Ne zaman isterseniz taşınabiliyorsunuz diyelim, tercihiniz hangi aydan yana olurdu?

Kolay ev bulma, hava durumu vs şeyleri göz önünde bulundurarak cevap verirseniz sevinirim.

Merhaba,

Bir arkadaş “beni eve bırakmayı” önerdi ve hatta önce dışarıda yemek yiyelim, dedi. Tamam, dedim. Küçüm oğluyla birlikte aracına bindik ve yolda giderken nereye gideceğimizi sordu. Ben de “Buraları bilmiyorum. Dışarıda yemedim. Hep evde yiyorum.” dedim. O zaman seni eve bırakayım, dedi. Ben de “tamam” dedim de espri yapıyor sandım. Neyse ilerken bir yere gidiyoruz sandım ve eve bıraktı cidden.

Yani tuhaf değil mi? Benim yeni yaşamaya başladığım bir şehirde yemek yiyilecdk yer önermemi istiyor ve ben de bilmediğimi dile getiriyorum. Genelde eve sipariş verdiğim için evde yiyorum diyorum ve eve bırakıyor. Aynı iş yerinde çalışıyoruz. Yaşadığımız yeri bilmediğimi biliyor ama arkadaşın davranışını anlamadım. Beni bıraktıktan sonra oğluyla birlikte yemek yemeye gittiler. Cidden soruyorum bende bir anormallik mi var?

bir devlet bankasinda (ziraat) bir miktar altininiz duruyor, o bankayla calismiyorsunuz artik. bunu oradan bir baska bankaya almanin en hasarsiz yolu nedir?

tesekkurler!

yakın zamanda kabul ettiğim bir iş teklifinizi tekrar düşününce yanlış karar verdiğimi anladım. acaba fikrimi değiştirdiğimi ve iş teklifini reddetmek zorunda kaldığımı söylesem çok mu korkunç olur?

iş sözleşmesi imzalanmadı sadece birkaç evrak paylaşıldı.

Merhaba. Geçen hafta evime gece vakti uyurken hırsız girmişti. Ben bazı sesler duyup uyanınca kalkıp salona bir bakmıştım ve o an salonda hırsızı görünce direkt üzerine doğru koşmaya başladım, adam da çok seri bir şekilde kapısı açık olan balkondan atlayıp kaçtı. Zaten hemen dibindeydi.

Telefonlar ve laptoplar gitti ama daha alınabilecek pek çok şey vardı. Tahminimce ben onun işini yarıda kesmiş oldum. Ama olayı eşe dosta anlattığımda hırsıza hamle yaparak ciddi risk aldığımı, adamın üzerinde silah, bıçak gibi bir şeyi varsa ve o an o panik yapmasa canımı tehlikeye atmış olabileceğimi söylediler. E iyi de öbür türlü de evi soyup soğana çevirmesini mi bekleyeceğiz ya. Bilemedim.

Ben anlık karar verip o an böyle yaptım kısacası. Siz evinizde hırsız olduğunu fark etseniz (ama telefonunuz da yanınızda değil, salonda) işini bitirene kadar bekler miydiniz, yoksa bir hamle yapar mıydınız? Daha önce başınıza bu durum gelmişse de ne yapmıştınız?

Tüm bu muhabbet 90lı yıllarda saadettin teksoy programlarında sıkça bahsi geçen beton dökülen petrol kuyularından dolayı halkın zihnine kazınmış olabilir mi? Başka bir kaynak aklıma gelmiyor çünkü...Sizin aklınıza geliyor mu?

bodrumda yavru kedi bulduk çok kötü haldeydi eve aldık dün bugün de biberon ve mama aldık beslemek için ama bir iki yudum anca zorla içti.beslenmek istemiyor. annesi de ortalarda yok. bugün üstünü örtüp aldığımız yere koyduk annesi alsın diye gün içinde bakıp almazsa tekrar alıcaz ama ne yapmak lazım bilen var mı

www.lcwaikiki.com

Aslında sorum dünya genelinde ama en son Rusya'ya gerçekleştiği için Rusya özelinde soruyorum.

Rusya, her gün bir yaptırım yiyor. Hem devletler arasında hem özel şirketler bazında. Bu tür yaptırımların karşılık bulması için ne kadar zaman geçmesi gerekiyor?

Rusya'nın yatırım yaptınız ama ayaktayım veya tamam ya ekonomi değil bitmek, kalmadı bile haydi gelin arkadaş olalım demesi ne kadar sürer?

merhaba,

kaslarim cok acik renk.
tenim de acik renk. ve cok az kasim var bir de. makyaj sevmiyorum ama kas boyamazsam kassiz gibiyim.
nyx lift and snatch aldim. guzel ama uygulayamiyorum bir turlu duzgunce.
daha kolay uygulanabilir ve dogal gorunum yaratan ne var?
ya da bu nyx uygulamaya alisilir mi?

dudaklari dolgun gosteren bir urun var mi kullandiginiz?

urun sorularim bu kadardi.

son olarak, cilt makyaji yapanlar.. fondoten, bb cc krem her ne kullaniyorsaniz en pahali urun de olsa o urunun cildiniz tarafindan emiliyor olmasi fikri sizi rahatsiz ediyor mu? beni cok ediyor.
influencer tayfayi gordukce hayret ediyorum. hepsi kimyasal sonucta. bu durum sadece bende mi var merak ettim.

Son 3 gündür okumadığım genelge, yönerge, tüzük, duyuru, yasa, yönetmelik; aramadığım çağrı merkezi (SGK, sağlık bakanlığı vb), sormadığım sağlık çalışanı (kendi doktorum, sekreteri, düzenli olarak gittiğim eczaneler) kalmadı.

Herkes topu başkasına atıyor. SGK, sağlık bilmemesine sorun diyor, doktor eczacıya sor diyor, eczacı doktora sor diyor.

Şu basit sorunun cevabı kimsede yok: “Aylık olarak reçete edilen, raporsuz kırmızı reçeteli ilacımı, ilaç bitim gününden 1 gün önce reçete ettirebilir miyim?” Bu kadar basit bir soru.

İlacım cumartesi bitiyor (30. gün)
Ama doktorum cumartesiden itibaren bir süre hastanede olmayacakmış.
İlacımı cumartesiden önce yazdırmam gerekiyor yani. Eczacım dün bana şu an yazdırabilirsin dedi. Gittim hastaneye, sistem kabul etmedi, doz aşımı uyarısı verdi ve reçeteyi yazamadı doktor. Cuma tekrar deneyelim diyor. Hastane ebesinin nikahında. Tekrar tekrar hastaneye gitmek için işten izin almak da sıkıntı oluyor.

Lütfen bir bilen varsa söylesin de, cuma boşu boşuna gitmeyeyim hastaneye.
Çok teşekkürler şimdiden.

bunu nasıl yapıyoruz? sb.

Uzun zamandır yüz yüze iş görüşmesi yapmadım, hep zoom takıldık 2 yıldır.
Bir restoran sahibiyle görüşmem var, eski kafa bi tip, alaylı. Zoom mum istenmez.
Maskemi takıp gideyim diyeceğim kesin yemek memek ikram edilecek.
Suratımda maske, kahveye yok, çaya yok, yemeğe yok demek istemiyorum.
Ama covid sallanmadan rahat takınılan bir ortam olduğunu bildiğim bir yerde kendimi korumak ve işi kaçırmamayı da istiyorum.

Ne yapsam yahu?

"Sister x, my first grade teacher..." diye gidiyor metin. Rahibeler mi ders veriyor yoksa öğretmenlere "abla" diye mi hitap ediyorlar bilemedim. Fikri, bilgisi olan var mıdır?

Blow kelimesinin fiil ve isim olmak üzere iki sözcük türü var. İki sözcük türünde de telaffuzlar aynı.

www.oxfordlearnersdictionaries.com

www.oxfordlearnersdictionaries.com

Merak ettiğim, fiil olanı farklı, isim olanı farklı okunan kelimeler var mı İngilizcede? Yoksa kelimenin telaffuzu sözcük türünden bağımsız mı? Fiil de olsa isim de olsa telaffuz aynı mı?

S.b.

Diyelim ki değilsin dediler o zaman net bir şekilde rahat edebilir miyim? Yani ya virüs ciğerlere inmedi de boğazdaysa? Çok mu cahilim? Yoksa her vakada bi şekilde ciğerlere iniyor mu?

3 gündür üst solunum yollları adeta ağlattı beni. Yutkunurken takılma, sol gözde sürekli yaş, halsizlik, hatta ara ara ateş. Doktor bu sabah antibiyotik, damla va verdi ama kar etmedi henüz. Az önce geldim tomografi çekildi. İnsallah temiz çıkar. Temiz derlerese normal hayatıma dönebilir miyim? Yani antibiyotik falan kullanmaya devam tabi ki

Yani bazen gozkapagimin ustunde , bazen sakaklarda , bazen yanaklarda boyle ici beyaz olan ama sıkmaya calisinca anliyorsun ki derinin katmaninin altinda sıkamayacagın bir sekilde.

Ben de topluigne ile delik deliyorum ve sonra sıkıyorum , icindeki cikiyor , sertlesmis bir beyaz nokta cikiyor. Tabii surattaki deforme 1 hafta sonra geciyor.

Bunlarin cikmamasini nasil engellerim?

Beslenmeye zaten dikkat ediyorum rica ediciğim beslenme demeyin.

İş mülakatlarınızdan sonra olumlu veya olumsuz olduğunu anlıyormusunuz mülakatın ?

Aşı hakkı olup hâlâ aşı olmayan var mı? Aşı hakkı geleli bayağı oldu ama aşı olmaya daha karar vermedim. Aile hekimliği 50 metre uzakta ama erteliyorum sürekli. Aşı karşıtı da değilim. Sadece kalp iltihabı riski korkutuyor biraz. Siz ne zaman yaptırmayı düşünüyorsunuz? "Gençleştim resmen, bu kadar mı fark eder" diyen var mı? Kol ağrısı gibi etkiler hemen geçiyor mu?

Türkiye şartlarında ciddi maaş artışı oluyor tabi çoğu insan belki bu yüzden istiyor. Ancak merak ediyorum özellikle yönetici olmak istemeyen var mıdır? Örneğin bir yazılımcı yönetici olunca bir daha dönüp kod yazamayacak belki. İnsan yönetmek yerine kod yazmayı tercih etmez misiniz? Yoksa bende mi bir tuhaflık var oturayım iş yapayım istiyorum. :/

"son 6 ay içerisinde alınmış ticaret odası kaydı",
faaliyet belgesi
ticaret sicil gazetesinin kopyası

vize için istenen bu belgelerden ilk maddedeki nedir? insan kaynakları da çözmedi. ben de daha önce sadece faaliyet belgesi ve ticaret sicil gazetesi alırdım, bu evrağın ne olduğunu nereden alındığını çözemedim.

nasıl kafamdan atabilirim sabit bir düşünceyi? önerilere açığım

biz mesela bir görusmeye gidiyoruz. cocugun egitimi de fena degil. iyi okumus etmis aslinda. sirkette yabanci yoneticiler var, onlara da böyle anlatirsin diyoruz. toplanti vakti geliyor veya makineyi tanitacak diyelim; konusamiyor. biz tercune etmek durumunda kaliyoruz o kisi takilinca.

oncesinde ise bu konusamayan kisi "ingilizcem iyi/gayet iyi. italyanca/fransizca/almanca ogrenecegim" vs diyor. burada da bazen goruyorum. ingilizcem iyi seviyede, x dilini nasil ogreneyim deniliyor. bu kisiler telefon acip dunyanin herhangi bir yerinde ana dili ingilizce olmayan bir kisiyle konusup herhangi bir problemi cozebiliyorlar mi? bana cok tirt gibi geliyor artik.

senin ne isine yarayacak bu bilgi derseniz, bi isime yaramayacak. yalnizcs merak ettim nedir bu ikinci ucuncu dil sevdasi diye. iyi ingilizce bilmek sizce nedir?

Keko diyor. Bu normal mi yahu?

sb

Bir haber aldım ve arkasından sağ gözümün altından başlayıp yanağıma doğru bir uyuşukluk başladı. Felç olmuşum gibi hemen buz tedavisi uyguladım 4 saat sonra falan geçti.
Bugun sabah yine bir şeye sinirlendim yine aynı yer başladı uyuşmaya
Endişe etmem gerwkiyormu?
Korkuyorum açıkçası

Kadınlar her mevsim tiril tiril giyiniyor, tamam da erkekler sanki son dönemlerde daha mı cesur giyiniyor ne?
Popo ve öndeki uzuvlarını haddinden fazla belli eden daracık pantolon, daracık dar kesim kıyafetler ya da feminenliğin çizgisinde dolanan (tayt, feminen duruş sergileyen desenli-tarzda kesimi olan kıyafetler giyenler çoğaldı sanki. Algıda seçicilik mi yoksa siz de böyle mi düşünüyorsunuz?

Peşin Not: Evet, erkekleri süzüyorum oralarına bakıyorum.

selam. yurtdisinda ikinci el esya olaylari baya yaygin. gecen neredeyse hic kullanilmamis superdry ceket aldim deri. baya her yerde dukkanlarda satiliyor ikinci el urunler. bazen cok guzel az kullanilmis ayakkabilar goruyorum ama benim icin ayakkabi kisisel urundur, baskasinin ayagiyla temas etmekten bile hoslanmam. fakat yabancilarda oyle degil, ayakkabi paylasimi, ikinci el ayakkabi alimi falan cok yaygin. nedir bunun riskleri vs.? saglik riski olusturur mu?

1 seneye yakın aynı ofisteyiz. Kızın bana karşı bişey hissettiğini sanmıyorum hatta sinir oluyor bile olabilir. Fakat iyi bi kız kötünün iyisi yani benden 1.5 yaş büyük. Askere gitmeden kıza açılmayı düşünüyorum ben askerdeyken düşünsün. Ama bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum. Aynı ofisteyiz günlük muhabbetimiz az da olsa benim zorlamamla oluyor. Mesajla mı söyleyim yüz yüze mi yoksa arayarak mı? Haftasonuna kadar vaktim var.

Iki farkli urun denedim istedigim sonucu vermedi. Ben cok kucukken bizim evde bir parlatici vardi, birebir tahin kıvamında ve rengindeydi, resmen mucize yaratiyordu. 20 yildir uzerini toz pas kaplamis metali bi silmede ayna yapiyordu. Oyle muthis kuvvet uygulayip bi saat ovalamiyordun da.
Bunun gibi bir dey bulamıyorum simdi.

bende var ara ara gozlerim kizariyor ondan mi acaba

1)İstanbul dışı bir ilçe de fabrika
Kurumsal 7000 TL uzama kısalma kolay değil. Mevcut isim. Pozisyon uzman mühendis. Yöneticilik bir sene sonra benzer şartla mümkün. Maaş artışı yüzde 10 olabilir enflasyon zammı haric. Yani 8000 diyelim. Sektör beyaz eşya.

2)İstanbul da ürün yöneticisi. Sektörü çok tanımasam da isim yapmış bir firma. 40 beyaz yaka çalışan var. Plaza ortamı. Maaş 10000. Soft skill bakımından bana çok uygun olduğu için görüstum ve içim kıpır kıpır. Ödeyeceğim kira aynı olacak. 1'e göre.

3)Almanya Frankfurt civarlarında şantiye işi. Maaş 2400 eur (4 kusur brüt). Şirket orta ölçekli. Hiç şantiye tecrubem yok. Proje liderliği yaptım başka sektörlerde. Ona bakarak junior pozisyon verecekler olursa.
Bu kesinleşmedi. 1 kendi işim 2 de kesin.

Siz olsanız napardiniz?

ürolojiye git diyeceksiniz de gittim zaten. bir şey çıkmadı. normal idrarda gözle görülür bir şey yok ama bittiği zaman arkadan geliyor biraz. yanma oluyor bir de. idrar tahlili yapıldı ve ultrason multrason bir şeylerle de bakıldı. her şey temiz çok şükür. doktor diyor ki idrarda kana da rastlanmadı. haftada bir falan oluyor. aile hekimine gittim sonra, o da kum döküyorsundur dedi. ama netleşmediği için kafamı karıştırıyor yav

Çocukken yaptığı eziyetlere bile girmeden son 3 yıldır çektiklerimizden bahsedeceğim. Kadın şeker hastası, Biri öğretmen biri öğrenci 2 kızı var.

4-5 yıl önce farketmeden ayağını yaktı şeker hastası olduğu için yara derine gitti o yaz tatili iki kardeş de evden dışarı adımımızı atmadan anneme baktık. Yaz bittiginde ayagi baya toparlamıştı biz sehirlerimize donduk. Herkes yerine gittikten bir hafta sonra annemin ise başladığını ogrendik. Biz evde kadina ayakta durup yarası kötü olmasin diye camasir astirmazken her gun belediye otobusunde gittigi isine dondu.

Hani biz bir sey yerken kucuk lokmalar halinde yeriz ya, onun yemek yeme sekli agzina sigabilecek buyuklukte her seyi bolmeden agzinin icine tikistirmak. Bildiginiz direk yutuyor. Bu yüzden ciğerlerine yumruk büyüklüğünde bir lokma kaçmış 4 gün yoğunbakimda yattı. 1 hafta serviste yatti. Tam dönem ortasiydi ablam da ben de apar topar geldik. Ablam zar zor 3 gun izin alabilmis sözleşmeli olduğu icin. Ben 3 hafta annemle kaldım tam olarak vize ile final arasina denk geldi bu olay. Sehrime doner donmez finallere girdim ortalamam yere cakildi. Annem ben dondukten 1 hafta sonra ise basladı.

Bu olaydan sonra yemesi daha da arttı ama hep bi bahanesi var. Yoğunbakimda verdikleri narkoz sisirmis o aslinda cok yemiyormus. Ayni masadayiz 1 butun ekmek yiyorsun her ogun bari yalan soyleme. 90 kiloya ulasti bu asamada.

Ondan sonra ramazan ayi geldi komsu bir sey tohumu vermisde bu da yutmus tok tutuyormus. Bize haber vermeden 1 ay oruc tutmus. Eve donduk 105 kilo bir anne. Bu seferde oruc kilo aldirmismis.

Bu yaz da ayak başparmağı sisti iltihap olduğu belli. Hastaneye gidelim diyoruz yok ayakta duramiyorum yok ugrasamam...İsrar edince sus artik kes sesini diye bagiriyor falan. Bu arada ablam bu yil araba aldi ama annem guvenip binmiyor. Benim staja baslamama 1 hafta kalmis bak gidelim ben haftaya staja baslayacagim seninle ilgilenemem diyorum hala bana kizip bagiriyor. Ben staja basladim annemin ayagi morarmayi gecti siyaha dondu artik ablamin arabayla gitmeyi kabul etmis sonunda.

Bir yandan staja gidiyorum bir yandan 3 kisi mr iydi ultrasonuydu ugrasiyoruz. Gece 1 de mr dan donup sabah 5 de otobuse bindigim gunler oldu. Ben dedigimde gitsek hem ayagi kotulesmeyecek hem ben eziyet cekmeyecegim.

Dün akşam o halde gezmeye gideceğim diye tutturdu. Gideceği akrabasi da yengesi. Her firsatta durup durup abim soyle yapti yengem soyle eziyet etti yok ben calistim parami yediler falan diye anlattigi akrabaları. Ayaga kalktigi anda parmagi siyaha donuyor sadece anne ayagin kotulesiyor gitmeyelim dedim diye kiyameti kopardi. Kac aydir hastaneden baska bir yer gormuyorum benim insan yuzu gormeye hakkim yok, benim gezmeye hakkim yok diye. E benim yok? Kendimi bildim bileli arkadaslarimla bulusmama para gidecek diye izin vermiyorsun zaten kac yıldır sana bakmak icin evden disari cikmiyorum butun yaz. Ne bi arkadaşımı gorebiliyorum ne dinlenebiliyorum. Okula donuyorum sen yogunbakimda yattigin zaman sicilan derslerimi toparlamaya calisiyorum kutuphanede geceliyorum benim gezmeye hakkim yok mu o zaman?

İkiyuzlulugu var birde. Annemin ayagi bu kadar kotulesmeden once babam badana yapicaz diye tutturdu. Ulan kadinin ayagi kotu, babam ise gidiyor annem bize soyleniyor babaniz surekli is cikariyor konusun sununla ben bu ayakla is yapamam diye. Babam geliyor baba boyayi seneye yapalim annemin ayagi kotu diyorum annem ordan e kızım bu evde oturuyoruz mecbur bazi seyler yapilacak yavas yavas yaparsınız diyor. Palm face olarak kaliyorum ben ortada.

Birde surekli ayagim iyi olsa da calissam bu hala okuyor en azindan onun harcligini cikarirdim diyor. Maddi olarak kotu durumda degiliz, zaten calistiginda da bize para verdigi yok. 7 sulaleye ben cocuklarimi okutmak icin calisiyorum nesaji veriyor ama lisede disardan 75 kurusa su aldim diye kavga cikaran bir insan. Bizden kisip nefret ettigi koyden tarla aliyor.

Son birkac tartismada hayatimi yediniz, beni yediniz bitirdiniz turu seyler soyluyor. Normalde muhabbet ettigimizde basa sarip sarip hem kendi akrabalarinin hem babamin tarafinin ona yaptigi kotulukleri anlatiyor ama yuzlerini gorunce onlardan iyisi yok. Defalarca kavga ediliyor yine onlara biz gidiyoruz. Ben ise ne zaman iyiligini dusunup anne soyle yapma, buna dikkat et desem omrumu bitirdiniz diyor. Acikcasi ben ona bakmak icin kendi hayatimdan vazgeciyorum ne sosyalligim var ne derslerim iyi. Guzel bir ortalama ile mezun olamayacagim gibi kendimi gelistirecek zamanim da yok. Asla bir guzel soz bir tesekkur yok. Asla kendime biraz dikkat edeyim ben bu cocuklarin hayatina siciyorum demek yok. Bunlara ragmen hic dusunmeden bize hayatimi yediniz diye bagirabiliyor. Cocuklugumdan beri onu uzecek ona laf getirecek tek bir sey yapmadim. Soyledigim hangi kelimeye kizacagini tahmin edemedigim icin yaninda insanlarla bile konusmadim. Ama ben hayatini yemisim ve bunu bana asil hayatini yiyen akrabalarinin yanina gidemedigi icin soyluyor.

Acikcasi icimde en ufak bir sevgi kalmadi. Ablamin da oyle. 2-3 haftaya gidicez annemin ayagi ne olacak diyorum bana ne baksin biraz kendine diyor. Parmaginin kesilme ihtimali var buyuk ihtimalle yine okulu birakip yaninda kalmam gerekecek. Gram yapmak istemiyorum. Kendine iyi gelmeyecek, yapma dedigimiz ne varsa yapiyor cunku. Benim artik kendini bile bile sakatlamasini iyilestirmeye calisacak gucum kalmadi. Bir yandan da gelip bakmazsam vicdansiz gibi hissedecegim. Gelip bakarsam derslerim iyice kotulesecek belki yılım uzayacak ve adim gibi eminim ki bunu benim basarisizligim olarak gorecek. Cok bunaldim artik.

Şu okullardan birinde seneye Istanbul'da bir devlet üniversitesi hukuk bölümüne geçmek üzere gidilir mi sizce?

KIBRIS SOSYAL BİLİMLER ÜNİVERSİTESİ (KKTC-LEFKOŞA)
ULUSLARARASI KIBRIS ÜNİVERSİTESİ (KKTC-LEFKOŞA)
DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ (KKTC-GAZİMAĞUSA)
GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ (KKTC-GİRNE)
GİRNE ÜNİVERSİTESİ (KKTC-GİRNE)

En zayıf noktanız nedir diye sorsam ne cabap verirsiniz?

Birkaç yıl evvel çok fena tutulduğum bir adam vardı ama çeşitli durumlar yüzünden kendisine hiç açılamadım, hatta beni hiç tanımıyordu bile. Bir gün ani bir kararla ona dair her şeyi hayatımdan çıkardım ve bulunduğu yerle de tüm iletişimimi kesip kendimi onu unutmaya zorladım. İnanılmaz zor bir süreçti.

Şimdilerde yeni yeni birileriyle tanışmaya başladım, bir adamla flört ediyoruz. Hazır olmadığımı söyledim ama o zorladı biraz, ben de kabul ettim sonunda. Deli divane aşık değilim belki ama hoşlanıyor sayılırım.

Bu flörtleştiğim adam geçen gün Ataşehir IF'teki bir konsere bilet almış falan, geldi bana verdi. Üstünde açılamadığım adamın adı yazıyor. O zamanlar kendi kendine gitar çalan, barlarda saçma şarkılar çalan minik bir gruba sahip adam Sofar'a çıkmış ve öyle ya da böyle ünlümsü biri olmuş birkaç yıl içinde. Bunda baya yakışıklı bir tip olmasının da etkisi olabilir. Hayranlarının yaş ortalaması 10-25 arası değişiyor gördüğüm kadarıyla. Instagram'da bile 600 bine yakın takipçisi var, elim titreyerek inceledim fotoğraflarını. Daha önce niye hiçbir yerde denk gelmedim, hiçbir fikrim yok.

Arkadaşlar, ben her an tekrar düşecek gibiyim bu adama ama o zaman açılamamış ben şimdi hiç açılamam zaten. Yıllardır aklımdan gitmiyor, gitmiş gibi oluyor ama sanki yeri hep orada. Şimdi tekrar karşıma çıktı. İki gündür kalbimin çarpıntısından uyuyamıyorum bile.

Ne yapayım, gidip yüzleşeyim mi? Yüzleşmeden kastım da konserine gidip hiçbir şey hissetmemeye çalışmak. Adamla konuşacak değilim herhalde. Yoksa bir platonik macerasına mı başlayayım tekrar, adamın fan sayfasını mı açayım Instagram'da? Güzel fikirlerinizi bekliyorum.

Moda tasarımı
Arkeoloji
Antropoloji
Tarih
Sosyoloji

Sizce hangisi daha çok şey katar?

Durum ailesine düşkün erkek ve tek çocuk olan aile bağları sıkı olmayan kadından ibaret. Erkek annesine, ablasına ve kız kardeşine epey bağlı. Annemle 18 yaşındaki kız kardeşim oraya tek gidemez, beceremez, yanlarında olmam gerek yada şu işlerini benim yapmam gerek diyip yeri geldiğinde doğum günü vs.. en güzel günlerinizi bile katletmiş biri. Yeri geliyor anlıyor, yeri geliyor da kızıyorum bu kadar kendini heba etmesine.

En son yaptığı olayda; benim yanımdayken ablasının çocuğunu parka götürüp erkeğimizi arayıp ikidebir nerdesin demesi üzerine kalkıp onların yanına gitmesi..

Daha anlatılacak bir ton olay var ama en son olanı yazdım. Ben tek cocuk olarak büyüdüm ve genel olarak aile bağlarımız kuvvetli değildir. Kardeş vs ilişkisini mi anlamıyor abartıyorum?? Ailesi bizi bilmiyor sürekli arayip duruyor ama hissediyorlar tabiki. Tanımadan önyargılıyım ama bazen evlenince daha bunalacakmışım gibi geliyor. Ne dersiniz?

Pesinen soyliyim trolleyecek, ya nolcak adam iki kacamak yapmis diyecekleri fena bozarim. Sozkonusu baba 47 yasinda. Okulda oldugum icin ve evimden uzakta okudugumdan kis doneminde fazla gelmedim eve. Ancak ne zaman mayis ayinda eve geldim babamin elinden telefon dusmemekte adama bunun sebebini sorarken kendisi asker oldugundan nobet listesi envanter bilmemnesi diye kacamak cevaplar vermekteydi. Artniyetle yaklasmadan olayi 2 ay boyunca gozlemledim. Bu sure zarfinda 3-4 kez sehre tuhaf sebeplerle gitmis bulunmakta. 2 gunde 1 bazen hergun sahile inip hic alkol kullanmamasina ragmen bira vs icip eve gelmekte. Ayni zamanda annemle aralari aklim erdiginden beri sevgi ve dayanisma odakli bir evlilikleri vardi. 2 aydir hic iltifat etmiyor, her zaman yaptigi el ele tutusma vs gibi seyleri icra etmemekte. Daha bugun de dokunulmazi olan telefonun arayuzunde tinderi yuklenmis gordum ve artik herseyin aciga ciktiginin ilani oldu bu. Tek cocugum annem boyle soyleri haketmeyen bi kadin babam
da iyi biri. Ha bu arada belirteyim babam 4-5 aydir surekli evde sinav mekik gibi kultur fizik hareketleri yapmakta. Elbette 10 kilodan fazla verdi ve vucuduyla ilgili surekli sorular sormakta bana. Ben de vucut gelistirme yaptigimdan surekli tuyo istemekte. Sozun ozu ciddi olarak ne yapmam gerekiyor, kendime vakit ayiramiyorum bu surecte cunku aileme ihanet etmis gibi hissediyorum bu durumu cozmedikce. Sorulariniz varsa alabilirim. Yardimci olanlara simiden tesekkur ederim.

Edit:babam ben lisedeyken veli toplantisina gelince siniftaki kizlar. Baban ne kadar tatli vs gibi iltifatlarda bulunurdu. Tabi babam yakisikli bi adam oldugu icin.

Saçma bir durum ama sormak istedim.

Elimde bir miktar para var. Bu parayla şu iki şeyi yapmak arasında kaldım:

A- Uzun süredir merak ettiğim ve aklımı kurcalayan bir etkinliğe katılacağım. Sonunda bir fayda elde edebilirim de edemeyebilirim de ama paranın tamamı gitmiş olacak her halükarda.

B- Paranın tamamıyla uzun süredir beğendiğim ama bir türlü para ayıramadığım çok hoş ve kaliteli bir çantayı satın alacağım.

Aynı anda ikisini de yapma imkanım yok ve birini seçersem diğeri en az bir yıl sonraya kalacak, hatta belki hiç yapamayacağım.

Bu uyduruk ek hangi anlamda kullanılıyor?

büyüsel derken büyüyle alâkalı şeyler kastediliyor sanki?
peki eğitsel, yönetsel derken anlatılmak istenen ne? bu kelimelerle kullanıldığında da ...ile alâkalı anlamı mı katıyor?

İnsanlar ısrarla neden çoğu kelimenin sonuna bu eki getiriyorlar, cidden anlamıyorum.

Zamanında Refik Halid de aynı soruyu sormuş ama bugünkü vaziyeti görseydi herhalde çok şaşırırdı.

+sEl eki düşmanıyım. Bu ek yüzünden akademik makale okuma zevkim yerle bir oldu, hangi sebepten kullanımı bu dereceye ulaştıysa, ağzımı açıp gözümü yummak istiyorum. Gerçekten çok sıkıldım yav.

10 kadından 7'si dünya standartlarında güzel ve bakımlı. Ben -kendim de dahil- yüzüne bakılacak erkek görmeden günü bitiriyorum kimi zaman. Neden böyle oldu?

O kadar denedim olmadı. İlaçta alamadım. Mal gibiyim şuan. Bileti de yaktım. 10 saat arabayla yol gidicem çok daha güvenli çünkü. Resmen gerizekaliyim. Kendimi bogup atmak istiyorum.

Ne yapicam ben? Nasıl atlaticam bu uçuş işini? Flight radardan bakıyorum herkes ucuyor ben hala bu uçak nasıl kalkar, nasıl iner derdindeyim. Arkadaş sana ne sen mi kaldiracaksin ama yok işte aklıma hukmedemiyorum. Onun için de terapiye gideyim dersem evde kartlar yeniden dağıtılacak :(

Uçak kalkarken ki o geriye düşme hissi var ya beni bitiren o iyice emin oldum. Gerizekaliyim tabi o ayrı!

Nişanlımla birlikte bir dans kursuna gidiyoruz. Hocamızdan çok memnunuz, dün ikinci derse gittik ve ders bitince kursun sahibi, bizim hoca, biri erkek biri kadın daha önce görmediğim iki kişi (muhtemelen onlar da hoca) ve nişamlım ve ben dinlenme odasında oturuyorduk.

Kursun sahibi dediğim eleman geçen hafta bana bir iki şey üzerinden takılmıştı hiç alınacak şeyler değildi ama bu hafta bayağı benim üzerime oynadı, aklı sıra nişanlımın yanında beni küçük düşürmeye çalıştı. Bir iki kez hoşlanmadığımı hatta sinirlendiğimi belli ettim, bizim hoca da durumu anladı konuyu değiştirmeye çalıştı ama yavşak hala benim üzerimden muhabbet çevirmeye çalıştı. En son zaten nişanlım biz kalkalım dedi benim artık çileden çıktığımı ve kötü şeylerin olacağını hissettiği için ve çıktık kurstan.

Lakin ben üzerimdeki siniri, gerginliği atamıyorum. Gerçekten biraz daha dursaydık masanın diğer tarafından adamı tutup yumruklamaya başlayacaktım. Üç hafta daha dersimiz var, bu yavşak eminim yine belasını arayacaktır. Bir yanım muhatap olma diyor ama bir yanım ilk denemesinde ağzının orta yerine yapıştır diyor. Laf sokarak falan rahatlayamayacağım gibi geliyor.