Giriş
(9)

Amelie Soundtrack Yann Tiersen

gezentikcanlı
Allah rızası için biri bana Amelie'deki salıncak introsuyla başlayan şarkıyı bulabilir mi?
Allah rızası için biri bana Amelie'deki salıncak introsuyla başlayan şarkıyı bulabilir mi?
0
gezentikcanlı
(06.07.16)
salıncak introsu derken? ben öyle bişey hatırlamıyorum. ama şansımı bununla denemek istiyorum.

www.youtube.com
0
tepedeki psychedelic adam
(06.07.16)
bulabilir mi derken şarkının adını mı arıyorsun birisi şarkıyı yollasın mı diyorsun.

En kolayı komple soundtrack'i indir.Hayatında görebileceğin en leziz soundtracklerden biridir.Pişman olmazsın
0
turkuaz
(06.07.16)
Yann Tiersen'ın bir şarkısında parçaya giriş yapmadan önce salıncak ipinin çıkarttığı ses ya da akordeon gıcırtısı gibi bir sesle giriyor. Ben Amelie'nin film müziğinde hatırlıyorum. Ama bulamadım.

Şarkıyı arıyorum. Bulabilir misiniz?

Filmin müziğini yıllar önce dinlemiştim.
0
🌸gezentikcanlı
(07.07.16)
La noyee

m.youtube.com

Edit: Rica ederim :)
0
köstebek kurabiye
(07.07.16)
Tüm soundtrack burada
www.youtube.com
0
ThomasJefferson
(07.07.16)
Hay sen çok yaşa köstebek kurabiye!

Hepinize teşekkürler arkadaşlar.
0
🌸gezentikcanlı
(07.07.16)
valla neden bilmiyorum benim de ilk alıma la noyee gelmişti ama dinledim ve başında öyle bi ses olmayınca yazmaktan vazgeçmiştim. ilk defa başında böyle ses olan bi versiyonunu dinlemiş oldum şimdi. ama orijinal albümde ya da filmde böyle bi ses yok bildiğim kadarıyla.
0
tepedeki psychedelic adam
(07.07.16)
Şarkıyı dinlememe rağmen hatirlayamadim. Bi ara indirmiştim hepsini. Orda böyle gıcırtılı başlıyordu.
0
🌸gezentikcanlı
(07.07.16)
salıncak sesi değil o, şöyle bir açıklama var ki çok mantıklı geldi:

''The song is called " la noyée" wich means drowning,in the begining of the song what we hear is a boat & when this piece starts ( the song) is really quick and you feel like you are paniquing or you have the urge to do things quickly thats because the song is when a boat is sinking at thats the feeling the people in the boat feel they have a urge too get out of the boat :) please do mot misunderstand the begining of the song it was ment to be played like this :)''
0
brillant comme une larme
(07.07.16)
(4)

Sizin gençlerinizde milli şuur yok

rhan
http://www.leventerkoc.com/2012/02/canakkale-sehitligi-gelibolu-yarimadasi.html?m=1Böyle bir yazı var, sormak istediğim bu olay sonrası bir şey yapılmış mı, eğitim sistemi gözden geçirilmiş mi?Yoksa bildiğimiz gibi aynı tas aynı hamam devam mı etmiş.
www.leventerkoc.com

Böyle bir yazı var, sormak istediğim bu olay sonrası bir şey yapılmış mı, eğitim sistemi gözden geçirilmiş mi?
Yoksa bildiğimiz gibi aynı tas aynı hamam devam mı etmiş.
0
rhan
(06.07.16)
su anki duruma bak, "yabancilar gelsin isgal etsin, kurtulalim sunlardan" diyebileceklerle dolu ortalik. sence yapilmis mi oyle bir sey?
0
fakyoras
(06.07.16)
Yazının her cümlesinde bulunan yazım hataları gözümü kör etti. Dikkate alınacak bir argüman göremedim. Milli şuur demek Japonya'nın yaptığı gibi beyin yıkamak ise (Japonya Çin'e yaptıkları ve Nazileri desteklemesi sonucu başına gelecekleri haketmiştir.) bizde de milli şuur var. Neyi eleştirmiş yazı ben anlamadım. Gençliğe hitabe okununca disipline gönderiliyor öğrenciler. Atatürk'ü çok severim. Hitabında dediklerini tek tek yapacaksak elimize silah alıp hükümete savaş açmamız gerekiyor. Açık seçik şüpheye mahal bırakmadan diyor ki "Bu durumda iktidar düşmandır, hakkından gelin.". Önce milletvekillerinde milli şuur olsun.
0
ThomasJefferson
(06.07.16)
Eleştiri değil inceleme sonrası bir tespit benim anladığım.
Sorun japonların bu tespiti sonrası bir değişiklik olmuş mu.

@fakyoras yazının devamını bulamadım millet sanki iyi birşeymiş gibi o kadarını almış.
0
🌸rhan
(06.07.16)
Hikayedeki gerçekdışılık o kadar göze sokuluyor ki, bu yazı üstüne tartışma yapmak ve ciddiye almak imkansız. Japon pedagogların iman, sizin hiroşima ve nagazakiden daha 'şanlı' geçmişiniz var, bütün dünyaya kafa tuttunuz vb. demesi komik. Hayır pedagog olup köy kahvesindeki amcalar tarzında yorum yapmaları komik olmuş işte. Üzerinde yıllardır çalışan bir alanı(pedagoji), milli şuura indirmek ve işte cevap bu diye kestirip atmak(konunun uzmanı olmadan) akıl tutulmasından başka bir şey değil.
0
protector
(06.07.16)
(55)

Duyuru'nun yönü, evrimi

aychovsky
Geçen gün kaymaktutmayansicaksut'ün duyurusuna cevap olarak güzel bir tespit vardı. İfşa sıklığından, 'Nasılsınız' tarzı duyurulardan, chat duyurularından, vb. anladığım kadarı ile kullanıcılarda (en azından belirli bir kesilmde) böyle bir talep var. Bir kısmı da 'Bu duyuruları silin' tarzı bir yakl
Geçen gün kaymaktutmayansicaksut'ün duyurusuna cevap olarak güzel bir tespit vardı. İfşa sıklığından, 'Nasılsınız' tarzı duyurulardan, chat duyurularından, vb. anladığım kadarı ile kullanıcılarda (en azından belirli bir kesilmde) böyle bir talep var. Bir kısmı da 'Bu duyuruları silin' tarzı bir yaklaşımda. Orta yolu 'Bir kategori olsun, bunlar orada değerlensin' diyen var.

Sormak istediğim sorular şunlar:
- Siz Duyuru'da bunlara rağmen mi varsınız, bunları isteyerek mi varsınız? Bunlar olduğunda soğur musunuz, mutluluk ve neşe mi duyarsınız?
- Duyuru'nun bunları serbestleştirecek yönde evrilmesi hakkındaki düşünceleriniz neler? 'Ekşi Sözlük'ün şimdi geldiği nokta gibi suyu çıkar' mı, 'Bu yönde evrilmezse Ekşi Duyuru geçmişte kalır, zamanı yakalayamaz mı'?
- Orta yol olarak, bunların bir kategoride toplanarak gönül işleri gibi kendi içinde bulunması, çok sayıda duyurunun orada birikmesine ve kaotik bir ortama mı yol açar, kullanıcı taleplerini ancak karşılar hale mi gelir?
- Özetle, Ekşi Duyuru ne yaparsa veya ne yapmazsa kendi topuğuna sıkar?

Ne kadar görüş, o kadar az yanılma payı. Bu nedenle, görüşlerinizi bekleriz. Misafir geldiğinden tikler sonra gelebilir.

(Bu konu daha önce bir iki kere tartışıldı ama tartışmalar yeterince ivme almamış görünüyor. Bu nedenle, derinlemesine bir tartışma hepimize yardımcı olabilir. Ayrıca bu tartışmadaki gözlemlerden fikirlerinize ayrıca ihtiyaç duyacağım başka sorular da ortaya çıkabilir)
0
aychovsky
(06.07.16)
Çoğu kişi bunlara rağmen ve bunları isteyerek var ama böyle başlıklarında altında "FORMATI BOZDURMAYIZ! NEREYE GİDİYORUZ!" diye tok sesle nutuk veren abiler oluyor çoğunlukla.

Gerçi eskiye göre azalmışlar epey.
0
Adramelekhh
(06.07.16)
Bu sitenin öncül amacı sosyal olmak değil bence. Ama yasak getirmek de manasız. Zaten chat bölümü vardı onu isteyen kullanır. Ben anasayfa akışında böyle şeyler görmek istemiyorum.

Ayrı bir kategori olması mantıklı ve o kategoriye girmez isek bizi rahatsız etmez. Nasıl gönül işleri anasayfada çıkmıyor isteyen giriyordu onun gibi sohbet kategorisi olur. Asosyallikten kırılanı, boşlukta sinek avlayanı, canı sadece sıkılıp sohbet isteyeni oraya girsin, duyuru konseptine dokunmasın.

Özetle, ayrı kategori olsun ve eğer o linki tıklarsan göre. Tıklamayana çıkmasın ifşa ve sosyallik zombırtıları.

Anlık fikrim budur.
0
bir ileti paylastim
(06.07.16)
ben görünce soğuyorum bu tarz şeyleri, nasılsınız iyi misiniz muhabbeti için duyuru mu açılır. Hele bir de daha fenası oluyor biri diğerini mallar'a eklemiş buradan duyuru olarak açıyor sen şunu bunu söyledin ben de bunu söylüyorum vs gibi.
0
komsu komsunun nickine muhtactir
(06.07.16)
Buranın sözlükten farklı bir kitlesi olduğunu düşünüyorum dolayısıyla sözlük gibi sıçma ihtimali bana çok yakın gözükmüyor. İfşa, nasılsınız soruları vs rahatsız etmiyor beni. Lakin tek korkum her bir sanal platform gibi burasının da bir şekilde karı kız düşürme ortamına dönüşmesi. Bu nasılsınızlar, ifşalar boka sarmaya başlarsa sıkıntı.

Duyuru'nun geyik ortamının yanı sıra ciddi anlamda faydalı olduğu gerçeğini ve esas misyonunun bu olduğunu unutmamak ve düzenleme yapılacaksa da buna göre yapmak lazım.

Nasılsınız, ifşa benzeri duyurular bir alt kategoride (gönül işleri değil de yeni bir kategoride) toplanıp ana sayfadan kaldırılabilir. Bence mantıklısı bu olur. Ne çok kontrolsüz bırakmak doğru ne de tamamen yasaklamak. Ben de orta yolculardanım sanırım.

Ancak chat kısmının geliştirilip düzenlenmesine karşıyım ben. Zaten halihazırda iyi kötü bir chat opsiyonu var. Onun da ötesinde konuşmak isteyen telegramdan vatsaptan falan konuşsun. Burası chat odası değil(ki duyuru benim kontrolümde olsa o bile olmazdı. özel mesajla konuşsun ne konuşacaksa millet)

Ben Duyuru'yu olduğu hali ile çok seviyorum. Her şeyden eş miktarda var, yardımlaşmadan da sosyalleşmeden de. İnsanların paylaşım isteklerine çok katı ketler vurmadan, kimseyi küstürmeden bu dengeyi korumak gerekli.
0
buff
(06.07.16)
topuga sıkmaktan kasıt nedir? eksiduyurunun kötüye gittigini nereden anlayacagiz? bunlar hep sübjektif tanimlar. ziyaretci sayisi artsin, giden gelen olsun diyorsaniz kaliteden ödün vereceksiniz. yok eksiduyurunun ilk zamanlari gibi kardeslik türküleri söylensin, utanmazi arlanmazi aramizda barindirmayalim derseniz sıkı moderasyon, yasak, kayit kuyut yapacaksiniz, o da artik internet caginda nasil olacak.

velhasil, cok kasmayin. entropi diye bir sey var, hersey cözülmeye, bozulmaya, yok olmaya endeksli. su akar yolunu bulur.
0
thewizardofearthsea
(06.07.16)
Ben de nasilsiniz sorularini sevmiyorum. Karili kizli sohbet var gelin muhabbetinden de hoslanmiyorum. Ifsalar da genel olarak umtumda degil. Yani kimseyi gormek icinozel bi cabam yok. Baska baslik olabilir bence de.

Geyigine bir sey yazacagim zaman genellikle gec saatleri bekliyorum ki aktif kullanimla gercek ihtiyac sorularinin onune gecmesin geyik.

Genel olarak google da bogulmadan bana yardimci olan bi site gozuyle goruyorum burayi ve boyle kalmasini tercih ederim. Diger turlu kullanmam.

Kullanici yas ortalamasi bence de dustu ama bu her yerde boyle olacak bundan sonra bence.
0
senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin_yine
(06.07.16)
- işte canım sıkıldığında, evde darlandığımda duyuruya giriyorum, "nabıyonuz gençler", "çok yalnızım şurdayım, içecek kimse var mı", "canı skılan varsa gelsin konuşalım" gibi duyurulardan ilgimi çeken olursa bakıyorum, nadiren yazıyorum, geri kalanına açıp bakmıyorum bile. Ne yayınlanırsa yayınlansın sadece ilgilimi çekenlere bakıyorum.

- forum havasıyla soru-cevap konseptini dengede tutmak gerekiyor bence. Bu "formata" uymayan duyuruların silinmesiyle sağlanamaz, ilerleyen zamanlarda kullanıcılara istedikleri kategorileri filtreleme şansı sunulursa herkes mutlu olur.

- ortak kategoride toplanırsa kategori filtresi ile kolayca isteyen istediği içeriği görür.

- Ekşi duyuru'da zaman zaman "keyfi" denecek kararlar alındı, bir şey olduğu yok, topuğuna sıksa da kör topal gider bu saatten sonra.

Bir de çabalarını, kullanıcıya yaklaşımını "vay anasını" diyerek izliyorum. Sanırım duyuru adına bugüne kadarki en doğru seçimlerden.
0
kimlanbu
(06.07.16)
aychovsky, yanilmiyorsam para almıyorum demiştin işinde gücünde insansın burayı niye bu kadar umursuyorsun? sadece meraktan soruyorum. :P

ben sorduğum soruya cevap alabildiğim sürece diğer insanların ne sorduğu beni hiç ilgilendirmiyor. çok dangalakça bişey görünce "geldi yine tipini sktiğim" deyip geçiyorum. bilmiyorum, gördüğüm kadarıyla bu siteyi compu bile çok siklemiyor. mesela mobil versiyonu berbat bi düzelteyim demedi. durum halihazırda böyleyken bence çok da şeyapmamak lazım.
0
ambrosia
(06.07.16)
Genelde 'Nasılsınız?' duyurularını görmezden gelmeye çalışıyorum, sebebi ise kullanıcı için buranın bir anlamda sosyalleşme/dert anlatma/ günü daha keyifli kılma platformu olması veya buna evrilmiş olması.
Şahsen ise bu duyurulardan hoşlanmıyorum. Buranın asıl amacının bu olduğu kanaatinde olmayışım bir yana, bu ve benzeri duyuruların ve cevapların kimseye bir faydası olduğunu düşünmeyişim, laf olsun torba olsun soruları bunlar benim gözümde.

Bence duyuru bunlara izin veren bir platform olmamalı, günde 3-4 defa nasılsınız, canınız sıkılıyor mu, bu akşam ne yapıyorsunuz sorularının ana sayfayoı kirletmekten başka işlevi olduğunu düşünmüyorum. Ve evet yeni bir başlık açılmalı bunlar için ve o başlık ana sayfada görünmemeli.

Compumaster bir yerde, bir zaman diliminde ''Burada geyik dönmesini istemiyordum.'' demişti bulamadım şimdi nerede. O kadar katı olmamakla birlikte, en azından soru başlıklarının bu yönde olmaması gönlümde yatandır. Buna müsaade eden sorularda altında geyik dönmesine izin veriliyor zaten.

Chat duyuruları: Ahhhhhh! Nefret ediyorum. Hem ilgi budalalığı hem de kendi vaktini geçirmenin yollarını bilmeyen kimselerin buraya sarması olarak görmekteyim bu duyuruları, hiç yumuşatamayacağım cevabımı. Altta chat kısmı varken ve srıf chat amaçlı zilyon uygulama varken buradan chat'e çağırmanın altındaki sebep beni kesinlikle enterese etmiyor, sitede de barındırılmaması gerektiği düşüncesindeyim bu duyuruların. Bir nevi üstü kapalı eş/partner arama olduğunu da düşünüyorum.
0
kaymaktutmayansicaksut
(06.07.16)
-benim için fark etmiyor, ifşalardan rahatsız olmuyorum çünkü nadiren oluyor ve genellikle gece saati olduğu için o sırada çok soru soran duyuru yapan bulunmuyor, kullanımı bence etkilemiyor. ayrıca bir süre sonra da ifşacılar mesajlarını silip gidiyorlar.

-suyu çıkmaz, kullanıcılar bunu istiyorsa buna ayak uydurmak gerekir. aslında bu biraz da ekşibişının kapanmasıyla alakalı, kategorilere bişın konseptinde bir bölüm eklenerek herkeşler mutlu edilebilir.

-duyuru ne yaparsa/yapmazsa topuğuna sıkar bilmiyorum, bence kolay kolay bitmez. compu olsam sülalem raad modunda gezerdim.
0
azizakin
(06.07.16)
Genel kaninin aksine; nasilsiniz, napiyorsunuz sorulari beni cok rahatsiz etmiyor. Zaman zaman cevap verdigim de oluyor. Su 'guzel kizlar bilmem nerde eklesin , sohbete gelin' tarzi duyurular daha cok itici.

Ifsalar da onceden 40 yilda bir yapilirken e iyi tamam diyorduk da suyunu cikarttilar bence. Bunun icin ekstra bir kkategoriye de gerek yok sanki.

Bir de sormamissin ama yukardaki cevaplardan gordum; hepsinden once mobil. Compumaster gercekten niye onemsemiyor anlamıyorum ama her firsatta söylüyorum; sitenin mobil hali berbat. Sunu yazarken bile canim çıktı.
0
fraise
(06.07.16)
"fazla kafa yorarsan, kafayı sıyırırsın, hikmetine fazla şey yapmamak lazim"
binali yildirim
0
yons
(06.07.16)
kesinlikle ve kesinlikle c2.me ve tinychat duyurularının silinmesini istiyorum. kesinlikle. zaten o arkadaşlar duyuruyu açıyor, ilgi görmezse silip birkaç saat sonra tekrar açıyor. tekrar, tekrar ve tekrar tüm kullanıcı hesabını bu tarz duyuruları açmak için kullanan insanlar var. örnek için en recent bkz: secretcode.

bunu daha önce de söyledim ama duyuru genel olarak hep boş muhabbetin döndüğü bir yer oldu. eltim bana kaydı ne yapayım, kız arkadaşım beni eniştemle aldattı ne yapayım, anneme çok kızgınım ne yapayım gibi. her ne kadar birlik ve beraberlik ruhu altında bu konularda öneri yapılınıyor olsa da bilgi ve deneyim paylaşımı yerlerde sürünüyor. duyurunun kitlesinde her çeşit meslek grubundan insan var. bu insanların deneyimlerinden yararlanmak için duyuru açtığınızda tenezzül edip cevap bile vermiyorlar ama cocodancer gelip bir duyuru açsa trollüğü alenen ortadayken hala o duyuru 30 cevapla dolabiliyor. bu noktada bilgi ve deneyim paylaşımlı duyuruların daha öne çıkarılmasına ve geyik konularda fikir alışverişinin ise ana sayfadan kaldırılması gibi önünü biraz kesici bir önlem alınmasına kesinlikle destekçiyim. duyurularıma bakarsanız görebileceğiniz Kadıköy'de spor salonu sorum var. arkadaş, duyuruda herkes sağlıklı yaşam ve GYM diye diye yırtınıyor ama İstanbul'un en ünlü ilçesinde bulunan bir salon önerisi istediğimde 1 tane cevap geliyor. olur mu yahu böyle şey?

kişileri takip etme özelliği getirilebilir. angelus ve arnold'ı, jesterdvine'ı takip ederim ben mesela.

edit: şimdi son cevaplananlar gözüme çarptı da hepsi bilgi paylaşılan konular ama yoğun şekilde duyuruda bulunan herkesin de bilebileceği gibi gerçek bir görüntüyü yansıtmıyor şu anki hal. göt olmam adına özenle düzenlenmiş bir tesadüf gibi açıkçası.
0
ebonni eth atc
(06.07.16)
duyuru'dan ifşaları, nasılsınızları, üstünüzde ne varları çıkarmaya çalışmanız absürt olur, zira bu site sosyal ortamıyla var olan ve ayakta duran bir site. burası günde 100 milyon hit alan, bir gördüğün nicki bir daha görmediğin, sayfayı refresh ettiğinde duyurunun 3. sayfaya kadar gittiği bir site değil. ben aychovsky nickini görünce tanıyorum mesela, kafamda birisi canlanıyor, sırf bu duyuruya cevap veren nicklerden 3-5 tanesini daha tanıyorum, eminim beni tanıyanlar ve hakkımda bir sürü şey bilenler de vardır bunu okuyanlar arasında. burda bir sosyal komünite oluşuyor kullanıcı sayısının azlığından dolayı ister istemez, kullanıcıyı bu siteye çeken de diğer özelliklerinin yanı sıra bu. kabul edin ya da etmeyin, burası bir soru-cevap platformu olduğu kadar sosyal bir platform, bir nevi sanal arkadaşlık sitesi. bu durumda asıl sorulması gereken soru, bu sitenin böyle kalmasını mı istiyoruz, yoksa hit sayısını arttırarak ekşi sözlük gibi dolup taşan, her saniye binlerce yorumun yazıldığı bir sayfa haline mi getirmek istiyoruz? eğer maksat siteyi büyütmekse o bahsettiğim küçük komünite olayını ortadan kaldırmak gerekir evet, kimse zırt pırt nasılsınız ne ediyorsunuz gibi yazılar okumak istemez, fakat yine de ilk adım bu mu, tek eksik bu mu tartışılır. ama sitenin şu haliyle bunlar olmaya devam edecek, engel olmaya çalışmak absürt.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(06.07.16)
Attention whore luk içeren hicbir duyuruya iyi gözle bakmıyorum. İfşa, gelin dertleşelim duyurulari, gelin bi çay icek, karpuz kesek çağrıları bana itici geliyor. Ha rahatsız olmuyorum neticede bana giren çıkan yok ama hoşlanmıyorum, görmesem daha iyi.
0
piremses
(06.07.16)
ifşaları eğlenceli buluyorum açıkcası her ne kadar bir kere katılmış olsamda, onun haricinde nasılsınız chate bekleriz kısmında da bir problem göremiyorum günde bir yada iki tane açılıyor bunlardan ana sayfa sadece bunlardan oluşmuyor sonuçta.

moderasyonla değil ama teknik olarak kategori takibi olsa çok güzel olur, örneğin giriş yapıldığında ana sayfa kişilerin takip ettiği kategorilerden oluşsa problem kalmaz, böylece kişiler sadece ve sadece ilgili ve bilgili oldukları ile ilgili başlıkları görür falan.

eğer ifşalar için ayrı bir kategori açılacak ise de mutlaka ve mutlaka şu kadar süre içerisinde buradaki başlıklarımı sil gibi bir şey olmalı, evet ifşalar eğlenceli, insanlar kendileri hakkında iyi yada kötü şeyleri duymak isteyebilirler ancak aynı zamanda anonim kalma haklarını da kaybetmemeliler.

1) ne bunlara rağmen varım nede bunları isteyerek varım, ilk ifşa olayını duyduğumda çok şaşırmıştım zira anonimliğe aykırı. (burada anonim değilim ama olsun)
2) her hangi bir şekilde yasak getirilmemeli, ifşa yada hadi dertleşelim başlıkları insanlar için bir şey ifade ettiği için var, her forum yada yardımlaşma platformunda olmayan bir şey bu.
3) ifşalar gönül işlerinde yapılacaktı sanırsam öyle bir karar alınmıştı, belirli bir kategori altına alınabilir diğer kategorilerde ise hadi ifşa var diye tek bir duyuru açılabilir kafa rahatlar.
4) siteyi modernleştiremediği sürece kendi ayağına sıkar gerisinde bişi olmaz diye düşünüyorum.
0
selam
(06.07.16)
Piremses +1 nickinden kiz oldugu belli olan tipler ilgi acligi cekince gelip buraya "ben seks yapiyorum ve ozgur bir kizim" alt metinli sorular soruyor ve bu tarz olaylar burayi avam bir hale getirmekten ote bir ise yaramiyor. Sonra soruyorsunuz burda teknik sorulara cevap geliyordu eskiden, o tayfa nerde? E yok tabi o tayfa zira hormonlarinin etkisiyle gelip burda baslik acip cevap veren insanlar burayi gittikce cop hale getirdiler. Sirf bu yuzden giden bes kisi sayabilirim size. Ifsalar beni rahatsiz etmiyor ama olmasa da olur,notrum. Ama dunyayin kendi etrafinda dondugunu zanneden ilgi aci lavuklar buranin seviyesini dusurenlerdir.
0
bruceandwayne
(06.07.16)
İfşalara eskiden karşıydım, çünkü anasayfadaki floodu çok rahatsız edici buluyordum. Şu anda tamamen nötrüm, biraz kabullenmişlik etkisi olabilir. Kısıtlanması ve sadece isteyenlerin görmesi hali bana daha makul geliyor.

Ama sohbet var, gelin la müzik yayını yapıyorum tarzı şeyleri ben de sevmiyorum. Bunlara rağmen varım diyebilirim o yüzden. Serbestleşirse suistimale oldukça açılır, birkaç gün sonra "ya bir ifşa yaptım yapmaz olaydım x beni sürekli taciz ediyor alın bu da kanıtları" duyurusu açılır, altına birkaç tanesi "siz de çok şeyapıyorsunuz canım kezban gibi cıkcıkcık, cevap vermeseydin giderlerdi yani nolacak" cevabı girer, bunlarla uğraşır dururuz. Ciğerlerini biliyorum zira, tacizciyle empati kurmaya bayılırlar.

Cevap: Ekşi Duyuru aychovsky'nin yaptığı son çalışmayı dikkate almazsa kendi topuğuna sıkar. O çaba beyhude kalmamalı kesinlikle.

Son olarak, buranın sözlüğün geldiği noktaya uğramaması gerektiğini düşünüyorum. Zira oradaki durum ortada.
0
sevgikusunkanadinda
(06.07.16)
Ragemn, yeni kategori, birakin istemeyenler icin görünmez olsunlar orda gönül isleri gibi.

Eksizone ve otobüs kemiklesti, alttaki chatin de kendi kadrosu var, girenler gene giriyor, sürekli yeni duyuru cok cok anlamli degil. Belki sabit bir side bar yapilir, canli tarzi, müzik yayini yapan, chat odalari vs yukari gönür yere konur. Aktif olup olmamasi kullaniciya birakilir. Mesela o odanin modu geldi, live yazar, girerler. Böylece hem kurtulunur, hem cüduyuru chati ve bunlar bilinirnolur. Cünkü duyuru chati bilmeyen yillanmis üyeler var hala.

Mesela yanda kategorilere bir yayin eklenir, altina listelenir. Duyuru seklinde degil, link gibi. Giren merak eden bakar cikar.

Anketler olmazsa olmaz da, gencler gece gene naaaber diyenleri shadow banlamak lazim. Yaaa niye kimse yanit atmiyor desinler, ama aslinda onlar haric kimse duyurularini göremesin. Shadow ban da birkac saat limitli olsun.

Ayni duyuru en az 5 kisiden report alirsa mesela, shadow ban aktiflessin. Ya da ayni duyuru cevap 5 kisiden report alirsa, ya da daha fazla, modu beklemeden isleme konsun.

Strike ile üye banlamanin hala yarari olduguna inaniyorum. Internet özgür bir yer, bu yüzden troller var. Ekside hollowlife stili youve got banned youve got banned diye opraha baglanilabilir, ne shed ne özlen vs kalir geride. Ikci falan da banlanir bu mantikla, ama troll olmayip da troll sanilmasinin nedeni var insanlarin.

Internet etigi diye bir sey var.

Türkler trollüge cok egilimli.

Dediklerim hardcore, ama orta yol bulunabilir, shadow ban bence cok hos, yerinde bir ceza mesela trollere.
0
wiillii
(06.07.16)
Bunlara ragmen varim, notrum.
Ayri bir kategori iyi fikir, her zaman orta yol bulunmasından yanayim.
0
stavro
(06.07.16)
bunlara rağmen giriyorum. 2007'den beri duyurudayım. son 2-3 seneye kadar birçok kategoride en üstlerdeydim, en çok cevap verenler, en çok ispiyon yapanlar vs. önem vererek takip ediyordum burayı. 1 hafta tatile gitsem ve bakamasam, geldiğim zaman en son bıraktığım yere kadar dönüp cevaplıyordum. çabucak silinen duyurular hariç kaçırmıyordum neredeyse.

sonra site dışarıya yaygınlaştıkça ve yaş ortalaması iyice düştükçe, kalifiye duyurulardan çok gönül işleri gelmeye başladı. troll duyurular gelmeye başladı. ben zamanla soğudum girmemeye başladım.

ifşa duyuruları başladı. ilk 1-2 tanesine ben de katılmıştım. iki ifşa arası 7-8 ay oluyordu nerdeyse ve eğlence oluyordu. şu an gelinen noktada neredeyse 10 günde bir ifşa duyurusu görüp duruyorum. yani dün gece 2 soru cevaplayayım diye bi girdim zibilyon tane ifşa duyurusu vardı anasayfada. kapatıp çıktım siteyi.

kendi adıma artık günde 1-2 kez 5 dk bakıp çıkıyorum.

duyuru'nun grafiği aynı ekşi sözlük gibi oldu, tepelerden başlayıp dipleri gördü.
0
xenophobe
(06.07.16)
ebonni+1

bir de yaptığım doğru değil biliyorum; kendimce sık sık çöp duyurular açtığını gördüğüm duyurucuların sonra ciddi bir duyurusunu görüp cevap da verecek durumdaysam "uğraşsın bana ne ya" deyip geçtiğim oldu, hala da oluyor.

böyle çöp gördüğüm duyurular beni duyurudan ve kullanıcıdan soğutuyor. buna rağmen buradayım ama neden derseniz bir şey diyemem çünkü bilmiyorum.
0
ron dennis
(06.07.16)
Öncelikle sık sık nasılsınız diye soran ve nadiren de olsa ifşalara katılan bir yazarım. Eğer problem oluyorsa bu kadar "açmayız kardeş sıkıntı yapma" demeye geldim. Mamafih, bu durumda günde 7453 kez açılan "hangi dizi?" tarzında başlıkları da ben görmek istemiyorum. Bu ve benzeri şekildeki rahatsız olunan örnek sayısı artırılabilir. Böyle bir durumda (ciddi ya da değil) biz bunları görmek istemiyoruz dediğimizde "ama sizin sayınız az" mı denecek yoksa bizim de taleplerimiz değerlendirilecek mi?

Haliyle:
1.soruya cevap: Bunlar yasaklanırsa soğurum.
2.soruya cevap: Bu kadar fazla sayıda insanın böyle bir sosyalleşme ihtiyacı varsa cevap da verilmeli. Ekşi sözlük'ün şimdi geldiği nokta gibi suyu çıkabilir, çıkarmamak adına yol yöntem belirlemek hem modların hem yazarların ortak kararıyla gerçekleşmeli. Bu sayede herkes mutlu olur.
3.soruya cevap: Her nasıl şu andaki kategoriler yetersiz kalıyorsa "nasılsınız,ifşa vb" başlıkların toplanabileceği ayrı bir kategori olursa hem bunları görmek istemeyen duyurucular görmemiş olur hem de bu tip sosyalleşme isteği duyan insanların isteklerine cevap gelmiş olur.
4.Ekşi duyuru bu tip başlıkları yasaklarsa kendi topuğuna sıkar.

Şimdi yukarıdaki eleştirilere "kendi adıma" cevap vereceğim:
1. Mesela ben chat yapmayı seven birisi değilim. Zaten aşağıdaki chat linkini de bildiğim kadarıyla maksimum 20 kişi kullanıyor, onlar da birbirini tanıyan her gün kullanan insanlar. Güzel olsa ya da ne bileyim insanlar gerçekten sizin düşündüğünüz gibi chat yapmayı sevseler 20 değil 120 kişi kullanırdı.
2. Buff'un şu sözlerine tamamen katılıyorum:
Ben Duyuru'yu olduğu hali ile çok seviyorum. Her şeyden eş miktarda var, yardımlaşmadan da sosyalleşmeden de. İnsanların paylaşım isteklerine çok katı ketler vurmadan, kimseyi küstürmeden bu dengeyi korumak gerekli.
3.kaymaktutmayansıcaksüt demiş ki "bunların kimseye faydası yok". İnsanlar burada birbirlerinin halini hatrını sorarak birbirlerinin yaralarına ya da ruhlarına dokunma imkanı buluyor. Bence bu gayet buradaki insanları duyuruya bağlayan ve duyuruyu bir stackexchange ya da yahoo answers'dan farklı kılan bir özellik.
0
rakicandir
(06.07.16)
Gerektiginde duyuru acan, cokca cevap vermeye calisan bir duyuru insaniyim. Gormek istemeyenler icin sohbet-ifsa kategorisinin acilmasi en mantiklisi. Geyik yaptigimiz arkadaslarla da bir vatzap grubu kurduk, bilimden kedilere her seyi konusuyoruz, burayi kirletmiyoruz. Bence cokca geyik yapmak isteyenler de bu yolu izleyebilir.

Duyurunun yas ortalamasinin dustugune dair elestiriler var, cidden bu fark ediliyor ama yapilacak bir sey yok. Internet kullanim yasi dustu, compu ne yapsin?

Moderasyonun bu konularda fazlaca kafa yormasi da takdire sayan. Simdiye kadar sikayet ettigim cogu duyuruya aninda mudahale geldi diyebilirim.

Ozetle, mevcut durumda beni troller haricinde cok fazla rahatsiz eden bir durum yok. Ifsaya falan acip bakmiyorum veya bolca vaktim varsa bakip guluyorum. Kaliteli insanlarin birakip gitmemesi adina oneriler dikkate alinip duzenleme yapilirsa gayet iyi olur.

Cok ekstrem sacmaliklar olmazsa gitmem ben, o sacmaliklarin ne oldugunu da tam olarak bilmiyorum.
0
evrim halkasi
(06.07.16)
Ben bu siteyi bilgi/tecrube paylasimi yapilan bir site olarak gormek isterim; geyik cevrilen, duygusal yalnizligin ve hormonlarin bosaltildigi bir site olarak degil.
Amac bu oldugu muddetce yapilmasi gerekenler belli.
Bu sekliyle devam ederse, ki ciddi bir degisiklik olmasi beni sasirtir, ayagina sikti demem. Aksi olursa iyi yonetildi derim.
0
f_d
(06.07.16)
Topuğa sıkmaktan kastımı açıklayayım; ölü site haline gelmek (ekolay'ın bugünkü durumu gibi örneğin, ilk açıldığında çok popüler olup sonrasında kullanıcılarının ezici çoğunluğunun uğramaması ya da bunun Duyuru versiyonu olarak baktığımızda katkı yapmaması, girmemesi, vb.) ya da kötü bir ün oluşmaması ('Çok bozdu', 'Nerede o eski', vb.) Bu kötü ün konusunda zaten başlamış bir durum var ama şu anda çok büyük bir oranda değil. Bunun genel kanı haline gelmesi topuğuna sıkmaktan kastımdı.

Yazılanlarda aslında ortada olan bir açığı, net olarak gördüm; yönetimin yaklaşımını bilmiyorum mesela. Duyurunun konumlandırma sorunu var; hit-prensip-büyüme-mevcut olanı koruma-içerik yönetimi dengesi açısından nerede olduğu belli değil; daha doğrusu düşünülmüş bir denge yok. Bazı kullanıcılar 'Umrunda değil' diyor, bazıları 'Tek derdi hit' diyor, bazıları 'İçerik kalitesini düşünüyor' diyor; ben bu düzlemde compumaster'ın gözünde Duyuru'nun nerede durduğunu hiç bilmiyorum. İçerikle ilgili konuşmuşluğumuz vardır ama büyüme veya mevcut olanı koruma ile ilgili hiç konuşmadık. Bu ortaya çıkartılması gereken bir şey. Yanlış olmasın; derdim yasaklarla veya kurallarla değil de, tamamen 'Hacı, biz ne yapıyoruz? Olayımız ne?' sorusuna cevap bulmak sadece.

Para almıyorum siteden. Bu çalıştaysal işleri parayla yapıyorum uzun bir süredir, daha doğrusu parayla yapan ekibin bir parçasıyım (gerçi aralar verdim, sürekli değil ve ana işim de değil zaten) ama bunu da siteye para karşılığı yapmıyorum. Niye uğraşıyorum? Gerçekten ben de bilmiyorum. 'Şu şu olabilir' diye nedenler yürütüyorum. Çözülmemiş, analiz edilmemiş şeyler rahatsız ediyor, dürtüyor; meslek hastalığı olabilir. Bir de burası hayatımın bir kısmını geçirdiğim bir yer, katkıda bulunmak istiyorum. Bir de modere etmesi kolaylaşsın ve net olsun diye olabilir, neyi ne yapacağımızı bilemiyoruz bazen; bu açıdan katkı sağlayabilir.
0
🌸aychovsky
(06.07.16)
Neredeyse 10 yıldır duyurudayım. Herşey kararınca güzel. Yukarıda denen çoğu şeye katılıyorum.

Ama burası bir soru sorup cevap alma sitesi olarak kalmalı. Çeşitli mastürbasyonlara veya tatminlere aracı olmamalı. O amaçla açılan sorular veya duyurular için kararınca güzel diyemiyorum.
0
jesterdvine
(06.07.16)
O silinsin, bunu sevmiyorum diyen arkadaşlar kendi duyuru sitesini açsın bence. Neyin egosu bu, toplumdan bu kadar üstün görmek nedir kendini. İfşalar, sohbet istekleri, arkadaş bulma sohbet etme istekleri gayet insani. Biz bu yola baş koyduk, duyuru hedef 2023 muhabbeti ile formatı bu kadar kollamak niye. O eski nesil yok işte.
Ekstra duyuru tipi koyulur ve de ayarlar sekmesine görmek istenilen duyuru tipleri işaretlenir bir kez. Olur biter. Bition da otomatik olarak ifşalar görünmüyordu misal. Ayarlardan açıyorduk. Modlara en fazla duyuru taşımak düşer.
0
hasmetizm 2046
(06.07.16)
kaymaktutmayansıcaksüt'ün duyurusuna da cevap vermiştim, gerçi hoş karşılamayanlar oldu ve cevap niyetine sayılmadı.

Ben ifşadan rahatsız değilim ama sıklığından rahatsız olabilirim. 2 ayda bir falan gece olabilir. "İfşa" mekanizması bombardıman şeklinde çalışıyor, yani ayrı bir kategori açarsanız sürekli bir hal alacağını düşünmüyorum. Duyuru bu "ifşa" mevzusunu illa bünyesine katacaksa bunu gelenekselleştirerek yapabilir, mesela çift ayların ilk cumartesi gecesi 1-5 arası serbest olsa ilginç olabilir (olmaya da bilir :)


Şimdi düşündümde, "Nasılsın?" duyuruları ayrı bir kategoriye sokup kendi içine hapsedilemez. Çünkü zaten bu duyuruyu açanın amacı ilgiyi üzerine toplayıp mümkün olduğunca fazla kişiye ulaşmak. Bu yüzden chat i kullanmıyor, buraya açıyor duyurusunu. Herkese haftada 1,( belki günde 1) hak verilebilir. Bazı kullanıcılar günde bir kaç kez açıyor bu çeşit bir duyuruyu.

Bu tarz şeyler sert bir şekilde yasaklanırsa topuğuna sıkmış olur. Çözüm yasaklama olmamalı, duyuru kendi bünyesinde dönüştürerek bir yol bulmalı. Ben şuanki ve evrildiği haliyle seviyorum duyuruyu.


Bahsedilmemiş ama;
Kişisel olmayan ve anonimliğe zarar getirmen duyurular en az bir gün silinememeli. Kesin bi cevabı yok ama, yorum getirerek bir çözüm sunuyorsun, akşam sonucuna bakarım diyorsun ama çoktan silmiş gitmiş bile. Senin cevabın mı, yoksa senden sonra başkasının cevabı mı çözüm oldu belli değil. Yada çözümü zahmetli ve emek isteyen bir soruyu derlemiş toplamış birisi yanıtlamış, sen de favırilere ekliyorsun akşam bakarım diye ama yok. Aynı soruyu sorsan bile ya konunun ehli denk gelmiyor yada (haklı olarak) uğraşmak istemiyorlar bir daha. En sinir olduğum kullanıcı bunlar.


Cevabı google aramasında ilk sırada çıkan sorular. Bunun için şöyle bir çözüm olabilir. Mesela donanımhaber'de bir başlık açarken sayfa ikiye bölünüyor ve sağ tarafta başlığınız bir arama motorunda otomatik olarak aranıyor ve sonuçlar getiriliyor. Böyle bir sistem olursa çoğu sorunun cevabı kullanıcının karşısına çıkacaktır.

Ayrıca, mobilite, mobilite, mobilite
0
ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
(06.07.16)
Unutmuşum, ekleyeyim.

Mobil site zaten Duyuru'nun en büyük sorunu. O zaten inkar edilemez. O göz önünde. Buraya yazmadım diye unuttuğumuz sanılmasın. Burada yapılan sorunları parçalanarak atomik atomik ayrıntıların tartışılması.
0
🌸aychovsky
(06.07.16)
Şimdi aklıma geldi bunlara ek olarak sözlük yazarları dışındaki alımlara belki bir kısıtlama ya da kota getirilebilir. Böylece çöp hesaplarla dolması önlenebilir duyurunun. Bazı insanların 3-5 tane kullanıcısı oluyor. Birinden normal yazarken diğerinden trollük yapabiliyor.
0
buff
(06.07.16)
Ifsadan, gelin konuşalım, Nasılsıniz tarzi duyurulardan rahatsiz olmuyorum. Hatta bir community oluştuğu icin insanlar bu tarz istekleri daha rahat paylaşıyormus gibi geliyor.

Trollere çözüm bulmak daha öncelikli bence. Nasil olur bilmiyorum.
0
dafuq
(06.07.16)
Chat duyurularino gormuyorum bile. Ifsa da bazen eglenceli oluyor ama dunkunu hic merak etmedim bile. Bu nedenle kategori konusuna +1 diyorum. Bazi ifsalar hakkaten efsane :) chat de sikilmis elemanlar aciyo falan diye dusunuyorum. Cop "naber" duyurusu acmaktansa chat duyurusu daha mantikli bence
0
la noix
(06.07.16)
Cevaplari simdi okudum da genel olarak geyikli sorulara cevaplar cokken uzmanlik isteyen sorulara cevap gelmediginden bahsedilmis

Benim uzmanlik alanimla ilgili soruya cevap verdigimde arkamdan gelen sari cizmeli mehmet aganin hakarete varan laflarini gormemek icin ben artik medikal sorulara pek cevap vermiyorum. Cok ozel bir durumsa ozel mesajla yaziyorum yazacagimi. Eminim benim gibi baska arkadaslar da vardir. Hani cuvaldizi kendimize batiralim once
0
la noix
(06.07.16)
Bu arada la noix +1 diyorum.

Bildiğim konularda cevap vermeye çekiniyorum çoğu zaman. Daha doğrusu kimseyle ugrasmak/ tartışmak istemediğim cevap vermemeyi tercih ediyorum zira o konuda 3-5 şey bilen biri bile uzman edasıyla gelip sizin cevabınızi eleştiriyor. Ha eleştirir ona da sözüm yok, belki ben yanlış ifade etmişimdir ya da yanlış anlamisimdir ama çoğu zaman bu eleştiriler ağır hakaretlere ve laf dalaşına varıyor. Dolayısıyla ben de cevap vermiyorum. Yabancı dilde bir kelime ya da ne bileyim yemek tarifi vs için insan hiç tanımadığı birine hakaret eder mi ya? Edermiş, bunu da duyuruda gördüm.
0
fraise
(06.07.16)
ben daha cok senin bu duyurularindan sikildim aga. no offence. hayir soruyorsun tartisalim diyorsun, tartisiyoruz, bir sey oldugu da yok. bir sey olsa yine gam yemeyecegim.
0
baldur2
(06.07.16)
acemi +1
0
gündüz m
(06.07.16)
ben daha cok senin bu duyurularindan sikildim aga. no offence. hayir soruyorsun tartisalim diyorsun, tartisiyoruz, bir sey oldugu da yok. bir sey olsa yine gam yemeyecegim.

edit: demem o ki, su akar yolunu bulur. oluruna birakmak gerek, oyle evrimlesiyorsa demek ki insanlar oyle istiyor veya hallerinden memnunlar. Disaridan yapay mudahale daha kotu sonuclar dogurabilir. ben rahatsiz degilim, ilgimi cekenleri okuyorum, ilgimi cekmeyenleri okumuyorum. herkesi ayni anda memnun etmek mumkun degil bence.
0
baldur2
(06.07.16)
Özellikli sorulara cevap gelmediği doğru. Ben de bilgi gerektiren sorularıma cevap alamıyorum. Bol bol geyik yapılıyor. Soruyu sorana saldırılıyor. Eskiden sorularımı gönül rahatlığıyla sorardım. Şimdi zaten bilen yoktur diye yazmaya bile uğraşmıyorum.

Sohbet muhabbet soruları, ifşalar vb. canı sıkılan kategorisine konabilir. Gerçekten cevap bekleyenler arada kaynıyor.

Aynı sorular bir milyon kere soruluyor. Yarım yamalak bilgilerle tekrar cevaplanıyor. Aynı insanlar soru soranları yanlış yönlendirip duruyorlar. Bilmedikleri konularda ahkam kesiyorlar. Kullanıcı kalitesi gerçekten düştü. Bunu da sözlük dışından gelenleri sınırlandırarak çözebileceğinizi düşünmüyorum. Sözlük ne ki oradan gelen ne olsun.

Moderatörler olarak gözünüze çarpan troll tipleri bir süreliğine karadelik gibi bir kategoriye atsanız, sadece ciddi soruları onaylanıp ana sayfaya gelebilse güzel olurdu bence.

Compumaster mobil ara yüzü korkunç. Sen de biliyorsun. Bari mesaj gönderilebilsin.

Son olarak teşekkürler çabalarınız için.
0
Lim5
(06.07.16)
:)) Piii, daha birkaç şeyi daha tartıştıracağıdım, sonuca ulaşmamış yerler var. Daha bunlardan sonuç çıkmadı ki! Daha bunun çözüm önceliklendirmesi var ama hepsini yapmayacağım zaten. Yeni kategori olaydı, ona atardım. Normalde bu işi cuma+haftasonu, sabah 9 - gece 11 arası, kısa aralar ve yemek araları ile çalıştırarak yapıyoruz. Onun özeti 10 cümle çıkıyor. O 10 cümlenin de 2'si, 3'ü uygulanıyor.
0
🌸aychovsky
(06.07.16)
Sacma sapan duyurularla,merhabalarla ,ifsalarla ilgili problemim yok.nasilsiniz yazan herhangi bir duyuruyu genelde acmam,yapan kisilerde genelde belli,chate gelsenize diyenleride hic acmadim,kisaca ilgilenmezseniz sadece orada dururlat.ama bunun duzenli tekrarlaniyor olusu,bpyle bir ihtiyac oldugunu gosterir,seni ilgilendirmiyordur,sen kuantum teorisi sorusu var mi bi bakayim eksiduyuruda dersin adam sohbet duyurusu var mi diye gelir.genelde de uf bu ne ifsasi bu ne duyurusu diyen arkadaslarin nikleri hic tanidik gelmiyor,buralarda surekli takilmiyor gibiler,bir asinalik yok.arada diyorumya astronot gibi diye,cok adam var boyle burada,bilhassa ekside.neydi o bizimkilerdeki yonetici gibi.hep bi rahatsizlik hali.raad degiller.

Ifsa ayri bir kategori,benim hosuma gidiyor eglenceli,bazen cismini merak ettigim kisilerde oluyor,cok sasirdiklarimda.gayet hos,birbirlerine yurusun insanlar ama sorun buff un da dedigi gibi buradaki komunite gitgide daraliyor,ve eli uckurunda yazan adam kadin sayisi bariz gorulmeye basladi ve bu rahatsiz edici.

Oldukca uzun zaman burada olunca ,her yerde oldugu gibi,odunun teki degilsen yakinlasmalarin oluyor,benimde oldu,bir tanede cok seker kizla tanistim,cok eglendik beraber ama bunun disinda kiz dildo sormus dur ben suna bi dm den kayayim bakim ne olacak kafasi cok yayildi,yarak,meme fotolari girla gider hale geldi.bu hos degil.daha da hos olmayani birine yuruyup ,yuz bulamayip ,ustune oynayanlar,degisik bir terbiyesizlik turu.cokca var.

Kapilarin kapali olmasi bu konuda dezavantaj,herkesin rahatca uye olabildigi bir ortam olsa cesitlilik artacak.adam birsey merak ediyor,googledan geliyor dur bir sey daha sorayim dediginde abi para yatir.niye yatirsin abi,yemisim diyip gidiyor.parayi yatiranin cogunlugu buranin bebeleri iste,attigimiz tas urkuttugumuz kurbagaya degmiyor,ayni kisiler soru soruyor ,ayni kisiler cevap veriyor,artik gelecek cevabi bile tahmin edebiliyorsun.

Bu kadar uzun yazmaya,care aramaya pek gerek yok esasen.ortadaki tek gercek bir donem eksisozluk cogzel gelsene durumlarindayken ,bos vakitte cokken yapilmis guzel bir araba eksiduyuru.yapildigi kadariyla ,eksininde gaziyla yokus asagi gidebildigi kadar gidiyor.gittikce eskiyor,asiniyor ama yapan edenler artik baska bir hayatta,aile,is,guc buraya ayirabilecek bir vakit yok.enerji yok.burada eglenemiyor artik adam,yorucu bir yuk haline gelmis,kendi masarafini cikartip kor topal yuruyen bir site haline gelmis durumda.

Yani ismini bu ara cok gordugum sergerde nin dur ben bi kod yazayim,trollerden rahatsiz olanlarin feryadini duyan selam in ekmek arasi beyaz peynir yapar gibi alin size trollsavar diye bir kac dakikalik cozumlerinin enerjisi aci ama gercek compuda kalmamis durumda.adamin isi gucu buraya vakit ayirmasina mani.buraya agirlik verse diger isinden kazandiginida kazanamayacak.bu yuzden gozardi etmesi gerekiyor.buraya ucretli bir eleman olsa ,oyle bir para kazanmiyor,sadece enerjisi vakti bol birileri el atsa,duzgun bir mobil olsa ne guzel olur ama compu yeterince buralarda olamadigi icin bu kisiler kim olabilir,burada eli ingiliz anahtari tutan kimler var bilinmiyor.oysa eksistatsi yazan mc delta yi ilk burada gormustuk,subetha oldu,sonra ayni ugrasmaya degmeme,vakitsizlik,daha onemli isler,yazdi birisi alsin ama olmadi.ahoy var bu son acigida goren arkadas ama haberdar olmak buralarda olmak lazim gibi.

Eksiduyuru bu haliyle kendi kendine gidebildigi kadar gider,finalde bi kaldirima yanasir durur,bu cepheden boyle gozukuyor.
0
duptıs
(06.07.16)
Bu arada duptıs para yatırma olayına girmiş ben de onunla ilgili bir şey söyleyeyim.

3-4 yıl önce burada abuk subuk duyurular açıp soruya cevap vermeyip gırgır yapanlardandım. Banlandıkça inadına üyelik alıyordum, yaşım da nispeten küçüktü. 3-4 yılda nirvanaya vardım demiyorum tabi ama durum bu yani.

Bence birkaç tane trolün tekrar tekrar hesap açmasını engellemek için para yatırma önkoşulu getirmek duyuruyu çok kısıtlıyor. Bu biraz daha nezih bir ortam yaratıyor olabilir (neyi nezih diyeceksiniz belki ama yine de bir nebze iyileştiriyor ortamı) ama siteyi neredeyse sadece ekşisözlükçülere sınırlıyor. Bağış yapma işi çok güzel fikir ama en basitinden havale için bile bir süre beklemek gerekiyor, sonra compumaster'ın mail'inizi görmesini bekliyorsunuz, anca üye olabiliyorsunuz. O zamana kadar üye olmayan birinin soruyu soracağı da kalmıyor soruyu sormanın genelde bir anlamı da kalmıyor.

Böyle bir sistem kalacaksa en azından üyeliksiz onaylı anonim soru sorma getirilmeli. Yani üyeliği olmayan biri soru sorabilmeli ve bu moderatörlerden onay aldıktan sonra yayınlanabilmeli.

Hatta anonim soru sorma veya cevap verme (cevaba çok da gerek yok bence) üyelere de getirilmeli, yine onaylı bir şekilde. Üyelere anonim duyurunun aciliyetiyle ilgili bir seçenek sunulabilir, bu da moderatörlerin onaylama işini kolaylaştırır ayrıca. Aciliyet olayını kötüye kullananlara da uyarı veya ceza verilir.
0
Adramelekhh
(06.07.16)
bu arada ben de üyelikteki bağış olayının siteyi baltaladığını düşünüyorum. troll gelir diye böyle bir kısıtlama koymak çok saçma, troll gelsin, trollün bir zararı yok ki. asıl zarar kaliteli insan eksikliğinden geliyor. ben hatırlıyorum 2-3 sene öncesine kadar ekşi kullanıcısı olmayan doktor, avukat, akademisyen vb. mesleklere sahip, birçok alanda soruya nitelikli cevaplar veren yazarlar vardı burda. yeni üye alımını kısıtladıkça bu tip insanların gelmesini de imkansızlaştırıyor site. troll gelirse gelsin, kurallara aykırı bir şey yaparsa banlarsınız gider.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(06.07.16)
- Kısmen bunlara rağmen varım, kısmen bunları da isteyerek varım.

İfşa konusu: Soru içermeyen ifşalardan hoşlanmıyorum açıkçası (topluca çocukluk ifşası yapmıştık, o çok tatlıydı, ama şimdi bahsettiklerim bireysel ifşalar). Ben de yaptım ifşa, ilki 3 sene kadar önceydi, "bana hangi mesleği yakıştırdınız" diye sordum, geçenlerde ikinci ifşayı yaptığımda da "beni bir oyuncuya benzettiniz mi/hangi role yakıştırdınız" diye sordum. Bu sorularımın ikisi de kendimi göstermekten ayrı bir amaca hizmet ediyordu. Kendini göstermek isteyeni de anlıyorum, ama bu site "dating" sitesi olsa, bu amaca da hizmet etse kullanmam. Hani insanlar ortak ilgi alanları hakkında sohbet ederler, ifşada ya da zirvede birbirlerini beğenirler bir yakınlaşma olur o ayrı, o gayet doğal ve kendiliğinden olduğu için de tatlı bir durum. Soru içermeyen, kendini göstermek dışında bir amacı olmayan ifşalardan hoşlanmıyorum kısacası. Güzelsin/yakışıklısın, çirkinsin, ee? Yani? Neye hizmet ediyor bu? İfşa konusu için yazacaklarım bu kadar. :)

Nasılsınız duyuruları: Olmasa da olur bence, ama rahatsızlık vermiyor bu duyurular.

Chat duyuruları: Çok itici buluyorum. Kahve içme duyuruları oluyor ya hani, onlar daha samimi bence. Biriyle konuşmaya ihtiyacın varsa yakınlarda biri var mı buluşmak isteyen diye sor, istekli olan varsa buluş. Ha bir derdin varsa, içini dökmek istiyorsan, tavsiye istiyorsan zaten duyuru buna da hizmet ediyor, kullan. Havadan sudan konuşmak üzere yazışmak için duyuru açılmasını mallık olarak görüyorum.

- Ayrı bir kategori altında serbestleşebilir. O kategori için de kurallar belirlenerek suyunun çıkması önlenebilir. Zamanı yakalayıp yakalamaması duyurunun yardımlaşma amacına hizmet eden bir kaygı değil diye düşünüyorum.

- Bir kısım kullanıcının taleplerini karşılar hale gelir, bence büyük çapta bir birikme olmaz.

- Burası öncelikli olarak bir sosyalleşme sitesi gibi işlemeye başlarsa asıl amacı ortadan kalkacağı ya da ikinci plana atılacağı için kendi topuğuna sıkar bence; ama o halde daha popüler olur mu orasını bilemem.

Ek olarak: Hukuk sorularını yanıtlamayı bıraktım ben de diğer arkadaşların da belirttikleri sebeplerden. Bedavaya danışmanlık yap, üzerine de azar işit. Oldu.
0
whimsical
(06.07.16)
Duyuruda beni rahatsız eden tek konu mobil'deki eksiklikler,hatalar.

Bunun dışındaki hiçbir şeyden rahatsız değilim.İsteyen istediği gibi takılsın :)
0
turkuaz
(06.07.16)
duyuru, sosyal medya hesabı gibi olmamalı. yardım/istatistikler bölümünde, küçük bir gittigidiyor, küçük bir teknik servis vs. yazıyor. ama görünen o ki küçük bir instagram, küçük bir facebook eksik kalmış.

bir de, duyuru açıp, x kişisine kılım, ben duyuruyu bırakıyorum, zayıfladım, tesisatçi olan mesaj atsın gibi, cevap verilemeyen anlamsız duyurular da olmamalı.

bırakmayın geçmesinler, bırakmayın yapmasınlar.
0
rheia
(06.07.16)
Daha önce açılan konulara da yazdım ve hem compumaster'ın ne yapmak istediğine karar vermesi gerektiğini yazmıştım, hem de reddit'teki "Bu ciddi bir konudur" özelliğinden ve codebase'i başkalarına açıp yönetebileceğinden bahsetmiştim.

Compumaster uzun bir yazıyla ne yapmak istediğini aktarmadan devam etmeyi anlamsız buluyorum artık, bir şekilde bu konuya dahil olmadıkça hiçbir tartışma işe yaramayacak. Üzerinde düşünüp mü yazar, bir gün ve saat belirlenip orada mı tartışırız bilmiyorum ama aracıların aradan çıkması lazım artık.
0
montreal
(08.07.16)
Quora'nın Türkçe alternatifi olmalı bu site. Ciddiyet elden bırakılmamalı. Olabildiğince katı olunmalı.
0
ThomasJefferson
(08.07.16)
belki görece yeni olduğumdan nasılsınız vs gibi duyurular canımı sıkmıyor, bazen hiç açıp bakmıyorum bile bazen de çok komik şeyler yazılıyor cevaplara, okuyup gülümsüyorum. ifşaya da henüz denk gelmedim, yapılsa sinsi sinsi bakar eğlenirim.

duyuru bence evrimleşsin, yani bir şeyi NAYN GÜLLÜŞAH diye diretmek neden sevgili aychovsky? bırakın ayrı bir kategoride takılmak, eğlenmek serbest olsun. canı isteyen bakar, istemeyen işine bakar. suyu çıkacaksa da ayrı bir kategoride çıkar, belki o kategoriye ayrı modlar atanır çöplüğün horozu belli olur, sizin de başınız çok ağrımaz. teknik olarak bilmiyorum olamaz mı? burdan bakınca olabilir gibi.

duyuru mobili düzeltse havalanır, uçar. söyleyeceklerim bu kadar.
0
evde liyakat kalmamis
(08.07.16)
bahsettiginiz duyurular ayri bi kategori olsa daha guzel olur evet.
(simdiki kullanimda gonul isleri anasayfada degil sanki. anasayfa daha temiz ve guzel,bu kategoriler gorunmese daha da guzel olur)
ama kimisinin de kullanimi bu yonde. onlar bi kategoriye toplanip gorunmemesinden ne kadar memnun olur bilmiyorum, tahmin edemiyorum, sayilari ne kadar, bu onlarin kullanimini nasil etkiler elimde veri olmadigi icin bi fikrim yok.

simdi sorulariniza net bi cevap olmyacak belki ama benim soyle bi eksiduyuru platformu hayalim var;
belli kategorileri ya da hashtag'leri subscribe edebilsek, sadece o kategoriler gozukse, onlardan notification alsak, o konuda sorulan sorular da bildirimle gelse daha derli toplu bi kategorilendirme ve hashtagler ile muthis verim aliriz gibi geliyor. bu benim kullanimimi arttirir mesela. ama tabi bu sitenin designini buyuk olcude degistirmek olabilir. bu sekilde daha kaliteli icerik uretilebilir diye dusunuyorum.

gerci bilmiyorum. eksiduyuru'da kaliteli icerik uretiyor ve bu ihtiyac karsiliyor mu? bunu bi dusunmek gerekiyor. bu sorunun cevabini net olarak veremiyorum. siz ne dusunuyorsunuz? insanlar ne yonde kullaniyor bu cok onemli topuguna sikmasi meselesinde.

ARKADASLAR BIDE BENIM SORULARIMA CEVAP VERIR MISINIZ YA? kaliteli icerik uretiliyor mu diye soruyorum ya su cevabimda.
mesaj yoluyla da olur. kullanicilar nasil dusunuyor, merak ediyor ve yorum bekliyorum.
0
sergerde
(08.07.16)
bition geri açılsın
0
sameidiot
(08.07.16)
bayram günü tartışılmış çok ayıp olmuş, hepsini nasıl okuyalım şimdi :(

ben duyurunun quora güvenilirliği ve işlevselliğinde devam etmesini isterim, nasılsınız tarzı en fazla soruyu sorana faydası olan duyuru/soruların bu işlevselliği baltaladığını düşünüyorum. ben de geyik yapıyorum evet ama yapabildiğim için yapıyorum çünkü duyurunun ekseni oraya kaydı ve araya karışıyorum. eğer bunu engellemezseniz git gide herkes buna kayacak, kaymayanlar ise ne boktan ortam diyip gidicek. geyiğin kime ne zararı var istemiyorsan okuma diyeceklerin bunu göz önünde bulundurması lazım, psikolojik olarak bile uzaklaşma-dışlanma hissi yaratıyor geyiğe katılmayanlarda. ya da katılıyorsun işte, sosyal bi varlığız "ben de nişantaşı çocuuuyum beni niye almıyisünüz arağuza" diyoruz. bunun sınırını çizecek olan yönetim, geyik yapmak için bir sürü mecra var ama işlevselliğini koruyabilmiş soru/duyuru sitesi hiç yok. zaten bu kadar "güvenilir" olması da bu işlevselliğe bağlı, kimse buraya "aa ne güzel geyiği varmış" diye gelmiyor.

git gide geyiğe dönerse benim için de anlamı kalmaz, evet. beni kaybetmek duyurunun halihazırda ayağına sıkmanın en pratik hali olacağına göre...
0
baba jo
(08.07.16)
Hahah compumaster hiç şaşırtmıyor ya. Hiçbir şey değişmedi elbette.
0
montreal
(25.06.18)
Arada böyle insan heyecanlandırmak iyi oluyor :D
0
bir ileti paylastim
(26.06.18)
Sitesine yaptığı çetinde kendi bilgisi dahilinde ortamda şantaj ve benzeri cinsel içerikli bir ton alçaklık ve suç işlemiş bir adamı moderatör olarak tutuyor compumaster, hala hesap aktif, şantajcının keyfi kullanımına bırakmış.

Ne bekliyordunuz? Compumaster amerikada ve çocukları var, tabii ki bu kadar meşguliyetin içinde böyle şeylerle uğraşamaz.
0
Adramelekhh
(16.12.18)
(2)

Neden her şey ısıtıldığında bildiğimiz anlamda erimez?

cemlemikonusuyorsun
Örneğin tavuk etini ele alalım. Neden tavada ısıtldığın da erimiyor? Bilimsel açıklama nedir? Cevapları alalım.
Örneğin tavuk etini ele alalım. Neden tavada ısıtldığın da erimiyor? Bilimsel açıklama nedir? Cevapları alalım.
0
cemlemikonusuyorsun
(06.07.16)
Organik materyal erimeden önce yanmaya başladığından ya da parçalandığından dolayı. Aynı sebepten mesela donumş bir insana balyozla vurunca parçalarına ayrılmaz çünkü lifler var. Örneğin tahtayı ne yaparsan yap eritemezsin.

en.wikipedia.org

www.reddit.com
0
ThomasJefferson
(06.07.16)
her şeyin bir çözücüsü vardır tavuk etinin bile!
0
eksimeksi
(06.07.16)
(5)

saklama kabı

MtKrt
pirinç,bulgur,mercimek gibi şeyleri saçma sapan ve şekilsiz plastik kaplara dolduruyor valide hanım.arkadaşta tupperware oval seti gördüm.çok kullanışlı gibi göründü.http://www.tupperware.com.tr/ueruenler/aca7e65f-d7cb-4534-8847-2ff82ae30926(GG'de 75Tl'ye bulunabiliyor.)bunu kullanmak ne kadar sağlı
pirinç,bulgur,mercimek gibi şeyleri saçma sapan ve şekilsiz plastik kaplara dolduruyor valide hanım.arkadaşta tupperware oval seti gördüm.çok kullanışlı gibi göründü.

www.tupperware.com.tr
(GG'de 75Tl'ye bulunabiliyor.)
bunu kullanmak ne kadar sağlıklı olur?
verilen paraya değer mi?
yetmezse 1 set daha alabilirim. "o kadar para vereceğini şöyle yapsan daha iyi olur" diyeceğiniz başka bir yöntem var mı?
0
MtKrt
(05.07.16)
her ne olursa olsun, cam kadar sağlıklı olacağını sanmıyorum.
bizim evde dolu tıpırveri ama sanmıyorum ki cam kadar sağlıklı olsun.
anama laf anlatamıyorum ki.
0
seyduna6687
(05.07.16)
Paşabahçede cam kaplar var en temizi onlar.
0
ThomasJefferson
(05.07.16)
LİNK açılmıyor ama benim annem kuru yemişlerı filan tupperware'in kutularında saklıyor senelerdir, pek memnun.

Ivır zivirlar için de uzunca cam kapları var yine onların.
0
fraise
(05.07.16)
Cam kap diyen çok kişi yokmuş, cam kap demeye geldim.
0
piremses
(05.07.16)
Kavanoz kullanıyoruz biz. O kadar para vercegine basitce kavanoz kullanabilirsin.
0
shadowcat
(05.07.16)
(5)

Araba önerisi

Lozturkmen
Merhabalar 45-55 bin tl civarı otomobil almak istiyoruz. Peugeot 208, citroen c3, hyundai i20 arasında kararsızız. Otomatik olması şart önerilerinizi bekliyoruz
Merhabalar 45-55 bin tl civarı otomobil almak istiyoruz. Peugeot 208, citroen c3, hyundai i20 arasında kararsızız. Otomatik olması şart önerilerinizi bekliyoruz
0
Lozturkmen
(05.07.16)
55 e çıkılıyorsa polo bence satması kolay iç kalitesi hepsinden daha iyi. Dsg zaten kendini kanıtlamış bir vites. Seat ibizaya da bakılabilir ek olarak.
0
Take it away honey
(05.07.16)
@take it +1

Seçenekler sadece bu saydıklarınızsa i20. Ama polo konuyu kapatır.
0
m3mphis
(05.07.16)
(bkz: Kia rio)
(bkz: skoda fabia)
0
ThomasJefferson
(05.07.16)
Dsg en cok ariza cikartan,mekatronik hatasi olan bir sanziman.

Eskiden olsa peugeot derdim ama secenekler buysa hyundai i 20 yeni kasasi guzel,otomatigini sormak lazim.bir fikrim yok.
0
duptıs
(05.07.16)
i20lerin otomatiği gayet iyi.
0
black holes and revelations
(05.07.16)
(4)

yetiştirilmesi gereken bir sürü iş ve organize olamama

hourna
bu perşembeye yetiştirmem gereken bir iş ve yine pazartesine yetiştirmem gereken başka bir iş daha var. ikisi de baya vakit alacak fakat düzenli çalışırsam yetişecek işler. yetişmese bile her ikisinde de baya yol katetmem şart. fakat bu kadar yoğun olmama rağmen bir türlü çalışmaya oturmak içimden g
bu perşembeye yetiştirmem gereken bir iş ve yine pazartesine yetiştirmem gereken başka bir iş daha var. ikisi de baya vakit alacak fakat düzenli çalışırsam yetişecek işler. yetişmese bile her ikisinde de baya yol katetmem şart. fakat bu kadar yoğun olmama rağmen bir türlü çalışmaya oturmak içimden gelmiyor. nereden başlayacağıma bir türlü karar veremiyorum, bu yüzden de başlamıyorum. işler gözümde o kadar büyüyor ki oturup çalışmak yerine saçma sapan vakit öldürüyorum.

böyle anlarda nasıl toparlanıyorsunuz?
0
hourna
(05.07.16)
nükleer opsiyon: concerta + red bull veya kokain

daha normal opsiyon: yapman gereken şeyleri ufak (25 dakikalık) bölümlere böl ve kağıda yaz. bilgisayara değil, eski usül kağıt-kalem :) gereksiz vakit kaybı gibi düşünme bunu. işleri bitir ve 10-25 dakikalık mola ver. eğer 25 dakikada iş bitmezse ve daha uzayacak gibi duruyorsa, daha küçük parçalara ayır ve iş listesinde bir sonraki bölüme at. (burada önemli olan, bir sonraki iş bambaşka bir şeyin parçasıysa, mesela biri iş biri okulla ilgiliyse, bunu yapma. aynı alanda bir şeyse yap) süreç içinde aklını dağıtacak bir şey geldiğinde başka bir kağıda yaz ve molada bak. (bkz: pomodoro tekniği)
0
fbi
(05.07.16)
Hepimi bu konuda mağduruz...
snaparazziphoto.com

Şunu bir izleyin hem biraz gülersiniz hem de belki yararlı olur :)

www.youtube.com
0
qazaqwsx
(05.07.16)
(bkz: #41636978)
0
feedback
(05.07.16)
Oyun falan açıyorum ya da sevdiğim bir youtube kanalı (vsauce vs) onu izlerken birden 2 dakikalık bir ara veriyorum ve işe başlıyorum. Baktım sarmadı ne yapmak istiyorsam yapmaya devam ederken bir 2 dakikalık daha iş arası veriyorum. Böyle böyle en sonunda ya 2dk 2dk birikiyor işin çoğu bitmiş oluyor ya da başlamış bitirmiş oluyorum. Marşa basmak diyorum buna, 2dk kontağı çevir çalışmazsa aküyü bitirme. İşe ara vermek değil eğlenceye ara vermek.
0
ThomasJefferson
(05.07.16)
(10)

psikolojiyle ilgilenenler

freetakilir
açıklamayı çok seven, sürekli kendini açıklama gereği hisseden biri için ne diyebiliriz? olasılıklardan bahsetsek de olur.veya bir şey diyebilmek için çok az mı olur bu bilgi?
açıklamayı çok seven, sürekli kendini açıklama gereği hisseden biri için ne diyebiliriz? olasılıklardan bahsetsek de olur.

veya bir şey diyebilmek için çok az mı olur bu bilgi?
0
freetakilir
(05.07.16)
özgüven eksikliği?
0
medusa
(05.07.16)
Yetersizlik duygusu
0
anily
(05.07.16)
Çok az olur o bilgi.

Edit: Ben bu bir süredir moda olan her kişilik özelliğine "özgüven eksikliği" teşhisi koydurma işini hiç sevmiyorum. O kadar basit olduğunu sanmıyorum bu işlerin. Sen bilirsin tabi.
0
Adramelekhh
(05.07.16)
kişi 20lerinde onu tanımlamaya çalışsam kullanacağım kelime "kayıp" olurdu. üsttekiler doğru gibi..
0
🌸freetakilir
(05.07.16)
karşısındakinin belli konularda bilgisiz olduğunu düşünüyor olabilir. o nedenle konuşmalarinda yüzeysel kalmak yerine derinlere girme geregi duyuyodur.
0
1adam
(05.07.16)
evet kendini açıklama gereği duyması dışında bildiği konularda açıklama yapmayı da seviyor ama yine de bi kayıplık, kendini bulamama yani özgüvensizlik var gibi.
0
🌸freetakilir
(05.07.16)
Yanlış anlaşılmak istemiyordur belki.
0
uyusam iyi olur
(05.07.16)
Freuda göre bunlar hep seks.
0
wiillii
(05.07.16)
İnternette vb. yerlerde insanlar ses tonu, mimik, karakter bilgisi gibi ipuçları olmadan bir yazıdan çıkarım yapmaya çalıştıklarından büyük olasılıkla yazarı veya konuyu açanı yanlış anlayarak yorumluyorlar. Bu sefer de insanlarda kendini açıklama ihtiyacı doğuyor.

Örn:

Geçen kurye geç geldi adamı işten attırdım.

Böyle kestirip attığında kamuoyu oluşturamazsın herkes sana karşı yer alır. Olayın öncesini sonrasını, insanların eleştirebileceği bütün noktaları kapatıp kim olduğun, normalde bu durumlarda nasıl davrandığın hakkında bilgiler veriyorsun ki kamu seni doğru yargılasın. Özellikle ekşi sözlük'te rezalet başlıkları yardım başlıkları altında çok sık rastlanan bir durum. Adam kendini 50 kere açıklıyor 80 tane ayrıntı veriyor hala ısrarla suçu adamda arayabiliyorlar.
0
ThomasJefferson
(05.07.16)
hobi olarak açıklamalar yapan insanlar da var.

nasıl açıklamak? yanlış anladın beni tarzında mı hep ya da daha mı özel.
konuşmayı sevenle karıştırmamak lazım.
0
kirazıseviyorum
(05.07.16)
(8)

çanta

tam bir hanfendi is back
kaliteli bir sırt çantası almayı düşünüyorum , yazın öylesine kışın da okula giderken takacağım. biraz tarz da durmalı. bunu buldum. sizce bu çantalar güzel mi ve hangi rengi daha güzel?http://kankenist.com
kaliteli bir sırt çantası almayı düşünüyorum , yazın öylesine kışın da okula giderken takacağım. biraz tarz da durmalı.

bunu buldum. sizce bu çantalar güzel mi ve hangi rengi daha güzel?

kankenist.com
0
tam bir hanfendi is back
(05.07.16)
gereksiz pahalı geldi bana.
0
orpheus
(05.07.16)
vans marka çantalara bakabilirsin. Superstep , SPX ve sneaksup mağazalarında ya da beyoğlunda envai çeşit mağazada mevcut. Olmadı amazondan sipariş et.
0
ThomasJefferson
(05.07.16)
300 tlye okuz alinir :(
Karakoyde her 10kisinin 7sinde, berlinde ise her 10kisiden 9unda mevcut bu canta.

Bana rahat gelmiyor acikcasi. Bir de uzerine 100-150 daha ekleyip deri canta almak daha mantikli gibi.
Gön diye bi türk markasi var, guzel deri cantalar uretiyolar.

Iki tane sirt cantasi kullaniyorum. Biri gön,
Digeri de karrimor marka, baya outdoor cantasi tarzi bisey.
0
kuehles blondes
(05.07.16)
Ben çok beğeniyorum ve memnunum. Gündelik olarak kullanıyorum, tatilde kullanıyorum, okulda kullanıyorum, hiçbir sorun yaşamadım. Kıyafetlerime renk katsın diye pastel pembesini aldım, sonra dayanamayıp gök mavisinden de aldım. Liseden beri, 15 senedir sırt çantası almamıştım, bayağı sevdim bunları. Rengarenk olmaları çok güzel. Su geçirmezliği ve bele yüklenmeyişi de.

Fiyatlı evet ama rahatlıkla alınabiliyorsa hayvan ölüsü takmak yerine bu çantayı tercih ederim.
0
whimsical
(05.07.16)
ben begendim ama fiyat fazla. buradan sakin sormayin odunc veren var mi diye. birkac gun once cok tatsiz bir olay yasadik duyuruca.
0
charlotte blanc
(05.07.16)
Sanki sirti terletir gibi geldi bana kumasindan oturu ama @whimsical kullaniyormus, memnunmus
0
la noix
(05.07.16)
herschel de bakabilirsin belki.
0
çakıstes
(05.07.16)
Kanken is f.cking overrated.

Su gecirmez mi, sanirim. Reklaminda ne diyor bilmiyorum ama kutu gibi anlamsiz garip bir canta. Fiyatida 5te bir falan olmali bana kalirsa. Hadi kirmayayim 3te bir.

Jack wolfskinin cantalari güzel, hershell mi herschell mi o da salak bir marka, fonksiyonellikten uzak, tek göz mü olur ya, ama tarz diye alacaksan gene iyi dayanikli. Jansport, jack wolfskin, deuter, manyak iyi cantalar. Cok gözlü güzel, laptop bölmeli cok modelleri var. Karrimorun uk cikisli internet sitesi bazen deli indirim yapiyor, cok hos cantalar var, param kankene yetiyor diyorsan thulenin baya iyi cantalari var o aralikta. Sirtta padding var dedigim markalarin neredeyse her modelinde. Kanken rahat demeyin bana. Eczaneden cok ilac alinca verilen posetler gibi garip gurup.

Kankene o parayi verene cidden cok iyi gözle bakmiyorum. Bir kankendir bir fjällräven tutturmus gidiyor türkler, saka gibi.
0
wiillii
(05.07.16)
(12)

erkekte hangi tip iç çamaşırı beğeniyorsunuz kızlar?

saat2045
a) http://i.hizliresim.com/DJqqzo.jpgb) http://i.hizliresim.com/1d001N.jpgc) http://i.hizliresim.com/AJPP4v.jpgd) http://i.hizliresim.com/1d009N.jpgseçeneklerde yoksa lütfen link belirtiniz..
a) i.hizliresim.com

b) i.hizliresim.com

c) i.hizliresim.com

d) i.hizliresim.com

seçeneklerde yoksa lütfen link belirtiniz..
0
saat2045
(04.07.16)
damdanakan
(04.07.16)
3 ya da 3 gibi olup duz renk olani
0
duzsac
(04.07.16)
Normalde 3. ama bazen biraz gobekliyse erkegimiz 4 de yakisiyo.
0
kuehles blondes
(04.07.16)
3 veya 4. ekseriyetle 4.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(04.07.16)
C şıkkı
0
chitosan
(04.07.16)
3 iyiymis
0
dedim ben sana
(04.07.16)
gonul ister 3.
ama biliyorum ki herkeste ya 1 ya 4.
0
equine
(04.07.16)
3 numarayı ben giyiyorum ya :(
2 numara bizimkinde cok guzel oluyor. Quadriceps,adductors, hamstrings gayet iyi durumda çünkü . 2 diyorum.

Ekleme: Tangaya bir gulmem gelebilir :D
0
shadowcat
(04.07.16)
c şıkkı ama üzerinde kocaman yazı vs olmayacak.

@dannyb, kendi adıma konuşursam: hayır. link açılmadı ama tangalı erkek düşünmesi bile soğuttu şu an:(
0
peggy
(04.07.16)
Sorunun cevabı belli.
0
bigbadabum
(04.07.16)
3/4 karışımı iç çamaşırları var.

images.jockey.com

Ayrıca 4. seçenekteki boxer penye değil. Çok az erkek o tarz tercih eder ve o fotoğraftaki modele giydiği beden oldukça büyük.
0
ThomasJefferson
(05.07.16)
3. seçenek.
0
of dream and drama
(05.07.16)
(38)

mesleginizi birakip yurtdisinda yasamaya baslar misiniz?

fraise
daha once de benzer bir soru sormustum fakat bu sefer kesin karar vermemiz gereken bir donemdeyiz. her kafadan bir ses cikiyor, beynim kazan gibi oldu; tam olarak ne yapsak, bilemiyorum. samimi cevaplara ihtiyacim da var diyebilirim.bu sene hukuk fakultesinden mezun oldum (iyi bir universiteden).avr
daha once de benzer bir soru sormustum fakat bu sefer kesin karar vermemiz gereken bir donemdeyiz. her kafadan bir ses cikiyor, beynim kazan gibi oldu; tam olarak ne yapsak, bilemiyorum. samimi cevaplara ihtiyacim da var diyebilirim.


bu sene hukuk fakultesinden mezun oldum (iyi bir universiteden).avrupa ulkelerinin birinde vatandasligim var; ailem de orada yasiyor. hukuk fakultesinden mezun olduktan sonra yuksek lisans icin ales'e girdim. iyi bir de puan aldim. bu sene turkiye'de kalirsam yuksek lisans yapacagim kesin diyebilirim. yurtdisindaki birkac okula da basvuru yaptim yuksek lisans icin fakat pek umutlu degilim.

ote yandan 4 yillik bir iliskim var ve muhtemelen 1 sene icinde evlilik gibi bir durum da olacak. erkek arkadasim 30lu yaslarinin basinda; muhendis. turkiye sartlarinda iyi sayilacak bir isi var. en azindan maddi olarak bir sorunu yok.

yurtdisina tasinirsak erkek arkadasim yaklasik 1 sene kadar okula devam ederse denklik alabir. benim biraz daha zor tabii ki. o donem nasil gecer, bilemiyoruz net olarak.

ailem ulkenin durumundan dolayi yanlarina donmemi cok istiyor. babam dun 'en azindan 3 gundur rahat uyuyorum, her gun haberleri gorunce icim daraliyor. korkuyorum sana bir sey olacak diye' dedi. ne diyecegimi bilemedim. hakli.


tum bunlar olurken annem dun aksam 'fraise bak, biliyoruz o kadar sene okudun, emek verdin ama dunyada herkes illa kendi meslegini yapmiyor ki. bak senin cafe/restoran acmak icin belgen de var. sen hep 'ilerde cafe acip keyfime bakacagim' derdin lise yillarinda. bunu simdi burda da yapabilirsin. kucuk bir cay/kahve evi gibi bir sey acarsiniz. biz de yardimci oluruz. en azindan guvende ve mutlu olursunuz. erkek arkadasin da isterse okuluna devam eder ve meslegini yapar. istemezse beraber calistirirsiniz orayi. guzel olmaz mi? istersen bu yaz bakalim boyle bir yer.' dedi. ben ne diyecegimi bilemedim. bir yandan mantikli geliyor, bir yandan onca sene bosuna mi okudum diyorum. ha turkiye'de avukat olsam meslekten nefret edecegimi de adim gibi biliyorum.

ha bir de erkek arkadasim benim yuzumden ilerde mutsuz olursa cok uzulurum.


velhasil siz ne dusunuyorsunuz? boyle bir durumda ne yapmak gerek? her seyi birakip gidelim mi? siz gider misiniz? pisman olur muyuz? ben zaten senelerce o ulkede yasadim ama erkek arkadasim mutsuz olursa?

biraz uzun oldu ama okuyup cevap veren herkese cok tesekkur ederim simdiden.
0
fraise
(04.07.16)
Türkiye'de avukatların durumu perişan, bence aileni dinle. Erkek arkadaşın da denklik alınca orada daha iyi kazanır ileride.
0
neferkitty
(04.07.16)
Gidin ve lütfen beni de evlat falan edinip yanınızda götürün.

Harika bir hayat fırsatı. Hele ki kafe vs açma gibi bir durum varsa misler gibi olur. Her şey yolunda giderse birkaç sene sonra işleri biraz yoluna koyar kafenin başına da güvendiğiniz birini bırakırsınız mis gibi gezersiniz de oh.

Ben olsam arkama bakmadan giderim. Kafe işi inanılmaz cezbetti beni. Ancak elbette erkek arkadaşının fikri de önemli. Onu baskılamadan böylesi bir durum hakkında ne düşündüğünü açık yüreklilikle sor. İstiyorsa ne ala. İstemiyorsa ona uygun bir alternatif yaratırsınız. Ha sen kesin istiyorsun o istemiyorsa bir taraf her şekilde mutsuz olacak demektir, o durumda da ayrılmayı düşünmek mantıklı olur.
0
buff
(04.07.16)
imkan varsa arkama bile bakmadan giderim. üstelik ailen de orda ve sana destek olacaklarını söylüyor. 30unda olduğunu varsayıyorum diyelim ki gittin 5 sene kaldın yapamayacağını anladın geri döndün. türkiyede yeniden başlamak için çok geç değil bence insanlar kaç yaşlarında hayatlarını tamamen değiştiriyorlar. kısacası git dene ve gör. ama şundan eminim asla pişman olmayacaksın fraise.
0
dedim ben sana
(04.07.16)
aileni dinle

benzer bir ikilemdeyim. tezimi verip bi şekilde yurtdışına kaçış planları arıyorum.

"her şeyi" bırakmak söz konusu değil senin için. daha bıraktığın pek bir şeyin yok. eğer sevgilin de yurt dışında yaşamaya olumlu bakıyorsa 1 sene denklik uzun bir süre değil. birikmiş paranız varsa bu dönem için kullanırsınız. evliliği biraz aha ötelersiniz. sen de apmak istiyorsan mesleğini orada yapmanın yollarını araştırırsın illa kafe vs işlerine girmeden
0
la noix
(04.07.16)
Arkana bakmadan don git bence de. Ileride gitmedigine ciddi pisman olabilirsin.
Uluslararasi ticaret vs filan gibi bir masterla, avukat degil de hukuk danismanligi turu isler de yapilabilir belki yurtdisinda, mahkemelere girmek konusunda cok idealist degilseniz.
Okurken benim gidesim geldi valla:)
0
red g
(04.07.16)
Dedim ben sana, yok ben 30lu yaşlarımda değilim henüz. 20li yaşların ortasına gelmek uzereyim. Biraz da buna güveniyorum aslında. Bir de dediğim gibi ben hep topu 5 senedir istanbul'dayım. Gitmem zor olmaz. Tek sorunum mesleği birakmak. Yani üniversite mezunu olup işimi yapmama kısmı aklımı karıştırıyor. Ha cafe açmaktan mutlu olur muyum? Büyük olasılıkla olurum.

Ben kendimden çok erkek arkadaşımı düşünüyorum işin aslı. Istersem geleceğini söyledi ama bir yandan da mutsuz olur diye korkuyorum.
0
🌸fraise
(04.07.16)
Avukatım, keşke meslegimi yapmasam bu ülkeden de kurtulsam diyorum.
Ardina bakmadan git, çok şanslısın .
0
cabiday
(04.07.16)
Mutsuz olursa ortak nokta ispanya'ya falan gidersiniz ordan :)
0
la noix
(04.07.16)
seni duyuru'dan az buçuk bilmesem, tanımasam dalga geçtiğini düşünürdüm. avrupa ülkesinde vatandaşlığın, maddi/manevi desteğini esirgemeyen bir ailen var. erkek arkadaşına denklik için sadece 1 sene yetecek, öyle baştan başlama ya da 2-3 sene okuma durumu da yok. ciddi ciddi soruyor musun? evropalıların iş/hayat konusunda bize kıyasla ne kadar rahat olduklarını sen daha iyi bilirsin. vay efendim burada hukuk okudum o zaman avukat olayım mı diyorsun illa? bence deme. git.
0
der meister
(04.07.16)
meh fraise, hala soruyor musunuz bu soruyu? ikinize de söyledim ; gidin ^.^
0
devorgilla the gunslinger
(04.07.16)
Kendin için hiç düşünme de sevgilinin bu konuda gerçek fikirlerini öğrenmek lazım. Tam olarak "istersen gelirim" dediyse ben olsam bi durur düşünürüm.
0
piremses
(04.07.16)
daha çok gençmişsin :)) bence arkadaşına da anlat bu durumu. avrupayı da deneyimlemiş olursunuz. herkesin eline böyle bir fırsat geçmiyor. evet alıştığın ortam çok farklıdır erkek arkadaşın için konuşuyorum. ama avrupadaki insana verilen değeri gördükten sonra bence fikirleri değişecek emin ol. yalnız kendinize fırsat verin ve tecrübe edin. dediğim gibi olmazsa geri dönersiniz nolcakki burası elbette sizin de vatanınız istediğiniz zaman geri gelebilirsiniz kaldığınız yerden ya da bi tık geriden başlamak hiç de öyle kötü bi durum değil.
0
dedim ben sana
(04.07.16)
gideceğin ülkede avukatlık yapabilecek misin? yani bazı ülkelerde avukatlık için baya zor sınavlardan geçiliyor. mesela almanya. bildiğim öyle.

ama şunu söyleyebilirim eğer böyle bir imkanın varsa, hiç durma git. türkiye'de durmaktansa avrupa'da çöpçü olmayı tercih ederim. şunu da düşünmüyor değilim ama, sen gidersen ben gidersem.. ne olacak bu türkiye'nin hali?
0
burya
(04.07.16)
Burya, yapmam baya güç zaten. Üstelik klasik avrupa ülkesi de değil bizim gideceğimiz ülke, İsviçre. Kantondan kantona bile avukatların geçiş yapmaları çok güç. Annemler o yüzden cafe filan acalim dediler.
0
🌸fraise
(04.07.16)
Gideceğin yer dandik bir Avrupa ülkesi değil. Orada cafe işleterek kendi işimin patronu olurdum, ardıma bile bakmazdım. Orta gelirli bile olsan yaşam kaliten buradan kat kat iyi olur. Çocuk ihtimalini de düşünmelisin.
0
Lim5
(04.07.16)
isviçre bir cennet yahu. orada yaşanmaz mı? bir şekilde iş bulunur. cafe açma gibi bir imkan varsa, o daha da güzel. benim iki hayalim var şu dünyada mesela: birisi alaska diğeri südtirol. fırsatım olsa buralarda yaşamak isterdim :)
0
burya
(04.07.16)
Ben olsam bunu yapmazdım. Türkiye İsviçre'ten kat be kat güzel bir ülke. O kadar uğraşıp avukat olmuşsunuz, şimdi bunu bırakıp ben gidiyorum demek hiç mantıklı değil. Kafe işletmeyi herkes kolay bir iş olarak görüyor ama hiç de öyle değil. Ben açıkçası zeka gerektirmeyen işlerle uğraşırken hiç tatmin olmuyorum. Bir süre sonra Türkiye'deki hayatını, kimliğini özleme olasılığın var. Türkiye'de bir avukatsın ama İsviçre'de alt sınıfsın. Bir tane hayatın var, yapabileceğinin en iyisi bu mu? Türkiye'de de güzel bir sahil şehrine yerleşip güzel işler yapabilirsin. Buradan git diyenlerin gazına gelme. Bunu diyenlerin birçoğu başka ülkelerde sıkıntıdan kafayı yer.
0
dissendium
(04.07.16)
erkek arkadasin o ulkenin dilini biliyor mu? bilmiyorsa gittiginde bayagi bir sikinti yasayacak ve 30larinda olan bir insan boylesi bir sikintiya gelemeyebilir artik. uyum saglamaya calismak onun icin daha zor olabilir. tabii karakteri de onemli bu konuda, onu da sen bilirsin.

kafe isi biraz sikintili bir is ama biraz ticaret kafasi, biraz da sansla cok iyi kazandirabilir size. konseptinizin ne olacagi, nerede acacaginiz, o ulkedeki ya da sehirdeki hangi ihtiyaci nasil karsilayacaginiz, hepsi cok onemli. bir acik gorebilirseniz ve onun uzerine giderseniz cok iyi olabilir. almanya'nin ufak bir sehrindeki, cok da bilinmeyen bir kafenin gunluk 3-4bin euro kar ettigine tanik olduktan sonra gayet yapilabilir geliyor artik. gastronomi gercekten iyi paralar kazandiriyor. ben isin kafa dinleme kisminda degilim acikcasi, cunku o is de oldukca zor ve inanilmaz disiplin gerektiren, geceni gunduzunu alacak bir is. patron bile olsan cok calisacaksin. o yuzden 'oh kafam rahat' modunda yaklasirsan ve bu beklentiyle girersen yuksek ihtimal isi batirirsin. cok cok cok calismaya hazirsan bu ise gir, zaman icerisinde getirisini de alabilirsen eminim pisman olmazsin.
0
equine
(04.07.16)
@dissendium: güzellik göreceli bir şey elbette ama türkiye ile isviçre'yi kıyaslamanız bence yanlış. aralarında dağlar kadar fark var. yani, türkiye'nin nesi güzel ben anlamıyorum? tamam, vatanımız cennet hikayeleriyle büyüdük ama türkiye cennetin birinci katıysa batı avrupa ülkeleri 15'inci katı olur. sadece coğrafi olarak değil düzen, kuralların işleyişi, insana ve doğaya saygı da bunun içinde.
0
burya
(04.07.16)
dönüm noktasında bi bocalama yaşıyorsun bence, mesleğini biraz yapmaya çalış baktın olmuyor git ailenin yanına. nasıl olsa gençsin ve dönersen cafe açmak için geç sayılmaz ama işini yapmayıp dönmeye çalışırsan daha sonra geç olabilir.
daha öncede buna benzer bir soru sormuştun, erkek arkadaşınla ciddi ciddi konuş, sonrasında seni suçlamasın.
bu arada sen niye orda yüksek yapamıyorsun yani neden umutlu değilsin bunun için zorlasan olmaz mı?
0
pamuk helvalar cebe
(04.07.16)
@burya, evet "dağlar" kadar fark var. Türkiye'de Hakkari dendiğinde birçok insanın aklına dağ taş geliyor ama aynı dağ İsviçre'de olunca bir anda değerli ve güzel oluyor. Ankara'nın ilerisine geçmeyen insanlar, hiç tanımadıkları birine dağlardan oluşan bir ülkeye gitmesini tavsiye ediyor. Siz yılın 12 ayı zirvesinde kar bulunan ülkeleri güzel buluyorsanız bilemem ama bana sıcak olmayan, suyu olsa bile soğukluğundan ayak sokulamayacak derecede soğuk ve ruhsuz ülkeler güzel gelmiyor. Türkiye'de insanların Avrupa'ya göre daha eğitimsiz olduğunu ben de biliyorum ama sırf bunun için gitmek yeterli değil bence.
0
dissendium
(04.07.16)
İsviçre her anlamda Türkiye'den güzel. Tartışma konusu bile olamaz.

Ancak orada yaşam standardın buradaki gibi olmaz diyeceğim ama burada da zaten ülkenin geleceği belli değil. Bence mantıklı olan gitmek.

Hele ailen ordaymış zaten, al sevgiliyi de git. Yalnızlık da çekilmez ne güzel.
0
la rana
(04.07.16)
gidin.

1 süre zarfında eşiniz denklik almak için hem okulu okur, hem boş zamanlarında yanınızda takılır. bu durumda hem geçiminizi sağlamak için geliriniz olur. hem 1 sene boyunca eşiniz cafe işletmenin kendisine uygun olup olmadığına bakar. kafasına yatarsa devam eder kafasına yatmazsa 1 sene sonunda denklik alınca mesleğini devam ettirir.
0
yemrem
(04.07.16)
Dissendium, ülkenin güzel olup olmamasını, yaşam standartlarını tartışmaya gerek yok işin aslı. Türkiye şu haliyle dunyanın en güzel ülkesi bile olsaydi güvenli değil. İsviçre'de de öyle 12 ay kar filan yağmiyor. Tamam 40 derece olmuyor belki ama kutuplarda da yasamiyorlar en azından.

Cafe sahipleri de alt düzey insan olarak görülmüyor. Zaten insanlar arasında sınıf ayrımı olayı bir türkiye'de o kadar bariz sanırım. Isvicre'de temizlikci de olsan saygili davraniyorlar sana. Gidip dönerci de acmayacagiz zaten.

Dediğim gibi derdim ülkenin kötü olması ya da yaşam standartları değil. Kıyas kabul etmez iki ülke. Benim ve erkek arkadaşımın kendi içimizde yaşadığımız durumlar.
0
🌸fraise
(04.07.16)
@dissendium: burada klavye başında ahkam kesmiyorum ben. zaten yurtdışında yaşıyorum. isviçre'yi de gezmiş biriyim. doğrudur dağ ve kar hastası biriyim. bak ona bir şey diyemem. yani soğuk sevmeyen birisi zaten yaşayamaz bu ülkelerde. ancak yazı da gayet güzel. kaçkarları, ayder yaylasını, trabzon ve rize'nin bilumum yaylalarını gören birisi olarak şunu diyebilirim ki, isviçre bunlara havada karada beş çeker. kış turizmi ayrı, ren nehri kenarındaki kasabalar ayrı.

benim aklıma en ufak kasabasında yüzme havuzu olan, bisiklet yolları, yürüyüş rotaları müthiş bir ülke geliyor. sanayi ve tarımın aynı anda ufak bir köyde olabileceği yerler geliyor aklıma. yani bunları bizzat gördüm, görüyorum da hala.

genel olarak isviçre pahalı elbette. ancak ortalama bir işi olan insan hayattan keyif alır burada.
0
burya
(04.07.16)
@fraise, bence Türkiye ile İsviçre karşılaştırılamaz diye düşünerek zaten hatanın en büyüğünü yapıyorsunuz ama neyse. Ben erkek arkadaşınızın yerinde olsam sizinle gelmezdim. Türkiye'de işi olan ama yurt dışına gidince zaten sahip olduğu işe yeniden sahip olmaya çalışacak biri çok büyük ihtimalle sıkılır. 30 yaşında biri için Türkiye'de bile evlenmek stresli bir süreçken bir de bunun yanına yeni hayata uyum sağlama sorunu eklenecek. Ayrıca ön yargılı ve panik halinde hareket ediyorsunuz. Bunlar bana göre akılcı fikirler değil. Gitmek istiyorsanız yolunuz açık olsun, ben sadece herkesin o ütopik gördüğü bazı noktaları da hesaba katmak istedim.
0
dissendium
(04.07.16)
@konuşma ben konuşuyorum daha bitirmedim, nickinden de anlaşılabileceği gibi yine karşındakine saygı göstermiyorsun. söylediklerimi anlamayıp yazdığım ondan şeyden sadece dağ kısmını anlatmışsın. coğrafya ve doğa konusu açıldığı için dağlardan bahsettim. siz dağları sevdiğiniz için orada yaşıyorsunuz şeklinde hiçbir ifadede bulunmadım. bunu bence siz sığ olduğunuz için böyle anlamışsınız. sanki İsviçre'de pedofiller yok, hey Allahım ya, nereden buluyorsunuz bunları anlamıyorum. Bir babanın kızına tecavüz ederken çekilen bir fotoğrafı vardı birkaç yıl önce. Haber olmuştu. FBI araştırmaları sonucunda tişörtteki bir şirketin ambleminden yola çıkarak fotoğrafın çekildiği şehri ve aileyi buldu. O ülke İsviçre ya da İsveç gibi bir ülkeydi. En kötüsü de fotoğrafı çeken kişinin kızın annesi olduğu ortaya çıktı. Siz yurt dışında böyle şeyler olmuyor diye kendinizi kandırın.

@fraise, sana birçok kişi git der ama çok az kişi gitme der. hatta bu kişiler hadlerini aşıp gitme diyenleri dinleme der. ben sana hiçbir noktada gitme demedim. ne yapacağın beni ilgilendirmez. ben hayatı toz pembe gören biri değilim. senin de bunları görmeni istediğim için yazdım. ciddiye alırsın almazsın sana kalmış.
0
dissendium
(04.07.16)
Diyelim çok param var, İstanbul'u kesinlikle bırakıp da Avrupa'da herhangi bir yere gitmezdim. Gelgelelim avukat olup ne kadar para kazanacaksın? Şu durumda gidilebilir bence.
0
i was made for you
(04.07.16)
bence gidin, başlarda zorlansanız da birbirinizden destek alır uzun vadede avrupa'da çok daha mutlu olursunuz. yaşam standardınız yükselir, çoluk çocuk yaparsanız onlar için de hayırlısı olur.

beni biliyorsun, ama işimi yapmıyorum. oyunculuk eğitimi alıyorum, türkiye'den gitme imkanım olmadığı halde bu bile beni mutlu etmeye yetti. sevdiğin şeyi yap. yanında da sevdiğin insanlar olduğu sürece her yerde mutlu olursun.
0
whimsical
(04.07.16)
erkek arkadasin acisindan konusabilirim yaklasik 2 sene önce isini, arkadaslarini, kisacasi her seyini birakip erkek arkadasi icin yurt disina tasinan biri olarak.
Hic kolay olmayacak. Cok agladim, hala daha agliyorum. Yalnizim. X'in kiz arkadasi olmak disinda pek bir cevrem yok. Türkiye'de saygin bir isi, iyi bir okuldan mezuniyeti olan kalifiye bir eleman olarak burda 0'dan baslamak zorundayim.
Ama yine de sorsan onunla olmaktan cok mutluyum. Bir daha hayatima onun gibi birisi cikmayacagi ve geri dönmenin iliskinin sonu oldugunu bildigim icin burdayim. Inat ediyorum, her sey güzel olacak diye avunuyorum.

Kisacasi söyle diyeyim, kendi hayatinizla bogusurken orada, erkek arkadasinizin her seyden cok size ihtiyaci olacak. Eger bunu yapacak gücte ve sabirdaysaniz, mutsuz olsa bile her seye ragmen sizin yaninizda olmayi sececektir.

Kolay gelsin...
0
pln
(04.07.16)
@konuşma ben konuşuyorum daha bitirmedim, soruyu soran kişi sosyolojik tespit istemiyor ki. fikrinizi belirtin diyor. ben fikrimi belirtiyorum, siz oradan atlayıp bana laf atıyorsunuz yorumunuz bilinçsiz diye. ben İsviçre büyük elçisi değilim ki İsviçre'yi resmi bir görevliymiş gibi tanıtayım. benim öznel yorumumu öznel olduğu için eleştiriyorsunuz şu anda. Orada da olmuyor mu olayı demagoji falan değildir. Demagojide saptırma amacı bulunur. Söylediğim şey bir gerçeklikten ibaret. iyi ki Türkiye'de yaşamıyorsunuz. Ülkesine karşı bu kadar dolu olan biri bence de burada yaşamamalı. konuyu dağıtmamak adına daha da cevap vermiyorum. Beni hedef almayın. Soru yukarıda.
0
dissendium
(04.07.16)
go went gone.

o derece. :)
0
anonymice
(04.07.16)
bence gitme, kal burada avukatlık yap.
bigün davasına baktığın katilin torbacının itin kopuğun ailesinden birileri adliye çıkışında götünü kessin.
yok yok, ölürsen çok kolay olur, şu daha iyi;
hapse giren oç girdiği delikten ev adresine -üstelik üzerinde "okundu" damgası olan- bir mektup atıp çocuklarına zarar vermekle tehdit etsin, bir bok yapamaz desen de uyku haram olsun, çocukları okula yollarken 3.5 at, diken üstünde yaşa.

allah'ım ne ka süfer bir ülke ya... tam da avukat olunacak bu cennet vatan bırakılıp gidilir mi lan hiç?
0
azizakin
(04.07.16)
Kendisi de gidici, kariyerini 33 yaşını doldurduğu gün 10 yıl geriye atacak olan bir kişi olarak gitmenin zamanı geldiğine inanıyorum. Erkek arkadaşın mutlu da, mutsuz da olabilir ama yaşınız büyük değil ve İstanbul hep burada. İstanbul her zaman gelinebilecek bir yer. Bir yıl hiç önemli bir zaman değil, hemen denklik alınabilir. İsviçre'de İstanbul her zaman bir seçenek, bir liman ama 'İstanbul da İstanbul' dediğiniz sürece başka seçeneğiniz olmayacak. Eğitiminizin düzgün sayılması için diğer ülkelerin vatandaşlarına göre kendinizi kanıtlamak için daha fazla çalışacaksınız, uğraşacaksınız.

Ben şüpheye düştüğüm bir an bir arkadaşım bana 'Buranın Suriye gibi olmasını mı bekleyeceksin, o zaman da gidemeyeceksin' demişti. Umarım olmaz, olmasın; her zaman dönecek yerimiz Türkiye olsun ama tuttu ki bir savaşın ortasında kaldık. O zaman her şeye sıfırdan başlamak çok daha zor olabilir. Gerçi bu sadece spekülasyon, olasılık.

Erkek arkadaşın mutsuz olabilir, bu bir risk ama Türkiye her zaman burada, bir yere gittiği yok. Onun işi zaten zor iş bulunan bir meslek değil.

Ben senin yerinde olsam, baştan üniversite okurum. Yaşın daha çok küçük. Zaten erkek arkadaşınla yaşıyorsun; 'Evlenince çalışamam' gibi bir durumun da yok. Avrupa'da geçerli olacak bir şey okurdum. Tabii 4 seneni alacak ama 4 sene içinde hiçbir şey yapmazsan şu zamanki ile aynı durumda olacaksın. Eğer bir üniversite daha bitirirsen, bir diploman daha olacak. Hem de hukuk alt yapılı. Ben olsam hukuk temelimin işe yarayacağı bir bölüm seçer ve okurdum.
0
aychovsky
(04.07.16)
Bence gideceğiniz yerde mesleğinizi yapabilecek şekilde gidin.meslek insan yaşamında sosyal ve kişisel tatmin açısından çok önemli.Bahsettiğim bu önem paradan bağımsız bir şey.İnsanlar mesleklerini bu kadar kolay silip çöpe atmamalı.

Ben de 2018-2019 yıllarında yüksek ihtimal Almanya yada isviçreye gideceğim şu an Türkiyede çalıştığım şirketle bağlantılı olarak.Ancak eğer mesleğimi yapamayacak olsam asla gitmeyi düşünmezdim.
0
turkuaz
(05.07.16)
ne güzel ailen var lan, neyse git git durma git, durduğun kabahat, açarsınız bi kafe, eleman denklik alıncaya kadar hem seninle çalışır hem okur, denkliğini alınca kendi işini yapar, bu sırada kafe de işler yoluna girmiş olur eleman alacak paran olur vs.

tabii eleman bu işe ne der o da önemli, sığıntı gibi hissedebilir ne bileyim kendini kötü hissedebilir ailenden yardım geldiği için falan. onun kararı bizim fikirlerimizden daha möhim beraber gideceksiniz, ha bana kalırsa herifi salla yine git tabii.
0
selam
(05.07.16)
bi 10 yıl sonra (belki daha bile kısa vadede) keşke gitseydim diye pişman olmak gidip de umduğunu bulamayıp dönsen bile yaşayacağından daha ağır olacaktır eminim. yapamadıklarımız ve o "keşke"ler sonunda bizi hep daha mutsuz ediyor. sonunu bilmediğin şeylere can sıkıyorsun en sonunda. çünkü başına geleni bir şekilde idare etmeyi başarıyorsun ne de olsa en sonunda.
0
in vino veritas
(05.07.16)
Turkiye'den kaçma durumun varsa kesinlikle kaçacaksın bu yazılım gibi bir şey. if li mifli yazın şunu yahu.
0
ThomasJefferson
(05.07.16)
(5)

ingiliz dili edebiyatı okumak

gonul_isleri
üniversite mezunuyum. ikinci üniversite olarak ingiliz dili ve edebiyatı bölümüne kaydolsam ingilizcem için faydası olur mu? okuduğum lisans bölümü de %100 ingilizce dilindeydi. faydalı olur mu gerek yok mu?
üniversite mezunuyum. ikinci üniversite olarak ingiliz dili ve edebiyatı bölümüne kaydolsam ingilizcem için faydası olur mu? okuduğum lisans bölümü de %100 ingilizce dilindeydi. faydalı olur mu gerek yok mu?
0
gonul_isleri
(04.07.16)
filoloji bölümleri dil ögrenilecek, dil gelistirilecek bölümler degil. mezunlari da, bir kac üniversite disinda, ingilizce konusamaz, kendilerini ifade edemezler. hatta abartmış gibi görünecegim ama iclerinde 20. yüzyılda yazilmis bir romani baştan sona anlayarak okuyan cok az sayida ögrenci vardir.

okumayi düsünüyorsan hacettepe, istanbul, belki ege de oku. onun disindaki okullarda insanliga inancini yitirebilirsin.
0
thewizardofearthsea
(04.07.16)
@thewizardofthesea haklı. İü Ake tecrübeli biri olarak söylüyorum. Bölümdeki gerizekalıların İngilizcesi herhangi bir kapalıçarşı esnafı İngilizcesi seviyesinde. Önlerine geleni alıyorlar hazırlığı dahi var. İngilizce falan öğrenilecek yer de değil. Çok iyi İngilizcesi olan biri olarak konuşuyorum çeşitli yrd. doçentler dahi türkilizce konuşuyor. Cenk hocayı tenzih ederim.
0
ThomasJefferson
(04.07.16)
Aman ha sakın. Bilkent'te okudum bir sene. Advanced English Grammar diye dersimiz vardı, dersin parçası olarak bir metin yazmıştık, hoca da kağıtları bize dağıttı bakalım diye.

Utandım öyle söyleyeyim. İngiliz dili okuyor, hazırlığı atlamış, iki paragraf yazıyı hatasız yazmaktan aciz olduğu gibi yaptığı yaptığı hatalar acınasıydı. Sırf benim baktığım kağıt da değil, hemen hepsi öyleydi. Bir çeviri yapıyorlar facia. Bilkent'te böyleyse kalanı daha berbattır, hiç gerek yok. Diğer okulları bilmiyorum ama çok da salak bir müfredatı var. Sosyalist ya da apolitik değilsen kafayı yiyebilirsin derste.
0
i was made for you
(04.07.16)
Bende okulu bıraktım hiçbir anlamı yok bu tarz bölümleri okumanın.işsiz kalmak için birebir.
0
kreatin
(04.07.16)
Biri müfredata da değinmiş. Müfredatı özetleyeyim:

Feminizm
Feminist
Female
Kadın
Erkek boktur
Dil erkektir
Dil yoktur
Dil iletişim için kötü bir medyumdur
Kadın dili konuşmalıyız
Yaşasın kadınlar

Bölümden mezun olan adam Amerikan Tarihi dışında hiçbir derste thomas jefferson adını duymayacaktır. Ancak doris lessing aşağı margaret atwood yukarı. Ömrümü yedi lan Vapur. Hills like white elephants çerçevesinde 2 sayfa yazı döşerken o karıya hak vermeye çalışmak falan oof of.
0
ThomasJefferson
(04.07.16)
(1)

bakırköy civarında ders çalışmalık kütüphane

sarhosken alinan hesap
sabahtan beşe kadar ders çalışma imkanım var. ev ve iş bakırköy'de olduğu için orada çalışmalık kütüphane benzeri sessiz bir yere ihtiyacım var. starbucks'ta çalışıyorum ama yol üzeri çok ses var. bu civarda tavsiye edebileceğiniz bir ders çalışma sahası var mı? haftasonları da açık olması tercihtir
sabahtan beşe kadar ders çalışma imkanım var. ev ve iş bakırköy'de olduğu için orada çalışmalık kütüphane benzeri sessiz bir yere ihtiyacım var. starbucks'ta çalışıyorum ama yol üzeri çok ses var. bu civarda tavsiye edebileceğiniz bir ders çalışma sahası var mı? haftasonları da açık olması tercihtir ama olmasa da olur.

edit:meydana yakın olursa çok güzel olur. illaki kütüphane değil ders çalışılabilecek ortamı olan herhangi bir kafe vs de olur.
0
sarhosken alinan hesap
(01.07.16)
Galleria starbucks. Daha da sessiz olsun diyorsan galleria sinema katı.
0
ThomasJefferson
(01.07.16)
(16)

iş arkadaşının ısrarla anlamaması

kaymaktutmayansicaksut
Sorun oda parfümleri meselesi. Astımım var, öyle hık diye götürecek cinsten değil ama sigara kokusu olsun bu tarz yoğun kimyasal kokular olsun beni rahatsız ediyor. Bunu geçtim normal hayatta kullanmadığım oda parfümünü işyerinde solumak istemiyorum. Kokuyu aldığım vakit başıma ağrı girmesinin ve bi
Sorun oda parfümleri meselesi. Astımım var, öyle hık diye götürecek cinsten değil ama sigara kokusu olsun bu tarz yoğun kimyasal kokular olsun beni rahatsız ediyor. Bunu geçtim normal hayatta kullanmadığım oda parfümünü işyerinde solumak istemiyorum.
Kokuyu aldığım vakit başıma ağrı girmesinin ve bir türlü geçmemesini saymıyorum bile.

Her neyse, arada sırada da olsa (müvekkil gelmeden, aklına estiğinde tuvaletten sonra vb) koridora 3-4 fıs (1 tane de değil) oda parfümü sıkan insanı bundan nasıl vazgeçirebilirim?

Rahatsız olduğumu biliyor defalarca söyledim, şaka yollu da söyledim ciddi de. Hatta diğer çalışanlar da ''Sıkma kız rahatsız oluyor.'' diyorlar ama yok. Yere yatıp ölen böcek taklidi yapmışlığım bile var(ciddiyim), sakladım da bu parfümleri zamanında yine çıkmış ortaya.

Atmak veya patrona söylemek gibi bir şey yapmak istemiyorum, başka ne şekilde çözebilirim bu durumu? (Ki rahatsız olduğumu söylediğim vakit zamanında patronun ''Misafir gelecek ama birazdan.'' demişliği de var dolayısıyla sadece lafta oda parfümü kullanılmamasını söylemiş olacak)

EDİT: Cevaplar için teşekkürler herkese.

Bunlar hep geçen sene bu zamandan alınıp kalanlar, alınırken 6'lı mı 10'lu mu her ne kadarsa o kadar alınmış. O zaman başka bir kız çalışıyordu, aldırmıştı. Artık satın alınmıyor zaten, kendi parasıyla da almadığı için çöpe atmanın sorun olmayacağı kanaatindeyim. Ben yine saklayıp bayram dönüşünde kolonya getireyim iyisi mi, bir şey püskürtmek istiyorsa kolonya püskürtsün.
0
kaymaktutmayansicaksut
(01.07.16)
anlaşılan ciddi ve sonuçta birbirinize ters bakacağınız bir çözüm olsun istemiyorsun, e kibarca gerekenleri de yapmışsın söylemişsin.

Bu aşamada artık burdan alacağın cevaplar da birbirinizin kalbini kırmadan olacak çözümler değil.

Ne bileyim arabasına bi şekilde koku bombası atmak. oturduğu sandalyesine oda kokusu dökmek vs geliyor aklıma. Olmadı daha piskopat bi çözüm olarak şahsı işyerinin ortasında böcek gibi kıvrandırmak, gerçekten ters döndermek.
0
okumayi sevmeyen okur
(01.07.16)
Yapacagini yapmissin zaten. Bundan sonra ya tavrini koyacaksin yada patronla paylasacaksin.
0
VIPCH
(01.07.16)
birazcık daha sert çık bence. insan halinden anlamıyor musun sen falan de. ne kadar anlayışsız insanlar var.
0
sta
(01.07.16)
"Yere yatıp ölen böcek taklidi yapmışlığım bile var"

ci.memecdn.com

ne yazik ki, laftan anlamadiysa, cok bir secenek kalmiyor. sikayet etmek her daim secenek, kendisine de ifade edin, bak istemiyorum seni sikayet etmek, ama sen de anlamiyorsun demen gerekiyor.

ek olarak, ilkögretimde bir arkadas biber gazi getirmis, sikip ortami mahvetmisti. defalarca söyledik, defalarca. en son iki arkadas cocugu tutup, 3. bir arkadasin yüzüne sikmasini saglamisti. okulda tüm kat bosaltilmisti ama o arkadas, bir daha böyle bir mallik yapmadi. yani retalliation hep bir secenek, is disinda olsa iyi olur, ama seviyesizce. öyle araniz bozulacagina, is yerinde profesyonel bir sikayetle araniz bozulsun. her türlü bozulacak cünkü laftan anlamiyorsa.

edit: @shadowcat baya basarili bir öneriyle gelmis. onu denerdim ben olsam ilk.

bir de duyuru resmen bu soruyu bekliyormus.
0
wiillii
(01.07.16)
Koridorun güzel kokmasını başka bir yolla süreklilik içinde ve değişmeyecek bir şekilde saglayarak. Ofisler, kurumlar, mağazalar, restaurantlar icin profesyonel koku sistemleri var, mikro difuzyon teknolojosi gibi. Seni rahatsız edeceğini sanmam. Müdüre önerebilirsin.
0
shadowcat
(01.07.16)
arkadaşım,astımım var diyorum niye anlamıyorsun,senin yüzünden hastanelik olup davayla donuna kadar almamı mı istiyorsun diyin.
0
demoniclewinsky
(01.07.16)
1) Pislik yapacak gücü ve sonrasında yaptığın davranışın arkasında duracak özgüveni kendinde görüyorsan oda spreyini alıp sandalyesine boşalt. Ters çıkışmaya kalkarsa da bağırarak uyar, kız, üste çık!

2) Patrona söyle.

Bence 1.sini yapmalısın.

Laftan anlamıyormuş sığır, onun anladığı dilden konuşman lazım.
0
chitosan
(01.07.16)
Sprey kolonya?

Kolonya sizi rahatsız etmiyorsa eğer sprey şişede olanlarından alın ve iş arkadaşıniza verin. oda p arfumlerini de çöpe atin.

Lavanta, incir k olonyolari olabilir.

www.dermoeczanem.com

www.dermoeczanem.com
0
balik kraker
(01.07.16)
anaflaksi taklidi yap, diğer elemanları da olaya dahil et, apar topar hastaneye kaldırsınlar (!) seni
0
la noix
(01.07.16)
bence çöpe atmayın.sonra ben alıyorum da çöpe atılıyor diyip çirkefleşebilir ki bu mallıkta bir insan yapar bunu.
haklıyken haksız olmayın.
daha sert ve tehditvari bir şekilde uyarın.
0
demoniclewinsky
(01.07.16)
fıs fıs olanlar değilde sıvı şeklinde olanlar (şişede sıvı olarak duruyor çubuk var içinde oradan koku çıkıyor flaan) onlar rahatsız ediyor mu? etmiyor ise onlardan bi tane alın (5/10 lira bişi) ahanda oda kokusu işte daha ne sıkıyorsun dersin zamanı gelince. onlarda rahatsız ediyorsa aklıma çözüm olarak alınan oda parfümlerini pencereden dışarıya sıkarak boşaltmak geliyor ipnelik olsun diye.
0
selam
(01.07.16)
Senin de onun rahatsız olacağı birşey bulup yapman ve onu biktirman çözüm olur gibi.
0
nucleon
(01.07.16)
Muhtemelen oda parfümünü sıkıyorken tam o an söyleniyorsun o da sallamıyor seni.
Şöyle yapacaksın.Tamamen alakasız bir zamanda gelirmisin acil bir şey konuşmamız lazım deyip toplantı odasına veya başka tenha bir odaya götüreceksin.Orada rahatsızlığını anlatacaksın.Eşek değilse anlar.Anlamayıp da devam ediyorsa direk üstüne şikayet edeceksin.
0
turkuaz
(01.07.16)
Hay ne rezil bir insanmış bu ya tiksindim okurken. Bu bahsettiğiniz kişi sizi zerre kadar önemsemiyor. Orada kriz geçirip ölüp kalsanız yine de umru olmaz. E bu halde neden siz hala bu kişiyi kırmama peşindesiniz ki? Bence kesinlikle şikayet edin.

Ben olsam kendimi tutamam direkt kavga ederim, elimden zor alırlar ama siz benim gibi yapmayın tabii, ki yapmayacağa da benziyorsunuz. Sabırlı bir insansınız ama sabrın fazlası zarar.
0
köstebek kurabiye
(01.07.16)
Satın alma işlemini kim yapıyorsa onu uyarın. bir daha ofise bu tip şeyler almasın.
0
teknikekip
(01.07.16)
O tarz kimyasallar aynı zamanda kışın tüm kapalı alanlarda bulunanlar sinüzit geçirmesine de sebep oluyor. İnsanlar sanıyor ki soğuktan hasta oluyoruz hiç alakası yok. Göt göte durmaktan ve bu çeşit kimyasal, parfüm, klima vb. iklim değiştirici hava kondisyonuna müdahale eden tüm araçlar üst solunum yolları enfeksiyonlarına sebep oluyor. Kendisini bir kenara çekip ciddi bir dille ama onu rencide etmeden konuşmalısın.
0
ThomasJefferson
(01.07.16)
(12)

Mercedes A180 - BMW 1.18i - Volvo v40 (cross country) ?

pccopath
Evet gençler, soru kısmen başlıkta. Hepsi benzinli ve hepsi 1.6'nın altında olacak. Otomatik olacak, geri görüş kamera olacak. gerisi teferruat.A benzinli serisinde renault motoru var mıdır? 1 Serisi neden daha pahalı?volvoya laf yok onu alasım var ama bişey aynı paraya mercedes bmw al diyor?teşekkü
Evet gençler, soru kısmen başlıkta. Hepsi benzinli ve hepsi 1.6'nın altında olacak. Otomatik olacak, geri görüş kamera olacak. gerisi teferruat.

A benzinli serisinde renault motoru var mıdır?
1 Serisi neden daha pahalı?
volvoya laf yok onu alasım var ama bişey aynı paraya mercedes bmw al diyor?
teşekkürler
0
pccopath
(01.07.16)
Mercedes bmw ismi var ama volvo cok karizmatik araba v40crosscountry ayrica hos
0
anily
(01.07.16)
V40'a binmedim ama bence sürüş keyfi olarak 1 serisi, A180'e göre daha iyi. İç donanım kalitesi olarak ise Mercedes üstün.

Havadan para gelse M paket BMW 118 alabilirdim.
0
brillant comme une larme
(01.07.16)
a benzinli amg kullanıyorum renault motoru yok. içi fln da amg olduğu için baya güzel. ben de bmw ile arasında kalmıştım sonra çok araştırdım mercedes > bmw olduğuna karar verdim.
0
sta
(01.07.16)
Onu bunu bilmem de a180 de v40 da inanılmaz şık araçlar. Renault motoruna takılma renault çok iyi motor yapıyor.
0
ThomasJefferson
(01.07.16)
118iiyidir
0
intihar etsem de kendime gelsem
(01.07.16)
Dur trolleyeyim. Skoda al :p

Şaka maka sinasibabur'un yazdığını yazacaktım ben de.

Beklentilerine göre tavsiye verelim. Ha sürtünmesiz ortamda pi'yi 3 alırsak a180 bence. Uzun dönem kullanacaksan Volvo, gençsen Bmw.
0
la rana
(01.07.16)
@sinasibabur şehiriçi kullanılacak,konfor daha önemli, haftasonu ufak geziler olur ama uzak mesafe değil,ses olmasa iyi olur,sarsmasa daha iyi olur yaşlı babaanne gezdirilecek, yaş 40, acemi bayan sürecek...vs vs vs ...
0
🌸pccopath
(01.07.16)
v40 cross country arka koltuğuna binmesi biraz sıkıntılı. Bir de kadın kullanacaksa bence a180 daha kullanıcı dostu.


v40 cross www.youtube.com
a180 www.youtube.com
0
ThomasJefferson
(01.07.16)
Volvo v 40 cross country duyunca yanlis mi dedim dogruymus,detaylarina bakmadim ama diger iki aracin klasmani degil.bambaska bir araba,2004 modelini bu kis avrupa gecisinde kullandim,2000 km lik bir keyifti.hala cok guzel araba.

Mercedes a guzel araba,universiteye baslayan kiza cocuga ok ama kazasi cok kotu.ilk ciktiginda heves etmistim ama olmadi gidip yeni c aldim.aci ama gercek c de olmamis.rahmetli pederin lafi dogru mercedes e den baslar.

Bmw 1,2009 dan beri evin sabit arabasi,bu kadar stabil bir araba gormedim.sadece cok ufak 2 kisilik bir araba onun disinda hersey tamam.

Kisaca 1 olur ama cross countryde baskadir v40 ta nasil olmus bakmak lazim.
0
duptıs
(01.07.16)
@duptıs v40 ile cross country arasında 4,5 cm yükseklik farkı dışında sürüşü etkileyen birşey yok araştırdığım kadarıyla...
Mercedesin renault motoruna fena taktım ki sadece motor değil,kaput altındaki gizli bölmeler de dahil gıcık oldum...bmw ye kulp bulamıyorum,bulsam v40 alcam direk :))
0
🌸pccopath
(01.07.16)
"şehiriçi kullanılacak,konfor daha önemli, haftasonu ufak geziler olur ama uzak mesafe değil,ses olmasa iyi olur,sarsmasa daha iyi olur yaşlı babaanne gezdirilecek, yaş 40, acemi bayan sürecek...vs vs vs ..."

dostum şu yazdıkların audi a3'ü betimliyor bence
0
edaddy
(01.07.16)
@edaddy a3 hiç bakmadık neden bilmiyorum,düşünüp kafa mı karıştırsak acaba :)
0
🌸pccopath
(01.07.16)
(18)

amazon alışverişi hakkında muhtelif sorular

o ben degilim
herkese merhaba. yurt dışı sanal alışverişe pek sıcak bakmadığımdan bugüne kadar bu amazon mevzusuna pek girmemiştim. geçen gün bir spor ayakkabı alayım, buraya da bakayım derken türkiye'deki fiyatla amazon.com arasında 2 katından fazla fark olduğunu gördüm ve ürünü amazon'dan almaya karar verdim. y
herkese merhaba. yurt dışı sanal alışverişe pek sıcak bakmadığımdan bugüne kadar bu amazon mevzusuna pek girmemiştim. geçen gün bir spor ayakkabı alayım, buraya da bakayım derken türkiye'deki fiyatla amazon.com arasında 2 katından fazla fark olduğunu gördüm ve ürünü amazon'dan almaya karar verdim. yalnız ürün direkt free shipping olarak görünmesine rağmen alışverişte son aşamaya geldiğimde shipping hiç de free olmuyor. arkadaş benden yaklaşık 16$ ek ücret istiyor. ek açıklama var mı diye bakıyorum yok. ürün 51484 kodlu, skechers Navy/Lime renk, 10.5 M US ayak numaralı.

free shipping'den yararlanabilmek için en az 49$ 'lık alışveriş gerekiyor sanırım. o uyarıdan sonra 2 adet alma girişimimde dahi bu kargo parasını istiyor. çözemedim sebebini.

son olarak şunu da sorayım. bir şekilde yaptık ettik ve aldık diyelim. bu ürün gümrükte falan takılır mı? neye göre takılır ya da takılmaz bu konuda da tamamen bilgisizim. üşenmeyip bilgilendirecek birileri varsa çok sevinirim. aradım mamamafih bulamadım.
0
o ben degilim
(01.07.16)
Amazon.com 'da default olarak amerika'ya gore cikiyor. Sonra adresi girince o ulkeye yapilan gonderimin ucreti cikiyor.
0
kuehles blondes
(01.07.16)
türkiye'ye asla free shipping olmuyor.

amazonun sipariş vermene izin verdiği her şey gümrükten geçiyor, takılmıyor.
0
king lizard
(01.07.16)
free shipping ibaresi tüm müşterilerini kapsamıyor o halde. default olarak abd'deki müşteriler free shipping'in muhatabı dünyanın geri kalanı değil? doğru mu anladım?
0
🌸o ben degilim
(01.07.16)
evet.
0
king lizard
(01.07.16)
Çok desteklemesem de yalvarıp kargo fiyatı sildirenler var.

Donanımhaber'deki amazon başlığını bul orada çok iyi yardımcı olurlar.
0
Adramelekhh
(01.07.16)
Bildiğim kadarıyla yurtdışından ayakkabı siparişlerinde bedele bakılmaksızın vergi alınıyor. Belki onu ekliyordur? Ha eklemiyorsa ayakkabılar gümrükte takılır o zaman.
0
Haldamir
(01.07.16)
Gördüm o başlığı. Yardım kısmından maille iletişime geçenler oluyormuş. Bana da çok sicak gelmedi ama belki nazikçe bir defa sorulabilir. Tabi donanımhaber ölücüleri adamları bezdirmiş de olabilir. Bakmak lazim.
0
🌸o ben degilim
(01.07.16)
@haldamir neye göre gumrukte takılır dedin? Somut bilgin var mi? Yukarıda amazon gönderirse takilmiyor dendi. Aslinda diğer arkadasa da aynı soruyu sormam lazim neye gore amazon gonderince takilmiyor.
0
🌸o ben degilim
(01.07.16)
Dediğim vergi Haziran 2015te gelmiş ama şimdi kalkmış diyenler de var. Emin olamadım
0
Haldamir
(01.07.16)
Mail değil de canlı sohbeti var amazon'un. Çok güzel konuşuyorlar ben seviyorum. Buraya sorduğun soruların hepsini onlar da cevaplar mesela "bak orda yazıyor uğraştırma beni" demeden.
0
Adramelekhh
(01.07.16)
7 dolar shipping bende?
0
melancholia
(01.07.16)
neye göre takılmıyor sorusu:

vergi olayı ürünün fiyatına bağlı. 80 dolar (tam emin değilim ama bu civarlarda) gibi bir fiyattan ucuzsa vergi olmuyor. pahalıysa oluyor. vergi olması demek ürünün gümrükte takılması demek de değil. amazon vergi olacağını düşündüğü ürünlerde vergiyi tahminen hesaplıyor ve senden sipariş anında kargoyla birlikte vergi parası da alıyor. eğer gümrükten geçerken vergi alınmadıysa veya senden kesildiğinden daha az alındıysa aradaki farkı amazon sana geri iade ediyor. (3 kere başıma geldi). eğer gümrükte amazonun senden aldığından daha çok vergi alındıysa ya da amazonun vergisiz sana sattığı bir üründe vergi çıkarsa bunun vergisini amazon kendi ödüyor. sana da bir şey yansıtmıyor. ürün her türlü geçiyor.
0
king lizard
(01.07.16)
Free-shipping Türklerin şöyle işine yarıyor birden çok ürün siparişinde eğer ürünler amazon onaylı değilse tek pakette tek seferde gelsin diyorsanız belli bir merkeze toplanıyor haliyle Amerika'da ordan oraya gidiyorlar ki bu da ücreti astronomik miktarda arttırıyor ama free-shipping varsa fiyatı kırıyorsunuz. Bunu destekten muhabbet ederek öğrendim.
0
ThomasJefferson
(01.07.16)
Herkese cevapları için teşekkürler. Gece uykuma yenik düştüğüm için ancak yazabiliyorum. Son olarak buralardaysanız olayı neticeye bağlamak isterim. Kendi bilgilerimi de ekleyerek yqzayım. vergisiz alisveris sınırı 75 euro olarak geçiyor her yerde. 75-1500 euro arasinda eavrupa ulkelerine %18 disinda kalanlarda n yapilan strislere %20 vergi ekleniyor gumrukte. Öyle okudum ben en azından. 2014'te duzenleme yapılmış.

Benim buradan anladığım amazon'dan alışverişi deneyimlemiş arkadaşlar ürünün her türlü bana geleceğini ve ek bir vergiye tabi olmayacağımı söylüyor.

Muhtemelen ürünü sipariş edeceğim. Bekleyip ne olduğunu göreceğiz.
0
🌸o ben degilim
(01.07.16)
prime üyelik almazsan free shippingte limit var, asman gerek. ama türkiyeye dahil mi, degil mi, amazondan mi yoksa amazon anlasmali baska bir saticidan mi aliyorsun gibi yüzlerce kriter var. gümrüga takilacagini biliyor genelde amazon, tax diye bi ibare düsmediye yüksek ihtimal takilmayacakir, takilacaksa, önden vergisini aliyor ki sen ugrasma.

ayni ürünü avrupa amazonlarindan da bakmani ve shippinglerle son ücreti karsilastirmani öneririm. amazon.de amazon.fr sadece örnek. "amazon.com hesabi ile hepsine giris yapabiliyorsun ayni üyelikle".
0
portmanto
(01.07.16)
Direkt amazon'dan alıyorum. Anlaşmalı baska bir saticidan degil. Diğer amazonlara baktım ca, de, fr. Amazon.com hepsinin neredeyse yarı fiyatı. Tax diye bir ibare düşmedi.
0
🌸o ben degilim
(01.07.16)
ürünler şu ana kadar patır kütür geliyor. ek vergi falan da çıkmadı şu ana dek. burayı okuyup sonucu merak eden olursa yazmış olayım. yaptığım alışverişlerde sorun olursa bu başlığa yazarım.
0
🌸o ben degilim
(13.07.16)
Prime üyelik free shipping kampanyasına Türkiye dahil değil arkadaşlar.
0
Adramelekhh
(13.07.16)
(21)

şöyle durumlarda nasıl tepki veriyorsunuz?

köstebek kurabiye
diyelim ki fast food dükkanı tarzında bir yerdesiniz. sipariş alan görevliye "falanca yiyeceğin hazırlanması ne kadar sürer?" diye sordunuz, kız da "8 dakika" dedi. peki deyip ödemeyi yaptınız ve geçip bir yere oturdunuz, beklemeye başladınız.dükkan fazla kalabalık değil. dükkanda çalışan görevliler
diyelim ki fast food dükkanı tarzında bir yerdesiniz. sipariş alan görevliye "falanca yiyeceğin hazırlanması ne kadar sürer?" diye sordunuz, kız da "8 dakika" dedi. peki deyip ödemeyi yaptınız ve geçip bir yere oturdunuz, beklemeye başladınız.

dükkan fazla kalabalık değil. dükkanda çalışan görevliler kendi aralarında sohbet ediyorlar, şakalaşıyorlar vs. neyse sizden sonra başkaları geliyor (3-4 kişi) onların siparişleri de alınıyor. fakat sizden sonra gelen herkesin siparişi sizinkinden önce hazır oluyor.

saate bakıyorsunuz, siz sipariş vereli 25 dakika olmuş. gidip görevliye "ben şu siparişi vermiştim, 8 dk dediniz 25 dk oldu, bir terslik mi oluştu?" diye soruyorsunuz. kız "şeeyy" falan diyor yüzü şekilden şekle giriyor. "daha hazırlanmaya başlamadı, değil mi?" diye soruyorsunuz ve kız da "yiaaa nasıl oldu gerçekten hiç bilmiyorum, vaktiniz varsa bekler misiniz? 2 dakikada hazır olur." diyor.

bunun üzerine naparsınız?

1- "peki, yalnız biraz çabuk olun lütfen" diyerek beklemeye devam ederim.
2- "hayır, daha fazla bekleyemem" deyip para iadesi isterim.
3- "sizin beni bekletmeye ne hakkınız var!?" derim ve ücretsiz hizmet talep ederim (yani hem paramı geri alırım hem de yiyeceğimi alır yerim).
4- kıza çemkirip "alın yiyeceğiniz de sizin olsun parası da batsın" deyip dükkanı terk ederim.
5- yukarıdakilerden farklı bir tepki veririm (ne olduğunu yazarsanız sevinirim).
0
köstebek kurabiye
(30.06.16)
müdüre gider hayırdır derim
0
freetakilir
(30.06.16)
zamanıma ve açlığıma göre 1 veya 2
0
cilekli krep
(30.06.16)
eğer hiç vaktim yoksa verdiğim paraya göre iade isterim veya çeker giderim.
değilse beklerim. unutmuş olabilir. sen-ben hiç mi bir şey unutmuyoruz?
0
cekilmis gayfe
(30.06.16)
bilhassa göz göre göre 25 dakika beklemiş olmamdan hareketle, 1 olmak zorunda bence.

daha makul bir süre de beklemiş olsam yine 1 derdim.
0
bir garip melek
(30.06.16)
1 veya 2 ben de. ama buyuk ihtimalle 1. hayatim boyunca hic cemkirik bir insan olamadim. cok cok cok sinirlenmem gerekir ki, parami geri ver diyebileyim. o da bayagi zor, kolay sinirlenmem cunku.
0
equine
(30.06.16)
İyi gunumdeysem 1, değilsem 2. Hafif homurdanirim ama cemkirmem. Bazen istiyorum chp kadın kolları başkanı gibi sesimi yukselteyim falan ama ben de çok cemkirik bi insan değilim.
0
damdanakan
(30.06.16)
Bir kere 8-10 dk sonra hazır dediyse 25 dk hayatta beklemem, en çok 10 dk sonra kasaya damlar benim siparişim vardı ne oldu ona derim. O anda hala hazırlanmadıysa ruh halime göre yapacağınız işi diyerek beklemeye devam da edebilirim, paramı verin başka yerde yiyeceğim de diyebilirim.

Ücretsiz hizmet olayını onlar teklif ederse kabul edebilirim ama ben talep etmem. Geçenlerde tavuk dönerden saç çıktı, adama abi saç çıktı bak içinden, hadi ben iğrenmedim de başkası olsa ağzına sıçardı, dükkanı başına yıkardı diyorum, adam eheh bazen evde eşimin yaptığı yemekten de saç çıkıyor diyor. Bir daha gider miyim, hayatta gitmem. Zomato/Foursquare gibi uygulamalarda notunu da veririm, başkaları da gitmesin.
0
an engineer
(30.06.16)
Bir yemeği kısa sürede hazılanıyor diye sipariş ettiysem, zaten 25 dakika beklemiş olmam mantıksız olurdu. Zamanım olmadığı için 10. dakikada gidip akıbetini sormuş olurdum ve 1. gerçekleşirdi. Ya da zamanımın kalmayacağını düşünüyorsam 2. seçenek. Eğer 25 dakika beklediysem o kadar da acelem yokmuş, yine 1. seçenek olurdu.
0
shadowcat
(30.06.16)
8dk'ya hazırlanıyorsa pişme süresi uzun bir yiyecektir muhabbet etmeleriyle alakasını kurmam ama 25dk sonrasında 2dk ya hazır diyorsa o restorantın o şubesini uğraştırırım.
0
ThomasJefferson
(30.06.16)
Müdürden hesap sorarım. Taşkınlık yapmadan, çiğleşmeden. Çalışana yüklenmenin alemi yok.

Ha çalışan küstahlık yaparsa ağzına tükürürüm o ayrı.

Genelde Migros gibi yerlerdeki fiyat tutarsızlıklarını müfettiş gibi şak diye görüyorum, gördüğüm fiyattan da müdüre söyleyip alıyorum. düzeltiyorlar sonra.

Asgari ücretle çalışan personele yüklenen müşterinin de kaba, karaktersiz olduğunu düşünüyorum.
0
yirmisantim
(30.06.16)
ben acıkınca insanlıktan çıkıyorum ya, muhtemelen 25 dakika olduğunda çoktan kavga çıkmış olur ama senaryo üzerinden gidersem;

o kadar bekledikten sonra hala daha ılık gibi biraz çabuk olun lütfen demem o yüzden 1 numarayı da eledik

3 asla olmaz. o kavgadan sonra o hamburgerin veya içeceğin tükürüklü geleceği kesin gibi.

muhtemelen 2 ama duruma bağlı ya, heryer doluysa yoğunsa bi ihtimal bekleyebilirim.

4 olasılık dışı, rızkımı kaptırmama konusunda 10 hamit gücündeyim.
0
azizakin
(30.06.16)
Bir fast food menüsü için 25 dk beklediysem önce kendime kızardım. Kendime kızınca rahatlamış olacağım ve salaklığımı kabul etmek bana dünyada yaşayan alelade bir varlık olduğumu hatırlatacağı için kasaya gidip kibarca "ne ayaksınız siz kuzum yha?" diye sorardım. Bunu sormamın o an için bir şeyi değiştirmeyeceğini bildiğimden, eğer yemeğim hazırlanıyorsa birazdan alacağımı, hazırlanmıyorsa şimdi hazırlanmaya başlanacağını öğrenip açlık durumuma ve çevrede başka restoran olup olmamasına göre oturmaya ya da yeni bir yere gitmeye karar verirdim.
0
i ve been mistreated
(30.06.16)
Yanlış anlaşılma olabileceğini düşünürüm. Örneğin bir mağazaya girip vitrindeki mankenin üstündeki tişört ne kadar diye soruyoruz ama bu onu almaya karar verdiğimiz anlamına gelmiyor. Bu yüzden sizin şu ürün ne kadar sürede hazırlanır demeniz de sipariş olarak anlaşılmamış olabilir. Eğer iki dakikada hazır olur dedikten sonra gerçekten iki dakikada hazır olduysa hiçbir şey demezdim. Bu iletişimden kaynaklanan bir problem olabilir.
0
dissendium
(30.06.16)
@dissendium 8 dk'da olur dedikten sonra sipariş alındı, para ödendi, fiş kesildi. yanlış anlaşılma gibi bir durum söz konusu değil.
0
🌸köstebek kurabiye
(30.06.16)
%80 ihtimalle olay çıkar. ekip gelir.
0
vi veri veniversum vivus vici
(30.06.16)
2
0
sen git ben geliyorum
(30.06.16)
Çok net 2, bağırıp çağırmak hem kendime zarar hem de o kişinin daha çok uğraşmasına ve papara yemesine sebep olacak şey para iadesi. Daha önce yaptım 2'yi, çoğu zaman para iadesi yapmayalım şunu şunu verelim diyorlar; eğer çok açsam, zamanım yoksa ya da gerçekten mahcup olduklarını düşünüyorsam kabul ediyorum, ters bi anımsa para iadesi almadan susmuyorum.
0
baba jo
(30.06.16)
1

Peki sen nasıl tepki verdin
0
all girls dream
(30.06.16)
@all girls dream ben 2'yi yaptım; fakat sonradan biraz söylenmediğime pişman oldum, çalışanların tutumu laubaliydi. bir de paramı istiyorum deyince bana tip tip baktılar.
0
🌸köstebek kurabiye
(30.06.16)
Insanlik hali, unutmustur, kizmam.
1- derim.
Hatali olup uste cikmadigi surece 1 derim. Zaten hatali oldugu icin kizarip bozariyorsa, ozur diliyorsa ustune gitmem.
0
stavro
(30.06.16)
Hayvan sömürüsüne karşı olduğum için hayvansal ürün tüketmiyorum. VVegan kafelerin de çoğu zincir olmayan kafeler ve bu tür durmlar olmuyor.

Ama ilerde o tarz zincir kafeler ya da fastfood açılırsa vegan ve bu olay başıma gelirse, dediği dakikadan fazla beklemezdim. Dakikayı geçince gidip sorardım. Biraz daha bekleyeceksiniz derse vaktim varsa decvam ederdim beklemeye. VE yemek gelince yiyip birzını, mesela sömürüsüz kansız gözyaşısız vegan hamburgerden 3-4 ısırık alırdım sonra içime saçımı atıp bunda saç çıktı deyip ya para iadesi ya da yenisini talep ederdim.

Eğer vaktim yoksa ve beklemeyeceksem para iadesi isterdim. Müdürle de konuşurdum ya da email filan.
0
Cursed Chico
(01.07.16)
(4)

Kiracı problemleri

ekaterina
Merhaba, bizim 2 dükkanımız var ama aralarında kapı olduğundan ikisini birlikte kiraya veriyoruz. Eski kiracı çıkınca biz yurtdışında olduğumuz için dayım akraba birisine verdi 8 yıl önce. Geçen sene öğrendik ki o kapıyı kapatıp yan dükkanı 1100 tl ye kiraya vermiş, kendisinin kirası da 1800 tl. Hiç
Merhaba, bizim 2 dükkanımız var ama aralarında kapı olduğundan ikisini birlikte kiraya veriyoruz. Eski kiracı çıkınca biz yurtdışında olduğumuz için dayım akraba birisine verdi 8 yıl önce. Geçen sene öğrendik ki o kapıyı kapatıp yan dükkanı 1100 tl ye kiraya vermiş, kendisinin kirası da 1800 tl. Hiçbir zaman düzgün zam yapmadığı için dükkan fiyatları artmasına rağmen bu şekilde kaldı kirası bunu fırsat bilip 700 tl ye oturmaya başlamış. Biz de gidip diğer adamla konuştuk bu dükkanın sahibi biziz dedik, kontrat yaptık. Bunlara da siz de 1100 tl ye oturun dedik. Hatta kontratımız olmadığı için babamı gönderdim kontrat yapsın diye, adam babamı alttan tehdit etmiş, amca insanlar bi yol kavgasında bile ölüyor kurşunun nerden geleceği hiç belli değil demiş, babam da ben gidicem kızım burda kalacak diye korkmuş, öylece geldi eve.

Şimdi aradan 1 yıl geçti tekrar, 8 yıldır olduğu gibi kirayı geç veriyor, her ay mesaj atıyorum arıyorum. Mayısın kirasını daha yeni dün verdi düşünün. İlk 6 ay 1100 tl yi kabul etmedi 1000 tl kira yatırdı o kalan 600 ü hala alamadık. Bıktım açıkça uğraşmaktan, hala kontratımız da yok bunları nasıl çıkartırız allah aşkına, gitsinler başka bir şey istemiyorum. Konuşmaya gidince biz dedenin dostlarıyız kızım diyolar, kiraya gelince dostluk falan yok ama. Ayrıca adamın metresi var, 2. Ev açmış parası falan olmadığından da değil resmen canı vermek istemiyor. Bir fikir verin lütfen, teşekkürler.
0
ekaterina
(30.06.16)
Avukat tutun. Lanet olsun diyorsanız dükkanı kiracılı satmaya çalışın.
0
ThomasJefferson
(30.06.16)
boş yapıyor kiracı. yapacak adam lafını etmez öyle şeylerin. ihtar yollayın noterden. avukat tutun prosedür neyse ona göre hareket edin kısacası.
0
cekilmis gayfe
(30.06.16)
Kira sözleşmesi olmadığı için şu anda onlar sizin dükkanınızı işgal etmiş durumdalar. Bu noktada ciddi davranıp polisi ararsanız onları oradan rahatlıkla attırabilirsiniz. Bu noktada en büyük suç dayınızın olduğu için onu aracı olarak kullanabilirsiniz. Adamlar sizi açık açık tehdit ediyorsa ses kaydı yapmanızda fayda var.
0
dissendium
(30.06.16)
Herkese anladığı dilden konuşmak lazım. Ben olsam öyle bir şey dediğinde, ilk iş savcılığa gider suç duyurusunda bulunur sonra da aynı hareketlere devam ediyorsa başka çözümler bulurdum.
0
Polaroid
(30.06.16)
(15)

starbucks kahve tavsiyeleri

golgi aygıtı
merhaba sevgili starbuckscılar. bu dükkanlara gittiğimde 2-3 çeşit dışına çıkmadığımı fark ettim. sizler ne içiyorsunuz? önerilerinizi merak ettim doğrusu. tavsiyelerinizle birlikte fiyat yazarsanız çok makbule geçer.
merhaba sevgili starbuckscılar. bu dükkanlara gittiğimde 2-3 çeşit dışına çıkmadığımı fark ettim. sizler ne içiyorsunuz? önerilerinizi merak ettim doğrusu. tavsiyelerinizle birlikte fiyat yazarsanız çok makbule geçer.
0
golgi aygıtı
(30.06.16)
Kahve degil ama chai tea latte.
0
EasyTiger
(30.06.16)
Double espresso, fincanda. Refresha. Decaf irish cream ice americano.
0
ThomasJefferson
(30.06.16)
canım tatlı bir şey istiyorsa coffee frappuccino
diğer zamanlarda iced americano

kışın da flat white ya da düz filtre kahve içiyorum. toffee nut çıkarıyorlar yılbaşına yakın, o çıktığında kaçırmam. ufak boy içiyorum, o yüzden herhalde maksimum 10 lira filan olmalı seçimlerim.
0
evde liyakat kalmamis
(30.06.16)
origin latte alıyorum, normal latteden içimi daha yumuşak. fiyat 7 lira civarı.
0
yemrem
(30.06.16)
Berry hibiscus içiyorum bu ara en çok. Kışın da yılbaşında çıkan kahveleri favorim. Onun da zamanı geçerse mocha.
0
fraise
(30.06.16)
Şekersiz fındık şuruplu Americano.
0
arnold schwarzeneger
(30.06.16)
kışın chai tea latte, bi de bi kere peppermint mocha içmiştim o da güzeldi sanki.
0
bay b
(30.06.16)
Kirk yılda bi gidiyorum. Onda da soğuk ya da sıcak mocca iciyorum. Mocha da olabilir. Yazılışını bile bilmiyorum ama tadı güzel.
0
damdanakan
(30.06.16)
chai tea latte gerçekten güzel ama normalde içilmesini tavsiye etmem. hastayken falan içmek oldukça hoş olurdu, ilaç gibi çünkü.

ben sade filtre kahve ve ismini hatırlayamadığım çikolatalı hafiften büyük bir kurabiye var, ondan alıyorum.
0
hakim oynayin dedi
(30.06.16)
Moka frappiçino kremasiz
0
nax
(30.06.16)
bir de sözlükte birisi (bkz: cool lime) yazmıştı yaz için henüz denemedim ama merak ediyorum ben de.
0
bay b
(30.06.16)
yaz favorim fındık şuruplu iced latte, zaman zaman bunu yağsız sipariş ediyorum
0
tiredpanda
(30.06.16)
sade filtre +1
0
yons
(30.06.16)
ahududu şuruplu mango frappacino
gerçi 2 senedir içmedim bundan ama baya seviyodum

ben nero'nun tadını daha çok beğenmeye başladım
0
la noix
(30.06.16)
Sade, bazen de soya sütlü filtre kahve
Chai tea latte (bol tarçınlı, bunu da soya sütlü içiyorum)

Kışın da pumpkin spice latte geliyor yılbaşına yakın, onu da çok severim
0
mutlusismankedi2015
(30.06.16)
(5)

motor kullanmakla ilgili

harvey
2 basit sorum var, saçma gelebilir.1-Gözlüklü kişi motor kullanabilir mi, sürüş açısından dezavantaj oluşturur mu?2-Motorcuların kıyafetleri oluyor ya, bunlar kural olarak mı var, yani olmazsa olmaz mı yoksa kişinin kendi tercihine mi kalmış?
2 basit sorum var, saçma gelebilir.

1-Gözlüklü kişi motor kullanabilir mi, sürüş açısından dezavantaj oluşturur mu?
2-Motorcuların kıyafetleri oluyor ya, bunlar kural olarak mı var, yani olmazsa olmaz mı yoksa kişinin kendi tercihine mi kalmış?
0
harvey
(30.06.16)
1-kullanabilir, kullanan çok
2-kıyafet kanuni olarak zorunlu değil ama kaza esnasında hayat kurtarıyor.
0
n62
(30.06.16)
dezavantaj olusturacagini sanmiyorum. tanidiklarım, sürüş esnasinda göze bir sey kacmamasi icin güneş gözlügü kullaniyor.
kimilerinin hayat tarzı olan bir harley sevdalisi değilsen kiyafet sart değil, kask şart. ama özel motorsiklet montları kullanman kaza ihtimaline karsi iyi olur.
0
1adam
(30.06.16)
Sırtlık dizlik dirseklik kask bot ve asfalt yanığına karşı koruyan özel mont giymeden motor sürmek intihar etmekle aynı şey. Hatta kaza sonrası adama ölmüş olmayı diletir. Motora ayırdığınız para ve zamanı ekipmana da ayırırsanız kendinize iyilik yaparsınız.
0
ThomasJefferson
(30.06.16)
kimi kask vardır içerisine gözlük sığmaz, benimki öyle mesela o yüzden lens takıyorum.
ayrıca kaza anında gözlüğün alnına saplanması gibi bir durum olabiliyor.

Ayrıca zaten kesinlikle alma derim ancak ön tarafı açık olan kasklardan alırsan aşağıdaki dediği gibi gözlük takman zorunlu zaten. Gözün sağlam bile olsa. O yüzden tam kapalı kaskı al, alırken de gözlük uyumlu model bakabilirsin.

Yönetmelikte şöyle der;

a) Üç tekerlekli yük motosikletleri hariç, elektrikli bisiklet, motorlu bisiklet ve motosikletlerde sürücülerin koruma başlığı ve koruma gözlüğü, yolcuların ise koruma başlığı...
0
okumayi sevmeyen okur
(30.06.16)
1-kullanir. kaski taktiktan sonra gozlugu takarsin. ben vizoru acik tutup gunes gozlugu kullaniyorum mesela. ama belki biraz rahatsiz hissettirebilir burna degen kisim. bir de evet, kaza durumunda yuzune batabilir.

2- kask zorunludur. kasksiz binerseniz polis ceza yazabilir. yazildigini gordum. kiyafetler size kalmis. motorcycle crash without gear diye yazip bir kac video izleyip fotograf baktiktan sonra karar verin.
0
jimicik
(30.06.16)
(12)

Prefabrik evler

anonymice
Hocalarım. Sizce 20 30 a bir arazi alıp ekteki prefabrik evlerden kondursak mis gibi olmaz mı?
Hocalarım.

Sizce 20 30 a bir arazi alıp ekteki prefabrik evlerden kondursak mis gibi olmaz mı?
0
anonymice
(30.06.16)
olur. gayet de güzel olur.
0
babilbaligi
(30.06.16)
Elektriği suyu lağım giderini interneti telefonu ne yapacaksın?
0
ThomasJefferson
(30.06.16)
imarlı arsayı 20-30'a alabilyorsan iyi olur tabii.
0
maxc
(30.06.16)
Benim de niyetim böyle bir şey yapmak.
Sit alanlarına bile temelsiz kazıkların üstünde yapılabiliyor.
Hayırlı olsun
0
çınarım
(30.06.16)
Bir de unutmuşum ama ikametgah belirtme zorunluluğu var bu tarz evlerin yasa karşısında durumu nedir hiç bilmiyorum.
0
ThomasJefferson
(30.06.16)
elektriği zirai elektrik ya da güneş paneli, suyu kuyu suyu, lağımı lağım çukuru, internet ve telefonu da mobil şebeke üzerinden halledebilirsin. tarlaya da prefabrik koyabilirsin, imarlı olması şart değil.

maliyetlerini hesapla da öyle gir gireceksen.
0
babilbaligi
(30.06.16)
çok güzel olur hem de.

elektrik için güneş paneli işini görecektir.

atık su için foseptik çukuru açarsın.

kablosuz internet sağlayıcıları (vodafone vb.) ile internete bağlanabilirsin.

tek problem su gibi görünüyor, suyu çektirebilirsin ama tamamen bağımsız yaşayayım diyorsan onun için de eğer yerel yönetim izin veriyorsa artezyen vurdurabilirsin.
0
yemrem
(30.06.16)
iyi fikir ama çok masraflı o fiyatlar sadeceyapını fiyatıdır. subasma mı ne bişey var. beton dökülecek. o sana ait. sanırım naliyat sana ait. montajı yapacak işçilerin gidişi gelişi yemesi içmesi sana ait. elektrik su tesisatları belediyeden izin vs..
0
sutlu nescafe
(30.06.16)
Ben yeni yaptirdim mice.bildigin duz koyde 700 metre bi yer.koylulerden caz yapanlar oldu bende ne var olm bizim koyumuz olmasinmi minvalinde geri puskurttum.anlastik nihayetinde.yakindaki belediyenin kepcesi alani duzledi birde foseptik cukur kazdirdim.yer duz su basmani beton atildi,foseptigede attirdim.15 gun kurudu gelip taktilar ustune.koydeki en dandik ev oldu ama oldu.iki odali,guzel verandali.su beles simdilik elektrik cekildi.panel falan kuracaktim oyle green house modeli olsun diye baktim green dedigin hersey kol boregi bu ulkede koy elektrigi i bagladik.teyzeler sesleniyor cilek yiyivircenmi guzel olay.
0
duptıs
(30.06.16)
yalitimdan dolayi prefabrik evler sikintili. ama mümkün.
0
wiillii
(30.06.16)
biz köye bunlardan kondurduk bitane, 165 metrekare 3+1; çelik kapısından temeline kadar tesisat vs. her şey dahil 60bin tuttu. bir tek temelin düz olması için greyder çağırdık, bi de lağım kazdırdık, onun haricinde direkt anahtar teslim. yalıtım falan zaten fabrika çıkışlı duvarların arasında geliyor, adamlar sadece montaj yapıyor. sürekli oturmadığımız ve henüz 2 sene geçtiği için(sadece yazları gidiyoruz ve normal evden daha serin oluyor) ne kadar yardımcı olur bilemem ama şu ana kadar bi şikayetimiz yok.
0
baba jo
(30.06.16)
cevaplar ıcın tesekkurler.

bu olay ıcımde bir uhde olarak kalmaya devam edecek.. ama super olurdu lan olsa
0
🌸anonymice
(30.06.16)
(4)

Bas gitarda seviye atlama eşiği.

righteous man
Merhaba, böyle bir merakım oluştu. Yaklaşık 10 gündür, Laço Tayfa'nın Atmaca isimli parçasının baslarına çalışıyorum. https://www.youtube.com/watch?v=IslfqSzTG9w Bilmeyenler şuradan bakabilir. Fakat 49.saniyedeki yürüyüşü bir türlü yeterli hızda çalamıyorum. 1-2 kere o hıza ulaştım; fakat onlar da i
Merhaba, böyle bir merakım oluştu. Yaklaşık 10 gündür, Laço Tayfa'nın Atmaca isimli parçasının baslarına çalışıyorum. www.youtube.com Bilmeyenler şuradan bakabilir.

Fakat 49.saniyedeki yürüyüşü bir türlü yeterli hızda çalamıyorum. 1-2 kere o hıza ulaştım; fakat onlar da istediğim temizlikte değildi. Legato yaparak çalabiliyorum; ama ben tane tane vurmak istiyorum notaları.

Neyse çok daraldım. Hatta bileğimi zorladığım için bir ağrı oluştu 1 gün ara verdim 1 gün çalışmaları önemli ölçüde azalttım. Atel taktım çalıştım falan, Allah'a şükür bir şey olmadı. (:

Nedir ya bu eşik var mı bir bilen?
0
righteous man
(30.06.16)
Pratikten başka çaren yok. Bir de gitarın sapı da önemli çalım rahatlığı için. Ben stingrayim ile bu hızda çalamam ama bir jazz bass ile çok rahat çalabilirim.

Pratiği açalım: metronomu ayarla, BMP'ni iyice düşür ve o dusuk bpm ile basla riffi çalmaya. Sonrasında gittikçe arttır bpm i. Test edildi onaylandı, sertifikalı tek çözüm bu.
0
no christ requires
(30.06.16)
normalde o hızlara yetişebilmeniz için uzunca süreler normal etütleri 40 ile 80 bpm arasında sıkılmadan çalışmanız gerekiyor. ben öğrencilerime bunu sürekli söylememe rağmen kimse çok üzerine durmuyor ama ben acelite şekilde gitardan ton çıkartıp öyle çalabilmemi normalde yavaş çalışmama borçluyum.

bass fitness ve hannonlar var mesela o tarz etütleri olsun dizileri akorları olsun hepsini çok yavaş şekilde etütlemek lazım
0
ne desem bilemedim
(01.07.16)
Köprü ayarını hatta kullandığın telin kalınlığını/kalitesini değiştirerek bilek ağrısını azaltabilirsin. Trackball mouse kullanıyorum karpal tünelden çok korkarım ama ne kadar çalarsam çalayım gitar bileğimde ağrı yapmadı.
0
ThomasJefferson
(01.07.16)
Aslına bakarsanız çok uzun süredir bas çalıyorum; ama maalesef doğru düzgün bir eğitim almadım. Haliyle yanlış pozisyonda çalıştığımı çok geç fark ettim ve bunun ne kadar önemli olduğunu da çok geç öğrendim. Tekrar Allah'a şükür bileğimdeki ağrı geçti. (: Şu an sağ bileğimi mümkün olduğunca düz tutarak çalışıyorum. Çalışmaya başlamadan önce de bazı egzersizler yapıyorum. Etüt konusunda ise çok eksiğim var gerçekten; fakat bu şarkı bir yerde etüt gibi oldu benim için. Bass fitness ve hannon önerileri için teşekkür ederim.

Toplu cevap gibi oldu biraz kusura bakmayın. Bu arada başka bir bas ile çalışmaya başladım oldukça faydalı oldu bu durum. Bu da dipnot olsun.
0
🌸righteous man
(01.07.16)
(26)

Istanbulda yasamak cok mu zor?

gakgul
Ankara yasiyorum.endustri muhendisiyim, kadinim.kpss atamalari icin tercih yapiyorum.onceki duyurumda da bahsetmistim dogu illeri yazmak durumundayim.mobilde oldugum icin diger duyurunun linkini veremiyorum ama sanirim profilden gorebilirsiniz.Sizde o dogu illerinde dhmi memurluklarina gitmektense i
Ankara yasiyorum.endustri muhendisiyim, kadinim.kpss atamalari icin tercih yapiyorum.onceki duyurumda da bahsetmistim dogu illeri yazmak durumundayim.mobilde oldugum icin diger duyurunun linkini veremiyorum ama sanirim profilden gorebilirsiniz.

Sizde o dogu illerinde dhmi memurluklarina gitmektense istanbulda zabita olmak daha mi iyi? Istanbula sadece gezmek icin bikac kere geldim ve o kaosu kalabaligi beni bunaltti.malum pahali bi sehir de.

Yorumlarinizi bekliyorum tesekkrler.
0
gakgul
(29.06.16)
mesela zabıtalık istanbulun neresinde? yani en kötü 3 lira alman gerek ki geçinebilesin. zabıtaya da o kadar vermiyorlardır sanırım. doğu illeri hangileri bi de onları da yazarsan iyi olur.
0
cekilmis gayfe
(29.06.16)
Pardon yazmayi unutmusum.kadikoy ve arnavutkoyde.

Ben ankara yenimahalle yasiyorum.bugun zabitalarla konusmaya gittim.aldiklari maasa cok sasirdim 4000e yakin aliyorlarmis.maas belediyeden belediyeye degisiyormus ama 3300 3400 un altina dusmuyormus buyuksehir belediyelerinde.
0
🌸gakgul
(29.06.16)
Maddi olarak zor bence orada yaşamıyorum ama kime sorsam bunu diyorlar .
0
buzdolabindakiyarimlimon
(29.06.16)
istanbulda eve adım atmak en az 3 bin lira. eşyayı katmadım daha. kadıköy daha yaşanabilir bir yer eğer ücret 3 liradan fazlaysa düşünülür. tabi orası da gelirse puanına.
0
cekilmis gayfe
(29.06.16)
Puanim 89.6 gelecegini dusunuyorum acikcasi.ama basa dogu mu istanbul mu yazmakta kararsizim.doguda 4 5 sene sonra batiya tayin var ama.istanbul cakili kadro bi memurla karsilikli anlasilirsa degisiklik olabiliyormus
0
🌸gakgul
(29.06.16)
kimisi aşık olur, kimisi nefret eder. ben ikinci gruptanım. birkaç işimi halletmek için geldim, 2-3 günde bunaldım. yaklaşık 4 sene nasıl yaşamışım burada, hayret ediyorum kendime. gürültüsüz, ışık kirliliği olmadan geçen tek bir dakika yok. ha sakin bir muhitte oturup bunun bir nebze önüne geçebilirsin ama gün içinde insan içine karışacak ve farklı yerlere gideceksin sonuçta, ömür beylikdüzü'nde geçmiyor ki.

ben doğu illerini tercih eder miydim bilmiyorum ama alternatifim varsa kesinlikle istanbul'a gelmezdim.
0
der meister
(29.06.16)
Annemle babam zamanında ankarada yaşarken istanbula geldiler. Her yıl ankaraya geri dönme hayalleri kurdular ama hala istanbuldayız :) Ankara insanı yapamıyor burda pek.
0
jazzabel
(29.06.16)
Kocaeli'de yaşıyorum. Mühendislik öğrencisiyim. Mezun olduktan bir süre sonra İstanbul'a taşınmayı düşünüyorum. İstanbul iyidir. Anne tarafım zaten İstanbullu. Bence ekonomik durumunuz iyi olacaksa taşının. Doğuda hayat geçmez. (Kars'a otobüsle gitmiş bir insanım)
0
dissendium
(29.06.16)
Ben üniversite eğitimi dolayısıyla İstanbul'da 4 yıl yaşadım. Sonra iş sebebiyle doğu illerinin birinde de 4 yıl kaldım. İstanbul'u doğu illerine on milyon kez tercih ederim. Açıkçası bahsettiğin memurluğun ne kadar kazancı olur bir fikrim yok ama yaşam pahalı, bu doğru. O konuda İstanbul'u savunamayacağım.

Ben tayinimi İstabul'a isteyebilecekken istemedim, çünkü Eskişehir, Ankara gibi seçeneklerim de vardı. Ama bugün İstanbul ile doğu illeri arasında kalsam bir saniye düşünmeden İstanbul'u seçerim.
0
köstebek kurabiye
(29.06.16)
ne istediğine bağlı. ben avmsiz yapamam illa her hafta sinemaya gitmem lazım kalabalığı severim trafiğini çekerim diyorsan yazabilirsin istanbulu. doğu illerinde de farklılık çok havaalanı olanlar nispeten daha elit oluyor sosyal aktivitesi de olur. ama bahsettiğin küçük bi yerse pek olmaz. bi de şöyle bişey var doğuda memurlar daha sıkı dost olurlar. aktiviteyi sen arkadaşlarınla planlarsın ve uygularsın. o taraflarda memurlar genç olduğu için genellikle kendi yaş grubun daha fazla olur ama istanbulda evli çocuklu iş arkadaşların olur. tercih senin hangisi sana göreyse onu seç.
0
dedim ben sana
(29.06.16)
Bu biraz da hayattan ne beklediğine bağlı bence.

Diğer duyurunu da hatırlıyorum. Misal ben senin yerinde olsam İstanbul'da yaşamak yerine Kars veya Bingöl'de yaşamayı seçerdim (ben de Ankara'da yaşıyorum şu anda) Neden dersen büyükşehirde yaşamaktan bıktım. Sakinlik ve doğa istiyorum. Hiç para biriktiremiyorum, biriktirmek istiyorum. Para biriktirip iş dışında esas istediğim şeyleri de yapabilmek istiyorum. Bir de büyükşehirde yaşıyor olmama rağmen şehrin avantaj olarak görülen imkanlarından faydalanmıyorum. Evden işe, işten eve. Arada dışarıda arkadaşlarla buluşma, sinemaya vs gitme dışında bir şey yaptığım yok. Bu noktada senin bir şehirden neler beklediğini sorman lazım kendine.

Lakin benimki elbette çok kişisel bir yılgınlık. Bir de iki kadının tek başına olma durumu var, doğuda nasıl olur bilemedim. Gerçi İstanbul çok mu güvenli bu konuda, orası da tartışılır.
0
buff
(29.06.16)
Evet aslinda beni de dusunduren dogu durumu.yani tek basina istanbulda yasamak ister miyim sorusunun cevabi asla istemem.ama doguya gitmekten daha mi iyi sorusuna cevap bulamiyorum.doguya hic gitmedigim icin yorumlayamiyorum.
0
🌸gakgul
(29.06.16)
gelirin ne kadar olacak ?

beklentilerin nedir?

normalde nasil bir yasantin var?

bir de ister istemez sehire ayak uyduruyorsun? maddi bakimdan acilma yasayabilirsin.
0
evimin paspasi
(29.06.16)
Çok zor kardeşim. 4-5k arası alıyorum, tek başıma yaşıyorum ve zorlanıyorum açıkçası.

500 TL kira verdiğim evin anahtarını almam 3k'yı buldu. Eşyalar da 5k civarında tuttu, ayrıca yemek yapmaktan da tiksindim bu aralar. Dışarıdan söylüyorum paso. 4-5k almazsan tek başına zor ki ben; İstanbul'da en uygun kirayı verdiğimi düşünüyorum.
0
Polaroid
(30.06.16)
mesela kadıköy de 3 ile yaşayamazsın. zor. yani yaşanır da kirasıydı şusuydu busuydu hayat kaliten ne olur tartışılır. istanbul'da yaşamanın keyfi biraz da parayla çıkıyor. harcayamadıktan sonra napim istanbul'u diyor ve kendim de taşınıyorum zaten. doğuya git bi kaç sene takıl deseler,böyle bi iş imkanım olsa giderdim bile.
0
rayde
(30.06.16)
Çok pis genelleyeceğim şimdi ama "Sivas'tan göçtük, bok gibi bura", "Rize'den geldik, İstanbul rezil bir yer", "Bilecik'ten geldik, İstanbul sucks" gına getirdi artık. Gelmeyin abi. Sivaslı gelir kendi mahallesini kurar Sivas'ını buraya taşır, Mardinli gelir çetesini kurar Mardin'i burada yaşar, İzmirli kordona aşık ama anca bayramlarda gider. Geçen nerelisin diyen birini İstanbullu olduğuma inandıramadım, dedemin dedesine kadar çıktım yine ikna olmadı, en son "utanma yahu memleketinden, neresiyse söyle!" dedi. Bir İstanbul var da her şey bok gibi değil; sen, ben, o bok gibiyiz. Yaşanmaz hale getiren de sensin, eşin, dostun. Eh be arkadaş!
0
mimarbasi
(30.06.16)
istanbul kesinlikle memura göre bir şehir değil.İstanbul'a atanan memurlar çareyi evlenip çift maaşla geçinmekte buluyorlar.

Antalya,Muğla, İzmir gibi yaşanılası yerler varken düşünme bile.
0
Cruyff
(30.06.16)
Arkadaslar sanirim yanlis anlasildi konum.ben de zaten istanbulda yasamak istemiyorum asla.bogazda yali verseler istemem.ilk tercihlerim zaten ankara olacak.ankaralilar beni anlar burdan kopmak zordur.ama ortada bi mecburiyet var soru tam olarak kisaca su:


4000 kusur maas ile dogudaki havaalanlarinda calismak mi yoksa 3500 lira maas ile istanbulda kadikoyde ya da arnavutkoyde zabitalik mi?
0
🌸gakgul
(30.06.16)
Dhmi'de tayin olayları nasıl? Kolay gelinemediğini duymuştum.

Zabıtalar belediyeden belediyeye değişiyor, sosyal dengeyle beraber 3500 ü geçiyorlar. Ben olsam, bu ikisinin arasında istanbul'u tercih ederim, ayrıca doğuda kadın olarak yaşamanın zorlukları da var.

Belediyelerin kpss ile alım yapma zorunluluğu kalktı diye biliyorum.
0
ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
(30.06.16)
3500 ile istanbul tabii ki. doğu nedir ya bi kadın için. erkek için bile güzel yerler değil.
0
glamdr1ng
(30.06.16)
doğunun merkezi illerinde olacağın için ben doğuyu tercih ederdim. sonradan tayinle bir şekilde gelirsin...
0
gotic
(30.06.16)
İstanbul'un sakin yerleri var. Halkalı tarafındaki güvenlikli sitelerde çift maaşla arabayla falan gayet güzel yaşanıyor. 1+1 ankastreli peyzaj manzaralı daire 1000tl.
0
ThomasJefferson
(30.06.16)
yaşanmıyor.
birçok insan hareket etmekten korktuğu için istanbul'da çakılı kalmış; yeni düzen, yeni iş, yeni şehir, yeni olan ne varsa korkutucu geliyor. lanet olası bir kaos gibi görünse de öldürücü bir rutin/monotonluktan başka bir şey değil istanbul. gördüğüm en pis alışkanlık "istanbul'da yaşamak."

pahallı bir evde deprem korkusuyla yaşamak istiyorsan gel,
işe gitmek için 3-4 vesait yapıp 1-1,5 saat trafik çekmek istiyorsan gel,
avm'de, konser'de, terminal'de, herhangi bir açık hava etkinliğinde patlama ihtimalini göze alıyorsan gel,
tenha ya da kalabalık eğlenmek için çıktığın her sokak ya da cadde potansiyel tacizci-tecavüzcü dolu; başa çıkabilirim diyorsan gel...

kısacası; burası kalabalık, burası tehlikeli, burası pahallı...
0
ercumentcozer
(30.06.16)
Artılarıyla eksilerini tarttığında artıları ağır basıyor. Nefret ettiğim yönleri var ama doğu ile kıyaslarsak kesinlikle İstanbul.

Öncelikle 4000'e yakın alacaksan 1000 tl kiralı evde gayet geçinirsin, 500 tl kira veren arkadaş nasıl yaşıyor (yaşayamıyor) bilmiyorum. ama düzenini oturtana kadar baya para harcarsın. eşyası, emlakçısı, depozitosu ayrı dert.
0
piremses
(30.06.16)
doğu illerinden her türlü evladır istanbul, kusura bakılmasın. istanbul'u sevmeyenlerdenim ama doğruya doğru. arnavutköy eğer beşiktaş'taki ise on numara olur. kadın için doğu illeri çekilmez yerler.
bir ev arkadaşı ayarlayıp masraflarını kısabilirsin. sonra bir yolunu bulup dönersin ankaraya.
0
vecihi ile fikret
(30.06.16)
istanbul'da maddi olarak yorulursun.
kadıköy ve çevresi ya da arnavutköy,beşiktaş vs gibi merkezi yerlerde 1500 tl'ye ahır kiralanıyor ancak.2000tl'yi gözden cıkarman lazım sadece kira için.
bu noktada ev arkadası bulman şart bence.
ya da gidip istanbul'un bir ucunda 700-800e ev bulup her gün 1.5 saat gidiş dönüş yolu çekersin.

bunları doğu illerinde yaşama ve çalışma şartlarını bilmeden yazıyorum ama muhtemelen oralarda idare edebilirsen de iyi para biriktirirsin.
bir önceki duyurunuzda kars ile ilgili cevaplar vardı.gidip görme şansınız,tanıdık vs araştırma durumunuz varsa bence bir gidin görün derim.
belki de para sıkıntısı olmadan,sizin gibi insanlarla tanışıp gayet rahat yaşayacaksınız.
istanbul seçeneğinin olayı belli,diğer tarafı da detaylı inceleyin seçmeden önce bence.
0
demoniclewinsky
(30.06.16)
(3)

şuradaki font nedir?

goddar
bir kaç font bulma programını denedim ancak sonuç alamadım. https://youtu.be/Pg4FvGy9sBw?t=354 şuradaki fontun ne olduğunu söyleyebilecek ya da benzer bir font önerebilecek arkadaşlar arıyoum. teşekkürler.
bir kaç font bulma programını denedim ancak sonuç alamadım.
youtu.be şuradaki fontun ne olduğunu söyleyebilecek ya da benzer bir font önerebilecek arkadaşlar arıyoum. teşekkürler.
0
goddar
(29.06.16)
youtube açılmadığı için bakamadım. screenshot alırsan bakayım
0
try again fail again fail better
(29.06.16)
🌸goddar
(29.06.16)
Bir çeşit stencil font ona en yakın bunları buldum.

www.dafont.com

www.dafont.com

sans serif stencil font diye yazınca başka benzerleri de çıkıyor ama dosya halinde bulmak sana kalmış
0
ThomasJefferson
(29.06.16)
(12)

Eşya satıcam ama OKB ile ilgili bir sorunum var dostlar.

ya ben lan neyse
doktor teşhis koymadı ama son 2 aydır bariz okb berlirtileri gösteriyorum. çok ayrıntısına girmeyeceğim. ikinci el eşya mümkün değil kullanamıyorum ki son 10 yılımı belki de hep 2. el eşyayla geçirdim. ekmek falan alamıyorum bakkaldan millet ellemiştir diye. durum iyi değil yani. neyse...taşınıcam.
doktor teşhis koymadı ama son 2 aydır bariz okb berlirtileri gösteriyorum. çok ayrıntısına girmeyeceğim. ikinci el eşya mümkün değil kullanamıyorum ki son 10 yılımı belki de hep 2. el eşyayla geçirdim. ekmek falan alamıyorum bakkaldan millet ellemiştir diye. durum iyi değil yani. neyse...

taşınıcam. ev de bulamadım. tatile de gidiyorum hazır. eşyaları satıp 2 ay sonra ev arayayım diyorum. ailemin yanına gidicem.

evde 3 tanesini geçen sene 2. el olarak aldığım 4 tane çekyat var. bunları satıcam birine. alacak adamı tanımıyorum ama yalancı, çingene pazarlıkçı bir adam.

şimdi bu adama eşyaları satıcam ama 2 ay sonra başıma ekşimesin? "sattığın çekyatlardan bana hastalık bulaştı. ödeticem bunu sana!" gibi?

ben ki bu okb den bir ev dolusu eşyayı çöpe atmış adamım. ben düşünürüm eşyadan hastalık bulaşma ihtimalini.

çok mu kuruntu yapıyorum?
0
ya ben lan neyse
(28.06.16)
sağ ol kardeş çok moral verdin.
0
🌸ya ben lan neyse
(28.06.16)
Rahat ol kanka,kelepir aldigina inandiktan sonra koltugun yayi yatarken kicina batsa ,ne guzel akupunkturlu koltuk yapmislar diye sevinecek bir kardes o.cok canini sikarsa bulusur doveriz adami takma kafana.
0
duptıs
(28.06.16)
Ekşisin abi nolcak. Nerden belli senin esyalardan kaptigi hastaligi hasta olsa bile. Onu ispatlamakla mi ugrascak adam. Dunya uzerinde boyle bir vaka 1 kere bile yasanmamistir. Ayrıca eşyadan ne hastalik kapabilir ki maksimum. Fazla kuruntu yapiyorsun evet. Gafayi yemissin gibi.
0
buff
(28.06.16)
arkadaşlar hasta olmak ayıp değil malumunuz. baya baya okb liyim ben lan.

@duptıs, buff: eyvallah reisler :)
0
🌸ya ben lan neyse
(28.06.16)
bütün yorumlara ayrı ayrı gülmekle birlikte:

hiçbir şey olmaz içinizi rahat tutun. öyle bir şey düşünse almaz zaten adam. içinizi rahat tutun. rahat olun.
içinizi rahat tutun demiş miydim?

bu arada sülalede okb olan birden fazla kişi var. hem kendi hayatlarını hem de birlikte yaşadıkları insanların hayatlarını cehenneme çevirebiliyorlar bazen. tez zamanda önleminizi alın, tedaviye başlayın daha fazla ilerlemeden
0
sırtçantalı
(28.06.16)
yahu ben de birkaç ay öncesine kadar siz normal insanlar gibi :P... normal bir insandım yani.

oldu işte ne bileyim. birden değil de zamanla arta arta bu seviyeye geldi. gidicem doktora. hakikaten zehir ediyor.
0
🌸ya ben lan neyse
(28.06.16)
Tamam da obsesif olan sensin, çekyatı satacağın adam obsesif değil ki. Obsesif olmadığı için de çekyattan hastalık kapacağını düşünmez. Neden böyle bir şey düşündün? Senin sorunun aynı zamanda kötü bir şey olacak korkusu. Bu da paranoya demek. Yani sende anksiyete bozukluğu da olabilir. Doktora git mutlaka. Temiz bir bezle çekyatları silebilirsin. İleride aklına gelirse nasıl olsa silmiştim deyip kendini rahat hissedersin.
0
dissendium
(28.06.16)
siz daha başındasınız küçük dozlarla ve tedaviyle düzelebilirsiniz. teyzem eve gelen insanların peşinde gezip dokundukları şeyleri düzeltiyordu bir ara. saçını bağladığı zaman on kere tam ortadan olmuş diye kontrol ediyordu. aman diyim üzerine düşün problemin
0
sırtçantalı
(28.06.16)
aldığı 2. el eşyadan hastalık kapma ihtimalinin düşüklüğü bir yana, bundan dolayı seninle uğraşma ihtimali hiç yok.. gönül rahatlığıyla satabilirsin. ayrıca sen sağlıklıysan zaten sıkıntı yok ne bulaşacak ki? ayrıca eşya alan kişinin sorumluluğundadır onun temizliği vs.. zor durum, kolay gelsin.. okb herkeste var, üstüne gitmek işe yarayabiliyor. bilinçle, telkinle yavaş yavaş seviyesini azaltabilir, daha rahat, daha güzel bir hayat yaşayabilirsin... kolay gelsin...
0
jeanluc
(28.06.16)
sağ ol jeanluc. :)
0
🌸ya ben lan neyse
(28.06.16)
bu şekilde geri gelebilecek bir insan oldugunu sanmıyorum.

kimseye net konusmam ama merak etme yüzde yüz böyle bir ihtimalle gelmez

ek: Allah sifa versin, hastalıga pes etme savaş o degil sensin vucudunun kralı
0
speranza
(29.06.16)
Sen sağlıklıysan sattığın eşyadan sorun olmaz. İkinci el eşya sağlıksız bir şeydir bu sizin durumunuzdan değil mantıklı olduğunuzdan düşündüğünüz bir şeydir.
0
ThomasJefferson
(29.06.16)
(10)

Dövmem için kelime lazım (capsli)

hasmetizm 2046
http://i.hizliresim.com/L3G2JJ.jpghttp://i.hizliresim.com/pP2RYm.jpghttp://i.hizliresim.com/GzGvE2.jpghttp://i.hizliresim.com/YbVvqE.pnghttp://i.hizliresim.com/9LbVdo.jpgKedi ve helikopter yapıldı, iki dövme bulutlar ve bulutların içindeki küçük uçak siluet ve paraşütçü siluetleri ile süslenerek bir
i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

Kedi ve helikopter yapıldı, iki dövme bulutlar ve bulutların içindeki küçük uçak siluet ve paraşütçü siluetleri ile süslenerek birleşecek. İşaretli noktaya da yazı yazalım dedik.

Hem kediyle ilgi olsun istiyorum hem de konsepte dair bişey olsun istiyorum. En fazla 3-4 Max 5 harflik kelime lazım.

Claw
Fur
Purr
Bite
Rise
Paw
Hunt gibi....
0
hasmetizm 2046
(26.06.16)
Fury yazısı gibi olacak stili, çerçeve içinde gibi, dövmeyi patlatacak. Büyük harflerle düşünüyorum
0
🌸hasmetizm 2046
(26.06.16)
semiz otu nu buraya mı yazıyoduk?

Şaka bir yana rise güzel geldi bana
0
basond
(26.06.16)
miyav :D

mırr

:DDD

sıfır yaratıcılık. ama kenfi bedenine yapacağın "izi" bizden beklemek riskli kanka
0
ikcı
(26.06.16)
Adam harbiden yaptırmış ya la helikopteri. Vay anasını. Altına da emniyet paraşütü çizdirseydin poponın üstüne :)) şuraya biraz sevimli dağlar koyalım.
0
ikcı
(26.06.16)
Pounce
Prowl
Sly
Lithe
0
ThomasJefferson
(26.06.16)
purr

yazık etmişsin güzelim çilli sırtına.

çok daha güzel dövmeler yaptırabilirdin neden helikopter ya ;_;
0
shotgunwoman
(26.06.16)
@shotgunwoman konsepte uygun diye, ileride tüm kolu kaplarsam uçak ve sniper falan da olacak. Bitmiş hali daha manalı görünecek şuan kompozisyon eksik. Teşekkürler ayrıca <3

@Thomas teşekkür ederim, çok güzel kelimeler düşünmüşsün.
0
🌸hasmetizm 2046
(26.06.16)
İlk fotoğrafı görünce aklıma ilk gelen;

" ta ta ta öldün çık " oldu :(
0
huzunbaz palyaco
(26.06.16)
rawr!!!
hiss
0
godoşu beklerken
(26.06.16)
War
Battle
0
nax
(26.06.16)
(4)

LA'de yerlerdeki siyah lekeler

burdasorularibensorarim
Los angeles'ta falan kaldirimlarda vs boyle (resimlerde) buyuk siyah lekeler var ne bunlar? Boya gibi degil gibi anlayamadim
Los angeles'ta falan kaldirimlarda vs boyle (resimlerde) buyuk siyah lekeler var ne bunlar? Boya gibi degil gibi anlayamadim
0
burdasorularibensorarim
(25.06.16)
Sakızdır kesin.
0
dissendium
(25.06.16)
güneş lekeleri.
0
Goddard
(25.06.16)
Sakız çöpleri:

www.nytimes.com

Sakızlar lateksten yapılır yani bildiğin kondom. Yapay olduğundan bakteriler tarafından yok edilmez öyle yapıştığı yere kalır pislikten de siyaha döner. Türkiye'de de çok var.
0
ThomasJefferson
(25.06.16)
Ikinciyi bilmem de ilki sakiz. Istersen sicak birgünde ya da propanla isittiktan sonra sert bir metal parcasiyla kazimayi dene, gercek renginde sakiza ulasacaksin. Ikincidekinden emin olamadim ama ilki sakiz.
0
wiillii
(26.06.16)
(17)

Sitenizdeki havuza giriyor musunuz?

fraise
Sitelerinde havuzu olanlar bu havuza giriyor musunuz? Malum havalar iyice bunaltıcı olmaya başladı; biz geçen sene hiç kullanmadık havuzu. Bu sene görevliye sordum; 'her sabah temizliyorum ben abla, gece de ilaçlanıyor' dedi ama bilemedim. Çocuklar filan da var sonuçta. Velhasıl ne düşünüyorsunuz bu
Sitelerinde havuzu olanlar bu havuza giriyor musunuz? Malum havalar iyice bunaltıcı olmaya başladı; biz geçen sene hiç kullanmadık havuzu. Bu sene görevliye sordum; 'her sabah temizliyorum ben abla, gece de ilaçlanıyor' dedi ama bilemedim. Çocuklar filan da var sonuçta.

Velhasıl ne düşünüyorsunuz bu konuda? Havuzlar steril midir? Bir şey olmaz yahu derseniz yarın en azından 1 saat girip cimelim diyorum :) teşekkür ederim şimdiden herkese.
0
fraise
(25.06.16)
abimle birlikte yaşarken ben her gün 2 kez giriyodum sabah akşam.

özellikle sabah temiz ve sakin oluyodu.öğlen çocuklar gelince kalabalık ve gürültü olur.ama mikrop falan kapmadım yani.

özel bi makina vardı içini süpürüyordu bütün gece.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(25.06.16)
Bir şey olmaz yahu.

gomul
0
fakyoras
(25.06.16)
giriyoruz

eğer şüphe duyuyorsan toplum sağlığı merkezine başvur, su analizlerini onlar yapıyor. ya da yapılmış analizlerin sonucunu iste :)
0
la noix
(25.06.16)
girmiyorum. steril değil bence.
0
kelepir
(25.06.16)
La noix, bende havuzla ilgili genel olarak tik var zaten. Otellerde bile girmekten pek hoşlanmam. Spor salonunda da havuz var aslında. Günde 3 kere kontrol yapılıp temizleniyor dediler ama oraya da hiç güvenmiyorum mesela :)
0
🌸fraise
(25.06.16)
yapış affetme, çıkınca duş al bi şey olmaz.
0
rubenanyukov
(25.06.16)
yok girmedim hiç.
ama gir bişey olmaz
0
basond
(25.06.16)
memleketteki evimizin sitesinde havuz var. her yaz gittiğimde giriyodum ben hatta orada çalışan yüzme hocası tanıdığımızdı havuz temiz diyodu. ki lüks site, rezidans vs de değil bahsettiğim yer.

gir be ya, nolcak. serinlersin.
0
rayde
(25.06.16)
La noix +1

Bulunduğum şehirde genellikle beş yıldızlı otelin ve üniversitenin havuzu bile steril değilmiş. sitenizin havuzu ne kadar steril olabilir?

En yakın arkadaşım halk sağlığı laboratuvarında şehrin su ve havuzlarındaki temiz mi kirli mi analizlerini yapıp raporlayan kişi. Onun anlattıklarına dayanarak söylüyorum.
0
premium hayat yan gel yat
(25.06.16)
Geçen sene bir defa girebildim koşturmadan, bu sene daha giremedim. Girebilir miyim bilmiyorum

Yaz gelmeden hevesli idim ta ki buradan biri havuza işemeye dair bir soru soruncaya kadar. İçimdeki tüm havuz hevesini aldı götürdü o arkadaş sağolsun. Buradan kendisine selam ederim. Sabah erkenden kimse uyanmadan denenebilir.
0
kaymaktutmayansicaksut
(25.06.16)
Kaymak, nawar'ın sorusuydu o. Sorma beni de etkiledi o soru :) site sakinleri akli başında insanlardır diye düşünmek istiyorum sadece :p
0
🌸fraise
(25.06.16)
yanlız "temizleme" mevzusunda idrar temizlenmiyor. idrardaki bakterilere falan bakılmıyor yani "hmm bu havuza işenmiş" denmiyor. sıçılmış denebilir, ama işenmiş denmiyor.

hani "temiz" kriterleri farklı
0
la noix
(25.06.16)
suyu yutmamaya çalış, çıkınca da keselet kendini bi şey olmaz
0
komsu komsunun nickine muhtactir
(25.06.16)
Sitesine göre değişir. Bizimkini sabah akşam temizliyorlar bonesiz girmek de yasak. Denize giren adam havuza da girmeli. Deniz daha bok.
0
ThomasJefferson
(25.06.16)
BEn giriyorum her hafta temizlik yapiliyor ve rapor olarak mail atiyorlar eğer yeteri kadar steril degilse bikaç gün kapalı kaliyor
0
all girls dream
(25.06.16)
0.o

acemi cevabından sonra ben eve çocuk havuzu almaya karar verdim, salonun ortasına kuracağım. Zaten boydan sığarım tahminimce. Kendim yaparım cibidi cibidi.
0
kaymaktutmayansicaksut
(25.06.16)
Acemi, bütün hevesimi aldın goturdun. Öyle ya da boyle girerim diyordum ben yarın. Oldu o zaman, klima açıp oturmaya devam edelim biz :D
0
🌸fraise
(25.06.16)
(3)

kedi

deranzo
merhaba, kedim biraz hareketlenince hemen ağzını açıp köpek gibi nefes almaya baslıyor. son zamanlarda dikkatimi çekti bu. normal mi acaba bir problemi mi var? fazla da besliyoruz o yüzden mi kesiliyor nedir.
merhaba, kedim biraz hareketlenince hemen ağzını açıp köpek gibi nefes almaya baslıyor. son zamanlarda dikkatimi çekti bu. normal mi acaba bir problemi mi var? fazla da besliyoruz o yüzden mi kesiliyor nedir.
0
deranzo
(25.06.16)
çok sıcaksa terliyordur
0
sta
(25.06.16)
Çok sıcaklıyor. Az su içiyorsa da olabilir.

www.petmd.com
0
ThomasJefferson
(25.06.16)
kilo sorunu da olabilir.
0
whimsical
(25.06.16)
(4)

dolandırıcılık mı?

kuzey li
gün içerisinde ing banktan iki kez arandım, internet bankacılığı için sifre yanlış girilmiş ve internet hesabım bloke edilmiş ama ben ing'deki hesabımı geçen yıl bu zamanlar kapattırdım ve daha önce hiç internet bankacılığı kullanmadım. dolandırıcılık mı?edit: arayan numara ing bankın kendi numarası
gün içerisinde ing banktan iki kez arandım, internet bankacılığı için sifre yanlış girilmiş ve internet hesabım bloke edilmiş ama ben ing'deki hesabımı geçen yıl bu zamanlar kapattırdım ve daha önce hiç internet bankacılığı kullanmadım. dolandırıcılık mı?

edit: arayan numara ing bankın kendi numarası geri aradım, müşteri temsilcisi herhangi bir işlem yapılmamış olduğunu söyledi zaten hesaptakı paramı çekip kapattırmıştım.
0
kuzey li
(25.06.16)
hangi bilgileri verdin? telefonuna gelen şifreyi falan söyledin mi hiç?
0
tosunpasa
(25.06.16)
bilgi vermedim zaten verilecek bilgi yok, ingde hiç internet bankacılığı kullanmadım.
0
🌸kuzey li
(25.06.16)
üçüncüye aradılar ses kaydı sürekli internet sifresi oluşturtmaya çalışıyor.
0
🌸kuzey li
(25.06.16)
Hatta girerek dolandırabiliyorlar. 118 80 ile yapıldı daha önce. Kadın 118 80 i arıyor ama hatta girilmiş, çıkan kişi dolandırıcı.
0
ThomasJefferson
(25.06.16)
(7)

çanta için hangi outdoor markası?

antikadimag
jack wolfskin, the north face, decathlon markaları? hangisi iyidir? uzak dur, bunu al dediğiniz neler?
jack wolfskin, the north face, decathlon markaları?

hangisi iyidir? uzak dur, bunu al dediğiniz neler?
0
antikadimag
(25.06.16)
the north face 3 senedir kullaniyorum tas gibi
0
rentts
(25.06.16)
Günlük mü, zirve mi, gezi mi, deniz mi?
0
teknikekip
(25.06.16)
günlük ve gezide decathlonun çok güzel çantaları var birtanesine sahibim, 90 litre hem tekerlekli çekçekli, hemde sırta asmalı, 230 tl verdim aldım, aynısı fransada 25 euro . yani birazcık kazıklanmayı göze almak lazım tr de olunca
0
killerbee
(25.06.16)
yurt dışı seyahat. trekking değil yani amaç şimdilik.
0
🌸antikadimag
(25.06.16)
Seyahatse Thule.
0
ThomasJefferson
(25.06.16)
Seyahatte kullanacaksınız kesinlikle Decathlon. Ürünler hem sağlam hem ucuz.

**@killerbee marka zaten Fransız. Vergiler ve nakliye nedeniyle normal fiyatlar.
0
teknikekip
(25.06.16)
Benle yaşıt (26) 3 tane çantam var. Biri North Face biri Jack Wolfskin biri Tatonka. Hepsi gerçekten hala taş gibi. Tatonka otuz gün Interrail gördü. Çok yoğun kullanıldı bu çantalar hep. Sadece Jack Wolfskin'i diktirdim bir kere. Tatonka ve North Face'in renkleri bile solmamış annem öyle diyor.
0
m3mphis
(25.06.16)
(4)

Bahçelievler civarında arabadan anlayan?

ruhu sarisin
selamlar macgyverlar,yarın sabah bahçelievlerde bi arabayı görmeye gidicem ama sorun şu ki ben arabadan anlamam. sabah benimle birlikte araba görmeye gelebilecek, arabadan anlayan var mıdır?her şehir belirtmeyende olduğu gibi şehir: istanbul
selamlar macgyverlar,

yarın sabah bahçelievlerde bi arabayı görmeye gidicem ama sorun şu ki ben arabadan anlamam. sabah benimle birlikte araba görmeye gelebilecek, arabadan anlayan var mıdır?
her şehir belirtmeyende olduğu gibi şehir: istanbul
0
ruhu sarisin
(24.06.16)
nerdeyse her ilde bahçelievler diye semt/ilçe olduğunu biliyor muydun sevgili kardeşim
0
cekilmis gayfe
(24.06.16)
Duyurunun konusulmamis kurali: il adi yoksa istanbuldur!
0
diyarbakir karpuzu
(24.06.16)
adamakıllı bir ustaya gösterin ya da expertiz yaptırın.
0
greenplease
(24.06.16)
Araçtan ne kadar anlasan da garaja sokmadan görülemeyecek hatalar bilgiler mevcut. Ekspertiz şart.
0
ThomasJefferson
(24.06.16)
(4)

ufku açan tarihi-felsefi kitaplar

vacigok
merhaba.bu tarz kitaplar arıyorum, var mı önerebileceğiniz?
merhaba.bu tarz kitaplar arıyorum, var mı önerebileceğiniz?
0
vacigok
(22.06.16)
Tüfek mikrop çelik dilin varsa orijinalinde okumalısın.
0
ThomasJefferson
(22.06.16)
sergerde
(22.06.16)
Tüfek mikrop çelik demeye gelmiştim. gerçekten düşündürücü ufuk açıcı bir kitap.
0
freetakilir
(22.06.16)
Yaloom' un "Nietzsche Ağladığında" ve "Spinoza Problemi" ni sevebilirsin başlangıç olarak.
0
batiatus
(22.06.16)
(13)

iş hayatında whatsapp ile birlikte ortadan kalkan silsile/alt-üst ilişkisi

mr.goodcat
İş hayatında son bir senedir özellikle fark ettiğim şeylerden biri whatsapp üzerinden yazılan/bildirilen durumların sanki `off the record` gibi algılanması olayı. Yani biri üst amirini atlayıp onun üstünle iletişim kuruyor. Mail atmaya çekinir ancak whatsapp üzerinden söyleyeceklerini söylüyor. Kala
İş hayatında son bir senedir özellikle fark ettiğim şeylerden biri whatsapp üzerinden yazılan/bildirilen durumların sanki off the record gibi algılanması olayı. Yani biri üst amirini atlayıp onun üstünle iletişim kuruyor. Mail atmaya çekinir ancak whatsapp üzerinden söyleyeceklerini söylüyor.

Kalabalık ekiplerde bulunan biri diğerlerinin haberi olmaksızın amirle direkt iletişime geçebiliyor ve bunların gayet etik olduğunu düşünerek yapıyor.

Sizin de bu durum dikkatinizi çekiyor mu? Ne düşünüyorsunuz? Çevrenizde buna benzer olaylar var mı? Sizce etik midir?
0
mr.goodcat
(22.06.16)
böyle bir konunun etik kavramı dahilinde değerlendirilmesi dahi çok saçma. işyerimde var, işler nasıl yürüyorsa ona göre hareket ediliyor ve şu ana kadar bu durumu sorun yapan görmedim.
0
anily
(22.06.16)
bunda temel sorun whatsappin is haricinde de kullaniliyor olmasi. yani her gün dilekce vermiyorsun, daha farkli yaklasiyor insan. ya da her gün mail atmiyorsun sirket icinde yazismalar daha resmi geliyor.

sonra daha dün arkadasina ay albisem nassi olms yav xDxd diye selfie attigin dedikodunu yapip insan cekistirdigin, smileyden klavyesi olan bir ortamda, biriyle konusuyorken off the record algisinin otomatikman olusmasi normal.

benim de hosuma gitmiyor bu gidisat, sirketlere mail atiyorsun yanit dönülmüyor, facebooktan mesajlara yanit dönüyor. internetten ulasmaya calisiyorsun twitterda mention atmadan sorununu cözmüyorlar. bu gidisat bence de hos degil, sacma yani, ama ne yazik ki böyle.

slack ya da baska alternatif bir platform kullanilsa, cidden, whatsapp degil bu, smileyi kisayim, ciddi olayim algisi olusur. tamamen whatsapp, facebook, twitter gibi sürekli kullanilan isle alakali olmayan laubali mecralarin, is hayatina entegre edilmek istenmesinin bir sonucu.
0
wiillii
(22.06.16)
çalışan insanlar ve organizasyon yapısı ile alakalı bir durum.

çalışanlar adam gibi bir süzgeçten geçirilip işe alınırsa bunların hiçbiri olmaz.
0
teritori
(22.06.16)
bunun bir sorun olmadığını düşünen herkes aklını kaçırmış demektir
0
tchuck
(22.06.16)
bence çok da yerinde oluyor. gereksiz alt-üst etiketlerine bizim kadar takılan başka bir millet var mı bilmiyorum. bilgiye bu kadar hızlı ulaşmanın hakim olduğu bir devirde bunlar biraz boş. whatsapp sayesinde insanlar verimli bir şekilde birbirleriyle iletişime geçip gerekli müdahale ve bilgilendirmeleri anında yerine getirebiliyorlar. ben bir işi tamamlamak için gereken bilgiyi üstümün üst biriminden alacaksam o süreci dallandırıp budaklandırmak saçma değil mi?

off record olmaması gereken süreç/iş takibi gerektiren durumlar, kurumun diğer kurumlarla ilişkisi vs. söz konusuysa bunun mail ile yapılması doğru olandır, yarın öbür gün böyle böyle diyebilmek adına önemlidir o ayrı. birimlerin whatsapp grubu kurması ve bu grubu sadece işle ilgili bir durumda kullanıyor olmaları operasyonel süreci kolaylaştırıyor.

bunu suistimal eden, kötü kullanıp kişisel sınırları aşan varsa o şahıs ve olay içinde değerlendirmek gerekir.
0
patiska
(22.06.16)
@patiska,

ne demek bizden başka takılan biri var mı?
alt üst ilişkisine takılmayan şirket mi var dünyada? adamı anında kapının önüne koyarlar.
0
tchuck
(22.06.16)
@tchuck alt-üst ilişkisi! adı altında egolarını projekte edip fazla şekilci yaklaşan sistemden bahsediyorum. bu ülkede top seviyede. yoksa dünyanın her yerinde en kurumsalından en patron şirketine kadar her kurumda belli bir kurum kültürü vardır ve o kurum kültürü neyi gerektiriyorsa o şekilde saygı çerçevesi içerisinde davranırsın.
0
patiska
(22.06.16)
@patiska,

alt üst ilişkisinin egoyla vs. alakası yok.
iletişim kademeli gide,r herkes bir üstüne iletir çözemediği problemleri veya raporları.

yoksa se nwhatsapp'tan direkt en üste ulaşmaya başlarsan, aradaki üstün bostan korkuluğu muamelesi görür. aradaki o yetkili tamamen çekilrise de, bu sefer en üstün "başlarım sizin muhabbetinize" diyerek yine o mevkiye birini getirir ve yine aynı süreç işler. bu gerizekalıca problemlerin aşılması için, herkes sorumlu olduğu kişiye raporlar.
0
tchuck
(22.06.16)
Whatsapp kullanmıyorum hiç açmadım bile. olay çözülüyor.
0
ThomasJefferson
(22.06.16)
çalıştığım koskocaman holdingin whatsapp grubu var. holdingin sahibinden, ceoya kadar herkes yazıyor. arada geyik bile dönüyor.
0
suicides underground
(22.06.16)
sektör önemli yorumlarken.

alt üst iliskisi söyle önemli. projeler var, herkes bölüm kendi icinde karar verirse, argeye sormadan etmeden, o isten bir b.k olmaz. emir komuta zinciri, denetlemeyi de mümkün kiliyor. tornadaki adam, proje müdürüne degil de ceoya soracaksa o isi, o sirket bir yila kalmaz batar.

modea tekstil vs bilemeyecegim. bilgi islem ve yazilim sektörü bir rahat. ofis veri girisi ekonomi borsa bilemem, mühendislikte sacmaliktir alt üst iliskisinin yok sayilmasi. oldu olacak, bölümlere ayirmayalim, herkes komün hayati sürüp imece usulü proje gelistirsin, argeye bulassin.

gülerler.

ama bir baskasinin sektöründe alt üst bölüm iliskisini yoksaymak önünü acabilir, bilemem. asiri genellemeyelim lütfen.
0
wiillii
(22.06.16)
ast üst ilişkisi saçma denmiş.
hayatımda böyle saçma bir şey duymadım.

o zaman en alt kademedeki herkes sorunlarını direkt genel müdürle çözsün.
500 üstü çalışana sahip bir şirkette bütün sorunların üst düzey yöneticilere gittiğini düşünsenize? adam kafayı yer.
0
teritori
(23.06.16)
Dediğimi komple birimler kaldırılsın herkes genel müdüre gitsin gibi mi ifade ettim anlamadım. Söylediğimin arkasındayım, alt üst ilişkisi değil saçma olan şekilcilik, ikları da şekilci yöneticileri de- daha fazla uzatmayacağım, sıkıldım zira.
0
patiska
(24.06.16)
(11)

Toplama kasa mı hazır kasa mı?

utkumon
Merhabalar, birkaç ay sonra masaüstü bilgisayar alacağım ama hiç anlamam bilgisayarlardan.Öncelikle bilgisayarı ne için kullanacağım;-Hayvan gibi oyun oynamak(Max. ayarlarda) evet tek amacım bu.Bir de sessiz çalışmasını, çok ısınmamasını ve kasma/donma yapmamasını vs. istiyorum.Ram minimum 8 gb ekra
Merhabalar, birkaç ay sonra masaüstü bilgisayar alacağım ama hiç anlamam bilgisayarlardan.

Öncelikle bilgisayarı ne için kullanacağım;
-Hayvan gibi oyun oynamak(Max. ayarlarda) evet tek amacım bu.

Bir de sessiz çalışmasını, çok ısınmamasını ve kasma/donma yapmamasını vs. istiyorum.Ram minimum 8 gb ekran kartı ise 4 olmalı.İşlemcilerden pek anlamam, o kısmını size bırakıyorum.
Bir de 5 yılı ilk günkü haline yakın çıkarması lazım. Bilgisayarı alacağım zaman daha detaylı yazarım ama, bütçe 2500-3500 arası. (Sadece kasa)

Şimdi toplama parçalar alıp kendim mi yapayım, yoksa Asus'un çok güzel kasalarını buldum bu fiyat aralığında. Onlardan birini mi alayım?

Örneğin: www.gold.com.tr
www.gold.com.tr

Son olarak da güzel bir monitör bana kaça patlar?
0
utkumon
(21.06.16)
kasa topla bu fiyatın yarısına alırsın.
monitör için de en az 500 kaat ateşlersin
0
cekilmis gayfe
(21.06.16)
masaüstü alıyorsan topla.
0
ThomasJefferson
(21.06.16)
Masaüstü sistem için toplama olması her zaman için fiyat avantajı sağlar ama montajı hem sabır hem de dikkat gerektirir. Eğer parçaların montajını yapabileceksen sıkıntı olmaz ama yapamayacaksan da anakart veya kasayı (dış kasa) aldığın yere ufak bir ücret karşılığında da toplatabilirsin.
0
EkimBebesi
(22.06.16)
tabii ki toplama pc.
0
ya ben lan neyse
(22.06.16)
Peki 3000 liraya toplanan bir sistemin(sadece kasa) özellikleri (İşlemci, ram vs.) aşağı yukarı nasıl olur?
0
🌸utkumon
(22.06.16)
sakın hazır kasa almak gibi bir hata yapma. internetten araştır, git vatan'a topla.
0
prince legolas
(22.06.16)
al bu da önerim. i.hizliresim.com
0
prince legolas
(22.06.16)
ben 1-2 ay önce şu anki sistemimi yeniden topladım. yaklaşık 3000 tl etmişti. merak etmiştim şu anda toplasam ne kadar eder diye. yoksa aynısından tekrar toplamadım. :)

i5 3570k
hd 7850 sapphire 2gb oc 256 bit gpu
4 gb kingston ram
vs 228 h asus monitör
500 gb hdd
600 watt psu
asgard pure black edition kasa
asus dvd writer
falan

ben 1900 e toplamıştım ama dolar çok yükseldi. ben 3 sene önce toplamıştım. aynı parçalar aynı yerden -vatan- bu fiyataydı ama sanırım ekran kartı artık vatanda yok.
0
ya ben lan neyse
(22.06.16)
max ayarda oyun kasicam diyosan gtx1070 almani öneririm yada garantili ikinci el 980ti bak donanımhaberden fln
0
berginyonbaenre
(22.06.16)
toplama +1

ssd mutlaka olsun.

guzel monitorden kastin ne bilmiyorum cunku 1200 1500'e de monitor var ve "guzeller"
ortalama monitorler ise 23-24" olanlar 500-600 liraya bulursun.
asus vx239h var bende memnunum. AOC'nin modellerine falan muhakkak bak
0
jedilance
(22.06.16)
Hayvan gibi oyun oynamak(Max. ayarlarda)
Bir de 5 yılı ilk günkü haline yakın çıkarması lazım.
bütçe 2500-3500 arası.

hayal görüyorsun. bulursan haber et yedek olsun diye alayım bari koyayım kenara...
şimdi gtx1080 çıktı, ben geçen yaz topladım. 980ti var senin bütçenle sadece ekran kartı alınıyor... max ayar derken? gidip çift monitör 1440p 144hz oynasam sli şart... bu bile yetmiyor.

2500 liralık bilgisayar 5 yıl ilk gündeki performansıyla her oyunu max oynatsa zaten 10k+ paraları niye vermek gereksin high-end sistemlere? az mantık ya... öneri de yapamam. bu beklentiye sahip birine bu bütçe kapsamındaki en uygun önerileri yapıp optimum performansı alacağı sistemi de toplasak memnun olmayacak sonuçta...
0
ucan spagetticanavari
(22.06.16)
(13)

beyin (sakatat)

anonymice
Yediniz mi hiç? sever misiniz? bakış açınız nedir?https://www.youtube.com/watch?v=tR65spkBgj0
Yediniz mi hiç? sever misiniz? bakış açınız nedir?
www.youtube.com
0
anonymice
(21.06.16)
Yedim sevmedim iğrenç
0
basond
(21.06.16)
Cocukken dedem hafta sonu beni alirdi,onun evin giderken yolda sakatat alisverisini yapardi,eve gittigimizde sadece beyni haslayip ,terbiye eder ve sade limon ve yesillikle cok şık bir tabakta onume koyardi,bayilarak yerdim bende.dedemden sonra kimse yapmadi,bir kere methedilen bir yerde yedim ama yiyemedim.son oldu,uzun zaman olmus.
0
duptıs
(21.06.16)
kelle paçadan nefret ederim ama beynin soğuk meze tarzı sunumları var. onlar daha güzel. yine de 16 yıl yemesem aklıma gelmez.
0
dr cucu
(21.06.16)
Yedim salatayla gideri var.
0
ThomasJefferson
(21.06.16)
Kele paca falan yemem ama beyin salatasi yenir. Guzel yapilirsa cok iyi oluyor. Ama oyle hadi beyin yiyelim seklinde bi' yaklasimim kesinlikle olmaz. Denk gelirse annemin yaptigini bi' ihtimal.
0
isott
(21.06.16)
Söğüş yersen seversin.
0
yineiyisinoxford
(21.06.16)
Beyin salatasi yemiyirum, vicik vicik geliyor bana.
0
kuehles blondes
(22.06.16)
Çokca yedim. Çok severim. Bol limon ve soğan ile salatası yapılırsa çok güzel olur.
0
Dr_Stat
(22.06.16)
beyin çok güzel birşey, kellepaça nın içinde mükemmel gidiyor.
0
nucleon
(22.06.16)
kelle paça işkembe favorimdir. beyine ise hala cesaret edemiyorum. yiyenler güzel olduğunu söylüyor...
0
gotic
(22.06.16)
Evet, severim.
0
arnold schwarzeneger
(22.06.16)
Burada çok az kişi İzmir Söğüş yemiş sanırım.

Söğüş yiyen biri beyin yemeden duramaz
0
turkuaz
(22.06.16)
koç taşağı dışında hepsini yerim özellikle kelle, işkembe aaah şimdi şırdan olacaktı ki gömecektik.
0
bay b
(22.06.16)
(3)

Kalecilik - Ters elle kurtarış?

Yıllar önce ntv spor jeneriklerinde peter cech olduğundan emin olduğum bi kaleci görüntüsü vardı.şut çekiliyor, top kalecinin sol köşesine doğru gidiyor yere paralel 30 cm yükseklikte, kaleci uzanıyor, normalde iki elini de yumruklamak için kullanabilen bi kaleci sol eliyle topu yumruklar, havada uz
Yıllar önce ntv spor jeneriklerinde peter cech olduğundan emin olduğum bi kaleci görüntüsü vardı.

şut çekiliyor, top kalecinin sol köşesine doğru gidiyor yere paralel 30 cm yükseklikte, kaleci uzanıyor, normalde iki elini de yumruklamak için kullanabilen bi kaleci sol eliyle topu yumruklar, havada uzanırken sol yumruğu yetişmiyor ve sağ omzuyla birlikte vücudunun sağ kısmını havada bi büküyor topu sağ eliyle tokatlıyor. böyle arkadan kol çıkarmış da uzatmış gibi bi görüntü oluyo.

yıllardır arıyorum bulamadım, bu kurtarış şeklinin bi ismi varmı onu da bilmiyorum, ama buffon çokça kendini bükebiliyo uzatabiliyo havada. bi buldurabilirseniz çok sevinirim, kordiroda cechi görünce aklıma geldi yine kudurcam.
0
[email protected]
(21.06.16)
şu olabilir mi?



youtu.be

değilse de bulunca ben de görmek isterim :)
0
3 oda 1 salon
(21.06.16)
High dive save deniyor ona.
0
ThomasJefferson
(22.06.16)
tam olarak o kurtarış, olması lazım :) biraz farklı anlatmı olsam da yanlış hatırlıyo olabilirim. ben saatlerce videolarını izledim bulamadım bunu, şimdi chelsea liverpool maçlarına bakıp hdsini bulcam inş.. tekrar teşekkürler.
0
🌸[email protected]
(22.06.16)
(15)

"Doktorlar onca insanla uğraşıyor" geyiği

tchuck
ya arkadaşlr sıkmadı mı? bak ciddi soruyorum ha sıkmadı mı?allah aşkına ülkede kaç tane meslek insanla uğraşmıyor ki?doktor çok insanla uğraşıyor diye 70-80 yaşında insanlara böcek gibi davranabilire getiriyorsunuz lafı.kasiyer,güvenlik görevlisi,POLİS?,mağaza çalışanlarıbilmem ne diye uzatayım bu l
ya arkadaşlr sıkmadı mı? bak ciddi soruyorum ha sıkmadı mı?

allah aşkına ülkede kaç tane meslek insanla uğraşmıyor ki?

doktor çok insanla uğraşıyor diye 70-80 yaşında insanlara böcek gibi davranabilire getiriyorsunuz lafı.
kasiyer,
güvenlik görevlisi,
POLİS?,
mağaza çalışanları

bilmem ne diye uzatayım bu listeyi. hepsi doktorların bi günde uğraştığı insanın 50 katıyla uğraşıyor. o zaman onlar da böcek gibi davransın?

ama işin özü bu değil aslında değil mi?
işin özü o aptal egolar. 7-8 sene okumuş olmanın sonunda kendinizde gördüğünüz hak bu. insanları aşağılamak. eşsiz, ikamesiz bir meslek yapıyor olmanın verdiği o ego asıl olay.

o yüzden böyle davranıyorsunuz. yoksa maaş, nöbet, insanalrla uğraşmak vs. hepsi traş. hiçbiri insnalara böcek muamelesi yapmanın sebebi değil.

asıl sıkıntı devlette aslında.
bu doktorların eğitimini 7 sene veriyorsan bunun bir maliyeti vardır. 300binse 300bin, 500binse 500bin.
gidip bu hayvandan bozma tipleri çat pat denetleyeceksin. cezaları yağdıracaksın, sonra da lisansını yırtıp atacaksın ve ona verdiğin eğitimin ücretini de tahsil edeceksin.

çünkü doktorluk diğer mesleklerden farklı. bir meslek değil daha doğrusu.
öyle mevlam kayıla bırakılırsa böyle olur.

neyse ne diyorduk,
evet aslında olay insanla uğraşmak değil demi?
0
tchuck
(21.06.16)
İyi de o saydığın mesleklerin hepsinde var sıkıntılı tipler. Ben kaç tane doktora gittim birinden de kötü bir muamele görmedim. Meslek genellemesi yapmak saçmalık.
0
i was made for you
(21.06.16)
Bu ülkede özellikle iki meslek grubundan insanlar egonun somutlaşmış halidir:
-akademisyenler
-doktorlar.

Cidden de "ama o kadar sene okumuşlar", "o kadar insanla uğraşıyorlar :'(" muhabbeti sıktı. Okudu da bizim hayrımıza mı okudu bunlar?
0
m e b
(21.06.16)
Saydığın mesleklerden bir tek doktor feedback alıyor. Mağaza çalışanını buna katamayız çünkü mağaza çalışanının kitlesi bellidir ve başka mesleklere geçebilir esnekliği fazla. Doktorun işi her insanla uğraşmak. Hedef kitlesi yok bilenle bilmeyenle herkesle uğraşmak zorunda ve bu meslek için yıllarını heba ediyor. Şu odalara dalan yaşlı insanlardan ben hasta olarak bıktıysam doktorun bıkmış olması doğaldır. Bu ülkenin cahili bambaşka oluyor sayıca da çoklar. Pencereden bak mesela sitede oturmuyorsan yanlış park etmiş, kaldırımı kapayan en az iki araç görebilirsin.
0
ThomasJefferson
(21.06.16)
Doktor insan canıyla uğraşıyor, diğer mesleklerle kıyaslamak doğru gelmedi.
Ciddi hastalık durumlarında daha iyi anlaşılır bu.
0
firez
(21.06.16)
"sanki cerrah sürekli bir ameliyattan çıkıp diğerine giriyor" djsjfksk. neyin kafası ya.

abi sana gelince, bence başkasının olayından gaza gelip doktor nefreti bileme. ha bir de şu yazımını imlanı düzelt bi zahmet. türk kürt meselesine dönecek karşılıklı nefretleşe nefretleşe.
0
shotgunwoman
(21.06.16)
iyi de o devlet 300bin egitimi cikariyor merak etme. Ayrica ceza da yagdiriyor. Ustelik GEREKSIZ yere. Sorf bu yuzden devlette doktor kalmadi. Umarim basiniza gripten daha buyuk bir dert gelmez de sovdugunuz doktorlari devlette bulamayinca baska seylere saydirmazsiniz. Ha pardon o da doktorun sucu oluyor
0
la noix
(21.06.16)
Sıktı. Vallahi de sıktı. Özellikle de doktorlara ve öğretmenlere "o kadar para alıyonuz tatil de yapıyonuz hayat size güzel valla bence sizin maaşları düşürsünler" geyiği çok sıktı.

Sıkıntılı örnekler üzerinden meslek grubunu yargılamak bana yersiz geliyor (kolluk kuvvetleri hariç, zira dünyanın bütün polis teşkilatları ya halk düşmanlarını işe alır ya da aldıkları insanı kendi tedrisatlarından geçirerek bu forma sokarlar) burada esas sorgulanması gerekenin toplumsal yapı olduğunu düşünüyorum ben. En basitinden: hangi iş düzgün yürüyor da hastanelerin pirupak olmasını bekliyoruz ki? Metroda inenleri beklemeden omuz atarak ilerleyen insanların olduğu bir ülkede "doktorların egosu var" demek sorunu çözmüyor.

Hekimlerin, akademisyenlerin, mühendislerin, sosyal bilimcilerin, kısacası etik ve ahlaki kurallara en çok bağlı olması gereken kişilerin yanlışlarının dağ olup birikmesi toplumun bozulmasıyla açıklanabilir. "Doktorların egolu olmasıyla" değil. Zira ben Starbucks'tan çıkmayan medikal doktor Berkecan'ın da, kampüs içerisinde otostop çeken öğrenciyi alıp gidene kadar iki kelam etmemiş akademisyenin de gerçekten işini dört dörtlük yapabileceği konusunda şüpheliyim, istisnalar dışında.

Ayrıca meslek koşulları da açılacak başka bir parantez. Şimdiki sağlık sistemi standart ve memnun edici muayene süresi olan en az 10 dakika kuralını herhangi bir şekilde sağlamıyor, sağlayamıyor. Bunun suçlusu da doktorun kendisi değil, basiretsiz iktidarların bugünlere kadar getirdiği sağlık sistemi.
0
sevgikusunkanadinda
(21.06.16)
peki şu 'doktorluğun diğer mesleklerden farkı yok hurrdurr' klişesi ne zaman bitecek?
olay tamamen insanla uğraşmak, siz kabul etseniz de etmeseniz de. sağlık çalışanları karşısındaki insanın direkt 'id'iyle uğraşır. sağlığıyla, hayatıyla. karşındaki insanın vücut bütünlüğünü bozarsın. bu kasiyerin veya polisin yaptığı işten çok farklı. ben babamın dükkanında kasiyerlik, tezgahtarlık da yaptım. günde 200 insanla uğraşırsın ama uğraştığın şey 'süper ego', hadi bilemedin 'ego' olduğu için zorlanacak bir şey yoktur. en fazla 'yok hanımefendi kurtarmaz' dersin, müşteri çeker gider.
'id' ile uğraştığında karşında primitif bir canlı çıkıyor. koluna batan iğnenin acısından mala bağlıyor misal. tabii ki acı çekmeden kan aldırmayı ister insan, orası ayrı, ama sanki kolunu testereyle kesiyormuşuz muamelesi yapmak? orası acıdığı için veya anca üçüncü girişte damar yolu açılabildiği için karşısındaki sağlık çalışanının tüm eğitim kariyerine saydırmak? sanki kolda oluşan morluk bir haftaya geçmeyecekmiş gibi, o acı akşama çoktan unutulmayacakmış gibi ortalığı birbirine katmak (evet, sırf bunun için günde bir sürü insanla ağız dalaşına girersiniz. 9 tanesini alttan alırsın 10.ya patlarsın)? ilkel savunma mekanizmaları işte bunlar. super ego'sunu yeterince geliştiremeyenlerin işi. yani bir bakıma günde 200 tane insanla değil, 200 tane hayvanla (ben burada hayvan kelimesini kullandığım için ne egoistliğim kalır, ne karşımdakini küçümsediğim, ne götü kalkıklığım. du bakalım) uğraşıyorsun, hepsi de sana kendisini öldürecekmişsin muamelesi yapıyor. yolda bulduğunuz köpekten bir kan almaya çalışın bakalım.
üstelik sağlık bilimleriyle ilgisi olmayan kişilerin sağlık çalışanlarını eleştirirken, kötülerken öne sürdüğü sözde 'kanıtlar', yaşanmış olaylar, tecrübeler vsvs bilinçli bir şekilde incelendiğinde büyük çoğunluğu (tabii ki hepsi değil, hata yapan, işini savsaklayan doktor da çok) hastaların olayları yanlış yorumlaması. bunu burada ve ekşide açılan başlıklarda da görebilirsiniz. bir başlık açıldı misal: www.eksiduyuru.com iki tane profesyonel görüş var içeride, birisi benim. ikimiz müdahale etmesek o doktor cahil, yanlış tanı koyan, hiç öyle şey olur mu yahu diye aşağılanan bir doktor olacaktı. bu örneği şimdi sülale, mahalle, toplum geneline yayınız. aha işte gül gibi bir doktor fobiniz ve şiddet normalleştirmeniz oldu. bu bilgi eksikliğini gidermek de tabii doktorun görevi, konuşması lazım; ama işte o noktada kapıda oflayıp puflayıp sıra bekleyen 50 kişi geliveriyor akla. bir de bazen insanların neyi bilmediğini ve bunu ne kadar büyüteceğini kestiremiyorsunuz.
yani burada bir kelebek etkisi durumu var.


şu son videoda bile başı belli olmayan olayları izleyip izleyip doktora saydırmış millet. valla adam bastonluymuş değilmiş, bunlar önemli değil. aynı adamın çocuk siktiğini öğrenseniz ne bastonu kalır ne yaşlılığı, bu ajitasyonları geçeceksiniz bir kere (evet, sağlık çalışanları insanların, insanlığın boktan yüzüyle bir tezgahtardan daha fazla haşır neşir oluyor). doktor aşırı bir tepki veriyor. veriyor da niye veriyor? videoda olayların başı yok. kadın habire çantasını karıştırıyor, demek ki bir şey olmuş. başlığa girip okuyayım diyorsun, 200 tane entry var, olayı mantıklı bir şekilde ele alan bir, iki. akşam haberlerinde zaten doktoru hiç dinlemeden direkt taksim'de sallandırırlar. popülizme yenik düşmeden soruşturulsa bari. neyse, açıkçası ben de öğlen yemeğinden dönüşte odamda birisini görsem öyle dellenmem şimdi, yalan yok. çantayı falan orada bırakmak saçmalık çünkü yaşadığımız toplumda o odaya girilmesi ihtimalinin yüksek olduğunu bilmen lazım. ha buna kızmak da hakkı mı? evet hakkı (bu kadar kızacak ne vardı? video bize bu bilgiyi vermiyor bence). hayatınızın hangi döneminde bir meslek erbabının odasına davetsiz girip oturdunuz, onu söyleyin bana? yahu patronun gelip odanda seni böyle bekliyor olsa aksam gelip ekşi'de pasif agresif paragraflar dizersiniz. neyse ne işte. doktoru dinlemeden atıp tutmak saçma bu video hakkında.

ve evet, kabul etseniz de etmeseniz de sağlık alanı diğerlerinden farklı. deal with it.
ve yine ek olarak: polis ve asker de sizden farklıdır. kafanıza niye her fırsatta cop yediğinizin bunla bir alakası var.
0
dr cucu
(21.06.16)
çekememezlik başa bela kardeşim.

onlarca doktora gittim, tatmin olmadıklarım da oldu ama hiçbir zaman ne kötü muamele ne de azar işittim. gayet memnunum kendi adıma.
0
doxanikee
(21.06.16)
Hepsini sayamam ama doktorun kötüsü de gerçekten fena,ağız burun kıranları anlayabiliyorum.yaşlı yaşlı insanları köpek kovalar gibi gönderen cadaloz genç doktorlar gördüm daha geçen hafta,bugün videosu çıkan olay benim gördüklerimin yanında hiçbişey değil,.belki iş stresi,belki nöbetler,belki başka şeyler ama hiç bi insan bu muameleyi haketmiyor.İşini iyi yapan zaten saygıyı görüyor,başkalarına da tavsiye ediliyor.burada bile tavsiye almıyor muyuz doktor konusunda.
0
essoist
(22.06.16)
sıkmadı. az bile. hastalar önce haklarını sonra da adam olmayı öğrenene kadar da sıkmayacak. sağlık sistemine, devlete laf edip hakkını araması gereken hıyarlar, kabahati doktorda buluyor. sağlık sisteminin bu hale gelmesinden sen sorumluysan, köpek gibi muamele edilmesini de kabul edeceksin. çıkıp "hastane kuyrukları bitti" geyiği yapıyorsan, o kuyrukta can verirken ağlamayacaksın. çünkü aslında öyle bir kuyruk yok değil mi? bitti di mi?


doktorlar, salak salak kıyasladığınız kasiyerlerle nasıl denk iş yapıyor olabilirler. kasiyer dediğin kişi insanlarla al-ver muhabbeti yapar işi biter. en fazla sözlü tartışmaya girer falan. lan doktorun karşısına çıkan herkesin ortaya koyduğu şey ya kendi canı ya da sevdiklerinin canı. eh doğal olarak kasiyerin karşılaştığı insanlardan daha fazla tedirgin, kaygılı, sinirli vs oluyorlar. bir kasiyer günde 5 tane hıyar müşteriye denk gelebilir, ama doktorun her hastası kendine özel olarak biricik durumda. herkesin derdi can. o yüzden gerginler. bu gerginlik de doktora yansıtılıyor. doktor alttan almak mecburiyetinde değil. çünkü o gidince yeni gelen de aynı olacak. doktorun gözünde hepsi eşit. sen kardeşin için gergin olabilirsin ama doktor için dışarıdakilerden farkın yok.

özetle, doktorlar gerçekten de insanla uğraşıyorlar. ama o insanlar tam olmamış. aralarında kendini doktor zannedeni de çok. hadsiz, terbiyesiz, cahiller. malum videodaki yaşlı adamı böcek gibi odadan kovmazsan sana saygı duymaz. dışarıdakiler de saygı duymaz. öyle bir sürü ki ancak çoban sopasını kaldırırsa siniyor. yoksa çobanı parçalar. doktorlar, haddini bilmeyen hastalara had bildirerek az bile yapıyorlar. madem ki derdin var, dermanı da doktor da, eh bi zahmet kıracaksın kıçını oturacaksın, ne söyleniyorsa efendi efendi dinleyeceksin. yok bu sana uymuyorsa, evde kendi kendine hallet ameliyatını da tedavini de. böylece "bitti" dediğin hastane kuyrukları gerçekten biter.
0
elestirman
(22.06.16)
Çoğu doktor özele kaçtı ve baya bi ameliyat devlette hiç yapılmıyor . Doktorlara hepimiz muhtacız ama parası olmayanlar artık iyileşemeyecek duruma geliyor . Bence bu konuya takılsan daha iyi . Bi olay oluyor ve genelleye genelleye bitiremediniz yani . Gözümün önünde kaç hasta ölümden döndü . Azcık empati azcık saygı .. Doktor olamayanlar da söve söve bitiremedi doktorlara . Her sektörde iyi de vardır kötü de anlayın artık
0
lilidance
(22.06.16)
evet cidden sıktı bu muhabbet. neyi kanıtlamaya çalışıyorsun? böyle düşünüyorsan böyle düşün. cok mu sinirinizi bozuyoruz ehehehehehehehöhöhöh xD
0
yuvarlanantencereninkapagi
(22.06.16)
yoo gayette farklı, senin bu topluma katkından çok daha fazla katkıları var, ki bunu dandik maaşlar fazla nöbetlerle yapıyorlar.
0
KaraSakall
(22.06.16)
kanka senin acilen kedi-köpek alman lazım. bu kadar stres sağlığa zarar.

işlerinin tıkandığı yerde duyuruya sorabilselerdi belki daha rahat olurdu doktorlar da. ama hayati konuda sorumluluk almak için gerekli olan tutumlar var.

memnun değilsen özel hastanelerde senin bir aylık maaşını yarım saatlik muayene için alan çok tatlı dilli doktorlar var^^ oraya gidebilirsin.

ücretsiz sağlık hizmetinden memnun değilsen de tepkini sandıkta gösterirsin :p
0
seksen9
(22.06.16)
(5)

İnsan hayatının değeri

nawar
GÜNCEL DURUM: 36 oy - 7 evet - 29 hayır Özeti başa koyayım: insan hayatının, sosyal medyada konuşulduğu kadar değerli olduğunu düşünüyor musunuz?10 numara troll konusu gibi duruyor, farkındayım. Amaç bu değil. Hatta burada tartışmak yerine anket koydum. Böylece burada yapmacık takılmak yerine gerç
GÜNCEL DURUM: 36 oy - 7 evet - 29 hayır

Özeti başa koyayım: insan hayatının, sosyal medyada konuşulduğu kadar değerli olduğunu düşünüyor musunuz?

10 numara troll konusu gibi duruyor, farkındayım. Amaç bu değil. Hatta burada tartışmak yerine anket koydum. Böylece burada yapmacık takılmak yerine gerçekten düşünülen cevap verilebilecek diye düşünüyorum.

Soru şu: 100 sene önce 1,5 milyara yakın olan, şu an 7,5 milyar civarında olan bir insan nüfusu var. Yani %500 artmış. Bu, yüz yıl içinde olan iki büyük dünya savaşı ve diğer büyük savaşlara rağmen böyle. Bu tempo ile yapılan hesaplamalara göre 100 yıl kadar sonra nüfusun 11 milyarı geçmesi bekliyor. Haliyle insan bu kadar çok bulunan bir canlıyken sizce sürekli sözü döndüğü kadar "çok değerli" mi insan hayatı?

Bunu cevaplarken Sevdikleriniz üzerinden bakmayın onlar tabii ki değerlidir. Genel olarak insanlar diyorum ben.

Bu da anket: www.strawpoll.me


Burada önemli nokta "KONUŞULDUĞU KADAR" değerli olup olmadığı. Yoksa "bir sayfa kağıt mı daha değerli, insan mı?" anlamında değil :D
0
nawar
(21.06.16)
İnsan hayatı potansiyelinden dolayı değerli ama suçu %100 sabit olan katil, tecavüzcü, katliam sorumluları, radikal dinciler vb. insanların idamı şart. Hümanist olmak insanlığa zararlı.
0
ThomasJefferson
(21.06.16)
Değerini neyin alıp götürdüğüne bağlı. Değerler göreceli olarak belirlenir; altını bakırdan değerli kılan göreceli az bulunuşudur. İnsan hayatından daha değerli gördüğüm şey ya da görece olarak insan hayatının önüne koyduğum şey, dünyanın kendisi. Eğer bir epidemiyle dünya kendine reset atmaya çalışırsa, insan hayatı doğadan değerli değil ama insan hayatı yine değerli. Altınla gümüşü karşılaştırıyor gibi olsun. Ancak, yanına dünyayı koymadığında, insana insanla zarar verdiğinde insan hayatı daha değerli hale geliyor. Yani savaşla, ıvırla, kıvırla insan öldürdüğünde; insan hayatının değeri tek başına kaldığında değerli oluyor. Başka biri de hayvanla insanı karşılaştırınca, hayvan hayatını değerli görebilir.

Burada biraz şöyle bir durum var, şuradaki sağdaki grafiğe bakalım. Bir satış grafiği. Daily Telegraph ile The Times'ın satışlarını karşılaştırıyor.
www.statisticshowto.com
Grafiğe bakınca satışlar yarı yarıyaymış gibi ama grafik 0 noktasından başlamıyor. Sadece %10 civarı bir fark var. Bu da onun gibi bence. İnsan hayatı değersiz değil, değerli. Bir denklem kurabilir miyiz, bilmiyorum. Tek başınayken veya başka şeylerle yanyanayken en değerli şey ama gözümde yanında tek daha az değerli kaldığı şey dünyanın kendisi.

Özetle insanın hastalıkla ölmesi ile depremde ölmesi; yine depremde ölmesi ile tabanca ile vurulması arasında fark görüyorum. İlki tamamen doğa eliyleyken, depremde ölmek hem doğa, hem insan karışımı, üçüncüsü sadece insan.
0
aychovsky
(21.06.16)
İnsanhayati bu ulkede en degersiz sey.
0
EasyTiger
(21.06.16)
yok bence gayet güzel bir soru bu hatta sen iyimser ve ılımlı bakmışsın gibi olaya. insan hayatı değerli falan değil. daha doğrusu, kolaylıkla herhangi birinin elinden alınabilecek bir hak. içinde bulunduğumuz toplulukta sivrilip "özel" hale gelmediğimiz sürece birey olarak önemimiz yok. sivrildiğimiz zaman da hayatımız sadece "nispeten" değerli oluyor. öyle dokunulmaz, erişilmez bir önem neredeyse kimse için yok.

bu bizim gibi fani ve egolu insanlar için kabul etmesi çok zor bir gerçek. ben de mesela şu gün kardeşim ölecek olsa tabii ki deliririm, "hıı hayatı değerli değildi ki :S :S" deyip geçemem. ama gerçek şu ki kendi oluşturduğumuz değerler ölçüsünde birbirimize bi' şeyler veriyoruz işte. özünde birey olarak herhangi birimizin hayatının anlamı yok. bana hep çok ilginç gelmiştir mesela savaşta öncü kuvvetlerin olması... hatta şu "yıpratma savaşı" taktiği çok daha ilginç. düşünsene, askersin ve komutanların diyo ki çocuklar bizde daha fazla adam var, ikimizden de eşit sayıda giderse biz onlara üstün geliriz. ya da ne bileyim önden sürüyolar sizin takımı/birliği adına her ne deniyosa, sağ çıkma şansınız yok. gidiyosun sen de.

hayat böyle yani genel olarak. insan hayatı ucuz ve çoğunlukla değersiz. dediğim gibi sadece kendi belirlediğimiz değerlere göre birbirimize değer biçiyoruz, o kadar. ben şu hayatta sadece "istatistik"ten ibaret olan 12-13 insan için "istatistik" değilim. diğerleri ben öldüğümde ne ağlayacak ne de hayatlarında herhangi bir değişim yaşayacak.

hem bi kere sayıca da çok fazlayız. bu kadar insana gerek yok. insan hayatı esastır, geçerlidir vs. bunları geçiniz. böyle bi dünya yok. yasal olarak olmasa dahi kölelik hala dünyanın çoğu yerinde mevcut mesela. olmamasının imkanı yok çünkü. tamam bugün "hadi kölelik geri gelsin" diyemezsin, denmez ama köleliği de kaldıramazsın. çünkü her insanın hayatı değerli falan değil amk. bak mesela bugün sana falanca ülkeden 10 tane insan getirsem desem ki bunlar senin kölen. bunu sadece o insanlara "insan" olarak baktığın için reddedersin. benim anlamadığım şu: birbirimize niye insan olarak bakıyoz? mesela sen kimsin amk ya da ben kimim? bizden zaten çok sayıda yok mu? ben mesela şu an bilgisayarımdan bunu yazıyorum, televizyonda maç izliyorum. bunu milyonlarca insan yapamıyor. bunun gibi ufak detaylar bile insanların "eşit" olmadığını, dolayısıyla çoğunun hayatlarının da başkaları için anlam ifade etmediğini gösteriyor.

çok karıştırdım ama umarım anlaşılmıştır söylemek istediğim genel olarak. özetle diyorum ki imkanım olsa dünyayı çok daha pis bi yer yaparım kjhsfjk
0
der meister
(21.06.16)
@aychovski ve @der meister
(Bunların başına niye at koyuyoruz bu arada? millet taglenmiş olmuyor ki? bak çalıştay devam ediyorsa ve kodu çok zor değilse bu şekilde tagleme ve taglenince haber verme gelebilir sanki? Gerçi daha mobilde edit olmayan bir duyurudan söz ediyoruz :D )

Ben şahsi görüşlerimden bahsedeyim o zaman biraz fikir vermesi için. Doğada bir denge olduğuna inanıyorum. Dışarıdan bir etmen müdahale etmediği sürece, bu etmen 1. dereceden olduğu gibi çok uzak basamaktan da olabilir, canlı sayısının belirli bir dengede kaldığını düşünüyorum.

Mesela bir grup aslanın, ne kadar antilop varsa yiyeceğini sanmıyorum. Bir şekilde, müdahale olmadıkça varlıklarını sürdürecekler. Dışarıdan müdahale olarak insanlar oradaki aslanları ortadan kaldırırsa, antilopları avlayanlar olmayacağı için antiloplar kontrolsüz artacak. Bununla ilgili en ünlü örnek kurbağaların göçü ile başlayan zincirleme reaksiyonlar sonucunda çekirge istilasına kadar varması şeklindeki Mısır felaketleri - Musa konusu gibi.

Şimdi bizim durumumuzda bizi avlayacak ya da öldürecek şey kalmadı. Evet avlanabiliyoruz, evet öldürülebiliyoruz ama mevcut sayımıza oranla çok düşük oranda. Bizim en büyük rakibimiz olan hastalıkları ilaçlarla, aşılarla yok ediyoruz ya da onlarla başa çıkıyoruz mesela. Hal böyle olunca da kontrolsüz olarak artıyoruz ve bu sadece kendimize değil, dünyadaki bütün canlılara zararlı bir şey. Bir de bunun yanına 8 milyar insanın kalifiye olma durumunu vs. katarsak gereksiz bir kalabalık. Ben mesela dünya nüfusunun büyük bir salgınla 500 milyona kadar (en iyimser ihtimalle) düşeceğini düşünüyorum. Hatta düşmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu durumda ama insanlığa, insandan çok değer vermiş oluyorum sanırım, değil mi? Haliyle bu kadar ÇOK olan bir şeyin, bu kadar DEĞERLİ olması ya da insanların böyle düşünmesi gerçekçi gelmiyor.

@ThomasJefferson Ben de hümanist bir insan değilim. Her insanın inanılmaz değerli bir canlı olduğunu düşünmüyorum. Benzer konularda suçu sabit olan kişilere yönelik "dezenfeksiyonun" makul olabileceğini düşünüyorum.

@EasyTiger insanlar insanlara değer verdiklerini söylüyorlar fakat vermiyorlar. Bu ülkede de durum böyle. Gelişmemiş toplumlarda oluyor böyle şeyler fakat benim sorduğum bu değil. Genel bazda, ülkeden bağımsız olarak.
0
🌸nawar
(21.06.16)
(4)

Buradaki sayılar gerçek mi?

bobinhoo
http://www.ensonhaber.com/turkiyenin-en-degerli-markalari-belli-oldu-2016-06-15.htmlbu haberde verilen rakamlar doğru mu sizce? yani koskoca thy'nin falan değeri hepi topu 2.5 milyar dolar mı? türkiye'nin en değerli 100 markasının toplamı yaklaşık 30 milyar dolar demişler, bunun 3 katı serveti olan
www.ensonhaber.com

bu haberde verilen rakamlar doğru mu sizce? yani koskoca thy'nin falan değeri hepi topu 2.5 milyar dolar mı? türkiye'nin en değerli 100 markasının toplamı yaklaşık 30 milyar dolar demişler, bunun 3 katı serveti olan insan var yahu. bu kadar düşük olması değerlerin normal mi?
0
bobinhoo
(15.06.16)
bu değer değil, marka değeri.

diğer markalar için: www.forbes.com


soruya cevap: evet gerçek.
0
fakyoras
(15.06.16)
O marka değeri. thy malvarlığı 16.3 milyar dolar.

en.wikipedia.org
0
ThomasJefferson
(15.06.16)
marka değeri neyi ifade ediyor o zaman?
0
🌸bobinhoo
(15.06.16)
Marka Değeri yüksek olan firma markasını kullanarak ileride aynı büyüklükteki rakiplerinden daha çok finansal girdi elde edebilir. "Parayı markasına ödüyorsun" olayı.
0
ThomasJefferson
(15.06.16)
(14)

Ekşi Duyuru'daki Anketleri Dolduruyor Musunuz?

machetazo
Bazen ekşi duyurudaki anketleri dolduruyorum yardımcı olmak için ama bazılarının soru sayısı çok fazla olduğu için motive olamıyorum bu yüzden anketi bitirmeden sonlandırıyorum. siz bu konuda ne düşünüyorsunuz, ekşi duyurudaki anketleri dolduryor musunuz?
Bazen ekşi duyurudaki anketleri dolduruyorum yardımcı olmak için ama bazılarının soru sayısı çok fazla olduğu için motive olamıyorum bu yüzden anketi bitirmeden sonlandırıyorum. siz bu konuda ne düşünüyorsunuz, ekşi duyurudaki anketleri dolduryor musunuz?
0
machetazo
(15.06.16)
rastgeldikçe doldurmaya çalışıyorum ama senin de dediğin gibi bazıları çok uzun oluyo. yarısında kapatıyorum.
0
spirit crusher
(15.06.16)
Mobilde zorluk çıkarmazlarsa dolduruyorum. Bazen ölçekli testlerde her soruya ayrı ayrı cevap eziyet oluyor mobildeyken.
0
damdanakan
(15.06.16)
iyi hazırlanmış bir anketse uzun da olsa dolduruyorum. hatta yorum yazıyorum. başka çalışmalarda ulaşmak isterlerse diye mail adresimi bırakıyorum.
0
brakgn
(15.06.16)
Hedef kitledeysem zamanım da varsa dolduruyorum.
0
ThomasJefferson
(15.06.16)
Birilerine akademik faydam olucaksa dolduruyorum, başladıysam yarım bırakmam. Önümde rahat 1 saat boşluğum varsa yaparım yoksa hiç açıp okumam bile.
0
megalomaniac
(15.06.16)
çoğunu dolduruyorum
0
essoist
(15.06.16)
dolduruyorum.
0
dead and broken
(15.06.16)
geçen sene anketimi burda yayınlamıştım. oldukça uzun bir anketti, 2 cevap geldi burdan :(

o günden beri eğer istedikleri şartları karşılıyorsam dolduruyorum burda gördükçe :) ben çektim başkaların çekmesin.
0
fakyoras
(15.06.16)
Hayir doldurmuyorum.
0
neferkitty
(15.06.16)
gördüklerimden yarısını doldurmuşumdur. akademikse özellikle bakıyorum.
0
uzunuzunilgi
(15.06.16)
Hedef kitledeysem anket yarim saatlik degilse dolduruyorum.
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(15.06.16)
hayır, çok uzun oluyorlar
0
gokhan atestepe
(15.06.16)
Likert ölçekse dolduruyorum. Açık uçlu sorular varsa mümkün değil
0
jazzabel
(15.06.16)
konu ilgilimi çekerse dolduruyorum, bazıları hem sıkıcı hem de çok uzun oluyor, yarısında kapatıyorum.
0
kimlanbu
(15.06.16)
(5)

survivor sorusu

kibritsuyu
başlığı görür görmez "kurgu bu, bu gerzek programı mı izliyon" diyecekler, siz bi ayrılın.iki sorum var. öyle teoriydi, yarışmaydı falan değil.gönüllüler takımı üç kişi. bir tanesi finale gitmeyi garantilemiş kaldı iki kişi. dokunulmazlığı kaybedince konseyde isim yazıyorlar. serkay gidip yazıyor, i
başlığı görür görmez "kurgu bu, bu gerzek programı mı izliyon" diyecekler, siz bi ayrılın.

iki sorum var. öyle teoriydi, yarışmaydı falan değil.

gönüllüler takımı üç kişi. bir tanesi finale gitmeyi garantilemiş kaldı iki kişi. dokunulmazlığı kaybedince konseyde isim yazıyorlar. serkay gidip yazıyor, ibrahim gidip yazıyor. lan oğlum zaten damla'yı yazamazsın, final garanti. kendini de yazamazsın herhalde. mecbur bu ikisi birbirini yazacak başka yolu yok. ee ne diye çıkıp yazıyorlar? mantıklı olan sadece damla'nın gidip birini yazması değil mi? ötekilerin ne yazacağı kesin olarak belliyken çıkarıp yazdırmak niye?

gerçek hayatında sakalsız olan yarışmacılar, yarışmadan elendikten sonra sakallarını kesip eski hayatlarındaki sakalsız hallerine dönemiyorlar mı? "yarışmada saçlı sakallı halinle tanındın, sakalını kesemezsin" falan diye kağıt falan mı imzalıyorlar? ilk gittikleri görüntülerde efecan kel ve sakalsız. elendi, programa çıkıyor saçlı sakallı. yoksa bunlar kendileri mi "böyle de güzel oldu lan kesmeyim dursun" mu diyor?
0
kibritsuyu
(15.06.16)
Acun beye sormak lazım. Dusununce bana da saçma geldi.
0
damdanakan
(15.06.16)
İlk çıktığında izlemiştim bu survivor'ı sonra kazanan eleman arka sokaklarda oynamaya başladı. Biri kendi adını yazmıştı yanlış hatırlamıyorsam.
0
ThomasJefferson
(15.06.16)
en son 2010'da falan izledim orda elenenler sakallarını kesiyodu hemen. şimdi program falan bilmiyorum ama bence tercih meselesi. zaten sakal moda bi şekilde onlar da ellemiyodur(dediğiniz kişileri tanımıyorum bu arada, tahmin yürüttüm)
0
nundu
(15.06.16)
hepsi tek tek isim yazarken yorum yapıyor ya, birini yazarken 'gitmeni istemiyorum ama seni yazmak zorundayım' da diyebilir, 'başka seçenekler olsaydı yine seni yazardım pislik seni!!!' de diyebilir. ooo kaos.

saç sakal kesmemeleri de sokakta daha çok tanınmak içindir. ooo ego.
0
asisamus
(15.06.16)
Asisamus +1
Oradayken saçı sakalı birbirine karışan tipleri yarışmadan sonra tıraş olunca kim tanır? Kasten bırakıyorlar tabii ki. Ne bunu ne de 2010 sezonunu falan izledim ama 2010 sezonundakiler daha tanınan insanlarsa tıraş olup olmamaları fark etmiyordur, o yüzden kesmiş olabilirler.
0
amugochi
(15.06.16)
(4)

hobi / analog foto

docrivers
acil bir hobi edinmem lazım birden bi fotoğraf çekme hevesi geldi bana, 200 tl ye bi analog makine almayı düşünüyorum ama benim gibi bi hevesle başlayıp devam eden var mı ? bu hobi hayatımın bir parçası olsun istiyorum zor mu foto işi
acil bir hobi edinmem lazım birden bi fotoğraf çekme hevesi geldi bana, 200 tl ye bi analog makine almayı düşünüyorum ama benim gibi bi hevesle başlayıp devam eden var mı ? bu hobi hayatımın bir parçası olsun istiyorum zor mu foto işi
0
docrivers
(15.06.16)
Ben hevesle başlayıp devam etmedim ama bu olay kişiden kişiye göre değişiyor. Ben gezmeyi severim, hafta sonları çıkıp yeni yerler keşfedip fotoğraf çekmeye üşenmem dersen al. Tabi öncesinde fotoğraf tekniği de öğrenmeye üşenmemek gerekiyor. Teknik bilmeden girişince ortaya pek başarılı kareler çıkmıyor, bu sefer demoralize oluyorsun. Sabır işi.
0
rivulet
(15.06.16)
Evde kendi fotoğraf makineni yapabilirsin. DIY pinhole camera diye arat. Çektiğin fotoğraflardan da albüm yaparsın. Normal fotoğrafçılıktan daha orijinal bence.

(bkz: pinhole)
0
ThomasJefferson
(15.06.16)
Analog meraki neden onu anlamadim bi dslr alip kursa gitmeyi düşünmez misin?
0
bayc
(15.06.16)
zamanında bir hevesle aldım bir makina, 2-3 ay sonra dolapta. çalışıyor mu bilmiyorum bile beni sarmadı. analog makinayla hiç girme o işe. sarf malzemesi ekstradan gereksiz bir maliyet hem kalitede artık dijitalle kıyaslanamaz.

ekleme: fotoğrafçıların gömme ihtimaline karşı. hobi dir sonuçta keyif alanıda vardır muhakkak.
0
gokhan atestepe
(15.06.16)
(23)

sabahlari

yorke
Hazirlanip evden cikmaniz ne kadar suruyor? Bir de yas ve cinsiyet.
Hazirlanip evden cikmaniz ne kadar suruyor? Bir de yas ve cinsiyet.
0
yorke
(14.06.16)
alarm 7'ye kurulu. erteleyerek 7.15'te kalkıyorum. duş, giyinme ve diş fırçalama faslından sonra 7.35 gibi evden çıkıyorum.
34 e
0
cekilmis gayfe
(14.06.16)
30 dakika, yaş 23, cinsiyet erkek.
0
dissendium
(15.06.16)
Sabah 6'da calmaya baslar genelde on dakika icerisinde uyanirim. Hemen el yuz yikayip kopegi bahceye cikaririm o bahcede piizlenirken ben gelirim giyinirim cayi koyarim geri bahceye cikar kopegi eve getirir mamasini verir yedikten sonra kabini kaldiririm, kendi kahvaltimi eder, ayakkaplarimi inceler kirliyse temizler iki sigara icer cikarim. Genelde 7 bucugu buluyor bu sekilde.

25e
0
chiper
(15.06.16)
23e 45dk-1saat. duş kahvaltı giyinme diş fırçalama şeklinde.
0
belkider
(15.06.16)
1 saat: duş, gömlek ütüle, bi sigara yak, PC'ye bak falan.

şu adam olmak istiyorum ilerde: www.youtube.com
0
celeron 300a
(15.06.16)
Sabah 9.30-10 gibi uyanıyorum. Duş kahvaltı vs. derken saat 11.30 oluyor. Sonra biraz yatıp dinleniyorum. 12-12.30 gibi giyinmeye başlıyorum. Evden çıkmam 13.15'i buluyor. E iş de zaten 13.20'de başlıyor, ev de işe 5 dk'lık yürüme mesafesinde olunca çok rahat ve yayarak hazırlanıyorum. Sabahlarım dingin geçiyor. 28K
0
köstebek kurabiye
(15.06.16)
Bazen 10dk, bazen 1,5 saat. 28E
0
stavro
(15.06.16)
20 dk. giyeceğim kıyafeti akşamdan hazırlamışsam 15dk. saç yapma derdim yok. makyaj 5 dk. kendine gelme el yüz yıkama giyinme çıkma 10dk.

24k
0
rayde
(15.06.16)
maksimum 20 dk her şeyim akşamdan hazır olur , 23k
0
aquarium
(15.06.16)
Hergun minimum 1.5 saatlik hazirlanma suremle kendimi tebrik edip anket gecemizi sonlandiriyorum. Esen kalin.
0
🌸yorke
(15.06.16)
Ortalama yarım saat. Dus ve giysi seçme işini aksam halledenlerdenim.

Yataktan kalkmak 5 dakika sürüyor. 10 dakikada bir şeyler yiyorum. Kalan 15 dakikada da saç, makyaj derken hazır oluyorum zaten.
0
fraise
(15.06.16)
10 dakika.
0
bigbadabum
(15.06.16)
Önceki gün alarmım çalmadığı için tam 10 dk içinde takım elbiseli ve bilgisayarlı olarak terk ettim evi. Normal zamanda 8'de uyanıyorum, 15 dk yatakta keyif pezevenkliği yapıyorum, yüzümü gözümü yıkayıp küçük bi kahvaltı hazırlıyorum, en geç 8:45'te evi terk etmeye çalışıyorum.

26 e
0
an engineer
(15.06.16)
1.5 saat. Komedi dizileri izleyerek kahvaltı yapıyorum

23k
0
jazzabel
(15.06.16)
Hazırlanmak değil de 1.5 saat öncesinde uyanmayı tercih ediyorum. Uyanır uyanmaz çıkmayı sevmiyorum evde biraz takılıyorum. Erkek
0
ThomasJefferson
(15.06.16)
Alarmdan itibaren yarım saat sürüyor.
Duşu akşam alıyorum.
Kıyafetlerim de akşamdan hazır oluyor.
Ramazandan sonra 15dk artar bu süre.
25K
0
megalomaniac
(15.06.16)
Gün aşırı duş alıyorum o günlerde bir saat erken uyanıyorum.
Bunun dışında, uyan yatakta debelen kendini kalkmaya ikna et bi sigara iç 20 dakika
Yüzünü yıka dişlerini fırçala kremlerini sür saçını tara 10 dakika
Ne giyeceğine karar ver giyin çanta seç çantanı hazırla 15 dakika
Makyaj desek ruh halime göre 10 dakika ile 30 dakika arası.
Saçı Yapmak da 20-30 dakika.
Sonra neden sabah 9da stajda olmak için 6da kalktın :(

22/K
0
bir nick var benden iceri
(15.06.16)
yaş 27/erkek.

ben saçlarım ile en az 15 dakika uğraşıyorum, sırf bu yüzden erken kalkıyorum. ilk defa 3 e vurduracağım, maymuna da dönsem denemek istiyorum bakalım nasıl olacak. o zaman bu süre uyku ya da duş olarak bana dönecek.
0
hakim oynayin dedi
(15.06.16)
30-45 dk
28k

Gerci bi sadece benim hazirlanmam. Eger oglanla cikmam gerekiyorsa +1 saat oluyor genelde
0
la noix
(15.06.16)
Duş, çanta hazırlama ve giyinme 20 dk. 34, E.
0
arnold schwarzeneger
(15.06.16)
45 dk:
duş
traş
müsli vs hızlı bişeyler yemece
diş fırçalama
34e
0
groovettyn
(15.06.16)
tuvalet+duş+giyinip evden çıkma.

Min 1,5 saat / 33e.
0
zikardo
(15.06.16)
ortalama 2,5 saat.

5'te kalkip kosuya gidiyorum. sonra tras, dus, kahvalti, piyasalar. saat 7:30-7:45 gibi cikarim.

28e
0
bim tribi
(15.06.16)
(3)

volvo s40 vs honda civic

pawnee
ikinci eli 50bin bandında olan 2010 model volvo s40 1.6d mi yoksa 2010 model honda civic elegance 1.6 ivtec mi? bunlardan birisini almaya karar verdim ama hangisini alacağıma karar veremedim. volvonun bakımları oldukca pahalı diye duydum. konu hakkindaki görüşleriniz nelerdir. siz olsaniz hangi arac
ikinci eli 50bin bandında olan 2010 model volvo s40 1.6d mi yoksa 2010 model honda civic elegance 1.6 ivtec mi?

bunlardan birisini almaya karar verdim ama hangisini alacağıma karar veremedim. volvonun bakımları oldukca pahalı diye duydum. konu hakkindaki görüşleriniz nelerdir. siz olsaniz hangi aracı tercih ederdiniz?
0
pawnee
(14.06.16)
uzun vadede volvo kısa vadede honda.
0
halitkin
(15.06.16)
Şimdi motoruna, dayanıklılığına ıvırına zıvırına hiç girmiyorum da: Volvo kullanan adamın ayrı karizması var. Volvo bakımı çok da tuzlu değil ayrıca.
0
ThomasJefferson
(15.06.16)
Yaptığin kıyasa dön bi bak. Tabii ki Volvo. Yok daha neler...
0
babilbaligi
(15.06.16)
(13)

lokal anestezi yapmak masrafli bi sey mi?

damdanakan
İğnesi, ilacı falan pahalı mı? Günlerdir ufak bi problem için oradan oraya koşturduğumu biliyorsunuz. Bugün de bakırköy Sadi konuta gittim. Yine birkaç poliklinik dolastirikdiktan sonra drenaja karar verdiler. Fakat lokal anestezi uygulamiyorlarmis. Neden uygulamiyorlar? Ameliyathane şartları dışınd
İğnesi, ilacı falan pahalı mı? Günlerdir ufak bi problem için oradan oraya koşturduğumu biliyorsunuz. Bugün de bakırköy Sadi konuta gittim. Yine birkaç poliklinik dolastirikdiktan sonra drenaja karar verdiler. Fakat lokal anestezi uygulamiyorlarmis. Neden uygulamiyorlar? Ameliyathane şartları dışında bu tarz bi mudahale yapmak yasak mı yoksa masrafli olduğu için mi yapılmıyor? Ben de anestesisiz yaptirmadim tabii. Baya neşter degiyor çünkü. Çok acayip değil mi ya? Hastaları bagirta bagirta tedavi etmeleri falan?
0
damdanakan
(14.06.16)
Absede nesteri falan hissetmiyorsun bagirta bagirta kismi tamamen hasta psikolojisi. Lokal anestezi herhangi bir kari olmayan invaziv bir girisim niye bosu bosuna lokal anestezinin riskini alsinlar?
0
la noix
(14.06.16)
Geçen duyurundan bartholin kistin vardı diye hatırlıyorum, google'da arattım lokal anestezi bartholin kistinde etkili olmuyormuş, zaten apseli dokuda lokal anestezikler etkili olmuyor ve sedasyon gerekiyormuş.

Sedasyonu da ameliyathane ortamı olmadan yapamazlar.

Şuradaki dktor anlatmış:
www.tavsiyeediyorum.com
0
neferkitty
(14.06.16)
Daha önce lokal anesteziyle yaptırdım ben bu işlemi özelde. Dokununca bile deli gibi canım yanıyor, nasıl kestirip bictiricem?
0
🌸damdanakan
(14.06.16)
Dokunmak ayri nester ayri
Yani bir egitim arastirma hastanesi ve burada 2 saglik calisani absede lokal anestezik olmaz diyorken siz illa ki yaptirmak istiyorsaniz ozel yolu her zaman acik
0
la noix
(14.06.16)
Bağırmak kısmını da doktor söyledi bu arada, "hastanın psikolojisi" değil yani. Yaparız ama canın çok yanar, bağıra çağıra yapmanın anlamı yok, yine de dayanabilirsen alalım, dedi.
0
🌸damdanakan
(14.06.16)
Kişilerin sağlık çalışanı olması gözümde pek değer ihtiva etmiyor. Bana anlayabileceğim şekilde gerekli açıklamaları yaparsanız, üzerine dusunurum, haklisiniz ya da değilim derim ama burada cevap verenlerin uzmanlıklarıni, uzmanlıklarındaki yetkinliklerini nereden bileyim.
0
🌸damdanakan
(14.06.16)
Peki

Keske bunu soruyu acmadan once dusunseydiniz
(Istedigi cevap gelmeyince guvenmeyen hasta modu)
0
la noix
(14.06.16)
Yahu internette bi suru makale var, hepsinde de lokal anestezi altında yapılır bu mudahale diyor. İki doktorla konuştum, ikisi de "Acidan tavana ziplarsin!" dedi. Ee durum böyleyken neden lokal anestezi yapılmaz diye soruyorum. Hastaları zihnimizde nasıl kategorilendiriyorsunuz bilmiyorum, umrumda da değil ama soruma cevap alamadıgimda belirtme gereği duyuyorum. Yıldım yemin ederim ya
0
🌸damdanakan
(14.06.16)
Masraflı olduğundan değil de biraz riskli olduğundan diye düşünüyorum. Neferkitty varken yorum yapmak bana düşmez ama ben dişçide bile uyuşturucu iğne olduktan sonra bayılan bir sürü kişi gördüm. Hatta bir keresinde hastanın kalbinin durduğunu ve diş hekiminin kalp masajı yaptığını bir yakınım anlatmıştı. Anestezi yapılınca anestezi maddesi kan yoluyla direkt kalbe gittiğinden her an beklenmeyen bir olay gerçekleşebilir. Yani anesteziden önce hastadan ayrıntılı bilgi alınmalı ve mutlaka anestezi uzmanı olmalı.
0
dissendium
(14.06.16)
Heh işte, tamam. Beklediğim cevap bu. Tesekkur ederim.
0
🌸damdanakan
(14.06.16)
Yalnız, yine de drenaj masasına kadar oturtup işlemeden başlamak üzereyken "Hee ama anestezi?!..." demeleri de ayrı bi güzellik.
0
🌸damdanakan
(14.06.16)
pahalı bir şey değil. bir iki ampul ilaç, bir de şırınga. burada bilgi eksikliğinden öngöremediğimiz farklı bir durum yoksa aşırı konservatif doktorluğun bir hediyesi olarak anestezi ilaçlarının yan etkilerinden kaçınmak, minimum riskle bir işe girişmek için yapılmadığı oluyor. hastayı ve kendini riske atmaktansa acı duyması yeğleniyor. o veya bu nedenle yönetim yapılmayacak dendiyse yapmaz.
0
dr cucu
(14.06.16)
Bakırköy'de çamlık hastanesi var oraya gidin. Çok pahalı değil sgk indirimi oluyor yaptırın usulune göre. Paranız yoksa gerekirse borca girin bankadan falan. Çok tutmayacaktır.
0
ThomasJefferson
(14.06.16)
(10)

100.000 TL Dizel Araba Tavsiyesi

edaddy
Selamlar, maksimum 100.000 TL (sıfır veya temiz ikinci el) dizel sedan araba arıyoruz iş yeri için. (Aslında patron kendisi kullanacak)
Selamlar, maksimum 100.000 TL (sıfır veya temiz ikinci el) dizel sedan araba arıyoruz iş yeri için. (Aslında patron kendisi kullanacak)
0
edaddy
(14.06.16)
renault fluence full cok iyi bir sirket araci. he eger fonksiyondan cok daha biraz guzel gorunen sey isterseniz kesinlikle fiyat performans gorunus acisindan ve daha bircok sey skoda superb derim. passati bile geride birakacak bir guzellik. ama dizel oto fiyatlari 100 u azcik asabilir. su aralar reno talisman ucuz olabilir ona da bir bakin. o da hos.
0
charlotte blanc
(14.06.16)
skodaya kesinlikle bakılmalı.
0
ThomasJefferson
(14.06.16)
benim de şu an için aklımda baz superb veya dolu octavia var
0
🌸edaddy
(14.06.16)
1-2 yaşında 30.000 km civarı BMW 3.20 Dizel
0
mhm
(14.06.16)
Skoda
0
sutlu nescafe
(14.06.16)
Passat
0
we miss freddie mercury
(14.06.16)
Skoda Superb.

1-2 yaşında BMW 320D'yi bırak 30bin km, ağır hasar kayıtlı olarak bile alamazsın 100bin liraya.
0
la rana
(14.06.16)
illa sedan demiyorsa vw tiguan alsın, 1.6 dizel çıkıyor, 105 bin falan sanırım.
0
whatyougetiswhatyoudid
(14.06.16)
KADJAR larda kampanya var/
0
rhan
(14.06.16)
renault odun gibi araba yapıyor, çok iyi denilen "renault fluence full" kullandım...

ford focus/mondeo ya da skoda olabilir.
0
late viper
(14.06.16)
(11)

bu durumun literatürde bir adı var mı?

pike
Tanım yapmak yerine kendimden örneklerle açıklamaya çalışacağım. Birkaç yıl öncesine kadar çikolatalı pastayı çok severdim. Midemin kötü olduğu, hiçbir şey yiyemediğim bir gün bari sevdiğim bir şeyi yiyeyim diyerek her zaman yediğim pastadan yedim. O günden beri her çikolatalı pasta görüşümde o günk
Tanım yapmak yerine kendimden örneklerle açıklamaya çalışacağım.

Birkaç yıl öncesine kadar çikolatalı pastayı çok severdim. Midemin kötü olduğu, hiçbir şey yiyemediğim bir gün bari sevdiğim bir şeyi yiyeyim diyerek her zaman yediğim pastadan yedim. O günden beri her çikolatalı pasta görüşümde o günkü mide bulantım ve mide ağrım aklıma geliyor, çikolatalı pasta da yiyemiyorum.

Geçenlerde aşırı stresli ve moralimin bozuk olduğu bir günde falafel yedim. Şimdi falafel görünce hep o günkü telaşım aklıma geliyor, yiyecekten soğudum ve artık yiyebileceğimi düşünmüyorum. Yiyeceklerden soğuma kısmı çok önemli değil ama aynı şeyleri tekrar hissetme kısmı sıkıntı.

Bu durumun özel bir adı var mı?

Teşekkürler.
0
pike
(14.06.16)
Bu duyuru sayesinde falafel diye bir yemeğin olduğunu öğrendim.
0
enkolaykullaniciadi
(14.06.16)
simariklik
0
groove
(14.06.16)
literatürde adı var mı bilemem ama ben de aynı şeyi yaşadım. annem patatesli bir atıştırmalık tarifi bulup yapmış inanılmaz şekilde midem kötüydü o gün ve o şey beni daha berbat yapmıştı. o şeyden bir daha yemedim ama ne zaman aklıma gelse midem kötü olur düşündükçe midem bulanır. O yemeğin içindeki bi baharat kokusunu da duyarsam yine aynı şekilde oluyorum. Ben bunu daha önce sormuştum koku hafızasıyla alakalı bir durum sanırım. Yanlışsam düzeltin ama yediğimiz şeylerin tatlarını koku sayesinde alabiliyoruz ve o koku o an ki halimizle beynimize yer ediyor ve o kokuyu duyunca otomatik olarak beyin o anı hatırlıyor ve ona göre reaksiyon veriyor.
0
aslmtn
(14.06.16)
bence şartlı refleks. tamamen sallıyorum tabii. o an midenizin kötü olmasıyla sevdiğiniz bir yiyecek bile olsa onunla bağdaştırıyor beyin, her seferinde kötü oluyor mide bu sefer.

çok alakasız da olabilir dediğim gibi salladım, bana onu çağrıştırdı.
0
çakıstes
(14.06.16)
aynı şey benim için de geçerli, midem biraz rahatsızdı sütlaç yedim daha da kötü oldu. o gün bu gündür sütlaç yemiyorum. 10 yıl olmuştur.
0
buffy de vampir sayılır
(14.06.16)
Bence de şartlı refleks gibi bir şey. Aynı durum biskrem için bende olmuştu kı 9-10 yaşında filandim o zaman. Hasta olduğum gün yemistim. O günden beri biskrem görünce bile midem bulanır.
0
fraise
(14.06.16)
bende de oluyor. özel adı var mı bilmem ama şartlanmakla alakalı bir şey bence.
0
piremses
(14.06.16)
var kesin var. hatta zamanında bbc'nin cektigi ntv'de yayınlanan insanların psikolojisi hakkında olan bir belgeselde izlemiştim. tam bundan bahsediyordu. sunucu mesala zamanında yediği kebaptan dolayı zehirlenmiş bi daha kebap yiyemez olmuş.

Hatta bir deney vardı. Deneklerin gozunun onunde paketinden çıkardıkları tuvalet fırçasını çorbaya sokuyorlar ve çorbayı içip içemeyeceklerini soruyorlar. Çoğu içememişti.
0
hononu
(14.06.16)
Bişeyin bişeyi çağrıştırması sinestezi fakat bu durum başka bişi gibi. Bilemedim.
0
suicides underground
(14.06.16)
Kokular unutulmaz çünkü direkt hafıza bölgesine bağlıdır. Bu yüzden hafızasını kaybeden bir kişi koku duygusunu da tümden kaybeder ve bir daha koku alamaz. Alzheimer ilk belirtilerinden biri de çeşitli şeylerin kokusunu alamamaktır. Test etmek için en çok fıstık ezmesi kullanılır.

www.google.com
0
ThomasJefferson
(14.06.16)
(bkz: koşullanma) Daha spesifik olarak: Negatif koşullanma.
0
silverleaf
(14.06.16)
(10)

evin altına açılan gürültülü dükkan

tolga asp
arkadaşım 1. katta oturuyor, evin altına terzi açılmış, içeride dev bir dikiş makinesi var. bu arkadaşlar haftanın 7 günü sabah 07:00 akşam 20:00 çalışıyorlar, kullandıkları dev makina matkap gibi ses çıkarıyor. hatta ben bir haftadır bu kadar matkapla dele dele bitiremediler diye düşünmüştüm meğers
arkadaşım 1. katta oturuyor, evin altına terzi açılmış, içeride dev bir dikiş makinesi var. bu arkadaşlar haftanın 7 günü sabah 07:00 akşam 20:00 çalışıyorlar, kullandıkları dev makina matkap gibi ses çıkarıyor. hatta ben bir haftadır bu kadar matkapla dele dele bitiremediler diye düşünmüştüm meğersem makineymiş. bundan sonra hep böyle çalışacakmış :/

yan komşunuzun matkapla duvarı deldiğini ve bunu sabah akşam hiç durmadan yaptığını düşünün, düşünemediniz değil mi?

şimdi onlarda ekmek peşinde ama bizde bunlar yüzünden pazar günü sabahın köründe kalkıp kafa ütületiyoruz. izlediğimiz filmin sesini duyamayacağız neredeyse.

bu durumda kime şikayet edilir zabıtaya mı? işleyiş nasıl oluyor daha sonra?
0
tolga asp
(14.06.16)
gerekli yalıtımı yapmaları lazım. belediye/zabıtaya şikayet edin.
0
givemesomesubstance
(14.06.16)
gurultu.cevreorman.gov.tr
boyle bi sey var ben de duyuru'dan ogrendim.
0
hopeless
(14.06.16)
Belediyeye başvurun. Çalışma ruhsatı olmadan çalışıyorsa zaten faaliyet men olur
0
ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
(14.06.16)
Şikayet edin yalıtım yapmaları lazım+1. Gelip desibel ölçüyorlar hem cezası var hem de düzeltmelerini istiyorlar.
0
ekaterina
(14.06.16)
Belediyeye sikayet edeceksiniz. Kapattirirlar orayi, acimazlar.
0
stavro
(14.06.16)
bir de pazar çalışma var. yapın şikayeti. bir şekilde atlatırlarsa bir daha şikayet edin. acımayın. ama apartmandan çıkarken de dikkat edin. en son benzeri bir şikayet yüzünden bıçaklama filan oldu bizim sokakta.
0
block
(14.06.16)
ilçe belediye
0
Alt4y
(14.06.16)
O terzi baya bi gezmiştir , şikayetler yüzünden , ya dişlidir , gittiği yere kadar gitsin diye , ya da acemi.
0
dunyatuhaf
(15.06.16)
Her kanaldan şikayet edin. Bimer'den başlanabilir.
0
ThomasJefferson
(15.06.16)
duyuruyu açtıktan sonra zabıta müdürlüğüne şikayet ettim, ben hattayken ekiplere telsizle anons geçildi, akşam eve gittiğimizde ses kesilmişti. birkaç gün sonra da dükkanı boşalttılar.
0
🌸tolga asp
(20.06.16)
(32)

şu nüfus cüzdanındaki tc kimlik numarasını okuyabilen

kibritsuyu
fotoğraftaki tc kimlik numarasını okuyabilen biri çıkar mı acaba?yasal olmayan bir iş değil. ssk işe girişi yapılacak, nüfus cüzdanı whatsapp'la geldi ama düzgün çekememişler. gün içinde de tekrar çekebilmeleri mümkün değil. bugün girişi yapmam lazım. sadece tc'yi öğrensem yeter.http://i.hizliresim.
fotoğraftaki tc kimlik numarasını okuyabilen biri çıkar mı acaba?

yasal olmayan bir iş değil. ssk işe girişi yapılacak, nüfus cüzdanı whatsapp'la geldi ama düzgün çekememişler. gün içinde de tekrar çekebilmeleri mümkün değil. bugün girişi yapmam lazım. sadece tc'yi öğrensem yeter.

i.hizliresim.com
0
kibritsuyu
(14.06.16)
43266105554
0
duptıs
(14.06.16)
3255115554; 10 haneli çıktı malesef :/
0
elorelia
(14.06.16)
43266105554
0
king lizard
(14.06.16)
43266105554
0
mahone
(14.06.16)
43266105554 ?
0
cabiday
(14.06.16)
43256105554

ama kimlik algoritmasına baktım. 11. hane tutmadı.

bir kaç kombinasyon daha deneyip doğrulamaya yapıyorum ve kitlendim baya:(



üstteki:

43265106554
43265405554
43265105554
43256105554

bunların hiç biri tutmuyor.

üstteki cevaplardan da

dubtıs yanlış
king yanlış
mahone yanlış
ay hepsi yanlı ş :(
0
disardayim
(14.06.16)
bunların hiçbiri değil. zaten üç kişi 43266105554 yazmış o da değil. 10 haneli olanı birkaç kombinasyonda denedim, onlar da olmadı.

adını soyadını kısmen okuyabiliyorum, metin polat veya benzeri bir şey. tc girdiğim zaman adı soyadı çıkması lazım sistemde.
0
🌸kibritsuyu
(14.06.16)
Doğrulamak için bile olsa TC kimlik noyu internet gibi bir ortamda paylaşmayın. Aklınıza bile gelmeyecek bir çok şeyde kullanılabilir sonra başınıza iş alırsınız.
0
tendra van case
(14.06.16)
yazılanların hiç birisi değil.
0
etsiz cig kofte olmaz
(14.06.16)
45256105554
0
ekaterina
(14.06.16)
girişi yapabilirsem sileceğim.

ayrıca o kadar korkacak bir şey yok. tc kimlik numarası kullanmak isteyen gidip köşedeki büfeden bi tavuk döner yiyip fiş alsın, dönercinin tc'si yazıyor. benim kesip verdiğim makbuzumda, şahıs isletmesi olan her esnafın fişinde faturasında yazıyor. o kadar korkacak bir şey yok.
0
🌸kibritsuyu
(14.06.16)
43266109554 olabilir mi
0
in vino veritas
(14.06.16)
Diğer bilgiler varsa isim soyisim sıra no vs. tc kimlik sorgulamadan baksan.
0
ekaterina
(14.06.16)
Tendra butun ulkenin nufus kaydi internete paylasildi,ilkokul askimi buldum cikardim .cigerimizi biliyorlar sen kimlik nosu diyorsun:)))
0
duptıs
(14.06.16)
43256106554
0
elorelia
(14.06.16)
50 milyon kişinin tüm kimlik bilgileri, adresi vs. ifşa oldu zaten. paylaşmasan da olan oldu.
0
himmet dayi
(14.06.16)
arkadaş delirecem. galiba buldum, yanlış kimlik numarası demiyor ama ama bu sefer de kimlik bilgileri getirilirken hata oluştu diyor. kafayı yiyecem yahu. büyük ihtimalle numara geçerli bir tc kimlik numarası ama her bok bulanık olduğu için emin de olamıyorum, elle de giremiyorum.
0
🌸kibritsuyu
(14.06.16)
Sasi bak sasir gibi her baktigimda ayri sey goruyorum,olm o sekiz nerdeydi lan filan diyorum:)
0
duptıs
(14.06.16)
43265105554
0
hayir bu koyden olsam nolcak
(14.06.16)
diğer bilgiler de var, arkalı önlü fotoğrafını çekmişler ama hepsi bulanık arkadaş. hiçbirini okuyamıyorum ki tc kimlik sitesinden doğrulayayım.
0
🌸kibritsuyu
(14.06.16)
bu fotoğrafı çekip atan işe girecek adamın kendisiyse almayın hocam işe falan.

eşi dostu falan çektiyse o ayrı tabi, öyle eşin dostun da ta...
0
nrmnm
(14.06.16)
45356136554
0
ThomasJefferson
(14.06.16)
adı soyadı baba adı ana adı doğum yılını gönder mesajla mernisten bakıp yazayım tc sini
0
lostys
(14.06.16)
abi onlar da okunmuyor. okuyabilsem ben de sorgulayacağım. nüfus cüzdanının arkalı önlü fotoğrafını çekmişler. o da komple bulanık. üstelik doğum tarihi kaymış, alt çerçevenin üstüne denk gelmiş, bulanık bile olsa hiç okunmuyor.
0
🌸kibritsuyu
(14.06.16)
43266109554

5 değil o 9 bence
0
hushhush
(14.06.16)
43256105554
0
aslmtn
(14.06.16)
4326610554
0
Kresto
(14.06.16)
şunu dener misin-> 43265109554

bunu zaten demişler olmamış herhalde. 43265105554
0
rodriguez2
(14.06.16)
hiçbiri olmuyor.
0
🌸kibritsuyu
(14.06.16)
bu arkadaş kaç yaşında 25 den büyükse ifşa olan tc kimlik numaraları içinde vardır zaten.
0
belkider
(14.06.16)
bence bu sefer buldum

43966109554
0
hushhush
(14.06.16)
sonradan işin doğrusunu söylemeyi unutmuşum, merak eden vardır belki. doğrusu:

43960105514

kimse de bilememiş.
0
🌸kibritsuyu
(14.10.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.