Giriş
(4)

Nemlendiriciler gerçekten faydalı mı?

you and me in paradise
SelamlarBu sabah bir kutu nemlendiriciye (Neutrogena) bakarken düşündüm de bu kimyasal kutusunu yüzümüze yedirip yüzümüzde bitiriyoruz. Bu gerçekten gerekli bir ihtiyaç mı? Ne bileyim gozeneklerimizi daha da tikamaz mi? Doğal yollarla yüzü nemlendirebilir miyiz? Evetse neyle? Bu uzun vadede mümkün d
Selamlar

Bu sabah bir kutu nemlendiriciye (Neutrogena) bakarken düşündüm de bu kimyasal kutusunu yüzümüze yedirip yüzümüzde bitiriyoruz. Bu gerçekten gerekli bir ihtiyaç mı? Ne bileyim gozeneklerimizi daha da tikamaz mi?

Doğal yollarla yüzü nemlendirebilir miyiz? Evetse neyle? Bu uzun vadede mümkün değil mi?
Siz kozmetik sanayi nemlendiricilerini kullanıyor musunuz? Hayirsa ne yapıyorsunuz?

Yağlı/karma arası bir cildim var. Sanki yağlı ciltleri çok da nemlendirmek gerekmiyor diye bir algı var bende. Ama insanlar arasında da yaşlanmayı geciktirmesi için kırışıklık oluşumunu geciktirdigi için nemlendirici kullanma eğilimi var.

Ne düşünüyorsunuz ne önerirsiniz?
0
you and me in paradise
(25.06.21)
kozmetik nemlendirici kullanmamaya özen gösteriyorum, kullanmak zorundaysam da nispeten daha kaliteli olacağına inandıklarıma gidiyorum.
Cildim için, sarı kantaron, badem yağı vs. kullanıyorum.
Yüzüm için de ordinary aldım.
0
lcha
(25.06.21)
Dermokozmetik ürünler kullanıyorum. Dermatolog ne derse onu sürüyorum kafama göre bir şey almıyorum. İçerik merak ediyorsam bu siteden kontrol ediyorum: www.cosdna.com

Piyasadaki doğal etiketi altında satılan hype ürünleri zamanında kullanıp cildimi bozdum. Argesi olmayan, test edilmeyen bir şeyi özellikle de evde yapılan DIY ürünleri kullanmam. Bir kaç kişiye iyi geliyor diye size de iyi gelecek değil. Bu videoda yeterince anlatılmış: youtu.be
0
jazzabel
(25.06.21)
dermokozmetik ürünleri araştırmanızı tavsiye ederim. yağlı citlerin de kullanabileceği güzel nemlendiriciler var. aha- bhalar, salistik asit içerikli ürünler sizin cilt yapınıza iyi gelecektir. şimdilik vitamin veya retinol kullanmanız ağır olabilir.
30 ml ürünler için çok para veriyoruz ancak ben faydalı olduğu görüşündeyim. belli markalar ve ürünlerim vardır onlar olmadan yapamıyorum artık. cilt genetikten iyi değilse iyi bakımla ancak kurtuluyor.

bu arada yüz için asla nivea, neutrogena gibi nispeten ucuz ve kolay erişilebilir gibi markalardan hiçbir zaman fayda almadım. dermokozmetik markaların yanından geçemezler.
0
kestane gürgen palamut
(25.06.21)
yağlı ve akneli bir cildim var ama nemlendirmeden asla olmaz bu yüzden zaten su bazlı yağsız kremler kullanıyorum.
gözenekleri asıl tıkayan bilinçsizce kullanılan yağlardır. mesela avakado-badem-hindistan cevizi ya da zeytinyağı gözenekleri aşırı derecede tıkar ama üzüm çekirdeği-kuşburnu ise tıkamaz ama bu yağlar da cildinizi nemlendirmez sadece nemlendirici vb kremlerin üstüne bariyer görevi görür dermatolog o şekilde anlatmıştı. ama piyasada kaliteli yağ bulmak da epey sorun. badenatural çok iyi kaliteli ama pahalı bence.
0
windymimas
(25.06.21)
(5)

İstifa Sonrası: İhbar Süresi vs Yıllık İzin

birşeylersoracağım
İstifa ettim.Kullanmadığım izin ihbar süremden fazla. Yani (8 hafta ihbar süresi - günlük 2 saat iş arama iznim) < Yıllık iznim.1. Çalıştığım şirket ihbar süremden yıllık izinlerimi düşmeyi kabul etti. Bunu istese yapmayabilir miydi? İsterse yıllık izinlerimin parasını verip beni orada 8 hafta tuta
İstifa ettim.

Kullanmadığım izin ihbar süremden fazla. Yani (8 hafta ihbar süresi - günlük 2 saat iş arama iznim) < Yıllık iznim.

1. Çalıştığım şirket ihbar süremden yıllık izinlerimi düşmeyi kabul etti. Bunu istese yapmayabilir miydi? İsterse yıllık izinlerimin parasını verip beni orada 8 hafta tutabilir mi?

2. İhbar süremi beklemeden çıktım diyelim. Yıllık izinlerim > İhbar sürem olduğu için, ben ihbar süreme uymadığımda ihbar tazminatını ödemek zorunda kalsam, yıllık izinlerimden alacağım parayla o ödemeyi yapabilir miyim? Karşılar mı bu tazminatı?
0
birşeylersoracağım
(25.06.21)
1-Yıllık izin paraya çevrilemez, ancak işten ayrıldıktan sonra kalan izinlerin parasını alırsın.
0
redlinetheturk
(25.06.21)
Ben 8 hafta daha çalışayım ihbarımı doldurayım diyebilirsin. İhbar süreni doldurduktan sonra kalan iznin ne kadarsa onun da parasını alırsın.
İhbar süreni beklemeden çıkmak yasal bir sorun oluşturur, hem erken çıkayım hem de izin ödensin onunla ihbar ödeyeyim konusu daha hukuki süreçleri kapsar. Orada işler çok 3-2 matematiği ile dönmez diye düşünüyorum.
0
lcha
(25.06.21)
işkanunu gereği yıllık izinler ihbar süresinden sayılmıyor ve paraya çevrilmiyor. kanuna bağlı kalacaksan izinlerini bitireceksin, sonra işyerine döneceksin ve ihbar süren başlayacak.

ama bazı işyerleri bunu paraya çevirebiliyor.
0
reanarchy
(25.06.21)
ihbar süresi sizin normalde çalıştığınızda maaşınızı alacağınız bir süre. kimse 8 haftalık ihbarı ayrılacak kişiye kolay kolay çalıştırmaz. sizin yaptığınız anlaşma şirket için çok kârlı olmuş. sizi zaten muhtemelen çalıştırmayacağı bir sürenin parasını sizden tahsil ediyor hem de size maaş vermemiş oluyor.
0
prodeq
(25.06.21)
Ofansif algilanmasin da sirket seni kaziklamis gibi.

Normalde 2 hafta calis yuru git denir, sonra kalan izinlerin parasi yatirilir.
Adam senin izinlerini ihbara sayip yok etmis. ustune ihbar yaptirmadigi icin maastan da kurtulmus.
0
divit
(25.06.21)
(6)

zeytin çekirdeğini çıkartırken eli yumruk yapmak

karayel
Bunu yapan var mı? Yoksa herkes çatalla mı hallediyor
Bunu yapan var mı? Yoksa herkes çatalla mı hallediyor
0
karayel
(25.06.21)
Küçükken görgü kurallarında zeytini neyle yiyorsan çekirdeğini de onunla alırsın diye okuduğumdan beri sistem aynı:
çatalla yediysem çatalla; elle yediysem yumruk.
0
lcha
(25.06.21)
zeytinin çekirdeğini tabakta çatal bıçakla saniyede ayırıp öyle yiyorum. yemek yerken ağızdan çekirdek çıkarmak falan acayip itici geliyor.
0
malheiros
(25.06.21)
çatalla zeytin çekirdeği çıkaracak kadar medeniyete ulaşamadım lol

düşündüm de etrafımda çıkaran da görmedim pek. komple medeniyetsiziz sanırım :d
0
jugador
(25.06.21)
elimle çıkartıyorum. yalnız yiyorsam ağzımdan direk tabağa :D
0
naksidil
(25.06.21)
Çatala çıkarmak daha çirkin değil mi? Ağızdan çatala koyarken herkes görür çekirdeği, ama avucuna çıkarırsan kimse görmez, masada da uygun bir yere yavaşça bırakılır.
0
John Bloor
(25.06.21)
John Bloor +1

Elimle usulca tabağın kenarına bırakıyorum.

Bazı zeytinler çatalı bırak dişle bile zor yeniyor, kahvaltıda onlar varsa yemiyor musunuz nasıl yapıyorsunuz? :)
0
chicha_v2
(25.06.21)
(8)

biontech ve alerji konusu

messina123
annemin ileri derecede ilaç alerjisi var. cumartesi günü için biontech randevusu aldık ama yazılanları okuyunca biraz endişelendim. yaptırmasak mı ki ne dersiniz?
annemin ileri derecede ilaç alerjisi var. cumartesi günü için biontech randevusu aldık ama yazılanları okuyunca biraz endişelendim. yaptırmasak mı ki ne dersiniz?
0
messina123
(25.06.21)
Takip eden doktoru ile konuşun mutlaka.
0
lcha
(25.06.21)
(git: 1477753)
(git: 1483056)
0
lemmiwinks
(25.06.21)
benim de ilaç alerjim var (nsaid türü ilaçların tamamına) 2012de kısa sürede hastaneye yetiştirilmesem ölüyordum. biontech oldum herhangi bi sıkıntı olmadı
0
melodi
(25.06.21)
sinovac olmak bence bu durumlarda daha mantıklı.
0
mikahakkinen
(25.06.21)
Bencesi sencesi yok bu işin, doktorunuza danışın lütfen.
0
montreal
(25.06.21)
!öncelikle tıbbı tavsiye değildir!

etrafımda ne kadar çeşitli şeylere alerjili ve çok hassas yapılı insanlar biontech oldu ama bir sorunla karşılaşmadı. bu biontech ve alerji konusu biraz sanki gereksiz öne çıkarılıyor.
0
nuisance
(25.06.21)
yarın annene bir şey olursa ama ekşide bir şey olmaz demişlerdi mi diyeceksin?

doktoruna danışacaksın tabii. hatta kendi doktorunun olduğu hastaneden alabilirsin randevuyu.
0
reanarchy
(25.06.21)
Benim de bemiks alerjim vardı. Yaş 28. Gerek hastanedeki hemşire, gerek twitter üzerinden sorduğum bir doktor biontech olmanda sakınca yok dedi. Ama ben riske atamadım sinovac oldum. Takip eden doktor varsa fikrini almanız en sağlıklısı.
0
hrvl
(25.06.21)
(5)

komşuya hakaret

jepa
şöyle bir şey takıldı kafama.. şimdi evinizde dinleniyorsunuz diyelim.. üst kattaki komşunuz da sabahtan akşama kadar devamlı gürültü çıkarıyor siz de dayanamayıp ayı, öküz gibi hakaretler veya direkt küfür ediyorsunuz tepki olarak. işte bu tepkiyi de tam o sırada apartmanda sizin kapınızın önünden
şöyle bir şey takıldı kafama..

şimdi evinizde dinleniyorsunuz diyelim.. üst kattaki komşunuz da sabahtan akşama kadar devamlı gürültü çıkarıyor siz de dayanamayıp ayı, öküz gibi hakaretler veya direkt küfür ediyorsunuz tepki olarak. işte bu tepkiyi de tam o sırada apartmanda sizin kapınızın önünden geçen o evdeki birisi duyuyor.

bunları direkt yüzüne karşı değil de kendi evimizde tepki amacıyla söylersek hakarete girer mi? bir dava konusu oluşur mu?
0
jepa
(24.06.21)
Ona söylemedim, televizyonda gördüklerime sövdüm dersin. Nasıl ispatlayacak?
0
himmet dayi
(24.06.21)
bi şey olmaz
0
lcha
(24.06.21)
yüzüne söylesen bile kanıt/şahit yoksa bir şey yapamaz.
0
jelly bear
(24.06.21)
sakın kabul etme. Burada biri şişko demiş, karakola ifade vermeye gitmiş.
0
gelmeistemem
(24.06.21)
Kendi evinde kime sovdugunden ona ne ?

Ayrica ona sovdugune emin olsa bile hicbir sey yapamaz.
0
Avoiding The Puddle
(24.06.21)
(3)

Biontech aşısının ardından kalp çarpıntısı peydah olan var mı? / Normal mi?

norules
selam. 1 hafta önce aşı oldum, olduğumdan beri devam eden bir çarpıntı hali var...aşı sonrasında benzer bir durumda olanlar var mı aramızda?
selam. 1 hafta önce aşı oldum, olduğumdan beri devam eden bir çarpıntı hali var...

aşı sonrasında benzer bir durumda olanlar var mı aramızda?
0
norules
(23.06.21)
Sağlıkçı değilim ama yalnız değilsin. Twitter'da okuduğum kişiler var bu şekilde.
0
lcha
(23.06.21)
bende ilk gün olmuştu. o gün biraz da uykusuzdum, 3-4 saat uyuyup gitmiştim aşıya. aşıdan 2 saat sonra yemek yiyip uzandım. (anksiyete de var)nabzım birden 140'lara fırladı bi 15-20 dk 100-120 arası gezdi. kardiyologumu aradım normal dedi. eğer geceye kadar devam ederse benim daha önce kullandığım bir beta bloker vardı onu al dedi. almama gerek kalmadı çünkü düzeldi. sonraki günlerde de öyle ahım şahım bir çarpıntı olmadı hiç. saat üzerinden günlük ortalama nabzıma baktım. aşılanmadan önceki nabızla aynı neredeyse.

internetten araştırdım, nabzın artışı immun sistemin cevap verdiğinin göstergesidir deniyor. covid öncesi hasta olmadan önce nabzım normalden daha fazla artardı.
0
false pretension
(23.06.21)
Ben sağ koldan oldum aşıyı bir hafta oldu hala sağ göğsüm sıkışıyor. Belki sizin de kalp değil göğüstür diye söylemek istedim.
Ben kalbim ağrır da aşıdan sanarım diye sağdan olmuştum evhamlı biri olduğumu bildiğim için.
0
cilekli pasta
(23.06.21)
(14)

Aşı hakkı gelip olmakta kararsız olan var mı?

Bartebly
varsa sebepleriniz ne?biraz daha beklemek kötü mü?
varsa sebepleriniz ne?

biraz daha beklemek kötü mü?
0
Bartebly
(23.06.21)
Okuduğum tüm yabancı kaynaklar sonrasında, şu ana kadar olan aşı geçmişine de baktığımda endişe edilecek bir şey olmadığını gördüm. Bununla birlikte, aşı olarak toplum bağışıklığı kazanılmasına fayda sağlanmış oluyor. Beklemenin çok anlamı yok özetle, aksi halde mevcut aşılar da etkisini yitirebilir görünüyor (karamsar bakan doktor yorumları bu yönde).
0
lcha
(23.06.21)
Hicbir sebep yok. Olun lutfen.
0
invictae
(23.06.21)
ben varım. hakkım olduğuna dair mesajı az önce aldım hatta.

kesinlikle aşı karşıtı falan değilim ama çok sağlıksız yaşadığım ve zaten dokunsan devrilecek bir halde olduğum için aşıyı olunca küt diye kalpten gitmekten çok korkuyorum. nitekim dedem kalp krizi, kuzenimin arkadaşı (yaşı 30 bile yoktur) felç geçirdi aşıdan kısa süre sonra. yakınımda böyle iki örneği bizzat görünce çok korktum. aşıların genel olarak güvenilirliğinden yana elbette ki endişem yok ama işte ben o az sayıdaki talihsiz insandan biri olmaktan bayağı korkuyorum en başta sağlık durumum dolayısıyla. ha öte yandan baktığında aslında aşıyı ilk benim vurulmam lazım çünkü covid-19'a yakalansam çok yüksek ve en iyi ihtimalle hastanelik olurdum. gerekenden iki saat az uyusam hasta oluyorum, bu bağışıklıkla yere çalardı beni valla govik.

tüm bunları yazdım ama olacağım ben yine de önümüzdeki hafta. "bilim insanları diyorsa vardır bir bildikleri" diyorum, artık milyonda bir görülen bir yan etki ya da komplikasyonla öleceksem de ne diyeyim sonsuza kadar yaşamayacağız sonuçta bir şekilde hepimiz öyle veya böyle gidiyoruz jdkfkl

son olarak şunu da ekleyeyim: bizim gibi, aktif bir aşı karşıtlığı propagandası yürütmeyip yalnızca kişisel endişeleri olan insanlara gerizekalıymışız gibi davranan kitleden nefret ediyorum. gerçek şu ki aşılar hakkında siz de hiçbir şey bilmiyorsunuz, biz de hiçbir şey bilmiyoruz. bu bizim uzmanlık alanımız veya işimiz değil. düne kadar sağlıklı diye az yağlı, şeker deposu "light" ürünleri kapış kapış alıyordu millet, kimse de çıkıp bunun zararlı olduğunu söylemiyordu. ben şahsen bu aşıyı geliştiren bilim insanlarına güvenme taraftarıyım ve bu yüzden aşı olacağım ama bundan korkan insanlara da "SİZ GERİZEKALISINIZ SOYUNUZ KURUSUN İNŞALLAH" tavrını aşırı çirkince ve saçma buluyorum. sanki kendi geliştirdi aşıyı. eleştirilebilecek ve nefret edilebilecek tek kitle bence herhangi bir yetkinliği olmadığı halde deli gibi aşı karşıtlığı yapanlar.
0
der meister
(23.06.21)
ben ilac almadan atlattim bu hastaligi. devlet dairelerine giris yasaklanmadigi surece olmayacagim. boyle bir yasagin da gelecegini sanmiyorum. ama anne ve babaya yaslarindan dolayi yaptirdim. ben duzenli c vitamini alip, spor yapiyorum, asiya ihtiyacim yok ve daha once gecirdim.

lakin faz 3 bitip, asi nihai olarak cikarsa, degerlendirme yapicam tekrar
0
müptezel dostoyevski
(23.06.21)
@müptezel dostoyevski
Ben de aynı durumdayım. bu sebeple kararsızım.
0
🌸Bartebly
(23.06.21)
olmani gerektirecek bir tane bile durum yok, faz 3 bitene kadar beklemede kalmak en sagliklisi
0
müptezel dostoyevski
(23.06.21)
ben varim emziriyorum risk almak istemiyorum. emzirmiyor olsam ciktigi an gidip asi olurdum ama onu da belirteyim.
0
in vino veritas
(23.06.21)
Faz 3 çalışması bitip sonuçları yayınlanalı yıl olacak, hala faz 3 diyenler var. Çok ilginç geliyor bu bana. COVID'in bıraktığı hasar riski aşının riskinin bayağı üstünde görünüyor şu an. Daha dün COVID geçirenlerde nörolojik hasarların kalıcı olabileceği gösterildi. Dolayısıyla korkulması gereken esasen COVID geçirmek. Herkesin kendi kararı olabilecek bir durum değil malesef bu. Tereddütü olana salak gözüyle bakmıyorum ama bilmiş bilmiş konuşup tamamen yanlış bilgi yayanların kendini "farklı". hissederek, ego tatmini yaptığını düşünüyorum. Bu karakterlerin iflah olmayacağını düşünüyorum. Son iki cümlem bu duyurudaki arkadaşlara değil kesinlikle, zırcahil aşı karşıtlarına, alınma olmasın.
0
evrim halkasi
(23.06.21)
biontech'in etkilerinden 3 yıldan önce emin olamayız diyenler doktorların kendileri. ama sanki hiçbir şey olmayacağından eminlermiş gibi herkese yapılıyor olması beni endişelendiriyor.

bir de biontech aşısını olduktan sonra şu rahatsızlığım oldu, bu sıkıntım oldu gibi şeyleri çok duyuyorum. almanya'da yaşayan akrabam aşı sonrasında kalp ritim bozukluğu yüzünden hastaneye yattı.

bu iki sebepten biontech olmak istemiyordum. şansıma geçen hafta bana aşı hakkı geldiği günün ertesi günü sinovac randevuları açıldı. sinovac olmayı tercih ettim. koruyuculuğunun daha düşük olduğunu söylüyorlar ama vücuduma güvendiğim için pek önemsemedim.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(23.06.21)
Şubat ayında aşı hakkım geldi. Hamileyim, doktorum aşı önermediği için olmadım. Ama olmak çok istiyorum
0
suicides underground
(23.06.21)
Ne manyak insanlar var. Adam aşının etkilerini 3 yıldan önce bilemeyiz yazmış. Sanki covid'in 3 yıl sonraki etkilerini biliyoruz anasını satayım. Hastalıktan ölen sayısı 4 milyona dayanmış, kuzenim aşıdan sonra kalp krizi geçirdi yazmış adam.

Yani hiçbir şekilde insanları öldürdüğüne dair kanıt olmayan aşından korkup 4 milyon kişiyi öldüren hastalıktan nasıl korkmuyorsunuz anlamıyorum.

Olabilidğim gün oldum ilk dozu, ikinci dozu da yakında olucaz inşalla
0
noluyo yaa
(23.06.21)
ben de hiç hasta olmadan geçirdim ama olmamam imkansız zira fellik fellik gezdim, maske takmadım doğru düzgün.

aşı da olmayacağım eğer bir zorunluluk getirilmezse.

ne idüğü belirsiz şeyi olmam. ben ilaç bile içmiyorum Allahâ şükür. anca çok zorda kalırsam.
0
alt4y
(23.06.21)
Aşının faz 3 çalışmaları bitsin öyle olurum diyenler lütfen googla'a biontech phase 3 yazıp neredeyse bir sene önce makalelerde yayımlanan faz 3 çalışma sonuçlarına bakabilirler. Bu faz 3 bitsin muhabbetinin kaynağını inanılmaz merak ediyorum çünkü biteli yıl oldu??

Aşının 3 yıl sonraki etkilerini bilemeyiz diye bir şey yok. bu aşıdaki mRNA zaten kısa süreli bir molekül. Kısa süreli etkisi olursa olur, olmazsa uzun vadede etki göstermesi beklenmiyor. Ama bilimde kesin konuşmak için elinde veri olması gerektiği ve henüz 3 yıl geçtiği için de kesin olarak sonuç yok diyemiyor bilim insanları. Kısacası uzun vadede sorun olma olasılığı yok gibi bir şey.

Aşıdan sonra kalp ritmi bozukluğu oldu yok bu oldu şu oldu vs diyenleri de anlamıyorum. covidi ayakta geçiren birinde bile bir iki ay sonra kalp problemi olabildiği bilinen bir durumken ve aşıdan sonra böyle bir durumun oluşması belkii milyonda bir iken (virüsteki risk çok daha yüksek) hala aşıdan sonra ritm bozukluğu oluyomuş, bu oluyomuş vs demek çok tuhaf geliyor. Yani alooo virüs daha tehlikeli zaten kalp ritm bozukluğundan korkuyosanız.

Kısacası biontech buluyorsanız olun. Ben sinovac oldum sağlık çalışanlarına ilk açtıkları zaman, temmuz ağustos gibi 3. doz için biontech vuracaklar diye umuyorum. Gidip laps diye uzatıcam kolumu vurun dostlar diye.
0
nundu
(23.06.21)
@noluyo yaa +1

Covid'in olası uzun vade etkilerinden daha çok endişe duyuuyorum ve bana bir şey olmayacaksa dahi (oldukça sağlıklıyım, beslenme, spor vs. her şey yolunda) sevdiklerime hastalığı taşıyıp onların rahatsızlanmalarına sebep olmak istemiyorum.

Aşıdan dolayı başıma bir iş geleceğini de düşünmüyorum, çok hassas bir bünye bir dünya kronik hastalığım olsa yine aşıdan önce covid'den korkardım :)
0
chicha_v2
(23.06.21)
(2)

Aşı olmadan önce sigara kullanıp kullanılmadığının sorulması

ahada nick
Neden sordular ki bu naneyi?
Neden sordular ki bu naneyi?
0
ahada nick
(23.06.21)
ver toplamak için. olurda bir alerjik vs etki olduğunda; toplam veriye dönüp baktıklarında böyle bir etki acaba sigara içenlerde daha mı çok görülüyor vs gibi bir korelasyon kurabilmek için.

bazı ilaçları doktor yazmadan da sorar bunu. veya ameliyat vs durumlarında da sorulur. tüm bunlar geniş perspektifte veri toplamak için. çünkü sigara bir çok organı etkileyen kanserojen kimyasallar içeriyor.
0
pardus
(23.06.21)
bana sormadılar bu arada (nasıl bir tipim varsa artık)
0
lcha
(23.06.21)
(7)

Sizce itüde yüksek lisans prestijli mi

mg3929
Gs ve boğaziçi isim olarak daha prestijli sanırım? Ne düşünüyorsunuz?
Gs ve boğaziçi isim olarak daha prestijli sanırım? Ne düşünüyorsunuz?
0
mg3929
(22.06.21)
Tamamen alanınıza göre değişir.
Mühendislik üzerine ise; İTÜ=ODTÜ>Boğaziçi>GS

Alan belirtirseniz; daha doğru bir yorum yapılabilir.
0
snd88
(22.06.21)
Lisansın parlak bi yerde değilse, Boğaziçi - Koç - Sabancı...(GS bile değil)
Lisansın iyi bir yerse hepsi katmerli prestij.
0
lcha
(22.06.21)
itü prestijini kaybedeli epey oluyor. sürekli kendi mezunlarını yükseğe kabul eden taşra kafasından bi türlü kurtulamadılar.
mühendislik konuşacaksak gs de elenir. diğer alanlarda epey iyidir ama.
koç, boun, sabancı, bilkent ve odtü'den başka okul sayamıyorum.
4-5 sene sonra boun'u da bu listeye alamayabiliriz maalesef. ağır derecede tahrip ediyorlar okulu.
0
Deathrow
(22.06.21)
Lisans bilkent, alan iibf
0
🌸mg3929
(22.06.21)
@mg3929 Bilgiye göre; Boğaziçi, Bilkent, GS, TOBB diyorum.
0
snd88
(22.06.21)
İtü mühendislik dalı üzerine yüksek lisans yaptım, hiçbir avantajı yok. Hatta 15 günde yazdım tezimi.

En çok uğraştıran tezi bastırmadan önce okulun atadığı okutman arkadaşın satır girintisi, sayfadaki düzen vb. ile sürekli düzeltme yaptırması oldu. :)
0
Northern Mariner
(22.06.21)
İTÜ'de halihazırda yüksek lisans yapan biri olarak ne istediğinle alakalı diyebilirim. Bölümünü daha detaylı araştırmanı, hocaları ile iletişime geçmeni, gerekirse ziyaret edip şartlarına bakmanı öneririm. İTÜ'de eğitim koşullarının kötüye gittiği söyleniyor ancak hangi üniversitede gitmiyor ki? İTÜ yine bu durumda yukarı sıralarda o konuda endişeniz olmasın. Özel okullar hakkında ancak bir bilgim olmadığından karşılaştırma yapamıyorum.
0
cancoskn
(22.06.21)
(6)

Yeni sevgiliye ufak tefek bi şey ne alınır?

noluyo yaa
Böyle alayım da hatun mutlu olsun diyorum ama çok abartılı bir şey de olmasın istiyorum.
Böyle alayım da hatun mutlu olsun diyorum ama çok abartılı bir şey de olmasın istiyorum.
0
noluyo yaa
(21.06.21)
onda yoksa kablosuz kulaklık
her fiyata var
0
bir soru sorcam
(21.06.21)
Küpe olabilir. Taktığı küpe tarzına göre benzer bir çift küpe.
0
himmet dayi
(21.06.21)
takı diyorum ben de; gümüş takıyorsa ya da doğal taş.. gayet makul olur.
0
lcha
(21.06.21)
içine tatlı bir not iliştirilmiş incili istiridye kolye
0
bir kum tanesindeki atom alti parcacik
(22.06.21)
kolye, küpe falan gibi şeyler olabilir bence.
en temizi.
0
blatta hiberna
(22.06.21)
Çok tatlı öneriler geldi, sağolun. ama en sonunda farklı bir şey almaya karar verdim.

www.ciceksepeti.com

bu tarz bir şey aldım, kız da çok sevindi :)
0
🌸noluyo yaa
(22.06.21)
(5)

Alerjisi olanlar sinovac olsun denmiş miydi?

hrvl
Sağlık bakanının falan var mıydı böyle bir açıklaması? Ya da güvenilir kaynakların?
Sağlık bakanının falan var mıydı böyle bir açıklaması? Ya da güvenilir kaynakların?
0
hrvl
(18.06.21)
Herkesin alerji durumu farklı bu nedenle bir doktorunuza danışın ancak bu konuda benim tecrübelerim de şu şekilde;
Alerjisi olan bir çok tanıdığım biontech oldu, hiç birisi de bir sorun ile karşılaşmadı. Ancak, hepsine en azından 30-40 dk hastaneden ayrılmamaları söylendi. Bu arada birisine de biontech öncesi bir avil vurmuşlar.
0
cursor
(18.06.21)
Gluten ve süt alerjisi olan bir arkadaşım anaflaksi yaşadı dün biontech sonrasında. O nedenle mutlaka doktora danışmak lazım. Ancak başka bir arkadaşımda belli ilaçlara karşı alerji var, önce acilde damar yolu açtırdı, aşılandı bekledi bi şey olmadı ona.

Özetle alerjisi olanlar şunu olsun gibi bir şey görmedim, aksine Esin Davutoğlu hoca Biontech yaptırabilirler diyor ama bizzat takip eden doktora danışmak en iyisi.
0
lcha
(18.06.21)
bir profun videosunu izlemiştim. bağışıklığı zayıf olanlar, kronikler biontec olsun, alerjisi olanlar sinovac olsun falan diyordu.
0
dunden beri dimdik
(18.06.21)
Dün bir doktorla konuştum ve kendisi aynen bunu dedi.
0
liberal
(18.06.21)
Benim bünye çok alerjik, 17 yaşında anaflaksi de geçirdim ama dün biontech aşısı olurken söylememe rağmen 15 dk burdan ayrılmayın yeter dediler. Bekledim, bi sıkıntı yaşamadım. Her alerji bir değil
0
cowboy
(18.06.21)
(3)

aşı&temas konularında iki soru

dali dili havali korna
eşimin lösemi tedavisi gören bir yeğeni var. covid testi yaptırıp kendisini ziyaret etmek istiyor. ancak yolculuğu uçakla yapacak ve aklımıza takılan bir nokta var. yolculuğun hemen sonrasında yaptıracağı test, eğer yolculuk kaynaklı bir taşıyıcılığı söz konusu olursa, ne kadar doğru sonuç verecek?
eşimin lösemi tedavisi gören bir yeğeni var. covid testi yaptırıp kendisini ziyaret etmek istiyor. ancak yolculuğu uçakla yapacak ve aklımıza takılan bir nokta var. yolculuğun hemen sonrasında yaptıracağı test, eğer yolculuk kaynaklı bir taşıyıcılığı söz konusu olursa, ne kadar doğru sonuç verecek? yani virüs çok kısa zaman önce vücuda girdiğinde de testte tespit edilebiliyor mu?

ikinci sorum da şu: "aşı olan kişi virüs taşısa da bulaştırmaz" diyenler var, hatta biontech için bir hekimin de böyle bir bilgi verdiğini hatırlıyorum. bu bilgi doğru mu? ya da sadece bazı aşılar için mi geçerli? (eşim sinovac olmuştu bu arada)
0
dali dili havali korna
(17.06.21)
doktor değilim sadece okuduklarıma göre yorum yapayım.

Virüs 2 gün sonrasında bünyede etki gösteriyor, çevremde etkisini görüp testi negatif olan insanlar oldu. Hatta 3. testlerinde pozitif çıkanlar oldu. O nedenle malesef teste güvenerek iş yapılmaz.

2. soru için de: sinovac için çok net bir cevap bulamadım. 2 şekilde de yorumlayan olmuş.
0
lcha
(17.06.21)
semptomsuz atlatanlar, aşı olduğu için virüsü kapsa da hastalanmayanlar ya da çok hafif şekilde geçirenler ihmal edilebilecek kadar az yayıyormuş. yayma ihtimali var ama çok az.

Ne kadar ağır atlatacağın da aşı olmadıysa bağışıklık sisteminle, aşı olduysan da antikor miktarınla alakalı oluyor. Sinovacta aşının koruyuculuğunun düşük olduğu bilinen bir gerçek. İki doz olduğu halde çok az antikor oluşturan bir çok insan var. Bu nedenle bence sizin durumunuzda "ben aşılıyım o yüzden bulaştırmam" durumu geçerli değil.

Virüs vücuda girdiği ilk günlerde hemen çevreye yayılmaya başlamıyor. Önce kişinin vücudunda artıyor, sonra yayılıyor. Bu nedenle ben sizin yerinizde olsam gitmeden test yaptırırım, sonra yola çıkarım. Yolda virüs kapsam da ilk 4 5 gün bulaştıramayacağım, hatta hastalanmayacağım için problem yaşamam, bi kaç gün görüp dönerim.

not: doktor değilim, yalnızca bilgi kaynaklarımı dikkatli seçerim.
0
zimbirik
(17.06.21)
covid sebebiyle hastanede tedavi gören eşimin pcr testi negatifti. yalancı negatif ihtimali çok yüksek, hele ki hastalığın kuluçka döneminde tespit etme ihtimali düşük. bence lösemi tedavisi gören biri söz konusu ise düşük ihtimal bile ölümcül olabileceğinden hiç riske atmamak gerek.

illa görüşülmek isteniyorsa maskeli, mesafeli, açık havada görüşülebilir.
0
elorelia
(17.06.21)
(6)

engelleyen kişiye yazmak

istanbul kanatlarimin altinda
bu sene ilk defa 2 farklı kişi tarafından whatsapp'tan engellendim. biri geçen ay, biri de bu ay. neler oluyor? oysa engellemelerini gerektirecek en ufak bir şey yapmamıştım, bu konuda içim çok rahat. ama insan çok üzülüyor. rica ederim kimse kimseyi yok yere engellemesin. yani çok haklı sebebiniz v
bu sene ilk defa 2 farklı kişi tarafından whatsapp'tan engellendim. biri geçen ay, biri de bu ay. neler oluyor? oysa engellemelerini gerektirecek en ufak bir şey yapmamıştım, bu konuda içim çok rahat. ama insan çok üzülüyor. rica ederim kimse kimseyi yok yere engellemesin. yani çok haklı sebebiniz vardır belki, sapığınızdır, habire yazıyordur, ya da tehdit ediyordur, tatsız mesajlarıyla gününüz kötü geçiyordur falan o zaman olabilir ama naif ve hiçbir kötü niyeti olmayan, karşısındakini sadece bir zamanlar çok sevdiği biri olduğu için kırmamaya çalışan insanları engellediğinizde o insanların kalbi o kadar kırılıyor ki.. kırılıyormuş daha doğrusu.

neyse. soruma geleyim.

beni son engelleyen kişi, 10 ay önce ayrıldığımız ve o günden beri hiç iletişimde bulunmadığımız eski sevgilim. dün çok arkadaşça bir mesaj yazdım ilk defa, ve beni engelledi. sebebi çok önemli değil. sevgilisi vardır diyeceksiniz belki, ama sevgilisi olması bile beni engellemesini gerektirmiyordu bence. "yazma" deseydi, hatta cevap vermeseydi ben anlardım.

bu sabah uyandım ve ona sanki hiç ayrılmamışız gibi mesajlar yazdım. eski günlerdeki gibi, sanki hala sevgiliymişiz gibi. nasıl olsa engelledi ve okuyamayacak. aylardır ilk defa o kadar iyi geldi ki. huzurlu yuvama dönmüşüm ve sıcacık sarılıp sarmalanmışım gibi hissettim. bana bu mesajları atma alanı açtığı için iyi ki de engellemiş diyeceğim neredeyse.

bunu yapmaya devam edersem delirir miyim?

edit. biraz duygusal yazmışım ama yanlış anlaşılmasın. onunla birlikte bir gelecek düşünmüyorum artık. gelse, yeniden deneyelim dese olmaz derim. ama hayatımdan çıkıp gittiği için de çok üzülüyorum. boşluğu bir türlü dolmuyor. bu attığım mesajlar sanki boşluğunu doldurur gibi oldu.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(17.06.21)
>bunu yapmaya devam edersem delirir miyim?

miyim kısmını geçmişsin sanki hocam biraz
0
nahtoderfahrung
(17.06.21)
yargılamak için değil sadece tespit, ilişkiler konusunda hangi yaşta deneyimde olursak olalım hepimiz zor durumlardan geçebiliyoruz fakat duyuruda bu konuda sıkça duyuru açan nicklerden birisin elbet bunun üzerine düşünüyor ya da yazıp paylaştıkça rahatlıyor olabilirsin
0
freebird5406_2
(17.06.21)
o kişiye değil hissettiğin duygulara ihtiyacın var anladım ben. başka biriyle sevgili olsan yine "sıcacık, yuvandaymışsın gibi" hissedersin.
0
deartheodosia
(17.06.21)
Bunu terapistinle paylaşsan çok iyi olacak. (Not burda "ne soru soruyosun?" sitemi değil, bir terapiste görüşme zamanının çok gelip geçtiği ifade edilmektedir)
0
lcha
(17.06.21)
10 aydır hiçbir şey yapmadım ama. birkaç kere profiline bakmak sayılmazsa stalk bile yapmadım. hobi edin, yürüyüş yap, yeni insanlar tanı gibi gerekli ayrılık adımları da tamam. yaptığım ilk delilik bu, direkt terapistlik mi oldum şimdi?
0
🌸istanbul kanatlarimin altinda
(17.06.21)
var olman o kadar fazla gelmiş ki artık yok ol istemiş olabilirler mi? sen fazla gelmiş olabilir misin yani?

medeni olmak, iletişimde kalmak, birine çok değer vermek ve aynı yolda yürümeseniz bile hayatında olmak istemek, ne bileyim tüm bunların kimseye bir kötülüğünün olmadığını düşünmek falan çok ideal ve insan neden bunu olağanlaştırır anlıyorum ama bunlar hep SENle ilgili, senin perspektifinden, senin okey olduğun şeyler değil mi? sanki bana herkesten seninle aynı davranmalarını bekliyor gibisin gibi geliyor. son zamanlarda çok görüyorum duyurularını ve gerçekten sürekli kendini, hissettiklerini, yaptıklarını bir şekilde onaylatmaya ihtiyaç duyuyormuşsun gibi de bir gözlemim var. sana ne yapacağını söyleyecek kadar densiz değilim ama kendini negatif pekiştiriyorsun gibi hissediyorum. bazen benzer şeyleri ben de yapıyorum, o anlarda boğulmamak için çırpınışımla kendi kendime yeterek hayatta kaldığımı sandığım çok oldu ama bunun bana pek bir faydası olmadığını, hala aynı yerde durduğumu şu an baktığım noktadan görebiliyorum misal. sırf bu yüzden bile gerçekten profesyonel birileriyle konuşmalısın, başka bir perspektif şart.
0
evde liyakat kalmamis
(17.06.21)
(14)

insiyatif almayan arkadaşlar

istanbul kanatlarimin altinda
en yakın olduğum 2 arkadaşım var. haftada min. 4-5 akşam görüşürüz, bende kalırlar, dertleşiriz, bir sıkıntıları olduğunda dinlerim, onlar da tabi derdimde yanımda olurlar vs. erkek ikisi de. ben kadınım. canımı sıkan muhabbetlerimiz genel olarak şu şekilde:ben planlar yapıyorum heyecanla. oraya gid
en yakın olduğum 2 arkadaşım var. haftada min. 4-5 akşam görüşürüz, bende kalırlar, dertleşiriz, bir sıkıntıları olduğunda dinlerim, onlar da tabi derdimde yanımda olurlar vs. erkek ikisi de. ben kadınım.

canımı sıkan muhabbetlerimiz genel olarak şu şekilde:

ben planlar yapıyorum heyecanla. oraya gidelim, bunu yapalım, bana gelin diye. hepsi de bugüne kadar hep yaptığımız ve keyif aldığımız şeyler. arkadaşlarımdan gelen cevaplar genel olarak şöyle:

olabilir.
bakılır.
bilmem. (bilmem yapan, ellerini iki yana açmış adam emojisi)

sonra o planlar 90% yapılıyor.

ben de sinir oluyorum bu kadar heyecansız olmalarına. o kadar hevesimi kaçırıyorlar ki. ben çünkü detaylarıyla düşünüp neşeli neşeli anlatıyorum. onlarda bir gülümseme kırıntısı, benim heyecanımın yarısı dahi yok.

bir de bu planları aylar sonrasına yapmıyorum tabiki. mesela az önce, "yarın akşam bize gelin, diğerlerine de söyleyeyim toplanalım" dedim. gelecek insanların yasaklar yüzünden bende kalmaları gerektiğini söyledim. "şu burada yatar, o burada yatar, herkese yer buluruz" diye planımı destekleyici şeyler de anlattım uzun uzun. "geliriz herhalde." dedi birisi. diğeri dediklerimin orasını burasını sorguladı, "diğerlerine de sordun mu gelecekler miymiş" dedi, (daha diğerlerine sormadığımı, önce onlara sorduğumu söyledim) ama kendinin gelip gelmeyeceğine dair bir şey demedi.

ya da mesela kampa gidecek oluyoruz. benden çıkıyor gene fikir. hafta başından başlıyorum gidelim demeye. gene gelen cevaplar "olabilir" seviyesinde. hatta ben biraz ısrar edince bu olabilir'ler geliyor. ısrar etmesem cevap bile yok. sonra perşembe akşamı oluyor, ben gene darlıyorum eee? diye. bazen inanın ki perşembe günü bile hala belirsiz cevaplar veriyorlar. ertesi akşam yola çıkacağız ama. sonra 90% geliyorlar.

bunu bir ihtimal daha iyi plan çıkarsa ve gelmekten vazgeçerlerse "ama biz söz vermedik ki" diyebilmek için yaptıklarını düşünüyorum.

benim bu huylarına sinir olmaya hakkım var mı? yani en yakın arkadaşlarım bunlar, her şeyi beraber yapıyoruz sözde ama hiçbir şey için şöyle ağız tadıyla heveslenemiyorum.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(15.06.21)
Iyi de adamlar normal cevap veriyor. Herkesin kendince plani, programi olur. Sen kafanda planlari yapiyorsun ve sana gore oldukca guzel plan olabilir ancak adamlar o plandan anca sen soyleyince haberdar oluyor, hal boyle olunca bu sefer kendi planlarini vs hesaba katip ona gore cevap veriyorlar. Yani o planlara olasilik bildiren cevap vermek mantikli.

Hatta sen surekli boyle plan yapip milletin planlarina bisekil engel oluyorsan da bu sefer bir bikkinlik yaratabilir insanlarda.
0
j r r tolkien hayrani
(15.06.21)
arkadaş ilişkilerinde micromanaging dediğimiz olay bu kadar iyi bir şey değil, kendi kafanızda düşünseniz bile kimin nerede yatacağına kadar planladığınızı paylaşmanız çok sıkıcı olabilir. tersine onlar daha spontane davranmayı seviyorlar besbelli ki.

"bunu bir ihtimal daha iyi plan çıkarsa ve gelmekten vazgeçerlerse "ama biz söz vermedik ki" diyebilmek için yaptıklarını düşünüyorum." bence haftada 4-5 gün görüşecek kadar yakın olduğunuz insanların bunu düşüneceğinizi düşünmeniz yanlış bu arada. tersine kesin bir şekilde geleceğim dedikten sonra iptal etmeleri daha kırıcı olmuyor mu?

biraz müsaade edin bir kere de onlar planlarla gelsin. plan yaparken de bu kadar detayına inmeyin çok spesifik şekilde planlanması gereken bir aktivite değilse.
0
amugochi
(15.06.21)
@jrr tolkien

iyi de, bu insanların genellikle benim dediklerimden başka planları olmuyor ki. olduğu zaman zaten onu yapıyorlar. (ailemle olucam/lise arkadaşımla görüşücem vs.) ama böyle bir ekstra planları çok nadir oluyor. olduğu zaman zaten ne diyebilirim ki. bunlar haricinde haftada 4-5 gün hep birlikteyiz. ben plan yapmasam gene bende evde oturacağız. bütün kış çok sıkıldım kendi adıma hep ev hep ev.

ayrıca, sadece bana göre oldukça güzel planlar değil onların da çok sevdiği planlar bunlar. buna eminim. dediğim gibi zaten eninde sonunda yapıyoruz dediklerimi. istemeseler zorla yapacak değiller. onların diğer planlarına engel oluyormuşum gibi bir durum asla yok. ama sadece bu kadar hevessiz olmalarına üzülüyorum.

@amugochi

valla geleceğim deseler ve sadece geleceğim demekle kalmayıp heycanıma ortak olsalar, "ya ne iyi düşünmüşsün valla ne güzel olur" deseler mesela, sonra başka bir plan çıkarsa "ya kusura bakma (sallıyorum) kız yazdı ben ona gidicem" deseler asla kırıcı olmazdı.

kimin nerede yatacağını da onlar rahatsız olmasın diye baştan söyledim. onların yeri zaten bizim evde belli, diğerlerine yer yok gibi düşünecekler şimdi diye düşündüm. "şuraya da yer yatağı koyarız, iki kişi de orada yatar. sizi yerinizden etmem" minivalinde söyledim.
0
🌸istanbul kanatlarimin altinda
(15.06.21)
Aslında çok şanslısın seni reddetmiyorlar. Bence niyetin kötü olmasa da manipulatif bir insansın ve sevildiğin için kırmamaya çalışıyorlar. Bence biraz sal.
0
lcha
(15.06.21)
sinir olmaya hakkın yok darlama seviyen on üzerinden yirmi, ya biraz sakin olmayı dene ya da plan yapmaya senin kadar heves eden başka arkadaşlar bulmaya çalış. bu demek değil ki arkadaşların senle vakit geçirmek istemiyor, arkadaşların sadece plan yapmak istemiyor gibi görünüyor. hevesinin kırılması senle alakalı bir durum yani :)
0
evde liyakat kalmamis
(15.06.21)
bana da desen bende olabilir derim ve %90 gelirim. Tabiatimiz bu şekilde olsa gerek
0
all girls dream
(15.06.21)
@duster @ Icha @evde liyakat

onlar aileleriyle yaşıyorlar diye rahat değiller ve genellikle bende kalıyorlar. benimle bir şeyler yapmak istemeseler neden bende kalsınlar? onlara bu alanı seve seve açıyorum. elbette lafını bile etmiyorum. tam aksine ben de seviyorum gelmelerini, evimde insan oluyor işte ne güzel. ben herhangi bir plan yapmasam gene bende evde oturacağız. bir de yasaklar yeni bitti, yeni yeni bir şeyler yapmaya başladık. öyle habire plan yapıyorum durumu yok.

son olarak, şu konudan çok eminim ki yaptığım planlara beni kırmamak için değil kendileri de sevdikleri için dahil oluyorlar bu konuda herhangi bir soru işareti yok. örneğin içlerinden biri bir kızla görüşüyor ve son 2 haftasonu kampa gittik, o gelmedi. gelmemeleri kesinlikle sorun değil.
0
🌸istanbul kanatlarimin altinda
(15.06.21)
@istanbul kanatlarimin altinda işte bu kadar detaylı düşünüyorsunuz, aynı telaşları her planda yaşayan bir insanım böyle söylediğime bakmayın. ancak bırakın onlar sorsun yav millet gelince nerede yatacağız sığacak mıyız o kadar insan diye.

öbür dediğiniz de belki biraz kibar söz duyma isteği ama erkek milleti böyle düşünemiyor, kaldı ki bu kadar sık plan yapıyorsanız bir süre sonra öyle söylemeleri de samimiyetsiz olur. planlarınız güzel ki %90'ına katılım gösteriyorlar. ama iki yakın erkek arkadaş olunca bizim kadar detaylı ve ince düşünmelerini beklemek çok doğru değil :(
0
amugochi
(15.06.21)
Takma, karakter meselesi.
0
invictae
(15.06.21)
Tam enerji emici insan tipi. Sinir olmakta sonuna kadar haklısın
0
sta
(15.06.21)
Başka atraksiyonlara heyecanla yaklaşıp sizinkilere böyle tepki vermiyolarsa olduğu gibi kabullenmekte fayda var durumu, herkesin mizacı farklı, zaman zaman insan ister istemez sinir olur aynı heves seviyesinde olmayınca, anlayabiliyorum ama sonuçta bir aradasınız, bu kadar düşünmemeye çalışın derim, yapı meselesi sonuçta.
0
(15.06.21)
vaktiniz oldugunda "cumartesi napalım gencler" diye sorarak başlayabilirsin direkt planla gitmeyin. biiraz cinsiyet kaynaklı bir durum. erkekler gezme konusunda çok yaratıcı değiller nazarımda. genelde ikili ilişkilerde de böyle olur. siz hali hazırda programla gittiğiniz için aslında karşı tarafı ikinci plana atmış gibi oluyor
0
ala09
(15.06.21)
Tam da düşündüğüm gibi, aile yanında kalmamak için sizin özgür ortamınızda sizin enerjinizi sömürüyorlar. Gebeş erkek tipi. Siz de o evin annesi olmuşsunuz. Erkek arkadaşınız olduğu zaman görürüm ben onları...
0
SiyamkedisiZorro
(16.06.21)
Bekar erkeklerin sende kalmaları bile yeterince büyük bir şeyken (böyle bir şeyi onlar neden istesin, sen neden isteyesin normalde) planlarına seni dahil etmiyor oluşlarını dert etmen aşırı saçma.
0
Avoiding The Puddle
(16.06.21)
(3)

popeyes ne yapmaya çalışmış?

violetsky
popeyes günlerdir yaygara yapıyor dünyayı kasıp kavuran “the chicken sandwich” kısıtlı süre için istanbul’a geliyor diye. e bu zaten bir kaç aydır “xl sandviç” adı altında satılmıyor muydu? hatta görsel ararken iki sandviç için de aynı görseli kullandıklarını fark ettim. görselleri de ekliyorum.
popeyes günlerdir yaygara yapıyor dünyayı kasıp kavuran “the chicken sandwich” kısıtlı süre için istanbul’a geliyor diye. e bu zaten bir kaç aydır “xl sandviç” adı altında satılmıyor muydu? hatta görsel ararken iki sandviç için de aynı görseli kullandıklarını fark ettim. görselleri de ekliyorum.
0
violetsky
(02.06.21)
Reklam bütçeleri çok gelirleri azdır. Eldeki malzemeyle ne zırvalarız diye bakıyorlardır.
0
lcha
(02.06.21)
reelde gelen avuç içi kadar ekmek ondan birazcık büyük tavuk. görselde bile hissettiriyor yani. güldüm baya.
0
evimin paspasi
(02.06.21)
Biri görüp satın alır en kötü başlık açar diye düşünmüşlerdir.
0
neymis
(02.06.21)
(11)

Aldatılma ve Sonrası

zirguleli suzinak
Merhabalar. Karım beni çok yakın bir akrabamla aldattı. İkisine de çok güvendiğim için sık sık yalnız kalmalarına izin verdim. Eşimi de bu konuda sıkı bir şekilde uyardım. Bir dedikodu kulağıma gelirse bizim için çok kötü olur dedim. Buna rağmen eşimin bu adamla gizli gizli konuştuğunu tespit ettim.
Merhabalar. Karım beni çok yakın bir akrabamla aldattı. İkisine de çok güvendiğim için sık sık yalnız kalmalarına izin verdim. Eşimi de bu konuda sıkı bir şekilde uyardım. Bir dedikodu kulağıma gelirse bizim için çok kötü olur dedim. Buna rağmen eşimin bu adamla gizli gizli konuştuğunu tespit ettim. Bu arada iki de çocuğumuz var. Ben boşanma kararı aldım ve geçenlerde boşandık. Şu an için kimse boşandığımızı bilmiyor. Ailesine bu olanları söyledik. Çok kötü oldular ve daha da kötü olmamaları için barıştığımızı söyledik. Belli bir süre sonra yürütemediğimizi söyleyeceğiz. Şimdi durum şu, çok hıncım var hırs doluyum. Yapılan iğrenç şeyi ortaya dökmek istiyorum. Özellikle akrabalara. Daha önce benle gittiği akrabama yanına o adamı alıp da gitmesini istemiyorum. O yüzden ayrıldıktan belli bir süre sonra yaptıkları pisliği herkese anlatmak istiyorum. Bunu yapmak evinsizlik mi olur? Akrabalarım benim hakkımda kötü mü düşünür? Ne kadar iğrenç birşey yapsa da çocuklarımın annesi olmasından mütevellit gerçeği saklamalı mıyım?
0
zirguleli suzinak
(01.06.21)
Ailesi kötü olmasın diye barışmış gibi yapıp sonra eşe dosta anlatmaya çalışmak?

Hocam bu konu hop diye atlatılacak mevzu değil bence önce bir terapi iyi gelir, sonra da kesebildiğiniz kadar hızlı kesin bağları konu kapansın. Yüzüne söyleyin tepkinizi, ailelerin akrabaların eline malzeme vermek sizi aşağı çeker.
0
lcha
(01.06.21)
üzücü bir durum ama "güvendiğim için sık sık yalnız kalmalarına izin verdim" cümlesinden sonra "sıkı şekilde uyardım" yazmışsınız.
bunun nesi güvenmek anlayamadım.

sanki bir şeyler olduğunu zaten biliyor, hissediyor ya da olacağını tahmin ediyormuşsunuz gibi bir anlam çıkarttım açıkçası.
belli ki karmaşık bir durum ve başka detaylar da var.

ailesinin kötü olmaması için yalan söylemek çok anlamsız bir şey.
gerçeklerle yüzleşmeleri lazım, bunun saklanacak bir tarafı yok.
üstelik boşanma sizin boşanmanız, aileleri düşünüp saklamanın anlamı yok.
zaten yeterince travmatize edici bir şey yaşamışken, ailenin üzülmesini düşünmek çok sağlıksız.
ama olanları anlatalım derken yüzgöz de olmamanız gerekiyor.

bunun dışında, evet bence olanları ortaya dökmemeniz lazım.
o çocuklar yarın öbür gün büyüyecek.
annelerinin babalarını nasıl, kimle, ne şekilde, nerede vb. aldattığını detaylıca bilmeleri iyi olmaz.
"anneleri yaparken iyiydi, ben mi düşüneceğim?" diyebilirsiniz ama evet siz düşüneceksiniz.
ebeveynlerden en azından birinin aklı başında olmalı.

hırs dolu olmanız çok normal, muhakkak terapiye gidin ve profesyonel destek alın.
0
blatta hiberna
(01.06.21)
@blatta hiberna
Tek başına bir akrabamızın yanına başka şehire gitti eski karım. Bu oç. şahıs da aynı şehirde yaşıyor. Aynı zaman bu şahsı da daha öncesinde karısı aldatmış. Atdan düşenin halinden atdan düşen anlar hesabı ihtimal vermedim. Eski karımında 9 yıl boyunca bu tip bir falsosunu görmemiştim. Bu şahıs, eski eşim şehiri pek tanımadığı için bir kaç gün gezdirdi. Herhalde bu arada bir elektriklenme olmuş. Sonrasında üçümüz beraberken eski eşimin hal ve hareketlerinde değişimler farkedince uyardım ve bir daha onları yalnız bırakmadım. Ama sonra gizli gizli telefon ile konuştuklarını fark ettim.
0
🌸zirguleli suzinak
(01.06.21)
Hocam ailenin en dedikoducusuna kısaca anlatsan bütün aileye kat kat fazlasıyla geri anlatılır zaten. Aldatmalarda hiç insaflı olamıyorum maalesef susup sineye çekmeye gönlüm el vermiyor. Herkes hatalarının ceremesini çekmeli.
0
apocalipy
(01.06.21)
Türkiye'de maalesef şöyle bir durum var: Eşinden ayrılan; eşi, sürünsün, ölsün, gebersin istiyor. Bırakın nasıl istiyorsa, öyle yaşasın, mutlu olsun. Çocuklarınızın annesi sonuçta...

* Ailesiyle konuştuktan sonra, keşke "tekrar barıştık" demeseydiniz. Artık siz karışmayın, kendisi uygun bir lisanla ailesine anlatsın.

* Kesinlikle siz etrafa bu tarz konuları açmayın. Bu tarz konuları çevrenize anlatırsanız, siz ve en çokta çocuklarınız zarar görürsünüz. Gereği yok, kapatın. Zaten akrabalarınıza giderlerse, dedikodu kazanı kendiliğinden işi halleder.


.
0
kartallar yuksek ucar
(01.06.21)
@kartallar yuksek ucar
sıradan bir ayrılma değil ama, düşünün beni teyzeoğlumla aldatıyor.
0
🌸zirguleli suzinak
(01.06.21)
@e bana nick birakmamissiniz zalimler
aldattığı kişi zaten dibinde hala, çocuk illaki büyüyünce anlayacak. Anne niye babam ile birlikte değilsin de babamın teyzeoğlu ile birliktesin diyecektir.
0
🌸zirguleli suzinak
(01.06.21)
bence anlat. ben anlatmıştım ve çok da rahatlamıştım. rezil oldu, utancından yerin dibine girdi. içimin de yağları eridi.

ben çocuklardan saklanmasına karşıyım. düzgün bir dille anlatılabilir bence. ben olsam annemin yediği haltları bilmek isterdim ve ona göre davranırdım.

aldatan insanlardan nefret ediyorum da biraz :))
0
batlegolas
(01.06.21)
sevgili kardeşim
çok sakin davran

cocukların dolayısı ile goruseceksin
yani ona bir zarar versen cocukların da zarar gorecek

gerekirse cocuklarını yanına al cok kucuk degillerse kendi ailenle bir tatile götür
0
kingcyrax
(02.06.21)
aldatıldın ve kandırıldın. şu an beynen ve kalben dünyanın en haklı insanı sensin.

boşanmışsın ve eski eşin ailesi üzülmesin diye numara yapıyorsun. -senin özelinde söylemiyorum- bu da bir aldatma değil midir? aldatma illa ki ahlaken yapılmaz. insan yalan söyleyerek de aldatır. kayınlarına karşı vicdanen sorumlu hissedip böyle bir işe girişmiş olabilirsin ama bu durum seni haklı kılmaz.

öncelikle bir uzmandan destek almalısın. ne ilk ne de son olacaksın. "neden bu benim başıma geldi" diye kendi kendini yemeyi bırakmalısın.

neden barıştık yalanını söylediğini bunu vicdanen yaptığını (ya da gerçek nedenini) ama bu yalandan rahatsız olduğunu (bunca yılın hatrına, onlara iyi bir nedenle de olsa yalan söylemek istemediğini) anlatacaksın.

eski eşinle oturup çocuklarınızın geleceğini maddi/manevi neler yapabileceğinizi bir yol haritası hazırlayarak önünüze bakacaksınız. geçti gitti bitti. bu gözle bakacaksın. yapması yazmasından kolay mı? değil elbette. bu yüzden bir uzmandan destek almalısın dedim başta.

illa ki içim soğusun istiyorum, intikam almak istiyorum diyorsan yapman gereken belli. her iki sülaleden en dedikoducuyu bulup (her sülalede vardır) salağa yatarak sohbet ediyormuş gibi ağzından kaçıracaksın. sonra da yemin billah ettirip aramızda kalacak diyeceksin. 24 saat sonra eski eşin hayatında duymadığın sinkafları sana telefonda edecektir. merak etme.
0
phonex
(02.06.21)
hocaM yanlış anlamayın ama siz bnece büyük hataların içindesiniz. bence ilk aldatılmanız da değildir. siz kadının ailesine her şeyi detaylıca anlatın. kendi akrabalarınıza anlatmayın boşuna sizi üzerler. karınıza yapabileceğiniz her türlü kötülüğü yapabi,lirsiniz şiddet hariç ama duygusal anlamda bence yapılabilir. kendiniz psikiyatri psikolog desteği alın. çocuklarınız hariç ne kadının ailesi ile ne kadınla görüşmeyin. siz artık kendinize yeni dünya kurun yoksa boğulursunuz. gerçekten saçma bir aldatılma hikayesi. karınızın sizin olmadığınız şehirde ne işi var? sizin teyze oğlunuzun gezdirme saçlamalığı nedir? üçünüzün takılma saçmalığı nedir? bir de çocuklara dna testi yaptırın kesin.
0
andlee
(04.06.21)
(6)

demin bir anket şirketinden arandım

sutlu nescafe
aracınızı servise götürecekseniz bir arkadaşımız size eşlik etsin. gitmeden önce de araçta ufak tefek hatalar oluşturup bunların düzeltilip düzeltilmediğini kontrol etsinler. servisteki davranışları not edecekler. işlem bittikten sonra da 600 lira verelim size dediler. önce 600 lira iyi para dedim.
aracınızı servise götürecekseniz bir arkadaşımız size eşlik etsin. gitmeden önce de araçta ufak tefek hatalar oluşturup bunların düzeltilip düzeltilmediğini kontrol etsinler. servisteki davranışları not edecekler. işlem bittikten sonra da 600 lira verelim size dediler.
önce 600 lira iyi para dedim. sonra tanıdıkla görüştüm. ya başka arıza çıkartırlarsa? boş yere parça değiştirirlerse, servis kaydına girerse vs. dedi. benim aklıma gelmedi bunlar. daha 1 yaşını yeni doldurdu. fazla kmsi bile yok.

böyle bir arama alan var mı?
0
sutlu nescafe
(24.05.21)
Sakın. Türkiye'de yaşıyorsunuz.
0
sanguine
(24.05.21)
Ne tarz hatalar olusturulacak ve bu islemler nerde yapilacak?

Bu iki soruya tatminkar bir cevap alirsam yaptiririm.

(Thy'de vs gizli musteri olarak calisan arkadaslarim var, firmalarin ciddiye aldiklaei bir konu bu)

Ama tedbiri elden birakmayin tabi. Abi motoru indirip kaldiricaz vs derlerse kacin :)
0
brkylmz
(24.05.21)
o kadar profesyonellerse yazılı bi şey göndersinler.
0
bohr atom modeli
(24.05.21)
firma adını öğrenerek araştırabilirsin. Gizli müşteri olabilir cidden, biz de kullanıyoruz ve çoğu firma bunlarda iyi bütçe harcıyorlar. Ama tongaya düşmemek için, mini bir araştırma çözer mevzuyu.
0
lcha
(24.05.21)
@brkylmz
lastiklerin havasını biraz indirip hata vermesini sağlarız, silecek fıskiyelerinin yönünü değiştiririz vs. dediler. işlemler gözümün önünde yapılacakmış. randevudan 1 gün önce buluşulur yapılır dediler.

@bohr
mantıklıymış. tekrar ararlarsa sorarım belki. hala emin değilim.

@icha
aradıkları telefonu googleda aradım method research company diye bir firma çıkıyor.

@sanguine
tırstım zaten :)
0
🌸sutlu nescafe
(24.05.21)
bana pek dolandırıcı gibi gelmedi ama bu tip firmalardan ödemeyi almak uzun sürebilir.
0
nuisance
(24.05.21)
(5)

shaya grup starbucks temsilcisine nasıl ulaşılır?

denef
merhaba, şirketimizin ticari alanları için bu firmadan birisi ile görüşmek istiyorum ama tüm kanalları karşılıksız bırakıyorlar. santralden yanıt almak zor, alsam bile maile yönlendiriyorlar, maile yanıt yok, linkedin'den yazıyorum tek tek görmüyorlar bile. gerçekten buradaki insanlara nasıl ulaşılı
merhaba, şirketimizin ticari alanları için bu firmadan birisi ile görüşmek istiyorum ama tüm kanalları karşılıksız bırakıyorlar. santralden yanıt almak zor, alsam bile maile yönlendiriyorlar, maile yanıt yok, linkedin'den yazıyorum tek tek görmüyorlar bile. gerçekten buradaki insanlara nasıl ulaşılıyor ya? bunun dışında birçok büyük markayla iletişim kurdum ama burada bir bağlantı bulamıyorum. belki buradan yol gösteren, yardımcı olan, tanıdığı olan vardır diye yazıyorum. teşekkürler şimdiden.
0
denef
(24.05.21)
bir subeye gidin, sube mudurune konuyu anlatin bolge mudurunun telefonunu ya da mailini alin
0
oscar
(24.05.21)
Linkedin de olabilir. Her hafta biri beni ekliyor ya lojistik servisi ya da elektronik parca satmak icin
0
logisticsmanager
(24.05.21)
Şubelerinde genelde kahvemizi aldığımız yerde bölge sorumlularının kartvizitleri bulunuyor. Bu işlere bakan kişilere ulaşmanın en kolay yolu bu.
0
lcha
(24.05.21)
umraniye anel plazadaydi bunların yeri yakindaysaniz bir uğramayı deneyin
0
nahtoderfahrung
(24.05.21)
Şubelerdeki barda bölge sorumlularının kartvizitleri oluyor +1

Covid sebebiyle o bar eskisi gibi değil ama isterseniz verirler. Telefon numarası da var kartta.

Ben bu şekilde bambaşka bir mevzu için ulaşıp çözmüştüm.
0
infernal majesty
(24.05.21)
(3)

ABD tek doz aşı

mya
ABD’de aşı olma fırsatım var.Fakat burada ikinci doza kadar duramayabilirim. Tek doz bile olsa, aşı olmalı mıyım?
ABD’de aşı olma fırsatım var.
Fakat burada ikinci doza kadar duramayabilirim.
Tek doz bile olsa, aşı olmalı mıyım?
0
mya
(11.05.21)
etkinliği daha düşük olsa da j&j seçme şansın varsa tek doz.

olmazsa da modernanın tek dozu bile hiç olmamaktan iyi
0
lcha
(11.05.21)
Kesinlikle ol. Hiç farketmez.
0
lata
(11.05.21)
3-4 hafta amerika tek doz j&j durduruldu.
Tek doz da olsa Pfizer olurdum, moderna'yı tek dozu doktorlar önermedi.
0
ludwig boltzmann
(12.05.21)
(7)

İnstagram geçmiş konuşmalar kendiliğinden silinir mi?

jamiro
Merhaba. Bir kaç gündür konuşmalarıma bakıyorum bazılarının öncesi yok. Örneğin Geçen gün konuştuğumuz birine mesaj attım. En eski mesaj bu attığım mesaj oluyor, öncesi yok, halbuki henüz önceki gün konuşmuştuk ve silmedim ben bu görüşmeyi. Bunun gibi bir sürü örnek var. Sebebi nedir?
Merhaba. Bir kaç gündür konuşmalarıma bakıyorum bazılarının öncesi yok. Örneğin Geçen gün konuştuğumuz birine mesaj attım. En eski mesaj bu attığım mesaj oluyor, öncesi yok, halbuki henüz önceki gün konuşmuştuk ve silmedim ben bu görüşmeyi. Bunun gibi bir sürü örnek var. Sebebi nedir?
0
jamiro
(06.05.21)
Bende de benzer bir durum oldu, hatta karşımdaki kişinin geçmişi sildiğini vs düşündüm. Bir bilen varsa diye, başlığı takipteyim :)
0
lcha
(06.05.21)
bana da oldu sonra düzeldi arkadaşla birbirimize komikli fotolar atiyoduk başka birine atacam diye konuşmada ararken bi noktadan sonrasını yüklememeye başladı, 1-2 gün sonra düzeldi
0
nahtoderfahrung
(06.05.21)
Mesaj baslangicinin 2015 oldugunu net hatirladigim bir sohbete baktim simdi, duruyor.
0
invictae
(06.05.21)
@invictae bende de hepsi gitmedi zaten. Bazıları kayıp. %50 diyeyim.
0
🌸jamiro
(06.05.21)
Bende de yarısı gitt 1-2 gündür. Merak ediyordum sebebini
0
KaraSakall
(06.05.21)
bende silinenler geldi kendiliğinden, komple sildim, iyi oldu
0
rain when i die
(06.05.21)
bende de bazıları geri geldi. garip, kafasına göre takılıyor bu aralar belli ki.
0
🌸jamiro
(07.05.21)
(16)

kollarda damarların belli olması

nick bulamadim
ergenlikten beri kollarımdaki damarlar çok belli oluyor. dikkat ettiğim kadarıyla ergenliğinde zayıf olmuş insanlarda oluyor. spora başladıktan sonra daha da arttı. gerçi 2. fotoğraftaki gibi kolun içindeki ve bicepstekini seviyorum. ama ellerimdekiler rahatsız ediyor. sürekli ellerii saklıyorum ya
ergenlikten beri kollarımdaki damarlar çok belli oluyor. dikkat ettiğim kadarıyla ergenliğinde zayıf olmuş insanlarda oluyor. spora başladıktan sonra daha da arttı. gerçi 2. fotoğraftaki gibi kolun içindeki ve bicepstekini seviyorum. ama ellerimdekiler rahatsız ediyor. sürekli ellerii saklıyorum yazları. kız aradaşım yok. olsa elimi saklarım ve tutmasını istemem.

eksiup.com
eksiup.com

skleroterapi diye bir tedavi varmış. köpük gibi bir şey enjekte edip kurutuyorlarmış. tedavi olayım mı? damarları kurutacakları için endişeleniyorum tehlikelidir diye. bir de bicepstekinin yok olmasıın istemiyorum. :D ama bu şekilde sürekli ellerimi saklamaktan da sıkıldım. özgüvenimi etkiliyor. siz rahatsız olur muydunuz? tedavi olur muydunuz yoksa takmaz mıydınız?tedavi olunca şöyle bir değişim oluyormuş.

www.hekim.net
0
nick bulamadim
(04.05.21)
Böyle damarlı ele, kola düşen bir sürü kız var bence boşuna saklıyorsun
0
sta
(04.05.21)
Bir sorun göremedim ben. Kadınların daha çok hoşuna gidiyor +1. Saklamayın kollarınızı.
0
Hallegadola
(04.05.21)
umarım ters psikoloji yapıyorsundur kardeş, yunan tanrısı gibisin maşalla, ekmeğin bol olsun.
0
Jux
(04.05.21)
benim de bu kadar olmasa da boyle.

karizma oglum bu, sen cok yanlis gelmissin.
0
baldur2
(04.05.21)
uff nası güzel serum bağlanır bu damarlara, resmen hemşire rüyası gibi kolların varmış maşalla..

Kadınlar çok da sallamaz bu damar meselesini ve hatta evet çekici bulanı da var.
0
lcha
(04.05.21)
Bence gayet hoş. Ellerde bu kadar belirgin olanı ilk defa görüyorum ama sadece farklı ben hiç garipsemedim. Kollardaki aksine çekici duruyor saklamanıza hiç gerek yok
0
ddenizz
(04.05.21)
Bence gayet hoş görünüyor. Bir çok hemcinsimin de böyle düşüneceğine eminim.
0
Benyinegulerim
(04.05.21)
Uzaktan olan fotoğraflarda özellikle çok güzel duruyor. Çekici bir şey ki bu, sen buna neden tutuldun acaba.
0
turkce konusan uzayli
(04.05.21)
Herkes yazmis zaten ama ben de yazayim, eksik kalmayayim :D cogu kadinin buna dibi dusuyor zaten, yunan tanrisi masallah +1 :)

Takmayin kafaniza, dusundugunuzun aksine guzel bir sey :)
0
invictae
(04.05.21)
yağ oranı düşük erkeklerde böyle damarlar gözüküyor. yani çok zayıf değilsen muhtemelen vücudun orantılı, sağlıklı ve çekici durumdadır. diğer insanlar da bunun farkındadır. gereksiz bir endişe.
0
isabella was a ginger
(04.05.21)
Üniversite yıllarında ellerimdeki damarları gören bi kız başka yerlerimin de damarlı olup olmadığını sormuştu lapss diye, tabii ben şok :) Sonra damarlardan vb sohbet ettik bi süre. Genel olarak hoşlarına gidiyor, senin el kol yapısı da gaayet iyi. O damarları belirgin kılmak için nice yiğitler salonlarda telef oluyor bunu unutma :)
0
msb
(04.05.21)
Sakın skleroterapi yaptırmayın.
Ölümden dönmüş ve hastanede çok zor damar yolu bulunan biri olarak, tavsiyem estetik için damarlarınızı feda etmemenizdir. İnsanın başına her şey gelebilir.
Ayrıca hiç de rahatsız edici görünümü yok.
0
pro9it9is9
(04.05.21)
Tanıdığım 10 kadından 8i damarlı kol hastası
0
suicides underground
(04.05.21)
açıkcası bu kadar olumlu bir yorum beklemiyordum. teşekkürler olumlu yorumlar için. ben de severim özellikle bicepste falan hoş duruyor ama bende çok fazla gibi. son 5 yılda daha da arttı. özellikle ellerimin üzerindekilerden rahatsız oluyorum. yaşlı eli gibi oluyor :d
0
🌸nick bulamadim
(04.05.21)
El fetişçisi kadınları ayıklamak için açılmış bir duyuru bile olabilir diye düşünüyorum. Eğer öyle değilse, ellerin çok güzel 10/10 verdim, insanlarda ilk ele bakan biri olarak sonnnn derece çekici buldum.
0
Mossy
(04.05.21)
Duyurunun açılma sebebiyle ilgili olarak: Mossy +1

Kız arkadaşının olmadığı detayını belirtmen faydalı olmuş.

i.ibb.co

soruya da cevap vereyim de silinmesin: Hayır.
0
himmet dayi
(04.05.21)
(4)

Muafiyet izin belgesi sorusu

james wade piotr armando cletus wagner
Babam için başvurdum, başvuru onaylandı, görev belgesi verdi. Fakat babam iş yeri sahibi, ve görev belgesinde yazan nace kodu, internette yayınlanan muafiyet verilen nace kodları listesindekilerle uyuşmuyor. Bu görev belgesi yine de işe yarar mı? Yoksa herkese bu belge otomatik olarak çıkıyor mu?
Babam için başvurdum, başvuru onaylandı, görev belgesi verdi. Fakat babam iş yeri sahibi, ve görev belgesinde yazan nace kodu, internette yayınlanan muafiyet verilen nace kodları listesindekilerle uyuşmuyor. Bu görev belgesi yine de işe yarar mı? Yoksa herkese bu belge otomatik olarak çıkıyor mu?
0
james wade piotr armando cletus wagner
(04.05.21)
benim bildiğim nace kodu uymazsa edevletten çıkmıyor çünkü arkadaşıma çıkmadı.
0
lcha
(04.05.21)
hangi nace kodu?
0
co2s2
(04.05.21)
vallahi ben de anlamadım ama çıktı. görev belgesinde işyerinin nace kodu 731101 diye gözüküyor, ama muafiyet listesinde bu kod gözükmüyor. yani polis durdurduğunda kağıttaki koda bakıp elindeki listeden o kodu mu arıyor yoksa belgenin en altındaki doğrulama kodu'na mı bakıyor?
0
🌸james wade piotr armando cletus wagner
(04.05.21)
edevletten belge çıktıktan sonra polise ne? polis kodu doğrular, ok der geçer. devlet düşünmüş, nace koduna göre belge vermiş. tekrar tekrar nace kodu doğrulamakla uğraşsalar, çok vakit kaybı olur
0
co2s2
(05.05.21)
(13)

Eski ev arkadaşım ve elektrik aboneliği

gmzo
4 sene önce evden ayrıldım, elektrik aboneliği hala benim üzerimde. ilk başlarda 1-2 kez söyledim, yoğunum filan dedi üstelemedim. 8 sene birlikte yaşadığımız için de yakınız haliyle, sıkıntı çıkarmak istemedim daha fazla ve tekrar konusunu açmadım. (zaten bence bu noktada artık kendisi "dur şu işi
4 sene önce evden ayrıldım, elektrik aboneliği hala benim üzerimde. ilk başlarda 1-2 kez söyledim, yoğunum filan dedi üstelemedim. 8 sene birlikte yaşadığımız için de yakınız haliyle, sıkıntı çıkarmak istemedim daha fazla ve tekrar konusunu açmadım. (zaten bence bu noktada artık kendisi "dur şu işi aradan çıkaralım" demeliydi uygun olduğunda)

neyse şimdi tekrar ev değiştiriyorum, 10 gün önce mesaj attım. bu evdeki abonelik eşim üzerine, yeni evde benim üzerime alacağız tadilat yaparken henüz taşınmadan kullanmak için. en kısa zamanda halledelim, dask diye bir şey var artık biz o eve çıkarken yoktu, o da lazım olacak bilgin olsun dedim.

mesaj atarken henüz evi bulmamıştık, arıyorduk. şimdi evi tuttuk, "kiracı ay başında evi boşaltacak, önümüzdeki hafta bu abonelik işini artık halletmemiz lazım" diye mesaj attım. "tamam iş yeriyle izin işini konuşayım, dask'ı da bilmiyorun henüz, ona göre haberleşelim" dedi!!!

e yuh ayıp değil mi bu artık? öğrendiğimize göre eşim aboneliğini taşıyıp, bir süre bu evdekini de kullanabiliyormuş ama ben bu bahane ile çözmek istiyorum bunu artık. yani 10 gün oldu (aslında 4 yıl oldu tabii!) daha dask'ı bile soramamış. şeytan diyor kapat aboneliği eve gelince elektriksiz kaldığını görsün, bu kadar geçmişimiz olmasa çoktan yapmıştım.

ben abartıyor muyum, siz olsanız idare etmeye devam eder miydiniz, yoksa ne yapardınız merak ettim?
0
gmzo
(16.04.21)
"şeytan diyor kapat aboneliği eve gelince elektriksiz kaldığını görsün" bunun için çok geç bile kalmışsınız.
0
bagcivan
(16.04.21)
Direkt kapattirmak değil de bence son kez mesaj atıp uygun bir şekilde cozemezseniz kapattirmak zorunda kalacağınızi belirtebilirsiniz. Dört yıldır çözülmesi gerekirmiş çoktan.
0
fraise
(16.04.21)
bence abartıyorsun. o kadar önemli olduğunu düşünmemiştir. kendi adıma ben de düşünmezdim, ki düşünmüyorum. 4 yıl öncesine kadar ev arkadaşım olan kız evlenip gittiğinden beri doğalgaz aboneliği onun üstünde kaldı. otomatik ödemede faturalar. her ay düzenli ödüyorum. zaten hala çok yakın arkadaşız. hiç bunun lafını etmedi. etse ve bu yüzden gerginlik çıkarsa falan hele ki, bozulurdum sanırım. yani tamam halletmeye çalışırdım ama insanlık hali, iş yerinden kolayca izin alamıyor olabilir, bu kadar acil olduğunu ve problem çıkacağını hiç tahmin etmemiş olabilir.. ben mi anlamıyorum ne olacak ki, madem yakınmışsınız. eşin de aboneliği taşıyabiliyormuş. üstelik bu güne kadarki süreç için "zaten bence bu noktada artık kendisi "dur şu işi aradan çıkaralım" demeliydi uygun olduğunda" falan demek abartmak bence.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(16.04.21)
@istanbul kanatlarimin altinda Ben aboneliği kendi üzerine almasını istediğimi söyledikten sonra 4 sene geçti. Bir konu sizin için önemli değilken, başkası için önemli olabilir. O başkasını da bu mesele etkiliyorsa sizin için önemsiz olmasının bir önemi kalmaz. Hayatınızı başkalarının önceliklerini tamamen göz ardı ederek mi yaşıyorsunuz?
0
🌸gmzo
(16.04.21)
@istanbul kanatlatımın +1 gibi dusnuyorum ben de, abartmıssınız. ama sizin için onemliymiş ve bir kere yaptıralım demişsiniz. aksiyon alması lazım.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(16.04.21)
Siz onun keyfini beklemeyin, direkt gidip kapatın içerideki depozitonuzu da alın. Kapatma başvurusu yapınca mesaj atın;

"yeni abonelik başvurdum eskisini buna aktardılar, senin elektrik abonelik yapmazsan kesilir, hemen şimdi internetten başvur"

Diye yazın, bir kaç gün süresi var zaten hemen kesilmiyor elektrik. İnternetten başvurmak 5 dk iş.
0
John Bloor
(16.04.21)
@john bloor aboneliği aktarırsak depozito ile uğraşmaz tekrar diye düşündüm, seneler önce birlikte karşılamıştık tüm depozitoları çünkü aboneliğin kimin üzerinde olduğundan bağımsız olarak. fakat önümüzdeki hafta içi harekete geçmezse dediğiniz gibi yapacağım, teşekkürler.
0
🌸gmzo
(16.04.21)
abonelik başvuruları internet üzerinden yapılıyor zaten. daha yeni ev tuttum, sadece sms geldi, elektriğiniz açılmıştır diye :)
izin almadan da halledebilir diye düşünüyorum.
dask için ise bildiğim kadarıyla yeni kiraladığınız evin ev sahibinin temin etmesi lazım size.
0
kisa
(16.04.21)
@kisa abonelik işlemlerinin birçoğu internetten oluyor biliyorum ama, aktarımı olmuyor. ben sıfırdan depozito ödemesin boşuna diye sabrettim bu kadar.
0
🌸gmzo
(16.04.21)
"şeytan diyor kapat aboneliği eve gelince elektriksiz kaldığını görsün"


şeytan demiyor bence artık olması gereken bu.
0
lcha
(16.04.21)
arkadaşınızla güven sorununuz yoksa kalsın öyle siz yeni aboneliğinizi yine üzerinize alın. niye hem kendinize stres hem de arkadaşınıza ekstra iş çıkartıyorsunuz?

arkadaşınızın bunca sene umursamamış olması ayrı konu tabi onu haklı buluyor değilim bu arada. yakınız diye belirttiğiniz için söylüyorum. ha ipleri koparayım diyorsanız kapatın gitsin tabi tesisatı.
0
hadsafhada
(16.04.21)
bana böyle davranan , dediklerimi sallamayan biri benim yakın arkadaşım olmaz bu bir.
duyurudaki rahat arkadaşlara da takılma bence. senin o arkadaşın tipinde insanlar basmış burayı da. arkadaş olan arkadaşına yardımcı olur yıllardır sallamamazlık yapmaz. git kapat elektriği. 2-3 defadan fazla üstelemeye hiç gerek yokmuş. elektriği kesilince o arar zaten seni anlatırsın durumu zaten uyarmıştım vs. diyerekten.
0
papuayenigine02561
(16.04.21)
Takilip abartmissin,o da usengeclik yapip burokrasiyle ugrasmamak icin erteliyordur.8 sene beraber yasamissin,senin icin en buyuk risk arkadasin terso kalip faturayi odeyemez ondada 100-200 lira iceri girersin.sende o kadar kredisi yoksa kapatgitsin,o arkadasida bu yuzden kaybet.
0
duptıs
(16.04.21)
(7)

aynı firmada uzun süre çalışanlara sorum, nasıl dayanıyorsunuz

roket adam
çok hızlı değişen ve rekabetçi bir sektördeyim. şimdiye kadar full time olarak pek aynı firmada çok uzun süre çalışmadım. son 2 seferde de 3'er senede tam keyfimin kaçtığı anlarda daha iyi bir iş fırsatı bulup uzadım.şu anki şirketimde de 3.5 sene kadar oldu ve aşırı sıkılmış durumdayım. günlük haya
çok hızlı değişen ve rekabetçi bir sektördeyim. şimdiye kadar full time olarak pek aynı firmada çok uzun süre çalışmadım. son 2 seferde de 3'er senede tam keyfimin kaçtığı anlarda daha iyi bir iş fırsatı bulup uzadım.

şu anki şirketimde de 3.5 sene kadar oldu ve aşırı sıkılmış durumdayım. günlük hayatımı olumsuz etkileyen major bir problem, mobbing, hesap sorma vs olmamasına rağmen çok küçük olayları bile aşırı takıp şirketten nefret ediyorum. sanki covid dönemindeki tüm keyifsizliğimi, eve tıkılı kalmamı vs şirketimden çıkarıyormuşum gibi geliyor. eskiden kendi isteğimle mesai falan yapan, işini seven biri olarak artık akşam, haftasonuna vs mail bildirimlerini kapatıyorum, mail geldiğini bildiğim halde cevap vermeyince de sinir oluyorum. genel olarak bunlar beni aşırı yoruyor ve yıpratıyor son günlerde.

şu anki dönemde bir çok kriterden ötürü daha iyi bir işe geçme ihtimalim düşük. bu tarz senaryolarda, profesyonelliğinizi soğukkanlılığınızı koruyup, işi olması gerektiği gibi yapıp kalanını oluruna bırakmayı, kafaya takmamayı nasıl başarıyorsunuz tecrübeli abiler, ablalar?
0
roket adam
(15.04.21)
7 yildir ayni isteyim. isimi sevdigim + sartlari duzgun oldugu icin devam ediyorum. biraz da yas var. 20'lerimde olsaydim yurtdisina acilirdim.
0
buenosdias
(15.04.21)
öncelikle "daha iyi şirket" kriterlerini düşünmeni öneririm. yeni bir işin daha iyi olacak yanları vardır ama her şirketin kötü yanları da vardır. ben şahsen halimden memnunsam, maaşım bana yetiyorsa iş hayatında macera aramak istemem. zaten mezun olduğumdan beri, +7 senedir aynı yerde çalışıyorum.

bunun sebepleri;

yaptığım işi seviyorum. bunca yıldır çok alıştım ve bence baya öğrendim.
müdürlerimi çok seviyorum.
müdürlerim ve diğer herkese aksi davranan genel müdür özellikle beni çok tutuyor.
yan haklar çok güzel
-istanbul'un merkezinde kaliteli bir ofis
-sabahları kahvaltı, öğlenleri çeşit çeşit yemek çıkaran yemekhane (somon, sushi, paella falan çıkıyor)
-evin önünden alan şirket servisi
maaş da birçok yerde bu civarlarda veriliyor sanırım. kaldı ki daha düşük maaşlar da duydum.

memnunum yani. tabiki negatif yanları var. bazen çok iş oluyor, işkolik olmam gerekiyor. akşamları çalışıyorum. ama bazen de öyle bir içimden gelmiyor ki, yatıyorum. çok çalışsam asla aferin almıyorum, ama yatınca da niye bu işler bitmedi diye başıma ekşimiyor kimse.

iş değiştirsem -ki bizim sektörde iş bulmam çok kolay- daha fazla para alırım muhtemelen ama buradaki haklara sahip olur muyum bilmiyorum. muhtemelen şirket de istediğimde gidebileceğimin farkında. ama biraz kilit bir elemanım, gitmemi istemezler. karşılıklı iyi niyetimiz bundan.

edit. "rekabetçi sektör" lafına takıldım. bizde rekabet yok. kimse birbirinin kuyusunu kazmıyor, birbirinin üstüne basarak yükselmeye çalışmıyor. ama başka sektörlerde çalışan arkadaşlarımdan neler duyuyorum. herkes sinsi, herkes birbirinin arkasından konuşuyor. bizde öyle gergin bir ortam olsa yukarıda saydığım her şeyi bırakırdım.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(15.04.21)
bro 3 yil uzun yav ne yaptin sende uzun sure calisanlar katagorisindesin gayet

memur degilsen zaten ozel sektorde uzun kalmak mantiksiz oluyor bir sure sonra maas olarak

bul bir yer ve kac
0
mhmtt
(15.04.21)
3 sene gayet iyi bir sabır seviyesi bence. 1 sene heyecan 2. sene rutin 3 ve sonrası giderek artan şikayetlerle geçiyor genelde.
0
lcha
(15.04.21)
5 yıldır aynı yerdeyim, rahatım yerinde, herkesi tanıyorum, nazım geçiyor farklı departmanlara/yöneticilere. Risk'e gerek yok. Gittiği yere kadar aynı yerde devam, sonrası allah kerim ve işimi seviyorum. Yöneticilerimi ve İş verenimi seviyorum
0
paramolacak
(15.04.21)
Soruya cevap değil ama daha iyi bir işe geçme ihtimaliniz kalmadıysa kendi işinizi kurma vakti gelmiş demektir. Buradan vereyim gazı.

Not: 1,5 yıl dolunca afakanlar basıyor.
0
plutongezegendegilmi
(15.04.21)
Kesinlikle ben de seninle aynı düşüncedeyim her iş yerinde 2.5 yıl çalışıp kaçtım hepsinde de terfi aldığım güzel giderken ama özellikle insanlara karşı koyamadığımdan yaptıkları da bana uygun gelmediğinden kaçıyorum. Hepsi samimiyetsiz geliyor ama her geçtiğim yerde böyle olucak belki de ya da az daha sabretsem daha iyi anlaşırız ama daha iyi imkanlar bulunca ben de direkt kaçan taraftayım.
0
esinikaybetmiscorap.
(15.04.21)
(9)

Yeni Şoför Yardım

akhenaten
Selam, ehliyetimi yeni aldım. Kurs sürecinde de şimdi araç kullanmayı bilen insanlarla giderken de herkes ortaklaşmış gibi sağa çok yakın sürdüğümü hatta duran araçlara sıfır gittiğimi söylüyor. Bundan başka yaptığım ele avuca gelir kronik bir hata da yok ama buna çözüm bulamadım. İnsanlara göre nor
Selam, ehliyetimi yeni aldım. Kurs sürecinde de şimdi araç kullanmayı bilen insanlarla giderken de herkes ortaklaşmış gibi sağa çok yakın sürdüğümü hatta duran araçlara sıfır gittiğimi söylüyor. Bundan başka yaptığım ele avuca gelir kronik bir hata da yok ama buna çözüm bulamadım. İnsanlara göre normal olan nokta bana sanki solumdaki şeride girecekmişim gibi hissettiriyor. Bu sorunu nasıl hallederim? Benzer şeyler yaşayan oldu mu?
0
akhenaten
(15.04.21)
Önünde zaten şerit çizgileri var onlara göre ortada durmaya çalış yok yine olmuyorsa arada yan aynalardan bak hangi şeride yaklaşmışsan ondan uzaklaş ama bunlar hep pratik eksikliğinden, zamanla oturur.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(15.04.21)
Aynadan arkayı kontrol et. Oradan ne kadar yakın geçtiğini görme şansın daha yüksek. Ona göre hafif sağa kayarsın. Söyledikleri önemli. Hele bir de trafiğe bakmadan kapı açanlar var sorun yaşarsınız.
0
ykyt
(15.04.21)
Herkes ortaklaşmamıştır da sen çok sağa yanaşıyorsundur :) Yapman gereken düzgün seyrettiğin bir durumda gözünü yolda ileride bir noktaya sabitlemek ve o şekilde ilerlemek. Yani çizgileri değil ama önünü kontrol edeceksin. Misal sana ayrılan şeridin iki çizgisinin ilerisindeki ufuk çizgisinin biraz solunu gözüne kestirip oraya gideceksin.
0
prole
(15.04.21)
aracın kaputunun ucuna değilde daha ileri bak, 300 mt sonrasına gözünü sabitleyip kullan muhtemelen düzelir
0
firemanjonny
(15.04.21)
aynı şeyi ben de ilk başladığımda defalarca duydum. bana da hiç öyle gibi gemiyordu ama bir kere yolun sağından yürüyen bir adamın dibinden geçmiş olmalıym ki, adamın bana el kol yapıp bağırdığını görmüştüm dikiz aynasından.

şoför arabanın solunda oturduğu için şeridi ortaladım sanıyor ama aslında sağda kalmış oluyor. ama beyin buna çabuk alışıyor bence. ben hiç bir çaba göstermedim düzeltmek için. kendiliğinden kısa sürede oturdu.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(15.04.21)
Üstte bi Arkadas 300 mt öteden bahsetmiş, umarım ciddi değildir, ilk başlarda ben de öyleydim sonradan ileri doğru bakmaya başlayınca düzeldi.
0
m orak
(15.04.21)
arada sağ aynadan kontrol et mesafeni.
0
marla is in my head
(15.04.21)
bende de aynı şey var hocam :) bunu ancak çok uzun süre kullanarak aşarsın, yoksa olmaz o iş dediler.
0
lcha
(15.04.21)
Bence de sağa çok yaklaşıyor olabilirsiniz. Bana da öyle diyorlardı ama pek anlamıyordum. Sonra park etmiş bir aracın yan aynasına çarpınca harbiden sağa biraz fazla yanaştığımı anladım.
0
havadakarada
(15.04.21)
(5)

politik görüş ve aile

denizzz
ailenin politik görüşün şekillenmesi üzerinde etkili olduğu söylenir. genelde anne-baba siyasi olarak hangi gelenekten geliyorsa çocuklarının da o görüşü benimsediği kabul edilir. ama benim kendimde ve etrafımda gözlemlediğim şöyle bir şey var, politik kimlik inşa edilirken ailenin sahip olduğu görü
ailenin politik görüşün şekillenmesi üzerinde etkili olduğu söylenir. genelde anne-baba siyasi olarak hangi gelenekten geliyorsa çocuklarının da o görüşü benimsediği kabul edilir. ama benim kendimde ve etrafımda gözlemlediğim şöyle bir şey var, politik kimlik inşa edilirken ailenin sahip olduğu görüşe aykırı yaklaşımlar daha ilginç geliyor ve çoğu zaman da bir süre sonra bunlar benimseniyor. yani ailesi solcu olsa sağcı olabilecek bir kişi tam tersi durumda da sol görüşlü olabiliyor.

buna benzer gözlemleriniz var mı? bu durum aileden bağımsızlaşma, kendini inşa etme çabasının mı bir neticesidir?
0
denizzz
(13.04.21)
baskıcı ailelerde dediğin durum daha fazla gözlemleniyor gibi geliyor bana. aile kendi politik görüşünü çocuğa empoze etmeye çalıştıkça artık bireysel bağımsızlaşma çabası mı dersin, başkaldırı mı dersin bilemem, çocuk farklı görüşlere yönelme eğiliminde oluyor.

bir de tabii artık internet, uluslararası medya gibi kitlesel iletişim araçlarımız var. kimsenin sınırları evinde, mahallesinde, akrabalarında gördüğü fikirler değil şu zamanda. insanın ufku açıldıkça kendi doğrularını daha rahat seçebiliyor. bizim ailelerimizin, onların büyüklerinin falan yetiştiği kültürler daha çok içerisinde bulunmak zorunda kaldıkları ve kendilerini mecburen şekillendiren kalıplardı. belki onların elinde de günümüzdeki gibi araçlar olsa çok daha farklı bir zamanda yaşıyor olabilirdik.
0
knight of cydonia
(13.04.21)
evet, kendini inşa etme çabasının bir sonucu olarak bir tür başkaldırma olabiliyor. kendimden biliyorum. baba tarafım, özellikle babaannem ve dedem zamanında aktif bir şekilde siyasetin içinde bulunmuş iki komünist. annem ise apolitik ve bohem bir yaşama sahip biri. baba tarafım özellikle ergenlik dönemimde bana fazlaca karışırdı, annemin beni kötü etkilediğini söylerlerdi, varoluşçu filozofları okurdum mesela, bunların yıkıcı felsefeler olduğunu söylerlerdi. yine lise döneminde fransız sembolist şairlerini çok okurdum. sanat için sanat'ı savunan bir grup bu, babam bir keresinde okuduğum bir kitaba bakıp sonra da sinirlenip yere fırlatmıştı. üniversitede solcu gruplara katılmam gerektiğini söylerdi. bütün bu baskılar bir dönem beni solculuktan ve marksizmden soğuttu.

fakat daha sonra ailemden koptum ve kendi kendime marksizme ilgi duymaya başladım. sorunun marksizmle değil, onların tutumuyla alakalı olduğunu fark ettim. bu tür konuları pek onlarla paylaşmamaya başladım, vs. neticede genel olarak baskıcı ebeveynler ters etki yaratıyor bence.
0
isabella was a ginger
(13.04.21)
apolitik bir ailenin politik çocuğuyum. Ama şekillenme konusu üniversitede oluştu. Çevremde solcu aileden gelen arkadaşlarım solcular. O nedenle, bence bu durumlarda genelleme yapmak zor.
0
lcha
(13.04.21)
aykırı yaklaşımlar daha dikkat çekici olduğu için, hep öyleymiş gibi geliyor olabilir size.

neredeyse tüm arkadaşlarımın politik görüşleri, ailelerinin politik görüşlerinin izinden gidiyor. kaldı ki meseleye şöyle bakmak lazım. sağ-sol ayrımından ziyade, ailenin baskıcılığı ya da fanatikliği ya da bağnazlığı çocuğa geçiyor. politik eksen tek boyutlu değildir, politik eksen en azından iki boyutludur.
0
co2s2
(13.04.21)
Cocuk eninde sonunda aileden +1 ileriye gidiyor. +5 ileriye gitmesi cok zor oluyor. Ornegin babasi belli bir mezhepteki kisilerin idam edilmesini savunuyor, cocugu idam edilmesini barbarca goruyor, sadece is verilmesin, bizim icin calissinlar, kole olsunlar gibi baska bagnazca dusuncelere sahip oluyor. Belki onun cocugu 30 yil sonra iki mezhep de esit diyecek ama deden toruna aradan 60 yil gecmesi gerekli. Az sure degil.
0
howfaristhesky
(13.04.21)
(2)

kafayi yememek icin ne yapmali

Zima Blue
soru baslikta aslinda. borc harc derken bi de pandemi vs hepten artik cildiricam. ne yedigim yemekten keyif alabiliyorum ne uyudugum uykudan. surekli bi gerileme hissi surekli bi noksanlik. ikinci bi beceri is yapayim diyorum konstrasyon sifir. koca bi bok cukurunun icinde oturuyor gibi hissediyorum
soru baslikta aslinda. borc harc derken bi de pandemi vs hepten artik cildiricam. ne yedigim yemekten keyif alabiliyorum ne uyudugum uykudan. surekli bi gerileme hissi surekli bi noksanlik. ikinci bi beceri is yapayim diyorum konstrasyon sifir. koca bi bok cukurunun icinde oturuyor gibi hissediyorum. ne yapmali da cildirmamali bu hayatta?

tesekkurler.
0
Zima Blue
(12.04.21)
Valla hocam benzer durumdayım ve işin kötüsü bu durumu terapistlerin de çözeceğine inancım kalmadı artık.

Yine de ne yapılabilir? valla online da olsa sosyalleşmeye çalışmak önemli.
0
lcha
(12.04.21)
1. bu sorun cozulecek ama akilli olmak lazim
2. once is bulmak gerek, pandemide zor ama belki de evde oturmaktan iyi
3. borcu bitirdikten sonra okulu halledicen
4. gerekirse her gun iki saat is cikisi ders calisacaksin
5. yok evlilikmis, ama cocuk herkesin hakkiymis demiyceksin, once para, daha sonra bunlari dusun
6. egitimini alinca is olanaklari da genisleyecek, universite bittiyse master, o bittiyse bir sertifika devam
7. bir bakmissin oldukca kalifiyesin, yurt disinda is bakacaksin
0
howfaristhesky
(12.04.21)
(16)

"Krediyle ev alıp 10 sene borç ödemek"

gmzo
Sözlükte bu başlık gündem olmuşken bir de burada tartışalım dedim.Eşim de benim de sabit gelirimiz var (zaman içerisinde akademik yükselme ile benim maaşım artacak). 30 yaşındayız, kiradayız, her ikimize de aileden Anadolu kentinden ileride gayrimenkul kalacak. Şu an İstanbul'un merkezi bir yerinde,
Sözlükte bu başlık gündem olmuşken bir de burada tartışalım dedim.

Eşim de benim de sabit gelirimiz var (zaman içerisinde akademik yükselme ile benim maaşım artacak). 30 yaşındayız, kiradayız, her ikimize de aileden Anadolu kentinden ileride gayrimenkul kalacak. Şu an İstanbul'un merkezi bir yerinde, fena sayılmayacak bir evde kiradayız. Yine merkezi ama bir tık daha nezih bir mahalleye, bir tık daha iyi bir eve taşınmaya niyetlendik.

Kime söylesek ev alın diyor. Şimdi başlıktakileri de okudum, düşük faiz ile kredi çekip ev alanları anlıyorum, kesinlikle avantajlı olabilir. İhtiyaçlar hiyerarşisi doğrultusunda insanın barınma ihtiyacını garantiye almak istemesini, ev sahibi kaprisiyle uğraşmak istememesini de anlıyorum.

Fakat bizim (en azından şimdi) ev almamamız için (bana göre) şöyle sebepler var:

1. Ülkenin durumu. Öyle bir güvensizlik ortamı var ki, yarın ne olacağı belli değil ve bu pandemi ile birlikte iyice ayyuka çıktı. Bir Avrupa ülkesi vatandaşlığım da var, dolayısıyla ihtiyaç halinde çekip gidebilme lüksümüzü korumak istiyorum.

2. Neden gelecekte rahat edelim diye gençliğimizi harcayalım? Savruk insanlar değiliz, 3 senede yurtdışı gezileri yaparak, ihtiyaç ve isteklerimizden kısmayarak, kira ödeyerek aşağı yukarı 200 bin lira biriktirdik. Neden aynı şekilde yaşayarak 10-15 sene sonra rahat rahat almayalım ki evimizi? Kiranın boşa gittiğini düşünmüyorum, bize istediğimiz zaman çekip gidebilme ve istediğimiz gibi yaşama özgürlüğünü veriyor.

3. İstediğimiz gibi yaşama özgürlüğü derken, şu an 25-30 yıllık evlerde, dediğim gibi merkezi ve nezih semtlerde yaşıyoruz. Trafiğe girmeden iş yerlerimize ulaşıyoruz, yürüyerek sahile gidiyoruz, arkadaşlarımızla buluşup bir şeyler içip yürüyerek eve dönüyoruz. Fakat bu evlerin fiyatları en az 900 bin - 1 milyon oldu, aynı yerde yeni ev alsak zaten mümkün değil. E şimdi biz Ümraniye'de siteye taşınıp, iş-kültürel ortam-sosyalleşme için trafiğe girmeye, zamanımızdan ve hayat kalitemizden yemeye mi başlayalım? Ne için? Geleceği belirsiz bir coğrafyada 4 duvar sahibi olabilmek için.

Düşündüğümden uzun oldu ama görüşleri merak ediyorum :) Hakikaten benim kaçırdığım bir nokta mı var, nedir?
0
gmzo
(31.03.21)
Yuzde 90 ev alin derim soranlara ama sizin senaryoda kiracilik daha mantikli.

Sadece "ulkenin gidisati" kismi ezelden beridir ayni. Yatirim yaparken onu pek goz onune almayin derim. Gidisatin duzelmesini bekleyenler 50 yildir hala bekliyorlar.
0
brkylmz
(31.03.21)
ev almak her senaryoda en mantıklı seçim oluyor.

kiracısınız ancak yarın ev sahibinizin evi satmayacağı ya da sizi çıkarmayacağının bir garantisi yok. kira hiçbir şekilde kendi evinizin rahatlığı ile bir tutulamaz ayrıca. ödediğiniz kiranın bir karşılığı da bulunmuyor. kaba tabirle boşa giden para.

şartlar böyle iken merkeze yarım saat mesafede site içinde bir ev almak daha doğru olacak.

10 sene sonra kira ödemeye devam ediyor olabilirsiniz, ya da borcu bitmiş bir eve sahip olabilirsiniz. fark bu aslında.
0
tantunisultansuleyman
(31.03.21)
1 - Vatandasligin varsa ve cikacaksan, madem yas artik 30'a gelmis, biran once karar vermeniz lazim, cikiyor musun cikmiyor musun? Gidiyorsaniz ev almak mantiksiz cunku disarda para lazim olacak, hem de cok lazim olacak.

2 - Obur taraftan ben sizin gibi beyaz yaka ciftlere acikcasi gocmenligi onermiyorum. Ikinizin de isi var, biriniz akademiden kovaliyor. 3 senede 200bin tl birikmis, bu arada tatiller yapilmis. Kiradasin ama iyi bir muhitte yasiyorsun, yuruyerek sahile iniyorsun. Zaten size yurtdisinin saglayabilecegi imkanlar da bunlar, cikmanin bir anlami yok. Cikmak etrafinizdaki tiyatrodaki dekoru belki 50 sene ileri tasir, ama sizin toplum icindeki konumunuzu bir 15 sene geriye dusurur, liseye geri donersiniz. Tanidik yok, baglanti yok, sifirsin. Disarinin avantaji tiyatronun "dekor"unun guzel olmasi, ama toplum icinde iyi bir konumda degilsen ki yeni gocmenlerin ne kadar iyi bir konumda baslayacaklari tartisilir, o tiyatroda figuranlik yaptiriyorlar sadece.

3 - Turkiye'nin duzelmeyecegini kabullenip kaliyorsaniz, o zaman biran once ev isini cozmek en mantiklisi, bence beklemeye gerek yok. 3 senede rahatca 200bin biriktiren bir cift milyonluk evlere girer. Muhitinizin pek degisecegini sanmam, ki ben olsam zaten degistirmem.
0
cooperr
(31.03.21)
şu an imkanım olsaydı direkt gider ev alırdım. yok gidebilme özgürlüğü yok şu yok bu gibi hikayeler bana komik geliyor. elin evine çivi çakamıyosun, çaksan boşa gitmiş hissi oluyor. o yüzden yeterli peşinat varsa, ödemede zorluk çıkmayacaksa ev alınması bana her zaman mantıklı geliyor. ha 3 seneye yurtdışına gidecekseniz almayın tabi ama belki gideriz diye düşünerek on sene daha kirada yaşamanın manasını göremiyorum cidden.
0
elorelia
(31.03.21)
Günaydın. Duyurunun belki de en çok banka borcu olan insanlardan biriyimdir.
Sebeplerini okudum. Bir kaç noktaya değinmek istiyorum.
Ev alırken; finansmanı nereden sağladığın çok önemli. Bu finansmanı uzun vadeli bir krediden mi karşılıoyrsun yoksa nakit tasarruftan mı karşılıyorsun. İkisinin arasında çok fark var. Tasarruf edinimlerini banka kaynaklarına yönlendirip tasarruflarını harcamadan ev almak, enflasyonun yüksek olduğu bir ekonomide uzun vadede sana avantaj getirir. O sözlükte bahsettiğin başlığı okursan; 200 bine ev alanlar şu an 650-700 bin civarında diyorlar. Bankaya ödediği taksitlerde maksimum faizi ile birlikte 320 bin eder. Burada şu da var, aylık krediye ödediğin miktar ile 10 yıl sonunda edindiğin evin son değeri, aynı miktarda yaptığın tasarrufun10 yıl sonundaki değeri evin değerinden aşağı kaldığını göreceksin. Yani bu yatırımını kredi değil de tasarrufla bunu edinmeye çalışırsan zarar edersin. Başka arkadaşlar bu tasarrufu ben değerlerim, örneğin altın dolar hisse vb araçlarda artırırım diyor ama ben buna katılmıyorum zira kıyasladığımız iki durumda birinde ev yatırımı yaparken herhangi bir mesai enerji zaman vs harcamıyoruz. Böyle bir yeteneği var ise bunu zaten ayrı bir çerçevede değerlendirmek lazım.


Yukarıda anlattıklarım benim evin kredi ile yatırım aracı olarak değerlendirilmesi konusuydu. Siz biraz daha sosyal konulara değinmişsiniz. Onlar biraz daha göreceli konular.
0
Frederick Co
(31.03.21)
1- Ülkenin durumunun kötüye gimesi faizleri yukarı götürür TL'yi değersizleştirir. Aldığınız kredinin yükünü azaltır. İşten çıkarılma korkun yoksa bu madde seni gayrimenkule yönlendirmeli. Avrupaya giderseniz buradaki krediyi ödemek kat kat daha kolay olur zaten. Aileden kalacak evleri emeklilik ve çocuk yetiştirmek için düşünebilirsin.

2- Gençliğinizi harcamak zorunda değilsiniz. Gelişmiş ne kadar ülke varsa tasarruf oranları yüksektir. Tasarruf yapmak gençliğini yemek değildir. Eğer 18 yaşını geçtiysen bu kafayı terketmiş olman gerekir. İyi semtten daha iyi semte geçip 2 kişi yüksek kira ödeyeceğine iyi semtten daha az iyi bir semtteki kendi evine geçip taksit ödeyebilirsin. Aradaki fark 3000 TL olsa kişi başı 1500 TL olur. Ayda 1500 TL ile gençliğini mi yaşıyorsun? Biriktirdiğin paranın market risk'i yani yatırımlarının patlama riski içine oturduğun evin değer kaybetme riskine göre daha yüksek. Ne sıklıkla ev sahibine biz çıktık evinden hacı deyip, üniversiteye biz istifa ettik deyip 200 bin TL'yi alıp dağ başına yerleşeceksiniz mesela? Dağ başına yerleşmek istediğin an çekip gidebilmeye dair bir örnek. İçini sen doldurabilirsin.

3- En önemli item bu. Bunu bir şekilde yönetebilirim, daha az inerim sahile, evi kendime bir sanctuary haline getirim diyemiyorsan almaman gerekir. Sonuçta mutsuz olacağın bir ev almanı tavsiye etmek mantıklı olmaz.
0
twelfth
(31.03.21)
1) ülkenin durumu gerçekten çok kötüye giderse, kirayı da ödeyemeyecek duruma gelmeniz olası. vatandaşlık kartını oynayacaksan da bir an önce karar vermende fayda var.
2) bir gün ev sahibi çat diye hadi çıkın oğlum oturacak dediğinde o gençlik bi 5 yıl falan yaşlanıyor ki bugün anladığım kadarıyla çocuğunuz falan yok, kafanıza göre yaşıyorsunuz, o durumda bile çok sıkıcı bir konu. bu tarz ıvır zıvır dertlerle uğraşmamak, ev sahibi kavramını hayatınızdan çıkarmak için bile değer.
3) şu anda yaşadığınız hayat geçici bir hayat, bunu atlıyorsunuz. son 3-4 senede yurtdışından gelenler dolayısıyla istanbulun sahil semtlerinde kiralar inanılmaz arttı, eskiden 3 bine tutulan evler artık 5-6 bin oldu. çok istisnai bir iş yapmıyorsanız (it vs gibi) maaşınız bir süre sonra o bölgelerde yaşamaya yetmeyecek. o evden çıkmak zorunda kalırsanız aynı paralara ümraniye'de küçümsediğiniz yerlerde ev tutup ulan buraya bu para verilir mi, 2-3 sene önce sahilde bu paraya yaşıyoruz şimdi dağdayız diyeceksiniz ve üstelik yıllarca kiraya para savurdu olacaksınız.

şimdi ailenizden kalacak evlerin paranın değerini bilmiyorum, yani gerçekten tuzu kuru bir çiftseniz yatırım planı yapmanıza zaten gerek yok, kalacaklar sizi kurtarır o zaman hayatın tadını çıkarmaya devam edin. ama yurdumun standart sefil beyaz yakalısı modunda değerlendirirsem iyi, yeni, depreme dayanıklı, oturulacak bi ev bulursanız bir an önce yatırım yapın gitsin derim.
0
roket adam
(31.03.21)
Aileden gelen gayrimenkul varken bir de kendinizi kasıp ev alacağız diye direnmenin anlamı yok. Ayrıca Türkiye'den çıkabilir durumdayken çıkın, çocuk mocuk niyetiniz varsa böyle güvensiz bir ortamda çocuk büyütmek malesef sıkıntı. (biz fanus içindeyiz diyorsunuzdur o ayrı ama yine de eğitim hayatı komple buna bağlı olacak)

Ha ille de Türkiye'de kalacağız dediğiniz koşulda da, bankada duran para eğer parasınız doğru yatırım araçlarıyla değerlendiren bir çift değilseniz son 1 senede bile eridi. O nedenle, o parayı güvenceye almak için İstanbul'da değil, bir anadolu şehrinde yatırım amaçlı ucuzdan ev toplayıp kirada tutup devam etmeniz daha karlı oluyor. İstanbul'daki evler kendini amorti etmiyorlar artık.
0
lcha
(31.03.21)
Şu an faizler çok yüksek. Geçen sene 0.69'tan kredi çekip, ev alanlar çok büyük akıllılık yaptılar.

10 sene uzun bir süre ancak Türkiye gibi ülkelerde enflasyonist bir ortam olduğu için, 3-4 sene sonra bu paralar çerez parası olacak. Düzelmesi de çok uzun yıllar sürecek gibi duruyor.

Ancak şimdi konut kredileri çok yükseldi. Ben olsam almam. Ama maaş artışlarını ve kredi taksitini hesaplayıp, bakmak lazım.

Kiracılık çok uzun bir süre iyi idi. Senelik %10-12 artış çerez parası idi ama bu oranlar hızla artabilir. Reel enflasyon şu an %25-%30 civarı. Hükümet daha ne kadar baskılayabilecek, soru işareti...



.
0
kartallar yuksek ucar
(31.03.21)
Merhaba 3 sebebin 3ünde de haklısınız. Açık konuşmak gerekirse ben de sizin gibi düşünüyordum genel olarak.

Ama şöyle bir şey var: biraz da aile ve eşimin baskısıyla son 2-3 yıldır İstanbulda ev bakıyorduk acaba alsak mı diye. Ve gördüğüm şu ev fiyatları devamlı arttı yani piyasa ekonomi vs hiçbirşey dinlemiyor. Aklım almıyor nasıl olduğunu ama ülkenin durumu bu, evlerin fiyatı hep artıyor. O yüzden 1 sene önce bakıp alsak mı lan dediğimiz ev bugün bize daha da uzak gözükmeye başlamıştı. Dolayısıyla yeni yeni fikrim insanın 1 tane evi olmalı şeklinde değişti. Hele hele İstanbulda böylesine bir kalabalık varken ev piyasasının hiç durulacağını sanmıyorum. Diğer şehirleri bilemeyeceğim ama Istanbulda merkeze yakın ilçelerde hiçbir zaman ev fiyatları düşmeyecek benim öngörüm. O yüzden bekledikçe ev sahibi olma ihtimalin azalıyor.
0
nuevo
(31.03.21)
turk halkinin ev fetisizmini bosver. eksisozluk bu tarz tabularin yaygara yapilarak konusuldugu bir yer oldugu icin cok da saapma. halbuki hersey gayet basit.

herkesin durumu farkli. maddi olarak iyi durumdaysan ve istiyorsan ev alirsin. istemiyorsan bu sekilde devam edersin. parani da baska sekilde degerlendirirsin. herkesin dusundugu gibi 20 yil sonra isinizi kaybedip, kirayi odeyemeyip esiniz ve cocugunuzla sokakta kuru ekmek kemirmeyeceksiniz.
0
buenosdias
(31.03.21)
Sadece birinci sebepten dolayı kirada yaşadığım eve buzdolabı bile alamadım 1.5 yıl.
Gideriz, gidelim, gidiyo muyuz derken yıllar geçti. Ha sonunda gittik gerçekten, iyi ki almamışız ama, bu gidişi kesinleştirmeden çok fazla aklınızda çevirirseniz, ne istediklerini yapabiliyorsunuz ne de gidebiliyorsunuz. Aklınızda yıllar geçtikçe sürekli bir keşke kalıyor.
Bu sebeple, yurtdışına gidecekseniz karar verin ve yapın.
Yok "burada rahatız para da geliyor" diyorsanız evi alın ve fazla düşünmeyin.

Ben gitmeyecek olsam eve girerdim, hatta giriyordum onu da yapamadım işte bu düşüncelerden.
0
quaker
(31.03.21)
cooper +1

Gidecekseniz karar verme yaşındasınız. Çocuk olayına girdiğiniz zaman, hele çocuğun eğitimi başladığı zaman bir de ev kirası / mortgage ödemesi çok zor oluyor. 15 sene önce 320bin TL'ye aldığım dairenin yan dairesi geçen ay 2250bin TL'ye satıldı. Böyle bir getiri hiçbir şekilde yok. 11 sene mortgage ödedim. Sıkıldım ama şimdi başka bir özgürlüğüm var. Emekli olsam ya da işten çıksam ev kirasına para yetiştiremezdim bu muhitte.
0
SiyamkedisiZorro
(31.03.21)
Ev fiyatları hep artacak. Kiraya verilen parayı sokağa atılmış olarak görüyorum.Kiraya verdiğiniz parayla kredi taksiti ödeyin ama kendi evinizde oturun. Maaşlarınız sabit kalmayacak, artacak ama kredi taksitleri hep sabit kalacak. Avrupa'ya taşınırsanız da kira geliriniz olur,krediyle alsanız bile başkasına kiraya verebilirsiniz. İstanbul gibi bir şehirde emlak fiyatları hep yükselecektir, yeter ki alacağınız ev zemin etüdü ypaılmış ve 99 depreminden sonra yürürlüğe konan deprem yönetmeliklerine uygun olarak yapılmış olsun.
0
iwasbornonamountainside
(31.03.21)
parayı gitme ihtimaliniz olan ülkenin para birimine çevirip o şekilde tutun ve her ay da üzerine ekleyerek ilerleyin. 10 sene sonra hala türkiye'de yaşamak istiyorsanız paranızı tl'ye çevirip anadan babadan kalacak evleri de satıp istediğiniz her yerde istediğiniz her evi alabilirsiniz diye düşünüyorum. ya şu an elimdeki işi kaybedersem, ya aç kalırsam gibi düşünceler fakir refleksi ve yüzde 90'ımız bu şekilde yaşıyoruz. sizin böyle bir şeyle karşı karşıya kalmanız durumunda gidecek yeriniz de varmış. aceleniz yoksa ve şu an sevdiğiniz bir yerde yaşıyorsanız yükün altına girip stres olmaya gerek yok bence.

iş kaygınız yoksa hayat kalitenizden ödün vermeniz gereksiz.
0
golgi aygıtı
(31.03.21)
ikinize de aileden ev kalacaksana niye simdi ev alasiniz ki. yaslaninca alirsiniz iste. ikisini birlestirir ustune koyarsiniz biriktirdiginiz parayi al sana istanbulda ev.
0
aydonno
(01.04.21)
(3)

hangisi daha az riskli?

dali dili havali korna
şu an için otobüs yolculukları mı yoksa uçak yolculukları mı covid bakımından daha az risk taşıyor? düz mantıkla bakınca yolculuk süresi daha uzun olacağından otobüs daha tehlikeli gibi görünüyor ama uçak yolculukları ile ilgili de çok olumsuz yorumlar var.
şu an için otobüs yolculukları mı yoksa uçak yolculukları mı covid bakımından daha az risk taşıyor? düz mantıkla bakınca yolculuk süresi daha uzun olacağından otobüs daha tehlikeli gibi görünüyor ama uçak yolculukları ile ilgili de çok olumsuz yorumlar var.
0
dali dili havali korna
(25.03.21)
uçak yolculuğu biniş ve iniş sırasında havalimanında geçen süreyle de düşününce daha tehlikeli. hele istanbul falan gibi büyük bir şehirse.
0
reanarchy
(25.03.21)
mesafeye bakar bence ikisi de tehlikeli ama birini seçmek zorunda kalsam uçakla giderdim
0
lcha
(25.03.21)
doğruysa uçağın hepa filtresi iyi diyorlardı.

Eskiden otobüste kişi sayısı azdı şimdi o da iptal oldu. Yan yana ve filtre olmadan gideceksin, maskeyi açıp öksüren vs. insanlar da olursa bence otobüs büyük risk.
0
nhk ni youkosu
(25.03.21)
(6)

İnsanların tahammülsüzlüğü ve hata yapmak

nick bulamadim
Beyhan budak'ın bir videosunu izlemiştim asık surat alerjisi diye. İnsanların onayını aramakla ilgili bir sıkıntım var. Terapiye de gidicem yakın zamanda bu tarz durumlar beni üzüyor ya da sinirlendiriyor.Ancak insanlar da çok tahammülsüz değil mi? Amazondan bir ürün almıştım yanlış sipariş vermişim
Beyhan budak'ın bir videosunu izlemiştim asık surat alerjisi diye. İnsanların onayını aramakla ilgili bir sıkıntım var. Terapiye de gidicem yakın zamanda bu tarz durumlar beni üzüyor ya da sinirlendiriyor.

Ancak insanlar da çok tahammülsüz değil mi? Amazondan bir ürün almıştım yanlış sipariş vermişim. Siteden iptal ettim ancak gönderime çıkmış sonra. Bugün kargo gelince "yanlış almışım, teslim almasam olur mu?" dedim. Kurye "olur tabi" dedi. Daha sonra "uygulama üzerinden de bunu yapabilirdiniz buraya kadar gelmek zorunda kalmazdım" dedi. Ben de "siteden iptal ettim ama olmadı sanırım" dedim. "Uygulama üzerinden yapılıyordu" dedi. Uygulamadan da denemiştim ama bulamadım. Neyse bunda bir sıkıntı yok. Söylemesi iyi oldu zaten ve söylediği şeyde de sıkıntı yok ama söyleyiş şekli azarlar, sitemkâr bir şekildeydi. Buna sinirlendim ben. Yine de bir şey demedim uzatmamak için. bir sorun da yok ortada ama demek istediğimi anlamışsınızdır. Tavır, tonlama bahsettiğim şey. Biri normal bir şey söyler size ama ses tonu sinirlidir, gözlerini devirir falan. "Kusura bakmayın bir daha dikkat ederim" dedim tavırlı bir şekilde. Gereksiz taktığımın farkındayım ama insanlar da tahammülsüz değil mi? Yani görememiş olabilirim. Her işte sıkıntı yaşanır ve bu kadar basit bir işte tavır alması saçma geldi. Sorun insanların genelinin böyle olması. En ufak hatada bir tavırlar sanki kendileri hatasızmış gibi. Bu önemsiz bir olay ama bu tavır insanların genelinde var. Kendileri hata yapıyor ancak başkasının en ufak hatasını affetmiyor. Adamın işi zor vs. demeyin kuryelikten çok çok daha zor işte çalıştım.

Önemsiz bir şey ve gereksiz alındığımın farkındayım ama ben insanların hatalarına karşı daha anlayışlı oluyorken herkesin en ufak bir şeyde bir tavırlara girmesi rahatsız ediyor. Yani ben mi hatalıyım sizce? Daha neler oluyor bu ne ki diyebilirsiniz. Bu yüzden insanlarla çok muhtattap olduğum bir işim ya da hayatım yok zaten.
0
nick bulamadim
(25.03.21)
Size katılıyorum, ancak bunun zincir bir reaksiyon olduğunu düşünüyorum. Muhtemelen en ufak bir hatasında, ya da kendi hatası olması bile gerekmez en ufak bir memnuniyetsizlikte kendisine hemen azarlar bir tavırla yaklaşıyorsa insanlar o da böyle öğrenmiş oluyor ve başkalarına uyguluyor.

Edit: berbat bir Türkçe ile yazmışım...
0
SiyamkedisiZorro
(25.03.21)
Bilmiyorum bu tavır ülkenin genelinde yaygın. Mesela devlet dairesindeki memurlar, bir yöneticinin altında çalışanlara tavrı da genelde böyle.
0
🌸nick bulamadim
(25.03.21)
aynı sorunu iş yerinde yaşıyorum. şu an staj yapıyorum ve benimle ilgilenen kişi bazen bir şey sordugunda eksik cevapladığımda normal sorar gibi ama tavırlı şekilde devamını soruyor. ya da bir şeyi ben uzun yoldan yaparken kısa yolunu gösterecekken böyle bir garip tavır. ne var yani duzgunce söyle. sen de annenin karnında öğrenmedin.
terapi ben de alıyorum ve bu konuda da konustuk. önce sen onun yerinde olsan senin hakkında kötü düşünür müydün dedi. sonra sen hayatında çeşitli zorluklar yaşamıssın ve su an işine tutunmaya calısıyorsun. temkinli yaklaşabilirsin, hata yapabilirsin, bunlara rağmen o sana karşı kötü tavır takınıyorsa bu da onun problemi dedi. ben de kendimi rahatlatmaya çalışıyorum.
0
Olric
(25.03.21)
Haklısın, onun işi o sana tavır yapmaması gerekirdi. Yine haklısın çünkü hakkaten gereksiz takılmışsın.

Bu duyuru aslında "kendimi çok desteksiz, sıkıntılı, yalnız ve güvensiz hissediyorum lütfen biri beni anlasın" diye bağırıyor. Çok hassaslaşmışsın. Bir dönemdir geçecektir ama demek ki iç dünyanın öncelikle sana ihtiyacı var, bu ihtiyacı sen başkalarının hassas davranışlarına ya da onayına ihtiyaç duymak şeklinde algılıyorsun. Aslında sen kendine karşı hassas ve onaylayıcı, hoş görülü, anlayışlı, mümkünse sevgisini saygısını gösteren bir insan olmalısın ki başkalarından bunlaru hiç göremeyeceğini keşfedesin.

Doğan Cüceloğlu'nun İçimizdeki Çocuk isimli kitabını bi oku bak. Ne demek istediğimi çok daha iyi anlayacaksın.
0
1bir1bir1
(25.03.21)
hocam biraz yüzsüz davranmak gerçekten daha iyi oluyor bu ülkede. eğilip bükülüp özür diliyorsun, laf işitiyorsun. salağa yatıp "aaa yaptım ama olmamış demek" diye davranıp gülümseyip yolculamak gerekiyor sanırım. aşırı delirtiyorlar beni de böyle halleriyle. ama çok takılmıyorum, herkes istediği tepkiyi verebilir, vicdanım rahatsa yaptığım şeyi sorunlu görmüyorsam umursamıyorum.
0
lcha
(25.03.21)
insanlar tahammülsüz çünkü çok boktan yaşıyorlar. kuryeler sabah 8'den akşam 8'e kadar malzeme dağıtıyorlar ama para kazanamıyorlar, genel olarak ülke çok boktan bir durumda.
0
co2s2
(26.03.21)
(3)

HES kodu ile giriş yapılan mekanlarda

roket adam
giren kişilerden biri covid olsa, sonrasında bu diğerlerine bildiriliyor mu? temaslı olarak mı işleniyor? tam olarak o sistem nasıl işliyor?
giren kişilerden biri covid olsa, sonrasında bu diğerlerine bildiriliyor mu? temaslı olarak mı işleniyor? tam olarak o sistem nasıl işliyor?
0
roket adam
(24.03.21)
bildiriliyor sanıyordum ama geçen gün öğrendim ki bu sadece "karantinada ya da +" olan kişi o an giremesin diyeymiş. Daha da kötüsü çevremde çok fazla kişi birbirinin koduyla devam ediyor. O nedenle içeride hasta kişilerin olmasına da engel değil malesef.
0
lcha
(24.03.21)
O kodu zaten hayat eve sığar uygulamasından kontrol ediyorlar. Fakat o uygulama hangi mekanda kullanıldığını takibini yapmıyor diye biliyorum.
0
clones
(24.03.21)
Hic sanmam. Hayat eve sigar'a, daha once alinmis ekran fotosuna, whatsapp'ta tutulan hes koduna filan bakiyorlar. Ama sadece bakiyorlar, gercek anlamda bon bon bakiyorlar yani.

Rastgele bir zamanda ekran goruntusu aldigim hes kodumu da gostersem girerim. Rastgele rakamlardan telefonumun not bolumune yazdigim kodla da girerim. Yanimdaki esim/cocugum diyerek onun koduyla da girebiliyoruz bu arada.

Ozetle islevsiz bir uygulama. Uygulama bile diyemeyecegim, angarya... Kusura bakmayin isin sacma sapanligina, sirf yapmis olmak icin yapilmasina cok sinirlendim yazarken ya :/
0
invictae
(24.03.21)
(23)

Geç yaşta bisiklete binmeyi öğrenmek

epleindebisous
Geç yaşta bisiklete binmeyi öğrenen var mı? Yetişkinlere bisiklete binme konusunda yardımcı olan bir kulüp, kurs gibi bir şey biliyor musunuz, gittiniz mi, tavsiye eder misiniz?
Geç yaşta bisiklete binmeyi öğrenen var mı? Yetişkinlere bisiklete binme konusunda yardımcı olan bir kulüp, kurs gibi bir şey biliyor musunuz, gittiniz mi, tavsiye eder misiniz?
0
epleindebisous
(24.03.21)
eğer yaş çok geç değilse 1-2 düşülür sonra öğrenilir.
ben şu anda bisiklet sürmeyi öğrenmeyi tahayyül edemiyorum :))

yaş epeyce fazlaysa riske gerek yok bence. bir yaştan sonra kırık çatlağın düzelmesi zor oluyor.
0
teritori
(24.03.21)
Geçen yaz kadıköy belediyesi ücretsiz kurslar düzenlemişti havalar ısınınca tekrarlanır

Sahilde de yetişkinlere ücretli kurs veren kişiler var, internetten ulaşılabilinir
0
freebird5406_2
(24.03.21)
@teritori yaş 26, kendim öğrenmek istiyorum :D 20'li yaşlarda öğrenen var mı merak ettim...
0
🌸epleindebisous
(24.03.21)
@freebird evet şimdi zaten covid yüzünden istemem. yazın olabilir dediğiniz gibi.
0
🌸epleindebisous
(24.03.21)
ben çocukken bisiklet destek tekeri sayesinde öğrenmiştim.. arka tekerin sağına soluna takıyorlar biraz havada duracak şekilde ayarlıyorlar.. eğer sürüş esnasında devrilecek gibi olursanız bu destekler devreye giriyor ama çocukken çok işe yarayan bu sistem kocaman adamları kurtarır mı bilemiyorum :)

şöyle bir şey www.decathlon.com.tr
0
strobist
(24.03.21)
Hangi şehir? İstanbul'da Kadıköy'de bu işi gönüllü yapan bir ekibe yönlendirebilirim sizi.
0
lcha
(24.03.21)
@gabe yetişkin bisikletim var. @icha istanbul'dayım.
0
🌸epleindebisous
(24.03.21)
Pedallarını sökün. Geniş bir alanda bisiklet üzerinde yürüyün. Her gün biraz hızlanınca biraz daha uzun süre olacak şekilde, ayaklarınızı yerden kaldırın. Böyle çalışırsanız bir hafta 10 gün içinde yardımsız olarak öğrenirsiniz.
0
Mirket
(24.03.21)
Universitede 21-22 yasinda olan arkadasima ogretebilmistim. 1 kere dustu sanirim o kadar. Daha kolay ogreniliyor.
0
fakyoras
(24.03.21)
30'una yakın bir arkadaşıma öğretmiştim, 1 saatte öğrenirsin.
0
selam
(24.03.21)
26 yaşındayım ben de sürmeyi bilmiyorum. Bu yüzden arkadaşlarımın adalar gezisi teklifini hep baltalarim. Bana da öğretin dostlar
0
dre mithatoğlu
(24.03.21)
tavsiyem vitesli bisiklette öğrenmek.
en düşük viteste, çok pedal çevirerek.

küçük yaşta denge sebebiyle öğrenilememesinin en önemli sebebi bence vitessiz bisiklet kullanılması.

ek bilgi: düşmekten korkmayın. yani neredeyse kesin düşeceksiniz zaten. ve asla bişey olmayacak, bir iki çizilir eliniz kolunuz. düşeceğinizi bilirseniz rahatlarsınız.
0
rewlack
(24.03.21)
29 yaşında ilk olarak bir arkadaşım sayesinde öğrendim ben. Şu an 33 yaşındayım 4 yıldır sürüyorum ve hatta ilerlettim epey. Öğrenebilirsin , 70te bile öğrenirsin öğrenmenin yaşı yok.

www.bostancibisikletdersi.com istanbuldaysan 2 saat şu arkadaşlara gidebilirsin.Karı koca bir çift ders veriyordu bostancı sahilde evlerinin önünde basket sahası içinde .2 saatten fazla gitmedim ben ama gerek yok para vermeye.kendin de ogrenırsın veya arkadasın varsa ogretebılır. bisikletim bile 4 yıl sonra oldu. kiralaya kiralaya öğrendim. önce dağ bisikleti + şehir bisikleti+ en son katlanır bisikletler öneririm.katlanırla yokuş çıkılmaz ve denge kurmak zordur. dağ bisikleti ile başla mutlaka. ve evet yukarda denildiği gibi mutlaka vitesli, ön arka frenleri sağlam bir bisiklet olmalı ki tak diye frenle durduğunu görmeli, o güveni hissetmelisin. tek öğretilebilecek şey de sağ pedal havadayken ona basarak kendini ileri ittirmek ve sağı ittirirken aynı anda sol ayagı basabilip dengede durmak ve düşmemek.(solaksanız tersi de olabilir tabii ki.) hep karşıya bakmak vs. uzun süre yere yakın oturursanız zaten denge zor değil. bir de yine dedikler gibi pedalları söküp ya da sokmeden ayaklar yerde emekleye emekleye hızlı gıtmek de mutlaka yapılması gereken diğer yontem. zamanla ogrendıkce seleyı yukseltırsınız. ben ogrendıysem herkes öğrenir. müthiş bir korkuydu içimde yıllar boyu. azmettim 30da öğrendim :)
0
camene87
(24.03.21)
36 yasindayim, ilk bisikletimi gecen sene aldim. cocukken kalp hastasi oldugum icin binememistim. simdi ise bisikletle gidiyorum. gidis donus 32km toplam

ogrenirken hic dusmedim yukaridaki arkadaslarin soyledigi gibi. 26 yasina da gec demissin, onu anlamadim. biz ne yapak? olelim mi?
0
try again fail again fail better
(24.03.21)
60 yaşında annem öğrendi 3 günde:)
Ders aldı. tekniği YouTube da var. Kısaca, pedalları sökün, seleyi ennakta indirin. Böyle ayak uçlarınla yürür koşar gibi bisikleti iletletip denge sağlamayı öğreniyorsunuz. Sonra da pedallar
0
kisa
(24.03.21)
20'li yaşların başında bisiklet sürmeyi bilmeden motosiklet ile başladım. nasıl yaptık dersen kullanmayı bilen bir arkadasım ile uzun hafif bir yokus bulduk trafigin olmadıgı bir zamanda o kullanarak motoru yuları cıkardı ben de yokus asagı hafif fren ve hafif ayaklarımdan destek alarak ilk basta 20-30 cm gibi ilerlerken bir iki saat sonra artık ayaklarımı kullanmadan 2-3 metre gidebilmeye basladım. devamında bos bir alanda kısa dur kalklar yapıp surebilmeye basladım.

seneler sonra bir gezide bisiklet kullanmam gerekti daha once motosiklet dısında hiç iki teker sürmemis biri olarak o geziyi dusmeden tamamlayabildim ama zorlanmıstım.

belki aynı yokus asagı hafif hafif salarak ilerleme ve bu arada denge kazanmaya calısma taktigi sizde de is gorebilir.
0
orpheus
(24.03.21)
çok güzel bir karar
hayırlı olsun şimdiden
0
superb
(24.03.21)
i think therefore i am
(24.03.21)
25 yaşımda alsancak kordon'da belediyenin kiralık bisim'lerinde arkadaş vasıtasıyla öğrendim. İlk 2 dakikada ben bu işi hayatta beceremem dedim, 5 dk sonrasında arkadaşı geride bırakmış gündoğdu meydanı'nda tur atıyordum. learning curve o derece garip yani. arkadaşın pek katkısı olduğu söylenemez, kendiliğinden ve çok hızlı gelişti her şey.
0
cinsi kisi
(24.03.21)
Ben 23 yasimda bindim ilk kez bisiklete. 24-25 yasimda uzun uzun sürmeye, sehir icinde de kullanmaya basladim.

Kursa gitmedim, biri ogretti bir hafta icinde, her gün yarim saat bisiklet ustunde kalmaya calisiyordum, birkac gun icinde cozdum balans sorununu, ki balansi cok cok kotu bir insanim.
0
buf-e kür
(24.03.21)
küçükken o zamana kadar hiç bisiklete binmemiş babamın direktifleriyle defalarca düştükten sonra pes etmiştim, bütün arkadaşlarım da binerken iyice travma olmuştu. sonrasında 15 yaşında falanken (evet küçük bir yaş ancak o dediğim travmayı da hesaba katın), uzun hikaye ama olay şöyle oldu, danıştığım kişi bana, "bir ayağını pedala koy", koydum, "diğer ayağınla bas git" dedi, bastım gittim, bu kadar. belki başta teklersiniz ama yani bisikletle basıp gitmek bir dakika, gerisi praktis.
0
ckisc
(24.03.21)
chainbreakingwomen.org

Zincir kıran kadınlar bisiklet inisiyatifinin kadınlar için ücretsiz eğitimleri oluyor, sonuncusunu 20 martta yapmışlar fakat bu haftasonu da var sanırım, sitelerini ve instagram sayfalarını takip ederseniz haberdar olabilirsiniz ya da ihtiyacı olanlara haber verebilirsiniz :)

Ekleme: eğitimler başlamış, mart ayından kasıma kadar devam edecekmiş
0
freebird5406_2
(24.03.21)
22 yaşındayken hiç zedelenmeden 10 dk içinde öğrendim, rahat olun. tolstoy bile 80 küsür yaşında öğrenmiş :)
0
rose parks
(25.03.21)
(11)

Ülke gündemine rağmen motivasyonunuzu nasıl sürdürüyorsunuz?

shakespearesmother
Ülke gündemini manyak gibi takip ettikten sonra sorumluluklarınızı sürdürmeye yönelik isteğinizi kaybettiğiniz oluyor mu? Ders çalışmaktan örnek verelim, niye okuyorum ki, hangi geleceği inşa etmeye çalışıyorum gibi. Ya da keyifle yaptığın eylemi bile artık gerçekleştirecek motivasyonu bulamama... T
Ülke gündemini manyak gibi takip ettikten sonra sorumluluklarınızı sürdürmeye yönelik isteğinizi kaybettiğiniz oluyor mu? Ders çalışmaktan örnek verelim, niye okuyorum ki, hangi geleceği inşa etmeye çalışıyorum gibi. Ya da keyifle yaptığın eylemi bile artık gerçekleştirecek motivasyonu bulamama... Tek sebebi de sürekli değişen ve beni artık çok korkutan, gelecekten umudumu kesmeme sebep olan gündem. Akabinde gelen yurtdışına gitme araştırmaları ve sonsuz umutsuzluk içinde yaşanan koca bir döngü. Nasıl üstesinden gelinir, nasıl umursamadan ya da şeriat is coming benzeri gerçekleşmesi muhtemel teorilere aldırmadan yaşanır ya da aldırmamak değil de şimdiyi mahvetmesine izin vermemek** Acaba gündemle bu kadar iç içe olmak ve her türlü ayrıntıya maruz kalmak bize bir yanılsama mı yaşatıyor, çünkü bir olay oluyor diyelim Twitter'da Ekşi'de ekranı kaydırıyorum sürekli, mutsuz bir şekilde bizimkilerin yanına gidiyorum yüzeysel bahsedip geçiyorlar, ben o sırada eyvah boku yedik, bittik moodundayım oysa.
0
shakespearesmother
(24.03.21)
Neden ülke gündemini bu kadar yakından takip ediyorsun? Siyasetçi misin, siyasete mi atılmayı düşünüyorsun? Bu enerjini senin gerçekten işine yarayacak şeylere odaklasan çok daha başarılı olcaksın halbuki, neden sürekli twitter, ekşideki sığ yorumları okuyup vakit kaybediyorsun?

İnsan kendini neye hazırlarsa o gerçekleşir zaten, başarısız olacağım çünkü ülke şöyle böyle dersen zaten başarısız olacaksın demektir. Bu ülkede de başarılı olan ve çok iyi hayatlar yaşayan insanlar var. Neden onlara odaklanmaktansa, ıvır zıvır insanların yorumlarını sürekli izliyorsun?

Siyasiler polemikten beslenir, hep böyleydi hala da böyle. Bundan 10 sene önce de gündem çok farklı değildi, 3 aşağı 5 yukarı aynı saçmalıklar hala devam ediyor. Ne yapalım yani, işi gücü bırakıp ekşideki siyaset profesörlerini mi izleyelim?
0
roket adam
(24.03.21)
Çok haklısın, bir süre uzaklaşmak ve daha farklı şeylere odaklanmak en doğrusu olacak. Siyasetçilerin yarattığı suni gündemler hiçbir zaman bitmiyor, takip ederek, okuyarak değiştirdiğimiz/değiştirebileceğimiz bir durum da yok.
0
🌸shakespearesmother
(24.03.21)
evet sıkıntılı bir süreç fakat önceki dönemlerde de her şey güllük gülistanlık değildi. içinde olduğumuz durumdan kimse memnun değil hak veriyorum endişenize ama bu problemler bir gecede düzelmeyecek. takılıp kalmanın sürekli mutsuz olmanın kimseye faydası yok.

gündemi takip ediyorum ama sadece gündemi değil hayatı hatta kendimi dahi ciddiye almadığım için motivasyonumu, moralimi pek etkilemiyor. karamsarlığa itilecek kadar etkileniyor olsaydım kendimi soyutlamaya çalışırdım. siz de biraz soyutlanın, çok yakından takip etmeyin. zaten ekşiden hiç etmeyin.

umudunuzu kaybedince yaşamayı istediğiniz hayata daha yaklaşmış olmayacaksınız. ömrümüz bir şekilde geçiyor, değiştiremeyeceğiniz şeyler için endişe edip vakit kaybetmektense onu olabilecek en keyifli hale getirmek lazım.
0
juliette
(24.03.21)
Birgün bu ülkeden gideceğime dair inancım olduğu için, bununla motive oluyorum.

gündemi takip etmesem ne olacak? kafamı kuma gömmemin kime faydası var? Eve gelen fatura artarken, markette 2 kalem eşya aldığımda 100 tl öderken, dışarıda yemek içmek lüks olmuşken artık bu işin siyaseti mi kaldı?

O siyaset bu değil diyemiyorum malesef. Her geçen gün düşen yaşam kaliteme bakıp, sonra "amaaan lcha gündemi takip etme, bırak İstanbul sözleşmesinden çıksınlar" mı diyeceğim? Dün 1 günde 6 kadın öldürüldü. Bu haberi görmemek için Twitter'a da girmeyeyim. TVyi de kapatayım, eve gelen faturaları da ödemesem olur. Zaten hep 50 liralık benzin, 10 liralık dolar alıyoruz.

Özetle: Bu ülke gündemine bakarak herhangi bir şeyle motive olamıyorum. Kafamı kuma da gömemiyorum. O nedenle sana gül bahçesi vaad edemiyorum da üzgünüm. Zeki Demirkubuz'dan alıntı yaparak (Bu ülkeye ve bu hayata dair hiçbir şeyin,hiçbir zaman benim dilediğim gibi olmayacağını biliyor,artık bundan acı duymuyorum) ve diğer yurtdışına yerleşen arkadaşları kıskanarak, "belki bir gün gideriz be" diyorum.

edit: bu ülkede baban ve deden zengin değilse ve siyaseten bir tarafa yanlamıyorsan hiçbir şey olamazsın, "ben küçük dünyamda misler gibi de yaşarım" diyemezsin. Eskiden olup artık ihtimal dahilinde olmayan şeylerden biri de bu.
0
lcha
(24.03.21)
Enflasyon --> hep vardı, olmaya devam edecek, enflasyona bireysel olarak etki etme şansınız yok ama enflasyonun üstünde zam almak için çalışabilirsiniz
Kadın cinayetleri --> bu bölgenin bazı kültürlerinde var maalesef, yeni yeni görünür olmaya başladı. Eskiden kol kırılır yen içinde kalıyordu artık açığa çıkıyor. Beni etkilemiyor çünkü öyle bir ortamda yaşamıyorum, öyle insanlarla muhattap olmuyorum, "o" kültür bana çok uzak, yakınımda bir kişi bile yok bunu yaşayan, yaşayan biri olsa da bireysel olarak müdahale ederim, kendi çocuğumu ona göre yetiştiririm, vs vs.

Tam akpli gibi konuşuyorsun diyebilirsiniz ama tam tersine azılı muhalifim, üstelik muhafazakar bir ailede büyüyüp sünnete karşıyım falan diyebilecek kadar cesurum, ama durum bu. Demeye çalıştığım konu bakış açınızı değiştirmezseniz bu ülkede cehennemi yaşarsınız. Kötüye ya da genele odaklanarak bir yere ulaşamazsınız, geneli adam da edemezsiniz, böyle bir çabaya girmeniz de beyhude. Bu ülke çok karışık kültür ve gelir gruplarından oluşuyor, genelleme yapmak için çok çok büyük. 3-5 milyon kişinin yaşadığı avrupa ülkeleri gibi homojen ve süper olma ihtimali yok, bu hayalden en baştan vazgeçin zaten. Siz kendi hayalinizdeki hayatı oluşturmaya çalışacaksınız yani özeti bu. Buranın avantajları var dezavantajları var, avantajlarını kullanacaksınız gabe'in dediği gibi, ya da hayatınız boyunca kötü şeylere odaklanıp mutsuz olacaksınız. Mutsuz insanlar başarısız olur, başarısız insanlar mutsuz olur sarmalında hayatınız yitip gidecek milyonlarca insanda olduğu gibi. Bu topraklardaki arabesk kültüre sahip, "zaten yapamazdık abi coğrafya kaderdir" diye ağlayacak ve suçu kendi dışında her şeyde arayacak insanlardan biri olacaksınız yani.
0
roket adam
(24.03.21)
ekşiyi ve twitteri takip etmeyin.

fakat endişelerinizde haklısınız, ülkenin geleceği çok ama çok kötü.
0
nuisance
(24.03.21)
Uzun uzun cevapları okumadım. Başlıktaki soruya cevabım şu: ülke gündemini takip etmeyerek.
0
kobuzchu kiz
(24.03.21)
hislerime tercüman olmuşsunuz. bu ara eski motivasyonumu bulmakta çok zorlanıyorum. çalışsam ne olacak ki diyorum. eskiden çalışarak bir yerlere geleceğime inanıyordum, ama vasıfsız insanların geldiği konumları görmek, ülke gündemi vs beni çok soğuttu. umarım tekrar sadece kendime odaklanabilirim
0
bana bir nick verin
(24.03.21)
uç tarafları takip etmeyin (a haber, halk tv) gibi hatta hiç takip etmeyin ama şundan emin olun çok şükür kötü günler geride kaldı artık daha kötü günler bii bekliyor.
0
basond
(27.03.21)
geçen sene salak maske tartışması ile haberlerle olan bağımı kestim. mutlu olduğum ve olacağım alanlarla uğraşıyorum.
0
evimin paspasi
(27.03.21)
Umrumda değil. Kimi öldürmüşler, hangi partilileri dövmüşler, kimlerin hayatını bir çırpıda silip atmışlar... Ülkeyi yönetenler, güncel sorunlar; bunlar çok gereksiz şeyler. Şunun şurasında üç beş yıllık gençliğim kalmış sefalet içinde geçecek. Çözemeyeceğim şeyleri de kafaya takarsam fıttırırım.
0
ryhmer
(27.03.21)
(3)

Çok Soru Sormak ve Detaylara Takılmak

ckisc
Şimdi bir kişi düşünün, bir form dolduracak mesela, en ufak detayda bile aklına "ya şöyleyse" diye takılıyor ve soruyor, burada asıl sıkıntı şu, bu insan ne zaman "amaan nolacak" deyip aklına eseni yapsa, en ufak noktadan bile geri dönüşü imkansız şeyler olmuş. Elin oğlu en büyük yanlışı yapsa hoş g
Şimdi bir kişi düşünün, bir form dolduracak mesela, en ufak detayda bile aklına "ya şöyleyse" diye takılıyor ve soruyor, burada asıl sıkıntı şu, bu insan ne zaman "amaan nolacak" deyip aklına eseni yapsa, en ufak noktadan bile geri dönüşü imkansız şeyler olmuş. Elin oğlu en büyük yanlışı yapsa hoş görülmüş, düzeltilmiş, bu kişinin bir nokta işareti bile büyük problem yapılmış, kendisi de artık böyle biri olmuş ve kariyerini vs etkileyen bir durum. Ki hala yani ne yapsa hep bir kulp bulunuyor, ayrıca bir şey yapacak, internette ne arıyorsa onun dışında önüne her şey çıkıyor, her küçük şeyde büyük olay oluyor, bu kişi nasıl düzelebilir (tedavi kısmını ve "sen kendin çekion raat olacan .d" kısmını şimdiden eliyoruz, tedavi kısmı zaten mevcut), gündelik pratik egzersizlerden veya edinilmesi gereken mindsetten bahsediyorum yani bu insan bu zinciri nasıl kırabilir?
0
ckisc
(24.03.21)
terapi dışında bir çıkış görünmüyor
0
reanarchy
(24.03.21)
Tam bu şekil bir arkadaşım var, sorunu çocukluğundan başlıyor. Sürekli eleştirilmiş ve her hatasında cezalandırılmış bir çocuk olarak 50sine merdiven dayamış bir bekar kadın kendisi. Mutsuz ve sıkıntılı. İşin daha kötüsü, arkadaş mevzularında da bu sorun oluyor ve kendine değer vereni değil de kendini eleştireni yereni seviyor.

Şimdi bu arkadaşı ne kadar sevsek de onu bu mevcut koşullarından kurtarmamız mümkün değil. bu konuda elemene rağmen işi uzmanına bırakıyoruz. Mindseti de vermesi gereken uzmanı.

Burada minik edit: Tedavi değil, terapi diyelim. Saçma sapan birinden alacağı sakinleştiricilerle bir yere varamaz, güvenilir ve güveneceği birine giderek sorununu çözmeye adım attıysa ve çabalıyorsa bu en güzel çözüm zaten.
0
lcha
(24.03.21)
Ya terapiler genelde çok iyi olmuyordu bir yerin terapisi süperdi oradaki terapisti de tam terapi iyi giderken devlet kendi hizmetine çekti dışarıya kapattı öyle oldu, bunun bir iç yönü bir de dış yönü var yani siz aşsanız da sebepsiz yere ne yapsanız olay oluyor ama en azından iç yönü üzerine çalışılabilir terapiyle. onlar da pahalı işte.
0
🌸ckisc
(24.03.21)
(7)

Üst katımda yaşayan çocuk 7 24 ağlıyor bu konuda bişey yapabilir miyim?

northern eagle
evde köpek sürüsü baksalar böyle bir rahatsızlık vermez doğrusu. çocuk bir saniye bile susmak bilmiyor. bu konuda bişey yapmam mümkün değil mi? cidden sinirden ağlayacak noktadayım artık. midem bulanıyor.
evde köpek sürüsü baksalar böyle bir rahatsızlık vermez doğrusu. çocuk bir saniye bile susmak bilmiyor. bu konuda bişey yapmam mümkün değil mi? cidden sinirden ağlayacak noktadayım artık. midem bulanıyor.
0
northern eagle
(24.03.21)
Ağlayan çocuğa ne yapabilirsin hocam hadi hoplasa zıplasa gürültü yapsa çık uyar ya da şikayet et ama ağlıyormuş, ne yapılabilir buna. Benim de çocuğu engelli bi komşum var çocuk durmadan bağırıyor çağırıyor bilinçsiz olarak, ben bu çocuk için ne yapabilirim ki çocuk engelli bir şey yapamayız.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(24.03.21)
Taşınabilirsin ya da kulak tıkacı ile uyuyabilirsin. Yapabileceğin başka bir şey yok.
0
roket adam
(24.03.21)
aynısından bende de var. hiçbir şey yapamazsın. arada annesi de delirip bağırıyor bir de onu çekiyorum.
0
lcha
(24.03.21)
Kaç yaşında olduğunu biliyor musunuz?
Yoksa bebek mi ağlayan?
0-2 bebek dersek 2 ve üstü çocuk diyebiliriz.
Bebeklerin ağlama sebebi farklıdır çocukların farklıdır. Soruna göre çözüm bulmak lazım.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(24.03.21)
cocuk kolikse anne babanin bunu bilmemesine imkan yoktur, cocugunuz kolik demek kuslar ucar demekten farksiz yani. onlar senden daha rahatsizdir bu konuda hem aglama sesine 7/24 senden daha yakindan maruz kaldiklari hem de bir de ustune milleti rahatsiz ediyoruz gerginligi icin. yapabilecegin cok bir sey yok ozellikle cocuk cok kucukse. oluyor boyle seyler, kendince cozumler bulabilirsin ancak kulak tikaci veya tasinmak gibi. kiraci degilsen odaya ses yalitimi yaptirmak da bir cozum ama cok pahaliya patlar.
0
in vino veritas
(24.03.21)
Bizim ilk çocuk (şu an 12 yaşında) doğumdan itibaren iki buçuk ay boyunca günde tam yirmi saat ağladı. Abartmıyorum süreyi. Bebekler normalde günde on beş saat falan uyurlar. Bizimkisi toplam dört saat uyumuyordu. Doktor doktor gezdik. Her şeyi denedik. Doktor "sizinkisi kolik değil. Kolik dediğin haftada üç gün üçer saat civarı ağlar" dedi. Sebebini bulamadık. Ama o iki buçuk ay boyunca bizim beşer sene gitti ömrümüzden. İki buçuk aylık olunca, memlekete gittik. Tüm havaalanı ve uçak yolculuğu süresince aralıksız ağlayan çocuk, uçaktan inince sustu. Sonrasında normal bir bebek gibi oldu ağladığı süreler...

Sizin komşu aile şu an ömrünün en zor zamanını geçiriyor muhtemelen. Ama bu problem maksimum birkaç ay içinde geçecek. Emin olun her şeyi denemişlerdir çünkü insan aralıksız bebek ağlamasına katlanamıyor. Biz her şeyi denemiştik...

Gidip bağırıp çağırırsanız sadece anlayışsız olduğunuzu düşünürler. Belki biraz da içiniz boşalır, bilemiyorum. Ancak ağlama problemine bir çözüm bulabilseler en başta kendileri için bulurlar, emin olun.

Biz beyaz gürültüler, kolik cd'leri, sab simplexler, metsiller, rezeneler, elektrik süpürgesi, araba yolculukları, adamı uçuracak derecede sallanab beşikler, salıncaklar, neler neler denedik o iki buçuk ayda... Ağlayınca ağlıyor.

Uçakta aksi bir ihtiyar "su verin ona" diye bağırmıştı. Bizim hiç aklımıza gelmemişti canım tabii o güne o saate kadar... Empati lazım.

Size sabır dilemekten başka verebileceğim bir tavsiye yok. Rahat bir kulaklık alacaksınız. Hafif müzikler, beyaz gürültü vs. takılacaksınız...
0
dilemma of subscribtionability
(24.03.21)
benimki de gece gündüz devamlı bağırıyor, konuşuyor (7 ay). komşulardan çekiniyorum ama yapacak bir şey yok, bağırıyor işte. komşunun da köpeği havlıyor devamlı.
0
deartheodosia
(24.03.21)
(19)

nasıl çocuk yapılır?

cockiness
evet soru başlıkta :) yaklaşık 6-7 aydır eşimle çocuk yapmaya uğraşıyoruz. bi kaç aydır ovülasyon testi de kullanıyor eşim. ovülasyon testleri mi bozuk anlayamadık. ama yumurtladıktan sonra 2 gün içinde sevişildiğinde yumurtayı dölleyebildiğini okudum. bu yüzden 2-3 günde bir de sevişiyoruz nerdeyse
evet soru başlıkta :)

yaklaşık 6-7 aydır eşimle çocuk yapmaya uğraşıyoruz. bi kaç aydır ovülasyon testi de kullanıyor eşim. ovülasyon testleri mi bozuk anlayamadık. ama yumurtladıktan sonra 2 gün içinde sevişildiğinde yumurtayı dölleyebildiğini okudum. bu yüzden 2-3 günde bir de sevişiyoruz nerdeyse. ama bi türlü olmuyor. eşim öncesinde kadın doğum doktoruna gitmişti, görünürde bi sıkıntısı olmadığını söylemişti. benim de er kişisi olarak doktora gitmem gerekiyor mu şimdi? bir kaç yerde okuduğuma göre 1 yıl kadar uğraştıktan sonra eğer olmuyorsa doktora gitmek gerekiyor diyorlar. doktorlar da bu şekilde diyormuş diye okudum internet ortamında.

sizce ne yapmalıyız? tavsiyelerinize açığız.

edit: yaşları eklemeyi unutmuşum. e:32, k:28

teşekkürler.
0
cockiness
(23.03.21)
30- için 1 yıl, 30+ için 6 ay olmuyorsa gidin şeklinde okumuştum ben de.
0
elorelia
(23.03.21)
erkekte de sperm sayısı yetersiz vs olabiliyor. yani doktora gitmek kötü bir fikir değil. ama çevremde gördüğüm kadarıyla stres de önemli bir etken. çocuk yapmak için planlı takvimli birliktelikler her zaman sonuç veremeyebiliyor. daha akışına bırakıp, daha sakin kafayla stresten ve baskıdan uzak birliktelikler de deneyebilirsiniz. bir dağ evinde romantik ve şehvetli bir tatil iyi gelebilir. :)
0
reanarchy
(23.03.21)
Yaşlar kaç? 30'un üstünde değilseniz doktorlar "gidin az daha kendi kendinize deneyin" diyebiliyorlar aşılama, tüp bebek vs'den önce. Ama sizin de doktora gitmeniz iyi olur tabii, sperm hızına, kalitesine vs bakılır.

Matematiğinizi anlamadım ben yalnız, yumurtlamayı takip ediyorsanız 2-3 günde bir olmaz o, ayda 4-5 gün 1 hafta bir pencere var :)
0
kobuzchu kiz
(23.03.21)
Regl uygulamaları var ya play store ya da app store’da. O takvime regl günlerini girince tahmini yumurtlama ve hamilelik ihtimalinin yüksek olduğu günleri gösteriyor. Yani yumurtlamadan önceki 3 gün yumurtlamadan sonraki 3 gün de ihtimal yüksek. Bu günlerde denemeniz lazım. Yani 2-3 günde bir değil yumurtlama öncesi ve sonrası 3er günden, toplamda 7 gün her gün denenmesi mantıklı.
0
turuncu tonlarda
(23.03.21)
14-16. günler yüksek ihtimal diye biliyorum. biz buna dikkat etmiştik. bir de ilişkiden sonra spermin rahime ulaşması için ayaklar bel bölgesi dahil havada bi 10-15dk beklemek iyi olur. yastıkla desteklenip eğimli olması da yeterli.
0
xrated
(23.03.21)
Lütfen kendinizi gebelik oluşturcaz diye kasmayın. Hangi etkenler geçerlidir de olmuyordur bilemezsiniz. Bence siz birbirinize büyük arzu duyarak, birbirinizle oyunlar oynayarak, birbirinizi kışkırta kışkırta sevişin. Bebek olsun diye değil. Ayrıca yaşlarınız da çok uygun, hemen doktora başvurmayın, biliyorsunuz sağlık diye bir "sektör" var ve para söğüşlemek için her şey yapılıyor bu sektörde. Lütfen doğal akışına bırakın yalnızca sevin ve sevişin. Bu kadar. O zaman çocuk da olur sağlıklı da olur hepsi olur. Kendinizi kasmayın stres yapmayın durduk yere.
0
1bir1bir1
(23.03.21)
@kobuzchu kiz. evet tabi haklısınız. sadece ovülasyon testinde de çizgiler net çıkmıyordu bana göre :) dediğiniz gibi yumurtladığını düşündüğümüz günler deniyorduk 5-6 gün boyunca. baktık bu şekilde olmayınca acaba dedik test yanlış olabilir ya da yumurtlama periyodu çoğu kişide olandan farklıdır belki diye düşündük. bu yüzden iki adet arası her 2-3 günde bir denersek illaki denk gelir diye düşünmüştüm :)
0
🌸cockiness
(23.03.21)
Gidip bir spermiyogram yaptirmanizda fayda var.
0
oscar
(23.03.21)
Olmadıkca daha çok strese girilecek ve gebelik ihtimali daha da düşecek.

Takip etmeyin, hesap kitap yapmayın, hamile kalmak için çabalamayın. Bırakın sürpriz olsun, yoksa takip ettikce strese gireceksiniz.

Erkeğin sperm sayısı vs bakılması mantıklı olabilir, kadında da erkekte de problem yoksa koyverin gitsin.
0
John Bloor
(23.03.21)
İlle çocuk yapıcaz diye düşünüp, sevişmek yerine "çalışan" arkadaşlarımın hiçbiri hamile kalamadı. Sanırım stresle alakalı.

Ama, yumurtlama dönemleri iyi takip edilerek, hatta doktordan saat aralığı alarak ve 2 günde 1 ililkiye girerek hamile kaldılar.

Buna ek olarak, erkeğin sperm sayısı da önemli. Eğer yoksa, yetersizse zaten senelerce uğraşsanız da olmaz. Biraz daha devam ettikten sonra gidin doktora görünün derim.
0
lcha
(23.03.21)
En onemli etken bence stres. Asiri odaklaninca gebelik olusmuyor. Ayrica erkegin sperm sayisina ve varikosel durumuna bekletmeden bakilmasinda yarar var. Varikosel icin doktor tasaklari avuclayip damarlari kontrol ediyor. 20 sn'lik is.
0
Kirmizibavul
(23.03.21)
Bir de anne adayi iliskiden hemen sonra dusa girmese iyi olur. Su cok sicak olmamali.
0
Kirmizibavul
(23.03.21)
Erkek infertilitesinin en sık karşılaşılan nedeni varikosel. genellikle testis ağrısıyla kendini belli ediyor fakat birçok kişide ağrısız da görülebilir. Doktor muayenesi ve spermiyogram ile tanısı konulabilir.

Sorunu karşı tarafta aramaktan önce kendimize bir bakmak lazım.
0
astronom bey
(23.03.21)
Belli ki çocuk isteniyor ve olmamış. Adımları yazıyorum. Önce erkek bir hastanede spermiyogram yaptırmalı. Eğer bir eksiklik görülmezse kadın rahim filmi çektirmeli. (Şok bilgi geliyor: kadından dolayı oluşmayan gebeliklerde rahim filmi sonrası büyük oranda gebelik oluşuyor. Çoook yararlı bir filmdir kendisi) Rahim filmi de sorunsuz çıkarsa ovulasyon testiyle yumurtlama ölçülebilir. Test kaliteli olsun yalnız. Testi yumurtlama ihtimali olan günden 2 gün önce başlatırsanız tam tutturma ihtimaliniz yüksek. Sonra ilişki başlamalı ve ilişki bitince spermlerin rahme ulaşmasını kolaylaştırmak için bel altına yastık koyularak yarım saat beklenebilir.

Panik yapmayın iki test de sorunsuz çıkarsa sabırla devam edin. Sağlıklı günler.
0
iddaaci
(23.03.21)
yumurtalama testlerine çok güvenmeyin. pek çok kişiden bildiğim üzere adetin bitiminin hemen ertesi günü hamile kalan da çok var. sizin yaşlarınız için doktorlar korunmasız 1 yıl deneyin diyorlar genelde. çok klişe ama fazla kafaya takmayın. bir de agnucaston diye bitkisel bi hap var hayıt özü sabırım hamile kalmayı kolaylaştırıyor diyor içinde ben pms için kullanıyorum.
0
iwillsee
(23.03.21)
çocuk yapma amacıyla birlikte olmayı bırakırsanız, olacaktır.
0
piotr
(23.03.21)
Zaten ilk önce er kişinin muayenesi gerekiyor. Kadına göre daha zahmetsiz, kolay olduğu için. Daha sonra kadın inceleniyor.
0
pro9it9is9
(23.03.21)
Defteri kitabi, hesabi sayilari bi kenara birakin. Oyle ki cocuk yapma fikri bile ciksin aklinizdan. Sadece birbirinize odaklanip keyfini cikarin.

3-5 ay sonra mide bulantisi ve tataaa :))

Hep duymussunuzdur: "abi cocuk yapma isini rafa kaldirdik hamile kaldi"
0
bambaleyo
(23.03.21)
Biz de planlı olarak çocuk yaptık. Ayın yüksek günlerini kaçırmıyorduk. Ama esas önemli günler daha farklı ve sonuç aldıklarımız onlar oldu. Ben (kadın) kendimi ne zaman güzel hissetsem ve kendimi normalden daha da istekli bulursam o günler muhtemelen şansın en yüksek olduğu günler oluyordu. O yüzden canınızın istemesine bakın derim en önemlisi o gibi geliyor bana :)
0
likorlu cikolata
(24.03.21)
(8)

Türkiye'de online iş görüşmesi neden tercih edilmiyor?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Biliyorsunuz pandeminin ortasındayız, ona rağmen hayat devam ediyor. İş arıyoruz falan. Haliyle iş görüşmesi de yapmamız gerekiyor. Ama sadece yüz yüze görüşmeden başka bir yöntem yokmuş gibi şu kıyametin ortasında risk alarak o kadar insanla iç içe girip o kadar yol gidip görüşme
Merhaba arkadaşlar,

Biliyorsunuz pandeminin ortasındayız, ona rağmen hayat devam ediyor. İş arıyoruz falan. Haliyle iş görüşmesi de yapmamız gerekiyor. Ama sadece yüz yüze görüşmeden başka bir yöntem yokmuş gibi şu kıyametin ortasında risk alarak o kadar insanla iç içe girip o kadar yol gidip görüşmemizi istiyorlar. Şimdi diyebilirsiniz ki "İşe girsen her gün işe gidip gelmeyecek misin?" ama işe alınıp alınmayacağım belli değil ki.

Zaten yüz yüze görüşmede ne karar veriyorlarsa onlineda da onu verecekler. Kimi işverenler 5 dk ya konuşuyor ya konuşmuyor sonra "Biz sizi ararız." a bağlıyorlar, bu durumda o kadar harcadığınız zamana, masrafa üzülüyorsunuz. Ama şu pandemide 5 dakikalık şey için kendimi riske atmak istemiyorum. Siz ne düşünüyorsunuz? Teşekkür ederim.

Edit: Gelen bazı cevaplardan sonra ekleme isteği duydum. Özellikle "Online görüşme imkanımız var mı?" diye soruyorum ve iki tarafı da riske atmak istemediğimi söylememe rağmen kabul etmiyorlar.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(17.03.21)
Başlığa istinaden: bana gelen tekliflerin hepsi online oluyor, hiç yüzyüze isteyen olmadı. Biraz sektör bazlı herhalde.

Eğer işiniz insanlaysa yüzyüze mantıklı olabilir, çünkü mimiktir ses tonudur bir sürü bilgi kayboluyor online görüşmede. Ama öyle bir iş değilse çok mantıksız evet.

Siz sorabilirsiniz belki görüşmeyi online yapsak mı diye. Eleman için bir şey farketmiyor, doğru düzgün bir insansa "evet ya boşuna yormayalım" diyebilirler.
0
plutongezegendegilmi
(17.03.21)
Çevremde yüzyüze iş görüşmesine giden yok öyle söyleyeyim
0
lcha
(17.03.21)
3 sene önceye kadar "maaş aralığını söyleyin bari benim skalama uyuyor mu, boşa gelmeyeyim görüşmeye" dediğim halde "bilgiyi ilk kez görüştükten sonra verebiliriz" tarzı saçma gerkesiz söylemlerle fiziki görüşmelerde ısrar eden şirketler şimdi seve seve online görüşüyor.

yazılım sektöründe böyle durum. bayağı yerle görüştüm. fiziki çağırmadı hiçbiri. zaten fiziki çağıran yer, fizkii olarak da haftada bir kaç gün gitmemi ister işe. gerek yok. bir startup ilanında öyleydi
0
ShadowOfMoon
(17.03.21)
bizim şirkette iş görüşmeleri, çoğunluk iş görüşmesinden farklı yapılır. biraz tanışma, biraz da teknik sohbet yapılır. zaten sektör gereği tanışma ve sohbet süresince teknik anlamda çok ciddi alışveriş olur. bunu online yapma şansımız yok.
0
co2s2
(17.03.21)
şu ana kadar hep online görüşme yaptım.
0
jelly bear
(17.03.21)
Son 1 senedir 4 farklı firma ile iş görüşmesi yaptım, hepsi full online gerçekleşti.
0
roket adam
(17.03.21)
sektör ile alakalı. eğer uzaktan çalışılamayacak bir iş ise yüzyüze görüşmek isterler.
0
dafuq
(17.03.21)
Çeşitli sebeplerle bu pandemi döneminde bile sahada veya ofiste çalışmanı gerektiren bir pozisyonsa, özellikle görüşmeye çağırabilirler.
İş görüşmesine bile, "korona var, dışarı çıkmak istemiyorum" diyen biri, işe alındıktan sonra da gelmek için isteksiz olacaktır. Tepki ölçmek için de olabilir.
0
burfak
(18.03.21)
(10)

Banka tavsiyesi

sytemofadownmanyagi
Selamlar! Garanti kredi kartımı fahiş fiyattaki kart ücretinden dolayı kapattırdım. Bazı bankalarda bu ücret talep edilmiyordu diye hatırlıyorum. Hangi bankaya müşteri olarak geçmeliyim? Daha önce garanti dışındaki bir bankada hesabım olmadı. Baş ağrıtmayan, insanı yormayan bir banka tercihim. Öneri
Selamlar!

Garanti kredi kartımı fahiş fiyattaki kart ücretinden dolayı kapattırdım. Bazı bankalarda bu ücret talep edilmiyordu diye hatırlıyorum. Hangi bankaya müşteri olarak geçmeliyim? Daha önce garanti dışındaki bir bankada hesabım olmadı. Baş ağrıtmayan, insanı yormayan bir banka tercihim.

Önerilerinizi bekliyorum :)
0
sytemofadownmanyagi
(17.03.21)
yapı kredi.
0
blatta hiberna
(17.03.21)
Her bankanın aidatsiz kredi kartları var.aidatliya göre avantajları az sadece.bonusun da var iş bankasının da.

ben iş bankası ve encard kullanıyorum memnunum.
0
drako
(17.03.21)
maaş müşterisi olup bankanın sunduğu bir kart varsa onu kullanabilirsiniz.
onun dışında enpara kredi kartı iyi. aidatsız kartlarda kampanyalardan faydalanamıyorsun, enpara istisna.
ziraatbanka geçti bizim maaş anlaşması, ziraat bankkart kredi kartı çok fazla kampanya yapıyor tutundurma için. 1 yılda 500 lira puan kazandım. klasik kart ücreti 33 lira.
iş bankası ve garanti kartları artık hiç puan vermiyor.
0
cliquot
(17.03.21)
Birkaç hafta önce debe'ye giren şöyle bir entry vardı: eksisozluk.com

Geçen hafta tarafımca bizzat denenmiş ve olumlu sonuç alınmıştır. Yardımcı olacağını umuyorum.
0
ultranil07
(17.03.21)
Aidat kesen bonusu iptal edip aidatsız flexi istemiştim bankadan, uzun süredir aidat derdim yok. Diğer kartları da iptal etmiştim aidat yüzünden.

Her bankanın aidat alan bol özellikli, ve aidatsız kredi kartı var. Kanunen olmak zorunda.
0
John Bloor
(17.03.21)
Her banka kanuni zorunluluk olarak "aidatsız kart" sunmak zorunda.
İstediğiniz bankadan alın. Hepsi aynı nasıl olsa.
Hesabınız hangi bankadaysa oradan alın ki hesaplar karışmasın,
0
michael_knight
(17.03.21)
cepteteb ya da enpara'nın kredi kartlarında kart ücreti kesilmiyor. ayrıyetten farklı avantajları da oluyor. bende ikisi de var. netflix, spotify ödemelerinin bir kısmını geri alıyorum ama bazı şartları yerine getirmeniz lazım bunlar için. sitelerinden mevcut avantajlarına bakabilirsiniz.
0
contavolta
(17.03.21)
kapatma işlemi için aradıysanız size teklif sunmuşlardır. "9 ay açık kalma sözüne iade edelim veya puan sunalım". puan sunduysa hayır deyip para istemek lazım.
eğer sunmadıysa ve kart kapatma onayladıysa 7 gün içinde tekrar arayıp teklif sunablirler.
kart ücretini iade için diretirseniz iade edebilirler.
şu ana kadar hiç aidat ödemedim. 2-3 kere kestiler. hep geri aldım.ücretli kartlara ücret vermemek lazım.
her banka aynı ama öneri olarak akbank yapıkredi iş bankası olabilir.tabi puan/mil gibi tercihleri de önemli. her alışverişte mil biriktiren kartlar var. business platinum kartları var otellerde vs indirim yapan.

enparanın avantajı yok. 3000 liraya kadar taksit yapıyor ücretsiz. puan birikmez kampanya gelmez.
0
ShadowOfMoon
(17.03.21)
Enpara nokta kom bankadan güzeli...
0
lcha
(17.03.21)
Enpara ya da aidatsız işbank kredi kartı
0
neysene
(17.03.21)
(26)

Eşcinsellik-Dizi

bitchesaintshit
Bu tarz sahneler çıktığında geçiyor musunuz yoksa izlemeye devam mı? Mesela Shameless.The Haunting dizisine başladım(6.bölümdeyim) Korku dizisinde bile var. Senaristler için artık eşcinsel karakter eklemek zorunluluk mu?
Bu tarz sahneler çıktığında geçiyor musunuz yoksa izlemeye devam mı? Mesela Shameless.

The Haunting dizisine başladım(6.bölümdeyim) Korku dizisinde bile var. Senaristler için artık eşcinsel karakter eklemek zorunluluk mu?
0
bitchesaintshit
(16.03.21)
standard bir sex sahnesinden farklı hissettirmiyor.
0
king lizard
(16.03.21)
Adını duyardim izlemek anca nasip oluyor, 2001 çıkışlı six feet under her bölümde var neredeyse, 2. Sezonda baymaya başladı artık ama sardirmiyorum, öyle içten oynuyorlar ki gercek hayatta cinsel tercihleri bu şekilde mı para ya da sanat için bu kadarıni yapamazlar gibi geliyor.
0
candanag
(16.03.21)
Herhangi bir seks sahnesinden farklı hissettirmiyor. +1
0
kedimedi
(16.03.21)
Çok uzun değilse izlerim. Çok uzunsa heteroseksüel seksi de atlayabilirim.

Türk dizilerinde aşık kişilerin öpüşememesi de bununla aynı sebepten. İzleyici kitlesi kimse ona göre dizi yapılır. Parayı veren düdüğü çalıyor aslında.

Dijital platformlar veya Amerika'da bu dizileri izleyenlerin bir çoğu liberal politikaları destekliyor ki böyle diziler yapılıyor. Bir de eşit düzeyde temsil gibi şeyler çıktı Hollywood'da, o yüzden sadece eşcinsellik değil, karakterlerin biri uzak doğulu göçmeni Amerikan, biri Afrikan-Amerikan vs. oluyor. Dünya böyle bir süreçten geçiyor işler dengelenince bence isteyen istediğini yapar hale gelecek.
0
nhk ni youkosu
(16.03.21)
niye drğiştireyim, bir homofobiklik seziyorum...
0
rose parks
(16.03.21)
Tarihin gerisinde kalmak istemem. 100 yil once bir beyazla bir siyahin evlenmesi yasakti ve seks yapmasi irkcilara gore "igrencti". Zaman degisiyor, toplumlar gelistikca baskalarinin seks yasantisina karismak gecmisin bir ozelligi oluyor. Siyah beyazla mi, bir erkek baska bir erkekle mi, kadinla mi iliski yasiyormus modern insanin surekli kafasini kurcalayan konular degildir. Egitimli modern insanin daha gelismis dertleri vardir.

Hic seks olmazsa olmaz mi? O ayri bir soru. Ama olacaksa kim oldugu dedigim gibi egitimli insanin ilgi alani degildir.
0
howfaristhesky
(16.03.21)
Atlamıyorum. Ama... hetero cinsellik sahneleri de alakasız bir şekilde ve gereksiz uzun olunca atlıyorum.
Normal bir şey bence.
Göze sokulmak için değil de, normal olduğunu göstermek için yapılıyor bana göre.
Eşcinseller var ve eşcinsel karakterlerin de dizi ve filmlerde olması çok normal.
0
runagain
(16.03.21)
Senaristler için straight karakter eklemek zorunluluk değilse, bu da değil.
0
lcha
(16.03.21)
Zorunluluk değil. Siz farkında olmasanızda çevrenizde bir sürü lgbt insan yaşıyor. Bu insanlar ab-abd gibi ülkelerde daha görünür ve rahat bir şekilde yaşayabiliyor. Toplumda varolan bu insanlar elbette dizi/film'lere de yansıyor.

Straight sahneleri de lgbt içerikli sahneleri de keyifle izliyorum.
0
hayaletimsi
(16.03.21)
İzlemeye devam. Got gibi 40 dakikanın 45’i sevişme sahnesi olunca fenalık geliyor bana sadece, homo hetero fark etmez. Netflix’in zorunlulukmuş gibi eşcinsel karakter eklemesini de saçma buluyorum ayrıca, fazla duyar kasmaya da insanları ötekileştirmeye de gerek yok.
0
infj.
(16.03.21)
Neden geçeyim ki. Kadın erkek sevişmesinden ne farkı var? Eşcinsel karakter eklemek zorunda çünkü normalleştirilmesi lazım. Çünkü hayatımızın içindeler ve ötekileştirilmemeliler.
0
sta
(16.03.21)
Sense8 deki sahneyi geçmiştim, six feet under daki çifti severek izledim, orada sadece cinsellik değil, günlük hayat, duygusal hayat, çatışmalar, anlaşmazlıklar, hatalar, kabuller, çok yönlü derinlikli yazılmış karakterler vardı

Straight bir izleyicinin gay cinselliği içeren sahnelerini atlamasına kesin homofobi denebilir mi emin değilim, neticede arzular örtüşmüyor

Bu sahneyi izlemek istemiyorum demekle bu sahneler asla çekilmesin insanlar toplumdan dışlansın aynı işte çalışmam aynı okulda okumam yanyana oturmam demek arasında fark var bence

Bana göre sokakta el ele de tutuşsunlar, parkta sarılıp öpüşsünler love is love :) görmek istemeyen diğer yöne yürür kafasını çevirir
0
freebird5406_2
(16.03.21)
Cevaplar güzel gelmiş. Dedim ''Acaba herkes homofobiksin diye çıldırır mı'' ama bir şey diyen çıkmamış ki ne alakası var yazdıklarımla. Sadece 1 kişi homofobik olduğumu sezmiş :d Eğer ben homofobiksem umarım dünyadaki herkes benim kadar 'homofobik' olur. Sadece bu tarz sahneleri izlemeyip ileri sarıyorum ve dizinin türü fark etmez neredeyse her dizide görünce bunu sorgulamak istedim. Bıkkınlık geliyor.

Ha şunu da söyleyeyim. Straight sahneleri de atlıyorum. Ne bileyim işte bir savaş, korku filminde/dizisinde sevişme sahnesi görünce onu izlemek zaman kaybı gibi geliyor.
0
🌸bitchesaintshit
(16.03.21)
Geçmiyorum ama bazen bazı sahnelerde eşcinsel olmasa dahi o sevişme sahnesinin orada veya o kadar uzun olmasını gereksiz buluyorum.

@nhk +1

Her kesime şirin gözükelim linç yemeyelim diye her yapımda en az bir Asyalı, Afro-Amerikan veya başka azınlık olma zorunluluğu göze batıyor. Politik doğrucular da en az yobazlar kadar can sıkıcı olacak yakın gelecekte görürsünüz.
0
chicha_v2
(16.03.21)
Bana çekici gelmiyor. Normal sex sahnesinden farklı bulmayana saygı duyarım ama hetero ilişki bana çekici geldiği için izlerken garip gelmiyor. Gay homo ilişki bana çekici gelmediği için, hatta itici geldiği için atlıyorum. Lezbiyen sahne olsa atlamam çünkü o çekici geliyor.

Homofobik değilim. Lez sahnelerini atlamıyosun gayleri atlıyosun diye laf eden de olur da napıyim zorla kendime beğendirtcek halim yok. Homo yaşama saygı duyuyorum ama izlememeyi tercih ediyorum
0
onkiloversemtamamım
(16.03.21)
Atlamıyorum. Daha fazla dizide ve filmde olması beni çok mutlu ediyor.
0
peki madem
(16.03.21)
standart bir sahneden farklı görmüyorum açıkcası
0
gazozailacatmauzmani
(16.03.21)
Erkek hetero olduğum için erkek erkek ilişkileri çekici gelmiyor. Atlıyorum. İtici gelmesi de normal bence. Nefret etmiyorum ama.

Kadın kadın olunca izliyorum :)
0
lion de la Turquie
(16.03.21)
Diziyi filmi sardırıp bölmeyi sevmediğimden denk gelirse izliyorum ama netflix’im olsaydı da sürekli maruz kalsaydım ileri sarardım herhalde. Gay ilişki benim gözlerime de hitap etmiyor lezbiyenler her dizide olsun lol.
0
heathen
(16.03.21)
Sahneleri atlamıyorum, iyi çekilmiş, duyguları yansıtan, inandırıcı sahnelerse zevkle izliyorum, sırf dizilerde eşcinselliğe yer vermeliyiz, şu sahneyi de ekleyelim şeklinde formüllere dayandırılmış bir sahne ise sıkılıyorum, aynısı heteroseksüel sahneler için de geçerli. Mesela örnek verilmiş, Six Feet Under'da Keith ve David'in ilişkilerini, arkadaşlarımmış ya da kendim yaşıyomuşum gibi içselleştirerek izlerdim.
0
(16.03.21)
Atlamıyorum. Benim tercih etmediğim bir ilişki türü olabilir ama bu ilişki türünü tercih eden insanlar var. dizi ve filmlerde birer sanat eseridir. Sanat insanlara duyguları yansıtır. İzlerken sadece dövüş ya da korku olarak izlemiyorum. Olayın içindeki dram kısmını da anlamaya çalışıyorum. o sahnede hikayenin bir parçası. (dram derken hüzün, acı olarak demiyorum.)

Filmlerde tecavüz sahneleri de oluyor ya da aşırı vahşet içeren cinayet sahneleri de oluyor. Bunlarda aşırı rahatsız edici olabiliyor ama hiç kimse atlamıyor. Atlayanlara da hiç kimse vay efendim senin içinde gizli tecavüzcü var ya da içinde bastırdığın bir katil var demiyor.

Ben eğer böyle bir sahneyi (erotik, hetero ya da homo farketmez) aile büyüklerimin de içinde bulunduğu bir ortamda izliyorsam rahatsız hissediyorum ama geçmem, izlemek isteyen başkası olabilir. Hikayede varsa vardır. Adam laf olsun diye o akışa o sahneyi koymuyor diye düşünüyorum. sahnenin anlattığını anlayamıyor olmam ya da hissedemiyor olmam sahneyi gereksiz yapmıyor.

Eğer arkadaş ortamında ya da tek başıma izliyorsam geçmiyorum. Rahatsız hissettirmiyor.
0
draconas
(16.03.21)
Geçmiyorum tabi ki. Benim anlamadigim korku dizisinde neden olmasin :D ayrica bly manor yonetmenin dedigi gibi bir korku hikayesinden cok bir ask hikayesi. Bir ask hikayesinde cinsellik olmadan olur mu? Iki kadin birbirine asik olabilir. Zorunluluk olarak degil dizi bunu anlatiyor zaten.
0
turkce konusan uzayli
(16.03.21)
Geçiyor muyum? Evet. Genç kız sahneleri genç kızlar için. Hangi cinsiyet ya da cinsel yönelim olduğu fark etmez, bütün seks sahnelerini diyalog veya filmin devamını etkileyecek bir sahne var mı diye kontrol ederek atlaya atlaya izlerim. Beni hikaye ilgilendiriyor, başroldeki seksi adamlar/kadınlar değil.

Senaristler için eşcinsel karakter eklemek bir zorunluluk mu? Hayır ama modaya uymak, eğer senaryonuz çekilsin istiyorsanız, neredeyse bir zorunluluk. Moda da güçlü kadın imgesi ve lgbt friendly filmler/diziler şu anda. Bu da gayet doğal, bu insanlar çok uzun süre sanat eserlerinde yok sayıldılar. Spot ışıklarının onların üzerinde olacağı bir gün muhakkak gelecekti, şu anda da o günleri yaşıyoruz.
0
son feci skilacci
(16.03.21)
Normalleştirilmesi diyenler olmuş. Zaten normal!
İzlediğim içeriğin kalitesine göre her tür cinsel ilişki sahnesini izleyebilir ya da değiştirebilirim. Sırf olsun diye eklenmiş sahneler oluyor. İki kat hızda dizi izlemek gibi birşey!
0
cliquot
(16.03.21)
Baş rolünde çocuk olan dizide bile var. Anne with an e. Neden her disiye eşcinsellik serpiştirildiğini ben de anlamıyorum. Rahatsız olmuyorum ama neden ki? Rahatsız olanlar böyle olunca daha çok rahatsız oluyor. Sırf bu yüzden nerflix aboneliğini iptal edenler var.
0
suicides underground
(16.03.21)
Şahsen hiç deneyimleme arzusu içinde olmadığımdan ve hiçbir şekilde bana erotik ya da tahrik edici gelmediğinden meraktan izliyorum. Heteroseksüel ve lezbiyen ilişkiler zaten göze sokuluyor ve estetik veriliyor. Homoseksüel ilişkinin ekrana aktarımı bana göre pek estetik değil. Shameless sahneleri rahatsız edici çiğlikte. Sense8 zaten işin suyunu çıkardığı için estetik gelmiyor. Gözümüze sokuyorlar resmen. Çekmek için çekilmiş yani. Ama mesela hayatım boyunca şu ana kadar izlediğim tüm seks sahneleri arasında en erotiklerinden biri Spartacus'teydi. İki erkeğin bu kadar estetik olabileceğini hiç düşünmemiştim. Sahne bitince başa alıp bir daha izledim. O kadar güzeldi.
0
elestirman
(17.03.21)
(22)

insanlar maaşını söylemekten -yakın arkadaşına bile- niye çekinir?

Anjelik
zaten genel olarak olan bir şey bu malum ama ben zaten sormam asla bana sorulmasını da sevmem. ha yakın arkadaşım sorsa direkt söylerim hiç gocunmadan sormasına da bozulmam.neyse, geçen eski ev arkadaşımla telefonda konuşuyoruz ama bayağı yakınızdır yani kendisi evli şimdi. şirketlerinde zamlar mart
zaten genel olarak olan bir şey bu malum ama ben zaten sormam asla bana sorulmasını da sevmem. ha yakın arkadaşım sorsa direkt söylerim hiç gocunmadan sormasına da bozulmam.

neyse, geçen eski ev arkadaşımla telefonda konuşuyoruz ama bayağı yakınızdır yani kendisi evli şimdi. şirketlerinde zamlar mart ayında yapılıyormuş diye konuşmuştuk geçen telefonda konuşurken şu tarzda bir muhabbet geçti: (+ benim)

-iyi ya nolsun yoğunum baya bu aralar çok çalışıyorum
+oo işi bırakmıyorsun bir de yoğun çalışıyorsun istediğin zammı verdiler galiba
-aynen kanka bayaaa iyi verdiler hem de
+hayırlı olsun ne yaptılar?
-oldu işte bir şey kanka
+yok lan onu demiyorum zammı ne kadar yaptılar?
-haaa zam yüzde x ya eheuhe.

maaşını sorduğumu zannetti yani. halbuki işe ilk girdiğimiz zamanlar ikimiz de şu kadar maaş teklif ettiler, şu kadar alıyorum, çıktım şu kadara başladım falan diye anlatır dururduk.

ne değişiyor?
0
Anjelik
(14.03.21)
aradaki fark açılıyordur. türk milletinde maddiyat çok önemli olduğu için insanlar triplere giriyor. ben de maaşımı sadece karşımdakinin benimle aynı ya da benden daha yüksek daha yüksek olduğunu biliyorsam söylerim. daha az olduğunu tahmin ediyorsam asla konusunu bile açmam.
0
roket adam
(14.03.21)
Ayni sektorde oldugum yakin arkadaslarima soylerim, ozellikle karsilastirma yapmak icin faydali oluyor kimin ne kadar aldigini bilmek. Maasin gizliligi isverene yariyor.
0
fakyoras
(14.03.21)
Bence bu patronlarin aldatmacasi, maaslarini soylemesinler de protesto etmesinler.

Ben maasimi soylerim, bir arkadasim benden yuksek aliyorsa arkadasimi seviyorsam buna sevinirim. Daha da para kazansin isterim. Zaten bunu istemiyorsam gercekte arkadasim degildir.
0
howfaristhesky
(14.03.21)
O benden yuksek aliyordur bu arada ondan eminim acaba anlayamadigim bir iyi niyet mi var?
0
🌸Anjelik
(14.03.21)
Ülkenin çoğu köle olarak görüldüğü için, çoğu insan hak ettiklerinden çok çok az maaş alıyor. O yüzden sorana söyleyince üzeceğini düşünüyor olabilir.

Bizim arkadaş grubunda az kazananlar varken söyleyemiyorduk. Herkes belli bir minimumu aşınca leaderboard yaptık artık; birbirimizi gaza getiriyoruz az alana iş değiştirsin diye baskı yapıyoruz vs :D Bu yaklaşım aslında ortalama maaşlarımızı da çok çok artırdı.
0
aguen
(14.03.21)
Menfaat talebinde bulunmanı peşinen engellemek için geliştirilen bir özsavunma olabilir. Benim bazen oluyor.
0
elitoangelito
(14.03.21)
Ben az olduğu için çekiniyorum, ortalamanın üstünde olsaydı da insanları kötü hissettirmemek icin söylemezdim. Ortalama bir maaşım olsa söylerdim ama.
0
epistemic_regress
(15.03.21)
valla ben de bilmiyorum. bizim de dört kişilik bir lise grubu var, ikisiyle kazancımızı hala açıkça konusuruz, 4. yü biraz zorlamak gerekiyor, önce bir geveliyor. araba ve ev aldı belki bu etaplarla ilgilidir :D
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(15.03.21)
Senin ciddi ustundedir nezaketen soylemek istemiyordur belkide moral bozmamak icin...
0
cooperr
(15.03.21)
Yargilanmamak icin.
0
baldur2
(15.03.21)
Ben düşükken söylemeye çekiniyordum, şu an ancak geldi arkadaşlarımın seviyesine ama bu kez de asgari ücret veya biraz fazlası alan arkadaş/akrabalara söylesem vay aq diyecekleri için söylemiyorum.

Benim maaşım düşükken üzülüyordum çünkü lan aynı bölümden mezunuz adam benim iki katım maaş alıyor diye.
0
chicha_v2
(15.03.21)
sadece ve sadece borç isteme diye.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(15.03.21)
maaşımı kimseye söylemem. anam babam da bilmez. bana mahrem geliyor, "aç götüne bakayım" denmiş gibi oluyorum sorulduğunda.
0
lcha
(15.03.21)
Ben de ne kadar yakınım olursa olsun hiç kimseye maaşımı söylemem. Sadece maaşımı veren bilir. Tam olarak @lcha +1. Bence benim mahremim bu. Borç istenmesiyle alakası yok.
0
pati
(15.03.21)
maaşı mahremim sayanların neden böyle düşündüğünü ögrnemek isterim. Bence bu emek-iş konusunda da biraz bilinçsizlikle ilgili bir şey. Arakadaşlar. Emek verdiginiz ve karşınızda ücret ödenen bir ekonomik sisteme tabisiniz. Maaş ve işinin sizin mahreminiz değil, bilakis oldukça kamusal ve toplumsal bir şey. Bir işçinin maaş benim mahremim dedigini düşünebiliyor musunuz? Yani bu düsünce nasil oluştu, içinizde nasıl temellendiriyorsunuz merak ediyorum, özel şirketlerde bizzat ekonomide kullanılan bir araç emeğiniz, işiniz. Bir nevi hepimizin aklı ya da bedeni kiralanıyor, iş dediğimiz bu, gocunacak bir şey yok. Nasıl mahrem olsun? ilk söyleyecğim bu. Sahiden merak ediyorum. Soruya cevap:Kendini kötü hisssetme diye söylemedi.
0
velvetmorning
(15.03.21)
@Icha +1

Maaş sormam da sorulmasından da hoşlanmam. Annem ve babam dahil bilmez. Sonra “sen şu kadar şu kadar alıyorsun, şöyle şöyle para kalması lazım” gibi hesaplar yapıyorlar. Paramı istemiyorlar ama bu şekilde kontrol ediliyormuş gibi hissediyorum. Bu yüzden söylemiyorum.
0
ruhen hastayim ben
(15.03.21)
Böyle şeyler görgü kuralları çerçevesinde uluorta konuşulmamalı. Benim gelirimi sadece ailem, ilerde de evlenirsem eşim bilir.
0
iwasbornonamountainside
(15.03.21)
maaş sorulmaz veya sorulmadan söylenmez. her yerde ayıptır.

ama şöyle özel durumlar vardır mesela bilmediğin bir sektörde veya firmada işe gireceksindir dersin ki buranın ortalaması nedir? çok özel olmaz ise sen ne kadar maaş alıyorsun vs.

bunun cevabı da yine ortalama veya yaklaşık şeklinde olmalıdır.

peki neden maaş söylenmez?

çünkü ben o firmayı karıştırmak isteyen biri olabilirim ve 5k-6k tl fazla söyleyebilirim bu da o firmayı karıştırır.

bizde neden yaygın?

memur toplumu olduğumuz için. memuriyette zaten aldığın alacağın bellidir o sebeple konuşulmasında bir sakınca yok.

ama özel sektörde olay farklıdır her zaman çünkü sen bana o maaş bilgisini verdiğin zaman ben istediğim şekilde firmayı karıştırabilirim.
0
duyurukullanıcısı
(15.03.21)
benim maaşım yaptığım işin dışarıdaki algısına ve şahsi iş bilgime göre düşük; bu yüzden herkese söylemiyorum.
önceden söylüyordum, sonra niye düşük daha yüksek olması gerekmiyor mu, başka yere geçsen daha fazla alırsın gibi yorumlar geliyordu; hepsine açıklama yapmaktan sıkıldığım için artık herkese söylemiyorum.

ayıp ya da gizli kısmında hiç değilim, aksine çatır çatır söylerim güzel maaş alsam. sanki borç isteseler vermek zorunda mıyım?
ama ısrarla soranlara, niye söylemiyorsun diyenlere uyuz oluyorum. senin örneğindeki yakın arkadaş olsam belki bi tık ısrar ederim ama zaten o yakınlıkta olduklarıma da söylüyorum.
0
Jux
(15.03.21)
Ben akrabalarıma söylemiyordum ama annem söylemiş. Anında jazzabel kredi çeksin şöyle yapsın böyle yapsın demeye başladılar :D

Arkadaşlarım ve eski şirketlerdeki yakın arkadaşlarımla maaş, prim, zam, performans notları vs her seyi söylüyoruz. Çevremde neler oluyor, süreçler nerede nasıl, benim çalıştığım şirket nasıl görmeyi seviyorum.
0
jazzabel
(15.03.21)
Maaşımı söylemeyi hiç sevmiyorum. Bazen arkadaşlarım soruyor, maaşımda çok değil normal memur maaşı ancak bazı arkadaşlarımdan aşağı yukarı fazla aldığımı tahmin ettiğim için çekiniyorum söylemekten, biraz ayıp sayıyorum, böbürlenmiş olarak gözükmek istemiyorum. Arkadaşınız da öyle düşünmüş olabilir.
0
Hallegadola
(17.03.21)
aynı işyerinde günde 10 saat yan yana çalışan insanları birbirine düşman eden, yükselebilmek için yanındaki iş arkadaşının hatasını 4 gözle bekleyen, herkesin birbirinin kötülüğünü içten içe istediği aşağılık kapitalist ekonominin mide bulandırıcı bir yan etkisi. annesine dahi maaşını söylemeyen, "PARA" yüzünden bırak yakın arkadaşını, annesiyle dahi çatışmaya girme potansiyeli olan bir insan tipi yaratabiliyor. cevaplardan da anlayacağınız gibi. samimiyetsiz, boktan insan hareketidir.
0
ghostinthemech
(17.03.21)
(5)

Mopsuz robot süpürge kullanan var mı? Tavsiye lütfen, kafam çok karıştı

anksiyetik pia
7 aylık hamileyim bebek olduktan sonra ihtiyaç olacak diye mopsuz olanlardan alayım diyorum. Kullanıp memnun olanlar varsa marka modelini yazabilir mi acaba? Moplu olanlar sorun çıkarıyormuş diye duydum, zaten silme özelliğini kullanmam, emiş gücü yüksek bir şey olsun, sağa sola takılıp debelenmesin
7 aylık hamileyim bebek olduktan sonra ihtiyaç olacak diye mopsuz olanlardan alayım diyorum. Kullanıp memnun olanlar varsa marka modelini yazabilir mi acaba? Moplu olanlar sorun çıkarıyormuş diye duydum, zaten silme özelliğini kullanmam, emiş gücü yüksek bir şey olsun, sağa sola takılıp debelenmesin yeterli.
0
anksiyetik pia
(12.03.21)
benimki moplu sorun çıkarmıyor ama yine de içinize sineni alın tabi. Xiaomi'den şaşmayın.
0
lcha
(12.03.21)
"Sağa sola takılıp debelenmesin" sanırım bu robot süpürgelerde imkansız bir durum, bir şekilde saçmalıyorlar.

Onun dışında Xiaomi mop pro kullanıyorum, kış sebebi ile mop kullanmadan süpürmesinden memnunum. Öneririm. Haritalandırma ve şarj istasyonu yerleşimini düzgün yapmanızı öneririm.
0
oligomer
(12.03.21)
Moplu kullanıyorum, hiçbir problem yaşamadığımız gibi mopu da sürekli kullanıyoruz. Xiaomi mop pro.
0
gmzo
(12.03.21)
Biz xiaomi mopsuz bir model kullaniyoruz ama bunu yazliga goturup eve moplu almaya karar verdik. Uc bes arkadasim mopludan cok memnun, e cok da ise yariyor namissiz, alalim dedik.
0
somethinginthewayshemoves
(12.03.21)
+1 xiaomi
0
beyinter
(13.03.21)
(7)

içinde ibik, bacak, tırnak, toynak olmayan sosis

yazar yazmaz yazan yazar
var mı piyasada? canım nedense acayip çekti. yarın sabah kahvaltıya yapayım dedim. 10 senedir sosis-salam yememişimdir leş ürünler diye.peki hiç mi sağlıklı sosis yok türkiye sınırları içerisinde?
var mı piyasada? canım nedense acayip çekti. yarın sabah kahvaltıya yapayım dedim. 10 senedir sosis-salam yememişimdir leş ürünler diye.

peki hiç mi sağlıklı sosis yok türkiye sınırları içerisinde?
0
yazar yazmaz yazan yazar
(12.03.21)
İçinde hayvanın olmadık yerleri hiç yok mudur bilmiyorum ama Düvee, Fümeci falan güzel sosisler yapıyorlar, onlardan deneyin.
0
kobuzchu kiz
(12.03.21)
Sosisi antrikottan, bonfileden yapmak gereksiz olurdu bence. Sosis, antrikota tercih edilecek bir yiyecek değil çünkü. Hepsi hayvanın en kötü yerlerinden yapılır.
0
Tochinoshin
(12.03.21)
Fümeci +1
0
captainimsi
(12.03.21)
şütte'ye bakın bence.
içinde ibik, bacak falan olduğunu sanmıyorum, varsa da en azından gerçekten yemeğe değer bir sosis yemiş olursunuz.
0
blatta hiberna
(12.03.21)
Ben olsam macrocenter'dan bakardım.
0
sydney
(12.03.21)
bence sadece tırnak toynaka değil nitrit olup olmadığına da bakmak lazım zira işlenmiş etin kanserle olan ilişkisinde nitritin rolü büyük.
www.drozdogan.com

buna kritere uyan nebyan frankfurterini seviyorum ben.
nebyandogal.com
0
Jux
(12.03.21)
nebyan doğal tavsiyemdir

düvee'yi de şütte'yi de denedim. en iyisi bu.
0
lcha
(12.03.21)
(29)

Kiracımın Kirasında İndirim yaptım yemediğim laf kalması neden böyleler?

paramolacak
Merhaba,Evimde oturan iki öğrenci var, birinin okulu bitti diğeri tek kaldı ve beni arayıp artık tek kalacağını okullarınında 2021 yılında açılmayacağını ama henüz daha 1 senesi daha olduğu için evden çıkmak istemediğini söyledi ve kirada indirim yapabilirseniz devam etmek isterim dedi. Evin kirasın
Merhaba,

Evimde oturan iki öğrenci var, birinin okulu bitti diğeri tek kaldı ve beni arayıp artık tek kalacağını okullarınında 2021 yılında açılmayacağını ama henüz daha 1 senesi daha olduğu için evden çıkmak istemediğini söyledi ve kirada indirim yapabilirseniz devam etmek isterim dedi. Evin kirasını zaten muhitten daha uygun tutuyordum bende hiç düşünmeden tamam dedim. 650 tl den 500 tl ye indirdim ( kendisi en fazla 500 tl verebileceğini söyledi).

Kendilerinden hem çok memnunum evi tertemiz tutuyorlar, kirayı zamanında yatırıyorlar, benim için ordan kazanacağım 100-150 liranın bi önemi yok saçma sapan insanlar oturup kira alamamaktansa azda olsa her ay zamanında gelmesi önemli benim için. Bu durumu sohbet arasında eşe dosta söylediğimde yemediğim laf kalmadı, yok bedava vereymişim, yok üstüne ben para verseymişim vs vs . Ya diyorum zaten pandamı var artı bunlar öğrenci hadi onuda geçtim oturmadıkları eve zaten kira verdiler 6 ay 1 sene daha vercekler neden bu kadar denyoluk yapıosunuz. Sen çok safsın diyorlar bana. Neden böyle denyo bu millet ya.
0
paramolacak
(12.03.21)
Şahane bir ev sahibisiniz, o öğrenci de ne kadar mutlu olmuştur kim bilir. Eşe dosta ekonomik mevzularınızı anlatmayı bırakın bence, onlara neymiş.
0
kobuzchu kiz
(12.03.21)
8 yıllık öğrencilik hayatımda bin kere ev değiştirdim, bir gün kira aksatmadım, sizin gibi bir ev sahibine denk gelmedim. İnsanlar artık birbirlerinin hayatını boklamayı geçtiler yaptıkları güzellikleri de bokluyorlar. Kulak asmayın.
0
m3mphis
(12.03.21)
çok iyi yapmışsın. eğer o 150 lira size koymayacaksa aylık olarak tebrik ederim. güzel hareket.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(12.03.21)
güzel bir jest yapmış olmanın dışında bence saf değil, aksine mantıklısınız.

asıl böyle düşünen insanların aklından şüphe ediyorum.
o parayla geçinmiyorsanız ve bu indirimi yapabilecek imkâna sahipseniz, en doğrusunu yapmışsınız.

bu süreçte eve yatırım yapmaya inanan biri değilim ama ev alırsam, sırf sizin eş dost gibi düşünen ve davranan mal sahipleri yüzünden alırım herhalde.
0
blatta hiberna
(12.03.21)
Burs gibi dusun hocam. Guzel hareket.
0
brkylmz
(12.03.21)
O para sana koymayacaksa ve karşındaki kişi iyiliğini bilecek nitelikte ise sorun yok. 500 kira bedava orası ayrı ama burs gibi düşün
0
Topalordek
(12.03.21)
akıl vermek parayla olsaydı ülkedeki bir çok sorun çözülürdü. sizi tebrik ediyorum.
0
uuth
(12.03.21)
Çok iyi yapmışsın. Bunun karşılığını da alacağına inanıyorum.

Çevrendekiler çok gaddarmış. Bir gün onlar da zor durumda kalacak.
0
tavish11
(12.03.21)
yüksek kira isteyip, tahsil edememek veya evin boş kalması yerine; biraz daha az ve sürekli kira alabilmek en mantıklısıdır. yaşadığım bölgede bazı evler veya mağazalar 5 yıldır boş duruyor. 5 yıl boyunca hiç tahsilat yapmamışsın ve 5 sene sonra mucizevi bir şekilde ekonomi birden iyileşecek ve sen 5 sene boyunca alamadığın kirayı 1 senede amorti edeceksin? öyle bir hesap yok. hani sizin kiranız çok düşük ama mesela 3.500 isteyip 1 kuruş indirim yapmayan ve evleri boş kalan; oysa 3.000'e evi kiralayabilecek insanlar tamamen zarardalar.
0
malheiros
(12.03.21)
guzel bir sey yapmissin, cevren biraz bencil insanlardan olusuyor olabilir.
0
lemmiwinks
(12.03.21)
Allah senden razı olsun çok iyi yapmışsın. Bir şey daha yap, kimseye söyleme, kendini koru. Üzülüyorsun çünkü belli, insanların lafını takmayacak halde olsan zaten takmazsın böyle bir başlık açmazsın. Bahsetme kimseye. Boşver belki takdir toplamazsın ama kimse de üstüne gelmez saçma sapan olumsuz enerjilerle uğraşmazsın.

Sana cevap vericem derken iyilik neden gizli yapılmalının cevabını kendi kendime bulmuş oldum. Allah senden bir daha razı olsun. <3
0
1bir1bir1
(12.03.21)
Lafa söze geldi mi mangalda kül bırakmayan iyilikte on numara gözüken tipler iş paraya gelince nasıl da tam tersini savunuyorlar ama. İnsanlarımızın ahlaki çöküşüne delalet. Çok iyi hareket. Bunun benzerini malını değerinde satan insana da yapıyorlar. "Sarı siteye koysan 10 lira üstüne satardın" vs.
0
olaylar olaylar
(12.03.21)
haklısınız. bizim ev sahibi alttaki daireyi tanıdıga vermedi, gitti üç kurus daha fazla kira çekmek için tanımadığı birine verdi, adam kilidi vurdu gitti kira ödediği de yok tahliye davası ile ugrasıyor. :D
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(12.03.21)
Kimseye anlatmayın parasal mevzularınızı. Ablamla ortan bir evimiz var. Kentsel dönüşümden yeni çıktı. Tam pandemi zamanı ortalamadan düşük bir fiyata ablamın uzun zamandır tanıdığı bir arkadaşının bu sene İstanbul'da üni kazanmış kızına verdik kiraya. Akrabalardan laf etmeyen kalmadı. En son biri "ay bileydik o fiyata biz tutardık, bizim evi kiraya verirdik" bile dedi. Bunu diyenler de hep maddi durumu tepetaklak olmuş akrabalar. Onlara kiralasak 3 ay sonra "biliyorsun durumumuzu.." ile başlayıp kirayı ertelemeyle devam edecek bir sürü olay yaşayacağımıza emin olduğum tipler. Akraba diye çıkartamazsın da... İyi yapmışsınız siz. Mülk sizin, başkalarına susmak düşer.
0
SiyamkedisiZorro
(12.03.21)
İyi yapmışsınız, hepimiz öğrenci olduk, yeri geldi 5 tl'nin hesabını yaptık.

Akrabalarınızla, arkadaşlarınızla bu tarz para konuları konuşmayın. Borcunuzu da paranızı da bilmesinler gerek yok. Sonra böyle hadsiz ve gereksiz yorumlar yapıyor, insanın canını sıkıyorlar.

Babam da bu yıl kiracıya sembolik bir zam yaptı, kaldı ki adam çokça sıkıntıya soktu bizi zamanında babamın kiradan gelecek parayı beklediği dönemlerde. Ben olsam standart kira zammı yapardım belki ama o öyle istedi, ev senin dedim karışmadım. Üçüncü derece birine ise yorum bile yapmam.
0
chicha_v2
(12.03.21)
Hocam cunku millet birbirini sevme derdinde. Iyilik, hosgoruluk kimsenin umurunda degil. Gayet de kral hareket iyi ki yapmissiniz.
0
seksli harf
(12.03.21)
150 lira yıllık 1800 kaybettirir, dolara vurduğunuzda 250 bile yapmıyor. kimse bu parayla zengin olmaz. öğrenci okutuyor gibi düşünebilirsiniz. başlığı gördüğümde kiracılar palazlandı da laf etmeye başladılar sandım. millete takılmayın.
0
olutaklidi
(12.03.21)
Öğrenci için 150 lira yeri gelir servet gibi gelir.
Burs gibi sadaka gibi düşünün. İyi yapmışsınız. 1000 liradan başkası otursa 1 senelik kira taksa peşinden adliyelerde sürünseniz mesela bu da bir ihtimaldi
0
cilekli pasta
(12.03.21)
senin için anlamsız ve komik bir para ama o öğrenci arkadaş için büyük nimet hocam. iyi yapmışsın. hem çocukcağız da ev yurt peşine düşmez işine dersine bakar kafası rahat olur. benim çevremde de normal kiracısına indirim yapan 1-2 arkadaşım oldu ve hepimiz takdir ettik. kötü ve bencil insanlara takılmayın
0
avatar is back
(12.03.21)
Ya gerçekten bu milletin gerizekalı yorumları benim de sinirlerimi bozuyor artık. Yaptıklarımı ve kararlarımı anlatmıyorum zaten her yerde ama gelip soranlar oluyor, onlara bile cevap vermemek için yalan söylediğim oluyor. Ne gereksiz insanlar ya. Benim param benim kararım. İstersem o parayı çöpe atarım istersem yatırım yaparım, istersem tuvalete atar sifonu çekerim, sana ne.
(Kısa bir iç döküş oldu benim içinde.)
0
kismisolungac
(12.03.21)
Allah razı olsun. O 150tl size misliyle döner, kimin duasının tutacağı belli olmaz.

Herkese de her şeyinizi anlatmayın.
0
Hallegadola
(12.03.21)
tekerine taş değmesin hocam. sana bu lafları eden insanlar 150 tl için seni satabilirler dikkat et.
0
hemsta
(12.03.21)
Siz bakmayın insanların ne dediğine. İndirim yapmasaydınız da bir sürü laf söyleyeceklerdi. "Kötü yapmışsın", "yazık çocuğa", ""öğrenci sonuçta, yardım etmek gerek", "sen de ne insafsızmışsın" falan filan. Yine kendinizi kötü hissettireceklerdi yani. Sallayın gitsin. İyi yapmışsınız. Hiç alamamaktansa, az da olsa düzenli almak iyidir, kafam rahat etsin vs diyerek Zaten iyi yaptığınızı siz de söylüyorsunuz.
0
tcyx
(12.03.21)
iyi yapmissiniz, millet boyle denyo oldugu icin her seyi anlatmiyoruz; denyoluk sinirlari yine de asilirsa sana ne diyip kapatiyoruz.
0
bay b
(12.03.21)
Mal senin. İstersen kira almayıp üstüne para ver. 150 lira koymaz diyorsun zaten. Senin için rahatsa salla laf edenleri.
0
sutlu nescafe
(12.03.21)
milleti boşver, en iyisini yapmışsın
0
lcha
(12.03.21)
Gayet iyi yapmışsın hatta bunu mecburiyetten yapanlar var.

Pandemi nedeniyle işyerlerini yarı yarıya düşüren kişiler var.

Maksat kiracı ile bu süreci atlatmak zira pandemiden adam işyerini bıraksa zaten kiraya veremeyeceksin.
0
liberal
(12.03.21)
Güzel bir insansınız. Gerçekten artık iyi niyetli, dürüst, düşünceli birileriyle karşılaşmak inanın çok zor. Bugün ülkece insan profili olarak bu halde olmamızın bence en büyük sebebi size o akıl vermeye çalışan paragöz, düzenbaz insanlar. Onlarla yakınlık derecenizi bilmiyorum ama böyle konuştuğum için kusuruma bakmayın yine de. Adım gibi eminim menfaatleri doğrultusunda yarar göremedikleri bir gün sizinle de iletişimi keseceklerdir. Kazanan siz olursunuz bu arada.
0
bekocani
(12.03.21)
Ogrenciyken 2 gun ac kaldigimi bilirim. Yiyecek bir lokma ekmek bulamadigim gunler oldu. Kirami bir gun bile geciktirmedim.

Su an yedigimiz de yemedigimiz de onumuzde cok sukur ama hala ev sahibi olamadim. Kirada kaldigim evi tutarken ev sahibi 50 liralik bile indirim yapmamisti. Paragozun, kalitesizin teki. Kira gunu olarak ayin 1-5i arasini belirlemistik. 2 yil boyunca hep ayin 1inden once gonderdim. Bi kere nakite sikistim ayin 2sinde mesaj atti kirayi gondermedin diye. Ondan beri 5inden once gondermiyorum. Gonderdigim her para cok zoruma gidiyor. Boyle kalitesiz adamlara para kazindirmaktan adamin zoruna gidiyor.

Soylediginiz sozler, yaptiginiz eylemlerden ziyade insanlarda uyandirdiginiz hisler cok daha kalicidir. Bence paradan daha onemli bu. Size cemkirenler bundan anlamaz. Bosverin onlari. Vesselam.
0
Kirmizibavul
(12.03.21)
(4)

Hepatit A-b-C aşısı aynı mı

iddaaci
Merhaba hepsine 1 aşı mı yapılıyor? Yoksa farklı aşıları mı var? Yaptırayım diyorum.
Merhaba hepsine 1 aşı mı yapılıyor? Yoksa farklı aşıları mı var? Yaptırayım diyorum.
0
iddaaci
(11.03.21)
Doğum yılı nedir? Çocukken vurulmuş olma ihtimaliniz var Hepatit B'yi.
0
John Bloor
(11.03.21)
a ve b ayrı, c'nin aşısı yok. vurulmadan önce kan tahliliyle kontrol ettirmek lazım.
0
lcha
(11.03.21)
@John Bloor 1984 doğum. kırsal ilçe.
0
🌸iddaaci
(11.03.21)
1998 yılından itibaren takvime alınmış müdür, demek ki ben de aşısızım :)
0
John Bloor
(12.03.21)
(12)

nikah sonrası eşin evinde kalmak.

drako
malum pandemi sebebiyle nişanlım ile görüşemiyoruz.hatta ailesi ile bile doğru dürüst tanışamadım.babası ve abisiyle başbaşa sohbet etmişliğim yok.istemede gördüm,nişan oldu o kadar.1 ay sonra da nikah olacak.ardından ise yasakların durumuna göre 1 ağustosta düğün.ancak görüşememizdeki mesele ise o
malum pandemi sebebiyle nişanlım ile görüşemiyoruz.hatta ailesi ile bile doğru dürüst tanışamadım.babası ve abisiyle başbaşa sohbet etmişliğim yok.

istemede gördüm,nişan oldu o kadar.1 ay sonra da nikah olacak.ardından ise yasakların durumuna göre 1 ağustosta düğün.

ancak görüşememizdeki mesele ise o istanbulun bir ucunda ben ise bursadayim.ikimizin de aracı yok.otobüsle gidip gelmek için ise risk almak istemiyoruz.ikimiz de ailemizle yaşıyoruz.

ancak gözümü kararttım ve deniz otobüsü seferleri açılınca istanbula gidip 1-2 gün kalacağım.hem beraber de vakit geçirmiş olacağız.ancak ben hala ailesini tanımadığımdan çekiniyorum ve otel yahut motelde kalmak istiyorum.o ise buna kati surette karşı ve olmaz öyle saçma şey diyor.

neden bilmiyorum ama doğru dürüst sohbetim bile yokken 1-2 gün evlerinde kalmak abes geliyor. :(

siz olsanız napardınız?teşekkürler şimdiden.

dipnot: abv corona.
0
drako
(09.03.21)
sen erkek tarafısın sanırım değil mi. valla ben de gel deseler bile rahat edemezdim muhtemelen. kafan nasıl rahat edecekse öyle yap derim, ben de otelde kalmayı tercih ederdim kesinlikle.
0
roket adam
(09.03.21)
kayın aile evinde halvet etmektense otel tercih ederdim. insan rahat edemez.
0
elorelia
(09.03.21)
evet erkek tarafıyım.mayısta gitmeyi düşünüyorum ama şimdiden nasıl olacak onu düşünüyorum :)
0
🌸drako
(09.03.21)
Otelde kal bence de.
0
suicides underground
(09.03.21)
evde kalırdım, kaldım da (Nişanlıyken).
Başka yerde kalmak bence çok saçma. işte sohbet etme fırsatı bulmuş olursunuz.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(09.03.21)
1 gece olmak kaydıyla evde kalırdım.
0
somethinginthewayshemoves
(09.03.21)
Sevgilinin ailesinde kalmak, tanıdığınız halde bile çok rahatsız edici bir eylem. Üstüne hiç tanımadığım insanların evinde birkaç gün kalmaya cesaret edemezdim ben. Gerçi evleniyormuşsunuz da artık aile olacaksınız ama yine de can sıkıcı olma ihtimali var. Ben olsaydım otelde kalır, akşam oturmasına giderdim veya kahvaltıya.
0
ruhen hastayim ben
(09.03.21)
Başka bir şehir belirleyin ya da Ada'da filan kalın. nişanlıyken ailede kalınmasında sorun yok ama ne gerek var yüzgöz olamaya?
0
lcha
(09.03.21)
otelde kalın. otelde kalmaktan çekinmeyin temizliği yapılan yerde sorun yaşamazsınız rahat edemezseniz kendi yastık kılıfınızı çarşafınızı getirin. ben pandemi başladığından beri bir çok defa otobüse bindim, otellerde kaldım bişi olmadı. şans meselesi tabi benimki bi kıstas olmamalı, hijyene ve mesafeye dikkat ettiğiniz sürece sorun yok. deniz otobüsünde çift maske takarsınız.

şimdi evde kalırsanız rahat edemeyeceksiniz zaten, beraber geçirdiğiniz vakitten de bişi anlamıcaksınız.
0
rayde
(09.03.21)
aslında durum şu olacak evlenmiş de olacağız.hani nikah da kıyılmış olacak ama yine de rahatsız hissediyorum kendimi.
0
🌸drako
(09.03.21)
Ya evlenmiş de olacaksanız bence eşiniz haklı, olmaz öyle saçma şey. Günün bir kısmını dışarıda falan geçirirsiniz zaten. Evde de yemekti, akşam sohbetti, sabah kahvaltıydı derken buzlar çözülür işte.
0
kobuzchu kiz
(09.03.21)
teşekkür ederim herkese fikri için.
0
🌸drako
(10.03.21)
(8)

Nasıl sosyalleşiyorsunuz?

ir mania
Pandemiden bağımsız olarak soruyorum. Düşününce liseye kadar sokakta oyun oynayarak arkadaş edinirdim. Liseye başladıktan sonra taşındık ve bu bitti. Sadece okul ve dershanedekilerle iletişim kurabildim. Lise bitince oradan bir arkadaşla her hafta buluşur içerdik fakat babam kalp krizi geçirdiğinde
Pandemiden bağımsız olarak soruyorum. Düşününce liseye kadar sokakta oyun oynayarak arkadaş edinirdim. Liseye başladıktan sonra taşındık ve bu bitti. Sadece okul ve dershanedekilerle iletişim kurabildim. Lise bitince oradan bir arkadaşla her hafta buluşur içerdik fakat babam kalp krizi geçirdiğinden beri içmiyorum. Dolaysıyla yine okul kurs dışında sosyalleşemiyorum. Kurslarda da genelde sıkıntılı tipler oluyor öyle olmayanların derdi de sosyalleşmek olmuyor. Internette de kimse tanımadığı kişiye güvenmiyor. Pandemi kısıtlamaları kalkınca bunu düşündüm. Nasıl arkadaş edinebilirim ki? Yaş 30a yaklaşmış annem babam dışında arakdaşım yok diyebilirim. Onlar da anam babam olmasalar arkdaşım olmazlardı diye düşünüyorum.
0
ir mania
(09.03.21)
Üniversite?
0
suicides underground
(09.03.21)
Hep internet oldu benim için
0
kondansator
(09.03.21)
Pandemi harici için konuşuyorum: sosyalleşemiyorum. Sosyal ortamımda belli kişiler var, sirkülasyon yok. Öyle. Sosyalleşemiyorum.
0
1bir1bir1
(09.03.21)
üniversite bitene kadar aşırııı sosyalleştim. Sonra yeniden şekillendirdim kendimi.

En son dönemde pandemi öncesi düzenli gittiğim 2 bar vardı. Mahalle pubı gibi. Hafta içi gidip oradakilerle sosyalleşiyordum.

Sonra anladım ki valla insan sosyalleşmek istesin, Clubhouse'tan 15 kişiyle sosyalleşiyorum bir süredir :) Hatta biriyle yüzyüze görüştüm (cinsiyet ve cinsel kimlik sebebiyle flört imkansızdı bu kişiyle. Yani sadece sohbet ettik eğlendik)

Bir insanın ana babası dışında hiç arkadaşı yoksa, o insan dönüp biraz kendini sorgulatmalı (terapi diyorum burada) çünkü aile onu yetiştirirken kendine bağımlı hale getirmiş ve yalnızlaştırmış olabilir. bunu çözmeye ne sosyal appler ne kurslar yeter.
0
lcha
(09.03.21)
Küçük yerde yaşadığım için çok zorlanıyorum. Kafa dengi birilerine dokunmak çok zor
0
olaylar olaylar
(09.03.21)
Yakin arkadaslarimla ortak chat gruplarimiz var. Uzun süredir neredeyse her hafta birkac kisi online bulusuyoruz. Eskiden hic bu kadar sikca gorusemezdik, bize iyi geldi.

Haftada üc gün online dersim var. Dil ve yoga kurslari. Boyle bir sey bulabilirsiniz. "Kurslarda genelde sorunlu tipler olur." mottosuna pek anlam veremedim ben. Bir sey ogrenmek istiyorsaniz, katilin iste. Arkadas olursaniz, o da yaniniza kar kalacak.

Sifir arkadas, sorunun biraz da sizde oldugunu gosteriyor olabilir. Kendinizden memnun degilseniz, baskalariyla etkilesime gecmek istemiyor olabilirsiniz.
0
buf-e kür
(09.03.21)
bisiklet ortamı bana bu konuda çok sağlam imkân sunuyor(du). 30 üstü ya da 0'a yakın derecelerde birlikte 200 km'lik turlar yaptığın bisikletçileri bir nevi "asker arkadaşı" gibi görmeye başlıyorsun. hayvan gibi zor yokuşları kıçından soluyarak birlikte çıktığın insanlarla sonradan bunun geyiğini yapıp eğlenmek güzel. bir araya gelen bisikletçilerin hikâyeleri bitmez.

bir de insan insanı yolda tanır diye bir laf var ya, tükendiği noktaya yaklaştığında herkes karakterini ortaya serer. o da insanları tanımanın çok etkili bir yolu bence.

onun dışında da devam ettiğim iki film grubu vardı. biri hala online devam ediyor. buralar da birileriyle tanışmak için çok etkili.

bunlar haricinde geçmişten kalan arkadaşım yok.
hatta şu günlerde ne bisikletçiler ne de sinema gruplarından kimseyle görüşüyorum.
iyice yabanileştim. canım da istemiyor açıkçası.
0
filteria
(09.03.21)
yalnızlık aslında mükemmelliyetçilikle oldukça ilişkilendiriliyor. sosyal ilişkilerinizde kusursuzluğu, çok ilgi çekici karakterlerle buluşmayı, birinin ısrarlı bir şekilde sizinle ilgilenmesini vs bekliyor olabilirsiniz, yazdıklarınızdan bu şekilde yorumladım. Öncelikle insanlarla iletişiminizi gözden geçirip, iletişim hatalarınızı incelemenizde fayda olabilir.

Yalnızlık tek başına kalmak değildir. Arzu duyduğunuz sosyal bağlarla, gerçekte kurabildiğiniz sosyal bağlar arasındaki mesafe ne kadar çok ise yalnızlık o kadar artar. Tek başınalık ise kendi ile kalabilme, kendi kendine mutlu olabilme yetisini geliştirmiş insanlarda bulunur.

Naçizane tavsiyem önce kendi kendinizi mutlu edin, kendinizden sıkılmayacak bir hale gelinceye kadar kendinizi geliştirmeyi deneyin. Sevdiğiniz, anlamlı bulduğunuz şeyleri yaparken illa yolda benzer ilgi ve isteklere sahip insanlarla tanışacaksınız.

Ülkemizde gerçekten sosyalleşmek oldukça zor ancak sosyalleşmek her insanın yemek yemek, su içmek gibi ihtiyacı. O yüzden ihtiyacını çektiğiniz şeye dönüşmeye çalışın insanlarında sizin gibi sosyalleşmekte zorlandığını düşünüp daha fazla iletişime açık olun, cesaretlendirin, merak edin, sorun, davet edin. hayatınızdaki her şey siz davranışlarınızı değistirdiğinizde zaman içerisinde değişir.
0
elvan abeyiylegezse
(11.03.21)
(21)

İnsan eşine bunu der mi

kiriko
Arkadaşlar şahısla karısı devamlı tartışıyorlar iyi bi evlilikleri yok adam devamlı dertlerini karısına anlatıyor yine bi gün çok üzgünken adam karısına açılıyor.Kadın da benim enerjimi de alıyorsun buna ne hakkın var iyi ol diyor.Adam da şok oluyor tabi diyor ki artık ısınamıyorum ona biz neden evl
Arkadaşlar şahısla karısı devamlı tartışıyorlar iyi bi evlilikleri yok adam devamlı dertlerini karısına anlatıyor yine bi gün çok üzgünken adam karısına açılıyor.Kadın da benim enerjimi de alıyorsun buna ne hakkın var iyi ol diyor.Adam da şok oluyor tabi diyor ki artık ısınamıyorum ona biz neden evliyiz ki kötü günde birlikte olmayacaksak.Sizin düşünceniz ne bu konuda
0
kiriko
(03.03.21)
adam hakli.
0
the end of time
(03.03.21)
kadına üzüldüm. dert anlatılır da hep ve sadeec dert anlatmak dert dinlemek cok yıpratıcı
0
blacksky
(03.03.21)
Kadın haklı. Sürekli dırdır yapan kadın erkek boğuyor. İnsanın derdi olur tabi eşine anlatacak. Ama bazı adam cidden dırdır yapıyor. Kafa utuluyor.
0
allah yazdiysa bozsun
(03.03.21)
Bu kadar bilgiyle bir şey diyemiyorum. Adam neye üzülmüş, üzüldüğünde içini dökmek istediğinde bu ilk aldığı tepki mi olmuş yoksa küçük şeylere tahammül edemeyip mutsuz olan bir insan mı? Her hikayenin iki tarafı vardır.
0
turkce konusan uzayli
(03.03.21)
Bu kadarcık bilgiyle bir yargı oluşturmak doğru değil. Kadını tanımıyoruz erkeği tanımıyoruz, aralarındaki dinamikleri bilmiyoruz. İkisi de haklı mı değil mi biz karar veremeyiz.
0
1bir1bir1
(03.03.21)
adamın derdi bitmiyorsa kadın haklı
bik bik bik bik bik zırlayan erkek hiç çekilir dert değil.

iyi gün kötü gün denir evlilikte.
adam hep kötü günündeyse, çekilmez.
0
summatinyourteeth
(03.03.21)
evlisiniz diye kadın adamın tüm derdini çekmek zorunda mı? ortada zaten sağlıklı bir ilişki yokmuş, devamlı kavga varmış. adam sürekli dert yanıyorsa kadın az bile söylemiş.
0
rose parks
(03.03.21)
Ayril coco.
0
hot potato
(03.03.21)
kadın haklı.
erkeğin kadına dert anlatma hakkı yoktur.
0
dafuq
(03.03.21)
sürekli dert anlatarak evde 7/24 asık surat gezip sizin de moralinizi bozan bi eş varsa zor zaten. yeri geldi mi sizi düşünüp mutsuzluğunu belli etmeyecek, siz anlayacaksınız o anlatmadan falan. sürekli karşı tarafı da germek kötü. varsa sorunun çözümü elbet konuşulur. kadın haklı olabilir yani.

erkek arkadaşım mesai yaptığı haftalarda ne zaman telde konuşsak bana surat asıyordu. ben de en sonunda benim suçum ne o kadar yoğunluğun arasında 5 dk konuşuyoruz bari güzel şeylerden konuşalım enerjimiz artsın diyorum ama suratsızlığı yüzünden varolan enerjim çekiliyordu. mesaiye kaldıysan yöneticine çat, sürekli bir kişiye gerginlik yaratılmaz. gibi.
0
rayde
(03.03.21)
Çözümlü dertler vardır, oturur çözersin. Çözümsüz dertler vardır, kabullenip hayatına devam edersin. Devamlı dert, üzüntü, çözümsüzlük insanı bayar. Belli bir süre katlanır insan, sonra ya dinlemez ya da böyle tepki verir.
0
inawen
(03.03.21)
Demeseymiş daha iyiymiş ya da bu şekilde ifade etmeseymiş ama kendimden biliyorum ev arkadaşımla o kadar içli dışlıyız ki karı kocadan farkımız yok gibi. Bazen birbirimizi o kadar çok darlıyoruz ki kendi sorunlarımızla dertlerimizle, sonrasında bir süre iletişim kurmama kararı alıyoruz ve birkaç gün hiç konuşmuyoruz. Yani insan gerçekten karşıdaki kişinin negatifliğinden etkilenebilir ve bunu dile getirebilir. Daha kibar dile getirmek makbuldür ama sürekli kavga ediyorlar demişsiniz kibarlık sınırını aşmış olabilirler.

Sonuç olarak kadın gerçekten yorulmuş olabilir yukarıdakiler +1
0
Mossy
(04.03.21)
bu durum bir kereye mahsussa adam hakli. he yok adam surekli negatif kasiyorsa, hep bir dertliyse, hep bayiyor bi turlu agzindan olumlu bi sey cikmiyorsa kadin hakli. hem de baya hakli. surekli olumsuzluk bayiyor insani. depresyonunuzu bulastirmaya ya da kendinize esinizden doktor yaratmaya kalkmayiniz.
0
phoenixbucklesby
(04.03.21)
Bana siz çok narin ve mızmız yapılısınız gibi geldi önceki soruları da hatırlıyorum. Ben ve erkek arkadaşım da zor günler geçiriyoruz mesela, iş yeri yüzünden, özellikle erkek arkadaşım çok mutsuz ve mutsuz olunca hiç çekilmiyor. 7/24 iş konuşmak ve sürekli olumsuz konuşmak bana bazen fazla geliyor. Onun derdi benim derdim, onun mutsuzluğu için dünyayı yakarım, ama bazen çok bunalıyorum. Ona da söylüyorum, bazen ben de enerjimi falan emdin diyorum. Ama ne o bana darılıyor ne de ben ona. Bazen ilişkilerde gerginlik olur. Yani bence net ifade etmiş durumunu, annenize küfretmemiş ortada bir saygısızlık yok, bunalma var. Böyle bir laf için anlık bir şey olduğu için darılmazdım ben.
0
Hallegadola
(04.03.21)
consume responsibly diyorum.
ne karsidakini tuket, ne kendini. bir denge bulmak lazim
0
camussar
(04.03.21)
Kadın kocasını elinden tutup terapiye götürsün. Belli ki adam bunu çok düşünmüyor.

Böyle hayat geçmez, bunun kötü günle alakası yok. Bazıları her andan bir olumsuzluk çıkarmayı biliyor.
0
lcha
(04.03.21)
Oha.. Allah korusun. Bosanma yolları görünmüş. Tanımadan da evlenmemek lazım.
0
twelfth
(04.03.21)
Dert anlatılır aşılır beraber ama hergün hergün olursa o iş olmaz
0
basond
(04.03.21)
ya bu dünyada herkes herkesten sıkılabilir tamam da, bu tarz üslupları ben anlamlandıramıyorum.
yani şu diyalogu birbirini seven ya da en azından bir şekilde birbirinin varlığına katlanan iki insan arasında gözümde canlandıramıyorum.

bir insan çok karamsar olabilir ama bunu bir şekilde idare de edebilmek lazım.
ya da ne bileyim, "aman benim kocam/karım da karamsardır" diyerek hayata devam edebilmek lazım gibi sanki.
idare edilemeyecek durumdaysa da, artık profesyonel yardıma falan başvurulmalı zaten.

insan belli bir noktada eşine bunu diyebilir ama bence bu şekilde diyemez.
bu şekilde dile getirilen duygular bana sevgisizliği çağrıştırıyor.
0
blatta hiberna
(04.03.21)
Insan eşine bunu diyemeyecek de kime diyebilecek. "Olm bi sus, beni de yaktin kendini de, gel iki nefeslen, iki yürüyelim, temiz hava alalım" diyemedikten sonra ben ne yapayım? Karşımdaki de bana dese vallahi içim şişti ben de alınmam.
0
velvetmorning
(05.03.21)
Sürekli yakınıyorsan normal. Sen onun derdini ne kadar dinliyorsun?
0
arnold schwarzeneger
(05.03.21)
(3)

Dövme tasarimi

kuehles blondes
Merhaba, bir dovme yaptirmak istiyorum ama tasarim yapilmasi lazim. 3-5 farkli dovmeciden fikir/tasarim almak istiyorum cunku aklimdakini gidecegim ilk dovmeciden begenecigimi dusunmuyorum. Tabi kimin tasarimini begenirsem ona yaptiracagim, tasarimi alip baskasina yaptirmak yok. Neyse, boyle bir dur
Merhaba, bir dovme yaptirmak istiyorum ama tasarim yapilmasi lazim. 3-5 farkli dovmeciden fikir/tasarim almak istiyorum cunku aklimdakini gidecegim ilk dovmeciden begenecigimi dusunmuyorum. Tabi kimin tasarimini begenirsem ona yaptiracagim, tasarimi alip baskasina yaptirmak yok.

Neyse, boyle bir durumda ne yapmam lazim? Yani sonucta cizmeye vakit harcanacak vs. bir karsiligi olmasi gerekli.
Bunun ortalama ucreti nedir? Kafamda canlandirdigim seyi cok kaba hatlariyla betimleyebilirim, yani yaraticilik, tasarim kismi onemli olacak.
0
kuehles blondes
(01.03.21)
kaporayı tasarım için alıyorlar zaten. ort. 300 tl gibi bir miktara dediğini yapabilirsin.

Edit:
Kendi tecrübelerimden yola çıkarak yazıyorum.
Barış Yeşilbaş, Biçem Şinik ve Ahmet Cambaz'la çalıştım. İstediğim tasarımı anlattım, ücrette anlaştık. Kaporayı yatırdım. Gittiğimde Barış'ın çalıştığı tasarımı sevmedim yeniden çalıştı yine olmadı. Diğerlerindekileri sevip yaptırdım. Burada "tasarımı çıktı olarak alacağım" dersen durum değişir, ancak "onlar tasarıma çalışsın beğenmezsem yaptırmayacağım" diyorsan kapora karşılığında yaptıkları şey zaten. Randevunu alırsın, kaporanı ödersin, tasarım içine sinmezse "bye" der başkasına çizdirirsin. vs vs..
Mailden gelsin ben göreyim vs. şansın yok, ya o an ok der yaptırırsın, ya da olmadı deyip iptal ettirebilirsin.
0
lcha
(01.03.21)
dövmede ücreti belirleyen; tasarımın ne kadar detaylı olduğu, boyutu, bir de dövmecinin piyasada isim yapmış olup olmaması vs gibi etkenlerdir..

bunları bilmeden bir yorum yapılamaz, özellikle ücret konusunda. dövmecinin tasarıma ne kadar ücret talep edeceğini zaten kimse bilemez.

soyut olarak bir takım betimlemeler yapacaksın ve senin hislerini algılayıp, kafanı okuyup sana görünce vurulacağın bir tasarım ortaya çıkaracak :) benim kişisel tecrübelerime dayanarak söyleyebileceğim, olmayacak işler peşindesin.
0
ghostinthemech
(01.03.21)
Ben İlhan Bilir’e yaptırdım. Dövmemi yaptıracağım güne kadar görmedim :D o gün gittim, dövmenin üzerinde biraz oynadık, bazı yerleri değiştirdik sonra hemen yaptı dövmeyi. O yüzden bu dövmeyi bu kişi yapar denilebilecek biri daha uygun gibi.

Herkes aynı değildir tabii. Öncesinde gösterenleri bilmiyorum. Ben kafamda İlhan Bilir anca yapar diye netleştirmiştim.
0
jazzabel
(01.03.21)
(5)

okcupid kullanımı arttı mı?

olsa da yesek
2-3 ay önce kullanırken aldığım like'ın 3-4 katını almışım. premium üyelik ücreti de katlanarak artmış aynı şekilde. kullanan sayısı son zamanlarda bu kadar arttı mı yoksa premium'a yönlendirme vb. mi var?
2-3 ay önce kullanırken aldığım like'ın 3-4 katını almışım. premium üyelik ücreti de katlanarak artmış aynı şekilde. kullanan sayısı son zamanlarda bu kadar arttı mı yoksa premium'a yönlendirme vb. mi var?
0
olsa da yesek
(01.03.21)
o like mevzusu yalan.. sırf millet alsın diye yapıyorlar.
0
lcha
(01.03.21)
@lcha hocam önceki kullanışımda premium almıştım, like'layanlarla eşleşip konuşmuştum. yalan değildi. bu sefer sayı anormal artınca emin olamadım.
0
🌸olsa da yesek
(01.03.21)
Ingilizce disinda sadece turkce olacakmis okcupid ileride, bence kullanicisi cok artmis olabilir gercekten de.
0
kuehles blondes
(01.03.21)
tinder eskort ve trans yuvası olduğu için millet bir sonraki en meşhur alternatife geçiyor
0
nahtoderfahrung
(01.03.21)
@gabe h coud Rusya'da avlanacaksan taşraya, özellikle Sibirya taraflarına bak. Bu bizdeki bir erkeğe üç kız düşüyormuş geyiğinin az çok doğru olduğu yerler oralar. Moskova'da, St. P.'de falan bizdeki gibi sosyal ortamlarda bir erkeğe 200 gr. kız düşmese de bire birdir oran. Trans-Sibirya turu yaparken başıma öyle bir olay geldi ki bunu Türkiye'de bir erkek bir kadına yapsaydı kıyamet kopardı, sosyal medyada haftalarca konuşulurdu "Türkiye'de kadın olmak çok zor. İdam cezası geri gelsin." diye. Yataklı vagonda yatağıma girdi kız ben uyurken. Panikle kalktım, boynumda bir kız var. :)
0
rldofiui
(01.03.21)
(23)

185 cm erkek 150 cm kadın evli çiftin çocuklarının boyu

diffarentiationation
ne olur tahminen ve çevrenizden gördüğünüz kadarıyla? erkek çocuğun anneye çekip 160-170 cm kalması olası mıdır? kız ocuğun uzun olma ihtimali var mıdır?
ne olur tahminen ve çevrenizden gördüğünüz kadarıyla? erkek çocuğun anneye çekip 160-170 cm kalması olası mıdır? kız ocuğun uzun olma ihtimali var mıdır?
0
diffarentiationation
(25.02.21)
tamamen genlerin baskinligi ile alakalı. senin ornegini baz alırak konusacak olursam abim babama ben de anneme çekmişim mesela (kadınım)
0
fıytfıyt
(25.02.21)
@fıytfıyt dördünüzün de boylarını yazabilir misin mümkünse?

bir de hangi baskınlık? baban veya annen baskın olsa ikiniz de uzun veya kısa olmaz mıydınız?
0
🌸diffarentiationation
(25.02.21)
190-150lik çiftin oğlu 177. Aynı çiftin gelini 163, torunu erkek 183, kızlar 160,165.
0
the coon
(25.02.21)
annenin ya da babanın baskın olması diye bir şey yok. bir de sonuçta x geliyor y geliyor. farklı farklı data geliyor.

ama her türlü boy kombinasyonu ihtimaller dahilindedir. yeğenim, babasından kısa. dayısıyla (annesinin ikizi) aynı boyda.
0
co2s2
(25.02.21)
boy için bir çok faktör var. genler bunlardan biri. ama beslenme spor gibi dış faktörlerde oldukça etkili. babam 188 annem 150 civarı. benim boyum 183 kardeşimin 180 civarı.
0
lrdrylgh
(25.02.21)
babamın boyunu bilmiyorum ama 180 filandır heralde. annem de 150.

ben 156
ablam 170

yani belli olmaz, tamamen kısmet.
0
elorelia
(25.02.21)
erkek 173,49
kız 161,37
0
bir soru sorcam
(25.02.21)
hiç belli olmaz, benim anne 155 baba 170, ben 180 oldum mesela. başka akrabalara da bağlı olabiliyor veya kadının erkek kardeşlerine bakmak lazım.
0
ckisc
(25.02.21)
Annem 155 babam 180
Abim 181
Ben 157
Not : annemin baba tarafı uzun ama anne tarafı komple kısa , biz biraz onlara
Çekmişiz sanırım
0
proustun bir aski
(25.02.21)
Bu arada eşim 185 , 2 kızımız var , umarım ona çekerler
0
proustun bir aski
(25.02.21)
kız çocukları anne baba ortası, erkek çocukları babadan uzun genellemesini cepte tutuyorum ben.

bizim aile örneği: 168 anne, 190 baba => 180 kız / 200 erkek
0
lcha
(25.02.21)
335/2=167,5 olur
0
redeath
(25.02.21)
bunun %100 doğru olmayan bir hesaplama şekli var.

Annenin ve babanın boylarını "cm" olarak toplayın
Doğacak çocuğunuz kız ise toplamdan 12.7 çıkarın, erkek ise de toplama 12.7 ekleyin.
Elde edilen sonucu ikiye bölün.

çıkan sonuç elbette %100 doğru olmayacak. +10, -10 cm pay hayal edebilirsiniz. tabi çocuğun herhangi bir sağlık problemi olmaması, beslenme şekli, spor yapıyor oluşu vs bir sürü etken daha var.
0
draconas
(25.02.21)
Aynı bu durumda (kadın 155cm filan sanırım) arkadaşın oğlu babasını geçmiş durumda.
Benim çevremden gördüğüm anne uzunsa ortalamadan bu çocuğa kesinlikle yansıyor. Annenin kısa olduğu durumlarda genellikle kız çocukları etkileniyor.
0
SiyamkedisiZorro
(25.02.21)
Bir ortalamasını alamıyoruz maalesef :)

Benim babaannem 1.50’lik bir kadınmış dedem ise 1.90. Babam 1.75 civarı annem ise 1.60. Abim 1.93, ablam 1.75, benden küçük kız kardeşim 1.75. Ben ise 1.64’üm :) Kısmet.
0
ruhen hastayim ben
(25.02.21)
Cocuklar kisa da olabilir uzun da olabilir. Kiz cocugun uzun olma ihtimali var mesela benim babam 1.90 annem 1.50 ben 1.75 oldum.
0
turkce konusan uzayli
(25.02.21)
anne tarafı erkek kadın farketmeksizin 160 civarı, baba tarafı da yine erkek kadın farketmeksizin(hala 180) 180 üstü. ben ve kardeşim de 180 üstüyüz. baba tarafı kuzenler de hep 180 üstü.
0
karahan01
(25.02.21)
Beslenme alışkanlıklarının değişimiyle yakından ilgili. 1.50 boyundaki Afrikalı zenci ile 2.10 boyundaki Amerikalı Zenci aynı genleri taşıyorlar. Akrabalar.
0
Mirket
(25.02.21)
Ben bunu özellikle araştırmıştım, olay şu, işin %90'ı falan genetik, özellikle bir kaza, beslenme sorunu, hormonal hastalık falan olmazsa boy genlerle aktarılıyor.

Ama sorun şu ki boya etki eden çok fazla gen var, ve bunların hangi taraftan nasıl geleceğini tahmin etmek imkansız. Ayrıca birden fazla gen etki ettiği için çocuğun anne ile baba arasında bir yerde olma ihtimali de yüksek. Yani 700 tane gen var, her biri 1mm ila 1cm etki ediyor, sadece kısa olanları toplarsan kısa olan ebeveynden bile kısa olabilirsin, uzun olanları toplarsan uzun olandan da uzun olabilirsin. Random dağılırsa orada bir yerdesin.

Fakat, burada önemli başka bir olay var. Hangi genin çalışıp hangi genin çalışmayacağını seçen başka bir gen seti daha var. Yani genlerin bir kısmını annenden alsan bile, babandan gelen "kilit" genleri, annenin genlerinin çalışmasını engelleyebilir (veya tam tersi). Bu durumda da direkt annenin veya babanın genini alıyorsun. Eğer anne veya babada birbirlerinin genlerini kitleyen mekanizmalar yoksa ortalama, eğer varsa annenin veya babanın boyunda oluyorsun direkt (tabi +/- çevresel faktörler, ama onlar epey düşük).

Bunu da niye araştırdım? Bizde 4 nesildir (ben, babam, dedem ve dedemin babası) boylar aynı. Eşlerin boyları bambaşka (kimisi uzun kimisi kısa) ama erkek çocukların boyları sabit. Hatta amcam ve kuzenimin de boylar aynı. Klon ordusu gibiyiz.

Bunun açıklaması da şuymuş: eğer boyun hayatta kalmak için kritik öneme sahip olduğu bir genetik mirasa sahipsen, o genetik set karşı tarafın genlerini kitleyerek kendisinin devamını garanti altına almaya çalışıyor, çünkü daha uzun ya da daha kısa olman bir risk oluşturacak hayatta kalman açısından.

Merak edenler için alakalı paper'ı da ekleyeyim: elifesciences.org
0
plutongezegendegilmi
(25.02.21)
Herkes yazmış bi data da benden gelsin
Annem 162cm babam 186cm
Ben. 190cm
Abim 192cm genetik olarak bütün akrabalarım uzun sayıılır
0
Bakkalmühendisi
(25.02.21)
Kız arkadaşımın babası 180, anası 168-170, abisi 193(dedesiyle aynı boy), ablası 176, erkek kardeşi 190, kendisi 170 idi.
0
Unde bach canim
(25.02.21)
babam ve annem aynı boydalar.
ben ve abim onlardan 11 santim uzunuz,
kardeşim de bizden 10 santim uzun.
0
filteria
(25.02.21)
Ben 191'im ailede benden uzunu yok.
Yani eğer evlatlık değilsem, çok eski genlerden bile geçebiliyor.
0
ananiyimioguz
(25.02.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.