Giriş
(3)

ouzo nun son kullanma tarihi

zinomseker
24 temmuz 2013te bir yunan adasi tatilinde 200 ml lik bir uzo aldim. Bir tek icip kapagi kapadim. Kapayis o kapayis. Daha da icmedim. Simdi evde buldum da siseyi, bozulmamistir herhalde dimi? Goruntusunde bur degisiklik yok, kokusu da ayni bizim raki gibi, yani koku da normal. Sisenin ustunde l31141
24 temmuz 2013te bir yunan adasi tatilinde 200 ml lik bir uzo aldim. Bir tek icip kapagi kapadim. Kapayis o kapayis. Daha da icmedim. Simdi evde buldum da siseyi, bozulmamistir herhalde dimi? Goruntusunde bur degisiklik yok, kokusu da ayni bizim raki gibi, yani koku da normal. Sisenin ustunde l3114120 12.03 yaziyor. %40 alkollü. Bu donelerle bana ne yapmami tavsiye edersiniz? Iceyim mi bunu ben?
0
zinomseker
(30.10.14)
afiyet olsun.
0
xenophobe
(30.10.14)
rakının son kullanma tarihi mi olurmuş? afiyet olsun.
0
ezeriko
(30.10.14)
ben de bozulmaz zannederdim ama alkol bozuluyormus fakat ben bu kadarini biliyorum, daha iyi bilenler anlatsin.
0
mavicorap
(30.10.14)
(5)

Doğum Günü sorusu...

cliquot
Merhaba... Yarın yeğenimin 1. yaş günü. Kerata kocaman oldu. Dün gibiydi daha doğumu. 6 aydır göremiyorum. Annesi ve Babası ailevi meseleleri halledemediler. En sonunda Babası ailesini geri plana atmaya karar verdi. En son Babam kalmıştı konuştuğu, o da "ailenin diğer üyeleriyle görüşmüyorsan, benim
Merhaba...

Yarın yeğenimin 1. yaş günü. Kerata kocaman oldu. Dün gibiydi daha doğumu. 6 aydır göremiyorum. Annesi ve Babası ailevi meseleleri halledemediler. En sonunda Babası ailesini geri plana atmaya karar verdi. En son Babam kalmıştı konuştuğu, o da "ailenin diğer üyeleriyle görüşmüyorsan, benimle görüşmenin ne manası var" diyerek çekti elini. Keyifleri yerindeymiş. Sorunları yokmuş. Daha ne isteriz...

Diğer yandan ben yeğenimi çok özledim. Annem, Babam ve bende derin depresyon var. Yarın doğum günü olduğu için hediye alalım dediler, itiraz ettim. Şimdi hediyeyi götürücez, bir de reddederler, rezil oluruz... Ancak ben yeğenimin doğum gününü bir şekilde kutlamak istiyorum.

Kimseyi arayamam. Evlerine gidemem. Ne yapabilirim...
0
cliquot
(30.10.14)
adresine hediye yollayabilirsin.
0
dahili meddah
(30.10.14)
kimseyi arayamazsan, evlerine de gidemezsen yapacak bir şey yok. 1 yaşında çocuğu anne-babasından gizli gizli stalklayıp sevemiyeceğine göre (aman diyim)

ama abinle (veya kardeşinle) problemin yoksa, yani ailevi ayrılık senin yüzünden gerçekleşmemişse abini arayabilirsin, seni bu afarozun dışında tutmasını rica edebilirsin, ailevi hiçbir konu konuşmayacağını, sadece yeğenini sevip oynayıp gideceğini beyan edebilirsin, gerekirse anne-babandan saklarsın vs... off.. pis durumlar bilemedim tam...
0
ezeriko
(30.10.14)
@dahili meddah > aslında çiçek falan böyle isimsiz bir şey mi göndersem diye düşündüm ama anlamsız geldi. net bir şey lazım...

@ezeriko > dediğin gibi çocuğu özlediğimi dile getirdim ancak yenge faktörü var. hiç birimizi istemiyorlar. abimle de en son restleşmek durumunda kaldım. sonrasında zoraki aradı bir iki defa ama zoraki olduğu besbelliydi. bayramın 5. günü bayram kutlamasına arıyor babamı, ya da doğum günümün ertesi günü beni arıyor. restleşmeden sonra çektim elimi. yaptıklarını kabul edecek değildim...

aklıma gelenler;
iş bankasından kumbara hesabı açsam adına, bir şeyler yatırsam... ama bu sefer de ben yapmış olucam. adım çıkacak. olmadı.
eve çiçek göndereyim. ya da oyuncak ayı. teslim eden görevliye soracaklar kim gönderdi diye... isimsiz olunca nasıl tepki verecekler!!!

bilemedim bende...
0
🌸cliquot
(30.10.14)
yenge faktörü zor bir faktör. bizde de var biliyorum. eşimle abisi kopmak zorunda kaldılar anlattığına benzer bir şekilde. eşim yeğenlerinden vazgeçti. facebook'tan fotolarını filan görüyor en fazla. abinle bir ilişki kurabilecek gibiysen abin ve yeğen beraber dışarı çıktıklarında üçüncü yazılıp görüşebilirsin. tabi yenge görürse duyarsa işler daha çok boka saracaktır. isimsiz hediyeler kargolar filan sempatiten daha fazla antipati yaratır eğer yenge anlattığın gibiyse. bir de hediyeyi vereni beller çocuk. kargoyu yenge açıp hediyeyi o verirse çocuk için onu anne almıştır. evet hesap açıp bisürü para biriktirip 20 yaşında yeğenine verebilirsin ama sen ona yabancı olacaksın ve yabancıdan gelen parayı ne yapsın veya parayı güzel güzel yer de sen ne ifade edersin onun gözünde bilemem.

dediğim gibi çok yakından yaşadığım ve bildiğim bir durum. seni çok iyi anlıyorum. tek çözüm bir şekilde abinle iletişime geçip onun dünyasına girebilmek. bu da gerekirse yengeden gizli bile olabilir. abinde afedersin bunu yapacak g*t varsa.
0
ezeriko
(30.10.14)
@ezeriko söylediklerin ilaç gibi geldi... ilaç değil farkındayım. yine de bu durumu paylaşabilmek iyi geliyor.
bir ara gerçekten çok kötüydük. evde matem havası. annem, babam ve ben, çokça ödün verdik durumu anlamak ve çözmek için. en sonunda çektik eli ayağı. yeğenim rüyama giriyordu bir ara sürekli.
en sonunda karar aldım. yeğen bu nitekim benim çocuğum değil. bu kadar bağlanmaya lüzum yok diye. uzun zamandır da düşünmüyordum hiç. ta ki doğum günü gelene kadar...
evde matem havası devam ediyor. bakalım, birilerinde o göt olsa bütün problemler çözülecek ama...
0
🌸cliquot
(30.10.14)
(30)

En Son Aldığınız İltifat

bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
Selamlar.Bu soruyu sormayı çok seviyorum, çok hoşuma gidiyor gelen cevaplar. Ondan arada soruyorum kafama estikçe, "Niye paso soruyon lan aynı soruyu" demeyin ahah.En son aldığınız iltifat neydi? Ne zaman, kimden aldınız bu iltifatı?
Selamlar.

Bu soruyu sormayı çok seviyorum, çok hoşuma gidiyor gelen cevaplar. Ondan arada soruyorum kafama estikçe, "Niye paso soruyon lan aynı soruyu" demeyin ahah.

En son aldığınız iltifat neydi? Ne zaman, kimden aldınız bu iltifatı?
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(28.10.14)
böyle bir bilgi yok maalesef elimde.
0
clones
(28.10.14)
akşam yemeği sonrası 'eline sağlık, çok güzel olmuş yemekler' dedi erkek arkadaşım, o sayılır mı?
0
fraise
(28.10.14)
dün akşam, en son geçtiğimiz kış görüştüğüm bir arkadaş, "yok ya davul gibi şiştim zaten eskisi gibi değilim" dediğimde "yoo sen hep tatlısın" demişti. ona sevindim. ondan önce de çooook zaman geçti herhalde.
0
pescador
(28.10.14)
"Bugün çok güzel olmuşsun."
-Arkadaşım
Öğlen 12 civarı.
0
Lim5
(28.10.14)
Geçen eczaneye gittim, eczacı meşguldü azıcık bekledim. Beklerken başka bi kadın daha geldi, sanırım tanıdığı biriydi eczacının. Neyse işi bitince eczacı direk kadına yöneldi, kadın da "Küçük kızımıza bakın, o benden önce geldi" dedi. Nası sevindim, nası sevdim anlatamam, ay çok sağolun falan diye triplere girdim.
0
buff
(28.10.14)
"agucuk da bugucuk ne sirin seysin sen oyle."
-bebek arabasindayken gozleri net gormeyen bir teyzeden
0
John Finn
(28.10.14)
Renkli gözlü falan değilim ama farklı kızlardan sürekli olarak gözlerimin güzel olduğu ve gerçekten çok anlamlı baktığım iltifatı geliyor. En son bir hatun kişisinden de bu gelmişti. En azından hatırladığım bu. Ha bir de geçen iş yerinde hatunun teki insanlarla ilişki tarzını çok seviyorum demişti.Dur lan geçen de biri her zamanki gibi çok şıksın demişti.Lan ne çok iltifat almışım. Daha da yazacam ama hangisi en sondu acaba.Neyse sustum. Eto bitmiş.
0
Evocati
(28.10.14)
saçlarımın çok güzel olduğunu söylemişti annem sabah. ama anne sayılmaz galiba. aynı şeyi dünden önceki gün bi arkadaşım söylemişti en son.

seninki ne?
0
mayaa
(28.10.14)
"türkiyede hangi okuldan mezun oldun, iyi yetiştirmişler seni"

rus mühendisle kouşurken sırf anahtar kelime olabilecek ingilizce kökenli kelimelerden ne dediğini tahmin edebildiğim için yerel çevirmenden aldım. epey götüm kalktı ne yalan söyleyim.
0
namus ninjası
(28.10.14)
Dün 5 yaşlarında bi kız sen çok güzelsin dedi. Ortamda bulunan en paspal kızlardan biri olarak küçücük kız bile halime acıdı avutmak için söyledi heralde diye düşündüm sdfgsa
0
zetsuboushita
(28.10.14)
file not found :)
0
GreyFever
(28.10.14)
hatırlamıyorum :(
0
[silinmiş]
(28.10.14)
@mayaa, geçen birine bi kitap önerdim, "sen öneriyosan kesin okuycam" dedi. iltifat olarak aldım bunu ben de.
0
🌸bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(28.10.14)
nötrüm la ben bu hayatta ne yerildim ne övüldüm.
0
bluebey
(28.10.14)
anaconda..
edit: ex
0
mirty
(28.10.14)
"Iyi, temiz kalpli ve durust bir insansin" Hemen hemen herkese soylerler ama:)
0
delifaruk
(28.10.14)
Yüz hatların, mimiklerin ne kadar çok brad pitt e benziyor. Ne kadar şanslı olduğunun farkında mısın ?
0
mhmtt
(28.10.14)
"ayakkabıların çok güzel."
asdhsdhsahdf sayılır mı? üzülüyorum.
ayakkabılar da o sırada vuruyordu deli gibi.
0
nice tnetennba
(28.10.14)
bugün yaptığım bir iş konusunda uzun süredir görmediğim bi arkadaşla konuşurken bana "bunların hepsini sen mi yaptın" diye hayretle sorması. iltifat olmayabilir belki ama göğsüm o an kıvanç doldu.
0
bruceandwayne
(28.10.14)
''iyice gotik oldun sen de''
0
shejia
(28.10.14)
bir iki hafta önce arkadasım demisti: "burnun ne güzel lan senin"

evet ala ala burnuma iltifat aldım.
0
ufukcel
(28.10.14)
"her şeyi bırak bana gözlerin yeter"

27 Eylül
0
Solem
(28.10.14)
Ne kadar iradeli bir insasın senin gibi olmak isterdim
0
ruh i tibbiye
(28.10.14)
"cok tatli bi suratin gulusun dislerin var"

dün, tanımadığım bir bağyan.
0
papillon7
(28.10.14)
Dün geceyi sabaha bağlayan saatlerde yeni tanıştığım bir arkadaşımdan.

"Sen gerçekten süper kahramansın"

Bu duymayı en çok sevdiğim ve en sık duyduğum iltifat sanırım. Hatta sözlük'te yıllar boyunca nick altımda da birkaç kere yazıldı.
0
g man
(28.10.14)
1 sene önce yaşlı bir amcadan.
durakta bekliyorum, yanımda durdu, elimi işaret etti. ben de bişey mi olmuş elime diye baktım, sıkıntı yok. döndüm amcaya ne olmuş ki anlamında baktım. bana şunu dedi 'dikkat ettim de sizin gibi güzel kızların parmağında yüzük olmuyor, kimseyi beğenmiyor musunuz?' gülümseyebildim sadece. hiç böyle bişey söyleyeceğini tahmin etmedim :)
0
rock n roll
(28.10.14)
"10 sene öncekiyle bugünkü ezeriko çok farklı. çok değiştin, çok geliştin." patronum.
0
ezeriko
(28.10.14)
"güzel yanmışsın"

dün işteyken, oda arkadaşım. tatilden geldim de eheh. Allah yakmasın kardeşler.
0
emirkulu
(28.10.14)
"Anneanne, ben büyüyünce Aychovsky Teyze gibi olacağım"
20 dakika önce, servisteki bir anneanne-çocuk ikilisi ile dışarıda karşılaşmış konuşuyor iken. Gerçi söyleyenin henüz 6 yaşında bir çocuk olması düşündürmüyor değil.
0
aychovsky
(28.10.14)
"Vücudu iyi parçaladın abi"

Çok acıklı, evet.
0
arnold schwarzeneger
(28.10.14)
(9)

rakı isteme adabı

kedishh
merhaba arkadaşlar. komikçe bir soru olacak ama dışarıda içkili bir ortamda bir kadeh rakı nasıl istenir? duble tek vs nasıl belirtilir?
merhaba arkadaşlar. komikçe bir soru olacak ama dışarıda içkili bir ortamda bir kadeh rakı nasıl istenir? duble tek vs nasıl belirtilir?
0
kedishh
(24.10.14)
-bi duble raki alabilir miyim?

bu adap muhabbeti de tiksindirdi artik. genelde de raki masasindaki ezikler herseye bi adap uyduruyor. raki icmenin adabi diye kafamiz sikildi yillarca, simdi de isteme adabi cikmasin, her hangi bir sey ister gibi isteyin iste.
0
nawres
(24.10.14)
Yahu isteme adabı diyorsunuz da, rakıyı getiren 25 yaşında garson ne bilecek bu adabı?
Her rakı içtiğiniz yer 100 yıllık rum meyhanesiyse bilemem tabii..
0
quaker
(24.10.14)
@nawres çok atarlı gördüm seni.

duble rakı bardağın yarısına, tek rakı çeyreğine denk gelir. buna göre istediğini garsona söyleyebilirsin.
0
teknikekip
(24.10.14)
rakı aksi belirtilmediyse duble gelir. Tek içiyorsan, bi tek rakı alayım ben dersin. Duble için söylemene gerek yok . sadece rakı iste yeter. adam rakıyı getirir suyu dökerken bardağın 4/3 üne kadar doldurur verir istersen üstünü tamamlatırsın . buz alır mısınız diye sorar ya da direkt buza yönelir sen istemiysoan kalsın dersin .
0
waterhardeningsteel
(24.10.14)
soru komik değil. senin kabahatin yok @kedishh kardeşim. rakı faşizmi yapanlar utansın.

@nawres kesinlikle sana katılıyorum. yok şöyle içilir, böyle içilmez filan diye yıllardır kafamızı sikiyorlar. bu işi de başımıza musallat eden de aydın boysan. büyük adap uzmanı pozlarında takılıyor ama boynunda rakı bardağı kolyesiyle geziyor ibiş gibi. 100 yıl önceki içiciler görse muhtemelen taşak oğlanı yaparlardı buna.

bunların bi de balığa limon sıkılmaz balığın yanında bilmemne içilmez 'cileri filan var onlar da ayrı dayaklık.
0
ezeriko
(24.10.14)
@nawres +1

aydın boysan'ı da severiz ama şu videoda da görüleceği üzere abartmış :)
www.youtube.com
0
rare
(24.10.14)
ya ben genelde ev ortamında içerim. bir keresinde dışarıda içtiğimde bir duble rakı şeklinde istemiştim de garson suratıma bakmıştı anlamaz bir şekilde. yanlış birşey söyledim sanmıştım. o yüzden doğrulatmak için sordum. onun dışında o abartılı rakı adabı işlerinden ben de hazetmiyorum.
0
🌸kedishh
(24.10.14)
raki masasi adabini bilmem de baliga limon sikilmaz birader. balik dedigin kendine ozgu tadi, dokusu, kokusu olan bir yiyecek. sen limonu basip o tadi dokuyu oldurdukten sonra neden balik yiyorsun? git efendi efendi tavuk ye.
0
brawler
(24.10.14)
@nawres +1

rakı duble falan gelmez. masaya bardak gelir, garson da elinde şişeyle gelip sen yeter diyene kadar doldurur. sonra suyla gelir, sek içiyorsan istemiyorum dersin. sonra buz getirir, istediğin kadar koyar. herhangi bir içeceğin, yiyeceğin servisinden farklı değildir. bir duble rakı alabilir miyim veya rakı ver evladım şeklinde samimiyetinize göre isteyebilirsiniz.
0
kibritsuyu
(24.10.14)
(9)

futbol terimlerinin türkçeleri

kibritsuyu
derdimi dürteyim ama merak ettim.goal - goloffside - ofsaytfree kick - frikikcorner - kornercentre - santraforward - forvetfalan filan da niye throw-in'e taç atışı demişiz? trovin falan dememişiz?
derdimi dürteyim ama merak ettim.

goal - gol
offside - ofsayt
free kick - frikik
corner - korner
centre - santra
forward - forvet

falan filan da niye throw-in'e taç atışı demişiz? trovin falan dememişiz?
0
kibritsuyu
(23.10.14)
touch-line'ı geçtiği yerden kullanılıyor diye herhal. touch-taç hesabı.
0
whoosie
(23.10.14)
tamamen tahmin: throw-in'den önce touch deniyormuş, oradan almışız. terim throw-in'e evrilince bizimki manasız kalmış.
0
sir gawain
(23.10.14)
free kick - serbeşt vuruş
corner - köşe vuruşu
0
ezeriko
(23.10.14)
@ezeriko: komple türkçeleştirmekten bahsetmedim. sonuçta tdk değiliz. kullanımdaki kelimelerden bahsediyorum. free-kick serbest vuruş olabilir ama futbol spikeri dışındaki insanlar muhabbet ederken frikik demiyor mu, korner demiyor mu, yani hala kullanılan terimler bunlar.

ona bakarsan

goal - top filelerde
0
🌸kibritsuyu
(23.10.14)
goal - top filelerde iyiymiş :)

bu soruların cevabını allah uzun ömürler versin halit kıvanç'tan alabilirsin, ulaşabilirsen. sonuçta trt'de bu işin öncüleri (3-5 kişidir herhalde) bir literatür kurdu, bu zamana kadar süregeldi. niye öyle isimlendirdiler vardır bir mantığı.
0
ezeriko
(23.10.14)
the ball has gone into touch da diyolar
0
check minus
(23.10.14)
taç için konuşayım. mesela fifa falan oynarken spiker bazen "the ball goes into touch" gibi bir laf ediyor. biz de oradan aldık sanırım. ama neden throw in'e benzer değil de touch'a benzer kelime kullanıyoruz orasını bilmem. muhtemelen fransızcadır o da.
0
kuul
(23.10.14)
penalty-penaltı
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(23.10.14)
The throw-in is taken from the point where the ball crossed the touch-line.

throw-in birebir çevirisi içeri atış demek. peki nereden içeri atış? touch line'dan yani dokunuş çizgisinden (normal oyuncuların topa elle dokunmaya izinli oldukları tek çizgiden)

demek ki throw in'i zamanında adam gibi türkçeye çevirseydik ya "içeri atış" ya da "dokunma atışı" demeliydik. bunu da sıfatımıza benzetip "taç atışı" yapmışız, zamanla atış da düşmüş "taç" kalmış geriye.
0
ezeriko
(24.10.14)
(6)

Radyo Tiyatroları

iste geldim burdayim
Merhaba,Bir süredir radyo tiyatrolarına merak saldım, ancak bulduklarımın çoğu tgrt fm in yapımları, benim aradığım ise trt nin çocukluğumuzda dinlediklerimiz veya buna benzer piyesler.Solplatform.org un oyunları güzel mesela, ancak onlar da kısıtlı. 1. Trt nin arşivine nasıl ulaşabilirim?2. Önerebi
Merhaba,
Bir süredir radyo tiyatrolarına merak saldım, ancak bulduklarımın çoğu tgrt fm in yapımları, benim aradığım ise trt nin çocukluğumuzda dinlediklerimiz veya buna benzer piyesler.
Solplatform.org un oyunları güzel mesela, ancak onlar da kısıtlı.
1. Trt nin arşivine nasıl ulaşabilirim?
2. Önerebileceğiniz radyo tiyatroları bulabileceğim yerler nelerdir?
3. varsa elinizde paylaşır mısınız :) ?

Şimdiden teşekkürler.
0
iste geldim burdayim
(22.10.14)
(git: www.mixcloud.com )

Kocaeli Şehir Tiyatroları oyuncuları tarafından, Kafka: Baba ve Oğul oyunu
0
mutlusismankedi2015
(22.10.14)
verilen sitelerde maalesef tgrt nin oyunları mevcut çoğunlukla. trt nin arşivine eşek yüküyle para verilmesi gerekiyor da bu eşek yükü nedir acaba, bir de müracaat noktalarını merak ederim.
0
🌸iste geldim burdayim
(22.10.14)
youtube emmiyi denedinizmi?
www.youtube.com
0
anonymice
(22.10.14)
anonymice
(22.10.14)
youtube ve tüm internettekilere baktım tabiiki de internet artık benim için yeterli kaynak değil maalesef.

edit: 5 GB arşivim var bu konuda ancak eski trt oyunları bulunmuyor.
0
🌸iste geldim burdayim
(22.10.14)
(43)

eviniz-işiniz arası kaç km?

yapma volkan
ulaşım aracınız?hadi bakalım.
ulaşım aracınız?

hadi bakalım.
0
yapma volkan
(16.10.14)
22 km. Servis. Sabah 25 dk, akşam 35 dk sürüyor.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(16.10.14)
Geçen haftaya kadar 8 km idi. Artık 25 km :( Servisle gidiyorum. Mutsuzluktan ölücem :(
0
pandispanya
(16.10.14)
3 km ^^ her gun bisikletle gidip geliyorum 18 dakika fln suruyor ^^
0
heygidim
(16.10.14)
evden çalışıyorum. yatağımdan kalkıp salona yürüyorum. 10 metre yok.

iş değiştirme ihtimalim var (hadi inş) o zaman 20 km olacakmış ve servisle gidip geleceğim.
0
111111
(16.10.14)
8 km, gidiş 20 dakika
dönüş 1.20 dakika

ya da 19 km'lik dönüş yolu ile 40 dakika
0
try again fail again fail better
(16.10.14)
25 km. Arabayla.
0
arnold schwarzeneger
(16.10.14)
800 metre falan. yürüyerek
0
candanag
(16.10.14)
5 km
bisikletle 20 dakika
metro ile 13 dk + 5 dakika yürüyüş: 18 dakika
0
teknikekip
(16.10.14)
12 km;

sabah;
servisle > 5 dakika durağa yürüyüş + 20 dakika servis
arabayla > 5 dakika otoparka + 20 dakika araba
toplu taşıma > 8 dakika istasyona yürüyüş + 20 dakika metro + 5 dakika işe yürüyüş

akşamları araçlı seferlere 10'ar dakika eklenir.
0
cliquot
(16.10.14)
10 kilometre, arabayla 20 dakka gidiş 25 dakka dönüş.
0
t joe
(16.10.14)
45km. araba.

köprüyü de geçiyorum.

evet. her an intihar edebilirim.
0
kta
(16.10.14)
6km servis
0
lemmiwinks
(16.10.14)
eski işim 100 metreydi evime.

şimdiki 15 kilometre. 3 vesait toplu taşıma.
0
tok oldugumuz halde yaftalar yiyoruz
(16.10.14)
9 km
sabah 20, akşam 20 dk arabayla
toplu taşımayla gelsem 50 dk falan sürüyor (otobüs -> metro -> yürüme gidişte, dönüş için yürüme -> metro -> taksi ya da minibüs. ulan otobüs bıraktığı yerden geçmiyor ya :/)
0
la noix
(16.10.14)
~ 10 km. servisle sabah 20 - 25 dakika, akşam 30 - 40 dakika sürüyor. servisten de eve 8 dakika kadar yürümem var.

işyerinin taşınma durumu var o zaman ~ 25 km olacak.
0
inheritance
(16.10.14)
gidiş: 5 km - 12 dk - motorla
dönüş: 5 km - 10 dk - motorla
0
safepassage
(16.10.14)
5,6 km.

servisle de bisikletle de tramvayla da 20-25 dakika.
fazlası var eksiği yok.

otobüs ve minibüs ulaşımı yok.

özel araçla 15 dakika.
0
balik kraker
(16.10.14)
Kamara ile köprüüstü arası 3 mt. Merdiven ile ulaşıyorum.
0
kaptan memo
(16.10.14)
Benden bahtsızı yoktur herhalde, mesafe 3km, ulaşım süresi bazen 45dk ! izmir belediyesi sağolsun otobüs hatlarının amına koydu.
0
kimlanbu
(16.10.14)
İş değil de okul olarak cevap versek?

E-5'ten gidersem 30, tem'den gidersem 37, sahilyolundan gidersem 40 kilometre. Araba ile gidip geliyorum. Sabah dersim 9'daysa 1,5 saate yakın yol sürüyor. Dersim erken biterse 40-45 dakikada geliyorum ama dün mesela 7'de çıktım okuldan, yol 2 saate yakın sürdü.

Çok yorucu oluyor, diz bacak falan baya ağrıyor. Haftada 2 gün (pazartesi, cuma trafik daha fazla olduğu için) servisle gidip gelmeyi düşünüyorum bundan sonra. Hiç olmazsa kafa dinlerim, rahat ederim, belki uyurum.
0
aguilas negras
(16.10.14)
0 (sıfır).
0
yalnux
(16.10.14)
2,8 km
0
japon askeri
(16.10.14)
32 km. Servise biniyorum, sabah 1 saat 20 dk, akşamları ortalama 1 saat 45 dakika sürüyor. Popo uyuşması çok fecii bir durum..
0
trawmatolog
(16.10.14)
Acıbadem'de evim, Esentepe'de işim (Astoria yakınında) servisle sabah 20-25 dk akşam 45-50 dk

Bugün işe gitmedim sabah, vapurla geçiyorum şu anda çay tost aldım, mis.
0
[silinmiş]
(16.10.14)
Home office. Genelde eve yakınlarda bir kafeye gidip çalışıyorum.
0
hiko seijuro
(16.10.14)
16 km
araba ile 15 dakika
0
Sskywalkeremre
(16.10.14)
30 km
otobüs
0
bira sisesi kapagi
(16.10.14)
3.4 km

1 km'si yürüyerek, geri kalanı minibüsle. 10-15 dk sürüyor.
0
pokerface
(16.10.14)
2.4 km ^_^ uykuya doyamadığımdan dolmuş-otobüs ne denk gelirse
0
exist is pretty
(16.10.14)
20 km. otomobil. gündüz 30 dk. akşam 1 saat. bazen 1,5.
0
ezeriko
(16.10.14)
15 gidiş, 15 geliş.
metroyunan gidip geliyorum.
akşam uzak bir yere uğrayacaksam arabaynan gidiyorum.
0
battal gemalmaz
(16.10.14)
0.7 km, yürüyerek gidiyorum ama çok üşendiğimde toplu taşıma kullandığım oluyor.
0
ron dennis
(16.10.14)
giderken 16 km, gelirken 25 km.
kendi arabamla gidiyorum.
0
contavolta
(16.10.14)
Topunuz intihar edin bence.

1km. (+-300m) olcmedim goz karari. Yuruyerek.
0
cecilia
(16.10.14)
cecilia, herkesin işe yakın yerde oturabileceği bir istanbul yok ne yazık ki.

sen biraz saygılı olmayı öğren. kimse zevk aldığı için bunca yolu gitmiyor.
0
bira sisesi kapagi
(16.10.14)
TEM üzerinden 60 km imiş. Servis ile gidiyorum. En erken 1 saat, en geç 2.5 saat tutuyor. Ne kadar tutacağını çok kestiremesek de, genelde 1.5-2 saat arası sürüyor. Sabahları 90-100 dakika, akşamları 120-130 dakika arası.
0
aychovsky
(16.10.14)
4-5 sene önce 4dk idi yürüyerek :(
0
[silinmiş]
(16.10.14)
2-3 km bisiklet tavsiyesi alınır.dolmuşlar 5-7 dk
0
bluebey
(16.10.14)
onceden 45 km idi. simdi 4 km. muthis bir olay :D
0
baldur2
(16.10.14)
1.5km

10 dakika daha fazla uyumak için arabamla gidiyorum
0
argent dawn
(16.10.14)
24 km. 20-25 dk. oradayım. servis var. keyfime göre arabamla gidiyorum.
0
gece lampulu
(16.10.14)
40 km > Arabaylan
(Ankara)
0
groovettyn
(16.10.14)
5-6 km. Genelde toplu tasima, bazen arabayla.
0
delifaruk
(16.10.14)
(12)

üstteki duyuruları benden başka okumadan geçen var mı?

nocturness
duyuruya girdiğimde üsttekileri direkt geçiyorum.kan veremiyorum zaten, onun dışındakiler kedi, pati, mama.sokaktan 5 tane kedi alıp burada sahiplendirmeyi de anlamıyorum. herkesin sokağında zilyon tane kedi var zaten. alan alıyor, bakan bakıyor. hayvanseverler sikmesin diye belirteyim benim de köpe
duyuruya girdiğimde üsttekileri direkt geçiyorum.
kan veremiyorum zaten, onun dışındakiler kedi, pati, mama.
sokaktan 5 tane kedi alıp burada sahiplendirmeyi de anlamıyorum. herkesin sokağında zilyon tane kedi var zaten. alan alıyor, bakan bakıyor. hayvanseverler sikmesin diye belirteyim benim de köpeğim var. sokaktaki tüm hayvanlara samimiyetle yaklaşırım. bir tek bana mı garip geliyor onu merak ediyorum. sinirimi bozuyor çünkü şurada kedi görmek.
0
nocturness
(15.10.14)
açıp baktığımı hiç hatırlamıyorum onlara
0
Sskywalkeremre
(15.10.14)
aynen direk okumadan geçiyorum, önemli birşey olsa arada kaynayacak, ben de laf edicem de korkuyorum faşizan kediseverlerden. Hem de kaç kere kedi bakan biri olarak diyorum bunu. Bu tarz duyurular için ayrı bir sayfa sekme vs. açılsa daha iyi olur. Hoş umrumda değil zaten çok da önemli birşey kaçıracağımı sanmıyorum da sitenin konsepti için diyorum bunu.
0
justinial
(15.10.14)
bakıyorum. 3-4 ay önce araba kazası geçirmiş ufak bir yavru kediyi orada gördüm evlat edindim.

şimdi de benim yazdığım bir duyuru var orada. kaza geçirmiş ve ameliyat olmuş sakat bir kedi. belki bir kısmeti vardır diye. sağ olsunlar sabitlediler duyuruyu.

niye bu kadar negatifsiniz?
0
mea maxima culpa
(15.10.14)
linç timi gelecek şimdi.

bana da garip geliyor kedi görmek. ayrıca çok merak ediyorum nereden, hangi sokaktan çıkıyor o kediler. bizim buralarda hiç yok.
0
allanpoe
(15.10.14)
genelde hızlıca geçerim. gerçi hoş, başlıklarını okuduğumda dahi ilgimi çekmezler.
0
arandur
(15.10.14)
Ben de okumadan geçiyorum, zaten 2 kedim var, ötesi yalan. Kan verme işi de yalan. Gene de başlıklarına bakıyorum.
0
kimlanbu
(15.10.14)
Sadece kedili ilanlar sabitlenmiyor ki yukarda okul yardimi ve bir bebek icin de yardim kampanyasi sabitlenmis. Ben okuyorum, yardimci olabilecegim bir durum varsa da elimden geleni yapiyorum. Kaldi ki kedi sahiplendirmek de kotu bir sey değil, sonuçta buradan sahiplenmek isteyen birileri olabilir. ben de bir kedi veya kopek sahiplenmek istesem buradaki ilanlara bakarim.
0
fraise
(15.10.14)
hiç okumadan geçiyorum. kan veremem (hepatit geçmişim var), evim-ailem hayvan beslemeye müsait değil.
0
ezeriko
(15.10.14)
kuduz aşısı olduğum için kan duyurularına bakmıyorum. yardım duyurularına bakıyorum ve elimden geldiğince yardım ediyorum.
0
[silinmiş]
(15.10.14)
kedi varsa affetmem bakarım. orta yerde adam can çekişse bakmam.
0
namus ninjası
(15.10.14)
yurtdisindayim, adblock ile sabitlenen duyurulari tamamen gizledim, gormuyorum bile.
0
alan shearer
(15.10.14)
bakmiyorum.
Bu arada amansız kedi sevginizin ta dibine koyayim. kedi sevmeyenleri dislamaktan daha adam gibi şeylerle uğraşın.

ek1: Lincse bizim de elimiz kolumuz var. biz de sizi sevmiyoruz ULAN.

ek2: Sizi= "kedi sevmiyor diye başkalarını hor gören zavallilar"i
0
jemjum
(15.10.14)
(1)

Doğum sonrası rapor vermeyen dr, haber etmeyen memur

gonnabelegend
-
-
0
gonnabelegend
(15.10.14)
öncelikle hayırlı olsun, sağlıkla büyüsün. doğum raporu dediğiniz şey, (sizin de gördüğünüz gibi) hastanenin antetli kağıdına 3 satır yazı, imza ve kaşe. bize hastaneden 3-4 orjinal kopya birden vermişlerdi, işinize yarar, yanınızda bulunsun diyerek. yani hastaneden tekrar almamanız için bir sebep yok. eşim özel sektörde çalıştığından memuriyetle ilgili diğer konularda bilgim yok. bu arada bebeğiniz 15 gündür hastanede olduğunu okudum, acil şifalar dilerim umarım bir an önce eve çıkarsınız.
0
ezeriko
(15.10.14)
(10)

Zorlu Center

fengari
Bu akşam 6-7 gibi Zorlu Center'daki Apple Store'a gitmem icap ediyor. Ama ekşi sözlükteki yorumları okuyunca içim daraldı, daha gitmeden. Bir kaç sorum olacak, bilenler var ise çok makbule geçecek:1. Arabayla mı daha kolay ulaşırım, metrobüsle mi?2. Metrobüs durumunda, o uzun alt geçitten geçmeden u
Bu akşam 6-7 gibi Zorlu Center'daki Apple Store'a gitmem icap ediyor. Ama ekşi sözlükteki yorumları okuyunca içim daraldı, daha gitmeden. Bir kaç sorum olacak, bilenler var ise çok makbule geçecek:

1. Arabayla mı daha kolay ulaşırım, metrobüsle mi?
2. Metrobüs durumunda, o uzun alt geçitten geçmeden ulaşma şansım var mı avmye?
3. Apple Store'a kolay varmak için, "şu kapıdan gir daha kolay ulaşırsın" diyebileceğiniz bir opsiyon var mı?

Teşekkürler.
0
fengari
(15.10.14)
Metrobus kolay. Uzun dedigin alt gecit 5km falan da degil:)
0
delifaruk
(15.10.14)
Metrobusle gidin. O gecitten gitmek daha kolay. Gecitten gittiginizde ciktiginiz yerde sagdan devam edin. Statbucks'i adidasi falan gecince ortada kabak gibi apple store duruyor zaten. Eksi'de ne yazmislar bilmiyorum da o kadar da kompleks bi' yer degil. Sadece etraf acik olmadigi icin uzaktaki bir yeri tek bakista goremiyorsunuz.
0
ay nov kung fu
(15.10.14)
nereden, saat kaçta gideceğinizi yazmamışsınız. bence taksi ile her zamanen çabuk gidebilirsiniz.

metrobüs ve metro duraklarına epey uzak. yeraltından epey yürümenizi gerektiren geçit var. bulvarın altından geçiyor. başka yolu yok.

planı biraz karışık, şöyle ki giriş katı cadde konseptine sahip chanel, dior filan gibi lüks mağazalar var. avm'nin olduğu bölüm dışardan görünmüyor ve merdiven ile iniliyor. sanırım metro ile gelince avm'nin içine çıkılıyor. apple store avm'nin içinde.
0
mea maxima culpa
(15.10.14)
Ya epey yürüme dediğiniz yol ne kadar allah aşkına ya ahhahahahah. 15 dakika yürümüyor musunuz hayatınızda? 4 levent - taksim metro hattı üzerinde bi yerde arabayı bırak, gayrettepe'de in, bi 10 dakika yürürsün, direkt apple center içindesin hiç trafik & metrobüs fakirliği çekmeden.

Azıcık yürüyün ya. Yağlarınız erir. 10 dakika lan. Geçen baktım uzunçayır'a da uzun uzun diyolardı, 10 dakika sürmüyor yürümesi. Ahahahhaha. Lanya.
0
roket adam
(15.10.14)
@roket adam: hacı yürümek değil mesele, kapalı loş bir alanda 15 dk yürümek geriyordur belki bazı insanları? allah allah ya, şu duyurudaki temelsiz ukalalık da beni öldürecek.
0
🌸fengari
(15.10.14)
Kapalı loş bir alanda 15 dakika yürüyemeyen bir insan olsaydım kesin check-up'a giderdim. Samimi söylüyorum, normal değil yani.
0
roket adam
(15.10.14)
@roket: illa cevap verilecek, alta kalanın canı çıksın oynuyoruz çünkü burada. mallığın hiç lüzumu yok, sana "kapalı alanda yürümek için ne yapmam lazım?" diye sormadım. insan gibi bir soru sordum, istediğim cevapları da aldım. sen verdiğin abes cevabın altında kalmamak için bu kadar kasıyorsun, gerek yok.
0
🌸fengari
(15.10.14)
birader gözünde çok büyütmüşsün. metrobüs en kolayı. uzun alt geçit dediğin 400-500 metre ve 4-5 tane yürüyen bant var. istediğin kapıdan gir.
0
ezeriko
(15.10.14)
ya ne yaptınız 15 dakika filan. Türkiye'de 15 dakikalık yürünecek altgeçit yapacak teknoloji yok henüz.

Barbaros bulvarının altından geçen bir yol var. o kadar hayatta sürmez. ama uzun süre yürüme gerektiğini söyleyelim de yanlış tarif olmasın dedim.
0
mea maxima culpa
(15.10.14)
Herakşam yürüyorum o yolu :)
Metrodan Zorlu' ya 10-15 dakika civarı sürüyor - yürüme hızına göre -
Metrobüsten 5 dakika civarı diyelim ve bu saçma tartışmayı sonlandırıp birbirimize sarılalım, herkes solundakine " Sana değer veriyorum." deyip sağındakini öpsün, ne dersiniz ?
0
charlesbukowskiineksi
(15.10.14)
(14)

sucuklu yumurtaya 15 lira verdim

oddyseus
kan tahlilinden çıkınca çok açtım hemen bir şeyler yemek istedim. burger falan da gereksiz pahalı olur diye yemedim. gittim sokak arasında dükkana sucaklu yumurta yedim. ehehehe neyse ucuza kapattım diye sevinirken kasada 15 lira dedi. şaşırdım tabaktaki sarılıklar yumurta değil altın suyuydu herald
kan tahlilinden çıkınca çok açtım hemen bir şeyler yemek istedim. burger falan da gereksiz pahalı olur diye yemedim. gittim sokak arasında dükkana sucaklu yumurta yedim. ehehehe neyse ucuza kapattım diye sevinirken kasada 15 lira dedi. şaşırdım tabaktaki sarılıklar yumurta değil altın suyuydu heralde diye söylenerek verdim parayı. çok koydu arkadaş. dışarda hiç yumurta yememiştim bölye mi fiyatlar hep?
0
oddyseus
(13.10.14)
yok, kazıklanmışsın.
0
repins
(13.10.14)
15 liraya tabağı ağzına kadar doldurup kahvaltı yaparım o neymiş öyle! Yumurta devekuşu yumurtası, sucuk da buffalo eti olabilir belki.
0
ufukcel
(13.10.14)
bambi'de kavurma kaşarlı yumurtayı 8 liraya veriyorlar o neymiş ya.
0
pinman
(13.10.14)
karışım olmayan düzgün bir sucuğun kilosu 40tl'den başlıyor. organik adıyla satılan yumurtalar ortalama tane 1-tl. e siz düşünün gerisini. sokak ortası dahi olsa kadıköy'de mesela "süt yumurta reçel" inde masaları yol ortasındadır. e adam da para kazanacak.

ayrıca menüye bakmadan sipariş veriyorsan bunlar olur niye moralini bozuyorsun ki?
#162993
0
emininsel
(13.10.14)
adam inadına kitledi galiba. yanımda çanta vardı. suyumu oradan içtim. yanında <ir şey içmedim. sürekli garsonu gönderdi:

- çay alır mısınız yanında
+ hayır teşekkürler. <ir şey içmeyeceğim

3 dk sonra

- peki süt içer miydiniz?
+ hayır teşekkürler

2 dk daha sonra

- meyvesuyu falan içer miydiniz?
+ hayır cidden yanında bir şey içmeyeceğimi söyledim kaç kere

aralarında konuşup güldüler sürekli bana bakarak. arkadaşı gönderip orada aynı şeyi sordurtacağım 15 liradan 1 kuruş aşağı derse bakalım neler olacak.
0
🌸oddyseus
(13.10.14)
düdüklemişler hafız. :(
0
youkoso hitori bocchi
(13.10.14)
@emininsel menü falan yoktu hocam. yiyecek tek şey vardı sabahın köründe. o da çorba ve yumurtaydı. tabak küçük değildi ama o kadar da büyük değildi.
0
🌸oddyseus
(13.10.14)
az satış yapan, ayda yılda bir sattığı üründen sokan esnafa denk gelmişin.
0
namus ninjası
(13.10.14)
beşiktaşta kahvaltıcılar sokağında 5-6 lira civarı yumurta fiyatları. baya baya kazıklamış sizi.

gerçi bana da olur genelde öyle. ne zaman ucuza kapatayım dersem hep kazıklanıyorum.


yer belirt de aklımızda olsun. bizi de öpmesin.
0
c1b2k3
(13.10.14)
balçova ata caddesinde bir yer hocam
0
🌸oddyseus
(13.10.14)
icinde kalmasin, sikayet et zabitaya baskakarina faydan dokunsun
0
mayeskuel
(13.10.14)
Sütişte 12
0
tunc_
(13.10.14)
@mayeskuel menüde açık açık yazıyorsa kimi kime şikayet edeceksin, serbest piyasa ekonomisi diye bir şey var.

arada 15tl bence de aşırı pahalı. @tunc'un dediği gibi istanbul emirgan boğaz manzaralı sütiş'te bile daha ucuz.
0
ezeriko
(13.10.14)
hayvan gibi kazık yemişsin işte. bunun normal olduğunu söyleyenler para sıçıyor sanırım?
0
adventchant
(13.10.14)
(5)

beltura bağlı köşklerde organizasyon

zenc
aradım konuştum haliyle alkol yok dediler de böyle çok şaşalı düğünler falan yapılıyor buralarda. ünlülerin falan da oluyor. ee bu insanlar içki içmiyor mu? kola ve sarı kolalı düğün mü olur lan köşkte?!
aradım konuştum haliyle alkol yok dediler de böyle çok şaşalı düğünler falan yapılıyor buralarda. ünlülerin falan da oluyor. ee bu insanlar içki içmiyor mu? kola ve sarı kolalı düğün mü olur lan köşkte?!
0
zenc
(13.10.14)
alkolsüz bira, meyve kokteyli, cider falan veriyorlardır belki?
0
ezeriko
(13.10.14)
yine de bir rakının kırmızı şarapın yerini tutmaz ki :/
0
🌸zenc
(13.10.14)
bana göre de tutmaz ama adam günah diye içmiyorsa, kendi düğününde de içirmiyorsa zaten senin benim gibi düşünmüyor ki.
0
ezeriko
(13.10.14)
parayı verdin mi hepsi olur.

Mekan da alkol satılmayabilir ama alkol içilmesine karışamazlar.
Catering firması ile anlaşırsın istediğini yedirir içtirirsin.
onlara da ona göre bir kira bedeli ödersin.
0
croswell
(13.10.14)
@crosswell dışarıdan catering kabul etmiyorlarmış.

organizasyon + müzik + foto + catering hepsi için anlaşmaları yerleri var. menüler de belli.
0
🌸zenc
(13.10.14)
(20)

Çocukkenki ve şimdiki siz?

lifeislife5
Okuduğum bir kitapta Harvard Üniversitesi'nden bir psikolog 21 aylık bebeklerden oluşan bir grupla deney yapıyor. Bazı bebekler neşeyle en ufak tereddüt göstermeden oyunlarını oynarken diğer bebekler kararsız bir şekilde geri duruyor; annelerine yapışıyor ve sessizce diğerlerinin oyunlarını izliyorl
Okuduğum bir kitapta Harvard Üniversitesi'nden bir psikolog 21 aylık bebeklerden oluşan bir grupla deney yapıyor. Bazı bebekler neşeyle en ufak tereddüt göstermeden oyunlarını oynarken diğer bebekler kararsız bir şekilde geri duruyor; annelerine yapışıyor ve sessizce diğerlerinin oyunlarını izliyorlar. Bebeklerin nabızlarını gösteren monitörlerden, kalplerinin kaygıyla küt küt attığı izlenmiş.

Sekiz dokuz aylık bebeklerin yabancı biri odaya girdiğinde kalplerinin hızlıca attığı ve ağladıkları gözlemlenmiş. Bazı bebekler de gayet sakin kalabiliyorlarmış.

Çekingen çocukların hafif bir strese bile fazlasıyla tepki uyandıran bir sinir devresiyle dünyaya geldikleri anlaşılmış. Doğuştan itibaren bunların kalpleri yeni insanlar ya da durumlar karşısında hızlıca atıyormuş.

Bu adam mizacın asla kaderimiz olmadığını kişiliğimizin zamanla değişebileceğini de söylüyor.

Soruma gelirsek;

Şu andaki sizle çocukkenki siz arasında fark var mı? Küçükken nasıldınız? Şimdi nasılsınız? Çekingen olup da atılgan hale gelen var mı?
0
lifeislife5
(10.10.14)
yazdığınızı ilgiyle okudum. çekingen bir insan olarak şunu diyebilirim ki ergen ben ile 35 yaşındaki ben arasında çok fark yok. ilkokulda girişken, çok arkadaşı olan, kendi çapında popüler bile denebilecek bir çocukken ortaokul/lise yılları yanlış arkadaş tercihleri, bir takım talihsizlikler ve başka bazı tatsız durumlar sonucu kabus gibi geçti diyebilirim. üniversitede toparladım durumu ama yılların izi kalıyor tabi. iş güç hayatına girince de bir miktar gerileme oldu. üniversite arkadaşlarından falan da koptuk zamanla. sosyal ortamlarda çekingenim hala.
0
ezeriko
(10.10.14)
6 yaşıma kadar çok sessiz ve çekingen bir kız çocuğuymuşum, babam bakmış olmayacak gitmiş kung-fu kursuna yazdırmış. 9 sene devam ettim, zorunlu sebeplerden dolayı 15 yaşında bıraktım, ne sessizim ne çekingen. yani bu spor işi işe yaramış sanırım bende.
0
gmzo
(10.10.14)
küçükken çekingendim, hala çekingenim. ama artık (25) survival için gerekli gördüğüm zamanlarda ortalığı dağıtabiliyorum. insan zamanla öğreniyor. ama atılganlık değil bilinçli, kendine rağmen bir davranış kazanabildim ben.
0
freya
(10.10.14)
Cocukken hem cazgir hem cekingendim. Evet ayni anda. Sonra cazgirligim okula baslamamla beraber sosyal hayatta kisitlaninca çekingenligim iyice pasiflige donustu.
su anda da cok farkli degilim. Ama daha iyi toparladim durumu zira yetişkinlik bilinci ve kimsenin ne dusundugunu umursamamayi öğretiyorum kendime. Kavgacıligim da hala var.
0
rayde
(10.10.14)
Bende tam tersi bir durum mevcut. Çocukken çok atak ve korkusuzdum, büyüdükçe çoğu şeyden kaygı duyar oldum, insanlardan uzaklaştım. İnsanların ne kadar acımasız olduğunu öğrendiğim zamana denk geliyor sanırım bu elimi eteğimi çekmem.
0
devilred
(10.10.14)
çocukken nasılsam hala öyleyim.

daha ilkokuldayken sürekli evde kitap okurdum. dışarı çıkmazdım pek. genelde zorla çıkarırlardı. ileride kitapların yerini başka şeyler aldı ama yine de dışarı çıkmadım.
konuşma bozukluğum var, sürekli dalga geçerlerdi, belki dışarı çıkmamamın sebebi bu olabilir. evde de pek konuşmam, duygularımı yansıtmadığım söylenir sürekli. okul dışında pek arkadaşım olmadı, şimdi iş yeri dışında pek yok.
0
inheritance
(10.10.14)
ortaokulda sınıfta o kadar siliktim ki bir öğretmen sene sonunda varlığımı farketmişti. şimdi piçin önde gideniyim. evet mizacın değiştiğini düşünüyorum. sosyal, kültürel ve maddi değişimler mizacı da değiştiriyor bence.
0
papitheclown
(10.10.14)
ergenliğe kadar inanılmaz haylaz ele avuca sığmaz bir çocuktum. ergenlikle birlikte duruldum. asla çekingen olmadım ama eskisi gibi her şeye pırpır atmıyor kalbim.
0
[silinmiş]
(10.10.14)
Simdi oyle efsane atilgan degilim ama cocukluktaki halime gore bayagi acildim diyebilirim.
0
fortisvita
(10.10.14)
çocukken inanılmaz atılgandım. şimdi sakinleştim sanırım. eskiden mesela benimle oynamasalar kafayı yerdim şimdi iş yerinde beni çağırmadan çaya sigaraya çıktıklarında ay götüm diyorum ^_^ umursamazlaşmış da olabilirim.
0
exist is pretty
(10.10.14)
Hep boyleydim.

Kaynasik, girisken, konuskan(!)

Cocukken ve ergenken cok konuskandim , simdi dozunu ayarladim bu muhim :)
0
cecilia
(10.10.14)
ben 4.5 yaşındayken kızkardeşim kan kanserinden öldü. bu benim dünyamı, psikolojimi alt üst eden bi olay oldu + tedavi sürecinde bana hep başkaları baktı annemin bi de kundakta bebeği vardı mesafeler vardı vs vs. normalde çok pozitif, girişken, sıcakkanlı bi insanım çocukken de hem sakin- ağlamayan zırlamayan, herşeyi yiyen, herkesle oynayan, herkesle iletişim kurabilen, herkesin evinde kalabilen filan bi bebekmişim, zaten dedemin evinde doğmuşum :)) --bunlar ne kadar kişilikten ne kadar şartlardan bilmiyorum--, çok konuşkanmışım filan. bu ölüm hadisesinin psikolojimi bozup beni asabileştirmesini saymazsak :) tontiş dünya tatlısı bi veledmişim yani.
şimdi de çekingen değilim ama hayatım boyunca hep bişeylerle uğraşmak durumda kaldım çekingen olsam ayvayı yediydim kimse şımartmadı beni elim mahkumdu. şimdi şimdi uğraşacak pek birşey kalmadıkça kendi kabuğuma çekilme, acaip bir evcimenlik, inanılmaz bir sükunet sevme durumu var.
0
niye ama
(10.10.14)
küçükken de eve her yerim yara bere içinde geliyodum şimdi de bazen :D
0
Solem
(10.10.14)
Mutluydum,


mutsuz, ölmek isteyen biriyim.
0
fransızkalanadam
(10.10.14)
çekingendim hala öyleyim. çok temkinli bir çocuktum, bilmediğim yerlere girmezdim, oynarken bahçede falan evin çevresinden çok fazla uzaklaşmazdım. tanımadığım insanlarla konuşmazdım, korkak bir çocuktum. şimdi de aynı sayılırım mesela bir ortama girdiğimde hiç konuşmam, soru sormazlarsa sesimi duyamazlar, ama burada dır dır dır vır vır vır :)
0
rock n roll
(10.10.14)
ezeriko +1, hemen hemen aynı şeyleri yaşamışız. ama sosyal ortam tepkilerim biraz değişkendir. bazen inanılmaz konuşkan, insanları çevresine toplayan, popüler biri haline geliyorum, bazen de tam tersi, sessiz sakin çekingen kalıyorum, konuşamıyorum bile, "yer yarılsa da yerin dibine girsem." moduna giriyorum -zaten ilk durumdaki şekilde konuşkan olduğumu fark edersem de korkup susup ikinci sessiz moduma geçiyorum genelde :) - biraz o günki halime bağlı sanırım. mesela bazen okula geldiğimde önüme gelene selam verip sohbet ediyorum -daha doğrusunu kafalarını şişiriyorum :D - bazen de kimseye görünmeden okula gireyim de selam vermeyeyim, muhabbet etmeyeyim diye karmaşık yollardan laboratuvara giriyorum, falan. biraz o günki enerjime ve moralime de bağlı sanırım.
0
pasp
(10.10.14)
Küçükken ben de senin gibi çocuk istiyorum diyen teyzeye senin yumurtaların bitmiştir olamazsin demisligim var milletin icinde. Hic çekinmezdim. Hiçbir zaman silik bir tip olmadım ama kendimi göstermeye de çalışmadım. Yalaka tiplerden değildim, kafama uymazlarsa popüler tiplerle de arkadaş olmazdım. Biraz gıcık biri olabilirim küçükken. Genelde kafama uyan çok az insan olduğundan az arkadaşım oldu ama öz oldu. Çok sağlam dostlarım var bu sayede. Eskiden dışarı çıkıp oynardım artık pek çıkmıyorum, insanlar her gün kafelere falan gidiyor. Tek ciddi fark eskiden topluluk önünde konuşmaya cekinmezdim artık istemsiz olarak carpintim oluyor. Anksiyete bozukluğum falan da yok. Neden bilmiyorum.
0
Lim5
(10.10.14)
çocukken çekingendim, şimdi çekilgen değilim ama kendime atılgan da demem. dikkat çekmek için özel bir çaba harcamam. sadece gerekli gördüğüm durumlarda öne atılırım.
0
m e l t e m
(10.10.14)
5-8 yaş arasında biri "Merhaba" dese ağlardım, fotoğraf çekilirken hele deli gibi ağlardım. Çocukluk fotoğraflarımda suratı şiş, gözler kıpkırmızı veya burun sümüklü değilse, o fotoğraf gizli çekilmiş ve çekildikten sonra bunlar gerçekleşmiş demektir.

İlkokul'da birazcık olan silikliğim, ortaokulda tavan yaptı. Bir de hocalar durup durup "Kim sizce sınıfın güzeli/yakışıklısı", "Kim en şöyle/kim en böyle" yarışmalarının çoğunda oy çokluğu ile "en hanım hanımcık" seçilirdim ki küfür gibi bir şeydi. Çünkü o zaman hanım hanımcık demek, ağzı var dili yok demekti. Liseyi zaten iyi arkadaşlarım olsa bile yaşanmış sanmıyorum, popüler olacağım derken rezillikte bir marka oldum.

Üniversitede açıldım, daha sonra daha fazla açıldım. Ortam piçi olmadım ve bazen dil sorunları yaşadığım yerlerde sessiz sakin kaldığım oldu ama geçmişi düşünüp şimdi olmam beklenen yerle karşılaştırınca kendime plaket veresim geliyor. Büyüme ve hatta yaşlanma motivasypnumu sağlayan etkenlerden birisi de bu.

Ama çok büyük bir fobim var, en büyük izi bu olmuş olabilir: yüksek ses. Kavga sesi veya yüksek herhangi bir ses duyduğum anda hala titriyorum, korkuyorum, hatta çok yükselirse ses başım dönüyor. Yüksek sesli ve sinirli insanlarla sürekli bir arada olmayı sevmiyorum, sakin psikopat bir katil daha az korkutuyor. Ama bunun nedeni çocukluktaki çekingenlikten fazlası.
0
aychovsky
(10.10.14)
çocukken nefret ettiğim ve benden nefret ettiğini bildiğim insanlar arasında çekingendim. annemin baskısı da etkili olmuştu bana çünkü kimseden bir şey istememem hususunda sıklıkla uyarırdı beni. ortaokulda açıldım. lise dönemi ergenliğe geçiş dönemi olduğundan biraz sancılı geçti. hem çekingen hem girişkendim :D
üniversite iğrençti ve hala iğrenç. kötü insanlarla okudum. depresyona girdim. içime kapandım. arkadaşım yok vs. ama yaş ilerledikçe insanları umursamamam gerektiğini daha iyi anlıyorum. eskiden duygusala bağlayıp insanları çok umursardım. son 5-6 aydır kimin ne düşündüğü, ne dediği umrumda değil. hala girişken değilim ama kişisel bi tercih. istesem ortama da girerim.
0
zarpandi t
(10.10.14)
(6)

lacivert takim elbise altina ayakkabi

md hus
Asagidaki gibi iki model ayakkabim var, sizce koyu lacivert takim elbise altina bublar olur mu yoksa daha klasik bir model mi satin almaliyim?http://www.betashoes.com/erkek-bot-16-1220.htmlhttp://www.divarese.com.tr/AYAKKABI_3320.html
Asagidaki gibi iki model ayakkabim var, sizce koyu lacivert takim elbise altina bublar olur mu yoksa daha klasik bir model mi satin almaliyim?

www.betashoes.com

www.divarese.com.tr
0
md hus
(10.10.14)
fallthepieces
(10.10.14)
koyu kahve bir model denesen bence lacivert takımla daha uyumlu olur.
0
corneillus
(10.10.14)
takım elbisen modern kesimse (dar fit - dar paça) ikisi de olur, çok da güzel olur. sağına birini soluna ötekini dene aynanın karşısında hangisi daha iyiyse koyver gitsin. (hangi şehirdesin bilmiyorum ama istanbul mevsim itibariyle bota hazır değil, ikincisi daha uygun)
yok bildiğin bol kesim geniş paça memur kıyafetiyse siyah köseleleri çekmeye mecbursun.
0
ezeriko
(10.10.14)
lacivertin altına lacıvert olmaz bır kere. Takımla ayakkabının lacivert tonu farklıysa zaten ıgrenc olur, tonları aynıysa da ıyıce bogar.

www.divarese.com.tr bu ya da attıgın sutlu kahve gıbı olan güzel olur bence.
0
LXXVII
(10.10.14)
Lacivert takım elbise-Kahverengi ayakkabı.
0
angelus
(10.10.14)
lacinin tonu da önemli.
0
emininsel
(10.10.14)
(5)

whatsapp taşıma

ezeriko
hem cihaz hem de numara değişirse, eski cihazdan (iphone 4s) yeni cihaza (samsung note 3) whatsapp arşivini (yazışmalar, gruplar vs..) nasıl taşırız?
hem cihaz hem de numara değişirse, eski cihazdan (iphone 4s) yeni cihaza (samsung note 3) whatsapp arşivini (yazışmalar, gruplar vs..) nasıl taşırız?
0
ezeriko
(10.10.14)
yazışmalar durmayabilir ama gruplar otomatik gelir.
0
grimer
(10.10.14)
konusma gecmisi back-up ile saklanabiliyor ama aktarilmiyor diye biliyorum cihazdan cihaza.
0
federer
(10.10.14)
@grimer yeni, sıfır, daha önce hiç kullanılmamış bir hat taşıyan samsung cihaza android market'e girip whatsapp indirip kurduğumda, eski telefondaki gruplar nasıl otomatik gelecek? aradaki bağlantıyı nasıl kuracak? anlamadım ben.
0
🌸ezeriko
(10.10.14)
çünkü telefon ile alakası yok, numara ile kayıt oluyorsun gruplara. aynı numara ile kurarsan whatsappi gelirler.
0
grimer
(10.10.14)
onu anladım ama soruda hem cihazın hem de numaranın değişeceğini açıkça yazmıştım.
0
🌸ezeriko
(10.10.14)
(1)

cevahir'e yakın kuyumcu

freya
cevahir avmye çok yakın kuyumcu var mıdır? nerdedir?
cevahir avmye çok yakın kuyumcu var mıdır? nerdedir?
0
freya
(10.10.14)
cevahir'den düz yürü anacadde boyunca şişli yönüne doğru. camiyi az geçince göreceksin. hatta bir arka caddesinde eski tiyatrokare'nin olduğu pasaj var (eski adliyenin bitişiği) o pasajda da birkaç kuyumcu var.
0
ezeriko
(10.10.14)
(18)

rusya tarafında, kafkaslarda işler nasıl yürüyor (bilhassa size beyleerrr!)

namus ninjası
genelde sizin el attığınız dal kuruyor ama elde daha iyisi de yok şu sıra. mecbur yine buraya soracaz. çevremde beni anlayacak kimse yok.şimdi bulunduğum yerde sürekli takıldığımız bir kafede bir garson kız var. kendisi ince narin nazenin falan. bildiğiniz şeyler. uzun zamandır ilgimi çekiyordu, ner
genelde sizin el attığınız dal kuruyor ama elde daha iyisi de yok şu sıra. mecbur yine buraya soracaz. çevremde beni anlayacak kimse yok.

şimdi bulunduğum yerde sürekli takıldığımız bir kafede bir garson kız var. kendisi ince narin nazenin falan. bildiğiniz şeyler. uzun zamandır ilgimi çekiyordu, neredeyse 5 aydır yani.. ama son birkaç haftaya kadar göz göze gelme şansımız bile olmamıştı (bu kız genelde bizim gibi erkek yoğun masalara bakmaz, ailelerin masalarıyla ilgilenir, sağına soluna da bakmaz iş sırasında).
aramızda dil engeli var. rusça bilmediğimden, kızın nereli olduğunu bilmediğimden ve kızın kuvvetle muhtemelen ingilizce ya da türkçe bilmemesinden ötürü bir özbek arkadaşımdan yardım istedim. rusça tercümanlık yapacak bana. buraya kadar organizasyon tamam.

şimdi merak ettiğim kısıma geçeyim bir özetten sora;
büyük bir türk işci grubuyuz burada, genelde ölü diri elf orc fark etmiyor arkadaşlarım için, sağ olsunlar, seçicilik hiç yok. o yüzden yereller, bilhassa hanımlar biz türklere pek sıcakkanlı davranmıyor, rusya ortalamasına göre tabii, bilenler ne demek istediğimi anlayacaktır. biraz, çok değil, biraz çekinilen bir grubuz. yereller rus değil, abhaz, ermeni, gürcü vs, kafkas halkları. bu önemli ayrıntı.

böyle bir ortamda epeydir yalnız takılıyorum ve çok az karşı cins kişiyle iletişimim oldu. bunun kötü tarafı, günübirlik maceralar hiç olmadı, iyice kabuğuma çekildim, iyi tarafı, etrafta bu adam sakin, güvenilir, gözü dışarıda değil intibası oluştu haliyle.

şimdi, bu kızın kafe bugün yarın kapanır, ya abhazya içinde evi vardır döner, ya okumaya gider rusyaya, ya da kocaya falan varır. ben bu ihtimallerin hiçbirini istemiyorum. aklını çelebilirsem alır gelirim tr'ye. güzel kız, gülünce ışıl ışıl oluyor gözleri, evlenilir de bile. bu tür durumlarda %90 fiziksel özelliklerden kararlar çıkardığımdan mutlu olurum gibime de geliyor. benim bu süreçte eylem planım ne olmalı?

bonus bilgiler (doğrudan genelleme yapacaklar burayı okumasa da olur):

çok sağlam içtiğim, biraz dertlendiğim, ama geri kalan herkesin birbiriyle dans ettiği, en civcivli gecelerden birinde ilk defa bana baktığını gördüm. yani bütün gece ne zaman beni görse kafasını çevirip baktı (daha öncesinin aksine). talih de yardım etti, nereye gitsem karşıma çıktı o gün. net göz temasları ama selam dahi veremedim sarhoşluktan ve tek kelime rusça bilmemememden ötürü. en son biraz beden diliyle takıldım şakalaştık, gülüştük o da mekan kapanırken. sonra uzun bir ara girdi çünkü izne geldim tr'ye. dönünce eski muhabbetli bakışlarını tekrar gördüm tabii. bir süreklilik var.

hiç birinin gelip onu işe bıraktığını/işten aldığını görmedim.

buralarda kafe çalışanları genelde ermeni oluyor.

ortam leş, yani şu da var, bir erkek arkadaşı olmama ihtimali yüksek, hem gurbette gibi, hem buranın erkekleri genelde rus karısı peşinde koşan sarhoş tipler. yani toplamda iyi bir sevgili adayıyım ortam şartlarına göre.

kıza garson falan dedim ama şu da var, burada garson tezgahtar kızlara soruyorsun, doktor, avukat falan çıkıyorlar. bizim magazinin başında duran bi yetim kız vardı, o mesela, kız doktormuş, yaz bitince staja başlayacakmış. böyle bi yer yani, herkesin her şey çıkma ihtimali var. her şey olur.

şimdi bu akşam stratejim ne olmalı? benzer tecrübesi olanlar, neler yapmalı, nelerden sakınmalı?

gereksiz, magazinel bilgi:
belki dikkatinden hiçbir şey kaçmayan ilişki uzmanları çıkabilir aranızda, geçen bi soruda başka bir kızdan dolayı bir şeyler sormuştum, :) onu artık ciddiye almayınız, ben harekete geçene kadar, izne gittiğimde, o da bizim arkadaşlardan biriyle takılmaya başlamış, şimdi mutlular ikisi. o mesele de böylece çözüldü.
0
namus ninjası
(03.10.14)
o kadar zamanda 3-5 kelime rusça öğrenemedin mi lan. şirinlik olsun diye bile mi öğrenemedin yani. ben masada yabancı biri olduğunu fark ettiğim anda açıyorum google translate'i çaktırmadan, bakıyorum iki kelime telefondan. sende iş yok pampa.

3-5 kelime rusça öğren. sonra da rusçam bitti demeyi öğren. bi kere böyle bi git, muhabbet eder gibi takıl, sonra rusçam bitti de git. sonra 3-5 kelime daha öğren öyle git, ingilizcesi falan var mı darla biraz. bu bi başlangıç olur.
0
roket adam
(03.10.14)
roket, biraz öğrendim tabii. yanımda da google translate kadar güvenilir bir özbek olacak. has adamımdır. ben sıkışınca o anlatır zaten kalanını. bunu mu deneyeyim yani? sufle alıp mı konuşayım?
0
🌸namus ninjası
(03.10.14)
kafkasyayı hiç bilmiyorum. işin doğu avrupa kısmını biliyorum biraz
hani demişsin ya "büyük bir türk işci grubuyuz burada, genelde ölü diri elf orc fark etmiyor arkadaşlarım için, sağ olsunlar, " hah
işte o büyük sorun, aynı işyerinden 10 tane adamın aynı kızla yattığını biliyorum..kız seks işçisi filan da değil. sonra kavga kıyamet (en sonunda biri öbürünü öldürdü şimdi içerde) ya da kızı farklı farklı anlatmalar, çok tuhaf tuhaf şeyler.
neyse yani türk erkeklerini iyi bilen ve bulaşmak istemeyen kız haklı, kızamazsın. seni onlardan farklı bir adam olarak değerlendirdiyse gerçekten yardırabilirsin.
ben ilişkide uzman değilim ama dediklerine baklınca iyi bir aday gibi duruyorsun -kız milliyetçi değilse olur bu iş bence, bi de 3-5 kelime ruşça öğren bence her insan kendi için dil öğrenen birini sempatik bulur illa ki.
olursa kızı da türk ortamından uzak tut zaten :)
not: yukardakileri hiç okumamıştım. bana kalırsa ilk başbaşa konuşmayı sufleyle tercümanla filan yapma..kadın olarak bence pek sevimli değil. başka birisinin hatunun ağzını araması bile daha iyi bundan :)
0
niye ama
(03.10.14)
roketadam'ın rusçam bitti taktiği bence daha sevimli:)
başta bir kendiniz gidip şirinlik yapın sonra böyle olmayacak diyip çevirme yapacak arkadasınızı çağırırsınız.
ilk anda yanınızda tercümanla gidince garip olur bence:)
0
demoniclewinsky
(03.10.14)
tercüman aslında muhabbete geldiğim arkadaşım olacak ama.. yani side kick olacak, wingman olacak. ben zaten tek başıma gidip içemem, sıkılırım. en iyi arkadaş o. nazımı da çeker. sufleyi alırım. aldığımı belli etmem.

sevimlilik zaten benim en tabii karakterimdir, bi tanısanız evde beslemek istersiniz beni. o kadar. mirket gibi bi şeyim.
0
🌸namus ninjası
(03.10.14)
tercümanla olmaz o iş. tarzanca + vucut dili bile daha evladır. en azından sempatik olur. kız sana bakmış, senin gönlün zaten onda, bar kapanacak kız memleketine, okuluna dönecek diyorsun. ciddiyim, evlenirim, kızı alır türkiyeye bile getiririm diyorsun. daha ne bekliyorsun birader? bu akşam git yanına zdrazvuyte, spasiba filan yardır allah ne verdiyse. ben ki hayatımda rusyaya gitmedim bak 2 kelime biliyorum. gerisi kısmetse gelir.
0
ezeriko
(03.10.14)
bi de ister istemez su olay geliyor insanın aklına :D
alkislarlayasiyorum.com
0
demoniclewinsky
(03.10.14)
izviniti diyeyim, ti oçin grasiva diyeyim, bunları biliyorum tamam da bak sonra konu orada takılı kalırsa döner burada sinkaf ederim size. ermeni çıkarsa da sorun olmaz gibi, sonuçta arkadaş grubum 10 tane türk, benim de türk olduğumu çıkarıyordur az çok.
0
🌸namus ninjası
(03.10.14)
www.omniglot.com

kız özbeğe söyleyecek, özbek sana çevirecek, sen özbeğe cevap verecen, özbek kıza çevirecek. sıkıştığın zaman muhabbetin böyle ilerleyebileceğini düşünüyor musun gerçekten? bu yolla mı kıza kur yapacaksın? bu sistem iş toplantısında yürür anca. dediğin kadar şirinsen kız seni alıp beslemek isteyecekse zaten ortak bir dil bulursunuz.
0
ezeriko
(03.10.14)
özbek sağlam, onla muhabbet eder gibi yapıp aslında tüyo alıcam. gittiği yere kadar böyle. sonrasında bir not yazıp telefonunu yazmasını istesem mi? gerçi telefondan çok bana gereken odno ya da ona benzer bi siteden arkadaşlık isteği yollamak. kötü bir plan mı?

(ev arkadaşım bu yöntemle bu yaz 3 deuşkayla sıradan tatil yaptı, buranın plajı güzel, onun etkisi de var, ha benim niyetim bu değil tabii.)
0
🌸namus ninjası
(03.10.14)
öyle çevirmenle falan olmaz, önce kendin muhabbet kur. he masaya geldiğinde muhabbet döner falan tabi sosyal bir ortam oluşması daha iyi ama sürekli öyle tercümanla olmaz o iş. zaten madem herkes doktor falan çıkıyor az buçuk ingilizcesi vardır kızın.
0
r_u_h
(03.10.14)
Bence de bu zaman içinde dilini geliştir ve bir sürelik bakışmadan sonra zamanı geldiğinde konuşun. Gerçi alır Türkiye'ye getiririm falan filan diyorsun da kızın planları buna uymazsa ellerin boş kalır. Fiziksel güzellik için delmeyeceğiniz dağ yok.
0
entre
(03.10.14)
ya kız bir daha dönmemek üzere gidebilir bi yerlere. sorun bu. benim vaktim yok. şimdi ya da asla. seversiniz böyle durumlar için tavsiye vermeyi. yapın bi şeyler, sanatınızı konuşturun işte.

durumu da en iyi şu açıklıyor:
(bkz: kütleçekim kilidi)
benim için artık çok geç. kendi eksenimde dönme periyodum ile onun yörüngesinde bir tam tur periyodum eşitlendi.
verilenler bunlar. cevabı koşulları eğip büküp vermeye çalışmayın.
0
🌸namus ninjası
(03.10.14)
hocam o cografyada ermeniden canını, azeriden paranı, türkten karını sakın derler.
o yüzden bahsettiğin türk arkadaşlarından biri kızı götürmeden evvel harekete geç.
rus yada eski sovyet cograyasında gönül işlerinin nasıl döndüğünü az çok bilen birisi olarak tavsiyem hiç zaman kaybetme.
yerellere pek güven duymamak lazım, ama özbek kankan sağlamsa onla git yada git yanına rusça bildiğin kelimelerle muhabbete gir. gerisini google translate ile getir.
o cografyada bu doğal.
yapıştır hocam, hiç çekinme.
0
tensai
(05.10.14)
bu yazıyı bilgisayarımda bir txt dosyası olarak atıyorum. en kötü ihtmalle birkaç güne yollamak üzere.. olayı sıcağı sıcağına yazayım, yarın detaylar uçabilir.

neler oldu neler..
gittik kamil "the uzbeg" ile. araba bulduk. gagraya indik. bahçeli kafeye çöktük. sağa sola bakındım. ev arkadaşım da buraya takılır. beni de o alıştırdı zaten buraya. gözüm onu aradı. göremedim. "yeni bi yer keşfetti galiba" diye düşündüm. hep buraya takılır çünkü. ama dans pistinde yok, her zaman oturduğu dans pisti kenarındaki masada da yok. "tanıdık kimse yok" dedim o an. daha iyi oh. muhabbete limon sıkacak kimse yok. bu kızı ona ilk gösterdiğimde ev arkadaşım çok net konuştu çünkü: "yerellerle olmaz". ev arkadaşım garantici. binemeyeceği eşeğe ot vermez diyeyim siz anlayın. bu tavrı inancımı baltalıyor. ben çok az şeye inanıyorum zaten. eldeki inançlar da gidice sıkıntı oluyor.dediği de doğru çıkar hep ama bu durumda bende göstergeler aksi sonuçlar işret edyor. şüphe ile yaklaşıyorum ama bir taraftan inanmak da istiyorum.inanç ve bilim kol kola!! inanabiliyor musunuz? ama boş inançla, eksik deney ve gözlemle olmaz deyip istihbari bili toplamaya var gücümle devam ediyorum. bir aydır operasyonu olgunlaştırıyorum işte..


neyse, biraz ısıttık oturduğumuz sandalyeleri, kamile sordum "burayı bildin mi" diye. "altı aydır gelmedim" dedi. gelmez çünkü bir gelişinde iki yövmiyesi gidiyor burada. ben bu gece zorla getirdim. hesaplar benden. operasyonda kritik görev üstleniyor. basit bir çevirme değil, aynı zamanda kızın siyallerini doğru mu anlıyorum? onu öğrenecek.

bi beş dakika bakındım biraz, bütün garsonları tek tek gördüm. kısa kel çocuk. orta yaşlı abla. yeni başlayan genç kız.. ve en nihayetinde de zat-ı şahaneleri teşrif etti. .... gözümün çiçeği, deri montu öyle yakışmış ki..menü geldi.. kendi getirdi. bir gülücükler, bir selam hoşbeşler.. anlatamam. menüye göz gezdirirken kamile ilk intibasını sordum. "kız güzel" dedi. çok güzel. "bi özel alaka sezdin mi" dedim. "sana meyilli gibi" dedi, "bana da öyle geldi" dedi. ohh. içim bi rahat etti. bir sonraki aşama. siparişi de mi o alacak? evet yine o geldi, istediklerimizi söyledik, aynı cilveli eda ile bara hareketlendi. ikinci aşama, pürüzsüz, akıyor. allahım sana geliyorum. derken kamil beni dürtüyor. "ne var" diyorum kamile, "daha biralarımız gelmedi" diyorum içimden, derken, biralar geliyor ve tarkan çalmaya başlıyor. "the dudu dudu". kamil "anonsu duydun mu" diyor, "her gün gelen türk dostumuz için tarkandan çalıyoruz" dedi müzisyen.

kim ki lan o her gün gelen? ben olamam, en fazla iki gün üst üste giderim oraya ben. sanki benim ev arkadaşından bahsediyorlar ama arkadaşım yok ortada. 15 dakikadır her köşeye baktım yok. e kim kaldı? tek türk benim olum ortada. açıklayamıyorum, bu şarkı kimden bana geliyor? ne sebeple bana geliyor?.. bira geliyor, şahaneleri kendisi getirip veriyor (çünkü o bir garson evet, olması gereken de bu). kamile soruyorum, "kamil" diyorum "bunlar rastlantı değil mi? ben kendi kendime kuruyorum di mi", zira bu kadar iyi gitmemeli bu iş! kız türk olduğumu biliyor sonuçta. daha gireli 10 dakika olmuş. bana siparişle beraber şarkıyı hediye eden o mu yoksa? bu nasıl bir mesaj ya rab? neden bu kadar acımasızca işimi rastgetiriyorsun? buna hazır değilim.. kamil bir şeyler söyle kamil. nabıcaz kamil?

kamil diyor, "kıza sorucam bi dahaki gelişinde ingilizce biliyor mu diye. öyleyse sen devam edersin sipariş verme görüntüsünde yoklarsın ağzını" diyor. "dur" diyorum çünkü daha olaya hakim değilim. arkamı dönüp pisti kesiyorum. şarkıyı hediye eden müzisyenle göz göze geliyoum. geçerken bana selam veriyor. hala tarkan çalıyor. tarkan bizim için söylüyor: the dudu dudu.

bira ardından kartoşka da geliyor. bu sefer kısa çocuk getirdi. hmm. neden acaba?. derken sola dönüyorum: en sevmediğim sahne. kız müzikten uzaklaşmak için yandaki yoldan caddeye gidiyor. telefon edecek. kime ki? diye düşünürken kız dönüp bana bakıyor. "ayrıl şu erkek arkadaşından ben buradayım" diyorum "bak". bakıyor bakıyor. o yol boyunca çalılık çitlerin arasından kaybolana kadar bana bakıyor. sanki gidiyorum ama aklım sende gidiyorum der gibi. bu bakışla akli melekelerimin bir kısmı daha yitip gidiyor.

bu işte aksilik var. hala aksilik çıkmadı çünkü. kız şu an iş başında değil bile, molada, masaya her gelişinde daha samimileşiyor aramızdaki derme çatma sohbet, uzaklaşırken de arkamdan gel der gibi gidiyor ve şimdi molaya çıkarken bile bana bakıyor. bir kuvvet ayaklarımı karıncalandıracak kadar şiddetleniyor, bacaklarım yol ver gidelim bu kızla gezelim diyor. bekliyorum. telefonuyla konuşsun. uzaktakindense ben yakındayım, her tür avantaj bende. beklemem daha temkinli olmam lazım. bekliyorum. kamil "gelince konuşmayı açıyorum ben" diyor. bende tereddüt zaten yok da.. telefonu bitiyor. çalıların arasından beliriyor. bara geçiyor. "kamil şu an ne görüyorsun?" diyorum. onu hakim noktaya oturttum. benim gözüm kör olabilir. o herkesin içinde dolaşırken kıza bakacak ve askıntısı var mı görecek. ben göremem çünkü aşk başa düşünce gözler devreden çıkıyor. bakar körlük başlıyor. kamil hala ısrarcı. "bizim masaya o bakıyor sadece" diyor. başka kimseyle ilgisi yok diyor. her şey lehimeymiş. iyi diyorum. iki ihtimal var. ingilizce bilmezse kötü, ama bilirse, bu akşam neticeyi kesinnlikle öğreneceğiz. netice için de iki ihtimal var. reddederse kötü. ama reddetmezse yaşanacak hislerin tarifi yok.

"tamam hazırım" diye geçiriyorum içimden. kamil "geliyor" diyor. ne? niye geliyor? biralar bitmedi, siparişimiz yok neden geliyor ki? beklemiyordum ama hazırım. bu heyecanlanmama vakit kalmayacak kadar kısa süren bir an. gelen o ve sebepsiz yere geliyor. hayır sebep olmalı. oun bir sebebi var, onun bir sebebi var. eyyoeeyooeee.

kafayı sıyırmama birkaç femtosaniye kala göz ucuyla dönme cüretini gösteriyor ve ev arkadaşım, mekanın müdavimi, idari işler müdürümüz, mümtaz şahsiyet tingiz abiyi görüyorum (tingiz the mongol) göremeyeceğim kadar uzakta oturuyormuş. meğersem..bu birikim, bu mükemmel ihtimalsizlikler örgüsü, çorap söküğü gibi çözülmeye başlıyor o an. gelen kız değil, tingiz.. muhtemelen telefonla konuşmaya çıktı bir süredir ve görünmedi ortalarda. geri dönüp biraz dans etti ve köşede bizi gördü.

şarkı bize gelmemiş. sadece tesadüf. müzisyen, tarkan (the hun) koyup bira almaya giderken yani mola vermişken göz göze gelmişiz, bu da tesadüf. bütün bu gümbürtü tingiz the mongol için kopmuş. hmm. biz onun için baktığımızda o tuvalet ihtiyacına, telefona falan kalkmış. meğersem. 3. tesadüf. ne kadar geriledik plandaN? fevkalade gerideyiz..

HAYIR BUNLAR GÖREVİ ENGELLEYECEK GELİŞMELER DEĞİL!!! TESLİM OLMAK YOK GERİ ÇEKİLMEK YOK!
yalnız.. hipotezlerimi gözden geçirece vaktim de yok. tingiz gidiyor. "az sonra gelirim yanınıza" dyerek. bir dans edip gelecek. kamile dönüyorum, artık sadece gözlem, plan bozuldu, mongol burada, "harekete geçmiyoruz" diyorum. kamil "tımmam" diyor. uzbegler tamamı tımmam diye telaffuz ediyorlar.

her şey sakin her şey susmaya yakın. son 15 dakika, son 5 şarkı, piste dansa davet ediyor müzisyen çiftleri. bakıyorum. bekliyorum. bir şarkı. ikinci. bir daha. tingiz geldi yanımıza. artık beraber oturuyoruz. biramız bitti. getiren yok. bira almaya kendim gidiyorum. amacım onu muhakak görmek. ama sadece görmek. bara doğru yöneliyorum ve o da ne? barın önünde bir izbandut mu var? o kim lan? bu buranın fedaisi mi? ilk defa görüyorum. kimle konuşuyor? o-oo bizim kız bununla konuşuyor yaaa. sakin olalım. adam alelade bir çalışan ise, iş arkadaşlarına yönelmez, bar gibi yerde sayısız kadın geçer bunun elinden. bir kişiye bağlanmaz bu hayvanat. hem şu bahsettikleri çanta hırsızı çete de varken (ve bu çete yan masada etrafı kesiyorken). bunu bence yeni tutmuşlardır. itlere gözdağı versin diye. neyse birayı unuttuk. "dva piva". bardakta veriyorlar, bardak bunlarda köpeğin yattığı yer demek, bişey tarif ederken tabu kelime. şişe alıcaktım ama neyse, izah edemedim. alıyorum bardakları. masama savuşuyorum. ama o dingil kim? ne iş? aklımda hiç rastlamadığım bir duruma ilk defa rastlamanın yarattığı karmaşa. beklemeliyim. son iki şarkı. hala slow çalıyor. geceyi yalnız geçirmek istemeyenlere son çağrı. masada tingiz, kamil ve ben. son biralarımızı içiyoruz. kamile "sorun var" diyorum sessizce. tingizi bu işe karıştıramam. kamil bu meselede güvendiğim adam. son dans şarkısı. gece bitecek, ama asıl düğüm noktası, hiç görmediğim adam bu geceyi nasıl bitirecek? "KAMİL" diyorum, sorun var. KAMİL ANLAMIYOR.

son şarkıyı müzisyen bizzat seslendiriyor. orga kasedi koydu. insanlar piyano arpejlerinden hemen çıkardı şarkıyı. artık çift olan kimse oturmuyor. pist doldu. bekliyorum. ve beklediğimi görüyorum. bizim hayvan eti yemiş yarma benim kızı elinden tutarak dötürüyor sahneye. ama çekerek değil. yan yanalar. daha fazla bakmamın anlamı yok. önüme dönüyorum. kamil kendini gülmemek için zor tutuyor.

"kamil" diyorum, "bu herifi ilk defa gördüm. daha önce yoktu. hiç dans ettiklerini görmedim." kamil bana bakmıyor. dansı izliyor. soruyorum, ne oluyor şu an? "çok yakınlar" diyor. "öpüştüler. birbirlerine öyle yakınlar ki" diyor. evet, bütün gözlemler çöpe. hipotezler çöktü. yeterince şüpheci olamadım. inanmak istedim ve inandım. ve işin tepe noktasında bir saniye geçirdikten sonra serbest düşüş başladı. biralar bitiyor. artık herhangi bir detaya odaklanmak gerekmiyor. retrospektifliğin alemi yok. sonuç çok net. bu sıra bayram (the assimilated kurd) çakal kasa, vişne çürüğü be-emvesiyle mekana geliyor. biralar bitiyor. müzik bitiyor. dans bitiyor keza..masa birkaç kez "malum kız, paralel şıfrıntı, işte o aşufte" tarafından, bardaklar, tabaklar, küllükler sırasıyla temizleniyor. sıfır göz teması. kamil burada çünkü. rol yapmam gereksiz. acımadı ki bakışı atmak gereksiz. kalkıyoruz. bu maskeli balo ve onun sahte yüzleri evlerine dağılıyor.

ben ciddi bir hata yapıyorum ama işin kötüsü bunu 15 yaşımda yapmak yerine 30umda yapıyorum.

ve en kötüsü, kontrolü çabuk elden bıraksaydım; off düşünmek bile istemiyorum. mevcut sevgili olacak öküz ve göz yumduğu belki de elebaşı olduğu çantacı şebekesiyle geçebilecek linç dolu bir finalden kıl payı kurtuluyorum.
önemli mi peki? n'yet! o gözler için ölümün kıyısıdan dönülebilir sağ sağlim. ama o kıyılar çok uzak..

ruh halimi yansıtacak bir şeyler arıyorum.
en iyisi bu geliyor aklıma:
i.imgur.com
0
🌸namus ninjası
(06.10.14)
türk olmayan kızlara hep aynı öğüdü veriyorum.
türk erkeklerinin gözlerinin içine bakmayın ve yazmıyorsanız, gülümsemeyin.
bunları yaparsanız, size aşık olurlar, anında " bu kız bana bkaıyor" derler, aman dikkat.

sizinki de o durum. iyi kurtulmuşsunuz.
0
ykyt
(06.10.14)
aşık olmak? öyle bir şey demedim ben.
en kötü ihtimaller halinde tony montana-elvira hancock "aşkı" gibi bir şeyler hayal ediyordum daha çok.
0
🌸namus ninjası
(06.10.14)
hocam eski sovyet cografyasının kızları bir iki bakar, pas verir. adam bir şekilde kızın yanına gidip bağlamayı çekmezse siktiri basarlar.
arkasına bakmadan giderler, başka adam aramaya başlarlar. sonrasında da kendisine yaklaşan adamla takılırlar.
bence kız sana pas vermiş, şans vermiş ama senden karşılık alamayınca, basıp gitmiş.
0
tensai
(06.10.14)
(2)

sahaf fest

yemektehamsivar
Istiklale girdim asagi yuruyorum simdi.sahaf festivaline gitmek icin nerden sapacagim ?
Istiklale girdim asagi yuruyorum simdi.sahaf festivaline gitmek icin nerden sapacagim ?
0
yemektehamsivar
(03.10.14)
odakule'den sap ara yolu bitir görürsün zaten.
0
ezeriko
(03.10.14)
odakule'den sağa; tepebaşına doğru yürüyeceksin. hemen karşına çıkacak.

*odakule: istiklalde sağda büyük collezione'nun arkası/üstü
0
jimjim
(03.10.14)
(9)

siz neredesiniz su an?

shubulubapshubaptishaluva
ben alibeykoydeyim. nadir erken giderim bir yerlere,hatta gec kalisimla unluyumdur. ama hangi malliksa bu bendeki,otobusumden bir saat once otogardayim bu defa. gelen otobusler de iki saat oncenin falan bu arada. neyse, oyle iste. malumunuz issiz kaldim. siz napiyorsunuz,nerelerdesiniz? :)
ben alibeykoydeyim. nadir erken giderim bir yerlere,hatta gec kalisimla unluyumdur. ama hangi malliksa bu bendeki,otobusumden bir saat once otogardayim bu defa. gelen otobusler de iki saat oncenin falan bu arada. neyse, oyle iste. malumunuz issiz kaldim. siz napiyorsunuz,nerelerdesiniz? :)
0
shubulubapshubaptishaluva
(02.10.14)
arkadaşımla oyun oynuyorum. annemin evindeyim. evet 22 yaşındayım. normalde burada yaşamıyorum.
ankara - aşağı eğlence
0
norek
(02.10.14)
ben bu sefer bilet bulamadığımdan, yarın sabah yollara düşüyorum. tv + net, evdeyiz işte :)
0
naturelist
(02.10.14)
izmit'teyim, anamın yanına geldim. normalde 2-2.5 saat sürer yol. bugün tam 5.5 saat sürdü. istanbul trafiği sux.
0
pescador
(02.10.14)
ben hep aynı yerdeyim ya. izmitte bi apartman dairesinin salonunun köşesinde duran turuncu koltuk. oef. ailem uzakta değil dibimde, uzak şehirlerde yakın akrabalar falan yok, zaten yakın yerde de pek akraba yok, ama "manevi değerlere önem vermem gerektiğinden" tatile de gidemezmişim. hay lanet.
0
bxgx
(02.10.14)
evdeyim yeğenlerimle cartoon network izliyorum. bursa.
0
kakao
(02.10.14)
yolculuk filan yok. evdeyim odamdayım. çatlayın.
0
denne
(02.10.14)
beykozdayım, evdeyim. lanet olsun, uyuyamıyorum bir türlü.
0
lesmiserables
(03.10.14)
Sibiryadayim desem Novosibirsk de :)
0
olsun
(03.10.14)
işyerindeyim. 1 saat sonra mesai bitiyor. istanbul-sultangazi.
0
ezeriko
(03.10.14)
(8)

kumaş üretme

aelfinn
bi yarışma için numune üretmemiz lazım abi. nerde yapılır kim yapar bu işi? ankaradayız.
bi yarışma için numune üretmemiz lazım abi. nerde yapılır kim yapar bu işi? ankaradayız.
0
aelfinn
(02.10.14)
ne kumaşı?
0
Solem
(02.10.14)
kumaş üretmek derken, dokuma kumaş üretmek için tezgahlara ihtiyacınız var. bu tezgahlar ülkemizde en fazla bursa'da bulunur. örme kumaş için de örgü makineleri lazım. istanbul, bursa, antep, maraş gibi şehirlerde var. bu sektörün içinde biri olarak ankara'da faaliyet gösteren bir kumaşçı/tekstilci hiç duymadım.
0
ezeriko
(02.10.14)
şöyle ki, bir tasarım yarışması var. desen yapıyoruz nevresim vs. gibi şeylere. tasarlayacağız ok falan ama bunu ürün üzerinde görmek istiyorlar. o tarz kumaş @solem

@ezeriko aslında demek istediğim bi fabrikaya gitsek baba bize bu desenli bize bundan bu kadar yapabilir misiniz diyebilir miyiz?
0
🌸aelfinn
(02.10.14)
bir baskıcı ile anlaşırsınız, hazır kumaş alıp üzerine basırırsınız. neden kumaşı sıfırdan dokutacaksınız ki? değişik bir malzeme mi kullanacaksınız?
ayrıca desen dediğiniz baskı mı olacak yoksa jakar mı? ama jakarlı kumaştan nevresim olmaz.
kumaş önce dokunur, sonra baskı yapılır üzerine. aynı anda olmaz.
0
innerbliss
(02.10.14)
doğru fabrikayı bulup parasını öderseniz tabii ki yaptırırsınız.
0
ezeriko
(02.10.14)
koskoca fabrika, devamı üretilmeyecek bir ürünün numunesi için uğraşmaz.
siz daha ufak atölyelere gidip sorun.
0
innerbliss
(02.10.14)
@innerbliss onun da yolu yordamı var. "abi bu kalite çok tutacak, minimum 500.000 metre sipariş gelecek" diye diye ne fabrikalara ne numuneler yaptırıyor kumaşçılar.
0
ezeriko
(02.10.14)
her fabrikaya yaptıramazsınız.. parasını versen bile yapmazlar.. makine açmak üretmek zahmetli iştir.. tüm makinayı senin 4 metre kumaşın için bağlamazlar..

küçük atölyeler fason çalışanlara bi bakın.. 1 top yani yaklaşık bi 20 kg civarı kumaş sipariş edersiniz.. muhtemelen normal fiyatın daha ütüne size satarlar.. bu miktardan daha azını üretmezler sanmam..

ankara'da var mı bilemiyorum ama maraş'a bi sorun derim.. dedikleri gibi abartı bi sipariş alacaz diyerek kandırabilirsin belki ama işin peşine düşüp sizin evvelinizi araştırırlar muhtemelen..

not: bi üniverste araştırması, yüksek lisans tezi vb.. amacıyla geldiğinizi söylerseniz daha iyi olabilir.. üretim esnasında da kumaşın başında durun yoksa 1 top kumaşın içine tükürürler üretirken
0
defnex
(02.10.14)
(2)

Teslim alındı???

khomaniac
Bir tür malzeme listesinde, elimize ulaşanlar için karşılarına "teslim alındı" ya da "elimize ulaştı" anlamında kısa bir ifade yazmak istiyorum. "delivered" ya da "received" tek başına eksik duruyor gibi, ne denmeli sizce?
Bir tür malzeme listesinde, elimize ulaşanlar için karşılarına "teslim alındı" ya da "elimize ulaştı" anlamında kısa bir ifade yazmak istiyorum. "delivered" ya da "received" tek başına eksik duruyor gibi, ne denmeli sizce?
0
khomaniac
(02.10.14)
collected derim ben genelde.
0
ezeriko
(02.10.14)
received niye tek başına eksik dursun ki? "teslim alındı" için kullanılabilir gayet.
0
lesmiserables
(02.10.14)
(6)

Neden hava saldırıları ile IŞİD yok edilemesin?

caesar
Merhabalar,Merak ettiğim konu şu;Hava saldırıları ile IŞİD'in durdurulamayacağı söylenmekte. Bana bu argüman yanlış geliyor.Çünkü hava saldırısı ile;- Saldırı anındaki tankları yok edilebilir- Saldırı anındaki askerleri de aynı şekilde - Karargahları yok edilebilir.- Drone'lar ile topluca durulan ye
Merhabalar,

Merak ettiğim konu şu;

Hava saldırıları ile IŞİD'in durdurulamayacağı söylenmekte. Bana bu argüman yanlış geliyor.

Çünkü hava saldırısı ile;
- Saldırı anındaki tankları yok edilebilir
- Saldırı anındaki askerleri de aynı şekilde
- Karargahları yok edilebilir.
- Drone'lar ile topluca durulan yerler tespit edilip, bulundukları yer bombalanabilir

Yer altında saklanıyorlarsa tabii ki bombalar pek etkili olmayacaktır. Ancak bu adamlarda saldırmak için yerden çıkmaktalar.

Çok basit düşünüyor olabilirim. Lütfen beni aydınlatın.

Neden bitmeyeceği konusunda cevaplarınızı bekliyorum.

Teşekkürler.
0
caesar
(02.10.14)
ışid, hakkariyi ele geçirse, bütün hakkarinin üzerine bomba mı yağdıracaksın?
0
icimdekibiri
(02.10.14)
çünkü böyle bir operasyonda teröristler sivillerin içine, evlere, camilere, okullara, hastahanelere falan saklanır (bkz: gazze)
0
ezeriko
(02.10.14)
çünkü amerika'nın işid'i yok etme isteği falan yok.
0
dahili meddah
(02.10.14)
Arkadaşlar,

Olaya siyasi olarak bakmayalım. Fiziksel düşünelim. Evet, halkın olduğu yerlerde olabilirler.

Ama saldırırken oradan saldırmıyorlar. Dışarı çıkıyorlar.

Tekrar belirteyim. Siyasi etkileri olmadan fiziksel dengeler üzerinden cevapları almak isterim.
0
🌸caesar
(02.10.14)
Bu saydığınız saldırı kalemlerinin hepsi inanılmaz bir maliyet. Geçen gün amerikanın 2 hava saldırısının rakamları paylaşılmıştı.

Sanırım koalisyon olarak maliyeti karşılamak gerekiyor.
0
kobretti
(02.10.14)
bunun sonu yok tamam tank vs yok edilir ama mesele insanların yok edilmesi bu adamlar zaten ellerinde makineli tüfekle başladı bu işe ve aynı şu an bizim Doğu sorunu gibi adam gece polise askere saldırıyor sonra gündüz gidip dükkan açıyor. yine bunu bizim istihbarat bi şekilde anlar ama bilinmedik bi coğrafyada bilinmedik bi halkın arasındaki teröristi ayıklayamazsan 100 kişi kalan terörist yine yandaş bulup 1000 kişi olacaktır. o yüzden kesin temizlik için inip tek tek temizlemek gerekiyor.
0
ergenpezeveng
(02.10.14)
(4)

Hisarüstünden atatürk havalanına nası gidilir

noluyo yaa
Evet soru başlıkta..
Evet soru başlıkta..
0
noluyo yaa
(02.10.14)
29 ekimden sonra hisarüstü metrosu çalışacak, metroyla taksime oradan havataş.
29 ekimden önce, 559C RUMELİ HİSARÜSTÜ - TAKSİM otobüsü, oradan havataş.
0
ezeriko
(02.10.14)
43r/559c ile metrobüse, oradan da şirinevler'e gidilir. havalimanı metrosuna aktarma yapılır.

havataş mavataş hikaye. boşuna zaman kaybı.
0
bira sisesi kapagi
(02.10.14)
hisarüstünden otobüsle mecidiyeköy, ordan taksim, ordan havataş olabilir.
veya
taksiyle, metrobüse. metrobüs doğrudan h.alanına gidiyor mu bilmiyorum ama ataköyde inip tramvaya da geçilebilir.
0
ytse jam
(02.10.14)
taksim - kabataş - aksaray - havaalanı da yapılır (füniküler + tramvay + metro) falan ama valiz varsa kastırır.
0
ezeriko
(02.10.14)
(7)

Yunanistan futbolu

we miss freddie mercury
hakkında söyleyebileceğiniz şeyler var mı? yorumlarınızın, son yıllardaki değişimleri, a milli takımları, vs vs
hakkında söyleyebileceğiniz şeyler var mı? yorumlarınızın, son yıllardaki değişimleri, a milli takımları, vs vs
0
we miss freddie mercury
(01.10.14)
parasızlık yüzünden 2.lig süresiz ertelendi. ne zaman başlayacağı belli değil. sen anla artık.
0
ezeriko
(01.10.14)
türkiye'den iyi bir konumda değil. hiçbir zaman ofansif bir anlayışları olmadı ve iyi defans yaparlar. 2004 avrupa şampiyonasını da bu sayede kazandılar.
0
razvan rat
(01.10.14)
her mac alt aq
0
joelskellington
(01.10.14)
ekonomik sebepler yüzünden şike olayıda fazla.
0
etna
(01.10.14)
yunanistan milli takımı için konuşacak olursak "dünyanın en sıkıcı futbolunu oynayan bir takım" desek yanlış olmaz sanırım. yıllardan beri "aman gol yemeyelim, 10 kişi topun gerisinde olalım, duran top karambol vs. bulursak bi tane atar ve üstüne yatarız" mantığı mevcut. bu mantık futbolun güzelliğine balta vursa da haklılık payı içeriyor aslında. skora etki edebilecek, ayağa pas yapabilecek ve oyuna hakim olmanı sağlayacak oyunculara sahip değilsen bir şekilde defans yapmak zorunda kalıyorsun. defans yapmak ta önemli bir meziyet bana kalırsa. san marino'nun da yetenekli oyuncuları yok ama defans da yapamıyorlar. yunanistan'ın en azından savunma yapabilme özelliği var ve bu özellikleri sayesinde kalburüstü olarak nitelendirebileceğimiz birçok takım bu savunmayı aşmakta zorlanıyor. bu şekilde kazandığı çok maç var yunanların. yunanistan ligi için yorum yapamıyorum. olympiakos haricindeki takımlarını tanımıyorum ama milli takımın oynadığı oyunun lige yansıdığını düşünüyorum az çok. yalnız oly fena bir takım olmamış bu sene, dikkat etmek lazım.
0
lionel andres
(01.10.14)
Son yıllarda iyi stoperler çıkarıyorlar sanki.
0
suq
(01.10.14)
kesinlikle üst oynanmayacak bir ligdir.
0
bi acili adana usta
(01.10.14)
(6)

Dünya mutfakları - Avrupa yakası

arakhna
Merhaba saygı değerler,Yeni bi şeyler denemek istiyorum. Tai olur, Fransız olur tavsiye edebileceğiniz bir mutfak / restaurant var mı?
Merhaba saygı değerler,

Yeni bi şeyler denemek istiyorum. Tai olur, Fransız olur tavsiye edebileceğiniz bir mutfak / restaurant var mı?
0
arakhna
(01.10.14)
taksimde la paz diye latin amerika restorantı var
menü çok geniş değil ama güzel
0
la noix
(01.10.14)
Sanırım Akaretler'de Vietnam restoranı vardı ama adını unuttum.
0
whoosie
(01.10.14)
nişantaşı ranchero, mexicano
0
try again fail again fail better
(01.10.14)
taksim'de çin çin resturant (çin) ve fıccın (çerkez) var.
0
sir gawain
(01.10.14)
esentepe müselles sokak'ta (zincirlikuyu metrobüs durağının arka tarafında) kore restoranı var. şahsen ben gitmedim. giden bi arkadaş iyiydi, fena değildi dedi.
0
ezeriko
(01.10.14)
akaretler'de tandoori vardı, hint restoranı. ama taşınmıştı son gittiğimde çırağan'ın oralara.
0
vedat chili peppers
(01.10.14)
(1)

honda civic

faddist
Selamlar. Honda civic saglam araba mi? 2012 ve sonrasi icin soruyorum.
Selamlar. Honda civic saglam araba mi? 2012 ve sonrasi icin soruyorum.
0
faddist
(01.10.14)
evet. honda 1 toyota 2. japondan şaşma. satarken de kaybın olmaz.
0
ezeriko
(01.10.14)
(4)

Internet sitesi adı ne olmalı?

merak ediyorum
Bir ürünüm var adı da "X" . Ucuzluğu çağrıştıracak şekilde bir web sitesi açmak istiyorum. Mesala ucuzx.com, ucuzxistiyorum.com gibi. Ancak bu domainler daha önceden alınmış. Aklınıza yaratıcı, kolay akilda kalan bir domain ismi geliyor mu?
Bir ürünüm var adı da "X" . Ucuzluğu çağrıştıracak şekilde bir web sitesi açmak istiyorum. Mesala ucuzx.com, ucuzxistiyorum.com gibi. Ancak bu domainler daha önceden alınmış. Aklınıza yaratıcı, kolay akilda kalan bir domain ismi geliyor mu?
0
merak ediyorum
(01.10.14)
enucuzx
cokucuzx
0
ezeriko
(01.10.14)
xpazarı
uckurusax
herkesex
ucuzax
sudanucuzx
0
sir gawain
(01.10.14)
xindirim
xkampanya
kampanyalix
indirimlix
ucuzxpazari
ucuzxkap
xkap
0
mike ehrmantraut
(01.10.14)
cebeuygunx
ucuzuygunx
0
lesley mateas
(01.10.14)
(6)

Bu kupon ne olur gençler ?

Dimi
Krusnador - Arsenal Tula (1)Hearts - Livingston (1)Frenchvaros - Haladas (1)Valur - Hafnarfjördur (0-2 ÇS)Videoyon - Diosgyör (1-0 ÇŞ)Sandefjord - Alta (1)Tromso IL - U.Kisa (1)40 lira basıp 200 lira para alıyorum gelirse. olabildiğince garanti bi kupon. ka
Krusnador - Arsenal Tula (1)
Hearts - Livingston (1)
Frenchvaros - Haladas (1)
Valur - Hafnarfjördur (0-2 ÇS)
Videoyon - Diosgyör (1-0 ÇŞ)
Sandefjord - Alta (1)
Tromso IL - U.Kisa (1)

40 lira basıp 200 lira para alıyorum gelirse. olabildiğince garanti bi kupon. kaçırdığım bir şey var mı bu maçlar içinde gelmez diyebileceğiniz?
0
Dimi
(28.09.14)
geçmiş olsun ne diyelim
0
plastic_angel
(29.09.14)
7 maç, 40 tl, toplamda 5 oran... bu dandik takımların maçlarında bu kadar banko ne gördüğünü merak ettim. kimse sana "kesinlikle tutar" diyemez ki.. muhtemelen patlar bir yerinden... umarım patlamaz da kazanırsın ne diyeyim.
0
ezeriko
(29.09.14)
Üç dört tane yatar bana kalırsa.
0
i was made for you
(29.09.14)
:D :D :D gençler dün yapmıştım bu kuponu ve frençvaroş'u çıkartarak oynadım.

frençvaroş maçı yattı diğerleri tuttu, 140 lira kazandım.
0
🌸Dimi
(29.09.14)
Vay be tebrik ederim güle güle harca.
0
i was made for you
(29.09.14)
eyvallah sağolasın.
0
🌸Dimi
(29.09.14)
(3)

kredi değerlendirme

primetime
Evet dostlar,BİST falan baya düştü, Altın da öyle, bi 10000 tl bayram kredisi çeksem, bu para nasıl değerlendirilir bi akıl verin hele ? Siz olsaydınız ne yapardınız ?
Evet dostlar,
BİST falan baya düştü, Altın da öyle, bi 10000 tl bayram kredisi çeksem, bu para nasıl değerlendirilir bi akıl verin hele ? Siz olsaydınız ne yapardınız ?
0
primetime
(26.09.14)
kredi çekip yatırım yapılmaz. yıllık maliyeti %20 olan krediden daha fazla bir getiri mi sağlayacağını düşünüyorsun başka bir yatırım aracıyla?
0
[silinmiş]
(26.09.14)
faizle kredi çekip altın mı alacaksın onu anlamadım tam ben.

voliyi vuracak bir hisse senedi al-sat-al-sat işi yapmadığın sürece bırak kredin bankada dursun.
0
ezeriko
(26.09.14)
arkadaslarin dedigi dogru.
sen simdi 10bin kredinin masrafini, ve üstüne toplam odeyecegin tutari hesapla bi yere yaz.

ondan sonra bi projection yap bakalim altin ne kadar artar. ona gore alabilirsin.
hisse senedi büyük risk, o hali hazirda olan para ile yapilacak bi sey. + uzun vadeli.
0
sage
(26.09.14)
(12)

bir Soru sorulduğu zaman, niye Cevaptan çok Eleştiri geliyor?

loveinaflipbook
son zamanlarda iyice fazla şahit olmaya başladım buna. birisi bir soru sormuş ya da bir ricada bulunmuş. bazen, insanlar cevap vermek (ya da cevapları yoksa susmak) yerine, kullanıcının o soruyu nasıl sorduğundan, -yok efendim- "nasıl öyle bir şey sorarmış?" ya da "sen bunu soracağına/isteyeceğine ö
son zamanlarda iyice fazla şahit olmaya başladım buna.

birisi bir soru sormuş ya da bir ricada bulunmuş. bazen, insanlar cevap vermek (ya da cevapları yoksa susmak) yerine, kullanıcının o soruyu nasıl sorduğundan, -yok efendim- "nasıl öyle bir şey sorarmış?" ya da "sen bunu soracağına/isteyeceğine önce şöyle ol!"a kadar varan skalada çeşitli yorumlar yazıp bırakıyorlar.

gerçek hayattaki dertlerini/sıkıntılarını burada böyle mi kusuyor bu tip yorum yazan kullanıcılar? yoksa genelde hep mi böyle agresifler acaba?

amacından sapmıyor mu sizce de duyuru bu şekilde?
0
loveinaflipbook
(26.09.14)
mevsim değişimi nedeniyle depresyon,
kızsal durumlar,
işsizlik
0
[silinmiş]
(26.09.14)
o çok oluyor işte son zamanlarda. bende takmıyordum ama bi süre sonra "noluyo lan yeter artık" diyorsunuz.

bi diğer enteresan durum ise ; adamın o verdiği cevaba tik vermediğiniz de ise siliyor o cevabı. e kadar eleştiriyorsun geri neden siliyorsun be adam?!
0
allanpoe
(26.09.14)
Evet sapıyor, bikaç isim var öyle. 1 değil, 2 değil; "istisnasız her seferinde" konuları kişisel bir tartışma alanına çeviriyorlar. Ulan beğenmediysen ve fikir beyan edilmesi gereken çok toplumsal, evrensel bir konu filan değilse sus işte. Yok, illa mutsuzlukları ve olumsuzlukları akacak her duyuruya.
0
pandispanya
(26.09.14)
bazen trollük bazen stres atmak. oluyor öyle şeyler. ben duyurunun rengi olarak görüyorum. yoksa memurlar.net'ten farkı olmazdı.

ama kimi zamanda çok absürd sorular soruluyor.
mesela geçenlerde biri ''otobüste bir kadına değdirdim, zevk alıyor sandım daha da yüklendim. inerken baktığımda korkudan eli yüzü bembeyaz, ağlamak üzere olduğunu gördüm, napayım?'' şeklinde bir soru vardı.
dünde adamın biri 3 te 1 yaşında bir kıza aşık olmuş.

böyle olduğu zaman insan bir şeyler söyleme, tepki gösterme ihtiyacı hissediyor.
0
air
(26.09.14)
ben bunu yapan ''kesin'' 1 kişi tespit ettim, istisnasız herkesi azarlıyor bok atıyor filan bana göre %100 psikolojk sorunları var :D

yani bazıları cidden manyak olabilir he de geç
0
neferkitty
(26.09.14)
bazen de soruyu soran, cevap vereni azarlıyor. yakında olsan ağzını, burnunu kıracak nerdeyse. kendi derdini, sıkıntını bırakmışsın onunla uğraşıyorsun bir dayak yemediğin kalıyor. iki durum da berbat. herkeste agresiflik var, sıkıntısını buraya kusuyor.
0
rock n roll
(26.09.14)
bence bazen gerekiyor.

- google'da tek tıkla cevabı olan soruyu buraya soran var.
- "acaba kalp krizi mi geçiriyorum?" gibi aciliyet içeren hayat memat sorusuna burada cevap arıyan var.
- ilgili kuruma/kuruluşa bir telefon açsa birebir yüzyüze halledebileceği meseleyi burada dallandırıp budaklandıran var.
- gönül meselesine hanzo gibi "ya benimsin ya toprağın dedim bastım tokadı" ya da "vatsaptan 'siktir git senin amk' diye mesaj attım şimdi naapayım" diyeni var.

daha nicesi var... bunlara atarlanmakta çok da haksız değiliz bence.
0
ezeriko
(26.09.14)
eleştiri de bir cevaptır.
0
baldur2
(26.09.14)
dikkat edersen bunu yapan kisiler belli. herkesin arada yaptigi bir sey olmaktan ziyade bir kac kisinin surekli yaptigi bir sey. tadim kaciyordu eskiden o cevaplari gorunce simdi egleniyorum okuyup, cok komikler.
0
babamasoliimbananickaldirsin
(26.09.14)
Bence buna kızan insanlar, Duyuru'nun mantığını anlayamamış insanlardır. Sizin istediğiniz gibi bir şey olsa, konu daha çok Soru-Cevap şeklinde bir olaya dönüşürdü. Kaldı ki bir sorunun bazen tek bir doğru cevabı olabiliyor, sonrasında eklenen her şey, ki buna eleştiri noktası da dahil, belki duyuru sahibinin işine yaramayabilir fakat benzer konuda bilgi ararken o duyuruya gelen bir başka kişinin gayet işine yarayabilir bir durum oluşturabilmektedir. Yani burada verilen cevaplar salt duyuru sahibi için verilmiyor; benzer konuda arama yapanlar için de veriliyor. Bu küçük detayı da unutmamak lazım. Bencillik yapmaya, açılan duyuruyu namus meselesi haline getirmeye gerek yok.
0
angelus
(27.09.14)
@angelus, cevabını okuyunca, duyurumun metnindeki [kullanıcının o soruyu nasıl sorduğundan, -yok efendim- "nasıl öyle bir şey sorarmış?" ya da "sen bunu soracağına/isteyeceğine önce şöyle ol!"a kadar varan skalada çeşitli yorumlar yazıp bırakıyorlar.] kısmını okuyup da, bunun üzerine nasıl [belki duyuru sahibinin işine yaramayabilir fakat benzer konuda bilgi ararken o duyuruya gelen bir başka kişinin gayet işine yarayabilir bir durum oluşturabilmektedir] şeklinde algıladığını merak ettim ilk birkaç saniyeliğine, ama sonra farkettim ki sen zaten tam da benim bu duyuruda bahsettiğim şeyi yapıyorsun. sonra bıraktım sorgulamayı :)
0
🌸loveinaflipbook
(27.09.14)
hepsini s.keyim çok afedersin. böylelerine önce duyuru içinde tecavüz edip sonra s.ktir etmek lazım. 2007 den beri buradayım böyle s.çmıklar yüzünden bırakmak üzereyim. alın size kalsın g.tünüze sokarsınız diye.

ilgi çekmek isteyen or.spu çocuğu ergenler işte.
0
ya ben lan neyse
(27.09.14)
(3)

Ödeme Reddi ve Bekleyen Provizyon İşlemlerinin Laneti

j for jason
Selamlar, bir internet sitesinden (g2a.com) yaptığım bir alışverişte alacağım ürün stokta kalmadığı için ödemem reddedildi, ve paranın tarafıma iade (refund) edildiği iletildi. Mevzubahis bu işlemi sanal kartımdan gerçekleştirdim gerekli limiti aktararak, ve meblağ kart limitinden düştü aslında en b
Selamlar, bir internet sitesinden (g2a.com) yaptığım bir alışverişte alacağım ürün stokta kalmadığı için ödemem reddedildi, ve paranın tarafıma iade (refund) edildiği iletildi. Mevzubahis bu işlemi sanal kartımdan gerçekleştirdim gerekli limiti aktararak, ve meblağ kart limitinden düştü aslında en başta. Ama şu an tutar "Bekleyen Provizyon İşlemleri"nde takılı kalmış durumda 4 gündür. Kredi kartı güncel işlemlerime falan yansıma yok, sadece provizyonda hayalet gibi takılıyor. Bankayı aradığımda "tutar çekilmiş karttan, size geri ödeme falan da gözükmüyor" diyorlar. Ben de "çekilmiş evet güzel kardeşim ama bak provizyonda, geçmemiş adamlara değil mi?" diyorum, "bilemeyiz para çekilmiş, firmayla görüşün" diyorlar üstüne. Firma da "biz istedik ama onaylamadık sonra" diyor falan.

Nedir bu olay? Sessiz sedasız yok olup gidecek mi provizyondan bu işlem?
0
j for jason
(26.09.14)
dün de buna benzer bir şey yaşadım sanal kartımla. iade edildiğinde limiti 2 gün geçerli olan bir sanal kart ile sorun yaşar mıyım diye endişe ettim. ama sanal kart süresi dolsa dahi asıl karta iadesi gerçekleşiyormuş. yurt dışı işlemlerde ise 5 iş gününe kadar beklemeniz gerekiyor sanırım. hatta bir ara o kadar transaction gerçekleştiren deneyimli steam bile 14 gün bekletti provizyonu :) provizyondan sessizce yok olacak endişe etmeyin. eğer gerçekleşen işlemlere girerse bile sorun olacağını zannetmiyorum. bir mail atarsanız halledilmeyecek bir şey değil.
0
givemesomesubstance
(26.09.14)
uluslararası işlemlerde tersi çok başıma geldi (alışveriş yaptım ama günlerce açık provizyon'da kaldı, bir türlü dönemiçi işlemler'e geçmedi) eninde sonunda doğrusu oluyor, fazla canını sıkma, ara ara ( 2 günde 1 filan) takip et yeter. hesap kesimine yakın halloluyor kendiliğinden.
0
ezeriko
(26.09.14)
teşekkür ederim ikinize de, kafaya takmama gerek kalmadı o halde :)
0
🌸j for jason
(26.09.14)
(24)

dunyanin en guzel kadini?

xyz123
Soru baslikta.
Soru baslikta.
0
xyz123
(26.09.14)
şebnem bozoklu. ulan istanbul dizisinde yaren karakterini oynuyor. hem çok güzel, hem de aşırı tatlı ve sempatik
0
rock n roll
(26.09.14)
Stana Katic. Ama uzun saçlı ise, her saç gitmiyor kadına.
0
aychovsky
(26.09.14)
kaputt
(26.09.14)
amber heard
0
harekatamiri
(26.09.14)
tabi ki kate moss.

ikinci de january jones.
0
nawres
(26.09.14)
henüz dünyaya gelmemiştir.
0
sutlu nescafe
(26.09.14)
Yaa ben de iki saattir "şebnem bozuldu" diye okuyorum ve "acaba hangi şebnem bozuldu?" diye düşünmekten aklımı yitirecektim :D

Bence şu ablamız, bu kadar ısrarla söylediğine göre bi bildiği vardır diye düşünüyorum :p
www.youtube.com
0
pandispanya
(26.09.14)
jennifer lawrence :)
0
dafuq
(26.09.14)
(Bkz: elena anaya)
(Bkz: odette annable)

Şimdi tanımayanlar google'dan resimlerine bakıp "bu mu yani" diycek ama, ilki için the skin i live in filmini, ikinci için de house'un son sezonunu izlemek lazım. Bu iki kadına bakarken "bu kadar mükemmel bi düzen kendiliğinden oluşmuş olabilir mi" teziyle ateizmi çürüten abilere dönüyorum, tesadüf olamayacak kadar güzel kadınlar çünkü.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(26.09.14)
Charlize Theron.
0
arnold schwarzeneger
(26.09.14)
şöyle sorular da bir tuhaf ha.Mesela sevgilimi görseniz ağzınız açık kalır ha.Bana göre sevgilimdir.
0
WrAiTh
(26.09.14)
Simdi karar veremedim. Ama en yakisikli erkegi deseydin, aninda "Bradly cooper" derdim.
0
delifaruk
(26.09.14)
hani ben kadın olsam bu konularda iddialı olacağımı düşünmüşümdür ara ara ama bilemedim şimdi.

edit: yalnız jennifer aniston'da çok hoş biri. kadın gençken de güzeldi. yaş aldı gene çoğu kadını cebinde çıkarır.
0
air
(26.09.14)
barbara heralde.
(manken olan)
0
sir gawain
(26.09.14)
aşık olunandır.
0
[silinmiş]
(26.09.14)
jessica biel olsun benim olsun
0
groovettyn
(26.09.14)
christina hendricks. tanrının kadın yaratmadaki doktora tezi olarak görüyorum onu.
0
mermize
(26.09.14)
bülent ersoy
0
bira sisesi kapagi
(26.09.14)
amber heard olabilir, suits'deki donna (sarah rafferty) olabilir , rachel mcadams hmmm. bir de kate beckinsale gercegi var tabi. bunlarin 4unu alacan sisme havuzda cikolata sosuylan gurestirecen kim kazanirsa o en guzeli.
0
babamasoliimbananickaldirsin
(26.09.14)
Simdi aklima geldi, Angie harmon. Bu kadina hastayim..
0
delifaruk
(26.09.14)
hayret, kimse adriana lima dememisss
0
kedidir o kedi
(26.09.14)
sofia vergara diyen oldu mu?
0
ezeriko
(26.09.14)
amber heard ve keeley hazell
0
yigitkn
(26.09.14)
dilberay
0
defansif orta saha
(26.09.14)
(2)

Hoş tesadüfler

reptillia
Dün akşam Beyoğlu Sahaf Festivali'ne gittim. Bir çizgi romancı görünce aklıma geliverdi birden; ben küçükken siyah beyaz fotoromanlar vardı bizim evde, onları okumaya bayılırdım. Aşk temalı, kolayca okunan şu "soap opera" dediklerinden. Sordum, yokmuş. Sonra fotoroman bulmayı taktım kafama, çizgi ro
Dün akşam Beyoğlu Sahaf Festivali'ne gittim. Bir çizgi romancı görünce aklıma geliverdi birden; ben küçükken siyah beyaz fotoromanlar vardı bizim evde, onları okumaya bayılırdım. Aşk temalı, kolayca okunan şu "soap opera" dediklerinden. Sordum, yokmuş.

Sonra fotoroman bulmayı taktım kafama, çizgi roman satan başka bir yer arayarak yürüyordum. Normal bir kitapçı gördüm sonra. Çizgi romancıda olmayan burda hiç olmaz diye sormayı bile aklımdan geçirmedim. Derken en önde duran incecik bir kitap gördüm, ismini hatırlayamadım şimdi "İzmir'in Çılgınları" mıydı neydi (kesin atıyorum da buna benzer bir şeydi). Ben de İzmirli olduğumdan ilgimi çekti, kitabı alıp biraz inceledim. Yerine geri koyarken düştü elimden. Almak için eğildiğimde ise aradığım şeyle, bir fotoromanla göz göze geldim!

Benim sanki fazlaca başıma geliyor böyle şeyler. Hem mutlu oluyorum, hem de şaşırıp üzerine düşünüyorum. O kitap İzmir'le ilgili olmasaydı ilgimi çekip onu elime bile almayabilirdim, koyarken düşürmeseydim de aradığım fotoromanı hiç bulamayacaktım. Orda satmadıklarından kendimce o kadar emindim ki, sormayacaktım bile.

Sizin de böyle güzel tesadüfler geliyor mu başınıza? Gelince mutlu, bir o kadar da tuhaf hissetmiyor musunuz? Yoksa ben mi kafamda fazla büyütüyorum bu tesadüf olayını?
0
reptillia
(24.09.14)
dün babasının oynadığı fotoromanları arayan bir arkadaş vardı, belki birkaç tesadüf daha ucuca eklenir ona yardımcı olursunuz.
0
ezeriko
(24.09.14)
bana da oluyor bazen. galiba sadece güzel insanlara oluyor diyerek olaya toz pembe bir yaklaşım sergilemek istiyorum.
0
megafon
(24.09.14)
(6)

Agh mailima cevap geldi. çeviri yardım

1zenciolmasamda
Gentiles Candidates,we have received your candidatures about projects proposed to us,in this days we will evaluate the numerous candidacies that we have received,in case we need to deepen their knowledge with someone of you will be our concern arrange an interview on Skype or some other means.Consid
Gentiles Candidates,
we have received your candidatures about projects proposed to us,
in this days we will evaluate the numerous candidacies that we have received,
in case we need to deepen their knowledge with someone of you will be our concer
n arrange an interview on Skype or some other means.

Considering that you could be selected soon, inform your sending organization an
d remember them that we could need soon:
- a valid PIC NUMBER;
- DATAS from the contact person for the project;
- Datas for the legal representer of the organization;
- Something to fill the paragraph " Please briefly present the partner organizat
ion”, "What are the activities and experience of your organisation in the areas
relevant for this application? “ and " What are the skills and expertise of key
staff/persons involved in this application?"
Your sending organization will also be contacted for the formal procedures.

Thank you for choosing our project.

Cooperativa Sociale Tantintenti ONLUS
Biella ITALIA
0
1zenciolmasamda
(24.09.14)
senin ve başka adayların başvurusunu değerlendirecekler. olur da seni seçersek şimdiden hazır olsun diye senden bazı evraklar istiyor. gerekirse skype'ta konuşacağız diyor da sen hiç ingilizce bilmiyorsan niye bulaştın bu işlere, nasıl altından kalkacaksın onu anlamadım.
0
ezeriko
(24.09.14)
Yok o kadarini anlıyorum yahu. Hatta bu proje icin ne gibi yeteneklerin var vb gibi şeyler de soruyor. Anlayabiliyorum ama ya kaçırdığım bi sey varsa kaygısıyla tam bi çeviri istiyorum. O dedigin kadarını cozebiliyorum yani. Teşekkür ederim

Ya da anlayabildigimi saniyorum. Her şey emin olmak icin neticede
0
🌸1zenciolmasamda
(24.09.14)
dil bilmesi şart değil ki! zaten sana dil öğretecekler.
ha dil seviyen temel olarak nitelikleri karşılamıyorsa seni tercih etmeyebilirler. diğer yandan bu temel kriter olamaz!
senin bu işlerini akredite olmuş sivil toplum örgütüyle yürütmen gerek.
eğer ki bir stk aracılığı yoksa hemen edin. hem o stk sana yardımcı olsun, parasal yardım alsın. hem de senin işlerin kuralında yürüsün.
İtalya'da AGH iyidir. Umarım olur. Keyfini çıkar. ;)
0
cliquot
(24.09.14)
@cliquot ilaç gibi geldi yorum :) teşekkür ederim. Dediğin gibi olursa eğer iyi olur insallah. :)
0
🌸1zenciolmasamda
(24.09.14)
yazmayı unutmuşum. eğer aracı olan akredite olmuş stk, sana yardımcı olmazsa, direk uyar, sonra değiştir. yardımcı olmayanı da ulusal ajansa şikayet etki bir daha akreditasyonu geçemesin!
0
cliquot
(25.09.14)
eğer dilin günlük hayatını idame ettirebilecek şekilde değilse gitme. orada sana ingilizce bilen bi adam italyanca öğretecek. ingilizcesi çok da iyi olmayan bi arkadaş vardı benim ekibimde. kampta gece battaniyesi olmadığını farketmiş, derdini anlatamayacağı için de sabaha kadar çarşafa sarılıp yatmıştı bizim 2 kat battaniyetle uyuduğumuz yerde.
0
exist is pretty
(25.09.14)
(4)

Hangi İşi Seçmeliyim?

sanata canimiz feda
Merhaba, sorumu olabildiğince kısaca anlatmaya çalışayım. Çalıştığım kurumu seviyorum, seçenekler maaşımı etkilemeyecek. Önemli olan kariyer kaygısı tamamen. Önümde iki seçenek var:1- İşe başladığım ve iki yıldır çalıştığım departman. İşim pek rahat, insanlar çok iyi, üstlerim de nispeten kurumda ça
Merhaba, sorumu olabildiğince kısaca anlatmaya çalışayım. Çalıştığım kurumu seviyorum, seçenekler maaşımı etkilemeyecek. Önemli olan kariyer kaygısı tamamen. Önümde iki seçenek var:

1- İşe başladığım ve iki yıldır çalıştığım departman. İşim pek rahat, insanlar çok iyi, üstlerim de nispeten kurumda çalışılabilecek iyi yöneticiler arasında gösterilebilir. Sorun şu ki işimiz kurum için çok yeni. Geliştirmeye çalışıyoruz, başarırsak ne olur bilmiyorum başarmazsak da beni etkileyen çok şey olmaz. Yaptığımız işi çok matah bulmuyorum. Olmasam da olur diyorum. Ve iş bana bir şey katmıyor bence. Gerçekten katma değer yaratmak isteyen ve kendini geliştirmek isteyen biriyim oysa.

2- Üniversiteden tanıdık olduğum, işi yapmaktan hoşlanacağımı düşündüğüm departman. Ancak departman sıkıntılı. Çalışanları dışarıdan mutsuz görünüyorlar, keza konuştuğum kişiler de aynısını söylüyor. Departmanın havası bunu gerektiriyor biraz. Yöneticiler sıkıntılı, hangi yönetici ile çalışacağım riskli. Ancak kariyerim için ne kadar erken başlarsam o kadar iyi olan bir iş. Keza bana çok şey katacağını düşünüyorum.

Arada kaldım. Siz olsanız ne yapardınız?
0
sanata canimiz feda
(24.09.14)
birader kariyerin için hayatını mı skerteceksin?

geleceğe yönelik hedeflerinizi dikkate alırken, mutlu ve huzurlu olmayı küçümsemeyin.
0
ezeriko
(24.09.14)
"Departmanın havası bunu gerektiriyor"

Nedir, korku-mutsuzluk-pislik üretme departmanı mı orası? Yoksa icra bölümü de hep asık suratlı olunması şart?
0
jesterdvine
(24.09.14)
Cok para kazanıp çok büyük işler başarıp asik suratla gezen huzursuz bi insan olmakla standart para kazanan her şeyin tadını alabilen mutlu mesut bi insan olmak arasinda kaldim mi diyorsun? Çözemedim ben?
0
1zenciolmasamda
(24.09.14)
@jesterdvine korku-mutsuzluk üretme departmanı değil tabii ki, asık suratlı olunuyor biraz, zira yaptıkları iş çok eğlenceli değil. olması gereken oluyor biraz.

@1zenciolmasamda standart para kazanma meselesi değil ama bulunduğun yerde uzun süre çalışmak ve akabinde hayatını kurarken çok da fazla rahat olamamak beni huzursuz edebilir. bu da biraz kısır döngüye giriyor. ama dediğin ikilem çıkıyor biraz.
0
🌸sanata canimiz feda
(24.09.14)
(23)

Hangi işi seçerdiniz?

theodor
A) İsmi çok bilinen, ama Maslak'ta bi plazanın güneş görmeyen bir katında. Hafta içi çok geç çıktıkları oluyor. Şimdiki maaşımdan 2 birim fazla veriyorlar.B) İsmi daha az biliniyor ama bunlar da büyük. Ofisleri güneş görüyor ama kalabalıklar epey. Akşam 7.30'a kalmayı mesai kabul ediyorlar ve pek me
A) İsmi çok bilinen, ama Maslak'ta bi plazanın güneş görmeyen bir katında. Hafta içi çok geç çıktıkları oluyor. Şimdiki maaşımdan 2 birim fazla veriyorlar.

B) İsmi daha az biliniyor ama bunlar da büyük. Ofisleri güneş görüyor ama kalabalıklar epey. Akşam 7.30'a kalmayı mesai kabul ediyorlar ve pek mesaiye kalmıyorlar. Şimdiki maaşımdan 5 birim fazla veriyorlar.

İkisi de kurumsal ve 10 yılın üzerinde bir süredir sektörde olan şirketler. Yan haklar aynı.
0
theodor
(24.09.14)
b
0
whoosie
(24.09.14)
B
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(24.09.14)
b
0
justinho26
(24.09.14)
b

düşünecek bişe yok
0
kamera motor
(24.09.14)
b
0
cekirdekabugu
(24.09.14)
B
0
zeytinyaglicinseddi
(24.09.14)
b?

neyi düşünüyorsun ki?
0
in vino veritas
(24.09.14)
Güneşle sorunun nedir bilmiyorum ama B diyorum.
0
osurdum
(24.09.14)
A lan!!!


Yok la tabii ki B
0
oldboy
(24.09.14)
Kimse söylememiş ama ben B diyorum.
0
pandispanya
(24.09.14)
b nin maaşının düşük olmasını bekliyordum. hiç ikilem değil bu kesinlikle
0
shiranai
(24.09.14)
B dememe gerek var mi? Takildigina gore muhtemelen soruda eksik bilgi verdin. Cunku "a" demek icin bir sebep gorunmuyor. Dusunmek icin de.
0
delifaruk
(24.09.14)
B ya tabi ki. A'yı düşündüğün kabahat.
0
Lim5
(24.09.14)
niye sordun ki?

b
0
ezeriko
(24.09.14)
elbette A
0
bira sisesi kapagi
(24.09.14)
A'yı niye seçenek olarak değerlendiriyoruz ki? B
0
aychovsky
(24.09.14)
a'yı seçenekler arasına almanızdaki sebep ne ki?

b tabi ki, sorgusuz sualsiz koşa koşa.
0
111111
(24.09.14)
a nın isminin daha cok biiniyor olması kafanızı karıstırmıs belliki.
ikisi de aynı düzeyde şirketse tek farkları bilinirlikse cok da sorun etmeyin. b nın sartları hem sosyal yasam olarak (sonucta aksam erken cıkabileceksiniz) hem de maas olarak daha insanı imiş.
B tabi ki
0
65 derece
(24.09.14)
a diyen olacak mi bakalim.

veriler bizi B'ye goturuyor
0
exlibris
(24.09.14)
B

Her ay 300 lira daha fazla almak seni cok daha fazla rahatlatir. Diger firmanin ismini bosver.
0
kegums
(24.09.14)
Sorman hata. Yazmak zahmet.
0
entre
(24.09.14)
A neden var ki?

B tabi ki...
0
livaneli kadir
(24.09.14)
şaşırtmaçlı soru olduğunu düşündüğümden a diyorum. kesin bir bit yeniği var, yoksa bu seçenekler karşılaştırılamaz bile.

(ne yani, a'nın olumlu yanı isminin çok bilinmesi mi? çalışacak kişiye ne faydası var bunun?)
0
microfiction
(24.09.14)
(27)

ben mi abartıyorum?

doxanikee
yahu şu ülke boka batmış halde, suriye desen ayrı bela(şimdi tr'nin askeri müdahalesi de gündemde), güneydoğu karmakarışık, okul yakma, sınırdan geçişler vs. vs.onu geçtim eğitim sistemi çökmüş durumda, öğretmenlerde kalite dipte. çoğu dersin hocası yok, müdürlere kadar kadrolaşma oldu, türban falan
yahu şu ülke boka batmış halde, suriye desen ayrı bela(şimdi tr'nin askeri müdahalesi de gündemde), güneydoğu karmakarışık, okul yakma, sınırdan geçişler vs. vs.

onu geçtim eğitim sistemi çökmüş durumda, öğretmenlerde kalite dipte. çoğu dersin hocası yok, müdürlere kadar kadrolaşma oldu, türban falan umrumda değil haberiniz yoksa söyleyeyim, eğitim bitmiş.

sağlıkta reform diye vatandaşa bindikçe biniyor, doktorların hiçbiri doğru-düzgün çalışmıyor. benim neyim var diye sormasan "dostum senin şu hastalığın var" dahi demiyorlar, ilacı yazıp gönderiyor.

istanbul özelinde bakıyorum, karmaşa almış başını gitmiş, ulaşım berbat. yağmur değil bulut olsa trafik oluyor. sokaklar berbat durumda, çarpık yapılaşma/kalabalık-üstüste binalar, çoğu depreme dayanıksız. insanlarda şehir kültürü yok, saygı yok.

kadın cinayetleri, şehir talanı, her gün işçi ölümü. daha önceki gün bir işçi, bir de madenci öldü. muhtemelen duymadık bile.

ben mi abartıyorum, niye hiç kimsede bir tepki yok, her şey olağanmış gibi davranıp gidiyoruz?
0
doxanikee
(24.09.14)
Ben de aynı şekilde sıkılıyorum bu durumdan... Malesef böyle düşünenler için tek çare başka ülkelere kaçmak olacak sonunda. Başka bir çözüm bu ülkede, bu gidişatla mümkün değil.
0
lcha
(24.09.14)
Haliçte yaşayan simonlar gibi millet işte, kokuya alışmışlar. Ya da bizzat kaynağılar kokunun...
0
brawler
(24.09.14)
"ülke eyiye gidiyye" adamları çoğunlukta olduğundan tepki yok.
0
arandur
(24.09.14)
inheritance
(24.09.14)
niye hiç kimsede bir tepki yok? çünkü medya yazamıyor. bütün medya patronlarının devletle işi var, devlet de eskisi gibi değil, yoluna girmeyeni bir kalemde silip atıyor. devletle işi olmayıp gerçekleri yazabilen medya (sözcü hatta bazen birgün) da seviyesizliğin bokunu çıkarıp marjinalleşti. geniş kitlelerce kaale alınmıyor. bir de hala "hürriyet yazmıyorsa, cnntürk ve ntv göstermiyorsa doğru değildir" algısı var insanlarda.

kısaca herkes 1984'e bağladı. ahmet şık "dokunan yanar" demişti ya, itiraz eden, düzene uymayan, yola girmeyen yanıyor.
0
ezeriko
(24.09.14)
abi haklısın ama "biz gezi'ye çıktık, ne yapalım olmadı" demekle bitmiyor. akp'ye oy verenlere kızıyoruz da bu sürecin önüne geçmek için biz ne yaptık?

açıkçası hala burada yazıp hiçbir şey yapmadığım için kendime kızıyorum. bir şeyler yapmak istiyorum ama insanın tek başına da elinden ne gelebilir?

ülkeyi terk etmek için elimden geleni yapıyorum, yurtdışında devam etmek vs. vs. ama bu işin olmama ihtimali de var, ülkeden "kaçsam" da burası benim ülkem değil mi? burada olmasam bile bu hale düşmesi acı verici.
0
🌸doxanikee
(24.09.14)
@doxanikee
"akp'ye oy verenlere kızıyoruz da bu sürecin önüne geçmek için biz ne yaptık?"
türkiye'de "muhafazakar merkez sağ'a oy verilmesi" sürecinin önüne geçmek için yapabileceğin hiçbir şey yok. bu ülkenin fıtratında bu yok malesef.
0
ezeriko
(24.09.14)
dediğin şeyi çok iyi anlayorum. üstteki yazdıklarına katılmamak da elde değil.

ama, hadi diyelim toplumun %90'ı sağcı/merkez sağcı/akp'li her neyse artık. bu elde kalan %10'dan da farklı bir tepki yok ki. benim anlayamadığım bu. hürriyet'in sitesindeki yorumlara, ekşi'ye falan bakarsak durumdan herkes rahatsız ama kimsede bir şey yapacak cesaret ve istek yok.

etkin olursa isterse toplumun %10'u olsun geri kalan ve evinde oturan %90'dan kat kat fazla etki yaratabilir.
0
🌸doxanikee
(24.09.14)
1.medya çok önemli.
her türlü olumsuz haber bile döndürülüp başarı gibi sunuluyor.
elinde akit gazetesiyle gezen adamdan bir beklenti olmamalı.

2.kendi adıma şu noktada ben gündemi takip etmeyi dahi bıraktım.
çünkü okuyup izleyip yorum yapmak,üzülmek,sinirlenmek gerçekten cok anlamsız geliyor artık.
resmen bi sirkin içindeyiz.mantıklı tek bir sey yok.çoğunluk böyle mutlu demek ki diyip kendimi hırpalamayı bıraktım açıkcası.
çeşitli yurtdışı bağlantıları kurmaya çalışıyorum.tatilimde yaşamayı planladığımız ülkeye gittik,bakıp fikir sahibi olmak ve ne yapabilirizi görmek için.
başka ülkelere de vatandaşlık başvuruları yapıyoruz.
yani geleceğim için her türlü planımı bu ülke dışında yapmaya başladım.
bunu da olabildiğince hızlı yapmaya çalışıyorum.
0
demoniclewinsky
(24.09.14)
@doxanikee doğrudur, %10 çok güzel bir etki yaratabilir. yarattı da. want2die'ın dediği gibi sokağa çıktı herkes. gezi'den büyük etki mi olur? rüşvet operasyonu, cemaatle papaz olmalar, fenerbahçeliler'in tepkisi, çarşı filan. öyle bir hava oluştu ki acaba gidiyorlar mı dedik. sonra ne oldu? evindeki %50 geldi sandığa koydu çocuğu gitti.

insanlar internet sansürü için toplandı, lgbt hakları için toplandı,asker yakınları sürekli silivri'deydi filan... ne oldu sonra? anca cemaat'le papaz olunca bıraktılar askerleri. bir tane lgbt, özgür internet, işçi hakları, taraftar hakları vs... yasası geçebilir mi meclisten? geçmez, geçmiyor, geçmeyecek... yeni türkiye budur... evden çıkacaklar sandığa gelecekler basacaklar geçecekler. olağanüstü bir durum olmadığı müddetçe de böyle gider.

etki filan güzel de böyle malesef... etki sadece twitter, halk tv ve birgün'de görülünce bir işe yaramıyor.
0
ezeriko
(24.09.14)
benim kendimce buldugum cevaplardan biri su; hala hicbirsey olmamis gibi yasiyoruz cunku mutsuz olan kesim genellikle egitimli ve simdiye kadar kendi hayatina yani kendi bireysel gelisimine buyuk yatirimlar yapmis insanlar, yani sagcilar gibi bir tarikatin destegiyle bir noktaya gelmis, haketmedigi sekillerde torpillerle tepeden inmemis, bulundugu noktaya gelmek icin yillarca calisilmis. e boyle olanca haliylen bir urun olarak kendini yakmaya kiyamiyorsun. bir de tabi yillardir bu calisma didinme hali egitimli kesimi yorgun ve sorgular hale getiriyor, niye baskalari da okumuyor, ogrenmiyor, calismiyor diye dusunuyor, stereotiplere uygun bir sekilde sark kurnazi olark yasayan diger turklerle arasinda kulturel bir ucurum olusuyor.
gezi doneminde bu cok guzel asilmisti, bence cok guzel ve anlamli bir surecti. yillardir gorusmedigin kardeslerinle sonunda barismak gibiydi.
ileride tekrarlanma olasiligi vardir, mansur yavas mesela boyle bir sureci tekrar ankaralilara ve kismen tum turkiyeye yasatmistir.
cozumlerin bittigine ve bu savasin kaybedildigine inanmiyorum ama mucadele hatta ozellikle stk yapili orgutlu mucadele sart. elbet bu dev silkinip kalkacak.
0
mavicorap
(24.09.14)
@maviçorap

ben de aşağı yukarı benzer şekilde düşünüyorum. insanlar "kendilerini yakmak" istemiyorlar. evet burası böyle. mesela ben örnek vereyim kendimden iyi bir okulda okuyorum, muhtemelen (türkiye şartlarına göre)iyi bir işim ve kazancım olacak. yani ne ağır işçi olacağım ne madene ineceğim. ama o insanların köpek gibi çalıştırılıp ölünce de fatiha okunup bitmesini ne vicdanım ne aklım alıyor.

ülke sanki gözümün ölünde ölen bir "hasta adam" gibi. evet benim gelmek istediğim nokta o, örgütlü mücadele. ama türkiye'de sol görünümlü örgütlerin söylemleri de tavrı da beni ve çoğu insanın antipatisini çekiyor. onlarla olmayacağı açık.

ezeriko, küçük bir örnek ama internet protestoları(2011)deki görece işe yaramadı değil, süreçi biraz, 2 yıl kadar uzattı. bir şey olmuyor çünkü herkes canı yanınca ses çıkarıyor, cılız kalıyor. sonra unutuyor. kürtlerin sorununa sadece bir kesim, askere dava açılınca sadece asker eşleri, eşcinsellere bir şey olunca sadece onlar ses çıkarıyor. birinin evi yıkılınca komşuları ses çıkarmıyor, diğeriniki yıkılınca da diğeri.

birlik ilk defa gezi'de oldu. ondan sonra da malum çok uzun sürmedi. insanların birbirine dokunup ne kadar benzer dertleri olduklarını anlaması lazım. emin ol gerisi gelir.
0
🌸doxanikee
(24.09.14)
gezi vb süreçlerin işe yaraması için insanların silahlanması gerekiyor.
gaz fişeğini kafana doğrultan adamlara çiçek atmakla olmuyor maalesef.
o noktada da insanların bırakın işlerini güçlerini,kendi hayatlarını riske etmesi,bundan vazgeçmeyi kabul etmiş olmaları gerekiyor.kolay iş değil.
"Birbirinin dertlerine dokunmak" romantikliğiyle bir sonuca varmak imkansız.

Ayrıca Gezi'den kaynaklı bir hayal kırıklığı da var,denedik ama olmadı şeklinde.
Bir seyler yapmak isteyen,değeceğini düşünen kişi nasıl karşı durulması gerektiğini bilmeli her seyden önce.
Kendi adıma,yukarıda da yazdıgım gibi değmeyeceğini düşünüyorum ve uzaklaşmayı tercih ediyorum.
0
demoniclewinsky
(24.09.14)
abarttığınızı düşünmüyorum, ayrıca geçen sene gezi olayları patlamadan önce de ciddi bir bıkkınlık, artık yeter havası doruk noktasına ulaşmıştı herkeste, sonra olaylar patladı.

durumu yorumlamak için yeterli siyaset bilgisi altyapım yok, yani olaylar nereye gider, ne olur bilmiyorum. oturup sürekli gündemi takip etmiyorum artık, bir yararı yok. herkesin kendi alanında mücadele etmesi gerektiğine inanıyorum, lakin kendi alanımda mücadele aracı olan mimarlar odasının yetkisi kalmadı gibi bir şey. hoş, şimdiye kadar yap(a)madıklarına da tepkisiz değilim zaten. bu yüzden mezun olmama rağmen gidip kaydolmadım henüz, elime geçen paranın bir bölümünü sergi açılışlarında şarap alsınlar diye odaya vermek istemiyorum şu durumda, neyse.

ülkeyi terk etmek konusuna gelince. isviçre çifte vatandaşlığım var, ancak ülkeden gitme niyetinde değilim. ara sıra aklımdan geçiyor mu, evet. ama istemiyorum arkadaşım, meydanı da tamamen bunlara bırakacak değilim. ne olursa olsun 9 senedir yaşadığım ülkeyi seviyorum, bunlar yüzünden de gitmek zorunda değilim. gitmiyorum.

bu arada, gezi olayları o kadar da boşuna değildi. gezi parkı hala yerinde duruyor, bunu unutmayın. sorun, mücadele kültürümüzün olmaması. aynı kitlenin en azından büyük bir bölümü mücadeleye devam etmeliydi ki, en azından gezi parkını kurtarmak gibi somut bir şey elde edebilelim. maalesef herkes anında olacak bir sonuç (hükümeti devirmek?!) gibi bir şeyin peşindeydi. tembeliz işte, mücadele edip kazanmayı bilmiyoruz. her şey iki günde olup bitsin, kazanalım istiyor herkes. öyle bir dünya yok.

kaçmak çözüm değil.
0
gmzo
(24.09.14)
demoniclewinsky, haklısın biraz romantizme kaçmış olabilir. bunu ben de sevmiyorum ama insanları gezi'ye toplayan da ezilmişlik duygusu ve kendilerini saldırı altında hissetme duygusuydu.

silahlanma dersek bana kalırsa bu daha büyük bir romantizm, insanlar basit bir gösteri yapmaya korkuyor. al eline silah dersen(silahı bırak sopa bile) almayacak insanlar. insanlar önce sokağa çıkar, kitlesel olarak şiddete maruz kalırlarsa bile devletin meşruyetine inanıyorlar, çok ütopik geliyor.

böyle gösteriler sıklaşırsa, insanlar dayak yemesine rağmen cesareti kırılmadan sokağa çıkarsa bir yerden sonra iş kopar zaten.
0
🌸doxanikee
(24.09.14)
gmzo + 1

Neden bir tepki yok kısmında şunu söyleyebilirim. Tarihimizde halk olarak isimsiz başardığımız tek şey Gezi. Kurtuluş Savaşı bile Atatürk önderliğinde geçti. Halk olarak bedel ödemedik, lider aradık. Hala da kendi görüşümüzü taşıyacak bir lider arayışı içerisindeyiz.

"Yol ver, gidelim" ile "Size ölmeyi emrediyorum" arasında ideolojik olarak uçurum olabilir ama ikisi de bir emir-komuta beklentisi, bir "Biri bizi bir çatı altında toplasın" beklentisi. Atıyorum, İspanya'yı Franco'dan kurtaran tek bir isim miydi? Birkaç kişinin adı öne çıksa bile, organize olmasına rağmen liderli bir hareket değildi bunlar. Dolayısıyla söke söke almadığımız bir şey için, aynı ciddiyette bir savunma yapamıyoruz ve bir kişi çıkıp sorumluluğu alsın diye bekliyoruz. Sadece Gezi ile bu buz kırılır gibi oldu. Gezi hareketinden siyasi bir birlik beklemek imkansızdı bana göre, çünkü birçok farklı uç birlik içindeyken amaç başarıldığında, o birliğin durması için bir neden kalmıyor. Yani bir taraf "Türkiye Cumhuriyeti bölünmez bir bütündür" derken diğer tarafın özerklik istemesi ve buna benzer birçok farklılıkla, hatta daha fazla sayıdaki uç ile birlikte tek bir siyasi duruş ve hareket beklenemez. Aynı uçlar bile bir süre sonra dağılır gider.

Organizatör değil de lidersizlikte birleşmeye gerek de yok, özgürlük kendi içinde ayrışma getirir zaten. Özgürlük deyince insanın bir aklı karışmalı, bir sınırlarını bilememeli, kendinden emin olamamalı ve sürekli dinamik olup bir türlü yerine oturmamalı, sürekli bir karşı çıkma olmalı.

Bu arada yuh, sorudan uzaklaşıp nerelere gelmişiz. Gerçi buraya gelmesi de kaçınılmazdı. Ama abartmıyorsun, yaşanası yer olmaktan çıktı ortalık. Bizden kötüler de var, ama kötüleri görüp de "Ne cennet memleket" demenin anlamı yok.
0
aychovsky
(24.09.14)
Toplu hareket etme bilinci yok, eziklenen o toplulukta ise var.

Muhalefet cok daha bireyci yaklaşıyor toplu hareket edemiyor karşı taraf koyun denilse de ortak bir güdü hareket ediyor.

Gezi tayfasi 1 çiçekle bahar gelir zannediyor az biraz zorlukla karşılaşınca hemen pes ediyor şikayet ve ağlaklık kültürüne dönüyor.

Samimyet pek yok. Karşı taragi anlamak gibi zor ve gereksiz bir süreç yerine koyun bunlar mal bunlar tepkisi var. AKP analiz yaparken diğer taraf hamaset peşinde koşturuyor.

Birde AKP öncesi cennet değildi. Bugün kötülendn sağlık sistemi o gün cok daha beterdi. 6 aylik ömrü kalan kanserliye 9 ay sonra ameliyat tarihi verilmesi gibi absürt örnekler, doğuda iç savaşı andıran karakol baskinlari pusulr vb, ulke içi anarşi failimeçhuller, yuzde 30a varan enflasyon krizler vesaire.

Akpnin secilmesinin sebebi iyi.olmak değil kötünün iyisi olmak. Yolsuzluk hep var sefa sirmenin izmir belediye baskaniyken götürdüğü baraj milyon dolarlari iski skandali vb. Yolsuzluk daha da artti iyice rezalet oldu. Fakat eskilerde pirü pak degiller.

Daha cok yazilirda filan falan
0
efrasiyab87
(24.09.14)
ben boşverdim artık. kendi götümü kurtarabilsem yeter. henüz kurtarabilmiş değilim. ülke de çok s.kimde değil maalesef. ülkenin iyiliğini isteyen adamı ne zaman öldürmediler ki şimdi sevsinler?
0
yirmisantim
(24.09.14)
Öncelikle sağlıklı bir değerlendirme için önyargılardan kurtulmanız gerekiyor, siz çok abartıp kötü yanlarından bakmışsınız.

Amerika'da olsanız bunların üstüne ekleye ekleye yine bir liste çıkartabilirdiniz, ekonomik kriz yüzünden ülkenin kepenk kapatması Türkiye'de gündeme gelmiş olsa ne derdiniz acaba? Veya bir terör örgütü sürekli Türk gazetecileri rehin alıp boğazını kesip videosunu yollasa ne derdiniz? Bizi yönetenlerin çözüm bulamadığı bir sahne olduğu için denmedik laf kalmazdı.

Afrika'da olsanız eboladan girerdiniz, Filistin'de olsanız savaştan girerdiniz.. Her ülkede bu bakış açısıyla yazılacak şeyler bulunabilir. Yüzlerce ülkenin İsviçre olmasını beklemiyorsunuz değil mi?

Kadrolaşmaya laf edilmiş, bu insanın doğasıdır. İnsan marsa yerleşince orda da kadrolaşma olacak. Okulda kadrolaşma var eğitim bitmiş cümlesi anlamsızlıktan öte bir cümle yani.

Mesela yakın dönemi biraz takip ediyorsanız Ukrayna'da olsanız zaten sayacaklarınız bitmez felaket üstüne felaket yazabilirdiniz

Eğitime, sağlığa, trafiğe, kadın cinayetlerine laf etmişsiniz. Kadın cinayetlerindeki geçmişe oranla azalan değişimi araştırın, Kılıçdaroğlu'nun SGK genel müdürü olduğu zamanlardaki hastaneleri büyüklerinize sorun insanlar sıra beklerken ölüyordu şaka değil şimdi her özel hastanede bile göreceli bir şey bu ama uygun fiyatlara tedavi olabiliyorsunuz, istanbulda trafik her dönem vardı yeni başlamadı istanbulun çarpık kentleşmesi ve trafiği bunlar ülkenin boka battığını göstermez. Bu sadece bakış açısı. Türkiye her alanda "kendi limitlerine göre!" çok güçlü ve kararlı bir şekilde ilerliyor.

Yani kötü yanından bakmak isterseniz liste sıralayabilirsiniz ama gerçekçi olmak lazım.

Tabii ki ben de isterim iş güvenliği daha çok denetlensin, diplomatik başarılar daha şeffaf halka sunulsun. Felaket bir durum yok hatta Türkiye tarihine göre çok çok iyi durumdayız, etrafınızdaki at gözlüklü insanların galeyanlarına gelmeyin

Şunu bir izler misiniz?
www.youtube.com
0
ssyumusakg
(24.09.14)
@ssyumusakg
Kadin cinayetlerinde gecmise oranla azalan egilim?
Ayni ulkede yasadigimizdan emin misin?

Kötünün iyisi bu yeaa diyip, ki o bile degil,durumu kabullenen insanla "bakiniz daha yakin bir gecmiste 1908de amerikada da oldu bu tarz seyler" diye dalga geciyorlar.sonra odul verip cumhurbaskani yapiyorlar bu adami.
Ama hastaneler cok duzeldi, tesekkurler uzun adam.
0
demoniclewinsky
(24.09.14)
Evet eminim, eğer sadece kadın cinayetleri konusuna takıldıysanız şunu okur musunuz: eksisozluk.com

Bu istatistikleri kendinize göre yorumlayıp felaket senaryoları da çıkarabilirsiniz bakış açısısına göre fakat kadın cinayetlerinde Türkiye'nin Avrupa ortalamasının altında olduğu bir gerçek.

Zaten aslında konu kadın cinayetleri de değil, ortalamanın üstünde veya altında olmamız da değil. Dediğim gibi herhangi bir ülkede çok daha somut örneklerle felaket listeleri hazırlayıp ülke bitmiş diyebilirsiniz. Birlik olmaya çalışmak yerine hep bir nefret, tatminsizlik, karalama kampanyası sürüp gidiyor kimse lan acaba gerçekten iyi miyiz halde miyiz diye etraflıca bir değerlendirme yapmıyor çünkü işimiz gücümüz inat etmek :)
0
ssyumusakg
(24.09.14)
@ssyumusakg
olayın sadece kadın cinayetleri kısmına takılmadım,genel olarak verdiğiniz örnekleri de anlamsız buldum.
avrupa ya da amerika'da bir süre kalıp gözlemleme şansınız oldu mu bilmiyorum,"biz yine iyiyiz" tavrını bunun eksikliğine bağlıyorum.
avrupa kadın cinayetleri ortalamasıyla ilgili ise çok net;
eksisozluk.com

yanlış giden şeyleri düzeltme şekli onları yok saymak değildir.
0
demoniclewinsky
(24.09.14)
Onurlu insan sayısı giderek azaldı. Menfi ilişkiler yumağı bu topraklar.
Toplu halde bir eylem yapsan seni terörist ilan ediyorlar, diğer taraftan gerçek teröristlerin yaptıkları zerre umurlarında değil. (Bu bir örnek)
Sonuç olarak bireysel anlamda bir yere kadar bir şeylere direniyorsun. Bütün zaman/mekan/hayat maddiyat olmuş çünkü.
(Kapitalizm)
0
gece lampulu
(24.09.14)
Daha bu konu açılmadan birilerinin isveç örneği vereceğini bildiğim için bu başlığa yazdığım ilk yazıda demiştim zaten yüzlerce ülkenin en gelişmiş medeniyet seviyesinde olmasını bekleyemezsiniz diye, gerçekçilik falan demiştim :)

herkes inatla bile olsa savunduğu tezi haklı çıkartabilecek, bu olumsuzluklar listesini sıralayabilecek kadar akıllı. burda da iş çıkmaza giriyor çünkü herkes gözlüklerini takıp sabitlenmiş. karalayan hiçbir zaman iyi yön göremiyor, görmek istemiyor..
0
ssyumusakg
(24.09.14)
@ssyumusakg
Su sergilediginiz tavir , kocasindan dayak yiyen ama basimi sokacak evim, bir kap yemegim var diye sukreden teyze tavri.
Bir de ustune "fakat cok da iyi vurdu haa" denmesini istiyorsunuz galiba:))
Yoww dostum yoww.
0
demoniclewinsky
(24.09.14)
üzüldüğüm nokta şu, hala "ülke iyiye gidiyor lan daha ne istiyorsunuz"/"ne yapsak da değişmeyecek onursuzlar lo lo lo"dan başka yaklaşım olmuyor.

yahu tv'ler vermesin, basın tayyip diye ağlasın ne olacak? 80 öncesi hareketlerde, öğrenci hareketlerinde, sendikalaşmada tv mi vardı? twitter mı vardı. hele o zamanlar büyük bir cahillik vardı. insanlar kolayca kışkırtıldı, birbirini yedi.

adım kadar eminim ülkeyi değiştirecek kadar onurlu insan var. çoğu eğitimli, geçmiştekilerden daha kailteli insanlar. sadece silkinmeleri lazım. ama çok da zaman kalmadı.
0
🌸doxanikee
(25.09.14)
@want2die +1

ne bok yerlerse yesinler. maddi durumum yerinde, duzgun yerlerde yasiyorum, dolasiyorum, okula giden cocugum yok, ozel sigortam var. yarin birgun daha ciddi bir sikinti olsa yurtdisina basar giderim.
kimsenin hakki da sikimde degil afedersiniz. 21 milyon insana laf anlatmaya calisarak omur gecmez.
0
yigitovic
(25.09.14)
(2)

Calculus'u kavramak ve başarılı olmak

memories
Arkadaşlar yakın arkadaşım ve ben matematik temeli zayıf bir şekilde bölüme geçtik. Araya 1 sene hazırlık girince zaten iyice gitti bilgiler. Geçen sene kalma oranının math 145'de %90 olduğunu öğrenince okul başlamadan hemen önce temelden calculus çalışmaya başladık. ara ara da duruma göre lisedeki
Arkadaşlar yakın arkadaşım ve ben matematik temeli zayıf bir şekilde bölüme geçtik. Araya 1 sene hazırlık girince zaten iyice gitti bilgiler. Geçen sene kalma oranının math 145'de %90 olduğunu öğrenince okul başlamadan hemen önce temelden calculus çalışmaya başladık. ara ara da duruma göre lisedeki kaynaklardan çalışıp temel yapıyoruz. Tek sosyal aktivetimiz fitness'a gitmek. Gece 1.30'a kadar ders çalışıyoruz. Dersten veya gymden dönünce yatana kadar yeme dışında hiç ara vermiyoruz. Günlük ortalama 7 saati buluyor çalışma süremiz. Haftasonları ise 12 saate kadar çalıştığımız oluyor. Daha önce hiç böyle ağır bir çalışma döneminden geçmemiştim hayatımda ama ilginç bir şekilde zevk aldığımız için yapıyoruz. Yavaş yavaş ilerliyoruz, her bir noktasını anlaya anlaya ilerliyoruz. Asistanlara sorular soruyoruz. 3 ve üzeri ortalama yapmak isteyen ve temeli liseden zayıf olan ortalama zekâlı 2 gence ne tavsiyeler verirsiniz calculus'ta başarı için?
0
memories
(23.09.14)
çıkmış soruları bulun onları çözün
0
argent dawn
(24.09.14)
madem bu kadar heveslisiniz gidin hocanızla tanışın, durumu anlatın, biz biraz gerideyiz nasıl yakalarız, bize şimdiden kitap önerebilir misiniz, hangi notları alalım/bulalım falan diye sorun. hocanın gözünde de biraz prim yaparsınız. en azından bilinirliğiniz olur.
0
ezeriko
(24.09.14)
(4)

din hanesi bos olan insanin mezarlik isleri.

lamartin
ben seneler once din hanemdeki islam yazisini sildirmistim. simdi merak ediyorum da, oldugum zaman buyuk ihtimalle musluman mezarliklari beni veya genel olarak dinsiz birini kabul etmez. turkiye'de olen dinsizlerin defin islemleri nasil yapilir?istanbul'da ya da turkiye'de dinsizler icin mezarlik va
ben seneler once din hanemdeki islam yazisini sildirmistim. simdi merak ediyorum da, oldugum zaman buyuk ihtimalle musluman mezarliklari beni veya genel olarak dinsiz birini kabul etmez.

turkiye'de olen dinsizlerin defin islemleri nasil yapilir?
istanbul'da ya da turkiye'de dinsizler icin mezarlik var mi? ucretli ucretsiz fark etmez.
0
lamartin
(23.09.14)
valla yakınlarınız belediyeyi ararsa hiç bakmadan gelirler pamuğu tıkarlar :)
0
spankenstein
(23.09.14)
devlet nezdinde sen dinsiz değilsin. sadece kimliğinden din haneni sildirdin. öldüğünde etrafta müdahale edecek aile veya yakınların yoksa isme göre muamele yaparlar. kimliğinde bariz ermeni veya yahudi ismi varsa ilgili cemaatlere yönlendirirler. bariz bir müslüman isim soyadına sahipsen cenaze namazını kıldırıp kimsesizler mezarlığına gömerler. isimden tereddüt edip karar veremezlerse ne yaparlar bak orasını bilemiyorum.
0
ezeriko
(23.09.14)
hayır dinsiz olmanız önem taşımıyor. vasiyet yazacaksınız. gömecekler ama dini tören olmayacak. yine müslüman mezarlığına ve hatta dini törenle gömüyorlar. belediyeler veriyor kararı.

ben de din hanesini boş bıraktım, islam'ı sildirdim, o yüzden araştırmıştım.

şu aşağıdaki raporda da anlatılıyor durum.
12. sayfa: www.ateizmdernegi.org

hukuken yapabileceğiniz bir vasiyetname hazırlamak ve dini tören istemediğinizi özellikle belirtmek. gömülmekten başka alternatif ise bildiğim kadarıyla yok.
0
m e l t e m
(23.09.14)
avusturya'ya yollat cesedi yaktır. baktıydım öyle çok daha pahalı değildi.
0
en lüzumlusundan feyizli bir abiniz
(23.09.14)
(8)

eski evi boyatmak

benguakcali
merhaba, şişli'deki evimden iki ay önce çıktım ama eski ev arkadaşım evin yarısını boyatmadığım takdirde depozito paramı vermeyeceğini söyledi. evin iki küçük odası ve bir küçük koridorunu bu cumartesi-pazar boyatmam gerekiyor. nereden ucuz boyacı bulabilirim? kalitesi çok mühim değil benim için (ke
merhaba, şişli'deki evimden iki ay önce çıktım ama eski ev arkadaşım evin yarısını boyatmadığım takdirde depozito paramı vermeyeceğini söyledi. evin iki küçük odası ve bir küçük koridorunu bu cumartesi-pazar boyatmam gerekiyor. nereden ucuz boyacı bulabilirim? kalitesi çok mühim değil benim için (kehkeh) sadece bu çivi çakılan yerlere bi alçı olayları gerekiyor az da olsa.
0
benguakcali
(23.09.14)
kadınsın sanırım. vardır çevrende bu işi bedavaya yapacak erkek arkadaş.
0
zam sampiyonu domates
(23.09.14)
bence kendin yaparsin her turlu. madem para sikinti, al boyayi, bi de rulo al boya gitsin.
alci yapmak da cok kolay. bi de ufak zimpara alirsin mis gibi olur.

-kadin oldugunu dusunmemistim. ama kadinlar da yapiyor ne var ki.

-simdi dusundum de evin yarisi da az buz degil. en iyisi uc dort erkek arkadas cagirmak.
0
bohr atom modeli
(23.09.14)
şişli'nin bütün duvarlarında ilanı olan bir "selim usta" efsanesi vardır.
hatta buyrun: distilleryimage8.ak.instagram.com
0
ezeriko
(23.09.14)
ya bu arada sağ olsun bütün arkadaşlarım biz boyarız dediler ama kız arıza olduğu için bana dediği "doğru düzgün gerçek bir boyacı bulursan sevinirim"
0
🌸benguakcali
(23.09.14)
kiz bence dayak istiyor. boyaci tutarsan pahaliya gelir zaten. oyle yapacagina al depozito senin olsun de daha iyi.
cagir arkadaslarini boyasinlar, mis gibi olur.
0
bohr atom modeli
(23.09.14)
en az 600 kaat isterler o boya için. bir de sen eve girdiğinde ev sıfır boyalı değildiyse normal kullanıma girer, paranı vermezse her türlü uğraştırabilirsin. bir dahakine de son ay kira verme, depozitoya saydır. o zaman bir şey yapamıyolar.
0
alice practice
(23.09.14)
bana vereceği depozito 500 lira ama inat ettiğim için ona bırakmak istemiyorum işte. yok mudur şöyle 250-350 arasına yapabilecek bir boyacı ya?
0
🌸benguakcali
(23.09.14)
istanbul'dan yeni ayrıldım. orda olsam boyardım. profesyonel boyacıyım. hırdavatçılara bi sor onların iş pasladığı boyacılar vardır. yarım yevmiyede hallederler.
0
optum kib bye
(23.09.14)
(7)

şirket internetini aşmak

dieselsingle2
Google ve birkaç site harici neredeyse hiçbir siteye girmiyor.Tight vnc diye uygulama var. O mu engelliyor acaba? Translate yöntemini denedim olmadı.
Google ve birkaç site harici neredeyse hiçbir siteye girmiyor.
Tight vnc diye uygulama var. O mu engelliyor acaba?
Translate yöntemini denedim olmadı.
0
dieselsingle2
(23.09.14)
duvarı aşıp internete girersin o problem değil. fakat sistemin adminleri de hangi bilgiyararın bunu yaptığını ve nerelerde takıldığını görebilir. işin riske girebilir. akşama kadar bekle en iyisi.
0
ezeriko
(23.09.14)
Korkunçlu, konulu siteler değil. Ekşiduyuru'ya dahi giremiyorum
0
🌸dieselsingle2
(23.09.14)
bizde de var yasak. yasaklisitegiris.com ile idare ediyorum.
0
arandur
(23.09.14)
kesin aklınıza gelmiştir fakat merak ettiğimden soruyorum. acaba zenmate, hotspot gibi uygulamalar işlemiyor mu?

ya da tor tarayıcı falan?
0
tek terk
(23.09.14)
Zenmate
0
zombi
(23.09.14)
uzmanı geldi; tight vnc uzaktan yönetim programıdır, localdeki bilgisayarla engeli aşmanız yönetici arkadaşın dikkati oranında mümkün değildir, proxy kullanıyorsa ki yüksek ihtimal öyledir, proxy i kaldırdıktan sonra portları taratarak açık yakalayabilirsiniz lakin belli güvenlik denetimleri ve standartları var ise o da mümkün değil, çıkış yapsanız bile yaptığınız tüm hareketler, mesajlar hatta proxy içine yazılan scriptler ile banka şifreleri, hesap numaraları alınabilir uzun lafın kısası şirketteki sistemlerle çok meşgul olmayın :)
0
mirty
(23.09.14)
5-6 sene önceki işyerimde aynı dertten müzdariptim. nasıl yaptıysam deldim yasağı takıldım kafama göre. aylarca uyanmadı it. en sonunda bir gün anladı pezevenk, telefon etti ciddi bir ses tonu ile lütfen bilgisayarın ayarları ile oynamayın dedi, peki dedim kapattık :) sonra uzaktan bağlanıp yine ayarladı piç. bir daha da kurcalamadım. iphone'a sardım. bu da böyle bir anımdır.
0
dafuq
(13.11.14)
(7)

borcunuz var birden çok kişiye

omer gibi
ödemeye nasıl başlarsınız? diyelim 2000 tl ödeyecebileceksiniz her ay. aldığınız kişilerle aranızdaki samimiyet gereği ödeme şekli konuşulmamış. 4 ayrı kişiye mi bölüştüreyim yoksa hepsini teker teker arayıp sana ayda 500 tl ödeyeceğim aciliyetin varsa söyle daha fazla ödemek için uğraşacağım mı dem
ödemeye nasıl başlarsınız? diyelim 2000 tl ödeyecebileceksiniz her ay. aldığınız kişilerle aranızdaki samimiyet gereği ödeme şekli konuşulmamış. 4 ayrı kişiye mi bölüştüreyim yoksa hepsini teker teker arayıp sana ayda 500 tl ödeyeceğim aciliyetin varsa söyle daha fazla ödemek için uğraşacağım mı demeliyim? siz olsanız nasıl yapardınız?

çözüm geldi: ilk acil ihtimali değerlendirilir, aciliyet varsa direk ona ödenir. kredi çekilemez durum zaten vahimdi.
0
omer gibi
(22.09.14)
Hepsine eşit bölüştürüp arayıp aciliyet sormak en iyisi.
0
whoosie
(22.09.14)
-moruk hesap numaranı versene.. bu aralar sıkışığım her ay blabla TL şeklinde vercem.

hem samimiyet hem de karşı tarafı satıraltında bilgilendirme. Çifte bonus.
0
widee
(22.09.14)
Davulcu parasi etme , boluk boluk, 2000lirayi her ay birine ver
0
cecilia
(22.09.14)
Dostum kredi cek total borc kadar herkesi sevindir kredin olsun gene. Birisi bana taksitle odese birdaha vermem geri borc morc
0
steward
(22.09.14)
aciliyet soracaksan hepsine birden degil de sirayla sor, ilki aciliyet var derse sikinti olmasin digerlerine karsi.. 1.ye sor aciliyeti varsa 2000 ona ver, yoksa 500 verebilicem diyip ikinciye sor.. aciliyeti varsa 1500 ver digerlerine sorma falan.. bilal'e anlatir gibi olmus kusura bakma :(
0
buzzlightyear
(22.09.14)
aciliyetten ziyade nasıl istediklerini sorarım. kimi sıkışıktır peyderpey (hastayım bu lafa) ister, kimi de piç etme lan parayı bir defada toplu ver der. ona göre ödersin.
0
ezeriko
(22.09.14)
ne kadarlık bi borçtan bahsediyoruz bence onu anlat direk ödeme planı çıkarayım.

örneğin:

a- 3000
b-4500
c-11000
d-9000
0
mosakale
(22.09.14)
(11)

Gideri var mı?

lucifer
http://s.trendyol.com/Assets/ProductImages/15693/K13211SUGR2A%2042_2_org_zoom.jpg
0
lucifer
(22.09.14)
Cık.
0
sku
(22.09.14)
30 sene önce olsaydı evet.
0
ezeriko
(22.09.14)
Guzel.
0
kutsalbok
(22.09.14)
Yok.
0
delifaruk
(22.09.14)
eh
0
sir gawain
(22.09.14)
bence güzel ya. (ne zaman erkek ayakkabısı sorulsa sadece ben beğeniyorum. iyi ki erkek olmamışım)
0
sheridans
(22.09.14)
gideri var
0
dafuq
(22.09.14)
yok.
pazardan al illa alcaksan
0
neferkitty
(22.09.14)
biraz daha canlı bi renk olsaydı üstü, güzel yazlık ayakkabı olurmuş. koyu da bağcık güzel gidermiş. bu haliyle cıks.
0
bykush
(22.09.14)
Bence güzel.
0
pandispanya
(22.09.14)
ı ıh
0
dedi ayca
(22.09.14)
(15)

Sadece üç noktadan olusan mesaj

oziwankenozi
Az önce potansiyel kız arkadaşım diyebilecegim(duygularım olduğunu bilen ve bun aragmen flörte yakın samimiyette diyelim.) güzide insan iltifat içeren whatzapp mesajıma sadece üç noktadan ibaret bir mesajla yanıt verdi.Anlamı ne olabilir?gooogle bile yanıt vermedi, umudumsun ekşiduyuru:)
Az önce potansiyel kız arkadaşım diyebilecegim(duygularım olduğunu bilen ve bun aragmen flörte yakın samimiyette diyelim.) güzide insan iltifat içeren whatzapp mesajıma sadece üç noktadan ibaret bir mesajla yanıt verdi.Anlamı ne olabilir?

gooogle bile yanıt vermedi, umudumsun ekşiduyuru:)
0
oziwankenozi
(22.09.14)
mesajının ne olduğuna bağlı
0
narcissa black
(22.09.14)
diyorum ya iltifat. hep hosuna giden iltifat hem de.
0
🌸oziwankenozi
(22.09.14)
büyük bi olasilikla ee artik potansiyel olmayim, tamam iyim hosum da demek olabilir :)
0
zeytinyaglicinseddi
(22.09.14)
Daha önce söylediğinde ne diyordu? Hep hoşuna giden dediğine göre sen daha önce de söylemişsin. Yok başkaları söylediğinde hoşuna gidiyor, sen söyleyince ... yapıyorsa "sen gelme ulan ayı" anlamına gelebilir.
0
osurdum
(22.09.14)
sadece benim ettigim bir iltifat bu ve genelde utanan smiley ya da melek halkalı smiley ile cevap verirdi. ofiste kahkaha atmıslığı da var.
0
🌸oziwankenozi
(22.09.14)
Farklı iltifatlar bul arkadaş aynı şey söylenir mi durmadan.
0
osurdum
(22.09.14)
iltifatlı mesajdan önce göz kırpan smiley gönderdi ama.
0
🌸oziwankenozi
(22.09.14)
... bence bir baymışlık hali... "yav ben sana ne diyeyim şimdi..."

...
0
ezeriko
(22.09.14)
Bence flörte yakın aşamanın boku çıkmış. Kaptır git, ne oluyorsa olsun artık. Bir de beklentileri fazla yükseltme, durmadan iltifat falan bazı kadınlar hakkaten sıkılıyor böyle şeylerden. Yerinde dozunda iyidir.
0
osurdum
(22.09.14)
Böyle gidersen friendzone'a kadar yolun var.
0
arnold schwarzeneger
(22.09.14)
Ben en iyisi turan taktiğine geceyim, durum vahim sanırım.:(
0
🌸oziwankenozi
(22.09.14)
Söyleyecek söz bulamamış, tek anlamı bu.
0
entre
(22.09.14)
söyleyecek söz bulamamış, hazırlıksız yakalanmış olabilir. kelimeler kifayetsiz kalmış da olabilir.
cevapsız bırakmamış, suskunluğunu belirtmiş.
0
nwnd
(22.09.14)
konuş artık.derdini anlat
0
bdsm izmir
(22.09.14)
24 saniyelik hücum süren dolmak üzere. top çevirmeyi bırak hücumu sonlandır.
0
darkest hour
(23.09.14)
(3)

İsimlerde "von" takısının yazımı

deveyi diken adamin ta kendisi
Örneği von Moltke. Bu adamı bir kitapta, metinde yazarken von Moltke şeklinde yazmak adamı eksik yazmak gibi mi olur? Absürt müdür? Yoksa sadece Moltke mi demeli? von kullanacaksak öndeki ismi de yazmalı mı? Von X gibi bir kullanım var mı?Edit: Almanca için konuşursak diye düzelteyim.
Örneği von Moltke. Bu adamı bir kitapta, metinde yazarken von Moltke şeklinde yazmak adamı eksik yazmak gibi mi olur? Absürt müdür? Yoksa sadece Moltke mi demeli? von kullanacaksak öndeki ismi de yazmalı mı? Von X gibi bir kullanım var mı?

Edit: Almanca için konuşursak diye düzelteyim.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(22.09.14)
valla aynı kapıya mı çıkıyor bilmiyorum, çok cahilce olacak ama pvh kendisinden hooijdonk diye bahsedildiğinde kızıyordu, van hooijdonk deyin diyordu (soyluluk belirteci olduğundan).

-> gerçi şimdi wiki'ye baktım, "van" için "...unlike the German 'von', the Dutch 'van' is not an indication of nobility or royalty," demiş ama bilemiyorum.
0
boshi
(22.09.14)
adamın soyadında von varsa mutlaka yazılması gerekir. marco van basten'den bahsederken basten demezsin, van basten dersin. adamın soyadı bu.
0
ezeriko
(22.09.14)
von ile beraber yazılmalı. Dİğer türlü eksik olur. İlk isim her zaman yazılmak zorunda değil, böyle bir paragrafta birçok kez bahsedeceksen yalnızca soyadını kullandığın gibi kullanacaksın, yalnızca von da olacak.
0
whoosie
(22.09.14)
(5)

lg televizyonlarda altyazı olayı

oxibrinth
nasıl oluyor? yine film dosyasıyla aynı klasördeki altyazı dosyasını otomatik olarak mı görüyor, yoksa istediğimiz altyazıyı koyma şansımız (istediğim de bu) var mı?
nasıl oluyor? yine film dosyasıyla aynı klasördeki altyazı dosyasını otomatik olarak mı görüyor, yoksa istediğimiz altyazıyı koyma şansımız (istediğim de bu) var mı?
0
oxibrinth
(21.09.14)
evet, film ismiyle altyazı ismini aynı yap. aynı klasöre at. otomatik görüyor. istediğin altyazıyı koyabilirsin.
0
fallthepieces
(21.09.14)
evde samsung tv var bir tane. yine dosyaya koyduğumuz altyazıyı görüyor ama uğraştırıyor bu. benim aklımda olan, atıyorum, kumandada bir tuş olsun, basayım, istediğim altyazıyı seçeyim, filmde o kullanılsın.
0
🌸oxibrinth
(21.09.14)
aynı isimdeki altyazıyı otomatik görüyor ancak kod sayfası ayarını türkçe yapmak lazım her tv açılıp kapatıldığında. yoksa türkçe karakterler bozuk çıkıyor.
0
inheritance
(22.09.14)
@inheritance +1

bende de lg televizyon var ve durum aynen budur.
0
ezeriko
(22.09.14)
istediğim gibi değilmiş yine be. hatta o kod sayfası olayıyla birlikte daha da uğraştırıcıymış.
0
🌸oxibrinth
(25.09.14)
(2)

Stratejik derinlik neyi anlatıyor?

ya ben lan neyse
valla okumaya zamanım yok, isteğim de yok. biri özet geçsin lan neden bu kadar önemli bu kitap?-stratejik derinlik neyi anlatıyor?+stratejik derinliği.gibi düz cevaplar olmazsa sevinirim. sağ olunuz.
valla okumaya zamanım yok, isteğim de yok. biri özet geçsin lan neden bu kadar önemli bu kitap?

-stratejik derinlik neyi anlatıyor?
+stratejik derinliği.

gibi düz cevaplar olmazsa sevinirim. sağ olunuz.
0
ya ben lan neyse
(19.09.14)
-neden bu kitap bu kadar onemli ?
+cunku rte onemli oldugunu dusunuyor ve tum dis politikayi bunun ustune kurarak turkiye'nin uluslararasi pozisyonunu ve itibarini (artik ne kadar varsa) yerlebir etti.
0
ezeriko
(19.09.14)
adam dışişleri'ne danışman olunca ünlü oldu. ekseriyeti zırcahil bir siyasi akımdan gelindiği için iyi kötü okumuş yazmış adamı yarı tanrı mertebesine çıkardılar.
yoksa bu kitap akademide alay konusudur. yarısı temenniden ibaret, tanımları muğlak, elbette bir iki ilginç doğru şey söyleyen ama çoğu özcü önermelerle dolu, işte ne bileyim hitler'in vizyonunu almanların ta 1000 yıl önceki kutsal roma cermen imparatorluğu'na kadar falan götüren (ki siyaset bilimi veya uluslararası ilişkiler literatüründe böyle atıp tutmalara baya gülünür) şeyler var.
kabaca, tr'nin osmanlı bakiyesi olduğunu, ortadoğu'da daha aktif olması gerektiğini vs. anlatıyor ama en önemli şeyi atlıyor, ki bunu gerçek hayatta yaşadık bilfiil:
ülkeler paraları, orduları ve güçleri olmadan diplomasiyle vizyonlar bir şey yapamazlar. istediğiniz kadar vizyoner olun, battı dediğiniz avrupa'da güç bile kabul edilmeyen ispanya sizden 2 kat daha güçlüdür.
özetle böyle bir kitap.
0
utanan ayi
(19.09.14)
(14)

50 tl ödüllü soru ! firmamiza isim önerisi.

ground
Şimdilik organ ve kan nakli konusunda faaliyet gösterecek olan ama ilerde daha farklı alanlara da açılacak firmamiza isim arayışındayız. Buradan en begendimiz isime 50 tl gibi minik bir ödül düşündük. Bekliyoruz efendim.
Şimdilik organ ve kan nakli konusunda faaliyet gösterecek olan ama ilerde daha farklı alanlara da açılacak firmamiza isim arayışındayız. Buradan en begendimiz isime 50 tl gibi minik bir ödül düşündük. Bekliyoruz efendim.
0
ground
(19.09.14)
organ mafyası gibi bir şey mi oluşum?
0
ykyt
(19.09.14)
böbrekçi apo
ciğerci apo
ciğerci bahattin

bunlar ilk aklıma gelenler.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(19.09.14)
orkan
0
baldur2
(19.09.14)
"organ ve kan nakli konusunda faaliyet gösterecek firma" nedir açabilir misin?
0
mahone
(19.09.14)
Hızlı yaşan veya hızlı hayat.

Beni seçerseniz lütfen ödülü löseve bağışlayın.
0
member of illuminati
(19.09.14)
Ground & Sons
0
düşünüyorum öyleyse vurun
(19.09.14)
avseq01.avi
0
Skey295
(19.09.14)
Yahu eksik olmuş ;)) organ doku ve kan nakli için özel bir taşıma sistemi. Bir nevi dolap.
0
🌸ground
(19.09.14)
Carrive - İngilizce taşımak (carry) ve yaşamak (live) kelimelerinden türettim. "Yaşamı taşımak", "yaşam ulaştırmak" gibi anlamlar yüklenebilir, siz de itinayla taşırsınız.
0
cok sey hakkinda az sey bilen adam
(19.09.14)
ordolap
kandolap
0
jamswety
(19.09.14)
kanguru
0
oğlum çok zor lan
(19.09.14)
Can Ciğer sarmalama
0
canercuxy
(19.09.14)
bence çok açık ve net "soğuk zincir" ya da "soğukzincir" olsun. gören ya da duyan ne olduğunu anlar.
0
yirmisantim
(19.09.14)
Gelecekte baska alanlara acilacaksaniz ordolap orkan ordonat filan cok sacma olur. Ortadan guzel isimler var Global, Atlas, Meridyen filan. Veya iki ortaksinizdir, birinizin adi Cengiz digeriniz Emrullah, CE saglik hizmetleri adini koyarsiniz bitti gitti.
0
ezeriko
(19.09.14)
(14)

Dolandırılma Vakası

krysrn
Pek değerli duyuru hukukçuları,Haftalardır başımızda olan bir dolandırılma vakası var. Çok yakın bir arkadaşımın başına geldi ve hem adamdan çekindiği için, hem de gay olduğu ortaya çıkar diye korkudan polise gidemediği için, ben en son dayanamayıp insiyatifi ele aldım ve buradan danışmaya karar ver
Pek değerli duyuru hukukçuları,

Haftalardır başımızda olan bir dolandırılma vakası var. Çok yakın bir arkadaşımın başına geldi ve hem adamdan çekindiği için, hem de gay olduğu ortaya çıkar diye korkudan polise gidemediği için, ben en son dayanamayıp insiyatifi ele aldım ve buradan danışmaya karar verdim. Azıcık uzun ama dünyanın en ilginç polisiye hikayesi olabilir. Fikre ihtiyacımız var.

Piyasada yarı-tanınan yarı-ünlü bir genç adam, bizim arkadaşı (kendisine keklik diyeceğim bu andan sonra), bir telefonla arar. Keklik, numarasını nereden bulduğunu sorunca, sen beni aramışsın, ben geri döndüm, diye cevaplar. Yarı-ünlü bizimkini mesajlarla, telefonlarla avlar; buluşurlar. Herhangi bir yakınlaşma olmadan ve hep aynı cafede olmak üzere 3 kere görüşürler, muhabbet vs. Bu arada biz buluşmalardan haberdarız ve dikkatli ol, bu adam seni dolandırabilir diyoruz. Sebebiyse: adam tüm muhabbet boyunca kaç kredi kartı olduğunu, maaşını, hesabındaki parasını vs soruyor. Başka neredeyse hiç muhabbet yok. Ama telefon mesajlarında ve görüşmelerinde asla para lafı geçmiyor.

Sonra bizim kekliğin abisinin kaza yapıp hastaneye yatırıldığı gün, bu yarı-ünlü de gelip geçmiş olsun diyor. Arkadaşın başı üzüntüden dumanlı ama yarı-ünlü hala kredi kartı borcunu ödedin mi, ne kadar borcun var, ben ödeyeceğim diyor. Bizim keklik, yok ben böyle bir şeyi kabul edemem, kendim öderim dedikçe yarı-ünlü ısrar ediyor, diretiyor. En son arkadaşım, tamam ben kendim öderim şimdi diyor. Yarı-popçu, o zaman doğru benim arabayla bankaya gidelim, parayı çek, sonra da diğer bankaya gideriz, kartına borcunu yatırırsın diyor. Bankanın bir sokak arkasına park ediliyor araba ve bizim keklik 8.300TL parayı bankadan tek başına çekip arabaya geliyor. Ne olduğunu hiç anlamadığı, insanın nutkunun tutulduğu bir anda, bu çocuğun ben yatırayım bu parayı senin için kredi kartı borcunun olduğu bankaya, sen abinin yanına dön muhabbetiyle, parayı şak diye çocuğa veriyor.
Sonra çocuk kayıp. Bizim keklik olaya saatler sonra uyanıp, parayı isteyince, ne parası sen bana para vermedin ki, ben sana para verdim diyor. Bizimki diretince, çocuk eğer mesajlara devam edersen iftira davası açarım diyor.

Bizim keklik, çocuğun gerçek adını bir şekilde öğrenince bir baksa ki, çocuk yarı-ünlü, TV'ye vs.'ye çıkan bir adam (pek çoğumuz tanımayız ama ekşi'de adına başlık var). dahası: bu yarı-ünlü muhtemelen pek çok adamı dolandırdığı için hakkında açılan dolandırıcılık davalarına, iyi bir avukatla çok yüksek meblağalarda karşı iftira davası açıyor. Twitter'da da, açtığı iftira davalarının dilekçelerini yayınlıyor ki başka oltasına düşürdüğü kerizler dava açamasın.

Şimdi, bu adama karşı ne yapılabilir? Para gitmiş, üstelik tek bir kayıt kürek yok para ile ilgili. Bu adam geçmişte de pek çok kişiyi benzer şekilde dolandırdığı için, her tür girişime karşı hazırlıklı. Ben dedim ki, acaba bu işlerde cevval bir avukata, gelecek paranın yarısını vermek kaydıyla davayı vermek mümkün olur mu? Bu gibi durumlarda iftiradan dolayı açılan karşı-davalar nasıl göğüslenir? Adalet sistemi, bir noktada, bu kadar çok dava açılıyorsa burada bir bit yeniği olabilir demez mi?

Parasız da kaldı bizim keklik ama o bir şekilde halleder. Benim bu kadar işi sahiplenmemin sebebi, bu adamın ileride dolandıracağı adamlar. Bir de utanmadan twitter'da aşırı lüks hayatının buram buram sergiliyor ki insanı delirtir.

Yardım, öneri. Lütfen 'şöyle yapsaymış, ama böyle yapsaymış arkadaşın' demeyin. Onu biz her gün diyoruz çocuğa. Hukuki görüş dışındaki laga lugaya cidden ihtiyaç yok. Sağolun şimdiden.
0
krysrn
(19.09.14)
ünlü dediğiniz kişinin arabasını parkettiği yerde bir kamera olma ihtimali var mıdır, kontrol edilebilir. Bunun dışında, ispatlayamadığı sürece yapacak birşey yok. eğitim bedeli adı altında bir daha dolandırılmamak için tecrübe olur.
0
zenlaid
(19.09.14)
@zenlaid kamera olsa bile araba içinde para alışverişini görmek imkansız o çözünürlükte sanırım. eğitim parası, orası kesin. fakat gelecekte benzer durumda kalacak bir sürü adam için bir şey yapmak şart.
0
🌸krysrn
(19.09.14)
hukuki görüş: ıspat ıspat ıspat. kanıt kanıt kanıt.

bir mobese'den veya işyeri kamerasından arabanın içindeki para verme anı görüntüleniyorsa bir şansınız olabilir.
0
ezeriko
(19.09.14)
amacın amme hizmeti ise, sizden sonraki dolandırılma vakalarını önlemek ise işe bu adamın adını deşifre ederek başlayabilirsin pekala ?

ayrıca kanıt yoksa o iş yaş.
0
discopolice
(19.09.14)
İkinci bir keklik gönderseniz arkadaşa.. Sizinle hiçbir şekilde bağlantı kuramayacağı biri.
Ve her şey kamera vs. ile kaydedilse..
Arabada da sesli bir kayıt vs.
Keklik avına çıkın siz de yani.

Diğer türlü belli ki her şeyi ayarlamış arkadaş, hiçbir şekilde açık kapı bırakmamıştır.
0
hayal bilgisi
(19.09.14)
@hayal bilgisi -biz geri kalan dolandıcı olmayan insanlar resmen ödleğiz. bunu kaç kere denemeye yeltensek, vazgeçtik. yapamayız, edemeyiz diye. yoksa ben kendimi keklik durumuna sokmaya razıydım. ama bir cesaretsizlik. o ruh yok biz salaklarda.
0
🌸krysrn
(19.09.14)
Dinsizin hakkından imansız gelir diye boşuna denmemiş.. Bence bir yolunu düşünün.. Madem para gitti, en kötü birilerine bin, iki bin bir şey verip adamla iletişime geçirin.. Kadın olur erkek olur, mesele küçük bir açığını yakalamak.
Yani klasik yöntemler işte. Başka türlü kim bilir daha kaç kişiyi dolandıracak bu adam.

Adamı ifşa etmek zor değil, twitter'da orada burada ifşa edersiniz.. Private vpn, tor vs. kullanırsınız, kendinizi açığa çıkaracak durumdan kurtarırsınız ama arkadaşınızın gay olduğunun ortaya çıkması tehlikeli olabilir. O yüzden sizle bağlantı kuramayacak şeyler yapmanız lazım.

Ve hemen değil, biraz yavaştan ve sağlam ilerleyerek. :)
0
hayal bilgisi
(19.09.14)
bu kisi kimse soyle eksiye yazalim, millet uzak dursun bari
0
yigitovic
(19.09.14)
ekşiye yazılmaya başlanırsa arkadaş ününe ün kadar demedi deme.
0
fukka
(19.09.14)
polis böyle bir ihbar üzerine iş üstünde yakalamalı pusuya falan yanaşır mı? benim bildiğim türk polisi, o tip işleri sadece filmlerde yapar. o da ucuz aksiyon türk filmlerinde.
0
🌸krysrn
(19.09.14)
@yigitovic adam öylesine cabbar ki, çirkefinden çekinip buraya isim cisim yazmak imkansız. zaten gerçi suçu sabit olana kadar kimseyi ifşa etmek mümkün değil ama en azından dikkatli olun diye fikir vermek adına bir iki ipucu vermek isterdim.
0
🌸krysrn
(19.09.14)
valla sağdan soldan tanışdığı adamı 3 gün sonra böyle yakınında tutan adam bu muameleyi hakediyor. bence ders olarak uygun fiyatlı olmuş.
0
fukka
(19.09.14)
@fukka einstein beyler, alkışlıyoruz. kişisel yoruma ihtiyacım olmadığını belirtmiştim ama yine de sağol.
0
🌸krysrn
(19.09.14)
bu konuyu bir magazinciye ilet anonim bir hesapla isim belirterek söyle gitsin.... hatta gay olduğunu da belirt..

ya da biraz araştırma ile bulacağın tiplerden yardım al. " x'in alacağı bana geçti. artık benimle muhattapsın"
0
mr fusion
(19.09.14)
(8)

termos bardak/kupa vs.

doxanikee
termos bardak arıyorum ama bulduklarım hep çin malı, hatta bazılarına belçika'dan ithal yazmışlar, kağıdı kaldırınca made in prc yazıyor.1- çin malına karşı çekincem var, çin malı kesinlikle almamak mı/yoksa belli markalar güvenilir mi?2-starbucks'ta parlak içi-dışı metal olanları vardı şimdi baktım
termos bardak arıyorum ama bulduklarım hep çin malı, hatta bazılarına belçika'dan ithal yazmışlar, kağıdı kaldırınca made in prc yazıyor.

1- çin malına karşı çekincem var, çin malı kesinlikle almamak mı/yoksa belli markalar güvenilir mi?
2-starbucks'ta parlak içi-dışı metal olanları vardı şimdi baktım satılmıyor. mevsimlik mi satılıyor yoksa bir daha gelmez mi acaba?
3-tchibo'ya yeni gelenlere baktım için plastik, başka nerelerde olur?

günlük kullanacağım, sırt çantasına atılacak(sızdırmasa iyi olur), sıcak tutması 1-2 saat olsa yeterli.
0
doxanikee
(19.09.14)
1- çin malı olmayan bir ürün almaya çalışmak bu dönemde gerçekten sağlam çaba gerektirir. birçok sektörün nerdeyse tümü adamların ellerinde. plastik malzeme konusunda uzmansan bir şey diyemem ama güvenmemekten kastın nüe anlayamadım.
2- geleceğini sanmıyorum. ama bilmiyorum da. almanya'da baktım burda da yoktu.
3- büyük marketlerde oluyor, bir de aliexpress'te var. tabi çin malı.
0
siradisi00
(19.09.14)
outdoor termosları bayağı övüyorlar. özellikle stanley marka olanları.
www.termos-matara.com

ben bahsettiğiniz starbucks termosunu kullanıyorum. içi-dışı metal olan. gri renk. geçen sene 60tlye almıştım. dediğiniz gibi ortalıkta gözükmüyor. haftada 4-5 gün starbucks'a gidiyorum -ki farklı şubelere- malesef ben de hiçbir şubede göremiyorum. kasım'ı beklerseniz daha güzeli gelebilir. christmas dolayısıyla gayet güzel ürünler getiriyorlar 2-3 aylığına.

bu arada benim termosum yaklaşık 3-4 saat sıcak tutuyor kahveyi.
0
papillon7
(19.09.14)
1- tüm dunya nerdeyse çinde üretiyor.
0
all girls dream
(19.09.14)
paraya bak amk. bir mug 60 TL eder mi? ben almayayım.

www.termos-matara.com
0
zam sampiyonu domates
(19.09.14)
Aynen ben de baktım. Hatta su an tchibodayim. O plastik yaramaz. Starbucksta içi dışı metal ama küçük boy var 50 lira, demin baktım.
0
Lim5
(19.09.14)
2,3-onların nerede imal edildiğini sanıyorsun?
1-çin var çin var. kaliteliyse alınır.
0
ezeriko
(19.09.14)
cin'de uretilmis olmasi kalitesiz oldugu anlamina gelmez ki. cin mali ayri, cin'de uretilmis olmasi ayri.
0
bohr atom modeli
(19.09.14)
Gecen ay esse'den aldim ben bayagi indirimliydi iki farkli termosu ici metaldi schaferr di 54 liraya almistik ikisini. Daha hic kullanmak nasip olmadi ama plastik degil en azindan.
0
ruh i tibbiye
(19.09.14)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.