan da ben üniversitedeki hocamla yazmıştım. Şimdi o tür bürolar buna yardımcı oluyor mu bilmiyorum ama, yani onlar sadece aracı. Yine her şeyi sen yapıyorsun.
Ama ben British Education Bureau ile (istiklaldeydi, 2014 yılında...) başvurmuştum, yani aslında belgeleri ben topladım, çevirileri ben yaptırdım, onlar sadece online portala girişleri yaptılar ki ben de yapardım ama tabii insan hayatında öyle bir şeyi 1 kere yapınca korkabilir, onlar biliyor.
Vizeye verilecek belgeler konusunda sözde yardımcı oluyorlar ama mesela İngiltere hükümetinin 85 sayfalık bir kılavuzu vardı tier-4 visa için, ben onu okumuştum bürodakilerden daha çok şey biliyordum :D yani bunları okumayıp armut piş ağzıma düş diyenler veya ekşide "greencarda başvurdum amerikaya nasıl gidiyoruz şimdi" diyen aratma özürlüler için o bürolar :D
sen kendi araştırmanı yap, soracağın şeyler varsa üniversitenin birimleriyle kendin iletişime geç ama başvuruyu büroyla yap istersen.
edit: "başvurumun güçsüz olması" demişsin aklıma geldi, valla motivation letter'ı falan da ben üniversitedeki hocamla yazmıştım. Şimdi o tür bürolar buna yardımcı oluyor mu bilmiyorum ama, yani onlar sadece aracı. Yine her şeyi sen yapıyorsun.
0
bu firmalar başvuru bazında bir kazanç sağlamıyor. ama oldu da acente üzerinden başvurdun ve kabul edildin. ona göre üniversiteden bir miktar para alıyor. sana giren çıkan bir şey yok, zaten ücretsiz. avantajı ne olabilir, belki bu firmaların üniversitelerle anlaşmalarından dolayı kotaları vardı, o sayede sokabilir. dezavantajı ise dediğin işi savsaklayabilirler, geç yollarlar. benim bir arkadaş bu işte çalışıyor. ankara'daysan istersen şirket bilgilerini veriyim bi görüş.
0
nickimin hakkini veremedim
Alınca o günlerin ücretini sgk ödüyordu. Limiti kaç gündü sgk ile uğraşmadan rapor almanın? Teşekkürler.
Alınca o günlerin ücretini sgk ödüyordu. Limiti kaç gündü sgk ile uğraşmadan rapor almanın? Teşekkürler.
0
2 günlük rapor alırsanız işyeri de sgk'da ödemiyor. 2 gün üstü raporların 3.günden itibaren sgk ödüyor.
0
ben de yeni işe girdim. 3. gün artık işyeri ödemiyor, sen sgk'dan alıyorsun dediler.
0
tithousand
Sebepsiz 3-4 gündür sol ayak baş parmağımın alt kısmının bir parçası uyuşmuş, karıncalanmış hissine sahip.Neden böyle olur?
Sebepsiz 3-4 gündür sol ayak baş parmağımın alt kısmının bir parçası uyuşmuş, karıncalanmış hissine sahip.
Neden böyle olur?
Neden böyle olur?
0
Sour
avrupa'da her yer aynı gibi geliyor bana. avrupa'da yaşıyorum ve pek çok şehir gezdim, çok azında vay be iyi ki gelmişim diyebileceğim düzeyde bir yaşadım. istanbul gibi şehirler aşağı yukarı; paris'tir, roma'dır vs. aradığım daha farklı bir şeyler. iskandinav ülkelerinde bunu yaşadım açıkçası. coğr
avrupa'da her yer aynı gibi geliyor bana. avrupa'da yaşıyorum ve pek çok şehir gezdim, çok azında vay be iyi ki gelmişim diyebileceğim düzeyde bir yaşadım. istanbul gibi şehirler aşağı yukarı; paris'tir, roma'dır vs. aradığım daha farklı bir şeyler. iskandinav ülkelerinde bunu yaşadım açıkçası. coğrafya çok değişik, iklim çok değişik, insanlar çok değişik yaşıyorlar (gerçekten zengin herkes galiba), mimari çok değişik filan işte. bir de londra değişik gelmişti. küçük şehirleri de gezdim bu arada ama aradığım böyle relax filan bir şeyler değil, daha başka bir şey.
neyse avrupa'da var mı böyle şehirler, vay anasını dedirtecek? illa şehir bazında düşünmeyin de deneyim olarak da düşünebilirsiniz. yani şurada şunu yap, çok acayip dediğiniz. amsterdam'a gitmedim, acaba gidip bol bol...(kurallara aykırı)....... denesem bilemedim.
neyse avrupa'da var mı böyle şehirler, vay anasını dedirtecek? illa şehir bazında düşünmeyin de deneyim olarak da düşünebilirsiniz. yani şurada şunu yap, çok acayip dediğiniz. amsterdam'a gitmedim, acaba gidip bol bol...(kurallara aykırı)....... denesem bilemedim.
0
ben şehirden çok krakowda tuz madenlerini şaşırtıcı ve auschwitz kampını gezmeyi çok eğitici buldum. amsterdamda farklılık bulursun orası da güçlü bir seçenek
0
krakow'a gittim abi. şehri hiç beğenmedim. yani hiç beğenmedimden kastım klasik bir avrupa şehri işte, güzel ama özellikle gidilip görülecek bir yer değil. krakow'daki en güzel deneyimim de auschwitz'ti zaten.
0
dediğim gibi şehirde birşey yok sadece oradaki turistik mekanlar ilgimi çekti zaten şehir için gidilecek yer değil.
aklıma yazdıkça geliyor prag da bana otantik gelmişti eski prag ortaçağ ezgilerini barındırıyordu orayı sevmiştik. özellikle şehir gezeceğim dersen amsterdamdan sonra prag diyebilirim.
aklıma yazdıkça geliyor prag da bana otantik gelmişti eski prag ortaçağ ezgilerini barındırıyordu orayı sevmiştik. özellikle şehir gezeceğim dersen amsterdamdan sonra prag diyebilirim.
0
kiev olmaz mı kiev? ben avrupa'ya gitmedim ama batı ukrayna'nın orta avrupa mimarisine sahip olduğunu, polonya'ya çk benzediğini biliyorum. öte yandan kiev ve doğusu bana lviv'e kıyasla farklı bir ülke gibi gelmişti. yani batı ukrayna sanki avrupa'daymış da kiev hala sovyetler zamanındaymış gibiydi. bence kesinlikle farklı gelecektir.
avrupa'da para kazanıyorsan aşırı ucuz gelecektir zaten, çerez parasına altını üstüne getirirsin. rusya'nın aksine ukrayna tümüyle "avrupa ülkesi" sayılır oldu artık, ucuz uçak seferi vs. de bol. peçersk lavra'ya çıkıp oradan bi' dinyeper'i izle, "peh avrupa'dan farkı yokmuş" dersen kendime tokat atıcam.
avrupa'da para kazanıyorsan aşırı ucuz gelecektir zaten, çerez parasına altını üstüne getirirsin. rusya'nın aksine ukrayna tümüyle "avrupa ülkesi" sayılır oldu artık, ucuz uçak seferi vs. de bol. peçersk lavra'ya çıkıp oradan bi' dinyeper'i izle, "peh avrupa'dan farkı yokmuş" dersen kendime tokat atıcam.
0
lapland'a gidip farklı aktiviteler yapabilirsin. kuzey ışıklarını izlemek, saunaya girmek, oradan çıkıp buz gibi suya atlamak, huskilerle dolaşmak, kar motorsikletine binmek, noel baba ziyaret etmek, minttu içmek, geyik eti yemek vs.
tallinn de bence avrupa'dan farklı bir dokuya sahip, özellikle orta çağadan kalma kale surları farklı bir atmosfer sunuyor. birçok vahşi hayvan eti yeme şansın oluyor (ayı, geyik, ördek, tavşan), ballı birası filan da çok hoştu.
rusya zaten tamamen avrupa'dan farklı bir yer ama beklediğini vermeyebilir. bana kalırsa st. petersburg'taki hermitage müzesi bile rusya'yı başlı başına ziyaret etmek için bir sebep.
danimarka'nın kopenhag şehrinde christiania diye bir bölge var. bir nevi özerk bölge, hippi kültürü.
ben brugge'u çok beğenmiştim ama muhtemelen görmüşsündür.
ispanya'da kendine has kültürü olan pek çok bölge var. laylaylom gezmek yerine içine girersen sevebileceğin.
ne biliyim mesela finlandiya isveç arası cruiselar oluyor. gemiye biniyorsun, akşamdan, 12 saat sonra karşı taraftasın ama 12 saat boyunca gemide parti, ucuz içki ile çoşuyor millet.
ne istediğine göre değişir açıkçası. ne istediğini bilirsen illaki bulursun diye düşünüyorum.
tallinn de bence avrupa'dan farklı bir dokuya sahip, özellikle orta çağadan kalma kale surları farklı bir atmosfer sunuyor. birçok vahşi hayvan eti yeme şansın oluyor (ayı, geyik, ördek, tavşan), ballı birası filan da çok hoştu.
rusya zaten tamamen avrupa'dan farklı bir yer ama beklediğini vermeyebilir. bana kalırsa st. petersburg'taki hermitage müzesi bile rusya'yı başlı başına ziyaret etmek için bir sebep.
danimarka'nın kopenhag şehrinde christiania diye bir bölge var. bir nevi özerk bölge, hippi kültürü.
ben brugge'u çok beğenmiştim ama muhtemelen görmüşsündür.
ispanya'da kendine has kültürü olan pek çok bölge var. laylaylom gezmek yerine içine girersen sevebileceğin.
ne biliyim mesela finlandiya isveç arası cruiselar oluyor. gemiye biniyorsun, akşamdan, 12 saat sonra karşı taraftasın ama 12 saat boyunca gemide parti, ucuz içki ile çoşuyor millet.
ne istediğine göre değişir açıkçası. ne istediğini bilirsen illaki bulursun diye düşünüyorum.
0
Paris bence nevi sahsina münhasir bir kent. Bütün Fransa ayri, Paris ayri. Sehir yasami, yasamin akisi, mimarisi, her noktasi digerlerinden ayrilir. Londra, Kophenhag, Floransa ve Santorini de benim icin boyle yerler. Deneyim derseniz, Piemont eyaletinde Alba ve cevresi derim. Bir bolge daha ne kadar sansli olabilir? Alpler, evrenin en iyi trüf mantarlari, inanilmaz saraplar ve sarap tadimlari, cok iyi mutfak, cok iyi hizmet turizmi (abartisiz, tam kararinda), her tepe basinda iyi korunmus satolar....
0
anlattığına göre burada senin yaşadığın kadar tecrübe yaşayan yok. :D istersen avrupa dışına çıkıp bir yeni zelanda macerasına atılabilirsin, ben 2 yıl kadar auckland'ta yaşadım çoğu avrupa şehrinden keyifli bir popülasyonu vardı.
0
Krakow'u begenmeyen kiev'i de beğenmez.
Butun Avrupa sehirleri ayni fikrine aynen katiliyorum. Bir yerden sonra ayni geliyor. Hatta bununla olgili cok iyi bir karikatur vardi, "every European city map" diye harita yapmislar, olayi cok guzel acikliyordu:)
Amsterdam'i dene bence. Avrupa sehirleri hep ayni, Amsterdam farklilik yasatir. Ambiyans olarak da diğer avrupa sehirlerinden biraz farkli hatta.
Butun Avrupa sehirleri ayni fikrine aynen katiliyorum. Bir yerden sonra ayni geliyor. Hatta bununla olgili cok iyi bir karikatur vardi, "every European city map" diye harita yapmislar, olayi cok guzel acikliyordu:)
Amsterdam'i dene bence. Avrupa sehirleri hep ayni, Amsterdam farklilik yasatir. Ambiyans olarak da diğer avrupa sehirlerinden biraz farkli hatta.
0
Endulus baska bence.
Bir de napoli, sicilya... portekiz de degisikti (sirf lizbon degil, nazare, algarve bolgesi, obidos vs bi suru yer)
Onun disinda avusturya’da hiking yapabilirsiniz, cok gunlu hiking rotalari oluyor mesela. Ya da polonya’da zakopane ve etrafi, belarus (komunist etki, sirf minsk’ten bahsetmiyorum)
Izlanda, faroe adalari vs de degisikmis (onlara gitmedim)
Bir de napoli, sicilya... portekiz de degisikti (sirf lizbon degil, nazare, algarve bolgesi, obidos vs bi suru yer)
Onun disinda avusturya’da hiking yapabilirsiniz, cok gunlu hiking rotalari oluyor mesela. Ya da polonya’da zakopane ve etrafi, belarus (komunist etki, sirf minsk’ten bahsetmiyorum)
Izlanda, faroe adalari vs de degisikmis (onlara gitmedim)
0
Bence önce bir yozgat a git. kafana reset atıp ilk defa görüyormuş gib baştan gezersin bir daha o burun kıvırdığın avrupa şehrlerini :)
Bu arada uzak doğu yazamanın da latin amerika gelmiş sanırım.
Bu arada uzak doğu yazamanın da latin amerika gelmiş sanırım.
0
sana katiliyorum. butun avrupa sehirleri birbirinin aynisi. bkz: twitter.com
nereleri gezdigini soyleseydin ona gore alternatifler yazabilirdim.
* eger gelmediysen Amsterdam'a gel tabi ki. sadece ot icin degil ama. amsterdam genel olarak diger avrupa ulkelerinden farkli bir sehir. gormekte fayda var.
* gitmediysen bruge de guzeldir. amsterdam'in kucuk versiyonu gibi yine kanallar vs var. bruge'de en cok hosuma giden sey sanki tum sehirde zaman durmus gibi. yeni bina yok, araba yok vs. kendimi 200 yil oncesinde yasiyormus gibi hissetmistim.
* yine gormediysen bir Isvicre sehrine git. Isvicreliler genel olarak avrupa'lilardan farklilar. Zurih yada Cenevre'ye gidip pahaliligin ve luksun ne demek oldugunu iliklerine kadar hissedebilirsin. zurih'te yoldaki arabalarin %90'i Audi, BMW ve Mercedes ve hepsi S-line, M ve AMG paket araclar. Tesla'nin ortalama alti kaldigi bir yer Zurih.
* eger kucuk yerler ile ilgileniyorsan Hollanda'nin Giethorn sehri/kasabasina gelebilirsin. Arac trafiginin olmadigi, ulasimin botlarla yapildigi bir yer. Kuzeyin venedik'i olarak gecer.
* kuzeyin venedik'i demisken, Venedik de yine cografi yapisi sebebiyle diger avrupa sehirlerinde biraz farkli gelebilir. botlari cikarirsan siradan bir avrupa sehri ama.
nereleri gezdigini soyleseydin ona gore alternatifler yazabilirdim.
* eger gelmediysen Amsterdam'a gel tabi ki. sadece ot icin degil ama. amsterdam genel olarak diger avrupa ulkelerinden farkli bir sehir. gormekte fayda var.
* gitmediysen bruge de guzeldir. amsterdam'in kucuk versiyonu gibi yine kanallar vs var. bruge'de en cok hosuma giden sey sanki tum sehirde zaman durmus gibi. yeni bina yok, araba yok vs. kendimi 200 yil oncesinde yasiyormus gibi hissetmistim.
* yine gormediysen bir Isvicre sehrine git. Isvicreliler genel olarak avrupa'lilardan farklilar. Zurih yada Cenevre'ye gidip pahaliligin ve luksun ne demek oldugunu iliklerine kadar hissedebilirsin. zurih'te yoldaki arabalarin %90'i Audi, BMW ve Mercedes ve hepsi S-line, M ve AMG paket araclar. Tesla'nin ortalama alti kaldigi bir yer Zurih.
* eger kucuk yerler ile ilgileniyorsan Hollanda'nin Giethorn sehri/kasabasina gelebilirsin. Arac trafiginin olmadigi, ulasimin botlarla yapildigi bir yer. Kuzeyin venedik'i olarak gecer.
* kuzeyin venedik'i demisken, Venedik de yine cografi yapisi sebebiyle diger avrupa sehirlerinde biraz farkli gelebilir. botlari cikarirsan siradan bir avrupa sehri ama.
0
Airbnb'de kalacak yer dışında şehir turları da alıyorsunuz. Yukarıdaki spesifik örnekleri bu turlarla deneyimleyin bence.
0
amsterdam da iskadinav kültüründen etkilenmiş bir şehir. ben fransada normandiya bölgesine gitmiştim, doğası çok hoşuma gitti. etratata gidebilirsin. le havre şehir olarak çok hoşuma gitti. bretagne ve normandiya bölgeleri bence farklı.
0
Evinizinkedisi
Merhabalar, bahsi geçen kişi ben değilim, ablam. 22 yaşında 4 senedir üniversite öğrencisi. Derslerine gitmiyor, haliyle sınıfta kalıyor. Daha üniversitenin birinci sınıf derslerini bile veremedi. İtü'de fizik mühendisliği okuyor. Kendi isteğiyle yazdı bölümü. Auzef ile de iktisat okuyor. Kayıt yapt
Merhabalar, bahsi geçen kişi ben değilim, ablam. 22 yaşında 4 senedir üniversite öğrencisi. Derslerine gitmiyor, haliyle sınıfta kalıyor. Daha üniversitenin birinci sınıf derslerini bile veremedi. İtü'de fizik mühendisliği okuyor. Kendi isteğiyle yazdı bölümü. Auzef ile de iktisat okuyor. Kayıt yaptırdı ama sınavlarına girmedi.
Arkadaşları var ama ayda yılda bir görüşüyor. Sıkça evde oturuyor. Devamlı internet başında. Birkaç kez görüştüğü erkek arkadaşı oldu bize okuldan tanıştığı kişiler olduğunu söylemişti. Ama twitterdan tanıştığı kişilermiş hep. Halbuki çok güleryüzlü, utangaç olmayan girişken birisi. Girdiği ortamlarda sevilen birisi. Üstüne başına, bakımına da özen gösteren biri. Yetenekli biri üstelik. Yağlı boya tabloları var. Edebiyata ilgisi var. İçki, sigara alışkanlığı yok.
Ama eğitim ve sosyal açıdan kendisine hiç faydası yok. Evde oturduğu zamanlarda yabancı dil öğrenmeye kalkışmıyor.Belki kendi haline bıraksak, odasında çürüyüp gidecek. İki sene önce psikiyatriye gittiğinde psikiyatrist ablamda amaçsızlık olduğundan bahsetmiş, bir sorunu yokmuş. Bir daha da gitmedi. Ama ben ve ailem ablamın bu hali için çok endişe ediyoruz. İleride çok pişman olacak. Onu teşvik etmek için ne yapabiliriz?
Arkadaşları var ama ayda yılda bir görüşüyor. Sıkça evde oturuyor. Devamlı internet başında. Birkaç kez görüştüğü erkek arkadaşı oldu bize okuldan tanıştığı kişiler olduğunu söylemişti. Ama twitterdan tanıştığı kişilermiş hep. Halbuki çok güleryüzlü, utangaç olmayan girişken birisi. Girdiği ortamlarda sevilen birisi. Üstüne başına, bakımına da özen gösteren biri. Yetenekli biri üstelik. Yağlı boya tabloları var. Edebiyata ilgisi var. İçki, sigara alışkanlığı yok.
Ama eğitim ve sosyal açıdan kendisine hiç faydası yok. Evde oturduğu zamanlarda yabancı dil öğrenmeye kalkışmıyor.Belki kendi haline bıraksak, odasında çürüyüp gidecek. İki sene önce psikiyatriye gittiğinde psikiyatrist ablamda amaçsızlık olduğundan bahsetmiş, bir sorunu yokmuş. Bir daha da gitmedi. Ama ben ve ailem ablamın bu hali için çok endişe ediyoruz. İleride çok pişman olacak. Onu teşvik etmek için ne yapabiliriz?
0
Belki bölümünü, okulunu sevmemiştir. O yüzdendir bu amaçsızlık, motivasyonsuzluk. Karşınıza alıp konuşsanız. Belki ilgi duyduğu bir alanda üniversite eğitimi almak onu kendine getirir. İsteyerek yazdı diyorsunuz ama okula başladıktan sonra yanlış tercih yaptığını düşünmüş olabilir. Ben de ilk üniversitemde böyleydim. Üç sene yalnızca birinci sınıf derslerini aldım, çoğunu veremedim. Bütün gün evde oturuyordum. 22 yaşında ikinci üniversiteme başladım. Geç değil yani.
0
psikoloğa da gitmiş. bişey yapabileceğinizi sanmıyorum. anlattklarından yola çıkarak hayatından son derece memnun olduğunu düşünüyorum.
hayatından memnun olan bir insanın da huyunu suyunu değiştiremeyeceğine göre, yapabileceğiniz bişey yok.
hayatından memnun olan bir insanın da huyunu suyunu değiştiremeyeceğine göre, yapabileceğiniz bişey yok.
0
bizde de var böyle biri, fazla konfor sunmamak gerekiyor bence. bazı insan irade gösterip iç motivasyon sağlayamayabiliyor; motive olup durumunu değerlendirebilmesi için biraz zora gelmesi gerekiyor. nasihat, yönlendirme, teşvik vs bunların faydası olacağını zannetmiyorum.
0
Salın kızı ya, bence hiçbir şeyi yok. Gayet iyi. 22 yaş daha genç 25 olsun sonra endişelenirsiniz illa endişelenecekseniz.
O kadar uzaksınız ki arkadaşları hakkında size yalan söylüyor. Yargılanacağınızı düşünüyordur ve haklı da. Anne babanızla ablanız hakkında gıybeti bırakın ve yakınlaşmaya bakın. Niyetiniz yoksa da rahat bırakın kızı.
O kadar uzaksınız ki arkadaşları hakkında size yalan söylüyor. Yargılanacağınızı düşünüyordur ve haklı da. Anne babanızla ablanız hakkında gıybeti bırakın ve yakınlaşmaya bakın. Niyetiniz yoksa da rahat bırakın kızı.
0
22 yaş büyük duruyor ama aslında değil, bazı şeyler sonraları anca oturuyor. o zamanlar bölümü isteyerek yazmış olabilir ama bu şu an bölümü sevdiği anlamına gelmez. 17 yaşında neyi sevip sevmediğini bilmek aslında baya zor bir şey. bana kalırsa bölümünü sevmiyor. (zaten fizik hayli zorlu bir bölüm) bana da oldu bu. yüksek lisans yaparken isteyerek girdiğim ama içine girince istemediğimi fark ettiğim bir bölüme başladım. ilk yıl okula neredeyse hiç uğramadan, sonraları her dönem aldığım 3-4 dersten 1 tane vererek ilerledim ve 2 yıllık eğitimi 4 yılda bitirdim. evde oturup sadece oyun oynuyordum. bölümü sevip sevmediğini öğrenip ona göre plan oluşturun. bir de aileniz onu karşısına alıp konuşabilir. siz tek tek derslerine gidip gitmediğini, geçip geçmediğini takip edecek değilsiniz ama sene sonunda ailene bir sorumluluğu olduğunu bilsin.
0
ne yapabileceğinizi bilmiyorum ama yorumlara çok güldüm. ablanız gibiydim. ondan farklı olarak benim psikolojim bozulmuştu (kaldı ki bence ablanızın psikolojisi de bozuk - hiçbir alanda hiçbir aşama kaydetmeyip eve kapanmak hiçbir şekilde "sağlıklı" sayılamaz bence. bir şeylerden kaçıp kendini konfor alanına tıkıyor işte. ona bakarsak eroin alanlar da kendilerini iyi hissediyor. bunun sağlıklı ve normal olduğunu mu düşüneceğiz o zaman?). ben alanımı değiştirdim, gerçekten istediğim bir yola girdim. çok şükür, hem psikolojik tedavi hem de hayatımdaki radikal değişiklikler benim en azından şimdilik toparlamamı sağladı.
25 yaşındayım, iki gün sonra cebimde ne kadar para olacağını bilmiyorum, okulu bitirmeme daha iki sene var ve anksiyeteden geberiyorum. mutsuzum diyemem, bu günleri uzun vadede özlemle yad edeceğimden eminim ama her gün kaygılıyım işte. niye? çünkü "genç" yaşlarımı boşa harcadım. aslında eğlendim. hatta çok eğlendim. o zamanlardaki "boş" hayatımı bile çok özlüyorum açıkçası. ama sonuç itibariyle bugün o hurmalar tırmalıyor.
sadece kolay gelsin diyebiliyorum. yaşı çok gençmiş haha. yahu yaşı genç tamam da evden çıkmayan insanın hayata atılıp başarılı olmasını mı bekliyorsunuz? durduk yere bir gün "ben ne yapıyorum" deyip 180 derece dönmesini mi ya da? sorun nasılsa sizin sorununuz değil ya, "o öyle mutlu siz kendi işinize bakın" deyip geçiyorsunuz, ne ala... kendi kardeşiniz aynı durumda olsa bu kadar rahat olur muydunuz, "böyle mutlu bize ne" deyip kendini eve kapatmasına sessiz mi kalırsınız?
25 yaşındayım, iki gün sonra cebimde ne kadar para olacağını bilmiyorum, okulu bitirmeme daha iki sene var ve anksiyeteden geberiyorum. mutsuzum diyemem, bu günleri uzun vadede özlemle yad edeceğimden eminim ama her gün kaygılıyım işte. niye? çünkü "genç" yaşlarımı boşa harcadım. aslında eğlendim. hatta çok eğlendim. o zamanlardaki "boş" hayatımı bile çok özlüyorum açıkçası. ama sonuç itibariyle bugün o hurmalar tırmalıyor.
sadece kolay gelsin diyebiliyorum. yaşı çok gençmiş haha. yahu yaşı genç tamam da evden çıkmayan insanın hayata atılıp başarılı olmasını mı bekliyorsunuz? durduk yere bir gün "ben ne yapıyorum" deyip 180 derece dönmesini mi ya da? sorun nasılsa sizin sorununuz değil ya, "o öyle mutlu siz kendi işinize bakın" deyip geçiyorsunuz, ne ala... kendi kardeşiniz aynı durumda olsa bu kadar rahat olur muydunuz, "böyle mutlu bize ne" deyip kendini eve kapatmasına sessiz mi kalırsınız?
0
mariposa
giriş şartına şunu koymuşlar: An honours undergraduate degree (NFQ Level 8) with a minimum upper second class honours or international equivalence is requiredBu NFQ Level 8 ne anlama geliyor? Not ortalamasına dair bir şey belirtilmemiş değil mi?
giriş şartına şunu koymuşlar:
An honours undergraduate degree (NFQ Level 8) with a minimum upper second class honours or international equivalence is required
Bu NFQ Level 8 ne anlama geliyor? Not ortalamasına dair bir şey belirtilmemiş değil mi?
An honours undergraduate degree (NFQ Level 8) with a minimum upper second class honours or international equivalence is required
Bu NFQ Level 8 ne anlama geliyor? Not ortalamasına dair bir şey belirtilmemiş değil mi?
0
canbonomobenseno
Merhaba arkadaşlar,Akşam arabam çekilmişdi hatalı parkatan dolayı, 100 küsür lira para ödedim. Daha sonra e-devletten mail geldi plakaya trafik cezası diye.Benim ödediğim para bu değil miydi zaten, yoksa bunuda mı ödemem lazım?Ulan nasıl iş ya.Cevaplar için teşekkürler,
Merhaba arkadaşlar,
Akşam arabam çekilmişdi hatalı parkatan dolayı, 100 küsür lira para ödedim. Daha sonra e-devletten mail geldi plakaya trafik cezası diye.
Benim ödediğim para bu değil miydi zaten, yoksa bunuda mı ödemem lazım?
Ulan nasıl iş ya.
Cevaplar için teşekkürler,
Akşam arabam çekilmişdi hatalı parkatan dolayı, 100 küsür lira para ödedim. Daha sonra e-devletten mail geldi plakaya trafik cezası diye.
Benim ödediğim para bu değil miydi zaten, yoksa bunuda mı ödemem lazım?
Ulan nasıl iş ya.
Cevaplar için teşekkürler,
0
108 ceza, 90 çekme, 12 otopark olması lazım. Siz çekme ve otoparkı ödediniz sanırım, 108 ceza gelecek
0
double öpme var hatalı parkta. çekerlerken yakalarsan otopark+çekici parasından yırtarsın.
cezada erken ödeme indirimi var. süresini tam hatırlayamadım.
cezada erken ödeme indirimi var. süresini tam hatırlayamadım.
0
