avrigus
Ankara'da nerde bulabilirim ya da ne gibi yerlerde satılır ?
Ankara'da nerde bulabilirim ya da ne gibi yerlerde satılır ?
0
bacardi cola
Selam arkadaşlar. Bu aralar pek keyfim yok ne zaman şu kitaba başlamaya niyetlensem kesin birileri daha sonra okumam konusunda uyarıyor beni. Nedir bunun olayı ? Okumalı mı sizce ?
Selam arkadaşlar. Bu aralar pek keyfim yok ne zaman şu kitaba başlamaya niyetlensem kesin birileri daha sonra okumam konusunda uyarıyor beni. Nedir bunun olayı ? Okumalı mı sizce ?
0
önce ahmet hamdi okumanı tavsiye ederim, saatleri ayarlama enstitüsüyle başla bence
0
Sımdı burdan bana cok kızanlar olacaktır ama bu zamana kadar cok kıtap okudum sadece 2 tanesını yarım bıraktım bırısı vadıdekı zambak, dıgerı tutunamayanlar cok sıkıcı bır kıtap.
0
Okuyabiliyorsan oku. Özgün bir eserdir. Ama bu kitabın en çok yarıda bırakılan kitaplardan biri olduğunu da unutma :)
kaynak: kısmen ben, kısmen çevrem
kaynak: kısmen ben, kısmen çevrem
0
abartmamak lazım. değer vermek ile mit'leştirmek ayrı şeyler. zaten tek nefeste okuyabilme ihtimalinizin düşük olduğunu tahmin ediyorum tutunamayanları bitiremeyenlerden biri olabilirsiniz. he tek nefeste, yani uzun aralar vermeden okuyabilirseniz tebrik ederim.
0
Zor bir kitap olduğu önbilgisi ile başla derim. Ben zevk almıştım ama kitabı bitirmem birkaç yılımı almıştı diye hatırlıyorum, bir çok yerini de tam anlayamamış olmam olası. ancak hala aklımda olan bir yer var, "3 yer cilası, 7 perde yıkama, 1 koltuk yüzü değiştirme kadardı yokluğun". Yani buna benzer bir bölüm vardı kitapta. Çok etkilemişti beni.
0
dayanıp 400. sayfaya kadar okursan herşey yerine oturuyor ve kitap akıp gidiyor. ama o kadar dayanamazsan kapatıp bırakman normal bence.. o ilk 400 sayfanın tadını sonrakileri okurken alıyorsun. bende öyle olmuştu
0
ground
3 sene önceki duyurum. http://www.eksiduyuru.com/index.php?m=d&id=69574
3 sene önceki duyurum. www.eksiduyuru.com
0
ekaterina
http://haber.gazetevatan.com/cok-konusulacak-camlica-projesi/454105/1/Gundem şimdi de çamlıcaya 15bin m2 lik cami yapılacakmış. Neden, orası iyiydi öyle, kime sordular, kim onay verdi, körler sağırlar birbirini ağırlıyor biz de izliyoruz biliyorum da, yok mudur bir kişi bunlara dur diyebilecek, doz
haber.gazetevatan.com şimdi de çamlıcaya 15bin m2 lik cami yapılacakmış. Neden, orası iyiydi öyle, kime sordular, kim onay verdi, körler sağırlar birbirini ağırlıyor biz de izliyoruz biliyorum da, yok mudur bir kişi bunlara dur diyebilecek, dozerler girecekmiş ya. vallahi delirmemek elde değil bu ülkede yaşayıp da.
0
aynı fikirdeyim. ama maalesef bundan memnun olan büyük bir çoğunluk var. ben 3. köprüye bile karşıyım, geçen onun da ihalesinin verildiğini öğrendim. bugün de bu. istanbulun her yerinden görülen camiyi napayım sen oraya modern arap mimarisinde zevksizlik abidesi diktiğinde.
0
seni çok iyi anlıyorum arkadaşım. bgn haberleri okuyunca sinirlerim tepeme çıktı. Sabah servise giderken zaten billboard'larda 'artık tüm halk evlerinde osmanlıca ve arapça öğrenebilirsiniz' yazıyordu. Hadi Arapça'yı anlıyorum, neden Osmanlıca? Neden bir İspanyolca, Fransızca değil de Osmanlıca? Neden ülkenin milli bayramlarının önü kapatılyor da İstanbul'un fethi yüzyılın kutlamasını yaşıyor? Neden artık gençlik kamplarında kız-erkek ayrılıyor? İran'lı arkadaşlarım, haberleri gördükçe, bana yazıyorlar: Tıpatıp benzerimizi yaşıyorsunuz diye. Bilmem anlatabildim mi?
0
Sevgili jangara, dininde, imanında, inancında, şükründe olan bir Müslüman olarak, ziyadesiyle fazlaca olan camiiler varken, tepelere, en üst tepelere, aslında insanların rahatlıkla ibadet etmeye gidemeyeceği yerlere camii yapılmasına karşıyım.
Camii yapacaksan 'tüm istanbul görecek' mantığı ile değil, nerede ihtiyaç var, insanlar nasıl en rahat şekilde camiiye gidebilirler, mantığı ile hareket edeceksin. Zira İslam'da gösteriş ve şaşaa bilirsin hoş karşılanmaz.
Camii yapacaksan 'tüm istanbul görecek' mantığı ile değil, nerede ihtiyaç var, insanlar nasıl en rahat şekilde camiiye gidebilirler, mantığı ile hareket edeceksin. Zira İslam'da gösteriş ve şaşaa bilirsin hoş karşılanmaz.
0
Kıyamet alametlerinden biride budur. Camilerin gereksiz yere çoğalması. Ve bunun müslümanlıkla bağdaştırılarak karşı çıkanları din düşmanı gibi göstermek.
Bunlar dini sadece namaz kılmak şeklinde yaşadıkları için, dini namaz dini haline getirdikleri için camilerin çoğalmasını ister desteklerler amaaaaa gel görki islamın emrettiği bilimsel düşünme, ahlak, edep, vefa, hoşgörü ve daha sayamadığım birçok şeyi bir kenara iterek camileride perde gibi kullanırlarki bu eksiklerini cahil kalmış ve bilhasa cahil bırakılmak istenen kesimler bilmesin görmesin.
Bunlar dini sadece namaz kılmak şeklinde yaşadıkları için, dini namaz dini haline getirdikleri için camilerin çoğalmasını ister desteklerler amaaaaa gel görki islamın emrettiği bilimsel düşünme, ahlak, edep, vefa, hoşgörü ve daha sayamadığım birçok şeyi bir kenara iterek camileride perde gibi kullanırlarki bu eksiklerini cahil kalmış ve bilhasa cahil bırakılmak istenen kesimler bilmesin görmesin.
0
Benim anlamadığım İstanbul sulieti bozuluyor diye gökdelenleri yıkacaklardı.. İstanbul'un her yerinden görülecek diyorlar birde.. Zaten bilinen İstanbul manzarasında bir çok cami yok mu? Müslüman olduğumu kimseye açıklamak veya detaylandırmak zorunda değilim.. Benim müslüman olduğumu sorgulamakta kimsenin haddine değil..
Zaten ülkemizde hemen hemen her mahallede cami mevcut.. Yanlışsam söyleyin.. Tüm öncelikler bitti mi? Devlet tüm ihtiyaçları karşıladı bir cami yapmak kaldı değil mi? Küçükken bir İstanbul ziyaretimde Çamlıca'da dondurma yemiştim.. Yanlış biliyorsam düzeltin İstanbul'un en güzel yeşilliği orası? O doğayı mahvedecekler.. Ülkenin gidişat yemin ediyorum hiç böyle siyaha bürünmemişti. Kadın mahremiyetini bitiren yasalar, özgürlük kısıtlamaları, başbakanın bencil tutumu ve dahası bu ülkeyi çıkmaza sürüklemeye devam ediyor.. Adam sadece ben diyor ya.. Gündem değiştirip istedikleri tüm yasaları geçiriyorlar.. Ve bazıları hala gerçekleri görmeyip işi neden cami yapılmasın, siz müslüman değil misiniz tartışmasına götürüyor! Yeter sizin şu kıt beyinleriniz, düşünceleriniz..
Zaten ülkemizde hemen hemen her mahallede cami mevcut.. Yanlışsam söyleyin.. Tüm öncelikler bitti mi? Devlet tüm ihtiyaçları karşıladı bir cami yapmak kaldı değil mi? Küçükken bir İstanbul ziyaretimde Çamlıca'da dondurma yemiştim.. Yanlış biliyorsam düzeltin İstanbul'un en güzel yeşilliği orası? O doğayı mahvedecekler.. Ülkenin gidişat yemin ediyorum hiç böyle siyaha bürünmemişti. Kadın mahremiyetini bitiren yasalar, özgürlük kısıtlamaları, başbakanın bencil tutumu ve dahası bu ülkeyi çıkmaza sürüklemeye devam ediyor.. Adam sadece ben diyor ya.. Gündem değiştirip istedikleri tüm yasaları geçiriyorlar.. Ve bazıları hala gerçekleri görmeyip işi neden cami yapılmasın, siz müslüman değil misiniz tartışmasına götürüyor! Yeter sizin şu kıt beyinleriniz, düşünceleriniz..
0
bence fazla abartiyorsunuz. camiinin oraya kurulmasi guzel bir goruntu olusturur. bogazda turlarken nasil ki ortakoy, sultanahmet, suleymaniyenin heybetini gormek guzel geliyorsa camlicadakini gormek guzel gelecek. biraz genis dusunun. olay sadece bir din olayi degil. camiiler istanbul ve kulturumuzun bir parcasi.
semtinize adim basi cami acilisina karsi ciksaniz anlarim. ama bu oyle bir olay degil.
not: ateistidmanyurdusporluyum.
semtinize adim basi cami acilisina karsi ciksaniz anlarim. ama bu oyle bir olay degil.
not: ateistidmanyurdusporluyum.
0
Camilerin kültürümüzün bir parçası olduğuna katılmıyorum. Kültürümüzde medrese sistemi varmış, cami ile birbirine karıştırılmamalı. Ona kalırsa Ankara'da beğendik de cami, her gördüğümde sinirlerim bozuluyor.
Ama dessy'nin İranlı arkadaşına katılıyorum, gittiğimiz yol belli. Son kürtaj ve sezaryen muhabbetinden sonra 1 haftadır rüyamda hamile kaldığımı görüyorum. Prezervatif dışında korunma şansımız yok, rüyalarımda patlak prezervatifler dans ediyor. Önceden orta halli bir aile olsak yeter diyordum, şimdi en azından bir özel okulu karşılayacak seviyede olmalıyız diyorum. Mutlu değilim ben ya, gerçekten.
Ama dessy'nin İranlı arkadaşına katılıyorum, gittiğimiz yol belli. Son kürtaj ve sezaryen muhabbetinden sonra 1 haftadır rüyamda hamile kaldığımı görüyorum. Prezervatif dışında korunma şansımız yok, rüyalarımda patlak prezervatifler dans ediyor. Önceden orta halli bir aile olsak yeter diyordum, şimdi en azından bir özel okulu karşılayacak seviyede olmalıyız diyorum. Mutlu değilim ben ya, gerçekten.
0
bitter cikolata
Free t4üm 0,80 çıktı, sınır değerler 0,89-1,76ymış. Testi yapan kadın doğum doktoru, 1 ay sonra tekrar bakalım, iyice düşerse ilaç başlarsınız dedi dün ama saçma geldi, sınır değerin altındaysa tiroidim çalışmıyor olmuyor mu? Endokrin uzmanına gideyim mi yoksa 1 ay daha bekleyim mi? Biliyorum tıbbi
Free t4üm 0,80 çıktı, sınır değerler 0,89-1,76ymış. Testi yapan kadın doğum doktoru, 1 ay sonra tekrar bakalım, iyice düşerse ilaç başlarsınız dedi dün ama saçma geldi, sınır değerin altındaysa tiroidim çalışmıyor olmuyor mu? Endokrin uzmanına gideyim mi yoksa 1 ay daha bekleyim mi?
Biliyorum tıbbi bir soruyu duyuruda sormak sinir edebiliyor ancak benim doktora gitmem demek eşimin izin alması demek, o yüzden gerçekten gitmem gerekiyorsa gideyim diyorum, bir de ankara'da kime gideyim?
Biliyorum tıbbi bir soruyu duyuruda sormak sinir edebiliyor ancak benim doktora gitmem demek eşimin izin alması demek, o yüzden gerçekten gitmem gerekiyorsa gideyim diyorum, bir de ankara'da kime gideyim?
0
gebe misiniz? gebeyken normal degerlerden biraz daha asagi inmesi normal free t4 degerlerinin, o yuzden doktorun soyledigi mantiksiz degil. bu arada doktora tekrar gidene kadar iyotlu besinler (iyotlu tuz, sut, yumurta) tuketmeniz de yararli olabilir.
0
ganik
8 aydan bahsediyoruz. Bundan uzun dönem geçiren oldu mu? Dönemden nasıl çıktınız?
8 aydan bahsediyoruz. Bundan uzun dönem geçiren oldu mu? Dönemden nasıl çıktınız?
0
1 sene olacak, mazide kaldım ben. artistlik yaptım pişman değilim ama çöktüm erkenden. özel bir arayışım da yok, böyle olaylar genelde aramadığında karşına çıkıyor en azından benım ıcın öyle.
0
türkiye'nin büyük bir bölümü 20+ yılını sevgilisiz geçirdi-geçiriyor :)
çıkışı oldukça basit, birine karşı duyguların değişmeye-gelişmeye başlıyor. sonra bir bakıyorsun onun da duyguları bir değişiyor, bir bakmışsın sevgili olmuşsunuz.
normalden pek bir farkı yok yani.
çıkışı oldukça basit, birine karşı duyguların değişmeye-gelişmeye başlıyor. sonra bir bakıyorsun onun da duyguları bir değişiyor, bir bakmışsın sevgili olmuşsunuz.
normalden pek bir farkı yok yani.
0
oldu oldu. uuzun süredir beraber olduğum kız arkadaşımdan geçen temmuzda ayrıldım. olaylar falan gelişti bu sürede ama olmadı. arada ufak tefek maceralarım oldu ama "evet bu "diyebileceğim bir ilişkim olmadı. bu gidişle de zor aşk acısı falan değil sadece insanlar beni onunla özdeşleştirmişlerdi. hep o sorun oluyor.
0
direk küfür ediyor lan bize. bi söz görmüştüm. herkes yalnızsa neden herkes yalnız gibi bir şeydi.
www.youtube.com
www.youtube.com
0
seneyi devriyesi geliyor. helva tarifi okudum biraz önce kitaptan. yapıp dağıtacağım.
0
20 yaşındayım benim hayatımda sevgilim olmadı lan siz neden bahsediyosunuz aq :(
0
neyse ki evli bir kezbanım artık, ben üzerime alınmadım ama ağır küfür la.
0
ben de 8 ay civarı manitasız kalmıştım... valla kendimi fitness'a ve derslerime verdim yakın arkadaşlarımla zaman geçirdim erkek erkeğe gezmece tozmaca,bi dolu kızn geldiği house partyler yapıp hiç birini sevgili olmaya layık bulmadığımız ama geyiğin dibine vurulan dönemlerdi.
arkadaşların sevgili bulup sen sap gibi kalınca biraz kötü.ben zor beğenen biriyim;umutla bakmaktan vazgeçip "kesin kendime göre bnm kafamda birini bulamıcam artk" moduna soktğm an buldum birisini:) hep böyle olur zaten:D.
arkadaşların sevgili bulup sen sap gibi kalınca biraz kötü.ben zor beğenen biriyim;umutla bakmaktan vazgeçip "kesin kendime göre bnm kafamda birini bulamıcam artk" moduna soktğm an buldum birisini:) hep böyle olur zaten:D.
0
schopenowski
http://www.eksiduyuru.com/index.php?m=d&id=415276valla zerre canım istemiyor ama yapıcak başka işim yokmuş. yani proje falan bitirmem gerekiyor ama şu an çok sıkılıyorum sigara içmediğim için. abur cubur falan doldurdum eve, onlarla tıkınıyorum ama ne biliym, hayat çok boşmuş be .)bir de abur cuburl
www.eksiduyuru.com
valla zerre canım istemiyor ama yapıcak başka işim yokmuş. yani proje falan bitirmem gerekiyor ama şu an çok sıkılıyorum sigara içmediğim için. abur cubur falan doldurdum eve, onlarla tıkınıyorum ama ne biliym, hayat çok boşmuş be .)
bir de abur cuburları ağzıma götürürken sanki oruçluymuşum gibi bi' hissiyat oluşuyor. şöyle bi' duraksıyorum bir şey yemeden önce. iki kez düşünüyorum ağzıma götürürken falan. abur cuburu da zevkle tüketemiyorum yani. napak kanka?
valla zerre canım istemiyor ama yapıcak başka işim yokmuş. yani proje falan bitirmem gerekiyor ama şu an çok sıkılıyorum sigara içmediğim için. abur cubur falan doldurdum eve, onlarla tıkınıyorum ama ne biliym, hayat çok boşmuş be .)
bir de abur cuburları ağzıma götürürken sanki oruçluymuşum gibi bi' hissiyat oluşuyor. şöyle bi' duraksıyorum bir şey yemeden önce. iki kez düşünüyorum ağzıma götürürken falan. abur cuburu da zevkle tüketemiyorum yani. napak kanka?
0
sigarayı icat edenlerin, dünyaya yayanların allah belasını versin. insanları ne hale getirdi şu illet yaa..
0
tespih kullandı ve çerez (tek atımlık fındık, fıstık gibi) yedi bol bol bırakan bir arkadaşım.
0
aynı şeyi ben de yaptım bugün. 24 saattir sigara içmiyorum. bunu nasıl başardım diye şaşırıyorum ama. günde bir iki tane tüttürmeye devam edesim var benim de.
canım çok aşırı çekmedi aslında gün başladığından beri hiç içmediğim için ama hiç bir şeye odaklanamıyorum. mal mal oturmaktan ya da uyumaktan başka bir şey yapamıyorum canım istese de istemese de.
canım çok aşırı çekmedi aslında gün başladığından beri hiç içmediğim için ama hiç bir şeye odaklanamıyorum. mal mal oturmaktan ya da uyumaktan başka bir şey yapamıyorum canım istese de istemese de.
0
khan shabbir
Bu sözü kim söylemiş?"Ne zaman o küçük kendinden kurtulursun, o zaman değerin artar."
Bu sözü kim söylemiş?
"Ne zaman o küçük kendinden kurtulursun, o zaman değerin artar."
"Ne zaman o küçük kendinden kurtulursun, o zaman değerin artar."
0
Facebook listemdeki atarlı kızların paylaştığı iletilere benziyor bu. "Sen gittin sandın ama sana kapıyı açan bendim.." gibi.
0
Gkcn
Arkadaşlar merhaba;24 yaşındayım 2,5 seneyi aşkın süreli bir ilişkim var, söz ve nişan yaptık Temmuz'da da evlenmeyi düşünüyoruz. Buraya kadar herşey normal. Fakat ben şu anda acayip endişeler içerisindeyim ve ilginç bir bunalım geçiriyorum galiba.2,5 senelik ilişkinin toplasan 1 yıldan daha azını b
Arkadaşlar merhaba;
24 yaşındayım 2,5 seneyi aşkın süreli bir ilişkim var, söz ve nişan yaptık Temmuz'da da evlenmeyi düşünüyoruz. Buraya kadar herşey normal. Fakat ben şu anda acayip endişeler içerisindeyim ve ilginç bir bunalım geçiriyorum galiba.
2,5 senelik ilişkinin toplasan 1 yıldan daha azını bir arada geçirdik, geri kalan zamanda skype-whatsapp viber üçgeninde yaşadık sürekli, çünkü aramızda mesafe vardı. Çok iyi anlaştığımız zamanlar, çok güzel anılarımız var, gerçekten en zor zamanlarımda hep o vardı yanımda, fakat görüş ayrılıkları çok fazla, bir taraf mutaasıp diğer tarafsa bi post-modern böyle bi liberal takılıyor. Ve kültürel konulara girdiğimizde genelde çatışmalar yaşayabiliyoruz. O çok gelenekçi, şekile çok takılan detaylara çok dikkat eden planlı programlı titiz biri. Bense spontane yaşamayı seven, plan yapınca bunu zorunluluk olarak görüp zevkli bir aktiviteden bile soğuyabilen bir insanım. Bu konuda da son zamanlarda çok sıkıntı yaşadık. Ama ilişkimiz boyunca yaşadığımız problemlerin %80 ini mesafe kaynaklı olarak tanımlayıp sürekli birbirimize tutunduk. Şimdi ise, son zamanlarda, evlilik hazırlıgı vs. tartışmalar yaşadık ve en son bir tartışmada, resmen kafama biri vurmuş gibi 180 derece değişti düşüncelerim. Bir sabah kalktıgımda, kendimi eskisi kadar bağlı hissetmiyordum, herşeyi daha net ve tüm gerçekliğiyle görmeye başlamıştım. Şu anda da bu yüzden, "evlenince anlaşamayız" diye çok korkuyorum. Yine de bunların yanında, nişanlım çok güçlü bir insan ve çok doğal, bana her konuda destek olur, beni gazlar, birşeyleri başarmakta sürekli itici gücüm olmuştur şimdiye kadar, ama evlilik, konuşacak çok fazla şeyin olması ve aynı pencereden bakabilmek değil midir hayata? yani evlilik aslında, en iyi arkadaşınızın sürekli yanınızda olması beklentisi değil midir? ama ben en iyi arkadaşımla konuştugum paylaştıgım şeylerin %50sini ancak nişanlımla paylaşabilirim, çünkü söz yerindeyse ben biraz "entel" kalıyorum galiba ona göre. Akşamları işten gelip karım beni doyursun da tv izleyip dizilere yorum yapalım'dan çok, güncel veya sürece yayılmış ufku geniş tartışmalar, konuşmalar yapalım isterim kendisiyle. Kendisi benden öğrenecek çok şeyi oldugunu her fırsatta dile getirir ama bu değişeceğinin, kafa yapısının benimkiyle paralelleşeceğinin garantisi olamaz değil mi?
Bilmiyorum dostlar kafam çok karışık, 2 ay zaman kaldı şurda, herşeyi bombok etmekten (evlenerek ya da evlenmeyerek) çok korkuyorum.. İki arada bir derede kaldım, hayatımda hiçbir an hatırlamıyorum ki kafam bu kadar karışsın.. Yorumlarınızı bekliyorum, yardımlarınızı mı demeliyim yoksa..
24 yaşındayım 2,5 seneyi aşkın süreli bir ilişkim var, söz ve nişan yaptık Temmuz'da da evlenmeyi düşünüyoruz. Buraya kadar herşey normal. Fakat ben şu anda acayip endişeler içerisindeyim ve ilginç bir bunalım geçiriyorum galiba.
2,5 senelik ilişkinin toplasan 1 yıldan daha azını bir arada geçirdik, geri kalan zamanda skype-whatsapp viber üçgeninde yaşadık sürekli, çünkü aramızda mesafe vardı. Çok iyi anlaştığımız zamanlar, çok güzel anılarımız var, gerçekten en zor zamanlarımda hep o vardı yanımda, fakat görüş ayrılıkları çok fazla, bir taraf mutaasıp diğer tarafsa bi post-modern böyle bi liberal takılıyor. Ve kültürel konulara girdiğimizde genelde çatışmalar yaşayabiliyoruz. O çok gelenekçi, şekile çok takılan detaylara çok dikkat eden planlı programlı titiz biri. Bense spontane yaşamayı seven, plan yapınca bunu zorunluluk olarak görüp zevkli bir aktiviteden bile soğuyabilen bir insanım. Bu konuda da son zamanlarda çok sıkıntı yaşadık. Ama ilişkimiz boyunca yaşadığımız problemlerin %80 ini mesafe kaynaklı olarak tanımlayıp sürekli birbirimize tutunduk. Şimdi ise, son zamanlarda, evlilik hazırlıgı vs. tartışmalar yaşadık ve en son bir tartışmada, resmen kafama biri vurmuş gibi 180 derece değişti düşüncelerim. Bir sabah kalktıgımda, kendimi eskisi kadar bağlı hissetmiyordum, herşeyi daha net ve tüm gerçekliğiyle görmeye başlamıştım. Şu anda da bu yüzden, "evlenince anlaşamayız" diye çok korkuyorum. Yine de bunların yanında, nişanlım çok güçlü bir insan ve çok doğal, bana her konuda destek olur, beni gazlar, birşeyleri başarmakta sürekli itici gücüm olmuştur şimdiye kadar, ama evlilik, konuşacak çok fazla şeyin olması ve aynı pencereden bakabilmek değil midir hayata? yani evlilik aslında, en iyi arkadaşınızın sürekli yanınızda olması beklentisi değil midir? ama ben en iyi arkadaşımla konuştugum paylaştıgım şeylerin %50sini ancak nişanlımla paylaşabilirim, çünkü söz yerindeyse ben biraz "entel" kalıyorum galiba ona göre. Akşamları işten gelip karım beni doyursun da tv izleyip dizilere yorum yapalım'dan çok, güncel veya sürece yayılmış ufku geniş tartışmalar, konuşmalar yapalım isterim kendisiyle. Kendisi benden öğrenecek çok şeyi oldugunu her fırsatta dile getirir ama bu değişeceğinin, kafa yapısının benimkiyle paralelleşeceğinin garantisi olamaz değil mi?
Bilmiyorum dostlar kafam çok karışık, 2 ay zaman kaldı şurda, herşeyi bombok etmekten (evlenerek ya da evlenmeyerek) çok korkuyorum.. İki arada bir derede kaldım, hayatımda hiçbir an hatırlamıyorum ki kafam bu kadar karışsın.. Yorumlarınızı bekliyorum, yardımlarınızı mı demeliyim yoksa..
0
şeyi de ekleyeyim, aman çevre ne der nasıl olur falan diye de riske girmeye değmez. kafanız rahat olsun önce.
0
bence nişanlınıza durumu böylece anlatın dürüst bir şekilde ve ayrılmayı değil ama evlilik tarihini ileri atmayı teklif edin ve aranızda mesafe olmadan normal şekilde bir ilişkinizi yaşayın bakalım ne olacak.
'ama ben en iyi arkadaşımla konuştugum paylaştıgım şeylerin %50sini ancak nişanlımla paylaşabilirim' - bu kısım normal değil kesinlikle. insan eşiyle her şeyi paylaşabilmeli. kafalar denk olmalı.
daha 24 yaşındasınız evlilik için erken zaten, hele böyle bir durumda.
'ama ben en iyi arkadaşımla konuştugum paylaştıgım şeylerin %50sini ancak nişanlımla paylaşabilirim' - bu kısım normal değil kesinlikle. insan eşiyle her şeyi paylaşabilmeli. kafalar denk olmalı.
daha 24 yaşındasınız evlilik için erken zaten, hele böyle bir durumda.
0
Ya zaten ben tüm endişelerimi ve düşündüklerimi nişanlımla paylaştım ama benim kafama dank eden şeyler, henüz ona ulaşmamış olacak ki, hala eski romantiklikte, umut dolu, konuşmalar yapıyor. Şu anda benim belli bir stres altında oldugumu ve kalbimin kırık oldugunu ama sonuçta herşeyin iyi olacağını düşünüyor, ve ben de ne ayrılmayı ne de evlenmeyi "şu dakika" göze alamıyorum. Hani karşı taraftan evet gerçekten sıkıntılar var bunları çözmeden bu iş olmaz tarzı bir yaklaşım gelse, herşey daha kolay olacak ama.
0
açıkçası erteleyelim demeyi de göze alamıyorum bu bağlamda çünkü karşı taraf için that's not an option :S
0
evlilikte kafaların paralel olmasından ziyade, her şeyi oturup konuşabilmek daha önemli.
yada şöyle diyelim senin gibi düşünebilmesi değil, senin ne düşündüğünü düşünebilmeli.
eğer her şeyi paylaşamıyorsanız, konuşamıyorsanız, birbirinizin sırdaşı, dert ortağı değilseniz hayat arkadaşı olamazsınız. sadece aynı evde yaşayan ve legal olarak seks yapan iki kişi olabilirsiniz en fazla.
ayrıca 24 yaş hakkat çok erken evlilik için.
illa evlencem diyosanız hiç değilse çocuk yapmadan boşanın bari..
yada şöyle diyelim senin gibi düşünebilmesi değil, senin ne düşündüğünü düşünebilmeli.
eğer her şeyi paylaşamıyorsanız, konuşamıyorsanız, birbirinizin sırdaşı, dert ortağı değilseniz hayat arkadaşı olamazsınız. sadece aynı evde yaşayan ve legal olarak seks yapan iki kişi olabilirsiniz en fazla.
ayrıca 24 yaş hakkat çok erken evlilik için.
illa evlencem diyosanız hiç değilse çocuk yapmadan boşanın bari..
0
Evlilik konusunda verdiğim tek bir öğüt var, en azından 6 ay aynı evde yaşanmalı resmi bir bağımlılık altına girmeden. Sonra pat diye bir sabah salonda çoraplarını çıkarmış bir adamla ya da yatak odasını pembe peluşlarla doldurmuş bir kadınla uyanıveriyorsunuz.
0
evlilikte geri donulmez bir yola girdiysen, cocugu biraz ertelemeye bak. ama bu ne kadar senin elinde, onu da bi Allah bilir.
bu yasta evlenenlere tiksintiyle bakmiyorum ya da onlari kinamiyorum. kafa dengi birini buldularsa, cocuklari yirmi yasina geldiginde, kendileri de kirklarinda oluyorlar, arkadas gibi cok zevkli oluyor. tanidigim boyle birisi var.
aileleriniz surekli bir araya gelecekse, aradaki hayata bakis farkliligindan dolayi ortaya cikmasi muhtemel puruzleri engellemek icin, ilave gayret gostermen lazim.
o seni cok seviyor ama senin icin ona karsi ayni dolulukta sevgi hissetmiyorsa, bu da bir problem olarak cikacaktir karsina.
su anda sana batan bir hareketi var mi? oturup bunlari da konustunuz mu?
bu arada, "that's not an option" kismina katilmiyorum. imzayi attiktan sonra vazgectim demek, imzayi atmadan once vazgectim demekten cok daha zor olur.
bu yasta evlenenlere tiksintiyle bakmiyorum ya da onlari kinamiyorum. kafa dengi birini buldularsa, cocuklari yirmi yasina geldiginde, kendileri de kirklarinda oluyorlar, arkadas gibi cok zevkli oluyor. tanidigim boyle birisi var.
aileleriniz surekli bir araya gelecekse, aradaki hayata bakis farkliligindan dolayi ortaya cikmasi muhtemel puruzleri engellemek icin, ilave gayret gostermen lazim.
o seni cok seviyor ama senin icin ona karsi ayni dolulukta sevgi hissetmiyorsa, bu da bir problem olarak cikacaktir karsina.
su anda sana batan bir hareketi var mi? oturup bunlari da konustunuz mu?
bu arada, "that's not an option" kismina katilmiyorum. imzayi attiktan sonra vazgectim demek, imzayi atmadan once vazgectim demekten cok daha zor olur.
0
evlilik zaten başlı başına zor birşey, ki her ilişkinin ömrü var eğer ilişkinizi dönüştüremiyorsanız, zorlamayın ama bence ilişkileri dönüştürmeyi de öğrenin. ilişkiniz asla başladığı gibi gitmeyecek hem de hiç kimseyle.
0
hiç bir şey yapamazsan, yani evlenirsen en azından çocuk yapma durumun geleceğini görene kadar. tabi dile kolay da konuşuyoruz öyle.
0
açıkçası erteleyelim demeyi de göze alamıyorum bu bağlamda çünkü karşı taraf için that's not an option :S
bu durum herşeyi özetliyor arkadaşım. görünen o ki hayatını mahvetmişsin. ve geri dönüşün yok. yapabileceğin birşey yok.
mutluluklar(!)
bu durum herşeyi özetliyor arkadaşım. görünen o ki hayatını mahvetmişsin. ve geri dönüşün yok. yapabileceğin birşey yok.
mutluluklar(!)
0
kendinden çok karşı tarafa değer verdiğin anda bu olay bitmiştir bence.şu noktadan sonra istediğin kadar ertele,evleneceksin ve birkaç yıl sonra küfür kavga kıyamet ayrılacaksın.defalarca denenmiştir.mutahasıp bir aile/sevgili ve tam tersi düşüncede bir aile/sevgili olayı asla yürümez.
0
Evlilik asamasindaki sorunlarin cogu evlenecek kisiler degil onlarin akrabalari tarafindan koruklenir. Mumkun oldugunca diger aile bireylerinin isin icine girmesine engel olunmali. Bunu taraflari tersleyerek falan degil de, politik sekilde yapmali. Omur boyu akraba olacaginiz kisilerle papaz olmak akilci degil hani...
Eger sorun evlenecek bireyler arasindaki iliskiyse adimlari daha dikkatli atmakta fayda var. Bir muddet sonra evliligin buyusu kaybolacak ve bir sabah yaninda omur boyu hayatini gecirecegin kisiyle uyanacaksin. Peki o zaman da "ne yaptim ben?" diyecek misin?
En cok gordugum hataysa insanlarin evlendiklerinde hayatlarina buyulu degnek degecegini sanmalari... Elbette yasaminizda degisiklikler olacak ve karsinizdaki insana bagli olarak bu degisikligin orani degisecek. Arkadaslarinizla belki eskisi kadar zaman geciremeyeceksiniz ama evinizde kendi duzeniniz olacak. Bazen siz ona, bazen de o size uyarsa catisma olmaksizin aranizdaki farki zenginlige donusebilirsiniz.
Karsinizdakini sevdikten ve saygi ortamini tesis ettikten sonra gul gibi gecinip gidersiniz. Ancak en ufak bir tartismanin hararetini iki taraftan birisi sonduremiyorsa, aksine "ben hakliyim", "ben biliyorum" seklinde usteliyorsa o kurum bir muddet sonra catirdar. Bunun icin her iki tarafin da fedakarligi gerekli. Iki taraftan birisi hakli oldugu halde susup "bunu sinirlerimiz yatisinca konusalim" diye dusunebilecek mi?
Eger sorun evlenecek bireyler arasindaki iliskiyse adimlari daha dikkatli atmakta fayda var. Bir muddet sonra evliligin buyusu kaybolacak ve bir sabah yaninda omur boyu hayatini gecirecegin kisiyle uyanacaksin. Peki o zaman da "ne yaptim ben?" diyecek misin?
En cok gordugum hataysa insanlarin evlendiklerinde hayatlarina buyulu degnek degecegini sanmalari... Elbette yasaminizda degisiklikler olacak ve karsinizdaki insana bagli olarak bu degisikligin orani degisecek. Arkadaslarinizla belki eskisi kadar zaman geciremeyeceksiniz ama evinizde kendi duzeniniz olacak. Bazen siz ona, bazen de o size uyarsa catisma olmaksizin aranizdaki farki zenginlige donusebilirsiniz.
Karsinizdakini sevdikten ve saygi ortamini tesis ettikten sonra gul gibi gecinip gidersiniz. Ancak en ufak bir tartismanin hararetini iki taraftan birisi sonduremiyorsa, aksine "ben hakliyim", "ben biliyorum" seklinde usteliyorsa o kurum bir muddet sonra catirdar. Bunun icin her iki tarafin da fedakarligi gerekli. Iki taraftan birisi hakli oldugu halde susup "bunu sinirlerimiz yatisinca konusalim" diye dusunebilecek mi?
0
dahinnotha
hatırlıyorum, önceden annem pilav pişirmeden önce pirinçleri bi tepsiye koyar ve taşlarını ayıklardı. şimdi ise pirinçlerde taş ya da benzri birşey yok. paketten çıktığı gibi tencereye giriyor. merak ediyorum, fabrikada nasıl bir işlemden geçiyor da pirinçler taşlardan ayıklanıyor?
hatırlıyorum, önceden annem pilav pişirmeden önce pirinçleri bi tepsiye koyar ve taşlarını ayıklardı. şimdi ise pirinçlerde taş ya da benzri birşey yok. paketten çıktığı gibi tencereye giriyor.
merak ediyorum, fabrikada nasıl bir işlemden geçiyor da pirinçler taşlardan ayıklanıyor?
merak ediyorum, fabrikada nasıl bir işlemden geçiyor da pirinçler taşlardan ayıklanıyor?
0
eskiden pirince ağırlık yapsın diye taş koyan bakkallar vardı hepsi süpermarketlere yenildiler. şaka bir yana teknoloji. suyla ayırıyorlar büyük ihtimal( akan su da pirinç taneleri gidiyor taşlar taş daha ağır ya )
0
bulgur için söyleyim, önceden k.validegil taş değirmende dövdürürmüş, o yüzden taş oluştmuş, şimdi başka bir tür değirmen kullsnıyorlar, taş olmuyor.
0
bir maden mühendisliği öğrencisi olarak aklıma ilk olarak cevher hazırlama yöntemleri geldi :)
mr fusion'ın dediği doğru olabilir. örneğin kömürü yantaşından ayırıp daha temiz bir kömür elde edebilmek için çok uzun oluklar kullanılıyor. ağır olan yantaş dibe batıyor ve daha yavaş hareket ediyor. kömür ise akıntıya daha fazla kapılıp daha önden gidiyor ve önden giden kömürleri kenara alıyorlar.
mr fusion'ın dediği doğru olabilir. örneğin kömürü yantaşından ayırıp daha temiz bir kömür elde edebilmek için çok uzun oluklar kullanılıyor. ağır olan yantaş dibe batıyor ve daha yavaş hareket ediyor. kömür ise akıntıya daha fazla kapılıp daha önden gidiyor ve önden giden kömürleri kenara alıyorlar.
0
barut
İlk bölümlerinden bu yana -sıkılmadan- Behzat Ç'yi izliyorum. Keyif almadığımı söyleyemem, ama bu sezon önceki sezondan daha iyi diyebilecek bir babayiğit de çıkmaz heralde?Geçtiğimiz sezon Ekşi Sözlük yıkılıyordu Behzat diye. Bir günde 30-40 sayfa entry girilirdi, insanlar ağladık öldük bittik diye
İlk bölümlerinden bu yana -sıkılmadan- Behzat Ç'yi izliyorum. Keyif almadığımı söyleyemem, ama bu sezon önceki sezondan daha iyi diyebilecek bir babayiğit de çıkmaz heralde?
Geçtiğimiz sezon Ekşi Sözlük yıkılıyordu Behzat diye. Bir günde 30-40 sayfa entry girilirdi, insanlar ağladık öldük bittik diye yorumlar atardı. Şimdi bakıyorum da, Salı günü Behzat başlığına girip 3 sayfa geri gidince pazar gününün entry'lerine varılıyor. Zaten en büyük kitlesi Ekşi Sözlük olan bu diziyi Ekşi'ciler de mi beğenmiyor artık, nedir? Bir ilgi düşüşü mü var, Behzat Ç mi giderek yavanlaşıyor, yoksa bir şeyin kalitesini ve reytingini entry sayısıyla ölçmek ve yorumlamak yanlış mı olur?
Fikirlerinizi duymak isterim.
(Demem o ki; ulan yazsanıza bir şeyler her hafta, gelecek sezon yayınlatıcak kanal bulamıcaz!)
Geçtiğimiz sezon Ekşi Sözlük yıkılıyordu Behzat diye. Bir günde 30-40 sayfa entry girilirdi, insanlar ağladık öldük bittik diye yorumlar atardı. Şimdi bakıyorum da, Salı günü Behzat başlığına girip 3 sayfa geri gidince pazar gününün entry'lerine varılıyor. Zaten en büyük kitlesi Ekşi Sözlük olan bu diziyi Ekşi'ciler de mi beğenmiyor artık, nedir? Bir ilgi düşüşü mü var, Behzat Ç mi giderek yavanlaşıyor, yoksa bir şeyin kalitesini ve reytingini entry sayısıyla ölçmek ve yorumlamak yanlış mı olur?
Fikirlerinizi duymak isterim.
(Demem o ki; ulan yazsanıza bir şeyler her hafta, gelecek sezon yayınlatıcak kanal bulamıcaz!)
0
evet yavanlaştı, bayağılaştı. geçen sezonla alakası kalmadı. ben geçen sezon iki elim kanda olsa izlerdim. bu sezon da sabırla, toparlarlar belki diye bekledim ama artık 3-4 bölümdür izlemiyorum. bence gelecek sezon olmasın da zaten. eline yüzüne daha fazla bulaştırmadan bitirsinler.
0
valla geçen ilkbahar erasmusla olmama rağmen pazartesi gelir gelmez açardım izlerdim gülerdim.
şimdi tv'de oynuyor ama ne biliyim o arada başka işler de yapıyorum
he güzel kısımlar var, yok değil, bazı hikayeler ilginç ama tüm bölümü nefessiz izletecek kadar değil
şimdi tv'de oynuyor ama ne biliyim o arada başka işler de yapıyorum
he güzel kısımlar var, yok değil, bazı hikayeler ilginç ama tüm bölümü nefessiz izletecek kadar değil
0
Hem romanını hem dizisini severek okumuş, izlemiştim. Ama artık behzat her kelimeleyi ikilemesi beni çok geriyor. "Getir oğlum şu dosyayı getir la getir getir", "bul la şu adamı, bul bul", "ara kızım şu adamı, ara la ara ara". Sanki dizinin %95i böyle geçiyor gibi geliyor artık.
0
bitter cikolata
Bu sene eşimin ilk babalar günü olacak, özel ve saklanabilecek birşey yapmak istiyorum. Kendisi fanatik olmasa da sağlam beşiktaşlıdır. Ona ve oğlumuza aynı formadan alsam hoşuna gider mi? Gider derseniz forma nasıl olsun? Bir de oğlum 4 aylık ama 4 aylık bedene forma var mıdır? Yoksa 1-2 yaşa göre
Bu sene eşimin ilk babalar günü olacak, özel ve saklanabilecek birşey yapmak istiyorum. Kendisi fanatik olmasa da sağlam beşiktaşlıdır. Ona ve oğlumuza aynı formadan alsam hoşuna gider mi? Gider derseniz forma nasıl olsun? Bir de oğlum 4 aylık ama 4 aylık bedene forma var mıdır? Yoksa 1-2 yaşa göre mi alayım? Ya da saçma mı olur? Ne alayım? Ankara'da bu işleri nerden halledebilirim? Bebekle gideceğim için nokta atışı yapmam gerek de.
0
Aşağıdaki web siteler size yardımcı olabilir:
www.kartalyuvasi.com.tr
www.hepsiburada.com
www.kartalyuvasiankara.com
www.kartalyuvasi.com.tr
www.hepsiburada.com
www.kartalyuvasiankara.com
0
sen ne diyosun, takımların hastane çıkışı bile var. 4 aylık olmaz mı? hoşuna gider, süper de olur bence. lakin çocuk uzun süre giyemez onu. belki biraz daha büyüyünce, ayaklanınca falan da giyebileceği büyüklükte olsa daha iyi olur. ama düşünce güzelmiş. isimleri de yazdır sırtına.
0
eğer imzalı forma düşünürseniz de bende 1 adet orjinal, tüm futbolcuların imzaladığı delgado maç forması var. şu sıralar satmak niyetindeyim.
0
Bence sırtına isim yerine, Babaya "BABADAN" yazıp altına 19, ufaklığa da "OĞLUNA" yazıp altına 03 yazın. çok daha anlamlı olur :)
0
Aslında ben oğlumu gençler sevdalısı yapacaktım ama hem baba hem dede hem dayı hem tüm yakın dostlar beşiktaşlı olunca sesimi çıkaramadım. Bari dedim böyle böyle ben içselleştireyim bu durumu:) O zaman ben yapayım bu forma işini yA:)
0
Bi de hangi formayı alayım? Taraftar şu formadan nefret etti, çubuklu olsun çizgisiz olsun vs gibi bir öneriniz var mı? Biraz baktım da illa cola turka yazmak zorunda mı, en çok sevilen forma hangisi?
0
@dampire, o da olabilir ama eşim formalarını kendi maçlarında da giyiyor, tek başına sırıtır mı ki?
0
kurbaga kermit
Bazı pitbullar çok sakin oluyor hatta bazı ülkelerde çocuklarla oyun oynamaları için besleniyorlar mış vs.Ama bazende insanları öldürmeye teşebbüs ediyorlar.Bu hayvanları saldırganlaştıran nedir? Sahibine bile saldırdıkları oluyor.Neden böyle ?
Bazı pitbullar çok sakin oluyor hatta bazı ülkelerde çocuklarla oyun oynamaları için besleniyorlar mış vs.Ama bazende insanları öldürmeye teşebbüs ediyorlar.Bu hayvanları saldırganlaştıran nedir? Sahibine bile saldırdıkları oluyor.Neden böyle ?
0
Pitbull dediğin ırk zaten Hitler döneminde sırf Yahudileri köpeklere boğdurmak için genetiğiyle oynanmış bir cins. Hayvanın yapısı bu.
0
Exla ya ek olarak
Yetiştirme şekli çok önemli bir de. Sen köpeği küçüklüğünden beri nasıl yönlendirirsen hayvanda ona göre bir gelişim gösterecektir. Geçen gün okan bayülgen'in programına katılan konuklardan birisi eğer doğru eğitilmezse Golden Redriever lar bile katile dönebilir demişti.
Yetiştirme şekli çok önemli bir de. Sen köpeği küçüklüğünden beri nasıl yönlendirirsen hayvanda ona göre bir gelişim gösterecektir. Geçen gün okan bayülgen'in programına katılan konuklardan birisi eğer doğru eğitilmezse Golden Redriever lar bile katile dönebilir demişti.
0
sahibinin cehaleti ve yetiştirilme tarzıyla da alakalı. pitbull ve onun gibi güçlü ve sert gözüken köpek cinslerinin popülerliği artınca fiyatları ucuzlamış ve yetiştirmeyi bilmeyen insanlar bunları alarak köpeği saldırgan hale getiriyorlar.
doğasında saldırganlık var evet çünkü agresif köpek cinslerinin karışımından geliyor ve zamanında dövüş köpeği olarak kullanılmış. ama başka köpeklerin doğasında da var bu zaten. yetiştirilmeyle daha çok alakalı.
doğasında saldırganlık var evet çünkü agresif köpek cinslerinin karışımından geliyor ve zamanında dövüş köpeği olarak kullanılmış. ama başka köpeklerin doğasında da var bu zaten. yetiştirilmeyle daha çok alakalı.
0
@emcedeltate +1
Genetik değil, genetik olan olsa olsa sinirlenme eşiğinin düşük olmasıdır.Yetiştirme şekli.O köpekleri alanlar ne yazık ki insanlara kusamadıkları öfkelerini onlara kusuyor, onları aralarında kavga ettiriyor, köpek dövüşü yaptırıyor, köpeğe sürekli bağırıp çağırıyor.O sakin gördükleriniz ise normal şekilde yetiştirilenler.
Genetik değil, genetik olan olsa olsa sinirlenme eşiğinin düşük olmasıdır.Yetiştirme şekli.O köpekleri alanlar ne yazık ki insanlara kusamadıkları öfkelerini onlara kusuyor, onları aralarında kavga ettiriyor, köpek dövüşü yaptırıyor, köpeğe sürekli bağırıp çağırıyor.O sakin gördükleriniz ise normal şekilde yetiştirilenler.
0
Sahipleri onlardan daha hayvan(!) olduğu için. Köpeğinin iriliği ve saldırganlığından kendine övünecek bir pay çıkardıkları için. Çocuk parkının içinde tasmasız köpek gezdirmeyi marifet sayan beyinsizlerce yetiştirildikleri için vs vs.
0
köpeklerin cinslerine göre karakter yapıları olduğu doğru.
ama suçu biraz da sahiplerde aramak gerekir. piyasada pitbull besleyen insanların genellikle amacı dövüştürmek veya köpekleriyle güç gösterisi yapmak oluyor.
pitbull'u bilmem, 6 yıl doberman besledim. aynı anda siyam kedisi de vardı elimde. hangisi daha uysaldı deseniz doberman derim.
ama suçu biraz da sahiplerde aramak gerekir. piyasada pitbull besleyen insanların genellikle amacı dövüştürmek veya köpekleriyle güç gösterisi yapmak oluyor.
pitbull'u bilmem, 6 yıl doberman besledim. aynı anda siyam kedisi de vardı elimde. hangisi daha uysaldı deseniz doberman derim.
0
exla'nin soyledigi sey tamamen sehir efsanesi. pit bull denen kopekler (american pit bull terrier ve american staffordshire terrier cinsleri) hitler'in iktidara gelmesinden yillar once ingiltere'de ve amerika'da uretilmis cinslerdir.
0
forumları bir araştırırsan saldırgan olsun diye karanlık odaya zincirleyip çiğ etle besleyenler var.
(hayvanlarını bilinçli şekilde çiğ etle besleyenleri tenzih ediyorum)
(hayvanlarını bilinçli şekilde çiğ etle besleyenleri tenzih ediyorum)
0
exla'nın söylediğiyle uzaktan yakından alakası yok.ırkın çıkış nedeni arenada daha iyi dövüşen köpek yaratmaktır.gerçek game(arena) dogların insanla ilişkileri gayet iyidir.istenen zaten insana karşı agresiflik değildir.daha sonra dövüşleri istemeyen başka bır grup tarafından staffordshire terrier adı altında başka bir cluba kaydettirilmiştir(pitbulldan hiç bir farkı yok gibi gibi )
amerika'da dadı köpek olarakda biliniyor bu köpekler.sert,kaslı yapısından dolayı çocuklardan gelen fızıksel etkilere karşı minimum seviyede etkilenıyorlar.çok güçlü karektere sahiptir.kötü ellerde sakıncalı olduğu dogrudur lakin her gün dayak,şiddet,ısırma eğitimleri gibi atraksiyonlardan sonra bir golden bile gayet asabi olabilir.
sosyalleştirilmesi küçük yaşlardan itibaren başlanmalıdır.iyi sosyalleştirildiği takdirde pek ala aile köpeği olmaktadır.
sosyal medyada da çok fazla kötü reklamı yapılmaktadır.yok pitbull şunu parçaladı yok bunu yedi diye bir sürü haberler çıkıyor.haberi açıp bakıyorsun köpek pitbull bile değil.
kötü pitbull yoktur kötü insan vardır.mümkün olduğunca kötü ellere geçmesi engellenmeli,18 yaş altı kimselerce beslenilmesi yasaklanmalıdır.
www.izlesen.org
www.youtube.com
amerika'da dadı köpek olarakda biliniyor bu köpekler.sert,kaslı yapısından dolayı çocuklardan gelen fızıksel etkilere karşı minimum seviyede etkilenıyorlar.çok güçlü karektere sahiptir.kötü ellerde sakıncalı olduğu dogrudur lakin her gün dayak,şiddet,ısırma eğitimleri gibi atraksiyonlardan sonra bir golden bile gayet asabi olabilir.
sosyalleştirilmesi küçük yaşlardan itibaren başlanmalıdır.iyi sosyalleştirildiği takdirde pek ala aile köpeği olmaktadır.
sosyal medyada da çok fazla kötü reklamı yapılmaktadır.yok pitbull şunu parçaladı yok bunu yedi diye bir sürü haberler çıkıyor.haberi açıp bakıyorsun köpek pitbull bile değil.
kötü pitbull yoktur kötü insan vardır.mümkün olduğunca kötü ellere geçmesi engellenmeli,18 yaş altı kimselerce beslenilmesi yasaklanmalıdır.
www.izlesen.org
www.youtube.com
0
onlarca köpek yetiştirmiş ve bazılarınıda eğitmiş birisi olarak cevap veriyorum; her şey yetiştirilme tarzında bitiyor. toplumdaki pitbul hakkında söylenen kulaktan dolma bilgilerin çoğu yanlış ve abartmadır. ayrıca bu konuda genetiğin o kadar etkisi yok, zira genetiğiyle oynanmış olmasına rağmen saldırgan olmayan köpeklerde var.
saldırgan pitbulların olayı sahiplerinde bitiyor tamamen. kendileri bir bok olamamışlar o yüzden köpekleriyle kendilerini tatmin ediyorlar hepsi, olay bundan ibaret.
köpekler yaşadıkları bir olayı, öğrendikleri bir şeyi, iyi ve kötü anıları ömür boyu unutmazlar. misal sen köpeğe hortumla sağlam bi tane vurarak canını yak, aradan 10 sene geçtikten sonra hortum göster, köpek o anı hatırlar ve korkar. işte orada bazı köpekler korkunun verdiği adrenalini bi anlık cesarete döküyorlar ve sonrada olay oluyor. o nedenle özellikle öğrenme aşamasında onlara nasıl yaklaşırsanız meyvesinide o şekilde toplarsınız. yoksa ben sana pitbuldan rehber köpek, cocker'dan bekçi köpeği bile yaparım yani. ama yakışmaz zira bazı tabular var, herkes kendi görevini yaparsa ortalık fazla karışmaz, bu şekilde bile karışıyor çünkü.
saldırgan pitbulların olayı sahiplerinde bitiyor tamamen. kendileri bir bok olamamışlar o yüzden köpekleriyle kendilerini tatmin ediyorlar hepsi, olay bundan ibaret.
köpekler yaşadıkları bir olayı, öğrendikleri bir şeyi, iyi ve kötü anıları ömür boyu unutmazlar. misal sen köpeğe hortumla sağlam bi tane vurarak canını yak, aradan 10 sene geçtikten sonra hortum göster, köpek o anı hatırlar ve korkar. işte orada bazı köpekler korkunun verdiği adrenalini bi anlık cesarete döküyorlar ve sonrada olay oluyor. o nedenle özellikle öğrenme aşamasında onlara nasıl yaklaşırsanız meyvesinide o şekilde toplarsınız. yoksa ben sana pitbuldan rehber köpek, cocker'dan bekçi köpeği bile yaparım yani. ama yakışmaz zira bazı tabular var, herkes kendi görevini yaparsa ortalık fazla karışmaz, bu şekilde bile karışıyor çünkü.
0
runlolarunn
mrblaryeni evlenen bir arkadşımın evine ev görme hediyesi şeysi alıcam öyle borcam,kahve fincanı gibi klasik şeylerde almak istemiyorum birde ekşi duyuru ahalisinden tavsiye aliyimm dedimm?????
mrblar
yeni evlenen bir arkadşımın evine ev görme hediyesi şeysi alıcam öyle borcam,kahve fincanı gibi klasik şeylerde almak istemiyorum birde ekşi duyuru ahalisinden tavsiye aliyimm dedimm?????
yeni evlenen bir arkadşımın evine ev görme hediyesi şeysi alıcam öyle borcam,kahve fincanı gibi klasik şeylerde almak istemiyorum birde ekşi duyuru ahalisinden tavsiye aliyimm dedimm?????
0
Doğrudan kendisine sorun ve ihtiyacı olan bir şey alın.
Bizdeki 34 likör kadehi gibi olmasın..
Bizdeki 34 likör kadehi gibi olmasın..
0
arkadaşımın evinde hem tartı hem saat olan bir ürün gördüm, çok hoşuma gitmişti.
0
küçük ev aletleri iyidir. mesela arkadaşım bana şu elektrikli el süpürgelerinden almıştı hala kullandıkça yad ederim.
0
duvar saati,
şık bir tablo (esselerde bile satılıyor)
zarif çerçeveli bir ayna.
şık bir tablo (esselerde bile satılıyor)
zarif çerçeveli bir ayna.
0
kendisine soruncada arkads gurur yapıyor hiçbişey alma isyemiyorum falan diye o yüzden bende kararsız kaldım balık için kremit iyi fikirmiş acaba saksıda bir bitki mi lasam diyorum çiçek falan
0
her eve lazım paspas al. bildiğin kapı paspası da olur evin içinde tuvalete banyoya atmalık setlerden de olur. oranj turanj değil de böyle mat bi renk kap git. gayet kullanışlı.
tablo saat süs iyi hoş da senin zevkinle onun zevki bir mi?
tablo saat süs iyi hoş da senin zevkinle onun zevki bir mi?
0
bitter cikolata
Evet, ne demek?
Evet, ne demek?
0
Pron ve Supin pozisyonları bebek gelişimi ile alakalı.
Supin sırtüstü yatma demek anladığım kadarıyla.
Bebek gelişimi normal seyrediyorsa 4-6 aylıkken pron pozisyonundan supin pozisyonuna geçebiliyor olmalı..
Supin sırtüstü yatma demek anladığım kadarıyla.
Bebek gelişimi normal seyrediyorsa 4-6 aylıkken pron pozisyonundan supin pozisyonuna geçebiliyor olmalı..
0
Evet. Okuduklarımdan anladığım o şekilde.
Maalesef "porn" nedeniyle pron kelimesi ile dişe dokunur arama yapılamıyor :)
Maalesef "porn" nedeniyle pron kelimesi ile dişe dokunur arama yapılamıyor :)
0
ataman
1.)"Duraklamanın dış nedenlerinden biriside , Osmanlı Devleti'nin doğuda ve batıda doğal sınırlarına ulaşmasıdır".. Doğal sınırlara ulaşmak ne demek ?2.) Tımar sistemi ne ? kim getirdi,kim kaldırdı? neden kaldırdı ?3.) 1. meşrutiyet , 2.meşrutiyet özellikleri en temel farkları ? Bildiğiniz kadarıyla
1.)"Duraklamanın dış nedenlerinden biriside , Osmanlı Devleti'nin doğuda ve batıda doğal sınırlarına ulaşmasıdır"..
Doğal sınırlara ulaşmak ne demek ?
2.) Tımar sistemi ne ? kim getirdi,kim kaldırdı? neden kaldırdı ?
3.) 1. meşrutiyet , 2.meşrutiyet özellikleri en temel farkları ?
Bildiğiniz kadarıyla , ve ayrıntıya girmeden , akılda kalacak şekilde açıklarsanız süper olur..
Doğal sınırlara ulaşmak ne demek ?
2.) Tımar sistemi ne ? kim getirdi,kim kaldırdı? neden kaldırdı ?
3.) 1. meşrutiyet , 2.meşrutiyet özellikleri en temel farkları ?
Bildiğiniz kadarıyla , ve ayrıntıya girmeden , akılda kalacak şekilde açıklarsanız süper olur..
0
comeonchick sayesinde de uzun yıllardır doğal sınır kavramını yanlış yorumladığımı görüyorum,
doğal sınır denince benim aklıma merkezi sistemle yönetilemeyecek kadar uzak, osmanlı idaresine elverişli olmayan/kolayca yeniden kaybedilebilecek topraklar geliyordu..
doğal sınır denince benim aklıma merkezi sistemle yönetilemeyecek kadar uzak, osmanlı idaresine elverişli olmayan/kolayca yeniden kaybedilebilecek topraklar geliyordu..
0
@comeonchick, doğal sınırdan emin misin? Ben "az daha ilerlersek eldekileri de kaybederiz" diye biliyordum da doğal sınırı.
0
(bkz: doğal sınırlar)
(bkz: doğal sınırlarına ulaşmak)
türkçe sitelerde iki türlüsü de yazıldığı (hem dağ tepe, hem de merkezden uzak olarak) için ingilizcesine bakayım dedim.
wiki.answers.com
wiki.answers.com
ingilizcesinde dağ, nehir, okyanus demişler.
kendi düşüncemi de ekleyeyim. bana kalırsa doğal sınır; dağ tepe de dahil olmak üzere, karşı tarafa geçmeye çalışmanın büyük dezavantaj yarattığı, rakip tarafından kolayca savunulabilecek bir çizgidir. örneğin bir nehri, köprüyü savunmak orayı geçmeye çalışmaktan çok daha kolaydır. geçmeye çalışan taraf başarılı olsa bile muhakkak büyük kayıplar verecektir.
(bkz: doğal sınırlarına ulaşmak)
türkçe sitelerde iki türlüsü de yazıldığı (hem dağ tepe, hem de merkezden uzak olarak) için ingilizcesine bakayım dedim.
wiki.answers.com
wiki.answers.com
ingilizcesinde dağ, nehir, okyanus demişler.
kendi düşüncemi de ekleyeyim. bana kalırsa doğal sınır; dağ tepe de dahil olmak üzere, karşı tarafa geçmeye çalışmanın büyük dezavantaj yarattığı, rakip tarafından kolayca savunulabilecek bir çizgidir. örneğin bir nehri, köprüyü savunmak orayı geçmeye çalışmaktan çok daha kolaydır. geçmeye çalışan taraf başarılı olsa bile muhakkak büyük kayıplar verecektir.
0
ben de doğal sınırları coğrafi olarak biliyordum (dağ, nehir, deniz vs..) comeonchick haklı bence de.
0
comeonchick haklı ancak şu şekilde oluyor; mesela viyanayı ele aldığımızda, fiziki koşullar anadoludan o tarafa kadar dağlık ve tepelikken, ondan sonrası tamamen düzlük ve geniş arazi, sonrasında hiçbir çıkıntı yok. dolayısıyla mesela o zamanki koşullarda istanbul'dan yönetilen ve sınırları avrupanın sonuna dayanmış bir osmanlı imparatorluğu düşünün; bütün saldırılara açık ve elden çıkması, osmanlıyı zarara uğratması yüksek ihtimalli topraklar o zamanki doğal sınırları oluşturuyor.
avrupa düzlük olduğu için zamanında şehirler surlarla korunuyordu ve aslında istanbul'un fethi o yüzden avrupaya yeni bir anlayış getirdi, çağ atlattı...
avrupa düzlük olduğu için zamanında şehirler surlarla korunuyordu ve aslında istanbul'un fethi o yüzden avrupaya yeni bir anlayış getirdi, çağ atlattı...
0
doğal sınırına ulaşmayı bize güçlü devletlerle komşu olmak biçiminde de öğretmişlerdi.
0
2. I. Murat kurdu, II. Mahmut kaldırdı. (yerine asayiş için redifleri getirdi) neden kaldırdı sorusuna cevap olarak genel olarak bozulma derim ama bakmak lazım daha detaylıca.
3. I. Meşrutiyet Döneminde
a. Padişahın + meclisi kapatma ,
+ sansür ve sürgün ,
+ yasaları veto etme yetkisi var.
b. Hukumet padişaha karşı sorumlu
c. Parti ve cemiyet kurma hakkı yok
d. Meclis iki kanatlı yapıya sahip (Ayan: Üyelerini padişah atar, ömür boyu görevde kalırlar, Mebusan: Üyelerini halk dört yılda bir seçer.) [Bu madde iki dönemde de geçerli]
ikinci dönem ise tam tersi; padişahın meclis kapatma, sansür, sürgün, veto yetkisi yok, hukumet meclise karşı sorumlu. parti ve cemiyet kurma hakkı var, çok partili hayata geçiş var.
3. I. Meşrutiyet Döneminde
a. Padişahın + meclisi kapatma ,
+ sansür ve sürgün ,
+ yasaları veto etme yetkisi var.
b. Hukumet padişaha karşı sorumlu
c. Parti ve cemiyet kurma hakkı yok
d. Meclis iki kanatlı yapıya sahip (Ayan: Üyelerini padişah atar, ömür boyu görevde kalırlar, Mebusan: Üyelerini halk dört yılda bir seçer.) [Bu madde iki dönemde de geçerli]
ikinci dönem ise tam tersi; padişahın meclis kapatma, sansür, sürgün, veto yetkisi yok, hukumet meclise karşı sorumlu. parti ve cemiyet kurma hakkı var, çok partili hayata geçiş var.
0
vital
sokaktan aldığımız ve 3 haftadır bakmakta olduğumuz erkek kedi yavrusuna isim arıyoruz. oğluş kediş ufaklık demekten adını öyle sanacak salak.elroy vardı ya jetgiller'de, elroy mu desek dedik....
sokaktan aldığımız ve 3 haftadır bakmakta olduğumuz erkek kedi yavrusuna isim arıyoruz. oğluş kediş ufaklık demekten adını öyle sanacak salak.
elroy vardı ya jetgiller'de, elroy mu desek dedik....
elroy vardı ya jetgiller'de, elroy mu desek dedik....
0
bunda elroy tipi var gideri var evet. ama böle bi vecihi havası da var sanki. bi de yakışıklı bişi olucak bu. tarık akan'dan esinlenerek tarık diyorum ben.
0
Gözlüğü var bunun. Harry Potter'dan esinlenebilirsiniz bence. Potur veya Potti uygun olabilir. Yerim onu.
0
bitter cikolata
30 Nisan tarihiyle tam 1 yıldır sigara içmiyor olacağım. Ve Aralık ayına kadar da içmeyi planlamıyorum. Ancak son bir kaç haftadır yaşadığım kimi durumlardan ötürü sanırım,eski bir dostu özler gibi özlüyorum sigarayı. Maddi açıdan değil de sanırım manevi konumunu özlüyorum gibi. Yani şöyle ayaklarım
30 Nisan tarihiyle tam 1 yıldır sigara içmiyor olacağım. Ve Aralık ayına kadar da içmeyi planlamıyorum. Ancak son bir kaç haftadır yaşadığım kimi durumlardan ötürü sanırım,eski bir dostu özler gibi özlüyorum sigarayı. Maddi açıdan değil de sanırım manevi konumunu özlüyorum gibi. Yani şöyle ayaklarımı uzatıp bir sigarayı dibine kadar içtiğim günleri mi özlüyorum nedir? Bunaldım, paylaşmak istedim.
0
aman bu kadar süreden sonra geri başlayayım deme. bir tane puro al olmadı 5 liraya onu iç ayakları uzatıp, belki hevesini alır.
0
Sorun şu ki emzirdiğim için puro da içemem. Zaten emzirmesem sigara içerim.
0
manevi olarak başka bir şeye yönelt aklını.
hem kendin hem de çocuğun için yapacağın en iyi şeyi yapmışsın.
hem kendin hem de çocuğun için yapacağın en iyi şeyi yapmışsın.
0
şu elektronik olanları olsa? çalışma mantığı nedir bilmiyorum ama en azından hissiyatı yaratır belki zararsız bir şekilde.
0
www.hicrandergisi.com
www.izlesene.com
buyrunuz. okuyunuz, izleyiniz. sözlüğe allen carr yazınız. onları da okuyunuz. sigaraya bay baay deyiniz.
www.izlesene.com
buyrunuz. okuyunuz, izleyiniz. sözlüğe allen carr yazınız. onları da okuyunuz. sigaraya bay baay deyiniz.
0
@minguinho, derdim sigarayı nasıl bırakırım değil. Zaten hali hazırda 1 yıldır içmiyorum, bu esnada ne bağımlılık krizleri ne bunalımlar, hiçbirini yaşamadım. Sadece şu son dönemde onu istediğim zaman içebilecek olmanın rahatlığını özlüyorum sanırım.
0
bitter cikolata
Evet, sorum yine çoluk çocuk tecrübesi olanlara. Ek gıdaya geçişte malum doktorlar bile farklı farklı şeyler söylüyor. Sizin tecrübe ve gözlemleriniz nelerdir?Yaaa, işte acaba hamile miyim sorusuyla başlayıp ahanda buralara kadar geldik, yakında kreş öğretmenini de şikayet edersem size, tam anne olm
Evet, sorum yine çoluk çocuk tecrübesi olanlara.
Ek gıdaya geçişte malum doktorlar bile farklı farklı şeyler söylüyor. Sizin tecrübe ve gözlemleriniz nelerdir?
Yaaa, işte acaba hamile miyim sorusuyla başlayıp ahanda buralara kadar geldik, yakında kreş öğretmenini de şikayet edersem size, tam anne olmuş olurum.
Ek gıdaya geçişte malum doktorlar bile farklı farklı şeyler söylüyor. Sizin tecrübe ve gözlemleriniz nelerdir?
Yaaa, işte acaba hamile miyim sorusuyla başlayıp ahanda buralara kadar geldik, yakında kreş öğretmenini de şikayet edersem size, tam anne olmuş olurum.
0
ek gıdadan kasıt devam sütü mü mama mı? birde kaç aylık çocuk için soruyorsunuz?
45 günlük olduğunda kontrole gittik. sadece anne sütüyle alması gerekenden 200gr daha az kilo aldığı için devam sütü verdi doktor. baya faydası oldu. normal ölçeğinden az vermemize rağmen sürekli daha fazla istiyor.
sebebini bilmiyorum ama anne sütü geliyor olmasına rağmen yeterli olmayabiliyormuş..
45 günlük olduğunda kontrole gittik. sadece anne sütüyle alması gerekenden 200gr daha az kilo aldığı için devam sütü verdi doktor. baya faydası oldu. normal ölçeğinden az vermemize rağmen sürekli daha fazla istiyor.
sebebini bilmiyorum ama anne sütü geliyor olmasına rağmen yeterli olmayabiliyormuş..
0
Aslında devam sütü de değil mama da değil, hazır olmayan, meyve suyu, püre, sebze çorbası, yoğurt gibi gıdalara ne zaman başladınız? Neyle başladınız? Tarifler vs gibi.
Oğlum 4 aylık olacak ve en azından tat alma duygusu için kimi gıdalara başlayalım diye konuştuk doktorla da. Ama "şunu yapmadığıma pişmanım", "şunu yaptım çok rahat oldu" gibi öneriler arıyorum sanırım ben. Yoğurdu zaten 1 yıldır kendim evde yapıyorum, yine o yoğurttan vereceğim, biraz da anne sütünden yoğurt yaparım, bir iki kaşık kadar. Ama sonra?
Bir de anne sütüyle alması gereken diye bir şey yokmuş aslında, bebeğin yapısı da çok etkili bu kilo hesaplarında. Örneğin oğlumun kuzeni, çok hareketli bir çocuk olduğu için 3 aylıkken sadece 200 gr almıştı ama yine de mamaya başlanmadı, çünkü bebek emdiği tüm sütü yakana kadar uyumuyordu.
Ben şimdilik anne sütüyle devam ediyorum, doktoru da iki ay üstüste kilo almadığı sürece ya da benim sütüm komple kesilmediği sürece mama verdirmiyor.
Oğlum 4 aylık olacak ve en azından tat alma duygusu için kimi gıdalara başlayalım diye konuştuk doktorla da. Ama "şunu yapmadığıma pişmanım", "şunu yaptım çok rahat oldu" gibi öneriler arıyorum sanırım ben. Yoğurdu zaten 1 yıldır kendim evde yapıyorum, yine o yoğurttan vereceğim, biraz da anne sütünden yoğurt yaparım, bir iki kaşık kadar. Ama sonra?
Bir de anne sütüyle alması gereken diye bir şey yokmuş aslında, bebeğin yapısı da çok etkili bu kilo hesaplarında. Örneğin oğlumun kuzeni, çok hareketli bir çocuk olduğu için 3 aylıkken sadece 200 gr almıştı ama yine de mamaya başlanmadı, çünkü bebek emdiği tüm sütü yakana kadar uyumuyordu.
Ben şimdilik anne sütüyle devam ediyorum, doktoru da iki ay üstüste kilo almadığı sürece ya da benim sütüm komple kesilmediği sürece mama verdirmiyor.
0
size nacizane tavsiyem doktorunuzu değiştirin. tat alma duygusu için 4 aylık bebeğe ek gıda başlamayı tavsiye eden bir doktordan uzak durun. sağlık bakanlığı ve dünya sağlık örgütü bas bas bağırıyor. ilk 6 ay "sadece" anne sütü. ondan sonra herşeyden verebilirsiniz. benim tavsiyem özellikle sebze çorbası çok önemli. bal vermeyin. inek sütü vermeyin.
200 gram az olduğu için devam sütü veren doktorun da gerçek neden sadece bu ise, başka bir endikasyon yoksa devam sütü üreten şirketle anlaşması vardır büyük ihtimalle.
200 gram az olduğu için devam sütü veren doktorun da gerçek neden sadece bu ise, başka bir endikasyon yoksa devam sütü üreten şirketle anlaşması vardır büyük ihtimalle.
0
@fayfim, ne yazık ki tıp biliminin bir günü bir gününü tutmuyor. Eskiden anne sütü yerine mama teşvik edilirdi, sonra devir "ilk 6 ay yalnızca anne sütü"ne döndü, son bir kaç yıldır da "4. ay bitiminde ek gıdaları tattırmaya başlamalı" ekolu yaygın. Yani sorun bizim doktorumuzda değil, ne bok yediğini bilmeyen tıp ilminde. Çünkü üye olduğum bir çok yeni anne forumunda da annelere doktorlar aynı şeyi öneriyor. Ama şunu da belirteyim, burda 6. aya kadar olan ek gıdalar yalnızca tadına alışması amaçlı, doyurma değil. Yani mesela günde 1 çay kaşığı yoğurt, 1 çay kaşığı armut püresi, 1 tatlı kaşığı elma suyu gibi. Haftada yarım çay bardağını geçmeyecek ve öğün aralarında anne sütünü engellemeyecek şekilde. 6. aydan sonra ise bu miktar aniden 2 çay bardağına çıkıyor ve öğün öncesi, doyurma amaçlı hale dönüşüyor.
0
Ayrıca Sağlık Bakanlığı bas bas bağırıyor gibi görünse de mama şirketleriyle omuz omuza çalışan doktorlar hakkında hiçbir işlem ve uygulamada bulunmayarak tarafını aslında çok güzel belli ediyor. Ben daha bu hafta 3. ayında 800 gram bebeğe günde en az 2 öğün mama verin diyen doktor duydum. Ve "rota aşısının içinde domuz dna'sı, çocuğunuz domuza benzer, yaptırmayın sakın" diyen doktordan bahsetmiyorum bile.
0
tıp sürekli gelişen ve dolayısıyla değişen bir bilim dalı. geliştikçe, yeni veriler ortaya çıktıkça da doğal olarak hastalıklara uygulanan tedavi protokolleri ve öneriler değişiyor. eskiden bebeği düzenli olarak 2-3 saatte bir emzirmek önerilirken şuanda bebek her acıktığında emzirmek önerilir mesela. en güncel veriler ışığında tavsiye edilen bebeğinizi 6 ay sadece anne sütü ile beslenmesidir. 10 sene sonra bu 6 ay 9 aya çıkar belki bilemem ama 4 aya düşmez. son birkaç yıldır 4 aydan sonra besinleri tattırma diye bir durum yok. sağlık bakanlığının bu konudaki tavsiyelerini sitesinden okuyabilirsiniz.
sağlık bakanlığı bahsettiğiniz yaptırımları yapıyor. doktorları şimdiki hükümet kadar ezen başka bir hükümet olmadı. üzerimizden buldozer geçmiş gibiyiz ister inanın ister inanmayın. yine de özellikle daha fazla olmak üzere özel hastanelerde olmak üzere şarlatan doktor malesef çok fazla. çocuklara sürekli ek besin öneren tipler de genelde özel hastane doktorları oluyor. işin içinde olduğum için üzülerek seyrediyorum ben de.
çocuğa 6 aydan önce başka yiyecek tattırmanın 2 tane riski var. birincisi çocuğun yediği şekerli yiyeceklerin tadını severek anne sütü emmek istememesi ve alması gereken anne sütünden eksik kalması. diğeri de o bahsettiğiniz yarım kaşık kadar bile olsa ben kendi çocuğumun midesine armut püresi, elma suyu vs. yerine anne sütü girmesini tercih ederim. anne sütü mucizevi bir besin.
sağlık bakanlığı bahsettiğiniz yaptırımları yapıyor. doktorları şimdiki hükümet kadar ezen başka bir hükümet olmadı. üzerimizden buldozer geçmiş gibiyiz ister inanın ister inanmayın. yine de özellikle daha fazla olmak üzere özel hastanelerde olmak üzere şarlatan doktor malesef çok fazla. çocuklara sürekli ek besin öneren tipler de genelde özel hastane doktorları oluyor. işin içinde olduğum için üzülerek seyrediyorum ben de.
çocuğa 6 aydan önce başka yiyecek tattırmanın 2 tane riski var. birincisi çocuğun yediği şekerli yiyeceklerin tadını severek anne sütü emmek istememesi ve alması gereken anne sütünden eksik kalması. diğeri de o bahsettiğiniz yarım kaşık kadar bile olsa ben kendi çocuğumun midesine armut püresi, elma suyu vs. yerine anne sütü girmesini tercih ederim. anne sütü mucizevi bir besin.
0
Ne yazık ki özel hastane doktorları değil, devlet hastaneleri öneriyor mamayı. Ben özele gidiyorum kontrole, doktorum mama düşmanı. Sütümü artırmak için doğumdan sonra 4 kilo aldım, yine de yedekte bulunsun diye bir mama ismi önermedi bana. Sağlık ocaklarındaki aylık tartımlarda bebek ne kadar almış olsa da doktor "hazır mama ver geceleri, rahat uyur" diyor ve anneler de "doktor bu, okumuş yazmış" diyip uyguluyor. Diğer meseleleri bilmem ama bu konuda daha yaptırıma uğrayan bir doktor duymadım, görmedim de. İşin komiği normal doğum isteyen hastasına "tamam şu saatte gel, doğumu başlatalım" diyen, "doktorun bir bildiği vardır heralde" diyip de giden, suni sancıyı yiyen ve 1 saat sonra "bak açılman olmuyor, sezaryen olacaksın mecbur" diyen doktor hakkında da işleme gerek görülmedi nedense. Doktorlar hep ezilmekten bahsediyor da örneklediğim doktorların arkası mı sağlam da kimse onları ezemiyor?
0
insan hevesleniyor iste biran evvel agzina biseyler sokmak icin. ben 6 ay sadece anne sutu verdim , tam 6 aylik oldugunda ne hazirliklar yapmistim sanki gunu gunune olmasi sart dogum gunu kutluyoruz gibi . abartip aa cok hosuna gitii az daha verim dememek sartiyla . o cay kasigi olcegi iyi . herseyden verin iste . yogurt meyve suyu yemek suyu bile . amac beslemek degil . azicik beslemek bile degil , sadece ufaktan tad alma duyusunun gelismesi olacak .miniminnacik "tattirin" bu arada anne sutuyle yogurt tutmuyor , anne sutu bakteri uremesine izin vermediinden olmuyor olmasina da gerek yok zaten anne sutu yogurttan saglikli bisey . cocugunuzun vucudu antikor uretmiyor siz onu optugunuzde ondaki mikroplari aliyor gerekli antikorlari uretiyor bunu sutunuz vasitasiyla yavrunuza aktariyorsunuz . bu muthis mekanizmayi mama yogurt meyve suyu incik boncukla bozmayin bi sure daha . bu arada Allah bagislasin :)
0
can emre
Karşısına bir laptop verip mutlu etmem gereken 4 yaşında bir canavar var.Çok sevdiğim bir arkadaşımın yeğeni; uzun sürecek bir tedavi için hastanede kalacak.Laptopu bu akşam götüreceğim ama içine biraz oyun - biraz da çizgi film falan yüklemek istiyorum. Hadi çizgi film işi kolay da; bu yaşta bir er
Karşısına bir laptop verip mutlu etmem gereken 4 yaşında bir canavar var.
Çok sevdiğim bir arkadaşımın yeğeni; uzun sürecek bir tedavi için hastanede kalacak.
Laptopu bu akşam götüreceğim ama içine biraz oyun - biraz da çizgi film falan yüklemek istiyorum. Hadi çizgi film işi kolay da; bu yaşta bir erkek çocuk nasıl oyunlar oynar - ne sever bilmiyorum.
Böyle internet bağlantısı gerektirmeden oynayabileceği oyun önerileriniz var mı? Çocuk - yeğen falan mutlu etmiş güzel sözlükçüler, hı?
Oyun adı yeterli bana, ben bulup indiririm onu, link falan uğraşmayın.
Peggle Deluxe falan gibi sanki?
Sözlükte turlayabileceğim bir başlık varsa o da işime yarar.
Çok teşekkür ettim şimdiden.
Çok sevdiğim bir arkadaşımın yeğeni; uzun sürecek bir tedavi için hastanede kalacak.
Laptopu bu akşam götüreceğim ama içine biraz oyun - biraz da çizgi film falan yüklemek istiyorum. Hadi çizgi film işi kolay da; bu yaşta bir erkek çocuk nasıl oyunlar oynar - ne sever bilmiyorum.
Böyle internet bağlantısı gerektirmeden oynayabileceği oyun önerileriniz var mı? Çocuk - yeğen falan mutlu etmiş güzel sözlükçüler, hı?
Oyun adı yeterli bana, ben bulup indiririm onu, link falan uğraşmayın.
Peggle Deluxe falan gibi sanki?
Sözlükte turlayabileceğim bir başlık varsa o da işime yarar.
Çok teşekkür ettim şimdiden.
0
çok geç kaldın sormakta. yoksa ben sana verirdim bir şeyler. ama gündüz yapmam mümkün değil. nasıl yapalım?
0
hangi şehirdesin? sana ayrıca sünger bob'un tümünü (türkçe) verebilirim. ama çok gigabye. başka çizgi filmler de var. türkçe olan. filmler vs vs.
0
Miniclip oyunları da dahil bir sürü flash oyun buldum bir kaç yerden, şimdi onlar iniyor.
Çizgi film konusuna gelirsek; biraz nostalji kokan şeyler oluyor belki ama Red Kit falan atıyorum. Yeni çizgi filmlerden çok koptuk tabii; "şu çizgi filmi indir, bayılıyorlar." dedikleriniz varsa onları da indireyim.
Elden almama gerek yok çizgi film ya da oyunları, bağlantım fena değil, bana tavsiyelerinizi söyleyin siz zahmet olmazsa, ben onları indiririm hemen :)
Çizgi film konusuna gelirsek; biraz nostalji kokan şeyler oluyor belki ama Red Kit falan atıyorum. Yeni çizgi filmlerden çok koptuk tabii; "şu çizgi filmi indir, bayılıyorlar." dedikleriniz varsa onları da indireyim.
Elden almama gerek yok çizgi film ya da oyunları, bağlantım fena değil, bana tavsiyelerinizi söyleyin siz zahmet olmazsa, ben onları indiririm hemen :)
0
Geceler
Malum yaz geliyor ve Göbeği eritmek icin diyet yapmak lazım.Hicbirsey yemeyip amerikan salatası yiyeyim diyorum ama peki o kilo aldırırmı?
Malum yaz geliyor ve Göbeği eritmek icin diyet yapmak lazım.Hicbirsey yemeyip amerikan salatası yiyeyim diyorum ama peki o kilo aldırırmı?
0
bol miktarda mayonez var içinde. mayonez de yağ demek zaten. e yağ da kilo yapar. :)
0
tamam işte mayonez, patates bezelye yukarıda sayılanların hepsi var senin söylediklerinde de. yoğurt dışında hepsi kilo aldırır. garnitürün içinde bezelye ve patates yok mu ? daha sağlıklı bir yiyecek tercih et bence.
0
amerikan salatası, "rus" kelimesinin sakıncalı olduğu, adamın salata yedi diye kominiz suçlamasıyla içeri attırıldığı, işkence gördüğü dönemlerde rus salatası denen yiyeceğe verilmiş kamufle isimdir. sonraları "yok içinde şu da var, farklı bu" dendiyse de rus salatasıdır abicim o. kendimizi kandırmayalım.
evet söylenmiş, içinde mayonez var, hatta ana maddesi mayonez. mayonez demek yağ demek, kolesterol demek. diyet için kesinlikle uygun olmayan bir gıda.
evet söylenmiş, içinde mayonez var, hatta ana maddesi mayonez. mayonez demek yağ demek, kolesterol demek. diyet için kesinlikle uygun olmayan bir gıda.
0
bepanthen
ankara ya yeni taşındım, burda çok fazla arkadaşım yok olanlar da öyle teklifsiz ha deyince gelebilecek kimseler değil. evde film izlemek, kitap okumak, yürüyüş yapmak gibi yalnız başına yapılacak aktivitelerle ilgili sıkıntım yok ama malum mevsim bahar. tek başına dışarıda ne yapılır, nerelere gidi
ankara ya yeni taşındım, burda çok fazla arkadaşım yok olanlar da öyle teklifsiz ha deyince gelebilecek kimseler değil.
evde film izlemek, kitap okumak, yürüyüş yapmak gibi yalnız başına yapılacak aktivitelerle ilgili sıkıntım yok ama malum mevsim bahar. tek başına dışarıda ne yapılır, nerelere gidilir onu da bilmiyorum.
sorum şu bu memlekette nasıl sosyalleşilir? olmadı tek başına gidip içilebilecek bi yer var mıdır, abuk karşılanır mı? ya da alternatif aktiviteler nelerdir?
evde film izlemek, kitap okumak, yürüyüş yapmak gibi yalnız başına yapılacak aktivitelerle ilgili sıkıntım yok ama malum mevsim bahar. tek başına dışarıda ne yapılır, nerelere gidilir onu da bilmiyorum.
sorum şu bu memlekette nasıl sosyalleşilir? olmadı tek başına gidip içilebilecek bi yer var mıdır, abuk karşılanır mı? ya da alternatif aktiviteler nelerdir?
0
Korkmayın şu Ankara'dan yahu. Kitap okumayı seviyorsanız imge'nin arkasındaki kafeye gidebilirsin, sakal var, tunalı civarında gidebilirsin, hatta behzat ç ekibiyle bile karşılaşabilirsin. leman ve karşısında uykusuz var, tikiler takılır ama güzeldir. mülkiyeliler birliği, şehrin ortasındadır, bahçesine otur, istersen 3 70lik bitir, efendi efendi içtiğin sürece kimse bişey demez.
alternatif de çok aslında. bisiklet klüpleri var, dağcılık, ıvır zıvır, h.sonları gezi klüpleri derken vakit geçiyor işte.
alternatif de çok aslında. bisiklet klüpleri var, dağcılık, ıvır zıvır, h.sonları gezi klüpleri derken vakit geçiyor işte.
0
ankarada 6 ay kalmak gibi bir aptallık yaptım. allah benı kurtardı senıde kurtarır inşalh. O uyuşturucu bagımlısı gibi alışveriş merkezı bagımlısı halkiyla allah sana sabir versin. Ankarada bir bok yok boşuna kendini kandırma şuraya giderim bunu yaparım diye.
burda ankaranın guzellıklerınden bahsedicek insanlarıda emin ol çemişgezek'e koysalar paris diye anlatmakla bitiremezler.
Orası başkent olmasydı Çankırı-Çorum-Yozgat bile New York kalırdı Ankaranın yanında o köyden bozma şehir için allah sabır versin.
burda ankaranın guzellıklerınden bahsedicek insanlarıda emin ol çemişgezek'e koysalar paris diye anlatmakla bitiremezler.
Orası başkent olmasydı Çankırı-Çorum-Yozgat bile New York kalırdı Ankaranın yanında o köyden bozma şehir için allah sabır versin.
0
@bitter cikolata
bu klüpleri nerelerden buluyoruz?
bi de kadın - erkek olması fark eder mi bu aktivitelere katılırken? yani tek başına sakala gidip içsen arıza çıkar mı? garipsenir mi kız başına diye?
bu klüpleri nerelerden buluyoruz?
bi de kadın - erkek olması fark eder mi bu aktivitelere katılırken? yani tek başına sakala gidip içsen arıza çıkar mı? garipsenir mi kız başına diye?
0
@paudi daha iyi bir alternatif bulana kadar bi süre burda kalmak zorundayım. zevk almaya bakıyorum maalesef.
0
sabah iş, akşam evden öte aktivite yok. millet avm'de gezmeyi, sakarya'da tunalı'da dolaşmayı sosyalleşme sayıyo, adım atacak yer yok özellikle hafta sonları ve akşamları avmlerde. sakarya'da bahçesine oturmak istediğiniz mekan damsız girilmez abi diye çıkışıyo. lan gündüz vakti sokağın bahçesinde neyin damı mal 2 bira içip kalkıcam. hafta sonu şöyle kırlara bayırlara açılayım desen en az 200 km yol yapacaksın. bırakın allah aşkına ya savunmayın hala şu kıytırık başkenti*
siz @bitter çikolata'nın tavsiyelerini dinleyin, benim iyice içim karadı bu şehirden, sizin de hevesinizi kırmayayım.
*ankara'lıyım
siz @bitter çikolata'nın tavsiyelerini dinleyin, benim iyice içim karadı bu şehirden, sizin de hevesinizi kırmayayım.
*ankara'lıyım
0
avm'lerden hiiiç hazzetmiyorum zaten en büyük problem de bu sanırım. yoksa git saatlerce gez dolaş vitrinlere bak ama pek sosyal olmuyor bu da. yoksa web üzerinden de vitrin bakılıyor.
0
ankara'da kız başıma hiç garip karşılanmadım. iyi anlaşacağını hissedersen yan masaya laf atıp muhabbete bile oturabilirsin. bu kadar korkutan nedir anlamıyorum, kimse kimseyi yemiyor bu şehirde. burda avm-severler çok evet ama sokakta da bir dolu insan var. mevcut arkadaş çevreni kullanıp başka çevrelerle tanışıp takılmana bak.
ayrıca mesela tempo tur günübirlik yürüyüşler düzenliyor. onlara falan katılabilirsin yürüyüş seviyorsun madem.
ayrıca mesela tempo tur günübirlik yürüyüşler düzenliyor. onlara falan katılabilirsin yürüyüş seviyorsun madem.
0
gadanallah
http://www.youtube.com/watch?v=8-QToIzw7Fk&feature=relatedBu videodakilerin hepsi hatunlardan olustugu icin biraz yanli durabilir ama var boyle bir sey sankim. Yani hangi kiz bisiklet surerken dusmemistir, gazla pedali karistirmamistir, saskoloz bir sekilde kafasini bir yere vurmamistir? Varsa bile
www.youtube.com
Bu videodakilerin hepsi hatunlardan olustugu icin biraz yanli durabilir ama var boyle bir sey sankim. Yani hangi kiz bisiklet surerken dusmemistir, gazla pedali karistirmamistir, saskoloz bir sekilde kafasini bir yere vurmamistir? Varsa bile erkeklere gore misliyle daha azdir bu durum.
Kisaca, neden kizlar motor sinirlerini iyi kullanamiyorlar? Yani elini kolunu sallayinca umduklari hareketin, sihirli bir sekilde kendiliginden gerceklesecegini mi zannediyorlar?
Nedir?
Bu videodakilerin hepsi hatunlardan olustugu icin biraz yanli durabilir ama var boyle bir sey sankim. Yani hangi kiz bisiklet surerken dusmemistir, gazla pedali karistirmamistir, saskoloz bir sekilde kafasini bir yere vurmamistir? Varsa bile erkeklere gore misliyle daha azdir bu durum.
Kisaca, neden kizlar motor sinirlerini iyi kullanamiyorlar? Yani elini kolunu sallayinca umduklari hareketin, sihirli bir sekilde kendiliginden gerceklesecegini mi zannediyorlar?
Nedir?
0
araç kullanma konusunda katılmıyorum. tamamen eğitimle ilgili bir durum çünkü. erkekler araç kullanmaya 12-13 yaşında -kaçak da olsa- başlıyorken, kadınlar aynı şansı en erken 18 yaşında elde ediyor. tahmin edersiniz ki 12-13 yaşında bir çocuğun öğrenme yetisi ile 18'inden büyük birinin tamamen yabancı olduğu bir cihazı öğrenmesi karşılaştırılamaz bile.
not: kim bisiklet sürerken düşmemiştir? erkekler düşmüyor mu?
not: kim bisiklet sürerken düşmemiştir? erkekler düşmüyor mu?
0
pokerface+1. Erkek çocuğuna tamir seti, kız çocuğuna barbi bebek evi alırsan erkek çocuğun motor becerileri daha iyi gelişir, kız çocuğunun da çöpçatanlık (ken'le barbi'nin aşkı) ve temizlik yetisi.
0
Nerede hatırlamıyorum ama, kadınların refleksleinin erkeklere göre daha zayıf olduğuna dair birşeyler okumuştum-duymuştum..
Ama kaynağı dahi hatırlamıyorum ne kadar güvenilirdir bilemiyorum..
Ayrıca, erkeklerin 12-13 yaşında araba kullanmaya başlaması da çok enderdir aslında.. Ben 21 yaşımda ilk defa direksiyona geçtim.. Nişanlım şu an 22 yaşında, araba kullanmaa başlasa, allah korusun çok kötü şeyler olabilir diye korkuyoruz..(Annesi ve ben özellikle)
Ama kaynağı dahi hatırlamıyorum ne kadar güvenilirdir bilemiyorum..
Ayrıca, erkeklerin 12-13 yaşında araba kullanmaya başlaması da çok enderdir aslında.. Ben 21 yaşımda ilk defa direksiyona geçtim.. Nişanlım şu an 22 yaşında, araba kullanmaa başlasa, allah korusun çok kötü şeyler olabilir diye korkuyoruz..(Annesi ve ben özellikle)
0
çok yanlış bir genelleme yapmışsın.
20 yaşındayım, gayet rahat araba kullanabiliyorum, vitesli. annem öğretti, kendi de güzel kullanır. anneannem de şaıracaksın ama hala güzel kullanıyor. (almanyada öğrenmiş.)
küçükken biisiklete, patene bindim. patenden hiç düşmedim, bisikletten 1 kere yokuş aşağı inerken düştüm. annem de paten ve bisikletin yanısıra 5 kere uçaktan paraşütle atlamış, hala sağlam. fakat aynı kursta bacağını kıran kişi erkek.
buna rağmen erkek kuzenim dik kaykayın üzerine kaykay bacakarasıa gelecek şekilde düştü.
ikimizin arasında 3 gün var. ben 6. ayda kendi başıma oturabiliyor, 1 yaşında yürüyebiliyor, 1bucuk yaşında çöpten adam çizebiliyorken; o oturmaya 8. ay gibi başlayıp 1 bucuk yaşlarında yürümeye başlamış.
sinir gelişimi, kişinin ne kadar sakar olacağı, reflekslerinin nasıl olacağı kız ya da erkek olmasıyla değil genetik ve çevre etkenlerine (beslenme vs) bağlı.
bitter cikolatanın dediğinde de doğruluk payı olabiblir. ben 3 yaşında tornavidayla bisikletimin sepetini söküp yerine takarmışım. bebeklerle de pek oynamadım. lego kineks oynadım:)
20 yaşındayım, gayet rahat araba kullanabiliyorum, vitesli. annem öğretti, kendi de güzel kullanır. anneannem de şaıracaksın ama hala güzel kullanıyor. (almanyada öğrenmiş.)
küçükken biisiklete, patene bindim. patenden hiç düşmedim, bisikletten 1 kere yokuş aşağı inerken düştüm. annem de paten ve bisikletin yanısıra 5 kere uçaktan paraşütle atlamış, hala sağlam. fakat aynı kursta bacağını kıran kişi erkek.
buna rağmen erkek kuzenim dik kaykayın üzerine kaykay bacakarasıa gelecek şekilde düştü.
ikimizin arasında 3 gün var. ben 6. ayda kendi başıma oturabiliyor, 1 yaşında yürüyebiliyor, 1bucuk yaşında çöpten adam çizebiliyorken; o oturmaya 8. ay gibi başlayıp 1 bucuk yaşlarında yürümeye başlamış.
sinir gelişimi, kişinin ne kadar sakar olacağı, reflekslerinin nasıl olacağı kız ya da erkek olmasıyla değil genetik ve çevre etkenlerine (beslenme vs) bağlı.
bitter cikolatanın dediğinde de doğruluk payı olabiblir. ben 3 yaşında tornavidayla bisikletimin sepetini söküp yerine takarmışım. bebeklerle de pek oynamadım. lego kineks oynadım:)
0
@golden
cop adama kadar iyi gitmissin. orda salladigin belli olmus. 1.5 yasindaki bi cocugun ne zihinsel gelisimi ne de ince kas gelisimi o duzeye gelebilir. "5 yasimda sakallarim cikti" desen inanirim ama bu dedigin gelisimsel olarak imkansiz. buari hatirlaman zaten apayri bi olay da... buyuk ihtimalle ailenden ogrenmissindir. onlar da yanlis hatirliyodur.
3 yasinda tornavidayi tutabilecek gucun olabilir. eger cok erken gelismissen tornavidayi cevirebilecek ince kas yapisina da ulasmis olabilirsin (ki imkansiz) ama hem tutup hem tornavidayi guclu bir sekilde sikarak cevirme yetisini kazandigini soyleyen ailen bunu tekrar bi dusunsun :)
buna psikolojide "kisinin kendini efsanelestirmesi" denir ve ergenlik yillarinda tum genclerde gorunur. 20 civari yaslardasin suan buyuk ihtimalle. gececektir zamanla ;) ama cokmfszla ankatma boyle seyleri sagda solda.
cop adama kadar iyi gitmissin. orda salladigin belli olmus. 1.5 yasindaki bi cocugun ne zihinsel gelisimi ne de ince kas gelisimi o duzeye gelebilir. "5 yasimda sakallarim cikti" desen inanirim ama bu dedigin gelisimsel olarak imkansiz. buari hatirlaman zaten apayri bi olay da... buyuk ihtimalle ailenden ogrenmissindir. onlar da yanlis hatirliyodur.
3 yasinda tornavidayi tutabilecek gucun olabilir. eger cok erken gelismissen tornavidayi cevirebilecek ince kas yapisina da ulasmis olabilirsin (ki imkansiz) ama hem tutup hem tornavidayi guclu bir sekilde sikarak cevirme yetisini kazandigini soyleyen ailen bunu tekrar bi dusunsun :)
buna psikolojide "kisinin kendini efsanelestirmesi" denir ve ergenlik yillarinda tum genclerde gorunur. 20 civari yaslardasin suan buyuk ihtimalle. gececektir zamanla ;) ama cokmfszla ankatma boyle seyleri sagda solda.
0
galiba yorum yapanlar videoyu izlemedi, arkadaslar metinde verdigim orneklere takilip kalmayin. bir de videodaki olaylara bakarsaniz, yaptigim genelleme ile neyi kastettigimi anlayacaksiniz. tesekkurler.
0
@alikavazinmahmut, tabii ki hatırlamıyorum, annem anlattı, ama sallamadığını biliyorum, aynı şeyi anlatan kişiler de var. ayrıca 1 yaşında çatalla yemek yerken videolarım var. tarihli. aynı şekilde sepeti sökerken de videom var. (vidanın sıkı olduğunu söylemdim zaten. gevşektir baya.)
0
salak salak yetiştiren ana babaları yüzündendir efendim.
aman sen yapma, dur sen yapamazsın, sen kızsın gücün yetmez, dur dokunma... diye diye kızlar da salak gibi büyür. büyüyünce de toplum içinde zaten çok fazla dikkat çekerler. gerek zayıf bünyeleri (esen yelden acillik olan kızlar), zayıf psikolojileri (hemen sinir krizi geçiren hemen ağla krizine giren kızlar), beceriksizlikle sevimli olduklarını düşünmeleri .... daha uzar gider ve bu halleri ile tahammül sınırlarını zorlarlar. hele de ben gibi bi tahammülsüze denk gelirlerse bi sövmediğim kalır.
evet katılıyorum birçok hemcinsim eblek gibi hareket eder. evet erkeklerde de vardır bu durum ama kızlarda olan katbe kat fazladır.
ama tabiki de bütün genellemeler yanlıştır.
aman sen yapma, dur sen yapamazsın, sen kızsın gücün yetmez, dur dokunma... diye diye kızlar da salak gibi büyür. büyüyünce de toplum içinde zaten çok fazla dikkat çekerler. gerek zayıf bünyeleri (esen yelden acillik olan kızlar), zayıf psikolojileri (hemen sinir krizi geçiren hemen ağla krizine giren kızlar), beceriksizlikle sevimli olduklarını düşünmeleri .... daha uzar gider ve bu halleri ile tahammül sınırlarını zorlarlar. hele de ben gibi bi tahammülsüze denk gelirlerse bi sövmediğim kalır.
evet katılıyorum birçok hemcinsim eblek gibi hareket eder. evet erkeklerde de vardır bu durum ama kızlarda olan katbe kat fazladır.
ama tabiki de bütün genellemeler yanlıştır.
0
tek başlarına sakarlıkları azdır. ancak toplum içinde çoğalır bence. sebebi de her türlü işi yaparken aynı zamanda oram buram açılmasın, frikik vermeyeyim, saçım bozulmasın, hatta türbanlı bile olsa saçım başım görünmesin, makyajım bozulmasın, dişimde bir şey mi var, gözümde çapak mı var, üstümdeki yakıştı mı, ay herkes bana bakıyor, kimse bana bakmıyor çirkin miyim, ay şu ay bu diye düşünmekten dikkatlerini sağına soluna pek veremiyorlar diye düşünüyorum. hani erkek gibi kızlar vardır. kimseyi sallamazlar rahattırlar. işte onların pek sakarlığını pek göremiyorum ben . tamamen kişisel tahminimdir, izin alınmadan yayınlanamaz.
not bir de tik at cevaplara....
not bir de tik at cevaplara....
0
erkekler neredeyse bebeklikten beri sokakta spor, yarışma, koşuşturma, video oyunlarıyla falan ilgilendikleri, ergenlikte ders çalışırken tv izleme gibi faaliyetler gösterdikleri için göz-el-ayak koordinasyonları ve birkaç işi bir arada yürütme yetenekleri haliyle gelişiyor, kızlar genelde voleybol-onu da 3 kişi aralarında paslaşma olarak-dan ileri gitmediği, büyük çoğunluğu düzenli, her şeyi sırasıyla yapan, sakin ortamda ders çalışan insanlar olduğu için aynı şey söz konusu olmuyor. iyi araba kullanan bayanlar genelde çocukken erkeklerle takılmış, erkek fatmalık yapmış veya çocukluktan beri sporla uğraşanlar oluyor. istisnalar yok değil tabi ki.
0
bitter cikolata
Doktor emzik verme dedi, vermedim, 3 buçuk aylık oolacağız bu hafta. Şimdi parmak ve hatta komple elini emmeye başladı. İkilemde kaldım. Emzik vereyim mi yoksa parmağını mı emsin diye. Doktor emzik konusunda nedense çok katı ama parmağını emdiğini daha konuşamadık. Sizce?
Doktor emzik verme dedi, vermedim, 3 buçuk aylık oolacağız bu hafta. Şimdi parmak ve hatta komple elini emmeye başladı. İkilemde kaldım. Emzik vereyim mi yoksa parmağını mı emsin diye. Doktor emzik konusunda nedense çok katı ama parmağını emdiğini daha konuşamadık. Sizce?
0
bebeğin emziği kabul etmeme ihtimali de var. kardeşim bebekken baş parmağını emerdi ve tüm uğraşlara rağmen (ki buna emziği ağzına bantlamak da dahil) emziği kabul etmedi. parmak emmek için iyi değil derler, parmağı inceltirmiş; ne kadar doğru bilmiyorum. emzik daha ideal bir şey sanırım emmek için.
0
bize de verme dedi, sebep olarak mikrop uruyor dedi. ama parmagini emince emilen parmak inceliyormus. bi de her eline aldigini agzina goturuyor zaten, mikrop her yerde.
emzigi sik sik kaynatmak lazim. baska bir zarari varsa bilmiyorum.
emzigi sik sik kaynatmak lazim. baska bir zarari varsa bilmiyorum.
0
emmek bebek için bir refleks. doktorun amacını merak ettim. yani mikrop üremesi mi, ağız/damak yapısı için mi, ileride alışkanlığa dönmesin diye mi niye yani? illa emecek. emzik vermezsen elini emecek. yani belli bir yaşa kadar (annesinden hariç) bir alternatifi olmalı mutlaka bence.
0
abi anlamıyorum bu son yıllardaki bebek büyütmeyi steril ortamda gerçekleştirme trendini. kardeşim biz emzik de emdik, hayvan gibi duman altı evde büyüdük, sokakta paslı çivilerle oynadık, kediye tırmalandık köpeği ısırdık da birşey olmadı, şimdi aman evde bebek var sigara içme git sokakta iç, yok çocuğun astımı var yok mikrop bilmemne..
yeminle anlamıyorum.
yeminle anlamıyorum.
0
doktorun bırakması zor olur dedi. e parmağa alışırsa onu da bırakması zor olacak? anlayamadım ki.
@aboutablank, biz öyle büyüdük bişey olmadı diyorsun da, her gün patır patır kanserden gidenleri de mi görmüyorsun? Tamam çok steril yaşamaya ben de karşıyım ama sigara konusunda yanlış düşünüyorsun.
@aboutablank, biz öyle büyüdük bişey olmadı diyorsun da, her gün patır patır kanserden gidenleri de mi görmüyorsun? Tamam çok steril yaşamaya ben de karşıyım ama sigara konusunda yanlış düşünüyorsun.
0
yani pasif içici olarak büyüyen bebek ileride kanser mi oluyor yani yanlış mı anladım?
bence kanseri sadece sigaraya bağlamak hatta suçun büyük bir payını gene sigaraya yüklemek çok yanlış bence. bu kadar sağlıksız hormonlu sebze meyve, fastfood, manyetik alanlar, radyo frekansları, hergün karşısında durduğun bilgisayar ekranından yayılan ışınlar, gdo lu besinler, aldığın alkol, rafine edilmiş şeker, tuz.. daha saymamı ister misin bilmiyorum.
burada sigara savunuculuğu yaptığım düşünülmesin sakın ancak, bence bu kadar steril ortamda büyüyen çocuklar aslında arızalı büyüyorlar zira küçükken zararlılarla karşılaşıp gerekli defans mekanizmalarını geliştiremeyince de ileride en ufak bir patojenle karşılaşınca hasta oluyorlar. bence hani dumanaltından kastım kırahathane değil ancak normal sigara içilen bir ortamda bir 1-2 yaşına gelmiş çocuğun ciğerleri daha sağlıklı bile gelişebilir. falan filan.
neyse konuşuyorum ben öyle ya, nedense tepem attı bi..
bence kanseri sadece sigaraya bağlamak hatta suçun büyük bir payını gene sigaraya yüklemek çok yanlış bence. bu kadar sağlıksız hormonlu sebze meyve, fastfood, manyetik alanlar, radyo frekansları, hergün karşısında durduğun bilgisayar ekranından yayılan ışınlar, gdo lu besinler, aldığın alkol, rafine edilmiş şeker, tuz.. daha saymamı ister misin bilmiyorum.
burada sigara savunuculuğu yaptığım düşünülmesin sakın ancak, bence bu kadar steril ortamda büyüyen çocuklar aslında arızalı büyüyorlar zira küçükken zararlılarla karşılaşıp gerekli defans mekanizmalarını geliştiremeyince de ileride en ufak bir patojenle karşılaşınca hasta oluyorlar. bence hani dumanaltından kastım kırahathane değil ancak normal sigara içilen bir ortamda bir 1-2 yaşına gelmiş çocuğun ciğerleri daha sağlıklı bile gelişebilir. falan filan.
neyse konuşuyorum ben öyle ya, nedense tepem attı bi..
0
damak kaşınıyordur, emzik değil, diş öncesi bebelere alınan damak kaşıma aparatlarından al, hem sert hem yumuşak olanlar var, ben 5 tane aldım bunlardan birini kullanmadı benim sıpa, parmak, yuncaklar falan idare ediyor. bu arada emzik tutan çocuk da azdır, her bebe kabul etmiyor emziği.
0
@alchemistt, çıngırağımız çok ama daha kavrama yeteneği gelişmedi.
@aboutablank, size diyecek sözüm yok, oldu olacak küçük yaşta içirelim sigarayı da ciğerleri alışsın:)
@aboutablank, size diyecek sözüm yok, oldu olacak küçük yaşta içirelim sigarayı da ciğerleri alışsın:)
0
hayır sadece sigaraya takılmış olmanıza anlam veremedim sadece. sadece söylemek istediğim bu kadar üzerine düşülmemesi gerektiğiydi, emzik de olur parmak da olur.
son dönemdeki çocuklaırn sık sık hastalanma nedenlerini en azından önceki kuşaklara oranla, arttığını biliyor muydunuz? nedenini ben size söyleyeyim, artık mahalle kavramı sokakta oyun kavramı kalmamış, çocukların evden dışarı çıkmadan bilgisayar/playstation karşısında çocukluklarını geçiriyor olmalarından. yoksa dışarı çıksalar günlük patojenlerini alsalar, kediden köpekten diğer hasta arkadaşlarından mesela, bağışıklık mekanizmalarını kuvvetlendirseler bu kadar hastalanacaklarını sanmıyorum..
sigara-pasif içicilik konusunda da tabiki hakısınız, ancak bir bilemedim iki kişinin evde sigara içiyor olmasının çocuk için çok zararlı olacağını sanmıyorum eğer ev de havalandırılıyorsa eğer.
son dönemdeki çocuklaırn sık sık hastalanma nedenlerini en azından önceki kuşaklara oranla, arttığını biliyor muydunuz? nedenini ben size söyleyeyim, artık mahalle kavramı sokakta oyun kavramı kalmamış, çocukların evden dışarı çıkmadan bilgisayar/playstation karşısında çocukluklarını geçiriyor olmalarından. yoksa dışarı çıksalar günlük patojenlerini alsalar, kediden köpekten diğer hasta arkadaşlarından mesela, bağışıklık mekanizmalarını kuvvetlendirseler bu kadar hastalanacaklarını sanmıyorum..
sigara-pasif içicilik konusunda da tabiki hakısınız, ancak bir bilemedim iki kişinin evde sigara içiyor olmasının çocuk için çok zararlı olacağını sanmıyorum eğer ev de havalandırılıyorsa eğer.
0
komple elini emen akilli olur diyollaa...
mikroptan korkma. emeklemeye baslayinca yerleri yalayacak. yalamasi da gerekiyo zaten.
mikroptan korkma. emeklemeye baslayinca yerleri yalayacak. yalamasi da gerekiyo zaten.
0
yok ben hijyen konusunu düşünmüyorum. zaten emzik de kullansam 3 saniye kuralını uygulayacağım, yere düşen şey 3 saniyede kirlenmez. Ama benim korkum 5 yaşında hala emzikle gezen ya da elini emmeden uyuyamayan bir çocuk sahibi olmak. Ya da sırf emziği bıraksın diye emziğin üstüne sinek koymak, acı sürmek, eline acı salça sürmek istemiyorum. o yüzden karar veremiyorum. bırakayım elini mi emsin yoksa emzik mi vereyim diye.
0
verin emsin çocuk.
iki çocuğum var, ikisine de emzik verdik. olması gereken yaşta bıraktı ilki, diğeri daha küçük.
uykudayken ağzında emzikle uyumasın çok uzun süre yeter.
ben bakkaldan gidip emzik alacak yaşa kadar emmişim. gayet de sağlıklıyım. böyle icatlar çıkartan doktorlara uyuz oluyorum.
iki çocuğum var, ikisine de emzik verdik. olması gereken yaşta bıraktı ilki, diğeri daha küçük.
uykudayken ağzında emzikle uyumasın çok uzun süre yeter.
ben bakkaldan gidip emzik alacak yaşa kadar emmişim. gayet de sağlıklıyım. böyle icatlar çıkartan doktorlara uyuz oluyorum.
0
mythbusters, "3 saniye kurali" dedigin seyin, sehir efsanesi oldugunu ispatladi. yok oyle bi kural.
0
bonjurkes
Uzunca bir süredir eve içme suyu olarak damacana Çene Suyu alıyoruz. Bir sürü çene suyu var sanırım bizdekinin tam adını hatırlamıyorum şu anda ama suyun İzmit'ten çıkarıldığını biliyorum. Peder de İzmit'te çevre kirliliği felaket, o yüzden oranın suyundan artık hayır gelmez diyerek sucudan suyun an
Uzunca bir süredir eve içme suyu olarak damacana Çene Suyu alıyoruz. Bir sürü çene suyu var sanırım bizdekinin tam adını hatırlamıyorum şu anda ama suyun İzmit'ten çıkarıldığını biliyorum. Peder de İzmit'te çevre kirliliği felaket, o yüzden oranın suyundan artık hayır gelmez diyerek sucudan suyun analiz raporunu istedi, o gelene kadar da bana, git bak bakalım su fiyatları ne durumda dedi.
Soruya gelince, 19 litrelik damacanaya 6 lira veriyoruz, peder Erikli'ye yeltendi ama 9 lira olan fiyatını duyunca (ben 9 diye buldum internette) geri adım attı.
Sonuç olaraktan, 6 lira sınırını çok aşmayan (6-9 lira arası diyelim) damacana su arıyoruz. İstanbul Bostancı bölgesindeyiz, bölgeden bölgeye su fiyatlarının fark ettiğini okudum da ondan belirtiyorum.
İçme suyu markası tavsiye edin mümkünse, şöyle içimi güzel, memnun kaldığınız, bilindik vs. olanlardan.
Teşekkür ettim
edit: İşlenmiş su istemiyor peder bey, yani Nestle, Damla falan olmayacakmış.
Soruya gelince, 19 litrelik damacanaya 6 lira veriyoruz, peder Erikli'ye yeltendi ama 9 lira olan fiyatını duyunca (ben 9 diye buldum internette) geri adım attı.
Sonuç olaraktan, 6 lira sınırını çok aşmayan (6-9 lira arası diyelim) damacana su arıyoruz. İstanbul Bostancı bölgesindeyiz, bölgeden bölgeye su fiyatlarının fark ettiğini okudum da ondan belirtiyorum.
İçme suyu markası tavsiye edin mümkünse, şöyle içimi güzel, memnun kaldığınız, bilindik vs. olanlardan.
Teşekkür ettim
edit: İşlenmiş su istemiyor peder bey, yani Nestle, Damla falan olmayacakmış.
0
oradaki fiyatlar pek doğru değil sanırım. Erikli suya 15 martta 7.50 tl demişler, şimdi aradım 8.90 dediler. Herkes kafasına göre fiyat yazmış.
0
bitter cikolata
Aceleci oğlum tam 25 aralık'ta doğdu, tutamadı kendini. Şimdi 7 yaşta sıkıntı olmaz belki ama 5 yaşta 360 gün önemli bir fark ediyor. Benim oğlum mesela seneye göre mi okula başlayacak aya göre mi? Soruyu yazarken ben bile anlayamadım, anlayıp da cevaplayan olursa valla takdir edicem.
Aceleci oğlum tam 25 aralık'ta doğdu, tutamadı kendini. Şimdi 7 yaşta sıkıntı olmaz belki ama 5 yaşta 360 gün önemli bir fark ediyor. Benim oğlum mesela seneye göre mi okula başlayacak aya göre mi?
Soruyu yazarken ben bile anlayamadım, anlayıp da cevaplayan olursa valla takdir edicem.
Soruyu yazarken ben bile anlayamadım, anlayıp da cevaplayan olursa valla takdir edicem.
0
ben soruyu anladim ama cevabini bilmiyorum :)
bir de, nufusa 6 gun gec kaydettirseniz olmuyor muydu?
bir de, nufusa 6 gun gec kaydettirseniz olmuyor muydu?
0
benim en son bildiğim 60 ila 72 ay arası çocuklar başlayacak.
yani senin çocuk eğer 2007'li ise bu eylülde 57 aylık, seneye 69 aylık oluyor, o yüzden 2013 eylül diyorum.
yani senin çocuk eğer 2007'li ise bu eylülde 57 aylık, seneye 69 aylık oluyor, o yüzden 2013 eylül diyorum.
0
okulun başladığı an 5 yaşında olursa problem olmaz. ben şubat doğumluyum ve okul başladıktan 5 ay sonra 6 yaşında olmuştum birinci sınıfta.
yani şöyle ki çocuğunuz aralık 2006 doğumluysa, 2012-2013 yılı için uygun kıvamda diyebilirim.
yani şöyle ki çocuğunuz aralık 2006 doğumluysa, 2012-2013 yılı için uygun kıvamda diyebilirim.
0
10 aralik dogumlu bir aceleci kiz anasi olarak cevaplari merakla takipteyim
0
siz birkaç ay öncesine kadar hamileydiniz yanlış hatırlamıyorsam. bahsettiğiniz minik delikanlı yeni doğmuş bebeğinizse, iktidara gelenler eğitim sistemiyle kedi fareyle oynar gibi oynadığından onun okul yaşı gelene kadar köprünün altından çok sular akabilir. bunun derdine düşmek için çok erken. ama daha büyük bir çocuktan söz ediyorsanız onu bilemem.
0
@nawres, hastane doğumlu olduğu için resmi belgeyle kaydettirebiliyoruz ancak.
@saatgecdeninonikisi; doğru hatırlamışsınız :) evet dediğiniz doğru ama akp nin de 5 yıl içinde gideceği yok gibi. yani 5 yıl o kadar da uzak değil. Bi de kimse bilmiyor bu işin doğrusunu, burda belki bir bilen çıkar dedim. Okul müdürleri, eğitimciler, kimlere kimlere sordum, yok, bilen yok.
@saatgecdeninonikisi; doğru hatırlamışsınız :) evet dediğiniz doğru ama akp nin de 5 yıl içinde gideceği yok gibi. yani 5 yıl o kadar da uzak değil. Bi de kimse bilmiyor bu işin doğrusunu, burda belki bir bilen çıkar dedim. Okul müdürleri, eğitimciler, kimlere kimlere sordum, yok, bilen yok.
0
bir kişinin resmi yaşı doldurduğu yaşıdır. 25 aralık 2011 de doğan çocuk eylül 2017 de resmi olarak 5 yaş sayılır. 26 aralık 2017 de resmi olarak 6 yaşında olur.
0
Kimse bir şey bilmiyor maalesef aynı soruyu ben de 2-3 gün önce sordum, tatmin edici bir cevap alamadım. Yaşayarak öğreneceğiz herhalde, en kötü ihtimalle çocuğun durumu başlamaya müsait değil deyip erteleteceğiz, geç göndermek isteyenler için diyorum. Yoksa 63 aylık çocuğu okula başlatmak durumunda kalmak istemiyorum ben de şahsen...
0
kibritsuyu
geçen ay ameliyat olmuştum ya, bütün ameliyat sürecinin canımı en sıkan, en zor kısmı, ameliyattan sonra şişe şişe serumu yiyip çişimin gelmesi idi. öyle hop diye anında kalkabileceğim bir rahatsızlık olmadığından kalkıp tuvalete de gidemedim. ördek denilen acaip bir kap verdiler elime bunun içine i
geçen ay ameliyat olmuştum ya, bütün ameliyat sürecinin canımı en sıkan, en zor kısmı, ameliyattan sonra şişe şişe serumu yiyip çişimin gelmesi idi. öyle hop diye anında kalkabileceğim bir rahatsızlık olmadığından kalkıp tuvalete de gidemedim. ördek denilen acaip bir kap verdiler elime bunun içine işe diye. deli gibi sıkıştığım halde zorla zorla yapamadım yatarken. uğraş didin olmadı. "daha da yapmazsanız sonda takıcaz" dediler. sırf sonda monda takmasınlar diye nöbetçi doktorları çağırıp yataktan onların gözetiminde kalktım gittim tuvalete işedim.
şimdi sorum şu. yattığın yerden pipiyi ördeğe sokup işemek hakikaten zor mudur, ben mi beceremedim, bir püf noktası var mıdır, yan dönerek falan yapsak olur mu, sorun bende midir, psikolojik midir nedir? başıma tekrar gelirse bileyim ona göre gideyim.
şimdi sorum şu. yattığın yerden pipiyi ördeğe sokup işemek hakikaten zor mudur, ben mi beceremedim, bir püf noktası var mıdır, yan dönerek falan yapsak olur mu, sorun bende midir, psikolojik midir nedir? başıma tekrar gelirse bileyim ona göre gideyim.
0
yine mi erkek oldun sen :(
geçmiş olsun bu arada. ben de bacağımı kırdığımda sondaya mahkum olmuştum ve gerçekten zor oluyor yattığın yerden yapmak. öyle yapılmadığını bildiğimiz için beceremiyoruz. sonda kötü bir şey değil taktırmaktan neden çekiniyorsun ki? ördeğe işenmez sıçratır her yere ıyy pis
geçmiş olsun bu arada. ben de bacağımı kırdığımda sondaya mahkum olmuştum ve gerçekten zor oluyor yattığın yerden yapmak. öyle yapılmadığını bildiğimiz için beceremiyoruz. sonda kötü bir şey değil taktırmaktan neden çekiniyorsun ki? ördeğe işenmez sıçratır her yere ıyy pis
0
zor. yan dönerek de zor. yatağa işiyormuş gibi hissedildiği için sanırım. psikolojik yani. (yer çekiminin negatif etkisi var mı bilemiyorum ama düşey pozisyonda işi kolaylaştırdığı kesin)
ha bir de dıştan takılan sondalar da var bildiğim kadarıyla.
ha bir de dıştan takılan sondalar da var bildiğim kadarıyla.
0
geçmiş olsun. daha önce öyle yapmadığın için zorlanıyorsun. ayakta tuvaletin başında durduğunu hayal et ve iyice konsantre ol. başaracaksın.
0
bence hiç bir zorluğu yok. ameliyat ertesinde işemekte zorlanma olabilir(ameliyat esnasında sonda takıldığı için olur dediler) onun içinde sıcak su torbalarını karın bölgesine koyunca bir süre sonra daha rahat yapılabiliyor.
0
fıtıktın sanırım. geçmiş olsun.
evet işemek baya baya problem. anneme de salıver annem biz aşağıyı destekledik falan demiştik de kıyamam annem çok utanmıştı senin gibi doktorla hemşireyle gitmişti lavaboya.
sondayı başka bir sıkıntı da babama takmışlardı. bilinçsizdi. ama böyle pıt diye olmuştu sanki on saat uğraşmadılar odadan çıktık hemen geri bitti demişlerdi.
sonda işine fazla kasma, olur. insanlık hali hastalık falan böyle düşün rahatlat kendini.
yatakta işemeyi de hakkaten çok çözümsüz durumda olmayanlar ve dünyadan kopmuş yaşlılar hariç rahat rahat ördeğe salanı çok değil. mantık kabul etmiyor sanırım.
evet işemek baya baya problem. anneme de salıver annem biz aşağıyı destekledik falan demiştik de kıyamam annem çok utanmıştı senin gibi doktorla hemşireyle gitmişti lavaboya.
sondayı başka bir sıkıntı da babama takmışlardı. bilinçsizdi. ama böyle pıt diye olmuştu sanki on saat uğraşmadılar odadan çıktık hemen geri bitti demişlerdi.
sonda işine fazla kasma, olur. insanlık hali hastalık falan böyle düşün rahatlat kendini.
yatakta işemeyi de hakkaten çok çözümsüz durumda olmayanlar ve dünyadan kopmuş yaşlılar hariç rahat rahat ördeğe salanı çok değil. mantık kabul etmiyor sanırım.
0
bitter cikolata
Tabi eşi anne olan erkeklere de hitap edebiliriz.Neyse, emzirirken yaş maya ya da bira mayası deneyen oldu mu? Faydasını gördü mü? Yoksa manyak kocakarı hurafelerinden birisi de bu mu?
Tabi eşi anne olan erkeklere de hitap edebiliriz.
Neyse, emzirirken yaş maya ya da bira mayası deneyen oldu mu? Faydasını gördü mü? Yoksa manyak kocakarı hurafelerinden birisi de bu mu?
Neyse, emzirirken yaş maya ya da bira mayası deneyen oldu mu? Faydasını gördü mü? Yoksa manyak kocakarı hurafelerinden birisi de bu mu?
0
eşim yok, dolayısıyla anne değil, ben de kadın değilim... amaaaa...
malt içecekler süt oranını arttırıyor, ayrıca tahin helvası ve çam fıstığı da... helva ve çam fıstığı kilo yapmıyor, avantajları var. bir de bol su iç.
bu kadar yeter. yazmıyorum sıkıldım.
edit : real in bira reyonlarında malt içecekler satılıyor.
bu da çam fıstığının resmi :)
www.ayferkaur.com
malt içecekler süt oranını arttırıyor, ayrıca tahin helvası ve çam fıstığı da... helva ve çam fıstığı kilo yapmıyor, avantajları var. bir de bol su iç.
bu kadar yeter. yazmıyorum sıkıldım.
edit : real in bira reyonlarında malt içecekler satılıyor.
bu da çam fıstığının resmi :)
www.ayferkaur.com
0
eskiden bira şişesi gibi şişelerin içinde (bkz: vitamalt) vardı. şimdi o ürün piyasada olmasa da eczanelerden royal malt isimli malt içecekleri temin edebilirsiniz. bir de bitkisel içerikli milk-plus diye bir içecek var.. onlar da sütü arttırıyormuş sütü alan anneler öyle diyor.
www.eczaonline.com(%C3%9Cz%C3%BCml%C3%BC).html
www.eczaonline.com(%C3%9Cz%C3%BCml%C3%BC).html
0
babak mağazalarında alkolsüz malt içecekler var süt arttırmak için.
ör: www.e-bebek.com
bir de lohusa şerbeti var tabi. özellikle çukurova yöresinde yapılanı pek işe yarar.
Fakat bunlar anneleri de şişirdikçe şişirir. Uzun lafın kısası eğer bebeğiniz emiyorsa sütünüz artar, emmiyorsa ne yerseniz yiyin, ne içerseniz için sütünüz azalır.
ör: www.e-bebek.com
bir de lohusa şerbeti var tabi. özellikle çukurova yöresinde yapılanı pek işe yarar.
Fakat bunlar anneleri de şişirdikçe şişirir. Uzun lafın kısası eğer bebeğiniz emiyorsa sütünüz artar, emmiyorsa ne yerseniz yiyin, ne içerseniz için sütünüz azalır.
0
emziren anne, iyi ve dengeli beslensin, bir de bol bol su içsin, yeterlidir. kendi için ise, bol bol süt/peynir/yoğurt tüketsin, olmadı (doktora danışarak) kalsiyum desteği alsın.
0
@çaylak; malesef doktorların ısrarla "su içsen yeter" dediğine aldanma, su içmek yetmiyor. ben günde 4 litre su içiyorum, daha ne yapayım?
0
Ben denemedim, deneyeni biliyorum, işe yaradığı söylendi. Ben -daha önceki duyurunda da bahsettiğim üzere- Fayrouz'dan yarar gördüm.
Öte yandan, yine belirtmek isterim ki, merak etme sütün kesilmeyecek, yeter ki sen stres yapma, gerçekten. Çok sütlü çikolatalar olduğun günler dilerim.
Öte yandan, yine belirtmek isterim ki, merak etme sütün kesilmeyecek, yeter ki sen stres yapma, gerçekten. Çok sütlü çikolatalar olduğun günler dilerim.
0
@sui, fayrouz u ankar'da bulamadım:( regl olduğum için mi azaldı sütüm bilmiyorum, dün hiç yoktu, yedek sütlerle geçirdik günü, bugün iyiyiz ama. bakalım..
0
real olsa sanki daha iyi olacak... :) kız kardeşime tedarik etmiştim zamanında bolca..
0
arafa
Süt oğlanlar/kızlar merhaba.Sizce en sağlıklı süt marka/ürün hangisidir? Ben alacağım zaman mümkün mertebe cam şişede ve günlük olanları almaya çalışıyorum. Örnek, SEK cam şişe http://www.sek.com.tr/tr/sek_gunluk_sut.html Sizce doğru mu yapıyorum?Not: İçeriğin yağlı/yağsız olması önemli değil.
Süt oğlanlar/kızlar merhaba.
Sizce en sağlıklı süt marka/ürün hangisidir? Ben alacağım zaman mümkün mertebe cam şişede ve günlük olanları almaya çalışıyorum. Örnek, SEK cam şişe www.sek.com.tr
Sizce doğru mu yapıyorum?
Not: İçeriğin yağlı/yağsız olması önemli değil.
Sizce en sağlıklı süt marka/ürün hangisidir? Ben alacağım zaman mümkün mertebe cam şişede ve günlük olanları almaya çalışıyorum. Örnek, SEK cam şişe www.sek.com.tr
Sizce doğru mu yapıyorum?
Not: İçeriğin yağlı/yağsız olması önemli değil.
0
Braz alakasız görünecek ama sütü bırak yoğurt ye derim. süt pastorize olduktan sonra faydasını ne yazık ki kaybediyor. yoğurt ise mayalandığı için tekrar faydalı bakterileri kavuşuyor. mesela çocuklara zorla süt içirilir. bebek ve küçük çocuklar için faydalı olan anne sütüdür. anne sütü yok ise, veya çocuk anne sütü içecek yaşı geçmiş ise mayalanmış süt ürünleri daha sağlıklı.
0
@bilan
gurbete gitmeden önce 3 öğün yoğurt yiyen bir adamdım. hemde ev yapımı yoğurt.. şimdilerin trişka hazır yoğurtlarından değil ve kesinlikle yoğurt çok büyük bir nimet. buna katılıyorum. benim amacım, sabah işe çıkmadan önce içine karıştıracağım bazı şeylerle günlük süt ve elma tüketmek istiyorum.
gurbete gitmeden önce 3 öğün yoğurt yiyen bir adamdım. hemde ev yapımı yoğurt.. şimdilerin trişka hazır yoğurtlarından değil ve kesinlikle yoğurt çok büyük bir nimet. buna katılıyorum. benim amacım, sabah işe çıkmadan önce içine karıştıracağım bazı şeylerle günlük süt ve elma tüketmek istiyorum.
0
dost u tüketiyorum genelde. yarım yağlısı güzel. ama geçen sek aldım. sanırım bundan sonra hep sek kullanacağım. daha lezzetli. cam şişede değil, normal karton kutu aldım. sek.in güvenilir olduğunu düşünüyorum.
0
büyük üniversitelerin ziraat fakültelerinde üretilenler belki ciddi anlamda daha sağlıklı olabilirler.
örnek: ege üniversitesi, uludağ üniversitesi vs vs...
örnek: ege üniversitesi, uludağ üniversitesi vs vs...
0
Sek günlük süt çok lezzetli, süt sevmediğim halde beğenerek içiyorum. Ayrıca AOÇ de çok lezzetli ve sağlıklı.
0
xenderoth
kıramayacağım bir tanıdık rica etti, "oğlumun düğünü var bir cd hazırlar mısın bize?" şeklinde.. oyun havaları da olsunmuş, dans edilecek şarkı da, son dönemlerin popüler şarkıları da...aksi gibi bu tarz müziklere ve genel popüler repertuara hiç hakim değilim.böyle listeler var mı bir yerlerde? sade
kıramayacağım bir tanıdık rica etti, "oğlumun düğünü var bir cd hazırlar mısın bize?" şeklinde.. oyun havaları da olsunmuş, dans edilecek şarkı da, son dönemlerin popüler şarkıları da...
aksi gibi bu tarz müziklere ve genel popüler repertuara hiç hakim değilim.
böyle listeler var mı bir yerlerde? sadece isim olsa dahi yeter. müzikleri bulmak sorun olmaz.
ya da öneriler? şunlar düğünlerin vazgeçilmezleri... şunlar kesin olsun...
falan şeklinde belki?
ya da hazır cd ler vardır internette bir yerlerde? ziplenmiş vesaire...
aksi gibi bu tarz müziklere ve genel popüler repertuara hiç hakim değilim.
böyle listeler var mı bir yerlerde? sadece isim olsa dahi yeter. müzikleri bulmak sorun olmaz.
ya da öneriler? şunlar düğünlerin vazgeçilmezleri... şunlar kesin olsun...
falan şeklinde belki?
ya da hazır cd ler vardır internette bir yerlerde? ziplenmiş vesaire...
0
eğer çok geleneksel bişey olacaksa bi kaç ferhat göçer bikaç kutsi parçası işini görür slow olarak
popüler şarkı olarak hareketli ajdanın son albümünden olur ziynet sali olur murat dalkılıç olur (parça isimlerini sorma ben de bilmiyorum valla)
yöre söylersen oyun havası da tavsiye edebilirim
popüler şarkı olarak hareketli ajdanın son albümünden olur ziynet sali olur murat dalkılıç olur (parça isimlerini sorma ben de bilmiyorum valla)
yöre söylersen oyun havası da tavsiye edebilirim
0
sezen aksu hoşgeldin' siz olmasın :)
he birde dilara çalınmayan düğün düğün değildir :)
he birde dilara çalınmayan düğün düğün değildir :)
0
bununla ilgili forum bile yapmış kadınlar, google da arayınca çıkıyor bir sürü liste.
www.kadinlarkulubu.com
damat halayını ve misketi unutmayın yeter ama.
www.kadinlarkulubu.com
damat halayını ve misketi unutmayın yeter ama.
0
hololop
Merhaba,son zamanlarda cogu doktor sekerin cok zararli oldugunu mumkun oldugunca azaltmak gerektigini falan soyluyor. Ama obur yandan da bazilari bal, ceviz, findik, fistik seklinde bir karisimin cok yararli bir enerji verici oldugunu soyluyor. Boyle bir enerji macunu yapsam her sabah 1-2 kasik yese
Merhaba,
son zamanlarda cogu doktor sekerin cok zararli oldugunu mumkun oldugunca azaltmak gerektigini falan soyluyor.
Ama obur yandan da bazilari bal, ceviz, findik, fistik seklinde bir karisimin cok yararli bir enerji verici oldugunu soyluyor.
Boyle bir enerji macunu yapsam her sabah 1-2 kasik yesem yararli midir, zararli mi?
son zamanlarda cogu doktor sekerin cok zararli oldugunu mumkun oldugunca azaltmak gerektigini falan soyluyor.
Ama obur yandan da bazilari bal, ceviz, findik, fistik seklinde bir karisimin cok yararli bir enerji verici oldugunu soyluyor.
Boyle bir enerji macunu yapsam her sabah 1-2 kasik yesem yararli midir, zararli mi?
0
Tıp güruhu ne derse desin, ben yaylada asrı gören ninemin, dedemin sözünü dinliyorum. Bal candır nazarımda.
0
abartmamak koşuluyla yararlı ama 1 kilo fiyatına 1 değil 2 değil 3 değil 4 değil tam 5 kilo balderesi balını yersen bilemem. her bal faydalı olmayabilir.
0
Paintov'a katılmamak işten değil. İyi bal yemeli, onu da kaşık kaşık değil elbet. İyi ballar çok yendiğinde, bir çay kaşığından fazlası bile, ''bal tutması'' yaşatabiliyor. Dikkat ediniz. O değil de, aklıma bal temalı bir Karadeniz şarkısı geldi ya, ne kadar etkili olduğunu varın siz düşünün.
baharda filizlenur
çaylarun yapraklari
anzer balina benzer
ayşemun dudaklari...
:)
baharda filizlenur
çaylarun yapraklari
anzer balina benzer
ayşemun dudaklari...
:)
0
şekerden uzak durun derken bildiğimiz şekerden bahsediyor.
yoksa kan şekerinizi dengede tutmak için, bal, pekmez tarzı şeyler tüketmeniz gerek. doğal olanlardan. aşırıya kaçmadan.
uzak durmanız gereken şey ise şekerli yiyecekler, içeceklerde kullandığınız şeker vs.
yoksa kan şekerinizi dengede tutmak için, bal, pekmez tarzı şeyler tüketmeniz gerek. doğal olanlardan. aşırıya kaçmadan.
uzak durmanız gereken şey ise şekerli yiyecekler, içeceklerde kullandığınız şeker vs.
0
1 yaşın altındaki bebekler için evet, zararlı. Ancak doktorun size uzak durun dediği şeker o şeker değil. Gerçek balın içinde zaten yapay şeker olmaz ancak gerçek bal da ne yazık ki öyle 10 liraya 5 kilo alınabilecek birşey değil.
0
@kitap gibi sessiz: ben şeker kullanacağım zaman eğer varsa bal atıyorum çaya kahveye. anadolu'da da böyle bir kültür var.
bal'ın %90-95i şeker. öyle mucizevi, çok faydalı bir besin falan değil. balın piyasası olsun, satılsın diye çok faydalıymış da, sağlıklıymış da ayağı yapıyorlar. becel'in "kalbe yararlı yağ" yapması gibi birşey.
bal'ın %90-95i şeker. öyle mucizevi, çok faydalı bir besin falan değil. balın piyasası olsun, satılsın diye çok faydalıymış da, sağlıklıymış da ayağı yapıyorlar. becel'in "kalbe yararlı yağ" yapması gibi birşey.
0
bal yararlı da hangi bal? bence asıl sorulacak soru bu. bana kalırsa şu an piyasadaki balların büyük çoğunluğu bal taklidi.. bu da faydadan çok zarar verir kanaatindeyim. o yüzden önce hakiki balı bulun..
0
Çaya şeker yerine bal atmak pek yararlı olmayabilir. Bal, belli bir sıcaklık derecesinden sonra besin değerini yitirir çünkü
0
@cro magnon
bu balın şekerli olduğu anlamına gelmiyor.
bildiğinizin aksine bal öyle mucizevi bir şey ama öyle sağlam balı bulmak kolay değil. piyasadaki balların çoğu şekerli. böyle seri üretim yapan yerlerin arıları işçi tutup fabrikalarda çalıştırması gerekir bal almak için. bu yüzden şeker katıyorlardır muhtemelen.
bu balın şekerli olduğu anlamına gelmiyor.
bildiğinizin aksine bal öyle mucizevi bir şey ama öyle sağlam balı bulmak kolay değil. piyasadaki balların çoğu şekerli. böyle seri üretim yapan yerlerin arıları işçi tutup fabrikalarda çalıştırması gerekir bal almak için. bu yüzden şeker katıyorlardır muhtemelen.
0
hatta şekeri azaltmak için çaya, kahveye falan bal katın diyorlardı eğer şekeri bırakamıyorsanız. -şu anda kola içerken bunu yazıyor olmam-
0
rafine edilmiş, işlenmiş şeker daha zararlı.
ama genel anlamda vücudun ihtiyacından fazla tükettiğiniz doğal, meyve ve sebzelerden aldığınız şeker de zararlı, vücut onu yağ olarak saklıyor.
anlayacağımız şeker zararlı bir şey, tıpkı uyuşturucu gibi ama yasal. hatta bugün türkiye rafine şekeri görece en kaliteli rafine şekeri şekerpancarından değil ithal şeker kamışından elde ediyor. bunu yerine fruktoz şurubu kullananlara ise söylenecek şey yok.
yani şeker değil de sanırım insan daha zararlı.
sanırım tatlı kaşığından bahsediyorsunuzdur, günde 1-2 tatlı kaşığı balın zararı olacağını sanmam.
balcılık yapan kapasitesi yüksek olmasa da eşe, dosta satanlar bile şeker ile kandırıyorlar arıları.
sizce de insan nüfusu can sıkan boyutlara gelmedi mi?
ama genel anlamda vücudun ihtiyacından fazla tükettiğiniz doğal, meyve ve sebzelerden aldığınız şeker de zararlı, vücut onu yağ olarak saklıyor.
anlayacağımız şeker zararlı bir şey, tıpkı uyuşturucu gibi ama yasal. hatta bugün türkiye rafine şekeri görece en kaliteli rafine şekeri şekerpancarından değil ithal şeker kamışından elde ediyor. bunu yerine fruktoz şurubu kullananlara ise söylenecek şey yok.
yani şeker değil de sanırım insan daha zararlı.
sanırım tatlı kaşığından bahsediyorsunuzdur, günde 1-2 tatlı kaşığı balın zararı olacağını sanmam.
balcılık yapan kapasitesi yüksek olmasa da eşe, dosta satanlar bile şeker ile kandırıyorlar arıları.
sizce de insan nüfusu can sıkan boyutlara gelmedi mi?
0
bal da dektorz,levulose ve sukroz olmak üzere üç ayrı şeker bulunur.
yani doktorların kast ettiği nişasta bazlı veya hedetonik glikozlardan yoktur.
ancak yetiştiriciler arıların nektar vb toplaması uzun sürüyor diye onlara direk şeker verebiliyor. buna arı şurubu denir, ancak bu arı şurubu bildiğimiz glikozlu su ise iyi değildir...ama bir gerçek var ki balın ölüsü bile yararlıdır.
yani doktorların kast ettiği nişasta bazlı veya hedetonik glikozlardan yoktur.
ancak yetiştiriciler arıların nektar vb toplaması uzun sürüyor diye onlara direk şeker verebiliyor. buna arı şurubu denir, ancak bu arı şurubu bildiğimiz glikozlu su ise iyi değildir...ama bir gerçek var ki balın ölüsü bile yararlıdır.
0
Bal çok çok faydalı bir besindir ama markette satılan bal değil.İçinde yapay glikoz olmaması lazım.Organik bal bulmalısınız.
0
@kediebesi: bal bozulmaz çünkü su oranı sindirim enzimlerinin veya herhangi bir enzimin çalışabileceği değerlerin çok çok altındadır. toz şekerle yaptığın reçel de bozulmaz. bala bir miktar su katıldığında bozulması birkaç gün sürmez.
antioksidan içerdiği doğrudur, lakin çok daha fazla antioksidan miktarını bir bardak yeşil çay ile alabilirsiniz.
bal'da işlenmiş şekerin olmaması şeker'in faydalı olduğu anlamına gelmez. biz zaten işlenmiş veya işlenmemiş olarak günlük karbonhidrat ihtiyacımızın çok daha fazlasını alıyoruz. bunun üzerine bir de 'işlenmemiş' şeker almanın hiçbir mantığı yok. balın mucizevi bir besin değeri yoktur. günlük ihtiyacımızın yanına bile yaklaşmayan oranlarda çeşitli mineral ve vitaminler içerir. ekmekte bile vitamin-mineral miktarı daha fazladır. isterseniz bal üreticilerinin verdiği değerlerden kendiniz açın bakın. ekmeğinkine de bakın.
antioksidan içerdiği doğrudur, lakin çok daha fazla antioksidan miktarını bir bardak yeşil çay ile alabilirsiniz.
bal'da işlenmiş şekerin olmaması şeker'in faydalı olduğu anlamına gelmez. biz zaten işlenmiş veya işlenmemiş olarak günlük karbonhidrat ihtiyacımızın çok daha fazlasını alıyoruz. bunun üzerine bir de 'işlenmemiş' şeker almanın hiçbir mantığı yok. balın mucizevi bir besin değeri yoktur. günlük ihtiyacımızın yanına bile yaklaşmayan oranlarda çeşitli mineral ve vitaminler içerir. ekmekte bile vitamin-mineral miktarı daha fazladır. isterseniz bal üreticilerinin verdiği değerlerden kendiniz açın bakın. ekmeğinkine de bakın.
0
dahinnotha
merhaba. gittiğim doktor sivilcilerimin kötü halde olduğunu ve roaccutane tedavisine başlamak gerektiğini söyledi. kan testi yapıldı. bugün ilaçlarımı aldım. ilk kapsülü az önce içtim.güneş ışığının zarar verdiğini biliyorum. doktor ilacı verirken de ona sormuştum "yaz geliyor ama. sıkıntı olmasın d
merhaba. gittiğim doktor sivilcilerimin kötü halde olduğunu ve roaccutane tedavisine başlamak gerektiğini söyledi. kan testi yapıldı. bugün ilaçlarımı aldım. ilk kapsülü az önce içtim.
güneş ışığının zarar verdiğini biliyorum. doktor ilacı verirken de ona sormuştum "yaz geliyor ama. sıkıntı olmasın diye" o da bir sorun olmayacağını söyledi. ama hem prospektüste hem de duyuruda ki diğer sorularda güneş ışığının zarar vereceği söyleniyor. hemen tekrar doktora gidip bir güneş kremi istemeli miyim? çünkü kendisi yüzüne birşey süreceksen bana gel demişti, yoksa güneşin henüz bir sıkıntısı olmaz mı?
alkol ile birlikte kullanımı kesinlikle yasak denmiş duyurudaki sorularda. karaciğeri yorduğu için. sıklıkla içen biri olmadığım için arada bir kaçamak yapılabilir diye düşünüyorum birkaç bira gibi. o kadarcıktan birşey olmaz herhalde.
yine prospektüste kas aktivitelerinden kaçınmak gerektiğini söylüyor. yakın zamanda spor salonuna yazılmak niyetindeydim. olmaz mı bu iş? kas ve eklem ağrısı olur diyor. ama spor salonuna da gitmek durumundayım (have to olmasa da must bir durum) kullananların bu konudaki tecrübeleri nelerdir?
etkilerinin neler olduğunun bilincindeyim, sözlükten de okudum. etkilerini ne zaman görmeye başlarım. kuruluk gibi.
güneş ışığının zarar verdiğini biliyorum. doktor ilacı verirken de ona sormuştum "yaz geliyor ama. sıkıntı olmasın diye" o da bir sorun olmayacağını söyledi. ama hem prospektüste hem de duyuruda ki diğer sorularda güneş ışığının zarar vereceği söyleniyor. hemen tekrar doktora gidip bir güneş kremi istemeli miyim? çünkü kendisi yüzüne birşey süreceksen bana gel demişti, yoksa güneşin henüz bir sıkıntısı olmaz mı?
alkol ile birlikte kullanımı kesinlikle yasak denmiş duyurudaki sorularda. karaciğeri yorduğu için. sıklıkla içen biri olmadığım için arada bir kaçamak yapılabilir diye düşünüyorum birkaç bira gibi. o kadarcıktan birşey olmaz herhalde.
yine prospektüste kas aktivitelerinden kaçınmak gerektiğini söylüyor. yakın zamanda spor salonuna yazılmak niyetindeydim. olmaz mı bu iş? kas ve eklem ağrısı olur diyor. ama spor salonuna da gitmek durumundayım (have to olmasa da must bir durum) kullananların bu konudaki tecrübeleri nelerdir?
etkilerinin neler olduğunun bilincindeyim, sözlükten de okudum. etkilerini ne zaman görmeye başlarım. kuruluk gibi.
0
rocatunu kesinlikle tavsiye etmiyorum. etrafımda kullanan kimi gördüysem yaradan çok zararını gördü. uzun uzun anlatmaya gerek yok,biliniyor zaten.
alkol kaçamağı falan demişsiniz. sanırım bu ilaç hakkında hala pek fikriniz yok.
alkol kaçamağı falan demişsiniz. sanırım bu ilaç hakkında hala pek fikriniz yok.
0
ben iki kez kullanan birisi olarak tavsiye etmiyorum. ama illa kullanıcam diyorsanız kışı bekleyin, güneş hangi krem olursa olsun leke bırakır.
0
ben kullandım. arada alkol de aldım, güneşin alnında denize de girdim, bir zararını görmedim. bu demek değildir ki size de bir şey olmaz, bünyeye göre değişir o işler.
0
şu ilaçtan korkmayın yahu.
ben yaklaşık 8 ay kullandım.
yaz aylarına doğru güneş kremi kullanman gerekecek.
dudakların çok kötü kuruyacak, hatta kuruluktan kanayacak.
başlarda sivilcen artacak. daha sonra bildiğin gidecek, hiç kalmayacak.
alkolle birlikte kullandım.
halı saha maçlarına devam ettim.
bana tek kötü etkilediği yanı ise bir ara kendimi eve kapatmaya çalışmamdı. bildiğin içine kapanıyosun. neyseki farkettim de kendimi dışarı attım..
etkileri bence tamamen psikolojik.. (dudak kuruması dışındaki).
ben yaklaşık 8 ay kullandım.
yaz aylarına doğru güneş kremi kullanman gerekecek.
dudakların çok kötü kuruyacak, hatta kuruluktan kanayacak.
başlarda sivilcen artacak. daha sonra bildiğin gidecek, hiç kalmayacak.
alkolle birlikte kullandım.
halı saha maçlarına devam ettim.
bana tek kötü etkilediği yanı ise bir ara kendimi eve kapatmaya çalışmamdı. bildiğin içine kapanıyosun. neyseki farkettim de kendimi dışarı attım..
etkileri bence tamamen psikolojik.. (dudak kuruması dışındaki).
0
güneşin sıkıntısı çok olur elli faktörlü kremle gölge dışına adım atmayarak kullandım ben. geçmeyen lekeler bırakıyor sanırım.
alkol almasanız daha iyi, çünkü benim neredeyse haşlanmış sebzeye dayalı bir diyete rağmen karaciğer fonksiyon testlerim hep üst sınırın biraz üzerinde çıkardı. bir de alkol eklenirse hoş bir tablo olmayabilir.
spor konusunda net birşey söyleyemeyeceğim ama kuruluk hemen ilk hafta başlıyor.
alkol almasanız daha iyi, çünkü benim neredeyse haşlanmış sebzeye dayalı bir diyete rağmen karaciğer fonksiyon testlerim hep üst sınırın biraz üzerinde çıkardı. bir de alkol eklenirse hoş bir tablo olmayabilir.
spor konusunda net birşey söyleyemeyeceğim ama kuruluk hemen ilk hafta başlıyor.
0
mümkün olduğunca güneşe çıkma, yazın öğle vakti ortalarda dolanma, güneşlenme, denize fln akşamüstü gir mümkün olduğunca. güneşe çıkınca da güneş kremi sür.
alkol kaçamaı çok sorun olmaz ama kan değerlerinizi kendiniz de takip edin, eğer sınıra yakınsa içme.
yan etkilerine gelince bünyeden bünyeye değişir. ev arkadaşımla birlikte kullanıyoruz. onda dudak ve yüz kuruluğu çok olmasına rağmen bende inanılmaz kas ağrısı ve burun kanaması yaptı. dudaklarım nispeten normal. bir tek dişçiye gidince sorun oldu o kadar. spor salonunda da eklemlerini zorlayacak hareket yapma, kaslarının çalışmasında problem yok.
benim 4. ayım bitti günde 30 mgdan. kan değerlerim hala sınırların içinde. bir tek trigliseridim sınırda.
alkol kaçamaı çok sorun olmaz ama kan değerlerinizi kendiniz de takip edin, eğer sınıra yakınsa içme.
yan etkilerine gelince bünyeden bünyeye değişir. ev arkadaşımla birlikte kullanıyoruz. onda dudak ve yüz kuruluğu çok olmasına rağmen bende inanılmaz kas ağrısı ve burun kanaması yaptı. dudaklarım nispeten normal. bir tek dişçiye gidince sorun oldu o kadar. spor salonunda da eklemlerini zorlayacak hareket yapma, kaslarının çalışmasında problem yok.
benim 4. ayım bitti günde 30 mgdan. kan değerlerim hala sınırların içinde. bir tek trigliseridim sınırda.
0
bünyeye göre etkinliğinin değiştiğini bizzat kanıtladım anasını satıym.
2 defa kullandım. 1. seferi uzuuuuun bir dönemdi 1 yıl kadar geçti dedim bitti dedim 7 ay sonra yaşadığım bir ruhsal sıkıntı ile tekrar geldiler. doktora gittim hömm 2. kez başlıyoruz dedi ei dedik. neden çünkü ilk seferde ne güneş ne kaslar ne dudaklar çok da sorun olmamıştı. ama ikinci kullanım işknece halini aldı ki doz zaten 60mg şeklinde. dudaklarım berbat vücudum döküldü artık güneş csmdan odaya düşse ben kavruluyorum kaslarım eklemlerim pert. bi gün nasıl olduğunu hala hatırlamıyorum acile kaldırılmışım. neyse ilacı kestik zaten son kutum bitiyordu o sıra. yine 8 aylık güzel bir dönem geçirdim. ama şu an geliyorlar hissediyorum deri altında kistikler kaşıntılar küçük küçük suluklar....
ha yaş kaç? 23. ergenliğe de 15inde girenlerdenim. öyle fazla çocuk gibi de değildim ama ben 20 yaşına kadar sivilce nasıl bir şey bilmezdim.
ilk kullanışınsa zaten doz düşüktür etkisi 3 aya çıkar. alkol çok bi şeysi yok. o kadar yan etkisi pörtlememişse dert değil.
ama kullanma arkadaş. kullanma o kadar diyorum. millet bu ilacı yasaklıyor bizimkiler 60mg yazıyor. hayır etkisi de geçici mi nedir anlamadım ki 8 ayda ne üretiyor bu benim bedenim?
sinirliyim agresifim içimi döktüm sanırım
2 defa kullandım. 1. seferi uzuuuuun bir dönemdi 1 yıl kadar geçti dedim bitti dedim 7 ay sonra yaşadığım bir ruhsal sıkıntı ile tekrar geldiler. doktora gittim hömm 2. kez başlıyoruz dedi ei dedik. neden çünkü ilk seferde ne güneş ne kaslar ne dudaklar çok da sorun olmamıştı. ama ikinci kullanım işknece halini aldı ki doz zaten 60mg şeklinde. dudaklarım berbat vücudum döküldü artık güneş csmdan odaya düşse ben kavruluyorum kaslarım eklemlerim pert. bi gün nasıl olduğunu hala hatırlamıyorum acile kaldırılmışım. neyse ilacı kestik zaten son kutum bitiyordu o sıra. yine 8 aylık güzel bir dönem geçirdim. ama şu an geliyorlar hissediyorum deri altında kistikler kaşıntılar küçük küçük suluklar....
ha yaş kaç? 23. ergenliğe de 15inde girenlerdenim. öyle fazla çocuk gibi de değildim ama ben 20 yaşına kadar sivilce nasıl bir şey bilmezdim.
ilk kullanışınsa zaten doz düşüktür etkisi 3 aya çıkar. alkol çok bi şeysi yok. o kadar yan etkisi pörtlememişse dert değil.
ama kullanma arkadaş. kullanma o kadar diyorum. millet bu ilacı yasaklıyor bizimkiler 60mg yazıyor. hayır etkisi de geçici mi nedir anlamadım ki 8 ayda ne üretiyor bu benim bedenim?
sinirliyim agresifim içimi döktüm sanırım
0
peki ya kahve tüketiminin bir zararı olabilir mi? malum içinde kafein var. günlük ortalama iki kupa tüketiyorum nescafe. sekersiz ve süt tozsuz.
0
bitter cikolata
Ankara'da şurdaki markette fayrouz satılıyor diyebilir misiniz? Evden çıkma imkanım olmadığı için eşimi nokta atışıyla yönlendirmem gerekiyor da.
Ankara'da şurdaki markette fayrouz satılıyor diyebilir misiniz? Evden çıkma imkanım olmadığı için eşimi nokta atışıyla yönlendirmem gerekiyor da.
0
Süt için mi?
Ankarayı bilemem ama İzmir'de büyük kipalarda bulunabiliyor, onun haricinde çok zor. Genel olarak raflarında bulunduruyorlarsa Kipa'da olması olası diyorum.
Ankarayı bilemem ama İzmir'de büyük kipalarda bulunabiliyor, onun haricinde çok zor. Genel olarak raflarında bulunduruyorlarsa Kipa'da olması olası diyorum.
0
çok uzak değilse bilkent real'de vardı ama son zamanlarda dikkat etmedim hala satıyorlar mı.
0
@sui, evet süt için. ben ne kafar artırırsam oğlum da o kadar iştahlanıyor. En son fayrouz u okudum, başka önerin var mı?
0
Fayrouz. Hatta sözlükte bir yerde de önermiş olabilirim, gerçekten fark ediyor. Ama en önemlisi iyi dinlenebilmek, en az bir 5 saat kesintisiz uyuyabilmek gece, ilk blokta en azından, tabii bu maalesef senin elinde değil. Bi de süt konusunda sinir stres yapmamak "eeeeh yetmezse yetmez mamayla beslenen büyümüyor mu kaaardeşim" rahatlığında olmak, hatta çok sıkıldığın stres yaptığın günlerde, bir 60 ml çakmak gerektiğinde. Ben oğlanda çok stres yaptım, anca 10 ayı gördüm (gerçi hıyar kendi bezdi), ikincide hiç sallamadım, hatta 15 günlükten itibaren beslenmesine gece yatmadan önce bir 60 ml mama öğünü ekledim, 1 yaşı geçti yeni hala devam ediyoruz. Canını sıkma, stres yapma.
0
zenc
şimdi bunlar şrkete mail atmışlar her ay ciromuzu, üretimimizi ve siparişlerimizi rapor edecekmişiz gönderdikleri formları doldurup. son günde yarınmış. bizim de işimiz başımızdan aşkın şu sıralar demem o ki bunları doldurmak zorunda mıyız? doldurmazsak ne olur?
şimdi bunlar şrkete mail atmışlar her ay ciromuzu, üretimimizi ve siparişlerimizi rapor edecekmişiz gönderdikleri formları doldurup. son günde yarınmış. bizim de işimiz başımızdan aşkın şu sıralar demem o ki bunları doldurmak zorunda mıyız? doldurmazsak ne olur?
0
tüik'in taleplerini yerine getirmezseniz cezası var ama bi arayıp sorun Ankara'ya, süre isteyin.
0
bitter cikolata
Boş bakkal hesabı oldu biraz ama farklı fikirleri de merak ettim bir an. Malum kürtaj için babanın da onayının alınması gerekiyor. Keza amniyosentez için de. Bana bu uygulama çok saçma ve kadının vücut dokunulmazlığının ihlali gibi geliyor. Bu ve benzeri kararlarda annenin tek otorite olması gerekti
Boş bakkal hesabı oldu biraz ama farklı fikirleri de merak ettim bir an.
Malum kürtaj için babanın da onayının alınması gerekiyor. Keza amniyosentez için de. Bana bu uygulama çok saçma ve kadının vücut dokunulmazlığının ihlali gibi geliyor. Bu ve benzeri kararlarda annenin tek otorite olması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle de ülkemizin toplumsal yapısını düşündüğümüzde.
Sizce çok mu katı düşünüyorum?
Malum kürtaj için babanın da onayının alınması gerekiyor. Keza amniyosentez için de. Bana bu uygulama çok saçma ve kadının vücut dokunulmazlığının ihlali gibi geliyor. Bu ve benzeri kararlarda annenin tek otorite olması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle de ülkemizin toplumsal yapısını düşündüğümüzde.
Sizce çok mu katı düşünüyorum?
0
çocuk tamamen anneye ait olmadığı için babanın da onayı alınmalı tabi ama ülkemizin toplumsal yapısı düşünülürse alınmasa daha iyi olur muhtemelen..
0
toplumsal yapımızı düşünmek zorunda olmasak, bir kadın olarak %50 derdim. toplumsal yapımızı düşününce kafam karıştı, bilemedim.
0
evet oyle ama bir sekilde babanin onayi olmadan kurtaj oldugunuzda daha sonra babanin yasal olarak bir dava acma olasiligi vs olmuyor. yani bu hastanenin kurali gibi bise sanirim ya da sadece oncesine ait , yasalara gore cezai yaptirimi yok . adam gidip karim benden izinsiz kurtaj oldu dediginde , olur kardesim onun vucudu onun karari diyip siktiri cekiyolar
0
anne ve baba adayı halihazırda evli ise bence iki tarafın da onayının alınması gerekli diye düşünmekteyim.
yaparken iki tarafın da isteği söz konusuyken bozarken tek tarafın isteği önemli gibi bir mantık çok da doğru değil.
bu kadın vücudu dokunulmazlığı vb gibi bir durum değil de ortak yapılmış bir iş için ortak karar verilmesi durumu.
geçerli sebepler olmadıkça boşanma konusu dahi iki tarafın da isteği doğrultusunda gerçekleşebiliyor. emsal teşkil edebilir. evlenmede ortak karar ise boşanmada ortak karar aranması.
yaparken iki tarafın da isteği söz konusuyken bozarken tek tarafın isteği önemli gibi bir mantık çok da doğru değil.
bu kadın vücudu dokunulmazlığı vb gibi bir durum değil de ortak yapılmış bir iş için ortak karar verilmesi durumu.
geçerli sebepler olmadıkça boşanma konusu dahi iki tarafın da isteği doğrultusunda gerçekleşebiliyor. emsal teşkil edebilir. evlenmede ortak karar ise boşanmada ortak karar aranması.
0
ortada bir cenin söz konusu olduğuna göre kadının vücut dokunulmazlığını baba ihlal etmiş zaten edeceği kadar :)) böyle bir dokunulmazlık ilkesini de ilk kez şimdi okudum bu arada. fikrime gelince, bebek oraya gökten gelip yerleşmediğine göre anaya da babaya da sorulmalı tabi.
bu arada evet test ve teknoloji çağındayız ama testlerin bal gibi karıştırılabildiği ve insanların abuk sabuk teşhislerle yalan yanlış tedavilere de sokulabildiği bir çağdayız.
bu arada evet test ve teknoloji çağındayız ama testlerin bal gibi karıştırılabildiği ve insanların abuk sabuk teşhislerle yalan yanlış tedavilere de sokulabildiği bir çağdayız.
0
oha ne zamandan beri baba onayi geldi? 10 haftaya kadar olan gebeliklerde baba falan karisamaz kurtaja. ondan sonra basliyordu onun onay hakki. ya ben mi geri kaldim yeni bir yasa falan mi cikti son birkac sene icinde?
0
Hastanede 45 yaşında bir kadınla tanışmıştım, istemeden hamile kalmış, kocası aldırmasına izin vermediği için amniyosentez için de imza vermemişti. Bir çocuğun doğumu tamamiyle annenin bakımı da çoğunlukla annenin üzerinde bir yüktür. Bu yüzden bu yükü taşımak istemeyen bir kadına sırf kocası izin vermedi diye o yükü taşıtmak bana yanlış geliyor.
@waterhardeningsteel; hastane kuralı değil bu, kanunda geçiyor. Sonrasında baba eşe dava açabiliyor mu bilmiyorum ama kürtajı yapan doktora ve hastaneye dava açabiliyor.
@waterhardeningsteel; hastane kuralı değil bu, kanunda geçiyor. Sonrasında baba eşe dava açabiliyor mu bilmiyorum ama kürtajı yapan doktora ve hastaneye dava açabiliyor.
0
>freefroglet; evli ise her türlü baba onayı gerekiyor, evli değilse zaten devlet hastanesinde kürtaj yapmıyorlar.
0
buzzlightyear+1
çocuk her ne kadar yasal kürtaj süresi içinde bir "çocuk" olmasa bile, baba adayı kanlı canlı var olan bir insandır sonuç olarak. anne istemese bile, annenin içinde bulunan varlığın oluşumunda, rol oynadığından ve hiçbir zaman bu baba adayının kendi kendine çocuk sahibi olamayacağı gibi bir gerçek göz ardı edilemeyeceğinden, bu kişinin bir bebek üzerine gelecek planı yapması ve bu bebeği sahiplenmek istemesi engellenemez, anne bebeği istemese bile hala bebeği sahiplenen bir baba var çünkü ortada, dolayısıyla size emanet edilen bir umudu öldüremezsiniz. sadece yanlışlıkla olan bir şey olarak düşünmemek gerek bu cenini, evliyken çocuk yapmaya karar verip daha sonra ayrılan bir çiftin sonradan sadece anne taraflı hamileliği sonlandırma girişimine de dönüşebilir bu...
tecavüz gibi bir durum yoksa eğer ben kararın sadece anneye bırakılmaması taraftarıyım. ya da erkeğe kendi başına çocuk sahibi olabilme imkanı verilsin.
çocuk her ne kadar yasal kürtaj süresi içinde bir "çocuk" olmasa bile, baba adayı kanlı canlı var olan bir insandır sonuç olarak. anne istemese bile, annenin içinde bulunan varlığın oluşumunda, rol oynadığından ve hiçbir zaman bu baba adayının kendi kendine çocuk sahibi olamayacağı gibi bir gerçek göz ardı edilemeyeceğinden, bu kişinin bir bebek üzerine gelecek planı yapması ve bu bebeği sahiplenmek istemesi engellenemez, anne bebeği istemese bile hala bebeği sahiplenen bir baba var çünkü ortada, dolayısıyla size emanet edilen bir umudu öldüremezsiniz. sadece yanlışlıkla olan bir şey olarak düşünmemek gerek bu cenini, evliyken çocuk yapmaya karar verip daha sonra ayrılan bir çiftin sonradan sadece anne taraflı hamileliği sonlandırma girişimine de dönüşebilir bu...
tecavüz gibi bir durum yoksa eğer ben kararın sadece anneye bırakılmaması taraftarıyım. ya da erkeğe kendi başına çocuk sahibi olabilme imkanı verilsin.
0
amniyosentez ignesi, ceninin gozune girerse, bundan baba zarar gormus olur mu olmaz mi? baba sadece tohum saglayan bir mahluk mudur?
0
@compadrito, bir annenin bebeğinin engelli olup olmayacağını öğrenme hakkı yok mudur peki?
0
o bebek sadece anneye ait degildir. karar mustereken verilmelidir. risk mustereken alinmalidir. aksi takdirde, baba tohumluk mahlukat durumuna duser. baba tohumluk mahlukat olmadigi icin ileride bosanma halinde nafaka odemektedir.
0
boşanmada genelde çocuk anneye veriliyor. bu durumuda bile babanın sorumlulukları devam ediyor dolayasıyla öncesinde ve sonrasında %50 söz sahibi olması normal.
0
bence doğru düşünüyorsun. kadın istemediği halde "ben bebek istiyorum doğuracaksın" diye imza vermeyen adam kadına ne saygı duyuyordur ne de seviyordur. böyle bir ilişki içine doğan bebekte ne kadar mutlu olur bilinmez.
0
@kalinixta agapi mou
pekala... ben bebek istemiyorum, sen istiyorsan da seni bağlar, beden benim bedenim doğurmayacaksam sana da söz düşmez diyen bir kadın ne kadar saygılı ve sevgilidir?
sadece bu durum değil, dediğim gibi daha önceden kadın ve erkeğin anlaşmalı olarak çocuk yapmaya karar verdiği; ancak sonradan belki de bir anlaşmazlık sonucu veya başka bir nedenden dolayı kadının hamilelikten vazgeçmesi de söz konusu olabilir. kimsenin bunu yapmaya hakkı yok, bir insan başka bir insanla anlaşarak bunu yapıyorsa, bu işi sonlandırmak da anlaşmayla olmalı. aksini düşünmek taraflardan birine büyük haksızlık olacaktır...
çocuk yapmaya karar vermek, sadece kadın mutlu olsun diye değildir. kadının bedeni çocuk doğurabilecek tek organizma ne yazık ki, burda kadının bedenine müdahaleden söz edilemez (dediğim gibi anlaşmalı durumlarda), kadın çocuk yapma fikrini onaylayarak zaten onu taşıma fikrini de kabul etmiş oluyor daha en baştan ve yine çocuk yapma fikrine tamam diyerek, çocuk bekleyen adama da söz vermiş oluyor ve bir şeylere umut bağlamasına yol açıyor. annesi istemese bile sözünü aldığı çocuğunu isteyen bir baba bu kadar kolay saf dışı bırakılamamalı.
pekala... ben bebek istemiyorum, sen istiyorsan da seni bağlar, beden benim bedenim doğurmayacaksam sana da söz düşmez diyen bir kadın ne kadar saygılı ve sevgilidir?
sadece bu durum değil, dediğim gibi daha önceden kadın ve erkeğin anlaşmalı olarak çocuk yapmaya karar verdiği; ancak sonradan belki de bir anlaşmazlık sonucu veya başka bir nedenden dolayı kadının hamilelikten vazgeçmesi de söz konusu olabilir. kimsenin bunu yapmaya hakkı yok, bir insan başka bir insanla anlaşarak bunu yapıyorsa, bu işi sonlandırmak da anlaşmayla olmalı. aksini düşünmek taraflardan birine büyük haksızlık olacaktır...
çocuk yapmaya karar vermek, sadece kadın mutlu olsun diye değildir. kadının bedeni çocuk doğurabilecek tek organizma ne yazık ki, burda kadının bedenine müdahaleden söz edilemez (dediğim gibi anlaşmalı durumlarda), kadın çocuk yapma fikrini onaylayarak zaten onu taşıma fikrini de kabul etmiş oluyor daha en baştan ve yine çocuk yapma fikrine tamam diyerek, çocuk bekleyen adama da söz vermiş oluyor ve bir şeylere umut bağlamasına yol açıyor. annesi istemese bile sözünü aldığı çocuğunu isteyen bir baba bu kadar kolay saf dışı bırakılamamalı.
0
adam doktora da hastaneye de hicbi yere de dava acamiyor. bunu yapmak isteyen birini taniyorum cok ugrasti ama hic bi sekilde dava bile acamadi butun avukatlar oyle dediler.TCK da hicbir yaptirimi yok. sadece NPK da yer alan bi madde oldugundan cezai yaptirim kesinlikle soz konusu degil. fakat bosanma sebebi olarak sayilabilecegi konusunda avukatlar hemfikir. hatat bunun tckda yer almamasinin eksiklik oldugunu savunan avukatlar oldugu gibi, tck disi olmasinin iyi olduguna inananlar da var. bence iyi oldu , bazen cocuk yaparak kadini baglayabileceklerini dusunuyorlar cunku. eletet bu soylediklerim yasal sinir olan 10 haftaya kadar olan sure icin gecerli. kisa bi sure once de benim basima geldi ayni durum.
0
@mentuhotep, o durumda ilişki zaten yürümez. bi taraf bebek isterken diğeri istemiosa o ilişki bi şekilde biter zaten.
burda bahsedilen durum ise kadına bir yaptırım olması. yasal yaptırım. kadına taşımak, hayata getirmek istemediği bir canlı üzerinden uygulanan baskı ve dikte söz konusu.
bebekler anne karnın da annelerinin her duygusunu hissederler. istenmediklerini de. hamilelik sonrası depresyon diye de bir şey var. bu kürtajda imza yasası nasıl kabul edilmiş anlamadım. resmen insan haklarına aykırı.
burda bahsedilen durum ise kadına bir yaptırım olması. yasal yaptırım. kadına taşımak, hayata getirmek istemediği bir canlı üzerinden uygulanan baskı ve dikte söz konusu.
bebekler anne karnın da annelerinin her duygusunu hissederler. istenmediklerini de. hamilelik sonrası depresyon diye de bir şey var. bu kürtajda imza yasası nasıl kabul edilmiş anlamadım. resmen insan haklarına aykırı.
0
Amniyosentez uygulaması öncesi eşlerden "karımın karnından su alınmasına izin veriyorum" yazan imzalı bir kağıt istiyorlar. Bu cümle bile çok düşündürücü enim için. Yani erkek tohumluk mahluk değil belki ama kadın erkeğin hükmü altında taşıyıcı bir mahluk gibi görülüyor.
0
Kadınların haksız bir durumda kalmasını kesinlikle ben de istemem, yine demek istiyorum ki eğer tecavüz ya da evlilik dışı istenmeyen bir hamilelik durumu varsa seçme şansı kadına bırakılabilir ve hatta bırakılmalıdır da...
yine de eğer çiftler evliyse ve bir çocuk için anlaşılmış ancak yasal kürtaj süresi henüz dolmadan çiftlerden birisi çocuğu istememe kararı almışsa, çiftlerden diğerinin de onayı olmadan bunu yapamamalı
çocuktan vazgeçen baba da olabilir, bir ömür boyu bir çocuğun sorumluluğunu almaktan vazgeçip çocuğun aldırılmasını isteyebilir, ancak anne planladığı gibi çocuğu doğurmak ve büyütmek istiyorsa buna kimsenin söz hakkı olmamalı...
aynı şekilde anne de çocuktan vazgeçmişse, ancak baba planladığı gibi çocuğunu istiyorsa bunda da kimsenin babayı etkisiz bırakacak bir karar alamaması gerekir diye düşünüyorum.
kadının kullanılması diye bir düşünce var yaygın olarak, ama bu çocuğu doğuracak kadından başka hiçkimse yok, kadın bedeni bunu yerine getirebilecek tek şey... kadın en baştan eşiyle anlaşıp böyle bir yükümlülük altına girdiyse, bundan cayabilmesi de bu kadar kolay olmamalı... veya aynı şekilde adam eşiyle anlaşıp bir çocuğu sahiplenme sözü verdiyse bundan cayabilmesi bu kadar kolay olmamalı.
Ya da dediğim gibi, erkeklerin çocuk doğurabilmeyi seçme şansları olsaydı eğer, dediğiniz kullanılma durumu geçerli olabilirdi, ama bu imkansız bir durum. bir erkeğin de çocuk sahibi olabilme hakkı var; kimse de o zaman git başka biriyle yap çocuğunu, bende olanı alamazsın diyememeli...
ne kadının zorla vazgeçirilmesi ne de erkeğin zorla geçirilmesi adil bir karar, adil olan ortak olarak vazgeçmek ya da ortak olan istemektir. ancak erkeğin çocuğu taşıyabilme gibi bir imkanı olmasını mümkün olamayacağı için, bu en başta kadının ciddi olarak düşünmesi ve kesinlikle emin olduktan sonra karar vermesi gereken bir durum. kadın en başta istemezse, hiçkimse onu zorlayamaz. aynı şekilde adam da en başta istemezse hiçkimse onu zorlayamaz.
hamileyken, eşinizin sizi kürtaja zorladığını düşünün.. tamamen aynı durum, eğer fark olarak görülen kadının çocuğu taşıması ise, bu olayda etkisiz olmalı diye düşünüyorum, çünkü bu durumun başka bir oluru yok... çocuğu taşımak zorunda olan kişi her zaman kadın olacaktır çünkü. keşke olmasaydı...
yine de eğer çiftler evliyse ve bir çocuk için anlaşılmış ancak yasal kürtaj süresi henüz dolmadan çiftlerden birisi çocuğu istememe kararı almışsa, çiftlerden diğerinin de onayı olmadan bunu yapamamalı
çocuktan vazgeçen baba da olabilir, bir ömür boyu bir çocuğun sorumluluğunu almaktan vazgeçip çocuğun aldırılmasını isteyebilir, ancak anne planladığı gibi çocuğu doğurmak ve büyütmek istiyorsa buna kimsenin söz hakkı olmamalı...
aynı şekilde anne de çocuktan vazgeçmişse, ancak baba planladığı gibi çocuğunu istiyorsa bunda da kimsenin babayı etkisiz bırakacak bir karar alamaması gerekir diye düşünüyorum.
kadının kullanılması diye bir düşünce var yaygın olarak, ama bu çocuğu doğuracak kadından başka hiçkimse yok, kadın bedeni bunu yerine getirebilecek tek şey... kadın en baştan eşiyle anlaşıp böyle bir yükümlülük altına girdiyse, bundan cayabilmesi de bu kadar kolay olmamalı... veya aynı şekilde adam eşiyle anlaşıp bir çocuğu sahiplenme sözü verdiyse bundan cayabilmesi bu kadar kolay olmamalı.
Ya da dediğim gibi, erkeklerin çocuk doğurabilmeyi seçme şansları olsaydı eğer, dediğiniz kullanılma durumu geçerli olabilirdi, ama bu imkansız bir durum. bir erkeğin de çocuk sahibi olabilme hakkı var; kimse de o zaman git başka biriyle yap çocuğunu, bende olanı alamazsın diyememeli...
ne kadının zorla vazgeçirilmesi ne de erkeğin zorla geçirilmesi adil bir karar, adil olan ortak olarak vazgeçmek ya da ortak olan istemektir. ancak erkeğin çocuğu taşıyabilme gibi bir imkanı olmasını mümkün olamayacağı için, bu en başta kadının ciddi olarak düşünmesi ve kesinlikle emin olduktan sonra karar vermesi gereken bir durum. kadın en başta istemezse, hiçkimse onu zorlayamaz. aynı şekilde adam da en başta istemezse hiçkimse onu zorlayamaz.
hamileyken, eşinizin sizi kürtaja zorladığını düşünün.. tamamen aynı durum, eğer fark olarak görülen kadının çocuğu taşıması ise, bu olayda etkisiz olmalı diye düşünüyorum, çünkü bu durumun başka bir oluru yok... çocuğu taşımak zorunda olan kişi her zaman kadın olacaktır çünkü. keşke olmasaydı...
0
hazecrow
MerhabaYeni kurulmuş bir şirketiz, hali hazırdaki muhasebecimizle iletişim problemi yaşadığımızdan yeni bir muhasebeci arıyoruz. Beklentimiz esasında basit Şirketi yeni kurduğumuzdan ne nasıl yapılır, neyin son tarihi nedir bilen ve bize bildiren.Mevzuatla ilgili mevzuları bilen ve bize avantajımıza
Merhaba
Yeni kurulmuş bir şirketiz, hali hazırdaki muhasebecimizle iletişim problemi yaşadığımızdan yeni bir muhasebeci arıyoruz.
Beklentimiz esasında basit
Şirketi yeni kurduğumuzdan ne nasıl yapılır, neyin son tarihi nedir bilen ve bize bildiren.
Mevzuatla ilgili mevzuları bilen ve bize avantajımıza olan uygulamaları tavsiye eden (ssk teşviki varmış diyince yok öyle bir şey demeyen, yada bilmemne teşviki var/bilmende vergi indirimi var siz de yararlanabilirsiniz diye önerebilen)
mevzuatta şöyle bir şey var öyle yapalım diyince yok öyle şey demeyen bilen yada bilmiyorsa bile inadım inat itiraz etmek yerine bir araştırayım diyebilen.
yaptığı işlemleri kafasına göre yapmayan bilgi veren önemli birşeyi yapmadan önce en azından haber veren.
Kısacası önce biraz işini zorlaştıracağımız (çünkü ne nedir öğrenmek istiyoruz) sonrasında işini kolaylaştıracağımız (IT şirketiyiz herşeyi hazırlanmış ve sadece kontrol edeceği halde otomatize etmek elimizde) mümkünse IT şirketleriyle iş yapmış/yapan (hele bir de startup mevzusuyla tanışıklığı arge/yazılım şirketi tanışıklığı tadından yenmez) bir muhasebeci bulmak mümkün müdür ?
İstanbuldayız avrupa yakası 4.levent beşiktaş şişli civarında böyle bir muhasebeci/mali müşavir tanıdığınız varsa bildirirseniz seviniriz.
İletişim
[email protected]
yada
mustafa
0 532 771 8305
Yeni kurulmuş bir şirketiz, hali hazırdaki muhasebecimizle iletişim problemi yaşadığımızdan yeni bir muhasebeci arıyoruz.
Beklentimiz esasında basit
Şirketi yeni kurduğumuzdan ne nasıl yapılır, neyin son tarihi nedir bilen ve bize bildiren.
Mevzuatla ilgili mevzuları bilen ve bize avantajımıza olan uygulamaları tavsiye eden (ssk teşviki varmış diyince yok öyle bir şey demeyen, yada bilmemne teşviki var/bilmende vergi indirimi var siz de yararlanabilirsiniz diye önerebilen)
mevzuatta şöyle bir şey var öyle yapalım diyince yok öyle şey demeyen bilen yada bilmiyorsa bile inadım inat itiraz etmek yerine bir araştırayım diyebilen.
yaptığı işlemleri kafasına göre yapmayan bilgi veren önemli birşeyi yapmadan önce en azından haber veren.
Kısacası önce biraz işini zorlaştıracağımız (çünkü ne nedir öğrenmek istiyoruz) sonrasında işini kolaylaştıracağımız (IT şirketiyiz herşeyi hazırlanmış ve sadece kontrol edeceği halde otomatize etmek elimizde) mümkünse IT şirketleriyle iş yapmış/yapan (hele bir de startup mevzusuyla tanışıklığı arge/yazılım şirketi tanışıklığı tadından yenmez) bir muhasebeci bulmak mümkün müdür ?
İstanbuldayız avrupa yakası 4.levent beşiktaş şişli civarında böyle bir muhasebeci/mali müşavir tanıdığınız varsa bildirirseniz seviniriz.
İletişim
[email protected]
yada
mustafa
0 532 771 8305
0
Duyuruda, iş, işçi, muhasebeci, patron aramak yasak. :) Bir de internete kullanıcılarınıa açık yapmışsın. Hiç yakıştı mı sana? Şaka bir yana, bilgin olsun.
0
ya yasak mı ? ilanı vermeden muhasebeci diye arattım bir kaç ilan çıkmış hatta muhsabeci ankarada çıkmış istanbula aranıyormuş. yanlış mı yaptık yani ? (şurada www.eksiduyuru.com öyle bir şey de göremedim açıkcası)
0
hem bir mali müşavir, hem bir moderatör olarak özellikle silmedim bunu. zira yasak olan şey eleman istihdam etme işine aracılık etmek. yani işkur'un yapması gereken işi işkur'dan izinsiz yapmak yasak. mali müşaviri bünyenizde istihdam edecekseniz yasak olur.
defterlerini tutturmak için muhasebeci aramak, davaları için avukat aramak, tedavi olmak için doktor aramak "eleman aramak" diyebileceğimiz türden şeyler değil. zira zaten mali müşavir arayan şirkete (veya tam tersine) işkur aracılık etmiyor. işkur'u ilgilendiren bir durum değil bu.
yine de emin olamadım. ilgili maddeyi bir de avukat yorumlarsa sevinirim.
bu arada ankara deseydiniz görüşelim derdim.
defterlerini tutturmak için muhasebeci aramak, davaları için avukat aramak, tedavi olmak için doktor aramak "eleman aramak" diyebileceğimiz türden şeyler değil. zira zaten mali müşavir arayan şirkete (veya tam tersine) işkur aracılık etmiyor. işkur'u ilgilendiren bir durum değil bu.
yine de emin olamadım. ilgili maddeyi bir de avukat yorumlarsa sevinirim.
bu arada ankara deseydiniz görüşelim derdim.
0
Dr. Kissingher
Hakikatten seviyor muyuz yoksa bu da mı sürü psikolojisi?
Hakikatten seviyor muyuz yoksa bu da mı sürü psikolojisi?
0
ben hiç sevmiyorum. hatta erkek arkadaşım bana gül alsa, ayrılma sebebi, ciddiyim :)
0
ben de sevmiyorum, benim için pırasadan hiçbir farkı yok.
insanlar gereksiz yere anlam yüklemiş bence.
insanlar gereksiz yere anlam yüklemiş bence.
0
ben de sevmem, kır çiçeğini, papatyayı, lilyumu vs tercih ederim.
hele kırmızı gül iyice kro geliyor bana..
ama minik minik güller oluyor, genelde y.dışında sokak atıcılarında oluyor falan, onları severim.
öhöm.
hele kırmızı gül iyice kro geliyor bana..
ama minik minik güller oluyor, genelde y.dışında sokak atıcılarında oluyor falan, onları severim.
öhöm.
0
burakg91
bir insan eğer okumak istemiyorsa neden boş yere ömrünün 8 yılını veriyor ki? insanları sürekli ilkokul lise üni yükseklisans işine sokmaktansa yeteneklileri sokup diğer kişileri daha farklı alanlara yönlendirmek(mesela bir market işletebilir, ticaret yapabilir ya da daha farklı şeyler) daha mantıkl
bir insan eğer okumak istemiyorsa neden boş yere ömrünün 8 yılını veriyor ki? insanları sürekli ilkokul lise üni yükseklisans işine sokmaktansa yeteneklileri sokup diğer kişileri daha farklı alanlara yönlendirmek(mesela bir market işletebilir, ticaret yapabilir ya da daha farklı şeyler) daha mantıklı değil mi?
0
okuma yazma bilmeden mi market açacak?
8 yıl temel eğitim. dünya yuvarlaktır, 2+2=4 eder, okuduğumuzu anlayalım vs. öğretiliyor. diferansiyel denklemler değil.
8 yıl temel eğitim. dünya yuvarlaktır, 2+2=4 eder, okuduğumuzu anlayalım vs. öğretiliyor. diferansiyel denklemler değil.
0
7 yaşında ya da 10 yaşındaki bir çocuğun "hacı bende ticaret kafası" var demesini ciddiye almaz devlet. ayrıca zorunlu eğitimde sadece türkçe, matematik öğretmezler, toplum kurallarını da öğretirler.
0
Abi şimdi benim patronum müteahhit ilkokul ya 3 den bırakmış yada 5 den sormaya utandım oda söylemeye çekinir büyük ihtimalle. çok nazik çok saygılı bir insan lakin insanlarla iletişiminde olsun ve veya bir çok farklı alanda kendini belli ediyor bahsi geçen adamın bankada 5-6 milyon tl garanti nakiti vardır. gayrimenkulleri var arabaları var. 36 yaşında bir eleman 25 senedir bir şekilde kendini geliştiriyor para var imkan var sonuçta o bile bu haldeyse baba iyi kötü millet bi 10 sene okusun eğiim görsün toplum içinde yaşamayı öğrensin oturup kalkmayı konuşmayı bilsin . Birde laf var Merkep Derviş Olurmu Taş Çekmekle Tekkeye. En önemliside "eşşeğe altın semer vurmuşlar "ah vatanım" demiş."
0
insanlar okumak için, basit matematik işlemleri yapabilmek için eğitim almazlar. onları ev de de rahatça öğrenebilirler. olay başka. zihinlere resmi ideolojiyi sokmak.
0
Hani insanlar der ya din toplumun afyonudur, yok futbol toplumun afyonudur, hede toplumun afyonudur vs... İşte günümüzde toplumun en büyük afyonu eğitimdir aslında. Nasıl bir insan olacağınıza, neyi seveceğinize, neyden nefret edeceğinize, kutsal değerlerinize, ne için çalışacağınıza, nasıl bir insan olacağınıza sizin yerinize karar vermek için en güzel yol eğitim.
0
işte hangisinin yetenekli olduğu anlamak epey sürüyor.
bi milyon çocuk 12 sene okuyacak ki içlerinden hangi 10 bin tanesinin doktor olacağı belirlensin.
o 10 bin doktor 6 sene okuyup tus a girecek ki, hangi 100 tanesinin beyin cerrahı olacağı belirlensin.
falan.
bi milyon çocuk 12 sene okuyacak ki içlerinden hangi 10 bin tanesinin doktor olacağı belirlensin.
o 10 bin doktor 6 sene okuyup tus a girecek ki, hangi 100 tanesinin beyin cerrahı olacağı belirlensin.
falan.
0
okulda gördüğünüz endoplazmik retikulumla belki metrobüste karşılaşmazsınız ama olaylara bakış açınız düşünme kabiliyetiniz geliştiği için, 0.2 sn de bir gelen otobüse ziplenip girmekten vazgeçer insanlar diye.
0
eğitim yoluyla kültür aktarılır. belli bir süre zorunlu eğitim olmazsa kültür aktarımı gerçekleşmez. işte bu sebeple var.
0
bitter cikolata
2 gündür oğluma tek başıma bakmam gerekti ve eşimin değerini anladım. Meğer çok işe yarıyormuş yav.Tecrübeli ebeveynlere bir sorum olacak.Oğlum çok ağlayan bir bebek değil, gaz sancımız da yok, eyvallah. Ama gün içinde uyku süreleri azaldığı için sürekli kucakta olmak istiyor. Yoksa en fazla 10. dak
2 gündür oğluma tek başıma bakmam gerekti ve eşimin değerini anladım. Meğer çok işe yarıyormuş yav.
Tecrübeli ebeveynlere bir sorum olacak.
Oğlum çok ağlayan bir bebek değil, gaz sancımız da yok, eyvallah. Ama gün içinde uyku süreleri azaldığı için sürekli kucakta olmak istiyor. Yoksa en fazla 10. dakikadan itibaren ağlıyor. Belim koptu bugün, bunun bir de yarını var.
Oğlum daha 2.5 aylık.
Bu bebekler ne zaman kendi kendilerini oyalamaya başlar ya?
Bir de kabız konusunda zeytinyağı desteği de işe yaramamaya başladı gibi, ne yapabilirim? Küçücük bebek 2 gün sıçmadan nasıl durur ya?
Ve ağızda pamukçuk başladı gibi, dili hep dışarıda artık. Saçlarda da konak. Ne yapabiliriz?
Tecrübeli ebeveynlere bir sorum olacak.
Oğlum çok ağlayan bir bebek değil, gaz sancımız da yok, eyvallah. Ama gün içinde uyku süreleri azaldığı için sürekli kucakta olmak istiyor. Yoksa en fazla 10. dakikadan itibaren ağlıyor. Belim koptu bugün, bunun bir de yarını var.
Oğlum daha 2.5 aylık.
Bu bebekler ne zaman kendi kendilerini oyalamaya başlar ya?
Bir de kabız konusunda zeytinyağı desteği de işe yaramamaya başladı gibi, ne yapabilirim? Küçücük bebek 2 gün sıçmadan nasıl durur ya?
Ve ağızda pamukçuk başladı gibi, dili hep dışarıda artık. Saçlarda da konak. Ne yapabiliriz?
0
Öncelikle kesinlikle tecrübeli değilim :)
Bizimki de sürekli kucakta olmak istiyor babadaysa omuzda gezecek , annede süt emmek istiyor. fischer pricenin ana kucağından aldık altında hafif titreşim veren bir zımbırtı var anca onda biraz duruyor ama 2.5 aylıkken çok da fazla ilgisini çekmeyebilir, çın çın veya dönence denenebilir.
3 aylıkken artık dönence ve diğer şeyler ilgisini çekiyor, uzanıyor vs ama çok da ümitlenmeyin yine kucak 1. tercih.
Kabız meselesine gelince biz çok sıkışınca fitil yaptık ( 3 gün filan yapamayınca çok sıkıntı çekiyordu ) çocuk da rahatlıyor biz de.
pamukçuktan anlamam :)
konak için galiba bebe yağı sürüyorlar biraz oaralara ama emin değilim.
Kolay gelsin.
Bizimki de sürekli kucakta olmak istiyor babadaysa omuzda gezecek , annede süt emmek istiyor. fischer pricenin ana kucağından aldık altında hafif titreşim veren bir zımbırtı var anca onda biraz duruyor ama 2.5 aylıkken çok da fazla ilgisini çekmeyebilir, çın çın veya dönence denenebilir.
3 aylıkken artık dönence ve diğer şeyler ilgisini çekiyor, uzanıyor vs ama çok da ümitlenmeyin yine kucak 1. tercih.
Kabız meselesine gelince biz çok sıkışınca fitil yaptık ( 3 gün filan yapamayınca çok sıkıntı çekiyordu ) çocuk da rahatlıyor biz de.
pamukçuktan anlamam :)
konak için galiba bebe yağı sürüyorlar biraz oaralara ama emin değilim.
Kolay gelsin.
0
kucağa alıştırmayın sonra bıraktıramazsınız.
yediklerinizile alakalı kabızlığı .
sık banyo yaptır diye biliyorum ama dayanamadım biraz araştırdım:)
"döküntüler ilk ortaya çıktığı zaman uygulanması halinde genellikle etkilidir: Etkilenen bölgeler akşamları az miktarda zeytin yağı veya parafinle fırçalanır. Ertesi sabah bölge sabun ve ılık suyla itinayla yıkanır ve kabuklar kolaylıkla yerinden kopar. Kabuklar tamamen yok olana kadar bu uygulama devam ettirilir."
yediklerinizile alakalı kabızlığı .
sık banyo yaptır diye biliyorum ama dayanamadım biraz araştırdım:)
"döküntüler ilk ortaya çıktığı zaman uygulanması halinde genellikle etkilidir: Etkilenen bölgeler akşamları az miktarda zeytin yağı veya parafinle fırçalanır. Ertesi sabah bölge sabun ve ılık suyla itinayla yıkanır ve kabuklar kolaylıkla yerinden kopar. Kabuklar tamamen yok olana kadar bu uygulama devam ettirilir."
0
-sokulmak / sıcaklık istiyor işte. buna yapacak birşey yok. keyfini çıkartın. zaman geçtikçe sizden zaten kopacak.
-karın üstü yatırırsak yan ya da sırt üstüne göre daha iyi uyuyor. yatağın üzerine polar battaniye sermek de etkili oldu
-kucaktayken sizin de konforlu olduğunuz bir pozisyon bulun. ben bilgisayar bile kullanıyorum bazen tek elle :)
-ne zamanın cevabı yok, her bebek kendi kitabını yazıyor emin olun
-konak için, banyo yaptırmadan 10 dk önce bebe şampuanını sürün (mustela güzeldir) sonra banyo yaptırın, eser kalmaz
-kabızlık için 2 gün normal kabul ediliyor genelde, haftada bir yapanlar var. en iyisi doktor kontrolünde takip etmek.
-dilinin dışarıda olması dişetleri kaşındığı içindir. yakında salyalar da başlayacak. emziğe alıştırmaya çalışın
-karın üstü yatırırsak yan ya da sırt üstüne göre daha iyi uyuyor. yatağın üzerine polar battaniye sermek de etkili oldu
-kucaktayken sizin de konforlu olduğunuz bir pozisyon bulun. ben bilgisayar bile kullanıyorum bazen tek elle :)
-ne zamanın cevabı yok, her bebek kendi kitabını yazıyor emin olun
-konak için, banyo yaptırmadan 10 dk önce bebe şampuanını sürün (mustela güzeldir) sonra banyo yaptırın, eser kalmaz
-kabızlık için 2 gün normal kabul ediliyor genelde, haftada bir yapanlar var. en iyisi doktor kontrolünde takip etmek.
-dilinin dışarıda olması dişetleri kaşındığı içindir. yakında salyalar da başlayacak. emziğe alıştırmaya çalışın
0
@spankenstein, doktor emziğe karşı, veremedim o yüzden korkuma. Bir de hastanede 4-5 yaşında emzikle dolaşan bir kaç çocuk gördüm, korktum açıkçası.
0
bu bizim ikinci çocuk. emzik emsin diye uğraştık bile. hatta bizim doktor emzik verin ama onla uyutmayın diye tembihte bulundu. dişi kaşınıyorsa emzik olmadı elini emecek. başlatmayı de bitirmeyi de bilirsen sıkıntı olmaz.
dediğim gibi, her çocuk kendi kitabını yazıyor. sonuçta tercih size kalsın, doktora değil
dediğim gibi, her çocuk kendi kitabını yazıyor. sonuçta tercih size kalsın, doktora değil
0
morte
kutlamaktan kasıt msj atmak. şimdi dünya emekci günü deilmi haci bu? ev kadını olsa ya da anne olsa emekci olmus oluo mu? burdaki emekciden kasıt nedir tam olarak? onun dısında cevremdeki butun kadınlar akraba es dost fln kutlamak gerekir mi? yoksa gereksiz centilmen tripleri mi?
kutlamaktan kasıt msj atmak. şimdi dünya emekci günü deilmi haci bu? ev kadını olsa ya da anne olsa emekci olmus oluo mu? burdaki emekciden kasıt nedir tam olarak? onun dısında cevremdeki butun kadınlar akraba es dost fln kutlamak gerekir mi? yoksa gereksiz centilmen tripleri mi?
0
ben ciddi ciddi kutlamam. "kadınlar günün de kutlu olsun:):)" derim en fazla.
özellikle yakın çevredeki kadınları özel gün kutlamalarına alıştırmamaktan yanayım. anne olsun, kız kardeş olsun, kız arkadaş olsun...
özellikle yakın çevredeki kadınları özel gün kutlamalarına alıştırmamaktan yanayım. anne olsun, kız kardeş olsun, kız arkadaş olsun...
0
bir kadın olarak, kesinlikle karşıyım.
pipican, kukugüle incik boncuk çayır çimen ıvır zıvır alsın diye çıkmamış ki.
rusyadan çıkıp gelmiş hem de...plaza kızı meydana mı inecek, nerede görülmüş.
pek gereksiz--tutturan sevgiliniz olursa, sünnet tarihinizi dayatın, her sene pilav günü yapsın size.
not ekleyeceğim dayanamadım: çalışsın çalışmasın anne milleti hep emekçidir.
pipican, kukugüle incik boncuk çayır çimen ıvır zıvır alsın diye çıkmamış ki.
rusyadan çıkıp gelmiş hem de...plaza kızı meydana mı inecek, nerede görülmüş.
pek gereksiz--tutturan sevgiliniz olursa, sünnet tarihinizi dayatın, her sene pilav günü yapsın size.
not ekleyeceğim dayanamadım: çalışsın çalışmasın anne milleti hep emekçidir.
0
"emek" kavramından ne anladığınız ile ilgili bu durum. Bana kalsa, eve ev kadını da emekçidir. Çünkü bir ev kadınının yaptığı tüm hizmetleri ücret karşılığı almaya kalksanız ortaya devasal tutarlar çıkar. Ancak ev kadınları bu emekleri karşılıksız sunar.
Bu demek değildir ki kadın emeğinin kutlandığı bu günü "aşkitoommm, al sana tek taş" diye sulandıralım, içini boşaltalım. Ama en azından annenize bir akşam kahvesi yaparak ya da hiç olmazsa "anne yaa, senin hakkın ödenmez ha" diyerek bu günün üzerine düşünebilirsiniz.
Bu demek değildir ki kadın emeğinin kutlandığı bu günü "aşkitoommm, al sana tek taş" diye sulandıralım, içini boşaltalım. Ama en azından annenize bir akşam kahvesi yaparak ya da hiç olmazsa "anne yaa, senin hakkın ödenmez ha" diyerek bu günün üzerine düşünebilirsiniz.
0
bırak allah aşkına neyi kutluyorsun.
bu ülkede kadınların nerdeyse hepsi bi erkekten dayak yemiş yiyor yiyecek iken neyin kafasını yaşıyoruz acaba?
bu ülkede kadınların nerdeyse hepsi bi erkekten dayak yemiş yiyor yiyecek iken neyin kafasını yaşıyoruz acaba?
0
birazdan annemi de kız arkadaşımı da arayıp kutlayacam.ama öyle kuru kuruna
0
gereksiz bence. yani yılın her günü için konuşuyorum. emekçi muhabbeti zaten ayrı ne gerek var yılın her günü bişey kutlamaya ki. neden kutlamadım diye trip atan olursa da siktir git demek en makbulü.
bi anneler günü başka ama. anne tektir artık hediye mi alırsın mesaj mı atarsın bilemem de gönlünden koparsa diye hatırlatma niyetine.
bi anneler günü başka ama. anne tektir artık hediye mi alırsın mesaj mı atarsın bilemem de gönlünden koparsa diye hatırlatma niyetine.
0
paintov
Avrupa birliği neden küçük ülkelere fon aktarıyor? büyük ülkelerin bi çıkarı olmasa bunları yapmazlar. çıkarları ne?
Avrupa birliği neden küçük ülkelere fon aktarıyor? büyük ülkelerin bi çıkarı olmasa bunları yapmazlar. çıkarları ne?
0
bence almanya yol yapsınlar diye para veriyor sonra o yolda sürmek için alman arabalarına ihtiyaçları olacak.
0
senin pazarına yatırım yapıyor ki sonra sen kazandığınla onlardan mal al. zaten adam sattığı malla sana verdiğini geri alıyor.
0
pinkburger
dün öğleden sonra derin dondurucudan çözülmesi için bütün tavuk çıkarmıştım.akşam dışarda kaldım ve tavuğu pişiremedim, buz dolabına da koyamadım. şimdi eve geldim tavuk çözülmüş haliyle, 5-6 saat tamamen çözülmesi sürse, 15-16 saattir dışarda tavuk. kokusunda pek bir anormallik yok, bozulup bozulma
dün öğleden sonra derin dondurucudan çözülmesi için bütün tavuk çıkarmıştım.
akşam dışarda kaldım ve tavuğu pişiremedim, buz dolabına da koyamadım.
şimdi eve geldim tavuk çözülmüş haliyle, 5-6 saat tamamen çözülmesi sürse, 15-16 saattir dışarda tavuk. kokusunda pek bir anormallik yok, bozulup bozulmadığını nsaıl anlarım?
akşam dışarda kaldım ve tavuğu pişiremedim, buz dolabına da koyamadım.
şimdi eve geldim tavuk çözülmüş haliyle, 5-6 saat tamamen çözülmesi sürse, 15-16 saattir dışarda tavuk. kokusunda pek bir anormallik yok, bozulup bozulmadığını nsaıl anlarım?
0
kokuyor mu?
renginde sararma ya da morarma var mı?
cevaplar hayırsa yiyebilirsin. tabi tadına bakmadan kesin bir şey söylemek zor.
renginde sararma ya da morarma var mı?
cevaplar hayırsa yiyebilirsin. tabi tadına bakmadan kesin bir şey söylemek zor.
0
gözleri hastanede açınca tavuktan oldu herhalde diyorsun.
bence bişi olmaz. standart çözülmeden sonra 24 saat içinde tüketebilirsin bildiğim kadarıyla bu ürünleri.
bence bişi olmaz. standart çözülmeden sonra 24 saat içinde tüketebilirsin bildiğim kadarıyla bu ürünleri.
0
Ben olsam yemezdim, ki oyle titiz ve evhamli degilimdir. tavuk pis zehirler. Gerçi ev kac derece o da önemli. 25 falansa aman dieyim.
0
yeme. bazen anlaşılır, rengi değişir, kokosu değişir, dokunduğun zaman bir fark olabilir ama olmayabilir de. ben şahsen o kadar saat dışarı durmuş eti yiyerek işi şansa bırakmam.
0
tamam pişirdim ama yemiyorum, nolur nolmaz. beş liralık tavuk için değmez dimi.
mis gibi köfte duruyo onlar unutmadan çözülsün bari :)
mis gibi köfte duruyo onlar unutmadan çözülsün bari :)
0
en tehlikeli et tavuk etidir. 4 derecenin altında saklanmıyorsa 10 dakika içinde milyonlarca stafilacocous aureus bakterisi üretebilir. ki kendisi son derece ölümcüldür.
0
neysene
http://www.markafoni.com/site_media/cache-267/uploads/product_image/2012/03/956039-D.BLUE_01.jpghttp://www.markafoni.com/site_media/cache-267/uploads/product_image/2012/03/956039-D.BLUE_02.jpgcons-55tl
0
thracian
geçen ay ilk defa ankara'yı ziyaret ettim ve kızılaydaki avm ve anıtkabir dışında hiçbir yeri gezmedim. haftaya tekrar geliyorum ve şu bilgileri almak istiyorum;bu iki yer dışında gezilecek yer nereleridir? (nasıl ulaşacağımı da söylerseniz metro-otobüs)şunu yemeden gitme dediğiniz bir yer (aspava d
geçen ay ilk defa ankara'yı ziyaret ettim ve kızılaydaki avm ve anıtkabir dışında hiçbir yeri gezmedim. haftaya tekrar geliyorum ve şu bilgileri almak istiyorum;
bu iki yer dışında gezilecek yer nereleridir? (nasıl ulaşacağımı da söylerseniz metro-otobüs)
şunu yemeden gitme dediğiniz bir yer (aspava dediler ama 50 tane aspava var, bilemedim ki)
ve hatıra olarak ne alınır (sadece ankarada olacak ve saklanılabilecek birşey olsun, kokoreç demeyin)
şimdiden teşekkürler!
bu iki yer dışında gezilecek yer nereleridir? (nasıl ulaşacağımı da söylerseniz metro-otobüs)
şunu yemeden gitme dediğiniz bir yer (aspava dediler ama 50 tane aspava var, bilemedim ki)
ve hatıra olarak ne alınır (sadece ankarada olacak ve saklanılabilecek birşey olsun, kokoreç demeyin)
şimdiden teşekkürler!
0
kaleye git. orada kaleyle, ankarayla ilgili hediyelik eşya bulabilirsin. oraya nasıl ulaşacağına gelince otobüs falan gitmiyor.ulustan veya cebeciden yürüyebilirsin. aslında kızılaydan taksiye binsen az bişey tutar. papazın bağı var ama mayıstan sonra açılıyor orası. nasıl gidildiğini unuttum.
0
kaleye gitmişken orada bir dernek adına tığ işi kolyeler, yüzükler satılıyor, onlardan al ama kart geçmiyor, nakit işler.
0
aa ankara gibi bir avm cennetinde, en kötüsünü görmüşsün sen. halbuki çeşidimiz çoktur.
ama sen boşver onu bunu, kuğulu parka git, sonra ordan aşağıya doğru tunalıyı bi yürü. hediyeliği de boşver, ali uzundan (ya da tunalı da o aileden başka birnin dükkanı var) lokum falan al. çünkü yok öyle çok özel bişey. tunalı ya da kızılayın pasajlarından birşeyler bulursunuz belki ama.
bir de atakulenin tepesine çıkardım ben olsam, bi kişi 10 liraymış. biraz pahalı ama manzarası güzeldir.
ama sen boşver onu bunu, kuğulu parka git, sonra ordan aşağıya doğru tunalıyı bi yürü. hediyeliği de boşver, ali uzundan (ya da tunalı da o aileden başka birnin dükkanı var) lokum falan al. çünkü yok öyle çok özel bişey. tunalı ya da kızılayın pasajlarından birşeyler bulursunuz belki ama.
bir de atakulenin tepesine çıkardım ben olsam, bi kişi 10 liraymış. biraz pahalı ama manzarası güzeldir.
0
hacı bir de biliyorsanız bu behzat ç'de geçen hafta dürüm yenilen yer neresidir? aspava mı neymiş ismi; onun yerine gitmişler ama 50 tane aynı isimli yer var, bi söyleyin hele bu elemanlar hangisine gitmiş olabilir?
0
yetkili birine benzeyen abi
Biri özet geçer mi? Neden karşı çıkılıyor, neyi getiriyor, neyi götürüyor? Kızların okuyamayacağı ile ilgili eleştirilerin sebebi ne?
Biri özet geçer mi? Neden karşı çıkılıyor, neyi getiriyor, neyi götürüyor? Kızların okuyamayacağı ile ilgili eleştirilerin sebebi ne?
0
hocam olayla ilgili en basit ve en mantıklı bir karşı çıkış var. şöyle diyorlar:
''8 yıllık eğitim boyunca ne öğretiyorsunuz da ezbercilikten başka, 12 yıllık eğitim fayda sağlayacak''
mantıklı değil mi sence de? önemli olan süresi değil. gayet işlevli bir eğitim programıyla 3 yılda 12 yıllık eğitim verilebilir çocuklara.
''8 yıllık eğitim boyunca ne öğretiyorsunuz da ezbercilikten başka, 12 yıllık eğitim fayda sağlayacak''
mantıklı değil mi sence de? önemli olan süresi değil. gayet işlevli bir eğitim programıyla 3 yılda 12 yıllık eğitim verilebilir çocuklara.
0
bu özet geçilecek bir konu değil ama bilgi alabileceğiniz yazılar okuyabilirsiniz.
bu kanun teklifi metni: www2.tbmm.gov.tr
bu neden karşı çıkıldığına dair bildirge: erg.sabanciuniv.edu
bu da o karşı çıkışın gerekçeli metni: erg.sabanciuniv.edu
bu kanun teklifi metni: www2.tbmm.gov.tr
bu neden karşı çıkıldığına dair bildirge: erg.sabanciuniv.edu
bu da o karşı çıkışın gerekçeli metni: erg.sabanciuniv.edu
0
temel egitimi ilk 4 de veriyolar. diger dortte mesleki egitime basliyorsun yani 11 yasinlarinda. son dordu bende bilmiyorum acik ogretim felanda var.
0
bence de en büyük sorun ilk 4 yıldan sonra istersen açık öğretimden devam edebilirsin denmesi
bu da 4. sınıfta 10-11 yaşındaki kız babalarının "ben kızıma açık ortaokul okutacam" deyip okuldan almasına neden olabilir artık o çocuk tarlada/koca evinde veya her nerede ne kadar okur onu bilemiyoruz
mevcut sistemde okula giden kız çocuk için para ödeniyor çocuklar günün en az 6 saatini okulda geçirerek bu sömürülerden daha az etkilenme ihtimalini yaşıyor- yeni sistem bunu nasıl garanti edecek bilen yok
bu da 4. sınıfta 10-11 yaşındaki kız babalarının "ben kızıma açık ortaokul okutacam" deyip okuldan almasına neden olabilir artık o çocuk tarlada/koca evinde veya her nerede ne kadar okur onu bilemiyoruz
mevcut sistemde okula giden kız çocuk için para ödeniyor çocuklar günün en az 6 saatini okulda geçirerek bu sömürülerden daha az etkilenme ihtimalini yaşıyor- yeni sistem bunu nasıl garanti edecek bilen yok
0
devletin görevi yurttaşının diploma almasını sağlama ile sınırlı olsa sisteme karşı çıkılması anlamsız olur. Ancak devletin görevi yurttaşlarının hak ve özgürlüklerini kullanmalarının önündeki engelleri ortadan kaldırmaktır aynıastan zamanda. Yurtdışında bu sistem çok iyi işliyor diyorlar. Eyvallah, işler. Ancak yurtdışında imam nikahı yok, kuma, berdel yok, çocuk gelin diye birşey yok. 13 yaşında hastaneye hamile gelen hastayı babasının sgk'sı üzerinden tedavi eden ve hastane polisine haber vermeye gerek duymayan, aman başım ağrımasın şimdi diyen doktor yok. Çocuk işçi yurtdışında da var, ona bişey diyemem.
Zorunlu eğitim bu durumlarda kız çocuklarının biraz daha devlet gözetiminde ve korumasında olmasını sağlıyor. Kız çocuğunun sosyalleşmesine ve hak ve özgürlüklerinin bilincine varmasına ön ayak oluyor.
Zorunlu eğitim bu durumlarda kız çocuklarının biraz daha devlet gözetiminde ve korumasında olmasını sağlıyor. Kız çocuğunun sosyalleşmesine ve hak ve özgürlüklerinin bilincine varmasına ön ayak oluyor.
0
bitter cikolata
Erken doğum durumunda çocuğun gelişim sürecinin izlenmesinde doğduğu tarih mi dikkate alınır doğması gereken tarih mi?Doktora da soracağım ama doktor randevumuza daha 10 gün var, merak ettim size de sorayım dedim.
Erken doğum durumunda çocuğun gelişim sürecinin izlenmesinde doğduğu tarih mi dikkate alınır doğması gereken tarih mi?
Doktora da soracağım ama doktor randevumuza daha 10 gün var, merak ettim size de sorayım dedim.
Doktora da soracağım ama doktor randevumuza daha 10 gün var, merak ettim size de sorayım dedim.
0
benim yeğen 6,5 aylık doğdu, 1080 gr. doktor büyüme konusunda 3 yaşına kadar mı ne, doğması gereken zamana göre düşünülür demişti. yani 12 aylık olduğunda aslında 9 aylık gelişme göstermesi beklenicek gibi.
0
erken doğumdan kastın ne olduğu da önemli, 37 hafta ve sonrası erken kabul edilmiyor.
0
sui, 35 haftalık doğum için doktor erken doğum yazdı raporuma. 35. haftanın ilk günü doğum yapmıştı.m
0
Yabancı forumlarda, çocuğun kaç aylık olduğunu yanına da parantez içinde erken doğmasaydı kaç aylık olacağını "düzeltilmiş x aylık diye" yazıyorlar. Yani mesela 8 aylık doğmuş bir çocuk, atıyorum 3 aylık olduğunda, çocuk 3 aylık (düzeltilmiş 2) falan diye geçiyor, demek ki gelişimi ona göre takip ediyorlar, yani aaaa 3 aylık çocuk neden şu kiloda demiyorlar, 2 aylıkmış gibi davranıyorlar boyuna kilosuna... bence öylesi daha makul zaten, belki 1 yaşından sonra diğerleriyle eş şekilde davranabilirler hani artık yakalamıştır diye.
0
yue
1.VICKS Vapodry Şurup prospektüsünde;"Bileşimindeki antihistaminik, alkol ve diğer merkezi deprasan ilaçların yol açacağı sedasyonu arttırabileceğinden, birlikte kullanılmamalıdır." yazıyor. 2. Gripamol Tablet diye bir ilaç verdi; onda ise;"Alkollü içkiler, tranzklizanlar ve sedatif ilaçlarla birlik
1.VICKS Vapodry Şurup prospektüsünde;
"Bileşimindeki antihistaminik, alkol ve diğer merkezi deprasan ilaçların yol açacağı sedasyonu arttırabileceğinden, birlikte kullanılmamalıdır." yazıyor.
2. Gripamol Tablet diye bir ilaç verdi; onda ise;
"Alkollü içkiler, tranzklizanlar ve sedatif ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır." diyor.
Şimdi bu iki ilaç birlikte kullanılabilinir mi?
"Bileşimindeki antihistaminik, alkol ve diğer merkezi deprasan ilaçların yol açacağı sedasyonu arttırabileceğinden, birlikte kullanılmamalıdır." yazıyor.
2. Gripamol Tablet diye bir ilaç verdi; onda ise;
"Alkollü içkiler, tranzklizanlar ve sedatif ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır." diyor.
Şimdi bu iki ilaç birlikte kullanılabilinir mi?
0
rast
Az önce 3. aşımı olmaya gittiğimde tetanoz aşısı kıtlığı olduğunu öğrendim! Burada da yazdığına göre birkaç aydır durum böyleymiş(git: http://www.itusozluk.com/goster.php/tetanoz+a%FE%FDs%FD)Sadece gebelere yapıyoruz dediler, Allah selamet versin dedim içimden... Bu aşıyla ilgili bir anlaşmazlık mı
Az önce 3. aşımı olmaya gittiğimde tetanoz aşısı kıtlığı olduğunu öğrendim! Burada da yazdığına göre birkaç aydır durum böyleymiş
(git: www.itusozluk.com)
Sadece gebelere yapıyoruz dediler, Allah selamet versin dedim içimden...
Bu aşıyla ilgili bir anlaşmazlık mı var ki böyle bir kıtlık sorunu başgöstermiş?
(git: www.itusozluk.com)
Sadece gebelere yapıyoruz dediler, Allah selamet versin dedim içimden...
Bu aşıyla ilgili bir anlaşmazlık mı var ki böyle bir kıtlık sorunu başgöstermiş?
0
bir sene önce eczaneye gittiğimde aşı kalmamıştı. ancak başkent hastanesi acilinde olmuştum aşıyı. siz acil servise gidip geri gönderdilerse garip bir durum. ama 3. aşı koruma aşısı olduğu için galiba yani 1. aşı kadar zaruri olmadığı için sizi geri göndermiş olabilirler.
0
Gebelere de aşı yoktu bir kaç önce. Bakanlık sağlık ocağına göndermemişti. Ben ilk aşıyı oldum, geri kalan 2 dozu olamadım aşı yok diye, doktorun yorumu, "nasıl olsa hastanede doğurursun, aşını olamadığını söylersen dikkat ederler" olmuştu. Allaha emanet doğurdum yani, hem de epizyotomi ile..
0
sağlık ocaklarında var yaa. ben gittiğimde iki sefer gittim misafir olaraktan vurdular. sanırım 3.cüsü 6 ay sonr a vuruluyo 5 yıl koruyuculuğu oluyo. ona daha zaman gelmedide vurdurmam heralde. 5 yılda paslı çiviye falan basmamayı denerim.
0
dünyada kullanımı azaldığından diye duydum. sonuçta böyle yüksek oranda kullanan az ülkelerden biriyiz ve kendimiz üretmiyoruz. hal böyle olunca içinden 20 adet aşı çıkabilen paketlerin üretimi düşmüş ve biz de alamaz olmuşuz. yakın zamanda tekli aşı sistemine geçildi, maliyet de yükseldi. ara dönemden dolayı bazı yerlere de aşı verilemedi ya da az verildi.
umarım bir gün kendi aşımızı üretebiliriz.
umarım bir gün kendi aşımızı üretebiliriz.
0
bitter cikolata
süt ve baileys ikilisini çok seviyorum ama emziriyorum diye cesaret edemedim. Ne dersiniz?
süt ve baileys ikilisini çok seviyorum ama emziriyorum diye cesaret edemedim. Ne dersiniz?
0
emzirmenin ilk 1-2 ayında alkol alınmaması gerekir.
sonrasında da alınmaması gerekir ama kaçınılmazsa emzirme ile arasına 2 saat konularak, günde bir bardağı geçmeyecek şekilde alınması bebeğe geçebilecek olan alkolü asgariye indirir diye biliyorum.
sonrasında da alınmaması gerekir ama kaçınılmazsa emzirme ile arasına 2 saat konularak, günde bir bardağı geçmeyecek şekilde alınması bebeğe geçebilecek olan alkolü asgariye indirir diye biliyorum.
0
black sabahat
hediye çekimle birlikte 45 kaat vercem ama sabah sabah emin olamadım o paraya değip değmeyeceğine. 30 lira olsaydı hemen alırdım, çünkü çok beğendim.ne diyorsunuz ahali? ya da, bu elbisenin daha önce bu sitelerden birine düştüğünü gören var mı? http://www.trendyol.com/Bordo-Elbise-7032--40-/UrunDeta
hediye çekimle birlikte 45 kaat vercem ama sabah sabah emin olamadım o paraya değip değmeyeceğine. 30 lira olsaydı hemen alırdım, çünkü çok beğendim.
ne diyorsunuz ahali?
ya da, bu elbisenin daha önce bu sitelerden birine düştüğünü gören var mı?
www.trendyol.com
ne diyorsunuz ahali?
ya da, bu elbisenin daha önce bu sitelerden birine düştüğünü gören var mı?
www.trendyol.com
0
terletir mi? (%75 Viskon %20 Polyester) beli nasıl duracak? kalın kaba gösterebilir. boynu rahatsız eder mi?
ben de bilemedim.
ben de bilemedim.
0
kadınım, vermem. Ama şu imkanın var, alırsın, baktın beğenmedim, iade edersin. Sorun çıkmıyor trendyol'da.
0
modelin boyu 1.77 diyor, bu elbise sizde eğer boyunuz 1.77 değilse öyle durmayacak. etek boyu dizin biraz üzerinde, dizin altına inerse berbat görünür, bunu da düşünün.
0
ben de kadınım pia yuitza'Nın söylediklerine katılıyorum. ayrıca güzel bir elbise değil, kalitesiz görünüyor.
0
