passion rules the game
1. ekteki siparişim almanya'dan dhl ile gelecek diyor ama mesajları anlamadım. takip no ile sorgulatınca bir şey çıkmıyor dhl'den. benzer bir mesaj gören/eden var mı amazon siparişinde? almanca konuşmayınca pek sallamıyorlar. benim almancam da okuyorum ama konuşamıyorum seviyesinde. bir de iki kitap
1. ekteki siparişim almanya'dan dhl ile gelecek diyor ama mesajları anlamadım. takip no ile sorgulatınca bir şey çıkmıyor dhl'den. benzer bir mesaj gören/eden var mı amazon siparişinde? almanca konuşmayınca pek sallamıyorlar. benim almancam da okuyorum ama konuşamıyorum seviyesinde. bir de iki kitap 89 euro tuttu ama vergi almadılar, kapıda dhl'e mi ödeyeceğim vergiyi ve tahmini ne kadar tutar sizce?
2. kızgın kedim günlerdir bağırıyor ve uyku girmedi gözüme. nasıl sakinleştireceğim canavarı? galiba da çiftleşti işin kötüsü. of.
danke.
2. kızgın kedim günlerdir bağırıyor ve uyku girmedi gözüme. nasıl sakinleştireceğim canavarı? galiba da çiftleşti işin kötüsü. of.
danke.
0
FreSh
Ya da hayat enerjisi gitmiş ve hissizlesmiş birine nasıl yaklaşılır? Nasıl hayata döndürebilirim?
Ya da hayat enerjisi gitmiş ve hissizlesmiş birine nasıl yaklaşılır? Nasıl hayata döndürebilirim?
0
Hepimizin elde etmek istediği bir şey, ulaşmak istediği bir yer var. Onunkinin ne olduğunu biliyorsan onu sun ya da ucundan göstermeye bak. İnsan zihni bu gibi durumlarda en küçük umut tohmmunu çabucak filizlendirir.
0
bu işler kolay işler değil. sen ben gibi bilgisiz insanlar iyilik yaptığımızı sanarken genelde durumdan muzdarip kişileri daha kötü hale sokuyoruz.
profesyonel yardım alsın. yardım aldığı kişiyle sen de görüşebilirsin ona karşı tutumunun nasıl olması gerektiği ile alakalı.
profesyonel yardım alsın. yardım aldığı kişiyle sen de görüşebilirsin ona karşı tutumunun nasıl olması gerektiği ile alakalı.
0
valla nasıl yaklaşılır bilmiyorum ama nasıl yaklaşılmaz onu biliyorum. önceden planladığın konuşmaları yapma. hatta hiç konuşma yapma. ondan çok daha zeki değilsindir, o da sevmeye çalışmıştır hayatı mazoşist değilse. bence onun en hoşuna giden şey onu anlaman, benzer acıları yaşadığını/yaşıyor olduğunu göstermen olur
0
editleyemedim, son dediğimi gerçekten yaşadıysan yap. samimiyetsiz tavır çok daha kötü hissettirebilir
0
Sevmek/sevilmek bunun ilacı. Onun varlığından dolayı mutlu olduğunuzu gösterin.
Çok üstüne gitme +1
Zor +1
Çok üstüne gitme +1
Zor +1
0
ne güzel insanın çevresinde onu mutlu etmek için uğraşan birirlerinin olması :) üstelik muhtemelen o insan mutsuz olmayı "tercih" etmesine rağmen.
ama eğer sabır taşı değilsen bir noktadan sonra "eeeh yeter be! sanki bi senin derdin var amk. sabah kalkıyorsun depresif akşam yatıyorsun gene depresif. valla allah başına öyle bir dert verir ki bu günlerini ararsın. git duş al silkelen ve kendine gel adamı hasta etme" cümlelerini sarf edebilirsin.
şanslıysan, karşındaki kişi bu güne kadar senden "tatlım üzülme bak hayat ne güzel çiçekler böcekler falan, hadi gel sahilde bir yürüyüşe çıkalım istemez misin? hı?" cümlelerini duyup kulak asmamaya alışmışken, bu şiddet içerikli sözlerle mini bir şok geçirip kendine gelebilir.
arkadaşın sorunu gerçekten çok ciddiyse beni kaale alma tabi.
kolaylıklar.
ama eğer sabır taşı değilsen bir noktadan sonra "eeeh yeter be! sanki bi senin derdin var amk. sabah kalkıyorsun depresif akşam yatıyorsun gene depresif. valla allah başına öyle bir dert verir ki bu günlerini ararsın. git duş al silkelen ve kendine gel adamı hasta etme" cümlelerini sarf edebilirsin.
şanslıysan, karşındaki kişi bu güne kadar senden "tatlım üzülme bak hayat ne güzel çiçekler böcekler falan, hadi gel sahilde bir yürüyüşe çıkalım istemez misin? hı?" cümlelerini duyup kulak asmamaya alışmışken, bu şiddet içerikli sözlerle mini bir şok geçirip kendine gelebilir.
arkadaşın sorunu gerçekten çok ciddiyse beni kaale alma tabi.
kolaylıklar.
0
for day to break
ne yapıyorsunuz?
ne yapıyorsunuz?
0
hislerime güvenip ona göre davranıyorum. pek yanılmadım çünkü, eninde sonunda gerçek çıkıyor o şüpheler.
0
beni çok anlamsız ve zor durumda bırakmayacaksa şüphelerime göre davranıyorum. bi nevi kendimi korumaya alıyorum. çok yakın bi arkadaşıma güvenimi kaybettim ve ondan uzaklaştım, pişman değilim.
0
@nathanieltroy, şüpheler çıkacak derken de kafayı sıyırma aşamasına gelebiliyorsun ama.
@zgrydn'nin dediği gibi reel verilere göre düşünüp hareket etmek daha akıllıca.
ben de şüphe de bir köşede dursun dersem benim tüm hayatımı kaplayabiliyor. şüpheyle oturup şüpheyle kalkabiliyorum. tehlikeli.
@zgrydn'nin dediği gibi reel verilere göre düşünüp hareket etmek daha akıllıca.
ben de şüphe de bir köşede dursun dersem benim tüm hayatımı kaplayabiliyor. şüpheyle oturup şüpheyle kalkabiliyorum. tehlikeli.
0
x kişisinden şüpheleniyorsam (atıyorum başka birine bir sırrımı söylediğinden mesela) gidip açık açık soruyorum. lafı hiç dolandırmadan. genelde cevap hep "vallahi de ben söylemedim" oluyor. ben de peki diyip o şüpheden kurtuluyorum. ama sonra bir daha o kişiye çok ciddi bir sırrımı söylemiyorum mesela. ya da şüphelendiğim şey her neyse daha dikkatli oluyorum. bölyece hem x kişisi eğer gerçekten sırrımı söylemişse benim bunu tahmin ettiğimi anlıyor yani salak yerine konmamış oluyorum, eğer söylememişse de zaten x kişisiyle ilişkimi aynı seviyede sürdürmeye devam ettiğim için hiç problem çıkmıyor.
0
klar
mevzu şöyle. internet üzerinden epey bir zaman önce tanışıp hiç görüşmediğim bi hanımefendi var. farklı şehirlerdeyiz. ilk tanıştığımızdan beri bu kızı çok beğeniyorum, her anlamda. farklı şehirlerde olduğumuzdan ve kızın beni takmayacağını düşündüğümden çok ciddiye almadım. takmayacağını düşünmemin
mevzu şöyle. internet üzerinden epey bir zaman önce tanışıp hiç görüşmediğim bi hanımefendi var. farklı şehirlerdeyiz. ilk tanıştığımızdan beri bu kızı çok beğeniyorum, her anlamda. farklı şehirlerde olduğumuzdan ve kızın beni takmayacağını düşündüğümden çok ciddiye almadım. takmayacağını düşünmemin sebebi o çok düzgün bi yaşantıya sahip, okulunu güzelce okuyup bitirmiş, iyi para kazanıyor, ben hala okul bitirme derdindeyim, çalışıyorum ama onun kadar kazanmadığıma eminim. şu an da sadece arada sohbet ediyoruz. geçen de bana durduk yerde hadi bana mektup yaz gönder dedi. dedim hayhay, adresi alayım.
şimdi nasıl bişey yazmalı? ona olan ilgimi biliyor. hatta biraz hoşuna gidiyo da olabilir ama pek ciddiye almıyodur benim gibi. öyle bi mektup yazayım ki ne öyle yersiz romantik kaçsın, ne de komiklik şakalardan ibaret olsun. neticede bir mektup, etkileme şansım olabilir. evet etkileyici bi mektup olmalı. var mı aklınızda bişeyler?
ben bu kızı alırsam bütün duyuruya benden höşmerim! bunu da yukarı sabitleyin mod kardeşlerim :)
şimdi nasıl bişey yazmalı? ona olan ilgimi biliyor. hatta biraz hoşuna gidiyo da olabilir ama pek ciddiye almıyodur benim gibi. öyle bi mektup yazayım ki ne öyle yersiz romantik kaçsın, ne de komiklik şakalardan ibaret olsun. neticede bir mektup, etkileme şansım olabilir. evet etkileyici bi mektup olmalı. var mı aklınızda bişeyler?
ben bu kızı alırsam bütün duyuruya benden höşmerim! bunu da yukarı sabitleyin mod kardeşlerim :)
0
Hayallerinden bahset. O hayallere kızı da dahil et. Bu çok çarpıcı ve etkileyici olur.
Kızı övüp ona güzellemeler düzme sakın. :) Yani tabii bir iki yerde gözlerinin güzelliği, ne kadar zeki olduğu filan gibi satır aralarına yedir ama mektup yaranma yalakalık ya da çaresizce övme içermesin tabii. :)
Atıyorum şu an.
"Okul bitince 6 ay kadar Tayland'a gitmek istiyorum ben. Orada görmek istediğim ....... ... gibi yerler var. Biliyor musun bir efsaneye göre kralın oğlu ......... Ne kadar güzel bir şey değil mi? Gerçek mi, hikaye mi efsane mi bilemem ama oraya gidip o atmosferi yaşamayı yaşamayı dört gözle bekliyorum. Ve aslında bunu seninle birlikte yapabilmeyi de gerçekten çok isterdim. "
Ve nolur ama nolur güvensizliklerini bi kendine sakla bir süre. "Sen benden fazla kazanıyorsun, aman da ne güzel okulunu da güzelce okumuşsun, ben daha hala bitircem diye uğraşan biriyim" gibi kendini kadın karşısında baştan yenik sayan erkekler malesef hemen olmasa da bir süre sonra eleniyorlar.
Kendine gerçekten güvenen bir erkeğin yaydığı enerjideki sihir başka hiçbir şeyde yoktur çoğu kadın için.
Kızı övüp ona güzellemeler düzme sakın. :) Yani tabii bir iki yerde gözlerinin güzelliği, ne kadar zeki olduğu filan gibi satır aralarına yedir ama mektup yaranma yalakalık ya da çaresizce övme içermesin tabii. :)
Atıyorum şu an.
"Okul bitince 6 ay kadar Tayland'a gitmek istiyorum ben. Orada görmek istediğim ....... ... gibi yerler var. Biliyor musun bir efsaneye göre kralın oğlu ......... Ne kadar güzel bir şey değil mi? Gerçek mi, hikaye mi efsane mi bilemem ama oraya gidip o atmosferi yaşamayı yaşamayı dört gözle bekliyorum. Ve aslında bunu seninle birlikte yapabilmeyi de gerçekten çok isterdim. "
Ve nolur ama nolur güvensizliklerini bi kendine sakla bir süre. "Sen benden fazla kazanıyorsun, aman da ne güzel okulunu da güzelce okumuşsun, ben daha hala bitircem diye uğraşan biriyim" gibi kendini kadın karşısında baştan yenik sayan erkekler malesef hemen olmasa da bir süre sonra eleniyorlar.
Kendine gerçekten güvenen bir erkeğin yaydığı enerjideki sihir başka hiçbir şeyde yoktur çoğu kadın için.
0
el yazınla yaz mutlaka.
onun dışında @medre çok güzel söylemiş. özgüveni elden bırakma. gerçekten çok önemli. okuduğun bölüm veya paran vs seni başarılı yapan şeyler değil, önemli olan genel kültürün,ki kelimeyi bir araya getirebiliyor oluşun. ve saf bir kız değilse zaten asıl buna önem verecektir.
ama tabi özgüvenli olayım derken sahip olduklarınla ya da başarılarınla da övünme. bu tarz övünmeleri genellikle bilerek değil laf arasında söyleriz, özellikle karşımızdaki bizi tanımıyorsa otomatik olarak kendimizin iyi yönlerini ortaya atıp karşımızdaki bizi öyle tanısın diye uğraşırız. klasik insan psikolojisi. "ben aslında okumayı 3 yaşımda söktüm, zehir gibiydim" gibi. bir başka mini örnek vereyim, liseden beri görmediğim bir arkadaşımla karşılaştım dün ve ikinci cümlede birbirimize çalıştığımız işleri ve departmanlarımızı söyledik. yani onca konu varken :) (ben sölemicektim aslında ama o sordu)
zaten konuşuyormuşsunuz internetten, muhtemelen mektup da çok zor gelmeyecektir. bir başlasan sayfalar yazarsın
höşmerimi severim. inşallah bir önür mutlu olursunuz :)
onun dışında @medre çok güzel söylemiş. özgüveni elden bırakma. gerçekten çok önemli. okuduğun bölüm veya paran vs seni başarılı yapan şeyler değil, önemli olan genel kültürün,ki kelimeyi bir araya getirebiliyor oluşun. ve saf bir kız değilse zaten asıl buna önem verecektir.
ama tabi özgüvenli olayım derken sahip olduklarınla ya da başarılarınla da övünme. bu tarz övünmeleri genellikle bilerek değil laf arasında söyleriz, özellikle karşımızdaki bizi tanımıyorsa otomatik olarak kendimizin iyi yönlerini ortaya atıp karşımızdaki bizi öyle tanısın diye uğraşırız. klasik insan psikolojisi. "ben aslında okumayı 3 yaşımda söktüm, zehir gibiydim" gibi. bir başka mini örnek vereyim, liseden beri görmediğim bir arkadaşımla karşılaştım dün ve ikinci cümlede birbirimize çalıştığımız işleri ve departmanlarımızı söyledik. yani onca konu varken :) (ben sölemicektim aslında ama o sordu)
zaten konuşuyormuşsunuz internetten, muhtemelen mektup da çok zor gelmeyecektir. bir başlasan sayfalar yazarsın
höşmerimi severim. inşallah bir önür mutlu olursunuz :)
0
attention whore detected.
yazma.
seni ego boost için kullanıyor.
sonra sen üzülürsün.
yazma.
seni ego boost için kullanıyor.
sonra sen üzülürsün.
0
Benim de biraz rentts +1 diyesim geldi. Biz bilemeyiz tabi sen tanımışsındır az çok ama "ahahah ciddi ciddi mektup gondermis" falan gibi bi durum olmasin sonra dikkat et :/
0
Ya öyle şımarık biri değil. Ha evet bu ara aşık olasım var falan diyo, biri onunla ilgilensin istiyor olabilir. Öyle çok bi beklentim yok zaten sadece madem böyle bişeyle geldi karaliyim biseyler. Kolum yorulmaz ya:)
0
online uzak mesafe hoşlantısında dikkat edilmesi gereken bir nüans var. sen o kızı görmedin, nasıl biri olduğunu bilmiyorsun, teknik olarak tanışıyor bile sayılmazsınız. bu şartlarda ne kadar saçma bir şey diyor insan. ama neler hissettiğini biliyorum, ben de o yoldan geçtim alskjdas. neyse, konuyla ilgili olan kısmı şu; sen muhtemelen o kızı kendi kafanda oluşturduğun bir imge olarak görüp "seviyorsun". hatta sen kızdan çok kızı sevme halini seviyorsundur, o yüzden bu mektup yazma işi hoşuna gidecektir, en azından kendini ifade etmiş olmanın rahatlığını yaşarsın çünkü insanın içinde bir yerde "ben derdimi anlatamadım" tereddütü oluşuyor bu süreçte.
senin hoşuna gidecek olması karşı tarafın bu mektubu ne için istediğinden bağımsız bir gerçek, o isterse dürüp kanzuk'a yedirsin. o yüzden bence yaz, içinden ne geçiyorsa, nasıl istiyorsan öylecene yaz.
ha bu arada, kızı alamayacaksın muhtemelen. senden hoşlansa bile, mektubu görünce kalbi kanatlanıp bir pegasusa dönüşse bile işler gerçekleştiğinde olan bitenin kafanda olduğundan farklı olduğunu göreceksin. belki olmaz evet, ne hikayeler var ama umudunu sakın o kısma bağlama. hadi kolay gelsin!
senin hoşuna gidecek olması karşı tarafın bu mektubu ne için istediğinden bağımsız bir gerçek, o isterse dürüp kanzuk'a yedirsin. o yüzden bence yaz, içinden ne geçiyorsa, nasıl istiyorsan öylecene yaz.
ha bu arada, kızı alamayacaksın muhtemelen. senden hoşlansa bile, mektubu görünce kalbi kanatlanıp bir pegasusa dönüşse bile işler gerçekleştiğinde olan bitenin kafanda olduğundan farklı olduğunu göreceksin. belki olmaz evet, ne hikayeler var ama umudunu sakın o kısma bağlama. hadi kolay gelsin!
0
bence de yazın, bunda b'şey yok. ilgi duyduğunuz kıza mektup yazmak heyecan verici bi olay. çocukluğunuzdan bahsedin, küçükken yaşadığınız içinde ağaç olan bi anınızı anlatın ve o ağacın resmini çizin.
0
Ne kadar umutsuz bir nesil olmuşuz? Hoşlandığı kıza mektup yazar da sonrasında olur da canı yanar diye duygu ve düşün dünyasından bir şeyler karalayıp kıza göndermesine bile karşı çıkıyoruz.
Korkmayın bu kadar hayattan!!
Korkmayın bu kadar hayattan!!
0
Mektup yazmak ne güzel ya. Keşke benden de biri mektup istese. Seviyorum ben böyle eski tarz şeyleri. O da seviyor olabilir. Hemen yargılamayalım bence.
Cevaba gelirsek, çok kasmadan ve üzerinde saatlerce düşünmeden aklına ne geliyorsa yaz derim, samimi olması yeterli. Kendinden, hayatından bahset, daha önce bahsetmediğin şeyler olsun. Sonrasında onun hakkındaki düşüncelerinden bahset. Sade bir dil kullan. Uzun uzun ve karışık cümleler kurma. Sade ve net olsun genel havası. Hatta sen de ondan mektup iste, aynı anda postaya verin. Kolay gelsin:)
Cevaba gelirsek, çok kasmadan ve üzerinde saatlerce düşünmeden aklına ne geliyorsa yaz derim, samimi olması yeterli. Kendinden, hayatından bahset, daha önce bahsetmediğin şeyler olsun. Sonrasında onun hakkındaki düşüncelerinden bahset. Sade bir dil kullan. Uzun uzun ve karışık cümleler kurma. Sade ve net olsun genel havası. Hatta sen de ondan mektup iste, aynı anda postaya verin. Kolay gelsin:)
0
sen şimdi bu kıza mektubu yazarsın yine de bu kız sana yar olmaz o zaman daha derin yaraların olur. hadi bana mektup yazımış koduğumun zillisi, oyuncaksın sanki sen. senden hoşlansa şöyle böyle demez direkt beraber olmuştunuz zaten.
0
limoncello
Az önce alakasız bir duyuruda psikoloji okuyan kıza söylenenlere denk geldim de ki arkadaş okuduğu bölümle alakasız olarak zeki demiş kız için. Okunulan bölümün zekayla değil kişisel eğilimi, yetenek ve tercihlerle alakalı olduğunu düşünüyorum. Ha insanlar genelde nasıl iş bulurum, çok para kazanırı
Az önce alakasız bir duyuruda psikoloji okuyan kıza söylenenlere denk geldim de ki arkadaş okuduğu bölümle alakasız olarak zeki demiş kız için. Okunulan bölümün zekayla değil kişisel eğilimi, yetenek ve tercihlerle alakalı olduğunu düşünüyorum. Ha insanlar genelde nasıl iş bulurum, çok para kazanırım şeklinde tercih yapıyor o ayrı. Ama şu anki puanlardan bağımsız olarak çünkü şu an puanları yerlerde olan iktisat-işletme bölümler benim zamanımda hukuktan daha yüksek top puanlardı. Ha bu bölümlerin aöfte açılması bu bölümlerin aöfte okutulacak kadar basit olduğunu göstermez. İyi bir üniversitede ingilizce iktisat eğitiminin gayet zor olabileceğini biliyorum.
Kısaca psikoloji,sosyoloji,felsefe,hukuk,iktisat,işletme, uluslararası ilişk., siyaset bilimi okuyanları ve mezunları küçümsüyor musunuz kendinizce? Bazılarında böyle bir kibir var da bizim ülkede. Halbuki yurtdışında ne kadar tercihe dilen ve değerli bölümler.
Dil-edebiyat, iletişim, güzel sanatlara da direkt gerizekalı gözüyle bakılıyor ehrhalde toplumda.
Not: sosyal bilimler okumadım.
Kısaca psikoloji,sosyoloji,felsefe,hukuk,iktisat,işletme, uluslararası ilişk., siyaset bilimi okuyanları ve mezunları küçümsüyor musunuz kendinizce? Bazılarında böyle bir kibir var da bizim ülkede. Halbuki yurtdışında ne kadar tercihe dilen ve değerli bölümler.
Dil-edebiyat, iletişim, güzel sanatlara da direkt gerizekalı gözüyle bakılıyor ehrhalde toplumda.
Not: sosyal bilimler okumadım.
0
evet. kibirle alakası yok ayrıca, başarısız insanlar genelde sosyal bilimci oluyor ülkemizde (istisnaları elbette var).
0
Bazı bölümler moda oldu maalesef. Psikoloji de bu bölümlerden biri. Çünkü bizim kullandığımız psikoloji kelimesiyle bilim olan psikoloji kelimesi birbirinden çok farklı. Nasıl ki bugün evrim teorisini insanlar komplo teorisi şeklinde algılıyorlarsa psikoloji bilimini de insanların dertleriyle uğraşan bir disiplin olarak görüyorlar. Bir de son zamanlarda özel üniversitelerde açılan psikoloji bölümlerinde Pelinsu gibi tiki kızlarımızın okuması psikolojinin o ağırlığını biraz yok ediyor. Genç Pelinsular alınmasın, ancak eskiden psikolog denince deneysel çalışmalar aklımıza gelirken şimdi kişisel gelişim üzerine şekillenen bir psikoloji aklımıza geliyor. Bu da bu tip bölümlerin herkes tarafından kolayca eleştirilmesini mümkün kılıyor. Mühendislik böyle değil, çünkü gerçekten sadece belli bir kesimin hakkında yorum yapabileceği konular içeriyor. İngiliz dili, Alman dili gibi bölümlere saygım var, ama yine de çok yaygın olması sebebiyle iktisat, işletme gibi bölümlerin kendini geliştirmemiş öğrencilerine pek sıcak bakmıyorum.
0
@giovanni bunu nasıl genelleyebiliyorsun, zibilyon tane düşük puanlı mühendislik ve temel bilim var iş sahaları kısıtlı olduğu için. 200 binden mühendis alınıyor şu an. Şu saydığım bölümler de çok kaliteli,güzel bölümler değil mi ? Bu bölümlerde okuyan herkes überdir demiyorum tabii ama diğer bölüm öğrencileri de en az onlar kadar başarısız. Eğitim sistemimiz ortada. Bizim zamanımızda isteyen herkes lisede fen seçebiliyordu, boş beleş birçok adam girdi. Mühendis bilmem ne falan oldu
0
Kucumsemek degil aksine ibretle bakiyorum. Kucumseyenlere gerizekali gozuyle bakiyorum. Genelde kucumseyen insanlarin bilimden, sanattan anlamadigini gozlemliyorum.
Not: Hardcore sayisalciyim.
Not: Hardcore sayisalciyim.
0
Bunlara doğrudan gerizekalı gözüyle bakmak zekanın nasıl bir şey olduğuyla ilgili gram bilgiye sahip olmamanın göstergesi.
Hele "psikolojiyi yanlış biliyorlar ondan seçiyorlar tikiler" deyip de böyle abuk subuk beyanlarda bulunmak komik tezatlar. Ekşide iki başlık okudum diye herkesten iyi biliyorum moduna girmemek lazım.
Soruyu soran arkadaş zeka derken analitik zekadan bahsediyor galiba.
Hele "psikolojiyi yanlış biliyorlar ondan seçiyorlar tikiler" deyip de böyle abuk subuk beyanlarda bulunmak komik tezatlar. Ekşide iki başlık okudum diye herkesten iyi biliyorum moduna girmemek lazım.
Soruyu soran arkadaş zeka derken analitik zekadan bahsediyor galiba.
0
.net evet
dip not: Adramelekhh katılmamak elde değil.
Bir insanın (hatta varlık) seçimleri ve istekleri sonucunda "küçümsenmek" kelimesini kullanabilmesi, onun bu konudaki kendi ezikliğini(noksan bir düşüncesini) ortaya çıkarıyor gibi geliyor bana. Zira dünyada hiçbir kimse seçimleri ve seçimsizlikleri ile küçümsenmeye değer değildir. Çünkü biz buna değeriz, ricoyss
dip not: Adramelekhh katılmamak elde değil.
Bir insanın (hatta varlık) seçimleri ve istekleri sonucunda "küçümsenmek" kelimesini kullanabilmesi, onun bu konudaki kendi ezikliğini(noksan bir düşüncesini) ortaya çıkarıyor gibi geliyor bana. Zira dünyada hiçbir kimse seçimleri ve seçimsizlikleri ile küçümsenmeye değer değildir. Çünkü biz buna değeriz, ricoyss
0
@adra, ben gerçeklerden bahsediyorum, Ekşi Sözlük'ü zaten okumuyorum. Senin bilip bilmeden benim yazdıklarıma abuk subuk demen daha komik. Facebook'ta özel üniversitede psikoloji okuyan birçok arkadaşım var. Bir tanesiyle aynı liseden mezun olduk. Kız açık açık, sayısal bana zor geliyor, ben eşit ağırlığa geçiyorum diyerek tamamen kolay olduğu için psikoloji seçti. Bunların hepsi tanıdığım kişiler. Tercih dönemlerine bire bir tanık oldum.
0
@dissendium: Yaptığın genelleme yanlış. Mesela tezsiz yüksek lisans yapan bir sürü insan var, çoğu sırf askerliği ertelemek için.
Senin mantığınla yüksek lisans yapmak da amaçsız, askerliğe gitmemek için yapılan bir şey.
Edit: Yani ortalamaya vurursak (ki saçma bir ölçüt), bu insanların analitik zeka olarak biraz altta olduğunu belki gözlemleyebiliriz ama mesela türk insanını da ortalamaya vurursak böyle bir şey çıkacaktır. Bu tarz önyargıların sıkıntısı bu zaten. Önyargılar ve steryotipler işe yarar şeyler olabilir ama böyle genel beyanlarda bulunurken başvurulmaması gereken şeyler. İşin ahlaki kısmı da var ayrıca.
Öte yandan ben bu konuda tarafsız olsam da analitik zeka dediğimiz şeyin ölçütlerinin hepsinin yanlı (biased) olduğunu iddia eden de çok, mesela iq testinin iq testini yapabilme yetisinden öte hiçbir şeye kesin kanıt olarak kullanılamayacağını öne sürüyorlar. Tanıdık geliyor mu? Aynısını öss için de söylüyoruz.
Senin mantığınla yüksek lisans yapmak da amaçsız, askerliğe gitmemek için yapılan bir şey.
Edit: Yani ortalamaya vurursak (ki saçma bir ölçüt), bu insanların analitik zeka olarak biraz altta olduğunu belki gözlemleyebiliriz ama mesela türk insanını da ortalamaya vurursak böyle bir şey çıkacaktır. Bu tarz önyargıların sıkıntısı bu zaten. Önyargılar ve steryotipler işe yarar şeyler olabilir ama böyle genel beyanlarda bulunurken başvurulmaması gereken şeyler. İşin ahlaki kısmı da var ayrıca.
Öte yandan ben bu konuda tarafsız olsam da analitik zeka dediğimiz şeyin ölçütlerinin hepsinin yanlı (biased) olduğunu iddia eden de çok, mesela iq testinin iq testini yapabilme yetisinden öte hiçbir şeye kesin kanıt olarak kullanılamayacağını öne sürüyorlar. Tanıdık geliyor mu? Aynısını öss için de söylüyoruz.
0
@dissendium, senin arkadaşlarının seçimleri bu durum için genelleme yapmanı mı sağlıyor. O zaman keşke ekşi sözlük okuyup bunu yapsaydın, kitle daha fazla orada. vay be kafaya bak!
0
ben sosyal bilimlere meraklıyım ancak maddi nedenlerden dolayı yönelmedim. sırf merakım olduğu için kendim tarih ve psikolojiyle ilgili kitapları bulup okuyorum. ancak böyle gerizekalıca bir algı var. adam dandik bir okulda mühendislik okuyor boğaziçi psikoloji, işletme öğrencisini küçümsüyor. halbuki o öğrencilerin matematik netleri ve bilgisi dandik okuldaki mühendislik öğrencisinden daha fazladır.
diğer taraftan sayısal ağırlıklı bölümlerde okuyan insanlar da şu yüzden küçümsüyor. ne var ben de yaparım diye düşünüyorlar. oysa psikolojide, siyaset biliminde başarılı olmak oturup da notları ezberlemek değildir. oturup inek gibi her şeyi ezberlerseniz bu bölümlerden iyi notlarla mezun olursunuz ancak bu bu alanlarda yetkin olduğunuzu göstermez. sosyal bilimler biraz da entelektüel birikimle, olayları analiz etme yeteneğiyle alakalıdır.
diğer taraftan sayısal ağırlıklı bölümlerde okuyan insanlar da şu yüzden küçümsüyor. ne var ben de yaparım diye düşünüyorlar. oysa psikolojide, siyaset biliminde başarılı olmak oturup da notları ezberlemek değildir. oturup inek gibi her şeyi ezberlerseniz bu bölümlerden iyi notlarla mezun olursunuz ancak bu bu alanlarda yetkin olduğunuzu göstermez. sosyal bilimler biraz da entelektüel birikimle, olayları analiz etme yeteneğiyle alakalıdır.
0
küçümsemem asla ama okuduğu bölümle ilgili abuk subuk tespitler yapıyorsa mal la bu derim.
0
@adra, kim psikoloji okumak amaçsız dedi? Konuyu çarpıtma. Özel üniversitelerde psikoloji okuyanların birçoğu moda olduğu için psikoloji okuyor dedim. Bu genellemenin nesi yanlış? Adam akıllı psikoloji okuyan yok mu? Tabi ki var, onlardan bahseden yok zaten.
0
Ahaha konuyu çarpıtmadım ki ben, sen teşbihi anlamamışsın. Orda benzerlik kurduğum şey amaçsızlık değil.
Benzerlik şöyle:
1) Sayısal yapamadığı için (örnek bir argüman) sosyal bilimler okuyanların çokluğu -> sosyal bilimler okuyanlar için sayısal yapma yetisi üzerinden genelleme yapmak.
2) Askerlik ertelemek için, asıl amacının dışında yüksek lisans yapanların çokluğu -> yüksek lisans yapanların niyeti, ciddiyeti veya amacı üzerinden genelleme yapmak.
Benzerlik şöyle:
1) Sayısal yapamadığı için (örnek bir argüman) sosyal bilimler okuyanların çokluğu -> sosyal bilimler okuyanlar için sayısal yapma yetisi üzerinden genelleme yapmak.
2) Askerlik ertelemek için, asıl amacının dışında yüksek lisans yapanların çokluğu -> yüksek lisans yapanların niyeti, ciddiyeti veya amacı üzerinden genelleme yapmak.
0
bakin bizim ulkemizin tarihine. yoneticilerimiz hep sosyal bilimci ve maalesef kotu yonetiliyoruz.
Ben lise okurken falan hep basarisiz olanlar sosyal bilimci oldu.
Yanlis anlasilmasin sayisalcilari yuceltmiyorum ama allah askina gidin bi iibf fakultelerinin durumuna bakin sonra daha reel bir elestiri yapin.
Ben lise okurken falan hep basarisiz olanlar sosyal bilimci oldu.
Yanlis anlasilmasin sayisalcilari yuceltmiyorum ama allah askina gidin bi iibf fakultelerinin durumuna bakin sonra daha reel bir elestiri yapin.
0
@kozm, bırak bu işleri. Sendeki kafa daha garip. Bire bir gördüğüm arkadaşlarımdan mı yola çıkayım yoksa Ekşi Sözlük gibi herkesin bol keseden salladığı bir ortamdan mı yola çıkayım? Ekşi Sözlük'ü sırf daha kalabalık diye daha gerçekçi kabul ettin. O zaman açılan tüm troll başlıkları da gerçeklik payı taşıyor bu durumda. Çünkü psikoloji gibi başlıklar da sürekli trolleniyor.
0
bilim ve teknolojideki buyuk sicramalari hep muhendis kokenli yoneticiler sayesinde yaptik
0
@adra, o zaman sana bir genelleme daha yapayım. Türkiye'de birçok öğrenci sayısal bölümlerden anlamadığı için ya da zor geldiği için eşit ağırlık, sosyal bilimler gibi bölümlere kayıyor. Bilerek ve isteyerek eşit ağırlık seçen öğrenci sayısı az. Dediğim gibi ben gerçeklerden bahsediyorum. Sen ideal bir popülasyondan bahsediyorsun.
0
Ben bölümü değil de elimde olmadan üniversiteyi çok küçümsüyorum. Türkiye'de iyi sayılabilecek 5, bilemedin 10 üniversite var. Eğer bunlardan birinde eğitim görmemişse direkt kafamda eksi puan veriyorum o kişiye. İster tıp okusun isterse atom mühendisliği, eğer o kişi zıttırıbüzük üniversitesi ikinci öğretiminde falansa hiçbir saygınlığı kalmıyor benim gözümde. Böyle düşünmem hoş değil biliyorum ama engel olamıyorum kendime.
Bu arada "Ama sınavlar zeka ölçmüyor :( :( :(" diyen kişilere g.tümle gülüyorum. Zeka dediğimiz şey zaten bulunduğu ortama uyum sağlama becerisi değil midir? E biz Türkiye'de yaşıyoruz, maalesef her şeyi sınava tabii tutan leş bir eğitim sistemimiz var. Bunu kabullenip geleceği adına gerçekçi kararlar verebilen ve bu uğurda çaba sarf eden kişiler benim gözümde zeki insanlardır.
Not: Sosyal Bilimler mezunu değilim.
Edit: @Adramelekhh neden bu kadar hırslandın ki? Afahagsgsh tamam tamam en zeki sensin :D
Edit 2: İyi ki hırslanmamışsın yani, 30 ayrı cevap verip 70 paragraf yazı döşemişsin. Beni kale alıp bu kadar uğraştığın için teşekkür ediyorum açıkçası. Ben aynısını sana yapmazdım, senin için bu kadar uğraşmazdım. Onore oldum :D
Bu arada "Ama sınavlar zeka ölçmüyor :( :( :(" diyen kişilere g.tümle gülüyorum. Zeka dediğimiz şey zaten bulunduğu ortama uyum sağlama becerisi değil midir? E biz Türkiye'de yaşıyoruz, maalesef her şeyi sınava tabii tutan leş bir eğitim sistemimiz var. Bunu kabullenip geleceği adına gerçekçi kararlar verebilen ve bu uğurda çaba sarf eden kişiler benim gözümde zeki insanlardır.
Not: Sosyal Bilimler mezunu değilim.
Edit: @Adramelekhh neden bu kadar hırslandın ki? Afahagsgsh tamam tamam en zeki sensin :D
Edit 2: İyi ki hırslanmamışsın yani, 30 ayrı cevap verip 70 paragraf yazı döşemişsin. Beni kale alıp bu kadar uğraştığın için teşekkür ediyorum açıkçası. Ben aynısını sana yapmazdım, senin için bu kadar uğraşmazdım. Onore oldum :D
0
ne okulu, ne okuyanı, ne de üniversiteyi küçümserim. kimin ne cevherler gizlediğini asla bilemezsiniz. çorbanın içine 10 tane malzeme koyarsınız. hepsinin tadı, lezzeti, vitamini farklıdır. o malzemelerin birini eksik koyarsanız tadınız kaçar. herkesin eğitimine saygı duyun.
0
Hayır zekayla adaptasyon aynı şeyler değil.
Götünüzü başka yerlerde açın lütfen.
Ben anlamıyorum neden zeka denen eşyle ilgili en ufak ciddi bir bilginiz yokken böyle götümle gülüyorum filan yazıyorsunuz? Köstebek yazdığın şey o kadar komik ki neresinden tutsam elimde kalır. İlginçsiniz yani. Ben yanlış anlaşılmasın diye sürekli üslubumu tıraşlıyorum yazılan şeye bak vay arkadaş.
Biraz mantık ya.
Edit: @dissendium: Hayır ben idealden filan bahsetmiyorum, duyuruyu tekrar oku istersen neyi soruyormuş.
Bakın size özet geçeyim. Bir insanı veya bir grubu sadece sosyal bilimler okumayı seçmiş diye küçük görüyorsanız veya küçük görmeyi ısrarla haklı çıkarmaya çalışıyorsanız haksızsınız. Böyle tek bir şeyden devasa çıkarım kasacaksanız mesela -tek bir şeyden devasa çıkarım kasanları küçümseyebilirsiniz.
Götünüzü başka yerlerde açın lütfen.
Ben anlamıyorum neden zeka denen eşyle ilgili en ufak ciddi bir bilginiz yokken böyle götümle gülüyorum filan yazıyorsunuz? Köstebek yazdığın şey o kadar komik ki neresinden tutsam elimde kalır. İlginçsiniz yani. Ben yanlış anlaşılmasın diye sürekli üslubumu tıraşlıyorum yazılan şeye bak vay arkadaş.
Biraz mantık ya.
Edit: @dissendium: Hayır ben idealden filan bahsetmiyorum, duyuruyu tekrar oku istersen neyi soruyormuş.
Bakın size özet geçeyim. Bir insanı veya bir grubu sadece sosyal bilimler okumayı seçmiş diye küçük görüyorsanız veya küçük görmeyi ısrarla haklı çıkarmaya çalışıyorsanız haksızsınız. Böyle tek bir şeyden devasa çıkarım kasacaksanız mesela -tek bir şeyden devasa çıkarım kasanları küçümseyebilirsiniz.
0
şuna eminim ki hepimizin orda-burdaki üniversitelerde sosyal bilimler okuyan ve zehir gibi kafası çalışan tanıdıkları, ya da itü odtü vs. de mühendislik okuyan ama hiçbir şeyden anlamayan embesil arkadaşları olmuştur. şahsen benim çok fazla oldu. o yüzden genelleme yapmak yersiz.
sadece şunu söyleyebilirim, özel üniversitelere burssuz giren ve sırf elinde bir diploma olsun diye baba parasıyla ve zorlamasıyla ittire ittire 917472 yılda okul bitiren zengin ve "salak" insanlar var. bunlar da genelde sosyal bilimler bölümlerini seçiyor çünkü evet okuması mezun olması daha kolay. ama bunun o insanların zekalarıyla alakalı bir durum olduğunu düşünmüyorum. ailelerinin salakılığı. babaları zamanında fazla güven vermiş bunlara, şımartılmışlar ve hiçbir gelecek kaygısı duymamışlar. o zengin ve şımarık çocuğu 3 yaşında ailesinden alıp bir memur aileni yanında büyüt, belki de büyüyünce kansere çare bulacak. bilemezsin.
sadece şunu söyleyebilirim, özel üniversitelere burssuz giren ve sırf elinde bir diploma olsun diye baba parasıyla ve zorlamasıyla ittire ittire 917472 yılda okul bitiren zengin ve "salak" insanlar var. bunlar da genelde sosyal bilimler bölümlerini seçiyor çünkü evet okuması mezun olması daha kolay. ama bunun o insanların zekalarıyla alakalı bir durum olduğunu düşünmüyorum. ailelerinin salakılığı. babaları zamanında fazla güven vermiş bunlara, şımartılmışlar ve hiçbir gelecek kaygısı duymamışlar. o zengin ve şımarık çocuğu 3 yaşında ailesinden alıp bir memur aileni yanında büyüt, belki de büyüyünce kansere çare bulacak. bilemezsin.
0
@köstebek:
Bak sana yazdığınla ilgili en göze batan mantık hatasını anlatayım.
Sen diyorsun ki "adaptasyon zekadır, uyum sağlayan zekidir." Bu bahsettiğin insanlar sayısal yapamadıkları için bu bölümlere yöneliyorlar, hatta "baba parasıyla okuyan mal" diyeceğiniz tipler de aynı şekilde yapamadıkları için veya yapmak istemedikleri için parasını basıp diplomayı alıyorlar ve geçiyorlar. Bu insanların yaptığı uyum sağlamak değil mi? Uyum sağlamak zeka göstergesi değil miydi?
E hani salaktı?
Salak olduğu varsayımı ile başladık, senin hipotezini uyguladık ve tezatla karşılaştık. Sosyal bilgiler mezunları bile bu tarz hipotez yanlışlama işlerini bilir hani. Sosyal bilimler mezunları bile...
Umarım anlayabilmişsindir.
Tanımlarla ilgili ciddi problemleriniz var, sarf ettiğiniz kelimenin ne anlama geldiğini düşünmeden hışımla savuruyorsunuz.
Dediğim şey zekanın sandığınız gibi tek yönlü bir şey olmadığı yönünde. Burda yazarken rastgele salak demenin bile ne anlama geldiği hakkında en ufak fikriniz yok. Tavan IQ puanı alıp kişilik olarak çoğumuzun salak olarak nitelendirebileceği bir sürü insan var. Ne demek istediğimi anlayabiliyor musun?
Bu son cümlemde iq testinin zeka ölçmediğini ileri sürmüyorum, senin zeka anlayışındaki boşlukları gösteriyorum.
IQ testinin zeka göstergesi olmadığı iddiasını da sadece farklı bir fikir olarak verdim.
Edit: "niye hırslandın ki en zeki sensin tamam xdxd" yapmışsın editleyip. Vallahi tebrik ederim :D Gelip argo laflarla cahilce girişen sensin ben burda sakin sakin dert anlatmaya çalışıyorum. Hem hırslanmış olsam da bu tartışmamızla ilgili hiçbir şeyi değiştirmez, gerçekten böyle şeylerin seni daha haklı göstereceğini mi sanıyorsun? Yani gerçekten "sen sosyalcisin kesin o yüzden böyle diyorsun" gibi ilkokullu argümanları yapacaksanız burda bile yandık.
Edit 2: Ne demek, önemli değil.
Bak sana yazdığınla ilgili en göze batan mantık hatasını anlatayım.
Sen diyorsun ki "adaptasyon zekadır, uyum sağlayan zekidir." Bu bahsettiğin insanlar sayısal yapamadıkları için bu bölümlere yöneliyorlar, hatta "baba parasıyla okuyan mal" diyeceğiniz tipler de aynı şekilde yapamadıkları için veya yapmak istemedikleri için parasını basıp diplomayı alıyorlar ve geçiyorlar. Bu insanların yaptığı uyum sağlamak değil mi? Uyum sağlamak zeka göstergesi değil miydi?
E hani salaktı?
Salak olduğu varsayımı ile başladık, senin hipotezini uyguladık ve tezatla karşılaştık. Sosyal bilgiler mezunları bile bu tarz hipotez yanlışlama işlerini bilir hani. Sosyal bilimler mezunları bile...
Umarım anlayabilmişsindir.
Tanımlarla ilgili ciddi problemleriniz var, sarf ettiğiniz kelimenin ne anlama geldiğini düşünmeden hışımla savuruyorsunuz.
Dediğim şey zekanın sandığınız gibi tek yönlü bir şey olmadığı yönünde. Burda yazarken rastgele salak demenin bile ne anlama geldiği hakkında en ufak fikriniz yok. Tavan IQ puanı alıp kişilik olarak çoğumuzun salak olarak nitelendirebileceği bir sürü insan var. Ne demek istediğimi anlayabiliyor musun?
Bu son cümlemde iq testinin zeka ölçmediğini ileri sürmüyorum, senin zeka anlayışındaki boşlukları gösteriyorum.
IQ testinin zeka göstergesi olmadığı iddiasını da sadece farklı bir fikir olarak verdim.
Edit: "niye hırslandın ki en zeki sensin tamam xdxd" yapmışsın editleyip. Vallahi tebrik ederim :D Gelip argo laflarla cahilce girişen sensin ben burda sakin sakin dert anlatmaya çalışıyorum. Hem hırslanmış olsam da bu tartışmamızla ilgili hiçbir şeyi değiştirmez, gerçekten böyle şeylerin seni daha haklı göstereceğini mi sanıyorsun? Yani gerçekten "sen sosyalcisin kesin o yüzden böyle diyorsun" gibi ilkokullu argümanları yapacaksanız burda bile yandık.
Edit 2: Ne demek, önemli değil.
0
bölüme göre değil de üniversiteye göre kafamda bir önyargı oluşuyor ama iyi bir mühendislik bölümü kazanıp ot gibi gezen adam da gördüm. iyi bir üniversitede sosyal bilimlerde okuyan kişi ise ister istemez düşünmeye zorlanıyor en azından.
"bakin bizim ulkemizin tarihine. yoneticilerimiz hep sosyal bilimci ve maalesef kotu yonetiliyoruz."
hmm. evet siyaset bilimcileri hemen mezuniyet sonrası devletin başına yönetici diye atıyorlar. bürokrasi ile politikacı arasındaki farkı öğrenmenizi ve ondan sonra tespitte bulunmanızı öneririm.
"bakin bizim ulkemizin tarihine. yoneticilerimiz hep sosyal bilimci ve maalesef kotu yonetiliyoruz."
hmm. evet siyaset bilimcileri hemen mezuniyet sonrası devletin başına yönetici diye atıyorlar. bürokrasi ile politikacı arasındaki farkı öğrenmenizi ve ondan sonra tespitte bulunmanızı öneririm.
0
sosyal bilimler değil de "ahmet üniversitesi" gibi sikimsonik özel üniversitelerde okuyanları küçümsüyorum. bir de burslu okuyorum diye havaya giriyorlar.
0
Sosyal bilimleri küçümsemeyi direkt az gelişmişlik, vizyonsuzluk ve aşağılık kompleksiyle ilişkilendiriyorum.
Lisede bana sayısal seçtirdiler, kafam çalışıyor sayısal dersleri yapabiliyorum diye. Oysa dil bilgisi ve edebiyat derslerim de oldukça iyiydi ve psikoloji okumak istiyordum. ÖSS'de Türkçe-1 testini yanlışsız yaptım, matematik/fen de iyiydi işte. Mimarlık okudum (iyi ki), nispeten mühendisliklerden daha yakın geldiği için.
Lisede eşit ağırlık okuyanları başarısız olanlar gibi görmeseydi babam, üniversite sınavında derece bile yapardım. Biraz da bu anlayış yüzünden ortalıkta işinden dolayı mutsuz olan bir ton insan var.
Lisede bana sayısal seçtirdiler, kafam çalışıyor sayısal dersleri yapabiliyorum diye. Oysa dil bilgisi ve edebiyat derslerim de oldukça iyiydi ve psikoloji okumak istiyordum. ÖSS'de Türkçe-1 testini yanlışsız yaptım, matematik/fen de iyiydi işte. Mimarlık okudum (iyi ki), nispeten mühendisliklerden daha yakın geldiği için.
Lisede eşit ağırlık okuyanları başarısız olanlar gibi görmeseydi babam, üniversite sınavında derece bile yapardım. Biraz da bu anlayış yüzünden ortalıkta işinden dolayı mutsuz olan bir ton insan var.
0
Ben genel kültürü düşük ve kendini geliştirme çabası içinde olmayan bilgiyi gereksiz gören herkesi kucumsuyorum bölümünden bağımsız.
0
ben de genelde mühendisleri küçümsüyorum. sayısalcıların diğer dalları için de büyük kısımla aynı düşünüyorum. sayısala aklı ermeyen veya çalışmaya götü yemeyen adam daha kolaydır diye diğer alanlara yöneliyor. lise okuyan herkes bunu bilir zaten. bilerek isteyerek ben hukukçu, tarihçi olacağım diye tm ve sözel yazan kişi sayısı az.
gelelim mühendislere, mühendisler gerek genel kültürsüzlük sendromuna gerekse fallacy dediğimiz ''düşünme hatalarına'' çok defa düşüyorlar. zekaları ile alakalı olduğunu sanmıyorum, sadece pratik çözüme odaklı eğitim aldıklarından olabilir. ve dümdüz adamlar oluyorlar genelde. Bir mühendisin tarif, tahkik, tasnif, tahlil, terkip şeklinde bir sosyal meseleyi incelemesi mümkün değildir mesela illa ki fallacye düşer. Ama bir fizikçi yapabilir bunu.
gelelim mühendislere, mühendisler gerek genel kültürsüzlük sendromuna gerekse fallacy dediğimiz ''düşünme hatalarına'' çok defa düşüyorlar. zekaları ile alakalı olduğunu sanmıyorum, sadece pratik çözüme odaklı eğitim aldıklarından olabilir. ve dümdüz adamlar oluyorlar genelde. Bir mühendisin tarif, tahkik, tasnif, tahlil, terkip şeklinde bir sosyal meseleyi incelemesi mümkün değildir mesela illa ki fallacye düşer. Ama bir fizikçi yapabilir bunu.
0
Yakin cevremdeki 5li arkadas grubumun 3ü makine mühendisi, 1i elektrik muhendisi. Tek sozel bolum okumus olan benim.
Aramizda bir kez olsun muhabbeti gecmedi konunun. Üniversitede tanismistik. Kafadan 8 yili var arkadasligimizin.
Bence bolumle ilgili genellemeler yapan insanlar hem issiz hem de sığ. En azindan bizim ortamimiza giremeyeceklerine inaniyorum.
Aramizda bir kez olsun muhabbeti gecmedi konunun. Üniversitede tanismistik. Kafadan 8 yili var arkadasligimizin.
Bence bolumle ilgili genellemeler yapan insanlar hem issiz hem de sığ. En azindan bizim ortamimiza giremeyeceklerine inaniyorum.
0
@giovanni ülkenin bu hale gelmesinin müsebbiblerinden özal, demirel ve erbakan mühendis ve hatta itü mezunu. Siyasetçi olan herkesi siyaset bilim, uluslararası ilişkiler mezunu mu sanıyorsunuz nedir? Okey iibfler ki iibf diye genellenip aynı kefeye konulmasını da doğru bulmuyorum süper çok başarılılar demiyorum aynı şey mühendislik fakülteleri için de geçerli kendim de bir mühendis olarak söylüyorum. Puan olaraksa da 200 bininci adam da devlette ve özelde mühendislik kazanabiliyor, daha yakın zamana kadar uzaktan eğitimle mühendis olunabiliyordu.
edit: ek olarak şuanki başbakan da itü mezunu gemi mühendisi. Haa evet mühendis kökenli yöneticileri sayesinde çok aşama kaydettik doğrudur.
edit: ek olarak şuanki başbakan da itü mezunu gemi mühendisi. Haa evet mühendis kökenli yöneticileri sayesinde çok aşama kaydettik doğrudur.
0
zekayla ilgili herkesin ayrı bir tanımı var. Öss, kpss gibi sınavlarda yüksek puan almak da ortalama bir zeka (gerizekalı olun demiyorum ama einstein olmaya da gerek yok)ve düzenli iyi bir çalışmayla sağlanacak bir durum. Yani zeka değil çalışkanlık ve azim göstergesidir. Ayrıca ülkeye uyum sağlayacağım diye sırf iş garantisi ve iyi para var, prestiji yüksek diye örneğin sevmediğim ve mutsuz olacağım bir bölüm mesela tıp seçmezdim. O zaman herkes tıp okumalı. Bu da akıllıca değil. Hem ilgi alanı ve eğilimler hem de iş koşullarıyla doğru orantılı seçim yapılmalı.
Ayrıca özel üniversitede paralı tek haneli mat netleriyle endüstri mühendisliği, bilmem ne mühendisliği okuyanlar da çok fazla. Boş beleş insanların hepsi ,işletme okuyor doğru değil. @dissendium evet kızlar arasında hukuk, psikoloji bölümlerinden yükselen bir trend var ve özel üniversitelerde ücretli olarak nispeten düşük puanlarla okuyorlar, babaları zaten mezun olunca ofis açıyor onlara ama parasıyla da osla hakkıyla okuyan da çok. Ayrıca paralı okumak da küçümsenecek bir olay değil, keşke herkesin öyle bir fırsatı olsa
Ayrıca özel üniversitede paralı tek haneli mat netleriyle endüstri mühendisliği, bilmem ne mühendisliği okuyanlar da çok fazla. Boş beleş insanların hepsi ,işletme okuyor doğru değil. @dissendium evet kızlar arasında hukuk, psikoloji bölümlerinden yükselen bir trend var ve özel üniversitelerde ücretli olarak nispeten düşük puanlarla okuyorlar, babaları zaten mezun olunca ofis açıyor onlara ama parasıyla da osla hakkıyla okuyan da çok. Ayrıca paralı okumak da küçümsenecek bir olay değil, keşke herkesin öyle bir fırsatı olsa
0
bu arada vakıf üniversitelerindeki burslu kavramı da iyice yalama oldu. Önceden ya burslu ya paralıydın. Notların iyiyse yüzde 50 başarı bursu kazanırdın belki. Şimdi önünden geçsen burs verecek, mütevelli heyette tanıdık varsa burs versin, sporcuysa burs evrsin yüzde 25 yüzde 75 burs yok yüzde 55,5 burs işi ticarete döküyor. Şu an bir çok vasıfsız devlet ve vakıf üniversitesi var. Burslu denince başarılı öğrenciler olurdu 2010 öncesi girenler için, şimdi burslu bile olsa düşük puanlarla giren çok kişi de var çünkü çok fazla vasıfsız okul var
0
@köstebek kurabiye
ilk parafta, adam elinde olmadan,nefsine veya duygularını kontrol edemediğini anlatmış ve bununla yanlış yaptığını itiraf etmiş.
ikinci parafta, soru sormuş;
Zeka dediğimiz şey zaten bulunduğu ortama uyum sağlama becerisi değil midir?
değildir. bkz. einstein :) o senin dediğin modifikasyon ve zekayla ilgisi yok :))
@dissendium mantığıyla yola çıkarsak; kendi hatalarının bilincinde olan ve henüz bu duruma hakim olamayan birinin tespitini pek sallamamak gerecektir.
ve özet;
"Afahagsgsh tamam tamam en zeki sensin :D"
abi ne yiyip, ne içiyorsunuz siz :)
ilk parafta, adam elinde olmadan,nefsine veya duygularını kontrol edemediğini anlatmış ve bununla yanlış yaptığını itiraf etmiş.
ikinci parafta, soru sormuş;
Zeka dediğimiz şey zaten bulunduğu ortama uyum sağlama becerisi değil midir?
değildir. bkz. einstein :) o senin dediğin modifikasyon ve zekayla ilgisi yok :))
@dissendium mantığıyla yola çıkarsak; kendi hatalarının bilincinde olan ve henüz bu duruma hakim olamayan birinin tespitini pek sallamamak gerecektir.
ve özet;
"Afahagsgsh tamam tamam en zeki sensin :D"
abi ne yiyip, ne içiyorsunuz siz :)
0
Ya hu siz okuduğunuzu anlamamada neden bu kadar ısrarcısınız? Sanki sayısalcılara zeki, sözelcilere aptal demişim gibi bir algı oluştu. Benim yukarıda yazdığım cevabın neresinden bu sonuç çıkıyor bana söyler misiniz lütfen?
Tekrar ediyorum, ben bölümü değil, üniversiteyi küçümserim yazdım ve bu yazdığımın da arkasındayım. Zeka konusunda yazdıklarımın da arkasındayım. Bir kişi eğer Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinden birinde okuyorsa ben bu kişinin kafasının çalıştığını düşünürüm. Bu tamamen benim görüşüm, siz katılmamakta serbestsiniz. Ben Boğaziçi İşletme'de okuyan birine küçük bir şehrin dandirik bir üniversitesinde Mühendislik okuyan birinden daha fazla saygı duyarım. Altını çizerek söylüyorum, BU TAMAMEN BENİM GÖRÜŞÜM. Benimle aynı fikirde olmayabilirsiniz; lakin saldırmak neden? Stres mi atıyorsunuz üzerimde napıyorsuz.
Tekrar ediyorum, ben bölümü değil, üniversiteyi küçümserim yazdım ve bu yazdığımın da arkasındayım. Zeka konusunda yazdıklarımın da arkasındayım. Bir kişi eğer Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinden birinde okuyorsa ben bu kişinin kafasının çalıştığını düşünürüm. Bu tamamen benim görüşüm, siz katılmamakta serbestsiniz. Ben Boğaziçi İşletme'de okuyan birine küçük bir şehrin dandirik bir üniversitesinde Mühendislik okuyan birinden daha fazla saygı duyarım. Altını çizerek söylüyorum, BU TAMAMEN BENİM GÖRÜŞÜM. Benimle aynı fikirde olmayabilirsiniz; lakin saldırmak neden? Stres mi atıyorsunuz üzerimde napıyorsuz.
0
ayrıca odtü,boğaziçi, gsü gibi devlet üniversiteleri ve birçok vakıf üniversitesinde de öğretim dili ingilizce ve gsü için fransızca. Bu bölümleri oralarda ingilizce fransızca okumanın kolay olduğunu düşünmüyorum. Sayfa sayfa makaleleri ana dilinden başka bir dilde. Yeri gelip türkçe anlamakta zorlanacağın şeyleri ingilizce fransızca okumak zordur.
Bu arada zorluk kolaylık kişiden kişiye değişen şeyler. Mesela matematik sevmediği için psikoloji seçen diyeceğim ama tm adı üstünde türkçe matematik. İllaki matematik görecek. Ayrıca psikolojide ilk yıl matematik vardır. Çok ağır olmasa da. Şimdi bu kıza sevdiği şey kolay sevmediği şey zordur. O yüzden sevdiği ve ona kolay gelen şeye yönelebilir. Aynı şekilde lisede ve össye hazırlanırken paragraf soruları okumaya yerinen biri boğaziçi sosyolojide ingilizce sayfa sayfa makaleleri okumaya çalışırken cinnet geçirebilir ve çok zor gelir.
Onun haricinde hem sayısalı hem sözeli iyi olup sevdiği için sosyal bilimlere ki bu aslında tm oluyor, yönelen; hem de sevdiği için fen bilimlerine yönelen kendini bilen insan da çok var. Ha bizim zamanımızda iyi liselerde(fen ,anadolu, öğretmen gibi) sosyal bölüm açılmazdı genelde hem talep olmazdı hem idare açmak istemezdi. fen,tm ve dil olurdu genelde. Ama annem öğretmen olduğu için biliyorum genelde devlet düz liselerinde sosyal dediğimiz össde sözel diye geçen bölümlere genelde düşük beklentili, çalışmayan, haylaz tipler giderdi.
Şimdiki kız arkadaşımla aynı okuldan mezunuz ama okurken tanışmadık mesela o da iyi bir lise mezunu ve çalışkan bir öğrenciymiş ve bölüm seçerken herkes öğretmenler falan fen seçmesini beklemiş ama onun hedefi belliymiş tm seçmiş. Birileri beni küçümseyecek diye hayatım boyunca yapmak ve okumak istemediğim bir meslek ve bölüm seçmek istemedim demişti bir konuşmamızda. Ama evet başarılı öğrencilerin sayısal ve özellikle tıbba yönlendirilme durumu var. Ama bu çok saçma. Ama bölüm seçimleri de genelde aile,çevre, arkadaşlar, yüksek puan ve dersane rehberlik hocaları tarafından yönlendiriliyor ve isabetli değil genelde ve mutsuz çocuklar çıkıyor.
Bu arada üniversitedeyken bilgisayarda okuyan bir arkadaşım endüstricileri küçümserdi; onların okuduğu işletme gibi bir şey teknik bilgi namına bir şey yok diye. Yani endüstri de sayısaldan alıyor sözde. Ama bu da komplekslice bir durum bence. Endüstri de kolay diye geçen bir mühendislikti mesela.
Bu arada zorluk kolaylık kişiden kişiye değişen şeyler. Mesela matematik sevmediği için psikoloji seçen diyeceğim ama tm adı üstünde türkçe matematik. İllaki matematik görecek. Ayrıca psikolojide ilk yıl matematik vardır. Çok ağır olmasa da. Şimdi bu kıza sevdiği şey kolay sevmediği şey zordur. O yüzden sevdiği ve ona kolay gelen şeye yönelebilir. Aynı şekilde lisede ve össye hazırlanırken paragraf soruları okumaya yerinen biri boğaziçi sosyolojide ingilizce sayfa sayfa makaleleri okumaya çalışırken cinnet geçirebilir ve çok zor gelir.
Onun haricinde hem sayısalı hem sözeli iyi olup sevdiği için sosyal bilimlere ki bu aslında tm oluyor, yönelen; hem de sevdiği için fen bilimlerine yönelen kendini bilen insan da çok var. Ha bizim zamanımızda iyi liselerde(fen ,anadolu, öğretmen gibi) sosyal bölüm açılmazdı genelde hem talep olmazdı hem idare açmak istemezdi. fen,tm ve dil olurdu genelde. Ama annem öğretmen olduğu için biliyorum genelde devlet düz liselerinde sosyal dediğimiz össde sözel diye geçen bölümlere genelde düşük beklentili, çalışmayan, haylaz tipler giderdi.
Şimdiki kız arkadaşımla aynı okuldan mezunuz ama okurken tanışmadık mesela o da iyi bir lise mezunu ve çalışkan bir öğrenciymiş ve bölüm seçerken herkes öğretmenler falan fen seçmesini beklemiş ama onun hedefi belliymiş tm seçmiş. Birileri beni küçümseyecek diye hayatım boyunca yapmak ve okumak istemediğim bir meslek ve bölüm seçmek istemedim demişti bir konuşmamızda. Ama evet başarılı öğrencilerin sayısal ve özellikle tıbba yönlendirilme durumu var. Ama bu çok saçma. Ama bölüm seçimleri de genelde aile,çevre, arkadaşlar, yüksek puan ve dersane rehberlik hocaları tarafından yönlendiriliyor ve isabetli değil genelde ve mutsuz çocuklar çıkıyor.
Bu arada üniversitedeyken bilgisayarda okuyan bir arkadaşım endüstricileri küçümserdi; onların okuduğu işletme gibi bir şey teknik bilgi namına bir şey yok diye. Yani endüstri de sayısaldan alıyor sözde. Ama bu da komplekslice bir durum bence. Endüstri de kolay diye geçen bir mühendislikti mesela.
0
@limoncello, bu durumun sonu yok zaten. bilgisayar endüstri'yi, mimar iç mimarı, psikolog psikolojik danışmanı, iibf'li öğretmeni, öğretmen iibf'liyi küçümser. işte bunların hepsi kompleks.
ayrıca kalburüstü üniversitelerin birinden mezun biri olarak, okuduğu üniversiteye göre de kimsenin yargılanamayacağını yüksek lisansta çok güzel öğrendim. iki kişi var dönemimde mesela, biri itü mezunu ve hayatındaki tek başarısı itü'yü bitirmek, öteki izmir ekonomi mezunu ve entelektüel birikimiyle diğerini dövmekle kalmaz, mahveder.
1-2 nesil büyüklerimizde imkansızlıklardan dolayı okuyamamış, şimdiki beyaz yakalıların %90'ını parmağında oynatabilecek ilkokul mezunu bir sürü insan var. 'oku, baban gibi eşek olma' mantığıyla yetiştiğimiz için, okuyunca bir bok olduk sanıyoruz. oysa eşekliğin baki kaldığını çok iyi biliyoruz. insanları bölümleri, üniversiteleri sebebiyle küçümseyenler de cehaleti alınmış eşekler. üzgünüm.
ayrıca kalburüstü üniversitelerin birinden mezun biri olarak, okuduğu üniversiteye göre de kimsenin yargılanamayacağını yüksek lisansta çok güzel öğrendim. iki kişi var dönemimde mesela, biri itü mezunu ve hayatındaki tek başarısı itü'yü bitirmek, öteki izmir ekonomi mezunu ve entelektüel birikimiyle diğerini dövmekle kalmaz, mahveder.
1-2 nesil büyüklerimizde imkansızlıklardan dolayı okuyamamış, şimdiki beyaz yakalıların %90'ını parmağında oynatabilecek ilkokul mezunu bir sürü insan var. 'oku, baban gibi eşek olma' mantığıyla yetiştiğimiz için, okuyunca bir bok olduk sanıyoruz. oysa eşekliğin baki kaldığını çok iyi biliyoruz. insanları bölümleri, üniversiteleri sebebiyle küçümseyenler de cehaleti alınmış eşekler. üzgünüm.
0
@gmzo benim de izmir ekonomi mezunu çok çalışkan ve kültürlü 2 arkadaşım var ama tam burslu kazanıp okumuş kişiler, ücretli okuyanlara her ne kadar biraz önyargıyla yaklaşsam da bende de bu kırıldı. Mesela kadir hasta uluslararası ilişkiler bölümüydü yanlış hatırlamıyorsam bir arkadaşımın arkadaşı 2. girişinde anca ek kontenjanla paralı girmiş ama okurken başarılı olup yüzde 50 burs kazanıp bölüm birincisi olarak bitirmiş o kadar burslu kazanmış öğrenci arasında mesela. Bu adamın össde sorulan matematikle, bilmem neyle pek ilgisi yok belki ama okuduğu bölümü sevmiş, ilgisi varmış belli ki. Sınavda başarısız olsa da okuduğu bölümde başarılı olmuş.
Tabii ideal dünyada keşke herkes kendi eğilim ve alanlarına göre bölümde okusa.
Zorluk kolaylığın da tamamen bu ilgi alanı ve eğilimlerle alakalı olduğunu düşünüyorum. Ne gerizekalılar da tıp ve mühendislik bitiyor zorlanmadan.
Tabii ideal dünyada keşke herkes kendi eğilim ve alanlarına göre bölümde okusa.
Zorluk kolaylığın da tamamen bu ilgi alanı ve eğilimlerle alakalı olduğunu düşünüyorum. Ne gerizekalılar da tıp ve mühendislik bitiyor zorlanmadan.
0
* zeka
Sonuçta her kişi için bir karşılığı var. Belirli şeyleri sınıflandırıp zeka üzerinde eşleştirme yapmamak lazım.
Sonuçta her kişi için bir karşılığı var. Belirli şeyleri sınıflandırıp zeka üzerinde eşleştirme yapmamak lazım.
0
universitenin meslek yuksek okulu islevi gordugu memleketten manzaralar...
iyi bir okulda sosyal bilimler okudum, universite diye isimlendirilen epeyce bir okulun epeyce bir bolumunu birkac ayda bitirebilecegime eminim.
anahtarimiz bilimsel kafa olmalidir. onu edinememis "universite mezunu" nazarimda isini iyi yapmayan herkes kadar hikayedir.
iyi bir okulda sosyal bilimler okudum, universite diye isimlendirilen epeyce bir okulun epeyce bir bolumunu birkac ayda bitirebilecegime eminim.
anahtarimiz bilimsel kafa olmalidir. onu edinememis "universite mezunu" nazarimda isini iyi yapmayan herkes kadar hikayedir.
0
tchuck
selam arkadaşlar ya.bi 15 gündür falan el başparmağımın tam parmak izi üstünde toplu iğne başı kadar bi kabartı olmuştu. böyle nasıl anlatsam bilemedim. sanki parmak ucumun içine işte, toplu iğne başı kadar bişe girmiş de o şişiklik yapmış gibi.neyse, bu arkadaş dün beyaz bir uç çıkardı ve uçuk gibi
selam arkadaşlar ya.
bi 15 gündür falan el başparmağımın tam parmak izi üstünde toplu iğne başı kadar bi kabartı olmuştu. böyle nasıl anlatsam bilemedim. sanki parmak ucumun içine işte, toplu iğne başı kadar bişe girmiş de o şişiklik yapmış gibi.
neyse, bu arkadaş dün beyaz bir uç çıkardı ve uçuk gibi bişeye dönüştü. sert temas yapınca acı da yapıyor.
beyaz uç da, yine toplu iğne başı kadar falan.
bu ne ya?
sivilceye benziyor, uçuğa benziyor.
ama sivilce kesin değil.
dodktora falan göstermk gerekir mi? önemli bişeydir demiyorum da, bazen önemli bişeyler böyle "garip" ama ufak şeylerden çıkıyor ya o yüzden sordum.
bi 15 gündür falan el başparmağımın tam parmak izi üstünde toplu iğne başı kadar bi kabartı olmuştu. böyle nasıl anlatsam bilemedim. sanki parmak ucumun içine işte, toplu iğne başı kadar bişe girmiş de o şişiklik yapmış gibi.
neyse, bu arkadaş dün beyaz bir uç çıkardı ve uçuk gibi bişeye dönüştü. sert temas yapınca acı da yapıyor.
beyaz uç da, yine toplu iğne başı kadar falan.
bu ne ya?
sivilceye benziyor, uçuğa benziyor.
ama sivilce kesin değil.
dodktora falan göstermk gerekir mi? önemli bişeydir demiyorum da, bazen önemli bişeyler böyle "garip" ama ufak şeylerden çıkıyor ya o yüzden sordum.
0
paronychia olmuş gibisin :(
çok da anlamam bu arada, zamanında birinde görmüştüm daha kötü bir şeydi. belki bu o değildir.
çok da anlamam bu arada, zamanında birinde görmüştüm daha kötü bir şeydi. belki bu o değildir.
0
knight of cydonia
sırf meraktan şöyle ufak bir anket düzenlemek istiyorum.soru: levent'e yolunuz düşerse, aşağıda belirtilen eylemlerin her biri için ayrı ayrı, levent metro durağına bağlantısı olan üç avm'nin hangisini tercih ediyorsunuz?kanyon için "k"metrocity için "m"özdilek için "ö"market alışverişi:giysi-aksesu
sırf meraktan şöyle ufak bir anket düzenlemek istiyorum.
soru: levent'e yolunuz düşerse, aşağıda belirtilen eylemlerin her biri için ayrı ayrı, levent metro durağına bağlantısı olan üç avm'nin hangisini tercih ediyorsunuz?
kanyon için "k"
metrocity için "m"
özdilek için "ö"
market alışverişi:
giysi-aksesuar-kozmetik alışverişi:
sinema:
yeme içme:
(genel) vakit geçirme:
soru: levent'e yolunuz düşerse, aşağıda belirtilen eylemlerin her biri için ayrı ayrı, levent metro durağına bağlantısı olan üç avm'nin hangisini tercih ediyorsunuz?
kanyon için "k"
metrocity için "m"
özdilek için "ö"
market alışverişi:
giysi-aksesuar-kozmetik alışverişi:
sinema:
yeme içme:
(genel) vakit geçirme:
0
k
tek sevdiğim avm olabilir kendisi.
ama kıyafet vs alışverişi yapmam. içinde gezerim, bişeyler içerim belki ve sinemaya da giderim
tek sevdiğim avm olabilir kendisi.
ama kıyafet vs alışverişi yapmam. içinde gezerim, bişeyler içerim belki ve sinemaya da giderim
0
yanıtlar için teşekkürler ancak (hayallerde) her bir eylem için ayrı ayrı avm belirtirsiniz diye düşünmüştüm.*
örneğin
market alışverişi: m
sinema: k
gibi...
örneğin
market alışverişi: m
sinema: k
gibi...
0
budib
Kedim 2.5 yaşında kısır, dişi ve cinsi britishshort hair. Yaklaşık 4-5 gün önce durup dururken kasılmaları olmaya başladı. Hiçbir şeyi yokken bir anda el ayak koordinasyonunu sağlayamama bilinç kaybı yaşıyor tüm vucudu kasılıyor ve olduğu yerde kalıyor. Bu ataklar, 30 sn ile 90 sn arası değişiyor. T
Kedim 2.5 yaşında kısır, dişi ve cinsi britishshort hair.
Yaklaşık 4-5 gün önce durup dururken kasılmaları olmaya başladı. Hiçbir şeyi yokken bir anda el ayak koordinasyonunu sağlayamama bilinç kaybı yaşıyor tüm vucudu kasılıyor ve olduğu yerde kalıyor. Bu ataklar, 30 sn ile 90 sn arası değişiyor. Tüm testleri yapıldı metabolik bir sorunu yok röntgeni çekildi bir şey yutma ihtimali yok. Şu an veterinerim fip denilen öldürücü virüsten şüpheleniyor fakat emin olamıyoruz. Ataklar yokken keyfi yerinde ama krize girdikten sonra aşırı durgunlaşıyor ve bacaklarını bir süre tam hareket ettiremediği için olduğu yerde kalıp uyumaya calısıyor. Daha önce buntard bir durumla karşılaşan var kı cok çaresiziz. Bilgisi olan varsa yardımlarını bekliyorum şimdididen teşekürler.
Yaklaşık 4-5 gün önce durup dururken kasılmaları olmaya başladı. Hiçbir şeyi yokken bir anda el ayak koordinasyonunu sağlayamama bilinç kaybı yaşıyor tüm vucudu kasılıyor ve olduğu yerde kalıyor. Bu ataklar, 30 sn ile 90 sn arası değişiyor. Tüm testleri yapıldı metabolik bir sorunu yok röntgeni çekildi bir şey yutma ihtimali yok. Şu an veterinerim fip denilen öldürücü virüsten şüpheleniyor fakat emin olamıyoruz. Ataklar yokken keyfi yerinde ama krize girdikten sonra aşırı durgunlaşıyor ve bacaklarını bir süre tam hareket ettiremediği için olduğu yerde kalıp uyumaya calısıyor. Daha önce buntard bir durumla karşılaşan var kı cok çaresiziz. Bilgisi olan varsa yardımlarını bekliyorum şimdididen teşekürler.
0
istanbuldaysanız istanbul üni veterinerlik fakültesine götürebilirsiniz ya da daha kapsamlı hayvan hastaneleri de yardımcı olabilir diye düşünüyorum. önemli olan vakit kaybetmeden bi an önce başka veterinerlerden de fikir almanız. inşallah iyileşir toparlanır kedicik. çok geçmiş olsun.
0
şu an hatırlamıyorum ama ya ekşisözlükte fip başlığında, ya da ekşiduyuruda fip ile ilgili bir yazı okudum geçen hafta. biri kedisini veterinere götürmüş benzer sebeplerden dolayı, veteriner bir iki test yapıp yarım saat içinde fip teşhisi koymuş direk ama meğer kedide başka bir şey varmış (basit bir durum.) bunu da başka veterinere götürünce anlamışlar, çünkü fip olup olmadığı öyle hemen anlaşılmazmış. ancak bazı veterinerler direk "fip" diyorlarmış tedavisi daha pahalı olduğu için. yazıyı bulursam ekleme de yaparım.
sonuç olarak bence de başka bir veteriner ile daha görüşün. istanbuldaysanız kadıköy bağdat caddesine yakın çok güvendiğim özel bir vet. önerebilirim. ya da kadıköy belediyesinin veterinerlik hizmetleri gerçekten çok sağlam. veterinerinize çok güvenseniz bile bence bir başkasına da gösterin, gözden kaçan bir şey olmasın.
umarım fip değildir. bir an önce iyileşir bir şeyciği kalmaz inşallah.
sonuç olarak bence de başka bir veteriner ile daha görüşün. istanbuldaysanız kadıköy bağdat caddesine yakın çok güvendiğim özel bir vet. önerebilirim. ya da kadıköy belediyesinin veterinerlik hizmetleri gerçekten çok sağlam. veterinerinize çok güvenseniz bile bence bir başkasına da gösterin, gözden kaçan bir şey olmasın.
umarım fip değildir. bir an önce iyileşir bir şeyciği kalmaz inşallah.
0
İstanbuldayım ve veterinerim de fip ye odaklanmak istemiyor kedimin kriz anındaki videolarını 150 kişilik bir veterinerlik grubuna göndermiş ve durumunu aktarmış geri dönüşler genel olarak fip yönünden değerlendirin olmuş. İst üni veterinerlik fakültesindeki arakadaşına da aynı şekilde danıştı ve o da net bir şey söyleyemedi. Anlayamıyorum bu yip bir durumla karşılaşan bir tek benim kedim mi. O kadar çaresiziz ki onu o halde her gördüğümde kahroluyorum. Veterinerim de fip den hiçbir zaman emin olamayacağız alternatif hastalıklara göre tedavi uygulamaya çalışıyorum diyor. İnternetten ingilizce türkçe ne varsa bulmaya çalışıyorum fakat bulamıyorum. Beklemekten başka bir şey yapamıyorum şimdilik. Elimden geleni yapıp hiçbir şey değiştirememek çok acı.
0
geçen fip'li bi kediyi barınağa teslim ettik. önce veterinere götürdük, fip testi yaptı ve maalesef fip dedi. kurtuluş %1 gibi bi ihtimal ve bulaşıcı bi hastalık. bu arada elemanın ticari çakallığı yok, fip'se tedavi değil uyutma öneriyorum maalesef dedi. fip'i tedavi ettiğini söyleyen birisi varmış dedi ama ayrıntı vermedi. isterseniz kendisiyle iletişime geçin, o fip'i tedavi ettiğini söyleyen veterinerin iletişim bilgilerini isteyin.
www.facebook.com
www.facebook.com
0
Teşekkür ederim barış veteriner'i biliyorum kliniğine de çok yakınım en azından uğrayıp fikir danışacağım sağolun.
0
bu şekildr kasılmalar norolojik bir sorun gibi olmuyor mu ? elinizde video var ise ankara petcode ateş hocaya gönderin videoları isterseniz. whatsappdsn gönderin kendisi de baksın bence.
0
aegean350
Bursa'da bir fotoğrafçıya verdim filmi geçen hafta, bir hafta sonraya tararım dedi. Ama merak ettiğim olay şu: bu fotoğrafların kalitesinde gözle görülür bir değişme söz konusu oluyor mu stüdyoya göre? 10 tl gibu bir ücret ödedim bu arada. Eminönü'nde 7 tl'ye yaptırıyordum.
Bursa'da bir fotoğrafçıya verdim filmi geçen hafta, bir hafta sonraya tararım dedi. Ama merak ettiğim olay şu: bu fotoğrafların kalitesinde gözle görülür bir değişme söz konusu oluyor mu stüdyoya göre? 10 tl gibu bir ücret ödedim bu arada. Eminönü'nde 7 tl'ye yaptırıyordum.
0
stüdyoya göre değil de, fotoğrafçının bilgisi ve filmi yıkarken gösterdiği özene göre ve kullandığı yıkama solüsyonlarının kalitesine göre çok değişiyor. yani sirkecide bu iş daha sık yapıldığı için daha taze solüsyonlar kullanılıyordur ve yıkayan adam da daha bir ilgilidir diyebiliriz ama olmayabilir de. mesela ben de filmleri banyo yapabiliyorum ama genelde yapmıyorum çünkü sirkecide yapılan kadar iyi olmuyorlar daha.
0
evet eder. iyi yıkanmış bir film olsa dahi düşük çözünürlükte tarıyorsa yani dijital ortama düşük çözünürlükte aktarıyorsa sen kısmen daha kalitesiz bir fotoğraf görürsün. ama iyi yıkanmış bir filmse en kötü ihtimal başka yerde daha düzgün taratırsın dijital ortamda da daha kaliteli bir görüntü elde edersin. renkli filmler makineyle yıkanıyor benim bildiğim zaten. büyük ihtimal senin verdiğin adam anlaşmalı olduğu başka bir dükkana gönderecek filmi zaten. bu yüzden renkli filmse yıkanma kalitesi çok fark etmeyebilir. ama sb filmde oldukça farklılık görülebilir.
0
Kresto
Eşim test yaptırmış. sonuç şu an için beta hcg 85 çıkmış. Hamile midir eşim? Sürekli soruyorum kesin mi diye, en son kızdı sus dedi artık :D
Eşim test yaptırmış. sonuç şu an için beta hcg 85 çıkmış. Hamile midir eşim? Sürekli soruyorum kesin mi diye, en son kızdı sus dedi artık :D
0
İyi dilekleriniz için çok teşekkür ederim arkadaşlar. Mutluluğumu paylaştığınız için. Sizin de dilekleriniz kabul olsun. İşin enterasan tarafı çocuğumuz olmuyor diye urolojiden perşembe gunune randevu bile almıstım :D
0
heyecanınız her kelimenizden belli oluyor :) iyi bir baba olacağınıza işaret. böyle duyurular görünce biz de mutlu oluyoruz. sağlıklı olması dileğiyle.
0
tebrikler:) allah analı babalı büyütsün, mutluluğunuz daim olsun ailece.
0
Kız olursa adını Yaren koyun :)
Çok güzel bir insan olsun dilerim, beraber büyüyün beraber yaşlanın :)
Çok güzel bir insan olsun dilerim, beraber büyüyün beraber yaşlanın :)
0
Kuzenimin ismi Yaren:) Güzel bir isim ben de beğenirim. Sağlıklı olsun, sağlıklı doğsun, isim mühim değil :) Teşekkürler.
0
hihi. çok tatlı. analı babalı büyüsün, çok mutlu, huzurlu, uzun bir ömür sürsün inşallah :)
0
tebrik ederim. umarım sağlıklı bir şekilde doğar ve güzel bir yaşam sürer :) çocuğu memlekete bağlı yetiştirmeyin abi, şimdiden biriktir sen paraları yurt dışında okut bari o kurtulsun :D
0
Hemen bugun kadin dogumcuya kosmayin cunku keseyi gormemesi buyuk ihtimal. Haftaya gidin. Once keseyi goreceksiniz, birkac hafta sonra da kalp sesini
0
şimdi değil de yaklaşık 7-8 ay sonra baba olursunuz diye tahmin ediyorum :) hep birlikte sağlıklı mutlu bir ömür diliyorum
0
tebrikler yahu. yüzüm güldürdünüz bu kasvetli sabahta. allahta sizi güldürsün. kız olacak gibi hissettim şimdi. isim önerilerine bir tane de benden. deniz olsun ismi.
0
Coook tebrikler.Saglikla kucaginiza aldiginizi da gorelim insallah :)
0
Erkek olursa adı umarım Bora olur ;)
saglıklı, huzurlu, mutlu bir ömrü olsun. tebrikler :)
saglıklı, huzurlu, mutlu bir ömrü olsun. tebrikler :)
0
clones
Tiyatroya gitmek istiyorum. Öneri alabilir miyim? Özellikle gidip de sevdiğiniz bir oyun olsun istiyorum.
Tiyatroya gitmek istiyorum. Öneri alabilir miyim? Özellikle gidip de sevdiğiniz bir oyun olsun istiyorum.
0
profesyonel i beğendik ama bilet için biraz çaba sarfetmen gerekli
cevahirde oynuyordu en son.
cevahirde oynuyordu en son.
0
delet tiyatroları çok başarılı. "profesyonel" de orada oynuyor. diğer en beğendiğim oyunları ise şöyle
ikinci dereceden işsizlik yanığı
medea kali
hamlet
biletler biletiva adlı sitede gösterimden 13 gün önce saat 10.10 da açılıyor. acele etmekte fayda var çünkü biletler çabuk tükeniyor. tüm oyunlar 10 lira.
devlet tiyatroları dışında geçen ay bir delinin hatıra defterine gittim, muhteşem ötesiydi. ben genco erkal'ın oynadığına gittim, erdal beşikçioğlu versiyonu da varmış ama genco erkal çok çok iyiydi.
ikinci dereceden işsizlik yanığı
medea kali
hamlet
biletler biletiva adlı sitede gösterimden 13 gün önce saat 10.10 da açılıyor. acele etmekte fayda var çünkü biletler çabuk tükeniyor. tüm oyunlar 10 lira.
devlet tiyatroları dışında geçen ay bir delinin hatıra defterine gittim, muhteşem ötesiydi. ben genco erkal'ın oynadığına gittim, erdal beşikçioğlu versiyonu da varmış ama genco erkal çok çok iyiydi.
0
semaver kumpanya
ikinci kat
stüdyo oyuncuları
gsütt
sarı sandalye
kumbaracı50
oyunlarına gidebilirsin. bu oluşumlarda ve mekanlarda oldukça kaliteli oyunlar sergileniyor.
ikinci kat
stüdyo oyuncuları
gsütt
sarı sandalye
kumbaracı50
oyunlarına gidebilirsin. bu oluşumlarda ve mekanlarda oldukça kaliteli oyunlar sergileniyor.
0
Şehir tiyatroralarının Aralık ayında oynayan oyunlar (bileti yarın çıkıyor)
Cyrano de bergerac
12. gece
Hayal-i Temsil
On İki Öfkeli Adam
Cibali Karakolu
Hepsi gayet iyi Hayal-i Temsil'i izlemiştim tekrar bilet alıp gideceğim o derece.
Vardı birşeyler daha ama şu an aklımda yok programa bakma imkanım olduğunda güncelleyeceğim.
Devlet Tiyatrolarında
Profesyonel çok çok iyi ama şu an yok programda gördüğünüzde bilet satış tarihini iyi takip edin.
İkinci Dereceden İşsizlik Yanığı çok güzel bir oyun.
Özelden Bir Delinin Hatıra Defteri derim. Hem Erdal Beşikçioğlu hem Gence Erkal dan izledim, ikisi de çok çok iyi ama Erdal Beşikçioğlu diyorum.
Cyrano de bergerac
12. gece
Hayal-i Temsil
On İki Öfkeli Adam
Cibali Karakolu
Hepsi gayet iyi Hayal-i Temsil'i izlemiştim tekrar bilet alıp gideceğim o derece.
Vardı birşeyler daha ama şu an aklımda yok programa bakma imkanım olduğunda güncelleyeceğim.
Devlet Tiyatrolarında
Profesyonel çok çok iyi ama şu an yok programda gördüğünüzde bilet satış tarihini iyi takip edin.
İkinci Dereceden İşsizlik Yanığı çok güzel bir oyun.
Özelden Bir Delinin Hatıra Defteri derim. Hem Erdal Beşikçioğlu hem Gence Erkal dan izledim, ikisi de çok çok iyi ama Erdal Beşikçioğlu diyorum.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
Boyle bildigin suyu cok tozu az tang gibi. Icine de azicik portakal pusuru koymuslar marifet gibi satiyorlar. Bir ben mi boyle dusunuyorum?
Boyle bildigin suyu cok tozu az tang gibi. Icine de azicik portakal pusuru koymuslar marifet gibi satiyorlar. Bir ben mi boyle dusunuyorum?
0
ben de sevmiyorum.
gerçi ben hazır portakal sularının hiçbirini sevmiyorum.
gerçi ben hazır portakal sularının hiçbirini sevmiyorum.
0
başlarda seviyordum ama artık nedense beğenmiyorum tadını.
belki bozdu belki psikolojik olarak ben kötü tat alıyorum bilmiyorum.
belki bozdu belki psikolojik olarak ben kötü tat alıyorum bilmiyorum.
0
iğrenç.
çocuklen içtiğimiz portakallı ateş düşürücü şuruplar gibi. calpol'dü sanırım adı.
çocuklen içtiğimiz portakallı ateş düşürücü şuruplar gibi. calpol'dü sanırım adı.
0
bence o kadar kötü değil ya. ama o içindeki portakal parçacıkları dibe çöküyor, sonuna gelince onlar birikiyor vs. o hoşuma gitmiyor.
0
portakal parçacıklı tamek portakal suyu var, onu öneririm.
hiç cappy içmedim ama tadı öksürük şurubu gibi olan bir sürü meyve suyu var :((( geçe yaz bir markanın vişnelisine denk geldim, öyleydi mesela. bunları piyasaya sürmeden önce "aga bu nedir" diye hiçbiriniz mi sormadınız arkadaş? :((
hiç cappy içmedim ama tadı öksürük şurubu gibi olan bir sürü meyve suyu var :((( geçe yaz bir markanın vişnelisine denk geldim, öyleydi mesela. bunları piyasaya sürmeden önce "aga bu nedir" diye hiçbiriniz mi sormadınız arkadaş? :((
0
meşrubat çok içmiyorum ama tadına bikaç kez baktım. o kadar da kötü değil. bahsettiğiniz "öksürük şurubu" tadı portakallı meyve sularında var (ki nefret ederim) ama bunda yok. bunda daha çok tang benzeri daha yumuşak bir tad var. neticede hepsi glikoz şurubu. uzak dursunlar.
0
ben hastasıydım pulpy serisinin (şeftali hariç, hayvan gibi parçacıklar var) ama şu an kıvamı şekerli sudan farksız, portakal suyu tadı yok.
0
her türlü meşrubatı, zehri, pisliği keyifle içen birisi olarak aynı fikirdeyim. bir kez aldım, bitiremedim. daha sonra, "ulan bozuktu o herhalde" deyip yine aldım. ı ıh. bazı aromalar yapaydır ama güzeldir. bazısı da çok güzel gelmez ama doğaldır, o yüzden hoşuna gider. bu ne doğal ne yapay amk saçmasapan bir şey çıkmış ortaya, her açıdan falso.
0
ahaha guldum
fiyatlar çok uçuk olmasın lütfen. teşekkürler.
fiyatlar çok uçuk olmasın lütfen. teşekkürler.
0
tam olarak 2007 kışında 100 küsür liraya aldığım adidas montum hala ilk günkü gibi ve onca yıldır başka mont almadım. hep bunu giydim karda kışta. hala ilk günkü gibi, en ufak bi hasar olmadı.
modeli de şunun kısası.
www.dekorasyonsy.com
modeli de şunun kısası.
www.dekorasyonsy.com
0
şu anki montum bershka. iki sene önce almıştım çok memnunum. fiyatları normal.
0
Mango ve Bershka. Fiyatları normal ve gerçekten sağlam, uzun süre yıpranmıyor bunu düşündüğünde daha da makul geliyor.
0
şu an sezonda olduğu için pahalı olur zaten. acil değilse ocak-şubatı bekle gayet iyi fiyata alırsın. eğer acilse jack&jones ve h&m'e bak
0
neynep
Merhabalar, Son zamanlarda ezan sesi gittikçe arttı mı acaba? Bana mı öyle geliyor? Zaten aşırı bağırarak okunduğu için rahatsız edici idi ama şimdi volüm olarak bir hayli yükseldi sanki. Bizim sokakta camii var (nerede yok ki) o yüzden ben 5 vakit takip ediyorum, gece uyandığım oluyor. Yakından "di
Merhabalar,
Son zamanlarda ezan sesi gittikçe arttı mı acaba? Bana mı öyle geliyor? Zaten aşırı bağırarak okunduğu için rahatsız edici idi ama şimdi volüm olarak bir hayli yükseldi sanki. Bizim sokakta camii var (nerede yok ki) o yüzden ben 5 vakit takip ediyorum, gece uyandığım oluyor. Yakından "dinliyorum" yani. Ama son zamanlarda sesin seviyesinin artırıldığını düşünüyorum. Yanlış mıyım?
Son zamanlarda ezan sesi gittikçe arttı mı acaba? Bana mı öyle geliyor? Zaten aşırı bağırarak okunduğu için rahatsız edici idi ama şimdi volüm olarak bir hayli yükseldi sanki. Bizim sokakta camii var (nerede yok ki) o yüzden ben 5 vakit takip ediyorum, gece uyandığım oluyor. Yakından "dinliyorum" yani. Ama son zamanlarda sesin seviyesinin artırıldığını düşünüyorum. Yanlış mıyım?
0
gece uyanıp dinlediğin sabah ezanıdır. sabah ezanını biraz daha yüksek volumle okuyorlar. bu yüzden belki rahatsız edici gelmiş olabilir. ama aslında doğru okunduğu takdirde sabah ezanı çok rahatlatıcıdır da öyle güzel makamıyla falan okuyan müezzin pek kalmadı sanırım. diğer vakitlerde ben herhangi bir farklılık fark etmedim. muhit istanbul maltepe.
0
ben ses seviyesinde hiçbir değişiklik hissetmiyorum. bizim sokaktan ve evden cami sesi de duyulmuyor mesela evin öyle çok aşırı yakınında cami yok, yani "nerede cami yok ki" söylemin biraz yanlış. ayrıca kişi sayısına göre cami olacak tabi, bu resmen "her yer okul" diye söylenmeye benziyor. ülkede müslüman nüfusu fazla, çoğu da camilere gitmek istiyor. hadi gençler neyse de 80 yaşına basmış ve hala camiye gitmek isteyen dede kilometrelerce yürüyemez ki.
sanki biraz abartıyorsun gibi yani.
ben de namaz kılmam oruç tutmam vs ama herkes birbirine hoşgörülü olacak. yazın sahilde bira içtiğimiz için laf edenler oldu, deliye döndük. sonra sustular. biz de camilere ezanlara laf edersek onlar da haklı olarak sinirlenir.
gerçi son zamanlarda ses seviyesinden rahatsız olmaya başladıysan da bu konuda haklısındır, kimseyi rahatsız edecek kadar ses açılmamalı tabiki. belki sizin caminin imamı kafasına göre iş yapıyordur, sesi daha açayım da herkes dine dönsün falab kafasındadır ne bileyim. çevrendeki insanlarla durumu konuşup onlar da sesten rahatsız oluyorsa imama şikayetinizi iletebilirsiniz belki. ya da muhtara veya belediyeye.
sanki biraz abartıyorsun gibi yani.
ben de namaz kılmam oruç tutmam vs ama herkes birbirine hoşgörülü olacak. yazın sahilde bira içtiğimiz için laf edenler oldu, deliye döndük. sonra sustular. biz de camilere ezanlara laf edersek onlar da haklı olarak sinirlenir.
gerçi son zamanlarda ses seviyesinden rahatsız olmaya başladıysan da bu konuda haklısındır, kimseyi rahatsız edecek kadar ses açılmamalı tabiki. belki sizin caminin imamı kafasına göre iş yapıyordur, sesi daha açayım da herkes dine dönsün falab kafasındadır ne bileyim. çevrendeki insanlarla durumu konuşup onlar da sesten rahatsız oluyorsa imama şikayetinizi iletebilirsiniz belki. ya da muhtara veya belediyeye.
0
Şikayet imkanı asla yok, nasıl böyle bişey düşünebilirim ki. Bi kere ben bundan rahatsız oluyorsam, Müslüman değilimdir, Müslüman olmayanın da bişeyden rahatsız olması ne kelime, yaşamaması, ya da Müslüman olması lazımdır. O yüzden "bu rahatsızlığın kaynağına gidip iletişim kurma" düşüncesini bir kenara bırakalım.
"Herkes birbirine karşı hoşgörülü olacak", maalesef hayatta karşılığını bulmayan bir cümle. Daha doğrusu, güçlü çoğunluğun, karşı tarafı "insanlık" açısından uyarma, "hani sen de az değilsin" gibi. Neyse. Benim şahsi fikrim, bira içenler kendilerine içiyorlar, ama din bireysel değil kitle ve cemaat hareketi olduğu için, dışarı dışarı, inanan, inanmayanı kapsayacak uygulamları oluyor. Ezan gibi. Anlatabildim mi, yani daha toplulukça, duyurmacı, yayılmacı bi mantığı olduğu için o ses merkezden dışarı duyurulmak isteniyor.
Bu hiçbir çözümü olmayacak bir konu, çünkü inanan ve inanmayan arasındaki zıtlık ve düşmanlıktan ötürü, (biri, diğerini "yanlış" gördüğü için) ama dinlerin yayılma amacından ötürü nötr insan üzerine yayılmacı karakteri yadsınamaz bence.
O yüzden de kendi fikrinin yanında olmayanı düşman tanımlamaya müsait bir sistem. O yüzden de ezan sesi sonsuza kadar yükselebilir. Çünkü bir müslüman bundan rahatsız olamaz.
"Herkes birbirine karşı hoşgörülü olacak", maalesef hayatta karşılığını bulmayan bir cümle. Daha doğrusu, güçlü çoğunluğun, karşı tarafı "insanlık" açısından uyarma, "hani sen de az değilsin" gibi. Neyse. Benim şahsi fikrim, bira içenler kendilerine içiyorlar, ama din bireysel değil kitle ve cemaat hareketi olduğu için, dışarı dışarı, inanan, inanmayanı kapsayacak uygulamları oluyor. Ezan gibi. Anlatabildim mi, yani daha toplulukça, duyurmacı, yayılmacı bi mantığı olduğu için o ses merkezden dışarı duyurulmak isteniyor.
Bu hiçbir çözümü olmayacak bir konu, çünkü inanan ve inanmayan arasındaki zıtlık ve düşmanlıktan ötürü, (biri, diğerini "yanlış" gördüğü için) ama dinlerin yayılma amacından ötürü nötr insan üzerine yayılmacı karakteri yadsınamaz bence.
O yüzden de kendi fikrinin yanında olmayanı düşman tanımlamaya müsait bir sistem. O yüzden de ezan sesi sonsuza kadar yükselebilir. Çünkü bir müslüman bundan rahatsız olamaz.
0
Bizim oradaki camiyi 2-3 sene oncesine kadar duymaZdik. Artik bangir bangir masallah.
Istiklal caddesinde de mesela, eskiden aga cami duyulmazdi pek, gecen gittigimde ezan basladi biraz yakininda, kulaklarimi kapattim o kadar yuksekti ses.
Istiklal caddesinde de mesela, eskiden aga cami duyulmazdi pek, gecen gittigimde ezan basladi biraz yakininda, kulaklarimi kapattim o kadar yuksekti ses.
0
"Herkes birbirine karşı hoşgörülü olacak" mı? ahahah.
benim içtiğim biradan kime ne allahaşkına hayatımda böyle sapan bir karşılaştırma duymadım. parasını veren ben, o maddeyi vücuduna sokan ben (vücut da benim bu arada), sonra pisliğini temizleyen de ben olduğuma göre bunda hoşgörü duyulacak nokta nedir?
benim içtiğim biradan kime ne allahaşkına hayatımda böyle sapan bir karşılaştırma duymadım. parasını veren ben, o maddeyi vücuduna sokan ben (vücut da benim bu arada), sonra pisliğini temizleyen de ben olduğuma göre bunda hoşgörü duyulacak nokta nedir?
0
@istanbul, her yerde cami, söylemi doğru olmamış, haklısın.
@piremses, bira içenler onlara göre yanlış olanı yaptığı için, bu mantıkta senin "kendin için, kendi kendine, kendini ilgilendiren, kendi sınırında yaptığın bişeye" bile müdahale etme mantığı olduğu için, bunu yapmamak, hoşgörü sayılıyor.
@piremses, bira içenler onlara göre yanlış olanı yaptığı için, bu mantıkta senin "kendin için, kendi kendine, kendini ilgilendiren, kendi sınırında yaptığın bişeye" bile müdahale etme mantığı olduğu için, bunu yapmamak, hoşgörü sayılıyor.
0
Sesini aşırı açıyorlar +1, ezan okunan bir caminin yanından geçerken yanındakiyle konuştuğunu duyamıyorsun.
Geçen dışarıdayken, yurt dışından işle ilgili biri aradı. Konuşmak için kapalı bir yer aradım, bulamadım. Ezan bittikten sonra konuştuk, çünkü seslerimiz birbirimize gitmiyordu. Bu sırada yanlış giden işler oldu tabii.
Bu kadar bağırtmanın gereği yok. Biraz kısılsa, normal seviyeye getirilse iyi olacak. Ama gösterişi seviyorlar.
Geçen dışarıdayken, yurt dışından işle ilgili biri aradı. Konuşmak için kapalı bir yer aradım, bulamadım. Ezan bittikten sonra konuştuk, çünkü seslerimiz birbirimize gitmiyordu. Bu sırada yanlış giden işler oldu tabii.
Bu kadar bağırtmanın gereği yok. Biraz kısılsa, normal seviyeye getirilse iyi olacak. Ama gösterişi seviyorlar.
0
diğer yandan bunları da böyle sanki çok medeni bir ülkedeymişiz gibi tartışmamız sitcom dizisinde gibi hissettiriyor beni :) ülkenin tamı tamına yarısının bağnazlık derecesinde dindar olduğunu düşünürsek, bu duyuruyu gördükleri anda "dinsizler imansızlar, ezan sesinden rahatsız olmak ha? kafaları kesilmeli bunların" diye düşüneceğine eminim. o yüzden iş biraz bize düşüyor, biz mümkün olduğunca, elden geldiğince ekstra hoşgörü göstereceğiz ve örneğin ezandan rahatsız olsak bile çok dillendirmeyeceğiz ki; onlar bize iyice gıcık olmasınlar ve zaten bize karışmaya hakları bile olmayan konularda (bira içmek, mini etek giymek, kızlı erkekli takılmak, ilerisi için konuşursak türban takmamak vs) seslerini çıkarmasınlar.
benim fikrim böyle
benim fikrim böyle
0
sanki clubtaymışsın gibi yanındakini duyamayacağın seviyeye gelmiş gibi geldi bana da.
saçma bi cümle kurdum :)
saçma bi cümle kurdum :)
0
Evet, @istanbul, tam aynı fikirdeyim, açıkladığım sebepler sebebiyle. "Taşı bana atın" demek gibi, çünkü inanç oldu mu, anlayış olamıyor. Sistem öyle çalışmıyor.
Şu çocuk tecavüz meselesi gibi; birileri orda "yahu böyle şey olmaz" diyor, diğerleri din sebepli oldukça bir şeylerin ne kadar doğru olduğu mesajlarıyla yükleniyorlar cuma hutbesinde.
Şu çocuk tecavüz meselesi gibi; birileri orda "yahu böyle şey olmaz" diyor, diğerleri din sebepli oldukça bir şeylerin ne kadar doğru olduğu mesajlarıyla yükleniyorlar cuma hutbesinde.
0
İstanbul Gayrettepe'de bir süre kaldığım eve, 3-4 ay aradan sonra geçen gün tekrar gittim.
Kaldığım süre boyunca duymadığım ezan sesi, kapı pencere bu soğukta her yer kapalıyken evin içinde yankılanmaya başladı.
Ne oluyoruz diye pencereyi açıp baktım hakikatten.
Bazı yerlerde artmış olabilir ama bu hocanın bile insiyatifi olabilir.
Kaldığım süre boyunca duymadığım ezan sesi, kapı pencere bu soğukta her yer kapalıyken evin içinde yankılanmaya başladı.
Ne oluyoruz diye pencereyi açıp baktım hakikatten.
Bazı yerlerde artmış olabilir ama bu hocanın bile insiyatifi olabilir.
0
ezan sesinde bir değişiklik olmadı bizde. en yakın cami 600 metre, ondan da olabilir ancak sizinki rahatsız edici boyuttaysa kesinlikle diyanet işleri'ne bildirin kıstırsınlar. onun da kuralı kaidesi var, 65dB'den yüksek olamıyormuş.
t24.com.tr
edit: düzeltiyorum 300 metre diğer yönde bir cami daha var.
t24.com.tr
edit: düzeltiyorum 300 metre diğer yönde bir cami daha var.
0
Gece ezana uyanıyorsan sizin hoca bir değişikmiş. Sabah ezanı artık 7'de okunuyor neredeyse. İnsanlar o saatte işlerine doğru yola çıkıyorlar. Güneş 8'de doğuyor olabilir ama gece filan değil. Onun dışında yükseldiğini fark etmedim. Ezan duymuyorum bile sabah dışında.
0
@kaichi, kural kaide, orada dursun diye var. Bunun bi adı var mı ya, hani herşey var gibi, ama aslında pratikte yok.
Dediğim gibi, mesela gitsen şikayet (haaşaa, dimi) etsen, ne haddine senin açık başınla, tabii ki rahatsız olursun münafık, bu şeytanı rahatsız eder vs vs.. Yani sistem tam kapalı. Çaresi olan bişey değil.
Uygulamada hiçbi sonucu olmayacak bişey.
o sınırı aşmak, aşmamak, ne kadar duyurmak istediği, ne kadar ALLAH SEVHGİSİ olduğu ile ilgili.
Dediğim gibi, mesela gitsen şikayet (haaşaa, dimi) etsen, ne haddine senin açık başınla, tabii ki rahatsız olursun münafık, bu şeytanı rahatsız eder vs vs.. Yani sistem tam kapalı. Çaresi olan bişey değil.
Uygulamada hiçbi sonucu olmayacak bişey.
o sınırı aşmak, aşmamak, ne kadar duyurmak istediği, ne kadar ALLAH SEVHGİSİ olduğu ile ilgili.
0
ben arada namaz kılan, kendini müslüman olarak tanımlayan biriyim.
bizim caminin sesi son zamanlarda artmadı, her zaman inanılmaz fazlaydı. şöyle ki, yazın kapı/pencere açıkken evin içindeki televizyonun sesi duyulmuyor.
ve bu konuyu yobaz teyzemle ve eniştemle tartışma gafletine düştüm.
argümanları şunlar;
-yaşlılar duymuyor, onlara yazık değil mi?
-herkes saygı duymak zorunda.(en çok tav olduğum nokta bu, ulan sen duymuyorsun?)
-chplisin.
ve ülkenin en az yarısı böyle düşünüyor :/
bizim caminin sesi son zamanlarda artmadı, her zaman inanılmaz fazlaydı. şöyle ki, yazın kapı/pencere açıkken evin içindeki televizyonun sesi duyulmuyor.
ve bu konuyu yobaz teyzemle ve eniştemle tartışma gafletine düştüm.
argümanları şunlar;
-yaşlılar duymuyor, onlara yazık değil mi?
-herkes saygı duymak zorunda.(en çok tav olduğum nokta bu, ulan sen duymuyorsun?)
-chplisin.
ve ülkenin en az yarısı böyle düşünüyor :/
0
@çıkmaz sokak, Müslüman olup inanırken objektif bakabilmenize şaşırdım ve oldukça saygı duydum. İnanın benim rahatsızlığım tarafında şeyler söylediğiniz için değil, bu kadar güçlü, (teorinin niyeti böyle olmasa da, pratikte) kendinden olmayanları dışlayan bir düzene yansız bakabildiğiniz için.
0
@neynep turkiye'de makul insan bulmak zor. sadece din ekseninde bakmayalim. cok radikaliz ve maalesef bu kisa zamanda asilabilecek bir problem degil.
0
Bir söz var; namazda gözü olmayanın ezanda kulağı olmazmış derler, diye. Ben şahsen pek duymuyorum. Selaların okunduğu makamı sevdiğim için bir tek onu duyuyorum, algıda seçicilik olmuş sanırım.
Ancak böyle bir şey genel olmasa da bölgesel olabilir ve bu da yanlış bir şeydir.
Ancak böyle bir şey genel olmasa da bölgesel olabilir ve bu da yanlış bir şeydir.
0
sorunvar
Valla lan çok kıskaniyorm sizi.Bu işin sırrı nedir ?
Valla lan çok kıskaniyorm sizi.Bu işin sırrı nedir ?
0
bir sorun varsa o an çözüp konuyu kapatmak cidden çok iyi bir çözüm fakat bide uzun sürede sıkılma olayı var ki...
sıkılacağımı asla düşünmüyorum ama sıkılmaktan korkuyorum ben her ilişkimde. ve bundan değil başka sebeplerden bitiyor. kavgalardan düşüncesizliklerden anlayışsızlıktan özel hayatın ihlalinden...
bu devirde sevmek çok zor.
bu devirde bir şeyleri görmezden gelerek sevmek ne acı.
sıkılacağımı asla düşünmüyorum ama sıkılmaktan korkuyorum ben her ilişkimde. ve bundan değil başka sebeplerden bitiyor. kavgalardan düşüncesizliklerden anlayışsızlıktan özel hayatın ihlalinden...
bu devirde sevmek çok zor.
bu devirde bir şeyleri görmezden gelerek sevmek ne acı.
0
ortak plan, ortak hayal ve rakı.
brakgn, ne güzel demiş. Ortak zevkler vs muhakkak önemli ama önemli olan hayl ve planlar. Günü kurtarmak kolay.
Bir de sosyokültürel,sosyoekonomik durumlarda denklik de bence çok önemli.
Sorun varsa o an kavga et de çok geçerli.
Bir de olmayacaksa zorlamamak uzun dönem mutluluk için iyi. Sen mutlu ol evvel.
Kaybetme korkusu ve alışkanlık gibi sebeplerle beraberlik görücü usulü ile evlilik gibi. İdeale uzak.
brakgn, ne güzel demiş. Ortak zevkler vs muhakkak önemli ama önemli olan hayl ve planlar. Günü kurtarmak kolay.
Bir de sosyokültürel,sosyoekonomik durumlarda denklik de bence çok önemli.
Sorun varsa o an kavga et de çok geçerli.
Bir de olmayacaksa zorlamamak uzun dönem mutluluk için iyi. Sen mutlu ol evvel.
Kaybetme korkusu ve alışkanlık gibi sebeplerle beraberlik görücü usulü ile evlilik gibi. İdeale uzak.
0
ya işin sırrının ne olduğunı vallahi de bilmiyorum. yukarıda yazılanlar çok ama çok doğru, sorunu o an oturup çözmek, hiçbir şeyi içine atmamak, mahalle kadınları gibi kavga etmemek, hatta hiç kavga etmemek, sürekli geçmişe dönüp "sen bunu yaptın, ben bunu dedim" falan dememek, öok sarılmak, çok hissetmek vs. ama sanırım böyle kalıpların çok daha ötesinde bir şey bu. birine gerçekten aşık oluyorsun ve istiyorsun ki her anın her saniyen onunla olsun. sonra bakıyorsun karşı taraf da aynı senin gibi hissediyor. her gün ilk buluşmanın heyecanıyla sarılıyorsunuz birbirinize. sonra zaten yukarıda yazılan ve yazılacak tüm kuralları kendiliğinizden doğaçlama olarak uygulamaya başlıyorsunuz.
sonuç olarak işin sırrı doğru insan. o geldikten sonra birlikte mısır patlatmışsınız, amuda kalkmışsınız, saatlerce yan yana oturup susmuşsunuz falan hiç fark etmiyor. "önemli olan birlikte olmak" diyorsun.
sonuç olarak işin sırrı doğru insan. o geldikten sonra birlikte mısır patlatmışsınız, amuda kalkmışsınız, saatlerce yan yana oturup susmuşsunuz falan hiç fark etmiyor. "önemli olan birlikte olmak" diyorsun.
0
turkce konusan uzayli
ismini bir türlü hatırlayamadığım bir filmi arıyorum. internette de baktım ancak buraya ne zaman filmin adını sorsam hemencecik bulunuyor teşekkürler :)film benzin istasyonunda kaza gibi bir şeyle başlıyordu. burada mahsur kalıp tek tek ölüyordu oyuncular. canavarımsı bir şey tarafından olabilir olm
ismini bir türlü hatırlayamadığım bir filmi arıyorum. internette de baktım ancak buraya ne zaman filmin adını sorsam hemencecik bulunuyor teşekkürler :)
film benzin istasyonunda kaza gibi bir şeyle başlıyordu. burada mahsur kalıp tek tek ölüyordu oyuncular. canavarımsı bir şey tarafından olabilir olmayabilir de ama hep bir gizem vardı olmayacak şeyler oluyordu.
sonunda gizem çözülüyordu spoiler olur burası. meğerse tam kaza anında ölmüşler ancak yaşadıklarını sanıyorlardı gibi bir şeydi sonu tam hatırlamıyorum.
teşekkürler tekrardan.
film benzin istasyonunda kaza gibi bir şeyle başlıyordu. burada mahsur kalıp tek tek ölüyordu oyuncular. canavarımsı bir şey tarafından olabilir olmayabilir de ama hep bir gizem vardı olmayacak şeyler oluyordu.
sonunda gizem çözülüyordu spoiler olur burası. meğerse tam kaza anında ölmüşler ancak yaşadıklarını sanıyorlardı gibi bir şeydi sonu tam hatırlamıyorum.
teşekkürler tekrardan.
0
Yazdıkların bana farklı 2 filmi anımsattı. Bunlar değilse de benden film tavsiyesi olsun bunlar.
Mahsur kalıp tek tek ölmeli ve canavarımsı bir şeyli film: www.imdb.com
Kazalı ölümlü gibi ölmemeli gibi film:
Mahsur kalıp tek tek ölmeli ve canavarımsı bir şeyli film: www.imdb.com
Kazalı ölümlü gibi ölmemeli gibi film:
0
ben ne dedim
Selamlar,Kombide arızalı bir parça var ve onun değişmesi gerekiyor. Parça ömrünü doldurmuş ve bozulmuş durumda. 500 lira maliyeti var. Sorum, bu maliyeti kimin karşılaması gerektiği yönünde. Bildiğim kadarıyla bakım gibi ödemeleri kiracı karşılar ancak demirbaşın arızalanması durumunda bunu ev sahib
Selamlar,
Kombide arızalı bir parça var ve onun değişmesi gerekiyor. Parça ömrünü doldurmuş ve bozulmuş durumda. 500 lira maliyeti var. Sorum, bu maliyeti kimin karşılaması gerektiği yönünde. Bildiğim kadarıyla bakım gibi ödemeleri kiracı karşılar ancak demirbaşın arızalanması durumunda bunu ev sahibinin ödemesi gerekmekte.
Kanunen bunun net bir cevabı varsa ve bilen bir duyurucu cevaplarsa çok sevinirim. Eğer kiracının ödemesi gerekiyorsa ev sahibine hiç ses etmeyeceğim çünkü. Ama ev sahibi ödeyecekse artık tüm çirkefliklerini göze alıp konuşacağım.
Teşekkürler şimdiden...
Kombide arızalı bir parça var ve onun değişmesi gerekiyor. Parça ömrünü doldurmuş ve bozulmuş durumda. 500 lira maliyeti var. Sorum, bu maliyeti kimin karşılaması gerektiği yönünde. Bildiğim kadarıyla bakım gibi ödemeleri kiracı karşılar ancak demirbaşın arızalanması durumunda bunu ev sahibinin ödemesi gerekmekte.
Kanunen bunun net bir cevabı varsa ve bilen bir duyurucu cevaplarsa çok sevinirim. Eğer kiracının ödemesi gerekiyorsa ev sahibine hiç ses etmeyeceğim çünkü. Ama ev sahibi ödeyecekse artık tüm çirkefliklerini göze alıp konuşacağım.
Teşekkürler şimdiden...
0
ben teorik bilgiler dahilinde değil de gerçek hayata indirgeyerek konuşacak olursam, taşınırken kombi sıfır mıydı, ilk ben mi kullandım? cevap evetse ben üstlenirim, cevap hayırsa öpe öpe ev sahibine yansıtırım. ha yok banane başının çaresine bak derse de evden çıkmadan o kombinin anasını ağlatırım.
0
genelde eve gelen tamirciler söylüyor kullanım hatası nedeniyle mi oldu yoksa kombinin kendisi ile mi alakalı diye. ona göre eğer seninle bağlantılı değilse fatura alıp, tamirciye de not ettirebilirsin kiracının hatası değildir diye.
hukuki temelini bilemeyeceğim ancak biz bu yöntemle bizden kaynaklanmayan arızaları ve bakım olaylarını ev sahibine ödetmiştik ufak münakaşaların ardından.
hukuki temelini bilemeyeceğim ancak biz bu yöntemle bizden kaynaklanmayan arızaları ve bakım olaylarını ev sahibine ödetmiştik ufak münakaşaların ardından.
0
@zoque 3. kışımız bu ve ev sahibi kendisi evi almadan önce kombinin garantisinin bittiğini söylemişti. yani kombinin garantisi biteli minimum 4 yıl oluyor. Ev sahibinden önceki ev sahibinin aldığı bir kombi.
@knight of cydonia çok mantıklı, cumartesi gelecekler parçayı takmaya. o zaman bunu netleştirip forma yazmasını isteyeceğim çok sağol.
@knight of cydonia çok mantıklı, cumartesi gelecekler parçayı takmaya. o zaman bunu netleştirip forma yazmasını isteyeceğim çok sağol.
0
ev sahibi öder senin üstlenmen gerekbir durum değil.
benim de benzer ir durumum olmuştur ev sahibime ödetmiştim
benim de benzer ir durumum olmuştur ev sahibime ödetmiştim
0
Kullanan kişi öder. Kiracı olarak biz odedik ev sahibi olarak da kiracıya ödettik
0
şöyle sormak doğru olur zannımca, kombi hiç kullanılmasaydı da bu hata olacak mıydı?
Bu soruyu ev ile ilgili tüm sorunlara uyarlayarak cevabını bulabilirsin sanırım.
Bu soruyu ev ile ilgili tüm sorunlara uyarlayarak cevabını bulabilirsin sanırım.
0
kombi demirbaş, ev sahibi öder tabii kiracı kombiye kafa atmadıysa.
not: ev sahibiyim.
not: ev sahibiyim.
0
ben de kiracıyım. kombi bozuldu tamir ettirdim. tamirci faturaya iki ayrı bedel yazdı "bakım masrafı-50 tl parça değişimi-240 tl" diye. ev sahibi 240ı ödedi ben 50'yi. zaten bunun böyle yapılacağını tamirci söylüyor.
0
yue
biliyorum her yer siyah kot dolu ama direk kullanan biri vardır belki çıkar diye soruyorum. yüksel bel, dar paça, yumuşak, boyası kaliteli siyah kot arıyorum. yumuşak olması çok önemli bir ayrıntı dizimi falan kasmamalı aşırı derecede rahatsız oluyorum. kotona ve maviye baktım. hangi markada vardır
biliyorum her yer siyah kot dolu ama direk kullanan biri vardır belki çıkar diye soruyorum.
yüksel bel, dar paça, yumuşak, boyası kaliteli siyah kot arıyorum. yumuşak olması çok önemli bir ayrıntı dizimi falan kasmamalı aşırı derecede rahatsız oluyorum.
kotona ve maviye baktım. hangi markada vardır böyle kot, teşekkürler şimdiden.
edit: kadın için unutmuşum.
yüksel bel, dar paça, yumuşak, boyası kaliteli siyah kot arıyorum. yumuşak olması çok önemli bir ayrıntı dizimi falan kasmamalı aşırı derecede rahatsız oluyorum.
kotona ve maviye baktım. hangi markada vardır böyle kot, teşekkürler şimdiden.
edit: kadın için unutmuşum.
0
ben bershka'nın push-up kotlarından memnunum.
www.bershka.com
eğer beli düşük derseniz yüksek olanları da var;
www.bershka.com
www.bershka.com
eğer beli düşük derseniz yüksek olanları da var;
www.bershka.com
0
maviden almayın, tek yıkamada inanılmaz soluyor, verdiğiniz onca paraya yazık oluyor.
0
Zarada yumuşak kotlar var. Çeşit olarak da cok fazla seçenek var istediğiniz gibi bir şey bulabileceğinizi düşünüyorum.
0
iki sene önce oxxo'dan tam tamına anlattığınız gibi bir kot aldım. modelin adı "reborn". yüksek bel, skinny dar paça, yumuşak kumaş ama kot. giydikten sonra rahat rahat koşabileceğiniz kadar esniyor. bir de gerçekten benimkiler gibi tombik bacakları baya ince gösteriyor :)
sitelerinden baktım hala satıyorlar.
sitelerinden baktım hala satıyorlar.
0
istanbul kanatlarımın altında - oxxo nerelerde var =) merak ettim şu pantolonları. gidip bakıcam
0
@füt internetten de satışları var. mağazaları da bunlar: www.oxxo.com.tr
0
Bysb
merhaba,arkadaş bana bilgisayarımda bir programı nasıl kullanacağımı anlatacak. o anlatıp gittikten sonra anlattıklarına tekrar bakıp görebileceğim ve dinleyeceğim şekilde bilgisayar ekranında yaptığı işlemeleri kaydeden aynı zamanda söylediği şeyleri de kaydeden bir program var mı?tam istediğim şey
merhaba,
arkadaş bana bilgisayarımda bir programı nasıl kullanacağımı anlatacak. o anlatıp gittikten sonra anlattıklarına tekrar bakıp görebileceğim ve dinleyeceğim şekilde bilgisayar ekranında yaptığı işlemeleri kaydeden aynı zamanda söylediği şeyleri de kaydeden bir program var mı?
tam istediğim şeyi anlatabilmişimdir umarım.
arkadaş bana bilgisayarımda bir programı nasıl kullanacağımı anlatacak. o anlatıp gittikten sonra anlattıklarına tekrar bakıp görebileceğim ve dinleyeceğim şekilde bilgisayar ekranında yaptığı işlemeleri kaydeden aynı zamanda söylediği şeyleri de kaydeden bir program var mı?
tam istediğim şeyi anlatabilmişimdir umarım.
0
arkadaşlar yanıtlar için teşekkür ederim, programı kurdum tam işimi görecek program.
peki bana en fazla kaç dk veya saat kayıt yapabilir, harddiskimde alan olduğu sürece kayıt yapabiliyor mu yoksa belirli bir sınırı var mı programın?
peki bana en fazla kaç dk veya saat kayıt yapabilir, harddiskimde alan olduğu sürece kayıt yapabiliyor mu yoksa belirli bir sınırı var mı programın?
0
hdd'de yer olduğu kadar yapar. yalnız mikrofon olması lazım ses kaydı için onu önceden test edin.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
yaş 24, erkek. bugüne dek hiç ilişkim olmadı, bir girişimde bile bulunmadım yani, sıfır.ayrıca evlenmeyi de düşünmüyorum. birçok şeyi yalnız başıma yapmaktan hoşlanıyorum.ha, arada bir etrafımdaki çiftleri görmek düşündürmüyor değil veya hormonların etkisiyle bir istek olmuyor değil ama yine de hali
yaş 24, erkek. bugüne dek hiç ilişkim olmadı, bir girişimde bile bulunmadım yani, sıfır.
ayrıca evlenmeyi de düşünmüyorum. birçok şeyi yalnız başıma yapmaktan hoşlanıyorum.
ha, arada bir etrafımdaki çiftleri görmek düşündürmüyor değil veya hormonların etkisiyle bir istek olmuyor değil ama yine de halimden memnunum ve bana o kadar yabancı bir duygu ki birisiyle çıkıyor olmak fikri bile bana çok zor, çok uzak geliyor. böyle bir şeyi istemiyorum, kaldıramayacağım bir sorumluluk olarak görüyorum.
etrafımdaki arkadaşlarım tuhaf olduğumu söylüyorlar. bense onlara bir türlü tuhaflık olmadığını anlatamıyorum.
içinizde var mı benim gibi olan? siz ne düşünüyorsunuz? bu illa tuhaflık mı, sağlıksız bir durum mu?
ayrıca evlenmeyi de düşünmüyorum. birçok şeyi yalnız başıma yapmaktan hoşlanıyorum.
ha, arada bir etrafımdaki çiftleri görmek düşündürmüyor değil veya hormonların etkisiyle bir istek olmuyor değil ama yine de halimden memnunum ve bana o kadar yabancı bir duygu ki birisiyle çıkıyor olmak fikri bile bana çok zor, çok uzak geliyor. böyle bir şeyi istemiyorum, kaldıramayacağım bir sorumluluk olarak görüyorum.
etrafımdaki arkadaşlarım tuhaf olduğumu söylüyorlar. bense onlara bir türlü tuhaflık olmadığını anlatamıyorum.
içinizde var mı benim gibi olan? siz ne düşünüyorsunuz? bu illa tuhaflık mı, sağlıksız bir durum mu?
0
ilk defa 25 yaşımda erkek arkadaşım oldu. çünkü o gelene kadar hayatımda gerçekten sevgilim olabilecek kimse girmemiş, kimseye böyle hissetmemişim sanırım. ilk paragrafta dediğiniz gibi her şeyi yalnız yapıp bundan çok keyif alıyordum, hatta sevgili bir yük olucakmış hayatıma gibi geliyordu. sonra o geldi, şimdi o yıllara bakınca kendime çok gülüyorum :)
ama tuhaflık yok. sadece gerçekten aşık olacağınız ve size gerçekten aşık olacak o kişi karşınıza çıkmamış. bence çıkana kadar da bu hayatınıza devam etmenizde bir problem yok. şuna inanıyorum, sırf "sevgilim olsun" diye boş boş ilişkiler yaşayanların çoğu o boş ilişkiler sırasında doğru kişi ile karşılaşıyor ve onun "o" olduğunun farkına bile varmıyor.
ama tuhaflık yok. sadece gerçekten aşık olacağınız ve size gerçekten aşık olacak o kişi karşınıza çıkmamış. bence çıkana kadar da bu hayatınıza devam etmenizde bir problem yok. şuna inanıyorum, sırf "sevgilim olsun" diye boş boş ilişkiler yaşayanların çoğu o boş ilişkiler sırasında doğru kişi ile karşılaşıyor ve onun "o" olduğunun farkına bile varmıyor.
0
Henüz yaşamadığın için öyle geliyor da olabilir, kişiliğin de böyle olabilir. Denemeden bilemezsin. Bunun da bir doğrusu yok.
0
ben sayılırım yani kafamdaki sevgililik olayı gerçekleşmedi ki gerçekleşmesine de artık ihtimal vermiyorum aklımdaki gibi bi kız olduğuna inanmıyorum çünkü ama senin aksine öyle bi kız bulsam kısa sürede evlenmeyi düşünüyorum. etrafımda tuhaf olduğumu söyleyen tipleri de barındırmıyorum yani etrafımda kimse yok denebilir.
0
kanzuk seni yiyeceğim arslanım
arkadaşlar paranoya mı yapıyorum bilmiyorum ama çok sofistike bir hackin kurbanı oldum gibime geliyor.bugün banka kartımı arkadaşıma vermiştim içindeki parayı çekmesi için atmden. yalnız atm'ye gittiğinde isteğiniz üzerine kartınıza el konulmuştur diye bir uyarı verip kartı almış. daha sonra ben 444
arkadaşlar paranoya mı yapıyorum bilmiyorum ama çok sofistike bir hackin kurbanı oldum gibime geliyor.
bugün banka kartımı arkadaşıma vermiştim içindeki parayı çekmesi için atmden. yalnız atm'ye gittiğinde isteğiniz üzerine kartınıza el konulmuştur diye bir uyarı verip kartı almış. daha sonra ben 444 00 00 numaralı ziraat müşteri hizmetlerini aradım. müşteri temsilcisine bağlanmak için gerekli kombinasyonu girince birine bağladı beni ama hiç bekleme olmadı anında oldu bu bağlanma. daha sonra konuşmaya başladık konuşurken arkaplan sesleri dikkatimi çekti. sanki bi döngü içerisinde aynı sesler tekrar ediyo gibime geldi. Bi anda aşırı paranoyak olduğum için aklımda senaryolar kurmaya başladım.
Telefonumun hacklendiğini, oradan mobil bankacılığıma sızıp kartımı iptal ettirdikleri, ziraat müşteri hizmetlerinin telefonunu bir yere yönlendirmeleri ve konuşma sırasında verdiğim bilgileri alıp istedikleri gibi kullanmaları vs.
Neyse sonra konuşmaya devam ettim banka ile ilgili bi sebeple karta ele konulmadığını atmden kaynaklanan bir hata olabileceğini söyledi. yeni kart çıkarmak için beni başka bi yere aktaracağını söyledi. kayıp çalıntı bla bla bi robot sesi girdi araya tak diye birisine bağlandı anında. Annemin kızlık soyadının bazı harfleri tc kimlik numaram falan önemli bilgileri istedi benden kart çıkarmak için. aynı loop sesi devam ediyordu arkada ama paranoyaklaştığımı düşünüp aldırmadım artık her şeyi verdim işlemler bitti.
yine de içime sinmedi. androiddeki bi uygulama ile tüm telefon konuşmalarını kaydediyordum. açıp dinlemeye başladım. arkaplan sesleri cidden garip geliyordu. daha sonra ileri aldığımda şok edici bi şey farkettim. 2. bağlandığım kadın da aynı kişiydi. İsimleri farklı olarak tanıttı kendini bana lakin ileri geri aldığımda ses kaydını tamamen aynı sesle karşılaştım. Ve hayır sesi falan da benzetmiyorum tonlama falan her şey aynı.
Arkadaş gelince onun telefonundan tekrar arayacağım ziraat bankasını ama sizce başıma ne gelmiş olabilir? evet biliyorum bu bir dolandırıcılık olsa saçmalıklar var yine işin içinde neden başkasına bağlansın ki direk bilgileri almaktansa gibi vs vs. ben de bilmiyorum ama konuştuğum sözde iki farklı kişi kesinlikle aynı kişilerdi.
telefonum gayet güvenli arada network'ü de izliyorum olağan dışı veri alım/gönderimi için. tek sorun cerberus adlı güvenlik uygulamasına telefonumun tüm kontrolünü vermem. cerberus hesabımı hackleyen, tüm dosyalarımı mesajlarımı her şeyi çok rahat alabilir. ses kaydını yüklemeyi düşünüyodum ama ara ara verdiğim kişisel bilgileri kesmem falan çok uğraştıracak şimdi. belki koyarım yine üşenmezsem.
bugün banka kartımı arkadaşıma vermiştim içindeki parayı çekmesi için atmden. yalnız atm'ye gittiğinde isteğiniz üzerine kartınıza el konulmuştur diye bir uyarı verip kartı almış. daha sonra ben 444 00 00 numaralı ziraat müşteri hizmetlerini aradım. müşteri temsilcisine bağlanmak için gerekli kombinasyonu girince birine bağladı beni ama hiç bekleme olmadı anında oldu bu bağlanma. daha sonra konuşmaya başladık konuşurken arkaplan sesleri dikkatimi çekti. sanki bi döngü içerisinde aynı sesler tekrar ediyo gibime geldi. Bi anda aşırı paranoyak olduğum için aklımda senaryolar kurmaya başladım.
Telefonumun hacklendiğini, oradan mobil bankacılığıma sızıp kartımı iptal ettirdikleri, ziraat müşteri hizmetlerinin telefonunu bir yere yönlendirmeleri ve konuşma sırasında verdiğim bilgileri alıp istedikleri gibi kullanmaları vs.
Neyse sonra konuşmaya devam ettim banka ile ilgili bi sebeple karta ele konulmadığını atmden kaynaklanan bir hata olabileceğini söyledi. yeni kart çıkarmak için beni başka bi yere aktaracağını söyledi. kayıp çalıntı bla bla bi robot sesi girdi araya tak diye birisine bağlandı anında. Annemin kızlık soyadının bazı harfleri tc kimlik numaram falan önemli bilgileri istedi benden kart çıkarmak için. aynı loop sesi devam ediyordu arkada ama paranoyaklaştığımı düşünüp aldırmadım artık her şeyi verdim işlemler bitti.
yine de içime sinmedi. androiddeki bi uygulama ile tüm telefon konuşmalarını kaydediyordum. açıp dinlemeye başladım. arkaplan sesleri cidden garip geliyordu. daha sonra ileri aldığımda şok edici bi şey farkettim. 2. bağlandığım kadın da aynı kişiydi. İsimleri farklı olarak tanıttı kendini bana lakin ileri geri aldığımda ses kaydını tamamen aynı sesle karşılaştım. Ve hayır sesi falan da benzetmiyorum tonlama falan her şey aynı.
Arkadaş gelince onun telefonundan tekrar arayacağım ziraat bankasını ama sizce başıma ne gelmiş olabilir? evet biliyorum bu bir dolandırıcılık olsa saçmalıklar var yine işin içinde neden başkasına bağlansın ki direk bilgileri almaktansa gibi vs vs. ben de bilmiyorum ama konuştuğum sözde iki farklı kişi kesinlikle aynı kişilerdi.
telefonum gayet güvenli arada network'ü de izliyorum olağan dışı veri alım/gönderimi için. tek sorun cerberus adlı güvenlik uygulamasına telefonumun tüm kontrolünü vermem. cerberus hesabımı hackleyen, tüm dosyalarımı mesajlarımı her şeyi çok rahat alabilir. ses kaydını yüklemeyi düşünüyodum ama ara ara verdiğim kişisel bilgileri kesmem falan çok uğraştıracak şimdi. belki koyarım yine üşenmezsem.
0
yani gerçekten böyle bir şey olduğuna pek aklım yatmadı.
bir kere sen tüm telefon konuşmalarını sesli olarak kaydediyormuşsun, elli tame güvenlik programı kurmuşsun telefonuna, cerberus diyorsun vs ben çoğunu çok anlamadım. neden yapıyorsun ki böyle şeyleri? çok üst düzey biri ya da aşırı zengin olmadığı sürece insan bunları yapmaz sanki. genel olarak hayatı fazla paranoyak yaşıyor olabilir misin acaba?
ama gerçekten böyle bir şey olduysa bravo ayakta alkışlarım. tek bölümlük dizi senaryosu çıkar bundan :)
internetten ziraat bankası online görüşmeyi aç ona yaz böyle böyle bi kart sorunu yaşadım, sizi de az önce arayıp yeni kart başvurusunda bulundum alındı mı o başvuru diye sor. için rahat eder.
bir kere sen tüm telefon konuşmalarını sesli olarak kaydediyormuşsun, elli tame güvenlik programı kurmuşsun telefonuna, cerberus diyorsun vs ben çoğunu çok anlamadım. neden yapıyorsun ki böyle şeyleri? çok üst düzey biri ya da aşırı zengin olmadığı sürece insan bunları yapmaz sanki. genel olarak hayatı fazla paranoyak yaşıyor olabilir misin acaba?
ama gerçekten böyle bir şey olduysa bravo ayakta alkışlarım. tek bölümlük dizi senaryosu çıkar bundan :)
internetten ziraat bankası online görüşmeyi aç ona yaz böyle böyle bi kart sorunu yaşadım, sizi de az önce arayıp yeni kart başvurusunda bulundum alındı mı o başvuru diye sor. için rahat eder.
0
sabit hat üzerinden aramayı gerçekleştirmeyi denedin mi? birde bazı atm'lerin orada direk müşteri hizmetlerine bağlanan telefon oluyor onu da deneyebilirsin.
emin oluncaya kadar makinenin etrafında durmaya devam et, kartı soktuğunuz yeri kontrol et parça takıyorlar falan kartı kopyalamak için.
emin oluncaya kadar makinenin etrafında durmaya devam et, kartı soktuğunuz yeri kontrol et parça takıyorlar falan kartı kopyalamak için.
0
şöyle bir şey var, adamlar senin kartı iptal edebilmek için zaten senin önemli bilgilerini çoktan ele geçirmiş olması gerekmez mi?niye böyle bir tezgah kursunlar? tüm telefon konuşmlarını kaydedip dinlemek nedir ya hu ne yapıyorsunuz?
0
ACR uygulaması ile kayıt ediyodum bilmeyenler için. Siber güvenlikle biraz ilgili olduğum ve her şeyin ne kadar basit olduğunu bildiğim için biraz payonağım güvenlik konusunda sadece.
mungojerry, ben de onu diyorum mantıksız çok fazla etken var. o bilgilerimi 2. kişiye yönlendirmeden direk olarak da alabilirdi. tek emin olduğum şey konuştuğum o 2 kişinin aynı kişi olması. ama yine de telefonumu hacklese dahi anne kızlık soyadına ulaşabileceğini sanmıyorum. konuşmaları dinlese bile en son 1 sene önce kullanmışımdır heralde bi işlem için.
mungojerry, ben de onu diyorum mantıksız çok fazla etken var. o bilgilerimi 2. kişiye yönlendirmeden direk olarak da alabilirdi. tek emin olduğum şey konuştuğum o 2 kişinin aynı kişi olması. ama yine de telefonumu hacklese dahi anne kızlık soyadına ulaşabileceğini sanmıyorum. konuşmaları dinlese bile en son 1 sene önce kullanmışımdır heralde bi işlem için.
0
hocam telefonunun hacklenmesi, oradan mobil bankacılığa sızıp kartı iptal ettirmeleri, ziraat müşteri hizmetlerinin telefonunu bir yere yönlendirmeleri ve konuşma sırasında verdiğim bilgileri alıp istedikleri gibi kullanmaları ve cerberusu devre dışı bırakma işlerini yapabilecek adamlar microsoftta software developer project manager olarak çalışıyor.
bir süre mr. robot'a ara verelim.
bir süre mr. robot'a ara verelim.
0
Çağrı merkezi ile ilgili bilgi vereyim. Eğer kısa süre içinde tekrar ararsan bir önceki konuştuğun temsilci boşsa aynı temsilciye bağlanırsın. Seni hatırlasın işlemin kısa sürsün diye.
0
Bence bir paranoya söz konusu. Başka telefondan bankayı arayıp daha önceki görüşmeyi teyit etmek yerine ses kaydını dinleyip çıkarımlar yapmanız da bunu destekliyor. Paranoyanızı haklı çıkarmaya çabalamışsınız.
0
gullak, okuduysanız sorun zaten kendini farklı bir isimle tanıtıp önceki kadının sorduğu bazı soruları tekrar sorması
creepy, arkadaş niye kimse tam okumadan yorum yapıyor. arkadaşın eve gelmesini beklediğimi söyledim onun telefonundan arayacaktım. sabit hat bağlı değil evde.
"Arkadaş gelince onun telefonundan tekrar arayacağım"
creepy, arkadaş niye kimse tam okumadan yorum yapıyor. arkadaşın eve gelmesini beklediğimi söyledim onun telefonundan arayacaktım. sabit hat bağlı değil evde.
"Arkadaş gelince onun telefonundan tekrar arayacağım"
0
yuvarlanantencereninkapagi
uzun ugraslar sonucunda amazon' dan istediğim mp3ü alabildim.şarkılarınızı nasıl düzenliyorsunuz, klasör klasör mü, klasörler neye göre ayrılmıs; müzik türü mü, şarkının ' moduna' göre mi ya da nasıl?sunu da dinle dediğiniz şarkılara da talibim. hatta güzel albüm tavsiyeleriniz varsa bayılırım.teşek
uzun ugraslar sonucunda amazon' dan istediğim mp3ü alabildim.
şarkılarınızı nasıl düzenliyorsunuz, klasör klasör mü, klasörler neye göre ayrılmıs; müzik türü mü, şarkının ' moduna' göre mi ya da nasıl?
sunu da dinle dediğiniz şarkılara da talibim. hatta güzel albüm tavsiyeleriniz varsa bayılırım.
teşekkürler <3
şarkılarınızı nasıl düzenliyorsunuz, klasör klasör mü, klasörler neye göre ayrılmıs; müzik türü mü, şarkının ' moduna' göre mi ya da nasıl?
sunu da dinle dediğiniz şarkılara da talibim. hatta güzel albüm tavsiyeleriniz varsa bayılırım.
teşekkürler <3
0
ben şahsen sanatçı adına göre klasör klasör yaparım.
ama şarkının tarzına göre yapanı da çok gördüm, chill, deep house, uyanınca dinlemelik, rakı sofrası modu vs gibi. ama zaten genellikle shuffle modunda dinliyorum her şey karışıyor o yüzden :)
şunu da dinle denecek çok şey var. ne tarz seviyorsun biraz örnek vermelisin.
spotify listelerindeki mood'dan güzel şeyler çıkar bi de.
ama şarkının tarzına göre yapanı da çok gördüm, chill, deep house, uyanınca dinlemelik, rakı sofrası modu vs gibi. ama zaten genellikle shuffle modunda dinliyorum her şey karışıyor o yüzden :)
şunu da dinle denecek çok şey var. ne tarz seviyorsun biraz örnek vermelisin.
spotify listelerindeki mood'dan güzel şeyler çıkar bi de.
0
üst klasörde: grup/şarkıcı adı - albüm adı (albüm çıkış yılı)
alt klasörde: grup/şarkıcı adı - albüm adı (albüm çıkış yılı) - şarkı adı
alt klasörde: grup/şarkıcı adı - albüm adı (albüm çıkış yılı) - şarkı adı
0
güzel yapılmış birçok şeyi seviyorum.
bu cevaba bir sürü sey yazdım sildim, çünkü ne yazayım bir sürü grup, şarkı var. sanki birini yazmasam her sey eksik kalacak. çok çok kaba ve yüzeysel müzik türlerini yazayım diycem ama o da olmaz. çünkü mesela the doors' a böbreğimi veririm ama alborosie da dinliyorum. her yerde güzel bir şeyler var.
bu cevaba bir sürü sey yazdım sildim, çünkü ne yazayım bir sürü grup, şarkı var. sanki birini yazmasam her sey eksik kalacak. çok çok kaba ve yüzeysel müzik türlerini yazayım diycem ama o da olmaz. çünkü mesela the doors' a böbreğimi veririm ama alborosie da dinliyorum. her yerde güzel bir şeyler var.
0
old possum
Evet 5. sınıfa giden oğlumu olabildiğince bilgisayar oyunlarından uzak tutmayı başardık ara sıra Minecraft oynuyor. Onun dışında bir şey oynamadı. Şimdi bir oyun daha ilave etmek istiyoruz. Ne önerirsiniz? Kreatif ve fazla şiddet içermeyen bir oyun olabilirse sevinirim. Teşekkürler.
Evet 5. sınıfa giden oğlumu olabildiğince bilgisayar oyunlarından uzak tutmayı başardık ara sıra Minecraft oynuyor. Onun dışında bir şey oynamadı. Şimdi bir oyun daha ilave etmek istiyoruz. Ne önerirsiniz?
Kreatif ve fazla şiddet içermeyen bir oyun olabilirse sevinirim. Teşekkürler.
Kreatif ve fazla şiddet içermeyen bir oyun olabilirse sevinirim. Teşekkürler.
0
Portal serisi :D şaka tabiki.
Sims oynasın ben baya oynadım erkek halimle eğlenceli oyundu. Onun dışında Euro Truck Simulator olabilir direksiyon seti varsa mükemmel olur. Araba yarışları olabilir yine cmr falan. Fifa nba böyle spor oyunları olur. Fps ve rpg oyunlarının çoğu şiddet içeriyor.
Sims oynasın ben baya oynadım erkek halimle eğlenceli oyundu. Onun dışında Euro Truck Simulator olabilir direksiyon seti varsa mükemmel olur. Araba yarışları olabilir yine cmr falan. Fifa nba böyle spor oyunları olur. Fps ve rpg oyunlarının çoğu şiddet içeriyor.
0
Farming Simulator 17= Çiftçiliği, ticareti öğrenir.
Flight Simulator X= Uçaklar, uçuş hakkında temel bilgilere sahip olur.
Flight Simulator X= Uçaklar, uçuş hakkında temel bilgilere sahip olur.
0
heroes of might and magic. mümkünse 3'üncüsü.
ciddi ciddi o yaşlarda oynamanın zeka geliştirdiğine inanıyorum. tam anlamıyla bir strateji oyunu. kaleni koruyorsun. paranın odununun vs hesabını tutuyorsun, yeni kaleler almaya çalışıyorsun. savaş var ama bildiğimiz savaş değil, "tactic" denilen türde savaşlar oluyor. iki tarafın da sırası geldiğinde bir vurma hakkı oluyor ve bu hakkını stratejik olarak en iyi şekilde kullanman lazım. görsel olarak kan gövdeyi götürmüyor.
diğer yandan oyun çok fantastik. her kalenin kendine özel güçleri var. büyüler öne çıkarken kiminde melekler, kiminde ejderhalar ve kiminde elfler var.
eve gideyim de oynayayım.
ciddi ciddi o yaşlarda oynamanın zeka geliştirdiğine inanıyorum. tam anlamıyla bir strateji oyunu. kaleni koruyorsun. paranın odununun vs hesabını tutuyorsun, yeni kaleler almaya çalışıyorsun. savaş var ama bildiğimiz savaş değil, "tactic" denilen türde savaşlar oluyor. iki tarafın da sırası geldiğinde bir vurma hakkı oluyor ve bu hakkını stratejik olarak en iyi şekilde kullanman lazım. görsel olarak kan gövdeyi götürmüyor.
diğer yandan oyun çok fantastik. her kalenin kendine özel güçleri var. büyüler öne çıkarken kiminde melekler, kiminde ejderhalar ve kiminde elfler var.
eve gideyim de oynayayım.
0
Araba yarislarinin el göz koordinasyonu gelisiminde cok fazla etkisi oldugunu dusunuyorum.
0
freya
daha önce hiç yapmadığımdan bilemedim, düz metin çevirmek gibi de değil, ingilizceden türkçeye 1 saatlik bir video için altyazıyı nasıl ücretlendirirsiniz?a - ingilizce altyazı mevcut olacakb - ingilizce altyazı mevcut olmayacak + zamanlamayı da çeviren yapacak
daha önce hiç yapmadığımdan bilemedim, düz metin çevirmek gibi de değil, ingilizceden türkçeye 1 saatlik bir video için altyazıyı nasıl ücretlendirirsiniz?
a - ingilizce altyazı mevcut olacak
b - ingilizce altyazı mevcut olmayacak + zamanlamayı da çeviren yapacak
a - ingilizce altyazı mevcut olacak
b - ingilizce altyazı mevcut olmayacak + zamanlamayı da çeviren yapacak
0
zamanlamayı yapmak programla 2 dakikalık iş, oradan pek bi ekstra çıkmaz.
0
@want2die dizi gibi değil de tam 3 saatlik bir film olduğunu varsayalım, 1 saatine 150-200 arası fiyat vermek uygun mudur yani? çünkü bahsettiğin gibi konuşmaya göre çeviri yeteneği eklemek lazım.
@loser sıkıntı yok bana kalsa zaten kendim ayarlamalı kısmını seçmem saat başına 20 tl için uğraşılacak şey değil gibi.
@loser sıkıntı yok bana kalsa zaten kendim ayarlamalı kısmını seçmem saat başına 20 tl için uğraşılacak şey değil gibi.
0
20 dk'lık dizi çevirisi 50 lira.
40-60 dk'lık dizi çevirisi 100-120 arası.
netflix için böyle tarife genelde.
__________
soruna gelirsek
a. 100
b. 170-200 lira diyebiliriz.
40-60 dk'lık dizi çevirisi 100-120 arası.
netflix için böyle tarife genelde.
__________
soruna gelirsek
a. 100
b. 170-200 lira diyebiliriz.
0
zamanında divxplanet için hobi olarak altyazı çevirirdim. altyazı istenen dizilere bakmıştım, pretty little liars vardı. dili ve anlatımı da kolaydı, onu seçtim. 20-30 bölüm çevirmişimdir. hatta şimdi baktım hala benim çevirileri kullanıyorlar. ama para veren olmadı :) istemem mi gerekiyordu acaba?
ingilizce altyazısı yoksa gerçekten çok ama çok uğraştırıyor. dinle-geri sar-gene dinle falan fenalık geliyor insana. ama altyazı varsa çok eğlenceli.
ingilizce altyazısı yoksa gerçekten çok ama çok uğraştırıyor. dinle-geri sar-gene dinle falan fenalık geliyor insana. ama altyazı varsa çok eğlenceli.
0
istanbul kanatlarimin altinda
merhaba. yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen arkadaşlarımla, haftasonu yaşadığım bir olay sonucunda tartıştık. olay tam olarak "arkadaşlarım ve çok alakasız insanların da olduğu bir ortamda çantamda duran değerli bir eşyanın yok olması" (maddi değeri yüksek değil ve gene alabileceğim bir şey ama manev
merhaba.
yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen arkadaşlarımla, haftasonu yaşadığım bir olay sonucunda tartıştık. olay tam olarak "arkadaşlarım ve çok alakasız insanların da olduğu bir ortamda çantamda duran değerli bir eşyanın yok olması" (maddi değeri yüksek değil ve gene alabileceğim bir şey ama manevi açıdan değerli)
ben yaşadığım bu olayı dün onlara aktararak bu konuda rahatsız olduğumu söyledim ama herkes (12-13 kişi falan) kendi üstüne alınarak olay yüzünden onları suçladığımı düşündü. konuşmam suçlayıcı olarak anlaşılmış olabilir ama niyetim allah belamı versin ki suçlamak değildi. bunu da söyledim ama bir türlü anlatamadım. bana, olaydan rahatsız olmuş da olsam bunu aktarım şeklimin yanlış olduğunu, onları bu şekilde suçlayamayacağımı, çünkü çok yakın arkadaş olduğumuzu, böyle bir şeyi yapmayacaklarını falan söylediler. sonuç olarak onlardan özür diledim, tamam bir daha böyle demem dedim ve sanırım olayı tatlıya bağladık. (ben ya da karşı taraf konuşma boyunca hiçbir şekilde bağırmadık, kavga gürültü küfür vs olmadı. çok sakin konuştuk ama sinirler hissedilir derecede çok gergindi)
büyük ihtimalle 12-13 kişi birden bunu bana söylüyorsa benim anlatımımda problem var diye düşünüyorum. kimse bu şekilde suçlanmaktan hoşlanmaz sonuçta.
ama olayın şöyle de bir yönü var. çantamdan kaybolan eşya muhabbetini iki gün önce ev arkadaşımla paylaştığımda ve bundan rahatsız oldum dediğimde bana sonuna kadar hak vermişti. ama "bu olayı bizim arkadaşlarla paylaşma bence" demişti. sonra aynı olayı çok sevdiğim sevgilime anlatınca o da bana hak vermiş, üstelik "bence bunu içinde tutmamalısın, herkesle paylaşmalısın" demişti.
sonra dünkü toplu konuşmamızda her ikisi de oradaydı ve sevgilim pek fazla sesini çıkarmazken ev arkadaşım da anlatım şeklimin yanlış olduğunu, bazı şeylerin söylenmemesi gerektiğini, insanların böyle şeylere kırılabileceğini söyleyerek benim karşımda durdu. en çok konuşanlardan ve en öok ğstüme gelenlerden biri de oydu. kesinlikle de "rahatsız olmana hak veriyorum" gibi bir şey demedi.
ben özellikle ikisine, sonra da diğerlerinin davranışına çok üzüldüm. yani bu kdar üstüne gelmemeleri, biraz yanımda olmaları, en azından biraz destek olmaları ve "ika bu konuda rahatsız olmuş, çok normal. çantamızdan bişi alınsa hepimiz rahatsız oluruz. bizi de suçlamadığını söylüyor, bence daha fazla üstüne gitmeyelim arkadaşlar. bir daha da bu olay yaşanmaz umarım" demeleri gerekmez miydi?
gerçekten çok üzülüyorum. özellikle sevgilim ve ev arkadaşıma karşı çok darıldım. sevgilime söyledim bunu ve özür diledi falan ama hala sinirim geçmiyor. ev arkadaşımla konuşmadık daha. sanırım ona bir şey demeyeceğim. ama bana en en yakın olan özellikle o iki insanın yanımda olmamalarını kaldıramıyorum. onlara nasıl davranmam gerekir bundan sonra?
yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen arkadaşlarımla, haftasonu yaşadığım bir olay sonucunda tartıştık. olay tam olarak "arkadaşlarım ve çok alakasız insanların da olduğu bir ortamda çantamda duran değerli bir eşyanın yok olması" (maddi değeri yüksek değil ve gene alabileceğim bir şey ama manevi açıdan değerli)
ben yaşadığım bu olayı dün onlara aktararak bu konuda rahatsız olduğumu söyledim ama herkes (12-13 kişi falan) kendi üstüne alınarak olay yüzünden onları suçladığımı düşündü. konuşmam suçlayıcı olarak anlaşılmış olabilir ama niyetim allah belamı versin ki suçlamak değildi. bunu da söyledim ama bir türlü anlatamadım. bana, olaydan rahatsız olmuş da olsam bunu aktarım şeklimin yanlış olduğunu, onları bu şekilde suçlayamayacağımı, çünkü çok yakın arkadaş olduğumuzu, böyle bir şeyi yapmayacaklarını falan söylediler. sonuç olarak onlardan özür diledim, tamam bir daha böyle demem dedim ve sanırım olayı tatlıya bağladık. (ben ya da karşı taraf konuşma boyunca hiçbir şekilde bağırmadık, kavga gürültü küfür vs olmadı. çok sakin konuştuk ama sinirler hissedilir derecede çok gergindi)
büyük ihtimalle 12-13 kişi birden bunu bana söylüyorsa benim anlatımımda problem var diye düşünüyorum. kimse bu şekilde suçlanmaktan hoşlanmaz sonuçta.
ama olayın şöyle de bir yönü var. çantamdan kaybolan eşya muhabbetini iki gün önce ev arkadaşımla paylaştığımda ve bundan rahatsız oldum dediğimde bana sonuna kadar hak vermişti. ama "bu olayı bizim arkadaşlarla paylaşma bence" demişti. sonra aynı olayı çok sevdiğim sevgilime anlatınca o da bana hak vermiş, üstelik "bence bunu içinde tutmamalısın, herkesle paylaşmalısın" demişti.
sonra dünkü toplu konuşmamızda her ikisi de oradaydı ve sevgilim pek fazla sesini çıkarmazken ev arkadaşım da anlatım şeklimin yanlış olduğunu, bazı şeylerin söylenmemesi gerektiğini, insanların böyle şeylere kırılabileceğini söyleyerek benim karşımda durdu. en çok konuşanlardan ve en öok ğstüme gelenlerden biri de oydu. kesinlikle de "rahatsız olmana hak veriyorum" gibi bir şey demedi.
ben özellikle ikisine, sonra da diğerlerinin davranışına çok üzüldüm. yani bu kdar üstüne gelmemeleri, biraz yanımda olmaları, en azından biraz destek olmaları ve "ika bu konuda rahatsız olmuş, çok normal. çantamızdan bişi alınsa hepimiz rahatsız oluruz. bizi de suçlamadığını söylüyor, bence daha fazla üstüne gitmeyelim arkadaşlar. bir daha da bu olay yaşanmaz umarım" demeleri gerekmez miydi?
gerçekten çok üzülüyorum. özellikle sevgilim ve ev arkadaşıma karşı çok darıldım. sevgilime söyledim bunu ve özür diledi falan ama hala sinirim geçmiyor. ev arkadaşımla konuşmadık daha. sanırım ona bir şey demeyeceğim. ama bana en en yakın olan özellikle o iki insanın yanımda olmamalarını kaldıramıyorum. onlara nasıl davranmam gerekir bundan sonra?
0
ek. biri ev arkadaşım ve biri de sevgilim oldukları için her durumda bana destek olmalılar demiyorum tabii. ama iki gün önce bana hak vermelerine rağmen, grup içinde konuşulup birileri beni haksız bulduğunda sevgilimin ses çıkarmaması ev arkadaşımın ise üstüme gelmesi sinirimi bozuyor.
0
ev arkadaşına neden bir şey demeyeceksin?
"sana anlattığımda gazı verdin, milletin içinde neden öyle yaptın?" diye sorman lazım.
bunun dışında, olayda haklı olsan da, ifade ediş biçiminde sorun olabilir.
yani kendi kendini haklıyken haksız duruma düşürüyor olabilirsin.
ama doğru olan, "kendini iyi ifade edemiyor, ama sonuçta böyle böyle" diye bir giriş yapılmasıymış sanki.
herkesin içinde şamar oğlanına dönmen hoş olmamış tabii.
ama ev arkadaşınla da mutlaka konuş, tavrını da koy.
edit:
haksız olabileceğini düşünmeden yazdım, çünkü erkek arkadaşınla sevgilin hak vermişler.
o yüzden bir ifade sorunu olduğunu düşündüm.
ama haksız dahi olsan, "yani ben de şuna hak vermiştim, ama abartıyorsun" tarzında bir şey söylenebilirmiş bence.
sus pus oturmak pek doğru gelmedi bana.
yani abartıyorsan da, bunu yaptığın oradayken belirtilebilirmiş.
"sana anlattığımda gazı verdin, milletin içinde neden öyle yaptın?" diye sorman lazım.
bunun dışında, olayda haklı olsan da, ifade ediş biçiminde sorun olabilir.
yani kendi kendini haklıyken haksız duruma düşürüyor olabilirsin.
ama doğru olan, "kendini iyi ifade edemiyor, ama sonuçta böyle böyle" diye bir giriş yapılmasıymış sanki.
herkesin içinde şamar oğlanına dönmen hoş olmamış tabii.
ama ev arkadaşınla da mutlaka konuş, tavrını da koy.
edit:
haksız olabileceğini düşünmeden yazdım, çünkü erkek arkadaşınla sevgilin hak vermişler.
o yüzden bir ifade sorunu olduğunu düşündüm.
ama haksız dahi olsan, "yani ben de şuna hak vermiştim, ama abartıyorsun" tarzında bir şey söylenebilirmiş bence.
sus pus oturmak pek doğru gelmedi bana.
yani abartıyorsan da, bunu yaptığın oradayken belirtilebilirmiş.
0
Sen haksızsın. Geçenlerde sınıfta yanımda oturan bir lavuğun kalemi kayboldu. Çocuk bana baktı birkaç kez. Yanlış anlamasın diye kendi kalemimi verdim çocuğa. Çocuk dersten sonra kalemini kürsüde buldu. Hatta hocaya sordu, hocam orada kalem var mı diye. Düşün ben sadece tek bir kişinin bana bakmasından rahatsız oldum, sen orada ondan fazla kişiye bunu söylemişsin. Ben olsam arkadaşlıktan çıkarırdım seni. Ne kadar değerli bir şey de olsa insanlara böyle bir şey söylenmez.
0
özet:
1 çantandan maddi değeri olmayan bir şey alındı / çalındı / düştü.
2 bu olayda arkadaşlarının parmağı olduğunu düşünmüyorsun, yani sana göre onlar çalmadı.
3 onlar çalmamasına rağmen 13 kişiye bu durumu ciddi şekilde içinde suçlama barındıran kelimelerle anlattın.
yav neden? madem onlar çalmadı neden toplu bi şekilde çantamdan böyle bi şey alındı ve bu durumdan rahatsız oluyorum diyorsun ki. biri bana da böyle bi şey söylese "biz mi çaldık bacım" derim, derdini paylaşmamışsın ki toplu sıkıntı yaratmışsın. bireysel olarak seni destekleyen kişilerin böyle bir ortamda "taam da biraz abartmadın mı" demesi gayet normal. sosyal davranışlarını bir gözden mi geçirsen.
1 çantandan maddi değeri olmayan bir şey alındı / çalındı / düştü.
2 bu olayda arkadaşlarının parmağı olduğunu düşünmüyorsun, yani sana göre onlar çalmadı.
3 onlar çalmamasına rağmen 13 kişiye bu durumu ciddi şekilde içinde suçlama barındıran kelimelerle anlattın.
yav neden? madem onlar çalmadı neden toplu bi şekilde çantamdan böyle bi şey alındı ve bu durumdan rahatsız oluyorum diyorsun ki. biri bana da böyle bi şey söylese "biz mi çaldık bacım" derim, derdini paylaşmamışsın ki toplu sıkıntı yaratmışsın. bireysel olarak seni destekleyen kişilerin böyle bir ortamda "taam da biraz abartmadın mı" demesi gayet normal. sosyal davranışlarını bir gözden mi geçirsen.
0
@dissiendium @freya dün duyduklarımdan sonra yeterince üzgünüm. kullandığınız kelimelere biraz daha dikkat ederseniz daha fazla üzülmemi önlemiş olursunuz belki? herkesten özür diledim zaten. bir daha yapmam dedim. şu anda ev arkadaşım ve sevgilime nasıl davranmam gerekiyor diye sormuşum ama bu hariç her şeye cevap vermişsiniz. bu kadar kırıcılık yerine biraz daha yapıcı olsanız çok bir şey kaybetmezsiniz.
0
yo ona da cevap verdim, davranışları gayet normal. onlara belli ki ya böyle bi şey oldu çok üzüldüm demişsin, haklı bulmuşlar, ama public saldırıda geri çekilmeleri normal. "yav neden beni engellemediniz" diye kızabilirsin bir ihtimal. gerçekten aşırı manasız bir olay daha fazla üzülme bence buna, yaşın küçükse unutulur zaten.
0
Aynı kişilerle tekrar bir araya gelince "arkadaşlar geçenlerde istemeden sizi suçladığımı fark ettim, bunun için üzgünüm, hepinizden tek tek özür dilerim" diyebilirsin. Herkesin önünde özür dilemek daha etkili olur. Şu anda hiçbir şey olmamış gibi davran. Unut gitsin. Bir daha tekrarlamamaya dikkat et.
0
Sevgilin arkadaşlarınla arana girmek istememiş olabilir bu normal ama bence ev arkadaşın baya baya iki yüzlü bir insan. Böyle insanları hiç sevmem ben olsaydım o an orada sorardım hesabini.
0
bence burda ne haklısın ne haksız. belli ki doğru cümleleri kuramamışsın. ama kurmuş olsan bile hırsızlık gibi çirkin bi durumda herkes kendini kötü hissederdi. sonuçta orda eşyası çalınan sen değil de a kişisi olsa o da bunu paylaşsa sen de aynı şekilde bozulurdun. bi de sanırım karşındakiler sürü psikolojisine kapılmış.
senin de karşı tarafında empati yapmanız lazım.
bir de ev arkadaşın zaten kimseye söyleme demiş. sevgilin de söyle ben seni savunurum dememiş. evet insan savunma bekler belki ama sevgilin ne diyecek ki orda. bakın yanlış cümle kurdu/kurmadı ama haklı eşyası çalındı şu bu. çok komik olmaz mıydı?
sevgilin zaten özür dilemiş. ev arkadaşınla da konuş. sonra da normal davranmaya devam et.
senin de karşı tarafında empati yapmanız lazım.
bir de ev arkadaşın zaten kimseye söyleme demiş. sevgilin de söyle ben seni savunurum dememiş. evet insan savunma bekler belki ama sevgilin ne diyecek ki orda. bakın yanlış cümle kurdu/kurmadı ama haklı eşyası çalındı şu bu. çok komik olmaz mıydı?
sevgilin zaten özür dilemiş. ev arkadaşınla da konuş. sonra da normal davranmaya devam et.
0
peki bulundu mu eşyanız? hayir benim anlamadığım, o arkadaş grubundan biri almadıysa ne olmuş olabilir o eşyaya. yerinizde olsam ben suphelenirdim, ne kadar iyi insanlar olurlarsa olsunlar kimseye güvenmem ben. kaldı ki alakasız insanlar da oradaydı demişsiniz. tatsız bir olay ama biri aldıysa da aldığıyla kaldı. başka ihtimaller, mesela düşmüş olabilir mi? çantanızdan hiç çıkardınız mı? başka birşey çıkarırken düşmüş olabilir mi vesaire.. siz "eşyam kayboldu" dediğinizde hep beraber aradınız mı (masa altı gibi) yoksa direk üzerlerine mi alındılar?
0
@mizore yok bulamadım. o gün aradık yeterince sevgilimle birlikte ama o an başkasına söylemedim kaybolduğunu. zaten çok kalabalıktı ortam. iki gün sonra olayı söyledim herkese.
aslında en çok üstünde durduğum ihtimal herhangi birinin almış olması ama bana söylememesi çünkü bunun o kadar önemli olduğunu düşünmemesi. tabiki düşmüş de olabilir, alakasız insanlardan biri de almış olabilir, çok bambaşka bişey olmuş olabilir. kimseyi görmeden suçlamam. o yüzden bizimkileri de suçlayıcı konuşmadım. böyle bir olay oldu haberiniz olsun, çantamdan bişi alınmış. ben de bundan rahatsız oldum dedim. dediğim gibi eşyanın maddi değeri arkadaş arasında lafı edilecek bişi olmadığı için aslına bakarsanız alanın canı sağolsun diyebileceğim bir şey, ama çantamdan alınmış olması biraz can sıkıcı.
örnek vereyim. mesela yurtta kalıyorsunuz anneniz zeytinyağlı dolma, kek falan gönderdi bi koli. oh mis. dolabınızda duruyor. daha siz bile yememişsiniz doğru düzgün. akşam bir bakıyorsunuz koli bomboş. yani tam olarak böyle bir durum oldu bende de. eğer o yiyecek kolisini odamın ortasında bıraksam gelen geçenin canı çekmiştir hüpletmişlerdir derim, gavat mısınız ya insan bana da bi iki tane bırakır diye söylenirim herkese, anneme de söylerim bir koli daha gönderiverir. ama dolaptan alınması düpedüz hırsızlık.
ama beni üzen, eşyamın çantamdan alınması değil, böyle bir şeyden duyduğum rahatsızlığı paylaştım diye arkadaşlarımın hepsinin birden onları suçladığımı düşünerek bu kadar üzerime gelmeleri oldu. neyse halledicez bi şekilde. ama hepsine çok kırıldım nasıl geçecek bilmiyorum.
son olarak cevaplar için herkese teşekkür ederim.
aslında en çok üstünde durduğum ihtimal herhangi birinin almış olması ama bana söylememesi çünkü bunun o kadar önemli olduğunu düşünmemesi. tabiki düşmüş de olabilir, alakasız insanlardan biri de almış olabilir, çok bambaşka bişey olmuş olabilir. kimseyi görmeden suçlamam. o yüzden bizimkileri de suçlayıcı konuşmadım. böyle bir olay oldu haberiniz olsun, çantamdan bişi alınmış. ben de bundan rahatsız oldum dedim. dediğim gibi eşyanın maddi değeri arkadaş arasında lafı edilecek bişi olmadığı için aslına bakarsanız alanın canı sağolsun diyebileceğim bir şey, ama çantamdan alınmış olması biraz can sıkıcı.
örnek vereyim. mesela yurtta kalıyorsunuz anneniz zeytinyağlı dolma, kek falan gönderdi bi koli. oh mis. dolabınızda duruyor. daha siz bile yememişsiniz doğru düzgün. akşam bir bakıyorsunuz koli bomboş. yani tam olarak böyle bir durum oldu bende de. eğer o yiyecek kolisini odamın ortasında bıraksam gelen geçenin canı çekmiştir hüpletmişlerdir derim, gavat mısınız ya insan bana da bi iki tane bırakır diye söylenirim herkese, anneme de söylerim bir koli daha gönderiverir. ama dolaptan alınması düpedüz hırsızlık.
ama beni üzen, eşyamın çantamdan alınması değil, böyle bir şeyden duyduğum rahatsızlığı paylaştım diye arkadaşlarımın hepsinin birden onları suçladığımı düşünerek bu kadar üzerime gelmeleri oldu. neyse halledicez bi şekilde. ama hepsine çok kırıldım nasıl geçecek bilmiyorum.
son olarak cevaplar için herkese teşekkür ederim.
0
ender89
Selamlar, Bir anket calismasi icin ufak bi sorum var. Istanbul'da semt farketmeksizin Türk mutfagi basligi altinda tadilabilecek neler var? Ornegin kokorec, cag kebabi, midye dolma, kelle paca vs vs. Atistirmalik, junk food, ana yemek farketmez. Yeter ki cesit olsun elimizde. En büyük kriter "sadece
Selamlar,
Bir anket calismasi icin ufak bi sorum var.
Istanbul'da semt farketmeksizin Türk mutfagi basligi altinda tadilabilecek neler var?
Ornegin kokorec, cag kebabi, midye dolma, kelle paca vs vs.
Atistirmalik, junk food, ana yemek farketmez. Yeter ki cesit olsun elimizde.
En büyük kriter "sadece Türkiye'de (alt parantez istanbul'da) tadabileceğimiz yiyecekler.
Teşekkürler.
Bir anket calismasi icin ufak bi sorum var.
Istanbul'da semt farketmeksizin Türk mutfagi basligi altinda tadilabilecek neler var?
Ornegin kokorec, cag kebabi, midye dolma, kelle paca vs vs.
Atistirmalik, junk food, ana yemek farketmez. Yeter ki cesit olsun elimizde.
En büyük kriter "sadece Türkiye'de (alt parantez istanbul'da) tadabileceğimiz yiyecekler.
Teşekkürler.
0
patso, lahmacun, pide, börek, simit, mısır, kestane, boza, balık ekmek, tavuk, pilav, ayran, muhallebi, köfte, kumpir, rakı - karnımı acıktırdın :)
0
Uste ek olarak:
Midye dolma, midye tava, tavuk-pilav, kahvaltici (arabalari oluyor), acma-catal, borek, cigkofte (yine arabada)
Midye dolma, midye tava, tavuk-pilav, kahvaltici (arabalari oluyor), acma-catal, borek, cigkofte (yine arabada)
0
rodion fox
Arkadaşlar taşınırken yanıma almayacağım kanepe, sehpa, yatak gibi iyi durumdaki eşyaları gelip evden alan ihtiyaç sahiplerine veren bir kurum kuruluş var mı bildiğiniz?belediyeler alıyor diyorlar ama bağcılar belediyesinden böyle bir bilgi alamadım.buraya satılık kısmına da bedavaya veriyorum istey
Arkadaşlar taşınırken yanıma almayacağım kanepe, sehpa, yatak gibi iyi durumdaki eşyaları gelip evden alan ihtiyaç sahiplerine veren bir kurum kuruluş var mı bildiğiniz?
belediyeler alıyor diyorlar ama bağcılar belediyesinden böyle bir bilgi alamadım.
buraya satılık kısmına da bedavaya veriyorum isteyene yazmıştım ama talip çıkmadı.
belediyeler alıyor diyorlar ama bağcılar belediyesinden böyle bir bilgi alamadım.
buraya satılık kısmına da bedavaya veriyorum isteyene yazmıştım ama talip çıkmadı.
0
hangi ildesiniz bilmiyorum ankara'da cankaya belediyesi kadin siginma evlerine veriyor ayrica multecilere yardimci olan bir cok kurulus var. bir de freecycle +1
0
Valla herkes zengin sanırım. Ben de facebook'daki paylaşım gruplarının birçoğuna ücretsiz verilik kıyafet ilanı açıyorum ama alan olmuyor. Kötü, eski vs değil, gayet güzel şeyler, bir yaşam tarzı olarak dolabımda küçülmeye gittiğim için veriyorum. Geçen birine bir paket gönderdim karşı ödemeli kargo ile, almamış, geri döndü bir de gitmeyen kargonun parasını ödedim:)
Her neyse içimi döktüm:D Konuya dönecek olursak, facebook'daki, atmaver, freecycle, buy it sell it swap it, gruplarını deneyebilirsin.
Her neyse içimi döktüm:D Konuya dönecek olursak, facebook'daki, atmaver, freecycle, buy it sell it swap it, gruplarını deneyebilirsin.
0
muhtarlık da bilir ihtiyaç sahiplerini. en kötü ihtimal bi yer bulamazsanız konteynır yanına koyun, ordan ihtiyacı olan biri alır.
0
Özellikle kadın sığınma evlerinde bu tarz ihtiyaçlar çok fazla oluyor. Hatta geçen gün burada da duyuru açılmıştı ama yanılmıyorsam İzmir'deydi. İstanbul için google'a yazıp bakarsanız telefon numaraları vs çıkar. Size yakın olanlardan birini seçip iletişim haline geçebilirsiniz.
0
ya böyle durumlarda en kötüsü şu oluyor. ben de aynı sebepten veriyordum eşyalarımı, sonunda alacak biri çıktı. geldi almaya, eşyalara baktı, abla yok bunları alamam baksana masanın üstü çizilmiş satmaz bu dedi. nereye satıyorsun ya dedim. abla benim dükkan var ikinci el eşya satıyorum oraya koyacaktım da boşuna yer tutar almiyim ben bunu dedi gitti.
mal
hala sinirliyim
sonunda bütün eşyaları 3-5 kuruş bişey isteyip parayla sattım sahibindende ve letgoda.
mal
hala sinirliyim
sonunda bütün eşyaları 3-5 kuruş bişey isteyip parayla sattım sahibindende ve letgoda.
0
minduser
Isı değiştiricisi tasarlamam gerekiyor. Profesyonel olarak bu işlerle ilgilenen var mı ? Teşekkür ederim.
Isı değiştiricisi tasarlamam gerekiyor. Profesyonel olarak bu işlerle ilgilenen var mı ? Teşekkür ederim.
0
dahili meddah
yaklaşık 2 senedir olabildiğince az tüketim yapıyorum. bunu minimalizm adına yapmıyordum ama minimalist yaşam hakkında bir şeyler okudukça daha sistemli ve bilinçli yapmayı planlıyorum. sormak istediğim şu, minimalistler için bir alışveriş rehberi var mıdır? kastım gerçekten ihtiyaç olan ürünlerde p
yaklaşık 2 senedir olabildiğince az tüketim yapıyorum. bunu minimalizm adına yapmıyordum ama minimalist yaşam hakkında bir şeyler okudukça daha sistemli ve bilinçli yapmayı planlıyorum.
sormak istediğim şu, minimalistler için bir alışveriş rehberi var mıdır? kastım gerçekten ihtiyaç olan ürünlerde pahalı bile olsa alacağım ve oldukça uzun süre idare edebilecek ürünleri bulabileceğim bir rehber? ya da sizin önerileriniz var mıdır? her türden ürün olabilir bunlar, ihtiyacıma göre alırım.
sormak istediğim şu, minimalistler için bir alışveriş rehberi var mıdır? kastım gerçekten ihtiyaç olan ürünlerde pahalı bile olsa alacağım ve oldukça uzun süre idare edebilecek ürünleri bulabileceğim bir rehber? ya da sizin önerileriniz var mıdır? her türden ürün olabilir bunlar, ihtiyacıma göre alırım.
0
bilmiyorum sorunuza cevap olur mu ama mesele neleri satın almaktan öte neleri satın almayacağınız.
bildim bileli öyle yaşayan biri olarak şöyle yapıyorum;
bir montum, bir ayakkabım, bir botum, iki kotum, iki pantolonum, iki kazağım var toplamda mesela. tüm eşyalarım orta boy bir valize sığıyor.
son üç telefonum hep birilerinin eski telefonu, asla bozulmadıkça değiştirmem.
iş gördüğü sürece ne kadar eskise de hiçbir eşyamı atmam.
evimde çalışma masası, sehpa, koltuk, kitaplık ve yatak dışında hiçbir şey yok.
çok beğendiğim bir şey olursa önce kendime "ihtiyacım var mı?" diye sorarım, cevap net şekilde evet değilse asla almam.
cevap evetse şunu sorarım; "ben aldığım bu eşyayı yarın düşürsem, kırsam, bozsam haftaya gidip yenisini alabilir miyim?" eğer alamayacaksam o eşya benim için pahalıdır.
bildim bileli öyle yaşayan biri olarak şöyle yapıyorum;
bir montum, bir ayakkabım, bir botum, iki kotum, iki pantolonum, iki kazağım var toplamda mesela. tüm eşyalarım orta boy bir valize sığıyor.
son üç telefonum hep birilerinin eski telefonu, asla bozulmadıkça değiştirmem.
iş gördüğü sürece ne kadar eskise de hiçbir eşyamı atmam.
evimde çalışma masası, sehpa, koltuk, kitaplık ve yatak dışında hiçbir şey yok.
çok beğendiğim bir şey olursa önce kendime "ihtiyacım var mı?" diye sorarım, cevap net şekilde evet değilse asla almam.
cevap evetse şunu sorarım; "ben aldığım bu eşyayı yarın düşürsem, kırsam, bozsam haftaya gidip yenisini alabilir miyim?" eğer alamayacaksam o eşya benim için pahalıdır.
0
böyle bir site var. istediğin ama pahalı olduğu için almadığın şeyleri kiralayabiliyorsun. www.bumerangla.com
daha yeni sayılır o yüzden çok fazla ürün yok ama ben denedim, sorunsuz çalışıyor.
tam bundan bahsetmedin sanırım ama ben de minimum gereksiz alışveriş ve harcama yapmaya çalıştığım için çok hoşuma gitti site. paylaşmak istedim.
daha yeni sayılır o yüzden çok fazla ürün yok ama ben denedim, sorunsuz çalışıyor.
tam bundan bahsetmedin sanırım ama ben de minimum gereksiz alışveriş ve harcama yapmaya çalıştığım için çok hoşuma gitti site. paylaşmak istedim.
0
istanbul kanatlarimin altinda
merhaba. bizim 2 adet kedi var, bunlar kışın da istedikleri zaman balkonda takılabilsinler diye kedi kapısı aldım. kapıyı takmak için camı kestirmem gerekiyor. kombili evlerde bir cama menfez(havalandırma) deliği açılır ya, aynı onun gibi bişey yaptırıcam yani. cam da bildiğimiz çift camlı pimapen.k
merhaba.
bizim 2 adet kedi var, bunlar kışın da istedikleri zaman balkonda takılabilsinler diye kedi kapısı aldım.
kapıyı takmak için camı kestirmem gerekiyor. kombili evlerde bir cama menfez(havalandırma) deliği açılır ya, aynı onun gibi bişey yaptırıcam yani. cam da bildiğimiz çift camlı pimapen.
konuyla ilgili 2 ayrı pimapenciyi aradım, camı istediğim ölçülerde keser misiniz diye sordum. "camcılar yapar o işi" dediler. pimapenciler camcı da olmuyor mu anlamadım hiç.
soru: kadıköy'de tercihen moda civarlarında bu işi yapacak camcı var mıdır? ya da tam olarak ne işle meşgul olan birine danışayım bunun için?
bizim 2 adet kedi var, bunlar kışın da istedikleri zaman balkonda takılabilsinler diye kedi kapısı aldım.
kapıyı takmak için camı kestirmem gerekiyor. kombili evlerde bir cama menfez(havalandırma) deliği açılır ya, aynı onun gibi bişey yaptırıcam yani. cam da bildiğimiz çift camlı pimapen.
konuyla ilgili 2 ayrı pimapenciyi aradım, camı istediğim ölçülerde keser misiniz diye sordum. "camcılar yapar o işi" dediler. pimapenciler camcı da olmuyor mu anlamadım hiç.
soru: kadıköy'de tercihen moda civarlarında bu işi yapacak camcı var mıdır? ya da tam olarak ne işle meşgul olan birine danışayım bunun için?
0
bence o camı komple çıkarıp muhafaza edin çıkardığınız camın yerine pleksiglas kestirip onu takın. daha sonra eski haline getirmek daha kolay olur. çok pahalı bişey değil pileksiglas malzeme.
soruna cevap olarak mahalle aralarında bulunan camcılar keser o camı. arayıp bulmak lazım.
soruna cevap olarak mahalle aralarında bulunan camcılar keser o camı. arayıp bulmak lazım.
0
cam balkon yapanlar dediğin işi yapar.
pimapencilerin bazıları yapmayabilir, onların işi plastik çerçeveyi yapmak.
pimapencilerin bazıları yapmayabilir, onların işi plastik çerçeveyi yapmak.
0
çift camı ( temperli ) camcı da kesemez. kesmeye kalkarsa patlar. o camı alacak fabrikaya gönderecekler orada kesilecek. maliyetli bir iş olur sizin için. kapı camı 2 parça mı ? boydsn boya tek parça mı
0
@oscar kapı camı tek parça.
ya ben camı alıp atölyelerine oraya götürüp kesebilirler diye düşünmüştüm, en fazla 1-2 saatlik bir iş olacağını sanıyordum. kedilerle ilgili forumlarda öyle yapıldığını yazmışlar çünkü.
yukarıda da dediğim gibi camlara menfez açıyorlar, üstelik sonradan da yapılabiliyor bu işlem. onu yapıyorlarsa bunu da yaparlar aynı şey??
@hayır bu köyden olsam nolacak pleksiglas iyi fikirmiş ama bana olmaz malesef. odamın balkon kapısındaki camı kestireceğim, karda kışta donarım.
ya ben camı alıp atölyelerine oraya götürüp kesebilirler diye düşünmüştüm, en fazla 1-2 saatlik bir iş olacağını sanıyordum. kedilerle ilgili forumlarda öyle yapıldığını yazmışlar çünkü.
yukarıda da dediğim gibi camlara menfez açıyorlar, üstelik sonradan da yapılabiliyor bu işlem. onu yapıyorlarsa bunu da yaparlar aynı şey??
@hayır bu köyden olsam nolacak pleksiglas iyi fikirmiş ama bana olmaz malesef. odamın balkon kapısındaki camı kestireceğim, karda kışta donarım.
0
sadece balkonda takılabilecek, dışarı çıkamayacaklarsa bence değmez.
hem düşerler müşler.
camdan seyretsinler dışarıyı :)
hem düşerler müşler.
camdan seyretsinler dışarıyı :)
0
ben de menfez açtırmıştım ama temperli cam olduğundan camcılar kesemedi. belki temperli değildir sizin. kilit nokts temper olayı. camın kenarınds yazar zaten temperli ise
0
@oscar amaaan kesin temperlidir şimdi benim şansıma. akşam gidince bakayım madem. çok teşekkür ederim. peki siz temperli camınıza nerede menfez açtırdınız?
@supermatik kedilerin kumu balkonda duruyor ve evin içinde kumu koymak için malesef hiç yerimiz yok. hiç mi yok dediğinizi duyar gibiyim, evet hiç yok :) bütün yaz, açıktı balkon kapısı, düşmediler. umarım gene düşmezler diyelim :) zaten baya alçaktayız ve balkon bahçeye bakıyor, düşseler de hayati problem olmayacaktır.
@supermatik kedilerin kumu balkonda duruyor ve evin içinde kumu koymak için malesef hiç yerimiz yok. hiç mi yok dediğinizi duyar gibiyim, evet hiç yok :) bütün yaz, açıktı balkon kapısı, düşmediler. umarım gene düşmezler diyelim :) zaten baya alçaktayız ve balkon bahçeye bakıyor, düşseler de hayati problem olmayacaktır.
0
merhaba.
başka okuyanlar olursa diye genel bilgi vermek istedim.
kapıyı taktırdım. bahariyedeki kilisenin karşısında bir camcı buldum. eve gelip elmas bir keskiyle kedi kapısı kapı kadar bir dikdörtgeni çizdi camın üzerine, sonra bu dikdörtgenin içini camı kırarak boşalttı. camın bir köşesi çatladı camı kırarken, ama camcı bunun hiç sorun olmayacağını söyledi. yani çatlak daha fazla ilerlemezmiş ve içeri de soğuk girmezmiş. eğer aksi olursa gel beni bul hallederiz dedi baya güvendim.
kedi kapısını takarken de çevresine siyah bir macun çekti. bu da izolasyon sağlansın ve rüzgar hiç girmesin diyeymiş.
gerçekten de çatlak hiç bir sorun oluşturmadı şimdiye kadar.
sonuç olarak camımın bir köşesini çatlatsa da kedi kapımızdan çok memnunum :) iki kedim de hemen alıştılar. içeriye de kesinlikle soğuk girmiyor. kedi kapısında mıknatıs var, bu çok önemli bir özellik sanırım çünkü kapının özellikle ittirilmediği sürece sıkıca kapalı durmasını sağlıyor. böylece en ufak rüzgarda açılıp durmuyor.
başka okuyanlar olursa diye genel bilgi vermek istedim.
kapıyı taktırdım. bahariyedeki kilisenin karşısında bir camcı buldum. eve gelip elmas bir keskiyle kedi kapısı kapı kadar bir dikdörtgeni çizdi camın üzerine, sonra bu dikdörtgenin içini camı kırarak boşalttı. camın bir köşesi çatladı camı kırarken, ama camcı bunun hiç sorun olmayacağını söyledi. yani çatlak daha fazla ilerlemezmiş ve içeri de soğuk girmezmiş. eğer aksi olursa gel beni bul hallederiz dedi baya güvendim.
kedi kapısını takarken de çevresine siyah bir macun çekti. bu da izolasyon sağlansın ve rüzgar hiç girmesin diyeymiş.
gerçekten de çatlak hiç bir sorun oluşturmadı şimdiye kadar.
sonuç olarak camımın bir köşesini çatlatsa da kedi kapımızdan çok memnunum :) iki kedim de hemen alıştılar. içeriye de kesinlikle soğuk girmiyor. kedi kapısında mıknatıs var, bu çok önemli bir özellik sanırım çünkü kapının özellikle ittirilmediği sürece sıkıca kapalı durmasını sağlıyor. böylece en ufak rüzgarda açılıp durmuyor.
0
sckxyss
Aslinda iki sorum var. 1- gotumuz donar mi? Yazlik cadirimiz var. Kat kat giyinip yorgan battaniye falan sarilip kurtarabilir miyiz gece 0 derece civari bir sicaklikta? 2- nereye gidelim? Istanbula 4-5 saat uzaklikta nereler vardir? Amac dogayla ic ice olmak.Kis kamp tecrubesi olmayan 4 kisi olarak
Aslinda iki sorum var.
1- gotumuz donar mi?
Yazlik cadirimiz var. Kat kat giyinip yorgan battaniye falan sarilip kurtarabilir miyiz gece 0 derece civari bir sicaklikta?
2- nereye gidelim?
Istanbula 4-5 saat uzaklikta nereler vardir? Amac dogayla ic ice olmak.
Kis kamp tecrubesi olmayan 4 kisi olarak vaz mi gecsek bu sevdadan?
Tesekurler.
1- gotumuz donar mi?
Yazlik cadirimiz var. Kat kat giyinip yorgan battaniye falan sarilip kurtarabilir miyiz gece 0 derece civari bir sicaklikta?
2- nereye gidelim?
Istanbula 4-5 saat uzaklikta nereler vardir? Amac dogayla ic ice olmak.
Kis kamp tecrubesi olmayan 4 kisi olarak vaz mi gecsek bu sevdadan?
Tesekurler.
0
merhaba
1. yazlık çadırdan kastınız ne bilmiyorum, şu 50 - 60 liralık tek katlı çadırlardansa ve su da geçiriyorsa eğer donulabilir. özellikle su geçiriyorsa bence gitmeyin çünkü yağmurlu olacak büyük ihtimalle. su geçirmiyor ama gene de dandik bir çadırsa, iyi bir uyku tulumunuz da varsa kurtarırsınız. yoksa da birkaç battaniye serin altınıza. tabiki mutlaka en altta matınız olsun.
2. şile'de sahilkamp diye bir yer var, hem çok yakın hem deniz orman temiz hava iç içe. gene de daha doğanın içinde olsun in cin istiyorsanız anahtar kelimeleriniz sülüklügöl, maşukiye, ballıkayalar.
1. yazlık çadırdan kastınız ne bilmiyorum, şu 50 - 60 liralık tek katlı çadırlardansa ve su da geçiriyorsa eğer donulabilir. özellikle su geçiriyorsa bence gitmeyin çünkü yağmurlu olacak büyük ihtimalle. su geçirmiyor ama gene de dandik bir çadırsa, iyi bir uyku tulumunuz da varsa kurtarırsınız. yoksa da birkaç battaniye serin altınıza. tabiki mutlaka en altta matınız olsun.
2. şile'de sahilkamp diye bir yer var, hem çok yakın hem deniz orman temiz hava iç içe. gene de daha doğanın içinde olsun in cin istiyorsanız anahtar kelimeleriniz sülüklügöl, maşukiye, ballıkayalar.
0
* "in cin top oynasın" demek istedim. telefondan da düzeltemiyorum. sonra ne diyor bu manyak demeyin :)
0
yedigollere gitmeyin, baharda bile soguk oluyor bu mevsimde dusunemiyorum, daglarin arasinda kaldigi icin gunes gormuyor falan.
bence baya usuyeceksiniz, altinizdaki izolasyonu saglam yapin. ustunuze de allah ne verdiyse gomun. ciddi soguk oluyor aksamlari ve hareket etmediginiz icin usuyorsunuz.
ruzgarin esmedigi kuytu bir kose bulmaya calisin yoksa direk iceride de esiyor :)
kafaniza birer bere almayi unutmayin. kalin corapta sart tabi.
yatmadan once biraz isinma hareketleri yapin mutlaka.
usurseniz arabaya gecersiniz klimayi acarsiniz en kotu. bol sans.
bence baya usuyeceksiniz, altinizdaki izolasyonu saglam yapin. ustunuze de allah ne verdiyse gomun. ciddi soguk oluyor aksamlari ve hareket etmediginiz icin usuyorsunuz.
ruzgarin esmedigi kuytu bir kose bulmaya calisin yoksa direk iceride de esiyor :)
kafaniza birer bere almayi unutmayin. kalin corapta sart tabi.
yatmadan once biraz isinma hareketleri yapin mutlaka.
usurseniz arabaya gecersiniz klimayi acarsiniz en kotu. bol sans.
0
bir yerden baslamak lazim. soguktan olmezsiniz. sadece cok usumekten keyif alamayabilirsiniz ve gece uyuyamayabilirsiniz.
suluklugol ve yedigoller gibi yerlere gitmeyin ilk sefer icin. iyi malzeme ile bile soguk oralar. deniz seviyesinden cok yukselmeyin.
aklima ilk kelen kiyikoy-kostro-igneada. saroz tarafina inerseniz orda orman kamplari var. gokcetepe vs. sakarya duzce tarafi soguk olur.
4 kisi bir cadirda kalacaksa isinir ortam zaten. mumkunse zemine sisme mat serin. (pilates mati degil, sisme mat olacak. icerideki hava sirtinizin yerle temasini kesecek.) uyku tulumuna iclikle girin. kat kat giyinirseniz daha cok usursunuz. ayak onemli. kalin yun corap olsun ayaginizda. uyku tulumu yoksa bol bol battaniye is gorur gene. yatmadan once pet siselerin icine sicak su koyup yatarken karniniza ayaginiza fln koyun. cadirin icinde sakin ates-koz-ocak vs. olmasin. (isinicaz darken yakarsiniz cadiri)
yagmur yagma olasiligi bile varsa iptal edin kampi. yazlik cadirla olmaz. esyalar islanirsa kabus olur. bol bol yedek giysiniz olsun.
ates yakamazsaniz gene keyifsiz olur. agaclar islakken de tutusturmak zor. mumkunse biraz kuru odun atin bagaja. biraz tutusturucu jel vs.
ve ic isitan icecekler olsun. rom belki.
suluklugol ve yedigoller gibi yerlere gitmeyin ilk sefer icin. iyi malzeme ile bile soguk oralar. deniz seviyesinden cok yukselmeyin.
aklima ilk kelen kiyikoy-kostro-igneada. saroz tarafina inerseniz orda orman kamplari var. gokcetepe vs. sakarya duzce tarafi soguk olur.
4 kisi bir cadirda kalacaksa isinir ortam zaten. mumkunse zemine sisme mat serin. (pilates mati degil, sisme mat olacak. icerideki hava sirtinizin yerle temasini kesecek.) uyku tulumuna iclikle girin. kat kat giyinirseniz daha cok usursunuz. ayak onemli. kalin yun corap olsun ayaginizda. uyku tulumu yoksa bol bol battaniye is gorur gene. yatmadan once pet siselerin icine sicak su koyup yatarken karniniza ayaginiza fln koyun. cadirin icinde sakin ates-koz-ocak vs. olmasin. (isinicaz darken yakarsiniz cadiri)
yagmur yagma olasiligi bile varsa iptal edin kampi. yazlik cadirla olmaz. esyalar islanirsa kabus olur. bol bol yedek giysiniz olsun.
ates yakamazsaniz gene keyifsiz olur. agaclar islakken de tutusturmak zor. mumkunse biraz kuru odun atin bagaja. biraz tutusturucu jel vs.
ve ic isitan icecekler olsun. rom belki.
0
robin crusoe
bizim apartmana sızan bir kedi, dün gece 9 numaranın kapısının önündeki paspasa doğurmuş. şimdi ben gece görebildiğim komşulara kediye ve yavrulara asla dokunmamaları konusunda tatlı sert bir uyarı yaptım ama benim sertliğim de anca bugün idare eder. yarın oradan almak gerekecek hayvanları. biraz ay
bizim apartmana sızan bir kedi, dün gece 9 numaranın kapısının önündeki paspasa doğurmuş. şimdi ben gece görebildiğim komşulara kediye ve yavrulara asla dokunmamaları konusunda tatlı sert bir uyarı yaptım ama benim sertliğim de anca bugün idare eder. yarın oradan almak gerekecek hayvanları. biraz ayaklanana kadar ben eve alayım diyorum (bir üst kat) ama şimdi anneyi yerinden kaldırmak 1 günlük yavrulara dokunmak ne kadar doğru, anne ne kadar müsade eder buna, hepsi soru işareti. napıyım siz söyleyin.
0
Bi kutu hazırla, içine eski battaniye polar vs bişey koymuş ol. Köşesine pet şişe içinde sıcak su koy, şişeyi çorap veya havlu gibi bişeyle sararak ama. Anne kediye göster. O ısıyı algılar, korunaklı olması da hoşuna gider. Muhtemelen kendi koyar yavrularını oraya. Birazcık da mama alıp verirsen, yeni doğum yapmış kediler için mamalar var. Çok mutlu olur...
0
anne kediler doğurdukları yerden çok memnun değilse yavruları taşıyabiliyor. siz evde bir yer ayarlayıp mamayla anneye gösterseniz, orayı benimserse yavruları da getirir. apartmanda doğurduğuna göre insanlardan kaçmıyor. kediye ayarladığınız yer evin hemen girişinde olursa daha kolay olur işiniz. yastıklı minderli rahat bir köşe, mama ve su kabı koyarsanız gelme ihtimali yüksek. özellikle yaş mamanın kokusu daha baskın oluyor.
0
bizim balkon kapısının önüne doğurmuştu, ben bulduğumda anne de yoktu el mahkum kedileri bir bez gibi bir şeyle tutup kutuya almıştım, bir süre sonra anne gelmiş kapıya, baktım yavruları arıyor onu da içeri aldım, direkt yavruların üzerine yattı zaten. aslında en güzel bir koli ayarlayın, içine de biraz emziren anne için mama koyun, sonra tutabilirseniz anneyi kutunun içine alın, o mamaya da kendi gelebilir. o arada yavruları elinize sürmeden yanına koyun farketmeyecektir, sonra da hemen kutuyla eve alın.
evde ben 2 ay besledim. bir büyük bavulum vardı, içine havlular ve sıcak su torbası koydum, tüm kediler içinde zaten anne iki gün filan aralıksız uyudu çok yorgun oluyorlar, maması suyu yanındaydı arada kalkıp yemek yiyordu, yavrular da birkaç hafta ayaklanmaz zaten emip duracaklar. siz kutuyu mamayı ayarlayın hepsini eve alın en iyisi. arada anne bir iki yavruyu götürmeye kalktı ama geri döndürdük bavuluna.. bir de bavulu evin sakin köşesine koyun korkmasın kaçmaya kalkmasın güvende hissetmesi, sizi çok görmemesi daha iyi.
evde ben 2 ay besledim. bir büyük bavulum vardı, içine havlular ve sıcak su torbası koydum, tüm kediler içinde zaten anne iki gün filan aralıksız uyudu çok yorgun oluyorlar, maması suyu yanındaydı arada kalkıp yemek yiyordu, yavrular da birkaç hafta ayaklanmaz zaten emip duracaklar. siz kutuyu mamayı ayarlayın hepsini eve alın en iyisi. arada anne bir iki yavruyu götürmeye kalktı ama geri döndürdük bavuluna.. bir de bavulu evin sakin köşesine koyun korkmasın kaçmaya kalkmasın güvende hissetmesi, sizi çok görmemesi daha iyi.
0
ortam ne kadar sıcak olursa o kadar iyi. nereye koyarsanız koyun sıcak su torbasını eksik etmeyin. yavrular çok üşüyor.
kedim doğurduktan sonra en zayıf olan yavrusunu emzirmeyi reddetti. veteriner ne dediyse, aklımıza ne geldiyse yaptık ama ne yaptıysak olmadı. iki hafta sonra öldü yavru. diğerlerini yaşatabilmek için yapıyorlarmış bazen. bu durumda yapacak bir şey olmuyor. allah korusun böyle bir durum olursa ben nerede yanlış yaptım demeyin, üzülmeyin.
süt içmeyen yavru kediler için tarif: yarım çay bardağı sıcak keçi sütü, yarım çay bardağı sıcak su, yarım çay kaşığı tereyağ, yarım kesme şeker karışıtırıp damlalıkla verebilirsiniz.
kedim doğurduktan sonra en zayıf olan yavrusunu emzirmeyi reddetti. veteriner ne dediyse, aklımıza ne geldiyse yaptık ama ne yaptıysak olmadı. iki hafta sonra öldü yavru. diğerlerini yaşatabilmek için yapıyorlarmış bazen. bu durumda yapacak bir şey olmuyor. allah korusun böyle bir durum olursa ben nerede yanlış yaptım demeyin, üzülmeyin.
süt içmeyen yavru kediler için tarif: yarım çay bardağı sıcak keçi sütü, yarım çay bardağı sıcak su, yarım çay kaşığı tereyağ, yarım kesme şeker karışıtırıp damlalıkla verebilirsiniz.
0
eskidenküçüktüm
şu sıralar popüler kimler var arkadaşlar takip etmem lazım kız arkadaşım elektronik müzik dinlediğini söyledi ona çaktırmadım ama hiçbir fikrim yok ben poptan türküden başka müzik kültürü olmayan bir insanım.şu kardeşinize yardımlarınızı bekliyore
şu sıralar popüler kimler var arkadaşlar takip etmem lazım kız arkadaşım elektronik müzik dinlediğini söyledi ona çaktırmadım ama hiçbir fikrim yok ben poptan türküden başka müzik kültürü olmayan bir insanım.
şu kardeşinize yardımlarınızı bekliyore
şu kardeşinize yardımlarınızı bekliyore
0
yeni başlayacaksan ilk olarak solomun'un dj setlerini dinleyebilirsin. ya da onlar çok uzun gelirse foals-late night remix'i çok çok iyidir mesela.
massive attack-voodoo in my blood biraz rahatsız eder ama iyi şarkı, iyi klip. gene massive attack-live with me.
david august
kollektiv turmstrasse-özellikle tristesse şu aralar baya sardım
adriatique
hvob
pan pot
trentemoller
bunların youtubedaki ilk çıkan şarkılarından başlayalirsin.
massive attack-voodoo in my blood biraz rahatsız eder ama iyi şarkı, iyi klip. gene massive attack-live with me.
david august
kollektiv turmstrasse-özellikle tristesse şu aralar baya sardım
adriatique
hvob
pan pot
trentemoller
bunların youtubedaki ilk çıkan şarkılarından başlayalirsin.
0
aklıma ilk gelenler aşşağıda bunları dinleyen bir kız ile türkü dinleyen birinin ilişkisinin ömrü nekadar olur meraklardayım ara ara bilgilendir.aşşağıdaki gruplara da çalış biraz..
depeche mode
prodigy
duft punk
outkast
moby
the chemical brothers
the gorillaz
fatboy slim
modjo
swedish house mafia
depeche mode
prodigy
duft punk
outkast
moby
the chemical brothers
the gorillaz
fatboy slim
modjo
swedish house mafia
0
hayatında dinlemediğin müziği bir anda nasıl öğrenecek, hazmedeceksin? konuşunca ortaya çıkmayacak mı? iki grup takip etmeyle olsaydı bu işler.. kaldı ki bu utanılacak bir şey değil, kasma açık açık söyle işte ben hiç dinlemedim, sen bana tavsiye etsene de hatta. hem muhabbet olur.
ayrıca boards of canada da elektronik, david guetta da elektronik. bin tane alt türü, ıvır zıvırı var. kız minimal techno dinliyorsa ve sen tutup da armin van buuren takip edersen kız senden tiksinir.
ayrıca boards of canada da elektronik, david guetta da elektronik. bin tane alt türü, ıvır zıvırı var. kız minimal techno dinliyorsa ve sen tutup da armin van buuren takip edersen kız senden tiksinir.
0
oliviedo
MerhabaMitte'de mi kalsam Kreuzberg'de mi çok kararsız kaldığım şehir. Ne önerirsiniz?Teşekkürler
Merhaba
Mitte'de mi kalsam Kreuzberg'de mi çok kararsız kaldığım şehir. Ne önerirsiniz?
Teşekkürler
Mitte'de mi kalsam Kreuzberg'de mi çok kararsız kaldığım şehir. Ne önerirsiniz?
Teşekkürler
0
çevrenizde ne aradığınıza göre değişir.
kreuzberg daha fazla türklerin olduğu bir semt. ama aynı zamanda çok da merkezidir. daha iyi anlarsınız berlin dokusunu.
mitte de çok merkezdir ama çok da turistiktir. her yere burdan daha çabuk gidersiniz çünkü alexanderplatz her ulaşım yolunun kesişme noktasıdır.
kreuzberg daha fazla türklerin olduğu bir semt. ama aynı zamanda çok da merkezidir. daha iyi anlarsınız berlin dokusunu.
mitte de çok merkezdir ama çok da turistiktir. her yere burdan daha çabuk gidersiniz çünkü alexanderplatz her ulaşım yolunun kesişme noktasıdır.
0
ne aradığınıza bağlı +1
berlin gördüğüm en underground şehir. ingilizce kelimeyi bağışlayın özenti gibi oldu ama berlin'i en iyi tanımlayan kelime bu. gecesi ayrı gündüzü ayrı bir alternatif kültür barındırıyor. eğer berlin'in bu yapısını ve insanlarını tanımak isterseniz kreuzberg elbette. hatta oberbaumbrücke köprüsünün oralar.
diğer yandan şehrin tarihi, müzeleri, tv kulesi gibi turistik yapısını tanımak istiyorsanız ve "kaldığım yer nezih, ferah, modern bir yer olmalı" diyorsanız mitte.
berlin gördüğüm en underground şehir. ingilizce kelimeyi bağışlayın özenti gibi oldu ama berlin'i en iyi tanımlayan kelime bu. gecesi ayrı gündüzü ayrı bir alternatif kültür barındırıyor. eğer berlin'in bu yapısını ve insanlarını tanımak isterseniz kreuzberg elbette. hatta oberbaumbrücke köprüsünün oralar.
diğer yandan şehrin tarihi, müzeleri, tv kulesi gibi turistik yapısını tanımak istiyorsanız ve "kaldığım yer nezih, ferah, modern bir yer olmalı" diyorsanız mitte.
0
biz mitte'de kaldık. kreuzberg resmen little istanbul. yalnız cafeleri, küçük atölyeleri falan daha güzeldi. mitte baya alman. hediyelik eşya bulamadık mesela mitte'de. her şey çok jenerikti
0
sırf sana cevap yazmak için 10 dk durup düşündüm :) hatırladığım kadarıyla söyleyim;
biz mitte de kaldık arkadaşlarla. berlinde görülmesi gereken yerlere daha kolay geçilebilir ordan. yürüyerekte yakın. almanların daha fazla olduğu bir bölge, eli yüzü düzgün mekanlar ve güzel sokak performansları vardı. ama yemeğimizi kreuzberg de yedik mesela. türk fazla. fakat caddelerde yürürken mitte nin verdiği hazzı vermiyor bence. yine gitsem yine mitte de kalırdım.
biz mitte de kaldık arkadaşlarla. berlinde görülmesi gereken yerlere daha kolay geçilebilir ordan. yürüyerekte yakın. almanların daha fazla olduğu bir bölge, eli yüzü düzgün mekanlar ve güzel sokak performansları vardı. ama yemeğimizi kreuzberg de yedik mesela. türk fazla. fakat caddelerde yürürken mitte nin verdiği hazzı vermiyor bence. yine gitsem yine mitte de kalırdım.
0
pikap
yeğenim 2 yaşına girecek. e haliyle ben de bi şeyler almak istiyorum. cinsiyet erkek. biraz yaramaz. oyuncak kullanmıyor. yani tencere tava televizyon gibi gerçek ev aletlerini tercih eder genelde kendisi:d o yüzden oyuncakla bi iki kere ilgilenip (belki o kadar bile değil) kenara atacağı için oyunc
yeğenim 2 yaşına girecek. e haliyle ben de bi şeyler almak istiyorum. cinsiyet erkek. biraz yaramaz. oyuncak kullanmıyor. yani tencere tava televizyon gibi gerçek ev aletlerini tercih eder genelde kendisi:d o yüzden oyuncakla bi iki kere ilgilenip (belki o kadar bile değil) kenara atacağı için oyuncaktan emin değilim.
şöyle bir şey gördüm, böyle eğitici şeyler hoşuma gidiyor ama bilemedim.
(www.hepsiburada.com )
kıyafet türü bi takım alırım zaten ama ekstra bi şey de alayım diyorum. önerilerinize açığım.
şöyle bir şey gördüm, böyle eğitici şeyler hoşuma gidiyor ama bilemedim.
(www.hepsiburada.com )
kıyafet türü bi takım alırım zaten ama ekstra bi şey de alayım diyorum. önerilerinize açığım.
0
o yaştaki çocuk hediyeden zerre anlayamayacaktır, hele de bahsettiğin gibi bir çocuksa. ona hediye alacaksan annesi babasına dolaylı olarak almış olacaksın yani, bunu bilesin.
bence en ideali orijinal bir kıyafet olabilir. şapka mesela, çünkü diğer her türlü giysiyi yarım seneye giyemez hale geliyorlar hızla büyümekten.
bence en ideali orijinal bir kıyafet olabilir. şapka mesela, çünkü diğer her türlü giysiyi yarım seneye giyemez hale geliyorlar hızla büyümekten.
0
ışıklı spor ayakkabısı.!!
küçükken en istediğim şeydi şahsen ama 2yaş için var mıdır bilmem.
bi de altında paten olanları çıktı şimdi ama onlar daha büyükler içindir muhtemelen.
küçükken en istediğim şeydi şahsen ama 2yaş için var mıdır bilmem.
bi de altında paten olanları çıktı şimdi ama onlar daha büyükler içindir muhtemelen.
0
Işıkli spor ayakkabasi gormüştüm bi kere ayağinda.biri almiş. Şaşirmiştim hatta.
Lego da olabilir evet.
Şapka kullanmayi sevmiyor.
Hediyeden anlamaz mi anlar mi emin degilim. Bi kere annem harçlik vermişti. Annesine verecekti de oylesine bi bebişe verdi. Ben dedim aman yirtmasin. Halbuki birak yirtmayi sevinçten çildirdi çocuk. Nispet yapar gibi herkese tek tek gösterdi.d
Lego da olabilir evet.
Şapka kullanmayi sevmiyor.
Hediyeden anlamaz mi anlar mi emin degilim. Bi kere annem harçlik vermişti. Annesine verecekti de oylesine bi bebişe verdi. Ben dedim aman yirtmasin. Halbuki birak yirtmayi sevinçten çildirdi çocuk. Nispet yapar gibi herkese tek tek gösterdi.d
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
On bilgi:Parmagim atelde. El sis oynamiyor. Annem hem bana hem 6.5 aylik ogluma bakiyor. (kendisi de yurume sikintisi cekiyor) yani benim ayaklar annemin ellerle birlesince ancak 1 kisi oluyoruz. Esim gececi bu hafta. Adamcagiz gunduz uyumak disinda ev alisverisi, bebekle ilgilenme vs. herseyi yapiy
On bilgi:
Parmagim atelde. El sis oynamiyor. Annem hem bana hem 6.5 aylik ogluma bakiyor. (kendisi de yurume sikintisi cekiyor) yani benim ayaklar annemin ellerle birlesince ancak 1 kisi oluyoruz. Esim gececi bu hafta. Adamcagiz gunduz uyumak disinda ev alisverisi, bebekle ilgilenme vs. herseyi yapiyor. Haliyle cok yorgun kiyamiyorum.
Olay:
Babam bugun gelmek istedi. Esimde ayip olmasin diye ben alayim seni baba muhabbeti yapti. Annem de bi guzel destek oldu. Babam gelirken 2 vesait kullanacak eee alsin kizim ne olacak falan dedi. Neyse yine tamam dedik. Kiz kardesim var essek kadar (26) o aradi abla eee ben gelicektim ( benim isim icin hastanede bu arada) madem x abi geliyor beni de alsin diye. Bende madem sen eve yakinsin babamla sen gel x dinlensin dedim. Annem bozuldu, kardesim bozuldu babam gelirim kizim ne olacak dedi sallamadi bile.
Kadinlar mi degisik anlamadim ki. Annem adam sana geliyor o kadar alisveris yapmis, tasimasi falan niye yorulsun araba varken diyor. Eee x de uyumadi bak 7 de gidecek diyorum bi kerelik bisey muhabbeti yapiyor. Hatta surat asiyor. Kendileri gelsin diyorum duymamazliktan geliyor. Babam tek olsa yine tamam da kardesim bayagi ayagina araba bekliyor. Uyuz oldum
Sonuc:
Esim uykusuz, yorgun haliyle babamla kardesimi almaya gitti. Sinir oldum ya. ( babamla yarin gorusecektik bu arada annemi eve birakirken).
Okuz olan ben miyim?
Hata kimde?
Parmagim atelde. El sis oynamiyor. Annem hem bana hem 6.5 aylik ogluma bakiyor. (kendisi de yurume sikintisi cekiyor) yani benim ayaklar annemin ellerle birlesince ancak 1 kisi oluyoruz. Esim gececi bu hafta. Adamcagiz gunduz uyumak disinda ev alisverisi, bebekle ilgilenme vs. herseyi yapiyor. Haliyle cok yorgun kiyamiyorum.
Olay:
Babam bugun gelmek istedi. Esimde ayip olmasin diye ben alayim seni baba muhabbeti yapti. Annem de bi guzel destek oldu. Babam gelirken 2 vesait kullanacak eee alsin kizim ne olacak falan dedi. Neyse yine tamam dedik. Kiz kardesim var essek kadar (26) o aradi abla eee ben gelicektim ( benim isim icin hastanede bu arada) madem x abi geliyor beni de alsin diye. Bende madem sen eve yakinsin babamla sen gel x dinlensin dedim. Annem bozuldu, kardesim bozuldu babam gelirim kizim ne olacak dedi sallamadi bile.
Kadinlar mi degisik anlamadim ki. Annem adam sana geliyor o kadar alisveris yapmis, tasimasi falan niye yorulsun araba varken diyor. Eee x de uyumadi bak 7 de gidecek diyorum bi kerelik bisey muhabbeti yapiyor. Hatta surat asiyor. Kendileri gelsin diyorum duymamazliktan geliyor. Babam tek olsa yine tamam da kardesim bayagi ayagina araba bekliyor. Uyuz oldum
Sonuc:
Esim uykusuz, yorgun haliyle babamla kardesimi almaya gitti. Sinir oldum ya. ( babamla yarin gorusecektik bu arada annemi eve birakirken).
Okuz olan ben miyim?
Hata kimde?
0
Hoş olmamış. Evet, eski kafalı kadınlar bu tip olayları daha çok abartmaya meyilliler. Ama çabuk unuturlar; siz de takmayın kafanıza. Babanız önemsememiş mesela. Eşinize de minnettarlığınızı gösterin tabii.
0
anneniz surat yaparak hatalı davranmış. bebek için size yardım ediyor evet, babanız ve kardeşiniz de muhtemelen sizin ve bebeğiniz için uğraşıyor evet ama aile üyeleri bunları yapar zaten seve seve. eşiniz de yorgun olmasaydı zaten siz derdiniz eminim x git babamı kardeşimi al diye. ya da siz demeden o giderdi.
ama o annenizin jenerasyonu biraz böyle zaten. bizimkiler de pek farklı değil. napalım minik tatsızlıklar hep çıkıyor. bence en önemlisi böyle konuları sorun oluştuğu anda bağırıp çağırmadan sakin sakin konuşmak. biz öyle yapıyoruz kimsenin içinde bişey kalmıyor ve kavga küslük olmuyor.
ama o annenizin jenerasyonu biraz böyle zaten. bizimkiler de pek farklı değil. napalım minik tatsızlıklar hep çıkıyor. bence en önemlisi böyle konuları sorun oluştuğu anda bağırıp çağırmadan sakin sakin konuşmak. biz öyle yapıyoruz kimsenin içinde bişey kalmıyor ve kavga küslük olmuyor.
0
eşiniz alayım demiş yapamayacağı sözü söylemeseymiş. ben aynı durumda olsam ortalığı hiç bulandırmazdım eşim alayım dedikten sonra kimseye taraf olmazdım kimsenin kalbi kırılmasın sonuçta.
0
Sorun anne ve kardeşte. Sende sorun yok. Eşin yorgun olduğu halde ben giderim derse o kendisinin yardım etmek istemesinden. Görevi olması değil. Kaldı ki anne sanki eş bunu teklif etmese yorgun diye, eşe laf edecekmiş gibi duruyor.
0
eksimeksi
şöyle güzelinden 3-4 kişi keyifle oynayabileceğimiz??
şöyle güzelinden 3-4 kişi keyifle oynayabileceğimiz??
0
0
chillbabe
Özellikle aynı evde yaşayan ya da aynı evde çok fazla vakit geçiren çiftlere sormak istiyorum; sevgiliniz porno izliyor mu? İzliyorsa bundan sizin haberiniz oluyor mu? Birlikte mi, ayrı odalarda mı yoksa gizlice mi izliyorsunuz? Sevgilinizin o an porno izlediğini bilmek sizi psikolojik olarak nasıl
Özellikle aynı evde yaşayan ya da aynı evde çok fazla vakit geçiren çiftlere sormak istiyorum; sevgiliniz porno izliyor mu? İzliyorsa bundan sizin haberiniz oluyor mu? Birlikte mi, ayrı odalarda mı yoksa gizlice mi izliyorsunuz? Sevgilinizin o an porno izlediğini bilmek sizi psikolojik olarak nasıl etkiliyor? Bununla nasıl başa çıkıyorsunuz?
Cevap veren arkadaşlar cinsiyet ve yaş da belirtirlerse çok sevinirim. Teşekkürler.
Cevap veren arkadaşlar cinsiyet ve yaş da belirtirlerse çok sevinirim. Teşekkürler.
0
izlemiyor, ben de izlemiyorum. sevişiyoruz zaten pornoyu napalım. aklımıza bile gelmiyor.
bir partneri olmayan insanların porno izlemesi sağlıklı bir durum bence ama bi cinsel hayatın varsa porno izlemek bence şu demek: ben karşımdakinden yeterince tatmin olamıyorum.
kadın, 26.
bir partneri olmayan insanların porno izlemesi sağlıklı bir durum bence ama bi cinsel hayatın varsa porno izlemek bence şu demek: ben karşımdakinden yeterince tatmin olamıyorum.
kadın, 26.
0
Sevgilim varken beraber izlerdik ayak fetisi olsun, bdsm videolari olsun... Gayet de seve seve bajardik ohsss diye.. Bunun disinda benim haberim yokken de izlemistir muhtemelen ki izlesin tabii.. Niye triplere gireyim; kompleksli olmayan insnalar umursamaz boyle seyleri.
Ergeg 29.
Ergeg 29.
0
kendi izliyor arada 1 hafta falan görüşemediğimizde (bizim için uzun bir süre).
senede 1 kere falan da birlikte izleyip analiz yapıyoruz :D
25K
senede 1 kere falan da birlikte izleyip analiz yapıyoruz :D
25K
0
genelde pek izlemiyor ama çocuk olduğundan beri ben darlıyorum onu izle izle diye yazık adama aşslslsl
2 kere fln izledi o zamandan beri. ben ondan daha çok izliyorum.
32/kadın
2 kere fln izledi o zamandan beri. ben ondan daha çok izliyorum.
32/kadın
0
Ben evliyim, eşim izliyor olabilir, abartmadığı müddetçe de yetersiz olduğumu, beni istemediğini filan düşünmem. Ben de ara sıra bakıyorum.
Kadın, 35+
Kadın, 35+
0
cekilmis gayfe
bir arkadaşım adına soruyorum.-1 aydır bir kızla görüşüyorlar. sevgili değiller. arkadaşlığın bi tık üstü sevgililiğin bi tık altı gibiler.-erkek 34 kız 25 yaşında. çok iyi anlaşıyorlar, aynı frekanstalar.-kız yaşı problem ediyor ama aşık olursa çözülecek bir şey gibi.-görüştükleri zaman çok iyi kay
bir arkadaşım adına soruyorum.
-1 aydır bir kızla görüşüyorlar. sevgili değiller. arkadaşlığın bi tık üstü sevgililiğin bi tık altı gibiler.
-erkek 34 kız 25 yaşında. çok iyi anlaşıyorlar, aynı frekanstalar.
-kız yaşı problem ediyor ama aşık olursa çözülecek bir şey gibi.
-görüştükleri zaman çok iyi kaynatıyorlar. hatta el ele, yanak yanağalar, ağızdan öpüşmüşlükleri de var birçok kez.
-ayrı kaldıklarında kızın ayarı bozuluyor.
-çocuk kıza inanılmaz ilgili ve kibar davranıyor. kız da aynı karşılığı veremediği için huzursuz oluyor.
-kız, senin üzülmeni istemiyorum deyip duruyor çocuğa (evet üzeceği için yer yapıyor). ama tam da ipleri koparmıyor.
-çocuğa kalsa ciddi düşünülebilecek birisi, daha fazla tanışıklıkları yok ama hissiyat bu yönde.
eldeki verilere bakacak olursak:
1- kızla çocuk görüşmeye devam etsinler, akışına bıraksınlar, zamanla olacağı varsa olsun mu? yani çıkak mı :) diye sıkıştırmanın alemi yoktur he mi? (ben de bu fikirdeyim)
2- çocuk kıza bir süre görüşmeyelim sen de o süreçte kararını ver desin mi?
3- başka izlenecek yol var mı?
saygılar, sevgiler, teşekkürler.
-1 aydır bir kızla görüşüyorlar. sevgili değiller. arkadaşlığın bi tık üstü sevgililiğin bi tık altı gibiler.
-erkek 34 kız 25 yaşında. çok iyi anlaşıyorlar, aynı frekanstalar.
-kız yaşı problem ediyor ama aşık olursa çözülecek bir şey gibi.
-görüştükleri zaman çok iyi kaynatıyorlar. hatta el ele, yanak yanağalar, ağızdan öpüşmüşlükleri de var birçok kez.
-ayrı kaldıklarında kızın ayarı bozuluyor.
-çocuk kıza inanılmaz ilgili ve kibar davranıyor. kız da aynı karşılığı veremediği için huzursuz oluyor.
-kız, senin üzülmeni istemiyorum deyip duruyor çocuğa (evet üzeceği için yer yapıyor). ama tam da ipleri koparmıyor.
-çocuğa kalsa ciddi düşünülebilecek birisi, daha fazla tanışıklıkları yok ama hissiyat bu yönde.
eldeki verilere bakacak olursak:
1- kızla çocuk görüşmeye devam etsinler, akışına bıraksınlar, zamanla olacağı varsa olsun mu? yani çıkak mı :) diye sıkıştırmanın alemi yoktur he mi? (ben de bu fikirdeyim)
2- çocuk kıza bir süre görüşmeyelim sen de o süreçte kararını ver desin mi?
3- başka izlenecek yol var mı?
saygılar, sevgiler, teşekkürler.
0
Çocuk yoluna baksın. Yaşı büyük bir erkek olduğu için çekici gelmiş olabilir kadına fakat tam ışık yakmıyorsa ve baştan savma davranıyorsa geçici bir heves olduğunun farkındadır. Üzgünüm ama arkadaşın üzülmek istemiyorsa direkt olarak araya duvar koysun; hiç gerek yok yıpranmaya. Olmayacağı çok belli ve böyle tiplere güven olmaz.
Ne demek, rica ederiz.
Ne demek, rica ederiz.
0
ney ağzından mı öpmüş?!!?! :O
kızla çocuk bir süre kesinlikle görüşmesin, kız yey mi ney mi ortaya çıkar diyip çekiliyorum.
kızla çocuk bir süre kesinlikle görüşmesin, kız yey mi ney mi ortaya çıkar diyip çekiliyorum.
0
ben 26 sevgilim 34 yaşında. uzuun süredir baya bi tatlış ilişkimiz var. buna göre cevap veriyorum.
yaş farkı bence iyi ki de var, çünkü erkekler 30undan sonra davranış açısından özellikle muhteşem oluyorlar. gerçekten krakterleri oturuyor. ne istediklerini biliyorlar. üstelik hala enerjik ve eğlenceliler, çıkıp gezmeyi de seviyorlar. tabi ikilinin arasındaki elektrik falan önemli ama bence 1 ay kısa bir süre, 1 ayda bir insanın dış görünüşünü kaşımın gözünün rengini tanırsın sadece. kız zamanla çocuğun bu içsel karakterinin de farkına varıp fikrini değiştirebilir. çocuk çok seviyorsa hemen bırakmamalı peşini.
ben 1.şık diyorum. ama süreyi çok da uzatmamalı. kız hala bu dediğiniz yolda gidiyorsa meh, salınız.
yaş farkı bence iyi ki de var, çünkü erkekler 30undan sonra davranış açısından özellikle muhteşem oluyorlar. gerçekten krakterleri oturuyor. ne istediklerini biliyorlar. üstelik hala enerjik ve eğlenceliler, çıkıp gezmeyi de seviyorlar. tabi ikilinin arasındaki elektrik falan önemli ama bence 1 ay kısa bir süre, 1 ayda bir insanın dış görünüşünü kaşımın gözünün rengini tanırsın sadece. kız zamanla çocuğun bu içsel karakterinin de farkına varıp fikrini değiştirebilir. çocuk çok seviyorsa hemen bırakmamalı peşini.
ben 1.şık diyorum. ama süreyi çok da uzatmamalı. kız hala bu dediğiniz yolda gidiyorsa meh, salınız.
0
kız, adamın yaşını problem ediyor demek ki görünüşünü ve diğer şartlarını o kadar da beğenmiyor. ilgi hoşuna gitmiş, alışmış, her alışkanlığı birden bırakmak zor olduğundan ayrı kalınca ayarı bozuluyor. daha iyisinden ilgi gördüğünde o adamı şutlar. 34 yaşına gelmiş adam bunları nasıl göremiyor ben onu da anlamıyorum ya neyse. 25 yaşında kadınım onu da belirteyim.
0
dahili meddah
günaydın. kampa başlamayı düşünüyorum. hem kamp hem de yürüyüş için ürünleri bulabileceğim mümkünse internet satışı olan mağaza ve marka önerebilir misiniz?iyi haftalar.
günaydın. kampa başlamayı düşünüyorum. hem kamp hem de yürüyüş için ürünleri bulabileceğim mümkünse internet satışı olan mağaza ve marka önerebilir misiniz?
iyi haftalar.
iyi haftalar.
0
çadırı ve botu kesinlikle dechatlon'dan alma ama fener, mat, baton, çanta gibi ıvır zıvır aksesuarlar konusunda dechatlon fiyat/kalite olarak çok çok iyidir.
çadırı dağcılık malzemeleri satan dükkanlardan satın almanı öneririm. dechatlon'dakilerle aynı fiyata çok daha kalitelisini bulursun. mesela ben kutupayısı'ndan almıştım. onun dışında atlas, everest, adrenalin gibi mağazalar da iyidir. internet satışları var hepsinin sanırım, ama mağazalarına gidersen indirim de yaparlar.
2 saniyede kolayca kurulan çadırlardan almanı kesinlikle önermem. iki katlı (iki ayrı kumaşı olan) ve 3 mevsim bir çadır seni türkiye şartlarında her mevsim idare eder. (dağ zirvelerine çıkmayacaksan)
çadırı dağcılık malzemeleri satan dükkanlardan satın almanı öneririm. dechatlon'dakilerle aynı fiyata çok daha kalitelisini bulursun. mesela ben kutupayısı'ndan almıştım. onun dışında atlas, everest, adrenalin gibi mağazalar da iyidir. internet satışları var hepsinin sanırım, ama mağazalarına gidersen indirim de yaparlar.
2 saniyede kolayca kurulan çadırlardan almanı kesinlikle önermem. iki katlı (iki ayrı kumaşı olan) ve 3 mevsim bir çadır seni türkiye şartlarında her mevsim idare eder. (dağ zirvelerine çıkmayacaksan)
0
Husky çadır al. Gerisini decathlon dan idare eder. Ayakkabı tamamen ayrı bi soru olmalı yürüyüş yapacaksan. Yükün olacak çünkü. Çanta da aynı zamanda önemli.
0
Tüm malzemelerini Decathlon'dan alabilirsin. Almak istediğin ürünü öncesinden bana sorarsan seni yönlendiririm.
İzmir'e Decathlon açıldıktan sonra Dağ Evi'nin satışları geriledi. Çok iyi hatırlıyorum bir dağ botunu 450 liraya almıştım zamanında. Ne geçirmiş Levent abi... Neyse sonra her şeyi Decathlon olan bir insan oldum. Özellikle ayakkabı konusunda çok iyiler.
Çadırı oradan alma diyen arkadaşlar kaç gün çadırda kaldı merak ediyorum doğrusu. Quechua çadır konusunda çok başarılı. Bu konuda da seni yönlendirebilirim.
Ayrıca, kamp vs heves işidir. Gidip Husky alırsın, 500 liralık bot alırsın, hevesin geçer satmak istersin. Ama buradan aldığın ürünleri her zaman kullanırsın.
İzmir'e Decathlon açıldıktan sonra Dağ Evi'nin satışları geriledi. Çok iyi hatırlıyorum bir dağ botunu 450 liraya almıştım zamanında. Ne geçirmiş Levent abi... Neyse sonra her şeyi Decathlon olan bir insan oldum. Özellikle ayakkabı konusunda çok iyiler.
Çadırı oradan alma diyen arkadaşlar kaç gün çadırda kaldı merak ediyorum doğrusu. Quechua çadır konusunda çok başarılı. Bu konuda da seni yönlendirebilirim.
Ayrıca, kamp vs heves işidir. Gidip Husky alırsın, 500 liralık bot alırsın, hevesin geçer satmak istersin. Ama buradan aldığın ürünleri her zaman kullanırsın.
0
hah yaşasın, nurtopu gibi cevap hakkım doğmuş.
kendim quechua çadır kullanmadım ama yıllardır her tatilde beraber kamp yaptığımız 15 kişilik grubumda 9 kişi quechua kullanıyor, ikisi memnun diğerleri hiç değil. bu yazın son kampından sonra çoğu kendi çadırını letgo'dan satıp bizim çadırdan almaya karar verdi. 320 liraya almıştık bu arada bizim çadırı, dechatlon'dan farklı değil pek.
kaç gün çadırda kaldığım merak edilmiş. bilmiyorum. saymadım.
kendim quechua çadır kullanmadım ama yıllardır her tatilde beraber kamp yaptığımız 15 kişilik grubumda 9 kişi quechua kullanıyor, ikisi memnun diğerleri hiç değil. bu yazın son kampından sonra çoğu kendi çadırını letgo'dan satıp bizim çadırdan almaya karar verdi. 320 liraya almıştık bu arada bizim çadırı, dechatlon'dan farklı değil pek.
kaç gün çadırda kaldığım merak edilmiş. bilmiyorum. saymadım.
0
Ben cevabımı aldım. Yaz kampıymış. Biz yazın mat üstünde yatıyoruz.
Yine de size yazın kullanmanız için bir çadır tavsiyesinde bulunayım; www.decathlon.com.tr Güneşten korunmanın, sabah olduğunu anlamadan uyumanın en iyi yolu bu çadırdan geçiyor.
Kışın kamp yapmak isterseniz bana ulaşın. Sizi Ağrı'da 4.200'de ağırlayayım. O zaman kamp yaptığınızı anlarsınız.
Yine de size yazın kullanmanız için bir çadır tavsiyesinde bulunayım; www.decathlon.com.tr Güneşten korunmanın, sabah olduğunu anlamadan uyumanın en iyi yolu bu çadırdan geçiyor.
Kışın kamp yapmak isterseniz bana ulaşın. Sizi Ağrı'da 4.200'de ağırlayayım. O zaman kamp yaptığınızı anlarsınız.
0
*tek bir magazaya odaklanmani onermem. karakoydeki outdoor'cularda da uygun ve kaliteli urun bulabilirsin.
*parca parca git. cadir sor once mesela. su su hava sartlarinda kullanacagim, su fiyat araliginda cadir bakiyom, ne onerirsiniz?
*decathlon a burun kivirmamak lazim. fiyat performans konusunda iyiler. yurtdisindaki tirmanisci arkadasima cadir soruyorum, o da gidip decathlon oneriyor.
*kamprail diye bir facebook grubu var. orda ayni sorular zibilyon kere soruldugu icin artik kaliplasmis cevaplari da var. cadir mi? arpenaz! gibi.
*esyalarini kullanacagin araca gore de belirlemen lazim. yuruyeceksen superlight alicaksin. araban varsa yapistir koca koca pofidik tulumu, mati.
*parca parca git. cadir sor once mesela. su su hava sartlarinda kullanacagim, su fiyat araliginda cadir bakiyom, ne onerirsiniz?
*decathlon a burun kivirmamak lazim. fiyat performans konusunda iyiler. yurtdisindaki tirmanisci arkadasima cadir soruyorum, o da gidip decathlon oneriyor.
*kamprail diye bir facebook grubu var. orda ayni sorular zibilyon kere soruldugu icin artik kaliplasmis cevaplari da var. cadir mi? arpenaz! gibi.
*esyalarini kullanacagin araca gore de belirlemen lazim. yuruyeceksen superlight alicaksin. araban varsa yapistir koca koca pofidik tulumu, mati.
0
rayde
hadi ben başlıyorum.http://i.hizliresim.com/gXR3dQ.jpg
0
-kedim var
+hayvanseverim
-kitapligim var
+kitap okumayi severim (kitaplarin isimleri okunmuyor, tahlil yapamiyorum ( )
-raflardaki oyuncaklar
+cocuk ruhluyum
-sol alttaki tatil fotografi
+deniz kum gunes severim
fotograf olmus. yurur bu.
+hayvanseverim
-kitapligim var
+kitap okumayi severim (kitaplarin isimleri okunmuyor, tahlil yapamiyorum ( )
-raflardaki oyuncaklar
+cocuk ruhluyum
-sol alttaki tatil fotografi
+deniz kum gunes severim
fotograf olmus. yurur bu.
0
@fakyoras, neden öyle dedin ki? biblo gibi duruyordu kedim çok güzel hoşuma gitti paylaştım.
0
guzel bir sey dedim ya :) hos olmus fotograf =) kedi de guzel.
kotu bir sey demisim gibi mi algilandi? editleyeyim oyleyse.
kotu bir sey demisim gibi mi algilandi? editleyeyim oyleyse.
0
0
kızımız ellerinizden öper, biraz utangaç ama...
i.hizliresim.com
senin kedi "yapma canım, yapma arkadaşım" bakışı atmış resmen..
i.hizliresim.com
senin kedi "yapma canım, yapma arkadaşım" bakışı atmış resmen..
0
hayvanlar güzel kedileri severim köpekleri de severim(asla evde beslemem sokakta sever bakarım) ama kedi köpek dışında evcil hayvanlarında ifşasını görmek isterim.
0
@very big cat you. ben kuş paylaştım, ölü taklidi yabtılar çünkü:(
0
0
hepsinin içinde - @devorgilla the gunslinger diyorum o ne güzellik öyle
0
ay, duyuru tarihinde en sevdiğim başlık şu an bu. ne kadar güzel çocuklarınız var, maşallah!! <3
bu da benim oğlanla beraber ilk sabahım: hizliresim.com
bu deligöz paçoz efendi süreç içerisinde şöyle bişeye dönüştü: hizliresim.com
deli nine kızımı da şöyle bırakıyorum: hizliresim.com
bu da benim oğlanla beraber ilk sabahım: hizliresim.com
bu deligöz paçoz efendi süreç içerisinde şöyle bişeye dönüştü: hizliresim.com
deli nine kızımı da şöyle bırakıyorum: hizliresim.com
0
@krem peynir, her gün olmasa da haftada 2 rahat. Sayıları çok arttı ama bu sene.
0
benim şapşiğim ^_^
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
canım ya işe gelince kedimi çok özlüyorum.
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
canım ya işe gelince kedimi çok özlüyorum.
0
@gerenkyok çocuk demişsin ama o kuş ergenliğe girmiş çoktan. Parasını ver yerleştir bi üniversiteye :D
Bu da benim küçük oğlan: i.imgur.com
Bu da benim küçük oğlan: i.imgur.com
0
sade vatandas
Arkadaşlar, bir yaşında bir kedim var, bakmakta zorlanıyoruz, çünkü pek ısırgan çıktı kendisi. sahiplenmek isteyen olur mu ki aranızda? Evet, pek çekici bir özellik değil ama belki böylesini de seven vardır aramızda. Kendisi oyun oynarken çenesini tutamaz, biz uzanmış yatarken gelir yanağımızı, çene
Arkadaşlar, bir yaşında bir kedim var, bakmakta zorlanıyoruz, çünkü pek ısırgan çıktı kendisi. sahiplenmek isteyen olur mu ki aranızda? Evet, pek çekici bir özellik değil ama belki böylesini de seven vardır aramızda. Kendisi oyun oynarken çenesini tutamaz, biz uzanmış yatarken gelir yanağımızı, çenemizi falan ısırır, saçlara hiç dayanamaz, yürürken ayaklarımıza dolanır,terliklerimizi ısırır, gecenin bir vakti dellenir ordan oraya koşar zıplar, saklanır üzerimize atlar... şimdi böyle yazınca komik bir kediymiş aslında dedim ama mesele şu ki iki çocuğum var ve onlar için biraz tehlike oluşturuyor, gece kapımızı kapamadan uyuyamıyoruz. Sanırım tek olmaktan pek hoşlanmıyor belki yanına arkadaşı olsaydı daha iyi olurdu ama bu zilliyi gördükten sonra ikincisine cesaret edemiyoruz işte...
Aşıları tam, kısırlaştırdık da. Cinsini bilmiyorum açıkçası. Ankara'da yaşıyorum.
Aşıları tam, kısırlaştırdık da. Cinsini bilmiyorum açıkçası. Ankara'da yaşıyorum.
0
Kediyi alırken biblo gibi köşede duracağını mı sanıyordunuz?
Çocuklarınız da altını pisliyordur eminim, onlar için de birer ilan açın isterseniz.
Çocuklarınız da altını pisliyordur eminim, onlar için de birer ilan açın isterseniz.
0
Vay arkadaş ya ne zekiler varmış, ne düşündüğümü bir çırpıda anladığı gibi çocuklarımın durumunu da iki cümleden ortaya çıkarıverdi. Bilemedim ki, kedi alacağıma bunlardan bir tane sahiplenmeliymişim, biblo gibi durması şartıyla tabii!
0
merhaba. kediniz 1 yaşında olduğu için bu kadar hoplayıp zıplıyordur. birkaç ay daha onunla birlikte yaşarsanız hareketliliği gittikçe azalacaktır. bir de onunla oynarken oyuncakların kuyruklarını yakalamaca, ip yumaklarını yakalamaca gibi oyunlar oynamayın. daha çok lazerle oynatın kedinizi. çünkü oyuncak yakalamaya çalışırken istemeden tırnaklarını çıkarır, ya da ısırır ama lazerde sadece peşinden koşturur.
elime doğup yıllardır benimle olan kedim var. ondan biliyorum. zamanla sakinleşeceğine emin olabilirsiniz. hatta siz üzüleceksiniz azıcık kalksa da koştursa keşke diye :)
elime doğup yıllardır benimle olan kedim var. ondan biliyorum. zamanla sakinleşeceğine emin olabilirsiniz. hatta siz üzüleceksiniz azıcık kalksa da koştursa keşke diye :)
0
Küçükken de böyle hareketliydi ve ısırıyordu, ama hem ısırıkları acıtmıyordu bu kadar hem de dediğiniz gibi büyüdükçe sakinleşir diye umuyorduk. En son gözümü ısırmaya kalkışınca tabii tırstık açıkçası. İnşallah dediğiniz gibi olur. Oyuncak konusunda evet onu hiç düşünmemiştim, ısırmayacağı oyunlar seçebiliriz, teşekkür ederim.
0
bigbadabum
Hmm? Midye de olursa iyi olur. Tek olucam, gözümün içine bakmasınlar kalk diye.
Hmm? Midye de olursa iyi olur. Tek olucam, gözümün içine bakmasınlar kalk diye.
0
muzaffer izgü sokakta tabiiki.
özellikle bir yer istiyorsan kovanı tavsiye ederim. midye yok ama.
özellikle bir yer istiyorsan kovanı tavsiye ederim. midye yok ama.
0
kovan tatlış olmuş +1
sardunya da olur aynı sokakta
midye mekanlarda olmuyor ama sokaktan geçerken alır yersin mekanda.
sardunya da olur aynı sokakta
midye mekanlarda olmuyor ama sokaktan geçerken alır yersin mekanda.
0
Kimse kordon cafeyi yazmamis. Kapandi mi acaba? Orada tek icip etrafi izlemek guzel oluyordu
0
Midye de özellikli olsun diyorsan midyeli ye git. Ya da onun hemen yanında köşedeki meli malona git:)
0
eylul
arkadaşlar birkac haftadir duyuruda bu sitenin ismini zikredildiğini görmekteyim. yolculuklar için vs. sürekli burasi tavsiyr edilmekte. bu sistemi ilk kez bura gördüm. güvenilir bir sistem mi? aranizda deneyenler oldu mu? tanimadiğiniz insanlara nasil güveniyorsunuz? ben her halde yolculuk bitene k
arkadaşlar birkac haftadir duyuruda bu sitenin ismini zikredildiğini görmekteyim. yolculuklar için vs. sürekli burasi tavsiyr edilmekte. bu sistemi ilk kez bura gördüm. güvenilir bir sistem mi? aranizda deneyenler oldu mu? tanimadiğiniz insanlara nasil güveniyorsunuz? ben her halde yolculuk bitene kadar 3.5 atarım.
her neyse bu sistemi kullananlar deneyimlerinden bahsedebilir mi? arac kişi belirlerken dikkat ettikleri hususlar neler? nasil güven sağlaniyor? fikir vermesi açisindan şeeyederseniz sevinirim. teşekkürler
her neyse bu sistemi kullananlar deneyimlerinden bahsedebilir mi? arac kişi belirlerken dikkat ettikleri hususlar neler? nasil güven sağlaniyor? fikir vermesi açisindan şeeyederseniz sevinirim. teşekkürler
0
ben denedim, toplamda 4-5 ayrı sürücüyle yolculuk yaptım. açıkçası profil fotoğrafları, açıklamalara yazdıkları şeyler falan bile seçmekte yardımcı oluyor. ilk binişimde 40 yaşlarında biriyle görüştüm izmir - istanbul. yanımda eşim olacak + 2 yolcu olacaksınız demişti. bir gittim araca adam tek eşi meşi yok. hadi bakalım napıcaz diye bindim iki tane daha adam aldık yolda hatta. çok da keyifli bi yolculuklu. adamlardan biri dünyayı dolaşmış deneyimlerini anlattı. sürücünün zeytin bahçesi varmış onu anlattı ben öndeydim tek kadın olarak. sonra kendisiyle bir yolculuk daha yaptık hatta :)
ikinci deneyimimde cuma akşamı evde otururken daha önce blabladan rota sorduğum bir arkadaş hadi ben gidiyorum gel izmire dedi pat diye gecenin 12sinde çıktım yine it mi kopuk mu bilmeden, dünya tatlısı bir insanmış, sonradan 3-4 yolculuk daha yaptık birlikte. kendisi her hafta sonu izmire gidiyor mesela onlarca insanla seyahat etmiş, kötü hikayeler de anlattı otobanda bırakıp gidenler falan. ama kendisinin müdavim yolcuları vardı sık sık onunla giden :)
sonra acil durumlardan birinde bir çifte denk geldim, normalde vapura binemiyorum ama onlarla 40 dakika yolculuk yaptım falan gayet de keyifliydi.
ben ki normalde sosyalleşmeyi sevmeyen, kimseye güvenmeyen bi insanım bu yolculuklarda hiç problem yaşamadım dilimi mi ısırayım popomu mu kaşıyayım bilmiyorum. birazıcık yol konusunda anlaşırkenki konuşmalardan çıkarmak lazım.
bu arada arkadaşlarla izmir git gel yaparken yine bi çocuk aldın yol üstünden bütün yol uyudu bizim yanımızda çok sıkıldı biz çocukluktan arkadaş olduğumuz için üç kişi. öyle de çıkabilir. :')
ikinci deneyimimde cuma akşamı evde otururken daha önce blabladan rota sorduğum bir arkadaş hadi ben gidiyorum gel izmire dedi pat diye gecenin 12sinde çıktım yine it mi kopuk mu bilmeden, dünya tatlısı bir insanmış, sonradan 3-4 yolculuk daha yaptık birlikte. kendisi her hafta sonu izmire gidiyor mesela onlarca insanla seyahat etmiş, kötü hikayeler de anlattı otobanda bırakıp gidenler falan. ama kendisinin müdavim yolcuları vardı sık sık onunla giden :)
sonra acil durumlardan birinde bir çifte denk geldim, normalde vapura binemiyorum ama onlarla 40 dakika yolculuk yaptım falan gayet de keyifliydi.
ben ki normalde sosyalleşmeyi sevmeyen, kimseye güvenmeyen bi insanım bu yolculuklarda hiç problem yaşamadım dilimi mi ısırayım popomu mu kaşıyayım bilmiyorum. birazıcık yol konusunda anlaşırkenki konuşmalardan çıkarmak lazım.
bu arada arkadaşlarla izmir git gel yaparken yine bi çocuk aldın yol üstünden bütün yol uyudu bizim yanımızda çok sıkıldı biz çocukluktan arkadaş olduğumuz için üç kişi. öyle de çıkabilir. :')
0
bugün bayram için izmir'e yolculuk ilanı verdim. ilanı vermeden önce başka ilanlara baya baktım örnek olsun diye. kimisi gerçekten hiç güvenlilir değildi. örneğin açıklama bile yapmamışlar nereden nereye gidiyorlar, neden gidiyorlar vs. diye. sonra bazı ilanların fiyatları diğerlerine göre çok çok düşük. adam sanki hayrına götürüyor seni. o da biraz garip geldi. bir de nedense "ilanımı yalnızca kadınlar görsün" diye bi seçenek var, hatta burada soracaktım niye var diye. allah günah yazmasın da abaza fotoğraflı tipler bunu işaretleyip açıklama falan yazmadan ilan vermişler.
sonuç olarak o kadınlı seçenek işaretli olmayan, açıklamasında ve sürücü profilinde doğru düzgün bilgiler yazan, mümkünse profili daha önce puanlanmış, bir de fiyatı şaşılacak derecede düşük olmayan ilanları seçersen baya güvenilir olur diye düşünüyorum. ama tabi yüzde yüz güven zor.
sonuç olarak o kadınlı seçenek işaretli olmayan, açıklamasında ve sürücü profilinde doğru düzgün bilgiler yazan, mümkünse profili daha önce puanlanmış, bir de fiyatı şaşılacak derecede düşük olmayan ilanları seçersen baya güvenilir olur diye düşünüyorum. ama tabi yüzde yüz güven zor.
0
Ben de yazdiklarina, profil fotografina, puanlanmış mi nasıl puanlanmış falan bunlara bakıyorum. Birkaç şey yazıyorum acaba nasıl konuşuyor diye. Misal bugün kullanacaktım, birkaç kişiye baktım içime sinmedi şimdi otobusteyim.
0
scotty cheese cake
Selam romalılar. Bugün de karşınıza sikik bir soru ile çıkmaktan gurur duyarım.Bir kaç aydır beraber olduğum bir kız var. Beraberken baya eğleniyoruz, konuşuyoruz vs. Son zamanlarda içimde sanki aldatıldığıma dair inanılmaz kuvvetli bir his var. Öyle ki aklımı kemiriyor resmen. Tabii bu histen sonra
Selam romalılar. Bugün de karşınıza sikik bir soru ile çıkmaktan gurur duyarım.
Bir kaç aydır beraber olduğum bir kız var. Beraberken baya eğleniyoruz, konuşuyoruz vs. Son zamanlarda içimde sanki aldatıldığıma dair inanılmaz kuvvetli bir his var. Öyle ki aklımı kemiriyor resmen. Tabii bu histen sonra biraz şüphelenmeye başladım. Ben hayatta kimseyi kısıtlamam, öyle bir hakkım da yok zaten. Yok efendim FB şifreni ver, yok bu kim falan sormam. Geçen beraber otururken whatsappına bi mesaj geldi, ulan şans bu ya mesaj bir anlığına gözüme çarptı. Adamın birinden. Bu sadece telefonu açmadan mesaja baktı ve kapattı. Bir yarım saat sonra ben tuvalete gidiyorum dedi, sonra bir iki adım atıp biraz da panikle "telefonumu alayım ya belki bişey olur" diye telefonunu aldı gitti, yolda da çatır çatır mesaj yazıyordu. Belki benim paranoyaklığımdır bu gözlem, bilmiyorum.
Daha sonrasında da aynı isimdeki elemanın sosyal medya hesaplarında da bulunduğunu gördüm. Velhasıl, benim böyle bir şeyi kabul etmem mümkün değil. Ayrılmayı düşünüyorum, kimsenin başı ağrımasın. O da gitsin kimle isterse onla beraber olsun.
Ne diyorsunuz, manyak mıyım? paranoyak mıyım? yoksa şüphelenmekte hakkım var mı ?
edit: önce ikna etti beni. ya da ikna oldum numarası yaptım ne biliyim. dün gece ayrıldık. sebep? bir adet cüzdanı kalın adam :) ilginiz için teşekkürler.
Bir kaç aydır beraber olduğum bir kız var. Beraberken baya eğleniyoruz, konuşuyoruz vs. Son zamanlarda içimde sanki aldatıldığıma dair inanılmaz kuvvetli bir his var. Öyle ki aklımı kemiriyor resmen. Tabii bu histen sonra biraz şüphelenmeye başladım. Ben hayatta kimseyi kısıtlamam, öyle bir hakkım da yok zaten. Yok efendim FB şifreni ver, yok bu kim falan sormam. Geçen beraber otururken whatsappına bi mesaj geldi, ulan şans bu ya mesaj bir anlığına gözüme çarptı. Adamın birinden. Bu sadece telefonu açmadan mesaja baktı ve kapattı. Bir yarım saat sonra ben tuvalete gidiyorum dedi, sonra bir iki adım atıp biraz da panikle "telefonumu alayım ya belki bişey olur" diye telefonunu aldı gitti, yolda da çatır çatır mesaj yazıyordu. Belki benim paranoyaklığımdır bu gözlem, bilmiyorum.
Daha sonrasında da aynı isimdeki elemanın sosyal medya hesaplarında da bulunduğunu gördüm. Velhasıl, benim böyle bir şeyi kabul etmem mümkün değil. Ayrılmayı düşünüyorum, kimsenin başı ağrımasın. O da gitsin kimle isterse onla beraber olsun.
Ne diyorsunuz, manyak mıyım? paranoyak mıyım? yoksa şüphelenmekte hakkım var mı ?
edit: önce ikna etti beni. ya da ikna oldum numarası yaptım ne biliyim. dün gece ayrıldık. sebep? bir adet cüzdanı kalın adam :) ilginiz için teşekkürler.
0
paranoyaksın bence. ama keşke bunu bu kadar büyüteceğine kibar bir dille sorsaydın. ayrılsan bile hoş değil böyle şüphelenme durumların.
0
@Icha böyle düşünmemin nedeni daha önce bunun başıma gelmiş olması. Aynı hissi tekrar yaşıyorum ve geçen seferinde haklı çıkmıştım ama çok geçti ve zarar gördüm. Haliyle zarar görmek istemiyorum. birbirimizi üzmenin de bi manası olduğunu düşünmüyorum. ayrılmak o yüzden en iyi seçenek gibi duruyor.
0
@true blond böyle bir şey canını acıtacak olsa zaten beni aldatmazdı değil mi ? :) ben efendi gibi ayrılmayı tercih ederim.
0
Ayrıl ama öncesinde konuş ve hislerinde haklı mısın gör. Aldatıyor olabilir ama yargısız infaz tamamen saçmalık olur.
Ama aldatmıyor bile olsa, ayrıl bence de, hatta bundan sonra kimseyle çıkma. Bu his her geldiğinde birilerini "kesin beni aldatıyor" diye düşünmeye devam edeceksin. Bırak, herkes hayatını yaşasın.
Ama aldatmıyor bile olsa, ayrıl bence de, hatta bundan sonra kimseyle çıkma. Bu his her geldiğinde birilerini "kesin beni aldatıyor" diye düşünmeye devam edeceksin. Bırak, herkes hayatını yaşasın.
0
hiç bir kadın veya erkeğin aldattığını kabul edeceğini düşünmüyorum gerçekten. ben sorunca sanki "hhehe çakal nasıl da anladı evet aldattım" mı diyecek sanki ? kaldı ki bundan önce de ilişkilerim oldu ve iki defa bu kadar yoğun aldatılma şüphesi yaşadım. ilki doğru çıktı.
0
@petekpare değilim kesinlikle. hatta olabildiğince relax bir insanım. eğer başka biriyle birlikte olmak istiyorsa benden ayrılması gayet kolay olur. kimseyi zorla tutmuyorum sonuçta. muhtemelen doğru yani.
0
O zaman hiç durma ayrıl, olay çıkar. Onun bırakması daha kolay gibi görünüyor ama aslında öyle değil.
0
ya yuva yıkmayalım ama şizofren değilsen bu içgüdüler doğru çıkıyor genelde. ben de ne zaman işkillendiysem böyle bi şeyden çıktı zart diye :d
0
@petekpare olay çıkartmadan ayrılsam daha iyi sanki. ne gereği var ki olan olmuş zaten. bir de iki kişiyi birden idare etmenin mantığı nedir anlamadım. ilişkiye güzel zaman geçirmek, bir şeyler paylaşmak için başlanmaz mı ?
0
Paranoyak olduğunu düşünmüyorum olsaydın çok farklı bir soru okuyor olurduk ya da önceki ilişkinin etkisi sürseydi şimdiki kıza karşı da tavrın daha farklı olurdu.
Ve ben de insanların aldatıldıklarında bunu hissedebileceklerine inanıyorum.
Yine de ortada kesin bir şey yokken bu kadar acele karar verilmemeli.
En azından biraz daha gözlemle, belki mevzu bambaşkadır bilemezsin ki altından ne çıkacağını.
Az daha bekle bakalım ne olacak.
Olmadı tabii ki ayrılmalısın.
Öyle vıcık vıcık ilişkilerden hiç hoşlanmam şifreleri verme telefonları kurcalama bunlar yanlış şeyler ama insan tuvalete giderken bile telefonunu sevgilisinin yanında gönül rahatlığıyla bırakamıyorsa orada biraz kıllanmak gayet normal.
Ve ben de insanların aldatıldıklarında bunu hissedebileceklerine inanıyorum.
Yine de ortada kesin bir şey yokken bu kadar acele karar verilmemeli.
En azından biraz daha gözlemle, belki mevzu bambaşkadır bilemezsin ki altından ne çıkacağını.
Az daha bekle bakalım ne olacak.
Olmadı tabii ki ayrılmalısın.
Öyle vıcık vıcık ilişkilerden hiç hoşlanmam şifreleri verme telefonları kurcalama bunlar yanlış şeyler ama insan tuvalete giderken bile telefonunu sevgilisinin yanında gönül rahatlığıyla bırakamıyorsa orada biraz kıllanmak gayet normal.
0
Kendi deneyimlerime dayandırarak cevap vermem gerekirse; En azından başkalarıyla da flört halinde olduğunu söyleyebilirim. O yüzden go fuck her tiger.
0
bir bağyan olarak empati yapıyorum. eğer sevgilim şu an gelse böyle bişi var mı, başkasıyla mı hoşlaşıyorsunuz dese,
1.eğer gerçekten aldatmıyorsam: saçmalama yav ne alakası var o benim şöyle şöyle arkadaşım derim, içinde şüphe kalmasın diye bütün mesajlaşmaları falan da gösteririm. ki zaten görmek bile istemez. ben sana inanıyorum der. zorla gösteririm. ikimizin de içi rahat eder. mutlu oluruz.
2.aldatıyorsam: "sen benden şüphe mi ediyorsun yani, bu kadar mı güvensizlik oluşturdum sende, yazıklar olsun. oysa ben senin için neler yaptım, ne hayallerim vardı! ilişkide güven bitmişse onun adına ilişki denemez zaten! .s.s" derim. her şeyin suçlusu senmişsin gibi yaparım falan. hihi. demek aldatsam ağır kezban olacakmışım.
her neyse. bence usturuplu bi şekilde sor, konuşun. inkar bile etse verdiği cevap tarzından anlarsın zaten aldatıp aldatmadığını. ama sakın cep telefonunu karıştırma kızın. haklıyken gerçekten haksız duruma düşersin.
1.eğer gerçekten aldatmıyorsam: saçmalama yav ne alakası var o benim şöyle şöyle arkadaşım derim, içinde şüphe kalmasın diye bütün mesajlaşmaları falan da gösteririm. ki zaten görmek bile istemez. ben sana inanıyorum der. zorla gösteririm. ikimizin de içi rahat eder. mutlu oluruz.
2.aldatıyorsam: "sen benden şüphe mi ediyorsun yani, bu kadar mı güvensizlik oluşturdum sende, yazıklar olsun. oysa ben senin için neler yaptım, ne hayallerim vardı! ilişkide güven bitmişse onun adına ilişki denemez zaten! .s.s" derim. her şeyin suçlusu senmişsin gibi yaparım falan. hihi. demek aldatsam ağır kezban olacakmışım.
her neyse. bence usturuplu bi şekilde sor, konuşun. inkar bile etse verdiği cevap tarzından anlarsın zaten aldatıp aldatmadığını. ama sakın cep telefonunu karıştırma kızın. haklıyken gerçekten haksız duruma düşersin.
0
daha önceki uzun ilişkimde bi kaç kez aynı şeyi hissettim, sebebini bilmiyorum da örneğin evde olmaması gereken bi gün evde olduğunu öğreniyorum, ya da alakasız bi şekilde evimdeki fotoğrafın yeri değişiyor (anahtar vermiştim ona). ona sorduğumda her seferinde beni paranoyak olmakla suçluyordu ve bu tartışmalar hep benim özür dilememle bitiyordu. ayrıldıktan sonra her seferinde doğru hissettiğimi ve beni aldattığını itiraf etti. ayrıldıktan sonra öğrendiğim için çok komik gelmişti bu durum. bi gariplik hissediyorsan bence bi gariplik vardır. kendi tecrübemle bunu öğrendim.
0
teşekkür ederim saygıdeğer romalılar.
Kararım kesin, ayrılacağım bugün. bu işi daha fazla uzatmanın bir anlamı yok :)
Kararım kesin, ayrılacağım bugün. bu işi daha fazla uzatmanın bir anlamı yok :)
0
confessions of an adman
ektekilere benzer avize abajurları ank.da nerden alırız en uygun?edit: praktiker'de yarı fiyatına buldum ark.lar, bilginiz olsun.
ektekilere benzer avize abajurları ank.da nerden alırız en uygun?
edit: praktiker'de yarı fiyatına buldum ark.lar, bilginiz olsun.
edit: praktiker'de yarı fiyatına buldum ark.lar, bilginiz olsun.
0
siteler öztürk avize. Gözübüyükler yolladı beni de son fiyattan bir daha pazarlık yap. Daha ucuza alamazsın herkes ondan alıyor.
edit: fotoğraflarda sitelerdenmiş zaten altunay caddesi parekende müşteriyi öper gezme oralarda.
edit: fotoğraflarda sitelerdenmiş zaten altunay caddesi parekende müşteriyi öper gezme oralarda.
0
kendim için uzun zamandır ikinci resimdeki tarz avize arıyordum. şu tasarımlar çok hoşuma gitti. ikinci resimdekine benzer şeyler yapıyorlar:
www.zet.com
bir de evidea adlı sitede ilk resimdekine benzer şeyleri uygun fiyata bulabilirsin.
www.zet.com
bir de evidea adlı sitede ilk resimdekine benzer şeyleri uygun fiyata bulabilirsin.
0
@istanbul tahta ama onlar ya, yanması alev alması bi yana aynı fiyata geliyo hemen hemen sitelerde de demir olanı
@gözü hafta sonu bir uğrayayım o halde sağol
@gözü hafta sonu bir uğrayayım o halde sağol
0
medievalman
1- kac gun surer?2-) miyavlamalari azaltmanin ve kediyi sakinlestirmenin bir yolu var mi?3-) eve isaretliyor mu?
1- kac gun surer?
2-) miyavlamalari azaltmanin ve kediyi sakinlestirmenin bir yolu var mi?
3-) eve isaretliyor mu?
2-) miyavlamalari azaltmanin ve kediyi sakinlestirmenin bir yolu var mi?
3-) eve isaretliyor mu?
0
3- dişiyse işaretleme gibi bir şey yok diye biliyorum.,
4- kısırlaştırmadığın sürece hayvana eziyet olarak periyodik şekilde devam eder. süresini bilemem.
4- kısırlaştırmadığın sürece hayvana eziyet olarak periyodik şekilde devam eder. süresini bilemem.
0
5-6 gün sürer en fazla.
soğuk ve karanlık ortamlar daha sakin olmasını sağlar. örneğin başını ve poposunu hafif ıslatmak, ıslak bi bezle silmek vs iyi gelir.
çoğu dişi eve işemez. çoğu erkek işer. ama benim dişi kedim de bi iki kere yastığıma işemişti.
4-5 ayda bir kızgınlığa girerler.
soğuk ve karanlık ortamlar daha sakin olmasını sağlar. örneğin başını ve poposunu hafif ıslatmak, ıslak bi bezle silmek vs iyi gelir.
çoğu dişi eve işemez. çoğu erkek işer. ama benim dişi kedim de bi iki kere yastığıma işemişti.
4-5 ayda bir kızgınlığa girerler.
0
ek olarak: iki tane dişi kedim var, birisi 3 yaşındayken rahminde iltahap oluştu ve mecburen kısırlaştırdım. diğeri de 6 yaşındayken tam olarak nedenini bilmediğimiz bi şekilde tam 2 ay kızgınlıktan çıkmadı, çok zayıfladı, onu da mecburen kısırlaştırdım. ama keşke daha önce yapsaymışım diyorum çünkü ikisi de şimdi önceki hallerine göre çok daha mutlu ve sağlıklılar.
0
iki dişi kedim var ve sakinleştirmek için veteriner ortalığa kullanılmış/terli erkek t-shirt/atlet bırakmamı önermişti. üstünde yatmaları, oynamaları epey iyi geliyor fakat koku azalınca tekrar başlıyorlar ve hemen yeni bir t-shirt vs gerekiyor.
0
limoncello
Sevgilim 2 haftadır hem günlük ilişkimizde hem de yatakta soğuk davranıyor ve cinselliği çeşitli bahanelerle öteliyor. Nedenini sorduğumda iş stresi, sıcaklar, yorgunluk ve her yerinin ağrımasını sebep gösteriyor. Sanki soğuk davranıyor. Ama nedenini söylemiyor geçiştiriyor gibi. Ne yapmalıyım, bend
Sevgilim 2 haftadır hem günlük ilişkimizde hem de yatakta soğuk davranıyor ve cinselliği çeşitli bahanelerle öteliyor. Nedenini sorduğumda iş stresi, sıcaklar, yorgunluk ve her yerinin ağrımasını sebep gösteriyor. Sanki soğuk davranıyor. Ama nedenini söylemiyor geçiştiriyor gibi. Ne yapmalıyım, benden mi kaynaklanıyordur gerçekten
0
yalniz hava gercekten sicak, yatak odanizda klima yoksa bence uzerine gitmeyin.
0
Su ara biz gece sicaktan ve nemden uyuyamiyoruz mesela. Is stresi vs bunlar onemli faktorler biraz zamqn tani
0
Herkes her ihtimali yazmış ben de başka bir ihtimali yazayım. İlişkinize dair artık heyacan hissetmiyordur. Veya aklında başka birisi vardır. Sıkılıyordur yanında onun için kendini keyifsiz hissedip bahaneler öne sürüyordur. Hava sıcak, hava soguk iş yoğun penguenler çok yalnız gibi bahaneler
0
sana soylemiyor ama kafasinda bitirmis işi. yakin zamanda we need to talk bulusmasi öngörüyorum.
0
buraya kafasında işi bitirmiş başkasını düşünüyodur yazan insanlar siz gerçek misiniz, gerçekseniz nasıl ilişkiler yaşıyosunuz merak ediyorum. havanın çok sıcak olması, 3 haftadır bu ülkede tüm bu olan biteni yaşamak zorunda kalması ve bunun travması, iş stresi gelecek kaygısı vs.. hepsi yeterli sebepler bence. ayrıca depresyonumsu bi dönem geçiriyo olabilir vücut ağrısı falan önemli bi belirti.
0
morali bozuktur, stresi vardır, seninle alakası olmayabilir. sakın üstüne alınıp, gereksiz gerilim çıkarma. normalde olduğundan daha tatlı, daha anlayışlı ol. bence seninle alakalı değil. düzelir. çok normal şeyler. heyecanımız iniş çıkışlıdır. normaldir.
ek olarak: iş stresi gerçekten çok etkiliyor. yardımcı olmaya çalış. elinden gelmeyeceğini söylerse ona inan üsteleme.
ek olarak: iş stresi gerçekten çok etkiliyor. yardımcı olmaya çalış. elinden gelmeyeceğini söylerse ona inan üsteleme.
0
Ben de bir süredir böyleyim; seninkinden daha fazla hatta. Hicbir şey yapasım gelmiyor, eve gelip sadece uyuyayım istiyorum. Görünürde bir derdim ya da aklımda başkası yok maalesef, üsttekileri haksız çıkardığım için üzgünüm.
Sinir, stres, yorgunluk, sıcaklar, o kadar çok şey olabilir ki sana gelene kadar.
Sinir, stres, yorgunluk, sıcaklar, o kadar çok şey olabilir ki sana gelene kadar.
0
Sana kötü örnek olmak istemem ama eski erkek arkadaşım tam aynı şekilde davranıyordu,aynı bahaneleri ileri sürüyordu,ben de sıcaklar işinin stresi vs diyordum, konuşmamız gerek buluşması ile ayrıldı benden. Umarım sende sadece sıcaklar ve iş stresidir.
0
Bu sıcakta uyurken sarılalım falan diyecek hatunu tekmeyle yataktan atardım.
0
heheh bi an mesajı benim sevgilim yazdı sandım :)
çocuklar hava gerçekten sıcak ve benim de pek sevişesim yok. iş değişikliği, ev taşınması falan çok şey birikti. sıcak olduğunu söyemiş miydim?
sonuç olarak biraz zamana bırakın, bir şey yoktur öyle ayrılıcaz falan gibi düşünceleri de atın kafanızdan. çok sevdiğim sevgilim de şu an burayı okuyorsa bi süredir sevişmememizin sebebi gerçekten sıcaklar vs. bunu bilsin isterim.
nem var nem.
çocuklar hava gerçekten sıcak ve benim de pek sevişesim yok. iş değişikliği, ev taşınması falan çok şey birikti. sıcak olduğunu söyemiş miydim?
sonuç olarak biraz zamana bırakın, bir şey yoktur öyle ayrılıcaz falan gibi düşünceleri de atın kafanızdan. çok sevdiğim sevgilim de şu an burayı okuyorsa bi süredir sevişmememizin sebebi gerçekten sıcaklar vs. bunu bilsin isterim.
nem var nem.
0
bu ne ya, herkes sicak diye sevisilmez filan demis :) kisin soguk diye sevisme, yazin sicak diye sevisme, is stresi de sevisme, yorgunluk de sevisme, suram agriyor de sevisme, geriye bi yilda 1-2 gun kalir herhalde :)))
sicaksa ve kliman vb. yoksa dus alir sevisirsin, sonra bi daha dus alir, pamuk patates gibi uyursun :) ne stres kalir, ne de agri filan :)
sicaksa ve kliman vb. yoksa dus alir sevisirsin, sonra bi daha dus alir, pamuk patates gibi uyursun :) ne stres kalir, ne de agri filan :)
0
rare
İki gündür annemin anlattığı bir olay var, haberlerde bulamadım. Bilgisi olan var mı merak ettim gerçekten.Öncelikle olay gerçek ama anne anlatışı olduğu için doneler yetersiz kalıyor:Annemlerin oturduğu siteden 18 yaşındaki bir genç, arkadaşlarıyla beraber bir müzik festivaline gitmiş (Maslak veya
İki gündür annemin anlattığı bir olay var, haberlerde bulamadım. Bilgisi olan var mı merak ettim gerçekten.
Öncelikle olay gerçek ama anne anlatışı olduğu için doneler yetersiz kalıyor:
Annemlerin oturduğu siteden 18 yaşındaki bir genç, arkadaşlarıyla beraber bir müzik festivaline gitmiş (Maslak veya Kilyos civarı olabilir- iptal olmayan festival kaldı mı bu son iki hafta?). Gençler bira içiyorlarmışmış, bunlara hap dağıtanlar olmuş. Alkolün etkisiyle bunların kalbi durmuş, 6 genç vefat etmiş.
Var mı bu habere rastlayan?
Öncelikle olay gerçek ama anne anlatışı olduğu için doneler yetersiz kalıyor:
Annemlerin oturduğu siteden 18 yaşındaki bir genç, arkadaşlarıyla beraber bir müzik festivaline gitmiş (Maslak veya Kilyos civarı olabilir- iptal olmayan festival kaldı mı bu son iki hafta?). Gençler bira içiyorlarmışmış, bunlara hap dağıtanlar olmuş. Alkolün etkisiyle bunların kalbi durmuş, 6 genç vefat etmiş.
Var mı bu habere rastlayan?
0
tam "anne" haberi. ben de çocukken nereye gitsem ölüyordum onların senaryosuna göre :)
annene de komşusu falan mı anlatmış? o nerden duymuş, ona göre bulalım haberi.
annene de komşusu falan mı anlatmış? o nerden duymuş, ona göre bulalım haberi.
0
Birbiriyle bağlantılı 6 tane genç aynı gün ölse ülkenin gündemine otururdu.
0
Ama ölen çocuk bizim siteden, gerçekten ölmüş :/ En az bir ölü var yani.
Bir yandan da duyulmaması imkansız :S
Bir yandan da duyulmaması imkansız :S
0
yani ölen genç gerçekten ölmüştür ama hikayesi uydurma olma ihtimali yüksek
festivalde 6 kişi ölecek ama duyulmayacak?
festivalde 6 kişi ölecek ama duyulmayacak?
0
Yalan bilgi yayalım. Başka yerde, başka sebepten ölmüştür. Anne hikayesi olmuştur ondan sonra. Aksi halde kesinlikle bir yerlerde haber olurdu.
0
Ben bu işin peşini bırakmayacağım. Haklısınız, Ankara'da yılbaşında gaz kaçağından ölen gençler kadar yankılanırdı en azından.
0
İctikleri hap extacy ise en fazla kusarlar. Olum olmaz, baska bjr hapi bilemeyecegim.
0
şimdi yeniden konuştum: 5 erkek, 1 kızmış. haberin gizlenme ihtimali var mı? 3 gün olmuş.
eka'nın söylediği gibi, yavuzfest'e gitmiş olabilirler.
eka'nın söylediği gibi, yavuzfest'e gitmiş olabilirler.
0
2016 yılındayız, neyi nerden nasıl gizlesinler? anaakım medyadan ibaret değil haberalma konusu. Benim çalıştığım iki ayrı iş yerinde ölümlü kaza oldu, birer kişi hayatını kaybetti. ikisi de haberlere çıkmadı fakat daha küçük haber sitelerinde vs. görebiliyordun. Hiçbiri olmasa twitterda falan olurdu.
0
@nawar ben de seninle aynı düşüncedeyim. ama annemi arıyorum, o beni arıyor şu son bir iki saat içinde, teyit ediyor insanlar bir şekilde.
hem de şöyle bir olaymış, 5 kişi ölmüş cenazesi bugün kılınmış. yoğun bakımdaki son kişiyse bugün vefat etmiş.
anneme bu haberleri veren mi şizofren bilmiyorum. bana da mantıksız geliyor ama insanlar da niye bu kadar ısrar ediyor ki? kaynakları yakınmış sözde...
hem de şöyle bir olaymış, 5 kişi ölmüş cenazesi bugün kılınmış. yoğun bakımdaki son kişiyse bugün vefat etmiş.
anneme bu haberleri veren mi şizofren bilmiyorum. bana da mantıksız geliyor ama insanlar da niye bu kadar ısrar ediyor ki? kaynakları yakınmış sözde...
0
adeta dedektif gibi gizlice takip ettiğim bu' konuyu fahri dedektif hononu tekrar gündeme getirmiş, şimdi o parti hangi parti, bana bunu söyleyin. all white filan mı?
0
Kesinlikle budur, ben de şimdi gördüm. Bir hafta geçti neredeyse, haberin bu kadar geç çıkması da ilginç.
Life in Color festivali - Life Park'ta gerçekleşmiş.
www.biletix.com
t24.com.tr
"Hayatını kaybeden 19 yaşındaki Turgay Ergin’in amcası Adnan Ergin, Sarıyer Manşet Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, “Bizim çocuğumuz uyuşturucu kullanmıyordu. Alkol olarak da bira içtiğini biliyoruz. Orada neler oldu bilemiyoruz. Kesin ölüm nedeni adli tıp raporundan sonra belli olacak. Ama bize söylenen uyuşturucu ya da alkol zehirlenmesi. Gerisini bilmiyoruz” dedi"
Life in Color festivali - Life Park'ta gerçekleşmiş.
www.biletix.com
t24.com.tr
"Hayatını kaybeden 19 yaşındaki Turgay Ergin’in amcası Adnan Ergin, Sarıyer Manşet Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, “Bizim çocuğumuz uyuşturucu kullanmıyordu. Alkol olarak da bira içtiğini biliyoruz. Orada neler oldu bilemiyoruz. Kesin ölüm nedeni adli tıp raporundan sonra belli olacak. Ama bize söylenen uyuşturucu ya da alkol zehirlenmesi. Gerisini bilmiyoruz” dedi"
0
ben de bu haberi arıyordum
pazartesi günü bir arkadaşım söyledi. life in color'da olmuş evet. ben 5 çocuk diye biliyordum. birer tane hap alıyorlar ve böyle oluyor.
daha da ilginci, aynı akşam izmir'de de bir hap alan çocuk ölmüş. haberlere çıkmamıştır zannetmiyorum ama ölen kişi yakın bir akrabamın arkadaşı.
normalde bir tane hap alan kimse ölmez. bu işte bir gariplik var. dağıtılan haplarda bir gariplik var. alanlara bir şey diyemiyorum, çok gençler daha. her türlü hatayı yapma lüksleri var bu yaşta. o dağıtıcıların allah belalarını versin.
life in color'a bi hevesle 2014 te gitmiştik. 12-13 yaşında anneleriyle gelen çocuklar vardı boyanıcaz diye. bir de liseye daha yeni geçtiği belli ergenler çoğunluktaydı, ve o kadar fazla uyuşturucu kullanan vardı ki gerçekten içim acıdı. kapıda arkamızdaki çocuklar nası farkettirmeden içeri sokarız muhabbeti yapıyorlardı. tuvalette ufacık kızlar baygınlık geçirmişti vs vs. ben de "evladım yapmayın yazık bu yaşta" diyemedim, evet.
pazartesi günü bir arkadaşım söyledi. life in color'da olmuş evet. ben 5 çocuk diye biliyordum. birer tane hap alıyorlar ve böyle oluyor.
daha da ilginci, aynı akşam izmir'de de bir hap alan çocuk ölmüş. haberlere çıkmamıştır zannetmiyorum ama ölen kişi yakın bir akrabamın arkadaşı.
normalde bir tane hap alan kimse ölmez. bu işte bir gariplik var. dağıtılan haplarda bir gariplik var. alanlara bir şey diyemiyorum, çok gençler daha. her türlü hatayı yapma lüksleri var bu yaşta. o dağıtıcıların allah belalarını versin.
life in color'a bi hevesle 2014 te gitmiştik. 12-13 yaşında anneleriyle gelen çocuklar vardı boyanıcaz diye. bir de liseye daha yeni geçtiği belli ergenler çoğunluktaydı, ve o kadar fazla uyuşturucu kullanan vardı ki gerçekten içim acıdı. kapıda arkamızdaki çocuklar nası farkettirmeden içeri sokarız muhabbeti yapıyorlardı. tuvalette ufacık kızlar baygınlık geçirmişti vs vs. ben de "evladım yapmayın yazık bu yaşta" diyemedim, evet.
0
djarwi
İstanbul'da ya da yakın çevresinde istersek sabahlayabileceğimiz kumsal önerisi olan var mı?
İstanbul'da ya da yakın çevresinde istersek sabahlayabileceğimiz kumsal önerisi olan var mı?
0
sakin ve sessiz bir yer olmasını istiyorsan şile'de sahilkamp diye bir yer var. kumsalın bittiği yerde kamp alanı var ormanın içinde. oraya çadır kurup ya da çadır kiralayıp kumsalda takılabilirsin bütün gece.
onun dışında kilyosta suma falan var ama onun da plaj kısmını kapatıyorlar gece, sadece sahnelerin önü açık.
onun dışında kilyosta suma falan var ama onun da plaj kısmını kapatıyorlar gece, sadece sahnelerin önü açık.
0
