Giriş
(22)

sakallı erkek mi sakalsız erkek mi?beğendiğiniz erkek tipi?

Caaannn
sakallı erkek mi sakalsız erkek mi?beğendiğiniz erkek tipi?beğendiğiniz erkek tipi nedir ? bu soruyada açıklarsanız güzel olur.sorum kadınlara , erkek arkadaşlarımız da yanıtlasın tabi ki.cevaplayanlar yaş ve cinsiyet yazarsa sevinirim.
sakallı erkek mi sakalsız erkek mi?
beğendiğiniz erkek tipi?

beğendiğiniz erkek tipi nedir ? bu soruyada açıklarsanız güzel olur.

sorum kadınlara , erkek arkadaşlarımız da yanıtlasın tabi ki.
cevaplayanlar yaş ve cinsiyet yazarsa sevinirim.
0
Caaannn
(11.10.16)
sakaIIı
0
balpolen
(11.10.16)
kesinlikle sakallı.
en azından sinekkaydı olmasın, o bile yeterli olabilir.
kadın, 31.
0
blatta hiberna
(11.10.16)
geçen sene sakallıydım. bu sene kestirmek zorunda kaldım. kadınların ekseriyeti böyle (sakalsız) daha iyi olmuş derken erkekler sakallı daha iyiydi diyor. ulan diyorum acaba ibnelik mi yapıyorlar ama bilemedim agalar.
0
cekilmis gayfe
(11.10.16)
sakallı ama hipster sakalı değil.

24 gadın
0
nice tnetennba
(11.10.16)
Sakalsız. Kirli sakal bile sevmiyorum.
0
yaren
(11.10.16)
Sakallı ama dozunda.
0
aquarium
(11.10.16)
Sakallı hem de baya ayı gibi.
0
buff
(11.10.16)
sakalsız bıyıksız
0
sta
(11.10.16)
Kesinlikle sakalsız. Kaymak gibi sinek kaydı seviyorum.

Sakallı erkekler alınmasın ama sakal çok fena midemi bulandırıyor benim. Yani bunu laf olsun diye ya da sizi sinir etmek için falan söylemiyorum, sakalın o karışık görüntüsü beni fiziksel olarak çok rahatsız ediyor. Gerçekten midem bulanıyor baktıkça. Gözlerimi kaçırıyorum. Bende bu fobi gibi bir şey sanırım, sakallı erkeklerden bana bir kötülük gelecek gibi hissediyorum. Ayrıca kirli ve paspal bir görüntü katıyor sahibine.
0
köstebek kurabiye
(11.10.16)
Bıyık bile sevmem. Iyy... demek isterdim fakat seçme lüksüm olmadığından ne desem havada kalır.
0
mandalina kokusu
(11.10.16)
Sakal en azından çirkinlikleri kapaniyor.

K, 25
0
cabiday
(11.10.16)
erkeğim.

sakalsız. kesin, net.

türkler için ayrı bir kesinlikle sakalsız, sakalsız, sakalsız.

bıyık hele bırakmasın kimse mümkünse. babam dahil.

çok çok az insan var dağcı sakalının yakıştığı, o kişiler genelde sakalsızken de taş gibiler.

örnek
sakallı
images-na.ssl-images-amazon.com

sakalsız
images-na.ssl-images-amazon.com
0
kurnaz
(11.10.16)
sakallı ama dozunda. öyle sultan süleyman gibi gezenleri sevmiyorum.

24, kadın
0
jonestown
(11.10.16)
bir de çoğu türk kendini sakal bırakınca şöyle oldum sanıyor

i.usatoday.net

asıl dönüşülen genelde şu tipler
www.differenttypes.net

www.sartorialab.co.uk
0
kurnaz
(11.10.16)
Erkeğim. Sinekkaydı nın yakıştığı tek bir erkek yoktur. Ayrıca erkeği sinekkaydı isteyen kadın normal değildir, bi baktırsın kendisine:)
0
benaslindayohum
(11.10.16)
150 yıldır sakal bırakıyorum. Yani öyle kirli sakal da değil baya bildiğin öküz modunda sakal uzatıyorum. Ömrüm vefa ettiğince ve aynı işyerinde çalıştığım sürece sakal bırakmaya da devem ederim gibime geliyor. Bir erkeğe sakalın yakışmama ihtimali yok. Sakalın yakışmaması için ya Orrorin Tugenensis olması lazım ya da köse olup da 17 tane kıl köküyle sakal bırakmaya çalışıyor olması lazım. Başka bir ihtimal yok.
0
angelus
(11.10.16)
Sakalsiz. Erkek 28
0
stavro
(11.10.16)
Kesinlikle sakalli. 22 kadin
0
turuncu sufle
(11.10.16)
Sakallı <3 ama hafif kirli sakal olcak. 28 K
0
aslmtn
(11.10.16)
kesinlikle sakallı. kirli sakal.
25 K
0
sanguine mcqaer
(11.10.16)
erkekte sac harici kil tuy sevmiyorum. sakalsiz biyiksiz (mumkunse komple kilsiz, saci olsun ama :) )
0
in vino veritas
(12.10.16)
kirli sakal
0
lunedi
(15.10.16)
(21)

hangi bot?

çakıstes
bir de bunlar hep dar paçayla mı giyilir nasıl giyilir?1- http://www.markafoni.com/hotic-kadin-bot-6873477258143450.html2- http://www.markafoni.com/hotic-kadin-bot-303904369997906835.html3- http://www.markafoni.com/hotic-duz-ayakkabi-3358004119241006837.html
bir de bunlar hep dar paçayla mı giyilir nasıl giyilir?

1- www.markafoni.com
2- www.markafoni.com
3- www.markafoni.com
0
çakıstes
(11.10.16)
ay cevap veriyorum, hiçbiri :(

yine de ilki çok fena sayılmaz, objektif değerlendiriyorum şu an, dar / geniş farketmez kısa paçalı pantolonlarla şahane durabilir.
0
evde liyakat kalmamis
(11.10.16)
bir erkek olarak kusura bakma hiç birini beğenmedim ama illa bunlardan biriyse 2 yi al bari.
0
obez pacman
(11.10.16)
resmen üç hayırla üçünü de uğurluyorum şu an :(
0
🌸çakıstes
(11.10.16)
1 bence
0
tiredpanda
(11.10.16)
birincisi fena değil, diğer ikisi çok kötü.
0
şubatsonrası
(11.10.16)
3 dışındaki diğer ikisi güzel bence yahu.
dar paçayla, kısa paçayla, etekle, elbiseyle hepsiyle gayet güzel duruyor bunlar.

erkeklerin fikirlerini salla zaten :Pp genelde böyle fotoğrafta mağazada beğenmeyip, giyince "aa böyle mi duruyormuş bunlar, e güzelmiişş" diye kısa devre yapıyorlar.

ay 2'yi baya beğendim hatta ya.. :/
0
treize
(11.10.16)
1 güzel diğerlerini salla.

içine sokarsın ya da kıvırıp üstünde bırakırsın botun, bilek bikaç santim açık kalacak şekilde.
0
jonestown
(11.10.16)
2 ve 3 korkunç. aklıma laleli'de bavul ticareti yapan rus kadınlarını getirdi. 1 düz olduğu için bir derece oluru var.
0
sir gawain
(11.10.16)
Normalde basit, temel parcalar giyen (t-shirt, skinny jeans) biriysen 1 numara sahiden havali oluyor. 3'u cowboy degilsen alma.
0
shadowcat
(11.10.16)
shadowcat +1
ayrica is icin de 1 guzel eger calisiyorsan, topuklu istemedigin gunde idare ediyor.
0
kassiopeia
(11.10.16)
Tarzınla alakalı biraz bu. 1 numaradaki botlar hoşuma gidiyor benim ama asla giymem çünkü tarzıma hiç uygun değil. Biraz da zor ayakkabılar, tam bilekten kesilen botları giymek biraz zor oluyor. Sen tarzına güveniyorsan, kaldırır bu ayakkabıları diyorsan 1i al. Diğer ikisi çok kötü.
0
buff
(11.10.16)
Hiçbiri +1

Fakat bu üçünden birini seçmezsen sevdiklerini vururum deyip buradan seçim yapmaya zorlasalar, 1 derdim.
0
nawar
(11.10.16)
1 fena değil. ne güzel bot işte (:
0
harmonikhakaret
(11.10.16)
1 bende var, şu an ayağımda hatta :) kısa paçayla kullanıyorum genelde, genel olarak sade giyiniyorum ve gayet de iyi duruyor.

edit: ben sezon sonunda mağazadan 150 tl'ye almıştım yalnız.
0
gmzo
(11.10.16)
1
0
re noreno
(11.10.16)
1 ve 3 o kadar kaba ki bunları erkekler bile giymemeli. 2 fena değil, en azından kadın ayakkabısına benziyor.
0
harvey
(11.10.16)
1 ve 2 güzel. 1 gayet sade ve şık, neyi beğenilmedi anlamadım:D Kadın botu başka nasıl olacağıdı??

2 daha tarz, ben buradayım diyor. Buna benzer siyah var bende, hemen diz altında biten bol etek altına giymeyi çok seviyorum.

3ün de güzel durduğu kombinasyonlar var ancak kullanımı daha kısıtlı.

1i al derim, klasik, her şeyle gider. Dar paça pantolon da olur, kısa etekle de güzel duruyor.
0
peggy
(11.10.16)
2.ye ve rengine bayıldım.
0
balik kraker
(11.10.16)
Apla 657 mi tabiisin ?.
0
Euxinos007
(11.10.16)
Ya lütfen buradaki zevksiz duyurucuları ciddiye alma. Bana süper bayıldık bittik diye aldırdıkları ayakkabı var şu an ayağınmda kafama mıçıyım diyorum. Kesinlikle zevksiz ötesi bunlar. Camper i bile beğenmiyor bunlar
0
aklimdakisorular
(11.10.16)
iş hayatında olduğum için içlerinden sadece 1 i giyebilirim. hafif kısa dar paça pantolonla o da.
0
cabiday
(11.10.16)
(8)

İzinde gidilecek ülke

buenas
Yaklaşık 20 gün sonra izne çıkıyorum. Vizeyle vs uğraşmadan uçağa atlayıp tek başıma hangi ülkeye gidebilirim? Siz olsanız nereye giderdiniz/gittiniz?
Yaklaşık 20 gün sonra izne çıkıyorum. Vizeyle vs uğraşmadan uçağa atlayıp tek başıma hangi ülkeye gidebilirim? Siz olsanız nereye giderdiniz/gittiniz?
0
buenas
(10.10.16)
param varsa ve tatilim uzunsa -güney amerika
param az ve tatilim kısaysa balkanlar
0
euteamo
(10.10.16)
Avrupa olsun bizim olsun
0
🌸buenas
(10.10.16)
Fas.
0
buff
(10.10.16)
Ben olsam uzakdoguya giderim. Tayland-malezya-singapur.
Ama avrupa diyorsan zaten balkanlarin bir kismi, belarus ve ukrayna disinda alternatif yok.

Iran da olabilir.
0
kuehles blondes
(10.10.16)
Moldova nasıl?
0
🌸buenas
(10.10.16)
jsfjsk duyuruyu görünce ben "örnek alınması gereken ülke" gibi bi şey bekledim, anlamam zaman aldı biraz.

ben fakir ve varoş olduğum için imkân bulduğum her zaman ukrayna'yı tercih ediyorum/ederim. hem gezip görmeye değer çok fazla yer var, hem vize yok, hem uçuşlar hem de ülkenin kendisi hayli ucuz.

"kışın ukrayna'ya gidilmez" diyen olabilir, ben bu şekil geyinirim bu bayan o şekil geyinir ama kendi adıma konuşacak olursam, hem yazın hem kışın gittim. pek fark göremedim. hayat kışın da gayet normal akıyor yani mekanlar falan dolu. kar frtınasına denk gelmediğin sürece (ki onun etkisi de sürse sürse bi gün sürsün, adamlar kara buza zaten alışık, kar yağdı diye hayat felç olmuyo çok ekstrem bi şey olmadığı müddetçe) problem olmaz. sağlam bir mont, su geçirmez bot, içlik ve eldivenle üşümezsin de.
0
der meister
(10.10.16)
Bana ayak uyduracak bi arkadasım yok tek basıma çıkıp gideceğim büyük ihtimalle nasıl yaparız Ukrayna'da
0
🌸buenas
(10.10.16)
Avrupa için konuşursak Çek Cumhuriyeti olabilir. Vize konusunu bilmiyorum.
0
dissendium
(10.10.16)
(2)

aşti-odtü-kızılay-aşti

durgunfoton
arkadaşlar merhaba ankara'yı iyi bilmiyorum 2 kere arabayla geldim daha önce 1 gün kalıp gittim. onda da aselsana gittim ankaradan bağımsız bir yerde neredeyse.aşti de indikten sonra odtü'ye nasıl gidebilirim?odtü'nün kapısında inicem galiba. ordan içeri yürücem mi ya soğukta , başka minibüsler duru
arkadaşlar merhaba ankara'yı iyi bilmiyorum 2 kere arabayla geldim daha önce 1 gün kalıp gittim. onda da aselsana gittim ankaradan bağımsız bir yerde neredeyse.

aşti de indikten sonra odtü'ye nasıl gidebilirim?
odtü'nün kapısında inicem galiba. ordan içeri yürücem mi ya soğukta , başka minibüsler durur mu?

sonra, odtü den kızılaya nasıl gidip gelebilirim?
odtü de durak var mı? bazı okullarda otobüsler içeri girmiyor da.

ve kızılaydan aşti'ye nasıl ulaşırım??

odtü de nerde yemek yiyim?
odtü magnet anahtarlık falan satılan bir yer var mı?
bir de kitap alıcam ingilizce kitaplarından önerdiğiniz var mı??

teşekkür ederim.
0
durgunfoton
(10.10.16)
Aşti'nin önünden Odtü'ye dolmuş var, onlara binersin. Odtü'nün içinden Kızılay'a dolmuş ve otobüs var. Durak var, duraklarını okulda herhangi birine sorsan gösterir. Kızılay'dan Aşti'ye Ankaray var (metro yani).

Odtü'de Çatı'da yemek ye, bir Odtü klasiğidir.
Var. Kimya Bölümü'nün önünde, yemekhanenin yanında hediyelik kupadır, tişörttür falan satan bir yer var ufak. Adını hatırlayamadım. Yine kime sorsan gösterir. Göstermezse Kimya'yı sorarsın, ordan bulursun zaten. Çatı ile de çok yakın, yemeğini yedikten sonra gidip alabilirsin.
0
buff
(10.10.16)
aştide indikten sonra ankaraya geçiş yaptığın tünelden dolmuşların geçtiği yere çıkabiliyorsun. ankaray durağına doğru yürürken merdivenlerin olduğu çıkış sağda kalıyor. görmemen zor. ankarayı sorup bulabilirsin kolayca.

gölbaşı, odtü, balgat vs. dolmuşları aynı yerden geçiyor. ama odtü dolmuşu nadir geçer. o yüzden dolmuşların olduğu yerden armada alışveriş merkezinin oradaki üstgeçide yürüyüp orada odtü dolmuş bekle. yürümek 5 dakika alır. sorarsan yolu gösterirler.

dolmuşla içeri girmek için kimlik lazım. yoksa kapıda indirirler. güvenlikte işini hallettikten sonra yine orada dolmuş bekleyebilirsin veya otostop çekebilirsin.

odtüde çarşıda yemek yiyebilirsin veya "çatı"ya gidebilirsin. dolmuşçuya çarşıya gelince haber vermesini söylersin ya da otostopla çarşı tarafına gittiğini söylersen bırakırlar.

anahtarlık vs. satan yer sosyal tesisler müdürlüğü. resimdeki bina. yemekhanenin üst tarafında.

stm.metu.edu.tr

kampüsten kızılay dolmuşları kalkıyor. çarşıya vardığını düşünürsek duraklara ulaşman kolay. kampüs haritasının bir örneğini telefonunda bulundurursan rahat edersin.

www.oguztanselsempozyumu.com

ingilizce kitap genelde seviyeye göre more to read 1-2, reader at work 1-2 önerilir.

kolay gelsin.
0
sporty
(10.10.16)
(12)

şu ayakkabıyı alayım mı

yuvarlanantencereninkapagi
https://www.trendyol.com/Hakiki-Deri-Antrasit-Kadin/UrunDetay/52610/22776015??utm_source=aff_t&utm_medium=cps&utm_campaign=gelirortaklari&utm_subaff=13752cok mu maskulen, ya da kaba?
www.trendyol.com

cok mu maskulen, ya da kaba?
0
yuvarlanantencereninkapagi
(09.10.16)
kadın olsam giymezdim
0
güneyli çocuk
(09.10.16)
Asla giymem.
Tabanı çok kalın, burnu çok kalkık, yılan derisi efekti çok iğrenç.
0
buff
(09.10.16)
Cirkin
0
yuzır
(09.10.16)
Tabanından bağcık deliklerine her bir parçası ayrı kaba. Olmamış.
0
pike
(09.10.16)
Çok çirkin değil. Ama az çirkin :)
0
cahs
(09.10.16)
Lutfen alma :(
0
mirandaiam
(09.10.16)
Bu ayakkabı, ayı kadar kalın tabanlı ayakkabı modasının örneklerinden sadece biri, son zamanlarda durum bu ama modası geçince elinizde kalacak. Gene de beğendiyseniz ve alacaksanız ne tür kıyafetlerin altına giyebileceğinizi düşünün almadan önce.
0
cymbelina
(09.10.16)
Alma.
0
yirmisantim
(09.10.16)
iyi gömmüşsünüz ben baya beğenmiştim :(
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(09.10.16)
henüz ölmemişsin, bir tane de ben vurayım

süper çirkin
0
naberabi
(09.10.16)
ben alicam sanırım bunu herkstn ozr dlrm
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(09.10.16)
alma bence ya, bu modellerin tabansızı çok daha zarif duruyor böyle traktör gibi
0
tiredpanda
(09.10.16)
(3)

antibiyotik - alkol

sos fistik olsun mu
Günde 1 adet 500luk avelox alıyorum (sabah 9:30da) ve etrafımdaki herkes şu an ayı gibi bira içiyor.Ben de içeyim mi? Evetse kaç tane?
Günde 1 adet 500luk avelox alıyorum (sabah 9:30da) ve etrafımdaki herkes şu an ayı gibi bira içiyor.
Ben de içeyim mi? Evetse kaç tane?
0
sos fistik olsun mu
(08.10.16)
İçme
0
stiletto heel
(08.10.16)
İç, 3 tane.
0
buff
(08.10.16)
1-2 tane götür
0
gozu acik sevisen yahudi
(08.10.16)
(12)

Şarkı söyleyen Şevval Sam

devilred
Yahu kim bu kadına sesin, şiven güzel demiş? Neden, nasıl, hangi kafayla demiş? Siz beğeniyor musunuz bu hanımın sesini, şarkı söyleyişini?Dipnot: Kim demişse deyin de güzel sürprizlerim var ona :@
Yahu kim bu kadına sesin, şiven güzel demiş? Neden, nasıl, hangi kafayla demiş? Siz beğeniyor musunuz bu hanımın sesini, şarkı söyleyişini?

Dipnot: Kim demişse deyin de güzel sürprizlerim var ona :@
0
devilred
(08.10.16)
Bozlak okuyamıyor bence. Türk halk müziği çoğunlukla onun harcı değil, tsm de öyle. Niye soyunuyor anlamadım.
0
yaren
(08.10.16)
Güzel bence
0
giggs
(08.10.16)
cok itici geliyo bu kadın.
0
funl
(08.10.16)
Anne kontenjanından ünlü gereksizin biri. Hiç sevmem.
0
buff
(08.10.16)
bu sorunun cevabını ben de çok merak ediyorum.. hayır, aklı başında birine de benziyor.. neden yapıyor bunu anlamıyorum.. bir de bulaşmadığı dal kalmadı.. tsm, thm, tango falan.. çiğ bir sesi var.. tek dalda yürüse bu kadar sırıtmayabilirdi.. sonuçta vasat sesli bir sürü insan gereğinden fazla ilgi görüyor.. yine de sesini beğenmiyorum..
0
chatrefhill
(08.10.16)
çok feci katılıyorum. hiçbir şey mi yakışmaz insanın sesine
0
yuvarlanantencereninkapagi
(08.10.16)
söylediği şarkılar güzel
kendi kötü söylüyor.
daha gençken güzelliği yüzünden dinleniyordu.
0
supermatik
(08.10.16)
güzel değil sesi, ama kötü de değil. ama birçok şarkıcıya göre fena değil sesi.
0
nathanieltroy
(08.10.16)
Ben beğeniyorum
0
petekpare
(08.10.16)
ben de beğenmiyorum.
eksiduyu.ru
0
sta
(08.10.16)
itici kere itici hem de.. Yalniz bu duyuru her an meshur Sezen Aksu tartismasina donebilir her an..
0
mirandaiam
(08.10.16)
ben beğeniyorum
0
mutlusismankedi2015
(08.10.16)
(6)

Buyuk bir kopege oyuncak ne alinabilir?

engiribord
Merhaba. Isyerinin orda genis bir alan var. Bos alan. Buraya çomar isimli bir kopek koymuslar, alani korusun diye sanirim. Kulubesi de var. Alani genis baya, zincire bagli da degil ama cevresinde çit oldugu icin hayvan orada hep. Sanirim sıkıliyor cunku sabah servisten inince hemen kuyruk salliyor y
Merhaba. Isyerinin orda genis bir alan var. Bos alan. Buraya çomar isimli bir kopek koymuslar, alani korusun diye sanirim. Kulubesi de var. Alani genis baya, zincire bagli da degil ama cevresinde çit oldugu icin hayvan orada hep. Sanirim sıkıliyor cunku sabah servisten inince hemen kuyruk salliyor yanimiza geliyor, cok sevecen. Kendini sevdirtiyor. Ben de onun icin bir seyler yapmak istiyorum. Ben hep kucuk kopekler besledim. Boyle buyuk bir kopek icin mama ve oyuncak olarak ne alabilirim? Aslinda mama sıkıntısi yok kuru mama ile besleniyor ama belki petshop'tan buyuk kemik, top vs alabilirim. Ne onerirsiniz?
0
engiribord
(08.10.16)
Bence ona en güzel hediye haftada birkaç kez çıkartıp dolaştırmak olur. Gerçekten mutlu olacağı bir şey yapmak istiyorsan biraz vakit ayırıp gezdirmeni öneririm.

Onun dışında dana derisinden yapılma yenebilir oyun kemikleri ve yine yiyebileceği sütlü kemiklerden alabilirsin. Oyuncak olarak bişi alsan işe yarar mı emin olamadım. Topla falan köpekler kendi kendilerine çok ilgilenmiyor, birinin oynatması lazım onu eğlenceli olması için.
0
buff
(08.10.16)
Katiliyorum bence de dolassa cok mutlu olur ama ben sahibi degilim. Belki dolastiriyorlardir. Sahibini de goremedim. Yoksa ben dolastiririm hic problem degil.

Simdilik su kemiklerden alim ona.
0
🌸engiribord
(08.10.16)
ne kadar iyisiniz. allah razı olsun.
0
bir garip melek
(08.10.16)
Onu en mutlu edecek sey, bir insanin onunla vakit gecirmesi.
Vaktiniz olursa yasadigi alana girip onunla top yakalamaca oynayabilirsiniz. Tenis toplarini seviyorlar.
Onun disinda kocaman bir kemik alabilirsiniz petshoptan. Onunla oyalanir saatlerce.
0
innerbliss
(08.10.16)
Bilgi vereyim dedim. Buyuk kemik aldim verdim. Delirdi sevincten ordan oraya kostu. Sonra kendi kendine oynamaya basladi. Havaya atiyor agzindan tutuyor, atiyor tutuyor. Gel ben atim getir diyorum geliyor gibi yapip gelmiyor falan :)
0
🌸engiribord
(13.10.16)
Guzel haberlerim var. Baya bakiliyormus, gezdiriliyormus. Veteriner ilgileniyormus hatta. Asilari vs yapiliyormus. Ben yanina gittim kopek kurabiyesi ile elle besliyorlardi.
0
🌸engiribord
(13.10.16)
(17)

Hayatımda her şeyin bir anda sıçmaya başlaması

buff
Eveeet. Uzun uzun yazıp anlatacağım. Duyuru ile şu zamana kadar az çok hukukumuz oldu, bu kadarına hakkım var diye düşünüyorum. Sizler benim iyi kötü tanıdığım sayılırsınız, okuyun ve aklınıza geleni söyleyin.Varan 1: 3 senedir ÖYP kadrosu dahilinde araştırma görevlisi olarak çalışıyordum. Okula gir
Eveeet. Uzun uzun yazıp anlatacağım. Duyuru ile şu zamana kadar az çok hukukumuz oldu, bu kadarına hakkım var diye düşünüyorum. Sizler benim iyi kötü tanıdığım sayılırsınız, okuyun ve aklınıza geleni söyleyin.

Varan 1: 3 senedir ÖYP kadrosu dahilinde araştırma görevlisi olarak çalışıyordum. Okula girdiğim andan beri herkes bütün hocalar benden nefret ediyordu çünkü bölümdeki insanların çoğu ilahiyat çıkışlı, ak partili insanlar; ben odtü mezunuyum, sol görüşlü bir insanım, zerre muhafazakar değilim hatta belki bazıları fazla rahat falan olarak bile nitelendirebilir beni, evli değilim, zaman zaman kısa etek, yakası açık kıyafet de giyerim, içki içerim vs vs. Özetle yaşantım ve dünyaya bakışım okulun çoğu mensubuna taban tabana zıt. Anlayacağınız bu insanların ahlaksız olarak nitelendirdiği tipte ama esasında gayet sıradan bir insanım. Dolayısıyla burada çalıştığım süre içerisinde de herkes benden nefret etti ve mobbingin bini bir para oldu.
3 senenin sonunda artık yüksek lisans tezimi teslim etmem gerekti çünkü maksimum sınıra dayanmıştım. Lakin tez danışmanım okulun farklı idari kadrolarında da görev aldığı için bölüme hiç uğramaz oldu. Sürekli aşırı yoğundu ve kendisine telefonla bile ulaşamıyordum bazı zamanlarda. Hal böyle olunca tezi kendi kendime, kendi çabam ile yazdım (yine de zaman zaman ulaşabildiğimde ona danışarak) ve iyi kötü bir şeyler çıkardım ortaya. Tez jürimde tabiri caizse ağzıma sıçarak tezimi geçirmediler. Danışmanım beni zerre savunmadığı gibi jüri esnasında telefonla konuştu, dışarı falan çıktı geri geldi, odadaki başka hocalarla muhabbet etti vs. Hatta jüriye dışarıdan gelen hoca bile beni böyle bir jüriye neden çağırdınız, çok üzüldüm demiş. Her neyse nitekim beni bıraktılar. ÖYP'de de 3 sene içerisinde tez teslimi yapılmadığı zamanda görevle de ilişik kesiliyor. Dolayısıyla işten atıldım. İşten atıldıktan sonra da öğrendim ki bu mesele planlanmış, çok önceden beri konuşulan, düşünülen ve ayarlanmış bir durummuş. Arkamdan neler konuşmuşlar. İşsizim şu anda. Akademiden soğudum, tiksindim. Bir daha da akademik çalışan olmayı düşünmüyorum.

Varan 2: Yüksek lisanstan da atıldım. Gerçi akademik bir kaygı taşımıyorum artık şu noktadan sonra ama bi ton ders almış, tezi bile yazmışken sıfıra sıfır elde var sıfır pozisyonuna düşmek bana koyuyor. Tezimi akademik bir yetersizlikten dolayı değil, saf politik sebeplerden ve kişisel kin tutmalardan, kötülükten dolayı geçirmemiş olmaları daha da koyuyor.

Varan 3: Hayatta 4 tane dostum var. Birkaç gün önce bunlardan birisi ile beni çok üzen özel bir sebep yüzünden tartıştık demeyeyim de aramız açıldı. Bir daha da toparlanabilecek, eskisi gibi olabilecek gibi değil. Yani hayattaki 4 arkadaşımdan birini kaybetmiş oldum, kaldı üç. Bu arada bu kalan 3 kişi benimle aynı şehirde yaşamıyor, anca telefonla konuşabiliyoruz. Yani yaşadığım yerde bir adet bile dostum kalmadı.

Varan 4: 3 senedir sevgilim yok. Daha doğrusu bu süreçte hayatıma giren iki kişi oldu, birisi kısa sürdü birisi 1 seneyi buldu ama bir türlü o sevgililik hissiyatını yakalayamdım. Güvenemedim, yeterince sevemedim, beni yeterince sevmediler, aldattılar vs vs. Bu yüzden hayatıma giren birileri olduysa da şöyle güveneceğim, sırtımı dayayıp destek bulacağım, onu düşünüp mutlu olabileceğim biri yok 3 senedir. Yapayalnızım. En azından bana el verecek biri olsaydı şu süreçte biraz daha rahat atlatabilirdim diye düşünüyorum ama yok. Hayatımda iyi, sevgi dolu, merhametli, beni seven ve benim de onu sevdiğim bir erkek figürünün eksikliğini her an hissediyorum. Çok acı.

Varan 5: Bu meseleler üst üste geldikçe sağlık da elden gitmeye başladı. Sürekli baş ağrısı çekiyorum, vücuduma garip garip kramplar giriyor sürekli, ağır bir grip atlattım, çok afedersiniz ishal oldum, günlerce sürdü, sigarayı arttırdıkça arttırdım sürekli öksürüyorum. Psikoloji desen zaten kalmadı, günün hiç abartmıyorum 4 saati ağlayarak geçiyor, en az 12 saati uyuyarak geçiyor. Evden çıkmıyorum, çıkarsam hayvan gibi içiyorum. Bazen günlerce kimseyle konuşmuyorum.

Yani hayatım iş, okul, arkadaşlık, aşk, para, sağlık konularında bir anda böyle sıçışlara geçti. Elde düzgün giden sadece aile ilişkisi, o da gerçi sallantıda çünkü 27 yaşında işinde, okulunda tutunamamış, "hala evlenememiş" biri olarak ailemin de beni içten içe başarısızlık abidesi olarak gördüğünü seziyorum her ne kadar destek oluyormuş gibi davransalar da.

Şimdi ben sizce ne yapmalıyım? Her şey üst üste, üst üste geldi, baya böyle ciddi ciddi delirmenin eşiğine geldim. Cidden geldim, görsel duyusal deneyimlerim falan değişmeye başladı. Ne yapacağımı şaşırdım. Bu dip noktasıdır, bundan sonra düzelmeye başlayacak artık her şey diye mi düşünmeliyim? Bu kadar bokluk benim başıma geldiğine göre bende bir hata var diye mi düşünmeliyim? İş konusunda ne yapacağımı bilmiyorum. Para kazanmam lazım. Ancak bu konuda da kararsızım. Tekrar çok da sevmediğim bir yerde alelade bir işe başlayıp hayatımı iyi kötü kendi kendime idame ettirmeye mi çalışmalıyım? Yoksa birkaç ay aileden para alarak hiçbir şey yapmadan kafa dinleyip hayatta gerçekten ne yapmak istiyorum, bunun farkına varıp onun için çaba mı göstermeliyim? Resmen felç oldum kaldım, hareket edemiyorum. Ne yapmalıyım bilmiyorum. Ne yapmak istiyorum, onu da bilmiyorum. Kendimi 27 yaşında hiçbir şeyi başaramamış bir failure, bir asalak gibi görmeye başladım. Özgüvenim kalmadı, ciddi ciddi salak olduğumu düşünüyorum. İnsanlara bakıyorum, herkes iyi kötü işinde gücünde. Herkes kendi hayatını bir şekilde sürdürüyor. Ben? Ailesinden para alan, yapayalnız, bomboş bir insanım yine yeni yeniden. Kendimi şımarık ve iğrenç biriymiş gibi hissediyorum. Susup oturamadım hiçbir yerde. İnsanlar ne koşullar altında çalışıyor, sen bik bik ötmeye devam ediyorsun diyorum kendi kendime. İlk günler çok sinirliydim, şimdi bunların hepsi benim suçum diye düşünmekten kendimi alamıyorum.

Nereden, nasıl yeniden başlayacağım? Siz benim yerimde olsanız ne yapardınız?
Aklınıza geleni yazabilirsiniz.
0
buff
(06.10.16)
Bazı sorunlarınızın kökeni daha derin, bazılarının değil. Öncelikle bunu ayırt etmeniz gerek. Bana göre bunların arasında sıralama yapılmalı. Önce iş, sonra arkadaşlık, sonra aşk. O yüzden arkadaşlık ve aşk konularını bir kenara bırakın. Sağlık zaten üçlü tamamlanınca kendiliğinden gelecek. Bunu da kenara bırakın. Bu sürede sigarayı bırakmayı deneyin, spor yapın (gerçekten), düzenli beslenin, düzenli uyuyun. Bunların dışına kesinlikle çıkmayın. En önemli sorununuz iş şu anda. Mesleğinizi nerelerde yapabilirsiniz? Alternatif mesleklere yönelebilir misiniz? En azından bir süre basit işlerde çalışabilir misiniz? Bu gibi sorulara yanıt bulabilirseniz zaten iş sorunu çözülmüş oluyor. Çalışma süresince de yüksek lisans için tekrar deneme yapabilirsiniz. Evlilik şu yaşta olmalı ya da her yıl mutlaka bir sevgilimiz olmalı gibi bir kural yok. Yaş telaşına kapılmayın. Benim de bir süredir sevgilim yok, istesem kısa sürede olur, ama kendimi geliştirmeye çalıştığım için bu konulara kafa yormuyorum. O yüzden de rahatım. Aşk biraz şans işi.
0
dissendium
(06.10.16)
buff , akedemisyenlik konusunda gram hatan yada eksiğinin olduğunu düşünmüyorum.bunu her ne kadar içerden olmasamda bir kaç defa çok çok net olarak gördüm. ve bazı arkadaş çevresi vasıtasıyla o kadar çok öküz pardon akedemisyen tanıdım ki, hala aklıma geldiklerinde kıçımla gülüyorum bu insanlara.

çok sağlam dostlarım var ki hiç kopmadık ,demek ki yeteri kadar sağlam değilmiş.bu konuda çok düşünme, hatalıysan özürünü dilersin, eskisi gibi olur yada olmaz çok takılmamak lazım


yanlızlık çağımızın sorunu , sıradan olacağına hiç olmasın daha iyi, eğer istersen anlatırım özelden.

insanı işinden ayırdığın zaman bunlar hepimize oluyor, farklı şekillerde yada farklı tarzlarda, insan çalışmaya alıştımı kesinlikle boş duramıyor.


dibe vurmak yukarı tırmanmak için çok iyi bir sebep, biraz kafayı netleştirmen şart, ailen sık boğaz eden tarzda değilse kısa süreliğine ziyarete gidebilirsin, belki sadece işin orada olduğu için abuk bi şehirdesin, belki daha güzel bi yere gitmek te isteyebilirsin.

iş olacak. her şekilde şart. iş abukta olsa azcık seversen herşeyin çok daha normalleştiğini göreceksin.
0
killerbee
(06.10.16)
buff akademisyenlik kısmında senin en ufak bir hatanıın olduğunu ben de düşünmüyorum size çok net bir örnek vereceğim şimdi :)

X üniversitesinin diş hekimliği fakültesi'ne filanca parti başkanının yeğeninin BİYOLOJİ bölümünden 4. SINIFTA yatay geçişle geçirilip, hiçbir pratik bir şey bilmeden hasta baktırıldığını gördü bu gözler. Ve tahmin edin o yeğene ne oldu? Mezun olalı 5 sene olmasına rağmen filanca üniversitede doçent oldu XD

Millet doktorasını anca veriyor bu yeğen ne hikmetse 2 sene sonra prof olursa şaşırmam :))

işte Türkiye'nin akademisyen kalitesi tezi kafalarına fırlatsaydın :))
0
neferkitty
(06.10.16)
Sadece şunu demeye geldim:

İşinden o derece memnun değildin ki her fırsatta beni kovsalar keşke diyordun. İyi tarafından bak, dileğin kabul olmuş :) Bir fırsat olarak görmelisin bence bunu ;)
0
devilred
(06.10.16)
Ben her şeyin boka sarmaya başladığı bir dönemde pılımı pırtımı toplayıp babannemin yanına gitmiştim köye. Döndüğümde gerçekten ferahlamıştım.
0
petekpare
(06.10.16)
@devilred :) onu ben de düşünüyorum ara sıra, bu benim önümde açılmış yeni bir sayfa mı acaba diyorum. Ama bu şekilde olması, şeylerin üst üste gelmesi insanı üzüyor işte ister istemez :)

Kendimi böyle yapayalnız, ortada kalmış gibi hissediyorum.
0
🌸buff
(06.10.16)
Yazdıklarını okuyunca üzüldüm, sen iyi bir insansın burdan bildiğim kadarıyla. Kendini bırakma diye başlamak istiyorum o yüzden.

1. Anlattığın gibi bir olay gerçekten büyük sanssizlik, ne yazık ki ülkemizde sıkça yasanayasa başladı. Elden de bir şey gelmiyor.

2. Akademiden soğuduysan bu alanda bir şey yapma derim. Ha ama gerçekte seviyorken sırf bu olay yüzünden vazgeciyorsan; yapma. Biraz düşünüp kendine zaman ver ama bunu 4 5 ay uzatıp da kendini iyice depresyona sürükleme. Hiçbir şey yapmadan durursan zamanla içinde hiç istek kalmaz. Sevdiğin, istediğin işi bul kısaca.

3. Arkadaş meselesine çok takılma; ben de bunun eksikliğini hissediyorum, yalan değil. Tüm arkadaşlarım başka şehirlerde, baska ülkelerde. Benim 'hadi gel bir kahve içelim' diyeceğim kimse yok. Önceden haber vermem gereken resmiyette olan kişiler var sadece. Zor durum ama alisiyorsun zamanla. Arkadaş bulunur. Tabii kendine uygun ortam saglamalisin bunun için. Bir de o arkadaşınla aranda çok kötü şeyler gecmediyse komple silme bence.

4. Erkek arkadaş meselesine gelince; insan hayatında sevgi önemli ama tek başına yaşamayı öğrenmek de önemli. Eminim sen de seveceğin/ seni seven birini bulacaksın. Biraz akışına bırak sadece.

Ve son olarak kendini eve kapatma; çık, yürüyüş yap, tiyatroya git. Hava al. Hatta hobi bul. Kafanı boşalt biraz, rahatla.

Aglamalarin için de bir uzman gitmek iyi fikir olabilir, sonuçta onlar bizden daha fazla yardımcı olacaktır.

Umarım her şey senin için güzel olur buff.
0
fraise
(06.10.16)
ilk olarak sağlık ve yaşam düzenini düzelterek başla derim.az alkol ve sigara kullanımı, zamanında uyku ve kaliteli beslenmeyle yavaş yavaş düzene girecektir. hatta spora başlarsan daha da hızlı olur ve özgüvenini de toplarsın. spor kafanı boşaltıp sağlıklı düşünmene de yardımcı olacaktır. he kafa boşaltma demişken 1 haftalık tatil de gayet iyi gelebilir.
ilişki konusunda bence çok şanslısın. yalnızlık kadar iyi bişey var mı ya ?!
dost meselesinde eğer dost diyorsan mutlaka barışırsınız, kavga ettikten 5 dk sonra gülerek oynayan küçük çocuklar gibidir dostluk.
akademi konusu ise, madem onlar seni uğraştırdı sen de onları uğraştır derim.
genel olarak bakıldığında o kadar da kötü durumda değilsin. sadece kafayı toplayıp yaşantını da düzene soktuktan sonra hedefleri gerçekleştirmek için çalışmaya başlayacaksın
0
MtKrt
(06.10.16)
dissendium+1
İlaveten:
1-Akademik hayat diye bir şey yok. Şahsen benim için 2000 sonrasında alınan hiç bir akademik ünvanın kıymeti de inandırıcılığı da yok. Bu camianın içinde olanlar neler neler anlatıyorlar. Açın bugünkü Resmi Gazete'yi okuyun. HSYK bizzat, ayrıntıyla anlatmış bu fetöcülerin nasıl birbirlerini destekleyip akademik ünvanlar aldırdıklarını. Dolayısıyla emeğiniz ve beklentiniz boşa gitmiş ama sizden kaynaklanmadığı net.

2- iş konusunu hala neden oyalıyorsunuz bu kısmı hoş karşılamadım, aile yanında neyin kafasını dinleyeceksiniz, ergence. İşe koyulun bir an önce. Bir an önce başalyın ki tecrübe filan edinin de farkı hızla kapatırsınız sonra.

3- sevgili konusunu da hoş karşılamadım, bu toplumun bir dayatması herhalde, hiç gerek yok, önemli olan her zaman iştir. O konuya takarsanız zayıf kalırsınız ve etkilenmeye açık olursunuz, kapatın onu kafanızdan bir süre en azından.

4- onun dışında, umutsuzluğa kapılmazsanız, yeni bir fırsat olarak göreceğiniz güzel bir dönem önünüzde, kolay gelsin.
0
firez
(06.10.16)
Surada anlattigin olaylarda senin bariz hatan olarak gosterilebilecek bir tane bile olay yok.sicis diye adlandirmissin ama bunlar sicisda degil.seninle ayni durumda binlerce insandan birisisin sadece.

Bana soracak olursan iyi bile olmus diyebilirim.her musibette bir hayir arayan tiplerdenim belki ama bir suru amk cocugunun haketmeden coreklendigi sacma sapan kurumlarda neyin bilimini yapabilecektin,neyi ogretebilecektin.kansiz bir sistem var bugun degil gecmisten beri boyle,kodumun istanbul universitesinde butun herkes akrabaydi seneler boyunca,onun cocugu bunun oglu diye yurudu bu isler.kapisini calamiyorduk hocalarin.bu bir lutuf aslinda.asil olmak istedigin sey olabilirsin,hersey olabilirsin.

Yasina bakma bile hatta sacmalama.27 yas bugun icin cok erken bir yas.cevrene bir bak,facebook hesabina bak kac tane 30 yas ustu ergen var.geciktirilmis cocukluk yasiyoruz hala hepimiz,hala yasimizin basimizin farkina varmiyoruz.ustuen ustluk fotografi degisen bir ulkede yasiyoruz.

Git ailenle konus,seni anlayacaklar.suratta yapsalar anlayacaklar.git onlar neredeyse oraya,ya da baska bir sehire.yapacak bir suru is var.milletin kedisine kopegine baksan hayatini idame ettirirsin,cok kasilacak bir durum yok.bana kalirsa durumunu dahada zora sok ve 27 yasinda yapabilecegin en iyi hareketi yap ve guney amerikaya git.bir yil boyuncada geriye gelme.

O arkadasinida siktir et.seni anlamayan insandan arkadas falan olmaz.en kotu ne olabilir.kapatir o sayfayi ve sana sahip cikar.
0
duptıs
(07.10.16)
öyp işi sıkıntı ya. senet sepet, zorunlu hizmet cart curt olmadan atlattıysan iyi. belki de en iyisi budur. bazen 50/d'ye geçirdiklerine seviniyorum ben açıkçası.

akademi beni de bunalttı. her türlü adam kayırma var. ben etliye sütlüye bulaşmıyorum ve nispeten özgür bir okuldayım ama okulların çoğunda onlar gibi değilsen fişliyorlar direk. hukuki açıdan bir yol varsa dene, en azından kanıtlanabilir nitelikteyse.

dersleri saydırabiliyorsan başka bir üniversitede saydırma imkanın olabilir mi diye kontrol et bence. akademi araştırmayı seven insanlar için kaçış yolu gibi. hobin işin oluyor. tabi türkiye'de ne hocası hoca ne öğrencisi öğrenci genelde ama alışınca akademi dışındaki işler kölelik gibi geliyor. en azından bence öyle.

dost sevgili işini bilemicem. ben de 27 yaşındayım, olmayan aşk hayatımı yazsam millet bir tarafıyla güler. ama dertlenip arka arkaya 1 ay falan içtiğim oldu, o yol yol değil. destek al olmadı psikolog vs.

bazen bana da oluyor elimdekilerin kıymetini bilmiyorum mu diye ama elindekinin kıymetini bilen insanlara dert oluyor bu tip düşünceler sadece.

her şey düzelir, güzel olur, içini ferah tut
0
passion rules the game
(07.10.16)
1- yüksek lisansin batmis, bitmis sayilmaz. idari mahkemede itiraz davasi acabilirsin, jürinin yanli tarafli davrandigini flan söylersin, bir mahkeme sürecine girersin. garantisi yok ama o tezi kabul ettirme sansin var.
başka bir üniversitede ayni bölümde tekrar yükseke başlarsin, derslerin büyük ölcüde sayilir, birkac ders alirsin en fazla. sonra danismanindan rica edersin, ayni tez konusunu secip zaten yazdigin tezi bir 6 ay sonra verir, bu sefer başka danisman ve başka jüri ile gecersin. özel okullar bu konuda cok rahat, kimse itiraz etmez böyle bir seye. eger o kadar emegim var boşa gitmesin diyorsan en gec bir sene icinde yüksek lisans mezunu olabilirsin. ama degmez diyorsan, koy bir kenara okuduklarını yazdiklarini. hayatta hicbirsey boşa gitmez, bir gün bir işe yarar.

2- arkadas ayagi g.t ayagi. elbette herkes ister kankileri ile kahve keyfi yapmayi her gün, ama sana yük oluyor ve zarar veriyorsa arkadaslarınin olmasinin bir anlami yok. giden gider, sen yenileri ile yola devam edersin.

3- yapabilir misin bilmiyorum ama one night stand'e yogunlas, seks yalnizliga iyi gelmeyebilir ama kisinin özgüvenini kazanmasina neden oluyor. kurumus tulumbaya bir miktar su atip sonra cekmek gibi düsün, çarkların tekrar dönmesi ve aradigin gibi bir iliski bulmak icin bazen sadece gecici iliskiler yaşamak gerekiyor.

4- kedilere köpeklere iyi davranmaya devam et, onlardan daha güzel dost, sevgili yok.
0
thewizardofearthsea
(07.10.16)
Anladığım kadarıyla insanlara gösterdiğin tepkiden yana huzursuzsun ve başına gelenlerin büyük oranda bundan kaynaklandığını düşünüyorsun. Eğer böyle bir içgüdümsü hissin varsa bunu çalış derim.

Çok fazla gerilmişsin haklı olarak, gerçekten haksızlık yapılmış, haklısın. Fakat böyle bir dönem yaşamanın bence sana mutlaka bir faydası var ki yaşıyorsun bunu.

Eğer imkanlar yeterliyse birkaç ay kendinle ilgilen. Hem ne istediğini öğren hem de kendini anlamaya ve olduğun gibi görmeye, kabul etmeye çalış. Kendi dilinden anlayınca çözümlerini çok daha rahat bulacaksın.

Mesela tepki göstermenin farklı yollarını bulabilirsin. Sana zararı dokunmayacak ama insanlara alttan alttan hissettirecek şeyler. Mesela dalga geçmek, mizaha vurmak. İmalarda bulunmak. Gibi...

Gerek görüyorsan psikoloğa veya psikiyatra git, beyin kimyası değişmişse toparlamak gerekir yeni bir hayata sağlıklı başlamak için. Temiz hava al bol su iç... alkolü biraz azaltmak da çok iyi gelir psikolojik olarak. Şu birkaç ayı kendine ayır, sonra canavar gibi bir iş kadını ol :) akademi camiası maalesef en pislik camialardandır, sana göre değilse hiç kasma. Sağlığın en önemlisi.
0
yaren
(07.10.16)
kişilik olarak kendini sevdir. çok çıkıntı olma. her zaman her şeyi ben bilirim yapma. dünyayı değiştiremiyorsan kendini değiştir.
0
kelepir
(07.10.16)
hepsini okuyamadım ama odtü mezunu adamsın ne işin var araştırma görevliliğinde falan. sana iş mi yok, tut ucundan başla bir yerden kendini geliştir kariyerine tutun. 3-5 sene sonra bir bakmışsın yurtdışındasın, kafa dengi insanlarla mutlu mutlu çalışıyorsun o zaman diğer sorunlarda kendiliğinden çözülür zaten.
0
yue
(07.10.16)
piukh +1
çok güzel bir söz vardır. köprüyü geçene kadar ayıya dayı diyeceksin. ha dayı derken yalama yapmana gerek yok. ama belli yerlerde çıkıntılık yapmadıysan o insanlar öyle davranmazlardı diye düşünüyorum. susup oturamadım diyorsun ya, bazen susman lazım. bazen susacaksın ki konuştuğunda değeri olsun. 27 yaşında olabilirsin ama bu hayat tecrübesini yeni almışsın. yoksa hepimizin hayatında var o tipler. illa ki namaz niyaz olmak zorunda değil. hepimiz bazı şeyleri alttan alıyoruz huzurumuz ve geleceğimiz için.

27 yaş hiçbir şey için geç değil. iş bulur çalışmaya başlarsan (ama susarak, gözlemleyerek) sırayla hepsi düzelir zaten.
0
la noix
(07.10.16)
hukuki haklarını bir araştır, sizinle aynı durumda biri için buna benzer durumlar olmuş mu, geç kalmadan bir hak arayışına girebilirsin.
0
gezegen olan pluton
(13.10.16)
(5)

Balık yanında şarap

bir3iki7
Güzel bir akşam için hangi şarabı alalım; çoğunluk beyaz diyor ama?Gecenin devamı için de hangi alkolleri önerirsiniz? Yine şarapla mı devam edelim?Bana kalsa bir büyük alırım ama..Edit: Fiyat limiti 50-60 TL.
Güzel bir akşam için hangi şarabı alalım; çoğunluk beyaz diyor ama?

Gecenin devamı için de hangi alkolleri önerirsiniz? Yine şarapla mı devam edelim?

Bana kalsa bir büyük alırım ama..

Edit: Fiyat limiti 50-60 TL.
0
bir3iki7
(06.10.16)
Balıkla beyaz şarap, devamında da şarap ya da yüksek alkollü içki olur ancak.
Bira, rakı vs bozar.
0
cakabo
(06.10.16)
soguk beyaz sarap iyi gider. ama sadece beyaz sarap icilir diyenlere bakmayin. asina olup baligin yanina yakisacagini dusundugunuz bir kirmizi sarap da iyi gidebilir. gecenin devami yine sarapla gelsin. ickileri karistirmayin.
0
hopeless
(06.10.16)
bence moscato baliga guzel gidiyor ama zevkler tartisilmaz derler :) genelde soguk bir beyaz icilir diye biliyorum ama bordo-st emilion taraflarindan bir grand cru sarap bulursan et ve baliga cok guzel gider
0
beriberi
(06.10.16)
Ben birkaç gündür Buzbağ'ın Diyarbakır serisine sardım, çok güzel. Kırmızı gerçi ama sonrası için deneyebilirsiniz. 35 lira civarındaydı.
0
buff
(06.10.16)
DLC SULTANİYE EMİR tavsiyem
0
lapetite
(07.10.16)
(2)

El yazısı

buff
Bir süredir el yazısına merak sardım. Kendi yazımı geliştirmeye ve dolma kalem kullanmayı doğru düzgün öğrenmeye çalışıyorum. Hayaller birinci fotodaki, hayatlar ikincideki gibi. Genel olarak çok okunaklı, böyle insan elinden çıkmamış kadar mükemmel yazıları sevmiyorum. Düzgün ama "acep burada ne ya
Bir süredir el yazısına merak sardım. Kendi yazımı geliştirmeye ve dolma kalem kullanmayı doğru düzgün öğrenmeye çalışıyorum. Hayaller birinci fotodaki, hayatlar ikincideki gibi. Genel olarak çok okunaklı, böyle insan elinden çıkmamış kadar mükemmel yazıları sevmiyorum. Düzgün ama "acep burada ne yazıyor" denilen yazı tipleri daha çok hoşuma gidiyor. Misal şu da sevdiğim yazı tipine bir örnek
s3.amazonaws.com

1. Yazımı geliştirmek için neler yapabilirim? Bununla ilgili tutorialdır, online eğitimdir, kitaptır vs tavsiyeniz var mı?
2. Dolma kalemi daha doğru kullanabilmek için önerileriniz var mı?
3. Yazım şu anda nasıl, çok mu kötü? Umut var mı?

Bütün sorulara cevap vermeseniz de olur. Her tür tavsiyeye açığım.
0
buff
(05.10.16)
Ben başta hayaller ikinci hayatlar birinci fotoğraftaki gibi zannettim.
Bence seninki daha güzel. Hiç kötü değil, umut var.
0
naberabi
(05.10.16)
@krem peynir halihazırda kesik uç kullanıyorum ama elim alışmadı daha o yüzden hakkını veremiyorum, ince kalın geçişlerini yapamıyorum düzgünce.
0
🌸buff
(05.10.16)
(9)

Ateist anne/babalar

dostlarorkestrasi
Ateist anne/babanız ya da siz ateist olarak anne/baba iseniz çocuğunuza nasıl açıklama yapıyorsunuz, size ne söylendi. Şimdi düşünüyorum, benim çocuğum olursa ilkokula ya da kreşe giderken, belki öğretmenleri, belki arkadaşları allahtan bahsedecekler, tahminen benim çocuğum da bunlardan habersiz ola
Ateist anne/babanız ya da siz ateist olarak anne/baba iseniz çocuğunuza nasıl açıklama yapıyorsunuz, size ne söylendi. Şimdi düşünüyorum, benim çocuğum olursa ilkokula ya da kreşe giderken, belki öğretmenleri, belki arkadaşları allahtan bahsedecekler, tahminen benim çocuğum da bunlardan habersiz olacak. Eve gelip soracak allah ne? Bizi o yaratmış, öğretmenim öyle dedi, arkadaşım dua edersem istediğim şeylere sahip olabileceğimi söyledi yanacakmışız falan falan. Ne denir ki? İnanmadığım şeyi çocuğa varmış gibi anlatamam, boşver biz inanmıyoruz desem çocuk okulunda problem yaşayabilir sanki?
0
dostlarorkestrasi
(05.10.16)
İki teoriyi de basitçe açıklamak ve bazıları buna inanıyor bazıları öbürüne demek en uygunu olur sanırım. Çocuk da büyüdükçe kafasına yatkın olanı seçer. Bir ilkokul çocuğuna tanrıya inanmayı empoze etmek kadar inanmamayı empoze etmek de yanlış bence.

Not: Ateist değilim tanrının varlığına inanıyorum. Anne baba değilim, annem babam ateist değil. Alelade bir insanım. Sadece yapılabilecek sağduyulu hareketin yukarıda yazdığım gibi olacağını düşünüyorum.
0
buff
(05.10.16)
açılın ben ateist baba inanan anne çocuğuyum, annem her zaman mantıklı bir çerçevede kendi görüşünü ve babamın görüşünü anlattı, babam ise ''yaaav sktiret bu meseleleri daha adam akıllı şeylere gafa yor'' modundaydı.. yani demem o ki annemin yaklaşımı her zaman daha ılımlı idi fakat sonuç noldu? ben de inanmıyorum. yani nasıl anlatıldığının bir önemi çok fazla yok bana sorarsan, su yolunu bulur derler ya, öyle..
0
shotgunwoman
(05.10.16)
En kökten çözüm müslümanların çoğunlukta olduğu Türkiye gibi bir ülkede çocuk sahibi olmamak olurdu sanırım. En mantıklısı bu görünüyor şimdilik. İleride zaten çocuk yolunu kendi çizer ama arkadaşları ve öğretmenleri çocuğu kafir olarak etiketler ve dalga geçerler. Onu dışlarlar. Çocuk ikiye bölünür. Okullardaki akran baskısını ve aşağılamanın boyutunu tahmin bile edemezsiniz. Gerçekten berbat bir durum.

Şahsen ben çocuğumu çoğunluğun ateist olduğu bir ülkede büyütebilme imkanı yakalayamazsam çocuk sahibi olmayı düşünmüyorum. Gerçi benim çocuk sahibi olmayı istemememin başka nedenleri de var, salt bu değil.

Edit: Ateist olmasalar da ılımlı bir ailenin çocuğuyum. Dindar insanlar değil bizimkiler.

Edit 2: Yukarıda söylemeyi unuttum, çocuk ilkokul döneminde bayağı zorluk çeker. İleride zaten nabza göre şerbet vermeyi öğrenir.
0
köstebek kurabiye
(05.10.16)
Ben baba tarafıyım.

Bir kere bebeyi tanrı kavramından bahsedecek yerlere götürmüyorum. Kreşye falan bastan soruyorum bu konudaki tavır nedir diye.

Onun dışında çocuk bizim ailede olmayan şeyleri (çarşaf vb) kesinlikle gormüyor bilmiyor. Nadiren ezan okuduğunu duyup anlam vermeye çalışıyor 'amca camide şarkı soyluyor' diyor geçiyorum

Çocuğa belli bir yaştan sonra dini meseleleri açıkça anlatmak gibi bir niyetim var ama dünyanın bir bölümünün bu kadar vahşi olduğunu nasıl anlatırım bilmiyorum.

Dua meselesinde bir iki kere deneme yanılma oldu. Sonra bıraktı o işleri. Benden once kuzen büyüttü çocuk, onlar da dua ile değil çalışarak birşeyler elde edebileceklerini gayet deneme yanılma yoluyla öğrendiler.

Senin görüşlerin berraksa netse çocuğa olduğu gibi anlatmaktan çekinme. Dogru zamanda ogrettiginde anlıyor.
0
babilbaligi
(05.10.16)
Ben de dindar olmayan ama müslüman bir anne ve baba tarafından yetiştirildim. Babam biraz inançsız sayılırdı hatta, peygambere sübyancı derdi, saydırırdı arada, babannem cehennemden bahsedince de, gidip de dönen mi var anne, nerden biliyon ahahsadaf der gülerdi:) Evde dini öğretilerle yetiştirilmedim dolayısıyla. Sonuç ateistim.

Eşim deist. Çocuklarımızı bu konuda serbest bıraktık, soru sordukları zaman İslama göre böyle böyle, bilimsel açıdan da şöyle şöyle diye anlatmaya çalışıyoruz anlayabilecekleri şekilde. Neye inanıp inanmayacaklarını ya da kendi dinlerini seçmekte özgürler diyelim. Yarın öbür gün biz budist olduk diye gelirlerse şaşırmayız yani.

Okuldaki duruma gelince, müslüman bir ülkede yaşadığımızı ve dini konularda serbestçe her düşünüklerini her ortamda konuşamayacakları bilincini verdik. Bu konunuda farkındalıkları var.
0
old possum
(05.10.16)
Daha önce şöyle yazmıştım, onu geri getireyim.

Baba tarafım komple ateist (dedeler medeler, vb.), anne tarafım daha bir deist gibi ama bir felsefeye oturtmuş değiller. Çok da varmış yokmuş, umurlarında değil; "Allah varsa, iyi yani. Olabilir, olmayabilir; ne yapalım" ayarındalar. Bir de dede ve nineleri çok az gördüm. Anneannem ve annemin babası ben doğmadan ölmüşlerdi; baba tarafından dedem de ben çok küçükken öldü. Bir tek ağzı bozuk babaannemi birkaç kere gördüm ki, onun da inancı var mıydı, yok muydu bilmiyorum. Kapalı değildi ama başına yarım yamalak bir örtü takardı.

Büyürken garip şeyler yaşadım. Hiç evde din konuşulmadı. Kimse inanıyoruz, inanmıyoruz demedi; Allah'ın lafı açılmadı. Dünya tarihinde böyle bir şey yokmuş gibi büyüdüm. Sonrası travma oldu diyemem ama çok şaşırdığım dönemler oldu. Hiç din öğretmenim de olmadı mesela. İlkokul öğretmenim ateistti; ortaokulda din öğretmeni yoktu. Onun yerine Sosyal Bilimler ve Türkçe öğretmenleri girerdi. Onlarda da çoğunlukla Aziz Nesin, Muzaffer İzgü, vb. hikayeleri okutulurdu, sonra onları tartışırdık. Sadece ilk bir iki hafta dinle ilgili konuşulurdu. Lisede yine din öğretmeni yoktu son sınıfa kadar. Müzik öğretmenimiz din dersine girerdi ve klasik müzik eğitimi verirdi. Hafta sonu konçertolar olurdu. Dönem içinde iki haftada bir konçertolar olurdu. O konçertolara gittipimizde yoklama alınırdı. Kaç konçertoya gidersek o kadar yüksek not alırdık. Okul puanı ÖSS'de önemli olduğu için her konçertoya giderdik. Bir de bu hocaların hepsi sendikalılardı. Genelde müzik derslerinde okulun dertleri, toplum sorunları, vb. konuşulurdu. Son sınıfa doğru da test çözerdik. Bir tek lisede son sınıfta din öğretmenim oldu. O da "Bunlar ÖSS'ye girecek, test çözsünler" diye bırakmıştı bizi. Din derslerinde test çözerdik. Tabii şu an daha yoğun bir din eğitimi var, çocukların bu eğitimle karşılaşmaması imkansız.

9 yaşına kadar dinle ilgili hiçbir şey duymadım. Karşı komşumuz kursa gittiğini söyledi. Biz de ne öğrendin diye sorunca "İmanın Şartları" yazılı bir kağıt çıkardı, onları okudum. Az çok orucu biliyordum sadece. Onu da pide ayı olarak biliyordum. Bir de bizim evde çok net Türkçe konuşulur; Arapça-Farsça kelimeler düzeltilir, babam kızar. O yüzden o kızın okuduğundan bir şey anlamamıştım. Başta iman ne demek onu bilmiyordum zaten. Hani, yarı İngilizce yarı Türkçe bir şey okusa anlardım ama anlamadım. Eve gelince anneme söyledim, o da "Kuran kursuna gitmiştir" dedi. Bir yandan da bulaşık yıkıyordu. Ben de baktım anlamadığım kelime sayısı artıyor, konu da eğlenceli değil, "İyi, peki" deyip konuyu kapattım.

İlkokul 4'te din dersinde Kelime-i Şahadet'ten not almıştık. Öğretmen sınıfta üç kez okuduktan sonra herkesten ezbere söylemesini isteyip not vermeye başladı. İlk başta ağladım, iki yanımda oturanlar biliyordu ama bir o kadar da bilmeyen vardı. Bana başlık bile bir şey ifade etmiyordu. Sıra bana gelene kadar ezberledim. Neyi ezberlediğimi 10 yıl sonra anladım.

Ortaokul'da Tarih-Coğrafya hocasının girdiği derste de arada yarım saat ders kitabından bir şeyler okunuyordu. Orada "Hz. Muhammed son peygamberdir" diyordu. Bir arkadaş parmağını kaldırıp "Allah fikrini değiştirmiş olabilir mi?" diye sordu. Hoca "Allah fikrini değiştirmez" dedi. Arkadaş da "Fikrini değiştirdiyse nereden bileceğiz?" diye sordu. Girdiğimiz en dini muhabbet buydu. Orta 1'de gelen hoca ile hikayelerin arasında "Temiz olalım. Kimseyle dalga geçmeyelim. Yalan söylemeyelim." gibi daha çok ahlaka yönelik anlatımlar yapardı. Bir hafta temizlik konusuydu mesela. Temizlik nasıl yapılır, sabah kalkınca ne yapmalıyız, vb. vardı. Sonraki haftalarda "Kötü durumdaki insanlarla neden dalga geçmememiz gerek" gibi konuları işledik.

Bir de ben kitaplara meraklı olduğum için ders kitabından namaz diye bir şey öğrenmiştim. Bir iki kere elimi kolumu kaldıra kaldıra, toplam üç dua ile namaz kıldım. Evde kendi kendime namaz kılıyordum uyduruktan. Annem gördü, "Ne yapıyorsun" dedi, "Namaz kılıyorum" dedim. Bıyık altından gülerek mutfağa geçti. Birkaç kere kendi kendime namaz kıldım o şekilde. Sonra yaz geldi zaten, top oynamaya çıkmak daha çekici geldi. Hiç kimse inanmamız ya da inanmamamız gerektiğini söylemedi; öylece kendi halime bıraktılar.

Arkadaşlarımla yaptığım en dini muhabbet şuydu: 11-12 yaşındayken mahalledeki 7-8 çocuk oyun oynuyorduk. Konu bir şekilde Allah'a geldi. Bir arkadaşım "Bana Allah'a inanmayacaksın ama Matematik'ten geçeceksin deseler, bana uyar" demişti. Bir kişi "Matematiğe gerek de yok aslında" dedi. Bir iki kişi "Bana da uyar" dedi, bir iki kişi "Bana asla uymaz" dedi; ondan sonra da ne oynuyorsak ona devam ettik. 5 dakikayı geçmedi muhabbet.

Neyin ne olduğunu öğrenmem liseye dayanır. Belki arada küçük şoklar vardır ama hiç travmatik bir şey yaşamadım. Belki şu an unuttuğum bir şey vardır ama bulamadım. Şu an hatırladığım, 8-9 yaşında bir arkadaşımın Allah'ın her şeyi bildiğini ve gördüğünü, her yerde olduğunu söylediğini ve benim de onun üzerine bir süre banyoda üstümü çıkarırken çok çekindiğimi, Allah'a çok ayıp olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum. Baktım, banyolar kompleks bir hal alıyor, 'Amaaan, görürse görsün. Bakmasın' diye düşündüğümü hatırlıyorum. İzmir'de büyüdüm. Çarşaflı hiç görmedim, apartmanda türbanlı bir kişi vardı ama hiç onunla ilgili konuşulduğunu ya da başka biri hakkında dinle ilgili bir konuşma olduğunu duymadım.

'Boşver, inanmıyoruz'dan ziyade 'İster inan, ister inanma. Takıl kafana göre' daha uygun. Eğer dışarıda olan bir şey evde yasaklanırsa daha fazla merak uyandırabilir ve çekebilir. Bazen oturup 'Bazı insanlar inanır, bazıları inanmaz. Buna büyüyünce karar verebilirsin. İstediğinde kararını değiştirebilirsin' demek daha uygun olacaktır. Burada 'Sizin dininiz size, benim dinim banadır' kısmı kitaplarda çok vardı eskiden, hala var mı bilmiyorum.
0
aychovsky
(05.10.16)
annem babam ateist. ilkokula başladığımda allah kavramını biliyordum, okulda öğrenmedim. annemler sadece kendi inandıklarının bu olduğunu söylediler, bana inanmam için baskıda bulunmadılar. gerçi bir istisna hatırlıyorum: kedim öldüğünde allah'a sığınmak istemişim, o zaman babam kesin bir dille cennet falan yok demişti. onun dışında annemin okulda allah'a inanmadığımı belli etmememi sıkı sıkı tembihlediğini hatırlıyorum. yine de kendimi tutamadım, o zaman yakın olduğum bir arkadaşıma söyledim, o da bana kızdığı bir anda diğerlerine söyledi. o arkadaşım tarafından dışlandım, diğerleri de en azından garipsedi (ortamı yumuşatmak için "o da insan" demişti biri hatta). neyse bunun dışında bir olay yaşamadım. din derslerinde sinir oldum. arkadaşlarıma hep söyledim dinsiz olduğumu, normalleşsin diye.
0
slow like honey
(05.10.16)
ben ateist anneyim.
bizimkilerin anane babane vs kanalıyla müslümanlık hakkında bilgileri oldu. ananem namaz kıldırmış örtü hediye etmiş filan ben işteyken. ben karşı çıkmadım hiç birine. tam tersine öğrensinler istedim. ana sııfında italyan ana okuluna gittiler. o vesileyle hristiyan arkadaşları oldu. aynı çocuklarla kilisenin yaz kamplarına katılıyorlardı. pazar derslerine müslüman çocukları almıyorlardı ben katılmak isterlerse benim çocuklar katılabilirler dedim, yasakmış alamazlarmış. yine de başka inancın kültüre, ailelere, insanlara etkilerini gözlemleme olanağı bulduklarını düşünüyorum.

benim tutumum mümkün olduğunca değişik yaşamlarla tanıştırmak, araştırmaya yöneltmek yönünde oldu. onlar gözlemlediklerini kafalarında kendilerince harmanladılar sonuçlar çıkardılar. ben hemen hemen hiç müdahale etmedim.
müdahalem de mesela okulda ezberletilen duaların meallerini okumalarına yöneltmek gibi şeyler oluyordu.

soruları oluyordu ara ara. cin merak edilen yaşlarda cinleri sordular mesela. ruh çağırma seansları yaptılar ruh gelmedi tabii. işte böyle böyle büyüdüler.

annemin vafatında zorlandım çünkü çok sevdikleri ananelerini kaybetmişlerdi. o bizi görüyormuş demi gibi sorular sordular. gördüğüne inanmak istediler. 7 ve 8 yaşlarındaydılar.

boşver biz inanmıyoruz yerine " bazı insanlar öyle olduğuna inanıyor" şeklinde ifade etmek daha uygun. bırak sorgulasın, debelensin.. işi ne :)
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(05.10.16)
Annem ateist babam deist.
Ablam müslüman ben ateistim.

Hayatım boyunca evde ne bir dua edildiğini duydum,ne namaz, ne ramazan, bir mevlut ne de başka bir şey gördüm.
Kurbanı vekalet vermişler bir kaç kere, duydum.

Bana kimse bir baskı yapmadı hatta bir kac yaz kur-an kursuna gitmemi teşvik ettiler; ben istemedim ve hic gitmedim. sanırım 5-6 yaşlarından beri (yas oldu 35; kendimi bildim bileli) inanmıyorum. Öğrenim hayatımda aldığım derslerde sure de okudum namaz da kıldım gerekliyse. Hic itiraz etmedim. Ailem bu konuda sorulama aciklamalar yaparken "inanmıyoruz" demedi hic. Sanırım okullarda dışlamayayım diye. Incili kuranı ve zeburu okudum. Hep okumami teşvik ettiler. Aklım başına gelince de evde kimin neye ne kadar inandığını çözmüştüm zaten.

Eşim müslüman. Namazını da kılar.
Ben ona ve oruç tutan dostlarıma iftar sofrası kurarım.evlenmeden önce de yapardım. Eşime sahurda bir şeyler hazırlamaya çalışırım arasira. Icimden gelir. Bayramlara da önem veririm. Benim için dini bir gelenek değil ancak ailenin ve dostların toplanması için vesile olmuş güzel bir zaman dilimidir.

Ateist olduğumu eşim bilir. Inanc konusu aramizda konuşulmaz. Tabu degildir,gerek gormuyoruz.Herkes kendi içinde yaşar.

@hayat aklını...ve @buffy +1

Oğlumuz da her ikisini bilecek. Temel dini bilgileri alabilir ancak detaylara girilmesine izin vermem. (Or:cennet-iyilik, cehennem-kötülük ilişkisini bilmesi yeterli. Yasina agir gelecek olan Cayır cayır yananlar ya da huriler gibi detayları ileride ilgilenirse öğrenir. )

Ben de okumasını teşvik edeceğim. Sonra diledigi şekilde yaşayabilir.
0
balik kraker
(06.10.16)
(24)

Otobüste hangi koltuk

etki
Otobüs dolu gidecek ama ilk bileti siz alacağınız için istediğiniz yeri seçebiliyorsunuz. Tek kişi ya da iki kişi olduğunuzda nereyi tercih edersiniz?Koltuk no da söyleyebilirsiniz link atıyımhttp://i.hizliresim.com/yVvLpj.png
Otobüs dolu gidecek ama ilk bileti siz alacağınız için istediğiniz yeri seçebiliyorsunuz. Tek kişi ya da iki kişi olduğunuzda nereyi tercih edersiniz?

Koltuk no da söyleyebilirsiniz link atıyım
i.hizliresim.com
0
etki
(05.10.16)
4 ya da 7
en önde şöförün çok sesi geliyor rahatsız eder .bir de gözün yolda kalıyor .
0
devilone
(05.10.16)
28
0
rayde
(05.10.16)
2-3u alirim. Cunku yolu izlemeyi seviyorum. 4 otobus modeline gore tercih ederim cunku bazi otobuslerde 4e oturunca yolu gormek zor oluyor.


Bunlar doluysa 21-22, yine onumde orta kapi sebepli bosluk olustugundan gorus acim genis oluyor. Ha tuvalete girip cikan oluyo ama muzik dinledigimden ve yola baktigimdan pek farketmiyorum.
0
kuehles blondes
(05.10.16)
13
0
Piukh
(05.10.16)
1 numara oldugunu gormemisim, 2den basliyo sandim.

4 yerine 1 diyecektim.
0
kuehles blondes
(05.10.16)
niye bilmiyorum ama ben de 13ü alırım.
0
ron dennis
(05.10.16)
29 ya da 32
0
mutekebbir
(05.10.16)
7
0
essoist
(05.10.16)
Orta kapı açıldığında soğuk geliyor, arka taraflar da çok havasız oluyor.
10 veya 13'ü seçerdim.
0
gonulcelen87
(05.10.16)
1-2-3-21-22
0
gotic
(05.10.16)
1 ya da 4.
0
MtKrt
(05.10.16)
her zaman sağ orta kısım, kalmamışsa şoför arkası alırım.
linkteki düzende 22. koltuk tam benlik.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(05.10.16)
imkan varsa her zaman tekli. çift kişiyken orta kapı arkası(örnekte 21-22) öncelikli ama fark etmez.
0
rubenanyukov
(05.10.16)
18. Cam kenarı ve arkası boş, koltuğu istediğim kadar yatırırım.
0
buff
(05.10.16)
7-10
kaza anında şoför refleks olarak kendini koruyormuş, mesela;
sola kırarsa karşıdan gelen araç otobüsün sağ önüne vuruyor
sağa kırarsa karşıdan gelen araç otobüsün sol arkasına vuruyor

1 ve 4 şoföre çok yakın, 13 ve 16 kapıya çok yakın

iki kişiysek ve dizilim buysa 30-31 en güzeli. hem topkeklere yakın hem orta kapıdan uzak hem de çok arkada sıkışık değil.
0
azizakin
(05.10.16)
5 nomra tekli koltuk. 1'e sigsam onu alicam da sigilmiyor.
0
alperz
(05.10.16)
19
0
mevsimler
(05.10.16)
3.

Her zaman en önde oturmayı tercih ederim ama şoförün tam arkası değil, direkt yola bakan diğer taraf cam kenarı.
0
köstebek kurabiye
(05.10.16)
23 - 25. savrulmalar ve kasislerden minimum etkilenen yer olduğunu düşünüyorum. ayrıca çıkışa yakın ve kafadan & arkadan çarpmalara göre daha güvenli.
0
zgrydn
(05.10.16)
en konforlu yer iki dingil arasıdır. yani ön ve arka değil. dingil üzerinde titreşim ve sarsıntılardan etkilenirsiniz.

wc yok ise ortada olurum. tek isem solda 16*19*20, çift isem sağdan 24*25 falan.

21*22 yi almayın, diz mesafesi kısa olur, ayakları uzatamazsın.
17 köşede. gelen geçen koltuğunuzdan tutunur, kafanıza çarpar.
en arka motordan dolayı sıcak ve gürültülü olur. ayrıca sıcaklığı ön taraftan farklı olur. çok sıcak veya çok soğuk olabilir.
0
sttc
(05.10.16)
23
0
fragile lady
(05.10.16)
7-10-13'un oldugu siralar en sukelalari.
0
jedilance
(05.10.16)
7 alırım. 7 alıyorum varsa. yoksa bi arkası. orta kapıya da fazla yaklaşmam.
0
tiredpanda
(05.10.16)
Her yolculukta 17-18 den birini almayı tercih ederim. Koltugun arkaya yatma payi biraz daha fazla. Bu nedenle arkanda kimse olmadigi için tantana olmuyor. Rahat rahat yolculuğunu yapıyorsun. Suya ulaşmak, muavinden ekstra cay kahve istemek oldukça kolaydır. Hele 2+1 otobusse tadindan yenmez.
0
obss
(06.10.16)
(13)

Ebru dersi mi yağlıboya dersi mi?

mukrime
Almaliyim? Hangisi daha zevkli?
Almaliyim? Hangisi daha zevkli?
0
mukrime
(05.10.16)
senin hangisinden daha çok zevk alacağını biz nerden bilelim?
ikisinden de 1 deneme dersi al hangisi daha çok hoşuna giderse ona devam et.
0
sta
(05.10.16)
ebru
0
sutlu nescafe
(05.10.16)
Ben zaten sizin hangisinden daha cok zevk aldiginizi soruyorum?
0
🌸mukrime
(05.10.16)
Bence de ebru.
0
buff
(05.10.16)
Ikisini de denedim. Ebru teknik bir sey haline geliyor bir sure sonra. Yagli boya sonsuz bir sey. Ikisinden de zevk almadim :(
0
shadowcat
(05.10.16)
evde ebru yaptım kendi kendime ama müsait yer lazım, her taraf tüm ekipman boya oluyor. biraz zahmetli, yağlı boyayı bilmiyorum.
0
sotw
(05.10.16)
Yağlı boya tabii ki.
0
dissendium
(05.10.16)
bu kişiye gore değişen bir zevk, ben yağlı boya derim kişisel olarak
0
Big bada bum bum
(05.10.16)
yağlı boya.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(05.10.16)
bence yağlı boya
0
sanguine mcqaer
(05.10.16)
yağlı boya
0
fragile lady
(05.10.16)
Yağlı boya ya... ebru zevkli ama ortaya çıkan şey sıkıcı.
0
petekpare
(05.10.16)
bence yağlı boya. dokusu, kokusu bambaşka.
0
tiredpanda
(05.10.16)
(19)

bugün ne yiyeceğim sorusu sizi de bunaltıyor mu?

for day to break
ne yiyeceğinize, ne yemek yapacağınıza nasıl karar veriyorsunuz?
ne yiyeceğinize, ne yemek yapacağınıza nasıl karar veriyorsunuz?
0
for day to break
(03.10.16)
Doğaçlama.
Dolaba bakıp gözüme takılanı giyerim.
Etkinlik varsa ortada düğün, nikah vs. ki çok nadir giderim, onda bellidir önceden sadece.

Son zamanlarda yemek yapmaya vaktim yok ama yaptığım zamanlarda o gün özellikle yemek istediğim bir şey yoksa tarif kitapları ve yemek kanalları yardımcı oluyor. Fikir veriyor en azından, birebir gördüğünü yapmasan da çağrıştırdığı yemeği yapabilirsin.
0
mutekebbir
(03.10.16)
Pratik ve az çeşit yemek yapıyorum. Misal çorba+nohut+pilav+cacık yerine nohut+salata/cacık yapıyorum; ya da çorba ve ana yemek. Kafada ferahlamayı bu sağlıyor.

Basit yemekleri buzdolabı/ erzak dolabının durumuna göre yapıyorum. Çalıştığım için mümkünse hafta sonu yapıyorum iki çeşit zeytinyağlı falan ki hafta içi kolay olsun. Şunu haşla, sonra ızgarada kızart, üzerine bilmem ne sosu dök, fırına ver şeklinde tariflere itibar etmeyince bunalmıyorum.

Pazardan/marketten de alışveriş yaparken genelde o haftalık yemek planımı (kolaylık ve zevkime göre) gözden geçirip alışveriş yapınca, dolapta ne kaldıysa onu pişirmek zorunda oluyorsun. Dolaptaki azalmayan sebzeler de insanı darlamıyor o zaman.
0
kaymaktutmayansicaksut
(03.10.16)
beni bunaltiyor ve nefret ediyorum. bana kalsa aksam bir kase yulaf ezmesi ya da yogurt ya da meyve ile yasayabilirim. ya da bir tencere corba yapar butun hafta onu icerim. ama olmuyor ne yazik ki.
0
kassiopeia
(03.10.16)
açıyorum dolabı ,ilk önce ne yiyeceğimi düşünüyorum,

sonra dolapta ilk bozulmak üzere olan şeylere bakıyorum genelde sebze meyve türevi oluyo bunlar

bi öğünü bozulcak şeylerle değerlendirip

öteki öğünü kendi isteğime göre yapıyorum.

zaten 2 öğün yerim günde.
0
killerbee
(03.10.16)
Hem de nasin bunaltiyor... Nasil karar verdigimi sorarsan karar veremiyorum.
0
stavro
(03.10.16)
ben çok bunalmıyorum. annem ne yaptıysa ya da işyerinde menüde ne varsa onu yiyorum. pek yemek seçmem. ama işyerinde evli ablalar var. akşama kadar kafayı sıyırıyorlar her gün, ne pişireceğim eve gidince diye düşünmekten.
0
jonestown
(03.10.16)
çok bunalıyorum +1

yani öyle böyle değil. işten çık, eve git, yemek yap çok zor. bazen çok üşeniyorum. kıyafet konusunda bir sıkıntı yok. orada sıkıntı yıkamayı unutursam bir şeyleri o zaman oluyor. ya da kurumadıysa henüz. çorba hiç yapmıyorum ayrıca. yani uğraş uğraş, su iç.
0
windowsguvenlikduvari
(03.10.16)
Evet evet. Cok. Kocam ayarliyor.
0
shadowcat
(03.10.16)
bu yüzden haftasonu, haftaiçi yiyeceklerimin 5/3 ünü hazırlıyorum. iki gün balık yiyorum zaten o belli böylece salata vs hazırlamak ve yemekleri ısıtmak dışında bir derdim olmuyor. tavsiye ederim şiddetle, pazar gününün çoğu gidiyor ama haftaiçi rahatlık süper oluyor.
0
yue
(03.10.16)
zerra kadar bile düşünmüyorum o an kafamdan ne geçiyorsa onu yiyorum evde isem açıyorum dolabı ha şu varmış deyip ona göre yemek yapıyoruz.
0
basond
(03.10.16)
Yemek yemekten nefret ediyorum, resmen zaman kaybı. Çoğunlukla dışarıdan söylüyorum. Yapmam gerektiğinde de basit sebze yemekleri, olmadı makarna, olmadı sandviç, ona bile üşendiysem ekmek peynir zeytin. Evde ne varsa ona göre doğaçlıyorum bi şeyler.
0
buff
(03.10.16)
Ben de yapmaktan hiç haz almıyorum. hazır karşıma gelse ayıla bayıla yerim de. amaan evde olmak çok zor valla. Keşke şöyle yerler olsa: hesaplı, temiz ev yemekleri satılan yerler.
0
🌸for day to break
(03.10.16)
yalnız değilsin..
0
qazaqwsx
(03.10.16)
@for day to break
meal box deneyebilirsin
0
basond
(03.10.16)
ciddi bi yük.
0
kupigometa
(03.10.16)
bunaltma ne demek ağzıma ediyor..
0
pamuk helvalar cebe
(03.10.16)
gidip sonunda pişmemiş makarna yiyorlar boşuna sorular. O marketteki makarnaları ninem almıyor
0
fatih baker
(03.10.16)
yemek konusunda çok mutsuzum. gerçekten. hayattaki en büyük derdim bu olabilir. yurtta kaldığım için odada ortalığı dağıtmak pahasına yapabileceğim en güzel ve ucuz şey soğuk sandviç olur, öyle saçmalıkları da ben hiç sevmiyorum. bana istersen 3 ekmek yap yani domatesle peynirle, psikolojik olarak doyduğumu hissetmem. bir tas çorba olsun doyarım mesela ama yemek değil de böyle ekmek arasıdır şudur budur olmuyor işte. dışarda yesem, pazartesi-salı-çarşamba akşam 8'e kadar sokaktayım. döneriydi, poğaçasıydı vs. çok sağlıksız. ev yemeği yapan ucuz yollu yerlerde bile bir çorba bir taze fasulye desen 6-7 lira. perşembe-cuma 4'ten sonra işim yok ama hazırlık derslerine gittiğim için okulun yemekhanesi de ta ebesinin nikahında kalıyor, kullanamıyorum. hafta sonu zaten hepten rezalet. yani ya içimde döner ağacı çıkacak, ya pis pis her gün poğaça simit yiyip zaten boktan olan sağlığımı hepten rezil edeceğim ya da her ay şu öğrenci halimle yemeğe 300-400 lira vereceğim en az.

yıldım amk. gerçekten bu duyuruyu görünce çok mutsuz oldum. bak benim kıyafetlerim de sorunludur. son 10 seneyi 2 pantolon 2 gömlekle geçirdim. sonra baktım benim daha fazla dışarı çıkmam gerekecek, gittim aldım pantolon kazak falan. sorun çözüldü. mis. yemek öyle değil ki. her gün yiyosun. bak akşam ayıptır söylemesi çok güzel çorba ve tavuklu taze fasulye (akşam oldu diye ikisini karıştırmışlar herhalde) gömdüm, yanında su içtim. 8 lira verdim buna. ulan dükkan kapanmak üzereyken giriyorum, koca gün beklemiş soğuk yemeği yiyorum, bunu en ucuz esnaf lokantasında yapıyorum yine 8 lira aq. "ayda 10 kez yapsam" diyemiyosun ki. yemek abi bu. ne yapayım 20 gün yiyip 10 gün yemeyeyim mi mesela. ya da tamam, bu "şımarıklığı" 20 kez yaptım mesela, e gün boyunca bi kez yemek yemiyoruz ki? ben zaten kahvaltı etmem, iki öğüne de tavım ama o bile sıkıntı.

yaaa işte öyle for dey to breyk. yemek konusu kadar hiçbir şey bunaltmıyor beni. hem sağlık hem de ekonomik açıdan en büyük derdim bu. barınma bile bunun yanında hafif kalıyor, orada hiç değilse aylık ne vereceğini falan biliyosun. yemek öyle mi. bi tanesine 7 lira gidiyo ama ay boyunca 140-150 kere yapıyosun bunu. öf. neyse. iyi akşamlar.
0
der meister
(03.10.16)
der meister, ücretsiz yemek bursum vardı uludağ medikoda 4 çeşit yerdik öğle yemeğini. yemek salata pilav meyve ya da tatlı olurdu suyla beraber.sizin oralarda yok mu öyle şeyler.
0
🌸for day to break
(03.10.16)
(23)

Universitedeki ders notlarınızi saklıyor musunuz?

fraise
4 yılda o kadar ders islemisiz, notlar almisiz. Ben normalde saklama taraftariydim ama bu kadar kagit birikince taşımak, düzenlemek de dert oluyor. Önemli derslerin notlarini defterlere temiz şekilde geçirip saklamışim mesela. Digerlerini ne yapayım? Atmaya kiyamiyorum; ilerde ise yarar mı, bilmiyor
4 yılda o kadar ders islemisiz, notlar almisiz. Ben normalde saklama taraftariydim ama bu kadar kagit birikince taşımak, düzenlemek de dert oluyor. Önemli derslerin notlarini defterlere temiz şekilde geçirip saklamışim mesela. Digerlerini ne yapayım? Atmaya kiyamiyorum; ilerde ise yarar mı, bilmiyorum.

Siz ne yapıyorsunuz? Bütün notlarınızi saklıyor musunuz yoksa attıniz mi?
0
fraise
(03.10.16)
Ben saklıyorum. Hepsi bir dosyada ve defterlerle birlikte yerde duruyor.
0
Dr_Stat
(03.10.16)
Defter pek kullanmıyordum, dijital olarak her şeyi saklıyorum.
0
crown
(03.10.16)
Saklıyordum, en son evlenirken attım. Yıllardır bir işe yaramamış, bundan sonra da yaramaz diyerekten. Boşu boşuna yer kaplıyor.
0
peggy
(03.10.16)
Saklamıyorum.Saklama amacınız nedir merak ettim?
0
bardakigüneşgözlüğü
(03.10.16)
Bende saklıyordum.Mezun olalı 9 yıl olmuş ve 1 gün bile olsun açıp bakmadığımı farkettim.Bu yüzden de hepsini çöpe attım.
0
josefen
(03.10.16)
sadece önemli olabilecekleri tutuyorum. ileride bi şekilde tekrar açıp okumak isterim belki dediklerimi. ama önemli ölçüde attım geçenlerde. epey yer boşaldı dolabımda.
0
nathanieltroy
(03.10.16)
duzgunce kesip adf ozellikli bir tarayicida tarayin dropbox'ta saklayin. kagitlar cope.
0
redlinetheturk
(03.10.16)
Ben saklıyorum.

Ek yanıtlar: eksiduyu.ru
0
dissendium
(03.10.16)
saklıyorum. her dönemi ayrı bi şekilde poşetleyip bir koliye doldurup kaldırdım.
0
rayde
(03.10.16)
kitap şeklinde olanları saklıyorum ama aldığım notları attım.
0
hosein
(03.10.16)
Her şey duruyor :)
0
cok joleli ozgur
(03.10.16)
bir kaç tane çok önemli notum vardı.
profesör bir hocam vermişti hatta onları.

geçenlerde dolabımı düzenlerken baktım bir çoğu güncelliğini yitirmiş. hocama ayıp olmasın diye aradım, eğer kendisi de istemiyorsa atacağımı söyledim "halen saklıyor musun ya onları at gisin hıammına" dedi. ben de attım.

çok spesifik bilgiler olmadığı sürece ders notu saklamak bana mantıklı gelmiyor artık.
0
teritori
(03.10.16)
Sınavlardan geçtiğim zaman atmıştım çoğunu, ilk başta salaklık yaptığımı düşündüm sonra mantıklı olduğuna karar verdim zira kanunlar değişiyor, uygulama değişiyor. O notların varlığı bir süre sonra sadece kafa karıştırıyor.

Bir de birkaç yıl sonra çok temel geliyor o bilgiler, onları açıp okumaktansa kanun karıştırır, kalın kalın kitaplar okur oluyorsun konuyla alakalı.

Değişen kanunlardan sonra ve mesleğe atıldıktan sonra, okulun yanındaki fotokopiciye gidip kanun ile alakalı ne anlatmışlar diye yeni not alırsın en kötü, ben yapmıştım, faydalı oluyor.
0
kaymaktutmayansicaksut
(03.10.16)
Hepsini attım ve şimdi çok pişmanım. O dönem yüksek lisansa devam etmeyeceğim diyordum sonra ettim ve notlar aşırı lazım oluyor bazen.
0
buff
(03.10.16)
her sınavdan sonra atıyorum. cevapları okuyunca ' çıldırdınız mı' diye düşündüm.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(03.10.16)
lisedekiler bile duruyor, belki bir gün işime yarar diye. tam bi istifçiyim bu konuda.
0
nice tnetennba
(03.10.16)
Notları attım, kitaplar duruyor.
0
pike
(03.10.16)
4-5 sene sakladık sonra güzel bi temizlik yaptık eşimle birlikte. minik bir koli şeklinde ayırdık, diğerlerini attık. ayırdıklarımızda işe yaramadı açıkcası sadece özenle hazırladığımız notlar diye tuttuk. makine elemanları defterim var mesela atmaya kıyamadım baya güzel tutmuştum notları. internette var zaten bilgiler birazda hatıra işte. ilerde onlarıda atarız.
0
yue
(03.10.16)
Akademik kariyer yaptığım için saklıyorum.
4 sene önce üzerinde çalıştığım konuları bırakıp başka alanlara yönelmiştim, şimdi tekrar eski konuyla ilgili bir iş yapmaktayım. Böyle olunca eski notlar çok kıymetli oluyor. Tekrar sıfırdan açıp öğrenmektense hali hazırda yazılmış çizilmiş notlar baya kıymetli.

Sunumları falan zaten google drive, dropbox gibi yerlerde tutuyorum.
0
chitosan
(03.10.16)
Ben de saklıyorum. Hatta hayatta yapmam dediğim halde mezun olduktan kac yıl sonra döndüm kendi bölümümde yüksek lisansa basladim sakladığım iyi olmus haliyle.
0
passive aggressive
(03.10.16)
saklanmalı saklıyorum.
0
penquensiqer
(03.10.16)
ben kardesim icin saklamistim hic bir isine yaramadi, ben de firlattim attim. Derse girip ogrendikten sonra nota ihtiyaci yok, derse girip ogrenmedikten sonra da notla isi yok zaten.

Bir de, ogretmenine, profuna, okuluna, yilina vs vs gore zaten ders notu cok daginik kaliyor. yarim yamalak dersi dinlemissin, sonra gidip abinin dort yil once aldigi notlari okuyosun, profun onem verdigi seylerin o notlarda olmasi cok zor.
0
beriberi
(03.10.16)
bir koltugun alti bunlarla dolu. kiyamiyorduim ama musait bir zamanda vedalasip aticam.
0
jimicik
(03.10.16)
(6)

Hangi Yayınevi?

Nuwanda
Herkese Merhaba,Yeraltın Notlar kitabını almak istiyorum, internette Can Yayınları, İş Bankası Yayınları ve Ema Yayınları isimli yayınevlerini buldum. Hangisinin çevirisi daha güzeldir, hangisi daha iyi yayınlamıştır kitabı, bilen birisi fikir verirse çok memnun olurum.
Herkese Merhaba,
Yeraltın Notlar kitabını almak istiyorum, internette Can Yayınları, İş Bankası Yayınları ve Ema Yayınları isimli yayınevlerini buldum. Hangisinin çevirisi daha güzeldir, hangisi daha iyi yayınlamıştır kitabı, bilen birisi fikir verirse çok memnun olurum.
0
Nuwanda
(03.10.16)
Ben Can'dan okudum, gayet iyi.
0
buff
(03.10.16)
Ben de Can'dan okudum. Zaten kitaptan bağımsızca, bir kitabın çeviri alternatifleri arasında Can yayınları varsa o alınmalı bence.
0
dinsiz adam
(03.10.16)
şu avmlerde satılan kıytırık üç beş liralık olanlardan alma da nereden alırsan al.
iletişim olur, can olur, iş bankası olur...
0
tabudeviren
(03.10.16)
ben de iş bankası'ndan okudum, gayet iyiydi ve dili oldukça sadeydi.
0
m e b
(03.10.16)
İletişim Yayınları veya İş Bankası yayınları Rus Klasikleri konusunda iyidir. Ben iletişimden okudum kitabı ve okurken zevk aldım.
0
rayana eu te amo
(03.10.16)
(bkz: Ergin Altay)
0
dorian greyfurt
(03.10.16)
(28)

1. Geleneksel Anonymice Kitap Şenliği

anonymice
Merhaba,Ben anonymice.Kiindle almam ve artık bir kitaplığa ihtiyacım olmaması dolayısıyla kitaplığımı dağıtmaya karar verdim.Kargo ücreti size ait olmak üzere (sürat kargo) isteyen herkese karışık olarak 4'er kitap yollayacağım. Kitaplar tamamen kitaplığımdaki sırayla gidecek olduğundan dolayı istek
Merhaba,

Ben anonymice.

Kiindle almam ve artık bir kitaplığa ihtiyacım olmaması dolayısıyla kitaplığımı dağıtmaya karar verdim.

Kargo ücreti size ait olmak üzere (sürat kargo) isteyen herkese karışık olarak 4'er kitap yollayacağım. Kitaplar tamamen kitaplığımdaki sırayla gidecek olduğundan dolayı istek yapmamanız rica olunur. Kime ne çıkacağı belli değil yani.

İsteyen arkadaşlar bana ulaşsın lütfen, ayrıca mesajlarınıza geç cevap verebilirim bunu da dikkate alınız lütfen.

Modlardan rica: Üstte kalma olasılığı varsa kalsın lütfen.
0
anonymice
(02.10.16)
krem peynir,
Köy okulu için biraz ağır kitaplar, herhangi biri icin biraz ağır kitaplar.
0
🌸anonymice
(02.10.16)
her yazılanı okumaya değer olarak görmüyorum(kişiden kişiye değişen ilgi alanlarından dolayı) bu yüzden rastgele bile olsa hiç olmazsa kitapların konularından ya da sıradaki 4 kitabın isimlerinden bahsetseniz çok daha faydalı olur.

Mesela ben lotr tarzı kitaplardan hiç haz etmem, velevki bu güzel şenliğe talip oldum ve bana lotr ya da harry potter yahut buna benzer bir dosto romanı geldi ? e bu sefer de ben mi birine gönd, aslında iyi fikirmiş böyle eğlenceli bi' aksiyonda çıkmış olabilir, okuyan bir diğerine gönderebilir filan. bak şimdi, durduk yere ilgilmi çekti.
0
mete kudur
(02.10.16)
sevdim yöntemini. böylece zar atma tadında kaotik bir anısı da olur. karma'mız neyse ona göre bir kitap gelir falan. :) gün içi mesaj atacağım...
0
matrix
(02.10.16)
Ben kaosun gücüne inanırım. Her kararımı zar atarak veirim. Sevgiyle katılıyorum. Çok iyi yapıyorsunuz...
0
douglas
(02.10.16)
4 kitabın kargo parası en az 20 tl. 20 tl ye cumartesileri gezegen sahafa kitap mezatına gidip 6 tane istediğim kitabı alırım. arada dinlediğim kültürsohbetleri de yanıma kar olur.
0
turgut uyar
(02.10.16)
Listesiz olmaz. Okuma eyleminin kendisini değil o sürecin bize kattığını seviyoruz.
0
saclari saman sarisi
(02.10.16)
ilk girimin devamı: düşünsene 20 tl kargo parası vereceğim elime geçen kitaplar seren serengil tuna kiremitçi ayşe kulin gibi gram edebi değer taşımayan kitaplar olacak. malesef saçma uygulama. ha kargo parasını sen karşılarsın o zaman bir anlamı olur.
0
turgut uyar
(02.10.16)
abi pardon ya ekşicilerin ne kadar nankör, eleştirici ve kıymet bilmez olduklarını unutmusum.

Katılmak isteyen mesaj atsın lütfen. sürat kargoda max 10 lira tutar 4 kitap.o da maks.
0
🌸anonymice
(02.10.16)
PTT kargo da kitap gönderimine %50 indirim uygulanır. Bilginize.
0
eski sozluk
(03.10.16)
@douchebag

o yüzden 4 kitapla sınırladım. aynı zamanda satsınlar-sorun değil. benden cıkıyor gonderi sonrası.
0
🌸anonymice
(03.10.16)
Benim hoşuma gitti fikir,istek kabul etmeden en azından kütüphane fotoğrafı çeksen insanlar neler olduğunu/ olmadığını görür diye düşünmekteyim. Ona göre tamam deyip, bahtlarına çıkanı kabullenirler. Benim ''Ben de!'' dememin önündeki engel bu belirsizlik açıkçası. Bir 'Türkiye'de Misyonerlik' kitabı ile de en çok satan aşk romanıyla da karşılaşmak istemem o kadar heyecanlanıp :)
0
kaymaktutmayansicaksut
(03.10.16)
Ben de tebrik etmeye geldim fakat en azından kitapların türlerini belirtseydiniz insanların aklında daha bir otururdu diye düşünüyorum. örneğin; psikoloji ağırlıklı kitaplar, dünya klasikleri, yeraltı edebiyatı, rus edebiyatı, veya ortaya karışık gibi.

edit: ayrıca bilgi olarak vereyim, dursun. belki birileri faydalanır. ptt kargo ile normalde gönderim ucuz fakat kitap gönderimleri %50 indirimli oluyor. böyle ucuza getirebilirsiniz.
0
dedimmidemedimmi
(03.10.16)
Ben talibim payıma düşen 4 tane yeni razıyım.
0
emfuzi
(03.10.16)
bana da gönderebilirsin...kaderime razıyım...
0
gkhT
(03.10.16)
arkadaşlar, 20 adet kitap rezerve edildi, zaman bulup kargo firmasına gidersem göndereceğim, bunun dısında isteyen olursa lutfen adres ve isim bilgisi versin.Daha onlarca kitap var. Elden malesef veremem babamın rahatsızlıgı dolayısıyla zor cıkıyorum herhangi bir yere.
0
🌸anonymice
(03.10.16)
ben de talibim.
0
Kızılçam Kitabevi
(03.10.16)
48 kitap rezerve edildi arkadaşlar. daha var, ama azaldı. Koş vatandaş:)
0
🌸anonymice
(03.10.16)
banada banada
0
freetakilir
(04.10.16)
Ben de istiyorum ya, çok güzel bi fikirmiş bu :) Sürprizlere bayılırım. Bence gelecek kitapların ne olduğunu bilmemek daha güzel. Yılbaşı hediye çekilişi gibi çok tatlı <3

Belki ileride hep birlikte duyurucak böyle bir kitap takas etkinliği falan düzenleriz :) Hatta keşke toplaşıp bir takas pazarı yapsak sadece kitaplarla da değil her şeyle.
0
buff
(04.10.16)
Ben de istiyorum
0
Adramelekhh
(04.10.16)
kaldıysa ben de talibim.
0
jamiro
(04.10.16)
İlle de liste olsun kafasını ben de çözemedim. Nerden biliyosun boşa gideceğini?

Kaldıysa eğer alabilirim ben de.
0
IncredibleMau
(04.10.16)
Hocam kaldiysa ben de talibim!
0
odinin sakali
(04.10.16)
arkadaşlar 72 kitap rezerve edildi. Bunları kargolamam bir süre alacak. o açıdan simdilik baska istek alamıyorum.

Kargolamaya en kısa zamanda baslıyorum. bilginize
0
🌸anonymice
(05.10.16)
arkadaşlar lojistik sorunları yaşıyorum. haberiniz olsun sonra küfretmeyin bana.
Sürat kargo acentesinin araba arızalıymıs, posette bulamadım zıpcıktılarda- size cok yuk olmamak ıcın suratle gondermek ıstemıstım ama digerlerıyle gonderırsem cok pahalı olacak, kabul goremeyecek diye endiseleniyorum..

s.mış vaziyetteyim. ama bir yolunu bulacağım, kitaplar hazır-sadece poşetleme ve gonderme kısmı kaldı.
0
🌸anonymice
(08.10.16)
hocam benim için her kargo uygun ama ptt kargo en ucuzu herkes için uygun olacaktır. gönderemiyorsan da canın sağolsun niye sıkıyorsun ki canını. hediyeydi zaten sonuçta :)
0
Kızılçam Kitabevi
(09.10.16)
Yalan mı oldu?
0
podrostok
(13.11.16)
yalan oldu...

lojistik sorunlar , kabul edilmeyen klitapların geri gönderilip kargo parasının bende patlama olasılığı ve araya giren bir kac sey malesef projenin sonunu getirdi...
0
🌸anonymice
(13.11.16)
(7)

Kedimi box'ına koyamıyorum

whatyougetiswhatyoudid
Aşısı geldi, resmen kutuya koyamadım diye götüremiyorum. daha önce de çok problem çıkarıyordu. Bugün yine denedim ama artık içim parçalandı zorlamadım daha fazla..Napacam ben :(Hadi aşı için Veterineri eve çağırmak bir çözüm ama başka zamanlarda da kutuya koymam gerektiğinde ne yapacağımı bilmiyoru
Aşısı geldi, resmen kutuya koyamadım diye götüremiyorum. daha önce de çok problem çıkarıyordu. Bugün yine denedim ama artık içim parçalandı zorlamadım daha fazla..

Napacam ben :(

Hadi aşı için Veterineri eve çağırmak bir çözüm ama başka zamanlarda da kutuya koymam gerektiğinde ne yapacağımı bilmiyorum

Ne önerirsiniz ?
0
whatyougetiswhatyoudid
(02.10.16)
ben önce boxu banyoya götürüyorum kediye çaktırmadan. sonra bir şekilde kedi banyoya giriyor. bi şekilde boşluğuna getirip sokuveriyorum.

işlemi banyoda yapma sebebim evin geri kalanından çok daha ufak bir alan ve karyola - koltuk altı gibi yerlere girip sinme şansı yok.
0
niphrodel
(02.10.16)
Kundaklar gibi sarabilirsin, öyle koyarsın.

Ya da kutuyu ağzı yukarı gelecek şekilde dik koyup içine tıkıştır kediyi. Ben benimkine öyle yapıyorum.
0
buff
(02.10.16)
kutuyu dik hale getirip koyuyoruz biz de. iki kişi olursanız iş daha kolay olur.
0
hayirsiz
(02.10.16)
Ödül mamasıyla kandırıyoruz biz.
0
physcos physcos
(02.10.16)
kutuyu dik tutacaksın.
kediyi de önce arka ayaklarından sokarak kutunun içine atacaksın.
eğer kutuyu görünce anlayıp kaçıyorsa ya da kucağa gelmiyorsa, kutuyu ona göstermeden hazırla.
kedinin de üzerine havlu at, öyle yakalamaya çalış.
kaleci/kar eldiveni de giymen iyi olabilir.
bir de seri hareket edeceksin.

yalnız aklında olsun, o plastik taşıma kutularının kapılarını benimkilerden ikisi resmen yüklene yüklene açıyor.
eğer agresifleşiyorsa kutunun ağzını kapadıktan sonra bantla her ihtimale karşı.
0
blatta hiberna
(02.10.16)
Blatta +100

Kutuyu dik koy, kediyi koltuklatından tutup üstten yerleştir. Kutuyu gösterme tabi koyana kadar.

Benimkilerden biri de plastik kapağı açabiliyor bu arada, metal kapaklı aldık sonradan.
0
harzem
(02.10.16)
kundak yöntemi iyidir. Başka bir seçenek ön ayakları kavrayıp başını ve ön ayaklarını koyduğunuz zaman çıkma şansı pek olmaz (anatomik yapı nedeniyle-sakin kedilerde işe yarar hırçınlarda denenmesi el sağlığı açısından zararlıdır).
0
tururo
(02.10.16)
(3)

odtü biyoloji vs ankara üni veterinerlik

coderlovescoder
selamlar, sizce hangisi daha mantıklı ankara üniversitesinde veterinerlik okumak mı?yoksa odtü de biyoloji okumak mı?halihazırda mezun olduğum bir bölüm var. yüksek lisans bölümündeyim dolayısıyla bir süre donduracağım seçeceğim bölümü.seçeceğim bölümü dgs ile seçeceğim .geçen senenin puanlarına gör
selamlar,
sizce hangisi daha mantıklı ankara üniversitesinde veterinerlik okumak mı?
yoksa odtü de biyoloji okumak mı?
halihazırda mezun olduğum bir bölüm var. yüksek lisans bölümündeyim dolayısıyla bir süre donduracağım seçeceğim bölümü.
seçeceğim bölümü dgs ile seçeceğim .
geçen senenin puanlarına göre:
ankara üni tutuyor. odtü biyolojinin taban puanının 2 puan gerisindeyim.:)
0
coderlovescoder
(01.10.16)
Bence net veterinerlik. İş alanı çok daha geniş ve bence biyolojiden daha güzel. Ben de düşünüyorum tekrar sınava girip veterinerlik okusam diye.
0
buff
(01.10.16)
Biyoloji zevkli daldır ama iş alanı kısıtlıdır ülke içinde. İş açısından veterinerlik daha üstün olsa da ben biyoloji seçerdim. Hatta keşke seçmiş olsaydım zamanında.
0
devilred
(02.10.16)
İş bulma sıkıntın yoksa biyoloji. Ufkun bayağı artabilir. Veteriner olunca sadece kedi veya köpekle ilgilenilmiyor maalesef. İneğe, ata doğum yaptırmak, beş yüz tane koyuna aşı yapmak gibi değişik işlerle de veterinerler ilgileniyor. Bence zor veterinerlik. Biyoloji iyidir. Özellikle botanik.
0
dissendium
(02.10.16)
(14)

yeni ev tutmuş arkadaşlara hediye

mungojerry
ne alınır?neyiniz eksik diye sormadan, kesin lazım olur dediğiniz şeyler var mı?
ne alınır?neyiniz eksik diye sormadan, kesin lazım olur dediğiniz şeyler var mı?
0
mungojerry
(30.09.16)
36'lı selpak'ın en kaliteli tuvalet kağıdı. popoları bayram etsin.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(30.09.16)
Çaycı gibi bir şey al bence.
0
yue
(30.09.16)
ütü masası?
şaka değil, hep eksik olur nedense :))
0
dene
(30.09.16)
Çay seti, tava, tencere.
0
Piukh
(30.09.16)
Nevresim al, kesin lazım olur ve fazlası da olmaz.
0
buff
(30.09.16)
Bulaşıklık, tuvalet fırçası gibi plastik malzemeler hep eksik olur. Çaydanlık da önemli.
0
yirmisantim
(30.09.16)
tava olabilir aslında, hem akşam yemeğinde kullanırız.
0
🌸mungojerry
(30.09.16)
ben ilk eve çıktığımda evde doğru düzgün bardak bile yoktu o yüzden arkadaşım 6'lı bardak seti aldığında sevinç çığlığı atmıştım. şu an hala evde 6'lı fincan seti yok mesela. fazla pahalı diye tekli fincan almıştım biri alsa yine mutlu olabilirim. tava, tencere, dalga geçiyor gibi olacak ama borcam, düdüklü tencere, kitaplık(ev hediyesi olarak alınır mı bilmiyorum ama dekoratif kitaplıklar var duvara monte edilen şık duran cinsler onları kastediyorum yoksa git 5 raflı kitaplık al demiyorum) masa lambası, mum, mumluk, battaniye ya da pike (daha önce ev kurmamış yeni ev kuran biriyse -mesela bir öğrenci- yorgan yastık battaniye pike nevresim takımları her şeye ultra ihtiyaç oluyor) bunlar ilk aklıma gelenler ama tabi ki arkadaşınıza bir sorun derim. evin bi ihtiyacı var mı diye.
0
manuelka
(30.09.16)
Ben @sarap kadehi'nin tam tersini dusunuyorum, sus esyasi alma demeye geldim. Hediye alinan sus esyalarindan nefret ediyorum, zira hem bos evi seviyorum hem de ben gittigim yeni yerlerde zaman icin de begenip keyfine gore az ama oz almayi tercih ediyorum. dolayisiyla bu tur gelenler ya oyle bi kosede duruyor ya degistiriyorum. Ama insan her zaman ihtiyaci oln her seyi almayabiliyor, bazen bugun/ yarin alirim diyorsun falan filan. Bence ya pasabahceden boynerden ya da teknolojik dukkandan degistirebilecegi bisi al, en kotusu degistirir.
0
kassiopeia
(30.09.16)
Makarna tenceresi tabiki.
0
zagem
(30.09.16)
ev hediyesi = borcam
0
spirit crusher
(30.09.16)
ilk taşındığımda aklıma hiç gelmeyen ıvır zıvırlar eksik çıkıyordu ve her gün 1 milyoncu diye tabir edilen (rtık 5 tlci oldular :P) yerlere gidiyordum.

Tirbüşon, rende, sarımsak soyacağı, buzluk, kepçe altlığı, çerezlik vs gibi ufak tefek akla ihtiyaç halinde gelecek şeylerden bir set de bence çok pratik olur :D
0
neferkitty
(30.09.16)
Nevresim alma demeye geldim, king size kullaniyorlarsa boşa gider. (Evde bekleyen 4 takim kullanilmamis nevresim var) ev tekstili alacaksanız havlu olabilir bir de nedense ev terligi aklima geldi.
0
physcos physcos
(01.10.16)
vileda
0
oberon
(01.10.16)
(10)

uyku için melatonin işe yarar mı ?

ıch will
Uykuya dalmakta güçlük çekiyorum. Sabah da erken kalktığım için günüm berbat geçiyor. Melatonin kullansam uykuya dalma açısından işe yarar mı ? Marka olarak hangisini önerirsiniz ?
Uykuya dalmakta güçlük çekiyorum. Sabah da erken kalktığım için günüm berbat geçiyor. Melatonin kullansam uykuya dalma açısından işe yarar mı ? Marka olarak hangisini önerirsiniz ?
0
ıch will
(28.09.16)
Spora git akşamları.
0
roket adam
(28.09.16)
spor, bitki çayı falan işe yaramıyor.
0
🌸ıch will
(28.09.16)
Bir doktora gorun, kafana gore uyku dizenleyici seyler alma. Bagimlilik filan kotu.
0
kuehles blondes
(28.09.16)
Sporu hangi noktada bıraktığın önemli. Öyle uyduruktan 30 dakika yürüyünce pek bir etkisi olmaz.
Yeterince yorulduktan sonra uyku sorunu çekecek insan yoktur.
Ayrıca ilaçlara bel bağlama, bilinçsiz de kullanma.
0
xaxxbczczaaxax
(28.09.16)
bence uyku olayını çözmeye değil uykusuzluğa sebep olan şeyleri çözsen daha faydalı olur
0
sadegazoz
(28.09.16)
Yeterince yorulduktan sonra uyku sorunu çekecek insan yoktur diyenler, gelin benimle tanışın.

Yaklaşık 10 senedir uyku ilacı kullanan biri olarak ilacı allah düşmanımın başına vermesin diyorum. Resmen bağımlılık, ayrıca uyku kalitesi de rezalet. Benimki melatonin değil gerçi. Ama illa alıcam diyorsan da doktora görünmeden alma +1 diyorum. Hem doktor belki ilaç kullanmadan çözebilmene de yardımcı olur.
0
buff
(28.09.16)
melatonin (piyasada 5mglik satiliyor bildigim kadariyla) uykuya kolay dalmana cok yardim eder ama gece boyu uykuda kalmana degil. eger sorunun sadece uykuya dalma ise ve spor yapcak vakit bulamiyorsan iyi bi cozum olabilir.
0
superfluid
(28.09.16)
Eczanede tek marka var 3 mg. Onu 4'e bölsen bile işe yarar, kullanabilirsin.
0
Lim5
(28.09.16)
10 sene boyunca uyku ilacı kullandıktan sonra diye başlayan bir cümle kurulmuş, 10 sene boyunca tek çare diye ilaca abanırsan ne olmasını bekliyordun?
0
xaxxbczczaaxax
(28.09.16)
UYKU HİJYENİ konusunu araştırın, yazın bir dönem uykuya dalma bozukluğu yaşayıp sadece ufak düzenlemeler ile 4 haftada sorunu çözdüm.

Mesela:

78.189.53.61

Hatta doktorlar da ilk başta uyku hijyeni eğitimi verip, başarılı olmazsa 6-8 hafta sonra ilaç tedavisine başlıyormuş. Genelde uyku hijyeni ile uyku bozuklukların çoğu tedavi edilebiliyormuş.
0
neferkitty
(28.09.16)
(10)

Arabanızda taşıdığınız ilginç/gereksiz

bir3iki7
nesneler nelerdir? Torpido olur, kolçak, bagaj olur..Ben başlayayım;-Mangal-Mangal için kömür, çalı çırpı kozalak-Kürek-Balta-Testere-Mont-Bir sürü çeşit bardak-Polo şeker, sakız-Parfüm.
nesneler nelerdir?
Torpido olur, kolçak, bagaj olur..

Ben başlayayım;
-Mangal
-Mangal için kömür, çalı çırpı kozalak
-Kürek
-Balta
-Testere
-Mont
-Bir sürü çeşit bardak
-Polo şeker, sakız
-Parfüm.
0
bir3iki7
(28.09.16)
2005 model kia picanto ile koyun tasimistim.
0
MustafaCan
(28.09.16)
- Mangal / Kömür / Tutuşturmak için 1 poşet kuru odun
- 3 Adet Kamp Sandalyesi
- 2 Kişilik Çadır
- Yedek (Stepne) Oto Lastik
- 12v ==> 220v Dönüştürücü
- 8 litre su
0
teknikekip
(28.09.16)
çakmaktan çalışan elektrik süpürgesi. son 2 yılda 1 kere kullandım. boşuna yer kaplıyor bagajda.

kapı ceplerinde birkaç tane CD kutusu var. Klasik müzik olduğu için Beethoven'ın hatrına tutuyorum.
0
himmet dayi
(28.09.16)
Paten
Bilumum köpek eşyası (tasma, su kabı, köpek yatağı...)
Barınak kermesinde satılacak malların durduğu bir koli (kermes olsa da olmasa da o hep arabada duruyor evde fazlalık diye)
Lastik çizme
Birtakım müzik cdleri (arabanın cd çaları çalışmıyor)
0
buff
(28.09.16)
2 kamp sandalyesi,
Yun sal
Battaniye
2 adet kucuk yastik
Alet cantasi tarzi bi

En enteresani ise

birden fazla ayakkabi cekecegi (babam misafirlige gittigi evde cekecek yoksa arabadan aldirir, onu o eve hediye eder)
0
kuehles blondes
(28.09.16)
120 cm lik şeffaf hortum.
boş yangın tüpü
basınçlı kutu oda spreyi nin yedeği
boş deri el çantası
eriyip tekrar katılaşmış çiköleta
plastik plakalık 2 adet
2 adet çıkma silecek
koli bandı
bir kaç adet plastik torba
1 adet kanepe kırlenti
0
AWD
(28.09.16)
Balta? testere? kürek? Napıyorsun bunlarla, korku filmi gibi araba valla
0
postmodern rh
(28.09.16)
Piknik örtüsü ve yastık (unexpected piknikler için hazırlıklıyım)
Ceket (soğuğun nerden geleceği belli olmaz)
Yangın tüpü ve ilk yardım malzemeleri ( tüvtürk öyle diyor)
Cam suyu (kokulu sabunlu)
Peçete ve Islak mendil (aşırı elzem)
Cam buğu spreyi ( işe yaramıyo ama almış bulundum)
Bilimum gereksiz kitap vs (koyacak yer yok yurtta ama ya gerek olursa?!)
Heineken bira ( fi tarihinde alınan bu bira hala duruyor, bozuldu mu acaba xD)
Telefon şarj aleti
Akü biterse diye ara kablo ( hayat kurtarır bence hepiniz alın)
0
ekaterina
(28.09.16)
ceket
2 adet kamp sandalyesi
şemsiye
mutlaka bir kitap
ped
bozuk para
ıslak mendil

hiç biri gereksiz değilmiş yalnız.
0
şubatsonrası
(28.09.16)
eski arabamın orjinal egzozunu vermişti aldığım kişi, sattığım ana kadar bagajda gezdirdim :D
0
lostys
(28.09.16)
(6)

bu bot nasıl sizce?

cool pich
http://www.flo.com.tr/garamond-4751-m-1301-siyah-erkek-deri-modern.html
0
cool pich
(26.09.16)
tarzini bilemiyorum ama bence gunluk hayat icin biraz klasik. flo oldugu icin de su gecirebilecegini dusunuyorum.
0
carabelli
(26.09.16)
Gayet güzel.
0
buff
(26.09.16)
fermuar hariç güzel.
0
hononu
(26.09.16)
ben beğendim.
0
köstebek kurabiye
(26.09.16)
Bu markadan bir ayakkabım var, fiyatına göre fena sayılmaz. Kaliteli değil ama dediğim gibi fiyat/performans fena değil.
0
soft
(26.09.16)
Rahatlığını bilemem ama fiyatına göre modeli güzel gözüküyor. Hafif dar paça takımın altına güzel olur. Siyah kot pantolonun altına da güzel olur.
0
kingdom of rust
(26.09.16)
(4)

hasta yavru kedi buldum

nucleon
Koydum kutuya veterinere götürdüm. Bi gözü kapalıydı arasira açıyor.digeri de yarım açık ama akıntı fln var hafif. Kafasında da ısırık yarası gibi bisey olmuş. İşyerinde bikac kişi yaralarına antibiyotik krem surmusler işte.Neyse veteriner 2 tane iğne vurdu. Bir de neo-kort diye bi iğne yapti. Günde
Koydum kutuya veterinere götürdüm. Bi gözü kapalıydı arasira açıyor.digeri de yarım açık ama akıntı fln var hafif. Kafasında da ısırık yarası gibi bisey olmuş. İşyerinde bikac kişi yaralarına antibiyotik krem surmusler işte.

Neyse veteriner 2 tane iğne vurdu. Bir de neo-kort diye bi iğne yapti. Günde 3 kez fln damlat dedi.

Hayvan şimdi uyuyor deli gibi. Normal herhalde dimi? Kuru mama verdim veteriner olur dedi.

Yarın da yine goturcem belki yine iğne yaparız dedi.

Başka yapılacak bisey var mı?

İyileşince sokağa salmayı dusunuyorum bu arada. Ya isteyen olursa burdan verebilirim. İş gereği şehir dışı yurt dışı gidiyorum zaman zaman. O sebepten, kedi severim ama sahiplenmem zor.
0
nucleon
(26.09.16)
Aferin sana. İyileşince ilan açar yuva bulmaya çalışırız, ben de yardım ederim facebook üzerinden.

Uyku normaldir, iğnelerden dolayı sarsılmıştır bir de hastaymış zaten. Neo kort iğne demişsin, damla diyecektin sanırım. Göz-kulak damlası o, ondan düzenli damlat aksatma.

Yemek, su, sıcak yatacak yeri varsa başka yapman gereken bir şey yok. Tuvaleti için kum gerekir bir de.
0
buff
(26.09.16)
Yalnız şimdi büyük bi koli var onun içinde hayvan. Altında yumuşak bez var. Tuvaletini nereye yapacak bu? Kum fln yok. Kutuya yapsa nasıl olur?
0
🌸nucleon
(26.09.16)
Kutuya yapmaz ki, kediler temizdir yattığı yere çiş kaka yapmaz rahatsız olur.
Kutuyu dışarı çıkabileceği gibi yan yatır. Başka bir leğenin içerisine gazete kağıdı parçalayıp koy kum alma şansın yoksa şu anda, bugünlük idare eder.
0
buff
(26.09.16)
Daha küçük bi kutuya gazete parçaları koyup oraya aldım. Orda halleder mi tuvalet isini?

Sonra yine büyük kutuya alicam
0
🌸nucleon
(26.09.16)
(15)

kocalarına "aldatma izni" veren kadınlar?

demedim mi haydar demedim soyle
staj yaptığım yerdeki kadın (aynı Zamanda annemin arkadaşı) kocasına aldatma izni verdiğini söyledi. Yadırgadım. O da "senin yaşındayken ben de, öyle düşünürdüm, ama öyle ya da böyle aldatatıyor en azından benim iznimle olsun" dedi. :/ kadının yaşı 37, altı yıldır evli, eczacı ve iyi bi geliri de va
staj yaptığım yerdeki kadın (aynı Zamanda annemin arkadaşı) kocasına aldatma izni verdiğini söyledi. Yadırgadım. O da "senin yaşındayken ben de, öyle düşünürdüm, ama öyle ya da böyle aldatatıyor en azından benim iznimle olsun" dedi. :/

kadının yaşı 37, altı yıldır evli, eczacı ve iyi bi geliri de var. yani, bu kadın bunu kendine niçin yapıyor? benden başka da pek kimse yadırgamadı kadının söylediğini. herkes içten içe bu durumu kabul ediyor mu?

bu neyin kafası ben sahiden anlamadım. evlilikten tamamiyle soğumak üzereyim.
0
demedim mi haydar demedim soyle
(26.09.16)
kendinin de izni varsa sorun yok aslında.
0
lcha
(26.09.16)
Her ilişkinin dinamiği farklıdır. Herkes aynı sterotipe uyacak diye bir kural yok. Onlar da öyle bir evlilik kurmuşlar demek ki. Açık evlilik diye bir kavram var, bakabilirsin, düşündüğün kadar garip bir durum değil.

Ben de aldatma taraftarı biri değilim, ilişkilerimde tek eşlilik beklerim. Ancak ilişkilerin bir kaidesi olmadığını, herkesin birbirinden farklı olduğunu da biliyorum. içten içe bu durumu kabul ediyor, bunu kendine niçin yapıyor, bu neyin kafası gibi düşünceler çok ahlakçı ve önyargılı. Bence düşünüş şeklini sorgulaması gereken sensin.
0
buff
(26.09.16)
@lcha +1 belki aralarında anlaştılar? tek eşlilik öyle çok kolay bir şey değil toplum tarafından aldatmaya çılgınlııık diye bakılması da bana değişik geliyor mesela.
0
freya
(26.09.16)
buff + 1

Bir arkadaşım da 'Tek gecelik ilişkisi olmasını umursamam ama arkadaşlarımızdan biriyle olmaz. Yabancı biri ile anlık kendine başa çıkamaması çok da umrumda değil, etkilemez beni' diyordu.

Herkesin kendi dinamiği var. Senin benim kafamıza yatmıyor olması, onlar için işe yaramaması demek değil. Bu düşünce bana da çok uzak görünüyor ama belki 10 yıl sonra geleceğim yer orası. Herkes bu durumu kabul etmiyor tabii ki ama neyi, niye kabul ettiğini bilemeyiz. Geçen gün bilimsel bir makaleye denk geldim. Orada diyordu ki 'Eskiden aldatma durumunda kadınların ayrılmaması, birlikte kalması yönünde mahalle baskısı vardı. Ayrılan kadına iyi gözle bakılmıyordu. Şimdi mahalle baskısı tam tersi yönde hareket ediyor. Ayrılmayan kadına kötü bakılıp gurursuz olduğu arkasından söyleniyor' gibi şeyler yazıyordu. Gerçekten, ilişkileri kendi hallerine bırakmanın zamanı geldiğine inanıyorum. Gerçekten 'Neden bunu kabul ediyorsun' sorusuna 'Paşa keyfim öyle istedi' cevabını verebilsin artık insanlar. Sadece kadınlar değil, insanlar. İnsanın başına gelmeden söylemesi kolay tabii ki, kim ister ve kim hayalini kurar böyle bir durumun ama evlilik kişi ne isterse o hale gelir; baktı gelmiyor, ne yapacağı yine onu ilgilendirir. Açık evlilik istiyor olabilir; belki konuştuğun kadınlar sevişmekten zevk almıyordur ve bu işi 'taşerona' devretmek istemiştir. O sadece 'hayat arkadaşı' arıyordur, kocasından hayatı boyunca onu yalnız bırakmayacağı arkadaşlık bekliyordur, ötesine karışmıyordur. Bu sayıdaki kadınlar da azınlık değil. Belki 20 yıl sonra adamın libidosunun düşmesini bekleyecek, belki 3 gün sonra 'öeh, yeter' deyip çekip gidecek; kendi nasıl mutlu oluyorsa onu yapsın.

'Senin başına gelse ne yaparsın' desen, inan ki bilmiyorum. Belki anında kapıyı çarparım, belki ilk başta sindiremem ama 3 yıl sonra 'Ya ben senin aldattığını anca anladım, jeton köşeli' derim, belki de 'Anaa, yapabiliyor muyduk böyle, iyi oldu' derim. Belki görürüm, belki görmem bu durumu ama başa gelmeden kınamamak gerek.
0
aychovsky
(26.09.16)
Ben evlilik konusunda bu tırt "dinamikler farklı olabilir, onlar da o şekilde bir düzen kurmuştur" safsatasına inanmıyorum, evlilik demek "tek eşlilik" demektir bir nevi, başına "açık" ibaresi konduğu vakit "ay osman senin bu cuckold fantezin için yan sokaktaki marangoz james'i buldum, nasıl?" olayı bence dinamikten öte iğrenç bir şey, ya da "nalan elbette en yakın arkadaşım fahri ile sevişebilirsin, sonuçta açık bir evlilik yaptık, bu bizleri rahatsız etmemeli, ben de senin üniversiteden arkadaşın gaye'yi ayarladım ^.^" olayı da aynı bok, yani anlayacağın bence iğrenç şeyler bunlar, bu arada zerre "ahlakçı" biri değilimdir ama bu konularda da "böyle şeyler de var" genişliğine anlam verememekten kendimi alamıyorum, bilmiyorum benim görüşüm bu, bu bahsettiğin kadının kendine saygısı yok.
0
devorgilla the gunslinger
(26.09.16)
İzin verilmişse o aldatma olmaz ki. Kadın bence kocasının kendisini aldatmasını teorik bir şekilde engellemiş. Aldanmıyor yani.

Ama erkeğin sürekli kadın değiştirip evinde sabit bir kadın bulundurması, onu ya hizmetçi ya da anne yerine koyduğunu gösterir. Bu bir kadının kadınlık onuruna terstir bence. O kadının da sevdiği adamla olmaya, onunla aile olmaya, onun mahremi olmaya hakkı yok mu, bunu bir nikahla sağlıyor ama bir izinle de yıkıyor. O zaman ya o kadın kocasını çok seviyordur ya da o düzeni yıkmasını engelleyen bazı sebepleri vardır.
0
yaren
(26.09.16)
devorgilla'ya çok güldüm :)

buff'a katılıyorum, ama burada şöyle bir şey var; kadın "izin verdim" diye kendini kandırarak en azından aldatılmanın bir kısmını mantıklı hale sokmuş.
izin vermesi, kalbinin kırılmadığı ya da bunu canı gönülden onayladığı anlamına gelmiyor.
muhtemelen yine aynı şeyleri hissediyor, ama işte kuyruğu dik tutma çabaları, "ben izin verdim" dedirtiyor.
işi saçma gösteren şey bu bence.

ama cuckold ya da swinger gibi durumlarda iki taraf da zaten bunu "istiyor".
"benim beyi evde tutamıyorum, kadın kızdan alamıyorum. bari swinger olalım da, adamın gönlü olsun, ben de merak etmeyeyim geceleri" demiyorlar yani.

"aldatmasına izin verdim, ama ben de aldatıyorum" dese, orada kendine göre bir felsefe geliştirmiş ve bir denge kurmuş kadın derdim.
çünkü yaptığı yorumdan, asıl tercihinin kocasının aldatmamasını istediği olduğu anlaşılıyor zaten.
yani bu ilişkinin dinamiği kategorisine giren bir şey değil.
bu, adamla başa çıkabilmek için uydurulmuş bir kendini kandırma yöntemi.
şu anda durumu kendine uygun hale getirmeye çalışması biraz üzücü olmuş tabii.
bizi ilgilendirmez, ayrı mesele.
0
blatta hiberna
(26.09.16)
Kadının da başkalarıyla olma izni varsa aynı şekilde, o zaman adil.

Ama Türkiye'de "adam nasılsa aldatıyor, bari ben izin veriyor gibi yapayım da en azından gururumu kurtarayım" durumu daha yaygın. Bu da adil değil elbette. Gerçek bir açık ilişki yaşanıyorsa da kime ne yani.
0
inawen
(26.09.16)
kendisine saygısı yoktur.
0
sta
(26.09.16)
@inawen +1 düşündüğüm her şeyi yazmış zaten.
0
ruhen hastayim ben
(26.09.16)
kendisi de yapiyordur, o yuzden rizasi vardir.
0
ubi dubium ibi libertas
(26.09.16)
minnet ve tam aidiyet insanı olduğumdan bana itici geldi. insanın aklına bile gelmemesi gerekiyor bana göre bir başkasıyla x bir hal. haliyle bunun oturulup masaya yatırılması çok soğuk geldi. erkek olsam da durum böyle. bu örnekten yola çıkarak da şunları söyleyebilirim;

1) kadın ego yapıyor olabilir. kendini anca bu fikirle tatmin edebiliyordur. öteki türlüsünün altında eziliyordur.

2) herkes halinden memnun ise bize laf etmek düşmez. dinamik, algı, bakış açısı farklılığı konusuna giriyor. ama cidden memnun olması gerekiyor herkesin. yoksa kadın buna izin verirken bir yandan da yutkunuyorsa olmaz o şekilde.

3) önce dedim kadın da yapıyorsa olsun. ama sonra düşündüm çok da gerekmiyor. sadece kadının da yapabilme opsiyonu cepte olmalı. kadın bunu yaptığında adam "başlarım öyle işe" diyip bozuluyorsa yine olmaz o şekilde.

4) bu salt cinsellik mi ama bunu da bilmek gerek. ben tüm kıskançlıkları "erkeğin başkasından ereksiyon olması" noktasına indirgeyenleri anlamıyorum.
0
matrix
(26.09.16)
niye kadını illa çilekeş gösteriyosunuz ki? belki gerçekten halinden memnundur. herkes sizin gibi olmak zorunda değil ki.
not: erkeğim seviglime böyle bi izin vermem. geri kafalı falanım.
0
ghilleinthemist
(26.09.16)
kadını küçüklüğümden beri tanıyorum, annemden dolayı. bir de bu kadın kimseyi beğenmiyordu, kendine layik görmüyordu. Çok seçiciydi.

ortada "açık evlilik" yok bildiğim kadarıyla. hatta kadın kocasını çok seviyor - adam için yapmayacağı bi'şey yok. o yüzden tuhaf buldum açıkcası. "metreslik" olayından daha çok kaçamak/ons olayına izin veriyor. anneme göre de adama bu konuda da kendisi cesaretlendirmiş. belki de bundan hoşlanıyor :/


bana tuhaf geliyor bilemiyorum. Bu kadar seçici olan kadının sonunda böyle bi evlilik yaşaması, bir de "zaten hepimiz aldatılacağız, en azından ben biliyorum" düşüncesi bana saçma geldi. sanki bizimle dalga geçiyormuş gibi.
0
🌸demedim mi haydar demedim soyle
(26.09.16)
dediğin gibi tek taraflı bir durum söz konusuysa kadın muhtemelen kocasını kaybetmek istemiyordur, bu kadar basit. ben izin vermesem terk edip yine başkasıyla sevişecek diyordur. eşinin başkalarıyla birlikte olmasını istemeyen yeni evli biri bunu söylese belki onursuz ve gurursuz olmakla suçlayabilirim ama 37 yaşında bir kadın "ha öyleyse tamam hadi iyi akşamlar" diyerek eşini terk edemeyebilir. aynı şey erkek için de geçerli. "mahmut ben seks istiyorum" diyen kadına "HIAA GEBER ORUSBU" deyip tası tarağı toplayabilecek kaç tane adam var? burada ahkam kesmek, erkeklik taslamak, gurur yapmak kolay.

kaldı ki bazı insanlar için cinsellik ön planda ya da çok önemli olmuyor. yani inanır mısınız bilmem ama başkasının vajişinde halay çekip evli olunan kadını sevmek, onu arzulamak mümkün olabiliyor. eş olmak seksin çok ötesinde bir şey çünkü. ben mesela eşim müsaade etse, "benim için sıkıntı yok" dese, her ay 3-5 farklı hanımefendiyle cima eylesem, eşimi yine hepsinden daha çok severim. onlarla sadece SEKİS yapıyorum çünkü. eşim farklı. eşim ulan çünkü. işte bazı insanlar sırf seks için hayat arkadaşlarını kaybetmek istemiyor. ne kadar doğru ne kadar yanlış onu ben bilmem, yargılamam da. kendi fikrimi söylüyorum.

bir de şöyle bir durum dikkatimi çekiyor benim çevremde: belli bir yaşı geçmiş insanlar cinsellik konusunda çok daha rahat davranmaya başlayabiliyor. kaldı ki ben muhafazakar çevrede büyüdüm. muhafazakar bir ailede büyümüş 17 yaşındaki kızın ahlak anlayışı, evliliğe ve cinselliğe bakış açısı; aynı kızın 40 yaşına gelmiş, 3 çocuk sahibi, 23 yılda bafinin dibine vurmuş kadınla aynı olur mu? ha muhafazakar insanların büyük bölümü dini nedenlerden dolayı zaten tek eşliliğe çok önem veriyor ama gerisi için öyle bir durum yok.
0
der meister
(26.09.16)
(5)

Araç lastiklerini depoya verenler

poseidon1
Ne kadar ücret ödüyorsunuz? Yıllık mı yoksa her değişimde tekrar mı ödüyorsunuz?@mephistoo; İstanbul için sordum ama Ankaradakilerin çok işine yarar eminim. Tşk.
Ne kadar ücret ödüyorsunuz? Yıllık mı yoksa her değişimde tekrar mı ödüyorsunuz?

@mephistoo; İstanbul için sordum ama Ankaradakilerin çok işine yarar eminim. Tşk.
0
poseidon1
(26.09.16)
Depoya mı veriliyor ilk kez duydum. Bizim bodrumda duruyor ne farkı var ki
0
gozu acik sevisen yahudi
(26.09.16)
yeri olmayan olabiliyor.Ankara'da bildiğim lastikçiler 70-80 arası ama 100 filanda isteyen varmış.
0
1917
(26.09.16)
yıllık. 50 lira vermiştim iki sene önce.
0
make a wish
(26.09.16)
Her değişimde 50. Sadece depo parası bu, değişim işlemi için de 30 lira alıyorlar.
0
buff
(26.09.16)
www.google.com.tr!4m5!3m4!1s0x0:0xa0981f019b423758!8m2!3d39.998953!4d32.7495575

Ankara için verdiğim adrese giderseniz depo parası almazlar, sadece değişim ücreti alırlar, 40-50 TL olması lazım. Niyazi ustaya selamlar.
0
mephistoo
(26.09.16)
(3)

tülün/perdenin metresi kaç lira?

rajaz
standart bir perdecide mefruşatçıda ne kadardır? koyu, içeriyi çok göstermeyen 3'e 2.5 bi tül almayı düşünüyorum.
standart bir perdecide mefruşatçıda ne kadardır? koyu, içeriyi çok göstermeyen 3'e 2.5 bi tül almayı düşünüyorum.
0
rajaz
(26.09.16)
15 liradan falan başlıyor.
0
buff
(26.09.16)
www.englishhome.com.tr

bu tarz bi şeyin bana mefruşatçı maliyeti 70 lira civarı mı olacak yani? english homedan falan alırım o zaman. gerçi bunların kornişe takılacak halkaları var mı? bi de perdeciye halka mı taktırıcam?
0
🌸rajaz
(26.09.16)
Tülün bir de pilesi oluyor 2, 2.5 ya da 3 ölçü pile. Bu pile seçeneklerine göre de misal camın 2 metre, 2.5 pileyle tül diktireceksen 5 metre kumaş gidiyor. Yani 70 değil en az bi 100 lirayı gözden çıkarman lazım.

O english home'dakilerin halkası yok, alıp takman lazım, kendin takarsın. Ama bu pile işini hesaba kat. Linkte attığın tülün bütün bir eni 280. Yani pencereye çarşaf germişsin gibi olur takınca, dökümlü durmaz.
0
buff
(26.09.16)
(9)

sürekli korkan bebek

lrdrylgh
merhaba arkadaşlar 18 aylık bir kızım var ve son bir kaç aydır birçok şeyden korkmaya başladı. daha önceleride sesten korkardı fakat bu aralar pek çok şeyde korkmaya başladı ve neredeyse söylediği iki kelimeden biri “kork” oldu. asıl sorun ise gece uykularında sürekli ağlayarak uyanması ve uzun süre
merhaba arkadaşlar 18 aylık bir kızım var ve son bir kaç aydır birçok şeyden korkmaya başladı. daha önceleride sesten korkardı fakat bu aralar pek çok şeyde korkmaya başladı ve neredeyse söylediği iki kelimeden biri “kork” oldu. asıl sorun ise gece uykularında sürekli ağlayarak uyanması ve uzun süre iç geçirerek ağlaması. neredeyse sakinleştirebilmemiz bir saat sürüyor. geçen gece de benzer şekilde uyandı ayağını öpüyor bana uzatıyor. ne oldu kızım deyince hav hav dedi. ne yaptı hav hav kızım dediğimde ise mem mem felan dedi (yemeğe falan mem der de). herhalde rüyasında bir köpeğin ayağını ısırdığını falan gördü diye yorumladık bizde. bu yaşta bir bebeğin böyle rüya görmesi mümkün mü onuda bilmiyoruz gerçi. aile içinde kavgamız gürültümüz yoktur. işten geldiğimizde bende eşimde mümkün olduğunca kızımızla oyunda oynamaya çalışırız. hava uygunsa dışarıda çıkarırız. hani aile içi olumsuzluktan etkilenmesi de mümkün değil. ikimizde böyle şeylere inanmasakta eşim bir okutsak mı demeye başladı. çekincem bu kadar çok korkmasının ileride kızımı bir şekilde daha rahatsız etmesi yada başka rahatsızlıkları tetikleyebilmesi. ne yapacağımızı bilmiyoruz da bu kadar küçük bir çocuk için psikiyatrist ile yada pedagog ile görüşmek uygun olur mu sizce yada bunlar gelip geçici şeyler mi?
0
lrdrylgh
(26.09.16)
sizin izlediğiniz bir şeyden etkilenmiş olabilir mi? siz izlerken yanınızda duruyor olabilir. ya da akrabalardan birisi köpeklerle korkutmuş olabilir mi siz yanında değilken? eskiler çok yapar hani olur ya anneniz kayınvalideniz vs. aklıma başka bir şey gelmiyor açıkçası. ben de inanmam fakat kazık kadar ben de bir aralar sürekli kanlı rüyalar görüyordum, muska yazdırmıştı annem ondan sonra kesilmişti. kesilmesi de psikolojik olabilir bilemiyorum. yeğenim var 9 aylık, o da ağlayarak uyanıyor özellikle dişten dolayı ateşli olduğunda susturmak mümkün değil. bu tarz ateşli bir durumu varsa belki o da neden olabilir. geçmiş olsun umarım çözersiniz.
0
who cares wins
(26.09.16)
Çocuk yetiştirme konusunda hiçbir fikrim yok ama çocukken başımdam böyle bir şey geçtiği için yazmak istedim. Paranoyaklık yapmış olmayayım ama siz işteyken bakan kişi bir şekilde korkutuyor olabilir mi? Yemeğini yemezsen köpeklere veririm seni falan gibi örneğin?
0
buff
(26.09.16)
okutmak okutulan inanmadığı sürece doğadisi bir olay, faydasi olmaz. siz pedagoga gidin, o yapamiyorsa bile yardım edecek yere yine o yonlendirsin. çocuktur geçer dersiniz ama ben 5 yasimda gördüğüm korkunclu bir ruyayi hala hatirliyorum, hic belli olmuyor...
0
her giriste sifresini unutan adam
(26.09.16)
Film veya dış gezmelerinizde vs. bir köpekten ürkmüş olabilir. Ayağının dibine gelen köpek, başka birine havlayan bir köpek vs.
Ufak değil, profesyonel yardıım almak iyi olur. Korkusunu geçirmek için oyuncak ya da yavru köpek yardımcı olabilir ama bir bilene danışmadan hareket etmeyin.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(26.09.16)
belli bir süre annem, kayınvalidem ve eşimin kızkardeşi baktı. onlar bakarkende vardı bu tepkileri. şimdi çok yakın bir tanıdığımız bakıyor ve gerçekten kendi torunu gibi sevdiğinden eminim. köpek örneğini belirgin bir örnek diye söylemiştim. tabi bakan kişinin böyle bir korkutma yapmadığını şuan söyleyemem. sorarım ama. genel olarak bazı şeylere aşırı tepkili. mesela son bir iki ayrdır ben ve annesi dışındaki kişilerden çok kaçıyor ve yine "kork" diyip duruyor. karşı kapı komuşumuza eskiden kendi gitmek isterdi şimdi kadın ne yaparsa yapsın bizi bırakmıyor. bi güven sorunu oluştu son zamanlarda.

izlediğimiz birşeyi görmüş olabilir demişsiniz ama yanındayken genelde televizyon izlemiyoruz. televizyon açtığımızda ise onun için şu çocuk kanallarını falan açıyoruz. tabi görmüşte olabilir ama pek ihtimal vermiyorum. eskiden köpektir kedidir gördüğünde kendi heyecanlanıp gösterirdi. hatta bir seferinde kediyi uzun süre elleyip sevmişiliği vardı.
0
🌸lrdrylgh
(26.09.16)
gece teroru diye bir sey varmis. biraz arastirin isterseniz. gerci sizinkinde genel de bir korkma hali var. gece teroru uykudan katilarak uyanma ve bir sure kendine gelememe durumu.

bir video vardi, bebek daha 1 yasinda yok. annesi karsisina gecip once agucuk bugucuk ona tepkiler veriyor, sonra birkac dakika boyunca ifadesiz bir sekilde ona bakiyor. bebek o iki dakikada mahvoldu yazik. yani siz onun yaninda bir sey olmadi diye dusunseniz de en kucuk bir sey tramva yaratmis olabilir.
0
jimicik
(26.09.16)
gece terörü demek için geldim, gidiyorum
0
sameidiot
(26.09.16)
dediğiniz gibi daha sonrasının da etkilenmemesi için bir önlem alın bence. bir uzman bulup durumdan bahsedin, zaten size gerekli bilgileri sorup ilgilenip ilgilenemeyeceklerini söylerler.
0
bunaldım a dostlar
(26.09.16)
bizim yardımcı da yemek falan yedirirken sürekli "kuşlar yemesin köpekler yemesin" "döv köpekleri" falan diyor. o tarz bir koşullandırma olabilir.

hani siz bir şey söylememişsinizdir ama evde herhangi bir değişiklik varsa (yeni hamilelik durumu, eve alınan bir eşya vs gibi) ondan da etkilenmiş olabilir.

gece terörü değildir çünkü ondan uyku hali devam eder. yani tam uyanamadığı için öyle bağırır. asla cevap falan vermez. sakinleştirmek mümkün olmaz.

bizimki de eskiden çamaşır makinesinin, bulaşık makinesinin dibinden ayrılmazdı, 1 aydır korkmaya başladı. bu dönemde korku durumu yeni oluşmaya başlıyor. ondan önce ürkme vs gibi primitif tepkiler olsa da "korku" çocuğunuzun yaşı döneminde oluşuyor
0
la noix
(26.09.16)
(12)

düzgün, makul, başarılı bir insan olmak için

klar
otobüste eve dönerken hayatımda düzeltmem gereken alışkanlarımı falan genellemeye çalıştım. 3 şey çıktı karşıma;- disiplin (zaman yönetimi, alışkanlıklara falan hayır demek vs.)- entelektüellik ( kastettiğim şey; internet budalası olmayı bırakmak, birşey hakkında 2-3 satır birşey okuyup onu unutmak
otobüste eve dönerken hayatımda düzeltmem gereken alışkanlarımı falan genellemeye çalıştım. 3 şey çıktı karşıma;

- disiplin (zaman yönetimi, alışkanlıklara falan hayır demek vs.)
- entelektüellik ( kastettiğim şey; internet budalası olmayı bırakmak, birşey hakkında 2-3 satır birşey okuyup onu unutmak yerine düzenli okuryazarlık. siz bunu açıp genişletebilirsiniz tabi şu an böyle ifade edebildim)
- insaniyet, gönlü geniş olabilmek ( insanlara karşı daha hoşgörülü, daha olumlu yaklaşma. 3 saat babamı dinleyip sinirlenmemek gibi. sevgiliyle en ufak şeyde surat yapmamak gibi falan. )

buna benzer sorunlarımı kategorize edicek ve hayatımı toparlayacak başka ne başlıklar geliyor aklınıza?
teşekkürler şimdiden.
0
klar
(25.09.16)
özbakım (spor, sağlık, beslenme, vücut bakımı vs.)
0
la rana
(26.09.16)
Sosyal sorumluluk, doğa-çevre bilinci
0
buff
(26.09.16)
İletişimde samimiyet. Teşekkür etme ve özür dilemede rahatlık. Çok büyük artı katar.
0
yaren
(26.09.16)
:)) aklıma okulun ilk 2 yılında sürekli tekrarlanan(arkadaşımın 5yıldır tekrar ettiği) tatilden okula dönüşte.

-ders çalışacağım
-ingilizce ve mesleki gelişime yoğunlaşacağım
-spor yapacağım

planlarımı getirdi.

o sırada bi' arkadaşım ise
-hacı bu sezon abdest namaz ders sadece bunu yapacağız derdi

biz o sezon, alkol, okula ve spor salonuna kaydolup asla gitmemece ve buldukca sevişmece eylemlerini yapardık. Olmayınca olmuyor zannederdim ben, sonra başıma gelince anladım.

Arkadaş çevren, nasıl bi' aksiyona girmek istiyorsan ya orada bulunan ya da oraya girmeye niyetli bir arkadaş grubu edinmelisin.

yoksa zaten kendi kendine başaranlar, içdisiplini küçük yaşlarda edinmişlerden çıkıyor, diğerleri de asla başarmıyorlar.
Konunun teknik açıklaması insan davranışlarında motivasyon kaynağı enerjiyi nasıl bulduğuyla ilgili. bu ermeni bi' yazar vardı, şirince de kaçak otel motel dikmişti, onun bu konuda derinlemesine yazıları var. Bi' onlara göz at. kendi kendine yapabileceğin bir iş değil bu. alışkanlık edinmekle alakalı. zor yol bu, kolay yol ise uyum sağlamak, yani buna sahip ya da bu yolda insanlar ediniyorsun ve uyum(intibak) sağlıyorsun istediklerin yan ürün olarak kendiliğinden geliyor.

Bu iyiliği de kimseye yapmam.
0
mete kudur
(26.09.16)
@mete kudur konuyu özetledin, beni özetledin. teşekkürler.)
0
🌸klar
(26.09.16)
Bunları toplumum değerlendirmesinde sana artı sağlayacağı için yapacaksın ki bu bana göre boş bir iş.

Kendin için yapacaksan en doğrusunu yine sen bilirsin sormana gerek yok :)
0
chiper
(26.09.16)
Tutku. Bir konuya muhakkak tutkun vardır. Bugün tutkun için ne yaptın?
0
rastinon
(26.09.16)
Fedonunki gibi yaz kış bronz bir ten ve kalpleri çalan o gülümsemesi. Bol güneş ve sirtaki.
0
kargn
(26.09.16)
@chiper

sana cevap vermiyorum. burdan bunu çıkaran birine cevap vermiyorum. insaniyet kategorime de koca bir eksi koymuş oldum şu an sayende.
neden gidip biraz ekşisözlükte tespit yapmıyorsunki sen?
0
🌸klar
(26.09.16)
bu gibi durumlarda insan ne yapması gerektiğini zaten biliyor ama tek gereken kıçı kaldıracak motivasyon. ben bu anlarımda şu videoyu izliyorum: www.youtube.com
0
celeron 300a
(26.09.16)
Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisini aç, piramidin en altından itibaren hayatını iyileştirmek için ne yapabilirsin onları düşün. Mesela kişisel sağlık. Hastalığın var mı, kendini nasıl hissediyorsun, vesaire vesaire gibi.

Hızlı bi şekilde hayat motivasyonu istiyorsan mesela önce spora başla derim. Ne alaka diyeceksin ama sonra hak vereceksin.
0
roket adam
(26.09.16)
Alışverişten sonra satıcıya gülümseyip hayırlı işler dilemek
0
megalomaniac
(26.09.16)
(34)

Şu anda hangi kitabi okuyorsunuz?

japon askeri
Iyi geceler.
Iyi geceler.
0
japon askeri
(25.09.16)
sapiens ama son 50 sayfam kaldı ardından grange ın son kitabına başlayacağım. lontano sanırım.
0
hypathia
(25.09.16)
Parfümün dansı
0
an engineer
(25.09.16)
Yaban-Yakup Kadri
0
buff
(25.09.16)
Dini dünya işlerine karıştırmanın faydaları az önce bitti.
Aptalı Tanımak - Celal Şengör buna başlıyorum.
0
gozu acik sevisen yahudi
(25.09.16)
iskender pala, efsane.
0
pomknos
(25.09.16)
0
tepedeki psychedelic adam
(25.09.16)
Kizim olmadan asla'yi yeni bitirdim. Su anda da james patterson'dan suikast'i okuyorum.
0
lionel andres
(25.09.16)
Bir Bilim Adamının Romanı-Oğuz Atay
0
scheisskopf
(25.09.16)
bülbülü öldürmek
0
facebook
(25.09.16)
The murder of via belpoggio-italo svevo
0
duptıs
(25.09.16)
Intermezzo, Fikret Adil
0
fotrsapka
(25.09.16)
dostoyevski ev sahibesi
0
freetakilir
(25.09.16)
uğur mumcu - katiller demokrasisi hırsızlar düzeni
0
rayde
(25.09.16)
kara kitap - orhan pamuk.
0
nathanieltroy
(25.09.16)
dostoyevski - beyaz geceler
0
grace margaret mulligan
(25.09.16)
din bu - turan dursun
white fang - jack london
0
ruhen hastayim ben
(25.09.16)
jared diamond- guns, germs and steel
0
sanat guresi
(25.09.16)
Mehmed Uzun - aşk gibi aydınlık ölüm gibi karanlık
0
turuncu tonlarda
(25.09.16)
doğan cüceloğlu - savaşçı
0
manuel mandalina
(25.09.16)
Ölüler Böyle Sever - Charles Bukowski
0
yüzyıllık yalnızlık
(25.09.16)
Haruki murakami- after dark
0
ripolip
(26.09.16)
''Vişnenin Cinsiyeti'' ve ''Gen Bencildir'' dönüşümlü olarak ikisini okuyorum.
0
neferkitty
(26.09.16)
Satori.
0
angelus
(26.09.16)
kuyucaklı yusuf (s. ali)
fear and trembling (kierkegaard)
farther reaches of human nature (maslow)

günün farklı bölümlerinde bu üçü
0
lesmiserables
(26.09.16)
Ezilenler - dostoyevski

bu arada lesmiserablesi bugün metroda görmüşüm galiba.
0
mete kudur
(26.09.16)
Şu çılgın türkler
0
expressive
(26.09.16)
Jean-Luc Nancy / The Creation of the World or Globalization

Hölderlin / Hyperion

Samuel Beckett / All that fall

(Ben de diyorum neden bu kadar mutsuzum)
0
shadowcat
(26.09.16)
devlet-platon
camus bir ahlakçının portresi - stephen eric bronner
usta ile margarita - mihail bulgakov
0
fizikbilmeyenmuhendiss
(26.09.16)
çankaya- falih rıfkı atay
0
drako
(26.09.16)
Filin yolculuğu
Bicycling science
Protein saflaştırma rehberi
Fossils for amateurs
Knitting lingerie style

Hepsi yarıda, bitmeyi bekliyor, kimi bitmiyor kimi bitsin istemiyorum.
0
kargn
(26.09.16)
Gafillikler Kitabı - Akdoğan Özkan
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(26.09.16)
Kumpanya - Sait Faik
Köpek Kalbi - Bulgakov
0
plajda baretle dolasan muhendis
(26.09.16)
budala. aslında 10 yıldır okuyorum bu kitabı, bir türlü bitiremedim. bunun gibi yarım bıraktığım bir de karamazov kardeşler var. budala'yla birlikte bir yandan da koku'yu okumaya çalışıyorum.
0
der meister
(26.09.16)
Suç ve Ceza
Hayvan Çiftliği.

Tek kitap okuyamıyorum.
0
Polaroid
(26.09.16)
(16)

evde yalnız yaşayanlar

japan
ne kadar zamandır yalnız yaşıyorsunuz? ne kadar sürede alıştınız? yalnız yaşamakla ilgili aklınıza ne geliyorsa yazabilirsiniz.
ne kadar zamandır yalnız yaşıyorsunuz? ne kadar sürede alıştınız? yalnız yaşamakla ilgili aklınıza ne geliyorsa yazabilirsiniz.
0
japan
(21.09.16)
yalnızlık kötü arkadaştan iyidir. ama tabi sürekli olarak düşünmek yerine aç bir kitabı oku, bir uğraş içerisinde ol en azından.
0
1adam
(21.09.16)
evde yalnız yaşamakla ilgiliydi aslında sorum. düzeltme yapıyorum hemen
0
🌸japan
(21.09.16)
1 aydir yalniz yasiyorum farkli bir sehirde.isten eve gelip tv karsisinda yatiyorum ordan da yataga geciyorum.aksam yemedigim sabah kahvalti etmedigim cok oluyor.b.k gibi bir durum
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(21.09.16)
Baba agir olacak ama yalnizliga alisilmaz.
0
japon askeri
(21.09.16)
3 senedir yalnız yaşıyorum. Taşındığım saniye alıştım, zaten illallah etmiştim ev arkadaşlığı mefhumundan. Kendi evim, kafam rahat, misafir bile gelsin istemiyorum o derece memnunum yalnız yaşamaktan. Ha bazen moralim bozuk olduğunda birini arıyorum yanımda ama sadece böyle arada gelen olası üzgünlük durumları için de biriyle yaşamaya değmez. Valla dünyanın en rahat şeyi.
0
buff
(21.09.16)
4 yıldır yalnız yaşıyorum. alışmam gerekmedi, hiç bir sorun yaşamadım. seviyorum yalnız yaşamayı.
aklıma rahatlık ve özgürlük geliyor. işten eve döndüğümde pijamalarımı giyip, kendime koltuğa atıp boş boş televizyona bakmayı çok seviyorum.
0
şubatsonrası
(21.09.16)
9 sene farkli bir ulkede yalniz yasadim, pek guzeldi bazen de kotuydu.. Ama totale bakildiginda mis gibiydi..
0
nwnd
(21.09.16)
7 yildir yalniz yasiyorum. Ondan once de kisa araliklarla yalniz yasadigim oldu.

Ben halimden memnunum ama isim olmadigi icin, sadece ogrencilik yaptigim icin ogunlerde filan sacmalik oluyor
0
kuehles blondes
(21.09.16)
yani 4 yıldır aileden uzaktayım. ev arkadaşım var ama yok gibi. yurtdışı olmak zor ya,
0
benaslindayohum
(21.09.16)
Zorluk konusunda sorun olmuyo, hatta alistiktan sonra bi daha bi baskasiyla ayni evi bile paylasmak istemeyebilirsin. Evde herseyden haberin oluyo, keyfin nasil isterse oyle hareket ediyosun zorluk degilde sikintili tarafi duz bi adam haline donusuyosun, yani kimseyle fikir alisverisinde bulunamiyosun. Bunuda disaridaki arkadaslarinla cozebilirsen tadindan yenmez bi hal aliyor. Bence harika bi durum. 2 sene oldu ve hic keske bibaskasi olsa deyip arkama bakmadim.
0
johnnie w lker
(21.09.16)
6 ay, başlarda çok güzel geliyorda sonradan insanın üstüne bir yalnızlık çöküyor, hayatı sorgulamaya başlıyorsun. abi yalnız yaşamak sırtını keselicek birinin olmaması resmen ya. boğazına bişey kaçsa hıknadank ölücen şuan bu moddayım :F
0
eja
(21.09.16)
Yılın bir kısmını ailemle bir kısmını yalnız yaşıyorum. İkisinden birini yaşarken diğer yaşam şeklimi özlüyorum. Velhasıl alışılıyor ama kolay değil konuşmak istiyorsun evde kimse yok.
0
alciphron
(21.09.16)
7 sene yalnız yaşadım, araya 2 sene birliktelik girdi, şimdiyse 1.5 senedir yine yalnız yaşıyorum. Yalnızlık iyidir, sakinliktir, özgürlüktür, huzurdur.
0
BuddyGuy
(21.09.16)
uzun süre yalnız yaşadım. yalnızlık iyidir hoştur ve hayatından hiç eksilmemesi gerekendir. çünkü yalnız kaldığım zaman beslendiğimi hissediyordum fakat bu duruma alışmamak lazım.
yalnızlığın kötü yanları da var. mesela alışkanlık gibi. yalnızken yaptığınız şeylere alıştığınız zaman onları biriyle birlikte olduğunuz zaman yapamayacaksınız ve büyük sorun yaşayacaksınız.
buradan doğan sonuç; "hiçbir şeye alışmamak" tır elbette ama yine de yalnızken ulaşılan zevkler o işin doruk noktası olduğu için o tadı elde edip 'hiç gitmeyecekmiş' gibi de görmemeniz lazım.

daha başka şeyler de var ama bu en önemlisin. umarım anlatabildim. şu an biraz kafam iyi.
0
kupigometa
(21.09.16)
uzun bir aradan sonra gene yalnız yaşıyorum, o kadar özlemişim ki evde benim kontrolüm dışında tek bir kıpırtı olmaması, evde hiçbir eşyanın benim kontrolüm dışında yer değiştirmemesi, istediğim zaman hesapsız kitapsız girip çıkabilmek, istediğim yerde uyuyup istediğim yerde uyanmak, duş, wc sırası beklememek, dolapta bıraktığın yiyecek içeceğin sen dokunmadığın sürece yerinde kalması, istediğin arkadaşını istediğin zaman çağırabilmek, ağırlayabilmek. istediğini istediğin zaman izlemek, dinlemek, komşulara ızdırap olmayacak kadar sesi açabilmek...

ilk gün ağzımda kocaman bir gülümsemeyle uyudum, bir kaç günde alıştım, alışamadığım tek şey panjurun dışındaki çamaşır teli demirlerine konan şerefsiz güvercinlerin sesi, ilk bir kaç gün gece tırstım sonra alıştım.

Kötü yanı bütün faturalar, kira sana giriyor, daha da başka kötü yanı yok.
0
kimlanbu
(21.09.16)
6 sene tek kaldım evimde alışmak sorun değil hemen alışırsın.hasta olduğum zamanlar kötüydü sadece ilaç yemek vs.genelde dışarıdan sipariş verirdim.hasta olunca yiyemiyordum.yoksa gayet huzurlu.bi kere evdeki herşey sana ait sen istemediğin sürece dağınık kalabilir kirli kalabilir istediğin gibi kendine zaman ayırabilir hobilerini arttırabilir ve misafir ağırlayabilirsin.ama alıştırma insanları sonra düzenine karışıyorlar
0
dunyadan arafa
(22.09.16)
(6)

kocaeli kayip köpek!

vcellist
edit: BULUNDU ! mıncır evine döndü arkadaşlar, yardım eden destek olan herkese ve tüm ekşi duyuru ailesine teşekkür ederiz. duyuru saatlerdir başta kaldı bu beni çok mutlu etti modlara ayrıca teşekkür eder, iyi geceler dilerim.iletişim: 0554 670 35 52 yer: başiskele/izmit 2 yaşında, golden retriever
edit: BULUNDU ! mıncır evine döndü arkadaşlar, yardım eden destek olan herkese ve tüm ekşi duyuru ailesine teşekkür ederiz. duyuru saatlerdir başta kaldı bu beni çok mutlu etti modlara ayrıca teşekkür eder, iyi geceler dilerim.

iletişim: 0554 670 35 52
yer: başiskele/izmit

2 yaşında, golden retriever adı mıncır. ismini biliyor ve kahverengi bir tasması var. başiskele mahallesi, osmangazi sokak ve kullar sokak civarlarında kaybolmuştur. her zaman dolaşıp eve döndüğü yerlerde bir anda gözden kaybolup son 5-6 saattir civardaki tüm sokakları gezmemize rağmen bulamadık. görenlerin lütfen iletişim numarasından ulaşmalarını rica ederiz.


not: arkadaşlar haysev gibi sayfalara facebook'tan mesaj atmaya çalıştım atamadım, twitter'da da beni takip etmedikleri için özel mesaj gönderemiyormuşum.
lütfen yardımcı olun, bilen anlayan varsa bu işten ilanı paylaşsın ve link versin burdan da yayınlayalım. şimdiden teşekkür ederim.

bulunana kadar yukarılarda tutulabilir mi acaba?
0
vcellist
(21.09.16)
Haysev'e mail atın,
[email protected]

Ekleme: Haysev'in acil grubunda paylaştım fotoğraflarla birlikte.
0
buff
(21.09.16)
@buff çok çok teşekkür ettim, link paylaşabilir misin?
0
🌸vcellist
(21.09.16)
@vcellist mesaj attım
0
buff
(21.09.16)
kayipkopek.com sitesinde de ilan açın, facebook sayfalarında paylaşıyorlar. ordan da çok kişiye ulaşır.
0
pide
(21.09.16)
www.facebook.com

Buraya da ilan verin lütfen paylaşırlar hemen
0
mutlusismankedi2015
(22.09.16)
BULUNDU ! mıncır evine döndü arkadaşlar, yardım eden destek olan herkese ve tüm ekşi duyuru ailesine teşekkür ederiz. duyuru saatlerdir başta kaldı bu beni çok mutlu etti modlara ayrıca teşekkür eder, iyi geceler dilerim.
0
🌸vcellist
(22.09.16)
(23)

grip aşısı yaptırıyor musunuz?

shotgunwoman
sb. not: işbu sadece ankettir. yaptırmıyorum çünkü öldrürüyoooaaağ gibi şeyler demeyin plz.
sb.

not: işbu sadece ankettir. yaptırmıyorum çünkü öldrürüyoooaaağ gibi şeyler demeyin plz.
0
shotgunwoman
(20.09.16)
hayır.
0
basond
(20.09.16)
hayır.

Edit: bu arada son 3-4 senedir hiç grip olmadım. Önceden sürekli hastalanırdım ve bağışıklık sistemim çok zayıftı. Şu an canavar gibiyim, kedi sahiplendikten sonra bağışıklık sistemimin tavan yaptığını düşünüyorum :)
0
neferkitty
(20.09.16)
hayır, faydasız hatta zararlı diyorlar bi de ihtiyaç duymuyorum zaten gerek yok aşıya

edit: yaptırmıyorum çünkü öldürüyooooooağ demedim ki, sadece kamuoyunda zararlı olduğu söyleniyor ve ben de sevgili ülkemizde güvenemediğim için tercih etmiyorum ama en önemli sebebim ihtiyaç duymamam zararlı olmasa bile gerek duymuyorum bunu da belirttim.
Ayrıca; vermezsen verme, bize milletimiz yeter,hıh !
0
limoncello
(20.09.16)
Hayır, grip olmuyorum genelde.
0
Adramelekhh
(20.09.16)
diyorlar öyleymiş gibi tevatür tıbbi bilgilere tik vermiyorum. haberiniz olsun. insanlarda algı değişimine neden oluyor sonra. bu yüzden belirttim zaten yukarda.
0
🌸shotgunwoman
(20.09.16)
hayır çünkü iğneden korkuyorum.
(al sana tevatür ^_^)
0
baba jo
(20.09.16)
no. hayvan gibi de grip oluyorum altı ayda bir.
0
devilred
(20.09.16)
Geçen sene yaptırdım hiç hasta olmadım. Ondan önceki sene 7 kere falan olmuştum. Bu sene gene yaptırmam lazım unutmadan
0
hasmetizm 2046
(20.09.16)
Hayır. Ama senede 20 defa falan hastalandığım için yaptırmayı düşünüyorum bu yıl.
0
buff
(20.09.16)
Hayir. Sorumsuzum.
0
stavro
(20.09.16)
son yillarda yaptirmadim ancak 7-8 sene kadar once bir kac yil arka arkaya yaptiriyordum. cok da iyi koruyordu.
0
exlibris
(20.09.16)
Hayır.
0
köstebek kurabiye
(20.09.16)
Ben bi kere vurdurdum. İğne yani.
0
bigbadabum
(20.09.16)
no
0
for day to break
(20.09.16)
Sadece 1 kere çocukken grip aşısı oldum sanırım. Hayatım boyunca da 2-3 kere grip olmuşumdur. Bu sene olmayı düşünüyorum çünkü her türlü pislik ve mikrobun içine düştüm.
0
Lim5
(20.09.16)
Ben geçmişte 3-4 sene kadar her sene yaptırmıştım, faydalı olmuştu, hastalanma sıklığım azalmıştı. En az son 5 yıl ya da daha uzun zamandır aşı olmuyorum ve her nedense artık pek hastalanmıyorum da.
0
mikro patlama
(20.09.16)
Yaptırmıyorum. Geçtiğimiz kış 2-3 kere şiddetli grip geçirdim, bu sene yaptırabilirim.
0
pike
(20.09.16)
en son ne zaman asi oldugumu hatirlamiyorum. allaha emanet yasiyom
0
der meister
(20.09.16)
Son 18 senede bi tek domuz gribi salgininda asi olmustum
0
la noix
(20.09.16)
evet. gribe yakalanmıyorum sayesinde. grip virüsü mutasyona uğramış olsa bile yakalandığınızda çok hafif şekilde atlatılıyor basit bir nezle gibi.

grip virüsü ağır bir virüstür. vücutta tahribatlar bırakır. gözlere bile zararı vardır. korunmaya çalışmak önemli.
0
eski solcu
(20.09.16)
her sene babam yapıyor ben istemesem de. faydasını kesinlikle görüyorum.
0
zawisza
(20.09.16)
hayır +1
0
ruhen hastayim ben
(20.09.16)
İlk kez gecen sene annemin zoruyla yaptirdim. Hic hasta olmadkm. Bu senede yaptiricam
0
matilda
(21.09.16)
(11)

ilk defa duyuruda böyle bir şeyle karşılaştım.

kurnaz
arkadaşlar şu duyuru malumunuzhttps://www.eksiduyuru.com/duyuru/1122905/korsan-kiz-icin-yardim-yavru-kedi-icerirbaşlığı tamamen ilgi çekmek için açılmış, kötü niyetli başlığı olan bir duyuru.bende cevap olarak başlığın ilgi çekme amacı olduğunu yazdım.cevabım silinmiş, başlık sabitlenmiş. yanına da
arkadaşlar şu duyuru malumunuz

www.eksiduyuru.com

başlığı tamamen ilgi çekmek için açılmış, kötü niyetli başlığı olan bir duyuru.

bende cevap olarak başlığın ilgi çekme amacı olduğunu yazdım.

cevabım silinmiş, başlık sabitlenmiş. yanına da "yavru kedi içerir" yazılmış. bu olması gereken, buna lafım yok.

benim cevabım niye silindi olması gereken bu ise?
0
kurnaz
(20.09.16)
peki bu duyuru soru olmadığı halde hala soru durumunda kalıp neden duyuruya çevrilmiyor?

soru yok ortada cevaplanması gereken.

bu yapılsa idi benim cevabım silinmeyecekti. gerekte yoktu.
0
🌸kurnaz
(20.09.16)
İlgiyi başlık sahibi kendi üzerine çekiyor sanki, bundan şahsına fayda sağlıyor arkadaş.

Kötü niyetli demişsin, senin cevabın da bana göre kötü niyetli. Kısacası göreceli şeylerden bahsediyoruz ve içerlenmeye gerek yok burada.
0
chicha
(20.09.16)
@chicha

nesi kötü niyetli yazdığımın?
0
🌸kurnaz
(20.09.16)
öncelikle sahiplendirme veya yardım içeren kedili köpekli başlıklar ilgi çekmek için korsan kız, tatlı çocuk, yaramaz düğme filan gibi değişik tamlamalarla; o çocuğun bakımını üstlenen kişi tarafından içinden çocuğa nasıl seslenmek geliyor ise öyle açılır. bu konuda anlaşalım.

kötü niyetli başlıktan kastınız nedir, nasıl bu yargıya vardınız gerçekten anlayamadım, üstelik ileri gidicem; böyle bir yargıya varmanız bence sizin kötü niyetli olduğunuzu gösterir. zaten hayvan alt başlığındaki bir duyurubu, cevap vermemişsiniz ki, özel mesajla da iyi niyetli bir şekilde bildirebileceğiniz bir yorumda bulunmuşsunuz. yine de haklı olabileceğiniz, başka kişilerin de yanılabileceği göz önünde bulundurularak yanına yavru kedi içerir eklemişler. problem? bence yok.
0
evde liyakat kalmamis
(20.09.16)
@evde liyakat

hocam ben bir hayvanseverim. özellikle kediler konusunda da oldukça hassas olan biriyim. çocuğu gibi seslenebilir insan. burada sıkıntı yok ki.

benim kötü niyetli olarak tanımladığım tek bir yer var. başlık ilgi çekme amaçlı. kedi sever ya da ilgilenenler değil. yani ben tr de yaşamadığım için ilgi duymuyorum kedi duyurularına, yardım edemiyorum ya da zor oluyor. bundan dolayı pas geçerim.

ama bunu açıp bakıyorsun ne diye. bu yanıltmadır.

ben nasıl evimde gözüm gibi baktığım ve örümceklerin hışmına uğrayan karıncalarım için "gelinnnn adam öldürüyorlarrr!!" diye duyuru açmam hoş değilse bu da öyle. örnekte bilerek saçmaladım.

amacım bu tarz duyuruların belirtilmesi, kedi ise kedi içerir yazmak zor değil. ben ihtiyaç lazım yazsam çat diye başlık değiştiriliyor. modlar tamamen haklı burada. amaç ilgi çekmek çünkü.
0
🌸kurnaz
(20.09.16)
bu ortamı fizik kanunları yönetiyor da anormal durum olunca anaa neden oldu dur çözeyim durumu olmasın.
İnsanlar her durum için ayrı fikir beyan ederler.

Yanlışlık düzeltilmiş daha kurcalamanın çok da bir getirisi yok..
0
basond
(20.09.16)
Bir duyuru açılıyor, başlığı korsan kız için yardım, yanında da pati işareti var. Ne düşünürsün? Gerçekten insan bir korsan kadın Pasifik Okyanusu'nun ortasında gemiden düştü, sonra ıssız bir adaya baygın bir şekilde bedeni vurdu, orada 1 sene yaşam savaşı verdikten sonra bir yolcu gemisi tarafından tesadüfen bulundu, ama sağlık sorunları yaşıyor ve hastanede bizden gelecek maddi destekleri bekliyor diye mi düşünürsün?
Gayet açık bir başlık. Alelade bir insan bile okuyunca haa siyah beyaz dişi bir kedinin yardıma ihtiyacı var demek ki diye düşünür, başka da bir şey düşünmez; çok zeki olmasına bile gerek yok.

Cevabın da silinmiş çünkü açılan duyuruya cevap değil. Bu kadar. Burada da tartışılacak bir şey yok.

Fuzuli polemikten başka bir şey değil şu açtığın duyuru.
0
buff
(20.09.16)
Soruya cevap olmadığı için silinmiş. Değil gerçekten.

Duyuruda 'Kedinin adı Korsan Kız' yazıyormuş. E kediler dişi-erkek olur diye, adını 'Korsan Dişi' mi koysun. Benim kedimin adı da Kızım'dı; hayvanı 'Dişim' diye mi seveyim. İnsanlar kedisini/köpeğini kızım/oğlum diye sever. Köpeğine 'Erkeğim' diyen birinden korkarım ben mesela, 'Ne yapıyor bu hayvanla' derim. Kedi dişi veya erkek olabilir ama duyuruda 'Elimde kız bir kedi var' dese gerçekten gerekebilen bir düzeltme olurdu, 'Adı Korsan Kız' yazıyor. Adını 'Korsan Dişi' mi koysun? Ha, 'Neden başlıkta kız kelimesini küçük harfle yazmış' dersen, evet, hak veririm ama bu da mesajla gönderilse daha anlamlı olacak bir şey ya da düzeltme yapıldıktan sonra verilen cevabın geçerliliği kalmadığı için silinirdi. Zaten yapılmış düzeltmenin altındaki sadece 'Şunu da düzelt' yazan cevaplar siliniyor. Eğer bir yanlış varsa ve düzeltilmişse, daha önce verilen cevap geçerliliğini yitirebilir, bu da bir ispiyon maddesi zaten.

Ben silmedim cevabı ama başlıktaki kötü niyeti de anlayamadım açıkçası. 'Ameliyat ettirdik, 90 tl eksik kaldı' demiş, hani bir ihtimal 'Dolandırıyor' diyebilirsin. Bunu 'Sen kötü niyetlisin' anlamında söylemiyorum, hakkaten o kötü niyeti anlamaya çalışıyorum. Bu tarz duyurular çok oluyor, izin verilen bir duyuru. Kullanıcı 'Bakın ben kedi seviyorum, ameliyat ettiriyorum' diye hava mı atıyor, milleti mi dolandırmaya çalışıyor; kötü niyetten kastınız hangisi? İnanılmayabilir, ben de tanımadığım insana inanmam, güvenilir bir kanıt isteyebilirdim mesajla mesela. Bu niyet okumanız da soruya cevap içerse silinmezdi. Belki de düzeltildi ve ben kaçırdım.

Yardım kampanyalarını genelde duyuruya çevirmiyorum, çünkü altına son durum yazılabilir, biri 'Ben tamamını gönderiyorum, başka kimseye gerek yok' yazabilir, soruya gelecek cevaba katkısı ekleme yapabilirler (örneğin, 'Bu ameliyatın devamında X bakımı gerekir, o da para gerektirecek. Gelecek zaman için hazır olun' gibi durumla ilgili katkılar yapılabilir.
0
aychovsky
(20.09.16)
buff +1 (sesli güldüm ayrıca :)
0
blatta hiberna
(20.09.16)
@Sour: başlığın ilgi çekici olması kurallara aykırı değil. sırf ilgi çekebilmek için başlığa duyuru ile alakasız ilgi çekici ifadeler kelemek duyuru kurallarına aykırı (bu duyuru'da böyle bir durum yok, önceki halinde de yoktu).
0
kibritsuyu
(21.09.16)
Fuzuli polemik + 1

Bu kadar detaycı, bu kadar inceleyici olmayın, hayat size çok zor olur.
0
dessy
(21.09.16)
(3)

Tavuk Baget

hailtothethief
Ben bu tavuk bageti nasi pisireyim bi tarif verin pliz. Firin var ama nasi calistiriliyo bilmiyorum. Mikrodalgayla teflon tava falan da var. Patatez varla yok arasi cunku soymaya useniyorum. Bildiginiz mutfak iste :/ erkege anlatir gibi anlatin bide :/ cunku erkegim :/
Ben bu tavuk bageti nasi pisireyim bi tarif verin pliz. Firin var ama nasi calistiriliyo bilmiyorum. Mikrodalgayla teflon tava falan da var. Patatez varla yok arasi cunku soymaya useniyorum. Bildiginiz mutfak iste :/ erkege anlatir gibi anlatin bide :/ cunku erkegim :/
0
hailtothethief
(20.09.16)
derin bi tencereye koy, biraz patates ve varsa havuç ile haşlamasını yap. karabiber, tuz ve limon da eklenecek. biraz uzun sürebilir herhalda.
0
zgrydn
(20.09.16)
Ben olsam haşlama yapardım ama sende o ışığı göremedim. Yine de tarifi bırakıyorum :) www.haslama.gen.tr
0
petekpare
(20.09.16)
Bagetleri büyük bir kabın içine koy. Yağ, salça, tuz, kimyon at zevkine göre, karıştır. Soğan ve sarımsak da doğrayarak koyabilirsin yine zevkine göre. Karışımı tencereye al sonra, 1 bardak kadar sıcak su dök üstüne, kapağı kapalı şekilde kısık ateşte pişir. Arada suyunu kontrol et, suyu azalmış ve hala pişmemişse biraz daha sıcak su ekleyebilirsin.
0
buff
(20.09.16)
(4)

Köpek taşımak için şöyle bir sistem

evrenos gazi
http://www.thule.com.tr/urun-detay.asp?katid=46&kateid=36&uid=82Şöyle bir ürünün üzerine monte edilebilecek bir kafes yaptırsak iş görür mü?Bundan başka böyle bir çeki demirine bağlanır ayak nereden bulabiliriz?
www.thule.com.tr

Şöyle bir ürünün üzerine monte edilebilecek bir kafes yaptırsak iş görür mü?

Bundan başka böyle bir çeki demirine bağlanır ayak nereden bulabiliriz?
0
evrenos gazi
(20.09.16)
Göz önünde olmayacak ya insanın içi rahat etmez ki, hep tedirgin olursunuz, bence farklı yollara bakın.
0
mutekebbir
(20.09.16)
türkiye'de tehlikeli bu fikir. ben direksiyonda bile tedirginim mesela.
0
mhcr
(20.09.16)
Yok artık. Hayvan ne biçim korkar ayrıca çok rüzgar alır. Arabanın içine almanız lazım normal, dışarıda taşımak mantıklı bir fikir değil ayrıca zalimce.
0
buff
(20.09.16)
arkadaşlar bu işi yapan büyük markalar var normalde.

www.bagajmarket.com
0
🌸evrenos gazi
(20.09.16)
(16)

şu ana kadar kaç sevgiliniz oldu?

limoncello
sevgili tanımına kimleri dahil ediyorsunuz?
sevgili tanımına kimleri dahil ediyorsunuz?
0
limoncello
(19.09.16)
Şu ana kadar 6 kızla öpüştüm

5 kızla sevgili oldum. ortaokulda sadece elini tutabildiğim kız dahil.
0
Batuhanolabilir
(19.09.16)
sevgililerimin hepsiyle internet üzerinden tanıştım. toplamda 8-10 tane olmuştur ama yüz yüze görüştüğüm, öbüştüğüm 2 tane mi ne. hepsini sayıyorum açıkçası çünkü 13 yaşındayken yapabileceğim en büyük şey sexting'di zaten, o insanlarla olan iletişimimin sanal olsa bile gelişimim/düşünce yapım üzerinde etkisi olduğuna inanıyorum. öte yandan sevgililik deneyimi olarak baktığın zaman bırak 10'u bir tane sevgilisi olmamış adamdan pek farkım yok. neblim işte sevgiliyle bir yere gidip oturmak, bi şey yiyip içmek falan bunları hayatımda bir ya da iki kez yaptım ajhjfj
0
der meister
(19.09.16)
@mandalina inanmıştım sana :((
0
🌸limoncello
(19.09.16)
sevgili olmadan yanlışlıkla falan el ele tutuştuğum kızları da sayarsak 0
0
benim adim kerim hepinizi severim
(19.09.16)
4 erkek arkadaşım oldu. birinden inanılmaz pişmanım saymak içimden gelmedi ashdhgg. bir tane de takıldığım adam oldu, sevgili olmak istemedi, saygı duyuyorum :d
0
nice tnetennba
(19.09.16)
6
0
chiper
(19.09.16)
@kaptan maydanoz

ne kadar çok ortak noktamız var. sevgili mi olsak acaba ya?
0
benim adim kerim hepinizi severim
(20.09.16)
inan ki hiç sayma gereği hissetmedim şu ana kadar ama bi' 11-12 kişi falan olmuştur. ciddi gibi olan 4 ilişkim oldu (yani 1 yıldan fazla sürüp belli aralıklarla buluştuğumuz, görüştüğümüz vs.). diğerleriyle daha ziyade kısa süreli takıldık işte.

hani şu adını koyalım artık muhabbeti vardır ya, bazıları bazı şeyler kesinleşsin artık ister, kesinkes birbirine sevgiliyiz artık demek ister, hah, işte o benim hayatımda hiç olmadı şu ana kadar. peki ben bir insan ile sevgili olduğumuzu nasıl anlarım? karşılıklı hissiyatlar varsa ortada, birbirimizi karşılıklı olarak mutlu ediyorsak, her daim iletişim halinde kalıp birbirimizin hayatına dahil olmak istiyorsak ben o zaman artık sevgili olduğumuzu anlıyorum. hayatımda bir kez bile "biz şimdi neyiz??" diye sormadım bir erkeğe, sormam da. bu soru gündeme gelmese de her şey anlaşılıyor zaten. bazı şeyleri doğal akışına bırakıp, sıfatlara, ünvanlara takılmamak en güzeli.


edit: şimdi saydım, 9'muş. dolayısıyla yukarıdaki rakam biraz fazla olmuş.


@jangbogo ahah biz böyle gayet güzel takılıyoruz, sen kafana takma. bir şey biliyoruz da söylüyoruz herhalde. hoşlantı hissettiğimiz herkesi sevgili olarak algıladığımız yok.

@kosun lan mevzu var bugün bayağı enerjik gördüm seni :D
0
köstebek kurabiye
(20.09.16)
Kostebek kurabiyeyi de sayarsam 7
0
kosun lan mevzu var
(20.09.16)
4 (dört). tanım aşağıda.

@köstebek kurabiye öyle olmaz. sevgili olayını karşılıklı onaylamanız gerekiyor. tamam biz sevgiliyiz demiyosanız o sayılmaz. yoksa karşılıklı birbirimizden hoşlanıp vakit geçirdiğimiz insanlara sevgili diceksek benim 24, onun 34 amcamın 44 yapar.
0
jangbogo
(20.09.16)
Bana göre 7, eşe dosta göre 10.

O aradaki 3 farkı ben sevgiliden saymıyorum, hepsi de uzun süreli görüştüğüm insanlar aslında ama sevgili gibi hissetmedim kendimi birlikteyken, uzatmalı takılmaca diyelim. Ama arkadaşlarım onlar da sevgiliydi bildiğin diyorlar. Bilemiyorum.

Sevgili tanımını veremem. Hissiyatla ilgili bir durum sanırım, onu da sözel olarak açıklayamıyorum. Bazı insanlara daha bir farklı ısınıyorum, daha farklı seviyorum onları. Süreyle de alakalı değil, kurabildiğim yakınlıkla alakalı sanırım. Kendimi gerçekten açabildiğim insanları sevgili olarak görüyorum sanırım, açamadıklarımı öylesine bir ilişki.
0
buff
(20.09.16)
Lise 1den beri milad olarak sayıyorum ve 0.

Ortaokulda 1 hafta cikip o muddette dershaneye gitmedigim icin hic görüşmediğim bi kız ve bana çıkma teklif edip 24 saat sonra ayrilan baska bi kiz vardi ama onlari sayasim gelmiyor.

İkincisinin hala iddaaya falan girdiğini düşünüyorum..
0
nundu
(20.09.16)
1
0
pinkpeony
(20.09.16)
biri dershane diğeri üniversite yılları olmak üzere total de 2 kişi
sevdğimi ve sevildiğimi gerçekten hissettiğim kişiler toplamda 2 den ibaret. diğerleri faso fiso at çöpe gitsin.

yaş 29 un son demleri..
0
gorev cubugu
(20.09.16)
Bunu bende hesaplayamıyorum. Elini tuttuklarım sayılırsa 4 sayılmazsa 2. Elini tutmak, romantik yürüyüş, bakışmalar yazışmalar sevgili olmak için yeterli mi? Bana göre değil, arkadaşımda (hiç sevmem kendisini) siz sevgili olmuşsunuz diyordu.
0
geçerkenugradım
(20.09.16)
İki.

Gelecekteki sevgilim muhtemelen eşim olur. Gönlüme buyur edecek kadın bulmakta zorlanıyorum.
0
yirmisantim
(20.09.16)
(16)

telefonlar üzerine

devilred
telefonu telefon ölene dek kullanananlardan mısınız, yoksa bir yeni modelin çıkışını dört gözle bekleyenlerden mi? telefon değiştirme sıklığınızı, nedenlerinizi yazar mısınız? bir de şu bir üst modeli heyecanla bekleyen insanların motivasyonu nereden geliyor acaba?
telefonu telefon ölene dek kullanananlardan mısınız, yoksa bir yeni modelin çıkışını dört gözle bekleyenlerden mi? telefon değiştirme sıklığınızı, nedenlerinizi yazar mısınız?

bir de şu bir üst modeli heyecanla bekleyen insanların motivasyonu nereden geliyor acaba?
0
devilred
(19.09.16)
Şu an aldığım maaşın iki katını alıyor olsaydım yılda 1 tane kesin alırdım. İlk akıllı telefonum 4S'ti. Yurtdışındayken gayet hesaplı olduğu için 5S aldım. Şu an onu kullanıyorum. Muhtemelen bi 5-6 ay içinde ya 6S alırım ya da yurtdışından getirtme imkanım olursa 7 alırım.
0
himmet dayi
(19.09.16)
arasin mesaj atsin(o da whatsapp sadece) bir de spotify i kullanabileyim yeter. marka onemli degil. bozulana kadar kullanirim. diger insanlari ben de anlamiyorum
0
qazaqwsx
(19.09.16)
Telefon ölene, artık kullanma beni diye yalvarana kadar kullananlardanım. Eşyalara çok bağlanıyorum, kolay değiştiremem hiçbir şeyimi. Buzdolabım bozulduğu için yeni dolap aldım mesela, nefret ediyorum ondan, sanki eve düşman girmiş gibi böyle sert sert açıp kapatıyorum falan kapısını.
İlk akıllı telefonumu alalı da çok olmadı. Alınca da pişman oldum çünkü çok da bi numarası yokmuş, boşuna bi sürü para.
0
buff
(19.09.16)
samsung note serisinin her yeni modelini heyecanla bekledim ve çıktığı gün aldım. ihtiyacım olduğundan değil elbet ama merakım var yen teknolojik şeylere. işime yaramayacak da olsa yeni modeldeki yeni bir özellik heyecanlandırıyor beni. mesela note 7'deki iris tarama, kalemindeki çevirme özelliği vs. bu özellikleri çok kullanıyor muyum? hayır ama merak işte. note 8'i heyecanla bekliyorum :D
0
animalman
(19.09.16)
sanırım 7 plus alıcam. aldığım telefonda beni 5-6 sene götürecek büyük ihtimalle. buna benzer bir soru için 6s plus alırım demiştim ama fikrim değişti.
şimdiki telefonum n70. 7-8 sene oldu heralde. her yeni telefon çıkınca alacak kadar param yok.
0
sutlu nescafe
(19.09.16)
Az önce bu konu ile ilgili duyuru açtım, 2. soruyu kendim için yanıtlayayım.
Güzel bir telefonum vardı, nisan ayında bozuldu. Yeni bir telefon almak icap edince bu sefer şansımı IOS'tan yana kullanmak ama en sonuncusunu beklemek istedim. Nisan'dan beri üst modeli dört gözle bekleyen benim. O motivasyonu da şuradan alıyorum: rehbere ( ya da herhangi bir uygulanaya) dokununca yaklaşık 2 dakika bekleyen (gerçekten bu kadar yavaş, abartmıyorum) çok daha eski bir telefon ile idare ediyorum, sabır nedir bu telefonda öğrendim:( bir çok kişinin ikinci gün hiç düşünmeden çöpe atacağı yavaşlıkta bir telefondan kurtulmak güzel bir motivasyon yarattı bende.
0
jamiro
(19.09.16)
ben kontratım 2 senede bir bedava telefon verince değiştiriyorum. yoksahayatta 300-500€ verip değiştirmem.

ayda 15€ veriyorum hatla beraber. şimdi sony m4 aqua verdiler.
0
kurnaz
(19.09.16)
şu ana kadar iki şekilde telefon değiştirdim: ya kullandığım telefon artık eskimekten kullanılamaz hale geldi, ya da bir şekilde elime beleşe yeni model telefon geçti (kampanya, çekiliş, hediye falan), ben de eskisini anneme falan verip onu kullanmaya başladım.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(19.09.16)
Bir üst modeli heyecanla bekliyorlar. Çünkü telefon sürekli yanında gezdirdiğin tek eşya. Bu eşya da eğer çok pahalı, en son model vs. olursa bunu herkese gösterebilirsin ve bununla hava atabilirsin. Kendinde gösterecek kayda değer niteliği olmayan insanlar için bu bir kurtarıcı eşyadır.

Telefonumda ihtiyaç duyduğum şeyler: Arama yapmak, Whatsapp, Navigasyon, Kamera, El feneri. Bunları rahatlıkla sağlayan, çalışan bir telefonum olduğu sürece yenisini almam.
0
hümanist tabutçu
(19.09.16)
bozulana kadar kullanıyorum, son on beş yıl içerisinde 4 kere telefon değiştirdim.
0
evde liyakat kalmamis
(19.09.16)
Telefon olene dek kullananlardanim. Sikligi telefonun omrune gore. Su anki telefonu asiri yavas oldugu icin degistirecegim ama.
Ilk telefonum icine su kacip bozulmustu degistirdim, 2.sini arkadasa gosterek"bak takoz gibi, hicbir sey olmaz buna" diyip firlattinca bozuldu degistirdim, ondan sonrakine kum kacmisti bozudu, ondan sonraki de duruyor.


O insanlarin motivasyonu pazar aksamki maci heyecanla bekleyenlerle ayni.
0
stavro
(19.09.16)
Bu 3. telefonum, ilkini 18 yaşında almıştı babam nokia 6230'du, sene 2004. Sanırım ilkinin canı çıkmıştı da 2009/2010 civarı ikincisini aldım. İkincisini yurtdışında tuvalette unutunca da bunu. 2 senedir kullanıyorum. 12 yılda 3 iyi bir rakam bence.
0
kaymaktutmayansicaksut
(19.09.16)
Yukaridaki arkadaslari goruyor ve arttiriyorum 16 yil icerisinde 3 kez telefon degistirdim..
0
mirandaiam
(19.09.16)
ben 5 senedir samsung x660 diye bir şey kullanıyormuşum. (modelini bilmiyordum, bataryasını çıkarıp şimdi baktım). o sıralar benim telefonum yoktu, arkadaşım yurtdışına giderken bana vermişti bunu. benden önceki mazisini bilmiyorum ama 2005 çıkışlıymış. bataryasını lastikle tutturuyorum. artık tuşları da basmamaya başladı. dışarıda taş falan aranıyorum tuşlarına basmak için. eş-dosttan verelim diyenler oluyor ama gerek yok diyorum. yeni bir işe girersem alırım ama aileden çıkma falan. tuşlarının basmaması sıkıntı yaratır artık. telefonla ilişkim bu düzeyde.

benim de 13 senede 4 tane olmuş. 1'i evden çalınmıştı. 1'ini kırdım. diğeri de herhalde evdekilerle takasa gitmişti, tam hatırlamıyorum.
0
misterturist
(19.09.16)
ölene kadar.
telefonum öldü, ekranı okunamayacak biçimde kırıldı, 6 ay falan oldu, halen kullanıyorum. mahalle baskısına direnebildiğim kadar da kullanıcam.

edit: akıllı telefonların çıkışından çok sonra aldım telefonumu, halen onu kullanıyorum. okulda asistanlar dersten 5 dk önce mail atma adeti geliştirmese daha da almazdım. benim aldığım esnada, çıkmasının üstünden iki yıl geçmiş eski bir modeldi bu arada.
0
manuel mandalina
(19.09.16)
30 yaşımdayım bugüne kadar 3 telefon kullandım.

ilk telefonum ngage idi. 7 sene filan kulladım.

sonra 5800 aldım ama teknoloji çok geçiş dönemindeydi. internete giremez oldum ram yetmedi bi 3 4 yıl onu kullandım. sonra 2012 idi sanırım note2 aldım. hala onu kullanıyorum. daha da 2 sene filan götürür gibi geliyor. belki seneye note7 çok ucuzlarsa alırım fiyat tatmin etmezse almam.
0
ergenpezeveng
(19.09.16)
(3)

Lise öğretmeni varsa bakabilir mi? Ders seçimi?

premium hayat yan gel yat
Ekteki resimde seçeceğimiz dersler var. 20 saat olcak şekilde seçim yapacağız.Ingilizcede ders saati 2-8 saat yazıyor. 2 defa alınabilir diyor.Atıyorum ingilizce seçtik 1 defa aldık 2 saat mi almış oluyoruz? Nasıl oluyor?
Ekteki resimde seçeceğimiz dersler var. 20 saat olcak şekilde seçim yapacağız.
Ingilizcede ders saati 2-8 saat yazıyor. 2 defa alınabilir diyor.
Atıyorum ingilizce seçtik 1 defa aldık 2 saat mi almış oluyoruz? Nasıl oluyor?
0
premium hayat yan gel yat
(19.09.16)
Öğretmen değilim ama sanırım 2 ila 8 saat arası alınabilir anlamına geliyor. Yani öğrenci minimum 2 saat alabilir, maksimum 8 saat. 6 saat de alabilir mesela, 4 saat de.
Alttaki kısma da seçilen dersi, yanına da kaç saat almak istediğini yazması gerek gibi gözüküyor.
0
buff
(19.09.16)
öğretmen değilim ama bildiğim kadarıyla @buff ın dediği gibi. ayrıca da bu saatlerin pek önemi yok, okul idaresi kendi ayarlıyor diye biliyorum, bu işin prosedürü sadece. sadece mf ise fizik-kimya-biyoloji-matematik-geometriyi en fazla sayısada almalı. ingilizceyi 4 saat, edebiyatı 2 ya da 3, dil anlatım 2 ya da 3, seçmelileri de kafasına göre almalı. tm için maalesef bilgim yok.
0
housedaki topal doktor
(19.09.16)
Okul idareleri alan seçimine kadar (9 ve 10 bitikten sonra alan seçimi var liselerde) tek türlü ders seçimini yaptırırlar yani idare öğrenciye şunları yazacaksınız der sizlerde sadece ismi seçmeli olan o dersleri zoraki seçmiş olursunuz. 11. Sınıfın başından itibaren ise alana yönlendirme vardır yani Fen alanı , Türkçe matematik alanı , sözel-sosyal alan, dil alanı gibi şayet sizler hangi alanda okumak istiyorsanız bınu idareye belirteceksiniz onlarda buna göre sizlere o okuldaki o alan sınıfında açılacak derslerin listesini verecekler matbu forma onları yazacaksınız yani yine zoraki olarak idarenin belirlediği o alana ait derslerin ağırlıklı olduğu listeyi verecekler yazacaksınız. İşin özü bu şimdi okul idaresine gidip hangi dersler yazılacak onları soracaksınız. Onlar söyleyecek siz yazacaksınız imzalı şekilde geri teslim.
0
creedwar
(19.09.16)
(5)

Ne pişireyim?

chipie
Hastayım, pek halim yok canım salçalı arpa şehriye çorbası istedi onu yapacağım. Yanına başka ne gider? Bir de böyle çok kolay yapacağım bir tatlı var mı aklınızda?
Hastayım, pek halim yok canım salçalı arpa şehriye çorbası istedi onu yapacağım. Yanına başka ne gider? Bir de böyle çok kolay yapacağım bir tatlı var mı aklınızda?
0
chipie
(19.09.16)
kemalpaşa yapabilirsin tatlı olarak
0
safepassage
(19.09.16)
evdeki duruma göre pratik bir sebze yemeği.
hiç sebze yoksa domates, soğan, biber kavur az yağ ile menemen yapar gibi ama yumurta kırma. yanında yoğurtla iyi gider yaz için veya kavururken içine lor ilave et.

tatlı olarak da sütlü irmik tatlısı. o da hafif olur.
ya da direkt irmik helvası, yanında dondurmayla mis. :)

www.nefisyemektarifleri.com
0
kedi babasi
(19.09.16)
puding yapabilirsin hafif olur. hatta direkt evde un şeker süt filan varsa hazırından yapma, kendin muhallebi yap.
çorbanın yanına ne olur hiç bilemedim. köfte filan yapılabilir. zor olur dersen peynirli omlet filan güzel olur geçiştirmelik.

ya da mercimek yemeği filan olur soğan domates mercimeğin varsa.
0
kaputt
(19.09.16)
Yufkaları kızart, üstüne toz şeker döküp ye. Bundan kolay tatlı var mıdır bilmiyorum.
0
buff
(19.09.16)
Ben olsam yanına katı yemek olarak bu durumda ton balığı açardım. Markete gidecek halin yoksa başka.
0
hümanist tabutçu
(19.09.16)
(24)

Hangi evi seçmeli?

fraise
Aslında dun birini beğenip ev sahibiyle görüştük; aksama kontrat yapacağız ama diğerini mi seçmeliydik diye düşünmeden edemedim.1. Ev 180 m2 3+1 2 banyolu, büyük de bir balkonu var. Bulundugumuz yerin bilinen, ünlü sitelerinden. 8 yillik bir binada, guvenliği, bahçesi vs her şeyi var. Tam merkezde
Aslında dun birini beğenip ev sahibiyle görüştük; aksama kontrat yapacağız ama diğerini mi seçmeliydik diye düşünmeden edemedim.

1. Ev 180 m2 3+1 2 banyolu, büyük de bir balkonu var. Bulundugumuz yerin bilinen, ünlü sitelerinden. 8 yillik bir binada, guvenliği, bahçesi vs her şeyi var. Tam merkezde sayılan bir bölgede. Evin önünden toplu taşıma geçiyor. Taksiye ulaşım çok kolay.

2. Ev 2+1 5 katlı bir binanın çatı katı dubleksi, yeni yapılan butik bir sitede. Evdeki ilk kiracı biz olacağız, daha inşaat temizliği var. Diğerine göre daha küçük. Güvenlik görevlisi vs henüz ortada yok. Fakat burdaki sorun ev sapa ve yeni yapilanan bir bölgede kalıyor. Evin minik bir terasi var, o bile kapali bir benzin istasyonu ve copluk manzarali. Etraftaki evlerin hemen hepsi boş, sitede de oturan 3-4 aile var. Dışarıya çıkınca her yer inşaat. En yakın minibüse binmek için, markete/ bakkala gitmek için bile 10 dakika yürümek gerek en az. Keza çıkıp taksi bulmak için de benzer şey geçerli. Diğerine göre de kirası 350 lira az.

Şimdi biz 1. ev için anlaştık çünkü gerçekten güzel bir ev ama 2. evin dubleks, çatı katı ve 0 olması aklımı kurcaliyor. Tabii boş ve issiz olması da biraz korkutmuyor değil. Aradaki kira farkı bizi etkilemiyor ama 350 liranın cebimde kalması da kimseyi rahatsız etmez. Gerçi bu durumda bir kısmı taksiye gidecektir diye dusunuyorum.

Velhasıl hangi evi seçmek daha mantikli? Uzun süre kalmayı düşündüğümüz için ve eşyaları ona göre alacağımız için sonradan pişman olmak istemiyorum.

Tesekkur ederim şimdiden herkese.
0
fraise
(19.09.16)
Kira farkı sorun değilse kesinlikle 1.
0
kobuzchu kiz
(19.09.16)
1. ev çok daha cazip.
0
himmet dayi
(19.09.16)
zaten o parayı taksiye vericeksin 1. evi seç kafan rahat olsun.
0
England
(19.09.16)
1
0
eloharp
(19.09.16)
0 olması dezavantaj. Bütün problemlerle siz uğraşacaksınız.

Aradaki fark sizin için önemli değilse kesinlikle 1.
0
halilibo
(19.09.16)
1
0
la noix
(19.09.16)
tabi ki 1.
çöplük mü izleyecen terastan? zaten terası 2-3 ay anca kullanırsın. güney illerinde oturmadığını varsayıyorum.
0
cekilmis gayfe
(19.09.16)
Net 1.

2de bahsettiğin gibi bir evde eski erkek arkadaşım kalıyordu. Çevrenin boş olması, toplu taşımaya uzaklık, market vs. olmaması büyük sıkıntı yaratıyor. Ben alışverişini günlük yapan biri olarak özellikle marketlerin uzak olmasından dolayı baya sıkıntı çekmiştim. Bir sigara almak için bile çıkıp iki saat yürüyorsun. Hiç gerek yok. Sıfır bina da o kadar süper bi şey değil bence. İlk siz oturacağınız için olası sıkıntılar ilk size vurur, atıyorum kaloriferi doğru düzgün çalışmıyordur, banyonun giderinde sıkıntı vardır vs. uğraşır durursunuz.

Eve bi çıkamadın fraise :)
0
buff
(19.09.16)
Kesinlikle 1. ev. Hayırlı olsun.
0
fragile lady
(19.09.16)
Buff, sorma. İlk defa tek başıma yapıyorum her şeyi. Ne zor işmis bu. Her şeyi ayrı dert.

Yarın da odaları hangi renk boyatalim diye sorarım :p
0
🌸fraise
(19.09.16)
Yasadigin muhit cok onemli. O yuzden 1. UStelik 1. ev daha genis bir de. Kesinlikle 1.

Ev alirken alakasiz ya da onemsiz degiskenleri hesaba kattigi icin bircok insan mantiksiz karar verir. Bununla ilgili bir arastirma bile var Amerika'da. Sizde de o hataya dusme ihtimali varken siyirmissiniz ama hala akliniz yanlis taraflara kayiyor.
0
stavro
(19.09.16)
yatak odasını koyu renk boyatın. ben oturma odasında 3 yıldır gök mavisi kullanıyorum çok memnunum :D
0
la noix
(19.09.16)
kesinlikle birinci daha cazip.

buna küçük olması, güvenliğin ortada olmaması, yerinin sapa olması, manzarasının kötü oluşu falan dışında bir şey daha eklemek isterim.

çatı katı olan evler hep risklidir, çünkü ne olursa olsun bakım gerekiyor.
yeni bina da olsa, inşaat kalitesini bilemezsiniz, bir de çatı akmasıyla uğraşabilirsiniz.

bizim üst kattaki çatının bakımı düzenli yapılmasına rağmen, aşırı fırtınalı falan havalarda şıp şıp damladığı oluyor.

o yüzden çatı işi biraz netamelidir genelde.

bir de, teras falan ne kadar cazip olsa da, genelde güzel bir balkon daha keyifli olabiliyor.
bizim üstte teras var, alttaki balkonda oturuyoruz mesela.
balkon büyük olduktan sonra hiç sorun yok.

çünkü terasa çıkınca ortadasın, herkes her şeyini görüyor.
(gerçi bi mimariyle de ilgili bir şey, ama hayal ettiğiniz gibi de olmayabilir demek istedim.)

bir de, yine yeni bina olduğu için bilemeyiz, terasın giderinde sorun varsa, yağmurlu havalarda yanarsın.
giderinde sorun olmasa bile, bazen tıkanıyor falan, illaki bir sorun oluyor.

yani çatı ve teras sakatlık riski barındırıyor her zaman.
0
blatta hiberna
(19.09.16)
Demişler ama 1, çatı katı dubleks yazın sıcak kışın soğuk olur; bir de yeni ise daha rutubeti filan beli olmaz hepsi kışın ortaya çıkar. Akarı kokarı olmayan eve çıkın.
0
kaymaktutmayansicaksut
(19.09.16)
Fraise sor sor güzel oluyo böyle, yeni baştan ev kuruyomuş gibi hissediyorum ben de sen sordukça :)

Hayırlı olsun şimdiden, güzel bi yuvanız olsun.
0
buff
(19.09.16)
kesinlikle +1

dubleksi çatı katını ısıtmak zordur, genelde mutlaka bir yerinden sorun verir sizden önce oturmuşlar olsa neyse ama zaten yeni binayı da ısıtması zor her türlü 1 daha iyi.
0
yue
(19.09.16)
Aylarca ev aramaktan emlakçıya dönüştüm, bana güvenebilirsin, 1 diyorum.

Hayırlı olsun.
0
peggy
(19.09.16)
dubleksten uzak durun bence
0
bordeaux
(19.09.16)
1 den 1 banko
0
windowsguvenlikduvari
(19.09.16)
sormana bile gerek yok tabiki 1
0
sta
(19.09.16)
herkesin de dediği gibi çok net 1.
her şeyi geçtim çatı dublekslerinin bir çoğunun ısınması ayrı soğutması ayrı derttir.

ayrıca 2. sitede çok az insan oturuyor demişsiniz. bu da sitenin geleceği açısından muallak. beklediğiniz hizmetler oturum tamamlanmazsa gerçekleşmeyebilir.
0
teritori
(19.09.16)
1.
net.
0
basond
(19.09.16)
çatı alınmaz
0
çınarım
(19.09.16)
İlk kez tum duyuruyu bu kadar hem fikir gördüm, sonuç itibariyle sizi dinledik; 1. evin anahtarlarını aldık bugün.

Buff'a söylediğim gibi 'evi hangi renge boyasak? Duvar kağıdı yaptırsak mi? Mobilyayı ne renk almalı?' tarzı sorularıma hazır olun. Hepinize teşekkür ederim :)
0
🌸fraise
(19.09.16)
(12)

Evlerinizi ne kadara dizdiniz?

fraise
Her kafadan bir ses çıkıyor; tam olarak ne kadarı gözden cikaralim, bilemedik. Halisindan, perdesine, koltuk takımları da dahil ıvır zivirlara toplam ne kadar para harcadıniz? Çok satafatli olmayan standart genç bir çift evı olacak diye dusunelim. Teşekkür ederim şimdiden herkese.
Her kafadan bir ses çıkıyor; tam olarak ne kadarı gözden cikaralim, bilemedik. Halisindan, perdesine, koltuk takımları da dahil ıvır zivirlara toplam ne kadar para harcadıniz? Çok satafatli olmayan standart genç bir çift evı olacak diye dusunelim.

Teşekkür ederim şimdiden herkese.
0
fraise
(18.09.16)
Ev kaç oda? Kaç metrekare? Bunlar da önemli.
0
la rana
(18.09.16)
Yeni tuttuk, 180 m2. 3+1, 2 banyolu bir ev.
0
🌸fraise
(18.09.16)
ucu çok açık soru
öneri
perdelere çok para vermeyin uçuk pahalılar
paraya kıyacaksanız beyaz eşyaya verin.

30-40 gider.
0
basond
(18.09.16)
biz antikacilar, ikinci elciler, spotculardan falan aldik her seyi. olmayan parayi harcamaya luzum yok diye dusunduk. arayinca cok temiz seyler bulunabiliyor. totalde eeen fazla 5000 tutmustur ve cok tatli, sicak bir ev.
0
lucy in the sky
(18.09.16)
Her şey sıfır olacaksa minimum 12-13 bin diyorum ben.
Biz mobilya ve beyaz eşyaya 15bin harcadık. Ortalama şeyler aldık. Ivır zıvırlar ve halı perdeyle birlikte 25 bini buldururuz.
0
petekpare
(18.09.16)
ev eşyalarını yeni değiştirmiş yalnız yaşayan bi insan olarak kendime göre cevaplamam gerekirse, koltuk takımı ve yatak odası takımı vivense 'den 6500 civarı toplam, beyaz eşya olarak buzdolabı ve çamaşır makinası 3000 civarı ödedim, bulaşık makinamı değiştirmeyip yeni eve getirdim, perdelerim 1+1 ev için güneşlik ve tül olmak üzere 500 e yaptırdım fon perde istemedim ama onları balıkesir'de yaptırdığım için istanbul a göre bayağı ucuza geldi. televizyon ve kitaplığımı da eski evden getirdiğim için para vermedim, son olarak fırın ankastre olarak evde vardı ona da para vermedim. avizelere toplam 3 tane 500 civarı ödedim. yatağımı da yataştan 1500 e aldım. mutfak eşyalarını da eski evimden getirdiğim için para ödemedim ama onların hepsi baştan alınacaksa ıvır zıvır görünse bile bayağı para gidiyor, tencere takımı, tabak ve kahvaltı takımı, kaşık çatal takımı vs. diye. halı henüz almadım belki hiç almam, alırsam da sanırım bi 1000 civarı da oraya gidecektir. özellikle başka eşya almıyorum.

ekleme: yemek masası da evde cam olarak amerikan mutfağa monte halde vardı, ona sadece yemek sandalyesi aldım 3 tane 800 civarı. iyi ki de başka eşya almıyomuşum, zaten yer yokmuş.
0
hypathia
(18.09.16)
Halı ne ya. Ne gerek var
0
Batuhanolabilir
(18.09.16)
lucy in the sky, çok saygı duydum size, özellikle şu tüketim toplumunu göz önünde bulundurunca.
0
killerbee
(18.09.16)
12000 civarı tuttu eve çıkarken aldığım eşyalar. Beyaz eşya bi buzdolabı aldım, diğerleri eşin dostun eskisi. Ben tek başıma yaşıyorum, evlilik falan durumlarında daha pahalıya çıkıyor olabilir.
0
buff
(18.09.16)
Bu büyüklükteki bir ev için minimum 30bin gider, ucu açık, istediğiniz fiyata kadar çıkar.
0
neyehbe
(18.09.16)
2400 + 600 nakliye. salon takımı, L koltuk takımı, beyaz eşyalar, tencere tabak, süs püs, çift kişilik yatak, dolaplar vs. (bkz: temiz ikinci el)
0
who cares wins
(18.09.16)
Ucu çok açık hakkaten. Mesela ben perdelerimizi pazardan temin ettim fonuyla falan birlikte 300tl ödemiştim. Millet 2500 e bile iyi rakam diyor.

İnegölden aldık mobilyaları yatak odası, salon takımı, yemek odası toplam 4500 tl idi 2010da. İki kerede taşındık taş gibi hepsi. Bu fiyata sadece koltuk takımı alanda var. Komple ev 10000tl tutmuştu beyaz eşya falan dahil. Benden iki ay sonra evlenen arkadaşım 60000 tl harcadı.
0
yue
(18.09.16)
(4)

dikkat testi

pozitif pekistirici
https://onedio.com/haber/beyin-yakan-bu-dikkat-testini-cozenlerin-sadece-7-si-gecebilecek--730223Şu teste denk geldim cevapları yok ve çok merak ediyorum. Çözüp de açıklayabilecek irileri var mı.
onedio.com

Şu teste denk geldim cevapları yok ve çok merak ediyorum. Çözüp de açıklayabilecek irileri var mı.
0
pozitif pekistirici
(16.09.16)
şöyle,

4 - listede dört isim ve dört kaşık var
daha önceden - aşırı yerleşmiş oldukları için
denizyolu - yanda kürekler var, bence bu denizyoluyla geldiklerini belirtmez ama neyse
evet var - tavuk var yanlarında herhalde kampa getirmemişlerdir
güneyden - hiçbi fikrim yok
sabah saatleri - güneyden esen rüzgarla hesaplanır herhalde çocuğun gölgesinden
kelebek yakalıyor - ağaçların arkasından kelebek yakalama sahnesi görünüyor
colin - hiçbi fikrim yok
8 ağustos - hiçbi fikrim yok
0
freya
(16.09.16)
ben son cevaba listede adı görünmeyen tek kişi olan alex dedim, çünkü bugünkü görev colindeydi, diğer cevaplar freya ile aynı. ama maalesef başarısız oldum, saat ve yön konusunda kararsızım.
0
hypathia
(16.09.16)
Freya'ya ek olarak

Rüzgar güneyden esiyor: Ağaçların daha gelişmiş, büyük dalları güneye bakar sıcaktan dolayı. Dolayısıyla fotoda sol taraf güney. Rüzgar da soldan sağa esiyor, çadırın ucundaki ufak bayrak gibi şeyden anlaşılabilir.

sabah saatleri: Güney yönünü bulduktan sonra doğuyu da bulmak kolay. Gölgenin düşüşüne bakarak ışığın doğudan geldiği anlaşılıyor. Demek ki güneş yeni doğmuş, sabah saatleri.

Bugün nöbetçi olanlar colin ve james değil. Çünkü colin yerde çantasını karıştırıyor, çantanın üstünde c harfi var. Çadırın yanındaki çantanın üstünde de j harfi var, demek ki james'in o. Çantanın içinde tripod var, james fotoğraf çeken eleman anlamına geliyor bu da. Nöbetçi alex de değil çünkü 4. kişinin adını bilmiyoruz. Dolayısıyla bugün nöbetçi olan Peter. O halde dün colin nöbetçiydi.

Colin'i bulduktan sonra o ayın 7sinde nöbetçi, bu da dündü. Demek ki bugün ayın 8'i. Karpuzun büyüklüğüne ve bitkilerin canhıraş açmış olmasına bakınca da haziran biraz erken bunlar için. Demek ki ağustos.
0
buff
(16.09.16)
daha önceden geldikleri "aşırı yeerleşmiş oldukları için" değil, zööört dikkat testinden kaldınız. az kıçını sıkıp yarım saatte de aşırı yerleşilebilir.

çadır ile ağaç arasını örümcek bağlamış. bir günde yapılacak iş değil o. kimse görmedi mi o örümcek ağını?
0
kibritsuyu
(16.09.16)
(7)

Maaş hesabının olduğu bankadan kredi çekme

little big man
Çekilen kredi direk vadesiz hesaba mı yatıyor yoksa farklı bir şekilde mi alıyorum o parayı? Mevcutta 10k param var diyelim. Onun üzerine yatmasını istemiyorum ben. Bankaya gidip elden alayım istiyorum. Hesabı karıştırmadan direk alabiliyor muyum? İnternet bankacılığından başvururken kredi ve kredi
Çekilen kredi direk vadesiz hesaba mı yatıyor yoksa farklı bir şekilde mi alıyorum o parayı? Mevcutta 10k param var diyelim. Onun üzerine yatmasını istemiyorum ben. Bankaya gidip elden alayım istiyorum. Hesabı karıştırmadan direk alabiliyor muyum? İnternet bankacılığından başvururken kredi ve kredi (maaş hesabı) şeklinde iki seçenek vardı akbank'ta.
0
little big man
(16.09.16)
Bir de yarın maaş hesabımın olduğu şubeye gitsem hemen krediyi alabilir miyim? Yoksa beklemem mi gerekiyor biraz?
0
🌸little big man
(16.09.16)
Vakifbankta direkt maas hesabina yatmıştı. Ve her ayin maas gününde otomatik kesiliyor para. Ayni gun çıkıyor beklemenize gerek yok.
0
karacigerim vur kadehlere
(16.09.16)
Ben elden de almıstım hesaba da yatırarak almıstım. Yüklü olanları 30+ hesaba yatırmıslardı daha düşük miktarlarıda sanırım mevcut hesaba yatırıp bankadan cıkmadan hesaptan cekip cıkıyosunız.yada banka yetkilisi makinede saydırıp vermisti bana. (Halkbank)
0
nanelimonportakal
(16.09.16)
Halkbank'tan iki sefer çektim. Direkt vadesize yatıyor. Cart diye de vermiyorlar, en az iki gün bekledim başvurunun tamamlanıp paranın hesaba yatması için.
0
buff
(16.09.16)
5 liradan yüksekse hemen yatmıyor olabilir. yani bir limit var. kredin onaylanınca ister elden al, ister yeni hesap açtır oraya attır. şubede para varsa alırsın her türlü.
0
cekilmis gayfe
(16.09.16)
Teknik olarak çektiğiniz kredinin her türlü önce vadesiz hesaba giriş yapması gerekiyor diye biliyorum. Yani parayı elden alsanız bile hesap hareketlerinde önce nakit girişi, sonra da hemen nakit çıkışı gözükmeli.

Eğer maaş hesabının olduğu vadesiz hesaba yatmasını istemiyorsanız en iyisi aynı bankada yeni bir vadesiz hesap açmak. Yalnız bu hesaba maaş bağlı olmadığı için hesap işletim ücreti yansıyabilir, haberiniz olsun.
0
kingdom of rust
(16.09.16)
Kredi puanın çok önemli. Benim 1850'idi. K.kartımı bir gün geciktirdim 1320'ye düştü.
Geçen ay bankadan kredi çekerken (10.000 TL) biraz sorun yarattı.
Normalde eski puanınla gelsen aynı gün içinde şube müşterisine 30.000'e kadar anında kredi veriyoruz dedi. Puanın düşmesi onay sürecini çok etkiliyormuş.
0
six packsiz
(16.09.16)
(14)

Güzel mi, patates suratlı mı?

ceann deas
Bu kız;http://hizliresim.com/E3DJRnhttp://hizliresim.com/7ADvDW
0
ceann deas
(16.09.16)
yaş max 16 17. burada yapılması muhtemel (illa yapılır değil yani, yapılma ihtimali her zaman mevcut böyle bir yerde.) olumsuz yorumlara çok kafayı takmasın.
0
jurgen windcaller
(16.09.16)
patates suratlı ama olsun, şener şenin unutulmaz bir repliği vardı; sende iyi bir insansın diye.(tam halini unutmuşum) bu da iyi bir insana benziyor.

Nedense bende böyle bir izlenim var, böyle yüze sahip birisi hep iyidir diye düşünüyorum.
0
mete kudur
(16.09.16)
birinci fotoğraf ile ikincisinin alakası yok. arada dağlar kadar fark var. kız daha küçük, yüz hatları pek oturmamış, yanaklar ilk resimde epey tombiş ama ileride iner o yanaklar. tatlı bir kız ya, ben beğendim. tam çalışkan öğrenci tipi var bunda (ilk resimdeki halinden bahsediyorum).
0
köstebek kurabiye
(16.09.16)
Bilgi vermeyi unutmuşum. Kız 24 yaşında, yabancı, manken.
0
🌸ceann deas
(16.09.16)
oyum güzele gidiyor,farklı bir havası var.
0
basibos bir sokak
(16.09.16)
@mete kudur böyle yüze sahip birisi hep iyi diye düşünürüm +1 patateslik var.
0
ruhen hastayim ben
(16.09.16)
Güzel
0
utkumon
(16.09.16)
haa ben kendi fotoğrafını koydun sanmıştım hizliresim linki görünce. hevesin kırılmasın, kendini kötü hissetme diye yorum yapmaktan çekinmiştim. google'ladım harbiden mankenmiş. o zaman bence patates :D
0
jurgen windcaller
(16.09.16)
güzelmiş
0
all girls dream
(16.09.16)
Tam bir amerikalı. Vasatın az biraz üstü bir tip.
0
buff
(16.09.16)
Pattes
0
Polaroid
(16.09.16)
2de güzel 1de yüzü lahmacun gibi çıkmış.
0
bruceandwayne
(16.09.16)
şimdilik güzel ama bir kaç sene sonra o yanaklar yer çekiminin etkisiyle aşağı düşerse işte o zaman fena
0
kafamabiseygeldi
(17.09.16)
güzel.
0
nickini degistiren yazar
(17.09.16)
(23)

5000 TL borç vermek mi yoksa 5000 TL kredi çekmek mi?

little big man
Krediyi borç isteyen kişi için kendiniz çekeceksiniz. Ya da parayı kendi birikiminizden nakit vereceksiniz. Siz olsanız hangisini yapardınız? Neden?Edit: başkası dediğim amcam oluyor. Yakın zamanda düğünü olacak. Bir sürü borca girmiş zaten. Kendisi biraz tutumsuz biri bunu da ekleyeyim. Ama yeri ge
Krediyi borç isteyen kişi için kendiniz çekeceksiniz. Ya da parayı kendi birikiminizden nakit vereceksiniz. Siz olsanız hangisini yapardınız? Neden?

Edit: başkası dediğim amcam oluyor. Yakın zamanda düğünü olacak. Bir sürü borca girmiş zaten. Kendisi biraz tutumsuz biri bunu da ekleyeyim. Ama yeri geldiğinde iyi kazanıyor. 2 taksitle sana geri ödeyecem dedi ama bilemiyorum işte.
0
little big man
(15.09.16)
Verme o parayı amcana geri alamazsın.
0
gozu acik sevisen yahudi
(15.09.16)
5000 lira borç vermem.
0
utkumon
(15.09.16)
5000 tl bile kredi çekemeyen birine borç veriyosanız o parayı yakın zamanda almayı beklemeyin. o yüzden birikim varsa ordan verin ama elden vermeyin. bankadan havale yapın ki kaydı olsun. aranız bozulursa yasal hakkınız olsun
0
sttc
(15.09.16)
Başkasına borç vermek için kredi çekmek çok saçma.
0
kaderimse np
(15.09.16)
sttc+1

bankadan gönderin ve açıklama kısmına "BORÇ" diye yazın.
0
fever
(15.09.16)
Kendi birikimimden nakit veririm.
0
buff
(15.09.16)
* birikmişim, vereceğim paranın en az 3-4 katı kadar varsa ve o paraya önümüzdeki bir yıl içerisinde ihtiyaç duyma ihtimalim düşükse birikmişimden veririm.

* maddi durumum halihazırda hem iyiyse hem de stabilse (daha doğrusu, öngörülebilir bir süre için işim/gelirim garanti altındaysa) kredi çekerim.

* en az 16-17 bin liram yoksa veya ayda kredi borcu ödeyebileceğim ya da birikim yapabileceğim, HER ŞEY çıkarıldıktan sonra kenarda kalan en az 350-400 liram yoksa borç vermem.

muhtemelen birikmiş 20 binim, aylık 5-6 bin kazancım olsa bile 5k borç vermem ben gerçi ama hani illa vermemi gerektirecek bi durum olursa ya da karşı tarafa çok güveniyorsam bu koşullarda böyle yaparım.

mühim olan parayı geri almaktan ziyade verirken zorlanmamak. geri alım konusunda yapabileceğim hiçbir şey yok çünkü, paranı verdikten sonra eğer tefeci değilsen karşındakinin insafına kalıyorsun. verdiğin paranın sana ne kadar zarar vereceğini kendin hesaplayabilirsin ama. o yüzden benim tercihim bunu düşünmek, buna göre hareket etmek olur.
0
der meister
(15.09.16)
O para geri gelmez soyleyim. Sinir stres sahibi olmak istiyorsan ver. Akrabayla is yapılmaz.
0
opethian
(15.09.16)
5000 bin kredi cekseniz bunun gero ödemesi 5500 6000 civarı arti dosya masrafi olacak.
Size ödenirken 5000 bin odememeli amcaniz. Bi de 3.kişi icin niye banka boyunduruğuna giresiniz ki ?
Bence o para dönmez ama illa verecegim diyosaniz eldeki nakit paradan verin.
0
cabiday
(16.09.16)
@der meister, 2. madde mantıklı geldi bana. Kredi çekeceğim sanırım. 5000 TL, 5 taksit yaparım. Faizini de verdiğim kişi ödeyecek zaten. Kredi günü gelince istemeye yüzüm olur en kötü kredi günü geldi diye. Offf bundan sonra borç morç isteyen birisine en baştan yok diyip kestirip atacağım.
0
🌸little big man
(16.09.16)
aylık 5 bin civarı kazanıyosan eğer bi aile büyüklerinin yanında verilebilir,
0
essoist
(16.09.16)
@essoist, aile büyükleri yanında nasıl vereyim amcama. olmaz öyle şey. babam, amcam ve ben bileceğim sadece.
0
🌸little big man
(16.09.16)
Ver gitsin.

Sevdiğin biri mi? Endişelendiğin birisi mi? Senin için daha önce bir şeyler yapmış birisi mi?

Eğer para kazanıyorsan ve bu para seni dara düşürmeyecekse ver gitsin.

3 günlük dünya. 100 sene sonra adın bile olmayacak mezarlıklarda. Yerine başkalarını gömecekler.
0
merak ediyorum
(16.09.16)
borç parayı vermeye karar vermişseniz nakit.
0
pispinti
(16.09.16)
Fikrimi söyleyeyim, parayı vereceğim galiba. Kredi çekmek en mantıklısı görünüyor benim için. Kendi ödeme planıma göre ay ay öderim ben onu direk 5000 vermektense. Faiz ve kredi masraflarını da amcamdan alacağım tabi. 5000 verip, 5300 alacağım misal.
0
🌸little big man
(16.09.16)
bir önceki duyurunda kyk borcum var diyordun şimdi amcana borç veriyorsun. orada da insanlar verme demişti. ama sen kaşınıyorsun. ver bence. akrabayla iş yapılmayacağını gör. 5000tl'ye pahalı bir ders almış olursun.
0
ruhen hastayim ben
(16.09.16)
Okumadım tüm cevapları ama verme niyetiniz varsa, internetten kredi başvurusu yapar gibi bir ödeme planı alın ve biikiminizden, amcanıza da kredi çektiğinizi söylersiniz.

Böylece siz de amcanıza borçlandığınızı gösterip sorumluluk yüklemiş olursunuz gerçekten.
0
atom karincanin torunu
(16.09.16)
ver la 5000 lira için kötü olunmaz. sıradan bi arkadaşın olsaydı verme derdim. ne olur ne olmaz.ama amcan sonuçta. yarın öbür gün onun durumu iyi olur sen bişey için istersin yüzün olsun bari.

ama amcan niye 5000 tl kredi çekmiyor o kısmı anlamadım. 5000 tl krediyi amcana bankalar vermiyorsa kredi risk notu bayaa kötüdür. mali işlerde çok tekin birine benzemiyor amcan.
0
eski solcu
(16.09.16)
aldigi parayi davulcuya, pastaciya, kapi tutanlara dagitacak. bosver verme :D
0
brkylmz
(16.09.16)
hiçbiri.
sakın yapma bu işi.
0
lonelyman
(16.09.16)
Teyzen dayin vs olsa verde amcana verme amcalar orospu cocugu oluyor (kendi tarafimdan biliyorum)
0
England
(16.09.16)
Ikisini de yapmam. Gozden cikarabilecegim bir miktari borc verebilirim sadece.

Bir insan borc istiyorsa zaten sikintida demektir, sikintida olmayan insan borc istemez. Borc isteyen insan benim gozumde tehlikeli insandir zaten. Borc istiyorsa borcunu odeyemeyecek demektir buyuk ihtimalle.
Paraya ihtiyacin oldugunda normalde bankaya gidersin. Bankaya gidemiyorsa ciddi bir sikinti var demektir.
Gidemiyor degil de gitmiyor ise yine sikinti. Her halukarda borc isteyen adamda bir sorun vardir. Borc istememen gerekiyor normalde. Kredi cekme sansin var, kredi kartindan nakit cekme var, banka hesabinin esnek hesap limitinden kullanma sansin var, var da var.

Bir adam borc istiyorsa ya bankadan alamayacak kadar ekonomik olarak kotu durumdadir ya da bankaya faiz odemek istemedigi icin ve banka gibi soke soke geri alma yoluna gidemeyecegi icin baskasinin parasini kullanma yoluna gidiyordur. Ikisi de sikinti.

Sen bilirsin.
0
stavro
(16.09.16)
Ben nakit olarak veririm.Amcam sonuçta.Amca dediğin baba yarısıdır.Amcana vermeyeceksin de kime vereceksin.Sadece verirken geri ödeme için tarih belirleyin.Elime para geçince öderim durumu olmasın.Net tarih olsun
0
turkuaz
(16.09.16)
(6)

İş ilan siteleri

buff
Günaydınlar ahali.Yurt dışındaki iş olanaklarına toplu olarak bakabileceğim siteler var mıdır bildiğiniz? indeed.com varmış, onu bugün keşfettim. Böyle ayrı ayrı hem Amerika'daki hem Avrupa'daki ilanlara bakabileyim istiyorum. Bu kadar toplu ilan sitesi yoksa ülkelerin ayrı ayır ilan sitelerine de b
Günaydınlar ahali.

Yurt dışındaki iş olanaklarına toplu olarak bakabileceğim siteler var mıdır bildiğiniz? indeed.com varmış, onu bugün keşfettim. Böyle ayrı ayrı hem Amerika'daki hem Avrupa'daki ilanlara bakabileyim istiyorum. Bu kadar toplu ilan sitesi yoksa ülkelerin ayrı ayır ilan sitelerine de bakabilirim. Yani atıyorum Almanya'nın bizim kariyer.net gibi bi şeyi vardır falan.

Özetle bildiğiniz iş arama sitelerini ülke, kıta fark etmez yazıverin.
0
buff
(15.09.16)
Direkt linkedin.com

DACH ulkeleri icinse xing.com
0
kuehles blondes
(15.09.16)
@kuehles linkedin kullanmayı hiç bilmiyorum ya. Orası böyle profil oluşturup biri seni beğensin ve iş teklif etsin gibi bi yer değil mi? İş ilanları da mı oluyor?
0
🌸buff
(15.09.16)
linkedin de profilini olusturuyorsun sonra da buradan www.linkedin.com is arayip basvuruyorsun.

bunun yaninda linkedin de akttif isen ve profilin ilgi cekiciyse "head hunter" sirketlerini dikkatini ceker ve iletisime gecerler. bircok sirket "head hunter" lar ile calismakta ve sürec daha hizli ilerlemekte.

@kuehles blondes dedigi gibi almanya-avusturya-isvicre de xing cok popüler. o da linkedin ile benzer.
0
emrahday
(15.09.16)
hümanist tabutçu
(15.09.16)
türkiyede insanlar tembel oldukları için tüm ilanları bir sitede beklerler. iş arayan adam bir tıkla başvurayım, tek cv ile 200 yere başvururum diye düşünür. cover letter için ne var yeaa aynısı işte diyip onunla da 200 yere başvuracağının ve işe girememesinin nedeninin hep torpil olduğunu düşünür.

başvurulan ilanların %80i okunmadan tıkla başvurulduğu için alınmaz. adama sorsan adam mark zuckerberg. ama işte torpil hep kapattı önünü.

türkiye dışında böyle siteler çok popüler değil. çünkü işveren yararsız olduklarını biliyor. tek tıkla işe başvuabildiğin sitelere para akıtmayı sevmiyorlar.

ben totalde 5 ülkede tüm detayları ile iş aramayı, nerelerden neye başvurulacağını biliyorum mesela. tüm detayları ile derken o kadar sipesifik ki, bazı ilanlar sadece orada ya da o bölgedeki işverene nasıl başvurmak gerektiği ve jargon dilini biliyorumç
0
kurnaz
(15.09.16)
@kurnaz anlat tecrübelerini, biz de öğrenelim :/
0
baris daima
(15.09.16)
(4)

yavru kedi - pire - bit

kitabindan gemiler dusen
kapının önünde beslediğimiz kedilerden birinin yavrularını bulduk, çok iyi durumda değiller annesi iyi bakamamış temizleyemiyor nedense yalıyor falan ama bir tanesi çok zayıftı öldü zaten. 1 aylık kadar iki yavru var şu anda, kutuya koyduk annesi emziriyor ama iki gündür biraz hasta gibiler eski can
kapının önünde beslediğimiz kedilerden birinin yavrularını bulduk, çok iyi durumda değiller annesi iyi bakamamış temizleyemiyor nedense yalıyor falan ama bir tanesi çok zayıftı öldü zaten. 1 aylık kadar iki yavru var şu anda, kutuya koyduk annesi emziriyor ama iki gündür biraz hasta gibiler eski canlı halleri yok sürekli miyavlayıp boğuşuyorlardı. bir de kediler çok pis ve aşırı böcek, bit, pire var üstlerinde annesi yalıyor ama tüyleri kan gibi kırmızı kırmızı.

sorum bu böcek sorunu, pire damlası falan duydum ama yavru kedilere nasıl oluyor pek bir bilgim yok, yıkasak mı diye düşünüyoruz ama zarar vermekten de korkuyoruz bir yandan kedi şampuanımız falan da yok napalım bu miniklere? veterinere mi götürelim?
0
kitabindan gemiler dusen
(14.09.16)
O kadar minik yavruya dış parazit uygulanmaz. Hem kendileri için zararlı hem de anne yalarsa ki yalar zehirlenebilir. Anneye de uygulayamazsınız, emziriyor çünkü. Yine bu kadar küçük yavruyu yıkamanız doğru olmaz, ayrıca pire sadece su ile yıkayarak da gitmiyor zaten.

Veteriner en güzeli, hatta anne ile birlikte götürürseniz daha bile iyi. Ama veterinere götürüp hayvanları huylandırmadan önce veti bi telefonla arayıp ne yapmalıyız diye sorarsanız daha iyi olur. Belki yerlerinden kaldırmadan yapabileceğiniz bir şey önerir, anneye vitamin takviyesi vs gibi.
0
buff
(14.09.16)
teşekkürler arayıp bi sorayım, anneyi götürebileceğimizi zannetmiyorum veterinere sevdiriyor ama kaldırdığımızda falan korkup huysuzlanıyor sokak kedisi malum
0
🌸kitabindan gemiler dusen
(14.09.16)
kucagima alip saatlerce elimle tek tek temizlemisligim var. bence baska caresi yok. bunu yikadiktan sonra yaparsaniz daha kolay oluyor. usutmemeye dikkat etmek lazim.
0
enaz3kedi
(14.09.16)
tek tek temizlenecek gibi değildi çok fazlalardı ama teşekkürler, veterinere götürdük pire tozu döktü annesine de pire damlası verdi onu damlattık şimdi, umarım iyi olacaklar :)
0
🌸kitabindan gemiler dusen
(14.09.16)
(3)

Kedi dili ve edebiyatı

Euxinos007
Bizim binada bir kedi var, çatı katında takılıyor. Ara sıra yemek bulamayınca gelip kapı önünde miyavlıyor ama geldiğinde sürekli ön ayaklarını bir sağ bir sol kaldırıp indiriyor.Açlıktan başka bir sıkıntısı olabilir mi ?.
Bizim binada bir kedi var, çatı katında takılıyor. Ara sıra yemek bulamayınca gelip kapı önünde miyavlıyor ama geldiğinde sürekli ön ayaklarını bir sağ bir sol kaldırıp indiriyor.
Açlıktan başka bir sıkıntısı olabilir mi ?.
0
Euxinos007
(11.09.16)
Sevilmek istiyor, o ayak hareketinin anlamı o.
0
buff
(11.09.16)
Yaklaşınca kaçıyor ama. Yavrusu var bir tane kapı açık gördüğü zaman dalıyor içeri sevdiriyor da bu 1 metre yaklaşınca hemen fırlıyor çatıya
0
🌸Euxinos007
(11.09.16)
Olsun, yine de sevilmek istiyor. İstiyor ama yaklaşmaktan da korkuyor. Sabırla sevmeye çalışırsan, böyle aşırı yavaş hareketlerle minik minik yaklaşırsan bir süre sonra alışır. Ama boşver; sokak kedileri için insanlardan biraz korkmak daha iyi, türlü psikopat var çünkü. Mama, su ver, takılsın kendisi.
0
buff
(11.09.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.