bad
selamlar 8 aylık bır kedim var ve maddi yetersizklerimden ötürü kedimin mamasınını bilumum carefoor gibi süpermarketlerin ucuz ürünlerinden sağlıyorum. bakıyorum da millet ne markalar ne özellikler neler neler vermiş. kedim cins bir kedi ve dışkısına filan bakıyorum hiçbir sorunu yok. bazen et veya
selamlar 8 aylık bır kedim var ve maddi yetersizklerimden ötürü kedimin mamasınını bilumum carefoor gibi süpermarketlerin ucuz ürünlerinden sağlıyorum. bakıyorum da millet ne markalar ne özellikler neler neler vermiş. kedim cins bir kedi ve dışkısına filan bakıyorum hiçbir sorunu yok.
bazen et veya tavuk yemeklerinden arta kalanları veriyorum. sizce yanlış mı yapıyorum ?
bazen et veya tavuk yemeklerinden arta kalanları veriyorum. sizce yanlış mı yapıyorum ?
0
doğru yapıyorsunuz. ben genellikle mama bile kullanmıyorum; evdeki yemeklerden veriyorum. ilk günler yemez diye üzülme; zamanla alışıyor.
mamalar kedinin ağzını leş gibi kokutuyor. bir gün burnuna doğru esnerse acımasız gerçekle karşılaşıyorsun.
mamalar kedinin ağzını leş gibi kokutuyor. bir gün burnuna doğru esnerse acımasız gerçekle karşılaşıyorsun.
0
pek yanlış değil. ama evdeki yemeklerden arta kalanları da versen menüsü et ağırlıklı olursa daha iyi olur. ama arada sırada da olsa yaşına uygun kuru mama vermeyi ihmal etme. onlar için diş bileme aracı o.
0
dişlerinin sağlıklı olması ve tüylerinin çok dökülmemesi için kuru mama yemesi şart. ama marka mamalara inanmıyorum pek. marketten Goody marka ya da pet shoptan açık kilo işi mama alıyorum, şimdiye kadar onlarca kedi baktım hepsi gayet sağlıklı büyüdüler.
edit: sadece kuru mama verin demişim gibi olmuş, öyle değil. ara sıra tavuk ciğeri alıp pişirip yediriyorum. evde tavuk/et yendiğinde artanları veriyorum yemeleri için. ama sebzeli yemek yememeleri gerek. sindirim sistemleri sadece hayvansal ürünleri sindirecek şekilde.
edit: sadece kuru mama verin demişim gibi olmuş, öyle değil. ara sıra tavuk ciğeri alıp pişirip yediriyorum. evde tavuk/et yendiğinde artanları veriyorum yemeleri için. ama sebzeli yemek yememeleri gerek. sindirim sistemleri sadece hayvansal ürünleri sindirecek şekilde.
0
ev yemegini arada vermelisin bence cunku ilk yazan arkadasin dediginin aksine asil ev yemegi hayvanlarin agzini kokutuyor, disleri mahvediyor. ve hayvanlarda dis temizligi zaten cok cok zor ve masrafli bir sorunken buna dikkat etmek sart... kuru mama disler icin ve hayvan icin en iyi olani aslinda. ev yemeklerindeki yag,tuz,seker orani hayvanlar icin uygun degil kuru mamada gerekli oldugu kadar bulunur bunlar. sirf ev yemegi ile beslersen bir sure sonra kuru mamayi begenmiyorlar ve hizla kilo aliyorlar; yaglaniyorlar. arada ev yemegi ver derim kisaca. ayrica adi ustunde marka. her seyin bir etiketi var. carrefourdaki mamanin kedin icin yeterli olduguna eminim. :)
0
kaliteli mama yediğinde günlük alması gereken ne varsa (vitamin mineral) hepsini alıyor. yemek verdiğinizde neyi ne kadar aldığını bilemeyiz. kakası az kokuyor. tüyleri az dökülüyor. tüyleri ve kendisi de daha sağlıklı oluyor.
0
yıllardır kedi besliyoruz bir kere bile mama vermedik. doğal yiyecekler gayet yeterli. kuru mama yokken ne yapıyordu kediler acaba?
0
yanlış yapıyorsunuz.
kalitesiz mamalar ileri yaşlarda çok sorun çıkarır.
şimdi 8 aylık kedide bunu anlamazsınız.
kaliteli kuru mama kedinin ağzını falan kokutmaz.
kalitesiz olanlar kokutur genelde.
zaten bir kedinin ağzının kokması bir sağlık sorunu olduğunu gösterir.
yani diş eti rahatsızlığı, mide rahatsızlığı vs vs.
ayrıca ev yemeği de kedi için sağlıklı bir şey değil.
madem kuru mama alamıyorsunuz, ki benim tavsiyem de o değil aslında, o zaman çiğ beslenmeye geçin.
hem hayvan sağlıklı olsun, hem de siz rahat edin.
nikmik'in dediği gibi, kuru mama yokken hayvanlar çiğ besleniyordu.
doğada pişmiş yemek yiyen hayvan var mı?
üstelik ev yemeğindeki tuz, salça vs. hepsi ileri yaşta böbrek yetmezliği, idrar yolu tıkanması olarak geri döner maalesef.
eksiduyu.ru
kalitesiz mamalar ileri yaşlarda çok sorun çıkarır.
şimdi 8 aylık kedide bunu anlamazsınız.
kaliteli kuru mama kedinin ağzını falan kokutmaz.
kalitesiz olanlar kokutur genelde.
zaten bir kedinin ağzının kokması bir sağlık sorunu olduğunu gösterir.
yani diş eti rahatsızlığı, mide rahatsızlığı vs vs.
ayrıca ev yemeği de kedi için sağlıklı bir şey değil.
madem kuru mama alamıyorsunuz, ki benim tavsiyem de o değil aslında, o zaman çiğ beslenmeye geçin.
hem hayvan sağlıklı olsun, hem de siz rahat edin.
nikmik'in dediği gibi, kuru mama yokken hayvanlar çiğ besleniyordu.
doğada pişmiş yemek yiyen hayvan var mı?
üstelik ev yemeğindeki tuz, salça vs. hepsi ileri yaşta böbrek yetmezliği, idrar yolu tıkanması olarak geri döner maalesef.
eksiduyu.ru
0
bana veterinerim şunu demişti. şimdi çok ucuz mama alırsın, ev yemeğiyle beslersin fazla para ödemezsin ama sonra kedi bir hastalanır, yıllarca iyi bir mama için ödemediğin parayı bir çırpıda hayvan iyileşsin diye veterinere ödersin. bence karıştır sana tavsiyem o olabilir. kaliteli mamayla daha düşük kaliteli bir mamayı karıştırıp maddi olarak yükünü azaltabilirsin. ben şu aralar yaşamımdaki garip gelgitler yüzünden mecburen onlara da yansıdığı için o şekilde yapıyorum. kendimi de affetmiyorum, suçluyorum onlara bunu reva görmek zorunda kaldığım için ama yapacak bir şey yok. tabletler var. çeşitli vitamin tabletleri, tüyleri, mideleri için tabletler... çok da yüksek meblağlı şeyler değiller. ev yemeği verme, ne olursa olsun verme. takibini yapamazsın. nasıl bir insan yediği bir yemeğin özelliğine göre midesini bozabiliyorsa onların da bozuluyor. dışkılarında gariplikler olur sık sık. çok zor ev yemeğiyle hayvan beslemek. ha farklı örnekler var. teyzem sadece tavuk ciğeri ve manco denilen şeyler 15 yıl baktı kedisini, onlarca uyarımıza rağmen. kedinin ağzı kokuyorsa ve bu devam ediyorsa denilmiş zaten, ben de tekrar edeyim muhtemelen diş etlerinde problem vardır. ağzının kokusunun sebebi kuru mama değildir.
0
she aint you
ama ev yemeklerine ölümüne atlıyo ne olursa olsun yeterki ev yemeği olsun diyor hayvan 3 çeşitköpek bebe maması aldık 3 ünüde yemedi süt ve azcık ekmek veriyorum bazende az tavuk göğsü ama 5 kiloluk hayvan versek tencereyi bitirecek ne yapmalıyız veteriner sakın vermeyin tüy döker kaşıntı olur diyo
ama ev yemeklerine ölümüne atlıyo ne olursa olsun yeterki ev yemeği olsun diyor hayvan 3 çeşitköpek bebe maması aldık 3 ünüde yemedi süt ve azcık ekmek veriyorum bazende az tavuk göğsü ama 5 kiloluk hayvan versek tencereyi bitirecek ne yapmalıyız veteriner sakın vermeyin tüy döker kaşıntı olur diyo ama yemiyo hiçbişey köpek AÇ MI KALSIN
0
ev yemekleri içerikleri bakımından çok zararlı köpeklere. veterinerin dediği doğru. ilk başta keşke hiç alıştırmasaymışsınız ev yemeğine, şimdi geri döndürmesi daha da zor olacak.
önüne koyun kuru mamasını, belli bir süre yemedikten sonra onun görebileceği bir şekilde alın ve kaldırın önünden. kaldırdığınızı görsün. sonra bir de akşam yapın bunu. en fazla 30dk falan bırakın önünde. onun dışında hiç yemek vermeyin. aç kaldığı zaman zaten yiyecektir. ama istikrarlı olmanız lazım. ilk zamanlarda mamanın üzerine biraz sıcak-ılık su gezdirebilirsiniz kokusu iyice çıksın diye (sıcak dökerseniz soğumadan önüne koymayın, yanmasın). sonra azaltarak kesersiniz onu da.
önüne koyun kuru mamasını, belli bir süre yemedikten sonra onun görebileceği bir şekilde alın ve kaldırın önünden. kaldırdığınızı görsün. sonra bir de akşam yapın bunu. en fazla 30dk falan bırakın önünde. onun dışında hiç yemek vermeyin. aç kaldığı zaman zaten yiyecektir. ama istikrarlı olmanız lazım. ilk zamanlarda mamanın üzerine biraz sıcak-ılık su gezdirebilirsiniz kokusu iyice çıksın diye (sıcak dökerseniz soğumadan önüne koymayın, yanmasın). sonra azaltarak kesersiniz onu da.
0
evet, ev yemeği vermemeniz gerekiyor.
loveinaflipbook+1
evet, aç kalsın.
bir süre aç kaldıktan sonra kuru mamadan başka bir şey vermezseniz mecburiyetten yer.
ama gerçekten sevmediyse, sadece midesini bastıracak kadarını yiyip bırakabilir de.
farklı markalar ve farklı içerikler deneyip, sevdiğini bulabilirsiniz.
mesela proplan tavuklu yemezse somonlu deneyin vs vs.
not: kedi ve köpeğe süt "verilmez" çünkü ishal yapar.
loveinaflipbook+1
evet, aç kalsın.
bir süre aç kaldıktan sonra kuru mamadan başka bir şey vermezseniz mecburiyetten yer.
ama gerçekten sevmediyse, sadece midesini bastıracak kadarını yiyip bırakabilir de.
farklı markalar ve farklı içerikler deneyip, sevdiğini bulabilirsiniz.
mesela proplan tavuklu yemezse somonlu deneyin vs vs.
not: kedi ve köpeğe süt "verilmez" çünkü ishal yapar.
0
yapma volkan
doktora gitmeden şöyle eczaneye gitsem de bir ilaç olsam olur mu acaba?
doktora gitmeden şöyle eczaneye gitsem de bir ilaç olsam olur mu acaba?
0
bademciklerin acıyorsa bir limonu ortadan ikiye kes.
bir çay tabağına da toz şeker doldur.
limonu toz şekere batırıp öyle em.
en kötü durumdaki bademciklerin bile acısını azaltıyor.
ama elbette yanıyorsun ilk etapta.
bunu anneme ben çocukken çocuk doktorum söylemiş.
gerçekten iyi gelir yani.
ama elbette sadece acısını azaltıyor, yine de ilaç alman gerekir.
bir çay tabağına da toz şeker doldur.
limonu toz şekere batırıp öyle em.
en kötü durumdaki bademciklerin bile acısını azaltıyor.
ama elbette yanıyorsun ilk etapta.
bunu anneme ben çocukken çocuk doktorum söylemiş.
gerçekten iyi gelir yani.
ama elbette sadece acısını azaltıyor, yine de ilaç alman gerekir.
0
ben de faranjit bademcik var, ne zaman gıcık başlasa eczaneye uğrar bir adet antibiyotik ve gargara alırım. doktor da aynısını veriyor zaten. aynı antibiyotiği uzun süre kullanmamak gerekiyor, bağışıklık hedesinden dolayı.
0
Çok sıcak ve çok soğuk içeceklerden uzak durun ve sigara içiyorsanız azaltın. Çay, kahve filan içerken demli/koyu içmeyin, bol bol su için ve antibiyotiği kafanıza göre almayın. Şahsen bu aralar çok fena farenjit olmuş biri olarak bu yöntemlerle çok rahatım...
0
alicia_dominica
Merhaba, bundan yaklasik 1 ay once, 9 aylik erkek kedimin yanina arkadas olmasi icin kiz kardesini almistim (gercek kardesi, kan bagi falan). Zaten kardesini tanimasini beklemiyordum ama, sahiplendiren aile 7 aydir disiye sahip bulamamisti ben alayim dedim. Ama erkek kedim su an disiyi inanilmaz kis
Merhaba, bundan yaklasik 1 ay once, 9 aylik erkek kedimin yanina arkadas olmasi icin kiz kardesini almistim (gercek kardesi, kan bagi falan). Zaten kardesini tanimasini beklemiyordum ama, sahiplendiren aile 7 aydir disiye sahip bulamamisti ben alayim dedim. Ama erkek kedim su an disiyi inanilmaz kiskaniyor huyu suyu degisti hayvanin. Bana cok duskundu simdi kiz yokken etrafta ayni mir mir kedi ama disiyi gorur gormez icinden canavar cikiyor. Hem ona hem bana saldiriyor sonra da butun gun camin onunde oturup hicbir sey yemiyor. Hic istemiyor disiyi. Ne yapayim? Alisir mi? Alismazsa disiyi sahiplendirmeye mi calisayim? Sahiplendirmek de hic istemiyorum cunku yazik hayvana. Bir eve aileye alisip sonra baska yere alismak zorunda kalmak cok kotu bir sey gibi. Ne yapayim bir akil verin.
Edit: kedilerin ikisi de kisir.
Edit: kedilerin ikisi de kisir.
0
yeni kedi gelince onu sevmeyeceğini boşlayacağını düşünmüş zaar. ödüllendirmeyi dene bi. mesela dişiyi kucağına aldığında ona da sevdiği bir yiyeceği falan ver. dişiyi sevmenin onun açısından iyi bişey olduğuna güdülensin.
0
Sabredersen elbet alışacaklardır. Yalnız çiftleşme olayına dikkat et mümkünse kısırlaştır.
0
alismayabilir de. kiz arkadasimin annesinin kedisi bayagi psikopat mesela, ilk birkac aydan sonra yavrularini tokatlamaya filan baslamisti kiskancliktan, hala da tokatliyor (yavrulardan sadece biri kaldi gerci). Lakin bu kedi kotu bir cocukluk gecirmis, sorunlu bayagi. Senin kedilerle durum daha iyi olabilir.
0
bir araya getirmeden önce kokularına alıştırsaydın daha iyi olurdu, şimdi de deneyebilirsin? dişinin üzerine örttüğün örtüyü falan yattığı yerin yakınlarına koy, alışsın biraz.
0
Kediler kisir zaten. Kokularina alistirma olayini yaptik. Basta erkek kiskanmiyordu oynamak istiyordu, disi oynamak istemedi. Simdi de disiyi hic sevmiyor. :/
0
işine yarar mı bilmiyorum uzmanı değilim,
hafta sonu animal planet kanalda kedilerle ilgili bir programa denk geldim. aynı senin sorununa sahip bir çift vardı. eski kedi yeni kediyle anlaşamıyordu.
kendisine kedi davranış uzmanı diyen bir adam bunların sorununu çözmek için çeşitli taktikler verdi;
* öncelikle yemek verirken önce eski kedinin yemeğini vermelisin, (diğer kedide onun görüş alanında olmalı) o yemek yemeğe dalınca diğer kedinin yemeğini vermelisin. (böylelikle eski kedinin güveni yerine geliyormuş saldırgan davranışları bırakıyormuş)
* sonrada bu ucunda tüy falan bulunan sopalar var ya -ya da ne bulursan artık- onlarla oyun oynat onlara. oyun oynarkene birbirlerine ısınırlarmış.
*adamın 3. yapın dediği şey ise bu çift kedileriyle uyuyormuş (senin durumun ne bilmiyorum) bi gece biriyle bi gece biriyle uyuyun diye ödev verdi.
iki hafta sonra aynı odada duramayan kediler, aynı kanepede mırıl mırıl oturuyorlardı.
hafta sonu animal planet kanalda kedilerle ilgili bir programa denk geldim. aynı senin sorununa sahip bir çift vardı. eski kedi yeni kediyle anlaşamıyordu.
kendisine kedi davranış uzmanı diyen bir adam bunların sorununu çözmek için çeşitli taktikler verdi;
* öncelikle yemek verirken önce eski kedinin yemeğini vermelisin, (diğer kedide onun görüş alanında olmalı) o yemek yemeğe dalınca diğer kedinin yemeğini vermelisin. (böylelikle eski kedinin güveni yerine geliyormuş saldırgan davranışları bırakıyormuş)
* sonrada bu ucunda tüy falan bulunan sopalar var ya -ya da ne bulursan artık- onlarla oyun oynat onlara. oyun oynarkene birbirlerine ısınırlarmış.
*adamın 3. yapın dediği şey ise bu çift kedileriyle uyuyormuş (senin durumun ne bilmiyorum) bi gece biriyle bi gece biriyle uyuyun diye ödev verdi.
iki hafta sonra aynı odada duramayan kediler, aynı kanepede mırıl mırıl oturuyorlardı.
0
Hep o dediginix gibi yapiyorum zaten ama soyle bir durum var, erkek kedi kimseyle ayni yatakta yatmaz. Yatmiyor yani. Disi de cok sirnasik, hep o yanima yatmak istiyor. Oglan deliriyor tabii, alamiyorum odaya o yuzden. Oglani yalniz alinca durmuyor. Kapali kapi olayini da hic sevmiyor. O yuzden bunu iceri alip kapiyi kapatsak basliyor bagirmaya, kapatmasak disi gelip sirnasiyor :/
0
birlikte oyun oynatmak dedikleri gibi çok iyi oluyor.
kapıyı yatarken açık bırakın.
isteyen gelsin, isteyen gelmesin.
eğer kıskanıp saldırırsa bırakın kavga etsinler biraz.
ikisinin de tırnaklarını kesmeye özen gösterirseniz bir şey olmaz.
zaten tırnaklar uzunken bile çok aşırı bir şey olmadıkça sadece ufak tefek çizikler oluyor en fazla.
erkek kediniz sizin yanınıza gelmese bile biraz şımartın, ilgi gösterin.
mesela light ton balığına kediler akıllarını oynatır.
yue'nin dediğini ton balığıyla deneyebilirsiniz.
kediler birbirlerine zor alışırlar, biraz zamana bırakın.
1 ay çok kısa bir süre.
kapıyı yatarken açık bırakın.
isteyen gelsin, isteyen gelmesin.
eğer kıskanıp saldırırsa bırakın kavga etsinler biraz.
ikisinin de tırnaklarını kesmeye özen gösterirseniz bir şey olmaz.
zaten tırnaklar uzunken bile çok aşırı bir şey olmadıkça sadece ufak tefek çizikler oluyor en fazla.
erkek kediniz sizin yanınıza gelmese bile biraz şımartın, ilgi gösterin.
mesela light ton balığına kediler akıllarını oynatır.
yue'nin dediğini ton balığıyla deneyebilirsiniz.
kediler birbirlerine zor alışırlar, biraz zamana bırakın.
1 ay çok kısa bir süre.
0
kimisi alışır, kimisi alışmaz. benim 2 eski, 2 yeni sayılabilecek 4 kedim var. 2'li gruplara bölünmüş durumdalar. eskiler ve yeniler, asla birlikte takılmayıp aynı zamanda mama bile yemiyorlar. grup içinde can ciğerler ama. ilk kedi her zaman kraldır ama. kesinlikle hissettirir. en eski kedim cidden hiyerarşi kurdu, ben de zerre bulaşmadım işlerine ancak alışırlarken birbirlerinin yanında sevmedim onları. hepsini ayrı ayrı sevdim. göstermedim severken. bir tanesi bu sevgi olayına alışamadı, o yüzden o varken diğerlerini çok içten bir şekilde, sarıla sarıla, sıka sıka sevmiyorum. onun dışında birbirlerine saldıra saldıra alıştılar. uyumak konusundaki tavsiyelere de aynen katılıyorum. ben ilk 2liyi yanıma alırken diğerlerini çıkartıyorum. yoksa en eski olan aklını alır diğerlerinin. harcar yani bir kalemde sırf ayak ucumda uyumak için. ertesi gün diğer ikisini alıyorum. biraz kuma hesabı gibi oldu ama yapacak bir şey yok.
0
yinyue
Selam, daha önce de dövme yaptırdım ama hep siyahyı. Bugün renkli bi dövme yaptırdım. Dövme hafif terlio sanki ve renkli boyalar dışarı çıkıo. Yani peçeteyle sildikçe peçete de dövmenin boya kalıntıları oluo. Ama öyle aşırı değil. hafif hafifi. Bu normal mi? Ben siyah dövmelerimde böyle bişey hatırl
Selam, daha önce de dövme yaptırdım ama hep siyahyı. Bugün renkli bi dövme yaptırdım. Dövme hafif terlio sanki ve renkli boyalar dışarı çıkıo. Yani peçeteyle sildikçe peçete de dövmenin boya kalıntıları oluo. Ama öyle aşırı değil. hafif hafifi. Bu normal mi? Ben siyah dövmelerimde böyle bişey hatırlamıyorum da :) teşekküler.
0
passion rules the game
milyonuncu soru ile karşınızdayım. veteriner hekim 1 yaşına kadar bekleyelim dedi. 2,5 ay var yaklaşık. bu sürede iğne ile hormonu baskılarız etrafa idrar bırakmaz dedi. bu iğne güvenli midir? 1 yaş uygun mudur?danke.
milyonuncu soru ile karşınızdayım. veteriner hekim 1 yaşına kadar bekleyelim dedi. 2,5 ay var yaklaşık. bu sürede iğne ile hormonu baskılarız etrafa idrar bırakmaz dedi. bu iğne güvenli midir? 1 yaş uygun mudur?
danke.
danke.
0
genelde 1 yaş diye tutturuyorlar, ama 1 yaşı beklemenize gerek yok.
6-7 aydan itibaren erken kızgınlık dönemine giren kedinizi kısırlaştırabilirsiniz.
ama beklemek istiyorsanız da iğne güvenlidir.
sadece bazen etkili olmayabiliyor.
6-7 aydan itibaren erken kızgınlık dönemine giren kedinizi kısırlaştırabilirsiniz.
ama beklemek istiyorsanız da iğne güvenlidir.
sadece bazen etkili olmayabiliyor.
0
benimki de aynı şeyi dedi, idrar yollarında sıkıntı oluyormuş erken kısırlaştırınca, ama benimki işte 9.5 aylık yaklaşiık, bayadır da etrafı işaretliyor...
0
idrar yollarında taş oluşumu çoğunlukla beslenme şeklinden kaynaklanır aslında.
ama bizim veterinerlerimiz kuru mamayla beslenmenin zararlarının pek farkında değiller.
o yüzden genelde her şeyi kısırlaştırmaya bağlıyorlar.
6-7 aydan itibaren kısırlaştırmak hayvana zarar vermez.
4,5 ay elbette erken, ama 9,5 ay kısırlaştırma için yeterince uygun bir yaş.
yalnız kızgınlık döneminde kısırlaştırılmamaları lazım.
dönem bittikten sonra yapmak gerek.
ama bizim veterinerlerimiz kuru mamayla beslenmenin zararlarının pek farkında değiller.
o yüzden genelde her şeyi kısırlaştırmaya bağlıyorlar.
6-7 aydan itibaren kısırlaştırmak hayvana zarar vermez.
4,5 ay elbette erken, ama 9,5 ay kısırlaştırma için yeterince uygun bir yaş.
yalnız kızgınlık döneminde kısırlaştırılmamaları lazım.
dönem bittikten sonra yapmak gerek.
0
eyyorlamam bu gadar
ablamın 2 yıllık bi birlikteliği vardı. ve niyeyse artık akıllarınca benden saklıyorlardı bu durumu, bende bildiğim halde çaktırmıyordum işte. eleman bi aile dostumuzun oğlu, samimi değilim ama az çok tanırım yani bende ve pek sevmem, hiç ısınamadım nedense. neyse çocuk demiş artık eyyora söyleyim,
ablamın 2 yıllık bi birlikteliği vardı. ve niyeyse artık akıllarınca benden saklıyorlardı bu durumu, bende bildiğim halde çaktırmıyordum işte. eleman bi aile dostumuzun oğlu, samimi değilim ama az çok tanırım yani bende ve pek sevmem, hiç ısınamadım nedense.
neyse çocuk demiş artık eyyora söyleyim, bizimkide iyi tamam demiş söyleyelim. bi gün evde geldi bu yanıma böyle böyle dedi anlattı, bende bunları biliyom zaten dedim, nerden biliyon dedi, orası da bana kalsın dedim.
neyse önce ben açık açık söyledim o çocuğu sevmediğimi. tabi bu üzüldü etti arada kalmamak için. biraz konuştuk ettik, sonradan bende bu üzülmesin diye iyi dedim hoş karşılayalım bari, hem gönül bu yapacak bir şey yok.
sonra çocuk benimle konuşmak istiyormuş, siz yarın bi görüşün konuşun olur mu? iyi hadi ona da tamam dedim ablamızdır hatırı var sonuçta, gidip konuşalım dedim. neyse bi gün sonra buluşacağımız mekana gittim, baktım gelmemiş bu hala, o gelene kadar tek başıma bilardo oynayim dedim zaman geçsin. sonra bu geldi mal gibi köşeye geçti oturdu. lan amcık benimle buluşmaya gelmişsin, gelsene yanıma. bende görmemezlikten geldim ilk başta, kendisi gelsin yanıma diye. baktım bu malın geleceği ya da sesleneceği yok, hadi onuda ilk biz yapalım dedim gittim yanına oturdum. iki havadan sudan konuştuk, hafif artist böyle, bana abilik taslıyo aklınca. tabi ben sabır çekiyom o sıra çünkü hiç gelemem bu tiplere ama ablam üzülmesin hatırı var sonuçta diyorum kendi kendime.
neyse konuştuk ettik sonra aşağıya indik mekandan. işte hadi görüşürüz, kendine iyi bak gibisinde vedalaşmalar derken önümüzden 3 tane ünili kız geçti. bakın yanında ben varım ve az önce konuşmuşuz daha dumanı üstünde, bu ibne kızların arkasından; 'vay vay kimmiş ya bunlar?' dedi. üstelik bana sordu lan, ananı sikiiiim gel de şimdi dur durabiliyosan. hiç bi şey demedim, sağımda duruyordu, sadece bi adım öne gittim elimin tersiyle bi koydum buna direk nakavt.
sonra ablam ağladı etti tabi, bende dedim lan ne ağlıyon olanı söylüyoz işte sana. saf amk, sen yanlış anlamışsındır diyo bana. la dedim bi git allah aşkına. sonradan olaylar olaylar derken bunlar ayrıldı nihayetinde, istemeyerek ayrıldılar yani. birazcık ben tavrımı koydum çünkü, hatta baya bi koydum. bak dedim bunun ilerisini de düşün biraz, siz evlilik yaşına gelmiş hatta geçen insanlarsınız ve ciddi düşünüyorsunuz. huylu huyundan vazgeçmez derler, bu gavat şimdiden böyle yapıyorsa ilerde de yapar ve gene üzülen sen olursun, ama iş işten geçmiş olur, ben tamamen senin iyiliğini düşünüyorum falan dedim.
lan sevgilisinin kardeşinin yanında çapkınlık yapan bi adam olur mu amk size soruyorum? varsa da sikime kadar yani ben kaldıramam. benim bi arkadaşım var gerçi, eniştem çok çapkın diyo ama o çocuğu da adam yerine koyup yüzüne bakmaz kimse öyle bi tip.
şimdi bu olay geçen sene oldu ama aklıma gelmişken bi sorayim dedim. neyse siz olsaydınız bu durumda ne yapardınız onu merak ettim. benden dolayı ayrıldıkları için soruyorum. haksız mıyım ben sizce?
neyse çocuk demiş artık eyyora söyleyim, bizimkide iyi tamam demiş söyleyelim. bi gün evde geldi bu yanıma böyle böyle dedi anlattı, bende bunları biliyom zaten dedim, nerden biliyon dedi, orası da bana kalsın dedim.
neyse önce ben açık açık söyledim o çocuğu sevmediğimi. tabi bu üzüldü etti arada kalmamak için. biraz konuştuk ettik, sonradan bende bu üzülmesin diye iyi dedim hoş karşılayalım bari, hem gönül bu yapacak bir şey yok.
sonra çocuk benimle konuşmak istiyormuş, siz yarın bi görüşün konuşun olur mu? iyi hadi ona da tamam dedim ablamızdır hatırı var sonuçta, gidip konuşalım dedim. neyse bi gün sonra buluşacağımız mekana gittim, baktım gelmemiş bu hala, o gelene kadar tek başıma bilardo oynayim dedim zaman geçsin. sonra bu geldi mal gibi köşeye geçti oturdu. lan amcık benimle buluşmaya gelmişsin, gelsene yanıma. bende görmemezlikten geldim ilk başta, kendisi gelsin yanıma diye. baktım bu malın geleceği ya da sesleneceği yok, hadi onuda ilk biz yapalım dedim gittim yanına oturdum. iki havadan sudan konuştuk, hafif artist böyle, bana abilik taslıyo aklınca. tabi ben sabır çekiyom o sıra çünkü hiç gelemem bu tiplere ama ablam üzülmesin hatırı var sonuçta diyorum kendi kendime.
neyse konuştuk ettik sonra aşağıya indik mekandan. işte hadi görüşürüz, kendine iyi bak gibisinde vedalaşmalar derken önümüzden 3 tane ünili kız geçti. bakın yanında ben varım ve az önce konuşmuşuz daha dumanı üstünde, bu ibne kızların arkasından; 'vay vay kimmiş ya bunlar?' dedi. üstelik bana sordu lan, ananı sikiiiim gel de şimdi dur durabiliyosan. hiç bi şey demedim, sağımda duruyordu, sadece bi adım öne gittim elimin tersiyle bi koydum buna direk nakavt.
sonra ablam ağladı etti tabi, bende dedim lan ne ağlıyon olanı söylüyoz işte sana. saf amk, sen yanlış anlamışsındır diyo bana. la dedim bi git allah aşkına. sonradan olaylar olaylar derken bunlar ayrıldı nihayetinde, istemeyerek ayrıldılar yani. birazcık ben tavrımı koydum çünkü, hatta baya bi koydum. bak dedim bunun ilerisini de düşün biraz, siz evlilik yaşına gelmiş hatta geçen insanlarsınız ve ciddi düşünüyorsunuz. huylu huyundan vazgeçmez derler, bu gavat şimdiden böyle yapıyorsa ilerde de yapar ve gene üzülen sen olursun, ama iş işten geçmiş olur, ben tamamen senin iyiliğini düşünüyorum falan dedim.
lan sevgilisinin kardeşinin yanında çapkınlık yapan bi adam olur mu amk size soruyorum? varsa da sikime kadar yani ben kaldıramam. benim bi arkadaşım var gerçi, eniştem çok çapkın diyo ama o çocuğu da adam yerine koyup yüzüne bakmaz kimse öyle bi tip.
şimdi bu olay geçen sene oldu ama aklıma gelmişken bi sorayim dedim. neyse siz olsaydınız bu durumda ne yapardınız onu merak ettim. benden dolayı ayrıldıkları için soruyorum. haksız mıyım ben sizce?
0
tam çıkıyordum, senin soruna denk geldim. neyse hızlıca cevaplayayım. hacı sen haklısın. ama bir ihtimal, bu dallama aklınca sana abilik, çapkınlık öğretmek niyetiyle kızlar için o şekilde sana sormuştur. boşver koy g.tüne rahvan gitsin. en iyisini yapmışsın.
0
Adamın gözünden bakmaya çalışıp kenarından köşesinden savunmam gerekseydi, bilmemkacincinick'in dediği gibi, abilik yapma niyetinden demiş olabilir derdim de, bunu yapsaydı biraz daha az "yavşak" söyleyebilirdi. Zaten niyeti de o kadar iyimser değildi muhtemelen.
Sonuç olarak iyi yapmışsın. Ablan da teşekkür eder daha sonra.
Sonuç olarak iyi yapmışsın. Ablan da teşekkür eder daha sonra.
0
gayet de haklısın.
ablamın yanında senin gibi bi de kardeşim olaydı iyiymiş dedim o derece.
ablamın yanında senin gibi bi de kardeşim olaydı iyiymiş dedim o derece.
0
Bi çırpıda okundu. Haklısın. İyi yapmışsın da ablanın şimdii ilişki akıbeti ne
0
haklısın.
ablan konusuna gelince, o herifin ne mal olduğunun farkındadır merak etme, bir süre sonra ayılır ve tüm zaten farkında olduğu şeylerle birlikte büyük resmi görüp sana hak verir.
ablan konusuna gelince, o herifin ne mal olduğunun farkındadır merak etme, bir süre sonra ayılır ve tüm zaten farkında olduğu şeylerle birlikte büyük resmi görüp sana hak verir.
0
Haklısın, iyi yapmışsın, eline ve diline sağlık. Aynı o yavşak gibi tipler gelip haksızsın diyor (olabilir) sana. Ne kadar önemsemen gerektiğini biliyorsun işte..
Bu arada merak ettiğim husus; aranızda kaç yaş var, bu hıyar kaç yaşında, ne tarz kompleklere dahil ki abilik pozlarına giriyor?
Bu arada merak ettiğim husus; aranızda kaç yaş var, bu hıyar kaç yaşında, ne tarz kompleklere dahil ki abilik pozlarına giriyor?
0
kuvvetine güvenip önüne gelene haksızlık etmeye devam edersen bi gün birisi tenhada fişini çekiverir.
0
Aradan zaman geçsede insan bazen acabada kalıyor ama bir saniye bile düşünme bence. Her şeyin bir yolu yordamı var. Davarlaşmaya gerek yok oda adam olaymış biraz. Ayrıca kendimden biliyorum lan sevdiğimi incitmemek için nelerden vazgeçtiğimi. Önümde bir hayat planladığım insanın bir yakını olacak ve onu yok sayıp bildiğimi yaparım imajı çizeceğim. Şöyle düşün kardeşin boynunu bükse senin kadar kimsenin içi acımaz. Elinde çocukla mutsuz bir hayattan yıkık ve kesinlikle haklıymışsın sözleriyle geri döndüğünde bir ömür bedel öder gibi yaşayabilirdi. Neyse ki yeniden aşık olma şansı var. Neyse ki insan gibi insanlarla tanışma fırsatı var. Tebrik ettim seni.
0
gözler italyan hakemde terk gibi geldi bana ama eğer sazan.avi değilse iyi yapmışsın..
0
"elimin tersiyle koydum" diyince ben bi ohh çektim. iyi etmişsin. ablanda düzelir merak etme o da anlayacaktır sonra seni
0
bir de karşı taraftan dinlemek lazım ama haksızmışsın gibi geldi. bazı tipler fazla sosyal ve geveze olabiliyor, adam kendi eşinin yanında dahi "şöyle hovardalık yapacağım, böyle çapkınlığa çıkalım..." vs. diye üfürüyor, eşi de "yav he, he..." diyor, gülüşüyorlar filan. böyle bir kültür oluşturmuş tipler var yani. son tahlilde bunlar genelde boş konuşan tiplerdir diyebiliriz. temel motivasyonları eğlence, gırgır ve hatta goygoydur. senin yaşadığın olayı kayınço-enişte ilişkisini panpalık mertebesine upgrade etmeye çalışan bir şahsın sumsuğu yemesi şeklinde özetlemek mümkün. kurban muhtemelen kız arkadaşının yanında da bu tür muhabbetler çevirip "eki eki eki" diye gülüyordu ama bu defa sert kayaya toslamış. "zaten gıcık kapılan elemanın uygun zemin oluşunca temiz bir şekilde dövülmesi" vakası olarak yorumladım. bi de ve sinem'de engin enişte'nin bacanaktan yediği dayağı hatırlattı.
özet: senin yerinde olsam "bu tür muhabbetler bana ters, aklında bulunsun," diyip sinyali verirdim.
özet: senin yerinde olsam "bu tür muhabbetler bana ters, aklında bulunsun," diyip sinyali verirdim.
0
ablan böyle ağlıyosa o gavat senin ablanı ikna eder, sen sonra daha pişman olursun, na buraya yazıyorum... eğrisi doğrusu neyse o olsun, boşver takma kafana, ablana destek ol yeter. anlaşılan aşık, ikna edilemez o, salağa bağlamış.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
Selamlar.Hiç yağ koymadan teflon tavada menemen veya sadece yumurta vs. yapılabilir mi?
Selamlar.
Hiç yağ koymadan teflon tavada menemen veya sadece yumurta vs. yapılabilir mi?
Hiç yağ koymadan teflon tavada menemen veya sadece yumurta vs. yapılabilir mi?
0
yumurta zor moruk ya. menemene sucuk koyucaksan onun yağı falan olur da, yağsız yumurta ı-ıh. denedim 2 gün önce ordan biliyorum. yabıştı tavaya yumurta, 1-2 çatal yiyebildim anca.
0
teflon tavada yaptığım yemeklere neredeyse hiç yağ koymuyorum. hele yumurtaya, hiç. teflon çizilmemişse hiç yapışmıyor.
0
kötü olur, biberler falan da pişmez sanki bilmiyorum. 1 çay kaşığı zeytinyağı da olsa kullan derim.
0
pişiyor, merak etme.
kırmızı'nın dediği gibi teflonsa yapışmaz, sorun olmaz.
kırmızı'nın dediği gibi teflonsa yapışmaz, sorun olmaz.
0
önden sucuk koyarsan onun yağı yeterli olur. ama yoksa geleneksel tavalarda yapışıyor ben yaptığımda.
0
Barbunya2
Paraya baglamayin lutfen
Paraya baglamayin lutfen
0
bence bunu paraya bağlayabiliriz aslında. birilerinin alması için güzel bir şey görüyorsun, beğeniyorsun, paran varken neden almayasın ki? kullanmak istiyorsan, paran da varsa alırsın. sahip olmak ise, alayım, dolapta dursun, kutusunda kalsın da nerde durursa dursun, benim olsun yeter mantığı. illa bu mantıkta olmak gerekmiyor.
0
ya kendisi de biliyo cevabının yalnızlık olduğunu, laf olsun diye soruyo işte.
0
hiç parasızlık çekmemiştir. 50 bin yıllık insan tarihinde memur çocuğu olup da alışverişe doyamayan bir birey dünyaya gelmedi.
0
bazen de zamanında çok parasızlık çekip sonradan görenleri vardır ki yılların acısını çıkarırcasına alır da alır.
teyzemden biliyorum.
bazen psikolojik travma belirtisi galiba.
teyzemden biliyorum.
bazen psikolojik travma belirtisi galiba.
0
Camcı
Selamlar;Atasay' dan alınmış bir tek taş var elimde fakat bunu değerini kaybetmeden değerlendirmek istiyorum. Ricam ise antin-kuntin geyik malzemesi yapmadan akıl vermeniz.Şimdiden teşekkürler.
Selamlar;
Atasay' dan alınmış bir tek taş var elimde fakat bunu değerini kaybetmeden değerlendirmek istiyorum.
Ricam ise antin-kuntin geyik malzemesi yapmadan akıl vermeniz.
Şimdiden teşekkürler.
Atasay' dan alınmış bir tek taş var elimde fakat bunu değerini kaybetmeden değerlendirmek istiyorum.
Ricam ise antin-kuntin geyik malzemesi yapmadan akıl vermeniz.
Şimdiden teşekkürler.
0
bildiğim kadarıyla pırlanta satarken çok değer kaybediyo. altın kısmı para edebilir diycem ama yüzük yani, muhtemelen 14 ayardır.
0
belki kuyumcu yerine ihtiyacı olan birine satabilirsin. hazır 14 şubat da geldi, biraz daha uygun verirsen alan çıkabilir sanki. çok da anlamıyorum bu işlerden ama. adam 1000 e alacaksa sen 800e versen senden alır mı acaba?
0
pırlantanın sertifikası yoksa satılırken çok değer kaybeder.
atasay'a giderek başka bir şeyle değiştirmeyi deneyebilirsiniz.
kendi üretimleri olduğu için belki bir nebze daha iyi fiyat verirler.
taşsız, sırf altın olan bir şey alıp, kuyumcular çarşısı gibi bir yerde bozdurabilirsiniz.
atasay'a giderek başka bir şeyle değiştirmeyi deneyebilirsiniz.
kendi üretimleri olduğu için belki bir nebze daha iyi fiyat verirler.
taşsız, sırf altın olan bir şey alıp, kuyumcular çarşısı gibi bir yerde bozdurabilirsiniz.
0
medievalman
fransızca öğrenmeye çalışıyorum ama çok zorlanıyorum, normal mi? ne yapmam lazım eski metodlar işe yaramıyor. kurallar kelimeler hiçbir şey aklımda kalmıyor.(iyi düzeyde ingilizce-almancam var, eskiden yetenekliydim)
fransızca öğrenmeye çalışıyorum ama çok zorlanıyorum, normal mi? ne yapmam lazım eski metodlar işe yaramıyor. kurallar kelimeler hiçbir şey aklımda kalmıyor.
(iyi düzeyde ingilizce-almancam var, eskiden yetenekliydim)
(iyi düzeyde ingilizce-almancam var, eskiden yetenekliydim)
0
niye ogrenilmesin hocam, bizim millet 1-2 yil icinde tum beyin fonksiyonlarini kaybedecegine inaniyor.
0
öğrenirsin hatta ben bile öğrenirim, dile yatkınlığım pek yoktur. ama bi yerden sonra, beyin elastikliğini kaybettiğinden falan diyim, sen anla, sanki bazı şeyleri bazı şeylerin üzerine yazıyor gibi hissediyor insan. öyle olunca kötü.
0
60 yaşından sonra zor oluyormuş(Evet o yaşta bir öğrencim vardı kendisinden duydum).
0
Böyle bir zihniyet sadece bize mi özgü ? Bu duyuruyu açmadan önce kendine sormalısın. Cevap "Evet" ise bitmiştir olay.
Metod konusuna gelirsek, kendine özgü bir metod bulmak, oluşturmak, keşfetmek gerekiyor. Benim sana önerim; alt yazılı fransızca film izlemek. (ingilizce, fransızca)
Metod konusuna gelirsek, kendine özgü bir metod bulmak, oluşturmak, keşfetmek gerekiyor. Benim sana önerim; alt yazılı fransızca film izlemek. (ingilizce, fransızca)
0
Lisede bir tarih hocam vardı, 65inde italyan kültüre gidip bütün kurları bitirmişti. İtalyaya giderek, buradaki italyanlarla da pratik yapıyordu devamlı. Neden olmasn ki..
0
babam 55 yasinda, ve gurcistanda bir projeye mudur olarak gitti, zorunlulugu olmamasina ragmen gurcuce ve rusca ogrendi. azim meselesi.
0
dil her yaşta öğreniliyor, ama yaş ilerledikçe biraz daha zorlandığını hissetmek normal.
çünkü daha gençkenki performansı arıyor insan.
şimdi başka yabancı dilin olmadan başlamış olsan, böyle hissetmezdin.
ortaokul-lise dönemlerinde yabancı dil öğrenenler 30'larına yaklaşınca eskisi gibi öğrenemediklerini hissederler genelde.
elbette yaşın etkisi var dil konusunda.
ama sadece ayak uydurmayı zorlaştırıyor, öğrenmeyi imkansızlaştırmıyor.
biraz sabırlı ol, sonra düzelir.
çünkü daha gençkenki performansı arıyor insan.
şimdi başka yabancı dilin olmadan başlamış olsan, böyle hissetmezdin.
ortaokul-lise dönemlerinde yabancı dil öğrenenler 30'larına yaklaşınca eskisi gibi öğrenemediklerini hissederler genelde.
elbette yaşın etkisi var dil konusunda.
ama sadece ayak uydurmayı zorlaştırıyor, öğrenmeyi imkansızlaştırmıyor.
biraz sabırlı ol, sonra düzelir.
0
Merhabalar, forumdan öğrendiğim kadarıyla sizde fluenz french var. Eğer rahatsız etmezsem fluenzle ilgili bazı şeyler sormak istiyorum. [email protected] a sizinle iletişime geçebileceğim bir e-mail yollarsanız çok memnun olurum.
0
maden suyu
aylık 100 tl kenara koyabilirim. anadolu hayat emeklilikten gireyim diyorum. ne dersiniz ?
aylık 100 tl kenara koyabilirim. anadolu hayat emeklilikten gireyim diyorum. ne dersiniz ?
0
hesap isletim sistemi almayan bi bankadan hesap actir, otomatik b tipi likit fon alanindan.
oraya her ay 100tl otomatik odeme talimati ver, atm kartini da kir at boylece cekmezsin zirt pirt.
diger turlu bes'de yatirdigindan fazla para alabilmen icin 10 sene boyunca aksatmadan yatirman lazim.
oraya her ay 100tl otomatik odeme talimati ver, atm kartini da kir at boylece cekmezsin zirt pirt.
diger turlu bes'de yatirdigindan fazla para alabilmen icin 10 sene boyunca aksatmadan yatirman lazim.
0
ocaan'ın dediğine ek olarak.
mesela enpara'dan hesap açtığın zaman, kendi hesabına bağlı olarak bir birikim hesabı oluşturabiliyorsun.
hesabın özelliği direk olarak para çekemiyor olman.
yani harcaman gerektiğinde kendi hesabına bu hesaptan havale yapıyorsun.
ayrıca hesap işletim ücreti de yok enpara'da.
mesela enpara'dan hesap açtığın zaman, kendi hesabına bağlı olarak bir birikim hesabı oluşturabiliyorsun.
hesabın özelliği direk olarak para çekemiyor olman.
yani harcaman gerektiğinde kendi hesabına bu hesaptan havale yapıyorsun.
ayrıca hesap işletim ücreti de yok enpara'da.
0
april12th
Var mı yolu? Hep silmeyin, çamaşırsuyu falan kullanmayın demişler daha çok yapışır koku diye. aslı nedir bunun? odanın biri kullanılmayacak derecede kokuyor. 1 anda kaç yere yaptıysa kerata.
Var mı yolu? Hep silmeyin, çamaşırsuyu falan kullanmayın demişler daha çok yapışır koku diye. aslı nedir bunun? odanın biri kullanılmayacak derecede kokuyor. 1 anda kaç yere yaptıysa kerata.
0
çiş değil galiba spermmiş. çiş gibi kokmuyor. çok değişik ve kötü bi koku, kızgınlık dönemine girmiş olabilir evet.
0
eğer kısırlaştıracaksanız (ki tavsiye ederim) kızgınlık döneminden çıkmasını bekleyin.
o kokuyu da maalesef pek bişey çıkarmaz :)
mümkün mertebe silin ve sürekli o odayı havalandırmaya çalışın.
onun dışında yapılacak pek bir şey yok.
o kokuyu da maalesef pek bişey çıkarmaz :)
mümkün mertebe silin ve sürekli o odayı havalandırmaya çalışın.
onun dışında yapılacak pek bir şey yok.
0
doktor hektor
Merhaba,6 ay süreyle yurtdışında çalışmaya gidiyorum. 2 ay orda 10 gün burda şeklinde olacak bu 6 ay. Malesef canım herşeyim kedimi götürmem mümkün değil, burada tüm çabalarıma rağmen bırakabileceğim birini bulamadım. Bu 2 aylık periyodlar içinde kedimi emanet edebileceğim birini arıyorum. Bu önereb
Merhaba,
6 ay süreyle yurtdışında çalışmaya gidiyorum. 2 ay orda 10 gün burda şeklinde olacak bu 6 ay. Malesef canım herşeyim kedimi götürmem mümkün değil, burada tüm çabalarıma rağmen bırakabileceğim birini bulamadım. Bu 2 aylık periyodlar içinde kedimi emanet edebileceğim birini arıyorum. Bu önerebileceğiniz bir pansiyon da olur. İşin maddi kısmı mühim değil, her türlü mama, kum, bakım ücretini ödemeye hazırım. Mühim olan onun mutlu, sağlıklı kalması.
Bildiğiniz bir pansiyon, yol yöntem var ise lütfen yardımlarınızı esirgemeyin.
Kendisi 6 aylık bir erkek, sokak kedisi. Barınaktan sahiplenildi. Aşıları bakımı yapıldı. Çok uysal ve sakin bir hayvandır.
Durum çok acil, fazla vaktimiz kalmadı. Moderasyondan ricam 1-2 gün üstte kalması.
iletişime geçmek isteyenler için mail adresim; archmeltem at gmail
not: lokasyon istanbul
6 ay süreyle yurtdışında çalışmaya gidiyorum. 2 ay orda 10 gün burda şeklinde olacak bu 6 ay. Malesef canım herşeyim kedimi götürmem mümkün değil, burada tüm çabalarıma rağmen bırakabileceğim birini bulamadım. Bu 2 aylık periyodlar içinde kedimi emanet edebileceğim birini arıyorum. Bu önerebileceğiniz bir pansiyon da olur. İşin maddi kısmı mühim değil, her türlü mama, kum, bakım ücretini ödemeye hazırım. Mühim olan onun mutlu, sağlıklı kalması.
Bildiğiniz bir pansiyon, yol yöntem var ise lütfen yardımlarınızı esirgemeyin.
Kendisi 6 aylık bir erkek, sokak kedisi. Barınaktan sahiplenildi. Aşıları bakımı yapıldı. Çok uysal ve sakin bir hayvandır.
Durum çok acil, fazla vaktimiz kalmadı. Moderasyondan ricam 1-2 gün üstte kalması.
iletişime geçmek isteyenler için mail adresim; archmeltem at gmail
not: lokasyon istanbul
0
aseton
Az önce evin önüne bir kedi geldi. Besledik biraz, ev kedisi olduğunu düşünüyoruz. Kocaman ve tüylü bir kedicik, kucaktan inmiyor oyun oynayıp duruyor. Gözünün biri problemli, yara mı enfeksiyon mu anlayamadım daha önce hiç kedim olmadığı için :)şu an 1 haftalığına bir köydeyim, kediyi veterinere gö
Az önce evin önüne bir kedi geldi. Besledik biraz, ev kedisi olduğunu düşünüyoruz. Kocaman ve tüylü bir kedicik, kucaktan inmiyor oyun oynayıp duruyor. Gözünün biri problemli, yara mı enfeksiyon mu anlayamadım daha önce hiç kedim olmadığı için :)
şu an 1 haftalığına bir köydeyim, kediyi veterinere götürme imkanım yok. Ama kör olursa da çok üzülürüm. Veterinere götürmeye gerek olmadan kullanılabilecek standart bir krem var mı bu durumlarda? Şehre inen birine aldırabilirim bi ihtimal.
şu an 1 haftalığına bir köydeyim, kediyi veterinere götürme imkanım yok. Ama kör olursa da çok üzülürüm. Veterinere götürmeye gerek olmadan kullanılabilecek standart bir krem var mı bu durumlarda? Şehre inen birine aldırabilirim bi ihtimal.
0
bu tip durumlarda standart bir krem yok ama antiseptik bir şeyler gerekir gibi. veterinere götüremiyorsanız da bir telefonla danışın derim ve köyde veteriner olmamasının şaşkınlığını da belirtmeden geçmeyeyim:)
0
Gentagut. Normalde insanlar için aslında, göz ve kulak damlası. Ama kedilerde de kullanılabiliyor. Abartmadan günde bir defa, iki üç damla kadar damlatabilirsiniz Ucuz da bir şey. Yalnız işe yarar mı bu durumda emin değilim. Benim kedimin de gözünde bir sorun olmuştu, bunu kullandım geçti.
Yine de veterinere götüremeseniz bile bir telefonla falan ulaşıp sormanız en iyisi olur elbet.
Yine de veterinere götüremeseniz bile bir telefonla falan ulaşıp sormanız en iyisi olur elbet.
0
gentagut +1
ayrıca çay banyosu da göz sorunlarına hep iyi gelir.
en azından rahatlatır.
soğumuş olan demli çaya pamuğu batırın ve sıkın.
onunla gözünü silin.
buff'ın söylediği gibi sabah akşam 1-2'şer damla gentagutla birlikte bunu uygularsanız işe yarayabilir.
önce çay banyosu, ondan sonra damla uygulanacak.
eğer hafif bir enfeksiyonsa bunlarla düzelme şansı yüksek.
ama antibiyotiğin gerekli olduğu bazı durumlar olabiliyor.
eğer böyle bir şeyse bile 1 hafta bu şekilde idare edip ilerlemesine engel olabilirsiniz.
düzelmezse köyden ayrıldığınızda bir veterinere gösterirsiniz, antibiyotik tedavisine başlanır.
ayrıca çay banyosu da göz sorunlarına hep iyi gelir.
en azından rahatlatır.
soğumuş olan demli çaya pamuğu batırın ve sıkın.
onunla gözünü silin.
buff'ın söylediği gibi sabah akşam 1-2'şer damla gentagutla birlikte bunu uygularsanız işe yarayabilir.
önce çay banyosu, ondan sonra damla uygulanacak.
eğer hafif bir enfeksiyonsa bunlarla düzelme şansı yüksek.
ama antibiyotiğin gerekli olduğu bazı durumlar olabiliyor.
eğer böyle bir şeyse bile 1 hafta bu şekilde idare edip ilerlemesine engel olabilirsiniz.
düzelmezse köyden ayrıldığınızda bir veterinere gösterirsiniz, antibiyotik tedavisine başlanır.
0
tanidigim hekimlerin hicbiri gentagut ve turevlerinin hekim tavsiyesi olmadan kullanilmamasini soyledi.
ama cay banyosuna hepsi olabilir demisti. bu da boyle bir paylasim olsun.
ama cay banyosuna hepsi olabilir demisti. bu da boyle bir paylasim olsun.
0
cevabım geçdeğil çok geç oldu ama teşekkürler hepinize :) çay banyosu yaptık, tamamen düzelmedi ama açıldı gözü. ben şuan orada değilim ama kuzenim yapmaya devam eder, ona bıraktım.
0
yawru tekir bulmuştuk,1 aydan fazla oldu. tek gözü çapaktan açılmıyordu. 3-4 gün boyunca çaylı pamuk fln yaptık. eczaneye gittim, teramisin önerdi, 2 saatte düzeldi hayvanın gözü. 2 gün kullandık bir dah aolmadı hiç çapak. antibiyotik özelliği fln da var hem.gözün çevresine sürün, içine de değsin gözün daha iyi dedi eczacı.
0
bir ileti paylastim
sevgili hayvanseverler, beagle cinsi bir köpecik almayı düşünüyorum. fakat bakma konusunda sıkıntılarım olabilir. şartlarımı söyleyeyim zor olur diyorsanız tekrar gözden geçireceğim.1.izmir'de apartman dairesinde yalnız yaşıyorum. 2. sabahtan akşama okul var,ev boş. 3. bir odamı komple delikanlıya a
sevgili hayvanseverler,
beagle cinsi bir köpecik almayı düşünüyorum. fakat bakma konusunda sıkıntılarım olabilir. şartlarımı söyleyeyim zor olur diyorsanız tekrar gözden geçireceğim.
1.izmir'de apartman dairesinde yalnız yaşıyorum.
2. sabahtan akşama okul var,ev boş.
3. bir odamı komple delikanlıya ayırabilirim,yerler parke.
şimdi bu şartlar altında, bu kadar saat yalnız kalabilir mi? ben kalamazdım o neden kalsın?:/
ırk olarak zorlu bir ırk mı?
teşekkürler.
beagle cinsi bir köpecik almayı düşünüyorum. fakat bakma konusunda sıkıntılarım olabilir. şartlarımı söyleyeyim zor olur diyorsanız tekrar gözden geçireceğim.
1.izmir'de apartman dairesinde yalnız yaşıyorum.
2. sabahtan akşama okul var,ev boş.
3. bir odamı komple delikanlıya ayırabilirim,yerler parke.
şimdi bu şartlar altında, bu kadar saat yalnız kalabilir mi? ben kalamazdım o neden kalsın?:/
ırk olarak zorlu bir ırk mı?
teşekkürler.
0
beagle alma. çok haylaz, ilgi isteyen köpekler. sen akşamdan akşama geleceksin eve. yazık günah hayvana.. basset hound al onun yerine. hiç olmadı cennet papağanı al.
0
beaglelar gerçekten çok sevimli ve akıllı köpekler.
beslemenizde elbette bir sakınca yok.
hatta geçen gün yazmıştım, pet shop'tan 2 aylıkken alınıp ertesi gün bırakılan bir yavru ilanı vardı.
yani o şekilde satın almadan da sahiplenebilirsiniz.
beagle ve golden retrieverlar en çok alınan cinslerden oldukları için ortalıkta çok fazla var.
eğitmek de çok zor değildir, ilk köpek olarak zorluk çıkaracağını sanmam.
ama şimdi şöyle bir şey var: köpeklerin o kadar uzun süre yalnız kalması pek hoş olmuyor.
psikolojik sorun yaratmasının dışında; büyük ırklar sabah akşam dışarı çıkarken, daha küçükleri günde 3 kere dolaştırmak gerekebiliyor.
bir de odasının olması güzel, ama sadece o odada kalacaksa, o şekilde köpek bakamazsınız.
yani köpeğin bir odaya ihtiyacı yoktur, ama isterseniz olabilir elbette, sakıncası olmaz.
ama sadece o odada kalacaksa sorun yaratır.
oradan çıkıp, sizinle evin içinde yaşamak ister.
mutfağa falan sokmayabilirsiniz, ama dediğim gibi tek odada kalamaz. (demek istediğiniz oysa yani)
yalnız kalma meselesi sorun yaratabilir dediğim gibi.
ama isterseniz kedi sahiplenebilirsiniz rahatlıkla, şartlarınız çok uygun.
beslemenizde elbette bir sakınca yok.
hatta geçen gün yazmıştım, pet shop'tan 2 aylıkken alınıp ertesi gün bırakılan bir yavru ilanı vardı.
yani o şekilde satın almadan da sahiplenebilirsiniz.
beagle ve golden retrieverlar en çok alınan cinslerden oldukları için ortalıkta çok fazla var.
eğitmek de çok zor değildir, ilk köpek olarak zorluk çıkaracağını sanmam.
ama şimdi şöyle bir şey var: köpeklerin o kadar uzun süre yalnız kalması pek hoş olmuyor.
psikolojik sorun yaratmasının dışında; büyük ırklar sabah akşam dışarı çıkarken, daha küçükleri günde 3 kere dolaştırmak gerekebiliyor.
bir de odasının olması güzel, ama sadece o odada kalacaksa, o şekilde köpek bakamazsınız.
yani köpeğin bir odaya ihtiyacı yoktur, ama isterseniz olabilir elbette, sakıncası olmaz.
ama sadece o odada kalacaksa sorun yaratır.
oradan çıkıp, sizinle evin içinde yaşamak ister.
mutfağa falan sokmayabilirsiniz, ama dediğim gibi tek odada kalamaz. (demek istediğiniz oysa yani)
yalnız kalma meselesi sorun yaratabilir dediğim gibi.
ama isterseniz kedi sahiplenebilirsiniz rahatlıkla, şartlarınız çok uygun.
0
daha önce ördek,civciv,balık,muhabbet kuşu,saksağan, 20nin üzerinde köpek( kuşçu av köpeği, sokak köpekleri,rottweiler yavrusu,husky,kangallar) baktım. en son köpeklerimize bahçemizde baktık. ilk hayvanım olmayacak.
ayırdığım oda, ben yokken sağa sola zarar vermesin diye koyacağım yer sadece, onun dışında o benim hayat arkadaşım olacak.
mutsuz olsun istemiyorum, ailece apartmanda hayvan bakılmaz yazık hayvana, inancındayız. bile bile eziyet etmek istemiyorum ama okulum bitene kadar en azından bahçe imkanım yok,yazları hariç.
sarılıp yatmak isterim ben hayvanıma, ördeklerimle uyuyarak büyüdüm.
kedilere bir türlü ısınamadım ama bazen de çok kanım ısınıyor. sevimli bir şey edinebilirim aslında ama önceliğim köpek olacaktır.
ayırdığım oda, ben yokken sağa sola zarar vermesin diye koyacağım yer sadece, onun dışında o benim hayat arkadaşım olacak.
mutsuz olsun istemiyorum, ailece apartmanda hayvan bakılmaz yazık hayvana, inancındayız. bile bile eziyet etmek istemiyorum ama okulum bitene kadar en azından bahçe imkanım yok,yazları hariç.
sarılıp yatmak isterim ben hayvanıma, ördeklerimle uyuyarak büyüdüm.
kedilere bir türlü ısınamadım ama bazen de çok kanım ısınıyor. sevimli bir şey edinebilirim aslında ama önceliğim köpek olacaktır.
0
beagle'lar min iki tane beslenmesi tavsiye edilir, özellikle de yalnız kalacaklarsa. (ki bence yalnız kalacak her hayvan min iki tane beslenmeli.)
bunun dışında küçük olmalarına rağmen av köpeği grubunda oldukları için yüksek enerji seviyesi olacaktır.
son olarak beaglelar için çok osuruyor deniyor.
bunun dışında küçük olmalarına rağmen av köpeği grubunda oldukları için yüksek enerji seviyesi olacaktır.
son olarak beaglelar için çok osuruyor deniyor.
0
beagle alma. evini bıraktığın gibi bulamayacaksın asla. havlamayacak uluyacak ama sesi o kadar güzel gelecek ki kızamayacaksın. hayatının anasını belleyecek ama öyle bir bakacak ki kızamayacaksın. arkadaşınla iki muhabbet edemeyeceksin. devamlı yapma diyeceksin.
yazarken darlandım. alma.
yazarken darlandım. alma.
0
Ben de bir "alma" ile cevap vermek istiyorum. Kendi keyfin için hayvana eziyet etme. Çok istiyorsan bir kaç sene daha bekle, bahçeli bir evin olur belki ya da daha çok zamanın o zaman alırsın.
Bir de okulum bitene kadar yazmışsın, daha bunun iş hayatı var. Ben hiç kimseye öğrencilik esnasında köpek sahiplenmesini tavsiye etmiyorum, ileride senin ne olacağın belli değil daha bir de köpek takman peşine çok mantıksız.
Hamster falan al.
Bir de okulum bitene kadar yazmışsın, daha bunun iş hayatı var. Ben hiç kimseye öğrencilik esnasında köpek sahiplenmesini tavsiye etmiyorum, ileride senin ne olacağın belli değil daha bir de köpek takman peşine çok mantıksız.
Hamster falan al.
0
herkes alma demiş zaten, ben de diyorum. siz evde yokken çok ağlar sıkıntıdan, komşularla birbirinize girersiniz.
bence iki tane kedi yavrusu alın (kardeş olurlarsa daha iyi). en sevdikleri şey sizinle uyumak olur. gün içinde de birbirleriyle oynayarak vakit geçirirler. bir süre sonra siz de çıldırırsınız onlara sevginizden emin olun. kedi beslemeye başlayıp da pişman olan hiç görmedim.
bence iki tane kedi yavrusu alın (kardeş olurlarsa daha iyi). en sevdikleri şey sizinle uyumak olur. gün içinde de birbirleriyle oynayarak vakit geçirirler. bir süre sonra siz de çıldırırsınız onlara sevginizden emin olun. kedi beslemeye başlayıp da pişman olan hiç görmedim.
0
karbasan
ceyda düvenci'de boşanmış. oysaki evli mutlu çocuklu diye çok seviniyordum. hiç tanımamama rağmen pozitif elektrik aldığım biri ve mutlu olması beni de mutlu ediyordu ama maalesef boşanmış. Sadece ünlüler değil sıradan vatandaşın evliliği de yürümüyor, çoğu boşanıyor. Buralarda uzun yıllardır evli m
ceyda düvenci'de boşanmış. oysaki evli mutlu çocuklu diye çok seviniyordum. hiç tanımamama rağmen pozitif elektrik aldığım biri ve mutlu olması beni de mutlu ediyordu ama maalesef boşanmış. Sadece ünlüler değil sıradan vatandaşın evliliği de yürümüyor, çoğu boşanıyor. Buralarda uzun yıllardır evli mutlu olan var mı ? nedir sırrınız ? çok görüşmek, mesafe bırakmak, tatlı sözler vb. ??
0
Evliliği bir gereklilik olarak görüyor olmamızdan kaynaklanıyor.
Evlenmek zorunda hissediyor insan kendini belli bir yaştan sonra, oysa öyle bir şey yok.
Evlenmek zorunda hissediyor insan kendini belli bir yaştan sonra, oysa öyle bir şey yok.
0
Arka planda neler olduğunu bilemeyiz. Son raddede kişiliklerle alakalı.
Not: 'Buralarda' dışındaki '-de,-da' eklerini ayrı yazman gerekiyor.
www.dahianlamindakideayriyazilir.com
Not: 'Buralarda' dışındaki '-de,-da' eklerini ayrı yazman gerekiyor.
www.dahianlamindakideayriyazilir.com
0
her gece sevisin. istisnasız mazeretsiz. o zaman uzun sürüyormus evlilikler
0
mutlu evliliğin sırrı iki mutlu insanın bir araya gelmesidir.
insanlar kendi mutsuzluklarının-çaresizliklerinin çözümünü evlilikte veya başka bir insanda aradıkları sürece çözüme ulaşamayacaklar.
iki mutsuz insan bir mutlu çift etmiyor malesef.
insanlar kendi mutsuzluklarının-çaresizliklerinin çözümünü evlilikte veya başka bir insanda aradıkları sürece çözüme ulaşamayacaklar.
iki mutsuz insan bir mutlu çift etmiyor malesef.
0
orpheus +1649798664
daha 2,5 yıl oldu ama kesinlikle kişinin mutluluğu ile doğru orantılı olduğuna inanıyorum. ne kadar çok kişisel problem varsa -kariyer, para vs- evlilikte o kadar kötü gidiyor.
bi de artık eski nesillerdeki gibi elindekiyle yetinme iç güdüsü yok malesef.
daha 2,5 yıl oldu ama kesinlikle kişinin mutluluğu ile doğru orantılı olduğuna inanıyorum. ne kadar çok kişisel problem varsa -kariyer, para vs- evlilikte o kadar kötü gidiyor.
bi de artık eski nesillerdeki gibi elindekiyle yetinme iç güdüsü yok malesef.
0
evli değilim, tecrübem yok, ancak insanlar kendilerini tanımadan, hayattan neler istediklerini, nelerin kendilerini mutlu ettiğini-edebileceğini bilmeden düşünmeden vs vs artı karşıdaki insanı tam olarak tanımadan, evlilik-ortak yaşam vs ile ilgili konularda karşılıklı mantıklı konuşmalar yapmadan, yani birbirlerinin beklentilerini de bilmeden evleniyorlar.
çoğunlukla konuşulmayan şeyleri herkes kendi kafasından kendi düşündüğüne uygunmuş gibi tamamlıyor.
sonra evleniliyor, aradan zaman geçiyor, olaylar gelişiyor. insanlar bakıyor ki hayattan bekledikleri bu değilmiş, evlilikten bekledikleri-anladıkları da bu değilmiş, karşıdaki insan çok başka şeyler bekliyormuş falan filan.
ve diğer arkadaşların söylediği gibi artık kimse ilişkiyi düzeltmeyi filan da dert etmiyor. ayrılayım gitsin, yenisini bulurum, bu dünyaya bir kere geliniyor, tatlı canıma yazık değil mi diyorlar.
sonuç bildiğiniz gibi.
ha belki de benim-senin-şunun-bunun evlenmemesi-evlenememesinin sebebi de bunlardır. herkes bir garip oldu bu devirde.
eskiden okulu bitirince başgöz edilirdin. eğer eşin çok kötü birisi değilse (şiddet-aldatma-alkol-kumar vs) gayet de mutlu mesut geçinir giderdin.
çoğunlukla konuşulmayan şeyleri herkes kendi kafasından kendi düşündüğüne uygunmuş gibi tamamlıyor.
sonra evleniliyor, aradan zaman geçiyor, olaylar gelişiyor. insanlar bakıyor ki hayattan bekledikleri bu değilmiş, evlilikten bekledikleri-anladıkları da bu değilmiş, karşıdaki insan çok başka şeyler bekliyormuş falan filan.
ve diğer arkadaşların söylediği gibi artık kimse ilişkiyi düzeltmeyi filan da dert etmiyor. ayrılayım gitsin, yenisini bulurum, bu dünyaya bir kere geliniyor, tatlı canıma yazık değil mi diyorlar.
sonuç bildiğiniz gibi.
ha belki de benim-senin-şunun-bunun evlenmemesi-evlenememesinin sebebi de bunlardır. herkes bir garip oldu bu devirde.
eskiden okulu bitirince başgöz edilirdin. eğer eşin çok kötü birisi değilse (şiddet-aldatma-alkol-kumar vs) gayet de mutlu mesut geçinir giderdin.
0
mea maxima culpa ve orpheus'a katılıyorum.
insan kendini ve karşısındakini tanımalı.
ama aslında bu da yetmiyor.
herhalde çağımızın getirdiği şeylerden biri de hayattan aşırı şeyler beklemek.
o da olsun, bu da olsun, her şeyi yapayım falan.
bu aslında mümkün olmayan bir şey.
çağın hızlanmasıyla, insanlar da hızlanabileceklerini düşünüyorlar.
halbuki insan hâlâ aynı insan.
yani teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, ne kadar para kazanılırsa kazanılsın sonuçta mutluluk mutluluktur, mutsuzluk da mutsuzluk.
insanlar hayattan çok fazla şey bekliyorlar.
daha fazla mutluluk, daha fazla para, daha fazla x, y, z.
sonra da beklentileri gerçekleşmediği için karşıdakine kızıyorlar.
ama aslında sorun karşıda değil, sorun beklentilerde.
çünkü beklentiler gerçekçi değil.
zaten bu beklentiler başta konuşulmuyor, o ayrı.
yani hem iletişim çağındayız, hem de insanlar iletişim kurmuyorlar.
çünkü ortamda o kadar çok insanla iletişim kuruluyor ki, 1-2 insanla bunun derinine inemiyorsun.
artık kimse kocamla/karımla kendi halimizde huzurlu bir hayat yaşayalım zihniyetine sahip değil.
insanlarda sürekli "bir şeyler kaçırıyorum" psikolojisi hakim.
bunun nedeni de hayatın hızlanmış olması belki.
ama işte gerçekçilikten uzak.
insan doğası buna uygun değil, hepimiz aptala dönüyoruz.
o yüzden insanlar da gerçeklikten uzaklaştılar.
artık bir takım şeyler için uğraşmaya, bir takım şeyler için çaba harcamaya inanmıyor insanlar.
eskiden amerika'ya giden sevgililer, askere giden nişanlılar, okumak için yurtdışına giden sözlüler beklenirdi.
şimdi onları bekleyecek, onlarla ilgilenecek zamanımız yok.
ama o zamanlarda da beklenen kişiler sözlerinde dururlardı.
artık bu karşılıklı bir şey.
güvensizlik ortamı hakim ve ulaşılabilirlik çok fazla.
bekleyemiyoruz, çünkü bizim ilgiye ihtiyacımız var, o olmasa 54037 tane daha adam "nasılsa" var.
ha, ama nereye yetişiyorsun diye sorsalar verecek cevap da yok.
ve zaten bir sürü adam da yok.
bu sadece illüzyon.
buna kapılıp risk alıyor insanlar.
nasılsa yenisi gelir diyorlar, ama bunu nerede sonlandıracağını bilemiyor, sonunda yalnız kalıyorlar.
halbuki düzgün birini bulduğunda onu kaybetmemek için biraz mücadele etmek lazım, çünkü aslında arkasından birileri falan gelmiyor.
sadece biz öyle sanıyoruz.
insan kendini ve karşısındakini tanımalı.
ama aslında bu da yetmiyor.
herhalde çağımızın getirdiği şeylerden biri de hayattan aşırı şeyler beklemek.
o da olsun, bu da olsun, her şeyi yapayım falan.
bu aslında mümkün olmayan bir şey.
çağın hızlanmasıyla, insanlar da hızlanabileceklerini düşünüyorlar.
halbuki insan hâlâ aynı insan.
yani teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, ne kadar para kazanılırsa kazanılsın sonuçta mutluluk mutluluktur, mutsuzluk da mutsuzluk.
insanlar hayattan çok fazla şey bekliyorlar.
daha fazla mutluluk, daha fazla para, daha fazla x, y, z.
sonra da beklentileri gerçekleşmediği için karşıdakine kızıyorlar.
ama aslında sorun karşıda değil, sorun beklentilerde.
çünkü beklentiler gerçekçi değil.
zaten bu beklentiler başta konuşulmuyor, o ayrı.
yani hem iletişim çağındayız, hem de insanlar iletişim kurmuyorlar.
çünkü ortamda o kadar çok insanla iletişim kuruluyor ki, 1-2 insanla bunun derinine inemiyorsun.
artık kimse kocamla/karımla kendi halimizde huzurlu bir hayat yaşayalım zihniyetine sahip değil.
insanlarda sürekli "bir şeyler kaçırıyorum" psikolojisi hakim.
bunun nedeni de hayatın hızlanmış olması belki.
ama işte gerçekçilikten uzak.
insan doğası buna uygun değil, hepimiz aptala dönüyoruz.
o yüzden insanlar da gerçeklikten uzaklaştılar.
artık bir takım şeyler için uğraşmaya, bir takım şeyler için çaba harcamaya inanmıyor insanlar.
eskiden amerika'ya giden sevgililer, askere giden nişanlılar, okumak için yurtdışına giden sözlüler beklenirdi.
şimdi onları bekleyecek, onlarla ilgilenecek zamanımız yok.
ama o zamanlarda da beklenen kişiler sözlerinde dururlardı.
artık bu karşılıklı bir şey.
güvensizlik ortamı hakim ve ulaşılabilirlik çok fazla.
bekleyemiyoruz, çünkü bizim ilgiye ihtiyacımız var, o olmasa 54037 tane daha adam "nasılsa" var.
ha, ama nereye yetişiyorsun diye sorsalar verecek cevap da yok.
ve zaten bir sürü adam da yok.
bu sadece illüzyon.
buna kapılıp risk alıyor insanlar.
nasılsa yenisi gelir diyorlar, ama bunu nerede sonlandıracağını bilemiyor, sonunda yalnız kalıyorlar.
halbuki düzgün birini bulduğunda onu kaybetmemek için biraz mücadele etmek lazım, çünkü aslında arkasından birileri falan gelmiyor.
sadece biz öyle sanıyoruz.
0
Eğer elinde maddi imkanın varsa kimseye katlanmak zorunda değilsin. İşte tek neden bu. Eskiden saygı-sevgi eksikliği belli bir yere kadar tolere ediliyordu, şimdi edilmiyor.
Zaten toplum yapısı da buna uyum sağlayacağı için 100-200 yıl sonra evlilik anormal gelmeye başlayacak, insanlar ilk dönemlerde mecbur olduğu için evleniyorlardı, evlilik bir gereklilik değildir.
Zaten toplum yapısı da buna uyum sağlayacağı için 100-200 yıl sonra evlilik anormal gelmeye başlayacak, insanlar ilk dönemlerde mecbur olduğu için evleniyorlardı, evlilik bir gereklilik değildir.
0
puc
Otobus yolculuğunda denk gelmiştim. Genç bir adam ve bir kadın geç bir saatte eve geliyorlar, adam bişey yüzünden evden ayrılıyor, o gittikten sonra kapı çalıyor, galiba başka bir kadın eve girmek istiyor...sonra başkaları da eve girmek istiyorlar. tuhaf bir gerilimi vardı, sonrasını pek hatırlayamı
Otobus yolculuğunda denk gelmiştim. Genç bir adam ve bir kadın geç bir saatte eve geliyorlar, adam bişey yüzünden evden ayrılıyor, o gittikten sonra kapı çalıyor, galiba başka bir kadın eve girmek istiyor...sonra başkaları da eve girmek istiyorlar. tuhaf bir gerilimi vardı, sonrasını pek hatırlayamıyorum. Bilinen oyuynculardı sanki. Hatırlayan olabilir mi?
Tesekkurler
Tesekkurler
0
the strangers mı acaba?
onu hatırlattı, ama filmi de izleyeli uzun zaman oldu.
emin değilim.
www.imdb.com
onu hatırlattı, ama filmi de izleyeli uzun zaman oldu.
emin değilim.
www.imdb.com
0
esinikaybetmiscorap
var mıdır boyle bir şey aslında ezberim kuvvetlıdır ama cok fazla kelime var yine de, bi yardımcı olaydınız kurs magduru kardeşinize..
var mıdır boyle bir şey aslında ezberim kuvvetlıdır ama cok fazla kelime var yine de, bi yardımcı olaydınız kurs magduru kardeşinize..
0
en sık baktığın yerlere not et. telefon taslağına kaydedip sürekli bakmak, her fırsatta yeni öğrendiğin kelimeleri araya sokuşturmak etkilidir. ayrıca öğrendiğin kelimeleri bol bol kullanarak çok sık kompozisyon yazarsan yararlı olur.
0
ezberleyeceğin kelimeleri koy önüne cümle kur.basit cümleler olursa daha iyi olur.onlara bakarak çalış.çünkü fazla kelime olduğundan kelimeleri teker teker ezberlersen hepsi birbirine karışacaktır muhtemelen
0
Tecrübelerim gösteriyor ki, bir kelimeyi en iyi öğrenme yolu ingilizceden ingilizceye sözlük kullanmaktır.Gerçekten ingilizce öğrenmek ve çatır çatır konuşmak istiyorsan ingilizce-türkçe sözlüğü ezberlesen de bi b*ka yaramaz emin ol.Çünkü kalıplar var,deyimler var,var da var.
İngilizce kelimeleri 1.sınıfta kullandığımız kelime fişleriyle karıştırma.Kelimeleri bu şekilde kullanamazsın.
Her kelimeyle ilgili kafanda bir senaryo oluştur.İlginç ve saçma sapan olsun.ancak bu şekilde aklında kalır. ing-İng sözlükten 2-3 kere anlamını oku ve anlamaya, sindirmeye çalış. 50 kere yazıp hamallık yapma.Zaten benim dediğim çok daha verimli olur.
Sarı, got kadar bi sözlük var L ile başlıyo adı. Ondan uzak dur,, onu kullanma sakın.İngilizceden türkçeye Adam gibi bi sözlük al.Redhouse ın sert kapaklı 700 sayfalık bi kırmızı sözlüğü var.Onu tavsiye ederim.ufağı da var; o değil.
Filmleri altyazısına bakmadan anlamaya çalış.Nasıl telaffuz edildiklerine dikkat et.
Online sözlük istersen tureng.com var.
Sınav için ingilizce öğrenmek istiyorsan hayatın boyunca ingilizce konuşamayacaksın ve konuşanlara hayran hayran bakacaksın.
Ama benim gibi hobi olarak ilgilenirsen "fluent" diye tabir edilen bir ingilizceye sahip olabilirsin.Her şey sana bağlı.
Daha ne diyeyim :P
İngilizce kelimeleri 1.sınıfta kullandığımız kelime fişleriyle karıştırma.Kelimeleri bu şekilde kullanamazsın.
Her kelimeyle ilgili kafanda bir senaryo oluştur.İlginç ve saçma sapan olsun.ancak bu şekilde aklında kalır. ing-İng sözlükten 2-3 kere anlamını oku ve anlamaya, sindirmeye çalış. 50 kere yazıp hamallık yapma.Zaten benim dediğim çok daha verimli olur.
Sarı, got kadar bi sözlük var L ile başlıyo adı. Ondan uzak dur,, onu kullanma sakın.İngilizceden türkçeye Adam gibi bi sözlük al.Redhouse ın sert kapaklı 700 sayfalık bi kırmızı sözlüğü var.Onu tavsiye ederim.ufağı da var; o değil.
Filmleri altyazısına bakmadan anlamaya çalış.Nasıl telaffuz edildiklerine dikkat et.
Online sözlük istersen tureng.com var.
Sınav için ingilizce öğrenmek istiyorsan hayatın boyunca ingilizce konuşamayacaksın ve konuşanlara hayran hayran bakacaksın.
Ama benim gibi hobi olarak ilgilenirsen "fluent" diye tabir edilen bir ingilizceye sahip olabilirsin.Her şey sana bağlı.
Daha ne diyeyim :P
0
mega hafıza diye çıkan bi adam vardı bi aralar. onun taktiklerinden biri, kelimeleri türkçe okunuşlarıyla falan, türkçe kelimelere benzetmek. bugünlerde kötü esprilerde kullanılan ya da har oyunlu cin entrylerdeki gibi.
mesela: I could --> Aykut gibi.
bu şekilde saçma bağlantılar bile yapsan, bi şekilde bunlar kafana kazınıyor diye bi tezi vardı. her zaman olmasa da bi bakıma oluyor.
mesela: I could --> Aykut gibi.
bu şekilde saçma bağlantılar bile yapsan, bi şekilde bunlar kafana kazınıyor diye bi tezi vardı. her zaman olmasa da bi bakıma oluyor.
0
tozluhikaye
Genel anlamda yabancı dillere ilgim hep vardı. Şu "20 dil konuşan çocuk" videosunu izledikten sonra iyice gaza geldim. Polyglotism olayını araştırdım biraz.Sizce aynı anda 2 dile odaklanmak verimli olur mu? Bir dili hallettikten sonra başka bir dile yönelmek daha mı doğru? Bana ilk seçenek daha yakı
Genel anlamda yabancı dillere ilgim hep vardı. Şu "20 dil konuşan çocuk" videosunu izledikten sonra iyice gaza geldim. Polyglotism olayını araştırdım biraz.
Sizce aynı anda 2 dile odaklanmak verimli olur mu? Bir dili hallettikten sonra başka bir dile yönelmek daha mı doğru? Bana ilk seçenek daha yakın geliyor. Malum, dil öğrenirken "artık tamamdır" gibi bir çizgi çekmek mümkün değil. Tavsiyeleriniz nelerdir?
Sizce aynı anda 2 dile odaklanmak verimli olur mu? Bir dili hallettikten sonra başka bir dile yönelmek daha mı doğru? Bana ilk seçenek daha yakın geliyor. Malum, dil öğrenirken "artık tamamdır" gibi bir çizgi çekmek mümkün değil. Tavsiyeleriniz nelerdir?
0
Bir dili tamamen öğrenmen zaten çok uzun yıllar gerektiren bir süreç, fakat 'temeli' atarken (en azından upper intermediate'a kadar yani) iki dil olarak gitmek pek verimli olmaz gibi geliyor bana. Bilemiyorum.
Edit: dil konusunda ehil olmayan kişiler falan denmiş diye yazayım dedim, çok iyi derecede 2 yabancı dil biliyorum.
Edit: dil konusunda ehil olmayan kişiler falan denmiş diye yazayım dedim, çok iyi derecede 2 yabancı dil biliyorum.
0
burada dil konusunda ehil kişiler bulunmadığı için yazılanları hiç ciddiye alma.
0
ingilizce biliyorum, rusça öğreniyorum, yazın da kısmetse ispanyolca. Sırayla git.
0
yabancı diller öğrenim ve mesleki alanım. ingilizce, rusça biliyorum, portekizce öğrenmeye de başlayacağım kısmetse. verimli olacağını bildiğimden rusça'ya devam ederken bir yandan da portekizceyi öğrenmeye çalışacağım. sen de öyle yap; olur, çok da verimli olur, merak etme. zaten dil öğrenmek insanın öğrenme kabiliyetini artıran ve zihni fevkalade açan bir eylemdir, beyni çalışmaya zorlamış ve geliştirmiş olursun. her dilin belirli bir karakteristiği olduğu için kolay kolay karışmazlar da. bu yüzden (aynen çizgi çekmek mümkün olamayacağı için) başla, iki de olsun üç de olsun, sen öğren yeter ki. (bir de milletin tiklerini at, ayıp olmasın)
0
verimli olmaz, çok yanlış olur.
hiçbirini öğrenemezsin.
"bir dili halletmek" dedikleri gibi göreceli bir kavram.
ama dilbilgisini oturtup, upper intermediate seviyesine ulaştıktan sonra ikinciye başlanabilir.
ama bana sorarsan o şekilde öğreneceğine, bir tane bil, onu da tam(!) bil.
ikinci dile başlamak zorlu bir süreç. bir yandan yeni bir dile ve kültüre adapte olmaya çalışırken, diğer yandan ilkini unutmamak gerekiyor.
yani pek kolay bir şey değil.
üstelik "ağaç yaşken eğilir" meselesi en çok dil, spor, sanat gibi konularda geçerlidir.
5 yaşında öğrenmeye başlarsan çok kolay olur, 20'den sonra kafa almamaya başlar.
bu da dezavantaj tabii.
yani birini öğrenmekte zaten geç kaldığın için zorlanacaksın, ikinciyle aynı anda başa çıkman mümkün değil.
dil konusunda ehil sayılabilecek biriyim.
hatta saymaya gerek yok, öyleyim.
yazdıklarımı rahatlıkla ciddiye alabilirsin.
edit: bu arada unutulmaması gereken bir şey var.
benim de öğrenim ve mesleki alanım yabancı dil.
ama ben bu dilleri orta okuldan itibaren öğrenmeye başladım.
şimdi ben de hem almanca, hem ingilizce bilirken "dutch" benim için çocuk oyuncağı oluyor ve zaten öğrenmeye pek gerek kalmadan anlıyorum da.
bunun şu anda (20'li yaşlarda olduğunu tahmin ediyorum) dil öğrenmeye başlayan biri için pek doğru olduğunu sanmıyorum.
ayrıca ekleyeyim:
dil bilmekten/öğrenmekten kastım sadece günlük konuşmalar, hatta iş yerindeki yazışmalar değil. kültürüyle, tarihiyle, argosuyla falanıyla filanıyla dil öğrenmek.
istediğin o kadarı değilse işin biraz daha kolay.
ama yine de arada dağlar kadar fark yok.
hiçbirini öğrenemezsin.
"bir dili halletmek" dedikleri gibi göreceli bir kavram.
ama dilbilgisini oturtup, upper intermediate seviyesine ulaştıktan sonra ikinciye başlanabilir.
ama bana sorarsan o şekilde öğreneceğine, bir tane bil, onu da tam(!) bil.
ikinci dile başlamak zorlu bir süreç. bir yandan yeni bir dile ve kültüre adapte olmaya çalışırken, diğer yandan ilkini unutmamak gerekiyor.
yani pek kolay bir şey değil.
üstelik "ağaç yaşken eğilir" meselesi en çok dil, spor, sanat gibi konularda geçerlidir.
5 yaşında öğrenmeye başlarsan çok kolay olur, 20'den sonra kafa almamaya başlar.
bu da dezavantaj tabii.
yani birini öğrenmekte zaten geç kaldığın için zorlanacaksın, ikinciyle aynı anda başa çıkman mümkün değil.
dil konusunda ehil sayılabilecek biriyim.
hatta saymaya gerek yok, öyleyim.
yazdıklarımı rahatlıkla ciddiye alabilirsin.
edit: bu arada unutulmaması gereken bir şey var.
benim de öğrenim ve mesleki alanım yabancı dil.
ama ben bu dilleri orta okuldan itibaren öğrenmeye başladım.
şimdi ben de hem almanca, hem ingilizce bilirken "dutch" benim için çocuk oyuncağı oluyor ve zaten öğrenmeye pek gerek kalmadan anlıyorum da.
bunun şu anda (20'li yaşlarda olduğunu tahmin ediyorum) dil öğrenmeye başlayan biri için pek doğru olduğunu sanmıyorum.
ayrıca ekleyeyim:
dil bilmekten/öğrenmekten kastım sadece günlük konuşmalar, hatta iş yerindeki yazışmalar değil. kültürüyle, tarihiyle, argosuyla falanıyla filanıyla dil öğrenmek.
istediğin o kadarı değilse işin biraz daha kolay.
ama yine de arada dağlar kadar fark yok.
0
Önceliğim, öğrendiğim dilde "arkadaşım konu dilden ne anladıgınla onemlı" gibisinden başı sonu ayrı oynayan ifadelerle yetinmek değil; meramımı belki basit fakat o dilin dilbilgisi kurallarına uygun bir biçimde anlatabilmek. Günlük konuşmalara akıcı bir biçimde dahil olabilmek.
Konuyu netleştirmek adına belirtmekte fayda görüyorum: Bir süredir kendi imkanlarımla Fince öğrenmeye çalışıyorum. Önümüzdeki birkaç ay zarfındaysa muhtemelen iş gereği Rusça öğrenmeye başlamam gerekecek ve Fince'ye ara vermek istemiyorum.
1'den fazla yabancı dil bilen arkadaşlar, bildikleri yabancı dilleri ve deneyimlerini paylaşırsa benim açımdan daha faydalı olur.
Edit: Eleman silmiş mesajı.
Konuyu netleştirmek adına belirtmekte fayda görüyorum: Bir süredir kendi imkanlarımla Fince öğrenmeye çalışıyorum. Önümüzdeki birkaç ay zarfındaysa muhtemelen iş gereği Rusça öğrenmeye başlamam gerekecek ve Fince'ye ara vermek istemiyorum.
1'den fazla yabancı dil bilen arkadaşlar, bildikleri yabancı dilleri ve deneyimlerini paylaşırsa benim açımdan daha faydalı olur.
Edit: Eleman silmiş mesajı.
0
en basta dil amac degil, dil bir aractir. türkiye de 2-3 dil bilen adamdan gecilmiyor! ülkede herkes anasini satiyim almanca, ingilizce, fransizca, american english, austrian german, british english, portekizce, ispanyolca biliyor.
20 dil konusan cocuk farkli en basta, dile karsi yetenekli olmak cok farkli bir olay. ben kendi kendine 5-6 dil ögreneni biliyorum. ki isin daha uc noktasi icin daniel tammet
en.wikipedia.org
"Tammet has reportedly learned 10 languages, including Romanian, Gaelic, Welsh, and Icelandic which he learned in a week for a TV documentary"
neyse iki dile odaklaniyorum diyen biri minimum 2-3 dil bilmeli ki dedigini yapabilecek pozisyonda olsun.
neden?
cünkü yarim yamalak ingilizce bilen adam bana gelip almancayla italyancaya daklaniyorum ayni anda diyosa "hasktir lan ordan" derim, cünkü! ayni anda birden fazla dile odaklanabilecek kisinin diller icin düsünce yapisinin bunu algilayabilmesi gerekir. bu da 2 dilden sonra oturuyor.
buraya kadar giris ve gelisme yazdik, gelismeye devam ettiriyoruz, üniversitede dil okuyanlar direk o dili bilmiyorlar bunuda bilmek lazim, sahsen ben almanca bölümü okumus etc cok adam gördüm, ne okuyabiliyor, ne yazabiliyor bunlarla konusamiyordu bile. keza ingilizce icinde gecerli bu.
ben iki dil kullaniyorum türkce disinda normal hayatimda, konusurken hangi dili konustugumu anlayamadan konusmus oluyorum, burdan cikarimla da dil aractir, olayi büyütmeye gerek yok.
he baska bi olayda türkiye de ve türkcede bi boktanlik var, dilimiz en basta biraz uzak, belki yakinsa kelime coklugundan arapca ögrenmeye bi avantaj saglar onun disinda maalesef dil konusunda dez avantajliyiz, ama bundan daha ziyade neden bilmiyorum ama türkiyede dil ögretmek, ögrenmek zayif, hemde yok zayif.
ben sahsen bana cok extreme olmadikca abi fransizca, portekizce, ispanyolca, ayni anda konusabiliyorum ruscayi, arapcayi da yarim biliyorum diyeni muhatap alip ikinci cümleyi dahi etmem kendisiyle.
bu arada var böyle yetenekli adamlar bu baska tabi, bahsettigim jormal insanlar icin gecerli.
cevabimizin ana fikri:
cok iyi derecede ingilizce ögren dünyada baska dile ihtiyacin kalmaz, türkiye de ingilizce bilen de , gercekten bilen adama cok var, almancayi anadil seviyesinde konusan minimum 1 milyon insan var su anda türkiyede ek bilgi buda. bunlardan dolayi iki dili ayni anda ögrenmeye ben sacma bakiyorum, yapiyorum agggbii bunu ben diyeni de yetenekli degilse, zeki degilse dikkate almiyorum.
20 dil konusan cocuk farkli en basta, dile karsi yetenekli olmak cok farkli bir olay. ben kendi kendine 5-6 dil ögreneni biliyorum. ki isin daha uc noktasi icin daniel tammet
en.wikipedia.org
"Tammet has reportedly learned 10 languages, including Romanian, Gaelic, Welsh, and Icelandic which he learned in a week for a TV documentary"
neyse iki dile odaklaniyorum diyen biri minimum 2-3 dil bilmeli ki dedigini yapabilecek pozisyonda olsun.
neden?
cünkü yarim yamalak ingilizce bilen adam bana gelip almancayla italyancaya daklaniyorum ayni anda diyosa "hasktir lan ordan" derim, cünkü! ayni anda birden fazla dile odaklanabilecek kisinin diller icin düsünce yapisinin bunu algilayabilmesi gerekir. bu da 2 dilden sonra oturuyor.
buraya kadar giris ve gelisme yazdik, gelismeye devam ettiriyoruz, üniversitede dil okuyanlar direk o dili bilmiyorlar bunuda bilmek lazim, sahsen ben almanca bölümü okumus etc cok adam gördüm, ne okuyabiliyor, ne yazabiliyor bunlarla konusamiyordu bile. keza ingilizce icinde gecerli bu.
ben iki dil kullaniyorum türkce disinda normal hayatimda, konusurken hangi dili konustugumu anlayamadan konusmus oluyorum, burdan cikarimla da dil aractir, olayi büyütmeye gerek yok.
he baska bi olayda türkiye de ve türkcede bi boktanlik var, dilimiz en basta biraz uzak, belki yakinsa kelime coklugundan arapca ögrenmeye bi avantaj saglar onun disinda maalesef dil konusunda dez avantajliyiz, ama bundan daha ziyade neden bilmiyorum ama türkiyede dil ögretmek, ögrenmek zayif, hemde yok zayif.
ben sahsen bana cok extreme olmadikca abi fransizca, portekizce, ispanyolca, ayni anda konusabiliyorum ruscayi, arapcayi da yarim biliyorum diyeni muhatap alip ikinci cümleyi dahi etmem kendisiyle.
bu arada var böyle yetenekli adamlar bu baska tabi, bahsettigim jormal insanlar icin gecerli.
cevabimizin ana fikri:
cok iyi derecede ingilizce ögren dünyada baska dile ihtiyacin kalmaz, türkiye de ingilizce bilen de , gercekten bilen adama cok var, almancayi anadil seviyesinde konusan minimum 1 milyon insan var su anda türkiyede ek bilgi buda. bunlardan dolayi iki dili ayni anda ögrenmeye ben sacma bakiyorum, yapiyorum agggbii bunu ben diyeni de yetenekli degilse, zeki degilse dikkate almiyorum.
0
@serabetan "Dil amaç değil, araçtır" yaklaşımı, üzerine düşünmeye değer olmakla beraber bana tamamen ters. Keza "ayni anda birden fazla dile odaklanabilecek kisinin diller icin düsünce yapisinin bunu algilayabilmesi gerekir" kısmı da.
Beni olumlayacak bir çalışma var mı bilmiyorum ama dile yatkınlığın müzik kulağıyla alakalı olduğu düşüncesindeyim. Bahsettiğin, "Türkiye'de dil eğitiminin sorunlu olması" durumu da bundan kaynaklanıyor bence. Dil bizde matematik öğretir gibi öğretiliyor.
Satır aralarında okuyabildiğim "if i can not no one can" tutumunu da oldukça sevimsiz bulduğumu belirteyim.
Beni olumlayacak bir çalışma var mı bilmiyorum ama dile yatkınlığın müzik kulağıyla alakalı olduğu düşüncesindeyim. Bahsettiğin, "Türkiye'de dil eğitiminin sorunlu olması" durumu da bundan kaynaklanıyor bence. Dil bizde matematik öğretir gibi öğretiliyor.
Satır aralarında okuyabildiğim "if i can not no one can" tutumunu da oldukça sevimsiz bulduğumu belirteyim.
0
seni dogrulayacak calisma vardir illaki, ben de kendi dediklerimi dogrulayacak calismalar bulabilirim, bu olaylar calismalarla desteklenebilecek seyler degil, kisilerle, senle benle alakali, yani sende yetenek olabilir, ya da bende, bunu bilmiyorum.
buna göre müzisyenlerin mükemmel dil konusabilmesi lazim, ama bunu dogrulayacak da, aksini kanitlayacakta calismalar cikar.
sevimsiz de olabilir yazdiklarim ama dogru. sunu düsünmek lazim, ben ayni anda iki dile odaklanmak istiyorum ama neden? neden iki dile odaklansin ki bi insan ilk dili ögrenmeden?
1. neden aile baskisi ya da cevredeki insanlardan geri kalmamak olabilir, bu yanlis bi bakis acisi.
2. istek, ilgi, bu gayet keyfi, beni de hic ilgilendirmeyen bir sey. istiyosan ben ne desem de umrunda olmaz, ki dogrusu da bu, sen istiyosan yap, istemiyosan yapma keyif senin, hayat senin.
3. ihtiyac, bu durum benim durumumdu iste, ihtiyacim vardi ögrendim, arac olarak lazimdi.
öyle iste.
tavsiyem tekrar ingilizceyi iyi ögren.
buna göre müzisyenlerin mükemmel dil konusabilmesi lazim, ama bunu dogrulayacak da, aksini kanitlayacakta calismalar cikar.
sevimsiz de olabilir yazdiklarim ama dogru. sunu düsünmek lazim, ben ayni anda iki dile odaklanmak istiyorum ama neden? neden iki dile odaklansin ki bi insan ilk dili ögrenmeden?
1. neden aile baskisi ya da cevredeki insanlardan geri kalmamak olabilir, bu yanlis bi bakis acisi.
2. istek, ilgi, bu gayet keyfi, beni de hic ilgilendirmeyen bir sey. istiyosan ben ne desem de umrunda olmaz, ki dogrusu da bu, sen istiyosan yap, istemiyosan yapma keyif senin, hayat senin.
3. ihtiyac, bu durum benim durumumdu iste, ihtiyacim vardi ögrendim, arac olarak lazimdi.
öyle iste.
tavsiyem tekrar ingilizceyi iyi ögren.
0
sırf 'kariyer' odaklı bakmamak lazım olaya. birisi ispanyol kültürüne ilgi duyuyorsa kıyısından uzaktan yavaş yavaş ispanyolca öğrenmeye başlar, bundan zevk alabilir, hobi olarak görebilir, güzel olur.
ama ingilizce bilmeyen/az bilen/orta seviyede bilen/upper int bilen birinin farklı dile yönelmesi evet, özellikle kariyer açısından epey saçma bi durum.
ama ingilizce bilmeyen/az bilen/orta seviyede bilen/upper int bilen birinin farklı dile yönelmesi evet, özellikle kariyer açısından epey saçma bi durum.
0
han20
dolapta ve kutuda muhafaza edildi. kutunun içi suku değil. peynier orda bir başına bekliyordu. kokusunda bir anormallik yok gibi ama pek de anlamam zaten.ne dersiniz yemeli miyim?
dolapta ve kutuda muhafaza edildi. kutunun içi suku değil. peynier orda bir başına bekliyordu. kokusunda bir anormallik yok gibi ama pek de anlamam zaten.
ne dersiniz yemeli miyim?
ne dersiniz yemeli miyim?
0
Buzdolabında bir şey olmaz. Olursa da anında belli olur zaten, ekşi kokar, anlamamak imkansız. 9 günde olmaz ama.
0
purpurum
Selamlar,3 yaşındaki kısır erkek kedimiz, son bir haftadır sabahları uyumuyor, zaten eskiden sabah 7'de uyanır ve bizi uyandırıdı, biz de her gün aynı saatte yemeğini verirdik. Ama artık sabah 5'te kalkıyor, acıkmış gibi yapıyor, yemeğini erken versek de susmuyor ağlıyor, bizim yatağımızda yatmak is
Selamlar,
3 yaşındaki kısır erkek kedimiz, son bir haftadır sabahları uyumuyor, zaten eskiden sabah 7'de uyanır ve bizi uyandırıdı, biz de her gün aynı saatte yemeğini verirdik. Ama artık sabah 5'te kalkıyor, acıkmış gibi yapıyor, yemeğini erken versek de susmuyor ağlıyor, bizim yatağımızda yatmak istiyor. Yatsa bile uyumuyor ve uyutmuyor.
Acaba yemek saatini mi değiştirmek gerekir? Gece biz yatmadan önce mi versek? Doğrusu bitkisel sakinleştirici bile düşündüm ama zarar verir mi diye korkuyorum? Bu kedi neden böyle olmuş olabilr?
Teşekkürler,
3 yaşındaki kısır erkek kedimiz, son bir haftadır sabahları uyumuyor, zaten eskiden sabah 7'de uyanır ve bizi uyandırıdı, biz de her gün aynı saatte yemeğini verirdik. Ama artık sabah 5'te kalkıyor, acıkmış gibi yapıyor, yemeğini erken versek de susmuyor ağlıyor, bizim yatağımızda yatmak istiyor. Yatsa bile uyumuyor ve uyutmuyor.
Acaba yemek saatini mi değiştirmek gerekir? Gece biz yatmadan önce mi versek? Doğrusu bitkisel sakinleştirici bile düşündüm ama zarar verir mi diye korkuyorum? Bu kedi neden böyle olmuş olabilr?
Teşekkürler,
0
kedinin mamasını bir kaba koyup boşaldıkça doldurabilirsiniz.
yani maması da suyu gibi sürekli mama kabında durabilir.
kediler köpekler gibi değildir, doyunca yemez zaten.
saatli mama vermenize gerek yok ki.
yani maması da suyu gibi sürekli mama kabında durabilir.
kediler köpekler gibi değildir, doyunca yemez zaten.
saatli mama vermenize gerek yok ki.
0
mamayla, yemek saatiyle ilgili bi sıkıntısı olsa; yaptığınız değişikliklerden sonra susardı zaten.
orasına burasına dokunun, bi yeri mi yaralandı acaba?
daha fazla ilgi alaka istiyor olabilir. sıkılmış olabilir. dönemsel olabilir. ki bence öyle. siz nasıl son üç yılda her gün aynı saatte uyumuyor ve uyanmıyorsanız... onlarda da oluyor. olur.
orasına burasına dokunun, bi yeri mi yaralandı acaba?
daha fazla ilgi alaka istiyor olabilir. sıkılmış olabilir. dönemsel olabilir. ki bence öyle. siz nasıl son üç yılda her gün aynı saatte uyumuyor ve uyanmıyorsanız... onlarda da oluyor. olur.
0
rebio
Elimde iki tane hamburger eti var. tavada kızartmak yerine tencereye koysam suda pişirsem olur mu? kaç dakika gerekir?
Elimde iki tane hamburger eti var. tavada kızartmak yerine tencereye koysam suda pişirsem olur mu? kaç dakika gerekir?
0
tavada kızartmayacaksın.
yağsız tavaya koyup 2 tarafını da 3'er dakika falan pişireceksin.
haşlama, çöpe atarsın.
yağsız tavaya koyup 2 tarafını da 3'er dakika falan pişireceksin.
haşlama, çöpe atarsın.
0
amacın ne? çok az yağ koy tavaya hatta yağ koyma kağıt havluya yağ emdirip onu tavaya sür o şekil kızart, zaten yağını bırakır kendiside. öyle suda pişirmeye kalkıp mundar etme, bizimde midemizi bulandırma :)
0
çok az yağ var. özel bir et. bi tanesinde 4 gram falan vardır. normalde 15-20den aşağı olmaz.
peki önce tavada kızartsam, dışı koyulaşana kadar. ondan sonra tencereye alsam olur mu? hem böylece dağılmaz. dışı sertleşti ya hani...
edit: yağ koymadan tavaya koyduğum zaman yanıyor dışı. çünkü etin kendisinde çok az yağ var zaten. bırakacak yağı yok.
edit 2: zaten çok az yağla kızartıyorum normalde ama her bulaşık esnasında tavadan sapsarı şeyler çıkıyor suyla yıkarken. ııyk diyorum midem bulanıyor o yüzden bunu deneyim dedim.
peki önce tavada kızartsam, dışı koyulaşana kadar. ondan sonra tencereye alsam olur mu? hem böylece dağılmaz. dışı sertleşti ya hani...
edit: yağ koymadan tavaya koyduğum zaman yanıyor dışı. çünkü etin kendisinde çok az yağ var zaten. bırakacak yağı yok.
edit 2: zaten çok az yağla kızartıyorum normalde ama her bulaşık esnasında tavadan sapsarı şeyler çıkıyor suyla yıkarken. ııyk diyorum midem bulanıyor o yüzden bunu deneyim dedim.
0
%100 et , kıyma , köfte olmadığı için dağılır.
varsa tost makinesinde yapabilirsin ama çok az yağla.
varsa tost makinesinde yapabilirsin ama çok az yağla.
0
önce biraz kızartıp sonra haşlarsan daha da kötü olur bence ama muhtemelen dağılmaz. tost makinesini sakın deneme, evde o kadar kötü bir koku bırakıyor ki 3 gün çıkmıyor koku.
0
fraise
Bu aksam mini pizzalar yapmak icin saatlerce ugrastim.Butun malzemelerini,soslarini hazirladim bir tek hamurunun kivamini tutturamamisim (ki tarifte yazan sekilde hazirlamistim)aldigi kadar un bolumunu anlamamisim,civik oldu.Mayalanmaya biraktiktan sonra farkettim.Ustune yavasca un ekleyerek duzeltm
Bu aksam mini pizzalar yapmak icin saatlerce ugrastim.Butun malzemelerini,soslarini hazirladim bir tek hamurunun kivamini tutturamamisim (ki tarifte yazan sekilde hazirlamistim)aldigi kadar un bolumunu anlamamisim,civik oldu.Mayalanmaya biraktiktan sonra farkettim.Ustune yavasca un ekleyerek duzeltmeye calistim ama olmadi.Ben de mecburen hamuru doktum,bizim pizzalar da hayal oldu tabii.Hayir anlamiyorum cidden,aldigi kadar un ne demek?Bu nasil bir olcu?
Ha bir de boyle durumlarda hamurun kivamini duzeltebilecegimiz bir yontem varsa soyler misiniz?En azindan bundan sonra boyle bir durum oldugunda hamuru dokmek zorunda kalmam,o kadar cabam da bosa gitmez.
Ha bir de boyle durumlarda hamurun kivamini duzeltebilecegimiz bir yontem varsa soyler misiniz?En azindan bundan sonra boyle bir durum oldugunda hamuru dokmek zorunda kalmam,o kadar cabam da bosa gitmez.
0
şimdi bazı hamurlar yapış yapış ve cıvık olur, ama o genelde tarifte belirtilir zaten.
pizza falan gibi şeylerin hamurları için "aldığı kadar un" demek, hamurun cıvıklığı gidip, normal bir hamur kıvamı oluncaya kadar un koyman gerektiği anlamına geliyor.
yani ele yapışmayan, kolay yoğurulan, kulak memesi kıvamı denen şey ya da bunun benzeri oluncaya kadar un koyacaksın az az.
mayalanmaya erken bırakmışsın, o daha un alırmış.
mayalandıktan sonra da toparlamak zordur.
bir de şu var; mutfak çok sıcaksa ya da yazın hamurun kıvamı zor tutar.
pizza falan gibi şeylerin hamurları için "aldığı kadar un" demek, hamurun cıvıklığı gidip, normal bir hamur kıvamı oluncaya kadar un koyman gerektiği anlamına geliyor.
yani ele yapışmayan, kolay yoğurulan, kulak memesi kıvamı denen şey ya da bunun benzeri oluncaya kadar un koyacaksın az az.
mayalanmaya erken bırakmışsın, o daha un alırmış.
mayalandıktan sonra da toparlamak zordur.
bir de şu var; mutfak çok sıcaksa ya da yazın hamurun kıvamı zor tutar.
0
Akşam akşam ne güldürdün beni :D Aldığı kadar un dediği hamurun belli bi kıvama gelmesi yani ne çok sert ne çok yumuşak olması. Bunu da şöyle anlayabilirsin, normalde biz anamızdan babamızdan öğrendik tabi bunları ama sen gidiyosun bi fırına ekmek hamuru alıyosun bir tane. Sınra onun kıvamına bakaraktan elinde kendi yağmış oldugun hamura aldığı kadar un ekliyorsun :D
0
1.unu eleyerek (havalandırarak) döktün mü?
2.mayalanmaya bıraktığınızda zaten biraz cıvık olması lazım ama bekledikten sonra yeterince kabarıp yumuşadı mı hamur?
3.aldığı kadar un, hamurun akışkanlıktan sıyrılıp, oyun hamurundan daha yumuşak, eline aldığında istediğin şekli verirken kendini salı salıverecek halidir.
4. böyle durumlarda sütle (hatta tericihen ayrandan daha koyu kıvamda sulu yoğurtla) yumuşatmak. bir kaç damla yağ da eklenebilir.
not: bence herşey yolundaymış ama bilemedim. pizza hamuru cıvık olmalı zaten.
2.mayalanmaya bıraktığınızda zaten biraz cıvık olması lazım ama bekledikten sonra yeterince kabarıp yumuşadı mı hamur?
3.aldığı kadar un, hamurun akışkanlıktan sıyrılıp, oyun hamurundan daha yumuşak, eline aldığında istediğin şekli verirken kendini salı salıverecek halidir.
4. böyle durumlarda sütle (hatta tericihen ayrandan daha koyu kıvamda sulu yoğurtla) yumuşatmak. bir kaç damla yağ da eklenebilir.
not: bence herşey yolundaymış ama bilemedim. pizza hamuru cıvık olmalı zaten.
0
@jimjim,her sey yolunda degildi iste elime yapisiyordu hamur surekli,hayir ben aldigi kadar un ne demek tam olarak bileydim ona gore un koyardim.
0
bu arada ekleyeyim:
nasıl mayakullandığın da önemli.
fırından falan alınan hamurun kıvamı genelde vıcık olur jimjim'in dediği gibi.
genelde pizza için o kullanılır ve "aldığı kadar un" terimi pek kullanılmıyor bu tariflerde.
ama mesela benim bir pizza hamuru tarifim vardı, instant mayayla hazırlanıyor ve pek de vıcık değil.
acaba o tarz bir şey miydi?
edit: tamam, işte eline yapışır genelde zaten. ama tarifte aldığı kadar un diyorsa, sonunda nasıl bir hamur elde etmen gerektiği de yazar çoğu zaman.
belki de jimjim'in dediği gibi doğru yapmıştın yani.
nasıl mayakullandığın da önemli.
fırından falan alınan hamurun kıvamı genelde vıcık olur jimjim'in dediği gibi.
genelde pizza için o kullanılır ve "aldığı kadar un" terimi pek kullanılmıyor bu tariflerde.
ama mesela benim bir pizza hamuru tarifim vardı, instant mayayla hazırlanıyor ve pek de vıcık değil.
acaba o tarz bir şey miydi?
edit: tamam, işte eline yapışır genelde zaten. ama tarifte aldığı kadar un diyorsa, sonunda nasıl bir hamur elde etmen gerektiği de yazar çoğu zaman.
belki de jimjim'in dediği gibi doğru yapmıştın yani.
0
gördüğüm kadarıyla eline falan yapışmayacak işte hamur kendini toplayacak mantıklı düşünürsen zor değil ya da yapmadığımdan bana öyle geliyo:) zaten öyle cıvık falan olması gerekirse tarifte belirtiyo.
0
@blatta hiberna,hamurun civik olmamasi gerekiyordu belki normal boy bir pizza olmadigi icin tarifi daha farklidir.
bunumu demek istedin,ben de oyle dusunduydum de ilk kez yapinca anladim zormus.Bana tam olcu verelermis yapardim da boyle anlamadim.
bunumu demek istedin,ben de oyle dusunduydum de ilk kez yapinca anladim zormus.Bana tam olcu verelermis yapardim da boyle anlamadim.
0
o zaman dediğim gibi, yavaş yavaş un ekleyerek yoğuracaksın.
ama bir anda çok ekleme, bu sefer de yoğurduktan sonra çok sert olur.
bazen sandığından daha az unla toparlanır o yapışıklık-vıcıklık.
ama bir anda çok ekleme, bu sefer de yoğurduktan sonra çok sert olur.
bazen sandığından daha az unla toparlanır o yapışıklık-vıcıklık.
0
eline çok yapıştıysa yağı az gelmiştir. sıvı yağ kullan biraz bir daha böyle bir şey olursa.
kıvam için tekrar söylüyorum böyle hamuru ucundan tutup kaldırdığında aşağıya akmamalı.
çok da şeeapma ya, olur öyle, en ustaları bile bazen tutturamıyor ;) bir dahakine güzel olur.
kıvam için tekrar söylüyorum böyle hamuru ucundan tutup kaldırdığında aşağıya akmamalı.
çok da şeeapma ya, olur öyle, en ustaları bile bazen tutturamıyor ;) bir dahakine güzel olur.
0
çünkü hamurun kıvamı yaşadığınız şehirin denize olan yüksekliğine göre, nemine havasına ve tabii kullandığınız malzemelere göre değişir. A şehrinde 2 bardak unla ele yapışmaz, yoğrulabilir, yumuşak ama cıvık olmayan kıvama gelen hamur B şehrinde aynı kıvama 4 bardak unla gelebilir.
0
darkpictures
acıdan aşktan kıvranabileceğim ağlak bir film söyleyiverin bana
acıdan aşktan kıvranabileceğim ağlak bir film söyleyiverin bana
0
www.imdb.com kıvrım kıvrım kıvranılacak arabesklikte değil ama tablo gibi bir aşk filmidir.
0
evim sensin'de ağlarsan her şeyde ağlayabilirsin. iğrenç bir film :)
en azından orijinalini izle a moment to remember.
en azından orijinalini izle a moment to remember.
0
tinydancer
Eğitim için 1 yıllığına İngiltere'ye gitme durumum var. Tavsiyenize ihtiyacım var.Kızım 18 aylık dişi siyah-beyaz bir ankara kedim var. Objeler atıyorsun getiriyor, uslu ama çok tüylü.Gidersem,a) Ankara bahcelide esyalı 3 odalı bakımlıdairemi kedime bakma kosuluyla (kedinin masrafları da benden) 2/
Eğitim için 1 yıllığına İngiltere'ye gitme durumum var. Tavsiyenize ihtiyacım var.
Kızım 18 aylık dişi siyah-beyaz bir ankara kedim var. Objeler atıyorsun getiriyor, uslu ama çok tüylü.
Gidersem,
a) Ankara bahcelide esyalı 3 odalı bakımlıdairemi kedime bakma kosuluyla (kedinin masrafları da benden) 2/3 degerinde 1 yıl için kiraya vermek - Böyle birini bulabilmem olası mı? Güvenebilir miyim? Kedimi pencereleri açık unutur kaçırabilir mi? Öğrenci veya bekar memur?
(Evi kiralamalıyım çünkü kredi borcum var)
b) Kedimi ücret karşılığı bir kedisevere, Veteriner veya kedi oteline emanet etmek evi de normal fiyattan kiraya vermek Ama veteriner ve otel işine pek güvenmiyorum bir odaya kapatırlar. Kedisever bulabilir miyim ? Ücret ne vermeliyim her ay????
c) sıcak bir memlekette oturan ve kedi bakmayı çok bilmeyen 60 yaşın üstündeki anneme kedimi emanet etmek (Kaçarsa koca kadın nasıl peşinden koşturacak? Yazın ise yazlıkta kapalı yerde tutması çok zor kediyi - kedim hiç dışarı çıkmadı bu arada)
Kızım 18 aylık dişi siyah-beyaz bir ankara kedim var. Objeler atıyorsun getiriyor, uslu ama çok tüylü.
Gidersem,
a) Ankara bahcelide esyalı 3 odalı bakımlıdairemi kedime bakma kosuluyla (kedinin masrafları da benden) 2/3 degerinde 1 yıl için kiraya vermek - Böyle birini bulabilmem olası mı? Güvenebilir miyim? Kedimi pencereleri açık unutur kaçırabilir mi? Öğrenci veya bekar memur?
(Evi kiralamalıyım çünkü kredi borcum var)
b) Kedimi ücret karşılığı bir kedisevere, Veteriner veya kedi oteline emanet etmek evi de normal fiyattan kiraya vermek Ama veteriner ve otel işine pek güvenmiyorum bir odaya kapatırlar. Kedisever bulabilir miyim ? Ücret ne vermeliyim her ay????
c) sıcak bir memlekette oturan ve kedi bakmayı çok bilmeyen 60 yaşın üstündeki anneme kedimi emanet etmek (Kaçarsa koca kadın nasıl peşinden koşturacak? Yazın ise yazlıkta kapalı yerde tutması çok zor kediyi - kedim hiç dışarı çıkmadı bu arada)
0
ben anneme bıraktım gittim öldü..bir pansiyon vardır mutlaka..facebook ta sokak kedisi grubuna durumu aynen yazıp ilan koyun..ankara da olsam evini kiralardım.. ama değilim
0
ben evi bazı dönemler kedi pansiyonu olarak kullandım.
ama evin kendi kedi nüfusu artınca artık yapamıyorum maalesef.
yapıyor olsam ben bakardım.
büyükada'da bir kadıncağız var, evi kedi pansiyonu.
belki öyle birini bulabilirsiniz.
ben olsam anneme emanet ederdim, ama tabii her anne hayvan konusunda tecrübeli olamıyor.
evinizi kiralayacak insanı da tanımayacaksınız sonuçta.
ev için tamam bakarım der, hayvanı sefil eder falan, belli olmaz yani manyak çok.
sanırım en makulu evinde para karşılığı kedi bakan birilerini bulmak.
ama evin kendi kedi nüfusu artınca artık yapamıyorum maalesef.
yapıyor olsam ben bakardım.
büyükada'da bir kadıncağız var, evi kedi pansiyonu.
belki öyle birini bulabilirsiniz.
ben olsam anneme emanet ederdim, ama tabii her anne hayvan konusunda tecrübeli olamıyor.
evinizi kiralayacak insanı da tanımayacaksınız sonuçta.
ev için tamam bakarım der, hayvanı sefil eder falan, belli olmaz yani manyak çok.
sanırım en makulu evinde para karşılığı kedi bakan birilerini bulmak.
0
eğer bir yıl aynı yerde kalacağımı bilseydim kediyi alırdım, görüşür tanışırdık... ama ne yazık ki gidiyorum bende bir yerlere. ben B derim.
0
kesinlikle bilmediğiniz, emin olamayacağınız yerlerde pansiyona bırakmayın. illa kediye zarar verirler anlamında söylemiyorum ama ilgilenilmez.
zaten siz de bu şekilde düşünüyorsunuz ama başıma geldiği için özellikle belirtmek istedim.
bence siz annenize güvenmeyi deneyin, en azından devamlı arayıp halini, durumunu da sorabilirsiniz.
zaten siz de bu şekilde düşünüyorsunuz ama başıma geldiği için özellikle belirtmek istedim.
bence siz annenize güvenmeyi deneyin, en azından devamlı arayıp halini, durumunu da sorabilirsiniz.
0
Kedisever kişi bulabilirseniz, mama-kum gibi masraflarını karşıladığınız sürece zaten sizden ücret falan talep etmez. Fakat 1 yıl için bakmak zor olabilir. Yani o süreye tamam diyebilecek kişi bulmak mesele burada. Biz duyuru aracılığıyla bir hayvansevere ulaştık, 6 ay kadar bir süre için bu şekilde bir yuva bulduk kedilerimize. İki kedimiz de misafir şu anda.
Evi ücret mukabilinde kiraya vermek mümkün görünmüyor. Bir defa ev Bahçeli'de. Öğrenci tek başına yapamaz onu. Bekarlar da genelde Eryaman taraflarını tercih ederler. Bahçeli pahalıdır, yanaşmaz kimse kolay kolay. Ek olarak; ev sahibi bu durumu anladığında başınız büyük derde girer. Kontratta bu durum açıkça belirtilmiştir eğer yaptıysanız. Yapmadıysanız bunu dikkate almayın tabi.
Anne tek mantıklı çözüm. Eğer tüyünden, çişinden, kakasından rahatsız olmayıp, bir de üstüne bunlarla düzenli olarak ilgilenebilecekse, hiç can sıkmayıp, kediyi oraya bırakın. Bizimkiler hayvan düşmanı oldukları için bu çözümü hiç düşünemedim. Sizde hiç değilse öyle bir durum yok gibi. Üstelik tek kedi, çok zorluk çıkarmaz.
Evi ücret mukabilinde kiraya vermek mümkün görünmüyor. Bir defa ev Bahçeli'de. Öğrenci tek başına yapamaz onu. Bekarlar da genelde Eryaman taraflarını tercih ederler. Bahçeli pahalıdır, yanaşmaz kimse kolay kolay. Ek olarak; ev sahibi bu durumu anladığında başınız büyük derde girer. Kontratta bu durum açıkça belirtilmiştir eğer yaptıysanız. Yapmadıysanız bunu dikkate almayın tabi.
Anne tek mantıklı çözüm. Eğer tüyünden, çişinden, kakasından rahatsız olmayıp, bir de üstüne bunlarla düzenli olarak ilgilenebilecekse, hiç can sıkmayıp, kediyi oraya bırakın. Bizimkiler hayvan düşmanı oldukları için bu çözümü hiç düşünemedim. Sizde hiç değilse öyle bir durum yok gibi. Üstelik tek kedi, çok zorluk çıkarmaz.
0
yemrem
önce olayları anlatayım. yazın muhtemelen bir biçerdöverin kabuğunun üstünü kırıp yaraladığı bir kaplumbağayı 40 küsür yıllık bir devlet üniversitesinin küçük hayvan kliniğine götürdük. tamam biz bununla ilgileniriz dediler, akşama durumunu sormaya gittiğimizde kaçmış dediler, başlarından savdılar b
önce olayları anlatayım. yazın muhtemelen bir biçerdöverin kabuğunun üstünü kırıp yaraladığı bir kaplumbağayı 40 küsür yıllık bir devlet üniversitesinin küçük hayvan kliniğine götürdük. tamam biz bununla ilgileniriz dediler, akşama durumunu sormaya gittiğimizde kaçmış dediler, başlarından savdılar bizi. ulan kuş mu bu? bir kaplumbağa hem de yaralı, klinikten nasıl kaçar itoğluit!
sonra zayıflıktan kemikleri sayılan ve durmadan kaşınıp acı acı havlayan yavru bir köpeği aldık mecburiyetten yine buraya getirdik (kaldığımız bu anadolu şehrinde başka alternatif yok ne yazık ki). hayvancağızı her tarafı tel bir kafese koydular, havalar soğuk olduğu için hayvancağız bu demir kafeste üşür diye altına karton bez falan koyduk. hayvana uyuz teşhisi koydular, ilacını falana aldık verdik, tamam biz ilgileniriz dediler. haftasonu hayvanı görmeye gittik. önce göstermeyiz kapalı dediler, ısrar edince bekçi bizi söylene söylene içeri aldı, içerisi buz gibiydi, hayvanları koydukları yerin kaloriferleri yanmıyordu, içerisi buz gibiydi, bizim yavru köpek muhtemelen donarak (kaskatı kesilmişti hayvacağız) ölmüş.
şimdi bu heriflere ne yapılabilir? şikayet bir işe yaramıyor, üniversitedeki şikayet merci ile bu herifler aynı tarafta.
sonra zayıflıktan kemikleri sayılan ve durmadan kaşınıp acı acı havlayan yavru bir köpeği aldık mecburiyetten yine buraya getirdik (kaldığımız bu anadolu şehrinde başka alternatif yok ne yazık ki). hayvancağızı her tarafı tel bir kafese koydular, havalar soğuk olduğu için hayvancağız bu demir kafeste üşür diye altına karton bez falan koyduk. hayvana uyuz teşhisi koydular, ilacını falana aldık verdik, tamam biz ilgileniriz dediler. haftasonu hayvanı görmeye gittik. önce göstermeyiz kapalı dediler, ısrar edince bekçi bizi söylene söylene içeri aldı, içerisi buz gibiydi, hayvanları koydukları yerin kaloriferleri yanmıyordu, içerisi buz gibiydi, bizim yavru köpek muhtemelen donarak (kaskatı kesilmişti hayvacağız) ölmüş.
şimdi bu heriflere ne yapılabilir? şikayet bir işe yaramıyor, üniversitedeki şikayet merci ile bu herifler aynı tarafta.
0
şikayetlerden bir şey çıkar mı bilemedim ama durumla ilgili haytap ile görüşseniz bir.
bu tarz olayolarda neyin nasıl çalıştığını çok daha iyi biliyorlardır zira bu tarz şeylerle sıkça karşılaşıyorlardır.
www.haytap.org
www.haytap.org
bu tarz olayolarda neyin nasıl çalıştığını çok daha iyi biliyorlardır zira bu tarz şeylerle sıkça karşılaşıyorlardır.
www.haytap.org
www.haytap.org
0
istanbul barosu hayvan hakları komisyonunu arayıp, bulunduğunuz yerde ne yapabileceğinizi sorun. 0212 251 63 25
türk veteriner hekimler birliğini arayıp bilgi alın ve şikayette bulunmak için ne yapabileceğinizi sorun.
[email protected]
+90 312 435 54 15 / +90 312 430 66 57
elinizde fotoğraf vb. varsa facebook ve twitter'da yayınlayın.
fotoğraf yoksa çekmeye çalışın.
ifşa edin.
ve söylediğim yerlere fotoğraf da yollayabileceğinizi söyleyin eğer mümkün olursa.
asla ve asla haytap'la muhatap olmayın.
türk veteriner hekimler birliğini arayıp bilgi alın ve şikayette bulunmak için ne yapabileceğinizi sorun.
[email protected]
+90 312 435 54 15 / +90 312 430 66 57
elinizde fotoğraf vb. varsa facebook ve twitter'da yayınlayın.
fotoğraf yoksa çekmeye çalışın.
ifşa edin.
ve söylediğim yerlere fotoğraf da yollayabileceğinizi söyleyin eğer mümkün olursa.
asla ve asla haytap'la muhatap olmayın.
0
Sandman
4 gün önce köpekler tarafından parçalanmış bir kedi yavrusu buldum veterinere götürdüm aşısı falan yapıldı daha ne yapmalıyım
4 gün önce köpekler tarafından parçalanmış bir kedi yavrusu buldum veterinere götürdüm aşısı falan yapıldı daha ne yapmalıyım
0
calmdown
Finansbank GO Card sahibiyim, 400 lira falan borcum var, minimumu da 160 lira civarı. ben bu borcu 2-3 ay ödemesem ne olur? cezası nedir, faizi ne kadar olur?
Finansbank GO Card sahibiyim, 400 lira falan borcum var, minimumu da 160 lira civarı. ben bu borcu 2-3 ay ödemesem ne olur? cezası nedir, faizi ne kadar olur?
0
Faizinden öte önümüzdeki 5 sene boyunca bankalardan hiçbir talebine olumlu cevap alamayacağını düşün.
0
3. ayın son ödemesini geciktirdiğinde yasal işleme girer.
ilk ay yatırmamandan itibaren telefonların susmaz ve kredi kartına geç ödeme yaptığın kredi puanını vb. etkiler.
faiz de 50 tl civarı falan olur muhtemelen.
ilk ay yatırmamandan itibaren telefonların susmaz ve kredi kartına geç ödeme yaptığın kredi puanını vb. etkiler.
faiz de 50 tl civarı falan olur muhtemelen.
0
yasal işlem yapamazlar o iş kalktı. yani borcundan dolayı haciz gelmez ama faiz ödersin bi kamyon
0
emekli intihar komandosu
selamlar,kız arkadaşıma ingilizce öğretmek gibi bir niyetim var. ingilizcesi hiç yok sayılır. bu işe nereden başlanır neyle devam edilir bilgisi olan var mıdır? gramerden mi giriş yapılır yoksa sayılardan harflerden mi? livemocha üzerinden gideyim diyorum ama pek emin olamadım oradan da. elimde kayn
selamlar,
kız arkadaşıma ingilizce öğretmek gibi bir niyetim var. ingilizcesi hiç yok sayılır.
bu işe nereden başlanır neyle devam edilir bilgisi olan var mıdır?
gramerden mi giriş yapılır yoksa sayılardan harflerden mi? livemocha üzerinden gideyim diyorum ama pek emin olamadım oradan da. elimde kaynak hiç yok.
bu şartlar altında nacizane tavsiyelerinize muhtaç kaldım ey ekşiduyuru ahalisi..
kız arkadaşıma ingilizce öğretmek gibi bir niyetim var. ingilizcesi hiç yok sayılır.
bu işe nereden başlanır neyle devam edilir bilgisi olan var mıdır?
gramerden mi giriş yapılır yoksa sayılardan harflerden mi? livemocha üzerinden gideyim diyorum ama pek emin olamadım oradan da. elimde kaynak hiç yok.
bu şartlar altında nacizane tavsiyelerinize muhtaç kaldım ey ekşiduyuru ahalisi..
0
orta-lise ingilizce hazırlık sınıfı mantığıyla gidilir.
bir ünite kitabından konu işleyerek başlayacak, tipik basit soru-cevap kalıplarını öğretecek, sonra dilbilgisi ve kelimelerle destekleyeceksiniz.
zaten ilk 1 ay öğrenip öğrenmediğini bile tam olarak anlayamaz yavaş yavaş oturur.
özellikle kelime ve dilbilgisi için çok yazmak lazım.
dil, yazarak öğrenilir.
bir ünite kitabından konu işleyerek başlayacak, tipik basit soru-cevap kalıplarını öğretecek, sonra dilbilgisi ve kelimelerle destekleyeceksiniz.
zaten ilk 1 ay öğrenip öğrenmediğini bile tam olarak anlayamaz yavaş yavaş oturur.
özellikle kelime ve dilbilgisi için çok yazmak lazım.
dil, yazarak öğrenilir.
0
ben hazırlıkta opportunities serisi kitapları kullanmıştım. ondan mı başlasam?
0
bildiğin kitabı kullanman iyi olur bence.
dilbilgisi için de english grammar in use.
dilbilgisi için de english grammar in use.
0
Tanıdık ıle olmuyor o ısler. Mumkunse yabancı bırısı ogretsın sen destek olursun.
0
mutevazi
evimin koridoru taş. taşların bir kısmı kırılmış, orayı betonla doldurmuşlar. halı koymayı düşünmüyorum koridora, o iğrenç görüntüyü nasıl kapatabilirim?
evimin koridoru taş. taşların bir kısmı kırılmış, orayı betonla doldurmuşlar. halı koymayı düşünmüyorum koridora, o iğrenç görüntüyü nasıl kapatabilirim?
0
konumunu bilemiyorum, ama koridor yeterince genişse belki bir dolap ya da başka bir dekoratif obje koyarsanız bir kısmı kapatılabilir.
ya da küçücük halılar var. yuvarlak ya da dikdörtgen falan.
belki koridorun tamamına değil de, sadece o bölgeye bir halı koyabilirsiniz?
ya da küçücük halılar var. yuvarlak ya da dikdörtgen falan.
belki koridorun tamamına değil de, sadece o bölgeye bir halı koyabilirsiniz?
0
numan aga
bu filmin 3d uyumlu alt yazısını nerden indirebilirim. daha doğrusu normal alt yazı indirsem 3d filme uyar mı?
bu filmin 3d uyumlu alt yazısını nerden indirebilirim. daha doğrusu normal alt yazı indirsem 3d filme uyar mı?
0
bascharr
Arkadaşlar,Mezelerini çok çok çok övdüğünüz (özellikle deniz mahsül mezelerini); ara sıcaklarına hasta olduğunuz, fiyat-performans olarak yerlere göklere sığdıramadığınız mekan önerilerinizi alabilir miyim?Tercih edilen semtler: (Öncelik Anadolu yakasında)- Kadıköy-Rıhtım- Caddebostan- Karaköy- Beyo
Arkadaşlar,
Mezelerini çok çok çok övdüğünüz (özellikle deniz mahsül mezelerini); ara sıcaklarına hasta olduğunuz, fiyat-performans olarak yerlere göklere sığdıramadığınız mekan önerilerinizi alabilir miyim?
Tercih edilen semtler: (Öncelik Anadolu yakasında)
- Kadıköy-Rıhtım
- Caddebostan
- Karaköy
- Beyoğlu
Not: 2 kişi bol meze ve ara sıcak, salata, 1 35'lik, 2 bira ve 1 porsiyon balık ile max. 150 - 200 liraya masadan kalkmak isterim. :)
Mezelerini çok çok çok övdüğünüz (özellikle deniz mahsül mezelerini); ara sıcaklarına hasta olduğunuz, fiyat-performans olarak yerlere göklere sığdıramadığınız mekan önerilerinizi alabilir miyim?
Tercih edilen semtler: (Öncelik Anadolu yakasında)
- Kadıköy-Rıhtım
- Caddebostan
- Karaköy
- Beyoğlu
Not: 2 kişi bol meze ve ara sıcak, salata, 1 35'lik, 2 bira ve 1 porsiyon balık ile max. 150 - 200 liraya masadan kalkmak isterim. :)
0
kadıköy çarşısında hamsi var mesela.
ortam da güzel, salaş.
ama hava güzelken gitmek daha iyi olur.
kadıköy çarşısındaki diğer balıkçıların çoğunu denedim, en iyisi hamsi'ydi.
edit: çiya'nın sokağında.
ortam da güzel, salaş.
ama hava güzelken gitmek daha iyi olur.
kadıköy çarşısındaki diğer balıkçıların çoğunu denedim, en iyisi hamsi'ydi.
edit: çiya'nın sokağında.
0
Dostum İstanbul'daki çoğu balık restourantını gezmişimdir ama dediğin gibi bir yer yok. İstanbul'da doğru düzgün balık yapan yer yok zaten. Paranız varsa Vapurla Mudanya'ya gidin orada yiyin için sıçın gelin.
Onun dışında dediğin özelliklere uygun hiçbir yerde o fiyata yiyemezsin.
Onun dışında dediğin özelliklere uygun hiçbir yerde o fiyata yiyemezsin.
0
papyaya gittik bu hafta hep eve söylüyorduk zaten mekanı da süper. yeri de rıhtımda ciğerci hulusinin az yukarısında
0
Tam bu güzergah değil ama Ataşehir'de Beluga
Feneryolu'nde Feneryolu Ayvalık Balıkçısı
İkisi de 10 numara.
Feneryolu'nde Feneryolu Ayvalık Balıkçısı
İkisi de 10 numara.
0
(bkz: balıkçı sabahattin ) biz ana yemek olarak balık yemedik gerci. ortaya fener kavurma,karides guvec ve kalamar diger enfes mezelerle (dunyanin en guzel salatasi,patlican salata,hamsi salatasi, midyeli pilav vs) doymamiza yetti. bi de ufak raki soyledik. 180 lira geldi. meyve,tatli,yaninda likörle gelen türk kahvesi. kesinlikle tavsiye ederim. tek tuhaf olan xxx 2 kisilik 10, 4 kisilik 25tl tarzi bi menu sistemleri var ve 2 kisilik beyaz peynir 10 liraydi. rakinin yaninda gelen o ucgen kucuk beyaz peynir icin para odemek rakinin yaninda icilen suya para odemek gibi geliyor bana. hadi odenecek diyelim,bu 5 lira olmamali. onun disinda gayet keyifle ayrldik mekandan.
0
jesterdvine
Kaldırımda öyle otururken buldum. Ne etiketi ne tasması var. Sizce sokak köpeği mi?http://d1301.hizliresim.com/15/x/jhjgj.jpg
Kaldırımda öyle otururken buldum. Ne etiketi ne tasması var. Sizce sokak köpeği mi?
d1301.hizliresim.com
d1301.hizliresim.com
0
su nanesi
merhaba arkadaşlar,erkek arkadaşımın apartmanına bir kedicik girmiş kış diye kıyamadık kapının önündeki paspasa yerleştirdik haspayı. hatta ben salak kafam mama hazırlarken filan eve girmesine de izin verdim bütün halıların üzerinde dolaştı :(( neyse baktım bu çok kaşınıyor, gittik boynuna bit pire
merhaba arkadaşlar,
erkek arkadaşımın apartmanına bir kedicik girmiş kış diye kıyamadık kapının önündeki paspasa yerleştirdik haspayı. hatta ben salak kafam mama hazırlarken filan eve girmesine de izin verdim bütün halıların üzerinde dolaştı :(( neyse baktım bu çok kaşınıyor, gittik boynuna bit pire damlası aldık sıktık tüyleri uzun hala kaşınıyor. neyse artık kediyi geçtim, salonda koltukta pire bulduk. anlamadık ne olduğunu, önemsemedik.
benim de ayaklarımda nokta nokta kaşıntılar olmaya başladı, dizaltıma kadar kaşıdığımda anında kanayan bir türlü iyileşmeyen noktalar... bugün nihayet ayıktım pire var! yalnız sorun şu ki nasıl olduysa erkek arkadaşımda ısırık yok, evinde görünen bir şey yok ama ben kendi evimde ısırılıyorum :s naptım taa üsküdardan maslak'a pire mi taşıdım nasıl becerdim bilmiyorum...
demin odamın her köşesine baktım, giysilerimi makineye attım. ama acayip kıllanmış durumdayım. halamla yaşadığım için evi ilaçlayalım başkasında kalalım diyemem beni evden atar kesin olayı anlarsa. yarın eczaneye gidip ilaç soracağım ama size sorum şunlar:
1. kafamda yoktur değil mi? varsa da yıkandığımda gitmiştir?
2. halamda ısırık yoksa onun odası temiz midir? yarın sdc kendi halımı filan ilaçlasam yeter mi?
3. eczaneden hangi ilacı almamı tavsiye edersiniz?
4. erkek arkadaşımın evi komple ilaçlatmalı mıyız?
5. giysilerin hepsinin üstünde max 40 derece falan yazıyor kaynatamam ki nasıl yapmalıyım görünürde yok üstlerinde böcek, yumurtaları filan mı vardır?
off kedi sevgime, cehaletime tüküreyim yaa..
erkek arkadaşımın apartmanına bir kedicik girmiş kış diye kıyamadık kapının önündeki paspasa yerleştirdik haspayı. hatta ben salak kafam mama hazırlarken filan eve girmesine de izin verdim bütün halıların üzerinde dolaştı :(( neyse baktım bu çok kaşınıyor, gittik boynuna bit pire damlası aldık sıktık tüyleri uzun hala kaşınıyor. neyse artık kediyi geçtim, salonda koltukta pire bulduk. anlamadık ne olduğunu, önemsemedik.
benim de ayaklarımda nokta nokta kaşıntılar olmaya başladı, dizaltıma kadar kaşıdığımda anında kanayan bir türlü iyileşmeyen noktalar... bugün nihayet ayıktım pire var! yalnız sorun şu ki nasıl olduysa erkek arkadaşımda ısırık yok, evinde görünen bir şey yok ama ben kendi evimde ısırılıyorum :s naptım taa üsküdardan maslak'a pire mi taşıdım nasıl becerdim bilmiyorum...
demin odamın her köşesine baktım, giysilerimi makineye attım. ama acayip kıllanmış durumdayım. halamla yaşadığım için evi ilaçlayalım başkasında kalalım diyemem beni evden atar kesin olayı anlarsa. yarın eczaneye gidip ilaç soracağım ama size sorum şunlar:
1. kafamda yoktur değil mi? varsa da yıkandığımda gitmiştir?
2. halamda ısırık yoksa onun odası temiz midir? yarın sdc kendi halımı filan ilaçlasam yeter mi?
3. eczaneden hangi ilacı almamı tavsiye edersiniz?
4. erkek arkadaşımın evi komple ilaçlatmalı mıyız?
5. giysilerin hepsinin üstünde max 40 derece falan yazıyor kaynatamam ki nasıl yapmalıyım görünürde yok üstlerinde böcek, yumurtaları filan mı vardır?
off kedi sevgime, cehaletime tüküreyim yaa..
0
ya ben yıllarca evimde kedi baktım bir tek hastalık kapmadım. ikidir sokak kedisi sevdiğimden yazın mantar kaptım şimdi pire :/ psikolojik olmadığına eminim çünkü bir aydır ısırılmama rağmen ben daha bu gece anladım olayı, daha önce alerjik filan sanıyordum salak kafam... bu gece odamda yatmayacağım ama acaba ısıya vs. her yere geliyorlar mıdır peşimizden off off
0
o pire damlası hayvanın ensesine dökülünce, üzerindeki pireler onu ısırarak ölürler ve dökülürler.
salonda pire bulmanız çok normal, ama büyük ihtimalle ölüydü zaten.
kedilerdeki pireler insana gelmez ve çevreye yayılmaz, hayvanın üzerinde kalır.
ancak yaptığınız aşı sonucunda kediyi ısırdıklarında ilaçtan dolayı zehirlenip ölürler.
zaten o ilaç hayvanın lenf sistemine karışır, pire-kene tarzı şeyler "ısırdıklarında" ilaçtan etkilenip ölürler.
eğer tüylüyse tarayın.
üzerinde kalan ölü pirelerin temizlenmesini sağlar.
bir de veterinere sorun, çünkü o damlalar kedinin kilosuna göre damlatılıyor.
dozunu tam yaptığınızdan emin olun ki, hepsi temizlensin.
şu anda durumunuzun tamamen psikolojik olduğu kanaatindeyim.
edit: etrafta varsa görürsünüz zaten, ölü değilse zıplar sürekli.
salonda pire bulmanız çok normal, ama büyük ihtimalle ölüydü zaten.
kedilerdeki pireler insana gelmez ve çevreye yayılmaz, hayvanın üzerinde kalır.
ancak yaptığınız aşı sonucunda kediyi ısırdıklarında ilaçtan dolayı zehirlenip ölürler.
zaten o ilaç hayvanın lenf sistemine karışır, pire-kene tarzı şeyler "ısırdıklarında" ilaçtan etkilenip ölürler.
eğer tüylüyse tarayın.
üzerinde kalan ölü pirelerin temizlenmesini sağlar.
bir de veterinere sorun, çünkü o damlalar kedinin kilosuna göre damlatılıyor.
dozunu tam yaptığınızdan emin olun ki, hepsi temizlensin.
şu anda durumunuzun tamamen psikolojik olduğu kanaatindeyim.
edit: etrafta varsa görürsünüz zaten, ölü değilse zıplar sürekli.
0
salondaki zıplayıp kaçmıştı zaten. biz 10 mg olan damlalardan aldık ama tüyleri bol diye yeterince etki etmedi belki de, aşı yaptırmadık çünkü veterinere götürüp. dün ekşide gördüğümüz ışık açıp, deterjanlı su koyma yöntemini denedik. benim odamda bir şey çıkmadı erkek arkadaşımın salondaki suya 2 pire düşmüş. bugün ilaç alıp paspasa, odalara filan sıkmış. direkt kaçmışlar zıplayarak ilacı yiyince pireler. kedi arada bodruma iniyor orada battaniyesi var heralde pirelerin esas yuvası orası :/ ben de anlamadım ya ısırıldıktan bir gün sonra şişiyor cildimiz ve erkek arkadaşımda ısırıldım çünkü odamda hiçbir şey göremiyorum zıplayan :s
0
aşı dediğim şey o damla zaten.
tüylerini iyice ayırıp, damla derisine gelecek şekilde yapmalısınız.
tüyünün bolluğu etki etmesini etkilemez, o damla hayvanın derisine nüfuz ediyor çünkü.
ama tüylerini iyi ayırıp yapamadıysanız, damla deriye ulaşmamış olabilir.
bence yapmanız gerekenler:
-kediyi veterinere götürüp, aşıyı (damlayı) veterinere yaptırın.
-bodrumdaki battaniyeyi atın ve bodrumu ilaçlayın.
-kedinin bodruma inmesine/dışarı çıkmasına izin vermeyin.
-gerekirse erkek arkadaşınız evi tekrar ilaçlasın.
not: kediyi odaya ve bodruma uygulayacağınız ilaca direk maruz bırakmayın.
yani ilacın kokusunu direk olarak solumasın.
bir odaya falan kapatın.
aşısını düzgün şekilde yaparsanız zaten üstündekiler dediğim gibi ölürler, onların size bir etkisi olmaz.
ama sizin anlattığınıza göre sorunun kaynağı battaniye.
o yüzden geniş çaplı operasyon yapmanız lazım.
tüylerini iyice ayırıp, damla derisine gelecek şekilde yapmalısınız.
tüyünün bolluğu etki etmesini etkilemez, o damla hayvanın derisine nüfuz ediyor çünkü.
ama tüylerini iyi ayırıp yapamadıysanız, damla deriye ulaşmamış olabilir.
bence yapmanız gerekenler:
-kediyi veterinere götürüp, aşıyı (damlayı) veterinere yaptırın.
-bodrumdaki battaniyeyi atın ve bodrumu ilaçlayın.
-kedinin bodruma inmesine/dışarı çıkmasına izin vermeyin.
-gerekirse erkek arkadaşınız evi tekrar ilaçlasın.
not: kediyi odaya ve bodruma uygulayacağınız ilaca direk maruz bırakmayın.
yani ilacın kokusunu direk olarak solumasın.
bir odaya falan kapatın.
aşısını düzgün şekilde yaparsanız zaten üstündekiler dediğim gibi ölürler, onların size bir etkisi olmaz.
ama sizin anlattığınıza göre sorunun kaynağı battaniye.
o yüzden geniş çaplı operasyon yapmanız lazım.
0
irsh92
kediye çikolata gibi şekerli şeyler yedirmek çok zararlıymış gözleri kör olabilirmiş diye duydum. acaba doğru mudur?
kediye çikolata gibi şekerli şeyler yedirmek çok zararlıymış gözleri kör olabilirmiş diye duydum. acaba doğru mudur?
0
kedi ve köpeğe şekerli, kakaolu şeyler yedirmemek gerekiyor.
ayrıca soğan ve soğan ailesinden olan sebzeler ve bazı ev çiçekleri (menekşe falan gibi) de çok zararlı, öldürebiliyor.
ayrıca soğan ve soğan ailesinden olan sebzeler ve bazı ev çiçekleri (menekşe falan gibi) de çok zararlı, öldürebiliyor.
0
bu arada çikolatadaki asıl sorun kakaodan kaynaklanıyor.
şekeri sindirememeleri ayrı da, asıl sorunu yaratan kakao.
zehirliyor.
şekeri sindirememeleri ayrı da, asıl sorunu yaratan kakao.
zehirliyor.
0
doğrudur. şekerli şeyler zararlı. ama ufak parçadan bişey olmaz. biz az da olsa dondurma veriyorduk mesela.
0
squawdeo
Yaklaşık 3 sene önce ehliyet sınavına girdim.Sınavı geçtim. Dosyam vs. herşey hazır. Fakat maddi sebeplerden ötürü bir türlü dosyayı götürüp emniyete teslim edip ehliyetimi almadım. Hakkım hala devam ediyor mu? Yoksa zaman aşımı gibi bir şey var mı?
Yaklaşık 3 sene önce ehliyet sınavına girdim.Sınavı geçtim. Dosyam vs. herşey hazır. Fakat maddi sebeplerden ötürü bir türlü dosyayı götürüp emniyete teslim edip ehliyetimi almadım. Hakkım hala devam ediyor mu? Yoksa zaman aşımı gibi bir şey var mı?
0
"bildiğim kadarıyla" sertifikanın zaman aşımı yok.
sağlık raporu ve sicil kaydının var.
onları tekrar alman gerekiyor ehliyeti çıkarırken.
şimdi internette de araştırdım, verilen hak geri alınamaz olduğu için sertifikanın geçerliliği devam ediyor diyorlar.
sağlık raporu ve sicil kaydının var.
onları tekrar alman gerekiyor ehliyeti çıkarırken.
şimdi internette de araştırdım, verilen hak geri alınamaz olduğu için sertifikanın geçerliliği devam ediyor diyorlar.
0
Sağlık raporu, sabıka kaydı ve bir ihtimal fotoğrafları yenilemen gerekir. Bunların geçerlilik süresi 1 yıl. Bunları yeniledikten sonra dosyanı emniyete verip ehliyetini alabilirsin.
0
squawdeo
Techni-cal diye bir kedi maması var. İnternetteki kıyaslamalarda hakkında pek bir yorum bulamadım. Sağlık açısından Proplan yada Hills ile kıyaslandığında nasıl olduğunu bilen var mıdır? Sanırım Canada markası. Sabıkalı mamalardan değilse eğer ekonomik olması açısından almak mantıklı gibi duruyor. D
Techni-cal diye bir kedi maması var. İnternetteki kıyaslamalarda hakkında pek bir yorum bulamadım. Sağlık açısından Proplan yada Hills ile kıyaslandığında nasıl olduğunu bilen var mıdır? Sanırım Canada markası. Sabıkalı mamalardan değilse eğer ekonomik olması açısından almak mantıklı gibi duruyor. Duyan var mıdır bunu?
0
www.techni-cal.net
doğal bir ürün olduklarını iddia etmekteler. açıkçası ben mama yerine hazırlanmış yemekleri tercih etmekteyim. hiçbir şey kendi hazırladığınız mamadan daha sağlıklı olamaz sonuçta.
doğal bir ürün olduklarını iddia etmekteler. açıkçası ben mama yerine hazırlanmış yemekleri tercih etmekteyim. hiçbir şey kendi hazırladığınız mamadan daha sağlıklı olamaz sonuçta.
0
hiçbir şey barf'tan daha sağlıklı değil.
ama kuru mama kullanacaksanız yine de bilinen markaları tercih edin bence.
whiskas falan gibi market mamalarını kastetmiyorum elbette.
ama kuru mama kullanacaksanız yine de bilinen markaları tercih edin bence.
whiskas falan gibi market mamalarını kastetmiyorum elbette.
0
gelen mesajlar üzerine mama tarifini yazayım dedim.
tavuk ciğeri ve ıspanaktan. ıspanağı güzelce yıkayıp dogruyorum içine tavuk ciğerini doğrayıp atıyorum biraz kavuruyorum yağsız tuzsuz sonra az su ilave edip yahni gibi pişiriyorum. çok seviyorlar bu karışımı. kediler tahmin edildiği kadar çok yemek yemeleri gereken canlılar değiller. tokluk hissi olmadığından oburdurlar ama bu devamlı yemek yiyecekler anlamına gelmemekte. ben genelde bu hazırladığım yemekten akşamları veriyorum. sabahta bir avuç kuru mama. kuru mamaya alışmış bir kediye direk ev maması verirseniz yemez. ılımlı bir geçiş şart. biraz ondan biraz bundan. kediler ekmek dahil herşeyi yiyebilyorlar bu arada bilginize.
tavuk ciğeri ve ıspanaktan. ıspanağı güzelce yıkayıp dogruyorum içine tavuk ciğerini doğrayıp atıyorum biraz kavuruyorum yağsız tuzsuz sonra az su ilave edip yahni gibi pişiriyorum. çok seviyorlar bu karışımı. kediler tahmin edildiği kadar çok yemek yemeleri gereken canlılar değiller. tokluk hissi olmadığından oburdurlar ama bu devamlı yemek yiyecekler anlamına gelmemekte. ben genelde bu hazırladığım yemekten akşamları veriyorum. sabahta bir avuç kuru mama. kuru mamaya alışmış bir kediye direk ev maması verirseniz yemez. ılımlı bir geçiş şart. biraz ondan biraz bundan. kediler ekmek dahil herşeyi yiyebilyorlar bu arada bilginize.
0
dogumgunundecevrimdisiolanadam
kedi besleme konusunda çok yeniyim yardımcı olan arkadaşlar var onlara da selam olsun. birkaç sorum var ;1.ufaklığım 7 aylık erkek ve gece yanımdan başka bi yerde uyumuyor.acaba cinsi itibariyle tüy dökme gibi sorunu yok. en azından çok derecede. peki yanımda uyuması sağlık açısından doğru mu ? kist
kedi besleme konusunda çok yeniyim yardımcı olan arkadaşlar var onlara da selam olsun. birkaç sorum var ;
1.ufaklığım 7 aylık erkek ve gece yanımdan başka bi yerde uyumuyor.acaba cinsi itibariyle tüy dökme gibi sorunu yok. en azından çok derecede. peki yanımda uyuması sağlık açısından doğru mu ? kist ya da tüy yutma gibi problemler hakkında ne denilebilir ?
2.kısırlaştıma işlemini ne zaman yapmalıyım ? ve ben anlamıyorum hayvancağızları kısırlaştımak büyük haksızlık değil mi ? yani hiç o zevki tadamadan bunu yapmak ne derece vicdanlıcadır ?
3.kedim son bikaç gündür dışkısını yapınca evin içinde inanılmaz kötü koku oluyor acaba yedikleriyle mi alakalıdır yoksa hastalık filan mıdır ?
şimdiden teşekkürler.
1.ufaklığım 7 aylık erkek ve gece yanımdan başka bi yerde uyumuyor.acaba cinsi itibariyle tüy dökme gibi sorunu yok. en azından çok derecede. peki yanımda uyuması sağlık açısından doğru mu ? kist ya da tüy yutma gibi problemler hakkında ne denilebilir ?
2.kısırlaştıma işlemini ne zaman yapmalıyım ? ve ben anlamıyorum hayvancağızları kısırlaştımak büyük haksızlık değil mi ? yani hiç o zevki tadamadan bunu yapmak ne derece vicdanlıcadır ?
3.kedim son bikaç gündür dışkısını yapınca evin içinde inanılmaz kötü koku oluyor acaba yedikleriyle mi alakalıdır yoksa hastalık filan mıdır ?
şimdiden teşekkürler.
0
1. kedinizin 3 ayda bir hap ya da iğne şeklinde uygulanan parazit ilacını vermelisiniz. veterineriniz yok mu? sizi yönlendirmedi mi bu konuda?
sağlığına dikkat ederseniz kesinlikle bir sorun olmaz tüyleriyle ilgili olarak.
2. kısırlaştırmayı mümkün mertebe 10-12 aya ertelemeye çalışıyor veterinerler genelde, ama 6-7 ayda yapılmasının da sakıncası yoktur.
kedinizi kesinlikle kesinlikle kesinlikle kısırlaştırın.
hayvanlar sadece üreme içgüdüsüyle çiftleşirler ve siz çiftleştirdikçe çiftleşmeye devam ederler.
yavrularına da yalnız 2 ay bakar, sonra bırakırlar.
yani herhangi bir babalık ya da annelik duyguları yoktur, sadece türlerini devam ettirmek isterler.
lütfen kendiniz gibi düşünmeyin.
üstelik ortalıkta bu kadar sahipsiz hayvan varken bu döngüye katkıda bulunmayın ve kısırlaştırın kedinizi.
3. muhtemelen beslenmesindendir. kuru mama veriyorsanız proplan ya da royal canin tarzı markalar kullanmanızı öneririm. aslında en iyisi barf'tır, yani çiğ beslenme. isterseniz onu da bir araştırın, ama kedi beslenmesi konusunda henüz acemi olduğunuz için şu süreçte kuru mama işinizi kolaylaştıracaktır.
bunun dışında kediye süt, yoğurt vb. vermeyin. bunlar sanılanın aksine kediler için yararlı değil, hatta bazı zamanlar zararlıdır.
sadece mama ve su verebilirsiniz.
arada bir isterseniz konservede satılan, yaş mama denen mamalardan da keyfinize göre verebilirsiniz.
mutlaka güvendiğiniz bir veteriner edinin ve kedilerinizin aşılarını aksatmayın.
eğer bulunduğunuz şehri ve semti söylerseniz tavsiyede bulunabilirim.
ayrıca sokağa da asla bırakmamanızı, camlarınıza sineklik taktırmanızı ya da cam açacağınız zaman kedinin orada olmamasına dikkat etmenizi tavsiye ederim.
sağlığına dikkat ederseniz kesinlikle bir sorun olmaz tüyleriyle ilgili olarak.
2. kısırlaştırmayı mümkün mertebe 10-12 aya ertelemeye çalışıyor veterinerler genelde, ama 6-7 ayda yapılmasının da sakıncası yoktur.
kedinizi kesinlikle kesinlikle kesinlikle kısırlaştırın.
hayvanlar sadece üreme içgüdüsüyle çiftleşirler ve siz çiftleştirdikçe çiftleşmeye devam ederler.
yavrularına da yalnız 2 ay bakar, sonra bırakırlar.
yani herhangi bir babalık ya da annelik duyguları yoktur, sadece türlerini devam ettirmek isterler.
lütfen kendiniz gibi düşünmeyin.
üstelik ortalıkta bu kadar sahipsiz hayvan varken bu döngüye katkıda bulunmayın ve kısırlaştırın kedinizi.
3. muhtemelen beslenmesindendir. kuru mama veriyorsanız proplan ya da royal canin tarzı markalar kullanmanızı öneririm. aslında en iyisi barf'tır, yani çiğ beslenme. isterseniz onu da bir araştırın, ama kedi beslenmesi konusunda henüz acemi olduğunuz için şu süreçte kuru mama işinizi kolaylaştıracaktır.
bunun dışında kediye süt, yoğurt vb. vermeyin. bunlar sanılanın aksine kediler için yararlı değil, hatta bazı zamanlar zararlıdır.
sadece mama ve su verebilirsiniz.
arada bir isterseniz konservede satılan, yaş mama denen mamalardan da keyfinize göre verebilirsiniz.
mutlaka güvendiğiniz bir veteriner edinin ve kedilerinizin aşılarını aksatmayın.
eğer bulunduğunuz şehri ve semti söylerseniz tavsiyede bulunabilirim.
ayrıca sokağa da asla bırakmamanızı, camlarınıza sineklik taktırmanızı ya da cam açacağınız zaman kedinin orada olmamasına dikkat etmenizi tavsiye ederim.
0
ekleme olarak:
özellikle cins olan kedi ve köpeklerin bünyeleri biraz zayıf olabiliyor.
melezlere göre daha hassas olup, daha çok hastalık geçirmeye meyilli olurlar.
bu yüzden kısırlaştırmak hayvanın ilerisi yaşlarındaki sağlığı açısından da bir yerde gereklidir.
yani çiftleşmiş olsa da, olmasa da kısırlaşmalı.
kısırlaşmadıklarında erkek kedilerde prostat, dişi kedilerden bir takım hormonal bozukluklar, alerjiler vb. görülmeye başlanıyor.
özellikle cins olan kedi ve köpeklerin bünyeleri biraz zayıf olabiliyor.
melezlere göre daha hassas olup, daha çok hastalık geçirmeye meyilli olurlar.
bu yüzden kısırlaştırmak hayvanın ilerisi yaşlarındaki sağlığı açısından da bir yerde gereklidir.
yani çiftleşmiş olsa da, olmasa da kısırlaşmalı.
kısırlaşmadıklarında erkek kedilerde prostat, dişi kedilerden bir takım hormonal bozukluklar, alerjiler vb. görülmeye başlanıyor.
0
2- kısırlaştırma mevzu ile ilgili biz de kedimiz için aynı şeyi düşünüyorduk sonradan rahmi iltihaplandı falan derken ölümden dönüyordu. sonunda rahmi alındı kendisinin.
0
benim kizim da bsh cinsi, yedikleri mama kaliteliyse tüy dökmüyorlar. ucuz mama almistim öbek öbek tüyleri dökülüyordu, herzamankine gecince dökülme durdu.
ben kuru mama agirlikli besliyorum, arada (2-3 günde bir) yas mama da veriyorum, bunlarin disinda birsey vermiyorum.
asilari ve parazit ilaci cok onemli, bir de bu cinste kulak parazitlerine yakalanma orani yuksekmis. kulaklarina bak temiz mi diye, özellikle kulaklarini kasiyorsa. kahverengi kahve telvesi gibi seyler varsa, doktora götür mutlaka ilac verince geciyor.
kisirlastirma 7. aydan sonra yapiliyor, benimki 10. aylik partner de bulundu kendisine ama kizginlik belirtisi hala yok, 12. aya kadar bekleyecegim veterinerden önce, bu cins biraz gec olgunlasabiliyormus.
tuvalet kabini kapali alirsan koku sorunu buyuk olcude cozulur. bir de kumu cok onemli tabi, deneyerek en uygununu bulabilirsin. ben denemelerim sonucu cats best te karar kildim, memnunum.
ben kuru mama agirlikli besliyorum, arada (2-3 günde bir) yas mama da veriyorum, bunlarin disinda birsey vermiyorum.
asilari ve parazit ilaci cok onemli, bir de bu cinste kulak parazitlerine yakalanma orani yuksekmis. kulaklarina bak temiz mi diye, özellikle kulaklarini kasiyorsa. kahverengi kahve telvesi gibi seyler varsa, doktora götür mutlaka ilac verince geciyor.
kisirlastirma 7. aydan sonra yapiliyor, benimki 10. aylik partner de bulundu kendisine ama kizginlik belirtisi hala yok, 12. aya kadar bekleyecegim veterinerden önce, bu cins biraz gec olgunlasabiliyormus.
tuvalet kabini kapali alirsan koku sorunu buyuk olcude cozulur. bir de kumu cok onemli tabi, deneyerek en uygununu bulabilirsin. ben denemelerim sonucu cats best te karar kildim, memnunum.
0
kafkara
Arkadaslar yakin gelecekte pilot olacagim ve ellerime parmaklarima dövme yaptirmayi dusunuyorum.Sizce bu meslegimi etkiler mi?Simdiden tesekkurler.
Arkadaslar yakin gelecekte pilot olacagim ve ellerime parmaklarima dövme yaptirmayi dusunuyorum.Sizce bu meslegimi etkiler mi?Simdiden tesekkurler.
0
muvazzaf askerlerde dövme sıkıntı yaratabilir. hele ki öyle görünür yerlerde.
0
peki arkadaslar sadece Turkiye icin mi yoksa yurtdisindaki sirketler icin de gecerli midir?Sivil pilot olacagim.
0
sırtının neredeyse yarısı dövme olan biri olarak bile ele ve parmağa dövme yaptırmanın mantığını anlayamıyorum.
zaten aklı başında dövmeciler de ele ve yüze yapmazlar genelde.
elbette etkileyecektir.
kendimi sıkıntılı - dürtüsel - kontrolsüz - suça eğilimli vs gibi gördüğüm söylenemez, ama eline ve parmağına dövme yaptırmak konusunda biraz doğru bir tanım gibi sanki.
zaten aklı başında dövmeciler de ele ve yüze yapmazlar genelde.
elbette etkileyecektir.
kendimi sıkıntılı - dürtüsel - kontrolsüz - suça eğilimli vs gibi gördüğüm söylenemez, ama eline ve parmağına dövme yaptırmak konusunda biraz doğru bir tanım gibi sanki.
0
host arkadaşım hülya avşar'ın dövme kapatıcı kreminden satın almak zorunda kaldı.
0
turkiyedeki sirketler derken, özeller bakmaz ama TK icin sıkıntı olur. yurtdışı umutların umarım gerçekleşir, ama gercek su ki ( aldığın tip eğitimini bilmiyorum, Boeing yada 320 icin Avrupa daha kolay, çift koridorluda isin zor) Avrupa'da bir havayoluna geçmen başlangıçta zor. gidip ikinci sınıf arap havayolunda uçacaksın , orada da epeyce sıkıntı olacak. ezbere konuşmuyorum bu arada , bence yaptırma. en azından ellerine.
0
Arkadaslar yeri konusunda el olunca neyi degistiriyor ben her zaman gorebilecegim yere yaptirmak istedigim icin oraya yaptiriyorum ama diger vucut bolgesinin herhangi br yerine yaptianla fark goremiyorum aciklarsan sevinirim blatta hiberna kardesim.
Yaptirma yaptirmama konusuna gelince iyice kafam karisti.Yok arkadas su kisitlamalar yok mu önyargilar,neyse sustum.
Yaptirma yaptirmama konusuna gelince iyice kafam karisti.Yok arkadas su kisitlamalar yok mu önyargilar,neyse sustum.
0
şöyle ki; insanın eli ve yüzü diğer insanlarla iletişim kurarken en çok kullanılan, en çok görülen, en çok bakılan yerler.
bu yüzden gönderilen mesajları da direk olarak etkiliyor.
bunun dışında ileride fikrin değişir ya da başka bir şey olursa sırtındaki dövmeyle bir şekilde başa çıkarsın ya da görmezsin, ama elindeki ve yüzündeki seni depresyona bile sokabilir.
bunun da dışında el ve yüz insanın en çok buruşan ve yaş aldıkça en çok yıpranan bölgelerindendir.
dolayısıyla 20 yaşında yaptırdığın düz çizgi, 40-50'ye gelmeden zikzaklı ya da hafif yamulmuş bir çizgiye dönüşür.
yani 70-80'i beklemene gerek yok deforme olması için.
estetik olarak da çok çabuk bozulabilecek bölgeler olduğu için ileride sıkıntıya yol açabilir.
bu yüzden gönderilen mesajları da direk olarak etkiliyor.
bunun dışında ileride fikrin değişir ya da başka bir şey olursa sırtındaki dövmeyle bir şekilde başa çıkarsın ya da görmezsin, ama elindeki ve yüzündeki seni depresyona bile sokabilir.
bunun da dışında el ve yüz insanın en çok buruşan ve yaş aldıkça en çok yıpranan bölgelerindendir.
dolayısıyla 20 yaşında yaptırdığın düz çizgi, 40-50'ye gelmeden zikzaklı ya da hafif yamulmuş bir çizgiye dönüşür.
yani 70-80'i beklemene gerek yok deforme olması için.
estetik olarak da çok çabuk bozulabilecek bölgeler olduğu için ileride sıkıntıya yol açabilir.
0
bi yanda hayatın boyunca cebelleştiğin kazanmak için yırtındığın hayatını kazanacağın mesleğin , diğer yanda artislik sen karar ver. ne işin var bilader pilotluk gibi fiyakalı mesleğin var dövme neyine üniformayla tur atsan yeter zaten. braallasenya.
0
Tesekkur ettim blattna hiberna arkadasim hic yoktan neden elime dovme yaptirmamam gerektiginin fiziksel nedenlerini biliyorum
0
bence yaptirabilirsin ki cogunun var zaten, ama parmak ve el gibi bolgelerini tercih etmen ilerde seni uzebilir.bu arada pilotlugu amerika'da yapacagim dersen hic sorun olmaz ama japonya dersen seni kapidan iceri bile almazlar.
0
hocu pilotluk kendi başına karizma eyvallah ama dövme sahibi pilot bence saf karizmanın vücut bulmuş hali (not:hetero erkegim)(not2:hoş her pilot erkek olacak diye kaide de yok)
0
bileğine yaptırmayı düşündün mü, sorun ederlerse bile gömleğin koluyla veya saatinle bir şekilde görevdeyken kapatabilirsin. ya da sen önce bir işe gir, sonra yaptır dövmelerini o daha iyi gibi, bilemedim.
0
sen ne kadar böyle düşünmesen de dövme hala bi ifade ve duruş biçimi. önyargılar elbette olacak. işini etkilemese bile iş dediğin yine insan ilişkilerine dayandığına göre senin bu duruşun bişeyleri illa ki etkiler. özellikle yurtdışında bu konuda daha tutucu olabilirler en azından senin kendini fazladan ispatlaman gerekir bu önyargıları kırmak için.. ama esas cevabım şu
blatta hiberna insan görmediği dövmeyi neden yaptırır? :D ayrıca yaşlı bi insanın sırtındaki dövme emin ol elindekinden daha çok yamulacaktır.
blatta hiberna insan görmediği dövmeyi neden yaptırır? :D ayrıca yaşlı bi insanın sırtındaki dövme emin ol elindekinden daha çok yamulacaktır.
0
Tyler89
bu yıl bir kursa yazıldım.(kpss)bu kurs gerçekten çok düzensiz, hiç kimse memnun değil. kayıt olurken kalite adına vaad edilenler de pek yapılmıyor.bir de ben kayıt olurken daha uyguna yazılan olmadı dediler bana, sonradan öğrendim ki benden önce kaydolup 500tl civarı uyguna kaydolmuş, neredeyse kur
bu yıl bir kursa yazıldım.(kpss)
bu kurs gerçekten çok düzensiz, hiç kimse memnun değil. kayıt olurken kalite adına vaad edilenler de pek yapılmıyor.
bir de ben kayıt olurken daha uyguna yazılan olmadı dediler bana, sonradan öğrendim ki benden önce kaydolup 500tl civarı uyguna kaydolmuş, neredeyse kursun yarısı. neyse bu çok da önemli değil de kalite de olmayınca işte:/
ben diyorum ki bu taksitlerimden sonuncuyu vermeyeyim. maddi sıkıntıdan değil, sırf bu sebeplerle. gider durumu olmayan birine veririm o parayı daha iyi.
ama senet imzaladık işte.
lafın kısası, ödemesem ne olur? üstüne ne kadar düşerler ki?
bu kurs gerçekten çok düzensiz, hiç kimse memnun değil. kayıt olurken kalite adına vaad edilenler de pek yapılmıyor.
bir de ben kayıt olurken daha uyguna yazılan olmadı dediler bana, sonradan öğrendim ki benden önce kaydolup 500tl civarı uyguna kaydolmuş, neredeyse kursun yarısı. neyse bu çok da önemli değil de kalite de olmayınca işte:/
ben diyorum ki bu taksitlerimden sonuncuyu vermeyeyim. maddi sıkıntıdan değil, sırf bu sebeplerle. gider durumu olmayan birine veririm o parayı daha iyi.
ama senet imzaladık işte.
lafın kısası, ödemesem ne olur? üstüne ne kadar düşerler ki?
0
bilge adam'a olan 6500 liralık borcumun 800 lirasını ödemedim. aynı senin gibi senet yapmıştık. aynı kursu başkalarına çok daha ucuza sattıkları için ödemeyi reddettim. 3 yıl oluyor. avukatla şunla bunla tehdit ettile. hatta evime avukat bile gönderdiler ama hiçbir sik alamadılar afedersin. artık peşimi bıraktılar.
0
hapis ne la? :) hapis gibi seyler kalkti. yanlis bilgi vermeyin.
icralik olursun. senet demek bir seyleri olan insan icin odemek demek. gidip duzgunce durumu anlatip sikayetlerini dile getirerek cozum ara. en azindan o miktari vermemek icin konusabilirsin. senden once kaydolan kisinin 500 lira eksik oldugunu vs soyle. genelde bu tur seyleri iyi kullanirsan kolay yoldan ne kurtarirsak diye ucune besine bakmadan pazarlikla inebilirler.
icralik olursun. senet demek bir seyleri olan insan icin odemek demek. gidip duzgunce durumu anlatip sikayetlerini dile getirerek cozum ara. en azindan o miktari vermemek icin konusabilirsin. senden once kaydolan kisinin 500 lira eksik oldugunu vs soyle. genelde bu tur seyleri iyi kullanirsan kolay yoldan ne kurtarirsak diye ucune besine bakmadan pazarlikla inebilirler.
0
olmaz öyle şey
bir avukata danışın daha iyi bilir ama aldığınız hizmetin kalitesinden memnun değilseniz parayı hiç de ödemezsiniz. mahkeme diye bişey var.
sen adama senet imzalat ondan sonra koyver gitsin. sizin aklınız mantığınız alıyor mu?
ama sen bütün derslere devam edeceksen son taksiti ödememen anlamsız olur. burda esas olan memnun değilsen kursu bırakıp geri kalan ödemeleri yapmaman. eğer devam edersen son taksiti ödemelisin.
bir avukata danışın daha iyi bilir ama aldığınız hizmetin kalitesinden memnun değilseniz parayı hiç de ödemezsiniz. mahkeme diye bişey var.
sen adama senet imzalat ondan sonra koyver gitsin. sizin aklınız mantığınız alıyor mu?
ama sen bütün derslere devam edeceksen son taksiti ödememen anlamsız olur. burda esas olan memnun değilsen kursu bırakıp geri kalan ödemeleri yapmaman. eğer devam edersen son taksiti ödemelisin.
0
senetle ancak sizi protesto edebilir, ki genelde protesto edilmez o senetler.
onun dışında zaten 1 yıl zaman aşımı var.
çek olsaydı söke söke alabilirlerdi, ama senet için öyle bir şey yok.
dava edilebilirsiniz belki, ama avukatlar 10 bin liralık senetlerle bile uğraşmıyorlar.
aynı şeyi daha önce ben de yaşadım.
kursa başladım, memnun kalmadım ve devam etmedim.
senetleri de ödemedim.
2-3 kere telefon ettiler, söyleyeceğimi söyledim.
biraz ısrar etmeye çalışıp bıraktılar mecburen.
sonra da zaman aşımına uğradı senetler.
onun dışında zaten 1 yıl zaman aşımı var.
çek olsaydı söke söke alabilirlerdi, ama senet için öyle bir şey yok.
dava edilebilirsiniz belki, ama avukatlar 10 bin liralık senetlerle bile uğraşmıyorlar.
aynı şeyi daha önce ben de yaşadım.
kursa başladım, memnun kalmadım ve devam etmedim.
senetleri de ödemedim.
2-3 kere telefon ettiler, söyleyeceğimi söyledim.
biraz ısrar etmeye çalışıp bıraktılar mecburen.
sonra da zaman aşımına uğradı senetler.
0
bir tanıdığımdan 4 yıl kadar sonra 250 lira gibi bi miktarı tahsil etmişlerdi.
0
benzer bir örnek de ben vereyim: ben öğrenci iken yurda kaydolmuştuk hepimizden senet almışlardı. bizi korkuturlardı senediniz var isterseniz çıkın ama parayı ödemek zorundasınız diye. o ara yurttan çıkanlar oldu. avukat akıl vermiş, noterden ihtarname çekin sonrasına karışmayın gibisinden.
adam bir iki korkuttu işte mahkemeye giderim, alırım, avukat masrafları da sana biner diye.
hiçbirine bişey olmadı.
daha sonra ben 75 lira borç bırakmıştım. (toplam ödeme 1500 lira idi)
adam da o yüzden senetlerimi vermemişti.
sonraki dönem gidip hatırlattım, borcumu ödedim, senetlerimi istedim.
adam senetlerimi bulamadı (gıcığına değil ciddi bulamadı, 200 tl'lik tek bir senet bulup verdi anca)
yani ben hiç uğramasam da adamın ne hatırlayıp isteyeceği vardı ne de beni icraya vereceği.
bu senet sepet işleri blatta hiberna'nın dediği gibi olabilir.
adam bir iki korkuttu işte mahkemeye giderim, alırım, avukat masrafları da sana biner diye.
hiçbirine bişey olmadı.
daha sonra ben 75 lira borç bırakmıştım. (toplam ödeme 1500 lira idi)
adam da o yüzden senetlerimi vermemişti.
sonraki dönem gidip hatırlattım, borcumu ödedim, senetlerimi istedim.
adam senetlerimi bulamadı (gıcığına değil ciddi bulamadı, 200 tl'lik tek bir senet bulup verdi anca)
yani ben hiç uğramasam da adamın ne hatırlayıp isteyeceği vardı ne de beni icraya vereceği.
bu senet sepet işleri blatta hiberna'nın dediği gibi olabilir.
0
yalnız şunu ekleyeyim.
senet eskiden çek gibiydi.
takır takır alacağını alıyordu millet.
ama bir süre önce yeni düzenlemeler yapıldı ve senet işi önemini yitirdi.
yani mobilemob'un dediği o zamanlarda yaşanmış bir şey olabilir.
artık öyle bir şey yok.
elindeki senet protesto edilirse (onun için de bankaya bir miktar ödeme yapıp, yürürlüğe koydurman lazım senetleri alır almaz) dava açabiliyorsun.
onu da dediğim gibi küçük miktarlar için yapmak çok anlamsız, avukat parasını bile karşılamıyor çünkü.
bir de böyle kurslar vs. senetleri aldıklarında bankaya götürmüyorlar para ödeyecekleri için.
yanlış hatırlamıyorsam 50-100 tl falan gibi bir şeydi en son, onun uğraşmayıp elde tutuyorlar senetleri.
millet de mühim bir şey zannedip korkusundan ödüyor.
senet eskiden çek gibiydi.
takır takır alacağını alıyordu millet.
ama bir süre önce yeni düzenlemeler yapıldı ve senet işi önemini yitirdi.
yani mobilemob'un dediği o zamanlarda yaşanmış bir şey olabilir.
artık öyle bir şey yok.
elindeki senet protesto edilirse (onun için de bankaya bir miktar ödeme yapıp, yürürlüğe koydurman lazım senetleri alır almaz) dava açabiliyorsun.
onu da dediğim gibi küçük miktarlar için yapmak çok anlamsız, avukat parasını bile karşılamıyor çünkü.
bir de böyle kurslar vs. senetleri aldıklarında bankaya götürmüyorlar para ödeyecekleri için.
yanlış hatırlamıyorsam 50-100 tl falan gibi bir şeydi en son, onun uğraşmayıp elde tutuyorlar senetleri.
millet de mühim bir şey zannedip korkusundan ödüyor.
0
fraise
Fransizca egitim veren bir okulda ogrenciyim,daha once de 5 yil kadar yurtdisinda yasadim zaten.Neredeyse anadilim gibi fransizca konusabiliyorum yani.Hali hazirda ogrenciyken part time bir is bulayim hem fransizcami kullanabileyim hem de bildigim dil bir ise yarasin diyorum.Biraz internetten bakind
Fransizca egitim veren bir okulda ogrenciyim,daha once de 5 yil kadar yurtdisinda yasadim zaten.Neredeyse anadilim gibi fransizca konusabiliyorum yani.Hali hazirda ogrenciyken part time bir is bulayim hem fransizcami kullanabileyim hem de bildigim dil bir ise yarasin diyorum.Biraz internetten bakindim ama tercumanlik ceviri isleri icin genelde universite mezunu araniyor e ben hala mezun olmadim.Bunlar haricinde ne gibi bir is yapabilirim ben?
0
ajans, etkinlik işlerinde genelde profesyonel arıyorlar maalesef. (çıksa iyi olur elbette)
ama çeviriye de internet üzerinden sitelere falan ilan vererek başlayabilirsin.
bir de özel ders verebilirsin.
bir el ilanı bastır, yapıştır oraya buraya.
internete de ilan ver.
ama çeviriye de internet üzerinden sitelere falan ilan vererek başlayabilirsin.
bir de özel ders verebilirsin.
bir el ilanı bastır, yapıştır oraya buraya.
internete de ilan ver.
0
zgrydn
neden illa lor kullanılır, ucuz diye mi? ben mesela keçi peynirinin hastasınım. böreğe onu koysak olmaz mı, eriyip bir boka benzememe ihtimali var mı?
neden illa lor kullanılır, ucuz diye mi? ben mesela keçi peynirinin hastasınım. böreğe onu koysak olmaz mı, eriyip bir boka benzememe ihtimali var mı?
0
yağsız olduğundan dolayı diye biliyorum. yağlı peynir böreği yağ içinde bırakabilir. ucuz olma sebeplerinden biride yağsız olması.
0
lorun daha pasif bir tadı olduğu için kullanılıyor sanırım. bu demek değildir ki başka peynirlerle börek yapılmaz.
0
ben lor sevmiyorum ve kullanmıyorum. tatsız geliyor çok. kahvaltı için tam yağlıları tercih ediyorum böreklere de onlardan koyuyorum. böreğin içinde erimesi değil de, yumuşaması hoşuma gidiyor. öyle kaşarlı tost gibi eriyip uzama durumu olmuyor.
0
lor koymam, koydurmam. en ucuzundan bile olsa klasik peynir koymak daha iyidir. hatta abartıp peynir çeşitlerinden karışım yapabilirsiniz. lor koymak, damak tadı gelişmemişlerin tercihi.
0
biz de lor kullanmıyoruz. tuzlu bir kalıp beyaz peynirle yapıyoruz.
ama çok yumuşak olursa eriyip gidiyor, biraz sert tercih ediyoruz o yüzden.
ama çok yumuşak olursa eriyip gidiyor, biraz sert tercih ediyoruz o yüzden.
0
neyle seviyorsan onla olur, dışarda zaten genelde ne ucuzsa o kullanılır. çok sert peynir olmasın yeter.
0
lor ucuz olduğu için kullanılır. börek için boşnaklar falan hususi yapılan bir peynir kullanıyor diye biliyorum. ne güzel insanlar lan boşnaklar. insan güzeli. kızları ayrı güzel erkekleri ayrı güzel. en güzel de börekleri.
0
hukkle
Çengelköy'de oturuyorum. Bana en yakın yüzme havuzu Çakmakta. Oraya başlamayı düşünüyorum. İşleyiş nasıl, havuzun durumu nasıl, ortamı nasıl? Gitmiş olan arkadaşlar cevap verebilirse çok sevinirim.Ek: Bir de yüzme biliyorum. yüzme kursuna başlamayacağım sadece spor olsun diye haftada en az 3 gün yüz
Çengelköy'de oturuyorum. Bana en yakın yüzme havuzu Çakmakta. Oraya başlamayı düşünüyorum. İşleyiş nasıl, havuzun durumu nasıl, ortamı nasıl? Gitmiş olan arkadaşlar cevap verebilirse çok sevinirim.
Ek: Bir de yüzme biliyorum. yüzme kursuna başlamayacağım sadece spor olsun diye haftada en az 3 gün yüzmek istiyorum böyle bir seçenek var mı ki? Spor AŞ'nin sayfasında kurs olarak geçiyor sadece.
Ek: Bir de yüzme biliyorum. yüzme kursuna başlamayacağım sadece spor olsun diye haftada en az 3 gün yüzmek istiyorum böyle bir seçenek var mı ki? Spor AŞ'nin sayfasında kurs olarak geçiyor sadece.
0
sana yakın bir yerdeki bir spor salonunun havuzunu kullanmayı denesen ya? ya da okyanus'u deneyebilirsin. www.okyanusspor.com
hatta burhan felek'i deneyebilirsin. www.burhanfelekyuzmehavuzu.com
ama çakmaktakini kullanmanı tavsiye etmiyorum.
hatta burhan felek'i deneyebilirsin. www.burhanfelekyuzmehavuzu.com
ama çakmaktakini kullanmanı tavsiye etmiyorum.
0
burhan felek çok pahalı.
okyanus sporu ilk defa duyuyorum. Eğer 12-6 aylık sınırsız üyelik fiyatını aylık taksitler halinde ödeyebileceksem fiyatı uygun.
okyanus sporu ilk defa duyuyorum. Eğer 12-6 aylık sınırsız üyelik fiyatını aylık taksitler halinde ödeyebileceksem fiyatı uygun.
0
okyanus çok pis ve hiç güzel bir yer değil.
burnumun dibinde olmasına rağmen gitmiyorum.
soyunma odaları vb. ayrı, ama havuzunun da temizliğinden emin olamadım.
burnumun dibinde olmasına rağmen gitmiyorum.
soyunma odaları vb. ayrı, ama havuzunun da temizliğinden emin olamadım.
0
okyanus'un yakınında meritlife'ın spor salonu var.
hiç görmedim, ama daha lüks olduğunu sanıyorum.
isterseniz bir bakın.
şahsen görmediğim için bir şey diyemiyorum.
okyanus'tan iyidir ama herhalde.
hiç görmedim, ama daha lüks olduğunu sanıyorum.
isterseniz bir bakın.
şahsen görmediğim için bir şey diyemiyorum.
okyanus'tan iyidir ama herhalde.
0
tchuck
sabahları: bir çay kaşışığı zeytinyağına omlet yapıyorum. yanında %100 et olan 2 dilim salam ve yağsız lor peyniri yiyorum. (bazen de hepsini karıştırıp omlet yapıyorum)öğlen: 3,5 4 gibi bir adet mavi/yeşil'in diyet krakerinden ve bir de diyet ayran içiyorum.akşam 8 gibi de 2 parça tavuk ızgara, yan
sabahları: bir çay kaşışığı zeytinyağına omlet yapıyorum. yanında %100 et olan 2 dilim salam ve yağsız lor peyniri yiyorum. (bazen de hepsini karıştırıp omlet yapıyorum)
öğlen: 3,5 4 gibi bir adet mavi/yeşil'in diyet krakerinden ve bir de diyet ayran içiyorum.
akşam 8 gibi de 2 parça tavuk ızgara, yanında da domates ve yoğurt yiyorum.
ne fazla ne eksik, tüm gün yediklerim bunlar.
arasından çıkarmam gereken herhangi bir besin maddesi var mı, diyetimi bozan?
(şekerli, unlu vb. hiçbir şeyi ağzıma sokmuyorum)
öğlen: 3,5 4 gibi bir adet mavi/yeşil'in diyet krakerinden ve bir de diyet ayran içiyorum.
akşam 8 gibi de 2 parça tavuk ızgara, yanında da domates ve yoğurt yiyorum.
ne fazla ne eksik, tüm gün yediklerim bunlar.
arasından çıkarmam gereken herhangi bir besin maddesi var mı, diyetimi bozan?
(şekerli, unlu vb. hiçbir şeyi ağzıma sokmuyorum)
0
çıkarmayı geçtim de öğün arasında kuru incir kayısı dut gibi şeylerden az miktarda tüketmezseniz şeker dengesi bozulur diyabet hastası olursunuz
0
nasıl ya :S ben şekere olan zaafımdan kurtulmak için ağzıma lokma şeker sokmuyorum 13 gündür.
incir falan çok şekerli meyveler değil mi, illa ki yemek mi lazım :S keşke yemesem de tadını unutsam şekerli şeylerin.
incir falan çok şekerli meyveler değil mi, illa ki yemek mi lazım :S keşke yemesem de tadını unutsam şekerli şeylerin.
0
Öğlen bana biraz az gibi geldi, aç hissetmiyor musun? Boyunu, kilonu, cinsiyetini bilmeden söylemek de zor tabii... Bir de bence diyet krakeri falan değil de sebze yemeği ya da salata yesen daha sağlıklı olur. Ayrıca hiç yağ almamak iyi bir şey değil, bu kadar kasmaya gerek yok bence. Bu arada şu siteyi kullanarak, günlük yediklerinin hesabını tutabiliyorsun, çok da iyi oluyor :) Hem ne kadar kilo vereceğini, ne kadar alman uygun olur az çok fikir veriyor:
www.myfitnesspal.com
www.myfitnesspal.com
0
Ayrıca vücudun meyve şekerine ihtiyaç duyduğunu pek sanmıyorum... Yani yediğimiz başka şeylerde de şeker oluyor.
0
meyve-sebze yok hiç?
akşama marul salatası(veya haşlanmış sebze), sabaha 1 dilim kepek ekmeği, öğlene de 2 elma, 1 portakal eklerdim ben olsam.
kuru meyve önerileri de mantıklı.
ayrıca her gün aynı şey olur mu, ne kadar sürecek bu diyet?
öğlenki beslenmeniz de çok zayıf ve tekdüze ama orada biraz çaresizlikten öyle yapıyorsunuz diye düşündüm.(işyeri/okul vs.)
akşama marul salatası(veya haşlanmış sebze), sabaha 1 dilim kepek ekmeği, öğlene de 2 elma, 1 portakal eklerdim ben olsam.
kuru meyve önerileri de mantıklı.
ayrıca her gün aynı şey olur mu, ne kadar sürecek bu diyet?
öğlenki beslenmeniz de çok zayıf ve tekdüze ama orada biraz çaresizlikten öyle yapıyorsunuz diye düşündüm.(işyeri/okul vs.)
0
Salam,mavi yeşil diyet kraker çıkar.İşlenmiş ürün bunlar.Günde 1 meyve ye.Biraz da kuruyemiş ekle.
0
bence sağlıksız besleniyorsun.
omlete tercihen tereyağı koy (ot yiyen merada dolaşan hayvanın sütündense) + bir çorba kaşığı veya daha fazla koyabilirsin zeytinyağı da iyidir.
salam yemek yerine direk kıyma koy içindeki ekstra katkı maddelerinden kurtul ve daha taze olsun et. lor peyniri de iyidir ama yağlı peynirler de yiyebilirsin.
buların (ve her öğünün) yanında domates biber maydanoz yeşillik brokoli havuç yiyebilirsin.
öğlen en önemli öğün en zayıf besleniyorsun.
öğlen
kırmızı et / balık / sakatat / peynir / yoğurt yeşillik ye.
en sağlıklısı akşam yemeğin görece ama tavuk yerine kırmızı et / balık / sakatat ye ve daha fazla yeşillik.
hiç meyve yememen güzel aslında ben yapamıyorum ama bu yazdıklarıma ek olarak bol
ceviz, badem, kabak çekirdeği ye.
meyve de elma, nar, kivi filan abartmadan yiyebilirsin.
omlete tercihen tereyağı koy (ot yiyen merada dolaşan hayvanın sütündense) + bir çorba kaşığı veya daha fazla koyabilirsin zeytinyağı da iyidir.
salam yemek yerine direk kıyma koy içindeki ekstra katkı maddelerinden kurtul ve daha taze olsun et. lor peyniri de iyidir ama yağlı peynirler de yiyebilirsin.
buların (ve her öğünün) yanında domates biber maydanoz yeşillik brokoli havuç yiyebilirsin.
öğlen en önemli öğün en zayıf besleniyorsun.
öğlen
kırmızı et / balık / sakatat / peynir / yoğurt yeşillik ye.
en sağlıklısı akşam yemeğin görece ama tavuk yerine kırmızı et / balık / sakatat ye ve daha fazla yeşillik.
hiç meyve yememen güzel aslında ben yapamıyorum ama bu yazdıklarıma ek olarak bol
ceviz, badem, kabak çekirdeği ye.
meyve de elma, nar, kivi filan abartmadan yiyebilirsin.
0
saat kaçta kahvaltı yapıyorsunuz bilmiyorum ama erken ise öğlen 4'e kadar nasıl dayanıyorsunuz bilemedim.
bana sorarsanız karatay diyetini bi araştırın tatlıyla ilşkinizi kesmek istiyorsanız.
ancak su light/diyet adı altında satılan yoğurt peynir bisküvi vs tüketmeyi bırakın.bildiğim kadarıyla zaten çoğu yağ oranı azaltılsa da karbonhidrat değeri arttırılmış maddeler.
detaylı bilmeden sallamak da istemiyorum ama karatay diyetine bakın siz.kadın doktor en nihatyetinde.)
bana sorarsanız karatay diyetini bi araştırın tatlıyla ilşkinizi kesmek istiyorsanız.
ancak su light/diyet adı altında satılan yoğurt peynir bisküvi vs tüketmeyi bırakın.bildiğim kadarıyla zaten çoğu yağ oranı azaltılsa da karbonhidrat değeri arttırılmış maddeler.
detaylı bilmeden sallamak da istemiyorum ama karatay diyetine bakın siz.kadın doktor en nihatyetinde.)
0
salam yerine jambonu tavsiye ederim.evet incir,üzüm,kayısı kurusu şeker içeren besinler ki kurusu tazesine oranla iki kat kalori içerir.meyve olarak ayva yiyebilirsin mesela.yalnız salataya da (yeşil sebze)yer vermen gerek bağırsak faktörünü de göz önünde bulundurmalısın.
0
eksik yiyorsun
sebze yemen lazım
öğlen mavi yeşil yiyeceğine pazı ye yanına da yoğurt koy
bağırsakların iflas eder böyle
sebze yemen lazım
öğlen mavi yeşil yiyeceğine pazı ye yanına da yoğurt koy
bağırsakların iflas eder böyle
0
arkadaşlar son tartıldığımda 78 kiloydum ve 177 boyundayım. kilomu acilen 72'ye düşürmek istiyorum.
bu arada salatayı yazmamışım da, genelde salata da yiyorum marul vs.
geçen hafta 3 gün brüksel lahanası da yedim sadece limonla. (tavuğun yanında)
bugün de turp otu yapmıştım sabah işe gitmeden önce, onu yiyeceğim akşam yine tavuğun yanında.
otları pek yazmamışım.
öğlen kraker yeme sebebim ise iş yerinde yemek yapamıyor oluşum :S
öğlen 3'e 4'e kadar baya açlık çekiyorum ama bünyemi alıştırmaya çalışıyorum. mesela şuan açlık baya başıma vurdu, gidip krakerimi alıp gelicem.
bu arada salatayı yazmamışım da, genelde salata da yiyorum marul vs.
geçen hafta 3 gün brüksel lahanası da yedim sadece limonla. (tavuğun yanında)
bugün de turp otu yapmıştım sabah işe gitmeden önce, onu yiyeceğim akşam yine tavuğun yanında.
otları pek yazmamışım.
öğlen kraker yeme sebebim ise iş yerinde yemek yapamıyor oluşum :S
öğlen 3'e 4'e kadar baya açlık çekiyorum ama bünyemi alıştırmaya çalışıyorum. mesela şuan açlık baya başıma vurdu, gidip krakerimi alıp gelicem.
0
erkek olarak 177cm-78 kiloda fiziken kötü oldugunuzu düşünüyorsanız bu muhtemelen kilonuzdan ziyade spor yapmamanızdan kaynaklanır çünkü fazla bi kilo değil erkek için.
190'a 100 kilo olan taş gibi adamlar var.
daha mantıklı beslenerek spor yapın derim ben.
190'a 100 kilo olan taş gibi adamlar var.
daha mantıklı beslenerek spor yapın derim ben.
0
çok sağlıksız ve çok düşük kalorili diyetin. birden kilo verirsin, bir süre sonra vücudun buna alışacak ve kilo vermen duracak bunu unutma, o zaman ne yapacaksın? zaten çok az şey yiyorsun.
salam yerine hindi füme, hem yağsız hem de sadece hindi göğsü var içinde.
sabah en azından 1 dilim tam buğday ekmeği yiyebilirsin.
özellikle öğlen çok kötü, daha sağlıklı bir şey ye, light bisküvinin kalorisi de az değil ki. öğlen en azından peynirli, domatesli bir tost ye.
bir süre sonra vücudun zayıf düşer böyle.
salam yerine hindi füme, hem yağsız hem de sadece hindi göğsü var içinde.
sabah en azından 1 dilim tam buğday ekmeği yiyebilirsin.
özellikle öğlen çok kötü, daha sağlıklı bir şey ye, light bisküvinin kalorisi de az değil ki. öğlen en azından peynirli, domatesli bir tost ye.
bir süre sonra vücudun zayıf düşer böyle.
0
yeni gördüm kilo-boyunda sıkıntı yok ki, demek ki spora ihtiyacın var. bu yediklerini kız halimle ben yesem 2. gün ölürüm.
0
spora da ihtiyacım oldugunu biliyorum. ama önce sıkıca bir zayıflamam lazım, zayıfladıktan sonra protein ve karbonhidratı artırıp spora geçeceğim.
ama önce kilomu 72 görmek zorundayım.
ama önce kilomu 72 görmek zorundayım.
0
cevaplara şöyle bir baktım:
salam yerine bence de kıyma koyabilirsin.
ama kahvaltıya pek uygun olmadığından pastırmayı tavsiye ederim.
pastırma, şarküteri ürünleri içinde tamamen doğal olan neredeyse tek şeydir. salam, jambon, sucuk vb. tüketmemeye çalış.
mavi yeşil kraker bence de gereksiz.
yerine başka bir şey koymaya çalış.
dedikleri gibi belki meyve ya da ceviz-fındık tarzı bir şey olabilir.
meyve yiyeceksen ekşi meyve yemeye çalış.
bir de kepek ekmeğinden ziyade tam buğday/çavdar/yulaftan birini seçmeni tavsiye ederim.
artık kepek ekmeğini pek fazla tavsiye eden yok.
salam yerine bence de kıyma koyabilirsin.
ama kahvaltıya pek uygun olmadığından pastırmayı tavsiye ederim.
pastırma, şarküteri ürünleri içinde tamamen doğal olan neredeyse tek şeydir. salam, jambon, sucuk vb. tüketmemeye çalış.
mavi yeşil kraker bence de gereksiz.
yerine başka bir şey koymaya çalış.
dedikleri gibi belki meyve ya da ceviz-fındık tarzı bir şey olabilir.
meyve yiyeceksen ekşi meyve yemeye çalış.
bir de kepek ekmeğinden ziyade tam buğday/çavdar/yulaftan birini seçmeni tavsiye ederim.
artık kepek ekmeğini pek fazla tavsiye eden yok.
0
@le fate bilmiyorum hiç tartılmadım. aynada suratım değişmeye başladığında tartılıcam.
@blatta, evde pastırma var ama çok kalorilidir diye yemiyordum. öyleyse salamı bitirip pastırmadan devam edeyim bundan sonra.
bir de kepek ekmeği de değil, ekmek vb. hiçbir ürün yemiyorum. kepek, tam buğday hiçbirini.
öğlen kraker yerine ne yiyebileceğimi düşüneyim bir ara.
@blatta, evde pastırma var ama çok kalorilidir diye yemiyordum. öyleyse salamı bitirip pastırmadan devam edeyim bundan sonra.
bir de kepek ekmeği de değil, ekmek vb. hiçbir ürün yemiyorum. kepek, tam buğday hiçbirini.
öğlen kraker yerine ne yiyebileceğimi düşüneyim bir ara.
0
Lif almazsanız bağırsak hareketleriniz düzensizleşir, sıkıntı yaşarsınız. O diyet krakerler lif konusunda yetersiz, o yüzden biraz lifli gıda eklemeye çalışın diyetinize. Yulaf kepeği olur, tam buğday ekmeği olur, yeşil mercimek olur. Otlarda da lif olur ama arkadaşların dediği gibi gerçekten az yiyorsunuz, yetmez, kilo vermenize kötü etkisi olur bu kadar az yemenin. Metabolizmanız yavaşlar. Lifli gıda ekleyin bence ve diyet ürün kullanmayın.
Edit: Diyet kraker yerine evde yeşil mercimek haşlayıp götürebilirsiniz. Soğuk da yenir, lif ihtiyacınızı da azaltır. Bence tadı da çok güzel, siz sever misiniz bilmem. Hatta bunun aynısını ben şu an yapmaya karar verdim.
Edit: Diyet kraker yerine evde yeşil mercimek haşlayıp götürebilirsiniz. Soğuk da yenir, lif ihtiyacınızı da azaltır. Bence tadı da çok güzel, siz sever misiniz bilmem. Hatta bunun aynısını ben şu an yapmaya karar verdim.
0
öğlen iş yerine peynir domates biber mi getirsem acaba. ama ekmek vs. yemiyorken onlar da kuru kuruya gitmez.
0
karbonhidratı tamamen kesmek doğru değil. dengeli beslenin, glisemik indeski gözetin.
www.nutrismart.com.tr
www.nutrismart.com.tr
0
alicia_dominica
Bizim eşek sıpası şu an 9 aylık, sürekli ilgi isteyen bir yaramaz. İlgileniyoruz da tabii ki, bir dediği iki edilmiyor sıpanın ancak iyice tepemize çıktı. Gece uyurken saat 2.30 sularında bağıra bağıra evde geziyor, gel diyorum gelmiyor ama ben gidip kucağıma alınca başlıyor mırlamaya. Eğer ısrar ed
Bizim eşek sıpası şu an 9 aylık, sürekli ilgi isteyen bir yaramaz. İlgileniyoruz da tabii ki, bir dediği iki edilmiyor sıpanın ancak iyice tepemize çıktı. Gece uyurken saat 2.30 sularında bağıra bağıra evde geziyor, gel diyorum gelmiyor ama ben gidip kucağıma alınca başlıyor mırlamaya. Eğer ısrar edip de gitmezsem bu sefer gelip saldırıyor, dün gece gözümün kenarını ve dudağımı çizip kanattı. Tam bir şımarık oldu anlayacağınız. Şimdi, bu kızgınlık döneminde, kısırlaştırmak için 10. ayını bekliyoruz ki şubat ayının ilk haftasına denk geliyor bu. Gündüz böyle değil ama, dünyanın en mır mır kedisi hayvan gündüzleri. Gece içinden şeytan çıkıyor ama.
Her neyse, sorum şu, iki haftadır uyku uyuyamadığımız için soruyorum, bu hayvanı sakinleştirmenin bir yolu yok mudur? Kısırlaşınca sakinleşecek mi ki? Belirteyim, bütün gün çalıştığımız için gündüz evde yalnız, sıkılıyor haliyle, gece kudurmasını da bir nebze kabullenebiliyorum bu yüzden ama 2 haftalık uykusuzluk bayağı sinirlerimi bozdu dün gece salona kapattım kendisini. Maması, suyu tuvaleti hep salonda duruyor.
Her neyse, sorum şu, iki haftadır uyku uyuyamadığımız için soruyorum, bu hayvanı sakinleştirmenin bir yolu yok mudur? Kısırlaşınca sakinleşecek mi ki? Belirteyim, bütün gün çalıştığımız için gündüz evde yalnız, sıkılıyor haliyle, gece kudurmasını da bir nebze kabullenebiliyorum bu yüzden ama 2 haftalık uykusuzluk bayağı sinirlerimi bozdu dün gece salona kapattım kendisini. Maması, suyu tuvaleti hep salonda duruyor.
0
2 çay kaşığı passiflora işe yarar.
bitkisel olduğu için veterinerler de mecbur kalınca bunu önerir.
onun dışında kısırlaştırınca sakinleşir, evet.
ama kısırlaştırmak için 10. ayı beklemenize de gerek yok.
ideali 10 aydan sonra, ama hormon dengesine göre bazılarını daha erken kısırlaştırabilirsiniz.
mesela ben benimkilerden birini 7 aylıkken kısırlaştırdım.
artık 5-6 aydan itibaren rahatlıkla yapıyorlar.
bir de, bu kudurukluğu gündüze çekebilmek için uyku düzenini bozun bence.
mesela gündüz uyurken uyandırın, oyun oynatın, uyumasına izin vermeyin, gece pert olur.
ekleme: sen yapma volkan'ı dinleme.
bitkisel olduğu için veterinerler de mecbur kalınca bunu önerir.
onun dışında kısırlaştırınca sakinleşir, evet.
ama kısırlaştırmak için 10. ayı beklemenize de gerek yok.
ideali 10 aydan sonra, ama hormon dengesine göre bazılarını daha erken kısırlaştırabilirsiniz.
mesela ben benimkilerden birini 7 aylıkken kısırlaştırdım.
artık 5-6 aydan itibaren rahatlıkla yapıyorlar.
bir de, bu kudurukluğu gündüze çekebilmek için uyku düzenini bozun bence.
mesela gündüz uyurken uyandırın, oyun oynatın, uyumasına izin vermeyin, gece pert olur.
ekleme: sen yapma volkan'ı dinleme.
0
kesinlikle şiddet uygulama adam gibi bakmayacaksınız niye sahipleniyorsunuz?!?
0
kedisi bol bi sokakta yaşıyorum. bunların mart'ı başladı sanırım. kaç gündür miyav senfonisi var sabahtan akşama. tamamen kızgınlıktan bence.
0
bir şey daha:
passiflora vereceksen, her akşam aynı saatte 2 kaşık ya da sabah akşam birer kaşık ver.
yani 2-3 günlük kür uygulaman lazım ki, genel olarak sakinleşsin.
ama leş gibi uyuyacak, üzüleceksin öyle görünce, hazırlıklı ol :)
kızgınlık dönemindeyken kısırlaştırmıyorlar bildiğim kadarıyla.
bu sürecin ardından tuttuğun gibi veterinere götürebilirsin.
çünkü kısırlaşmadan önce ne kadar kızgınlık dönemi geçirirse, o kadar yer ediyor.
mesela bir kere çiftleşmiş kediyi kısırlaştırınca, kızgınlık döneminde yine kız peşinde koşabiliyor içgüdü olarak.
o yüzden mümkün mertebe kızgınlığa hiç girmeden ya da ilkinden sonra hemen kısırlaştırmak en iyisi.
passiflora vereceksen, her akşam aynı saatte 2 kaşık ya da sabah akşam birer kaşık ver.
yani 2-3 günlük kür uygulaman lazım ki, genel olarak sakinleşsin.
ama leş gibi uyuyacak, üzüleceksin öyle görünce, hazırlıklı ol :)
kızgınlık dönemindeyken kısırlaştırmıyorlar bildiğim kadarıyla.
bu sürecin ardından tuttuğun gibi veterinere götürebilirsin.
çünkü kısırlaşmadan önce ne kadar kızgınlık dönemi geçirirse, o kadar yer ediyor.
mesela bir kere çiftleşmiş kediyi kısırlaştırınca, kızgınlık döneminde yine kız peşinde koşabiliyor içgüdü olarak.
o yüzden mümkün mertebe kızgınlığa hiç girmeden ya da ilkinden sonra hemen kısırlaştırmak en iyisi.
0
yatarken odanınızın kapısını kapatın.iki mırmırına da kulak asmayın.bağırsın çağırsın.
bizimki de öyleydi,bi iki gece izin verdim gelsin gitsin,sabah 5te uyandırsın fln baktım olmuyor,kapadım kapımı.çok rahatsız olursan kulaklık fln tak.
siz işteyken de yaptığı sey fosur fosur uyumak zaten:) cok da sıkılmıyor yani.akşam normal saatlerde bi yarım saat-45 dakika koşturtup hoplatıp zıplatın topuyla vsyle,enerjisini alın daha sakin olur muhtemelen=)
bizimki de öyleydi,bi iki gece izin verdim gelsin gitsin,sabah 5te uyandırsın fln baktım olmuyor,kapadım kapımı.çok rahatsız olursan kulaklık fln tak.
siz işteyken de yaptığı sey fosur fosur uyumak zaten:) cok da sıkılmıyor yani.akşam normal saatlerde bi yarım saat-45 dakika koşturtup hoplatıp zıplatın topuyla vsyle,enerjisini alın daha sakin olur muhtemelen=)
0
Şiddet uygulamıyoruz zaten kesinlikle. Öyle bir durum yok yani. Biraz sakinleşsin istiyoruz sadece. Kısırlaştırma ameliyatını veterineri 10 aydan önce yapmayı reddediyor. Biz de kendisine çok güveniyoruz çünkü çok sevgiyle yaklaşıyor kedimize, o yüzden onun sözünden çıkmak istemedik.
Kendisinin uyku düzenini bozmayı denedik ama kütük gibi uyuyor. Uyumaya karar verdi mi hiçbir şey engelleyemiyor, nerede olursa ne durumda olursa olsun uyuyor hayvan. Uyanmak istemezse de uyanmıyor.
Passiflora'yı bir veterinere sorayım. Tamam derse onu veririz artık yapacak bir şey yok.
Gündüz evde sıkılıyor diye yanına arkadaş alalım dedik, deneme olsun diye bir hafta boyunca bir arkadaşın kedisini kendisi iş seyahatindeyken misafir ettik, pislik gibi davrandı hayvana yazık. Yanına bir kedi daha alayım oynasınlar diyorum ama o kadar kıskanç ki kesin döver bizimki.
Edit: Akşam gelince bayağı oynuyoruz ama durmuyor yine de. En son göğüs tasması alıp yürüyüşe çıkaracağım, o olacak. Arabalardan, köpeklerden korkmayacağını bilsem yapıcam cidden bunu.
Kendisinin uyku düzenini bozmayı denedik ama kütük gibi uyuyor. Uyumaya karar verdi mi hiçbir şey engelleyemiyor, nerede olursa ne durumda olursa olsun uyuyor hayvan. Uyanmak istemezse de uyanmıyor.
Passiflora'yı bir veterinere sorayım. Tamam derse onu veririz artık yapacak bir şey yok.
Gündüz evde sıkılıyor diye yanına arkadaş alalım dedik, deneme olsun diye bir hafta boyunca bir arkadaşın kedisini kendisi iş seyahatindeyken misafir ettik, pislik gibi davrandı hayvana yazık. Yanına bir kedi daha alayım oynasınlar diyorum ama o kadar kıskanç ki kesin döver bizimki.
Edit: Akşam gelince bayağı oynuyoruz ama durmuyor yine de. En son göğüs tasması alıp yürüyüşe çıkaracağım, o olacak. Arabalardan, köpeklerden korkmayacağını bilsem yapıcam cidden bunu.
0
bir kere de farklı cinsiyette bir kedi deneyebilirsiniz çevrenizde varsa.
yani erkek getirdiyseniz, bir de dişi getirin bakalım.
mümkünse tabii.
gerçi şu anda kızgınlık döneminde olduğundan karşı cinse pek bir şey yapmaz, ama erkekse eğer dişiden dayak yer durur bu sefer.
bir de kedilerin karakterlerine göre değişkenlik gösteriyor bu durum.
mesela bizim evde 4lü bir grup var, sürekli birlikteler.
ama onun dışında kalanların 2-3 tanesi hiç bulaşmıyor başka kimseye.
gözlemlerim sonucunda genelde erkeklerin erkeklerle daha iyi arkadaş olduklarını söyleyebilirim.
sizinkinin cinsiyeti ne bilemiyorum tabii.
yazmayı unutmuşum; elbette veterinerinize danışın.
kolay gelsin.
yani erkek getirdiyseniz, bir de dişi getirin bakalım.
mümkünse tabii.
gerçi şu anda kızgınlık döneminde olduğundan karşı cinse pek bir şey yapmaz, ama erkekse eğer dişiden dayak yer durur bu sefer.
bir de kedilerin karakterlerine göre değişkenlik gösteriyor bu durum.
mesela bizim evde 4lü bir grup var, sürekli birlikteler.
ama onun dışında kalanların 2-3 tanesi hiç bulaşmıyor başka kimseye.
gözlemlerim sonucunda genelde erkeklerin erkeklerle daha iyi arkadaş olduklarını söyleyebilirim.
sizinkinin cinsiyeti ne bilemiyorum tabii.
yazmayı unutmuşum; elbette veterinerinize danışın.
kolay gelsin.
0
Bizimkisi erkek, misafir ettiğimiz kedi dişiydi. Erkek kediler kavga eder sanıyordum, çok ilginçmiş anlaşmaları. Kısırlaşmadan sonra da sakinleşmezse yanına arkadaş almayı bir düşüneyim ben.
0
Gerçekten zor bi durum bu kızgınlığa girme durumu.Bizim evde 4 tane kedi var arada sayımız artsa da sabit rakam 4:) 2 erkek kedimizi 7 aylıkken filan kısırlaştırdık hiç bir problem yaşamadık.Aksine çok daha rahat oldu bizim için de onlar için de.Veterinerinizin bir bildiği vardır ama bence 10 aylık olmasını beklemeseniz sizin için çok iyi olur.Ayrıca kedilerin anlaşması konusunda da gerçekten erkek kediler daha iyi anlaşıyor bu kesin.Bizim erkekler birbirinin yüzünü gözünü yalıyor o derece.Dişi kediler ise hiç anlaşamıyor hatta bu yazıyı yazarken büyük olan dişi kedim,misafir olarak bizde kalan,kısırlaştırdığımız dişi sokak kedisini kıstırmış kapının arkasına dövüyordu.Erkek kedi alın bence arkadaş olarak.İlk başta anlaşamasa da çok geçmeden benimser arkadaşını.Kolay gelsin.
0
redskull
Domuz eti gerçekten zararlı mı sağlık açısından; yurtdısındayım ve sık sık sandviç jambonu yiyorum. Bilimsel olarak kanıtlanmış bir zararı var mı?
Domuz eti gerçekten zararlı mı sağlık açısından; yurtdısındayım ve sık sık sandviç jambonu yiyorum. Bilimsel olarak kanıtlanmış bir zararı var mı?
0
domuz etine gelene kadar kanserojen etkisi olan, sagliksiz ne kadar katki maddesi yiyorsun farkinda bile degilsindir (ben de degilim aslinda). domuz eti hakkinda cekinmen gereken tek sey asiri yagli olmasi. gun icerisinde belirli bir orandan doymus ve doymamis yag gereksinimi var vucudun. doymus yaglari sadece domuz etinden aliyorsan problem yok.
diger bir durum domuzlarin sindirim sistemi diger buyuk/kucuk baslara oranla daha zayif ve gelismemis. domuz eti toksik maddeler iceriyor diye okumustum bir zamanlar ama eger domuz etini gelismis ulkenin birinde tuketiyorsan, pek kafana takmamalisin. o da kontrol/gozlem altindadir.
genel olarak kirmizi ette ozellikle belirli bir yastan sonra zararli zaten.
articles.latimes.com
www.cnn.com
afiyet olsun
not: domuz etinden nefret ederim.
diger bir durum domuzlarin sindirim sistemi diger buyuk/kucuk baslara oranla daha zayif ve gelismemis. domuz eti toksik maddeler iceriyor diye okumustum bir zamanlar ama eger domuz etini gelismis ulkenin birinde tuketiyorsan, pek kafana takmamalisin. o da kontrol/gozlem altindadir.
genel olarak kirmizi ette ozellikle belirli bir yastan sonra zararli zaten.
articles.latimes.com
www.cnn.com
afiyet olsun
not: domuz etinden nefret ederim.
0
yok. zarardan anladığın nedir bilmiyorum tabii. ama ortalama bir et ürününden alabileceğin zarardan fazla olmadığını söyleyebilirim. mesela ben akşam tavuk yedim. şu an mide yanmasından uyuyamıyorum. domuz yesem muhtemelen uyuyor olurdum. bu da zarar bi çeşit.. saat kaç oldu..
0
iki dilim jambon yeyip "hani ben ölmedim, mehmet demek ki sen bilimsel konuşmuyorsun" demek de bilimsel değil.
domuzun, sindirim sistemi ve beslenmesi (ineğe göre) daha haşin, üremesi ve büyümesi (yine ineğe göre) daha hoyrat olduğu için etini tüketirken daha fazla "serbest radikal" alacağımız kesindir.
ayrıca domuz yağı dediğimiz yağın, doymuş-doymamış yağ oranı, normal inek etindeki orana göre daha sağlıksızdır.
domuzun, sindirim sistemi ve beslenmesi (ineğe göre) daha haşin, üremesi ve büyümesi (yine ineğe göre) daha hoyrat olduğu için etini tüketirken daha fazla "serbest radikal" alacağımız kesindir.
ayrıca domuz yağı dediğimiz yağın, doymuş-doymamış yağ oranı, normal inek etindeki orana göre daha sağlıksızdır.
0
bir kere inek jambon da yesen, salam jambon gibi ürünler yapılırken kullanılan katkı maddeleri ve nitratlar nedeniyle sağlıksız, sucuk biraz daha iyi bunlardan pastırma en iyisi.
domuz etine gelince,
weston a price'cılar
domuz iç yağı en büyük d vitamini kaynağıdır istediğiniz kadar tüketebilirsiniz diyorlar. domuz eti için de dana ve koyun tercih edin özellikle de bir sağlık sorununuz varsa domuz eti yemeyin diyorlar. Ama neden yemeyin kısmını pek açıklamamışlar.
domuz etine gelince,
weston a price'cılar
domuz iç yağı en büyük d vitamini kaynağıdır istediğiniz kadar tüketebilirsiniz diyorlar. domuz eti için de dana ve koyun tercih edin özellikle de bir sağlık sorununuz varsa domuz eti yemeyin diyorlar. Ama neden yemeyin kısmını pek açıklamamışlar.
0
Ben ortaokulda fen bilgisi dersinde domuz etinde tenyalar olduğunu ve bu tenyaların et ne kadar pişse de gitmediğini okumuştum hatta adamın tekinin youtube'ta videosu vardı, etin üzerine kola döküyordu içinden kurtlar çıkıyordu korku filmi gibi, gerçi bu etin ham haliyle yapılmış bir deney ama; www.youtube.com
0
Daha önce çokça tükettiğim etlerdendir. Bir sakıncası olduğunu tecrübe etmedim. Günümüz koşullarında sağlıklı üretim yapan fabrikalar var. Tıpkı dana ve tavuk eti üreten yerler gibi. Hayvan dogal ortamında bulunmadan tamamen yapay yemlerle gereklı boy kılo yaş sınırına geldıgınde kesımı yapılıp el degmeden paketlenıp tuketılebılecek urun halıne gelıyor. Bunların diğer et ürünlerinden bir farkı yok. Kaldı ki piyasada yediğimiz çoğu et ürünü elde edilen hayvanlar suni yemlerle besleniyor öyle ki ucuz etlerin hazırlandığı fabrikalardaki yemler de kalitesiz ve ucuz oluyor. Ucuz yem de kimyasal katkısı fazla anlamına geliyor.
Günümüzde Türkiye'de sağlık bakanlığı çoğu ülke eşbakanlıklarından daha fazla kontrol uyguluyor. buna rağmen ithal domuz eti satışı yapan köklü firmalar var. En ufak bir sakınca ya da zarar tespit edilse Türkiye'de satışına izin verilmezdi zaten. Türkiye'de zaten bir ön yargı ve dinsel peşin hüküm varken bu firmalar 30-40 yıldır bu işi yapıyor olamazdı.
Örn: www.porkynet.com
Günümüzde Türkiye'de sağlık bakanlığı çoğu ülke eşbakanlıklarından daha fazla kontrol uyguluyor. buna rağmen ithal domuz eti satışı yapan köklü firmalar var. En ufak bir sakınca ya da zarar tespit edilse Türkiye'de satışına izin verilmezdi zaten. Türkiye'de zaten bir ön yargı ve dinsel peşin hüküm varken bu firmalar 30-40 yıldır bu işi yapıyor olamazdı.
Örn: www.porkynet.com
0
uzun vadede kolestrol falan yapabilir, sandviçten çok bir şey olacağını sanmıyorum. Hani her gün pork chops yesen iş kötüydü ama..
0
cig olmadigi surece guvenle tuketebilirsin. yuksek yag orani sebebiyle biraz dikkat edeceksin.
fakat subway tarzi yerler anormal derecede tuz ekliyor. o yagdan da tehlikeli.
fakat subway tarzi yerler anormal derecede tuz ekliyor. o yagdan da tehlikeli.
0
eklemek istediğim bir şey var.
house'ta kadın domuz yediği için ölümden dönmüyordu.
domuz etini iyi pişirmediği için yüzde 1 ihtimalden kaynaklanan bir şey nedeniyle hastalanıyordu ve bahsi geçen kurtlar beynine ulaştığı için hastalanıyordu kadın.
tedavisi de 1 hapla bitiyordu.
(1. sezon, 1. bölüm)
bunun dışında tavuk etini de çok iyi pişirmek gerekir mesela.
iyi piştiği sürece hiçbir zarar vermeyen, sadece yağlı olmasından kaynaklanan kişisel sorunlar yaratabilen (kolesterol gibi), son derece lezzetli bir ettir.
insanların sığır eti yerine bazen tercih etmelerinin nedeni de lezzeti olabilir diye düşünüyorum.
house'ta kadın domuz yediği için ölümden dönmüyordu.
domuz etini iyi pişirmediği için yüzde 1 ihtimalden kaynaklanan bir şey nedeniyle hastalanıyordu ve bahsi geçen kurtlar beynine ulaştığı için hastalanıyordu kadın.
tedavisi de 1 hapla bitiyordu.
(1. sezon, 1. bölüm)
bunun dışında tavuk etini de çok iyi pişirmek gerekir mesela.
iyi piştiği sürece hiçbir zarar vermeyen, sadece yağlı olmasından kaynaklanan kişisel sorunlar yaratabilen (kolesterol gibi), son derece lezzetli bir ettir.
insanların sığır eti yerine bazen tercih etmelerinin nedeni de lezzeti olabilir diye düşünüyorum.
0
valla detaylı bilmiyorum ama, çok kötü kokuyor be abi. yani burnunu tahriş etmesinden başka zararı var mı bilmiyorum :) sadece sindirimi çok zor diye duymuştum. tabi bu dini açıdan yasak olduğu için bizimkilerin kötüleme çabalarından da olabilir.
0
nikisanders
dünden beri apartman kapımızın önünde duran, yetkililere haber verdiğim halde kendisiyle ilgilenilmeyen yaralı bi kedi var.sanırım araba falan çarpmış, ağzı yüzü dağılmış hayvanın. ne bişey yiyebiliyor ne de içebiliyor. belediyeyi aradım dün, veteriner işlerinin telefonu bozukmuş da, konuştuğum kadı
dünden beri apartman kapımızın önünde duran, yetkililere haber verdiğim halde kendisiyle ilgilenilmeyen yaralı bi kedi var.
sanırım araba falan çarpmış, ağzı yüzü dağılmış hayvanın. ne bişey yiyebiliyor ne de içebiliyor. belediyeyi aradım dün, veteriner işlerinin telefonu bozukmuş da, konuştuğum kadın kendilerine ulaşmaya çalışacakmış. ama belli ki ulaşamamış, hayvan hala aynı halde aynı yerde.
ne yapılmalıdır, bi bilen yardımcı olsa ne güzel olur...
yer: istanbul, bahçelievler. 1-2 veterineri aradım, hergün onlarca istek geliyor böyle, hepsine cevap veremeyiz dediler. aracım yok ki hayvanı alıp kendim götüreyim.
az önce belediyeden aradılar, gelip alacaklarmış. dün akşam eve döndüğümde hayvanı aynı yerde görmeyince herhalde gelip aldılar düye düşündüğüm için rahattım. meğer öyle değilmiş, okuldan dönerken hayvanı görünce anladım.
yalnız az önce yine çıkıp baktım, hayvan yok. hayır adamlar gelirse gerçekten, bi aramak mı gerekecek, bilemedim...
son durum (13.30): belediyeden bi görevli aradı ve gelip alacaklarını söyledi haynanı. şu anda burada değil dedim. hayvanı görür görmez arayacağım, hatta bi şekilde alıkoyacağım, ki fazla da karşı gelebileceğini sanmıyorum, haber vereceğim, onlar da gelip alacaklar.
sanırım araba falan çarpmış, ağzı yüzü dağılmış hayvanın. ne bişey yiyebiliyor ne de içebiliyor. belediyeyi aradım dün, veteriner işlerinin telefonu bozukmuş da, konuştuğum kadın kendilerine ulaşmaya çalışacakmış. ama belli ki ulaşamamış, hayvan hala aynı halde aynı yerde.
ne yapılmalıdır, bi bilen yardımcı olsa ne güzel olur...
yer: istanbul, bahçelievler. 1-2 veterineri aradım, hergün onlarca istek geliyor böyle, hepsine cevap veremeyiz dediler. aracım yok ki hayvanı alıp kendim götüreyim.
az önce belediyeden aradılar, gelip alacaklarmış. dün akşam eve döndüğümde hayvanı aynı yerde görmeyince herhalde gelip aldılar düye düşündüğüm için rahattım. meğer öyle değilmiş, okuldan dönerken hayvanı görünce anladım.
yalnız az önce yine çıkıp baktım, hayvan yok. hayır adamlar gelirse gerçekten, bi aramak mı gerekecek, bilemedim...
son durum (13.30): belediyeden bi görevli aradı ve gelip alacaklarını söyledi haynanı. şu anda burada değil dedim. hayvanı görür görmez arayacağım, hatta bi şekilde alıkoyacağım, ki fazla da karşı gelebileceğini sanmıyorum, haber vereceğim, onlar da gelip alacaklar.
0
bir başka veterineri arayın ya da alıp kendiniz götürün, bulundugunuz bolgede tek bir veteriner oldugunu sanmiyorum.
benzeri bir soru sormuştum duyuru'da yine, bana yardım eden kişi şak diye 3 ayrı veteriner numarası çıkarmıştı.
bu tur durumlarda "baskasi arayacak" diye beklememek lazım insanoğlu çok tembel olabiliyor. alın götürün derim ben bir veterinere.
benzeri bir soru sormuştum duyuru'da yine, bana yardım eden kişi şak diye 3 ayrı veteriner numarası çıkarmıştı.
bu tur durumlarda "baskasi arayacak" diye beklememek lazım insanoğlu çok tembel olabiliyor. alın götürün derim ben bir veterinere.
0
ülkemizde hayvanlar için sağlık sigortası, ambulans hizmeti vb. yoktur.
o yüzden iş vatandaşa kalıyor.
belediyeye verirseniz zaten ölür hatta öldürürler.
alıp bir veterinere götüreceksiniz.
sokak hayvanı olduğu için kâr koymadan ilaç masraflarını isteyecek.
gittiğinizde zaten söyler ne kadar tutacağını.
nerede yaşadığınızı söylerseniz tanıdık veteriner bulmada yardımcı olabilirim belki.
o yüzden iş vatandaşa kalıyor.
belediyeye verirseniz zaten ölür hatta öldürürler.
alıp bir veterinere götüreceksiniz.
sokak hayvanı olduğu için kâr koymadan ilaç masraflarını isteyecek.
gittiğinizde zaten söyler ne kadar tutacağını.
nerede yaşadığınızı söylerseniz tanıdık veteriner bulmada yardımcı olabilirim belki.
0
ay yazik, dunden beri nasil durdunuz? cok uzuldum. alip bir veterinere goturme imkamininiz yok mu? siz yapamiyorsaniz lokasyon verin, belki burdan biri yapmaya calisir.
0
yazık hayvanın ağzı yok dili yok, dünden beri ne acılar çekmiştir kim bilir.
google'a yaşadığınız semt ve veteriner diye aratsanız eminim bir dolu sonuç çıkacaktır. veteriner gelir ya da bir ayakkabı kutusuna koyun siz götürün.
google'a yaşadığınız semt ve veteriner diye aratsanız eminim bir dolu sonuç çıkacaktır. veteriner gelir ya da bir ayakkabı kutusuna koyun siz götürün.
0
çıkıp biraz arasanız?
zaten o kadar kötü durumdaysa çok uzaklaşmış olamaz.
gerçi açıkçası belediyenin eline düşmesindense kaçmış olmasını tercih ederim.
belki başka biri de alıp götürmüş olabilir, belli olmaz.
zaten o kadar kötü durumdaysa çok uzaklaşmış olamaz.
gerçi açıkçası belediyenin eline düşmesindense kaçmış olmasını tercih ederim.
belki başka biri de alıp götürmüş olabilir, belli olmaz.
0
basond
Soru başlıkta kaç saat uyumadan ayakta kaldınız maksimum?
Soru başlıkta kaç saat uyumadan ayakta kaldınız maksimum?
0
ayakta değil de en az 55saati bilgisayar başında 60 saat civarı...
0
3 tam gün uyumadığım oldu.
ve bu süre içinde durmadan çeviri yaptım.
hayatımın hatırlamak istemediğim dönemlerinden biridir.
ve bu süre içinde durmadan çeviri yaptım.
hayatımın hatırlamak istemediğim dönemlerinden biridir.
0
48 saat! 35-36 saatin sonunda kontrol kalemine cep telefonumu yapıştırıp kameramanlık yapmaya başlamıştım. saçmaladığımın farkındaydım ama komiğime gidiyordu:)) 48 saatin sonunda kafayı vurup yattığımda başım yastığa değmeden uykuya dalmışımdır herhalde.. hatta yanıbaşımızda sokakta çalışma vardı, arkadaş gürültüden uyuyamamış, benim mışıl mışıl uyumama ayar olmuş, yastıkla kafama vurmuş ama tınlamamışım bile..
0
üç buçuk gün hiç uyumadıgım oldu. gözlerim kendi kendine kapanıyordu artık sonlara doğru
0
37 saat tam,37. saatin sonunda odaya gittiğimi hatırlıyorum artık nasıl uyuduysam ondan sonra hala uykum var. (üzerinden 3 sene geçti9
0
bir kac kere 50 saati gordugum oldu. benzer bir sekilde toplam 3-4 saat uyuyarak yaklasik 90 saat ayakta kaldigim oldu. yalniz sonrasinda 24 saat kadar uyudum -neredeyse araliksiz-
0
4 gün.
yolculuk, ucak kaçırma, havaalanında sabahlayıp bavullar çalınmasın diye nöbet tutma, saat farkı vs derken 4 gün uyuma şansım olmadı.
4. günün sonunda nihayet yatağa yattığımda bu sefer de uyuyamadım. yani 5 diyebiliriz aslında.
yolculuk, ucak kaçırma, havaalanında sabahlayıp bavullar çalınmasın diye nöbet tutma, saat farkı vs derken 4 gün uyuma şansım olmadı.
4. günün sonunda nihayet yatağa yattığımda bu sefer de uyuyamadım. yani 5 diyebiliriz aslında.
0
53 saat, uyumak için yatağa girdiğimde bi yarım saat de yatak da döndüm durdum sonra uyumuşum.
0
52 saat benim rekorum. Hiç uyumadan denmiş, ama bu süre içerisinde 2 kez otobüste 20-25 dakikalığına uyuyakalmıştım.
0
musluksuyu
evet sevgili duyuru, ankastre ürünlerde önerebileceğiniz markalar varsa yazar mısınız hiçbir fikrim yok da
evet sevgili duyuru, ankastre ürünlerde önerebileceğiniz markalar varsa yazar mısınız hiçbir fikrim yok da
0
