bu pattis kızartmaları soğuyunca süngerleşiyor ya. onun öyle olmasını engellemenin veya sonra tekrar eski haline bi nebze de olsa getirmenin bi yolu var mıdır?

Ssg yönetimi kanzuk'a pasladı lakin hisseler ne oldu bilen var mı ? Büyük ortak ssg mi hala ?

Ben kesssem mi diye dusunmeye basladim.
www.karnaval.com

yine peydah olmuş bu illet. şimdi tavuk falan yenmez değil mi? tavuk yiyerek mi bulamıyor ki bu? tam olarak nasıl yani hapşırıkla mı nedir?

Eşim ilgilenirdi bu işle torrentten indirme filan. Bir süredir hiç indirmiyor bütün siteler engelli indiremiyorum diyor. Online izleme harici var mı kolay bir yolu, link site vs önerebileceğiniz? Homeland, shameless, mad men vs takip ediyorduk. Teşekkürler..

Dostlar pek bir performans beklentim yok ama internette takılırken, video falan izlerken veya bir iki program açtığımda hemen kassın istemiyorum.

Oyun falan oynamam. Nette gezeyim, film, müzik, ofis programları yeter bana.

Yani bu şekilde kullanacağım 1000 TL altı bir fiyat performans ürünü arıyorum ama çok kararsızım. Sizlerin önerebileceği bir marka, model var mı?

Erkekler neden bi kadına bi de beni böyle gör gibilerinden sorar ya da sormadan ne bileyim Erekte halde foto atar ya da Boxer li foto atmak ister?

Bu kadın kişisi hoşlanılan ya da arzu edilen olabilir.

Ama erkekler neden böyle bişey yapar da kadın kısmının böyle fotoğraflara tav olabileceğini düşünebilir


Bilemedim

nedir? benim cilek ve yesil erik. bir de seftali. bu uc meyve varken baska hicbir sey yemeden aylarca beslenebilirim.

televizyondaki hdmi girişi usb gibi büyük. bilgisayardaki de aynı. internette hdmi kablolara bakıyorum ama hepsi micro hdmi. normalini bulamadım o kadar aradığım halde. ne yapmam gerek televizyonla bilgisayarı bağlamak için?

Resimde ne anlatiliyor ya da gorunce size ne dusundurdu acaba?

vakit, nakit kaybi, dogayi koruma, olasi aksiliklere karsi saglam durmak gibi nedenlerden dolayi hergun yaptigim banyo/dus sayisini haftada 2'ye dusurdum. su an hersey normal gorunuyor benim tarafimda. peki sizce nasil?

Kullananlara ya da hakkında bilgisi olanlara sorum :)

Hiçbir fikrim yok bu konuyla ilgili, bir araştırma için gerekiyor bana.

Türkiye'de satılan en popüler 3-4 marka ve genel olarak en popüler olan aromalar hangileri?

Bi de en kapsamlı satış yapan neresi vardır, çoğunda birçok likit için stokta yok diyor.
Yardım edebilirseniz çok sevinirim, aciliyeti var durumun.

teşekkürler şimdiden =)

şimdi bağlı olduğumuz şirket ücretsiz olarak telefon hediye edecek iphone 5 veya sony xperia z1'den birini seçmemizi istediler. smartphone konusunda pek bir bilgim yok açıkçası. bu iki telefondan hangisi daha iyi ve daha kullanışlıdır? bu soruların cevabını verecek konu hakkında bilgisi olan bir arkadaşa ortamlarda bira ısmarlayacağımı bildirir şimdiden teşekkürlerimi sunarım.

gözlük şu: www.aliexpress.com

polarize olup olmadığını falan kontrol etmek için test de yolluyomuş adam. yaklaşık 35 lira tutuyo her şey dahil. sizce sıkıntı çıkar mı?

gümrükte takılma olayını soruyorum yani. var mı bu konuda bilgili bi cengaver?

fiyat/performans açısından en iyi markalar hangileridir? ne tavsiye edersiniz? en fazla 150 liraya kadar. pek anlamıyorum da güneş gözlüğü işinden. zaten en fazla 2-3 sene sonra camları pert olacak bi şey için 300 lira vermek istemiyorum.

video takılmaya başlıyo. neden olabilir hacılar? uyuz etti yahu.

Bu kadar malzemeyi nereden buluyorlar? her saniye yeni içerik yükleniyor.

numaramı vodafone'dan bimcell'e taşıyalı bir ay bile olmadı. şimdi hattımı avea'ya taşımak istiyorum. mümkün mü? numara taşımada belli bi süre var mı? yani "numarayı taşıdıktan sonra tekrar taşıma yapılabilmesi için x ay kadar süre geçmesi gerekir" gibi bi şart var mı?

teşekkür ederim.

nokia marka cep telefonum facebook uygulamasını açmıyor.

Ben bunu çözemez duruma geldim, her taraf işsiz dolu, satış yapabileceğini söyleyen bir sürü işsiz olduğu söyleniyor, ama ben bir tane eli yüzü düzgün satıcı bulamıyorum şirketime, teknoloji satacak. Nereye saklanıyor işsiz insanlar?

Klozette salinan, uzun, kahverengi bir sey gordum. Hayir dusundugunuz sey degil:/ Fare kuyrugu olmasindan kuskulaniyorum. Biraz inceledikten sonra sifonu cektim, gitti. Ust uste 5 kez sifon, arada camasir suyu falan yaptim. Ama ustune oturmaya korkuyorum, kapagi kapatip 5 lt'lik sasal koydum. Klozete dokup sifonu cekebilecegim bi fare zehri var mi? Suya karisip 7 sulalesini katletsin. Banyoya yere yapiskan falan koyamam, gorursem kalp krizi geciririm. Lutfen o da can :( falan demeyin. Ciddi oneri bekliyorum.
Not: ev +30 yili asmis bi apartmanda, apartmanin kendisi les gibi. Ev idare eder, bocek karinca yok (ya da uyuyorlar) arada orumcek cikiyor. 3 aydir oturuyorum.

Nasıldır? Bilen var mı babalar?

Link: www.google.com.tr

sizce 31 yaş hamilelik için uygun bir yaş mı erken mi geç mi?

arkadaşlar selam,

bir arkadaşımın başına gelmiş de, sormamı istedi.

şimdi bizim elemanla kız arkadaşı naber nasılsından oluşan üç dört mesajlık bir whatsapp diyaloğu yaşıyorlar. ardından kız bi bakıyor, bu konuşmalar başka bir elemana gitmiş kız yazmış gibi. yani başka bi elemana

"-naber nasılsın
-iyi senden naber
-iyi benden de"

gibi bir mesaj gitmiş. mesajın gittiği çocuk da kıza önceden yazan bi tip, o yüzden kıllanmış bizimki. nasıl olabilir acaba böyle bir şey? var mı bi açıklaması?

40-50 bin arası, otomatik bir araba. Başka da bir kriter yok. Haliyle ufak olması tercih sebebi. Ne olabilir mesela, bi buldurun sayın Fordlar.

Var mı böyle şriketler ya da bi ligi var mıdır amatör de olsa bizim ülkede?

Asker dönüşü değerlendirmek istiyorum, gereksiz bir heves sardı bir an beni, merak da ettim doğrusu

günde en az iki şişe maden suyu içiyorum, evde şu an baya bir boş şişe kalabalığı oluştu. çöpe atmaya kıyamıyorum, yakın çevremde geri dönüşüm kutusu da yok şişe-cam için. Elbet bir ara bulurum diye evde biriktiriyorum şu an için ama anlamadığım şey şu; neden bu şişeler aç-kapa kapaklı yapılmaz ki? Aç-kapa kapaklı olması derdime çare olacak değil ama yine de bir kısmını atmamış oluruz en azından. mesela gece yatağın kenarına bir şişe su koyardım ben aç kapalı olsaydı bunlar. vs vs.

evet, derdimi sikeyim.

Bir iki marka Arasında kaldım. Tam net Değilim ama ikisinden biri olacak. Şu an emin olamadığım bunun geçici heves olup olmadığı. Bisiklet olayını abartmanın yani. Pişman olur muyum?
Öyle işte..

Ve neden? Hangisi daha sağlıklı, neden tercih edersiniz?

Zeytin yağı demeyin, o her yerde kullanılamıyor en güzel yağ olsa da.

Tenks.

şimdi bu türk dizilerinde "afacan, haşarı, hiperaktif, hazırcevap, şeytan ve bir o kadar da zeki" görünümlü küçük çocuklar çok dövülesi değil mi? ayrıca cidden sevimli buluyor musunuz bunları?

Evet arkadaşlar babam ve ben yazdım ama olay biraz karışık.Çekirdek aileyiz.
Ben; 22 yaş Erkek. >>>>DİLEYEN EN SON PARAGRAFI OKUYABİLİR<<<<

babam ve annem 43 yaşlarındalar(genç evlenmişler) ve 2 sene önce ayrıldılar.
Özet geçiyorum;
Babam 6-7 yıldır yılın 8-9 ayı aileden uzakta çalışıyordu,babamın huy değişimi ve sonrasındaki sorunlardan boşandılar. [annem telefonunda kadın mesajları yakalamış ama çoğu türk kadını gibi erkektir yapar,bizi ihmal etmesin yeter demişti o sıralar ben üniversite 1 ve 2 sınıfı okuyordum] ama o bizi de ihmal etmeye başlayınca annem boşanma davası açtı ve boşadı,maalesef nafaka vs talep etmemiş,ortak alınan 1 ev vardı onu anlaşıp üstüne almış o kadar. Mış diyorum çünkü ben erasmus için yurt dışındaydım.

+babam hiç bir zaman sorumluluk almayı sevmedi,öğrenci evi tutulcağında ya ben hallettim ya annem.bu tarz hiç bir şeyde sorumluluk almazdı. Evin borcu harçı,faturası olanı biteni annemden sorulurdu.Tüm yükü ona (veya kendi dışında birisine) yıkmayı çok severdi.
+Yazları harçlık yapıp biraz annem ve çok az da babamdan gelen destekle iyi kötü okumuştum.
+Boşandıktan sonra bana baskı yaptı anneni görme konuşma seni krallar gibi yaşatırım falan dedi,kulak asmadım çünkü annemin haklı olduğunu biliyordum.
+Liseyi kendi şehrimde okudum ama üniye başladıktan sonra Para mevzusundan çok sıkıntı çıktı,saygımı bozmasam da çok kavga ettik çünkü annemin maaşı 1200 lira civarıyken o 5 binlira kazanıyor, ve o 1 ay gönderip bir kaç ay kavga dövüş gönderir ya da anneme yıkmaya çalışırdı,bunun getirdiği gerilimi tahmin edebilirsiniz.

buna rağmen başarısızdır,ne bir yatırım ne araba ne ev...Sorumsuz bir hayat tarzı. Tek sahip olduğu şey düzenli işi.
-boşanma sonrası gerilimini biraz aştık annemle görüşüyorlar iki arkadaş gibi;ama sorumsuzluk falan aynen devam.
Şu an yurt dışında master yapıyorum,kendim part time çalışıyorum ama gelen para 600 lirayı geçmiyor,annem destek oluyor ama babam yine yüzyüzeyken verdiği sözlerin hepsinden döndü ve "benden para isteme,değil 1000 lira 100 lira bile gönderemem" oğlum artık benden para istemesene ya falan diye tersliyor sanki lisans hayatımda çok iyi bakmış gibi.
-o kadar laf ettiği anneme beni yamadı,rica minnet 2-3 ayda bir para (500 lira 200 euro ya eder ya etmez...) gönderirse gönderiyor,ama artık patladık, ya yüksek lisansı bırakıp döneceğim ya da bu adamı yola getiricez,sizin de tavsiyelerinize ihtiyacım var, neden böyle hırslandığıma gelirsek;

+bana para göndermiyor,yardımcı olmuyor çünkü rızkımı karılara yediriyor!
+Geçen gün babannem aradı çıldırıyor, annemi zamanında aldattığı kadın babam hakkında arkasından "parasını yedim yedim zamanı gelince götüne tekmeyi vurdum,siktir ettim" demiş. Küçük yerde çabuk yayılmış ve babannem durumdan rahatsız.
+Yüzyüze iki arkadaş gibiyizdir (hep vaadlerle beni sakinleştirirdi çünkü) bu yaz türkiyedeken "baba aman karıya kıza para kaptırma gözünü seviyim" dediğimde hahaha oğlum onlar bana gömlek falan alıyor beni çok takdir ediyorlar,annen gibi kıymetbilmez değiller :p falan yapmıştı.
+Babam şu an başka; evli ve çocuklu (5 yaşında kız) bir kadınla birlikte ,bu ortaya çıktığında -aman onlar ayrı yaşıyor ve yakında boşanacak - demişti,ama sonra takip ettiğimiz kadarıyla kadın kocasıyla gayet mutlu aile portresi çiziyor....
AYDA 6 BİN CİVARI KAZANAN BİR İNSANIN ÖZ VE TEK OĞLUNA EN AZINDAN DÜZENLİ OLARAK BİN LİRA YARDIMCI OLMASI ÇOK MU ZOR BE ARKADAŞLAR( YURT DIŞINDA YÜKSEK LİSANS+PART TİME ÇALIŞIYORUM AMA YETMİYOR],BİR FİKİR VERİN YARDIMCI OLUN,AKIL VERİN,BABAMLA KONUŞMAK İSTİYORUM AMA ELEŞTİRİYE KAPALI HEMEN KÜSÜP KONUŞMUYOR ÇOCUK GİBİ VE KİNLENİYOR.

arkadaşlar türkiyede evde kullanmalık vaporizer nerden ve nasıl temin edebilirim ? yurtdışından sipariş versem gümrükte takılır mı?

Uzun ve yoğun süren araştırma sürecinin sonunda abimle ben otomobil alımında 3 seçeneğe kadar indik. Ekşi duyuru'daki otomobil sevdalılarına da bi' danışayım dedim. Otomobil alımını buradaki cevaplara göre yapmayacağım tabii ki ama fikrinizi öğrensem yeterli.

Seçenekler şunlar:

Alfa Romeo Giulietta 1.6 JTD
Opel Astra HB 1.6 (Dizel)
Volkswagen Golf 1.6 TDI

Siz olsanız hangisini tercih ederdiniz? Tercihinizin artıları neler? Tercih etmediklerinizin eksileri neler?

Teşekkür.

- ford fiesta (2006-2008)
- suzuki swift (2007-2009)
- mazda 3 (2004-2007)
- citroen c4 (2008-2010)
- hyundai i30 (2008)
- kia ceed (2009-2010)

Tramerli olursa hepsinin 2011-2012'ye kadar yolu var. Bu da bir seçenek tabi.

Şöyle diyelim, 1'den 6'ya kadar sıralar mısınız tercihlerinizi? teşekkürler.

Edit: otomatik yazmayı unutmuşum

Bugün kız arkadaşımın kardeşiyle yaşanmaması gereken bir diyalog yaşadık. Benden hoşlandığını söyledi gibi birşeyler oldu. Sabahtan beri yerimde oturamıyorum, kafam allak bullak oldu, ne yapacağımı düşünmekten kafayı yemek üzereyim. Ne olur bi akıl verin yoksa muhtemelen sevgilimle olan ilişkim boka saracak.

Kız arkadaşım İstanbul’da tek başına yaşıyor. Haftanın yarısını onun evinde geçiriyorum ben de. Kız arkadaşımın kardeşiyle geçen yaz tanıştık. Metallica konseri için İstanbul’a gelmişti. Konserden önce 3-4 gün kalıp konser sonrası memleketlerine geri dönmüştü. Kızın ablasıyla sevgili olduğumuzdan haberi vardı uzun zamandır ama ilk defa orda yüz yüze tanıştık. Daha sonra beraber yemek için dışarı çıktık 3ümüz. Orada sohbet sırasında kız arkadaşımın kardeşi ilk defa bir metal konserine gideceğini söyledi. Konsere giden başka tanıdığı da yokmuş, tek başına gidecekmiş konsere. Kız arkadaşım hiç hoşlanmaz bu tarz müziklerden. Ben ise eski metalcilerden sayılırım, gittiğim konserlerdeki tecrübelerimi anlattım orda. Metal konserlerine gidenler bilir, ön sıralarda inanılmaz bir itiş kakış yaşanır. 2008 Judas Priest konserinde ayaklarım yere değmeden 15-20 saniye boyunca milletle vücut vücuda sağa sola uçmuşluğum var. Millet yorulup konserdeki yerine razı olana kadar yarım saat sürüyor bu tarz itişmeler, bunları anlattım ben de işte yemek yerken. Dedim kız başına önlere ilerlemeyi deneme, zaten boyun da kısa göremezsin oralardan. Susuzluk sorunu oluyor, yanına bi şişe su alıp öyle önlere ilerle, tuvaletini yap önceden, konser sırasında sıkıştırırsa oradan çıkıp bi daha önlere ilerleyemezsin falan filan tüyolar verdim kıza. Ben bunları anlatınca kızın gözü korktu, benim de onunla birlikte konsere gelmemi istedi. Kız arkadaşım da kardeşimi yalnız bırakma öyle ortamda diyince itiraz edemedim, gittik bana da bi bilet ayarladık.

Neyse efenim konser günü geldi, biz öğleden sonra atladık arabaya, itüdeymiş konser, gittik oraya. Kız arkadaşımın kardeşi üzerine vücudunu saran dar bir metallica t-shirti giymiş, altında da kısa sayılabilecek siyah bir etek var. Üzerindeki t-shirtin kollarını kıvırmıştı bi de, çok güzel duruyordu üzerinde. Kardeşi kız arkadaşımdan daha güzel denebilir ama ben tabi o gözle bakmıyorum ona sevgilimin kardeşi olduğundan. Neyse ben kıza konseri arkadan izlemeyi teklif ettim, 2mizin de boyu uzun değil daha rahat ederiz uzaktan dedim. Kız tutturdu hayatımda bir kere görecem Metallica’yı, önden izlemek istiyorum diye. İkna edemeyince başladık öne doğru ilerlemeye. Ben boyu kısa insan kolluyorum önlerde ki yerler sabitlenince görüş açımız iyi olsun. Neyse demirlerden sonra 4. sırada iyi bir yer bulduk sahneyi görebileceğimiz. Konser saati yaklaştıkça itiş kakış başladı. Sağa sola savruluyoruz herkes vücut vücuda. Baktım olacak gibi değil kız arkadaşımın kardeşine sen önüme geç dedim. Arkasına ben geçtim yabancı herifin biri geçip sürtünmesin diye. İtiş kakış sırasında birbirimizden ayrı düşmeyelim diye belinden sarıldım sıkıca. Kafasını hafifçe bana doğru çevirip gülümsedi. Böyle daha iyi oldu dedi. Sonra konser başladı millet şarkılara dalıp sakinledi, sağa sola savrulmalar azaldı iyice. Ben de konseri daha rahat izleyebilmek için kıza sarılmayı bırakıp biraz geriledim. 1-2 dakika sonra kendisi gelip tekrar bana sokuldu ve ona tekrardan sarılmamı istedi. Ben de kendisini kalabalıkta güvensiz hissettiği için böyle bi istekte bulunduğunu düşünerek kabul ettim. Yalnız bu sefer kalçalarını da vücudumda hissediyordum. Saçları da çok güzel kokuyordu birkaç kere burnumu boynuna doğru yaklaştırıp kokusunu hissettim. İstemeden de olsa küçük bir hareketlenme başladı bende ama kız arkadaşımın kardeşi olduğu için ona o gözle bakmıyordum. Konser bitti, yorgunluktan halsiz düşmüştük, yine birbirimize destek olmak için sarmaş dolaş eve döndük. O gece kız arkadaşımda kaldım. Sonraki gün ben evime döndüm, o da memleketine geri döndü. O tarihten beri görüşmüyorduk.

Bu haftasonu da yine kız arkadaşımda kalıyordum. Dün sabah kız arkadaşımın kardeşi yüksek lisans mülakatları için İstanbul’a geldi. Şimdilik 2 hafta falan kalmayı düşünüyormuş birkaç üniversiteye başvuru yapacakmış. Kazanırsa İstanbul’a taşınacakmış. Neyse iş çıkışı ben kızları akşam yemeğine götürdüm. Oradan da kahve içmeye falan derken geç döndük eve. Kız arkadaşımla ben odamıza çekildik. Kardeşi de misafir odasına geçti yatmaya. Ben cumartesileri çalışmadığımdan sabah 11 gibi uyandım. Kız arkadaşım çoktan işe gitmişti. Kardeşiyle ben varız evde. Gittim mutfağa kahvaltı hazırladım kendime. Ben yemek yerken geldi yanıma oturdu muhabbet etmeye başladık. Gayet normal bir şekilde sohbet ediyorken konserden sonra hep o günü düşündüm tarzı bişeyler dedi. Ben de evet bayağı güzel bir konser olmuştu dedim. Güzel olan sadece konser miydi diye sordu... Soruyu duyunca duraksadım cevap veremedim. Dün gece çok ses çıkardınız uyumakta zorlandım dedi. Ben evdeyken de mi sevişmeden yapamadınız diye sordu. Arka arkaya bunları duyunca soğuk soğuk terlemeye başladım birden. Ablamı seviyor musun diye sordu. Evet ablanla ciddi düşünüyoruz haberin vardır heralde farkındasındır dedim. Kızın birden gözleri doldu. Ben buraya ne hayallerle gelmiştim dedi. Senin için istanbul’a taşınmaya karar verdim, o geceden beridir aklımdan çıkmıyorsun tarzı birşeyler dedi. Ben iptal oldum orada, midem bulanmaya başladı korkudan. Korku dediğim de içimden dedim ki tamam boku yedim hayatım karardı. Kız ağlamaya başladı hafiften, daha fazla ağlamasın diye sakinleştirmeye çalıştım. Dedim aklında böyle birşey olduğudan haberim yoktu. Önce yüksek lisansını kazanmaya bak sen eğitimini tamamla sonrasına o zaman bakarız tarzı birşeyler geveledim ama kafam tam çalışmıyordu o anda söyleyecek birşey bulamadığımdan saçmaladım bayağı bi. Sonra benim eve gitmem lazım, sen şimdilik sakinleş, haftaiçi sakin kafayla oturup konuşalım bunları, ablana sakın bahsetme dedim. Tamam dedi o da. Şimdi sabahtan beri kafayı yiyorum, ne yaptıysam bi çözüm yolu bulamadım. Bir yandan herşeyi kız arkadaşıma bire bir anlatmayı düşünüyorum, ama anlattıktan sonra herşey eskisi gibi olur mu emin değilim. Kız arkadaşımı cidden çok seviyorum ve kardeşi yüzünden aramıza böyle bir soğukluk girmesini istemiyorum, ya da benim yüzümden kardeşiyle arası kötü olur ve bu yüzden beni suçlar diye korkuyorum. Kız arkadaşımın kardeşiyle hafta içi gizlice görüşüp bir şekilde onu ikna etmeye çalışırsam da kız arkadaşımın arkasından iş çevirmiş olacağım. Gidip ablasına herşeyi yanlış bir şekilde aktarmasından da korkuyorum. Ne yapacağıma karar veremedim, boka batmış durumdayım, bi akıl verin ne olur...