Giriş
(7)

bu micromanagement midir?

logisticsmanager
uzun oldu simdiden uyari.simdi yil sonu degerlendirmelerinde uc calisandan birisi iyi niyetli micromanagement yaptigimi soylemis. bunu kendisiyle bir kac kere daha konustuk yil icinde, bazilarini ona anlattim bazilarinda da boyle birsey oldugu konusunda anlasamadik.ornekler;bazi mailleri onun yerine
uzun oldu simdiden uyari.
simdi yil sonu degerlendirmelerinde uc calisandan birisi iyi niyetli micromanagement yaptigimi soylemis. bunu kendisiyle bir kac kere daha konustuk yil icinde, bazilarini ona anlattim bazilarinda da boyle birsey oldugu konusunda anlasamadik.

ornekler;
bazi mailleri onun yerine atiyorum==> normal calisanlar 4-5 arasi kapatiyor. biz mudurler genelde 6-7 oncesi kapatmiyoruz (ben hatta gece bile yaziyorum bazen eger gun icinde bir sebepten erken kapattiysam) birkac kere yarin ya da bir iki gun icinde konteyner ile yollanacak urunu hava kargo yapalim dedi mudur, calisanlar ciktiktan sonra. ben de maili direkt tedarikciye attim, bu calisan da cc'de. cunku belki de konteyner ile yollanmak icin limana yollandi bile, bilemiyorum.
ona gore benim ertesi sabahi bekleyip ona soyleyip onun atmasi lazim ama bu bana direkt sacmalik geliyor. tedarik zincirindeyiz, zaten asya ile aramizda saatler var.
birkac kere de benim cevap vermem gereken bir seye direkt cevap verdim ama ona gore benim ona soylemem, onun da tedarikciye yazmasi lazimmis.

gecen de gece mail atmama takildi, stresleniyormus ben gece mail atinca ama arkadas gece kimseye is yapin demiyorum, aksam erken kapattiysam gece maillera yetisiyorum yatmadan. daha bir kere acil bir sey yazmadim gece ama tek bu calisan streslenmis gece mail atinca.


haftada bir gun herkesin ve kendimin portfolyosunu acip garip bir sey var mi diye bakiyorum. misal gecmis donemde kalmis bir siparis, fazla/az kabul yapilmis siparis, haftalar once acilmis ama hala tedarikci onayi girilmemis siparis vs vs. bunun sebebi de benim n+1 ve n+2 ayni dosyayi kendi analizleri icin kullaniyor ve onlar boyle seyleri bulunca bana soruyorlar, sonucta bana da haftada bir gun kontrol et dediler. kimseye kendi portfolyosu icin "bu niye boyle, su niye boyle" sormuyorum (varsa da cok nadir olur, bir sorum vardir). genelde attigim email "fyi su siparis 3 hafta oncesinin onay tarihine ait ama hala yola cikmamis" diyorum. siparis listesinde 10 kusur bin sira var, insan arada gormeyebiliyor o kadar bilgi icinde (ben de gormuyorum bazen, excel tablosu sonucta) diger iki calisan "tesekkur ederim bakayim" diyor, bu calisan ise "ona ben normalde yarin bakacaktim" diyor.
bu noktada esim calisanin onun isini duzgun yapmadigini dusundugumu soyledi ama ben kendisine zaten bunu kac kere acikladim, herkesin portfolyosuna bakiyorum, herkese sadece bilgi maili atiyorum vs diye.

bana calisanin bu dedigi abarti geldi. cunku bir adet calisanimi micromanagement yapmak zorunda kaldim (sirket tarafindan zorunlu, kotu performans sonrasi), her emailinde cc'de olmak zorundaydim, cogu mailini yollamadan bana soruyordu falan. o noktayi birakali 1 sene oldu ama hala bana bir email atmadan soruyor, teams uzerinden ariyor bunu yapacagim ne dersin ya da belli raporlama yaparken bana da diyor bak sonuc x buldum, sence dogru mu falan diye.
ben de cok ciddi micromanagement olan yerlerde calistim hem fransa'da hem turkiye'de, birinde resmen mudur her sabah onaylanan siparislerimize tek tek bakardi, sorardi neden bu acildi vs diye. ayda bir de yanina oturtup tek tek portfolyomuza bakardi, safety stock levellerimiza, stok levellarina falan bakardi. aciklama isterdi cogu sey icin.

neyse yani bunlari gordukce ben harbiden micromanagement gormekte zorlaniyorum ki malesef sirkette de biraz bu kultur var; yani benim kendi mudurlerim operasyona katiliyor cogu zaman, e onlar bana gelip "su raporu hazirlarken x'in portfolyosunda sunu gordum, bir bakar misin x ile neden boyle" diyince ben de x ile beraber bakmak durumunda kaliyorum. gun gelir de mudurlerimin yerine gecersem bu sistemi belki degistiririm de yani birazcik da isleyis bu su an, ben junior manager olarak bunu yikacak da degilim.

siz ne diyorsunuz? junior olarak kendimi gelistirmek istiyorum ve bu tarz seylere acigim ki baska bir kac onerisi de oldu onlari mantikli buldum ama bu management olayinda ortayi bulamiyoruz bu calisanla.
0
logisticsmanager
(12.11.21)
Valla iş beklemez. Önünüze düşen acil gördüğünüz bir şeyi yapıp takibi için elemanınızı cc'ye koymanız bana micromanagement gibi gelmedi. Haftalık genel bir bakış bana işin içinde bir yönetici olduğunuzu gösteriyor, bir tür güvenlik ağı (safety net) işlemidir bu.
Bana kendi yöneticilerinin micro management yaptığı şikayetiyle gelen kişilere baktığımda bir kısmının hakikaten düşük performanslı ve takibe muhtaç kişiler olduğunu görüyorum. Örnek; diyor ki her yaptığım işe burnunu sokuyor, kendisi okumadan duyuru çıkamıyorum. Hakikaten micro management bu, ama yine bakıyorum bu arkadaşın daha önce çıktığı duyurularda bin türlü yazım yanlışı, dilbilgisi hatası var (üstelik Türkçe yazılmış metinler bunlar). Kurumsal format kullanılmamış, bir tanesinde eski format kulanılmış. E ne yapacak yönetici? Ya "kusura bakma" deyip baştan bir şans vermeden yollarını ayıracak, ya da bir süre böyle gidecek.
Ancak şöyle de bir durum var tabii; çalışan kendi işlerine detaylı bakıldığını düşündüğü an panik yapabilir ve bu daha fazla hata yapmasına sebep olabilir. Bunu da yaşadım. Bir değer analizi yapmak gerekecek böyle bir durumda.
Rutin yaptığınız kontrolleri çalışanlarınıza öncesinde haber verin, "ben her hafta salı günü bir önceki haftanın listesi üzerinden geçip üzerinden geçilmesi gerekenleri sizlerle paylaşıyorum. Bunlarla ilgili bana dönmenizi bekliyorum / beklemiyorum" diye. Aynı şekilde akşam atılan emailler için de geçerli bu. Gün içinde bazen o kadar yoğun oluyorum ki bana gelen emaillere ancak mesai saatinden sonra bakabiliyorum. İsterseniz elektronik olarak email gönderimini ertesi gün sabah saatine ayarlayabiliyorsunuz. Bunu bir düşünün derim.
0
SiyamkedisiZorro
(12.11.21)
Öncelikle konuyu sizin tarafınızdan dinliyoruz, siz micromanagement yaptığınızı düşünmüyorsunuz ve haliyle yazdığınız örnekler de bunu destekler nitelikte. Karşı tarafın belki farklı örnekleri vardır. Sağlıklı olanı kendisiyle konuşmak.

1 - Eğer bir iş, bir kişiye delege edildiyse ve özellikle de 3. parti iletişimini bu kişi yürütüyorsa araya girilmemeli diye düşünüyorum. İşinizi, sektörünüzü derinlemesine bilmiyorum ancak ben işten çıktıktan sonra müdürüm normalde benim yaptığım işlere devam ederse iki şey hissederim
a) Bir şeyleri eksik yapıyorum
b) Çalışmam gerekenden az çalışıyorum

2 - Pozisyon gereği bir şeyleri kontrol etmeniz gerekebilir, bu çok doğal. Mail atmanız da bu kişiyi rahatsız ediyorsa farklı bir sisteme geçebilirsiniz. Mesela o Excel sayfasında bir kaç ekstra kolon olur; orada en son aksiyonun ne olduğu, bir sonraki aksiyonun ne zaman kimin tarafından alınacağı vb. belirtilir. Hatta basit bir formülle o tarih geçtiğinde ilgili satırın farklı renkte gözükmesi vb. sağlanır. Ya da başka bir çözüm olarak mail atılmaz da her hafta kısa bir statü toplantısı yapılır, herkes sorun yaşadığı, bekleyen vb. siparişlerini anlatı; herkes bilir, çözüm üretir vb. Böylece siz bir şeyleri dikte etmemiş olursunuz

3 - Gece mail atma olayı da aslında ilk konuya bağlanıyor. Bence bu konuda çalışan haklı. Bir kişiye mesai saatleri dışında; gece, haftasonu, resmi tatillerde vb. mail atıyorsanız o ister istemez karşı tarafta sıkıntı yaratıyor. Özellikle de yoğun çalışılıyorsa insanların akşamları ya da haftasonunda iş düşünmeden hayatlarını yaşamak istemeleri normal. Bu noktada konu yine aynı noktaya geliyor: "Müdürüm bu saatte çalışıyor; ben evdeyim, ya yapmam gereken şeyleri yapmadım ya da çalışmam gerekenden az çalışıyorum"; bunun çok da bir çözümü yok sanırım. Eğer mesai saatleri dışında gönderdiğiniz mailler her halukarda iş gününde dikkate alınacaksa, göndermeyin, yazdıysanız bile taslak olarak kalsın. Ama o mailin o saatte gitmesi gerekiyorsa, normalde o maili göndermesi gereken insan da siz değilseniz, şirket kültürünün ya da yapısının değişmesi lazım.
0
salihdt
(12.11.21)
salihdt +1
lojistik sektöründe hiç çalışmadım, önceliklerini bilmiyorum ama gece 22:30'da bir e-mail görmek beni irrite ediyor her türlü.
o saatte çalışmak zorundaymışım hissi yaratır.
cumartesi gece 3'te mail atan bir yöneticim olmuştu mesela. aciliyeti olmayan bir konu için. garip buluyorum.
kendim geç saatte mail atarken de "delay delivery" yapıyorum.
ama sizde işler durma noktasına geliyordur o mail atılmazsa, o zaman bu durumu önceden söylersiniz çalışanlarınıza, hem beklentileri yönetmiş olursunuz, hem de iş aksamaz, micromanagement hissi de yaratmaz.

diğer konunun da dozu önemli bence. ben micromanagement'tan her işin içinde son kararı vermeyi isteyip ille bu olacak diye direten yöneticiyi anlarım, bazı konularda tam bilgisi olmasa bile işler tam istediği şekilde yapılsın isteyen. bi de üstüne yakın tarihli desdline'lar verip "do it do it!!" yaparsa tadından yenmez.

ps. tarzanca için özür. mobildeyim hızlı yazdım
0
dreamnesiac
(12.11.21)
Çalışan haklı.

En başta eleman "micromanagement yaptığını düşünüyorum" dediğinde "hayır yapmıyorum" diye itiraz edip bunu ispatlamaya / açıklamaya falan çalışman tartışmayı baştan kaybettiriyor. Yönetici yönettiği kişilerle münakaşaya girmez, sorunu anlayıp çözer. Çünkü bu durumdan rahatsız olan karşıdaki zaten, sen değilsin, defansif pozisyona girmek yapabileceğin en kötü şey. Hem sorunu çözmüyorsun, hem de ekibin saygısını kaybediyorsun.

Doğrusu @salihdt'nin de dediği gibi elemanın şikayetçi olduğu noktalarda alternatif üretmek. İşte excel'de tablo aç, maili istiyorsan yine at ama elemana sabah iletilsin vs. "Biz neler neler gördük, şımarık bunlar" tutumu tatsız ve iyi bir yönetici olmanı engeller.

Bir ek nokta da "şirket kültürü bu, yapcak bişey yok" olayı hatalı. Şu dandik linkedin postları gibi olacak ama "yönetici/lider" muhabbeti yani, kendisi inisiyatif alamayıp üstü ne diyorsa onu uygulayacak insanların yönetici olmaması lazım, düz memuriyet bu. Ben böyle birinin altına çalışmak istemezdim, kendim de şu an bunun tam tersi yönde yöneticilik yapmaya çalışıyorum. Çünkü sorun çözmeyecek, yeni bir şeyler yapmayacak, kendi başıma karar vermeyeceksem ne yöneticiliği yapıyorum ki?

Ha mesela ben de çalışanın yazdığı her kodu satır satır inceleyip, gerektiği yerde düzeltmesi için yazıyorum ona. Bu mesela micromanagement değil, eğitim bu aşamada. Ama 6 ay sonra hala aynı şeyi yapıyor olursam micromanagement olur. Senin çalışan da şirkette yeniyse ya da junior'sa falan dersin "bi süre böyle, sonra tabi böyle olmayacak" diye.
0
plutongezegendegilmi
(12.11.21)
micromanagement konusu hassas bir konu. basit bir şekilde "şunu yapınca micromanagement olur" gibisinden özetlemek mümkün değil çünkü uzun aylar yıllar boyunca biriken bir hadise. hem de iki tarafı da dinlemek lazım.

kaldı ki bazı konularda, bazı işyerlerinde micromanagement yapılması gerekebiliyor. micromanagement'ın kötü bir şey olduğunu düşünmüyorum. sadece bazı durumlarda daha verimsiz olduğunu ve uzun dönemde çalışanın gelişimini engellediğini söylemek mümkün. eğer çalışan gelişiminin engellendiğini düşünüyorsa, kendini daha özgür hissedeceği başka bir işyerinde iş bakabilir. tabii bir yandan da hatayı kendinde de araması gerekiyor. mesela ben şahsen detayları fazla aktarmayan, sonuç odaklı raporlar-yazılar hazırlayan birisiyim, patron da bu sebeple daha fazla muhatap oluyor benimle. şirket dışı yazışmalarımda (özellikle üst seviye) genelde cc'de kimse olmaz, böyle olunca da, patron pek hakim olamıyor ayrıntılara. ama öte yandan sürekli her mail'ine cc'de tüm şirketi koyan, tüm yazılarında bol bol ayrıntı ekleyen birisi, patronla daha az muhatap oluyor.
0
co2s2
(12.11.21)
gece mail atmakla ilgili kısmın micromanagement olduğuna katılmıyorum. herkesin verimli olduğu saatler farklı, eğer gece cevap verme yükümlülüğü yoksa o zaman istediğin kadar mail atabilirsin. adamın uykusu tutmamıştır iş yapası tutmuştur mail atar ne var bunda yani.

ama diğer kısımlarda senin adamların yapması gereken işi sen yapıyormuşsun gibi geldi. bu hoş değil. evet iş hızlı çözülüyor belki ama doğru değil. işi birine teslim ettiysen o yapacak. aciliyeti varsa mesaiye o kalacak. sürekli çalışanlarının eksiklerini kovalayan bir yönetici profilinin mm olmasa bile doğru olduğunu düşünmüyorum. yönetici dediğin yöneticilik yapar, sen o işine odaklan. haftada bir gün denetleme yapmakta sorun yok ama onun da adını koy, net bir şekilde denetliyorum de. ama bir daha çalışanının atması gereken maili sen atma, iş gecikse bile bu çalışan üstünde stres oluşturur, aşırı saçma ve türk işi bir hareket yani. "bak sen uyuyorsun ama ben yöneticin olarak senin işini de yapıyorum ve çalışıyorum" gibi bi mesaj veriyor bence ve aşırı amatörce.
0
roket adam
(12.11.21)
@roket adam malesef o mesaiye kal falan dediklerin bu ülkede yapilamaz. Haftada 37 saat calisan calisana "aksam 6da toplanti var" dersen kabul etmez. O zaman daha ciddi olay cikar. Ki dedigim gibi ortada bir is yok, bir anda ortaya cikan bir şey.
Yoneticiyle aksam taleplere bakarken ciddi stok sorunu olacağını gördük, tedarikci yarin yola mal cikaracagim demis ama konteyner ile. Bizim bunu kacirma sansimiz yok ve cin ile aramızda 7 saat var. Belki sabah ise başladığimiz zaman fabrikadan yollanmis bile olacak. Haliyle böyle saçma sapan bir riski alacak degiliz. Calisan da aksam 4-4.30 sonrasi calismak zorunda değil. Ki Türk isi diyorsun ama zaten "hemen su maili atip yarin yola cikacak ürünleri hava kargo yapalim" diyen müdür Fransız :)
Bir de benim kendi müdürlerim birşey gördükleri zaman çalışanın sabah gelmesini beklemeden, acilse, direkt email atıyorlar çünkü tedarikci zaten ic tedarikci hepimiz ayni firmanin calisaniyiz, en sonunda ceomuz ayni. Haliyle arada temsil sorunu da yok. Tedarik zincirindeyiz ve böyle "ya o maili ben atmalıydim" gibi şeyleri oldukça saçma buluyorum. Bazen iki saat deadline oluyor.

Aynisini benim müdürüm icin de zamaninda bana dedi kiz. Zamaninda bir konu için o müdüre sorarmis, müdür ona cevaplarmis o da ic tedarikciye soylermis. Simdi covid dönemi bu sorudan o kadar cok geldi ki zaman kazanmak için müdür direkt tedarikciye cevapları. Kıza göre bu kötü ama bir bakima kendisini cevaplayamayacagi ve her hafta önümüze gelen bir soruda zaman kazaniyoruz.
Bilmiyorum kendi açımdan böyle şeyleri hic umursamadigim için de olabilir.
0
🌸logisticsmanager
(12.11.21)
(2)

Kol saati nereden alınır?

hede hodo
Babama doğum günü hediyesi olarak düşünüyorum. 800-1000 lira arası olabilir.Nerden alayım?Mümkünse marka da paylabilirsiniz.
Babama doğum günü hediyesi olarak düşünüyorum.
800-1000 lira arası olabilir.
Nerden alayım?
Mümkünse marka da paylabilirsiniz.
0
hede hodo
(10.11.21)
Saat & Saat'ten aldım hep ben daha önce, garantisi vb de oluyor. Belki indirim vardır
0
dreamnesiac
(10.11.21)
Saat & Saat ya da Konyalı Saat gibi yerlerden almak en mantıklısı. 100-200 lira ucuza diye ablam internetten aldı. Saat orijinal, tamam. Ama 6 ayda karardı kordonu. Saatçiye gittiğinde "bunu konyalı'dan almış olsaydınız anında yenisi ile değiştirirlerdi" demişti mesela. Az indirim için o riske girmeye değmez.
0
himmet dayi
(10.11.21)
(9)

Nakit ödeme vs kartla ödeme

dissendium
Siz genelde hangisini tercih ediyorsunuz ve size göre daha az harcamak için mantıklı olan hangisi?Temassız ödeme bence çok şeytani bir şey. Dıttt diye ödeme kolaylığından bazen gerekenden fazla şey alıyorum marketten. Aslında nakit kullansam daha tutumlu olurdum gibi.
Siz genelde hangisini tercih ediyorsunuz ve size göre daha az harcamak için mantıklı olan hangisi?

Temassız ödeme bence çok şeytani bir şey. Dıttt diye ödeme kolaylığından bazen gerekenden fazla şey alıyorum marketten. Aslında nakit kullansam daha tutumlu olurdum gibi.
0
dissendium
(09.11.21)
kartla öderim mümkünse her zaman.
0
jelly bear
(09.11.21)
Bilakis nakit taşımadığım için daha az harcıyorum ben.

Edit: Kartla harcamanın en iyi yanı "Bu paraya nereye gitti yau?" düşüncesine engel olması.
0
rahip janick
(09.11.21)
nakit tasimiyorum ben de. hatta artik fiziksel karta da gerek kalmadi. cuzdan da tasimamaya calisiyorum.
0
baldur2
(10.11.21)
18 yasimdan beri kartla odeme yapiyorum o aliskaigi kazaninca harcadigini fark etmeme olayi olmuyor.

Oyle yani kart her zaman. Hem vergi odemelerini de sagliyorsun.
0
floydian
(10.11.21)
1 aydir kartlarim bozuk yenisi de gelmiyor.
Bu ay para harcamamisim resmen, tum maas yerinde duruyor.

Hatta 2 kere benzin alamadim cepte nakit yok diye, gezmeyi de iptal edip yurudum.
0
divit
(10.11.21)
Bununla ilgili eskiden bir rakam vardı, kartla 5x daha fazla harcanıyor nakde göre diye.
M.Ö.den kalma istatistik (2009 falan:) ama siz pay biçin. Kesinlikle daha çok harcanıyor.


Ben de kart bu arada :)

Market alışverişi için ben online'da daha az harcandığını düşünüyorum çünkü toplam tutar sürekli göz önünde olduğundan sepetten ürün çıkarılabiliyor, ama kasaya gidince artık Allah ne verdiyse ödüyoruz genelde :)
0
dreamnesiac
(10.11.21)
ufak ufak da olsa puan biriksin diye KK.
0
since1907
(10.11.21)
kartı kapattığımdan beri harcamalarım azaldı.
ziraat, zorla kombo kart gönderdi en son. kredi kartı kısmını kapadım yine. ancak temassızı bazen kontrolsüz harcamamı sağlıyor. o yüzden genelde bankkart'ı taşıyorum yanımda.

kendi durumumu şöyle izah edeyim:
arkadaşlarla içmeye ya da yemek yemeye çıktık. cebimde 150 lira varsa; maksimum 150 liralık yer ya da içerim.
cebimde kart varsa; hem daha çok yiyip içebilirim; hem de gaza gelip (genelde içince) başkalarına da ısmarlayabilirim; hem de bazen parası olmamasına rağmen gidip 300 liralık tüketim yapan arkadaşlar oluyor, onların hesap da ödeyebilenlere kalıyor.

iş çıkışı dışarıda yiyeceksem ve cebimde 30 lira varsa; 2 lahmacun ya da bi dürüm gömer; eve geçerim.
kartım varsa; ne yiyeceğimi seçmek de zorlanır; gider önden çorba, üstüne porsiyon, üstüne de tatlı söyleyebilirim.
250 lirayla mavi'ye pantolon almaya girdiysem, 1 pantolon alır çıkarım. kartım varsa; kampanyalar, kazaklar, hatta donlar bile ilgimi çekebilir.
0
barankovan
(10.11.21)
her şeyi kartla ödüyorum. nakit ne varsa günlük veya başka şekillerde vadelide veya başka yatırım araçlarında. kredi kartı, fatura ve kirayı öderken vadeliden çekiyorum. az ya da çok bi şekilde değer kazanmayan boşta param yok.
0
erenderk
(10.11.21)
(20)

yorumu kaldırayım mı?

deartheodosia
trendyol’dan bir çift küpe aldım, kırık geldi. iade için evime yakın olmayan bir kargoya gitmem gerekecek, bir sürü iş. ben ürüne kırık geldi yorumu yaptım. satıcı devamlı beni arayıp yorumu kaldır tacizi yapıyor. şimdi yorumu görüp ürünü satın almaktan vazgeçecekler olabilir ve belki kargo esnasınd
trendyol’dan bir çift küpe aldım, kırık geldi. iade için evime yakın olmayan bir kargoya gitmem gerekecek, bir sürü iş. ben ürüne kırık geldi yorumu yaptım. satıcı devamlı beni arayıp yorumu kaldır tacizi yapıyor. şimdi yorumu görüp ürünü satın almaktan vazgeçecekler olabilir ve belki kargo esnasında kırıldı küpe, olabilir. kimsenin işine engel olmak da istemiyorum, sonuçta iş kurmuşlar, emek veriyorlar falan. ama satıcının beni araması, whatsapp’tan yazıp durması aşırı rahatsız etti. akşam akşam keyfim kaçtı buna mesai harcıyorum. yorumu kaldırayım mı kaldırmayayım mı? trendyol’a da bildirdim rahatsız edildiğimi. ben mi abartıyorum? adama rahatsız etmeyin, aramayın beni dedim; yorumu kaldırın diyip duruyorlar. kötü hissettim.

edit: satıcı farklı numaralardan aradı, aynı numara da değil.
0
deartheodosia
(09.11.21)
eğer yalnızca kendi vicdanınızla düşünseydiniz sonunda kaldırma seçeneği vardı, fakat şu an taciz ediliyorsunuz, artık yorumu kaldırmak bu tacize boyun eğmek anlamına gelir.
0
hadi ya la
(09.11.21)
Ben olsam saticiyi polise sikayet ederim. Tam bir rezalet.
0
hot potato
(09.11.21)
beni 2 defa arasalardı taciz edercesine kesinlikle silmezdim. insan gibi özür dileyip geri gönderin size ücretinizi iade edelim deseler, iade srüecinden sonra da "rica etsek kaldırma şansınız olur mu yorumu ne de olsa iade edildi" deseler bence silerdin. bu haliyle silme derim
0
avatar is back
(09.11.21)
Şimdi iade/değişim süreci başlatmış adamlar çamur yapmış olsa yüzde yüz haklı olacaksınız ama yapmamışsınız. Aradıklarında böyle bir teklif olmadı mı?

Satıcı da tabi ki böyle bir taciz yaptığı için hatalı. Belki ki iş bilmez kimseler. Zorbalıkla imaj düzelmesi mümkünmüş gibi...
0
Ufuk
(09.11.21)
Kaldırma, hatta git edit yap ve yorumdan dolayı yaşadığın şeyleri de yaz.
0
j r r tolkien hayrani
(09.11.21)
Ne yüzsüzler var. Ben olsam kaldırmam. Hatta bir daha ararsa polise gideceğimi söylerim. Kargoda kırıldı demek ne demek. O zaman televizyon da kargoda kırılabilir. İnternetten hiçbir şey almayalım o zaman.
0
dissendium
(09.11.21)
ver savcılığa gitsin, böylelerinin yanına kar bırakmayacaksın hiç bişeyi.
0
killerbee
(09.11.21)
Değer kaybı kadar geri ödeme yapsınlar ya da aynı ürünle değiştirsinler ya da gönlü kazanmak için üstüne bir şeyler göndersinler ya da parayı iade etsinler.
Ancak bunlardan birini yaptılar ise yorumunuzu kaldırın.
0
Erva
(09.11.21)
2 defa arayıp taciz ettiklerini de yaz +1
0
but that was just a dream
(09.11.21)
silme +1
0
since1907
(09.11.21)
Iş polislik/savcılık olmuş gibi.
0
havadakarada
(09.11.21)
Ben olsam kaldırırdım çünkü çok korkarım manyak insanlardan. Adresiniz falan da var satıcıda. Altı üstü bir küpe bir yorum için manyak insanlara enerjimi harcamak istemezdim.
0
cilekli krep
(09.11.21)
trendyol'a da her kanaldan tekrar tekrar şikayet edin. tüm durumu özetleyin.
bir işe yaramıyorsa da trendyol için ayrı bir başlık açıp orada toplanırız :)
0
dreamnesiac
(09.11.21)
şu olayı biraz allayıp pullayıp sözlüğe rezalet başlığı olarak açsan en az 2000 fav alır.
0
killerbee
(09.11.21)
Saticilarin musteriyle iletisime gecmesi sozlesme feshini gerektirir.

Musteri lehine olsa bile kurallar boyle.
0
divit
(09.11.21)
işini çözeceklerse kaldır yorumu. yoksa kalsın.
0
xrated
(10.11.21)
j r r tolkien hayrani + 1

yorumu tekrar düzenleyebiliyorsan, yaşadığın süreci de anlat.
çözüm odaklı olsalar böylesi rahatsız edici bir yaklaşımları olmazdı.
yorumu silerseniz;
- trendyol komisyonunu almış,
- satıcı parasını almış, alıcıya giden kırık küpe için de hiç bir şey yapmamış,
- siz de cebinizden para çıkmış ve elinize de kırık bir küpe geçmiş olarak kalacaksınız.

yarın bi başkası aynı sorunu yaşarsa; bu sefer onun emeğine haksızlık olacak.

satıcı küpeyi sorunsuz paketlemişse dahi en azından kargolama ile ilgili bazı önlemler alması gerekiyor gibi.
yorumunuzu silmeyin.
0
barankovan
(10.11.21)
yorumu düzenleme şansı varsa ek yapıp "silmem için sürekli arıyorlar" yazardım.
0
d e j i n
(10.11.21)
güncelleme: trendyol bayağı ilgilendi ve ekran görüntülerini istediler. inceledikten sonra aradılar ve bir daha olmayacağını belirttiler. ertesi gün de ücret iadesi yapıldı.
0
🌸deartheodosia
(11.11.21)
yorumu güncellemedim ama silmedim de, o şekilde duruyor bu arada.
0
🌸deartheodosia
(11.11.21)
(5)

black friday - alışveriş

MtKrt
malum, alışveriş siteleri kampanyalarla yardırmaya başladı.gerçek indirim görebildiniz mi?neler aldınız?neler almayı planlıyorsunuz?bunu mutlaka kaçırmayın dediğiniz indirimli ürün var mı?
malum, alışveriş siteleri kampanyalarla yardırmaya başladı.

gerçek indirim görebildiniz mi?
neler aldınız?
neler almayı planlıyorsunuz?
bunu mutlaka kaçırmayın dediğiniz indirimli ürün var mı?
0
MtKrt
(08.11.21)
O'Reilly üyelik, bugün son günmüş. Hala dünya para
0
dreamnesiac
(09.11.21)
google'dan baktım özellikle kaçırmıyayım diye 29 kasım yazıyordu. eğer türkiye için başka bir zaman varsa söyleyin de benim de almak istediğim çok şey var, belki bir tanesi dolara rağmen denk gelir :)
0
killerbee
(09.11.21)
Özellikle o gün için beklediğim bir kahve makinesi var. Trendyol bu hafta 100 lira düşürdü ama hala ayırdığım bütçenin üstünde.

Ben yıllarca hiç sağlam bir indirime denk gelmedim açıkçası güvenim yok ama bir umut, bekliyorum yine de.

Bu arada bu yıl Black Friday 26 Kasım.
0
mutekebbir
(09.11.21)
Bf indirimlerini hepsiburada da, trendyol da erken baslatiyor son birkac yildir. Artik 26 kasim gibi tek bir gune sigdirmiyorlar
0
bradshaw
(09.11.21)
laptop ihtiyacım vardı. indirimde görünce aldım
www.eksiduyuru.com

ihtiyaç olmayan şeyi almak saçma bence
0
dafuq
(09.11.21)
(7)

Green kart a yarın başvursam yetişebiliyormuyum?

al basmadan donu var
9 kasım son diyor ama tr için mi bu tarih? saat farkı var ya bi an heyecan yaptım. Pasaportum iş yerinde kaldığı için yarın sabah başvurmayı düşünüyordum.bir de evliyim, eşimde ayrıca başvursa şansımız artıyor mu?bir oğlum var onun henüz pasaportu yok, bunun bir önemi var mı?teşekkürler.
9 kasım son diyor ama tr için mi bu tarih? saat farkı var ya bi an heyecan yaptım. Pasaportum iş yerinde kaldığı için yarın sabah başvurmayı düşünüyordum.

bir de evliyim, eşimde ayrıca başvursa şansımız artıyor mu?

bir oğlum var onun henüz pasaportu yok, bunun bir önemi var mı?

teşekkürler.
0
al basmadan donu var
(08.11.21)
The entry submission period for DV-2023 is from 12:00PM EDT (GMT -4) on October 6, 2021 to 12:00PM EST (GMT -5) on November 9, 2021.

yani 9 kasım akşam 8'e kadar diyor.
0
chezidek
(08.11.21)
travel.state.gov

each spouse may each submit one entry if each meets the eligibility requirements. If either spouse is selected, the other is entitled to apply as a derivative dependent.

The passport number, country of issuance, and expiration date for the principal entrant’s valid, unexpired international travel passport. This requirement applies to the principal entrant only, not to dependents.
0
hot potato
(08.11.21)
birde oğlan daha 15 aylık onun fotoğrafını nasıl koyacağım ? gerekli mi kesin?
0
🌸al basmadan donu var
(08.11.21)
abı kusura bakma da, sitedeki instructions kısmındaki pdf'i okumadan bu işe girersen sonraki aşamalarda dev çuvallarsın.

travel.state.gov

Taking photos of your baby or toddler

When taking a photo of your baby or toddler, no other person should be in the photo, and your child should be looking at the camera with his or her eyes open.

devamında da anlatmış, düz beyaz bir zemine yatırıp çekin demişler. ya da araba koltuğuna koyup arkasına beyaz bir havlu/çarşaf serip öyle çekin demişler.
0
chezidek
(08.11.21)
aynen herşey varmış sitede, bana hep karışık geliyordu bu işler ondan bir panik oldum.

teşekkürler herkese bol şans.
0
🌸al basmadan donu var
(08.11.21)
Son ana bırakmayın, son saatler site çökmüştü 2-3 sene önce :)
Kolaylıklar
0
dreamnesiac
(09.11.21)
Eşiniz de ayrı başvurursa iki ayrı şans olmuş olur ayrıca.

Ben iki senedir başvurmuyorum, başkasının hakkına girmemek için. "çıksa gidemem herhalde, gidip napıcam oralarda" diye.
0
John Bloor
(09.11.21)
(12)

kahve makinası önerisi

melodi
3senedir tchibo kapsül kahve makinası kullanıyoruz. aslında çok memnundum çünkü sadece ben espresso içiyordum bana yetiyordu.son 1 senedir eşimde latte’ye merak saldı ben de onunla latte içmeye başladım. e böyle olunca manuel süt ısıt&köpürt can sıkıcı bi hal almaya başladı. bir de yeni bir yere taş
3senedir tchibo kapsül kahve makinası kullanıyoruz. aslında çok memnundum çünkü sadece ben espresso içiyordum bana yetiyordu.son 1 senedir eşimde latte’ye merak saldı ben de onunla latte içmeye başladım. e böyle olunca manuel süt ısıt&köpürt can sıkıcı bi hal almaya başladı. bir de yeni bir yere taşındık kahve makinamız olduğunu duyan arkadaşlar geliyor sürekli :)

kullanım sıklığımızı anlamanız içindi üstteki bilgiler

sorumuza gelirsek; 6000tl üst limitle çekirdek veya kapsül kahve makinası önerilerinize ihtiyacımız var
0
melodi
(08.11.21)
www.philips.com.tr
Biz bunu çok severek kullanıyoruz ama sade kahve içiyoruz, süt köpürtücüsünü ara sıra misafir için kullanıyoruz.

Bir de, modelinden emin değilim, Siemens'in sütlü kahveleri de otomatik yapan bir modeli var, daha çok sütlü içiyorsanız onu da öneririm.
0
kobuzchu kiz
(08.11.21)
Ek olarak, 6000 lira verip kapsül kahve makinesi almayın, taze öğütülmüş çekirdek kahvenin tadı bambaşka.
0
kobuzchu kiz
(08.11.21)
kobuzchu +1
o kapsüller ne kadar sağlıklı emin değilim şahsen, tchibo makinem vardı sattım aynen. chemex'le yapıyorum
0
dreamnesiac
(08.11.21)
Philips ep4346
Amazonda kampanyada
Tavsiye ederim
0
nuisance
(08.11.21)
@kobuzchu kız açıkcası süt kopürtücü özellikten çok otomatik olanları tercih ederim gibi geliyor. philips 5447/90 bakıyorum bir de siemens bakayım çok teşekkür ederim
0
🌸melodi
(08.11.21)
ek yapayım;

ep5447 ile ep4346 arasında; dijital ekranda renkli kahve resmi ve kahve çeşitliliği farkı var ( 8 vs 12)
görünüm olarak ta en üstündeki siyah kısım metal ve bardak aydınlatması var.

temelde birebir aynı makineler. aradaki fark 300-400tl gibiyse alınır ama fazlası için 5447ye gerek yok derim.
0
nuisance
(08.11.21)
Evimde Philips EP2200 var, guzel fakat biraz komplike makine. Ozellikle bakimi zor. Ofiste ise EQ300 var, daha simple ve basarili buluyorum. Bu yuzden Siemens tercih et derim.
0
vogojin
(08.11.21)
@nuisance kaynak yapayim; tam olarak ben de bu ikisi arasindaki kahve farkini anlamaya calisiyorum ama kendi sitesi dahil hicbir yerde kahve cesitleri acik bicimde yazmiyor. 1000 tl var arada, gerek yok mu gercekten?

Ben de 1 yildir araatiriyorum siemens eq6 alicam derken philips’e karar verdim. Hem daha sicak yapiyor kahveleri, hem de daha kompakt. Siemens’tense philipsten daha memnun kullananlar. Youtube’da da bir suru video izledim bu arada.
0
bradshaw
(09.11.21)
@bradshaw sağolsun nuisance desteğiyle az önce 5443/70 aldım hayırlısı bakalım biraz 5447 videolarını izleyince korktum kahve sertlik ayarları vs ama deneyerek öğrenicez
0
🌸melodi
(09.11.21)
@bradshaw

fark olan seçenekler bunlar; (ep4346 bunları yapabiliyor aslında sadece örneğin cafe luit seçeneğinde süt ayarını elle ayalarıp latte yapabiliyorsunuz)

Caffe Latte
Ristretto
Espresso Lungo
Seyahat bardağı işlevi

www.philips.com.tr
www.philips.com.tr

@melodi
makine kullanımı baya baya kolay, 4 tane profil seçimi var(alt modelde 2 profil) sizin ayarlarına göre saklıyor, örneğin siz bir kahveyi daha hafif seviyorsunuz bir kere öyle yapınca onu hafızasında saklıyor gibi, ama dediğim gibi kullanması oldukça basit sadece 2 hafta- 6 ay - 2 yıl gibi bakımları var düzenli onları yapmak gerekiyor. (butün otomatik espress makineleri için geçerli bir durum)
0
nuisance
(09.11.21)
bu arada ben kesinlikle bin tl üstü fark vermezdim, şu an amazondaki fiyat çok iyi(4760tl) üstelik amazonda alıp kullanın beğenmezseniz iade edebilirsiniz.

www.amazon.com.tr

5400 serisini farklı renkte olani cıkmış fiyatı daha uygun, renk hoşunuza giderse olabilir;
www.hepsiburada.com
0
nuisance
(09.11.21)
@nuisance sahane aciklamissiniz tesekkurler. 1 yildir siemens eq6 derken son 1 haftadir philips bakiyorum ve tam 4300 serisini alacakken su an 5443’e karar verdim. Yani tam otomatik makinanin da elle ayarlamasini istemiyorum latte icin. O yuzden az bucuk fark bence olabilir. 5447 ile tek farki sadece renkmis zaten. Siyah istiyordum ama sirf siyah icin 700 tl fark veremem valla :))
0
bradshaw
(09.11.21)
(7)

1 aydır sürekli yorgun hissediyorum ve aniden uyku bastırması

ayseee
daha önce böyle bir şey yaşamamıştım ancak 1 aydır sürekli yorgun hissediyorum, 5 dk.'lık bir iş yapıyorum sonradasında çok kısa sürede yoruluyorum ve aniden uyku bastırması oluyor. 1 ay önce önce corona sonra grip geçirdim. corona'yı orta hasarla atlattım ama grip çok kötüydü 15 gün geçmedi. şimdid
daha önce böyle bir şey yaşamamıştım ancak 1 aydır sürekli yorgun hissediyorum, 5 dk.'lık bir iş yapıyorum sonradasında çok kısa sürede yoruluyorum ve aniden uyku bastırması oluyor. 1 ay önce önce corona sonra grip geçirdim. corona'yı orta hasarla atlattım ama grip çok kötüydü 15 gün geçmedi. şimdide sanki pilim bitiyor gibi hissediyorum, enerjim bir anda 60'dan 20'ye düşüyor 1 dakika içinde ve hemen uyku bastırıyor.

bir tahlil filan mı yaptırmalıyım? bilgisi olan var mıdır?
0
ayseee
(08.11.21)
Net aynı sorun bende de var covid olmadın gerçi ama sporcu olmama rağmen uzun yıllardır iki dakika merdiven çıkınca nefesim kesiliyor her yerde uyumaya başladım
0
shredd
(08.11.21)
Kan değerlerinize baktırın. Geçen sene babamda benzer şikayetler (sürekli yorgunluk, uyku hali, halsizlik) sonucunda sodyum eksikliği (hiponatremi) çıktı, bir hafta hastanede yattı.
0
inheritance
(08.11.21)
(git: 1502111) buradaki cevaplara bakabilirsin, geçmiş olsun
0
bahçedekisandal
(08.11.21)
Bence otomatik al 2009'dan da eski olmasın.
0
Bruce
(08.11.21)
Hamile olabilirsin.
0
111111
(08.11.21)
Dahiliye'ye gidin.
İnsülin direnci olabilir.
0
dreamnesiac
(09.11.21)
muhtemelen uzun dönem covid etkileri yaşadığınız ve hala bu konuda dünyada çok fazla araştırma yok sanırım
0
photo85
(09.11.21)
(5)

Uzun süren iş görüşmeleri

dissendium
Çalıştığınız işlerin kaçında iş görüşmeleri zamana yayılmıştı? Birinci görüşmeden kaç gün sonra olumlu yanıt aldınız? En uzun süren iş görüşmeniz nasıldı? Uzun süren ve olumsuz yanıt aldığınız iş görüşmeleri var mı? İş görüşmelerinde duruşunuz nasıl oluyor? Testleri, mülakatları ciddi şekilde mi yap
Çalıştığınız işlerin kaçında iş görüşmeleri zamana yayılmıştı? Birinci görüşmeden kaç gün sonra olumlu yanıt aldınız? En uzun süren iş görüşmeniz nasıldı? Uzun süren ve olumsuz yanıt aldığınız iş görüşmeleri var mı? İş görüşmelerinde duruşunuz nasıl oluyor? Testleri, mülakatları ciddi şekilde mi yapıyorsunuz ya da baştan sona rahat mı oluyorsunuz? Soru yağmuruna tuttum. Teşekkür ederim cevap vereceklere.
0
dissendium
(08.11.21)
çalışan olarak hiç iş görüşmesine girmedim. (yıllar yıllar önce, üniversite sonrasında bir tanıdığım yeni kurduğu şirkete beni çağırdı, ilk işimdi, resmi anlamda bir iş görüşmesi yapmamıştık. hala aynı yerde çalışıyorum) ama işveren olarak yıllardır iş görüşmelerine giriyorum.

ilk görüşmeden itibaren olumlu haber verene kadar yeri geldiğinde 1 ay kadar bile süre geçebiliyor. özellikle çalışan da bir yerde çalışıyorsa, bizim de o pozisyona acilen ihtiyacımız yoksa, bu iş biraz uzayabiliyor. olumsuz yanıt her zaman vermiyoruz. herkesi arayıp "olmadı" demek, çok zor iş.

karşımdakinin rahat olmasını, ben bir şey anlatırken gerekirse araya girip kendi tecrübelerinden bahsetmesini, hatta sorular sormasını isterim. iş görüşmesi tek taraflı bir şey değildir. ben karşımdakinin bizim şirket için uygun bir çalışan olduğunu anlamaya çalışırken, karşımdakinin de bizim şirketin ona uygun bir yer olup olmadığını anlamasını beklerim. bu yüzden rahat olmak lazım, bol bol soru sormak lazım. ama tabii rahatlıkla lakayıtlığı birbirine karıştırmamak lazım. şöyle düşünün, bir şirkette çalışırken x bir firma ile ortak bir iş yapmak için iş toplantısı yapıyorsunuz. iş görüşmesi de böyle bir şey. siz şirkete hizmet satıyorsunuz aslında.
0
co2s2
(08.11.21)
bugüne dek 3 işe başvurdum. ilki 1 ay, ikincisi 3 ay, üçüncüsü 2 haftaya yayıldı. ilk ikisi sınavlı mülakatlı çeşit çeşit testli bir sürü aşamadan oluşuyordu. sonuncusu yazılı değerlendirme ve grup mülakatından oluştu. yani uzun süren şey beni değerlendirme süreleri değil, değerlendirmelerin çok aşamalı olmasıydı. tüm aşamalarda rahattım, ama tabii ne yapıyorsam ciddiyetle yapıyordum. görüşmelerde de azıcık heyecanlı olmakla birlikte özgüvenli ve dikkatliydim. 3'ünde de işe girdim. hiçbirinde olumlu-olumsuz ne yanıt alacağımı düşünmedim. sanırım bunu düşünseydim çok da rahat olamazdım. olsa da olur olmasa da olur, olmazsa dünyanın sonu değil kafasında olmanın bir adım öne geçmemi sağladığını düşünüyorum.
0
erenderk
(08.11.21)
1 ay civarı süren bir süreç yaşadım. Toplamda 6 görüşme yapmıştım bazıları kısaydı 20 dakika falan sürmüştü. Mülakat konusu tamamen pozisyona ve şirkete verdiğim değere göre değişiyor açıkçası ama illaki bir gerginlik oluyor bende. Biraz da yapıyla alakalı tabi. Bu bahsettiğim süreçte teklif aldım. Aslında ilk başta burayı istiyordum ama hem süreç çok uzadığı için (6 görüşme nedir) benim baştaki isteğim azaldı hem de o ara başka bir yerden teklif almış olunca reddetmiştim.

Kendi yaşadıklarımdan ve arkadaşlardan duyduklarımdan yola çıkacak olursam şirket küçük veya pozisyon özelinde sizin cv niz çok çok güçlü değilse ortalama 3-4 görüşme kesin yapılıyor.
0
niyazi mısri
(08.11.21)
bizim sektörde 6-7 görüşme oluyor maalesef, 2 aydan aşağı biten görüşme olmadı. tüm mülakat ve testlere pro bir şekilde hazırlanıyorum, araştırmamı yapıyorum, sonra rahatmış bunları hep biliyormuşum gibi davranıyorum. basitçe kendimi karşımdakinin yerine koyup, beni neden almak isteyeceğini düşünüp, kendimi o kalıba sokuyorum. ilk görüşmede para konusunu netleştiririm bu arada ki boşuna vakit kaybı olmasın.
0
roket adam
(08.11.21)
Çok soru olduğu için genel bir özet yazayım:
Zamanında çok görüşmeye girdiğin için sayamıyorum :) Ama özellikle MT gibi toplu alımların yapıldığı süreçler daha uzun ve çok aşamalı. Bunun dışında bence işverenin aday havuzuna ve ihtiyacına göre değişiyor bu süre. Deneyimli aday arayıp süreci 6 ay süren yer biliyorum. Bunu mülakatta öğrensem belki çalışmak istemeyebilirim böyle bir şirketle, çünkü sahiden ne aradıklarını bilmiyor da olabilirler :) Kaç gün sonra olumlu yanıt alınacağı da görüşülen aday sayısına ve profiline göre değişir, 1 ay olduğu oldu mesela. Uzun süren ve olumsuz yanıt aldığım iş görüşmesi olduysa ya benim sorularımla onları darlamamdan ya da olumlu sonuçlanıp benim istemememden dolayı olumsuz sonuçlandı genelde.. Gerçi 1 tane 3-4 aşamayı geçip son 2 adaya kadar kaldığım bir şirket vardı şimdi düşününce süreçleri uzun ve olumsuz olan, onda da başka pozisyon teklif etmişlerdi daha sonra. Google ile mülakata girsem gerilirim tabii:) Şirkete göre değişir gerginlik rahatlık. Direktör mülakatına girip şirketi beğenmediğim için dalga geçtiğim de oldu :)

Hiç böyle paragrafsız ilgisiz cümleleri de birarada yazmamıştım :) Mobil sağolsun. Sonuç olarak bence mülakat uzunluğuyla direkt korelasyon yok, kısa geçenler daha olumsuza yakındır belki ama her uzun mülakat olumlu demek değil :) Sonlandırırlen "görüşmek üzere" demelerinin tekrar görüşecekleri anlamına gelmediği gibi :)
0
dreamnesiac
(09.11.21)
(3)

Apple store'un kapisinda mi yatayim?

ala09
selamlar iphone 13 128gb almak istiyorum ama 3-4 hafta bekleyecek bir durumum yok. apple gunluk olarak stoka giren urun olsa da hemen bitiyor ve biz gelecek olan urunleri soyleyemiyoruz dedi. sabah erken gidince alabilme ihtimalim olur mu deneyen oldu mu? 128 gb olmasi onemli 512 falan almam. bir de
selamlar iphone 13 128gb almak istiyorum ama 3-4 hafta bekleyecek bir durumum yok. apple gunluk olarak stoka giren urun olsa da hemen bitiyor ve biz gelecek olan urunleri soyleyemiyoruz dedi. sabah erken gidince alabilme ihtimalim olur mu deneyen oldu mu? 128 gb olmasi onemli 512 falan almam. bir de pembe olsa ne guzel olurdu
0
ala09
(08.11.21)
Kırmızı ve mavisi hepsiburada'da apple store fiyatına var ama pembesi 2 bin daha pahalı. o renkler olur dersen hb'den almanın apple'dan almaktan farkı yok.
0
himmet dayi
(08.11.21)
Ben olsam apple türkiye’den alırım, distributorden aldıgım apple ürünene sıkıntı çıkarmışlardı, dava edince yenisini verdiler ancak.

Apple store’a 1-2 sabah gidin şansınızı deneyin, yoksa şansınıza küsün. 1-2 haftaya tahminimce gelir stoklara
0
monicapp
(08.11.21)
App store internet mağazasından alırdım ben olsam
0
dreamnesiac
(08.11.21)
(5)

Dikkat sorunum var mı, varsa nereye gitmeliyim?

biseysorcaktim
Uzun zamandır kitap okumuyor / okuyamıyorum. tekrar öğrenci olmam gerekse muhtemelen ders çalışamam. işlerimi yaparken odaklanmıyor, bir kaç dk içinde dikkatim dağılıyor bu yüzden işlerim uzun sürüyor. her şeyi neredeyse yarım bırakıyorum. kitap okumaya gayret etsem bazen hiç farkında bile olmadan b
Uzun zamandır kitap okumuyor / okuyamıyorum.
tekrar öğrenci olmam gerekse muhtemelen ders çalışamam.
işlerimi yaparken odaklanmıyor, bir kaç dk içinde dikkatim dağılıyor bu yüzden işlerim uzun sürüyor.
her şeyi neredeyse yarım bırakıyorum.
kitap okumaya gayret etsem bazen hiç farkında bile olmadan bir kaç sayfa ilerlemiş oluyorum. sonra geri dönüp tekrar okuyorum oraları, hiç okumamış gibi hissediyorum.

velhasıl bu saydıklarım hayatımı olumsuz etkilemekle beraber çözümünü benim mi bulmam gerekiyor yoksa tıbbi bir destek almalıyım bilmiyorum.
açıkçası bu bir sağlık problemi mi yoksa benim sorunum mu bilemedim.

eğer medikal bir şeye ihtiyacım varsa nereye gitmeliyim? psikolog mu, psikiyatri mi? bu saydıklarım azıyla çoğuyla tanıdığım her insanda var neredeyse. bu yüzden hangi ölçüye geldiğinde bu bir sorun olarak nitelendiriliyor bilmiyorum ancak dikkat konusundaki eksikliğim beni sabote ediyor sürekli.
0
biseysorcaktim
(07.11.21)
Bu saydıklarınız günümüz için çok normalleşmeye başlayan şeyler ne yazık ki. Sorunuza cevap mı bilmiyorum ama ben bunu pomodoro ile biraz yenebildim. Öneriyorum.
0
Amaranta ursula
(07.11.21)
Pomodoro +1.
Bende aynı durum var ama pandemiden olduğunu düşünüyorum şua daha çok.

Günlük hayatınızı çok etkiliyorsa Psikiyatrist olabilir.
Psikologla biraz daha uzun sürer sonuç almanız, ama BDT'ye bakabilirsiniz.
0
dreamnesiac
(07.11.21)
Aynı durumdayım, iyi bir günümde öğlen 2'de bütün işlerim bitebiliyor, çoğunlukla aynı işi ya bitiremiyorum ya da akşam yemeğinden sonra da çalışmam gerekiyor. Pomodoro hiç etki etmedi, sürdüremedim.

Psikiyatrist ve ilaç tedavisi (amfetamin değil) bende olumlu etki yaptı, pomodoro ya da başka yöntemlerle çözemiyorsanız psikiyatriste danışmaktan zarar gelmez.
0
kobuzchu kiz
(08.11.21)
Kullandiginizi varsayarak: Tiktok, instagram, twitter, youtube(#shorts izliyorsaniz) gibi uygulamalara 1 ay kadar ara verin. Telefondan kaldirin. Bu bir ayda gelişme gormezseniz care psikiyatri.
0
ganbatte
(08.11.21)
Gecen hafta ADD tedavisine basladim. Bahsettiginiz seyler benim yas grubumda cok saglam miktarlarda var, arkadas gruplarinda surekli dert yaniliyor. Sorunun akilli telefonlar ve sosyal medya ile arttigini dusunuyorum.

Tedaviye baslama sebebim yillardir kariyerimde sikintilar yasamam ve son 1-2 senedir bunlarin artmasi.

Bir yandan iyi anlastigim ve bir sistem oturttugum bir psikolog ile 3 yildir anksiyete, imposter syndrome ve cocukluk travmalari uzerine gorusurken ADD oldugunu tahmin ettim sorunum icin Psikyatriye gittim, 2 haftalik bir degerlendirmaden sonra ufak dozda ilac basladik. Henuz ilac cok yeni, alistiktan sonra bakacagim duruma.

Bazi arkadaslarim da sorunun yayginligindan oturu olayin ADD degil mutsuzluk oldugunu iddia ediyorlar. Sevmedigimiz seyleri mecburen yapiyoruz, gelecegi goremiyoruz, amacsiziz ve bize alternatif olarak gosterilen amaclar genelde aptalca seyler. Cok haksizlar diyemem ama bazi problemler ben cocukken de oldugu icin teshis ve tedavi arayisina girmistim ben.
0
cleric
(08.11.21)
(4)

Sözlükte beyanat verir gibi başlık açmak yasak değil mi?

ya ben lan neyse
mesela "sokak röportajları yasaklansın" diye başlık açmak yerine "sokak röportajları yasaklansın kampanyası" ya da "sokak röportajlarının yasaklanması gerekliliği" olması gerekmiyor mu? 1-2 yıldır çok görüyorum bu tip başlıkları. önemli birinin (meclis başkanı, bakan vs.) beyanatı sanıp tıklıyorum,
mesela "sokak röportajları yasaklansın" diye başlık açmak yerine "sokak röportajları yasaklansın kampanyası" ya da "sokak röportajlarının yasaklanması gerekliliği" olması gerekmiyor mu? 1-2 yıldır çok görüyorum bu tip başlıkları. önemli birinin (meclis başkanı, bakan vs.) beyanatı sanıp tıklıyorum, yazar "olması gerekendir" diye tanım yazmış. serbest mi yoksa?
0
ya ben lan neyse
(07.11.21)
sözlükte format yok ki artık her şey serbest.
0
fatihkkk
(07.11.21)
fatih +1. format mı kalmış?
0
dreamnesiac
(07.11.21)
Formata uygun olan başlık sokak röportajı altına "yasaklanması gereken" şeklinde tanım.

Ki sokak röportajı ile ilgili her şey aynı başlık altında toplansın. X'in Y olması tarzı bütün başlıklar sözlükte yazar olmaya çok geciktik X başlığında her şey yazılmış kendi başlığımızı açıp gündem olalım düşüncesiyle açılıyordu, artık düpedüz sözlüğe son yıllarda gelenlerin format ile hiç bir alakası yok. Gerek de kalmadı herhalde ki bi yaptırım da yok gg harici.

Eski sözlük ne güzeldi demicem güzeldi ya da çirkindi ama böyle reddit ve eski sözlük arasında sıkışması tatsız oldu tam evrileydi daha iyiydi sanki.
0
hedep
(07.11.21)
Yasak ama formata bakmıyorlar artık. son 5-6 senedir format zorunluluğu istenmiyor spam olmadıkça.
0
false pretension
(08.11.21)
(10)

Size karşı haddini aşan espri ve sözlere nasıl yanıt veriyorsunuz?

psmstc
Bir arkadaş veya yakın bir akraba yapıyor. Ve bunu yapan kişi saf, bilinçsiz bir tip değil. Aksine egolu, hafif narsist bir tip olsun.Örneğin; evli olduğunuzu bilmesine rağmen cinselliğinizle ilgili bir espri yapması gibi. Nasıl karşılık verirsiniz?
Bir arkadaş veya yakın bir akraba yapıyor. Ve bunu yapan kişi saf, bilinçsiz bir tip değil. Aksine egolu, hafif narsist bir tip olsun.

Örneğin; evli olduğunuzu bilmesine rağmen cinselliğinizle ilgili bir espri yapması gibi.

Nasıl karşılık verirsiniz?
0
psmstc
(07.11.21)
Söylediği şeye göre değişir tepki. Ne biçim konuşuyorsun gevşek falan derim. Böyle tiplere uyuz olduğum için iş kavgaya kadar gidebilir.
0
dissendium
(07.11.21)
Aynı tonda cevap veririm altta kalamam.
0
olaylar olaylar
(07.11.21)
gülmem, kısa bir bakış atar, uzayda böyle bir varlık yokmuş gibi işimi yaparım. anlamazsa ısrar etmesi halinde tatsız bir sonuç alacağını belirtirim.
0
her giriste sifresini unutan adam
(07.11.21)
Haddini aşan espri yaparım
0
Josephine.
(07.11.21)
Bu cesareti bulacak nasıl bir gevşeklik yaptım diye kendime kızardım.
0
Zaman Tamircisi
(07.11.21)
Gülüp geçiyorum. Devam ederse lafımı söylerim.

Eskiden sert tepki verirdim, gerek yokmuş:)
0
dreamnesiac
(07.11.21)
sessiz kalıyor, yavaş yavaş ilişkimi kesiyorum bu tiplerle.
0
rewlack
(07.11.21)
ben biraz biriktiriyorum. cesaretleniyor bu arkadaş, zevzekliği artırarak gelme hakkını kendinde görüyor. zevzekliği bazıları cesaretlendiği için bazıları da sallanmadığı için artırıyor. sonrasında bozunca yüzündeki ifade daha bir görülmeye değer oluyor. ilk anda bozsan belki çaktırmadan devam edebilir ama birikmişlik olunca bozmanın dozajı da arttığı için kaçışı olmuyor.
0
onemoremile
(08.11.21)
@zaman tamircisi +1
0
Hallegadola
(08.11.21)
dreamnesiac +1, insanlar birbirinin dayanıklılığını sürekli test ederler, sen sinirlendikçe üzüldükçe vb. negatif duygu ve düşünceler ile tepki verdikçe seninle dalga geçmeye devam ederler. bu duygular ile tepki vermemelisin hatta hiç tepki vermemelisin. o kişi senin hayatına etki edememeli.

kurt köpeği ile finoyu düşün, küçük köpek büyük köpeğe havlar durur, büyük köpek küçük köpeği umursamadan yoluna devam eder ve etraftaki herkes o zırlayan küçük finoya üff uyuz oluyorum bunların bu şeylerine der.
0
selam
(08.11.21)
(3)

Özel sağlık sigortasını kullanmak

vatanperver
İşyerim bana özel sağlık sigortası yaptı. Her ay yenileniyor. İşe başlayalı 1 ay oldu. Kalabalık devlet hastanelerine gitmekten çekinip ertelediğim birkaç şey vardı (dahiliye, cildiye).Acaba diyorum, özel sağlık sigortasıyla anlaşmalı bir hastanede hem dahiliye hem cildiyeye gitsem sigorta "noldu ya
İşyerim bana özel sağlık sigortası yaptı. Her ay yenileniyor. İşe başlayalı 1 ay oldu. Kalabalık devlet hastanelerine gitmekten çekinip ertelediğim birkaç şey vardı (dahiliye, cildiye).

Acaba diyorum, özel sağlık sigortasıyla anlaşmalı bir hastanede hem dahiliye hem cildiyeye gitsem sigorta "noldu ya daha bir ay oldu, 2 doktora gittin, sana artık sigorta yapmıyorum" der mi? Bir tane daha gitsem? (göz doktoruna)
0
vatanperver
(07.11.21)
demez zaten limitin vardır(karşılama limiti)
0
floydian
(07.11.21)
Sigortanızın çağrı merkezinden ya da Uygulamasından limit ve ne kadar kullanıldığı bilgisini öğrenebilirsiniz.
0
dreamnesiac
(07.11.21)
Eskiye dayalı bir rahatsızlık ise karşılamaz. Siz doktora gidince şikayetim geçen seneden beri var vs demeyin sadece. Ben o kadar bünyesi zayıf biriyim ki bazen ayda 5 doktor görüyor beni.
Bunun haricinde bazı poliçeler muayenenin %20 si eczanenin %40ı gibi fark ödemek üzere örneğin senede 10.000tl karşılamak üzere yada yılda 10 muayene gibi anlaşmalar ile yapılır. Yani sigorta 10.000tl ye kadar anlaşmadaki oranlar üzerinden karşılar kalanı sizden. 10 muayene gibi sayılı case var ama tam nasıl oluyor deneyimlemedim.
Siz işyerinden sigortanızı öğrenin hangi firma ise çağrı merkezini arayın poliçenizi atsınlar. Limitine hangi hastanelerde geçtiğine bakar gidersiniz.
Bir de poliçeler yıllık olur o limitleri bir sene boyunca kullanacaksınız aylık sıfırlanmaz ayrıca özel bir madde yoksa.
0
cilekli pasta
(07.11.21)
(7)

Diksiyon kendini geliştirmeyle mi ilgili yoksa ses tonuyla mı

pikap
Bazen dikkatimi çekiyor. Diksiyonu övülen beğenilen insanlar genelde ses tonu iyi güzel etkileyici karizmatik veya berrak olanlar. Sesi avantajlı insan konuşmasına dikkat edince de müthiş diksiyonlu bir insan olarak algılanıyor. ama siz ne kadar diksiyonunuza dikkat etseniz de ses tonunuz iyi değils
Bazen dikkatimi çekiyor. Diksiyonu övülen beğenilen insanlar genelde ses tonu iyi güzel etkileyici karizmatik veya berrak olanlar. Sesi avantajlı insan konuşmasına dikkat edince de müthiş diksiyonlu bir insan olarak algılanıyor. ama siz ne kadar diksiyonunuza dikkat etseniz de ses tonunuz iyi değilse aynı etki olmayabiliyor. Mesela benim sesim çocuk gibidir diş ve çene yapımdan mıdır nedir bazı harfleri çıkarırken sanki yorucu oluyor net çıkarmıyorum. Mesela ş sesi. Ya da "Siz Nasılsınız" cümlesini söylerken zorlanıyorum gibi. Kimi insanlar gür sesli oluyor. Normal konuşmaları bile özellikle yüksek ses çıkarıyormuş gibi. Böyle insanlar otorite kurma konusunda da (,mesleki olarak) daha avantajlı oluyorlar. Bense sesimi duyurmak için ekstra efor sarfetmek zorunda kalıyorum.

Sizce bu sorunlarımı aşabilir miyim çalışarak kursa giderek veya ne bileyim çene yapıma cerrahi işlemler yaptirarak. Bazen saf bir insan olarak algılanmamı bile bu aşırı nahif ama hiç etkili olmayan ses tonuma yoruyorum. Hayat kalitemi öz güvenimi olumlu etkileyecekse değişmeye hazırım. Ama nasıl?
0
pikap
(07.11.21)
ben de tam o konuya değinecektim ki siz yazmışsınız. yine her zamanki gibi çok bilgi sahibi değililm ama zamanında konservatuar şan bölümüne giren bir arkadaşıma hocaları, 'seni okula alıyoruz ama mutlaka dişlerini yaptıracaksın hııı' şeklinde bişey demişlerdi.

çıkardığımız s ş gibi sesler direkt olarak ağız diş yapısı ile alakalı ve bu işin bile akustik bir tasarımı var.

hocaların arkadaşa bunu söylemesinin sebebi dişlerinin kötü olması değil akustik olarak tasarlanması maksadıyla.
0
killerbee
(07.11.21)
ha ayrıca deneyimlediğim bişeyi de ekliyeyim, benim sesim normal erkek sesi yani ne çok kalın ne çok ince.

diyet yaptığım zamanlarda sesim bildiğiniz vik vik kedi yavrusu gibi çıkıyordu. buradan da diyaframın da çok etkili olduğunu anladım ki zaten bu tür şeylerde diyafram da çok önemli.

doğru nefes almak da önemli müzikte de konuşmada da herşeyin bir tekniği var, şimdi bazı cümleleri söylerken zorlanıyorum diyorsunuz ya basit bir kaç ağız dudak egzersizi yapın 1 ay, değişime inanamazsınız.
0
killerbee
(07.11.21)
Artikülasyon alıştırmalarını araştırıp bulabilirsiniz. Kursa giderseniz daha etkili bir eğitim alırsınız, diyagram kullanımı, sesin kullanımı ve nefes bakımından. Dil ve konuşma terapistleri var, tabii ki sizinkinden daha ciddi sorunlarla ilgileniyorlardır ama sizin sorununuzun çözümü de çok daha basit olabilir, daha hızlı yol alırsınız.
0
curukturpkokusu
(07.11.21)
Ben diksiyon seminerine katılmıştım. Ses tonuyla alakalı bir şey yoktu. Kursa gitmeseniz de bir seminere katılarak bilgi sahibi olabilirsiniz.

Bir de bu iş bence biraz karışık. MasterChef'te Somer Şef "yapmışsın"a "yapmışın" diyor. Bu adam eğitimli bir adam ama konuşmasında sıkıntı var. Kendini geliştirme olayı da çok etkili değil. Çünkü bu sefer de yapaylık oluşuyor. Kullandığınız kelimeler, kelimeleri söyleyişiniz biraz aileden, çevrenizden, bu yaşınıza kadar öğrendiklerinizden geliyor.
0
dissendium
(07.11.21)
Kastettigim bu işte. Ne kadar doğru kullansak da ses tonu kötüyse iyi bir ses tonuna sahip bir kişinin ki gibi etkili olmuyor. Bence de karışık bir iş gerçekten. Kimisi doğuştan şanslı.
0
🌸pikap
(07.11.21)
@pikap, Somer Şef örneğini aslında ton önemli değil demek için verdim. Yani onun sesi kalın sayılabilir ama ona rağmen yanlış söylediği kelimeler var.

Bence deneyebildiğiniz tüm seçenekleri deneyin ameliyat, kurs gibi ama çok da takmayın sürekli konuşmanız gereken bir işiniz yoksa.
0
dissendium
(07.11.21)
Soruya cevaben ikisi de demeye geldim.
Benim ses tonunu da diksiyonumu da beğenirler eskiden beri ama sunum eğitiminde bazı kelimeleri düzeltmişliği var yine hocanın, bazı e'leri hatalı telafuz ediyormuşum mesela. Bana da kendi ses tonum biraz kalın geliyor mesela günlük konuşmada:) Spiker tiyatrocu falan olsaydım belki mutlu olabilirdim:)
Diksiyon kursları da var tabii bunun için ama pandemi döneminde devam ediyor mudur bilemedim, bakın isterseniz.
Diğer konuda da "ses estetiği" gibi aratılabilir sanırım, belki ses telleriyle ilgili bir şeyler yapılıyordur, bu kısmıyla ilgili çok fikrim yok.
0
dreamnesiac
(07.11.21)
(7)

Iyi kakao markası

kediperili
Bu ara kakao, sıcak çikolata vs içmeye taktım. Iyi marka kakao söylesenize bana. Teşekürler..
Bu ara kakao, sıcak çikolata vs içmeye taktım. Iyi marka kakao söylesenize bana. Teşekürler..
0
kediperili
(07.11.21)
Toz olarak satılanların hiçbiri, iyi sıcak çikolata içmek istersen gidip iyi çikolatalar alıp evde eriterek yapmalı

Kolay bir yöntem, internette bir sürü tarif var
0
freebird5406_2
(07.11.21)
Aradiginiz sey iyi bir kakao ise kesinlikle Callebaut Extra Brute, kirmizi paketli. Acik ara kullandiklarim arasinda en iyisi bu.
0
yaraticinick
(07.11.21)
Nestlenin 100gramlık kakaosunu kullanıyorum ben.
0
kararsızataletfilozofu
(07.11.21)
en iyi diyemem ama f/p ürünü olarak kuru kahveci mehmet efendinin silindir kutudaki kakaosunu öneririm. ülker nestle dr. öetker’den falan kat kat iyi ve lezzetli.
0
theseachange
(07.11.21)
Melez
0
dreamnesiac
(07.11.21)
cadburry çok güzel ama buralarda var mı bilmiyorum. Bulabilirseniz kaçırmayın.
0
giovanne
(07.11.21)
hershey's
0
la lykia
(07.11.21)
(13)

Kadikoy barlar sokaginda yasanir mi?

serseri marti
Gencler ne dusunuyorsunuz, kadikoy barlar sokaginda (kadife sokak) bir daire kiralasam bekar bir erkek olarak, orada yasayabilir miyim, yoksa fittirir miyim gurultu vs'den? malum kiralar cilgin, bir tek orada uygun bir seyler bulabildim.
Gencler ne dusunuyorsunuz, kadikoy barlar sokaginda (kadife sokak) bir daire kiralasam bekar bir erkek olarak, orada yasayabilir miyim, yoksa fittirir miyim gurultu vs'den? malum kiralar cilgin, bir tek orada uygun bir seyler bulabildim.
0
serseri marti
(07.11.21)
Yaşanmaz
0
kisa
(07.11.21)
Ben yaşardım, ailem hep sessiz sakin, nezih emekli semti türünden yerlerde yaşamayı isterdi ve öyle de yaptılar hep. Ben de belki de ondan dolayı hep hareketli, olaylı, cıvıl cıvıl yerlere ilgi duydum.

Kapıdan inince olayın içinde olacağım yerleri seviyorum. Siz de severseniz yaşanır. Ama her saniye şu ses bir dursun artık diye kendinizi yiyip bitirecekseniz o sesler yıllarca her saniye yanınızda olacak. Sizin karakterinize bağlı kısaca.
0
akhenaten
(07.11.21)
bu sadece hareket sevip sevmemek değil, ben yaşamadım fakat yaşayanlar şundan şikayetçiydi özellikle yazın cam açık uyumak durumundasın fakat 24 saat bitmeyen bir gürültü, sen istesen de istemesen de evin içinde, yazın çok daha çekilmez oluyormuş
0
freebird5406_2
(07.11.21)
Nö dostum nö. Moda'da yaşayan arkadaşım bile şikayetçi gürültüden.
0
dreamnesiac
(07.11.21)
Tarz meselesi. Kabadayı filmindeki ali Osman'ın oğlu gibi bir hayatın varsa neden olmasın? Ama kimsenin duvarına işemeyeceğinin garantisi yok sanırım.

Bir de ufak bir ayrıntı vereyim, geçen cuma mevzubahis yerde oturuyoruz. Biraz ileride tatlış bir kedi koklaya koklaya kendi etrafında dönüyor. Dedim ki "çişini yapacak". Kedi mastırı eşim ise "toprak falan yok mümkün değil" dedi. Gerçekten de ufukta hiç toprak yoktu. Kedi utana sıkıla çişini kaldırım taşının hafif çukurda kalan köşesine yaptı. Ardından çişin üstünü kapatmak için tırnaklarıyla betonu kazımaya çalıştı. Uğraştı uğraştı, bir sağdan, bir soldan... Tırmalama sesi bir an bana kadar geldi. Sonra utanarak uzaklaştı. İşte o an dedim ki "Allah hepimizin belasını versin."
0
prole
(07.11.21)
ilk bir kaç gün, süpermiş burası dersin. sonra uykular haram olunca, nerden geldim buraya, dersin.

imza: iki sene modada yaşamış ve zor kaçmış biri.
0
scudman1
(07.11.21)
Birak yasamayi aksam saati ekmek almaya gidemezsin yolda bicak takabilirler acik havadan korona kapabilirsin.
Hayatim kadikoyde gecti 2 senedir gitmiyordum, bu hafta gittim sok gecirdim.

Beyoglunun eski halinden bile kotu olmus.
Turizm bolgeleri bile bu kadar karisik ve les degil.
0
divit
(07.11.21)
Asla yaşanmaz, daireyi bedava verseler bile gitmeyin. Müşteri olarak güzel ama sakin olarak berbat bir sokak.
0
BuddyGuy
(07.11.21)
Delirirsiniz. Ssokağın bitmeyen gürültüsünün dışında, oradaki binaların arkada bahçeleri ortak ve onlarca barın bahçesinin sesi ölümcül bir uğultu olarak evi dolduracaktır. Eğlence bitti sakinleşti derken iki ergen sevgili pencerenizin altında iki saat bağırarak kavga edecek. Sonrasında uyuyabilirseniz sabah evden çıktığınızda apartmanın önünde ya kusmuk ya idrar ya da en iyi ihtimalle kırık şişe olacak.
0
whoosie
(07.11.21)
asla.
moda saint josephin sokağından, insan kalabalığı nedeniyle taşındım ki yoğunluk kadife'yele kıyaslanamaz. hele bir de gürültü, kir pasak. evlerin hepsi depreme dayanıksız derin çatlaklı.

asla asla asla. parkta yatın daha iyi.
0
rewlack
(07.11.21)
Kişiye göre değişir. Ben yıllarca yaşadım ve takmadım gürültüyü. Hem şimdiki Ağaç Ev' in sokağında hem de Kadife' de yaşadım. Yatak odaları arkaya bakıyor zaten.
0
guitarissimo
(07.11.21)
moda komple sesli gibi anlatılmış da her yeri bir değil. mühürdar ve yaver bey'de yaşadım. sanki istanbul'da bile değilmiş gibi sakindi. ama barlar sokağı falan delirmek için birebir. acı çekmek istiyorsanız girin.
0
erenderk
(07.11.21)
Kadife sokakta kafayı yerdim herhalde ben, birkaç yıldır gitmiyordum geçenlerde bir gece oradan geçmem gerekti, walking dead seti gibiydi yemin ederim.
0
lappuntamento
(08.11.21)
(4)

WhatsApp engeli kendi kendine kalkar mı?

Bruce
Atıyorum, uygulama silindi yeniden yüklendi. Ya da başka herhangi bir sebepten ötürü kalkar mı? Yoksa tek yolu bilerek kaldırmak mı?
Atıyorum, uygulama silindi yeniden yüklendi. Ya da başka herhangi bir sebepten ötürü kalkar mı? Yoksa tek yolu bilerek kaldırmak mı?
0
Bruce
(07.11.21)
Nope. Yazılımcı değilim ama benim gördüğüm kendi kendine kalkan engel yoktur, engeli bir açıp bir kapatan sonra tekrar açan ve bir daha kapatan bir zat-ı muhteşem vardır.
0
dreamnesiac
(07.11.21)
Kendi kendine olmaz öyle.
0
jonas
(07.11.21)
uygulamayı silse yüklese açılmaz da. ayarlar>hesabım kısmından hesabımı sil dediyse bir ihtimal. hesap silindi veya yeni numaraya geçiş yaptıysa silinebilir diye biliyorum. ama tabii minik ihtimaller.
0
wonnka
(07.11.21)
arkadaşlara muhalefet olmak istemem ama ben 2 ay önce whatsapı kaldırdım tekrar yükledim tüm engeller açıldı.

benim whatsapp versiyonu kafadan bi 3 senelik rahat vardı güncelleme falan yapmıyorum ama tekrar indirince güncellendi mecbur.

hesabımı sil kapat mapat demiştim ben ama. sadece kaldırma değil.
0
killerbee
(07.11.21)
(2)

Excel ile çoklu zaman serisi grafiği

1195
birden çok değişkenim var, 4 haneli sayı, 2 haneli sayı ve yüzdelik var (0,0xx şeklinde) 4 haneliyi sola ve 2 haneli sağa alıyorum ama bu yüzdelik de aşağıda öyle öksüz öksüz takılıyor. ne yapacam ben bunla? hatta muhtemelen 4. bir değişken ekleyeceğim, onun data yapısını tam oturtamadım o tam yüzde
birden çok değişkenim var, 4 haneli sayı, 2 haneli sayı ve yüzdelik var (0,0xx şeklinde) 4 haneliyi sola ve 2 haneli sağa alıyorum ama bu yüzdelik de aşağıda öyle öksüz öksüz takılıyor. ne yapacam ben bunla?

hatta muhtemelen 4. bir değişken ekleyeceğim, onun data yapısını tam oturtamadım o tam yüzden soramıyorum.
0
1195
(06.11.21)
cumartesi akşamı sorulacak bir soru değildi farkındayım ama bir cevap bile mi olmaz :/
0
🌸1195
(07.11.21)
Kimse bilmiyor olabilir Time Series ileri düzey bir konu olduğu için ama sanki variable types olarak aratırsanız bulabilirsiniz gibi geldi.
0
dreamnesiac
(07.11.21)
(6)

You dizisinin 2. sezonu sizi sardı mı?

jonas
---SPOILER VERMEYİNİZ LÜTFEN---Netflix'te You'ya başladım geçen hafta. İlk sezonunu çok beğendim, izlerken fazlasıyla içine çekmişti.2. sezondayım şu an, 2. sezon 6. bölümdeyim, bu sezon ise şu ana dek gayet tatsız ve yavan geldi. 6. bölüm itibariyle ileri sarmalara falan başladım.Siz sevdiniz mi Yo
---SPOILER VERMEYİNİZ LÜTFEN---

Netflix'te You'ya başladım geçen hafta. İlk sezonunu çok beğendim, izlerken fazlasıyla içine çekmişti.

2. sezondayım şu an, 2. sezon 6. bölümdeyim, bu sezon ise şu ana dek gayet tatsız ve yavan geldi. 6. bölüm itibariyle ileri sarmalara falan başladım.

Siz sevdiniz mi You'nun 2. sezonunu? 3'ü henüz görmediğim için sadece 2'yi soruyorum şu an tabii.
0
jonas
(06.11.21)
ben sevmemiştim zamanında.sonraki sezonu da izlemedim.
0
alt4y
(06.11.21)
ben sevmiştim ama 3ten emin değilim ya. başlamadım ben de henüz ama zorlama sezon gibi hissettiriyor.
0
neira
(06.11.21)
sevmedim, 3. sezonu da sevmedim, sadece alışkanlıktan ve izleyecek bir şey bulamadığım için izledim.
0
trajikomix
(06.11.21)
beni 1. sezonu da sarmamıştı :)
0
dreamnesiac
(06.11.21)
hiç sarmadı
0
basond
(06.11.21)
yok
0
alt4y
(16.12.21)
(2)

Doğum haritası baktırmak

adwokat
Daha önce baktırmış olan var mı? Tutuyor mu sizce söylenenler? Ve birilerini önerirsiniz sevinirim.
Daha önce baktırmış olan var mı? Tutuyor mu sizce söylenenler?

Ve birilerini önerirsiniz sevinirim.
0
adwokat
(06.11.21)
Baktırdım, beni tanımadığı halde bir sürü detay vardı hayatımla ilgili ve tuttu evet. Ama tesbit yapıyor yani hayatınızla ilgili. Bi sorun varsa çözüm sunmuyor. Yine de eğlendim ben. Hande Kazanova 1.500 TL’ye bakıyor diye duydum. Benim bi arkadaşım Hande kadar Prof değil ama 280-400 TL arasına bakıyor. İstersenşz özelden yazarsanız vereyim iletişim bilgilerini
0
damba
(06.11.21)
Çok eskiden bile (90'lı yıllardan bahsediyorun) böyle uygulamalar siteler falan vardı bunun için, şimdi daha da iyileri vardır. Gidip 1500 lira vermezdim ben olsam.
0
dreamnesiac
(07.11.21)
(11)

turkiye'deki aileye amerika'dan ne goturulur?

antikadimag
anne baba 50li yaslarda, kiz kardes 27. ne goturebilirim? kardesime teknolojik bir seyler alabilirim ama annem ve babama ne alabilirim bilmiyorum.
anne baba 50li yaslarda, kiz kardes 27. ne goturebilirim?

kardesime teknolojik bir seyler alabilirim ama annem ve babama ne alabilirim bilmiyorum.
0
antikadimag
(06.11.21)
Anneye evdeki hayatını kolaylaştıracak mutfak ya da temizlik aleti. Babaya varsa hobisi için bişi, yoksa rahat bir ayakkabı ve şık bir kravat ya da benzer kullandığı bir aksesuar.
0
Bruce
(06.11.21)
butce sinirli ise, anneye coach canta babaya nortface mont sikechirs spor ayakkabi ikisinede

kiz kardese klasik timbirlent 6 inc bot...

butce daha da sinirli ise, calvin klein canta, cuzdan falan...
0
cairo
(06.11.21)
Bütçe ne kadar?

Anneye temizlik Robotu :)) babaya skechers :)))

Kız kardeşe seçenek çok zaten
0
damba
(06.11.21)
Yiyecek bişiler . Organik kraker, cevizli kabaklı paykek midir turta mıdır ondan
Organik bitki çayı ve pastiller

Kız kardeşe maykıl kors çanta.
0
photo85
(06.11.21)
Amerika'daki mutfak aleti turkiye'de calismaz. Voltaj farki, farkli prizler... Adaptorle falan ise hic ugrasilmaz. Temizlik robotu falan, asiri bir butce sikintisi yoksa Turkiye'den alinir oyle seyler.

Skechers babaya almak icin cok kalitesiz.

Kiz kardese Turkiye'de satilmayan makyaj malzemesi, cilt bakim urunu parfum vb. Ama ne istedigini sorun. En azindan liste yapsin arasindan secin. Canta vs de gayet mantikli.

Anne baba'ya kalitelisinden vitamin, supplement falan olabilir. Yukarida yazildigi gibi Turkiye'de bulunmayan yiyecek vs olur.
0
hot potato
(06.11.21)
damba +1.

sketchers olmasa da north face columbia alın o zaman:)

priz uyumuna bakın tabii
0
dreamnesiac
(06.11.21)
Yılbaşından dolayi advent kalenderler var burada, heralde orada da vardir. onlardan alabilirsin.
0
Coma
(07.11.21)
yukte hafif ama fiyat farkinda asiri fark eden urunler olarak
kulaklik, parfum, saat, belki ayakkabi.
teknolojik urunleri saymaya bile gerek yok.
0
baldur2
(07.11.21)
kiz kardese tr de cok pahali olan burada cok uygun maktaj malzemesi. ordinary fln mesela onun urunleri. evdeki herkese north faceden mont ya da polar tarzi seyler. dun baktim $20 polarlar, tr de en az 600 700 vardir. anneye temizlik robotu da olabilir.
0
oscar
(07.11.21)
oscar arti 1.
10-15 dolarlik kozmetik urunleri turkiye'de 300-400 lira. turkiye acayip sacma bir yere donustu.
0
baldur2
(07.11.21)
Kız kardeş benden bir yaş küçük, makyaj malzemesi +1 diyorum. (Özellikle istediği teknolojik bir şey yoksa)

Anastasia Beverly Hills - modern renaissance far paleti çok güzel olur mesela. Yanına da Huda beauty ruj seti
0
jazzabel
(07.11.21)
(10)

Sınavdan düşük not alan ergen

old possum
Merhaba gençler,9. sınıf öğrencisi kızım Fizik sınavından 47 almış. Hüngür hüngür ağlıyor, ben aptalım çalışsam da yapamıyorum, anlamıyorum diye. Bu arada düzenli çalışmıyor aslında sadece sınav haftası dört saat soru çözdü o kadar. Matematik notları da pek iç açıcı değil. Özel ders hocası tutalım d
Merhaba gençler,

9. sınıf öğrencisi kızım Fizik sınavından 47 almış. Hüngür hüngür ağlıyor, ben aptalım çalışsam da yapamıyorum, anlamıyorum diye. Bu arada düzenli çalışmıyor aslında sadece sınav haftası dört saat soru çözdü o kadar. Matematik notları da pek iç açıcı değil. Özel ders hocası tutalım diyorum (ki şartlarımi çok zorlayacagim maddi açıdan) yine bir şey degismiyecek ben sayısal yapamıyorum, aptalım ben diye ağlayıp duruyor. İnanin aldığı not umrumda değil sadece mutlu bir çocuk olmasını istiyorum. Hiçbir zaman hırslı bir anne olmadım. Gittiği okuldaki arkadaşlari çok başarılı olduğu için sanırım kendini onlarla kıyaslıyor. Ben filoloji mezunuyum baba iletişim. Sayısal derslerde yardım edemiyoruz.


Öğretmen ücretine gücümüz şu aşamada yetmez ama teknik üniversite öğrencisi bir abla ya da abi bulabirsek emeğinin karşılığını verebiliriz diye düşünüyorum. Aranızda fizik dersi veren varsa yazsın lütfen. Yalnız şu an yeni ameliyat oldum. Sanırım iki hafta kadar sonra derslere başlarız. Lokasyon Çengelköy ATA2 sitesi.

Sevgiyle kalın.
0
old possum
(06.11.21)
Mobilden yazdım, imla hataları için kusura bakmayın editleyemedim.
0
🌸old possum
(06.11.21)
biraz abartmıyor musunuz? rehberlik hocasında falan yardım isteyin. veya hiç olmadı psikolog falan. lise 1de ilk dönem 9 zayıfım vardı. anadolu lisesindeydim. okul bitene kadar da düzelmedi derslerim. ama sınavda başarılı oldum. sınavdan kötü almasının, düzeltilebilir bir problem olduğunu anlatmanız lazım.
0
paintov
(06.11.21)
@paintov sorun yardım almayı kabul etmemesi zaten. Pedagojik destek istemiyor. Tabi bu durumu onun insiyatifine bırakmam okul rehber öğretmeninden yardım isteyeceğim. Özgüven sorunları var.
0
🌸old possum
(06.11.21)
Ben ağlamayan versiyonuydum yani düşük puan almayı sıkıntı etmeyen.

Burada birkaç mevzu var, ben mesela 9. sınıfta anlamadığım konuları 2 sene sonra 11.sınıfta aptala anlatır gibi anlatan kitaplardan çalışmaya tekrar başlamıştım ve gerçekten aslında zor olmadığını bazı konuların ve benim tembel veya kafamı yormamamla alakalı olduğunu anlamıştım.
Bunun dışında müfredat bence özellikle liseye geçişte öğrenciyi gelecekte konulara ısındıracak hazırlayacak şekilde değil, bir anda ağır sayılabilecek altyapısını anlatmadan anlatılan konularla doluydu. (Not: Hayır ilkokul ortaokul bilgileri yeterli değildi)

Benim zamanımda esen yayınlarının 0'dan anlatan kitapları vardı imkan varsa bunlarla çalışmaya başlasın, bu kitaplar temellerini anlayabileceği kolay kitaplar ve devamında kendisinin gerçekten yapıp yapamadığına emin olur. Sayısal anlamıyorsa eşit ağırlık ve sosyal okumak da kötü bir şey değil, zaten şu anda okuyup mezun olup ne olacak bu ülkede açıkçası.

Bunun dışında 47 alınca ağlaması yetiştirilirken bazı hataların yapıldığı izlenimi de verdi, belki aile kendileri destek alabilir.
Rehber öğretmenler sadece pedagojik destek vermez nasıl ders çalışılacağına dair yardımcı da olabilir.
0
atom karincanin torunu
(06.11.21)
www.khanacademy.org üye olup video izleye izleye, soru çöze çöze çalışsın, türkçe altyazı var, hem de ücretsiz.
0
do you remember me
(06.11.21)
Benim tum lise fizik notlarimi toplasan 47 etmez.
Muhendisim :)

Fizikten dusuk almak normal.
Fizigi anlamamak da normal.

Sifir alsa 47 aldirmak zor ama 47 alan kendi kendine onu 70e cekebilir zaten.
Para yoksa youtube cok guzel anlatiyor.
0
divit
(06.11.21)
Benim cocugun notlarini gorseniz aglarsiniz. Kendisi bu sene nitelikli anadolu lisesi 10. Sinif. 30 lar 40 lar.

Gecen sene de aynen boyleydi ve eminim ki 2. Sinavlari yapsalardi kalirlardi. Yapmadilar pandemi filan kimse kalmayacak dendi gecti bana gore.

Lgs ye 1 sene pandemide bizzat ben calistirdim. Kendi haline birakinca calismiyordu. Oturdum tum 8. Sinifi bastan tekrar ettik. Onun da zor konularindan sormadilar oyle kazandi.

Bana gore ki herkes icin oyledir zekiler ama asiri tembeller.

Sayisala kafa basmiyor. A=bxc ise b nin ne oldugunu bulmuyor veya bunun uc formul oldugunu dusunuyor.

Ben muhendisim ve sayisali 25 sene ustune bastan asagi anlattim hala da anlatmak icin ben daha cok calisiyorum.

Bu seneki ilk sinavlarda zayif duzeltiriz diyip geciyor.

Kendisi asiri kitap okur ve tarihi sever. Tum tarihi kendi istegi ile okudu.

Simdii. Ben tum cocuklarin sayisal zekali olamayabilecegini elbette biliyorum. Ben elimden gelen tum destegi veriyorum ama cocuk istemez ise bu isin olmayacagini da yuzlerce coxukta gordum. Bizimki 1. Sinifta harf cizerken bile eli yorulup birakanlardan.

Sinavdan cikinca ne sordular diyorum hatirlamiyorum diyor. Ulan ben kendimi zorlasam lise sinavlarinda ne sordugunu hatirlarim diyorum.

Ben artik cok baskilamiyorum. Cunku baski ile olmuyor. Bana babam bir gun ders calis dememistir. Ben her gun diyorum . Deme diyenlere de guluyorum.

Cok takilmayin hocam. Arkadas ortami ile alisacaklar yeter ki okumaya niyet olsun. Ama niyet yok ise kendi yolunu bulacaktir. Bu cocugu yonlendirme olayi oyle dendigi gibi basit degil.

Ha bu arada bizim ki orta bolumu kalifiye bir kolejde okudu.

Ben de diyo dandik bi ozel okula gidim de notlar yuksek olsun. Sanki 80 90 aldi da 100 icin uzuluyor.

Sonuc benim icin 50 iyi artik napalim.
0
Filinta61
(06.11.21)
Önce gidin okuldaki hocalarıyla görüşün. Neden düşük not alıyor bir sorun. Dersi mi dinlemiyor? Not mu tutmuyor? Sınav kağıdına göre hangi konuyu anlamış hangi konuyu anlamamış bir değerlendirin beraber. Sonuçta derste hocalar konu anlatıp, örnek soru çözüyorlar. Belki sınıfta oturduğu sıra çok geride, tahtayı rahat göremiyor, hocayla uzak kaldığı için derse ilgi duyamıyor. Hocalardan rica edin derste soru çözerken sizinkini soru çözdürmeye kaldırsın, derse katılmasını sağlasın.

Ben lise öğrencilerine ders veriyorum matematik ve fizik için. Bu yaş grubunda çok normal bir tepki vermiş. Benimkilerin tepkileri aynen böyle. Ben etüt merkezine bağlı olarak uzaktan-online ders veriyorum. Okuldaki eğitim çok yetersiz. Bir öğrencim hem okula gidiyor, hem aynı hocanın okuldaki etütüne katılıyor sonra derste en önemli konu için "okuldaki hoca bize bunu anlatmadı-örnek soru çözmedik" diyor. Özel ders verme olayında da eğer öğretmen öğrencinin bilgisini doğru ölçemezse, sınıf öğretmeni gibi konuyu anlatıp geçerse öğrenci için faydalı olmuyor.

Önce ders nasıl çalışılır, konuları nasıl daha iyi anlıyor bunu öğrenmesi lazım. Konuları, dinleyerek mi not alarak mı daha iyi kafasında tutuyor bunlara dikkat edin beraber. Sayısal derslere biz anlamıyoruz, yardımcı olamıyoruz diyerek düşünmeyin. Beraber youtubedaki konu videolarını izleyin. Bilgisayarı alın karşınıza, ikiniz beraber izleyin. Dikkatini dağıtmayın. Örnek soru gelince, ben anlamadım sen bana anlat diyerek örnek soruyu anlattırın ona. Sayıları değiştirip, burada başka sayı olsa nasıl olurdu diyerek soru sorun. Ders videosu bitince, şimdi öğretmen gibi sınav hazırlasan nasıl soru sorardın diye biraz kafasını kurcalayın. Konu listesi, yapılacaklar listesi hazırlayın. Neye çalışıp, çalışmadı sizde takip edersiniz.
0
GoodMorningTeacher
(06.11.21)
1. yeterli zaman
2. öğrenme isteği ya da mecburiyeti
3. iyi bir kaynak
bu üçü bir araya gelirse notları düzelir. hatta notları düzelmekle kalmaz konuları da öğrenir. 2 yoksa 1 ve 3 varsa, notları biraz düzelir ama çok etkili olmazlar. yıllarca dershanelerde sürünmüş bir insan olarak gözlemim budur. en iyi not alan çocuklar hiçbir zaman en çok özel ders alanlar değildi.
çocuk sizin zorlamanızla ya da hesap sormanızla ağlamıyorsa 2 cepte zaten. öyle değilse motive edecek bir yöntem bulmak gerekiyor.
4 saatlik bir çalışmanın yetmeyeceğini de öğrenmesi lazım. kendisiyle anlaşın bir sonraki sınava kadar düzenli çalışsın. notlarının düzeldiğini gördükten sonra "sayısal zekam yok" diyeceğini sanmıyorum.
mümkünse oldu-bittiye getirmeyip kaynağı da birlikte seçin. diğer öğrenciler hangi kaynakları kullanıyor, kendisinin almak isteyip de alamadığı bir kaynak var mı vb.
0
ganbatte
(06.11.21)
nasıl çalışacağını bilmiyor olabilir.

özel ders alsa ya da almasa da bir lise dersinin kapsamı okulda işlenen müfredattır. bahsedildiği gibi dersi mi iyi dinlemiyor, iyi not mu tutamıyor, ilgisi mi dağınık, hangi kaynaklardan çalışacağını mı bilmiyor, sınava hazırlanma planını yanlış mı yapıyor (son gün çalışmak çok büyük ihtimal yetersiz saat olarak da) bunu belirlemek lazım karşılıklı konuşarak. lise fiziği de en kolay ders değil bir yandan da, çocuğa kesinlikle yüklenmemek, neyin yolunda gitmediğini anlamaya çalışmak gerekli bence. dersin hocasıyla da kesin görüşün. gözlemlerini beklentilerini paylaşsın.

ps. çocuğum yok, hoca değilim ama lise'de gayet ağır bir fizik müfredatına tabi tutulmuşluğum var sadece :) ben hoca'nın takip ettiği kaynakları bulup oralardan çalışmıştım, derse ön hazırlık yapıp gitmiştim, çok soru çözmüştüm ve özel ders almıştım :) ilk dönem 2 olan notu 2. dönem 5 yapabilen tek kişiydim. youtube zaten yoktu :)

başarılar, kolaylıklar çok
0
dreamnesiac
(07.11.21)
(6)

Yurtdisi is gorusmesi

karaca2
Merhaba, uzun zamandir yurtdisi islerine basvuruyordum. dun ilk defa hollanda’da bir sirketle is gorusmesi yaptim. Her sey genel olarak cok pozitif iyi gecti ancak ik’ci bana ingilizcemden biraz suphe duydugunu soyledi. Fluency ile bir sikinti olmadigini ancak kurdugum bazi cumleleri anlamadigini so
Merhaba, uzun zamandir yurtdisi islerine basvuruyordum. dun ilk defa hollanda’da bir sirketle is gorusmesi yaptim. Her sey genel olarak cok pozitif iyi gecti ancak ik’ci bana ingilizcemden biraz suphe duydugunu soyledi. Fluency ile bir sikinti olmadigini ancak kurdugum bazi cumleleri anlamadigini soyledi. Ielts’ten 7.0 aldigim zaten cv’de vardi tekrar soyledim ancak cok etkilenmedi. Hollanda’da neredeyse herkesin cok iyi ingilizce konustugunu iletti bu yuzden biraz zorlanirmisim. Ben de ielts gibi sinavi vererek yetkinligimi ispatladigimi dusunuyordum ama hala problem olmasi uzdu beni. Kendimi nasil gelistirebilirim, nerelere odaklanmaliyim daha iyi olmak icin oneri almak istedim.
0
karaca2
(06.11.21)
konuşma akıcı denmiş geçi ama yine de bir cambly ile en azından cümle yapınızda mı sorun var yoksa kelime terchiniz mi abuk öğrenebilirsiniz gibi duruyor.
0
fosforlu cevriye
(06.11.21)
dili teknik olarak öğrenmişsiniz, tebrikler zorlu bir eşiği aşmışsınız. Ama bundan sonra kullanmanız gerekiyor. Eğer mevcut iş yerinizde yabancılar ile çalışmıyorsanız, online veya yüzyüze bir ortamda kullanmanız gerekiyor. Ayrıca işinizi yaparken kullandığınız dilin, günlük konuşma dilinden oldukça uzakta kalması nedeni ile teknik konularda yetersiz veya günlük dil sınırları içerisinde kalıyor olabilirsiniz.

Sık sık tecrübe etme şansınız olmasa bile belirli metinleri (mümkünse elinizde nativelerin ses kaydının bulunduğu metinleri) okurken ses kaydınızı alın ve dinleyerek, telaffuzundaki farklılıkları inceleyin.
0
yeninesiltupcu
(06.11.21)
Yabancilarla çalışıyorum. Zaman Zaman beni anlamadiklarini farkettim. İngilizceyi iyi kullanmadığımi düşündüm tabiiki. Fakat sonra anladım ki, konuşma şeklim onlara karmaşık geliyor. Yabancılar daha direkt anlatıyor biz kültürden mi nedir uzatıyoruz ve dolandiriyoruz lafı. Kendi adıma, basit anlatım, konuyu derli toplu dağıtmadan, aşama aşama ifade ederek çözdüm.
0
ya volna
(06.11.21)
Hollanda’da yaşıyorum. Daha önce abd’de yaşadım. Abd’de native oldukları için aksanlı olsam da beni anlamama gibi sorunlar yaşamamıştım ama burada kendileri de aksanlı konuşuyorlar ve native değiller. Almanlar daha aksanlı konuşuyorlar Hollandalılara göre ama birbirlerini anlamada sorun yaşamıyorlar diller yakın olduğu için. Onlar native olmadıkları için zaman zaman ben onları anlamakta zorlanıyorum onlar da beni anlamakta. Dil konusunda iyiler sahiden ama saçma bir havaları var. Mesela burada bir üni -Leiden- bazı programlar için 113 toefl istiyor. İnanılmaz gerçekten. Söylediği şey özgüveninizi düşürmesin, native konuşulan bir yerde yaşamadan aksan kolay kolay düzelmez. Anlaymamak biraz da onun sorunu açıkçası.
0
but that was just a dream
(06.11.21)
@ya volna+1
Bizim dilin gramer biraz ters oldugu icin direkt olaya girmek yerine once diger bilgileri vs verip sonradan soylemek istedigimizi soyluyoruz. Bu da bazen yabanci dilde kullandigin cumleyde kendini gosterebiliyor ve hal boyle olunca da karsi taraf icin anlasilmaz olabiliyor. Onun disinda dil dedigin kullana kullana gelisen bisey o yuzden elinden geldigince speaking kasmaya calis.
0
j r r tolkien hayrani
(06.11.21)
Ben de benzer bir duyuru açmıştım 1-2 gün içinde , oraya da bakabilirsiniz.
Cambly önerildi genel olarak.

Hollandalılar bizden pratik olarak bence de iyi, benim tanıdıklarımda aksan da azdı. Biz daha çok akademik İngilizce öğreniyoruz TR'de okullarda, benim okuduğum üniversitenin İngilizcesinin özel bir adı bile var :))
0
dreamnesiac
(06.11.21)
(5)

Potansiyel işe başlama lokasyonları.

devorgilla the gunslinger
Merhaba, 3 şirket ile görüşüyorum, 1 tanesi teklif sundu dün, lokasyonu evime 10 dakika. Diğer şirket İngiliz-Türk şirketi, Ankara'dan İstanbul'a taşınacaklar, bu arkadaşlarla referans verme aşamasına geldim ama vadi İstanbul'a ofisi taşınmayı düşünüyorlar, ben Üsküdar'da oturuyorum, vadi İstanbul'a
Merhaba, 3 şirket ile görüşüyorum, 1 tanesi teklif sundu dün, lokasyonu evime 10 dakika. Diğer şirket İngiliz-Türk şirketi, Ankara'dan İstanbul'a taşınacaklar, bu arkadaşlarla referans verme aşamasına geldim ama vadi İstanbul'a ofisi taşınmayı düşünüyorlar, ben Üsküdar'da oturuyorum, vadi İstanbul'a hiç gitmedim bile.

Sonuncu şirket çok aceleci, İngiltere'den recruiter arayıp "ne zaman başlarsın? Maaşı dolar vereceğiz vs" dedi, onun lokasyon da Kanyon Building, Ayazağa diyor (buraya da gitmedim hiç)

Aklım karıştı artık, ne yapayım ben?
0
devorgilla the gunslinger
(05.11.21)
Vadi İstanbul yeni yapılanan bir bölgede aslında, Maslak Metro'dan servis var diye hatırlıyorum, sitesinde bu bilgi olabilir.

Kanyon Building dedikleri Ayazağa'da değil Levent'te olan Kanyon ofisse Levent metro çıkışının tam önünde zaten. Yine Kanyon'un web sitesinden şirket orada mı yeralıyor bir bakın isterseniz. Çalışmak için güzel bina bence. Özelden hangi şirket yazabilirsiniz :))

Hayırlı olsun şimdiden
0
dreamnesiac
(05.11.21)
hangisi ne kadar para veriyor, o paraya ne kadar ihtiyacın var, para mı zaman ve konfor mu sorularının yanıtına göre değişir. bu da senin yaş, enerji, ihtiyacın ile belirlenecek bir şey.
0
selam
(05.11.21)
İmkanlarının aynı olduğunu varsayarsak tabi ki evine 10 dk olanı seçmelisin.

Yolda geçen zaman kadar insana hiç bir şey koymuyor.

İmkanların farklılığına göre de evine göre yine en yakın olanı seçmeni tavsiye ederim.

Hayırlı olsun,
0
Nocturne
(05.11.21)
Dolarla maaş gibi bir olanak için eve 10 dk mesafe göz ardı edilebilir.

Vadi istanbul her ne kadar metro ile ulaşımı var gibi gözükse de, metro içerisinden 2 shuttle ile gidebileceğin bir yer. İş yerim Vadi istanbul'da ve ben 3 durak metro mesafesinde oturmama rağmen, indisi bindisi 1 saati buluyor. O yüzden ulaşımın metro olarak geçmesine pek aldanmayın.

Kanyon seçeneği çok daha cazip. Lokasyon Levent'de. Üsküdar Beşiktaş motorla 10 dakika, hemen oradan beşiktaş-sarıyer dolmuşu ile 10-15 dakikada iş yerinin önünde olursun.

Ben olsam hem dolarla maaş, hem de kolay ulaşım için Kanyon'daki iş fırsatını en öne alırdım.
0
thracia
(05.11.21)
bunun cevabı sende.
yaş, kariyer hedefi v.s. bir sürü faktör var.

mesela kariyerinini başında birisi yol v.s. cok kasmayıp hem parasal hem de kariyer anlamında kendine daha fazla şey katacak seçeneği seçmesi mantıklı.

ama 40-50 yaşında direk 10dklık mesafede olanı tercih edin derdim mesela.

bu arada tahminim pozisyon yazılımla ilgili.
öyle ise hangi şirket sana daha çok şey katacak kariyerinle ilgili ona odaklan derim.
0
nuisance
(05.11.21)
(5)

Viyana'da 1 gün

but that was just a dream
Merhaba,Viyana'da 1 gün geçirecek (hatta yarım gün 13'ten 23'e kadar) evli bir çift için nerleri görmelerini tavsiye edersiniz? Not: araç var.Teşekkürler
Merhaba,

Viyana'da 1 gün geçirecek (hatta yarım gün 13'ten 23'e kadar) evli bir çift için nerleri görmelerini tavsiye edersiniz?
Not: araç var.

Teşekkürler
0
but that was just a dream
(04.11.21)
akşam yemeği olarak şnitzel yiyin figlmüller de.

mozartın evini gezin.

çok vakit yokmuş aslında ama sokaklarda gezmek bile aşırı keyif verir viyanada.
0
al basmadan donu var
(04.11.21)
Müzik müzesi vardı adını tam hatırlamadığım, School of Music gibi bir şey olabilir, ona gidebilirsiniz. 1-2 saat alır max.
Figlmüller'de çok sıra oluyor yoğun saatlerde bilginiz olsun.
Cafe Wien, özel bir kek vardı adını hatırlayamadığım onu deneyebilirsiniz.
0
dreamnesiac
(04.11.21)
Viyana'da en iyisi müze gezmek. Gerçekten çok fazla müze var, ilgi alanınıza göre birini seçip gezebilirsiniz.
0
stronzo
(05.11.21)
Schönbrunn sarayı, Mozarthaus, birbde müze gez zaten her yer müze. Doga tarihi müzesi güzeldi. Sonra yemek falan.
0
prole
(05.11.21)
şehir turu atın araçla, doğa tarihini falan gezmek en az 3-4 saat alıyor.

www.bizevdeyokuz.com

figlmüller gün içinde rez alıyor.
doluysa Zwölf Apostelkeller e gidin derim.
0
bass solo take one
(05.11.21)
(3)

İhbar süresinde iş yıldönümü olursa izin hakki kazanılır mı?

seen sea
İşten istifa ettik, dilekçemizi verdik diyelim ki. Bu arada ihbar suresi içinde çalısmaya devam ederken işe giriş yıldönümümüz oldu. Bu durumda bir yıllık hak ediş kadar (+15 gün mesela) yıllık izin hakki kazanıyor muyuz?Evet ise, bu durumda “şu kadar gün erken ayrıl” veya “ihbar süresi boyunca çalı
İşten istifa ettik, dilekçemizi verdik diyelim ki. Bu arada ihbar suresi içinde çalısmaya devam ederken işe giriş yıldönümümüz oldu. Bu durumda bir yıllık hak ediş kadar (+15 gün mesela) yıllık izin hakki kazanıyor muyuz?

Evet ise, bu durumda “şu kadar gün erken ayrıl” veya “ihbar süresi boyunca çalısmaya devam et, sure sonunda izin hakkına denk gelen ücreti ödeyelim” gibi bir durum olabiliyor mu?
0
seen sea
(03.11.21)
Evet.

Evet.

İhbar süresinin başlangıcı istifa sayılmaz, sonu sayılır. Yani ihbar süresindeki çalışma günlerinin normal çalışma günlerinden hiçbir farkı yok. Dolayısıyla ihbar süresinde de haklar aynen devam eder. Hatta ihbar süresinde elde edilen iş arama iznini de sonda toplu olarak kullansanız dahi, iş arama izni sürecinin de maaşını ve varsa yıllık izin hak edişini elde edersiniz.

"Şu kadar gün erken ayrıl" kısmına dikkat etmek lazım sadece. Yıllık izin hak edilmesin diye işveren orada çakallık yapabilir. Sonuçta yarım maaşa den gelir en alt kademeden izin hak etseniz de.
0
himmet dayi
(03.11.21)
aylik kazanilmiyor mu izin hakki? yillik mi?
0
camussar
(03.11.21)
@ himmet +1
0
dreamnesiac
(03.11.21)
(12)

Kredi kartı aidatı iadelerimiz bol olsun :)

lambada
Sevgili duyurunun bonusları, puanları;Yapı kredi'nin seyahat kartı adios premium sağolsun çat diye 310 tl yıllık aidat kesmiş.Önceki yıllarda da kesiyordu, arayınca da puan olarak keselim diyorlardı ama puan katsayıları fazla olduğu için işime gelmediğinden yine normal kesmeleri şeklinde sonuçlanıyo
Sevgili duyurunun bonusları, puanları;

Yapı kredi'nin seyahat kartı adios premium sağolsun çat diye 310 tl yıllık aidat kesmiş.

Önceki yıllarda da kesiyordu, arayınca da puan olarak keselim diyorlardı ama puan katsayıları fazla olduğu için işime gelmediğinden yine normal kesmeleri şeklinde sonuçlanıyordu olay. Sağlam da puan biriktirdiğimden kartı da kapatmıyordum. (Bu arada mesela 65 yaş üstü bazı tanıdıklarımdan telefon açtıklarında aidatlarını geri iade ettiklerini biliyorum)

Fakat pandemide hem seyahat kampanyası açmazlarken, hem puan kampanyalarını da çok azaltmışlarken üstüne bu kadar yüksek aidat kesmelerini kabul edemeyeceğim.

Üşenmedim geriye dönük hesapladım benden 2000 tl ye yakın aidat kesilmiş. Bir o kadar da eşimden kesilmiş. E-devletten aidatların iade alınabileceğini öğrendim. Şöyle sorularım var:

1. Seyahat kartlarında da iade alınabiliyor mu?

2. Alınabiliyorsa, geriye dönük tüm aidatları alabiliyor muyum, yoksa sadece son yılı mı (310 tl)iade ediyorlar?

3. Gerekli belgelerde bahsi geçen *bankadan alınacak aidatların dekontlarını* sadece şubeden mi alabiliyorum, yoksa internetten ya da telefonla alabilir miyim?

4. Uğraşıp da geri alan var mı, yoksa boşa mı kürek çekeceğim? :)

5. Hangi seyahat kartı kullanıyorsunuz, tavsiye eder misiniz? Olmazsa puanlarımı harcadıktan sonra adiosu kapattırıp başka karta geçeyim.

Teşekkürler, bol seyahatler..
0
lambada
(03.11.21)
1-4 arası bilmiyorum.
5- İş bankası maximiles kullanıyorum. İlk başlarda kart aidatı yoktu. Sonrasında her sene almak istediler bende hep arayıp itiraz ettim. Size dedikleri gibi puandan keselim vs dediler. bende hayır direk kartı kapatın diye ısrar ettim ve her seferinde puanlarımda kesilmeden ücret iadesi aldım. Siz bu kadar ısrarcı oldunuz mu?
0
Dr_Stat
(03.11.21)
aidat yasal bi şey ya. banka iade etmek istemezse etmez. imzaladığız sözleşmede de vardır.

kartı iptal etmeye çalışırsanız muhtemelen aidatı iade ederler.
0
jelly bear
(03.11.21)
@Dr_Stat; sanırım adios için böyle bir şey var. Birkaç sene önce kapatın dediğimde tamam kapatalım demişlerdi hemen.. Bunu birkaç arkadaştan daha duydum. Puanı çok olan kişilerin kapatamayacağına güvenerek yapıyorlar diye düşünüyorum.
Kampanya açarlarsa bir uzakdoğu gidiş dönüş bileti alacak kadar puanım var içerde.. Kapatın diyemeyecek durumdayım yani maalesef :(
0
🌸lambada
(03.11.21)
Aidat yasal. Ancak bankanın aidatsız bir kartı da olmalı ki onda var YK’nin, dolayısı ile yasal. İade de artık şans işi ya bence.
0
giovanne
(03.11.21)
Maximiles. İade falan etmediler, aidatsız karta yönlendirdiler.
0
dreamnesiac
(03.11.21)
@lambada zaten kartımı kapat dediğinde hemen kapatmıyorlar. Önce tamam işlemleriniz başladı diyorlar. Sonrasında sizi 2-3 kere daha arıyorlar bakın emin misiniz? Neden kapatıyorsunuz diye. Bu durumda kart aidatından kapatıyorum dediğinizde iade etme ihtimalleri yüksek. Baktınız etmiyorlar kapatmaktan vazgeçersiniz ama bir denemek gerekli. Banka müşteri kaybetmek istemez sonuçta. Bu arada bunlar hep aylık harcamaları yüksek olanlar için öneriler. Benim maximilesta aylık harcamam ortalama 5-6k arası.
0
Dr_Stat
(03.11.21)
Aidat yasal bir şey. İade etmek zorunda değiller. Arayıp kapatıyorum diye feyk atarsan müşteri geçmişi ve parasal durumuna göre bir ihtimal iade edebilirler, eğer iyi müşteri değilsen büyük ihtimalle blöfünü yiyip kapatırlar kartını.

Seyahat kartı olarak miles & smiles kullanıyorum, aldığım milleri aidatını kurtarıyor (2 senedir aidatı iade ediyorlar zaten iyi müşteriisyim herhalde onların)

Ben bi de şunu anlamıyorum: aidatlı kredi kartı kullanıp, tüm nimetlerinden faydalanıp sonra aidat iadesi istemek biraz oyunbozanlık değil mi
0
roket adam
(03.11.21)
Şubat ayında kredi kartımdan kesilen yaklaşık 200-TRY'lik tutarın iadesi için e-devlet üzerinden tüketici hakem heyetine başvuruda bulundum. Konu 6 ay heyette incelendikten sonra tarafıma 'bankanın haklı bulunduğuna' dair açıklama yapıldı. Hakkınızı tabii ki arayın ancak e-devlet üzerinden kart aidatı için yapacağınız her başvurunun olumlu sonuçlanacağı yanılgısına düşmeyin.
0
ultranil07
(03.11.21)
@ultranil07; hangi banka kartıydı acaba, bir de seyahat kartı mıydı benimki gibi?

sözlükte iade alanlar da yazmış, acaba banka ve seyahat/bonuslu kart olup olmamasına göre mi değişiyor bilemedim..
0
🌸lambada
(03.11.21)
puanlarınızı altungold.com dan gram altına çevirebilirsiniz. sonrasında kapatma blöfünü yapın.
0
xrated
(03.11.21)
İş Bank Maximiles Select için bankaya yazılı başvuruda bulunmuştum web sitesesinden. İade ettiler.
0
do you remember me
(03.11.21)
Ben geçen sene sikayetvar.com vasıtasıyla çözdüm, bilginiz olsun.
0
kumandanim
(03.11.21)
(2)

arçelik black friday indirimi yapar mı?

erenderk
sb. geçen senelerde böyle bi şeye şahit oldunuz mu?
sb.

geçen senelerde böyle bi şeye şahit oldunuz mu?
0
erenderk
(02.11.21)
blackfriday'de herkes bir indirim etiketi koyuyor ama gerçek bir indirim mi, öyleyse bile sıra dışı bir şey mi emin olmak zor. acelesi yoksa alacağın şeyin bekleyip görmek lazım tabii.
0
Bruce
(02.11.21)
Black Friday'i bilmiyorum ama Arçelik sitesinde bu hafta indirimler, kampanyalar vb vardı.
750tl'lik ürünü 500tl indirimli aldık başka bir ürünle sepet. Bir bakın isterseniz.
0
dreamnesiac
(03.11.21)
(7)

Toplantı Yorgunluğu?

dreamnesiac
Günde n tane toplantısı olan bir işte çalışıyorum, çoğunlukla yurtdışı.İşim çok keyifli ama temiz kafayla çalışmaya, bir şeyler yaratmaya, yeni şeyler öğrenmeye vakit kalmıyor. Akşamlara sarkıyor, o zaman da yorgun oluyorum.Bir türlü alışamadım bu duruma. İşin ilginç yanı yöneticiler dahil herkes ay
Günde n tane toplantısı olan bir işte çalışıyorum, çoğunlukla yurtdışı.
İşim çok keyifli ama temiz kafayla çalışmaya, bir şeyler yaratmaya, yeni şeyler öğrenmeye vakit kalmıyor. Akşamlara sarkıyor, o zaman da yorgun oluyorum.
Bir türlü alışamadım bu duruma. İşin ilginç yanı yöneticiler dahil herkes aynı şeyden şikayetçi. Ama böyle de gidiyor.

Sizde de benzer mi? Ne yapıyorsunuz nefes almak için?
Her türlü öneri makbul :)

Teşekkürler
0
dreamnesiac
(02.11.21)
Kendime toplantılar koyuyorum, ajandamı her gün min 4 saat bloke ediyorum ve o saatlere hiç bir şekilde toplantı kabul etmiyorum. Yapılacak işler ve toplantılar hiç bitmez, senin sınırlarını çizmen ve dik durman lazım.
0
zikardo
(02.11.21)
Ha bir de ek olarak, gelen toplantı davetlerinin nerdeyse yarısı boş beleş toplantılar oluyor, önüne geleni toplantıya eklemeyi çok seviyor insanlar. Toplantının içeriğine göre benlik bir durum yoksa direkt reddedip “müsait değilim gelemem, bana ihtiyaç duyarsanız teams ten yazın 5dk gelirim diyorum, şimdiye kadar hiç kimse mesaj yazıp gel sana ihtiyacımız var demedi bu tarz toplantılarda.
0
zikardo
(02.11.21)
Bazı günler toplantı soluyup toplantı tüketiyorum.
Şu sıralar güzel. Ama misal n+2 müdürüm toplantidan kafayi yiyecek bazen. Biz 2 saat öğle yemeği yerken kadın toplantida dinlerken yemek yiyor bazen.
0
logisticsmanager
(02.11.21)
Cogunu reddediyorum, geri kalanlara da cevap vermiyorum.

Gercekten bana ihtiyac olursa evden helikopterle falan almaya geliyorlar zaten.

Bir de girdigim her toplantida su an acil bir ise bakiyorum, beni diger toplantiya cagiriyorlar falan diyorum, iyi hadi git diyorlar.

Zaten toplanti insanlari gizli issizdir, girmedigin toplantidan bir kaybin olmaz.
0
divit
(02.11.21)
1 aydır aynı durumdayım ama benimki olağanüstü bir durum, neredeyse tüm işimi bırakıp günün 4-5 saatini toplantılarda geçiriyorum. 2 ay daha böyle sürecek, o yüzden bununla mücadele etmemeye çalışıyorum; kaçışım yok çünkü. toplatıdan kalan saatlerde notları düzenliyor, sonraki toplantılara hazırlanıyorum. hepsi ingilizce, ekstra yoruyor. guatemalısı, filipinlisi, irlandalısı olunca anlamak için dikkat kesilmek gerekiyor falan...

çalışmayan yöneticilerin çalışmış görünmek için "set ettiği" toplantılardansa birinin ses çıkartması lazım. eski iş yerimde olmasa da olur toplantılara süre kısıtlaması getirtmişti direktör, herkes söyleyeceği konuları önceden drive'da özetleyip diğerlerinin çalışıp gelmesini sağlamıştı. sonra baktılar ki bir araya gelmeden de oluyormuş bazı şeyler, gözle görülür derecede azalmıştı.
0
Bruce
(02.11.21)
@zikardo

Teams iyi fikir ama ben öyle dememişken bile çat diye arayabiliyorlar, gerekirse ararsınız dersem eminim yaka paça çağırabilirler :) Hazırlık gerektiren toplantılara hazırlanma şansım olmaz o durumda.

Takvim kapatma önerisi doğru, tam yapamadım şuana dek ama deneyeceğim
0
🌸dreamnesiac
(02.11.21)
@Bruce

Ajanda işini bir proje yönetim tool'unda oluşturmaya başladılar ama değişen pek bir şey olmadı :) Yine de güzel öneri, teşekkürler.

İngilizce toplantı ayrıca yoruyor kesinlikle, dediğin gibi herkesin aksanı vb farklıysa da.
0
🌸dreamnesiac
(02.11.21)
(23)

The Office izlemeye dayanamadım

alperz
Hiç izlememiştim. Bugün açıp izleyeyim dedim. İkinci bölümü bitiremedim. Başroldeki adam resmen gıcıklık abidesi. Kafayı gömesim geldi. Kapattım ben de.Soru: Sorun bende mi?Cevap: Evet bölümler ilerledikçe maykıl başkalarını değil kendini rezil ediyor sadece. hele ikinci sezondan sonra adama resmen
Hiç izlememiştim. Bugün açıp izleyeyim dedim. İkinci bölümü bitiremedim. Başroldeki adam resmen gıcıklık abidesi. Kafayı gömesim geldi. Kapattım ben de.

Soru: Sorun bende mi?

Cevap: Evet bölümler ilerledikçe maykıl başkalarını değil kendini rezil ediyor sadece. hele ikinci sezondan sonra adama resmen tarz değiştirtmişler. üçüncü sezonda falan aslında berbat geçmiş bir çocukluktan dolayı böyle olduğunu gözümüze sokmalar falan... neticede sıradan bir diziymiş. izliyorum öylesine.

muhtemelen ilk bölümlerden sonra herkes benim gibi düşündü ve senaryo ekibi böyle bir değişiklik yaptı.
0
alperz
(02.11.21)
Ben de birkaç bölümde bıraktım. Seinfeld'e kaçtım.
Falanca sezonu atlatırsan güzel diye cümleler kuruyolardı burada, ilk sezon sanırım :)
0
dreamnesiac
(02.11.21)
UK versiyonunu izlemiştim ben de. Değişik bir tarzı var. Beğenmemen normal. Bence sorun yok. Ben bitirmiştim Rick Gervais hatrına ama çok da bayılmadım diziye.
0
himmet dayi
(02.11.21)
Aslında Cringe Comedy olduğu için herkese hitap etmeyebiliyor. Peep Show gibi bu da. Başkası adına utanmak deyiminin karşılığı oluyor çoğu zaman. Ben çok sevmiştim, bence birkaç bölüm daha şans verebilirisiniz. US versiyonu için konuşursam Michael Scott benim favori dizi karakterlerimden biri. Günlük hayatta çoğu zaman bir şeyi anlamadığım o anlarda şu sahneyi hatırlayıp gülüyorum.
images.app.goo.gl
0
Amaranta ursula
(02.11.21)
dunyanın en komik dizisi bence us versiyonu. ilk bolumlerde ben de tereddut etmiştim. gittikçe güzelleşiyor.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(02.11.21)
2. Sezon ortasi Ve 3. Sezon keyif vermeye başlıyor. Başlangıcı aşırı sıkıcı ve kötü. Tabii başta mantığı, çekimleri vs de anlamaya çalıştığın için salakca geliyor. Sonra ısınıyorsun
0
westblack
(02.11.21)
US versiyonu için konuşuyorsak dünyanın en iyi komedilerinden biri. İlk bölümler Michael'a gıcık olurken gittiği bölümde hüngür hüngür ağlamıştım. Sizin gibi yapan çok kişi var sanırım, cringe comedy sarmıyordur belki.
0
south park in kapusonlu uyesi
(02.11.21)
ilk başladığımda ilk bölümleri izleyip garip bulup bırakmıştım. sonra yeniden bi şans verdim ve şu an bitmesini hiç mi hiç istemiyorum :/

sarmadıysa da zorlamanın pek bi alemi yok açıkçası. çok beğenilse de herkese hitap etmeyebilir. sevmediğin bir şeyi izleyerek vaktini tüketme derim. sorun ne sende ne dizide. olur böyle şeyler.
0
olutaklidi
(02.11.21)
ben de geçenlerde aynı manada soru sordum burda. Cringe karakter üzerinden yürüyen komedilerden keyif alamıyorum başkası adına utanma duygumdan dolayı. Hem Michael Scott hem de Dwight o kadar cringe karakterler ki, 5 dakika izlesem gözüm seğirmeye başlıyor. Zorlaya zorlaya ikinci sezonun sonuna kadar geldim ama sarmadı beni yani.

Aynı örneği vermiştim mesela, Türkiye'de de Avrupa Yakası'nda Burhan karakterine uyuz olduğum için hiç keyif alamadım o diziden.
0
nundu
(02.11.21)
ben de ilk izlemeye başladığımda 2-3 bölüm izleyip bu ne be deyip kapatmıştım. yıllar sonra ikinci şansı verdiğimde biraz daha sabrettim. başlarda çok zor izleniyor ama dayanabilirseniz sonrasında inanılmaz güzel bir dizi olduğunu fark ediyorsunuz. bitirdiğimde çok üzüldüm bittiği için. bi şekilde dayanıp karakterlerle, ortamla bağ kurduktan her şey çok doğal gelmeye başlıyor ve izlemeye doyamıyorsunuz.
0
mtfbwy
(02.11.21)
Ilk bölümleri Amerika'da da benzer tepkiye yol açmıştı ama sonuç olarak gelmiş geçmiş en iyi 2-3 komediden biri oldu.
Michael harbiden çok zorluyor, özellikle scott's tots... Ama karakter bu yani insan yerin dibine giriyor izlerken.

Iki kere izledim, totalde de sürekli youtube videolarını izliyorum.
0
logisticsmanager
(02.11.21)
evet bu başkası yerine utanma hissi bende de çok baskın, o yüzden bir çok espri kaynadı gitti, gerilip gerilip bıraktım sonunda. sonra eşimle tekrar izlediğimizde bir şekilde bu hisleri baskılayabildim, arada bir iki michael'a ısındıran, aslında kendince iyi bir karakter olduğunu hissettiren bölümler de geldikçe sevmek devam etmek kolay oldu. cidden ikinci bir şansı hak eden eşi bulunmaz bir dizi.
0
engelbert humperdinck
(02.11.21)
İlk sezonu izleyip devam edebilirsen fikrin değişecek çok büyük ihtimalle. Çevremden duydum beğenisine güvendiğim birsürü insan bayılıyor gibi bi durum varsa devam et dayan, yoksa bırak gitsin dizi dolu.
0
nickimin hakkini veremedim
(02.11.21)
youtu.be

Su sahneye gulduysen izle.
Yoksa sarmaz
0
divit
(02.11.21)
herkese hitap eden bir dizi değil, başta ben de çok garipsemiştim. eşim hiç başlayamadı bile, sarmadı beni dedi ve izlemedi.

başladığım güne kahrolsun diyorum, çünkü bittiğinde sonsuz bir boşluğa düştüm. karakterler, gelişimler, olaylar, o kadar saçma ve eğlenceli ki..
0
trajikomix
(02.11.21)
US versiyonu benim için dünya üzerindeki en komik dizi. Ben ki izlediğim sitcomlarda bölümlerin %80’inde falan tebessüm bile etmeyen biriyim, The Office izlerken hemen hemen her bölümde kahkaha attığımı hatırlıyorum.

Yalnız hangi versiyonu izlediğinizi yazmamışsınız ve ben UK versiyonundan bahsediyorsunuz gibi anladım. Ricky Gervais çok itici gelmişti bana da David rolünde ve 2. bölümden sonra dayanamayıp kapatmıştım. US versiyonunda ise Steve Carell o kadar tatlı ve sempatik ki izlediğim bütün sitcomlar arasında favori karakterim Michael olabilir.
0
ms brownstone
(03.11.21)
us versiyonu hayatımda izlediğim en iyi komedi dizisi. michael scott da en sevdiğim komedi dizisi karakteri. mockumentary tarzına alışık değilsen sarmayabilir. bana da 2021 yılında gülme efekti ve gerçek mekan yerine set kullanmak tuhaf geliyor. o yüzden sit-com izlemiyorum.
0
sir gawain
(03.11.21)
tam olarak aynı sebeplerle ve çekim mantığı yüzünden iki bölüm dayanabildim. ama bir yıl sonra falan oturup izledim en baştan, birkaç bölüm sonra alışınca karakterlere bırakamıyorsunuz. ben üç defa falan izledim herhalde bir yıl içinde.
0
rahip janick
(03.11.21)
Kardeşim ve çevremdekiler çok seviyor diye. 2 defa başladım. 2 defa sarmadı ve bıraktım. 3. seferde bir boşlukta denk geldi de başladım ve devam edip bitirdim. Güzel dizi ama komedi dizileri kategorimde daha iyileri var.
0
nawar
(03.11.21)
michael scott ilk bölümler fazla antipatik duruyor.
zaman içinde karakterler gelişiyor, olgunlaşıyor, michael da buna dahil.

ben de 1,5 ay evvel başlamıştım. şimdi son sezondayım. bir an evvel bitirip bir kaç ay sonra ilk sezonları tekrar izlemek istiyorum. çünkü anladım ki, michael'ın michael olduğu bölümler en keyiflilermiş.
0
barankovan
(03.11.21)
ilk sezon 7 bölüm ve dediğin gibi çok zorluyor insanı, ama lütfen devam et izlemeye
0
noxell
(03.11.21)
Evet bölümler ilerledikçe maykıl başkalarını değil kendini rezil ediyor sadece. hele ikinci sezondan sonra adama resmen tarz değiştirtmişler. üçüncü sezonda falan aslında berbat geçmiş bir çocukluktan dolayı böyle olduğunu gözümüze sokmalar falan... neticede sıradan bir diziymiş. izliyorum öylesine.

muhtemelen ilk bölümlerden sonra herkes benim gibi düşündü ve senaryo ekibi böyle bir değişiklik yaptı.
0
🌸alperz
(11.11.21)
her dizi ilk basta biraz yoruyor, sonradan temposu oturuyor. dizinin olayi cringe zaten ben bile bazi sahnelerde gozumu falan kapattim yani bu kadar da mallik olmaz diye. sorun tamamen sende diyemeyiz ama biraz daha devam edersen sevecegine eminim.
0
bay b
(11.11.21)
uk garipti biraz ama tarz o
0
ShadowOfMoon
(11.11.21)
(4)

Psikolojik sorunlarım olabilir mi?

top_secret
Durum: İnsanlarla birebir de iyi sayılırım fakat bir müddet sonra muhabbeti sürdüremiyorum. Grupla iletişimde; pasif kaldığım, sözümün kesildiği veya ilgiyi sürekli elimde tutamadığım oluyor. İnsanlara olabildiğince açık davranıyorum, yardım yada bilgi talep ettiklerinde detaylarıyla anlatır yardımc
Durum: İnsanlarla birebir de iyi sayılırım fakat bir müddet sonra muhabbeti sürdüremiyorum. Grupla iletişimde; pasif kaldığım, sözümün kesildiği veya ilgiyi sürekli elimde tutamadığım oluyor. İnsanlara olabildiğince açık davranıyorum, yardım yada bilgi talep ettiklerinde detaylarıyla anlatır yardımcı olurum. Tanımadığım ortamlara girmekten hoşlanmıyorum, kendimi göstermem ve sohbetlere dahil olmam zor oluyor. Tiyatro yapıyorum sahneye çıkmakta insanlara hitap etmekte bir sıkıntım yok.

Sorun: İnsanlar bir yere kadar ciddiye alıyor beni. Sonrasında sadece işleri düştüğünde iletişim kuruyorlar. Telefonum çalmaz, arayan olmaz, mesaj gelmez.
Hiç arkadaşım yok gibi hissediyorum. Sevgili filan zaten yok ama mesela beni arayıp nasılsın diye soranım yok. Bir kahve içelim filan yok. (Ben çağırdığımda %60 gelirler ama çağırmazlar) Kendimi vefasızlık yaşayan yeşilçam oyuncuları gibi hissediyorum.

Buradan ve çevreden aldığım bilgilerle çeşitli yollar denedim. Kendime eşit, kendimden üst, kendimden alt (ekonomik, sosyal ve kültürel) insanlarla iletişim kurmaya çalıştım. Hobiler edindim, ortak noktalar bulmaya çalıştım. Sonuç çok benzer oldu hep.


Neden Bunları Yazıyorum: Geçenlerde uzun bir yola çıktım. Issız bir yerde aklıma geldi, o an bir kaza yaparsam kimi ararım, kim yardımcı olur diye düşündüm. Cevap hiç kimse. Hasta olsam mesela covid olsam dedim, ekmek alanım bile olmaz. Yalnız olmak elbet mümkün olabilir ama insan sosyal olmak istiyor, konuşmayı unutacağım yakında.

Son olarak iş bulma konusunda nerdeyse sabah akşam yardımcı olduğum bir arkadaş vardı. Kendisiyle bir kaç defa kahve içmek istedim. Her seferinde, "olur tabi mutlaka haberleşelim" diye sözleştik fakat o haberleşme olmadı. Genelde ikinci veya üçüncü planda oluyorum.

Genel olarak böyle şeyler geliyor başıma. Bir kaç sahte arkadaşım var hepsi bu, onlarda kartondan yapılma gibi, hayatıma bir etkileri yok.

Sonuç ve Özet: Arkadaş edinemiyorum ve insanlarla ilişkilerimde problemim var. Saygı duyulan, iletişim kurulmak istenilen kişi asla olmuyorum. (Her türlü kombinasyonu denedim) Psikolojik bir sorunum olabilir mi? Destek almalı mıyım? Ek soru; acaba kilolu biriyim ondan dolayı mı böyle şeyler yaşıyorum.
0
top_secret
(01.11.21)
Valla olabilir ya olmayabilir bilemem orasini ancak arkadaslik olayiyla alakasini cozemedim ben. Arkadas edinemiyorsan bunun bircok sebebi olabilir. Atiyorum muhabbetin ilgi cekici olmayabilir, karsidaki kisilerle yeterince vakit gecirmiyor olabilirsin, karsidaki kisiyle pek ortak yonun olmayabilir, ya da senin arkadasligina ihtiyac duymayabilirler faln filan. 'Arkadas edinemiyorum o yuzden psikolojik sorunlarim olabilir' olayi dogru bir yaklaisim degil.

Haa durust olmak gerekirse kilolu biri olman olayi etkiliyor olabilir. Bu durum bazen sadece kendi basina belirleyici olmayabilir ancak baska seylerle birlesince sikinti olabilir. Yani kisiler 'top_secret cok kilolu onunla takilmayalim' demeyebilir direkt ancak birisi senin arkandan kilon ile ilgili espri yaparsa ve bisekilde alay ederse insanlarin kafasinda 'top_secret ile takilirsam ben de alay konusu olabilirim' ya da 'top_secret cok da sevilen biri degil. o zaman ben de onunla takilmayayim' seklinde dusunceler olusabilir. Bu da onlarin senden uzaklasmasina sebep olabilir.
0
j r r tolkien hayrani
(01.11.21)
Bence de bu yazılanlarda psikolojik sorun var ya da yok demek güç, zaten bu konunun uzmanı değilim.
Bununla arkadaşlık arasında bağ kurmak da biraz zor.
Kiloyla da benzer şekilde hiç bağ kuramadım, kilolu bir arkadaşımla bu nedenle görüşmeyeyim dediğim hiç olmadı, bana ne:) Kime ne ayrıca :)

Belki görünürde olmayan bahsetmediğiniz bir nedeni olabilir, mesela pandemi, benim de görüşmek istediğim birkaç kez bunu dile getiren arkadaşımla sırf bu nedenle görüşemediğim oldu. Ama bunun başka bir anlamı yok. İnsanlar arası etkileşim de corona partisi verme taraftarı olan gruplar dışında gözle görülür şekilde azaldı zaten.

Buradaki konu arkadaşlık olduğu için bunları yazdım. Tabii başka açılardan da ihtiyaç duyduğunuzu düşünüyorsanız terapi desteği alabilirsiniz, bunu en iyi siz bilebilirsiniz ihtiyaç olarak.
0
dreamnesiac
(01.11.21)
Kendinize yüklenmeyin, sizin gibi özeleştiri yapan pek insan kalmadı, siz belli ki doğru insanlara denk gelmemişsiniz. Maalesef şekilcilik aldı başını gidiyor. Kilo önemli sebep. Vaktiyle yüzünüze bakmayan adamlar kilo verip giyim tarzınızı değiştirince peşinize takılabilir, isminizi bile bilmeyenler bi anda buluşma ayarlamaya çalışabilir.
Siz değişmiş olmuyorsunuz ama ambalaja değer verenler bunu bilmiyor. Sorunlu değilsiniz de biraz çekingensiniz, fiziksel özellikler de insanın aurasını özgüvenini etkiler. Bu enerjiyi yansıttığınız için de kolay vazgeçilir imajı vermiş olabilirsiniz. Biri yardım istemeden yardıma hazır olan, fedakarlık yapan, hatır gönül bilen nedense pek değer görmüyor, üzücü ama biraz geri çekilin ve kendinize güveneceğiniz şekilde gelişmeye bakın- bu vücut yapmak da olur bi konuda profesyonel olmak veya hobi edinmek de…
0
kulaktan dolma biber
(01.11.21)
acaba goygoy yapabilme beceriniz düşük olabilir mi? hayatı kendinizi ve başkalarını fazla ciddiye alıyor olabilir misiniz?

kilolu olmanın doğrudan başkaları üzerinde etkisi olmaz eğer konu bir flört başlatmak değilse, ancak sizin üzerinizde etkisi olabilir kendinizi kötü hissediyorsanız bu davranışlarınıza yansıyordur.

muhabbet içinde sözünüzün sıklıkla kesilmesi, muhabbetin ilerleyen vakitlerinde konu hakkında ne düşündüğünüzün ve ne hissettiğiniz sorulmuyorsa insanlar size düşündüğünüz kadar saygı duymuyordur.

herkese yardım ve bilgi vermeyin, sen onları bedava kazanmadın çaba harcadın, karşındaki kişi de çaba harcamalı ve sadece hak eden kişiye o bilgi/deneyimi paylaşmalısın.

hayır diyebil, istemiyorsan istemiyorsun.

eğlenmelisin, eğlenmeyen insanı kim ne yapsın, 7/24 problem konuşmanın bir anlamı yok. hatta muhabbetin %90'ı geyik/goy goy olmalı.
0
selam
(02.11.21)
(19)

Davet edilip para odemek (nezaket sorusu)

hahu
2 tiyatrocu arkadasim yolda annemi babami goruyor. Vaktiniz varsa kahve icelim vb.deniyor babam kahve ismarliyor. Bu sirada bunlar oyunlarina davet ediyorlar. Annemlerin yurtdisindan 2 misafiri vardi bari onlari goturelim diye tamam diyorlar 4 kisi.Oyun gunu kiz ariyor ayirttim yerinizi gisede diyor
2 tiyatrocu arkadasim yolda annemi babami goruyor. Vaktiniz varsa kahve icelim vb.deniyor babam kahve ismarliyor. Bu sirada bunlar oyunlarina davet ediyorlar. Annemlerin yurtdisindan 2 misafiri vardi bari onlari goturelim diye tamam diyorlar 4 kisi.
Oyun gunu kiz ariyor ayirttim yerinizi gisede diyor. Annem gittiginde 200kusur gibi bi odeme cikiyor. Annem de bana diyor ki ben para vercek olduktan sonra kendim de alirdim ya da kendi sectigim bi oyuna giderdim. Ben onlara nezaketen gittim diyor. Bu arada devlet tiyatrosunun oyunu. Ozel degil.
Onemli bi mevzu degil ama ben annemi hakli buluyorum. Sizce kim hakli? Bu arada laf arasi arkadasiniza durumu soyler miydiniz yuzeysel. Tesekkurler.

Cok yakin arkadaslarim degiller ama bizim yazliga 1-2 kere geldikleri icin taniyorlar annemleri. Teyze amca muhabbeti.
0
hahu
(01.11.21)
Davet eden odemeli sadece yer ayirtmakla olmaz.
0
kuzey li
(01.11.21)
İyi de bunların işi bu. Hizmetlerini pazarlıyorlar.
0
integrative
(01.11.21)
Davet edenler eşeklik etmiş
0
olaylar olaylar
(01.11.21)
Çok ayıp etmişler. Tabii ki annen haklı.
0
clones
(01.11.21)
Ben annenizi haklı buldum. Kahveyi de kitlemişler bu arada.
0
dissendium
(01.11.21)
samimiyetin boyutundan tahmin edilebilirdi. yazlıkta 1-2 kere gördükleri birinin biletlerini karşılamayacaklarını ben tahmin ederdim muhtemelen. bir de "buyurun misafirimiz olun" mu demişler? öyle dedilerse ayıp etmişler ama demedilerse çok da yadırganacak bir şey değil bence. arkadaşlara da söylemezdim "niye para ödettiniz" diye.
0
himmet dayi
(01.11.21)
Anne haklı, öyle davet mi olur.
0
kobuzchu kiz
(01.11.21)
adse +1 :)
0
dreamnesiac
(01.11.21)
Oyun gunu kiz ariyor "ayirttim yerinizi gisede" diyor = anneniz arşa kadar haklı.
0
erenderk
(01.11.21)
anneniz haklı olmakla birlikte bu hikayede bir şeyi merak ettim, bazı oyunlara yer bulmak çok zor oluyor, kapalı gişe mi oynuyormuş acaba? öyleyse oyuncu arkadaş iyilik yapmış olduğunu düşünüyor olabilir.
0
ronartest
(01.11.21)
Anne %100 haklı. Ben de çok sinirlenirdim. Çünkü tiyatro sevmem ve nezaketen gittiğim yerde para ödesem gıcık olurdum.
0
kaptan maydanoz
(01.11.21)
annen hakli.

Yalniz oyuna yer olmayabilir, devlet oyunlari hep full cekiyordu ben tiyatroya giderken.
Belki gisede bilet bulmasini iyilik yapiyoruz diye dusunmus olabilirler
0
divit
(01.11.21)
Bence oyunumuza gelin, seyredin türü bir davet etmedir o. Üstelik yer de ayırttıkları için hatta görevlerini yaptıklarını düşünüyor olabilirler. Tabi o anki konuşma üslubu, davetin şeklini bilemiyoruz belki anne haklıdır. (İçimde bir nasrettin hoca varmış)

Oyunlardaki tiyatrocular için kontenjan olabilir belki, bunu kullanmak istemişler fakat gişe ücret almışsa iş değişir. Bu kısmı tamamen fantastik olarak düşündüm, asıl cevap üst paragraf.
0
epitaf
(01.11.21)
Devlet tiyatrosunda yer bulmak çok zor olduğu için sanırım tiyatrocu arkadaşlarınızın kastı rezervasyon için inisiyatif almaları.
0
spartamed
(01.11.21)
Davet edilirken kullanılan cümle önemli. Bazen anneler/babalar böyle şeyleri kendi işlerine geldiği gibi hatırlayabiliyor.

Belki niyeti sadece bilet bulunamaması ihtimaline karşı yeri ayırtmaktır. Bunun anlaşılabileceği bir cümle mi kurdu. Hani "biletler tükeniyor ben size ayırtırım" gibi bir şeyse normal bir durum.
Özellikle "davet" adı altındaysa bilet parası alınmamalıydı.

-Annem bu konuda çok mırın kırın ederse bilet parasını verir bir daha arkadaşlarımla böyle bir muhabbete girmemesini söylerdim.
-Arkadaşıma bir şey demezdim.
0
mutekebbir
(02.11.21)
Bir yanlış anlaşılma olabilir gibi geldi. Yine de arkadaşlar haksız anne haklı. Acaba davet eden arkadaşların oyunlara misafir getirme, ücretsiz seyrettirme gibi hakkı var mı acaba bunu da bilmek lazım.
0
top_secret
(02.11.21)
Iletisim kazasi olmus gibi geliyor bana.
0
cleric
(02.11.21)
devlet tiyatrolarının biletleri o kadar pahalı değil ya, emin misiniz?
0
benaslinda
(02.11.21)
bir yanlış anlaşılma olmuş doğru ama annenlerin de kendi davet edildikleri yere bir de 2 kişi misafir götürmeleri zaten normal değil.

200TL'nin 4 kişi mi 2 kişi ücreti mi olduğuna da bakmakta fayda var.
0
prodeq
(05.11.21)
(4)

gelir gider takibi

black mamba
aylık gelir ve giderlerinizi nerede takip ediyorsunuz? ya da ediyor musunuz?
aylık gelir ve giderlerinizi nerede takip ediyorsunuz? ya da ediyor musunuz?
0
black mamba
(29.10.21)
excel tablosu tutuyorum aylık, zaten her şey kredi kartında, ekstredeki kalemleri excele geçirip sınıflandırıyorum.
0
someonewalksalone
(29.10.21)
Uygulamalar var bunun için. Eski duyurularda da bahsedilmişti diye hatırlıyorum.
Ben Saver kullanmıştım bir dönem, ufak bir ücreti vardı ama iyiydi.
0
dreamnesiac
(29.10.21)
tek bir kredi kartım var istisnasız her şeyi oradan ödüyorum. ay sonlarında o kart ekstresini inceliyorum. garanti ekstresi zaten kategorizasyonu kendi yapıyor (%10 market, %20 benzin vs gibi)
0
roket adam
(29.10.21)
Kendi yarattığım google sheets üzerinden.
0
logisticsmanager
(30.10.21)
(11)

Iliskilerde narsistik insan ozellikleri

meyve parcacikli kadin
(Eski) sevgilim nerede olduğu hakkinda yalan soyledikten sonra birkac kadınla alkollu bir yerde olduğunu öğrendim. Hatta o kadınlardan birinin instagram postu, sevgilim amerikadan gelen kadının bavulunu evine tasirken cekilmisti. O an aradim ve eve dondugunu bir sey olmadığını soyledi. Neden yalan s
(Eski) sevgilim nerede olduğu hakkinda yalan soyledikten sonra birkac kadınla alkollu bir yerde olduğunu öğrendim. Hatta o kadınlardan birinin instagram postu, sevgilim amerikadan gelen kadının bavulunu evine tasirken cekilmisti. O an aradim ve eve dondugunu bir sey olmadığını soyledi. Neden yalan soyledigini sordugumda "cunku sen kiskancsin her an naptigimi soruyorsun strese girmek kavga etmek istemedim" diyerek beni suclamaya ve saldirmaya basladi. Yalanindan cok buna inanamadim. Ortak arkadasimiza ertesi gün bana aşık olmasina ragmen surekli ilgi isteyen ona guvenmeyen sorun cikaran onu bunaltan biri olduğumu ve surekli ayni kızı (beni) gördüğü için o kizlarla bulusup onlara iliskimizin sorunların anlattigini soylemis.
Tabi ki ayrıldım. Ama bikac gunlugune başka sehirde olduğum icin üç gun sonra dönünce yüz yüze konusup ayrilalim dedim. Kabul etmedi. Azar yiyemem dedi.

Biliyorum hikayeyi tek tarafli dinliyorsunuz ama ben her şeyi olduğu gibi anlattim. Sorum su ki, bir insan neden bu kadar aptal ve kotu kalpli olur? Evet ayrildik ama ben onun hatasini anlamasini ve pisman olmasini istiyorum bu beni kotu biri yapar mi ve en önemlisi gercekten bir gün pisman olur mu
0
meyve parcacikli kadin
(29.10.21)
Gereksiz işlere kalkışmanıza gerek yok. Ayrılmışsınız zaten. Pişman olup olmayacağını kim bilebilir ki?? Oldu diyelim, bunun bir önemi kalır mı?
0
astrid
(29.10.21)
sıradan bahaneler ve manipülatörlük işte, senin bile kendinden şüphe etmene sebep olmuş

belki darlıyorsundur bunu da gelip seninle konuşur, ilişkiden anladığınız beklentileriniz farklıysa ayrılırsınız
0
freebird5406_2
(29.10.21)
pişman olmasını istemen seni kötü biri yapmaz.
çoğu insan kendi üzüldüğü kadar karşı tarafın da üzülmesini ister.

ama belli ki o seni bu kadar sevmemiş hatta takılmalık olarak bile görmüş olabilir.
büyük ihtimal pişman olmayacak. senin yapacağın en iyi şey ona asla bi daha yazmamak olur.
0
jelly bear
(29.10.21)
Yakın zamanda tecrübe etmiş bir kadın olarak söylüyorum. Yüz yüzeyken ayrılmana gerek yok. Sana yalan söyleyen bir insana vakit ayırma. Az önce terapiden çıktım. Pskolog bana narsist olduğu tanısı koysak ne olacak. Ne değişecek hayatında. Ayrılmışsın olmuş bitmiş dedi. Kendine azıcık olsun değer veriyorsan arama derim. Arayacaksan beni ara benle konuşabilirsin. :)
0
Corpsebridee
(29.10.21)
Maalesef bu tipler en ufak sevmediği halde aşık gibi görünebiliyor. Sonra yalanları ortaya çıkınca sevgisiz biri haline geldiği için karşısındaki kişiyi çok şaşırtıyor.

Pişman olmasını istemeniz çok normal. Ama bu tipler pişman olmaz, olsa olsa pişman görünür. Sakın kanmayın.
0
zimbirik
(29.10.21)
Pişman olmaz, olsa olsa pişman görünür +1

Ayrıca pişman olsa ne olmasını bekliyorsunuz?

"Aptal ve kötü kalpli" vs değil, sadece kendini düşünerek hareket ediyor, bu kadar basit.

Narsistten ne kadar uzak, o kadar iyi :)
0
dreamnesiac
(29.10.21)
amerika'dan gelen kadını alıp evine götürmek, birkaç kadınla içilen içki ve nerede olduğu konusunda yalan söylemesi ayrı şeyler değil. hepsi aynı gün yaşanmışmış, hepsi aslında tek bir yalanın parçaları. problem nedir burada? içkiye mi karşısın? bir kadınla içilen içkiye mi karşısın? sevgilinin herhangi bir kadınla görüşmesine mi karşısın? "kadın" diye tarif ediyosun ama aslında arkadaşları gibi. arkadaşı değil öylesine tanıştığı birileriyse eğer sevgilin seni bir değil birkaç kadınla aldatmış gibi görünüyor. bu durumda "yüz yüzeyken ayrılalım" biraz "kendini affetirmen için bi şans veriyorum"un teranesi gibi geliyor.

yok eğer görüştüğü kişiler gerçekten arkadaşlarıyla eğer ve sen de sıkboğaz eden biriysen, yalan biraz haklı bir zemine oturuyor. sevgilinin sosyal çevresi seninle tanıştıktan sonra genişledi, senden sonra mı içkiye başladı? öyleyse eğer sonuna kadar haklısın ama yok öyle değilse eğer tipik türk kadını hareketlerini sergiliyosun.

ortak arkadaşınıza seninle ilgili anlattığı şeyler.. olur böyle şeyler. arkadaşı senden daha eskiyse eğer anlatır, senden daha yeniyse eğer yine anlatır ama haklı olarak tartışma konusu olur, sen haklı olursun ama ayrılığa kadar gitmez bu.

aptal ve kötü kalp.. çok alakasız şeyler.

bence olayı fazla büyütüp yarın kendini "yalvarırım dön" diyecek duruma düşürme.
0
IncredibleMau
(29.10.21)
Ne hatası, ne pişmanlığı yav. Fırsatı olsa yine yapar.
0
dissendium
(29.10.21)
Size bu kadar kötü davranan bir insana zamanınızı hala neden harcatmaya çalışıyorsunuz onu anlayamadım. İşler bu noktaya gelene kadar, eski sevgiliniz illaki birkaç kez daha toslamış veya sizi değersiz hissettirecek davranışlarda büyük ihtimal bulunmuştur. İnsanların olumlu şekilde değişeceğini düşünerek hem kendi kıymetli zamanınızı yiyor hem de kendinizi üzüyorsunuz. Bazen bencil her zaman bencildir. Sizin göreviniz karakterinin düzelmesini beklemek olmamalı. O psikologun görevi.
0
Josephine.
(29.10.21)
Psikolojik şiddet uyguluyor ve farketmiyorsunuz. Bence ayrılığınız tam isabet olmuş. Toxic ilişki bu.
0
sta
(29.10.21)
Ayrıldığınız isabet olmuş +1 pişman olmasını beklemeniz normal ama yanlış anlamayın böyle insanlar arsız oluyorlar genelde. Ona sorsan zaten yanlış bir sey yapmadı. Baksana direkt sizi suçlamış darlıyordun diye. Hadi darlıyordun gelip söyleseydi çözümü baskalariyla görüşüp yalan söylemek mi ne alaka? Mutlaka ve mutlaka pişman taklidi yapacak. Ben sana haksızlık ettim filan diyecek. Inanmayın hiç fırsat vermeyin kurtuldugunuza sevinip önünüze bakin. Üzülüp bekleyerek de vakit kaybetmezseniz süper olur :)
0
ddenizz
(29.10.21)
(6)

antidepresan Vs İş hayatı

duyurukullanıcısı
kendi firmam var. danışmanlık. eu ve türkiye. bazen çok stresli anlar oluyor cidden bu EU firmalarının ayrı bir sinir oynatma katsayısı var.bu durumlarda sinir ve stress ile yapmamam gereken şeyleri yapmaktan çekindiğim anlar oluyor.bu gibi anlarda bir anti-depresan alıp sakin düşünmek mantıklı mı?b
kendi firmam var. danışmanlık. eu ve türkiye.

bazen çok stresli anlar oluyor cidden bu EU firmalarının ayrı bir sinir oynatma katsayısı var.

bu durumlarda sinir ve stress ile yapmamam gereken şeyleri yapmaktan çekindiğim anlar oluyor.

bu gibi anlarda bir anti-depresan alıp sakin düşünmek mantıklı mı?

bugüne kadar hiç kullanmadım hani böyle sinirlerim gelişsin falan diye. cidden, yeminle sıfır. bazen yatmadan önce eğer her yerim kasıldıysa bir tane majezik içerim. normalde de ilaç kullanmam yani.

ama bu aralar katlanılacak gibi değil neredeyse. o sebeple diyorum acaba? kullansam mı?
0
duyurukullanıcısı
(29.10.21)
aç ile alakalı diyebileceğim bir şey yok. Ama sinirin geçtikten sonra da etkisi devam edeceği için ben önermem.

Ama bu tip durumlarda sinirle hareket etmemek, anda kalmak, mantıklı düşünmek, sakinleşmek için meditasyon önerebilirim. Mindfullness falan olabilir.
0
zimbirik
(29.10.21)
@aloha snackbar +1568

İlacı aldım, hoop çok sakinim bam bam bam diye bir durum söz konusu değil antidepresanlarda. Bu tür ilaçlar, uzun dönemli oluyor. Verdiklerinde rahat birkaç ay beklenir, geri dönüşleri gözlemlemek için.

Donanımlı psikolog ve psikiyatristten görüşmenizi tavsiye ederim.
0
put it in your appropriate place
(29.10.21)
iş stresi için antidepresan kullanmak aşırı saçma. işe profesyonel olarak bakmayı öğren, maaşını verirler zamanını alırlar ve olay biter, gerisini fazla düşünme.
0
roket adam
(29.10.21)
Bir uzmana git bence. Derdini anlat sana bir ilaç yazar. Duruma göre bakarsın.
0
komando kani var bende
(29.10.21)
Antidepresanlar ağrı kesici gibi tek seferlik ilaçlar değil.
Düzensiz kullanımda fayda sağlamamasına ek olarak; DAHA KÖTÜ olabilirsiniz. Bilinçsiz kullanımı psikiyatrik başka rahatsızlıkları tetikleyebilir.

İşinin ehli bir Psikiyatrist ile görüşün +1
0
dreamnesiac
(29.10.21)
Antidepresanlar 2 haftadan önce etkisini göstermez.
0
sta
(29.10.21)
(9)

çalışma koltuğu

ronartest
şunlardan birini alacağım, kullanan var mı, olumlu veya olumsuz yorumu ola? alternatiflere de açığım, teşekkürler.https://www.trendyol.com/burotime/cozy-baslikli-calisma-koltugu-siyah-p-97094887?boutiqueId=586902&merchantId=369598&filterOverPriceListings=falsehttps://www.trendyol.com/burotime/cozy-c
şunlardan birini alacağım, kullanan var mı, olumlu veya olumsuz yorumu ola? alternatiflere de açığım, teşekkürler.

www.trendyol.com

www.trendyol.com

www.ikea.com.tr

www.ikea.com.tr

ikea koltuklarında farkettiğim şu, birinde kolçak yok, markusta ise kolçak sabit aşağı yukarı kaydırılamıyor, masaya uygun değilse boyu sıkıntı yaratabilir.
0
ronartest
(28.10.21)
Öncelikle Kolçaksız tavsiye etmiyorum. Fiyatları acayip uçuk geldi bana. Ben 4. Sıradaki koltuk ayarında geçen ay 800 liraya aldım. Adana'da spotçular çarşısı var ordan aldım ve çok memmunum. Böyle marka bir yerden değil de varsa çevrede böyle spotçu mağaza veya normal mobilyacı daha uyguna bulabilirsin diye düşünüyorum.
0
burty
(28.10.21)
Jarvfallet'i bir yıldır ve günde 6-7 saat kullanıyoruz. Oldukça memnunuz. Biz sonradan kolçaklarını da aldık taktık ama çok da gerekli değil yani kolçaksız da iyi aslında. Boylarımız da uzun değil hani :). Bel desteği bir süre sonra kendini hissettiriyor biraz, tek olumsuz yanı bu bizim için.
0
giovanne
(28.10.21)
Benzer başlıklar çok açıldı, aratarak ulaşabilirsiniz.

Jarvfallet'i ben 1 sene kullanıp başka bir koltuk ile değiştirmek zorunda kaldım; dizaynı gerçekten güzel ancak oturma kısmı çok rahatsız. Özellikle 1-2 saat aralıksız oturulduğunda hiç konforlu bir koltuk değil. Ben önermem şahsen, belki boya ve kiloya göre değişiyordur.
0
dreamnesiac
(28.10.21)
alacağın koltuğu mutlaka dene. ikea'ya git mesela orada vardır. deneyerek al.
0
elitoangelito
(28.10.21)
IKEA markus inanılmaz rahat bir koltuk ama tipi biraz eski kaldı artik. Jarvfallet de çok rahat. Rahatlık konusunda Markus un bir tık gerisinde ama daha şık.
0
chavezding
(28.10.21)
Ikea'ya gidip ikisini de deneyip Markus'u alıp çıkmıştım, bana daha rahat gelmişti ama bel ayarı olmadığı için boy ile çok bağlantılı. Minderi daha yumuşak bence daha güzel.

Ama kardeşim rahat edemiyor mesela, ayarlı Jarvfjallet daha iyi eğer çok kişi kullanacaksa.(ama minderi daha kötü bence)

Kolçak çok gerekli değil gibi geliyor ama kolçaklı alıp bir süre kullandıktan sonra kolunun hep bir şeyin üstünde olduğunu, aslında çok iyi olduğunu fark ediyorsun. Jarvfjallet de alsan koçaklı modelini al derim.
0
nhk ni youkosu
(28.10.21)
Alefjall aldım aşırı memnunum ama TC’de o parayı vermezdim. Markus falan uzun süre oturulacak sandalyeler değil eğer kuyruk sokumu ağrınız falan varsa.
0
beyond a learner
(28.10.21)
markus'u yaklaşık 4 yıldır evimde kullanıyorum. şirketteyse daha uzun yıllar boyunca steelcasein müdür koltuğunu kullanan biri olarak rahat olduğunu söyleyebilirim.

bana göre tek eksiği kolçak boyutu oldu. steelcasede kolçak boyutu ileri-geri ve yukarı aşağı indirilebiliyordu, bunda (bana göre) biraz alçak ve haliyle masa altına girmediği için kolumu rahat dayayamıyordum.

ben de amazondan'dan şu kolçak süngerini aldım, süper rahatım.
www.amazon.com.tr

bu arada markus'un en sevdiğim yanlarından biri arkaya yaslanma sertliğini istediğiniz kadar ayarlayabilmeniz. oturağı rahat ve kendinden bel desteği veriyor. bence bu fiyat aralığında kesinlikle düşünülebilinir.
0
tempor
(29.10.21)
markus var 3 senedir bende de. bel konusunda üstteki arkadaşa katılıyorum. bel sıkıntım büyük ve sandalyeye oturduğumda çok güzel destekliyor. baş ve popo pedleri sönme yapmadı hiç ama kolçakları çok aşağıda, masaya uygun değil.
0
bisorumvargaliba
(29.10.21)
(3)

suudi arabistan - riyad'da expat olmak

roket adam
bizim sektörde (siber güvenlik) inanılmaz yatırımlar yapıyor saudiler bu ara, ve özellikle riyad'da müthiş iş ilanları var. sizce expat olarak 2-3 sene yaşayıp parayı vurup dönülür mü? liberal bakış açısına sahip gezen tozan evli bir çift olarak uyum sağlayabilir miyiz o ortama? (ortamdan kasıt suud
bizim sektörde (siber güvenlik) inanılmaz yatırımlar yapıyor saudiler bu ara, ve özellikle riyad'da müthiş iş ilanları var. sizce expat olarak 2-3 sene yaşayıp parayı vurup dönülür mü? liberal bakış açısına sahip gezen tozan evli bir çift olarak uyum sağlayabilir miyiz o ortama? (ortamdan kasıt suudi köylüsü değil, genel olarak expat ortamından bahsediyorum)
0
roket adam
(28.10.21)
riyad'a ben gitmedim, ancak orada expat olarak çalışmış arkadaşlarım pek iyi bahsetmiyorlardı.
dünyada gidilebilecek en kötü yer dendiğini bile duydum.
ama bunlar birkaç yıl öncesinin bilgisi, yakın zamanda expat olarak giden varsa daha net bilgi verirler belki.
0
dreamnesiac
(28.10.21)
Ben 1 sene çalıştım
Kurallar son 5 senede çok gevşedi
Bence kalınır yaşanır da
Konfor var ülkede bi kere
Trden iyi
Maaşlar zaten çok yüksek
Birkaç sene çalışılır para yapılıp dönülür
Bekar olsanız düşünün derdim ama evli ve es ile gidilecekse sıkılmazsınız da
Kısaca gidin
Sorunuz olursa sorabilirsiniz
0
megacracker
(28.10.21)
2018den pandemi patlayana kadar çok gittim geldim hocam. Kısa da kaldım birkaç hafta da kaldım. Diğer Arap ülkeleri ile kıyaslayınca expat olmak için kesinlikle en kötüsü riyadh olur. İşte dubai, Katar, Kuveyt, Umman arasında. Ama yaşanır mı iş için bence parası iyiyse evet.

Riyadh benim için açık cezaevi kıvamındaydı. İş, otel, restoran, haftasonu avm. Tüm döngü bu. Bu döngüde biraz takılırız diyorsanız niye olmasın. Her ne kadar 20 sene önceki baskıcı ortam olmasa da bir takım kurallara dikkat etmek lazım, sonuçta bir şeriat ülkesi. Onun dışında sorun olmaz. Expat da var Riyadda bolca. Güzel restoranlar var, Lübnan mutfağı vs. Yemek konusunda sorun yaşamazsınız. Çok şey anlatabilirim de spesifik sorunuz varsa sözlükten mesaj atın en iyisi.
0
electrobuzz
(28.10.21)
(4)

Profesöre hediye edilecek kitaba ne yazılabilir?

barış7
Merhabalar,Danışman profesör hocama tezimin kitaplaştırılmış halinden bir nüsha hediye etmek istiyorum.kitabın iç sayfasına sevgi ve saygı belirten minimal bir not olarak ne yazılabilir?To Dear Professor Smith veya To Professor SmithSincerely.şeklinde bir şey nasıl olur mesela? veya siz ne önerirsin
Merhabalar,

Danışman profesör hocama tezimin kitaplaştırılmış halinden bir nüsha hediye etmek istiyorum.

kitabın iç sayfasına sevgi ve saygı belirten minimal bir not olarak ne yazılabilir?

To Dear Professor Smith veya To Professor Smith
Sincerely.

şeklinde bir şey nasıl olur mesela? veya siz ne önerirsiniz?


şimdiden teşekkürler.
0
barış7
(27.10.21)
kitabı siz yazmadıysanız sayfa üzerine not yazmak saçma bence. onun yerine, ayrı minik bir kağıda güzel bir iki cümle yazıp ilk sayfanın arasına koyabilirsiniz. eğer sizin için bir şeyler yaptıysa ve teşekkür için kitabı veriyorsanız o konu ile ilgili teşekkür edip "I hope you enjoy reading it" gibi bi şey yazıp sincerely ile bitirilebilir. ortada teşekkür ve yanlış anlaşılacak bir şey yoksa "ben okurken aklıma siz geldiniz, umarım sizin de hoşunuza gider" vs vs bi şey de denilebilir.
0
erenderk
(27.10.21)
Ayrı minik kağıda yazmak +1
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(27.10.21)
Kitabı ben yazdım (:
0
🌸barış7
(27.10.21)
Tebrikler.

"My gratitude to you for all you have done, which I will never forget. I truly appreciate you and your time you spent helping me in many occasions. " gibi bir şeyler olabilir, emeğinize sağlık babında :) Thanks note to professor yazınca baya benzer şey tlc.missouri.edu adresinden bu yazdigim da:)
0
dreamnesiac
(28.10.21)
(7)

Kettle ve sürahinin içini nasıl temizlerim?

admiral
Elim girmiyor. Nasıl temizleyebilirim?
Elim girmiyor. Nasıl temizleyebilirim?
0
admiral
(27.10.21)
uzun saplı fırçalar var 1 milyoncularda onlardan alıp bilimum temizlik kimyasallarıyla çalkalayıp durulayabilirsin iyice
0
nahtoderfahrung
(27.10.21)
Marketlerde kettle için kullanılanilir kimyasallar var, kireç çözücü kategorisinde ama kettle diye özellikle belirtilenlere bakın. Ben Frosh almıştım, iyi temizledi.

Edit: Ben kimyasal diyorum da, sirke bazlı falan bir üründü benim de kullandığım.
0
dreamnesiac
(27.10.21)
Kettle'ın temizlik ihtiyacı kireçten olur diye tatmin ediyorum?

Hiç kimyasala falan gerek yok. Gidin limon tuzu alın marketten, kettle'da kaynattiginiz suyun içine 1 yemek kaşığı atın. Suyu sıcak tuttuğu modda yarım saat beklesin son 1 kez daha kaynatın dökün lavaboya. Sonra da suyla çalkalayın, içi pırıl pırıl olacak.
0
materyalist imam
(27.10.21)
materyalist imam +1
Hatta ben kaynatmadan geceden ağzına kadar su ve 1-2 kaşık limon tuzu atıp bırakıyorum. Sabah çdöküp temiz suyla çalkalıyorum.

Sürahi de aynı şekilde, içine 1/4'üne kadar sıcak (kaynar değil, kendinizi yakmayın) su ve bir kaşık limon tuzu koyun. Kapağını kapatın (ya da kapağı yoksa streç filmle falan, bir şeyle kapatın) sonra bütün hıncınızı sürahiden çıkarır gibi hiddetle ve şiddetle sürahiyi çalkalayın. Sonrasında temiz suyla çalkalayın.
0
kobuzchu kiz
(27.10.21)
Sirke ve su koyup kapagini acik birakip 15 dakika kaynatiyorum. Sonra kapatip soguyana kadar bekletiyorum.
0
congratulationsyouwon
(27.10.21)
limon tuzu temizler
0
all girls dream
(27.10.21)
Limon tuzu +1

Su ve limon tuzunu ekleyip kaynatın, kaynadığı an bütün kireç ve kir kaybolacak.
0
John Bloor
(28.10.21)
(12)

İstanbul trafiğindeki artışın nedeni nedir?

admiral
Mahalle aralarında bile trafik sıkışık. Özellikle son zamanlarda daha da arttı. Bunun nedeni ne olabilir?
Mahalle aralarında bile trafik sıkışık. Özellikle son zamanlarda daha da arttı. Bunun nedeni ne olabilir?
0
admiral
(27.10.21)
benim gördüğüm ve sinir krizi geçirdiğim sebeplerin başında herkesin şahsi aracını alıp kendini yollara vurması. her arabanın içini özellikle inceliyorum trafikteyken, her araba sadece 1 kişi var. toplu taşıma kullansalar incileri dökülecek sanırım. ekremin yerinde olsam iş çıkışı ve işe gidiş saatlerinde şahsi araç kullanmayı çok özel durumlar dışında yasaklarım. paşalar toplu taşıma kullanmayı öğrensin.
0
pelovann
(27.10.21)
insanlar covid nedeniyle toplu taşıma kullanmayı azalttı doğal olarak.
paşalıkla ilgili bir durum değil, gayet doğal yani.
taksi bulmanın zorlaşması da aynı sebebe dayanıyor bence.
0
blatta hiberna
(27.10.21)
blatta, istanbul trafiği covidle beraber ortaya çıkmadı malumunuz, ben genel bir yorum yaptım. paşalıkla ilgili bir durum maalesef ki.
0
pelovann
(27.10.21)
Okulların açıldığı ilk günden beri kriz geçiriyorum ben. Okul servisi zorunlu falan olsun, ne güzeldi trafik aylarca swh.
0
akhenaten
(27.10.21)
gelen araplar ile birlikte artan nüfus,
ekonomik sebeplerle yatırım amacıyla alınan araba sayısındaki artış,
covid nedeni ile toplu taşıma yerine özel araç tercihi

artıştaki sebepler bunlar
0
dafuq
(27.10.21)
pandemi nedeniyle özel araç kullanımı çok arttı.
0
co2s2
(27.10.21)
blatta hiberna +1
0
since1907
(27.10.21)
blatta + 1
0
dreamnesiac
(27.10.21)
istanbul nufusundaki artışın nedeni nedir sorusuyla aynı bu sorunun cevabı. 25 milyon vatandaş ufacık bi alana toplanmış ne olacağıdı demek lazım.
0
roket adam
(27.10.21)
Otomatik vitesin yayginlasmasi artirdi. Gecerken dikkat et hepsi otomatik.
Eskiden yetenek sebepli insanlarin yarisi eleniyordu trafige cikamiyorlardi.
Diger yarisi da debriyajdan yoruldugu icin cikmiyordu.

Ben manuel sahibiyken yokusli trafikli yerlere gitmek istemezdim, ise hayatta arabayla gitmezdim sol ayagim felc olurdu.
Simdi tuvalete bile arabayla gidiyorum.

Manuel arabayi da istanbul'da cok zor sattim, soran herkes manuel deyince kapatiyordu telefonu.
0
divit
(27.10.21)
Valla toplu tasimada multeciler gibi surunmemek icin ciddi para verdik arabaya, paşa olmasam da İstanbul halki belki bir nebze trafikten kurtulur diye kendimi toplu taşımada heba edecek kadar erdemli duyarlı ve kolektif düşünen biri değilim sahsen.

Of bu ne trafik yaa diyen insanlarin rahatini degil kendi rahatimi dusunmek tercihim. Trafiğe bayilmiyirim ama iki saat sogukta durakta arac bekleyip ondan sonra tikis tikis aracin icinde saga sola donemeden yolculuk yapmaktansa tikanmis trafikte arababin icinde oturarak muzigimi acip agir agir giderek işten eve gitmek daha mantikli geliyor. Yani buna pasalik mi denir bilmiyorum istanbul trafiği belki azalır diye toplu tasimada sürünmek istemiyoruz genel olarak, olay bu. Ahmet mehmet eve hizli gitsin diye ben neden rahatimi bozuyorum? Boyle bir kolektif düşünceyi kimseden bekleyemezsin.

Arabada da daima tek kisi oluyorum, ne yapayim konu komsuyu arabaya mi toplayayim trafikte kalabalik etmesinler diye? Arabayi zaten toplu tasima lanetinden kurtulmak icin aldik zamaninda, keriz miyiz o kadar mtv, sigorta, benzin, bakim masrafi odeyelim yoksa değil mi?

Trafik artisinin sebebi dedikleri gibi covidden sonra cogu kisinin sahsi aracini kullanmaya baslamasi. Bunun yanı sıra araba fiyatlari surekli arttigi için araba almaya normalde pek yanasmayan insanlar son iki yılda "simdi almazsak ileride asla alamayacagiz" mantigiyla arabaya saldirmak zorunda kaldilar ve cok daha fazla kisinin arabasi oldu.
0
stavro
(27.10.21)
Nufusun 10 milyon olduğu zaman var olan yollar ile, şu anki var olan yollar arasında çok büyük bir artış farkı yok.

Aklıma gelen büyük ilçeleri/semtleri şöyle bi hayal ettim;

Saymaya ve yazmaya başladım ki sildim sonra hepsini, neredeyse eski semt ve ilçelerin tamamının yollarında belki de 50 senedir hiç bir değişim ve genişleme yok.

Aksine yaya kaldırımı için daralmalar bile var, aslında iyi bir inceleme yaparsak belki de 1970-1980'lerden beri İstanbul'un ana arterlerinde hiç bir değişiklik olmadığını görebiliriz.

Sürekli artan araç nufusu, hiç artmayan yollar ile başka bir sonuç imkansız.
0
John Bloor
(28.10.21)
(2)

Amazon’dan kablolu Apple kulaklık alsam garanti sorunu yaşar mıyım?

hadi ya la
EarPods hastasıyım. Evet müzik için pek kaliteli değil fakat sesimi yükseltmeden otobüste, sokakta, yatakta telefon görüşmesi yaptırdığı ve kulağımdaki varlığını hissetmediğim için çok seviyorum.Malum 6 ayda bozuluyor çoğu zaman kablolu kulaklıklar.Amazon prime ile gönderiyor, iki yıl içinde bozulsa
EarPods hastasıyım. Evet müzik için pek kaliteli değil fakat sesimi yükseltmeden otobüste, sokakta, yatakta telefon görüşmesi yaptırdığı ve kulağımdaki varlığını hissetmediğim için çok seviyorum.

Malum 6 ayda bozuluyor çoğu zaman kablolu kulaklıklar.
Amazon prime ile gönderiyor, iki yıl içinde bozulsa yenisini alabilir miyim?

edit: EarPods
0
hadi ya la
(26.10.21)
Apple Türkiye garantisi var mı Amazon'u arayıp belki sorabilirsiniz satıcı onlarsa.

Ben genelde Apple'dan almayı tercih ediyorum bu nedenle pahalı olmasına rağmen. Senelerdir kullandığım kulaklık var, hiç bozulan olmadı, kaybediyorum sadece :)
0
dreamnesiac
(26.10.21)
Earbuds apple ürünü değil, Airpods'u diyorsun galiba.

Apple garantisi oluyor genelde. Satıcının amazon olmasına dikkat et yeter. Başka satıcılar paralel ithalat ile getirip satabiliyor. Onlarda 'Resmi Distribütör' garantisi oluyor ama var mı gerçekten garanti, orası meçhul.
0
himmet dayi
(26.10.21)
(1)

İstanbul’da spa/masaj önerisi

anneboleyn
Avrupa yakasında, Özellikle ayurveda masajı yapan bir yer arıyorum. Tercihen otel olabilir, spası falan olursa daha iyi. Öneriniz var mıdır?
Avrupa yakasında, Özellikle ayurveda masajı yapan bir yer arıyorum. Tercihen otel olabilir, spası falan olursa daha iyi. Öneriniz var mıdır?
0
anneboleyn
(25.10.21)
Nuspa'da belki olabilir, sitesine bir bakın
0
dreamnesiac
(25.10.21)
(14)

Sizin de evli arkadaşlarınız böyle mi? Her şeye eşini katan arkadaş sorunu.

ms brownstone
En yakın arkadaşlarımın 2’si evlendi. Ben evli değilim ve erkek arkadaşım işi sebebiyle yılın yarısını falan yurt dışında geçiriyor. O burdayken de değilken de asla arkadaşlarımı eşleri olmadan göremiyorum. Bu arkadaşlardan biri 2 senedir evli ve sevgilisiyle 8-9 senedir birliktelerdi zaten öncesind
En yakın arkadaşlarımın 2’si evlendi. Ben evli değilim ve erkek arkadaşım işi sebebiyle yılın yarısını falan yurt dışında geçiriyor. O burdayken de değilken de asla arkadaşlarımı eşleri olmadan göremiyorum.

Bu arkadaşlardan biri 2 senedir evli ve sevgilisiyle 8-9 senedir birliktelerdi zaten öncesinde de. O zamanlar da sürekli sevgilisine göre planlarını ayarlardı. Mesela kız kıza tatile giderdik o 2-3 gün sonra bizden ayrılırdı ve sevgilisi gelirdi birlikte kalmaları için. O zamanlar da biraz bıktığım olurdu her şeye dahil etmesinden ama aynı şehirdeydik ve baş başa vakit geçirebiliyorduk yine de. Şimdi farklı şehirlerdeyiz ve kocası olmadan görmedim 2 senedir.

Diğeri de haftanın 3-4 günü benimle aynı şehirde oluyor ve diğer günler başka bir şehre gidiyor. Bu yüzden çok sık görüşemiyoruz ama ne zaman görüşecek olsak 3 kişiyiz. Kendisi, kocası ve ben. Çocuğu seviyorum bu arada ben de ama bazen de kız kıza oturmak istiyorum yani arkadaşlarımla. Düşündüm de en son kız kıza vakit geçirebilmemiz bundan 4 sene önce falanmış.

Yani ikisinin de eşlerini seviyorum aslında ama sürekli geçireceğimiz vakti kocalarına göre ayarlamalarından ve asla tek başlarına buluşmaya gelmemelerinden sıkıldım artık. Bugün 2. bahsettiğim arkadaşımla buluşacaktık ve yine kocasına uymayacaktı. Ben de en son dayanamayıp “bir kere de sen tek gel, onunla sonra da görüşürüz” dedim. Önce olabilir falan dedi ama dün gece iptal etti yine.

Sizin de evlenen arkadaşlarınız böyle mi? Eşlerinden ayrı vakit geçiremeyen tipler mi oluyor yani insanlar evlenince? Yani biz evli değiliz ama erkek arkadaşım burdayken de o ve diğer erkekler olmadan kız arkadaşlarımla vakit geçirmek isterim bazen. Sonuçta yakın arkadaşım ve daha özel şeylerimi de paylaşabileceğim kişiler onlar. Ama onlar için böyle bir şey ihtimal dahilinde değil ve bu yüzden sinir oluyorum biraz. Haksız mıyım sizce?
0
ms brownstone
(25.10.21)
ben evli değilim, sevgilim de yok ama benim çevremde durum tam tersi diyebilirim. özellikle eşlerle birlikte olacak şekilde bir plan yapılmamışsa kimse eşini getirmez, eski zamanlardaki gibi sohbet edilir, eğlenilir herkes evlere dağılır. eşlerle birlikte bişeyler yapalım planı da çok olmaz açıkçası.

ablam da eşiyle birlikte çok fazla plan yapmaz mesela, eşinin haftada bir gün üniversite arkadaşları ile düzenli buluşmaları olur, onun dışında da çıkar arkadaşlarıyla görüşür, tatillere gider gelir, aynı şekilde ablam da öyle yapar. sizin arkadaşlarınızın davranışları bana pek normal gelmedi açıkçası. ben bozulurdum ve görüşmek istemezdim sanırım.
0
hypathia
(25.10.21)
Öyle çiftler var maalesef. Yapışık ikiz gibiler. Haklısınız. Bunu bence erkeğin düşünmesi lazım "benim ne işim var?" diye. Ben evli olsam, eşim kız arkadaşıyla buluşacak olsa, "iyi ben de evde PS oynarım" falan derdim. Ama en büyük hata kızda. Dünyada sanki sadece kendisinin eşi varmış gibi davranıyorsa bence hayatınızdan çıkarın gitsin.
0
dissendium
(25.10.21)
Böyle. Eşlere uymadan plan bile yapılamıyor, hatta evlendikten sonra tamamen yokolan arkadaşım var. (Bekarım)
0
dreamnesiac
(25.10.21)
evleneli 6 yıl, ilişki başlangıcı ise 14 yıl olan ben için anlattıklarınız çok ilginç geldi.

bir erkek olarak bana göre eşimin hemcins arkadaşlarıyla olan ortamına girmek aşırı sıkıcı. Hani eşlerle katıldığımız bir ortam olsa ve kafa dengi olsa yine neyse ki o bile çok kafa açıyor.

Evet, birlikte vakit geçiririz, genelde beraber hareket eder, planlama yaparız ancak ben arkadaşım / arkadaş grubumla takılırken, o da kendi arkadaşlarıyla takılırken kimse kimseye "sen gelme" demez ama bir zincir varmış gibi de sürüklemez.
0
foolrules
(25.10.21)
evliyim, etrafımdaki de 1 arkadaşım hariç herkes evlendi neredeyse.
buluşma öncesinde eşli ya da eşsiz olacaksa bu konuşulur, herkes ona göre hazırlık yapar.
erkek erkeğe de buluşuyoruz, eşim de arkadaşlarıyla kız kıza buluşur, bazen de toplu olarak buluşuruz. sürekli eşli buluşmak aşırı saçma.
senin arkadaşlardaki sıkıntı bence kocaları ile alakalı. kıskanıyorlardır, izin vermiyorlardır vs vs. saçma ama böyle, gerici kafalarda herkes maalesef.
0
roket adam
(25.10.21)
benim eşim çağırdığında kız arkadaşlarıyla olan planlarına genelde "ne işim var benim gelmiyorum" derim :)
0
xrated
(25.10.21)
arkadaşının yaptığı tamamen saçmalık

(evliyim ve evli arkadaşlarım var)
0
xdenizx
(25.10.21)
Hocam valla açık açık talep etmekte fayda var. Bazen don sütyen muhabbeti yapmak istiyorum yapamıyorum, tamam eşli de olsun ama birbirimizi tek görmeyeli 4 sene olmuş düşününce de. Bence bi bilsin, eğer yok "ben eşimsiz görüşemem" diyorsa, sen de ona göre beklentiye girmezsin.

bende eşli-eşsiz görüşmeler baştan konuşulur. Kızkıza olmanın keyfi başka.
0
lcha
(25.10.21)
Evli değilim, bende de tam tersi.

Sık görüştüğüm arkadaşlarımın da buluşmalara eşleriyle geldiği oluyor. Ama daha sık eşleri olmadan geliyorlar. Ben de bu arkadaşlardan biriyle 3-4 yıl eşi olmadan görüşemeyecek olsam soğurdum biraz.
0
himmet dayi
(25.10.21)
evliyim. dışarıda çok plan yapmıyoruz zaten ama diyelim ki yaptık, diğerimiz davet edilmediyse o plana dahil olmaz ve bundan rahatsızlık da duymaz. bence de her yere kuyruk gibi eşli gidilmez ama herkes için bu böyle olmalı diyemeyiz. belki sizin arkadaşınıza dümdüz senle tek konuşmaya ihtiyacım var bana vakit ayırır mısın demeniz gerekiyordur. bunu bu düzlükte ifade etmedikçe arkadaşlarınızın tutum değiştireceklerini düşünmüyorum.
0
evde liyakat kalmamis
(25.10.21)
xdenizx +1
ama aynı zamanda
lcha +1

Evliyim, en yakın arkadaşım evli ve çocuklu, farklı şehirlerde yaşıyoruz. Kısıtlı zamanlarda görüşebiliyoruz artık çoğunlukla. Bir araya gelebildiğimizde önce çocukları babaanneye bırakıyorlar, sonra buluşuyoruz. Arada "ne zamandır baş başa kalamadık ya yeter" deyip eşlerimizi bırakıyoruz, kısa süreli olsa bile en azından bir kahve içiyoruz ikimiz.

Bulunduğumuz yerdeki arkadaşlarımızla da bazen çiftler halinde, bazen kendimiz program yapıyoruz, genellikle önceden belli oluyor zaten plan yaparken. Bu arkadaşların da çoğu evli, bazıları çocuklu.

Yani bütün evli çiftler böyle değil ve sinir olmakta haklısınız. Ama kendi kendinize sinir olacağınıza "bu sefer kız kıza buluşalım, ne zamandır yapamıyoruz özledim," deyin. Yine de olmuyorsa artık zorlamazsınız siz de.
0
kobuzchu kiz
(25.10.21)
Eşiyle kararlaştırmadan plan yapmak benim zihniyetime ters açıkcası. Ben pazar kankilerimle program yaparım ama eşimin benimle yapmayı planladığı bir aktivite vardı mesela benle henüz paylaşmadığı olmaz benim gözümde. Çevrem de bu kafada.
Ama kadın kadına veya erkek erkeğe olan plana siyam ikizleri gibi eşini getirmek bana çok abes geldi. Benim maç muhabbetinde ne işim var ne halt yerlerse yesinler erkek erkeğe.
0
cilekli pasta
(25.10.21)
Evliyim, evli-bekar-boşanmış arkadaşlarım var ve onlarla (eşlerden ayrı) buluşabiliyoruz. Tatil deseniz hadi bir nebze ama yemeğe / çay içmeye de eşinle beraber gitme adam/kadın!

Tatili ayrı tutma sebebim eşler çalıştığı zaman birbirlerine ayıracak vakitleri kalmıyor, e tatil de sayılı gün, o sebeple şeettim.
0
SiyamkedisiZorro
(25.10.21)
2 çocuk babası, 6 yıldır biri olarak, zırp pırt ota boka karısını getiren adam ya maldır yada sünepenin tekidir...
Her yere eşle gitme, eşe saygı göstermek anlamına gelmez.
0
maksat muhabbet
(26.10.21)
(9)

Arçelik bulaşık makinesi

Filinta61
Aldim. Daha once bosch makinemde yikama bittikten sonra makineyi acinca ici kupkuru olurdu. Bunda yikayinca kapagi actim. Makinenin iç ceperleri ve tavaninda boncuk boncuk sular vardi. Neden kupkuru olmuyor. O sular kaliyor çok ta zor kuruyor. Mesela bulasiklari yerlestirirken kapaga damlayan sular
Aldim. Daha once bosch makinemde yikama bittikten sonra makineyi acinca ici kupkuru olurdu.

Bunda yikayinca kapagi actim. Makinenin iç ceperleri ve tavaninda boncuk boncuk sular vardi.

Neden kupkuru olmuyor. O sular kaliyor çok ta zor kuruyor. Mesela bulasiklari yerlestirirken kapaga damlayan sular bosch ta kapagi kapatip belli bir sure sonra acinca kapak kuru olursu. Bunda sular kaliyor. Bana bi garip geldi.
0
Filinta61
(19.10.21)
normal değil bence
0
neira
(19.10.21)
Bende de öyle. Biraz beklemek gerekiyor. Uzun sürede kuruyor. İlk açtığınızda ıslak oluyor baya. içine su dolmuş olan kapak, bardak vs olduysa onlar da iyice ıslak yapıyor.
0
buzbebek
(19.10.21)
buzbebek +1
Kurulama bezi önerim :)
0
dreamnesiac
(19.10.21)
Simdi soyle bir durum var. Bunu da ekleyeyim. Eski bosch makinemde 65 derece yikama 132 dakika suruyordu.
Arcelikte 65 derece 58 dk suruyor.

E haliyle o surede kurumuyor sanirsam.

Sepetin telleri, pervanenin ustu hep sulu.
Tabak canak kuru onda sorun yok ama makine gelennarak islak.

Makinenin kupkuru oolmasina alismisim bu garip geldi ya da bir terslik var
0
🌸Filinta61
(19.10.21)
normal. tam kurutmuyor genelde. tavanda ıslaklık oluyor hatta genelde.
0
westblack
(19.10.21)
parlatici kullaniyor musunuz? oninla da ilgili olabiliyor bazen.
0
in vino veritas
(19.10.21)
hocam bosch'ta kurutma özelliği var. arçelik'te yok.
0
xrated
(19.10.21)
Sanırım enerji tasarrufu için yeni makinelerde böyle, işlem bitse de içerideki sıcaklık dışarı kaçmasın diye kapağı hemen açmayın. İçerideki sıcaklık belki de bir süre içinde kurutmaya yetiyordur!
0
John Bloor
(20.10.21)
arcelikler oyle.
Buzdolabi da traktor gibi calisiyor, kosup kosup tekme atiyorum susuyor.
Mutfagin kapisini kapatmazsan uyutmuyor.
koc uretimi anca bu kadar oluyor bunu bilerek alacaksin.

Camasir makinesinde bi falso gormedim henuz, cekmecesi 1 milyoncudan alinmis gibi sadece.
0
divit
(20.10.21)
(5)

koltuk kumaşı alsak...

hooiken
merhaba,koltuğun kumaşları biraz zarar gördü, değişse iyi olur.koltuk almaktansa, kumaşı değiştirelim diyoruz ama biz sipariş versek koltuğa dikebilir miyiz? nasıl oluyor o işler? döşemeci de baya para alır gibi geliyor çünkü...
merhaba,

koltuğun kumaşları biraz zarar gördü, değişse iyi olur.

koltuk almaktansa, kumaşı değiştirelim diyoruz ama biz sipariş versek koltuğa dikebilir miyiz? nasıl oluyor o işler? döşemeci de baya para alır gibi geliyor çünkü...
0
hooiken
(19.10.21)
döşeme yapmak çok zahmetli ve masraflı bir iş, eğer koltuklar sizin için çok önemli değilse değiştirmek daha ucuza bile gelebilir. çünkü kumaşlar da çok pahalandı.

ve kesinlikle döşemeyi kendiniz yapamazsınız, çöp olur koltuklar, denemenizi tavsiye etmem asla.
0
Bu yol nereye gider bilmem ama yürüyorum işte
(19.10.21)
bence sizin yapabileceğiniz bir şey değil. döşemeci gerekir.

yakın zamanda bir 2'li, bir 3'lü koltuk için fiyat aldık, 4600 lira teklif verdiler, nakliye + kumaş + döşeme için.
0
co2s2
(19.10.21)
Geçen sene bu zamanlar 2 tane büyük koltuk, 8 sandalye, 12 tane kırlent denen şeyin kumaşlarını değiştirttik. 4000TL tuttu. Nakliye dahildi, İzmit.
0
pispinti
(19.10.21)
mobilya ahşap ise kumaş alıp döşemeciye yaptırın

suntaysa yenisini alın
0
bir soru sorcam
(19.10.21)
Alacaksanız Vivense'nin sitesine bir bakın.
6 tane örnek seçiyorsunuz, eve gönderiyorlar.
0
dreamnesiac
(19.10.21)
(6)

apple.com sipariş hk

my leave requests
merhaba, bir ürün satın aldım ama tahmini teslim 12-19 kasım diyor. bu tarihten önce teslim etmeleri görülmüş şey mi? daha erken gelme ihtimali var mı yani?
merhaba, bir ürün satın aldım ama tahmini teslim 12-19 kasım diyor. bu tarihten önce teslim etmeleri görülmüş şey mi? daha erken gelme ihtimali var mı yani?
0
my leave requests
(19.10.21)
bazen daha erken geliyor bazen de daha geç gelebiliyor. geç gelme sebebi tamamen bizim gümrükten kaynaklı oluyor. benim geçen sene yaşadığım tecrübe(mac mini) ürün çinden 2-3 gün içinde türkiye gümrüğüne ulaştı, gümrükte 10-12 gün bekledi. gümrükten çıktığı gibi ertesi gün elimdeydi.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(19.10.21)
@duyulmasi, iphone 13 aldım gümrükten mi geçecek ya direkt stokları yok mu bu adamların?
0
🌸my leave requests
(19.10.21)
çok talep var stok az. o yüzden sistemli gönderiyolar.

o tarihten önce gelme ihtimali var ama az.
0
jelly bear
(19.10.21)
18 inde alırsın
0
jamswety
(19.10.21)
Bana daha erken gelmişti son siparişi . İst- Sarıyer
0
dreamnesiac
(19.10.21)
Erken gelme ihtimali var.
0
nickini vermek istemeyen uye
(19.10.21)
(4)

tv tavsiyesi

kapti
merhaba, oledi eledim, yoğun araştırmalarım sonucu elimde sony 9505 ve samsunq neo led qn90a kaldı. 2021 sonyler de olabilr. 90j gibi. şimdi mediamartkta 75 inch samsung qn90a için. paracard dahil (tv alınca hertürlü alışverişte kullanmalık içinde para olan kart veriyorlar) 25.500 e geliyor. geçenle
merhaba,

oledi eledim, yoğun araştırmalarım sonucu elimde sony 9505 ve samsunq neo led qn90a kaldı. 2021 sonyler de olabilr. 90j gibi. şimdi mediamartkta 75 inch samsung qn90a için. paracard dahil (tv alınca hertürlü alışverişte kullanmalık içinde para olan kart veriyorlar) 25.500 e geliyor. geçenlerde fiyatı 35 bin falandı.. sorun şu ki rtings scoreları va panele göreymiş. trye gönderilen ips panel. daha evi kurmama 6-8 ay falan da var. bir yanım kasımı da gör diyor diğer yanım al daha da pahallanmadan bi masraf ortadan kalksın diyor. 2022 mart gibi mi alsam acaba vs işte yukarıdaki mevzular da var. belki anlayan biri çıkar yönlendirir diye yazmak istedim. :(
0
kapti
(18.10.21)
Oled'i neden eledin? Biz aldık, çok güzel :)
0
giovanne
(18.10.21)
@giovanne iyileştirilmiş olsa da yanma problemi ve 75 inch istediğim için bütçemin yetemeyecek olması :)
0
🌸kapti
(18.10.21)
Samsung Neo Qled 90a sanırım bahsedilen model, yani bu:
www.samsung.com

Eğer buysa ben de birkaç ay önce HB'dan aldım araştırarak. Oled'lerin yanma probleminden dolayı ben de elemiştim. Görüntü kalitesi vs her şey gayet iyi. Yalnız belki kumanda ve sanal klavye bir tık daha kullanışlı olabilirdi, bir şey ararken ya da web'te dolanırken zor oluyor.

Rtings ve panel kısmında bilgim yok. Biz Samsung bayiine kurdurduk, kurulum ücretli, uyumlu kablolar da, ona hazır olun :) Internet bağlantısı için de cihaza modeminiz uzak kalıyorsa kablo alıp çektirirsiniz kuruluma geldiklerinde, sonradan eziyet oluyor.

Fiyat iyiymiş ama ben Mediamarkt'ı tercih etmezdim tamamen kişisel seçim sonucu.

Bir de alma kararınızı verirken eğer kurulum yaptırmadan birkaç ay evde dursun diyorsanız TV'nin boyutlarını internetten bir gözden geçirmenizde fayda var :) Kutusunu atarken utandım şahsen, o kutuyla birlikte yaşamayı hayal bile edemiyorum :)
0
dreamnesiac
(19.10.21)
samsung güzel tv. 8000 serisi var bende 2017 model memnunuz. babamların sony bravia sı bozuldu mesela 3 yıldan sonra. 1000 liraya tamir edildi.
0
xrated
(19.10.21)
(11)

Kapalı yerlerde yeme-içme

sitespank
Ben hala yapamıyorum, covid dön dolaş beni bulurmuş gibi hissediyorum.Oysa millet normalde döndü hayatını yaşıyor mis gibi.Ben yağmurda şemsiye altı, soğukta ısıtıcısı olan mekan arıyorum mal gibi.Ne yapsam gitsem mi artık ya kapalı mekanlara?Siz ne yapıyorsunuz?
Ben hala yapamıyorum, covid dön dolaş beni bulurmuş gibi hissediyorum.
Oysa millet normalde döndü hayatını yaşıyor mis gibi.
Ben yağmurda şemsiye altı, soğukta ısıtıcısı olan mekan arıyorum mal gibi.

Ne yapsam gitsem mi artık ya kapalı mekanlara?
Siz ne yapıyorsunuz?
0
sitespank
(18.10.21)
Hala kapalı yerlerde yemiyorum. Aşı oldum ancak varyantların nasıl davranacağı kesin değil.
0
pro9it9is9
(18.10.21)
Mümkün olduğunca gitmiyorum, mümkünse açık havada oturmayı tercih ediyorum ya da evlerde buluşuyoruz arkadaşlarımızla. zaten her yer çok pahalı. Havalar soğuyana kadar biramızı sandviçimizi alıp sahile gidiyorduk ne güzel. Pandemi anksiyetemi henüz tam olarak atamadım kısacası.

Ama Dune vizyona girecek, korka korka da olsa, üç kat maske de taksam koşarak sinemaya gideceğim. Başka film olsa gitmezdim.
0
kobuzchu kiz
(18.10.21)
Ben de henüz kapalı yerlere oturmuyorum. Bir kere Corona geçirdim, iki doz da asiliyim ama cafe restoranlara aşı ya da pcr zorunluluğu gelene kadar kapalı bir yerde oturmayı da düşünmüyorum.

Sinema, tiyatrolara da henüz gitmedik. James Bond vizyona girmiş, eşim gitmek için bayağı ısrarcı oldu, bir şekilde gitmemeye ikna ettim ama Matrix geliyormuş sanırım o zaman gerginlik içinde gideceğiz.
0
fraise
(18.10.21)
1 yıldan fazladır hiç umrumda değil. avm içinde kahve içerek dolaşıyorum ve maskeyi indiriyorum hatta bu süre içinde.
0
Wakatakakage
(18.10.21)
yeme içme yerleri, sinema, tiyatro, konser, seyahat, tatil hepsine aynen devam ediyorum. bu sene içinde corona geçirdim ve iki doz aşı oldum. pandemide geliştirdikleri davranışları sürdürenleri saygıyla karşılamakla beraber azıcık ömrümü keyif aldığım şeyleri erteleyerek geçirmek istemiyorum.
0
south park in kapusonlu uyesi
(18.10.21)
Şuan kovitim. İki doz biontek asiliydim.

Karantinadan çıktığım gibi mekanlara ve gezmelere devam. Ömrümü böyle geçiremem.

Tek yasamasaydim, yaşlı insanlae olsaydı evde bir tık daha dikkatli olabilirdim. (Maske konusunda zaten Max dikkatliyim)
0
abuzer
(18.10.21)
Gitmiyorum, hatta gidenle de görüşmüyorum :)
0
dreamnesiac
(18.10.21)
evde yaşlı ebeveyn olduğu için kalabalık ortamlarda dikkatliyim. cafelerde genelde sigara içenler çoğunlukta olduğundan ve onlar da bahçe kısmında oturdukları için ben iç kısımda kimsenin olmadığı yerlerde oturuyorum.
0
jepa
(18.10.21)
iceride kimse yok gibi bir sey zaten malum bahce kisimlari sigaranin tekelinde.

ic mekan ferahsa yani ben giriyorum. eskiden cok imtina ederdim. bayadir biraktim. her yere gidiyorum hatta. bir de hic metroya, metrobuse binmiyorsan ya da hastaneye falan gitmiyorsan restorana da gitmeyebilirsin tabi.

kaparsam da asilari bosa olmamisizdir herhalde hafif geciririz diye de takmiyorum artik acikcasi covid'i.
0
Kittie
(18.10.21)
kimsenin ağzına girmediğiniz sürece virüs bulaşmıyor. küçük kardeşim covid pozitif, evdeki diğer herkes negatif. böyle abartarak sadece daha çok stres yaparsınız gibi geliyor bana. bence gidin, ben hiçbir şeyden geri kalmıyorum. ekstra yaptığım hiçbir şey de yok. maske ve normalde de olduğum kadar mesafe.
0
erenderk
(18.10.21)
Valla ben gidiyorum.
0
put it in your appropriate place
(18.10.21)
(4)

Gazete Oksijen'i okuyor musunuz?

invictae
Size bir şey kattığını, olan biteni takip edebildiğinizi düşünüyor musunuz?
Size bir şey kattığını, olan biteni takip edebildiğinizi düşünüyor musunuz?
0
invictae
(17.10.21)
Popüler bilime, hatta bilime olan merakım nedeniyle okuyorum daha çok fırsat buldukça.

Beni, özellikle bilmediklerim konusunda araştırma yapmaya itiyor, yani bana bir şey katıyor diyebilirim.
0
simderun
(17.10.21)
Üyeyim ama Internet altyapısı çok kötü. En son ne zaman giriş yaptım hatırlamıyorum bile
0
dreamnesiac
(17.10.21)
bok gibi bi gazete.
neden dersen gazeteye yazı yazan adamların gazetecilikle zerre alakası yok.
kahve muhabbetlerini bi mecraya taşıyorlar sadece (hepsi olmasa da bazıları)
orijinal googleda bulamayacağım bir içerik sağlamıyor.
kim sağlıyor dersen, time, ny times, new yorker derim
0
rentts
(17.10.21)
Okuyorum. Evet bir şey katıyor.
Ama gündemin tamamı değil de entelektüel kısmı ile ilgileniyor. Ben baya severek tamamını okuyorum.
0
zimbirik
(17.10.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.