hadeoradan
Merhaba,apartman altında bulunan ticari olarak bilinen dükkanda veteriner hekim muayenehanesi olarak hizmet vermek üzere bir muayenehane açılabilir mi? kat mülkiyet kanunun 24. maddesine göre yanlış anlamıyorsam açılamaz deniyor. konu hakkında bilgisi olanlar aydınlatabilir mi?Madde 24 - Anagayrimen
Merhaba,
apartman altında bulunan ticari olarak bilinen dükkanda veteriner hekim muayenehanesi olarak hizmet vermek üzere bir muayenehane açılabilir mi?
kat mülkiyet kanunun 24. maddesine göre yanlış anlamıyorsam açılamaz deniyor. konu hakkında bilgisi olanlar aydınlatabilir mi?
Madde 24 - Anagayrimenkulün, kütükte mesken, iş veya ticaret yeri olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde hastane, dispanser, klinik, poliklinik, ecza laboratuvarı gibi müesseseler kurulamaz; kat maliklerinin buna aykırı sözleşmeleri hükümsüzdür; dispanser, klinik, poliklinik niteliğinde olmayan muayenehaneler bu hükmün dışındadır.
apartman altında bulunan ticari olarak bilinen dükkanda veteriner hekim muayenehanesi olarak hizmet vermek üzere bir muayenehane açılabilir mi?
kat mülkiyet kanunun 24. maddesine göre yanlış anlamıyorsam açılamaz deniyor. konu hakkında bilgisi olanlar aydınlatabilir mi?
Madde 24 - Anagayrimenkulün, kütükte mesken, iş veya ticaret yeri olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde hastane, dispanser, klinik, poliklinik, ecza laboratuvarı gibi müesseseler kurulamaz; kat maliklerinin buna aykırı sözleşmeleri hükümsüzdür; dispanser, klinik, poliklinik niteliğinde olmayan muayenehaneler bu hükmün dışındadır.
0
Her biri yasa dışı iş yapmıyorsa eğer, bildiğim bütün veterinerler apartman altı dükkânlarda iş yapıyor.
Paylaştığınız maddede veterinerlerle ilgili bir şey yok bence, hayvanlar yasada "mal" sayıldığından veteriner klinikleri de en fazla "dispanser, klinik, poliklinik niteliğinde olmayan muayenehaneler" dahilinde olmalı.
Paylaştığınız maddede veterinerlerle ilgili bir şey yok bence, hayvanlar yasada "mal" sayıldığından veteriner klinikleri de en fazla "dispanser, klinik, poliklinik niteliğinde olmayan muayenehaneler" dahilinde olmalı.
0
Bugüne kadar gördüğüm bütün Aile sağlığı merkezleri ve bütün veterinerler Apartman altında.
Hüküm çok açık ama bir yerinden delinebiliyor olmalı.
Hüküm çok açık ama bir yerinden delinebiliyor olmalı.
0
Tapu siciline tescil ettirilirken bina adına işlenen kat mülkiyet sözleşmesinde bu konu ile ilgili ekstra bir madde yok ise genel hükümlere tabi olur .
Genel hükümler için muyanene için farklı poliklinik için farklıdır.
www.resmigazete.gov.tr
İşin hinliği cinliği nasıl bilemem ama bende evlerin altında veteriner görüyorum.
Belki genel hükümlere tabii olmamak için farklı faaliyet alanları göstererek ruhsatlandırıyorlardır.
Genel hükümler için muyanene için farklı poliklinik için farklıdır.
www.resmigazete.gov.tr
İşin hinliği cinliği nasıl bilemem ama bende evlerin altında veteriner görüyorum.
Belki genel hükümlere tabii olmamak için farklı faaliyet alanları göstererek ruhsatlandırıyorlardır.
0
5996 sayılı kanunda şöyle bir madde (11) var:
(2) Birinci fıkra kapsamındaki muayenehane, klinik ve polikliniklerin açılması için yalnızca veteriner hekimlere onay verilir.
(3) Bu maddenin uygulanması ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelik ile belirlenir.
tvhb.org.tr
Şuradaki Veteriner hekim muayenehane ve poliklinik yönetmeliğinde dükkan, apartman altı vs ile ilgili hiç madde yok.
(2) Birinci fıkra kapsamındaki muayenehane, klinik ve polikliniklerin açılması için yalnızca veteriner hekimlere onay verilir.
(3) Bu maddenin uygulanması ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelik ile belirlenir.
tvhb.org.tr
Şuradaki Veteriner hekim muayenehane ve poliklinik yönetmeliğinde dükkan, apartman altı vs ile ilgili hiç madde yok.
0
dapda
6 Şubat depremini Adana'da yaşadım, yaşadığım mahalle yıkımın ve ağır hasarli binaların en çok olduğu mahalle. Bizim binada çatlaklar var ama durumu net değil, bilgim yok ağır ya da az/orta hasarli. Neyse 6 Şubat sabah 9, ben sırtımda çanta üstümde pijama, enkaz ve ağır hasarlı binaların arasında ma
6 Şubat depremini Adana'da yaşadım, yaşadığım mahalle yıkımın ve ağır hasarli binaların en çok olduğu mahalle. Bizim binada çatlaklar var ama durumu net değil, bilgim yok ağır ya da az/orta hasarli. Neyse 6 Şubat sabah 9, ben sırtımda çanta üstümde pijama, enkaz ve ağır hasarlı binaların arasında mahallemi geziyorum. Bu arada 30 kusur yaşındayım, 20 kusur yaşında, Ankara'da yaşayan bir arkadasimla depremle ilgili yazistik, mahallemi, sokagimizdaki yıkılan binalari gösterdim. yazistiktan sonra bana Ikea'dan aldığı nevresimlerin fotosunu attı wp'dan, ben de 'derdini' yazdım ve bu mesajıma çok bozulduğunu bügun söyledi. Ben o mesajimla ona çok duygusuz birisi gibi olduğunu hissettirmisim ve çok olumsuz etkilemisim, benimle konuşmayi, iletişimi kesmeyi düşünmüş.
Şimdi size de sorayım dedim, ben mi haksizim yoksa o mu? Ben o durumdayken bana atılan nevresim fotoğrafları sonrası hafif ve kibar dille tepkimi gösterdim sadece ama arkadaşıma göre onun yaptığı çok normal ve ben onu kırmisim..
Şimdi size de sorayım dedim, ben mi haksizim yoksa o mu? Ben o durumdayken bana atılan nevresim fotoğrafları sonrası hafif ve kibar dille tepkimi gösterdim sadece ama arkadaşıma göre onun yaptığı çok normal ve ben onu kırmisim..
0
En hafif tabiriyle arkadaşın haksız daha ağırlarını uygun olmaz diye yazmıyorum, iletişimi kesmesi senin yararına olur, lütfen kessin.
0
çok kısa yazıştık demişsin. o kısa yazışmada deprem bölgesinde olduğundan ve etraftaki yıkımdan bahsettiysen çok net haklısın. eğer "burada da deprem oldu işte" falan yazdıysan karşı taraf konunun ciddiyetini tam anlayamamış olabilir, saat 9'da belki yataktan kalkıp haberleri, sosyal medyadaki görüntüleri görmeden direkt seninle iletişime geçmiş olabilir. yine de en azından daha sonrasında keşke fotoları atmasaydım demesi gerekirdi, seni suçlaması her türlü saçma.
0
yeniden gecmis olsun. durumun ne kadar ciddi oldugu ilk saatlerde pek anlasilmamisti sanki diye hatirliyorum (ya da benim hafizam ilk saatleri silmeyi tercih de etmis olabilir, kusura bakmayin eger oyleyse)
bozulmasi ve iletisimi kesmeyi dusunmesi afedersiniz ama tamamen ergenlik, dusuncesizlik, cocukluk, duygusuzluk, adina artik ne derseniz. cok olumsuz hissettiyse belki biraz kendine gelir, iyi olmus. kafasini ellerinin arasina alip "hmm cok hakli, tamamen bir gerizekaliyim ben" demeyip, "bozuldum" diyebiliyorsa zaten siz kesin iletisimi.
6 subattan beri kimse normal degil ama kendisi "bozulmus"!!!
anladigim siz erkek o ise kadin tarafi. birakin gidin, ilgi istemis, hem de o gun.
bozulmasi ve iletisimi kesmeyi dusunmesi afedersiniz ama tamamen ergenlik, dusuncesizlik, cocukluk, duygusuzluk, adina artik ne derseniz. cok olumsuz hissettiyse belki biraz kendine gelir, iyi olmus. kafasini ellerinin arasina alip "hmm cok hakli, tamamen bir gerizekaliyim ben" demeyip, "bozuldum" diyebiliyorsa zaten siz kesin iletisimi.
6 subattan beri kimse normal degil ama kendisi "bozulmus"!!!
anladigim siz erkek o ise kadin tarafi. birakin gidin, ilgi istemis, hem de o gun.
0
Arkadasin (??) hasta bir narsist. Keske daha once iletisimi kesseymis. Uzak durman akil ve ruh sagligin icin iyi.
Bu arada o kisi disinda kaybettigin her sey icin sabirlar ve kolayliklar dilerim.
Bu arada o kisi disinda kaybettigin her sey icin sabirlar ve kolayliklar dilerim.
0
"mahallemi, sokagimizdaki yıkılan binalari gösterdim" diyorsunuz, durumun ciddiyetini nereye kadar anlamamış olabilir? Hiç anlamasa komşularının evi yıkılan insana yine nevresim fotoğrafı atılmaz. Ki biz o sabah altıda "Türkiye'de deprem olmuş, iyi misiniz" diye yurt dışından gelen telefonla uyandık, uyanır uyanmaz telefonu eline alıp iki dakika internete/haberlere/sosyal medyaya bakan birinin durumu anlayıp dehşete düşmemesi mümkün değildi. Şuursuz ve münasebetsizin tekiymiş "arkadaş".
@alperz +1
@alperz +1
0
Hatalı olduğu konuda özür dilemek yerine odak kaydırıp kendini kötü hissettiren kişi olmakla suçluyor.
Hemen ilişki kesilmeli böyle büyük bir olayla bunu yapan adama
Hemen ilişki kesilmeli böyle büyük bir olayla bunu yapan adama
0
o gün tüm gösterdiklerinize rağmen şok yaşamış ve anlamamış olsun. bugün, görüntüleri görmeyen mi kaldı? "haklı mı, haksız mı?"dansa bu arkadaşınız bu yorumları yaparken siz neler hissediyorsunuz, buna bakın derim. Tekrar geçmiş olsun.
0
Sen haksızsın. Çünkü böyle bir insanla görüşmeyi o andan sonra zaten senin kesmen lazımdı.
0
Psikolojide bir adı vardır illa ama kendi yaptığı yanlışı kabullenmek yerine seni suçlayarak kendini iyi, seni kötü hissettiriyor.
Aman aman uzak dur böyle duygusuz, manipülatif birinden.
Aman aman uzak dur böyle duygusuz, manipülatif birinden.
0
Depremi Mersin'de yaşadım, etrafımda hiç yıkılmış bina yoktu. Şu an bir arkadaşım o sabah attığım herhangi bir mesaj için en ufak bir sitem ederse o an itibariyle arkadaşlık vasfı sona erer. Sizin konu hakkında şüpheye düşmenizi anlıyorum. İnsan o felaketin içindeyken "acaba ben mi abartıyorum" diyor. Oradan ayrılana kadar -sizinkinin yanında hiç kötü bir şey yaşamamış olmama rağmen- öyle düşündüm. Ama bugün net düşüncem, çok ağır konuşur arkadaşlığı öyle keserdim. Kuru kuru da değil yani.
0
Mahalle yanarken saçlarını taradığını gözümüze sokan kişinin arkadaşlığına hiç gerek yok. O kadar derdinizin arasında bir de bu saçmalığı kendinize dert edinmeyin rica ederim.
0
Amazon müşteri hizmetleriyle görüşüyordum deprem sonrası. Ürünün rengi başka geldi falan diye anlatıyorum. Neyse bağlantı çok kötü. Dedim niye? “Kusura bakmayın deprem bölgesinden çalışıyorum belki ondandır” dedi müşteri temsilcisi. İlgisi olabilir olmayabilir bilmiyorum ama “sizi de bununla meşgul etmek istemezdim” dedim. Özür diledim hatta. Sonra o da “yok üzülmeyin bizim de kafamız dağılıyor” falan dedi. Bunu niye anlatıyorum. Kendi meselem inanılmaz saçma geldi sürdüremedim o konuşmayı.
Sizin “arkadaş”ınızın nevresim fotoğrafı gönderip üstüne trip atması konusunda söyleyecek başka bir şey bulamadım. Depremin ilk saatlerinde de belliydi durumun ciddiyeti bu arada.
Sizin “arkadaş”ınızın nevresim fotoğrafı gönderip üstüne trip atması konusunda söyleyecek başka bir şey bulamadım. Depremin ilk saatlerinde de belliydi durumun ciddiyeti bu arada.
0
uzun zamandır böyle kaliteli saçmalık düşmemişti buraya.
insan haksız yere kınadığını yaşamadan ölmezmiş ilkesinin verdiği yetkiye dayanarak, bir gün onun da dünyası başına yıkıldığı an birisinin attığı nevresim takımı fotoğraflarına bayıldım tarzı yorum yapmadığı için defterden silineceğini söyleyip engellenilir.
insan haksız yere kınadığını yaşamadan ölmezmiş ilkesinin verdiği yetkiye dayanarak, bir gün onun da dünyası başına yıkıldığı an birisinin attığı nevresim takımı fotoğraflarına bayıldım tarzı yorum yapmadığı için defterden silineceğini söyleyip engellenilir.
0
%100 haksız.
Sadece orada olup bunu yaşadığın için değil uzakta olup haberlerde görmüş ve buna çok üzülmüş de olabilirdin konuyla ilgili yaşadığın duyguyu paylaştıktan sonra böyle gelmesi doğru değil bence.
Böyle düşünen bir de utanmadan bu düşüncesini bu şekilde dile getiren insanla arkadaşlığa devam etsen ne olacak ki.
Çok geçmiş olsun.
Sadece orada olup bunu yaşadığın için değil uzakta olup haberlerde görmüş ve buna çok üzülmüş de olabilirdin konuyla ilgili yaşadığın duyguyu paylaştıktan sonra böyle gelmesi doğru değil bence.
Böyle düşünen bir de utanmadan bu düşüncesini bu şekilde dile getiren insanla arkadaşlığa devam etsen ne olacak ki.
Çok geçmiş olsun.
0
semaforo de medianoche
karabiberi ve kaya tuzunu direkt yemeğin üstünde öğüterek döktüğümüz bu güzide gereçlerden eve nereden alındaysa birkaç ay içinde bozuldu, öğütmez oldu. kalitelisinden alayım diye paşabahçe'ye baktım orada yok. başka nerden alabilirim düzgün bozulmayacak bir tane.
karabiberi ve kaya tuzunu direkt yemeğin üstünde öğüterek döktüğümüz bu güzide gereçlerden eve nereden alındaysa birkaç ay içinde bozuldu, öğütmez oldu. kalitelisinden alayım diye paşabahçe'ye baktım orada yok. başka nerden alabilirim düzgün bozulmayacak bir tane.
0
bu işin en iyisi peugeot marka değirmenlerdir.
ek bilgi olarak direkt yemeğin üzerinde öğütmek, değirmenin üzerinde şu an adı aklıma gelmeyen zararlı bir bakteri üremesine yol açıyor, bir küçük kaseye öğütüp öyle yemeğe atmak öneriliyor.
ek bilgi olarak direkt yemeğin üzerinde öğütmek, değirmenin üzerinde şu an adı aklıma gelmeyen zararlı bir bakteri üremesine yol açıyor, bir küçük kaseye öğütüp öyle yemeğe atmak öneriliyor.
0
yillardir ikeadan aldigimi kullaniyorum. sekil olarak cok cekici degil ama iyi calisiyor
0
hknty
esmer biriyim. denizde çok vakit geçirdiğim için zamanında biraz daha da yandım. pek açık renkli giysiler giymiyorum. esmer tenli bir erkek açık renkli gömlek vs. giymeli mi? nasıl duruyor sizce? ben koyu renkli giyiyorum genelde. bir tane gömlek denedim krem renli gibi. fena durmadı. ama daha açık
esmer biriyim. denizde çok vakit geçirdiğim için zamanında biraz daha da yandım. pek açık renkli giysiler giymiyorum. esmer tenli bir erkek açık renkli gömlek vs. giymeli mi? nasıl duruyor sizce? ben koyu renkli giyiyorum genelde. bir tane gömlek denedim krem renli gibi. fena durmadı. ama daha açık yeşil bir tişört denedim rahatsız oldum. evet beyaz tene zaafım var.
body positivty yapmayın lütfen ne düşündüğünüzü merak ediyorum.
body positivty yapmayın lütfen ne düşündüğünüzü merak ediyorum.
0
acik tonlar kesinlikle iyi. yazin zaten cok siyah giyinmek bayagi kotu duruyor. begenmediginiz yesil mihtemelen tonundan dolayi sevmediniz yeni gecis yapacaginiz icin bol bol deneme yapmalisiniz
0
çok yanmış olmaktan rahatsızım aslında. o yüzden koyu tonlar, ya da orta tonlarda mavi-yeşil falan giyiyorum mesela. krem renkli bir gömlek giymiyorum. öyle pek de kavruk italyan erkekleri gibi olmuyorum çünkü :d
0
Koyu tene açık renk giysi +1
Keten ve bej dışındaki renkleri parlak değil de pastel, solgun renkler seçerseniz daha çok beğenebilirsiniz.
Keten ve bej dışındaki renkleri parlak değil de pastel, solgun renkler seçerseniz daha çok beğenebilirsiniz.
0
sacrilegious
Bi film var, belki 10 sene önce izlemişimdir ve hakkında neredeyse hiçbi şey hatırlamıyorum ve gece gece aklıma takıldı. 1-Yabancı2-Siyah beyaz(eski bir film değil çekim siyah beyaz)3-Emin değilim ama bir kadının bunalımları anlatılıyordu4-Köprüde geçen bir sahnesi vardı5-Kadının beyaz elbise giydiğ
Bi film var, belki 10 sene önce izlemişimdir ve hakkında neredeyse hiçbi şey hatırlamıyorum ve gece gece aklıma takıldı.
1-Yabancı
2-Siyah beyaz(eski bir film değil çekim siyah beyaz)
3-Emin değilim ama bir kadının bunalımları anlatılıyordu
4-Köprüde geçen bir sahnesi vardı
5-Kadının beyaz elbise giydiği bir sahne vardı (olmayadabilir)
6-Amerika’da geçiyordu(yne emin değilim)
Hadi bakalım buyrun hangi film bu?
Nasıl bulacaksak…
Teşekkürler
1-Yabancı
2-Siyah beyaz(eski bir film değil çekim siyah beyaz)
3-Emin değilim ama bir kadının bunalımları anlatılıyordu
4-Köprüde geçen bir sahnesi vardı
5-Kadının beyaz elbise giydiği bir sahne vardı (olmayadabilir)
6-Amerika’da geçiyordu(yne emin değilim)
Hadi bakalım buyrun hangi film bu?
Nasıl bulacaksak…
Teşekkürler
0
Köprü sahnesi, hikayenin bir kadın ekseninde dönmesi ve siyah-beyaz olması bana da Angel-A'yı hatırlattı.
0
in vino veritas
muthis bir kahve kulturum olmamakla birlikte degisik aromalar buldugumda denemeyi seviyorum. duz filtre kahve de icsem de sut kopuguyle filan olmasini cogunlukla tercih ediyorum. bir suredir gozum kahve makinelerinde, her konuda oldugu gibi philips'in makineleri dikkatimi cekiyor. ornegin su linktek
muthis bir kahve kulturum olmamakla birlikte degisik aromalar buldugumda denemeyi seviyorum. duz filtre kahve de icsem de sut kopuguyle filan olmasini cogunlukla tercih ediyorum. bir suredir gozum kahve makinelerinde, her konuda oldugu gibi philips'in makineleri dikkatimi cekiyor. ornegin su linkteki arkadas "asiri paraya kiy gel beni al" diyor :)
amzn.eu
ama gercekte buna ihtiyacim var mi emin degilim. daha dusuk modelleri de var yorumlara bakinca muhtemelen ayni islevlere sahipler ama bunun birkac ekstra ciciligi var bu parayi etmesine sebep olan.
ozetle, bunu, bunun alt modellerini veya farkli model kahve makinelerini kullanan var mi? tavsiye eder misiniz? neye dikkat etmeli? son olarak kahve ve sut harici ek bir gideri oluyor mu bu cihazlarin? atiyorum 100 seferde bir filtre degisimi vs. vs.?
amzn.eu
ama gercekte buna ihtiyacim var mi emin degilim. daha dusuk modelleri de var yorumlara bakinca muhtemelen ayni islevlere sahipler ama bunun birkac ekstra ciciligi var bu parayi etmesine sebep olan.
ozetle, bunu, bunun alt modellerini veya farkli model kahve makinelerini kullanan var mi? tavsiye eder misiniz? neye dikkat etmeli? son olarak kahve ve sut harici ek bir gideri oluyor mu bu cihazlarin? atiyorum 100 seferde bir filtre degisimi vs. vs.?
0
mesela o sut haznesi arti fiyat, ama alip boyle 1 ay sonra hevesin gecince genelde o hazneyi kullanmiyorsun, temizlemesi falan bir yerden sonra sikici geliyor. ama ben ugrasirim o hazneyi de kulanirim diyorsan al.
-----
benim makine, belirli bir kullanimdan sonra kirec temizleme moduna geciyor. onun icin icine su ve ozel bir sivi ekliyorum. tek masrafi o, ama o da cok bir sey degil.
-----
benim makine, belirli bir kullanimdan sonra kirec temizleme moduna geciyor. onun icin icine su ve ozel bir sivi ekliyorum. tek masrafi o, ama o da cok bir sey degil.
0
tam olarak almayı düşündüğünüz cihazı 1.5 seneden fazladır kullanıyorum. biz çok memnunuz her gün içtiğimiz için.
bundan önce kapsüllü makinemiz vardı tchibo kapsülle çekirdek kahve bence tat olarak çok farkediyor.
filtre içinde daha değiştirmedik biz hala %40 gösteriyor filtre kullanılırlığını. zaten filtrenin süresi dolduğunda da makine kullanımıyla alakalı bir sıkıntı yaratmıyor kahve tadında değişim olabileceği öngörülüyor.
bundan önce kapsüllü makinemiz vardı tchibo kapsülle çekirdek kahve bence tat olarak çok farkediyor.
filtre içinde daha değiştirmedik biz hala %40 gösteriyor filtre kullanılırlığını. zaten filtrenin süresi dolduğunda da makine kullanımıyla alakalı bir sıkıntı yaratmıyor kahve tadında değişim olabileceği öngörülüyor.
0
Bende şu var.
Melitta Caffeo Barista TS Smart Tam Otomatik Kahve Makinesi
amzn.eu
Telefondan istediğin gibi kahve yapıyorsun. Hazır recipe ler var ya da zevkine göre ayarını shotını ayarlıyorsun.
Melitta Caffeo Barista TS Smart Tam Otomatik Kahve Makinesi
amzn.eu
Telefondan istediğin gibi kahve yapıyorsun. Hazır recipe ler var ya da zevkine göre ayarını shotını ayarlıyorsun.
0
www.amazon.com.tr
Sütlü kahve sevmeyen iki insan olarak bu makineden çok memnunuz. Arada misafir gelince süt köpürtücüyle oynamayı da seviyoruz ama her gün kullanmak temizlemek zor gelebilir belki.
Sütlü kahve sevmeyen iki insan olarak bu makineden çok memnunuz. Arada misafir gelince süt köpürtücüyle oynamayı da seviyoruz ama her gün kullanmak temizlemek zor gelebilir belki.
0
@kobuzchu kiz, peki benim linkteki makineyle yapilabilip sizinkiyle yapilamayan pek bisi yok gibi anladim ama sizin bir yorumunuz olur muydu? aradaki farka degecek bir sey var mi sizce?
0
www.amazon.com.tr
Ben bu makineyi kullanıyorum, baktım şimdi Aralık ayında almışım.
Hala ilk zamanlardaki gibi aşkla kullanıyorum.
Ben çok fazla sütlü tüketmediğim için çok sıkıntı yaşamıyorum ama içindeki mekanik dışında her parçasını makinede yıkayabiliyorsun bu yüzden temizliğine o kadar takılma derim.
Sizin attığınızın sanırım ekstra özellikleri, kişiye özel profil oluşturması, daha fazla çeşitte kahve yapması ve rengiyle led ekranıyla insana daha cazip gelmesi. Ben bile bir videoda reklamı yapıldığında keşke bundan alsaydım diyorum ama ihtiyacım olan ekstra bir özelliği yok bakıldığında :)
Bizim çok çeşitli kahve zevklerimiz yok atıyorum ben sürekli americano içerim bazen normal kahve içerim nadiren de sütlü çeşitlerden birini tercih ederim.
Bu yüzden bizim ev için idealdi bu hepimiz çok memnunuz.
Ekstra giderler temizleme tableti aldım ben altılı satılıyor yılda iki kez tabletli temizlemek gerekiyormuş böyle bakınca altılı tablet uzun süre gidiyor ama bu markanın servisinde çalışan bir arkadaş ona bile gerek yok demişti ben bir daha almayacağım bu yüzden, haftalık bakımlarını yaptığın zaman bir sorun çıkmaz bence.
Ben öneririm çok güzel bir makine.
Ben bu makineyi kullanıyorum, baktım şimdi Aralık ayında almışım.
Hala ilk zamanlardaki gibi aşkla kullanıyorum.
Ben çok fazla sütlü tüketmediğim için çok sıkıntı yaşamıyorum ama içindeki mekanik dışında her parçasını makinede yıkayabiliyorsun bu yüzden temizliğine o kadar takılma derim.
Sizin attığınızın sanırım ekstra özellikleri, kişiye özel profil oluşturması, daha fazla çeşitte kahve yapması ve rengiyle led ekranıyla insana daha cazip gelmesi. Ben bile bir videoda reklamı yapıldığında keşke bundan alsaydım diyorum ama ihtiyacım olan ekstra bir özelliği yok bakıldığında :)
Bizim çok çeşitli kahve zevklerimiz yok atıyorum ben sürekli americano içerim bazen normal kahve içerim nadiren de sütlü çeşitlerden birini tercih ederim.
Bu yüzden bizim ev için idealdi bu hepimiz çok memnunuz.
Ekstra giderler temizleme tableti aldım ben altılı satılıyor yılda iki kez tabletli temizlemek gerekiyormuş böyle bakınca altılı tablet uzun süre gidiyor ama bu markanın servisinde çalışan bir arkadaş ona bile gerek yok demişti ben bir daha almayacağım bu yüzden, haftalık bakımlarını yaptığın zaman bir sorun çıkmaz bence.
Ben öneririm çok güzel bir makine.
0
Sizin linkteki makine macchiato'yu, cappucino'yu otomatik yapıyor, benimkinde sütün oranını, köpürtmek gerekiyorsa onu vs kendiniz hallediyorsunuz. Makine bakarken biz sizinki gibi makineleri direkt eledik çünkü hiç kullanmayacağımızı biliyorduk. @Dağcı'nın makinesi de aynı şekilde, süt haznesi bize lazım değildi.
Sonuçta bu makinelerin hepsi aynı espressoyu yapıyor, sizinkinde sütü makine ısıtıp/köpürtüp ekliyor. Sürekli latte/macchiato falan içiyorsanız, bütçeniz de varsa sizin için daha pratik olabilir.
Ek olarak, bahsedilen kalsiyum temizleme tabletleri uzun süre götürdüğü için zaten ekonomik, biz ona da üşendiğimizden limon tuzuyla temizlik yapıyoruz. (Philips'in temizlik tabletleri sitrik asit bazlı. O yüzden tablet yerine sirke kullanmamak gerekiyor ama limon tuzu sorun değil.)
Sonuçta bu makinelerin hepsi aynı espressoyu yapıyor, sizinkinde sütü makine ısıtıp/köpürtüp ekliyor. Sürekli latte/macchiato falan içiyorsanız, bütçeniz de varsa sizin için daha pratik olabilir.
Ek olarak, bahsedilen kalsiyum temizleme tabletleri uzun süre götürdüğü için zaten ekonomik, biz ona da üşendiğimizden limon tuzuyla temizlik yapıyoruz. (Philips'in temizlik tabletleri sitrik asit bazlı. O yüzden tablet yerine sirke kullanmamak gerekiyor ama limon tuzu sorun değil.)
0
winston insani
Merhabalar1+1 bir eviniz var ve siz bunu kiraya vereceksiniz. 2. el eşya alarak (1 baza, 1 yatak, 1 koltuk ve beyaz eşya) evi kiraya vermek ile, evi eşyasız kiraya vermek arasında aylık kaç tl olmalı ki evi eşyalı olarak kiraya vermek daha mantıklı olsun?Bir de kiracı eşyalara zarar verirse? Kira sö
Merhabalar
1+1 bir eviniz var ve siz bunu kiraya vereceksiniz. 2. el eşya alarak (1 baza, 1 yatak, 1 koltuk ve beyaz eşya) evi kiraya vermek ile, evi eşyasız kiraya vermek arasında aylık kaç tl olmalı ki evi eşyalı olarak kiraya vermek daha mantıklı olsun?
Bir de kiracı eşyalara zarar verirse? Kira sözleşmesi beni ne kadar korur bu durumda hukuki olarak?
Veya aramızda daha önce evi eşyalı kiraya verip iyi/kötü deneyimleri olan varsa paylaşabilir mi?
1+1 bir eviniz var ve siz bunu kiraya vereceksiniz. 2. el eşya alarak (1 baza, 1 yatak, 1 koltuk ve beyaz eşya) evi kiraya vermek ile, evi eşyasız kiraya vermek arasında aylık kaç tl olmalı ki evi eşyalı olarak kiraya vermek daha mantıklı olsun?
Bir de kiracı eşyalara zarar verirse? Kira sözleşmesi beni ne kadar korur bu durumda hukuki olarak?
Veya aramızda daha önce evi eşyalı kiraya verip iyi/kötü deneyimleri olan varsa paylaşabilir mi?
0
İlk soruya cevabım yok.
İkinci soruya cevabım: depozito
Eşyalı ev için normalden fazla (2-3 kira kadar?) depozito alıp bunu direkt dövize çevirerek saklayabilirsiniz ya da direkt döviz depozito alırsınız (ama bu sefer gerekirse döviz olarak geri vermeniz gerekir) ve zararı depozitodan karşılarsınız.
İkinci soruya cevabım: depozito
Eşyalı ev için normalden fazla (2-3 kira kadar?) depozito alıp bunu direkt dövize çevirerek saklayabilirsiniz ya da direkt döviz depozito alırsınız (ama bu sefer gerekirse döviz olarak geri vermeniz gerekir) ve zararı depozitodan karşılarsınız.
0
En mantıklısı sahibinden üzerinden benzer evler eşyalı/eşyasız kacdan gidiyor diye araştırma yapmak.
0
Öyle bir evim şuna kirada. Hatta eşyalarım istikbalden falan alınma tertemiz. Artık buraya kesin yerleştim diyerekten evi düzmüştüm. Neyse kiracı ile yaklaşık 30binlik bir senet anlaşması yaptık eşyalar için. Çünkü artık hiç bir depozito bir ev eşyasının zararını karşılamıyor. Depozitoyu da bir kira aldım o da faturaları ödemezse diye.
Eşyalı ile eşyasız ciddi fark ediyor acıkcası yani benim bulunduğum şehirde bin tl makas var diyeyim o da en fazla hani
Eşyalı ile eşyasız ciddi fark ediyor acıkcası yani benim bulunduğum şehirde bin tl makas var diyeyim o da en fazla hani
0
gozo
bu cinsel yolla bulaşır mı kişinin kendisi ile ilgili mi sadece
bu cinsel yolla bulaşır mı kişinin kendisi ile ilgili mi sadece
0
merkezlab.erciyes.edu.tr
Normal flora: Alınan örnekte normalde olması gereken mikroorganizmalardan başka üreme olmadığını göstermektedir.
Yani bulaşan bir şey yok, idrar örneğindeki bakteri florası normal, olması gerektiği gibi.
Normal flora: Alınan örnekte normalde olması gereken mikroorganizmalardan başka üreme olmadığını göstermektedir.
Yani bulaşan bir şey yok, idrar örneğindeki bakteri florası normal, olması gerektiği gibi.
0
bulaşır ama her şeyin olduğu gibi bunların fazlası zarar.
her insanın vücudunun içinde ve dışında kendi florası bulunur ve insanların herbirinde farklılık gösterir genelde tehlike arz etmez bunlarla uyumlu bir şekilde yaşamaya devam ederiz fakat aşırı kontrolsüz çoğalacak ortam olursa o da çok nadir durumlarda ancak o zaman hastalık yaparlar.
kısaca endişe edilecek bir durum yok. cybh içerisinde bulunmuyor bu bakteriler.
her insanın vücudunun içinde ve dışında kendi florası bulunur ve insanların herbirinde farklılık gösterir genelde tehlike arz etmez bunlarla uyumlu bir şekilde yaşamaya devam ederiz fakat aşırı kontrolsüz çoğalacak ortam olursa o da çok nadir durumlarda ancak o zaman hastalık yaparlar.
kısaca endişe edilecek bir durum yok. cybh içerisinde bulunmuyor bu bakteriler.
0
idrarda florasında bulunan normal bakteriler üremiş işte. bulaşıcak bi şey yok yani, karşındaki kişide de var o normal flora bakterilerinden.
0
idrar sterildir, yani hiçbir mikrop içermez. yani normal flora diye bir şeyi yoktur. Bu işte bir yanlışlık var. Laboratuvar doktoruna/sorumlusuna 'idrarda normal flora ne demek? İdrarda normalde hangi mikroorganizmalar mevcuttur?' diye sorun, uyanırlar mevzuya.
0
sassot
ne kadar mümkün?son seçimden sonra hayatımın hayal kırıklığını yaşadım. duygusal biri olduğum için 2 gündür 4 saat falan uyudum üzüntüden hiçbir şey yapamıyorum.
ne kadar mümkün?
son seçimden sonra hayatımın hayal kırıklığını yaşadım. duygusal biri olduğum için 2 gündür 4 saat falan uyudum üzüntüden hiçbir şey yapamıyorum.
son seçimden sonra hayatımın hayal kırıklığını yaşadım. duygusal biri olduğum için 2 gündür 4 saat falan uyudum üzüntüden hiçbir şey yapamıyorum.
0
maalesef türkiye'de mümkün değil. ancak değiştiremeyeceğiniz şeyler için kendinizi yıpratmayın yapacak bir şey yok. size iyi gelecek bir uğraş varsa onla ilgilenin.
0
biraz düşününce siyasetle ilgilenmemek değil ilgilenmek daha zor aslında. yıllardır ilgilenmiyorum. oy günü gidip görevimi yapıyorum sadece. onun dışında düz bir yaşantım var. haftanın 5 günü evde veya iş yerinde spor yapmaya çalışıyorum. arta kalan vakitte (artık ne kadar kalırsa) izlenecek binlerce kaliteli dizi film, gidilecek yüzlerce kaliteli tiyatro, konser vb aktivite var. new york şehir merkezinde bir insan her akşam farklı bir restaurantta yemek yemek istese, gittiği yere bir daha gitmese, hepsini bitirebilmek için 50 yıla sahip olması gerekiyormuş. ki hayat akıyor, yenileri açılmaya devam ediyor. düşününce korkunç. güzel çoğu şeyi yaşayamadan öleceğiz.
0
Uzaklaşmak mümkün. Haberleri izlemiyorum, sürekli siyasi paylaşım yapan arkadaşlarımı sessize alıyorum. Çok büyük bir şey olursa her yerde karşıma çıkıyor ve öğreniyorum zaten. Merak ettiğim bir şey varsa açıp okuyup kapatıyorum. Siyaseti deli gibi takip eden arkadaşlarım adını bile duymadığım birilerinin yaptığı saçmalıklardan bahsederken "hıhı evet" diye kafamı sallayarak dinliyorum, sonra unutuyorum. Haber okumayı bırakalı akıl sağlığım yerine geldi, kesinlikle tavsiye ederim.
Ufak bir Avrupa ülkesi olsak, ABD'de eyalet seçimi olsa da adayların vaatleri, geçmişleri, eğitimleri önemli olsa takip edeyim, kimmiş, bana ne vadediyormuş öğreneyim. E burada onun da anlamı yok? Elimizdeki mal belli, alıcı belli. Zaten tarafsız haberci yok, siyasi meylimiz ne yöndeyse o tarafın haberlerini takip ediyoruz ama (şimdi çok insanı kızdıracağım) Sözcü okuruyla Yeni Akit okuru birbirinin aynısı. Aktivist AKP teyzesiyle CHP teyzesi birbirinin aynısı. Hepimiz kendi çevremizi çoğunluk sanıyoruz, Türkiye'nin geri kalanını hem unutuyoruz hem düşman saymaya başlıyoruz. Seçimden önce arkadaşlarım KK yüzde 51,5 mi alacak 52,2 mi, 53'ü geçer mi yoksa 50,3'te mi kalacak diye bahis açarken yüzde elliyi geçemez dediğim için bozuluyorlardı. Ülke bu. Biri ölmüş gibi karalar bağlamanın faydası yok. (Oh, içimi dökesim varmış.)
Twitter'ı kapatın, silin. Hiç haber sayfası/siyasetçi takip etmeseniz de sürekli önünüze düşüyor.
Instagram'da Facebook'ta haber sayfalarını, siyasi içerik paylaşanları, sosyal medya cengaverlerini takipten çıkın, hiç olmadı sessize alın.
Dizi izleyin, kitap okuyun, puzzle çözün, canınız haber istedikçe gidip bir bardak su için. Sigarayı bırakır gibi davranın diyorum galiba, evet. Kendinizi zorlaya zorlaya uzaklaşın.
İki hafta sonra da gidip oyunuzu verin, yapacak başka bir şey yok şu an.
Ufak bir Avrupa ülkesi olsak, ABD'de eyalet seçimi olsa da adayların vaatleri, geçmişleri, eğitimleri önemli olsa takip edeyim, kimmiş, bana ne vadediyormuş öğreneyim. E burada onun da anlamı yok? Elimizdeki mal belli, alıcı belli. Zaten tarafsız haberci yok, siyasi meylimiz ne yöndeyse o tarafın haberlerini takip ediyoruz ama (şimdi çok insanı kızdıracağım) Sözcü okuruyla Yeni Akit okuru birbirinin aynısı. Aktivist AKP teyzesiyle CHP teyzesi birbirinin aynısı. Hepimiz kendi çevremizi çoğunluk sanıyoruz, Türkiye'nin geri kalanını hem unutuyoruz hem düşman saymaya başlıyoruz. Seçimden önce arkadaşlarım KK yüzde 51,5 mi alacak 52,2 mi, 53'ü geçer mi yoksa 50,3'te mi kalacak diye bahis açarken yüzde elliyi geçemez dediğim için bozuluyorlardı. Ülke bu. Biri ölmüş gibi karalar bağlamanın faydası yok. (Oh, içimi dökesim varmış.)
Twitter'ı kapatın, silin. Hiç haber sayfası/siyasetçi takip etmeseniz de sürekli önünüze düşüyor.
Instagram'da Facebook'ta haber sayfalarını, siyasi içerik paylaşanları, sosyal medya cengaverlerini takipten çıkın, hiç olmadı sessize alın.
Dizi izleyin, kitap okuyun, puzzle çözün, canınız haber istedikçe gidip bir bardak su için. Sigarayı bırakır gibi davranın diyorum galiba, evet. Kendinizi zorlaya zorlaya uzaklaşın.
İki hafta sonra da gidip oyunuzu verin, yapacak başka bir şey yok şu an.
0
türkiyede sürekli kutuplaştırıcı dil var. göçmen, cemaat,kürt vb ana maddeler olduğu sürece uzak kalma şansın yok. durduğun yerde terörist vb tarz sıfatlara maruz kalınca sende ister istemez dahil oluyorsun.
0
-televizyon izlemiyorum
-gazete okumuyorum
-^^yani ozetle haber takip etmiyorum
-eksisozluk'e girmiyorum (bu cok onemli)
-yakin dostlarimla zaten siyaset konusmuyoruz cunku hepimizin fikri ortak, ekstra farkli bir durum yok
-benimle siyaset konusmaya calisan baska insanlara evet haklisin abi diyorum
bu sayede hicbir seyi kafaya takmiyorum zira ben bu ulkeden 20 sene once umudu kesmistim zaten. hicbir sey sasirtmiyor beni
-gazete okumuyorum
-^^yani ozetle haber takip etmiyorum
-eksisozluk'e girmiyorum (bu cok onemli)
-yakin dostlarimla zaten siyaset konusmuyoruz cunku hepimizin fikri ortak, ekstra farkli bir durum yok
-benimle siyaset konusmaya calisan baska insanlara evet haklisin abi diyorum
bu sayede hicbir seyi kafaya takmiyorum zira ben bu ulkeden 20 sene once umudu kesmistim zaten. hicbir sey sasirtmiyor beni
0
Bizimki gibi ülkelerin kaderi bu. Siyasetil yaşantımızı direkt etkiliyor. Kafa dağıtmak için TV açsan aynı adamlar senelerdir beyni yıkıyor. Diziler aynı.
0
Ara sıra detoks yapıyorum. Twitter ve sözlükten hatta haberlerden uzak kalarak. Ama yerine bir şey koyman lazım. Takip etmek daha zor +1
0
Tablo kötü görünebilir ama zaten senelerdir bu buhranı yaşıyoruz; üzülme, kahrolma planlarımızı 2 hafta daha ertelememiz lazım. 2.tur referandum dinamiğinde gerçekleşecek, yalnızca 2 aday. 'Hangisini seçeceğim' den çok 'Hangisini seçmeyeceğim' algısı hakim olacak. Çevremizden ikna edebildiğimiz kadar insanı ikna etmemiz ve yine müşahit olmamız gerekiyor. Ha sonra duruma göre yine kahrolabiliriz, daha ne kadar kahrolacaksak.
0
Abi bu böyle Avrupa'da falan oluyor. Bak Fransa'da en son ne zaman haber izledim, macron ne yapıyor falan ne benim ne eşimin haberi var çünkü siyasetin hayata etkisi az. Çünkü kimse 15 yaşında kızlar evlenebilir vs diye konuşmuyor.
Türkiye böyle değil. Türkiye zaten siyasetin boslanmamasi sebebiyle böyle biraz. Aman abi akp de olsa chp de olsa ayni diye diye geldi işte. Bu noktada siyasetten kaçmak zor oluyor çünkü alınan her karar insanın hayatini ciddi etkileyebiliyor ve bunu engelleyecek hiçbir kurum yok. Yarın sassot'u dövme şenliği deseler koruyacak bir merci yok.
Keşke, ben misal türk futbolu için de böyle diyorum. Keşke yaşadığım yerin yerel takımına gönül kaptirsam bira sosisli ile Maç izleyip gelsem diye ama bağımlı gibi kaldık türk futbolunu dandik hakemler, yabancı sınırı, bilmem kaç yıldız goygoylarina. Coğrafya kader işte.
Türkiye böyle değil. Türkiye zaten siyasetin boslanmamasi sebebiyle böyle biraz. Aman abi akp de olsa chp de olsa ayni diye diye geldi işte. Bu noktada siyasetten kaçmak zor oluyor çünkü alınan her karar insanın hayatini ciddi etkileyebiliyor ve bunu engelleyecek hiçbir kurum yok. Yarın sassot'u dövme şenliği deseler koruyacak bir merci yok.
Keşke, ben misal türk futbolu için de böyle diyorum. Keşke yaşadığım yerin yerel takımına gönül kaptirsam bira sosisli ile Maç izleyip gelsem diye ama bağımlı gibi kaldık türk futbolunu dandik hakemler, yabancı sınırı, bilmem kaç yıldız goygoylarina. Coğrafya kader işte.
0
siyaset yetmez. bu ulkede ruh ve akil sagligini korumak istiyorsan 3 seyden uzak duracaksin.
1. siyaset
2. ekonomi
3. din
ben yaklasik 5 yildir boyleyim. kim benle bu konulari konussa yada muhabbet acsa sessiz kaliyor yada uzaklisiyorum. sosyal medyada, basinda cikan cildirtici haberlerden, trendlerden, taglerden uzak duruyorum. ha buyuk bir dezavantaji da var bu durumun.
bir sekilde boyle bir muhabbetin icinde durmaya mecbur kalinca orasi sana zindan oluyor.
1. siyaset
2. ekonomi
3. din
ben yaklasik 5 yildir boyleyim. kim benle bu konulari konussa yada muhabbet acsa sessiz kaliyor yada uzaklisiyorum. sosyal medyada, basinda cikan cildirtici haberlerden, trendlerden, taglerden uzak duruyorum. ha buyuk bir dezavantaji da var bu durumun.
bir sekilde boyle bir muhabbetin icinde durmaya mecbur kalinca orasi sana zindan oluyor.
0
Ben son 6-7 senedir çok çok uzaktan takip ediiyorum. Seçimlerimin herhangi bir şeyi değiştirmediğini ve değiştirmeyeceğini kabullendikten sonra şu dünyadaki sınırlı zamanımı koca bir grup gerizekalının buhranları ile başa çıkmaya, onları anlamaya çalışmaya vermek yerine kendime ve yakınlarıma adamayı daha anlamlı buluyorum. Seçime yakın biraz takip etmeye başlarım, seçim günü gider oyumu kullanırım, onun dışında mümkün olduğu kadar uzak dururum. Evden çalışıyor olmamın ve çoçuk sahibi olmaanın da etkisi var.
Twitter, ekşi sözlük, yerel medya kanalları, televizyon kanalları hayatımda yok. Dünya gündemini genelde reddit üzerinden takip ediyorum. Akşam bir şey izliyorsak zaten %95 yabancı içerik. Babam ara sıra linkler atıyor. Cevap vermiyorum. Yüzyüze konuşurken konu açılırsa da fazla sürdürmüyorum.
Twitter, ekşi sözlük, yerel medya kanalları, televizyon kanalları hayatımda yok. Dünya gündemini genelde reddit üzerinden takip ediyorum. Akşam bir şey izliyorsak zaten %95 yabancı içerik. Babam ara sıra linkler atıyor. Cevap vermiyorum. Yüzyüze konuşurken konu açılırsa da fazla sürdürmüyorum.
0
Sosyal medya kullanmıyordum zaten uzun süredir. Ekşiyi de bıraktım seçim sonrasında. Bir şeyler okuyayım dersem masal kitabım var yanımda kısa bir masal okuyorum. blog yazmaya başladım, Onunla ilgileniyorum. İş yerindeki siyaset geyiğinden de müzik dinleyerek uzak duruyorum. 1 oy kadar sözüm varsa fazla konuşmaya ve düşünmeye de gerek yok diyor ve işime bakıyorum
0
Arkadaşlar, seçimden seçime gidip oy verip sonra da açtığınız şarap eşliğinde fox tv'den seçim takip ederek bu sistemi değiştiremezsiniz. Eğer bu şekilde mümkün olsaydı emin olun şimdiye 50 kere değişmişti. Ama maalesef Norveç'te yaşamıyoruz. Siyasetle ilgilenmezseniz, nefret ettiğiniz siyasilerin sizleri mahkum ettiği hayatı yaşamak zorunda kalırsınız.
Siyaset ve politakadan uzaklaşmak değil, tam tersi çok daha fazla aktif ve içinde olmak gerekiyor. Sadece oy atmak değil, aktif siyasetin bir parçası olmak, sandıkları beklemek, daha sonra da bu sistemi değiştirmek için siyasi faaliyetlere dahil olmak gerekiyor. Çünkü mutsuzluğunuzun sebebi olan partiler bunu fazlasıyla yapıyorlar. En az onlar kadar aktif olmadığınız, en az onlar kadar örgütlü olmadığınız sürece, onların size çizdiği sınırların içerisinde yaşamaktan başka şansınız kalmaz maalesef.
Evet üzüldük, moreller bozuldu ama artık tüm bunları geride bırakıp elimizden geleni, yapabileceğimizi yapma zamanı. Küsmek, boş vermek kendimizi kapatmak bu seçimleri kazanmamıza yardım etmeyecek. Çünkü karşınızdakiler küsmeyecek, boş bırakmayacak, vaz geçmeyecek. Yine her sandığın başında 5 kişiyle hazır olacaklar.
Birilerinin sorunları bizim adımıza halletmesini beklemeyin. Yapamıyorlar, edemiyorlar diye beddua edince oylar artışa geçmiyor. Herkesin elini taşın altına koyması gerek. Bunu yapamam diyorsanız sonuç belli. Maalesef Türkiye simülasyonunda yaşamak kolay değil. Keşke sadece oy verip hayatımıza devam edebilseydik ama maalesef gerçekler bunlar.
Siyaset ve politakadan uzaklaşmak değil, tam tersi çok daha fazla aktif ve içinde olmak gerekiyor. Sadece oy atmak değil, aktif siyasetin bir parçası olmak, sandıkları beklemek, daha sonra da bu sistemi değiştirmek için siyasi faaliyetlere dahil olmak gerekiyor. Çünkü mutsuzluğunuzun sebebi olan partiler bunu fazlasıyla yapıyorlar. En az onlar kadar aktif olmadığınız, en az onlar kadar örgütlü olmadığınız sürece, onların size çizdiği sınırların içerisinde yaşamaktan başka şansınız kalmaz maalesef.
Evet üzüldük, moreller bozuldu ama artık tüm bunları geride bırakıp elimizden geleni, yapabileceğimizi yapma zamanı. Küsmek, boş vermek kendimizi kapatmak bu seçimleri kazanmamıza yardım etmeyecek. Çünkü karşınızdakiler küsmeyecek, boş bırakmayacak, vaz geçmeyecek. Yine her sandığın başında 5 kişiyle hazır olacaklar.
Birilerinin sorunları bizim adımıza halletmesini beklemeyin. Yapamıyorlar, edemiyorlar diye beddua edince oylar artışa geçmiyor. Herkesin elini taşın altına koyması gerek. Bunu yapamam diyorsanız sonuç belli. Maalesef Türkiye simülasyonunda yaşamak kolay değil. Keşke sadece oy verip hayatımıza devam edebilseydik ama maalesef gerçekler bunlar.
0
morca
Son kullanma tarihi 7 gün geçmiş kedi ödül çubuğu verilir mi? Çok ciddi bir soruna sebep olmaz diye düşünüyorum ama bilemedim.
Son kullanma tarihi 7 gün geçmiş kedi ödül çubuğu verilir mi? Çok ciddi bir soruna sebep olmaz diye düşünüyorum ama bilemedim.
0
Köpek olsa temkinli yaklaşırdım da, bişeyi bozulmuş olsa kedi kendi yemez zaten. O yüzden verin, yiyorsa sorun olmaz diyorum. Zaten bu STK'lar öneri oluyor genelde, öyle çok katı kurallar da değiller.
0
"bozulmuş olsa yemez" diye verdiğimiz et ürününü yiyen kedinin ishaliyle bir hafta uğraştığımız için biliyorum, bazı kediler doğal seleksiyona kurban olmaya daha meyilli. Çok güvenmeyin.
Ama bir haftadan bir şey olmaz, ben olsam yediririm. Kapalı paketse 1-2 ay daha gideri vardır sayıyorum.
Ama bir haftadan bir şey olmaz, ben olsam yediririm. Kapalı paketse 1-2 ay daha gideri vardır sayıyorum.
0
Mcfly
Selamlar, Espressoya giriş seviyesinde delonghi ecp 31.21 var bende ancak artık kaliteli çekirdeklerde yeterince krema ve tad alamadığımı hissediyorum. Yani çok ince çekim yapsam makina zorlanıyor kalın çeksem espressoya benzemiyor.Bütçem Gaggia’ya çıkabilir sizce deger mi bu yükseltme ?
Selamlar,
Espressoya giriş seviyesinde delonghi ecp 31.21 var bende ancak artık kaliteli çekirdeklerde yeterince krema ve tad alamadığımı hissediyorum. Yani çok ince çekim yapsam makina zorlanıyor kalın çeksem espressoya benzemiyor.
Bütçem Gaggia’ya çıkabilir sizce deger mi bu yükseltme ?
Espressoya giriş seviyesinde delonghi ecp 31.21 var bende ancak artık kaliteli çekirdeklerde yeterince krema ve tad alamadığımı hissediyorum. Yani çok ince çekim yapsam makina zorlanıyor kalın çeksem espressoya benzemiyor.
Bütçem Gaggia’ya çıkabilir sizce deger mi bu yükseltme ?
0
Gaggia çok iyi makineler yapıyor. Yalnız biz espresso makinesi bakarken öğrendik ki Gaggia'yı Philips satın almış, Philips makinelerin içinde Gaggia motoru, aksamı var. Burada daha önce sorulan espresso makinesi sorularına denk geldikçe Philips övüyorum ben, evdeki makineden çok memnunuz.
* Bu dediğim otomatik espresso makinesi için, Philips markasıyla manuel makine çıkarıyorlar mı bilmiyorum.
* Bu dediğim otomatik espresso makinesi için, Philips markasıyla manuel makine çıkarıyorlar mı bilmiyorum.
0
sassot
İkisinde de teklif yok ama gelecek gibi, olumlu geçtiğini düşünüyorum görüşmelerin.`1.iş ;`çalışma saatleri ; haftanın 6 günü 10-19 arası. 1 buçuk saat mola. pazar günü tatilmaaş: 11 bin tlortam ; evden home ofis çalışıcam, yol derdi yok. şahıs şirketi. direkt patrona bağlıyım. start-up şirketi yeni
İkisinde de teklif yok ama gelecek gibi, olumlu geçtiğini düşünüyorum görüşmelerin.
1.iş ;
çalışma saatleri ; haftanın 6 günü 10-19 arası. 1 buçuk saat mola. pazar günü tatil
maaş: 11 bin tl
ortam ; evden home ofis çalışıcam, yol derdi yok. şahıs şirketi. direkt patrona bağlıyım. start-up şirketi yeni kurulmuş. 5-6 kişi çalışıyor, herkesin görevi farklı.
2.iş ;
çalışma saatleri : haftanın 5 günü 9-17.30 arası. 1 saat mola. cumartesi pazar tatil. şirkete gidip çalışıcam işe gitmek için 7.30 da kalkıp 8 de evden çıkmam gerek. 17.30'da çıktığımda da 1 saatte evde olurum.
maaş : 10 bin tl
ortam: şirket ortamı. kurumsal bir yer. bir ekip var o ekiple birlikte çalışacağım. 20 senelik şirket.
1.iş ;
çalışma saatleri ; haftanın 6 günü 10-19 arası. 1 buçuk saat mola. pazar günü tatil
maaş: 11 bin tl
ortam ; evden home ofis çalışıcam, yol derdi yok. şahıs şirketi. direkt patrona bağlıyım. start-up şirketi yeni kurulmuş. 5-6 kişi çalışıyor, herkesin görevi farklı.
2.iş ;
çalışma saatleri : haftanın 5 günü 9-17.30 arası. 1 saat mola. cumartesi pazar tatil. şirkete gidip çalışıcam işe gitmek için 7.30 da kalkıp 8 de evden çıkmam gerek. 17.30'da çıktığımda da 1 saatte evde olurum.
maaş : 10 bin tl
ortam: şirket ortamı. kurumsal bir yer. bir ekip var o ekiple birlikte çalışacağım. 20 senelik şirket.
0
Ben 2'yi seçerdim. 1000 lira daha fazla kazanmak için değmez bence 6 gün çalışmaya. Ayrıca homeoffice çalışmaya da eksi olarak bakıyorum. Yaşam alanının ve iş yerinin ayrı yerlerde olması taraftarıyım.
0
Startupların işi, aciliyeti, stresi bitmez... Eğer gelecek vaadeden bir şeyse, orta-uzun vadede büyüyen bir şirketin önemli bir çalışanı olacağını düşünüyorsan idare edebilir. Öyle bir durum yoksa ben de ikinciyi seçerdim.
0
2 diyorum ben de. Ofise gittiğinde bişeyler öğrenebilme ihtimalin daha yüksek. 1.sinde olur da kimse senle ilgilenmezse (ki yüksek ihtimal) çok zorlanırsın.
0
vizivozo
Nedir? Yaşlı bir kişi belgesel seyretmeyi seviyor.Evinde uydu alıcı var. TRT belgesel gibi kanallardan bıkmış durumda. Evde internet yok halihazırda.
Nedir?
Yaşlı bir kişi belgesel seyretmeyi seviyor.
Evinde uydu alıcı var.
TRT belgesel gibi kanallardan bıkmış durumda.
Evde internet yok halihazırda.
Yaşlı bir kişi belgesel seyretmeyi seviyor.
Evinde uydu alıcı var.
TRT belgesel gibi kanallardan bıkmış durumda.
Evde internet yok halihazırda.
0
TV eğer usb bellekten video oynatıyorsa, belleğe bol bol belgesel yükleyip sıkılınca yenilerini yüklemek olabilir.
0
Binada kablo tv kutusu varsa internetsiz tv paketi alınabilir. 45-60 liraya iş görecek paketler var.
www.turksatkablo.com.tr Nat Geo kanalları ve Discovery vs
www.turksatkablo.com.tr yukarıdakine ek yedi tane daha belgesel kanalı
www.turksatkablo.com.tr Nat Geo kanalları ve Discovery vs
www.turksatkablo.com.tr yukarıdakine ek yedi tane daha belgesel kanalı
0
dusunemedim
Yakın zamanda yapan var mı? Expatrio ve Fintibayı gördüm.Swift ile aktarınca hemen para hemen hesaba geçiyor mu?Bir de Swift'i Türkiye'de hangi bankadan başlattınız?Daha önce Yapı Kredi'den ufak bir miktar aktarmaya çalışmıştım ama bir türlü karşı tarafa geçmemişti ondan sormak istedim.
Yakın zamanda yapan var mı? Expatrio ve Fintibayı gördüm.
Swift ile aktarınca hemen para hemen hesaba geçiyor mu?
Bir de Swift'i Türkiye'de hangi bankadan başlattınız?
Daha önce Yapı Kredi'den ufak bir miktar aktarmaya çalışmıştım ama bir türlü karşı tarafa geçmemişti ondan sormak istedim.
Swift ile aktarınca hemen para hemen hesaba geçiyor mu?
Bir de Swift'i Türkiye'de hangi bankadan başlattınız?
Daha önce Yapı Kredi'den ufak bir miktar aktarmaya çalışmıştım ama bir türlü karşı tarafa geçmemişti ondan sormak istedim.
0
Ben bu yaz akbank'la sorunsuz gönderdim. Ne kadar sürede gecti emin degilim ama uzun sürmemisti.
0
hangi bankaya kullandiginiz önemli. uluslararasi bir para transferi yaptiginizda (diyelim ki yapikredi), o para sizin gönderdiğiniz bankaya degil yapikredinin anlaşmalı olduğu bankaya, oradan onun anlaşmalı olduğu bankaya, oradan da istediğiniz bankaya gider. bu silsile ne kadar kısa olursa para transferi o kadar hızlı olur. bu sebeple garanti ya da teb gibi uluslararasi bankaların türkiye şubelerini kullanmanız ya da yurtdisinda çok şubesi bulunan ziraat ya da isbankasini tercih etmenizi öneririm.
0
Geçen hafta YapıKredi ile yaptık aynı akşam geçti.
Fakat seçim yaptırıyor aynı gün mü gitsin, 1-2 gün valörlü mü gitsin vs. seçiyorsun ona göre ücret çıkıyor.(standart olarak 2 gün sonra giden çıkmıştı bana) Öğlene kadar yapıp aynı gün gitsini seçersen özellikle ABD'ye falan aynı gün veya hemen bi sonraki gün gitmiş oluyor çünkü buradan para çıktığında orada bankalar açılmamış oluyor vs.
Sen mesela öğlen 2'den sonra gönderip aynı gün gitsin desen bile öbür güne kalıyor olabilir. O tür şeylere dikkat etmek lazım.
Fakat seçim yaptırıyor aynı gün mü gitsin, 1-2 gün valörlü mü gitsin vs. seçiyorsun ona göre ücret çıkıyor.(standart olarak 2 gün sonra giden çıkmıştı bana) Öğlene kadar yapıp aynı gün gitsini seçersen özellikle ABD'ye falan aynı gün veya hemen bi sonraki gün gitmiş oluyor çünkü buradan para çıktığında orada bankalar açılmamış oluyor vs.
Sen mesela öğlen 2'den sonra gönderip aynı gün gitsin desen bile öbür güne kalıyor olabilir. O tür şeylere dikkat etmek lazım.
0
buff
Kulağım, şu kıvrım kısımları falan dar, dolayısıyla normal kulaklıklar kulağımı aşırı acıtıyor hatta bazıları sığmıyor.Mutlaka bu dertten muzdarip bisuru insan vardır. Daha ufak kulaklık öneriniz var mıdır?
Kulağım, şu kıvrım kısımları falan dar, dolayısıyla normal kulaklıklar kulağımı aşırı acıtıyor hatta bazıları sığmıyor.
Mutlaka bu dertten muzdarip bisuru insan vardır.
Daha ufak kulaklık öneriniz var mıdır?
Mutlaka bu dertten muzdarip bisuru insan vardır.
Daha ufak kulaklık öneriniz var mıdır?
0
ben de samsung galaxy buds 2 almayı düşünüyorum bu yüzden, dışarıda kalan plastik kısım özellikle ergonomik ve rahat diyorlar tabi yine de kişisel bir durum
0
www.trendyol.com
Bende bu var, denediğim diğer kablosuz kulaklıklardan daha küçük ve rahat ama yine de uzun süre kullanmak rahatsız ediyor, dönüp dolaşıp kablolu kulaklığımı kullanıyorum yine.
Bende bu var, denediğim diğer kablosuz kulaklıklardan daha küçük ve rahat ama yine de uzun süre kullanmak rahatsız ediyor, dönüp dolaşıp kablolu kulaklığımı kullanıyorum yine.
0
put it in your appropriate place
Gittiğim belli başlı yerler var. İşte Thales, Black House, Irish Pub gibi. Kadıköy'ü sevsem de çoğu mekan gözümde vasat geliyor. Kendi halinde, 2 bira içeyim, tek kadeh kafi diyebileceğimiz neler var?
Gittiğim belli başlı yerler var. İşte Thales, Black House, Irish Pub gibi. Kadıköy'ü sevsem de çoğu mekan gözümde vasat geliyor. Kendi halinde, 2 bira içeyim, tek kadeh kafi diyebileceğimiz neler var?
0
ejderha kuyrugunun ucunda yanan ates
Henüz ismini bilmediğim bir aparat.https://www.trendyol.com/alsade/kore-stil-retro-sopa-firkete-el-yapimi-emaye-toka-p-140977291Japon topuz tokası, firkete, saç çubuğu, saç iğnesi vs. değişik isimler gördüm ama asıl ismine ulaşamadım.Sorum ismi de değil zaten, bu tarz ürün çeşitlerini nerede bulabil
Henüz ismini bilmediğim bir aparat.
www.trendyol.com
Japon topuz tokası, firkete, saç çubuğu, saç iğnesi vs. değişik isimler gördüm ama asıl ismine ulaşamadım.
Sorum ismi de değil zaten, bu tarz ürün çeşitlerini nerede bulabilirim ? İnternetten baktıklarım ya çok süslü ya da yurt dışından geliyor. Sade, basit bir modelini bulmak istiyorum.
www.trendyol.com
Japon topuz tokası, firkete, saç çubuğu, saç iğnesi vs. değişik isimler gördüm ama asıl ismine ulaşamadım.
Sorum ismi de değil zaten, bu tarz ürün çeşitlerini nerede bulabilirim ? İnternetten baktıklarım ya çok süslü ya da yurt dışından geliyor. Sade, basit bir modelini bulmak istiyorum.
0
Eskiden her tuhafiyecide, bijuteride bol bol olurdu, hatta düz kısa chopstickler de kullanırdım.
0
iddaaci
Merhaba, kıtır kıtır ağza gelen elma mı armut mu kestiremediğim, bu ikisi olsa kararırdı dediğim, haşlanmış mı acaba diye merak ettiğim meyve nedir? Derdini… butonu olarak x kullanabilirsiniz :)
Merhaba, kıtır kıtır ağza gelen elma mı armut mu kestiremediğim, bu ikisi olsa kararırdı dediğim, haşlanmış mı acaba diye merak ettiğim meyve nedir?
Derdini… butonu olarak x kullanabilirsiniz :)
Derdini… butonu olarak x kullanabilirsiniz :)
0
limonlayınca kararmıyorlar, ama pek yaş pasta içinde kullanılmazlar. ananas olabilir
0
Deveci armuduydu galiba adı sert bir armut türü vardı. O armuttur büyük ihtimalle diye düşünüyorum.
Edit: yazmayı unutmuşum ama ananas zaten sarı olmuyor mu? Başlıkta beyaz meyve diye sorulmuş ordan eledim ben ananası
Edit: yazmayı unutmuşum ama ananas zaten sarı olmuyor mu? Başlıkta beyaz meyve diye sorulmuş ordan eledim ben ananası
0
kesinlikle ananas değil, hep çok şekerli değil hem de ananas gibi lif lif değil. Kütür kütür. Ya elma ya armut ama çıkaramadım.
0
ben de ananas olduğunu düşünmüyorum.
ve evet, duyurunun takipçisi olacağım çünkü daha dün yedik ve yine ağzıma bundan geldi .d
ananas hem kıvam olarak da daha yumuş yumuş olmuyor mu elma, armut gibi meyvelere göre?
ve evet, duyurunun takipçisi olacağım çünkü daha dün yedik ve yine ağzıma bundan geldi .d
ananas hem kıvam olarak da daha yumuş yumuş olmuyor mu elma, armut gibi meyvelere göre?
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
Az önce Spotify'ın karışık listesini dinlerken dünyaca ünlü müzik grubumuzun Moğollar'ın seslendirdiği, sözleri Can Yücel'in olduğu iddia edilen ama bir yandan da "yok efendim Can Yücel'in değil aslında Elif Şebnem Akal'a ait bu şarkının sözleri bi araştırın kardeşim her şey de Can Yücel'in olamaz k
Az önce Spotify'ın karışık listesini dinlerken dünyaca ünlü müzik grubumuzun Moğollar'ın seslendirdiği, sözleri Can Yücel'in olduğu iddia edilen ama bir yandan da "yok efendim Can Yücel'in değil aslında Elif Şebnem Akal'a ait bu şarkının sözleri bi araştırın kardeşim her şey de Can Yücel'in olamaz ki" şeklinde tartışmalara neden olan "Çaya Kaç Şeker" isimli şarkıya denk geldim, uzun zaman sonra tekrar dinleyince eski bir dostla karşılaşmışım gibi mutlu oldum ne yalan söyleyeyim birkaç defa da dinledim üst üste ama son dinlememde aniden bir farkındalık hasıl oldu bir uyanış o uhrevi dünyadan bir çıkış bi bi şeyler oldu. Nedenini açıklayayım ama önce sizden şarkı sözlerini bir bütün olarak okuyup son dörtlüğe özellikle dikkat etmenizi istirham edeceğim:
Yanlızlığa dayanırım da, bir başınalığa asla
Yanlızlığa dayanırım da, bir başınalığa asla
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka, baka
Bir dost göz arayışıyla, saat tıkırtısıyla
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka, baka
Bir dost göz arayışıyla, saat tıkırtısıyla
Korkmam, geçinip gideriz biz mutlulukla
Ama "Günün aydın, akşamın iyi olsun" diyen biri olmalı
Korkmam, geçinip gideriz biz mutlulukla
Ama "Günün aydın, akşamın iyi olsun" diyen biri olmalı
Bir telefon sesi çalmalı ara sıra da olsa kulağımda
Yoksa, zor değil, hiç zor değil, demli çayı bardakta
Karıştırıp bir başına yudumlamak doyasıya
Ama "Çaya kaç şeker alırsın?" diye bir ses sormalı ya
Yani evet güzel vokal güzel gitar riff'leri sözler beste aslında her şey çok güzel ama bir anda "Ama 'Çaya kaç şeker alırsın?' diye bir ses sormalı ya" kısmına geldiğimde hiç istemesem de bir aydınlanma yaşadım. Yani bir insan onca yılını birlikte geçirdiği birlikte yaşlandığı can yoldaşının kaç şekerli çay içtiğini bilmez mi ya? Yani alelade bir söz olsa hadi olur ya deyip geçeceğim ama şarkı bu cümle üstüne kurulmuş, en vurucu kısmı bu, şarkının ismi olmuş ya daha ne olsun, bana mantıksız geldi bu durum. Yani son ana kadar her şey süper giderken birden böyle söyleyince ben bir anda soğudum şarkıdan dinleyemez oldum ve bu beni biraz incitti. Yani 30 sene boyunca herkes birbirine "çaya kaç şeker alırsın" diye mi sordu yani bir kere sorarsın iki kere sorarsın, hadi üç defa sor yani 10 defa sor ama 30 sene de sorulmaz ki bu soru bence.
Şimdi bunları yazarken "karşı taraf Alzheimer hastası da sürekli unutuyor mu acaba kaç şekerli çay içildiğini" gibi bir teori geliştirdim böyle düşününce mantıklı geldi ama bunun dışında bir anlamı varsa mantıksız gibi şarkının böyle bir cümle üstüne kurulması çünkü çok mantıksız bir söz. Sizce nedir? Teşekkür ederim.
Şarkı: www.youtube.com
Yanlızlığa dayanırım da, bir başınalığa asla
Yanlızlığa dayanırım da, bir başınalığa asla
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka, baka
Bir dost göz arayışıyla, saat tıkırtısıyla
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka, baka
Bir dost göz arayışıyla, saat tıkırtısıyla
Korkmam, geçinip gideriz biz mutlulukla
Ama "Günün aydın, akşamın iyi olsun" diyen biri olmalı
Korkmam, geçinip gideriz biz mutlulukla
Ama "Günün aydın, akşamın iyi olsun" diyen biri olmalı
Bir telefon sesi çalmalı ara sıra da olsa kulağımda
Yoksa, zor değil, hiç zor değil, demli çayı bardakta
Karıştırıp bir başına yudumlamak doyasıya
Ama "Çaya kaç şeker alırsın?" diye bir ses sormalı ya
Yani evet güzel vokal güzel gitar riff'leri sözler beste aslında her şey çok güzel ama bir anda "Ama 'Çaya kaç şeker alırsın?' diye bir ses sormalı ya" kısmına geldiğimde hiç istemesem de bir aydınlanma yaşadım. Yani bir insan onca yılını birlikte geçirdiği birlikte yaşlandığı can yoldaşının kaç şekerli çay içtiğini bilmez mi ya? Yani alelade bir söz olsa hadi olur ya deyip geçeceğim ama şarkı bu cümle üstüne kurulmuş, en vurucu kısmı bu, şarkının ismi olmuş ya daha ne olsun, bana mantıksız geldi bu durum. Yani son ana kadar her şey süper giderken birden böyle söyleyince ben bir anda soğudum şarkıdan dinleyemez oldum ve bu beni biraz incitti. Yani 30 sene boyunca herkes birbirine "çaya kaç şeker alırsın" diye mi sordu yani bir kere sorarsın iki kere sorarsın, hadi üç defa sor yani 10 defa sor ama 30 sene de sorulmaz ki bu soru bence.
Şimdi bunları yazarken "karşı taraf Alzheimer hastası da sürekli unutuyor mu acaba kaç şekerli çay içildiğini" gibi bir teori geliştirdim böyle düşününce mantıklı geldi ama bunun dışında bir anlamı varsa mantıksız gibi şarkının böyle bir cümle üstüne kurulması çünkü çok mantıksız bir söz. Sizce nedir? Teşekkür ederim.
Şarkı: www.youtube.com
0
Bu albümü piyasaya çıktığı günden beri bilirim ve ara sıra dinlerim, her seferinde aynı şeyi düşünüyorum, insan kaç yıllık eşine "kaç şeker" diye sormaz ki, saçma. :)
Bir ihtimal "ara sıra" derken ciddidir, ara sıra bir arkadaş eş dostla çay içip iki sohbet etsem diyordur.
Bir ihtimal "ara sıra" derken ciddidir, ara sıra bir arkadaş eş dostla çay içip iki sohbet etsem diyordur.
0
Böyle düşününce mantıklı ama bir yandan da evde çay içecek kadar samimiyet gelişmişse insan yine bilir gibime geliyor ya böyle şeyleri. Yani ben şimdi kendi içimde bi düşündüm arkadaşlarımın çoğunun çayı kahveyi nasıl içtiğini biliyorum, hatta mesela bi yere davet edilsem ve giderken bira alsam kimin hangi marka birayı içtiklerini de bilirim galiba, az önce bi umutlandım ama şimdi yine karamsarlık çöktü zihnime.
0
unidentified floating object
Bu kadar uzun kesik yasadiniz mi hic? Cok garip geliyor bana ya sehrin gobeginde saatlerdir dag basinda gibiyiz. Buzlukta cozunen manti, yesil fasulye vs tekrar donsa da yenir mi?
Bu kadar uzun kesik yasadiniz mi hic? Cok garip geliyor bana ya sehrin gobeginde saatlerdir dag basinda gibiyiz. Buzlukta cozunen manti, yesil fasulye vs tekrar donsa da yenir mi?
0
Buzluğu açmadığınız sürece çözülmeden 24 saatten fazla dayanır her şey. Buzluğu hiç açmayın, buzdolabını da fazla açmayın.
0
sassot
Eskiden kitap okuma alışkanlığım vardı. günde en az 60-70 sayfa okuyordum ama son zamanlarda kayboldu. Ben de kütüphaneden Harry Potter kitaplarını aldım şu an tekrar onları okuyorum ama bu kitaplar dışında akıcı kitap tavsiyelerine de açığım.
Eskiden kitap okuma alışkanlığım vardı. günde en az 60-70 sayfa okuyordum ama son zamanlarda kayboldu. Ben de kütüphaneden Harry Potter kitaplarını aldım şu an tekrar onları okuyorum ama bu kitaplar dışında akıcı kitap tavsiyelerine de açığım.
0
akıcılık arıyorsan Dan Brown'ın Melekler ve Şeytanlar, Dijital Kale gibi romanları çok akıcıydı diye hatırlıyorum.
Stephen King'in Sadist, Medyum/Shining, Göz/Carrie, Sis vb. popüler iyi bilinen romanları da gayet iyidir.
Stephen King'in Sadist, Medyum/Shining, Göz/Carrie, Sis vb. popüler iyi bilinen romanları da gayet iyidir.
0
Silo üçlemesi (mayısta dizisi de yayımlanıyor)
Polisiye seviyorsanız Agatha Christie'nin romanları ya da Sherlock Holmes kitapları
Fantastik severseniz Işıkyaratan serisi
Kaplan! Kaplan!
Neil Gaiman kitapları
Polisiye seviyorsanız Agatha Christie'nin romanları ya da Sherlock Holmes kitapları
Fantastik severseniz Işıkyaratan serisi
Kaplan! Kaplan!
Neil Gaiman kitapları
0
kütüphaneden bulabildiğim tüm polisiye kitapları okuyorum. Polisiye kitaplar genelde akıcı olurlar.Agatha Christie romanlarını özellikle çok severim
0
benzer sorunu ben de yaşıyorum çok, içinden çıkabilmek için young adult vampirli kurtadamlı özel güçlü falan saçma sapan kitaplar bile okuyorum bazen asjndjdnfsk
dan brown kitaplarının yanı sıra jean christophe grange kitaplarına da bakabilirsiniz, "kızıl nehirler" (vincent cassel'li filmi de vardı bunun) ve "leyleklerin uçuşu" mesela. polisiyeler, çok hızlı okunuyorlar.
ama harry potter tarzı akıcılık bence yüzüklerin efendisi'nde falan da var. ya da ursula le guin - "yerdeniz büyücüsü". neil gaiman da iyidir cidden. michael ende var, ondan da "bitmeyen öykü" ya da "momo", çok hafif ve akıcı okuma sunabilirler.
simone de beauvoir - "bütün insanlar ölümlüdür" de çok sürükleyici gelmişti bana, ilginç bir hikaye.
stephen king de denmiş, müthiş başka dünyalar gerçekten ve acayip hızlı okunuyorlar bence de, korku/gerilim okumak ilginizi çekiyorsa tabii. kara kule serisinin yanı sıra "tılsım", "uykusuzluk" ve "mahşer" kitaplarını önerebilirim. bir de o kategoriden dean koontz var, çok okumadım ama "yabancılar" iyiydi diye hatırlıyorum.
yenilerden matt haig - "gece yarısı kütüphanesi" var bu arada, ben ingilizce orijinalinden okumuştum, akıcı ve hafif bir okuma sunuyor bence, tavsiye ederim.
dan brown kitaplarının yanı sıra jean christophe grange kitaplarına da bakabilirsiniz, "kızıl nehirler" (vincent cassel'li filmi de vardı bunun) ve "leyleklerin uçuşu" mesela. polisiyeler, çok hızlı okunuyorlar.
ama harry potter tarzı akıcılık bence yüzüklerin efendisi'nde falan da var. ya da ursula le guin - "yerdeniz büyücüsü". neil gaiman da iyidir cidden. michael ende var, ondan da "bitmeyen öykü" ya da "momo", çok hafif ve akıcı okuma sunabilirler.
simone de beauvoir - "bütün insanlar ölümlüdür" de çok sürükleyici gelmişti bana, ilginç bir hikaye.
stephen king de denmiş, müthiş başka dünyalar gerçekten ve acayip hızlı okunuyorlar bence de, korku/gerilim okumak ilginizi çekiyorsa tabii. kara kule serisinin yanı sıra "tılsım", "uykusuzluk" ve "mahşer" kitaplarını önerebilirim. bir de o kategoriden dean koontz var, çok okumadım ama "yabancılar" iyiydi diye hatırlıyorum.
yenilerden matt haig - "gece yarısı kütüphanesi" var bu arada, ben ingilizce orijinalinden okumuştum, akıcı ve hafif bir okuma sunuyor bence, tavsiye ederim.
0
sanguine
Bir yakınımin biriktirme huyu baya onu ele geçirmiş durumda. Ben de bir süre öncesine kadar her şeyi biriktiren bir insandım zamanla kendi kendime aştım artık çok nadiren bir şeyi gereğinden fazla evimde tutuyoru.Şimdi bu kişi bu konuyu actigimda, nazikçe ona yardımci olmak istediğimi söylesem bile,
Bir yakınımin biriktirme huyu baya onu ele geçirmiş durumda. Ben de bir süre öncesine kadar her şeyi biriktiren bir insandım zamanla kendi kendime aştım artık çok nadiren bir şeyi gereğinden fazla evimde tutuyoru.
Şimdi bu kişi bu konuyu actigimda, nazikçe ona yardımci olmak istediğimi söylesem bile, gel beraber şu odayı toplayalım gibi, kızıyor ve rencide oluyor. Kendi durumunu değil de benim bunu söylememi kafasına takıyor. Aslında bir süre önce ona letgodan ihtiyacımizin olmadığı şeyleri sattirmistim ama yanında çok kalamadigim için başa döndük. 20 sene öncesinin elektrkkli süpürgesi dahi evde duruyor hiç kullanılmamasına rağmen, yüzlerce plastik kap vs
Ne yapayım ne deneyeyim bilmiyorum. Ya onunla 15-20 gün geçireceğim ki bunu enind sonunda yapacağım, istiyorum da, bana çok iyi gelmişti bu huyu geride bırakmak, onun da tatmasini istiyorum. Ya da bir kitap bir araç yoluyla en azından aklına sokmak istiyorum
Ne önerirsiniz?
Şimdi bu kişi bu konuyu actigimda, nazikçe ona yardımci olmak istediğimi söylesem bile, gel beraber şu odayı toplayalım gibi, kızıyor ve rencide oluyor. Kendi durumunu değil de benim bunu söylememi kafasına takıyor. Aslında bir süre önce ona letgodan ihtiyacımizin olmadığı şeyleri sattirmistim ama yanında çok kalamadigim için başa döndük. 20 sene öncesinin elektrkkli süpürgesi dahi evde duruyor hiç kullanılmamasına rağmen, yüzlerce plastik kap vs
Ne yapayım ne deneyeyim bilmiyorum. Ya onunla 15-20 gün geçireceğim ki bunu enind sonunda yapacağım, istiyorum da, bana çok iyi gelmişti bu huyu geride bırakmak, onun da tatmasini istiyorum. Ya da bir kitap bir araç yoluyla en azından aklına sokmak istiyorum
Ne önerirsiniz?
0
sizin bunu geride birakmanizi tetikleyen sey ne olmustu? benzer bir seyi denemesini saglayabilirsiniz belki. ama bu tur seyler genelde kendi icinde karar vermeden yapilamaz. yani bir aliskanliktan kurtulmak icin o aliskanligi bir sorun olarak gormek ve kurtulmak istemek gerekir ve baskasinin etkisiyle bu pek mumkun olmaz genelde. yazinizda su cumle kritik: "Kendi durumunu değil de benim bunu söylememi kafasına takıyor." bu durumda yapacaginiz her sey cok buyuk ihtimalle ters tepecek ve hatta bu kisinin sizinle arasina mesafe koymasina kadar gidecektir. kendi haline birakin bence. bir sorun gorurse o cozmek icin bir yol bulur zaten.
0
Bunu bir huy olarak açıklamışsınız ama bu istifçilik ya da kompulsif biriktirme hastalığı denen bir psikolojik problem.
Konuya tam hakim olmadan müdahalelerde bulunmanız geri tepecektir. Psikiyatrik destek gerekir diye düşünüyorum.
Konuya tam hakim olmadan müdahalelerde bulunmanız geri tepecektir. Psikiyatrik destek gerekir diye düşünüyorum.
0
Biriktirecek kitap soruyorsunuz diye hevesle gelmiştim, çok güzel seriler ve koleksiyonluk kitaplar önerecektim :(
tr.wikipedia.org
Psikiyatrik destek +1
tr.wikipedia.org
Psikiyatrik destek +1
0
Lethe
Selamlar, yeni bir eve taşınacağız. Daire sıfır durumda.Ankastre ocak ve fırın almak istiyoruz ancak mutfak tezgahında ankastre ocak yeri kestirilmemiş, mermer tek parça halinde.Ben herhangi bir Siemens, Arçelik vb. bayisine gidip ankastre ocak aldığımda ocağın oturacağı alanın kesimini gelen kişile
Selamlar, yeni bir eve taşınacağız. Daire sıfır durumda.
Ankastre ocak ve fırın almak istiyoruz ancak mutfak tezgahında ankastre ocak yeri kestirilmemiş, mermer tek parça halinde.
Ben herhangi bir Siemens, Arçelik vb. bayisine gidip ankastre ocak aldığımda ocağın oturacağı alanın kesimini gelen kişiler yapabiliyor mu? Yoksa bunun standart bir ölçüsü var ve ben kendim önceden kestirmeli miyim?
Ankastre ocak ve fırın almak istiyoruz ancak mutfak tezgahında ankastre ocak yeri kestirilmemiş, mermer tek parça halinde.
Ben herhangi bir Siemens, Arçelik vb. bayisine gidip ankastre ocak aldığımda ocağın oturacağı alanın kesimini gelen kişiler yapabiliyor mu? Yoksa bunun standart bir ölçüsü var ve ben kendim önceden kestirmeli miyim?
0
tek tip ocak yok ama her birinin ölçüsü standart diye biliyorum. servis kesmez, önceden alacağınız ocak ölçüsünde kestirmeniz lazım. kesme işi meşakkatli ve acayip toz çıkıyor, o yüzden eve eşya getirmeden, evi temizlemeden önce kestirin.
0
komple mermer tozu oluyor bütün ev +1
extra büyük ya da küçük ocak almazsan standart
extra büyük ya da küçük ocak almazsan standart
0
Ev sahibine bildirin, o da müteahhite söyler ve o tezgahı koyan mermerci gelip keser ölçüsünde, standart ölçüsü var zaten.
Para karşılığı yapmaları da olası, yani kesince para isterler. Evi hiç temizlemeden önce mermeri kestirin +1
Para karşılığı yapmaları da olası, yani kesince para isterler. Evi hiç temizlemeden önce mermeri kestirin +1
0
Deliğin ölçüsü standart ama alacağınız ocağın ölçüsü değişir, ocağı koyacağınız yerin bir yanında duvar varsa sığmayabilir, bir de ocağın sağında solunda belli bir boşluk bırakmak gerekiyormuş ve bazı servisler (mesela Siemens) buna dikkat ediyor, ocağı taksa da garanti dışı bırakabiliyor.
Yani önceden kestirin ama ne alacağınıza karar verdikten sonra servisten ölçü isteyip ondan sonra kestirin.
Yani önceden kestirin ama ne alacağınıza karar verdikten sonra servisten ölçü isteyip ondan sonra kestirin.
0
logisticsmanager
Birkaç firma baktik, ikisi arasında kaldık.Axa'nin su an ağı bir tık daha iyi gibi.Fiyat olarak bin lira daha fazla.Bir iki şeyi daha fazla ama yüzde 95 aynı şeyler.Ailem ayakta istemiyor çünkü doktora ulaşmaları genelde kolay. En en en kötü ailede doktorlar var gene ulaşılır. Zaten babamda kalp ve
Birkaç firma baktik, ikisi arasında kaldık.
Axa'nin su an ağı bir tık daha iyi gibi.
Fiyat olarak bin lira daha fazla.
Bir iki şeyi daha fazla ama yüzde 95 aynı şeyler.
Ailem ayakta istemiyor çünkü doktora ulaşmaları genelde kolay. En en en kötü ailede doktorlar var gene ulaşılır. Zaten babamda kalp ve diyabet var, odemeyecekler o kismi.
Sonuç olarak genel sigortaliya yaklaşım vs olarak aralarinda bir fark var mi?
Biz bir tik axa'ya yonelmis gibiyiz.
Axa'nin su an ağı bir tık daha iyi gibi.
Fiyat olarak bin lira daha fazla.
Bir iki şeyi daha fazla ama yüzde 95 aynı şeyler.
Ailem ayakta istemiyor çünkü doktora ulaşmaları genelde kolay. En en en kötü ailede doktorlar var gene ulaşılır. Zaten babamda kalp ve diyabet var, odemeyecekler o kismi.
Sonuç olarak genel sigortaliya yaklaşım vs olarak aralarinda bir fark var mi?
Biz bir tik axa'ya yonelmis gibiyiz.
0
Allianz'da sürprim ekleyerek babanızın hastalıklarını kapsam dahiline alabilirler. Tam koşullarını bilmiyorum, benim tiroidimi (iki yıl sigortalılıktan sonra) AXA kapsam dışı bırakırken Allianz prim artırarak dahil etti ve hayat boyu yenileme garantisi verdi. AXA bunu hiçbir şekilde yapmıyor. Bunun koşullarını bir sorardım ben olsam. Sigorta kapsamına ekliyorlarsa Allianz'ı seçerdim.
0
Enteresan çünkü kimseden böyle bir şey duymadim okumadım. Önceden cikanlari karsilayan bir tek Türk nippon var. Allianz belgelerinde hep karsilanmaz diyor :/ özel sağlık olmasin sizin?
0
yatarak tedavi tamamlayıcı sağlıkta hangisini seçtiğinizin bir önemi yok gibi. dediğiniz gibi hastane ağına bakmanız yeterli. bu yıl allianzın tamamlayıcı sağlık sigortasında bir kaç hastaneden çıkma kararını duyduk, axa nın ağındaki hastaneler sizin için ok ise axa yı tercih edebilirsiniz.
0
deartheodosia
“Bir apartmanın dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren sakinlerinin hikayelerini anlatıyor”
“Bir apartmanın dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren sakinlerinin hikayelerini anlatıyor”
0
Bozukluk yok ama kulağa hoş gelmiyor çünkü "-ın -nın -en -nin -ini..." diye gidiyor.
Dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren komşuların...
Aynı apartmanda yaşayıp dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren insanların...
gibi bir şeylerle daha akıcı olmasını sağlayabilirsiniz.
Dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren komşuların...
Aynı apartmanda yaşayıp dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren insanların...
gibi bir şeylerle daha akıcı olmasını sağlayabilirsiniz.
0
bir apartmanda, dunyanin farkli koselerinden yemekler pisiren mukimlerin hikayelerini anlatiyor.
derdim ben olsam.
derdim ben olsam.
0
zincirleme isim tamlaması kulağa hoş gelmiyor. bozukluk yok normalde. ben olsam "aynı apartmanda yaşayıp dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren kişilerin hikayelerini anlatıyor" derdim.
0
apartman sakinleri demek daha temiz bir Türkçe
apartmanın sakinleri şeklinde birleşince kulak tırmalıyor.
+1 bohr
kurduğu cümle aynı anlamda ama çok daha estetik
apartmanın sakinleri şeklinde birleşince kulak tırmalıyor.
+1 bohr
kurduğu cümle aynı anlamda ama çok daha estetik
0
deartheodosia
dünyanın sonunun geldiği kitap önerilerinizi istiyorum. ithaki bilimkurgu serisinin çoğunu okudum ve biliyorum bu nedenle kategori dışı. stephen king hiç sevmem. en son okuduklarım ling ma, salgın (genelde beğenilmemiş ama ben bayıldım) ve station eleven, emily st. john.
dünyanın sonunun geldiği kitap önerilerinizi istiyorum. ithaki bilimkurgu serisinin çoğunu okudum ve biliyorum bu nedenle kategori dışı. stephen king hiç sevmem. en son okuduklarım ling ma, salgın (genelde beğenilmemiş ama ben bayıldım) ve station eleven, emily st. john.
0
wool serisi var hatta apple tv serinin dizisini çekiyor, ilk kitap silo, bu da dizi fragmanı
youtu.be
youtu.be
0
Kedi Beşiği -Kurt Vonnegut
Harika Güzel Yarınlar -Cory Doctorow
Antilop ve Flurya -Margaret Atwood
BK klasiklerinden de çıktılar ama belki başkalarının işine yarar diye yine de ekliyorum
Yer Açın! Yer Açın! -Harry Harrison
Bu Ölümsüz -Roger Zelazny
Harika Güzel Yarınlar -Cory Doctorow
Antilop ve Flurya -Margaret Atwood
BK klasiklerinden de çıktılar ama belki başkalarının işine yarar diye yine de ekliyorum
Yer Açın! Yer Açın! -Harry Harrison
Bu Ölümsüz -Roger Zelazny
0
valla stephen king sevmesen bile mahseri (the stand) okumalisin bence. apokaliptik kurgu sevdalisi olarak cok begenmistim.
0
antikadimag, the stand’i okumuştum. diğer stephen king kitaplarına göre daha iyiydi bence de.
goodreads’te arattığımda hep young adult kitap serileri çıkıyor, temiz bir liste de bulamıyorum.
goodreads’te arattığımda hep young adult kitap serileri çıkıyor, temiz bir liste de bulamıyorum.
0
okumadım, filmini izledim. en kısa zamanda okumayı düşünüyorum: cormac mccarthy-yol
0
nothing in my way, teşekkürler. okudum ve çok severim. tavsiye ederim ben de.
0
Kahvedesu
Komşu dedim ama iş arkadaşı, iyiliğinizin geçtiği tanımadığınız birinin getirdiği ikram da olur. Sushi yapmış getirmiş mesela. Yer misiniz? Hijyen takıntığınız var mı?
Komşu dedim ama iş arkadaşı, iyiliğinizin geçtiği tanımadığınız birinin getirdiği ikram da olur. Sushi yapmış getirmiş mesela. Yer misiniz? Hijyen takıntığınız var mı?
0
Bi ısırık alır denerim, lezzetliyse devam ama damak tadıma uymuyorsa gidişat kötü. Çok komşu yemeği yedim bu ülkede komşu yemeğinden hiç zehirlenmedim daha önce.
0
hijyen takıntım yok fakat herkesin el tadı farklı oluyor, taze fasulye bile her evde farklı pişiyor, tadına bakardım beğenirsem yerdim
bir de sushi hiç yemediğim için önceki deneyimlerimle kıyaslayamam bu yüzden daha kolay yerim
bir de sushi hiç yemediğim için önceki deneyimlerimle kıyaslayamam bu yüzden daha kolay yerim
0
Biz de onlara göre komşu oluyoruz aslında.
Doğrusu şüpheye düşmem o kadar.
Genelde komşunun getirdiği yenir.
Ramazan ayı boyunca evde oldukları müddetçe bana her akşam iftarlık getiren yan komşu var.
Yemeklerinde kendi damak tadımdan çok onun bu yakınlığına olan mahcubiyetim daha ön plana çıkıyor.
Doğrusu şüpheye düşmem o kadar.
Genelde komşunun getirdiği yenir.
Ramazan ayı boyunca evde oldukları müddetçe bana her akşam iftarlık getiren yan komşu var.
Yemeklerinde kendi damak tadımdan çok onun bu yakınlığına olan mahcubiyetim daha ön plana çıkıyor.
0
dakikaksında gömerim. bazı insanların yemekleri alışılmışın dışında bir tada sahip olabiliyor ama sushi öyle bir şey değil.
hijyen açısından bakılınca da türkiye'de evde sushi yapan insan elini yıkıyordur ya. ahaha
hijyen açısından bakılınca da türkiye'de evde sushi yapan insan elini yıkıyordur ya. ahaha
0
Sushiyi cope sutlarim, bilindik yemeklerin tadina bakar guzelse yerim, begenmezsem cope.
0
bazi yemekleri tadim bile yapamam mesela mercimek kofte, icli kofte gibi seyler. onun disinda yerim hele narli asure falan gelirse oo oh
0
Özellikle el değdirilen şeyi söyledim. Börek de olur, mercimekli köfte de.
Niye çöp? Dışarıda yedikleriniz temiz mi?
Niye çöp? Dışarıda yedikleriniz temiz mi?
0
Yerim. Hayatımda yediğim en güzel yemekleri hep benden başkaları yapmıştı :)
0
çok yakından tanıdığım hijyen konusunda güvendiğim biri değilse yemem. çocukluğumda teyzemde bile yemek yemezdim şu yaşa geldim hala yemiyorum. mantıklı bir tarafı yok evet restoranlarda vs sorun yaşamıyorum ama az tanıdığım komşu, eş dost vs insanların yaptığı yemekleri yiyemiyorum. ben evde sadece kendime bile elimin gireceği mercimek köftesi vs gibi şeyler yaparken eldiven kullanıyorum. maalesef takıntılıyım bu konuda.
0
Sevmediğim bi yemek değilse yerim ya niye yemeyeyim. Sevmediğim yemekse de israf olmasın diye söylerim. Tencere yemekleriyle çok aram yok taze fasulye, bamya vs sevmem o tarz bi şey gelse aşşşırı kibar olarak reddederim. Ama onun dışında direkt gömerim, ben zaten her gün dışarıdan besleniyorum yani dışarıdan söylediklerimden daha lezzetli ve sağlıklı olacağı garanti gibi bi şey. Suşi de çok severim ve evde yapılmışını merak ederim yani denemiş olurum :d
0
Ahaha müthiş bir soru. Ben de kendi kendime hep sorgulardım.
Ben tanırlık durumuna göre davranış gösterirdim. Ufak tattım, baktım korkunç tatsız; yemem. O yemek alıp verme geleneğinden de çekerdim kendimi.
Ben tanırlık durumuna göre davranış gösterirdim. Ufak tattım, baktım korkunç tatsız; yemem. O yemek alıp verme geleneğinden de çekerdim kendimi.
0
Allah muhtaç etmesin. açlıktan ölmedikçe komşunun getirdiği hiçbir şeyi yemem.
0
Komşu var komşu var.
Bir dönem karşı dairemizde Iraklı mülteci bir aile yaşıyordu, hayatımda yediğim en güzel etli dolmalar o evde pişti.
35 yıllık komşumuz var, iki ev arasında sürekli yemek gider gelirdi, sevdiğim bir şeyse yerdim.
Apartmanda bir hoarder komşu var, baya çöp ev, o kadın paketli bisküvi getirse çöpe atarım.
Bunların hepsi ailemin milyon yıldır yaşadığı apartman. Son 6-7 yıldır komşuluk ilişkim yok kimseyle. Bir ara bir komşuyla "tabağı boş göndermeme" döngüsüne girmiştik, oradan taşındık da kurtuldum.
Bir dönem karşı dairemizde Iraklı mülteci bir aile yaşıyordu, hayatımda yediğim en güzel etli dolmalar o evde pişti.
35 yıllık komşumuz var, iki ev arasında sürekli yemek gider gelirdi, sevdiğim bir şeyse yerdim.
Apartmanda bir hoarder komşu var, baya çöp ev, o kadın paketli bisküvi getirse çöpe atarım.
Bunların hepsi ailemin milyon yıldır yaşadığı apartman. Son 6-7 yıldır komşuluk ilişkim yok kimseyle. Bir ara bir komşuyla "tabağı boş göndermeme" döngüsüne girmiştik, oradan taşındık da kurtuldum.
0
restoranlardan daha temiz daha özenlidir herhalde evde yapılanlar… benim komşular bazen helva/aşure/meyve falan dağıtıyorlar ve yiyorum ama kendilerinin yaptıklarından şüpheliyim zaten. annem de yardımcısına yaptırıyor, güvenle yiyorum ahsjs. ama soruyu direkt gördüğümde yemem diye düşünmüştüm, bilmiyorum ikram edilen yiyeceğin görünüşüne göre değişir.
ben asıl iş yerinde getirilen çayları/kahveleri içmek istemezdim :/ en kötüsünü düşünüyorum.
güvenmek zorundayız ahdksl.
ben asıl iş yerinde getirilen çayları/kahveleri içmek istemezdim :/ en kötüsünü düşünüyorum.
güvenmek zorundayız ahdksl.
0
ben %90 gomer gecerim, yemek fark etmez.
karim &90 cope atar, yemek fark etmez.
ikimizde evdeysek %90 cope atip atmama konusunda kavga cikar.
karim &90 cope atar, yemek fark etmez.
ikimizde evdeysek %90 cope atip atmama konusunda kavga cikar.
0
Komşuya ya da iş arkadaşına bağlı. Orayı geçtikten sonra da getirdiği yemeğe bağlı. Takıntılı değilim ama hijyenin H'si yok çoğu insanda. Sushi yemem mesela. Elin çok fazla dahil olduğu yemeklerin çoğunda kişi tabanlı eleme kriterim daha sıkı.
0
Allah muhtaç etmesin +1
Çok üzülerek çöpe dökerim maalesef yiyemiyorum hiç bir şekilde. Ama bundan dolayı epey üzülüp vicdan azabı çekerim umarım Allah affeder :(
Çok üzülerek çöpe dökerim maalesef yiyemiyorum hiç bir şekilde. Ama bundan dolayı epey üzülüp vicdan azabı çekerim umarım Allah affeder :(
0
suşi falansa yok yemem çöpe atarım
ama yediğim sevdiğim bir şeyse tadarım yerim.
ama yediğim sevdiğim bir şeyse tadarım yerim.
0
Kesinlikle yemem, annem de bilir teklif dahi etmez. Bir eve girdiğinde o evde yaşayan insanların rutinlerine bağlı olarak, sadece o eve özel karakteristik bir koku olur. Yemekte de bunun tat versiyonu var. Ve ben o tadı almak istemiyorum. Restaurantlar ticari amaç güttüğü için neredeyse hep aynı lezzet var, en fazla sosla değiştirebiliyorlar bunu. Sadece sosun farklı olduğu yer beni bozmaz. Yemeği yedikten sonra kullanılan trans yağın akşam saat kaç gibi midemi ekşitmeye başlayacağını bile kestirebiliyorum, o kadar fabrikasyon bir durum var yani. Ama komşu yemeği... ı-ıh. Teyzemin yemeklerinde bu hissi bir tık az yaşıyorum mesela. Yine çok farklı. Uzaydan gelmiş gibi. Ama bozmuyor. Aidiyet duygusuyla doğru orantılı bu rahat yiyebilme olayı.
0
Disardan yemek yiyen biriysem komsunun getirdigini hayli hayli yerim. (Normal bi komsudan bahsediyorum, veya ev arkadasi vs.). Uzun yillardir yurtdisindayim, envai cesit yemek paylasiminda bulundum hic sikinti olmadi.
Hijyen takintim varsa dunyanin hicbir yerinde disardan da yemek yemem. Asil olay orada donuyor cunku.
Kiyaslayinca biri ev ortaminda paylasmak uzere ozenerek yapilmis yemek, digeri asgari ucretle calisan birinin umursamadan yaptigi, kar pesindeki isletmenin muhtemelen tarihi gecmis ucuz urunleri kullandigi bi isletme.
Hijyen takintim varsa dunyanin hicbir yerinde disardan da yemek yemem. Asil olay orada donuyor cunku.
Kiyaslayinca biri ev ortaminda paylasmak uzere ozenerek yapilmis yemek, digeri asgari ucretle calisan birinin umursamadan yaptigi, kar pesindeki isletmenin muhtemelen tarihi gecmis ucuz urunleri kullandigi bi isletme.
0
O kadar hijyen takıntım yok. Geçen komşu irmik tatlısı getirmişti yedik çok da lezzetliydi. Ofiste çalışırken kimi kek yapıp getirirdi sorgulamadan yerdik.
Ev ortamında hazırlanan ürünlerin restorantlarda/pastanelerde ne şartlarda ve hangi malzemeler ile yapıldığını bilmediğimiz tatlılardan veya ikramlardan (genel olarak) daha hijyenik olduğunu düşünüyorum.
Sushi özelinde normalde de yemediğim bir ürün olduğundan yemezdim. :)
Ev ortamında hazırlanan ürünlerin restorantlarda/pastanelerde ne şartlarda ve hangi malzemeler ile yapıldığını bilmediğimiz tatlılardan veya ikramlardan (genel olarak) daha hijyenik olduğunu düşünüyorum.
Sushi özelinde normalde de yemediğim bir ürün olduğundan yemezdim. :)
0
bohr atom modeli
merhaba sevgili dionysos'lar.akşam alkolü biraz fazla kaçırınca 4'te uyanma sorunuma nasıl bir çözüm bulabilirim bilen var mı? sonrasında 2 saat boyunca yatakta dönüyorum belki şanslıysam sonra yeniden uyuyorum. bu ne yav? gölge oyunu'ndaki uyuyamayan teyzeye döndüm.
merhaba sevgili dionysos'lar.
akşam alkolü biraz fazla kaçırınca 4'te uyanma sorunuma nasıl bir çözüm bulabilirim bilen var mı?
sonrasında 2 saat boyunca yatakta dönüyorum belki şanslıysam sonra yeniden uyuyorum. bu ne yav? gölge oyunu'ndaki uyuyamayan teyzeye döndüm.
akşam alkolü biraz fazla kaçırınca 4'te uyanma sorunuma nasıl bir çözüm bulabilirim bilen var mı?
sonrasında 2 saat boyunca yatakta dönüyorum belki şanslıysam sonra yeniden uyuyorum. bu ne yav? gölge oyunu'ndaki uyuyamayan teyzeye döndüm.
0
Probleme neden olan sorunu çözmek lazım. Problem ne? Alkol alınca erken uyanıyorsun. Çözüm nedir? Alkol almamak.
0
bir problemi çözmek için tek çözüm eylemden vazgeçmekse çocuğu olmasını istemeyen herkes seksten vazgeçmeli bu mantıkla.
0
Birçok insanda oluyor bu. Ben de yaşıyorum o yüzden bakmıştım. Birkaç sebebi var.
Alkol derin uykuya geçişi hızlandırıyor
Vücut dehidrasyon moduna geçiyor ayrıca glutamin dengesizliği oluyor. Ek olarak idrar baskısı oluşabiliyor.
Su konusu en kolay çözüleni, yanınıza büyük bir bardak su koyun. Tuvaletiniz geldiyse yapın ama diğer ikisi için yapılacak çok bir şey yok. Tek seferde çok miktarda alkol tüketmeyin.
Alkol derin uykuya geçişi hızlandırıyor
Vücut dehidrasyon moduna geçiyor ayrıca glutamin dengesizliği oluyor. Ek olarak idrar baskısı oluşabiliyor.
Su konusu en kolay çözüleni, yanınıza büyük bir bardak su koyun. Tuvaletiniz geldiyse yapın ama diğer ikisi için yapılacak çok bir şey yok. Tek seferde çok miktarda alkol tüketmeyin.
0
Alkole bol suyla eşlik edince de aynı şey oluyor mu? Dehidrasyonu engellerseniz belki daha iyi uyursunuz.
0
Bu sorunu çözen yegane ürün Alka Seltzer'dir. Daha uygun fiyata var talimata uygun şekilde kullanınca alkol sonrası gece uyuyamama/sabah kalkamama/mide bulantısı gibi sorunları çözüyor.
Hepsiburada'da yorum yazan arkadaşa yarıldım ve gerçekten haklı hahah -> "İçtiğimin aksami yatmadan once içiyorum böyle bisey yok arkadaş sabah çakı gibiyim bu ilaci kim urettiyse türbesi yapilmali"
www.hepsiburada.com
Hepsiburada'da yorum yazan arkadaşa yarıldım ve gerçekten haklı hahah -> "İçtiğimin aksami yatmadan once içiyorum böyle bisey yok arkadaş sabah çakı gibiyim bu ilaci kim urettiyse türbesi yapilmali"
www.hepsiburada.com
0
Yani evet mesela çocuk sahibi olmak istemeyen ama tavşan gibi ürüyen insanlar var, bunlar çocuk yapmamayı başaramadıkları için belki de seksi bırakabilirler, mantıklı bence.
0
@kob oluyor sanırım ya. engelleyemiyorum nedense.
@lethe onu eskiden beri duyuyorum hiç denemedim. bir dahakine deneyeceğim teşekkürler. ayrıca güzel nick. lethe severiz.
@akh teşekkürler.
@lethe onu eskiden beri duyuyorum hiç denemedim. bir dahakine deneyeceğim teşekkürler. ayrıca güzel nick. lethe severiz.
@akh teşekkürler.
0
bir ek de ben yapayım. powerade :) hem su kaybı hem de mineral kaybı için çok başarılı. yardımı olacaktır.
0
@Kaleci Saçlı bu noktada haklı. Sedatif bir etkisi var. Alkol uykudaki döngüleri bozar. REM'de çok daha az süre geçirirsin. Haliyle uyku kaliten de çok düşük olur. Buna bağlı olarak da erken ama tam olarak dinlenmiş ve güne hazır olmadan uyanırsın. Buna yönelik alkolü azaltmak ya da uykudan önce içmemek dışında başka çözüm yok.
Alkolün diüretik etkisi de hem dehidrasyona sebep olur hem de çok içtiysen sık sık tuvalate gitmek için kalkmana. Bununla mücadele için bol su tüketebilirsin içki ile birlikte. Alka seltzer ise uyandıktan sonrası için bir çözüm.
Su içmek vücuttaki alkol oranını (promil hesabında) çok az da olsa azaltacağı için uyku kalitene çok az da olsa etki eder belki ama kaliteli bir uyku için yeterli değil.
Alkolün diüretik etkisi de hem dehidrasyona sebep olur hem de çok içtiysen sık sık tuvalate gitmek için kalkmana. Bununla mücadele için bol su tüketebilirsin içki ile birlikte. Alka seltzer ise uyandıktan sonrası için bir çözüm.
Su içmek vücuttaki alkol oranını (promil hesabında) çok az da olsa azaltacağı için uyku kalitene çok az da olsa etki eder belki ama kaliteli bir uyku için yeterli değil.
0
melodi
trende binilecek durak değişikliği yapabiliyor muyuz bilgisi olan var mı?pendik-konya yht bileti almıştık pendik istasyonu çevresinde araç park problemi çok varmış. söğütlüçeşme civarı kapalı otopark seçeneği daha fazla oraya parkedip söğüylüçeşmeden binebiliyor muyuz? yht sitesi hata verdiği için s
trende binilecek durak değişikliği yapabiliyor muyuz bilgisi olan var mı?
pendik-konya yht bileti almıştık pendik istasyonu çevresinde araç park problemi çok varmış. söğütlüçeşme civarı kapalı otopark seçeneği daha fazla oraya parkedip söğüylüçeşmeden binebiliyor muyuz? yht sitesi hata verdiği için sss bölümünden bilgi bulamadım
pendik-konya yht bileti almıştık pendik istasyonu çevresinde araç park problemi çok varmış. söğütlüçeşme civarı kapalı otopark seçeneği daha fazla oraya parkedip söğüylüçeşmeden binebiliyor muyuz? yht sitesi hata verdiği için sss bölümünden bilgi bulamadım
0
%100 kesin bilgi değil ama binebilirsiniz diye hatırlıyorum. TCDD çağrı merkezini ararsanız net bilgi verirler sanırım.
0
Gradient_tabanlı_mor
Nasıl yapılır? Tarifleri birebir yapmama rağmen her seferinde ele yapışan bir hamur elde ediyorum. Tadında bir sorun yok ama şekil vermek çok zor oluyor. Bosch hamur yoğurma makinesi kullanıyorum. Çok yapışkan oldu diye tariften ekstra un da katıyorum ama olmuyor. Nerde yanlış yapıyorum?
Nasıl yapılır?
Tarifleri birebir yapmama rağmen her seferinde ele yapışan bir hamur elde ediyorum. Tadında bir sorun yok ama şekil vermek çok zor oluyor. Bosch hamur yoğurma makinesi kullanıyorum. Çok yapışkan oldu diye tariften ekstra un da katıyorum ama olmuyor.
Nerde yanlış yapıyorum?
Tarifleri birebir yapmama rağmen her seferinde ele yapışan bir hamur elde ediyorum. Tadında bir sorun yok ama şekil vermek çok zor oluyor. Bosch hamur yoğurma makinesi kullanıyorum. Çok yapışkan oldu diye tariften ekstra un da katıyorum ama olmuyor.
Nerde yanlış yapıyorum?
0
Un ve su miktarında ben hiç ölçüyle yapmadım ama yeterli olduğuna inanıyorsam iyi yoğurunca hamur eli bırakıyor. Bence sırrı iyi yoğurmakta.
0
Bazi hamur ele yapisir, yapismasi da gerekir. Mesela ekmek hamuru gibi. Icine koyduklariniza bagli bu.
Tarifle alakali biraz da. Tarifi gormem lazim sizin hamurunuzun neden elinize yapistigini yorumlamam icin
Tarifle alakali biraz da. Tarifi gormem lazim sizin hamurunuzun neden elinize yapistigini yorumlamam icin
0
Hamurun ele yapışmaması elden kayıp gitmesi değil. Elin balçık gibi olmaması lazım. Duruma göre biraz daha un eklemek ya da yoğurmaya devam etmek sorunu çözecektir.
0
Galiba az yoğuruyorum. Genelde 5 6 dakika maksimum yoğururum. Bu az geliyor sanırım.
0
Daha fazla yoğurun.
Hamuru şekillendirmeye çalışmadan önce on dakika dinlendirin.
Avucunuza birazcık zeytinyağı döküp krem sürer gibi yayın, sonra şekillendirmeye girişin.
Yapışmasın diye son aşamada fazladan un eklememenizi öneririm, kıvamı çok sulu gibiyse hamur yoğrulurken ilk 4-5 dakikada ekleyin, sonrasında bırakın. Yoğurduğunuz hamurdaki gluten gevşemişken tekrar un ekleyince hamurun dokusunu bozuyorsunuz, bu sefer daha da fazla yoğurmanız gerekecek ya da pişince çıkan sonucu etkileyecek kadar un eklemiş olacaksınız, yumuşacık ekmek hamuru yerine makarna hamurundan hallice bir hamurla uğraşacaksınız.
Hamuru şekillendirmeye çalışmadan önce on dakika dinlendirin.
Avucunuza birazcık zeytinyağı döküp krem sürer gibi yayın, sonra şekillendirmeye girişin.
Yapışmasın diye son aşamada fazladan un eklememenizi öneririm, kıvamı çok sulu gibiyse hamur yoğrulurken ilk 4-5 dakikada ekleyin, sonrasında bırakın. Yoğurduğunuz hamurdaki gluten gevşemişken tekrar un ekleyince hamurun dokusunu bozuyorsunuz, bu sefer daha da fazla yoğurmanız gerekecek ya da pişince çıkan sonucu etkileyecek kadar un eklemiş olacaksınız, yumuşacık ekmek hamuru yerine makarna hamurundan hallice bir hamurla uğraşacaksınız.
0
Lubb
artık düşünmekten kafam durunca serdar ortaç açtım. bir rahatlama geldi, yalan yok. fake de olsa mutlu gibi oldum.müzik zevkim oldukça farklıdır ama sanki iyi geliyor bir tavsiye üzerine deneyeyim dedim. ama bağımlılık yapmasından korktum eşe dosta anlatamam yıllardır duruşum farklı.siz de yapıyorsu
artık düşünmekten kafam durunca serdar ortaç açtım.
bir rahatlama geldi, yalan yok. fake de olsa mutlu gibi oldum.
müzik zevkim oldukça farklıdır ama sanki iyi geliyor bir tavsiye üzerine deneyeyim dedim.
ama bağımlılık yapmasından korktum eşe dosta anlatamam yıllardır duruşum farklı.
siz de yapıyorsunuz değil mi böyle şeyler?
bir rahatlama geldi, yalan yok. fake de olsa mutlu gibi oldum.
müzik zevkim oldukça farklıdır ama sanki iyi geliyor bir tavsiye üzerine deneyeyim dedim.
ama bağımlılık yapmasından korktum eşe dosta anlatamam yıllardır duruşum farklı.
siz de yapıyorsunuz değil mi böyle şeyler?
0
Türkçe pop bağımlılık yapıyor maalesef.
Aynı odadayken kardeşim beni bu batağa düşürmüştü yıllar önce. Arada açar dinlerim.
Serdar ortaç - ben adam olmam benden size gelsin :(
Aynı odadayken kardeşim beni bu batağa düşürmüştü yıllar önce. Arada açar dinlerim.
Serdar ortaç - ben adam olmam benden size gelsin :(
0
niye "fake" mutlu oluyorsun ki? normal mutlu ol. gayet iyi sarkilari var bence. her turlu yalin, kenan dogulu, emre aydin, murat boz vs o gruptan daha iyidir.
benden gelsin:
www.youtube.com
benden gelsin:
www.youtube.com
0
0
Bende yapıyorum aynı şeyi.
Hatta öneri bile istemeyi planlıyordum.
Uzi,cakal,ben fero veya club müzikleri önerisi isteyecektim çünkü insanın modunu toparlamasına yardım ediyor bu tarz müzikler bir hareket katıyor
Hatta öneri bile istemeyi planlıyordum.
Uzi,cakal,ben fero veya club müzikleri önerisi isteyecektim çünkü insanın modunu toparlamasına yardım ediyor bu tarz müzikler bir hareket katıyor
0
Serdar Ortaç dinlenmez mi ya?
Yar Diye Diye dinledim geçen.
Gram da sevdiğim bir şarkı.
Yar Diye Diye dinledim geçen.
Gram da sevdiğim bir şarkı.
0
Murat Başaran vardı bir zamanlar dinlerdik "bir öpücük kesmez "
www.youtube.com
Gökhan Özen - Budala
www.youtube.com
Bonus: www.youtube.com
Yolda dinlerken garip bir şekilde enerjimi artırıyor bu şarkılar:)
www.youtube.com
Gökhan Özen - Budala
www.youtube.com
Bonus: www.youtube.com
Yolda dinlerken garip bir şekilde enerjimi artırıyor bu şarkılar:)
0
90'lar Türkçe Pop'u eğlenirken. 60 ve 70'ler Türkçe Pop'u dinlenirken dinlerim arada. İlgili dönemlerdeki şarkları, şarkıcıları ve çalma listelerini açarım doğrudan. Serdar Ortaç, Demet Akalın bir de bir tane daha eller havaya vardı onu hiç özellikle gidip açmadım ama.
0
Ortamdaki Serdar Ortaç şarkısı ile rte sesini kısma sürem milisaniyelerle yarışır, biri geç kalsa diğerinin hatrı kalır o derece.
Hande Yener var mesela.
Yalan söylemem ben hiç, mutlu olma benden sonra.
Her gece gez dur ya da bir yuva kur; ama gün yüzü görme benden sonra :)
diye bol beddualı şarkısıyla giriş yapılabilir.
Şaka maka Tr'nin en kaliteli sözlü elektronik müzik albümlerinden biri bu kadında şu an.
Hande Yener var mesela.
Yalan söylemem ben hiç, mutlu olma benden sonra.
Her gece gez dur ya da bir yuva kur; ama gün yüzü görme benden sonra :)
diye bol beddualı şarkısıyla giriş yapılabilir.
Şaka maka Tr'nin en kaliteli sözlü elektronik müzik albümlerinden biri bu kadında şu an.
0
Sabahın bu saatinde Britney Spears, RuPaul vs eşliğinde çalışıyorum. Biri sorsa cevabım çalışırken klasik müzik, diğer zamanlarda rock ve metal... olur ama ara sıra böyle boş boş pop dinlemek çok güzel geliyor, utanmayı saklamayı da bıraktım.
Bir de ara sıra Youtube'da 90'lar Türkçe pop batağına düşüyorum, Hadi Yine İyisin'le kafamı sağa sola oynatırken başım dönmeye başlayınca bırakıyorum. Daha iki gün önce yemek yediğimiz yerde Yonca Evcimik, Burak Kut, Serdar Ortaç (ama 90'lar şarkıları) falan çalıyordu, acayip mutlu oldum çok eğlendim.
Bunu da ben ekleyeyim: www.youtube.com
Bir de ara sıra Youtube'da 90'lar Türkçe pop batağına düşüyorum, Hadi Yine İyisin'le kafamı sağa sola oynatırken başım dönmeye başlayınca bırakıyorum. Daha iki gün önce yemek yediğimiz yerde Yonca Evcimik, Burak Kut, Serdar Ortaç (ama 90'lar şarkıları) falan çalıyordu, acayip mutlu oldum çok eğlendim.
Bunu da ben ekleyeyim: www.youtube.com
0
Ben böyle durumlarda radyoyu özlüyorum.
İnsan gerçekten bazen böyle şeyler dinlemeye ihtiyaç duyuyor.
Şimdi açmak istesem;
1- Ne açacağımı bilmiyorum.
2- Spotify algoritmam mahvolacak :)
Böyle normalde açıp dinlemeyeceğin bir sürü "leş" şarkı türkçe pop radyolarında peş peşe insana çok iyi geliyor.
Bağımlılık yapmaz toparlayınca normal zevklerine de dönüyorsun.
İnsan gerçekten bazen böyle şeyler dinlemeye ihtiyaç duyuyor.
Şimdi açmak istesem;
1- Ne açacağımı bilmiyorum.
2- Spotify algoritmam mahvolacak :)
Böyle normalde açıp dinlemeyeceğin bir sürü "leş" şarkı türkçe pop radyolarında peş peşe insana çok iyi geliyor.
Bağımlılık yapmaz toparlayınca normal zevklerine de dönüyorsun.
0
faydalıdır, sözlerle kendini ilişkilendiriyorsun, skıntın problemin ne ise bir başkasıda senin gibi hissediyor, düşünüyor diye kendini yalnız hissetmiyorsun, aynı zamanda müzikle de bir rahatlama oluyor, eğer zihnin melodiyi tahmin edebiliyorsa (basit şarkıların sevilmesi bu nedenle) daha da rahatlayorsun, mealen bildiğin şarkıları açarsan daha da rahatlarsın.
önemli olan serdar ortaç değil, istersen arabesk dinle, rap dinle, önemli olan senin duygularını senin anlayabileceğin basit bir dille sana anlatsın.
bende moralim bozulunca oyun havaları açıyorum, ya ankara havası ya balkan havası. olmadı kiss yada eski pop şarkılar falan.
önemli olan serdar ortaç değil, istersen arabesk dinle, rap dinle, önemli olan senin duygularını senin anlayabileceğin basit bir dille sana anlatsın.
bende moralim bozulunca oyun havaları açıyorum, ya ankara havası ya balkan havası. olmadı kiss yada eski pop şarkılar falan.
0
tabii ki. başkasına zarar vermedikten sonra nasıl rahat hissediyorsan o. benim bu tür süreçlerdeki favorim ünlü sanatçı FARUK K'nın HONKİ PONKİ adlı şarkısıdır mesela. HONKİ PONKİ TONİNO ÇALONA BİMBO BORİRO
0
kaputt
Selamlar, kedimle ilgili bir sorum olacak. Bu sabaha kadar her sey normaldi, mama degisimi yapmadim. Bu sabah kalktigimda yerde yaklasik 10 farkli noktada kucuk kucuk kusmuklar buldum, kusmuk dedigim de tukuruk ve seffaf bir sivi, tahminimce sabaha karsi midesi bos oldugu icin bu sekilde kusmus. Sab
Selamlar, kedimle ilgili bir sorum olacak. Bu sabaha kadar her sey normaldi, mama degisimi yapmadim. Bu sabah kalktigimda yerde yaklasik 10 farkli noktada kucuk kucuk kusmuklar buldum, kusmuk dedigim de tukuruk ve seffaf bir sivi, tahminimce sabaha karsi midesi bos oldugu icin bu sekilde kusmus.
Sabah degisiklik olmasi acisindan yas mama verdim ve kusmadi.
Aksam yeniden her zamanki kuru mamasini verdim, ve tum yediklerini yemekten yarim saat sonra cikardi.
Belki midesine iyi gelir diye hairball malt verdim, verdikten iki saat sonra yine kusmaya basladi, 4-5 kere kustu, artik safra ya da sari bir su kusuyor.
Ne yapacagimi sasirdim. Öncelikle bu kadar fazla kusmasi normal mi?
Keyfi iyi yemek yiyor, ama isin daha kotusu 3 gun sonra 10 gunlugune tatile gidiyoruz ve ben kedileri yalniz birakacagim, eve bakici gelecek ama cok korkak olduklari icin kiz gelse de asla kedileri gormuyor.
Cok telas yaptim, nasil birakirim boyle, toplu kuru mama birakacaktim, mama boyle yapiyorsa ne vermeliyim nasil bilecegim. Ne yapacagimi sasirdim. Ne yedireyim ne yapabilirim?
Ptesi veterinere gotureyim desem o da baska bir problem, kedim asiri korkak oldugu icin veteriner daha buyuk stres ve travmaya sebep oluyor yani cok ciddi bir sey degilse goturmemeyi tercih ediyoruz.
Bir de bir bucuk ay once dis ameliyati olmustu, disleri cekildi ama simdi iyilesmisti. Kati mamayi de bir aydir yiyordu bir sorun olmadan..
Onerilerinizi bekliyorum cok tesekkurler.
Sabah degisiklik olmasi acisindan yas mama verdim ve kusmadi.
Aksam yeniden her zamanki kuru mamasini verdim, ve tum yediklerini yemekten yarim saat sonra cikardi.
Belki midesine iyi gelir diye hairball malt verdim, verdikten iki saat sonra yine kusmaya basladi, 4-5 kere kustu, artik safra ya da sari bir su kusuyor.
Ne yapacagimi sasirdim. Öncelikle bu kadar fazla kusmasi normal mi?
Keyfi iyi yemek yiyor, ama isin daha kotusu 3 gun sonra 10 gunlugune tatile gidiyoruz ve ben kedileri yalniz birakacagim, eve bakici gelecek ama cok korkak olduklari icin kiz gelse de asla kedileri gormuyor.
Cok telas yaptim, nasil birakirim boyle, toplu kuru mama birakacaktim, mama boyle yapiyorsa ne vermeliyim nasil bilecegim. Ne yapacagimi sasirdim. Ne yedireyim ne yapabilirim?
Ptesi veterinere gotureyim desem o da baska bir problem, kedim asiri korkak oldugu icin veteriner daha buyuk stres ve travmaya sebep oluyor yani cok ciddi bir sey degilse goturmemeyi tercih ediyoruz.
Bir de bir bucuk ay once dis ameliyati olmustu, disleri cekildi ama simdi iyilesmisti. Kati mamayi de bir aydir yiyordu bir sorun olmadan..
Onerilerinizi bekliyorum cok tesekkurler.
0
Benim kediyi ilk kez kusarken gördüğümde kalp krizi geçiriyordum korkudan ama kediler kusuyor böyle zaman zaman; bazen yaladıkları tüyleri çıkarıyorlar bazen o tüyleri kakayla attıkları için böyle boş kusuyorlar, kusuyorlar yani oluyor böyle.
0
Yok o konuda hemfikirim. Zaten 15 senedir kedi besliyorum.
Burada ama kesilmeyen bir kusma var. Yani dun gece 10 kere kusmus, bugun de toplamda bir 6-7 kere kustu.
Yine de bu normal bir sayi mi. En azindan bu zamana kadar bu kadar yogun aralikli bir kusmaya denk gelmemistim. Bir de hic tüy kusmadi bu sefer, bana mama ya da mide ile ilgili gibi geldi.
Bir de tabii gidiyor olmam da ekstra korku ve stres yararti bende :(
Burada ama kesilmeyen bir kusma var. Yani dun gece 10 kere kusmus, bugun de toplamda bir 6-7 kere kustu.
Yine de bu normal bir sayi mi. En azindan bu zamana kadar bu kadar yogun aralikli bir kusmaya denk gelmemistim. Bir de hic tüy kusmadi bu sefer, bana mama ya da mide ile ilgili gibi geldi.
Bir de tabii gidiyor olmam da ekstra korku ve stres yararti bende :(
0
Ya şöyle o 6-7 defa kusma aslında kesik kesik bi oraya bi buraya kusma şekli olmuştur, yani biz mesela olduğumuz yerde sabit bir noktaya kusuyoruz ya mesela, kedide o bilinç olmadığı için belki de biraz stres yaptığından sağa sola kusmuştur öyle, yani ben normal diyorum ama gitmene 3 gün varmış daha bi gözlemle mesela yarın da aynı şekilde devam ederse bi vet'e götürürsün. Yemeğini yiyip suyunu içiyor gidip kuytu köşelerde saklanmıyorsa bence sağlığında bir sorun yoktur.
0
Bizim kedi kustuğunda, özellikle de safra kusmaya başlatsa veteriner hem mamasını hem suyunu kaldırmamızı ve 12 saate kadar mideyi boş tutup rahatlaması gerektiğini söylüyordu. Sonrasında 2-3 tane kuru mama, 1 kaşık su, 1 saat sonra kusmadıysa 4-5 mama, 1-2 kaşık su... Gibi yavaş yavaş artırarak bir günde normal beslenmeye geri dönüyorduk.
Siz üstüne yaş mama vereyim, malt da yedireyim derken midesini iyice karıştırmışsınız sanki. Hiçbir şey yedirmeden (ve içirmeden!) 12 saat bekletip sonra yavaş yavaş beslemeyi deneyin bir, bir günün sonunda hâlâ kusuyorsa veteriner...
Siz üstüne yaş mama vereyim, malt da yedireyim derken midesini iyice karıştırmışsınız sanki. Hiçbir şey yedirmeden (ve içirmeden!) 12 saat bekletip sonra yavaş yavaş beslemeyi deneyin bir, bir günün sonunda hâlâ kusuyorsa veteriner...
0
yeter ki tak denilmesin perdeleeer
Tahlil sonuçları çıkınca e-nabız'da görünür mü?Bi de bunun sonucunu almak için illa hastaneye ben mi gitmeliyim yoksa yakınım da gidip doktorla görüşebilir mi? Sonuç için randevu almadan gelin, demişti çünkü doktor birey.
Tahlil sonuçları çıkınca e-nabız'da görünür mü?
Bi de bunun sonucunu almak için illa hastaneye ben mi gitmeliyim yoksa yakınım da gidip doktorla görüşebilir mi? Sonuç için randevu almadan gelin, demişti çünkü doktor birey.
Bi de bunun sonucunu almak için illa hastaneye ben mi gitmeliyim yoksa yakınım da gidip doktorla görüşebilir mi? Sonuç için randevu almadan gelin, demişti çünkü doktor birey.
0
KVKK gereği sizden başkasına sonuç veremezler, yakınınız gidip görüşemez. Doktora telefonla ulaşıp "böyle böyle biri gelecek, olur mu?" diye kendiniz talep ederseniz belki olur. O da belki.
0
@kobuzchu kiz devlet hastanesi için çok belki bi beklenti olur galiba, evet. /:
0
sassot
Normal gündelik hayatta iletişim kurmak, sorunlarımı dertlerimi anlatabilmek, bir muhabbeti anlayabilmek için neler yapmam gerekir ?tahminimce ingilizce seviyem a2 ama konuşma anlamında çok zayıfım. basit ingilizce konuşan birini anlıyorum, A1 seviye hikaye kitaplarını anlıyorum ama önemli olan konu
Normal gündelik hayatta iletişim kurmak, sorunlarımı dertlerimi anlatabilmek, bir muhabbeti anlayabilmek için neler yapmam gerekir ?
tahminimce ingilizce seviyem a2 ama konuşma anlamında çok zayıfım. basit ingilizce konuşan birini anlıyorum, A1 seviye hikaye kitaplarını anlıyorum ama önemli olan konuşabilmek. bunun için ne yapmam gerekiyor ?
tahminimce ingilizce seviyem a2 ama konuşma anlamında çok zayıfım. basit ingilizce konuşan birini anlıyorum, A1 seviye hikaye kitaplarını anlıyorum ama önemli olan konuşabilmek. bunun için ne yapmam gerekiyor ?
0
Kelime dağarcığı için bol bol okumak, konuşma için de bol bol pratikten başka çare yok. Okul/iş aracılığıyla uluslararası ortamlara girebiliyorsanız fırsatları kaçırmayın. Giremiyorsanız kendinize anadili İngilizce olan ya da C seviyelerinde İngilizce bilen bir gönüllü bulun ki yanlışlarınızı düzeltsin.
Gündelik konuşmalar ve slang için sitcom (ya da en azından tarihi/fantazi olmayan) diziler, filmler ve internette bol bol ingilizce medyaya maruz kalmak faydalı olur ama daha fazla kelime öğrenmek, dil yapısını kavramak, gramer kurallarına aşinalık için edebiyat okumayı ihmal etmeyin bence. Anlamını bilmediğiniz kelimelere İngilizce-Türkçe sözlük yerine önce İngilizce sözlükten bakın (Cambridge ve Oxford mesela), oradaki tanımı anlamazsanız Türkçesine bakarsınız.
Bir de konuşma fırsatı bulduğunuzda telaşlanmayın, bir şeyi nasıl anlatacağınızı toparlayamazsanız "one minüt" deyin, sakin sakin düşünerek konuşun, kimse sizden anadil akıcılığı beklemeyecek.
Gündelik konuşmalar ve slang için sitcom (ya da en azından tarihi/fantazi olmayan) diziler, filmler ve internette bol bol ingilizce medyaya maruz kalmak faydalı olur ama daha fazla kelime öğrenmek, dil yapısını kavramak, gramer kurallarına aşinalık için edebiyat okumayı ihmal etmeyin bence. Anlamını bilmediğiniz kelimelere İngilizce-Türkçe sözlük yerine önce İngilizce sözlükten bakın (Cambridge ve Oxford mesela), oradaki tanımı anlamazsanız Türkçesine bakarsınız.
Bir de konuşma fırsatı bulduğunuzda telaşlanmayın, bir şeyi nasıl anlatacağınızı toparlayamazsanız "one minüt" deyin, sakin sakin düşünerek konuşun, kimse sizden anadil akıcılığı beklemeyecek.
0
a2 iken ancak markete gidip ekmek isteyebilirsin. ekmek satan kişi dilimlememi ister misin dediğinde anlamak istiyorsan önce b1 ol. hayır ekmeği buzluğa atacağım arkadaşlarım gelince çıkaracağım diyebilmek için b2 ol.
a2 iken bir insan konuşamaz zaten. ezberlenmiş kalıp cümleleri tekrarlar o kadar.
a2 iken bir insan konuşamaz zaten. ezberlenmiş kalıp cümleleri tekrarlar o kadar.
0
marowak
Bizimkilere sözüm var da iyisinden bir pasta almak istiyorum. Krokanlı veya kestaneli olursa iyi olur. Maltepe merkezden alabilirim veya eve getiren bir yer olursa sipariş de verebilirim. Kaliteli bir şey olsun istiyorum ancak fiyat çok da uçuk olmasın. Nereyi tavsiye edersiniz? Madlen pastanesi nas
Bizimkilere sözüm var da iyisinden bir pasta almak istiyorum. Krokanlı veya kestaneli olursa iyi olur. Maltepe merkezden alabilirim veya eve getiren bir yer olursa sipariş de verebilirim. Kaliteli bir şey olsun istiyorum ancak fiyat çok da uçuk olmasın. Nereyi tavsiye edersiniz? Madlen pastanesi nasıldır?
0
İst.Maltepe olarak soruyorsan, Küçükyalı Kuğu pastanesi pastalarını beğeniyorum.
0
Kuğu +1
Yine Küçükyalı'da Yavuz pastanesi (özellikle meyveli turtaları) ve Karla pastanesi de iyidir.
Yine Küçükyalı'da Yavuz pastanesi (özellikle meyveli turtaları) ve Karla pastanesi de iyidir.
0
semaforo de medianoche
ben bu işlerden pek anlamıyorum da madame coco ve english home'a kalitesiz diyor annem nevresim vs. konusunda. ikea'dan baktık bi geçen üstün körü yorganları oranın da dandik bulundu ama nevresimleri beğenildi fakat çok fazla fiyat aralığında çeşit var orada da hangisini alacağını şaşırıyor insan. d
ben bu işlerden pek anlamıyorum da madame coco ve english home'a kalitesiz diyor annem nevresim vs. konusunda. ikea'dan baktık bi geçen üstün körü yorganları oranın da dandik bulundu ama nevresimleri beğenildi fakat çok fazla fiyat aralığında çeşit var orada da hangisini alacağını şaşırıyor insan. desen çeşitlerinden bahsetmiyorum kalite, tür çeşitlerinden bahsediyorum tabi. neyse nevresim yorgan gibi ürünler için kalitesi iyi olan ama aşırı pahalı falan da olmayan tavsiye edeceğiniz bir marka var mı?
ikea'daki nevresim çeşitleri hakkında da tavsiye olabilir alacaksan şu şu modellere bak daha pahalısı lüks ucuzu dandik olur dediğiniz varsa.
ikea'daki nevresim çeşitleri hakkında da tavsiye olabilir alacaksan şu şu modellere bak daha pahalısı lüks ucuzu dandik olur dediğiniz varsa.
0
Chakra overler genelde ama ben tac in pamuk saten aliom. ama
ikeanin soyle bi meselesi var genelde standarttan 5-10 cm farkli oluyo. ordan aldigim nevresimler sadece ayni markanin yorganlarinda duzgun oluyo. o yuzden olculere dikkat. ikea kaz tuyu yorgan kullaniyorum, memnunum.
ikeanin soyle bi meselesi var genelde standarttan 5-10 cm farkli oluyo. ordan aldigim nevresimler sadece ayni markanin yorganlarinda duzgun oluyo. o yuzden olculere dikkat. ikea kaz tuyu yorgan kullaniyorum, memnunum.
0
Nevresim ve yorganı Yataş'tan almıştım. Fiyatına göre kaliteli olduğunu düşünüyorum.
0
İkea'nın yastık kılıfları 50x60 dır. Bizim ülke yastıkları 50x70 olduğu için problem yaşarsın.
Nevresim takımında önce yastık kılıfı, sonra çarşaf, en son nevresim eskir. Hangisi raslarsa onu kullanan biri değilsen, benim gibi takım halinde kullanma takıntın varsa ve desensiz, tek renk seviyorsan, Özdilekte, tek tek satılan nevresim takımları var. Kaliteleri de iyi. Tavsiye ederim. Takımın herhangi bir parçası eskiliğinde ya da lekelendiğinde gidip sadece o parçayı alabilirsin.
Bir de, zevke tabi gerçi de, lastikli çarşaflar daha kullanışlı diye düşünüyorum.
Nevresim takımında önce yastık kılıfı, sonra çarşaf, en son nevresim eskir. Hangisi raslarsa onu kullanan biri değilsen, benim gibi takım halinde kullanma takıntın varsa ve desensiz, tek renk seviyorsan, Özdilekte, tek tek satılan nevresim takımları var. Kaliteleri de iyi. Tavsiye ederim. Takımın herhangi bir parçası eskiliğinde ya da lekelendiğinde gidip sadece o parçayı alabilirsin.
Bir de, zevke tabi gerçi de, lastikli çarşaflar daha kullanışlı diye düşünüyorum.
0
Bu kış Yataş'ın en kalın ve ağır yorganını aldım, yün yorgan bakımı zor diye kullanmıyorum, yün yorgan özlemimi azalttı.
Özellikle yorgan için Yataş +1
Özellikle yorgan için Yataş +1
0
alicek
10:15 dış hatlar uçuşu, metro-metrobüs-metro yapacağım sanırım, 07'de çıksam 1 saatte orada olur muyum?
10:15 dış hatlar uçuşu, metro-metrobüs-metro yapacağım sanırım, 07'de çıksam 1 saatte orada olur muyum?
0
Söylediğiniz şekilde 1 saat 45 dk civarı gözüküyor. Alternatif olarak metrobüsle Uzunçayır, oradan Ünalan durağından metroya geçerseniz 15 dakika kazanabilirsiniz.
ibb.co
Edit: Google havalimanı içinde gereksiz uzun bir yürüyüş rotası gösteriyor galiba ama orada da en fazla 10 dakika kazanırsınız sanırım.
Tekrar edit: metro metrobüs metro değil, metro marmaray metro varsaydım ben, metrobüs marmaraydan 15 dakika daha hızlı gibi.
ibb.co
Edit: Google havalimanı içinde gereksiz uzun bir yürüyüş rotası gösteriyor galiba ama orada da en fazla 10 dakika kazanırsınız sanırım.
Tekrar edit: metro metrobüs metro değil, metro marmaray metro varsaydım ben, metrobüs marmaraydan 15 dakika daha hızlı gibi.
0
ananiyimioguz
Kullanan var mı memnun musunuz? İşe yarıyor mu?Instagramda tanitimi cikti karsima. Sekil sukul nir tanesin 1000tl falan.https://guudgirlz.co/products/regl-kemeri?fbclid=PAAaZCXRdbXmOBbcKASdIJ0PWVoFJtuzMDulsDUoYKwpd9kuU1KySyBm1wjjs_aem_AQkCWNlK3k_c2V_OYiqPVW4RwSYei0M80_Ki5ci5fGP2qwCfaisBOfsCLTD4NFqt-
Kullanan var mı memnun musunuz? İşe yarıyor mu?
Instagramda tanitimi cikti karsima. Sekil sukul nir tanesin 1000tl falan.
guudgirlz.co
Trendyolda da 300tl ye var mesela.
Eşim pek yansitmaya calisma da arada yataga uzanip sancilaniyor belki iyi gelir diye dusunuyorum ne diyorsunuz?
Instagramda tanitimi cikti karsima. Sekil sukul nir tanesin 1000tl falan.
guudgirlz.co
Trendyolda da 300tl ye var mesela.
Eşim pek yansitmaya calisma da arada yataga uzanip sancilaniyor belki iyi gelir diye dusunuyorum ne diyorsunuz?
0
hknty
doktorlar arasında şöyle bir geyik var. tıp fakültesinden mezun olmak doktoraya denk falan diyorlar. bence saçmalık da nereden çıktı bu? 6 yıl okumaya dayanarak mı söylüyorlar? sonuçta doktora eğitiminin amacı lisanstan farklı. süreden bağımsız olarak bir lisans eğitimini doktora ile denek tutmak sa
doktorlar arasında şöyle bir geyik var. tıp fakültesinden mezun olmak doktoraya denk falan diyorlar. bence saçmalık da nereden çıktı bu? 6 yıl okumaya dayanarak mı söylüyorlar?
sonuçta doktora eğitiminin amacı lisanstan farklı. süreden bağımsız olarak bir lisans eğitimini doktora ile denek tutmak saçma.
sonuçta doktora eğitiminin amacı lisanstan farklı. süreden bağımsız olarak bir lisans eğitimini doktora ile denek tutmak saçma.
0
İkisinin de adı doktora, ama birisi (md) "profesyonel" (yani mesleki yeterlilik olan) doktora, diğeri (phd) "öğretmen" anlamına gelen doktora. Aslında farklı şeyler.
Fakat, pratikte ülkeler hangi eğitime "doktor" diyeceğine ve devamındaki akademik işlerde nasıl ilerleyeceklerine farklı farklı karar verebiliyorlar. Yani kaç yıl okuduğun değil de o ülkedeki düzenlemeyle alakalı bi konu o.
Fakat, pratikte ülkeler hangi eğitime "doktor" diyeceğine ve devamındaki akademik işlerde nasıl ilerleyeceklerine farklı farklı karar verebiliyorlar. Yani kaç yıl okuduğun değil de o ülkedeki düzenlemeyle alakalı bi konu o.
0
doktoraya denk olduğunu söyleyeni hiç duymadım ama tıp fakülteleri yüksek lisans derecesiyle mezun verir. uzmanlık eğitimini tamamlamış hekimler ise doktora yapmış gibi oluyor. düz 6 yıllık eğitimin doktoraya denk olduğunu söyleyen kendi kendine gelin güvey oluyor demektir fakat söylediğim gibi şahsen hiç öyle birine şahit olmadım.
0
@kanatlı birçok doktordan duydum ben. bence yüksek lisans dereciyle sayılması da saçma. sonuçta lisans ve master bambaşka şeyler. belki memuriyette derece konusunda yüksek lisans yapmışla aynı sayılabilir. o da süre bakımından. yoksa bunlar aslında akademide nasıl bir noktada olduğunuzla alakalı.
ya da uzmanlığın da doktora sayılması saçma bence. sonuçta doktora akademik bir konu ve temelde literatüre katkı sağlamak amaçlanıyor. ancak uzmanlık eğitiminde akademisyen yetiştirmek amaçlanmıyor. en mantıklı yazı olarak şunu buldum.
haber.sol.org.tr
peki bu nerede sayılıyor? resmi olarak hangi bağlamda bir etkisi oluyor? söylenti dışında bir şey bulamadım.
ya da uzmanlığın da doktora sayılması saçma bence. sonuçta doktora akademik bir konu ve temelde literatüre katkı sağlamak amaçlanıyor. ancak uzmanlık eğitiminde akademisyen yetiştirmek amaçlanmıyor. en mantıklı yazı olarak şunu buldum.
haber.sol.org.tr
peki bu nerede sayılıyor? resmi olarak hangi bağlamda bir etkisi oluyor? söylenti dışında bir şey bulamadım.
0
kuzey amerika'da pratisyen olman icin 4+4 okuman lazim. 4 sene lisans yapiyorsun, ustune 4 sene tip okuyorsun.
uzmanlik icin ustune ne 3-6 sene daha tirmalaman lazim diye biliyorum.
ozetle uzman doktor, en az bir doktorali kadar okumustur diyebiliriz. prastisyen hekim de master yapmis gibi oluyor..
uzmanlik icin ustune ne 3-6 sene daha tirmalaman lazim diye biliyorum.
ozetle uzman doktor, en az bir doktorali kadar okumustur diyebiliriz. prastisyen hekim de master yapmis gibi oluyor..
0
@cooper akademik unvanlar, eğitimler süreyle alakalı değil. bu yüzden "okumuş sayılır" konusu saçma bence. iş yükünün pek bir önemli yok. çünkü o zaman çap yapan biri de sayılabilir. bu konu çok dillendiriliyor. çıkış noktasını ya da gerçekliliğini merak ettim.
sözlükte de başlığı varmış
eksisozluk2023.com
sözlükte de başlığı varmış
eksisozluk2023.com
0
@hknty
konunun sureyle alakasi yok demissin de baya var aslinda..
on lisans - 2 sene
lisans 4 sene
tezli/tezsiz master 2 sene
doktora 4-5 sene
diye gidiyor..ben henuz 2 senede doktorayi halleden bir dahiye denk gelmedim, vardir herhalde ama milyonda birdir, ikidir.
yurtdisinda cift anadal yapsan, bitirdiginde bir tez yazip 1 senede master'i tamamlarsin, zira belirli krediyi asmis oluyorsun, cift anadaldaki derslerin bir kismini master'a saydirabilirsin. derslerin buhar oldugu yok, kayitlara geciyor.
bir de olayin ozgul agirlik kismi var..muhendislikte yazilan bir arastirma kagidi ile tibbi bir kagidin agirligi bir degil, onu ne yapacaz?
konunun sureyle alakasi yok demissin de baya var aslinda..
on lisans - 2 sene
lisans 4 sene
tezli/tezsiz master 2 sene
doktora 4-5 sene
diye gidiyor..ben henuz 2 senede doktorayi halleden bir dahiye denk gelmedim, vardir herhalde ama milyonda birdir, ikidir.
yurtdisinda cift anadal yapsan, bitirdiginde bir tez yazip 1 senede master'i tamamlarsin, zira belirli krediyi asmis oluyorsun, cift anadaldaki derslerin bir kismini master'a saydirabilirsin. derslerin buhar oldugu yok, kayitlara geciyor.
bir de olayin ozgul agirlik kismi var..muhendislikte yazilan bir arastirma kagidi ile tibbi bir kagidin agirligi bir degil, onu ne yapacaz?
0
"doktora akademik bir konu ve temelde literatüre katkı sağlamak amaçlanıyor"a cevaben, uzmanlık eğitimini tamamlayan doktorlar "tıpta uzmanlık tezi" yazıyor.
Hatta bir ara her vakadan bir yayın çıkıyor diye üniversitelerin yayın sayısını hesaplarken tıp fakültesini ayrı tutuyorlardı diye hatırlıyorum (ama kaynak bulamadım).
Bir şeyler buldum:
newtr.urapcenter.org tıp fakültesi olan/olmayan üniversiteler olarak ayırmış
Hatta bir ara her vakadan bir yayın çıkıyor diye üniversitelerin yayın sayısını hesaplarken tıp fakültesini ayrı tutuyorlardı diye hatırlıyorum (ama kaynak bulamadım).
Bir şeyler buldum:
newtr.urapcenter.org tıp fakültesi olan/olmayan üniversiteler olarak ayırmış
0
@cooper süreyle nasıl bir alakası var akademinin? doktorayı 2 yılda bitirmekle nasıl bir alakası var?
"özgül ağırlık" konusu anlamsız. mühendislikle ilgili bir makalenin "özgül ağırlığının" tıpla ilgili bir makaleden daha düşük olduğunu söyleyemezsin. bilimler arasında bir hiyerarşi yoktur. bilim böyle bir şey değil. tarih mesela tıptan daha aşağıda değildir. bambaşka kulvarlar.
@kobuzchu master'da da tez yazılıyor. ancak master ve doktora bambaşka şeyler. tez yazılması doktoraya denk olduğunu göstermez.
memuriyet açısından, derece vs. açısından tıp mezunu master mezununa denk sayılabilir. çünkü aynı süreyi harcıyor ve daha yüksek memuriyet derecesi ile başlayabilri bir mühendise göre. ama onun dışında akademik olarak bambaşka dünyalar. merak ediyorum bu söylemin resmi bir karşlığı var mı? yok anladığım kadarıyla.
"özgül ağırlık" konusu anlamsız. mühendislikle ilgili bir makalenin "özgül ağırlığının" tıpla ilgili bir makaleden daha düşük olduğunu söyleyemezsin. bilimler arasında bir hiyerarşi yoktur. bilim böyle bir şey değil. tarih mesela tıptan daha aşağıda değildir. bambaşka kulvarlar.
@kobuzchu master'da da tez yazılıyor. ancak master ve doktora bambaşka şeyler. tez yazılması doktoraya denk olduğunu göstermez.
memuriyet açısından, derece vs. açısından tıp mezunu master mezununa denk sayılabilir. çünkü aynı süreyi harcıyor ve daha yüksek memuriyet derecesi ile başlayabilri bir mühendise göre. ama onun dışında akademik olarak bambaşka dünyalar. merak ediyorum bu söylemin resmi bir karşlığı var mı? yok anladığım kadarıyla.
0
eczacılar da yüksek lisans mezunu sayılıyor
5 senelik eğitim süresinden dolayı
5 senelik eğitim süresinden dolayı
0
bu hangi bağlamda öyle? resmi bir karşılığı var mı? peki bu yüksek lisanslar neden var o zaman? eczacilik.yeditepe.edu.tr
varsa da bence saçma. çünkü dediğim gibi akademik eğitimler temelde süreyle alakalı değil. master bir alanda uzmanlaşmayı gerektiriyor lisans sonrası. mesela biri genel bir eczacılık eğitimi alır daha sonra yukarıdaki linkteki alanlardan birinde uzmanlaşır. bu master'dır.
varsa da bence saçma. çünkü dediğim gibi akademik eğitimler temelde süreyle alakalı değil. master bir alanda uzmanlaşmayı gerektiriyor lisans sonrası. mesela biri genel bir eczacılık eğitimi alır daha sonra yukarıdaki linkteki alanlardan birinde uzmanlaşır. bu master'dır.
0
Tıpçıların egoları nedeniyle uydurdukları bir şey bana kalırsa. 6 yıl tıp bitiren birine doktora tezi yaz desen ne bilip de yazacak. 6 yılda o seviyeye gelmeleri mümkün değil. Doktora yapan kişi hem iki yıl yüksek lisans eğitimi alıyor, yüksek lisans tezi yazıyor. Sonra doktoraya kabul edilmek için sınavlara giriyor. Doktora 4 5 yıl sürüyor. Bir de doktora tezi var. Bu arada da makaleler yazılıyor. Sadece uzman doktor doktoraya eşit sayılabilir çünkü tıpta uzmanlıkta eğitim ve tez var.
0
bana da öyle geldi. tutarlı bir şey bulamadım. sadece yüksek lisans sayılıyor sanırım. bir de akademide ilerlemek için o şekilde kullanılıyor galiba.
0
sosyal bilimler değil söz konusu olan. pozitif bilimler ve mühendislikle de farklı. fizik, kimya, mühendislik gibi alanlarda da benzer bir durum. doktora ayrı bir süreç sonuçta.
tıp fakültesinin çok yayın çıkarması lisansı doktoraya denk saymayı sağlamaz ki. o yayınları lisans öğrencileri üretmiyor. doktora ve lisansın farkı akademide hangi noktada olduğun ile ilgili. temelde literatüre katkı mı sağlıyorsun yoksa literatürü öğreniyor musun bu önemli.
bu konu neden tartışmaya açılmasın? birileri çıkıp bizim lisans eğitimimiz doktoraya denk dersi bu sorgulanır. çünkü zaten tahmin ettiğim gibi altı dolu olmayan bir söylemmiş.
tıp fakültesinin çok yayın çıkarması lisansı doktoraya denk saymayı sağlamaz ki. o yayınları lisans öğrencileri üretmiyor. doktora ve lisansın farkı akademide hangi noktada olduğun ile ilgili. temelde literatüre katkı mı sağlıyorsun yoksa literatürü öğreniyor musun bu önemli.
bu konu neden tartışmaya açılmasın? birileri çıkıp bizim lisans eğitimimiz doktoraya denk dersi bu sorgulanır. çünkü zaten tahmin ettiğim gibi altı dolu olmayan bir söylemmiş.
0
yukarda sözlük başlığını bile paylaştım. ben de dün twitter'da 2 dr'dan duydum.
dar bakmıyorum. birçok dinamik farklı olabilir. belli kalıplara sıkışmak zorunda değil tabii ki. ancak birileri yaptığı işi 1'e 10 katarak anlatırsa haliyle sorgulanır. bunda yanlış bir şey yok. ayrıca burada eleştirdiğim farklı metodolojiler değil. lisansta henüz literatür öğrenilir ve doktora bambaşka bir dünya o anlamda.
dar bakmıyorum. birçok dinamik farklı olabilir. belli kalıplara sıkışmak zorunda değil tabii ki. ancak birileri yaptığı işi 1'e 10 katarak anlatırsa haliyle sorgulanır. bunda yanlış bir şey yok. ayrıca burada eleştirdiğim farklı metodolojiler değil. lisansta henüz literatür öğrenilir ve doktora bambaşka bir dünya o anlamda.
0
tıp mezunuyum. Tıp fakültesinden mezuniyet yüksek lisansa denktir. Şu ana kadar doktoraya denk diyen tek bir kişiyi bile duymadım. Uzmanlık ile karıştıyor olmayasınız? Uzmanlık da doktora değil tabii ama tez yazıldığı için denk sayılabilir. Zaten md phd olayı da farklı yani mesela hacettepe tıp fakültesinde md phd programı var fakülteyi bitirince doktora da yapmış olduğunuz. Ya da fakülte bittikten sonra doktora yapılabiliyor.
Ayrıca master denen şey illa akademik nosyonu olan bir durum değil doktora gibi. Mühendisler master yapıp yüksek mühendis olmuyor mu Türkiye'de? Tıp fakültesi mezuniyeti de 6 sene olması ve bu sürecin içinde teorik, pratik, akademik eğitimin olması sebebiyle master'a denk sayılıyor. Fakültede sadece hekim olmak öğretilmiyor, bilimsel araştırma metodları da öğretiliyor sonuçta. Master da çok farklı bir konu değil yani, fakülte sonrası daha spesifik bir konuda eğitim almak ve akademik eğitimi almak sonuçta
Ayrıca master denen şey illa akademik nosyonu olan bir durum değil doktora gibi. Mühendisler master yapıp yüksek mühendis olmuyor mu Türkiye'de? Tıp fakültesi mezuniyeti de 6 sene olması ve bu sürecin içinde teorik, pratik, akademik eğitimin olması sebebiyle master'a denk sayılıyor. Fakültede sadece hekim olmak öğretilmiyor, bilimsel araştırma metodları da öğretiliyor sonuçta. Master da çok farklı bir konu değil yani, fakülte sonrası daha spesifik bir konuda eğitim almak ve akademik eğitimi almak sonuçta
0
sözlükte bile konuşulmuş eksisozluk2023.com
mühendis, yüksek mühendis sayılıyor ancak standart müh. üzerine bir alanda uzmanlaşıyor. makina mühendisliği üzerine daha da ayrıntılı bir alana giriyor. adı üstünde uzmanlık. bilimsel araştırma metodları konusu lisans düzeyinde de verilen okullar, bölümler var. ama yine de hiçbiri yüksek lisans, doktora olma iddiasında olmadı.
uzun olması yoğunlukla alakalı. mesela hukuk da 5 yıla çıksın deniyordu. ya da bazı alanlar 3 yıla bile düşebilir. bir sıkıntı olmaz. temelde master ve doktorayı lisanstan ayıran şey içerik, yöntem, amaç. yoksa süre değil.
mühendis, yüksek mühendis sayılıyor ancak standart müh. üzerine bir alanda uzmanlaşıyor. makina mühendisliği üzerine daha da ayrıntılı bir alana giriyor. adı üstünde uzmanlık. bilimsel araştırma metodları konusu lisans düzeyinde de verilen okullar, bölümler var. ama yine de hiçbiri yüksek lisans, doktora olma iddiasında olmadı.
uzun olması yoğunlukla alakalı. mesela hukuk da 5 yıla çıksın deniyordu. ya da bazı alanlar 3 yıla bile düşebilir. bir sıkıntı olmaz. temelde master ve doktorayı lisanstan ayıran şey içerik, yöntem, amaç. yoksa süre değil.
0
verdiğiniz link muhtemelen klasik doktor düşmanı trollerin açtığı sonra da ilk entrysi silinen saçma bir başlık. Hiçbir doktorun fakülteden mezun olunca doktora yapmış oluyoruz diye düşündüğünü duymadım. En fazla fakülteye başlayalı iki ay olan ve tıp doktoru ile doktora arasındaki farkı bilmeyen heyecanlı gençler beelki böyle düşünebilir :)
Onun dışında yani neye itiraz ettiğinizi anlayamıyorum. Master öyle çok matah ya da kutsal bir olay değil ki "Fakülte eğitimiyle eş tutulamaz" diyesiniz.
Mesela tıp mezunu birinin master'a eş tutulmasına hangi anlamda karşısınız? Master'ın öyle çok afili avantajları da yok, doktoraya direkt başvurabiliyorsunuz yani sadece ek olarak. Onun dışında ne avantajı var ki? Master yapmayı kafanızda çok farklı bir yere koyuyorsunuz gibi geldi, çünkü çoğu insanın askerlikten kaçmak için ya da özel sektörde maaşı iyileşsin diye yaptığı, akademik olarak lisanstan çok da farkı olmayan bir eğitim master.
Onun dışında yani neye itiraz ettiğinizi anlayamıyorum. Master öyle çok matah ya da kutsal bir olay değil ki "Fakülte eğitimiyle eş tutulamaz" diyesiniz.
Mesela tıp mezunu birinin master'a eş tutulmasına hangi anlamda karşısınız? Master'ın öyle çok afili avantajları da yok, doktoraya direkt başvurabiliyorsunuz yani sadece ek olarak. Onun dışında ne avantajı var ki? Master yapmayı kafanızda çok farklı bir yere koyuyorsunuz gibi geldi, çünkü çoğu insanın askerlikten kaçmak için ya da özel sektörde maaşı iyileşsin diye yaptığı, akademik olarak lisanstan çok da farkı olmayan bir eğitim master.
0
hayır başlığı açanlar troll değil. "doktor düşmanı" olduğunu da düşünmüyorum. dünkü twitter'daki tartışmadan da anladığım kadarıyla doktorlar en ufak eleştiri yapanı troll'lükle suçluyor, düşman olarak görüyor.
master olayı olmayan bir şey değil. master var, master var. iyi bir okulda yapılan mba kariyeri uçurabilir mesela.
asıl sorun aslı astarı olmayan bir konuda insanların kendi konumunu abartması. herhangi bir konuda biri kendini 3 5 gömlek yukardan satmaya çalışırsa ve işin aslının öyle olmadığını bilirseniz sorgularsınız. bunda yanlış bir şey yok.
buyur çıkış noktaları. bunlar dışında birçok kere duydum bu muhabbeti.
twitter.com
twitter.com
twitter.com
master olayı olmayan bir şey değil. master var, master var. iyi bir okulda yapılan mba kariyeri uçurabilir mesela.
asıl sorun aslı astarı olmayan bir konuda insanların kendi konumunu abartması. herhangi bir konuda biri kendini 3 5 gömlek yukardan satmaya çalışırsa ve işin aslının öyle olmadığını bilirseniz sorgularsınız. bunda yanlış bir şey yok.
buyur çıkış noktaları. bunlar dışında birçok kere duydum bu muhabbeti.
twitter.com
twitter.com
twitter.com
0
iki tane x mesleği mensunu "biz allahız, peygamberiz" diye tivit atsa xler arasında böyle bir geyik var mı diyeceğiz? ya yaptıkları işin detaylarını bilmiyorlardır ya da her sosyal medyadaki her troll gibi bir yerleri kaşıyorlardır. akademik nosyon falan tartışılan ortamda kanıt olarak ilk entry'si silinip kaçılmış bir başlığı kanıt göstermek komik açıkçası. silinen entry'nin ekran görüntüsünü de aynı başlıkta paylaşmışlar. önce saçma sapan şeyler yazıp sonra da silip kaçmış birisi.
tıp eğitiminin hiçbir kısmında ayrıca bir doktora yapmadan phd ünvanı alınmıyor. yukarıda bahsedilen bütünleşik doktora programı bile 6 yılda vermiyor bu ünvanı. fakat uzman hekimler diğer şartlar da sağlandıktan sonra akademisyen olabiliyor. doktoraya denk olma muhabbetinin sebebi bu. sistem neden böyle diye sorabilirsiniz elbette, her şey gibi bu da tartışılabilir. benim esas söylemek istediğim doktorlar arasında 6 yıl okudum ve doktora yaptım diye ortak bir kanı yok, ki olamaz da zaten. çünkü bu yanlış bir bilgi.
tıp eğitiminin hiçbir kısmında ayrıca bir doktora yapmadan phd ünvanı alınmıyor. yukarıda bahsedilen bütünleşik doktora programı bile 6 yılda vermiyor bu ünvanı. fakat uzman hekimler diğer şartlar da sağlandıktan sonra akademisyen olabiliyor. doktoraya denk olma muhabbetinin sebebi bu. sistem neden böyle diye sorabilirsiniz elbette, her şey gibi bu da tartışılabilir. benim esas söylemek istediğim doktorlar arasında 6 yıl okudum ve doktora yaptım diye ortak bir kanı yok, ki olamaz da zaten. çünkü bu yanlış bir bilgi.
0
Frederick Co
Bir not programı arıyorum.Her yazımda solda saat çıksın.bunu nasıl yapabilirim?Örnek;10:30 - Eve geldim11:45 - Evden çıktım12:20 - Okula geldim.saatler otomatik atansın istiyorum
Bir not programı arıyorum.
Her yazımda solda saat çıksın.
bunu nasıl yapabilirim?
Örnek;
10:30 - Eve geldim
11:45 - Evden çıktım
12:20 - Okula geldim.
saatler otomatik atansın istiyorum
Her yazımda solda saat çıksın.
bunu nasıl yapabilirim?
Örnek;
10:30 - Eve geldim
11:45 - Evden çıktım
12:20 - Okula geldim.
saatler otomatik atansın istiyorum
0
Not defteri içinde .log yazın ve
bir kaç satır altta da notuzunu yazın. Ardından kapatın ve tekrar açın bakın not defterine.
bir kaç satır altta da notuzunu yazın. Ardından kapatın ve tekrar açın bakın not defterine.
0
Whatsapp'ta bir arkadaşınızla grup kurun, sonra arkadaşınız o gruptan çıksın, grubun adını "Not" olarak düzenleyin...
Sonrasında not almak istediğiniz her şeyi o gruba mesaj olarak atın. Hem tarih, hem saat olarak sıralı bir şekilde bütün notlarınız Whatsapp'ta olmuş olur. Hem de not yazmak için telefon dışında başka bir şeye ihtiyaç duymamış olursunuz...
Sonrasında not almak istediğiniz her şeyi o gruba mesaj olarak atın. Hem tarih, hem saat olarak sıralı bir şekilde bütün notlarınız Whatsapp'ta olmuş olur. Hem de not yazmak için telefon dışında başka bir şeye ihtiyaç duymamış olursunuz...
0
@pantepember bulamadım
@pantepember olmadı
@pantepember iş yerinde kullanacağız not olarak. whatsapp uygun değil o sebepten
@pantepember olmadı
@pantepember iş yerinde kullanacağız not olarak. whatsapp uygun değil o sebepten
0
www.youtube.com
www.notedapp.io
www.timestampsapp.com
apps.apple.com
aradığınız keyword timestamp ve/veya logbook
www.notedapp.io
www.timestampsapp.com
apps.apple.com
aradığınız keyword timestamp ve/veya logbook
0
filipis
Seviye B1. İlerletmek için ne yapayım? Kitap götüremem ve sesli şeyler açamam. Telefon üzerinden ne yapabilirim? İngilizce gazete ve kitap dışında…
Seviye B1. İlerletmek için ne yapayım? Kitap götüremem ve sesli şeyler açamam. Telefon üzerinden ne yapabilirim? İngilizce gazete ve kitap dışında…
0
Akşamları İngilizce altyazılı yarım saat bi şeyler izle elinde kalem kağıtla. Bilmediğin kelimeleri falan yaz bağlamını hatırlatacak bi şekilde. Sonra iş yerindeyken o kelimeleri kullanarak cümleler kur, farklı bağlamlarda kullanarak yarım sayfa falan günlük gibi bi şeyler yaz. Sonra da kontrol ettir burada. Gramer eksiğin varsa da otur çalış internetten ama o dili kullanmadan sadece çalışarak seviye atlayamazsın.
Araba sürmekle ilgili bin sayfa kitap okumak araba sürmeyi tam olarak öğretmez, çıkıp otobanda hızlanıp yavaşlaman lazım trafiğe girmen lazım vs. Ama debriyajın kavrama noktasını falan bilmeden çıkarsan da muhtemelen stop ettirirsin yokuşta. Gibi gibi.
Araba sürmekle ilgili bin sayfa kitap okumak araba sürmeyi tam olarak öğretmez, çıkıp otobanda hızlanıp yavaşlaman lazım trafiğe girmen lazım vs. Ama debriyajın kavrama noktasını falan bilmeden çıkarsan da muhtemelen stop ettirirsin yokuşta. Gibi gibi.
0
sesli seyler icin kulaklik? ortamlarda odaklanmak icin muzik dinliyorum dersin kim bilecek. telefonuna duolingo yukle. baska appler var. pimsleur geliyor aklima eskilerden.
0
Direkt İngilizce haberleri takip et. BBC ve CNN oku. 1 yılda sadece bunları okuyarak YDS'den 80 aldım. Bir süredir Almanca için Bild okuyorum.
0
Sorduğu soruya yanıt olmayacak fakat bir yabancı dili nasıl öğrenmek gerektiği ile ilgili bir kılavuz var aşağıdaki linkte.
www.victoria.ac.nz
www.victoria.ac.nz
0
dedim ben sana
tavuk köfte yapmıştım bugün pilav ve püre arttı. beyaz, kırmızı et, balık yemek istemiyorum. yarın bunların yanına ne iyi gider akşam yemeği ana yemeğine fikrinizi paylaşırsanız sevinirim.
tavuk köfte yapmıştım bugün pilav ve püre arttı. beyaz, kırmızı et, balık yemek istemiyorum. yarın bunların yanına ne iyi gider akşam yemeği ana yemeğine fikrinizi paylaşırsanız sevinirim.
0
Makarna yapın tam üçlü karbonhidrat zehirlenmesi olsun hocam.
Edit: Antrikottan başka kurtarmaz.
Edit: Antrikottan başka kurtarmaz.
0
- mantar sote, sivri biberli, bol baharatlı
- fırında baharatlı brokoli, havuç, karnabahar, kuşkonmaz, patlıcan, kabak gibi sebzelerden biri ya da birkaçı karışık
- taze enginar satılan bir yerdeyseniz ızgara enginar
- yeterince püre varsa shepherd's pie, pilavı da buzluğa atın sonra çorba yaparken kullanırsınız
- fırında baharatlı brokoli, havuç, karnabahar, kuşkonmaz, patlıcan, kabak gibi sebzelerden biri ya da birkaçı karışık
- taze enginar satılan bir yerdeyseniz ızgara enginar
- yeterince püre varsa shepherd's pie, pilavı da buzluğa atın sonra çorba yaparken kullanırsınız
0
kumpir gibi bişi olabilir patatesten. üzerine garnitür, kaşar, salata malzemeleri ile
0
photo85
Odanın tavandaki ışığını kapatmayı seviyoruz bu defa ben kitap okuyamıyorumBana güzel kaliteli ışığı yeterli göz yormayan ışık bulalım mıBütçeye kıyarım her türlüGözlerim çok hassas ışığa karşı
Odanın tavandaki ışığını kapatmayı seviyoruz bu defa ben kitap okuyamıyorum
Bana güzel kaliteli ışığı yeterli göz yormayan ışık bulalım mı
Bütçeye kıyarım her türlü
Gözlerim çok hassas ışığa karşı
Bana güzel kaliteli ışığı yeterli göz yormayan ışık bulalım mı
Bütçeye kıyarım her türlü
Gözlerim çok hassas ışığa karşı
0
www.ikea.com.tr
Dümdüz başucu lambası var, ışık fazla geldiğinde üzerine kenarı oyalı yazma atıyorum ambiyans oluyor :)) (cidden.)
Fakat madem bütçeye kıyacaksınız, zevkinize göre bir başucu lambası alın, ışığı dağıtacak bir başlığı, buzlu camı, öyle bir şeyi olsun. İçine de akıllı ampul alın (duyları farklı oluyor mu, uygun akıllı ampul var mı bilmiyorum ama vardır bence. Sonra en rahat ettiğiniz renkte ve parlaklıkta kullanın.
Dümdüz başucu lambası var, ışık fazla geldiğinde üzerine kenarı oyalı yazma atıyorum ambiyans oluyor :)) (cidden.)
Fakat madem bütçeye kıyacaksınız, zevkinize göre bir başucu lambası alın, ışığı dağıtacak bir başlığı, buzlu camı, öyle bir şeyi olsun. İçine de akıllı ampul alın (duyları farklı oluyor mu, uygun akıllı ampul var mı bilmiyorum ama vardır bence. Sonra en rahat ettiğiniz renkte ve parlaklıkta kullanın.
0
'Okuma lambası gözlük çerçevasi' diye aratın,
www.hepsiburada.com
mesela.
Cam yok içinde, kenarlardaki ışıklar tatminkardı, pili bitip yenisini alana kadar kayboldu gitti.
www.hepsiburada.com
mesela.
Cam yok içinde, kenarlardaki ışıklar tatminkardı, pili bitip yenisini alana kadar kayboldu gitti.
0
ahm1
Goodreads ile tanistiktan sonra (uzun yillar once) kitaplarimin yuzde 90'ini goodreads'ten buldum. Kimisi site onerisi, kimisi oradaki kullanicilarin yorumlarindaki onerilerden. Cok guzel, muthis kitaplar buldugum oldu. Peki ya henuz bulamadigim, varligindan haberim olmadigi kitaplar ne olacak?Ufkum
Goodreads ile tanistiktan sonra (uzun yillar once) kitaplarimin yuzde 90'ini goodreads'ten buldum. Kimisi site onerisi, kimisi oradaki kullanicilarin yorumlarindaki onerilerden. Cok guzel, muthis kitaplar buldugum oldu. Peki ya henuz bulamadigim, varligindan haberim olmadigi kitaplar ne olacak?
Ufkumu biraz daha genisletmek istiyorum bu konuda. Edebiyat nobeli alanlara bakip onlarin kitaplarini mi incelesem dedim, nasil olur? Goodreads icinde farkli arama onerisi de verebilirsiniz.
Ufkumu biraz daha genisletmek istiyorum bu konuda. Edebiyat nobeli alanlara bakip onlarin kitaplarini mi incelesem dedim, nasil olur? Goodreads icinde farkli arama onerisi de verebilirsiniz.
0
Nadirkitap'ta rastgele belirlediğim bir sahafın ilana koyduğu bütün kitapları gözden geçiriyorum. Baştan sona bütün kitapları taramak uzun bir süreç, birkaç günümü alıyor. İlgimi çekenleri ayırıp o kitaplar hakkında çeşitli kitap sitelerinde yapılmış yorumlara bakıyorum, varsa pdf formatını bulup içeriğini inceliyorum. Böylelikle son elemeyi de tamamlayıp bir koli kitabı eve postalatıyorum.
0
Ölmeden önce okumanız gereken 1001 kitap adlı bir kitap var. Bu kitabın listesine girip de Türkiye'de yayınlanmış olanların listesini İdefix şu adreste yayınlamış.
Bu liste içinden okuyup da 2Güzel değildi.' dediğim hiçbir kitap olmadı.
Tüm listeyi öneririm.
www.idefix.com
Ayrıca İş Bankası Kültür Yayınları Hasan Ali Yücel Klasikleri serisinden de hiçbir kitap iyi bir okuyucuyu pişman etmez.
Bu liste içinden okuyup da 2Güzel değildi.' dediğim hiçbir kitap olmadı.
Tüm listeyi öneririm.
www.idefix.com
Ayrıca İş Bankası Kültür Yayınları Hasan Ali Yücel Klasikleri serisinden de hiçbir kitap iyi bir okuyucuyu pişman etmez.
0
Özellikle sevdiğiniz türden kitaplar basan yayınevleri varsa onların yeni çıkanlarını takip edin, varsa mail listelerine katılın, haftalık/aylık bülten gelsin.
Sevdiğiniz türlerle ilgili, ya da genel edebiyat subredditlerini takip ederseniz Reddit'ten çok güzel öneriler bulabilirsiniz.
Sevdiğiniz türlerle ilgili, ya da genel edebiyat subredditlerini takip ederseniz Reddit'ten çok güzel öneriler bulabilirsiniz.
0
Okuduğum kitap genelde yazarından ya da yayınevinden kaynaklı bir sonraki kitabı belirliyor. Bu konuda Heretik, Metis, Ayrıntı yayınları okunacaklar listemi doldurmaya yetiyor.
0
@Mirket: selamlar. güzelmiş. bunun kurgu-dışı versiyonu da var mıdır acaba? kurgu-dışı için bunu yapmak biraz zor olabilir tabii ama.
0
Burada ilgi alanlarımız önemli.
Çeşitli gruplardan sitelerden satışa mezata çıkan kitaplara bakıyorum. Bazen bir kitabın yazarının hayatı hakkındaki bilgileri okurken, yazdığı diğer kitaplara da bakma gereği hâsıl oluyor.
Bazen TV veya youtube kanallarındaki konuşmalardan, önemli kesitler, konu başlıkları da istenen kitaba ulaşmak için bir anahtar olabiliyor.
Her okumadığımız, tanımadığımız kitap bizim için yeni kitaptır.
Çeşitli gruplardan sitelerden satışa mezata çıkan kitaplara bakıyorum. Bazen bir kitabın yazarının hayatı hakkındaki bilgileri okurken, yazdığı diğer kitaplara da bakma gereği hâsıl oluyor.
Bazen TV veya youtube kanallarındaki konuşmalardan, önemli kesitler, konu başlıkları da istenen kitaba ulaşmak için bir anahtar olabiliyor.
Her okumadığımız, tanımadığımız kitap bizim için yeni kitaptır.
0
Kurgu Dışı deyince aklıma ilk İş Bankası Kültür yayınlarının Anı serisi geldi.
İlgini çeker mi bilmem.
Mesela o seriden Türk Mektupları, Hobart Paşa'nın anıları, Mezopotomya Seferim ilk aklıma gelenler. Tarih sevenler için ufuk açıcı kitaplardır.
İlgini çeker mi bilmem.
Mesela o seriden Türk Mektupları, Hobart Paşa'nın anıları, Mezopotomya Seferim ilk aklıma gelenler. Tarih sevenler için ufuk açıcı kitaplardır.
0
Goodreads'in trednlerini takip ediyorum,
Bazen çeşitli podcastlerde duyuyorum,
BookBub diye bir site var her gün indirimli e-kitapları yollayan; haftada bir de çeşitli listeler yolluyorlar (Bu yaz en çok okunan kitaplar vb.) gibi.
Penguing vb. yayınevlerinin listelerinden geliyor,
Önemli kitap ödüllerinin (Booker, Pulitzer) kısa listelerine denk geliyorum
Twitter'da görüyorum
Bazen çeşitli podcastlerde duyuyorum,
BookBub diye bir site var her gün indirimli e-kitapları yollayan; haftada bir de çeşitli listeler yolluyorlar (Bu yaz en çok okunan kitaplar vb.) gibi.
Penguing vb. yayınevlerinin listelerinden geliyor,
Önemli kitap ödüllerinin (Booker, Pulitzer) kısa listelerine denk geliyorum
Twitter'da görüyorum
0
kurgu disi bu tarz listeler bana fayda saglamiyor. nasil okuyorum? referansla. okudugun ve ilgini ceken kitabin referans oldugu diger kitaplar, reddit'te ilgilendigin konu ile ilgili onerilen kitaplar vs.
sistemli degil de daha cok referansla gidiyorum. veya ilgilendigim konu varsa dogrudan onunla ilgili keyword'u aratiyorum amazon'da. diger turlu cok zor.
sistemli degil de daha cok referansla gidiyorum. veya ilgilendigim konu varsa dogrudan onunla ilgili keyword'u aratiyorum amazon'da. diger turlu cok zor.
0
ananiyimioguz
4 tane ana sınıfı var gördüğüm kadarıyla fiyatları 8-10-12-14 bin tl diye gidiyor yaklaşık.farkları da yapabildiği kahve sayısıymış.Şimdi ben gözüme 10k lık olan 3bin serisini kestirdim ama mesela sahibindende çok fazla ilan var. altına da üst seriye geçmek için satılık yazmışlar. Bi ilanı aradım ri
4 tane ana sınıfı var gördüğüm kadarıyla fiyatları 8-10-12-14 bin tl diye gidiyor yaklaşık.
farkları da yapabildiği kahve sayısıymış.
Şimdi ben gözüme 10k lık olan 3bin serisini kestirdim ama mesela sahibindende çok fazla ilan var. altına da üst seriye geçmek için satılık yazmışlar. Bi ilanı aradım rica ettim bilgi için sağ olsun yardımcı oldu.
Dedi ki makina çok güzel, öyle yazanlar gerçekten çeşitliliği artırmak için üst seriye geçmek istiyordur dedi.
E tamam dedim, sonra baktım en üst seriden de hatrı sayılır bir ilan var.
Yani kafam karıştı biraz, ilan sayısı ile ölçmek ne kadar doğru bilmiyorum da insanlar da sonuçta araştırıp almıştır çok da ucuz şeyler değiller, neden satıyorlar bilemedim.
Siemens in de eq serisi var onlar nasıldır acaba?
Konu hakkında bilgisi olan var mı?
Edit:
Ultra amatör videomuz: www.youtube.com
farkları da yapabildiği kahve sayısıymış.
Şimdi ben gözüme 10k lık olan 3bin serisini kestirdim ama mesela sahibindende çok fazla ilan var. altına da üst seriye geçmek için satılık yazmışlar. Bi ilanı aradım rica ettim bilgi için sağ olsun yardımcı oldu.
Dedi ki makina çok güzel, öyle yazanlar gerçekten çeşitliliği artırmak için üst seriye geçmek istiyordur dedi.
E tamam dedim, sonra baktım en üst seriden de hatrı sayılır bir ilan var.
Yani kafam karıştı biraz, ilan sayısı ile ölçmek ne kadar doğru bilmiyorum da insanlar da sonuçta araştırıp almıştır çok da ucuz şeyler değiller, neden satıyorlar bilemedim.
Siemens in de eq serisi var onlar nasıldır acaba?
Konu hakkında bilgisi olan var mı?
Edit:
Ultra amatör videomuz: www.youtube.com
0
siemens makine sahibi olarak yanıtlayacak olursam bu makinelerde en çok şikayet konusu kahvelerin soğuk olması. aslında makine 60 derece civarı ideal ısıda kahveyi veriyor ama insanımız 90-95 derece ısıda kahve içmeye alışmış olduğundan soğukmuş gibi geliyor.
0
Bugün Mediamarkt'a uğramıştım, makinenin fiyatını takip ettiğim için fiyat sorayım dedim zira etiketi yoktu. Müşteri temsilcisi baya bokladı bu makineyi, sütü ve kahveyi soğuk veriyor ve su haznesi plastik dedi. Diğerlerinin su haznesi ise mika diye bir malzemeymiş, çıkarıp gösterdi bana düz sert plastik gibi geldi.
Arkadaşımda da var bu makinadan ve gayet memnun.
Arkadaşımda da var bu makinadan ve gayet memnun.
0
Bu makineyi alıp beğenmeyenlerin en büyük nedeni starbuckstaki gibi kahve alabileceklerini düşünmeleri.
aslında makine espresso, americano, coffee v.s. gibi kahveleri çok iyi yapıyor sıcaklığı da gayet iyi.
fakat asıl sorun sütlü kahvelerde oluyor, özellikle dolaptan çıkarılan soğuk sütle latte v.s. yapıldığı zaman hem yeterince sıcak olmuyor hem de süt köpürtücüsü ile yapılmış gibi kıvamı olmuyor.
starbucksin bol şerbetli ve bol sütlü kahvelerine alışık olanlar için makine beklentiyi karşılamıyor.
bende 4346 modeli 2 senedir var, homeofis çalıştığım için aldım. en iyi aldığım şeylerden biridir. kötü yanı kahve bağımlısı oldum.
satmayı kesinlikle düşünmezdim.
+ ipeksi süt kıvamı için ayrı bir süt köpürtücüm var, ara sıra sütlü kahve yapacaksam onu kullanıyorum, makineden espresso üzerine ekliyorum. hatta evde farklı aromalı şuruplar var baya güzel içecekler hazırlıyorum misafir v.s. gelirse.
aslında makine espresso, americano, coffee v.s. gibi kahveleri çok iyi yapıyor sıcaklığı da gayet iyi.
fakat asıl sorun sütlü kahvelerde oluyor, özellikle dolaptan çıkarılan soğuk sütle latte v.s. yapıldığı zaman hem yeterince sıcak olmuyor hem de süt köpürtücüsü ile yapılmış gibi kıvamı olmuyor.
starbucksin bol şerbetli ve bol sütlü kahvelerine alışık olanlar için makine beklentiyi karşılamıyor.
bende 4346 modeli 2 senedir var, homeofis çalıştığım için aldım. en iyi aldığım şeylerden biridir. kötü yanı kahve bağımlısı oldum.
satmayı kesinlikle düşünmezdim.
+ ipeksi süt kıvamı için ayrı bir süt köpürtücüm var, ara sıra sütlü kahve yapacaksam onu kullanıyorum, makineden espresso üzerine ekliyorum. hatta evde farklı aromalı şuruplar var baya güzel içecekler hazırlıyorum misafir v.s. gelirse.
0
bende de philips 4240 var, gayet memnunum. sütlü kahveleri biraz soğuk oluyor doğru ama americano, espresso vs gayet sıcaklığı iyi. ben de sütlü kahve pek içmediğim için önemsemiyorum.
0
(git: 1553458) Daha birkaç gün önce Philips 2200 övmüştüm. Az daha anlatayım.
Biz espresso makinesi bakarken Siemens ve Philips arasında kaldık. Philips 2220 serisi max 15 bar basınçla espresso yapıyor, Siemens EQ700 19 bara kadar çıkıyor. Bu Siemens'e artı. (Gerçi EQ600 de 15 bar, orada eşitler.)
Philips'in içinde Gaggia motoru var, bu Philips'e artı.
Evde kahveyi sütsüz şekersiz içiyoruz, Siemens'in yaptığı 8-9 çeşit kahvenin sadece biri sade, diğer hepsi sütlü. O yüzden bizde Philips kazandı, Siemens'e ne gerek var dedik.
Biz Philips'le çok mutluyuz, espresso bazlı sütlü kahve çok nadir yaptığımız için manuel süt köpürtücüsü yetiyor. (LatteGo'lu makineleri nasıl hiç bilmiyorum, kullanmadım.)
Siemens de eşimin kardeşinin evinde var, onlar da makineden çok memnun ve latte, cappucino falan seviyorsanız çok daha pratik.
Edit: İnanmazsınız, bu makinelerde su sıcaklığı artırılabiliyor.
Biz espresso makinesi bakarken Siemens ve Philips arasında kaldık. Philips 2220 serisi max 15 bar basınçla espresso yapıyor, Siemens EQ700 19 bara kadar çıkıyor. Bu Siemens'e artı. (Gerçi EQ600 de 15 bar, orada eşitler.)
Philips'in içinde Gaggia motoru var, bu Philips'e artı.
Evde kahveyi sütsüz şekersiz içiyoruz, Siemens'in yaptığı 8-9 çeşit kahvenin sadece biri sade, diğer hepsi sütlü. O yüzden bizde Philips kazandı, Siemens'e ne gerek var dedik.
Biz Philips'le çok mutluyuz, espresso bazlı sütlü kahve çok nadir yaptığımız için manuel süt köpürtücüsü yetiyor. (LatteGo'lu makineleri nasıl hiç bilmiyorum, kullanmadım.)
Siemens de eşimin kardeşinin evinde var, onlar da makineden çok memnun ve latte, cappucino falan seviyorsanız çok daha pratik.
Edit: İnanmazsınız, bu makinelerde su sıcaklığı artırılabiliyor.
0
Bu makineler sütü sadece köpürtüyor mu? Yani ısıtmıyor mu? Neyle köpürtüyor bir şey mi dönüyor yoksa buharla mı köpürtüyor? Buharla köpürtüyorsa süt de sıcaktır, yani çok soğutmaması lazım kahveyi. O kısmı anlayamadım. Biz çok sıcak içmiyoruz zaten ama sade kahve ile sütlü arasında neden sıcaklık farkı var ona takıldım şaun.
0
sütlü kahveye üşendiğim için uğraşmadım 2220 modeli vardı
espressonun tadı gayet güzel geliyordu, tadını beğendiğin çekirdek bulmak mesele zaten
3 serisinde nasıl bilmiyorum ama öğütülmüş kahve haznesinin plastik olmasını eleştiriyorlar
sağlık veya lezzet açısından ne farkeder bilmiyorum, 200C'nin üstündedir çünkü erime sıcaklığı
espressonun tadı gayet güzel geliyordu, tadını beğendiğin çekirdek bulmak mesele zaten
3 serisinde nasıl bilmiyorum ama öğütülmüş kahve haznesinin plastik olmasını eleştiriyorlar
sağlık veya lezzet açısından ne farkeder bilmiyorum, 200C'nin üstündedir çünkü erime sıcaklığı
0
aqua clean filtresi varmış. biz zaten arıtılmış su koyacağız içine. bunu kullanmadan da makina çalışıyor mu yoksa zorunlu bir şey mi?
0
Hmm teşekkürler evet filtre kahve yaparken cihaz içinde unutunca her yanı küf sarıyordu. Bu cihazlarda da erişemediğimiz yerler varsa oralarda oluşabilir gayet tabi.
Ama gördüğüm kadarıyla philips 3000 veya 4000 serisinden sonra bolaştım kanallarını kendi temizleyebiliyor.
atık su ve atık kahve kısımları, süt kabı ve su kabı makinada yıkanabiliyor.
en içinde kalan öğütme ve sıkıştırma parçası da komple çıkıyor diye görmüştüm bir videoda. Onun çıktığı marka model azmış güya.
Bunlar düşünüldüğünde şans verilmez mi?
Ama gördüğüm kadarıyla philips 3000 veya 4000 serisinden sonra bolaştım kanallarını kendi temizleyebiliyor.
atık su ve atık kahve kısımları, süt kabı ve su kabı makinada yıkanabiliyor.
en içinde kalan öğütme ve sıkıştırma parçası da komple çıkıyor diye görmüştüm bir videoda. Onun çıktığı marka model azmış güya.
Bunlar düşünüldüğünde şans verilmez mi?
0
yukarıda yazdığım gibi 4240 kullanıyorum. demleme ünitelerini temizleme tableti ile arada bir temizliyorum. kalan kısımlar komple sökülüyor, makinede yıkanabiliyor. erişemediğim/temizleyemediğim hiçbir noktası yok yani. önyargılı yaklaşımlara çok aldanmayın.
şu ana kadar en ufak bir küf kokusu vs sezmiş değilim. makineyi yaklaşık 2,5 senedir kullanıyorum.
şu ana kadar en ufak bir küf kokusu vs sezmiş değilim. makineyi yaklaşık 2,5 senedir kullanıyorum.
0
Şöyle biseye mi kayalım yani o zaman
www.hepsiburada.com
Ya da o tam otomatik philips i alip, ogutucusunu kullanmasak? Toz seklinde de ustten ayri bir yerden koyulabiliyormuş. E o asamadan sonraki parcalar da cikarilabiliyor zaten.
www.hepsiburada.com
Ya da o tam otomatik philips i alip, ogutucusunu kullanmasak? Toz seklinde de ustten ayri bir yerden koyulabiliyormuş. E o asamadan sonraki parcalar da cikarilabiliyor zaten.
0
teşekkürler valla güzel bilgiler, aslında amcamın yurt dışında coffee shop'u var ondan da tüyo alabilirim ama o daha devasa şeyler kullanıyor allah bilir onun küçüğünü bile önerse aynı markanın, alamayız burada :D bir ara sormuştum çünkü satılmıyordu bile sanki tr de. O yüzden bizim bütçeler ve vaktimiz şimdilik yetecekmiş gibi durmuyor dediklerinize :/ Şimdi onun basıncıydı oranıydı sıcaklığıydı, sırasıydı, süsüydü.. çok meşakkatli bir yol dediniz gibi.
Bir de X bir işin profesyonelleri zaten altta kalan hiç bir şeyi önermez ki. E normal bir vatandaş da her alanın en iyisini alamaz ki mesela clio alıcam, hayır o araba değil mercedes e binmelisiniz, oyun laptobu alıcam, hayır o laptop değil razer almasınız. Yatak alıcam, tempur-pedic almalısın yoksa taşa yat daha iyi!
Liste uzar gider. Yıllarca bize granül kahve içirdiler. İçtik yani. Ben son 5 senedir filtreye geçmiş bir insanım. Onu bile kahve dünyası, jacobs, tchibo falan alıyorum en fazla. Hostes bi arkadaş vardı kopi luwak almış ondan içiyordu. Bunları görünce senin neyine kahve allahın orta doğulusu diyorum kendime sdjfgh
E askerde bu tam otomatik makinaları yalayıp yuttuk içinin tüm pisliği ile. Ben de otomatlara çok ön yargılıydım içmezdim hiç ama öyle bir durumda tapıyorsun :)
O yüzden şimdilik kötünün iyisini seçsek kafi gibi. Yani en olmadı bi süt köpürtücü alıp filtre kahveden devam edicez.
Bu arada tam otomatiklerin hepsini hijyenik bulmuyorsunuz değil mi, yani o saydığınız markalardan birininkini de alsak bakteri yuvası olur? www.sahibinden.com
Mesela şu videoda temizlenmesini izledim. Aslında öğütücüyü kullanmaz isek idare eder gibi duruyor: www.youtube.com
Philips kullananlar için kafama bir şey takıldı onu sorabilirim; yağlı bir şeyi yıkarken yağ her yere bulaşmıyor mu o kısım bana çok saçma geldi. Yani nasıl temizlenmiş oluyor sağı solu yağlanan bir makina?
O yüzden tam içime sinmeyecek sanırım.
Bir de X bir işin profesyonelleri zaten altta kalan hiç bir şeyi önermez ki. E normal bir vatandaş da her alanın en iyisini alamaz ki mesela clio alıcam, hayır o araba değil mercedes e binmelisiniz, oyun laptobu alıcam, hayır o laptop değil razer almasınız. Yatak alıcam, tempur-pedic almalısın yoksa taşa yat daha iyi!
Liste uzar gider. Yıllarca bize granül kahve içirdiler. İçtik yani. Ben son 5 senedir filtreye geçmiş bir insanım. Onu bile kahve dünyası, jacobs, tchibo falan alıyorum en fazla. Hostes bi arkadaş vardı kopi luwak almış ondan içiyordu. Bunları görünce senin neyine kahve allahın orta doğulusu diyorum kendime sdjfgh
E askerde bu tam otomatik makinaları yalayıp yuttuk içinin tüm pisliği ile. Ben de otomatlara çok ön yargılıydım içmezdim hiç ama öyle bir durumda tapıyorsun :)
O yüzden şimdilik kötünün iyisini seçsek kafi gibi. Yani en olmadı bi süt köpürtücü alıp filtre kahveden devam edicez.
Bu arada tam otomatiklerin hepsini hijyenik bulmuyorsunuz değil mi, yani o saydığınız markalardan birininkini de alsak bakteri yuvası olur? www.sahibinden.com
Mesela şu videoda temizlenmesini izledim. Aslında öğütücüyü kullanmaz isek idare eder gibi duruyor: www.youtube.com
Philips kullananlar için kafama bir şey takıldı onu sorabilirim; yağlı bir şeyi yıkarken yağ her yere bulaşmıyor mu o kısım bana çok saçma geldi. Yani nasıl temizlenmiş oluyor sağı solu yağlanan bir makina?
O yüzden tam içime sinmeyecek sanırım.
0
Güncelleme: Cihazı alıp önce içini tamamen batırdım.
Sonra tamamen temizledim. Yetmedi öğütme motoruna kadar açtım. Ona da hava üfledim.
İçine erişim tam, her yeri temizlenebiliyor yani içim biraz rahatladı.
Video şurada düşünen veya kullanan varsa göz gezdirebilir. www.youtube.com
Sonra tamamen temizledim. Yetmedi öğütme motoruna kadar açtım. Ona da hava üfledim.
İçine erişim tam, her yeri temizlenebiliyor yani içim biraz rahatladı.
Video şurada düşünen veya kullanan varsa göz gezdirebilir. www.youtube.com
0
ofiste siemens'in 2 farklı modeli var. gayet iyi alet.
önerim şu olacak, asla filtre kahve gibi bol miktarlı kahve yapmayın.
espresso yapıp üstüne su ilave edin. sonra bi teşekkür alırım.
önerim şu olacak, asla filtre kahve gibi bol miktarlı kahve yapmayın.
espresso yapıp üstüne su ilave edin. sonra bi teşekkür alırım.
0
@floydian, hmm teşekkürler ama gördüğüm kadarıyla zaten americano seçince makine de öyle yapmıyor mu? Bazen verdiği su tam berrak olmayabiliyor, o yüzden mi dışarıdan su koyuyorsunuz.
0
0
pikap
yemek.com'da bir tarif gördüm. peremeç adı. tatar tarifiymiş. çibörek benzeri bir şey. heves ettim deneyeceğim. şimdi bu tarifte hamuru için 2 su bardağı kefir yazılmış. yorumlarda alternatif soranlar için de ev yoğurdu önerilmiş. fakat yoğurdun ölçüsü yazmıyor. yine 2 su bardağı olarak mı tutmam ge
yemek.com'da bir tarif gördüm. peremeç adı. tatar tarifiymiş. çibörek benzeri bir şey. heves ettim deneyeceğim. şimdi bu tarifte hamuru için 2 su bardağı kefir yazılmış. yorumlarda alternatif soranlar için de ev yoğurdu önerilmiş. fakat yoğurdun ölçüsü yazmıyor. yine 2 su bardağı olarak mı tutmam gerekir yoğurt ölçüsünü yoksa misal 2 3 yemek kaşığı veya yarım çay bardağı ya da 1 çay bardağı vs daha az koysam da yeterli olur mu.
0
Kullanacağınız yoğurdu kefir kıvamına getirip 2 su bardağı olacak şekilde ayarlayın. Kefir, ayrana göre daha kıvamlı, yoğurta göre daha akışkan. Ev yoğurdu zaten biraz sulu oluyor, 1,5 bardak yoğurt, 0,5 bardak su karışımı denenebilir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
Ben iflah olmaz bir ekmek bağımlısıyım. Yani ekmek derken böyle çeşit çeşit ekmekler ekşi mayadan yapılmış karabuğday ekmeğinden tutun da çekirdekli ekmektir cevizli ekmektir ne bileyim kuru domatesli zeytinli artizan ekmekleridir hepsinin hastasıyım, iyi ekmek Çin'de olsa gider bulur yerim, hatta s
Ben iflah olmaz bir ekmek bağımlısıyım. Yani ekmek derken böyle çeşit çeşit ekmekler ekşi mayadan yapılmış karabuğday ekmeğinden tutun da çekirdekli ekmektir cevizli ekmektir ne bileyim kuru domatesli zeytinli artizan ekmekleridir hepsinin hastasıyım, iyi ekmek Çin'de olsa gider bulur yerim, hatta son dönemde bir "nohut ekmeği" duydum 2 gün rüyama girdi, öyle hayranıyım ekmeğin ama bu konu ne zaman açılsa şöyle oluyoruz: pbs.twimg.com Olm ne ilgisi var ekmek süper bi şey, sen pilav makarna falan yemiyor musun diyorum mesela, hepsi yiyor, e ben de yiyorum ama ben normalde ekmek de yiyorum yani, çok da seviyorum ama herkeste ekmeğe karşı bir burun kıvırma bir "ne ekmeği ya" tavırları bi hor görmeler, bu beni bayağı üzüyor açıkçası, ekmeğe karşı bu yaklaşımın nedenini anlayamıyorum, tamam halkımızda anlamlandıramadığım bir şekilde eğitim seviyesi yükseldikçe paralel olarak ekmek düşmanlığı da artıyor ama "neden abi" diye sorunca net bir cevap da alamıyorum, "eppek işte" deyip geçiyorlar. Ha glüten dokunur anlarım ne bileyim komple karbonhidrat düşmanısındır ona da okeyim ama her türlü karbonhidratın içinden geçerken sıra ekmeğe gelince "eppek mi?" demeleri beni biraz üzüyor. Sizin ekmeğe yaklaşımınız nasıldır? Teşekkür ederim.
Olm ne ilgisi var ekmek süper bi şey, sen pilav makarna falan yemiyor musun diyorum mesela, hepsi yiyor, e ben de yiyorum ama ben normalde ekmek de yiyorum yani, çok da seviyorum ama herkeste ekmeğe karşı bir burun kıvırma bir "ne ekmeği ya" tavırları bi hor görmeler, bu beni bayağı üzüyor açıkçası, ekmeğe karşı bu yaklaşımın nedenini anlayamıyorum, tamam halkımızda anlamlandıramadığım bir şekilde eğitim seviyesi yükseldikçe paralel olarak ekmek düşmanlığı da artıyor ama "neden abi" diye sorunca net bir cevap da alamıyorum, "eppek işte" deyip geçiyorlar. Ha glüten dokunur anlarım ne bileyim komple karbonhidrat düşmanısındır ona da okeyim ama her türlü karbonhidratın içinden geçerken sıra ekmeğe gelince "eppek mi?" demeleri beni biraz üzüyor. Sizin ekmeğe yaklaşımınız nasıldır? Teşekkür ederim.
0
onlara ekmek dediğinde onlar sadece marketteki LE EKMEK'i anlıyor. onun dışındaki şeyler akıllarına gelmiyor. ben de X gıdayı çok severim her seferinde gider en iyisini arar bulur alırım. bim'deki LE versiyonunu alanlar bana "ay ben sevmiyorum" diyor. mesela çayımı da farklı marka alıp hazırlarken farklı hazırlarım. sorarsan o da çay kıraathanede karbonatlı musluk suyuyla yapılan tozlu şey de çay. onun ufku o kadar çünkü.
0
ben de çok severim. grandma'nın ekşi mayalı tam buğday unu ekmeği favorim. her şeyde olduğu gibi az ve öz yerim. 1 ekmek 950 gram. 2 kişi 1 haftada yiyoruz. çoğunlukla yarısı ya da daha azı çöpe atılıyor. farklı ekmekler keşfedince de deniyoruz ama yine dönüp dolaşıp grandma ekşi mayalı tam buğday alıyoruz.
0
ekmek=nimet=karin toklugu gibi ifadeler fakirlik cagristiriyor. ekmek hastasiyiz hocam yalniz degilsiniz. kruvasandir, tahillidir tek basina oturur yerim yaninda bir sey gerektirmez. karbonhidrat dusmani degiller dedigin kitle sabah aksam makarna yemiyo arada yiyor ama ekmekciler oyle mi? sabah ayri aksam ayri. yani haddinden fazla tuketiyoruz sorun bu olabilir. yurt disinda en fav kahvaltimin adresi images.app.goo.gl
0
Algi bence. Yani ilk duydumuz sey nedir ekmegi kes!, yada iste ekmek beyinli vs.
Ben ekmek severim ama normal zamanda yemem ben karbimi farkli karbonhidratlarla kullanmayi tercih ediyorum, gluten alerjim yok ancak IBS problemlerim oluyor ve gluten miktari arttikca tuvalet sikintilarinin da arttigini gozlemledim. Ancak ekmek severim, guzel ekmegi falan bir kenara koyalim, hasta vs. oldugum zaman guilty pleasure im , cheat mealim gidip tost ekmegi alip onu evde cesitli sekillerde tuketmektir. Ama normal zamanda mesafeliyim.
Bunun disinda diger karbladan daha kolay tuketilebilir olmasi disinda normal bir insan icin burun kivirilacak bir durum yok yine agiz ve midede parcalanip bagirsakta emilecek yani daha iyisi yada daha kotusu yok bunun tercih var. Ancak kolay tuketilebilirlik bazi insanlar icin buyuk problem bu anlamda kisit uygulamakta fayda da gormuyor digilim burada sahis da onemli.
Ben ekmek severim ama normal zamanda yemem ben karbimi farkli karbonhidratlarla kullanmayi tercih ediyorum, gluten alerjim yok ancak IBS problemlerim oluyor ve gluten miktari arttikca tuvalet sikintilarinin da arttigini gozlemledim. Ancak ekmek severim, guzel ekmegi falan bir kenara koyalim, hasta vs. oldugum zaman guilty pleasure im , cheat mealim gidip tost ekmegi alip onu evde cesitli sekillerde tuketmektir. Ama normal zamanda mesafeliyim.
Bunun disinda diger karbladan daha kolay tuketilebilir olmasi disinda normal bir insan icin burun kivirilacak bir durum yok yine agiz ve midede parcalanip bagirsakta emilecek yani daha iyisi yada daha kotusu yok bunun tercih var. Ancak kolay tuketilebilirlik bazi insanlar icin buyuk problem bu anlamda kisit uygulamakta fayda da gormuyor digilim burada sahis da onemli.
0
Bu arada ben haftanın 4-5 günü antrenman yapan biriyim, yani antrenman dediğim de ağır squatlar deadliftler falan, bunları yapabilmek için zaten kendi rutinimde, diyette değilsem, günlük 300-400 gram civarı karbonhidrat alıyorum, ekmeği de buraya entegre ediyorum, yani benim kendi yaşam şeklim buna izin veriyor o ayrı bir konu ama mesela ben işyerinde elimde yemek kabıyla soğuk pilav ve haşlanmış tavuk göğsü yerken "ulan adamdaki iradeye bak helal olsun" muhabbeti olurken pilavı çıkarıp yerine cevizli ekmek koyunca "ulan o kadar spor yapıyorsun sonra gidip ekmek yiyorsun"a dönüyor muhabbet, bu büyülü farklılığı anlayamıyorum ben, "ne var olm ne var" deyip bi somun ekmekle girişesim geliyor ama iradeli bir insan olduğum için yapmıyorum.
0
Ya iste algi. Basin bunun uzerine cok oynadi, cok karmasik bir konu ve tek dogru olmadigindan beslenmede bu tip kemiklesmis seyleri yikmak imkansiza yakin. Benzeri seker icin de gecerli. Cunku niyeyse kaliplara siyah beyaza indirgemeye daha meyilli oluyoruz.
Bunlari diyen adam bilmiyor, bilmedigini de bilmiyor, adam salona gidip birinci gun ben arnold gibi olmak istemiyorum diyen adamin eslenigi. En iyisi yuzme aslinda yuzucen falan diye geziyor sokakta. Cok da sey yapmamak lazim.
Bunlari diyen adam bilmiyor, bilmedigini de bilmiyor, adam salona gidip birinci gun ben arnold gibi olmak istemiyorum diyen adamin eslenigi. En iyisi yuzme aslinda yuzucen falan diye geziyor sokakta. Cok da sey yapmamak lazim.
0
Fransa'da yaşayan biri olarak ekmek ciddi bir parçası kültürün. Hanimla her hafta şarküteri, peynir ve ekmek yapariz. Hanim kendi ekmeğini de yapiyor, mayayi falan hep kendi yapiyor.
Hastasiyiz yani :)
Hastasiyiz yani :)
0
Yemek yemeyi %30 oranında 'diğerleri'nin yanında %70 'ekmek' gömmek olarak düşünen bir milletin çocuklarıyız.
Boş arsada top oynarken acıkıp 'Anne acıktım.' deyince elime sadece bir parça ekmeğin tutuşturulduğu çok olmuştur.
Ekmeğe karşı olanlar, bu tip bir tüketime karşı çıkarken abartıp külliyen reddetmekteler ekmeği.
Bir de romantikler var. Onlar da fırından alınan bildiğimiz ekmeği reddedip, nedense daha pahalı olan ve bildiğimiz ekmeğe belirli bir oranda (buğday kepeği, çavdar, yulaf, arpa unu, ceviz, zeytin vs katılmış ekmeği alıp yiyorlar. Komik olansa daha sağlıklı sanmaları.
Ekmeğe karşı değilim. Her çeşit katkıyla kendim yapıyorum ve günde sadece kahvaltıda bir dilim yiyorum.
Bu arada ek bilgi olarak yazayım ki ekmek atanlara bir faydası olsun.
Ekmeği yaptıktan sonra soğuyana kadar dışarıda, ertesi güne kadar bir saklama kabı içinde buzdolabında bekletiyorum. Sonra dilimleyip buzluğa kaldırıyorum. Bir gün önceden buzluktan çıkarıp buzdolabına koyduğum ekmek dilimi, ilk günkü tazeliğinde oluyor. Sıcak istersem de airfryerde bir-iki dakika ısıtmak yetiyor.
Boş arsada top oynarken acıkıp 'Anne acıktım.' deyince elime sadece bir parça ekmeğin tutuşturulduğu çok olmuştur.
Ekmeğe karşı olanlar, bu tip bir tüketime karşı çıkarken abartıp külliyen reddetmekteler ekmeği.
Bir de romantikler var. Onlar da fırından alınan bildiğimiz ekmeği reddedip, nedense daha pahalı olan ve bildiğimiz ekmeğe belirli bir oranda (buğday kepeği, çavdar, yulaf, arpa unu, ceviz, zeytin vs katılmış ekmeği alıp yiyorlar. Komik olansa daha sağlıklı sanmaları.
Ekmeğe karşı değilim. Her çeşit katkıyla kendim yapıyorum ve günde sadece kahvaltıda bir dilim yiyorum.
Bu arada ek bilgi olarak yazayım ki ekmek atanlara bir faydası olsun.
Ekmeği yaptıktan sonra soğuyana kadar dışarıda, ertesi güne kadar bir saklama kabı içinde buzdolabında bekletiyorum. Sonra dilimleyip buzluğa kaldırıyorum. Bir gün önceden buzluktan çıkarıp buzdolabına koyduğum ekmek dilimi, ilk günkü tazeliğinde oluyor. Sıcak istersem de airfryerde bir-iki dakika ısıtmak yetiyor.
0
Ben de “ekmek” denildiğinde tüylerim diken diken olup “kaç yılındayız ekmek diyor” moduna geçenlerdenim açıkcası. Ekmeğin adı çıkmış üstelik akla direkt beyaz somun ekmek geliyor, bunun da etkisi var. Fakat yine de sizin gibi bir sporcuya EKMEK yemeyi yakıştıramadım, ne ekmeği yav???
Bir de ekmeğin bir porsiyonu yok gibi. Direkt tüm somunu gömüyormuşsunuz gibi canlanıyor. Bulgur pilavı olsa olsa en fazla yarım tabak.
Bir de ekmeğin bir porsiyonu yok gibi. Direkt tüm somunu gömüyormuşsunuz gibi canlanıyor. Bulgur pilavı olsa olsa en fazla yarım tabak.
0
Ben <3 ekmek
Hem çeşit çeşit ekmek almayı seviyorum, hem evde yapmayı seviyorum. Sırf ekmek yapmak için aldığım 4-5 farklı çeşit un var mutfağımda, dışarıdan aldığım bazı ekmeklerden daha güzelini yaptıkça mutlu oluyorum. En sevdiğim şey de sıcak ekmeğe tereyağı sürüp tuzlayıp yemek, bence "eppek" noktası, ekmek beyinli olma noktası tam bu :)
@gabe, çöpe atmasanıza ya, israf :(
Buzdolabında saklayınca çok daha uzun süre dayanıyor ekmek, buzdolabından çıkarıp ısıtınca tazeliği de geri geliyor.
Hem çeşit çeşit ekmek almayı seviyorum, hem evde yapmayı seviyorum. Sırf ekmek yapmak için aldığım 4-5 farklı çeşit un var mutfağımda, dışarıdan aldığım bazı ekmeklerden daha güzelini yaptıkça mutlu oluyorum. En sevdiğim şey de sıcak ekmeğe tereyağı sürüp tuzlayıp yemek, bence "eppek" noktası, ekmek beyinli olma noktası tam bu :)
@gabe, çöpe atmasanıza ya, israf :(
Buzdolabında saklayınca çok daha uzun süre dayanıyor ekmek, buzdolabından çıkarıp ısıtınca tazeliği de geri geliyor.
0
severim ama sadece kahvaltıda tüketmeye çalışıyorum. modayla sosyal medyayla da ilgisi yok, ebeveynlerim de böyle, 20 yıldır sadece ekşi mayalı ve kepekli/tam buğdaylı ekmekler giriyor eve. beyaz somun almayı ise daha uzun süre önce bıraktık.
ben de seviyorum, iyi pişmiş kaliteli ekmekleri. size kısmen katılıyorum ancak abartmamakta yarar var çünkü nihayetinde karbonhidrat ve çok da faydalı bir şey değil. üstelik bana başka -daha az yararlı veya zararlı- ürünlere göre az sevk veriyor. yani meyve de karbonhidrat ama bir dilim fazla ekmek yiyeceğime, bir avuç daha fazla çilek yerim gibi düz mantık güdüyorum. özetle bence "süper" bişey değil yani.
bir de glisemik indeks meselesi var, çok tükettikçe yeme alışkanlığınız ve doyma davranışınız da değişiyor.
*beyaz pirinci de kısıtlı tüketiyoruz yine uzun yıllardır.
**konu dışı ama market tavukları da antibiyotikli : ))
linç gelmeden gideyim.
ben de seviyorum, iyi pişmiş kaliteli ekmekleri. size kısmen katılıyorum ancak abartmamakta yarar var çünkü nihayetinde karbonhidrat ve çok da faydalı bir şey değil. üstelik bana başka -daha az yararlı veya zararlı- ürünlere göre az sevk veriyor. yani meyve de karbonhidrat ama bir dilim fazla ekmek yiyeceğime, bir avuç daha fazla çilek yerim gibi düz mantık güdüyorum. özetle bence "süper" bişey değil yani.
bir de glisemik indeks meselesi var, çok tükettikçe yeme alışkanlığınız ve doyma davranışınız da değişiyor.
*beyaz pirinci de kısıtlı tüketiyoruz yine uzun yıllardır.
**konu dışı ama market tavukları da antibiyotikli : ))
linç gelmeden gideyim.
0
her seyle gidiyor bir de. sandvic yap, tost yap, corbaya dogra, kizartip uzerine recel yag bal sur vs.
0
Dunyada ekmek tuketiminde zirveye oynayan ulkede ekmek bir zahmet gomulsun ya. Ekmege falan da anlam yuklenmesi, ozendirilmesi taraftari degilim. Aile evinden kurtuldugumdan beri 10 yildir pilav, makarna da yemiyorum ben. 1 milyon tane guzel hamur isi, tatli falan da var onemli olan irade zaten yoksa firindan sabah sicak .ok ciksa yenir.
0
Bro bence karbonhidrat tüketmemek övünülecek bir şey değil ya :)
0
Bro sana şöyle söyleyeyim: İçerik bakımından sistemin en rahat kullandığı karbonhidrat kaynağı pirinç ya. Yani glüten içermez bağırsaklarda inflamasyon yaratan lektin içermez, dünyanın en faydalı karbonhidrat kaynağıdır pirinç :) Bir de karabuğday var ama o kadar lezzetli değil. Yani ben anlıyorum bizlere farklı öğretildi ama öyle değil yani.
0
Ya bu arada isterseniz karbonhidratların sporcu ya da sedanter insanlar için neden önemli olduğu ve önemlilik dereceleri ile tavukların neden antibiyotikli olması gerektiği konusunda da olumsuz düşüncelerinizi değiştirebilecek uzun açıklamalar yapabilirim ama çok sıkılırsınız bence yapmıyorum o nedenle :)
0
freedonia+1
obezitede avrupanın zirvesindeyiz, üstelik mutfağı bu kadar geniş bir ülkede. keşke daha da az sevse insanlar.
yani size denk gelenler azınlıkta, endişeniz olmasın çoğunluk bayılıyor ekmeğe.
obezitede avrupanın zirvesindeyiz, üstelik mutfağı bu kadar geniş bir ülkede. keşke daha da az sevse insanlar.
yani size denk gelenler azınlıkta, endişeniz olmasın çoğunluk bayılıyor ekmeğe.
0
bizim ülkede kaliteli çeşitli ekmek kültürü yok, keşke ekmek ustası olsaydım dünyadan çeşit çeşit ekmek üretebileceğim
0
Obezitenin ekmekle bir ilgisi yok ki, yani bir besin grubunu fazla tüketmek insanları obez yapmaz obezite ihtiyaçtan fazla kalori almakla alakalı bir durum. Yani hiç ekmek yemeden de obez olabilirsiniz, bu birbiriyle alakası olmayan bir konu :)
0
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet antibiyotik direnci yuzunden helak olucaz sen gelmis tavukta niye antibiyotik olmali diyorsun. Savin ne: Antibiyotik olmali ki iri tavuk yiyebil, adamlar da para kazansin sagligin onemi yok yani
0
ben o dediğin her türlü karbonhidrata düşman olanım. 2.5 yıldır carnivore'um bitkisel besin tüketimimi sıfırladım. sadece et yumurta ve tereyağı tükettim bu süreçte yiyecek olarak. son zamanlarda yumurtayı da azalttım 95% et yiyorum.
0
Bro antibiyotik direnci başı ağrıdığında aile hekimine "gurban olduğum bana bi antibiyotik yaz hadi" diyen teyzelerimizle alakalı bir durum, yoksa hastalanan her canlı gibi tavuklar da hastalanır ve onlar da tedavi görüp antibiyotik alabilir, 2 kiloluk tavuğun aldığı 1mg antibiyotik sende antibiyotik direnci yapmaz :)
0
konetsu brom mesela ben karbonhidrat aldığımda bunun bir kısmı karaciğerimde depolanıyor ve beynimin kalbimin ne bileyim böbreğimin sinir sistemim falan çalışmak için şekere ihtiyaç duyduğunda karaciğerdeki bu rezervi yıkıp kana salıyor oradan da ihtiyacı olan organlara götürüyor, sen karbonhidratı sıfırlayınca bu sistem sende nasıl işleme başlıyor?
0
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet Al iste! Konuya nasil uzaksin. Dedikleri gibi ignorance is bliss.Tavuga antibiyotik iri olsun, buyuk olsun diye veriliyor bu endustiyel duzeyde oldugu icin sana bana geciyor sonra, tavuk hasta ilac verelim iyilessin diye bir sey yok
0
freedonia brom antibiyotik bi canlıyı irileştirebilseydi eğer inan bana tavuklardan önce insanlar kullanırdı antibiyotiği irileşmek için jdhgj
0
turkiye gibi dunyada ekmek tuketiminde rakibi olmayan bir ulkede bu soru da absurd olmus gerci, turkiye'de millete ekmegi daya gerisine karisma.
0
@kobuzchu kiz, buzdolabında 1 hafta tutuyoruz. eskiden tek başıma yaşadığımda alır almaz derin dondurucuya koyardım, sonra yiyeceğim zaman çıkarırdım ama şimdi her aldığımızda iki kişiyiz, bitiririz diyoruz, buzdolabında tutuyoruz ama genelde bitiremiyoruz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet insan vücudu kendisi glucose üretebiliyor ihtiyaç duyduğu miktarda. karbonhidrat tüketme ihtiyacımız yok. bitkisel besinlerden alıp hayvansal besinlerden alamadığımız ve ihtiyaç duyduğumuz hiçbir şey yok, kırmızı et tek başına tüm ihtiyaçları eksiksiz karşılayan tek besin. beynin de ketone kullanmaya başlıyor enerji için, ketone ile daha iyi çalışıyor. carnivore olamasan bile keto diyet denersen birkaç hafta içinde olumlu etkilerini gözlemlersin sen de mesela.
0
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet gida sektorunde antibiyotik kullanimina arastir, oku bence. Gidip de tavukcunun sitesinin okursan prevent disease falan der sana, antibiyotik kolay kilo aldirmasi nedeniyle kullanilir sektorde www.theguardian.com
0
konetsu bro işte o glucose'u vücut karbonhidrat olmayan malzemeden üretiyor biliyorsun değil mi? O da mesela Alanin gibi aminoasitlerden elde ediliyor. Yani sistem proteinleri yıkıp onun yerine şeker üretiyor, o proteinler de mesela lenf sistemi gibi aminoasitten zengin bölgelerden ya da kaslardan elde ediliyor. Kaslardaki proteini yıktığında kas kaybı yaşıyorsun, lenf sistemindeki aminoasitleri yıktığında bağışıklığı düşüyor. Bence efektif bir yöntem değil bu ama sen bilirsin tabii. Ha ama yağlar mesela keton üretiyor onlar beyinde şeker gibi çalışıyor ama diğer organlara faydası yok ama sen zaten keton üretecek kadar yağ da tüketmiyorsun anladığım kadarıyla komple et, bir de ketonlar sistemi bayağı serbest radikallere açık hale getiriyor o da iyi değil aslında.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet senin dediğin kas yıkımı yeterli beslenmezsen ihtiyacın olan kaloriyi almazsan gerçekleşir :D sen yağdan veya karbonhidrattan gerekli enerjiyi karşılarsan vücut salak değil, gidip kas parçalayıp enerji üretmez :D bağışıklığımın düştüğü de kas kaybı yaşadığım da yok. covid dönemini de aşısız testsiz hiç hasta olmadan geçirdim ki doğru düzgün maske bile takmadım özellikle uyarılmadığım sürece mesela, hiç test yaptırmadığımdan virüsle karşılaştım mı kesin emin olamam ama sıfır önlemle toplu taşıma vs. de kullandığımı düşününce imkansız bence bu kadar bulaşıcı bir grip türevine rastlamamam. beni hasta edemedi işte.
bu kışı da kombi açmadan geçirdim, duş alıp tam kurumadan yaz kış dışarı çıkarım hatta. yani üşümek tek başına zaten hasta etmez, hasta eden virüsler ama hastalığı kolaylaştırabilir normalde. ben hiç aman üşümekten kaçayım aman virüs kapmayayım diye dikkat etmem asla. son 2.5 yılım kendimi en sağlıklı hissettiğim dönem diyebilirim.
carnivore diet ile ilgili sık sorulan sorulara ve cevaplara bakabilirsin istersen www.reddit.com
glucose üretimi ile ilgili konu hakkında bakabilirsin www.ketotic.org bir problem yok.
bu kışı da kombi açmadan geçirdim, duş alıp tam kurumadan yaz kış dışarı çıkarım hatta. yani üşümek tek başına zaten hasta etmez, hasta eden virüsler ama hastalığı kolaylaştırabilir normalde. ben hiç aman üşümekten kaçayım aman virüs kapmayayım diye dikkat etmem asla. son 2.5 yılım kendimi en sağlıklı hissettiğim dönem diyebilirim.
carnivore diet ile ilgili sık sorulan sorulara ve cevaplara bakabilirsin istersen www.reddit.com
glucose üretimi ile ilgili konu hakkında bakabilirsin www.ketotic.org bir problem yok.
0
freedonia antibiyotiğin ne işe yaradığını biliyoruz brom antibiyotiğe olmayan bir anlam yüklüyorsun şu an. Senin dediğini önceden "tavuklara hormon basıyorlar abi" şeklinde savunuyorlardı ama o hormonların 12 mg'nın 3000 lira falan olduğunu öğrenince "tavuklar için değmez abi" deyip şimdi "antibiyotik basıyorlar abi" şeklinde argüman üretilmeye başladı, çünkü antibiyotik ucuz ghjd ama antibiyotiğin kütle artışına bi etkisi yok abi senin dişin şiştiğinde iltihap yaptığında antibiyotik veriyorlar işte oradan anla çalışma mekanizmasını.
0
konetsu hocam o öyle olmuyor ya sen çok yanlış anlamışsın gerçekten. Sen protein alırsın o aminoasitlere ayrışır sistem onu ihtiyacı olan yerde kullanır yani kassa kas başka bir yerse başka bir yer, sonra işte ihtiyaç anında bakar sende şeker var mı yok mu yoksa gider kasları yıkar, yani protein vücutta depo edilmez biliyorsun, yani sen istediğin kadar protein al istersen günde 1 kilo et ye, vücut yine gider kaslarını yıkar, protein karbonhidrat gibi depo edilen bir madde değil çünkü yani mecbur kaslardan yıkıyor ama sen böyle kendini rahat hissedeceksen dediğin gibi olsun yani :)
0
Neyse arkadaşlar siz haklısınız tamam bir şey demiyorum ben pes ettim. ¯\_(ツ)_/¯
0
arveles gibiyim
ramazan başladığından beri iftarda biraz pideye yükleniyorum. 1 taneye yakın yiyorum şu 10 tl olan ufak pidelerden.normalde de hiç aram olmaz ekmekle ama bunun kokusu beni delirtiyor salatayla yiyorum.son 4-5 gündür midemde bir yanma hissediyorum.
ramazan başladığından beri iftarda biraz pideye yükleniyorum. 1 taneye yakın yiyorum şu 10 tl olan ufak pidelerden.
normalde de hiç aram olmaz ekmekle ama bunun kokusu beni delirtiyor salatayla yiyorum.
son 4-5 gündür midemde bir yanma hissediyorum.
normalde de hiç aram olmaz ekmekle ama bunun kokusu beni delirtiyor salatayla yiyorum.
son 4-5 gündür midemde bir yanma hissediyorum.
0
Genellikle yemekte kullanılan yağdan dolayı yanma olur. Salatada kullandığınız yağ problemli olabilir mi?
0
Mayalı hamur mideyi yakabilir, normalde az ekmek yerken mayayı bol bulunca dokunmuştur.
0
Oruc tutuyorsaniz o da mide yanmasina sebep olur, benim midem uzun sure bos kaldiginda yanar mesela, bahsettiginiz pide pastane pidesi ise o da tam mide yakmalik bir yiyecek.
0
sweetoffice
merhaba,5-8 yaş aralığı için bir teleskop almam gerekiyor ancak hiç anlamadığım bir konu. bilgi sahibi olanlar marka ve model adı veya baska bir bilgi paylasabilir mi ? tesekkurler
merhaba,
5-8 yaş aralığı için bir teleskop almam gerekiyor ancak hiç anlamadığım bir konu. bilgi sahibi olanlar marka ve model adı veya baska bir bilgi paylasabilir mi ? tesekkurler
5-8 yaş aralığı için bir teleskop almam gerekiyor ancak hiç anlamadığım bir konu. bilgi sahibi olanlar marka ve model adı veya baska bir bilgi paylasabilir mi ? tesekkurler
0
Çok detaya girmeden yazayım; bütçe belirtmemişsiniz ama büyük ihtimalle teleskoba ihtiyacınız yok. Uyduruk bir teleskop yerine kaliteli (konus marka olabilir mesela) bir dürbün ya da monoküler alsanız hem paranız cebinizde kalır, hem verimli bir şey almış olursunuz hem de sonrasında yüksek ihtimalle satacağınız için daha kolay elden çıkarırsınız.
Ay ve çıplak gözle görülebilen gezegenlere bakılacağını, şehir içinde kullanılacağını varsayıyorum. Profesyonel bir şeyler almadan göreceğiniz şeyler sınırlı olacak her türlü.
Ay ve çıplak gözle görülebilen gezegenlere bakılacağını, şehir içinde kullanılacağını varsayıyorum. Profesyonel bir şeyler almadan göreceğiniz şeyler sınırlı olacak her türlü.
0
evrimagaci.org
www.kozmikanafor.com
Dürbün +1
Ek: www.kozmikanafor.com
"Dahası var, lütfen ama lütfen, 10-12 yaş ve daha altı çocuklarınıza teleskop almayın!" diye girişmiş ikinci paragraftan :)
www.kozmikanafor.com
Dürbün +1
Ek: www.kozmikanafor.com
"Dahası var, lütfen ama lütfen, 10-12 yaş ve daha altı çocuklarınıza teleskop almayın!" diye girişmiş ikinci paragraftan :)
0
kibritsuyu
evet gerçekten basit bir soruyla karşınızdayım, öyle formül mormül ileri düzey değil. bakınız geliyor. tldr diyecek üşengeçler direkt aşağıdaki ilk cümleyi veya son paragrafı okusun:excel'de herhangi bir hücreye yazdığım ve tarihe benzeyen her sayı, gerçekten tarih olan her metin Kas.67, Oca.22 form
evet gerçekten basit bir soruyla karşınızdayım, öyle formül mormül ileri düzey değil. bakınız geliyor. tldr diyecek üşengeçler direkt aşağıdaki ilk cümleyi veya son paragrafı okusun:
excel'de herhangi bir hücreye yazdığım ve tarihe benzeyen her sayı, gerçekten tarih olan her metin Kas.67, Oca.22 formatında tarihe dönüşüyor, dönüşmesin.
ömrü billah hayatımda zaten Oca.22 formatında tarih kullanmadım, kullanmayacağım. yazdığım şey hakikaten tarihse bile o formatta kullanmayacağım. ayarlarda kurcalamadığım yer kalmadı, yazdığımı tarih zannedip dönüştürmesin yahu. "hücreyi metin olarak biçimle, sayı olarak biçimle" sorumun cevabı değil. excel'in default ayarı o olsun. ben hücre mücre biçimlemek istemiyorum. kaldı ki biçimlesem bile olmuyor.
hücrede "Ocak 2022 Dönemi Satış Bilgileri", "Şubat 2022 Satış Bilgileri" yazıyor. ben sadece "Ocak 2022" "Şubat 2022" yazsın istiyorum. bunun gibi 850 tane satır var. takla atmadan nasıl yaparsın? ctrh+h yapar, üste "Dönemi Satış Bilgileri" yazar, alt tarafı boş bırakırsın, tümünü değiştir diyince "Dönemi Satış Bilgileri" yazısını siler ve ne olmasını beklersin? sadece "Ocak 2022" kalsın. ama ne oluyor? "Oca.22". işlemden önce istediğin kadar metin olarak biçimle olmuyor olmuyor ya olmuyor. daha önce de sordum, takla atmalı çözümler önerildi, yok sütun aç, hücreyi 1 ile çarp oraya yaz, kopyala değerleri yapıştır, eskisini sil falan ohooo (git: 1390253).
ya çok basit lan çok basit. tarih otomatik düzeltmesini iptal edeyim. düzeltmesin. istesem de düzeltmesin. hiç mi düzeltmesin? evet hiç düzeltmesin. excel denen programa tarihi düzeltmesi gerektiği bilgisini unutturayım. excel'e bunu ekleyen programcının geçmişine gidip bunu programa eklemesi bilgisini beyninden sileyim. gezmediğim otomatik düzeltme seçeneği kalmadı bulamadım. tarihi düzeltmesin ya. var mı yolu?
excel'de herhangi bir hücreye yazdığım ve tarihe benzeyen her sayı, gerçekten tarih olan her metin Kas.67, Oca.22 formatında tarihe dönüşüyor, dönüşmesin.
ömrü billah hayatımda zaten Oca.22 formatında tarih kullanmadım, kullanmayacağım. yazdığım şey hakikaten tarihse bile o formatta kullanmayacağım. ayarlarda kurcalamadığım yer kalmadı, yazdığımı tarih zannedip dönüştürmesin yahu. "hücreyi metin olarak biçimle, sayı olarak biçimle" sorumun cevabı değil. excel'in default ayarı o olsun. ben hücre mücre biçimlemek istemiyorum. kaldı ki biçimlesem bile olmuyor.
hücrede "Ocak 2022 Dönemi Satış Bilgileri", "Şubat 2022 Satış Bilgileri" yazıyor. ben sadece "Ocak 2022" "Şubat 2022" yazsın istiyorum. bunun gibi 850 tane satır var. takla atmadan nasıl yaparsın? ctrh+h yapar, üste "Dönemi Satış Bilgileri" yazar, alt tarafı boş bırakırsın, tümünü değiştir diyince "Dönemi Satış Bilgileri" yazısını siler ve ne olmasını beklersin? sadece "Ocak 2022" kalsın. ama ne oluyor? "Oca.22". işlemden önce istediğin kadar metin olarak biçimle olmuyor olmuyor ya olmuyor. daha önce de sordum, takla atmalı çözümler önerildi, yok sütun aç, hücreyi 1 ile çarp oraya yaz, kopyala değerleri yapıştır, eskisini sil falan ohooo (git: 1390253).
ya çok basit lan çok basit. tarih otomatik düzeltmesini iptal edeyim. düzeltmesin. istesem de düzeltmesin. hiç mi düzeltmesin? evet hiç düzeltmesin. excel denen programa tarihi düzeltmesi gerektiği bilgisini unutturayım. excel'e bunu ekleyen programcının geçmişine gidip bunu programa eklemesi bilgisini beyninden sileyim. gezmediğim otomatik düzeltme seçeneği kalmadı bulamadım. tarihi düzeltmesin ya. var mı yolu?
0
onu sormuyorum. tarih düzeltmesi yapmasın diyorum. soru bu. tarih zannedip düzeltmesin. excel tarih gibi bir şey yazınca onu kendi sikik tarih formatına çevirmesin.
excel tarihe çevirmesin diye ben ıvır zıvır yapmayayım. o default olarak çevirmesin.
zira yukarıda da yazdım, belli ki tamamıı okumayanlardansın. 850 tane yazılı zaten yazılı satır var. hepsine girip başına ' koyana kadar baştan yazarım zaten, bu benim işimi çözmüyor.
Ocak 2015 Dönemi Satış Bilgileri
a
g
d
s
f
g
r
g
Şubat 2015 Dönemi Satış Bilgileri
g
r
s
s
f
e
w
s
f
Mart 2015 Dönemi Satış Bilgileri
f
e
f
f
h
t
c
v
j
....
şeklinde taaaa günümüze kadar gelen liste var. ben her tablonun başında "... Dönemi Satış Bilgileri" yazsın istemiyorum, çünkü bu zaten satış bilgileri tablosu. sadece ayı ve yılı yazsın istiyorum. bul değiştir diyip "Dönemi Satış Bilgileri" yazısını boşlukla değiştiriyorum, geriye "Ocak 2015" kalması gerekirken Oca.15 kalıyor. işlemden önce metin olarak da tanımlasam olmuyor. yine bul değiştir yaparak hepsinin başına ' koyayım diyorum, birinde ocak birinde şubat yazdığı için o da olmuyor, en az 12 hamle yapmam lazım. Bul Ocak, Değiştir 'Ocak, Bul Şubat, Değiştir 'Şubat diye.
niye? excel denen öküzün tarihi kendi formatına çevirme inadı yüzünden.
çevirmesin ya, düzeltmesin işte bu kadar zor mu bunu yapmak?
excel tarihe çevirmesin diye ben ıvır zıvır yapmayayım. o default olarak çevirmesin.
zira yukarıda da yazdım, belli ki tamamıı okumayanlardansın. 850 tane yazılı zaten yazılı satır var. hepsine girip başına ' koyana kadar baştan yazarım zaten, bu benim işimi çözmüyor.
Ocak 2015 Dönemi Satış Bilgileri
a
g
d
s
f
g
r
g
Şubat 2015 Dönemi Satış Bilgileri
g
r
s
s
f
e
w
s
f
Mart 2015 Dönemi Satış Bilgileri
f
e
f
f
h
t
c
v
j
....
şeklinde taaaa günümüze kadar gelen liste var. ben her tablonun başında "... Dönemi Satış Bilgileri" yazsın istemiyorum, çünkü bu zaten satış bilgileri tablosu. sadece ayı ve yılı yazsın istiyorum. bul değiştir diyip "Dönemi Satış Bilgileri" yazısını boşlukla değiştiriyorum, geriye "Ocak 2015" kalması gerekirken Oca.15 kalıyor. işlemden önce metin olarak da tanımlasam olmuyor. yine bul değiştir yaparak hepsinin başına ' koyayım diyorum, birinde ocak birinde şubat yazdığı için o da olmuyor, en az 12 hamle yapmam lazım. Bul Ocak, Değiştir 'Ocak, Bul Şubat, Değiştir 'Şubat diye.
niye? excel denen öküzün tarihi kendi formatına çevirme inadı yüzünden.
çevirmesin ya, düzeltmesin işte bu kadar zor mu bunu yapmak?
0
support.microsoft.com
Windows "o iş öyle olmaz, kapatamazsın" diyor, her hücrede metnin başına ' koymanı öneriyor.
(Bendeki Excel İngilizce, o yüzden menülerin Türkçesinden emin değilim)
Şunu bir dener misin:
File > Options > Proofing (yazım denetimi?)
Açılan ekrandan autocorrect options
Açılan pencerede actions tabında default gelen "Date (XML)" var, bunun tikini kaldırınca oluyor sanki.
Windows "o iş öyle olmaz, kapatamazsın" diyor, her hücrede metnin başına ' koymanı öneriyor.
(Bendeki Excel İngilizce, o yüzden menülerin Türkçesinden emin değilim)
Şunu bir dener misin:
File > Options > Proofing (yazım denetimi?)
Açılan ekrandan autocorrect options
Açılan pencerede actions tabında default gelen "Date (XML)" var, bunun tikini kaldırınca oluyor sanki.
0
zaten tikli değildi. yine de tikleyip tekrar kaldırarak denedim, olmadı.
sıfırdan yazarken ' koymak problem değil. ama hazır yazılı ise veya bul değiştir yapıyorsam, başka yerden kopyala yapıştır yapıyorsam bunu çözemiyorum.
benim işim rakamla sayıyla parayla. upuzun listeyi başka siteden kıopyalıyorum, tamamı sayı. 11 lira 67 kuruş anlamına gelen 11.67 sayısını Kas.67 yapıyor. upuzun listenin yarısı tarihe dönüveriyor. ben başka yerden kopyalanmış şeye nasıl ' koyayım yani microsoft da bir alem. yapıştırdığım yeri bomboşken metin diye tanımlıyorum, bak buraya yazılacak şeye dokunma, değiştirme, düzeltme diyorum dinlemiyor.
bul değiştir yaptıktan sonra hücrede kalan excel'in çevirmesine uygun bir şeyse hop hiç affetmiyor, kendi beğendiği tarih formatına sokuveriyor. hayır tamam zaten tarih, Ama Ben Ocak 2022 yazmasını istiyorum, o gidip Oca.22 yazıyor.
yani gerçekten çok ilginç.
sıfırdan yazarken ' koymak problem değil. ama hazır yazılı ise veya bul değiştir yapıyorsam, başka yerden kopyala yapıştır yapıyorsam bunu çözemiyorum.
benim işim rakamla sayıyla parayla. upuzun listeyi başka siteden kıopyalıyorum, tamamı sayı. 11 lira 67 kuruş anlamına gelen 11.67 sayısını Kas.67 yapıyor. upuzun listenin yarısı tarihe dönüveriyor. ben başka yerden kopyalanmış şeye nasıl ' koyayım yani microsoft da bir alem. yapıştırdığım yeri bomboşken metin diye tanımlıyorum, bak buraya yazılacak şeye dokunma, değiştirme, düzeltme diyorum dinlemiyor.
bul değiştir yaptıktan sonra hücrede kalan excel'in çevirmesine uygun bir şeyse hop hiç affetmiyor, kendi beğendiği tarih formatına sokuveriyor. hayır tamam zaten tarih, Ama Ben Ocak 2022 yazmasını istiyorum, o gidip Oca.22 yazıyor.
yani gerçekten çok ilginç.
0
