Giriş
(14)

Son depremler gündelik akışınızı etkiledi mi?

duchess jessamine
Depremzede olup olmamanız önemli değil. Çalışma ritminizi, odağınızı, psikolojinizi kaç gün etkiledi?
Depremzede olup olmamanız önemli değil. Çalışma ritminizi, odağınızı, psikolojinizi kaç gün etkiledi?
0
duchess jessamine
(15.02.23)
Hala etkilemeye devam ediyor. Türkiye'de "deprem bölgesi dışında" denen 3-5 yerden birinde yaşıyorum. Yakın bir tanıdığım da zarar görmedi. Dün gece uzun süre uyuyamadım, kalp çarpıntısıyla uyandım.

Depremin olduğu gün ise gittiğimde asla calisamadim, kendimi veremedim (tatil oldu neyse ki). Pazartesi nasıl geri donecegimi düşünüyorum
0
abuzer
(15.02.23)
kız kardeşime ulaşmaya çalıştığım 15 dakikalık süreçte aklımı yitirecek gibi oldum ama onun iyi olduğunu anladıktan sonra büyük oranda sakinleştim. tabii ki üzüldüm ama hayatımı etkileyecek ölçüde bir değişiklik olmadı açıkçası. enerjim biraz daha düşüktü, o da 3-4 gün sonra geçti.

bu önlenebilir bir felaketti. bağıra bağıra geldi resmen. sadece ölen insanlara, yitip giden yaşamlara üzülüyorum işte. türk insanı çok duygusal. her şey şova döndü. televizyonlarda bangır bangır yok mucize, yok işte bizim insanımız şöyle, asrın felaketi bilmem ne... en az 30 bin insan öldü ve ben ne yazık ki genel tavrı hala "goygoy" olarak değerlendiriyorum.

o yüzden biraz hissizleştim diyebilirim. bu deprem bana sadece bu ülkede şansa yaşadığımızı, insanımızın rasyonel olmak ve bilimi dikkate almak yerine her zaman içi boş duygusallıkları ön plana çıkarma eğilimini hatırlattı. bu da açıkçası zaten sürekli aklımıza gelen bir şey.

söylediklerim umarım duyarsızlık olarak algılanmaz. deprem olmuş, bir gecede binler ölmüş. bundan etkilenmemek mümkün değil ama doğrudan etki yokken benim psikolojimi, çalışma ritmimi etkilemesi de bana biraz manasız geliyor çünkü dünyada şu an aktif devam eden bir sürü savaş var, her gün çok fazla insan trajik şekillerde ölüyor. benim "sıradan vatandaş" olarak kendi imkanlarım dahilinde mücadele vermekten başka seçeneğim yok - tüm ülkenin ve dünyanın yükünü sırtlayacak olursak deliririz.
0
mark greg sputnik
(15.02.23)
Geçtiğimiz Pazartesine kadar epey etkiledi. Daha yeni yeni normal hayata dönüyorum.
0
put it in your appropriate place
(15.02.23)
Üzüldüm ama etkiledi diyemem. Zaten keyifsiz bir ülkede yaşıyoruz. Bir şey değişmedi. Yüzlerce sorundan sadece bir tanesi. 1999 depremini yaşadım. Uykuda, evde uyanıkken, dışarıda defalarca depreme yakalandım. Sanırım bu nedenle çok etkilemiyor beni. Hatta umursamaz biri oldum. En son gece deprem olduğunda sabah işe gideceğim deyip uyumuştum.
0
dissendium
(15.02.23)
Yani normalde soğukkanlı ve biraz da kaygısız bir insanımdır ama bi şekilde insanın bilinçaltına bu korku yerleşiyor mu ne oluyorsa gece yatarken bakalım sabah efendi gibi uyanacak mıyız yoksa gece depreme mi kalkacağız diye ince bir kaygı yerleşti, onun dışında yine her gün salona falan gidiyorum ama düne kadar benden başka kimse yoktu çalışan.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.02.23)
Ben henüz rutine dönemedim. Çalışma düzenim bozuldu, o günden beri spora gitmedim, uyuduğumuz odayı değiştirdik, sürekli Twitter'dan haber bakıyorum vb...

Libidom azaldı, gülesim de gelmiyor pek ama arada kahkaha atsam utanıyorum.


Türkiye halkı olarak çok ağır bi travma geçirdik. Elbet düzelip rutine dönücez ama vakit lazım.
0
msb
(15.02.23)
3 gun yemeden icmeden kesilme seviyesindeydim. sonra azaldi ama hala ara ara agliyordum caresizlikten. 1 hafta sonra normal hayatima donebildim.
0
antikadimag
(15.02.23)
Halen etkisi altindayim. Sinavim vardi gecen hafta ama sinava giremedim. 3. gün arkadasimin ölüm haberini aldim, yardim erken ulassa ilk iki gün sagdi. Kurtulacakti. Haberleri takip ederken kalbimde carpintilar baslayinca kendimi disari attim. Simdi firsat buldukca cikip bir yürüyüs yapiyorum. Hafta basindan beri study with me gruplariyla birlikte calismaya, odaklanmaya calisiyorum. Onun disinda cok öfkeliyim.

Ailem Istanbul'da yasiyor. Zaten tasinacaklardi ama online egitime gecilmesiyle tasinma isini öne almaya karar verdiler. Aklim onlarda ayni zamanda. Öyle. Özetle rutinime dönmeye ve firsat buldukca yürüyüs yapip aklimi toparlamaya calisiyorum hafta basindan bu yana.
0
chihirovekohaku
(15.02.23)
İkiye bölündüm. Hiç iki ucu bir arada yaşadığım olmamıştı. Gündüz çadır, sandviç, erzak kolisi hazırlıyoruz. Akşam da sevdiklerimle tabiri caizse gülüp sohbet ediyorum. Ne yapacağımı şaşırdım. Bir yanım kayıtsız kalamıyor elimin altında imkan var bunu sunuyorum. Bir yandan kendimi izole etmeliyim zar zor toparladım diyorum. Midem bulanıyor. Çünkü yaşananlar felaket değil ihmaldi. Zoruma gidiyor. Bir tek bugün biraz daha normal gündelik yaşadım diyebilirim.
0
ruhen hastayim ben
(15.02.23)
ilk 5-6 gunhayatimin tamami iptal oldu,isguc vs herseyi biraktim, tamamen, daha 1-2 gunder adapte olmaya calisiyorum
0
hewit
(16.02.23)
empati kurmamak için bir nevi zihinsel bariyer kurdum. gücümün yettiği maddi yardımı yapıp sosyal medyaya erişimimi azaltmakla yetindim. çalışma ritmim ve odağım aynı. ancak iş arkadaşlarımdan gözlediğim kadarıyla anksiyete krizi vs. geçirenlerin sayısı yükseldi.
0
zgrydn
(16.02.23)
Ilk hafta saat basi agliyordum, 2-3 gun hic yemek yiyemedim, su icmeyi unuttum, uyuyamadim. hep haberlere bakiyordum, is guc yapamadim. Baya kafayi bozmustum ki ailemin yanina geldim de toparladim biraz. Tekrar eve donunce nasil olurum bilmiyorum ama gundelik akisimi, psikolojimi cok etkiledi. Normal seyler yaparken su an birileri yardim edilmedigi icin sogukta, enkaz altinda, yapayalniz veya sevdiklerinin olumunu izleyerek ac susuz ölümü bekliyor veya ölüyor diye aklima geliyor, sarsiliyorum. Bir sure sonra hissizlesecegimi biliyorum ama bastirmaktan mi olacak bu, yoksa etkisi mi azaldigi icin olacak kestiremiyorum. Acı ama ölümler kesinlesince daha normal bi evreye gecerim diye dusunuyorum.
0
unidentified floating object
(16.02.23)
Hala etkilemeye devam ediyor.

Geniş ailem deprem bölgesinde yaşıyor. Dolayisiyla etkilenmemek imkansızdı benim için. Bir yandan kayıplar, bir yandan ölümler, bir yandan haberler derken ilk hafta ne yemek yiyebildim, ne bir şeye odaklanabildim ki hayatımda büyük değişikliklerin olduğu bir dönemdeyim aslında. Elimde telefon bütün gün üzüntü, endişe, çaresizlik duyguları içinde geçti.

Bu hafta biraz biraz daha sakinleştim. Ailemizdekiler çadır da olsa kendilerine yer bulabildiler, teyzem dün kuru fasulye-pilav pisirdik çadırda dedi mesela; akşam bizim bogazimizdan rahat yemek geçti o konuşma sonrasi. kayıp olanlar ölü ya da diri bulundu, acı yaşıyoruz, diğer insanlara üzülüyoruz ama bir yandan da kabulleniyorum. İştahım hala yok, makyaj filan yapmak hala içimden gelmiyor ama işlerimi ufak ufak da olsa toparlamaya başladım. Bugün bir bölüm dizi bile izleyebildim. Dün arabada arka fonda müzik açtık.

Öyle işte. Eninde sonunda rutinlerimize döneceğiz herkes dönecek elbet ama rutinlere dönmek ile yaşananları unutmak arasında ince bir çizgi var. Ben şahsi olarak unutmak da istemiyorum. Hatta istiyorum ki tüm bu bir haftada olanların hepsi türk halkının hafızasına tek tek kazinsin, ona göre seçimler yapsınlar.
0
fraise
(16.02.23)
Gece yatarken biraz tedirgin yatıyorum, rahat dalamiyorum uykuya. Gun icinde bir degisiklik yok.
Allahin belası büyük depremler hep gece uykuda yakaladigi icin insan tedirgin oluyor haliyle. Kışın ortasında ve gece yarisi, tam öldürmek icin yapilmis bir dogal afet.
0
stavro
(16.02.23)
(19)

evden çalışmaya başlayanlar daha az duş almaya başlıyor mu?

fatihkkk
selamlar,ben dönem dönem evden çalışıyorum. 10 gün falan ofise gitmediğim oluyor. sadece bakkala gidip geliyorum ekmek domates su almaya. pek bi sosyal hayatım yok, özellikle kışın. ve yalnız yaşıyorum.fark ettim ki ben hibrit çalışmaya başladıktan sonra daha az duş alıyorum.şimdi mesela bi hafta 10
selamlar,

ben dönem dönem evden çalışıyorum. 10 gün falan ofise gitmediğim oluyor. sadece bakkala gidip geliyorum ekmek domates su almaya. pek bi sosyal hayatım yok, özellikle kışın. ve yalnız yaşıyorum.

fark ettim ki ben hibrit çalışmaya başladıktan sonra daha az duş alıyorum.

şimdi mesela bi hafta 10 gün evden çalışacağım. duş almıyorum. asdghajkdlşsa. hava soğuk ya, nabayım. çok zor geliyor.

normal mi? kolpa yapmadan söyleyin, evden çalıştığınız dönemde 3 gün falan duş almadığınız oluyor mu?

sorum tabi yalnız yaşayanlar için geçerli.

teşekkürs.
0
fatihkkk
(15.02.23)
5-6 gün evden çıkmadığım ve duş almadığım oldu.
0
inheritance
(15.02.23)
eğer takıntılı değilsen normali o zaten. yaz olsa anlarım, terlersin evde de olsa belki, rahatsız olursun ama hiç evden çıkmayan birinin kara kışta her gün duş alması abes
0
faberkastelli
(15.02.23)
Bende oldu, saçlarım yağlı, normalde gün aşırı yıkardım, hatta her gün yıkamamak için kendimi zorlardım. 'Yağlı saçlar sık yıkanmamalı, daha az yıkamaya başlarsan daha uzun süre yağlanmamasını sağlayabilirsin' düşüncesi hep aklımın bir köşesindeydi ama uzun süre uygulama şansım olmuyordu, pandemi sonrası deneme fırsatım oldu ve uzun süre yıkamamanın daha uzun süre yağlı saçla gezmek dışında hiç bir işe yaramadığını tecrübe ettim.

Evden çıkmayacağım zaman ben de üşeniyorum banyoya da duşa da, sonra da kendimi 'daha az su harcıyorum, dünya kaynakları için de iyi' diyerek avutup, üşenmemi güzel sebebe bağlıyorum:)
0
(15.02.23)
Benim olmuyor ya. Evden çalışıyorum ama normal işe gider gibi uyan, duş, giyin, masaya otur vs. o ritüel aynı. Bunu yapmazsam uzun vadede motivasyonum biter, çalışamam, işi sallarım vs. diye düşünüyorum.
0
plutongezegendegilmi
(15.02.23)
Valla bende olmuyor. Tam tersine kendimle kalınca kişisel hijyene daha fazla zaman ayırıyor ve özen gösteriyorum.
0
Amaranta ursula
(15.02.23)
her gün duş alıyorum ben. tek istisna çocuğumdan vakit ve fırsat bulamamışsam ama 2 günde 1 mutlaka duş alıyorum yine. yalnızca hijyen konusu değil, beni psikolojik olarak da çok rahatlatan bi şey banyo.
0
deartheodosia
(15.02.23)
12 saat sonra koltuk altı ve cinsel organda ter kokusu başlar. 10 gün nasıl dayanıyorsunuz buna? Ben de tekim, evden çalışıyorum ve kendime saygım var.
0
ditu
(15.02.23)
@plutongezegendegilmi ile aynı... Hatta o kadar hazırlanıyorum ki kendime ev kot pantolonları yaptım, sabah direkt onları giyiyorum. Çoğu zaman üstüme bir ceket alıp dışarı çıkabilecek kadar hazırım...
0
silverleaf
(15.02.23)
bu dus olayi fazla abartiliyor hele ki kisin. bir de boyle bir tayfa var 8 saat dus almasa iyyy dussuz olur mu kokarsin vs diyen. evden cikmadigim donemlerde 3 gunden fazla bile olmustur. ha bu arada kimi insan kisa surede cidden ter kokuyor ama herkes icin gecerli degil bu abartmamak lazim.
0
bay b
(15.02.23)
Daha cok aliyorum ben. Gun icinde bunalinca giriyorum dusuma hemen cikiyorum bornozla dolaniyorum.
0
aguen
(15.02.23)
Normal
Hatta pis hissetmiyorsanız olması gereken bu bence valla
0
photo85
(15.02.23)
Evinizin ısı degerleri normalse ve sık sık dışarı çıkmıyorsanız normal. Tabi bu kişiden kişiye değişir. Şişman insanlar daha çok terler. Benim yalnızken 1 buçuk hafta duş almadığım olmuştu. Tabi bu insanın psikolojik durumuyla da alakalı
0
limonlu eksi
(15.02.23)
hiç olmadı. her gün sabah duşumu alıp güne o şekilde başlıyorum.
0
a7x
(15.02.23)
Seyreltiyorum aralıkları. Normalde 2 günde bir duş alırım, evden çıkmıyorsam o 3 güne uzuyor. Hatta bazen 4. Ben normalde saçım yağlandığı için duş alan biriyim, vücudum kokmaz spor yapmıyorsam.

Ama bazı insan evde otururken de kokuyor. Öyle olsam düzenli duşa devam ederim.
0
zimbirik
(15.02.23)
yazları ekstrem bir durum olmazsa hep evde de otursam günlük duş alıyorum hatta bazı durumlarda günde 2-3 bile olabiliyor. kışları ise evden çalışırken koşu, maç vs. yapmadığım takdirde veya başka özel bir durum yoksa haftada 1 duş alıyorum. kendiniz için günlük duş alın demiş birisi de anlamadım kendimden başkasıyla muhattap olmuyorsam, oram buram kaşınmıyorsa, kötü koku almıyorsam duş almamın bana ne faydası var? yazın çok terliyoruz ayrı da kışın her gün dışarı çıkanlar için bile günlük duş almanın bir faydası yok zaten eğer fazla yağlanma/terleme gibi sorunların yoksa. duş alma hissini sevdiğinden günlük alabilirsin tabi ama dediğim gibi fiziksel sorunları olmayan bünyeler için kışın 2-3 günde 1 iyi gayet.
0
semaforo de medianoche
(15.02.23)
Bu konu çok değişken ya. Kiminin teni, ter bezleri, ter bezlerinden çıkan kokular çok farklı. Bazı insanların her gün duş alması ciddi bı zorunluluk o yüzden kışın evde dahi olsa günlük duş alan insanları anlamak lazım.

Kimi insanlarda da cidden ter bezleri yok sanki. Günlük yıkanmasa da agır bı koku olmuyor. Siz muhtemelen bu gruptansınız.
0
msb
(15.02.23)
Aksine her seferinde sacimi disarisi icin hazirlamam gerekmediginden daha cok dus aliyorum rahat rahat. Evdeysem her gun dus alirim, kışın disari cikiyorsam 2-3 gunde 1.
0
unidentified floating object
(16.02.23)
evde otursam bile banyomu ihmal etmiyorum, ben rahatsiz oluyorum sadece, dolayisiyla olmali/olmamali seklinde degerlendirmiyorum. banyo yapmayan pis ya da degil demem, ben rahatsiz oldugum ve gercekten banyo yapmak beni farkli bir sekilde rahatlattigi yeniledigi icin yapiyorum.
0
kassiopeia
(16.02.23)
msb'nin yanıtına asla katılmıyorum. kokmadığını sanıp kokan hatta çok ağır kokan çok insan var ve kendilerinden de hiç rahatsız olmuyorlar. kendi kokularına alışkın oluyorlar belki. hassas burunlu insanlar için bir işkence.
0
deartheodosia
(18.02.23)
(3)

Deprem alarmı veren telefon uygulamaları

Ranchoddas
selamlar,ben android telefonların kısa da olsa bir süre önceden deprem alarmı verebildiklerini duydum bu doğru mu? doğru değilse de bunu yapan uygulamalar var mı hiç şahit oldunuz mu? ben iphone kullanıyorum. iphone için de böyle şeyler var mı?
selamlar,

ben android telefonların kısa da olsa bir süre önceden deprem alarmı verebildiklerini duydum bu doğru mu? doğru değilse de bunu yapan uygulamalar var mı hiç şahit oldunuz mu? ben iphone kullanıyorum. iphone için de böyle şeyler var mı?
0
Ranchoddas
(13.02.23)
Enkazda kalıp kurtulan birinin yazdıklarını okumuştum. Telefonuna o uyarı gelmiş, hemen seslenip ailesini uyandırmıştı yanlış hatırlamıyorsam.
Ama sadece 1 veya 2 saniye önce olduğu için uyarının ne olduğunu anlayana kadar deprem başlamış oluyor sanırım.
0
michael_knight
(13.02.23)
aylardır bu soruyu sorana bu cevabı veriyorum.
(bkz: deprem ağı)
0
false pretension
(13.02.23)
Bu Google'ın bir uygulaması. Dolayısıyla bildiğim kadarıyla Android telefonlara sunuyor bu hizmeti. Depremin merkezine yakın Android telefonlardan aldığı veriyi iletiyor. Yani merkeze uzaklık durumunuza göre bı 5-10 saniye kazandırabiliyor. Vakti verimli kullanabilirsiniz hayatı bir uygulama aslında.
0
msb
(13.02.23)
(7)

elektrik ve su faturasınız ne kadar?

tellioglu
suserler aile evindeyim 2 aydır. geçen ay elektrik 750 geldi, su bu ay 510 geldi (190 gelecek aydan kalan borç 320 bu ay) bu ay 320 yani. su nasıl bu kadar olabilir? elektrik nasıl bu kadar olabilir? evde sadece 2 kişiler. tüm gün çamaşır makinası çalışsa bu kadar olmaz heralde. sizde de böyle acayi
suserler aile evindeyim 2 aydır. geçen ay elektrik 750 geldi, su bu ay 510 geldi (190 gelecek aydan kalan borç 320 bu ay) bu ay 320 yani. su nasıl bu kadar olabilir? elektrik nasıl bu kadar olabilir? evde sadece 2 kişiler. tüm gün çamaşır makinası çalışsa bu kadar olmaz heralde. sizde de böyle acayiplikler var mı?

yer: ankara
0
tellioglu
(13.02.23)
İkisinin toplamı 180. İki günde bir çamaşır, bulaşık makinesi, süpürge çalıştırırım. Her gün duş alırım. Beyaz eşyaların enerji sınıfları, ampullerin verimliliği vs etkilidir muhtemelen.
0
ruhen hastayim ben
(13.02.23)
su için abonelik tipinize bakın mesken mi, şantiye mi?
tüketim miktarlarını m3 olarak geçmiş aylara göre karşılaştırın son ayda artış varsa klozet varsa bahçe sulama v.b sızdırıyor olabilir, kontrol edilmesi gerekir.
www.aski.gov.tr

elektrik içinde abonelik tipini kontrole edin. mesken mi, ticari mi sanayi mi
elektrik birim fiyatları abonelik tipine ve tüketime göre değişmektedir.
bunun haricinde ısınma klima veya elektrikli ısıtıcı ise normal sayılabilir.

4 kişi
elektrik 370
doğalgaz 1080
su 160
0
sealth
(13.02.23)
elektrik 270
su 110

ocağımız elektrikli.
istanbul
0
biravekahve
(13.02.23)
Elektrik: 623
Su: 163
Doğalgaz: 670

1,5 sene önce 1/4 ödüyordum hepsini.

2 Kişi.
0
msb
(13.02.23)
elektriğiniz şantiye elektriği olabilir veya üçlü tarife olabilir. üçlü tarifede gece daha ucuz, akşamları daha pahalı fiyat var. üçlü tarife ise kullanım alışkanlığınızı gözden geçirin veya tekli tarifeye geçin.
0
inheritance
(13.02.23)
Ankaradayım ben de. Elektrik 1200, su 500 küsür geldi. Geçen senenin 2 katı direkt.

Baktım, ölçüm tarihleri biraz oynamış. Yani işte 30 + 15 gün gibi ölçmüşler, 1 ay değil de 1,5 ay gibi. Biraz da zam + enflasyon diyince normal gelmişti ama yukarıdakileri okuyunca bana da fazla geldi şimdi.
0
plutongezegendegilmi
(13.02.23)
3+1 ev
elektrik 280 TL
su 45 TL
Çankaya Oran
0
ankarakecisi
(13.02.23)
(7)

Dolap kapilarina ne yapilabilir? (Deprem sorusu)

ahm1
Kimsenin basina gelmesin ama olasi bir yikimda odamdaki dolaplarin kapilari acilip icindekiler ustume yagmasin diye ne yapilabilir?Aklima gelen ilk dusunce su: iki ucu yapiskanli halat gibi bir seyi dolabin iki kapisina da yapistirmak, sonra her dolabi actigimda bu yapiskanlardan birini de cikarmam
Kimsenin basina gelmesin ama olasi bir yikimda odamdaki dolaplarin kapilari acilip icindekiler ustume yagmasin diye ne yapilabilir?

Aklima gelen ilk dusunce su: iki ucu yapiskanli halat gibi bir seyi dolabin iki kapisina da yapistirmak, sonra her dolabi actigimda bu yapiskanlardan birini de cikarmam gerekecek, bunu yaparim sikinti yok ama bu kadar acma kapamaya dayanacak yapiskan turu, boyle bir urun var mi? Ya da yapiskanli seyler yerine baska ne gibi bir cozum bulunabilir?
0
ahm1
(11.02.23)
sürdürülebilir olmayan çözüm hiçbir işe yaramaz. japonlar mesela riskli şeyleri yaşam alanlarına yakın yerlere koymuyorlar eğer güvenli hale getiremiyorlarsa.

dolabın içinde ağır ne var mesela?
0
another satisfied lover
(11.02.23)
Benim gardolapta 2 senedir var onlar ebebeklerde satılıyor gevşeme de olmadı. Çocuk olmasa kesin üşenirdim.
0
cilekli pasta
(11.02.23)
@cilekli pasta: ismi ne diye geciyor acaba?

@another: agir bir sey yok ama soyle ki, odamda kapanabilecegim tek yer yatagimin kenari. Ama oraya dolaplarin icinden bir suru kitap yagabilir. Acaba o kadar kitap da ustume yagsa sorun olmaz mi? Hani soyle bir senaryo gozumun onune geldi: icindekiler ustume dokulmese sadece dolap yatagin ustune duser, arada bir boslugum olur (o yonde cokecegini varsayarsak tabii) ama icindekiler ustume dokulurse bir suru kitap sirtima vurup nefesimi kesebilir.
0
🌸ahm1
(11.02.23)
Şunun güzelini bulup yaparsanız olur:

www.google.com
0
msb
(11.02.23)
Çok amaçlı kilit olarak geçiyor bendeki model
www.e-bebek.com
0
cilekli pasta
(12.02.23)
muhtemelen düşünmüşsündür bunu ama yine yazayım, dolapların duvara sabitlenmiş durumda mı? içindekilerden ziyade dolap devrilirse daha büyük sıkıntı olur.
0
roket adam
(12.02.23)
@roket adam: evet o aklımda zaten.
0
🌸ahm1
(12.02.23)
(19)

Deprem anında

adwokat
Hızlıca dışarı mı kaçmalıyız yoksa çök kapan mı uygulamalıyız??Kaçayım desem merdivenler binanın en sakat kısmı. Belki de ilk göçecek kısım.Kalayım desem hayat üçgeni her durumda işe yaramıyor…Bilim ne diyor?
Hızlıca dışarı mı kaçmalıyız yoksa çök kapan mı uygulamalıyız??

Kaçayım desem merdivenler binanın en sakat kısmı. Belki de ilk göçecek kısım.
Kalayım desem hayat üçgeni her durumda işe yaramıyor…

Bilim ne diyor?
0
adwokat
(10.02.23)
%100 kurtuluş garantisi veren bir yöntem yok. Enkaz altında kalan herkesi canlı olarak kurtarmak mümkün değil. Bu noktada şans faktörü var.

Bina birden çökmüyor. Hızlıca bir şekilde dışarı atarsan kendini kurtulursun. Alt kattaysan denenebilir. Üst katta hayat üçgeni gibi stratejiler daha mantıklı çünkü aşağı ulaşman zaten zor
0
scholar
(10.02.23)
şans işi

eğer dükkan gibi sokağa açılan bir yerdeysem kendimi dışarı atarım

4 kattan yüksek bir binada isen hem deprem hem salınımdan iki adım atamıyorsun eğer yatakta uzanıyorsan kalkamıyorsun
0
freebird5406_2
(10.02.23)
Binaya güvenmiyorsan yoğun, ezilmeyecek, ağırlık merkezi yere yakın bir cismin yanına kapaklan.
Çekyat, çamaşır makinesi vs..,
0
trixi
(10.02.23)
Ev birinci katsa camdan atla en fazla ayağını kırarsın ama kafa üstü atlama sporcu gibi atlaman lazım ayaklarının üzerine inip dizlerini büküp yere yatıp yıvarlanarak. Bizim ev birinci kat hemen balkonun altında da araba var üstüne atlasam zıp diye hiç yuvarlanmama gerek yok ayağım dahi ağrımaz beş metre çünkü arabanın tavanı ile balkonun tabanının arası ama ben atlamam çünkü ailemi bırakıp kaçmak istemem y*vşak gibi anca beraber kanca beraber. Yalnız yaşayıp depremden korkanlar için en iyisi ya bahçeye açılan bir kapıya sahip bir zemin kat ya da birinci kat. İkinci kattan atlanmaz biraz fazla maceralı yani yapan yapar aslında ama ben yapmam aslında balkon demirine ip bağlasan ondan sarkarsın ama çabuk davranman lazım sen sarkarken bina yıkılırsa çok pis düşersin. Bunların hiçbirisini denemedim önermiyorum beni dinlemeyin dinleyip zararlı çıkarsanız mesıl değilim.
0
Batuhanolabilir
(10.02.23)
Bildiğim kadarıyla şiddetli bir deprem anında yürüme, koşma şansınız çok yok. Hele de çok katlı bir binada oturuyorsanız... Bir de işin içine şok etkisi vb. girince, mesela 90 saniye süren şiddetli bir depremde çok katlı bir binadan kaçmak çok mümkün olmaz sanıyorum. Anca yukarda bahsedildiği gibi kendinizi dükkandan dışarı falan atabilirsiniz... O yüzden evde güvenli bir yerde çöküp beklemek daha mantıklı.
0
salihdt
(10.02.23)
Gaziantep teydim. Deprem anında uyanıktım ve sarsıntının ilk saniyesinde zıpladım ayağa. Koşarak çocuğu alıp kapıya geldik eşimle yaklaşık 7 8 saniyede belki de daha az. Çelik kapıyı açtım Kapıda şiddetlendi ve sallantıdan dolayı adım atamadık. 2. Kattan aşağıya yetişemedik yani.
Arkadaşların dediği gibi bahçe katı filan olsaydı belki apartmanın dışına atardık kendimizi ama yine çok uzaklaşamazdık. O yüzden güzel bir yer bulup çökmek daha iyi. 7.4 yalova depremini de yaşadım. Orda 13 yaşında atik biriydim. Ancak uyandığımda çok şiddetliydi ve yatağımdan dahi çıkmamıştım.
0
rodeocu
(10.02.23)
@rodeocu +1

Benim bu yönde bir tecrübem yok fakat bu son deprem insanları yatağından atmış. Kaçacağım derken başınızı bir yerlere vurmanız, bilincinizi kaybetmeniz, vs. olası. Dolayısıyla binadan ayrılmak için depremin bitmesini beklemek gerekiyor.
0
gmzo
(10.02.23)
yukarıda çamaşır makinasının yanına çökmek örnek verilmiş, uyarmak istedim aman diim sakın. çamaşır makinası, bulaşık makinası, buzdolabı gibi beyaz eşyalar sarsıntı sonrası dümdüz oluyor. yöntem doğru sadece sadece beyaz eşyalar yanına çökülecek şeyler değil uyarmak sitedim.
0
a7x
(10.02.23)
bunu bile kimse doğru dürüst bilmiyor, herkes farklı bi şey yazmış.
0
sanemz
(10.02.23)
Binanız önceden hasarlı değilse depremin ilk dalgaları genel olarak yıkıcı değildir. Depremin kuvvetli dalgalarına kadar yaklaşık 10 saniye kadar bir süreniz var. Bu sürede binadan dışarı takılmadan, herhangi bir engelle karşılaşmadan ve merdiven/asansör kullanmadan çıkabileceğinize inanıyorsanız kaçmak bir fikir olabilir.

Fakat depremin esas yıkıcı dalgaları geldiğinde yaşam üçgeni oluşacağını düşündüğünüz bir yerde bedeninizi en ufak pozisyona getirip depremin şiddetiyle savrulmayacağınızı düşündüğünüz bir yerde durmanız en iyisi. Bu esas yıkıcı etki geldiğinde kararsız halde ortalıkta bulunmamalısınız.

Bunun için de mutlaka önceden tatbikat yapıp deprem anında ne yapacağınızı uygulamalı olarak zihninize yerleştirmelisiniz. Yoksa o şok anında, özellikle de gece uykudan uyandıysanız gözüne far tutulmuş tavşan gibi kalmanız olası.

EK: Ek olarak depremde beyaz eşyaların yanına sığınmamalıyız, dümdüz oluyorlar şeklinde yanlış yönlendirmeler yapmamak lazım. Devrilme riski olan buzdolabı hariç diğer beyaz eşyalar, eğer evinizde özel hazırlanmış kitap dolu sandık gibi mukavemeti yüksek bir eşya yoksa sığınılabilecek alanlardır. Evet enkaz altında ezilir, falkat dümdüz olmazlar. 85 cm yüksekliğinde bir çamaşır makinesi enkaz altında 30 cm olabilir, yaşam üçgeni dediğimiz şey de bu zaten. Öteki türlü evden kaçmaktan başka çaremiz kalmıyor zaten zira evlerimizde daha dirençli objeler yok maalesef. Koca bir eve yalnızca çamaşır makinesi koyarsanız tek başına enkaz altında çok fazla ezilebilir fakat yaşanan bir evde diğer eşyalarla, duvar molozları vb gibi etmenlerle birlikte yükü kısmen sırtlanıp yaşam alanı oluştururlar. Elbette hiçbir şekilde garantisi yoktur ama alternatifiniz yoksa özellikle çamaşır makinesi ev şartlarında dirençli bir eşyadır.
0
msb
(10.02.23)
Ben kaçmayı mantıklı buluyorum. Evin dışına doğru yaklaştığında bulunma şansın artıyor. Merkezde kalırsan ulaşmaları uzun sürer. 2 saniyede yerle bir olan evleri görünce 2 kata kadar kontrollü bir şekilde camdan, balkondan atlamayı bile mantıklı bulmaya başladım.
0
dissendium
(10.02.23)
Çök kapan uygulamasını mantıklı bulmuyorum. Yıkılma anında her şeyin yeri değişiyor. Sanki kenarına çöktüğün yatak sabit kalacak. Tek mantıklı gelen hacmi mümkün olduğunca küçültmek. Dikkat ederseniz hep çocuklar kurtarılıyor.
0
dissendium
(10.02.23)
kosarak kacabileceginizi sanmiyorum. algilayacaksiniz da, kapilari acacaksiniz da merdivenden ineceksiniz de.
0
baldur2
(10.02.23)
geçen bi uzman paylaşımı yapmışlardı, sosyal medyada gördüm. çöken insanların hepsi ezilmeye bağlı ölüyormuş. en mantıklısı yan yatıp cenin pozisyonuna geçmekmiş. yatakta yatıyorsanız devrilerek yatak yanında yaşam üçgeni oluşturun diyordu. kapılardan geçmek çok tehlikeliymiş çünkü kirişler kırıldığında direkt üstümüze çökermiş, ikiye böyle ihtimali de varmış. merdivenler ise binalardan daha farklı bir yapıda olduğu için asla önerilmiyor.

zaten 99 depreminde ankara'da olan dayım anlatmıştı. onlar da direkt dışarı kapısı olan bi evde oturuyolardı ama koridoru aşıp kapıya ulaşamamışlar. sağa sola savrulmuşlar sürekli.

bir yerde de bozdolabı, çamaşır makinesi gibi eşyalar ezilmeye daha dayanıklı olduğu için onların yanı daha güvenli olabilirmiş. yukarıda bi arkadaş önermemiş ama mesela ama hangimiz haklı bilmiyorum. konunun uzmanı değilim.

bir de camdan korunarak bina dışına en yakın yere yatmak da mantıklı diyorlar.

99 depreminden sonra bize okulda deprem olduğunda sıraların altına girip çökmemiz gerektiği şeklinde tatbikatlar yaptırılıyordu bu en yanlışı mesela. keşke düzgünce bir eğitim verilse tüm kanallarda.
0
elorelia
(10.02.23)
99 depreminde izmitteydim. Deprem suresince kapiya bir turlu gidemiyorduk. En mantiklisi comelip beklemek ve biter bitmez cikmak gibi geliyor. Duz ayaksa disari firlanabilir.
0
brkylmz
(10.02.23)
Dükkan gibi 4-5 saniyede kaçabileceğiniz bir yerde değilseniz *ASLA* kaçmaya çalışmayın. Çök kapan tutun yapın. Bunu soranlar genelde depremi hafif sallantı ile yaşayanlar oluyor. Depremi merkezinde yaşayanların durumu için deprem anına ait kamera görüntülerini izleyebilirsiniz. O sallantıda koşarak ancak kendinizi yaralarsınız/sakatlarsınız. Kaldı ki merdivenlerin siz üzerindeyken yıkılmayacağının garantisi de yok. Sallantının geçmesini bekleyin sonra merdivenleri kullanarak binayı tahliye edin.

Çök-Kapan-Tutun yatay eksende yüzey alanınızı azaltan ve sallantı sırasında savrulmanızı engelleyen bir uygulama. Dikey eksendeki uzunluğunuz tutunduğunuz şeyden yüksekte kalıyorsa elbette ezilme ya da darbe ile yaralanma veya ölme riskiniz var. Cenin pozisyonu dikey eksende minimum alan kaplarken yatayda daha fazla alan kaplamanız anlamına gelir. Hangisinin nerde güvenli olacağını eviniz içinde uygun yerleri belirleyerek kararlaştırabilirsiniz.
0
nawar
(10.02.23)
Malatya'da yakalandım depreme. İmkanı yok, öyle şiddette bir depremde bir adım atamıyorsun zaten, olduğun yere çöküp çaresizce bitmesini beklersin. Bina sağlamsa, şanslıysan ölmezsin. Böyle maalesef.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(10.02.23)
niğde'de yakalandım depreme ben de. maraş'a uzak olmasına rağmen belki binadan da dolayı çok hissettik. sallanması bir noktaya kadar beni çok etkilemedi ama bu kadar uzun sürmesi çok etkilemişti. bursa'da yaşıyorum normalde şimdiye kadar büyük küçük on tane deprem yaşamışımdır. bazısını okulda da yaşadım yani deprem bölgesinde büyüdüğüm için okulda da çok üstünde durdular çök-kapan-tutun vs. aklıma hiçbir şey gelmedi o an. uykuda yakalandım hissedince kalktım ve yeğenimin odasına gidip kapının girişinde bekledim. kiriş altında beklemek aptalca, ayakta beklemek çok daha aptalca, hiçbir yere çökmemek aptalca ama o an sadece sallanan dolaba ve yeğenime bakıp durdum. zaten kapılar çarpıp duruyordu bir yandan onu tutmaya çalışıyorum falan. sakin kalabilmek en önemlisi o da çok zor. ama yukarıda da yazılmış bir yerden bir yere gitmek çok mümkün olmuyor ama evde 2 küçük çocuk olunca biz onları düşündük mesela bana ne olacağı umrumda değildi o an.

binadan tam çıkacakken 6+ büyüklüğündeki artçı sarsıntıya yakalandık yeğenimin ayakkabılarını giydiriyordum hemen içeri soktum. artçı sallantı bitince ayakkabılarını giydirdim aşağı indik hemen.

ikinci depremde yine ayakta bekliyordum eniştemin uyarısıyla koltuğun kenarına çöktüm bulunduğum yerde başka bir şey yoktu. orada çok daha hızlı hareket edip 2 dakika içerisinde aşağı indik ama 2 dakika bile çok fazla aslında.

mantıklı olan evde güvenilir noktaları belirleyip gidiliyorsa o noktaya gidilip çök-kapan-tutun yapmak ama bazen yürümek bile mümkün olmuyor. sallantı bittikten sonra evde ocak falan açıksa onu kapatıp varsa deprem çantasını alıp aşağı inmek ve mümkünatı varsa bir müddet o eve girmemek. ama dediğim gibi böyle işlemeyebiliyor.
0
black holes in the sky
(10.02.23)
beyaz eşya konusu biraz tartışmalı gördüğüm kadarıyla. linkte ilettiğim ekipten depremde ne yapılır eğitimi almış bir kişi olarak aktarmıştım, tabii ki herkes kendi araştırmasını kendisi yapsın muhakkak.

www.instagram.com

www.instagram.com

www.instagram.com
0
a7x
(10.02.23)
(8)

Ohalden önce her şey afad’a bağlı değil miydi

regina phalange
Şu an her türlü afad’a bağlayız maalesef, ohalden önce bu durum yok muydu? Benden habersiz iş yapılmasın diye mi geldi ohal
Şu an her türlü afad’a bağlayız maalesef, ohalden önce bu durum yok muydu? Benden habersiz iş yapılmasın diye mi geldi ohal
0
regina phalange
(09.02.23)
O konuyla ilgisi yok.
Cumhurbaşkanı ne işe yarayacağını şurada açıklıyor.

www.yenisafak.com

Süreci istismar edenlere,
Ticarette yolsuzluğa gidenlere,
Tefecilere
Fitne ve fesat gruplarına
ve yağmacılara karşı alınmış bir tedbirmiş.
0
Mirket
(09.02.23)
sorunun tam cevabını bilmiyorum. ama erdoğan aşağadıklarin olduğunu söylediyse sebep bunlar değildir.

Süreci istismar edenlere,
Ticarette yolsuzluğa gidenlere,
Tefecilere
Fitne ve fesat gruplarına
ve yağmacılara karşı alınmış bir tedbirmiş.
0
fatihkkk
(09.02.23)
Afad’ını Ahbap’ını bilmem ama iyi niyetliler olsa da başı kesik tavuk gibi her köşede kontrolsüzce bir yardım ve sevkiyat çalışması var. ipini koparan sözümona tır kaldırıyor. Bu tırların yolları kesiliyor, yardımlar yolda gasp ediliyor vb vb… Bölgedeki marketlerden tv çalan hırsızlar gibi insanımsılar için acayip müsait, istismara açık bir ortam. Yani yarın güzel, inandırıcı bir metin eşliğinde maraş’a tır kaldırıyorum diye çoğunuzun parasını toplayıp kaçabilirim.

Bu işlerin tek bi elden kontrol ve koordine edilmesi fikri bana çok kötü gelmiyor.
0
msb
(09.02.23)
Parlamenter sistemde olsaydı evet yukarıda sayılanlar için ilan edilmesi gerekirdi ve doğruydu diyebilirdim. Ama şu an zaten tek adamdan ibaret bir dikta rejimi var. Zaten fiilen 2018den beri yasal ohal rejiminin içindeyiz. Her şey AKP'nin kontrolünde. Dolayısıyla Cumhurbaşkanınin dediği hiçbir şeyle alakası yok. AKP'nin işini kolaylaştırmak için atılmış bir adım. Artık ne planliyorlarsa gelecekle ilgili. Millete faydası olacağından ilan edilmesi yani özetle.
0
sanguine
(09.02.23)
@msn ohaldeyüz ve bu yazdıklarınızı şu an yaşamıyor muyuz ben anlamadım ne demek istediğinizi? Ohal geldi ve tv çalanlar yakalandı bizim mi haberimiz yok, ya da tırları yağmalayanlar yakalandı mı? Tek bir elden koordine edilemiyor gibi geldi bana ama…
0
🌸regina phalange
(09.02.23)
Editleyemedim

*Faydası olacağından *değil* ilan edilmesi
0
sanguine
(09.02.23)
güvenlik filan hikaye. güvenliği sağlayabilecek olanlar sadece kolluk kuvvetleri ve askerdir. afad'ın silahlı gücü mü var? afad'ın koordinasyonundaki tırlar yağmalanmıyor mu?

talimatsız hiçbir iş yapılmasın diye gelen şey ohal değil, (bkz: 16 nisan 2017 anayasa değişikliği referandumu)

ohal pek bir şey değiştirmiyor yani. rejimin kendisi ohal zaten şu an.
0
otonomo
(09.02.23)
Ben hayatımda mevcut hükümetin halk yararına bir karar aldığını görmedim. Isteyen eski depremlerden sonra olanlara baksın, izmir depreminde olanları ben kendim biliyorum.

O sebepten ne diyorlarsa arka planında başka bir şey vardır. 1000 kere yalan söyleyen kişilerin söylediğine inanılmaz.
0
logisticsmanager
(10.02.23)
(4)

Deprem sorusu

sanguine
Çok absürt olabilir kusura bakmayın hep aklımda olan ve merak ettiğim bir şeyYıkılan apartmanın en üst ya da en alt katında olmanın bir etkisi farkı oluyor mu
Çok absürt olabilir kusura bakmayın hep aklımda olan ve merak ettiğim bir şey
Yıkılan apartmanın en üst ya da en alt katında olmanın bir etkisi farkı oluyor mu
0
sanguine
(07.02.23)
Bir sehirde 20 bina yikildiysa arama kurtarma faaliyetleri hepsinin en ust katindan baslar. Bir arama kurtarma takimi var diyelim, bu 20 binanin en ust katlarini teker teker gezip kurtarmalari yaptiktan sonra en ustten bir alt katlara gecer. Yani en alt kattakilere sira gelmesi uzun saatler, gunler alir.

Bunu etkileyecek baska parametrelerde var tabl. Mesela binada alt katlara cok kolay erisim varsa o zaman o binayi tamamlayip digerine gecebilirler. Ama tum binalarin ayni durumda oldugunu dusunursek o zaman ust katlar bitmeden bir alt katlara gecilmez.
Amac kurtarilan insan/zaman degerini maksimize etmek.

Bir de evet fotolardan da anlasilacagi gibi, bazi katlarin alttan ilk 3, ilk 2 kati cokerken, ust katlari gorece olarak daha az hasar almis.
0
zimbirik
(07.02.23)
Maalesef oluyor. Arkadaşların dediği gibi binanın yıkılma/çökme/ devrilme durumuna göre değişse de çoğunlukla çöküyor.

Gölcük depreminde 5 katlı evimiz dümdüz oldu ve babam son katta oturduğumuz için kendi çabası ile çıkabilmişti ama alt katlardaki neredeyse tüm komşularımızı kaybetmiştik. Maalesef şansları çok zor oluyor.
0
a perfect lie
(07.02.23)
bina aşağı duru bütün göçerse en üst kattakiler avantajlı. çalıştığım bi abi hasar tespit için bi okula gittik, uzaktan bakıyoruz hiç bişey yok binada yanına yaklaştık kapısı yok. meğer 3 katlıymış tek kat gözüküyo demişti. binaların merdivenleri statik hesaba dahil olmadığı için merdivenler ilk yıkılıyor genelde. bu durumda toprak üstünde kalan ilk kat en avantajlı.

bir de binanın öne/yana yatarak yıkılması var. bu durumda en alt kattaki ufak kırıklarla çıkma şansı varken 3 katlı binada misal en üst kattaki 10 metreden düşüyor gibi düşünebilirsin.
0
b1020
(08.02.23)
Direkt zemine çökmelerde kat başına düşen ağırlık belirleyici oluyor. 5 katlı bir binada 1. katın üzerinde bulunan ağırlıkla üst katların üzerinde bulunan ağırlık misli misli farklı olduğu için birçok zaman özellikle en üst katlarda tam anlamıyla çökme dahi olmuyor.

Bahsettiğim ağırlık mevzusundan dolayı alt katlardaki olası yaşam üçgenleri de ezilme tehditi altında oluyor. Üst katlarda pek çok yaşam üçgeni oluşuyorken alt katlarda bu alanlar çok kısıtlı ve ufak oluyor.
0
msb
(08.02.23)
(11)

nakdi yardım mı eşya yardımı mı

huzurlarinizda huzursuzluk
Sizce hangisi daha hızlı ve makbul ?Bir yardım kuruluşu aracılığı ile nakdi yardımda bulunmak mı yoksa belediye vs aracılığı ile eşya göndermek mi?
Sizce hangisi daha hızlı ve makbul ?

Bir yardım kuruluşu aracılığı ile nakdi yardımda bulunmak mı yoksa belediye vs aracılığı ile eşya göndermek mi?
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(06.02.23)
nakit. bu tip durumlarda genelde ihtiyac olmayan esya yigintisi olusur.
0
hot potato
(06.02.23)
ben de hot potato'nun dediği sebepten maddi yardım yaptım bu sefer. o eşyaların oraya götürülmesi, orada ayıklanması vs çok zor cidden.
0
roket adam
(06.02.23)
Bence her ikisi de. Bugün ahbap üzerinden yardım yaptım, yarın elimden geldiğince yardım malzemesi göndericem.

Yalnızca biri olacaksa nakit derim tabii.
0
msb
(06.02.23)
@datnet ben henuz yapmadim ama dedigim gibi tercihim nakit. hep afet durumlarinda gereksiz/asiri battaniye vs gonderiliyor diye okuyoruz. battaniye ihtiyaci olmayabilir, bilemeyiz yani. onun yerine telefonunu enkazda kaybetmislere telefon, medikal malzeme, ilac, cadir vs ihtiyaci olabilir. bu tip seylerin tedarigi icin de nakit gerekli.
0
hot potato
(06.02.23)
Mirket
(06.02.23)
Valla ben de nakit yardimini tercih ederim.
0
j r r tolkien hayrani
(06.02.23)
ahbap'a nakit gönderdim. imkanı olanların da güvenilir kurumlara bağış yapması çok önemli. ayrıca evdeki sağlam durumda olan kışlık kıyafetleri bulunduğum belediye aracılığı ile göndereceğim.
0
faithless
(06.02.23)
biz de hızlı olsun diye ahbap platformuna nakit gönderdik. yarın da belediye aracılığıyla eşya gıda vs için yardım yapmak istiyorum.
0
hypathia
(06.02.23)
Eşya yardımı daha mantıklı
0
red hot chili
(06.02.23)
ben nakitte cok guvenemiyorum ama battaniye yigini dedikleri sey cesetleri sarmaya bile yetmeyebilir. hicbir zarar gormediyse bile bolge halki komple barinma, yemek ve giyinme ihtiyacini bir sure gideremeyecek. ben de tercihimi esyadan yana kullandim. belediye de gida, giysi vs diye ayiriyordu toplarken de. sahit oldugum kadariyla gordugum cogu sey de ihtiyac niteligindeydi en basiti temizlik malzemeleri sinirsiz bi ihtiyac. yardim tirlarinin hakkini yememek lazim
0
ala09
(06.02.23)
Allah hepinizden razı olsun canlar. Ben de güvenilir kuruluşlar aracılığıyla nakit yardımı yapacağım.(kuvvetle muhtemel ahbap) İmkanım olursa yarın olduğunda da kıyafet yardımı yapabilirim inşallah.
0
🌸huzurlarinizda huzursuzluk
(06.02.23)
(5)

Atatv44 - depremzedeyle dalga geçenler

adwokat
Bu çocuklar hangi kanun maddesi gereğince cezalandırılmalı. Yapılan çok çirkin orası kesin ama aklıma aşağıdaki madde dışında başka bir şey gelmiyor. Millet atıp tutuyor idam edelim, bu eziyettir, bilişim suçları devreye girsin vs..Kamu görevinin usulsüz olarak üstlenilmesiTCK Madde 262- (1) Bir kam
Bu çocuklar hangi kanun maddesi gereğince cezalandırılmalı. Yapılan çok çirkin orası kesin ama aklıma aşağıdaki madde dışında başka bir şey gelmiyor. Millet atıp tutuyor idam edelim, bu eziyettir, bilişim suçları devreye girsin vs..

Kamu görevinin usulsüz olarak üstlenilmesi
TCK Madde 262- (1) Bir kamu görevini, kanun ve nizamlara aykırı olarak yerine getirmeye teşebbüs eden veya terk emri kendisine bildirilmiş olduğu halde görevi sürdüren kimseye üç aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.
0
adwokat
(06.02.23)
zaten bunlar hakkında bir soruşturma yürütülüyor. twitch bit skandalı kara para aklama ve kredi kartı hırsızlığı bunlara da dokundu. bunlar yurtdışından telefon numarası aldıklarından dolayı ulaşılamıyor bilgilerine. avrupa bilgi paylaşmıyor. aynı şekilde vpn kullanıyorlar. interpol araya girerse belki kimliklerine ulaşılır. son yaptıkları şerefsizliği de gösterirlerse avrupa bilgi paylaşımı yapabilir.
0
false pretension
(06.02.23)
boyle bir kalleslik dusunulmedigi icin kanun kapsamina alinmamis olabilir. ben de merak ediyorum bu konuyu. hukukcu sorusu bu.
0
antikadimag
(06.02.23)
Dolaylı yoldan ölüme sebebiyet veriyorlar aslında. Enkaz altında kalan kişinin enerjisi ve telefonunun şarjı çok kıymetlidir. Sen gereksiz arama yaparak karşı tarafın sınırlı şarjını tüketmiş oluyorsun. Belki buralardan girilebilir.
0
msb
(06.02.23)
Bu kücümsenecek bir mevzu değil. Çalıntı kredi kartı, şantaj, siber zorbalık her türlü pislik var bunlarda. Instagram hesaplarında otomatik silahlarla pozları falan var. Biraz kurcalansa burunlarını çıkartamazlar. Hoş bugüne kadar ne beklendi bilmiyorum ama.

www.youtube.com Şu videoda biraz bahsedilmiş bunun dışında birkaç yayıncı da üzerlerine gitmişti twitch bit skandalından sonra.
0
dr doofenshmirtz
(06.02.23)
@adwokat kamu görevinin usulsüz olarak üstlenilmesi buraya uymuyor. Çünkü kamu görevini yerine getirmeye teşebbüs ettikleri falan yok, görevliymiş gibi davranıp milleti işletiyorlar. Eziyet yazan kişiyi ben de gördüm ama uzaktan yakından alakası yok.

Bana burada bir suç varmış gibi gelmiyor. Bazen büyük ahlaksızlıkların da suç olmayabileceğine örnek olaylardan biri bu. Bu olayın daha kötüsü sürekli 112'yi arayıp yanlış bilgiler veren bir kadındı mesela. Ona da ancak idari para cezası verebildiler şimdilik.

Böyle durumlarda, sen de biliyorsundur, mahkemeler hiçbir suça sokamayınca kanunu eğip bükerek bir şekilde ceza veriyorlar. Artık kişilerin huzur ve sükununu bozmadan tut, çok isterlerse taksirle öldürmeye kadar götürebilirler (konuştukları kişi ölürse tabii). Tabii bütün bunların olması için önce bu kişilerin tespit edilip mahkeme önüne çıkarılabilmeleri lazım. Muhtemelen reşit bile değiller. Yatarı olacak bir ceza alma ihtimalleri sıfır. Yani ceza hukukuyla çözülebilecek bir sorun gibi gelmiyor bana pek.
0
yere dusup kirilan sarap kadehi
(06.02.23)
(5)

İstanbul'dan Adana'ya gidebilir miyiz

housedaki topal doktor
Arkadaşımın annesi Adana'da tek başına. Arkadaşım gidip getirmek istiyor, aracı olmadığı için bana sordu. Benim arabam da çok iyi değil ama kar lastiklerim var. Acaba yol durumu nasıldır, gidebilir miyiz? Veya Adana'dan İstanbul'a nasıl getirtebiliriz, havaalanı kapatılmış. Bir fikri olan var mı?
Arkadaşımın annesi Adana'da tek başına. Arkadaşım gidip getirmek istiyor, aracı olmadığı için bana sordu. Benim arabam da çok iyi değil ama kar lastiklerim var. Acaba yol durumu nasıldır, gidebilir miyiz? Veya Adana'dan İstanbul'a nasıl getirtebiliriz, havaalanı kapatılmış. Bir fikri olan var mı?
0
housedaki topal doktor
(06.02.23)
Şu durumda en kolay annesine bir araç ayarlamanız. Oradan buraya gelecek birileri yok mu?
0
ruhen hastayim ben
(06.02.23)
Mobilde olduğumdan editleyemiyorum, tek sürücü benim bu arada
0
🌸housedaki topal doktor
(06.02.23)
@ruhen hastayım ben

Bir yandan onu araştırıyor arkadaşım
0
🌸housedaki topal doktor
(06.02.23)
Otobüs yok mu?
0
msb
(06.02.23)
Az önce Adana'da bir yakınımla konuştum, benzinliklerde yakıt yokmuş, olur da yola çıkarsanız depremden etkilenen bölgeye yaklaşmadan önce yakıt takviyesi yapın diye yazıyorum.

Google'a bakarsak otoyol açık gözüküyor, şehir içinde trafiğin tıkalı olduğu yerler var.
Şuradan da yol durumunu kontrol edebilirsiniz: mgm.gov.tr
Bolu, Ankara, Niğde... gibi yol boyunca kar var.

Edit: Karayolları hava tahmin sayfası Firefox'ta düzgün çalışmadı, Edge'le denedim, çalışıyor.
0
kobuzchu kiz
(06.02.23)
(7)

6 ay önce ameliyat oldum, kan verebiliyor muyum?

denizgonen
Kızılayı aradım açmıyorlar. İnternette de çelişkili açıklamalar var net bilgi edinemedim. Bilgisi olan varsa söyleyebilir mi?
Kızılayı aradım açmıyorlar. İnternette de çelişkili açıklamalar var net bilgi edinemedim.

Bilgisi olan varsa söyleyebilir mi?
0
denizgonen
(06.02.23)
@fatihkkk ne şüphesi fatih eskorta mı gittim diyorum?
0
🌸denizgonen
(06.02.23)
Kızılayı arayıp meşgul etmeseniz iyi olur. Basit bir google araması ile 1 sene içinde ameliyat olanların kan veremeyeceğini gördüm.
0
mysticriver
(06.02.23)
mesele şüphe meselesi değil, adam kendinden de alıcıdan da şüphe ettiği için sormuyor. kan vermenin kuralları var, "x süre önce ameliyat olan kan veremez" diye bir kural var, onu soruyor.

1 yıl içinde ameliyat, diş tedavisi, dövme vs. yaptırdıysanız kan veremiyorsunuz.
0
kibritsuyu
(06.02.23)
www.kanver.org
Şurada Kızılay'ın detaylı kriterleri var. Sayfa 40, "Cerrahi işlemler: minör veya majör
cerrahi (ameliyat) > 12 ay" yani altı ay daha kan veremiyorsunuz. Çok acil ölüm kalım meselesi olsa belki alırlardı ama bugünkü açıklamaya göre ulusal kan bankasında stok var, ekstra ihtiyaç için hazırlık yapıyorlar. Dolayısıyla büyük ihtimalle sizden kan bağışı almazlar.
0
kobuzchu kiz
(06.02.23)
Olmuyor maalesef, şartlar:

19 yaşından gün almış,
66 yaşından gün almamış,
İlk kez kan bağışında bulunacaklar için 61 yaşından gün almamış,
1 yıl içerisinde ameliyat olmamış, dövme, akupunktur, piercing yaptırmamış,
50 kilonun üzerinde,
Bulaşıcı hastalığı olmayan,
Kendini kan verebilecek kadar iyi hisseden,
Bağışçı Sorgulama Formu’ndaki soruları doğru cevaplamış ve uygun bulunmuş kişiler, kan bağışçısı olabilir.


kaynak: www.acibadem.com.tr
0
msb
(06.02.23)
öldürmez ama senin sağlığın için zararlı olur
0
bir soru sorcam
(06.02.23)
Çok teşekkür ederim. Bir kaç sitede de ciddi ameliyat diye belirtildiği için emin olamadım.

Fakat kızılayın sitesinde minmr ve majör ibaresini görmemişim dikkat etmemişim. Teşekkür ederim.
0
🌸denizgonen
(06.02.23)
(1)

Kan bağışı

Mirket
Şu an depremzedelere yardım için yapılabilecek en güzel hareket bu bence.Bir Kızılay kan bağışı merkezine gitmek çok az vaktimizi alır.
Şu an depremzedelere yardım için yapılabilecek en güzel hareket bu bence.

Bir Kızılay kan bağışı merkezine gitmek çok az vaktimizi alır.
0
Mirket
(06.02.23)
Kardeşim yapmayın şöyle bi günde bari geçmiş başlıkları paylaşıp işi bulandırmayın. Orada kan bekleyen insanlar var kolu bacağı kopmuş kan kaybetmiş insanlar var. Sıcak koltuğunuzdan yönlendirme yapmayın. Para bağışı yapın demiyor adam kan bağışından bahsediyor.

Olayla ilgili açıklama da yapılmış zaten zamanında:

twitter.com
0
msb
(06.02.23)
(15)

Kahramanmaraş Depremi, can kaybı

Kaleci Saçlı Forvet
Biz 7,4 diyoruz ama ABD 7,8 vermiş, ben "abi böyle bi şey varsa can kaybı 10 bin de olur 20 bin de olur" dedim arkadaşlar beni linç etti şom ağızlılıkla itham edildim. Yav Gölcük depremi 7,6'ydı binlerce can kaybı oldu, burada da olacaktır muhtemelen yanlış bi çıkarım mı yaptım ben? Teşekkür ederim.
Biz 7,4 diyoruz ama ABD 7,8 vermiş, ben "abi böyle bi şey varsa can kaybı 10 bin de olur 20 bin de olur" dedim arkadaşlar beni linç etti şom ağızlılıkla itham edildim. Yav Gölcük depremi 7,6'ydı binlerce can kaybı oldu, burada da olacaktır muhtemelen yanlış bi çıkarım mı yaptım ben? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(06.02.23)
yanlış değil. baya büyük bi deprem bu.
0
jelly bear
(06.02.23)
Büyük, şiddeti yüksek, uzun süreli, yüzeye yakın, etki alanı geniş bir deprem. Deprem merkezi için de alüvyon zemin diyor uzmanlar. Sanırım yıkım tahmin ettiğimizden çok daha büyük olacak. Şom ağızlılık başka bi şey, ortada bi realite var.
0
msb
(06.02.23)
10 bin'de kalırsa iyi bence.

resmi rakamlar ne olur bilemeyiz ama ben en az 20.000 ölü bekliyoruz ne yazık ki.
0
fatihkkk
(06.02.23)
milletimizin gerçeğe tahammülü yok maalesef.
0
nothing in my way
(06.02.23)
olay sıcakken böyle sayılarla konuşmamak lazım
0
duyurukullanıcısı
(06.02.23)
Aynen kardeşim olay sıcakken böyle şeyler konuşmayalım hatta olmamış gibi davranalım, bunları konuşursak can kaybı daha da artabilir çünkü, ben şimdi Müge Anlı'yı açtım onu izleyeceğim bakalım kim kimin eşiyle kaçmış neler olmuş.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(06.02.23)
abi 7.4 ile 7.8 arasindaki fark o kadar buyuk ki aslinda sayilara bakinca bir sey yokmus gibi geliyor. su an sehir merkezlerinden dogru duzgun bilgi yeni geliyordur. daha ilcelerden ve koylerden bilgimiz yok. twitterda antep-islahiye ve hatay-kirikhandan videolar var herkes allaha emanet bekliyor orada.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(06.02.23)
Abi 7,4'le 7,8'in arasındaki fark 2 tane 7,4 büyüklüğünde deprem olması gibi bir şey, adamlar "ya 7,8 olsa ne olur" falan diyor inanılır gibi değil.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(06.02.23)
AFAD 7,7 olarak güncellemiş şu an.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(06.02.23)
Demin TRT'de bir uzman 7.4 ile 7.7 arasında 6-7 kat büyüklüğünde fark olduğunu söyledi.
0
Amaranta ursula
(06.02.23)
Yaptığınız çıkarım teknik olarak doğru olsa bile (ki sadece büyüklük depremin yaratacağı etkiyi tahmin etmek için yeterli olmuyor) insani olarak hoş değil.

Sizin tanıdıklarınızın, sevdiklerinizin olduğu bir yerde deprem olmuş olsa ve birisi "10 bin, 20 bin kişi ölmüştür" dese siz nasıl sinirlenecek ve üzülecek ve çaresiz hissedecekseniz onlar da öyle yapmıştır.
Özellikle ölüm, hastalık gibi konularda konuşmadan önce birkaç saniye de olsa düşünmeyi alışkanlık edinmeye, kızan kişileri de anlamaya çalışın.
Doğru ile gerçek farklı kavramlar. Bazen aynı yerde kullanılmamaları gerekiyor.
0
michael_knight
(06.02.23)
Hayır hocam ben çıkıp Twitter'da "abi 20 bin kişi ölür" demedim, hepimiz İstanbul'da yaşayan afet bölgesinde bir tane tanıdığı olmayan insanlarınız, aramızda konuşuyoruz işte depremle ilgili, söylediğinle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir durum bizimkisi. Yani evdeyiz işte 3-4 kişi konuşuyoruz, normalde o kadar can kaybı olmaz da ben dedim diye olacakmış gibi bir hava oluştu, benim sorun ettiğim konu bu.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(06.02.23)
Yerel ölçüm Ml 7.4, moment magnitude ölçümü 7.7 olarak hesaplanmış. Arada, çıkan enerji olarak yaklaşık 3 kat fark var. Hasarın çok daha büyük olacağı doğru. Bu arada depremi küçük açıkladılar, büyük açıkladılar olayı çok gerçekçi değil. Küresel olarak ölçüm yapılıyor, uzaklaştıkça hesaplarda hata payı değişiyor tabii ki.

Arkadaşlar linç konusunda hem haklı hem haksız. Şiddet hesabı böyle yapılmaz tam olarak. Birçok etken var. Gölcük ile Kahramanmaraş arasında yapılar, kat sayıları, nüfus yoğunluğu, zemin vs. bir sürü etken var. Bunun fix tarifesi yok. 2011'de Japonya'da 9.0 büyüklüğünde deprem oldu. 7.4'ün 251 katı enerji açığa çıktı demek bu. Yaklaşık 20 bin kişi öldü. Bunların 15 bini tsunamiden öldü. Yani 9.0 büyüklüğünde depremde ölenlerin sayısı 5 bin'den az diyebiliriz. Türkiye'de 9.0 olsa (olmaz ama) İstanbul'da olsa milyonlarca, Doğu'da olsa yüz binlerce ölüm olurdu mesela.
0
nawar
(06.02.23)
akademide yaygin olarak kullanilan deprem sebebli bölgesel kayip tahminleri icin kullanilan bircok program var. bunlardan biri de bogazici‘nde kullanilan eler isimli program. buradaki ön rapora göre tahmin etmeye calisacagim nacizane.

bugün yayinladiklari rapora göre kismen veya tamamen yikilan bina sayisini 3500 civari tahmin etmisler. eger yanlis okunadiysam bu tahmin öglen olan ikinci büyük depremden önce.

burdan sonrasindaki sayilari tamamen tahmini cünkü henüz bir bilgi bulamadim. ikinci depremde ilkindeki kadar bina daha hasar aldi desek 7000 kismen veya tamamen yikilmis yapar.

eski depremlerdeki kayitlara göre ölümlerin genelinin tamamen yikilan binalarda oldugunu göz önünde bulundurup tamamen yikilan bina sayisini yaklasik 4000 diye tahmin ediyorum. bina basina 7 daire ve daire basi 2.5 kisi diye farzediyorum. bina tipine göre ölüm oranlari %10-%30 arasi kabul ediliyor genelde literatürde. yani 4000 x 7 x 2.5 x 20%= 14000 civari kayip beklemek sürpriz olmaz diye düsünüyorum.
0
ben de
(06.02.23)
mesaj yazmadan önce yukaridaki arkadaslarin mesajlarini okumamistim, bu tarz mesajlari kirici bulanlar olabilir, düsüncesizlik ettiysem affola.
0
ben de
(06.02.23)
(8)

deprem bölgesine yardıma gitmemiz mümkün mü?

alt4y
yok mu böyle kurumlar falan yardım etmek isteyenleri götürsün?
yok mu böyle kurumlar falan yardım etmek isteyenleri götürsün?
0
alt4y
(06.02.23)
gitmemek daha iyi olabilir hocam. iyi niyetli oldugunuza eminim ama herhangi bir eğitimi olmayanların sivil şekilde bölgeye akın etmesi çalışmalara engel olabilir diyenler de var. kızılay'a gidip kan verebilirsiniz, battaniye mont kuru gıda verebilirsiniz imkanınız varsa diyorlar.
0
fatihkkk
(06.02.23)
AFAD gönüllüsü olabilirsiniz, ancak önceden eğitim almak gerekiyor. AKUT eskiden dağcılardan üye alırdı.

Eğitimsiz olarak giderseniz, yarardan çok zararınız olabilir. Kalacak yer bile bulamazsınız vs.

Malzeme ihtiyacı çoktur.
Malzeme yardımı yapın.
0
alfired
(06.02.23)
bu şekilde gidilmemesi daha iyi.
gidenler örgütlü, planlı, koordineli şekilde giden kurum/partiler. belediyeler mesela şimdiden destek toplamaya başladı. onlara birkaç parça giysi, battaniye hatta ped falan götürmek çok daha faydalı olur dışarıdan.
0
patronaj1
(06.02.23)
alfired +1

gonullu.afad.gov.tr
0
2027
(06.02.23)
Osmanlı'da yangına itfaiye ekiplerinin dışında müdahale ve yardım edilmesi yasakmış. Yardım deyip yağma olayları oluyormuş.

Gölcük depreminde de görüldü yardım deyip yağma olayları.

Yabancılar yaklaştırılmaz. Gönüllü kuruluşlara katılmak için de önceden eğitim istenebilir ama yine de belediyelerin ve yardım kuruluşlarının internet sitelerini takip etmek lazım.
0
Mirket
(06.02.23)
Ben de ilk anda gitmemek için zor tuttum kendimi ama yukarıdaki arkadaşlar haklı. Ahbap üzerinden yardım vb yaparak içimi soğutmaya çalışıyorum. Yarın da ihtiyaç malzemesi vb toplayacağım sanırım. Muhtarlıklara bırakılıyormuş.

Bu hava şartlarında malzeme yardımı çok çok önemli.
0
msb
(06.02.23)
Iyi niyetli oldugunuza eminim ama depremden once neredeydiniz hocam.
Sivil toplum kuruluslari basbas gonullu ariyordu, bedava egitim veriyordu Bir cok dernek var calisan insanlarin takvimine uygun sekilde uye alan ve egitim veren. Bunlardan egitim almaniz gerekirdi.

Suanda yapabileceginiz tek sey maddi yardim.
0
zimbirik
(06.02.23)
Her belediyenin (ilçeler dahil) arama kurtarma ekipleri ve yardım toplama merkezleri var (ısıtıcı, battaniye vs).

Bulunduğunuz ilçedeki yardım toplama merkezine malzeme temin edebilirsiniz. İşyerinizdeki atkadaşlarınızla birlikte toplu yardım da olabilir. Yakın çevrenizle iletişime geçin.

Korkarım bu deprem, göründüğünden daha büyük.
0
alfired
(06.02.23)
(5)

tr için en uygun vpn arıyorum

avatar is back
https://www.kaspersky.com.tr/vpn-secure-connectionkaspersky 33tl'ye aylık satıyor iyi midir ne dersiniz? diğerleri tek çekim 60-70$ istiyor bulaşmak istemiyorum. amacım bazı yurtdışında başka yerlerde lisansı olduğu için kapalı blutv, netflix içeriklerini izlemek falan.
www.kaspersky.com.tr

kaspersky 33tl'ye aylık satıyor iyi midir ne dersiniz? diğerleri tek çekim 60-70$ istiyor bulaşmak istemiyorum. amacım bazı yurtdışında başka yerlerde lisansı olduğu için kapalı blutv, netflix içeriklerini izlemek falan.
0
avatar is back
(05.02.23)
Masaüstü için Opera browser kullanıyorum ben. Ücretsiz.
0
msb
(05.02.23)
Mullvad
0
ThomasJefferson
(05.02.23)
50 60 tl ye yillik satiyorlar ondan alin
0
sekerler diyarinda bir ruya
(05.02.23)
r10'da satan çok kişi var.

ben aldım senelik 200 lira gayet işimi görüyor.
0
alt4y
(05.02.23)
kaspersky gayet iyi tavsiye edebilirim. fiyatı artmadan alın zira şu an bedava
0
roket adam
(06.02.23)
(2)

Tasarım Ofisi İçin İsim Önerisi

turk kasi
Kuracağımız mimarlık, iç mimarlık, peyzaj mimarlığı, endüstriyel tasarım ve grafik tasarım firmamız için isim önerilerine ihtiyacım var. Yardımcı olabilir misiniz?
Kuracağımız mimarlık, iç mimarlık, peyzaj mimarlığı, endüstriyel tasarım ve grafik tasarım firmamız için isim önerilerine ihtiyacım var. Yardımcı olabilir misiniz?
0
turk kasi
(05.02.23)
Chatgpt'ye sorabilirsiniz :)
0
msb
(05.02.23)
OiA
Açılımı One in All

Hem söylenişi de net ve akılda kalıcı

OiA Tasarım
0
encokbenisevinnolur
(05.02.23)
(4)

5 gün önce açılıp tıpası kapatılıp dışarda duran kırmızı şarap

regina phalange
şu an içilir mi? dolaba mmı koysak biraz soğuması için?
şu an içilir mi? dolaba mmı koysak biraz soğuması için?
0
regina phalange
(04.02.23)
Eğer eksilmediyse, yani şişenin içinde hava boşluğu azsa bozulmamıştır. Şişe eksildikçe okside olma hızı artar.
0
msb
(04.02.23)
Bir yudum iç. Tadı idare eder durumdaysa devam et.
0
Mirket
(04.02.23)
Muhtemelen içilmez, et yemeğinde falan kullanırsın artık.
0
chicha_v2
(04.02.23)
tadina bakin, icilmez durumdaysa zaten ilk yudumda anlarsiniz. dolaba koymaya gerek yok kirmizi sarap oda sicakliginda icilebilir.
0
supergirl
(05.02.23)
(5)

Kasko ücretleri ne alemde?

msb
Kasko ve trafik sigortamın süresi dolmak üzere.Geçen sene ben yaptırdıktan sonra ciddi zamlar gelmişti ben ucu ucuna kurtarmıştım.Yakın zamanda yaptıranlar ne ödediniz?
Kasko ve trafik sigortamın süresi dolmak üzere.

Geçen sene ben yaptırdıktan sonra ciddi zamlar gelmişti ben ucu ucuna kurtarmıştım.

Yakın zamanda yaptıranlar ne ödediniz?
0
msb
(04.02.23)
50 tane değişkeni olan bir soru. Geçen sene ödediğini en az 2-2.5 ile çarp tahmin açısından.
0
glamdr1ng
(04.02.23)
Geçen senin yaklaşık 2.5 - 3 katı.
0
inheritance
(04.02.23)
ekimde 2019 model aracıma kasko yaptırdım. 860 lei taksitlerle ödüyorum. ödeme 3 ayda bir. yani 4 taksit oluyor. romanya'da rakamlar böyle. 1000 lei civarı da zorunlu trafik sigortası var.
0
rain when i die
(04.02.23)
@mrvln

O nasıl bir farktır yarabbi!
0
🌸msb
(04.02.23)
1 ay önce 25 bin tl
0
mysql34
(04.02.23)
(4)

Kar yağmadan önce arabaya bir şey yapmak gerekşyor mu

regina phalange
Silecekler donmasın diye ya da kar daha kolay çözülsün falan diye
Silecekler donmasın diye ya da kar daha kolay çözülsün falan diye
0
regina phalange
(03.02.23)
Silecekleri kaldırmakta veya silecek ile cam arasına gazete kağıdı koymakta fayda var.
0
Mirket
(03.02.23)
kaliteli bir cilalı şampuanla yıkamak ya da yıkama sonrası hızlı cila uygulamak iyi oluyor. aracın üzerinde biriken kar kaportaya yapışmıyor, yağ gibi akıyor.
0
msb
(04.02.23)
antifriz kontrol edilebilir.
0
hizirbey
(04.02.23)
Araç çok eski bir model ise soğutma suyundaki antifriz oranı ölçülse iyi olur, yeni bir model araçta kolay kolay antifriz eksikliği olmaz, eğer soğutma tertibatına müdahele edilmediyse.

Geçen kıştan beri araçta herhangi bir su kaynatma, su ekleme, su boşaltma filan olmadıysa. Geçen seneyi atlattığına göre yeterli antfriz vardır aslında.
0
John Bloor
(04.02.23)
(11)

Florür düşmanımız mı oldu şimdi?

chicha_v2
Önceden diş macunlarının üstünde florür içerir yazardı, bir pazarlama unsuruydu bu.Şimdi "sağlıklı" addedilen diş macunlarında o, bu, şu ve florür içermez yazıyor.Hatta 1 yıldır kullandığım biomed macunda da yokmuş daha yeni fark ettim.Florür hani diş için iyiydi ne ara saf değiştirdi, fetöcü oldu b
Önceden diş macunlarının üstünde florür içerir yazardı, bir pazarlama unsuruydu bu.

Şimdi "sağlıklı" addedilen diş macunlarında o, bu, şu ve florür içermez yazıyor.

Hatta 1 yıldır kullandığım biomed macunda da yokmuş daha yeni fark ettim.

Florür hani diş için iyiydi ne ara saf değiştirdi, fetöcü oldu bu?
0
chicha_v2
(03.02.23)
Florür içermeyen diş macunu nasıl koruyacak abi dişi florürsüz falan hikaye hep zararlı diye florürsüz diş macunu kullanmak keriz işi.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(03.02.23)
florürsüz diş macunu kullanmayın.
0
in vino veritas
(03.02.23)
Dişler için Florür önemli. Ama zararsız da diyemiyoruz. Birikme yapabiliyor fakat macunlarla alınan miktar çok kayda değer olmamakla birlikte yıllardır diş macunu iletişimlerinde gördüğümüz öyle fırçanın bi ucundaaan diğer ucuna yarım metre macun sürmemek lazım. Bir de yiyenler varmış yemeyiniz :)

Ben florürsüz kullanmıyorum ama miktar olarak her fırçalamada mercimek tanesinden biraz büyüğü yeterli oluyor.
0
msb
(03.02.23)
yok hocam ne düşmanı, bilakis florürsüz diş macunu çöptür yav.
ayrıca türk diş hekimleri birliği'nin hazırladığı raporu da bırakalım buraya;
www.tdb.org.tr

yani özetle, dozunda florür iyidir.
0
thedepressed
(03.02.23)
Çok saçma komplo teorileri vardı florür ile ilgili yok 3. gözümüz olan pineal bezde birikiyor, çalışmasını engelliyor, üçüncü gözümüz kapanıyor vs vs

Florür diş sağlığı açısından çok önemli. Florürsüz diş macunu çöptür kullanmayınız
0
nundu
(03.02.23)
keriz silkeleme metodu: bilimsel olarak kanıtlanmış bir ürüne zararlı diyorlar, sonra hiçbir işe yaramayan ve maliyeti neredeyse bilimsel malzemenin onda biri olan bir ürünü daha pahalıya satıyorlar.

bir aralar florür çocuklarda zeka geriliği yapıyor diye anlatıyorlardı (aşı karşıtları gibi).
0
malheiros
(03.02.23)
Amweikada bir yerde suya aşırı miktarda koymuşlar. Oradakilerin zekası düşük çıkmış sonra olay bu. Şebeke suyuna florur koyuyor bir çok yer.
Dişi fırçalamanın tek amacı zaten floruru yaymak. Yoksa habire dolgu yaptirursiniz, hele ki şekerli şeyleri çok tüketiyorsanız. Diş macundan alınan florur azdır, güvenlidir ama az sürün bir de yemek yemeyin su içmeyin bence yarım saat ki boşa gitmesin
0
bir varmis bir yokmus
(03.02.23)
Bebeğin dişlerini fırçalıyor iseniz, Avustralya'da 1.5 yaşına kadar sadece suyla fircalayin denmiş ama İsviçre'de benim doktor öyle bir şey derneği. Ama cok az, leke gibi sürülmeli. Varla yok arası.
0
bir varmis bir yokmus
(03.02.23)
Hindistan'daki gariban köylere gidip içme suyundaki flor miktarını ilkokul çocuklarının ders başarısı ile karşılaştırıyorlar. Flor arttıkça ders başarısı düşüyor. Yani yutmadığın sürece florlu diş macunu.
0
baba553
(04.02.23)
Ben olaya şöyle bakıyorum, dişlerini düzenli fırçalayıp hergün florür alan insanlarla bunu yapmayıp hiç florür olmayan insanlar arasında ciddi bir fark var ve bu fark florür alan insanların lehine bir etki yaratıyor.

Florürlü diş macunları kuşaklarca kullanıldı ve bir insan ömrü süresince bariz bir etkisi bulunmadığı görüldü.

Diş hekimleri florürün diş sağlığı için gerekliliğini her fırsatta vurguluyor.

Bu zamana kadar himalaya tuzu, margarin ve sigara için dahi pazarlama stratejileri geliştirildi daha sağlıklı olduklarına dair, ancak bir nesil bile sürmedi bunlar.

Haliyle florüre devam.
0
akhenaten
(04.02.23)
Komplo Teorisi filminde Mel Gibson abimiz, diş macunundaki florür insanlarda yaratıcılığı, özgür düşünmeyi ve sorgulamayı engelliyor demişti.
0
Yalcin
(04.02.23)
(7)

erkek için doğal coşku verici besinler

ilgeru
yiyince cinsel olarak isteği arzuyu arttıran doğal şeylerden bahsediyorum. bal badem (doğru mu bilmemekle beraber) vs gibi. neler var?
yiyince cinsel olarak isteği arzuyu arttıran doğal şeylerden bahsediyorum. bal badem (doğru mu bilmemekle beraber) vs gibi. neler var?
0
ilgeru
(03.02.23)
İstiridye.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(03.02.23)
Karpuzun beyaz kısmı doğal viagra diyorlar. Epimedyumlu macunu da araştır.
0
Cesario
(03.02.23)
Deniz kestanesi
0
Mirket
(03.02.23)
Keçiboynuzu
0
Kahvedesu
(03.02.23)
Bugüne kadar bende en etkili olan gıda keçiboynuzu pekmezi/özü oldu.

Ek olarak ağır bacak egzersizinden daha etkili bir testo booster yoktur herhalde.

Keçiboynuzu yiyerekten bacak idmanı yapın :)
0
msb
(03.02.23)
Ha bir de tarçın vardı ya gençken tarçın yer sevişirdik heyy gidi...
0
msb
(03.02.23)
Sağlıklı her türlü beslenme işe yarar, ekstra kalorili ve tatlı şeyler sağlıklı bünyede işe yarar.

Ama en önemlisi sağlıklı bir psikoloji ve stressiz bir yaşam. Alkol ve sigara düşmanı ufaklığın.

Mesela yersin en kral macunu ama ufaklıkta tık olmaz, fakat o enerji ve güçle inşaata çimento çekersin. Enerji verici besinler işe yaramıştır ama farklı noktada :)

Epimediumlu macun vs, onların hemen hemen hepsi dümen. Dümen derken, işe yaramıyor değil. İşe yarama sebebi içindeki epimedium efendime söyliyeyim ginseng vs ıvır zıvır değil. Atıyolar içine bir miktar Tadalafil ya da Sildenafil, ondan işe yarıyor.

Bu macunlardan alacaksanız bilinen ve kaliteli olanlardan alın.

Uzun süredir aynı partnerle beraberseniz, tek eşliyseniz, yaşınız 30 yaş üstüyse bu tür ürünlere ihtiyaç olabiliyor.
0
John Bloor
(04.02.23)
(3)

matkabınızı ödünç alabilir miyim?

ckorkmaz
Bir, evet bir, adet vida deliği için matkaba ihtiyacım var. Etrafımdaki kimsede yok ve böyle küçük bir iş için gidip alasım gelmedi. Kadıköy'de birinizde varsa evlerin mesafesine göre 10 dakika ila 1 saat arası ödünç alabilir miyim?
Bir, evet bir, adet vida deliği için matkaba ihtiyacım var. Etrafımdaki kimsede yok ve böyle küçük bir iş için gidip alasım gelmedi. Kadıköy'de birinizde varsa evlerin mesafesine göre 10 dakika ila 1 saat arası ödünç alabilir miyim?
0
ckorkmaz
(03.02.23)
İzmir'de olsan gel al derdim.
0
Mirket
(03.02.23)
Yarın olur mu? Yarın olursa vereyim.
0
msb
(03.02.23)
tanıdığımsan olur tabi ki
0
ankarakecisi
(03.02.23)
(4)

Kombi İşaretinin Anlamı

graphytube
https://www.hizliresim.com/n6n2ge4Kombiden anlayanlar: Yukarıda link verdiğim mavi çerçeve içindeki kombi işaretinin anlamlarını biliyor musunuz? Ben Vaillant diye arayayım dedim ama bir türlü anlamını bulamadım da, belki burada bilen vardır.Teşekkür ederim.
www.hizliresim.com

Kombiden anlayanlar: Yukarıda link verdiğim mavi çerçeve içindeki kombi işaretinin anlamlarını biliyor musunuz? Ben Vaillant diye arayayım dedim ama bir türlü anlamını bulamadım da, belki burada bilen vardır.

Teşekkür ederim.
0
graphytube
(31.01.23)
Yorumluyorum:

Basınç musluğu açık kalmış ya da tam kapanmamış. Suyu açıp bir süre beklemelisiniz ki basınç normal aralığa düşsün.

Basınç kaç barda görebiliyor musunuz?
0
msb
(31.01.23)
encrypted-tbn0.gstatic.com

Brülör bekleme süresi aktif demekmiş.
0
bu yolun yolcusu
(31.01.23)
@msb @bu yolun yolcusu Teşekkürler

@msb : Basınç 1,5 Bar. Hep de kontrol ediyorum, yani normal seviyede.
0
🌸graphytube
(31.01.23)
Vailant kombilerde comfort modu var. Şayet ekranda C işareti sürekli gözüküyorsa onu kapat.
Kum saati bir nevi sigorta görevi görüyor genleşme tankını korumak için. Sistem kendi optimal düzeyine gelene kadar standby moduna geçiyor. Çalışırken ekranda gözükmesi normal 20 dakikayı geçtiği halde kombi çalışmıyorsa o zaman bir arıza var demektir.
0
catamenia
(01.02.23)
(27)

her dus aldiginizda sampuan kullaniyor musunuz

antikadimag
ben 2-3 dusta bir kopukluyorum kafami. kafa cok kirlenen, terleyen bir yer degil ki neden sampuan lobisinin oyununa duselim degil mi ama?
ben 2-3 dusta bir kopukluyorum kafami. kafa cok kirlenen, terleyen bir yer degil ki neden sampuan lobisinin oyununa duselim degil mi ama?
0
antikadimag
(31.01.23)
Her duşumda şampuan kullanır, keselenirim. Aksi durumda temiz hissetmem. Kesem/lifim yanımda olmadığında sadece şampuan kullanırım o da pek içime sinmez.
0
Amaranta ursula
(31.01.23)
hergun dus alirim, haftada 2 defa sampuan surerim.
0
cooperr
(31.01.23)
Hayir asla. Her dusumda sampuan kullansam saçım saman gibi olur.
0
stavro
(31.01.23)
evet.

islatip sampuanlamadan kurutunca kafa derim fazla yaglaniyor gibi geliyor. senin boyle bir sorunun yoksa bir sikinti yok. bircok uzun sacli kadin sacini haftada bir yikar - yikamasi, kurutmasi, detangle etmesi, sekillendirmesi falan cok is diye. yani tamamen sana kalmis.
0
hot potato
(31.01.23)
Her gün duş alırım haftada bir kez şampuanlarım, belki 2 defa ama genelde 1 ama burada konu saçın kirlenip kirlenmemesi değil, kafa derinin ve saç tellerinin bi ph'ı yağ düzeyi var, sürekli şampuanladığımızda deriyi saçı kurutup sonradan ayı gibi yağ basmasına neden oluyoruz, buna gerek yok. Kendi ayarladığı oran ideal olan oran, bununla oynamak çok saçma. Bir de benim saçım çok uzun şampuanlamaya falan çok üşeniyorum asdasds
0
Kaleci Saçlı Forvet
(31.01.23)
çok sık şampuan kullanımı sıkıntılı bi durum. kafa derisine bu kadar kimyasalı basınca deri de kendini korumak için yağı basıyor. sonrası kısır döngü işte...

şampuan lobisi +1 :)
0
msb
(31.01.23)
Kafa nasıl çok kirlenen bir şey değil... Bence kıçımızdan daha çok kirlenen bir yüzey. Vücudun dışarının kiriyle, tozuyla, yağmuru/çamuruyla en çok temas eden ve maruz kalan kısımlarından biri. Yazın leş gibi terlerken daha da fena.
Mesela yüzümüz de en az saçımız kadar aynı şeylere maruz kalıyor evet ama saç kiri/tozu daha çok tutan/yapışan bir yapı. Ayrıca yüz bile yeri geliyor günde birkaç kez yıkanıyor vs. Saç bence vücudun kirlenmeye en yatkın yüzeylerinden biri.

Ha sürekli şampuan kullanmak da tabi sağlıklı değil. Ama erkek ve saçı önlerden hafiften açılmaya başlamış biri olarak o kısmı çok takmıyorum. Tabi önlerden açılmanın sebeplerinden biri de bu kadar sık yıkamak olabilir ama olsun, kirli hissederek gezmektense kel kalayım.
0
gallienus
(31.01.23)
Abi yüzünü de sürekli yıkaman, hele sabunla temizleyicilerle falan yıkaman da çok saçma, aynı şekilde yüzündeki yağı da kurutup cilt bariyerine zarar verip sonra derim dökülüyor sivilce çıkıyor vs diye şikayet ediyoruz. Yüzünü de günde bi defa yıkar geçersin.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(31.01.23)
Daha neler okuyacağız ya. Toplu taşımalardaki pis kokunun bir sebebi de şampuan lobisi demek ki.

Her gün duş alınmalı ve vücut ile saç temizlenmeli. Hatta yazın günde minimum 2 kere yapılmalı.
0
ruhen hastayim ben
(31.01.23)
Ruhenin dedigini yazacaktim:)) o yüzden mi bazi erkeklerin saci yanmis gibi?

Sampuansiz kece gibi olmuyor mu?
0
Kahvedesu
(31.01.23)
Her duşta bir kere şampuanlıyorum. Şampuan kullanmıyorsanız saçı neden ıslatıyorsunuz ki?
0
sevilen progressive türkücü
(31.01.23)
8 milyar insan günde min 2 kere kimyasallarla dolu sabunlarla şampuanlarla duş alıyor. nooooo <80

Dünyayı, kaynakları yedik bitirdik mantar bile bizden insaflı :)
0
msb
(31.01.23)
Abi işte sorun şu: Sen derinin koruyucu tabakasını ne kadar bozarsan deri de kendini korumaya alıp o kadar yağ üretiyor. Yani günde 2 kere sabunla duş alırsan aslında daha yağlı bir kişi olursun :) Su yağı çözmez evet ama sürekli şampuan vurmayan insanın kafa derisi seninki kadar yağlanmıyor işte, yağsız toz kir de suyla gayet de akar gider. Buna istisna yağ bezi olmayan el ve ayak içleri var tabii. O kısımları günde 50 kere sabunlasan da çok fark etmez.

Her gün şampuan kullananlar durumu bu yüzden anlayamıyor.
0
msb
(31.01.23)
Seboreik dermatitli ve aşırı kuru saçlı bir insan evladı olarak ben haftada bir şampuan kullanıyorum, diğer günlerde saçımın durumuna göre sadece su ya da sadece saç kremiyle temizliyorum. Fazlası kafa derimi mahvediyor.

Şampuansız olur mu diye şaşıranları bir de no-poo yöntemini araştırmaya davet ediyorum, beterin beteri var :)
0
kobuzchu kiz
(31.01.23)
Evet çünkü dediğinizin aksine aslında dışarının bütün kirini pisliğini toplayan yer saçlar.

Böyle olmasaydı bile yine şampuanlardım gerçi çünkü çabuk yağlanan bir saç yapım var maalesef.
0
ms brownstone
(31.01.23)
Hergun sac sampuanlanmali diye bir sey yok boyle bir sac bakimi yok.
Her gun sac mi sampuanlanir allahaskina?

Hani isteyen hergun şampuanlar ben kirli hissediyorum der kendi bilir o ayri normalo bu değil boyle bir sey yok. Hergun sacini sampuanlamamak sizi pis insan yapmaz.
Sacinizi mahveder hergun sampuanlamak.


Bu arada kece gibi falan olmuyor şampuansiz yikayinca. Bilakis surekli sampuanlayinca saçma sapan kupkuru saman gibi bir hal aliyor. Yıpranıyor.
0
stavro
(31.01.23)
Her gün şampuanlarım

www.kerastase.com.tr

Saçlarım çok gür, çok güçlüdür.
0
gabe h coud
(31.01.23)
Her gün duş alırım ama saçımı gün aşırı ya da iki günde bir yıkarım; o zaman da şampuan kullanırım. Sadece su ile temizlenmiş gelmiyor.

Yalnız saçı her gün şampuanla yıkamak kadar saç derisine zarar veren bir şey yok sanırım. Lisedeyken bu hataya düşüp her gün iki şampuanla yıkaya yıkaya saç derimi mahvetmistim. kepek ve kasintidan duramiyordum. Doktora gittiğimde çok kizmisti ve saçın her gün yikanmamasi gerektiğini söylemişti. O günden beri her gün yikamiyorum; sonrasında kullandığım özel sampuanlarla 2-3 ayda ancak kendine gelmişti.
0
fraise
(31.01.23)
her gün duş + iki kez şampuan. sağlıklı olmadığını okuduğum zaman şampuanı iki günde bire indirmeye çalıştım ancak bir iki denemeden sonra asla o temiz hissi yakalayamadığım için rahatsız oldum ve her gün şampuana geri döndüm. şimdi iki kez şampuanı bir gün tek bir gün ikiye düşürmeye çalışıyorum.
0
hypathia
(31.01.23)
Evet.
Saclarim cabuk yaglaniyor ve yeteri kadar temiz gorunmedigini dusundugumde disari bile cikmam. Simdi her gun sampuanladigin icin yaglaniyor diyenler olacaktir ama pandemi zamani arayi acip sacimi daha az sampuanlamaya alistirmaya calistigim donemde de yaglilik durumu degismedi.
0
pike
(31.01.23)
evet hatta bazen duş almayıp sadece saçımı yıkıyorum cunku saçlarımı 1 gün bile yıkamasam o kadar yağlı gorunuyor ki(aslında yağlı da oluyor zaten) insanlar 1 haftadır falan yıkanmadığımı düşünüyor
0
another satisfied lover
(31.01.23)
sampuansiz demeyelim de sacimi yikamadan dus alirim. yazin gunde uc defa dus aldigim oluyor. (sicak ulke). sacimi uc kere yikayamam. kisin da iki gunde bir yikarim sacimi.

gencken sadece sacimi yikadigim olurdu, simdi tam tersi oluyor.
0
supergirl
(31.01.23)
1 seneden beri kendimi haftada üç kere sampuanlamak ile sinirladim, hem kafa derisi hem de saçım için çok iyi geldi, ve biraz zaman tanıyınca saçım da alıştı, yağlanması falan olmuyor.
0
fakat
(01.02.23)
saç ve kafa aşırı hızlı kirlenen yerler. o yüzden demek ki metroda otobüste kimsenin yanına oturulmuyor kokudan.

kafa derisi bu ya yağlanır ıyyy.

ben bir gün yıkanıp bir gün yıkanmıyorum kışları. yazları her gün yıkanırım saçlarımı da iki kez şampuanlarım.
0
Hallegadola
(01.02.23)
Yaz hariç her gün duş almam, gün aşırı alırım. Gün aşırı aldığım için de şampuanlarım saçımı. Ama tek tur. İki kez şampuanlamam asla.
0
kuehles blondes
(01.02.23)
her gün duş alırım saçımı da şampuanlarım. sadece suyla ıslatıp geçsem çamur gibi saçla gezerim, korkunç bir şey. açık konuşayım dost meclisindeyiz, yemişim ph'ı mh'ı ben kendimi temiz hissedeyim, çevremi de rahatsız etmeyim yeter.
0
Piyano piyano bacaksız
(01.02.23)
Tamam lan en temiz sizsiniz ama şampuan yetmez arada bikaç damla çamaşır suyu falan da damlatın saç derinize daha temiz hissedersiniz adsdas.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(01.02.23)
(10)

otomatik araçtan sonra manuel araç

alibaba06
merhaba arkadaşlar;Bundan önceki aracım otomatik vitesti. şimdi tekrar araç bakıyorum ancak manuel ve otomatik vites farkının çok olmasından dolayı manuel araç almayı düşünüyorum.otomatik vites araçtan manuel vites araca geçen varsa kolay adapte olunabiliyor mu?
merhaba arkadaşlar;
Bundan önceki aracım otomatik vitesti. şimdi tekrar araç bakıyorum ancak manuel ve otomatik vites farkının çok olmasından dolayı manuel araç almayı düşünüyorum.
otomatik vites araçtan manuel vites araca geçen varsa kolay adapte olunabiliyor mu?
0
alibaba06
(30.01.23)
Daha önce manuel aracın olduysa muhtemelen kolay adapte olursun ama ben bi tek ehliyet alırken manuel kullandım sonra hep otomatik kullandım, geçen ay 1 hafta manuel kullanmak zorunda kaldım hep tedirgin oldum hiç adapte olamadım, manuel araç zulüm yeminle.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(30.01.23)
daha önce kullandıysan sorun olmaz. trafikte işkence ama biraz.
0
jelly bear
(30.01.23)
manuel araç alırsan ilerde zor satarsın cok zarar edersin. benden söylemesi.
0
sizofren06
(30.01.23)
Kısa sürede adapte olunur, sorun olmaz.

Ama manuel araba kullanmak özellikle şehir içinde çok can sıkıcı, gereksiz yorucu bir şey. Bütçeyi zorlayıp otomatik alabiliyorsanız zorlamanızı öneririm.
0
michael_knight
(30.01.23)
gayet kolay adapte olursun. eğer istanbul gibi bir yerde yaşamıyorsan çok sıkıntı da yaşamazsın trafik konusunda.
0
roket adam
(30.01.23)
Yoğun trafikte kullanacaksan zulüm olur, yoksa trafiksiz sürüşte pek de bir farkı yok.
0
John Bloor
(30.01.23)
10 sene bisiklete binmesen, binmeyi unutuyor musun?
0
cooperr
(30.01.23)
Bence zulüm olmaz ya, biz rahata fazla alıştık. Yaklaşık 2 senedir otomatik kullanıyorum ama yarın manuele geçebilirim fiyat avantajından dolayı.

Satarken de sorun olacağını düşünmüyorum zira büyük fiyat farkı insanlar için ikna edici oluyor zaten.
0
msb
(30.01.23)
ilk aracım otomatikti, onu satmıştım, 2 yıl sonra manuel aldım 1.5 aydır kullanıyorum daha yeni alıştım sayılır. benim beceriksizliğim de olabilir ama eziyet hele antep trafiğinde.
0
rodeocu
(30.01.23)
adapte olmak zor olmazda trafikli bir yerde yaşıyorsan üzer yorar
0
basond
(30.01.23)
(4)

düzenli spor ve bağısıklık

abelardo
aşağıdaki soru ile aklıma geldidüzenli sporun bağısıklık sistemine olumlu etkisi çok mudur az mıdır?ben düzenli spor (fitness) yaptıgım zamanlarda bagısıklıgımın güclü oldugunu hissediyorum. hasta olmuyorum, olsam da bir günde iyileşiyorum. ara verince daha kolay hasta olup zor iyileşiyorum.sizce et
aşağıdaki soru ile aklıma geldi
düzenli sporun bağısıklık sistemine olumlu etkisi çok mudur az mıdır?
ben düzenli spor (fitness) yaptıgım zamanlarda bagısıklıgımın güclü oldugunu hissediyorum. hasta olmuyorum, olsam da bir günde iyileşiyorum. ara verince daha kolay hasta olup zor iyileşiyorum.
sizce etkisi bu kadar var mıdır? bana mı öyle geliyor?
düzenli spor yapınca bir tık daha fazla protein alıyorum.
0
abelardo
(29.01.23)
Instagram'da bir video görmüştüm. Kasların vücudu koruduğunu söylüyordu. Ne kadar bilimsel araştırmadım ama dinç olmak bence çok etkiliyor.
0
dissendium
(29.01.23)
kesinlikle etkisi oldugu dusunenlerdenım, zaten şöyle bir baksanız bile pek çok araştırma bunu söylüyor. Aldığınız proteinden ziyade hareket etmenin vücuda salgılattığı pek çok hormon var ve doğru beslenmeyle de birlikte vucut kendini sürekli diri tutmuş oluyor, spor yaptığınız zamanla yapmadığınız zaman arasındaki vucut ısınız bile bir değil sonuçta.
0
crackcodemood
(29.01.23)
Konuyla ilgili güncel bilimsel bir araştırma okumadım ama onyüzmilyon makale olduğuna eminim.

Düzenli spor yapan biri olarak da ayrıca deneyimlediğim bi durum. Cidden çok fark ediyor spor+dengeli beslenme.
0
msb
(29.01.23)
kışın buz gibi havada hatta yağmurda halısaha yaptığımız zamanlar hiç hasta olmuyordum
0
bir soru sorcam
(29.01.23)
(4)

İthal ceviz ile yerli ceviz arasında ne gibi farklar var?

duchess jessamine
sb
sb
0
duchess jessamine
(28.01.23)
Bizdeki yerli cevizin nerede üretildiğinin, ithal olan cevizin de nereden geldiğinin çok büyük önemi var.

Çok kaliteli meyveler ve yemişler üretiyoruz ama iç pazara verilmiyor genelde, dışarı satılıyor.

Biz halkta bir de genel olarak "yerli, ata tohumu" gibi duygusallıklar var. Ziraat bilimiyle uzaktan yakından alakası yok bu histerinin aslında.

Tamam bazı meyvelerin geleneksel olan ırkları çok güzel kokuyor ve lezzetli oluyor, ama maalesef verimleri düşük. Hobi olarak kendiniz için üretebilirsiniz ama ticari olarak mantıklı değil.

Konu çok dağıldı :)
0
John Bloor
(28.01.23)
Pazar yeri kenarında, kendi bahçesindeki gübreliğin yanında, yıllar önce dikilmiş, hiçbir bakım görmemiş ağacın, eciş bücüş, hepsi farklı boyda, yarısının içi boş veya kurtlu, kalın kabuklu cevizini satan bir amca ya da teyze görürsen, işte yerli ceviz o.

İnce kabuk olsun, kocaman olsun. İçi dolu olsun, hiç kurt olmasın diyorsan, onların yerlisi de bir, ithali de.

Verim çok iyi ama, gözünü kapatıp yesen, ceviz olduğunu anlamazsın. Ne tadı var ne besleyiciliği.
0
Mirket
(28.01.23)
iklim, toprak ve ağaç cinsi önemli
hiçbirini de bilmiyoruz

lezzeti, yağlı olması, yoğun ama rahatsız etmeyen tadı(aroma) gibi faktörler sanırım iyi cevizi tanımlıyor
kabuğu da kolay kırılıyorsa iyi olur
0
bir soru sorcam
(28.01.23)
Marketlerde satılanlar genelde Amerikan cevizi. Aroması eksik, ince kabuklu.

Arada kamyonet arkasında satılan, ince kabukluları teşhir edilen, lakin alıp eve geldiğinizde kalın kabuklu çıkan çetin cevizler yerli. Evet kabuğu kalındır ama aroması güzeldir, buram buram ceviz kokusu alırsınız.

Bir de aktarlarda 2 katı fiyata satılan özel seçilmiş yerli cevizler vardır. İnce kabuklu, içi dolgun ve güzel aromalıdır. Bana göre en ideal ceviz budur.
0
msb
(28.01.23)
(7)

Volvo'lar gerçekten de daha dayanıklı mı oluyor?

harmanyeri
Bu yalnızca bir efsane mi yoksa gerçeği var mı?Teşekkürler :)
Bu yalnızca bir efsane mi yoksa gerçeği var mı?

Teşekkürler :)
0
harmanyeri
(27.01.23)
Dayanıklıdan kastını şasi mukavemetiyse evet
0
billythefridge
(27.01.23)
volvo her alanda guvenlik dusunerek tasarliyor arabalarini. her trim seviyesinde guvenlik donanimini sunmalari ve kullandiklari celigin diger markalardan farklilik gostermesi gibi detaylar var.

automotive.arcelormittal.com
0
antikadimag
(27.01.23)
50 sene oncesinin argumani bu, eskide kaldi.

her bir dolarlik contanin hesabinin yapildigi gunumuzde, herhangi bir markaninin R/D'ye ve sase dayanikliligina diger benzer markalara nazaran cok daha fazla gomdugune inanmiyorum, cunku karlilik herseyden onemli artik.
0
cooperr
(27.01.23)
Volvo'nun güvenli olarak pazarda isim yapmasından dolayı bu adı korumak için özellikle dikkat ettiklerine inanıyorum.
Araç üreticilerinin çoğu var olan standart testleri 5 yıldızla geçecek bir şekilde tasarlıyorlar araçları. Fakat bundan 5-6 yıl önce amerikan highway bilmemne enstitüsü yanlış hatırlamıyorsam small overlap adında bi testle piyasaya çıktı ve aslında ön far hizasından olabilecek kazaların canlandırıldığı bu testte lüks markalar bile dökülürken volvo gene gayet başarı sergilemişti. Tabi sonraki yıllarda araç üreticileri bu teste göre tasarımlarını güncellediği için puanlar gene fırladı.
0
denizgonen
(27.01.23)
Çinlilere satıldıktan sonra o know how'ın devam etmediğini düşünenlerdenim. Çıplak gözle gördüğüm şeyler de var.
0
baldan kaymak
(28.01.23)
çelik, malzeme vs olarak muhtemelen artık bir fark kalmamıştır ama standart donanımda emsallerine göre daha çok güvenlik donanımı sunuyor hala. mesela audi q3 sportback ile volvo xc40 benzer fiyatlarda ama volvoda bir ton güvenlik oyuncağı standartken audide özel sipariştir (tr için konuşuyorum)
0
roket adam
(28.01.23)
Bir önceki aracım Volvo v40'tı. O dönem çokça araştırmıştım. Bu konuda güvenlik standartlarını belirleyen marka Volvo'dur. Diğer tüm markalar Volvo'nun oluşturduğu üst çıtaya göre değerlendirilir. Markanın Çinlilere satılmış olması bir şeyi değiştirmedi, aksine ileri götürdü. Yeni nesil xc60 xc90 gibi araçların kaza testlerine bakınca anlarsınız zaten.

Bir de siz Çin menşeili büyük bir grupsunuz ve dünyada güvenlik anlamında standartları belirleyen bir markayı satın alıyorsunuz. Malzeme faktörüyle anlık karlılığınızı arttırmak için o markanın güvenlik standartlarını düşürecek hamleler yapar mıydınız?

Volvo denen markanın elindeki en büyük silah güvenliktir. Çinli olsun Koreli olsun hangi gruba geçerse geçsin bu iddia devam edecektir.

Range Rover'la kaza yaptıktan sonra güvenlik kaygısıyla 3 adet Volvo xc90 satın alan Alişan yanılıyor olamaz :)
0
msb
(28.01.23)
(8)

Aseksüel olmuş olabilir miyim?

magni
Hayatımın bana en güçlü, zirve şeyler hissettiren o ilişkisi sonlandıktan sonraki süreçte yeni bir kadınla ne zaman tanışsam hemen sıkıldığımı fark ettim. İstemsizce beynim her karşıma çıkanı eskisiyle kıyaslıyordu, olmuyordu, hiç heyecanlanamıyordum. Sürekli başa sarmalar, yeni denemeler falan aşır
Hayatımın bana en güçlü, zirve şeyler hissettiren o ilişkisi sonlandıktan sonraki süreçte yeni bir kadınla ne zaman tanışsam hemen sıkıldığımı fark ettim. İstemsizce beynim her karşıma çıkanı eskisiyle kıyaslıyordu, olmuyordu, hiç heyecanlanamıyordum. Sürekli başa sarmalar, yeni denemeler falan aşırı lüzumsuz gelmeye başlamıştı. Bu durum beni zamanla yeni insan tanıma hevesinden uzaklaştırdı. Kendime, işime, sporuma, yakın arkadaşlarıma odaklı bir hayatım var artık.

Ve tüm bu durumların beraberinde getirdiği bir sonuç olarak da sekssiz, kadınsız yaşamaya alıştım. Çok uzun zamandır seksi zerre aramıyorum, canım çekmiyor. Biraz canım istese birileriyle tanışmak için dating app vs. denerdim ama yok, sıfır. Zamanında pek çok haltı yemiş 30'lu yaşlarında hetero bir erkek olarak şu an bu durumdayım. Bitmiş biri ilişkimden sonraki yeni denemelerimde aradıklarımı hiç bulamayınca adım adım bu noktaya geldiğimin de altını tekrardan çizmiş olayım.

Aseksüel olmuş olabilir miyim acaba? Sonradan olunabiliyor mu?
0
magni
(27.01.23)
Seks için söylediklerin osbir için de geçerli ise evet, yoksa hayır.
0
baba553
(27.01.23)
@baba553 Onun için de geçerli evet.
0
🌸magni
(27.01.23)
Aseksüellik doğuştan benim bildiğim. hastaneye gidip hormon testi yapılabilir.
0
komando kani var bende
(27.01.23)
ne kadar zaman oldu ayrılalı?

benim bir arkadaş, ayrıldıktan uzun bir süre sonra başka birini bulunca şöyle demişti: "ondan (eskisinden) başka kimseden hoşlanmayacağımı sanmıştım"

geçici bir şeydir muhtemelen.
0
ahm1
(27.01.23)
Sanmıyorum, aşırı yüklemeden dolayı doymuşsunuz. Vücut ve hislerde yıpranma olmuş olabilir. Biraz zaman verin kendinize, normal seviyesine gelecektir
0
Leonardo~Da~Vinci
(27.01.23)
Bazı mineral ve elementlerin eksikliği sebebiyle testosteron seviyeniz de düşmüş olabilir.

Çinko/magnezyum/selenyum/d3 seviyelerinizi kontrol ettirebilirsiniz.

Yeterince beslenemiyoruz.

Sporda da bacak idmanlarını ihmal etmeyin.

Depresyon da seksüel isteği yok eder.
0
msb
(28.01.23)
en önemli bilgi olan ne zamandır böyle olduğunu yazmamışsın. aseksüelliği tam nasıl tanımlamak lazım diğer insanlara veya sekse karşı eskisi gibi heyecan hissetmemek aseksüellik midir bilmiyorum ama cinsellikten soğumak diyeyim ben ona. 5-10 yıldır böyle hissediyosan kalıcı olabilir. 6 ay 1 yıldır böyle hissediyosan geçici bir şey olabilir zaman vermek gerekebilir. 1 yıl olmadıysa bence biraz daha zaman vermek lazım ama 1 yılı geçtiyse bir doktora gidip hormon testleri falan yaptırmak da iyi olur sanki. onun dışında bu isteksizlik mevzun sadece aşk ve seks hayatında mı? onun dışında da böyleysen depresyonda da olabilirsin onun çözümü başka tabi.
0
semaforo de medianoche
(28.01.23)
dostum biz kadinlara bir gunde kusmedik. resmen prime donemimde olmama ragmen kimseyi arzulamiyorum su siralar. en siradan kiz brad pitt'i hak ettigini dusunecek kadar deluzyonel. instagram sosyal medya vs kadinlara kafayi yedirtti. annem koyden kiz bulsa evlenirim.
0
baldur2
(28.01.23)
(4)

TC no ve adres bilen dolandiricilar

fearisthemindkiller
Dun asagidaki linkte bahsedilen numaradan arayip turk telekom dan ariyoruz yakinda zam gelecek size indirimli tarife verelim dediler. Ev adresimizi ve babamin tc numerasini biliyorlar. Annemle babam kolaylikla inanabilirdi. Neden Turk Telekom un numarasindan aramiyorsunuz diyip kapattim. TC no ,
Dun asagidaki linkte bahsedilen numaradan arayip turk telekom dan ariyoruz yakinda zam gelecek size indirimli tarife verelim dediler. Ev adresimizi ve babamin tc numerasini biliyorlar. Annemle babam kolaylikla inanabilirdi. Neden Turk Telekom un numarasindan aramiyorsunuz diyip kapattim.
TC no , adres, isism soyisim bilgisiyle baska ne yapabilirler?

arayankim.net
0
fearisthemindkiller
(25.01.23)
Direkt Digiturk bayiisi olarak aradılar beni. Bölgenizdeki internet altyapısı Digiturk’e geçti, Telekom tarifeniz bitmek üzere, tc’niz şu adınız bu vb vb sayıp durdular. Öncesinde de bi numaradan mesaj gelmişti Telekom tarifeniz bitmek üzere diye, tüm bunları anlık olarak birleştirince tekliflerine olumlu yanıt verdim. 5 dk sonra teknik ekip arayacak sizi diyip kapattılar. Tabii önceden gelen o mesaj da planın bi parçası, taahhütümün bittiği falan yokmuş.

Ben bu arada internetten araştırınca dolandırıcı olduklarını anladım ve 5 dk sonra arayan teknik ekibe istemediğimi belirttim. Telefondaki kadın onaylama ses kaydınız var beyfendi, 600 küsür lirayı çatır çatır alırız sizden gibisinden çirkinleşmeye başlayınca kapattım telefonu.

Ürün satma dolandırıcılığı. Bu yöntem ürünü sattırdığı için Digiturk de ses çıkarmıyor sanırım. Telekom neden ses çıkarmıyor bilmiyorum ama konuyla ilgili sikayetvar’da sözlük’te internette epey bi girdi var.
0
msb
(25.01.23)
Soruya yanıt olmamış benimki ama bu bilgilerle dalgın insanlarbu tarz tuzaklara rahatlıkla çekilebilir. Biraz uyanık olmak gerekiyor zira bu bilgilerimiz elden ele gezen güle döndü resmen.
0
msb
(25.01.23)
Valla benim bu bilgilere ek olarak, kredi kartımın son 4 hanesini bile biliyorlardı. "Kredi kartınızdan yurt dışında yüklü miktarda harcama yapımış, hemen iptal edelim." demişlerdi. İşin kötü, kartım yurtdışına da açıktı. Az kalsın kanacaktım ama şüphelenip, ben kendim sizi ararım dedim. Öyle diyince, karşı taraf agresifleşti tabii. Sonuç olarak, ben bankalardan da sızıntı olduğunu düşünüyorum. Yoksa kim benim kredi kartımın son 4 hanesini bilebilir ki?
0
PhoenixRising
(26.01.23)
Bir çok resmi kurum veya özel şirkette kayıtlı kullanıcı bilgisi içeren veritabanlarını çalan hackerler bunları yayınlıyor internette. Yıllardır devam eden şeyler.
Duruma göre pek bir şey yapacaklarını sanmıyorum ama ağlarına düşündüklerini ikna etmeye yarıyor bu çalınan bilgiler.
0
diyecevaplandı
(26.01.23)
(1)

Pizzayi 3-4 gunde tuketmek?

ahm1
1 orta boy, 1 buyuk boy, kalin hamurlu pizza soylemeyi dusunuyorum. Bunlari yarim yarim 4 aksam yemeyi dusunuyorum. Nasil olur sizce? Sağ kalir mi pizza 3-4 gun sonraya? Buzdolabi posetine koyup buzluga mi atsam, yoksa alt kisma mi koysam daha iyi?
1 orta boy, 1 buyuk boy, kalin hamurlu pizza soylemeyi dusunuyorum. Bunlari yarim yarim 4 aksam yemeyi dusunuyorum. Nasil olur sizce? Sağ kalir mi pizza 3-4 gun sonraya? Buzdolabi posetine koyup buzluga mi atsam, yoksa alt kisma mi koysam daha iyi?
0
ahm1
(19.01.23)
Ben de genelde pizza söylediğim zaman fazlaca söylerim. 3 güne kadar gideri oluyor, ben yiyorum yani. Buzluğa gerek yok.
0
msb
(19.01.23)
(3)

20 kuruş alacağım yok oldu?

Sir Anthony Hopkins
e-devlet üzerinden baktığımda turk telekomdan 20kuruş alacağım vardı geçen ayın başında geri ödeme için ibanı verdim para gelmedi, e-devlet üzerinde de borç silindi yok oldu.20kuruş ticari olarak yok hükmünde mi?20kuruş havale yada eft yapılamıyor mu?
e-devlet üzerinden baktığımda turk telekomdan 20kuruş alacağım vardı geçen ayın başında geri ödeme için ibanı verdim para gelmedi, e-devlet üzerinde de borç silindi yok oldu.

20kuruş ticari olarak yok hükmünde mi?
20kuruş havale yada eft yapılamıyor mu?
0
Sir Anthony Hopkins
(19.01.23)
Bunlari yazarken ve dusunurken harcadigin enerjinin degeri 20 kuruşu geciyor bence.
0
ahm1
(19.01.23)
20 kuruş eft yapılamıyor olabilir ama yine de hak ihlali söz konusu. Bir avukatla görüşün.
0
msb
(19.01.23)
bildiğim kadarıyla 1 kuruş gönderip sevgilisine laf sokanlar vardı yani yapılabiliyor olması lazım
0
respect
(19.01.23)
(10)

Koreliler neden bu kadar güzel

aretwoane
Koreliler bebek gibi oluyorlar kafayı yicem, porselen bebek gibiler hiçbir kusurları yok insan dokunmaya kıyamaz. Çoğu fenomen koreli kızı veya fenomen olmayan kızları takip ediyorum. Nedeni nedir, Türk kızları kusurlu ama bunlarda kusur yok gibi sanki sanatçı elinden çıkmış gibiler.
Koreliler bebek gibi oluyorlar kafayı yicem, porselen bebek gibiler hiçbir kusurları yok insan dokunmaya kıyamaz. Çoğu fenomen koreli kızı veya fenomen olmayan kızları takip ediyorum. Nedeni nedir, Türk kızları kusurlu ama bunlarda kusur yok gibi sanki sanatçı elinden çıkmış gibiler.
0
aretwoane
(18.01.23)
Bir ülkenin bütün insanlarının bebek gibi olması mümkün mü allaseniz?

www.koreaboo.com

Bir de Japon muydu, Koreli miydi, fltrelerle genç kadın görüntüsüne bürünüp fenomen olan bir adam vardı, onu da bulabilirsem ekleyeyim.
0
kobuzchu kiz
(18.01.23)
kobuzchu kiz
(18.01.23)
Aşırı makyaj yapmıyorlar mı? Koreli kızlarla hostelde kaldım. Makyajdan öncesi/sonrası diye iki ayrı insanlar.
0
Kahvedesu
(18.01.23)
koreliler cok guzel diyen guzel bir japona henuz denk gelmemistir :)
cekik gozlu takintisi kokusu geliyor buram buram..
0
cooperr
(18.01.23)
Foto at da yorumlayalım böyle kuru kuru olmamış.
0
ruhen hastayim ben
(18.01.23)
Konuyla ilgili bu filmi tavsiye ederim:

www.beyazperde.com

Adamlsr kaffaları yemişler estetikle.
0
msb
(18.01.23)
ben bu tespite katılıyorum. kısmen japonlar da güzeldir. zaten bir teoriye göre caponlar aslında koreliymiş.

yıllar önce koreli bi ev arkadaşım vardı. allah için yakışıklı çocuktu. bi de koreli kız arkadaşı vardı o da epey hoş bir kadındı.

mültezim tarzı arada bir kira toplamaya gelen bir koreli eleman vardı. o da bu kategoride sayılabilir. yani bizzat iletişimim olmuş olan üç koreli için %100 oranda tutuyor bu tespitin.

kore sinemasına girsem daha da destekleyebilirim bunu ama oradakiler seçmecedir. şimdi bizde de nureddin nebati var bir de kıvanç tatlıtuğ var. var yani.

edit: o zamanlar çalıştığım restoranda bir aşçı da koreliydi ve eşi de koreliydi. ikisinin de dış görünüşü bayağı iyiydi. bir de çocukları vardı ve aşırı tatlı bir şeydi.

teorini gittikçe güçlendiriyorum.
0
bohr atom modeli
(18.01.23)
Çünkü yüzde 90'ı estetikli!
0
halitkin
(19.01.23)
Çok anlamam ama koreliler bi şekilde dış görünüşe, giyime takık durumdalar. Para da olunca iyi görünüyorlar. Japonlar ise bir garip toplum. Kadınları aseksüel giyiniyor. Fazla süslenme yok. Aşırı ve verimsiz çalışma kültürü var adamlarda. O yüzden kötü görünüyorlar.
0
vizivozo
(19.01.23)
estetikle kozmetikle kafayi yemisler milletce. ondan.
0
baldur2
(19.01.23)
(3)

Şu ne olabilir?

msb
Aracın ön camında bi sticker ama kadrajladığım için çok düşük çözünürlüklü.https://ibb.co/94rQCLNHam foto:https://ibb.co/5ksYsSx
Aracın ön camında bi sticker ama kadrajladığım için çok düşük çözünürlüklü.

ibb.co


Ham foto:

ibb.co
0
msb
(17.01.23)
türkiye barolar birliği logosu
0
neira
(17.01.23)
Teraziye benzettim. Yüzde 90 adalet ile ilgili bir kurumun logosu.
0
dissendium
(17.01.23)
Çok teşekkürler, duyuru yine buldurdu.

@neira ayrıca teşekkürler, evet Barolar Birliği logosuymuş.
0
🌸msb
(17.01.23)
(10)

kolanın zararlı kısmı neresi?

kibritsuyu
kola isimli içeceğin zararlı olduğu konusunda neredeyse herkes hemfikir. farklı bir şey söyleyen pek yok.peki kolanın zararlı kısmı neresi? yani içindeki şeker miktarı mı, asit mi, co2 gazı mı, renklendiricisi mi, özütü mü? hepsi ayrı ayrı zararlı mı, yoksa özellikle "en zararlı kısmı şu" diyebiliyo
kola isimli içeceğin zararlı olduğu konusunda neredeyse herkes hemfikir. farklı bir şey söyleyen pek yok.

peki kolanın zararlı kısmı neresi? yani içindeki şeker miktarı mı, asit mi, co2 gazı mı, renklendiricisi mi, özütü mü? hepsi ayrı ayrı zararlı mı, yoksa özellikle "en zararlı kısmı şu" diyebiliyor muyuz?
0
kibritsuyu
(17.01.23)
Oncelikle, zehirli mantar bile yesen :) icinde belki vitamin, lif, protein bisi vardir
Bunda hepsi 0, hic bir faydasi yok, boyali sekerli su iciyorsun.

Zararli kisimlarina gelirsek
Normal Kola: Cok yuksek seker var, bu seker de rafine seker oldugu icin icine ediyor vucudunun, starbucks sekerli icecekler de ayni, vucut sindirmek icin caba sarf etmeden devasa miktarda seker aliyor.

Zero, Diet: Seker yok diye iciyoruz, arastirmalar gosteriyor ki, sanki seker varmis gibi insulin yukseliyor yine, yani kendisi sana kilo aldirmasa da, insulini hizli cikarip dusurdugu icin, seni cok aciktirip gozunu donduruyor, insulinin bu kadar dalgalanmasi da ilsulin direnci yaratiyor

Bagimlilik:
Daha cok satabilmek icin, seni bagimli yapan maddeler var icinde, icince daha iyi hissettiren, onlari tekrar tekrar almak istiyorsun (kokainle ayni hammadde, tabi kokaina gore cok az miktarda)

Benim bir baska taktigim alan da:
Gazli icecekler, soda da dahil, mide hacmi genisletiyor.
Midenin icinde yiyecekler hareket edemeyecek kadar sikistiklarinda miden rahatsiz oluyor, gazli icecek icinde, hacmi buyutuyor, sen de oh rahatladim diyorsun.

bunlardan sec begen al :)
0
Corc
(17.01.23)
hepsi baska baska alanlarda zararli iste. seker diyabet, obeziteyle baglantili. asit de mesela dis curumesi, minesinin zarar gormesi falan.
0
hot potato
(17.01.23)
Zero icecekler insulin spike yapmaz.
examine.com

pubmed.ncbi.nlm.nih.gov

Şekerli ürün içersen klâsik şeker vs sıkıntısı var. Onun dışında asitli ürünün dişlere vs zararı var.

Kolanin içinde kokain maddesi yoktur. O 1800 yıllarda ilk yapılan kolada vardır, o zamanda da legaldi. Icinde seni bağımlı yapan şeyler şeker ve kafein.
0
logisticsmanager
(17.01.23)
Abi kola düşünüldüğü kadar zararlı bir ürün değil, kola ile ilişkilendirilen zararlar günlük hayatta kullandığın hemen her gıdada var zaten. Normalde bilinen en büyük tehlike şeker, normal şeker kullanılan kolanın 200 ml'sinde ortalama 30 gram şeker var. Onunla bağlantılı her konuyu şekersiz kola içersen ortadan kaldırabilirsin. ya hadi kaldırmadın diyelim kolan günde günde her ün 30 gram şeker alsan ne olur almasan ne olur koladan almasan yarım somun ekmekten alacaksın, hadi ekmek yemedin çayın yanında yediğin bisküviden alacaksın vs. Alıyorsun yani sonuçta ama yok almayacam dersen şekersiz kola ve özellikleri için aşağıya alalım.

Şekersiz kolalardaki tatlandırıcılar üstünde birçok araştırma yapıldı ve bunların sonucunda herhangi bir zararı olduğu bulunamadı. Yani obeziteye de bir etkisi yok insülini de etkilemezi ki bunu üstüne basarak söylüyorum tatlandırıcılar insülini etkilemez, kanser de yapmaz. Kafein konusuna girmiyorum bile kafein akciğerleri gelişmemiş bebeklere daha rahat nefes alması için medikal olarak verilen bir madde, kafeinin zararlı olduğu kafası nasıl oturtu bizde ben anlayamıyorum günde 10 litre kola içmiyorsan onun da bir etkisi olmaz.

Bağımlılık olayı gibi bir şey yok tabii, kola özütü koka ağacı yapraklarından geliyor ama bu durumda gerçekten "abi kokainle aynı yerden geliyor o yüzden bağımlılık yapar" teorisi akla mantığı uyuyor mu yav. Kola bağımlılık yapmaz, olsa olsa en fazla kahve-kafein kola-kafein ilişkisi vardır bu anlamda.

Mide kas yapılı bir organdır mide içine besin girdikçe kasılır genişler besin çıkınca normal hale gelir, kola da içsen böyle ıspanak da yesen böyle.

Ha belki vücuttaki oksijene miktarına yönelik olarak karbondioksit içeriği için olumsuz konuşabiliriz ama kola ve maden sularındaki karbondioksitin büyük bir kısmı kola ilk açıldığında uçup gidiyor zaten çoğu dışarı atılıyor, mideye ulaşan belki 1 birimdir. Onun için içmeyeceksen maden suyu da içmeyelim.

Yani kola lobisinden değilim ama bilim böyle diyor.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(17.01.23)
0
msb
(17.01.23)
Kolada 'Yaa şeker varmış' deyip geçilemeyecek miktarda şöyle panolara konu olacak kadar şeker var.
www.google.com

Şeker yerine kullanılan tatlandırıcılar hakkında hiç de iyi konuşulmayan bir sürü araştırma var. Ancak Noel Baba'ya elbisesinin rengini değiştirtmiş olan bir küresel sermayeye karşı 'Kanserojendir' deyip son noktayı koyamamaları gayet normal.

Youtube'da şu tip videolar bol miktarda vardır. Saniyeler içinde pas söken bir ürün dişlere ne yapmaz.

www.youtube.com

Kafeinden ya da başka sebepten olsun uyarıcı etkisi vardır. Spor salonunda değilsen ya da uyumayıp sınava çalışman gerekmiyorsa uyarılma sakıncalıdır. Çoğu, daha da sakıncalıdır.

Kokadan, kafeinden ya da başka sebeplerden bağımlılık yapıcı etkisi vardır. Her gün 1,5 litrelik şişe bitirmeden duramayan 3 tanıdığım oldu. üçü de bıraktı. Sigara bağımlılığından beter olduğunu söylerler hep.

Sonuçta içeriği sır olan bir maddenin satışı için devletlerin ya özel izin vermesi ya da kanunlarını uygulamaması gerekiyor. İçinde ne olduğunu bilmeden tüketiyoruz. Ne derece mantıklı?
0
Mirket
(17.01.23)
işte benim de kafama takılan şey bu.

"şeker varmış" diyip geçilmeyecek miktarda şeker var evet, ama bu kadar şeker belki binlerce üründe daha var. ice tea'de de var mesela, ama 100 kişiye sorsan ice tea için "ooo çok zararlı" demez, ama kola için "çok zararlı, bööö öcü" deniyor.

saniyeler içinde pas söken şey dişlere ne yapmaz? evet o da doğru. peki ibn-i sina'dan beri şifa diye kullanılan, hala günümüzde sabah aç karnına yarım çay bardağı için detoks metoks faydaları sıralanan (www.acibadem.com.tr) elma sirkesiyle bir deneyin bakalım ne oluyor?

yani şeker var zararlı, e başkasında da var, ona zararlı diyen yok.

asit var pas söküyor, e sirke, limon da söküyor, zararlı diyen yok, aksine faydaları sıralanıyor.

kafein dediğin kahvede de var, aşırısı zararlı deniyor ama kimse kahveye "üff çok zararlı öcü o" demiyor.

gazlı olması deniyor, e beypazarı maden suyu diyorsun, günde iki şişe iç diyor.

ama bunlar birleşip kola olunca zararlı deniyor. benim göremediğim kısım nedir anlamıyorum.ne idüğü belirsiz, böcek olduğu söylenen bir özüt var, geriye bir o kalıyor. buna da benim aklım ermiyor. niye özellikle kola? fanta diyen yok, sprite diyen yok. hatta özellikle yöresel gazozları güzellyiorlar, içinde aynı şeker, aynı gaz, aynı katkı. kimse demiyor niğde gazozu çok zararlı sakın içme. ama kola diyince cısss.

içmeye bahane aradığım için sormuyorum, gerçekten kafam basmıyor, anlamaya çalışıyorum.
0
🌸kibritsuyu
(17.01.23)
Senin göremediğin bir şey yok abi öğrenilmiş çaresizlik var. Belli bi yaşın üstünde kimse sorarsan sor kola şöyle zararlı böyle zararlı der neden zararlı dersen içinde şeker var der ama akşam yemeğinde 2 somun ekmek gömer, bu işler böyle.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(17.01.23)
Hocam zararlı vs denildiği Ülker çikolatalı gofret ne kadar zararliysa o kadar zararlı.

Bu cola cok zararli su çok zararli olaylarin çoğu maksat klik kazanmak.

Bağımlılık falan denmis, ben de bir hafta kola icerim sonra icmem. Hayatımda kola bağımlısı olan bir tane insan tanıdım. Binlerce insanla tanıştım ve bir kişi. Ama sigara, alkol, uyuşturucu bağımlısı bir sürü. Öyle ekstra bir bağımlılık olayi falan da yok. Olay şeker bağımlılığı.
Icinde neler olduğu sır falan da değil, içine neyden ne kadar konulduğu sır. 21. Yüzyılda kimyasal bir maddenin içinde ne olduğunu bilemeyeceğimiz saniliyorsa komik. Bu maksat coca colanin nami yürüsün, gizli mizli diye goygoy dönsün, marketin olayi.

Çay, kahve tüketen, baklava yiyen, sabah akşam soda içen kişilerin çok da kolayı kafaya takmasina gerek yok.
0
logisticsmanager
(17.01.23)
4 olumsuzluğu sayıp her biri için bunda da var diyorsun. Sonra da 'bunlar birleşip kola olunca' demişsin.

Cevabın bir kısmı orada. Saydığın örnekler içinde bütün olumsuzlukları bünyesinde toplayan tek ürün kola.

Fanta ve Icetea'yi örnek vermişsin. Bence onlar da kolaya yakın zararlı. Bağımlılık yapıyorlar mı, bilemedim, duymadım hiç. Şeker miktarları daha az. Ve kola zararlılık konusunda sancaktarlık yapıyor.

Elma sirkesi. Asidite nedeniyle zararı var elbette. Ama faydası olduğu da söyleniyor. Hem bence daha pahalı olan elma sirkesinin üzüm sirkesinden hiçbir farkı yok. Pazarlama hilesi o diye düşünüyorum.

Madem suları. Barındırdığı elektrolitler bakımından faydalı.

İçeceğin gazlı olmasının bir zararı olduğunu düşünmüyorum. Geğirtir sadece.

Kahvenin zararı konusunu her doktor kabul edecektir. Günde bir fincan ancak diyecektir. Burada kahveyi bırakmaya, azaltmaya çalışıyorum diyen duyuruları görmüşlüğümüz var. O da bir küresel sermaye dayatması bence.
0
Mirket
(17.01.23)
(26)

İstanbul'da yaşamak hâlâ güzel bir şey mi?

levent bilgen
Kalabalığı, kaosu, trafik çilesi, her gün daha da bozulan demografik yapısı, daracık ve 50 yıllık binalara ödenen fahiş kiraları ve hayatın ekstra yoruculuğu ve pahalılığına rağmen İstanbul'da yaşamak hâlâ güzel bir şey mi? Çekilen onca zahmete değiyor mu? İstanbul'da yaşama fikrine şu an nasıl bakı
Kalabalığı, kaosu, trafik çilesi, her gün daha da bozulan demografik yapısı, daracık ve 50 yıllık binalara ödenen fahiş kiraları ve hayatın ekstra yoruculuğu ve pahalılığına rağmen İstanbul'da yaşamak hâlâ güzel bir şey mi?

Çekilen onca zahmete değiyor mu? İstanbul'da yaşama fikrine şu an nasıl bakıyorsunuz?
0
levent bilgen
(15.01.23)
Başka bi şey görmedim ki, bunun içine doğmamış olsaydım başka ihtimalleri değerlendirirdim belki ama üç gün gitsem bile özlüyorum şehrimi. Çok seviyorum ne olursa olsun.
0
vedatchilipeppers
(15.01.23)
diğer arkadaşlar gibi içine doğmadım ama ben de deneyimledim. bence değmez.
0
paintov
(15.01.23)
@tantavizisyon gibiyim başka yerim yurdum yok. yorumunu doğru bulsam da kendi adıma katılamıyorum, tıpkı rumlar ve diğer azınlıklar gibi -onlar da şehrin gerçek sahipleri, aydınlık yüzüydü- ilk göçen biz olacakmışız gibi geliyor.
*yurt dışındayım, uzun süre kalıcı olarak dönmek istemiyorum.
0
jimjim
(15.01.23)
kesinlikle nerede yaşadığın ile alakalı ist'a yaşanılacak 3 belki 4 lokasyon var diğer yerler için ist'a durmanın anlamı yok zaten herhangi bir ilçe'den farkı da yok.
0
duyurukullanıcısı
(15.01.23)
İstanbul berbat bir şehir olabilir ama benim guilty pleasure’ım da bu. Hayatımda hiçbir zaman başka bir yerde yaşama isteği hissetmedim.
0
ruhen hastayim ben
(15.01.23)
istanbul, çalışmak için mantıklı ama yaşamak için kesinlikle değil. 98'den beri burada yaşamaktayken iş dolayısıyla 1.5 sene süren bir güneydoğu maceram oldu. yaşadığım ferahlama hissini anlatamam. ailem, evim, sosyal çevrem burada olmasa kesinlikle dönmezdim. istanbul, romantizm ile değerlendirilecek halden çıktı. demografik değişim ve barınma krizinin boyutları oldukça ciddi ve üst gelir grubunda olmakla bunun etkilerinden kaçamayabiliyorsunuz.
0
zgrydn
(15.01.23)
kurulu duzenim olmasa 1dk durmam
0
nibba
(15.01.23)
paran ve vaktin varsa çok güzel her şey burada
doğru vakitleri seçersen ne toplu taşımayla ne de arabayla sıkıntı yaşamazsın
çalışanların vakit bulduğu zamnalarda da baheçeli deniz manzaralı evinde oturacan ya da helikopter/yat kullanılıp doğaya karışacaksın

pardon falza kaptırdım kendimi
0
bir soru sorcam
(15.01.23)
istanbul'da yaşamak yaşamamakla eşdeğer. bunu ortalama güzellikteki bir şehirde yaşamış olanlar rahatlıkla görebilir.

bir gün işten dönerken trafikte 3 saat geçirdiğimde direksiyonu yumruklayacak seviyeye geldim ve bu bana bir aydınlanma verdi. hayatımın son 6 yılının sadece 1 yılını istanbul'da geçirdim ve bu karardan aşırı memnunum.

bir de şu parası olana güzel muhabbetini anlamıyorum. neden parası olana güzel olsun ki sen ferrari'ye de binsen o köprü trafiğinde makas atıp 1 araba geçmeyi kar sayan denyolarla yan yana yaşıyor olacaksın.

param olsa istanbul'u mu çekerim allah aşkına. ahaha.
0
bohr atom modeli
(15.01.23)
Gelir seviyenize ve tercihlerinize bağlı bence.
Aylık 50 bin TL ve üzeri kazancı olan, çocuksuz bir çift için (ve hatta büyük ihtimalle 1-2 çocuklu aile için de) gayet yaşanabilir bir yer İstanbul.
Şehirde yaşamaktan keyif alıp almamak kişisel bir durum.

Bence eskiden kiralar fazla ucuzdu İstanbul'un merkezi semtlerinde. Şimdi biraz fazla ama olması gerekene daha yakın olduğunu düşünüyorum.
Dünya'daki çoğu büyük şehir gibi merkezde ve güzel semtlerde yaşamak çok pahalı, merkezden uzaklaştıkça kiralar düşüyor.

Kira dışındaki masrafların önemli kısmı artık Türkiye'nin çoğu yerinde birbirine yakınmış gibi geliyor bana. Ülkedeki herkes Migros'tan, Carrefour'dan veya üç harflilerden yapıyor alışverişini. Tatil için herkes ETS gibi birkaç şirket üzerinden aynı otellere gidiyor. Özel okul fiyatları da benzer, mobilya alırken harcanan para da benzer.

İstanbul'un farkı daha fazla sayıda iyi kazandıran iş seçeneği sunması. Bunun karşılığında da daha fazla kira talep ediyor.
Eğer seçeneklerin bolluğu sizin daha fazla gelir elde etmenizi sağlamıyorsa veya böyle bir tercihiniz yoksa İstanbul'da yaşamak mantıklı değil.

Tüm bunların dışında benim de başka bir şehirde yaşama tecrübem yok. Düşününce hiç de hoşuma gitmiyor başka bir şehirde yaşama fikri.
0
michael_knight
(15.01.23)
"bir de şu parası olana güzel muhabbetini anlamıyorum. neden parası olana güzel olsun"
insanaların harıl harıl çalıştığı saatlerde keyif yapabildikleri için

ben bile işsizlik maaşıyla akbilimle en dipten farklı bir versiyonunu yaşabiliyorum
0
bir soru sorcam
(15.01.23)
1 senedr uzağım ben de .4 kez geldim sadece kısa süreli. özlüyorum. orda doğunca özleniyor. o kaos, karmaşa keşmekeş iğrenç ama özletyor işte
0
ShadowOfMoon
(15.01.23)
istanbulda yaşamak güzel diyene inanmam.
suriyeli falan değilsen güzel değil.
ama iş için kalıyorsan, iyi para kazanıyorsan katlanırsın.
istanbul doğumluyum. okuduğum ilkokulu imam hatip lisesi yaptılar.
(çevre halkı böyle istiyor dediler, ama okula talep olmayınca, önce karşılıksız burs verdiler, yine dolmadı, uzak semtlerden ücretsiz servisle öğrenci getirdiler)
arkadaşlarımla oynadığım boş arsalara binalar yaptılar.
sokağımın başına sonuna ve ortasına cami yaptılar. arka sokaklardakileri saymıyorum.
gençken gittiğimiz taksimin durumu ortada.
fırsatım olunca arkama bakmadan kaçtım.
0
vizivozo
(15.01.23)
Şuanki halinde yaşamak güzel değil. Zahmetine ve masrafına değen hiçbir şey yok. Ayrıca artık istanbul dışındaki şehirlerde de o kadar yobazlık ve kısıtlı imkanlar yok. Herşeyin istanbul'da olup olmamasından ziyade olan şeylere erişebilme gücü daha önemli.

İstanbul'da kaliteli yaşamak londra'da yaşamaya yakın pahalılıktadır şu an. Buna değen hiçbir şey de yok.
0
romario
(15.01.23)
İstanbul'da yaşamıyorum ama fırsatım olursa yaşamayı düşünüyorum. Bozulsa da hâlâ sevdiğim bir şehir. Ama şöyle bir şey de var. İstanbul'dan daha sakin bir şehre gidince daha huzurlu hissediyorum.
0
dissendium
(15.01.23)
güzel semtlerde hayat hala yaşanılabilir.
0
xrated
(15.01.23)
doğma, büyüme, aileden istanbulluyum.
başka yer hiç bilmedim, 37 yaşıma kadar bir haftadan uzun süre istanbul'dan uzak kalmamıştım.
geçen sene ani bir kararla ankara'ya taşındım ve tuhaf bir şekilde mutluyum.

burada bazı olmamışlıklar var ve farklı bir yer.
ama ankara'yı ankara olarak değerlendirirseniz kendine has bir enerjisi var.
sanırım o hoşuma gidiyor şimdilik.

ama istanbul gibisi elbette yok.
yine de şu anda pek yaşanabilir olduğunu sanmıyorum.
son aylarda bütün arkadaşlarım (çoğu kadıköy'de yaşıyor) şikâyet etmeye başladı.
parası pulu olan, maddi sorunu olmayan da en azından bir yere ulaşamamaktan şikâyetçi.
ama illa ki bir şikâyet var.
o açıdan bakınca tam zamanında ayrıldığımı düşünüyorum.
0
blatta hiberna
(15.01.23)
İstanbul'da yasamak guzelden ziyade istnabul dışında yasamak cok kotu.

Bu yüzden evet günün sonunda istnabul da yasamak hala guzel sonuç olarak. Tum bu saydıklarına ragmen evet hala yasamak için en iyi seçenek yine İstanbul.
0
stavro
(15.01.23)
yasamadim ama cok ziyaret ettim. gerci havaalani haric 3 sene oldu gitmeyeli ama belki sik sik ziyaret etmek daha guzel olabilir. havalar isininca giderim yine. yasamak da guzel olabilir tabii, cok kriter var.

mesela turkiye'deki diger sehirlere gore artilari:
- daha cok etkinlik, yapilacak sey, gidilecek yer
- bicok insanla tanisma firsati, yabancilar dahil
- kultur, yemek, sanat
- bogaz manzarasi :)
- dunyadaki sehirleri birbirine baglayan bir hub, baska yerlere seyahat icin de daha rahat

belki yasamayi daha cok sevebilenler icin su durumlar vardir:
- nezih bir semtte yasiyordur
- trafikte cok takilmiyordur (is-ev yakinligi, evden calisma vs.)
- cok kazaniyordur
- ozgurluk seviyesinin yuksekligi, istedigi seyleri yapabilme vs.
- cevresinin mutlu etmesi, destek olmasi


not: tabii enflasyon durumu bazi seyleri geri plana itebiliyor ama kisisine gore de degisir.
0
ermanen
(15.01.23)
ailem, arkadaşlarım bu şehirde olmasa asla burada yaşamazdım. her gün eğlence vs yapmıyorsanız asla değmiyor.
0
deartheodosia
(15.01.23)
tabii şunu atlıyorum; ne komşularım ne başka birisinin gözaltında yaşamıyorum. küçük şehirlerde mahalle gözetiminde baskı altında dedikodu çevresinde bi hayat yaşayacağıma tüm sıkıntısıyla istanbul’da bireysel yaşamayı tercih ederim.
0
deartheodosia
(15.01.23)
istanbul'da dogmadim ama hayatimin yarisindan fazlasini (genclik + yetiskinlik) istanbul'da gecirdim. ogrenciyken guzeldi ama sonra sarmamaya basladi. ama hayatimda baska bir sehirde hic calismadim dolayisiyla is bulma/bulamama durumu sebebiyle buradayim hala. her firsati kolluyorum uzaklasabilmek icin, bir gun temelli gidip bir daha belki yilda 1-2 gelmeyi, belki de hic gelmemeyi planliyorum. umarim basarabilirim.

kalabalik, pahalilik, demografik degisimler ve trafik tum sosyal imkanlarin onune geciyor bence artik. denizi olmayan sehirde yasayamam romantikligini de anlamiyorum mesela. denize yuruyerek 15 dk mesafede yasiyorum ama kac kere denizi goruyorum bir haftada bilmiyorum. ankara'da yasamaktan hicbir farki yok yani denizi gormedikten sonra :)
0
kedi olmus gidiyorsun
(15.01.23)
İstanbul olanaklar şehri ya. Burada doğdum, büyüdüm, bozuldu evet ama seviyorum hala.

Bir de iki farklı istanbul var:

Esenyurt, Avcılar, Bağcılar vb…

Kalamış, Caddebostan, Koşuyolu vb…

Tercihim genel olarak Anadolu Yakası zaten.

Yani Kadıköy’den Küçükyalı’ya kadar olan sahil hattı fazlasıyla yaşanabilir bence.
0
msb
(15.01.23)
bence hala guzel.

buyuksehir denilen ankara, izmir bile maalesef bunca yil o kadar gelismedi ki istanbula kiyasla, istanbul hep bi adim otede olacak o yuzden.

dogma buyume istanbullu olan ve istanbulda ortalama ustu bi semtte yasayan biri baska sehirde mutlu olamaz.
ha bi ayagin hep istanbuldadir (paran vardir, isin musaittir istedigin an gelirsin veya boyle imkanlarin yoktur ama kurulu evin vardir ist'te arada kacarsin.. gibi) o zaman baska tabii.
0
Kittie
(15.01.23)
Varoş semtlerinde yaşaması doğu'da yaşamaktan bile kötüdür çünkü doğu'nun memleketinde tutunamamışlarının bulunduğu yerlerdir.

Kadıköy beşiktaş gibi yerlerde de beyaz Türklerin çoğu görgüsüz. Bunlarla sidik yarışı modunda yaşamak şahsen bana göre değil. Dedesi 50'li yıllarda taşlı tarlayı çitle çevirip sonrasında arazi değerlenince parayı vurmuş tiplerle iletişim yoruyor.

Ayrıca ne yaparsan yap trafiğinden kaçamıyorsun. Sürekli bir yere yetişme çabası, sürekli sıra bekleme. Şu saatten sonra gelinecek bir yer değil bence.

Mülteci sorununa hiç değinmiyorum. Bunun yarattığı kültürel kirlilik ve güvensizlik ortamı apayrı.
0
OrangeYellow
(15.01.23)
valla ben türkiye'ye dönersem eğer yapabileceğim işler sadece istanbulda çünkü otomotiv markalarının hepsinin genel merkezi istanbul'da. çoğu da remote çalışmadan geri çağırmada insanları her ne kadar covid'de sağdaki soldaki şehirlerden remote çalışanlar olsa da.
0
rain when i die
(15.01.23)
(6)

Türkiye'de avukatların sayısı bu kadar çok iken...

Avoiding The Puddle
Neden avukatlık ücretleri bu kadar yüksek ?Tamam baroların bir taban fiyat listesi mevcut fakat bu kadar çok avukatın olduğu yerde neden rekabet olmaz ? Misal vekalet vermek 2 bin liradan başlıyorsa neden bütün avukatlar hep en tavan fiyatı vermeye meyilli ?
Neden avukatlık ücretleri bu kadar yüksek ?

Tamam baroların bir taban fiyat listesi mevcut fakat bu kadar çok avukatın olduğu yerde neden rekabet olmaz ? Misal vekalet vermek 2 bin liradan başlıyorsa neden bütün avukatlar hep en tavan fiyatı vermeye meyilli ?
0
Avoiding The Puddle
(14.01.23)
Çünkü giderleri fazla, çünkü ucuza verdikçe asgari ücret kazanır hale gelirler.

Bu kadar avukat var da iyi avukat ne kadar var?
Kendi yakın arkadaşımdan örnek vereyim; biri fiyat istedi, kafasına göre verdi. Fazla geldi kişiye, ucuz avukata gitti. Gittiği avukat bir noktada hata yaptığı için tekrar benim arkadaşa döndü yardım için.

Kısacası avukat ucuz is yaparsa supermarket gibi bir sürü is yapmasi lazim, buna da zaman yok. Benim arkadaş ne kadar kari/koca taninir olsalar da haftasonu bile calisir haldeler is yetiştirmek için.

Neyse yani, ismini yapan adam isine gelirse çeker. Sonra ucuzuna gidip patlarsan seve seve düzgün avukata gitmek zorunda kalirsin.
0
logisticsmanager
(14.01.23)
Rekabetin kralı avukatların arasında hocam, rekabet olmadığını nereden çıkardınız?

Vekalet vermek 2 bin liradan da başlamıyor bu arada, gidin notere 200 liraya çıkartın vekaletinizi istediğiniz avukata; o para avukata da gitmiyor zaten.

Avukatlar hep en tavan fiyatı vermeye meyilli değil, asgari ücret tarifesinden fiyat verir çoğu. Müvekkil onu da fazla bulur fiyat kırmaya çalışır. Yüksek fiyat çekenler isim yapmış avukatlardır, onlar da bir elin parmakları kadar zaten.

Ekleme: Yukardaki arkadaşa katılıyorum, avukat enflasyonu var ancak maalesef birçoğu tırt, hiçbir şey bilmiyorlar hiçbir işi çözemiyorlar. Sözüm meclisten dışarı ancak 100 bin avukat varsa 95 bini çöp. Çöp avukata gidip işi patlatanlar daha sonra sıkışınca iyi avukatı zaten buluyo bir şekilde.
0
vedatchilipeppers
(14.01.23)
O fiyat listesi yalan bi kere. 2 ayrı avukatımız var. Biri en başta fiyat listesi ayağına güzel bindirmeler yaptı. Sonra bundan daha iyi iş takibi yapan diğer avukat fiyat listesinin adını bile anmadı. Çok daha makul fiyatlarla işimizi gördü.

Yani rekabet var tabii ki. Başta "ama baronun fiyat listesi" yapanlara işinin piri değilse yav he he diyip geçin. Mesela bizim GMK'nın bir fiyat listesi var dillere destan. Ama o fiyatlara çalışan tasarımcı sayısı çook az.
0
msb
(14.01.23)
Meslek kanunu gereği baro tarafından belirlenen asgari tarifenin altında iş yapmak disiplin soruşturması geçirmek demek. Asgari tarifenin altında iş yapan avukatlar bu yüzden fatura kesmez ama bir noktada mutlaka patlıyorlar sonra ağzı yanan tarifeden şaşmıyor.
0
apocalipy
(14.01.23)
asgari tarife olsa da uyulmuyor. bahsettiğin tarzda rekabet öncelikle avukat tutanlara, avukatlara, hukuk sistemine zarar verir. hali hazırda da veriyor zaten
0
paintov
(14.01.23)
Asgari tarifenin altına çalışmak kanunen yasak.çalışan olursa da vergi dairesi er geç tespit edip kat kat ceza kesiyor. Ayrıca en uyduruk dava mininum 8 yıl sürüyor. Bunu düşününce ücretler düşük kalıyor. Asgari ücret seviyesinde bile aylık kazancı olmayan onbinlerce avukat var
0
photo85
(15.01.23)
(6)

türkiye'de neden sade mısır cipsi yaygın değil?

another satisfied lover
müthiş bir şey değil mi bu? yanına sosunu alıp veya yapıp bandıra bandıra yemek veya bazen sade yemek. illa bulunuyor da ithal olduğu için çok daha pahalı oluyor. doritos falan türkiye'de üretilirken neden sade mısır cipsi üretilmiyor veya neden daha yaygın değil ben mi bir şeyi kaçırıyorum acaba?
müthiş bir şey değil mi bu? yanına sosunu alıp veya yapıp bandıra bandıra yemek veya bazen sade yemek.

illa bulunuyor da ithal olduğu için çok daha pahalı oluyor. doritos falan türkiye'de üretilirken neden sade mısır cipsi üretilmiyor veya neden daha yaygın değil ben mi bir şeyi kaçırıyorum acaba?
0
another satisfied lover
(14.01.23)
bir ara doritos dippas üretildi, içinden yoğurda karıştırmalık baharat karışımı da çıkıyordu, güzeldi maalesef artık yok
0
freebird5406_2
(14.01.23)
Bence de müthiş bi şey

Ben eskiden doritosların dışını emcükleyip kalan sade kısmı keyifle yerdim. Böyle saçma bi çözüm bulmuştum ama aldığım sek msg'nin haddi hesabı yoktur :)

Ama sadesi evde rahatça yapılabilir gibi geldi bi bakmak lazım.
0
msb
(14.01.23)
marketlerde olanları bilmiyorum ama her kuruyemişçide satılıyor külah şeklide illaki denk gelmişsinizdir.
(git: www.ciceksepeti.com)
0
catamenia
(14.01.23)
Fazla yavan geliyor bana. Salsaya falan batırınca işe yarıyor. Bir aroma istiyor insan.

@msb: Aslında prensip olarak mısır cipsi mısır unundan yapılan lavaşın kızartılmış hali. Videolarını falan seyrettim.
0
d max
(14.01.23)
meksika kültüründe yaygın, amerikaya sıçrıyor göçlerle beraber ama orada bile pek alıcı bulamıyor tek başına. taco bell'de falan kıymalı peynirli soslarla gideri oluyor. tek başına poşette, insanların deli gibi alıp yediği bir ürün olamadı.

bizdeki bazlama gibi örnek verebiliriz, temel malzemeli düz yuvarlak bir ekmek ama sıcağının arasına her şeyi koyup bi bazlamayı gömebiliyorsun. Belki Ankara dışında insanlar ne olduğunu bile bilmiyordur, adını dahi duymamış olabilirler.

Ben de salsa sosla çok severim, metro marketlerde vardı sade üçgen mısır cipsi, büyük poşette satılıyor, ithal bir üründü. Baya sade ama tuz bile yok.
0
marlonbranda
(14.01.23)
o daha çok üzerine peynir eritip yemek için değil mi ya? çakma nachos gibi. sade yiyen psikopatlar da mı varmış?

avrupa'da sinemalarda yaygın epey. yanına sos veriyorlar gömüyorsun.
0
bohr atom modeli
(15.01.23)
(7)

macbook’a veri aktarımı

Symbelmyne
ya bu ne cins bir bilgisayar yemin ediyorum satıp windows almamak için kendimi zor tutuyorum. neyse soruma geleyim önce, sonrasına bakarız..arkidişler macbook’larda usb tak dosyayı aç veriyi klasöre aktar gibi basic olaylar yok mu gerçekten yoksa ben mi bulamadım?yani çok basit bir komut gerçekleştr
ya bu ne cins bir bilgisayar yemin ediyorum satıp windows almamak için kendimi zor tutuyorum. neyse soruma geleyim önce, sonrasına bakarız..
arkidişler macbook’larda usb tak dosyayı aç veriyi klasöre aktar gibi basic olaylar yok mu gerçekten yoksa ben mi bulamadım?yani çok basit bir komut gerçekleştrimek istedim. samsung telefonumdan foto vs verileri kablo aracılığıyla aktarmak. illa appstore’dan bir app indirip ona da üçüne beşine bakmadan para verip mi dileğimi gerçekleştirebiliyorum çıkamadım içinden. pardon ama öyleyse eğer gerçekten ben bu bilgisayar için çok fakirim. :D

bir yardım be canlar yok mu makul seçenekler, vallahi kusura bakmayınız sizleri macbook sorularımla darlıcam bir süre. malum para kolay kazanılmıyor:)
0
Symbelmyne
(12.01.23)
eskiden apple dünyasında bir cihazdan diğer bir cihaza şarkı vs atamazdık, apple "e itunesdan satın al işte" derdi, şimdi yine biraz yumuşatmışlar da macbook kullanmadım o kısma atlamayayım.
0
ckisc
(12.01.23)
Android konusunda mac'in bi tatsızlığı var sebebini bilmediğim. Resmi olarak android file transfer macos uygulaması ile sorunsuz hallediliyor o iş.

ben ftp kullanıyorum o da güzel bi çözüm.

usb tak veri aktar gibi şeyler var tabi yalnızca ntfs yalnızca okuyabiliyor yazamıyor. Bahsettiğiniz tatsızlık android'e has.

Söylediğim uygulamalar ücretsiz.
0
hedep
(12.01.23)
hedep+1

Android taktiginizda "kim bu fakir" tavri cekiyor macos bey.

Android File Transfer kullaniyorum ben.

Onun haricinde macos candir ya vazgecmeyin.
0
msb
(12.01.23)
exFAT formatindaki usb belleginize dosya aktarmayi dediginiz sekilde yapabilirsiniz. telefonu bilemiyorum.
0
supergirl
(12.01.23)
eğer az dosya/foto/video varsa telefona "AirMore" uygulamasını kurun, macbook'ta browser üzerinden airmore'un verdiği ip'yi girip giriş yapın (web.airmore.com da oluyordu) ve aktarın. Wifi üzerinden kolay iş.

Diğer türlü Android File Transfer yazılımıyla oluyordu evet.
0
nhk ni youkosu
(12.01.23)
farklı dosyalama sistemleri olduğu için evet mümkün değil, biri macOS kullanır diğeri NTFS ya da başka bir şey bilmiyorum samsungu, yani eğer telefonunuz samsung bilgisayarınız mac ise aynı dili bilmeyen iki insan gibi baya zorlanırsınız, birinden birini değiştirmenizi öneririm. foto aktarımı için ise bir gmail hesabı açıp google photos'a ve google drive a yükleyebilirsiniz. sonra macte google photostan rahatça indirebilirsiniz en kısa yol budur.
0
sipsiyah
(12.01.23)
android file transfer.
0
co2s2
(13.01.23)
(13)

Nereden bira şişesi bulabilirim?

pavlis
50CL, 50 adet cam bira şişesi lazım. Tekeller satmam diyor, biliyorlar tabii artık kendi biramı yapacağımı. Yapamayacağım ama çünkü şişe yok :(
50CL, 50 adet cam bira şişesi lazım.
Tekeller satmam diyor, biliyorlar tabii artık kendi biramı yapacağımı.

Yapamayacağım ama çünkü şişe yok :(
0
pavlis
(12.01.23)
Mahallende kağıt toplayanlar varsa onlara şişenin tanesine 5 lira veririm falan de, onlar sana toplar getirir. Telefonlaşırsınız.
0
malheiros
(12.01.23)
Selam, olmaz olur mu biri satmasa diğeri satar. ben de tekelden aldım.
en kötü barlardan falan isteyebilirsiniz. Bud şişeleri depozitosuz bildiğim kadarıyla ve bira yapımı için ben beğeniyorum şişesini. atacaklarına size versinler bir gecede çıkar 50 tane rahatlıkla.
0
erty_ksk
(12.01.23)
Barlara yakın değilim maalesef, şişelerle ulaşım sıkıntı olur
0
🌸pavlis
(12.01.23)
Birkaç gün temizlenmeden beklemişin içinde temizlemesi zor küf kalıntısı oluşuyor.

Ben Tekel bayisinden almıştım. Temizleme aşamasında içim kaldırmadı. Attım hepsini. Gittim 4 dolu kasa aldım. Haliyle kendim yapma işim biraz ötelenmiş oldu :)
0
Mirket
(12.01.23)
sıfır şişe alabilirsiniz. www.butikbira.com
0
inheritance
(12.01.23)
Üstat 900 kağada şişe mi alınır???
0
🌸pavlis
(12.01.23)
tuborg gold'a 37 lira diyorlar internette (marketten bakmadım, ne kadar doğru bilmiyorum). iki kasa alsanız 40 * 37TL = 1480TL (artı kasa parası ve depozito). Ha derseniz ki o kadar para veriyorum bari boş şişe alacağıma dolu şişe alayım biram da olsun onu anlarım.
0
inheritance
(12.01.23)
biri satmazsa diğeri satar +1
kendi biranızı yapacaksanız buraya üye olun, hem sorun yaşadığınızda yardımlaşırsınız hem de yakın civarınızdaki ev biracılarından şişe temin edebilirsiniz: www.facebook.com

edit: şişe aldığınız yerden kasa da alın.
0
halanne
(12.01.23)
Gacebook evde bira yapım gruplarında satanlar oluyor. Ya da siz bi post açıp talip olduğunuzu belirtin.

Evet tekeller "biz artık taş mı yiyek" tepkisiyle satmak istemeyebilir.

Caddebostan vb gibi gençliğin bolca bira içtiği parklarda bir tur dolaşsanız yüzlerce şişe toplarsınız o da işin free versiyonu.
0
msb
(12.01.23)
*Facebook
0
msb
(12.01.23)
"3 kapılı suhulet han" yaz google'a ve o sokaklarda esnafa sor.
yada istoç Z ada civarına git.
cam sektörü ordadır.

başkasının içtiği attığı bardaktan ben içmezdim.
gerçi ben bira alkolda içmiyorumda o ayrı konu :)
0
aslindasorunumpsikolojik
(12.01.23)
1560 kağat verdim. ilk sahibi olarak biriktireceğim.
0
🌸pavlis
(13.01.23)
içer içmez yıka sonra çok uğraşıyorsun. afiyet olsun
0
argent dawn
(13.01.23)
(5)

göz kapaklarının üstünün şişmesi sorunu?

adivar
gözün kendisinin değil de kaşın altındaki kısmının aşırı şişkinliği sorununu yaşıyorum bir süredir. en başta yaşlanmaya bağlı o bölgedeki kasların kendini saldığını düşündüm, illa ki bu da var fakat her gün aynı değil; bazı günler daha şiş ve uykudan japon sumocusu gibi kalkıyorum. kilom yok, tamame
gözün kendisinin değil de kaşın altındaki kısmının aşırı şişkinliği sorununu yaşıyorum bir süredir.

en başta yaşlanmaya bağlı o bölgedeki kasların kendini saldığını düşündüm, illa ki bu da var fakat her gün aynı değil; bazı günler daha şiş ve uykudan japon sumocusu gibi kalkıyorum.

kilom yok, tamamen fitim. 10 gün kadar önce dahiliyeye gittim, genel kan değerleri hep normal çıktı; sınırda şeker vardı, o bile düzelmiş tamamen.
Fakat bir yerde sorun var, anlayamıyorum.

Buna benzer bir şikayet yaşayan var mı, öneride bulunursa sevinirim.

Not: Gözün kendinde enfeksiyon ya da alerjik bir durum yok.
0
adivar
(11.01.23)
kan tahlilinde tiroidle alakalı ölçümler yapıldı mı? benzer bir durumda hipertiroid çıktı bende.
0
scudman1
(11.01.23)
Valla tam olarak aynı sorun var bende de ama çözemedim henüz sebebibi. Kan tahlillerimde sorun yok. Spor yapıyorum, önemli bir yağ sorunum da yok. Bir yerde böbreklerle ilgili bir sorunun habercisi olabileceği yazıyordu.

Sorunu çözerseniz haber verin lütfen.

Bir de alkol kullanıyor musunuz?
0
msb
(11.01.23)
@msb haftada bir, iki kadeh şarap ya da bir-iki bira içiyorum yalnızca.

keşke çözebilsem, haber veririm tabi.
0
🌸adivar
(11.01.23)
yüzdeki ödemle, lenf akışının yavaşlamasıyla ya da lenf sistemindeki tıkanıklıklarla ilgili.
bu tiroid gibi bazı hastalıklara da bağlı olabilir elbette.
yüz yogasıyla ve boyundaki lenflere yönelik olarak yapılan masajlarla geçiyor.
youtube'da aratırsanız bulursunuz muhakkak.
ya da instagram'da yüz yogası yapan birilerini takip edin, onların videolarında karşınıza çıkacaktır.
0
blatta hiberna
(11.01.23)
böbrek ile ilgili bir sorun da olabilir.
0
bluemax
(11.01.23)
(13)

aramızda dizi izlemeyen, netflix e girmemişler var mı?

baldan kaymak
yoksa ben hollywood sektörüne t-rex miyim?
yoksa ben hollywood sektörüne t-rex miyim?
0
baldan kaymak
(10.01.23)
dizi izlediğim zaman beynimi kullanmadığım için, boşa geçmiş zaman diye addediyorum. sözüm ebmm'den dışarı.
0
goodz
(10.01.23)
dizi artik izleyemiyorum vakitsizlikten. netflixe sadece black mirror bandersnatch bolumu icin 1 ayligina ucretsiz abone olmustum. sonra devam ettirmedim. dizi izleyebildigim donemlerde de malum sitelerden izliyordum.
0
pide
(10.01.23)
netflix yapımı izlemişliğim var ama netflix'e üye değilim. birbirinin benzeri hikayeler pompalayan skimsonik bir platform benim gözümde. bir kuruş vermem.
0
mark greg sputnik
(11.01.23)
Netflix abonesi hiç olmadım. Ya zamunda'dan torrent ile indiririm ya da google'a yazınca onlarca site çıkıyor zaten, hemen hepsi 1080p cam gibi.

Netflix yapımı diziler izledim ama çoğunun devamı gelmiyor. Netflix'in çoğu dizisi ve filmlerinin hemen hemen hepsi çöp..
0
Cesario
(11.01.23)
ben hiç dizi izleyemiyorum. vaktim yok. netflix, disney, beinconnect, mubi hepsi var ama açıp bir şey izleyemiyorum bile. netflix’i ben ödemiyorum, abimin hesabında profilim var ve asla netflix’e para vermezdim ama onu söyleyeyim. bomboş bence.
0
deartheodosia
(11.01.23)
Dizi furyası birkaç sene öncesine kadar çok popülerdi. işyerinde sağda solda hep dizi muhabbeti dönüyordu fakat yavaş yavaş rağbet azalıyor sanki.

En azından beni artık sarmıyor. Evde Netflix, Amazon Prime, BluTv vb olmasına rağmen tek bir dizi açıp izlemiyorum. Netflix'te güzel belgesel serileri oluyor ama arada onlardan izlerim o kadar.
0
msb
(11.01.23)
Çok vakit alıyor, maalesef kolay kolay hiç bir diziye başlamıyorum.

Bakıyorum konu efsane, fena güzel. Ama yapmışlar dizi, hadi yaptınız bari 6-8 bölüm olsun. Yok ama sezon sezon yapmışlar, la yapın onu film izleyelim 2 saat olsun bitsin.
0
John Bloor
(11.01.23)
İlk çıktığında satın almıştım, birkaç ay sonra kendime saygımdan sildim. Alınmaca gücenmece yok içerikler çok kötü. (Ben müge anlı izleyen insanım siz düşünün.) Mubi, Gain türevlerini daha çok tercih ediyorum. Bana kalırsa izlenmeye değer daha çok şey barındırıyorlar.
0
ruhen hastayim ben
(11.01.23)
netflix veya bilumum çevrimiçi abonelik gerektiren hiçbir platforma üye değilim.
hem dizi/film delisi değilim hem de her platforma ayıracak bütçem yok zaten. canım merak ettiğim yapımları izlemek isterse de zaten çeşitli yollarla aynı kalitede izliyorum. yasal olarak, tıpkı itunes'ta nasıl anında tek bir şarkı satın alabiliyorsam aynısı film için de olsun isterdim. böylece farklı yollar denemezdim yani.
0
m e b
(11.01.23)
ben sadece dil geliştirmek amacıyla dublajını kullanıyorum. 4 yıldır netflix hesabım var bir kere ingilizce bir şey izlememişimdir. spice girls'ün müziğe katkısı netflix'in sinemaya katkısından fazladır.

bu şansım başka platformlarda olsa direkt kapatırım hesabı.
0
bohr atom modeli
(11.01.23)
Dizi izlemeyi seviyorum, Netflix'in de güzel dizileri olduğunu düşünüyorum. Netflix, Disney+, Amazon, BluTV, Exxen vs pek çok üyeliğim var. Çoğunu benden çok aile üyeleri kullanıyor o yüzden ödüyorum ama ben de sık sık bi şeyler izliyorum.

Son bir ay içinde Netflix'te izlediklerimden dizi olarak; Wednesday, Inside Job 2. part, Sex Education 3. sezon, How to sell drugs online (fast) 3. sezon, Disenchantment 4. part. Film olarak da Matilda the Musical'ı izledim. Bu izlediklerimi genel olarak beğeniyorum yani bunlar dışında da netflixten izlediğim pek çok dizi var. İstersem malum ortamlardan da indirebilirim ya da stremio gibi programlardan da izleyebilirim ama uğraşmadan tık tık izlemek hoşuma gidiyor.

Dizi sektörü hala oldukça gelişiyor, bence film izlemekten de daha keyifli bir iş. Son dönemde animasyon ya da müzikal dışında "ciddi" film hiç izlemedim neredeyse, o ruh halini bulmak zor geliyor. Ama dizi öyle mi, telefondan açıp yatağa uzanıp rahatça izleyebiliyorum çok hoş :d
0
nundu
(11.01.23)
dizi izlemem, filmciyim. IMDB 250, 500 bitirmemisken Fellini'nin, Hitchcock'un eserleri dururken dizi izlemek mantikli gelmiyor. Hicbir platforma da uye degilim.
0
freedonia
(11.01.23)
Dizi ilerim. Netflix, Disney+ ve Amazon Prime hesaplarım var. Netflix dizileri genel olarak en kötüleri. Arada bu platformlarda yeni dizileri izliyorum ama genel itibarıyla yeni dizilerin ve filmlerin hemen hemen hepsi kötü zaten. Kötü yapım oranı o kadar fazla ki aralarındaki vasat yapımlar insanlara çekici geliyor. Sonra sayfalarca bunu övüyorlar.

Ağırlıkla eski dizileri, bir ekranda bir şey yaparken diğer ekranda oynatıyorum. Yeni dizilerde de arada sıkılıp bırakıyorum geri dönüyorum. Olmazsa yemek yerken ya da öyle sıkılmışken izliyorum.
0
nawar
(11.01.23)
(6)

turbo olmadan aracın hızlanmaması

ShadowOfMoon
araç 1.6 dizel opel astra cdti. ilk arabam. yarı otomatik.mesela kırmızı ışıkta kalkarken hafif gaza basıyorum. 15 20 lere geliyor. ayağımı öyle tutarsam değişmiyor hız. hafif ittitirsem yine sabit. orta şiddet ittirirsem yavaş yavaş artıyor. 70lere kadar böyle yavaş yavaş hızlanıyor. sonra zaten hı
araç 1.6 dizel opel astra cdti. ilk arabam. yarı otomatik.

mesela kırmızı ışıkta kalkarken hafif gaza basıyorum. 15 20 lere geliyor. ayağımı öyle tutarsam değişmiyor hız. hafif ittitirsem yine sabit. orta şiddet ittirirsem yavaş yavaş artıyor. 70lere kadar böyle yavaş yavaş hızlanıyor. sonra zaten hızını almış oluyor.

ama gazı tam köklersem (patinaj yapacak gibi değil tabi), hemen çıkabiliyorum 40 50 60lara. turboya geçti mi , bunu direkt anlayamıyorum, sadece yakıt tüketimi ekranda gözükyor saniyelik. ordan anlıyorum.

ilk saydığım gibi kendi hızlanırsa 4-6 litreyi geçmiyor 100 kmde ama turbo olduğunu düşündüğüm biçimde hızlanırsa 11-22 arası değişiyor.

ekonomik kaygıdan ziyade sürekli turbo kullanmamak istiyorum. şanzımana direkt zararı yok da yine de motoru eskitme ve yağı hızlı azaltma gibi şeyler yüzünden.

önerileriniz var mı?
0
ShadowOfMoon
(10.01.23)
bu normal bir şey. turbolu araçlar alt devirlerde biraz ölü olur. bu kadar kafana takma. arıza vereceği varsa zaten verecek, gaza basmaya çekindin diye araç daha uzun dayanmayacak.
0
roket adam
(10.01.23)
turbo her zaman devrede, onu kullanmamak diye bir şey yok. sadece rolanti devrinde ve yakınlarında yeterince basınç üretemediği için etkisini hissetmiyorsunuz (turbo lag). yapmanız gereken araci her viteste maksimum torku verdiği devirin biraz üstünde kullanmak (2500-3000 gibidir o araçta). her sürüşte de uygun zamanlarda biraz fazlaca (4000 gibi) devir çevirtip motorun kurum yapmasını engellemek. maksimum tork devrinde sürdüğünüzde zaten en az yakıt tüketimiyle en verimli sekilde kullanmış olacaksınız.
0
orient blue
(10.01.23)
turboyu kullanmamak nasıl bir şey. bas git bu kadar kafana takma. turboyu kullanmamak nasıl oluyor? 1.4 atmosferik araç kullan turboya kurban ol.
0
mikahakkinen
(11.01.23)
1.3 cdti astra'yı yaklaşık 10 sene kadar kullandım. Çok ağır bir araba. Turbo olmasa çekilir dert değil. Turboyu seviniz...
0
msb
(11.01.23)
Turbo her zaman devrede +1

Devir yükselince ürettiği hava akımı da artıyor, hava artınca yakıtı da arttırıp doğal olarak motor güçleniyor ve araç hızlanıyor.

Şu da var, siz gaza fazla bastınız diye turbo devreye giriyor ve yakıt artıyor değil.

Siz gaza bastığınız için araç yüksek devir çeviriyor ve yazılım sizin performanslı kullanacağınızı anlayıp vitesleri daha geç değiştiriyor. Bu da hem yüksek devir, hem yüksek güç, hem de yüksek yakıt tüketimi olarak sonuçlanıyor.

Siz, performans lazım değilse normal kullanıma devam edin, çok nadir olarak vitesi manuele alıp deviri kökleyip bir sabit vitesde kaç saniyeliğine sürüş yaparak kurum vs problemlerine engel olun +1
0
John Bloor
(11.01.23)
turbolu veya turbosuz araçların normali o senin dediğin gibi gazı belli bir oranda sabit açınca sürekli hızlansa hızını nasıl koruyacaksın sürekli bas bırak mı yapacaksın ?

turbo öyle bişey değil aslında. turbo her daim devrede ama gaza yüklendiğinde wastegate üzerinden daha yüksek basınç oluşturuyor. düşük dervirlerde kanatçıklar pek basınç oluşturamadığı için arada fark yok gibi geliyor.

illa turbosuz kullanıcam dersen git sanayide wastegate borusunu söksünler. o zaman turbo gaza yüklensen de dönmez. ama bu turbosuz kullanım motor için iyi bir şey demek değil. tam tersine turbolu kullanıma göre haritalanmış yakıt sistemi aptallaşacaktır.
az hava fazla yakıt sonucu hararet yükselecek ve daha da fazla yakıt tüketeceksin.
0
orpheus
(11.01.23)
(3)

yemek sektöründe çalışan veya mekan sahibi olan var mı?

stationary traveller
selamlar, son dönemde iyice maliyetler arttığı için birilerine sormak istedim. ''kira ağabey, ehonomi çok kötü'' deyip bu işten kurtulmaya çalışan çok akbaba görmeye başladım. ciddi ciddi hazır durum kötüyken bir tekme de biz atalım mantığında çok mekan var. var mı bu konuda, dürüstçe ''evet abi fır
selamlar, son dönemde iyice maliyetler arttığı için birilerine sormak istedim. ''kira ağabey, ehonomi çok kötü'' deyip bu işten kurtulmaya çalışan çok akbaba görmeye başladım. ciddi ciddi hazır durum kötüyken bir tekme de biz atalım mantığında çok mekan var. var mı bu konuda, dürüstçe ''evet abi fırsat bulduk, çakıyoruz'' diyen veya ''x'ten dolayı böyle'' diyecek bir işletmeci-işletme çalışanı? tespit ettiğim kadarıyla gıda sektöründen bağımsız, herkes zarar etmeyi geçtim, kar payını artırdı.
0
stationary traveller
(10.01.23)
Ben de sıradan vatandaş olarak hayvan gibi şey yaptıklarını düşünüyor ve artık çok zor durumda olmadıkça dışarıdan yemek söylememeye çalışıyorum.

Pandeminin acısını çıkarıyorlar gibime geliyor ama bu iş nereye gidecek bilemiyorum. Dev bir havalimanında yaşıyormuşuz hissi veriyor ülkenin yeme-içme sektörü.
0
chicha_v2
(10.01.23)
O itirafı yapacak dürüstlükte esnaf kalmadı pek. Varsa bile çakmıyordur.

Et/tavuk/akaryakıt/elektrik/su vb gibi kalemler bir dönem fena fırladı, o dönem restoranlarda da zamlar yapıldı fiyatlar yerini buldu ama bu işletmecilerde dur durak yok. Aldığım bir porsiyon yemeğin bedeli her gittiğimde artmış oluyor.

Biz talebi azaltmadıkça da devam edecekler gibi duruyor.

Sorun şu ki artık birikim yapayım, ev/arsa alayım hayali kalmadı insanlarda. "3 günlük dünya, canım çektiyse yiyip içeyim" moduna girdik. Talep düşmüyor o yüzden. Kalitesi düşük dandik porsiyonlara yine o paraları vermeye devam ediyoruz. Bunu bilen restoranlar da çakmaya devam ediyor.
0
msb
(10.01.23)
Restoran işletmeciliği atölyesine katılmıştım. Hatırladığım kadarıyla bir tabak ürün fiyatlandırılırken, tabağı oluşturan ürünlerin maliyetleri toplamı minimum 3 ile çarpılıyordu ki işletmenin çalışan, kira gibi giderleri de gözetilsin.

Malzemelerin tamamını Migros'tan aldığımızı varsayalım, fiyatları sanal marketinden çektim.

Ürün de Keçi Peynirli Kuru İncirli Salata olsun.

Keçi Peyniri - 100 gr 20 tl
Kuru İncir - 50 gr 8 tl
Taze Soğan - 1 dal 2 tl
Marul - 1/3 3 tl
Kapari - 12 adet 5 tl
Portakal suyu - 1 portakaldan 3 tl
Zeytinyağı - 50 ml 3 tl

Bu tabak en az 44 x 3 ten 132 tl ye satılmalı, tabi malzeme tedariğinin Migros'tan yapıldığı bir senaryoda xd
0
lüzumsuz adam
(10.01.23)
(24)

Pandemi dönemine dair özlediğiniz şeyler var mı?

duchess jessamine
Biliyorum iyi bir dönem değildi ama o durulmuşluğu, yavaşlığı, hafta sonu evde oturmayı, o ıssızlık duygusunu bazen özlüyorum.
Biliyorum iyi bir dönem değildi ama o durulmuşluğu, yavaşlığı, hafta sonu evde oturmayı, o ıssızlık duygusunu bazen özlüyorum.
0
duchess jessamine
(07.01.23)
ofisin sessiz sakin olmasını özlüyorum.
0
king lizard
(07.01.23)
Pandeminin en çok etkilediği sektörlerden birinde olan biri olarak, yine de sokakların o boşluğunu, sessizliğini ve hatta evde vakit geçirmeyi özledim.
0
gallienus
(07.01.23)
eşimin hiç işe gitmeyip hep evde olması
0
sta
(07.01.23)
%100 evden calismayi ozluyorum.

Donem olarak benim icin iyi olmayan hicbir yani yoktu acikcasi, sansima yakinlarimdan kimse agir hastalanmadi.
0
hot potato
(07.01.23)
Dışarda daha az kişinin olması ve temizlik
0
zaxurani
(07.01.23)
en pis insana bile bile temizlik hassasiyeti cokmustu az cok.
insanlarin birbirinin dibine girmemesi.
onune gelen tanidigin naber diyip hemen yanagini uzatmamasi.
gercekten isi olmayanin sokaga cikmamasi.
0
Kittie
(07.01.23)
Dönüşümlü olarak evden çalışmayı özlüyorum.
Pek çok kitabı okuma, filmler izleme fırsatım olmuştu.
Evde olmaktan hiçbir biçimde rahatsız olmadım. Bilâkis, insan olduğumu hatırladım.
0
pro9it9is9
(07.01.23)
Korona olup on gün raporlu bir şekilde yataktan çıkmadan dizi film izlemek.
0
ruhen hastayim ben
(07.01.23)
yolların boş olması, dışarının daha az kalabalık olması
evde oturup herhangi bir şey yapmazken vicdan azabı çekmeme, fomo yaşamama durumu :)
0
roket adam
(07.01.23)
Üretkenliğimi özlüyorum.
0
vedatchilipeppers
(07.01.23)
Kadıköy ömrümde bir daha göremeyeceğim bir şekilde bildiğin bomboştu. Şimdi iğne atsan yere düşmez. O hali özledim sanki.

Bir de film çekimi için izinli çıkıp hava alanına gittiğim e-5'te bomboş yolda 200 basmıştım o da çok ilginçti. Normalde tampon tampona trafikle gittiğim yoldu.

Hayatımızda bunu da yaşamadık diyemeyeceğimiz bi süreçti. Heyy gidi tarih oldu şimdi :)
0
msb
(07.01.23)
Seyahat ederken yandaki koltuklarin bos olmasi ozellikle uzun yolculuklarda cok super biseydi.
0
j r r tolkien hayrani
(07.01.23)
İlk zamanlarını değil de 2020 yazından sonraki sonbahari çok özlüyorum. 2021 yazına kadar. Aralıklı sokağa çıkma yasakları vs harikaydı. Çok huzurluydum.
0
sanguine
(07.01.23)
Pandemi sekslerini özledim. Karnatinalarda kapanmak iyi oluyordu.
0
romario
(07.01.23)
Spor salonları bomboştu ne güzel ya keşke yine öyle olsa
0
olaylar olaylar
(07.01.23)
kısılı kalma, insanoğlunun çaresizliği, modern tarihte bir gıdım ilerleyemeyip küresel çapta bir virüs salgınını bez parçası ile savuşturmaya çalışmamız, evde olmak, herkes evde iken özel izinle dışarıda olmak, bomboş yollar, etrafın temiz olması, temizlenmesi, çalışma düzeninin değişmesi, her şeyin anlamsız hale gelmesi ve sonrasında bu kadar ekstrem bir durumun özümsenmesi, benimsenmesi ve sıradanlaşması, farklı bir şey yokmuş gibi hayata devam etmek.
saydıkça sayarım ya. Distopya çok severim zaten. İnsanın çaresizliği de hoşuma gidiyor. Her kar yağışı yolların tıkanması benim için keyif.
He bir de en önemlisi belki herkesin ellerini yıkıyor oluşu. offf şahane ya. insanların dibinize girmemesi de çok iyiydi. hemen bitirdi şerefsizler.
0
sparkle kiddle
(07.01.23)
Pandemi zamanı işim sebebiyle sokaga çıkma yasagından muaftım. O zamanki sessizliği, sokakların caddelerin hınca hinç kalabalık olmamasını çok özlüyorum.
0
limonlu eksi
(07.01.23)
eski sevgilim. 7/24 evdeydik mecburen. benim işim de vardı yani şükür param vardı, market filan çok yakındı, izin olduğu zamanlarda alışverişimizi de yapıyorduk. aynı evde öyle beş ay debelenmiştik. çok özlüyorum.
0
mark greg sputnik
(07.01.23)
Hiçbir şey yok. Rezaletti.
0
dissendium
(07.01.23)
Pandeminin tam olarak "bittiğini" düşünmüyorum, bu başlık için 2023 sonunu görmek gerek.
Çok belirsiz ve kaotik bir dönemdi, özlediğim pek bir şey yok sanırım.
0
dreamnesiac
(07.01.23)
insan azlığı, trafik, işlerin ikinci plana alınması.
0
gabe h coud
(08.01.23)
1. Bomboş spor salonu +1 ama sonradan hepsi kapanmisti. Daha sonralari da o hicbir yer acilmamisken bizim binadaki gym acilmisti ve o da bos oluyordu.

2. Twitch takiliyordum. Degisik ve guzeldi. Muzik kanallari artmisti baya. Unlu Dj'lerin kanallari da
oluyordu ve onlarla falan sohbet etme vardi. Unlu muzik sirketleri de hep canli yayinlar yapiyordu.

3. Bisiklet de suruyordum. Bos her yer ve istedigim gibi basip gidiyordum. Kisin sogugunda cok yapamadim tabii.

4. Bilgisayarda oynadigim oyunlar
0
ermanen
(08.01.23)
Her şeyi yapabilme fırsatı olmasını özlüyorum.


Dönüşümlü olarak evden çalışmayı özlüyorum. +345
0
put it in your appropriate place
(08.01.23)
evden çalışmak, zorunlu haller dışında insanlarla muhatap olmamak. aşırı aşırı özlüyorum. keşke yine pandemi olsa diye içimden geçiriyorum.
0
dedim ben sana
(08.01.23)
(21)

Neden böyle oldu?

pavlis
Popüler kültürün dayattığı her şeye karşı mesafeli hatta soğuk bakan birisi olarak birkaç aydır Zeynep Bastık ve Melek Mosso gizli fanı olarak hayatıma devam ediyorum.Ağalar bu Zeynep Bastık dediğimiz arkadaş çok güzel deyil mi? Tanrı rızası için hangi göz problemi olmayan arkadaş bu kimseye çirkin
Popüler kültürün dayattığı her şeye karşı mesafeli hatta soğuk bakan birisi olarak birkaç aydır Zeynep Bastık ve Melek Mosso gizli fanı olarak hayatıma devam ediyorum.
Ağalar bu Zeynep Bastık dediğimiz arkadaş çok güzel deyil mi? Tanrı rızası için hangi göz problemi olmayan arkadaş bu kimseye çirkin yahut itici diyebilir?
Aynı şekilde Melek Mosso'da böyle.
Kendisi birkaç sene önce sokakta söylediğini bir şarkıda leş gibiyken bugün tıp mucizesi timsali ortalıkta boy göstermiyor mu? Kadın tam bir elf olmuş.

İkisini de resmen hayranlıkla ve özellikle 'izliyorum'.

Buyrun, hobi olarak siz yine sövün.
0
pavlis
(07.01.23)
İkisi de cidden itici geliyor.
Zevkler renkler.

Bak keyfine, vicdan yapma
0
kisa
(07.01.23)
melek mosso'nun yorumculugunu ve sesini begeniyorum. ikisini de fiziksel olarak incelemedim.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(07.01.23)
çok güzel değil mi? değil.
0
gurur
(07.01.23)
Çok afedersiniz Zaynep'i tokatlayasım geliyor böyle masum imajı çizip seyirciye oynuyor gibi.

Yine de tatlı bir yüzü var diyebiliriz objektif olursak ama baydırdılar göstere göstere.

Melek de başından beri samimi geliyor ama güzel demezdim. Son zamanlarda baktı biraz kendine, güzel denilebilir.

Konudan bağımsız ama hem samimi hem güzel Karsu var bence son zamanlarda populer.
0
ananiyimioguz
(07.01.23)
Melek mosso cok samimi ve iyi geliyor ban. Baya da iyi sesi ama zeynep bastik’in bir pr harikasi oldugunu biliyoruz. Ki bazi sarkilarini severim. Ona ragmen bana itici geliyor.
0
mor oje
(07.01.23)
Melek mosso popi mi ya? Ben marjinal diye dinliyordum. Ama Zeynep bastık tam Justin Bieber.
0
prole
(07.01.23)
İkisi de güzel değil. Çok güzel değil demedim dikkat ederseniz. Direkt güzel değil.
0
dissendium
(07.01.23)
Zeynep Bastık güzel mi? Değil. Hatta tam tersi olabilecek en çirkin ve sünepe tipte insan. Vıcık vıcık bir tipi var kadının.
Melek Mosso güzel mi? Değil. Sesi de güzel değil. Bağırarak ve gırtlağı parçalayarak şarkı söylenmesi beni aşırı rahatsız ediyor.
0
gallienus
(07.01.23)
bahsi gecen sahislari bilmiyorum simdi acip baktim. zeynep bastik tam sevdigim tipte bir kadin. melek mosso'yu begenmedim ama zeynep guzel.

edit: kut sacli hali olmamis ama eski hali guzel.
0
antikadimag
(07.01.23)
zeynep bastik'in adini eksi sozlukte goruyordum surekli ama basliklari hic acip bakmadim. simdi sen "hangi göz problemi olmayan arkadaş bu kimseye çirkin yahut itici diyebilir" yazinca google'a yazip baktim. cirkin. eblek de denebilir.

melek mosso'nun birkac sene once su yorumuna denk gelip begenmistim. www.youtube.com hakkinda baska hicbir sey bilmiyorum, gecen sene belediye konserinin iptal edilmesi disinda.
0
hot potato
(07.01.23)
Ben inanmadım sana. Ya trollsun ya da pr yapma peşindesin.
0
etna
(07.01.23)
Abi yeter ama sözlük bitti burada mı başladınız ne zeynep bastık'mış ya :/

Cevap: Güzel falan değil.
0
msb
(07.01.23)
Sırf PR muhabbeti olmasın diye başlıkta iki isminde adını geçirmedim. Az önce Zeynep'i üçüncü defa izledim. Bütün söylediklerimin arkasındayım ve 50 kuruş almadım. Sizin olay başka bence, neyse. Bütün kızlar toplandık dinleyen erkeklere laf anlatmak istemiyorum.
0
🌸pavlis
(07.01.23)
(bkz: hele otur bi soluklan yigenim )

Valla bana gore ikisi de guzel degil ancak senin durumun icin de hem zevkler ve renkler derim hem de surekli ayni seylere maruz kalma yuzunden objektifligin gitmesi derim.

Insan biseylere bilerek ya da bilmeyerek uzun sure maruz kalinca objektifligini kaybediyor. Ozellikle de o seyleri yeni yeni kesfediyorsa direkt buyuk laflar ediyor. Bu olay bence biraz da seye benziyor, hani yeni bir grup kesfedersin ve daha sonra da gunlerce sadece o grubu dinleme olayi yuzunden onlari en iyisi sanarsin ya ha bu da bence ayni hesap. O yuzden once bir soluklan simdi, bir kac ay sonra tekrar konusuruz.
0
j r r tolkien hayrani
(07.01.23)
keyfinize bakın yahu. neredeyse snob ve bu konuda nobran bir insan olarak bir dönem duygu özaslan izledim. sırf peltek ve hayata dair çok farklı dertleri var diye.

tadını çıkartın boş verin.
(bkz: guilty pleasure)
0
sparkle kiddle
(07.01.23)
yav sözlüğü esir aldınız burada yapmayın be kardeşim.

(bkz: pavlis duyurudan uçurulsun)
0
xrated
(07.01.23)
zb güzel değil, sadece skinny sıradan bi türk kızı. bu kadar pompalandığı için bir halo efekt oluşuyor siz de oluşan bu etkiyi güzellik sanıp etkileniyorsunuz.
0
orpheus
(08.01.23)
zeynep bastık'ın bence güzel denebilecek bir yüzü ve fiziği var. Ama şimdi normalde de benim yüz hafızam rezalettir ama bu kadının yüzü o kadar sıradan ki, kadının bi iki coverını beğenip izlememe rağmen youtube dışında bir ortamda görünce asla tanıyamıyorum kendisini. Hani Zeynep ismi aşırı popüler ya sokağa çıkıp Zeynep desen bi iki-üç kişi bakar. Onun gibi bi yüzü var, İzmir'de sokağa çıksan benzer hatlarda birilerini bulursun.

Melek Mosso'ya hiç bu konuda bakmadığım için yüzünü hatırlamıyorum şu an (yüz hafızam rezil demiştim). Fotoğraflardan baktım, güzel diyemedim ya klasik kadıköy kızı havası var ama hoşuna giden olabilir bi şey diyemem (hayatımda kadıköy'e iki defa gittim ama olsun).

Bi de popüler kültür olan her şeyi kötüleyen kişilere de uyuzum ben. Bu popüler kültür düşmanlığı artık yeni popüler kültür oldu hatta yakında sırf bu yüzden popüleri sevmek "in" olacak :) ne hoşuna gidiyosa dinle ya, PR falan ama Zeynep Bastık bi şekilde cover yapan kadın vokal havuzundan kendini gösterip Dünya Kupası'nda konser verecek seviyeye geldi sonuçta.

Zeynep Bastık dedin diye bu kadar tepki görmen de çok saçma kadını beğenmek suç olmuş resmen :d
0
nundu
(08.01.23)
Zeynep Bastik hadi yine bir nebze ama Melek Mosso'yu cidden hic begenmiyorum.

"Bu kadar pompalandigi icin begeniyorsunuz" lafini da hic anlamadim :) Unlu olmasina ragmen begenmedigim milyar tane kadin var, ne alaka cok ismi geciyor diye guzel "zannediyor" olmak? Bu arada ben zaten skinny severim ;)

Edit: bu arada yorumlarda gordukten sonra simdi baktim da Zeynep Bastik > Karsu diyorum. Hepsinde degil ama bazi fotolarinda begendim zeynep'i. Uzun sactansa kisa sacli hali daha iyi. Beyaz donlu fotolari da guzel.
0
ahm1
(08.01.23)
İkisi de çok çirkin.

Müzikleri de kötü
0
Hallegadola
(08.01.23)
Güzel değil. Sesi de iyi değil. Ve itici.

Hatta bana göre Melek mosso, zeynep bastık'tan bi tık daha sevimli. ama ikisi de aynı geliyor bana.

hareketleri yapmacık. güzel değiller ve sanki böyle "güneşi gülüşüme nasıl da sığdırdım bana hayran olun diye haberim yokmuşcasına yaşıyorum" modunda göstermeye çalışıyorlar kendilerini.

hoş ben de taylor swift ve eda ece'yi yere göğe sığdıramayan biriyim. hangisi ne kadar sevilir subjektif bir konu.

bence önemsemeyin ve keyif alıyorsanız hayatınıza devam edin. bunu düşünmeye gelene kadar ooo da ooo yani.
0
baldan kaymak
(08.01.23)
(4)

Klavyeye kahve döküldü, ne yapılır?

gezegen olan pluton
Çalışmasında bir sorun yok ama dökülen yerdeki tuşların basması bir garip, saf su ile yıkasam mı, içini açıp içini mi temizlemek gerek, var mı bu durumu düzeltecek bir yöntem?
Çalışmasında bir sorun yok ama dökülen yerdeki tuşların basması bir garip, saf su ile yıkasam mı, içini açıp içini mi temizlemek gerek, var mı bu durumu düzeltecek bir yöntem?
0
gezegen olan pluton
(07.01.23)
Ters çevir akıt içindekini umarım kahve şekerli değildir. Benim de başıma geldi kahve şekerliydi tuşlar kafayı yemişti. Bir süre sonra usb klavye kullanmak durumunda kalmıştım
0
Symbelmyne
(07.01.23)
Ben 1 büyük bardak kola dökmüştüm Microsoft klavyeye. Kuruyunca tuşlar bi acayip bakıyordu. Tuşları söküp güzelce bulaşık sabunuyla yıkadım içini de kolonyayla sildim eskisinden iyi olmuştu.
0
rodeocu
(07.01.23)
saf su değil de izopropil alkolle yıkayabilirsin.
0
false pretension
(07.01.23)
Klavye Apple değilse kurtarılabilir. Tuşları dikkatlice söküp kontak spreyle güzelce temizleyin.

Apple ise geçmiş olsun. Kurtarmak cidden zor oluyor.

Kahve şekersizse şansınız daha yüksek tabii.
0
msb
(07.01.23)
(6)

hayatı demi az olmuş ve soğumuş çay tadında yaşamak

Mossy
1 yıl öncesine kadar kronikleşmiş bir depresyonum ve bir sürü içsel meselem vardı. hayatı zeki demirkubuz filmlerinde gibi yaşıyordum bir nevi. sonra korkularımın üstüne gittim, hayata atıldım. param var, istediğimi alıyorum, istediğimi yiyorum. işten geriye bolca zaman artıyor, kendime ve ilgilerim
1 yıl öncesine kadar kronikleşmiş bir depresyonum ve bir sürü içsel meselem vardı. hayatı zeki demirkubuz filmlerinde gibi yaşıyordum bir nevi. sonra korkularımın üstüne gittim, hayata atıldım. param var, istediğimi alıyorum, istediğimi yiyorum. işten geriye bolca zaman artıyor, kendime ve ilgilerime zaman ayırabiliyorum. hayatımda beni daima destekleyen, yargılamayan, tatlı bir adam var. psikolojik açmazlarımdan sıyrıldım.

AMA

bu yaşıma kadar bir şeylerin tuhaf ve kendine özgü lezzetleri vardı. üzgünsem üzülmenin, neşeliysem neşeli olmanın, özlemenin, eğlenmenin, bunalmanın... çok yoğun lezzetleri vardı. o lezzetler bana ne olursa olsun, en kötü günlerimde bile derin bir haz veriyordu.

şimdilerde bunların hiçbiri yok diyebilirim. duygularım seyreldi. eskiden mesela bir müzikale gidip onun güzelliğine hayran olurdum, bir saniyesini bile kaçırmamak için gözümü kırpmadan izlerdim. şimdi tv'den bir dizi açmışım gibi hissediyorum normalde beni çok etkileyecek şeyler karşısında bile. bir şeyler görmek, yeni şeyler tatmak şöyle hissettiriyor: "hmm, iyiymiş. tamam." kimseye karşı çok derin duygular besleyemiyorum, çok eğlenemiyorum, çok üzülemiyorum. her şeyin yoğunluğu çok çok düşük. sadece memnun ya da memnuniyetsiz hissedebiliyorum.

acaba bunun sebebi yaş almak mı (27 bitti 28 oldum) yoksa ülkenin genel havasından mı yoksa benim kişisel deneyimlerim mi beni bu noktaya getirdi? sizlerde de olmuş muydu böyle şeyler. normal olan bu mu? heyecansızlık ve tutkusuzluk içimde bir oyuğa dönüşüyor her geçen gün. acaba hayatım boyunca dengeli şeyler hissetmeye alışık olmadığım için şimdi sağlıklı olan bir şey bana tuhaf geliyor olabilir mi?

sizlerde durumlar nasıl?
0
Mossy
(05.01.23)
ben de öyle, mutsuz değilim fakat yüksek duygular yaşamıyorum, şaşırıp heyecanlanmıyorum, kişisel deneyimlerle ilgili olduğunu düşünüyorum, 15-20 yaş arası her şey bizim için yeniydi hayatı deneyimlerken heyecanlanıyorduk, bir yerden sonra çoğu şey bunu daha önce görmüştüm hissi veriyor
0
freebird5406_2
(05.01.23)
Ben de tam olarak bu durumdayım. Hayata ve uyaranlarına karşı nötr vaziyetteyim. Geçen yıllarda hayaline bile takla atacağım şeyler artık benim için bir etkisiz eleman. Ne olduysa pandemi sürecinden sonra oldu sanki.
0
msb
(05.01.23)
28yasindayim ayni tatsizliktayim. sanatsal etkinliklere karsi hissim cok zayifladi bu da hayattan keyif almayi zorlastirdi. 1 sene olmadi konserlerde salya sumuk aglayali ama sanki cok eskidendi. sizden farkli olarak, hala sagligim iyi degil bu yuzden saglikliliga cok baglayamayacagim
0
ala09
(05.01.23)
bence sen dertsizligin derdindesin.

paran var, calismak cok vaktini almiyor. sevgilin var falan. e haliyle kasiniyorsun.

mesela ben hayvan gibi calisiyorum yine param yok. yarim saat parkta otursam bile dunyalar benim oluyor adeta. uykumu almissam, guzel bir yemek yemissem mutluyum.
0
alperz
(05.01.23)
hayattaki en güzel duygu farkındalık. ne yaşarsan yaşa farkında olarak yaşıyorsan zevk alıyorsun ya da kontrol altına alabiliyorsun. bunları değiştirmek senin elinde. dün uzun zamandır yoğun çalışmanın da etkisiyle eve geldiğimde yorgun, depresif bir haldeydim ve bunun farkında bir şekilde netflix'te bill burr açtım. o sırada telefonumda başka şeylerle ilgilenmedim. gülmeye ihtiyacım vardı, hiç bir şakasını kaçırmadım ve uzun zamandır bu kadar gülmemiştim. tüm modum değişti. sakinleşmek istediğimde güzel müzikler açıyorum. 2dots oynuyorum. meditasyon yapıyorum. ne hissettiğinin farkında olursan ve değiştirmek için harekete geçersen hayatı eskisi gibi ya da daha başka nasıl istiyorsan, yaşayabilirsin. yaşla alakası çok fazla yok bu işin. "hayatım boyunca dengeli şeyler hissetmeye alışık olmadığım için şimdi sağlıklı olan bir şey tuhaf geliyor" çok saçma, aşırı saçma bir ifade.
0
gabe h coud
(05.01.23)
ted kaczynski'nin manifestosunda buna benzer bi bölüm vardı. diyor ki, zamanında insanlar yiyecek yemeği zor buluyorlardı ama bulunca baya mutlu oluyorlardı, yemek bulmak için uğraşmak tatmin ediyordu insanları. şimdi yemek bulmak kolay, e herkesin de içinde "self realization" isteği yok, bu insanlar nasıl mutlu olacak kardeşim?

yanisi hissettiklerin normal. insan doğasının bir parçası. gelişmiş ülkelerde yaşayan herkes hissediyor, tr ekonomisi süper olsa ve dünyayı gezecek paran olsa falan o da yine bi süre oyalardı. sonra uyuşturucuya düşüyor insanlar.

"bir hedef belirleyip onun için çabala" desem dandik bir psikolog gibi konuşmuş olacağım, o yüzden demiyorum. ama 28 yaşında kadınsın, çocuğun yok, canın sıkılıyor. vücudun sana bişeyler söylemeye çalışıyor olabilir mi?
0
plutongezegendegilmi
(05.01.23)
(5)

Mac'te hdd'yi hangi formatta biçimlendiriyorduk?

msb
Uzun zamandan sonra ilk defa WD 1 TB HDD satın aldım.Ağırlıklı olarak m1 mac'lerde kullanılacak ama yeri gelir Windows'a da takılabilir.En uygun format hangisiydi? Mac OS Genişletilmiş günlüklü diye hatırladım ama emin olamadım.
Uzun zamandan sonra ilk defa WD 1 TB HDD satın aldım.

Ağırlıklı olarak m1 mac'lerde kullanılacak ama yeri gelir Windows'a da takılabilir.

En uygun format hangisiydi? Mac OS Genişletilmiş günlüklü diye hatırladım ama emin olamadım.
0
msb
(03.01.23)
m1 macler icin en uygunu apfs(apple file system) digeri dediginiz gibi macOS genisletilmis.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(03.01.23)
@duyulmasi,

Peki Windows'a takacak olursam sorun yaşar mıyım?
0
🌸msb
(03.01.23)
İki OS birden kullanacaksa hafızayı NTFS olmalı. Bu format için de; www.paragon-software.com

Ücretsiz alternatifi var mı bilmiyorum.
0
heritage
(03.01.23)
exfat iki işletim sisteminde de ek bir program kullanmadan okunup yazılabilir. ağırlıklı macde kullanılacak diski ntfs biçimlendirmek aşırı saçma bir karar olur.
0
konetsu
(03.01.23)
NTFS sakın diyeyim universal olacaksa exfat başka çare yok.

Mac'e de normalde yazamadığı bi formatı yazdıran paragon tuxera gibi yazılımlar kendi ve çevremin tecrübesinde bilgisayarı tatsız bir hale getiriyor.
0
hedep
(03.01.23)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.