oğlum çok zor lan
c++ ya da ne bileyim öbür c'lerle oturup aynı programı yapabilir misin ? Program yapma programını nasıl yapıyor amk adamlar :( windows nasıl yapıldı, neye yüklendi, nereye kodlandı ? :(lan kafayı yiyeceğim :( niye dert oldu bana amk, türkçe öğretmeniyim.
c++ ya da ne bileyim öbür c'lerle oturup aynı programı yapabilir misin ? Program yapma programını nasıl yapıyor amk adamlar :( windows nasıl yapıldı, neye yüklendi, nereye kodlandı ? :(
lan kafayı yiyeceğim :( niye dert oldu bana amk, türkçe öğretmeniyim.
lan kafayı yiyeceğim :( niye dert oldu bana amk, türkçe öğretmeniyim.
0
ohshit
Öncelikle dublex bi villada yaşıyorum. Villanın alt katında duvarın icinde duvarı kemiren birşey var. Hani evlerde elektrik hatlari olur ve plastik kapakla örtülülür oyuk yerler. Tavana yakın yerde dikey konumda.cok garip sesler çıkarıyor. Sanırım bir fare. Emin olamıyorum. Oraya nasıl girdi. Duvarı
Öncelikle dublex bi villada yaşıyorum. Villanın alt katında duvarın icinde duvarı kemiren birşey var. Hani evlerde elektrik hatlari olur ve plastik kapakla örtülülür oyuk yerler. Tavana yakın yerde dikey konumda.cok garip sesler çıkarıyor. Sanırım bir fare. Emin olamıyorum. Oraya nasıl girdi. Duvarı neden kemiriyor. Ne yapılabilir? Tırstım baya.
0
dubleks villada oturduğunuzu söylemeniz iyi oldu. zira hayvan teşhisi için çok önemli bir detay. bence o hayvan bir dinazor, evi satın.
0
dublex villa faresi olabilir. çok esrarengiz hayvanlardır tahmin ettiğiniz üzere. bence villayı satıp triplex villa alın. ama orada da triplex villa fareleri olabilir temkinli olmak lazım.
0
antonisyus faresidir. dublex villa demeseydiniz bilemezdim ama. çünkü antonisyus faresi sadece dublex villalara dadanan bi fare çeşidi. bizim gecekondudakilere sıçan diyoruz kısaca. antinosyus faresi için de (ne kadar banal olsa da) sıradan fare ile mücadele yöntemlerini kullanmanız kafi. biliyorum çok klişe ama altından fare kapanı yaptırabilirsiniz dublex villanıza uygun olarak.
bu arada eğer villanız triplex olsaydı antinosyus değil merkisipivua faresi dadanacaktı. onlar da triplex villaları tercih ediyorlar.
iyi akşamlar.
bu arada eğer villanız triplex olsaydı antinosyus değil merkisipivua faresi dadanacaktı. onlar da triplex villaları tercih ediyorlar.
iyi akşamlar.
0
Villada oturmak icin okadar zengin mi olmak lazim illaki. Normal bi ev iste. Ne diye zengnlik fakirlik muhabbeti. Dublex demenin villa olduğunu soylememin sebebi bahceden nasįl gelir fare duvarın icine fikir yürütecek birini bulmak. Alemsiniz. aslında bende fakirdim bi zamanlar. Kucukken ekmegin arasina susi yırdıh. Oyle boyle degil seviyorum ben fakirleri. Adamlardaki hayal gücune bak. Hangi zenginde var bu yaraticılık. Villa üzerine cesitlemeler. Oyle cok zengin degilim la. Bilgisayar alamadim iphonedan yazıyorum. Düşün yani.
0
Yani villa genelde 2 katlı olur ya bilader dublex demişsin bir de biz ona takılıyoruz sen relax raadına bak.
0
fraise
Evet sart mi?Eger degilse yds'ye girmenin avantajlari nelerdir?Simdiden tesekkur ederim efenim hepinize.
Evet sart mi?Eger degilse yds'ye girmenin avantajlari nelerdir?
Simdiden tesekkur ederim efenim hepinize.
Simdiden tesekkur ederim efenim hepinize.
0
Universitesine gore degisir. Bazi universiteler dil puanin yoksa kendi dil sinavini yapar ama hepsinde yoktur. O yuzden ydsye gir mutlaka.
Bazilari da mesela dil puanin yoksa der ki yuksek lisansa baslarsin ama bir yilda yds ye girip baraji asman lazim der. Yani sen master yaparken yds ye girip baraji gecmeye ugrasirsin.
Sonuc itibariyle bugunden itibaren en yakin yds hangisiyse gir derim.
Bazilari da mesela dil puanin yoksa der ki yuksek lisansa baslarsin ama bir yilda yds ye girip baraji asman lazim der. Yani sen master yaparken yds ye girip baraji gecmeye ugrasirsin.
Sonuc itibariyle bugunden itibaren en yakin yds hangisiyse gir derim.
0
İlk YDS 1 Eylül'de yapılacak. Başvurular Ağustos ortası başlıyor sanırım.
konuyla ilgili mevzuat: mevzuat.basbakanlik.gov.tr
konuyla ilgili mevzuat: mevzuat.basbakanlik.gov.tr
0
ikisi de birbirinden bağımsız sınavlar. biri diğerinin ön şartı falan değil. halitkin in dediği gibi bazı üniversiteler kendi sınavlarını yapabiliyor ya da dil belgesi getirmen için 1 sene süre verebiliyor ama bu süre boyunca sana ders vermeyebiliyor.
ayrıca girmek istediğin üniversite mülakat yapıyorsa dil belgenin olmaması eğer gerçekten kendine güvenmiyorsan senin için bir eksi olacaktır. ha şu da var ki son yds (aslında ilki) tam bir saçmalıktı. ben sınava girmedim fakan 300 bin kişinin girdiği bir sınavda 220 bin kişi 50'yi geçemiyorsa, ortadaki saçmalığı görmek zor değil. ben bir daha girmeyi düşünüyordum ama artık toefl veya ielts gibi seçenekleri değerlendirmenin daha mantıklı olacağını düşünüyorum.
ayrıca girmek istediğin üniversite mülakat yapıyorsa dil belgenin olmaması eğer gerçekten kendine güvenmiyorsan senin için bir eksi olacaktır. ha şu da var ki son yds (aslında ilki) tam bir saçmalıktı. ben sınava girmedim fakan 300 bin kişinin girdiği bir sınavda 220 bin kişi 50'yi geçemiyorsa, ortadaki saçmalığı görmek zor değil. ben bir daha girmeyi düşünüyordum ama artık toefl veya ielts gibi seçenekleri değerlendirmenin daha mantıklı olacağını düşünüyorum.
0
Oncelikle tesekkur ederim hepinize ve belirteyim yuksek lisans icin daha benim zamanim var,arkadasim icin arastiriyorduk.
Bu durumda sart degil ama herhangi bir dil sinavina (yds,toefl vs)girmesinin daha avantajli oldugu konusunda hemfikiriz degil mi?
Bu durumda sart degil ama herhangi bir dil sinavina (yds,toefl vs)girmesinin daha avantajli oldugu konusunda hemfikiriz degil mi?
0
girsin girsin de iyi çalışsın. üds den millet çalışmadan 70-80 alırdı eskiden. ama artık çalışarak 50 almak bile çok zor görünüyor ydsden.
0
dijital dunyadaki analog adam
kendisi brezilyalı. bal ve bir zamanlar anadolu'dayı izleyip beğenmiş. :) benden başka tavsiyeler istedi ve ingilizce altyazı olayını göz önünde bulundurarak ne tavsiye edebilirim sizce :)
kendisi brezilyalı. bal ve bir zamanlar anadolu'dayı izleyip beğenmiş. :) benden başka tavsiyeler istedi ve ingilizce altyazı olayını göz önünde bulundurarak ne tavsiye edebilirim sizce :)
0
balı izlemiş öncesini de izlemiş mi? yumurta-süt-bal
masumiyet kader gibi filmleri izleyebilir
bir de vesikalı yarim (alt yazısı var mıdır bılmem ama..)
masumiyet kader gibi filmleri izleyebilir
bir de vesikalı yarim (alt yazısı var mıdır bılmem ama..)
0
yumurta ve süt'ü izlememiş. ama bal'ı çok anladığını düşünmüyorum sonuçta filmde şiir ve tefekkür üzerine çok metafor vardı. filmi sinematografik anlamda beğendi bana kalırsa. bizim büyük çaresizliğimiz ve vavien çok iyi öneri oldu çok teşekkür ederim. :)
0
gölgesizler. nasıl bulacağını hiç bilmiyorum ama. alt yazısı var kendisi yok meretin. bende dvd'si var, bi ara da bi internet kafede torrent ile indirilmiş görmüştüm, affetmedim anında hacıladım tabi. hiç bi trackerda görünmüyor ama. belki bi ara seedbox'a para vermeye kıyarım da tl'de falan dağıtırım. kısmet.
0
düttürü dünya diyesim var da alt yazısı var mıdır bilemiyorum. bi de her şey çok güzel olacak desek, filmde ancak bir türkün anlayacağı çok detay var filme yazık olur gibi geldi.
0
@loser gölgesizlerin dvd si var hem de 9 lira sanırım.
bence de gölgesizler iyi bir seçim olur..
D&R da var kabalcı da alkım da var dvd si.. alıp hediye edebilirsin..
kıskanmak
sonbahar
hayallerim, aşkım ve sen(altyazısı var mı bilmiyoruma ama dvd si var)
kaybedenler kulübü (izlediği filmlerden tarzı farklı ama )
bence de gölgesizler iyi bir seçim olur..
D&R da var kabalcı da alkım da var dvd si.. alıp hediye edebilirsin..
kıskanmak
sonbahar
hayallerim, aşkım ve sen(altyazısı var mı bilmiyoruma ama dvd si var)
kaybedenler kulübü (izlediği filmlerden tarzı farklı ama )
0
saatlerce mal mal bakan adamı izlemiş ve beğenmiş yani helal olsun.
hababam sınıfını izlet altyazısı olmasa bile anlar eminim. sever de.
hababam sınıfını izlet altyazısı olmasa bile anlar eminim. sever de.
0
abiler tamam teşekkür ederim herkese. çok oldu liste daha fazla önermeyelim lütfen. :)
0
elmalı turta
elimi köpek ısırdı, kuduz aşısı oluyorum. hali hazırda ikinci aşıyı oldum. birinci aşıdan sonra duş almıştım. ikinci aşıdan bir gün önce duş alınmamalı gibi bir şeyler duyunca doktora sordum, bişey olmaz ama sen yine de duş alma dedi. şimdi sorum şudur; bunun aslı astarı nedir, ne zamana kadar duş a
elimi köpek ısırdı, kuduz aşısı oluyorum. hali hazırda ikinci aşıyı oldum. birinci aşıdan sonra duş almıştım. ikinci aşıdan bir gün önce duş alınmamalı gibi bir şeyler duyunca doktora sordum, bişey olmaz ama sen yine de duş alma dedi. şimdi sorum şudur; bunun aslı astarı nedir, ne zamana kadar duş almıycam, bunları doktora sorucam ilk gittiğimde ama o zamana kadar öğrenmeliyim. doktor olan ya da daha önce başına gelen vs kısacası bu konuda kesin bilgisi olan varsa yardımcı olabilir mi?
0
kuduzun su ile alakası var, sonucta suya karşı bir problem yaratıyor değil mi? vardır bir hikmeti 2 gün almayı ver duş.
0
işte ben de batıl mı bilimsel mi bilemedim. 2gün almayıvericem tamam ama ne zamana kadar işte, üçüncü aşıya çok var daha.
@kapitalist gerilla sabunlu suyu ben de duydum ama baya açık bir yaraya uygulanması ne kadar doğru?
@kapitalist gerilla sabunlu suyu ben de duydum ama baya açık bir yaraya uygulanması ne kadar doğru?
0
abi kuduz ve su arasındaki ilişki şöyle ki; kuduz olan organizma hastalığın son safhalarında su içemez hale gelir. çünkü su içmek acı verir beyindeki bölgeyi etkilediği için. o yüzden suya karşı bir refleks geliştirir. ki zaten bu safhadan sonraki adım ölümdür.
bu arada o da nasıl bir doktormuş ya bişey olmaz ama sen gene de yapma. ne kadar kendine güveni olmayan biriymiş. ya da senin için rahat olsun mu dedi bilemiyorum artık.
not: doktor değilim. google sağolsun.
bu arada o da nasıl bir doktormuş ya bişey olmaz ama sen gene de yapma. ne kadar kendine güveni olmayan biriymiş. ya da senin için rahat olsun mu dedi bilemiyorum artık.
not: doktor değilim. google sağolsun.
0
ben duş aldım bile demiştim de köpek kendinizinmiş aşılıdır bişey olmaz da sen yine yapma dedi. rahatlatmak için demiştir herhalde ama baya çatlak bi doktordu zaten :))
0
@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
abi sicap diye yazdığın şey sıçan değil sincap di mi? nolur öyle olsun abi. fare fobisi var bende. uyuyamam stresten. sıçan nasıl ısıracak kadar yaklaşabilir ya.
edit: oh, rahatladım :)
abi sicap diye yazdığın şey sıçan değil sincap di mi? nolur öyle olsun abi. fare fobisi var bende. uyuyamam stresten. sıçan nasıl ısıracak kadar yaklaşabilir ya.
edit: oh, rahatladım :)
0
merak eden, aramanın gücüne inanan varsa diye öğrendiklerimi yazıyım.
su değmeyecek gibi bir şey kesinlikle yokmuş. hatta yara açık bırakılıp ertesi gün sabunlu suyla iyice yıkanmalı, peçeteyle kurulanıp baticon sürülmeliymiş. sabunlu suyla yıkama işlemi kuduz riskini yüzde 90 önleyen bi yöntemmiş.
su değmeyecek gibi bir şey kesinlikle yokmuş. hatta yara açık bırakılıp ertesi gün sabunlu suyla iyice yıkanmalı, peçeteyle kurulanıp baticon sürülmeliymiş. sabunlu suyla yıkama işlemi kuduz riskini yüzde 90 önleyen bi yöntemmiş.
0
in vino veritas
şu ota boka kezban diyen arkadaşların ağzına ağzına kürekle vurma isteği bir tek bende oluşmuyordur dimi?
şu ota boka kezban diyen arkadaşların ağzına ağzına kürekle vurma isteği bir tek bende oluşmuyordur dimi?
0
ota boka diyenler cidden bayıyor ama kezban topluma "iyi geldi" çünkü kezban dediğimiz insanlar toplumda yıllardır vardı(anneler, ablalar da gayet bu gruba dahil olabiliyor) ama gerekli takma isim bir türlü bulunamamıştı.
0
bir tek sende değil. ben bunun ayrımcılık olduğunu anlatamammış birisi olarak son derece rahatsız oluyorum. ben bunu söyleyince de kezban deniyor ya bana hah işte onu bireysel olarak algılayıp kızacak da değilim genel ayrımcılığına kızıyorum. yoksa biri öyle dedi diye takacak değlim. bu bir ayrımcılık ve ben de çok sinir oluyorum artık....
0
bence toplumun buna ihtiyacı vardı. zamanında nasıl ki "kro"luk payesi hakketiğine verilmişti, şimdi de aynı şey "kezban"lık için geçerli. bugün grup vitaminin zonta klibini izledim ve altındaki yorumlardan birisinde o zamanlar böyle insanlar hoş görülmezdi, ama şimdi böyle bir durum yok diyor. ee toplumsal yapımız da ortada. boş beleş insanlar aldı başını gidiyor. artık adeta kültürlü olmak, araştırmak, hayvan gibi değil insanlığın hakkını vererek yaşamak antipatik hale geldi bu tarz çevrelerde. hal böyleyken bu kişilere karşı da bir refleksin doğması gayet normal ve olması gereken de bu bence toplumun kendi değerlerini koruyabilmesi için. evet ben de herkese veya kendi istediği gibi davranmayanlara kezban diyenlere karşıyım. ama gerçekten kezban olanları ne yapacağız peki?
0
@lamneth, herhangi birine herhangi bir şey yapmamız gerekiyor mu ki? yani birkaç duyuru aşağıda adam soruyor, kız tivitırda böyle tivit atmış, kezban mı değil mi diye. yani hesap kızın hesabı, tivit kızın tiviti, ulan sana nooluyor demezler mi adama? beğenmiyorsan takip etme yani, kafana silah dayayıp zorla takip ettiriyor değil ki kimse.
yani bu en basit örneğiydi. demek istediğim şu, herkesin özgürlüğünün diğerinin özgürlüğünün başladığı noktaya kadar devam ettiği bir evrende, kimin hayatını nasıl yaşadığı kimi ilgilendirir? babet giyen kız kezbandır, topuklu giyen kız da kezbandır, mini etek giyiyor kesin kezbandır, eteği ayak bileklerine kadar uzatıyor kezbanın önde gidenidir, kırmızı ruj sürmüşse kezban, kırmızı oje sürmüş o da kezban, evlenmek istiyor kezban, evlenmiycem diyor evde kalmış kezban, kezban, kezban. sonu "nefes alıyorsa kezbandır"a kadar gidecek önermeler silsilesi. ve ne ironiktir ki "nefes alsın yeter" deyiminin kaynağı da yine aynı adamlar. hayır yukarda saydıklarımın tümünü yapsın arkadaş, kime ne zararı var? muhattap olma geç, sınıflandırmak zorunda mısın mesela?
yanlış anlama lafım sana değil, genel gruba.
ha bir de, @loser, burdan bakınca -özellikle de o nickle- oldukça komik duruyorsun, belirteyim dedim.
yani bu en basit örneğiydi. demek istediğim şu, herkesin özgürlüğünün diğerinin özgürlüğünün başladığı noktaya kadar devam ettiği bir evrende, kimin hayatını nasıl yaşadığı kimi ilgilendirir? babet giyen kız kezbandır, topuklu giyen kız da kezbandır, mini etek giyiyor kesin kezbandır, eteği ayak bileklerine kadar uzatıyor kezbanın önde gidenidir, kırmızı ruj sürmüşse kezban, kırmızı oje sürmüş o da kezban, evlenmek istiyor kezban, evlenmiycem diyor evde kalmış kezban, kezban, kezban. sonu "nefes alıyorsa kezbandır"a kadar gidecek önermeler silsilesi. ve ne ironiktir ki "nefes alsın yeter" deyiminin kaynağı da yine aynı adamlar. hayır yukarda saydıklarımın tümünü yapsın arkadaş, kime ne zararı var? muhattap olma geç, sınıflandırmak zorunda mısın mesela?
yanlış anlama lafım sana değil, genel gruba.
ha bir de, @loser, burdan bakınca -özellikle de o nickle- oldukça komik duruyorsun, belirteyim dedim.
0
@lamneth kıro diye bir sınıflandırma yaftalama var diye karşısına bir yenisini çıkmasını onaylamak bence çok insafsızca. var olan olmamlıydı zaten olduktan sonra da ortadan kalkmalıydı ki neden biz bi de karşılığını buluyoruz bi de bunu haklı çıkarıyoruz..
0
@senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin: hayır kroluğun karşılığı kezbanlık olsun demiyorum ki ben. kroluk nasıl bu toplumun içinden doğduysa kezbanlık da aynı yerden doğuyor. ya bakın in vino veritas'ın dediği gibi herkesin özgürlüğü bir yere kadardır. bana kalsa herkes özgür olsun ne istiyorsa yapsın. ki öyleyimdir de zaten kimseyi eleştirmem çok rahatsız edici davranışları olmadığı sürece. ama toplum içinde yaşıyorsak, hepimizin önem verdiği noktalar var, benim de öyle. ben insanların kafalarının boşalmasına, cahilliğin özendirilmesine karşıyım. ki ben de bir insanı mini giymiş, babet giymiş diye kezban sınıfına sokmam. düşüncelerinin bayalığından dolayı ancak, kezban diyebilirim.
anlatmaya çalıştığım noktayı kaçırmışsınız bence kroluk ve kezbanlık arasındaki bağ noktasında. tekrar etmek gerekirse, ben temelde cehaletin özendirilmesine karşıyım. elbette ki "nefes alsın yeterci"lerin kendilerine "vermediklerinde" o insanlara kezban demesine ben de karşıyım ki zaten o "nefes alsın yeterci"ler de krodur.
ya bence şu an türk toplumunun çektiği en büyük sıkıntı cahilleşmesi, kafalarının boşalmasının da ötesine geçti ve artık bu iyi bir "şey" olarak görünüyor. bunda akp iktidarının da çok büyük payı var. ki kendileri de bu temel üzerinde yükseliyor.
hal böyle olunca da "herhangi birine herhangi bir şey yapmamız" elbette gerekmiyor. fakat genel olarak toplum içinde bu şekilde bir ahlak mekanizması benzeri bir refleksin çalışması beni mutlu ediyor.
anlatmaya çalıştığım noktayı kaçırmışsınız bence kroluk ve kezbanlık arasındaki bağ noktasında. tekrar etmek gerekirse, ben temelde cehaletin özendirilmesine karşıyım. elbette ki "nefes alsın yeterci"lerin kendilerine "vermediklerinde" o insanlara kezban demesine ben de karşıyım ki zaten o "nefes alsın yeterci"ler de krodur.
ya bence şu an türk toplumunun çektiği en büyük sıkıntı cahilleşmesi, kafalarının boşalmasının da ötesine geçti ve artık bu iyi bir "şey" olarak görünüyor. bunda akp iktidarının da çok büyük payı var. ki kendileri de bu temel üzerinde yükseliyor.
hal böyle olunca da "herhangi birine herhangi bir şey yapmamız" elbette gerekmiyor. fakat genel olarak toplum içinde bu şekilde bir ahlak mekanizması benzeri bir refleksin çalışması beni mutlu ediyor.
0
ben o tivit olayını soran arkadaşı da savunmuyorum bu arada. gerçekten işsiz birisi demek ki. kafasını böyle saçma şeylere taktığına göre. birisi senin için kezbansa kezbandır. gelip burda onay beklemenin manası yok. kezbansa da ayrıca silersin gider. hayatından çıkartırsın zor bişey değil. zaten ben insanlara bireysel tepkiler gösterilmesini de savunmuyorum. benim bahsettiğim genel bir baskı olması güzel. ahlak mekanizması gibi yani.
0
@lamneth ben ahlak mekanizmasını da güzel bulmadıağım için bu söylediklerinin çoğuna katılmıyorum..
0
@senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin: o zaman kapkaçcılara, tacizcilere, yolda sana her türlü saygısızlığı yapacaklara, ya da bunları senin en sevdiklerine yapacaklara karşı içten içe bir sevgi saygı mı besliyorsun?
bu arada tahmin ediyim yaşınız 17 mi?
bu arada tahmin ediyim yaşınız 17 mi?
0
@lamneth yaşımın ne önemi var acaba.. ama merak ediyorsanız söyleyeyim, 22. sizin düşüncelerinize karşıt düşünceleri olan kişilerin, kişilikleri gelişmemiş ergenler olduğu düşüncesi son derece kötü bana kalırsa.. ahlak felsefesi şeklinde kocaman bir konuyu burda tartışarak çözebilieceğimizi pek sanmıyorum.. ve evet toplumun genel ahlak algısındaki çoğu şey beni rahatsız ediyor..
0
iyi peki diyebileceğim başka bir şey yok. ama bence din ve ahlakı birbirinden ayırmalısınız. sanıyorum ki sizi rahatsız eden ahlaki dayatmaların büyük bir kısmı din temellidir. değilse de önemli değil. eyvallah.
0
gotham
son 2 saat içinde 400gr toblerone çikolatanın tamamını ve 6-7 büyük kupa kahve içtim. şu anda ellerim zangır zangır titriyor. öyle ki hiçbir şey tutamıyorum. ne yapayım da şekerim düşsün?
son 2 saat içinde 400gr toblerone çikolatanın tamamını ve 6-7 büyük kupa kahve içtim. şu anda ellerim zangır zangır titriyor. öyle ki hiçbir şey tutamıyorum. ne yapayım da şekerim düşsün?
0
@efrasiyab87
gecenin bu saatinde insülin iğnesi nerden bulayım hocam? ya da nasıl koşayım evin içinde. evde mevcut olanaklarla yapılabilecek bir şey yok mu?
gecenin bu saatinde insülin iğnesi nerden bulayım hocam? ya da nasıl koşayım evin içinde. evde mevcut olanaklarla yapılabilecek bir şey yok mu?
0
o kadar kahve içme bir daha bu kadar kısa süre içinde hatta bir günde o kadar çok içme..
0
ne insülin iğnesi yahu. adam şeker hastası değil ya. kafeinin bokunu çıkarmışsın o kadar. yapacak bir şey yok. su iç sen. geçer.
0
valla cok rahatsızsan acil servise git, bu tip konuların yeri duyuru olmamalı. can ve sağlık söz konusu.
0
kahve güzel bir uyarıcıdır. aşırıya kaçınca ellerde titreme ve kalp çarpıntısı yapar. su iç bol bol..
0
kesinlikle kahveden dolayıdır. bana da olmuştu, fazla kafein yüzünden. o yüzden az kahve içiyorum artık. aklında bulunsun bundan sonra. şeker yükselince öyle tepki olmaz. bekliycen geçicek.
0
sadece kahve değil aşırı miktarda kakao tüketimi de kalp çarpıntısına yol açabilir.papatya çayı içmeyi deneyin, ya da ıhlamur.
0
Şeker hastası olmayan insana insulin önermeyin öyle bilip bilmeden. Sizde idrar söktürücü birşeyler için vücuttan atılsın kafein
0
perkele
şu linkteki gibi motorla tetiklenen bir kamera slider'i yapmaya çalışıyorum:http://www.youtube.com/watch?v=GyGru5LCcRAKameranın üzerinde kayacağı sistem mevcut. Bana motor ve hız kontrolünü yapacak zımbırtı gerekiyor.- 2-3 kiloluk bir yükü (gerekirse dikey düzlemde) çekebilecek- hız kontrolü olan (b
şu linkteki gibi motorla tetiklenen bir kamera slider'i yapmaya çalışıyorum:
www.youtube.com
Kameranın üzerinde kayacağı sistem mevcut. Bana motor ve hız kontrolünü yapacak zımbırtı gerekiyor.
- 2-3 kiloluk bir yükü (gerekirse dikey düzlemde) çekebilecek
- hız kontrolü olan (bazı durumlarda çok çok yavaş ama istikrarlı çalışması lazım)
- pil ile çalışabilecek ve taşınabilir motor ve kontrol sistemi gerekiyor.
- bütçe çok kısıtlı, en aza mâl etmem lazım
Sorular:
-Ne cesit bir motor kullanmam lazım?
-Motoru nerden alabilirim?
-Ne çeşit bir hız kontrol cihazı kullanmam lazım
- Hız kontrol cihazını nerden alabilirim?
www.youtube.com
Kameranın üzerinde kayacağı sistem mevcut. Bana motor ve hız kontrolünü yapacak zımbırtı gerekiyor.
- 2-3 kiloluk bir yükü (gerekirse dikey düzlemde) çekebilecek
- hız kontrolü olan (bazı durumlarda çok çok yavaş ama istikrarlı çalışması lazım)
- pil ile çalışabilecek ve taşınabilir motor ve kontrol sistemi gerekiyor.
- bütçe çok kısıtlı, en aza mâl etmem lazım
Sorular:
-Ne cesit bir motor kullanmam lazım?
-Motoru nerden alabilirim?
-Ne çeşit bir hız kontrol cihazı kullanmam lazım
- Hız kontrol cihazını nerden alabilirim?
0
- Herhangi bir redüktörlü DC motor kullanman gerek (bizdekilerde genelde devir/dakika (rpm) cinsinden hızlar yazar)
-Herhangi bir elektronikçiden (elektrikçi değil) (istanbul anadolu yakasında yazıcıoğlu (kadıköy rıhtımda), avrupa yakasında selanik han, abed han (karaköy'de) gibi yerlerde bulabilirsin.
-Hız kontrol cihazı satıldığını gördüm daha önce ama muhtemelen pahalıdır. Genelde ambalaj para ettiği için. Bu tür şeyler lazım olduğunda kendimiz yapıyoruz. Elimden iş gelir diyosan devre yapmak gibi, youtube da ya da nette vardır basit devreler. DC motor speed controller, PWM speed controller ya da analog/transistor speed controller diye arayabilirsin. Bize lazım olduğunda kendimiz yaptığımız için hazırı nerde nasıldır bilemeyeceğim.
Dikey düzlemde de çalışsın dersen iş değişir, çektiği akım artar. Pil ile kullanacağım demişsin; uğraştırır.
-Herhangi bir elektronikçiden (elektrikçi değil) (istanbul anadolu yakasında yazıcıoğlu (kadıköy rıhtımda), avrupa yakasında selanik han, abed han (karaköy'de) gibi yerlerde bulabilirsin.
-Hız kontrol cihazı satıldığını gördüm daha önce ama muhtemelen pahalıdır. Genelde ambalaj para ettiği için. Bu tür şeyler lazım olduğunda kendimiz yapıyoruz. Elimden iş gelir diyosan devre yapmak gibi, youtube da ya da nette vardır basit devreler. DC motor speed controller, PWM speed controller ya da analog/transistor speed controller diye arayabilirsin. Bize lazım olduğunda kendimiz yaptığımız için hazırı nerde nasıldır bilemeyeceğim.
Dikey düzlemde de çalışsın dersen iş değişir, çektiği akım artar. Pil ile kullanacağım demişsin; uğraştırır.
0
abi bence en iyisi servo olur gibi geliyor. şu an bir delta robot yapıyoruz. arduino uno'yla kontrol edeceğiz. bizim yüklerimiz burdaki kadar çok değil tabi. ama bana sanki uygun bir servoyla yapılır gibi geldi. eğer dc motor kullanırsan sürücüsü de gerekeceği için maliyet ve zaman artar. ama arduino+servo fiyatını geçer mi karşılaştırmak lazım.
0
sana lazım olan helikopter motoru gibi bir motor ve onun devresi aradığın gücü sağlarmı bilemem belki fazla hızlı gelebilir ama elektronikçiler sana çözüm bulacaktır.
Kadıköy demiş arkadaş oralarda bulabilirsin.
Kadıköy demiş arkadaş oralarda bulabilirsin.
0
sylow
tqveni dedas sheveci" ne demektir? bir küfür de muhtemelen bulamadim hic bi yerde
tqveni dedas sheveci" ne demektir? bir küfür de muhtemelen bulamadim hic bi yerde
0
Tqveni:senin deda:anne. Diğerini bilmiyorum ama küfürse tahmin edilebilir sanırım
0
lamneth
Merhaba,hat değiştireceğim de, hesabımdaki (-) TL'ları sıfırlamak gerekir mi? daha önce vodafonedan turkcelle geçmiştim (-) TL ile bir sorun olmamıştı. şimdi tam tersini yapacağım. gene sorun olmaz heralde ama sorum şu ki ilerde karşıma çıkıp "selam bizi hatırladın mı? biz (-) TL'ları takıp gittiğin
Merhaba,
hat değiştireceğim de, hesabımdaki (-) TL'ları sıfırlamak gerekir mi? daha önce vodafonedan turkcelle geçmiştim (-) TL ile bir sorun olmamıştı. şimdi tam tersini yapacağım. gene sorun olmaz heralde ama sorum şu ki ilerde karşıma çıkıp "selam bizi hatırladın mı? biz (-) TL'ları takıp gittiğin gsm şirketiyiz" derler mi acaba ne dersiniz?
hat değiştireceğim de, hesabımdaki (-) TL'ları sıfırlamak gerekir mi? daha önce vodafonedan turkcelle geçmiştim (-) TL ile bir sorun olmamıştı. şimdi tam tersini yapacağım. gene sorun olmaz heralde ama sorum şu ki ilerde karşıma çıkıp "selam bizi hatırladın mı? biz (-) TL'ları takıp gittiğin gsm şirketiyiz" derler mi acaba ne dersiniz?
0
fuckinginthebushes
kime sorsam aslen konyalı çıkıyor. bilmem kaç nesil önce, karaman - konya tarafından bir yerlere göçmüş çoğunluk. balkanlara özellikle.osmanlı dönemindeki göçlerle mi ilgili, tesadüf mü?
kime sorsam aslen konyalı çıkıyor.
bilmem kaç nesil önce, karaman - konya tarafından bir yerlere göçmüş çoğunluk. balkanlara özellikle.
osmanlı dönemindeki göçlerle mi ilgili, tesadüf mü?
bilmem kaç nesil önce, karaman - konya tarafından bir yerlere göçmüş çoğunluk. balkanlara özellikle.
osmanlı dönemindeki göçlerle mi ilgili, tesadüf mü?
0
yüzölçümü en büyük illerden olduğu için nufusu önceden kalabalık olabilir.Zamanla büyük illere göç vermiştir muhtemelen
0
Osmanlı Karamanoğullarını işgal ettikten sonra o bölgede yaşayan Türklerin büyük bi bölümünü balkanlara göç ettirmiştir. Onunla ilgili olabilir.
0
karaman tarafından gidenler balkan topraklarının türkleştirilmesi politikası diye öğrettilerdi okulda. ama taaa 15. yüzyıllardan bu yana konyalı olduğunu unutmayanları da alnından öpmek gerek tabi.
yüzölçümüyle de ne alakası var çözemedim. bence tamamen algıda seçicilik. arada olur öyle. bak mesela ben konyalı değilim :)
yüzölçümüyle de ne alakası var çözemedim. bence tamamen algıda seçicilik. arada olur öyle. bak mesela ben konyalı değilim :)
0
konyalıyım diyen pek yok zaten. şurdan burdan göçmüşüz muhabbeti olduğunda konya'ya bağlayan az buz değildi.
direk algıda seçicilikmiş benimki.
direk algıda seçicilikmiş benimki.
0
neden tanımıyorsunuz? çünkü söylemeye çekiniyorlar(pek de hoş bişey değil, soğuk itici insanlardır genelde)
0
la bu karamanoğullarını bi tek konya da var sanıyorlar ya. herifler iç anadolunun tamamına yayılmışlar neredeyse. o neden karaman diyorlar adları karamanoğulları ya.
0
yüzyıllar öncesiyle alakası yoktur. aynı çevrede rastlıyorsan sürekli sanırım konyalılara özgü bi toptan göç sevdası var.
misal, isveç'te bi yere konyalılar yavaş yavaş göç ede ede türk mahallesi oluşturmuşlar resmen. adamlardan biri bi yere gitti mi sülalesini aynı yere çekiyor demek ki :)
misal, isveç'te bi yere konyalılar yavaş yavaş göç ede ede türk mahallesi oluşturmuşlar resmen. adamlardan biri bi yere gitti mi sülalesini aynı yere çekiyor demek ki :)
0
mahsunkul
Bu üç sınavın başvuru tarihleri hakkında bilginiz var mı arkadaşlar?
Bu üç sınavın başvuru tarihleri hakkında bilginiz var mı arkadaşlar?
0
Ramiegovic
iş yerinin bana önerdiği sözleşme süresizbu iyi midir kötü müdür
iş yerinin bana önerdiği sözleşme süresiz
bu iyi midir kötü müdür
bu iyi midir kötü müdür
0
kötüdür abi istediği zaman çıkartabilir seni. bence en azından 1 senelik yapmaya bak. sonra başın ağrımasın. 1 sene sonunda zaten memnunlarsa senden bırakmak istemezler.
0
İyidir tabii ki ve standardı budur zaten. Süreli mesela bir senelik sözleşme yaparsan, süre sonunda tekrar sözleşme yapmanız gerekir.
0
lamneth bilmediğin konularda sallama abicim;)
belirsiz süreli iş sözleşmesi olması gereken sözleşme türüdür zaten, üstteki arkadaşa uyupta gidip süreli sözleşme yaptırtmaya kalkma seninle dalga geçerler ;)
süreli iş sözleşmelerinde eğer taraflar da kabul ederlerse sözleşme süresi dolduğu anda sözleşmeniz sözleşme süresi kadar tekrar uzar, sözleşme iki kere uzarsa iş sözleşmeniz kanunen artık belirsiz süreli sözleşmeye döner;)
belirsiz süreli iş sözleşmesi olması gereken sözleşme türüdür zaten, üstteki arkadaşa uyupta gidip süreli sözleşme yaptırtmaya kalkma seninle dalga geçerler ;)
süreli iş sözleşmelerinde eğer taraflar da kabul ederlerse sözleşme süresi dolduğu anda sözleşmeniz sözleşme süresi kadar tekrar uzar, sözleşme iki kere uzarsa iş sözleşmeniz kanunen artık belirsiz süreli sözleşmeye döner;)
0
@yazbit.. sallayan yok. benim mantığıma uyan bu olduğu için öyle söyledim. adam gibi konuş terbiyesizliğin alemi yok.
0
kimse terbiyesizlik yapmıyor abartmayalım.
konu mantığa göre değil kanuna göre cevaplanacak bir konu, kimseyi yanlış yönlendirmeye hakkımız yok;)
konu mantığa göre değil kanuna göre cevaplanacak bir konu, kimseyi yanlış yönlendirmeye hakkımız yok;)
0
Sizin açınızdan da yorumlarsak belirsiz süreli iş sözleşmesinde ihbar sürelerine yani İş Kanunu madde 17 deki sürelere uyarak istediğiniz zaman iş sözleşmenizi feshedebilirsiniz. Ancak belirli süreli iş sözleşmesinde sürenin sonuna kadar sözleşmeyi feshedemezsiniz. Belirli süreli iş sözleşmeleri istinai durumlarda tercih edilen bir iş sözlşmesi çeşididir.
0
abarttığım falan yok. bir şey biliyorsun diye bu doğrudur diye bir şey yok. kanunen doğru olabilir ama iş kanunlarının ve düzenlemelerinin hep patronların yararına yapıldığı bir ülkede 2 sefer uzatmanın ardından iş sözleşmesinin kanunen belirsiz süreliye dönüşmesi şaşırtmadı beni. ha belirli sürelinin sonunda tazminat falan vermemesi durumunu bilmiyorum ama doğrudur ki bu da bence yine bu kanunların eksikliğidir.
hatta bu konuyla ilgili daha önce amerikada çalışmış bir hocadan dinlediğim kadarıyla her sene yeni sözleşme yapılıyormuş. sene sonunda performansına bakılarak sözleşmenin uzatılması mümkün oluyormuş vs.
hatta bu konuyla ilgili daha önce amerikada çalışmış bir hocadan dinlediğim kadarıyla her sene yeni sözleşme yapılıyormuş. sene sonunda performansına bakılarak sözleşmenin uzatılması mümkün oluyormuş vs.
0
cbe
Selamlar ahali, Aralık'ta askerim. Ancak aşağıdaki konularda sorularım var.1-)Ben de boyun fıtığı var. Durum çok ciddi değil ama fıtık neticede bu. Ters bir harekette falan bulunmamak lazım. Ben bu durumu askerlikte ne yapabilirim. Doktor ağırlık kaldırmıcan, mekik çekmicen falan dedi. (boyun MR ı f
Selamlar ahali, Aralık'ta askerim. Ancak aşağıdaki konularda sorularım var.
1-)Ben de boyun fıtığı var. Durum çok ciddi değil ama fıtık neticede bu. Ters bir harekette falan bulunmamak lazım. Ben bu durumu askerlikte ne yapabilirim. Doktor ağırlık kaldırmıcan, mekik çekmicen falan dedi. (boyun MR ı falan çekildi)
2-)Bu yaz tetanoz aşısı oldum. İçinde difteri de vardı. Çocukken de hepatit aşısı olmuştum (hepatit-b idi yanılmıyorsam). Şimdi askerde de, tekrardan tetanoz, hepatit ve menenjit aşısı vuruluyormuş galiba. Ben sadece menenjit aşısı olmak istiyorum. Diğerlerini zaten olmuşum. Bu durumda ne yapabilirim.
3-)Bende gastrit te var. İki kere endoskopi oldum. İlaç falan kullanıyorum. Askere o ilaçları nası götürecem. Her sabah kahvaltıdan 1 saat önce almam gerekiyor. Askerde kahvaltı bile bulabileceğim şüpheliyken, bunu nası yapıcam.
4-)Sizin başka tavsiyeleriniz varsa onları da alayım.
1-)Ben de boyun fıtığı var. Durum çok ciddi değil ama fıtık neticede bu. Ters bir harekette falan bulunmamak lazım. Ben bu durumu askerlikte ne yapabilirim. Doktor ağırlık kaldırmıcan, mekik çekmicen falan dedi. (boyun MR ı falan çekildi)
2-)Bu yaz tetanoz aşısı oldum. İçinde difteri de vardı. Çocukken de hepatit aşısı olmuştum (hepatit-b idi yanılmıyorsam). Şimdi askerde de, tekrardan tetanoz, hepatit ve menenjit aşısı vuruluyormuş galiba. Ben sadece menenjit aşısı olmak istiyorum. Diğerlerini zaten olmuşum. Bu durumda ne yapabilirim.
3-)Bende gastrit te var. İki kere endoskopi oldum. İlaç falan kullanıyorum. Askere o ilaçları nası götürecem. Her sabah kahvaltıdan 1 saat önce almam gerekiyor. Askerde kahvaltı bile bulabileceğim şüpheliyken, bunu nası yapıcam.
4-)Sizin başka tavsiyeleriniz varsa onları da alayım.
0
raporlarini kesinlikle gotur beraberinde, bel fitigi olsaydi askerde ameliyat ol derdim genelde oyle yapiyorlar iyi de bi hava degisimi almis oluyorusun.
0
1- boyun fıtığı varsa mr'ları yanında götür. teslim olduğun zaman zaten hepinizi revire yollayacaklar. orda ilgilenen doktora durumu anlatırsın. o da seni askeri hastaneye sevkedecek. askerden yırtmazsın ama spor istirahati verirler.
2- tetanoz aşısı olduğuna dair kağıdı yanında götür. askerde hepatit aşısı yapmıyorlar. askerde tetanoz, menenjit, kızamık aşısı yapılmakta.
3- ilaçlarını götür. girişte senden alırlar, senin revircine ya da komutanına teslim ederler. bu ilaçları mutlaka kullanman gerektiğini teslim ettiğin askere/komutana söyle. yoksa sallamazlar pek. sen askeriyeyi ne zannediyorsun? tabi ki kahvaltı veriyorlar..
4- kasmana, panik yapmana gerek yok. g.tüne bir boru girecek ve tadını çıkarmaya bak.. sormak istediğin başka bi şey olursa çekinme, sor..
2- tetanoz aşısı olduğuna dair kağıdı yanında götür. askerde hepatit aşısı yapmıyorlar. askerde tetanoz, menenjit, kızamık aşısı yapılmakta.
3- ilaçlarını götür. girişte senden alırlar, senin revircine ya da komutanına teslim ederler. bu ilaçları mutlaka kullanman gerektiğini teslim ettiğin askere/komutana söyle. yoksa sallamazlar pek. sen askeriyeyi ne zannediyorsun? tabi ki kahvaltı veriyorlar..
4- kasmana, panik yapmana gerek yok. g.tüne bir boru girecek ve tadını çıkarmaya bak.. sormak istediğin başka bi şey olursa çekinme, sor..
0
1) evet spor istirahati alırsın büyük ihtimal yani yırtarsın spordan. ama bence ameliyat olmaya kalkma. yani durumun nedir bilmiyorum ama askeriyede sağlık konusu pek sallanmıyor benim gördüğüm kadarıyla.
3)ilaçlarını alabilirsin sorun olmaz. fakat revirciye söylemen gerekir. fakat gittiğin yere göre değişebilir. ben mesela gidip komutanın yazıcısından alıyordum. gerçi o da vermiyordu zaten, gidip kendim alıyordum dolaptan. sonra baktım her seferinde ne gerek var deyip attım cebe. cepte taşımaya başladım. ama denetim falan olursa cebinde kalmasın üst araması olursa biraz canın yanabilir. hele senden dolayı komutanın azar işitirse o zaman çifte kavrulursun :)
kahvaltı konusunda da kesinlikle çok iyi şeyler bulacaksındır. öğle yemeği, akşam yemeği o kadar iyi olmaz ama kahvaltı kesinlikle iyidir. bizim kışlada öğle yemeği, akşam yemeği bazen yenmeyecek derece de olsa bile her zaman kahvaltımız iyi gelmiştir. ayrıca süt, pekmez, tahin, helva vs. atıştırmalıkları da her istediğimiz zaman gidip yemekhaneden alabiliyorduk. fakat dolabında zula etmemeye bak. bazen dolap ararlardı, buldukları yiyecekleri atarlardı :)
4) son olarak gideceğin yerde bu yazdıklarımın hepsi doğru da olabilir, yanlış da olabilir. çünkü askeriyede hiç bir yer aynı değildir. gittiğin zaman zaten bir kaç gün veya hafta içinde oranın bir parçası olursun. kendini kasma. zevk almaya bak :)
3)ilaçlarını alabilirsin sorun olmaz. fakat revirciye söylemen gerekir. fakat gittiğin yere göre değişebilir. ben mesela gidip komutanın yazıcısından alıyordum. gerçi o da vermiyordu zaten, gidip kendim alıyordum dolaptan. sonra baktım her seferinde ne gerek var deyip attım cebe. cepte taşımaya başladım. ama denetim falan olursa cebinde kalmasın üst araması olursa biraz canın yanabilir. hele senden dolayı komutanın azar işitirse o zaman çifte kavrulursun :)
kahvaltı konusunda da kesinlikle çok iyi şeyler bulacaksındır. öğle yemeği, akşam yemeği o kadar iyi olmaz ama kahvaltı kesinlikle iyidir. bizim kışlada öğle yemeği, akşam yemeği bazen yenmeyecek derece de olsa bile her zaman kahvaltımız iyi gelmiştir. ayrıca süt, pekmez, tahin, helva vs. atıştırmalıkları da her istediğimiz zaman gidip yemekhaneden alabiliyorduk. fakat dolabında zula etmemeye bak. bazen dolap ararlardı, buldukları yiyecekleri atarlardı :)
4) son olarak gideceğin yerde bu yazdıklarımın hepsi doğru da olabilir, yanlış da olabilir. çünkü askeriyede hiç bir yer aynı değildir. gittiğin zaman zaten bir kaç gün veya hafta içinde oranın bir parçası olursun. kendini kasma. zevk almaya bak :)
0
Cevaplar için teşekkürler.
1-)Mr'ları götür derken, koskoca MR filmlerini mi götürüyüm, yoksa sonuç kağıdı yeterli midir?
2-)Çocukken kızamık geçirdiydim. Yeniden mi aşı olmam gerekiyor (küçükken kızamık geçirdiğimin belgesi de yok haliyle).
3-) ben de burun kemiğinde eğrilik var. Nefes almada özellikle uyurken çok problem çıkıyor. O yüzden şu burun bantlarından kullanıyorum. Ama bunları askere götürsem adım orda entel ibne'ye falan çıkar diye düşünüyorum. Muhtemelen de içeri almazlar gibi geliyor. Siz ne diyorsunuz?
1-)Mr'ları götür derken, koskoca MR filmlerini mi götürüyüm, yoksa sonuç kağıdı yeterli midir?
2-)Çocukken kızamık geçirdiydim. Yeniden mi aşı olmam gerekiyor (küçükken kızamık geçirdiğimin belgesi de yok haliyle).
3-) ben de burun kemiğinde eğrilik var. Nefes almada özellikle uyurken çok problem çıkıyor. O yüzden şu burun bantlarından kullanıyorum. Ama bunları askere götürsem adım orda entel ibne'ye falan çıkar diye düşünüyorum. Muhtemelen de içeri almazlar gibi geliyor. Siz ne diyorsunuz?
0
Başka tavsiyeler ne demek? niyetin askerden kaçmaksa açık açık söyleyebilirsin utanılacak bir şey değil bu. başka ne bahane üreteyim gibi olmuş da...
1. numara önemli, askerde anlık amelelik işleri çok oluyor. 4-5 saat kömür torbası taşıdığımı biliyorum. özellikle acemilikte ya da ktm gibi yerlerde kalma durumunda tanımadığın bir rütbeli kafasına göre seni seçebilir, gıkını da çıkaramazsın (anca elinde rapor falan olacak)
2. acemilikte aşı olunuyor, oradaki doktorlara belirtirsin. bir sıkıntı olmaz. zaten sen söylemesen de onların sorması gerekiyor, bana sormuşlardı.
3. umarım büyük bir birliğe düşersin... yoksa halin fena.
1. numara önemli, askerde anlık amelelik işleri çok oluyor. 4-5 saat kömür torbası taşıdığımı biliyorum. özellikle acemilikte ya da ktm gibi yerlerde kalma durumunda tanımadığın bir rütbeli kafasına göre seni seçebilir, gıkını da çıkaramazsın (anca elinde rapor falan olacak)
2. acemilikte aşı olunuyor, oradaki doktorlara belirtirsin. bir sıkıntı olmaz. zaten sen söylemesen de onların sorması gerekiyor, bana sormuşlardı.
3. umarım büyük bir birliğe düşersin... yoksa halin fena.
0
yok lan, askerden kaçmak babında sormamıştım onu :)
tamamen bilgisiz olduğumdan belki gözden kaçan bir şeyler olur diye ekledim.
tamamen bilgisiz olduğumdan belki gözden kaçan bir şeyler olur diye ekledim.
0
filmleri de yanında götür, sonuç kağıdını da. radyologlar o kağıda bakarak yorumlamazlar, kendileri filme bakarak yorumlamak isterler. ayrıca o bantları da götür. komutanına da "bu bantlar olmadan horluyorum" dersin. koğuşta sürekli horlayan bi elemanı ne asker, ne komutan isteyecektir. entelliğin kalmaz merak etme. çocukken geçirdiğin hastalıkları mutlaka revirde söyle. sağlığınla alakalı bir şey saklamamaya çalış. ne çok pimpirikli gibi takıl ne de sağlığınla alakalı durumları sakla. istenmeyen bi durum olur, sonra adamların başını yakma :))
0
Sarix
ufak gruplarda falan çalacak duruma gelebilir miyim iyi çalışsam mesela yoksa bu enstrümana başlamak için geç mi
ufak gruplarda falan çalacak duruma gelebilir miyim iyi çalışsam mesela yoksa bu enstrümana başlamak için geç mi
0
elbette ki geç değil. iş tamamen sizde bitiyor istedikten sonra iş basit. ama istemek istiyorum demek değil harekete geçmektir
0
lamneth
Merhabalar,Başlıktan da anlayacağınız üzere bu karikatürü bulamıyorum. Birisi kolonyalı mendili atacağı sırada başka biri çıkıp attırmam, daha o mendille ayakkabılarımı silerim ben diyordu. Ya da bunun gibi şeyler. Bi buldurur musunuz?Teşekkürler.Not: Belki de Umut Sarıkaya değildir. Ama tarzı aynı
Merhabalar,
Başlıktan da anlayacağınız üzere bu karikatürü bulamıyorum. Birisi kolonyalı mendili atacağı sırada başka biri çıkıp attırmam, daha o mendille ayakkabılarımı silerim ben diyordu. Ya da bunun gibi şeyler. Bi buldurur musunuz?
Teşekkürler.
Not: Belki de Umut Sarıkaya değildir. Ama tarzı aynı Umut Sarıkaya bence.
Başlıktan da anlayacağınız üzere bu karikatürü bulamıyorum. Birisi kolonyalı mendili atacağı sırada başka biri çıkıp attırmam, daha o mendille ayakkabılarımı silerim ben diyordu. Ya da bunun gibi şeyler. Bi buldurur musunuz?
Teşekkürler.
Not: Belki de Umut Sarıkaya değildir. Ama tarzı aynı Umut Sarıkaya bence.
0
onun karikatür olduğundan emin misin ki? ben sanki öyle yazılı resimler var ya feysbukta paylaşılan öyle bir şey gibi hatırlıyorum görmüştüm sanki. ama karikatür değildi sanki yea..
0
yok yok iyi hatırlıyorum karikatürdü. hatta biri elinde mendil tam atacakken öbürü yapışıyordu bunun eline attırmam diye. ya aslında sözlükten yönlenmiştim bu karikatüre ama yok işte bulamıyorum.
0
drgenco
şimdi ev arsa falan alıp yazları gitmeye başlayım. emekli olunca temelli yerleşirim...il ilçe mahalle köy soruyorum.kriterler:-deniz kenarı.-istediği kadar sıcak olabilir.-rüzgar ve nem olabildiğince az olsun.-sakin bi yer olsun. serseri çakal alkol alıp sağa sola bulaşmasın.
şimdi ev arsa falan alıp yazları gitmeye başlayım. emekli olunca temelli yerleşirim...
il ilçe mahalle köy soruyorum.
kriterler:
-deniz kenarı.
-istediği kadar sıcak olabilir.
-rüzgar ve nem olabildiğince az olsun.
-sakin bi yer olsun. serseri çakal alkol alıp sağa sola bulaşmasın.
il ilçe mahalle köy soruyorum.
kriterler:
-deniz kenarı.
-istediği kadar sıcak olabilir.
-rüzgar ve nem olabildiğince az olsun.
-sakin bi yer olsun. serseri çakal alkol alıp sağa sola bulaşmasın.
0
istanbul a yakın bir yer isterseniz (deniz otobüsü ile 1 saat 15 dk) çınarcık
bizimkiler aynen dediğiniz gibi yaptılar, mutlular..
bizimkiler aynen dediğiniz gibi yaptılar, mutlular..
0
izmir dikili merkez, burası, avrupada mı dünyada mı havası en temiz yer gibi bir ünvana sahipti
0
yukarıdan aşağıya doğru;
-altınoluk
-akçay
-pelitköy - içmeler
-gömeç - karaağaç - artur
-altınova
-dikili
-çandarlı
-eski/yeni foça
-karaburun
-mordoğan
-ıldır
-seferihisar-sığacık
-altınoluk
-akçay
-pelitköy - içmeler
-gömeç - karaağaç - artur
-altınova
-dikili
-çandarlı
-eski/yeni foça
-karaburun
-mordoğan
-ıldır
-seferihisar-sığacık
0
yaşınızı bilmem ama şimdi sessiz sakin, doğa güzel falan diye gözünüze kestirdiğiniz yerin emekliliğe kadar cılkı çıkabilir.
0
yarey
o kadar mı zevkli lan?bana acayip sıkıcı geliyor.masaya oturup 4 kişi taş alıp veriyor şik şak.mesela piştide pişti yapınca bi atraksiyon oluyor ama okey'de okey bitince bi sey oluyor.okey asosyal olmamdaki en önemli etkendir çünkü ne zaman "bi okey atalım yeeaa" cümlesini duysam ordan uçarak uzakla
o kadar mı zevkli lan?
bana acayip sıkıcı geliyor.
masaya oturup 4 kişi taş alıp veriyor şik şak.
mesela piştide pişti yapınca bi atraksiyon oluyor ama okey'de okey bitince bi sey oluyor.
okey asosyal olmamdaki en önemli etkendir çünkü ne zaman "bi okey atalım yeeaa" cümlesini duysam ordan uçarak uzaklaşıyorum.
bana acayip sıkıcı geliyor.
masaya oturup 4 kişi taş alıp veriyor şik şak.
mesela piştide pişti yapınca bi atraksiyon oluyor ama okey'de okey bitince bi sey oluyor.
okey asosyal olmamdaki en önemli etkendir çünkü ne zaman "bi okey atalım yeeaa" cümlesini duysam ordan uçarak uzaklaşıyorum.
0
katılıyorum ya. hele bi de uzun sürünce var ya işkenceye dönüyor, aylar sonra geçen bi oynayalım dedik 30 dan düşelim dediler yarıdan sonra ömrümden ömür gitti aq.
0
eğlenilirken ortaya okey konup hadi oynayak la denmez ki. boş oturuluyordur bari okey oynayalım denir. boş zaman kurtarıcısı olduğundan değerli bu kadar. bak emekli amcalara. adamlarda boş zamandan çok ne var? canlarımmbenim. at amca o sarı dokuzu, ha benim tontoşuma.
0
boş boş oynamak tabi sıkıcı da sevdiğin arkadaşlar olunca güzel muhabbet dönüyo. arada da bir şeyine oynayınca zevkli oluyo.
0
@divit, yok bence içki muhabbetleri hep boktan, karı kıza sarıyor herkes.
Ama okey hızlı oynandığı zaman zevkli bir oyundur, sıkıldım diyenler büyük ihtimalle eli yavaş döndürüyorlar, öyle olduğu zaman ben de sıkılmıyor değilim.
Ama okey hızlı oynandığı zaman zevkli bir oyundur, sıkıldım diyenler büyük ihtimalle eli yavaş döndürüyorlar, öyle olduğu zaman ben de sıkılmıyor değilim.
0
michael jackson
Arkadaşlar içimdeki gaddarlıktan olsa gerek,hayvanı elime alıp sevmem.titizlikte var tabi.ama arada köpek görürsem falan severim.ellemekten kesinlikle çekinmem.golden ve huskylere bayılırım.yırtıcı köpeklerden korkarım ona laf yok.(pitbull,dogo argentino,rottweiler vs)sokakta pitbull görsem yolumu d
Arkadaşlar içimdeki gaddarlıktan olsa gerek,hayvanı elime alıp sevmem.titizlikte var tabi.ama arada köpek görürsem falan severim.ellemekten kesinlikle çekinmem.golden ve huskylere bayılırım.yırtıcı köpeklerden korkarım ona laf yok.(pitbull,dogo argentino,rottweiler vs)sokakta pitbull görsem yolumu değiştiririm,isteyen dalga geçsin.aileme köpek beslemek istediğimi söyledim.verdikleri tepki şu:"bi siktir git aq sen korkarsın lan ondan,eline alıp sevemezsin bile otur oturduğun yerde"ben iyice sinirlendim.çünkü korkmuyorum lan köpekten.sokak köpeğinin yanından geçerim hiç çekinmem.hatta bilerek ben yaklaşırım ona.
Geçen hafta da komşumuzun 3 yaşındaki Rottweiler köpeği ile asansöre bindim.biner binmez bana hırladı.hiç sesimi çıkarmadım.bide şansa asansörde kalmadık mı 5 dk.köpek korkmaya başladı aksine.nefes alışları falan değişti vs.ben korkmadım.zaten korksam binemezdim değil mi ?
Geçen hafta da komşumuzun 3 yaşındaki Rottweiler köpeği ile asansöre bindim.biner binmez bana hırladı.hiç sesimi çıkarmadım.bide şansa asansörde kalmadık mı 5 dk.köpek korkmaya başladı aksine.nefes alışları falan değişti vs.ben korkmadım.zaten korksam binemezdim değil mi ?
0
hocam korkup korkmadığını sen bilmiyor musun? ailen almamak için sana öyle demiştir
0
@cometome zaten apartmanda yaşıyoruz.alcakları yokta.ben üniversite fln bitsin.kesin alcam.zaten asosyalin tekiyim.psikolojim çok bozuk.bana arkadaşlık edecek bi köpek alıcam.
0
korksan o apartmana girmezdin bırak binmeyi o yüzden sıkıntı yok. Köpekleri sevmemek demek korkmak demek değil.
0
korkmuyorsun orası belli.
peki bir de şöyle düşün: o korktuğunu söylediğin köpekler, sen kendi köpeğini dolaştırırken (ki bunu 10-15 sene boyunca her gün iki kere -bazen 1- yapmak zorundasın) karşıdan gelirken ne yapacaksın?
ben onlardan da korkmuyorum, fakat yanımda ufacık cockerla dolaşırken saldırdılar mı ne yapacağını bilmiyor insan. bir kere komşunun golden'i bile saldırdı benim ufaklığa. iki tokatladım, gitti gerçi ama olsun.
bu da böyle bir anımdır, düşün sen bi.
editbüdüt: köpek alacaksan alerji testi yaptır, ondan sonra ikinize de yazık olmasın.
peki bir de şöyle düşün: o korktuğunu söylediğin köpekler, sen kendi köpeğini dolaştırırken (ki bunu 10-15 sene boyunca her gün iki kere -bazen 1- yapmak zorundasın) karşıdan gelirken ne yapacaksın?
ben onlardan da korkmuyorum, fakat yanımda ufacık cockerla dolaşırken saldırdılar mı ne yapacağını bilmiyor insan. bir kere komşunun golden'i bile saldırdı benim ufaklığa. iki tokatladım, gitti gerçi ama olsun.
bu da böyle bir anımdır, düşün sen bi.
editbüdüt: köpek alacaksan alerji testi yaptır, ondan sonra ikinize de yazık olmasın.
0
madem istiyorsun, o zaman köpekler hakkında oku. beslenmesinden tut eğitimine, çiftleştirmeden sağlığına kadar.
sonra zaten her şeyi bilince korkmazsın. hem de köpeğe iyi ve bilgili bir köpek sahibi olursun.
sonra zaten her şeyi bilince korkmazsın. hem de köpeğe iyi ve bilgili bir köpek sahibi olursun.
0
hacı psikolojiye hayvan çok iyi gelir o konuda haklısın. köpek alamazsan, aldırmazlarsa eğer şu an, o zaman kuş falan al bence. ben küçükken yani 12-14 yaşlarındayken falan güvercin ve bıldırcın beslemiştim. tavuklar vardı, köpeğim vardı. amk öyle mutluydum ki o zamanlar. hiç bir derdim yoktu lan. bi de şimdiki halime bakıyorum da... ben de alcam lan yarın bi hayvan. hatta eve gelip giderken, gene bıldırcınlar satan bi yer var. ördek yavruları da satıyor. yarın alcam lan :)
0
Bunu korku olarak adlandirmak dogru mu bilmiyorum. Kopekleri seviyorsunuz bu belli. Dokunma konusunda cok aliskin degilsiniz sadece. Kopege tamamiyle fiziksel hakimiyet (dokunma opme koklama oynama vs kastediyorum) yok o kadar.
0
kopegi apartmanda beslemek zor, bir de kuskulariniz varsa beklemek zorunda olmaniz hayriniza olmus. bu arada hayvan sahibi olmayi cocuk sahibi olmaktan ayri tutmayin, yani ileride diyelim ki sevgiliniz oldu ben istemiyorum bunu at dedi,eger atma ihtimaliniz varsa hic girmeyin bu islere.
yani sonucta aileniz belki yanlis bir noktada girmis olaya ama aile destegi de onemli, dedigim gibi ayni cocuk sahibi olmak gibi, farzedin bir sebepten sehir disina cikmaniz gerekti kim ilgilencek kopekle, normalde ilk akla gelen ailedir. eger daha onlarda bile sorun cikiyorsa zor gorunuyor gelecek....
soyle birsey yapabilirsiniz, kendinizi test etmek icin mahallenizdeki sahipsiz sokak hayvanlarini rahatsiz edilmeyecekleri bir noktada beslemeye baslayabilirsiniz, bu bile kendinizi tanimaniz acisindan iyi bir adim olur.
yani sonucta aileniz belki yanlis bir noktada girmis olaya ama aile destegi de onemli, dedigim gibi ayni cocuk sahibi olmak gibi, farzedin bir sebepten sehir disina cikmaniz gerekti kim ilgilencek kopekle, normalde ilk akla gelen ailedir. eger daha onlarda bile sorun cikiyorsa zor gorunuyor gelecek....
soyle birsey yapabilirsiniz, kendinizi test etmek icin mahallenizdeki sahipsiz sokak hayvanlarini rahatsiz edilmeyecekleri bir noktada beslemeye baslayabilirsiniz, bu bile kendinizi tanimaniz acisindan iyi bir adim olur.
0
dieselsingle2
taksim'e varıyor mu onu da bilmiyorum da beyoğlu yazıyor, gidiyordur herhalde. soru yukarıda.
taksim'e varıyor mu onu da bilmiyorum da beyoğlu yazıyor, gidiyordur herhalde. soru yukarıda.
0
beyoğlu yazdığına bakma, okmeydanından geçiyor. oralar beyoğlu belediyesine bağlıdır ondan öyledir.
şifa dan bin
köprüyü geç sanayi mahallesi durağında in
metro ile taksime geç
1-1,5 saat sürer, trafiğe göre
şifa dan bin
köprüyü geç sanayi mahallesi durağında in
metro ile taksime geç
1-1,5 saat sürer, trafiğe göre
0
köprü bakımında gün sürme ihtimali bile var o güzergahın. tren vapur gibi alternatifler olamaz mı?
0
en iyisi şifadan çık 130ş ile, uzunçayırda in. metrobüse bin, mecidiyeköyde in, ordan metroya bin taksime geç. çok araç değiştiriyosun belki ama, yola çıktığın saate göre 1.5-2 saatte gidebilirsin.
ya da pendiğe git, ordan trene bin, haydarpaşada in, beşiktaşa geç, falan bunlar da alternatifler ama ne olursa olsun, 1.5 saatten aşağı gitmen İMKANSIZ.
ya da pendiğe git, ordan trene bin, haydarpaşada in, beşiktaşa geç, falan bunlar da alternatifler ama ne olursa olsun, 1.5 saatten aşağı gitmen İMKANSIZ.
0
saat kaç gibi gideceksin? 3 şerit kapalı zira iş çıkışı filan gideceksen temmuz ayı gibi taksim'de olursun. onun dışında ama çok sıkıntı çekeceğini sanmıyorum. 4. levent'te inip metroyla geçersin öyle bir durumda da
0
şu aylarda köprü bakımlarından dolayı birkaç bilet fazla para ver metrobüs / vapur seçeneklerini kullan ama kesinlikle otobüslerle normal şekilde geçmeye çalışma.
illa 500t ile gideceğim dersen; köprüyü geçince ilk durakta 4. levent'te in hemen yanında zaten metroya atla taksim'e git.
zaman kazandıran alternatifler yazılmış zaten;
1- metrobüs- m.köy'den metro ile taksim
2- vapur - beşiktaş'tan otobüs/dolmuş ile taksim.
illa 500t ile gideceğim dersen; köprüyü geçince ilk durakta 4. levent'te in hemen yanında zaten metroya atla taksim'e git.
zaman kazandıran alternatifler yazılmış zaten;
1- metrobüs- m.köy'den metro ile taksim
2- vapur - beşiktaş'tan otobüs/dolmuş ile taksim.
0
lamneth
Soru başlıktaki gibi. Teşekkürler.http://i50.tinypic.com/x7k03.jpg
0
niye eklenmemiş o anlamadım, boyutu büyük heralde.
@vincenzo: çok teşekkürler, resim eklendi.
@vincenzo: çok teşekkürler, resim eklendi.
0
yok güç değil, data kablosu olması gerek. bi barkod okuyucu var da elimde, bilgisayara bağlamak istiyorum. orjinal kablosu da yok. acaba firma kendine özel bir üretim yaptırmış olabilir mi? elimdeki ürün accusort firmasının axiom-x isimli barkod okuyucusu.
0
0
uykusuz her gece
modlar silmesin önemli lütfen.. PIC16F84A kullanarak 4 bitlik bi lcd ye nasıl yazı yazdırırımassembly dili ile ?
modlar silmesin önemli lütfen..
PIC16F84A kullanarak 4 bitlik bi lcd ye nasıl yazı yazdırırım
assembly dili ile ?
PIC16F84A kullanarak 4 bitlik bi lcd ye nasıl yazı yazdırırım
assembly dili ile ?
0
abi lcd deki bitlerin hexadecimal değerleri var bildiğim kadarıyla. ona göre kombine etmen gerekiyor ne yazdıracağını ve o değerleri çıkış portuna vermen lazım sanırım. bir sürü not var bu konuyla ilgili nette araştırabilirsin. ya da yarın akşamı beklersen bakar sana haber veririm.
0
lamneth
Dün Taksimde çıktıları karşıma bedava eğitim vercez diye soru falan sordular bildim, sonra bi tane kadının yanına götürdüler kadın da böyle dişiliğini ön plana çıkarmaya çalışıyo böyle saçma salak hareketler. dedim bedavaysa bu kadar tatava niye? ha bi de 68 TL ye eğitim seti varmış sadece onu alaca
Dün Taksimde çıktıları karşıma bedava eğitim vercez diye soru falan sordular bildim, sonra bi tane kadının yanına götürdüler kadın da böyle dişiliğini ön plana çıkarmaya çalışıyo böyle saçma salak hareketler. dedim bedavaysa bu kadar tatava niye? ha bi de 68 TL ye eğitim seti varmış sadece onu alacakmışız. bunların dışında bu işin numarası ne olabilir sizce?
teşekkürler.
teşekkürler.
0
aman boşver yaa. canavar gibi torrent te var. indir oradan. ben öyle yaptım. fena değil eğitim cd leri. o paraya gider içersin.
0
lamneth
http://www.akademikitabevi.com/adresindeki sitede aradığım bi kitap çok uygun fiyata verilmiş. stokta 1 tane kalmış diyor. başka bi yerde bulduğumdan 10 TL daha ucuz. acaba son kitap olduğu için mi böyle yapmışlar emin olamadım.siz ne dersiniz?
www.akademikitabevi.com
adresindeki sitede aradığım bi kitap çok uygun fiyata verilmiş. stokta 1 tane kalmış diyor. başka bi yerde bulduğumdan 10 TL daha ucuz. acaba son kitap olduğu için mi böyle yapmışlar emin olamadım.
siz ne dersiniz?
adresindeki sitede aradığım bi kitap çok uygun fiyata verilmiş. stokta 1 tane kalmış diyor. başka bi yerde bulduğumdan 10 TL daha ucuz. acaba son kitap olduğu için mi böyle yapmışlar emin olamadım.
siz ne dersiniz?
0
ingilizce bir ders kitabının çevrisini alacaksan alma derim. (bkz: #26393712)
0
lamneth
Merhabalar,resimdeki alet hakkında bilgisi olan var mı? ölçümleri tutuyormuş ama bu ölçümlere aritmetik işlemler uygulamıyor sanırım? ve aritmetik işlemler uygulayan benzer aletler var mıdır bildiğiniz?aslında istediğim, hacim veya alan ölçmek. bu kadar. teşekkürler. kib. bye. öptm.
Merhabalar,
resimdeki alet hakkında bilgisi olan var mı? ölçümleri tutuyormuş ama bu ölçümlere aritmetik işlemler uygulamıyor sanırım?
ve aritmetik işlemler uygulayan benzer aletler var mıdır bildiğiniz?
aslında istediğim, hacim veya alan ölçmek. bu kadar. teşekkürler. kib. bye. öptm.
resimdeki alet hakkında bilgisi olan var mı? ölçümleri tutuyormuş ama bu ölçümlere aritmetik işlemler uygulamıyor sanırım?
ve aritmetik işlemler uygulayan benzer aletler var mıdır bildiğiniz?
aslında istediğim, hacim veya alan ölçmek. bu kadar. teşekkürler. kib. bye. öptm.
0
Şerit olanlar hakkında bir fikrim yok ancak bazı lazer metrelerde alan ve hacim hesabı yapılabiliyormuş.
www.trotec24.com.tr
ptd.leica-geosystems.com
www.trotec24.com.tr
ptd.leica-geosystems.com
0
lamneth
Öncelikle şu sensör bir fotoelektrik sensör sanırım? http://www.balluff-china.com/pdf/en/datenblaetter/BOS%2018KW-NA-1QC-C-02.pdfve fotoelektrik bir sensör ile, mesela bir cismin boyunu ölçmek mümkün müdür?
Öncelikle şu sensör bir fotoelektrik sensör sanırım? www.balluff-china.com
ve fotoelektrik bir sensör ile, mesela bir cismin boyunu ölçmek mümkün müdür?
ve fotoelektrik bir sensör ile, mesela bir cismin boyunu ölçmek mümkün müdür?
0
cisim sensörün önünden geçerse filan ölçülebilir bir şekilde.
ama bu sensör ile zor olur. daha farklı sensörler kullanmak lazım.
ama bu sensör ile zor olur. daha farklı sensörler kullanmak lazım.
0
bu sensör ile mesafe ölçülemez, ama mesafe ölçebilen lazer sensörler de mevcut.
0
ek olarak, lazer sensörler mesafeyi ölçüp veren sensörler mi oluyorlar? yani mesela, bir fotoselle şöyle bir şey yapmak mümkün değil midir?
diyelim ki fotoselin önüne bir cisimin geldiği mesafeye göre çıkış büyüklüğü değişir mi? yani 1 m ye geldiğinde bana 10 mA verip, 50 cm ye geldiğinde 20 mA çıkış verir mi? yani böyleyse bir karşılaştırmayla kendim ölçebilirim sanırım?
aslında işin özü bize ucuz bir sensör lazım. lazer sensörler çok kullanışlı ama acayip pahalı 200 euro lardan falan kapıyı açıyorlar. sizin bildiğiniz ucuz olanlar var mı acaba?
diyelim ki fotoselin önüne bir cisimin geldiği mesafeye göre çıkış büyüklüğü değişir mi? yani 1 m ye geldiğinde bana 10 mA verip, 50 cm ye geldiğinde 20 mA çıkış verir mi? yani böyleyse bir karşılaştırmayla kendim ölçebilirim sanırım?
aslında işin özü bize ucuz bir sensör lazım. lazer sensörler çok kullanışlı ama acayip pahalı 200 euro lardan falan kapıyı açıyorlar. sizin bildiğiniz ucuz olanlar var mı acaba?
0
lamneth
bu sadece bir örnek, bunun dışında DC/DC/DC, AC/AC şeklinde tanımlamaların olduğu plc ler de var. bunlar ne anlama geliyor acaba?dc çalışma heralde ama neyin dc çalışması anlayamadım.bir de RLY nedir ?çok teşekkürler.
bu sadece bir örnek, bunun dışında DC/DC/DC, AC/AC şeklinde tanımlamaların olduğu plc ler de var. bunlar ne anlama geliyor acaba?
dc çalışma heralde ama neyin dc çalışması anlayamadım.
bir de RLY nedir ?
çok teşekkürler.
dc çalışma heralde ama neyin dc çalışması anlayamadım.
bir de RLY nedir ?
çok teşekkürler.
0
lamneth
Merhaba,bir arkadaşa iş bankasından hediye çıkmış bu. kendisi kullanmayacağım için satmak istiyorum diyor. daha paketi bile açılmamış. ilgilenenler benle irtibata geçebilir.fiyat: 1350 TL
Merhaba,
bir arkadaşa iş bankasından hediye çıkmış bu. kendisi kullanmayacağım için satmak istiyorum diyor. daha paketi bile açılmamış. ilgilenenler benle irtibata geçebilir.
fiyat: 1350 TL
bir arkadaşa iş bankasından hediye çıkmış bu. kendisi kullanmayacağım için satmak istiyorum diyor. daha paketi bile açılmamış. ilgilenenler benle irtibata geçebilir.
fiyat: 1350 TL
0
sizin arkadaş fazla uyanıkmış. taksitli fiyatı 1320-1330 civarı bu aletin :))
peşin 1350 verecek adam bulabilirse ben de taksitlilerden 10 tane alıp satayım :)
peşin 1350 verecek adam bulabilirse ben de taksitlilerden 10 tane alıp satayım :)
0
işte burdaaa
www.orionnet.com.tr
biz geçen hafta iş yerine aldık 6 tane gayet 3g'liydi. hatta maille pazarlık yapıp parayı peşin verdik 1260'a aldık.
www.orionnet.com.tr
biz geçen hafta iş yerine aldık 6 tane gayet 3g'liydi. hatta maille pazarlık yapıp parayı peşin verdik 1260'a aldık.
0
waterhardeningsteel
kiyidn balik tutmak istiyorum . kizimla beraber ki kendisi 4 yasinda ve sayin baliklaaar lutfen gelin lutfeen diye bagirip duruyor sahilde :) oltamiz su bildigin ucu kursunlu 3 igneli mantara sarili misina . yem olarak da su sari hamurumuz var. yani bize lazim olan iskele gibi bi yer , misinayi bira
kiyidn balik tutmak istiyorum . kizimla beraber ki kendisi 4 yasinda ve sayin baliklaaar lutfen gelin lutfeen diye bagirip duruyor sahilde :) oltamiz su bildigin ucu kursunlu 3 igneli mantara sarili misina . yem olarak da su sari hamurumuz var. yani bize lazim olan iskele gibi bi yer , misinayi bira derin bi yere sarkitabilecegimiz , sandala falan binemeyiz . avcilarda oturuyoruz . cok uzak olmayan , iyi kotu bir iki tane balik yakalayabilecegimiz boyle bi yer var mi ? buyukcekmece deniz kenari gol ve mimarobayi denedik ama olmadi :(
0
"..sayin baliklaaar lutfen gelin lutfeen diye bagirip duruyor.."
balık olsam vallahi gelirdim yahu, bu ne tatlılıktır :) umarım hep mutlu olur.
(soruyla alakasız farkındayım, lakin bunu yazmazsam ölürdüm :) )
balık olsam vallahi gelirdim yahu, bu ne tatlılıktır :) umarım hep mutlu olur.
(soruyla alakasız farkındayım, lakin bunu yazmazsam ölürdüm :) )
0
:) tesekkurler benim de tek istedigim onun mutlulugu , insallah oyle de olur
son care balikcidan hamsi alip caktirmadan igneye takmak olcak sanirim , sayin baliklarin tesrif etmeye niyeti yok pek
son care balikcidan hamsi alip caktirmadan igneye takmak olcak sanirim , sayin baliklarin tesrif etmeye niyeti yok pek
0
ya benim bildiğim o olta kefal oltasıdır. onu nerden buldunuz :) benim de ilk balık tutma deneyimim onla olmuştu ve hüsran olmuştu :) klasik oltayı deneseniz mesela? ucu kurşunlu ve iğneli hatta şamandıra da bağlanabilir. ama olta çok ince ayar gerektiren bir iştir aslında. her balık ve su için ayrı olta ve yem şekli belirlenir. özellikle nerde balık tutmak istediğinize göre olta seçimi çok önemli. ben de çoook uzun zaman oldu olta yapmayalı. aslında çok tamah ettim ben de şimdi siz böyle anlatınca. hatta çocuk yapmak fikri daha mantıklı geldi :)
neyse cevap olarak bence siz normal şu kamışlı oltalardan alın bi tane. fiyatı nedir bilmiyorum ama böyle bi muhabbet için fiyatın önemi yoktur sanırım.
bi de benim yerime öper misiniz o şirin şeyi :)
neyse cevap olarak bence siz normal şu kamışlı oltalardan alın bi tane. fiyatı nedir bilmiyorum ama böyle bi muhabbet için fiyatın önemi yoktur sanırım.
bi de benim yerime öper misiniz o şirin şeyi :)
0
kamisli oltalar da ucuz . 20-25 liraya aliniyorbasit bisey . ama ben hani balik gelince parmakta o kipirti var ya , onu hissetsin diye bundan aldim . gerci o "sopali" olta olsa yakalrdik diyor ama , benden akilli sanirim
operim tabi , cok tesekkur ederim , cocuk da yapin evet , hayatta daha buyuk mutluluk yok gercekten
operim tabi , cok tesekkur ederim , cocuk da yapin evet , hayatta daha buyuk mutluluk yok gercekten
0
bence birlikte balık tutmayın... ben de küçük bi kız çocuğuyken çok meraklıydım bu konuya, sonra balıkları öldürdüğümüzü farkedince babama çok kızmıştım. Bidaha gitmedm, ama babama her gitmesinde kızardım. Hala da içimden sinirleniyorum sahile dizilmiş balıkçılara :(
0
anlattim biraz , kucuk "bebek" baliklari tutmayacagimizi , tutarsak da geri birakilmasi gerektigini , baliklarin yumurtlama zamani tutulmayacagini cunku bir baligin bile yumurtalariyla binlerce yavru yapacagini , artik "ihtiyarlamis" baliklari da tutup , yiyecegimizi , onlarin da bizi cok saglikli yaptiklari icin sevineceklerini,biz yakalamasak zaten oleceklerini bu sekilde sekil degistirip baliktan besine donuseceklerini biliyor , keske duyabilseniz bicir bicir ayni da bboyle anlatiyor .yani bu konuda sorunumuz yok simdilik. en cok ta sopali olta almiyoruz cunku onda baligi tuttugumuzu parmagimizla hissedemeyiz diyip isaret parmagini kivirmasi yok o deli ediyor beni :D
0
lamneth
(bkz: #389083) denizin veya gökyüzünün renginin aslında mavi olmadığını, yansıma açısından dolayı öyle göründüğünü biliriz ya. bu yanılsama bizim gözümüzden kaynaklanıyorsa, kameralar da niye aynı bizim gözümüz gibi görüyor? ya da kamera yine normal görüyor da biz gene onu yanlış mı algılıyoruz?
(bkz: #389083) denizin veya gökyüzünün renginin aslında mavi olmadığını, yansıma açısından dolayı öyle göründüğünü biliriz ya. bu yanılsama bizim gözümüzden kaynaklanıyorsa, kameralar da niye aynı bizim gözümüz gibi görüyor? ya da kamera yine normal görüyor da biz gene onu yanlış mı algılıyoruz?
0
yok ibo senin cevabın bence mantıklı değil. köpeklere sormak lazım evet bir de :) ama en doğru cevabı sanırım görüntü işlemeyle alırız?
0
kamera, senin gözün ne görüyorsa onu görüntülemek için tasarlanmış bir cihaz.
eğer gözüne gelen ışınlar mavi spektrumdaysa, kameraya gelen de mavi olacak. kamera senin gözün ne görüyorsa aynısını üretecek tabi ki.
yoksa kırmızı veya beyaz ışık geliyor da biz açıdan dolayı mavi görüyoruz diye bir şey yok.
eğer gözüne gelen ışınlar mavi spektrumdaysa, kameraya gelen de mavi olacak. kamera senin gözün ne görüyorsa aynısını üretecek tabi ki.
yoksa kırmızı veya beyaz ışık geliyor da biz açıdan dolayı mavi görüyoruz diye bir şey yok.
0
"denizin veya gökyüzünün renginin aslında mavi olmadığını,(yansıma) açısından dolayı öyle göründüğünü biliriz ya. bu (yanılsama) bizim gözümüzden kaynaklanıyorsa..."
yansımayı almış yanılsama yapmışsın. anlayamaman bundan. suyun rengi yok. baktığın açıdan gökyüzünü yansıttığı için suyun yani denizin rengi mavi görünür. tabi gökyüzünün rengi de yok. onun mavi görünmesinin sebebi dersen iş güneşten gelen ışığın içindeki ana renklerden kırmızı ve yeşilin atmosferde kırılıp mavinin daha az kırılıp ortada kalması gibi fizyolojik tanımlara kadar gider.
son kısımda kameralar bizim gördüğümüzden daha yanılsamalı görür. ama senin sorduğunun cevabı kameralar da bizim gibi mavi görüyorlar.
yansımayı almış yanılsama yapmışsın. anlayamaman bundan. suyun rengi yok. baktığın açıdan gökyüzünü yansıttığı için suyun yani denizin rengi mavi görünür. tabi gökyüzünün rengi de yok. onun mavi görünmesinin sebebi dersen iş güneşten gelen ışığın içindeki ana renklerden kırmızı ve yeşilin atmosferde kırılıp mavinin daha az kırılıp ortada kalması gibi fizyolojik tanımlara kadar gider.
son kısımda kameralar bizim gördüğümüzden daha yanılsamalı görür. ama senin sorduğunun cevabı kameralar da bizim gibi mavi görüyorlar.
0
@ilkinci: deniz/okyanus/su rengi konusunda sudaki canlıların(algler, yosunlar vs.) da katkısını unutmayalım ama.
0
jangaranın da dediği gibi suya renk veren maddeler de olabilir. benim bahsettiklerimin temel neden olduğunu düşünelim. yoksa marmara denizi mevsimin belli dönemlerinde yukarıdan bakıldığında yemyeşil görünür. bunun sebebi bazı mevsimlerde denizdeki plankton sayısının artmasıdır. bunlar da başka konular. hafif gider yaptım :)
0
yani son olarak işin özü ışığın kırılması ve spektrumda mavi bölgenin kalması. aslında yansıma açısıyla değil kırılma açısıyla ilgili?
yani tamamen ışık spektrumundan kaynaklanıyor?
öyleyse kameranın mavi görmesi gerekir tabi. ama şu da var mesela çok sık yan yana mavi ve sarı noktalar döşense, belli bi mesafeden sonra insan gözü o görüntünün mavi ve sarı noktalardan oluştuğunu görmez alanı tamamen yeşil görür ya. ama kamerada böyle bir şey söz konusu değildir. yani benim sormak istediğim buna benziyordu aslında denizin veya gökyüzünün mavi görünmesiyle alakalı.
yani tamamen ışık spektrumundan kaynaklanıyor?
öyleyse kameranın mavi görmesi gerekir tabi. ama şu da var mesela çok sık yan yana mavi ve sarı noktalar döşense, belli bi mesafeden sonra insan gözü o görüntünün mavi ve sarı noktalardan oluştuğunu görmez alanı tamamen yeşil görür ya. ama kamerada böyle bir şey söz konusu değildir. yani benim sormak istediğim buna benziyordu aslında denizin veya gökyüzünün mavi görünmesiyle alakalı.
0
sevgili lamneth (çok tiyatral bi ismin var da:) denizin mavi görünmesiyle yan yana yeşil ve mavinin uzaktan sarı görülmesi farklı konular. birisinde uzun mesafeler nedeniyle ışık kırılır (DENİZ- GÖKYÜZÜ), diğerinde uzak mesafe nedeniyle göz detaylı göremez ve iki renk bilgisini birleştirir ve ortaya ışıkların karışımından yeni bir renk çıkar. (bu işin fizyolojisini tam olarak hakim değilim ama sanırım bunun gibi birşey.)
0
lamneth
herhangi bir nesne ıslanınca neden rengi koyulaşır acaba?her nesne değil elbet, mesela metal eşyaların rengi aynı kalıyor ama, bir kumaşın olsun, bir tahtanın olsun neden rengi koyulaşır?
herhangi bir nesne ıslanınca neden rengi koyulaşır acaba?
her nesne değil elbet, mesela metal eşyaların rengi aynı kalıyor ama, bir kumaşın olsun, bir tahtanın olsun neden rengi koyulaşır?
her nesne değil elbet, mesela metal eşyaların rengi aynı kalıyor ama, bir kumaşın olsun, bir tahtanın olsun neden rengi koyulaşır?
0
madde içerisindeki boşluklar su molekülleri ile dolar. böylece yüzeye gelen ışığın yansıma açıları ve miktarları değişir.
"neden renk açılmıyor da koyulaşıyor?" dersen tahminim var ama net cevabım yok.
"neden renk açılmıyor da koyulaşıyor?" dersen tahminim var ama net cevabım yok.
0
tahmin ediyorum: nesnelerin gözenekli yapısı suyu içeride hapsediyor ve bu da renk değişimine sebep oluyor nesnede.
0
ben de cevaplardaki şekilde düşünmüştüm, herhalde o yüzden. ama bu sefer de aklıma başka bi şey geldi :) (bkz: #389104)
0
Fayfa
AK Bank: Adana'daki Kayserililer BankasıİGS: İstanbul Giyim Sanayi (halk arasında İyi Giyinmeyi Seviyorum)Mado: MAraş DOndurmaSampi: SAmsun PİdeMNG: Mehmet Nazif Günalıngibi az bilinen ilginç kısaltma neler biliyorsunuz?
AK Bank: Adana'daki Kayserililer Bankası
İGS: İstanbul Giyim Sanayi (halk arasında İyi Giyinmeyi Seviyorum)
Mado: MAraş DOndurma
Sampi: SAmsun Pİde
MNG: Mehmet Nazif Günalın
gibi az bilinen ilginç kısaltma neler biliyorsunuz?
İGS: İstanbul Giyim Sanayi (halk arasında İyi Giyinmeyi Seviyorum)
Mado: MAraş DOndurma
Sampi: SAmsun Pİde
MNG: Mehmet Nazif Günalın
gibi az bilinen ilginç kısaltma neler biliyorsunuz?
0
kitaplarda geçen;
age (adı geçen eser) agy (adı geçen yayın) en (editörün notu) çn (çevirenin notu)
age (adı geçen eser) agy (adı geçen yayın) en (editörün notu) çn (çevirenin notu)
0
ekşi sözlük katkılarıyla:
-denyo: DENge YOksunu
-JEEP: GP(General Purpose kısaltması okuna okuna o hale gelmiş)
-perpa: PERşembe PAzarı
-tır: Transit International Routier
-never: Not EVER
-modem: MOdulator/DEModulator
-köy: Kalkınmada Öncelikli Yöreler
ekşi sözlük sundu..
-denyo: DENge YOksunu
-JEEP: GP(General Purpose kısaltması okuna okuna o hale gelmiş)
-perpa: PERşembe PAzarı
-tır: Transit International Routier
-never: Not EVER
-modem: MOdulator/DEModulator
-köy: Kalkınmada Öncelikli Yöreler
ekşi sözlük sundu..
0
vakko: v karısının isminin baş harfi, akko'da soyadının devamı(hakko).
opet: osman petrol diye duymuştum.
edit: aklıma geldikçe yazarım.
opet: osman petrol diye duymuştum.
edit: aklıma geldikçe yazarım.
0
haşema: hakiki şeriat mayosu
öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler başlığnda bayağı var bunlardan.
öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler başlığnda bayağı var bunlardan.
0
ASPAVA (Allah Sağlık Para Afiyet Versin Amin) aklımda böyle kalmış :) Ankaralılar daha iyi bilir.
0
atv ilk açıldığı zamanlar aktif tv olarak başladı yayın hayatına, sonra sadece atv olarak kaldı.
binek araç olarak atv ise "all-terrain vehicle" yani "tüm yol şartlarına uygun araç" anlamına gelen bir kısaltma.
binek araç olarak atv ise "all-terrain vehicle" yani "tüm yol şartlarına uygun araç" anlamına gelen bir kısaltma.
0
son olarak kısaltma değil ama bana ilginç gelen 2 şeyi söyleyeyim;
1- direksiyon fransizca ve ingilizcedeki direction yani yön kelimesinden geliyor.
2- defransiyel differential kelimesinden geliyor. virajlarda sağ ve sol tekerlekler arasında olan hız farkı (dıştan dönen daha hızlı dönmek zorunda, iç taraftaki tekerler daha yavaş) yüzünden, yani ingilizce difference of speed i ayarladıkları için differential olarak isimlendirilmişler. bana çok enteressan gelmişti.
1- direksiyon fransizca ve ingilizcedeki direction yani yön kelimesinden geliyor.
2- defransiyel differential kelimesinden geliyor. virajlarda sağ ve sol tekerlekler arasında olan hız farkı (dıştan dönen daha hızlı dönmek zorunda, iç taraftaki tekerler daha yavaş) yüzünden, yani ingilizce difference of speed i ayarladıkları için differential olarak isimlendirilmişler. bana çok enteressan gelmişti.
0
@blackmail
vakko, vitali hakko'dan gelmiyor muydu? benim aklımda öyle kalmış da...
vakko, vitali hakko'dan gelmiyor muydu? benim aklımda öyle kalmış da...
0
ABS: Anti-lock Braking System (Kilitlenmeyen fren sistemi)
EBD: Electronic Brakeforce Distribution ( Elektronik fren gücü dağıtıcısı)
EBD: Electronic Brakeforce Distribution ( Elektronik fren gücü dağıtıcısı)
0
ben öğrenciyken opet'te çalışmıştım, öztürkler petroldür o.
rodi: ramazanogullari dikim işletmeciliği.
sim karttaki sim: subscriber identity module.
rodi: ramazanogullari dikim işletmeciliği.
sim karttaki sim: subscriber identity module.
0
tofaş: türk otomobil fabrikaları anonim şirketi (kalmadı artık gerçi, hep fiat diye çıkıyor otomobiller)
0
EGO: Elektrik, Gaz, Otobüs (Ankaralı'lar bilir, ama 'Erken Gelen Oturur' da derler)
0
matilda
22 yaşındayım. boyum 1.55 yani uzamam imkansız bu boyla ölücem. ya gidip bişiyler aliyim diyorum elbise falan.. normal boydaki bi kıza mini olucak elbise bana dizüstü oluyo. arkadaşlarımla yürürken komplekse giriyorum :( nasıl aşıcam bu kompleksiii... topuklu ayakkabı çözüm olmuyo :(
22 yaşındayım. boyum 1.55 yani uzamam imkansız bu boyla ölücem. ya gidip bişiyler aliyim diyorum elbise falan.. normal boydaki bi kıza mini olucak elbise bana dizüstü oluyo. arkadaşlarımla yürürken komplekse giriyorum :(
nasıl aşıcam bu kompleksiii...
topuklu ayakkabı çözüm olmuyo :(
nasıl aşıcam bu kompleksiii...
topuklu ayakkabı çözüm olmuyo :(
0
Kendi boylarında birini bul, onunla mutlu olmaya çalış. Bu durumu atlatırsın.
0
180 boylarında bi sevgili de fena olmaz bence ya :p
ya bence böyle ufak tefek kızlar daha şirin oluyor. her türlü uzun boylu kızlara göre tercih ederim ben.
cevap: seni bu halinle sevebilecek bir sürü insan olduğunun farkında olarak aşabilirsin bu kompleksini.
ya bence böyle ufak tefek kızlar daha şirin oluyor. her türlü uzun boylu kızlara göre tercih ederim ben.
cevap: seni bu halinle sevebilecek bir sürü insan olduğunun farkında olarak aşabilirsin bu kompleksini.
0
iyi bi terzi bul, elbiselerini vs. ona diktir.
minyon olmanın avantajlarını kullan,
boyundan büyük işlere kalkışma.
(sdfghjklş sesli güldün itiraf et ^_^)
minyon olmanın avantajlarını kullan,
boyundan büyük işlere kalkışma.
(sdfghjklş sesli güldün itiraf et ^_^)
0
şebnem ferah gibi platform giyebilirsin ama bi o kadar da iğrenç görünebilirsin.
bence aş bunları boşver türk kızlarının %90ı kısa değil mi zaten? ben de 1.67im ama kısaymışım gibi geliyor napıcaz? zaten şişkoyum ühühü
bence aş bunları boşver türk kızlarının %90ı kısa değil mi zaten? ben de 1.67im ama kısaymışım gibi geliyor napıcaz? zaten şişkoyum ühühü
0
Uzun boylu olmak,renkli gözlü olmak bunlar ıvır zıvır.Hadi sana göre yazıyım bonus şeyler.İnsan bunların daha sonra önemli olmadığını anlıyor.Dış görünüş evet,bakımlı olmak vs günümüz çağında önemli.Ama bunları önemseyerek içten içe yalnızlaşma gibi şeyler çok fazlalaşıyor.Senin ihtiyacın olan şey bir canan.
0
0
kilolu tombalak bir şey değilsen hiçbir sıkıntı yok. normal bence boyun.
0
çok şanslısın. uzun boydan şikayetçiyim, topuklu ayakkabı giyince at gibi oluyorum ve hiç hoşlanmıyorum.
istediğini giyersin işte, ben hep orta boylu olmak isterim. çünkü herşey daha estetik duruyor sizde.
sinir etme insanı kardeşim. ne güzel işte minyonsun.
istediğini giyersin işte, ben hep orta boylu olmak isterim. çünkü herşey daha estetik duruyor sizde.
sinir etme insanı kardeşim. ne güzel işte minyonsun.
0
Pilates ve duzgun durusla 1-3 cm atabilirsin, diyorlar. Topuklu giyeceksin, 160cmi yakaladin mi sorun etmezsin. Ayrica bu kadar takma kafana.
0
ya en son takcağın şey bu olsun hem türkiyede boy ortalaması 160 değil mi kadınların. bence avantajlarını kullan şirin etekler,elbiseler.ben 18 yaşındayım boyum 173 ama sor bakalım memnunmuyum etek elbise deniyorum çıkıyor tepeme hiçbirşeyi çekiştirmeden rahatca giyemiyorum.
0
İncelmeye bak. Kemik yapın inceyse ve vücudun orantılıysa kısa boy problem değil bence.
0
(bkz: bodur tavuk her dem piliç)
herifine söyle çabuk bitirsin askerliği. iyice pssikopatlaştın sen böyle yalnız :D
herifine söyle çabuk bitirsin askerliği. iyice pssikopatlaştın sen böyle yalnız :D
0
kylie minogue 1.50 boyunda....
kısa boylu olmak, uzun boylu olmaktan iyidir. mutlu olmalısın.
kısa boylu olmak, uzun boylu olmaktan iyidir. mutlu olmalısın.
0
yav daha geçen hafta 85 değil miydi? ne ara 52 gün kaldı?
edit: geçen hafta değilmiş geçen aymış. benim fil hafızam ..çmış :D
edit: geçen hafta değilmiş geçen aymış. benim fil hafızam ..çmış :D
0
orioner
Kendi halinde takılan amatör bir adam olarak şöyle bir kayıt yaptım sıkıntıdan. Yorum/fikir/eleştiri her türlü feedback'e ihtiyacım olabilir.Colonel Bagshot- 6 day war cover'ı (cover denemesi daha doğrusu)bu arada.http://snd.sc/GTPL5g Teşekkürler şimdiden.
Kendi halinde takılan amatör bir adam olarak şöyle bir kayıt yaptım sıkıntıdan. Yorum/fikir/eleştiri her türlü feedback'e ihtiyacım olabilir.
Colonel Bagshot- 6 day war cover'ı (cover denemesi daha doğrusu)bu arada.
snd.sc
Teşekkürler şimdiden.
Colonel Bagshot- 6 day war cover'ı (cover denemesi daha doğrusu)bu arada.
snd.sc
Teşekkürler şimdiden.
0
ben beğendim. hem tempolu hem slow falan güzel olmus ama sözlük duyulmuyor o biraz kısık olmus
0
neira ile aynı fikirdeyim. benden önce davranmış.
sözleri anlayamadım ben. telefonda konuşuyormuş gibi. ama güzel bir hava katmış. şarkının orjinalini dinlemedim lakin bu hali oldukça keyifli. ritimler güzel ve arkaplanda rahatsız etmeden yavaş yavaş çalıyor.
sözleri anlayamadım ben. telefonda konuşuyormuş gibi. ama güzel bir hava katmış. şarkının orjinalini dinlemedim lakin bu hali oldukça keyifli. ritimler güzel ve arkaplanda rahatsız etmeden yavaş yavaş çalıyor.
0
@neira, dahinnotha;
öncelikle teşekkürler. Ve evet, vokaller kısık olmuş gerçekten. o "telefonda konuşuyormuş gibi" kasıtlı bir efektti aslında, ama fazla kısık olmuş. onları açayım biraz.
edit: Bu arada vokal işinden pek anlamıyorum. Biraz da o yüzden farkında olmadan kısık tutmuş olabilirim :)
"ben bunun üzerine vokalini yaparım!" diyen varsa seve seve vokalsiz halini paylaşabilirim :)
öncelikle teşekkürler. Ve evet, vokaller kısık olmuş gerçekten. o "telefonda konuşuyormuş gibi" kasıtlı bir efektti aslında, ama fazla kısık olmuş. onları açayım biraz.
edit: Bu arada vokal işinden pek anlamıyorum. Biraz da o yüzden farkında olmadan kısık tutmuş olabilirim :)
"ben bunun üzerine vokalini yaparım!" diyen varsa seve seve vokalsiz halini paylaşabilirim :)
0
@lamneth,
Evet, duyduğun her şey sıfırdan hocam, kendim yaptım. Davulu bilgisayarda yazdım(ancak bu kadar tekdüze bir ritm becerebildim). Kalan her şey mikrofonla kayıt şeklinde...
Evet, duyduğun her şey sıfırdan hocam, kendim yaptım. Davulu bilgisayarda yazdım(ancak bu kadar tekdüze bir ritm becerebildim). Kalan her şey mikrofonla kayıt şeklinde...
0
0
hlt85
ingilizce de advanced seviyesinden sonra ne geliyor??
ingilizce de advanced seviyesinden sonra ne geliyor??
0
native dil seviyesi değildir.
mesela ilkokul mezunu bir türk olsun, adam istanbul göbeğinde taksici.
adamın türkçe seviyesi nedir?
native'dir. anadilidir.
espriyi anlam her seyı anlar anadil işte.
ama turkcesı advanced mıdır? begınner mı? orta mı?
o işte ayrıdır. bu taksıcı unıversıte sınavına gırse (kı hakkı yok adam ılkokul mezunu ancak ortaokul sınavına gırer), 1 net yapamaz.
ama yıne de ayrıca natıve olur.
natıve taksıcısındır ama begınnersındır.
natıve orhan pamuk'sundur ama advance dir.
zaten mılletın anlamadıgı da bu.
"abi ya toefl kelımelerı cok kastıranga. bir sürü amerikan ingiliz hatun yedim bu kelimeleri omurlerınde duymadılar hatunlar paso 100 kelıme ıle yaşıyorlar ıngılızce cok kolay salla kelımeyı onemlı olan kulak yeaah"
e o hatunlar mal salak çakma hatunlar. yarısma programlarında bır sey bılemeyen tıpler dicem ama onlardan da cok berbat. ama sen toefl a neden gırıyorsun? amerıkada doktor muhendıs mımar subay ogretmen vs vs olmak ıcın.
aç bakalım ıngılızce saglam bır haber sitesi, belgesel falan. orda o toefl kelımelerı takır takır kullanılıyor. aç bakalım new york times oku.
sonucta 100 kelımelık barmen ıngılızcesı ayrı, saglam akademı yapacak adamın ıngılızce terımlerı dokturdugu metınlerı anlayacak adamın ıngılızcesı ayrı vs vs vs
mesela ilkokul mezunu bir türk olsun, adam istanbul göbeğinde taksici.
adamın türkçe seviyesi nedir?
native'dir. anadilidir.
espriyi anlam her seyı anlar anadil işte.
ama turkcesı advanced mıdır? begınner mı? orta mı?
o işte ayrıdır. bu taksıcı unıversıte sınavına gırse (kı hakkı yok adam ılkokul mezunu ancak ortaokul sınavına gırer), 1 net yapamaz.
ama yıne de ayrıca natıve olur.
natıve taksıcısındır ama begınnersındır.
natıve orhan pamuk'sundur ama advance dir.
zaten mılletın anlamadıgı da bu.
"abi ya toefl kelımelerı cok kastıranga. bir sürü amerikan ingiliz hatun yedim bu kelimeleri omurlerınde duymadılar hatunlar paso 100 kelıme ıle yaşıyorlar ıngılızce cok kolay salla kelımeyı onemlı olan kulak yeaah"
e o hatunlar mal salak çakma hatunlar. yarısma programlarında bır sey bılemeyen tıpler dicem ama onlardan da cok berbat. ama sen toefl a neden gırıyorsun? amerıkada doktor muhendıs mımar subay ogretmen vs vs olmak ıcın.
aç bakalım ıngılızce saglam bır haber sitesi, belgesel falan. orda o toefl kelımelerı takır takır kullanılıyor. aç bakalım new york times oku.
sonucta 100 kelımelık barmen ıngılızcesı ayrı, saglam akademı yapacak adamın ıngılızce terımlerı dokturdugu metınlerı anlayacak adamın ıngılızcesı ayrı vs vs vs
0
excellent verbal bıdı bıdısı adamın anadili gibi konuştuğunu göstermez bence. authenticten anladığım direk adamın/kadının (bağyanlar alınmasın) ana dili gibi konuştuğunu şak diye söylüyor bence. artı ana dili anlamına da gelmiyor.
0
0
bence gene de authentic :) hatta authentic proficient in de üzeridir. mesela bana bu şöyle geliyor. şiveleri bile anlayabilmektir. hatta ve hatta, türkiyedeki tüm ağızların üzerine, yani ege, doğu anadolu, karadenizin falan üzerine, türkmen dilini, kırgız dilini bile anlayabilmek bence authentic seviyedir. ya da tek bir ağızı anlayıp konuşabilmek de authentictir. ama böyle deyince evet proficient ten farklı oldu biraz. sanırım şöyle demek gerek. resmi ingilizceyi bilmek proficient tir. sokak ağzını veya herhangi bi ağzı bilmek authentic tir gibi geliyor.
0
violetsky
alıyor musunuz? Sıfır telefon alıp aylar sonra fiyatının düşmesi sinirlerimi hoplatıyor. Bu kez 2. el alacağım diyorum, uygun cihazlar buluyorum, bilhassa internetten.Mesela 'Sadece 1 ay kullanıldı.' diyorsa ilan, 'Hımmm sattığına göre bir şeyler var..' diyorum kendi kendime. Cihaza gidip bakmak ist
alıyor musunuz? Sıfır telefon alıp aylar sonra fiyatının düşmesi sinirlerimi hoplatıyor. Bu kez 2. el alacağım diyorum, uygun cihazlar buluyorum, bilhassa internetten.Mesela 'Sadece 1 ay kullanıldı.' diyorsa ilan, 'Hımmm sattığına göre bir şeyler var..' diyorum kendi kendime. Cihaza gidip bakmak istiyorum, sonra da ' Ya belki sistemsel bir sorunu vardır,ya o anda anlayamazsam? ' diyorum.
Tamam, belki yeni bir telefon almıştır adam ama güvenemiyorum nedense.
Tamam, belki yeni bir telefon almıştır adam ama güvenemiyorum nedense.
0
o kadar takma kafaya. bu tip sitelerde işlem yapan kişilerin geri dönüşlerine bak. olumlu ise çok bir sorun çıkmaz.
0
Faturası duruyorsa ve kasa temizse alırım, aldım da iki adet HTC zamanında. Kullanımımdan ötürü bir kaç problem oluştu, fatura ile KVK'ya gönderdim. Problem çıkartmadan tamir ettiler her seferinde.
0
ben esasen her şeyin 2. eline karşıyım. sen de aylar sonra fiyatı düşmeyecek bir telefon al. mesela ben 1600 kullanıyorum :)
0
hurma
otobüs var mı. yarım saate gidebilir miyim
otobüs var mı. yarım saate gidebilir miyim
0
direk otobüs yok ya gayrettepe gider ordan metrobüsle gidersin, 30 35 dk sürer.ya da beşiktaşa iner ordan vapurla gidersin o da vapurun denk gelme saatine göre 40 dk falan sürer..
0
Ben 4.Leventte oturuyorum ve sık sık Kadıköy'e gidiyorum. Bildiğim kadarıyla yok. En mantıklısı ve çabuğu minibüsle Gayrettepe'ye geçip oradan metrobüse binmeniz olacaktır sanırım. Bir de 500T opsiyonunuz var tabii. 500T ile karşıya geçip Kozyatağı'ndan Kadıköy'e gidebilirsiniz ama trafiğe göre değişiyor süreleri. İlk seçenek daha mantıklı.
0
vapurla gitme 1 saatten aşağı gidemezsin. 4. leventten beşiktaş merkez otobüsle en az 20 dk sürer. vapurlar da 15 ve 45 geçe saatlerde var. ben her seferinde en az 29 dk bekliyorum o koduğumun vapurlarını. bi de vapurun karşıya geçmesi 25 dk. sen en iyisi zincirlikuyuya git. ordan atla metrobüse. 40 dk yı geçmez kadıköye varman.
0
xenophobe
mesela dünkü olay:http://spor.mynet.com/haber/sahaya-giren-taraftara-ne-oldu/475692ya da trabzonspor taraftarı için olsun."27 Eylül 2011 tarihinde Avni Aker Stadı'nda oynanan ve 1-1 sona eren Trabzonspor - Lille (Şampiyonlar Ligi) maçında sahaya giren bordo-mavili taraftarın savcılık tarafından takı
mesela dünkü olay:
spor.mynet.com
ya da trabzonspor taraftarı için olsun.
"27 Eylül 2011 tarihinde Avni Aker Stadı'nda oynanan ve 1-1 sona eren Trabzonspor - Lille (Şampiyonlar Ligi) maçında sahaya giren bordo-mavili taraftarın savcılık tarafından takımın maçlarını ve antrenmanlarını izlemesi yasaklanmıştı."
sonuçta ne bilet alırken ne de stada girerken kimlik falan göstermiyoruz ki, nasıl sağlanıyor kontrol?
spor.mynet.com
ya da trabzonspor taraftarı için olsun.
"27 Eylül 2011 tarihinde Avni Aker Stadı'nda oynanan ve 1-1 sona eren Trabzonspor - Lille (Şampiyonlar Ligi) maçında sahaya giren bordo-mavili taraftarın savcılık tarafından takımın maçlarını ve antrenmanlarını izlemesi yasaklanmıştı."
sonuçta ne bilet alırken ne de stada girerken kimlik falan göstermiyoruz ki, nasıl sağlanıyor kontrol?
0
efendilik dizboyu
efenim simdi pazar gunu uds var malum.bugun(sınava 2.5 gun kalmısken) saglam bi kitap gecti.paragraf sorularında cok zorlanıyorum.hatta aramızda kalsın cogu pragrafta neden bahsedildigini anlamıyorum bile.ne yapam ben ? kopya mı ceksem?not:uds amacı hazırlık snıfını atlamaktır.
efenim simdi pazar gunu uds var malum.bugun(sınava 2.5 gun kalmısken) saglam bi kitap gecti.paragraf sorularında cok zorlanıyorum.hatta aramızda kalsın cogu pragrafta neden bahsedildigini anlamıyorum bile.ne yapam ben ? kopya mı ceksem?
not:uds amacı hazırlık snıfını atlamaktır.
not:uds amacı hazırlık snıfını atlamaktır.
0
bilmiyorum ya birine bakmayı dusnuyorum.net! bi de hazırlanan varsa parag.sorularını nası cozuyo biraz taktik verse.kitaptaki taktikler cok bilimsel geliyor.
0
üds'ye girenlerin yarısı yapamıyor zaten yapabilecek adamın yanında olacağını ne bilcen, daha da batarsın hele bi de yakalansan üds'de kopya çekilmez ki alla alla nasıl düşündün sen bunu :) ielts'e gir hazır olunca boşver üdsyi o zaman.
0
peki şimdi 80 soru var ve 5 secenek var yani her secenek 16 tane işaretlencek boyle bi genelleme var mıdır?
0
lamneth
http://www.hydraproducts.co.uk/hydraulic-pump-motor/dc-hydraulic-motor.aspx
0
Pek anlamam ama kalbim temizdir. Tahminimce redüksyon için dişli seti + hidrolik pompa var.
0
aslında oradan çıkan kablolar varmış ve motorun içine giriyormuş. ben de acaba bi servo düzeneği mi diye düşündüm ama bilemiyorum?
0
lamneth
http://youtu.be/P-eTLmJC2cQ?t=5m25sen önce 2p=6 kutuplu olduğunu düşündüğüm bu düzenek, videoyu açtığınız andaki haline dönüştürülünce kaç kutuplu oluyor?ve bu kutup sayısının amacı nedir?mesela n= 60*f/p formülünden kutup sayısı ne kadar düşükse, devir sayımızın o kadar büyük olacağı aşikar. Ama bu
youtu.be
en önce 2p=6 kutuplu olduğunu düşündüğüm bu düzenek, videoyu açtığınız andaki haline dönüştürülünce kaç kutuplu oluyor?
ve bu kutup sayısının amacı nedir?
mesela n= 60*f/p formülünden kutup sayısı ne kadar düşükse, devir sayımızın o kadar büyük olacağı aşikar. Ama bu videoda eğer (başladığı andaki gibi yapılırsa) kutup sayısı düştüğüne göre, hızının artması gerekmez mi?
eleman bobinleri birbirine bağladığını gösteriyor gerilim vermeden önce, bu durumda tek bobin haline geliyor. Aslında kutup sayısı=bobin sayısı*2 değil midir? yani bobinler normal bir asenkron motorun statoruna düzgün sarıldıktan sonra bu formül geçerli değil mi? eğer öyleyse, videodaki durumdan nasıl bir çıkarım yapabiliriz?
Çok fena kafam karıştı, nolur acil yardıma ihtiyacım var :(
en önce 2p=6 kutuplu olduğunu düşündüğüm bu düzenek, videoyu açtığınız andaki haline dönüştürülünce kaç kutuplu oluyor?
ve bu kutup sayısının amacı nedir?
mesela n= 60*f/p formülünden kutup sayısı ne kadar düşükse, devir sayımızın o kadar büyük olacağı aşikar. Ama bu videoda eğer (başladığı andaki gibi yapılırsa) kutup sayısı düştüğüne göre, hızının artması gerekmez mi?
eleman bobinleri birbirine bağladığını gösteriyor gerilim vermeden önce, bu durumda tek bobin haline geliyor. Aslında kutup sayısı=bobin sayısı*2 değil midir? yani bobinler normal bir asenkron motorun statoruna düzgün sarıldıktan sonra bu formül geçerli değil mi? eğer öyleyse, videodaki durumdan nasıl bir çıkarım yapabiliriz?
Çok fena kafam karıştı, nolur acil yardıma ihtiyacım var :(
0
bence normal asenkron motor değil bu...eleman bobinleri bağlamış ama yıldız mı bağlamış belli bile değil.
0
peki kutup sayısıyla ilgili, videodan bağımsız olarak, kutup sayısını düşürdükçe devrin artacağından emin misiniz? çünkü videoda tam tersi görünüyor. gerçi dediğim gibi, bobinlerin 2. durumunda hepsi birbirine bağlandığı için tek bir bobin gibi davranmazlar mı?
0
top_secret
Selamlar sevgili dert ortaklarıYaklaşık 1-2 aydır çok garip şeyler yaşıyorum. Ömrümde hiç yaşamadığım şeyleri yaşıyorum.1- Bir dişi tarafından duygusal yönde umut verildi lakin sonra herşeyin aldatmaca olduğunu öğrendim2- En yakın arkadaşlarımdan biri (dişi) ile aramıza soğukluk girdi bir nevi küsüş
Selamlar sevgili dert ortakları
Yaklaşık 1-2 aydır çok garip şeyler yaşıyorum. Ömrümde hiç yaşamadığım şeyleri yaşıyorum.
1- Bir dişi tarafından duygusal yönde umut verildi lakin sonra herşeyin aldatmaca olduğunu öğrendim
2- En yakın arkadaşlarımdan biri (dişi) ile aramıza soğukluk girdi bir nevi küsüştük
3- Bir arkadaşımın arkadaşı ile tanışıp yine duygusal yönde bir gelişme bekliyordum. Fakat kızla aramızda çıkar ilişkiside vardı. Kızla aramızdaki çıkar ilişkisi suya düşünce ( kızın işini yapmayınca ) beni facebook filan sildi ve artık görüşmüyoruz.
yahu ben neyi yanlış yapıyorum herkes bana sırtını dönüyor? Ben şimdi ne yapmalı nasıl davranmalıyım?
Yaklaşık 1-2 aydır çok garip şeyler yaşıyorum. Ömrümde hiç yaşamadığım şeyleri yaşıyorum.
1- Bir dişi tarafından duygusal yönde umut verildi lakin sonra herşeyin aldatmaca olduğunu öğrendim
2- En yakın arkadaşlarımdan biri (dişi) ile aramıza soğukluk girdi bir nevi küsüştük
3- Bir arkadaşımın arkadaşı ile tanışıp yine duygusal yönde bir gelişme bekliyordum. Fakat kızla aramızda çıkar ilişkiside vardı. Kızla aramızdaki çıkar ilişkisi suya düşünce ( kızın işini yapmayınca ) beni facebook filan sildi ve artık görüşmüyoruz.
yahu ben neyi yanlış yapıyorum herkes bana sırtını dönüyor? Ben şimdi ne yapmalı nasıl davranmalıyım?
0
kural1: kızlara asla güvenme, hele hele herhangi bi kızla çıkar ilişkisine asla girme. hele hele bi kız yafff şöyle şöyle bi derdim var yapağğrr mıısııığıınnn? dese koşarak uzaklaş.
hiç bir zaman hiç bir kıza yardım etme demiyorum. sadece yardım edeceğin kızları iyi seç senden yardım isteme şekillerinden, genel karakterlerine kadar iyice düşün. ve kızları, kız olarak değil, insan olup olmadıklarına göre ayır kafanda.
kural 2: goto kural1
hiç bir zaman hiç bir kıza yardım etme demiyorum. sadece yardım edeceğin kızları iyi seç senden yardım isteme şekillerinden, genel karakterlerine kadar iyice düşün. ve kızları, kız olarak değil, insan olup olmadıklarına göre ayır kafanda.
kural 2: goto kural1
0
- kızlara her şeyini anlatma, mutlaka kendinde bazı gizemler bırak.
- bir kızı deli gibi seviyorsan bile, bazı şeyleri sağlama almadan bunu ona sık sık söyleme. sürekli onu düşünüyorsan bile bunu ona sakın söyleme. egosu tatmin olursa birinci verdiğin örnekteki gibi kıçına tekmeyi basar, böyle ortada kalırsın işte. kısacası kızların egosuna yenik düşmeyeceksin, bu biraz zordur ama düşmemeye çalışacaksın işte.
- bir kızı deli gibi seviyorsan bile, bazı şeyleri sağlama almadan bunu ona sık sık söyleme. sürekli onu düşünüyorsan bile bunu ona sakın söyleme. egosu tatmin olursa birinci verdiğin örnekteki gibi kıçına tekmeyi basar, böyle ortada kalırsın işte. kısacası kızların egosuna yenik düşmeyeceksin, bu biraz zordur ama düşmemeye çalışacaksın işte.
0
büyüyorsun hacı,
zaman içerisinde daha önceden başına gelmemiş şeylerin gelmesi gayet normal. Sende tasadüf üstüste gelmiş.
Benzer çıkar ilişkileri, ilişkiyi kesme, hiç beklemedik şekilde arkadan kuyunu kazan kızlar gibi konular benimde başıma geldi.
Benim şahsi görüşüm, öldürmeyen acı seni güçlendirir. Bu tür şeyler ilk başta koyabiliyor ama 1-2 ay geçince zamanında şöyle biri bana şunları yapmıştı diyip, karşındaki insanın davranışlarından notunu daha erkenden verebiliyorsun.
zaman içerisinde daha önceden başına gelmemiş şeylerin gelmesi gayet normal. Sende tasadüf üstüste gelmiş.
Benzer çıkar ilişkileri, ilişkiyi kesme, hiç beklemedik şekilde arkadan kuyunu kazan kızlar gibi konular benimde başıma geldi.
Benim şahsi görüşüm, öldürmeyen acı seni güçlendirir. Bu tür şeyler ilk başta koyabiliyor ama 1-2 ay geçince zamanında şöyle biri bana şunları yapmıştı diyip, karşındaki insanın davranışlarından notunu daha erkenden verebiliyorsun.
0
passion rules the game
türkiye'de online doktora yapan üniversite var mı? veya referans vs. çok da akademik kariyer istemeyen, doktora yapmış olmak için doktora şansı sunan?danke.
türkiye'de online doktora yapan üniversite var mı? veya referans vs. çok da akademik kariyer istemeyen, doktora yapmış olmak için doktora şansı sunan?
danke.
danke.
0
e-doktora hiç duymadım, belki yurtdışındaki bir üniversitede yapılabilir, onu araştırın derim.
bir de (bkz: askerlikten kaçmak için ordinaryüs profesör olmak)
bir de (bkz: askerlikten kaçmak için ordinaryüs profesör olmak)
0
sakaryada e-yüksek lisans var ama doktorayı ben de duymadım. acelesi yoksa, biraz bekle bikaç seneye kadar onu da açarlar. hatta sen git rektöre çık, hatta ve hatta e-okulun müdürü var. mustafa turan. ona git de bu fikrini veya mail at falan. seneye açılır bak görürsün, malum işleri güçleri para.
0
lamneth
Ekteki programda yanlış olan nedir acaba?
Ekteki programda yanlış olan nedir acaba?
0
neyse ben çözdüm, son satırda x++; dan sonra y=y-10; yazarsak, çarpım tablosunu gerçekliyoruz. çünkü y'nin son değeri 11'dir.
biraz dursun da sileyim.
biraz dursun da sileyim.
0
lamneth
burada do while döngüsünü kullanarak, programa süreklilik kazandırmak istedim. fakat, switch satırı içerisindeki ifade istediğim gibi çalışmıyor.e girince ilksayinin değeri 1 artacağı ve dolayısıyla en sondaki while(ilksayi=sonsayi)ifadesi sağlanmayacağı için programın bitmesi gerekmiyor mu?çok teşe
burada do while döngüsünü kullanarak, programa süreklilik kazandırmak istedim.
fakat, switch satırı içerisindeki ifade istediğim gibi çalışmıyor.
e girince ilksayinin değeri 1 artacağı ve dolayısıyla en sondaki while(ilksayi=sonsayi)ifadesi sağlanmayacağı için programın bitmesi gerekmiyor mu?
çok teşekkürler şimdiden...
fakat, switch satırı içerisindeki ifade istediğim gibi çalışmıyor.
e girince ilksayinin değeri 1 artacağı ve dolayısıyla en sondaki while(ilksayi=sonsayi)ifadesi sağlanmayacağı için programın bitmesi gerekmiyor mu?
çok teşekkürler şimdiden...
0
case 'e':
ilksayı = ilksayı + 1
break; //bunu ekleyin.
/* bu arada go to kullanımı pek önerilmez aklınızda olsun. */
ilksayı = ilksayı + 1
break; //bunu ekleyin.
/* bu arada go to kullanımı pek önerilmez aklınızda olsun. */
0
yok maalesef olmuyor, döngü başa sarıyor yine.
evet go to kullanımının pek önerilmediğini biliyorum ama niye önerilmiyor? çok amatörce kaçtığı için mi?
evet go to kullanımının pek önerilmediğini biliyorum ama niye önerilmiyor? çok amatörce kaçtığı için mi?
0
while(ilksayi=sonsayi) değil while(ilksayi==sonsayi) olacak bir de. baktıkça hata görüyorum :)
goto meselesine gelince, kodun oradan oraya zıplaması tercih edilmez. kodun test edilmesi ve sürdürülmesi(maintain) çok zorlaşır. zaten goto ile yapacağınız her işi döngülerle ve seçimlerle bir şekilde yapabilirsiniz.
goto meselesine gelince, kodun oradan oraya zıplaması tercih edilmez. kodun test edilmesi ve sürdürülmesi(maintain) çok zorlaşır. zaten goto ile yapacağınız her işi döngülerle ve seçimlerle bir şekilde yapabilirsiniz.
0
eyvallah @absel ciğim. sana abselciğim diyebilir miyim :) valla çok teşekkür ederim. şimdi oldu işte istediğim. ama öyle baktıkça hata görüyorum nedir ya? 1 tane hata yapmışım işte abartma :)
ama şimdi bi soru daha geldi aklıma. tamam == koymak gerekiyordu, fakat koymadan da istediğim döngü gerçekleşmişti onu nasıl açıklayabiliriz?
bir de goto kısmını çok iyi anladım. bir teşekkür de onun için :)
ama şimdi bi soru daha geldi aklıma. tamam == koymak gerekiyordu, fakat koymadan da istediğim döngü gerçekleşmişti onu nasıl açıklayabiliriz?
bir de goto kısmını çok iyi anladım. bir teşekkür de onun için :)
0
= atama operatörü, == kontrol operatörü. ilksayı=sonsayı dediğinde, sonsayıyı ilksayıya atıyor. sonra while bu değere bakıyor. bu değer de 0 olmadıkça döngü sona ermeyecektir.
rica ederim, kolay gelsin. hata dediklerime bakma, yapısal hatalar, boşluklar falan.
rica ederim, kolay gelsin. hata dediklerime bakma, yapısal hatalar, boşluklar falan.
0
kuzeygözcüsü
bu konuyla ilgili bi bilgim yokta şimdi benim. üniversite mezunuyum. hatun kişiyim. bide aktivasyon olayı filan nedir ki? cidden anlamıyorum baktım bişeyler de. babamdan yararlanmaya devam edebilir miyim sağlık sigortasına. gelir testi yaptırmama gerek var mı? bi şey söyleyin lütfen ya.
bu konuyla ilgili bi bilgim yokta şimdi benim. üniversite mezunuyum. hatun kişiyim. bide aktivasyon olayı filan nedir ki? cidden anlamıyorum baktım bişeyler de. babamdan yararlanmaya devam edebilir miyim sağlık sigortasına. gelir testi yaptırmama gerek var mı? bi şey söyleyin lütfen ya.
0
ben de yancı olsam soruya :)
bugün işten ayrıldım da bu gelir testini kaç gün içerisinde yaptırmam lazım acaba?
bugün işten ayrıldım da bu gelir testini kaç gün içerisinde yaptırmam lazım acaba?
0
lamneth
merhaba,vınn kullanıcı ekranından daha önce kalan bakiyemi görebiliyordum. yalnız 2 gündür "bakiye bilgilerinizi görebilmeniz için internete bağlanmanız gerekmektedir." diyor. halbuki internete bağlıyım, mesela bu duyuruyu gönderebildiğime göre var heralde internet bağlantım?diğer yandan KALAN yazıp
merhaba,
vınn kullanıcı ekranından daha önce kalan bakiyemi görebiliyordum. yalnız 2 gündür "bakiye bilgilerinizi görebilmeniz için internete bağlanmanız gerekmektedir." diyor. halbuki internete bağlıyım, mesela bu duyuruyu gönderebildiğime göre var heralde internet bağlantım?
diğer yandan KALAN yazıp 2260'a gönderdim. KALAN yaz 2222'ye gönder diye cevap geldi. onu da yaptım ama bu sefer hiç cevap gelmedi.
not: istanbul anadolu yakasındayım. acaba buralarda sorun mu var? yoksa turkcellin yeni bi oyunuyla mı karşı karşıyayım?
vınn kullanıcı ekranından daha önce kalan bakiyemi görebiliyordum. yalnız 2 gündür "bakiye bilgilerinizi görebilmeniz için internete bağlanmanız gerekmektedir." diyor. halbuki internete bağlıyım, mesela bu duyuruyu gönderebildiğime göre var heralde internet bağlantım?
diğer yandan KALAN yazıp 2260'a gönderdim. KALAN yaz 2222'ye gönder diye cevap geldi. onu da yaptım ama bu sefer hiç cevap gelmedi.
not: istanbul anadolu yakasındayım. acaba buralarda sorun mu var? yoksa turkcellin yeni bi oyunuyla mı karşı karşıyayım?
0
neyse çözdüm ben. kullanıcı ekranında sunucudan bilgi alınsın tikini kaldırmışım, o yüzden gelmiyormuş.
biraz dursun da sonra silim :)
biraz dursun da sonra silim :)
0
petrucia
Merhaba duyuru,Ergenler gibi gözükmek istemiyorum ama hani insanın dipte olduğu dönemler vardır ya, ilk defa o kadar dipteyim şu anda ve her türlü saçmalığı yapabilirim sanıyorum... Acayip karışık ve boktan bir duruma soktum kendimi. Beni tanımayan tarafsız birilerinin fikrine ihtiyacım var. Okumaya
Merhaba duyuru,
Ergenler gibi gözükmek istemiyorum ama hani insanın dipte olduğu dönemler vardır ya, ilk defa o kadar dipteyim şu anda ve her türlü saçmalığı yapabilirim sanıyorum... Acayip karışık ve boktan bir duruma soktum kendimi. Beni tanımayan tarafsız birilerinin fikrine ihtiyacım var. Okumaya sabrınız varsa size aşk ve entrika yüklü uzun bir hikaye anlatacağım... Şimdiden teşekkür ederim sabrınız için.
En baştan alırsam, yaklaşık 6 yıl önce üniversitenin başında bir çocuğa baya aşık oldum. Açıkça söylemediysem de belli ettim, yüz vermedi. Neyse kapandı gitti, aklımı kurcalamaz oldu, ama hep bir zaafım kaldı çocuğa. Aynı arkadaş ortamındaydık üniversite boyunca, görünce etkileniyordum ne olursa olsun.
Bundan 1 yıl sonra biriyle ilişkiye başladım, aşık oldum 2. kez, ama arada uzaklık vardı (otobüsle 10 saat). O yürütemedi, 1 ay sonra beni terketti, uzaklığı ve 6 ay önce ayrıldığı eski sevgilisini sevmese de hala etkisinde olduğunu, bizim ilişkimizden de erken olmasına rağmen aynısını beklediğini söyleyerek. Bir ilişkiye henüz hazır olmadığını anladığını söyleyerek. Ama ayrıldıktan 4 ay sonra tekrar arayıp birleşmek istediğini söyledi. Başladık tekrar, 2.5 yılı uzaktan, 4 yıl sürdü, son 1.5 yılında birlikte yurtdışındaydık, 1 yıl boyunca birlikte yaşadık. Ama bu beni terketmesi yüzünden genelde hep ilişkiyi sırtlayan, alttan alan, çaba harcayan o oldu. El üstünde tuttu hep beni, şımarttı çok. Ta ki yurtdışına birlikte gidene kadar, orada işler değişti, birden bana soğuk ilgisiz davranmaya başladı, çok sık kavga eder olduk, hemen her gün ağlıyordum filan. Bana sevgisinin azaldığını söylüyordu, ama ayrılamıyorduk da aynı yerde çalıştığımız için. Galiba beni tümüyle elde ettiğini düşündü ve bunun rahatlığıyla böyle davrandı. 1 yıl böyle sürdü, en sonunda artık katlanamayacağımı söyleyip kendisini düzeltmezse hiçbir şeyi umursamayıp ayrılacağımı söyleyince tekrar eskiye döndü. Ama bu 1 yıllık süreç beni baya hırpaladı, yurtdışına gitmişsin yalnızsın, birdenbire değişen erkek arkadaşın, sürekli kavgalar.. Sonrasında toplayamadım, seviyordum ama mutsuzdum, ayrılık fikri vardı hep aklımın bir köşesinde. Ama o evlenmek istiyordu, korktum.. Henüz 23 yaşındayım, evlilik için erken, ama 4 yıldır birlikteydik... Emin değildim.
Bunun üstüne, gecen yaz tatilinde 6 yıl önce aşık olduğum, hep zaafım olan çocuğu gördüm yine. Yakınlaştık, öpüştük. Açıldı bana. 4 yıldır beni düşündüğünü, bana çok pis aşık olduğunu, ama sevgilim olduğu için şimdiye kadar söyleyemediğini söyledi. Tanıştığı herkesi benimle karşılaştırdığını, beni takıntı haline getirdiğini söyledi. Beni unutmak için bir kızla çıktığını ama yürütemediğini, başka da kimseyle birlikte olmadığını söyledi. Doğru olduğunu biliyorum. Etkilendim. Mail adreslerimizi aldık. Sonra ben evime, sevgilimin yanına... 2 gün sonra mailleşmeye başladık. Aşık oldum tekrar. Uluslarası bir ilişki beklentim yoktu ama tabi ki sevgilimi aldatmak gibi bir niyetim de yoktu. Başka birine aşık olabiliyorsam, birşeyler yolunda gitmiyor demektir, ilişki giderek ciddiye gidiyor diye düşünüp 3. gün sevgilimden ayrılmak istedim. Çok üzüldü, istemedi, evleri ayırmayı önerdi. Yüzük almış bana, evlenme teklifi etmeyi planlıyormuş Pariste gelecek ay, gösterdi... Dayanamadım, yumuşadım... Kabul ettim evleri ayırıp ayrılmamayı, sonrasında ayrılmak daha kolay olur diye düşündüm, ay sonunda taşınacaktı, 10 gün sonra. Ama o 10 günde mailleri gördü.. Yıkıldı. üzülmesin diye yalan söyledim, sadece bir hoşlanmaydı, başka bir şey değil, görüşmeyi kesecektim, bunalımdayım, heyecan aradım dedim. Inandı, beni affetmek, tekrar birleşmek istedi. Ama ben istemedim, duygularımdan emin olmadığımı ve biraz zaamn istediğimi söyledim. 1 ay boyunca uğraştı beni ikna etmeye, ayaklarıma bile kapandı. Çok üstüme geldi, zaman verelim dedikçe ısrar etti.. İstemedim, tümüyle bitti dedim, onu kendimden soğutmak için elimden geleni yaptım, beni unutsun acı çekmesin diye. Aşıktım çünkü diğerine işte... Sonra başka bir kızla görüşmeye başladı. Kızla görüştüğü ilk ay boyunca beni ikna etmeye çalışmaya devam etti. Bu arada, diğeri 2 kez beni görmeye yanıma geldi. İkinci gelişinden önce geleceğini ayrıldığım sevgilime söyledim, beni aldattığın adamı şimdi benim evime mi getiriyorsun diyerek 2. bir yıkım yaşadı, ve bundan sonra benden uzaklaştı. Diğer görüştüğü kıza yöneldi, onunla çıkmaya başladı, benim yeninin geldiği haftasonu o kıza aşık olduğunu söylemeye başladı.
Güzel değil mi, o mutlu ben mutlu artık, ama öyle değil işte.. İşte bundan sonra kendimi anlayamıyorum sözlük. Ben birlikte zaman geçirdikçe, yıllardır gözümde büyüttüğüm, aklımın bir köşesinde hep olan insanın aslında beklediğim gibi olmadığını farkettim, gittikçe soğudum. Pişmanlık içimi kemirmeye başladı. Eski sevgilime haksızlık ettiğimi düşünmeye başladım. Tamam, içimi yıllardır kemiren bir soru işaretinden kurtuldum bu insanla deneyerek. Eski sevgilimle evlenmek istediğimden emin değildim, o yüzden bir süre ayrı kalmamız iyi oldu benim onu gerçekten sevdiğimi ve istediğimi anlayabilmem için, ama onu tümüyle kaybettim.
Ben bunları farkettiğimde onun yeni ilişkisi 2 haftalıktı henüz. Başlangıçta kızla beni kıskandırmak için birlikte olduğunu, takıldığını, onun sevgilisi olabiliecek seviyede olmadığını söylüyordu.. Benim yeninin geldiğini duyup kızla çıkmaya başladıktan sonraysa aşık olduğunu.. Hala da kızla uyuşmadıkları birçok nokta olduğunu söylüyor. İnanmadım bu yüzden, gidip pişman olduğumu ve bir şans daha istediğimi söylemeye karar verdim. Allak bullak oldu, hiç beklemiyordu, kafası karıştı. 2 hafta boyunca gelgitler yaşadı, sonrasında bana beni istemediğini, affedemeyeceğini ve bu kıza şans vermek istediğini söyledi. Kabullendim, ama gelgitler yaşamaya devam etti, gelip ağladı zaman zaman, beni suçladı, hakaretler etti.. Sürekli tartıştık, kavga ettik.. İlişkimizin bitmesine çok üzüldüğünü, benim herşeyi mahvettiğimi ama beni affetmeyeceğini söyledi. Sonra bir ara bana geri dönmek istediğini söyledi, birleşir gibi olduk... Bu süreç 2 ay sürdü, çok yıpratıcıydı, baya bir depresyona girdim, 7 kilo verdim, sürekli yalvardım filan.. En son beni hala sevdiğini ama o kıza aşık olduğunu, kafasının karışık olduğunu ama duygularından emin olduğunu, ama yaşadıklarımız yüzünden hala mutlu olmadığını söyledi.. Beni affettiğini, ama o kıza karşı olan duyguları yüzünden bana geri dönmeyeceğini söyledi.
Aynı işyerindeyiz hergün birbirimizi görüyoruz, bu çok zor oluyor. Ve bu 3 yıl daha böyle olmak zorunda. Ayrılalı 5 ay oluyor şimdi, onun kızla görüşmeye başlayalı 4 ay, çıkmaya başlayalı 2.5 ay filan. 1 aydır tatiller yüzünden görmüyoruz birbirimizi, ama bu sürede beni birkaç kez aradı, merak ediyormuş ben çok üzüldüğüm için. Eğer bana geri dönmeyecekse aramamasını, bunun beni daha çok üzdüğünü söyledim. Ev arkadaşımı arayıp benim iyi olup olmadığımı soruyormuş sürekli, arkadaşlarıma dönüp dolaşıp beni soruyormuş. Ama o kızdan da şu an ayrılmayı düşünmediğini söylüyormuş. Benim tatilimin bitmesine 2 hafta var daha. Onu çok özledim, 4 yıldır ilk defa bu kadar ayrı kalıyoruz, ve onu geri istediğimden eminim. Gidicem yine ve hergün onu görücem yine işte, kız arkadaşını görücem arada, düşündükçe içim daralıyor.
Pembe dizinin bir özeti işte.. Durum böyle.. Ben kıza aşık filan olduğunu düşünmüyorum, aşık olan biri böyle gelgitler yaşar mı.. veya hala mutsuz olduğunu, içinin acıdığını söyler mi.. Ama sanıyorum beni unutmak istediği için kendini buna inandırmaya çalışıyor. Sizce hala onu geri kazanma olasılığım var mı? Ne yapsam bilemiyorum, kendimi çok kötü hissediyorum, ama her an doğru olanı yapmaya ve dürüst davranmaya çalıştım, onu hiçbir zaman üzmek istemedim.. Bu yüzden bu hale getirdim işleri zaten, biraz olsun stratejik davranabilseydim onun sevgisini tüketmemiş olurdum.. Biraz daha üstüne gidip ilgimi sevgimi göstermeli miyim (ilgiyi sever kendisi), yoksa artık tümüyle uzaklaşıp onu kendi haline mi bırakmalıyım... Yoksa unut artık, bu ilişkiden bir hayır gelmez mi diyorsunuz... Ama şu anda öyle hissediyorum ki, ben artık başka kimseyle yapamam, hayatımın en çok sevebileceğim, en uyumlu olabileceğim insanını kaçırdım bir sürelik ruhsal çöküntü yüzünden... 4 yıllık emeği harcadım... Off duyuru, hayatımda böyle şeyler yazacağımı ummazdım, aşk acısı ne boktan birşeymiş... Bir insan ne kadar aptalca şeyler yapabiliyormuş... 2.5 ayda 5 yıl yaşlandım...
Ergenler gibi gözükmek istemiyorum ama hani insanın dipte olduğu dönemler vardır ya, ilk defa o kadar dipteyim şu anda ve her türlü saçmalığı yapabilirim sanıyorum... Acayip karışık ve boktan bir duruma soktum kendimi. Beni tanımayan tarafsız birilerinin fikrine ihtiyacım var. Okumaya sabrınız varsa size aşk ve entrika yüklü uzun bir hikaye anlatacağım... Şimdiden teşekkür ederim sabrınız için.
En baştan alırsam, yaklaşık 6 yıl önce üniversitenin başında bir çocuğa baya aşık oldum. Açıkça söylemediysem de belli ettim, yüz vermedi. Neyse kapandı gitti, aklımı kurcalamaz oldu, ama hep bir zaafım kaldı çocuğa. Aynı arkadaş ortamındaydık üniversite boyunca, görünce etkileniyordum ne olursa olsun.
Bundan 1 yıl sonra biriyle ilişkiye başladım, aşık oldum 2. kez, ama arada uzaklık vardı (otobüsle 10 saat). O yürütemedi, 1 ay sonra beni terketti, uzaklığı ve 6 ay önce ayrıldığı eski sevgilisini sevmese de hala etkisinde olduğunu, bizim ilişkimizden de erken olmasına rağmen aynısını beklediğini söyleyerek. Bir ilişkiye henüz hazır olmadığını anladığını söyleyerek. Ama ayrıldıktan 4 ay sonra tekrar arayıp birleşmek istediğini söyledi. Başladık tekrar, 2.5 yılı uzaktan, 4 yıl sürdü, son 1.5 yılında birlikte yurtdışındaydık, 1 yıl boyunca birlikte yaşadık. Ama bu beni terketmesi yüzünden genelde hep ilişkiyi sırtlayan, alttan alan, çaba harcayan o oldu. El üstünde tuttu hep beni, şımarttı çok. Ta ki yurtdışına birlikte gidene kadar, orada işler değişti, birden bana soğuk ilgisiz davranmaya başladı, çok sık kavga eder olduk, hemen her gün ağlıyordum filan. Bana sevgisinin azaldığını söylüyordu, ama ayrılamıyorduk da aynı yerde çalıştığımız için. Galiba beni tümüyle elde ettiğini düşündü ve bunun rahatlığıyla böyle davrandı. 1 yıl böyle sürdü, en sonunda artık katlanamayacağımı söyleyip kendisini düzeltmezse hiçbir şeyi umursamayıp ayrılacağımı söyleyince tekrar eskiye döndü. Ama bu 1 yıllık süreç beni baya hırpaladı, yurtdışına gitmişsin yalnızsın, birdenbire değişen erkek arkadaşın, sürekli kavgalar.. Sonrasında toplayamadım, seviyordum ama mutsuzdum, ayrılık fikri vardı hep aklımın bir köşesinde. Ama o evlenmek istiyordu, korktum.. Henüz 23 yaşındayım, evlilik için erken, ama 4 yıldır birlikteydik... Emin değildim.
Bunun üstüne, gecen yaz tatilinde 6 yıl önce aşık olduğum, hep zaafım olan çocuğu gördüm yine. Yakınlaştık, öpüştük. Açıldı bana. 4 yıldır beni düşündüğünü, bana çok pis aşık olduğunu, ama sevgilim olduğu için şimdiye kadar söyleyemediğini söyledi. Tanıştığı herkesi benimle karşılaştırdığını, beni takıntı haline getirdiğini söyledi. Beni unutmak için bir kızla çıktığını ama yürütemediğini, başka da kimseyle birlikte olmadığını söyledi. Doğru olduğunu biliyorum. Etkilendim. Mail adreslerimizi aldık. Sonra ben evime, sevgilimin yanına... 2 gün sonra mailleşmeye başladık. Aşık oldum tekrar. Uluslarası bir ilişki beklentim yoktu ama tabi ki sevgilimi aldatmak gibi bir niyetim de yoktu. Başka birine aşık olabiliyorsam, birşeyler yolunda gitmiyor demektir, ilişki giderek ciddiye gidiyor diye düşünüp 3. gün sevgilimden ayrılmak istedim. Çok üzüldü, istemedi, evleri ayırmayı önerdi. Yüzük almış bana, evlenme teklifi etmeyi planlıyormuş Pariste gelecek ay, gösterdi... Dayanamadım, yumuşadım... Kabul ettim evleri ayırıp ayrılmamayı, sonrasında ayrılmak daha kolay olur diye düşündüm, ay sonunda taşınacaktı, 10 gün sonra. Ama o 10 günde mailleri gördü.. Yıkıldı. üzülmesin diye yalan söyledim, sadece bir hoşlanmaydı, başka bir şey değil, görüşmeyi kesecektim, bunalımdayım, heyecan aradım dedim. Inandı, beni affetmek, tekrar birleşmek istedi. Ama ben istemedim, duygularımdan emin olmadığımı ve biraz zaamn istediğimi söyledim. 1 ay boyunca uğraştı beni ikna etmeye, ayaklarıma bile kapandı. Çok üstüme geldi, zaman verelim dedikçe ısrar etti.. İstemedim, tümüyle bitti dedim, onu kendimden soğutmak için elimden geleni yaptım, beni unutsun acı çekmesin diye. Aşıktım çünkü diğerine işte... Sonra başka bir kızla görüşmeye başladı. Kızla görüştüğü ilk ay boyunca beni ikna etmeye çalışmaya devam etti. Bu arada, diğeri 2 kez beni görmeye yanıma geldi. İkinci gelişinden önce geleceğini ayrıldığım sevgilime söyledim, beni aldattığın adamı şimdi benim evime mi getiriyorsun diyerek 2. bir yıkım yaşadı, ve bundan sonra benden uzaklaştı. Diğer görüştüğü kıza yöneldi, onunla çıkmaya başladı, benim yeninin geldiği haftasonu o kıza aşık olduğunu söylemeye başladı.
Güzel değil mi, o mutlu ben mutlu artık, ama öyle değil işte.. İşte bundan sonra kendimi anlayamıyorum sözlük. Ben birlikte zaman geçirdikçe, yıllardır gözümde büyüttüğüm, aklımın bir köşesinde hep olan insanın aslında beklediğim gibi olmadığını farkettim, gittikçe soğudum. Pişmanlık içimi kemirmeye başladı. Eski sevgilime haksızlık ettiğimi düşünmeye başladım. Tamam, içimi yıllardır kemiren bir soru işaretinden kurtuldum bu insanla deneyerek. Eski sevgilimle evlenmek istediğimden emin değildim, o yüzden bir süre ayrı kalmamız iyi oldu benim onu gerçekten sevdiğimi ve istediğimi anlayabilmem için, ama onu tümüyle kaybettim.
Ben bunları farkettiğimde onun yeni ilişkisi 2 haftalıktı henüz. Başlangıçta kızla beni kıskandırmak için birlikte olduğunu, takıldığını, onun sevgilisi olabiliecek seviyede olmadığını söylüyordu.. Benim yeninin geldiğini duyup kızla çıkmaya başladıktan sonraysa aşık olduğunu.. Hala da kızla uyuşmadıkları birçok nokta olduğunu söylüyor. İnanmadım bu yüzden, gidip pişman olduğumu ve bir şans daha istediğimi söylemeye karar verdim. Allak bullak oldu, hiç beklemiyordu, kafası karıştı. 2 hafta boyunca gelgitler yaşadı, sonrasında bana beni istemediğini, affedemeyeceğini ve bu kıza şans vermek istediğini söyledi. Kabullendim, ama gelgitler yaşamaya devam etti, gelip ağladı zaman zaman, beni suçladı, hakaretler etti.. Sürekli tartıştık, kavga ettik.. İlişkimizin bitmesine çok üzüldüğünü, benim herşeyi mahvettiğimi ama beni affetmeyeceğini söyledi. Sonra bir ara bana geri dönmek istediğini söyledi, birleşir gibi olduk... Bu süreç 2 ay sürdü, çok yıpratıcıydı, baya bir depresyona girdim, 7 kilo verdim, sürekli yalvardım filan.. En son beni hala sevdiğini ama o kıza aşık olduğunu, kafasının karışık olduğunu ama duygularından emin olduğunu, ama yaşadıklarımız yüzünden hala mutlu olmadığını söyledi.. Beni affettiğini, ama o kıza karşı olan duyguları yüzünden bana geri dönmeyeceğini söyledi.
Aynı işyerindeyiz hergün birbirimizi görüyoruz, bu çok zor oluyor. Ve bu 3 yıl daha böyle olmak zorunda. Ayrılalı 5 ay oluyor şimdi, onun kızla görüşmeye başlayalı 4 ay, çıkmaya başlayalı 2.5 ay filan. 1 aydır tatiller yüzünden görmüyoruz birbirimizi, ama bu sürede beni birkaç kez aradı, merak ediyormuş ben çok üzüldüğüm için. Eğer bana geri dönmeyecekse aramamasını, bunun beni daha çok üzdüğünü söyledim. Ev arkadaşımı arayıp benim iyi olup olmadığımı soruyormuş sürekli, arkadaşlarıma dönüp dolaşıp beni soruyormuş. Ama o kızdan da şu an ayrılmayı düşünmediğini söylüyormuş. Benim tatilimin bitmesine 2 hafta var daha. Onu çok özledim, 4 yıldır ilk defa bu kadar ayrı kalıyoruz, ve onu geri istediğimden eminim. Gidicem yine ve hergün onu görücem yine işte, kız arkadaşını görücem arada, düşündükçe içim daralıyor.
Pembe dizinin bir özeti işte.. Durum böyle.. Ben kıza aşık filan olduğunu düşünmüyorum, aşık olan biri böyle gelgitler yaşar mı.. veya hala mutsuz olduğunu, içinin acıdığını söyler mi.. Ama sanıyorum beni unutmak istediği için kendini buna inandırmaya çalışıyor. Sizce hala onu geri kazanma olasılığım var mı? Ne yapsam bilemiyorum, kendimi çok kötü hissediyorum, ama her an doğru olanı yapmaya ve dürüst davranmaya çalıştım, onu hiçbir zaman üzmek istemedim.. Bu yüzden bu hale getirdim işleri zaten, biraz olsun stratejik davranabilseydim onun sevgisini tüketmemiş olurdum.. Biraz daha üstüne gidip ilgimi sevgimi göstermeli miyim (ilgiyi sever kendisi), yoksa artık tümüyle uzaklaşıp onu kendi haline mi bırakmalıyım... Yoksa unut artık, bu ilişkiden bir hayır gelmez mi diyorsunuz... Ama şu anda öyle hissediyorum ki, ben artık başka kimseyle yapamam, hayatımın en çok sevebileceğim, en uyumlu olabileceğim insanını kaçırdım bir sürelik ruhsal çöküntü yüzünden... 4 yıllık emeği harcadım... Off duyuru, hayatımda böyle şeyler yazacağımı ummazdım, aşk acısı ne boktan birşeymiş... Bir insan ne kadar aptalca şeyler yapabiliyormuş... 2.5 ayda 5 yıl yaşlandım...
0
Valla ne diyip eşimle beraber hepsini okuduk ikimizin de düşüncesi aynı müstehak olmuş.
Ya bi insan sevdiğinden soğudu diye başkasına gidermi resmen aldatmışsın kusura bakma ama erkeğin sana ölsem dönmem demesi normal dönmesede olur bence yani güven kavramı sıfırın altında malesef çıkılmaz bir durum.
Ya bi insan sevdiğinden soğudu diye başkasına gidermi resmen aldatmışsın kusura bakma ama erkeğin sana ölsem dönmem demesi normal dönmesede olur bence yani güven kavramı sıfırın altında malesef çıkılmaz bir durum.
0
Hepsini okudum. Iliskiler konusunda acemi oldugum icin tavsiye verecek durumda degilim ama su ana kadar yaptiginiz hareketler bir hata degildi, denemeniz gerekiyordu. Umarim mutlu olursunuz.
0
aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık. james harden gibi hacı. açıkçası ben erkek arkadaşınızın yerinde olsam dönüp size bakmazdım bile ama o ayrı bi insan demek ki.
şimdi bi laf vardır ya alışmış kudurmuştan beterdir diye, bunun ayrımını yapmanız lazım. ona alışmış olduğunuz için onu geri istiyosanız unutun tabii zorlamanıza gerek yok. ki bence öyle, aşık olsa idiniz aldatmazdınız. son olarak:
www.youtube.com
şimdi bi laf vardır ya alışmış kudurmuştan beterdir diye, bunun ayrımını yapmanız lazım. ona alışmış olduğunuz için onu geri istiyosanız unutun tabii zorlamanıza gerek yok. ki bence öyle, aşık olsa idiniz aldatmazdınız. son olarak:
www.youtube.com
0
bazı ilişkiler drama ile beslenir, sizinki de öyle demek ki, şimdi size gelse seviyorum dese 2 gün sonra bir arıza çıkarıp ayrılacaksınız ondan muhtemelen. yepyeni bir sayfa açmak eskisini onarmaktan kolay olmalı.
0
aman sil at hepsini yeni iş ara yeni birini bul. en temizi. çok karışmış işler. yeni ilişkinde de kafan karışırsa başkası yüzünden, önce sevgilinden ayrılmayı unutma.
0
sevgilinin geri dönme olasılığı yok artık. bunu kabullen. dönse bile asla eskisi gibi olmayacaktır. sağlam bir ilişkiniz olmayacak. zaten zamanında da yeterince yara almış bir ilişki. sana neden böyle yaptın demiyorum. hayat o kadar karmaşık ki bazen hatalarımız bizim elimizde bile olmayabiliyor. madem 3 yıl daha aynı iş yerinde çalışma durumunuz var, önce beyninden sil. sen hala bunu yapamamssın. düşün ve mantıklı olanın onu unutmak olduğunu kabul et, sonra kalbinden de silinir.
0
bence de her şeyi sil at. yurt dışıymış, işmiş, 1. sevgiliymiş, 2. sevgiliymiş. tamamen sana bi reset tuşu gerekiyor başka bişey değil.
üstelik daha 23 yaşındasın ve neler yapmışsın öyle. bence bunları yaşanması gerekiyordu diye düşün. ve hatta mutlu ol. ot gibi bi hayat yaşamamışsın en azından her ne kadar üzücü de olsa.
dediğim gibi her şeyi sil, yeni bi hayat kur kendine. kariyerinle ilgili beklentin nedir bilmiyorum ama mesela ben bu kadar şey yaşamış olsam, kalkar giderdim bi ege kasabasında domates biber yetiştirir, akşamları güneş batımında rakımı içerdim, eşim dostumla. hayat budur bence.
üstelik daha 23 yaşındasın ve neler yapmışsın öyle. bence bunları yaşanması gerekiyordu diye düşün. ve hatta mutlu ol. ot gibi bi hayat yaşamamışsın en azından her ne kadar üzücü de olsa.
dediğim gibi her şeyi sil, yeni bi hayat kur kendine. kariyerinle ilgili beklentin nedir bilmiyorum ama mesela ben bu kadar şey yaşamış olsam, kalkar giderdim bi ege kasabasında domates biber yetiştirir, akşamları güneş batımında rakımı içerdim, eşim dostumla. hayat budur bence.
0
isminivermekistemeyenkullaniciiki
look up!
look up!
0
yaktiginiz saate ve bulundugunuz bolgeye gore degisen elektrik fiyatlari nedeniyle bu sorunun cevabi degiskendir.
0
saatte 11 watt? 0.011 kw/saat.
nerede ve hangi saatte yandığına bağlı olarak elektriğin kilovatının kaç para olduğuna bakar sadece. soru "elektriğin kilosu kaça?" ise, google'ın selamı var
nerede ve hangi saatte yandığına bağlı olarak elektriğin kilovatının kaç para olduğuna bakar sadece. soru "elektriğin kilosu kaça?" ise, google'ın selamı var
0
geberix
Dostlar 6-7 sene önce starda bir film vermişlerdi. Adam durup dururken kadına dönüşüyordu. Mağazaya gidip kendine kadın kıyafetleri falan alıyordu. Sevgilisi vardı. Kadına dönüşürken onu yatağa bağlıyordu falan. Tam emin değilim ama 90lardan bir film sanırım. İsmi "doktor"lu bişeydi sanırsam. Hatırl
Dostlar 6-7 sene önce starda bir film vermişlerdi. Adam durup dururken kadına dönüşüyordu. Mağazaya gidip kendine kadın kıyafetleri falan alıyordu. Sevgilisi vardı. Kadına dönüşürken onu yatağa bağlıyordu falan. Tam emin değilim ama 90lardan bir film sanırım. İsmi "doktor"lu bişeydi sanırsam. Hatırlayan var mı böyle bir film?
0
aaa hatırladım evet zartanyanın verdiği cevap doğru ben de izlemiştim bu filmi ama hatırlamıyordum ismini güzel oldu bu :)
0
Ek bilgi; durup dururken değil dna uzerinde yaptıgı bi deneyden dolayı yasıyordu o değişimi. zaten çok eski bir hikaye olan dr.jekyll and mr.hyde 'ın yeniden uyarlanmasıdır. eski versiyonlarını da tavsiye ederim ama eski versiyonlarda kadın yerine yaratıga donusuyordu.
0
Ya işte küçükken izlediğim için bazı sahnelerini hatırlıyorum. Başlarda bir adamla toplantı yaparken mi ne kadına dönüşüyordu ilk. Gözlüklü bir adamla sevişmek için evine gidiyordu, tuvalette erkek oluyordu. Oraları falan hatırlıyorum. Başrolde Blade Runner'dan Sean Young varmış hatta. O zamanlar baya hoşuma gitmişti o kadın :)
0
