boorphy
Merhaba ekşicanlar,Çok saçma bir soru olacak, ama bir yandan da kendimle konuşmak için yazıyorum bunları, bir fikriniz varsa, çok da memnun olurum.Efendim, başlık her şeyi anlatıyor zaten, son zamanlarda çok sinirli-geçimsiz biri oldum. Sevdiğim kadınlara atar yapıp hiç konuşmuyorum, annem sürekli F
Merhaba ekşicanlar,
Çok saçma bir soru olacak, ama bir yandan da kendimle konuşmak için yazıyorum bunları, bir fikriniz varsa, çok da memnun olurum.
Efendim, başlık her şeyi anlatıyor zaten, son zamanlarda çok sinirli-geçimsiz biri oldum. Sevdiğim kadınlara atar yapıp hiç konuşmuyorum, annem sürekli Facebook'ta fotoğraflarımı beğenmesi beni çileden çıkartıyor vesaire. Eften püften sebepler yüzünden, içimde engel olamadığım bir güç yüzünden herkesle tartışıyorum. Esasında öyle biri değilim. Umarsız biriyim, ama bu öfkem son zamanlarda iyice kendini hissettirmeye başladı.
1- Bunun sebebi sağlık problemi belirtisi olabilir mi? Örneğin şeker, ya da başka bir hastalık(bildiğim kadarıyla bir problemim yok...)
2- Yurtdışına eğitim için geldim, ama yapamayacağımı anlayınca geri dönme kararı aldım, 1 ay sonra döneceğim. Alınganlığımın sebebi bu olabilir mi?
3- Uzun zamandır kız arkadaşım yok. Var ama yok. Dengesiz tavırlarım yüzünden(yine bir öfke problemi)
Bu sebeplerden biri midir?
Hasta mıyım?
Ölüyor muyum?
Çok saçma bir soru olacak, ama bir yandan da kendimle konuşmak için yazıyorum bunları, bir fikriniz varsa, çok da memnun olurum.
Efendim, başlık her şeyi anlatıyor zaten, son zamanlarda çok sinirli-geçimsiz biri oldum. Sevdiğim kadınlara atar yapıp hiç konuşmuyorum, annem sürekli Facebook'ta fotoğraflarımı beğenmesi beni çileden çıkartıyor vesaire. Eften püften sebepler yüzünden, içimde engel olamadığım bir güç yüzünden herkesle tartışıyorum. Esasında öyle biri değilim. Umarsız biriyim, ama bu öfkem son zamanlarda iyice kendini hissettirmeye başladı.
1- Bunun sebebi sağlık problemi belirtisi olabilir mi? Örneğin şeker, ya da başka bir hastalık(bildiğim kadarıyla bir problemim yok...)
2- Yurtdışına eğitim için geldim, ama yapamayacağımı anlayınca geri dönme kararı aldım, 1 ay sonra döneceğim. Alınganlığımın sebebi bu olabilir mi?
3- Uzun zamandır kız arkadaşım yok. Var ama yok. Dengesiz tavırlarım yüzünden(yine bir öfke problemi)
Bu sebeplerden biri midir?
Hasta mıyım?
Ölüyor muyum?
0
kendinle konuşmak iyidir.
konuştun ve cevabını verdin diye düşünüyorum büyük ihtimalle. 2. şık
konuştun ve cevabını verdin diye düşünüyorum büyük ihtimalle. 2. şık
0
kendim yazacaktım ama sonradan kendin yazmıs olduğunu fark ettim:
3 numara, başka bir şey değil.
3 numara, başka bir şey değil.
0
2 ana sebep bence, kendinize güveninizi kaybetmenize yol açar bunu bir şekilde gidermeniz gerekir bu durumda da sizde de agresiflik olarak ortaya vuruyor.
0
:)
31 yaşında bir kadınım, köpek desenli bir çanta takıyorum. (Öyle şeyler sevimli geliyor, diğer klasik kadın çantalarını çok sıkıcı buluyorum.) Freelance bir işim var, kurumsal tarzda giyinmek gibi bir derdim de olmadığı için sorun olmuyor. Ülkenin en büyük kurumsal firmalarından birinde havalı bir p
31 yaşında bir kadınım, köpek desenli bir çanta takıyorum. (Öyle şeyler sevimli geliyor, diğer klasik kadın çantalarını çok sıkıcı buluyorum.) Freelance bir işim var, kurumsal tarzda giyinmek gibi bir derdim de olmadığı için sorun olmuyor. Ülkenin en büyük kurumsal firmalarından birinde havalı bir pozisyonda beyaz yakalı olarak çalışan yakın bir arkadaşım bu çanta yüzünden bana verdi veriştirdi: 31 yaşında 21 yaşında gibi giyiniyormuşum, bu yaşta köpekli çanta takarsam elbette bırak evlenmeyi düzgün bir ilişki bulamazmışım vb. (Kendisi benim yaşımda evli, kendinden 10 yaş büyük bir kocası var.) Konuşunca farkettim ki ben gerçekten üniversiteli gibi giyiniyorum, kısa çoraplarım filan renkli renkli, ama napiim içimden gelmediği halde döpiyes mi giyineyim? Arkadaşım bunun olgunlaşmamışlık belirtisi olduğunu söylüyor (bazı konularda olgunlaşamamış olduğumu kabul ediyorum), benim de aklıma eski erkek arkadaşım geldi; 40 yaşında adam bir ergen gibi giyinir, saçı sakalı ağarmış motora binerdi, tanıdığım en gelişememiş insanlardan biriydi. Doğru olabilir mi arkadaşımın teorisi ya, ne dersiniz?
0
Diyelim ki oyle ne onemi var.
Kendini bu sekilde mutlu hissettikten sonra gelen elestirilere kulak asma.
Kendini bu sekilde mutlu hissettikten sonra gelen elestirilere kulak asma.
0
Giyiminiz karakteriniz degil. Isiniz de buna imkan veriyorsa, kendinizi nasil rahat hissediyorsaniz oyle giyinin. Kalem etek giyince olgunluga erismiyorsunuz.
0
Nasıl istiyorsanız, neyi beğeniyorsanız öyle giyinin. Aynaya baktığınızda mutlu oluyorsanız siktir edin geri kalan insan nüfusunu.
0
ortalama 70 sene yaşayacağın dünyada kendini nasıl iyi hissediyorsan öyle yaşa.
0
Arkadaşınız çok konuşmasın yahu sinir oluyorum her şeyi böyle eleştiren insanlara..
Rahat olun, nasıl iyi hissediyorsanız öyle giyinin..
Rahat olun, nasıl iyi hissediyorsanız öyle giyinin..
0
hahaha ya sinirim bozuldu afedersin de,
döpiyes/takım elbise giyince sihirli bi şekilde kişiliğimiz de mi değişiyormuş?
ben kurumsal yerde çalışmama rağmen spor giyiniyorum, baskılı tişörtler üstüne kazak, kot falan giyiyorum. Kimse de bir şey diyemez yani. Arkadaşınız (!) ağır saçmalamış.
döpiyes/takım elbise giyince sihirli bi şekilde kişiliğimiz de mi değişiyormuş?
ben kurumsal yerde çalışmama rağmen spor giyiniyorum, baskılı tişörtler üstüne kazak, kot falan giyiyorum. Kimse de bir şey diyemez yani. Arkadaşınız (!) ağır saçmalamış.
0
bence bu güzel bir şey. ancak bazı tarzlar var ki çok sırıtıyor insan üzerinde. kıyafetten bahsetmiyorum, daha çok konuşma tarzı.
örneğin son zamanlarda " yenilir ki bu" gibi ki eklenen cümlelerden nefret ediyorum.bir de "tabisi de" diye bir şey kullanıyorlar genelde kadınlar ki böyle tüylerim diken diken oluyor.
neyse konu dağılmasın, bence içinizden geldiğin gibi davranın. yaş denen şey saçmalık.
örneğin son zamanlarda " yenilir ki bu" gibi ki eklenen cümlelerden nefret ediyorum.bir de "tabisi de" diye bir şey kullanıyorlar genelde kadınlar ki böyle tüylerim diken diken oluyor.
neyse konu dağılmasın, bence içinizden geldiğin gibi davranın. yaş denen şey saçmalık.
0
kendisi öyle bir özgürlüğe sahip olamadığından "aslında doğrusu ve iyisi benim yaptığım, herkes böyle yapmalı, aksi düşünülemez" diyerek ilk gördüğü hedefe saldırmış.
0
renkli kısa çoraplar giymemek ve köpek desenli çanta takmamakla birlikte bana da üniversiteli gibi giyiniyorsun/duruyorsun diyorlar -31 yaşındayım, freelance çalışıyorum, ilişkim yok baya aynıyız bu arada :) üstüne döpiyesi geçtim zaten makyajsızsan ve fönlü sarı saçların yoksa doğrudan üniversitelisin, napacaz biz bilmiyorum :/
şaka bi yana motorsikletle olgunluğun bir alakası olmadığını düşünüyorum, renkli giyinmekle de. olgunlaşmmış yönlerin olabilir, o bambaşka bir konu. kıyafete göre olgun değilsin diyen aynı kişi karaktere göre fazlasıyla olgun buluyor beni, birbiriyle doğrudan bağlantılı olmasa gerek hiç çocuksu/ergen filan değilim.
31 yaşında ve bekar bi kadınsan herkesin bi teorisi var, bu konuyu çok önemsemiyorsan, bence pek kaale alma.
şaka bi yana motorsikletle olgunluğun bir alakası olmadığını düşünüyorum, renkli giyinmekle de. olgunlaşmmış yönlerin olabilir, o bambaşka bir konu. kıyafete göre olgun değilsin diyen aynı kişi karaktere göre fazlasıyla olgun buluyor beni, birbiriyle doğrudan bağlantılı olmasa gerek hiç çocuksu/ergen filan değilim.
31 yaşında ve bekar bi kadınsan herkesin bi teorisi var, bu konuyu çok önemsemiyorsan, bence pek kaale alma.
0
Teori genel olarak saçma fakat erkeklerde de ilk görüşte giyime göre bir önyargı vardır elbet. Ama düzgün bir ilişki veya evlilik denilen şeyler ilk görüşe göre değil insanların birbirini tanımasıyla olduğuna göre, sen giyim dışında kişilik olarak yeterince olgunsan sorun yok.
Benim de senin yaşlarında bir sevgilim çiçekli böcekli kıyafetlerden inanılmaz keyif alırdı. Mickey mouse'lu kot pantolon falan giyiyordu, deli dolu da bir kadındı. Ama yaşına göre çok olgun ve karakterli bir insandı. Kulakları çınlasın.
Benim de senin yaşlarında bir sevgilim çiçekli böcekli kıyafetlerden inanılmaz keyif alırdı. Mickey mouse'lu kot pantolon falan giyiyordu, deli dolu da bir kadındı. Ama yaşına göre çok olgun ve karakterli bir insandı. Kulakları çınlasın.
0
30 yaşında birinin 20 Li yaşlar gibi giyinmeyi değil de el kadar bebeklerin 30 yaşında gibi giydirilmesi daha büyük sorun bence.
Çocuğü olursa böyle tipler leopar frapan kıyafetler giydirin aynalı rayban taktıRıp koluna da Louis Vuitton çanta verir dolaştırır
Çocuğü olursa böyle tipler leopar frapan kıyafetler giydirin aynalı rayban taktıRıp koluna da Louis Vuitton çanta verir dolaştırır
0
Ne alakası varmış canım, bariz saçmalamış arkadaşın. Ben senden yaşca epeyce büyüğüm ve bazen sevimli çocuk işi şeyler giyiyoyorum, minik karpuz kollar, fiyonklu taçlar ve tokalar takıyorum. Koskoca kadınım yani :) Bazen de tam tersi femme fatale şeyler giyiyorum, dantel eldivenler, pin-up makyaj yapıyorum. Tamamen içinden ne geliyorsa, canım neyi istiyorsa giyiyorum.
Sen de canının istediğini yap gitsin. Kulaklarını tıka bu tür yorumlara.
Sen de canının istediğini yap gitsin. Kulaklarını tıka bu tür yorumlara.
0
Bence istediğin gibi giyin de şu duyuruyu erkek arkadaşım böyle giyiniyor deseydin, burada kişi "istediği gibi giyinmeli" cevapları yerine eleştirip, erkeklerin geç olgunlaştıklarını, hep çocuk kaldıklarını vs. anlatan cevaplar olacaktı.
Bu da böyle çifte standart ya da iki yüzlülüktür işte.
Bu da böyle çifte standart ya da iki yüzlülüktür işte.
0
@indescribable hay ağzın bal yesin.
Bence arkadaşın sacmalamis. Nasıl mutlu oluyosun öyle giyinmelisin. İstemediğini ve gerekmediği halde tayyor giyince sana bi faydası değil zararı dokunacak. Ayrica o şekilde giyinince de bi anda kendini 31/yasında gibi hissetmiyceksin. Salla gitsin arkadaşının dediklerini.
Bence arkadaşın sacmalamis. Nasıl mutlu oluyosun öyle giyinmelisin. İstemediğini ve gerekmediği halde tayyor giyince sana bi faydası değil zararı dokunacak. Ayrica o şekilde giyinince de bi anda kendini 31/yasında gibi hissetmiyceksin. Salla gitsin arkadaşının dediklerini.
0
-arkadaşlar birbirlerini oldukları gibi severler ve böyle aptalca yargılayıcı konuşmalar yapmazlar.
-sorsan senin iyiliğin için bunları söylüyorum diyecek tipte kendini bir halt zanneden birisi,
-kafasında belli kalıplar olan ve ona göre yaşayan, herkesin de öyle yaşaması gerektiğini zanneden birisi,
- 'düzgün ilişki', 'kariyer' ve 'mutluluk'tan anladıklarınız çok farklı.
-sorsan senin iyiliğin için bunları söylüyorum diyecek tipte kendini bir halt zanneden birisi,
-kafasında belli kalıplar olan ve ona göre yaşayan, herkesin de öyle yaşaması gerektiğini zanneden birisi,
- 'düzgün ilişki', 'kariyer' ve 'mutluluk'tan anladıklarınız çok farklı.
0
1. arkadaşınız iyi niyetli değil. olduğunuz gibi kabullenmeli sizi.
2. @nawar maalesef katılıyorum.
2. @nawar maalesef katılıyorum.
0
ulkenin en buyuk sorunlarindan biri aq. o sunu giydi boyle oldu. su bunu giydi o zaman ergen, baskasinin isine burnumuzu sokmayi, kaliplar icerisinde yasamayi, bize dayatilan hayatlari yasamayi ne kadar seviyoruz aq ya.
0
31 yaşında bir erkek olarak:
ahahah o takımlar içindeki plaza hanımefendisi artık senin kadar rahat edemediği için ona batıyorsun bana kalırsa. kendini kocaya dayamış, ona öğretildiği gibi yaşayan ve kendine ait fikirleri ya olmayan ya da bunları hayata geçiremeyen birinin saçmalıkları sadece. bırak çocuğuyla, kocasıyla büyük ekran televizyonlarında hayatlarını çürütsünler.
sen kendi güzel yaşamına bak. nasıl giyindiğin, güldüğün, yürüdüğün ve çalıştığın senin bileceğin iş.
ahahah o takımlar içindeki plaza hanımefendisi artık senin kadar rahat edemediği için ona batıyorsun bana kalırsa. kendini kocaya dayamış, ona öğretildiği gibi yaşayan ve kendine ait fikirleri ya olmayan ya da bunları hayata geçiremeyen birinin saçmalıkları sadece. bırak çocuğuyla, kocasıyla büyük ekran televizyonlarında hayatlarını çürütsünler.
sen kendi güzel yaşamına bak. nasıl giyindiğin, güldüğün, yürüdüğün ve çalıştığın senin bileceğin iş.
0
bence her insanın bir sevdiği için giydiği giyim tarzı( bu üniversiteli tipinden frapana, pin up tan, eşofmana, kalem etekten topuklu ayakkabıya) vardır, günlük hayatında giydiği, bir de mesleği nedeniyle giydiği kıyafetler vardır, iş yeri onu gerektirdiği için.
sizin işinizin bir dress code u yok, her zaman sevdiğiniz için giydiklerinizi giyiyorsunuz, karakterle alakası yok bunun. atıyorum günlük hayatında stiletto, kalem etek, dekolte giymeyi seven bir mühendis kadın, işyerinde, düz taban ayakkabı, kargo pantalon hatta iş tulumu giymk durumunda kalabilir, aynı üniversiteli gibi giyinen avukat kadının işyerinde stiletto kalem etek giymek zorunda olması gibi. karakteriyle alakası yok.
senin arkadaş, ben bu kıyafetleri seviyorum ve rastlantısal olarak işime de uygun demek yerine, saçma sapan seni eleştirip kendini yüceltmiş.
sizin işinizin bir dress code u yok, her zaman sevdiğiniz için giydiklerinizi giyiyorsunuz, karakterle alakası yok bunun. atıyorum günlük hayatında stiletto, kalem etek, dekolte giymeyi seven bir mühendis kadın, işyerinde, düz taban ayakkabı, kargo pantalon hatta iş tulumu giymk durumunda kalabilir, aynı üniversiteli gibi giyinen avukat kadının işyerinde stiletto kalem etek giymek zorunda olması gibi. karakteriyle alakası yok.
senin arkadaş, ben bu kıyafetleri seviyorum ve rastlantısal olarak işime de uygun demek yerine, saçma sapan seni eleştirip kendini yüceltmiş.
0
30 yaşıma az buçuk kaldı. 20'li yaşların sonundayım. kimi zaman fötr şapkayla çıkıyorum, ultra klasik, tam bir mad man... kimi zaman ultra skinny kot giyer üstüne tshirt giyip çıkarım. o anki halet-i ruhiye ile alakalı bir durum.
0
arkadaşın iyi niyetli olarak kendince sana tavsiyede bulunmuş ona bu kadar yüklenmeyelim. sen kendini nasıl rahat ve mutlu hissediyorsan öyle giyin. ama bazen yerine göre giyinmek gerekiyor o zamanda işin doğrusu ne rahatlık ne mutluluk aranmıyor. bende şortla gezmeyi seviyorum ama yönetim kuruluna bütçe raporunun sunulacağı bir toplantıya şortla veya kot pantul üstüne baskılı tişörtle gidemiyorum. öyle babayiğidi de görmedim. bazı konularda sektörde önemlidir. örneğin reklam veya tv sektöründe daha rahat olabilirsin ama bankacılık/finans gibi modern kölelik sisteminde o sikindirik kalıplara uymak zorunda kalıyor insan. herkes ne kadar güzel yazmış bu arada.
0
Ünide 35 yaşlarında aynı sizin gibi giyinen bir hocam var. Kendisi de hala evlenemedi. Ha bugün gelse kaçır beni rakı dese elbette kaçırırım.
Neyse çok dağıldı konu.
Şu kendi deneyimlerinin tek doğru olduğunu düşünüp başka deneyimlerin mutlaka başarısızlıkla sonuçlanacağına inanan insanlara ne söylesem bilemiyorum.
Ha ille arkadaşınızı yanıltmayı isterseniz ben talip olabilirim size asdfghjka
Neyse çok dağıldı konu.
Şu kendi deneyimlerinin tek doğru olduğunu düşünüp başka deneyimlerin mutlaka başarısızlıkla sonuçlanacağına inanan insanlara ne söylesem bilemiyorum.
Ha ille arkadaşınızı yanıltmayı isterseniz ben talip olabilirim size asdfghjka
0
fuck the system.herkes kendi hayatını yaşar nasıl böyle bir şey söyleyebiliyorlar insanlara anlamıyorum. lan gerçi düşündüm de ben de arkadaşıma şeytan gibi sakalın var kes şunu amk diyorum gidieyim de özür dileyeyim.oha olgunlukta level atladım.
0
arkadasiniz fikrini soylemis. bir insanin arkadasina onun hakkinda fikrini soylemesi ne zamandan beri kotu niyetlilik oldu? 30 yasinda olup kopekli canta takmayan renkli renkli corap giymeyen insanlar otomatikman plaza kasari mi oluyor? hepsinden onemlisi iyi niyet kotu niyet siglik sartlanmislik falan bir kenara, arkadasinizin fikrinin dogruluk payi var mi yok mu?
ben de sizin gibi biriyle birlikte olmak istemem, kaldi ki 30 yasinda bile degilim. bunun da toplumun dayatmalariyla hic bir ilgisi yok.
ben de sizin gibi biriyle birlikte olmak istemem, kaldi ki 30 yasinda bile degilim. bunun da toplumun dayatmalariyla hic bir ilgisi yok.
0
Erkekler deyip genellemeyin arkadaşım.yazdık yukarıya.ben sevmiyorsam kimse sevmez mentalitesi sizi tayyipten farklı kılmıyor cınımslar
0
melodica
güzel ortam müziği tavsiyesi ???
güzel ortam müziği tavsiyesi ???
0
ugrcn
Selam dostlar bir sosyal medya kullanıcısının paylaştığı uygunsuz bir sözün ekran görüntüsünü alıp aynen paylaştığımızda hukuksuz bir duruma girmiş bulunurmuyuz. Yada soy ismini filan kapatıp paylaşsak durum nasıl olur ?
Selam dostlar bir sosyal medya kullanıcısının paylaştığı uygunsuz bir sözün ekran görüntüsünü alıp aynen paylaştığımızda hukuksuz bir duruma girmiş bulunurmuyuz. Yada soy ismini filan kapatıp paylaşsak durum nasıl olur ?
0
özel mesajsa ve içeriği diğer kişiyi rencide edebilecek bir şeyse evet sakıncalı olur. savcılığa bildirebilirsiniz.
0
bisi sorcam
Arkadaşlar merhaba,Bir arkadaşım 2011 yılından bu yana aynı şirkette çalışıyor. Departmanını kapatacakları gerekçesi ile muhtemelen işten çıkaracaklar. Tazminat ödememek için şu an bulunduğu ilden farklı bir ile gönderip burada çalışabilirsiniz diyorlar. (Sözleşmesinde şirket farklı bir yerde geçici
Arkadaşlar merhaba,
Bir arkadaşım 2011 yılından bu yana aynı şirkette çalışıyor. Departmanını kapatacakları gerekçesi ile muhtemelen işten çıkaracaklar. Tazminat ödememek için şu an bulunduğu ilden farklı bir ile gönderip burada çalışabilirsiniz diyorlar. (Sözleşmesinde şirket farklı bir yerde geçici ya da kalıcı görev verebilir yazıyor)
Aynı maaşla orada geçinmesi mümkün olmadığından işten çıkacak, şirkette biz sana çalışacak yer gösterdik sen kendin istemedin deyip tazminat vermeyecek. Bu durumda nasıl yol izlenmeli?
Teşekkürler...
Bir arkadaşım 2011 yılından bu yana aynı şirkette çalışıyor. Departmanını kapatacakları gerekçesi ile muhtemelen işten çıkaracaklar. Tazminat ödememek için şu an bulunduğu ilden farklı bir ile gönderip burada çalışabilirsiniz diyorlar. (Sözleşmesinde şirket farklı bir yerde geçici ya da kalıcı görev verebilir yazıyor)
Aynı maaşla orada geçinmesi mümkün olmadığından işten çıkacak, şirkette biz sana çalışacak yer gösterdik sen kendin istemedin deyip tazminat vermeyecek. Bu durumda nasıl yol izlenmeli?
Teşekkürler...
0
eğer farklı bir ile gönderiyorlarsa, bu olay bile başlı başına tazminat hakkı.
yani bir şirket lokasyon olarak farklı bir ile taşınıyorsa, isteyen tüm çalışanlar kıdem tazminatını talep ederek işten ayrılabilir.
yani bir şirket lokasyon olarak farklı bir ile taşınıyorsa, isteyen tüm çalışanlar kıdem tazminatını talep ederek işten ayrılabilir.
0
0
Sözleşmede yazması farketmez iş kanunu sözleşmenin üstünde çalışma bakanlığının hattı vardı onu arayıp danisilabiliyor
0
iş kanun madde 22 açık : "İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21 inci madde hükümlerine göre dava açabilir.
Taraflar aralarında anlaşarak çalışma koşullarını her zaman değiştirebilir. Çalışma koşullarında değişiklik geçmişe etkili olarak yürürlüğe konulamaz."
Taraflar aralarında anlaşarak çalışma koşullarını her zaman değiştirebilir. Çalışma koşullarında değişiklik geçmişe etkili olarak yürürlüğe konulamaz."
0
arkadaşınız bunu yazılı bir şekilde onaylamadığı müddetçe sözleşmede esaslı değişiklik kapsamına girer ve bu değişiklikler işçiyi bağlamaz. ancak işveren değişikliğin geçerli bir sebebe dayandığını veya başka bir fesih sebep ileri sürerse -yazılı olarak- sözleşmeyi feshedebilir.
iş kanunu madde 22,17,21 maddelerini inceleyip bir avukattan yardım almanızı öneririm.
iş kanunu madde 22,17,21 maddelerini inceleyip bir avukattan yardım almanızı öneririm.
0
nathanieltroy
"Haberin yoktu henuz cilvesinden askin, Sarsilmiyordun hic ay tutulmasindanO kadar taskin, o kadar actin kiDusmen kacinilmazdi arzin ortasindan" burada "ay tutulmasindan sarsilmamak"la ne denmek isteniyor? Yillardir cikamadim isin icinden. (bkz: pisman oldugun zaman) (bkz: sezen aksu)
"Haberin yoktu henuz cilvesinden askin,
Sarsilmiyordun hic ay tutulmasindan
O kadar taskin, o kadar actin ki
Dusmen kacinilmazdi arzin ortasindan"
burada "ay tutulmasindan sarsilmamak"la ne denmek isteniyor? Yillardir cikamadim isin icinden.
(bkz: pisman oldugun zaman)
(bkz: sezen aksu)
Sarsilmiyordun hic ay tutulmasindan
O kadar taskin, o kadar actin ki
Dusmen kacinilmazdi arzin ortasindan"
burada "ay tutulmasindan sarsilmamak"la ne denmek isteniyor? Yillardir cikamadim isin icinden.
(bkz: pisman oldugun zaman)
(bkz: sezen aksu)
0
daha içini yakan bir aşk acısını yaşamamıştın, laylaylom takılıyordun diyor.
0
bence 2 anlamı olabilir;
1.si ay tutulmasının burçlara ve dolayısı ile insan psikolojisine etkisini kastediyor olabilir.ne kadar bilimseldir bilinmez ama ntv'de bir yazıda insanı hassaslaştırdığı ve gerginleştirdiğini yazmış.
www.ntv.com.tr
2.si ay tutulmasının değil de ayın gelgit etkisinden, kendine bir çekip bir uzaklaştırmasından bahsediyor olabilir.
özet olarak da henüz aşık olmadın o yüzden hassaslaşmadın; aşık olup da acı çekince ay tutulmasından bile etkilenir insan ama senin maşallahın var, henüz aşkın ne olduğunu bilmiyorsun diyor.
yani bence:)
haddindne fazla anlam yüklüyor olabilir misiniz:)
1.si ay tutulmasının burçlara ve dolayısı ile insan psikolojisine etkisini kastediyor olabilir.ne kadar bilimseldir bilinmez ama ntv'de bir yazıda insanı hassaslaştırdığı ve gerginleştirdiğini yazmış.
www.ntv.com.tr
2.si ay tutulmasının değil de ayın gelgit etkisinden, kendine bir çekip bir uzaklaştırmasından bahsediyor olabilir.
özet olarak da henüz aşık olmadın o yüzden hassaslaşmadın; aşık olup da acı çekince ay tutulmasından bile etkilenir insan ama senin maşallahın var, henüz aşkın ne olduğunu bilmiyorsun diyor.
yani bence:)
haddindne fazla anlam yüklüyor olabilir misiniz:)
0
Bin yılın bir başında olacak bir şey olmuş, yani ben sana aşık olmuşum hani senin bu durum hiç umurunda değil, halbuki olağan dışı bir şey olmuş insan biraz etkilenir bu aşktan diyor.
0
@Dahili meddah: sarki genel anlamda muthis ve sozleri cok anlamli. O yuzden anlamlandirmak istemistim. Sezen hanim pek bos laf soylemez cunku boyle sarkilarda :) neyse tesekkurler, boylece cozmus olduk :)
0
synesthesia
Bunun ücretini ev sahibi mi ödemeli yoksa kiracı olarak ben mi odemeliyim ?
Bunun ücretini ev sahibi mi ödemeli yoksa kiracı olarak ben mi odemeliyim ?
0
Kiracı sorumludur.
III. Temizlik ve bakım giderlerini ödeme borcu
MADDE 317- Kiracı, kiralananın olağan kullanımı için gerekli temizlik ve bakım giderlerini ödemekle yükümlüdür.
Bu konuda yerel âdete de bakılır.
III. Temizlik ve bakım giderlerini ödeme borcu
MADDE 317- Kiracı, kiralananın olağan kullanımı için gerekli temizlik ve bakım giderlerini ödemekle yükümlüdür.
Bu konuda yerel âdete de bakılır.
0
seen sea
1) Kira kontratı yaparken bir de tahliye sözleşmesi yapılıyormuş. Bu nasıl bir şey? Nasıl yazmak gerekir?Bu aralar kentsel dönüşüm denerek bir kaç apartmanın birleştirilip, 10-15 katlı kuleler yapılması pek popüler. Bizim apartmanımız için bu konu gündemde. Öğrendik ki bulunduğumuz yer kentsel dönüş
1) Kira kontratı yaparken bir de tahliye sözleşmesi yapılıyormuş. Bu nasıl bir şey? Nasıl yazmak gerekir?
Bu aralar kentsel dönüşüm denerek bir kaç apartmanın birleştirilip, 10-15 katlı kuleler yapılması pek popüler. Bizim apartmanımız için bu konu gündemde. Öğrendik ki bulunduğumuz yer kentsel dönüşüm kapsamında değilmiş. Binayı keyfi olarak yenilemek istiyorlar. 3 ya da 5 apartman birleştirilip toplam 80 daireli iki kule yapılması planlanıyor. Teklif veren müteahhitlerin hem teklifleri tatmin etmiyor kimseyi hem de güven veremiyorlar. Hepsi ile ilgili ayrı ayrı söylentiler var; el altından bazı mal sahiplerine nakit para veriyor, bir başkası işin altından kalkamayıp başkasına devrediyor, o da yarım teslim ediyor gibi. Bu işin müteahhite 8 milyon liraya malolacağı gibi rakamlar konuşuluyor. Apartman bir türlü karar veremedi, bu süre zarfında da bizim dükkanımız boş kalıyor. Dükkana bakanlar da 5 yıllık kontrat istiyor.
2) Bu durumda binanın yenilenmesi için apartmandaki oy çoğunluğuna mı bakılıyor yoksa bir hanenin bile hayır demesi binanın yeniden yapılmaması için yeterli mi?
3) Eğer oy çoğunluğu yeterliyse, biz şimdi dükkanı 5 yıllık kontrat yaparak kiraya verirsek ve sonrasında binanın yenilenme kararı çıkarsa biz kiracıya tazminat ödemek zorunda mı kalırız yoksa apartman kira kontratının bitmesini mi beklemek zorunda? Bu durumun hukuki tarafı nasıldır?
4) Dükkan için kira kontratı yaparken nelere dikkat etmemiz gerekiyor? İşin tamamen yasal olmasını istiyoruz. Bu konuda avukatlar danışmanlık hizmeti veriyor mu? Tanıdığınız bildiğiniz avukat var mıdır bu konularla ilgilenen? Ve varsa eğer danışmanlık ücretleri ile ilgili bilgi verebilir misiniz?
Bu aralar kentsel dönüşüm denerek bir kaç apartmanın birleştirilip, 10-15 katlı kuleler yapılması pek popüler. Bizim apartmanımız için bu konu gündemde. Öğrendik ki bulunduğumuz yer kentsel dönüşüm kapsamında değilmiş. Binayı keyfi olarak yenilemek istiyorlar. 3 ya da 5 apartman birleştirilip toplam 80 daireli iki kule yapılması planlanıyor. Teklif veren müteahhitlerin hem teklifleri tatmin etmiyor kimseyi hem de güven veremiyorlar. Hepsi ile ilgili ayrı ayrı söylentiler var; el altından bazı mal sahiplerine nakit para veriyor, bir başkası işin altından kalkamayıp başkasına devrediyor, o da yarım teslim ediyor gibi. Bu işin müteahhite 8 milyon liraya malolacağı gibi rakamlar konuşuluyor. Apartman bir türlü karar veremedi, bu süre zarfında da bizim dükkanımız boş kalıyor. Dükkana bakanlar da 5 yıllık kontrat istiyor.
2) Bu durumda binanın yenilenmesi için apartmandaki oy çoğunluğuna mı bakılıyor yoksa bir hanenin bile hayır demesi binanın yeniden yapılmaması için yeterli mi?
3) Eğer oy çoğunluğu yeterliyse, biz şimdi dükkanı 5 yıllık kontrat yaparak kiraya verirsek ve sonrasında binanın yenilenme kararı çıkarsa biz kiracıya tazminat ödemek zorunda mı kalırız yoksa apartman kira kontratının bitmesini mi beklemek zorunda? Bu durumun hukuki tarafı nasıldır?
4) Dükkan için kira kontratı yaparken nelere dikkat etmemiz gerekiyor? İşin tamamen yasal olmasını istiyoruz. Bu konuda avukatlar danışmanlık hizmeti veriyor mu? Tanıdığınız bildiğiniz avukat var mıdır bu konularla ilgilenen? Ve varsa eğer danışmanlık ücretleri ile ilgili bilgi verebilir misiniz?
0
1- Kira yaparken tahliye sözleşmesi yapmak yasaya aykırıdır. Kiracıyı ilerde kolay çıkarmak için uygulanan türk kurnazlıklarından biri.
2- Kentsel dönüşüm ayrı, binanın bir müteaahhite verilmesi ayrı şeyler. Kentsel dönüşüm zorunludur, devlet kamulaştırma yoluyla ilerler. Müteaahhite vermek konusunda eğer payları ayrılmış ve kat mülkiyeti kurulduysa herkesle ayrı ayrı anlaşılması gerekir. Eğer toprak tapusu ise, paydaşlardan herhangi biri ortaklığın giderilmesi davası açarak diğer paydaşların payını satın alabilir vs vs.
3- Oy çoğunluğuyla yapılabilecek bir işlem değil.
4- Mutlaka avukatla ilerleyin. Avukatların reklam yasağı var o yüzden buradan isim verilmesi doğru ve etik olmaz.
danışmanlık ücretleri bu dosyanın dava aşamasına taşınması ya da taşınmaması üzerine ki farklı şekilde değerlendirilir. Eğer dava aşamasına taşınırsa ve gayrimenkulle ilgili bir dava olacaksa ( ortaklığın giderilmesini gibi) yüzde üzerinden anlaşılır ve genellikle %7 ile %10 arası bir bedel üzerinden anlaşılır (payınızın yüzdesi).
eğer sadece kira sözleşmesiyle ilgili bir danışma durumunuz olacaksa 1000 TL'den başlar.
2- Kentsel dönüşüm ayrı, binanın bir müteaahhite verilmesi ayrı şeyler. Kentsel dönüşüm zorunludur, devlet kamulaştırma yoluyla ilerler. Müteaahhite vermek konusunda eğer payları ayrılmış ve kat mülkiyeti kurulduysa herkesle ayrı ayrı anlaşılması gerekir. Eğer toprak tapusu ise, paydaşlardan herhangi biri ortaklığın giderilmesi davası açarak diğer paydaşların payını satın alabilir vs vs.
3- Oy çoğunluğuyla yapılabilecek bir işlem değil.
4- Mutlaka avukatla ilerleyin. Avukatların reklam yasağı var o yüzden buradan isim verilmesi doğru ve etik olmaz.
danışmanlık ücretleri bu dosyanın dava aşamasına taşınması ya da taşınmaması üzerine ki farklı şekilde değerlendirilir. Eğer dava aşamasına taşınırsa ve gayrimenkulle ilgili bir dava olacaksa ( ortaklığın giderilmesini gibi) yüzde üzerinden anlaşılır ve genellikle %7 ile %10 arası bir bedel üzerinden anlaşılır (payınızın yüzdesi).
eğer sadece kira sözleşmesiyle ilgili bir danışma durumunuz olacaksa 1000 TL'den başlar.
0
drako
örneğin bir iktidarsız adam bir kişiye cinsel saldırıda bulunsa cezası nolur?veyahut A-B ye ateş ediyor B ölüyor ama silahtan değil kalp krizinden.A kişisi konu imkansızlığından ceza almayacak mı?
örneğin bir iktidarsız adam bir kişiye cinsel saldırıda bulunsa cezası nolur?
veyahut A-B ye ateş ediyor B ölüyor ama silahtan değil kalp krizinden.A kişisi konu imkansızlığından ceza almayacak mı?
veyahut A-B ye ateş ediyor B ölüyor ama silahtan değil kalp krizinden.A kişisi konu imkansızlığından ceza almayacak mı?
0
bu ceza hukuku'nda çok tartışılan geniş bir konudur. farklı görüşler olmakla birlikte, bir eylemin sonucuyla arasında nedensellik bağı olması gerekir cezalandırılması için.
şu kavramlara bakın;
nedensellik bağı ( bazı yerlerde illiyet bağı diye geçer ama borçlar kanunu kapsamında olan değil)
en çok etkileyen neden teorisi
uygun sebep teorisi
ayrıca sorunuzdaki örneklerle ilgili olarak; cinsel saldırı olabilmesi için kişinin cinsel gücünün ya da arzusunun olması şartı aranmaz. eğer eylem oluşu itibariyle mağdura cinsel saldırı kapsamında değerlendiriliyorsa, türk ceza kanunu'ndaki manevi kast unsuru gerçekleşmiş sayılır.
Diğer olayda kalp krizinden kaynaklı öldüğü kesin olarak tespit edilebiliyorsa kişi adam öldürme suçundan değil adam öldürmeye teşebbüs suçundan ceza alır. eğer hangisinden öldüğü tam olarak belli değil ya da her ikisi de ölümde etkiliyse yukarıda bahsettiğim " en çok etkileyen sebep teorisi" devreye girer.
şu kavramlara bakın;
nedensellik bağı ( bazı yerlerde illiyet bağı diye geçer ama borçlar kanunu kapsamında olan değil)
en çok etkileyen neden teorisi
uygun sebep teorisi
ayrıca sorunuzdaki örneklerle ilgili olarak; cinsel saldırı olabilmesi için kişinin cinsel gücünün ya da arzusunun olması şartı aranmaz. eğer eylem oluşu itibariyle mağdura cinsel saldırı kapsamında değerlendiriliyorsa, türk ceza kanunu'ndaki manevi kast unsuru gerçekleşmiş sayılır.
Diğer olayda kalp krizinden kaynaklı öldüğü kesin olarak tespit edilebiliyorsa kişi adam öldürme suçundan değil adam öldürmeye teşebbüs suçundan ceza alır. eğer hangisinden öldüğü tam olarak belli değil ya da her ikisi de ölümde etkiliyse yukarıda bahsettiğim " en çok etkileyen sebep teorisi" devreye girer.
0
cinsel saldırı, cinsel saldırıdır. iktidarsızlık da cinsel organı olmasa da durumu değiştirmez.
A B'ye ateş ediyorsa, B vurulduğunda şok ile ya da o sırada korku ile kalp krizi geçirmiş olabilir o zaman adam öldürme olur sanırım. Onun dışında adam öldürmeye teşebbüs ile ceza alacak.
şey vak'ası vardı o geldi aklıma. baba-anne-oğul vardı, boş tüfek ile kadını vuracağım diye korkutma olayı vardı sık sık, oğul tüfeği dolduruyordu intihar ederken havada vuruluyor mu ne oluyordu işte. anlatamadım. fakat olayı biten anlamıştır.
A B'ye ateş ediyorsa, B vurulduğunda şok ile ya da o sırada korku ile kalp krizi geçirmiş olabilir o zaman adam öldürme olur sanırım. Onun dışında adam öldürmeye teşebbüs ile ceza alacak.
şey vak'ası vardı o geldi aklıma. baba-anne-oğul vardı, boş tüfek ile kadını vuracağım diye korkutma olayı vardı sık sık, oğul tüfeği dolduruyordu intihar ederken havada vuruluyor mu ne oluyordu işte. anlatamadım. fakat olayı biten anlamıştır.
0
@dahili meddah bunları biliyorum hocam.nedensellik bağınının bulunması için hareketle ve netice arasında nedensellik bulunması ve objektif olarak bu faile isnad edilmelidir.buna göre kişi ceza almaz.
ama hakkaniyete aykırı değil mi bu karar?anladığım kadarıyla da kesin bir cevabı da yok.hakan hakeri farklı düşünüyor ahmet gökçen kitabında farklı.
sınavda çıkarsa ne cevap vereceğim onu bilemedim.teşekkür ettim yine de :)
ama hakkaniyete aykırı değil mi bu karar?anladığım kadarıyla da kesin bir cevabı da yok.hakan hakeri farklı düşünüyor ahmet gökçen kitabında farklı.
sınavda çıkarsa ne cevap vereceğim onu bilemedim.teşekkür ettim yine de :)
0
@navar ben de öyle düşünüyordum ama www.turkhukuksitesi.com
şurada konu imkansız olduğundan teşebbüs sözkonusu olamaz denmiş..
şurada konu imkansız olduğundan teşebbüs sözkonusu olamaz denmiş..
0
@drako ; hukuk da diğer bir çok sosyal bilim ya da çalışma alanı gibi bir çok farklı fikirle gelişen ve değişen bir alandır. yani kesin ve tüm camianın hemfikir olduğu görüşler olmaz.
cevabıma bazı eklemeler yaptım, onlar tatmin edici olacaktır diye düşünüyorum.
cevabıma bazı eklemeler yaptım, onlar tatmin edici olacaktır diye düşünüyorum.
0
emekli intihar komandosu
Selamlar,Subat 23te ise basladim.bi hafta sonrasinda ay bitti. Simdi subat ayinin maasini aldim ama bu sure karsiligi maas nasil hesaplaniyor. Ben ne yapsam anlastigim fiyati tutturamadim hesaplarimda.
Selamlar,
Subat 23te ise basladim.bi hafta sonrasinda ay bitti. Simdi subat ayinin maasini aldim ama bu sure karsiligi maas nasil hesaplaniyor. Ben ne yapsam anlastigim fiyati tutturamadim hesaplarimda.
Subat 23te ise basladim.bi hafta sonrasinda ay bitti. Simdi subat ayinin maasini aldim ama bu sure karsiligi maas nasil hesaplaniyor. Ben ne yapsam anlastigim fiyati tutturamadim hesaplarimda.
0
5 günlük ücret. maaşınızı 30'a bölün beşle çarpın. sözleşmeniz brüt üzerindense daha karışıktır ve beklediğinizden düşük olması muhtemel.
0
aldığınız ücreti, çalıştığınız aydaki gün sayısına bölerek bulabilirsiniz.
şubat 23'te işe başladıysanız 5 iş günü çalışmışsınız demektir. aldığınız ücreti 5'e bölüp 22 (aylık iş günü süresi) ile çarparsanız aylık ücretinizi bulursunuz.
tabi ücretiniz girdiğiniz vergi dilimine göre aylık olarak da değişir.
şubat 23'te işe başladıysanız 5 iş günü çalışmışsınız demektir. aldığınız ücreti 5'e bölüp 22 (aylık iş günü süresi) ile çarparsanız aylık ücretinizi bulursunuz.
tabi ücretiniz girdiğiniz vergi dilimine göre aylık olarak da değişir.
0
nemo problemo
yani artık bıkkınlık geldi ya. günde abartmıyorum en az 20 tane sms geliyor ve en az 2 de arama yapıyorlar. yani bıktım. yok şu aday yok bu ürün yok bilmem ne.en kötüsü de elden hiç bir şey gelmiyor. ya katlancaksın yada hattı değiştirceksin. böyle saçma düzen mi olur yahu. size gelen giden bişi var
yani artık bıkkınlık geldi ya. günde abartmıyorum en az 20 tane sms geliyor ve en az 2 de arama yapıyorlar. yani bıktım. yok şu aday yok bu ürün yok bilmem ne.
en kötüsü de elden hiç bir şey gelmiyor. ya katlancaksın yada hattı değiştirceksin. böyle saçma düzen mi olur yahu. size gelen giden bişi var mı?
en kötüsü de elden hiç bir şey gelmiyor. ya katlancaksın yada hattı değiştirceksin. böyle saçma düzen mi olur yahu. size gelen giden bişi var mı?
0
Arama yaptiklarinda dalga falan gec aramazlar. Ben erkek olarak kadin taklidi yapiyorum, MERABA BEBIS BEN SEDA falan diyorum. Hem guluyorum biraz hem de sizofren oldugumu dusunup aramiyolar
0
Sms'ler için: Android in en son versiyonunda sms göndereni blokluyorsun, ondan sms geldiği gibi başka bir yere kaldırıyor, hiç sana bildirim dahi gelmiyor. Eğer androidin son versiyonunda değilsen de markette sms geldiğinde bildirim dahi yapmadan silen veya görmeyeceğin ayrı yere saklayan programlar var. IOS'u bilmiyorum ama illaki orda da vardır.
Aramalar için: Truecaller diye bir program var, onu yükle, telefon çaldığında kendi database inde kim olduğunu taratıyor, sen daha açmadan ekranda "Finansbank" (298 kişi bu numarayı spam olarak belirledi) diye yazı çıkıyor. Çok sık arıyorsa da spamlıyorsun, kara listeye alıyorsun, yine daha seni uyarmadan direk yüzüne kapıyor.
Aramalar için: Truecaller diye bir program var, onu yükle, telefon çaldığında kendi database inde kim olduğunu taratıyor, sen daha açmadan ekranda "Finansbank" (298 kişi bu numarayı spam olarak belirledi) diye yazı çıkıyor. Çok sık arıyorsa da spamlıyorsun, kara listeye alıyorsun, yine daha seni uyarmadan direk yüzüne kapıyor.
0
sms'ten kurtulmanın mümkünatı yok. sms'lerle ilgili yasa çıkacak yakında.ondan sonra bu kadar problem olmayacak sanırım.
bir de mağazalara telefon numaranı verme.
bir de mağazalara telefon numaranı verme.
0
sms blocker diye bir uygulama kullanıyorum, hiç spam mesaj almıyorum bir yıldır. şiddetle tavsiye ederim.
aramalar için de 850li hatları hiç açmıyorum. kalan nolar için bir daha aramasın gibi bir işlem uygulanabilir.
aramalar için de 850li hatları hiç açmıyorum. kalan nolar için bir daha aramasın gibi bir işlem uygulanabilir.
0
Android'te sms blocker gibi bir şey kurmana gerek kalmıyor, özellik kendisinde var zaten.
0
bi soru da benden: spam sms göndereni, sadece numarası gözükürse engelleyebiliyoruz, bunu biliyoruz zaten. sms "hede hödö mağazası" adıyla gelince engelleyemiyoruz, bunu engellemenin bir yolu var mı android'de?
0
biraz ingilizce biraz turkce falan konus tasak gec biraz. hem senın sınırın bozulmaz eglenırsın hemde vazgecerler bı sure sonra
0
@3200 arkadaşım tek tek numarayı engellemiyorsun bu programla. kendi kendine bütün gelen ve gelebilecek olan smsleri otomatik engelliyor.
@black sabahat yani aynen senin dediğin şey bu uygulama. sen engellemiyorsun numarayı. o algılıyor. ister no olsun ister firma ismi sana o mesajı göndermiyor. ayrı bir block listte tutuyor.
@black sabahat yani aynen senin dediğin şey bu uygulama. sen engellemiyorsun numarayı. o algılıyor. ister no olsun ister firma ismi sana o mesajı göndermiyor. ayrı bir block listte tutuyor.
0
operatörünüzün internet sitesinde bulunan "tüketici şikayet hattı" sekmesine girip, tek tek hangi servis numaralarından sms aldığınızı belirterek " bu bu servis numaralarından reklam alıyorum ve iptal edemiyorum. Belirtilen servis numaralarındaki aboneliğimin iptalini, tarafınızca iptali mümkün değilse hangi yolla iptal edeceğimin tarafıma bildirilmesini talep ediyorum" diye bir yazı yazın.
gereken dönüşü yapacaklardır.
gereken dönüşü yapacaklardır.
0
selam.
textra diye bir uygulama var android'de.
sms uygulaması yerine onu kullanıyorsun.
hem güzel özellikleri var, hem sade, hem kullanışlı.
ayrıca hem numaraları hem de XX TİCARET şeklinde gelen sms'leri
spam olarak belirleyebiliyorsun.
ben öyle yaptım, bir haftadır tık yok :)
textra diye bir uygulama var android'de.
sms uygulaması yerine onu kullanıyorsun.
hem güzel özellikleri var, hem sade, hem kullanışlı.
ayrıca hem numaraları hem de XX TİCARET şeklinde gelen sms'leri
spam olarak belirleyebiliyorsun.
ben öyle yaptım, bir haftadır tık yok :)
0
spam filtresi nerden nasıl yapılıyor ya? bende dominostan bıktım. numara olmadığı için engelleyemiyorum.
0
Andoridin kendi sms kısmında da numaranın yanı sıra, XX TİCARET veya PİZZA HUT diye gelenleri engelleyebiliyorsun.
0
ya tek tek numara isim engellemeye kasmayın. "sms blocker" bu işi otomatik yüklediğin an kendi algılayıp yapıyor. algoritması nedir bilmiyorum ama doğru çalışıyor. hiç gerçek mesajı blockladığını görmedim. spamde karar veremediği olursa çok nadr sana soruyor sen bu spam diyorsun bir daha çıkarmıyor.
çok hayat kurtarıcı bir şey. uğraşmayın androidde tek tek no blocklamaya
çok hayat kurtarıcı bir şey. uğraşmayın androidde tek tek no blocklamaya
0
Benim telefonumum bir rakamlı değişiği, 536'lısıbir adet telekız hattı imiş. Çok sayıda mesaj alırdım, aramalar da gecenin 1-2'si gibi olurdu ağırlıkla. Yönlendirmeye başlamıştım artık "536'lı olanı arayacaksınız" diye. Bazıları özür dilerdi, hatta "Ben de gencim, ihtiyaçlarım var. O yüzden arıyorum, yoksa aramam" diye açıklama yapan, "Evli, nişanlı mıydınız; enişteye ayıp olmamıştır umarım" diye özür dileyen kadar da "Olsun, madem sen çıktın, seninle konuşalım", "Sen onu benim külahıma anlat or.spu" diyen de olurdu. Ben de oflar, puflar, çok kapatırdım. Çok küfretmezdim, küfredince gaza geliyorlardı çünkü.
Biraz özel bir numara olduğu ve bana torpille karışık bir hediye olarak geldiği için değiştirmek istemedim. Hatta daha sonra aynı numaraya 5000-7000 TL arası teklifler geldi hattım için. Belirli bir şehrin plakası çok tekrar ediyordu, o şehrin ileri gelenleri satın almak istiyordu daha çok. Ama benim için değerli olduğundan satmak istemedim hiç.
1-2 yıl çok arandı, ondan sonra da sanırım telekız hattı kalktı veya numarası değişti, azalarak bitti aramalar.
Biraz özel bir numara olduğu ve bana torpille karışık bir hediye olarak geldiği için değiştirmek istemedim. Hatta daha sonra aynı numaraya 5000-7000 TL arası teklifler geldi hattım için. Belirli bir şehrin plakası çok tekrar ediyordu, o şehrin ileri gelenleri satın almak istiyordu daha çok. Ama benim için değerli olduğundan satmak istemedim hiç.
1-2 yıl çok arandı, ondan sonra da sanırım telekız hattı kalktı veya numarası değişti, azalarak bitti aramalar.
0
hatersgonnahate
30 yaşında, normal arkadaşım, pahalı bir şey olmasın ama en azından dostluğumuzu hatırlatacak, bir yerlere kaldıracağı değil her gün kullanabileceği bir şey olsun istiyorum.kitap, parfüm ya da kıyafet düşünmüyorum, ne alınabilir? ben erkeğim bu arada.
30 yaşında, normal arkadaşım, pahalı bir şey olmasın ama en azından dostluğumuzu hatırlatacak, bir yerlere kaldıracağı değil her gün kullanabileceği bir şey olsun istiyorum.
kitap, parfüm ya da kıyafet düşünmüyorum, ne alınabilir? ben erkeğim bu arada.
kitap, parfüm ya da kıyafet düşünmüyorum, ne alınabilir? ben erkeğim bu arada.
0
www.misra.com.tr şu lambalardan al.
kadıköyde vardı 40tlye. ya da internette başka bi yerde de bulabilirsin.
kadıköyde vardı 40tlye. ya da internette başka bi yerde de bulabilirsin.
0
0
vavawest
Merhabalar, kullanıcı adı ve şifre ile giriş yapılan bir doküman sistemimiz var şirket içi kullanılan. Burası müşterilerimize de açılıyor ve yetkisi olmayan hiç kimse giriş yapamıyor. ancak yetkisi olup da dokümanları çalarak üstünlük sağlamak isteyen ve ya rakip firma ile paylaşıp fikir çalmak iste
Merhabalar, kullanıcı adı ve şifre ile giriş yapılan bir doküman sistemimiz var şirket içi kullanılan. Burası müşterilerimize de açılıyor ve yetkisi olmayan hiç kimse giriş yapamıyor. ancak yetkisi olup da dokümanları çalarak üstünlük sağlamak isteyen ve ya rakip firma ile paylaşıp fikir çalmak isteyen birine karşı hukuk karşısında hak idda etmek için ne yapmak gereklidir. Tüm hakkı saklıdır vesaire gibi ibareler yeterli midir ? Cevap için şimdiden çok teşekkürler.
0
o tür ibareler eğer alt metinde bir koruyucu anlaşma yoksa, ciddi bir koruma sağlayamayacaktır.
sisteme erişimi olan müşterilerinizde "gizlilik sözleşmesi" imzalayarak, söz konusu bilgilerin nasıl ve ne şekilde kullanılıp paylaşılabileceğinin sınırlarını belirlemelisiniz. kurumsal firmalar böyle çalışır.
sisteme erişimi olan müşterilerinizde "gizlilik sözleşmesi" imzalayarak, söz konusu bilgilerin nasıl ve ne şekilde kullanılıp paylaşılabileceğinin sınırlarını belirlemelisiniz. kurumsal firmalar böyle çalışır.
0
letheavendangered
Bir ev kiralama/evden cikma isleminden dolayi birisinde 150 euro kadar param kaldi. O kisiyle bana araci olan kisi cok saydigim, sevdigim bir buyugum oldugu icin kontrat yapmak kendisine saygisizlik/guvensizlik olacagindan dolayi onu da yapmamistik. Ben o kisinin evinden kasim sonunda ayrildim, kend
Bir ev kiralama/evden cikma isleminden dolayi birisinde 150 euro kadar param kaldi. O kisiyle bana araci olan kisi cok saydigim, sevdigim bir buyugum oldugu icin kontrat yapmak kendisine saygisizlik/guvensizlik olacagindan dolayi onu da yapmamistik. Ben o kisinin evinden kasim sonunda ayrildim, kendisi tatildeydi aralikta dondu. Evi kiralamadan once ben kirayi pesin oderim sikinti olmasin dedigimde o da doner donmez eger uste vermesi gereken miktar varsa onu verecegini soylemisti ama ses cikmadi. Ocak ayinda ben mesaj attim bununla ilgili, okudugu halde yine ses yok. Ilk basta o araci olan kisi de para konusunda sikinti cikarsa kendisinin halledebilecegini soylemisti. Evi kiraya veren kisinin annesi onun yakin arkadasi. Ama son birkac emailimde kendisine konuyu anlatmama ragmem emaildeki diger konularla ilgili ceval yazip bu konuyla ilgili o da bir sey demiyor. Muhtemelen neyi nasil yapacagini bilemediginden. Artik 3-4 kez boyle olunca ona da bir sey diyemiyorum. Ben simdi evin oldugu yerde degilim, mart sonunda orda olacagim. Gidince sizce ne yapayim? Kiraya veren kisiyi arasam muhtemelen acmayacak. Evini biliyorum, oraya gitsem basmis gibi olacagim ve bu da yine araci olan kisiye saygisizlik olacak belki onun arkadasiyla arasinin acilmasina sebep olacak. Ne yapayim ben? Iki ucu boklu degnek gibi hissediyorum, hangi hamle dogru olur bilmiyorum. Ve evet o paraya cok ihtiyacim var.
0
ben bu gibi durumlarda üzerinden zaman geçtiyse ve alabileceğime inanmıyorsam üstüne çizik atıp unutuyorum.
böylece her hatırladığımda moralimi de bozmuyorum, zırt pırt adamları arayıp kavga da etmiyorum.
son bir kez ikisine de ulaş açıkca sor, verecek misiniz vermeyecek misiniz? vermeyecekseniz söyleyin ben de bileyim de.
vermiyecem derse de kafan rahat olur bundan sonra.
150 euro için kavgaya gürültüye değmez, ufacık meseleler için insanlar birbirini vuruyor unutmayın.
böylece her hatırladığımda moralimi de bozmuyorum, zırt pırt adamları arayıp kavga da etmiyorum.
son bir kez ikisine de ulaş açıkca sor, verecek misiniz vermeyecek misiniz? vermeyecekseniz söyleyin ben de bileyim de.
vermiyecem derse de kafan rahat olur bundan sonra.
150 euro için kavgaya gürültüye değmez, ufacık meseleler için insanlar birbirini vuruyor unutmayın.
0
iki ucu boklu olan bir değnek yok. adamı arayın açmıyorsa size aracı olan adama gidip durumu olduğu gibi anlatın. kendisine ulaşmaya çalıştığınızı ama ısrarla telefonunu açmadığını ve dönüş de yapmadığını belirtin. aracı olması nedeniyle mahçup olduğunuzu ama paraya ihtiyacınız olduğunu söyleyin.
bunları yapamam ben diyorsanız da unutun o parayı gitsin.
bunları yapamam ben diyorsanız da unutun o parayı gitsin.
0
kardeşim paraya ihtiyacın olmasa ne olacak yahu? neden enayi yerine koyuyorsun kendini?
aracıyı arayıp durumu anlatacaksın, sen onu ararken mahcup olarak arıcaksın tamam ama o telefon kapandığında mahçup olan artık aracı kişi olacak. bırak biraz da o düşünsün bakalım seni. saygı duyman gereken biriyse zaten çözer işini. yok sallamıyorsa da bence saygı duymayı bırak.
aracıyı arayıp durumu anlatacaksın, sen onu ararken mahcup olarak arıcaksın tamam ama o telefon kapandığında mahçup olan artık aracı kişi olacak. bırak biraz da o düşünsün bakalım seni. saygı duyman gereken biriyse zaten çözer işini. yok sallamıyorsa da bence saygı duymayı bırak.
0
makbul jakoben
Yeni Samsung tablet aldım. Bunun ekranı çizilmesin, yıpranmasın vs diye ince bi film yapıştırıyorlarmış üzerine ekran koruyucu olarak. Şart mıdır bu? Almazsam ekran çok zarar görür mü?
Yeni Samsung tablet aldım. Bunun ekranı çizilmesin, yıpranmasın vs diye ince bi film yapıştırıyorlarmış üzerine ekran koruyucu olarak. Şart mıdır bu? Almazsam ekran çok zarar görür mü?
0
adsiz bmp
`yastığa kafayı koyar koymaz uyuyan insan`lardan birisiyim.sabahları düzenli olarak uyandığım saat ise 7:30.fakat son on gündür saat 04:45 / 05:00 arası uyanıyorum. daha sonrasında da tekrar uykuya dalamıyorum. sanki birisi bilerek dürtüp uyandırıyor.stres yaratacak bir durumum da yok. doktora gitme
yastığa kafayı koyar koymaz uyuyan insanlardan birisiyim.
sabahları düzenli olarak uyandığım saat ise 7:30.
fakat son on gündür saat 04:45 / 05:00 arası uyanıyorum. daha sonrasında da tekrar uykuya dalamıyorum. sanki birisi bilerek dürtüp uyandırıyor.
stres yaratacak bir durumum da yok. doktora gitmeden önce, daha önce başından böyle bir şeyler geçmiş olan birileri varsa sorunu nasıl çözdüğünü paylaşabilir mi ?
sabahları düzenli olarak uyandığım saat ise 7:30.
fakat son on gündür saat 04:45 / 05:00 arası uyanıyorum. daha sonrasında da tekrar uykuya dalamıyorum. sanki birisi bilerek dürtüp uyandırıyor.
stres yaratacak bir durumum da yok. doktora gitmeden önce, daha önce başından böyle bir şeyler geçmiş olan birileri varsa sorunu nasıl çözdüğünü paylaşabilir mi ?
0
genellikle stresten kaynaklı oluyor. sizin gözle görülür olarak hissetmediğiniz ama alttan alta rahatsız eden bir şey olabilir. bir oraları kurcalayın derim.
diğeri ise tatil ve seyahatlerden sonra yatağımı değiştirdiğimde oluyor. zamanla eski rutinine oturuyor.
diğeri ise tatil ve seyahatlerden sonra yatağımı değiştirdiğimde oluyor. zamanla eski rutinine oturuyor.
0
candanag
sözlükte bir başlık var gören görmüştür https://eksisozluk.com/ic-guvenlik-paketi-6-marta-kadar-gecmemeli--4707332burada yazılanları ve sebebini okudum da bana mantıklı gelmedi, bel bağlanılan nokta 6 Mart sonrasında yasama sürecinin yavaşlatılması ve Mart sonunda seçimler nedeniyle tatil olayı. Fak
sözlükte bir başlık var gören görmüştür eksisozluk.com
burada yazılanları ve sebebini okudum da bana mantıklı gelmedi, bel bağlanılan nokta 6 Mart sonrasında yasama sürecinin yavaşlatılması ve Mart sonunda seçimler nedeniyle tatil olayı. Fakat Mart sonunda Meclis'in tatile gireceğini nereden öğrenmiş bu arkadaş onu anlamadım, öyle bir karar yok henüz benim bildiğim kadarıyla, AKP'nin isteği doğrultusunda karar çıkartılır ve Nisan sonuna kadar da olsa çalışılabilir ve bu tasarı yasalaşabilir. Bana dayanıksız bir argüman gibi geldi.
Bir de tabiki eski genel seçimlerde ne kadar ay önceden tatile girildiğine bakılması gerekiyor ki, AKP döneminde bu süre giderek kısaldı diye hatırlıyorum, belki araştırıp bu süreleri belirten birileri de olur.
NOT: www.tbmm.gov.tr linkinde grup önerilerinde görülen en son 31 Mart 2015 tarihi Meclisin tatile gireceğini ya da bu süre sonunda yasa çıkarılamazsa tatile girileceği anlamına gelmiyor bildiğim kadarıyla.
NOT2: 2011 genel seçimleri 12 Haziran 2011'de gerçekleşmiş ve Meclis 12 Nisan 2011'de tatile girmiş bir haberde gördüğüm kadarıyla t24.com.tr
Ha bir de, bundan önceki seçimlerin 2 ay öncesinde Meclis tatile girdi diye bu dönemde de aynı zaman aralığında girmek zorunda değil, yine bir danışma kurulu kararı/grup önerisi ile Nisan ayı boyunca da Meclisi çalıştırabilirler diye düşünüyorum.
burada yazılanları ve sebebini okudum da bana mantıklı gelmedi, bel bağlanılan nokta 6 Mart sonrasında yasama sürecinin yavaşlatılması ve Mart sonunda seçimler nedeniyle tatil olayı. Fakat Mart sonunda Meclis'in tatile gireceğini nereden öğrenmiş bu arkadaş onu anlamadım, öyle bir karar yok henüz benim bildiğim kadarıyla, AKP'nin isteği doğrultusunda karar çıkartılır ve Nisan sonuna kadar da olsa çalışılabilir ve bu tasarı yasalaşabilir. Bana dayanıksız bir argüman gibi geldi.
Bir de tabiki eski genel seçimlerde ne kadar ay önceden tatile girildiğine bakılması gerekiyor ki, AKP döneminde bu süre giderek kısaldı diye hatırlıyorum, belki araştırıp bu süreleri belirten birileri de olur.
NOT: www.tbmm.gov.tr linkinde grup önerilerinde görülen en son 31 Mart 2015 tarihi Meclisin tatile gireceğini ya da bu süre sonunda yasa çıkarılamazsa tatile girileceği anlamına gelmiyor bildiğim kadarıyla.
NOT2: 2011 genel seçimleri 12 Haziran 2011'de gerçekleşmiş ve Meclis 12 Nisan 2011'de tatile girmiş bir haberde gördüğüm kadarıyla t24.com.tr
Ha bir de, bundan önceki seçimlerin 2 ay öncesinde Meclis tatile girdi diye bu dönemde de aynı zaman aralığında girmek zorunda değil, yine bir danışma kurulu kararı/grup önerisi ile Nisan ayı boyunca da Meclisi çalıştırabilirler diye düşünüyorum.
0
linkini verdiğiniz yazıyı okudunuz mu? orada tatile gireceğiyle ilgili bir şey yazmıyor orada. 6 mart'tan sonra meclis başkanlığı'nın başka bir partiye geçeceği, muhalefet partisine geçince de başkan'ın isterse süreci yavaşlatabileceği yazıyor.
0
"...mart ayının sonunda meclis tatile giriyor. meclis tatiline kadar oylama işlemi tamamlanmazsa, o yasa tasarısı meclisten geçmemiş olacak. seçim sonrası göreve gelecek olan partiler ve oluşan meclis yapısı, o yasa teklifini yeniden gündeme alabilir veya doğrudan reddedebilir..." denmiş sebep olarak gösterilen linkte eksisozluk.com
0
Tatil diyelim Martın sonunda gerçekleşecek ama Mart sonuna kadar AKP'nin Meclisi hafta sonu dahil her gün çalıştırmaması için bir neden de yok, muhalefet başkanvekillerinin genel kurula başkanlık edecek olması elbette süreci yavaşlatacaktır diye düşünüyorum ben de ama bu yasama döneminde geçirmeyi kafaya koydularsa sonuna kadar zorlayacaklardır bu gibi ihtimalleri diye düşünüyorum.
0
Northern Mariner
Günlerdir dikkatimi çekiyor; intihar, bunalım, umutsuzluk ve hayattan bezme temalı duyurular.Bu genç yaşlarımızda bu kadar mutsuz muyuz? Herşey bize dert mi oluyor yada hep böyle mi hissediyoruz?Aslında psikoloji ile ilgili şeylerden anlamam, insan psikolojisini de anlamak zordur. Ancak size meslek
Günlerdir dikkatimi çekiyor; intihar, bunalım, umutsuzluk ve hayattan bezme temalı duyurular.
Bu genç yaşlarımızda bu kadar mutsuz muyuz? Herşey bize dert mi oluyor yada hep böyle mi hissediyoruz?
Aslında psikoloji ile ilgili şeylerden anlamam, insan psikolojisini de anlamak zordur. Ancak size meslek yaşamımdan belki ibret alınacak belki de tebessümle okuyacağınız detaylar anlatmak istiyorum. Konu çok sıkıcı olmasın diye de kısaca bir olay anlatıp sorulara geçeceğim :) Eğer talep görürse ilerleyen günlerde yeni hikayelerle devam ederiz.
Nereden başlasak, yıl 2007 mevki: hint okyanusu dolayları aylardan mayıs yada haziran. Hint okyanusunun en fırtınalı en sallantılı olduğu günlerden birinde Çin'den yük tahliyesi sonrası yeniden Brezilya'ya yolculuk... O kadar sallantılı günler ki 5-6 gün boyunca yemek yemeye halimiz yok, zaten hoş yemek diyebildiğimiz tek şey fırında kumpir kıvamında közlenmiş patates. Durum böyle olunca sinir ve asabiyet tavan :) Yatakta bile yatarken düşmemek için yüzyüze yatarak iki elle sımsıkı yatağa sarılarak birkaç saat uyumaya çalışmak daha da zorlaştırıyordu herşeyi. O günlerde en fazla düşündüğüm şey neden buradayım sorusuydu. Günlerce zifir karanlıkta okyanusta tamamen yapayalnızdık. O kadar yalnızdık ki başımıza kötü bir olay gelse zaten kimsenin kurtarmaya gelmeyeceğini bilecek kadar korkuyu da yenmiştik. O günlerde ailesel ve kişisel sorunlarla boğuşuyordum. Artık o kadar bunalmıştım ki geminin en tepe noktasına (miyar güverte) çıkıp yeter ulan yeteeer diye bağırmak istiyordum. Gündüzleri sallantılı da olsa bir şekilde geçiyordu ancak gece karanlığı çökünce daha da bunaltıcı oluyordu. Yerlerde sürüklenen kitaplar ve haritalar, can yelekleriyle dolaşan insanlar artık etkilemiyordu. Herşey ya tamam ya devama dönmüştü.
O anda sadece birşey bizi gülme krizlerine soktu. Can yeleğini çizgili pijamasının üzerine giyen bir gemici!! O saatten sonra stresle herşey kopmuştu. Artık gemi batarsa çizgili pijamayla bulunacak cesetlerden ve komikliğinden bahsedip daha da gülüyorduk. O günleri öyle atlattık, ama bir tek kafadaki arıza geriye hediye kaldı.
Bu yüzden galiba etrafımdaki insanların mutsuzluğuna dayanamıyorum. Herkes bir şekilde mutlu olsun, elimden geleni yapayım istiyorum. İstemeden kırdığım arkadaşlarım, sevdiğim insanlar ve tanımadığım kişiler de oldu tabiki. Hepsini onarmaya çalışıyorum.
En alta da sorumu yerleştireyim, sizin için umutsuzluk nedir ve nasıl yendiniz?
Konunun görselliği için birkaç video da ekliyorum. Okuduktan sonra seyrederseniz belki hoşunuza gidebilir :)
İyi geceler herkese
(git: www.youtube.com
(git: www.youtube.com
Bu genç yaşlarımızda bu kadar mutsuz muyuz? Herşey bize dert mi oluyor yada hep böyle mi hissediyoruz?
Aslında psikoloji ile ilgili şeylerden anlamam, insan psikolojisini de anlamak zordur. Ancak size meslek yaşamımdan belki ibret alınacak belki de tebessümle okuyacağınız detaylar anlatmak istiyorum. Konu çok sıkıcı olmasın diye de kısaca bir olay anlatıp sorulara geçeceğim :) Eğer talep görürse ilerleyen günlerde yeni hikayelerle devam ederiz.
Nereden başlasak, yıl 2007 mevki: hint okyanusu dolayları aylardan mayıs yada haziran. Hint okyanusunun en fırtınalı en sallantılı olduğu günlerden birinde Çin'den yük tahliyesi sonrası yeniden Brezilya'ya yolculuk... O kadar sallantılı günler ki 5-6 gün boyunca yemek yemeye halimiz yok, zaten hoş yemek diyebildiğimiz tek şey fırında kumpir kıvamında közlenmiş patates. Durum böyle olunca sinir ve asabiyet tavan :) Yatakta bile yatarken düşmemek için yüzyüze yatarak iki elle sımsıkı yatağa sarılarak birkaç saat uyumaya çalışmak daha da zorlaştırıyordu herşeyi. O günlerde en fazla düşündüğüm şey neden buradayım sorusuydu. Günlerce zifir karanlıkta okyanusta tamamen yapayalnızdık. O kadar yalnızdık ki başımıza kötü bir olay gelse zaten kimsenin kurtarmaya gelmeyeceğini bilecek kadar korkuyu da yenmiştik. O günlerde ailesel ve kişisel sorunlarla boğuşuyordum. Artık o kadar bunalmıştım ki geminin en tepe noktasına (miyar güverte) çıkıp yeter ulan yeteeer diye bağırmak istiyordum. Gündüzleri sallantılı da olsa bir şekilde geçiyordu ancak gece karanlığı çökünce daha da bunaltıcı oluyordu. Yerlerde sürüklenen kitaplar ve haritalar, can yelekleriyle dolaşan insanlar artık etkilemiyordu. Herşey ya tamam ya devama dönmüştü.
O anda sadece birşey bizi gülme krizlerine soktu. Can yeleğini çizgili pijamasının üzerine giyen bir gemici!! O saatten sonra stresle herşey kopmuştu. Artık gemi batarsa çizgili pijamayla bulunacak cesetlerden ve komikliğinden bahsedip daha da gülüyorduk. O günleri öyle atlattık, ama bir tek kafadaki arıza geriye hediye kaldı.
Bu yüzden galiba etrafımdaki insanların mutsuzluğuna dayanamıyorum. Herkes bir şekilde mutlu olsun, elimden geleni yapayım istiyorum. İstemeden kırdığım arkadaşlarım, sevdiğim insanlar ve tanımadığım kişiler de oldu tabiki. Hepsini onarmaya çalışıyorum.
En alta da sorumu yerleştireyim, sizin için umutsuzluk nedir ve nasıl yendiniz?
Konunun görselliği için birkaç video da ekliyorum. Okuduktan sonra seyrederseniz belki hoşunuza gidebilir :)
İyi geceler herkese
(git: www.youtube.com
(git: www.youtube.com
0
kanka sizin gibi uzun yolcuların şahitliği kabul edilmiyor diye duydum doğru mu?
0
:) güzelmiş. gemici olsam ben de bayağı eğlenirdim herhalde. ama şu an umutsuzum. mutsuzum. yarına uyanmak için tek bir motivasyonum yok. eksik ve yetersiz hissediyorum. pilim bitmiş gibi. hani ayağa kalksam bir şeyleri değiştiririm belki ama onu yapamıyorum. yürüyemiyorum. bugün insanlar hayata tutunabilmek için koşuyor, hırpalıyor, tırmalıyor ama ben daha yürümeyi beceremiyorum ve bunun için uğraşacak gücü bile bulamıyorum.
bıktım valla. intihar edecek gözüm yok ama daha korkusuzum. ölmekten ya da zarar görmekten korkmuyorum. kaybedecek bir şeyim kalmadı çünkü şu an için. kendimi tükettim. ilerde düzelirsem belki iyi şeyler olabilir. ama şu an için, bana bir şey olsa "yazık oldu" diyemezler. hiçim çünkü.
bıktım valla. intihar edecek gözüm yok ama daha korkusuzum. ölmekten ya da zarar görmekten korkmuyorum. kaybedecek bir şeyim kalmadı çünkü şu an için. kendimi tükettim. ilerde düzelirsem belki iyi şeyler olabilir. ama şu an için, bana bir şey olsa "yazık oldu" diyemezler. hiçim çünkü.
0
çoğu zaman yalnızlık, çevresizlikten kaynaklanıyor, dikkat edersen yüzde 90'ı bundan kaynaklı. genç yaşlarda çevresiz, yalnız nineler/dedeler gibi bir hayat sürmek doğal olarak bu duruma sokuyor tabii ki.ne bekliyorsunuz ki.
0
hah işte mevzu tam da bu. sizler zannediyorsunuz ki mutsuz insanlara "ya dostum seninki de mutsuzluk mu, bak ben neler neler yaşadım" deyince o insan bir anda aydınlanıp mutlu hale geliyor. toplumun çoğunluğu da sizin gibi düşünüp, insanların dertleriyle ilgili "şımarıklıktan" yorumu yapıyor.
iyi niyetli bile olsanız depresyonda olan insanlara böyle yaklaşmayın. hiç bir faydası olmayacağı gibi bu kez de "ben acaba küçük sorunları bile büyüten ve çözemeyen beceriksiz biri miyim" cenderesine düşerek daha kötü olacaktır. bakın psikolojiden hiç anlamadığınızı da ne güzel belirtmişsiniz zaten.
iyi niyetli bile olsanız depresyonda olan insanlara böyle yaklaşmayın. hiç bir faydası olmayacağı gibi bu kez de "ben acaba küçük sorunları bile büyüten ve çözemeyen beceriksiz biri miyim" cenderesine düşerek daha kötü olacaktır. bakın psikolojiden hiç anlamadığınızı da ne güzel belirtmişsiniz zaten.
0
@ismail yk doğrudur uzakyol'da çalışan insanların çoğu kafayı kırıyor :))
@der meister aslında burada anlatmak istediğim canın tehlikedeyken bile eğlenecek birşey bulabiliyorsun, o tükenmişlik hissini bilirim ama en azından ayağa kalkıp gidişe dur diyebilmek...
@fransizkalanadam haklısın, bende yalnızım ne sevgili, ne arkadaş hiçbiri yok. Kardeşim bildiğim dostlarım ise dünyanın bir ucundalar. Ama insan bunu kendi kendine aşabilir, hele ki senin gibi üniversite ortamında olabilsem yeniden daha güzel olurdu herşey.
@dahili meddah teşekkürler yorumunuza
@der meister aslında burada anlatmak istediğim canın tehlikedeyken bile eğlenecek birşey bulabiliyorsun, o tükenmişlik hissini bilirim ama en azından ayağa kalkıp gidişe dur diyebilmek...
@fransizkalanadam haklısın, bende yalnızım ne sevgili, ne arkadaş hiçbiri yok. Kardeşim bildiğim dostlarım ise dünyanın bir ucundalar. Ama insan bunu kendi kendine aşabilir, hele ki senin gibi üniversite ortamında olabilsem yeniden daha güzel olurdu herşey.
@dahili meddah teşekkürler yorumunuza
0
zenlaid
selamlar,şimdi 20 sene kadar öncesinden bir yer davamız vardı. adama vekalet yoluyla yeri senetle satmıştık, ve fakat adam ödeme yapmayınca icra yapmıştık. meğersem adam evinin perdelerini bırakmış, tasını tarağını toplayıp taşınmış, kimsenin de haberi yok. biz de akabinde vekaleti iptal etmiştik. a
selamlar,
şimdi 20 sene kadar öncesinden bir yer davamız vardı. adama vekalet yoluyla yeri senetle satmıştık, ve fakat adam ödeme yapmayınca icra yapmıştık. meğersem adam evinin perdelerini bırakmış, tasını tarağını toplayıp taşınmış, kimsenin de haberi yok. biz de akabinde vekaleti iptal etmiştik. adamdan birdaha haber de alamadık.
hülasa bunun üzerinden o kadar zaman geçti, şimdi aklımıza geldi bir yere bakalım diye. tapu dairesinde yer halen annemin üzerinde görünüyor (görevlinin bilgisayar ekranında gördüm) lakin e-devlette yer görünmüyor.
araştırdık, görevli kişi asliye hukuk mahkemesinden bir karar çıkmış dedi. detayını söylemedi sadece tarih, esas no ve karar numarasını söyledi. bize belge getirin dedi. şu halde;
1) görevli hangi asliye hukuk mahkemesi olduğunu söylemedi. adliyenin yolunu bile bilmem ben, nereye gitmem lazım? istanbul anadolu yakasındayım. nereye gitmeliyim, ne demeliyim?
2) adam arsayı kaçırmış olabilir mi?
3) kolay birşey midir? avukat lazım olur mu?
bu konularda bilgisi olan var mıdır? yardımcı olursanız çok sevinirim.
edit:
* arsa istanbulda değil. dolayısı ile tapu dairesi kolay ulaşımda değil.
** tapu dairesindeki görevlinin ekranında annemin adı çıkmıştı. adam arsayı kaçırmış olsa annemin adının çıkmaması gerekir diye düşünüyorum, yanılıyor muyum?
şimdi 20 sene kadar öncesinden bir yer davamız vardı. adama vekalet yoluyla yeri senetle satmıştık, ve fakat adam ödeme yapmayınca icra yapmıştık. meğersem adam evinin perdelerini bırakmış, tasını tarağını toplayıp taşınmış, kimsenin de haberi yok. biz de akabinde vekaleti iptal etmiştik. adamdan birdaha haber de alamadık.
hülasa bunun üzerinden o kadar zaman geçti, şimdi aklımıza geldi bir yere bakalım diye. tapu dairesinde yer halen annemin üzerinde görünüyor (görevlinin bilgisayar ekranında gördüm) lakin e-devlette yer görünmüyor.
araştırdık, görevli kişi asliye hukuk mahkemesinden bir karar çıkmış dedi. detayını söylemedi sadece tarih, esas no ve karar numarasını söyledi. bize belge getirin dedi. şu halde;
1) görevli hangi asliye hukuk mahkemesi olduğunu söylemedi. adliyenin yolunu bile bilmem ben, nereye gitmem lazım? istanbul anadolu yakasındayım. nereye gitmeliyim, ne demeliyim?
2) adam arsayı kaçırmış olabilir mi?
3) kolay birşey midir? avukat lazım olur mu?
bu konularda bilgisi olan var mıdır? yardımcı olursanız çok sevinirim.
edit:
* arsa istanbulda değil. dolayısı ile tapu dairesi kolay ulaşımda değil.
** tapu dairesindeki görevlinin ekranında annemin adı çıkmıştı. adam arsayı kaçırmış olsa annemin adının çıkmaması gerekir diye düşünüyorum, yanılıyor muyum?
0
Tapudaki kayıttan örnek alın. O örnekte, tapudaki durumu etkileyen mahkeme kararları, o kararın hangi mahkemeden alındığı esas no'su falan yazar. O kayıtla birlikte kararın alındığı mahkemeye gidin ve kararı isteyin. Davanın tarafı anneniz olduğu için size örnek verirler.
0
öncelikle ilgili tapu müdürlüğü'ne hitaben bir dilekçe yazarak;
1- " ..... ada..... parsel'de bulunan taşınmazıma ait tapu kaydının ve takyidatlarının suretinin tarafıma verilmesini talep ederim" diye bir dilekçe yazın anneniz adına. burada kimin adına göründüğüne bakın.
eğer bir başkası adınaysa gerekçesi zaten orada yazar "satış nedeniyle ....... adına tescil edilmiştir ya da ........ mahkeme kararı nedeniyle şöyle böyle olmuştur gibi."
2- asliye hukuk mahkemesi olduğu için "tapu iptali ve tescili davası" olduğunu düşünüyorum. eğer devlet tarafından kamulaştırılmış olsaydı kadastro mahkemesi'nde olurdu. tapu iptali davasının da bir yığın nedeni olabilir. "muvazaa ya da olağanüstü zamanaşımı nedeniyle iktisap" gibi.
ancak bu davada annenizin adı tapuda görünüyorsa, davalı olarak görülmesi ve haberdar olması gerekiyor. annenize bu durumu bir sorun. hiç dava tebligatı gelmiş mi diye.
3- zor değil ama karışık süreç. bu aşamalarda avukata ihtiyaç yok. ama alacağınız cevaba göre olabilir.
1- " ..... ada..... parsel'de bulunan taşınmazıma ait tapu kaydının ve takyidatlarının suretinin tarafıma verilmesini talep ederim" diye bir dilekçe yazın anneniz adına. burada kimin adına göründüğüne bakın.
eğer bir başkası adınaysa gerekçesi zaten orada yazar "satış nedeniyle ....... adına tescil edilmiştir ya da ........ mahkeme kararı nedeniyle şöyle böyle olmuştur gibi."
2- asliye hukuk mahkemesi olduğu için "tapu iptali ve tescili davası" olduğunu düşünüyorum. eğer devlet tarafından kamulaştırılmış olsaydı kadastro mahkemesi'nde olurdu. tapu iptali davasının da bir yığın nedeni olabilir. "muvazaa ya da olağanüstü zamanaşımı nedeniyle iktisap" gibi.
ancak bu davada annenizin adı tapuda görünüyorsa, davalı olarak görülmesi ve haberdar olması gerekiyor. annenize bu durumu bir sorun. hiç dava tebligatı gelmiş mi diye.
3- zor değil ama karışık süreç. bu aşamalarda avukata ihtiyaç yok. ama alacağınız cevaba göre olabilir.
0
filipis
sb.https://lcdn3.lmng.net/imgres/32540/products/9150423/800/1.jpg?v104edit: bu tarz bereler yakışıyor bana sıkıntı yok o konuda :)edit2: ürün limangoda satılıyor https://www.limango.com.tr/urun/eightborn-unisex-bere-fume-9150423?sayfa=1
sb.
lcdn3.lmng.net
edit: bu tarz bereler yakışıyor bana sıkıntı yok o konuda :)
edit2: ürün limangoda satılıyor www.limango.com.tr
lcdn3.lmng.net
edit: bu tarz bereler yakışıyor bana sıkıntı yok o konuda :)
edit2: ürün limangoda satılıyor www.limango.com.tr
0
Cursed Chico
Mesela itfaiyceler gibi 1 gece uyanık kalıp ertesi gün uyumak gibi. Bir takım çalışmalar, projeler yapanlar , zamaandan kzanç için bir takım şylere gidiyordur belki burda?Alışılagelmiş uykudüzeni, belki yüzlerce ytılın gbirikimi ama daha az uykuyla aynı verim oluyorsa, kayıp da olmuyorsa
Mesela itfaiyceler gibi 1 gece uyanık kalıp ertesi gün uyumak gibi. Bir takım çalışmalar, projeler yapanlar , zamaandan kzanç için bir takım şylere gidiyordur belki burda?
Alışılagelmiş uykudüzeni, belki yüzlerce ytılın gbirikimi ama daha az uykuyla aynı verim oluyorsa, kayıp da olmuyorsa
Alışılagelmiş uykudüzeni, belki yüzlerce ytılın gbirikimi ama daha az uykuyla aynı verim oluyorsa, kayıp da olmuyorsa
0
bu konuda bir kitap vardı. çok uyuyan aptaldır mı ne öyle bir de başlığı vardı. hatırlayan olur belki.
0
düzenden çok yorgunluğuna bağlı.
aralıklarla ikişer saatlik uykularla günde 5-6 saat uykuyla verimli çalıştığım da oluyor, 6-7 saatin üzerinde uyuyup çalışamadığım da.
ama uykum olduğunda/yorgun olduğumda çalışamadığımı, belirgin bir şekilde aptallaştığımı ve yine belirgin bir şekilde "horny" olduğumu biliyorum. o yüzden yatıp uyuyorum.
aralıklarla ikişer saatlik uykularla günde 5-6 saat uykuyla verimli çalıştığım da oluyor, 6-7 saatin üzerinde uyuyup çalışamadığım da.
ama uykum olduğunda/yorgun olduğumda çalışamadığımı, belirgin bir şekilde aptallaştığımı ve yine belirgin bir şekilde "horny" olduğumu biliyorum. o yüzden yatıp uyuyorum.
0
2 gün hiç uyumayıp çalıştığım da oluyo. arada bir iki saat uyumuşumdur belki. istediğim kadar uyuyup istediğim kadar ayakta durma kabiliyetine sahibim.
0
Düzenin etkisi mutlaka var ama sonuç olarak bedensel/zihinsel yorgunluk önemli burada galiba. Ben mesela günlük ortalama 5-5,5 saat uyurum sürekli.
Uzun yıllardır hiç değişmedi, tamamen alıştım buna herhalde. Ama yine de ara ara erken yatma ihtiyacı hasıl oluyor. Ayda bir kez gibi 8-8,5 saat uyuyorum ve resetleniyor olay. Kişiden kişiye de değişir tabi.
Edit notu: Gece uykusu benimkisi [5-5,5 Saat]. Ben öğle gündüz 2 yat, ikindi/akşam 1 yat, gece de 3 saat yat yapamam. Tamamen alışkanlık ve buna bağlı bazı faktörler. Kişiye göre de değişken bu. Yok ben 8-9 saat uyuyorum yetmiyor diyen yetişkin biri hikaye anlatıyordur. Başka bir şey vardır o işte.
Uzun yıllardır hiç değişmedi, tamamen alıştım buna herhalde. Ama yine de ara ara erken yatma ihtiyacı hasıl oluyor. Ayda bir kez gibi 8-8,5 saat uyuyorum ve resetleniyor olay. Kişiden kişiye de değişir tabi.
Edit notu: Gece uykusu benimkisi [5-5,5 Saat]. Ben öğle gündüz 2 yat, ikindi/akşam 1 yat, gece de 3 saat yat yapamam. Tamamen alışkanlık ve buna bağlı bazı faktörler. Kişiye göre de değişken bu. Yok ben 8-9 saat uyuyorum yetmiyor diyen yetişkin biri hikaye anlatıyordur. Başka bir şey vardır o işte.
0
hiç öyle mevzulara girmeni tavsiye etmem. uyku düzeni zorlukla oturan ve bozulunca tamiri zor mevzulardan biri. günde 6-7 saat uyku gerekli ve yeterlidir. belki 5 saatle de yaşayabilirsin ama aynı verimle çalışamaz, konsantre olamazsın. bağışıklığın düşer, sık hasta olursun.
0
yine herkes bilip bilmeden sallamis. yav olay basit. senin bi uyku dongun var. 90 dakika da olabilir 110 dakika da. yani sen uykuya daldiktan sonra 90in katlarinda rahat uyanirsin idealde eger 90 dakikalik dongun varsa. o yuzden mesela 4.5 saat bi de oglenleri 1.5 saat uyursun sana kalmis. appler kullan bunun icin. simdi salliyorum biraz da iste cok hareketsizsen derin uykudasin. sonra hafif hareketleniyosun uykunda telefon algiliyo bunu yatakta cunku diyo bu eleman cikti derin uykudan. senin o derin uykudan cikisini yakalaman lazim ki aci cekmeden cat diye kalk. ayrica ideal dedim cunku daa fazla yorgunsundur, kafein almissindir, stres yapmissindir. uyku kaliteni etkileyen cok faktor var. uzerinde baya kafa yorman lazim.
tabi bu dongunun icinde gereksiz gorulen kisimlar var rem nrem diye arastir. adamlar da demisler ki gereksiz kisimlari atiyim uykudan sadece gerekli kismini uyiyim. geyik bu ya da vinci falan oyle yapiyomus. o zaman 20 dakika carpi 4 falan uyuyosun ama buna bir fani olarak ulasabilir misin, ulassan da kac sene surer bilmiyorum. uberman diye merak edersen onu da arat.
bazilari da iste bir kac kisa sekerleme yaparlar mesela ben oyle yapiyorum. daliyorum 20 dakika yetiyor. yine hafiften salliyorum ama bunun iste yukarda bahsettigim seyle alakasi var. zindeligi geri kazanmak icin 1 sa 2 sa uyumana gerek yok. son olarak bana sorarsan mutlaka uykunu bol. gece ve oglen olarak. hatta bolebiliyosan kisa kisa daa fazla bol. sahsi kaanatim tabi bu ise yaramazsa ise yaramiyodur sende bu kadar basit.
tabi bu dongunun icinde gereksiz gorulen kisimlar var rem nrem diye arastir. adamlar da demisler ki gereksiz kisimlari atiyim uykudan sadece gerekli kismini uyiyim. geyik bu ya da vinci falan oyle yapiyomus. o zaman 20 dakika carpi 4 falan uyuyosun ama buna bir fani olarak ulasabilir misin, ulassan da kac sene surer bilmiyorum. uberman diye merak edersen onu da arat.
bazilari da iste bir kac kisa sekerleme yaparlar mesela ben oyle yapiyorum. daliyorum 20 dakika yetiyor. yine hafiften salliyorum ama bunun iste yukarda bahsettigim seyle alakasi var. zindeligi geri kazanmak icin 1 sa 2 sa uyumana gerek yok. son olarak bana sorarsan mutlaka uykunu bol. gece ve oglen olarak. hatta bolebiliyosan kisa kisa daa fazla bol. sahsi kaanatim tabi bu ise yaramazsa ise yaramiyodur sende bu kadar basit.
0
evrenos gazi
Ne zaman yazar olurum?
Ne zaman yazar olurum?
0
O işin algoritması çözülebilmiş değil valla. Bir bakmışsın yarın 4400'e gerilemişsin, bir bakmışsın 10 dakika sonra yazar olmuşsun.
0
want2die+1. bununla birlikte bu süreçte girmediğin gün bazında sıralaman, senden sonra olup da girenlerin yarısı kadar geriliyor.
0
safepassage
merhaba, instagram üzerinden bir mağaza açmak istiyorum.kendi tasarımım olan sticker ve t-shirtler bastırıp oraya koyacağım. isim önerilerinizi alabilir miyim? tasarımlar daha çok hipster tarzı olacak. Sakallı kurukafalar, batman, daredevil, hellboylar falan olacak. Marvel'i çok severim bi de.
merhaba, instagram üzerinden bir mağaza açmak istiyorum.
kendi tasarımım olan sticker ve t-shirtler bastırıp oraya koyacağım.
isim önerilerinizi alabilir miyim? tasarımlar daha çok hipster tarzı olacak. Sakallı kurukafalar, batman, daredevil, hellboylar falan olacak.
Marvel'i çok severim bi de.
kendi tasarımım olan sticker ve t-shirtler bastırıp oraya koyacağım.
isim önerilerinizi alabilir miyim? tasarımlar daha çok hipster tarzı olacak. Sakallı kurukafalar, batman, daredevil, hellboylar falan olacak.
Marvel'i çok severim bi de.
0
tabii ki de: previously !! şahane isim :)) şimdi aklıma geldi. Neden geldi hiçbir fikrim yok.
0
Martel :)
marka ne olursa olsun, ortalama bir insanın aklında kalıcı olacak kadar belirgin, sade, vurucu olmalı. çok uzun olmamalı. alfabetik olarak biraz önlerde olmalı (a-f arası harfle başlayan gibi) Bugüne kadar 4 adet başarılı marka oluşturdum diyebilirim.
marka ne olursa olsun, ortalama bir insanın aklında kalıcı olacak kadar belirgin, sade, vurucu olmalı. çok uzun olmamalı. alfabetik olarak biraz önlerde olmalı (a-f arası harfle başlayan gibi) Bugüne kadar 4 adet başarılı marka oluşturdum diyebilirim.
0
old possum
Annemin kalp damarlarından birinin tıkalı olduğunu öğrendik. Şu an çok kötü hissediyorum.(annemle hiç geçinemedim bu güne değin, bir çok konuda görüşlerimiz tamamen bir birine zıt, hayata bakışımız apayrıdır) sürekli tartışırız.Şimdiyse onu üzdüğüm zamanlar aklıma geliyor, özellikle ergenken yaptıkl
Annemin kalp damarlarından birinin tıkalı olduğunu öğrendik. Şu an çok kötü hissediyorum.(annemle hiç geçinemedim bu güne değin, bir çok konuda görüşlerimiz tamamen bir birine zıt, hayata bakışımız apayrıdır) sürekli tartışırız.
Şimdiyse onu üzdüğüm zamanlar aklıma geliyor, özellikle ergenken yaptıklarım. Üstelik tek evladıyım. Çok kötü oldum bilmiyorum... Kaybetme korkusu, pişmanlık bir yandan. Naoıcam ben. Çok kötüyüm. Çok kötü bir evladım ben:(
Anjiyo olması gerekiyormuş. Keşke herşeyi düzeltebilsem. Şu an öyle tuhaf hisler içerisindeyim ki. Buraya neden duyuru açtım. onu bile bilmiyorum.
Şimdiyse onu üzdüğüm zamanlar aklıma geliyor, özellikle ergenken yaptıklarım. Üstelik tek evladıyım. Çok kötü oldum bilmiyorum... Kaybetme korkusu, pişmanlık bir yandan. Naoıcam ben. Çok kötüyüm. Çok kötü bir evladım ben:(
Anjiyo olması gerekiyormuş. Keşke herşeyi düzeltebilsem. Şu an öyle tuhaf hisler içerisindeyim ki. Buraya neden duyuru açtım. onu bile bilmiyorum.
0
anjiyo dünyanın sonu değil ki. benim arkadaşım 82'li 3 kere anjiyo oldu. sanki ölecekmiş gibi bakma olaya, bir sorunu düzeltmeye çalışıyorlar sonuçta doktorlar, stand da takabilirler. ömrü daha da uzar hatta belki, bir anda kalp krizinden öleceği yerde.
0
Amcam 80 li yıllarda, anjiyo esnasında ölmüştü. o geldi aklıma. O zamanki tekniklerle, şimdikiler farklıdır değil mi? Yarın için Siyemi Ersek'ten randevu aldım.
0
Hemen karamsar olma, bi dur bakalım her şeyin çaresi var ameliyat olup iyileşecek ne var bunda? Git annene babana destek ol, enerjik ol biraz, enerjini onlarla paylaş. Sen nasıl hissedersen aynısı onlara geçecek. O yüzden git biraz enerji pompala, zaten herkesin morali bozuktur, sen destek ol. İyimser konuş.
0
sakin ol, panikleme, vicdan yapma. dur bi önce sürece odaklan.vicdan yapmak yerine onu mutlu edecek şeyler yap, sürpriz yap çiçek al filan çıkar bi gezdir, ona da moral olsun.
kısacası kötü hissini iyi işlere dönüştür.
geçmiş olsun.
kısacası kötü hissini iyi işlere dönüştür.
geçmiş olsun.
0
ne yaptın yahu dur hele. anjiyo dediğin ne ki? hergün yüzlerce insan oluyo anjiyo. sakin ol da bundan sonraki yıllarda kalbini kırmamaya çalış.
0
Geçmiş olsun. Kesinlikle sakin ol ve kendine gel. Anjiyo artık çok normal bir şey. Bundan sonra ikinizin arasını hiç bir şey bozamayacak bak gör. O geçinemediğiniz yılların acısını çıkaracaksınız.
0
anjiyonun sonucu hep kötü olacak diye birşey yok ki. ayrıca anneni üzmen konusunda da kendini çok yargılama. sonuçta sen de insansın. üzgün, canın sıkkın, sinirli olabilirsin, tartışabilirsin. ergenken yaptıklarına hiç takılma. ergenlik zaten saçma sapan şeyler yapılan bir dönem. herşeyi ben bilirim, annem, babam birşey bilmiyor dediğimiz zamanlar. bu dönemin özelliği bu, herkes yaşadı, yaşıyor. kötü bir evlat değilsindir bence, hatta annen eminim seninle gurur duyuyordur. anneler, çocuklarını ne yaparsa yapsın hep sever. yanlış hatırlamıyorsam sen de annesin. çocuğun ne yapmış olursa olsun kızamazsın, küsemezsin, her zaman seversin çocuğunu. annene çok geçmiş olsun. iyi düşün herzaman.
0
Genelde insanlar bunu vefat sonrası yaşıyor, bunu şu an yaşamak çok güzel. Çünkü iş işten geçmiş değil, tamir edebileceğin birçok zaman var. Çünkü anjiyo artık normal bir prosedür. 30 küsur yıl önceki sistemle şimdi bir değil.
0
koşuyolu kalp hastanesinde GÜNDE 90 civarı anjiyo yapılıyor ve bir çoğunu izledim, öyle tehlikeli bir şey değil, senin rahmetli amcanda ciddi bir sorun vardı demek ki, ondan öyl bir sonuç doğurmuş olabilir. Yoksa topuk damarına kadar inildiğini gördüm ben anjioda. Korkma yani, tıkalı damarı açacaklar, daha sağlıklı olacak.
Ama sen yine de kötü bir evlat olduğunu düşünüp annenle barışmaya çalış. Anne bi tanedir.
Ama sen yine de kötü bir evlat olduğunu düşünüp annenle barışmaya çalış. Anne bi tanedir.
0
geçmiş olsun, sıkma canını hemen. anneannem maşallahı var 80 yaşında ve daha geçen sene bilmem kaçıncı anjiyosunu oldu. teknoloji çok gelişti, siyami ersek'de iyi hastane bildiğim kadarıyla.
0
sta
sizce 31 yaş hamilelik için uygun bir yaş mı erken mi geç mi?
sizce 31 yaş hamilelik için uygun bir yaş mı erken mi geç mi?
0
cocugunla arandaki yas farki fazlalasacagi icin gec.
ama kendi hayatini yasamak adina da erken.
ama kendi hayatini yasamak adina da erken.
0
fiziksel ve ruhsal olarak anne acisindan super bence, hatta biraz gec bile. artik insanlar 27-28'de ancak duzen kurabiliyor, haliyle cocuk da gecikiyor. ama cocuk 12 yasindayken 50 yasinda olmayi da istemezsiniz sanirim, cok buyuk fark olusuyor bu durumda.
anam beni 19'unda mi ne yapmis. ben simdi 20 yasindayim mesela, kadina bakiyorum hala 30 yasinda gibi. cocuk acisindan cok olumlu ve hos bi sey bu. cogu arkadasim ikinci veya ucuncu cocuk, anneleri hep 55-60 yasinda. bakiyorum da benim kadar samimi ve yakin olamiyorlar analariyla gordugum kadariyla.
cocuga anne degil ayni zamanda arkadas da olabilmek gerek. o yuzden yardirin derim. adini dermayster koyun lutfen kiz erkek fark etmez. anlamini sorarsa nufus mudurune de dedemizin adi dersiniz.
anam beni 19'unda mi ne yapmis. ben simdi 20 yasindayim mesela, kadina bakiyorum hala 30 yasinda gibi. cocuk acisindan cok olumlu ve hos bi sey bu. cogu arkadasim ikinci veya ucuncu cocuk, anneleri hep 55-60 yasinda. bakiyorum da benim kadar samimi ve yakin olamiyorlar analariyla gordugum kadariyla.
cocuga anne degil ayni zamanda arkadas da olabilmek gerek. o yuzden yardirin derim. adini dermayster koyun lutfen kiz erkek fark etmez. anlamini sorarsa nufus mudurune de dedemizin adi dersiniz.
0
tamam erken değil, ama geç de olduğu söylenemez. benim eşim 32 yaşında ikiz doğurdu. 40'a kadar yolu var artık. (yine de 35'ten sonra biraz zor olabilir)
0
sahip olacağınız çocukta 31 yaşına kadar beklerse gebelik sürelerini de sayarsak yaklaşık 63-64 yaşında torun sahibi olacaksınız. bence daha fazla vakit kaybetmeyin.
0
sağlık açısından soruyorsanız artık öyle 30'undan sonra doğurmak tehlikeli gibi bir görüş yok. Evet şartlar daha riskli hale gelebilir ama çok daha ileri yaşlarda doğuran kadınlar var. Hele zaten annelerimizin kuşağına bakarsanız ilk çocuklar erken yaşta olmuş olabilir ama 40'lı yaşlara denk gelen çok çocuk var.
annelik yapabilmek açısından soruyorsanız kimse iki dakika sonrasının ne olacağını bilemiyor o yüzden arada yaş farkı az olsun çocuğun filan yaşı da görülebilsin demek çok safça. Ayrıca "arkadaş" olmak gibi birşey yok. Anne anne olmalı yani. Arkadaş olalım deyip bilinçsizce evlenip çoluk çocuğa saniye düşünmeden karışanlar yüzünden boktan bir nesil geldi geliyor.
Çocuk sahibi olmak için asıl sorulması ve endişelenilmesi gereken konu başka ama bunu da burda söyleyince adamı linç ediyorlar.
annelik yapabilmek açısından soruyorsanız kimse iki dakika sonrasının ne olacağını bilemiyor o yüzden arada yaş farkı az olsun çocuğun filan yaşı da görülebilsin demek çok safça. Ayrıca "arkadaş" olmak gibi birşey yok. Anne anne olmalı yani. Arkadaş olalım deyip bilinçsizce evlenip çoluk çocuğa saniye düşünmeden karışanlar yüzünden boktan bir nesil geldi geliyor.
Çocuk sahibi olmak için asıl sorulması ve endişelenilmesi gereken konu başka ama bunu da burda söyleyince adamı linç ediyorlar.
0
mesglsn sanirm bn yatiyrm + 1
Ne bileyim, benim sülalede en erken 34 yaşında doğuruyorlar, genelde de 38-40 civarı. Anneler manneler de böyle. 31 bana normalmiş gibi geliyor. İşyerinde de genelde 30-36 arası doğuruyor millet. Geçen bir hocamız 46'sında doğurdu. O bana da bir fazla geldi.
Ne bileyim, benim sülalede en erken 34 yaşında doğuruyorlar, genelde de 38-40 civarı. Anneler manneler de böyle. 31 bana normalmiş gibi geliyor. İşyerinde de genelde 30-36 arası doğuruyor millet. Geçen bir hocamız 46'sında doğurdu. O bana da bir fazla geldi.
0
şimdiki zamanı filan yok bunun, modern hayat dedikleri saçmalık içinde doğadan benliğimizden koptuk.
30 yaş bir kadının doğurganlığı için çok önemli bir biyolojik yaştır. 30 a kadar hamile kalmayan kadında dişi hiç hamile kalmadığı için üreme faliyetleri azalıyor ve hamile kalma ihtimali çok düşüyor. ama 30 dan önce 1 kere doğum yapmış bir kadın 45 yaşında bile tekrar hamile kalabilir. vücut tekrar kullanma ihtimali olduğu için her daim hazır tutuyor.
velhasıl kelam. 30 geç.
30 yaş bir kadının doğurganlığı için çok önemli bir biyolojik yaştır. 30 a kadar hamile kalmayan kadında dişi hiç hamile kalmadığı için üreme faliyetleri azalıyor ve hamile kalma ihtimali çok düşüyor. ama 30 dan önce 1 kere doğum yapmış bir kadın 45 yaşında bile tekrar hamile kalabilir. vücut tekrar kullanma ihtimali olduğu için her daim hazır tutuyor.
velhasıl kelam. 30 geç.
0
gayet normal, herkes ilk çocuk olarak düşünmüş ama, zaten insanlar ikinci ya da üçüncü çocuğu bu yaşta yapıyorlar, yani 27-35 yaş arası hamilelik en yaygın ve normal olanı. çocukla arandaki yaş farkı da tam kıvamında olur ayrıca.
0
ya kardeşim tamam "strong and independent woman" ayağına hiçbir şey yapmak istemiyorsunuz, imkanınız olsa çocuğu da erkek doğursun diyeceksiniz tamam da saçmalamayın ya. yeni neslin bozuk olmasının sebebi çocukların erken doğması yani öyle mi? ne alakası var? istiyorsanız 40'ınızda doğurun, ben bu yanlıştır ya da kötüdür demiyorum ama "anne annedir, ne arkadaşlığı" yaklaşımı da komple saçmalık.
aileden söz ediyoruz burda. "büyük insan" figürleri çocuğun gelişiminde çok önemli rol oynar ki bunlar da genelde anne baba oluyor. ben 15 yaşındayken annem 60 yaşında olsun istemezdim işin açığı. kendimi şimdiki kadar rahat hissedemezdim. arada ciddi bir kuşak ve anlayış farkı oluşurdu çünkü eminim.
20 yaşında çocuk doğurmak lazım demiyorum. bu yaşlar da çocuk için erken. daha kendini bile tanıyamamışken insanın çocuk yapması doğru değil. anam kendisi de der, "senin zamanında hiçbi şey bilmiyodum o yüzden biraz arıza oldun sen" diye ama bu demek değil ki 30'dan önce çocuk yapılmamalı.
anne aynı zamanda arkadaş olmalıdır evet. annelik çocuğu emzirmek, beslemek, büyütmek, ihtiyacına koşmaktan ibaret değil. dediğim gibi, 40 yaşındakiler çocuk yapmasın ya da yapmaları sağlıksız olur demiyorum ben bu ayrı bi konu ama genç yaşta doğurmak çocuk için bence avantaj.
ben kendi çevremde gördüğümü söylüyorum. şu an annesi 40-50 yaş aralığında olan arkadaşlarımın tamamına yakını anneleriyle samimi ilişki içerisindeyken, 50 yaş üstünde olanlar "eh anne işte yea" mertebesinde. çoğunun iletişimi bile çok kısıtlı.
anne önemlidir olm. hadi çocukken tek görev "annelik" olabilir ama oğlunuz kızınız 20 yaşına geldiği zaman da "anne"ye ihtiyaç duyacak. o zaman da ağzına emzik mi vereceksiniz? yaşların yakın olması bu açıdan avantaj. ben başımıza bi hastalık, kaza bela gelmezse 5 sene sonra anamla italya'yı orayı burayı gezmek istiyorum mesela. ha ben de sevgilimle gezeyim istiyorum ama sevgilim yok nabiyim, anacağızımı götürürüm.
şimdi sen 40 yaşında doğursan çocuğun bunu yapabilecek mi? en genç zamanlarında annesinin yaşlandığını, elini eteğini çektiğini görecek çocukcağız. süper bi anne olabilirsin ama üzülür bu durumda velet. genç anne daha iyi. "moruk tuzu uzatsana aq" dersin çocuğa.
siz mesela hiç 50 yaşında milf gördünüz mü? görmezsiniz. çünkü o ideal anne yaşı değildir. eyyorlamam bu kadar.
aileden söz ediyoruz burda. "büyük insan" figürleri çocuğun gelişiminde çok önemli rol oynar ki bunlar da genelde anne baba oluyor. ben 15 yaşındayken annem 60 yaşında olsun istemezdim işin açığı. kendimi şimdiki kadar rahat hissedemezdim. arada ciddi bir kuşak ve anlayış farkı oluşurdu çünkü eminim.
20 yaşında çocuk doğurmak lazım demiyorum. bu yaşlar da çocuk için erken. daha kendini bile tanıyamamışken insanın çocuk yapması doğru değil. anam kendisi de der, "senin zamanında hiçbi şey bilmiyodum o yüzden biraz arıza oldun sen" diye ama bu demek değil ki 30'dan önce çocuk yapılmamalı.
anne aynı zamanda arkadaş olmalıdır evet. annelik çocuğu emzirmek, beslemek, büyütmek, ihtiyacına koşmaktan ibaret değil. dediğim gibi, 40 yaşındakiler çocuk yapmasın ya da yapmaları sağlıksız olur demiyorum ben bu ayrı bi konu ama genç yaşta doğurmak çocuk için bence avantaj.
ben kendi çevremde gördüğümü söylüyorum. şu an annesi 40-50 yaş aralığında olan arkadaşlarımın tamamına yakını anneleriyle samimi ilişki içerisindeyken, 50 yaş üstünde olanlar "eh anne işte yea" mertebesinde. çoğunun iletişimi bile çok kısıtlı.
anne önemlidir olm. hadi çocukken tek görev "annelik" olabilir ama oğlunuz kızınız 20 yaşına geldiği zaman da "anne"ye ihtiyaç duyacak. o zaman da ağzına emzik mi vereceksiniz? yaşların yakın olması bu açıdan avantaj. ben başımıza bi hastalık, kaza bela gelmezse 5 sene sonra anamla italya'yı orayı burayı gezmek istiyorum mesela. ha ben de sevgilimle gezeyim istiyorum ama sevgilim yok nabiyim, anacağızımı götürürüm.
şimdi sen 40 yaşında doğursan çocuğun bunu yapabilecek mi? en genç zamanlarında annesinin yaşlandığını, elini eteğini çektiğini görecek çocukcağız. süper bi anne olabilirsin ama üzülür bu durumda velet. genç anne daha iyi. "moruk tuzu uzatsana aq" dersin çocuğa.
siz mesela hiç 50 yaşında milf gördünüz mü? görmezsiniz. çünkü o ideal anne yaşı değildir. eyyorlamam bu kadar.
0
ne açıdan baktığımıza bağlı, fizyolojik olarak en ideal yaş değil. geç sayılabilir.
0
ben 31 yaşındayım eşim 30 yaşında. ben artık istiyorum eşim de 1 sene daha bekleyelim en azından biraz daha hayatımızı yaşayalım diyor da daha ne hayat yaşaması zaten 1.5 senedir sevgiliyiz evleneli 7 ay oldu ve kendisiyle 11 senedir kankayız. tatillere gittik beraber sıçana kadar içtik takıldık daha ne bekliyoruz diyorum sanırım hazır hissetmiyor. benim de hormonlarım azmış durumda belki ona okuturum sizin düşüncelerinizi diye sormak istedim.
0
eşin istemiyorsa çocuk istiyorum diye ısrar etme bence. belki gerçekten hazır hissetmiyordur kendini baba olmaya. taraflardan biri istemiyorsa zorlamamak lazım. seneye demiş, seneye olsun o zaman de geç.
0
Hazır olmadan çocuk yapmama kısmına katılıyorum. 31 ve 32 arasında fark yok nasıl olsa. Olmadı, seneye ısrar edersin "Hadi, zaman geçiyor" diye. Bu kısmı eşine okutturacaksan önceden haber ver ki sileyim. Ya da değiştirip "Evet, çok acil çocuk yapmak gerek. Çocuk gelince hazır olunur zaten" falan yazayım.
0
yalnız 2 çocuk istiyorum onu da düşünmek lazım. aralarında 1 yaş olsa süper olur. eşime de okutturucam :)
0
neresi erken yahu? millet aklını kaçırmış. birkac sene daha ilk hamileliğini yaşamazsan bida hicbir zaman anne olamazsın. 12. sınıf biyoloji dersinden hatırlıyorum. (swh)
0
fizyolojik olarak ilk gebelik için geç
psikolojik olarak cevabı sen daha iyi biliyorsun
ha 31 yaş geç diye hiç mi anne olmayalım? tabii ki hayır
psikolojik olarak cevabı sen daha iyi biliyorsun
ha 31 yaş geç diye hiç mi anne olmayalım? tabii ki hayır
0
ya bence geç yaaa benim annem 33 yaşında beni kucagına almış allahım şu an ne sorunlar yaşıyorum bi bilseniz..
0
benim annem de 33 yaşında anne olmuş ama mesela aramız süper iyidir hiç sorun çekmedim biraz da kişilikle ilgili bence o.
0
beni annem 42 yaşında doğurmuş(Kaza kurşunuyum :P), aramızda hiçbir çatışma vs. olmadı. yaşla değil, kişilikle alakalı bu durum bence de.
0
bitersin
Merhaba dostlar,Son zamanlarda başıma gelen bir mesele var. Şöyle ki; eskiden beri tanıdığım insanlara bazen seslenirken farkında olmadan başka isimlerle hitap ediyorum. Daha da saçma olan kısmı, o an kullandığım isimlerde tanıdığım kimsenin olmaması. Yani sevilay'a bir anda neslihan diyorum ama ne
Merhaba dostlar,
Son zamanlarda başıma gelen bir mesele var. Şöyle ki; eskiden beri tanıdığım insanlara bazen seslenirken farkında olmadan başka isimlerle hitap ediyorum. Daha da saçma olan kısmı, o an kullandığım isimlerde tanıdığım kimsenin olmaması. Yani sevilay'a bir anda neslihan diyorum ama ne bulunduğumuz ortamda ne de hayatım boyunca tanıdığım bir neslihan yok. Velhasıl kelam niye böyle şeyler oluyor acaba?
Son zamanlarda başıma gelen bir mesele var. Şöyle ki; eskiden beri tanıdığım insanlara bazen seslenirken farkında olmadan başka isimlerle hitap ediyorum. Daha da saçma olan kısmı, o an kullandığım isimlerde tanıdığım kimsenin olmaması. Yani sevilay'a bir anda neslihan diyorum ama ne bulunduğumuz ortamda ne de hayatım boyunca tanıdığım bir neslihan yok. Velhasıl kelam niye böyle şeyler oluyor acaba?
0
verdiğin örnekteki gibiyse bende de oluyor. yani fonetik benzerlik. benzerlik olmasa da beyni benzetebiliyor.
esra,semra,seda benzer bence mesela.
sevilay'la neslihan' da benzer. sesli harflerin sıraları bile aynı.
esra,semra,seda benzer bence mesela.
sevilay'la neslihan' da benzer. sesli harflerin sıraları bile aynı.
0
İnsanların kafamızda tipleri oluyor ya, belki Yavuz'da ad Erhan tipi vardır, Sevilay da Neslihan Neslihan bakıyordur sana. Ben arada öyle yapıyorum. Bir arkadaşım var, adama bakınca Tolga'dan başka bir şey diyesim gelmiyor. Bir iki söyledikten sonra aynaya bakıp "Evet ya, benden Tolga olurmuş" dedi. Böyle bir şey olabilir mi?
İnsanları karıştırıyor olabilir misin? Çalıştığım yerde Ayşenur - Nazlı - Zeynep üçlüsü var. Yakın da değiliz bu üçlü ile, başka bölümdeler. Hepsi 1 yıl önce çalışmaya başladı. Üçü de esmer, kıvırcık ve uzun saçlı, saçlarında gölgeler de benzer, uzun boylu, zayıflar ve hepsinin burnu kavisli. Yürüyüşleri de benziyor. Ayırt etmek için hepsinde ek bir özellik belirledim ama Nazlı kaşlarını alınca sistem çöküyor, yine karıştırmaya başlıyorum.
İnsanları karıştırıyor olabilir misin? Çalıştığım yerde Ayşenur - Nazlı - Zeynep üçlüsü var. Yakın da değiliz bu üçlü ile, başka bölümdeler. Hepsi 1 yıl önce çalışmaya başladı. Üçü de esmer, kıvırcık ve uzun saçlı, saçlarında gölgeler de benzer, uzun boylu, zayıflar ve hepsinin burnu kavisli. Yürüyüşleri de benziyor. Ayırt etmek için hepsinde ek bir özellik belirledim ama Nazlı kaşlarını alınca sistem çöküyor, yine karıştırmaya başlıyorum.
0
Lt. Col. Frank Slade
bana kova kadınını anlatsanıza biraz. internette bi sürü yazı var da ben gerçek hayatta gözlemlediklerinizi merak ediyorum.
bana kova kadınını anlatsanıza biraz. internette bi sürü yazı var da ben gerçek hayatta gözlemlediklerinizi merak ediyorum.
0
şıpsevdi, güven olmaz. senin için ölüyorum bitiyorum der aşık olur, hevesi kaçar gider.
0
Genellemek yanlış olur ama 1 tane kova kizi tanidim. Cok flortoz, benim hoslandigim erkeklere bile göz koyan biriydi. Kolayca sevgili bulabiliyordu. Hostes olmuş.
0
gaç olum gaççççç. benim baya uzun süren eski bir ilişkimdeki hatun kovaydı ve bana hayatı zehir etmişti. gerçekten yani ciddiyim.
0
@battal nasıl mesela? dışarıdan gelen fikirlere çok önem verir mi, kararlarını etkiler mi?
0
badamli
İstediginiz ruyadaki ortama gercek hayatta girme sansiniz olsa ve her girdiginizde hayatinizdan 1ay kesilse yapar miydiniz?
İstediginiz ruyadaki ortama gercek hayatta girme sansiniz olsa ve her girdiginizde hayatinizdan 1ay kesilse yapar miydiniz?
0
"İstediginiz ruyadaki ortama" tam olarak ne demek? istediğin rüyayı görmek mi yoksa istediğin kişinin rüyasına girmek mi?
ilk dediğim zaten eğitimle mümkün olan birşey
ilk dediğim zaten eğitimle mümkün olan birşey
0
yok mesela sabah kalktiniz bir ruya gordunuz ve o ruyayi gercekmis gibi yasamak istiyorsunuz. o anlamda. gercek hayatta olmasi mumkun olmayan seyler veya dunyalar oluyor. ben cok arzuluyorum mesela bunu
0
ruyada gordugun seyleri gercekmis gibi hissediyorsan bir sey diyemem ben sahsen ruyadan uyandigimda o kasvetli dunyayi bugulu olarak hatirliyorum. onu gercek hayattaki gibi hissetmek istiyorum
0
amuda kalkan solucan
uyandığımda, özellikle ayak tabanımda, bazen de dizden aşağıda olan kısmın komple ağrısından dolayı yataktan kalkmak işkence haline geliyor, ki kalkmıyorum da zaten.çok uyusam da az uyusam da aynı, uyuduğum süre ile ilişkisi olmadığını saptadım.test falan yaptırdım romatizma da yok.topuklu ayakkabı
uyandığımda, özellikle ayak tabanımda, bazen de dizden aşağıda olan kısmın komple ağrısından dolayı yataktan kalkmak işkence haline geliyor, ki kalkmıyorum da zaten.
çok uyusam da az uyusam da aynı, uyuduğum süre ile ilişkisi olmadığını saptadım.
test falan yaptırdım romatizma da yok.
topuklu ayakkabı giymiyorum, bota ait olanı saymazsak. o da maksimum 3cmdir.
geçtim artık sebebini, böyle olan bunu yaşayan var mı? nasıl geçiriyorsunuz ağrıyı?
çok uyusam da az uyusam da aynı, uyuduğum süre ile ilişkisi olmadığını saptadım.
test falan yaptırdım romatizma da yok.
topuklu ayakkabı giymiyorum, bota ait olanı saymazsak. o da maksimum 3cmdir.
geçtim artık sebebini, böyle olan bunu yaşayan var mı? nasıl geçiriyorsunuz ağrıyı?
0
ağrı topuğumda değil hocam, baktım da ben de.
ayakta dururken ağrı da hissetmiyorum.sadece uyandığımda işte.
ayakta dururken ağrı da hissetmiyorum.sadece uyandığımda işte.
0
sigara, doğum kontrol hapı vs var mı?
dolaşımla ilgili problem olabilir ihmale gelmez doktora gidin.
dolaşımla ilgili problem olabilir ihmale gelmez doktora gidin.
0
benzer problemi bacaklarımda ben de yaşıyorum özellikle sabahları.
kalkmadan önce bacaklarınızı biraz duvara dogru kaldırın ama sandalyede oturur gibi olsun bacaklarınız yani direkt havaya kaldırmadan dizleriniz kırık bir halde olsun.
tamamen düz taban ayakkabı giymemeye çalışın (converse gibi) taban bozulması yaptı bende.
elinizi ayakkabının içinde gezdirdiğinizde ayak ucundan topuga fark olsun
kalkmadan önce bacaklarınızı biraz duvara dogru kaldırın ama sandalyede oturur gibi olsun bacaklarınız yani direkt havaya kaldırmadan dizleriniz kırık bir halde olsun.
tamamen düz taban ayakkabı giymemeye çalışın (converse gibi) taban bozulması yaptı bende.
elinizi ayakkabının içinde gezdirdiğinizde ayak ucundan topuga fark olsun
0
loch ness
şöyle millete reklam olunan cinsten değil de, birlikte paylaşacağımız hoş bir anı şeklinde bir teklif düşünüyorum. nasıl olmalı sizce? uzun zamandır gitmeyi planladığımız bir konserdeyken olur mu mesela? tek taş vs. şart mıdır? daha orjinal bir fikir bulunabilir mi, yoksa pintilik olarak mı görülür?
şöyle millete reklam olunan cinsten değil de, birlikte paylaşacağımız hoş bir anı şeklinde bir teklif düşünüyorum. nasıl olmalı sizce? uzun zamandır gitmeyi planladığımız bir konserdeyken olur mu mesela? tek taş vs. şart mıdır? daha orjinal bir fikir bulunabilir mi, yoksa pintilik olarak mı görülür?
0
O biraz kıza göre değişir. Geçen gün cevapların çoğunda buranın dişileri sessiz sakin teklifleri tercih ediyorlardı. Kişisel olarak "Konser iyidir. Taşlı bir şeylere gerek yok" derim ama belki sevgilin birtakım beklentileri vardır. Sevgilinin yakın arkadaşları ile konuşarak ağız araması yapabilirsin.
0
kişiye ve sana göre değişir +1
bununla birlikte sakin ve baş başa bir tatil sırasında yapmak bence en güzeli.
bununla birlikte sakin ve baş başa bir tatil sırasında yapmak bence en güzeli.
0
Sevgilini en iyi sen tanırsın. Ama çoğu insan kalabalık içinde teklif almayı istemez. geçenlerde bu soru sorulmuştu çünkü.
Tek taş şart değil ama bu da aynı şekilde kız arkadaşına bağlı.
Tek taş şart değil ama bu da aynı şekilde kız arkadaşına bağlı.
0
ben mesela daha iyisini görmedim handpaintedweddings.com ama tamamen ilgi alanıyla zevklerle alakalı.
madem bir tarafın diğer tarafa evlilik teklif etmesi gibi klasik bir olay var, bir yüzük de dahil olsa hoş olur. sıradan yüzüklere koşmak istemiyorsan www.etsy.com şu linkten saatlerce bakınıp hem daha orijinal hem daha ucuz bir yüzük seçebilirsin.
www.buzzfeed.com
ama tamamen ilgi alanıyla zevklerle alakalı. madem bir tarafın diğer tarafa evlilik teklif etmesi gibi klasik bir olay var, bir yüzük de dahil olsa hoş olur. sıradan yüzüklere koşmak istemiyorsan www.etsy.com şu linkten saatlerce bakınıp hem daha orijinal hem daha ucuz bir yüzük seçebilirsin.
www.buzzfeed.com
0
sembolik de olsa yüzük/kolye şart bence. O teklifi somutlaştıran bir obje olarak düşün onu.
0
tektaşı sevmem tarzım değil o yüzden bana siyah elmastan bir yüzük almış. gittiğimiz tatilde sessiz sakin bi anda teklif etti bende bayıla bayıla evet dedim valla.
0
aslında yüzük yerine kolye almayı daha çok tercih ederim, çünkü hiç yüzük taktığını görmedim bugüne kadar. fakat kolye sanki bu ritüelin parçası olamazmış gibi bir his var içimde :)
0
bu evlilik teklifini abartan erkekler neyin şovunu yapıyor, neyin coşkusunu yaşıyor? niye bu kadar büyük bir coşku seli haline geliyor evlilik teklifi. bir kadına ömür boyu katlanma çilesine girmenin nesine seviniyorsun dostum?
----------
evlilik teklifi içerikli her duyuruya bunu yazıyorum.
----------
evlilik teklifi içerikli her duyuruya bunu yazıyorum.
0
tek taş şart değil, ama sevgilini sen tanıyorsun kişiye göre değişir +1
sıradan bir günün akşamı bana sarılırken aniden teklif etmesi çok hoşuma giderdi.
kimisi var ki alengirli şeyler bekliyor o yüzden bunun kesin bir cevabı yok maalesef.
sıradan bir günün akşamı bana sarılırken aniden teklif etmesi çok hoşuma giderdi.
kimisi var ki alengirli şeyler bekliyor o yüzden bunun kesin bir cevabı yok maalesef.
0
@prompter şahsım adına cevap vereyim ; senelerdir ayrı gayrıyız, şu an haftada 1 gün görebilmek bile beni çok mutlu ediyorken hayatlarımızı birleştirme fikri haliyle inceden bir coşumsallaşmaya neden oluyor. :) olsa da katlansak diyorum yani :)) teklif konusunda ise herhangi bir coşku yaşamıyorum, benim için olmasa da olur bir olay ve şova dönüşen tekliflerden de hiç hoşlanmıyorum, fakat gel gör ki tek başıma değil iki kişi olarak bu süreci yürüttüğümüzden karşımdaki insanın beklentilerini de karşılamak isterim. zaten çoğunluk da bu nedenle coşkulu bir hal tavır içindedir bana kalırsa.
0
organikdusler
Sabah ezanı size ne hissettiriyor? Hüzün,korku,mutluluk,fferahlık,endişe vs
Sabah ezanı size ne hissettiriyor? Hüzün,korku,mutluluk,fferahlık,endişe vs
0
Cagri.
Bizim buradaki hocanin sesi biraz huzunlu, ayni zamanda huzunlendiriyor da.
Bizim buradaki hocanin sesi biraz huzunlu, ayni zamanda huzunlendiriyor da.
0
Sabah ezanı okunurken dışardaysam korkuyorum ben nedense. O sessizlikte ezan yankılanıyor falan. Ne bileyim.
0
şu anda yatakta olmaman lazım.
zira;
Es-salatu Hayrun Mine'n Nevm,
Namaz uykudan hayırlıdır
zira;
Es-salatu Hayrun Mine'n Nevm,
Namaz uykudan hayırlıdır
0
Kışın evden çıkmam gerektiğini ve eğer kapıda değilsem geç kaldığımı çağrıştırıyor. Yazın da kalkmam gerektiğini.
0
ilginç ağırlıklı olarak korku cevabı gelmesi şaşırttı beni doğrusu.
yıllardır inançsız bir insanımdır ama sabah ezanını dışarda da olsam içerde de olsam dinlemekten keyif alırım, malum sabah ezanının makamı bile insana huzur verecek bir makam.
yıllardır inançsız bir insanımdır ama sabah ezanını dışarda da olsam içerde de olsam dinlemekten keyif alırım, malum sabah ezanının makamı bile insana huzur verecek bir makam.
0
hemen her sabah dinliyorum, çevremdeki hangi camiden geldiğini tahmin etmeye çalışarak.
her zaman yoğun bir hüzün hissediyorum dinlerken. makamından dolayı herhalde.
her zaman yoğun bir hüzün hissediyorum dinlerken. makamından dolayı herhalde.
0
bazen "o kadar oldu mu yahu, bir türlü bitmedi şu iş" ya da "amma dalmışım okumaya"
ya da "bir geceyi daha sabah ettik ama elimizdeki işi de bitirdik"
"yeni bir gün başlıyor bakalım"
genel olarak huzur hissediyorum. güneşin yeniden doğacağını bilmek, bir çok insanın uykusunu bitirip yeni bir güne başlayacağını, yine bir çok insanın kalkıp dua edeceğini bilmek huzur veriyor.
ya da "bir geceyi daha sabah ettik ama elimizdeki işi de bitirdik"
"yeni bir gün başlıyor bakalım"
genel olarak huzur hissediyorum. güneşin yeniden doğacağını bilmek, bir çok insanın uykusunu bitirip yeni bir güne başlayacağını, yine bir çok insanın kalkıp dua edeceğini bilmek huzur veriyor.
0
john
yada bağımlılıklarınız var mı ?
yada bağımlılıklarınız var mı ?
0
rutin olarak yaptığımız hemen her şeye bağımlıyız. bir şekilde o şeyi yapma imkanından yoksun olduğunda ortaya çıkıyor bu durum.
arkadaşlar, gidilen mekanlar, içilen/yenen şeyler vs vs
arkadaşlar, gidilen mekanlar, içilen/yenen şeyler vs vs
0
duyuruda @john nikli bir yazar var, hastasıyım. bütün duyurularını takip ediyorum, favorilere alıyorum, tekrar tekrar okuyorum :)
0
sürekli bir şeyler içmek, yanımdaki bardak boş olunca huysuzlanıyorum. içmek derken her şey, kahve olsun, su olsun, ayran olsun, bira olsun, rakı olsun, şarap olsun, çay olsun ama illa bir şey olsun bardakta.
0
insanları işin içine katmıyorsak, hiçbirşey.
0
Ben de sürekli müzik dinlerim, ama bunu hiç bağımlılık olarak düşünmemiştim. Bağımlıyım sanırım.
Bir de Duyuru kaldı.
Ayran bağımlısı sayılabilirim.
Bir de Duyuru kaldı.
Ayran bağımlısı sayılabilirim.
0
şu aralar unblock me diye bi oyuna sardım.
bi de sözlük, duyuru, internet, sinema, dizi, yeme, içme.
bi de sözlük, duyuru, internet, sinema, dizi, yeme, içme.
0
bir bok yok, insani ihtiyaçlar dışında bir bok yaptığım da yok. yaşamak için yiyorum, yaşamak için uyuyorum falan.
0
mega idea+1
yemekten çok içecek severim. içmesem bile yanımda içecek olur mutlaka. duyuru bağımlılığım vardı, bir ara bırakmıştım yine başladım. bırakmam lazım yine.
yemekten çok içecek severim. içmesem bile yanımda içecek olur mutlaka. duyuru bağımlılığım vardı, bir ara bırakmıştım yine başladım. bırakmam lazım yine.
0
kimse de sigara yazmamış... bi ben mi içiyorum şu mereti? bir de şarap şu sıralar.
0
1) OSBİR VE PORNU
2) anamı bacımı ortaya sürmesem de 12 yaşımdan beri oynadığım düşünülürse, kumar
3) çok ciddi bir internet bağımlılığım mevcut
bunun dışında yok sanırım.
2) anamı bacımı ortaya sürmesem de 12 yaşımdan beri oynadığım düşünülürse, kumar
3) çok ciddi bir internet bağımlılığım mevcut
bunun dışında yok sanırım.
0
alfabetik dusler
sb?
sb?
0
merkez kütüphaneyi kastediyorsanız eğer, metroya binip vezneciler durağı'nda inin. oradan yürüyerek 5 dakika.
0
tepedeki psychedelic adam
biraz önce şöyle bi linke denk geldim.http://arkeofili.com/?p=930bu dillerin nasıl okunduğu hakkında nasıl bir çıkarım yapılıyor ki? yani okunup bi şekilde anlamlar çıkarılabilir belki ama çıkardıkları sesler hakkında nasıl bi sonuca varılabiliyor ki böyle bişey var?üniversitelerde antik yunanca fil
biraz önce şöyle bi linke denk geldim.
arkeofili.com
bu dillerin nasıl okunduğu hakkında nasıl bir çıkarım yapılıyor ki? yani okunup bi şekilde anlamlar çıkarılabilir belki ama çıkardıkları sesler hakkında nasıl bi sonuca varılabiliyor ki böyle bişey var?
üniversitelerde antik yunanca filan var biliyorum da onun bugünkü yunancayla bi alakası var sonuçta belki öyle çıkarımlar yapılmıştır onda. diğer diller de mi böyle acaba? nasıl oluyor?
arkeofili.com
bu dillerin nasıl okunduğu hakkında nasıl bir çıkarım yapılıyor ki? yani okunup bi şekilde anlamlar çıkarılabilir belki ama çıkardıkları sesler hakkında nasıl bi sonuca varılabiliyor ki böyle bişey var?
üniversitelerde antik yunanca filan var biliyorum da onun bugünkü yunancayla bi alakası var sonuçta belki öyle çıkarımlar yapılmıştır onda. diğer diller de mi böyle acaba? nasıl oluyor?
0
dünyada eskiden şimdiki olduğu kadar çok insan ve dolayısıyla çok dil yoktu. var olan dillerin de bir çok ortak karakteristik özellikleri vardı hem telafuz hem de yazım açısından. ( bu kadar dil olmasına rağmen hala da var)
dolayısıyla aynı dönemdeki dillerin birbiriyle etkileşimler, şekiller üzerine yazılan harflar ya da o dille yazıldığı tespit edilen başka yazıların karşılaştırılması da dahil onlarca metod uygulandığını biliyorum bu iş için.
dolayısıyla aynı dönemdeki dillerin birbiriyle etkileşimler, şekiller üzerine yazılan harflar ya da o dille yazıldığı tespit edilen başka yazıların karşılaştırılması da dahil onlarca metod uygulandığını biliyorum bu iş için.
0
yani eski bir yazıdan bir şekilde anlamlar çıkarılabilir ama telaffuzu konusunda nasıl bi yere varılabilir, bana enteresan gelen o.
0
abi sen ingilizce de bilen adamsın, burada bu soruya ciddi bir cevap bulmayı ummuyorsun değil mi? bak buyur senin için arama yaptım:
www.google.fr
www.youtube.com
www.google.fr
www.youtube.com
0
ayrıca dünyada insanın ortaya çıktığı bir dönem çok az, dünyaya yayıldığı bir dönem daha çok, sonra bugün gibi dillerin git gide ortadan kaybolduğu bir dönem de daha az dil vardı. tabii dil derken ne kastettiğimize göre bu sayı değişebilir. keşke ilk dili, ortak dilleri bilseydik. bu konuda merritt ruhlen'in dilin kökeni adlı kitabını tavsiye edebilirim. biraz deli işi gibi ama akılda kalıcı ilginç fikirleri var.
0
@mistreated
ya şu an araştıracak durumum yok çalışıyorum belki daha önce bakıp bişeyler bulmuş olan vardır diye sordum. bak kitap filan da öğrendim işte :) akşam da linklere bi bakarım.
ya şu an araştıracak durumum yok çalışıyorum belki daha önce bakıp bişeyler bulmuş olan vardır diye sordum. bak kitap filan da öğrendim işte :) akşam da linklere bi bakarım.
0
memories
Bir anda Dünya'daki hayvanlar kendilerini ifade edebilecek zeka düzeyine ulaşıp kendi dillerini konuşmaya başlasalardı. Dil bilimciler ses tekrarları ve hareket çözümlemelerinden bunların dillerini anlaşılabilir hale getirecek. İnekler, domuzlar, tavuklar daha niceleri. Toplanıp karşı çıkmaya başlas
Bir anda Dünya'daki hayvanlar kendilerini ifade edebilecek zeka düzeyine ulaşıp kendi dillerini konuşmaya başlasalardı. Dil bilimciler ses tekrarları ve hareket çözümlemelerinden bunların dillerini anlaşılabilir hale getirecek. İnekler, domuzlar, tavuklar daha niceleri. Toplanıp karşı çıkmaya başlasalar. İsyancı bir post apokaliptik senaryodan bahsetmiyorum. Yine bunlar bildiğin çiftlikte olacaklar yapmayın etmeyin bırakın bizi vs diye yalvarcaklar. Çöplük plastik malzemeymiş gibi ordan oraya atılıp tüyleri yolunan tavuklar vs. Hayvan hakları avukatları aracılığıyla mahkemelere falan başvuracaklar özgürlükleri için.
Tabi üretim henüz yasal olduğu için devam ediyor. Tüm sektör napardı? Hâlâ bunların ürünlerini kullanmaya devam eder miydiniz?
Eğer etmezseniz katliamın meşru görmenizdeki tek etken düşük zeka ve kendini ifade edememe midir?
Tabi üretim henüz yasal olduğu için devam ediyor. Tüm sektör napardı? Hâlâ bunların ürünlerini kullanmaya devam eder miydiniz?
Eğer etmezseniz katliamın meşru görmenizdeki tek etken düşük zeka ve kendini ifade edememe midir?
0
Apartmanın altında protesto yapmayacaklar diyorsun, çiftlikte takılacaklarmış. Bu konuda iş basına düşüyor, ne yapacaklarını da biliyoruz. :) Sıkıntı yok o yüzden ben yerim her türlü.
0
sadece insanlar açısından bakılmamalı. hayvanlar birbirini avlar, ısırır, koparır yer. dünya tam da böyle biryer. gereksiz dramaya gerek yok.
ancak tabi hayvana işkenceyi de meşrulaştırmamak lazım bu kapsamda.
ancak tabi hayvana işkenceyi de meşrulaştırmamak lazım bu kapsamda.
0
günde 3 litre kola içen adam, Kaçmaya çalışırlar tabi ama malumunuz iki ayağı üstünde bile duramayan canlılar sonuçta. Çok rahat kontrol altına alınırlar. Bu dediğim ilk aşaması. Kaçanların oluşturduğu grupların ilerde çeşitli eylemleri söz konusu tabi.
0
eindaclub, doğada hiçbir şey boşa gitmez. Birinin bıraktığını akbaba yer. Bizde ise keyfi ve ihtiyaç fazlası beslenme durumu söz konusu.
0
Bu sektörün altedemeyeceği bir durum yok. Bilimcileri, basını satın alır, hayvanların ağızlarından "Kürkümü kullanabilirsiniz, nasıl olsa toprak olacak." "Sütüm fazla zaten, için ziyan olmasın." gibi şeyler konuşturtur ve insanların vicdanlarını rahatlatırdı.
Keşke edebilseler isyan. Yapay zeka, dünya dışı varlıklar ya da Doğa. İnsan hegemonyasına son verğip çöplüğe gönderebilseler.
Keşke edebilseler isyan. Yapay zeka, dünya dışı varlıklar ya da Doğa. İnsan hegemonyasına son verğip çöplüğe gönderebilseler.
0
Her türlü yerim ben, cevabımı yenileyeyim o zaman. İlk başlarda böyle bi' sorgularım ama, tavuk alıp yarısını çöpe atmıyorum ki amk zevkine. Benim için öyle keyfi bir durum falan yok protein almaya çalışıyorum. Wheylerin kompleks proteinlerin tadı güzel olsun ben bütün protein ihtiyacımı oradan da karşılarım bana sorun değil. Ama midemi bulandırıyor içemiyorum. Protein için tavuk yemek zorundayım. (Aynı protein sebzelerde bilmem ne diyenler google diye bir şey var)
Doğada olsak biri de beni yiyecek, ben de onu yiyeceğim. Aslan pençesini kullanıyor zirveye geçiyor. Ben de aklımı kullandım zirveye geçtim. Sorun yok.
Doğada olsak biri de beni yiyecek, ben de onu yiyeceğim. Aslan pençesini kullanıyor zirveye geçiyor. Ben de aklımı kullandım zirveye geçtim. Sorun yok.
0
O yüzden insan çocuğunu alıp tarlaya ağaçlığa götürüp birlikte marul toplayabiliyor ya da seyredebiliyor ama mezbahaya götürüp o çığlıkları, kanı gözyaşını gösteremiyor. Çünkü insanın et yemesi doğal bir şey.
0
vicdani olarak rahatsız oluyorum ben de ancak insan ve tüm canlılar diğer canlıları yiyerek yaşamak zorunda. bunun yapılış şekline karşı çıkabiliriz, yaşamımızı buna göre düzenleyebiliriz belki ama et de dahil diğer canlıları yemeye vicdani bir sorun olarak görmek, insanın doğasına yabancılaşmasıdır bence.
0
ya son haftalarda kafama acayip takılan bir konu bu.
geçen gün yine iğrenç bir video izledim, 3 saniye bakamadım. öyle ya da böyle bu vahşi sektöre destek vermek gerçekten vicdanımı çok rahatsız ediyor. kendi tavuğumu vs. kessem böyle düşünmezdim herhalde ama bu toplu tüketimin sebebi olduğu katliam gerçekten canımı sıkıyor, ciddi ciddi vegan olsam mı diye düşünmeye başladım.
eti sevmiyor muyum? seviyorum. ama buna da katlanamıyorum. hangi firmalar kesmek yerine katlediyor onu da bilmiyorum. hepsini geçtim, hayvanların ufacık kafeslerde kesim gününe kadar hareketsiz bırakılmasına da üzülüyorum.
soruna cevap oldu mu bilmiyorum.
geçen gün yine iğrenç bir video izledim, 3 saniye bakamadım. öyle ya da böyle bu vahşi sektöre destek vermek gerçekten vicdanımı çok rahatsız ediyor. kendi tavuğumu vs. kessem böyle düşünmezdim herhalde ama bu toplu tüketimin sebebi olduğu katliam gerçekten canımı sıkıyor, ciddi ciddi vegan olsam mı diye düşünmeye başladım.
eti sevmiyor muyum? seviyorum. ama buna da katlanamıyorum. hangi firmalar kesmek yerine katlediyor onu da bilmiyorum. hepsini geçtim, hayvanların ufacık kafeslerde kesim gününe kadar hareketsiz bırakılmasına da üzülüyorum.
soruna cevap oldu mu bilmiyorum.
0
hiç maymunlar cehennemi izlemedin sanırım ya da hayvan çiftliğini okumadın :)
ama hayvan çiftliğini tavsiye ederim, bahsettiğin kurguya çok yakın denilebilir.
ben şu anda bir hayvanın canını alamıyorum, içim el vermiyor ancak önüme hazır geleni yiyebiliyorum, sıkıntı yok. yani hayvanlarda dediğin seviyeye geldikten sonra görmezden gelebildiğim kadar yerdim ama düşünsene elinde tavuk dönerle yürüyorsun. bir sokaktan çıkıyorsun ve karşında sizin mahalleden bir tavuk. demez mi sana ''vay mk demek öyle. denk getirsen bizi de götürecen. götsün olm ama yok iyi oldu tanıdık senide.'' :D
ama hayvan çiftliğini tavsiye ederim, bahsettiğin kurguya çok yakın denilebilir.
ben şu anda bir hayvanın canını alamıyorum, içim el vermiyor ancak önüme hazır geleni yiyebiliyorum, sıkıntı yok. yani hayvanlarda dediğin seviyeye geldikten sonra görmezden gelebildiğim kadar yerdim ama düşünsene elinde tavuk dönerle yürüyorsun. bir sokaktan çıkıyorsun ve karşında sizin mahalleden bir tavuk. demez mi sana ''vay mk demek öyle. denk getirsen bizi de götürecen. götsün olm ama yok iyi oldu tanıdık senide.'' :D
0
air, maymunlar cehennemini okuyup filmini izledim ama hayvan çiftliğini de okudum ama bu şekilde sormam daha iyi oldu. yani onları karşında görmeyeceksin ama acı çektiklerini ve kendilerini ifade edip kurtulmaya çalıştıklarını ama köleler gibi tutulup işkencelere maruz kalarak canları alındığını bile bile yiyebilecek misin üzerine kurulu soru. Ve temel etmen ise sanırsam karşımıza çıkıp hesap sorup soramayacak olması.
0
ben yine kesip yerdim. kuzu eti çok güzel bir şey çünkü. üstelik balıksız bir hayatı düşünmek bile istemiyorum.
değil konuşsa, yapma etme dese; husserl'den pasajlar, heidegger'den öğretiler, hölderlin'den şiirler okusa bile bu düşüncem değişmezdi.
değil konuşsa, yapma etme dese; husserl'den pasajlar, heidegger'den öğretiler, hölderlin'den şiirler okusa bile bu düşüncem değişmezdi.
0
Ehem ehem, Biz Eyikrütliler, sisteminde sadece çok özel bir protein bulunduran besinleri sindirebiliyoruz. Kendi gezegenimizde kaynak tükendiği için arayışlara çıktık ve sizin gezegeninizde sadece insanın yapısında bu protein var. Kimse kusura bakmasın çatur çutur tüketeceğiz sizi. Gezegenimizde yetişen sebze ve ot türleri var ama tadı poh gibi. Gelişim açısından da hayati olmasa da genel olarak ete ihtiyacımız var. Yazıktır günahtır belli bir zeka seviyesiyle kendilerini ifade edebiliyorlar diye vazgeçecektik. Mamafih siz bizle aynı görüşteymişsiniz zaten. Hem doğa kanunu güçlü zayıfı ezer hem de etik yahu yaşamak için öldür hehe kaçın lan.
0
tekilabambam
yeni yeni Oluşan bir ilişki... bugün doğumgününü. erkek oluyor kendisi. bütün gün çalışacak, akşam iş yerine uğrayıp ufak bir hediye vererek doğumgününü kutlamak istiyorum. ne alabilirim? güzel, tatlı, jest dolu fikirlere açım.
yeni yeni Oluşan bir ilişki... bugün doğumgününü. erkek oluyor kendisi. bütün gün çalışacak, akşam iş yerine uğrayıp ufak bir hediye vererek doğumgününü kutlamak istiyorum. ne alabilirim? güzel, tatlı, jest dolu fikirlere açım.
0
obje hediyeler erkekler için genelde riskli olur. eğer bütçeniz varsa ve zevki hakkında bilginiz varsa saat alabilirsiniz.
0
kendisi zaten yemek Sektörünün içinde ve gece geç saate kadar çalışacak:( saat de klasik sanki biraz... başka fikir veren yok mu abiler ablalar?
0
ilişkinizin başlangıcına dair minik bir şey olabilir ya da sen hazırlayabilirsin. küçücük bir yaratıcılık işte çok uğraşmadan. taze bir ilişki olduğu için de hemen anlar, hoş olur.
0
Saat alma, yeni ilişkiye saat olmaz.
Ben olsam güzel bir gömlek ile D&R'da istediği gibi kullanabileceği 25 ya da 50 liralık kitap/film çeki hediye ederdim.
www.dr.com.tr = Bu çek.
Boyner'de erkek göyneklerinde çılgın indirim var, bak istersen.
Ben olsam güzel bir gömlek ile D&R'da istediği gibi kullanabileceği 25 ya da 50 liralık kitap/film çeki hediye ederdim.
www.dr.com.tr = Bu çek.
Boyner'de erkek göyneklerinde çılgın indirim var, bak istersen.
0
jest demek için saat fazla geldi bana da. olursa adam akıllı bir şey olmalıymış gibi gelir hep saat olacaksa.
daha yeni bir şeyse al yemeğe götür, küçük bir şey olacaksa iş yerinde kullanmalık kupa, çay seviyorsa çok güzel esprili çay bardağı ya da fincan olabilir.
yemek yanında olursa çok basit durmaz heralde.
daha yeni bir şeyse al yemeğe götür, küçük bir şey olacaksa iş yerinde kullanmalık kupa, çay seviyorsa çok güzel esprili çay bardağı ya da fincan olabilir.
yemek yanında olursa çok basit durmaz heralde.
0
saat fazla olur ya ve abes hatta. ne işle meşgul?
www.ciceksepeti.com
www.ciceksepeti.com
www.ciceksepeti.com
bu 3ünden biri iş görür bence. yani bana alsa kız arkadaşım sevinirim. gerçi hediye aldıktan sonra ne olduğu önemli değil. klişe gibi ama sahiden düşünmen önemli. zaten aranızda duygusal bir bağ varsa/başladıysa ne alırsan al, aldığın şeyin her zaman anlamı olacak.
www.ciceksepeti.com
www.ciceksepeti.com
www.ciceksepeti.com
bu 3ünden biri iş görür bence. yani bana alsa kız arkadaşım sevinirim. gerçi hediye aldıktan sonra ne olduğu önemli değil. klişe gibi ama sahiden düşünmen önemli. zaten aranızda duygusal bir bağ varsa/başladıysa ne alırsan al, aldığın şeyin her zaman anlamı olacak.
0
arabası varsa arabasıyla ilgili bişey alınabilir, hobi sahibiyse o hobiyle ilgili kaliteli ama basit bişeyler alınabilir mesela bana arabadamda sürekli bulundurabileceğim bir isviçre çakısı ya da haftasonları yanımda taşıyabileceğim bir cep termosu (matara), sigara içiyorsam kaliteli bir pipo tütünüyle çakmağıyla filan birlikte alınsa sevinirdim. basit ama alanında en iyisi olan hediyeler her zaman beş altı adım öndedir.
0
sevdiği takım olabilir ya da bir söz kişi falan ne bilim ahşaptan ismini yaptırabilirsin.
www.google.com.tr
kız arkadaşım bana d.günümde yaptırmıştı. ismimi yazdırmış bir başında barcelona diğer başında galatasaray logoları vardı arasında da ismim. çok beğendim yatağımın baş ucunda duruyor valla:))
www.google.com.tr
kız arkadaşım bana d.günümde yaptırmıştı. ismimi yazdırmış bir başında barcelona diğer başında galatasaray logoları vardı arasında da ismim. çok beğendim yatağımın baş ucunda duruyor valla:))
0
an engineer
Şehre ilk kez geldim merkezdeyim ve birkaç saatim var .
Şehre ilk kez geldim merkezdeyim ve birkaç saatim var .
0
Sanayide kağıtta kebap ali ustanın yeri var. Çok lezzetli et yapıyorlar, sosları da çok güzel. Yabancı misafirleri bile oraya götürüyorum.
0
terra rossa mia
hakliliginizin, magduriyetinizin 100 de 100 oldugu bir mevzuda, yargiya basvurmaniza ragmen yasal prosedurlere takilip saglanamayan adaleti kendiniz saglamaya calisir misiniz?Calistinız mi?Ustelik ihtilafa dustugunuz kisi alenen alay ediyor, gozunuzun icine baka baka yalan soyluyor.Bile bile, az da
hakliliginizin, magduriyetinizin 100 de 100 oldugu bir mevzuda, yargiya basvurmaniza ragmen yasal prosedurlere takilip saglanamayan adaleti kendiniz saglamaya calisir misiniz?
Calistinız mi?
Ustelik ihtilafa dustugunuz kisi alenen alay ediyor, gozunuzun icine baka baka yalan soyluyor.
Bile bile, az da olsa maddi kaybiniza sebep oldugu halde hic vicdan azavi duymuyor.
Aksine "ne yapacaksin, hee, ne yapacaksin" polis gelsin ben senden davaci olacam" diye alay ediyor mesela.
Hirsınızın boyutu nerelere varır?
Nasil sakin kalabilirsiniz?
Nasil hazmedilir Bu durum?
Edit: ruhsal bakimdan "allaha havale et" onerilerine hic sicak bakmiyorum.
Onu tamamen eliyorum.
Calistinız mi?
Ustelik ihtilafa dustugunuz kisi alenen alay ediyor, gozunuzun icine baka baka yalan soyluyor.
Bile bile, az da olsa maddi kaybiniza sebep oldugu halde hic vicdan azavi duymuyor.
Aksine "ne yapacaksin, hee, ne yapacaksin" polis gelsin ben senden davaci olacam" diye alay ediyor mesela.
Hirsınızın boyutu nerelere varır?
Nasil sakin kalabilirsiniz?
Nasil hazmedilir Bu durum?
Edit: ruhsal bakimdan "allaha havale et" onerilerine hic sicak bakmiyorum.
Onu tamamen eliyorum.
0
@nawar Bilakis.
Az once bana "bizim yapacagimiz bisey yoj apla" dedi kendileri.
Az once bana "bizim yapacagimiz bisey yoj apla" dedi kendileri.
0
bizzat ihkâk-ı hak yasağı diye bir şey var. ama büyük de konuşmamak lazım. adaletin bugün geldiği nokta herkesin malumu. başa gelmeden bilemem.
0
eğer gücünüz yetiyorsa, ve bu işi devletle başınız belaya girmeden yapabiliyorsanız yapın. eğer yapamıyorsanız başınıza ekstra bir bela almayın. bu durum sizi rahatlatmaz da zaten. bu yüzden sakin kalmanın gerekçesi bu olabilir.
ne yapabilirim peki? sabrederim valla. eğer o ya da bu şekilde çevrenizde biriyse bir şekilde yine o fırsatı geçirirsiniz elinize. eğer çevrenizde değilse bir kan davasına dönüştürüp onu takip edebilirsiniz. ele geçirdiğiniz ilk fırsatta da ona verebileceğiniz maksimum zararı, hiç risk almadan ve belki de onun hiç haberi olmadan verirsiniz.
aptal aptal dolaşır etrafta "benim şansım niye hiç yaver gitmiyor" diye. hayal gücünüzü zorlayın, herkesin bir zayıf karnı vardır.
ne yapabilirim peki? sabrederim valla. eğer o ya da bu şekilde çevrenizde biriyse bir şekilde yine o fırsatı geçirirsiniz elinize. eğer çevrenizde değilse bir kan davasına dönüştürüp onu takip edebilirsiniz. ele geçirdiğiniz ilk fırsatta da ona verebileceğiniz maksimum zararı, hiç risk almadan ve belki de onun hiç haberi olmadan verirsiniz.
aptal aptal dolaşır etrafta "benim şansım niye hiç yaver gitmiyor" diye. hayal gücünüzü zorlayın, herkesin bir zayıf karnı vardır.
0
universite 1. sinifta evimin yakininda bir lise ogrencisinin (forma vardi ustunde) fiziksel tacizine ugradim. soka girdim, saatlerce konusamadim, tacize ugradigim yerde cokup kalmisim. kendime gelince erkek arkadasimi aradim, karakola gittik. polis ilgilenmedi bile. lise ogrencisi ne olacak, cocuk daha dedi polis.
ben de erkek kuzenlerimi ayarladim, bos ev falan ayarladilar.
etraftaki butun liseleri gezdim cocugu bulmak icin. bulamadim. bulsak eve goturum kokunden kesecektik seyini. kararliydim. vicdan azabi cekecegimi de sanmiyorum. ama bulamadim.
yapmayi planladigim seyi savunmuyorum. ama maalesef hukukun islemedigi toplumlarda insan kendi hukukunu uygulamaya kalkiyor.
ben de erkek kuzenlerimi ayarladim, bos ev falan ayarladilar.
etraftaki butun liseleri gezdim cocugu bulmak icin. bulamadim. bulsak eve goturum kokunden kesecektik seyini. kararliydim. vicdan azabi cekecegimi de sanmiyorum. ama bulamadim.
yapmayi planladigim seyi savunmuyorum. ama maalesef hukukun islemedigi toplumlarda insan kendi hukukunu uygulamaya kalkiyor.
0
hukuki olarak kim haklı bakarım. ben mi o mu yoksa belirsiz mi?
karşımdakinin cezai ehliyeti var mı? liseli bir çocuksa, akli dengesi yerinde değilse gene uzatmam mevzuyu.
kesin haklı olduğumu düşünüyorsam kendi hukuk kurallarımı koyarım
karşımdakinin cezai ehliyeti var mı? liseli bir çocuksa, akli dengesi yerinde değilse gene uzatmam mevzuyu.
kesin haklı olduğumu düşünüyorsam kendi hukuk kurallarımı koyarım
0
Hayır olmadı.
Adaleti kendin tesis etmeye çalışmak bindiğin dalı kesmek olur. Dal çürük mürük de olsa yine de var. Sağlamlaştırmaya çalışacaksın.
%100 haklı olduğum davayı kaybettim. (Avukatın yardımcısı olan avukat satmış) O sıra hastalık filan vardı, temyize de yollayamadım. Üstelik haklı olduğumu bildikleri için karşı taraf anlaşma önermişti. Anlaşma gerçekçi değildi kabul etmemiştim. Sonra galiba bana önerdikleri tutarı yardımcıya verdiler, ben davayı kaybettim.
Şimdi kadının adını bile hatırlamıyorum. O zaman adaleti kendim tesis etseydim bende bırakacağı iz sonra asla temizleyemeyeceğim olgu olarak hep benimle olacaktı. Üç kuruş beş kuruş için değil milyarlar da olsa kendime saygımı hiçbir şeyle aynı teraziye koymam.
Senin verdiğin örnekteki "ne yapacaksin, hee, ne yapacaksin" diyen kişi gibilerle hiiiç uğraşmam bile. Muhatap alınmaya değer biri olmadığı çok açık.
Adaleti kendin tesis etmeye çalışmak bindiğin dalı kesmek olur. Dal çürük mürük de olsa yine de var. Sağlamlaştırmaya çalışacaksın.
%100 haklı olduğum davayı kaybettim. (Avukatın yardımcısı olan avukat satmış) O sıra hastalık filan vardı, temyize de yollayamadım. Üstelik haklı olduğumu bildikleri için karşı taraf anlaşma önermişti. Anlaşma gerçekçi değildi kabul etmemiştim. Sonra galiba bana önerdikleri tutarı yardımcıya verdiler, ben davayı kaybettim.
Şimdi kadının adını bile hatırlamıyorum. O zaman adaleti kendim tesis etseydim bende bırakacağı iz sonra asla temizleyemeyeceğim olgu olarak hep benimle olacaktı. Üç kuruş beş kuruş için değil milyarlar da olsa kendime saygımı hiçbir şeyle aynı teraziye koymam.
Senin verdiğin örnekteki "ne yapacaksin, hee, ne yapacaksin" diyen kişi gibilerle hiiiç uğraşmam bile. Muhatap alınmaya değer biri olmadığı çok açık.
0
fsg
Merhaba,bir arkadaşımın davacı olduğu, hakaret davası vardı birkaç yıldır süren. sonuçlanmış e-devletten gördüğümüz üzere. acaba dava no.sunu versek biriniz bakabilir mi sonuç neymiş? adliyeye mi gitmemiz gerekir?Teşekkürler :)
Merhaba,
bir arkadaşımın davacı olduğu, hakaret davası vardı birkaç yıldır süren. sonuçlanmış e-devletten gördüğümüz üzere. acaba dava no.sunu versek biriniz bakabilir mi sonuç neymiş? adliyeye mi gitmemiz gerekir?
Teşekkürler :)
bir arkadaşımın davacı olduğu, hakaret davası vardı birkaç yıldır süren. sonuçlanmış e-devletten gördüğümüz üzere. acaba dava no.sunu versek biriniz bakabilir mi sonuç neymiş? adliyeye mi gitmemiz gerekir?
Teşekkürler :)
0
iyice ayağa düşürdünüz. avukat neden sizi yerinize gitsin de adliyede dosyanıza baksın? bilgi sorunca yardım ediyoruz da bu neyin nesidir?
0
yetkili olmadığı dosyaya bakamaz avukat. kendi müvekkili olduğu adamların dosyasına bakabilir ancak. adliyeye gideceksiniz.
0
omonia
merhaba arkadaşlarbir ödevim var ve işin içinden çıkamadım. fotoğrafta gördüğünüz kadın fotoğrafı 80 ler polonyasındaki bir dergide kullanılmış. o dönemler polonyada komunist düzen var ve aslında komunizm kadın hakkında bir çok şey vaadederken halen kadın vücudu meta şeklinde kullanılıyor. http://ma
merhaba arkadaşlar
bir ödevim var ve işin içinden çıkamadım. fotoğrafta gördüğünüz kadın fotoğrafı 80 ler polonyasındaki bir dergide kullanılmış. o dönemler polonyada komunist düzen var ve aslında komunizm kadın hakkında bir çok şey vaadederken halen kadın vücudu meta şeklinde kullanılıyor.
maydanozanne.blogspot.de
bu linkte gördüğünüz de 80 lerdeki ses dergisinden.. yine kadınlar kullanılmış kapakta ve mayolu kadınları görüyoruz. türkiye'de ise komunism yok. ve ben bu iki örneği nasıl birleştirebilirim ve birleştirirken feminismin hangi söylemini kullanmalıyım. fikri olan varsa yol gösterici olabilir benim için.. tesekkurler
Edit: fotograf buraya yukledim :www.imageupload.co.uk
bir ödevim var ve işin içinden çıkamadım. fotoğrafta gördüğünüz kadın fotoğrafı 80 ler polonyasındaki bir dergide kullanılmış. o dönemler polonyada komunist düzen var ve aslında komunizm kadın hakkında bir çok şey vaadederken halen kadın vücudu meta şeklinde kullanılıyor.
maydanozanne.blogspot.de
bu linkte gördüğünüz de 80 lerdeki ses dergisinden.. yine kadınlar kullanılmış kapakta ve mayolu kadınları görüyoruz. türkiye'de ise komunism yok. ve ben bu iki örneği nasıl birleştirebilirim ve birleştirirken feminismin hangi söylemini kullanmalıyım. fikri olan varsa yol gösterici olabilir benim için.. tesekkurler
Edit: fotograf buraya yukledim :www.imageupload.co.uk
0
feminizmin söylemi midir bilmiyorum ancak; kadın sorununun önceliği ve ayrılığını kullanabilirsin. sınıf mücadelesinden bağımsız olarak ele alınmalı ve siyasi mücadelenin bir ayağı olarak görülürse polonya'daki gibi olur diye de birleştirebilirsin.
0
dil, din, ırk, ideoloji farklı da olsa kadın bedeni her yerde meta olarak kullanılıyor diyebilirsin.
0
ben feminizm nedir pek bilmem anlamam ama ekim devrimi kadına epey hak veriyor zaten. kadını kayıran bir hukuk getirmiyorlar. kadını doğrudan erkeğe eşitlemek desek daha doğru. zaten kısa sürede kürtajlar 10 kattan fazlaya çıkıyor. erkekler hamile eşleri falan terk ediyorlar. neyse ki sistem başka yollardan dengeliyor olağandışı durumu.
pek feminist teorisine uygun gitmiyor galiba işler.
ha, bu da barbarella:
scriptshadow.net
kapitalizmin bağrından kopmuş dişi bir sinema karakteri.
sonuna kadar sexploit bir hatun ama gel gör ki feministler bunun filmini çok beğenmiş.
SPOYL
okuma
bak
OKUMA
barabarella pek çok erkekle cinsel olarak yakınlaşıyor filmde.
SPOYL bitti
devam
feministleri anlamak mümkün değil.
pek feminist teorisine uygun gitmiyor galiba işler.
ha, bu da barbarella:
scriptshadow.net
kapitalizmin bağrından kopmuş dişi bir sinema karakteri.
sonuna kadar sexploit bir hatun ama gel gör ki feministler bunun filmini çok beğenmiş.
SPOYL
okuma
bak
OKUMA
barabarella pek çok erkekle cinsel olarak yakınlaşıyor filmde.
SPOYL bitti
devam
feministleri anlamak mümkün değil.
0
laura mulvey'in bi makalesi var, onu bul. burası cahil kaynıyo. çağdaş feminizm okumaları yapabilirsin. direkt feminizmin hangi söylemini kullanmalıyım diye nokta atışı şeyler ödev için zor verilir. ama bu mulvey'in kullandığı eril bakış vb. kavramlar var. oradan yürünür.
0
kadının meta olarak kullanılması siyaset üstü bir eğilim olduğuna göre feminizm de siyaset üstü bir düşünce olmalı ve herhangi bir siyasi görüşle bağdaştırılmamalıdır diyebilirsin.
0
eveet, muh feminism eşiğine geldiysek turboya geçme zamanı gelmiş demektir.
0
Bana yarın sabah hatırlatmak için mesaj at, bu konuda 2 makale var, onlara bakayım, ABD dergileri üzerinden tartışılıyor.
Cinselliğin kullanılması ve cinselliğin sunulduğu kişilerin de beyaz, heteroseksüel erkek olması üzerinden gitmelisin. Verilen herhangi bir kadın bedeni değildir, yaygın algıya oynanıyor. Diğer yandan kadın erkek istenilen şekilde bedeninin kullanılması aslında ahlaki açıdan sorunlu değil, sorunlu olduğu noktayı daha iyi saptamalısın. Yoksa kitle kültürü kadınları kullanıyordan öte, konunun öznesi feministlerin sözlerine hiç girmeyen ve yanlış anlama işe yaramayan eleştiri yapmış olursun.
Cinselliğin kullanılması ve cinselliğin sunulduğu kişilerin de beyaz, heteroseksüel erkek olması üzerinden gitmelisin. Verilen herhangi bir kadın bedeni değildir, yaygın algıya oynanıyor. Diğer yandan kadın erkek istenilen şekilde bedeninin kullanılması aslında ahlaki açıdan sorunlu değil, sorunlu olduğu noktayı daha iyi saptamalısın. Yoksa kitle kültürü kadınları kullanıyordan öte, konunun öznesi feministlerin sözlerine hiç girmeyen ve yanlış anlama işe yaramayan eleştiri yapmış olursun.
0
delifaruk
Neden kullanan pek yok? Neden makineydi jiletti ugrasiyoruz? Var bir sey ama ne?EDit: Kotu koktugunu biliyorum da saglik acisindan olumsuz bir etkisi mi var?
Neden kullanan pek yok? Neden makineydi jiletti ugrasiyoruz? Var bir sey ama ne?
EDit: Kotu koktugunu biliyorum da saglik acisindan olumsuz bir etkisi mi var?
EDit: Kotu koktugunu biliyorum da saglik acisindan olumsuz bir etkisi mi var?
0
Krem yakarak döküyor. Abartili bir ifadeyle; bi nevi kimyasal silah gibi. Arada cilt de telef oluyor dolayısıyla.
0
"Jilet killari kalinlastirir" bir efsane mi gercek mi bir sey diyemem ama kendimden ornek verecek olursam, askere gidene kadar gunluk tras olmuyordum, askerde hergun olmaya basladigimda 2 ay icinde sakalimdaki degisiklik farkedilmeyecek gibi degildi. Efsane oldugunu kabul etmiyorum. Placebo etkisi de degildir heralde:)
0
oddyseus
nasıl yapılır? gidip nörologa şüphelerimizi bildirdikten sonra o mu karar veriyor test yapılıp yapılmayacağına?ne gibi aşamlardan geçiyor teste tabi tutulanlar?
nasıl yapılır? gidip nörologa şüphelerimizi bildirdikten sonra o mu karar veriyor test yapılıp yapılmayacağına?
ne gibi aşamlardan geçiyor teste tabi tutulanlar?
ne gibi aşamlardan geçiyor teste tabi tutulanlar?
0
Oncelikle gecmis olsun. Umarim boyle bi sonucla karsilasmazsiniz.
Genelde herhangi bir sorun sebebiyle herhangi bir doktora gittikten sonra, bu goz olabilir, endokrin olabilir, o doktor size beyin mri cektirmeniz gerektigini soyler, geregi varsa tabi ki. Daha sonra norolog veya norosirurjiste gorunmeniz gerekir. Norologa giderseniz ve ameliyatlik bi durum varsa o sizi zaten cerraha yonlendirir.
Genelde herhangi bir sorun sebebiyle herhangi bir doktora gittikten sonra, bu goz olabilir, endokrin olabilir, o doktor size beyin mri cektirmeniz gerektigini soyler, geregi varsa tabi ki. Daha sonra norolog veya norosirurjiste gorunmeniz gerekir. Norologa giderseniz ve ameliyatlik bi durum varsa o sizi zaten cerraha yonlendirir.
0
öncelikle fiziksel bir teste tabi tutulacaksınız. göz hareketleriniz ve motor becerilerinizi test edecek. eğer şüpheli bir durum yoksa geri gönderirler sizi ancak ısrar ederseniz mr için yönlendirirler.
0
geçmiş olsun. böyle bir şüphen varsa devlet hastanesine gitmemeni kesinlikle tavsiye ediyorum. öncelikle seni nörolojik muayeneye alıyor. muhtemelen işinden bezmiş üstünkörü yappan birine -hatta belki öğrenciye- denk geleceksin. o da sana acil emarlık bi durumun yok yine de randevu veriyorum deyip, 3-5 ay sonrasına randevunu verecek. herhangi bir özel hastaneye gidip, son günlerde başım çok ağrıyor desen bile emar istediğinde kısa süreye randevu veriyorlar. bende tümör yoktu çok şükür ama daha emardayken teknisyen, orada bir şey görüyorum, ilaç verip tekrar bakacağım demişti.yani muhtemelen ilaçsız bi şekilde o emardan çıkarsan bir sorunun yoktur. daha sonra emar sonuçlarını muayene olduğun nörologa götüreceksin. zaten sorun varsa o sana daha detaylı testler yapılmasını, gitmen gereken birimi söyler. umarım ki kötü bir şey yoktur. tekrar edeceğim, fiziksel olarak halehazırda gözle görülecek bir problemin yoksa, karşılayabilecek durumun da varsa devlet hastanesine gitme derim içini rahatlatmak adına. kötü bir durum varsa -ki yoktur umuyorum ki, devlet hastanesi sana çok vakit kaybettirir. ben devlet hastanesini beklemiş olsaydım, şuanda vücudumda %80 kalıcı hasar kalmış olabilirdi. malesef ki parası olmayanın başına ne gelirse gelsin durumu var bu ülkede.
tekrar geçmiş olsun.
tekrar geçmiş olsun.
0
cenkist
"Nasıl olmuyor lan anlatın hele"Açıkçası son zamanlarda iyi paralar kazanmaya baslayınca en yakın çevremdekilerBile değişik davranmaya basladı.sonuçta yaşam kaliten değişince hem daha sosyal hem de daha iyi yaşıyosun
"Nasıl olmuyor lan anlatın hele"
Açıkçası son zamanlarda iyi paralar kazanmaya baslayınca en yakın çevremdekiler
Bile değişik davranmaya basladı.
sonuçta yaşam kaliten değişince hem daha sosyal hem de daha iyi yaşıyosun
Açıkçası son zamanlarda iyi paralar kazanmaya baslayınca en yakın çevremdekiler
Bile değişik davranmaya basladı.
sonuçta yaşam kaliten değişince hem daha sosyal hem de daha iyi yaşıyosun
0
parayla saadet olmuyor diyenle, "ama teknoloji çok saçma birşey. mesela 3310 bana yetiyor. diyen" aynı kişi olabilir mi acaba?
0
Zengin olmadan bu saadet olayını cevaplamak zor, çevremdeki zenginler çok çalıştığı için huzuru yok kafayı yemişler, çalışmayan zenginlerde paranın kölesi olup kaybetmişler kendilerini..
0
parayla saadet olmuyor'u en düz haliyle anlarsak yanlış tabi. ama orada kastedilen "sadece parayla saadet olmaz". bu haliyle de doğru.
0
@m e b 'in duyurusuna verilen cevaplar şok etkisi yarattı bende.
birisi sakıp sabancının şeker hastası olduğu için adana kebap yiyemediğini yazmış. lan sanki rahmetli çok zengin olmasaydı şeker hastası olmicaktı. Aynı zamanda kendisi adana kebap yiyemediği için hayata küsmüştü.. Ama böyle bi durum yok. Ya da sabancının oğlu hastaydı ama zengin olmasaydı hasta olmicak mıydı? falan filan.
birisi sakıp sabancının şeker hastası olduğu için adana kebap yiyemediğini yazmış. lan sanki rahmetli çok zengin olmasaydı şeker hastası olmicaktı. Aynı zamanda kendisi adana kebap yiyemediği için hayata küsmüştü.. Ama böyle bi durum yok. Ya da sabancının oğlu hastaydı ama zengin olmasaydı hasta olmicak mıydı? falan filan.
0
o parayı paylasacak kimselerin yoksa hiç bir anlamı yok.
ama yinede parasız olmaktan iyidir tabii ki lan.
ama yinede parasız olmaktan iyidir tabii ki lan.
0
dünyanın düzeni böyle. mutlu olmanın en önemli ön koşullarından biri para.
ama yaşam kaliten değişince değişik davranan insanlar olmasının bu durumla bir alakası yok. toplumsal sınıflar arasında uçurum olan güzel ülkemizde insanlar ucundan kıyısından bile olsa sosyo-ekonomik açıdan bir üst sınıfa dahil olabilmek için götlerini yırtıyorlar.
(bkz: asgari ücretle çalışıp iphone'la gezen insan)
en başından sağlıksız olan bu sosyo-kültürel durumdan bihaber olup, farkında olmadan içselleştiren kompleksli insanlar(ımız) da "sonunda layık olduğu(!) yere" geldiğinde ne yapacağını şaşırıyor.
ama yaşam kaliten değişince değişik davranan insanlar olmasının bu durumla bir alakası yok. toplumsal sınıflar arasında uçurum olan güzel ülkemizde insanlar ucundan kıyısından bile olsa sosyo-ekonomik açıdan bir üst sınıfa dahil olabilmek için götlerini yırtıyorlar.
(bkz: asgari ücretle çalışıp iphone'la gezen insan)
en başından sağlıksız olan bu sosyo-kültürel durumdan bihaber olup, farkında olmadan içselleştiren kompleksli insanlar(ımız) da "sonunda layık olduğu(!) yere" geldiğinde ne yapacağını şaşırıyor.
0
Benim, parayla mutlu olunmuyor, sırf parası olduğu için mutlu olan insanların mutluluğu yapay mutluluklar. Bir sürü örneğini de gördüm. En basit az önce arkadaşımla konuştum, aşırı zenginler, evli 3 senedir çocuk istiyor olmuyor, gitmedik doktor, denemedik çare kalmadı. Olmuyor. Mutsuzluğun dibinde yaşıyor.
0
@elikası, arkadaşınız zengin olmasaydı yine çocuğu olmayacaktı ve bunun dışında bir de geçim problemi yaşayacaktı. (erkek olduğu varsayımı ile) "ulan hem evimi geçindiremiyorum hem çocuk yapamıyorum sikerim böyle hayatı" diyerek bunalımlar vs. olabilirdi.
paran olması bazı sorunları çözer bazı sorunları çözemez eyvallah ama parasızlığın getirisi nedir bana açıklayın
paran olması bazı sorunları çözer bazı sorunları çözemez eyvallah ama parasızlığın getirisi nedir bana açıklayın
0
Zengin bir aileden gelmiyorsun büyük ihtimalle, o yüzden şu anda yeni edindiğin imkanlar seni çok mutlu ediyor. Yalnız bunlar hali hazırda sürekli sen de olsaydı süper bir mutluluk duymazdın. İnsan takacak şey bulur...
0
@ t joe arkadaşım kadın, mutsuzluğunun tek sebebi çocuk değil, en kötü tüp bebek yapar aşar o sorunu, mutsuzluğu önceden beri var, şu anki mevcut sorun çocuk. Zenginliğin, paranın, varlığın mutluluk getirmeyeceğini yaşayarak da gördüm. Maddi olarak belirli bir yere ulaşmayı hedeflemiş bir insansa karşındaki, parayı bulana kadar hep değer vermişse paraya, muhtemelen para onu mutlu eder. Bir süreliğine tabii, mutluluğu paraya bağlıysa kısa bir zaman sonra yine mutsuzluğu bulur o insan. Ben parasızlığın bir getirisi var demedim, mutluluğu paraya bağlayamazsın dedim. Parasız olan insanların hepsinin mutsuzluktan ölüyor olması lazımdı o zaman.
0
evrenos gazi
Bizim baskasina verdigimiz bir vekaletin olup olmadigini nasil ogrenebiliriz? Elimizdeki vekalet kagitlari kayip diyelim. Vekalet verdigimiz notere mi gitmek lazim? O vekaletle yapilan islemleri falan basil gorebiliriz?
Bizim baskasina verdigimiz bir vekaletin olup olmadigini nasil ogrenebiliriz? Elimizdeki vekalet kagitlari kayip diyelim. Vekalet verdigimiz notere mi gitmek lazim? O vekaletle yapilan islemleri falan basil gorebiliriz?
0
aktif vekalet dediğiniz nedir? süreli verdiyseniz süresi sonunda biter. ya da sonrasında azil ettiyseniz sona ermiştir. onun dışında aktif pasif diye bir vekalet türü yok.
0
Noterden vekalet veren kisi yevmiye no ya da asagi yukari vekalet verdigi tarihi biliyorsa noter arsivine bakip bulabilir ama vekalet verenden baskasina bu bilgiyi hicbir noter vermez. Sureli vekaletler disinda tum vekaletler azil edilinceye dek gecerlidir. Aktif pasif gibi bir ayrim yoktur. O vekalet ile yapilan islemi size listeleyecek bir sistem bulunmamaktadir
0
diabolus in musica
baslikta da belirttigim gibi, bizim anadolu cografyasindan (türkce, kürtce, ermenice, zazaca vs...) kuslar konusunu merkeze alan sarkilar, türküler (tür farketmez) önerebilecek arkadaslara selam olsun.
baslikta da belirttigim gibi, bizim anadolu cografyasindan (türkce, kürtce, ermenice, zazaca vs...) kuslar konusunu merkeze alan sarkilar, türküler (tür farketmez) önerebilecek arkadaslara selam olsun.
0
www.youtube.com (türkçe, yağmur yaşar taş üstüne)
www.youtube.com (pepuk kuşu, hikaye zazaca, dil türkçe)
(türkçe, yağmur yaşar taş üstüne)www.youtube.com
(pepuk kuşu, hikaye zazaca, dil türkçe)
0
aklıma ilk gelen mavi kuş oldu ama herhalde senin aradığın böyle bişey değil?
www.youtube.com
allı turnam, bülbülüm altın kafeste filan var işte.
ha bi de bu var aşağıda görünce aklıma geldi. aynı şarkı mı bilmem.
www.youtube.com
www.youtube.com
allı turnam, bülbülüm altın kafeste filan var işte.
ha bi de bu var aşağıda görünce aklıma geldi. aynı şarkı mı bilmem.
www.youtube.com
0
Keklik gibi kanadimi süzmedim diye baslayan vardi volkan konak soyluyor.
Yine volkan konak goklerde kartal gibiydim .... diye devam edeni var.
var git sunam var,
Kekligi duz ovada avlarlar var
Yine volkan konak goklerde kartal gibiydim .... diye devam edeni var.
var git sunam var,
Kekligi duz ovada avlarlar var
0
whatyougetiswhatyoudid
selam gençler, konuyu nereye yazsam bilemedim, mecbur teknik başlığına yazıyorum.2013 eylülde ehliyeti kaptırdım.6 ay sonra, 2014 mart ayında ehliyeti geri alma vaktim geldi.ehliyeti geri almak için de üstünüze/arabaya kayıtlı tüm eski cezaları ödeyip, trafik borcu yoktur belgesi almanız gerekiyor i
selam gençler, konuyu nereye yazsam bilemedim, mecbur teknik başlığına yazıyorum.
2013 eylülde ehliyeti kaptırdım.
6 ay sonra, 2014 mart ayında ehliyeti geri alma vaktim geldi.
ehliyeti geri almak için de üstünüze/arabaya kayıtlı tüm eski cezaları ödeyip, trafik borcu yoktur belgesi almanız gerekiyor idi.
ben de hepsini ödedim. belgeyi alıp trafik tescil müdürlüğüne gittim, ehliyetime kavuştum.
fakat gelin görün ki, arabanın üstünde halen ceza görünüyormuş. benim ödediğim cezalardan birisi, ödenmemiş görünüyor yani.
üstüne üstlük bi de faiz işlemiş!
makbuz falan yok saklamadım.
napcam la ben :/
2013 eylülde ehliyeti kaptırdım.
6 ay sonra, 2014 mart ayında ehliyeti geri alma vaktim geldi.
ehliyeti geri almak için de üstünüze/arabaya kayıtlı tüm eski cezaları ödeyip, trafik borcu yoktur belgesi almanız gerekiyor idi.
ben de hepsini ödedim. belgeyi alıp trafik tescil müdürlüğüne gittim, ehliyetime kavuştum.
fakat gelin görün ki, arabanın üstünde halen ceza görünüyormuş. benim ödediğim cezalardan birisi, ödenmemiş görünüyor yani.
üstüne üstlük bi de faiz işlemiş!
makbuz falan yok saklamadım.
napcam la ben :/
0
nereye ödediysen oraya git ödendi belgesinin diğer nüshasının fotokopisini iste.
0
Gayrettepe trafik tescil şube müdürlüğüne ödedim.
bunu neden düşünemedim ki acaba? o kadar güvenmiyorum ki demek...
bunu neden düşünemedim ki acaba? o kadar güvenmiyorum ki demek...
0
ehliyeti kaptırmaktan kaynaklı trafik cezası arabanın üzerinde görünmez hocam. o ayrı bir şey, senin ehliyetine yani şahsi cezana işler.
araçla ilgili muhtemelen başka bir ceza var, onu sorgulayın.
araçla ilgili muhtemelen başka bir ceza var, onu sorgulayın.
0
jaygatsby
var mi? ben mesela normalde dünya tatlisi iken tartışma esnasinda çirkefleşen insanlara katlanamiyorum. yüzünü gördügümde midem bulaniyor o derece.
var mi? ben mesela normalde dünya tatlisi iken tartışma esnasinda çirkefleşen insanlara katlanamiyorum. yüzünü gördügümde midem bulaniyor o derece.
0
konu ne olursa olsun bir şekilde kendine getiren ve kendini anlatan..
0
cahil insan. bilmemekten değil cahillikten bahsediyorum, hani bilmediğinin farkında olmayan tiplerden.
0
sakızı patlatarak çiğneyen
hantal hantal yürüyen
devamlı negatif olan
AKPli fanatikler
cahilliğinden rahatsız olmayan insanlar
evet, bu insanlara tahammül sınırım çok düşük.
hantal hantal yürüyen
devamlı negatif olan
AKPli fanatikler
cahilliğinden rahatsız olmayan insanlar
evet, bu insanlara tahammül sınırım çok düşük.
0
haketmediği yerde olan insanlara antipatim var.
Bir de geldiği yeri unutup başka bir kalıba sığmaya çalışanlara uyuz oluyorum. Lümpen diyoruz buna galiba.
Bir de geldiği yeri unutup başka bir kalıba sığmaya çalışanlara uyuz oluyorum. Lümpen diyoruz buna galiba.
0
hmmm dessy dedikten sonra aklima geldi, ben fanatik olup olmamasina bakmaksizin AKP ye oy vermis insanlarla ayni odada bulunamiyorum.
0
sürekli ama sürekli şikayetlenen, hayatından ve insanlardan mutsuz amma velakin bunları değiştirmeye dönük gram adım atmayan, bu mağdur edebiyatının ardına sığınıp ilgi, şefkat bekleyen, bu durumu yaşam tarzına dönüştürmüş kişilere karşı artık çok tahammülsüzüm.
0
@hayirsiz +1000
İki yüzlü insanlara, birbirinin kuyusunu kazmaya çalışan insanlara, müdürlerin yanındayken farklı konuşan seni ezen , ama dışarıda farklı konuşan , sen buna tepki verincede sana paranoya muamelesi yapan insanlara tav oluyorum katlanamıyorum,ağzını burnunu kırasım geliyor
İki yüzlü insanlara, birbirinin kuyusunu kazmaya çalışan insanlara, müdürlerin yanındayken farklı konuşan seni ezen , ama dışarıda farklı konuşan , sen buna tepki verincede sana paranoya muamelesi yapan insanlara tav oluyorum katlanamıyorum,ağzını burnunu kırasım geliyor
0
yalakalar
işini iyi yapmayan savsaklayan yöneticiler
ikiyüzlü
egoist
parasıyla hava atan
işini iyi yapmayan savsaklayan yöneticiler
ikiyüzlü
egoist
parasıyla hava atan
0
*cin olmadan adam çarpmaya çalışanlar
*herhangi bir şeye fanatiklik boyutunda bağlanıp çirkinleşenler
*kendini dünyanın en akıllısı sanan cahiller
*sürekli şikayet edenler
*bir ortamda görece sessiz olan arkadaşı üzerinden espri yapıp prim kovalayan mallar
*birine yaptığı iyiliği dilinden düşürmeyenler
*hak etmediği halde sırf arkası sağlam diye iyi yerlerde olanlar
*insanlara parası ölçüsünde değer biçen karaktersizler
*normalde bir "nasılsın"ı çok gördüğü insana işi düştüğünde sakız gibi yapışan tipler
*insanları kandırmayı meziyet sanan yalancı tipler
genel olarak çoğu insanı sevmiyom ben herhalde ya.
*herhangi bir şeye fanatiklik boyutunda bağlanıp çirkinleşenler
*kendini dünyanın en akıllısı sanan cahiller
*sürekli şikayet edenler
*bir ortamda görece sessiz olan arkadaşı üzerinden espri yapıp prim kovalayan mallar
*birine yaptığı iyiliği dilinden düşürmeyenler
*hak etmediği halde sırf arkası sağlam diye iyi yerlerde olanlar
*insanlara parası ölçüsünde değer biçen karaktersizler
*normalde bir "nasılsın"ı çok gördüğü insana işi düştüğünde sakız gibi yapışan tipler
*insanları kandırmayı meziyet sanan yalancı tipler
genel olarak çoğu insanı sevmiyom ben herhalde ya.
0
3 kuruş aklıyla karşısındakini enayi yerine koymaya çalışan insan.
bir de hayvanlara kötü davrananlar.
bir de hayvanlara kötü davrananlar.
0
Ya sinifta biri var, dinlemeyip dinlemeyip neymis, neymis diye soruyor mesela. Bir yerden sonra sinirime dokunuyor.
Cahil, saygisiz ve patavatsiz insan tipi. Bunun ikili ve uclu kombinasyonlarina katlanamiyorum.
Gereksiz egolu insanlara katlanamiyorum. (Yakisikli oldugu icin, kocaman memesi oldugu icin, parasi oldugu icin.)
Marjinal olmaya calisan insanlari sevmiyorum. Cogunun dusunce yapisi aslinda marjinal olmasa da dis gorunusunu dikkat cekmek icin oyle yapan insanlara katlanamiyorum. Konusmaya baslayinca direkt bos beles biri oldugu ortaya cikiyor.
Aklima bunlar geldi simdilik
Cahil, saygisiz ve patavatsiz insan tipi. Bunun ikili ve uclu kombinasyonlarina katlanamiyorum.
Gereksiz egolu insanlara katlanamiyorum. (Yakisikli oldugu icin, kocaman memesi oldugu icin, parasi oldugu icin.)
Marjinal olmaya calisan insanlari sevmiyorum. Cogunun dusunce yapisi aslinda marjinal olmasa da dis gorunusunu dikkat cekmek icin oyle yapan insanlara katlanamiyorum. Konusmaya baslayinca direkt bos beles biri oldugu ortaya cikiyor.
Aklima bunlar geldi simdilik
0
kibirli ve/veya aptal insanlar.. zaten ne tür absürdlük, kişilik kusuru ya da psikolojik sorun varsa bu iki fenomen sonucu oluşuyor.
0
charlotte blanc
hergun disari ciksan haftada 100 tl disariya para verioruz. oha. ofiste elektirikli ocak var mikrodalga var. neden ofiste yapmiyoruz dedim arkadasimla ve bir plan olusturdukofiste pisirmesi kolay olan hem saglikli hem guzel yemeklerin lsitesini yaptik. listeyi yaparken pratiklik, yapilmasi kolay ola
hergun disari ciksan haftada 100 tl disariya para verioruz. oha. ofiste elektirikli ocak var mikrodalga var. neden ofiste yapmiyoruz dedim arkadasimla ve bir plan olusturduk
ofiste pisirmesi kolay olan hem saglikli hem guzel yemeklerin lsitesini yaptik. listeyi yaparken pratiklik, yapilmasi kolay olan, ayni yemek grubunu bir gun ara ile yemeye dikkat etmeye gore yaptik.
pazartesi: tavuk gogsu, salata
sali: sosis, hamburger, kofte salata
carsamba: noodle, meyve
persembe: ton baligi, salatasi
cuma: makarna
sizden istedigim sey biz bu listeyi nasil gelistirebiliriz ? tavsiye ettiginiz ekleyin dediginiz veya su ile sunu degistir bunu carsamba ye dediginiz birseyler var mi? yapilmasi kolay olan lezzetli yemek yavsiyelerine de acigiz.
tesekkurler simdiden.
ofiste pisirmesi kolay olan hem saglikli hem guzel yemeklerin lsitesini yaptik. listeyi yaparken pratiklik, yapilmasi kolay olan, ayni yemek grubunu bir gun ara ile yemeye dikkat etmeye gore yaptik.
pazartesi: tavuk gogsu, salata
sali: sosis, hamburger, kofte salata
carsamba: noodle, meyve
persembe: ton baligi, salatasi
cuma: makarna
sizden istedigim sey biz bu listeyi nasil gelistirebiliriz ? tavsiye ettiginiz ekleyin dediginiz veya su ile sunu degistir bunu carsamba ye dediginiz birseyler var mi? yapilmasi kolay olan lezzetli yemek yavsiyelerine de acigiz.
tesekkurler simdiden.
0
abi balik sanki kokar gibi geliyor. ama pizzayi tuttum. cuma ya ekleyebiliriz. hem makarna hem pizza.
0
bu arada bimin donmuş ürünler kısmında çok çeşitli donmuş tavuk ürünleri var şinitzel nugget vb yada hazır tavuk dönerler oluyor onlarda düşünülebilir.
0
pirinç ya da sağlıklı olsun bulgur pilavıyla 2 katına çıkar bu menü rahatlıkla.
- yeşil mercimekli bulgur pilavı,cacık salata.
- köfte, pirinç pilavı, yoğurt.
- sebzeli bulgur pilavı, yoğurt.
- tavuk sote, bulgur pilav
- et sote, opsiyonel olarak pilav ya da ekmek.
- az soğan ve biberle tereyağında sotelenmiş istiridye mantarı ( dünyanın en güzel şeyi)
- yeşil mercimekli bulgur pilavı,cacık salata.
- köfte, pirinç pilavı, yoğurt.
- sebzeli bulgur pilavı, yoğurt.
- tavuk sote, bulgur pilav
- et sote, opsiyonel olarak pilav ya da ekmek.
- az soğan ve biberle tereyağında sotelenmiş istiridye mantarı ( dünyanın en güzel şeyi)
0
bradshaw o da olur aslinda. tek istedigimiz sey masraftan kismak ve pratiklik.
0
Bim+1
aşağıya karışık yazıyorum kafanıza göre takılınız.
- ton balıklı salata (içine; iceberg, mısır, domates, ton balıgı vb)(yanına makarna doyurucu olur)
- patates salatası (hardallı- yanına çorba gider. çünk patates zaten dıyurucu)
- menemen ( hiç burun kıvırmayın herkes sever. Soğansız yaparsanız ofis kokmaz yanına cacık)
- ıspanak ( kıymalı olur, yumurtalısı olur, pirinçlisi olur. Hazır temizlenmişini alın kolay olur)
- bimden alacağınız dondurulmuş dönerleri baharatlı yapabilirsini (tavuk et farketmez) yanına bulgur pilavı
- tavada tavuk ızgara yanına domatesli pilav.
- dondurulmuş pizza yanına bolca salata
- bimdeki dondurulmuş börekler (acayip doyurucu)- yanına çorba ile toplamda 20 Tl ye 4 kişi ohooo doyarsınız.
- 3 tane kabağı alın, rendeleyin, tavada kavurun üzerine az biraz taze soğan, ile biraz daha pişirin, baharatını katın isteğe bağlı yumurta kırabilirsiniz. Alın size tavada en kolay sebze yemeği. Yanına yoğurt ile şahane olur.
- çorbalar kısmını size bırakıyorum. damak zevkinize uygun her gün bir çorba yapabilirseniz doyurucu olur. akşamüstü acıkınca da biraz içersiniz.
esenle kalın:)
afiyet olsun efenim.
aşağıya karışık yazıyorum kafanıza göre takılınız.
- ton balıklı salata (içine; iceberg, mısır, domates, ton balıgı vb)(yanına makarna doyurucu olur)
- patates salatası (hardallı- yanına çorba gider. çünk patates zaten dıyurucu)
- menemen ( hiç burun kıvırmayın herkes sever. Soğansız yaparsanız ofis kokmaz yanına cacık)
- ıspanak ( kıymalı olur, yumurtalısı olur, pirinçlisi olur. Hazır temizlenmişini alın kolay olur)
- bimden alacağınız dondurulmuş dönerleri baharatlı yapabilirsini (tavuk et farketmez) yanına bulgur pilavı
- tavada tavuk ızgara yanına domatesli pilav.
- dondurulmuş pizza yanına bolca salata
- bimdeki dondurulmuş börekler (acayip doyurucu)- yanına çorba ile toplamda 20 Tl ye 4 kişi ohooo doyarsınız.
- 3 tane kabağı alın, rendeleyin, tavada kavurun üzerine az biraz taze soğan, ile biraz daha pişirin, baharatını katın isteğe bağlı yumurta kırabilirsiniz. Alın size tavada en kolay sebze yemeği. Yanına yoğurt ile şahane olur.
- çorbalar kısmını size bırakıyorum. damak zevkinize uygun her gün bir çorba yapabilirseniz doyurucu olur. akşamüstü acıkınca da biraz içersiniz.
esenle kalın:)
afiyet olsun efenim.
0
taha1907
sonunda ''OHA'' dedirtecek aksiyon veya dram filmi arıyorum.ama aksiyon realite sınırları arasında olursa süper olur.veya komedi filmi de olur.
sonunda ''OHA'' dedirtecek aksiyon veya dram filmi arıyorum.
ama aksiyon realite sınırları arasında olursa süper olur.
veya komedi filmi de olur.
ama aksiyon realite sınırları arasında olursa süper olur.
veya komedi filmi de olur.
0
kuul
şimdi ben memuriyet hayatına yeni başladım. yaşım o kadar da küçük değil ama bu ilk resmi işim. burda aynı birimde 4 kişiyiz. 3 kadın ve bir de erkek olarak ben. bu kadınlardan ikisi benden 3-4 yaş büyük diğeri ise 3 yaş küçük. ilk geldiğim günler oldukça yakındılar. ama daha sonra ortada görünür hi
şimdi ben memuriyet hayatına yeni başladım. yaşım o kadar da küçük değil ama bu ilk resmi işim. burda aynı birimde 4 kişiyiz. 3 kadın ve bir de erkek olarak ben. bu kadınlardan ikisi benden 3-4 yaş büyük diğeri ise 3 yaş küçük. ilk geldiğim günler oldukça yakındılar. ama daha sonra ortada görünür hiçbir sebep yokken aramıza birden mesafe girdi. biz toplam iki odada çalışıyoruz. normalde 2-2 dağılmışken bayanlar birlikte çalışmak istemiş ve benim yanımdaki de karşı odaya geçti. şimdi 3-1 kaldık. ben yalnız olmaktan şikayetçi değilim de aynı birimin işini yaparken böyle ciğerci kedisi gibi onlara uzaktan bakıyor olmam biraz garip değil mi onu merak ediyorum. ne bileyim yemeğe inilecek mesela birlikte ineriz heralde diye beklerken bana "sen in biz geliyoruz" falan diyorlar. sabah mesela kahvaltı için çay ocağına gidiyoruz, birlikte gider miyiz diye düşünürken "sen git biz geliyoruz" diyorlar vs vs. ya da işte sabah ağız kenarıyla ve göz süzerek zoraki bir selam veriyorlar. insan kendini kötü hissediyor be ! :/
bunları yazma sebebim şu: hani ilk 2-3 gün her şey normalken arada farketmeden bir şey mi yaptım ki ortam birden soğudu onu anlamaya çalışıyorum. yoksa onların peşinde dolanayım, "heheeeey aman da tam bir takımız woo-hooo !!" tribine gireyim gibi bir derdim yok.
bunlar normal şeyler mi yoksa ben bilmeden bi bok mu yemişim ? (ki zaten dünyaya gözlerini yeni açmış bebek gibiyim. onlara bakarak yaptıkları işi anlamaya çalışıyorum sadece. odamda usluca oturuyorum falan. valla bak.)
bunları yazma sebebim şu: hani ilk 2-3 gün her şey normalken arada farketmeden bir şey mi yaptım ki ortam birden soğudu onu anlamaya çalışıyorum. yoksa onların peşinde dolanayım, "heheeeey aman da tam bir takımız woo-hooo !!" tribine gireyim gibi bir derdim yok.
bunlar normal şeyler mi yoksa ben bilmeden bi bok mu yemişim ? (ki zaten dünyaya gözlerini yeni açmış bebek gibiyim. onlara bakarak yaptıkları işi anlamaya çalışıyorum sadece. odamda usluca oturuyorum falan. valla bak.)
0
normal değil bence.
kadın dediğin tehlikelidir biri diğerini fişteklese, hepsi ona uyar. ben de kadın olarak yazıyorum bunları, sonra kadınlar bik bik demesin.
acaba hakkaten bir şey mi yaptın, böyle gereksiz bir espri olur ne bileyim, onlara "yanlış" gelebilecek bir laf olur. kızdıracak ya da. sonra biri diğerini gaza getirir soğurlar senden.
ama kötü olmuş bu durum, zorlanırsın işinde bence aranı düzeltmeye çalış. iyi davran sevecen ol ama onlar istemiyorken zorla da içlerine girmeye çalışıp iyice zora sokma. zamanla unuturlar bir şeye bozuldularsa da bence.
kadın dediğin tehlikelidir biri diğerini fişteklese, hepsi ona uyar. ben de kadın olarak yazıyorum bunları, sonra kadınlar bik bik demesin.
acaba hakkaten bir şey mi yaptın, böyle gereksiz bir espri olur ne bileyim, onlara "yanlış" gelebilecek bir laf olur. kızdıracak ya da. sonra biri diğerini gaza getirir soğurlar senden.
ama kötü olmuş bu durum, zorlanırsın işinde bence aranı düzeltmeye çalış. iyi davran sevecen ol ama onlar istemiyorken zorla da içlerine girmeye çalışıp iyice zora sokma. zamanla unuturlar bir şeye bozuldularsa da bence.
0
ya bilmeden bi şey dedin ve kendi kendilerini doldurdular ya da ağır kezbanlar. zamanla takılmamaya başlarsın böyle şeylere.
0
işyeri dediğinin köy kahvesi'nden altın gününden hiç bir farkı yok arkadaşım. dedikodunun, hasetliğin bini bir para. gerçekten bir neden olmama ihtimali de var, ya da çok sudan bir sebeple olabilir.
sen onlara normal davranmaya devam et. aşırı iyi ya da mesafeli olma. o tavırlarını hiç farketmemiş gibi davran, zamanla normale döner.
sen onlara normal davranmaya devam et. aşırı iyi ya da mesafeli olma. o tavırlarını hiç farketmemiş gibi davran, zamanla normale döner.
0
Şakayla karışık söyle yahu, bugün beraber inelim falan de işte 12.15'de diye. O zaman anlaşılır bence.
0
ya ilk geldiğimde benden ufak olan başka birimdeydi ama buradakilerle her gün direk irtibat halinde olması gereken birisi ve araları gayet iyi. bu arada benden büyük olanların 10 yıla yakın tecrübesi var. küçük olan da işte 3-4 yıldır buradaymış.
şimdi o büyük olanlara ben ilk gün "size nasıl hitap edeyim ?" diye sordum. onlar da "abla diyebilirsin" dediler. ama enteresandır benden ufak olan kişi onlara ismiyle hitap ediyor. valla düşünüyorum ters bir şey mi yaptım diye ama acemilikten farkedemiyor olabilirim. kenara çekip sorsam mı "apla bilmeden yannış bi hareket mi yaptık? hayır yani yaptıysak bilelim anadın mı..." diye :D
şimdi o büyük olanlara ben ilk gün "size nasıl hitap edeyim ?" diye sordum. onlar da "abla diyebilirsin" dediler. ama enteresandır benden ufak olan kişi onlara ismiyle hitap ediyor. valla düşünüyorum ters bir şey mi yaptım diye ama acemilikten farkedemiyor olabilirim. kenara çekip sorsam mı "apla bilmeden yannış bi hareket mi yaptık? hayır yani yaptıysak bilelim anadın mı..." diye :D
0
şunlar da olası durumlar
- hitap şekline bozulmuş olabilirler;
- ter kokmak, kirli giyinmek, burnunu karıştırmak vs nedenlerle rahatsız olmuş olabilirler.
- bakışların ve ya ilgin kadın olarak onları rahatsız etmiş olabilir;
- politik görüşün vs vs ile ilgili bir tahmin ya da işaret görüp bundan dolayı uzaklaşıyor olabilirler
- hitap şekline bozulmuş olabilirler;
- ter kokmak, kirli giyinmek, burnunu karıştırmak vs nedenlerle rahatsız olmuş olabilirler.
- bakışların ve ya ilgin kadın olarak onları rahatsız etmiş olabilir;
- politik görüşün vs vs ile ilgili bir tahmin ya da işaret görüp bundan dolayı uzaklaşıyor olabilirler
0
kesinlikle sallama. sen üstüne düşeni yapmış samimi davranmışsın. bir sebepten dolayı (iticisin, kokuyorsun vs) senden uzaklaşmışlar. artık kendin takılacaksın. araya mesafe koy biraz resmileş. yaptığın işi en iyi şekilde en kısa zamanda öğren.
0
Biraz loser bi imaj çizmişsin. Onlar da senle muhatap olmaya gerek görmeyip, ezme politikasına girişmişler. Hiçbirini sallama. Hiçbiriyle arkadaş olmak zorunda da değilsin. Gerçek bir erkek ol, vahşi ol. Kendi düzenini kendin kur. Gereksiz diyaloglara girme; kendinden emin davran. Sonra elbet sana bi işleri düşecektir. Böyle zamanlarda da doğru davranmaya devam edersen bi süre sonra düzelecektir.
0
haremlik selamlık ekolünden olabilirler. ille senin bir hareketinden kaynaklanmış olmayabilir. yine de arayı iyi tutmayan çalışın. çekilmez hale gelmesin işe gitmek.
0
@dahili meddah,
hocam valla zaten 3-4 gün aynı odayı paylaştık onda da sadece oturdum önümdeki ekrana baktım. kış sebebiyle zaten ter kokmak kolay değil. olmasa bile ter kokmuyorum. zaten takım elbise giyiyorum ve 2 çift takımım var. hafta içi mutlaka değişiyor. burun karıştırmak için alan fazla açık ve aramızdaki mesafe kısa o yüzden cesaret edemem jklşişlkjh :D bakışlar ve ilgi meselesinden emin değilim. bu ablalardan biri evli zaten. öbürü de normal abla işte :D yani ben de genel olarak esprili bir tip sayılmam. hele yeni girdiğim ortamlarda iyice dut yemiş bülbüle dönüyorum. muhabbet açmakta zorlanıyorum falan. belki de soğuk bir tip olmam mı onları itti bilemedim bak :/ politik görüş vs konuşulacak kıvamda bir ortam yok.
@pandispanya, sanırım durumu en makul şekilde özetleyen cevaplardan biri seninki oldu :))
@patiska, harem selam olayı yok diyebiliriz.
@emirkulu2, bu dedikodu muhabbeti enteresan hagaten. biz önce servisle bir noktaya geliyoruz sabah. ondan sonra ordan başka servisle işe geliyoruz. işte orada bu ve diğer birimden ablalar sürekli bir şeyler konuşuyorlar. neyse dahil olmak gibi derdim yok zaten tecrübeye güveniyorum :D
hocam valla zaten 3-4 gün aynı odayı paylaştık onda da sadece oturdum önümdeki ekrana baktım. kış sebebiyle zaten ter kokmak kolay değil. olmasa bile ter kokmuyorum. zaten takım elbise giyiyorum ve 2 çift takımım var. hafta içi mutlaka değişiyor. burun karıştırmak için alan fazla açık ve aramızdaki mesafe kısa o yüzden cesaret edemem jklşişlkjh :D bakışlar ve ilgi meselesinden emin değilim. bu ablalardan biri evli zaten. öbürü de normal abla işte :D yani ben de genel olarak esprili bir tip sayılmam. hele yeni girdiğim ortamlarda iyice dut yemiş bülbüle dönüyorum. muhabbet açmakta zorlanıyorum falan. belki de soğuk bir tip olmam mı onları itti bilemedim bak :/ politik görüş vs konuşulacak kıvamda bir ortam yok.
@pandispanya, sanırım durumu en makul şekilde özetleyen cevaplardan biri seninki oldu :))
@patiska, harem selam olayı yok diyebiliriz.
@emirkulu2, bu dedikodu muhabbeti enteresan hagaten. biz önce servisle bir noktaya geliyoruz sabah. ondan sonra ordan başka servisle işe geliyoruz. işte orada bu ve diğer birimden ablalar sürekli bir şeyler konuşuyorlar. neyse dahil olmak gibi derdim yok zaten tecrübeye güveniyorum :D
0
sallama. tecrübe konuşuyo. onların kendi manyaklıkları vardır rahat dedikodu yapmak için seni uzaklaştırmışlardır. bi daha da sorma beraber gidelim diye, hiç gerek yok.
29 k
29 k
0
valla bilmeden bir şey demiş olabilirsin bence.
ama geldik gidiyoruz kadınları hala anlayamadık :P belki ortada bir şey yoktur. biri diğerini doldurmuş olabilir denildiği gibi. bunlar böyle örgüt gibiler. en iyisi erkeklerin bol olduğu yerde çalışmak abi. hiç böyle sorunlar çıkmıyor. girmeden önce ulan bir reklam ajansında çalışsam da şöyle 27 kadın 2,3 erkek olsak diye gaza gelirsin. bir bakmışsın öyle değil :D
ama geldik gidiyoruz kadınları hala anlayamadık :P belki ortada bir şey yoktur. biri diğerini doldurmuş olabilir denildiği gibi. bunlar böyle örgüt gibiler. en iyisi erkeklerin bol olduğu yerde çalışmak abi. hiç böyle sorunlar çıkmıyor. girmeden önce ulan bir reklam ajansında çalışsam da şöyle 27 kadın 2,3 erkek olsak diye gaza gelirsin. bir bakmışsın öyle değil :D
0
şimdi öncelikle bu durum üzerinden cinsiyetçi fikirlerini kusanlara itibar etme. herhangi bir sorunu cinsiyet farkı üzerinden yorumlamak akılcı bir yaklaşım değil. ben kendi iş yerimde sırf kadın olduğum için müdürüm tarafından gönderilmek isteniyorum. sağda solda "kadınlarla çalışmak şöyle böyle yeeaa" diye anlatıyormuş. benim yaşadıklarımın sebebi de işte bu cinsiyetçi soytarılar.
senin sorununa gelince, biraz daha eğlenceli bir iş ortamı istedikleri için bir arada olmayı tercih ediyor olabilirler. sen de konuşkan değilsen seninle sıkılıyorlardır. bizim iş yerine sonradan gelen bir arkadaş, bizimle aynı odada olmasına ve yemeklere vs beraber gidiyor olmamıza rağmen hiç konuşmazdı. biz zorla muhabbete dahil ederdik. ilk başta çocuk bize çok ukala görünmüştü ama sonradan arkadaş olduk.
çok kafaya takma, zorla samimi olmaya çalışma. ara sıra kısa sohbetler, internette gördüğün komik şeyler, sabah işe gelirken başına gelen bir olayı paylaşman vs bunlar zamanla aranızda bir diyalog kurulmasına yardım edebilir.
senin sorununa gelince, biraz daha eğlenceli bir iş ortamı istedikleri için bir arada olmayı tercih ediyor olabilirler. sen de konuşkan değilsen seninle sıkılıyorlardır. bizim iş yerine sonradan gelen bir arkadaş, bizimle aynı odada olmasına ve yemeklere vs beraber gidiyor olmamıza rağmen hiç konuşmazdı. biz zorla muhabbete dahil ederdik. ilk başta çocuk bize çok ukala görünmüştü ama sonradan arkadaş olduk.
çok kafaya takma, zorla samimi olmaya çalışma. ara sıra kısa sohbetler, internette gördüğün komik şeyler, sabah işe gelirken başına gelen bir olayı paylaşman vs bunlar zamanla aranızda bir diyalog kurulmasına yardım edebilir.
0
40 yıllık kadınım ben bile halen kadınları anlayamıyorum :)
Sebebi herhangi bir şey olabilir ama sen kendin gibi olmaya devam et bence. Hiç kasma arkadaşım, rahat ol, özgüvenli ol. Seni ezmelerine fırsat verme. İşi bir an evvel öğrenmeye bak ve kafanı yorma bu lüzumsuz tiplerle.
Bunlar normal şeyler sayılabilir. Benim de başıma geldi vakti zamanında, ortak yönlerim çok azdı eski işyerimdeki çalışanlarla (bütün gece yerli dizi izleyip, ertesi gün kritiğini yapmıyordum mesela). Kendime özgü bir dünyam vardı.
Sebebi herhangi bir şey olabilir ama sen kendin gibi olmaya devam et bence. Hiç kasma arkadaşım, rahat ol, özgüvenli ol. Seni ezmelerine fırsat verme. İşi bir an evvel öğrenmeye bak ve kafanı yorma bu lüzumsuz tiplerle.
Bunlar normal şeyler sayılabilir. Benim de başıma geldi vakti zamanında, ortak yönlerim çok azdı eski işyerimdeki çalışanlarla (bütün gece yerli dizi izleyip, ertesi gün kritiğini yapmıyordum mesela). Kendime özgü bir dünyam vardı.
0
sana memuriyet hayatında başarılar diliyorum öncelikle. kısa kısa önerilerim olacak.
• abartılı olmayacak şekilde saygılı ve nazik ol.
• neden 3-1 olarak oturduğunuzu sor. hesap sorar gibi değil, merak ettiğini senden kaynaklanıp kaynaklanmadığını öğrenmek için sorduğunu belirt. verdikleri cevaba göre, davranışlarını ayarlarsın.
• o iş babalarının veya onların değil, bunu unutma. sorumlu olduğun kişiler onlar değil. onlar da senin gibi çalışan.
• o kurumda dört kişi çalışmıyorsunuz sonuç olarak, seni dışlamaları kimsesizlik sonucunu doğurmaz.
• işini en iyi şekilde öğren, her birimin işi ayrıdır. başka birimlerin işini de araştır.
• kurumu yazsaydın, çok daha iyi olurdu. vergi dairesi ise, değişik servislerin tümünde çalış. kendini çok iyi yetiştir.
• kamuda bir yumurtayı 8 kişi taşır. çoğu çalışıyor görünür, sen çalışan ol, kaybetmezsin.
• seni ezmelerine izin verme, dik başlı değil de, uyumlu ol.
• herkesi mutlu edemezsin, seni sevmek zorunda da değiller. aynı serviste olmanız yapışık olmanızı gerektirmiyor.
• ilk maaşını aldığında diğer servisler dahil, çikolata vs. dağıt. diğerleri de senin farkına varsın.
daha çok yazabilirim. bunlar şimdilik yeter. çalıştığın kurum ve birimi söylersen, daha çok yardımcı olabilirim.
kolay gelsin.
edit. kadınım, bunu söylemeyi unuttum. bir kadın olarak söylüyorum, kadınlarla çalışmak zor gerçekten.
• abartılı olmayacak şekilde saygılı ve nazik ol.
• neden 3-1 olarak oturduğunuzu sor. hesap sorar gibi değil, merak ettiğini senden kaynaklanıp kaynaklanmadığını öğrenmek için sorduğunu belirt. verdikleri cevaba göre, davranışlarını ayarlarsın.
• o iş babalarının veya onların değil, bunu unutma. sorumlu olduğun kişiler onlar değil. onlar da senin gibi çalışan.
• o kurumda dört kişi çalışmıyorsunuz sonuç olarak, seni dışlamaları kimsesizlik sonucunu doğurmaz.
• işini en iyi şekilde öğren, her birimin işi ayrıdır. başka birimlerin işini de araştır.
• kurumu yazsaydın, çok daha iyi olurdu. vergi dairesi ise, değişik servislerin tümünde çalış. kendini çok iyi yetiştir.
• kamuda bir yumurtayı 8 kişi taşır. çoğu çalışıyor görünür, sen çalışan ol, kaybetmezsin.
• seni ezmelerine izin verme, dik başlı değil de, uyumlu ol.
• herkesi mutlu edemezsin, seni sevmek zorunda da değiller. aynı serviste olmanız yapışık olmanızı gerektirmiyor.
• ilk maaşını aldığında diğer servisler dahil, çikolata vs. dağıt. diğerleri de senin farkına varsın.
daha çok yazabilirim. bunlar şimdilik yeter. çalıştığın kurum ve birimi söylersen, daha çok yardımcı olabilirim.
kolay gelsin.
edit. kadınım, bunu söylemeyi unuttum. bir kadın olarak söylüyorum, kadınlarla çalışmak zor gerçekten.
0
onlara sormadan hepsine x hanım şeklinde hitap et. işyerinde en sevmediğim şey abi/abla hitapları. gerek yok o kadar samimi olmaya.
pandispanya'nın dediği gibi kendi düzenini kur, onlarla ilgilenme. muhtemelen sen kendi halinde davranınca bir süre sonra onlar yanaşacaktır, o zaman yeri gelir sorarsın ya da sormazsın niye böyle yerleştik diye. bazı kadınlar demiyorum, bazı insanlar garip oluyor. arkadaş olmak zorunda değilsin zaten onlarla.
pandispanya'nın dediği gibi kendi düzenini kur, onlarla ilgilenme. muhtemelen sen kendi halinde davranınca bir süre sonra onlar yanaşacaktır, o zaman yeri gelir sorarsın ya da sormazsın niye böyle yerleştik diye. bazı kadınlar demiyorum, bazı insanlar garip oluyor. arkadaş olmak zorunda değilsin zaten onlarla.
0
ben olsam direkt sorarım kibar bir şekilde. ne oldu, gücendirecek bir şey mi yaptım? gibi sorarım.
0
- öncelikle memuriyetin hayırlı olsun.
- işyerinde "abi" "abla" hitabı bence de hoş değil. "... hanım" , "... bey" demen daha iyi olur.
- kendini çok iyi yetiştir. işi en iyi bilen sen ol. bir süre sonra insanlar sana saygı duymaya başlarlar. onlar senin etrafında dolaşmaya başlar.
- daha önce söylenmiş ter/ağız kokusu, yağlı saç vs. sebepler seni toplum dışına itebilir. böyle bir durum yok ise hareketlerini gözden geçir. yersiz espiriler, patavatsız konuşmalar vs. olabilir. yada kadınlar kendi aralarında geyik muhabbeti yapıyorlardır. yemek tarifleri, pms tripleri vs. senin yanında rahat konuşamıyor olabilirler.
- bizde de var dışlanan 1-2 çalışan. odaya girdiğinde herkes bir bahane bulup dışarı kaçıyor. (geldi yine tipini .. durumu)
- bazı memurlar vardır. karakteri oturmuştur. işyerinde ağırlıkları vardır. herkesle ilişkileri belli bir mesafededir. genelde işyerinde kilit görevler (mutemet vs.) böyle tiplere verilir. işyerinde varsa öyle bir adam onu bul ve tanış. çok şey öğrenirsin.
- işyerinde "abi" "abla" hitabı bence de hoş değil. "... hanım" , "... bey" demen daha iyi olur.
- kendini çok iyi yetiştir. işi en iyi bilen sen ol. bir süre sonra insanlar sana saygı duymaya başlarlar. onlar senin etrafında dolaşmaya başlar.
- daha önce söylenmiş ter/ağız kokusu, yağlı saç vs. sebepler seni toplum dışına itebilir. böyle bir durum yok ise hareketlerini gözden geçir. yersiz espiriler, patavatsız konuşmalar vs. olabilir. yada kadınlar kendi aralarında geyik muhabbeti yapıyorlardır. yemek tarifleri, pms tripleri vs. senin yanında rahat konuşamıyor olabilirler.
- bizde de var dışlanan 1-2 çalışan. odaya girdiğinde herkes bir bahane bulup dışarı kaçıyor. (geldi yine tipini .. durumu)
- bazı memurlar vardır. karakteri oturmuştur. işyerinde ağırlıkları vardır. herkesle ilişkileri belli bir mesafededir. genelde işyerinde kilit görevler (mutemet vs.) böyle tiplere verilir. işyerinde varsa öyle bir adam onu bul ve tanış. çok şey öğrenirsin.
0
Sekerim bunlar kucuk insanlarin kucuk dunyalarinda yasamis olduklari siradan malliklardan, sebepsiz yere neyin tribine giriyo dangalaklar, kisaca siktiret
0
öhöm, açılın ben geldim.
iki buçuk aydır yeni bir yerde çalışıyorum. ilk işim değil, yeterince tecrübem var.
biz 3 kişi aynı gün başladık, 2 kadın 1 erkek olarak. bizden sonra 4 kadın daha başladı işe; biri başlayalı bir hafta oluyor.
ofisteki kadınlar, her gün en az üç kez kahve molası verip dinlenme yerine gidiyorlar, giderken hepsi birbirini çağırıyor. biri karşımda (kübün öbür tarafı), diğeri solumda bu kadınların.
öğle yemeklerini, kahvaltıları falan geçtim, kahve içmeye giderken bile dil ucuyla bile olsa "sen de gel" demediler. ben yanlarına gittim, oturdum, sohbetlerine dahil oldum falan. ama ertesi gün yine bir şey değişmedi.
geçen hafta tiyatroya gitmiş bu kadınlar; kızlı erkekli. benimle bir başlayan erkek dahil, baya kalabalık bir grup. skype grupları falan var habire kıkırdaşıyorlar, gizli gizli konuşuyorlar.
sebebi neydi ki?
bugüne kadar bilmiyordum, pandispanyanın cevabı ile aydınlandım. işe başladığım günden beri çoğu öğle yemeğimi 3 adamla yiyorum, onlar çağırıyor çünkü bi.
onlar da olmadığında/çağırmadığında falan bi başıma oluyorum işte. şu an olduğum gibi.
sonuç olarak; bok yesin onlar. sen kuul olmaya devam et.
edit: ben de kadınım anlaşılmamışsa.
iki buçuk aydır yeni bir yerde çalışıyorum. ilk işim değil, yeterince tecrübem var.
biz 3 kişi aynı gün başladık, 2 kadın 1 erkek olarak. bizden sonra 4 kadın daha başladı işe; biri başlayalı bir hafta oluyor.
ofisteki kadınlar, her gün en az üç kez kahve molası verip dinlenme yerine gidiyorlar, giderken hepsi birbirini çağırıyor. biri karşımda (kübün öbür tarafı), diğeri solumda bu kadınların.
öğle yemeklerini, kahvaltıları falan geçtim, kahve içmeye giderken bile dil ucuyla bile olsa "sen de gel" demediler. ben yanlarına gittim, oturdum, sohbetlerine dahil oldum falan. ama ertesi gün yine bir şey değişmedi.
geçen hafta tiyatroya gitmiş bu kadınlar; kızlı erkekli. benimle bir başlayan erkek dahil, baya kalabalık bir grup. skype grupları falan var habire kıkırdaşıyorlar, gizli gizli konuşuyorlar.
sebebi neydi ki?
bugüne kadar bilmiyordum, pandispanyanın cevabı ile aydınlandım. işe başladığım günden beri çoğu öğle yemeğimi 3 adamla yiyorum, onlar çağırıyor çünkü bi.
onlar da olmadığında/çağırmadığında falan bi başıma oluyorum işte. şu an olduğum gibi.
sonuç olarak; bok yesin onlar. sen kuul olmaya devam et.
edit: ben de kadınım anlaşılmamışsa.
0
@1111 ben yaşadığın durumun tam tersini yaşıyorum :) aynı dışarda bırakma durumunu erkekler bana uyguluyor. kadınlara özgü bir durum değil, karşı cinsle birlikte yaşamaya alışacak kadar görmemiş olanların sorunu bu - tabi ülkemizde de bunlardan çok fazla var.
0
Merak etme sorun yok aynı baskıya bende maruz kalıyorum. muhtemelen aramızdaki maaş farkından dolayı.
zaten yakında onlarda gruplaşır en az birisi sana yılan gibi sokulur tısssss...
zaten yakında onlarda gruplaşır en az birisi sana yılan gibi sokulur tısssss...
0
bir anda hepsine hanım diye hitap etmeye başla, kendini geri çek ve yalnız oturmanın seni onlardan daha çok mutlu ettiğini hissettirmeye çalış. Onlar biraz kıllansınlar. Nasıl olsa seni merak edip ağzından laf almaya çalışacaklar. O zaman zamanla herşeyi anlarsın.
0
allahım ne taktikler duyuyorum klşişlkjh
herkeşe çok teşekkürler tüm taktikleri kombinleyip abandone edicem hepsini.
geliyorum ulan !! :D :D
herkeşe çok teşekkürler tüm taktikleri kombinleyip abandone edicem hepsini.
geliyorum ulan !! :D :D
0
valla bunlara alış,
ben örtmenim, bizim branş 16 kişi, 10 hoca hatun. seçmece gelmişler, biriyle normal sağlam muhabbetim var, normal insan yani. diğerlerinden biri selam verirsen alır, görürse selam verir o kadar. diğer hepsi, selam versen karşılık vermez, selam vermezler. topluluk içinde seslensen, öyle mal gibi ortada lafınla bırakırlar seni.
bi de kasma kendini. kendin takıl, birlikte hareket etme, ekip olma falan dürtüsüne girme. kafana göre takıl.
kadın düşmanlığından değil, denk geliyo işte. sana da denk gelmiş:)
hele ki memuriyette statü farkı falan yok, bu yeni, bu tıfıl psikolojilerine girmelerine izin verme. şu an onu yapıyorlar sana.
bak mesela, devlet memuriyetinde ilk yılım olduğu için, stajyer görünüyorum (ama pratikte 30 yıllık hocayla iş tanımında hiç bir fark yok) eee stajyer, şu işi de sen yapcan artık dedi (beniim işim değil), salı günlerim boş, eve temizliğe de geleyim mi? dedim. :) bunun gibi davalar işte. onlara mecburmuşsun, çırakmışsın gibi hissettirme yeter, olay düzelir.
ben örtmenim, bizim branş 16 kişi, 10 hoca hatun. seçmece gelmişler, biriyle normal sağlam muhabbetim var, normal insan yani. diğerlerinden biri selam verirsen alır, görürse selam verir o kadar. diğer hepsi, selam versen karşılık vermez, selam vermezler. topluluk içinde seslensen, öyle mal gibi ortada lafınla bırakırlar seni.
bi de kasma kendini. kendin takıl, birlikte hareket etme, ekip olma falan dürtüsüne girme. kafana göre takıl.
kadın düşmanlığından değil, denk geliyo işte. sana da denk gelmiş:)
hele ki memuriyette statü farkı falan yok, bu yeni, bu tıfıl psikolojilerine girmelerine izin verme. şu an onu yapıyorlar sana.
bak mesela, devlet memuriyetinde ilk yılım olduğu için, stajyer görünüyorum (ama pratikte 30 yıllık hocayla iş tanımında hiç bir fark yok) eee stajyer, şu işi de sen yapcan artık dedi (beniim işim değil), salı günlerim boş, eve temizliğe de geleyim mi? dedim. :) bunun gibi davalar işte. onlara mecburmuşsun, çırakmışsın gibi hissettirme yeter, olay düzelir.
0
