Giriş
(10)

Asık suratlı, az konuşan bir doktoru tercih ediyor musunuz?

magni
Bir sağlık sıkıntısıyla ilgili doktora gideceğim, doktor araştırıyorum. Gözüme kestirdiğim doktorlardan birine bir sitedeki hasta yorumlarında "Asık suratlıdır, her an sinirli gibi görünür, çok ciddidir, fazla konuşmayı sevmez ama işinde çok iyi bir hekimdir. Kendisine hastalığımı iyileştirdiği için
Bir sağlık sıkıntısıyla ilgili doktora gideceğim, doktor araştırıyorum.

Gözüme kestirdiğim doktorlardan birine bir sitedeki hasta yorumlarında "Asık suratlıdır, her an sinirli gibi görünür, çok ciddidir, fazla konuşmayı sevmez ama işinde çok iyi bir hekimdir. Kendisine hastalığımı iyileştirdiği için çok teşekkür ederim" yazılmış.

Ben konuşan, konuşabileceğim, soru sorup cevaplar alabileceğim, güler yüzle endişelerimi giderici ve güven duygusu veren doktorlara kendimi emanet edince iyi hissediyorum şahsen.

İlk profildeki doktor tipini siz tercih ediyor musunuz peki? "İşinde iyi olsun da o yeterli ve en mühim olanı da bu zaten" diye düşünür müsünüz?
0
magni
(07.08.21)
Hastalığım ciddiyse tercih edebilirim. Ciddi değil de her yerde derman bulabileceğim sıradan bir şeyse iyi iletişim kurmayı beklerim
0
abuzer
(07.08.21)
3. paragrafınızda doktora değil de daha çok psikologa ihtiyacınız var gibi anlatmışsınız. hangi branşta işiniz var doktorla? ben şahsen yüzüme gülüp işinde iyi olmayan birindense gerekirse küfür etsin(abartı) ama işimi-sağlığımı en iyi şekilde halletsin diyen taraftayım.
psikolog- psikiyatri alanlarındaysa rahatsızlığınız bilemeyeceğim tabii. o zaman güler yüz isterdim sanırım.
0
fff02561
(07.08.21)
Sorunum çözülsün yeter, diğer şeyler önemli değil.
0
hayirsiz
(07.08.21)
Rahat rahat soru soramayacağım doktora gitmem. Sağlık önce kafada başlıyor.
0
dissendium
(07.08.21)
@fff02561 Psikolog- psikiyatri değil.

Kimi doktora endişelerini paylaşıp soru soruyorsun, sana insan gibi tane tane anlatıyor.

Kimi de "Testlerin normal işte, daha ne" çekiyor.

Fark bu.
0
🌸magni
(07.08.21)
Doktorum şakalar komiklikler yapacağına ciddi olsun, sorduğum sorulara da ciddiyetle cevap versin, bence gayet olumlu.

Bir de o hastanın tecrübesiyle sizin tecrübeniz, doktorla kuracağınız iletişim aynı olmaz. Benim gittiğim psikiyatrist için de epey sevimsiz bir yorum vardı ama biz adamla çok iyi anlaştık.

Edit: ciddi olması illa ki insan gibi tane tane anlatmayacağı anlamına gelmez.
0
kobuzchu kiz
(07.08.21)
Ciddi olup olmama değil de ilgi ve insana değer veriyor olmak benim için önemli; ama bu biraz da kültürel bir şey. Şöyle ki nişanlım aşı olurken hastanede yanında gittim iki seferinde de; ismini okudular, aşıyı koluna yaptılar, pamukla tutturup gönderdiler. Ne bir açıklama, ne bir soru sorma. Ben İsviçre'de oldum aşımı. Özel alanlar oluşturulmustu; beş ayrı kişi ilgilendi benimle etap etap. Her seferinde açıklamalar yaptılar, rahatlattilar ve güler yuzlulerdi. Bekleme odasında on beş dakika beklerken iki kere ziyaret edip su içmek ister misiniz diye sordular mesela, bu bile önemlidir.

Yukarıda verdiğim örnek küçücük bir örnek. Ben sırf bu yüzden kolay kolay Türkiye'de hastaneye, doktora gitmiyorum. Çünkü alışkın olduğum düzen yukarda anlattığım düzen, Türkiye'de olan şey bana çok enteresan geliyor. Ve bir Psikolog olarak böyle mesleklerde bağ kurmanın önemine inanıyorum. Evet, Türkiye'de sağlık çalışanları zor sartlarda çalışıyor, bunun etkisi yadsınamaz ama şeker gibi de bir aile hekimimiz varmış mesela; sırf onyargim yüzünden kadınla dört senedir tanismamisim. O da aynı şartlarda çalışıyor bakıldığında.

Velhasıl bu konu benim dolu ve hassas olduğum bir konu, o yüzden tercih etmem.
0
fraise
(07.08.21)
İnsan psikolojisinden anlamayan doktor iyi doktor değildir
Herkes herkese saygılı olmalı.
0
photo85
(07.08.21)
ben de tercih etmem.
hem bilgili hem guler yuzlu olani bulmayi hedeflerim.
hastanede olmak zaten kotu bir sey, bir de bilgili diye beni iyice gerecek birini istemem.

parasi yuksek de gelse hep ozel hastane tercih etmemdeki nedenlerden biridir bu hatta
0
Kittie
(07.08.21)
Tercih etmem normalde. Ama bilen bilir Ali Ayhan diye bir onkolog jinekolog doktor var, kendisi annem kayınvalidem halam annemin halası annemin kuzeni arkadaşımın annesi vs bilimum insanı tedavi etmiştir. Asık suratlı değil ama çooook az konuşur. Anneme nesi olduğunu bile tam söylemedi korkmasın diye ve şu an aşırı iyi. Çok yaşlı adam ama Allah uzun ömür verir inş kendisine.
0
Hallegadola
(07.08.21)
(6)

Toptan aldığınız şeyler

dissendium
Toptan aldığınız şeyler var mı? Islak mendil kullanıyorum bayağı. Toptan nereden alabilirim ıslak mendil? Fiyat olarak ne kadar fark eder?
Toptan aldığınız şeyler var mı? Islak mendil kullanıyorum bayağı. Toptan nereden alabilirim ıslak mendil? Fiyat olarak ne kadar fark eder?
0
dissendium
(07.08.21)
Meyve suyu, tualet kağıdı, redbul… şimdilik aklıma gelen bunlar
0
fıytfıyt
(07.08.21)
ben toptancidan alisveris yapiyorum fakat toptan almiyorum. kasar, tereyagi, zeytinyagi, zeytin, sucuk, kahve falan aliyorum. disariya gore ortalama 3-4 lira fark ediyor tabi bazi kalemlerde daha cok fark var.

toptancilardan alisveris yapabilmek icin kendinin veya baskasinin sirketini kullanman gerekiyor. mesela metro market'ten toptan alabilirsin ama uyguna gelmeyecektir sadece toptan almis olursun.
0
nibba
(07.08.21)
internette 10lu satanlar oluyor. oralarda nispeten daha ucuz.
0
jelly bear
(07.08.21)
sigara, filtre kahve kağıdı, sıvı sabun, diş macunu, tuvalet kağıdı, mutfak havlusu, vücut tıraş bıçağı, duş jeli, ve bunlara benzer devamlı kullanımda olan şeyleri ciddi miktarlarda stokluyorum. maddi olarak pek bir getirisi yok ama hayatıma baya bi hız ve kolaylık getiriyor.
0
makarnavodka
(07.08.21)
sarf malzemelerini (tuvalet kağıdı, jilet, kağıt havlu, kulak pamuğu, ped, mutfakta kullanılan streçler, buzdolabı poşetleri kağıtları vb.) toptancıdan almak mantıklı bozulan edilen şeyler değiller ama ıslak mendiller bir süre sonra olduğu yerde kuruyor. çok fazla almanın bir fayda sağlayacağını sanmıyorum.
0
Acil kan
(07.08.21)
Un, sabun, bisküvi , bulgur vs toptan alıyorum. Paran ve yerin varsa al gitsin
0
photo85
(07.08.21)
(9)

Sandviç için malzeme önerileri

nundu
Sandviçin içine konabilecek alternatif ürünler arıyorum.Mesela baz olarak geçen hafta Tat marka kavanozda Humus almıştım. Ton balığıyla güzel gitti ama sarımsak aroması bi tık kuvvetliydi.Bu hafta yine Tat marka kavanozda Lutenitsa aldım, Polonez marka hindi füme ile müthiş oldu. Yine beyaz peynirle
Sandviçin içine konabilecek alternatif ürünler arıyorum.

Mesela baz olarak geçen hafta Tat marka kavanozda Humus almıştım. Ton balığıyla güzel gitti ama sarımsak aroması bi tık kuvvetliydi.

Bu hafta yine Tat marka kavanozda Lutenitsa aldım, Polonez marka hindi füme ile müthiş oldu. Yine beyaz peynirle de çok yakıştı zaten baya sevdim Lutenitsa'yı.

Bu tarz hem humus ve lutenitsa gibi baz olarak kullanabileceğim hem de işte ton balığı, hindi füme, salam vs dışında ana malzeme olabilecek önerileriniz varsa alırım. Ayrıca işte ek malzeme olarak jalapeno, kornişon, biber dolgulu yeşil zeytin, heinz acılı mayonez vs koyuyuorum. Bunlar dışında yine sandviçe yakışacak yan malzeme varsa onları da söyleyebilirsiniz.

Şu an pişirmeden yapılacak sandviçleri tercih ediyorum, direkt soğuk sandviç olarak düşünün yani :)
0
nundu
(07.08.21)
Yardımcı malzeme olarak sandviç çeşidine göre köz biber, taze soğan, kapari de koyabilirsiniz. Örneğin ben hazır satılan küçük tortilla (bildiğimiz lavaş) arasına köz biber, kibrit çöpü gibi doğranmış turşu, ince kıyılmış taze soğan, malzemeyi bir arada tutmak için labne peyniri ve ana malzeme olarak da füme et koyuyorum, harika atıştırmalık oluyor. Et yerine somon füme de denenebilir.
0
orient blue
(07.08.21)
Ben şunu hazırlayıp kavanozda tutuyorum, sandviçlere çok yakışıyor: Kuru domates (ıslatılıp yumuşatılmış), bol ceviz, beyaz peynir, varsa yenibahar ve çok az kimyon (bu iki baharat yerine kuru fesleğen veya kekik de yakışır), az zeytinyağı. Rondoda çekip sürülebilir kıvama gelince kavanoza.

Ek olarak ezilmiş avakodo ve somon füme sandviçlere yakışıyor, taze fesleğen yaprağı de ekliyorum bazen.
0
fotrsapka
(07.08.21)
Rozbif deneyebilirsin et olarak. Baya lezzetli. Dana jambon'da olabilir.

Baz olarak zeytin ezmesi, acuka, amerikan salatası, labne kullanabilirsin.

Eski kaşar baya yakışıyor sandviçlere.
0
ırene adler
(07.08.21)
Pesto, suzme peynir, hindi fume, marul, misir.
0
dedim ben sana
(07.08.21)
Hardal, kırmızı soğan turşusu
0
inheritance
(07.08.21)
Brie, ceviz, kuru üzüm, bal
0
archmage mahmut
(07.08.21)
Patlıcan ezmesi, kırmızı biberin közlenmişi, ( hazırları var ya ), badem ezmesi, acuka, paprika,
0
photo85
(07.08.21)
sürekli sandviç yapan biri olarak sandviçi bir üst seviyeye çıkaracak şeyi söyleyeyim. Kırmızı soğan turşusu. 5 dakikada yaparsın ertesi gün maksimum iki gün içinde yemeye hazır olur. kişniş şeker sirke dereotu soğan karabiber inanılmaz bir umami sağlıyor yemeğe.
0
Acil kan
(07.08.21)
sos olarak da kesinlikle sriracha. konfi yaptığın sarımsakları hazır mayonezle karıştırınca da müko oluyor.
0
Acil kan
(07.08.21)
(8)

covid olmuş olabilir miyim?

benevolent sun
Geçtiğimiz haftasonu toplamda 10-12 saat klima açık uzun yolculuk yaptım. Normalde pek içmezken yolda 4-5 tane sigara içtim (paket değil adet). Pazar günü boğazım ağrımaya başladı yutkunurken. Pazartesi acıbademe gittim. Doktor anlattıklarımdan hareketle ve muayene sonucunda faranjit olduğumu, covid
Geçtiğimiz haftasonu toplamda 10-12 saat klima açık uzun yolculuk yaptım. Normalde pek içmezken yolda 4-5 tane sigara içtim (paket değil adet). Pazar günü boğazım ağrımaya başladı yutkunurken.

Pazartesi acıbademe gittim. Doktor anlattıklarımdan hareketle ve muayene sonucunda faranjit olduğumu, covid testine gerek olmadığını söyledi ve ağız spreyi yazıp yolladı.

Pazartesi doktora gittiğimde burun akıntım yoktu, şimdi burun akıntım var. Çok ağır olmamakla birlikte halsizlik de var. Nezle gibi hissediyorum kendimi.

3 hafta önce ikinci doz biontech aşımı olmuştum.

Ne dersiniz sizce covid olmuş ama aşılar sayesinde bunu hafif atlatıyor olma ihtimalim var mı?
0
benevolent sun
(05.08.21)
Covid durumu olasılık dahilinde.

Annemin sadece hafif bir burun tıkanıklığı vardı, benim ısrarımla PCR yaptırdı, pozitif çıktı. Sizin de bir test yaptırmanızdan zarar gelmez diye düşünüyorum.
0
Berck
(05.08.21)
aynı şekilde klimalı tatil dönüşünde eşimde de aynı belirtiler oldu.
doktora gittik "bence gerek yok ama istersen bir test yaptır" dedi.
yaptırdık, negatif çıktı test.

bir test yaptırın yine de.
0
teritori
(05.08.21)
Demin acik radyoda bir doktoru dinliyordum..deltanin farkli olarak daha cok soguk.alginligi gibi nuksettigini,durumun klima, soguk su vsye yoruldugunu bu nedenle hastalarin daha az basvurdugu, doktorlarin asili olunca test yapma geregi duymayarak hastaligi kacirdigindan bahsetti.
O nedenle olabilir de olmayabilir de.
0
red g
(05.08.21)
Pcr şart bence. Red g+1
0
photo85
(05.08.21)
PCR testleri ücretli mi yapılıyor. Ücretsiz yapan kurum var mı?
0
🌸benevolent sun
(05.08.21)
olduk bakalım testimizi
0
🌸benevolent sun
(05.08.21)
Ayni durumdayim, once bogaz sonra burun tikanikligi/ akintisi. Suruntu verdim, sonucu bekliyorum.
0
invictae
(05.08.21)
pcr sonucumu az önce öğrendim. sonuç negatif. kamuoyuna duyrulur :)
0
🌸benevolent sun
(06.08.21)
(3)

İdrar yolları enfeksiyonu evde tedavi tavsiye?

screwedup2
Normalde kesinlikle doktora giderdim ama düğünümüz var ve şehirler arası seyehatae çıkmak üzereyim. Purinol ve cranberry biliyorum. Maydonoz suyu olayını da biliyorum. Özellikle önerebileceğiniz bir şey var mıdır? Ya da çok memnun olduğunuz cranbwrry hapı falan... Pzt zaten döndüğümde kesinlikle dok
Normalde kesinlikle doktora giderdim ama düğünümüz var ve şehirler arası seyehatae çıkmak üzereyim. Purinol ve cranberry biliyorum. Maydonoz suyu olayını da biliyorum. Özellikle önerebileceğiniz bir şey var mıdır? Ya da çok memnun olduğunuz cranbwrry hapı falan...

Pzt zaten döndüğümde kesinlikle doktora gideceğim.
0
screwedup2
(05.08.21)
Soğan suyu önermişti doktorum bana ama ilacın yanında. Ek tedavi olarak içmiştim bir dönem. İltihabı atmaya yardımcı oluyormuş.
0
makarnacanavari
(05.08.21)
Aile hekiminizi arayin telefonda derdinizi anlatin, yazar ilac.
0
red g
(05.08.21)
Bol su, piyeloseptil, sıcak suya oturmak
0
photo85
(05.08.21)
(31)

Doğacak kızıma isim arıyorum. Önerilerinizi alırım.

kaiserr76
Ayrıca OVA ismi hakkında ne düşünüyorsunuz ?
Ayrıca OVA ismi hakkında ne düşünüyorsunuz ?
0
kaiserr76
(04.08.21)
ova isim olmasın.
0
sutlu nescafe
(04.08.21)
Doğayla bağlantılı bazı isimleri bir yere kadar destekliyorum ama ova bunlardan biri değil.
0
dissendium
(04.08.21)
ova olmamalı bence de.
doğayla ilgili bir şey istiyorsanız doğa falan olsun bari.
0
blatta hiberna
(04.08.21)
Defne, Olivya.
0
sorumatik
(05.08.21)
çınar,eymen akımına katılan bir isim olmuş. Nedense herkes özgün bir isim peşinde. Abd'de siyahiler böyle farklı isimler koymaya başlamışlar. Nedeni araştırıldığında ise hayatta özgün bir şeyimiz yok bari isim özgün olsun demişler.

Leyla
günseli
0
biravekahve
(05.08.21)
sizin tercihiniz ama ova olmasa daha iyi olur sanki...
yaz, güz isimlerini duymuştum.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(05.08.21)
Doğa, nil, su, ırmak, dere, çay gibi isimleri daha çok seviyorum ben. Sonlara doğru saçmalamış olabilirim.
0
ananiyimioguz
(05.08.21)
Ova çok çok kötü bir seçim olur.

Nehir, Deniz,Yağmur vs yine doğadan gelen çok güzel isimler var.
0
ms brownstone
(05.08.21)
Kizim olsa idi SU koyacaktim. Ova'yi begenmedim.
OYA olabilir.
0
cooperr
(05.08.21)
Merit

anlamı için : eksisozluk.com
0
musculus sternocleidomastoideus
(05.08.21)
Ova çok itici duruyor.

(Bkz: Sidelya)
0
burty
(05.08.21)
İnci, ece, melisa, oya, ipek…
Ben bu tür ne çok eski ne çok concon isim grubunu seviyorum.
Oğlumun adı Can mesela. Arada düşünüyorum bir kızım olursa ne koyarım diye, yine böyle düz bir isim olur gibi.
Popüler isimler gerçekten çok konuyor, bu neslin okul döneminde ortalık çınar eymen lina kaynayacak.
Ova evet yeni bir isim ama fonetiğinde 7. Koğuştaki aras bulutun söyleyişini atamıyorum kafamdan o yüzden no diyorum.
Doğa doğa grubunda favorim.
Çok var yine ama defne ve Leyla da hep güzel.
Birce, gülce de alternatif önerilerim.
0
somethinginthewayshemoves
(05.08.21)
Ova koymayın lütfen, gerçekten çok kötü. Defne, Eylül, Rüya, Evren, Deniz olabilir.

Ekleme: İnci ve İpek de çok hoş.
0
vestasy
(05.08.21)
ova ismini beğenmedim.
ova zaten fiziken güzel bir şey değilki.
yeşil ovalarda olabilir, kurumuş çorak ovalarda olabilir.
kelime anlamı düz engebesiz toprak parçası benim bildiğim.
doğal güzelliği olan birşey değil.
0
aslindasorunumpsikolojik
(05.08.21)
ben olsam ingilizce ile problem yaratmayacak isimler secerdim. dalga gecilme harici insan en cok bundan cekiyor.

oya olmaz mesela. "oh yeah" gibi anlasiliyor.

merit olmaz, ingilizce bir kelime, baska anlami var. kimse eski misirdaki anlamini bilmez, dusunmez. erkek ismi "can" mesela iyi guzel ama ingilizce konusan biri duyunca aklina teneke kutu veya daha beteri tuvalet geliyor.

turkce karakterler problem. yabanci formlar, basvurular vs. hep problem.

banane ingilizceden diyeceksiniz ama global dil. turkiye'de dogacak bir kiza duzgun bir gelecek yok zaten buralarda. ileriyi dusunmeli.

kimse begenmemis ben ova ismini begendim. yenilige sivrilmeye gicik olanlar icin defne, su, melisa da guzel isimler.
0
robokot
(05.08.21)
Yağmur koy. Yağmur çok kıymetli.
0
1bir1bir1
(05.08.21)
Yağmur demeye gelmiştim, yazmışlar ama olsun.
0
hayirsiz
(05.08.21)
Doğacak demişsin, doğa koy?
0
1bir1bir1
(05.08.21)
Umay ya da Ece
0
meko
(05.08.21)
Nevdil.
0
since1907
(05.08.21)
Ova cok guElmis kesinlikle ova koy.
0
exlibris
(05.08.21)
Gurbet
Yurdanur
Deniz
0
lüzumsuz adam
(05.08.21)
Ben Yağmur koydum. Güzel kızım bugün 2 yaşına girdi.
Doğuma girerken Yağmur yağmıştı, çok spontane oldu.

Aklımızdaki diğer isimler; İpek, Nil, Nehir, Deva, Çağla..

Dip not: Bence Ova da olumlu. Ben sevdim.
0
snd88
(05.08.21)
Ova ova çıkaramadık
Ova ova bulaşık yıkadık diyerek dalga geçecekler
Nolur ova koyma

Gökçen nasıl ?
Ya da Irmak
0
photo85
(05.08.21)
ova olumlu bence
0
paranoyak kedi
(05.08.21)
Edit : türkçe karaktersiz istersen Ebru koy.ya da arzu
0
photo85
(05.08.21)
ova ismine patlamalı güldüm. çok dalga geçerler kızla sakın bu ismi koymayın yavrucağa.

leyla
deniz
ipek
neva
aysel
nurseli
güzide
nadide
yasemin/yasmin
gülin/gülru
sevda
neşe
sevinç

düz insan ismi koyarsanız çocuğunuz mahkeme süreciyle uğraşmaz. sağlıkla alın kucağınıza inşallah.
0
Hallegadola
(05.08.21)
ben kızıma defne koyacaktım ancak son beş senede en çok kokan kız isimlerinden olunca vazgeçtim. yağmur toprak bulut derin deren arden vb. isimler konuldu çevremde.
0
mikahakkinen
(05.08.21)
zeynep güzel bir isim olarak gelir bana hep. ve fakat artık kimsenin yanında düşündüğüm isimleri dillendirmiyorum. kız kardeşim bile benden bu ismi çaldı. evet bir kızım yok, ama olsaydı bu ismi koyacaktım.

neva, yine çok güzel geliyor kulağa. türk müziğinde bir makam. ova ile fonetik olarak çok da uzak değiller gibi. düşünülebilir.
0
mermize
(05.08.21)
snd88 'in önerdiği isimler çok güzeller. Ekleyecek başka bir ismim yok ama Ova biraz kötü geldi bana da, kalın ve geniş harflerden dolayı kaba geliyor kulağa.
0
mutekebbir
(05.08.21)
ılgın koy gitsin hocam buyuyunce bogazici sosyoloji okur :)
0
turbo sadık
(05.08.21)
(11)

Sıcaklarda neler yapıyorsunuz

dissendium
Daha doğrusu sıcaklarda bir şey yapabiliyor musunuz? Film izlemek bile zor geliyor.
Daha doğrusu sıcaklarda bir şey yapabiliyor musunuz? Film izlemek bile zor geliyor.
0
dissendium
(04.08.21)
Yan gel yat
:)
0
photo85
(04.08.21)
bi bok yapamıyorum. hayatımın geri kalanınıda yazları ne yapacağımı sorguladım bugün. o kadar boktan geçiyor ki. ya mayıstan ekime kadar tatilde olmam gerekiyor ya da çok kuzeylere taşınmam gerekiyor
0
avatar is back
(04.08.21)
Paso evde oyun oynuyorum kac zaman sonra oyuna sardim yine
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(04.08.21)
bu ay tum maasimi elektrik faturasina yatirmayi secerek klimayi aciyorum ve normal hayatima devam ediyorum :)
0
e mice
(05.08.21)
iş verimim inanılmaz dustu.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(05.08.21)
İşimle ilgileniyorum bi yandan da ders çalışıyorum. Akşama kadar evdeyim aysonu elektrik faturası çok üzecek :(
0
mg3929
(05.08.21)
Soğuk içecek en güzel çözüm bence bir de enseyi ve el bileklerini soğuk suyla ıslatmak de serinlik hissini vücuda iyi dağıtıyormuş. Ilıktan soğuk duş da çözüm ama her gün yapılmaz.
0
heathen
(05.08.21)
issizim ve klimam yok. pc ve tv de yok. vantilatorun karsisinda yatiyorum gun boyu. telefondan gundem takip etmece...
0
batlegolas
(05.08.21)
Çok uzun aradan sonra ilk defa bu yazı klimasız geçiriyorum, sıcak havayı oldum olası sevmem ama bu sene hiç baş edemiyorum, hiç bir şey yapamıyorum, kendimi oflarken buluyorum sürekli, gürültüyle ayrı sıcakla ayrı başa çıkamıyorum, sonra kendimi suçlu hissediyorum ülkenin dört bir yanı yanarken baş edemediğim durumun sıcak hava olmasından:( Vantilatör karşısında baş ağrısı, buz akülerini ısınana kadar vücudumun çeşitli yerlerine dokundurma, soğuğa yakın ılık duş ve cumartesi yağacak yağmur için gün sayma şeklinde geçiyor günler.
0
(05.08.21)
Metrobuslerin bazilari o kadar sicak ve havasiz oluyor ki, metrobusle gitsem 25 dk surecek yolculugu 1 saate cikartip metroya binip 2 metro degistirerek eve gidiyorum. Salondaysak vantilator, yatak odasindaysak klimayi acip serinlemeye calisiyorum. Klimayi gece uyurken sicaktan uyanirsam acip usumeye baslayinca kapatiyorum simdiye kadar hasta olmadik cok şükür. Hafta sonu bile bir yere cikmiyorum cikasaksam bile 4-5ten sonra minibus ya da taksiyle bakirkoye gidip orada takiliyorum, o kadar..
0
matilda
(05.08.21)
Normalde ben de @mor bembombom gibiyim, sıcağa bayılıyorum. Ama bu iki haftadır ben bile sıcaktan şikayet etmeye başladım, nefes alamıyorum. Klima da yok, bu evden kısa zamanda taşınmayı umduğumuz için klima tantanasına girmedik.

Sürekli soğuk kahve yapıp içiyorum, buzluğa poşet poşet üzüm atıp donuk üzüm yiyorum. Ofis masamda kolonya var, arada ensemden aşağı kolonya boca ediyorum. Ofis masam dediğim evde, neyse ki evden çalışıyorum. Ama tuhaf biçimde son 4-5 gündür çok iyi çalışıyorum, odaklanma sorunum azaldı. Ama yemek yapmaya ve yemeye üşenmeye başladım, o sıkıntı. Akşam da koltuğa pelte gibi yayılıp dizi, yarışma vs izliyoruz.
0
kobuzchu kiz
(05.08.21)
(19)

Eşim çok tembel

yirmibir
Evle ilgili hiçbir şey yapmak istemiyor. Herhangi bir olayın sorumluluğunu üzerine almaktan kaçıyor. İkimiz de çalıştığımız için ev işi sorumlulukların hepsini üstüme almam mümkün değil o da bunu istemiyor zaten ama kendi üzerine düşen sorumlulukları da yerine getirmiyor. Gerekçesi ise genelde çok y
Evle ilgili hiçbir şey yapmak istemiyor. Herhangi bir olayın sorumluluğunu üzerine almaktan kaçıyor. İkimiz de çalıştığımız için ev işi sorumlulukların hepsini üstüme almam mümkün değil o da bunu istemiyor zaten ama kendi üzerine düşen sorumlulukları da yerine getirmiyor. Gerekçesi ise genelde çok yorgunum,uykusuzum vb şeyler oluyor. Yapması gereken bir şeyi hatırlattığımda ise hem o işi yapması gerektiği için hem de o işi sallamayıp hatırlattığım için mutlaka surat asıyor. Temizlik yapacağımız günler mutlaka kavga ediyoruz. Artık gücümün ve vaktimin yettiğince gereken ne varsa tek başıma yapayım yeter ki söylenmesin, surat asmasın diye düşünürken buldum kendimi ama biliyorum ki bu da çözüm değil. Hem çalışıp hem de evin işlerini tek başına halleden biri olmamı tercih edebileceğini, eğer evdeki düzenimiz bu şekilde olsaydı bunu adaletsiz bulacağını ama değiştirmek için herhangi bir çaba harcamayacağını söylediğinde ne kadar acımasız bir insan bu karşımdaki diye düşündüm. Ne yapmam gerektiğini gerçekten bilemiyorum ve karamsar düşünmeye başladım artık çünkü tembelliğinden de ziyade vicdan problemi var gibi geliyor artık. Değişebilir mi durum? Var mıdır bana bir tavsiyeniz?
0
yirmibir
(03.08.21)
Değişeceğini sanmıyorum.
Uzun yıllar böyle bir evlilik sürdürdüm, hem çalışıp hem ev işlerine yetişmeye çalıştım.
Bence kişilik bozukluğu vardı.
Sonra da ben tükendim ve sona erdi.
Pek bir tavsiye olmadı ama.
0
pro9it9is9
(03.08.21)
Para versin kadın tutsun sorumluluklarını o halletsin. Parasına güveniyorsa tabi. Değilse kesinlikle iş yapma ve "biz" bilincini yaşatma. Bak bakalım ne yapacak.
0
1bir1bir1
(03.08.21)
Gündelikçi parasını o ödesin. Siz de gizli gizli para biriktirin benden söylemesi.

Arada iş yıkın. Yapmazsa yemek vermeyin.
0
photo85
(03.08.21)
böyle insanlar iş yapan tarafı sömürürler deyim yerindeyse, değişmezler

"Artık gücümün ve vaktimin yettiğince gereken ne varsa tek başıma yapayım yeter ki söylenmesin, surat asmasın diye düşünürken buldum kendimi"

şimdiden kendini hayatını feda etmeye, suçlu hissetmeye başlamışsınız, 20 yıl sonra baktığınızda hayatınızın çalındığını farkedersiniz

babam böyle bir insandır, iyi de bir insandır fakat çok tembel keyfine düşkün ve sorumsuzdur, keşke annem yıllar önce ayrılsaydı hayatını yaşasaydı hizmetçilik yapmak yerine
0
grimavi
(03.08.21)
Esinizi cok gec tanimissiniz, cogu erkek ona annesi gibi bakacak kadin ariyor. Gecmis olsun. Annesi oldunuz.
0
howfaristhesky
(03.08.21)
Temizlikçi tutun eğer cocuk yoksa haftada 2 gün bile yeter cocuk varsa 3-4.. Biz de temizlikçi oluyor cocuk içinde bakıcı önerdim kabul etmedi esim. Halim kalmıyor işten dolayı. iki tarafta haklı sizin durumda ikiniz de çalışıyorsunuz aksi halde evliliğiniz çok yıpranır. Bu arada iyi bir abla bulursanız yemekte yapar 2-3 gün yersiniz.
0
monkey
(03.08.21)
bence kişilik bozukluğu olabilir eşinizde. yoksa bile dediğiniz gibi vicdani bir sorun var ortada. sizin için fedakarlık yapması gerektiğinde yapar mı acaba? hayat bu, ev işi gibi basit bir şeyde bile böyle yapıyorsa, ben hiçbir konuda güvenemezdim sanırım. bekara karı boşamak kolay derler, o yüzden ayrılın diyemem, hele siz değiştirmeyi ümit ederken. Ama insanlar değişmiyor :/ ben olsam şahsen, ayrılırdım.
0
Mossy
(03.08.21)
siz çalışıp yoruluyorsanız, o da çalışıp yoruluyor.
erkekler genelde kadınlar kadar titiz olmadıklarından veya bu işleri önemsemediklerinden, sizin söylediğiniz işlerin büyük kısmı kendisine angarya geliyordur.
siz bir yeri silmesini söylediğinizde, "ne gerek var? kirli değil ki" diyordur içinden.

diğer yandan, iki kişi çalışıyorsanız, haftada bir gündelikçi çağırın, eviniz düzene girsin.
zaten iki kişi çalışıp boş zamanlarında da birlikte temizlik yaparsa o evlilikten hayır gelmez ki, ev arkadaşı olursunuz.

kişilik bozukluğu falan değil bu, adam yalnız da yaşasa kendi evini temizlemeyecek.
illa durumu ataerkilliğe falan çekmeye lüzum yok.

orası adamın evi, yuvası.
işten gelip bir de sürekli kendisine iş buyuran birini görmek, bir süre sonra sizden soğumasına neden olur.
huylarınız farklı ama adama ev yaşantısını da zehir etmeyin.
işten gelip ayağını uzatıp oturmak istiyor olabilir, bundan doğal bir şey yok.
üstelik sürekli iş hatırlatmak falan...
çok can sıkıcı, evliliğinizi bitirirsiniz.

bu sizin için çok önemli bir şeyse, boş zamanlarında diş fırçasıyla derz temizleyen adam da var, öyle biriyle evlenmeliydiniz.
yani bunu o ya da bu sebeple yapmak istemeyen insana sürekli ısrarda bulunursanız ilişkiniz bozulur.

benlik iddiasına girmeden, dediğimi yaptıracağım hırsına kapılmadan ve konuyu kişiselleştirmeden bir an önce çözüm bulun derim.
0
blatta hiberna
(03.08.21)
Blatta +1
0
epitaf
(04.08.21)
İki kişi çalışıp eve temizlik için düzenli destek almalısınız bu ayrı mesele. Ancak eşinizin tembel ve sorumluluklarını yerine getirmeyen,iş bölümü yapmayan hatta öz bakımını yapmama potansiyeli taşıyan biri olmaması ayrı mesele.
Bunun içinde hastalığı sağlığı var, alışverişi eve insanın kendine çeki düzen vermesi var. Bişey arızalansa ilgilenmez, hayatın akışını bozacak bi problem çıksa insiyatif almaz, üstüne başına dikkat etmez, spor yapmaz vs sonsuza kadar biri bana baksın benim yerime karar versin diye gezinen insanlarla ortak yaşam kurulmuyor ne yazıkki.
Flört dönemi, evlilik öncesi ortak yaşam alanı paylaşma falan bunlar için önemli işte.

Doğrudan değiştirmeye kalkmak yerine sonuçları görmesini sağlayacak şekilde ilerlemeniz daha iyi olabilir. Ne yapacağınız konusunda uzun soluklu profesyonel destek alın. Bu durumun öncelikle kendisi ve evliliğiniz için ne kadar zararlı olacağını farketmesi lazım. Yine de ha ben böyle iyiyim derse hayat kısa, yapacak bişey yok, kendine göre birini bulur veya yalnız kalır.
0
rewlack
(04.08.21)
Eşinizdir, seviyorsunuzdur şimdi kırıcı olmak istemem ama bu bir gerçek tespit. Tek başına hayatta kalacak kadar eğitimi, görügüyü disiplini edinemeden yetişkinlik yaşına gelen erkekler var. Ha olabilir ama evlenip başkalarına sırtılarına dayanmaları kabul edilemez. Bu insanlar baba oluyor sonra bi de.. kendileri gibi aynı model ilkel nesiller yetişiyor. Nasıl örnek olacak? Onu geçtim zaten çocukla nasıl ilgilenecek? Ne kadar ilişki kurabilecek?

Konu ev işi veya temizlik değil. Kendine yetme, empati yapma, hayatı müşterek yaşamaktan “keyif alma” . Yoksa nedem evleniyoruz? Ha keyif almıyordur hayhay, zorla mı evlendirildi?

Terapiye gidip durumu onun anlayabileceği dilden kafasına kakın . Olmuyorsa salın gitsin.
0
jimjim
(04.08.21)
Blatta + 1 + temizlikçi

Erkeklerin büyük çoğunluğu öyle, nasıl itiraf etmiş ona hayret ettim sadece.
0
SiyamkedisiZorro
(04.08.21)
kendi adıma bu kadar basit şeyleri kotaramayan "yetişkin" bir erkeğe karşı duygularım bir noktadan sonra çocuk bu ya, koskoca yetişkin bunu nasıl düşünemez, yuh artık hepi topu süpürgeyi açacak, ben hastalansam demek ki bu bana bakmayı bile beceremez, e bu baya sahtekar hem temel haklarla ilgili ağzı dolu konuşuyor ama eşit sorumluluk konusuna gelince yan çiziyor noktasına geliyor ve ne saygım, ne sevgim, ne de cinsel isteğim kalıyor. zira çocuk avutuyor, vicdansız bir sahtekarla birlikteymişim gibi hissediyorum kendimi, aradaki yetişkin denkliği bozuluyor.

temizlikçi tavsiyeleri vesaire bir noktaya kadar işe yarayabilir, deneyebilirsiniz. sonrasında ise kadınlar ikiye ayrılıyor, bu durumu kabullenenebilenler ve kabullenmeyenler.
0
Phoebe
(04.08.21)
sen de yapma ciddiyim. çünkü hazır geldiği müddetçe rahatsızlanacağı bir şey yok.
temizlik için kadın tut, yemek için de atıştır peynir ekmek vs.
0
lcha
(04.08.21)
tarafları tanımadan, ev işinden kastedilenin ne olduğunu bilmeden, kadın-erkek, haklı-haksız muhabbeti yapmayı doğru bulmuyorum.

kendimden bahsedecek olursam etrafta biraz toz olması benim için çok dert değilken yığılmış kirli bulaşık veya sokakta giyilmiş kıyafetle yatağa oturmak gözlerimden alev fışkırtabilir. evde kedilerim var mesela, anneme göre kaka yaptıklarında hemen almak gerekiyor ama bence zaten kum bunun için var, kumu günde 1 kere temizlemenin yeterli olduğunu düşünüyorum.
bunun gibi kim neyi yapılması gereken iş olarak görüyor, ne sıklıkta istiyor vs çok değişken. belki eşiniz aşırı tembeldir ama belki de siz çok takıyorsunuzdur. haftada 1 temizlik için yardımcı alsanız belki ikiniz de rahatlarsınız. bilemedim.
0
şarkı güzel ama ingilicce
(04.08.21)
Kocanız sizi düşünse, ben ev işleri yapamıyorum, sen çok yoruluyorsun, eve bir yardımcı alalım derdi, ya da size "Yorma kendini gel otur ev işleri beklesin" derdi. Adam hem suçlu, hem yapması gereken işi yapmıyor, hem söyleniyor, hem surat asıyor. Tek yapacağınız ailelerinde haberi olacağı büyük bir kavga etmek. Bu tip insanlar fırça yiyip, başkalarına rezil olunca adam oluyorlar. Hiç öyle ailemi karıştırmamayım diye düşünmeyin, bu adamın size böyle kötü davranmasında kendi ailesinin de suçu var. Eğer eşiniz sizi gerçekten seviyorsa, size değer veriyorsa davranışlarına çeki düzen verecektir. Hele böyle çocukça davranan birine en doğrusu ailesine anlatmak. Ya bugün uğraşır eşinizin düzelmesini sağlarsınız, ya da 2-3 yıl sonra kendi işiniz, ev işleriniz arasında yorgunluktan bitmiş halde ağlarsınız. Evde ne iş yapıyorsanız, hem eşinizin hem eşinizin ailesinin gözüne sokun. Ben yerinizde olsam eşimizin kirli çamaşırlarını, bulaşıklarını toplar, hem ailesinin evine götürürdüm hem de iş yerine. Bana saygı duymayana, bende saygı duymam.

Eşiniz sizi hizmetçi gibi görüyor, artık onun için ev işlerini yapması gereken birisisiniz. Nasıl yetiştiyse öyle gider diye bir şey yok, insanın karakteri ile, karşısındaki insana duyduğu saygı ve sevgi ile alakalı. Haksız olduğu için birde surat asıyor. Enerjinizi düşürüyor. Yarın çocuğunuz olursa ne olacak, ya da siz hasta olsanız, bir kaza geçirseniz? Bu adam kalkıp size bir bardak su vermez. Siz o haldeyken bile sizden 'hizmet' bekler. O kadar okul okumuşsunuz, işe girmişsiniz, kendinize bunca zaman emek vermişsiniz, yazık değil mi size, bence çok yazık.

Duyuruyu açan kullanıcının kocası eğer tek yaşıyor olsaydı mecburen bakın mecburen kendi çamaşırını yıkamak, bu çamaşırları makineden alıp asmak, ütülemek, ardından dolaba yerleştirmek zorunda kalacaktı. Kullandığı tuvaleti temizlemesi, bitmiş tuvalet kağıdını yenisi ile değiştirmesi gerekecekti. Adam çalıştığı için zaten evde düzenli ev işi yapmak zorunda kalacaktı. Ev arkadaşı ile ayrı eve çıkanlar bile evin sorumluluklarını paylaşıyor, ev arkadaşına saygı duyuyor. Sırf evlendi diye eşine ev işlerini kitlemek nedir? Bu kadını kendisine hizmetçi yapmak için mi evlendi? Yarın öbürgün çocukları olunca çocuklar annelerini evin hizmetçisi olarak mı görecekler? İnsanlar isterlerse değişirler. "erkekler böyledir" diyerek bu soruna böyle yaklaşılır mı, yapılması gereken ev işinin cinsiyeti mi olur? Tek başına yaşasa böyle tüm işleri kendisi yapacak adam evlenip keyfinden ev işi yapmayınca "erkekler böyledir" lafının arkasına sığınılıyor. Sanki adamın eşi, kalk koltukları temizle, halıları sil diyor.
0
GoodMorningTeacher
(04.08.21)
kisilik bozuklugu falan degil bu.

ben yalniz yasayan bir kadinim. butun temizlik ve yemek isleri bana zulum gibi geliyor. kirk yilda bir yapiyorum. umrumda degil. evlensem de bu degismez. esim rahatsiz olursa temizlikci tutariz. parasini da veririm. yeter ki ben is yapmayayim.

esinizin de bu isleri hic sevmedigini anladim ben. herkes titiz ve duzenli olmak zorunda degil.

iste bu yuzden evlenmeden once beraber yasamak lazim.

madem sen daha rahat ve daginik olmayi dene. az ev isi yap. buna alis. yapabilir misin? hayir. o halde kim neyden rahatsiz oluyorsa onunla ilgili bir sey yapsin.

cozum temizlikci tutmak. ikiniz de rahat edersiniz. kavga da etmezsiniz.
0
batlegolas
(04.08.21)
hakli haksiz muhabbeti yapmak istemeden tavsiye vereyim.
yarimsar gunden haftada 2 ya da 3 gun temizlikci alin. boylelikle hem ev isleri yapilir (camasir -yikama-toplama-, bulasik, yatak toplama, hatta yemek) hem de ev temiz ve duzenli kalir.
0
65 derece
(04.08.21)
bende bu konularda çok tembel bi kadınımdır. Zaten ev işlerinin kadının sorumluluğu ya da kadının becerisi olduğunu kesinlikle düşünmüyorum. Kadın sadece evi düşünmeye programlanıyor çocukken, Erkek ise evi düşünmemeye. Bu nedenle evde yapılacak işleri yalnızca düşünmek, evi yönetmek bile ekstra bir sorumluluk.

bende bu konularda eşimle çok tartıştım zamanında. Eşim ben söyleyince yapan, ama "benim için" yapan bir insandı. Sanki benim bir ricamı yerine getiriyormuş gibi hissediyordu kendini. Bu nedenle yorgun olduğunda, canı istemediğinde "benim için" iş yapmak ona yorucu geliyordu ve tepkisel davranıyordu. ilişkimizin en başından beri, 4 senesi iş hayatı olmak üzere 6 senedir aynı evi paylaşıyoruz. ben ilişkimizin en başından beri şu şekilde davranıyorum:

Kesinlikle cinsiyetçi tüm kalıplara karşıyım. Feministim. ama bunu yaparke tepkisel değil bir öğretmen gibi açıklayarak, empati uyandırarak yapıyorum. Eşim başlarda bu cinsiyetçilik problemlerinden bir haberken şuan çoğunlukla benimle aynı düşünüyor. Bazen uygulamada eksiklikleri oluyor o kadar.

Ev işini benim için yapmadığını üzerine basa basa söylüyorum. Bu ev ikimizin, bu sorumluluklar ikimizin, yapılacak işleri senden daha fazla farkettiğim için sana söylemek durumunda kalıyorum bu da sanki benim ricamı yerine getiriyormuş hissi yaratıyor sende diyorum. Ama asıl beklentimin ben nasıl evin tüm işlerinin farkındaysam onun da tümünün farkında olması olduğunu özellikle belirtiyorum. Çünkü evi yönetmek daha büyük sorumluluk. Sürekli arka planda toplanması gereken çamaşırlar falan dönüyor. Ben nasıl farkındaysam bunun o da farkında olsun istiyorum ve bunu anlatıyorum.

Evi yönetmenin iş yapmaktan daha zor olduğunu ifade ettim ona. Evde işlere yardımcı değil sorumluluk paylaşan bir partner olması gerektiğini falan belirttim. Evde gözüne çarpan işleri bizden başka kimsenin yapmayacağına, gördüğü her işi onun sorumluluğu olduğunu falan ifade ettim bolca.

Yapmadığı her işi benim yapmam için bırakmış oluyor. Bu durumun adaletsiz olduğunu söyledim. Ben evden çalışıyorum o işe gidiyor. yani akşam salonda bıraktığımız bardaklar benim sorumluluğum haline geliyor. Bu nedenle bardakları mutfağa götürmeyi ben ertelersem yarınki işlerimin arasına erteliyorum ama sen direk bana kakalamış oluyorsun dedim. Bu durumu ben diyene kadar farketmemiş, üzerine düşünmemiş. O zamandan beri ortalıkta bir şey bırakmıyor vs.

Yani ben bu konuda çok net oldum. Beklentim iş yapması değil, beklentim evi benim kadar yönetmesi oldu. bu nedenle tam eşit almasak bile eşit sorumluluk alma kavramına yakınız. Bunu sürekli anlatarak, empati kurmasını sağlayarak, evi yönetmenin iş yapmak kadar büyük bi sorumluluk olduğunu bazen yumuşak dille, bazen de ciddiyetle tekrar tekrar anlattım.

Ama benim için surat asmaması, söylenmemesi için işleri kendim yaptığım bir dünya asla yoktu. Yani opsiyonlardan birinin o olmadığının o da farkında. bence bunun etkisi büyük.

Ayrıca: karşımdaki iş yapmak istese, bana bir şey demese bende sevmediğim işleri yapmayı teklif etmem. Ama zorlandığını ifade ederse yardım ederim. Yani talep edilirse yaparım. Ama talep edilmediği durumda yapmaktan hoşlanmadığım şeyi yapmaya uğraşmam.

Eşinize net şekilde bunları anlatıyorsanız ve ona rağmen bunları görmüyorsa, yapmıyorsa o zaman bence kendinizi yormayın. Temizlikçi de çözüm değil bu arada. Çünkü ortak yapmanız gereken her işte bu davranışı sergilerse çok büyük problem.
0
zimbirik
(04.08.21)
(8)

Bu duygumun kalıcı olmasından çok korkuyorum. Geçer değil mi?

magni
Merhabalar. Bu Temmuz başında çok sevdiğim kız arkadaşımla ayrıldık. Ayrılmayı istedi, tamam dedim. Ayrıldık. İlk günlerde bayağı üzülsem de gün geçtikçe durumu kabullendim ve yeni hayatıma odaklanma kararı aldım.Ufak ufak hayatıma bir takım yenilikler katabilmek için girişimlere de başladım tabi. D
Merhabalar. Bu Temmuz başında çok sevdiğim kız arkadaşımla ayrıldık. Ayrılmayı istedi, tamam dedim. Ayrıldık. İlk günlerde bayağı üzülsem de gün geçtikçe durumu kabullendim ve yeni hayatıma odaklanma kararı aldım.

Ufak ufak hayatıma bir takım yenilikler katabilmek için girişimlere de başladım tabi. Dating app'lerde kadınlarla eşleşiyorum, konuşuyorum ama içimde zerre ilgi ve heyecan duygusu yok...

Elimde olmayan bir şekilde her konuştuğum kişiyi, ayrıldığımız son kız arkadaşımla kıyaslıyorum. Onunla ilk andan itibaren kolaylıkla fark edilebilir düzeydeki çok güçlü iletişimimizi, yazışırken/konuşurken üst seviyede eğlenebilmemizi mizahımızı, onun fiziksel olarak çekiciliğini her konuştuğum kişide beynim otomatik olarak arıyor; olmuyor.

Kısacası şu an sohbet ettiğim kadınlara dair hiçbir "tanıma motivasyonu" hissedemiyorum. Yani elbette ki yazışırken aşık olayım falan gibi aptalca bir şeyi kastetmiyorum. Karşımdaki insana dair hiçbir heyecan ve ilgi duygusu içimde canlanmıyor bile, sıkılıyorum, bunu kastediyorum.

Böyle kalırım diye çok korkuyorum. Geçecek değil mi? Ne zamana geçer? Nasıl geçer?
0
magni
(03.08.21)
Herkesle o iletişimi ya da yakınlığı yakalayabilmek imkansız zaten. Bütün olay o "enerjiyi" bir kez daha başkasında bulabilmekte. En azından arıyormuşsunuz, doğru kişiyle tekrar heyecanlanırsınız bence.
0
inawen
(03.08.21)
Geçiyor ya. 1 sene olur 2 sene olur 3 sene olur. Ama her türlü geçiyor.
0
westblack
(03.08.21)
hala henüz yeni bir ayrılık sayılır. tabii ki geçecek.

zamanın gücüne güvenin, sonrasında yeni heyecanlara, mutluluklara, deneyimlere hazır olun :)
0
elma
(03.08.21)
Gecer ama yabancilarin closure dedigi o seyi yasamaniz, yani o defteri kapatmaniz gerekiyor. “Cok seviyodum, ayrilmak istedi, tamam dedim, kabullendim” seklinde tarif ettiginiz durum o defteri kisa zamanda kapatmak icin yeterli olmayabilir. Hatta zaman gectikce eski sevgilinizin eksi yönlerini unutup o iliskiyi daha da idealize etmeye baslayabilirsiniz ve öngördügünüzden daha uzun sürebilir bu sürec. Eski sevgilinizin ayrilma istegine yol acan sebepleri iyice anlayip onun sizin icin dogru insan olmadigina ikna olmaniz gerekiyor. Bunun da nasil olacagini en iyi siz bilebilirsiniz. Sizi ve eski sevgilinizi yakindan taniyan ve akli basinda bir kisi bu konuda size yardimci olabilir.
0
catgroove
(03.08.21)
Geciyor+1. Eskisi gibi heyecan hissedemediginiz icin ya da hissedemeyeceginizi dusundugunuz icin paniklemeyin, cunku bazen hissetmek bazen de hissetmemek normal. Hicbir duygu durumunda sonsuza kadar kalinmiyor, illa ki degisiyor.
0
logic
(03.08.21)
Geçiyor. Bunun için gez dolaş tanış eğlen..inan ondan iyileri var
0
photo85
(03.08.21)
bir ay geçmeden dating app kurup milletle flörtleşmeye başlamışsın zaten, daha ne kadar kolay olmasını bekliyordun ki? ayrılığın ertesi günü başkalarına karşı aynı hisleri duyacak halin yok. o iş bazen yıllar alıyor da ayrılır ayrılmaz dating peşinde koşan insanların "çok acı çekiyorum" tribini hiçbir zaman anlamadım, kusura bakma. yaptığını yargılamıyorum asla. sadece fikir olarak tuhaf geliyor. birine aşıksın, tüm hislerinin hala onunla ilgili olduğunun farkındasın, üzerinden öyle 2-3 ay da değil en fazla bir ay geçmiş, şimdiden dating peşinde koşuyorsun. ilginç bir denklem.
0
alevli deniz sortu
(03.08.21)
@alevli deniz sortu başka biri aklıma girsin de onu bir an önce unutayım istiyorum, o yüzden dating app.. ama bu noktada da başlıkta bahsettiğim durum karşıma çıkıyor. kısacası şu an öyle de olmuyor, böyle de olmuyor.
0
🌸magni
(03.08.21)
(4)

turizm sezonu iptal mi şimdi?

duyurukullanıcısı
azalır mı gidişler vs?
azalır mı gidişler vs?
0
duyurukullanıcısı
(03.08.21)
rezervasyon iptalleri olduğunu ve yeni rezervasyon gelmediğini duydum marmariste bodrumda falan.
0
zimbirik
(03.08.21)
bozburun'da tanıdık pansiyon var. rezlerin neredeyse tamamı iptal edilmiş. insanlar hem güvenlik nedeniyle hem de vicdanen şu durumda tatil yapmak istemiyor.
0
sir gawain
(03.08.21)
1 hafta sonra unuturlar kaldigi yerden devam eder.
0
divit
(03.08.21)
Yerli turist unutur. Yabancı ve zengin turist can güvenliği olmadığını düşünür..çok ucuzcu beleşçi yabancı turist gene gelir.
Araplara hava hoş. Basar parayı rezidanslara onlar.
0
photo85
(03.08.21)
(11)

Klozeti ev sahibi mi kiracı mı yaptırır

Olric
Klozetimizin iç takımı bozuldu. Su akıtıyor. Ev sahibi mi masrafı üstlenmeli kiracı mı?
Klozetimizin iç takımı bozuldu. Su akıtıyor. Ev sahibi mi masrafı üstlenmeli kiracı mı?
0
Olric
(02.08.21)
Bence ev sahibi. Kullanıma bağlı olarak zamanla bozulmuş.
0
himmet dayi
(02.08.21)
Kiracı. Sonuçta çalışan bir malzeme kullanıma bağlı bozulmuş.
0
alicandan
(02.08.21)
ev sahibi. hatta mesaj atın, ivedi yaptırın deyin, yaptırmazsa siz yaptırtıp kiradan düşebilirsiniz.
0
trajikomix
(02.08.21)
ev sahibim yaptırmıştı.
ben bozmuş yanlış kullansaydım ben yaptırırdım. tesisatla ilgili bişeydi.
0
rewlack
(02.08.21)
Ev sahibi bozuk mu teslim etti sağlam mı, sorunun cevabı burada gizli
0
Kahir ekseriyet
(02.08.21)
bizimki deli gibi su akıtmaya başladı, konuştuk ev sahibi yaptırdı. Yani biz ödedik kiradan düştük. Hatta tesisatçı "ucuzu şu kadar, orijinali bu kadar tl" dedi, sordum ev sahibi orijinal olsun dedi diye pahalı olanı taktırdım.

Bu kullanıcının yaptığı bir şey değil ki, zamanla ve bazen su basıncından kaynaklı vs. sıkıntılar çıkıyormuş. Ha sen yanlış kullanıp bir yerini kırsan bişey yapsan tamam o zaman kiracı öder.
0
nhk ni youkosu
(02.08.21)
ev sahibi cunku kullanici hatasi olmasi zor, ic takim zamanla eskir su kacirir.

ama duzgun calisan klozetin seramigini kiraci kirarsi ona girer, o kullanici hatasi.
0
cooperr
(02.08.21)
Ev sahibi. Kiracı bilerek kırmadı. Zamana bağlı yıpranma, amortisman vs
Ev sahibi kesin bilgi
0
photo85
(02.08.21)
çekiçle vurmadyısa kiracı, ev sahibi öder. nokta.

not: ev sahibi.
0
xiii
(02.08.21)
Rezervuar arıza yapmış.
Kol takılmıştır. Parçalar kireçlenmiştir veya conta zarar görmüştür.
Rezervuar tamir edemeyen erkek olur mu diyordum, geçen gün tüp değiştiremeyen erkek gördüm.
En zoru gömme rezervuar, onu da iki youtube videosu seyredince hallediyorsun.

Kiracıydım, böyle konular için ev sahibini aramaktan hicap duydum.
Kiracım olsa ve bu sebepten beni arasa cevap vermeyi ar ederim.

Üç kuruş param var, bir ev alayım, kiraya vereyim diyorum. Bu tip duyuruları okuyunca vazgeçiyorum.

İki video seyret dostum youtube'da, yaparsın sen onu. Conta parası masraf olur en fazla.

Ev sahibi rahatsız etme. Bana iban yolla. Halledeyiz biz onu.
0
Mirket
(03.08.21)
bu konu biraz karışık. her ürünün / cihazın kullanım ömrü var. misal 10 senelik klozet iç takımı kullanım ömrünü doldurmuştur. bunun maliyetini ev sahibi karşılamalı. siz sonuçta evin bütününü kiralıyorsunuz.

diğer yandan hor kullanım ve bakım eksikliği nedeniyle bir şeylere zarar gelir ise o zaman kiracı öder.
0
delidir yakalayin
(03.08.21)
(2)

vücut en güzel ne ile keselenir?

candide
özellikle sırt için olan şu silikon keseler iyi midir? ürün linki de atabilirsiniz.
özellikle sırt için olan şu silikon keseler iyi midir? ürün linki de atabilirsiniz.
0
candide
(02.08.21)
Hamamlarda kullanılan kese ile keselenir.

(bkz: develi kese)
(bkz: hamam kesesi)
0
hedep
(02.08.21)
Klasik hamam kesesi
Kelebek marka
0
photo85
(02.08.21)
(11)

şu tarz telefon kılıfları(cüzdan şeklinde olanlar) çok mu yaşlı işi??

high hopes of the sozluk
https://productimages.hepsiburada.net/s/43/375/10766697431090.jpgeski telefonumada bu tarz kılıfları kullanıyordum da bikaç arkadaş bu ne amca işi falan demişti ama çok da rahat ediyordum kart, para falan için hem de iyi koruyor telefonu.eğer yaşlı işi ise kartlık falan alırım ayrı olarak, normal kı
productimages.hepsiburada.net

eski telefonumada bu tarz kılıfları kullanıyordum da bikaç arkadaş bu ne amca işi falan demişti ama çok da rahat ediyordum kart, para falan için hem de iyi koruyor telefonu.

eğer yaşlı işi ise kartlık falan alırım ayrı olarak, normal kılıfla idare ederim.

fikrinizi almak istedim.cevaplar için şimdiden teşekkürler
0
high hopes of the sozluk
(02.08.21)
Biraz yaşlı işi bence ama orası zevk meselesi, ben daha ziyade kaybedince her şeyi kaybetme durumundan dolayı bu konsepte sıcak bakmıyorum.
0
whoosie
(02.08.21)
telefonu kullanmak eziyet gibi olur sanki ya ama siz rahat ediyorsanız alın gitsin. yaşlı işi gibi gelmedi bana.
0
elorelia
(02.08.21)
Kim demiş ya yaşlı işi. Yaşlı olmayan kullanıcıları varsa bu durumda yaşlı işi olmaktan çıkıyor. Rahatsanız alın kullanın rahat rahat.
0
zimbirik
(02.08.21)
yasli isi cok kotu imaji
0
ala09
(02.08.21)
Zevk meselesi. Ben almam. Siz begenir alirsiniz. Kullanisli geliyor ve seviyorsaniz alin gitsin kimin ne dusundugu onemli degil. Gule gule de kullanin :)
0
invictae
(02.08.21)
yaşlı işi.
0
makarnavodka
(02.08.21)
Akıllı telefonlar yeni yeni yaygınlaştığında daha çok kullanılıyordu bu tarz modeller. Uzun süredir hiçbir gençte görmedim gerçekten yaşlı işi.
0
black holes in the sky
(02.08.21)
dede
0
jamswety
(02.08.21)
burhan altintop i$i
0
cooperr
(02.08.21)
Bunun renklisini kullanıyordum ki hem yaşlı hem fakir işi sanırım.
0
photo85
(02.08.21)
aldığım en verimsiz ürün olabilir bu ya. ne cüzdan ne telefon kılıfı. dertten başka bir şey sağladığı yok.
0
Wasking
(04.08.21)
(19)

eski çağlarda yaşamak ister miydiniz?

ilgeru
bir tane zaman makinesi icat edildi diyelim. sizi de orta çağ veya daha öncesine, istediğiniz bir yere (coğrafi konum olarak), zamana, tam da şu anki halinizle gönderiyor. gitmek ister miydiniz? isterseniz, nereye ve neden gitmek isterdiniz? istemiyorsanızsa da neden gitmek istemezdiniz?teşekkürler.
bir tane zaman makinesi icat edildi diyelim. sizi de orta çağ veya daha öncesine, istediğiniz bir yere (coğrafi konum olarak), zamana, tam da şu anki halinizle gönderiyor. gitmek ister miydiniz? isterseniz, nereye ve neden gitmek isterdiniz? istemiyorsanızsa da neden gitmek istemezdiniz?

teşekkürler.
0
ilgeru
(01.08.21)
1930 türkiyesi iyi. Mustafa Kemal hala sağken.
0
photo85
(01.08.21)
Valla tarihi dönemleri, onları okumayı falan severim de geri dönüş imkanı yoksa hayatta gitmezdim sanırım. Bu kadar rahata, imkana alışmışken gidip her şeyden feragat etmek zor. Hani bilsem ki huzur ve mutluluk olacak neyse de saçma sapan krallıklar dönemlerine, çok kötü yaşam koşullarına, değişik savaş olaylarına falan girmenin pek huzurlu yanı yok.

Haa olay turistik gezi tarzındaysa yani geri dönüş varsa o zaman olur. Onun dışında video oyunlarinda, kitaplarda, filmlerde okumak/izlemek ve yalandan "keşke o zamanlarda yaşasak" geyiğini yapmak yeter bana.
0
j r r tolkien hayrani
(01.08.21)
Geri dönüş imkani olsa sadece görmek icin giderdim. Misal antik yunan vs olabilir.
Ama orada kalmak istemezdim. Tahminen gripten bile olurduk artik birak baska hastaliklari. Onun dışında cani isteyen kisi kılıçtan gecirip giderdi. Gerek yok.
0
logisticsmanager
(01.08.21)
gözlerim falan bozuk, gitsemde bisey göremezdim.
0
durgunfoton
(01.08.21)
Haci piramitler donemine kesin gitmek isterdim. Siz bunlari nasil yaptiniz kurban olduklarim deme firsatim olurdu o yuce insanlara.

www.youtube.com
0
tezek
(01.08.21)
Eskiyi istemezdim. İleriyi daha çok merak ediyorum.
0
ananiyimioguz
(01.08.21)
Hayatta gitmem. Teknoloji ve modern tıp süper bir şey.
0
kobuzchu kiz
(01.08.21)
İsterdim. 1930-1940 ve 1950'lerin başları güzel. Ayrıca 90'ları da seviyorum
0
stephen
(01.08.21)
Antik Roma zamanlarında (10-100 arası falan) Güney İtalya (Magna Graecia) muhtemelen dünyada yaşanabilecek gelmiş geçmiş en iyi yermiş. Oraya gitmek isterdim.

Savaş yok, hastalık yok, stres yok, her şeyin en iyisini yiyip içebiliyorsun. Köleleri saymazsan günlük ortama çalışma süresi en fazla 6 saat. Mis gibi.

Teknolojiyi çok iyi bir şey zannediyoruz ama aslında bireysel hayatımıza katkısı sınırlı. Daha çok toplumsal bir işlevi var. İşte 8 milyar insan yaşayabiliyor dünyada mesela (eskiden yaşayamazdı), ama ortalama bir Roma vatandaşından daha az kalori ve daha az protein alabiliyor şu an ortalama bir insan. Daha kötü şartlarda yaşıyor yani.

Tıp konusunda da benzer bir durum var. Eski çağlarda "ortalama yaşam süresi" kısa, ama sebebi bebek ölümü. İnsan bebeği, insan sonradan iki ayaklı bir canlı olmaya karar verdiği için, olması gerekenden çok daha erken doğuyor, bu yüzden de ilk bir kaç yılda ölüm riski çok yüksek. Modern tıp bunu çözdü. Ama bebek ölümlerini çıkardığın zaman 2000 yılda en fazla 10 yıllık bir ilerleme var. Günümüzde bir sürü insanın ömrünün son yıllarını hastane koridorlarına geçirdiğini düşününce o kadar da değmiyor gibi geliyor bana.
0
plutongezegendegilmi
(01.08.21)
kesinlikle yaşamak istemezdim. hukukun olmadığı; klimanın, kombinin, cep telefonunun, internetin, buzdolabının, otomobilin, metronun, uçağın, prezervatifin, aşının, hijyenik pedin, röntgen cihazının, modern tıbbın olmadığı; ırkçılığın ve dinciliğin had safhada olduğu, 5-10 yılda bir büyük savaşların olduğu dönemlerde asla yaşamak istemezdim

günümüz insanı bu yüzyılda yaşamanın ne büyük şans olduğunun farkında değil.
0
dafuq
(01.08.21)
Tardis koruması altında gideceksem bir süreliğine olabilir. Yoksa hayır. Orta çağda infant mortality rate bir yaş altı bebekler için %30, yedi yaş öncesi içinse %50 falandı. Antibiyotik yok, penisilin yok, aşılama yok ve dünyayı kıtlıklar, savaşlar, hastalıklar ve yobazlık kavuruyor.
Kadın desen adı yok. Soylularda dahi yok. Doğum gibi doğal bir mefhum bile bir tür kirlilik, günahların bedelini ödeme olarakbgörülüyor bazı yerlerde ve izolasyona alınıyor bu sebeple kadın.

Merci ama almayayım.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(01.08.21)
Tabii ki isterdim. Tanrı olacak olmam bir yana, çok daha iyi bir yer haline getirebilirdim dünyayı bence.

Şey sorgulamıştık eski sevgililerimden biri ile; ilk çağlara tek başıma hiçbir kaynak olmadan gitsem nereye kadar getirebilirdik dünyayı diye.

Elektronikler olsun, bilgisayarlar olsun 1950'lere kadar falan gelebiliyorum, fena durumda değilim. Gidip madenini kazıp işleyip basit çipler yapabilirim.

Tıp konusunda çok bilgim yok ama yine de genel kültür ve 21.yy common sense'i ile bence 1920'lere 30'lara falan gelebilirdim.

Tabii bu yanımda hiçbir şey götüremediğim koşuluna dayanıyor. Bir tane kitap götürme hakkım varsa 21. yy'ın entertainment dışında tüm imkanlarına kavuşurdum zaten.

Gitsem hem hayat kalitem inanılmaz artardı bence, zaten 40 yaşında emekli olup villa yaptırıp tüm gün denizde yüzüp bahçemde tavşan besleme hayalim var; gittiğim yerde de yapabilirim bunu.
0
aguen
(01.08.21)
Bi 10 yıl geriye gidip kariyer değişikliği yapabilsem çok yeterli. Onun dışında günümüzde bile kadın olarak özgürlük zorken asla gitmek istemem daha da geriye hangi coğrafya olursa olsun.
0
hindistan cevizi
(01.08.21)
sınırsız kullanabileceğim bi makinem olsa turistik gezi gibi değişik yer zamanlara gidip gelirdim ama asla kalıcı kalmam.

Hangi yılda doğmak istersen deseler 2980 derim. Hem 1000 sene sonrada yaşardım hem de milenyuma geçişi net kutlayabileceğim bir yaşta olurdum :d son milenyum geçişinde 4 yaşında olduğum için üzgünüm biraz dhshsd

ben kesinlikle gelecekte yaşamak isterdim yani
0
nundu
(01.08.21)
istemezdim. evde musluk bile yok.
0
ya ben lan neyse
(01.08.21)
Asla. Gunumuzdeki modern tipla bile zar zor idare ediyorum
0
hot potato
(01.08.21)
kesinlikle istemezdim ama beni asıl meraklandıran şey 100-200 sene sonra o tarihlerde yaşayan insanların bugünlere bakıp '' kesinlkle dönmek istemezdim, x bile yok '' diyecek olması muhtemelen.

dünyanın 300-400 sene sonraki halini görmek isterdim :(
0
garavel
(01.08.21)
Romantik bir sekilde evet, rasyonel bir sekilde hayir.

20 yasimda gripten olmek veya birilerinin kolesi olmak istemem sahsen.
0
thesomberlain
(01.08.21)
bir bakıp çıkardım antik romaya kuş bakışı. sonra geleceğe gitmek isterdim 2500ler 3000ler. ara dönemde yaşadığım için üzülüyorum. ya geçmişte ya gelecekte yaşamalıydım. şuan sahip olduğumuz teknoloji ara bir teknoloji ve dünya daha neler görecek heyecanlanıyorum. sırf daha çok şey görmek arzusundan 150 yıl yaşamak istiyorum
0
Hallegadola
(02.08.21)
(4)

Eklemler için kolajen kullanan var mı ?

vizivozo
İşe yaradı mı ?
İşe yaradı mı ?
0
vizivozo
(01.08.21)
Bir arkadaşım bamya tohumu ve toz sığır jelatini tüketiyor smoothie içerisinde. Elle tutulur, somut bir faydasını gördü mü bilmiyorum, halihazırda düzenli spor da yapıyor tabi. Gayet memnun.
0
lüzumsuz adam
(01.08.21)
Annem kullandı ve evet yaradı ama tip 1 tip 2 tip 3 kolajen farklı. İçerik ve kalite önemli
0
photo85
(01.08.21)
Tip 2 kullanıyorum. Biraz fayda etti. Plasebo etkisidir belki bilmiyorum.
0
old possum
(01.08.21)
Problem tendon kaynaklı mı, kıkırdak vs kaynaklı mı diye bakmak lazım. Ona göre kolajen seçimi yapmalı. Bir de bu tür dokularda oluşan hasarların düzelmesi zaman alıyor. Ondan ürünün işe yarayıp yaramadığını anlamak da zor.
0
arnold schwarzeneger
(01.08.21)
(4)

Covid olmuş olabilir miyim

mg3929
5 gün önce uçak seyahati yaptım, biraz kalabalık ortamlara girip çıktım. 2 gündür uykumu da gayet iyi almama rağmen üzerimde acayip bi kırgınlık halsizlik mevcut. Hafif de belim ağrıyor. Acaba sıcaktan mı bunaldım, soğuk falan mı aldım yoksa covid oldum hafif atlatıyor olabilir miyim. Dün dışardaydı
5 gün önce uçak seyahati yaptım, biraz kalabalık ortamlara girip çıktım. 2 gündür uykumu da gayet iyi almama rağmen üzerimde acayip bi kırgınlık halsizlik mevcut. Hafif de belim ağrıyor. Acaba sıcaktan mı bunaldım, soğuk falan mı aldım yoksa covid oldum hafif atlatıyor olabilir miyim. Dün dışardaydım, normalde ne kadar yorulsam da ayakta dururum eve gelene kadar kendimi taşırım ama dün kendimi eve zor attım yorgunluktan. 2 doz biontech olmuştum. Hafif semptomlarla covid olmuş olabilir miyim yoksa kuruntu mu yapıyorum. Test yaptırmama gerek var mı? Çok kötü durumda değilim ama halsizim
0
mg3929
(01.08.21)
Olabilirsiniz. Aşılar bulaşıcılığı azaltsa da aşı olanlar covid olabiliyor. Sadece hastaneye yatma oranında ciddi bir düşüş oluyor. Dediğiniz gibi hafif semptomlar ile covid geçiriyor olabilirsiniz. Bu nedenle başkaları ile temastan kaçının.
0
himmet dayi
(01.08.21)
İhtimal var. Ve aşılı olmanıza güvenmeyin aşı bulaşıcılığı sandığımız kadar azaltmıyor. Maskenizi takın pcr yaptırın ve izole olun.
0
photo85
(01.08.21)
Kuruntu. Hafif geçirenlerde bile koku-tat kaybı, boğaz ağrısı, burun akıntısı oluyor.
0
kanlakarisikyagmur
(01.08.21)
Guncel varyantlarda koku-tat kaybi olmayabiliyor. Covid+ birinin herhangi bir belirti gosterme zorunlulugu yok. Sifir semptomla pozitif olan bir suru kisi var.
0
robokot
(01.08.21)
(8)

Yeni ilişkiye başlanan kişinin sizi tüm çevresiyle tanıştırmak istemesi

vestasy
Daha birkaç aylık bir ilişkiniz var ve birlikte olduğunuz kişi sizi ailesiyle, tüm akrabalarıyla ve tüm arkadaşlarıyla tanıştırmaya çalışıyor diyelim. Siz de onun yoğun isteği üzerine onun kardeşleri ve yakın birkaç arkadaşıyla tanışıyorsunuz. Zaman geçtikçe o her hafta sizi birkaç arkadaşıyla ve ak
Daha birkaç aylık bir ilişkiniz var ve birlikte olduğunuz kişi sizi ailesiyle, tüm akrabalarıyla ve tüm arkadaşlarıyla tanıştırmaya çalışıyor diyelim. Siz de onun yoğun isteği üzerine onun kardeşleri ve yakın birkaç arkadaşıyla tanışıyorsunuz.

Zaman geçtikçe o her hafta sizi birkaç arkadaşıyla ve akrabasıyla daha tanıştırmak istiyor, siz de bundan rahatsız olmaya başlıyorsunuz. İlişkiniz çok yeni ve bu tanışma işinin hem çok erken hem de işi ciddileştiren bir adım olduğunu düşünüyorsunuz.

Tanıştığınız herkes sizinle yakın bir ilişki kuruyor, bir anda kendinizi kocaman bir ailenin parçası olmuş bir halde buluyorsunuz ve bunlar pek alışkın olmadığınız durumlar.

Bunu birkaç kere fazla vurgulamadan dile getiriyorsunuz, ilişkinizin henüz yeni olduğunu ve diğer arkadaşlarıyla/akrabalarıyla ilerleyen zamanlarda tanışmak istediğinizi söylüyorsunuz.

Karşı taraf rahatsız olmanıza bir hayli kırılıyor, üzülüyor. Kendisi ailesine ve arkadaşlarına çok düşkün biri, sizin de hepsiyle onun kadar yakın olmanızı istiyor. Bahsi geçen aile üyeleri, akrabalar ve arkadaşların hepsi birbirleriyle çok yakın ve samimi bir ilişkiye sahip; birlikte olduğunuz kişi sizi de o çembere sokmaya çalışıyor.


Bu durumda ne yapardınız?

1- Kırılsa da bundan rahatsız olduğumu kesin bir şekilde söyler ve uzun bir süre kimseyle tanışmazdım.

2- Rahatsız olsam da tanışmaya devam ederdim, onlara uyum sağlayamaya çalışırdım.



*** Soru, bizzat benimle ilgili değil.
0
vestasy
(01.08.21)
1
Buldum kaçırmayalım durumu var sanki, aile ile tanıştırayım ki Nasılsın.

Mini çakal.
0
neymis
(01.08.21)
Ben 1i yapardım
0
mg3929
(01.08.21)
@neymis Aslında bunu yapan kişi yapı olarak çok da ilişki insanı olan bir tip değil, hele evlilik lafı duyduğu an ortamdan kaçıyor. Uzun süredir yaşadığı ilk ciddi ilişki bu zaten. Bunların hepsi birleşince tavrı garip durabilir ama ailesine ve arkadaşlarına çok düşkün olmasına bağlıyoruz durumu.
0
🌸vestasy
(01.08.21)
Evlilik istemiyorsan o ilişkiyi açıkça bitir artık. Kaçış yok karar zamanı gelmiş
0
photo85
(01.08.21)
1, vakti geldiğinde tanışmayı benim de istediğimi ama önce birbirimizi daha iyi tanımak için zamana ihtiyacım olduğunu falan söylerdim. ya da o kişiyi kırmayacak en uygun söylem neyse siz daha iyi tanıyorsunuz. ama rahatsız olduğumu söylerim ve tanışmam.
0
Mossy
(01.08.21)
Valla birinin ailesine düşkün olması ile sevgilisini ailesiyle falan tanıştırmaya çalışması öyle birbirini tamamlayan şeyler değil. Aileye düşkün olmak demek aileye önem vermek ve onlarla vakit geçirmek istemek demektir, tüm sevgililerini ya da arkadaşlarını aile ile tanıştırmasına direkt yol açmaz.

Olsa olsa kişi eğer biraz pasif bir tipse yani arkadaşları, ailesi falan "arkadaşını bizimle ne zaman tanıştıracaksin" tarzında söylemlerle kişiyi buna bişekil zorluyorsa aileye düşkün olma ile bağlantı kurulabilir. Bu durumda da olay daha çok kişinin böyle pasif olması olmalı bence çünkü bu durum yarın öbür gün daha büyük sikintilara sebep olur. Üstüne bir de güzellikle olayı söyleyip üstüne saçma sapan trip yeniliyirsa sıkıntı büyük.

Diğer olasılıklar da kişinin ilişki tecrübesi falan pek olmadığı için ne yapacağını pek bilmemesi ya da karşı tarafı gerçekten hayatına dahil etmek istemesi olabilir. Tabii bunların da aileye düşkünlük ile alakası yok ya da doğrudan "aileye düşkün olduğu için öyle yorumladık" şeklinde olacak olaylar değil bence.
0
j r r tolkien hayrani
(01.08.21)
cevabim 1.
0
batlegolas
(01.08.21)
bu bir uyum sorunu iki tarafta da yanlis bir sey yok. bazi kisiler aileleriyle arkadaslariyla surekli beraberlerdir. bazilari ise misafir / misafirlik / kalabalik aile + arkadas ortamlari durumundan hoslanmazlar. tamamen kisilik / uyum ile alakali bir durum.

bu kisiyle iliskinin ilerlemesi / evlilik durumlarinda her haftasonu aile ziyaretleri, toplu arkadaslarla yapilan aktiviteler falan on planda olur. bol bol misafir gelir. kimi ciftlerin tam istedigi budur kimisi ise daha bireyselcidir kari koca beraber bir seyler yapalim ister. oburu aile der annemler der arkadaslarim der, her sey beraber yapilir. boyle bir hayat size uygun degilse uyumsuzsunuz demektir. uyum saglanir bir iki ama karakterinizde yoksa bir omur cekilmez. o size uyum saglamaya calissa o da haksizlik yani o da oyle bireysel takilarak mutlu degil. kisilik meselesi tamamen yani. kim uyum saglarsa saglasin bir yerden sonra patlar ozetle.
0
robokot
(01.08.21)
(4)

artık aliexpress'den alışveriş yapamıyor muyuz?

mrtkp1234
hangi ürüne baksam ürünün fiyatından çok daha fazla kargo ücreti gözüküyor ve fiyat mantıksız şekilde artıyor. elektronik ürünlerden son zamanlarda alışveriş yapan var mı?
hangi ürüne baksam ürünün fiyatından çok daha fazla kargo ücreti gözüküyor ve fiyat mantıksız şekilde artıyor.

elektronik ürünlerden son zamanlarda alışveriş yapan var mı?
0
mrtkp1234
(01.08.21)
evet çoğu üründe kargo ücreti var artık. yapabiliyorsun yine de sonuçta.
internette kupon satılan siteler var ben onlardan alıp alışveriş yapmıştım.
0
jelly bear
(01.08.21)
ürününe/satıcıya göre değişiyor sanki.

Geçen ay lens için filtre, Şubat gibi de harici monitör almıştım ikisi de bedava kargo ile geldi(trackingli). Birkaç başka satıcıda da 3-5 dolar kargo ücreti vardı diye hatırlıyorum. Ama benim aldığım şeyler hep 100+ dolar, minik şeyleri almanın anlamı kalmamış olabilir ve bedava kargo yapmıyor olabilirler ona çok bakmadım.
0
nhk ni youkosu
(01.08.21)
Eskiden ayy sudan ucuuuz dediğim sitede şimdi kargosuna bile gücüm yetmiyor.
Vay bee
0
photo85
(01.08.21)
Kapıda ödediğimiz gümrük vergisini de fiyata eklemeye başladılar, son birkaç alışverişte kargo ücreti ödedik, ürün gelince kapıda hiçbir şey ödemedik.
0
kobuzchu kiz
(01.08.21)
(3)

Ayağımı burktum, morardı. Ne zaman geçer?

Deathrow
Merhaba, Basket oynarken ayağımı burktum. Tam olarak zıplamışken yere ayağımı şu şekilde bastım: https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcQG-gehiCIDznaCFvYFtLqVvcK_RGZivrZirw&usqp=CAUDün sadece markete gittim, sekiyordum. Bugün üstüne rahatça basabiliyorum ama çok ince sızlıyor bazen ba
Merhaba,

Basket oynarken ayağımı burktum. Tam olarak zıplamışken yere ayağımı şu şekilde bastım:

encrypted-tbn0.gstatic.com


Dün sadece markete gittim, sekiyordum. Bugün üstüne rahatça basabiliyorum ama çok ince sızlıyor bazen basınca. Sorum şu: bu ayakla yürüsem, hafif hafif üst vücut çalışsam(ayağı aktif kılmadan) sıkıntı olur mu yürüdüğüm için?
Teşekkür ederim şimdiden.
0
Deathrow
(01.08.21)
doktora git
aynı şekilde tarak metatarsal kemiğimi kırdım
burktum zannetmiştim
0
megacracker
(01.08.21)
doktora gitmeniz şart. kırık olsa duramazsın tamamen hurafe. havada tutmaya çalışın ve buz koyun. şakaya gelmez pıhtı bile atabilir. geçmiş olsun.
0
regina phalange
(01.08.21)
Kırık veya bağ kopması olabilir. Aylarca bandaj kullanmıştım ve kalıcı hasar kaldı. Doktor şart geçmiş olsun
0
photo85
(01.08.21)
(6)

Hangi sırt çantası?

rose parks
Günlük kullanım için. Ya da sizin tavsiyeniz var mı? Siyah sade şeyler bakıyorumhttps://ty.gl/icuylyz7https://ty.gl/cxkssrugr
Günlük kullanım için. Ya da sizin tavsiyeniz var mı? Siyah sade şeyler bakıyorum


ty.gl

ty.gl
0
rose parks
(31.07.21)
İkisi de oldukça kalitesiz. İşim bu olduğu için söylüyorum. Bütçeniz ne kadar? Aynı fiyata daha kaliteli bulalım:)
0
suicides underground
(31.07.21)
ty.gl Mesela
0
suicides underground
(31.07.21)
@suicides kaliteli bir şey aramıyorum pek, bütçem bu civarlarda. alayım biraz kullanayım yeter. attığınız iyi aslında ama hem rengi siyah degil hem de bölmesi çok, daha sade bir şey arıyorum.
0
🌸rose parks
(31.07.21)
ty.gl

Burada kahverengi gibi ama tam siyah. Memnunum ben.
0
elorelia
(31.07.21)
İlki çok güzel bence ve kötü durmuyor
0
photo85
(31.07.21)
2. daha çok hoşuma gitti, rengi mat.
0
kanlakarisikyagmur
(01.08.21)
(6)

Manikür pediküre başladınız mı kuaförde

regina phalange
Coronadan beri manikür pedikür yaptırmadım kuaförde ama yarın yaptrımam lazım kendim uğrşamam. Tel kullanımlık set kullanan yerler var mı yoksa eski usül nasılsa öyle mi devam ediyor kuaförler?
Coronadan beri manikür pedikür yaptırmadım kuaförde ama yarın yaptrımam lazım kendim uğrşamam. Tel kullanımlık set kullanan yerler var mı yoksa eski usül nasılsa öyle mi devam ediyor kuaförler?
0
regina phalange
(30.07.21)
Geçen ay başladım. Aslında niyetim her şey düzelince gitmekti ama bekle bekle nereye kadar, yıldım ve gittim.
0
ruhen hastayim ben
(30.07.21)
eski usuldu benim gördüklerim.
0
ala09
(30.07.21)
başlamadım. manikür pedikürü geçtim, son aylarda saçımı bile kendim kesiyorum neme lazım
0
Mossy
(31.07.21)
benim manikür pedikürcüm kuaförde değil, kendine ait küçük bir dükkanda olduğu için sadece o saatte randevusu olan gidiyor.

bir de, pandemi öncesinde de ben kendi manikür pedikür setimi götürüp onunla yaptırdığım için hijyen açısından da bir sorunum yok.
son birkaç aydır eskisi kadar düzenli olmasa da yaptırmaya devam ediyorum.
0
blatta hiberna
(31.07.21)
Ben kuaföre gitmemek için geçen sene haziranda saçımı kazıdım hala da kuaföre gitmedim. Annem manikür pediküre kendi setini götürüyor. Hiç aksatmadan gitti.
0
suicides underground
(31.07.21)
Ben de cesaret edip gidemiyorum. Kendi setini al bence
0
photo85
(31.07.21)
(3)

Motoru değişen araba alınır mı?

rabitelli
Yetkili bayiiden satılık bir araç var. Sıfır fiyatı 280000 civarı. Satış fiyatı 230000tl, 1000km. Büyük bir fiyat farkı var, araç sifir gibi ama motoru garantiden değişmiş. Sizce bu araba alınır mı?
Yetkili bayiiden satılık bir araç var. Sıfır fiyatı 280000 civarı. Satış fiyatı 230000tl, 1000km. Büyük bir fiyat farkı var, araç sifir gibi ama motoru garantiden değişmiş. Sizce bu araba alınır mı?
0
rabitelli
(30.07.21)
Alinir ama satarken cok zorlanirsin.
0
divit
(30.07.21)
Satarken çok deger kaybın olur. Ama yok ben bu arabayı bu şekil alırım kafadan 10 yıl üstü kullanırım diyorsan al
0
limonlu eksi
(30.07.21)
Bence hiç bulaşma ciddi başın ağrır
0
photo85
(31.07.21)
(9)

Nerede yaşayayım?

vernonj
Selamlar herkese. Çalıştığım şirket tamamen uzaktan çalışmaya geçti. Uzun süredir ailemin yanından çalışıyorum ve aileyle yaşamanın sürdürülebilir olmadığına karar verdim. Eskiden İstanbulda yaşıyordum ancak hem pahalı hem de şehrin keşmekeşiyle uğraşmak istemiyorum. Yaşamak istediğim yerde aradığım
Selamlar herkese. Çalıştığım şirket tamamen uzaktan çalışmaya geçti. Uzun süredir ailemin yanından çalışıyorum ve aileyle yaşamanın sürdürülebilir olmadığına karar verdim. Eskiden İstanbulda yaşıyordum ancak hem pahalı hem de şehrin keşmekeşiyle uğraşmak istemiyorum. Yaşamak istediğim yerde aradığım özellikler büyükşehir imkanlarına sahip olması, insanlarının açık fikirli olması(üniversite çevrelerinin bu kriteri sağlayacağını düşünüyorum), eğlenilebilecek eli yüzü düzgün yerlerin olması (örneğin Eskişehir-Peyote, İstanbul-Bomontiada), aşırı pahalı olmaması. Özetle sosyalleşmenin zor olmadığı, hobilerimle ilgilenebileceğim pahalı olmayan bir yer arıyorum. Bulabildiğim semtler, Ankara 100. Yıl Mahallesi, Ankara Bahçeli, İzmir Bornova Sanayi Mahallesi, Eskişehir Vişnelik. Aradığım kriterleri sağlayan önerilerinizi ve nedenini duymak isterim. Çok teşekkürler ♥
0
vernonj
(26.07.21)
bütçe ne? bahçeli ucuz bi mahalle değil mesela. oturulabilir bi ev 1800tlden falan başlıyor. ankarada kiralar abuk bi biçimde arttı. eskişehir hasan polatkan civarı her türlü tokatlar tabii bahçeliyi, 100.yılı. arabasız ulaşım da daha iyi ankara'ya göre.
0
glamdr1ng
(26.07.21)
@glamdr1ng eşyasız 2300, eşyalı 2600'e kadar çıkabilirim
0
🌸vernonj
(26.07.21)
İzmir tabi ki!
0
photo85
(26.07.21)
Izmir.
Ben bostanli tarafinda yasardim ya da yali tarafında ama orada park yeri bulmak falan daha zor. Bir de bostanli tarafi daha güzel.
0
logisticsmanager
(26.07.21)
@logisticsmanager bostanli bana sosyalleşme gidilebilecek mekan olarak kısıtlı gibi geliyordu. Öyle değil mi sizin bu konularda deneyimleriniz nasıl?
0
🌸vernonj
(26.07.21)
@photo85 İzmir'de semt olarak neresi mesela?
0
🌸vernonj
(26.07.21)
Not: arabam yok yakın gelecekte de alabileceğimi sanmıyorum
0
🌸vernonj
(26.07.21)
Hocam karşıyaka ve bostanli'da sosyallesecek yer var baya. Yani tam aklınızdaki neyse onu söylerseniz daha net olur yoksa bana göre o konuda hiçbir eksiği yok.
0
logisticsmanager
(26.07.21)
Ben de izmir diyorum ama isterseniz once bikac ay esyali ev kiralayip deneyin farkli yerleri, hangisini severseniz orada kalin
0
balpolen
(26.07.21)
(5)

Aynı uzaklıkta olduğunuz iki kişi varsa?

kums
Arkadaşlar, benimle görüşmek isteyen iki kişi var ve benim için ikisi de aynı uzaklıkta. Sizden de fikir almak istiyorum. 1. Kişi çok bilgili, kültürlü, onun bilgisinden yararlandığım bir vesileyle tanıştığım ama yüz yüze görüşmediğim biri. Tip olarak normalde tipim değil, ama muhabbeti güzel, ve be
Arkadaşlar, benimle görüşmek isteyen iki kişi var ve benim için ikisi de aynı uzaklıkta. Sizden de fikir almak istiyorum.

1. Kişi çok bilgili, kültürlü, onun bilgisinden yararlandığım bir vesileyle tanıştığım ama yüz yüze görüşmediğim biri. Tip olarak normalde tipim değil, ama muhabbeti güzel, ve beni sabırla bekleyen biri.

2. Kişi daha önceden aynı yerde bulunduğum, yine bilgili kültürlü çok kafa biri. Neredeyse 1 yılı geçti yüz yüze görüşmediğimiz halde içinde ilgisi varmış, benimle görüşmek istiyor. Normalde tipim değil ama çenesiyle her şeyi halleden tiplerden.

1.sine ayıp ettiğimi düşünüyorum en azından görüşüp sohbet edebilirdim diye. 2. ise normalde muhabbetini bildiğim için o manada güzel bir görüşme olacağı kesin. Bana kalsa ikisiyle de akışta arkadaş olarak görüşmek istiyorum ama onlar içlerinde ilgili iken bu haksızlık mı olur? Siz olsanız ne yapardınız?

Bu arada ben içimde bitiremediğim bir durum olduğundan herkesten kendimi çekmiştim, açıkça da herkese karmaşık halde olduğumu söylemiştim. Ama artık arkadaşça da olsa insanları dinlemek direkt hayır demek istemiyorum.
0
kums
(26.07.21)
ikisiyle de eş zamanlı görüşmende buluşmanda date e çıkmanda bir sorun yok, bu görüşmeler sohbetler insanları tanıma süreci
0
grimavi
(26.07.21)
İkisini de dene tarafını seç xd
0
olaylar olaylar
(26.07.21)
İkisi ile de arkadaşça görüş.
Tipin olan 3.kişiyi bul
0
photo85
(26.07.21)
niyetinin arkadaşça olduğunu belirt, çık görüş. ikisiyle de fazlasını sen istediğin zaman yaşamaya gayret et. onlara bir şey borçlu değilsin, üzülmesinler diye de beraber olamazsın.
ama çıkmak istiyorsan çık, kendi içine sineni aramaya başla :)
içine sinen birisi olduğunda zaten şu mu bu mu diye düşüncen olmayacak.
0
ananotherlife
(27.07.21)
hangisine daha çok çekiliyorsanız.
şu süreçte mantıkla, kültüre, fiziğe göre değil, sezgilerinize ve duygularınıza göre hareket etmelisiniz bence.
0
blatta hiberna
(27.07.21)
(7)

Küçük bi hediye sorusu

garavel
Merhaba, öğrenci işlerindeki bir çalışan bana diploma sürecinde yardımcı oldu ve yaz okulu hakkında ( 4 bin tl ) bilgi almak istediğimde tek ders sınavına girebileceğimi ( evet salak gibi hakkım yok sanıyordum ) söyledi başvurunun kapanmasına 2-3 saat kala ve onun sayesinde zamanında mezun olup 2 ay
Merhaba, öğrenci işlerindeki bir çalışan bana diploma sürecinde yardımcı oldu ve yaz okulu hakkında ( 4 bin tl ) bilgi almak istediğimde tek ders sınavına girebileceğimi ( evet salak gibi hakkım yok sanıyordum ) söyledi başvurunun kapanmasına 2-3 saat kala ve onun sayesinde zamanında mezun olup 2 ayımı + 4 bin liramı kurtardım. Telefonda da diplomanı almaya geldiğinde de teşekkür edersin falan tarzı bişeyler demişti gülerek biraz samimi birisi kendisi, şimdi giderken ufak bir hediye götüreyim mi diyorum. 1 kilo baklava gibi düşündüm mesela ama yazın güzel gider mi kararsız kaldım. Soğuk baklava da olabilir.

Başka da aklıma bir şey gelmedi zaten. Ya da tamamen boş gideceğim ama adam bilgi vermese 4 bin liram gidecekti boş gitmek de istemiyorum. Sizce ?
0
garavel
(26.07.21)
bence baklava da soğuk baklava da olabilir. düşünmüş olman yeterli.
0
lcha
(26.07.21)
Bu tam baklava hediye edilecek bi durum. Almışken 2kg al, çünkü o baklava o an açılır yenir orada tüm mesai arkadaşlarıyla. 1kg bi tık yetersiz kalabilir. Baklava yaz kış yenir bu arada sıkıntı yok.
0
mg3929
(26.07.21)
instagramdan falan stalklayıp içki içiyorsa viski ya da şarap da olabilir. Onun dışında soğuk baklava iyidir.
0
zimbirik
(26.07.21)
2 kilo baklava +1
0
himmet dayi
(26.07.21)
adam belli ki baklava filan istememiş. biraz pahası olan hediye istemiş.
0
teritori
(26.07.21)
@teritori valla onu da bilemiyorum ama görevi o sonuçta, ben çarş- perş aradım en son cuma ulaşabildim yoğunluktan ve o ara söyledi sınav şeyini. pahası olan bişeyi bu aralar kendime bile almıyorum :/
0
🌸garavel
(26.07.21)
Erkekse baklava kadınsa çiçek
0
photo85
(26.07.21)
(13)

Tekrar kapanacak mıyız

mg3929
Bu ihtimali düşündükçe panik atak geçiriyorum. Tekrar kapanma olur mu?
Bu ihtimali düşündükçe panik atak geçiriyorum. Tekrar kapanma olur mu?
0
mg3929
(26.07.21)
Eylül sonu bir kapanma gelecek gibi böyle giderse
0
paramolacak
(26.07.21)
benim de şahsi kanaatim kapanacağımız yönünde. Eylül Ekim gibi kapatırlar. Yeni varyant da çıktı malum.
0
orient blue
(26.07.21)
Tüm dünya aşısızlar üzerinden kapamalar getirecek gibi. Aşı vurulanlara yasak geleceğini sanmıyorum
0
lcha
(26.07.21)
Sonbaharda kapanma olur

Ama beri yandan asilama da devam ediyor. Su an asisizlatin dolasimi fazla oldugu icin vakalar bu siralar artar ama sonbahara dogru belki de biraz azalir su hastalik. Cok yorulduk ve sikildik artik
0
exlibris
(26.07.21)
tatil sezonu bitip havalar sogumaya baslayınca kapanırız.
0
rose parks
(26.07.21)
ekim ayı civarı tahmin ediyorum.
son turist damlası da evine döndüğünde, özel okulları/üniv.ler kayıtları tamamladığında.
0
rewlack
(26.07.21)
Turistleri sömürdükten sonra kapanma başlar. O güne kadar vaka ve ölüm sayıları düşük gösterilir.
0
burty
(26.07.21)
Vaka sayıları artarken ölümler ve hastane yoğunluğu paralel artmazsa bu durumda kapanma yalnızca aşısızlara olabilir gibi hissediyorum.

Aşılılar hastaneler meşgul etmiyorsa o zaman kapatmaya gerek de yok.
0
zimbirik
(26.07.21)
Herkes tatile odaklanmış ama bence asıl hedef okul kayıtları (özel okul/üniversite) bitmesi. Muhtemel ekim ayı özellikle aşısızlara bir yaptırım olabilir.
0
infernalcadre
(26.07.21)
infernalcadre +1 tamamen böyle olacak
0
Hallegadola
(26.07.21)
Butun dunya tekrar kapancak. Su an acik olmadaki amac yaz mevsiminde insanlarin biraz gonlu olsun.
0
hot potato
(26.07.21)
tabii ki kapanacağız.
muhtemelen eylül'de, ekim'de kapanırız.

aşısızlara yaptırım falan olmaz çünkü asıl aşılı olanlar maskesiz dolaşıp her yere girip çıkıyorlar.
aşı var diye kimse tedbir almıyor, nasıl kapanmayalım ki?

not: ben de aşılıyım.
0
blatta hiberna
(26.07.21)
Kapanır kapansın
0
photo85
(26.07.21)
(10)

Hayatını kaybeden yakinlarinizi ne sıklıkla rüyanızda görüyorsunuz

sanguine
Ve bu rüyaların içeriği nasıl, sizinle konuşuyorlar mi-ölen yakınlarınizla ilgili aciklayamadiginiz şeyler yaşadınız mı, çok gerçekci bir rüya olabilir-onlari kendi ölümünüzden sonra göreceğinize dair bir inancınız var mı, ne düşünüyorsunuz bu konuda
Ve bu rüyaların içeriği nasıl, sizinle konuşuyorlar mi
-ölen yakınlarınizla ilgili aciklayamadiginiz şeyler yaşadınız mı, çok gerçekci bir rüya olabilir
-onlari kendi ölümünüzden sonra göreceğinize dair bir inancınız var mı, ne düşünüyorsunuz bu konuda
0
sanguine
(25.07.21)
yilda 1.

yasamadim.

oyle bir inancim yok.

sunu soyleyebilirim. kotu bir babam vardi. dayak atsa bile babam diye bir gun sarilmak istemistim cocukken ve bana sarilmadi itti. ben 13 iken öldü. yillar sonra sbs'ye girecektim ve babami ruyamda gordum. tam o sarilmak istedigim ani. ozur diledi, sarildik, yine gelecegim dedi. gelmedi. gelmesin de zaten. hayatimi bok etti.
0
batlegolas
(25.07.21)
Anı şeklinde rüyalar görmüştüm. Genelde hiç beklemediğim zamanlarda.

Ben ölümü şöyle hayal ettim. Dünyaya geldiğimizde nasıl kocaman bir ailemiz oluyorsa öldüğümüzde de aynı aile karşı tarafta oluyor. Bir bebek bu dünyada nasıl karşılanıyorsa diğer tarafta da benden daha önce ölmüş kişiler tarafından karşılanacağımı hayal ediyorum. Mantıksız olabilir, bunu ben de kabul ediyorum. Ama böyle bir canlandırma var kafamda.
0
dissendium
(25.07.21)
Babamı kaybettiğimden beri anmadığım bir an bile olmadığı ve beş yıldır neredeyse her gün babam için ağladığım için bir ayda en az bir defa görüyorum.

Bir kere halamla aynı anda aynı rüyayı görmüşüz çok ilginçti..

Ben elbet bir gün buluşacağımıza inanıyorum.
0
suicides underground
(26.07.21)
Çok sevdiğim, annem gibi gördüğüm babannemi kaybettiğimde ilk yıllar rüyalarıma girerdi. Şimdi üzerinden 13-14 sene geçmiş. Rüyalarıma girmeyi bırakmış. Garip.

Hayır öyle bir inanca sahip değilim.
0
ruhen hastayim ben
(26.07.21)
1 ay önce kuzenimi kaybettim. Şu ana kadar bir kere rüyamda gördüm. Yolda kaldırıma yatmış ağlıyordu ona destek olmaya çalışıyordum. Sonra devamında farklı bir yerde gördüm ve orada da iyi görünüyordu gülüyordu. Etkilenmemek elde değil onu ağlarken görmek içimi parçaladı. Özlemiştim sesini kahkahalarını duymak da iyi hissettirmişti. Ahirette tekrar görüşeceğimize inanıyorum. Diğer türlüsünü kabul edemiyorum.
0
titanyum
(26.07.21)
2 gün evvel amcam telefon ediyordu rüyamda. Cenaze süreci için teşekkür etti kapattı.

Bilinç altım mı yoksa gerçekten mi ulaştı bana emin değilim.
0
photo85
(26.07.21)
Çok sevdiğim bi arkadaşım vefat etti, rüyamda gördüm sarıldım kucakladım, ağladım, uyandığımda gözlerim yaş içindeydi bi daha göremedim kendisini
0
zidan
(26.07.21)
Ateistim, ölümden sonra bir şey olduğuna inanmıyorum.

Annemi kaybedeli yaklaşık iki sene oluyor, başta çok fazla gördüm. Hatta ilk aylarda aslında ölmemiş de doktorlar hata yapmış, kalkıp eve gelmiş gördüm birkaç kez. Sıklığı azaldı, bir süredir görmüyorum sanırım. (Bir iki ay önce psikiyatrist desteğiyle bir ilaca başladım, uykum düzeldi, bunun etkisi de olabilir.)
Annemle çok yakın olan kuzenim de sık sık rüyasında görüyor, bana hepsini anlatmıyor ama anlayabiliyorum.

Annem dışındakileri (anneanne, dayı, arkadaşlar, uzak akrabalar) çok nadir görüyorum.
0
kobuzchu kiz
(26.07.21)
teyzemi kaybettim 1 sene önce. İlk 6 ay baya gördüm. Ben çok rüya gören bi insan değilimdir. Gördüğüm rüyaların yarısı onunla alakalıydı. Sonra azaldı. Rüyalarımda konuştuğumuz, sarıldığımız oluyordu.

Gerçekçi rüyalar açıklanamayan şeyler değil. Açıklanamayan bir şey yaşamadım.
Ölümden sonra bir hayat olmadığını düşünüyorum. Kaderci ve ahiretçi bir görüşüm yok. Bu nedenle bir beklentim de yok.
0
zimbirik
(26.07.21)
ortalama iki ayda bir görüyorum saınrım. üzerinden sekiz yıl geçti. hatta bu duyuruyu da gördüğüm gecenin sabahında görmem ilginç oldu.
bazen konuşuyorum evet ama öldüğünün farkında gibi değilim.

ve hayır böyle bir inancım yok. olması kulağa çok güzel geliyor ama.
0
bohr atom modeli
(26.07.21)
(5)

Covid mi?

Arthur Dayne
İki doz biontech aşılıyım. Bayram tatili için memleketten(doğu ve maske takma ve aşı olma oranı çok düşük bir il) döndüm. İkinci gün üşüme titreme, ateş(38.8) halsizlik ve ishal başkadı. Aferin içtim duş aldım uyudum bir şekilde. Bugün nispeten daha iyiydim ateşim düşmüştü, şimdi tektekrar hafif ate
İki doz biontech aşılıyım. Bayram tatili için memleketten(doğu ve maske takma ve aşı olma oranı çok düşük bir il) döndüm. İkinci gün üşüme titreme, ateş(38.8) halsizlik ve ishal başkadı. Aferin içtim duş aldım uyudum bir şekilde. Bugün nispeten daha iyiydim ateşim düşmüştü, şimdi tektekrar hafif ateş (37.2) ve üşüme titreme başladı. Endişeye mahal var mı sizce, test vermeli miyim? Bu belirtiler dışında bir şikayetim yok.
0
Arthur Dayne
(25.07.21)
Test vermekten zarar gelmez. Geçmiş olsun
0
photo85
(25.07.21)
Kesinlikle endişelenmelisin. Daha beş gün önce arkadaşım ve annesi iki doz biontech aşılı olmalarına rağmen korona pozitif çıktılar. Bugün aramışlar delta virüsü olduğunu bu yüzden karantina sürelerinin 20 gün olduğunu söylemişler. Son iki gündür baya ağırlaşmış ağrıları. Karantina kurallarını uygula ve git test ver.
0
burty
(25.07.21)
covid ihtimal dahilinde. aşı hastalığa yakalanmanızı engellemiyor ama 'yoğun bakıma düşmeden' atlatmanızı sağlıyor diyorlar - biliyorsunuzdur. doğru olan test vermeniz; hem kendinizi takip etmeniz hem çevrenizdekiler açısından.
0
asisamus
(25.07.21)
gecmis olsun. sen 1-2 hafta once 2. dozunu olup soru sormustun sanirim. o yuzden su anda iki dozlu sayilmazsin. 2. dozdan sonra 2-4 hafta gecmesi gerekiyor 2. dozun etkili sayilmasi icin. hastaligi tek dozluyken kapmissin gibi dusunmek gerekiyor yani.

bahsettiklerin covide uyuyor, ama bu ara dolasan ne idugu belirsiz baska bir salgin da varmis ona da uyuyor. her turlu test vermek lazim. gecmis olsun tekrar.
0
robokot
(25.07.21)
test yaptırın içiniz rahat olsun
0
co2s2
(26.07.21)
(7)

iki farklı firmadan iş teklifi almak

sormalutfen
Merhabalar, iki farklı firmadan iş teklifi aldım. Firmalar A ve B firması olsun.İlk teklif yapan A firmasıydı ve ben kabul ettim. Ancak çalışmak istediğim esas firma B firmasıydı. A firması teklif yaptıktan 1 hafta sonra B firması teklif yaptı. Ben henüz A firmasında işe başlamadım, ihbar süremin do
Merhabalar, iki farklı firmadan iş teklifi aldım. Firmalar A ve B firması olsun.
İlk teklif yapan A firmasıydı ve ben kabul ettim. Ancak çalışmak istediğim esas firma B firmasıydı. A firması teklif yaptıktan 1 hafta sonra B firması teklif yaptı. Ben henüz A firmasında işe başlamadım, ihbar süremin dolmasını bekliyorum. Ancak dediğim gibi B firması esas çalışmak istediğim firmaydı. Şimdi A firmasına vazgeçtim deyip, B firmasının teklifini kabul etsem yasal olarak bana bir sıkıntı çıkarır mı?
0
sormalutfen
(25.07.21)
Yasal olarak bir sıkıntı çıkmaz, daha sözleşme bile imzalamadınız. Ne kadar erken haber verirseniz o kadar iyi, onlar da bir sonraki kişiye teklifi o kadar hızlı yapabilirler.
0
plutongezegendegilmi
(25.07.21)
Sözleşme imzalanmadı ise sıkıntı yok
0
photo85
(25.07.21)
sözleşme imzalansa bile ilk 2 ay deneme süresi her türlü çıkardın. şimdi zaten çok daha rahat iptal etmek.
0
jelly bear
(25.07.21)
Çoook gördüm, yaşadım. Hiç sorun yok önce B'yi kabul edin imzanızı atın garanti olsun, ardından A'yı arayıp söyleyin.

Arkadaşlarımdan çok yapan oldu. Ben de doğrudan hiç yaşamadım ama yabancı bir firmaya demiştim böyle böyle dream job'un birinde son aşamaya kaldım, üzgünüm ama onu beklemek zorundayım. Adamlar anlayışla karşıladı bir ay beklediler :) İşe girince reddettim yabancı firmayı.
0
aguen
(26.07.21)
sıkıntı çıkmaz en fazla A firmasındaki ilgili kişiler arkandan sinkaflı küfreder :)
0
nuisance
(26.07.21)
B'yi çözmeden yapma.
0
makarnavodka
(26.07.21)
yasal olarak bir problem çıkmaz ancak önümüzdeki dönemde A firması ile iş yapacaksanız (aynı sektörde olmanız büyük ihtimal) ya da oradaki insanlarla muhatap olacaksanız büyük mevzu çıkar. sonuçta onlar da "tamam çalışan bulduk" dediler. diğer adaylara "olmadı" dediler.
0
co2s2
(26.07.21)
(13)

Türkiye'de Suda Boğulmalar

biseysorcaktim
Her yaz bir sürü boğulma haberleri geliyor. Çok fazla insan kaybediyoruz serinlemek veya yüzmek için girdiği deniz, göl gibi sularda boğulan.Bu boğulmaların asıl sebebi insanımızın fiziksel olarak yeterli olmaması mı yoksa deniz ve göllerimizin yapısı mı? mesela karadeniz'in bir çok yerinde yüzmek t
Her yaz bir sürü boğulma haberleri geliyor. Çok fazla insan kaybediyoruz serinlemek veya yüzmek için girdiği deniz, göl gibi sularda boğulan.

Bu boğulmaların asıl sebebi insanımızın fiziksel olarak yeterli olmaması mı yoksa deniz ve göllerimizin yapısı mı? mesela karadeniz'in bir çok yerinde yüzmek tehlikeli ve sürekli boğulmalar yaşanıyor.
0
biseysorcaktim
(25.07.21)
bogulmalarin oldugu yerlerde insanlarin serinlemek icin girdikleri yerler genelde yuzmeye elverisli yerler degil. gizli girdaplar var insani suyun icine ceken ve su ustune cikmana izin vermeyen. veya kurtulamayacagin akintilar var.
0
robokot
(25.07.21)
Tanıdığım gayet iyi yüzen biri boğularak hayatını kaybetti. Birden derinleşen su ve gizli girdaplar veya güçlü akıntı diye biliyorum.
0
suicides underground
(25.07.21)
robokot +1

mesela şile bunların en bilinenlerindendir.
küçükken birkaç kere gittiğimizde annem beni denize sokmamıştı, kendi de orada denize girmezdi.
geçen gün yine şile'de birileri hayatını kaybetti.
dikkat etmek lazım ama sanırım insanlar kendilerine güvenip yine de giriyorlar.
0
blatta hiberna
(25.07.21)
baraj gölüne girip boğulanlar suyun dibini deniz gibi kum zannediyor.

oysa göllerin dibi genellikle balçık olur, bataklık olur. suya girip ayağını yere basan adam ayağı kaptırır. çıkarmak için refleks olarak öbür ayağını basıp destek almak isteyince onu da kaptırır. suyun dışından biri ellerinden tutup çekmezse çıkmak için debelendikçe batar boğulur. o yüzden ne kadar iyi yüzücü de olsan, göle girip yüzmek tehlikelidir.
0
kibritsuyu
(25.07.21)
İyi yüzme bilmiyoruz. Kaçımız teknik biliyo ya da kaçımız uzmanından öğrenmiş ? Mahalleden çocuklardan iki kulaç atmayı görmüşüz bi bir. İki-yüzmeye uygun olmayan sularda yüzülmesi
0
photo85
(25.07.21)
suyun icine dogmus biri olarak, bilmedigim yerde acilmam, atlamam. gölde yüzmem.
yüzme bilmeden tatile gelenleride ki özgüven sat komandolarinda yok. kendilerine cok guveniyorlar. sebeplerden biri cahillik.
0
durgunfoton
(25.07.21)
Yüzme alanı olan yerler kontrollü şekilde belirlenmiyor. Veya kontrol edilmiyor.
Yeşilköy kayalıklar yüzme alanı değil, Sinop’un sarp yamaçları yüzme alanı değil. İnsanlar baraj gölünde yüzmeye çalışıyor bknz baraj gölü. Ne denetim ne bişey.
Ve en başta yazacağımı sonda yazayım; 3 tarafı denizle çevrili ülkede yüzme dersi ilkokulda zorunlu değil. Neden?
0
rewlack
(25.07.21)
17 insanı kurtarmış , 3'te cesetle karşılaşmış biri olarak söyleyebileceğim girdikleri denizi tanımıyorlar ama en önemlisi ''panik''.

Karadeniz'in özelinde konuşmak gerekirse meşhur bilinen çeken akıntısı ve yerel dilde löngöz dedikleri kıyıya yakın yerlerde sulatında oluşmuş kayalığın 1,5 2 metre boru şekline denir kabaca.

İkisinde de paniklerseniz ölürsünüz. Kurtulmanın çok basit olduğu ama ölümünde bir o kadar keskin olduğu şeyler. Çeken akıntıdan sağa veya sola yüzerek kurtulunabilir, löngöze takılan diğer dalganın gelişi esnasında aksi yöne bacağını hareket ettirse kurtulur ama bilmiyorsanız ve paniklerseniz gittiniz.

Vücudunuza ve yüzüşünüze güveniyorsunuz ve birilerini kurtarmak istiyorsanız; misalen 100 metre açıkta çırpınıyor vatandaş, suya girdiniz bacaklarınızı çırpmadan ulaşmaya çalışın, yaklaşınca dalın ve mutlaka arkasına çıkın (yüzyüzede size sarılıp aşağıya bastırıyor kendini çıkarmak için) kolunuzu koltuk altından geçirin, bağırıp sakinleştirin ve gelirken kullanmadığınız bacaklarınızı kullanarak kıyıya dönmeye çalışın. Ne yaparsa yapsın , sizi tutmasına engel olun.
0
synax
(25.07.21)
www.sondakika.com

şu haberi okuyun anlarsınız neden boğulduklarını. boğuluyorlar çünkü abuk subuk yerlerde suya giriyorlar. ya karadenizde ya da baraj gölünde ya da derede boğuluyorlar. ege gibi durgun suda boğulmak zor. ama karadenizde veya gölette veya derede boğulmak kolay.

yüzme biliyor olduklarını sanıp bilmediklerine de eminim.
0
dafuq
(25.07.21)
Ben insanın boğulma sebebini insanın evrimsel olarak yüzmeye uygun olmamasına bağlıyorum. Birçok memeli yüzmeyi öğrenmeden yüzebiliyor. Ama insan bir şekilde yüzmeyi öğrenmek zorunda. Yüzme büyük ölçüde kas gücüne dayanıyor. Dalgalı denize olimpiyata katılmış yüzücüyü de soksan bir süre sonra yorulur. Dalgalı denizi de küçümsememek lazım. Her dalgada insanın üstüne kilolarca ağırlıkta su gelebilir. Bu da insanı yorar. Direncini kırar. Boğulmalarda insanlar dalgalar yüzünden yön algısını kaybedebiliyormuş. Çok uzatmaya gerek yok. Boğulmak için çok sebep var.
0
dissendium
(25.07.21)
Yüzmeyi bilmiyor olduklarından boğuluyorlar. Bir kaç kulaç atmayı, köpekleme su üzerinde kalabilmeyi yüzmek sanıyorlar.

büyük dalgalı deniz nerede olsa ayağınızı yerden kesip sizi sarsar ve dalganın dönüşü ile açığa doğru bir miktar kayarsınız. Yüzme bilmediği halde yürüyerek bel- göğüs hizasına gide kişinin ayağı dalganın etkisi ile yerden kesilebiliyor ve bu şekilde boğulma yaşanabiliyor.

geniş bir yay şeklinde olan kumsallarda bazı koşullar oluştuğunda bazı bölgelerde açığa doğru akıntı oluşur. Dibe doğru değil, açığa doğru bir akıntı bu. Rip akıntısı denir. Sinopta bu nedenle de boğulma vakaları oluyor. Sinop kayalık, dağlık bir yer değil, kmlerce uzanan yay şeklinde olan bir plajında bu rip akıntısı oluşuyor. bu akıntıda olan kişi sağa ya da sola yüzerek bu akıntıdan çıkması gerektiğini bilmiyor. ya da o kadar yavaş yüzüyor ki akıntıdan çıkabildiğinde kıyıdan çok uzaklaşmış oluyor. boğuluyor.

Ayağının altından kum kayar, su seni dibe çeker gibi hurafelerin yaşandığını hiç görmedim. dalgalı denizde sığ yerlerde tabi ki kum zeminde yer değiştirir bi miktar. Ya da su tabi ki biraz çalkalanır. Yüzme bilen insanı boğabilecek şeyler değil bunlar.

Göl durumunu bilmiyorum.
0
zimbirik
(26.07.21)
Yüzmeyi iyi bilmediğimiz için oluyor bunlar.
Tatillerde en dalgalı denize bile girip açılanlar, hep, ülkelerinde girilecek sıcak denizi olmayan turistler.
0
vizivozo
(26.07.21)
Birkaç sebebi var.
-İnsanların yüzülmemesi gereken yerlerde yüzmesi. Turistik yerlerde bile dubaları takmıyor kimse.
-Maalesef bizde küçük yaşlarda spor eğitimi zayıf. Yüzme de en zayıfı.
-Çoğu insan temel yüzme tekniklerini bilmiyor haliyle. Atletik stillerden bahsetmiyorum doğru nefes alma vs. gibi...
-tüm teknik ve deneyime rağmen herkes bunu yaşayabilir. Yüzme birincisi adamı getir o da dikkat etmezse Allah korusun ama o da yaşayabilir.
-Ailemde denizci çok. Bayaa okyanus aşan tankerlerde çalışan insanlar. Tamamı aynı şeyi söyler, denizin/suyun şakası olmaz. Deniz teknik, deneyim dinlemez. Risk almamak gerek.
0
anten
(26.07.21)
(6)

pepsi twist kalori

liberal
pepsi twist 2,5 kalori, üzerinde şekersiz demekte.şimdi bu sıfır kalorili asitli içecekleri içmenin zararı var mıdır?
pepsi twist 2,5 kalori, üzerinde şekersiz demekte.

şimdi bu sıfır kalorili asitli içecekleri içmenin zararı var mıdır?
0
liberal
(25.07.21)
zararı var mıdır mı? vardır da çok yani yaz yaz bitmez. kalori mevzusunu bilmem ama buradaki en önemsiz mevzu kalori olabilir. şeker olmasa da içinde şekerden beter tatlandırıcılar bulunur başka bir sürü zararlı işlenmiş ıvır zıvırın yanı sıra.

sürekli tüketimde kalbe zarardan kanserojenliğe, kemiklere verdiği zarardan böbrekler üzerindeki etkilerine kadar bir dünya zararı olan içecekler oluyor bunlar kabaca.
0
nimberjack
(25.07.21)
pek kola içen birisi değilim, senede toplasan 2-3 litreyi geçmez.

Bugun çok fazla ydolaştım, sıfır kaloriyi görünce denemek istedim. iced latte bile 74 kalori oldugu dünyada sıfır kalorili serinleten bir içecek nasıl olur su mu bu diye düşünmeden edemedim.
0
🌸liberal
(25.07.21)
Kalorisi o.
Zarari konusunda kanitlanan birşey yok.
examine.com
0
logisticsmanager
(25.07.21)
benim anladığım kadarıyla kalorisi az olabiliyor ya da hiç kalorisi olmayabiliyor çünkü içerisinde hiç besin değeri içeren madde de yok. yağ yok, protein yok, şeker yok, o yok bu yok şeklinde gidiyor, bunlar da "kalori de yok" anlamına geliyor galiba, konunun uzmanı değilim de anladığım bu.

şu healthline linkine bir bakabilirsiniz, birtakım makalelere verdiği linklerle bazı olası zararlar anlatılmaya çalışılmış.

www.healthline.com

sanırım doğrudan içeceklerin kendisinin verdiği zararlara ilişkin az sayıda çalışma bulunuyor. fakat malzemelerin kendisi zaten zararlı benim anladığım kadarıyla (mesela tek başına aspartamın zararlarına bakılabilir, ya da bu tip içeceklerde kullanılan diğer şeker türlerinin). toplamda en azından bir yararları olmayan içecekler olduğu belki daha rahatlıkla söylenebilir.
0
nimberjack
(25.07.21)
İç gitsin 3 günlük dünya
Neyin zararı yok ki her yanımız kimyasal
İlla ki bu da zararlı bence her hazır şey gibi tabi
0
photo85
(25.07.21)
sanırım sadece dişlere zararı var çünkü manyak diş taşı oluyor içmeyi artırınca.
0
aokp
(26.07.21)
(15)

Kaç dolgunuz var?

senolll
Kaç yaşındasınız ve ağzınızda kaç dolgu var?
Kaç yaşındasınız ve ağzınızda kaç dolgu var?
0
senolll
(25.07.21)
33 yaşındayım ve 1 dolgum var, ama artık 2.nin gerektiğine eminim.
0
aokp
(25.07.21)
sayısız. sanırım dolgusuz diş sayım 6
yaş 36
0
photo85
(25.07.21)
Yaş 30
5 dolgum var
Sonuncuyu lise son sınıfta yaptırmıştım.
0
megalomaniac
(25.07.21)
26, 1.
0
jelly bear
(25.07.21)
24 yaşındayım, 1 tane var. aslında hiç ağrım sızım yoktu ama yine de yaptırayım dedim.
0
rose parks
(25.07.21)
askerde doldurttum. birliğe kavuşana kadar düştü. selamlar burdan askeri sağlıkçı komutanıma
0
hunharca ben
(25.07.21)
30 yaşındayım.

6
0
hayirsiz
(25.07.21)
27, 7. hepsi 18'den önce yapıldı.
0
mizore
(25.07.21)
28, 0
0
kucukne
(25.07.21)
31
0
0
neysene
(25.07.21)
28 yaşındayım. 3 dolgum var. 3’ü de 16 yaşındayken ortodonti tedavimden önce yapılmıştı.
0
ms brownstone
(25.07.21)
30, 1
0
lesmiserables
(25.07.21)
yaş 36
dolgu 0
0
hlt1985
(26.07.21)
35 yasindayim.

sadece iki disimde kanal tedavisi var. biri sonradan kirildigi icin koku duracak sekilde uzerine porselen kaplama yapildi.

sol alttaki 20lik disim 90 derece yatay oldugu icin ameliyatla alindi, sol yukaridaki de curudugu icin cekildi. diger ikisi duruyor.
0
chezidek
(26.07.21)
30
1 implant
2 kanal tedavisi var. 1 tane daha gerekiyor ama erteliyorum.
En son işlemimi 7 sene önce falan yaptırdım.
0
zimbirik
(26.07.21)
(1)

amerikadan urun getirip satmak

habula
Dolar kuru cok yukselince zorlasti ama. Kaldi mi para birakan urun artik ?
Dolar kuru cok yukselince zorlasti ama. Kaldi mi para birakan urun artik ?
0
habula
(25.07.21)
Zengin hatunlar markalı çantaları 3er 5er almaya devam ediyor.
0
photo85
(25.07.21)
(6)

Sizce aşçılık okunur mu?

rizeligodard
Merhaba. 25 yaşından sonra aşçılık okuyup mutfakta kariyer yapılır mı?Sektörden birileri var mıdır buralarda? Düşüncelerinizi merak ediyorum.Özellikle msa, usla tarzı okullar hakkında ne düşünüyorsunuz?Kerüz silkeleme mi yoksa kariyer fırsatı sunarlar mı?
Merhaba. 25 yaşından sonra aşçılık okuyup mutfakta kariyer yapılır mı?
Sektörden birileri var mıdır buralarda? Düşüncelerinizi merak ediyorum.
Özellikle msa, usla tarzı okullar hakkında ne düşünüyorsunuz?
Kerüz silkeleme mi yoksa kariyer fırsatı sunarlar mı?
0
rizeligodard
(25.07.21)
Okursun okumasına fakat otellerde vs aşçılık yapmak istiyorsan oldukça fiziksel ve psikolojik olarak zorlayıcı bir meslek gibi görünüyordu izlediğim programlarda.

Hobi olarak yine yap bak ona bişi demem.
0
Techsavvy
(25.07.21)
Evet yapılır.
Fakat şunu göz önünde bulundurmanda fayda var, aşçılık geleneksel ofiste çalışmak vs. gibi işlerden farklı bir hayat demek. Bu hayat senin için kabul edilebilirse bu yolu seçmek gerek öbür türlü hayal kırıklığı olacaktır.
0
cay koy geliyorum
(25.07.21)
eski flörtüm turizm mezunuydu, açıktan da aşçılık okuyordu. otel mutfağında çalışıyordu. üstte denildiği gibi hem fiziksel hem psikolojik olarak yoruluyordu. he çok sevdiğiniz bir işse yapılır tabii ama o kadar da istemiyorsanız onun yerine mezun olduğunuz alanla ilgili bir kursa gidersiniz, yabancı dil öğrenirsiniz, program falan öğrenirsiniz vs. bence daha faydalı olabilir.
0
rose parks
(25.07.21)
Kendimi bildim bileli mutfakla gerçekten ilgilenirim,uzun süre en büyük hobim oldu. Bunu şundan belirttim, 6 ay kadar aşçı olarak çalışma fırsatım oldu profesyonel bir yerde. Ben çok sevdiğim için yine mutlu olmama rağmen gerçekten çok zorlayıcıydı. Bu derece sürekli oradan oraya koşturmanız gereken başka ne iş vardır bilemiyorum. Psikolojik olarak da zorlayıcı gayet çünkü devamlı baskı altında çalışıyorsunuz. Yani o bahsettiğin okullar kariyer fırsatı sunar da "mutfakta kariyer yapılır mı" diye sorduğun için bu noktaları da anlattım biraz. Yapılır ama çok çok zorlu bir yol olur.
0
evandro roncatto
(25.07.21)
kariyer planınız nedir? iş bulayım karnım doysun diyorsanız sıkıntı yok ama televizyona aldanıp büyük şef olucam çok müthiş olucam dehşey para kazanıcam diye düşünüyorsanız bunların biraz tv dünyasının süslemesi olduğunu bilin. hem okul dışında da mutfak okulu ve sektör tecrübesi şart hem de sosyetik cicili bicili yurtdışı okulları falan lazım. sektörden değilim ama bu cicili bicili okullardan mezun birini ve haricen kurslara çok para dökmüş başka birini tanıyorum. yaş geç değil. mutluluklar diliyorum
0
photo85
(25.07.21)
Oluyor, bunu başaran insanlar tanıyorum.

Ama 25 yaşından sonra mutfak kariyerinin en altından başlamak zor gelebilir. Çünkü mutfak, özellikle otel falan gibi yerlerde, oldukça stresli hatta askerlik gibi emir komuta zinciri olan bir çalışma sahası. Siz de sektöre yeni giren biri olarak ne kadar eğitim alırsanız alın, en alt seviyeden başlayacaksınız muhtemelen. İşi gerçekten sevmeyen birinin bu süreçleri kaldırması kolay olmayabilir.

Orda çalışanların çoğu 17-18 yaşlarında çıraklıktan başlıyor işe. Sonradan eğitimlerini de tamamlıyorlar bir yandan. Meslek lisesi yeme-içme çıkışlı çocuklar var, staj falan deniyorlar buralarda.

Ha derseniz ki benim cebimde birikimim var, çevrem var, kendi mekanımı açmak istiyorum o ayrı bir konu.

Bu arada birçok sektöre kıyasla yurtdışı kariyer imkanı oldukça yüksektir. Ama tabii günde 8-10 saat muhtemelen güneş görmeyen sıkışık ve kalabalık bir mutfakta telaşla koşturacaksınız:)

MAsterchef yanıltmasın. Mehmet Şef'in yıllar önce bir mesleğini anlattı belgeselimsi bir video var. Daha o kadar ünlü değilken çekilmiş. İşin stresini görebilirsiniz. Bir otel mutfağının bir günü:

www.youtube.com
0
anten
(26.07.21)
(12)

Hangisini tercih edersiniz?

top_secret
Aşağıdaki mesleklerden hangisini tercih edersiniz?a) Avukatb) Öğretmen(Not: Tercihinizi ayrıntılara girmeden belirtiniz yani; Avukatın çalıştığı ilAvukatın çevresiÖğretmenin branşı vs.gibi etmenlerı sıfır kabul ediyoruz. Buradaki tercih daha çok, mesleklerin toplumdaki yeri ve itibarları)
Aşağıdaki mesleklerden hangisini tercih edersiniz?

a) Avukat
b) Öğretmen

(Not: Tercihinizi ayrıntılara girmeden belirtiniz yani;
Avukatın çalıştığı il
Avukatın çevresi
Öğretmenin branşı vs.

gibi etmenlerı sıfır kabul ediyoruz. Buradaki tercih daha çok, mesleklerin toplumdaki yeri ve itibarları)
0
top_secret
(25.07.21)
Avukat. Öğretmenliği, piyasadaki öğretmenlerin niteliklerinin düşük olmasından dolayı tercih etmezdim yoksa çok güzel meslek
0
avatar is back
(25.07.21)
Kamuda öğretmenlik bu ülkede yapılabilecek en iyi işlerden. Bildiğim kadarıyla avukatlıkta artık çok para yok.
0
integrative
(25.07.21)
her türlü kamuda öğretmen olur keyfime bakardım. piyasa avukat kaynıyor zaten, çevren olmadıktan sonra asgarinin bir tık üstüne köpek gibi çalışırsın.
0
rose parks
(25.07.21)
ceteris paribussa öğretmen derdim.
0
silver apple
(25.07.21)
Şam'da valilik verseler elimin tersiyle iter, kamuda öğretmenliği seçerim.
0
paramolacak
(25.07.21)
Öğretmenlik +1
0
ruhen hastayim ben
(25.07.21)
Öğretmenlik+1
0
kisa
(25.07.21)
öğretmen.

not: avukatım.
0
trajikomix
(25.07.21)
Öğretmen.

Not: kamuda öğretmenim.
0
dedim ben sana
(25.07.21)
avukatlık ayda 3000 tlye talim etmek demek artık.
kesinlikle öğretmenlik. maaşın belli zammın belli ek ders ücretin tıkırında tatilin belli emekli maaşın var. avukatların emekli olabilenleri 1700 tl maaş alıyor. o da prim ödeyp emekli olabilmişse. çoğu sgk borcu içinde ölüyor artık.

itibar noktasında da kesinlikle öğretmenlik.
0
photo85
(25.07.21)
Kamuda herhangi bir is dunyadaki butun isleri dover.

O yuzden ogretmenlik.

Calisma saat ucreti en yuksek memurluk.
0
divit
(25.07.21)
Öğretmenlik seçince, okuyunca kamuda öğretmenlik kesinmiş gibi yazılmış duyuru cevapları. Seçeneklerde avukatlık ve kamuda öğretmenlik olsa, öğretmenlik mantıklı.

Ama bu haliyle avukatlık bana göre.
0
John Bloor
(26.07.21)
(10)

türkiye’yi terk etme mazaretiniz ne olurdu?

buenosdias
yarın avrupa’da yaşama şansınız olsaydı, hangi sebeplerle kaçardınız? kısaca akp yazmak yerine detaylı sebeplerle yazarsanız sevinirim.
yarın avrupa’da yaşama şansınız olsaydı, hangi sebeplerle kaçardınız? kısaca akp yazmak yerine detaylı sebeplerle yazarsanız sevinirim.
0
buenosdias
(25.07.21)
''artık nefes alamıyorum'' olurdu. her yer insan, her yer afgan, her yer suriye, her yer zaten trabzondu.

..
0
Techsavvy
(25.07.21)
Cok iyi kazanmama ragmen param yetmiyor. Benimle ayni ozellikte adam 10bin euro aliyor ayda.

Senede 120.000 euro eder, o da 1 milyon 200bin tl eder.

Avrupada 2 sene calissam emekli oluyorum, hadi 5 sene calissam gelsem kralim.
0
divit
(25.07.21)
hayalini kurduğum hayat için sürekli ter dökerken tam yaklaştım dediğimde siyasi bir saçmalık yüzünden bitiş çizgisinin yine çook uzaklara gitmesi. stabil bir yaşam sürmek istiyorum, yarın ne saçmalık olacağını düşünerek yaşamak istemiyorum.
0
nahtoderfahrung
(25.07.21)
en başta para. çalışan olarak hakkımı savunabileceğim, daha iyi kazanabileceğim bir yerde yaşamak isterdim. letonya'dayken arkadaşım bir günlük iş için çağırmıştı. covid-19 için kullanılacak tüplere etiket yapıştırıyorsun. sürekli yapılacak iş değil, çok hızlı olman ve aralıksız çalışman gerekiyor ama 8 saate verdikleri para €50 idi. o paraya süpermarketi alabiliyordun mesela. ispanya'dan ithal salam tarzı et vardı. dilimlenmiş kaşara sarıp yemeyi çok seviyordum şarapla birlikte. et, kaşar ve şarap (bunlar da köpek öldüren değil, gürcü-peru-italyan şarabı falan) €10 bile etmiyordu. temel ihtiyaçlar zaten çok ucuzdu. demek istediğim... en başta "çalıştığıma değsin" istiyorum, kazandığım para bir işe yarasın, bana bir şeyler versin. diğer türlü kölelik gibi hissediyor insan (kapitalizmde her türlü kölelik de neyse oraya girmeyeyim)

onun dışında ben anksiyeteli ve ürkek bir insanım. biriyle tartışacak olsam aklıma hemen ölüm ihtimali gelir, hani ya karşı taraf bıçağı takar veya ben kendimi kaybederim korkusu. avrupa'da bu açıdan çok daha rahat hissederdim. insanların mental olarak daha sağlıklı ve anlayışlı olduğunu biliyorum. manyak her yerde var tabii ki ama "yan baktın kavgası" gibi konularda daha rahat olurdu içim.

üçüncü olarak entelektüel ortam ve imkanlar iyi. konser olsun, kendin gibi insanlarla buluşup görüşmek olsun vs. daha kolay sanki... türkiye'de rahat değiliz hiçbirimiz. sosyal anlamda daha özgür, daha bireysel davranma şansım olurdu diye düşünüyorum avrupa'da. orada mesela belki tinder'dan biriyle tanışıp insan gibi bir kafede görüşme, arkadaş edinme şansım olabilir örneğin ama burada sokakta selam versek tecavüzcü muamelesi görüyoruz. kadınlara kızamıyorum bu konuda, onlar da kendilerince haklı tabii ki.

genel olarak bizim kültürümüzü sıkıntılı buluyorum ben. bazı yönleri çok güzel tabii ki ama bireysellik olayını öğrenememiş olmamız, ne kadar "özgür" olsak da toplum baskısından kaçmanın zorluğu vs. yoruyor bazen.

bi' de avrupa'da yaşamak otomatik olarak çok ciddi bir seyahat/kültür avantajı demek. cebinde üç kuruş para varsa istediğin an istediğin yere basıp gidebilirsin. ben mesela girit'i görmeyi çok isterdim. zeytin bahçelerini dolaşayım, şarap içeyim falan. çok basit bir hayal. farklı farklı bir sürü ülke ve kültür... türkiye'de yaşarken yapamazsın bunu. avrupa'da yaşasan ama cebinde €150-200 parayla basıp gidersin girit'e sırt çantanla. ve daha bir sürü başka yere.

ben çocukken de avrupa'da yaşamak istiyordum, daha akp'nin ne olduğunu bilmeden... hala istiyorum ama olmadı. meğer avrupa kollarını açmış beni beklemiyormuş, sonradan çözdüm olayı.
0
der meister
(25.07.21)
Para en az önemli nedenlerden biri. Sevmedigim şey, insanların para için gelip kendi Orta Doğu kültürlerini yurt dışında zorla yaşamaya ve başkalarına zorla yaşatmaya çalışmaları. Örneğin parkta güneşlenen kadınları izlemeleri, yurt dışında eşcinsel karşıtı olmaları, kötü araba kullanmaları gibi. Benim yurt dışına çıkma isteğim bireysel ölçüde yerleşmiş temel hak ve özgürlüklerin olması. Bireysel olarak kadınların parkta ya da başka yerde guneslenebilmeleri, benim sevgilimle istediğim yerde yakinlasabilmem, Müslümanların Alevilerin Yahudilerin Budistlerin yaşamlarına kimsenin karışmaması, eşcinsel biseksuel tekesli kimsenin kimseye karışmaması, sürekli dedikodusunu yapmaması, trafikte markette bankada bir düzen olması, sıraya girme kültürünün olması, birine kibar davranıyorsam ondan korktuğum ya da ezik ya da ibne olduğumun dusunulmemesi. İs verenimden korkmamam, is yerinde somurulmemem, az da olsa çok da olsa hakkımı almam, iş yerindeki kimsenin torpille o ise gelmediklerini bilmem, kimsenin tebasi olmak zorunda olmamam, kısacası insan olabilmem
0
howfaristhesky
(25.07.21)
Ekonomi.
0
materyalist imam
(25.07.21)
Grift bi durum.
1.Eğitimsizlik ama akademik değil görgü, insanlık, adap, ahlaki değerle, saygısızlık.
2.Hukuksuzluk. Sokak ortasında öldürülen kadınlar ve ceza almayan eski eşler vs. Yani her konuda var da hukusuzluk bu artık gözümüze gözümüze sokulan hali.
3.(yukarıdakilerin hem sebebi hem sonucu olarak birbirine bağlı bulduğum) ekonomi.


Kişisel gerekçem ise özetle “şiddet” olacak. Hayatın her alanında ve anında psikolojik, fiziksel, mental, etnik, ekonomik, sosyal... şiddet.
0
rewlack
(25.07.21)
Çocuk yaparsam iyi bir eğitim ve hayat standardı saglamam burada çok daha zor.
0
chavezding
(25.07.21)
Kulturu. Araplardan falan cok daha ustun, cok farkli oldugunu sanip aslinda neredeyse tipa tip ayni olmasi.
0
hot potato
(25.07.21)
siyasi bir cevap vermeyeceğim zaten siyasi olarak sormadınız.
sorunun da partiler üstü olduğunu düşünüyorum zaten.
gider miydim? ha gitmezdim ama velev ki gidecek olsaydım nedeni benim eğitimimde birinin abd gibi ülkelerde çok yüksek kazanç elde edenler arasında olmasına rağmen benim burada asgari ücreti zor denkleştiriyor olmam olurdu
0
photo85
(25.07.21)
(4)

duygu sömürüsünde çocuk etkisi

Techsavvy
Dilenciler, sizi maddi ve duygusal olarak sömürmek isteyen kişiler genelde çocuk kullanırlar. Benim düşüncemse ''sen sevişmiş, zevkini almış, belki gerçekten isteyerek belki de istemeyerek o çocuğu dünyaya getirmişsin, şimdi de sevişmenin, seks yapmanın bedeli olarak birde üste para istiyorsun'' o
Dilenciler, sizi maddi ve duygusal olarak sömürmek isteyen kişiler genelde çocuk kullanırlar.

Benim düşüncemse ''sen sevişmiş, zevkini almış, belki gerçekten isteyerek belki de istemeyerek o çocuğu dünyaya getirmişsin, şimdi de sevişmenin, seks yapmanın bedeli olarak birde üste para istiyorsun'' olmakta.



adam (ben) haklı mı beyler/bayanlar?
0
Techsavvy
(25.07.21)
zaten o cocugu da o somuruyu kullanabilmek icin yapiyorlar. o cocuklara cok acisam da dilencilere asla para vermeme gibi bir prensibim var.
0
in vino veritas
(25.07.21)
Bu sadece dilencilerde yok. Mesela fakir ve işsiz evliler var. Hemen çocuk yapıyorlar. Nedeni de ailelerinden ve çevreden yardım alabilmek. Bunlara acıyan aptaldır.
0
integrative
(25.07.21)
Dilenci çocuklarına ay canıım yazık gözüyle bakmayı bıraktığımdan aynısını düşünüyorum. Bebekse dünyadaki her bebek kadar bebek. Bir şekilde dünyaya gelmiş ve dilencinin çocuğu olduğu için hayatta kalmasına yönelik sorumluluk doğmuyor üstüme. Bir ikincisi, allah kötülüklerden esirgesin taktiğini açtıklarında da allaa inanmıyom kartımı kullanıyorum, sadaka deyip kötülükler üstümden çıksın gitsin diyerek para veren çok kişi var yakınımda uzağımda. Bu da ayrı bir konu, sadaka / bağış yapacaksan düzgün bir yere yine yap adını sanını bilmediğin birine allah muhammed dedi diye değil.
0
heathen
(25.07.21)
çocuk seksin ve sevişmenin bedeli gibi düşünülmemeli bence. herkesin çocuk sahibi olma hikayesi bambaşka.
o bebeğin gerçekten suçu yok diye düşünürüm.
bazen para yerine direkt marketten bebek için bişiler verdiğim oluyordu.
0
photo85
(25.07.21)
(11)

İnsanlar nasıl Almanya, İsveç vs. vatandaşlığı alabiliyor?

ya ben lan neyse
şartlara baktım, 8 yıl yasal oturum; özel hallerde 3 yıl oturum, yeterli Almanca diyor. evlenince 4 yıl oturma şartı vs diyor.neredeyse imkansız ama hala alabilen insanlar var. nasıl alıyorlar?kendim ya da arkadaşım için sormuyorum. sokak röportajlarında tüm gençler gitmek istiyor. oradan çıktı.
şartlara baktım, 8 yıl yasal oturum; özel hallerde 3 yıl oturum, yeterli Almanca diyor. evlenince 4 yıl oturma şartı vs diyor.

neredeyse imkansız ama hala alabilen insanlar var. nasıl alıyorlar?

kendim ya da arkadaşım için sormuyorum. sokak röportajlarında tüm gençler gitmek istiyor. oradan çıktı.
0
ya ben lan neyse
(25.07.21)
Almanci kizla evlenip gidiyorsun gerisi cok hizli sekilde gelisiyor.

Evlilik sahte olur gercek olur orasi sana kalmis.
Burada kariyi bosayip orada evlenen sonra vatandasligi alinca tekrar karisiyla evlenenler var.

Tabi o da vatandas oluyor artik.
0
divit
(25.07.21)
kalifiye bir meslek ile gitmeyi başarınca şartlar daha esnek.
0
nahtoderfahrung
(25.07.21)
neredeyse imkansiz olan nedir anlamadim. tasinabildikten sonra sadece zaman? vatandas olacaksan dili de ogrenirsin bir zahmet.
0
robokot
(25.07.21)
Ne açıdan imkansız olduğunu ben de anlamadım.
Kanada veya şimdi yeni kanunla ingiltere göç yasasını net şekilde belirlemiş zaten. Şunu şunu yaparsan alırsın diyor oturumu sonrasında vayandaşlığı.
Evlenmek en kolayı.
Diğer durumda da bekleyeceksin sadece. En önemlisi bu sürenin nasıl geçeceği onun da kolayı var; eğitim sonrası ilk yıl veya iki yıl boyunca iş arama veya çalışma izni veren ülkelerde eğitim almak. Veya direkt nitelikli göçmen olarak gitmek. En berbat senaryoda “yeterince nitelikli “ yani mesela blue cardla gitmeseniz bile, çalışacak yasal bir iş bulduğunuzda yine ölmüyorsunuz. Çünkü temel yaşam masrafları çok ucuz.

Gençler için sormuşsunuz diye +90 kanalındaki yurt dışında okumak serisini öneriyorum.
0
rewlack
(25.07.21)
Vatandaşlık için beklemesine gerek yok ki. Çoğu ülkede kalıcı oturma izni kişinin yeterliliklerine göre 2-4 yılda alınabiliyor.

Almanya'da kalifiye çalışansanız ve Alman okulundan diplomanız varsa 2 yılda kalıcı oturma iznini alabiliyorsunuz diye biliyorum.

Finlandiya'da dil testini geçen 4-5 yılda vatandaşlık alabiliyor. Dille uğraşmak istemezse 4 yılda süresiz oturma izni alabiliyor. 1 sene sonra da kalıcı AB oturum iznine başvurabiliyor.
0
bruce mclaren
(25.07.21)
İmkansızın kelime anlamını bildiğinize emin misiniz? Ülkelerin istedikleri en temel şeyler. Ne yapsınlar türkiye akın eden afganlar gibi kapıları açsınlar ve her gelene vatandaşlık mı versinler?
0
tavish11
(25.07.21)
Nasil imkansiz +1

Fransa'da Fransız değerlerine uymak ve bilmek, biraz fransizca ile evliler 4 yilda alir. Normal çalışanlar 5-7 yil civari galiba. Bu kadar da zor bir olay değil. Zor olan gelebilmek
0
logisticsmanager
(25.07.21)
İmkansız değil.

İş bulduktan sonra veya evlendikten sonra bu yıllar bir çırpıda geçer. Bunun dışındaki diğer şartları da eşek değilse insan sağlar. Örneğin 4 sene almanyada yaşamış biri de bir zahmet b2 almanca öğrenmiş olsun artık.
0
eloharp
(25.07.21)
Mevzu vatandaşlık değil,oturma ve dolayısıyla çalışma izni.Vatandaşlıktan tek farkı oy veremiyor olmak.Ama vatandaşlık da zaten zamanla bonus olarak geliyor.
0
arenas
(25.07.21)
iyi meslek iyi kariyer yurtdışında okul dil + para varsa daha kolay paradan haber verin
0
photo85
(25.07.21)
fransa 5 sene boyunca yasal olarak kalmis kisilere vatandasliga basvurma imkani veriyor.

hatta fransa'da lisans, master, doktora gibi herhangi bir yuksek egitim gormus kisiler icin bu kalma suresi sadece 2 yil. sonra vatandaslik basvurusunda bulunmasina izin veriyor. tabii sonrasinda kalici bir is bulmus olmasi gerekiyor, aksi halde basvuruyu reddetmiyor ama bekletmeye aliyor.

ben doktorayi fransa'da yaptim mesela, simdi de fransa'da yasiyorum. su an vatandasliga basvurabilirim ama surec 1 seneyi bulabiliyor. burada kalacagim tam belli degil, o yuzden su anda herhangi bir aksiyon alamiyorum.
0
chezidek
(26.07.21)
(9)

beyaz eşya alırken nelere dikkat etmeli?

le petit bonheur
Uzun yıllar kullanabileceğimiz beyaz eşyalar almak istiyoruz. Şimdilik iki kişilik bir aileyiz. Nelere dikkat etmeliyiz? :)Çamaşır makinesi için 7 kilo yeterli olur diye düşünüyorum. 9 kiloluk bir makineye gerek var mı? Bulaşık makinesi ve buzdolabıyla ilgili neler önerirsiniz? :)
Uzun yıllar kullanabileceğimiz beyaz eşyalar almak istiyoruz. Şimdilik iki kişilik bir aileyiz. Nelere dikkat etmeliyiz? :)

Çamaşır makinesi için 7 kilo yeterli olur diye düşünüyorum. 9 kiloluk bir makineye gerek var mı?

Bulaşık makinesi ve buzdolabıyla ilgili neler önerirsiniz? :)
0
le petit bonheur
(25.07.21)
7 az 7 olmaz 9 olsun. Hiç havlu nevresim yıkamayacaksınız galiba.
Bosch al geç. Çok araştırmaya gerek yok.
0
zoghurt
(25.07.21)
Kalitesi Bosch olsun ama fiyatı az olsun derseniz Profilo da olur. Bosch, Siemens ve Profilo'nun ortak modellerinde tek fark logo ve yazıların fontu.
0
himmet dayi
(25.07.21)
Dokunmatikli vs şeyler olmasin.
Ekstra teknoloji gerek yok (iceriyi görmeye yarayan kamera yok üstüne ekran vs).

Bunlar hep bozulacak seyler ve hepsi para.

Enerji sarfiyati ve desibeline bakmak lazim.
0
logisticsmanager
(25.07.21)
Arçelik ya da beko, dünya kullanıyor bu markaları bizimkiler hala Bosch Samsung. En temel modellerden ( 3 4 fonksiyonlu) al geç. 5 yıl garantililer zaten. Servisleri de iyi ve çok sayıda.
0
syabk
(25.07.21)
Bu ara cok gezdim bu isler icin.

Hepsi ayni.
Altus,bosch,profilo ne alirsan al 1 tane buton fazlasi yok.

A++ olanlar F sinifina dusmus.
Saticilar da aleti ovemiyor cunku ovecek bir ozellikleri yok.
Fiyatlar da her markada 3 katina cikmis bu yuzden sen markayi degil marka seni seciyor.
0
divit
(25.07.21)
dokunmatik olsun. düğmeler zamanla takılıyor aiırı kirleniyor vs..
0
buenosdias
(25.07.21)
kesinlikle servisinin yaygın olması lazım.

5 milyon dolarlık makinene parça yoksa neyleyim ben o makineyi
0
Techsavvy
(25.07.21)
yorgan ve battaniyeleri evde yıkayabilmek önemli. 7 kga yorgan vs sığıyor mu ona bakmak lazım. beyaz eşyada yaygın servis ağı en önemli kriter. ikinci kriterim enerji ve su tasarrufu. bi de çok alengirli özellikli şeylere aldanmayın ne kadar sade o kadar dayanıklıdır. arçelik beko grubu iyidir şaşmayın. taş gibi çalışıyor hala belki 15 yıl öncenin modeli var bende.
0
photo85
(25.07.21)
Edit büdüt : arçelik ve bekoda küçük ev aleti kampanyası da varmış şu an. Almışken yanında hediyesini de isteyin
0
photo85
(26.07.21)
(13)

pek sosyal olmayan biri yurtdisinda hayat kurabilir mi

pardonazbirbaksanız
erkek arkadasimla avrupaya tasinip yasama planlari yapmaya basladik. is guc bir sekilde bulunur gec olsa da diye dusunuyorum. ama asil sorun benim kendi ulkemde kendi dilimi konustugum insanlarla bile arkadaslik kuramamis bir tip olmam, az arkadasim var. cok sosyal biri de degilim galiba, asosyal bi
erkek arkadasimla avrupaya tasinip yasama planlari yapmaya basladik. is guc bir sekilde bulunur gec olsa da diye dusunuyorum. ama asil sorun benim kendi ulkemde kendi dilimi konustugum insanlarla bile arkadaslik kuramamis bir tip olmam, az arkadasim var. cok sosyal biri de degilim galiba, asosyal biraz abarti bi sifat. simdi ben almanya ya falan gitsem, orada nasil bir hayat kurucam ki diye endiseleniyorum. 30 yasinda arkadaslik kuruluyor mu ki, zaten beceriksizim insan iliskilerinde, bir de gidip sonradan orada kendime bir cevre nasil kurcam ki? endiselerimde haksiz miyim? zaten burada da cok yokmus cevren git iste diyebilirsiniz(olsun istiyorum bu arada he secim falan da degil beceriksizlik) ama 3-5 kisi var en azindan yakin oldugum, orada bir kahve icip konusacak kimsem olmazsa otobus duragina cokup aglarim gibi geliyor. hashtag dramaqueen.
0
pardonazbirbaksanız
(25.07.21)
valla turkiyede cok sosyal olanlar da avrupada cevre yapamayabiliyorlar, bu oranin kulturuyle vs ilgili. o yuzden oyle bir cevre yapamama bir eksiklik degil aslinda. turkiye gibi olmasini zaten genel olarak beklemeyin ama turkiye cok mu iyi?

edit: homesick zaten olursunuz hic yurtdisi uzun tecrubeniz yoksa. ama gelir gecer. uzun vadeli dusunmek lazim.
0
do you remember me
(25.07.21)
@do you remember me ne kadar surer homesick acaba? ay olmuyor deyip bir kac ay sonra donmemek lazim sanirim.
0
🌸pardonazbirbaksanız
(25.07.21)
Çok da güzel kurarsın.

Mesela benim Türkiye’de 1-2 arkadaşım ya var ya yok. Ama İsviçre’de (orada doğdum) buradakinden daha çok var. Her gittiğimde de yeni insanlarla tanışıyorum.

6 ay Malta’da bulundum, hayatımın en güzel aylarıydı sosyal olarak.

Ben şahsen kendimi Türkiye’ye bağlamak istemediğim için ne kız arkadaş, ne de normal arkadaş olaylarına girmiyorum. Biraz tuhaf bir yaklaşım ama burası bana hiç sıcak gelmiyor.

Olur yani, kurulur bence.
0
deveyidiken
(25.07.21)
Vallaha ben evli olmasam kesin daha cok bulurdum. Acikcasi spor salonundaki kisiler disinda pek insan yoktu muhabbet ettigim.
Simdi is yerinde iki tane yabanci arkadas var onlarla takiliyoruz cumartesi aksamlari. Düzgün şehre giderseniz expat/yabanci gruplari oluyor onlardan bulursunuz.

Onun dışında hobi vs edinirseniz ondan da bulursunuz. Ha belli yastan sonra ayni yakinlikta arkadas cok zor ama imkansiz değil.

Ama bu kadar kafaya takiyorsaniz böyle şeyleri homesick olma ihtimaliniz yapamama ihtimaliniz fazla, en azından bana göre. Yani 4 tane arkadas ile kahve iceceksiniz diye burada potansiyel kötü bir gelecek sahibi olmayi göz ardi edebiliyorsaniz yapamazsiniz. Terazide hangisi önemli bakarsiniz.
0
logisticsmanager
(25.07.21)
@logisticsmanager omrumun sonuna kadar orada hayat kuracagimi sanmiyorum zaten ama deneyimlemek istiyorum bir kac yil da olsa, sonrasina sonra bakarim. potansiyel kotu gelecek tanimi kisiden kisiye degisir sanirim, benim icin akil sagligim, huzurum nerede daha iyiyse orasidir.
0
🌸pardonazbirbaksanız
(25.07.21)
sosyal olan daha cok zorlanir.
0
durgunfoton
(25.07.21)
Kişiden kişiye göre değişir tabii ama bence "ya bir gidelim 1-2 yıl takılalım sonrasına bakarız" diye o kadar prosedürle belgeyle otla bokla uğraşılmaz (İş başvurusu, iş görüşmesi süreçlerinin stresine hiç girmiyorum bile.) Benim yaşadığım ülkede neredeyse her resmi kurumun İngilizce sayfası ve online servisi olmasına rağmen baymıştım, Almanya bu açıdan daha da kötü.

Yurtdışına gönüllü hariciyecilik yapmaya gitmemiş kendi halinde ortalama bir insansanız pek bir sorun yaşamazsınız. Sektöre ve ülkeye göre değişir tabii ama genellikle ilk geldiğiniz zaman çalıştığınız şirketteki insanlar epey yardımcı oluyor. Zaten şirkette, yaşadığınız apartmanda vb. habire sosyal etkinlikler olduğu için bir yerden sonra sosyalleşememek imkansız hale geliyor.
0
bruce mclaren
(25.07.21)
@bruce mclaren iste o kadar sosyallesmek bile yeterli olabilir benim icin, insanlar arkadas canlisi olursa, nezaket norm halindeyse - tanimadigin insanla ayakustu 5 dk sohbet edebiliyorsan gelisiguzel mesela. min sosyallesmeye tamamim yani. ama bazi izledigim almanyada hayat videolarindaki insanlar kahve icmek icin bile birini bulamadiklarini, yani arkadas edinsen bile kultur farkliligindan oturu hadi gel musaitsen bir kahve icelim tarzi spontan planlari yapamadigini belirtmisti. sinsi irkcilik mi denir artik kultur farkliligi mi bilmiyorum ama, hissetirilirse rahatsiz olabilecegim durumlardan cekiniyorum. ay aman neyse gitmeden bilemeyecegim bir endise bu ama, herkes de durumu farkli yasayabilir. gidip yasadigin mahalle, is cevresi falan herkesin deneyimini bambaska kiliyordur.
0
🌸pardonazbirbaksanız
(25.07.21)
Kapı tutarken selamlaşmak, markette sırada beklerken goygoy yapmak gibi şeyler insanlarının soğukluğuyla ünlü Kuzey Avrupa'da bile epey yaygın (büyük şehirler için konuşuyorum)

Kendimi o kahve içme teklifi edilen Alman'ın yerine koyuyorum: Eşimle veya kız arkadaşımla zaman geçirmek varken, bahçemle uğraşmak varken ya da evde yemek yaparken kafa dinlemek varken neden random bir kahve teklifini kabul edeyim ki? :)

Türkiye'de yaşarken hiç reddedilmemiş, ekilmemiş veya insanlarla frekansı uyuşmamış gibi davranmanın bir alemi yok bence.
0
bruce mclaren
(25.07.21)
Sosyal olan biri daha çok zorlanır bence. Türkiye'de çok sosyal olmayan biri zaten
0
evandro roncatto
(25.07.21)
Üstteki cevap yarım kalmış mobil olduğum için silemiyorum kusura bakmayın.

Sosyal olan biri daha çok zorlanır bence. Türkiye'de çok sosyal olmayan biriyse zaten Avrupa'da da ilk etapta sosyalleşememek problem olmayacaktık. Fakat sosyal biri için durum daha kötü bence. Bilmediğin bir ülkeye bir "yabancı" olarak gidiyorsun ve sosyalleşme ihtimalin ilk başlarda kolay değil. Daha büyük bir şok yaşayabilir sosyal olmayan birine göre.
0
evandro roncatto
(25.07.21)
orda da iki üç türk bulursun yeter sana. bu şartlarda tez elden evlenmeni tavsiye ederim. çoluk çocuk vs derken hissetmeyeceksin artık bunu
0
photo85
(25.07.21)
Bence en buyuk sikinti sosyal olmamaktan ziyade erkek arkadasinizla gitmeniz. Genelde gozlemim ciftlerin birbirlerini kisitladiklari. Gittiginiz yerde erkek arkadasinizi evde birakip is yerinden veya okuldan insanlarla gorusmeniz zor olacak. Bir cok seyi beraber yapmaniz beklentisi olacak, zamaninizin buyuk bir kismini erkek arkadasinizla gecirmeye mahkumsunuz, haliyle entegre olup kulture alisma, arkadas edinme falan firsatlariniz azalacak.

Ayni sekilde bekar olsaydiniz gittiginiz yerin yerlisi sevgili yapip onun ailesine ve arkadas ortamina girebilirdiniz. Oyle bir opsiyon da yok.
0
hot potato
(25.07.21)
(12)

statüsüz bol para mı maaşlı prestijli meslek mi?

montakristokondu
ilk seçenek; dijital sektörlere usd ile freelance işler yaparak tr şartlarında değişken yüksek maaş fakat toplumsal statüsüzlük ve sosyal çevre yok.ikinci seçenek; tr standartlarında orta-üst sabit maaş, devlette ömürlük prestijli memurluk.paranın satın alamayacağı bazı şeyleri düşünüyorum ikinci se
ilk seçenek; dijital sektörlere usd ile freelance işler yaparak tr şartlarında değişken yüksek maaş fakat toplumsal statüsüzlük ve sosyal çevre yok.

ikinci seçenek; tr standartlarında orta-üst sabit maaş, devlette ömürlük prestijli memurluk.

paranın satın alamayacağı bazı şeyleri düşünüyorum ikinci seçenek ağır basıyor fakat ilk seçeneğin verdiği özgürlük de acayip bi şey.

siz bu ikilemde kalsanız nasıl bir tercih yapardınız?
özet: hali hazırda ilki devam ediyor ikinci tercih aşamasında.
0
montakristokondu
(25.07.21)
sürdürülebilir olacaksa ilk seçenek. 3-5 yıl sonrası için umutsuzluk varsa ikincisi.
0
sanal uyku
(25.07.21)
Para her şeyi satın alıyor. Artık kadınlar sanayideki ustayla takılıyor. Paraya bak derim.
0
integrative
(25.07.21)
süreklilik varsa ilk. yoksa da ilk. sonra ikincisine geçerim iş biterse.
0
jelly bear
(25.07.21)
ikinci secenege istedigin an transfer olabilirsin gibi, titrsiz de olmayacaksin ki isleri freelance yapman seni statusuz yapmaz, cevren az olur evet de 3-5 sene calis dunyaligini yap bence. tr ekonomisinde orta maasla araba falan alinamiyor.
0
pardonazbirbaksanız
(25.07.21)
1. secenek. anca o biterse ikincisine gecilir +1

ayrica mesele statuyse, paran varsa ve tabi o parayi kendine de harciyorsan zaten statu sahibi gozukursun ki.
0
Kittie
(25.07.21)
prestijli memur diye bir şey olduğunu düşünmüyorum

bizim akrabalar full memur hepsi en top devlet yerlerinde müdür vs çalışıyor, düz insan biz dahil kimselere bir faydaları yok.
0
duyurukullanıcısı
(25.07.21)
Prestijli memurluk ne ki?
Su an heralde "vay anasini" diyecegim memur tipi meslekler;
Nato, avrupa birligi gibi şeylerde calismak.
Buyukelcilik vs gibi yurtdisi işlerde üst seviyelerde calismak
Savunma bakanligi vs gibi gizlilik vz gerektiren yerler

Onun dışında bilmem ne dairesinde başkan olsa bile banane derim.
0
logisticsmanager
(25.07.21)
Hocam para nerdeyse oraya yanla,

Ayrıca prestijli memurluk diye bişey yoktur, memurluk düzlüktür, ha bürokratlık diyorsan o ayrı ama onuda sana zaten yedirmezler. Kamuda bilginin, birikimin kalifiye olmanın bir önemi yoktur, Elon Musk bile ben T.C. ye hizmet edeceğim bu işleri bıraktım desin alırlar nüfus müdürlüğüne atarlar bütün gün fotokopi çektirirler adama.
0
paramolacak
(25.07.21)
prestijli memurluk diye bir şey yok. prestij diye bir şey yok. para hocam gerisi teferruat. "prestijli" meslek sahibi biri olarak yazıyorum.
0
benevolent sun
(25.07.21)
prestij ve statü dediğin cebindeki paraya bakıyor maalesef bizde.
ama sizin seçenekleriniz arasında bir fark var: her ikisi de paralı iş. biri riskli öteki garanti. dolayısıyla garantili ve paralı olanı seçerim. (seçme nedenim prestij değil ömürlük maaş ve emeklilik garantisi olur) ayrıca ikinciyi de bi şekilde yaparsınız arada Not: 657ye aykırı ise ben karışmam :)
0
photo85
(25.07.21)
Statüsü havalı meslek dediğiniz şey çoğu zaman insanlara az maaşla çok iş ittirme üzerine kurulu beyaz yaka işleri oluyor:)
0
anten
(26.07.21)
kariyer memuruyum yani yarının prestijli memur adayıyım. dünyaya yeniden gelsem asla bu yola girmezdim. parana bak hayatını yaşa. memur olup her türlü insanla konuşma zorunluluğuna girme. yorucu ve yıpratıcı. uzmanlığımı alıp başka işlere yönelmeyi düşünüyorum. kemal sunalın düttürü dünya filminde kızına söylediği "oku kızım oku da memur ol" sözüyle büyüyen memur çocuğuyum. olduk tamam ee noldu.
0
Hallegadola
(26.07.21)
(7)

psikolog ücretleri ne alemde?

nahtoderfahrung
s.b en son 6-7 sene önce yine ekşi duyuru'dan bir psikoloğa gitmiştim ve baya iyi gelmişti, kendisinin nickini unuttuğum için tekrar ulaşamadım, şuan tekrar bazı durumlardan dolayı gitmek istiyorum ama 6-7 sene önce saatine 150 lira civarı bir şey veriyordum şimdi 1000 lira olmuş mudur?
s.b en son 6-7 sene önce yine ekşi duyuru'dan bir psikoloğa gitmiştim ve baya iyi gelmişti, kendisinin nickini unuttuğum için tekrar ulaşamadım, şuan tekrar bazı durumlardan dolayı gitmek istiyorum ama 6-7 sene önce saatine 150 lira civarı bir şey veriyordum şimdi 1000 lira olmuş mudur?
0
nahtoderfahrung
(25.07.21)
500 taş.
0
oberon
(25.07.21)
450'den basliyor, 750-1000'e kadar yolu var. 500 civariydi benim tanidiklarim bir kac ay once.
0
do you remember me
(25.07.21)
İstanbul'da özel bir hastanede şu an 350 lira.
0
cancoskn
(25.07.21)
Antalya'da bilindik bir klinik için (fiyatı öğrenince gitmedim, sadece bilgi aldım), ilk görüşme 20dk ve 400tl. İlk görüşme sonrası size en uygun terapisti belirliyorlarmış ve en başta ayda en az 4 kez gelmenizi istiyorlar (her seans 500tl) ve ücreti peşin/kredi kartı ile alıyorlar.
0
mrtkp1234
(25.07.21)
psikoloji eğitimi veren üniversiteleri bir araştırın. hocaları bazen çok iyi çıkıyor.
0
Techsavvy
(25.07.21)
İstanbul'da Beylikdüzü taraflarında 300 civarına da bulabilirsiniz. bölgeden bölgeye farkediyor, bu psikologun kötü olduğu anlamına da gelmiyor sadece arz talep meselesi. Nişantaşı'nda bir yere giderseniz 500den aşağıya bulmak oldukça güç olacaktır mesela. Ayrıca özel hastaneler de bireysel hizmet veren psikologlara göre daha uygundur; 350 lira civarına bulabilirsiniz.

Psikologspor.
0
fraise
(25.07.21)
çok yüksek. mümkünse delirmeyin. hem fakir hem de psikolojik destek ihtiyacı içinde iseniz delirebilirsiniz de tabii bu şartlarda.
(bu arada deli sözcüğünü mizahi olarak kullandım lütfen kızmayın.)
psikiyatristim 700 tl olmuş. vergi ödediğini de sanmıyorum. randevu için 1 ay sırada bekliyorum. güzel para. günde 10 danışan baksa ohh.
psikolog arkadaşım 400 gayme alıyor
bu şartlarda senede 2 kez randevu alabiliyorum sadece. öyle ayda 2 seans 4 seans gibi bir dünya yok ne yazık ki fakirler için
0
photo85
(25.07.21)
(4)

Sinif arkadaslarimin kiskanc davranislari

you are my lethe
Herkese selamlar,Eksi ahalisi beni bir suredir geceleri uyutmayan, bazen aglatan bir sorunum var. Yurtdisinda master yapmaktayim ve birlikte master yaptigim grup arkadaslarim/sinif arkadaslarimin kiskanc davranislarindan dolayi golgede birakiliyorum, aptal konumuna konuluyorum. Konuya direk girmeden
Herkese selamlar,

Eksi ahalisi beni bir suredir geceleri uyutmayan, bazen aglatan bir sorunum var. Yurtdisinda master yapmaktayim ve birlikte master yaptigim grup arkadaslarim/sinif arkadaslarimin kiskanc davranislarindan dolayi golgede birakiliyorum, aptal konumuna konuluyorum.

Konuya direk girmeden size arka plani kisaca anlatayim. 28 yasindayim, okuldan mezun olur olmaz buyuk bir sirkette calismaya basladim, 5 yildir calisiyorum. Bu sure boyunca da kopek gibi calistim ve oldukca basarili oldum. Sirket icerisinde ve global olarak aldigim odullerim var. Bir suru farkli poziyonda calismisligim var. Turkiyede, avrupada ve bir suru ofiste calistim. En son olarak sirketim bana yurtdisinda master yap, masraflari biz karsilayalim sonra isine don dedi. Bende kabul ettim.

Su an yurtdisinda master yapiyorum ve her sinifta birlikte calismak ve proje hazirlamak zorunda oldugumuz gruplar var. Kendi grubumda bir fikir paylastigim zaman cogu zaman gormezden geliyorlar. Yaptigimiz projelerde benim kisimlarimi kafalarina gore degistiriyorlar. sunum yapacagimiz zaman benim anlatacagim kisimlari elimden aliyorlar. guzel bir proje geldigi zaman kesinlikle bana vermiyorlar. biraz sitem ettigimde de hep ayni seyi soyluyorlar "senin isin buradan cikinca hazir, bizim is bulmamiz lazim o yuzden kendimizi gostermemiz lazim. biraz bencil olmayip bize destek olsan olmaz mi?" onlara oranla daha guclu bir is gecmisim oldugu icin ilk basta anlayisli davrandim ancak artik patlama noktasina geldim.

okuldaki hocalardan biri gecen gun start-up'inda is teklifinde bulundu ve konu benim 5 yil boyunca calistigim uzamnalik alanim oldugu icin kabul ettim. hocayla anlasmamiz da su yondeydi, analitik birimini sen yonet (yonetim dedigimiz de stanforddan bir hoca var, onunla baglantida olup, koordinasyonu ben saglayacagim) ve x projesini sen surdur. start-up'in basindaki kisi (benden daha az tecrubeli) inatla beni whatsapp grubuna eklemiyor, analitik birminin koordinatoru degilimde sanki calisaniyim gibi davraniyor ve x projesini yapmama izin vermiyor.

gercekten ben insanlar tehdit edildigini hissetmesin, moralleri bozulmasin diye elimden geldigince ilimli davranirken artik bu sekilde muamele gormekten yoruldum. sizlerin de fikirlerine ihtiyacim var. nasil devam edeyim bundan sonra, iliskilerimi nasil tutayim bana akil verin lutfen.

tesekkurler,

okul ispanyada business school. %50 latin amerikali, %25 avrupali, %25 ortadogulu.
0
you are my lethe
(25.07.21)
kendini çok ezdirip ezik göstermişsin, bi yerden sonra insanlarda bunu "işi hazır olduğu için çok aktif olmaması gereken biri" olarak değil de ezik biri olarak görmeye başlamış seni. bu kadar geride durmanın pasif durmanın manası ne anlamadım. yeri geldiğinde bunu ben yapacam diye masaya vurmak gerekir. senden daha geride olabilirler ama sen onlar gelişsin diye yoldan çekilmeye çalışmısşın.

insanları görmemeye, dediklerini umursamamaya bak projeler vs haricinde. taktik anlayış vs salla gitsin. x işi var, bu işi ben yapacam de geç. seni gruba almayan kişiye de mesajı çakıp "kardeşim dalga mı geçiyorsun?" deyip gruba girdikten sonra da ağırlığını koymaya bak. bu işler böyle yürüyor maalesef.

bu arada ülke ve sınıftakilerin etnik kökenini de yazarsan daha mantıklı yorumlarda gelebilir. almanya'da almanca bir okul muuu abd'de international öğrencisi bol okul mu?
0
avatar is back
(25.07.21)
senin isin buradan cikinca hazir, bizim is bulmamiz lazim o yuzden kendimizi gostermemiz lazim. biraz bencil olmayip bize destek olsan olmaz mi?

Sen de:
- bencillik sizde ki, fikir paylastigim zaman cogu zaman gormezden geliyorsunuz. guzel bir proje geldigi zaman kesinlikle bana vermiyorsunuz. Benim işimin hazır olması, sizin gibi başkalarının hakkını yemek önünü kesmekten dolayı değil.
Sizin gibi olsaydım şu an bende başkasını ezmekle meşgul olurdum diyebilirsin.

Doğruya doğru.
Böylelerinin birbirine yakın durmasına bakma en ufak bir menfaatte ya da gerilimde birbirlerini satabilirler.
Sadece öğrenim değil iş hayatı da öyle zaten. Hırs denilen şey öyledir ki kişi kendi adına hak, kural,hukuk, etik, ahlak tanımaz.
Bu zamanda insanların temel amacı makam, mevki odaklı. Dikkatli bakın görevini hakkıyla yapan ve alanında bilgili çok az kimse var. Adının önünde prof. ünvanı olanlar da dahil.

"bizim is bulmamiz lazim o yuzden kendimizi gostermemiz lazim." daha ilk anda hak yemeyi biliyorsa iş bulduğunda ve alanında (artık her nasılsa) yükseldiğinde neler yapabileceklerini sen düşün.

Merhamet etmeyene, merhamet edilmez.
0
Erva
(25.07.21)
madem isinde iyisin, parmaginda oynat bunlari, mesela sunum yaptiktan sonra sorularinla boz. vs.
biraz kendi durumuma benzettim, ben bekliyorum cunku bi tane ögrenci kaldi onun doktora sinavina girmem lazim. hocalarla aran iyi olsun gerisini bosver, firsatini buldugunda da ezikle.
proje icin de, vermelerini bekleme, sonucta biz ortami bilmiyoruz ama birse diyen olursa senin lafinla mi proje sececem de gec, hic orali olma.
0
durgunfoton
(25.07.21)
şunu asla unutma ortadoğulu zaten türkü kıskanır. avrupalı kendini üstün zanneder. latin amerikalıları pek bilmiyorum ama sanırım onlar da beyaz amerikalı olmadıkları için kendilerini her yerde zaten ispat çabası içerisindeler ve eziliyorlar. gözünü kulağını aç ve seni sabote etmeyecek tiplerle yakınlık kurmaya çalış. ama arkanı da her zaman kolla. entrika kokusu alırsan da güvendiğin seni sevdiğine emin olduğun ve adil davranacağını düşündüğün bi hocana dertleşir gibi isim vermeden konuyu aç ki ilerde bunlar puştluk yaparsa hocalar durumu bilsin. Şunu aklından çıkarma bunların hepsinde sana karşı zaten düşmanlık var. Hem Türk hem Müslümansın hem de onlardan başarılısın. Senin ülkene borcun oraya kıvılcım olarak gidip ülkene alev topu olarak geri dönmek. kimseye ACIMA.
0
photo85
(25.07.21)
(8)

Kafalar karışık

Karmaşıklık
İlk defa doğru düzgün bir ilişkim var ve dışarı çıkınca dengemi şaşırıyorum. Birisi kız arkadaşıma bakınca ayarsız düşünceler içine giriyorum ve genel olarak atarım yoktur zaten. Ya hep ya hiç bilinciyle hareket eden bir insanım. Birisi bakınca hemen gidip dalasım geliyor. Birine dalmak için neyi be
İlk defa doğru düzgün bir ilişkim var ve dışarı çıkınca dengemi şaşırıyorum.
Birisi kız arkadaşıma bakınca ayarsız düşünceler içine giriyorum ve genel olarak atarım yoktur zaten. Ya hep ya hiç bilinciyle hareket eden bir insanım.

Birisi bakınca hemen gidip dalasım geliyor.
Birine dalmak için neyi beklemek lazım kestiremiyorum. Ya da dalmak gerekli mi? Dalsam kız korkudan aklını kaçırır bir de öyle bir şey var.

Sırf bu düşünceler yüzünden görüşmekten soğudum.
Nasıl ortayı bulacağım?
Aslında kavgadan da korkan bir insanım çünkü geçmişte yani ergenken iki kişiyle kavga ettiğimde birisi sağır oluyordu birisi baygınlık geçirdi. Çok korkmuştum bir şey olacak diye.

Ne yapayım ben?
0
Karmaşıklık
(25.07.21)
sözlü ve elle taciz olsa bile çok dikkat etmek lazım.
yani biri laf attı diye on kişinin arasına tek kişi dalmak hem kendi hayatınız hem de kızı orada yalnız bırakmak ve olayların sarpa sarması açısından mantıklı değil mesela.
bu tip olaylar zamana, mekâna, kişilere vb. göre değişkenlik gösterir sonuçta.

önemli olan kimin kime baktığından ziyade, yanınızdaki kadının sizinleyken kendini rahat ve güvende hissetmesi.
odak noktanız o olursa etrafa fazla takılmazsınız bence.
0
blatta hiberna
(25.07.21)
Ben etrafa odaklanmaktan anı kaciriyorum işte sürekli. Anlamsız
0
🌸Karmaşıklık
(25.07.21)
Valla şu tavır geçen gün sözlükte de gündem olan "karıma orkid diyemezsin" şeklindeki saçma tavrın bir üst versiyonu gibi. "Millet bakınca dalasım geliyor" nasıl bir düşüncedir. Ne yapsın millet ikinizin geçtiği her yerden kafasını mi çevirsin? Hani olay öyle taciz boyutu falan olsa tepki göster tabii de sadece bakma olayına falan dalmaya çalışma çok saçma.

Bir de açıkçası ben bu yazıdaki tavrın pasif agresif ve özgüveni çok düşük birisi tarafından gösterileceğini düşünüyorum. Öyle "kavga etmekten korkuyorum çünkü milleti hastanelik ediyorum" şeklindeki ifadeler de çok sallamasyon gibi duruyor ona da değinmeden geçemedim bu arada.
0
j r r tolkien hayrani
(25.07.21)
bahsettiklerinizin sevgilinizi yanınızda güvenli hissettirme isteğiyle alakası yok. bana kalırsa sizin sorununuz, toyca bir kıskançlık. anlıyorum ki gereken ilişki tecrübesine ve ilişkiyi devam ettirme olgunluğuna sahip değilsiniz. bu hislerinizden sorunu doğru tespit ederek ve asıl sebebe odaklanarak kurtulabilirsiniz.

benim demek istediklerimi çok daha açık bir şekilde yazdığı için de @j r r tolkien hayrani +1
0
vestasy
(25.07.21)
jrrth +1

bu ergen tavrı derhal bırakman gerek. insanlar birbirine bakar. ne demek dalmak?
0
himmet dayi
(25.07.21)
Dümdüz bakmaktan bahsetmiyorum. Dönüp dönüp bakanlardan bahsediyorum
0
🌸Karmaşıklık
(25.07.21)
Gerçekte durum bu değil muhtemelen ama bu yazı özgüven sorunu yaşayan bir ergenin yazacağı şeyler gibi görünüyor.

Bu hallerini dışa vurduğun senaryoda aklı başında herhangi bir kadın muhtemelen ayrılmak isteyecektir. Taciz gibi bir duruma müdahale etmek başka ama "sevgilime bakan oluyor, dalmak istiyorum" falan bunlar medeni bir toplumda yeri olan şeyler değil.

+jrr tolkien hayranı
0
cay koy geliyorum
(25.07.21)
Psikolog desteği alabilirsin. Kıskançlık ve öfke kontrolü ki sanki altında özgüven noksanı var
0
photo85
(26.07.21)
(17)

komşularınızın yüksek sesinden ne kadar rahatsız oluyorsunuz?

asisamus
ve ek soru - uyarıyor musunuz?ben aşırı rahatsız oluyorum. yan apartman bizimkine çok yakın, şimdi kapı pencere de açık; yan binadaki bi evde 'parti' veriliyorsa müzik - ses direkt evimin içinde.dün akşam yine yan balkonda rakı sofrası kurulmuş şarkılar türküler söylenirken -saat 11 civarı- çıkıp ba
ve ek soru - uyarıyor musunuz?
ben aşırı rahatsız oluyorum. yan apartman bizimkine çok yakın, şimdi kapı pencere de açık; yan binadaki bi evde 'parti' veriliyorsa müzik - ses direkt evimin içinde.
dün akşam yine yan balkonda rakı sofrası kurulmuş şarkılar türküler söylenirken -saat 11 civarı- çıkıp bağırdım sessiz olun biraz lütfen diye. evde de arkadaşım vardı 'aman nolcak eğleniyolar işte' falan diyo.
sessiz sakin mahallede bu kadar rahat olunur mu ya? ben mi abartıyorum?
0
asisamus
(25.07.21)
%100 haklısın ama ülkemizde sonuç alamazsın.
polis, dava açmak falan pek işe yaramıyor.
evi değiştirme imkanın varsa evi değiştir, en üst kattan tut.
0
aslindasorunumpsikolojik
(25.07.21)
Tatil zamani 11deki sese rahatsiz olmak biraz abartmak evet
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(25.07.21)
Rahatsız oluyorum ama apartmanda yaşamanın normal ve zorunlu bir parçası olarak kabul ettiğim için abartı bir durum olmadığı sürece kimseye sessiz olun demiyorum.
0
kobuzchu kiz
(25.07.21)
Ust katimda surekli kavga gurultu var. Cok rahatsiz oluyorum. Kavga sesine tahammul edemiyorum.
Obur taraftan avludan da muzik sesi geliyor. Ama nasil kro kro muzikler. O da rahatsiz ediyor.
Cozumu guzel bir kulaklik almakta buldum.
0
nax
(25.07.21)
Bence de abartmışsınız. Her gün oluyorsa sorun tabi ama haftada bir ayda bir normal şeyler bunlar. Sese karşı bu kadar duyarlı insanların (ki ben de öyleyim), gidip köye dağa falan yerleşmeleri lazım. Şehir hayatı gürültülü bir şey. Yani komşuyu çözdün, bunun ezanı var trafiği var sokak köpeği havlaması var, hangi birinden kaçacaksın.
0
plutongezegendegilmi
(25.07.21)
abartmıyorsunuz. yasalar bunun için var, 9'dan sonra apartmanda gürültü yasaktır. tatil kime göre tatil? herkes tatilde değil, insanlar sabah kalkıp işine gitti bugün. gün içindeki şehir gürültüsüyle akşam kendi evinde maruz kaldığın gürültü aynı değil. apartmanda yaşanıyorsa kurallara uyulmalı diye düşünüyorum. ben başıma iş almaktan korktuğum için uyaramıyorum o ayrı.
0
senzafine
(25.07.21)
İnanılmaz rahatsız oluyorum. Bu yüzden ev değiştirmişliğimiz var. Bu sabah 8de penceremin önüne park etmiş bir sığır son ses müzik açmış arabasını temizliyordu. Cama çıkıp uyarınca da ben agresif oluyorum. Adım emekli albaya çıktı:) insanların saygısızlığına tahammül edemiyorum.
0
suicides underground
(25.07.21)
Alt komşumuzun ergen çocuğu abartısız iki senedir her allahın günü ailesiyle kavga ediyordu. Sesi de kalınlaşmış apartmanı inletiyordu, nasıl rahatsızlık verdiğini size anlatamam. Biz peki bir şey yapabildik mi hayır. Uyarsan da insanlar düzelmiyor çünkü. Babam sadece çocuğun babasına kız kardeşiyle mi kavga ediyor sesleri geliyor diye sormuştu anlasın diye rahatsız olduğumuzu...
0
epleindebisous
(25.07.21)
Abartmıyorsunuz. İnsanların evlerinde işi var gücü var hastası var ders çalışanı var. Kimse kimsenin bangır bangır müziğine tahammül etmek zorunda değil. Ben geçen gün bununla ilgili soru da açmıştım hatta. Gidip insan gibi konuşmayı denedim, işe yaradı neyse ki. İşe yaramasa ya şikayet edecektim ya da gecenin köründe arabesk açacaktım, başka yolu yok.
0
tamam sakinim
(25.07.21)
sokak sesine pek bir şey diyemem ama üst kat sesi çekilecek dert değil. üst katımızda mağara ayısı bir aile yaşıyor. çocukları bütün gün evi başımıza yıkıyor, kendileri de borazan sesleriyle sabahın köründe kafamızı şişiriyor. ayda yılda birse akşam 11'de normal ama her gün yapılıyorsa normal değil.
0
nothing in my way
(25.07.21)
Karşı komşu ile salonlarımızın duvarları bitişik. Evin babası evde olmadığı zamanlarda iki ergen kız son ses müzik açıp tepiniyorlar evde. Pandemi süresince her gün bu böyleydi. Sonuçta çocuklar dışarı çıkamıyor, okula gidemiyor, evde de yapacak pek bir şey olmadığı için ses çıkarmadım ama bazen aşırı abarttıklarında duvara tık tık vurduğum da oldu. Anladılar mı? Anlamadılar ama kapılarını çalmadım hiç. Bu kadar iç içe apartman dairelerinde oturup herkesin kütüphane sessizliğinde yaşamasını beklemek abes. Eğer arada bir yapılan eğlenceye tahammülünüz yoksa müstakil ev bakabilirsiniz. Gece 11'de ben evimde eğleniyorum diye bana bağıran komşum olsa zerre umursamam.

Özetle abartmışsınız.
0
himmet dayi
(25.07.21)
tam olarak himmet dayi +1

bir de kavga, gerginlik, çocuk tepinmesi dışında insanların gülüp eğlenmesi hoşuma gidiyor.
üst komşuya arkadaşları geldiğinde (ki pandemi nedeniyle zaten bir yıldır kimseden ses çıktığı yok) kahkaha seslerine bazen kendi kendime tebessüm ettiğim bile oluyor.
insanlar kendi evlerinde sohbet edip gülebilmeli tabii ki.
duvarlar ses geçiriyor diye fısır fısır konuşacak halleri yok.

balkon belki daha açık ama yine de evin bir parçası ve her gün olan bir gürültü de değil.

insan içinde yaşıyoruz, şehir kültürü buna belli oranda anlayış göstermeyi gerektiriyor.
o kadar da gergin olmamak lazım.
0
blatta hiberna
(25.07.21)
bir de şunu söylemek istiyorum.. müzik dinlerken dışarı çok gitmeyecek kadar da açıp dinleyebilirler. yani parti olunca son ses müzik anlayışı zorunlu değil. öyle tam teşekküllü parti için gecelik villa kiralayabilirler. ben kendim evde her gün müzik dinlerim çok da güzel bir ses sistemim var. bir gün komşum gelip duyuyoruz rahatsız oluyoruz demedi. dese çok utanırım. insanlar evde dinlenmek ister.
0
bronz böcek
(25.07.21)
Üst katta iki tane çocuk var. Bir şey demediğimiz halde anneleri çocukların çok gürültü yaptığını söyleyerek özür dilemişti. Zaten pandemi döneminde çocuklar eve kapandığı için sorun etmemiştik. Gerçi rahatsız olmuyoruz gürültülerinden. Herhangi bir şey dememiştik bu durumla alakalı.

Alt komşumuz ise rezalet. Sürekli televizyon seslerini çekiyoruz. Ve bunu sadece akşamları değil günün her saatinde yapıyorlar. İnanın sabaha karşı bile televizyon sesi çekiyoruz. Maç varsa yandık zaten. Annem mesajla uyarıyor zaman zaman ama sadece o an sesini kısıyorlar sonra aynen devam.
0
black holes in the sky
(25.07.21)
abartmıyorsunuz ama belli ki sorun bizde. kulaklıkla müzik dinlerken ders çalışanlar hatta uyuyanlar var. televizyon seslerinden uyuyamadigim zamanlarda teknoloji caginda yasadigima uzuluyorum ve kul hakki diye bir sey olduguna inanmak istiyorum. tasinma ihtimalim dogdugunda tek tek komsulari gezip televizyon izleme saatlerini sorasim var.
0
aokp
(25.07.21)
üst kat komşum gece 3te mobilya falan çekiyor bişiler çakıyor vs. uykudan sıçrasam da yalnız yaşayan yaşlı biri olduğu için şikayet etmiyorum. ama partili şarkılı türkülü ve her akşam tekrarlayan bişi olsa idi karakolu arardım heralde. gerçi ne yönetim ne karakol sallıyor bunları.
ama umarım alt kat komşumu da ben rahatsız etmiyorum. zira tvler açık ve hep kavga sesi var bizim dairede de.
sanırım kıstasım gelen sesin keyfi olup olmaması noktasında olurdu. keyfi gürültü yapılıyor ve tekrarlıyor ise abartmıyorsunuz
0
photo85
(25.07.21)
ben hiç rahatsız olmam şahsen. hatta hoşuma bile gidiyor, ne güzel işte canlı apartman diyorum. öbür türlü çıt çıkmasa bana daha rahatsız edici geliyor.
alt katımda üç günde bir tavla turnuvası yapılıyor. üst katımda da bir hanım topuklu ayakkabılarıyla yürüyor çoğunlukla.
ikisi de rahatsız etmiyor. özellikle üst kattaki hanımın ayakkanbısından gelen yürüme sesini çok seviyorum ne yalan söyleyeyim.
galiba fetişim var bilemedim :)
0
pangea
(26.07.21)
(16)

35 yaşındaki eşek kadar herif sinema tv okur mu?

yuyu
Halim vaktim yerinde. Üni sınavına girdim. Bölüme puanım tutuyor. Kariyer is sahibi olmak için değil, hayatıma renk katsın diye okumayı düşünüyorum. Böyle girgirina Okurken de bi öğrencinin hakkini yemek istemiyorum. Boşver hic bulaşma bisey öğrenmezsin ustelik çoluk çocukla kafan götürmez mi diyors
Halim vaktim yerinde. Üni sınavına girdim. Bölüme puanım tutuyor. Kariyer is sahibi olmak için değil, hayatıma renk katsın diye okumayı düşünüyorum. Böyle girgirina Okurken de bi öğrencinin hakkini yemek istemiyorum. Boşver hic bulaşma bisey öğrenmezsin ustelik çoluk çocukla kafan götürmez mi diyorsunuz yoksa harika bi is mi yapmis olurum?

Iyi film eleştirisi yapabiliyorum. Senaryo yazmisligim var. Epey meraklıyımdır.

Cevaplar için şimdiden teşekkür ederim.
0
yuyu
(25.07.21)
Gir oku, bir öğrencinin hakkını ye ki rtvf okuyup hayatı kararmasin. Cunku sektörde mektepli orani %30 falan...
0
duster
(25.07.21)
Çok güzel ve keyifli olur ama çoğu 17-18 yaşında çocukların arasında yapamazsın. Kat kat önlerinde olacağın için manası olmaz pek çok şeyin. Bunun yerine güzel bir yüksek lisans daha mantıklı olabilir
0
avatar is back
(25.07.21)
Duster +1 Bi gencin hayatının kararmasına mani ol ve oku, sektörde kimse diplomaya bakmıyor.
0
euteamo
(25.07.21)
Kanka 30 yaşındayım. Hayatımda bir sürü saçma sapan hatam oldu. Ama sinema TV okumak gibi 4 yıl süren bir hatam olmadı. Allah aşkına işine gücüne bak. Yazıktır günahtır. 4 yıl california solucanı yetiştirme okusan daha iyi
0
allah yazdiysa bozsun
(25.07.21)
Emin ol seninle okuyan öğrenciler bile bu işsizin ne işi var burada diyecek. ona göre. Bizde de vardı yaşça büyükler
0
olaylar olaylar
(25.07.21)
amacın ne yapmak? film çekmekse sinema okumana gerek yok.
0
black mamba
(25.07.21)
Okur okumasına, yaşında da asla bişey yok. Gider uzun süren tıp gibi bölümler bile okur. Ancak sinema tv (pek çok başka bölümde de olduğu gibi) tr de okunmaz. Hele şimdi hiiç okunmaz.
Akademiden bildiriyorum.
Düzenli şekilde güzel kurslara gidin veya yurt dışında okuyun çoğu yerde bedava.
0
rewlack
(25.07.21)
Okunur tabi neden okunmasın.
Mesela ben üniversiteye başladığımda epey yaşlıca ,ünlü bir öğrenci arkadaşımız rts den mezun oluyordu. İsmi Kemal Sunal'dı.
0
arenas
(25.07.21)
eğer teknik ve meslek öğreneceksen yüksek lisans olmaz. film kritiği yapacağım, işin sosyolojisiyle daha ilgiliyim filan dersen ancak. bunun dışında 35 yaşında lisans okumakla ilgili tüm olumsuz yorum ve ihtimalleri çöpe atabilirsin, halin vaktin de yerindeymiş. diğer yandan halin vaktin de yerindeyse iyi bi yer olması için araştırmaya zaman harcamanı öneririm... yurt dışındaki film okullarına da bakabilirsin. belki yüksek lisans düzeyinde teknik, iş öğretecek yerler de çıkar hatta. yine yurt dışında üniversite derecesi vermese bile eğitim veren kurumlara bakabilirsin. bir de okulunu okusan da okumasan da dışarıdaki atölyeler (film, fotoğraf) okuldan daha çok katkı sağlayabilir her anlamda.
0
snape i başından beri tanırım
(25.07.21)
eğer bitiremeyip cayarsan milletin hakkını yemiş olursun

o elemanda senden daha çok çalışsaydı
0
duyurukullanıcısı
(25.07.21)
halin vaktin yerindeyse okul okumak sıkıntı değil. Ama niye okuduğun önemli. Meslek için değil diyorsan anladığım kadarıyla tamamen işi sanatsal kaygılarla okuyacaksın. yani film kritiği sosyolojisi falan.

O zaman biraz sıkıcı gelebilir sadece. Çünkü bu bölümün amacı sinema sektörüne çalışan yetiştirmek olduğu için çok fazla teknik ders de olacak. Bu kısımlar ilgini çekmiyorsa sıkar.

Onun yerine online yabancı okullara bakın derim.
0
anten
(25.07.21)
Ben 34 yaşında Fransızca öğretmenliğine başladım böyle. Dil öğrenmek istedim, şehrimde de adam akıllı dil kursu yoktu, neden olmasın dedim girdim. Sınıfta 50 yaşında bir abla da var :) sınıf arkadaşlarımızda bize bayılıyor.
Yaşla ilgili sorun yaşamazsın, renk katsın diyorsan gayet okunur.
0
somethinginthewayshemoves
(25.07.21)
Sacma, cunku zaten ders icerikleri zaten cok rahat bos zamaninda makale, kitap okuyup ogrenebilecegin seyler. Universitenin amaci sosyal iliskiler kurmak, diger ogrencilerle ve hocalarla vakit gecirerek onlardan bir sey ogrenmek, etkinlikler vs.
Sen bunu yapmayacaksan, butun derslere gitmeyeceksen, fakultenin tozunu yutmayacaksan falan ne anlami var?
0
hot potato
(25.07.21)
oku zevkine. fuları da taktın mı.....üf.
0
Techsavvy
(25.07.21)
bekarsan ve yakışıklı isen epey eğlenceli olur çoluk çocuk gözüyle bakma kızlar hayran olur kesin :)
sinema tv okuyup iş bulabilen sayısı zaten az olduğu için kimsenin hakkını da yememiş olursun bence. okusa da işsiz kalacağı yüksek ihtimal. kaldı ki sen de zaten sınavı hak ederek kazanacaksın. (özelde okuyacağını düşünmedim. para vermeye değmez zaten.)
keyifle okuyunuz. hayırlı olsun mutlu olunuz
ülkede diploma enflasyonu var. şahsen benim duvarımda çerçeve asacak yer kalmadı ama iş manasında gram katkısı yok artık.. zevk alarak okuyan bir öğrenci olursa akademisyen de keyif alır diye düşünüyorum
0
photo85
(25.07.21)
Süper olur, istediğini yap
0
Mossy
(25.07.21)
(10)

bu kredi kartı işi mantıksız mı

Wasking
tek kredi kartı kullanıyorum ve durumuma göre en az asgarisini ödüyorum. bazen tamamını bazen %75i. hesap kesiminden sonra ilk harcamayı yapmadan hemen önce, asgariyi ödeme tarihi geçmeden elbette artık duruma göre.ardından 20 liralık alışveriş yaptısaysam hemen 20 lira kart borcu ödüyorum. 100 harc
tek kredi kartı kullanıyorum ve durumuma göre en az asgarisini ödüyorum. bazen tamamını bazen %75i. hesap kesiminden sonra ilk harcamayı yapmadan hemen önce, asgariyi ödeme tarihi geçmeden elbette artık duruma göre.

ardından 20 liralık alışveriş yaptısaysam hemen 20 lira kart borcu ödüyorum. 100 harcarsam 100 vs böyle anlık karttan ödeyip en kötü gün sonunda harcanan kısmı ödüyorum.

eğer o ay ilk etapta anca asgarisini ödemişsem ve bu harca öde sonrası param tükenmiş gibiyse karttan harcamayı kesip kartı hesap kesimine kadar kullanıma kapatıyorum.

bu olay bazı arkadaşlarıma göre mantıksız. kartta limit neyse oraya kadar kullanıp eldeki nakiti tutup hesap özeti geldiğinde ödemek daha iyi diyorlar. kimi de kart kullanma nakit varsa nakit harca diyorlar. ancak kartın fena olmayan avantajları var benim için.

yanlış mı kullanıyorum bu şeyi?
0
Wasking
(25.07.21)
psikolojik kontrolle pratiklik arasindaki cizgi sanirim seninki.

yani bir yerde arkadaslarin hakli, kredi sana verilmis bir hak. alisverisi yapar yapmaz nakitini elden cikarmak yerine mesela hesap ozeti gunune kadar butun parayi faizde tutarsan sana ekstra para kalir. sen o faizden feragat edip "kafam rahat etsin" diyerek hemen bankaya veriyorsun. muhtemelen o parayi harcamaktan korkuyorsun.

burada onemli olan hesabini kitabini yapabilen, kendini tutabilen biri misin? bazen asgariyi odeyecek durumda kaldigina gore muhtemelen kazandigindan fazlasini harcayan birisin, yani tehlikeli sular. eger disiplinli bir sekilde her alisveris yapisinda o parayi gunluk faiz hesabina atsan ve DOKUNMASAN, gunu geldiginde oradan odesen senin icin daha karli. kart limitine gore bu meblag ugrastigina degmeyebilir tabii. ama zaten asgari yatirip faiz odeyen birisin, en azindan odedigin faizin bir kismi cikar.

kartin sana getirdigi avantajlar odedigin faizden fazla mi? hic hesapladin mi? eger fazla degilse karti direk kapatip debit kart ile dolasmak daha mantikli senin gibi biri icin.
0
robokot
(25.07.21)
Asgarisini odersen kalan borca faiz binmiyor mu?
Bunun ne faydasi var anlamadim bosuna ekstra para odeyip duruyorsun faiz yuzunden.

Devamli asgari odeyen biri borc batagina dusmustur, bir an once o karttan kurtulmalidir zaten.

Belki de kredi karti olayini yanlis anlamissindir, benim bir arkadasim yanlis anlamisti yillarca asgarisini odedi biz uyarana kadar.
0
divit
(25.07.21)
Kanka kusura bakma ama bu hesapla senin karda ya da kendi deyiminde avantajlı olduğun bir durum göremiyorum. Hatta yukarıda belirtildiği gibi zaten faize düşmüşsün. Ne karın olacak bundan? Ayrıca yarın birgun birsey olsa kredi cekemeyeceksin. Ayrıca ne yapmak istediğini de zerre anlamadım. Asgariyi ödeyip, o ayın borcunu bitirmeden neden daha son ödeme tarihine yaklaşık 40 gün olan sıradaki borcu ödüyorsun ki?
0
allah yazdiysa bozsun
(25.07.21)
Amaç elde nakit bulundurmayarak kontrol sağlamaksa nakit kart kullanılabilir harcamalar için, ben bu kullanımın mantığını anlayamadım.
0
(25.07.21)
Bu nasıl bir kullanma beynim yandı.
Kredi kartının asgarisini ödediğin zaman kredi notun düşer ve bir gün kredi ihtiyacıyla bankaya gittiğinde bu gerçekle yüzleşebilirsin. Bu şekil garip kullanımda da düşer bence.

Kredi kartını kullanman gerekiyorsa harcamaların sonunda borç geldiğinde o ayki ekstrenin tamamını ödemen gerekir. Fazlaya da gerek yok.

Kredi kartını nakit yerine kullanım kolaylığı şeklinde düşünüyorsan banka kartı da kullanabilirsin.
0
epitaf
(25.07.21)
kredi kartı kullanımında 1. kural ;
her ay borcun tamamını ödemektir.
eğer bunu yapamıyorsan faizden sürekli zarar edersin, kartı anında makasla kes çöpe at.
nakiti cebinizde 1 ay tutunca bitcoin alıp %5 kazanmayı falan bekliyor arkadaşlarınız sanırım. nakiti 1 ay cebinizde tutmak size hiçbirşey kazandırmaz.
0
aslindasorunumpsikolojik
(25.07.21)
sadece asgariyi ödemek kredi notunu etkilemez. kredi notun etkilenmesin diye asgari ödeme diye bir şey var zaten. bankanın keyfinden değil. sadece asgariyi öder ve harcama yapmaya devam edersen o delik kapanmaz. bankanın en sevdiği müşteri olursun. onun dışında bence kullanımında bir sıkıntı yok burada abartıldığı kadar.
0
Whily
(25.07.21)
asgari ödemenin kredi notuna etkisi yok. sadece sürekli borçlu olacağın için kullanılabilir limitine etki eder.
0
Efoody
(25.07.21)
karttaki limit harcamanız için limit olarak görmeyin. giren para ne kadarsa o kadar karttan harcayın. ekstre geldiğinde de borcu komple kapatın.
0
biergarten
(25.07.21)
bir aylık nakitten yatırım olmaz. kart borcunun tamamını ödeyemeyenler ülkesindeyiz zaten. ama normal şartlarda kart sadece taksitlendirme kolaylığı için kullanılan bişi olmalı. ama biz fakir olduğumuz için ne yazık ki ay sonunu getirme aracı olarak görüp asgarisini ödeyerek yaşayabiliyoruz.
eğer yapabilirsen kart için en güzeli aylık ödeyebileceğin miktar kadar harcamak ve hepsini o ay ödemek veya mutfak masrafını aylık harcamanı nakit yapıp kartı sadece taksitli işler için kullanmak.
0
photo85
(25.07.21)
(12)

Dayı kızına çeyrek taksak ayıp olur mu?

ya ben lan neyse
yine bir düğün. büyük altın 3.500 olmuş. 4 kişilik aileye maaş ucu ucuna yetiyor. büyük altın takarsak o ay battık. çeyrek altın taksak ayıp olur mu? 5 bin maaşım var.edit: ben evli değilim. aileme bakıyorum.
yine bir düğün. büyük altın 3.500 olmuş. 4 kişilik aileye maaş ucu ucuna yetiyor. büyük altın takarsak o ay battık. çeyrek altın taksak ayıp olur mu? 5 bin maaşım var.

edit: ben evli değilim. aileme bakıyorum.
0
ya ben lan neyse
(18.07.21)
Burdan anladığım dayiniz büyük altın taktı size. Bence ayıp olmaz ama dayiyla olan samimiyete bağlı biraz. Ben olsam çeyreği takıp dayiya durumu anlatırdım.
0
ayakkokususeveninsan
(18.07.21)
Ayıp mı olur ?

Eğer aile geleceğiniz değilse ( ki o nasıl bir yüce ailedir öyle ) normal olan çeyrek takmak zaten.

Büyük altını anca kardeşim evlenirse takarım. Onun haricinde her türlü amca/dayı/teyze/hala oğlu veya kızına çeyrek gider.
0
paramolacak
(18.07.21)
Ceyrek yeterli. Herkes 200 takar olmus krizden dolayı :)
0
westblack
(18.07.21)
Tam takarsak açız diyorsun, hala soru sorman tuhaf :)

Bence çeyrek tabi ki, lafı olursa da (ki olmaması lazım) “keşke daha fazla olsa daha fazlasını taksaydık” diyip geç.

diğer akrabalar altın kemer takmayacak heralde bu kurda :))
0
bugun hava gunluk gureslik
(18.07.21)
Ekim'de düğünüm var. Bizim ailede teyze, hala, amca, kuzenler vs hep tam altın, bilezik ayarında şeyler takarlar. Dediğiniz gibi tam altın olmuş 3500 lira, teyzemlerden iki tanesinin, kuzenlerimin bazılarının güçlerinin yetmeyeceğini biliyorum; takmak için kendilerini zorlayacaklarini da.

Davet etmek için aradığımda hem ben, sonrasında annem özel olarak rica ettik. Hiçbir şey takmasaniz da olur, lütfen düğün için kendinizi sıkmayın önemli olan yanımızda olmanız diye. Dolayısıyla bence ayıp olmaz. Ülkenin durumu ortada. İnsan düğünde kim ne altını getirmiş diye bakmıyor ki, sevdikleri yanında olsun istiyor.
0
fraise
(18.07.21)
Gelenekler kendini güncelliyor rahat ol, eskide kaldı çok yakınların yarım altın tam altın takması falan. Çeyrek yeterli bence de.
0
j r r tolkien hayrani
(18.07.21)
Halanın çeyrek takması az evet ama tam taksak sç kalacağız diyorsunuz. İnsan halasının vaziyetini bilir diye tahmin ediyorum yapacak şey yok imkan çeyrekse takılması gereken çeyrek.
0
cilekli pasta
(18.07.21)
Kuzenimin evlilik kararı üzerine bu mesele bizim ailede de konuşuldu. Asla ayıp olmaz. Bizim ailede annelerin konuşup aldığı karar; büyük altın gibi herkesi zorlayacak, hediye eden kişiye tek seferde büyük bir maddi yük getirecek takılar-hediyeler verilmeyecek. Evlenen kişiye alınan eşyaları ödemeye yardım edilecek. Taksitlerde birbirlerine destek olacaklar gerekirse.

Keşke bunlar her ailede konuşulabilse.
0
chihirovekohaku
(18.07.21)
ee tabiki de doğrusu o! yıllar evvel benim de çeyrek takmam gereken yerde çeyreğin yarı fiyatına nakit takmıştım ama daha sonra işler yoluna girince neredeyse bir çeyreklik kadar ev hediyesi alıp gitmiştim. daha sonra bi ev hediyesi alırsın dert etme
0
avatar is back
(18.07.21)
Gram bile yeterli. Altın fiyatlarından herkes haberdar ne olacak ki.
0
suicides underground
(18.07.21)
Boşver bee dayı amca kızlarına kol kol bilezik taktık da noldu
Kendini düşün aileni düşün
Gram da olur
0
photo85
(19.07.21)
Gramı çak geç krizdeyiz. Nişanlıyım ben de yakında evlencem herkes gram takacak eminim. Napalım biz de nikah yapıp geçicez harcamalar az olsun diye. Adam olana çok bile
0
Hallegadola
(19.07.21)
(4)

SGK / SSK yok, aşı olamıyor muyum?

Stoneface
gelirim ve ancak bağlı olduğum bir kurum yok, aşı olmam mümkün degil mi?aşı randevusu aldım ancak gidince problem yaratırlar mı?
gelirim ve ancak bağlı olduğum bir kurum yok, aşı olmam mümkün degil mi?

aşı randevusu aldım ancak gidince problem yaratırlar mı?
0
Stoneface
(18.07.21)
Tabi ki problem olmaz.
0
suicides underground
(18.07.21)
Aşıdan hiç bir şekilde para vs talep edilmez. Özelde bile aşı olabilirsiniz. Sağlık güvencenizin olup olmaması mesele değil.
0
Ufuk
(18.07.21)
hic bir alakasi yok kafani takma.
0
robokot
(18.07.21)
Sgk yoksa bile aşı ücretsiz + aile hekimleri de ücretsiz tedavi ediyor .
Bu manada iyi hizmet veriyor devletimiz.
0
photo85
(19.07.21)
(16)

Bugün benim doğum günüm

Mossy
İyi dilekler kabul edilir ^-^
İyi dilekler kabul edilir ^-^
0
Mossy
(17.07.21)
Dgko <3
0
coca cola
(17.07.21)
Dgko
0
2027
(17.07.21)
kutlu olsun, nice mutlu yıllara.
0
blatta hiberna
(17.07.21)
Güzel yaşlar olsun o zaman
0
kisa
(17.07.21)
Doğum günün kutlu olsun.
0
himmet dayi
(17.07.21)
@gabe 26 bitti
0
🌸Mossy
(17.07.21)
doğum günün kutlu olsun ^^
0
black mamba
(17.07.21)
27'ler kulübüne hoş geldin:D Sağlıklı, mutlu ve huzurlu yaşların olsun.
0
Amaranta ursula
(17.07.21)
Dgko.
0
j r r tolkien hayrani
(17.07.21)
Allah sağlıklı ve mutlu yaşlar nasip etsin, doğum günün kutlu olsun.
0
John Bloor
(17.07.21)
Ya bu sıcakta doğulur mu hiç :)

Kutlu olsun, seneye unutma yine yaz kutlayalım. Bu süre zarfında da mükemmel bir senen olsun.
0
infernalcadre
(17.07.21)
@Amaranta ay alıştıra alıştıra söyleyin daha pek kabullenemedim 25ten sonrasını :D ama hoşbuldum diyelim kulüptenim artık ne de olsa

@infernalcadre yaz çocuğu olmak harika bence, her yıl yazıyorum bu arada :)
0
🌸Mossy
(17.07.21)
Doğum günün kutlu olsun Mossyyyyyy
youtu.be
0
Hallegadola
(17.07.21)
Bugün benim de doğum günüm :) güzel, mutlu, sağlıklı yıllar dilerim.
0
ziya özdevrimsel
(17.07.21)
mutlu yıllar!!
0
yatakdosek
(17.07.21)
Çoook mutluuu bir yaş diliyorum
Etrafında hep seni seven bi çok iyi niyetli güzel insan olsun
0
photo85
(19.07.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.