woe
3 haftadır sırtüstü yüxüyorum ve pek bir faydası olmadı gibi.
3 haftadır sırtüstü yüxüyorum ve pek bir faydası olmadı gibi.
0
tamamen mantık temelli sallıyorum, bence kurbağalama daha fazla işe yarar.
0
3 hafta yüzmeyle göbek mi erir abi ya? Adam gibi koş birkaç ay. İlle yüzücem diyorsan serbest stil en iyisi. Sırt üstü biraz keyfe kaçıyor.
0
yüzdükçe erir yağlar. ama karın kaslarına en çok etki eden stil dersen sanırım kelebek derim. dolphin kick vururken karın kasları da sıkışıyor nispeten
0
bölgesel zayıflama yoktur ancak karın kaslarınızı çalıştırmak istiyorsanız kurbağalama yüzün. her kulaçta bacaklarınızı vücudunuza çektiğiniz için özellikle alt karın bölgesine çok faydalıdır. eğer beyaz un, şeker ve kızartmaları da hayatınızdan çıkarırsanız gerçek anlamda faydasını görürsünüz :)
0
Adam zaten bölgesel eriteceğim, sadece göbeğim gitsin dememiş ki. Göbek eritmek halk dilinde zayıflamakla aynı anlamdadır.
0
Kaç kilo verdin ? 3 haftada mucizeler gerçekleşmez. Sağlıklı kilo vermek istersen haftada 0.5kg hedefin olsun.
0
elbette kelebek. hayvan gibi yorar ve kalori yaktirir. ama dayanabilirsen...
0
@turkuaz nereden çıkarıyorsun bunu, nereden anladın çok merak ediyorum doğrusu.
diğerleri de biliyor konuyu ama insanları yanlış yönlendirmekten mi hoşlanıyorlar bilmiyorum, nedir yani sırtüstü yüzünce göbek mi eriyor sadece, serbest stil yüzünce göbek eriyor da kalçalara bir şey olmuyor mu? neyse
diğerleri de biliyor konuyu ama insanları yanlış yönlendirmekten mi hoşlanıyorlar bilmiyorum, nedir yani sırtüstü yüzünce göbek mi eriyor sadece, serbest stil yüzünce göbek eriyor da kalçalara bir şey olmuyor mu? neyse
0
istersen amuda yüz o göbek ancak mutfakta erir. yediklerine dikkat etmeden eritemezsin.
0
@Apocalypse,
Sen adamın bölgesel zayıflamak istediğini nereden anladıysan ben de oradan anladım.
Sen adamın bölgesel zayıflamak istediğini nereden anladıysan ben de oradan anladım.
0
3 haftada yaklaşık 10 kilo verdim. boy 1.69. kilo şu an 60. 3 haftada verdim diyorum da yanlış anlaşılmasın. iyi bir yüzücü değilim. günde max 700m yüzebiliyorum ve ortama 3km yürüyorum. kilo vermemin sebebi iştahımı acaip açan ve sürekli doyumsuz hissettiren bir ilacı bırakmamla gerçekleşti. sadece, bu ilacı bırakmam yüzmeye başlamamla aynı döneme denk geldi. 65 kiloda kalmak isterdim ama günden güne kilo kaybediyorum. göbek inatçı, olduğu yerde duruyor :)
işim dolayısıyla günün büyük kısmını pc başında oturarak geçiriyorum. yaş da 33 oldu olacak. haliyle bu göbek kaçınılmaz oldu. yani evet bölgesel bir zayıflama istiyorum tahminler doğru. tik atmamamın sebebi, bölgesel zayıflamanın mümkün olmadığını gerçekçi bulmadığımdan değil. cevaplar doğru olabilir. sadece bu acı gerçek hoşuma gitmedi o yüzden.
sırtüstü yüzmemin sebebi de başka türlü yüzemiyor oluşumdan başka bir şey değil. ama bacaklarımda bir güçlenme hissediyorum. öyle ki bazen sadece bacaklarımla yüzüyorum. kulaç atma konusunda biraz tembelim ve bu konuda bir şeyler yapmam lazım.
sanırım öncelikli tercihim serbest olacak. speedo videoları ve salondaki tecrübeli yüzücüleri izlemek bu konuda epey faydalı olacak gibi.
işim dolayısıyla günün büyük kısmını pc başında oturarak geçiriyorum. yaş da 33 oldu olacak. haliyle bu göbek kaçınılmaz oldu. yani evet bölgesel bir zayıflama istiyorum tahminler doğru. tik atmamamın sebebi, bölgesel zayıflamanın mümkün olmadığını gerçekçi bulmadığımdan değil. cevaplar doğru olabilir. sadece bu acı gerçek hoşuma gitmedi o yüzden.
sırtüstü yüzmemin sebebi de başka türlü yüzemiyor oluşumdan başka bir şey değil. ama bacaklarımda bir güçlenme hissediyorum. öyle ki bazen sadece bacaklarımla yüzüyorum. kulaç atma konusunda biraz tembelim ve bu konuda bir şeyler yapmam lazım.
sanırım öncelikli tercihim serbest olacak. speedo videoları ve salondaki tecrübeli yüzücüleri izlemek bu konuda epey faydalı olacak gibi.
0
bir nick var benden iceri
dilediğiniz avrupa birliği ülkesinde yaşama şansınız olsa, hangisini seçerdiniz? neden?
dilediğiniz avrupa birliği ülkesinde yaşama şansınız olsa, hangisini seçerdiniz? neden?
0
İngiltere.
@biraz daha tanisam seni bu gece gelecekten geliyorsun galiba. İngiltere henüz AB'den çıkmadı. Birkaç yıl daha üye kalır.
@biraz daha tanisam seni bu gece gelecekten geliyorsun galiba. İngiltere henüz AB'den çıkmadı. Birkaç yıl daha üye kalır.
0
yunanistan. çünkü çok güzel asdfasdf aradığım her şey var. yemek, içki, müzik, kültür, sanat, spor. tam benlik memleket.
0
şu an birliğin genel durumu (terör korkusu, yükselen aşırı sağ vb) dolayısıyla avrupa'da yaşamayı istemem açıkçası. kaldı ki zamanında vize başvurumu reddettiği için schengen bölgesine kırgınım. yani türkiye'ye kıyasla tabii ki şu an bile tercih ederim ama eskisi kadar istemiyorum diyeyim.
şu an gidecek olsam finlandiya, estonya veya litvanya'yı seçerdim. hangisini, bilmiyorum. "gel seni götürelim" demedikleri sürece oturup araştırmam da. sadece baltık ülkelerini çok seviyorum.
şu an gidecek olsam finlandiya, estonya veya litvanya'yı seçerdim. hangisini, bilmiyorum. "gel seni götürelim" demedikleri sürece oturup araştırmam da. sadece baltık ülkelerini çok seviyorum.
0
patos64
iki kişiyiz, ortaklaşa 90-100 bin tl bir apart alsak, sizce iyi bir yatırım olur mu? tabi kirayı ikiye bölüşeceğiz, ne bileyim en kötü 300 350 tl kira düşse kişi başı, sizce iyi bir yatırım olur mu?parasını 12-13 yılda falan çıkarıyor düz mantık hesaplarsak. işte ama en azından bir gayrimenkulun olm
iki kişiyiz, ortaklaşa 90-100 bin tl bir apart alsak, sizce iyi bir yatırım olur mu? tabi kirayı ikiye bölüşeceğiz, ne bileyim en kötü 300 350 tl kira düşse kişi başı, sizce iyi bir yatırım olur mu?
parasını 12-13 yılda falan çıkarıyor düz mantık hesaplarsak. işte ama en azından bir gayrimenkulun olmuş oluyor yarı hisse de olsa, hem de bütün parayı oraya gömüp bağlamıyorsun yani 45-50 bin tl bağlıyorsun. avantajlı gibi geliyor.
sizce nasıl ne dersiniz?
edit: işte öğrenci olur, çalışan olur onlara yönelik yani yeri de iyi olacak.
parasını 12-13 yılda falan çıkarıyor düz mantık hesaplarsak. işte ama en azından bir gayrimenkulun olmuş oluyor yarı hisse de olsa, hem de bütün parayı oraya gömüp bağlamıyorsun yani 45-50 bin tl bağlıyorsun. avantajlı gibi geliyor.
sizce nasıl ne dersiniz?
edit: işte öğrenci olur, çalışan olur onlara yönelik yani yeri de iyi olacak.
0
100 bin TL bu kadar kötü değerlendirilmemeli. Ticaret kısa sürede daha fazla kazandırır. Çiğ köfteci açın daha iyi.
0
çok saçma bir fikir ticaret yapmaya calısın daha mantıklı ev alarak para kazanılmaz
0
harvey
Hani şu dilimizle temas ettiğimizde acıyan türden, bunun pratik bir çözümü var mı?
Hani şu dilimizle temas ettiğimizde acıyan türden, bunun pratik bir çözümü var mı?
0
geçmesi için değil mi?
aft muhtemelen.
ben her zaman rakı, viski ya da votkayı orada 10 dakika bekletiyorum. geçiyo.
aft muhtemelen.
ben her zaman rakı, viski ya da votkayı orada 10 dakika bekletiyorum. geçiyo.
0
Eğer afttan bahsediyorsanız tedavisi yok. Tuzlu su, gargara gibi şeyler acı vermekten başka bir işe yaramaz. Geçene kadar sıvı ağırlıklı beslenirseniz daha az acı duyarsınız. Sebebini öğrenmekte fayda var. En yakın zamanda dahiliyeye gidin.
0
O dedigin yaralardan (aft) 2 hafta once bogazımda 15 (ONBES) tane cıktı. Doktor behcet hastalıgı olabilir filan dedi ama benimkisi yorgunluk uyku düzensizligi vsden di her neyse.
En hızlı geçirme yöntemi karbonatlı tuzlu su gargarası ve karadut surubu. Bu 2si de geçirmesi icin. Agrının hafiflemesi icin aftojel kullanabilirsin.
B vitamini ic ekstra. Bu aralar biraz meyve ye. Cünkü vitamin eksikliğine baglı cıkabiliyor.
Geçmiş olsun. Umarım en kısa sürede geçer.
En hızlı geçirme yöntemi karbonatlı tuzlu su gargarası ve karadut surubu. Bu 2si de geçirmesi icin. Agrının hafiflemesi icin aftojel kullanabilirsin.
B vitamini ic ekstra. Bu aralar biraz meyve ye. Cünkü vitamin eksikliğine baglı cıkabiliyor.
Geçmiş olsun. Umarım en kısa sürede geçer.
0
Hidrojen peroksitli gargara.Bakteriyel enfeksiyona karşı antibiotik (Klamoks BD 1000mg tavsiye ederim)
0
Funi yi dinle. Ivir zivirla tahris etme ya da ne alakaysa antibiyotik icme.
0
pikap
bu sene bu öğretmenlik mesleğiyle çok oynadılar. hâlâ bi ton belirsizlik var. neyin ne olacağı, ne zaman, ne kadar, ne şartla olacağı hiç belli değil. 8 ağustosta başvurular başlayacak sözleşmeli için. kadrolu ile ilgili hiç ses çıkmıyor. ne yapmayı düşünüyorsunuz?
bu sene bu öğretmenlik mesleğiyle çok oynadılar. hâlâ bi ton belirsizlik var. neyin ne olacağı, ne zaman, ne kadar, ne şartla olacağı hiç belli değil. 8 ağustosta başvurular başlayacak sözleşmeli için. kadrolu ile ilgili hiç ses çıkmıyor. ne yapmayı düşünüyorsunuz?
0
Ben değil ama teyzem başvurmayı düşünüyor. Şartları biraz ağır. En azından belli bir yıl şehir değiştirememe gibi şeyler kesin sayılır.
0
uyuya kalip kavimler gocunu kaciran adam
16 ay önce kaza yaptım. beyin kanamasının kenardından döndüm. kafamda ve yüzümde kırıklar olmuş. yalnız bu kırıklar hiç bir şekilde görüntümü değişitirmedi. hatta şöyle söyleyeyim beni görenler kırıklarım olduğuna inanamadılar. sol kulağımın içindeki kırıklar siniri sıkıştıyormuş. bundan dolayı yüz
16 ay önce kaza yaptım. beyin kanamasının kenardından döndüm. kafamda ve yüzümde kırıklar olmuş. yalnız bu kırıklar hiç bir şekilde görüntümü değişitirmedi. hatta şöyle söyleyeyim beni görenler kırıklarım olduğuna inanamadılar.
sol kulağımın içindeki kırıklar siniri sıkıştıyormuş. bundan dolayı yüz felci geçirdim. fizik tedaviden sonra düzeldi ama sol gözümden yaş gelmiyor artık.
beyin doktoruma koku durumumu söylediğimde tedavisinin olmadığını söyledi.
şu anda koku alamamam kayıatlarda geçmiyor. sağlık kuruluna girip rapor almak isityorum. bunun için hangi branşa görünmeliyim. beyin mi?
sol kulağımın içindeki kırıklar siniri sıkıştıyormuş. bundan dolayı yüz felci geçirdim. fizik tedaviden sonra düzeldi ama sol gözümden yaş gelmiyor artık.
beyin doktoruma koku durumumu söylediğimde tedavisinin olmadığını söyledi.
şu anda koku alamamam kayıatlarda geçmiyor. sağlık kuruluna girip rapor almak isityorum. bunun için hangi branşa görünmeliyim. beyin mi?
0
Burundaki hasar sebebiyle koku alamıyorsanız kulak-burun-boğaz bölümüne, beyindeki ya da sinirlerdeki hasar sebebiyle koku alamıyorsanız nörolojiye gitmeniz daha iyi olur. Tabi sebebi size açıklandıysa.
0
burnumda bir durum yok. o zaman denilen sinirle alaalıydı.
öyleyse nörolojiye görneceğim. peki filmlerimi, epikrizlerimi yanıma alayım mı giderken?
öyleyse nörolojiye görneceğim. peki filmlerimi, epikrizlerimi yanıma alayım mı giderken?
0
engelli raporu bahsedilen durumlarda zaten tek bir doktordan alınmıyor. heyet raporu alınması gerekecektir. yani siz oraya gittiğinizde elinize bir belge verecekler tek tek gitmeniz gereken tüm doktorlara gönderecekler sizi. siz oraya nörolojiden randevu alıp gitmeyin. randevusuz gireceksiniz doktorlara. o da ayrı zor herkes sırasını beklerken sizin kaynak yapmanız gerekecek.
muhtemelen içinde nöroloji de olur, kbb de olur, bunlar için test de isterler. tek günde bitiremeydebilirsiniz. genellikle özellikle istanbuldaysanız hastaneler çok kalabalık oluyor çünkü.
neyse siz tüm dotkorları tamamladığınızda, hepsi de bu arada kağıda durum bilginizi işliyor, kağıdı en son aldığınız adama götürüyorsunuz. sonra heyet günlerinde o rapor heyete girecek oradan rapor çıkacak. ama tanıdık yoksa bu bile aylar sürebiliyor.
bu arada her hastaneninki geçerli olmuyordu sanırım, ona göre hastanenizi seçin.
ve evet önceki tüm raporlarınız da yanınızda olsun.
çok çok geçmiş olsun.
muhtemelen içinde nöroloji de olur, kbb de olur, bunlar için test de isterler. tek günde bitiremeydebilirsiniz. genellikle özellikle istanbuldaysanız hastaneler çok kalabalık oluyor çünkü.
neyse siz tüm dotkorları tamamladığınızda, hepsi de bu arada kağıda durum bilginizi işliyor, kağıdı en son aldığınız adama götürüyorsunuz. sonra heyet günlerinde o rapor heyete girecek oradan rapor çıkacak. ama tanıdık yoksa bu bile aylar sürebiliyor.
bu arada her hastaneninki geçerli olmuyordu sanırım, ona göre hastanenizi seçin.
ve evet önceki tüm raporlarınız da yanınızda olsun.
çok çok geçmiş olsun.
0
brnbrs
Yakin bir arkadasimin 2 ay once esi kalp krizinden vefat etti iki kucuk cocugu ile kaldi adam,kendisi asker bu gune kadar izindi bilmem neydi evden uzakti,yarin goreve basliyor ve cocuklari ve kiz kardesiyle eve geldiler bugun.Simdi cok canim sikiliyor kafama siksam nolur diyor?Yazdim biraz onu raha
Yakin bir arkadasimin 2 ay once esi kalp krizinden vefat etti iki kucuk cocugu ile kaldi adam,kendisi asker bu gune kadar izindi bilmem neydi evden uzakti,yarin goreve basliyor ve cocuklari ve kiz kardesiyle eve geldiler bugun.
Simdi cok canim sikiliyor kafama siksam nolur diyor?
Yazdim biraz onu rahatlatmak ve bu dusuncesini aklindan cikarmak icin ama isim var dedi simdi cevap yok.
Korkuyorum ve ailesinden kimseyi tanimiyorum,ne yapayim,nasil yaklasayim?
2 cocugu var o cocuklar bir de bunu kaldiramaz.
Simdi cok canim sikiliyor kafama siksam nolur diyor?
Yazdim biraz onu rahatlatmak ve bu dusuncesini aklindan cikarmak icin ama isim var dedi simdi cevap yok.
Korkuyorum ve ailesinden kimseyi tanimiyorum,ne yapayim,nasil yaklasayim?
2 cocugu var o cocuklar bir de bunu kaldiramaz.
0
bu kadar dile döktüğüne göre yapmayı çok da düşündüğü sanmıyorum. bulunduğu durum açısından ağzından böyle kötü şeylerin çıkması normal. bence ciddi mi yoksa bunalıp da öylesine mi söylüyor onu anlamaya çalış.
0
Çocuklarının ona eşinden kalan bir emanet olduğunu söyle. Eğer intihar ederse babalık görevini yapmamış olacağından bahset.
0
çocukların emanet olduğunu söylemek doğru olmayabilir, bunalmışlığın üstüne istenmeyen bir ciddi sorumluluk duygusu ekleyebilir. o topa girme bence.
onun dışında bize sorma topuna da girme. herkes kendince fikir verebilir, en iyi yapabileceğimiz bu ama doğru yönlendirmeyi yapacak profesyonel kişilerin dedikleri fark yaratabilir. eğer sen bu düşünceyle kendine sorumluluk yüklüyorsan bu sorumluluğun gerekliliğini doğru bir şekilde yerine getir.
onun dışında bize sorma topuna da girme. herkes kendince fikir verebilir, en iyi yapabileceğimiz bu ama doğru yönlendirmeyi yapacak profesyonel kişilerin dedikleri fark yaratabilir. eğer sen bu düşünceyle kendine sorumluluk yüklüyorsan bu sorumluluğun gerekliliğini doğru bir şekilde yerine getir.
0
Cocuklarin emanet oldugunu degilde,onlarin ona ihtiyaci oldugundan falan bahsettim.
Birlikte bu gunlerin ustesinden gelebilcegini soyledim ama bu darbe olayindan sonra tayinleride durdurdular.
Tayinini aldirabilseydi daha cabuk toparlar aslinda,son izninide kavga kiyamet almis zaten ve orda duramicagini soyluyor surekli.
Birlikte bu gunlerin ustesinden gelebilcegini soyledim ama bu darbe olayindan sonra tayinleride durdurdular.
Tayinini aldirabilseydi daha cabuk toparlar aslinda,son izninide kavga kiyamet almis zaten ve orda duramicagini soyluyor surekli.
0
Ayni sehirde degiliz,ilk firsatta gelicek ama ne zaman bilmiyorum.
Kafasi dagilsin diye yeri geliyor sacma sapan seyler bile soyluyorum gunluk hayattan.
simdi cocuklari yikayip yatircam dedi.
Cok iyi bir baba ve cok iyi bir esti,esinide cok seviyordu
O yuzden saskinim zaten nasil davranmam gerektigini bilemiyorum.
Icim aciyor.
Kafasi dagilsin diye yeri geliyor sacma sapan seyler bile soyluyorum gunluk hayattan.
simdi cocuklari yikayip yatircam dedi.
Cok iyi bir baba ve cok iyi bir esti,esinide cok seviyordu
O yuzden saskinim zaten nasil davranmam gerektigini bilemiyorum.
Icim aciyor.
0
intihar etmeyi düşünen birine söyleyecekleriniz anca intiharı ertelemesine yarar. dile getirmeye başladıysa destek alması gerekiyor.
0
boyalı kuş +1 Kesinlikle!
"İntihar edeceğim" tarzı söylemler aslında "gerçekten yardıma ihtiyacım var" mesajının da dışa vurum şeklidir.
"İntihar edeceğim" tarzı söylemler aslında "gerçekten yardıma ihtiyacım var" mesajının da dışa vurum şeklidir.
0
asker olmasi isleri daha da zorlastiriyor. onlarin farkli bir kafa yapilari var. keske psikolog fikrini Kabul etse.
belki kendi durumuna benzer insanlarla tanismak, sohpet etmek faydali olur. ben boyle bir sey gozlemledim, yani sanki bu dunyada esini kaybeden tek insan ben degilim gibi bir durum oluyor. yatistiriyor onlari biraz. yoksa hep isyan, hep sorgulama vs. kendi basina kalmasa iyi olur bir de. bizim bir xx vardi, onun arkadasi da esini kaybetmis, kadin hayata kusmus ama sonra biriyle tanismis, gibi gibi hikayeler anlatsaniz belki faydasi olur.
belki kendi durumuna benzer insanlarla tanismak, sohpet etmek faydali olur. ben boyle bir sey gozlemledim, yani sanki bu dunyada esini kaybeden tek insan ben degilim gibi bir durum oluyor. yatistiriyor onlari biraz. yoksa hep isyan, hep sorgulama vs. kendi basina kalmasa iyi olur bir de. bizim bir xx vardi, onun arkadasi da esini kaybetmis, kadin hayata kusmus ama sonra biriyle tanismis, gibi gibi hikayeler anlatsaniz belki faydasi olur.
0
En buyuk korkum zaten elinin altinda silah olmasi.destek almasi icin ugrasiyorum,cocuklarini goturuyor yardim almasi ve toparlanmalari icin ama kendini ihmal ediyor.
@Jimicik bu yoluda denedim,gercekten oyle bir yakinim vardi ondanda ornek verdim ama dun eve gelince cok degisti.acilen o evden tasinip yardim almasi gerekiyor ama nasil ikna edicem bilmiyorum.
@Jimicik bu yoluda denedim,gercekten oyle bir yakinim vardi ondanda ornek verdim ama dun eve gelince cok degisti.acilen o evden tasinip yardim almasi gerekiyor ama nasil ikna edicem bilmiyorum.
0
askere dönmeme imkanı varsa travmayı atlatana kadar gitmesin, hayatından önemli değil sonuçta askerlik, gerekirse kaçak olsun.
siz de mümkünse yanında olun biraz düzelene kadar.
bi psikiyatra da görünmeli acilen.
askere geri dönerse orada intihar etme ihtimali çok yüksek.
söylediklerimi dikkate alın lütfen o ruh halini iyi bilirim.
siz de mümkünse yanında olun biraz düzelene kadar.
bi psikiyatra da görünmeli acilen.
askere geri dönerse orada intihar etme ihtimali çok yüksek.
söylediklerimi dikkate alın lütfen o ruh halini iyi bilirim.
0
tosiba
bu yıl üniversiteye başlayacağım için özel ders vermenin yanında ek bir gelir arıyorum. onun için de bulabildiğim tek mantıklı yol bu.yakın çevrede garson ilanı bulamazsam ne yapayım mesela? cafe'ye girip 'garson arıyor musunuz' diye mi sorayım.. yoksa ilanları mı takip edeyim.ve sizce ayda ne kadar
bu yıl üniversiteye başlayacağım için özel ders vermenin yanında ek bir gelir arıyorum. onun için de bulabildiğim tek mantıklı yol bu.
yakın çevrede garson ilanı bulamazsam ne yapayım mesela? cafe'ye girip 'garson arıyor musunuz' diye mi sorayım.. yoksa ilanları mı takip edeyim.
ve sizce ayda ne kadar kazanabilirim? okul saatleri haricinde tabii. gerçi okul saatlerini de bilmiyorum ama.
yakın çevrede garson ilanı bulamazsam ne yapayım mesela? cafe'ye girip 'garson arıyor musunuz' diye mi sorayım.. yoksa ilanları mı takip edeyim.
ve sizce ayda ne kadar kazanabilirim? okul saatleri haricinde tabii. gerçi okul saatlerini de bilmiyorum ama.
0
Kışın kafelerde çok iş olmaz. En fazla gece 12-1 e kadar çalışırsın. Yazın sabaha kadar çalışılan yerler de var. Maaş çalışma saatlerine göre değişir. Yarı zamanlı bile olsan en az 1000 TL alman gerek. Yorucu bir iş. Kardeşim şu anda lisede ve birkaç kafede şef olarak çalıştı, bazen ayakta durmaktan ayaklarının altı kıpkırmızı oluyordu. Tanıdık varsa ayarlaması daha kolay olur yoksa ezme olasılıkları var seni. Okul varken çalışmak zor. Hele ki sayısal bir bölümse.
0
etrafindaki butun restaurant/cafelere sorabilirsin eleman arayip aramadiklarini, starbucks'da falan kenarda bi yerde 'bize katilmak ister misiniz' gibi brosurler olur zaten, doldurursun.
avmlerden is cikar, bol sans.
avmlerden is cikar, bol sans.
0
işlek cafeler de coğu zaman eleman ihtiyacı olur. sormanız mantıklı. bir yerde işi girince doğal olarak oluşan cevreden de maaşı beğenmezsen falan başka bir yere geciş yapabilirin.
mekana göre değişir.
kimi mekan parayı düşük tutar tipler cok iyidir. kimisi aylık temiz para verir tiplerin iyi olmadığını bilir falan filan.
yanlış hatırlamıyorsam biizmkiler günlük calısan komilere günlük 50 veriyordu. tipten de 5-10 lira falan düşüyormuş.
mekana göre değişir.
kimi mekan parayı düşük tutar tipler cok iyidir. kimisi aylık temiz para verir tiplerin iyi olmadığını bilir falan filan.
yanlış hatırlamıyorsam biizmkiler günlük calısan komilere günlük 50 veriyordu. tipten de 5-10 lira falan düşüyormuş.
0
aranelsurion
Anadolu Üniversitesi 'nin Yönetim Bilişim Sistemleri bölümüne kayıt olayım diyorum, daha önce başka bir lisansım var, okurken de kayıt olmak istemiştim ama İkinci Üniversite olayında yoktu o zaman bu bölüm, sanırım şimdi eklemişler. Bir de bu yıl sıfır çabayla öylesine girdiğim, pek iç açıcı olmayan
Anadolu Üniversitesi 'nin Yönetim Bilişim Sistemleri bölümüne kayıt olayım diyorum, daha önce başka bir lisansım var, okurken de kayıt olmak istemiştim ama İkinci Üniversite olayında yoktu o zaman bu bölüm, sanırım şimdi eklemişler. Bir de bu yıl sıfır çabayla öylesine girdiğim, pek iç açıcı olmayan bir YGS sonucum var, unuttuydum bile aslında, şimdi son günüymüş derken aklıma geldi. ÖSYM kayıtları en son yarın, İkinci Üniv. kayıtları 31 Ağustos gibi başlıyor.
Sorum şu ki; Her iki yolla da girmeyi deneyebilirim, ancak bir yolun ötekine göre bir kazancı/kaybı var mı? Öğrenim ücretleri olabilir, geç başlıyor olabilir, ne bileyim, her şey olabilir. Bu işleri pek bilmiyorum, tek anladığım galiba İkinci Üniv. ile kayıt olmak kesin, YGS 'den olursam belki bir sıralama mevzusu falan vardır, ancak mesela buradan kayıt olursam, Ağustos sonundaki kayıtlarda sıkıntı çıkar mı?
Aklıma bir tek gelecek yıl başka bir sebeple YGS/LYS denersem puan kırpılması mevzusu geliyor, ki öyle bir planım da yok.
Sorum şu ki; Her iki yolla da girmeyi deneyebilirim, ancak bir yolun ötekine göre bir kazancı/kaybı var mı? Öğrenim ücretleri olabilir, geç başlıyor olabilir, ne bileyim, her şey olabilir. Bu işleri pek bilmiyorum, tek anladığım galiba İkinci Üniv. ile kayıt olmak kesin, YGS 'den olursam belki bir sıralama mevzusu falan vardır, ancak mesela buradan kayıt olursam, Ağustos sonundaki kayıtlarda sıkıntı çıkar mı?
Aklıma bir tek gelecek yıl başka bir sebeple YGS/LYS denersem puan kırpılması mevzusu geliyor, ki öyle bir planım da yok.
0
Hocam ben 2015 aöf adalet mezunuyum, ikinci üniversite kapsamında okudum, ve bana göre tüm üniversiteler > anadolu üniversitesi aöf.
Açıköğretim olduğu için senin kültürlenmen dışında hiçbir işe yaramayacak o diploma. Ben 4 üzerinden 2,80 ile bitirdim. İyi bir ortalama değil ama onur belgem falan var. Üç dört saat fazla çalışıp 3 ortalamayı geçtim yani. Şu anda diploma dolabımda duruyor öyle. İstesem kullanırım ama açıköğretimi özel sektörde pek takmazlar. Bu kafanın bir kenarında olsun.
O yüzden bu bölümü ygs ile kazanabiliyorsan güzel bir üniversitede oku. Sadece harç ödeyeceksin aöfe.
Açıköğretim olduğu için senin kültürlenmen dışında hiçbir işe yaramayacak o diploma. Ben 4 üzerinden 2,80 ile bitirdim. İyi bir ortalama değil ama onur belgem falan var. Üç dört saat fazla çalışıp 3 ortalamayı geçtim yani. Şu anda diploma dolabımda duruyor öyle. İstesem kullanırım ama açıköğretimi özel sektörde pek takmazlar. Bu kafanın bir kenarında olsun.
O yüzden bu bölümü ygs ile kazanabiliyorsan güzel bir üniversitede oku. Sadece harç ödeyeceksin aöfe.
0
ösym kayıtları en son yarın değil, bu gün 23,59 da bitiyor.
açık öğretimde ikinci üniversite olayı değişti, ikinci olarak seçilemeyen merkezi yerleştirmeye tabi bölümler var artık. aöf'ün sitesinden bakabilirsiniz.
benim gördüğüm yeni açılan iki tanesi merkezi seçimle girililenlerin içindeydi, ikinci üni olarak girilenlerde yeni açılan bölüm görmedim, gözümden kaçmış da olabilir bi bakın.
açık öğretimde ikinci üniversite olayı değişti, ikinci olarak seçilemeyen merkezi yerleştirmeye tabi bölümler var artık. aöf'ün sitesinden bakabilirsiniz.
benim gördüğüm yeni açılan iki tanesi merkezi seçimle girililenlerin içindeydi, ikinci üni olarak girilenlerde yeni açılan bölüm görmedim, gözümden kaçmış da olabilir bi bakın.
0
teşekkürler @dissendium ve @hayat aklini konusacak bir filozof uret. tam olarak sorumun cevabını bulamadım hala. Şimdi kayıt olup, olmadı 31 Ağustos da bir de ikinci üniversite olarak olabilirim diye düşünüyorum. (kayıtlar bu geceye ertelendi zaten)
Açıköğretim konusunda; ciddiye alınması beklentim pek yok, zaten bilişim sektöründe çalışıyorum. yalnız bölümüm çok alakasız olduğu için genelde her yeni tanıştığım insanlarda, görüşmede vs. ilk bunu merak ediyorlar, böyle böyle insanımıza "self-learning" kavramını aşılama kutsal görevini istemeden edinmiş oldum. Açıköğretim de olsa "haa demek ki buradan öğrenip ondan sonra geliştirmiş" efektini yaratabilir belki. Bunun dışında işletme konuları hep ilgimi çekmiştir, bahaneyle en azından kafamda bir fikir oluşturacak kadar öğrenirim diyorum. dönemlik 200lira da çok değil nihayetinde, işime gelmezse bırakırım.
Açıköğretim konusunda; ciddiye alınması beklentim pek yok, zaten bilişim sektöründe çalışıyorum. yalnız bölümüm çok alakasız olduğu için genelde her yeni tanıştığım insanlarda, görüşmede vs. ilk bunu merak ediyorlar, böyle böyle insanımıza "self-learning" kavramını aşılama kutsal görevini istemeden edinmiş oldum. Açıköğretim de olsa "haa demek ki buradan öğrenip ondan sonra geliştirmiş" efektini yaratabilir belki. Bunun dışında işletme konuları hep ilgimi çekmiştir, bahaneyle en azından kafamda bir fikir oluşturacak kadar öğrenirim diyorum. dönemlik 200lira da çok değil nihayetinde, işime gelmezse bırakırım.
0
Örgün olarak aynı bölümü kazanırsan aynısını bir daha açık öğretimde okuyamazsın diye biliyorum.
0
Biz dün kızın lise öğretmeniyle görüşmüştük, öğretmen aöf'ün bazı bölümlerinin sadece merkezi yerleştirme ile yapıldığını söyledi.
Sizin istediğiniz bölüm hem yeni kayıt hem de ikinci üni listesinde var.
Biz dün yeni açılan bir bölümü tercih ettik. Bizim bölüm ikinci üni sayfasında yer almıyor.
Bence siz aöf bürosunu arayıp sorun. En doğru bilgi onlardadır.
Kayıt, başlama vs yönünden merkezi yerleştirme veya ikinci üni olarak seçimde bildiğim kadarıyla bir fark yok. İkisi de aynı işlemlere, sürece tabi. Sıralama konusu nasıl oluyor onu da büro biliyordur.
Sizin istediğiniz bölüm hem yeni kayıt hem de ikinci üni listesinde var.
Biz dün yeni açılan bir bölümü tercih ettik. Bizim bölüm ikinci üni sayfasında yer almıyor.
Bence siz aöf bürosunu arayıp sorun. En doğru bilgi onlardadır.
Kayıt, başlama vs yönünden merkezi yerleştirme veya ikinci üni olarak seçimde bildiğim kadarıyla bir fark yok. İkisi de aynı işlemlere, sürece tabi. Sıralama konusu nasıl oluyor onu da büro biliyordur.
0
cgtto102
İngilizce listening geliştirebileceğim bir internet sitesi tavsiyesi olan var mıdır?
İngilizce listening geliştirebileceğim bir internet sitesi tavsiyesi olan var mıdır?
0
Bu tur amaclar icin internete 10 basan baska bir super teknoloji var.. kisaca Radyo deniyor adina.
Bilmeniz lazim gelen tek kanal da "BBC world service"
illaki internet uzerinden dinliycem derseniz:
www.bbc.co.uk
siteden bulundugunuz IP adresinden dinleyebileceginiz tum radya kanallarini gorebilirisniz.
Radio-4 ve BBC World Service, konusma agirlikli kanallardir.
veya orijinal Kisa Dalga Radyo:
bbc websitesinden BBC world service yayinlarinin shortwave/kisa dalga frekanslari ile yayin saatlerini bulabilirsiniz.
Internet den once radyo nasil dinleniyordu nostaljisi icin ideal.
Not: VOA de olur. Amerikan aksanina fit olursaniz, ve biraz da USofA propagandasini tolere edebilirseniz tabii.
Bilmeniz lazim gelen tek kanal da "BBC world service"
illaki internet uzerinden dinliycem derseniz:
www.bbc.co.uk
siteden bulundugunuz IP adresinden dinleyebileceginiz tum radya kanallarini gorebilirisniz.
Radio-4 ve BBC World Service, konusma agirlikli kanallardir.
veya orijinal Kisa Dalga Radyo:
bbc websitesinden BBC world service yayinlarinin shortwave/kisa dalga frekanslari ile yayin saatlerini bulabilirsiniz.
Internet den once radyo nasil dinleniyordu nostaljisi icin ideal.
Not: VOA de olur. Amerikan aksanina fit olursaniz, ve biraz da USofA propagandasini tolere edebilirseniz tabii.
0
yuvarlanantencereninkapagi
Uc gündür kalbimin olduğu bölgede, arka kısımda yani sirtimda ara ara bir sızı başlıyor. Böyle kivrandiracak derecede. Canımı acitiyor yani. Bir dakikadan daha az suruyor. Tehlikeli bisey midir bu?
Uc gündür kalbimin olduğu bölgede, arka kısımda yani sirtimda ara ara bir sızı başlıyor. Böyle kivrandiracak derecede. Canımı acitiyor yani. Bir dakikadan daha az suruyor. Tehlikeli bisey midir bu?
0
Kas ağrısı olabilir diye düşünüyorum. Eğer gece uyurken falan üstünüz açık yatıyorsanız terleme ve soğuma nedeniyle sırttaki kaslar tutulabiliyor. Belki de bunu hissediyorsunuzdur. Geçmezse kardiyolojiye bir gidin.
0
22 yaşındayım. Ağrı değil de sizi gibi. Nasıl anlatsam bilemiyorum catirdayan bir şey gibi. Sigara kullanıyorum.
0
letheavendangered
su an staj isleri asiri karisik. onumde su secenekler var:1- valensiya'da bir sirkette call center gibi calismaca. turk sirketleri ve universiteleri arayip "bizimle calismak ister misiniz?" diye sormaca. daha detaylarini henuz bilmiyorum. denize dusenin yilana sarildigi gibi 1 yillik aramalarim sonu
su an staj isleri asiri karisik. onumde su secenekler var:
1- valensiya'da bir sirkette call center gibi calismaca. turk sirketleri ve universiteleri arayip "bizimle calismak ister misiniz?" diye sormaca. daha detaylarini henuz bilmiyorum. denize dusenin yilana sarildigi gibi 1 yillik aramalarim sonucunda nihayet bir yer buldugum icin buna atladim. 1 ekimde basliyor.
2- almanya'da bir psikoloji-marketing sirketinde adam akilli bir staj. marketing'e dair muhtemelen ihtiyacim olan pek cok seyi ogrenecegim.
3- henuz belli degil ama yine almanya'da kalici bir is. kalici dediysem adamlar tabii ki omur boyu almayacaklar alirlarsa. 1 yillik kontrat, sonrasinda ne olacagi belli degil ama sirket bugune kadar kimseyi isten cikarmamis. orasi da bir IT sirketi ve bana verilmesi dusunulen pozisyon project management assistant. Bu asamadan sonra o sirkette yardirip giden tanidiklarim var, is de onlar araciligiyla olacak zaten.
secenekler boyleyken, etkileri soyle"
1- burada bir is ogrenmeyecegim ama en guzel yani valensiya'da olmasi. gerci kis olacak zaten bisey anlasilmaz asdasfd Ben bu sirketle kontrati imzaladim ama her zaman cayabilirim. Onemli nokta, erasmus bursuna basvurdum ve su anda learning agreement'i imzalamak uzereyim.
2- Bu staj mart 2017'de baslayacagi icin okulda 1 donem daha kalip baska dersler almam gerekecek. Ha eninde sonunda o dersleri alacagim ama sinif arakdaslarim zaten stajlarini yapip dondu, benim kaybim onlardan tam 1 yil geri kalmis olmak olacak adam akilli deneyim kazanmak icin.
SORU 1: 2 ve 3 numarali seceneklerden biri olmasi dahilinde 1'den vazgeceyim mi?
SORU 2: Learning Agreement'i imzalasam da 2-3'ten birisi olursa vazgectigim icin iptal etsem ne olur? Okul bitene kadar bir de zorunly yurtdisinda ogrenim gorme oldugu icin yine erasmusun eline bakiyor olacagimdan banlanma gibi bir seyi goze alamam.
SORU 3: sizce hangi secenek daha mantikli? Bunlara ek olarak bir de adidasve Blaupunkt'tan haber bekliyorum. adidasta ilk asamayi gectim, 2. asama icin bugun yarin mulakata cagiracaklar eger olumlu olursa. Blaupunkt da agustos sonunda tamam gel diyecek eger yine olumlu olursa. Mulakati vs yaptik, sirketin yaz tatilinin bitmesini bekliyoruz. Bir de eger secenek 3 olursa muhtemelen okulu birtakip, kariyerime daha az kalifiye bir sekilde baslamis olacagim ama zaten okulu bitirecegime kendim bile pek inanamiyorum. Hazir imkan bulmusken okulu sallayip yapisayim mi bu ise?
Neyse cok dagildi, esas soru erasmus learning agreement'tan cayma kismiydi. Hastayim, 20 saat uyudum ve kafam donuyor, ne dedigimi bilmiyorum.
1- valensiya'da bir sirkette call center gibi calismaca. turk sirketleri ve universiteleri arayip "bizimle calismak ister misiniz?" diye sormaca. daha detaylarini henuz bilmiyorum. denize dusenin yilana sarildigi gibi 1 yillik aramalarim sonucunda nihayet bir yer buldugum icin buna atladim. 1 ekimde basliyor.
2- almanya'da bir psikoloji-marketing sirketinde adam akilli bir staj. marketing'e dair muhtemelen ihtiyacim olan pek cok seyi ogrenecegim.
3- henuz belli degil ama yine almanya'da kalici bir is. kalici dediysem adamlar tabii ki omur boyu almayacaklar alirlarsa. 1 yillik kontrat, sonrasinda ne olacagi belli degil ama sirket bugune kadar kimseyi isten cikarmamis. orasi da bir IT sirketi ve bana verilmesi dusunulen pozisyon project management assistant. Bu asamadan sonra o sirkette yardirip giden tanidiklarim var, is de onlar araciligiyla olacak zaten.
secenekler boyleyken, etkileri soyle"
1- burada bir is ogrenmeyecegim ama en guzel yani valensiya'da olmasi. gerci kis olacak zaten bisey anlasilmaz asdasfd Ben bu sirketle kontrati imzaladim ama her zaman cayabilirim. Onemli nokta, erasmus bursuna basvurdum ve su anda learning agreement'i imzalamak uzereyim.
2- Bu staj mart 2017'de baslayacagi icin okulda 1 donem daha kalip baska dersler almam gerekecek. Ha eninde sonunda o dersleri alacagim ama sinif arakdaslarim zaten stajlarini yapip dondu, benim kaybim onlardan tam 1 yil geri kalmis olmak olacak adam akilli deneyim kazanmak icin.
SORU 1: 2 ve 3 numarali seceneklerden biri olmasi dahilinde 1'den vazgeceyim mi?
SORU 2: Learning Agreement'i imzalasam da 2-3'ten birisi olursa vazgectigim icin iptal etsem ne olur? Okul bitene kadar bir de zorunly yurtdisinda ogrenim gorme oldugu icin yine erasmusun eline bakiyor olacagimdan banlanma gibi bir seyi goze alamam.
SORU 3: sizce hangi secenek daha mantikli? Bunlara ek olarak bir de adidasve Blaupunkt'tan haber bekliyorum. adidasta ilk asamayi gectim, 2. asama icin bugun yarin mulakata cagiracaklar eger olumlu olursa. Blaupunkt da agustos sonunda tamam gel diyecek eger yine olumlu olursa. Mulakati vs yaptik, sirketin yaz tatilinin bitmesini bekliyoruz. Bir de eger secenek 3 olursa muhtemelen okulu birtakip, kariyerime daha az kalifiye bir sekilde baslamis olacagim ama zaten okulu bitirecegime kendim bile pek inanamiyorum. Hazir imkan bulmusken okulu sallayip yapisayim mi bu ise?
Neyse cok dagildi, esas soru erasmus learning agreement'tan cayma kismiydi. Hastayim, 20 saat uyudum ve kafam donuyor, ne dedigimi bilmiyorum.
0
kendi kendime cevabim su olurdu, yasin gencse git valensiyaya, 1 ulkede daha 6 ay yasamis ol. AMA yasim 27, staj donusu 28 olacak ve benim hala ilerlemek istedigim alana dair HICBIR tecrubem yok.
0
arkadaslar 3 diyorsunuz da oraya gelene kadar su learning agreement kismini da cozmem lazim. en fazla 1 hafta oyalayabilirim ama 3'un olup olmayacagi 1 haftada belli olmaz. agreement'i imzalasam ekimde gidecegim. eger 3. secenek ekime kadar tamam gel bizde basla derse ve ben erasmusu iptal edersem ne olur?
0
habib
Arkadaşlar merhaba, öncelikle bunu nankörlük, babasının bitanesiliği, şımarıklık olarak da görebilirsiniz; fakat bana yapıcı yorumlar yaparak hayatımı düzene sokma konusunda yardımlarınızı bekliyorum.24 yaşındayım. birçok kişinin iyi olarak nitelendirdiği bir eğitimim var. 1 yıldır çalışıyorum. Aslı
Arkadaşlar merhaba, öncelikle bunu nankörlük, babasının bitanesiliği, şımarıklık olarak da görebilirsiniz; fakat bana yapıcı yorumlar yaparak hayatımı düzene sokma konusunda yardımlarınızı bekliyorum.
24 yaşındayım. birçok kişinin iyi olarak nitelendirdiği bir eğitimim var. 1 yıldır çalışıyorum. Aslında çalıştığım yere büyük bir istekle girdim, ilk işim ve öncesinde beyaz yaka deneyimim yoktu.
İşim masa başı, seyahati benim seviyemde neredeyse hiç yok. sabah 8 akşam 5. tamamen excel, finans raporu okumak ve sunum hazırlamak üzerine. Çalışmamın ilk aylarından itibaren ofiste duvarların üstüme gelmesi ve sıkılma problemi yaşamaya başladım. yemek harici 7 saat ve mesaiyle beraber 10 saati bulan süreçte neredeyse ağlamaya varacak şekilde sıkılmalar yaşıyordum. Müdürüm mesai bitimine doğru 2 sefer sonu gelmeyen excel verdiğinde ne yapacağımı bilemeyip doktor randevum bahanesiyle eve gittim; çünkü kesinlikle odaklanamıyordum.
Durum böyle olunca psikiyatriste gittim, major depresyon ve yetişkin tipi hiperaktivite teşhisi konuldu, acil olarak ilaç tedavisine başladım.
İlaç tedavisinden sonra bu tip ataklar geçti; fakat çok mutsuzum. ofiste herkes bana karşı iyi olsa da aynı insanlarla yemek yemekten, aynı muhabbetleri etmekten, aynı dedikoduları dinlemekten, sabah 6'da kalkmaktan, tam kendime bir kahve koyacakken direktörün çağırdığı mantıksız toplantılardan, günde 2 saat yol çekmekten, trafikten, şirketteki bir çok insanın ceo'yu yağlayıp yıkamasından vb şeylerden inanın ki nefret ediyorum ve ara ara böyle gidemeyeceğini düşünerek hayatımı sonlandırmayı düşünüyorum.
Ne kadar para verirlerse versinler başkalarının benim binada bulunma saatini belirlemesini istemiyorum. İstediğim saatte kalkmak istiyorum. sürekli aynı yerde 10 saat bulunmak istemiyorum, o lanet toplantılardan nefret ediyorum, istediğim saatte açık havayı koklamak istiyorum vb şeyler.
Burada eminim ki her yaştan her deneyimden insan var. Bana bir akıl verebilirseniz çok sevinirim, ne yapabilirim ben? Hayat bu şekilde mi gidecek?
Teşekkürler şimdiden.
24 yaşındayım. birçok kişinin iyi olarak nitelendirdiği bir eğitimim var. 1 yıldır çalışıyorum. Aslında çalıştığım yere büyük bir istekle girdim, ilk işim ve öncesinde beyaz yaka deneyimim yoktu.
İşim masa başı, seyahati benim seviyemde neredeyse hiç yok. sabah 8 akşam 5. tamamen excel, finans raporu okumak ve sunum hazırlamak üzerine. Çalışmamın ilk aylarından itibaren ofiste duvarların üstüme gelmesi ve sıkılma problemi yaşamaya başladım. yemek harici 7 saat ve mesaiyle beraber 10 saati bulan süreçte neredeyse ağlamaya varacak şekilde sıkılmalar yaşıyordum. Müdürüm mesai bitimine doğru 2 sefer sonu gelmeyen excel verdiğinde ne yapacağımı bilemeyip doktor randevum bahanesiyle eve gittim; çünkü kesinlikle odaklanamıyordum.
Durum böyle olunca psikiyatriste gittim, major depresyon ve yetişkin tipi hiperaktivite teşhisi konuldu, acil olarak ilaç tedavisine başladım.
İlaç tedavisinden sonra bu tip ataklar geçti; fakat çok mutsuzum. ofiste herkes bana karşı iyi olsa da aynı insanlarla yemek yemekten, aynı muhabbetleri etmekten, aynı dedikoduları dinlemekten, sabah 6'da kalkmaktan, tam kendime bir kahve koyacakken direktörün çağırdığı mantıksız toplantılardan, günde 2 saat yol çekmekten, trafikten, şirketteki bir çok insanın ceo'yu yağlayıp yıkamasından vb şeylerden inanın ki nefret ediyorum ve ara ara böyle gidemeyeceğini düşünerek hayatımı sonlandırmayı düşünüyorum.
Ne kadar para verirlerse versinler başkalarının benim binada bulunma saatini belirlemesini istemiyorum. İstediğim saatte kalkmak istiyorum. sürekli aynı yerde 10 saat bulunmak istemiyorum, o lanet toplantılardan nefret ediyorum, istediğim saatte açık havayı koklamak istiyorum vb şeyler.
Burada eminim ki her yaştan her deneyimden insan var. Bana bir akıl verebilirseniz çok sevinirim, ne yapabilirim ben? Hayat bu şekilde mi gidecek?
Teşekkürler şimdiden.
0
Üzülerek söylemek isterim ki alışacaksın,yani devam ettiin süre içerisinde zaten sistem seni kendine adapte edicek az kalmış ya dişini sık yada yadası pek yok malesef.
0
şehir ve yogun iş hayatının getirdiği sonuclar. bilmiyorum yanılıyor muyum ama aile içerisinde ya da okul hayatı oldukca rahat gecmiş insanlarda tahammül,mücadele gibi seyler oldukca az. yani bu örnekler benim kendi üzerimden verdiğim seyler.
şimdi sana desem ki sırtını babana yasla biraz daha hafif seviyede birseyler bul falan bu sana birsey kazandırmayacak. cunku yasın oldukca küçük. türkiye gibi ortamda cv yapman lazım. haftasonların yoksa bence biraz iş ilanlarına göz gezdir. ilaç herseyi çözemiyor
şimdi sana desem ki sırtını babana yasla biraz daha hafif seviyede birseyler bul falan bu sana birsey kazandırmayacak. cunku yasın oldukca küçük. türkiye gibi ortamda cv yapman lazım. haftasonların yoksa bence biraz iş ilanlarına göz gezdir. ilaç herseyi çözemiyor
0
Ehliyetin varsa sürekli gezebileceğin bir bölüme geç. Sabah erken kalkmak çok kötü bir şey. Şunu anlaman gerekiyor ki kendi işini kursan da erken kalkman gerekecek. Ya saat 8-9 gibi erkenden yatmaya alışacaksın ya da memur olabiliyorsan kaçmaya çalışacaksın. Hayat böyle devam ediyor maalesef.
0
Derdini çok güzel anlatmışsın ve çok da haklısın. Büyük bir holdinge yemek veriyoruz. Plazalılar falan... aralarında öyle çirkin insanlar var ki. Canavar ruhlu, hırs küpü.
Mavi yakayı daha çok seviyorum ben, işçi seviyorum. İşini dert etmeni de bir yere kadar anlayabiliyorum çünkü ben de bazen uykumda işle ilgili abuk subuk şeyler sayıklayacak kadar işimi kafaya takıyorum. Yaşlarımız da aynı sayılır. 25 yaşındayım ben de.
Yalnız şunları anlayamıyorum; hayatını bitirme, bunu düşünme cesareti göstermen, işi bırakmakla ilgili tek bir şey söylememiş olman... Sahiden dünyanın sonu mu geliyor nedir? Ne olmuş işi sevmediysen? Yeni bir şeyler ara, maddi durumun el veriyorsa bir şey yapma hatta. Git bi deniz tatili yap. Ne istediğini bulana kadar, o ortamda seni rahatsız eden şeyleri keşfedene kadar bekle. Aha babasının bitanesiliğine doğru gidiyorum :) demem o ki sevmiyorsan bırak.
Mavi yakayı daha çok seviyorum ben, işçi seviyorum. İşini dert etmeni de bir yere kadar anlayabiliyorum çünkü ben de bazen uykumda işle ilgili abuk subuk şeyler sayıklayacak kadar işimi kafaya takıyorum. Yaşlarımız da aynı sayılır. 25 yaşındayım ben de.
Yalnız şunları anlayamıyorum; hayatını bitirme, bunu düşünme cesareti göstermen, işi bırakmakla ilgili tek bir şey söylememiş olman... Sahiden dünyanın sonu mu geliyor nedir? Ne olmuş işi sevmediysen? Yeni bir şeyler ara, maddi durumun el veriyorsa bir şey yapma hatta. Git bi deniz tatili yap. Ne istediğini bulana kadar, o ortamda seni rahatsız eden şeyleri keşfedene kadar bekle. Aha babasının bitanesiliğine doğru gidiyorum :) demem o ki sevmiyorsan bırak.
0
Krem peynir +1
Y kusagi mi oluyorsunuz genel sorununuz bu. Lakin eger bu hisler panik atak seviyesinde ise musteri temsilcisi gibi gun icinde gezebileceginiz bir is bakmaniz mantikli, ne istemediginizi bulmussunuz en azindan, bir sonraki isinizin boyle olmamasina dikkat edin.
Y kusagi mi oluyorsunuz genel sorununuz bu. Lakin eger bu hisler panik atak seviyesinde ise musteri temsilcisi gibi gun icinde gezebileceginiz bir is bakmaniz mantikli, ne istemediginizi bulmussunuz en azindan, bir sonraki isinizin boyle olmamasina dikkat edin.
0
çalışmak denilen bu yaşadıkların işte. psikiyatr belki senle ilgili olan kısmı değiştirmiş de (gerçi o bir geçiş dönemi olduğundan da öyle olmuş olabilir, yani sende yetişkin tipi dehb kronik haliyle yoktur ama geçiş döneminde onun belirtilerini vermişsindir, major depresyon da öyle; bunları ilaçları bırak diye demiyom ama o ihtimali de kendine bakarak psikiyatrla konuş yahtu düşün) işyerinin yapısıyla ilgili olan kısma yapılcak bir şey yok.
ya dönem döenm çalışıp istifa edip kendine tatiller ilan edicen, ya freelance işler yapıcan. ama onların getirisi de nerden ne zaman iş ve para geliceği belli olmuyo, sürekli kafanda kiralar faturalrı nasıl ödücemler dönücek başlangıçta, ama sonra alışırsın (o da bir geçiş dönemi)
ya dönem döenm çalışıp istifa edip kendine tatiller ilan edicen, ya freelance işler yapıcan. ama onların getirisi de nerden ne zaman iş ve para geliceği belli olmuyo, sürekli kafanda kiralar faturalrı nasıl ödücemler dönücek başlangıçta, ama sonra alışırsın (o da bir geçiş dönemi)
0
curiosita
İstanbul/Ankara'da mühendislik, hangi okulda hangi bölümler olur?
İstanbul/Ankara'da mühendislik, hangi okulda hangi bölümler olur?
0
Arkadaşlar mf-4'de 38bin; odtü maden-jeoloji; ankara kimya müh, hacettepe fizik müh. fln olmaz mı yaw?
0
mtsyh
Son zamanlarda hayatta her konuda kararsızlığa düşüyorum ve bu hayat kalitemi olumsuz olarak etkiliyor çünkü harekete geçemiyorum.Kendime hedef belirleyemiyorum sık sık kararsızlığa düşüyorum.Size de oluyor mu böyle ve nasıl başediyorsunuz ?
Son zamanlarda hayatta her konuda kararsızlığa düşüyorum ve bu hayat kalitemi olumsuz olarak etkiliyor çünkü harekete geçemiyorum.Kendime hedef belirleyemiyorum sık sık kararsızlığa düşüyorum.Size de oluyor mu böyle ve nasıl başediyorsunuz ?
0
1zenciolmasamda
böyle bangır bangır metin okuyabilen arkadaşlar ciddi bi çalışmayla evde gramer kitaplarıyla ne seviyeye gelebilirim? tabii gün içinde sürekli podcast de dinleyeceğim. belli bi seviyem var.
böyle bangır bangır metin okuyabilen arkadaşlar ciddi bi çalışmayla evde gramer kitaplarıyla ne seviyeye gelebilirim? tabii gün içinde sürekli podcast de dinleyeceğim.
belli bi seviyem var.
belli bi seviyem var.
0
Hocam dünyada sadece bir tane İngilizce grammar var. Bunun başı belli, sonu belli. Düzenli çalışmayla iki üç aya tüm grammar bitebilir. Ondan sonra kelime çalışmaları yapmanız gerek. Listening kelime çalışmalarına dahil edilebilir. B2 seviyesine gelinebilir.
0
Hangi kulvarda ne seviye? Yazma, duyduğunu anlama, okuduğunu anlama, telaffuz, akıcı sözlü iletişim kurma?
0
iki yıl fazla uzun değil mi? yıllardır oluşan dil bilgim/kelime haznem var. bir çok temel cümleyi kurabiliyorum, bir çok şeyi dinleyerek daha fazlasını okuyarak anlayabiliyorum. kendimi her şekilde çok teknik olmadan ifade edebilirim. sadece bazı cümlelerin kuruluş şekilleri yüzünden yani o cümledeki grameri bilmediğim için çeviremediğim yerler oluyor. yoksa tanımadığım kelime yok gibi... peki grameri yaladık yuttuktan sonra? sonra ne yapmalı?
ciddi disiplinli ders çalışırım, yalarım, yutarım. bir kitabı 3 kere sıkılmadan, sabırla bitirebilirim. hevesli ve istekliyim.
ciddi disiplinli ders çalışırım, yalarım, yutarım. bir kitabı 3 kere sıkılmadan, sabırla bitirebilirim. hevesli ve istekliyim.
0
grameri iyice kavramak için iki tane grammer kitabı bitirmenin yeterli olduğunu düşünüyorum (biri başlangıç-orta, diğeri advanced olan). eğer gramer bilmiyosan kelime haznen de yeterli değildir. bunun için graded readerlardan (a1,a2,b1 diye gidiyor) almanı tavsiye ederim. tamamı ingilizce bir coursebook da faydalı olur (student+workbook şeklinde olan kitaplardan). süre kişiye göre değişir ama ilk kez dil öğreniyorsan çok hızlı olmayacaktır. başarılar.
0
tanımadığın kelime nasıl yok? ben bu kadar ingilizce biliyorum hala bilmediğim yüzlerce belki binlerce ingilizce kelime vardir. hangi ingilizce kaynaklarini baz alıyosun ki kelime eksiğinin olmadığını düşünebiliyosun? :(
0
@qazwsx english grammar today vardı yarısını bitirdim onun o dönem sıkıntı çıktı başka bir işe yoğunlaşmak zorunda kaldım.sonra attım. hırpalamıştım epey, memnundum aslında. şu an elimde şu var. www.idefix.com
yeterli olmaz mı? var mı fikir verebilecek?
yeterli olmaz mı? var mı fikir verebilecek?
0
@ambrosia kendimi ifade edebilecek kadar, en azından mülakatlarda başarılı olabilecek kadar kelime bilgim var. ama açıp bir makale okumaya çalışsam mavi ekran veririm tabi. o işi gramerden sonra bolca okuma yaparak aşmayı düşünüyorum. sanırım asıl yılları o alır. ama ben şuan her kelimesini bildiğim cümleyi birebir çevirebilecek durumda olmak istiyorum.
0
kitabı indirip inceledim, kapsamlı gözüküyor. yeterince egzersiz yok sandım başta ama sonlarında testler var, hatırlamadığınız konuları tekrar çalışmanı sağlıyor. bu kitabı bitir bence, daha sonra ek kaynak gerekir mi zaman gösterir. zaten ardarda kitap bitirmen gerekmiyor, kelime öğrenmeye de odaklan. ama lise hazırlıkta grammarway 1-2-3 diye 3 tane grammer kitabı bitirdiğimizi hatırlıyorum.
0
dil öğrenmek çooooooooooooook uzun bir süreç. hem de öyle böyle değil. sabırlı olacaksın ve yıllarını vereceksin bu işe.
en az 5 yıl.
1-2 yılda öğrendiğin ingilizce bek bi işe yaramaz. TOEFL'dan falan 75-80 alırsın belki ama iş native'lerle derin sohbetlere gelince feleğin şaşar.
o yüzden dil öğrenmek bir süreçtir.
en az 5 yıl.
1-2 yılda öğrendiğin ingilizce bek bi işe yaramaz. TOEFL'dan falan 75-80 alırsın belki ama iş native'lerle derin sohbetlere gelince feleğin şaşar.
o yüzden dil öğrenmek bir süreçtir.
0
aysefatmahayriye
https://youtu.be/MG69sFM1UIwBu 50 ip atlama 20 dumbell.Yeter mi ? Baska nolsun
0
Şunları yapmak en fazla 15 dakika sürer. Verim almak için en az 45 dakika spor yapmak gerek.
0
genç ve fit'teki çocuklar sitelerini yenilemiş, özellikle yeni başlıyorsanız bence buradan hesap açıp buradaki programları uygulayabilirsiniz: gencvefit.com
0
Cursed Chico
Aile evinde masaüstüm var. Orda torrent, yazılar, film dizi kitap eleştrisi, elektrnik günlük vs her şeym var. Oraya gidip oturum açmadkça olmamş hissediyorum. Arada dropbox filan atyorum da, yine de o masaüstündeki düzenimmesela masaüstü dizayn, srücüler arası geçişi filan yakalamak zor.eve de çok
Aile evinde masaüstüm var. Orda torrent, yazılar, film dizi kitap eleştrisi, elektrnik günlük vs her şeym var. Oraya gidip oturum açmadkça olmamş hissediyorum. Arada dropbox filan atyorum da, yine de o masaüstündeki düzenim
mesela masaüstü dizayn, srücüler arası geçişi filan yakalamak zor.
eve de çok az gidiyorum. Uzaktan bağlanıp değiştirmek de istemiyorum.
dropboxa da tüm masaüstü vve dosyalarmı atamam , o kdar limitim yok.
Sizin var mı böyle taknıtılarınız
mesela masaüstü dizayn, srücüler arası geçişi filan yakalamak zor.
eve de çok az gidiyorum. Uzaktan bağlanıp değiştirmek de istemiyorum.
dropboxa da tüm masaüstü vve dosyalarmı atamam , o kdar limitim yok.
Sizin var mı böyle taknıtılarınız
0
EVET ABİ EVET
BİNLERCE KEZ EVET DİYORUM
Ne olursun sarıl bana kendimi çok yalnız hissediyorum ne zamandır bu konuda ya.
Evet sakinleşmek gerekirse, cidden bende de var benzer bir takıntı. Bilgisayarla içli dışlı insanım ama senelerdir de masaüstü hasreti çeken birisiyim. 1 sene önce bir evladım oldu. Topladım onu. Elceğizlerimle birleştirdim. Yavrum lan o benim :(
Neyse, iki aydır falan bütün gün bilgisayar başındayım ama o değil. Benim bilgisayarım değil ki diğerleri, o benim bilgisayarım. "o" :( ve bu durumdan gerçekten memnun değilim. "Ulan bilgisayarda vakit geçiremiyorum ne zamandır" falan diye düşünüyorum ister istemez yani akşama kadar uğraşmama rağmen. Garip guraba bir psikoloji
HASRETİM
BİNLERCE KEZ EVET DİYORUM
Ne olursun sarıl bana kendimi çok yalnız hissediyorum ne zamandır bu konuda ya.
Evet sakinleşmek gerekirse, cidden bende de var benzer bir takıntı. Bilgisayarla içli dışlı insanım ama senelerdir de masaüstü hasreti çeken birisiyim. 1 sene önce bir evladım oldu. Topladım onu. Elceğizlerimle birleştirdim. Yavrum lan o benim :(
Neyse, iki aydır falan bütün gün bilgisayar başındayım ama o değil. Benim bilgisayarım değil ki diğerleri, o benim bilgisayarım. "o" :( ve bu durumdan gerçekten memnun değilim. "Ulan bilgisayarda vakit geçiremiyorum ne zamandır" falan diye düşünüyorum ister istemez yani akşama kadar uğraşmama rağmen. Garip guraba bir psikoloji
HASRETİM
0
Kesinlikle var. Evde sıfır dizüstü var ama masaüstündeki rahatlığı onda bulamadığım için açmıyorum bile.
0
4 farklı bilgisayar kullandığım için bir düzen yakalayamadım, o yüzden yok öyle bi sıkıntım
0
var abi, sanki onun başına geçince rahatlıyorum. Masaüstü bilgisayardaki bağımsızlık hissini herşey dahil diz üstü vermiyor. klavye ayrı mouse ayrı gerekirse kasanın içini açıp kurcalamak ayrı :)
0
kesinlikle katılıyorum o düzen masaüstü duruşu falan kesinlikle farkediyor rahat edemiyorsun başka bilgisayarlarda
0
kuzey li
cumartesi aksamuzeri anneannemin tansiyonu ciktigi icin en yakin hastahanenin aciline gittik.(normalde tansiyon hastasi degil.) acilde tansiyonu dusurup eve gonderdiler. Evde de hemen uyudu sabah sekiz gibi uyanmis biraz su icmek istemis biz oksuruk ve ogurtu seslerine uyandik. Suyu yutamamis, konus
cumartesi aksamuzeri anneannemin tansiyonu ciktigi icin en yakin hastahanenin aciline gittik.(normalde tansiyon hastasi degil.) acilde tansiyonu dusurup eve gonderdiler.
Evde de hemen uyudu sabah sekiz gibi uyanmis biraz su icmek istemis biz oksuruk ve ogurtu seslerine uyandik. Suyu yutamamis, konusmalarida peltekdi. Hemrn ambulas cagirdik. Yine en yakin hastahanenin yolunu tuttuk. Acildeki doktor beyin kanamasi suphesiyle daha buyuk bir hastahaneye sevk etti.
Orada aksam uzeri saat altiya kadar acilde turulduktan sonra noroloji doktorunun onayiyla yogun bakima alindi. Bugun saat birde hrm ziyarete hemde doktora durumunu ogrenmeye gittigimizde, birseyi yok onun yarin taburcu edecegim dedi.
Dune gore biraz daha iyi ama hala yutkunamiyor, zor konusuyor, yuzu uyusuk sag elinde uc parmak uyusuk ve en onemlisi hala tansiyonunu dusurenediler.
Biz hastahaneden cikmasin istiyoruz, yogun bakimda bile dusmeyen tansiyonla eve gondercek doktor. Ne yapabiliriz veya baska hastahaneye sevk alabilir miyiz neler yapabiliriz. Yogun bakimdan cikan hasta direkt taburcu edilir mi en azindan bir iki gunde olsa normal serviste yatmasi gerekmiyor mu?
Not bt temiz.
Evde de hemen uyudu sabah sekiz gibi uyanmis biraz su icmek istemis biz oksuruk ve ogurtu seslerine uyandik. Suyu yutamamis, konusmalarida peltekdi. Hemrn ambulas cagirdik. Yine en yakin hastahanenin yolunu tuttuk. Acildeki doktor beyin kanamasi suphesiyle daha buyuk bir hastahaneye sevk etti.
Orada aksam uzeri saat altiya kadar acilde turulduktan sonra noroloji doktorunun onayiyla yogun bakima alindi. Bugun saat birde hrm ziyarete hemde doktora durumunu ogrenmeye gittigimizde, birseyi yok onun yarin taburcu edecegim dedi.
Dune gore biraz daha iyi ama hala yutkunamiyor, zor konusuyor, yuzu uyusuk sag elinde uc parmak uyusuk ve en onemlisi hala tansiyonunu dusurenediler.
Biz hastahaneden cikmasin istiyoruz, yogun bakimda bile dusmeyen tansiyonla eve gondercek doktor. Ne yapabiliriz veya baska hastahaneye sevk alabilir miyiz neler yapabiliriz. Yogun bakimdan cikan hasta direkt taburcu edilir mi en azindan bir iki gunde olsa normal serviste yatmasi gerekmiyor mu?
Not bt temiz.
0
Benim rahmetli babaannem yüksek tansiyon sebebiyle beyin kanaması geçirmişti ve sonrasında felç kalmıştı. Çocuktum, çok hatırlamıyorum ama bir iki gün sonra eve geldiğini hatırlıyorum. Felç olduğu kesinleşmişse yapacak pek bir şey yok. Bu dönemler çok önemli. Mutlaka fizik tedaviye zorlayın. Tansiyon için de olmazsa özel hastaneye gidin.
0
Çıkartmayın hastayı. Bundan 3 ay önce dedem bir gece yüksek tansiyona bağlı beyin kanaması geçirdi. Durduk yere oldu 11 gibi yatağa yattı ve su içmeye kalkcağı zaman kalkamadı sol tarafına komple felç geldi. Acil numune hastanesine götürdük beyin kanaması dediler ve orada yer olmadığını özel bir polikliniğin yoğun bakımına gitmesi gerektiğini söylediler. Sanatoryum tıp merkezine gittik yoğun bakımda 3 gün kaldı burnundan besleniyordu. O hastanede nöroloji bölümünün olmadığını öğrendik ve torpil ile ibni sina beyin cerrahi yoğun bakımına aldırdık.
Burada 1 hafta yattıktan sonra hala burnundan beslenirken doktorlar çıkarın diye tutturdu yok burda biz bir müdahele yapmıyoruz sadece bakımını yapıyoruz. Nöroloji bölümü görmeli falan. E sevket o zaman? Orda da yer yok falan dediler. Biz kabul etmedik taburcuyu. Hasta burnundan beslenirken çıkarmam dedi babam ve doktorlar enfeksiyon kapar burda falan demeye başladı . Bu konuda haklılar fakat burnundan beslenen sol tarafı felç bir hastayı hiç bir şeyi yokmuş gibi alın götürün demek mallıktır. Neyse 3 hafta boyunca biz kabul etmedik hastayı ve her gün gittik oraya en sonunda ağızdan beslenmeye başlayınca çıkarttık hastayı daha sonra oradaki ilaçlardan böbrekler cartladı 3 hafta nefroloji bölümünde yattı. Sonra incek fizyoterapi merkezi falan derken şimdi eve getirdik en sonunda. Sol tarafı hala tutmuyor hissiyat var kuvvet sıfır. Ama konuşması yemesi falan çok normal eskisi gibi.
Burada 1 hafta yattıktan sonra hala burnundan beslenirken doktorlar çıkarın diye tutturdu yok burda biz bir müdahele yapmıyoruz sadece bakımını yapıyoruz. Nöroloji bölümü görmeli falan. E sevket o zaman? Orda da yer yok falan dediler. Biz kabul etmedik taburcuyu. Hasta burnundan beslenirken çıkarmam dedi babam ve doktorlar enfeksiyon kapar burda falan demeye başladı . Bu konuda haklılar fakat burnundan beslenen sol tarafı felç bir hastayı hiç bir şeyi yokmuş gibi alın götürün demek mallıktır. Neyse 3 hafta boyunca biz kabul etmedik hastayı ve her gün gittik oraya en sonunda ağızdan beslenmeye başlayınca çıkarttık hastayı daha sonra oradaki ilaçlardan böbrekler cartladı 3 hafta nefroloji bölümünde yattı. Sonra incek fizyoterapi merkezi falan derken şimdi eve getirdik en sonunda. Sol tarafı hala tutmuyor hissiyat var kuvvet sıfır. Ama konuşması yemesi falan çok normal eskisi gibi.
0
dedem bryin kanamasi gecirdigi zaman 19 gun kalmisti hastahanede. (Devlet hastahanesi)
Anneannemin durumu sizin bahsettiginizdrn iyi dun corba icirmisler, sorun yogun bakimda onca ilacla 17.18 olan tansiyonu ben evde nasil dusurecegim.
Anneannemin durumu sizin bahsettiginizdrn iyi dun corba icirmisler, sorun yogun bakimda onca ilacla 17.18 olan tansiyonu ben evde nasil dusurecegim.
0
yalnız yoğun bakımdan direkt eve taburculuk yapılmaz. yasak yani, servise alınır 1-2 gün ondan sonra eve gönderilir. yoğun bakımdan eve gönderilme diye bir şey yok yani. taburculuktan kastı servise göndermek olmasın belki siz yanlış anlamışsınızdır?
çorba falan içebiliyor peltek de olsa konuşabiliyorsa yoğun bakımda durmasına gerek olmaz tansiyonu serviste de düşürülebilir.
çorba falan içebiliyor peltek de olsa konuşabiliyorsa yoğun bakımda durmasına gerek olmaz tansiyonu serviste de düşürülebilir.
0
Hocam sabah hastahaneye gidrken aradilar taburcu etmis doktor bayagi taburcu servis mervis degil. Yakindaki baska hastahaneye goturmeyi planliyoruz.
0
winston insani
Come to ma yaniiiCome to ma yaniiii........yap ma yaniiiiyap ma yaniiiiBöyle hintli bir kadın söylüyor sanki nakaratını.Hareketli bir şarkıVar mı aklınıza gelen bir şarkı bu bilgilerden? :\
Come to ma yaniii
Come to ma yaniiii
........
yap ma yaniiii
yap ma yaniiii
Böyle hintli bir kadın söylüyor sanki nakaratını.
Hareketli bir şarkı
Var mı aklınıza gelen bir şarkı bu bilgilerden? :\
Come to ma yaniiii
........
yap ma yaniiii
yap ma yaniiii
Böyle hintli bir kadın söylüyor sanki nakaratını.
Hareketli bir şarkı
Var mı aklınıza gelen bir şarkı bu bilgilerden? :\
0
edebiyatt
Üniversite sınavına bu yıl girdim, herhangi bir lisans programına girdikten sonra ek tercihlerden (aynı ygs-lys puanımla) bir açıköğretim fakültesine başvurup ikisini bir arada okuyabilir miyim?
Üniversite sınavına bu yıl girdim, herhangi bir lisans programına girdikten sonra ek tercihlerden (aynı ygs-lys puanımla) bir açıköğretim fakültesine başvurup ikisini bir arada okuyabilir miyim?
0
Okuyabilirsiniz ama dediğiniz şekilde yapamazsınız. Anadolu Üniversitesine zaten ikinci üniversite kapsamında başvuruyorsunuz ve bu başvuru sınav puanına bakılmadan yapılıyor. Ek tercihi puanınızla hiçbir şey kazanamadığınızda yaparsınız. Ek tercih demek bir tane daha üniversite kazanayım demek değil. AÖF'ün ikinci üniversite kapsamındaki kayıtları eylül ya da ekim ayında ayrıca oluyor.
0
Anadolu Üniversitesinin sitesinde başvuru tarihleri yazar. Oradan ön kayıt yaptırıyorsunuz. Sonra harç yatırıyorsunuz, sonra da büroya gidip kesin kayıt yaptırıyorsunuz ve kitaplarınızı alıyorsunuz.
0
fistikci sahap
Selam millet,Yaw arkadaş biri çıkıp söylesin siz bu ülkeden nasıl bu kadar kolay gidiyorsunuz. San francisco'ya 2 saat sonra uçağı kalkanlar, oslo'yo sabah uçanlar vay efendim 8-10 yıl önce çıkıp gidenler.Aranızda abd'de kanada'da çalışıp akıl fikir verecek birileri vardır. Anlatın biz de bu lanet o
Selam millet,
Yaw arkadaş biri çıkıp söylesin siz bu ülkeden nasıl bu kadar kolay gidiyorsunuz. San francisco'ya 2 saat sonra uçağı kalkanlar, oslo'yo sabah uçanlar vay efendim 8-10 yıl önce çıkıp gidenler.
Aranızda abd'de kanada'da çalışıp akıl fikir verecek birileri vardır. Anlatın biz de bu lanet olası yerden çıkıp gidelim. Dil mi öğrenelim öncelikle ya da para biriktirip orada kursa gidelim kurs süresince iş bakalım ne yapalım biz ?
Teşekkürler.
Yaw arkadaş biri çıkıp söylesin siz bu ülkeden nasıl bu kadar kolay gidiyorsunuz. San francisco'ya 2 saat sonra uçağı kalkanlar, oslo'yo sabah uçanlar vay efendim 8-10 yıl önce çıkıp gidenler.
Aranızda abd'de kanada'da çalışıp akıl fikir verecek birileri vardır. Anlatın biz de bu lanet olası yerden çıkıp gidelim. Dil mi öğrenelim öncelikle ya da para biriktirip orada kursa gidelim kurs süresince iş bakalım ne yapalım biz ?
Teşekkürler.
0
Tamamen paralarıyla gidiyorlar. Almanya'da yaşayan çok akrabam var. Topluca uçakla Türkiye'ye gelmeleri binlerce TL tutuyor. Dil öğrenmek önemli tabi de ilk sırada parasal durum var.
0
Parayla bir ilgisi yok, ucak bileti alacak kadar paraniz olmasi yeterli (ki onu da cogu zaman zaten sizi alan sirket fazlasiyla karsiliyor).
Ozetle o ulkeye/ise kattiginiz degerin o ulkede bulunan insanlardan yuksek olmasi gerekiyor. Eger bu temel sarti sagliyorsaniz sirket sizin oturma izninizi de cikartiyor, ucak bileti, konaklama vb lojistik islerinizi de hallediyor.
Ozetle o ulkeye/ise kattiginiz degerin o ulkede bulunan insanlardan yuksek olmasi gerekiyor. Eger bu temel sarti sagliyorsaniz sirket sizin oturma izninizi de cikartiyor, ucak bileti, konaklama vb lojistik islerinizi de hallediyor.
0
parayla alakası yok. yeni mezun mühendisim 18 ay çalışma izni almak üzereyim avustralya'ya.
param yok ben gidemem diye kendinizi üzmeyin. ha dil lazım orası ayrı.
param yok ben gidemem diye kendinizi üzmeyin. ha dil lazım orası ayrı.
0
parayla alakasi yok demeye geldim.
orta karar bir uniden avrupa'ya yuksek lisansa geldim, burada da kaldim. cebimde uc kurus para da yoktu, borc para ile yaptim oturma izni basvurusunu.
kafasina koyan istedigi yere gider, kalanlar da 'uff param yok', 'poff nasil yapicam' diye aglar.
orta karar bir uniden avrupa'ya yuksek lisansa geldim, burada da kaldim. cebimde uc kurus para da yoktu, borc para ile yaptim oturma izni basvurusunu.
kafasina koyan istedigi yere gider, kalanlar da 'uff param yok', 'poff nasil yapicam' diye aglar.
0
yav he he parayla alakası yok. borç da olsa para bulup gidiyorsunuz işte, ne demek parayla alakası yok? çok özel bir yeteneğiniz yoksa, ülkede istenen adam değilseniz bal gibi de paraya ihtiyacınız var. ha onu kolay bulursunuz, imkân yaratırsınız vs. onu bilmem ama PARA GEREKMİYO YEA demek saçma oluyor. diyorsanız "parayı kolay buluyorum" deyin.
soruya cevab: ben ukrayna'da bir okuldan kabul aldım (gerçi parasını veren gidiyo diyolar, ben efendi gibi başvuru yaptım gerisini bilmem) ve 12'sinde temelli gidiyorum işalla. senelik harç hazırlık için 3500 lira, bölümün kendisi için şimdilik 4500. yurtta kalacağım. aylık 40 lira. yemeği de abartmayıp okulda yersem ya da mutfakta kendim yaparsam, barınma+yemek masrafını 100 liraya kapatmış olurum. zaten PARTY HARD adamı değilim ama dışarı çıkacak olursam da en pahalı mekânda bira 2 lira anasını satiyim. mis.
annem asgari ücretle çalışıyor. iki ergen kardeşim var. babam lütfederse anneme ara sıra 3-5 kuruş gönderiyor. ben internet üzerinden iki iş yapıyorum. ayda 1000 lirayı bulsam (ki rahat buluyorum) hem yaşam masrafım hem de harcım çıkıyor (yılda en az 12 bin yapar. soldaaaki harcı sildiniz, 7500 lira. böl 12'ye, aylık 625 lira. bu parayı ukrayna'da öğretmenler, müyendizler kazanmıyo). çıkmadığı, acil sıkıştığım yerde borç alıyorum. bir hafta önce "ağustos'a yetişmeyecek" diye ağlıyordum mesela, şu an ihtiyaç duyduğumun neredeyse iki katı var. bu benim parayı kolay bulabildiğim anlamına geliyor, para gerekmediği değil.
isteyince oluyor falan değil. bayağı şanslı olmak lazım. benim şu öğrenci ve faydasız halimle dünyanın herhangi bir yerinde 1000 liranın üzerinde kazanabilecek olmam, ukrayna'nın savaş yüzünden ekonomik olarak bitmesi vs. tamamen şans. böyle bir durum yoksa, ananız babanız 10-12 bin lira kazanmıyorsa, öğrenci veya "destekli" olarak gidemezsiniz. para şart.
yok almanya'nın havada karada kapacağı yetenekli biriyim diyosanız zaten burada "nasıl giderim" sorusuna cevap aramazsınız. ben kendimi bildim bileli köpek gibi yırtınıyorum, anca bu kadar oldu işte ki ben çok şanslıyım: savaş çıkmasaydı ukrayna'ya da nah giderdim. adamların parası 3-4 kat değer kaybetti.
soruya cevab: ben ukrayna'da bir okuldan kabul aldım (gerçi parasını veren gidiyo diyolar, ben efendi gibi başvuru yaptım gerisini bilmem) ve 12'sinde temelli gidiyorum işalla. senelik harç hazırlık için 3500 lira, bölümün kendisi için şimdilik 4500. yurtta kalacağım. aylık 40 lira. yemeği de abartmayıp okulda yersem ya da mutfakta kendim yaparsam, barınma+yemek masrafını 100 liraya kapatmış olurum. zaten PARTY HARD adamı değilim ama dışarı çıkacak olursam da en pahalı mekânda bira 2 lira anasını satiyim. mis.
annem asgari ücretle çalışıyor. iki ergen kardeşim var. babam lütfederse anneme ara sıra 3-5 kuruş gönderiyor. ben internet üzerinden iki iş yapıyorum. ayda 1000 lirayı bulsam (ki rahat buluyorum) hem yaşam masrafım hem de harcım çıkıyor (yılda en az 12 bin yapar. soldaaaki harcı sildiniz, 7500 lira. böl 12'ye, aylık 625 lira. bu parayı ukrayna'da öğretmenler, müyendizler kazanmıyo). çıkmadığı, acil sıkıştığım yerde borç alıyorum. bir hafta önce "ağustos'a yetişmeyecek" diye ağlıyordum mesela, şu an ihtiyaç duyduğumun neredeyse iki katı var. bu benim parayı kolay bulabildiğim anlamına geliyor, para gerekmediği değil.
isteyince oluyor falan değil. bayağı şanslı olmak lazım. benim şu öğrenci ve faydasız halimle dünyanın herhangi bir yerinde 1000 liranın üzerinde kazanabilecek olmam, ukrayna'nın savaş yüzünden ekonomik olarak bitmesi vs. tamamen şans. böyle bir durum yoksa, ananız babanız 10-12 bin lira kazanmıyorsa, öğrenci veya "destekli" olarak gidemezsiniz. para şart.
yok almanya'nın havada karada kapacağı yetenekli biriyim diyosanız zaten burada "nasıl giderim" sorusuna cevap aramazsınız. ben kendimi bildim bileli köpek gibi yırtınıyorum, anca bu kadar oldu işte ki ben çok şanslıyım: savaş çıkmasaydı ukrayna'ya da nah giderdim. adamların parası 3-4 kat değer kaybetti.
0
Bndan sonrasında herhalde Suriyeliler gibi lastik botlar içinde Yunan adalarına hamle ederek olacak gibi. Ya da Yunan-Bulgar hudutlarındaki dikenli tellerin altından sürünerek. Bu işin sonu öyle görünüyor.
0
avm avm dolasip is aradiktan sonra bulup, calisip, devlet yurdunda kalip icki icmezseniz, biriktirdiginiz para ile cok rahat yurtdisina gidebiliyorsunuz. hadi ben 1-2k kadar borc buldum, son anda finlandiya'ya basvuru yapabildim. bulamayan, ugrasmayan arkadaslarim da parasini biriktirip elini kolunu sallaya sallaya bulgaristan'a,norvec'e, almanya'ya gitti. motivasyon ve caliskan olmak ile alakali bazi seyler, gunde 5 saat uyuyup hedefi olmakla alakali.
4 sene universite okuyup para biriktiremiyorsaniz sizin seciminiz.
4 sene universite okuyup para biriktiremiyorsaniz sizin seciminiz.
0
Aynı zamanda aileyle de alakası var bunun. Çevremde yurt dışına çıkmış çoğu arkadaşım ilk defa aileleriyle yurt dışına çıkmış.
@lanc
alkol ve sigara kullanmıyorum. üniversite için her gün başka bir şehre gidiyorum. senin o biriktirdim dediğin paraları ben su gibi harcıyorum. ama yine de yurt dışına çıkmak için yeterli görmüyorum bunu. para kazanmayı çok kolay bir iş gibi gösterme. en önemlisi karşındaki insanlara tanımadan içkici, tembel deme.
@lanc
alkol ve sigara kullanmıyorum. üniversite için her gün başka bir şehre gidiyorum. senin o biriktirdim dediğin paraları ben su gibi harcıyorum. ama yine de yurt dışına çıkmak için yeterli görmüyorum bunu. para kazanmayı çok kolay bir iş gibi gösterme. en önemlisi karşındaki insanlara tanımadan içkici, tembel deme.
0
hukkle
Bu zoom canavarı kamerayı test derken biz çok eğlendik. Sizin de izlerken eğleneceğinizi düşünüyoruz. Lütfen inceleme hakkındaki yorumlarınız bizimle paylaşın. Keyifli seyirler :)* Gerçekten buradan hit yapma gibi bir amacımız yok. Ekşiduyuru düzgün ve yapıcı eleştiri alabildiğimiz tek yer bu sebepl
Bu zoom canavarı kamerayı test derken biz çok eğlendik. Sizin de izlerken eğleneceğinizi düşünüyoruz. Lütfen inceleme hakkındaki yorumlarınız bizimle paylaşın. Keyifli seyirler :)
* Gerçekten buradan hit yapma gibi bir amacımız yok. Ekşiduyuru düzgün ve yapıcı eleştiri alabildiğimiz tek yer bu sebeple buraya yazma gereksinimi duyuyoruz. Şimdiden yorum ve eleştirileriniz için teşekkürler :).
Nikon P900 İncelemesi: www.youtube.com
* Gerçekten buradan hit yapma gibi bir amacımız yok. Ekşiduyuru düzgün ve yapıcı eleştiri alabildiğimiz tek yer bu sebeple buraya yazma gereksinimi duyuyoruz. Şimdiden yorum ve eleştirileriniz için teşekkürler :).
Nikon P900 İncelemesi: www.youtube.com
0
kint
Soru başlıkta sayılır ama biraz daha açayım. Ermeni azınlıklar, Musevi azınlıklar vs anlayabiliyorum. Tüm dünyada maddi olarak çok güçlü Ermeni ve Museviler var. Ancak, Kürtler'e karşı olan bu sevginin ve ilginin sebebini çözemiyorum.Ortadoğudaki Türk, Arap, İran gibi halklardan tek farkları devlet
Soru başlıkta sayılır ama biraz daha açayım.
Ermeni azınlıklar, Musevi azınlıklar vs anlayabiliyorum. Tüm dünyada maddi olarak çok güçlü Ermeni ve Museviler var. Ancak, Kürtler'e karşı olan bu sevginin ve ilginin sebebini çözemiyorum.
Ortadoğudaki Türk, Arap, İran gibi halklardan tek farkları devlet kuramamış olmaları mı ? Bir kısmının seküler olmasından ( daha doğrusu islamcı olmamasından ) kaynaklı, iyi ve ılımlı müttefik olabileceği düşüncesi mi hakim ?
Ermeni azınlıklar, Musevi azınlıklar vs anlayabiliyorum. Tüm dünyada maddi olarak çok güçlü Ermeni ve Museviler var. Ancak, Kürtler'e karşı olan bu sevginin ve ilginin sebebini çözemiyorum.
Ortadoğudaki Türk, Arap, İran gibi halklardan tek farkları devlet kuramamış olmaları mı ? Bir kısmının seküler olmasından ( daha doğrusu islamcı olmamasından ) kaynaklı, iyi ve ılımlı müttefik olabileceği düşüncesi mi hakim ?
0
zamanında osmanlı'ya karşı ermeniler neyse, bugün de türkiye'ye karşı kürtler o bence. çünkü aynı senaryo, karakterler değişiyor.
0
şimdi en başta kürtler avrupaya gelirken, "bize katliam yapıldı, bize ayrımcılık yapılıyor" gibi argümanlarla geliyorlar. aponun özgürlük savaşçısı olarak gösterilmesinin nedeni bu zaten.
batı böyle durumda gelenleri işçi olarak gelenlere göre sever. ek olarak dini ön planda tutmamaları da türklere göre sevmelerinden bir artı.
kürtler türklere göre daha çok okuyor, daha hırslılar ve birbrlerini tutuyorlar, bu sayede batıda daha iyi yerlere gelebiliyorlar. bu da ulaştığı kişiler üzerinde etkili olabilmelerini sağlıyor. bu durumda okumamış türkün dediği mi yoksa okumuş kürdün dediğine mi inanacaklar.
kürtler avrupa içinde türklere göre daha uyumlular, yasalara uyumlu olupi kitabına göre yapıyorlar, ek olarak türklere göre daha iyi dil öğreniyorlar. bu sayede istediklerini anlatabiliyorlar elbette. türkler arabalara binip korna çala çala gece 3te şehirde tur atıyor.
batı böyle durumda gelenleri işçi olarak gelenlere göre sever. ek olarak dini ön planda tutmamaları da türklere göre sevmelerinden bir artı.
kürtler türklere göre daha çok okuyor, daha hırslılar ve birbrlerini tutuyorlar, bu sayede batıda daha iyi yerlere gelebiliyorlar. bu da ulaştığı kişiler üzerinde etkili olabilmelerini sağlıyor. bu durumda okumamış türkün dediği mi yoksa okumuş kürdün dediğine mi inanacaklar.
kürtler avrupa içinde türklere göre daha uyumlular, yasalara uyumlu olupi kitabına göre yapıyorlar, ek olarak türklere göre daha iyi dil öğreniyorlar. bu sayede istediklerini anlatabiliyorlar elbette. türkler arabalara binip korna çala çala gece 3te şehirde tur atıyor.
0
Kürtler bildiğin üstün ırk o zaman ? Herhalde tek şanssızlıkları gelişmemiş Türk ve Araplar'ın bulunduğu bir coğrafyada varolmuş olmaları.
0
@kint
ne alakası var.
türklere göre daha çok okuyorlar, türklere göre daha uyumlular ve birbirlerini tutuyorlar dan anladığınız bu mu?
Bu yazdıkalrım avrupadakiler için geçerli.
ne alakası var.
türklere göre daha çok okuyorlar, türklere göre daha uyumlular ve birbirlerini tutuyorlar dan anladığınız bu mu?
Bu yazdıkalrım avrupadakiler için geçerli.
0
Ayrıca şu an işid ile savaşta kürtler ön planda. Batı bildiğin gibi silah eğitim yardımı yapıyor Kürtlere. Batı medyasında da Suriye'deki kürt savaşcılar kızlı-erkekli, özgürlük için savaşan, seküler insanlar olarak betimleniyor. Ayrıca bir de rojava var, orası da epey ütopik bir devlet durumunda şu an Amerika medyasında rojavanın sekülerliğinden, medeniliğinden çok bahsediliyor. Bu sebeplerden dolayı da yabancılarda ciddi bir sempati var kürtlere karşı.
0
Size bir şey anlatayım.
Van'da bir adam eşini sokak ortasında bağıra çağıra dövmeye başlıyor. Olay kahvehaneye yakın bir yerde gerçekleştiği için o anda olaya müdahale edebilecek kadın yok. Kahvehanedeki dayılar paldır küldür çıkıyorlar. "Jin jiyan azadi" diye slogan atarak elemanı bir güzel perte çıkartıyorlar.
Bu dayılar olmazsa, AKP'nin talebi üzerine meydana çıkıp "Biji Hizbullah" sloganı atan şeriatçılar olur. Bu dayılar olmazsa, Halil İbrahim Baran gibi Kürt ırkçıları bayrağı devralır. Zira Türk milliyetçiliğine olan tepkinin ve buna bağlı olarak İslamcılığa sarılmanın gereği olarak ortam fazlasıyla müsait.
Ben bu dayılarla tüm fikriyatımız aynı olduğunu düşünmüyorum. Ama dayılar bir mevzidir. O dayıları anlamaya çalışınız.
Van'da bir adam eşini sokak ortasında bağıra çağıra dövmeye başlıyor. Olay kahvehaneye yakın bir yerde gerçekleştiği için o anda olaya müdahale edebilecek kadın yok. Kahvehanedeki dayılar paldır küldür çıkıyorlar. "Jin jiyan azadi" diye slogan atarak elemanı bir güzel perte çıkartıyorlar.
Bu dayılar olmazsa, AKP'nin talebi üzerine meydana çıkıp "Biji Hizbullah" sloganı atan şeriatçılar olur. Bu dayılar olmazsa, Halil İbrahim Baran gibi Kürt ırkçıları bayrağı devralır. Zira Türk milliyetçiliğine olan tepkinin ve buna bağlı olarak İslamcılığa sarılmanın gereği olarak ortam fazlasıyla müsait.
Ben bu dayılarla tüm fikriyatımız aynı olduğunu düşünmüyorum. Ama dayılar bir mevzidir. O dayıları anlamaya çalışınız.
0
Yalnız benim bahsettiğim sevgi ve ilgi 2-3 senelik değil. IŞİD'e karşı olan mücadele ve verilen resimlerin son 1-2 senede yarattığı bir algı var ama ben daha genel soruyorum, büyük resime odaklanıyorum. :)
Örneğin PKK, Türkiye karşıtı konumu nedeniyle hep batılılarla sıkı fıkı oldu. Hem Türkiye'ye karşı sürekli kullanılebilecek bir koz, hem de o bölgedeki yapılanmada görevlendirilecek güvenilir bir müttefik arayışı söz konusu. Ancak, hiçbir devletin ( halkların değil) kendi vatandaşları haricindeki insanların çektiği acıları önemsemedğini düşünürsek, Kürtler'e karşı olan bu derin sevginin ve desteğinin temel sebebinin ortadoğu'da dinden uzak müttefik arayışı olduğuna da aklım yatmıyor.
Tarihten gelen köklü bir paylaşımları ya da ortak bir yazgıları da yok.
Örneğin PKK, Türkiye karşıtı konumu nedeniyle hep batılılarla sıkı fıkı oldu. Hem Türkiye'ye karşı sürekli kullanılebilecek bir koz, hem de o bölgedeki yapılanmada görevlendirilecek güvenilir bir müttefik arayışı söz konusu. Ancak, hiçbir devletin ( halkların değil) kendi vatandaşları haricindeki insanların çektiği acıları önemsemedğini düşünürsek, Kürtler'e karşı olan bu derin sevginin ve desteğinin temel sebebinin ortadoğu'da dinden uzak müttefik arayışı olduğuna da aklım yatmıyor.
Tarihten gelen köklü bir paylaşımları ya da ortak bir yazgıları da yok.
0
@sevgikusunkanadinda
Benim aradığım cevapla pek ilgisi yok verdiğin örneğin. Yani İslamcılık karşıtlığı denebilir de hepsi de öyle değil ki. Diyelim ki batılı bu tür yaklaşımları pek seviyor; e aynı Kürtler'in nasıl feodalite içinde yaşadığını, bizzat kendi Kürt ağaları tarafından sömürüldüğünü, kan davası ve benzeri törelerle birçoğunun şiddete fazlasıyla meyilli olduğunu da önemsemesi lazım.
Benim aradığım cevapla pek ilgisi yok verdiğin örneğin. Yani İslamcılık karşıtlığı denebilir de hepsi de öyle değil ki. Diyelim ki batılı bu tür yaklaşımları pek seviyor; e aynı Kürtler'in nasıl feodalite içinde yaşadığını, bizzat kendi Kürt ağaları tarafından sömürüldüğünü, kan davası ve benzeri törelerle birçoğunun şiddete fazlasıyla meyilli olduğunu da önemsemesi lazım.
0
@kint
illa her şey büyük resim olacak diye bir şey yok.
avrupada halkın gördüğü benim anlattıklarım. her avrupalı illa bir kürt tanır, türkler gibi değilleri az nufüslu olduklarından ve milliyetçilik bize göre fazla olduğundan yanlı anlatıyorlar. avrupalı insan ezilmiş ve okumuşu sever. onların gördüğü bu.
elbette ülkelerin planları oluryor bölgeler üzerinde, ama bunu iki komplo kitabı okuyarak anlamak, gaza gelmiş insanların türkiyemiz cennet, jeopolitik önemi yüksek durumu olarak algıamamak lazım. biz maalesef olduğundan daha büyük görüyoruz ve her şeyde altta bir şey arıyoruz. gerçek ya da değil.
bu arada mesela batılılar böyle oyun oynuyor, şöyle devlet sırrını çalıyorlar geyiğinden önce devletin tüm başlarının iphone kullandığına bakın, adamın casusluk yapmaya ihtiyacı yok, iletişim hortumunu sen kendi elinle bağlıyorsun adamın gizli servisine.
illa her şey büyük resim olacak diye bir şey yok.
avrupada halkın gördüğü benim anlattıklarım. her avrupalı illa bir kürt tanır, türkler gibi değilleri az nufüslu olduklarından ve milliyetçilik bize göre fazla olduğundan yanlı anlatıyorlar. avrupalı insan ezilmiş ve okumuşu sever. onların gördüğü bu.
elbette ülkelerin planları oluryor bölgeler üzerinde, ama bunu iki komplo kitabı okuyarak anlamak, gaza gelmiş insanların türkiyemiz cennet, jeopolitik önemi yüksek durumu olarak algıamamak lazım. biz maalesef olduğundan daha büyük görüyoruz ve her şeyde altta bir şey arıyoruz. gerçek ya da değil.
bu arada mesela batılılar böyle oyun oynuyor, şöyle devlet sırrını çalıyorlar geyiğinden önce devletin tüm başlarının iphone kullandığına bakın, adamın casusluk yapmaya ihtiyacı yok, iletişim hortumunu sen kendi elinle bağlıyorsun adamın gizli servisine.
0
Aslında tam da bahsettiğiniz şeyle alakalı. O dayılar kendisini yaklaşık 40 senelik bir hareketin içinde bulan kişiler. Dolayısıyla çok daha açık fikirliler. Kime karşı neyi savunmaları gerektiğini daha iyi biliyorlar.
Sosyolojik açıdan bakıldığı zaman Kürtler ve Kürt hareketi batı açısından incelenmeye değer bir konudur. Meseleye daha çok meşru haklar, özgürlük mücadelesi gibi konular üzerinden bakıldığını düşünüyorum.
Ha, diplomasi açısından derseniz Kürt kartı emperyalizm da açısından her zaman ilgi çekici olmuştur. Bu sadece ABD ve Avrupa odaklı değil, Rusya için de söyleyebiliriz bunu. Lakin Kürt hareketinin -en azından başlangıç aşamasında- içerisinde eser miktarda da olsa barındırdığı sosyalizan eğilimler, sol vurgular ve seküler tavrı savunma hali bunu dış baskıyla dahi olsa engellemekte (veya yavaşlatmakta) diye düşünüyorum.
Sosyolojik açıdan bakıldığı zaman Kürtler ve Kürt hareketi batı açısından incelenmeye değer bir konudur. Meseleye daha çok meşru haklar, özgürlük mücadelesi gibi konular üzerinden bakıldığını düşünüyorum.
Ha, diplomasi açısından derseniz Kürt kartı emperyalizm da açısından her zaman ilgi çekici olmuştur. Bu sadece ABD ve Avrupa odaklı değil, Rusya için de söyleyebiliriz bunu. Lakin Kürt hareketinin -en azından başlangıç aşamasında- içerisinde eser miktarda da olsa barındırdığı sosyalizan eğilimler, sol vurgular ve seküler tavrı savunma hali bunu dış baskıyla dahi olsa engellemekte (veya yavaşlatmakta) diye düşünüyorum.
0
çünkü t.c devletinin avrupa'ya verdiği büyük bir koz yaptığı onca katliam var ama bir başka katliamcı ab ve abd de sözde demokratik olarak ilgileniyor gibi görünüp iç işlere müdahale ediyor ya da ülkeyi yönetiyor
0
Çevremde Almanlar var. Çoğu Kürt coğrafyasıyla çok ilgili. Alman Kültür Merkezi'nin düzeneldiği etkinliklerde de bu ilgi zaten kendini belli ediyor.
Farklı sebepler var bence. İnsani olarak kaygılananlar gerçekten var. Fakat bunu başka ajandalara maske olarak kullananlar da var. Almanlar'ın içinde bir yerlerde Türkiye'nin soykırım yaptığını kabul etmiş bir statüye gelmesini istediğini düşünüyorum. Bu belki bu insanlık suçunu işlemiş ve resmi olarak kabul etmiş tek ulus olmalarıyla alakalı bir eziklik. Orhan Pamuk'un Türkler Ermeni ve Kürt soykırımı yaptı demeci ilk defa bir Alman dergisine verdiği röportajda yayınlanmıştır. Bu bence önemli bir nokta. Yine de bu çıkarım çok yeterli değil.
Hayatlarına biraz da güdü, yüce bir amaç olarak bunu arıyor olabilir oradaki insanlar. Ben dünyayla ilgiliyim, ben insanlarla ilgiliyim hissi gibi düşünebiliriz bunu, amiyane olacak ama duyar kasma diye bir tabir var ya... Bilhassa son 2 yüzyılda Avrupa odaklı siyaset Asya, Afrika ve Amerika kıtalarına gerçekten çok fazla acı getirdi. Yeni nesil bunun farkında. Vicdan temizlemek, "iyiyiz" diyebilmek için şu an empati yapabildikleri grupları -tarihi misyonlarıymışçasına- sarmaya çalıştıklarına da inanıyorum, hele devlet çıkarlarıyla da uyuşuyorsa. Tabii empati yapmaktan kastım, kendilerine nispeten daha çok benzeyen gruplar. Örneğin Yezidiler, Süryaniler, Kürtler demem o ki salt bir Arap Sünni profilinden ziyade diğer Ortadoğulu profillerin hamisi gibi hissediyorlar bir şekilde. Bu benim düşüncem.
Tabii ki, yapılan lobiler ve farklı çıkarlar da var. Almanya dünyanın en büyük 5. silah üreticisi. Bakın bu az buz bir rakam değil. İlk üçte zaten Amerika, Rusya ve Çin var, bu devletler görece uzun bir süre daha kimseye kaptırmazlar bu sıralarını. Dördüncü sırada zaten Fransa yer alıyor, Arap ülkelerine, Afrika ülkelerine nasıl doğrudan müdahale edebildiğini Libya'yı jetleriyle bombaladığında görmüştük. Beşinci sıradaki Almanya'ya da bu -teşbihte hata olmaz- pastadan aktif savaşın sürdüğü Kürt coğrafyası düşüyor.
Not: i was made for you mesaj attı düzeltti, Almanya menşeli değil İsviçre menşeli bir dergiymiş fakat yayım dili Almanca.
Farklı sebepler var bence. İnsani olarak kaygılananlar gerçekten var. Fakat bunu başka ajandalara maske olarak kullananlar da var. Almanlar'ın içinde bir yerlerde Türkiye'nin soykırım yaptığını kabul etmiş bir statüye gelmesini istediğini düşünüyorum. Bu belki bu insanlık suçunu işlemiş ve resmi olarak kabul etmiş tek ulus olmalarıyla alakalı bir eziklik. Orhan Pamuk'un Türkler Ermeni ve Kürt soykırımı yaptı demeci ilk defa bir Alman dergisine verdiği röportajda yayınlanmıştır. Bu bence önemli bir nokta. Yine de bu çıkarım çok yeterli değil.
Hayatlarına biraz da güdü, yüce bir amaç olarak bunu arıyor olabilir oradaki insanlar. Ben dünyayla ilgiliyim, ben insanlarla ilgiliyim hissi gibi düşünebiliriz bunu, amiyane olacak ama duyar kasma diye bir tabir var ya... Bilhassa son 2 yüzyılda Avrupa odaklı siyaset Asya, Afrika ve Amerika kıtalarına gerçekten çok fazla acı getirdi. Yeni nesil bunun farkında. Vicdan temizlemek, "iyiyiz" diyebilmek için şu an empati yapabildikleri grupları -tarihi misyonlarıymışçasına- sarmaya çalıştıklarına da inanıyorum, hele devlet çıkarlarıyla da uyuşuyorsa. Tabii empati yapmaktan kastım, kendilerine nispeten daha çok benzeyen gruplar. Örneğin Yezidiler, Süryaniler, Kürtler demem o ki salt bir Arap Sünni profilinden ziyade diğer Ortadoğulu profillerin hamisi gibi hissediyorlar bir şekilde. Bu benim düşüncem.
Tabii ki, yapılan lobiler ve farklı çıkarlar da var. Almanya dünyanın en büyük 5. silah üreticisi. Bakın bu az buz bir rakam değil. İlk üçte zaten Amerika, Rusya ve Çin var, bu devletler görece uzun bir süre daha kimseye kaptırmazlar bu sıralarını. Dördüncü sırada zaten Fransa yer alıyor, Arap ülkelerine, Afrika ülkelerine nasıl doğrudan müdahale edebildiğini Libya'yı jetleriyle bombaladığında görmüştük. Beşinci sıradaki Almanya'ya da bu -teşbihte hata olmaz- pastadan aktif savaşın sürdüğü Kürt coğrafyası düşüyor.
Not: i was made for you mesaj attı düzeltti, Almanya menşeli değil İsviçre menşeli bir dergiymiş fakat yayım dili Almanca.
0
Yerim onların sekülerliğini. Çoğu AKP'ye oy veriyor yıllardır, sekülere gel.
0
Ne müttefiki ya. Hiçbir batılı devlet Kürtleri müttefik olarak görmez. Çünkü aynı seviyede değiller. Sadece piyon olarak kullanırlar. İşleri bitince götlerine tekmeyi basarlar. Kimsenin Kürtleri sevdiği falan yok. Sadece onları Türklere karşı güçlendirmek için sürekli bir hareket halinde tutuyorlar. Bu da dışarıdan olumlu ilişkiler yaşanıyormuş gibi anlaşılıyor. Osmanlı Devleti dağılırken Ermenilere destek olan Avrupalılarla bugünkü Ermenistan'ın ne ilişkisi var? Konum olarak Ermeni, Musevi dediklerin zaten Anadolu'da yaşamıyorlar. O yüzden onları kullanamazlar. Ama Kürtler Türk vatandaşı.
0
1) batililarda (bkz: white guilt) denen collective bir suclu hissetme kaygisi vardir. kendi kultur ve ulkelerinden adeta nefret ederler adolf hitler in yaptiklari yuzunden. adamlar neredeyse sokakta sirtini zincirle doverek gezecekler.
2) kurtler kendilerini cok guzel magdur gosteriyor, bu yukaridaki batililarin kendi kulturlerine besledikleri nefret ve bunun getirdigi sucluluk yuzunden de, kendini magdur, masum ve yardima muhtac gosterebilen herkese kucak aciyorlar.
2) kurtler kendilerini cok guzel magdur gosteriyor, bu yukaridaki batililarin kendi kulturlerine besledikleri nefret ve bunun getirdigi sucluluk yuzunden de, kendini magdur, masum ve yardima muhtac gosterebilen herkese kucak aciyorlar.
0
örnegin almanyaya 80 ihtilalinde ve sonrasinda bircok kürt iltica basvurusunda bulunmus ve bunlar alman vatandasligina gecmis. bu toplulugun türk iscilerden en büyük farki alman vatandasligina gecmis olmalari. bu nedenle oy kullanabiliyorlar, meclise parlamenter sectirebiliyorlar. bu nedenle de alman meclisinde iyi bir oy potansiyeli oluyorlar. türk isciler türk pasaportlarini birakmamis, alman vatandasi degiller. politik olarak mecliste etkileri daha az. o nedenle ki alman meclisinde türkiyeden gelmis secilmis milletvekkileri kürt toplulugunun politikasina kabul etmis kisiler.
bir diger neden ise almanyada yasayan türkler kürtler gibi tek bir politikayi benimsemiyorlar, aralarinda bölünme cok, muhafazakar akp, muhafazakar fetullah, atatürkcüler, sol guruplar, apolitikler gibi cok farkli düsüncede kendilerini tanimliyorlar. o nedenle kendini kürt olarak tanimlayanlara göre ortak hareket edemiyorlar. bu da devlet ve medya üzerinde etkinligi düsürüyor.
tüm bunlara ek globel perspektiften kuzey irak ve türkiyede kendini kürt olarak tanimlayan kisilerin politikasi ile abd ve ab nin uluslarasi politikasi simdilik örtüsüyor.
bir diger neden ise almanyada yasayan türkler kürtler gibi tek bir politikayi benimsemiyorlar, aralarinda bölünme cok, muhafazakar akp, muhafazakar fetullah, atatürkcüler, sol guruplar, apolitikler gibi cok farkli düsüncede kendilerini tanimliyorlar. o nedenle kendini kürt olarak tanimlayanlara göre ortak hareket edemiyorlar. bu da devlet ve medya üzerinde etkinligi düsürüyor.
tüm bunlara ek globel perspektiften kuzey irak ve türkiyede kendini kürt olarak tanimlayan kisilerin politikasi ile abd ve ab nin uluslarasi politikasi simdilik örtüsüyor.
0
noisy
Güzel insanlar, azis, shantel andrea tarzı (chalga da denebilir) arabada dinlemelik eğlenceli balkan şarkıları arıyorum. Var mı öneriniz?
Güzel insanlar, azis, shantel andrea tarzı (chalga da denebilir) arabada dinlemelik eğlenceli balkan şarkıları arıyorum. Var mı öneriniz?
0
Alisia, Rumina, Djena, Desi Slava, Emilia, Kristina, Anelia
Alisia, moyat ray, tvoya totalno
Rumina, cherpia vsichki
Azis, St. Trope
O kadar çok var ki akşama link atarım.
Alisia, moyat ray, tvoya totalno
Rumina, cherpia vsichki
Azis, St. Trope
O kadar çok var ki akşama link atarım.
0
engiribord
Simdi soyle bir durum var. Kadin supermarkette calisiyor, bosanmis 2 cocuklu. Bir musterisi var, adam emekli polis. Kadindan hoslaniyor ve yemege cikiyorlar. Sonra da adam evinde yemek yapiyor kadina, gayet guzel. Kadini o aksam eve birakirken ondeki arac adamin onune kiriyor, neredeyse kaza yapacak
Simdi soyle bir durum var. Kadin supermarkette calisiyor, bosanmis 2 cocuklu. Bir musterisi var, adam emekli polis. Kadindan hoslaniyor ve yemege cikiyorlar. Sonra da adam evinde yemek yapiyor kadina, gayet guzel. Kadini o aksam eve birakirken ondeki arac adamin onune kiriyor, neredeyse kaza yapacaklar. Adam cok sinirleniyor iniyor kufrediyor. Kadin da "ben asla yapamam bu adamla" diye icinden geciriyor. Adam kadini birakirken "yarin seni ararim." diyor gayet mutlu. Kadin "tabi" diyor.
Ama kadin bir daha ne telefonuna cikiyor ne geri mesaj atiyor. Direkt adam manyak muamelesi yapiyor. Adami supermarkette gormemezlige geliyor ve beni taciz ediyor hic gormek istemiyorum diyor. Ama o asamada adam daha norma. Sonra adam surekli telesekretere mesaj birakiyor "neden boyle yapiyorsun? Seni ozledim neden konusmuyorsun geri donmuyorsun?" diyor. Adam gitgide daha kafayi yiyor. Sonunu henuz gormedim ama herhalde adam birilerine zarar verecek. "Seni oldurcem" falan dedi.
Benim size sorum su: evet adam muhtemelen manyak asla yaptigini hakli cikarmaz ama programdaki kadinin yaptigi da garip degil mi?
Ama kadin bir daha ne telefonuna cikiyor ne geri mesaj atiyor. Direkt adam manyak muamelesi yapiyor. Adami supermarkette gormemezlige geliyor ve beni taciz ediyor hic gormek istemiyorum diyor. Ama o asamada adam daha norma. Sonra adam surekli telesekretere mesaj birakiyor "neden boyle yapiyorsun? Seni ozledim neden konusmuyorsun geri donmuyorsun?" diyor. Adam gitgide daha kafayi yiyor. Sonunu henuz gormedim ama herhalde adam birilerine zarar verecek. "Seni oldurcem" falan dedi.
Benim size sorum su: evet adam muhtemelen manyak asla yaptigini hakli cikarmaz ama programdaki kadinin yaptigi da garip degil mi?
0
Normal demeyelim de, bir düzeyde anlaşılabilir geldi. Özellikle boşanmış dendiği için söylüyorum bunu, belki eski eşinin öfke kontrol sorunu vardı. Hayatındaki başka birinin de olabilir tabi de bu seneryoya eşi daha uygun geldi. Veya yine ufak anlık bir sorunun düzeltilemeyip büyümesi ile ilgili bir olay yaşamış da olabilirler. Bunun yanında kasiyer oluşu da etkili olabilir; her gün bin bir türlü insanla, ruh hali ile karşılaşıyor olmalı. Hayatında böyle patlamalar veya ihtimaller olsun istemiyor olabilir.
Neden o akşam ayrılırken bir veda konuşması yapmamış, imasında bulunmamış hatta tekrar arama konusunda olumlu tepki vermiştir? Sadece o an başından savmak istemiş, sadece bir an evvel evinde olmak istemiş, belki ne dediğini fark etmemiş bile olabilir. Lakin bütün bunlar kadını haklı yapmaz tabi, adam tarafında da pek çok ihtimal olabilir.
Olabilir diyorum yani, genel olarak olabilir.
Neden o akşam ayrılırken bir veda konuşması yapmamış, imasında bulunmamış hatta tekrar arama konusunda olumlu tepki vermiştir? Sadece o an başından savmak istemiş, sadece bir an evvel evinde olmak istemiş, belki ne dediğini fark etmemiş bile olabilir. Lakin bütün bunlar kadını haklı yapmaz tabi, adam tarafında da pek çok ihtimal olabilir.
Olabilir diyorum yani, genel olarak olabilir.
0
Kadının yaptığı garip değil. Bir kadından hoşlanıyorsunuz ve o kadını evinize davet edip kendi ellerinizle yemek yapıyorsunuz. Buraya kadar her şey kibar bir adamın davranışları olarak ifade edilebilir. Ama daha sonra adamın gecenin o dakikasına kadar sergilediği kibar adam profilinden hemen çıktığını görüyoruz. Hatta bir kadının yanında küfür etmek, kadını yalnız bırakıp aşağı inmek, olgun davranamamak adamın aslında o ana kadar rol yapmış olabileceğini akla getiriyor. Daha da kötüsü yarın seni ararım demesi, adamın kadına karşı belli bir plan yürüttüğünü gösteriyor. Arayabilir miyim dese sorun olmaz ama seni ararım demek, benle konuşmana karar verdim demek gibi bir şey. Ayrıca kadının iki tane çocuğu olduğu için onları da korumak zorunda ve böyle biriyle çocuklarının yan yana gelmesini istemez. Çünkü üvey bile olsa baba figürü koruyan adam olmalıdır. Zeki kadınmış özetle.
0
adam manyakmis ki uzak durmaya calisan birini direkt oldurmeye girisiyor. kadin ilerigorusluymus, ilk yamugunda sezmis zaten. evlensem, esim bir gun sorgusuz sualsiz gitse dahi degil oldurmek; cimdik atmaya hakkim yok. yolda onune kiran arabadaki adami alasagi edince onune kirma sahnesi hafizalarindan mi silinecek? ya da ondeki soforun kabiliyeti mi artacak?
0
Bir de aklıma gelmişken ekleyeyim. Behzat Ç. dizisinde Behzat adlı bir polisin hoşlandığı Bahar adında bir kadın vardı. Bir gün Bahar, Behzat'ı görmek için büroya gitmişti. O sırada Behzat sorgudaydı ve ve sorgu odasının kapısı aralıktı. Behzat içeride suçluyu döverken Bahar kapı arasından onu görmüştü ve gözleri dolmuştu. Behzat'ın Bahar'ı gördüğünde yapabileceği hiçbir şey yoktu çünkü Bahar, bir ilişki yaşadığı adamın böylesine psikopat, şiddet dolu bir halini görmüştü. Sonra da hatırladığım kadarıyla ilişkileri bitmişti.
0
@gilbeys, Behzat Ç. yi hiç izlemediniz sanırım. Behzat, Berna'ya tokat attı. Berna onun yüzünden öldü. Berna kadın değil mi? Eski karısıyla bile kavga ettiği bir sürü sahne var.
Paragrafta bir adamın önlerine kırdığı yazıyor. Bu adam da sinirlenip iniyor. Bunlar yaya değiller herhalde? Trafikteler. Bence psikolojiyi siz gözden kaçırıyorsunuz.
Paragrafta bir adamın önlerine kırdığı yazıyor. Bu adam da sinirlenip iniyor. Bunlar yaya değiller herhalde? Trafikteler. Bence psikolojiyi siz gözden kaçırıyorsunuz.
0
öfke problemi olduğunun düşündüğü bir insanla ilişki kurmak istemediği için mi garip kadın? ben de en ufak şiddet eğiliminde kaçarak uzaklaşıyorum, kendi kendine şiddetlensin.
0
Bence kadının hatası evine bırakınca :"Bak biz seninle yapamayız, bir daha görüşmeyelim" diye söylemesi gerekirdi. Tamam görüşelim deyip, adamı görmezden gelirse bu en normal adamı bile sinirlendirir.
O akşam söylemedi, sonrasında söylemesi gerekir. Olmaz diye. Kibarca söylenen adam işin peşini bırakabilirdi.
.
O akşam söylemedi, sonrasında söylemesi gerekir. Olmaz diye. Kibarca söylenen adam işin peşini bırakabilirdi.
.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
öğrenci için hangi bölümleri daha doğrusu hangi meslekleri önerirsiniz?lise grafik ve fotoğraf bölümü mezunu. üni seçimi yapacak.
öğrenci için hangi bölümleri daha doğrusu hangi meslekleri önerirsiniz?
lise grafik ve fotoğraf bölümü mezunu. üni seçimi yapacak.
lise grafik ve fotoğraf bölümü mezunu. üni seçimi yapacak.
0
kadinin gulusu
kayıtların başlamasına az bir süre kala kafam karışmaya başladı. auzef'te havacılık ve yer hizmetleri yönetimi, anadolu'da lojistik veya dış ticaret yazmayı düşünüyorum ama hangisini seçmem gerektiğini bilmiyorum. bildiğim kadarıyla auzefin harçları daha yüksek ve vizeleri internet üzerinden dolayıs
kayıtların başlamasına az bir süre kala kafam karışmaya başladı. auzef'te havacılık ve yer hizmetleri yönetimi, anadolu'da lojistik veya dış ticaret yazmayı düşünüyorum ama hangisini seçmem gerektiğini bilmiyorum. bildiğim kadarıyla auzefin harçları daha yüksek ve vizeleri internet üzerinden dolayısıyla çok çok zor oluyormuş. anadolu'da geçmek daha kolay diye okudum forumlarda ama hangi bölümü seçmeliyim veya hangi üniversiteyi seçmeliyim gerçekten bilmiyorum...
0
physcos physcos
Mimarlik büromu açmak üzere ilk adımları atıyorum arkadaşlar ama bir türlü isim bulamadım. Önerileriniz varsa inanın ki çok makbule geçer.
Mimarlik büromu açmak üzere ilk adımları atıyorum arkadaşlar ama bir türlü isim bulamadım. Önerileriniz varsa inanın ki çok makbule geçer.
0
çikolata mimarlık.
çok şirin, dostane, akılda kalıcı.. ben asla unutmam yani. adeta şekerden yapılar tasarlıyoruz diyor. :)
çok şirin, dostane, akılda kalıcı.. ben asla unutmam yani. adeta şekerden yapılar tasarlıyoruz diyor. :)
0
@dissendum, iki soyisimliyim. Hadi birincisi neyse ama ikincisinin pek mümkünatı yok malesef.
@tosiba, gercekten cok sevimliymis yalniz ben biraz kiloluyum. "Aklım fikrim yemekte" imajı olur biraz sanki :)
@tosiba, gercekten cok sevimliymis yalniz ben biraz kiloluyum. "Aklım fikrim yemekte" imajı olur biraz sanki :)
0
@physcos
yıllar yıllar önceye, 1976 yılına gidelim birlikte.
o dönemlerde bilgisayarlar devre kartları halinde satılıyor. işte alıp birleştiriyorsun, evdeki televizyona takıyorsun, kendin kasayla kaplıyorsun vs. ne kadar ucube ve uğraştırıcı, o dönemdeki tabirle hacker'lar için şeyler olduğunu anlayabilirsiniz.
bizim rahmetli steve jobs çıkıyor sonra. arabada giderlerken kankası diyor ki; 'olum tamam bilgisayarı yaptık da adı ne olacak bunun?'
işte bu kanka öneriler veriyor; 'executek olsun mu?' diyor. steve tersliyor, öyle salak salak uydurma şeyler olmaz, çok ciddi diyor. sonra o dönemlerde pc diye bir kavram yok ama 'personal computers inc.' olsun diyor, o da çok resmi diye tersliyor steve.
sonra duruyor ve diyor ki, bize dostaneliği çağrıştıran bir şey lazım. personal computers inc. akılda kalmaz, çünkü sıradan, diğerleri de sıradan ve ciddi ve 'aynı' bir isim olduğu için arada kaynar diyor.
en sonunda; 'olum apple koyalım. hem bak apple, bilgisayar.. ne alaka yani? alakasız. işte alakasız ve aynı isim değil, farklı isim ve akılda kalır' diyor. sonra tamam lan apple olsun seni mi kırcam diyor kankası da öyle apple oluyor.
**
bu durumda bence çikolata olabilir yani. hem çok şirin dediğim gibi.
çikolata mimarlık.
2016'dan beri, adamlar yiyor ama çalışıyor.
yıllar yıllar önceye, 1976 yılına gidelim birlikte.
o dönemlerde bilgisayarlar devre kartları halinde satılıyor. işte alıp birleştiriyorsun, evdeki televizyona takıyorsun, kendin kasayla kaplıyorsun vs. ne kadar ucube ve uğraştırıcı, o dönemdeki tabirle hacker'lar için şeyler olduğunu anlayabilirsiniz.
bizim rahmetli steve jobs çıkıyor sonra. arabada giderlerken kankası diyor ki; 'olum tamam bilgisayarı yaptık da adı ne olacak bunun?'
işte bu kanka öneriler veriyor; 'executek olsun mu?' diyor. steve tersliyor, öyle salak salak uydurma şeyler olmaz, çok ciddi diyor. sonra o dönemlerde pc diye bir kavram yok ama 'personal computers inc.' olsun diyor, o da çok resmi diye tersliyor steve.
sonra duruyor ve diyor ki, bize dostaneliği çağrıştıran bir şey lazım. personal computers inc. akılda kalmaz, çünkü sıradan, diğerleri de sıradan ve ciddi ve 'aynı' bir isim olduğu için arada kaynar diyor.
en sonunda; 'olum apple koyalım. hem bak apple, bilgisayar.. ne alaka yani? alakasız. işte alakasız ve aynı isim değil, farklı isim ve akılda kalır' diyor. sonra tamam lan apple olsun seni mi kırcam diyor kankası da öyle apple oluyor.
**
bu durumda bence çikolata olabilir yani. hem çok şirin dediğim gibi.
çikolata mimarlık.
2016'dan beri, adamlar yiyor ama çalışıyor.
0
@toshiba gercekten cok tatlisin ama beni gorsen bi, cidden yigit özgür karikatürü gibi olurum, inan bana :)
@gilbeys, biraz daha orijinal bir isim arayisindayim galiba. Yine de neden olmasin tabi.
@gilbeys, biraz daha orijinal bir isim arayisindayim galiba. Yine de neden olmasin tabi.
0
biraz da kullandığınız programla alakalı; nokta,halka,doğru,ölçek,dinamik aklıma gelenler bunlar.
0
karamel mimarlık.
illa böyle tatlı bir şeyler olacak ama..
hem karamel kelimesine bir baksanıza.
ciddi bir duruşu var, karameeel. kara-mel. kahverengi bir renk, yine ciddi. çikolata gibi değil. çikolatanın ismi şirin. ama kahverengide şirinlik yok. sadece aykırı bir isim duruşu var.
illa böyle tatlı bir şeyler olacak ama..
hem karamel kelimesine bir baksanıza.
ciddi bir duruşu var, karameeel. kara-mel. kahverengi bir renk, yine ciddi. çikolata gibi değil. çikolatanın ismi şirin. ama kahverengide şirinlik yok. sadece aykırı bir isim duruşu var.
0
@gilbeys biraz daha zorlarsan 'kardeşler' e kadar gidersin.
@physcos ofisin bulunduğu kat ya da no'dan da yola çıkılabilir. k2 (kat 2) o5 (ofis no 5) gibi.
markaisimleri.wordpress.com
@physcos ofisin bulunduğu kat ya da no'dan da yola çıkılabilir. k2 (kat 2) o5 (ofis no 5) gibi.
markaisimleri.wordpress.com
0
elips , köşegen, alan (raydingoz esinlenmeli)
diamond, portfolio ( ama türkçemize sahip çıkalım buna eksi oy verdim .p )
basamak (favorim)
trabzan (tamam abarttım :))
stüdyo (mimarlıkta banal kaçabilir)
eksen, perspektif (?)
destek (?)
silüet (kıps)
vektör
raf (?)
kategori (nalaka)
olmadı buradan yürürsün belki hocam :)
diamond, portfolio ( ama türkçemize sahip çıkalım buna eksi oy verdim .p )
basamak (favorim)
trabzan (tamam abarttım :))
stüdyo (mimarlıkta banal kaçabilir)
eksen, perspektif (?)
destek (?)
silüet (kıps)
vektör
raf (?)
kategori (nalaka)
olmadı buradan yürürsün belki hocam :)
0
@gilbeys
tatlı değil de, sıradan bir şeyler olmasın maksat. hem de akılda kalsın. ha ama illa da tatlı olmasın diyorsanız;
klişe bombardımanı;
dostlar mimarlık.
şen mimarlık.
saray mimarlık.
köşem mimarlık.
bizim mimarlık.
pasha mimarlık.
yazim mi daha he yazim mi? :)
tatlı değil de, sıradan bir şeyler olmasın maksat. hem de akılda kalsın. ha ama illa da tatlı olmasın diyorsanız;
klişe bombardımanı;
dostlar mimarlık.
şen mimarlık.
saray mimarlık.
köşem mimarlık.
bizim mimarlık.
pasha mimarlık.
yazim mi daha he yazim mi? :)
0
anonymice
Şimdik, lys 5 ten 5000 sıralama yaptım, istanbul üniversitesinden yukarıdaki dillerden tercih yapmam gerekti, birinci olarak çince ikinci olarak korece üçüncü ispanyolca dördüncü rusça yazdım. (hepsi istanbul ve İstanbul üniversitesi dahilinde)Tabii ki başlarda ingilizce öğretmenliği ingiliz dili v
Şimdik, lys 5 ten 5000 sıralama yaptım, istanbul üniversitesinden yukarıdaki dillerden tercih yapmam gerekti, birinci olarak çince ikinci olarak korece üçüncü ispanyolca dördüncü rusça yazdım. (hepsi istanbul ve İstanbul üniversitesi dahilinde)
Tabii ki başlarda ingilizce öğretmenliği ingiliz dili ve amerikan dili var (ytü,İÜ ve sabahattin zaim)
ama bunların gelmeme ıhtımalıne karsı alternatif bir tercih yapmam gerekti, bu konuda da yardımınıza ihtiyacım var.
Sevgili duyuru sahipleri, ekşililer, Bana zorluk/getiri oranı en iyi olan dil sıralaması yapar mısınız?
hangi dili okursam 18 bin lira maaş alır haftada 2 saat çalışırım?
Teşekkürler.
Tabii ki başlarda ingilizce öğretmenliği ingiliz dili ve amerikan dili var (ytü,İÜ ve sabahattin zaim)
ama bunların gelmeme ıhtımalıne karsı alternatif bir tercih yapmam gerekti, bu konuda da yardımınıza ihtiyacım var.
Sevgili duyuru sahipleri, ekşililer, Bana zorluk/getiri oranı en iyi olan dil sıralaması yapar mısınız?
hangi dili okursam 18 bin lira maaş alır haftada 2 saat çalışırım?
Teşekkürler.
0
bu kafayla okuyorsan, ispanyolca dışındaki bölümleri muhtemelen bitiremezsin bile. çince, korece ya da rusçayı HAKKIYLA öğrenmek çok çok ciddi efor ister. koreceyi bilmem de çince ve rusça okuyan yakın arkadaşlarım oldu. rusçada başarılı olan çocuk her gün vk'da 1600 tane rusla google translate aracılığıyla yazışmaya çalışan, babasını kendisini rusya'ya göndermezse evi yakmakla tehdit eden, adanmışlık konusunda çığır açmış efsane bir troll'dü. çince okuyan da çinceyi gerçekten seviyor ve yanında çince alıştırması olmadan adım atmıyordu. buna rağmen 20 yılda falan bitirebildi sanırım.
yok illaki zorluk/getiri dersen ben ispanyolca derim. hem öğrenmesi nispeten kolay, hem iü'deki bölüm iyi (en azından ben okurken iyiydi) hem de çok geniş bir coğrafyada konuşulduğu için iş imkânı konusunda fayda sağlayabilir.
korece konusunda bilgim ya da fikrim yok.
çince iyi bilene çok müthiş paralar kazandırabilir ama öğrenmesi AŞIRI ZOR. üstelik bu işten büyük para kazanmak istiyorsan çinlilerle, çin kültürüyle, çinceyle geçecek ömrün. böyle bir şeye hazır mısın? çin'i seviyor musun? kültürlerine, yaşam tarzlarına ilgin var mı?
rusça önemli bir dil ama benim gördüğüm kadarıyla öyle ahım şahım para kazandırması gibi bir durum yok, şansa bakıyor biraz. bir türk olarak petrolcü, doğalgazcı ya da inşaatçı değilsen rusya'yla pek işin olmaz. ha çok iyi yerlere de gelebilirsin ama böyle liseli gibi "haftada 2 saat çalışıp çok para kazanayım" mantığıyla bölüme girersen muhtemelen rusça falan öğrenemezsin.
o yüzden illa böyle saçma bir şey yapacaksan ispanyolcayı tercih et derim, aksi takdirde (eğer duygusal yönü çok zayıf bir robot değilsen) diğer bölümlerde başarısız olursun, muhtemelen mezun da olamazsın.
yok illaki zorluk/getiri dersen ben ispanyolca derim. hem öğrenmesi nispeten kolay, hem iü'deki bölüm iyi (en azından ben okurken iyiydi) hem de çok geniş bir coğrafyada konuşulduğu için iş imkânı konusunda fayda sağlayabilir.
korece konusunda bilgim ya da fikrim yok.
çince iyi bilene çok müthiş paralar kazandırabilir ama öğrenmesi AŞIRI ZOR. üstelik bu işten büyük para kazanmak istiyorsan çinlilerle, çin kültürüyle, çinceyle geçecek ömrün. böyle bir şeye hazır mısın? çin'i seviyor musun? kültürlerine, yaşam tarzlarına ilgin var mı?
rusça önemli bir dil ama benim gördüğüm kadarıyla öyle ahım şahım para kazandırması gibi bir durum yok, şansa bakıyor biraz. bir türk olarak petrolcü, doğalgazcı ya da inşaatçı değilsen rusya'yla pek işin olmaz. ha çok iyi yerlere de gelebilirsin ama böyle liseli gibi "haftada 2 saat çalışıp çok para kazanayım" mantığıyla bölüme girersen muhtemelen rusça falan öğrenemezsin.
o yüzden illa böyle saçma bir şey yapacaksan ispanyolcayı tercih et derim, aksi takdirde (eğer duygusal yönü çok zayıf bir robot değilsen) diğer bölümlerde başarısız olursun, muhtemelen mezun da olamazsın.
0
Bildiğim kadarıyla İstanbul Üniversitesi'nde İspanyolca bölümü için hazırlık yok. Bu da baya büyük bir sıkıntı demek; çünkü lisans eğitiminin yarısını zaten dili öğrenmekle geçiriyorsun. Her şey yarım yamalak kalıyor. Ayrıca bu söylediğin bölümler dil ve edebiyat, öyle değil mi? Bu durumda öncelikle edebiyatı ve okumayı sevmen gerekiyor. Ayrıca para kazandırma ihtimaline göre değil, hangi dil, kültür ve edebiyat çok ilgini çekiyorsa onu seç.
0
t3hn0
Şimdi benim bir kuzenim var, sizin de düşüncelerinizi almak istedim. Sıralamayı istediği bölümden istemediği bölüme göre yaptı. İleriyi düşünecek olursan hangi bölümden iş fırsatı daha fazla olur? Danke
Şimdi benim bir kuzenim var,
sizin de düşüncelerinizi almak istedim. Sıralamayı istediği bölümden istemediği bölüme göre yaptı. İleriyi düşünecek olursan hangi bölümden iş fırsatı daha fazla olur?
Danke
sizin de düşüncelerinizi almak istedim. Sıralamayı istediği bölümden istemediği bölüme göre yaptı. İleriyi düşünecek olursan hangi bölümden iş fırsatı daha fazla olur?
Danke
0
Kimya mühendisliğini en üste yazardım. İkinci sıraya da bilgisayar programcılığı.
0
Siz napıyorsunuz demek isterim.
Yani bir insanın hem peyzaj, hem maden, hem bilgisayar, hem de kimya'da başarılı olabilecek potansiyeli ve ilgisi olmaz.
Çok klişe gelecek ama kuzeninin hiç mi merak ettiği bir alan, ne bileyim ilgi duyduğu bir şeyler yok.
İleriyi değil yeteneklerini düşünsün. Her meslek para kazandırır merak etme.
Yani bir insanın hem peyzaj, hem maden, hem bilgisayar, hem de kimya'da başarılı olabilecek potansiyeli ve ilgisi olmaz.
Çok klişe gelecek ama kuzeninin hiç mi merak ettiği bir alan, ne bileyim ilgi duyduğu bir şeyler yok.
İleriyi değil yeteneklerini düşünsün. Her meslek para kazandırır merak etme.
0
peace.on
Evet beyler evde tek başımayım ve korkuyorum. sözlükte gördüm başlığı ve tırstım.https://www.youtube.com/watch?v=B95nMPoIDJY&app=desktopreklamın yayınlanma tarihi 5 Ekim 2015. siren sesleri sonunda sonunda "gülen" bir bebek görünüyor. darbe tarihi ise reklamdan 9 ay 10 gün sonra!!!ne diyorsunuz siz
Evet beyler evde tek başımayım ve korkuyorum. sözlükte gördüm başlığı ve tırstım.
www.youtube.com
reklamın yayınlanma tarihi 5 Ekim 2015. siren sesleri sonunda sonunda "gülen" bir bebek görünüyor. darbe tarihi ise reklamdan 9 ay 10 gün sonra!!!
ne diyorsunuz siz bu duruma?
www.youtube.com
reklamın yayınlanma tarihi 5 Ekim 2015. siren sesleri sonunda sonunda "gülen" bir bebek görünüyor. darbe tarihi ise reklamdan 9 ay 10 gün sonra!!!
ne diyorsunuz siz bu duruma?
0
Şimdi fark ettim de en sondaki bildiğin darbe sesi. Bu hayatımızın başkaları tarafından nasıl planlandığını gösteriyor.
0
güzel senaryo olur assında.
bu reklamdan sonra neler çekmişler? onları takip ederek ülke gündemi hakkında atıp tutalım madem.
bu reklamdan sonra neler çekmişler? onları takip ederek ülke gündemi hakkında atıp tutalım madem.
0
yalnız böyle mesaj veren bir örgüt baya planlı programlı ilerliyordur abi nasıl başarısız oldular acaba? nerede patladı?
emre uslu'nun bir tweet'i vardı. " bir doğum olacak ama biraz sancılı" diyordu.
emre uslu'nun bir tweet'i vardı. " bir doğum olacak ama biraz sancılı" diyordu.
0
aslında yapmadıklarını biliyor muyuz? yani ne kadar fetöcü kaldı? bu tutuklananlar gerçekte olanların yüzde kaçı bilmiyoruz ki...
0
Darbeyi yapanların birçoğu olaydan 2 gün önce haber almışken çok fazla alüminyum şapka (uydulardan beynimiz okunuyordaki gibi) geliyor bana. Bu arada bu reklam bir reklam serisinin son reklamı. Seri hep bu modda. Bir felaket, sonrasında da huzur, mutluluk falan. 5 tane reklam var.
O reklam serisi darbeye gönderme olabilir fakat 9 ay 10 gün olayı tesadüf. Zaten planlanan/planlandığı iddia edilen günde ve saatte olmadı darbe.
O reklam serisi darbeye gönderme olabilir fakat 9 ay 10 gün olayı tesadüf. Zaten planlanan/planlandığı iddia edilen günde ve saatte olmadı darbe.
0
ziggypop
31 yaşındayım. Felsefe lisansı bitirdim ardından reklamcılık yüksek lisansı yaptım. Editör ve reklam ajanslarında yazar olarak çalıştım vs. Mesleğim olduğu söylenemez. 6 ay önce almanya'ya taşındım. şimdi almanca öğreniyorum. 2017 mayısında humboldt üniversitesinde bir bölüm okumak istiyorum. ancak
31 yaşındayım. Felsefe lisansı bitirdim ardından reklamcılık yüksek lisansı yaptım. Editör ve reklam ajanslarında yazar olarak çalıştım vs. Mesleğim olduğu söylenemez. 6 ay önce almanya'ya taşındım. şimdi almanca öğreniyorum. 2017 mayısında humboldt üniversitesinde bir bölüm okumak istiyorum. ancak ne okusam bilemiyorum. almanya'da şöyle bir şey var belli bir yaşı aşınca dilediğin bölüme başvurup okumaya başlayabiliyorsun. ben de kendime hızlıca bitirebileceğim ve bitirdiğimde bir meslek sahibi olabileceğim bir bölüm arayışı içerisindeyim. ne dersiniz? ciddi ciddi tıp okumayı düşünüyordum (burada 30 yaşının üzerinde tıp okumaya başlayıp doktor olmuş bir ton insanla tanıştım) ama 7 yıl çok uzun. ne dersiniz? oralarda bir yerlerde bunun matematiğini yapmış birileri vardır eminim.
0
axl
kardesim icin soruyorum. su an ihtimal dahilinde olan yerler odtu-jeoloji, maden, matematik hacettepe-gida, cevre. bir de cankaya universitesinde tam burslu elektronik haberlesme, makine gibi iyi bolumler tutuyor. tercihiniz ne olurdu?
kardesim icin soruyorum. su an ihtimal dahilinde olan yerler odtu-jeoloji, maden, matematik hacettepe-gida, cevre. bir de cankaya universitesinde tam burslu elektronik haberlesme, makine gibi iyi bolumler tutuyor. tercihiniz ne olurdu?
0
çankaya tam burslu bölümleri tercih ederdim matematik vs yerine.elektronik haberleşme ilk tercihim olurdu.
0
Eger santiyede calismayi kabul ederse odtu jeoloji maden yoksa cankaya makine
0
rayde
Ya cocukken vardi bisikletim, su destek tekerlerini atmayı beceremeden bi ameliyat geçirdim, annem de binmeyi yasakladi. Sonra da kaldi oyle ogrenemeden. Simdi diyorum taksam dizligi kaski, kendim ogrenemez miyim? Yeni tasinacagimiz yerde boyle site ici trafiksiz duz yol dolu. Becerebilir miyim ki?
Ya cocukken vardi bisikletim, su destek tekerlerini atmayı beceremeden bi ameliyat geçirdim, annem de binmeyi yasakladi. Sonra da kaldi oyle ogrenemeden. Simdi diyorum taksam dizligi kaski, kendim ogrenemez miyim? Yeni tasinacagimiz yerde boyle site ici trafiksiz duz yol dolu. Becerebilir miyim ki?
0
becerilmeyecek bir şeyi yok. düz yolda hele çok rahat öğrenirsin, bir iki aya ellerini bırakacak seviyeye gelirsin :P
0
@want2die, ayy dusersem buyuk sıkıntı platin takili bende kirarim diye korkuyorum :d
0
Düşmeden de öğrenilir merak etme. Ama platin falan diyorsun oldu ki bir ihtimal düştün, sorumluluk almayayım.
Edit: Neyse asıl öneri gelsin o zaman. Yavaşladıkça dengeni kuramazsın, hemen hız yapmayayım diyerek uyuz uyuz gitme. Hafif bas pedala korkma bir şey olmaz, hızlandıkça daha kolay sağlarsın dengeni. Sonra yavaş yavaş frene basıp nerede dengen bozuluyor öğrenirsin. Zaten trafiksiz alanda süreceğim diyorsun, ön tekere giden freni keser misin o elini bantlar mısın bilemem ama kullanma onu. Arka iş görür.
Edit: Neyse asıl öneri gelsin o zaman. Yavaşladıkça dengeni kuramazsın, hemen hız yapmayayım diyerek uyuz uyuz gitme. Hafif bas pedala korkma bir şey olmaz, hızlandıkça daha kolay sağlarsın dengeni. Sonra yavaş yavaş frene basıp nerede dengen bozuluyor öğrenirsin. Zaten trafiksiz alanda süreceğim diyorsun, ön tekere giden freni keser misin o elini bantlar mısın bilemem ama kullanma onu. Arka iş görür.
0
düşersin birkaç kere.
ama sürersin normal düz çizgide yürümek gibi bir şey yaw bisiklet sürmek
ama sürersin normal düz çizgide yürümek gibi bir şey yaw bisiklet sürmek
0
Çimlerin üzerinde deneyin, düşerseniz zemin yumuşak olsun ama bence daha güzeli:
tse2.mm.bing.net
Soran olursa "market poşetlerini falan taşıyorum çok güzel oluyor" dersiniz, kim bilecek? :)
tse2.mm.bing.net
Soran olursa "market poşetlerini falan taşıyorum çok güzel oluyor" dersiniz, kim bilecek? :)
0
nagra
Merhaba arkadaşlar,Gülek kalesi ziyaretimden şaşırmadan döndüm; Anadolu'ya sövgü orada da eksik değildi.Ekteki fotoğrafta kalenin son kalıntılarından olan kapısına ve devamındaki duvara yazı yazıldığını görüyoruz.Bu vandallığı, cahilliği ve caniliği nereye şikayet edebilirim? Ya da bu hassasiyet bu
Merhaba arkadaşlar,
Gülek kalesi ziyaretimden şaşırmadan döndüm; Anadolu'ya sövgü orada da eksik değildi.
Ekteki fotoğrafta kalenin son kalıntılarından olan kapısına ve devamındaki duvara yazı yazıldığını görüyoruz.
Bu vandallığı, cahilliği ve caniliği nereye şikayet edebilirim? Ya da bu hassasiyet bu topraklarda d*şak geçmelik bir hassasiyet mi?
Gülek kalesi ziyaretimden şaşırmadan döndüm; Anadolu'ya sövgü orada da eksik değildi.
Ekteki fotoğrafta kalenin son kalıntılarından olan kapısına ve devamındaki duvara yazı yazıldığını görüyoruz.
Bu vandallığı, cahilliği ve caniliği nereye şikayet edebilirim? Ya da bu hassasiyet bu topraklarda d*şak geçmelik bir hassasiyet mi?
0
medre
Eşimin işi nedeniyle İzmit'e taşınacağız. Eşimin işi Sekapark denilen mevkide. Kirası en en fazla 900 ₺'ye nezih temiz Sekapark'a 5-10 dk. mesafede körfez manzaralı bir yer istemek mümkün mü? Herkes Yahya Kaptan demiş nezihlik olarak. Ben çalışmayacağım için şöyle çarşıya pazara deniz kenarına yani
Eşimin işi nedeniyle İzmit'e taşınacağız. Eşimin işi Sekapark denilen mevkide.
Kirası en en fazla 900 ₺'ye nezih temiz Sekapark'a 5-10 dk. mesafede körfez manzaralı bir yer istemek mümkün mü?
Herkes Yahya Kaptan demiş nezihlik olarak. Ben çalışmayacağım için şöyle çarşıya pazara deniz kenarına yani hayata yakın bir yer olsun istiyorum. Yürüyüş yaparım, spora giderim, kafede öğlen kitap okurum filan.
Arabamız olmadığı için eşimin Sekapark'a ve benim de merkeze yakın olmam önemli. Nereleri önerirsiniz.?
Teşekkürler.
Kirası en en fazla 900 ₺'ye nezih temiz Sekapark'a 5-10 dk. mesafede körfez manzaralı bir yer istemek mümkün mü?
Herkes Yahya Kaptan demiş nezihlik olarak. Ben çalışmayacağım için şöyle çarşıya pazara deniz kenarına yani hayata yakın bir yer olsun istiyorum. Yürüyüş yaparım, spora giderim, kafede öğlen kitap okurum filan.
Arabamız olmadığı için eşimin Sekapark'a ve benim de merkeze yakın olmam önemli. Nereleri önerirsiniz.?
Teşekkürler.
0
askerlik şube'nin üst taraflarına bakmayın. yenidoğanda da yol kenarındaki evlerden olmasın sürekli kamyonlar geçiyor gece ordan gürültü acayip.
www.sahibinden.com
merkeze üç dakika. sekapark'a yürüyerek 10-15 dakika falandır.
www.sahibinden.com
merkeze üç dakika. sekapark'a yürüyerek 10-15 dakika falandır.
0
Plajyolu iyi yerdir. Kuruçeşme de olur siteler vardır orda. Ama plajyolu daha iyidir.
0
Hocam Yahya Kaptan'da da yürüyüş yapabilirsiniz, spora gidip, kafede öğlen kitap okuyabilirsiniz.. izmit'te düzgün yaşanabilecek tek yer bence, bir daha vurgulayayım dedim..
0
ateistanbul
baslarda sabahlari ev sporuma eslik etsin, ayiltsin diye actigim pop sarkilari artik ciddi ciddi sever oldugum seyler haline geldi. biraz once elde kumanda bi heves onlara rastgelirim diye muzik kanallarini zaplarken buldum kendimi. durum cok ciddi.yerli top 51- slalom mlalom2- bangir bangir3- dan d
baslarda sabahlari ev sporuma eslik etsin, ayiltsin diye actigim pop sarkilari artik ciddi ciddi sever oldugum seyler haline geldi. biraz once elde kumanda bi heves onlara rastgelirim diye muzik kanallarini zaplarken buldum kendimi. durum cok ciddi.
yerli top 5
1- slalom mlalom
2- bangir bangir
3- dan dan
4- yansin geceleeeer
5- okyanus
yabanci top 5
1- let me take a selfie
2- bludfire
3- rinse & repeat
4- bon bon
5- tum rihanna turkuleri
al iste simdi de hande'den yakisti sana mor renk coook cikti; super lan. kulaklarimi mi kestirsem? yardim pls.
yerli top 5
1- slalom mlalom
2- bangir bangir
3- dan dan
4- yansin geceleeeer
5- okyanus
yabanci top 5
1- let me take a selfie
2- bludfire
3- rinse & repeat
4- bon bon
5- tum rihanna turkuleri
al iste simdi de hande'den yakisti sana mor renk coook cikti; super lan. kulaklarimi mi kestirsem? yardim pls.
0
Amaaan salla hoşuna gidiyosa dinle nolucak. Müzik dinlemek zaten eğlenmek için yaptığımız bi eylem, sen eğleniyosan kime ne :D
ben de mesela memlekete geldim. ilk geldiğim bikaç gün "bu ne saçma dizi ya çevirsenize şunu" kavgasını verdiğim ne kadar kıytırık yaz dizisi varsa hepsini önce işsizlikten sıkılarak, zamanla da oturup seve seve izler oldum. yıllar sonra ilk kez saat 8'de dizim var diye çayımı alıp ekran karşısına geçiyorum şaka gibi. dizi manyağı ev hanımlarına döndüm. insan bi süre kalitesiz şeylere maruz kalınca bünye alışıyor, alıştıkça da sevmeye başlıyor. bi müddet sonra bayar zaten, tekrar özüne dönersin merak etme.
ben de mesela memlekete geldim. ilk geldiğim bikaç gün "bu ne saçma dizi ya çevirsenize şunu" kavgasını verdiğim ne kadar kıytırık yaz dizisi varsa hepsini önce işsizlikten sıkılarak, zamanla da oturup seve seve izler oldum. yıllar sonra ilk kez saat 8'de dizim var diye çayımı alıp ekran karşısına geçiyorum şaka gibi. dizi manyağı ev hanımlarına döndüm. insan bi süre kalitesiz şeylere maruz kalınca bünye alışıyor, alıştıkça da sevmeye başlıyor. bi müddet sonra bayar zaten, tekrar özüne dönersin merak etme.
0
Aynisi bana da oldu.
Kismet diyip geciyorum :D telefona filan atmadim allahtan.
Kismet diyip geciyorum :D telefona filan atmadim allahtan.
0
Ben de arabada power fm, radyo virgin dinleye dinleye alıştım. Spotifydan global top 50 dinlemekten ciğerim soldu. Arada metal dinleyip denge kurmaya çalışıyorum.
0
kaliteli müzik dinleyip kendine şok etkisi yaratabilirsin. ya da tamamen farklı müziklere yönel, ilgini başka yöne aktar yani. ermeni müziği mesela çok güzeldir: www.youtube.com rakım nerde?!
rakım nerde?!
0
top_secret
Merhaba, kamu da iyi bir yere gelmek gibi bir düşüncem var. Mesela bir müsteşar, kaymakam, büyükelçi gibi unvan sahiplerine bakıyorum hep kabataş lisesi bilmem ne fransız lisesi, odtü, istanbul gibi okullarda okumuş insanlar. Şimdi mesela bozok üniversitesi karatekin üniversitesi mezunlarının hiç şa
Merhaba, kamu da iyi bir yere gelmek gibi bir düşüncem var. Mesela bir müsteşar, kaymakam, büyükelçi gibi unvan sahiplerine bakıyorum hep kabataş lisesi bilmem ne fransız lisesi, odtü, istanbul gibi okullarda okumuş insanlar. Şimdi mesela bozok üniversitesi karatekin üniversitesi mezunlarının hiç şansı yok mu ? Hadi diyelim bunlar yeni üniversiteler. Akdeniz Çukurova gibi üniversiteleri bile pek göremedim. Geneli istanbul ankara üniversiteleri hep.
Ne yapmak lazım ?
(Peşin peşin yazayım torpili dayıyı 0 farz ediyoruz.)
Ne yapmak lazım ?
(Peşin peşin yazayım torpili dayıyı 0 farz ediyoruz.)
0
Şu anda kaymakam olan biri en az 40 yaşındadır. 40 yıl öncesinde zaten bahsettiğin okullar dışında okul bulunmuyordu ülkede. Lise ve üniversite sayılarının artması son on yılda olan bir şey. İngilizce, Almanca, Fransızca gibi dilleri öğrenmeniz yararınıza olur. Madem Ankara Üniversitesi mezunlarını daha çok dikkate alıyorlar, o zaman orada okumaya çalışacaksınız.
0
she aint you
arkadaşlar bu nasıl bir sistemki 15-16 yaşındaki çocuklara erkek-kadın eşitliği ile ilgili essay yazdırtabiliyor. Bu seviyeye gelmek için öğrencileri kaç yaşında nasıl bir eğitime başlatıyorlar? var mı oralarla ilgisi olan ya da yabancı dil eğitim sistemlerini nereden araştırabilirim?
arkadaşlar bu nasıl bir sistemki 15-16 yaşındaki çocuklara erkek-kadın eşitliği ile ilgili essay yazdırtabiliyor. Bu seviyeye gelmek için öğrencileri kaç yaşında nasıl bir eğitime başlatıyorlar? var mı oralarla ilgisi olan ya da yabancı dil eğitim sistemlerini nereden araştırabilirim?
0
Iskandinav ulkelerinin kulturu ingilizceye cok bağlı, tvlerinde genelde yabancı diziler ingilizce dublajla veriliyor diye okumuştum. O yuzden ingilizce bilgileri baya iyi. Bi de dil aileleri de ortak onun da etkisi vardır
0
iskandinav dilleri ingilizce ile büyük benzerlik gösterir. konum itibariyle yüzyıllardır sürekli etkileşim halinde (ticari, siyasi vb. pek çok konuda) bu insanlar. tabii dilleri de bu durumdan etkilenmiş.
bir süredir isveççe öğreniyorum ve şunu gördüm ki ingilizlerle pek çok ortak kelimeye sahip bu adamlar. cümle yapıları da çok benziyor. telaffuzlar farklı ama genel olarak ingilizceyi çok iyi bilen biri bu dilde çok kolay ilerliyor.
bu konuda yakın bir zamanda çok şahane bir makale okumuştum ama şu an bulamıyorum, bulursam eklerim.
google'a "why scandinavians are so good at english" diye yazıp aratırsan dünyada pek çok kişinin bunu tartıştığını görürsün. yalnızca biz gıpta etmiyoruz yani onlara, adamlar tüm dünyanın dilinde.
bir süredir isveççe öğreniyorum ve şunu gördüm ki ingilizlerle pek çok ortak kelimeye sahip bu adamlar. cümle yapıları da çok benziyor. telaffuzlar farklı ama genel olarak ingilizceyi çok iyi bilen biri bu dilde çok kolay ilerliyor.
bu konuda yakın bir zamanda çok şahane bir makale okumuştum ama şu an bulamıyorum, bulursam eklerim.
google'a "why scandinavians are so good at english" diye yazıp aratırsan dünyada pek çok kişinin bunu tartıştığını görürsün. yalnızca biz gıpta etmiyoruz yani onlara, adamlar tüm dünyanın dilinde.
0
nundu genel olarak bahsetmiş. ben İsveçli arkadaşıma sebebini sorduğumda şakayla karışık "dünyada en çok amerikanize olmuş 2 ülke var, birincisi isveç ikincisi amerika" demişti. televizyon, internet, müzik, film, radyo, gazete vs vs inanılmaz bir ingilizce ve amerikan kültürü bombardımanı altındalar. zaten çok fazla ortak kelime var, hiç bilmediğin bir metinde sadece ingilizceye benzer kelimeleri seçerek aşağı yukarı metnin neyle ilgili olduğunu anlayabiliyorsun. dolayısıyla onlar için öğrenmek bir nebze daha kolay. arkadaşım okuldaki eğitimin çok iyi olmasıyla ilgili hiçbir şey söylemedi, sanırım esas sebep okuldaki eğitimin ekstrem derecede iyi olmasından ziyade bu kültür bombardımanı.
0
sticksandstones
Merhaba duyuru. LYS MF-3 sıralaması 14.000 ve 13.000 civarı olan ve tıp tercih etmeyi düşünen iki arkadaşıma yardım etmek niyetindeyim. Siz değerli duyuru üyelerinden ricam bilginiz dahilinde düzce, tekirdağ, sivas, giresun, zonguldak, ordu gibi nispeten daha ileri sıralardaki illerin tıp fakülteler
Merhaba duyuru. LYS MF-3 sıralaması 14.000 ve 13.000 civarı olan ve tıp tercih etmeyi düşünen iki arkadaşıma yardım etmek niyetindeyim. Siz değerli duyuru üyelerinden ricam bilginiz dahilinde düzce, tekirdağ, sivas, giresun, zonguldak, ordu gibi nispeten daha ileri sıralardaki illerin tıp fakülteleri ne ölçüde tercih edilebilir, nelere dikkat edilir sorularını cevaplamanız. bir de fırat üniversitesi ve bu civardaki tıplar. Ek olarak mesela zonguldak'ta tıp okumak mı ankara'da diş okumak mı gibi bir soruları da var. Şimdiden teşekkürler.
0
zonguldak'ın tıpını beğeniyorlar, eğitimi iyiymiş, tusta 2. diye duydum. şehir olarak endişeleriniz varsa, zonguldak'ta okumanın tıp öğrencisi için sorun olabileceğini düşünmüyorum. küçük ama güzel bir yerdir.
0
tum haklari saklidir
1-2 gün gezip dolaşmak, yemek yemek belki denize girmek, gezilecek görülecek yerler vs açısındanİzmit sakarya tarafı mıBursa mıtercihiniz olurdu?özellikle önereceğiniz bir yer/şey var mıdır?
1-2 gün gezip dolaşmak, yemek yemek belki denize girmek, gezilecek görülecek yerler vs açısından
İzmit sakarya tarafı mı
Bursa mı
tercihiniz olurdu?
özellikle önereceğiniz bir yer/şey var mıdır?
İzmit sakarya tarafı mı
Bursa mı
tercihiniz olurdu?
özellikle önereceğiniz bir yer/şey var mıdır?
0
gezip görülecek yerler dersen bursa,
deniz için dersen izmit değil hatta kandıra tarafları,
sakaryada bi bok yok.
deniz için dersen izmit değil hatta kandıra tarafları,
sakaryada bi bok yok.
0
Kandıra, kerpe - yüzmek için. gezmelik için de maşukiye, sapanca olabilir. Kartepe'ye de çıkabilirsiniz. İzmit diyorum.
0
Ben İzmitliyim. İzmit'te Sekapark'ı ziyaret edebilirsiniz. Deniz kenarında oturmak hoşunuza gidebilir. Denize girmek için Kandıra, Kerpe iyi bir seçenek. Üniversiteyi Sakarya'da okuyorum. Sapanca Gölü kenarında bir otelde kalabilirsiniz. Ben olsam Bursa'ya giderdim.
0
mutekebbir
Genetik mühendisliği okumayı düşünen bir arkadaşa o alanda iş bulma imkanının zor olacağı söylenerek fikri değiştirilmiş.Şuan Makine Mühendisliği düşünüyor ama bölüm hakkında hiçbir bilgisi yok.Bu arada genetiği de hayali olduğu için değil puan ona yettiği için düşünmeye başlamıştı.Kendisinin sorula
Genetik mühendisliği okumayı düşünen bir arkadaşa o alanda iş bulma imkanının zor olacağı söylenerek fikri değiştirilmiş.
Şuan Makine Mühendisliği düşünüyor ama bölüm hakkında hiçbir bilgisi yok.
Bu arada genetiği de hayali olduğu için değil puan ona yettiği için düşünmeye başlamıştı.
Kendisinin sorularını sırayla yazıyorum.
1- Türkiye şartlarında Makine Mühendisliği iş potansiyeli nedir?
2- Benim matematikte sıkıtım yok ama fiziksel çekiniyorum, derslerle ilgili ne tür zorlanmalar olabilir.
3- Makine Mühendisliğinde yabancı dilin yeri nedir? Okulu bitirdikten sonra mı yoksa okul sürecinde mi yabancı dili ilerletmek gerekir?
4- Bitirilen üniversite bu meslekte önemli mi?
Çok teşekkürler.
Şuan Makine Mühendisliği düşünüyor ama bölüm hakkında hiçbir bilgisi yok.
Bu arada genetiği de hayali olduğu için değil puan ona yettiği için düşünmeye başlamıştı.
Kendisinin sorularını sırayla yazıyorum.
1- Türkiye şartlarında Makine Mühendisliği iş potansiyeli nedir?
2- Benim matematikte sıkıtım yok ama fiziksel çekiniyorum, derslerle ilgili ne tür zorlanmalar olabilir.
3- Makine Mühendisliğinde yabancı dilin yeri nedir? Okulu bitirdikten sonra mı yoksa okul sürecinde mi yabancı dili ilerletmek gerekir?
4- Bitirilen üniversite bu meslekte önemli mi?
Çok teşekkürler.
0
1. Sektör çok geniş. Otomobil, gemi, uçak gibi ulaşım araçlarının üretimi, çamaşır makinesi, buzdolabı, fırın gibi beyaz eşya üretimi, demir-çelik üretimi ve bunlardan üretilen binlerce ürün gibi faaliyet gösteren her yerde çalışabilir.
2. Fizik dersleri matematik derslerinden daha çoktur.
Fizik 1, Fizik 2, Statik, Dinamik, Mukavemet 1, Mukavemet 2, Termodinamik 1, Elektrik Makinaları sadece ilk iki yıldaki fizik dersleridir. 3. sınıftaki akışkanlar mekaniği gibi derslerden bahsetmiyorum bile. Ama matematiği iyiyse anlayabilir çoğunu.
3. Okuldan mezun olmadan İngilizce bilinmeli. Hem de iyi seviyede. Yoksa yükselemez hiçbir şekilde. Teknik resimler üzerinde Almanca açıklamalar oluyor. Almanca da öğrenebilir.
4. Okul çok kötü bir okul olmamalı. En azından laboratuvar, atölye gibi imkanları olmalı. Çünkü fizik deneysel bir bilim ve deney yapmadan mühendislik öğrenilmez. Mezun olduktan sonra iş tecrübesi kazanmaya başlanınca kimse üniversite sormuyor. İş tecrübesini soruyorlar. İlk işe girişte okul önemli. Eğer çok iyi bir okul olursa tecrübe edindikçe yeni yerlere transfer olabilirsiniz.
2. Fizik dersleri matematik derslerinden daha çoktur.
Fizik 1, Fizik 2, Statik, Dinamik, Mukavemet 1, Mukavemet 2, Termodinamik 1, Elektrik Makinaları sadece ilk iki yıldaki fizik dersleridir. 3. sınıftaki akışkanlar mekaniği gibi derslerden bahsetmiyorum bile. Ama matematiği iyiyse anlayabilir çoğunu.
3. Okuldan mezun olmadan İngilizce bilinmeli. Hem de iyi seviyede. Yoksa yükselemez hiçbir şekilde. Teknik resimler üzerinde Almanca açıklamalar oluyor. Almanca da öğrenebilir.
4. Okul çok kötü bir okul olmamalı. En azından laboratuvar, atölye gibi imkanları olmalı. Çünkü fizik deneysel bir bilim ve deney yapmadan mühendislik öğrenilmez. Mezun olduktan sonra iş tecrübesi kazanmaya başlanınca kimse üniversite sormuyor. İş tecrübesini soruyorlar. İlk işe girişte okul önemli. Eğer çok iyi bir okul olursa tecrübe edindikçe yeni yerlere transfer olabilirsiniz.
0
iş bulmak için üniversite okunmaz bu bir.
insan sevdiğini düşündüğü mesleği ya da alanı okur, o alanda d başarılı olur. çünkü seviyor, zevk alıyor.
insanların saçma şekilde kendi fikirlerini çocuklara empoze etmesi gelecek için en kötü şey.
1. değişir, iyi makine mühendisi yok. ondan iyi olursa iş bulur yoksa elini sallasan makine mühendisi.
2. çok, hem de çok.
3. yabancı dil bilmeyen mezunu ben sallamam. iyi şirketlerde sallamaz zaten. türkçe kaynaklarla üniversite bitiren adam net bir şey bilmez. bilim ingilizce ve almancadır şu anda.
4. hem evet hem hayır. odtü, itü, boğaziçi bir adım ileri taşır ama kocaelinden iş bilerek çıkan hırslı biri bu adamları geçebilir ama bu çok daha zor elbette. iyi üniversite iyi çevre, iyi çevre iyi kariyer getirir.
insan sevdiğini düşündüğü mesleği ya da alanı okur, o alanda d başarılı olur. çünkü seviyor, zevk alıyor.
insanların saçma şekilde kendi fikirlerini çocuklara empoze etmesi gelecek için en kötü şey.
1. değişir, iyi makine mühendisi yok. ondan iyi olursa iş bulur yoksa elini sallasan makine mühendisi.
2. çok, hem de çok.
3. yabancı dil bilmeyen mezunu ben sallamam. iyi şirketlerde sallamaz zaten. türkçe kaynaklarla üniversite bitiren adam net bir şey bilmez. bilim ingilizce ve almancadır şu anda.
4. hem evet hem hayır. odtü, itü, boğaziçi bir adım ileri taşır ama kocaelinden iş bilerek çıkan hırslı biri bu adamları geçebilir ama bu çok daha zor elbette. iyi üniversite iyi çevre, iyi çevre iyi kariyer getirir.
0
kurnaz
ciddi soru bu arada, sadece ben mi yanlış bakıyorum acaba diye merak ediyorum.İnstagramda her anını, her fotosunu paylaşan insanlar var, bunun yanında bırakın instagramı o anı yaşamak yerine her saniye foto ya da video çekmek saçma değil mi?bende seviyorum arkadaşlarla buluşunca ya da ilginç durumla
ciddi soru bu arada, sadece ben mi yanlış bakıyorum acaba diye merak ediyorum.
İnstagramda her anını, her fotosunu paylaşan insanlar var, bunun yanında bırakın instagramı o anı yaşamak yerine her saniye foto ya da video çekmek saçma değil mi?
bende seviyorum arkadaşlarla buluşunca ya da ilginç durumlar olunca foto çekmeyi. ama bu bahsettiğim sallıyorum 2 saatlik şehir gezisinde 100 foto çekmek. ben taş çatlasın 10-15 tane çekerim. daha doğrusu çekebilirim ancak.
foto çekmenin haricinde adam 100 tagle paylaşıyor bunları. adamın sülüklü göldeki ağaç fotosunda igers, iphone, iphoneonly yazsa ne yazmasa ne diye düşünüyorum.
yani isteyen istediğini yapsın banane, o başka, ben sadece bu insanların bi eksiği kapatmaya çalıştıklarını düşünüyorum, git yaşadığın anın tadını çıkar bence.
İnstagramda her anını, her fotosunu paylaşan insanlar var, bunun yanında bırakın instagramı o anı yaşamak yerine her saniye foto ya da video çekmek saçma değil mi?
bende seviyorum arkadaşlarla buluşunca ya da ilginç durumlar olunca foto çekmeyi. ama bu bahsettiğim sallıyorum 2 saatlik şehir gezisinde 100 foto çekmek. ben taş çatlasın 10-15 tane çekerim. daha doğrusu çekebilirim ancak.
foto çekmenin haricinde adam 100 tagle paylaşıyor bunları. adamın sülüklü göldeki ağaç fotosunda igers, iphone, iphoneonly yazsa ne yazmasa ne diye düşünüyorum.
yani isteyen istediğini yapsın banane, o başka, ben sadece bu insanların bi eksiği kapatmaya çalıştıklarını düşünüyorum, git yaşadığın anın tadını çıkar bence.
0
İnsanların tercihleri farklı. Saygı duymak lazım. Bana da ters paso foto paylaşmak.
0
kalan zamanlarını da fotoğraflarının nasıl olduğu , hangi fotoğraflarda güzel çıktıkları vb konuşmalarla geçiriyorlar. telefon ekranlarına duvar kağıdı olarak kendini koyuyor insanlar. megaloman oldu herkes. kezbanlığı/kamilliği de tam atamadılar. çok pis bişey oldu, g*tüm gibi oldu millet.
0
yüz tane tag olayı beni de şaşırtıyor doğrusu. farklı bir yer, yeni bir manzara olunca belki paylaşıyorum ben o da bir tane. insanlar aynı selfie pozunu allayıp pullayıp efektleyerek her gün önümüze koyuyor. gerekirse takipten çıkarıyorum bu tipleri. sanki kafalarının içi çok boşmuş gibi geliyor bana.
0
Ben uzun süredir arkadaş olduğum insanlarla vakit geçirirken fotoğraf çekmeyi unutuyorum ya zaman öyle hızlı geçiyor ki. Ama sıkıldıysam paso çekiyorum ben de. Uğraş oluyor.
0
valla sadece facebook kullanıyorum, orada da iki dakikada bir paylaşım yapanları zaten gizliyorum. herhangi bir şey düşünmüyorum, ben bu şekil geyinirim bu bayan şu şekil geyinir. şahsen sürekli fotoğraf çekmeye de, paylaşmaya da enerji bulamıyorum. çok nadiren yaptığım bir şey olduğu için, seyahate çıktığımda falan paylaşırım arada veya hayatımda bir daha görme şansımın olmayacağı bir yerde, fotoğraf çekebilecek pozisyondayımdır, o zaman çekerim. konserlerde bayramlarda seyranlarda hiç çekmem mesela çünkü zaten internette falan bulurum olm aynısını, anın tadını çıkarmak varken niye 10 dakika elimde telefonla durayım. ama mesela teriberka'ya gitsem fotoğraf çekerim tabii.
tag olayına hiç anlam veremiyorum ama şimdi sözlük yazarı/duyurucu/facebook kullanıcısı olarak instagramcıları bash eylemek de biraz ikiyüzlülük olur sanırım. işte kimisi bi fotoğrafa 400 tane hashtag koyuyo, kimisi 3959 paragraf cevap yazıyo, hepimizin türlü türlü aptallıkları var yani. ben nefret etmekten, bunlara takılmaktan yoruldum açıkçası. o yüzden ilgilenmiyorum artık. sorgulamıyorum, yorum yapmıyorum. kim naabıyosa yapsın.
tag olayına hiç anlam veremiyorum ama şimdi sözlük yazarı/duyurucu/facebook kullanıcısı olarak instagramcıları bash eylemek de biraz ikiyüzlülük olur sanırım. işte kimisi bi fotoğrafa 400 tane hashtag koyuyo, kimisi 3959 paragraf cevap yazıyo, hepimizin türlü türlü aptallıkları var yani. ben nefret etmekten, bunlara takılmaktan yoruldum açıkçası. o yüzden ilgilenmiyorum artık. sorgulamıyorum, yorum yapmıyorum. kim naabıyosa yapsın.
0
instagram zaten bu tarz insanlar için değil mi ?
kullanıcıların %90 ı böyle zaten, benim hesabım var, arada girer bakarım ama ekli olanlar natgeo, bir sürü gezi yapan kişi-rotasız seyyah var mesela çok iyi o- birkaç tane profesyonel anlamda fotoğraf çeken kişi var.
yani benim dediğimin dışında arkadaşları ekleip arada saçma bişeyler çekip paylaşıyorsan senin de çok farkın olmamalı bu şikayet ettiğin kişilerden-yani senin de öyle olman gerek aslında :)
kullanıcıların %90 ı böyle zaten, benim hesabım var, arada girer bakarım ama ekli olanlar natgeo, bir sürü gezi yapan kişi-rotasız seyyah var mesela çok iyi o- birkaç tane profesyonel anlamda fotoğraf çeken kişi var.
yani benim dediğimin dışında arkadaşları ekleip arada saçma bişeyler çekip paylaşıyorsan senin de çok farkın olmamalı bu şikayet ettiğin kişilerden-yani senin de öyle olman gerek aslında :)
0
Ben hiç görmüyorum böyle tipleri. Instagram hesabım yok, yalnızca Facebook, Ekşi Sözlük/Duyuru ve Tumblr hesabım var (takip ettiğim muhteşem fotoğraf ve müzik blogları var burada).
Facebook'ta falan bazen bu şekilde davranan insanlar görünce takipten çıkarıyorum ve gönderilerini görmüyorum, kafam rahat.
Facebook'ta falan bazen bu şekilde davranan insanlar görünce takipten çıkarıyorum ve gönderilerini görmüyorum, kafam rahat.
0
Özgüven eksikliği, ilgi çekerek gelen kalplerle bunu kapıyorlar işte. Klasik olacak ama takibi bırakabilirsin bu tip insanları. Sonuçta senin takip ettiğin kitle bunu yapıyor.
Konu dışı: Sülüklü göl efsane ötesi bir yer, gidip büyülenmemek elde değil. Bolu, Sakarya'ya yakın olanlar dibinizdeki cenneti kaçırmayın.
Konu dışı: Sülüklü göl efsane ötesi bir yer, gidip büyülenmemek elde değil. Bolu, Sakarya'ya yakın olanlar dibinizdeki cenneti kaçırmayın.
0
Sadece Facebook hesabım var, hoşuma giden anları yayınlamayı seviyorum. Ötesinde insanların anlarına tanık olmayı çok seviyorum. 'Bugün çorba var menümde'leri bile seviyorum. Bazıları hayatlarını açık yaşamayı seviyor, ben de onların hayatlarında olmayı seviyorum. Bunların bir kısmı da beğeni kaygısı olmadan yaşıyor.
Açıkçası 'Narsisist bunlar, beğenilmek istiyorlar. Özgüvenleri yok' kısmına uç bir durum olmadıkça, ne bileyim tuvaletteki anlarını paylaşmadıkça ya da günde 30 resim paylaşmadıkça ama senin paylaşımların umurlarında olmadıkça noktasında katılıyorum sadece. Atıyorum, sen paylaşırsan umrunda olmaz ama kendi paylaşırsa 150 like beklerse ayrı bir konu, o zaman benmerkezci derim ama onun dışında hayatlarını paylaştıkları için çok mutlu oluyorum. Bir arkadaşım var mesela, çiçek gördüğünde dayanamaz mutlaka fotoğrafını çeker, o çiçekle 150 tane fotoğrafını çektirir, aynı çiçeği her gördüğünde saldırır. Bazılarımız kedi gördüğünde saldırmadan duramaz, bazıları manzaraya dayanamaz, bazıları sevgilisi ile fotoğrafını paylaşmaya doyamaz; o arkadaş da günde 5-10 tane çiçekli fotoğrafını yayınlıyor. Millet beğenmiyor ve bıktı ama o paylaşmayı çok seviyor, çünkü çiçek gördüğünde çocuklar gibi mutlu oluyor ve o mutluluğunu ben ya da başka biri beğense de beğenmese de paylaşmak istiyor. İçindeki heyecanı tutamıyor. Diğer paylaşımlar için de aynı şeyi düşünüyorum. İçindeki heyecanı tutamıyor ve paylaşıyor insan, beğenilirse o kısmı bonus ve önemli de değil. Bir komşumuz var, o da hayatının her hayatını paylaşıyor. Pişirdiği çorba, sürdüğü oje, balkonundaki çiçek, vb. Onun da öyle like derdi yok, sadece hayatını açıyor diğer insanlara. Ben biraz daha ketumum o konuda sanırım onlara göre ama keşke herkes paylaşsa herkesin istediği her anına ortak olabilsek.
Sadece selfie komik geliyor bana, bir iki tane arkadaş zoru ile çekilmişliğim var ama arkasında ilginç. bir şey, bir manzara olmayınca koskoca resimde armut gibi kafa çok komik oluyor bence.
Açıkçası 'Narsisist bunlar, beğenilmek istiyorlar. Özgüvenleri yok' kısmına uç bir durum olmadıkça, ne bileyim tuvaletteki anlarını paylaşmadıkça ya da günde 30 resim paylaşmadıkça ama senin paylaşımların umurlarında olmadıkça noktasında katılıyorum sadece. Atıyorum, sen paylaşırsan umrunda olmaz ama kendi paylaşırsa 150 like beklerse ayrı bir konu, o zaman benmerkezci derim ama onun dışında hayatlarını paylaştıkları için çok mutlu oluyorum. Bir arkadaşım var mesela, çiçek gördüğünde dayanamaz mutlaka fotoğrafını çeker, o çiçekle 150 tane fotoğrafını çektirir, aynı çiçeği her gördüğünde saldırır. Bazılarımız kedi gördüğünde saldırmadan duramaz, bazıları manzaraya dayanamaz, bazıları sevgilisi ile fotoğrafını paylaşmaya doyamaz; o arkadaş da günde 5-10 tane çiçekli fotoğrafını yayınlıyor. Millet beğenmiyor ve bıktı ama o paylaşmayı çok seviyor, çünkü çiçek gördüğünde çocuklar gibi mutlu oluyor ve o mutluluğunu ben ya da başka biri beğense de beğenmese de paylaşmak istiyor. İçindeki heyecanı tutamıyor. Diğer paylaşımlar için de aynı şeyi düşünüyorum. İçindeki heyecanı tutamıyor ve paylaşıyor insan, beğenilirse o kısmı bonus ve önemli de değil. Bir komşumuz var, o da hayatının her hayatını paylaşıyor. Pişirdiği çorba, sürdüğü oje, balkonundaki çiçek, vb. Onun da öyle like derdi yok, sadece hayatını açıyor diğer insanlara. Ben biraz daha ketumum o konuda sanırım onlara göre ama keşke herkes paylaşsa herkesin istediği her anına ortak olabilsek.
Sadece selfie komik geliyor bana, bir iki tane arkadaş zoru ile çekilmişliğim var ama arkasında ilginç. bir şey, bir manzara olmayınca koskoca resimde armut gibi kafa çok komik oluyor bence.
0
şimdiye kadar hiç fotoğrafını twitter-facebook-instagram'da paylaşmamış (wassap saylanmaz di mi) biri olarak bana acayip geliyor, şöyle ki az paylaşan da ilginç geliyor, anlamlandıramıyorum sadece, bana özel bir durum olmalı bu.
şöyle düşünüyorum ben örn. cep telefonumda kendi çektiğim fotoğrafı fi tarihinde tanıdığım birine gösterir miyim, hayır, o zaman koymuyorum internete, zaten gerekli fotoğrafları wassap üzerinden yakınlarıma gönderiyorum.
paylaşana da bir şey demiyorum, beni ilgilendiren bir konu değil.
ama bazıları o kadar vıcık vıcık ki, hani utanıyoruz buradan arkadaşlar, abartmayın. 35 yaşında adam gözleri büyütmeli, ses değiştirmeli video çekip internete koyuyor falan, teallam.
şöyle düşünüyorum ben örn. cep telefonumda kendi çektiğim fotoğrafı fi tarihinde tanıdığım birine gösterir miyim, hayır, o zaman koymuyorum internete, zaten gerekli fotoğrafları wassap üzerinden yakınlarıma gönderiyorum.
paylaşana da bir şey demiyorum, beni ilgilendiren bir konu değil.
ama bazıları o kadar vıcık vıcık ki, hani utanıyoruz buradan arkadaşlar, abartmayın. 35 yaşında adam gözleri büyütmeli, ses değiştirmeli video çekip internete koyuyor falan, teallam.
0
cilekli krep
düşünüyorum düşünüyorum akıl erdiremiyorum. tebliğ etme desem değil. öğretmenler de şu an çalışmıyor ama çatır çatır açığa alınıyorlar. istedin mi tebliği her türlü edersin.işlerin aksamaması desem değil. çünkü zaten izini amirlerden alıyorsun ve amirler uygun görmezse izin vermiyor. örneğin vergi a
düşünüyorum düşünüyorum akıl erdiremiyorum. tebliğ etme desem değil. öğretmenler de şu an çalışmıyor ama çatır çatır açığa alınıyorlar. istedin mi tebliği her türlü edersin.
işlerin aksamaması desem değil. çünkü zaten izini amirlerden alıyorsun ve amirler uygun görmezse izin vermiyor. örneğin vergi affı geldiğinde bize izin vermiyorlar. veya bir birimde 2 kişi kaldıysa işler yürümez diye amir izin vermiyor. bu da ayarlanabilir.
kaçmayı önlemek desem hacca gidenlere izin veren bir kararname çıkarttılar. o halde bu büyük bir boşluk olarak ortada duruyor -ki kaçacak adam zaten memurluğunu yakıp da kaçabilir.
ne ya ne? benim gençliğimi yediler şimdi de tatilimi yiyorlar.
işlerin aksamaması desem değil. çünkü zaten izini amirlerden alıyorsun ve amirler uygun görmezse izin vermiyor. örneğin vergi affı geldiğinde bize izin vermiyorlar. veya bir birimde 2 kişi kaldıysa işler yürümez diye amir izin vermiyor. bu da ayarlanabilir.
kaçmayı önlemek desem hacca gidenlere izin veren bir kararname çıkarttılar. o halde bu büyük bir boşluk olarak ortada duruyor -ki kaçacak adam zaten memurluğunu yakıp da kaçabilir.
ne ya ne? benim gençliğimi yediler şimdi de tatilimi yiyorlar.
0
Benim eniştem Kars'ta polis. Evleri İzmit'te. Şimdi bir olay olsa İzmit'ten Kars'a görevinin başına dönmesi en az iki gün sürer. Darbe girişimi gibi olaylarda zaman çok önemlidir. O yüzden ortalık karışıkken gelin, hazır olun diyorlar. Bu durumdan ben de şikayetçiyim. Uzun süredir göremediğim kuzenlerimi izne geldiklerinde sadece iki kez görebildim. Bence nöbetleşe tatil yapılabilir.
0
Gelecek ay sonu Portekiz ve Bulgaristan'da iki sempozyumda sunum yapacaktım. Bugün izin yazım geri döndü. Ne yapacağımı bilmiyorum. Bu yaza yönelik tek nefes alma planlarım bu iki sempozyuma bağlıydı. Şehir dışına bile çıkamıyorum ve cidden çok daraldım.
En kısa sürede normale dönse işler çok güzel olacak.
En kısa sürede normale dönse işler çok güzel olacak.
0
o degil de bu sene yanan izinler nolacak asil? sonradan kullanmaya izin verilecek mi? normalde en fazla bir yil devrediyor ya.
0
rajaz
yaptıran var mı? biraz sararmış, son zamanlarda hoşuma gitmemeye başladı. devlet hastanesinde yaptıran var mı? yaptırdıysanız nerde yaptırdınız? memnun kaldınız mı? kaç ay beyaz kaldı? :)not: sigara içmiyorum. günde 2-3 bardak çay.soru2: diş plak temizliği mi yoksa o ya? dişi beyaz yapan olan? onu d
yaptıran var mı? biraz sararmış, son zamanlarda hoşuma gitmemeye başladı. devlet hastanesinde yaptıran var mı? yaptırdıysanız nerde yaptırdınız? memnun kaldınız mı? kaç ay beyaz kaldı? :)
not: sigara içmiyorum. günde 2-3 bardak çay.
soru2: diş plak temizliği mi yoksa o ya? dişi beyaz yapan olan? onu devlet yapmıyo mu yoksa?
not: sigara içmiyorum. günde 2-3 bardak çay.
soru2: diş plak temizliği mi yoksa o ya? dişi beyaz yapan olan? onu devlet yapmıyo mu yoksa?
0
Ben ağız ve diş sağlığı merkezinde yaptırdım. Gayet güzel temizliyorlar ama diş taşı temizliğiyle sararmaları yok edemezsiniz. Onun için diş beyazlatma işlemi gerekir.
0
devilred
dodex iğnesi oluyorum bir süredir. bilenler bilir, ilk beş gün her gün, sonraki beş haftada haftada bir gün, sonraki beş ayda da ayda bir gün şeklinde vuruluyor iğne. bugün onuncu iğnemi oldum. ilk beş gündeki iğneleri, üst üste vurulmama rağmen en ufak bir şekilde hissetmemişken dokuzuncu ve özelli
dodex iğnesi oluyorum bir süredir. bilenler bilir, ilk beş gün her gün, sonraki beş haftada haftada bir gün, sonraki beş ayda da ayda bir gün şeklinde vuruluyor iğne. bugün onuncu iğnemi oldum. ilk beş gündeki iğneleri, üst üste vurulmama rağmen en ufak bir şekilde hissetmemişken dokuzuncu ve özellikle bugünkü onuncu iğne aşırı canımı yaktı. sebebi nedir bu değişimin? vuran elin haşinliğinden mi kaynaklanıyor? yoksa etim mi hassaslaştı artık? ara vermek mi iyi gelmiyor ya da? bundan sonrakiler de acır mı?
not: tikler okuyunca gelecek.
not: tikler okuyunca gelecek.
0
Hep aynı tarafa yaptırma. Bir sağa bir sola yaptır. Dodex kadar hafif iğne bulamazsın. Penadur ile poposu kevgire çevrilmiş biri olarak konuşuyorum.
0
Ben ilk dodex yaptırdığımda biraz bağırmıştım, hemşire de hehehe biraz acıdı herhalde demişti. Sorun hemşirede olabilir yani. Derin nefes al, popunu sıkma.
0
Dodex acıtmaz çyle çok ya. Bence vuran elin haşinliği ve sürekli olmandan totonun dezenformasyonundan kaynaklanıyorudr. Dodex candır
0
restlesss
Değişik başlıklar altında parça parça sordum ve güzel cevaplar aldım. Ancak toparlamak amaçlı duyuru ahalisini bir kez daha rahatsız ediyorum.Kardeşimin önünde birkaç ihtimal var, oldukça kararsız. Birbiriyle alakasız da olsa tecrübelerinizden faydalanmak isteriz.Boğaziçi kimya müh., Acıbadem yarı b
Değişik başlıklar altında parça parça sordum ve güzel cevaplar aldım. Ancak toparlamak amaçlı duyuru ahalisini bir kez daha rahatsız ediyorum.
Kardeşimin önünde birkaç ihtimal var, oldukça kararsız. Birbiriyle alakasız da olsa tecrübelerinizden faydalanmak isteriz.
Boğaziçi kimya müh., Acıbadem yarı burslu tıp ve Koç yarı burslu endüstri (başka bölümden çap ile -koçta oldukça kolaymış bu işler) arasında kaldı. Boğaziçi'ne girsin hele bir hazırlık okusun, sonra bakar dedik ama sanırım yatay geçiş yapmak istediğinde burs vermiyormuş okullar.
Teşekkürler.
Kardeşimin önünde birkaç ihtimal var, oldukça kararsız. Birbiriyle alakasız da olsa tecrübelerinizden faydalanmak isteriz.
Boğaziçi kimya müh., Acıbadem yarı burslu tıp ve Koç yarı burslu endüstri (başka bölümden çap ile -koçta oldukça kolaymış bu işler) arasında kaldı. Boğaziçi'ne girsin hele bir hazırlık okusun, sonra bakar dedik ama sanırım yatay geçiş yapmak istediğinde burs vermiyormuş okullar.
Teşekkürler.
0
-Koç yarı burslu endüstri (başka bölümden çap ile -koçta oldukça kolaymış bu işler)
+mış'lı şeylere güvenmeyin. "vizelerde çalışayım, finalde yatarım" tarzı cümlelere benziyor bu çap yaparım yüksek yaparımlar. sadece endüstri halini düşünsün, çap olursa ekstrası olur.
mühendislik ve tıp baya baya farklı alanlar. eğer doktor olmak istiyorsa tıp okusun :) istemeyen kişi sadece puanı yetiyor diye tıp okumasın abi, sonra görüyoruz doktorları.
boğaziçi kimya'dan mezun olup kimya ile ilgili bir iş yapan bir tanıdığım yok. bir kısmı mt olarak bir yerlere girdi, bir kısmı pazarlama gibi alanlara geçti. kimya mühendisliğini öyle düşünsün kardeşin. boğaziçi mezunu olunca belirli bir okul kültürüyle mezun oluyorsun bu da bölümün her ne olursa olsun ilerde bir + sağlıyor.
+mış'lı şeylere güvenmeyin. "vizelerde çalışayım, finalde yatarım" tarzı cümlelere benziyor bu çap yaparım yüksek yaparımlar. sadece endüstri halini düşünsün, çap olursa ekstrası olur.
mühendislik ve tıp baya baya farklı alanlar. eğer doktor olmak istiyorsa tıp okusun :) istemeyen kişi sadece puanı yetiyor diye tıp okumasın abi, sonra görüyoruz doktorları.
boğaziçi kimya'dan mezun olup kimya ile ilgili bir iş yapan bir tanıdığım yok. bir kısmı mt olarak bir yerlere girdi, bir kısmı pazarlama gibi alanlara geçti. kimya mühendisliğini öyle düşünsün kardeşin. boğaziçi mezunu olunca belirli bir okul kültürüyle mezun oluyorsun bu da bölümün her ne olursa olsun ilerde bir + sağlıyor.
0
Boğaziçi kimya müh. 456 puanmış. Çanakkale Onsekiz Mart Tıp 455 puan. Ondokuz Mayıs, Abant İzzet Baysal, Trakya, Karadeniz Teknik de yaklaşık 450. Bunlar varken gidip de Acıbadem'de yüzde elli tıp okunmaz. Tercih planınız kötü.
0
Tip istiyorsa yazsin. Yalniz onunde sonunda girecegi 2 sey: tus ve atamalar. Ustune para verip semdinli'ye falan gidebilir yani. Acibadem mezunlarini da verdi, tus basarisina bakin
0
kafa karışıksa demek ki illa tıp ya da mühendislik olsun denmiyor demek ki, bence boün kimya, orda okurken kurumiçi yatay, çap ya da yandal fırsatlarını değerlendirir, acıbademde iste para verip tıp okumaya gerek yok
0
kardesin girisken bir tipse ya da bu alanda kendini acabilecek bir cocuksa koc endüstri. basarili olup ayni zamanda kendi networkünü olusturabilirse güzel isler yapar. ayrica üniversitenin yurtdisiyla da cok baglantisi var.
bogazici kimya sirf bogazici diye yazilmaz. Ilgisi varsa yazsin, yatay gecise güvenilip üni.de bölüm secilmez, hayatinin kumari olur.
sosyal iliskileri daha kisitli icine kapanik bir tip ise acibadem tip yazsin.
bogazici kimya sirf bogazici diye yazilmaz. Ilgisi varsa yazsin, yatay gecise güvenilip üni.de bölüm secilmez, hayatinin kumari olur.
sosyal iliskileri daha kisitli icine kapanik bir tip ise acibadem tip yazsin.
0
fraise
Ben bu konuda tamamen yeteneksiz bir insanım, utanıyorum bir kere. Etrafımdaki hemen herkes de öyle. Fiyatı söylediklerinde direkt parayi çıkarır veririm, sevmiyorum o konuşmaları yapmayı. geçen sene oludeniz'de etiketi sterlin fiyatından yazan esnaf liraya yuvarlak hesap çevirince 'ama bunun fiyatı
Ben bu konuda tamamen yeteneksiz bir insanım, utanıyorum bir kere. Etrafımdaki hemen herkes de öyle. Fiyatı söylediklerinde direkt parayi çıkarır veririm, sevmiyorum o konuşmaları yapmayı. geçen sene oludeniz'de etiketi sterlin fiyatından yazan esnaf liraya yuvarlak hesap çevirince 'ama bunun fiyatı o değil ki su' demiştim, adam de peki öyle olsun demişti. Yaptığım tek pazarlık buydu ki sanırım ona da pazarlık denmiyor.
Millete bakıyorum çatır çatır pazarlık yapıyor. Yine bir tatilde arkadaşım tekne turu için pazarlık yapmıştı da başkası adına utanmak sendromuna tutulup 'ya tamam işte bu fiyat iyi. Niye 3 lira için dil döküyoruz ki?' demistim. Bana 'turkiye'de böyle yerlerde pazarlık yapilir' dediler. İyi de total de 5-10 lira az vermek için niye kendimi yorayim? Ne bileyim, saçma geliyor bana.
Siz ne düşünüyorsunuz? Pazarlık yapar mısınız? Yapmalı miyiz?
Millete bakıyorum çatır çatır pazarlık yapıyor. Yine bir tatilde arkadaşım tekne turu için pazarlık yapmıştı da başkası adına utanmak sendromuna tutulup 'ya tamam işte bu fiyat iyi. Niye 3 lira için dil döküyoruz ki?' demistim. Bana 'turkiye'de böyle yerlerde pazarlık yapilir' dediler. İyi de total de 5-10 lira az vermek için niye kendimi yorayim? Ne bileyim, saçma geliyor bana.
Siz ne düşünüyorsunuz? Pazarlık yapar mısınız? Yapmalı miyiz?
0
valla pek beceremiyorum ya
yapmak aklımada gelmiyor bazen
bazen bilerek yapmıyorum
yapmak aklımada gelmiyor bazen
bazen bilerek yapmıyorum
0
Ben pazarlık yapmıyorum ama düz hesap yapalım diyorum. Geçenlerde et döner ve kola aldım. Et döner 7,5 TL ve kola 3 TL idi. Yani toplam 10,5 TL ödemem gerekiyor. Adam 10 buçuk deyince, hı? 10 buçuk mu? dedim, 10 ver yeter dedi. Benim olayım da böyle.
0
bence ne aldığına göre değişir bu pazarlık olayı ya. tekne turu örneğindeki gibi eğer hizmet alıyorsam pazarlık yapmam, ama keko gibi de her yerde otuz liraya satılan mala elli lira vermem.
hizmet sektörü pazarlığa kapalı olmalı, ama ticaret açık bence. öyle düşünüyorum.
hizmet sektörü pazarlığa kapalı olmalı, ama ticaret açık bence. öyle düşünüyorum.
0
yapanlara sözüm yok, onların da kendince bir doğru bildiği vardır ama kendim için konuşacak olursam çok bayağı ve dandik geliyor bana ya. yapış yapış ne öyle. ABİ ŞÖYLE YAPAK, ABİ BÖYLE YAPAK, ÖĞRENCİ KARDEŞİNE NE YAPARSIN vs. hiç gelemem. ürünün fiyatı belliyse ya verip alırım ya da arkamı dönüp uzaklaşırım. fiyat yoksa da sorarım, uygun gelmişse alırım, gelmemişse yine devam ederim. hayır zaten ekonomik hacmi düşük bir insanım, sene boyunca aldığım her bir şey için pazarlık yapsam kurtaracağım 100 lira falan olur yani ne uğraşcam ya.
0
hayatta yapamıyorum, hiç yapmadım, yapabileceğimi de sanmıyorum. yanımda yapıldığında da çok utanıyorum. yapana, yapabilene saygım sonsuz ama pazarlık yapmak herkese göre bişey değil sanırım :)
0
ben hiç beceremiyorum o yüzden de pazarlık olmaması gerektiği taraftarıyım. aynı yerden aynı şeyi birilerinin daha ucuza alıyor olması koyuyor tabi. oysa annem pazarlık konusunda tam bir master. 4-5 ürün alırsa birini resmen bedavaya getiriyor ama işte nerede pis huy var babamdan almışım.
kız arkadaşım iyi allahtan o konuda da beraber olduğumuz zaman o işlere o bakıyor..
kız arkadaşım iyi allahtan o konuda da beraber olduğumuz zaman o işlere o bakıyor..
0
yaparım çünkü pazarlık yapılan bir yerse pazarlık payı bırakıyorlar zaten.
0
ben yapıyorum sayılır.
ama işin komiği ucuz şeylerde pazarlık yapıp pahalı şeylerde yapamıyorum.
çünkü ucuzun alternatifi ve çeşidi çok oluyor genelde.
ama işin komiği ucuz şeylerde pazarlık yapıp pahalı şeylerde yapamıyorum.
çünkü ucuzun alternatifi ve çeşidi çok oluyor genelde.
0
Bazen yapabiliyorum. Çok da iyi değilim. Fakat babam ve bir iki arkadaşım baya iyiler bu konuda. Gerçi iyi de demeyeyim, Kesin arkadan ana bacı küfür yiyiyorlardır.
Bazı yerlerde pazarlık yapman lazım ama. Çünkü genelde fiyatlar pazarlık payı eklenerek konuluyor. Pazarlık yapmayanlar sayesinde kazandığı para çok olduğu için, pazarlık payı da olduğundan çok sorun etmiyorlar. 125 liradan 25 e düşen bile gördüm ben.
Genelde çok etki edemiyorum ama şu an kullandığım şort çantasını 75ten 60 a düşürdüm en son. O kadar. Onu 50ye düşürürdü yetkili kişiler.
Bazı yerlerde pazarlık yapman lazım ama. Çünkü genelde fiyatlar pazarlık payı eklenerek konuluyor. Pazarlık yapmayanlar sayesinde kazandığı para çok olduğu için, pazarlık payı da olduğundan çok sorun etmiyorlar. 125 liradan 25 e düşen bile gördüm ben.
Genelde çok etki edemiyorum ama şu an kullandığım şort çantasını 75ten 60 a düşürdüm en son. O kadar. Onu 50ye düşürürdü yetkili kişiler.
0
nakit alıcam en son kaça olur derim ama ısrar edemem.
ama annem mükemmel bir kadındır bu konuda. baya indirim yaparlar o deyince.
adeta içimizdeki kayserili.
ama annem mükemmel bir kadındır bu konuda. baya indirim yaparlar o deyince.
adeta içimizdeki kayserili.
0
tek yapabildiğim pazarlık birden fazla bi şey alırsam indirim istemek.
2.5 liradan 5 tane bi şey alacaksam eğer, 10 lirayı kabul etmezlerse hayatta almam mesela.
2.5 liradan 5 tane bi şey alacaksam eğer, 10 lirayı kabul etmezlerse hayatta almam mesela.
0
babam çok yapar. Ben pek yapamıyorum ama madem tekne turu örneği var, bir kere baya indirim olmuştu 3-5 falan değil birkaç kişinin bedavaya gelmesinden bahsediyorum. Ha sonraki güne vs. değildi yarım saat sonra kalkacak bir şeydi, adam da "tamam abi siz geçin sizi görenler gelir oradan kazanırız" gibi bişey demişti.
Ayrıca benim hiç olmaz dediğim Satürn'de bile yapmıştı :D Yani Vatan bilgisayarda mı ne daha ucuzdu onu söyledi, o fiyata verdiler. Tamam bu hakkımız bazı mağazalar diyor bunu ama ben bunu söyleyip dert anlatacağıma gider Vatan'dan falan alırdım mesela.
Ha yine "yanında hediye" olayı var. Bir çeşit pazarlık. Laptop aldık, 150tl'lik çanta verdiler ama biraz zorlama ve muhabbetle. Hani pazarlık işte. Aynı laptobu alan başka adama vermeyecekler yani, onlar teklif etmiyor. Ben bunu Amerikanlara yaptım şansımı denedim oldu :D Öğrenciyken ABD'deki bir websitesinden illüzyon malzemesi alıyordum, yüz küsür dolar tutmuştu benim için büyük para. Sİparişe ek mesaj attım öğrenciyim benim için büyük para ama Türkiye'de yok bunlar, eğer mümkünse yanında küçük hediyelerinizi bekliyorum diye :) Gayet güzel/eğlenceli bi kart oyunu göndermişlerdi değeri de 16$.
Ayrıca benim hiç olmaz dediğim Satürn'de bile yapmıştı :D Yani Vatan bilgisayarda mı ne daha ucuzdu onu söyledi, o fiyata verdiler. Tamam bu hakkımız bazı mağazalar diyor bunu ama ben bunu söyleyip dert anlatacağıma gider Vatan'dan falan alırdım mesela.
Ha yine "yanında hediye" olayı var. Bir çeşit pazarlık. Laptop aldık, 150tl'lik çanta verdiler ama biraz zorlama ve muhabbetle. Hani pazarlık işte. Aynı laptobu alan başka adama vermeyecekler yani, onlar teklif etmiyor. Ben bunu Amerikanlara yaptım şansımı denedim oldu :D Öğrenciyken ABD'deki bir websitesinden illüzyon malzemesi alıyordum, yüz küsür dolar tutmuştu benim için büyük para. Sİparişe ek mesaj attım öğrenciyim benim için büyük para ama Türkiye'de yok bunlar, eğer mümkünse yanında küçük hediyelerinizi bekliyorum diye :) Gayet güzel/eğlenceli bi kart oyunu göndermişlerdi değeri de 16$.
0
yaparım. yapılması da gerekiyor. öyle "3 lira için ne yaparlık yapcam?" diyenler kendi paralarını kazanmıyorlardır yada çok paraları vardır.
0
Eski galerici olan babam kadar olmasa da yaparım. O gençliğinde adamın ağzına sıçardı bir şey alırken. Çoğu esnaf Türkiye'de fiyata pazarlık payı ekliyor zaten. Müşteri de kaybetmek istemeyeceklerinden illa biraz biraz fiyat kırarlar. Tekliften çekinme yani.
0
Pazarlik yapmam.
Ama bazi durumlarda ne tutturursa o fiyati cekerler ya, o durumlarda kaziklandigimi farkedersem pazarliga girisirim pek beremiyor olsam da. 3 ay once yurtdisinda adamin 45euro fiyat cektigi tekne turunu 20euroya aldim. Aslinda pazarlik yapmadim, adam ben istemiyorum dedikce israr etti, gittikce fiyat dustu. Ben de yeterince dusuk fiyat soyleyene kadar yok dedim.
Ama pazrlik denen seye karsiyim. Fiyatlar sabit olmali, kaziklama olmamali, pazarlik da olmamali.
Ama bazi durumlarda ne tutturursa o fiyati cekerler ya, o durumlarda kaziklandigimi farkedersem pazarliga girisirim pek beremiyor olsam da. 3 ay once yurtdisinda adamin 45euro fiyat cektigi tekne turunu 20euroya aldim. Aslinda pazarlik yapmadim, adam ben istemiyorum dedikce israr etti, gittikce fiyat dustu. Ben de yeterince dusuk fiyat soyleyene kadar yok dedim.
Ama pazrlik denen seye karsiyim. Fiyatlar sabit olmali, kaziklama olmamali, pazarlik da olmamali.
0
Bende yapamazdim. Ama fazla mal aldigim zaman kurumsal bir yer degilse kusuratu atalim bari su kadar olsun diye teklif edebilirdim en fazla. Birkac kez kayinvalidemle alisverise cikip catir catir pazarlik yapma olayini gordum ama hala ben o kadar israrci olamiyorum. Kendisi esnafi biktirircasina pazarlik yapar. O kadari da cok fazla ama yine de ilk soylenen fiyatin hemen kabul edilmemesi gerekiyormus.
0
Zamanla geliştirdim ben de, önceden hiç beceremezdim. Ancak pazarlık yapılan yere bağlı tabii ki, hissediyorsun yani onu bu insan beni kazıklayacak diye. Bayağı geleceği durumu da ön görüyorsun zaten o esnada yapmıyorsun.
0
ben de yapamam. ama fiyatı duyunca tekrar sorarım şaşırmış gibi veya hımm yok pahalıymış falan derim. bazen öyle deyince indiriyolar slfkdg. başka bi şey diyemem ama.
0
Yapmışlığım var birkaç kere ama hiç sevmem, yoruyor ve yıpratıyor beni. Ben doğrudan "Pazarlık sevmem, son bir fiyat söyleyin, alırsam alırım" derim. Eğer pahalı gelirse ve sonradan "Hadi. 10 daha indireyim" derse de "Hani son fiyatı oydu" der, bağırmadan kızarım. Pazarlık yapanları takdir ederim de, bir arkadaşımla Antalya'ya gittik ve iki gün Antalya'daydık. Arkadaş bir şal için "Pazarlık sünnettir" deyip 1.5 saat pazarlık yaptı ve arkadaşa çok bozuldum. Zaten azıcık zaman oradayız; onun da 1.5 saatini dükkanda geçirmek istemem. En son parasını ben verdim. "Hadi, bu da hediye olsun benden" dedim. İndirim de 30'dan 20'ye. 10 tl o kadar zamanıma değmez. Yalnız bir gezide, dlini bilmediğim yabancı bir ülke için "İlk söylenen fiyatın yarısına alın" dediler. Oranın dilinde rakamları öğrenip hayvani pazarlık yaptım ama o istisna. Adamlar baştan uçuk söylüyorlarmış zaten.
0
pazarlık yapmadan olur mu ya :)
teklif verirken bile pazarlık payı ekliyorum üstüne :D
Yani pazarlığın her aşamasında varım
teklif verirken bile pazarlık payı ekliyorum üstüne :D
Yani pazarlığın her aşamasında varım
0
Sabah hastanede yaptim. 13bin kusurluk fatura 9200e dustu.
Pavyon mu hastane mi belli degil. Pazarlik yapmayandan 13bini cart diye aliyorlar iste.
Pavyon mu hastane mi belli degil. Pazarlik yapmayandan 13bini cart diye aliyorlar iste.
0
bir kere yapayım dedim beceremedim. 50 liralık 3 tane tişört beğendim satıcıya uygun bişeyler yaparsanız 3 ünü de alırım 135 olsun dedim, yok yapamam üstelik kartla ödeyeceksiniz komisyon alıyor banka dedi. bende peki sizi kırmıcam çok sevdim dedim 150 lira verdim :) genelde bunu satıcı müşteriye der ben söyleyip çıktım dükkandan :)
0
geçen yıl lazer'e başlarken ablamın yaptığı pazarlık gözlerimi dolduracak cinstendi. oldukça karlı ve memnun çıkmıştım. o yüzden pazarlık yapabilene saygım sonsuz. ama ben yapmam. çok utanıyorum :(
0
....na bile koyyorum Fraise görsen şaşırırsın %30 indirim garanti. Sabah 20 liralık peyniri pazardan 12'ye aldım bak o kadar küsüratlı diyorum.
0
@sivrisinek nasıl la? pazarlık yaparak kazıklanıyoruz. yani ben dükkana giriyorum abi selam pazarlık yapacam ona göre fiyat ver diyorum o da 100 liralık mala 300 çekiyor ben 200'e alıyorum ve seviniyorum asdfasdfsadfsadffasdfasdf
bi anlatsana çok heyecanlı
bi anlatsana çok heyecanlı
0
tekne turunda pazarlık yaparım. hatta geçen haftasonu gittik, 50 tl idi kişi başı, kızkardeşim 35 e çektirdi öyle çok dil de dökmeden. pazarlık payı oluyor onların dert etmeyin.
ama bizim burda aydında cuma pazarında bile pazarlık yapılıyor. meyve alacak diyelim karpuz 11 geldi 10 yap derler. ya da armutu hadi 2 den ver 2 kilo alayım derler.
pazarcıya, zor geçinen esnafa ben pazarlık yapmam mesela.
bu biraz ben de insaniyet, prensib meselesi. bir de 2 lira için pazarlık yapmam. mesela çilingir çağırırım onla pazarlık yaparım 60 dediyse 40 a çekerim fln. türkiye'de işler böyle dönüyor. size de tavsiye ederim.
ama bizim burda aydında cuma pazarında bile pazarlık yapılıyor. meyve alacak diyelim karpuz 11 geldi 10 yap derler. ya da armutu hadi 2 den ver 2 kilo alayım derler.
pazarcıya, zor geçinen esnafa ben pazarlık yapmam mesela.
bu biraz ben de insaniyet, prensib meselesi. bir de 2 lira için pazarlık yapmam. mesela çilingir çağırırım onla pazarlık yaparım 60 dediyse 40 a çekerim fln. türkiye'de işler böyle dönüyor. size de tavsiye ederim.
0
fazla beceremem ama yapana saygı duyarım.
belki yüzeysel düşünüyorum ama girenin bize girmesi üzerine kurulu bu sisteme acayip uyuzum. şimdi o mal yada hizmet bize gelene kadar her aşamasında pazarlık yapılmıyor mu, yapılıyor. belli tenzilat - iskonto tutarlarında anlaşılıyor karşılıklı, protokoller oluyor. fabrika girdisinden çıktısına, ürünün ambalajını üreten firmadan toptancısına, perakendecisine kadar her düzeyde bi karşılıklı anlaşma var fiyatlarda. böyledir yani bu, başka yolu var mı? amaa son kullanıcıya gelince bi etiket fiyatı tutturulmuş gidiyor. 5 kuruş indirim talep edilse tepeden bakılıyor neymiş etiket fiyatı öyleymiş. kim basıyo o etiketi acaba, tüketici tarafında kim anlaşıyor sizlerle o fiyatta? beyefendi lütfedecek %5 peşin indirim yapacak, karta %0,2 bonus yüklenecek şu bu. baştan aşağı farazi rakamlar olaylar.
belki yüzeysel düşünüyorum ama girenin bize girmesi üzerine kurulu bu sisteme acayip uyuzum. şimdi o mal yada hizmet bize gelene kadar her aşamasında pazarlık yapılmıyor mu, yapılıyor. belli tenzilat - iskonto tutarlarında anlaşılıyor karşılıklı, protokoller oluyor. fabrika girdisinden çıktısına, ürünün ambalajını üreten firmadan toptancısına, perakendecisine kadar her düzeyde bi karşılıklı anlaşma var fiyatlarda. böyledir yani bu, başka yolu var mı? amaa son kullanıcıya gelince bi etiket fiyatı tutturulmuş gidiyor. 5 kuruş indirim talep edilse tepeden bakılıyor neymiş etiket fiyatı öyleymiş. kim basıyo o etiketi acaba, tüketici tarafında kim anlaşıyor sizlerle o fiyatta? beyefendi lütfedecek %5 peşin indirim yapacak, karta %0,2 bonus yüklenecek şu bu. baştan aşağı farazi rakamlar olaylar.
0
timmie
nasıl bi şey fikri olan?
nasıl bi şey fikri olan?
0
