Giriş
(5)

Otomobil kampanyalarındaki "sıfır" faiz çok mantıksız değil mi ?

top_secret
Mesela diyor ki 50.000 TL ye 12 ay 0 faizEe kardeşim aylık 4166 TL yapıyor bu. Ben bunu nasıl ödeyeyim. Aylık 4000 TL taksit ödeyebilsem gider ev alırım.Benim mesela 15.000 TL ye ihtiyacım var. 1250 TL yapıyor yine çok.Yap kardeşim 20.000 TL ye 40 ay 0 FaizÖdeyelim 500 TL olarakSen arabanı sat biz i
Mesela diyor ki 50.000 TL ye 12 ay 0 faiz

Ee kardeşim aylık 4166 TL yapıyor bu. Ben bunu nasıl ödeyeyim. Aylık 4000 TL taksit ödeyebilsem gider ev alırım.

Benim mesela 15.000 TL ye ihtiyacım var.
1250 TL yapıyor yine çok.

Yap kardeşim 20.000 TL ye 40 ay 0 Faiz
Ödeyelim 500 TL olarak

Sen arabanı sat biz işimizi görelim.

Çok mu fakirim ben ?
0
top_secret
(06.12.18)
"Benim mesela 15.000 TL ye ihtiyacım var.
1250 TL yapıyor yine çok."

bunu diyorsan üzgünüm ama araba sana göre değil.

O araba aldığınla bitmiyor bu arada, kaskosu trafik sigortası mtvsi bakımı derken yıllık 3 bin tl çıkacak cebinden. Benzini otoparkı köprüsü gişesi ayrı.
Bu parayı veremiyorsan hiç girme o topa derim üzülerek


edit: krediyle ilgili olarak;
zaten 0 faiz kredi vermenin motivasyonu vadeyi düşük tutmak. bahsettiğin gibi 40 ay 0 failz türkiyede mümkün değil. Ülkede yıllık enflasyon %25'lere gelmiş, yani geçen yıl 375 tl'ye alabildiklerini bu yıl 500 tlye alabiliyorsun.
adam sana 4 yıl kredi verse ve 4 yıl enflasyon aynı şekilde devam etse 500 - 625 - 780 -1170 tl şeklinde ödemene gereken para artacak, ama sen hala 500 tl ödüyor olacaksın. Bu da onlar için büyük bir zarar.
En fazla 12 ay verilir bu tarz krediler o yüzden.
0
ayin yazari
(06.12.18)
yüksek geliri olup peşin parası olmayan içindir o olay. kimse 3 yıl vadeli sıfır faizli kredi vermez.
0
prasinos
(06.12.18)
mercedes e serisine 200 bin tlye 36 ay vade diyor. en düşük e serisi 470 bin. direk 270 bin veren adama 36 ay vadeli 200 bin koyar mı? koymaz.

kardeşim fakiriz tabi, 37 bin kira geliri olan adamlar var bu ülke de o reklamlar sana değil onlara...
0
mikahakkinen
(06.12.18)
evet fakirsin
0
jamswety
(06.12.18)
değil gibi.
en son aldığım arabada 12 aya 100 bin sıfır faiz kampanyası vardı. arabanın fiyatı da peşine de krediye de aynıydı. yeni arabanın fiyatını eski arabamı satıp denkleştirebiliyordum, ama üzerimde bir tek pantolonum kalıyordu. bu kampanya sayesinde kredi çektiğim miktarı vadelide değerlendirebildim.
0
puc
(06.12.18)
(10)

doktor ve gizlilik

in vino veritas
doktora gitmek icin izin aldim. isyerinde muhatap olmadigim tipler ustlerine vazife olmayan her seye mudahil olmaya bayildiklarindan soracaklar kesin neyin var niye gittin doktora diye (dedikodu malzemesi lazim). doktora gittigimi biliyorlar ama gecistirmelik bir sebep soylemek istiyorum. hem ustund
doktora gitmek icin izin aldim. isyerinde muhatap olmadigim tipler ustlerine vazife olmayan her seye mudahil olmaya bayildiklarindan soracaklar kesin neyin var niye gittin doktora diye (dedikodu malzemesi lazim). doktora gittigimi biliyorlar ama gecistirmelik bir sebep soylemek istiyorum. hem ustunde konusmalarina bahane vermeyecek kadar basit hem de bir ogleden onceyi kaplayabilecek kadar uzun surecek ne diyebilirim? suregelen bi sinuzit rahatsizligim var onunla ilgili de olabilir ama bulamadim. ne tavsiye edersiniz?

sebebim kanser tetkiki bu arada. bilmelerini istemiyorum.
0
in vino veritas
(05.12.18)
ne gerizekalı bir ortam var orada öyle yahu. ama bir kere içine düşmüşsün ve onları da dert ediyorsun. sinuzit ile ilgili tahlil geniş tetkik yapılacak falan de geç. bizim burada olsa götümde çıban çıktı gel sen de bak istersen diyecek bir ortam var. full erkek ortamın gözünü seveyim. dedikodu olmaz anlamında değil, rahat rahat dangıl dungul konuşabilme özgürlüğü.
0
orijinal nick bulamadim
(05.12.18)
“reflüm var, midem ağrıyor”
0
cedex
(05.12.18)
çok uyuz bir şey gerçekten. dizinde-sırtında falan bir ağrı olsun. tetkik için mr-röntgen çekilsin. bunlar vakit alan şeyler
0
hononu
(05.12.18)
Geçmiş olsun, umarım çok iyi haber alırsınız.
Sabahları uyanınca topuklarımda ağrı oluyor bazen, topuk dikeni olabilir mi diye ortopediye gidiyorum denilebilir.
0
puc
(05.12.18)
başın dönüyordu, yakında grip olduğun için kulak içinde minik bi iltihap olmuş, dengeni bozmuş. ama bunun için bi iki test yapman gerekti. kendi kendine geçebilirmiş, ilaç da yardımcı olabilirmiş. devam ederse tekrar doktora görünecekmişsin.
yakında yakınımın başına gerçekten geldi bu durum. bi kaç saatimizi aldı olay. özel hastanedeydik.
0
barankovan
(05.12.18)
alerjik bi durum var da, alerji testi yaptılar?
Koluna bişiler sürüp bekliyorsun falan, basit ama uzun süren bi süreç. toza, kediye bişiler sallayıp alerjim varmış deyip geçebilirsin?
0
MandMs
(05.12.18)
Beliniz ağrıyor, röntgene ve mr a gireceksiniz. Sonunda da bişry yokmuş ters hareket yapmışım ondan ağrımış der geçersiniz

Çok geçmiş olsun bu arada. Umarım temiz çıkar sonuçlarınız.
0
physcos physcos
(05.12.18)
Bokreklerinize baktı ama yeterli su içmediğiniz icin ultrasonla göremedi siz de su içmeye devam ettiniz ve beklediniz görebilmesi icin. Bu proses böyle en az 1,5 lt su içmek ve beklemek lazım
0
monkey
(05.12.18)
hepinize yardiminiz ve iyi dilekleriniz icin cok tesekkur ederim. umarim temiz cikar sonuclarim da.
0
🌸in vino veritas
(05.12.18)
Disciye gitsene o kadar karistirmaya ne gerek var
0
acemi
(05.12.18)
(18)

Ehliyetinizi kaç yaşında hangi yıl toplam ne kadara aldınız?

ya ben lan neyse
18/2000/500tl gibi.teşekkürler.
18/2000/500tl gibi.

teşekkürler.
0
ya ben lan neyse
(04.12.18)
27/2017/1700?? (Kaça mal oldu tam bilmiyorum.

Sınavı 2015’te vermiştim bu arada
0
Delay Fuze
(04.12.18)
19/2014/1300
0
turuncu tonlarda
(04.12.18)
18/2007/600-700 liraydı herhalde hatırlamıyorum
0
sekerse tehlike
(04.12.18)
18/2009/1000
0
kuzey li
(04.12.18)
2001'de aldım tam 180 lira vermiştim.
0
maresalx
(04.12.18)
18/2005/180 lira+80 lira da ehliyet bedeli vardı(ytl de olabilir). Kurs parasını hatırlamıyorum 200 falan da o'dur heralde.
0
bos gezenin bos ustasi
(04.12.18)
tr - 18/2008/1000(kusur) tl
us - 28/2018/25 usd
0
elon
(04.12.18)
2004de aldim 600 tl mi oyle biseydi tam hatirlamiyorum.
Gecensene de a2/a hepsini aldim 1500 verdim.
0
acemi
(04.12.18)
B Sınıfı 2011 yaş 23 1200 olması lazım

E Sınıfı 2014 26 1500-1700 arası de ona vermiştim. 2 kere kaldım direksiyondan.
0
Arthur Dayne
(04.12.18)
18/2004/Ücretsiz ( 1 ay Sürücü kursunda çalıştım maaş yerine ehliyetimi bedava istedim )
0
huzunbaz palyaco
(05.12.18)
18-2007-500 civarı birşeydi sanırım hatırlayamadım.
0
battal gemalmaz
(05.12.18)
19/2006/500 tl gibi bir şeydi sanırım
0
rosencruz
(05.12.18)
18/1999/ o zaman para milyonla sayılıyordu. :)
0
helenart
(05.12.18)
19/2010/600 kusur
0
c1b2k3
(05.12.18)
19/2014/500

sadece ehliyetin kendisine para vermiştik, kurs tanıdıktı.
0
theseachange
(05.12.18)
19/1997/11 milyon gibi birşeydi diye aklımda kalmış.

Stajdan aldığım hayatımın ilk maaşıydı.
0
puc
(05.12.18)
ilk ehliyetimi 2003 yılında almıştım (19 yaşına girince) fakat ne kadara aldım hatırlamıyorum. geçen ay C (kamyon) ehliyetini 1800 tl kurs, 960 lira civarında harç ile, akabinde CE 'yi (tır, kamyondan sonra alınıyor, evet 2. kez para) 1000 tl kurs, yine 960 lira civarında harç ile aldım.
0
lostys
(05.12.18)
23/2017/2000(harçlar ve sınav paraları dahil)
0
golgi aygıtı
(05.12.18)
(13)

Son cümlesi de okunduktan sonra iç geçirten kitaplar

bir peynir kutusu kibrit
"Lan yavaş okusaydım yaa" dediğiniz, etki bırakan kitaplar hangileri?
"Lan yavaş okusaydım yaa" dediğiniz, etki bırakan kitaplar hangileri?
0
bir peynir kutusu kibrit
(04.12.18)
rama
0
alperz
(04.12.18)
Carol shields- unless
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(04.12.18)
İnce memed 3
Küçük Ağa
Kinyas ve kayra
Papillon
The Godfather
0
a summer day
(04.12.18)
Yalnızız
0
zxcd
(04.12.18)
son zamanları baz almak gerekirse:

yeşilçam dedikleri türkiye- vedat türkali
0
biravekahve
(04.12.18)
Ortaokuldayken 13 kitaplık Talihsiz Serüvenler Dizisi'ni okumuştum 1 ay gibi bir sürede. Kitapları dershaneden bir arkadaşımdan ödünç alıyordum ve biri bitince haftasonunu beklemeden hemen diğerine geçeyim diye üçer dörder alıyordum kitapları, o kadar heyecanla okuyordum. Son kitap bitince baya üzülmüş, bir arkadaşımı kaybetmiş gibi olmuştum. Beni bu kadar etkileyen başka bir kitap serisi olmamıştı ki aslında o dönemde en az o kadar hatta belki daha heyecanla okuduğum kitaplar da vardı.
0
nundu
(04.12.18)
Açlık.
0
angelus
(04.12.18)
akçasazın ağaları:
"o iyi insanlar o güzel atlara bindiler, çekip gittiler"
0
rakicandir
(04.12.18)
kabuk
hakkaride bir mevsim
0
kablelvuku
(04.12.18)
Satranc
0
cihann
(05.12.18)
amin maalouf - doğunun limanları
0
obaa
(05.12.18)
Serenad. Bin muhteşem güneş. Leyla. Beni bulun. Gece sesleri.
Patasana.
0
brnbrs
(05.12.18)
Demian - hesse
0
puc
(05.12.18)
(7)

Söndürmek ingilizcesi

adwokat
Ateşi söndürmek mesela. Gugıl translate put out diyor ama aklıma yatmadı?
Ateşi söndürmek mesela. Gugıl translate put out diyor ama aklıma yatmadı?
0
adwokat
(28.11.18)
put out doğru. extinguish de olabilir. (bkz: fire extinguisher)
0
meyal
(28.11.18)
Extinguish
0
amabunuyapmayacaktin
(28.11.18)
Üstteki yazarın yanıtını görmemiştim pardon
0
amabunuyapmayacaktin
(28.11.18)
Fiil olarak kimse öyle extinguish falan kullanmaz. Adwokat kill the fire, we are leaving der geçerler.
0
bos gezenin bos ustasi
(28.11.18)
quench de olabilir:

The targeted use of extinguishing agents locally forms part of comprehensive fire protection, in order to quench fires in the development phase and to prevent further spreading
0
puc
(28.11.18)
yangindan soz edildiginde yaygin bir kullanim "extinguish"tir. sozlu kullanimda "kill the fire" da denir.
kontrol altina almak icin ise "contain" kullanilir.
0
viva paulista
(28.11.18)
"Douse" Bu kelimeyi ben de yakın zamanda BBC Learning English youtube kanalında öğrenmiştim. BBC haberlerinde kullanıyor, yangını söndürme için
0
freedonia
(29.11.18)
(3)

İngilizce-tr çeviri

neverlose
Earlier reports have noted that surgical experience, along with patient history (e.g., substance abuse, excessive alcohol consumption) can have a significant affect on treatment outcome with either approach.teşekkürler şimdiden.
Earlier reports have noted that surgical experience, along with patient history (e.g., substance abuse, excessive alcohol consumption) can have a significant affect on treatment outcome with either approach.
teşekkürler şimdiden.
0
neverlose
(21.11.18)
Daha önceki raporlar cerrahi müdahalenin, hasta öyküsü ile birlikte (madde kullanımı, aşırı alkol tüketimi) her iki yaklaşımda da tedavi sonucu üzerinde dikkate değer bir etkiye sahip olabileceğini belirtmiştir.
0
iddaaci
(21.11.18)
Daha önceki raporlar, hastanın geçmişi (madde bağımlılığı, aşırı alkol tüketimi vb) ve ameliyat tecrübesinin (ameliyat olup olmadığı, olduysa ne tür amaliyatlar olduğu) her iki yaklaşımda da tedavi sonuçları üzerinde önemli (ya da istatistiki açıdan anlamlı da denmiş olabilir) etkileri olduğunu göstermiştir.

@iddiacı'nın önerisi daha iyi.
0
puc
(21.11.18)
Daha önceki raporlar işaret etmektedir ki hasta geçmişi (madde kötüye kullanımı, yoğun alkol tüketimi) ile birlikte cerrahi deneyim, her iki yaklaşımla da tedavi sonucu üzerinde büyük ölçüde etkiye sahip olabilir.
0
simderun
(21.11.18)
(16)

Etkisinden uzun süre kurtulamadığınız, yüreğinizi darmadağın eden...

levent bilgen
Filmler ve romanlar hangileri? Uzun zamandır çok iyi bir filme ya da romana denk gelmedim. Önerilerinizi bekliyorum.
Filmler ve romanlar hangileri? Uzun zamandır çok iyi bir filme ya da romana denk gelmedim. Önerilerinizi bekliyorum.
0
levent bilgen
(15.11.18)
Dr jivago
Rüzgar gibi geçti
İmkansızın şarkısı
İngiliz hasta
İçimizdeki şeytan
Kürk mantolu madonna
Demian

Hepsi kitap. İlk aklıma gelenler bunlar. Aklıma başka gelirse eklerim
0
puc
(15.11.18)
beyaz gemi
uçurtma avcısı
0
diffarentiationation
(15.11.18)
bu film beni mahvetmişti, erkek halimle sümüklerim aka aka hönkürdüm ağlarken
www.beyazperde.com


bu ise daha yeni bir film, gerilim. ancak 100 yıllık gerilim filmi izleyicisi olarak ilk 3e girer benim fikrim.
www.imdb.com
0
winston
(15.11.18)
requiem for a dream
0
cay koy geliyorum
(15.11.18)
www.kitapkoala.com

bu romanı hazırlıktayken, izmir'e ilk geldiğim zaman okumuştum. kendi hayatımdan da benzer şeyler bulmuştum kitapta sanırım biraz da ondan öğle arası çimlerde gizli gizli ağlamışlığım var.
0
havana
(15.11.18)
-Blue Valentine ve Trainspotting.
-İçimizdeki Şeytan.
0
nickini vermek istemeyen uye
(15.11.18)
Roman=hakkaride bir mevsim
Film=her zaman için schindlers list
0
kablelvuku
(15.11.18)
Diyet, kasagi.
Bacak kadar cocuk oldugum icin haliyle etkisinden cikamadim bir sure. O kitaplari yazanin ds okutanin da aklina tukureyim.
0
stavro
(15.11.18)
KİTAPLAR

Onlar da İnsandı
Nietzsche Ağladığında
Uçurtma Avcısı
Gün Olur Asra Bedel
Kürk Mantolu Madonna
Küçük Ağa

FİLMLER

The Invisible Guest
El Cuerpo
The Best Offer
Arrival
Hacksaw Ridge

(Filmler yüreğini darmadağın etmez muhtemelen. Sadece son dönemde izleyip hoşuma gittikleri için yazdım.)
0
her seye atarlanan adam
(15.11.18)
içimizdeki şeytan
kürk mantolu madonna
uçurtma avcısı
doğu yakası (jack london)
paris ve londra'da beş parasız


film
fareler ve insanlar 1992
requirem for a dream
babam ve oğlum
awakenings
0
EasyTiger
(15.11.18)
Manchester by the Sea
Capharnaüm
0
noluyo yaa
(15.11.18)
Ölümün Gölgesi Yok- Adnan Binyazar

kitabın sonunda ağlamıştım.
0
biravekahve
(15.11.18)
Incendies - yazılmamış olmasına şaşırdım (film)
0
curukturpkokusu
(15.11.18)
martin eden (kitap)

büyük defter/kanıt/yalan (kitap)
0
adivar
(16.11.18)
film: mr nobody
kitap: eroin güncesi - kanat güner
dizi: louie - louis ck
0
blackbuker
(17.11.18)
get out. yüreğimi değil ama kafamı allak bullak etmişti.
0
for day to break
(17.11.18)
(5)

lastikte 18" ve 17" farkı

puc
Selamlar,Sedan arabamda 18" yazlıklar var. Kışlık lastik-jant almayı düşünüyorum ama 17" kalmış. Merak ettiğim 18'den 17'e geçtiğimde ne gibi değişiklikler olur? Teşekkürler.
Selamlar,
Sedan arabamda 18" yazlıklar var. Kışlık lastik-jant almayı düşünüyorum ama 17" kalmış. Merak ettiğim 18'den 17'e geçtiğimde ne gibi değişiklikler olur?
Teşekkürler.
0
puc
(15.11.18)
Cant 17'ye düşüp lastik ölçüsü ile toplam çapa ulaşılırsa çok bir şey farketmez.

Böyle olursa konfor artar fren ve yol tutuşa etki eder, lastik yanağı genişleyecek çünkü.

Bunu hesaplayan siteler var, tires calculator diye aratın.

%2,5 kadar değişim normal karşılanıyor.
0
John Bloor
(15.11.18)
@John Bloor+1 araç orjinali 18inç ise 17ye düşersen yakıt artabilir. konforda lastiğe göre artar.
0
mikahakkinen
(15.11.18)
Cantı 17 düşürünce lastik yanağını geniş tutup toplam çapı yakalarsan yakıt artmaz, hız da düşmez.

Yani 18 iken lastik dahil toplam çap 60 cm mesela, 17 cant ile lastik dahil tekrar 60 cm yakalarsan yakıt ve hız fark etmez.

Dur hesaplayayım merak ettim :)

Mesela 215 50 18'den 215 55 17 düşünce fark %0.8

Fark yok gibi bir şey yani, sen lastik ölçülerini de söyle arabanın
0
John Bloor
(15.11.18)
Cevaplar için teşekkürler.

Mevcut orijinal: 245/45R18 ön; 275/40/R18 arka
Kışlık teklif edilen: 225/55R17

Verdiğiniz yüzde çap farkı yüzdesi mi? Şu sitede deneyince her ikisi için de %0 buldu.
tiresize.com
0
🌸puc
(15.11.18)
bu araç suv veya jeep değilse çok serttir. benim önler 225/40-18 arkalar 255/35-18 araç çok sert.
0
mikahakkinen
(15.11.18)
(7)

bülbülü öldürmek kitabını bir türlü okuyamıyorum

lionel andres
akıcı akıcı dediniz, akmıyor kitap. zorluyorum kendimi. az değil 150 sayfa okudum ama sıkıla sıkıla. beklentimi yüksek tuttum belki de bu yüzden okuyamıyorum. okuduğum en akıcı ya da en sürükleyici kitap demiş birçok kişi. sorun bende mi lütfen söyleyin. okuma iştahımı da çok çok azalttı malesef.
akıcı akıcı dediniz, akmıyor kitap. zorluyorum kendimi. az değil 150 sayfa okudum ama sıkıla sıkıla. beklentimi yüksek tuttum belki de bu yüzden okuyamıyorum. okuduğum en akıcı ya da en sürükleyici kitap demiş birçok kişi. sorun bende mi lütfen söyleyin. okuma iştahımı da çok çok azalttı malesef.
0
lionel andres
(15.11.18)
Sorun sende ya da kitapta olmayabilir, bazen bazı kitaplara zamansız başlayabiliyoruz.
Şu an kafa olarak ona hazır değilsindir.

Sıkılıp bıraktığım ama uzun zaman sonra yeniden başlayıp çok sevdiğim kitaplar oldu.
0
mutekebbir
(15.11.18)
+1
bkitapları akıcı olup olmamalarına göre seçmemek lazım bence.
bülbül'ü öldürmek benim çok sevdiğim kitaplardandır.
Kitap ne kadar iyi olursa olsun, zorluyorsa kasmamak lazım. ben üniv. öğencisi iken marcel proust dizisini bayağı kasarak ve sündürerek okumuştum. şimdi keşke o zaman bırakıp daha olgunken okusaydım diye düşünüyorum.
0
puc
(15.11.18)
ben o kitabı yarıda bıraktım.
0
sizofren06
(15.11.18)
ingilizce okumuştum, çok sevdiğim hızla akan bir kitaptı. belki çevirisi iyi değildir?
0
neverlose
(15.11.18)
bir zamanlar cok kitap biri olarak, uzunca bir sure hic bir kitabi okuyamadim, bir turlu elime aldigim kitapta ilerleyemedim. kitapla da alakasi yoktu. bazen olabiliyor oyle sanirim. guzel kitap ama zorlamayin kendinizi, bi sure ara verin ya da ayni kitabi baska bir zaman okuyun.
okurken zorlanmamistim ama great gatsby'yi okuyup bitirdigimde bu muymus demistim, beklentilerle de alakali. herkesin begendigi kitabi begenmek zorunda degilsiniz.
0
Labyrinthe
(15.11.18)
cevaplar için teşekkürler. asıl beni üzen başladığım şeyi bitiremiyor olmak duygusu. belki de zorlamamak gerekir. yukarıda dendiği gibi okunacak çok şey var. şunu da sormak istiyorum çünkü merak ediyorum. kitabın konusunda ve arka kapağında ırkçılık, haksızlık, adalet kavramları üzerine bir yazı vardı ama 150 sayfa itibari ile çok az bu konulara değindiğini gördüm. hani bazı kitaplar vardır. ilk sayfaları zordur ama sonra elinden bırakamazsın. konu geç açılır ya da öyle sanırsın. acaba bu kitap da buna bir örnek mi?
0
🌸lionel andres
(15.11.18)
bülbülü öldürmek" kitabı abartılmış bi balondur. yanlış kişilerin tavsiyesini dinliyorsun. kitap listem: 1000kitap.com
0
legalize marijuana
(15.11.18)
(1)

SPSS'i aciklamada yardim / ANOVA ve Coefficient

Traveller
DEP- INT 10.000- 1.0025.000- 2.0030.000- 3.0040.000- 4.0050.000- 5.0060.000- 6.0070.000- 7.0080.000- 8.0099.000- 9.00https://www.dropbox.com/s/97kmhbp9se2aga9/SPSS.docx?dl=0Buna gore bunlar ne demek oluyor? R:R Square:Adjusted R Square:Std. Error of the Estimate:ANOVA'da df:F: Unstandar
DEP- INT
10.000- 1.00
25.000- 2.00
30.000- 3.00
40.000- 4.00
50.000- 5.00
60.000- 6.00
70.000- 7.00
80.000- 8.00
99.000- 9.00

www.dropbox.com

Buna gore bunlar ne demek oluyor?


R:
R Square:
Adjusted R Square:
Std. Error of the Estimate:

ANOVA'da
df:
F:

Unstandardized Coefficients'te
B:
Std. Error:

Standardized Coefficients'te

t:
Sig.:
Beta:
0
Traveller
(13.11.18)
İstatistikçi değilim.
Burada regresyon analizi yapılmış.
Model summary tablosunda R2'nin 0.988 olması modelinizin, verilerin %98.8'ini açıklamada kullanılabileceğini söyler. Bu parametrenin en yüksek değeri +1. İlk bakışta oldukça kuvvetli bir model olduğu anlaşılıyor.
Anova tablosunda sig=0.000 olması modelinizin anlamlı olduğunu söylüyor. Bunun 0.01'den küçük olması makbul.
Coefficient tablosu: modeliniz şöyle: math score = -0.194+10.35*(hours of study). Yalnız constant satırındaki sig>0.05 olduğu için bu katsayı anlamlı bulunmamış. analizi intercept olmadan, yani sabit sayı olmadan (y=a+bx değil, y=bx şeklinde) tekrar etmeyi deneyebilirsiniz. Muhtemelen daha doğru bir model bulacaksınız.
son söz, matematik puanının çalışma saati ile çok güçlü ilişkisi olduğunu bulmuşsunuz.
0
puc
(13.11.18)
(5)

Murakami okumaya başlamak

monogram
Selamlar,Haruki Murakami'ye başlamak için hangi kitapları önerirsiniz? Teşekkürler.
Selamlar,

Haruki Murakami'ye başlamak için hangi kitapları önerirsiniz?

Teşekkürler.
0
monogram
(06.11.18)
koşmasaydım yazamazdım, kadınsız erkekler, sahilde kafka
0
floro flores
(06.11.18)
Sahilde Kafka ilk kitap olmasa daha iyi olur.

Yukardakilere ilaveten, bir de “sınırın güneyinde güneşin batısında” iyidir başlangıç icin
0
fever
(06.11.18)
sınırın güneyinde güneşin batısında demeye gelmiştim.
0
Phoebe
(06.11.18)
imkansızın şarkısı ile başlamıştım, müthiş bir kitaptı. onu tavsiye ederim. bir kaç kitabını daha okudum (zemberekkuşu'nun güncesi, sahilde kafka, 1q84, yaban koyununun izinde), hiçbiri o tadı vermedi.
0
puc
(06.11.18)
Sputnik sevgilim, haşlanmış harikalar diyarı ve dünyanın sonu, tuhaf kütüphane.
0
yardıncıoyuncu
(06.11.18)
(2)

windows/installer klasörü yedekleme

puc
Selamlar,Benim win7 şu an 95 GB. Bunun 65 GB'si windows/installer imiş. Buradaki msp (çok az da msi dosyası var) dosyaları, install/uninstall yaparken lazım olabilir deniyor. C'yi rahatlatmak için bu klasördeki dosyaların yedeğini alsam ve buradan silsem sorun olur mu? Teşekkürler.
Selamlar,

Benim win7 şu an 95 GB. Bunun 65 GB'si windows/installer imiş. Buradaki msp (çok az da msi dosyası var) dosyaları, install/uninstall yaparken lazım olabilir deniyor. C'yi rahatlatmak için bu klasördeki dosyaların yedeğini alsam ve buradan silsem sorun olur mu?

Teşekkürler.
0
puc
(06.11.18)
cevap gelmeyince riske girip sildim. kapa-aç sonrası şimdilik sorun yok. olursa ekleme yaparım.
0
🌸puc
(06.11.18)
windows disk cleanup aracı bu tür temizleme işlemlerini yapmak için belki daha güvenli bir yol olabilir.
0
typhoon r
(06.11.18)
(4)

Yeldeğirmeni Sorusu:) Toksik Davranışlarla Başa Çıkma Becerileri

hana bi
Selam duyuru sakinleri,Hepimizin günlük hayatta karşılaştığı bir durumla ilgili çok genel bir sorum var: Zorunlu hallerde/zaman dilimlerinde birarada olmak durumunda kaldığınız (örn. işyeri) kişilerde tanık olduğunuz "toksik" (ya da "jerky" olarak sınıflandırabilen) yıkıcı davranışlarla başa çıkma y
Selam duyuru sakinleri,

Hepimizin günlük hayatta karşılaştığı bir durumla ilgili çok genel bir sorum var: Zorunlu hallerde/zaman dilimlerinde birarada olmak durumunda kaldığınız (örn. işyeri) kişilerde tanık olduğunuz "toksik" (ya da "jerky" olarak sınıflandırabilen) yıkıcı davranışlarla başa çıkma yönteminiz nedir? Sözkonusu olan sistematik dedikodu, ikili ilişkileri bozma, iş düzenini dolaylı ya da direkt olumsuz etkileyebilecek her türlü davranış (örn: çok genel olarak, iş bilgisayarının/aygıtlarının amacı dışında kullanımı), "harrassment" (sözlü cinsel taciz, baskı, imalar ve bunu teşvik etme), sistematik olarak yıkıcı şekilde kişilerle uğraşma vb gibi çizgi altı her türlü davranışı içeriyor.

Eğer iş yerinizdeki bu şekilde davranışla karşılaşsanız, ve bu davranışları İK politikası gereği kabul edilemez nitelendiren bir şirkette çalışsaydınız ne yapardınız? Hatalı olduğunu düşündüğünüz davranışlarla ilgili, şirket çalışma ortamını iyileştirmek amacıyla Yöneticilere bilgi verir miydiniz örneğin? Sessiz mi kalır; durumun kendiliğinden iyileşmesini mi beklerdiniz? Kısacası haksız olduğunu düşündüğünüz durumlarla ilgili proaktif olarak iyileştirme sürecine katkıda bulunur musunuz; doğal seleksiyona mı inanırsınız? :)

Çok genel yazıyorum, amacım ülkemizde bu konudaki farklı yaklaşımları görmek.
*** NOT. Başlık bir süreliğine üstte kalabilirse sevinirim.
Belki birilerine faydası dokunur.***

Teşekkürler!..
0
hana bi
(06.11.18)
karikaturistan.files.wordpress.com
istifadan hemen önce böyle oluyorum. neden çünkü hakkımı arayacağım başka bir mecra bulunmuyordu çalıştığım yerlerde:)

eğer çalışılan yerde kurallar uygulanıyorsa ve sağlıklı bir şekilde olayı tarttıysan uygun olan gidip hakkını aramandır diye düşünüyorum. ama hepimizin türlü tuhaf huyları var. bazı şirketlerde olay game of thrones'a dönüşebiliyor.
0
blackbuker
(06.11.18)
ik'nın müdahalesine ve yaptırım gücüne inanılıyorsa bilgi verilmesi lazım, "toksik" kişilerle olan problemler genelde yüz yüze çok zor çözülür. alır karşına konuşursun, dominant bir karaktersen dediğini kabul ettirip pıstırabilirsin hatta ama bu durum kişinin arkandan konuşmasına engel olmaz. gerçekten sorunlu insanlarla bire bir diyaloğa girmek işleri daha kötü hale getirebiliyor, iş yeri disiplin kuralları gereği üstten bir tehdit daha çok yarayacaktır işe.

ancak ik'nın yaptırım gücü her iş yerinde aynı olmuyor, otorite figürü olarak görüleni var görülmeyeni var. görülmediği durumlarda her iki tarafın da birim yöneticilerine kalır bu otorite durumu. sen kendi müdürüne söylersin, senin müdürün onun müdürüne gereken şekilde söyler, onun başına "çekici" kendi müdürü indirir. aynı birim içindeyse de yine müdür çözecektir o işi. hatta birim içi sorunları direkt birim yetkilisine söylemek, sorun çözülmezse ik'ya gitmek usuldendir. tabii bu durumlarda hep "insan" değişkeni var, kiminin müdürü problem çözme becerisine sahip, kimi taraf tutan bir ayrıştırıcı, kimi bilmem ne bela. bunları değerlendirerek sakin bir süreç yönetmek lazım, tahriklere kapılmamak lazım.
0
Bruce
(06.11.18)
sorunuza net bir cevabım yok. yalnız işyerinde iş arkadaşları ile herzaman mesafeli olma gerektiğine inanageldim. ayrıca sadece işe odaklanıp başkası ne yapmış vs ilgilenmemek gerektiğini düşünüyorum. iş yerinde uyumsuz veya gerçekten arızalı insanlar olabilir (not: belki bazılarına göre biz de böyle insanlarız), bu insanlarla mümkünse sıfır, değilse minimum iletişim kurulmalı. insanları kendince düzeltmeye çalışmak çoğunlukla yanlış, gereksiz veya boşa çaba. bu işler işyerinde zaten yöneticilerin görevi. iyi yönetici çalışma ortamında bu gibi durumlar olmaması için gerekli tedbirleri alır zaten. yine de bu problemler iş akışını engelleyecek boyuta geliyorsa ilgili kişilere bilgi verilebilir. ancak bunu problemi çözmek esas amacı ile yerine getirmeli, sırf şikayet veya kötülüğe karşılık verme gibi niyetlerle olmamalı bence.

cinsel taciz diğer saydıklarınız arasında bambaşka bir yerde. onun zaten adli tarafı var. yorumlarım, cinsel taciz gibi ekstremler dışındaki durumlar için. not, erkeğim.
0
puc
(06.11.18)
Uluslararası bir şirkette çalışıyorum. Sözümona uyum ve etik konularına çok önem veriliyor. Bir buçuk yılda anlaşmayla biten bir cinsel taciz suçlaması ve günün yarısından çoğunu dedikoduyla geçiren çalışma arkadaşları, gruplaşmalar ve kutuplaşmalar gördüm. İşin kötüsü, İK müdürü dedikoducuların, arabozucuların, kuyu kazıcıların başı. Kimi kime şikayet edeceksin durumu var -ki globalde şikayet hattını kullanan kişiyi izole etmiş durumlar. Öff dingonun ahırı resmen. Kaçmak için fırsat kolluyorum.
0
auroraaurora
(06.11.18)
(4)

Korayspor ne alınır

Carlito Brigante
1000 TL çekim var. Ne alacağım konusunda kararsızım. Çok acil ihtiyacım olan bişey de yok. Siz olsanız hangi ürünü alırdınız. Fikir vermesi açısından soruyorum.Teşekkürler.(git:https://www.korayspor.com/)
1000 TL çekim var. Ne alacağım konusunda kararsızım. Çok acil ihtiyacım olan bişey de yok. Siz olsanız hangi ürünü alırdınız. Fikir vermesi açısından soruyorum.

Teşekkürler.

(git:www.korayspor.com)
0
Carlito Brigante
(04.11.18)
Spor ayakkabı, bot.

Spor ayakkabı dediğin şeyi her zaman giyersin zaten. Moda falan yok pek o olayda.

Al eskidikce giyersin ya da her kombine farklı ayakkabı giyersin.
0
westblack
(04.11.18)
forma eşofman takımı alırdım.
0
mikahakkinen
(04.11.18)
Salomon ayakkabı olabilir
0
puc
(04.11.18)
amazon-de sitesinde 300-400liraya satılan botları oradan 1000liraya alabilirsiniz.. evet :)
0
strobist
(04.11.18)
(9)

Bu kitaplar nasıl?

cemallamec
Drina KöprüsüKıskanmakAlçaklığın Evrensel TarihiFicciones - Hayaller ve HikayelerAlefOblomovKörleşmeBuddenbrooklar - Bir Ailenin ÇöküşüSiddhartha
Drina Köprüsü
Kıskanmak
Alçaklığın Evrensel Tarihi
Ficciones - Hayaller ve Hikayeler
Alef
Oblomov
Körleşme
Buddenbrooklar - Bir Ailenin Çöküşü
Siddhartha
0
cemallamec
(29.10.18)
Siddhartha ve Oblomov ciddi manada şükela kitaplar
0
kljgslsdkjsd
(29.10.18)
Oblomov çok övdüler benim de listemde
0
kablelvuku
(29.10.18)
klasik denince biraz korkarım. dili ağırdır,sıkıcıdır diye ama oblomov akıcı ve güzel kitaptı.
0
MtKrt
(29.10.18)
oblomov güzel +1. drina köprüsü acıklı bir kitap. idam tasvirleri falan çok etkiliyor insanı, böyle şeylere gelemiyorsanız okumayın. bize ortaokulda okutmuşlardı, hala hatırlarım, travmatik etkisi oldu diyebilirim.
0
slow like honey
(29.10.18)
körleşmenin dili ve akiciligi çok iyidir. filmi de çekilmişti yanlış hatırlamıyorsam
0
aslil
(29.10.18)
Bireyci ve kaybetmeye övgü düzmeye meyilli çağ okuyucusu olarak Oblomov'un posasını çıkardık fakat hâlâ güzel kendisi. Tasfiye olmuş, romantik bir toplumsal tip söz konusu, -ve elbette karşıtı da- okumanız ve yüzleşmeniz gerekiyor.

Siddhartha fena değil, bir "bildungsroman" diyebiliriz. İndirgeyelim: Gerçeği arayış öykülerinin budizm versiyonu. Bir materyalist bile sırf birey gelişimini yansıtmaktaki ustalığı sebebiyle Siddhartha'yı okuyabilir.

Alçaklığın Evrensel Tarihi... Borges için ne denebilir ki? Müthiş bir "sahte tarih" çalışması, onlarca arketip, tarihsel kişilik, örtük gerçek ve muziplik...
0
hikmet iv
(29.10.18)
oblomov ve drina köprüsü'nü askerde okumuştum. güzel kitaptır ikisi de. oblomov şu ana kadar okuduğum kitaplardan ilk 5'e girer.
0
efreet sultan
(29.10.18)
bu listeden siddhartha'yı okudum, çok meşhur bir kitap, seveni çok ama yazarın diğer kitapları daha güzel bence (demian, bozkırkurdu, gertrud, narziss ve goldmund).
ikincisi körleşme. galiba dünyada körleşme'yi sevmeyen tek insanım. çoğunu okudum zorlayarak, ama bitiremedim.
0
puc
(29.10.18)
Oblomov (9/10)
Buddenbrooklar (7/10)
Drina Köprüsü (7/10)
Siddhartha (6/10)
Körleşme (6/10)

Bende bıraktıkları etkiye (iyiden daha az iyiye) göre sıraladım. Parantez içindekiler de kitaplara 10 üzerinden verdiğim puanlar.

Oblomov için söylenecek çok fazla şey yok, efsane. (Goethe’nin Werther’i ve intihar olayları ile Gonçarov’un Oblomov’u ve Oblomovculuk akımı. İkisi hep bir kardeşmiş gibi gelir bana) Bir çeşit uyuşukluk hali. Gonçarov bu durumu çok iyi anlatıyor kitapta. Altı sene olmuş okuyalı, Oblomov’un oturduğu/yattığı divan hala aklımda.
Buddenbrooklar’da bir ailenin zamanla nasıl çöktüğü anlatılıyor. Uzun bir zaman dilimi söz konusu. Muadili Marquez’in Yüzyıllık Yalnızlık’ı diyebilirim. Askerdeyken okumuştum. Şafağı güzel attırmıştı.
Drina Köprüsü’nde İvo Andriç’in anlatımı çok iyi. Drina Köprüsü civarında geçen olayları anlatıyor, yine Buddenbrooklar’daki gibi uzun bir zaman dilimi kullanılıyor. Kitabın ana karakteri köprünün kendisi diyebilirim. Müslümanlar, hristiyanlar, savaşlar, idamlar, intiharlar, kapiyada edilen sohbetler vs. güzel bir dille ve engin bir bilgiyle anlatılıyor. (Bunda Andriç’in çocukluğunun Drina Köprüsü’nün bulunduğu Vişegrad’da geçmesi de önemli bir faktör tabii ki)
Siddhartha, öğreti diyeyim kısaca. Her şeyi geride bırakıp ruhani bir arayış içinde olma hali.
Körleşme, insanoğlunun kendi eliyle kurduğu, sonra da kendisine yabancılaşmış, düşman kesilmiş bulduğu dış çevreyi tasvirlerle anlatıyor. Tanıtım bülteninde de söylediği gibi.
0
papillon7
(30.10.18)
(4)

Matematik sorusu..

ataman
Varmi el atabilecek olan..
Varmi el atabilecek olan..
0
ataman
(27.10.18)
b=9 ?
0
anily
(27.10.18)
1, 3, 9 ve 27 kg.
ikinci sorudan emin değilim ama 36 olabilir mi ya da 144?
0
tabirimekruh
(27.10.18)
1. soru: ikinci sütundaki sayılar, ilk sütundaki sayıların toplamlarının karesi; b=144
2. soru cevabım hatalı olduğu içiin siliyorum.
0
puc
(27.10.18)
@puc
ben 12 yi 1+2 bir daha toplayıp 3 yaptım niyeyse acaba
0
anily
(27.10.18)
(7)

21 derece suyu soğutmak

atcapar
2 tonluk derecesi 21 olan suyu 8-10 derece arası soğutmak istersek büyük kalıp buzlardan 5 adet tankın içine atarsak istediğimiz soğukluk derecesine ulaşmış olur muyuz?
2 tonluk derecesi 21 olan suyu 8-10 derece arası soğutmak istersek büyük kalıp buzlardan 5 adet tankın içine atarsak istediğimiz soğukluk derecesine ulaşmış olur muyuz?
0
atcapar
(27.10.18)
Büyük kalıp buz derken ölçü tam olarak nedir mesela?

Mutlaka bunun bir hesabı vardır ve bu konuda eğitim almış bir mühendis de kesin vardır duyuruda.

Ben mantık yürütüyorum, 21 derece ısıyı yaklaşık yarı yarıya düşürmek istiyorsunuz. Bu da ısı alışverişi ile olur, 0 derece olan su (donmuş su, yani buz doğal olarak) ile 21 derece olan suyu bire bir karıştırırsak ısı alışverişi sayesinde 0 olan 10.5'a çıkar, 21 olan da 10.5'a inmez mi?

Bu durumda 2 ton, yani yaklaşık 2 metreküp su için 1 metreküp buza ihtiyacınız olur sanırım.

Buz 0 değil de biraz daha aşağı derecelerde donuyorsa hesap değişir, sabahın bu saatinde daha çay içmeden cevapladım. Saçmaladıysam kusura bakmayın :)
0
John Bloor
(27.10.18)
formul şu,
Q=m X C X Δt

Δt = Sıcaklık farkı (°C)


Q = Alınan veya verilen ısı (kal)

m = Maddenin kütlesi (g)

c = Öz ısı (ısınma ısısı) (kal/g °C) :
0
akiskan
(27.10.18)
eğer bir hata yapmadıysam cevabım: 244.7 kg buz

21 derecede 2000 kg suyun 10 dereceye soğuması için kaybetmesi gereken ısı miktarı:
q=mc(delta T)=2000 kg * 4.18 kJ/kgK * (21-10)K = 91,960 kJ (fark olduğu için sıcaklık farkının biriminin celcius yerine kelvin alınması farketmez buarada).

Buzun 0 derecede suya dönüşmesi için gerekli latent ısısı 334 kJ/kg. dönüşen suyun 10 dereceye ısınması için gereken ısı miktarı: 4.18*(10-0)= 41.8 kJ/kg (zira hem 21 derecelik suyun hem de buzun sıvı halinin sıcaklıkları 10 derece olacak)

dolayısıyla 1 kg buzun 10 derecede suya dönüşmesi için gerekli ısı miktarı: 334+41.8 = 375.8 kJ

Bu durumda x= 91,960 / 375.8 = 244.7 kg
tanktaki suyun kütlesi de %12 kadar artacak. bu arada çevre sıcaklığının da 21 derece olduğu varsayılırsa tanktaki sıcaklık düştükçe çevreden ısı geçişi meydana gelecektir. Bu sebeple aslında bir miktar daha fazla buza ihtiyaç olabilir diye düşünüyorum.
0
puc
(27.10.18)
drive.google.com

Buzun bir süre dışarda beklemiş olduğunu ve zaten yavaştan yavaştan erimeye başladığını farzedersek; 220.5 kg buz işini çözer.
0
ucan tekme hayaleti
(27.10.18)
O kadar buza gerek yok. Bu hesaplamalarda ortam ısısı ihmal edildiği için böyle çıkıyor sonuçlar.

Ortam ısısı muhtemelen 21 derecenin altında olduğu için bu kadar buz atarsan fazlaca soğutur.
0
bos gezenin bos ustasi
(27.10.18)
arkadaşlar genel olarak doğru söylemiş ama o durum ancak sıvıdan dış yüzeye ya da dış yüzeyden içeriye ısı transferinin olmadığı mükemmel yalıtımın olduğu durumlarda geçerli olur. nşa'da dedikleri doğru ama nşa'lık bir durum yok. tankın dış yüzeyi(çevre) daha soğuksa ve yalıtım yoksa az bir buz kütlesiyle de o değere ulaşırsın.
0
blue eyes white dragon
(27.10.18)
Ve tersi de gecerli, ortam isisi daha yuksekse bu kadar buz yetmez.

Neden sogutmak istiyorsun?
0
fever
(27.10.18)
(25)

şu ana kadar kullandığınız ücretini kat kat hak etmiş ürünler

binder dandet
Anket oluyor ama kusura bakmayın.Benim icin,Lenovo thinkpad x230nike spor ayakkabı (3 sene oldu)logitech g602 fare.hepsi ödenilen ücreti kat kat hak etti. Elektronik ürünlerden fare acaip bir kullanım kolaylığı sağladı, x230 zaten efso bir alet magnezyum kasalı falan. adam döversin o derece. spor ay
Anket oluyor ama kusura bakmayın.

Benim icin,

Lenovo thinkpad x230

nike spor ayakkabı (3 sene oldu)

logitech g602 fare.

hepsi ödenilen ücreti kat kat hak etti. Elektronik ürünlerden fare acaip bir kullanım kolaylığı sağladı, x230 zaten efso bir alet magnezyum kasalı falan. adam döversin o derece. spor ayakkabı da ilginctir kullanımıma ragmen bozulmadan kaldı.

Sizin için bu ürünler hangileri? ben de alırım belki :)
0
binder dandet
(22.10.18)
Macbook air.
0
gonion
(22.10.18)
İphone X
0
cespi53
(22.10.18)
Ps3
Ps4
0
eazy
(22.10.18)
new balance 574 fsn
sony mdr serisinin herhangi bir ürünü
sennheiser cx serisi
adidas'ın eşofman altı ve şortları
nokia 5800 5 sene falan kullandım.
hp pavilion m9000 masaüstü--bu girdiyi ondan yazıyorum...10 senesi sağlam var.
takamine g320 akustik gitar. güzel kombinasyonlarla 5bin euroluk gitarlara kafa tutar.
0
mind mischief
(22.10.18)
şuan gözüme çarpanları söylüyorum macbook pro, spotify, derimod ceket, levi's 511 kot, carl zeiss, hoya variable nd filtre.
0
Hendrix'e tapan adam
(22.10.18)
logitech mx anywhere mouse, çok oldu alalı ama halen ilk günkü gibi (tüm logitech'ler değil ama).
dandik termos, muhteşem bir şey.
10 yıldan fazladır her kış giydiğim lcwaikiki gömlek
salomon ayakkabılar
kemiksiz 20 yılı olan arçelik midi müzik seti, zor zamanlarımızda almıştık, hiç bir yeri bozulmadı halen.
bürosit döner koltuk. 17 yıl önce almıştım, çok hırpalandı, şu an bir gözü toprağa bakıyor ama halen bilgisayar koltuğu olarak kullanıyorum.

edit: böyle hepimiz yazdık, umarım nazar değmez :)
0
puc
(22.10.18)
Overprice ürünler bu kategoriye girmez bana göre. Yani 1000 dolar verip telefon alıyorsun, elbette kalite sunacak. 5000 dolarlık geri dönüş yapacağını zannetmem o tip bir ürünün.

Decathlon'dan alınma Kalenji'nin 65 liralık spor ayakkabısı diyorum ben. Evde her türden bir kısmı 1000 tl üstü bir dolu ayakkabım var. Ama halen en rahatı bu. Hem rahat hem de lan bunu ormana giymeyeyim şimdi anası ağlamasın kaygısı oluşmuyor:) 4 senedir giyiyorum halen yırtamadım.

Xiaomi 10000 mah powerbank gene. 60 küsür liraya aldım ilk çıktığında, halen kullanıyorum. Halen en baba adaptörden daha hızlı şarj ediyor telefonları.
0
bos gezenin bos ustasi
(22.10.18)
Msi laptop
ps4. Sony Xperia z1, Z2, xz
0
neymis
(22.10.18)
Nike Cortez ayakkabı, ilk moda olduğu zamanlarda almıştım 170 liraya sene 2012 civarı, hala giyiyorum.

4 sene önce pazardan 5 liraya aldığım iç çamaşırı, hala neredeyse ilk gün ki gibi ve çoğu bilindik markadan daha kaliteli, rahat.

A4Tech mouse, 5 senedir kullanıyorum 15 liraya almıştım galiba.

Ekleme: He birde Vans'lerim var Kadıköy Gargamel'den almıştım 6 sene oldu, rengi soldu ama hala giyiyorum.
0
lana del rey
(22.10.18)
Şu an etrafıma bakıyorum;
iPad Air 2 (İlk çıktığında almıştık, hala taş gibi)
Polaris Deri Sandalet (7-8 yıl)
Decathlon Arpenaz Yağmurluk Polar Mont (3 yıl)
Asus Powerbank (3 yıl)
Contigo Termos (Bir yıl olmadı ama 9 dolar)
Birkenstock Terlik (Yumuşak tabanlı olan, iki üç yazdır hayatımı kurtarıyor)
Vena marka tişörtler (3 yıl dayanan tişörtler)
Colins elbiseler (3 yıldan fazla oldu yeni gibi)
Şu an yanımda olmayan ilk Superstar’larım (10 yıl önce almıştım)
0
Lim5
(22.10.18)
Powerbank.
0
the real brad pitt
(22.10.18)
Sennheiser kulaklık.
0
Amaranta ursula
(22.10.18)
Spigen kılıf derim.
0
kleider
(22.10.18)
Timberland bot. Giymekten usandim hala tas gibi.
Asics gel kayano. Alirken bir ayakkabiya bu kadar para verilir mi dedim ama uzuuuunn yuruyusler sonrasinda iyi ki vermisim diyorum.
Dyson sarjli dikey supurge. 5 yildir hoyratca kullaniyorum
0
65 derece
(22.10.18)
MacBook Air, Samsonite Business tekerlekli evrak çantası, Steadler Triplus kalem seti, Lamy Safari, Starbucks çelik termos, Spotify Premium, Office 360, Trust powerbank.

Bunlarla iş yapıyorum, benim ofisimi oluşturuyor bu toplam.
0
babilbaligi
(22.10.18)
Adidastan 7. Sınifta aldiğim sırt çantası. 10 sene oldu hala kullaniyorum ki bu 10 sene boyunca her gün okula onunla gittim, iki kez yurtdışı gezisi yaptım. Defalarca şehirlerarasi yol gittim. O dönem için baya para vermiştim ama parasina baya değdi. Korkuyorum şimdi nazar değecek diye :(

Kaç liraya aldığımı bilmediğim ve yine yıllardir kullandiğim bilek destekli mousepad. Benim gibi bilgisayarda çok zaman geçiren biri için büyük rahatlik, karpal tünel olmamamin tek sebebi olabilir hjsshsh
0
nundu
(22.10.18)
Adidas eşofman takımı, 2006 senesinde aldım halen kullanıyorum. Samsung Galaxy note 3, 2013 senesinde aldım taş gibi halen.
0
a darkness coming
(22.10.18)
eastpak sırt çantam - 20 sene falan oldu alalı

lenovo p2 - şarjı halen 4 gün gidiyor :)

citroen c4 - 120 bin km ye geldi tık demedi

sena 20s kask içi bluetooth - çoh eyi
0
mirty
(22.10.18)
lenovo z500
logitech m185
0
nothing in my way
(22.10.18)
macbook air, iPhone 6s, lg tv
0
ex animo
(22.10.18)
@binder lan daha yeni aldın x230 u... ilk baştan bu kadar övme, az sonraya da kalsın övme şeyi...

cevap:

thinkpad x200s ve thinkpad t440p ücretlerini kat kat hak etti.

casio f91-w kol saati.

microsoft sculpt confort mouse

10 sene önmce arabada kullanmak için aldığım mini buzdolabı.

bin yıllık campagnolo record grupset buldum geçen ben bunu 10 sene önce de kullanıyordum, demekki o da parasını hak etmiş.
0
Tears of Devil
(22.10.18)
thinkpad a30
macbook air
dyson marka herhangi birsey
lorus marka saat
0
cooperr
(23.10.18)
XBox one ve JBL Go.
0
noluyo yaa
(23.10.18)
1999 yilinda aldigim spalding sirt cantasi, resmen dunyayi tasidi, hala sapsaglam, ben baydim kullanmaktan ama atamiyorum

2007de aldigim tschibo laptopu bu sene attim.

Ihrac fazlasi kiyafetlerin buyuk kismi da bu kategoride, ozellikle 5-10sene once alinanlar, penye kalitesi vs muhtesem, disarda giyilemeyecek hale gelenler on numara ev kiyafeti oluyor.
0
kassiopeia
(23.10.18)
Sari uzum. Verdigi haz ile ucretini fazlasiyla hakediyor.
0
stavro
(23.10.18)
(4)

Murakami’yi çok seven

Lusid*
birisi başka hangi yazarları da sevebilir?
birisi başka hangi yazarları da sevebilir?
0
Lusid*
(14.10.18)
murakami'yi severim. diğer sevdiklerim; salinger, hesse, sabahattin ali, magda szabo. ayrıca gabriel garcia marquez'i de sevebilirsiniz.
0
puc
(14.10.18)
Marquez +1
0
akan dame
(14.10.18)
paul auster
0
cedex
(14.10.18)
murakami kendisi wittgenstein sever.
0
fever
(14.10.18)
(1)

alerji mi böcek ısırığı mı?

newlywed
vücudumda kırmızı sinek ısırığına benzer kırmızı şişkinlikler oluştu ve kaşınıyor, ortalıkta herhangi bi sinek/sivrisinek de yok. bu şişkinlikler düzenli bir dağılıma sahip değil o yüzden alerji değil diye düşündüm. bendeki şişkinlikler küme şeklinde. alerji lekeleri vücutta dağınık olarak görülebil
vücudumda kırmızı sinek ısırığına benzer kırmızı şişkinlikler oluştu ve kaşınıyor, ortalıkta herhangi bi sinek/sivrisinek de yok. bu şişkinlikler düzenli bir dağılıma sahip değil o yüzden alerji değil diye düşündüm. bendeki şişkinlikler küme şeklinde. alerji lekeleri vücutta dağınık olarak görülebilir mi? bu lekeler neden kaynaklı olabilir?
0
newlywed
(05.10.18)
geçen ay benzeri olmuştu bende. ben de önce sinek ısırığı sanmıştım, sinek filan da yoktu gerçi. kaşıntı için bir krem aldım ama 10 gün devam etti. krem sürmek iyi geliyordu ama sonra başka yerde çıkıyordu. yeni kullanmaya başladığım bir şampuan vardı, alerji olabileceğini düşünüp onu bırakınca kesildi. tabii kesin eminim demem zor. ama varsa böyle yeni kullanılan bir şey bir denenebilir, yoksa doktora görünmek iyi olabilir.
0
puc
(05.10.18)
(1)

ayı (the bear) filmi

cedex
ben hatırlıyorum küçükken bu film ülkemizde çok heyecan yaratmıştı.sebebi neydi yoksa yanlış mı hatırlıyorum?88 yılı filmiymiş.
ben hatırlıyorum küçükken bu film ülkemizde çok heyecan yaratmıştı.
sebebi neydi yoksa yanlış mı hatırlıyorum?
88 yılı filmiymiş.
0
cedex
(01.10.18)
nerede olduğunu değil ama hayal meyal izlediğimi hatırlıyorum filmi, öyle toplu bir heyecan uyandırdığını hiç düşünmemiştim ama dokunaklı bir filmdi. çocukken izlemenin de etkisi var tabii.
0
puc
(01.10.18)
(19)

Bir kitabı sevmediğin halde sonunda kadar okumak takıntı mı disiplin mi?

anahtarr
1- iç disiplindir: başladığın işi tamamladığını gösterir.2- takıntıdır: vaktimiz bu kadar değerli iken sevmediğimiz bir şeye devam etmek takıntı değilse nedir?sorum başlıkta, hangisi sizce?
1- iç disiplindir: başladığın işi tamamladığını gösterir.
2- takıntıdır: vaktimiz bu kadar değerli iken sevmediğimiz bir şeye devam etmek takıntı değilse nedir?

sorum başlıkta, hangisi sizce?
0
anahtarr
(26.09.18)
Hayatın her alanında olduğu gibi bir kitapta da bu anlamda ısrarcı olmak biraz ruh hastalığı.
0
angelus
(26.09.18)
Bence takıntı. Disiplin faydalı yönde çalışmalı benim mantığıma göre veya iş ettiği sebebiyle var olmalı.
0
superfluid
(26.09.18)
Başlarda 1 olarak düşünürdüm sonra 2 olarak düşünmeye başladım. Artık sevmediğim kitapları okumaya zorlamıyorum.
0
kablelvuku
(26.09.18)
takıntı.
0
zgrydn
(26.09.18)
Aslında 2. Yani bence takıntı ama ben 1'i yapıyorum. :/
0
proculianus
(26.09.18)
eğer başka işlerde de böyle iseniz iç disiplin denilebilir.
değilse takıntı.
bende de var, bendeki takıntı.
0
puc
(26.09.18)
2.

ama bazen yarısında bırakmak istediğim kitap sonlara doğru çok sevimli bir alabiliyor. yine de bırakırsam kafama takmam.
0
the kene
(26.09.18)
Takinti
0
stavro
(26.09.18)
Beğenmediğim, aldığım halde beklediğim gibi çıkmayan bir kitapsa bir daha okumamak üzere yarım bırakıyorum. Odaklanmakta zorlandığım bir zamana denk gelen ama beğendiğim ya da en azından okumam gerektiğini düşündüğüm bir şey ise sonra devam etmek üzere yarım bırakıyorum.

Cevap ne 1, ne de 2 ya da ikisi birden.
0
monogram
(26.09.18)
gereksiz bir takıntıdır. sevmediğin bir yemeği ısrarla yemeye benzetiyorum ben. onun yerine o zamanda okuyabileceğin diğer kitapları da kaybediyorsun üstüne.
0
captainobvious
(26.09.18)
İlk basta yarida birakiyorsun, sonra 30. sayfada sikilmaya basliyosun, sonra ilk sayfalarda “sikici heralde” diyip birakiyorsun.
0
brkylmz
(26.09.18)
"Başladığı işi bitirme gibi bir takıntısı olan Tesla Voltaire'in bir ciltini okumaya başladığında başına gelecek olanlardan habersizdir.Çünkü Voltaire 100'e yakın cilt yazmıştır ve En son cildi okuduktan sonra Tesla şöyle der: Bir daha asla!"
0
güneyli çocuk
(26.09.18)
Takıntı ve disiplin demek belki durumun izahını sadece iki seçeneğe hapsetmek olabilir. Lakin bence bazen ikisi de değildir. Çünkü ne çok disiplin ne de takıntı o kitabı sıkılmana rağmen bitirmenin nedeni olmayabilir bazen.
0
olaylar olaylar
(26.09.18)
bende de var o özellik ama sadece kitaplarda, diğer konu ve işlerde yok buna benzer bir davranışım. o yüzden takıntı diyorum ben de.
0
wilhelmwasmuss
(26.09.18)
komplekste olabilir, kendini kendine ispatlama.
0
for day to break
(26.09.18)
merak. sevmedim ama sonra acaba ne anlatacak? belki sonra saracak. okumadan bilemem.

bir de yarimlik hissini sevmiyorum.
0
jimicik
(26.09.18)
Bence takıntı. Zorlamaktan vazgeçtim ben artık.

“Mina Urgan, “Bir Dinozorun Anıları” kitabında, okumaya başladığı bir kitap kötü de olsa bitirme huyundan nasıl vazgeçtiğini de şu sözlerle anlatıyor: Başladığım kitabı, kötü de olsa bitirmek huyundan Fethi Naci’nin bir sözü sayesinde kurtuldum: “Karpuzu kestin. Baktın ki kabak. Gene de zorla yiyecek misin o karpuzu?” demiş Fethi Naci.”
0
opucuk baligi
(26.09.18)
takıntı
0
fragile lady
(26.09.18)
Kablelvuku+1
Belli bir yaşa kadar disiplin olarak düşünürdüm, ısrarla bitirirdim.
Sonra vaktin, kötü kitap ve kötü filmlerle harcanmayacak kadar değerli olduğunu düşünmeye başladım ve bu alışkanlıktan vazgeçtim.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(26.09.18)
(10)

tanıklık etmek isteyeceğiniz 3 an

ilkot
dünya tarihi boyunca tanıklık etmek istediğiniz 3 anı sıralar mısınız?bahsettiğim bir dönem değil, sadece bir an ve müdahale de edemeyeceksiniz hayalet gibi izleyeceksiniz. örneğin ateşin bulunması, hitlerin intihar ettiği an, kennedy suikasti gibi.
dünya tarihi boyunca tanıklık etmek istediğiniz 3 anı sıralar mısınız?

bahsettiğim bir dönem değil, sadece bir an ve müdahale de edemeyeceksiniz hayalet gibi izleyeceksiniz. örneğin ateşin bulunması, hitlerin intihar ettiği an, kennedy suikasti gibi.
0
ilkot
(26.09.18)
Hiroshima'nın bombalanması.
İkiz kulelere saldırı.
Olof Palme suikasti.
0
bos gezenin bos ustasi
(26.09.18)
ebeveynlerin ilk tanışma anları
atatürk'ün hemen yanında çanakkale savaşı
hz. muhammed'in peygamber olduğu safha (ne kadar doğru ne kadar hurafe görmek isterdim)
0
orijinal nick bulamadim
(26.09.18)
*Ataturk'un Meclis'te konusmasi
*ilk mekigin firlatilisi
*Amerika'da radyodan uzaylilar dunyayi isgal etti diye duyuru yapilan gun
*Woodstock 69 konser gunu
0
jimicik
(26.09.18)
Atatürk'ün İzmir'e girişi
Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'a girişi
Adnan Menderes'in asılması
0
silah taciri
(26.09.18)
cumhuriyetin ilanı.
amerikanın ilk keşfi.
ilk telefonu keşfetme anı
0
buiret
(26.09.18)
• atatürk'ün onuncu yıl nutku

• atatürk'ün askerlerin kelime-i sahadet getirerek sekiz metre mesafedeki dusmana hücum ettigini soyledigi yer

• titanic'in batisi/deniz ustundeki son akşamı

• annemle babamin dugunu

cok var ama dörtle sinirladim :)
0
tabudeviren
(26.09.18)
-atesin bulundugu an

-thomas edison'un ampulu icat ettigi an

-steve jobs'in kovuldugu an
0
Leonardo~Da~Vinci
(26.09.18)
26 agustos 1922 buyuk taarruz.
hiroshima'ya atom bombasi atilmasi.
istanbul'un fethi.
0
baldur2
(26.09.18)
dört oldu ama daha da artar gibi:
elektriğin icat edildiği an.
telefonun icat edildiği an. o ilk konuşma mesela. sevinçten kafayı yemişlerdir herhalde.
neil armstrong'un aya ilk ayak basışı. benim için küçük insanlık için büyük adım demesi.
bir de wright kardeşlerin 1903'te yaptıkları ilk uçuş.
0
puc
(26.09.18)
-Jül Sezar'ın öldürülme anı
-Paşanın samsun a çıkışı
-Woodstock 1969(hayaley mayalet dinlemez ortama müdahale ederdim valla. Kimse tutamazdı)
0
eazy
(26.09.18)
(13)

en sevdiği kitaplar şunlar olan birine:

adivar
kafka - davalondon - martin edendumas- monte kristo kontu dostoyevski - suç ve cezahesse-bozkırkurduhamsun-açlıkproust-kayıp zamanın izindeorwell-1984camus-yabancıyabancı edebi eserlerden ne önerirsiniz?
kafka - dava
london - martin eden
dumas- monte kristo kontu
dostoyevski - suç ve ceza
hesse-bozkırkurdu
hamsun-açlık
proust-kayıp zamanın izinde
orwell-1984
camus-yabancı

yabancı edebi eserlerden ne önerirsiniz?
0
adivar
(15.09.18)
En sevdiği kitaplar aslında birbirinden tamamen alakasız/ayrı kitaplar olduğu için çok da önemli değil. O yüzden - bana göre- güzel bir kitap önermem yeterli diye düşünüyorum: sophie’s World – Jostein Gaarder
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
(15.09.18)
heritage
(15.09.18)
birbiriyle alakasiz dunya klasikleri.
tolstoy'dan önerin bari. savaş ve barış olabilir.
veya victor hugo - bir idam mahkumunun son günü

edit: buna niye tik koymadın yav? bunları ben yazmadım :D
0
tabudeviren
(15.09.18)
dorian gray'in portresi
0
yağlekesi
(15.09.18)
çavdar tarlasında çocuklar - j. d. salinger
0
red toy
(15.09.18)
hesse-demian
gaarder-portakal kız
rousseau-yalnız gezerin düşleri
rand-hayatın kaynağı
salinger-franny ve zooey
lee-bülbülü öldürmek
celine-gecenin sonuna yolculuk
kundera-var olmanın dayanılmaz hafifliği
greer-max tivoli'nin itirafları
0
puc
(15.09.18)
Gecenin Sonuna Yolculuk - Louis Ferdinand Célin
0
red toy
(15.09.18)
herman hesse - siddharta veya hesse’nin herhangi bir kitabi
0
cedex
(15.09.18)
Katip Bartebly +1
Kağıt ev
Sineklerin Tanrısı
Zincire Vurulmuş Prometheus
Onca yoksulluk varken
Drina Köprüsü
0
Amaranta ursula
(15.09.18)
Bu kitaplarin 7si benim de en sevdiğim kitaplardan.

Ek olarak önerebilecegim;
Çanlar kimin için çalıyor ?
Nietzsche ağladiginda
Gazap üzümleri
Yeraltından notlar
0
damla sakızlı dondurma
(15.09.18)
How to read a book - Mortimer Adler
0
idonthaveatvset
(15.09.18)
conrad - karanlığın kalbi
0
black holes in the sky
(15.09.18)
céline - gecenin sonuna yolculuk +1

ek olarak:
andré gide - kalpazanlar (kesinlikle beğenecektir diye düşünüyorum)
georges perec - W
paul nizan - fesat
0
theseachange
(15.09.18)
(4)

Empati ve olasiliksiz gibi kitap...

gadlemler
Merhaba, en son 2sini okuyup beğendim. Çok okuyan biri değilim hatta baya cahilim bu konuda...Akıcı ve fizik-psikoloji ile de bilgilenebilecegim kolay bir kitap önerir misiniz?
Merhaba, en son 2sini okuyup beğendim. Çok okuyan biri değilim hatta baya cahilim bu konuda...
Akıcı ve fizik-psikoloji ile de bilgilenebilecegim kolay bir kitap önerir misiniz?
0
gadlemler
(14.09.18)
www.dr.com.tr

okumadım bilmiyorum

www.dr.com.tr

harikadır
0
kablelvuku
(14.09.18)
bak belki aradığın tür değil ama az buçuk tarih seviyorsan, tapınak şövalyeleri, papa cart curt meselelerinde gülün adı manyak bir kitaptır. rahmetli Umberto Eco amcamıza selam olsun!
0
silah taciri
(14.09.18)
Sil baştan'ı tavsiye ederim.
0
puc
(14.09.18)
Sineztezya
0
tzoey
(14.09.18)
(29)

lise arkadaşlarınız

yuvarlanantencereninkapagi
görüşüyor musunuz? evetse kaciyla, ne sıklıkla? ilişkiniz ve iletişiminiz nasıl? bugün bunu düşündüm. lise arkadaşlarimdan hiçbiriyle görüşmüyorum- sıfır. büyük bir kayıp bence.
görüşüyor musunuz? evetse kaciyla, ne sıklıkla? ilişkiniz ve iletişiminiz nasıl?


bugün bunu düşündüm. lise arkadaşlarimdan hiçbiriyle görüşmüyorum- sıfır. büyük bir kayıp bence.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(03.09.18)
Ne kayıp görüşmek mi görüşmemek mi?
3 kişi ile hiç iletişimim kopmadı liseden. 10 sene önce mezun oldum. Vay be 10 sene olmuş. Gaddeymit!!
0
vatan ayini
(03.09.18)
görüşmüyorum. sadece yıllar önce bir arkadaşım ulaşmıştı email ile, bir kaç email ve bayram kutlaması sonrasında iletişimimiz durdu. bazı şanslı insanlar oluyor, orta lise arkadaşları ile aynı iş yerinde filan oluyorlar, hem garip geliyor hem de imreniyorum.
0
puc
(03.09.18)
gorusmemek kayip
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(03.09.18)
biriyle görüşüyodum, buldumcuk oldu sonradan. artık görüşmüyoruz skkdkd
0
nice tnetennba
(03.09.18)
Neredeyse nepsi yaşam tarzı bakımından muhafazakar dindar, gelir bakımından fakir fukara veya orta altı gelirli ailelerin başarılı ancak memurluk peşindeki vizyonsuz ve sıradan çocuklarıydı. Yüzde 90’ı da gitti öğretmen oldu. Bana bir faydası olmayacak sıkıcı insanlardı. Arada denk geliyorum da özel görüştüğüm kimse yok.
0
i ve been mistreated
(03.09.18)
Bir kişiyle görüşüyorum. Yoğun olmazsak ayda en azından bir defa görüşmeye çalışıyoruz.
Ailem dışında yanında en rahat olduğum kişi o, hayata bakışımız çoğu zaman uyuşmuyor ama iletişimimiz iyi.
0
olabilir ya da olmayabilir
(03.09.18)
Hiçbiri yok. Sosyal medya üzerinden bir kısmı ekli ama samimiyet, yakınlık vs yok hiçbiriyle aramda. Bir tek kişi vardı yakın olduğum ve fırsat buldukça görüştüğüm, o da evlenince artık organik olarak lise ile bağıntılı kimse kalmadı. Üzen bir şey mi, bilmiyorum. Ruh halime göre değişiyor bu. Mesela etrafımda gözlemlediğim kadarıyla çoğu insan daima bir arkadaş grubuna güvenerek hareket ediyor. Sosyal ve sevgi açısından bir dayanak olarak görüyorlar. Hem lise grubu hem de üniversite arkadaş grubu olan biri iki tarafta da özgüvenli oluyor. Çünkü lise olmasa üniversite, üniversite olmasa lise arkadaş grubu var ve bu obalr için bir dayanak.
0
m e b
(03.09.18)
10 yıl olmuş liseden mezun olalı (oha) ve birkaç yıl öncesine kadar gerek İstanbul'da gerekse liseyi okuduğum şehirde denk gelmeye çalışır, 5-10 kişiyi bir araya toplar geyik yapardık da son bir yıldır hiçbiriyle görüşmüyorum.

Benim çevremde çok iyi yerlere gelenden mahalleye bela salana kadar geniş bir yelpaze var. Sanırım yaşla birlikte paylaşım da azalıyor, öncelikler değişiyor. Üniversite grubumdan bile en yakın olduklarımla zar zor görüşüyoruz. Evlenen, yurtdışına giden, mezun olduktan sonra sesi soluğu kesilen derken ayda yılda bir görüşünce mutlu oluyoruz.
0
chicha
(03.09.18)
Ben liseden 10 kişiyle düzenli görüşüyorum. 6 kişilik bir grubumuz var, aramızdan su sızmaz. Herkes farklı dünyalarda farklı işlerde güçlerde şu an ama kopmadık.
0
fırt
(03.09.18)
En yakın arkadaşım liseden, neredeyse her gün konuşuruz onunla. Onun dışında 5 kişilik bir grubumuz var, yurt dışında yaşayanlar olduğu için sık görüşemiyoruz ama iletişimdeyiz sürekli. Lise arkadaşlarımı çok seviyorum.
0
pike
(03.09.18)
hiçbir lise arkadaşımla görüşmüyorum.
facebook'ta hemen hemen hepsi ekliydi. kimisi sonradan çıkardı, kimisi hesabını kapattı/dondurdu. kalanlarla da görüşmüyoruz, sadece ekli olarak duruyorlar :))

bence görüşmeye gerek de yok. lise çok güzeldi, geçti gitti. şimdi bir araya gelsek çok konuşamayız gibi geliyor bana. aradan geçen 10+ seneden fazla zaman içinde hepimiz çok farklı insanlar olduk. tekrar lisedeki uyum olmaz ve bu canımızı sıkacaktır.

geçmişi bırakıp yeni arkadaşlar bulmak lazım.
0
tabudeviren
(03.09.18)
Aramda ülke farkı var, haliyle canlı canlı görüşmeyeli çok oldu. Bir de ben 18 sene önce mezun oldum liseden. Şimdi çoğunluğun ikinci, üçüncü çocuğu var. Bazıları bekar veya yurtdışında falan. Lise dönemim iğrenç değildi ama ta o zamandan “Üniversite başlasa da şu insanları görmek zorunda kalmasam” diye düşünürdüm. Ben de çok ergendim, o halimle bile ortam çok ergen gelirdi. Üniversiteye başlayınca çok rahatladım. Görüşmeye devam ettik ara ara, şimdi doğum günümüzü kutluyoruz Facebook üzerinden. Kayıp 0. Üniversite arkadaşlarımla görülüyorum fırsat oldukça, her geldiğimde görüşüyoruz.
0
aychovsky
(03.09.18)
orta okuldan kalma 9 kisiyiz. herkes baska sehirlerde/ulkelerde baska hayatlar kurdu (evlilik-coluk cocukvs) fakat aktif olarak gorusuyoruz. ayda bir falan da yuzyuze gorusuyoruz (ev gezmesi-disarda muhabbet-yilda bir kere herkesin geldigi kamp organizasyonu-tee kanada'dakini bile gormeye gittik 2-3 kisi)

universitede de 5imiz ayni evdeydik zaten.

herkesin sosyal arkadas cevresi var takilip gorustugu ama en nihayetinde kemik kadro hep ayni. 16 yildir boyle.
0
brkylmz
(03.09.18)
Tabudeviren +1
0
rakicandir
(03.09.18)
liseden grubumuz vardı. 5-6 kişilik bir grup. hala görüşürüz. 5 sene oldu mezun olalı
0
dog day afternoon
(03.09.18)
11 yıl olmuş. Iki kişiyle hala samimiyetim var, gorusuyorum. Ayrı ülkelerde yaşadığımız için iki kere falan görüşebiliyoruz yılda. Ama olan bitenlerden haberdar ediyoruz birbirimizi, ailelerini tanıyorum, yarın yazlıklarına gitsem kimse ''a buf-e kür de kimmiş, niye gelmiş?'' demez.
0
buf-e kür
(03.09.18)
6 yıl oldu mezun olalı. denk geldikçe görüşüyoruz bi 10 15 kişi. aynı şehirdeyken her hafta görüşürdük.
0
glamdr1ng
(03.09.18)
Mezun olalı 8 yıl oluyor, hiçbir lise arkadaşımla görüşmüyorum.
Lisedeyken çok samimi 5-6 kişilik bir grubumuz vardı, hatta 4ümüz aynı üniversitenin aynı fakültesini kazandık. Muhabettimizin sonsuza kadar sürmesi için tüm şartlar oluşmuştu ama ne olduysa bir şekilde ben koptum onlardan. Yıllardır görmedim hiçbirini.
0
cay koy geliyorum
(03.09.18)
2 kisiyle görüşüyoruz. Biriyle uzaktayiz birbirimize ama ayda 2 defa telefonda görüşürüz. Diğeriyle de ayda 1 ya da 2 ayda 1 yoğunlumuza gore bulusuruz.
0
Amaranta ursula
(03.09.18)
bir de şunu söylemek istiyorum: eğer üniversitenin ilk yıllarındaysan, üniversitede kendine iyi bir arkadaş/arkadaş grubu bulamamış ve bu yüzden lisedekileri özlemeye başlamış olabilirsin. eğer böyleyse bu ruh halinden koşarak kaç bu duygudan. yoksa üniversite hayatın berbat geçer.
0
tabudeviren
(03.09.18)
sadece 1 tanesiyle görüşüyorum. 7-8 sene olacak lise biteli. çok şey paylaştık. çok ortak yönümüz var. canımı veririm o ibnetor için, o derece. ama geri kalanı ak koyun olup çıktılar. en son baktım olacak gibi değil silip engelledim hepsini.
0
hemsta
(03.09.18)
@tabudeviren yok yahu mezun olalı 6 yıl oluyor :')
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(03.09.18)
15 sene olacak mezun olalı. bir 10 kişi falan görüşürüz.
0
passion rules the game
(03.09.18)
Ortak WhatsApp grubumuz var. Her gün bir şeyler yazarız.
0
Traveller
(03.09.18)
dördüyle görüşüyorum. biriyle hemen hemen her gün telefonda ve ortalama haftada bir de yüz yüze. ikisiyle ülkeye uğradıklarında. yılda 1-2, 2 yılda 1-2 gibi sıklıklarla. onun dışında arada birbirimize e-mail ya da kartpostal atıyoruz. sonuncusuyla da saydığım ülke dışındaki arkadaşlardan biri geldiğinde görüşüyorum, onun dışında görüşmüyorum.
0
misterturist
(03.09.18)
9 sene oldu mezun olalı.
Sadece 2 siyle 2 3 ayda denk gelirsek görüşüyorum, biri yakın arkadaşimin sevgilisi her ay görüşüyorum.
Diğer 2 yakın arkadaşim ki en yakinimdilar,tam buldumcuk oldular, son 2 3 yılda baya koptuk ve bir daha bir araya gelmeyi düşünmüyorum.
0
damla sakızlı dondurma
(03.09.18)
lise değil ama ilkokuldan 1, ortaokuldan 3 arkadaşımla haftada minimum 1 kere görüşüyoruz bunlar bekar olanlar, evli olan 2 tanesiyle ayda 1 kere görüşmeye çalışıyoruz. Üni hazırlıktan bir kız arkadaşımla aynı şehirlere geldikçe mutlaka görüşürüz takribi 2 ayda 1. En kısa olanı 12 en uzunu ise 22 senelik arkadaşlarım, dostluk benim için ilk sırada gelir
0
mirty
(03.09.18)
2 tanesiyle telefon ve mesajlasma yoluyla arada gorusuyorum. Nadiren de yuzyuze. Bu ikisi disinda yok, gorusmek isteyecegim yoktu zaten baska.
0
stavro
(03.09.18)
görüşüyorum sayısını bilmiyorum
0
basond
(07.09.18)
(10)

Acil - Hangi araç?

mcmanus
Linkteki hangi aracı alırdınız?Volvo sağ ön kapı orijinaliyle dğeişmiş. BMW Bagaj değişmiş.https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-bmw-sahibinden-borusan-bakimli-f30-600416745/detayhttps://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-volvo-sahibinden-volvo-s60-t3-premium-594312286/detay
Linkteki hangi aracı alırdınız?

Volvo sağ ön kapı orijinaliyle dğeişmiş. BMW Bagaj değişmiş.



www.sahibinden.com

www.sahibinden.com
0
mcmanus
(03.09.18)
İkisini de almam, hasarlı bir lüks aracın çıkartacağı masrafları tahmin dahi edemezsin. Ucuz lüks araç diye bir şey yok maalesef.
0
roket adam
(03.09.18)
İyi ve güvenilir bir expertize sok, bu kadarsa hasarları sorun olmayacaktır. Üstteki hasarlı bir lüks aracın diye girişmiş ama, hasar var hasar var, şu piyasada asıl sıfır araç almak mantıksız.
0
vampircik
(03.09.18)
Hasarları boşverin. Volvoyu mu tercih ederdiniz bmwyi mi?
0
🌸mcmanus
(03.09.18)
hayatımda 1 kez bmw ye yolcu olarak bindim. çok alçak geldi bana, midem bulandı. daha önce volvo ya binmedim. ama şu an tercih etmek zorunda olsam volvo alırdım.
0
tukenmez adam
(03.09.18)
hangisinin tramer’i daha düşükse onu al ki bmw’nin daha düşük çıkacaktır muhtemelen.......
0
2 tostos turan
(03.09.18)
bmw büyük ihtimalle bagaj ile birlikte tampon da işlem görmüştür. bagaj değişecek kadar darbe alıp tampona dokunmadan o işten sıyrılmak zor. bununla birlikte bmw volvo dan 2 sene daha yeni. normal şartlarda bmw derdim ama km. yaş kıvır zıvır eklenince volvo daha mantıklı. ama bence bundan daha temiz bmw bulabilirsin çok rahatlıkla.
0
frkd
(03.09.18)
ikisi arasında kalsam bmwyi tercih ederim. bmw bakım servisleri daha pahalıdır. rahat satmak istersen 2 si de riskli. volvo hantal bir araç. golf a3 116 daha mantıklı bu fiyatlara.
0
mikahakkinen
(03.09.18)
bu iki salak arabayı al da. bunların servislerine 5 er 5 er öde sonra.
0
dramadi
(03.09.18)
bmw 3 serisini volvoya göre çok daha rahat satarsın. ben onu tercih ederdim.
0
sekerse tehlike
(03.09.18)
roket adam'a katılmamak elde değil.
km'yi de boşvereceksek bmw olabilir. ama km'si düşündürüyor.
bmw olanın 2015 modelini iki yıl kullandım. 3.18i diye geçiyor. beni performans açısından çok üzmedi ama çok bir şey de beklemeyin. ayrıca içeriye çok yol gürültüsü alıyordu benimkisi. sırf bu yüzden soğumuştum biraz.
volvo hiç denemedim.

bmw'yi borusan bayilerinden ikinci el garantili de alabilirsiniz, incelediniz mi onları?
0
puc
(03.09.18)
(2)

Eskisehir'de olup superonline kullanan

nax
Var mi? Internet kesintisi sizde de var mi? Yaklasik 12 saattir kesik. Kimseye ulasamadim. Kayittaki ses bolgesel kesinti var diyor baska bir sey demiyor. Sizde durum ne?
Var mi?
Internet kesintisi sizde de var mi? Yaklasik 12 saattir kesik. Kimseye ulasamadim. Kayittaki ses bolgesel kesinti var diyor baska bir sey demiyor. Sizde durum ne?
0
nax
(02.09.18)
Dün gece bulunduğum yerde kesinti yoktu
0
elorelia
(02.09.18)
Hiç kesilmedi bende.
0
puc
(02.09.18)
(7)

Güncel Banka Döviz Kurlarını nerden takip ediyorsunuz ?

baknedicem
baktığım sitelerde ya düzgün gösterilmiyor yada güncel değil
baktığım sitelerde ya düzgün gösterilmiyor yada güncel değil
0
baknedicem
(31.08.18)
Fikir vermesi açısından buradan: tr.investing.com
Monitörde anlık takip için buradan: tr.tradingview.com
0
chicha
(31.08.18)
Kullandigim bankabin appi uzerinden bakiyorum bir de ios icin botsa uygulamasina usd ve eur bilgilerini ekledim. Oradan bakiyorum. Banka kiruna gore bir kac kurus farklilik var
0
exlibris
(31.08.18)
Botsa - borsa
0
exlibris
(31.08.18)
brkylmz
(31.08.18)
FinansCepte adlı uygulama ile. kurun üzerine tıklayınca hangi banka kaça alıyor kaça satıyor onu bile gösteriyor. çevremde pek çok kişi kullanıyor bu uygulamayı.
0
hushhush
(31.08.18)
finanscepte +1.
işe yara başka özellikleri de var.
0
puc
(31.08.18)
www.dovizborsa.com

banka kurlarını gösteriği taraf tamamen hatalı hiç bir veri hiç bir banka ile tutmuyor özellikle baktım
0
🌸baknedicem
(31.08.18)
(2)

oliver sacks

yuvarlanantencereninkapagi
oliver sacks okumak istiyorum. hangi kitaplarla baslamali?
oliver sacks okumak istiyorum. hangi kitaplarla baslamali?
0
yuvarlanantencereninkapagi
(29.08.18)
bir de nasıl bir dili, tarzı var yazarımızın? bahsetmek isteyen falan olursa dinlerim.
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(29.08.18)
ben bir heves almştım. okuduklarım, uyanışlar, tungsten dayı ve renkkörleri adası. bitirdim hepsini ama hayal kırıklığı yaşamıştım. çok oldu okuyalı, şimdi hiç hatırlamıyorum ama ismini görünce direk çok keyifli olmadıklarını hatırladım.
0
puc
(29.08.18)
(14)

Klima neden çarpmıyor

deveyi diken adamin ta kendisi
Herkeste bir klima beni çarpıyor goygoyu var. Valla kendimi bildim bileli hep klimalı ortamdayım. Ev, araba, ofis.Dün gece klimayı bizim 2 yaşındaki zıpır 18 dereceye almış. Öyle uyumuşuz. Üstümüz açık. Ne ona, ne bize hiçbir şey olmuyor. Daha 5-6 aylıkken arabada klimaya alıştırmıştım zaten kızımı.
Herkeste bir klima beni çarpıyor goygoyu var. Valla kendimi bildim bileli hep klimalı ortamdayım. Ev, araba, ofis.

Dün gece klimayı bizim 2 yaşındaki zıpır 18 dereceye almış. Öyle uyumuşuz. Üstümüz açık. Ne ona, ne bize hiçbir şey olmuyor. Daha 5-6 aylıkken arabada klimaya alıştırmıştım zaten kızımı. Şimdi sabaha kadar klima açık kaldığında en fazla üşümüş oluyoruz ama hasta falan olmuyoruz.

Sorun bizde mi, klimanın tuşuna basar basmaz kapat kapat ölürüm yoksa diyenlerde mi?
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(29.08.18)
direkt üzerinize vuruyorsa hasta ediyor genelde.
0
elorelia
(29.08.18)
Hocam 18 derecede üstünüz açık uyuduysanız ve bişey olmadıysa, ya klimada problem var ya da sizde :)

Bir iki gün bekleyin bakalım, inşallah minik üşütmemiştir.
0
John Bloor
(29.08.18)
@john bloor,

bu yaz defalarca 18 derecede uyumak zorunda kaldık kızım yüzünden :) nasıl başarıyorsa o kumandayı buluyor. hadi buldu, her seferinde de 18'e ayarlıyor. çok şükür hiç hasta olmadık. inşallah yine olmayız. :)
0
🌸deveyi diken adamin ta kendisi
(29.08.18)
3 gün nezle gezdim klima yuzunden beni carpiyor yetisme ile alakali olabilir
0
basond
(29.08.18)
yüz felci oldum klimadan. varın siz düşünün. bence bünye ile alakalı.
0
hononu
(29.08.18)
Ben de ergenliğimde vantilatör son kademesinde direkt üstüme çevrilmiş şekilde yatardım, millet ona bile aman çarpmasın derdi. Antalya'dayım yaz başından beri klima devamlı açık evde, daha kimse hasta olmadı.

Gözlemlerime dayanarak tamamen pintilikten yapıyorlar, bunaldık diyorsun klima açıyorsun, "ya beni çarpar" la git işine dürüstçe söyle faturadan korkuyorum diye. Yoksa antalya sıcağında deli mi skti de klimasız duruyorsun...
0
kimlanbu
(29.08.18)
aynı fikirdeyim ya. ofiste kimse klime açtırmıyor açınca da montla oturuyolar. ben evde klima karşısında yatıyorum. duş alıp ıslak ıslak klima karşısına yatıyorum.bi bizi çarpmıyor demek ki kardeş:)
0
suicides underground
(29.08.18)
vücut direnci ve alışkanlığa ek olarak 20'li yaşlarda iken pencere ve klima/vantilatör açma'cıları ben de çok ayıpladım. şimdilerde mesela yazın yattığım oda çok sıcak olduğunda dayanamayıp pencereyi 5 dk açık bıraksam üçbuçuk atıyorum. yazın arabanın klimasını sırf çalışmayı unutup küsmesin diye çalıştırıyorum.
0
puc
(29.08.18)
bu biraz vücut alışkanlığı ve biraz da yetiştirme ile alakalı bence.
eğer çocukluğunuzdan beri bu durumlara alışıksanız çarpmaz.
ha yok bir damla terlediğinizde bile atletiniz değiştirildiyse çocukken vücudun direnci düşük olabilir. tabi bununla beraber, beslenme gibi etmenler de önemlidir (alerjik durumları saymıyorum).

mesela ofiste odamda balık koy bozulmaz, öyle soğuk içerisi şu an. ama girenlerin bir kısmı donuyor, bir kısmı ise sırf rahatlamaya özel olarak geliyor.
0
teritori
(29.08.18)
son 1-2 seneye kadar beni de gram etkilemezdi. özellikle bu yaz birkaç kez klimanın beni etkiledini net şekilde hissettim.

bünyeye göre değişiyor etkileri.
0
washe
(29.08.18)
Yetiştirilme tarzı. Ben de klimanın altına geçip uyurum yıllardır. Bir bok da olmaz. 18 yaşında da değilim. 30 oluyorum gelecek ay.

Geçen duyuru açmışlardır ya toplu taşımalar yazin çok soğuk oluyor diye. Yetiştirilme tarzı işte. Yazın çocuklar akşamlar iki kat giysi ile dışarı çıkarılıyor. Sonra bu çocuklar neden hep hasta? Anneleri babaları hasta hasta büyüyüp sonra kendileri de aynı hatayı yapıyorlar, yine 40 kat giysi ile sokağa çıkarılan zayıf bünyeli çocukları oluyor.
0
Traveller
(29.08.18)
sanırım klimanın yönü ile de alakalı. eski işimde de klima tam arkamdaydı ve her seferinde boynum tutulurdu. şimdiki işyerimde de arkamda klima ama çarpmıyor. direkt sırtıma boynuma çarpsa rahatsız ederdi.
0
damla sakızlı dondurma
(29.08.18)
Ben de çarpılmayanlardanım. Yaşla da alakası yok bunun bence.

Bu klima çarpar olayında çarpan bence soğukluğun kendisi değil. Klimanın pis havayı ortama vermesi bence asıl hasta eden. 18 derecede uyuyup hasta olmak garip geliyor bana. 2-3 derece değil yahu, 18 derece. Oda sıcaklığı için 21 derece denmez mi zaten?

Bünyeyle de alakalı galiba gerçekten. İnsanlar üşümeye alıştırılıyor çocuklukta, ben de böyle düşünüyorum.
0
windowsguvenlikduvari
(29.08.18)
beni çarpıyor valla, önünde oturmasam bile hep bi çok hafif nezle geçiriyorum.(bakımsız klima olmalarından olabilir)
0
neverlose
(29.08.18)
(12)

Varoluşsal sıkıntılar.

lolita
Bazen kendi kendinize "hayatta niçin bu kadar çabalıyorum ya, neyin uğraşı bu" dediğiniz oluyor mu? Kendimi bildim bileli sürekli iyi bir lisede okumak, iyi bir üniversitede eğitim görmek, iyi bir işte çalışmak vs. için uğraştım, kimi zaman aile ve toplum baskısının da etkisi vardı bunda. Elbette en
Bazen kendi kendinize "hayatta niçin bu kadar çabalıyorum ya, neyin uğraşı bu" dediğiniz oluyor mu? Kendimi bildim bileli sürekli iyi bir lisede okumak, iyi bir üniversitede eğitim görmek, iyi bir işte çalışmak vs. için uğraştım, kimi zaman aile ve toplum baskısının da etkisi vardı bunda. Elbette en iyisini hedeflemek, amaçlarına ulaşmaya çalışmak güzel ve tatmin edici bir şey, bunda sıkıntı yok. Ama bazen o hedefe varma süreci o kadar uzun, yıpratıcı ve yorucu oluyor ki, sonucunda elde edilen şeye değer mi diye düşünmeden edemiyorum, hayat çok kısa. Yani belli bir farkındalık bilinci geliştirdikten sonra insan ufak bir köyde, ufak bir iş yaparak da pekala mutlu olabilir diye düşünüyorum. Çok daha basit şekillerde bizi mutlu edebilecek onlarca yaşam biçimi varken biz niçin hep en zorlusunun peşinden koşuyoruz? Ya da öyle mi sizce?
0
lolita
(26.08.18)
şu an daha az imkana sahip olsan daha mutlu olacaktın? ufak bir köyde de bi ton problem var sosyo ekonomik olarak alt sınıf olarak aklına gelmeycek dertlerin olacaktı. üste tırmanmak için çalışıyoruz. bekleme yapma devam et :)
0
kelepir
(26.08.18)
Yani benzer gibi geldi. Ben de sik sik “ne icin” diye soruyorum kendime. Yani iyi bir is, daha cok para kazanmak, ne bileyim surayi burayi gormek vs gibi seyler bazen cok anlamsiz geliyor. Acikcasi bende bazi seyler eksik ve butun bunlar bu eksik seyler varken neye yarar diye dusunuyorum. Ya da bazi seyler icin de “bunlari biriyle paylasamadigimda (mutluluk, yiyecek vs) neye yarar bu” diye dusunuyorum. Ve mutlu olmak hep biraz abarti bir kavram gibi geliyor. Cunku uzun suren bir sey degil gibi.

Bilmiyorum cok toparlayip da yazamadim dusuncelerimi ama karmasik ve uzerine fazla dusunulmemis hali bu sekilde.
0
yuzır
(26.08.18)
@kelepir Köyde yaşamak, sosyo-ekonomik olarak alt sınıfa dahil olmak anlamına mı geliyor, anlamadım? Köy hayatı, bahsettiğim farklı yaşam biçimlerinden bir örnek sadece. Son zamanlarda daha sık konuşulan bir olay var hani, her şeyi bırakıp bir köye yerleşip, tarım yapmak falan. Bunu yapan arkadaşlarım da var, benim gibi İstanbul'da üniversite okuduktan sonra üç beş kişi toplanıp gittiler ve şehirde üç-beş kuruşa kölelik yapan tanıdıklarımdan çok daha mutlular. Bahsettiğim toplumun bize dayattığı başarılı insan profili. Buna ulaşmak için mi çabalıyoruz acaba diye soruyorum.
0
🌸lolita
(26.08.18)
köyde yaşayıp bu kadar para kazanacağım ve gelecekte de kazanma ihtimali şimdiden fazla olsa bir nebze 2. bir seçenek olabilirdi ama şu an çoğumuz için durum tek seçenekten ibaret. her şeyi bırakıp köye yerleşmek orda tutunmaya çalışmak paraşütsüz uçaktan atlamaya benziyor ilk 45 saniyesi çok zevkli.
0
kelepir
(26.08.18)
orta sınıfın şu köy ütopyası bana çok garip geliyor. bunu başaran insanlar var, onlara saygım sonsuz. ki zaten yusuf atılgan gibi bir örnek de var elimizde ama açık konuşayım ömür boyu şehir yaşantısının getirdiği kültürel ve sosyal aktivitelere katılmış, günlük hayatın köy yaşamına göre lüks sayılabilecek klima, 24 saat sıcak su, merkezi sistem yada benzeri ısıtma avantajıyla yaşamış insanların ömür boyu köy yaşantısına dayanabileceğini zannetmiyorum.

bir de kelepirin yanlış ifade ettiği olay var tabi. sosyo-kültürel olarak farklı bir sınıfa ait toplulukla beraber yaşayacaksın. arkadaşların eğer çanakkale taraflarında bir yere gittiyse o çok farklı bir durum. okudupum kadarıyla çanakkale taraflarına böyle gözünü karartıp şehirden kaçan insanlar çok fazla. haliyle bu insanlar fazla olunca yaşadıkları toplulukta da olumlu değişikliklere sebep oluyor. ama farklı bir yerde orada yaşanan dedikodu, insanların sana bakışı vs seni bunalıma sokup şehre geri dönmene sebep olabilir. küçük bir örnek; babam ve ortağı bir iş için egenin bir köyündeydiler. tarla gibi bir yere gidecektik, köylü kadınların çalıştığı. üzerimde dizime gelen bir şort vardı. rahmetli babam "git bir pantolon giy bu şekilde gelirsen köylü kadınları kıkır kıkır güler sana" demişti. benim şort giymemi kimbilir nasıl anlayacaktı köylü kadınları, peki ya senin şort giymeni köylü erkekleri nasıl anlar? bunun gibi bir çok şey var hafife alınmayacak.

bahsettiğin "varoluşsal sıkıntılar" içinde yaşadığımız ekonomik sistemin getirdiği şeyler. varolmak için sürekli çalışmak, önüne konan hedefleri gerçekleştirmek için uğraşmak ve bu esnada da tüketmek zorundasın. aksi takdir de asalak olarak görülüyorsun toplumda eğer ki aileden gelen bir zenginliğin yoksa. insanın bu yaşam biçiminde diretmesinin bence en büyük sebebi "çevre ne der?" baskısı. eminim bu şekilde düşünen büyük bir çoğunluk radikal bir değişiklik yapmayı düşündüğünde farkında bile olmadan "aileme nasıl açıklayacağım? arkadaşlarım ne olacak? akrabalar var bir de" diye geçirip kendi kendini strese sokar. bu çevre ne der olayını küçümseme, insan farkında bile değil aslında bunun yarattığı baskının, çünkü sürekli bununla yaşadığımız için artık normal bir şey olarak kabul ediyoruz.

bir de tabi bu şekilde basitçe yaşamak için dahi paraya ihtiyacımız var.

onun haricinde her şey gözünü karartıp ipleri koparmaya bakıyor.
0
issiz karga
(26.08.18)
yakın bir arkadaşım var türkiyenin sayılı üniversielerinden birinden derece ile mezun, yurtdışında gene en iyilerden birinde master yaptı. geçenlerde bana "biliyor musun biz kandırıldık" dedi. çok iyi okullar bitirmek, çok iyi fırsatların sürekli önüne gelmesi başarı için yeterli değil üstüne bu eğitimin ve çabanın getirdiği hem kişisel hem de çevresel beklentiler kişiyi yoruyor, harap ediyor.
0
orpheus
(26.08.18)
@ıssız karga, Öncelikle köy ve köy insanı gerçekliğinden, bahsettiğin durumlardan fazlasıyla haberdarım. Annem de babam da Anadolu'nun ufak bir köyünde yetişmiş insanlar ve ailelerini ziyarete gittiğimiz zamanlarda maruz kaldığım bağnazlık yüzünden köye dair her şeyden çocukluğum boyunca nefret ettim, nefret yani. Ayrıca bahsettiğim köy, illa Türkiye'de olmak zorunda değil, dünyanın herhangi bir yerinde de olabilir, kasaba olabilir, ufak şehir de olabilir; köy sadece burada yalın bir yaşamın metaforu. Yaşayabileceğimiz farklı hayat biçimlerinden yalnızca bir tanesi. Ayrıca illa köy üzerinden değerlendireceksek de, günümüz şartlarında o kadar da ütopik bir fikir olduğunu düşünmüyorum. Tek başına hiçbir şey bilmeden, elini kolunu sallaya sallaya ben köye yerleşicem diye gidersen, eh tabii sosyal, maddi, kültürel vs. anlamda sıkıntı yaşarsın. Ben belirli bir bilince ulaşmış bir insanı kastediyorum. Benim bahsettiğim mesele senin daha çok son paragrafta değindiğin konu aslında. Kesinlikle bu "çevremiz ne düşünür" baskısının yaşamlarımızda çok etkili olduğunu düşünüyorum. Sanki toplumca belirlenmiş standartların dışında yaşamaya başlarsak "başarısız" olarak etiketlenecekmişiz gibi bir durum var ve buna karşı koyamıyoruz. Ama işte bazen bu çarktan kurtulup farklı bir şey yapmak istiyorum, olay bu. Bütün gün yatayım, keyfime bakayım da değil; elbette çalışmak, para kazanmak gerek. Ama bu daha farklı, daha keyifli bir uğraş biçimi ile mümkün.
0
🌸lolita
(26.08.18)
@orpheus, işte tam olarak bundan bahsediyorum, aynı durumdayım.
0
🌸lolita
(26.08.18)
daha fazla para kazanma savaşı
0
bardakigüneşgözlüğü
(26.08.18)
köy örneğinde; köydekiler zannediyor musunuz ki şirin baba eşliğinde şarkı söyleyerek çalışıp her akşam nefis mahsüllerini yiyorlar, hayır, onlar da daha fazla para peşinde ve bu hayale-kandırılmaya uymak için zengin oldukları anda daha iyi okullara daha iyi işlere yöneliyorlar.
İnsan doğası gereği daha fazla lüks ve konfor peşinde. Şahsen ben köye yerleşenlerin bu yaptıklarını ufak zengin şımarıklıkları olarak görüyorum.

Ama bu düşüncem sana katılmıyorum demek değil, kandırıldık. evet. Kendimizi gerçekleştirmemize izin vermediler, bir kutuya hapsettiler bizi. filden ağaca çıkmasını, balıktan karada yürümesini beklediler. Kimse mutlu değil. Metrobüste ter kokusunu mu seviyor yoksa insanlar da katlanıyor :)

Bence çıkış insanın paraya olan ihtiyacını azaltmakta, lükslerini azaltmakta. Ne kadar az lüksle minimalist yaşarsak o kadar mutlu olabileceğini bilmesinde. Tabi bunu ben yapabiliyor muyum? hayır.. malesef.. içimdeki hırs beni de kemiriyor.

Her neyse, evet kandırıldık. Bizleri ölmeden kalıba-tabuta soktular.
0
binder dandet
(26.08.18)
hayatın anlamını sorgulamaya götüren cinsten bu tür soruların kolay bir cevabı yok maalesef. insan ve yaşamın kendisi çok girift, bu hepimizin malumu. öyle küçük şeylerden mutlu olabilmek de keşke o kadar kolay olabilse. hele ki günümüzdeki gibi başka yaşantıların kendi yaşantımıza bu kadar etki yapabildiği zamanlarda. Ayrıca yaşamımızın hedefi ne olmalı, mutluluk mu, o da başka bir tartışma.
Bu karmaşada yol bulmak zor, ama sorgulamak güzel bir şey.
0
puc
(26.08.18)
Diyorum. Sonra bi seks yapıyorum geçiyor.
0
gölgede aynı
(26.08.18)
(5)

Akademik kariyer sorusu

asuturias
Okumayı sevmeyen birinin akademisyen olması işkence ile eşdeğer olacaktır. Neyse ki okumayı ve araştırmayı seviyorum. Bir de ortalama ve ingilizce bilgisi gerekiyor. Lisans ortalamam 3.05 ve orta düzeyde ingilizce biliyorum. Ales ve yökdil ile (ve tabiki mülakat ve yazılı sınav ile) bu iş önünde (gö
Okumayı sevmeyen birinin akademisyen olması işkence ile eşdeğer olacaktır. Neyse ki okumayı ve araştırmayı seviyorum. Bir de ortalama ve ingilizce bilgisi gerekiyor. Lisans ortalamam 3.05 ve orta düzeyde ingilizce biliyorum. Ales ve yökdil ile (ve tabiki mülakat ve yazılı sınav ile) bu iş önünde (gözden kaçırdığım) bi engel var mı? Yoksa asıl soruma geçebilirim: Akademik kariyer basamaklarını çıkan kişi hangi aşamada araştırma yapmaya, ders vermeye ve para kazanmaya başlar?
0
asuturias
(19.08.18)
Fen fakultesi icin konusayim. Eger cok guclu rakipleriniz varsa lisans ortalamasi problem olabilir, bunun icin lisansta bastiginiz makale var mi diye bakarlar. Dandik birsey de olsa size bonus olarak geri doner.

Arastirma yapmaya baslama tamamen sizin ne kadar motive oldugunuza bagli. Mastera baslar baslamaz bi hocayla gorusup yaninda hemen arastirmaya baslayabilirsiniz bi yandan ders alirken ya da once dersleri verip sonra hoca bakabilirsiniz ki bu riskli.

Ders vermeye zaten genelde mastera basladiginiz an baslarsiniz asistan olarak ufak ufak ya da sizi bi denemek icin kagit okuturlar. Sanirim cogu okulda asistanlik zorunlu, TUBITAK bursunuz olsa dahi. Zorunlu olmasa da bir sekilde ya derse giriyorsunuz ya kagit okuyorsunuz cunku bolum baskanligi o cok kiymetli hocalarini mesgul etmemek adina tum pisligi asistanlara yukluyor.

Kazanciniz da nerden nsil burs/ para aldiginiza bagli. Genelde okulun asistanlara verdigi en dusuk miktr oluyor, sonra TUBITAK, sonra hocanin research icin ayirdigi butce.

Engel denmez belki ama isi zorlastiran kisim genelde ogrenciler hocaalari lisanstan baglayip yaninda calismaya basliyorlar. Sifirdan bi yere gidecekseniz bu biraz isleri uzatabilir.
0
superfluid
(19.08.18)
yrd doç'luktan sonra.
0
pangea
(19.08.18)
Psikoloji için konuşuyorum. Yüksek lisansta araştırma ve yayın yapmaya, doktorada ders vermeye ve para kazanmaya başladım. Çevremdekiler için de bu böyle (ders verme kısmı değişebiliyor).
0
fotrsapka
(19.08.18)
Araştırmaya yapmaya ve bunları yayınlamaya yüksek lisans yaparken başlayabilirsiniz fakat profesörlük için puan toplanırken doktora sonrası yaptığınız araştırmalar sayılacak.

Para kazanmaya yüksek lisans veya doktora yaparken bir üniversiteye araştırma görevlisi olarak girmeye hak kazandığınızda başlarsınız. Ya da bir fonun sizi burslaması gerekir.

Ders vermeye anabilim dalınıza bağlı olarak doktora esnasında yada bitirdikten sonra öğretim üyesi ünvanınızla başlayabilirsiniz.
0
a darkness coming
(19.08.18)
idealde araştırma görevlisi olunca veya yüksek lisansa başlayınca girmesi gerekiyor bilim dünyasına. Ancak bazen o yaşlarda bilinçli olunmayabiliniyor, veya danışman hocasından gerekli desteği ve yol göstericiliği göremiyor vs. Ders verebilmek için; artık doktorasını bitiren araştırma görevlileri de kağıt üzerinde ders verebilir durumda. Bunun önündeki yasal engel kalktı. Ama eskiden yard.doç. (yeni adı ile dr. öğretim üyesi) olunca veya bir sebeple öğretim görevlisi kadrosuna geçince ders vermek mümkün oluyordu. İyi para kazanmak için ise herşey çok değişken ancak çok da iyimser olmamanızı tavsiye ederim. Hem alana hem de alanınızdaki yetkinliğinize bağlı. Fen alanı için eğer iyi bir ürün geliştirme imkanınız olursa şirket kurup ürününüzü paraya çevirebiliyorsunuz. Veya sağlam bir patent alındığında aynı şey geçerli. Sonrasında önü açık. Ama bu pek de kolay değil.
0
puc
(19.08.18)
(23)

ictiginiz en iyi cay markasi?

mayeskuel
nedir acaba?
nedir acaba?
0
mayeskuel
(14.08.18)
ben çaydan çok anlamam ve sevmem ama twinings earl grey'i içince "oha bu güzelmiş" demiştim.
0
Bruce
(14.08.18)
Tetley
0
old possum
(14.08.18)
çaykur organik
0
ya ben lan neyse
(14.08.18)
twinings :(

oda arkadaşımın abisi ingiltere'den bi sürü çeşidini getirmişti, bi sürü abidik gubidik berry'ler vardı.
0
nice tnetennba
(14.08.18)
Caykur
0
baldan kaymak
(15.08.18)
cay icmeyi cok seviyorum. almanlarda bira, bende cay. o derece.

urun.n11.com

kibrista iken aliyordum hep bundan. tadi bana cok guzel gelmisti. turkiye'deyim, pahali almiyorum.

bunun yerine lipton early grey iciyorum. fena degil. www.lipton.com'li.html

dogadan'in da sunu seviyorum: www.hepsiburada.com

ekleme: kacak cay da ictim. biraz agir gelmisti bana.
0
Leonardo~Da~Vinci
(15.08.18)
www.ambercay.com.tr

İçtiğim en güzel çay bu olabilir.
0
bego
(15.08.18)
(bkz: ahmed tea) ozellikle special blend olani cok iyi
0
crucio
(15.08.18)
@omembo sakin ol sampiyon,milliyetcilik iyidir,findik ve yogurt konusunda haklisin ama cay konusunda olay farkli.keyword un zihni derin.bi google yaparsan muhteremin cayi 1924 te rizede yetistirmeye basladigini,yayginlasmasinin 1940-50 leri buldugunu okuyabilirsin.dunyaya tanittigimiz bir durum yok,ihracatida agirlikli yurtdisinda ki turk yogun bolgelere yapiliyor.cinli,hintli abiler bu arkadasi binlerce yildir uretiyorlar,dunyaya acilimini ise ingiliz abiler yapiyor.buradan ingiliz konsolosunun comari oldugum icin degil gercek oldugu icin yaziyorum.

Soruya cevap icin en iyi cayi Fas ta ictim,ama marka tercihim bundan yana.

www.pgtips.co.uk
0
duptıs
(15.08.18)
çaykur tiryaki
0
eksimeksi
(15.08.18)
@duptıs yazdıklarını detaylıca araştırıp okuyacağım. bakalım neler öğreneceğiz.
0
omembo
(15.08.18)
ofta çay bahçemiz var ve ofçaya çay gidiyo ordan, ofçay da bize çay gönderiyor export olanlardan. Onu baya beğeniyorum ben. Annem babam çay delisi, ben o kadar içmesem de arada içerim ve evdeki çayı başka hiçbir yerde bulamıyorum belki çaydan belki de babamın demlemesinden bilmiyorum.

Ailecek bergamotlu çaydan tiksiniyoruz bu arada, bunu da belirtmeden geçemeyeceğim

Son olarak @duptıs haklı, çay çin ve hindistanda bin yıllardır var. Türkiye'de 100 yıl bile değil. Bizim kaçak çay diye bilip değer verdiğimiz çay bile sri lanka çayı. İngiliz çayı dediğimiz de marka ingiliz çünkü adamların çay geleneği var, çaylar ya oralardan ya da türkiye'den toplanıyo zaten.
0
nundu
(15.08.18)
twinings earl grey
0
baldur2
(15.08.18)
omemboyu cahil diye suclamak gereksiz. cunku hakikaten cay turk insaniyla o kadar ozlesmis ki insanlar turklerin cayla 70-80 sene once tanistigini duyunca buyuk bir soka ugruyor. ki bir cok insan da bu gercegi bilmiyor zaten.
0
baldur2
(15.08.18)
Goran tee diye bir çay gelmişt Almanya'dan. Onun üstüne tanımam. Bir ara tirebolu 42 severdim, onda da eski lezzeti bulamıyorum.
0
puc
(15.08.18)
ahmad tea
0
kablelvuku
(15.08.18)
arhavi'de çay bahçemiz var. hasatı doğuşa veriyoruz, onlar da bize çay doğuş export işlenmiş çay veriyor. gerçekten müthiş bir çay.
0
teritori
(15.08.18)
organic india darjeeling black tea
0
cedex
(15.08.18)
ahmad tea
0
yazar yazmaz yazan yazar
(15.08.18)
çaykur.
0
gurur
(15.08.18)
Kusmi tea
0
Crymeariver
(15.08.18)
Trabzon Surmene'de bir cay fabrikasindan almistim, beyaz paketliydi. Markayi hatirlamiyorum ama fabrikayi gezmistik sonra cay satin almistik. O cay cok iyiydi.
0
stavro
(15.08.18)
@stavro nun söylediği çay şu olmalı. Online sipariş edilebiliyor. Tavsiye ederim.

www.onlinecay.com
0
oguz altun
(15.08.18)
(4)

Ankara merkez'de valiz koyabileceğim mekan?

kel aynak kusu
Bu sabah uçakla ankara'ya geleceğim bir arkadaşımla beraber, biraz gezmek istiyoruz ama bunun için yüklerden en azından 6 7 saatliğine kurtulmamız lazım.. velhasıl nereye koyabiliriz ?
Bu sabah uçakla ankara'ya geleceğim bir arkadaşımla beraber, biraz gezmek istiyoruz ama bunun için yüklerden en azından 6 7 saatliğine kurtulmamız lazım.. velhasıl nereye koyabiliriz ?
0
kel aynak kusu
(13.08.18)
Çok zaman geçti, halen var mı bilemiyorum ama tren garında kilitli ve günlük ücret ödenen dolaplar vardı.
0
puc
(13.08.18)
Teşekkürler bakacağım
0
🌸kel aynak kusu
(13.08.18)
astide de emanet kismi vardi degismediyse.
0
pide
(13.08.18)
Esenboğa’da da var
0
giovanne
(13.08.18)
(17)

Gunde kac adim atiyorsunuz?

mula
Ben en az 20 bin ortalama 25 filan. Apple adimsayar ne kadar dogru bilemiyorum tabii. Ne kadar adim atmak lazim? Yol olsa daha cok atarim yok
Ben en az 20 bin ortalama 25 filan. Apple adimsayar ne kadar dogru bilemiyorum tabii. Ne kadar adim atmak lazim? Yol olsa daha cok atarim yok
0
mula
(11.08.18)
10 falan, en sevmediğim şey yürümek.
0
angelus
(11.08.18)
Mezun olduktan sonra 3 bin en fazla. Evet tüm gün evdeyim
0
oekuklu
(11.08.18)
bilmem. km bazında 5 vardır en az. haftalık ortalamam 10'a yakındır belki fazladır bile. kim bilir.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(11.08.18)
Bugün 9857 adım atmışım; ortalama adım sayımı 8600 gösteriyor. Bazı günler 20000 adım atıyorum, evdeysem 3000i zor buluyorum. Yürümeyi severim, gün içinde bunun için vakit de yaratmaya çalışıyorum ama yoğunlukta ancak bu kadar oluyor.

Bu arada adımlarınızi düzgün şekilde takip etmek isterseniz miband öneririm kesinlikle. Alternatiflerine göre fiyatı da uygun kalıyor.
0
fraise
(11.08.18)
10bin civarı işe yürüyerek gidiyorum
Artı her gün salonda cardio yapıyorum
0
fasulyek
(11.08.18)
ortalama 10 bin. 20-25 nasil atiyorsun ya? isin gucun yok mu? o kadar saat yurumeye nasi vakit buluyorsun?
0
superfluid
(11.08.18)
Rekorum 27 binmiş 10 ekim salı günü geçen sene. Bu hafta ise 432 adım ama telefonu yanımda taşımadığım da oldu. Günde ortalama 50-150 adım yazın. Okul döneminde 7-10k arası
0
siyah giyen adam
(11.08.18)
mi 2 doğru ölçüyorsa eğer, günlük ortalama 20 bin adım. 1653 km yol yapmışım, son 3 ayda.
0
runagain
(11.08.18)
bugün 10 bin atmışım. hafta içi ortalamam 10 bin zaten. haftasonu bişeyler yaparsam artıyor.
0
sir gawain
(11.08.18)
Rekor, 8 agustos günü 30.472

Yıllık ortalamam ise 11 bin adımmış.

Hareket etmeyi severim, oturduğum yerden merkeze yürüyerek gidiyorum ve öğrenciyim bunların etkisi buyuk sanirim
0
biravekahve
(11.08.18)
@superfluid cok enerjigim. o kadar saat dedigin max 4 saat sokaktayim aslinda cok diil.
0
🌸mula
(11.08.18)
bu aralar düzenli yürüyüşü salladım biraz, günde 4-5bin anca oluyor. yurtdışına gittiğimde 20bini geçiyorum ama ben de bitiyorum. düzenli yürüyüş zamanlarımda 15-16 bin en fazla oluyor. sizin ortalama benim bir kaç defa geçmeyi başardığım maksimumum.
0
puc
(11.08.18)
14-15 bin adım. Daha fazlası benim için mümkün değil. Çalışırken zaten 8000 yapıyorum kalanı alışveriş, sağa sola gitmek. E gün bitiyor sonra. Bir de bisikletle gidip geliyorum her yere o sayılmıyor. 20-25 yapan varsa hergün 30+ yaşında helal olsun. Zaman ve vücut ister.
0
bos gezenin bos ustasi
(11.08.18)
adımı bilmiyorum ama boş bir günümde 30 km'ye yakın yürümüşlüğüm var. 2 -3 günde bir de ortalama 15 km yürürüm.
0
Neill
(11.08.18)
@Neill 15 km dediginiz sey cok fazla. bu applere bakip da dogru sanmamak lazim. ben 25 bin adimim ortalama 12 km mesela haritadan bakinca. telefona bakinca 19 km gosteriyo.
0
🌸mula
(11.08.18)
@mula olabilir. 10 - 15 arası diyelim o zaman. ben severim yürümeyi, yazın çok rahat olmuyor tabii.
0
Neill
(11.08.18)
2018'de günlük ortalama 5902 adım, bu ay ortalama 4409 adım, bu hafta ortalama 4212 adım, bugün de 264 adım atmışım :)
0
mezzosprite
(11.08.18)
(2)

Nereden burs bulabiliriz?

anil
Merhabalar,Bir tanıdığımızın okulunun son senesinde burs ihtiyacı doğdu, buraya sormak istedim.Okulu kazandığı sene annesi kanser oldu ve şehir dışına gitmeyip annesinin yanında kalması için özel okula gitmek durumunda kaldı, 1 yıl sonra anne vefat etti. Baba okul parasını ödüyordu fakat alkolik ve
Merhabalar,
Bir tanıdığımızın okulunun son senesinde burs ihtiyacı doğdu, buraya sormak istedim.

Okulu kazandığı sene annesi kanser oldu ve şehir dışına gitmeyip annesinin yanında kalması için özel okula gitmek durumunda kaldı, 1 yıl sonra anne vefat etti. Baba okul parasını ödüyordu fakat alkolik ve o da borç içindeymiş, bu yıl ödeyemem paranı demiş, durumları zaten çok iyi değildi. Kızın son senesi. Çok başarılı 3,45 ortalaması var.
2600tl okul masrafı var.

şimdi ablası bir kısmını karşılayacak, kendisi de işe girecek. Biz de bir miktar yardımcı olmaya çalışacağız. Ama az çok demeden başka bursa da ihtiyaç var.

1- nerelere başvurabiliriz, ne yapalım?
2- bu şekilde bireysel burs veren tanıdıklarınız var mıdır?

teşekkürler.
0
anil
(10.08.18)
Bölüm başkanına ve fakülte dekanı veya fakülte sekreterine bir başvursun. Bazı üniversiteler burs veriyorlar. Bazen de hocalar kendi aralarında para toplayıp zor durumdaki öğrencilere yardımda bulunuyorlar. Not ortalamasının yüksek olması faydalı olabilir. Umarım bir çözüm bulunur. Ek olarak düşük ihtimal ama tübitak projesi yürüten hoca varsa belki projesinde lisans bursiyer kalemi açmıştır. Aylık maks 500 oluyor. Bir de üniversitelerde çeşitli birimlerde öğrenci işçi olunabiliyor. Dediğim gibi yönetimdeki insanlar, varsa böyle bir durum, yol gösterirler.
0
puc
(10.08.18)
twitterdan bu şekilde bir tweet yazıp fenomenleri ve ünlüleri etiketleyin. çok rt alırsa görülüp yardım alma şansı var. bu şekilde yapıp yardim alan insanlar var, şansınızı deneyin bence.
0
Neill
(10.08.18)
(13)

Kapı kilitledim mi kilitlemedim mi obsesyonu

lata
Çözümü nedir sevgili dostlar? Her türlü tedaviye açıgım ilaç vs..
Çözümü nedir sevgili dostlar? Her türlü tedaviye açıgım ilaç vs..
0
lata
(10.08.18)
ah lanet gelsin. bende de ütünün fişini çektim mi çekmedim mi obsesyonu var.

çözümü psikologluk bence
0
lcha
(10.08.18)
Kapıyı kilitle,eline kalemle çizik at. Öyle çık.
0
filmlovepenguin
(10.08.18)
Kapıyı kilitle,eline kalemle çizik at. Öyle çık.

Katiliyorum. Ayni yontem ilac icerken de yarar
0
hot potato
(10.08.18)
bu ikilimde kalsan da geri gitme. uzman doktor tavsiyesidir. sakın check etme geri gidip.
0
giovanne
(10.08.18)
farkında olmadan bile kilitlersin kapıyı. böyle düşün.. bana çıktıktan sonra kapıyı kilitledin mi diye sor hatırlamam ama %100 kilitlemişimdir mesela. elini alıştır gerisini bboşver. motora bağla
0
ssiradanbirigibi
(10.08.18)
Geri donup bakma +1
0
brkylmz
(10.08.18)
Bende her türünden vardı bunun. En sonunda "amaaan" formülü ile aştım.
0
kablelvuku
(10.08.18)
yapıp yapmadığın konusunda ikilemde kalacağın mevzularda yapınca o şeyle ilgili absürd bir hayal canlandır kafanda. sonrasında acaba yapmış mıydım diyince o absürd hayal gözünün önüne geliyor ve haa yapmıştım diyorsun.

mesela ütünün fişini çekip çekmediğini sonrasında hatırlayamıyorsan fişi çektiğinde atıyorum fişi çekip yere torağa soktuğunu, o fişin ütünün tüm ısısını çekip toprağa verdiğini ve toprağın aşırı ısınıp çimenlerin sararıp kuruduğunu hayal et. ama bunları gözünde canlandır.

sonrasında ütünün fişini çekmiş miydim acaba diye düşündüğünde bu hayal gözünde canlanır. haa çekmiştim dersin

veya anahtarı bıraktığın yeri unutuyorsan sürekli bıraktığın yerle ilgili hayal kur, mesela anahtarı bıraktığın masada bir elma varsa, anahtarı o elmaya soktuğunu, o anda elmanın kilidinin açıldığını, içinde elma kurdunun çıkıp hayırdır hemşerim diye çemkirdiğini falan hayal et.

örnekler çoğaltılabilir. işe yarıyor.

tek zor yanı her seferinde yeni başka bir ilginç hayal kurmak zorunda olduğunuzdan hayal gücünüzü bir süre sonra zorlamanız gerekiyor
0
yemrem
(10.08.18)
Kapıyı kilitlediğinde kilide anahtara kapıya bak ve "kapıyı kilitledim" de kendine.

"Lan kitledim mi acaba" diye düşününce aklına kilitlediğin ve bunu kendine söylediğin aklına gelir.
0
John Bloor
(10.08.18)
kilidin dilini iki/üç tur döndürdükten sonra (anahtar daha fazla dönemeyince) kapının tutamacını ileri geri itekleyip "kapalı" demek.
0
tabudeviren
(10.08.18)
hocam ben fotoğraf çekiyorum. hatta burada önerilmişti. kilitlerken veya elde anahtar varken çekilebilir. diğer her önlemi de unutuyorum. benim derdim ocağı açık ve kettle'ı fişte açık şekilde bırakmaktı. evden çıkarken mutfakta o bölgenin bir fotoğrafını çekiyorum. İlginç nokta, fotoğraf çektiğim tek bir gün bile aklıma gelmedi acaba açık mı değil mi diye? bir gün çekmeyi unuttum, tam işe geldiğimde aklıma geldi, tekrar eve gitmek zorunda kaldım.
0
puc
(10.08.18)
i.ebayimg.com

bu sekilde kutulara koyarlar ilaclari, ictim mi icmedim mi evhamindan kurtulmak icin. sen de dendigi gibi eline cizik atabilirsin. garanti yontem.
0
hot potato
(10.08.18)
lise zamanında böyle böyle takıntım başlamıştı. herşeye takınır olmuştum. sonra bu durum evden taşınmamızla bitmişti. ne kadar da değişik aslında. ele çizik atmak çok mantıklıymış ama
0
hononu
(10.08.18)
(2)

İngilizce Çeviri

redskull
Aşağıdaki İngilizce çeviri nasıl olmuş? Önerilere açığım. "Yönetiminiz süresince ilişkilerimizin aynı seviyede devam edeceğine hatta gelişeceğine inanıyorum" demek istiyorum. Tşk. -I believe that our existing cooperation within the UfM mechanisms will continue unabated and even consolidate during yo
Aşağıdaki İngilizce çeviri nasıl olmuş? Önerilere açığım. "Yönetiminiz süresince ilişkilerimizin aynı seviyede devam edeceğine hatta gelişeceğine inanıyorum" demek istiyorum. Tşk.


-I believe that our existing cooperation within the UfM mechanisms will continue unabated and even consolidate during your mandate.
0
redskull
(07.08.18)
UFM mechanisms'li kısmı anlayamasam da sizin çeviri de iyi gibi.

Benim önerim şöyle: I believe our collaboration will increasingly continue and improve under your administration.

Yabancılar anlatımda biraz daha ekonomik oluyorlar bazen. Ya da daha kısa:
I believe our collaboration will be fruitful under your administration.
0
puc
(07.08.18)
collaboration daha çok işbirliği demek. cooperation daha doğru fiil. bir de even yerine perhaps sanki daha doğru gibi.
0
neverlose
(07.08.18)
(14)

mallık seviyem 10 üzerinden kaç?

lionel andres
birkaç gün önce köpeğimle akşam gezmesine çıktık. parkta gezdiğimiz sırada bizim ufaklığı sevmek üzere bir hatun kişisi geldi. sıcakkanlı, hoş muhabbet, bi o kadar da alımlı biriydi. yarım saat kadar sohbet ettik. misafir olarak burda olduğunu, memleketine döneceğini söyledi. hoş bir hanımdı ve onun
birkaç gün önce köpeğimle akşam gezmesine çıktık. parkta gezdiğimiz sırada bizim ufaklığı sevmek üzere bir hatun kişisi geldi. sıcakkanlı, hoş muhabbet, bi o kadar da alımlı biriydi. yarım saat kadar sohbet ettik. misafir olarak burda olduğunu, memleketine döneceğini söyledi. hoş bir hanımdı ve onun da benden hoşlandığını düşündüm. konuştuğum sırada bakışları anlamlıydı, gözlerimin içine bakıyordu. belki de yanılıyorumdur ama onun da benden hoşlandığını hissettim.


derken karşıdan abisi ya da akrabası olduğunu tahmin ettiğim biri bize doğru yaklaştı. hatun gerildi bi anda, benim gitmem gerek dedi pat diye gitti. o gidince ben de gezmeye devam ediyordum ki çok geçmeden geri geldiğini farkettim ama ben de uzaklaşmıştım bu arada. yaklaşıp gidiyor musun diye sordu. ben de ağır bir mal olarak evet gidiyorum görüşürüz:) dedim ve gittim. halbuki gitmeden önce bisiklet kiralasak gezsek falan diye aklımdan geçiriyordum. birbirimizi tanırdık böylece. ama gidiyorum dedim salak gibi. eminim gitme demek istedi aslında. birkaç gündür aynı saatte aynı yerde oluyorum ama yok yok yok. siz olsaydınız ne yapardınız? (bu arada ismini bile bilmiyorum. tek bildiğim memleketi, kedisi olduğu falan gibi işime yaramayacak bilgiler)
0
lionel andres
(07.08.18)
10/10
tecrübe konuşuyor.
0
lazpalle
(07.08.18)
10 uzerinden 10. bir dahakine telafi edersin artik.
0
baldur2
(07.08.18)
Cıvardaki veterinerlere sorabilirsin , alimli kedisi olan kadin müsteriniz var mi ? Ben de bir emanetini unuttu falan dersin.
0
güneyli çocuk
(07.08.18)
On üzerinden 1000
0
lcha
(07.08.18)
offf. çok malsın.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(07.08.18)
Herhangi bir derecelendirmeyle ölçülemeyecek kadar malsın bence.
0
veritaslibertas
(07.08.18)
İstemsizce bu karikatür geldi aklıma;

i0.wp.com

- Gidiyor musun?
+ Gidiyorum (hay amk)
0
John Bloor
(07.08.18)
10/10 keske olsen.
0
ubi dubium ibi libertas
(07.08.18)
Bence de sağlam. Ne yapalım sonraki maçlara bakacaksın artık. Aklıma şunu getirdi: çocukken 5. sınıftayım, 23 nisan balosundayız, dans müziği çalıyor, çok güzel bir kız (ama öyle böyle değil) yanıma gelip dans edelim mi demişti de yok demiştim. O kadar beklemiyordum böyle bir teklifi ki mal gibi kalmıştım. 40 yaşına geldim travması hala geçmedi, hala hatırlıyorum dün gibi :) Neyse ki aklım başıma çabuk geldi, ulan ben ne .ok yedim deyip kız başkasıyla dans ederken danslarını kesip dans etmiştik. Bu yüzden dans ettiği çocuğun bedduası ile cehennemde yanacağımı düşünüyorum, o da ayrı.
0
puc
(07.08.18)
henüz ölmedim yok mu vuran?
0
🌸lionel andres
(07.08.18)
yüreklere su serpme mode on-

her şey rahatsız edici derecede güzel gelişmiş. o gerginlik ve gidip geri gelme içime kurt düşürür arkadaş. organize bir işin içinden son anda kurtulmadığını gönül rahatlığıyla iddia edemezsin. hadi bu benim fesatlığım ve kıskançlığım; evlenip çocuk yaptınız. o çocuğa bu köpekli klişeli tanışma hikayesini anlatsan ''ya baba bizi mi koparıyon bırak makarayı, nasıl tanıştınız ciddi soruyorum'' diye çıkışır, öyle söyliyim.

yüreklere su serpme mode off-
0
onemoremile
(07.08.18)
aynı ben, aynısı yaa, normal yani bana göre ama sen yine de beni örnek alma
0
selam
(07.08.18)
bölgedeki instagram ve swarm postlarına bak. illaki bir yerde bulunduğu konumda bir resim yada checkin yapmıştır.

mallığına 9/10 kanka. 1 puanı da karşıdan gelen akrabası seni de tedirgin etmiş gibi geldiği için kırdım.

ha bu arada ben ne yapardıma gelirsek ben sormazdım hiçbirşeyini. ayak üstü muhabbet eder geçerdim. güzel ve alımlı hatunun illaki hayatında birileri vardır, uğraşmaya değmez.
0
false pretension
(07.08.18)
dur ben sana moral vereyim;

belki de kız sadece muhabbet etmek istedi, sen kendi kafana göre "güldü kesin verecek" triplerine girdin. ne mal adammışs...........

hacı pardon yavv, istemeden oldu.
0
issiz karga
(07.08.18)
(2)

whatsapp'de yazışmaların tarihe göre ayrı ayrı olmasını sağlamak

puc
Selamlar,Upuzun tekparça yerine böyle bir bölme tercihi yapılabiliyor mu?Teşekkürler
Selamlar,

Upuzun tekparça yerine böyle bir bölme tercihi yapılabiliyor mu?

Teşekkürler
0
puc
(07.08.18)
Ayrı zaten? Her gün geçtiğinde whatsapp araya iz atıyor filanca tarih diye... Yok siz her günü ayrı pencerede göreyim diyorsanız o mümkün değil.

cdn.images.express.co.uk
0
507
(07.08.18)
Teşekkür ederim. Evet ben normal eski usul oluyor mu diye merak ettim.
0
🌸puc
(07.08.18)
(3)

Bir sıvının kimyasal içeriği

lubbullub
Arkadaşlar 1-5 gr bir sıvının laboratuvar da içinde hangi oranda hangi elementlerden alaşımlardan oluştuğunu ayrıntılı bir rapor şeklinde öğrenebiliyor muyuz? Teknoloji bu kadar gelişti mi? Eğer bilginiz varsa İstanbul'da ya da Türkiye'de nereye başvurmak gerekir?
Arkadaşlar 1-5 gr bir sıvının laboratuvar da içinde hangi oranda hangi elementlerden alaşımlardan oluştuğunu ayrıntılı bir rapor şeklinde öğrenebiliyor muyuz? Teknoloji bu kadar gelişti mi? Eğer bilginiz varsa İstanbul'da ya da Türkiye'de nereye başvurmak gerekir?
0
lubbullub
(29.07.18)
Alaşımı bilemiyorum ama elementlerin içerik ve miktarları (miligram/gram) için 'elementel analiz', 'ICP-MS' diye aratabilirsiniz. Bazı üniversite laboratuvarları (kimya, çevre, eczacılık fak.) ücreti karşılığında yapıyorlar. İstanbul'da birden fazla yer bulacağınızı düşünüyorum.
0
puc
(29.07.18)
Sıvı kromatografisi veya spektrofotometrik analizle yapılabiliyor sanırım ama ne tür bir sıvı olduguna bağlı. Bir de sanırım en azından şunlar olabilir içeriğinde diye bir fikriniz olması gerekebilir.
0
curukturpkokusu
(29.07.18)
Sıvı metal üretmek istiyorum. İçinde zirkonyum (zr), berilyum (be), titanyum (ti), bakır (cu), ve nikel (ni) elementlerinin belirli oranlarda karışımı ile elde ediliyormuş, ilerleyen aşamalarda bu karışıma alüminyum (al) ve niobyum (nb) elementleri de eklenerek ve bileşime göre bazıları da çıkarılarak sıvı metal elde ediliyormuş. Bizim üniversiteler altından kalkar mı özel bir sıvı metal getireceğim çünkü içindeki elementleri ve oranlarını tespit edebilmem lazım.
0
🌸lubbullub
(30.07.18)
(3)

Pdf'ten makale okumayı nasıl kolaylaştırırım?

şubatsonrası
Makaleleri pdf'ten okuyorum. Bazı yerlerini işaretliyorum ama mesela bazı paragraflar diğerlerinden daha önemli. Orayı highlight dışında nasıl işaretleyebilirim? Ayrıca makale okumamı kolaylaştıracak, ilgili yerleri gruplamama kolaylık sağlayacak ve dolayısıyla tezi yazmamı hızlandıracak önerilerini
Makaleleri pdf'ten okuyorum. Bazı yerlerini işaretliyorum ama mesela bazı paragraflar diğerlerinden daha önemli. Orayı highlight dışında nasıl işaretleyebilirim?

Ayrıca makale okumamı kolaylaştıracak, ilgili yerleri gruplamama kolaylık sağlayacak ve dolayısıyla tezi yazmamı hızlandıracak önerileriniz var mı? ne bileyim bir program olur, ben şu şekilde çalışıyorum öyle kolay oluyor diyen olur, tavsiye veren olur. her öneriye açığım :)
0
şubatsonrası
(15.07.18)
Mendeley e bir bakmmızı öneririm. Makalelerin organizasyonu, anahtar kelime (tag) atama, word'de kaynakça düzenlemesi vb bayağı güzel özellikleri var.
0
puc
(15.07.18)
Not ekle, sarı notçuk kutucuğu ekle. Sonra belgedeki tüm not eklediğin kısımları sağ taraftaki sütunda görebiliyorsun.
0
idonthaveatvset
(15.07.18)
Mendeley +1
0
gezegen olan pluton
(15.07.18)
(3)

trafik cezası

dali dili havali korna
bugün e-devletten mesaj geldi de gördüm, tebligat yok. ceza tarihi 14 nisan, tutar da 235 tl. tecrübeli arkadaşlara birkaç sorum olacak:1- mesaja ilaveten birkaç gün içinde tebligat da gelir mi?2- %25 indirimden yararlanma şansım var mı yoksa aradan geçen zamanda faiz bile binmeye başlamış mıdır?3-
bugün e-devletten mesaj geldi de gördüm, tebligat yok. ceza tarihi 14 nisan, tutar da 235 tl. tecrübeli arkadaşlara birkaç sorum olacak:

1- mesaja ilaveten birkaç gün içinde tebligat da gelir mi?
2- %25 indirimden yararlanma şansım var mı yoksa aradan geçen zamanda faiz bile binmeye başlamış mıdır?
3- ödeyecek olursam sizce vergi dairesinden falan mı ödeyeyim internetten mi?
4- "ödeyecek olursam" dedim çünkü muayeneyi de yeni yaptırdığımdan, bir iki sene içinde borç faizlerinin silineceğini düşündüğümden %25 indirim yoksa ödemeyi düşünmüyorum şimdilik. faiz silinme durumunda 235'ten başka bir borcum olmuyor değil mi?
0
dali dili havali korna
(09.07.18)
eve tebligat gelecek. evde yoksanız muhtara teslim edecekler. tebligatı teslim aldığınız günden itibaren 15 gün içinde öderseniz %25 indirimle ödeyeceksiniz. internetten ödeniyor. tebligattaki bilgileri manuel girerek ödemeniz lazım.
0
veritaslibertas
(09.07.18)
tebligat gelecek. üzerine tarih atılacak. 15 gün içinde ödersen %25 indirimli ödeyeceksin. tebligat geldikten sonra bankaya gidip gişeden ödeyeceksin. (akbanktan ödeniyor sanırım.)
0
false pretension
(09.07.18)
dün uzun yoldayken bir kaç kez radara yakalandım gibi oldu. ben böyle inşallah bir kere yakalanmışımdır derken, yani daha yoldayken edevletten ceza maili geldi. benim de 235, bugün ödedim, 176'ya indi. yanıltmayayım ama galiba 15 gün içinde ödemelere %25 indirim uygulanıyor. ben direk edevletin yönlendirdiği gib'den ödedim. seri nou girince çıkıyor.
0
puc
(09.07.18)
(3)

Aracımı Hızlıca Nasıl Satabilirim?

aradaki uzaklik
Arkadaşlar merhaba.Acil bir iş için nakit ihtiyacım oluştu. Elimde Ford Tourneo Courier marka 2017 model bir araç var. Gayet temiz, sıkıntısız.Sahibinden.com'a koydum 1 haftadır ama çok arayan soran yok, fiyatı da uygun yaptım, ona rağmen durgun işler.Nakit ihtiyacım da biraz acele, daha hızlı nasıl
Arkadaşlar merhaba.

Acil bir iş için nakit ihtiyacım oluştu. Elimde Ford Tourneo Courier marka 2017 model bir araç var. Gayet temiz, sıkıntısız.

Sahibinden.com'a koydum 1 haftadır ama çok arayan soran yok, fiyatı da uygun yaptım, ona rağmen durgun işler.

Nakit ihtiyacım da biraz acele, daha hızlı nasıl satabilirim?

Not: izmir'deyim, büyük galerilere gitsem alırlar mı?
0
aradaki uzaklik
(25.06.18)
açık araba pazarları oluyor. Onları takip et. Galerici olayına bulaşmadan doğrudan sahibinden satın almak isteyen kişiler ziyaret ediyor orayı. kolayca satabilirsin.
0
silah taciri
(25.06.18)
pazar günü oto pazarına götür, sahibinden com da ki emsallerine bak 3 bin aşağı fiyat ver zaten 2 bin de adamlar pazarlık payı ister dediğin gibi sıkıntısız ise satar geçersin.

otokoç a arkas a filan götürürsen sahibinden ilanlarından 7 k aşağı para verirler.

sen ne kadar istiyorsun aracına?

büyük bayiler de alırlar.
0
guneyk
(25.06.18)
Acelen olduğu için aldığın ford bayisinin ikinci el bölümünde bir şansını deneyebilirsin, temizse ve fiyatı da uygunsa senden alıp biraz daha yükseğe satabilirler. Bir de araba camına ilan yapıştırabilirsin, müşterinin nereden geleceğini bilemezsin. Bunun haricinde araban bayağı hızlı gider diye düşünürdüm. İkinci eli hızlı bir markaya benziyor.
0
puc
(25.06.18)
(8)

camı acsam sinek geliyor acmasan içerisi fırın

dedim dedim de kime dedim
oda toplasan 5m2yok mu mucizevi bir alet? klima olasılık dışı vantilatör de olmuyor..sanki amazon'dan falan bir gadget bulunur gibi geliyor.
oda toplasan 5m2
yok mu mucizevi bir alet? klima olasılık dışı vantilatör de olmuyor..
sanki amazon'dan falan bir gadget bulunur gibi geliyor.
0
dedim dedim de kime dedim
(19.06.18)
Sineklik?
0
mahmut29
(19.06.18)
Sinekleri ciz biz eden bir lamba var ya
0
rosencruz
(19.06.18)
Satiliyor marketlerde falan
0
rosencruz
(19.06.18)
Ben de aynı konudan muzdaribim. Şu prize takılanlardan aldım, işe de yarıyor hani sıfır sinek ancak tavsiye etmem. Cam açık olsa dahi sabah sarhoş gibi uyanıyorum. Şu aralar ısırılma pahasına cam açık yatıyorum.

Ancak Sineklik +1

Ek. Rosencruz’un tavsiyesini lütfen alma. Ayrıca gece yangın çıkarabilir.
0
air
(19.06.18)
Sinekleri cızlatmayın öyle cani cani, sineklik taktır. Olmuyorsa bir parça tülü pencere kenarlarından sabitleyebilirsin.
0
denef
(19.06.18)
Tavan pervanesinden cok memnun kullananlar. Ben de almayi dusunuyorum yakin zamanda.
0
cansins beybi kolonya
(19.06.18)
Portatif klima olur mu
0
nhtzmc
(19.06.18)
sineklik. yeni bir eve taşındığımda ilk yaptırdığım iş kullanacağım bütün pencerelere sineklik taktırmak.
0
puc
(19.06.18)
(4)

Akan musluk (değişik bir musluk göbeği)

puc
Selamlar, Bir süredir problemli musluğum bugün akıtmaya karar verdi sağolsun. Contasını değiştirmek için sökünce ekteki gibi bir göbek ile karşılaştım. Daha önce hiç böyle musluk göbeği görmemiştim, nette de bir şey bulamadım. Bundaki problem ne, bunun neyini değişmem lazım? Beyaz teflonu ben sardım
Selamlar,

Bir süredir problemli musluğum bugün akıtmaya karar verdi sağolsun.
Contasını değiştirmek için sökünce ekteki gibi bir göbek ile karşılaştım. Daha önce hiç böyle musluk göbeği görmemiştim, nette de bir şey bulamadım. Bundaki problem ne, bunun neyini değişmem lazım? Beyaz teflonu ben sardım, önceden yoktu.

hizliresim.com
0
puc
(17.06.18)
aç-kapa musluk salmastrası diye geçiyor onlar zannedersem. ama tamiri mümkün mü değil mi bilmiyorum. değişim gerek bence

urun.gittigidiyor.com
0
votkayla erigi calistiran arnavut
(17.06.18)
Hocam ucundaki pembe conta birleşim yeri gibi görünüyor, hafif şekil bozukluğu da var, o değişirse düzelecektir tahminim.
0
kaichi
(17.06.18)
i.hizliresim.com
işaretli yerde ezik mi var? öyleyse yeni contayla kurtarabilirsiniz, değilse;
www.hepsiburada.com
www.cleanipedia.com
0
g7mor
(17.06.18)
çok teşekkürler. açık bir yapı market buldum, aynından alıp değiştim.
iyi bayramlar, hürmetler.
0
🌸puc
(17.06.18)
(2)

Küçük bir Türkçe>İngilizce çeviri için yardımınıza ihtiyacım var

hayaatt
Konu başlığı: Türkçe konuşan eleman.Değerli insan kaynakları yetkilisi,Facebook'taki sayfanızda işe alımlar ile ilgili ilanınızı gördüm. Yaklaşık 17 yıldır Türkiye'de yaşıyorum, uluslararası ilişkiler ve siyaset bölümünden mezunum. Çok iyi derecede yazılı ve sözlü Türkçe bilgisine sahibim. Türkiye'd
Konu başlığı: Türkçe konuşan eleman.

Değerli insan kaynakları yetkilisi,

Facebook'taki sayfanızda işe alımlar ile ilgili ilanınızı gördüm. Yaklaşık 17 yıldır Türkiye'de yaşıyorum, uluslararası ilişkiler ve siyaset bölümünden mezunum. Çok iyi derecede yazılı ve sözlü Türkçe bilgisine sahibim. Türkiye'de veya gerek görüldüğü taktirde Almanya'ya taşınarak ekibinize katılabilirim. Kurumunuzda Türkçe bilen bir eleman ihtiyacı doğduğunda tarafıma mail yoluyla ulaşabilirsiniz.
0
hayaatt
(13.06.18)
Dear Human Resources Representative,
I have noticed one of recruitment and selection calls of yours in your facebook account. I have been living in Turkey almost 17 years and I graduated from International Relations and Political Science*. I have an excellent writing and listening skills in Turkish language. I am ready to participate your team for Turkey. I also note that I am eligible to move to Germany if it is necessary. Should someone with Turkish language skill is needed in your company (institute) please reach me via email.
Yours faithfully

*Belki mezun olduğunuz üniversite ismi de yazılabilir. Bölüm isminin orijinal hali varsa onu değiştirebilirsiniz. Emin olmayarak yazdım.
0
puc
(13.06.18)
bol şans...
edit: bir kaç değişiklik yaptım.
0
puc
(13.06.18)
(9)

tercih ettiginiz okuma fontu var mi?

tabudeviren
uzun metinleri bilgisayarda okuyamiyorum. ciktisini alip okuyorum.siz de boyle yapiyorsaniz, hangi fontu tercih ediyorsunuz?windowsa gömülü olmayan fontlar da olur.
uzun metinleri bilgisayarda okuyamiyorum. ciktisini alip okuyorum.

siz de boyle yapiyorsaniz, hangi fontu tercih ediyorsunuz?
windowsa gömülü olmayan fontlar da olur.
0
tabudeviren
(13.06.18)
Garamond severim. Kağıt'ta okunabilirliği en iyilerden birisi.
0
battal gemalmaz
(13.06.18)
calibri'ye son yıllarda gözüm çok alıştı. hiç düşünmeden calibri seçiyorum.
0
sir gawain
(13.06.18)
georgia
0
superb
(13.06.18)
benimki minion pro.
0
puc
(13.06.18)
calibri ya da georgia
0
pitjantjatjara
(13.06.18)
times new roman, düz.
0
nice tnetennba
(13.06.18)
helvetica.
0
brakgn
(13.06.18)
Genel bilgi: Uzun metinler ve bilgisayarda yapılan okumalar için genelde tırnaklı(serif) fontlar tercih ediliyor. Bir de lcd ekranlar için yaratılan calibri, cambria, candara, consolas, constantia ve corbel var. Microsoft word'ün default fontu daha önce times new roman(serif) iken daha sonra calibri(sans serif(tırnaksız))'ye geçildi.
Default olmaları, ödev ya da tezlerde en çok tercih edilen seçenekler olmaları sebebiyle alışkanlıktan calibri veya times new roman kullanıyoruz. Ben de calibri kullanıyorum, times new romanda harfler çok bitişik geliyor. Bir hocam ise ısrarla cambria(serif) ile ödev hazırlamamı istiyordu.
Özet: Alıştığınız bir font varsa onu tercih edin. Yoksa serif olan fontlara bakın.
Ek: bu güzide oyunu tüm font severlere öneriyorum: store.steampowered.com
0
ganbatte
(13.06.18)
ibooks'ta iowan
0
neverlose
(14.06.18)
(6)

Bel fıtığı olan arkadaşlar, nasıl spor yapıyorsunuz?

winston insani
MerhabalarGeçen haftalarda L4 bölgemde bel fıtığı olduğunu öğrendim. Ameliyata gerek yok dedi doktor.Ama düzenli spor yapan biriydim, her hafta sonu 6 km koşuyordum mesela, ama anladığım kadarıyla bunu hızlı yürüyüşe çevirmem gerekiyor.E ağırlık ta kaldıramıyorum, ben nasıl spor yapacağım peki?
Merhabalar

Geçen haftalarda L4 bölgemde bel fıtığı olduğunu öğrendim. Ameliyata gerek yok dedi doktor.

Ama düzenli spor yapan biriydim, her hafta sonu 6 km koşuyordum mesela, ama anladığım kadarıyla bunu hızlı yürüyüşe çevirmem gerekiyor.

E ağırlık ta kaldıramıyorum, ben nasıl spor yapacağım peki?
0
winston insani
(10.06.18)
Amerika'da fizyoterapistler bel fıtığı olan hastalara deadlift yaptırıyorlar, zira bel bölgesini güçlendiren en şahane egzersiz bu, doğru ağırlıklarla ve doğru teknikle yapılırsa muazzam faydası var ama bizde hastalar beceremediği için, doktorlar tavsiye etmediği için ağırlık çalışmaları cinayetmiş gibi muamele görüyor. Buradan çıkarılacak sonuç, bel için yapılan ağırlık çalışmaları maceraya kaçılmadığı takdirde hem iyi bir tedavi yöntemi hem de güzel bir antrenman rutini olur.
0
angelus
(10.06.18)
L4-L5 fıtığı olan biri olarak manuel terapi sonrası doktor önerisiyle reformer pilatese başladım. Hem esneme hem de güçlenme olarak kısa sürede geri dönüş alabileceğiniz nadir sporlardan biri. Eğer kilo probleminiz yoksa ve yağ oranınız düşükse vücut inanılmaz hızlı bir şekilde biçimleniyor ve daha güçlü oluyor. Tüm vücudu en etkin biçimde çalıştırmak için ideal bir spor.

Çarşaf sererken fıtık olduğum için bana en bilgili, en tecrübeli eğitmeni getirseler yine ağırlık kaldırmam. Biz fıtık hastalarının eklemleri ve omurları açması gerekiyor. Deadlift pozisyon olarak işe yarar görünebilir ama reformer ile o kas gruplarını daha verimli çalıştırabiliyorsunuz.

Ağırlık altına girmek ise tamamen eklem ve omur sıkıştırmaya sebep olacağı için yasaklı. Aynı şekilde koşmak da sakıncalı. Hafif tempoda koşabilirsiniz fakat bunun için önce bel, karın ve bacak kaslarınızı güçlendirmenizi tavsiye ederim.

Ekleme: Sırt üstü yüzme de oldukça etkili. Haftada 3 gün, her seferde 2 km yüzmek iyi geliyor. O kadar vaktiniz yoksa haftada 1 gün de yeterli olur. Biraz fazla yüzersiniz fakat kesinlikle sınırlarınızı zorlamayın. Aşama aşama artırın.
0
desdenova34
(10.06.18)
en başta şunu belirteyim: bu KESİNLİKLE doktor tavsiyesi değil ve hatta ben de yapıp yapmamam gerektiği konusunda şüpheliyim ama bana iyi geliyor.

rapora bakmaya üşeniyorum ama yanlış hatırlamıyorsam üç diskte fıtık var bende. çoğunlukla "düşük ayak" olduğu için yürümekte dahi zorlanıyorum (b12'min aşırı düşük olmasının da etkisi var sanırım, sinir sistemini komple çökertmeme az kaldı). gelgelelim tempoyu fazla abartmadan, yavaş koşarak ve genelde "sakin" hareket edip ani manevralardan kaçınarak basketbol oynamaya başladığımda çok ciddi faydasını gördüm.

örneğin her gün yürüdüğüm yolun 5. dakikasında güç kaybetmeye başlarken, bir haftada 3-4 kez basketbol oynadıktan sonra, 20-25 dakikayı sorunsuzca yürüyebilir hale geldim. sonraki bir hafta hiç topa dokunmadım; bu sefer 7-8 gibi zorlanmaya başladım.

"basketbol oynayın" KESİNLİKLE doktor veya uzman tavsiyesi değildir, altını çizerek söylüyorum. belki uzun vadede belime daha çok zarar verecek bir şey yapıyorumdur, bilemem. ama ani hareketlerden ve fazla efor sarf etmekten, beli rahatsız etmeyecek şekilde toplu sporlarla uğraşmak bana çok iyi geldi.
0
der meister
(10.06.18)
Geçmiş olsun. Neredeyse 10 yıl olacak fıtık olalı. L2-L3 galiba, kuyruk sokumuna yakında bende, üç tane. Koşu ve basket yapardım, onlar bitti. Bir sene kadar yüzdüm. Zaten hep yüzme öneriliyor. Yüzme yapılabilir.
Benim için şu an önemli olan ameliyat olma evresine gelmemek. En azından yürüyebiliyorum diyorum kendime. Şu an iki hafta süren bir ataktan daha yeni kurtuldum, ara ara oluyor ne kadar dikkat etseniz de. Size tavsiyem iyi hissedip kendi kafanıza göre spora yeniden başlamamanız. Bana bazen oluyor, yürüyüş yaparken koşanlara imreniyorum, bir iki deniyorum ama sonra bir yerden çıkıyor. Spor konusunda herşeyi mutlaka iyi bir doktor gözetiminde yapın.
0
puc
(10.06.18)
Bel fıtığı olup ağırlık çalışmalarını aksatmadan sürdüren biri olarak, konu hakkında aşırı bilgili ve bilinçli olmayan birinin yürüyüş dışında bir spora yönelmesini yanlış bulurum.
Doktor kontrolünde anca.

İlave: Yüzme güzel bir seçenek
@xu +1
0
oguz altun
(10.06.18)
sıçramak bele zarar verdiğinden kesinlikle basketbol oynama. yüzme ve bel egzersizleri yapmalısın.
0
xu
(10.06.18)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.