Giriş
(3)

"Camel Izmir Stinger" nerden bulabilirim?

mortifera
Yurt dışında yaşarken severek içtiğim, lakin uzun bir süredir tadına hasret kaldığım Camel Izmir Stinger'ı nerden bulabilirim?Kendisi Amerika üretimi bir sigara, ve sadece amerika içine pazarlanıyordu 4 sene evvel. (İzmir tütününden imal edilip Türkiye'de alamadığımız bir şey yani)Avrupa'daki duty
Yurt dışında yaşarken severek içtiğim, lakin uzun bir süredir tadına hasret kaldığım Camel Izmir Stinger'ı nerden bulabilirim?

Kendisi Amerika üretimi bir sigara, ve sadece amerika içine pazarlanıyordu 4 sene evvel. (İzmir tütününden imal edilip Türkiye'de alamadığımız bir şey yani)

Avrupa'daki duty freelerde bu sigarayı görmüş olan var mı? Veya daha güzeli, Türkiye içinde?

En son çare olarak Amerika'daki bir arkadaşıma paketlettirip yollayacağım da, bu bana hem tuzlu gelecek, hem de insanları bunla yormak istemiyorum.
0
mortifera
(07.11.08)
blend zaten "karışım" demektir o yüzden 100% turkish blend olunca yüzde yüz türk tütünü olmuyor...
0
🌸mortifera
(07.11.08)
türkiye'de bulabilirseniz kaynağı bizimle de paylaşın.
0
s e ff a f
(08.11.08)
Surda denilene gore artik ABD'de de satilmiyor.
en.wikipedia.org(cigarette)
0
badseed
(08.11.08)
(3)

tanju okan - papatya gibisin beyaz ve ince

mortifera
mp3'ü olan var mı? (dışarı kapalı)
mp3'ü olan var mı? (dışarı kapalı)
0
mortifera
(07.11.08)
www.ece.ubc.ca

kimin söylediği yazmıyor.
0
hellguard
(07.11.08)
secaattin tanyerli bu. tanju okan söylemiş miydi bu şarkıyı?
0
kibritsuyu
(07.11.08)
söylemişti ki istiyoruz =)
0
🌸mortifera
(07.11.08)
(2)

kafes dövüsünde kullanilarn eldiven?

hayati yasa
bi arkadasa kafes dövüsünde kullanilan eldiven lazim. sorun su bu eldivenin adi nedir?böyle bildigin eldiven gibi parmaklari kesik vs.yardimizin icin simdiden tesekkürler.
bi arkadasa kafes dövüsünde kullanilan eldiven lazim. sorun su bu eldivenin adi nedir?

böyle bildigin eldiven gibi parmaklari kesik vs.



yardimizin icin simdiden tesekkürler.
0
hayati yasa
(04.11.08)
spor eldiveni, veya motorcu eldiveni gibi varyasyonları var.
(deriden ve parmak uçları kesik eldivenlerden bahsettiğini var sayıyorum)

taksimde aznavur pasajının altında sağdaki deri ceket satan yerde yarım deri eldivenler vardı.
0
mortifera
(04.11.08)
arkdas kick box yapiyo yani profesyonel bir sey olsa iyi olur.

(bkz: everlast) diye bi marka. ögrendigim kadarila sadece siparis edebiliyormussun.
0
🌸hayati yasa
(04.11.08)
(7)

failure notice

cy7
Slm, şimdi ben bi iş başvurusu için bi mail adresine cv göndermeye çalışıyorum, ama yahoo her seferinde failure notice gönderiyor, Gönderdiğiniz mail spam klasörüne atılmış diyerek.(filter has classified this message as spam diyor) Inbox'a gitmesini nasıl sağlayabilirim? (Bu arada gönderdiğim kişi y
Slm, şimdi ben bi iş başvurusu için bi mail adresine cv göndermeye çalışıyorum, ama yahoo her seferinde failure notice gönderiyor, Gönderdiğiniz mail spam klasörüne atılmış diyerek.(filter has classified this message as spam diyor) Inbox'a gitmesini nasıl sağlayabilirim? (Bu arada gönderdiğim kişi yabancı).
0
cy7
(03.11.08)
subjecte cv ile ilgili bir şey yazma misal, doc olarak attach et cvyi de? başka bir mailden dene olmadı
0
mortifera
(03.11.08)
cv yi attach ederek göndermiştim zaten ama başka mailden denemedim, bi de onu deneyeyim. Bi de subject e yazdım yani application falan bişeyler spam folderda da olsa görme ihtimali var mıdır? 50 kere göndermiş olmak da istemem.
0
🌸cy7
(03.11.08)
mesajınızın içeriği boş olduğundan da olabilir.
0
386 dx
(03.11.08)
Is basvurusunda kullanilicak email adresinin bu sekilde davranmasi bana pek mantikli gelmedi. Yani basvurdugun sirket yanlis yapiyor bence.

O bir yana, imkanin varsa "size basvuru yapmak icin gonderdigim emailler su sekilde geri donuyor" diye arayip sirketteki yetkili ile konusmayi dene bence.

(Bu arada tabi dogru adrese gonderdiginden, sirketin web sayfasinda vs "yahoo, hotmail'den email atmayiniz" demediginden emin ol)
0
wpi
(03.11.08)
sadece uyduruk bir tahmin: gönderdiğin kişi için yabancı demişsin ya. karakter kodlaması ile ilgili bir problem olabilir gibi geldi. tr karakterleri ingilizce yakınları ile değiştirerek de deneyebilirsin. emailinin başına bir yere de "emailimin spam klasörüne gittiğine dair uyarı aldığım için değişik yöntemler kullanarak tekrar gönderiyorum. diye not edersin." senin işi ne kadar çok istediğini, ya da en azından bu email ile bu kadar uğraştığına göre harbiden işsiz olduğunu düşünebilir, işe alır seni. (sakın yanlış anlama, ben da yatıyorum amınakoyayım kaç aydır evde.)
0
laughtear
(03.11.08)
ben de bir keresinde mailin içerisinde dear sir yazdığım için spam'e düşmüştü. sizinkinde de application kelimesi bile filtreye takılmasına sebep olmuş olabilir... en iyi yöntem telefon etmek bence...
0
kahvegibi
(03.11.08)
cv'yi gövde metnine kopyalayıp gönderirseniz belki olur.

bir de "mailiniz spam klasörüe atıldı" diye notice mi geliyormuş? mailbox dolu olduğu zaman dönüyor failure biliyorum da bunu bilmiyordum.
0
supergirl
(03.11.08)
(10)

Eski kasa Honda Jazz alayım mı? Almazsam ne alayım?

kilroy
Şimdi ailemin de desteği ile tam bu kadar (28000 lira falan) param olacak araba almak için. Bu fiyatlara ve az üstüne de Honda Jazz, Fiat Grande punto, Seat Leon, Ford Fiesta, Toyota Yaris falan var. Ama ben görünüşe göre ya grande punto ya da jazz düşünüyorum. Fakat Jazz ın yakında yeni kasası çıka
Şimdi ailemin de desteği ile tam bu kadar (28000 lira falan) param olacak araba almak için. Bu fiyatlara ve az üstüne de Honda Jazz, Fiat Grande punto, Seat Leon, Ford Fiesta, Toyota Yaris falan var. Ama ben görünüşe göre ya grande punto ya da jazz düşünüyorum. Fakat Jazz ın yakında yeni kasası çıkacak olması sebebiyle tereddüt ediyorum. Muhtemelen yeni kasayı bu fiyatlara alamam da, acaba yeni kasa çıkınca eskisini almak kerizlik mi olur? ikinci el satması zaten zor olur, bir de yedek parça bulmakta zorlanır mıyım 3-4 sene sonra mesela.

Ne yapacağımı hangisini alacağımı bilmiyorum. Arabadan anlayan sözlükçülerin yardımını istiyorum.

Ne alayım?

(Olmazsa olmazı en az 4* Euroncap ve otomatik şanzıman olmak üzere yukarıdaki saydığım arabaların dışında başka tavsiyelere de açığım)
0
kilroy
(02.11.08)
fiat 500'e göz atın derim. sıfır ford fiesta veya opel corsa da düşünebilirsiniz sanırım o fiyatlara.
0
ref
(02.11.08)
ben jazz kullanıyorum. 2008 model. yakıt tüketimi çok iyi, punto kadar atak değil ama performans olarak öyle bariz bir fark göremedim punto'yla 100 üzeri beygiri hariç. bu haliyle de güzel bir araba ama yeni kasada çok fazla özellik var. honda için yedek parça problemi olacağını sanmıyorum. yeni kasa ile eski kasa fiyatları da biraz düşer. ikisine de binin, hangisi içinize sinerse artık..nissan micra ve mitsubishi colt da alternatif olabilir.
0
passion rules the game
(02.11.08)
honda city'e bak bence. piyasadaki fiyat kalite dengesi en iyi olan arabaalrdan biri şu an.
0
mortifera
(02.11.08)
hiç düşünme, mesajla agamemnon'a ulaş, sorunu yinele.
0
tannhauser
(02.11.08)
sıfır opel corsa veya sıfır ford fiesta.kesinlikle bakılmalı.
0
isott
(02.11.08)
seat leon dururken cazz yapmaya gerek yok.
0
ugursuz
(02.11.08)
bence 0 corsa, fiesta, yaris, micra vs. almak yerine, 2005-2006 opel astra türü bir şeyler de düşünebilirsiniz.temizini bulursanız bence daha iyi olabilir.
bu arada fiat ya da peugeot almanızı tavsiye etmem. italyan ya da fransız arabaları tasarım olarak iyi olsalar da mekanik açıdan alman-japon arabaları daha tercih edilebilir.
seat leon'lar volkswagen motoru kullandığı için düşünülebilir. ama ben olsam o paraya volkswagen ya da opel alırdım.
0
cedex
(02.11.08)
fiat 2-3 model kullandım hiç konforlu değil, marka olarak tavsiye etmem,
ford da kullandım ve kullanıyorum, seri, rahat, konforlu güzel araba.
marka bilmem ama temiz ikinci el bak bence, düşük fiyatlar, özellikle araba pazarlarında çok yeni araçları satıyor millet, ford tavsiyemdir.
0
nema problema
(02.11.08)
Bu kadar konuştuktan sonra sanırım honda jazz yeni kasa çıkana kadar beklemeye, ve onu alamazsam ucuza donanımlı bir eski kasa almaya karar verdim galiba. Cevap veren herkese teşekkürler.
0
🌸kilroy
(03.11.08)
yerli yada ispanyol montaj olmamasına dikkat et.
0
pain
(03.11.08)
(4)

ay hev e drim! Bir hayalim var! eksisozlugum.htm

Serul
merabalar...Başlık çok şıkırdak oldu hemen konuya gireceğim. Şimdi bir düşünün! *Bir ekşi sözlük olsa(arayüzü)ve internette değil de xxx klasörünüzde olsa. Klasörün icindeki eksisozlugum.htm dosyasından girebilseniz!(ki hem mac de hem win de hemi de linux ta kolaycana girilbilsin diye)*Burada her tü
merabalar...
Başlık çok şıkırdak oldu hemen konuya gireceğim.
Şimdi bir düşünün!

*Bir ekşi sözlük olsa(arayüzü)ve internette değil de xxx klasörünüzde olsa. Klasörün icindeki eksisozlugum.htm dosyasından girebilseniz!(ki hem mac de hem win de hemi de linux ta kolaycana girilbilsin diye)

*Burada her türlü notunuzu, şiirinizi, yazınızı, ödevinizi, resminizi, vidyonuz saklayabilseniz,( misal aramadan yazdığınız bir ödevi anında çıkartsa veya "bmw x6 consept" dediğinizde daha önceden bu araba hakkında yazdığınız yazı ve yüklediğiniz resimler küçük ön izlemeler hayinde gelse üzerine tıkladığınızde büyüse, "the day that never comes" dediğimizde bu parça hakkında yazdıklarımız ve klibi görünse yutup gibim...

*Birde istediğimiz sayfaları şifreleyebilsek( misal yazın arkadaş olduğumuz rus kızcığın ismini girdiğimizde önce şifre sorsa sonra girsek, hani e-postası olur olası beraber çektiğimiz cıbıldak pozlar olur korunsa!

*Türkçe abece desteği, küçük-büyük harf ve noktalama-yazım işaretleri de kullanılabilse.

*Bir tez ya da ödev hazırladığımızda direk yazdırabilsek.

*Hani bir yerde OneNote tun htm'lesi olsa, ekşi gibim kullanışı kolay ve sade ve de internet tarayıcıları tarafından açılabilen ki her işletim sisteminde kullanılabilse, usb diskimizde taşdığımız!

Güzel olmaz mı? sana diyorum ekşi duyuru sen anla kodır!
0
Serul
(02.11.08)
kişisel sözlük gibi bişey olmuş sizin istediğiniz.ben de kişisel wiki tavsiye edeyim size (bkz: TiddlyWiki) www.tiddlywiki.com indiriyorsunuz istediğiniz gibi kolayca düzenliyorsunuz.her şeyi tek bir html dosyası altında saklıyor.haliye platform bağımsız.hatta ücretsiz bi host üyeliği alınıp ordan kullanılması daha da pratik oluyor.şifreleme işini tam bilmiyorum ama pluginleri ve macroları olması lazım bakmak lazım.rengiyle felan oynayabiliyorsunuz gayet basit bişe işte tavsiye ederim yani.aklıma gelen ve sizin hayale en yakın olan şey bu gibi geldi bana

edit: en güzel özelliğini yazmayı unutmuşum.etiket sistemiyle çalışıyor ve epey işe yarıyor.gayette hızlı çalışıyor
0
elanesse
(02.11.08)
ekşi sözlüğün source kodunu zaten zip şeklinde indirebiliyorsun. bunu çalıştır bilgisayarında.
0
mortifera
(02.11.08)
ekşi sözlüğün source kodunu zip şeklinde nereden indirebiliyoruz?
0
november rain
(02.11.08)
ekşi değil ama
www.bildirgec.org
0
elanesse
(02.11.08)
(6)

Deli gibi word - excel bilmek, ben var hiç anlamamak!

short
İş ilanlarında sürekli "ms office programlarını bilen" aranıyor. Bir bilen de ben olmak istiyorum. Kursa gidecek durum da, zaman da, para da yok! Ne önerirsiniz?Not:Şirketlerin vs.iş geliştirme departmanlarında çalışmak istiyorum, tecribeli kimse var mı?
İş ilanlarında sürekli "ms office programlarını bilen" aranıyor. Bir bilen de ben olmak istiyorum. Kursa gidecek durum da, zaman da, para da yok!

Ne önerirsiniz?

Not:Şirketlerin vs.iş geliştirme departmanlarında çalışmak istiyorum, tecribeli kimse var mı?
0
short
(31.10.08)
aç, kurcala, kendi kendine projeler üret, sorunlar çıkar ve çöz. bunun gibi programları öğrenmek çok kolay. para vermek mantıksız bunları öğrenmek için. en kötü youtube'dan veya başka sitelerden tutorial videolarına bak, sökersin bir ayda.
0
uckac
(31.10.08)
internette binlerce tutorial var. onlardan öğrenebilirsin.

ki ms office programından kastettikleri şey genelde powerpoint ve exceldir.
0
mortifera
(31.10.08)
bak, şuraya bi göz at istersen;

195.87.241.16
0
crayze horse
(31.10.08)
uckac ın dediği gib aç ve kurcala. bir süre sonra aşacaksın kendini :)
ama kurcala, iki bakıp bırakma
0
radikalherif
(31.10.08)
excel kurcalamakla öğrenilecek birşey değil pek.excel için mutlaka birçok dökğman vardır nette.google yardım eder.
0
aynali
(31.10.08)
ofis programları sorunlara çözüm yolu aramak ve bulmakla öğrenilir. en azından ben öyle öğrendim. ne kadar çok kullanırsanız o kadar kolay öğrenirsiniz. örneğin word için bir yazı bulun ve aynısını bilgisayarda yazmaya çalışın vs.
0
44
(01.11.08)
(27)

Gece mezarlığa girmek

nickini vermek istemeyen suser
Şimdi ben samhain/halloween dolayısıyla 31 ekim gecesi tek başıma veya bir arkadaşımla (edit var burda) Karacaahmet mezarlığında dolaşmak istesem;1. Karacaahmet'te kaç bekçi vardır?2. Bekçi(veya bekçiler) tarafından görülme ihtimalim nedir? (ses, ışık olmayacak)3. Yakalanma ihtimalim nedir? (hızlı k
Şimdi ben samhain/halloween dolayısıyla 31 ekim gecesi tek başıma veya bir arkadaşımla (edit var burda) Karacaahmet mezarlığında dolaşmak istesem;

1. Karacaahmet'te kaç bekçi vardır?
2. Bekçi(veya bekçiler) tarafından görülme ihtimalim nedir? (ses, ışık olmayacak)
3. Yakalanma ihtimalim nedir? (hızlı koşarım ama gece bekçinin fener avantajı var)
4. Yakalanırsam ne olur?

Ayrıca Karacaahmet'e gitme, x mezarlığına git türü önerilere de açığım. (Anadolu yakasında olmak kaydıyla)
x = yakalanma tehlikesinin az olduğu gotik bir mezarlık.
0
nickini vermek istemeyen suser
(31.10.08)
tek basina mi?

edit: ben gece ve yagmur yagarken gitmistim, hicbir heyecani yok:)
0
ermanen
(31.10.08)
valla orda bulunma sebebinizi bekçilere açıklayabilecekseniz gidin.
0
rectoa
(31.10.08)
@boilteau: Bana çok uzak kalıyor orası, neden daha heyecanlı olacağını düşünüyorsunuz?
0
🌸nickini vermek istemeyen suser
(31.10.08)
karacaahmet çok büyük karanlıkta yönünü kaybedersen zor çıkarsın oradan ayrıca da bir sürü başıboş köpek var. yani dünyevi sıkıntıların daha çok olur. bekçi falan olduğunu zannetmiyorum.
0
synick
(31.10.08)
@ermanen: Hani samhain gecesi olduğundan hayalet zombi falan görürüz belki, ben mezarlığa gitmenin heyecanlı olabilme ihtimalini seviyorum :P

@synick: İyi oldu söylediğiniz, pusula alayım yanıma. Köpekler şimdiye kadar pek bir şey yapmadılar bana, bu saatten sonra da yapmazlar herhalde.. Yapmazlar di mi? :(

@boilteau: geceyarısına doğru girip sabaha doğru çıkmayı planlıyoruz, ama olur da sıkılırsak gece 3 te küçükyalıdan dönemeyiz :/
0
🌸nickini vermek istemeyen suser
(31.10.08)
neden halloween gecesi?

peki halloween gecesi ise neden müslüman mezarlığı?

madem öyle ecnebi mezarlığına git.
0
mea maxima culpa
(31.10.08)
@mea maxima culpa: müslüman mezarlığında bonus olarak cin, evliya çıkma olasılığı var. hem türk islam sentezi frp de oynarız belki.

halloween'i samhain'in yaygın olarak bilinen ismi olduğu için kullandım, yoksa amaç cadılar bayramı partisi vermek değil, birçok inanışa göre ölüler dünyasının yaşayanların dünyasına en çok yaklaştığı geceyi mezarlıkta, ölülerin yanında geçirmek.
0
🌸nickini vermek istemeyen suser
(31.10.08)
sahrayicedid te bi mezarlık var ya, ona git,

hem yola da yakın tırsarsan hemen koşarsın. :)

ne yapcanı halen anlamadım gerçi ben de, neyse.
0
thefirstfbli
(31.10.08)
kusura bakmazsan epey bir özenti ve çocukça buldum.

artı uzun süre spiritüel çalışmalar yapan birisi olarak hiç de tavsiye etmiyorum. başına ne geleceğini bilemeyiz.

cin, hortlak dediğin çizgi film karakteri değildir.
0
mea maxima culpa
(31.10.08)
En iyi şu adresten cevap alabilirsin, ayrıntılarıyla açıkla talebini. Eminim yardımcı olacaklardır.

ANADOLU YAKASI HİZMET BİRİMLERİ
Anadolu I. Bölge Müdür Yardımcılığı :
Adres : Nuhkuyu Cad. Karacaahmet mezarlık alanı girişi Zeynepkamil– Üsküdar / İSTANBUL
Kadıköy, Ümraniye, Üsküdar, Beykoz ilçelerine hizmet vermektedir.
Santral Tel : 0 216 651 55 55-56-57-58-63
Faks:651 55 60S
0
gulden kale
(31.10.08)
boşver mezarlığı orda hayat 0.
0
mortifera
(31.10.08)
@thefirstfbl: yola yakın olması kötü ya, izole bir ortam lazım bana.

@mea maxima culpa: kusura bakmıyorum, kulağa özenti geldiğinin farkındayım ama amacım yalnızca güzel bir gece geçirip merakımı gidermek. başıma gelebilecek en kötü şey de köpek ısırması olur sanırım.

@boilteau: oraya da bakayım o zaman, teşekkürler bilgi için :)

@gulden kale: yardımcı olacaklarını sanmıyorum açıkçası :D
0
🌸nickini vermek istemeyen suser
(31.10.08)
valla ben ciddi bir şekilde yazdım yazdıklarımı. şaka filan yapmıyordum.

başına hiç bir şey gelmeyebilir. ama bazı şeyler de gelebilir. cin hortlak dediğin şeylerin şakası yoktur. eğer ki onları görmeye gidiyorsan.

artı mezarlıklarda tinercisinden sapığına tecavüzcüsüne herkesin de bulunabileceğini hatırlatır, satırlarıma son veririm.
0
mea maxima culpa
(31.10.08)
büyük mezarlıklarda kesin sorun olur. bekçi yakalar, satanist damgası yersiniz... polis yakalasa esrarkeş damgası yersin anlatamazsın derdini. daha küçük local bir yer bul derim çok girmek istiyosan. lisedeyken atraksyon olsun diye arkaşlarla bulunduğumuz semtteki(feriköy) mezarlığa girmişliğimiz vardır ki tırsma katsayısı epey yüksek bi eylem. el feneri alın derim. ha bide ne gereği var derim git bi çay demle otur evinde...

ha bide gothic mezarlık ayağına azınlık mezarlığına girmeyi deneyip yakalanırsanız ismail türüt le aynı kefeye konma şansın var. plan yapmayun plan!
0
la grande
(31.10.08)
sabahlayacaksanız eğer yiyecek bişeyler düşünün ekmek arası yaptırın. ac acına gidme a oğul!
0
crystalsoul
(31.10.08)
@mea maxima culpa: dikkate alacağım uyarılarınızı, teşekkürler :)

@la grande: hah buydu asıl sorduğum. uzun saçlı olduğumuzdan kolayca satanist damgası yiyebiliriz sanırım :/
feriköy güzel yer ama karşıda olduğundan gidemeyiz.

@crystalsoul: yiyip çıkarız artık :D
0
🌸nickini vermek istemeyen suser
(31.10.08)
yani asıl önemli ihtimali atlamışsınız, ya orada bi tinerci veya serseri size zarar verirse? o tenha yerde size bişey olsa yardım edecek kimse yok. mortifera'ya katılıyorum, ölüleri boşverin onlarda hayat yok. ne demiş şair, "bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden // bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden".
0
tom riddle
(31.10.08)
istanbulda değilim ama onun kadar olmasada büyük bir kentteyim. önceki evimiz mezarlığın yakınında idi. mezarlıkla ilgili çok rüya gördüm. bilmiyorum belkide hergün yanıbaşında olduğum içindir. çocuktum o dönemlerde. şuanda bile (time 02:16) tırsık modundayım.
herşeye rağmen bu atraksiyonunu kutluyorum. gönül isterdiki madden bir olay olmayacağı garanti olsun ve yalnız dal mezarlığa ama köpeğinden tinercisine vs. bir çok tehlike olduğu için yalnız girmen sakıncalı olur. bekçi konusuna gelirsek ben sanmıyorumki seni farkettiğinde yakalamaya çalışsın, peşinden koşsun. büyük ihtimalle görmemezlikten gelir. en fazla düdüğünü çalar. unutmayınki onlarınki de can. bu sebep dolayısıyla bekciyi kafana takma. istanbul u bilmediğim için tinerci ve köpekler hakkında yorum yapmayacağım. istanbul da olsaydım bende eşlik etmeyi isterdim sana.

not: akıl verecem iyi dinle beni. burda gideceğin yeri filan yazma sakın ya da herkese söyleme eşşek sakasına kurban gidersin kalbin dayanmaz sonra.. bizide üzersin diğer sevdiklerinide. anlıyosun diimi beni?
0
ciddi sallıyorum bak
(31.10.08)
benim asıl korktuğum ise ertesi günü gazetede bir haber okumamız. sabah mezarlıkta şuursuz olarak bulunan genç bakırköy akıl hastanesine kaldırıldı. gencin mezarlığa nasıl geldiği ve orda ne yaptığı bilinmemektedir. tanıyanların bilenlerin polise başvurması rica olunur.
0
mea maxima culpa
(31.10.08)
rentts
(31.10.08)
bekciye falan rastlamadim Karacaahmette
ben hiç tinerciye de rastlamadim ama kedi ve köpegi boldur
Karacaahmet o kadar büyük ki
istersen Çicekci tarafında bir yerlerde sansini dene zira aksi her hangi bir sey olursa yola yakın
hem en güzel mezarliklardan da biridir kendisi Eyüp Sultandan sonra
gece mearlik mezarliktir, güzeldir
hem sanilanin aksine bence yüksek boylu agaclarin az oldugu mezarliklar daha ürpertici
her sey kabak gibi ortada, hic düsünme sansin yok ay da tepede nefis valla
Cekmeköy mezarligi
iyi eglenceler
0
gdduman
(31.10.08)
karacaahmet'in arkasinda oturuyorum, bekci falan hayatta gormedim seneledir. cicekci tarafina gelmen en mantiklisi cunku hem kimse olmaz hem de kacabilmen rahat olur. (bu otobuslerin kapiagasi duragi olan yerden giriceksin misler gibi) yalniz 3 4 sene once teksas gibiydi oralar, baya bir gasp oluyordu simdi durum oyle degil sanirim, bir de deli kopek olur walla.. bisey gorebilirsen haber ver cok merak ettim :)
0
kenarortay
(31.10.08)
aman diyim
(bkz: eyüp mezarlığı)
(bkz: deli fuat)
0
cedilla
(31.10.08)
sahrayı cedit mezarlığı. süperdir.
0
insanimsi
(31.10.08)
tarlabaşı'yı deneyin, halloween geceleri çok cool tarlabaşı'nda.
0
annem bana kiz bul evlen dedi
(01.11.08)
merak ettim, naptınız gittiniz mi mezarlığa?

bu arada tarlabaşı yorumu süpermiş :)
0
tom riddle
(02.11.08)
gittik evet :) kafamız güzel olduğundan hayli heyecanlı ve atraksiyonlu geçti fakat cin hortlak falan göremedik.
0
🌸nickini vermek istemeyen suser
(05.11.08)
(6)

Sokak kedisi - Kuduz ihtimali

kutuyusuk
bu soruyu sorduktan tam 48 saat önce sokakta gördüğüm bir kediyi mıncıklayıp sevme dürtüsüyle tahmin edebiledceğiniz gibi kediyi mıncıkladım. sevdim okşadım hatta tırnaklarımla sokak kedisini kaşıdım... neredeyse ısırıcaktım kediyi. hatta severken içime sokasım geldi. neden yaptım bilmiyorum. ama ya
bu soruyu sorduktan tam 48 saat önce sokakta gördüğüm bir kediyi mıncıklayıp sevme dürtüsüyle tahmin edebiledceğiniz gibi kediyi mıncıkladım. sevdim okşadım hatta tırnaklarımla sokak kedisini kaşıdım... neredeyse ısırıcaktım kediyi. hatta severken içime sokasım geldi. neden yaptım bilmiyorum. ama yaptım işte.

şimdi ben bu kediyi severken kedi çok garip hareketler yapmaya başladı. özellikel ellerime odaklandı. patileriyle ellerimi yakalayı ısırmaya çalıştı. ısırdı mı hatırlamıyorum. ama patileriyle ellerimi tırmaladı. tırmalarken kan falan göremedim. ama acıttı diyebilirim.

kediyi sevdikten sonra ellerimi sabunladım. tırnakarımı kesmekse 24 saat sonra aklıma geldi. kedinin hareketlerinin garip olması kedini kuduz olma ihtimalini aklıma getirdi. (kedi hareketlerinden hiç anlamam) acaba kedi kuduz olabilir mi? eğer kuduzsa bana bulaştırmış mıdır? kuduz kesin öldürür mü?

tüm bunlar 2 gündür kafamı inanılmaz meşgul etmekte. birkaç saat önce çıktım dışarı kediyi aradım oralarda mı diye bulamadım. bulsam da aynısından sokaklarda yüzlerce olma ihtimali var. şu paranoyak acize bi yardım edin. ne yapayım şimdi ben?
0
kutuyusuk
(30.10.08)
kanamadıysa bulaşmaz yüksek ihtimal. kuduz değil fiv vardır belki kedide.
0
mortifera
(30.10.08)
beni de gecen gun cirmaladi kedi. kanatti, boyle tirnaklarini gecirdi elime, kendimi zor kurtardim hayvandan :)

bi sey olmadi yani, bak hala burdayim ehehe
0
osuruklu
(30.10.08)
ormanlık arazide falan yaşamıyorsanız, mıncıkladığınız yaban kedisi falan değilse kedinin kuduz olma olasılığı çok düşüktür. bazı kediler fazla mıncıklanmayı sevmiyor, önceleri hoşlarına gitse de sonradan sinirlenip tırmalayabiliyorlar, ilk hedefleri de eller oluyor. bazen bunu oyun amacıyla da yapabiliyorlar.
ellerinizi sabunlayıp yıkadıysanız bir sorun yok.
0
zen spider
(30.10.08)
ne gibi garip hareketler? sadece bu saydıklarınız ise normal kedi hareketleri çünkü.
0
leylak sarabi
(30.10.08)
@leylak şarabına katılıyorum. normal hareketler onlar.

siz onu çok sevince o da oyun oynamaya başlamış sizinle. aha bakın benim elim de tırmık ve diş izi dolu. küçük yavru kedim yaptı az önce.

özellikle şehir merkezlerin kedi ve köpeklerde kuduz hemen hemen hiç yok. o yüzden veteriner kedilerime her yıl yapılması gereken kuduz aşısını yapmaya bile gerek görmüyor.

endişe etmeyin. zaten ısırmamış bile.
0
mea maxima culpa
(30.10.08)
kanamadıysa hiçbirşey olmaz. fiv de kediden insana bulaşan bir virüs değildir. 7 yıl boyunca fiv hastası bir kediye baktım. kedi büyük ihtimalle oyun olarak o hareketleri yapmıştır gibi geliyor bana 2 kedim var daha vahşiler. sokakta 20 ye yakın kedi bakıyoruz artık bakmadığım ellemediğim değişik hastalıklı kedi kalmamıştır. kuduz olan hayvanlar oyle hikayelerdeki gibi bianda delirip ısırıp çılgın gibi saldırmazlar ilk başta yanına yaklaşmanız bile mümkün olmazdı zaten. o saldırgan aşamada olunca hastayken zaten fiziksel olarak çok kolay ayırt edilir salya, gözlerin bugulanmış olması, düzgün yürüyememek vs. Bir ihtimal hani o da var kedi kuduz olmustur daha belirtileri başlamamıştır o zaman sizi ısırırsa olabilir. kediyi 10 gün gözlemlemek tavsiye edilir o zaman. ama tırmıkla bulaşması oldukça zor kuduzun. bir de nerede oturduğunuzu bilmiyorum ama büyük şehirlerde kuduz vakasına artık çok nadir rastlanıyor hatta uzun zamandır duymadım. anca ısırarak ve kanatarak olur zaten. en kötü boyle derisine inecek şekilde sevdiyseniz mantar kapılabilir bir sokak hayvanından o da zaten ertesi gune kabartı şeklinde ellerinizde vs hemen görülürdü olsaydı. korkulacak birşey de değildir bir ilaçla 24 saatte geçer. buraya aklıma gelen her detayı yazdım ki içinizde birşey kalmasın diye. paranoya yapmaya gerek yok, kedileri mıncırmaya devam ama dikkatli dikkatli =)
0
random blonde
(30.10.08)
(5)

Anime Tavsiyesi?

cinematography
yetişkinler için olan (pokemon da bir animedir ama işte yani, neyse anladınız), içinde ecchi barındırmayan (veya minimum olsun yani, herkes minyon japon kızlarına hasta değil ki! elfen lied geliyor direkt aklıma, herşeyin ortasında hop meme/bacak! o ne ya!), ya çizimleri gözlere şenlik çizimleri (an
yetişkinler için olan (pokemon da bir animedir ama işte yani, neyse anladınız), içinde ecchi barındırmayan (veya minimum olsun yani, herkes minyon japon kızlarına hasta değil ki! elfen lied geliyor direkt aklıma, herşeyin ortasında hop meme/bacak! o ne ya!), ya çizimleri gözlere şenlik çizimleri (ancak animasyon ile anlatılabilen görüntüler mesela...vamipre hunter d, spirited away, angel's eggs) ya dimağlara zarar hikayesi (death note diye birşey yapmış adamlar, artık zeki senaryonun tanımı eskisi gibi olamayacak, ghost in the shell de var dediniz duydum! perfect blue var diyenler var adamı lynch'i kahvaltıda yemiş!) olsun, hiç olmadı alsın götürsün beni çocukluğuma (totoro'nun dizisi olsun 150 bölümlük her gün izlerim şerefsizim + heidi misler gibi mesela) eğlendirsin. olmadı mushishi gibi olsun vayy anime ne kadar farklı farklı şeyleri içeriyormuş diim an azından...

şimdi eğlenceli derken flcl dediler baktık yani ben japonların mizahına giremiyorum sanırım, evangelion aklını yardırır dediler e ben robotların savaşından başka birşey görmedim (sonraki bölümlerde açılıyormuş da abi o ilk 14 bölüm ne bokuma yarıyor!), monster var hikayesi çok sağlam felan dediler lan türk filmi gibi, ben onların dik alasını izledim yıllarca!, büsbütün metal alkemist dediler 15 bölüm izledim aklımda onun için bu kadar şundan koyacaksın dışında bir şey kalmıyordu hep...sailor moon gibi de olmasın mümkünse ki "female under 18" değilim...avatar'ı da izledim, anime'nin yandan yemişi yafs, yani anime hem komik, hem macerasal, hem fantastiksel vs vs olmak zorunda değil ki, ne yani holivud stüdyoları gibi "prodüksiyon" animeleri mi izleyelim allasen, nerde kaldı senin underground ruhun, nerde kaldı "dark" temaların. hellsing'i izledim vampir hastası olarak ama gotik olmayınca sarmıyor vampirler ya!

ghost in the shell tv serisini biliyorum izlicem, 12 kingdoms'ı indiriyorum, great teacher onizuka'yı indiriyorum (eğlenceliymiş du bakalım), soul eater'a hiç yaklaşmadım baldır bacak olayından (haklımıyım?), paranoia agent'ı indirdim birazını izledim fena diil, bleach'i biraz izledim yine fena diildi gene bi bakarım ben ona sonra, lain'i indirdim bekliyo laptop'da, naruto'yı hiç izlemedim çocuksu birşey mi ki o? tavsiye verin işte bunları düşünerek bana. yetişkinlere yönelik bir mecha da olur (yani robot göstermenin yanında biraz birşeyler de anlatsın diyorum), bilim kurgu veya fantastik çok makbule geçer tabii (akira'nın dizi olsa keşke!)...

not: sizin ayılıp bayıldığınız anime'lere bok attıysam kızmayın, tavsiye verecekseniz vermemezlik etmeyin, herkesin zevki farklı alla alla!
0
cinematography
(29.10.08)
soru soracağına "ben şu animeleri izledim" diye duyuru yapsaymışsın keşke.
0
mortifera
(29.10.08)
yazının hepsini okuyamadım kusura bakma. gene de pokemon istemediğinden yola çıkarak şuraya bir uğramanı öneririm; (git: 34859)
0
insanimsi
(29.10.08)
sayonara zetsubou sensei

her türden bişeyler söylemişsiniz. bilemedim beğenir misiniz ama ben deli gibi eğlenmiştim izlerken.
0
rabbititus
(29.10.08)
ergo proxy, gantz (belki) ve boogiepop phantom olabilir. ve hatta texhnolyze.
myanimelist.net ayrıca burdaki recommendation sistemi pek güzeldir.
0
Oprah
(30.10.08)
Guyver. 2005 yapımı olan.
0
sorucu
(12.01.11)
(12)

eski sevgili suali - gerçekten ne kadar orjinal bir mevzu!!! -

kafamdaki tilkiler
Şimdi bu sualim "gönül mevzusu" kadar basit bir konu gibi gelecek ama aslında pek öyle değil. Ekşi duyuruya girip başka rumuz aldıracak kadar hayatımı etkilemekte.Bundan 1.5 sene kadar evvel 3+ sene beraber olduğum kız arkdaşımdan sadece kendi hatalarım nedeniyle (epey büyük hatalar) bir daha bir ar
Şimdi bu sualim "gönül mevzusu" kadar basit bir konu gibi gelecek ama aslında pek öyle değil. Ekşi duyuruya girip başka rumuz aldıracak kadar hayatımı etkilemekte.

Bundan 1.5 sene kadar evvel 3+ sene beraber olduğum kız arkdaşımdan sadece kendi hatalarım nedeniyle (epey büyük hatalar) bir daha bir araya gelemeyecek şekilde ayrıldık. O kendi hayatına devam etti, 1 seneye de yakın ne görüşüyoruz ne konuşuyoruz.

Arada kendi hatalarımı anladım, çok pişman oldum. Ama dönüşü yoktu (bundan eminim) Bitti gitti yani.

Zaten zor bir sene geçiriyor olmamın etkisiyle -afedersiniz- kafayı hafiften de çizdim. Ana mevzu bu olsa da, yanına eklenenler sağolsun, 6 ay boyunca (epey)ağır ilaç ve psikiyatr tedavisi gördüm. Sonrasında psikiyatrı ve ilaçları yavaş yavaş kendi isteğimle bıraktım, ki zaten büyük bir faydası olduğunu sanmıyorum.
Unuturum, unuturum diye bekledim. Olmadı. Kendimi artık eskisi kadar fazla öldüresiye suçlamasam da, yine bir köşede hep kaldı. (Eşek kadar da adamım, öyle 17-18 yaşında da değilim, kendime bile garip geliyor.)

Gün içinde eskisi kadar çok düşünmüyorum. Her saniye aklımda değil. Günlük hayatıma devam edebiliyorum, lakin neredeyse her gece hala rüyamda görüyorum;

Normal ve ufak bir sorunmuş gibi gelebilir de, sabah kalktığımda hakikaten şaftımı kaydırıyor bu benim. Zaten rüyalardan fazlasıyla etkilenen bir tipim, rüya ile gerçeği birbirinden ayırt edemediğiniz o 3-5 dakika bazen günümün yarısını yiyebiliyor.

Yeni bir ilişkiye başlayamıyorum. Bu şekilde zaten başlanmaz.
Arkadaşlarıma anlatamıyorum. Çünkü -afedersiniz- kafalarını aylar boyunca fazlasıyla siktim. Bana bu konu hakkında bir şey sorduklarında "oooo, bitti gitti yahu..." tarzında cevap veriyorum genelde, iyiyim diyorum.

Psikolog veya psikiyatr ile artık işim olmaz. Bunlar biraz seçenek dışı. Ama yani, artık en azından, her gece rüyamda görmek istemiyorum. Bilinçaltımdan çekip çıkarmak, olmamış gibi devam etmek, silip atmak istiyorum. (ve bunu da ilaç kullanmadan yapmak istiyorum)

1 seneyi geçti hala hala hala aklımda. beraber olmayacağımıza da eminim bir daha, öyle bir umudum da yok. kafayı yiyeceğim. her gece her gece rüyada...

var mıdır bir yolu? neredeyse her şeye açığım? normalde zırvalık olarak göreceğim şeyler bile mantıklı gelecek şu an yani.

(daha 1 saat önce uyandım ve yine rüyamdaydı, buna istinaden gaza gelip soruyu yazabildim)
0
kafamdaki tilkiler
(29.10.08)
bi geyik vardır ya, birini unutmak için birlikte olduğunuz sürenin yarısı kadar zaman geçmesi gerekir diye. çok da geyik diyl aslında.
hem sayılı gün çabuk geçer :)

bence insanlardan size "e bi daha deneyin?" gibi bir tavsiye gelmesini beklemeyin. yani eğer bilinç dışı olsa da böyle bir düşünceniz varsa, ki olabilir, doğaldır, ama ne yazık ki sağlıklı olmaz. denenmişi denemek pek bi işe yaramıyor ne de olsa.

üstelik diğer taraftan yaşadığınız gayet normal bir süreç. 1 sene çok da uzun bi süre sayılmaz yaşadığınız ilişkinin uzunluğu ve yoğunluğu söz konusu olduğunda. ancak saplantı haline gelmememesi için kendinizi şartlamanız gerek. bittiğine inandırmanız, başkalarıyla birlikte olabileceğinize inandırmanız, dünyada gerçekten size uygun ve aynı ya da daha güzel bir ilişki kıvamını yakalayabileceğiniz başkaları olabileceği fikrini kabul etmeniz. boktan bi durum evet. minimum hasarla nasıl atlatabilirim sorusunun cevabı ise aslında sadece sizde. zihni meşgul etmek ise tabi ki en iyi şey. üstelik zırva da diil. bakınız: (bkz: amigdala/@insensitive) beyninizi biraz oyuna getirin kısaca :)
0
insensitive
(29.10.08)
çözüm bizde değil sende. ne desek boş. ya yeni kız, ya da yoğunlaşabileceğin bir hobi bul. kelebek etkisi, itörnıl sanşayn of dı sıpotles maynd izle iyice moralin bozulsun.
0
cha
(29.10.08)
belki de sadece bir takıntı olmuştur artık kendisi senin için. zira aşk, sevgi, tutku gibi duyguların bu kadar uzun ve bu kadar yoğun yaşanacağına inanmıyorum.

ben olsam, sorunun üzerine giderdim. kendisi ile konuşma, görüşme şansın varsa konuş, görüş derim hatta. yeniden bir ilişkiye başlayın demiyorum, zaten bence de olmaz. ama en azından ara sıra vakit geçirince, takıntı yapmaya değmeyecek biri olduğunu anlayabilirsin.

geçmiş zaman oldu, bi keresinde ayrıldığım sevgilim ile bir kaç kez görüşmüştüm de ayrıldıktan sonra. hala seviyordum ve fakat en son gördüğümde artık sevmediğime karar vermiştim mesela. böyle bir aydınlanma anı yaşarsın belki de, kimbilir?
0
mavikedi
(29.10.08)
bu rüya mevzu çok kötü. insan feci etkisinde kalıyor.

psikoloğa gitmem artık, arkadaşlara da anlatamam, sevgili de hikaye oldu diyorsunuz ve pek seçenek kalmıyor.

o zaman öncelikle bir hobi bulacaksınız. misal resim dersi, misal dans dersi bunlar güzel şeyler. evden çıkmanızı sağlar.

bir de puzzle öneriyorum. 1000lik, 1500lük bir puzzle alın. feci şekilde beyni boşaltıyor, insan dünyayı unutuyor yaparken.

benzer şeyler bulabilirsiniz.

veya haftanın uygun bir günü çocuk esirgeme kurumuna gidin, ordaki yavrulara yardım edin. biraz çıkın bu çemberin içinden.
0
mea maxima culpa
(29.10.08)
neyle geçer bilmem de 1000lik puzzle ile geçeceğini sanmam pek.
0
mortifera
(29.10.08)
bir erkek olduğunuzu varsayarak yazıyorum,

madem aradan 1,5 sene geçmesine rağmen unutamadınız, madem yaptığınız hataların farkına vardınız eski sevgilinizi bundan haberdar edin derim. yalnız telafi etmek gibi bir niyetiniz varsa arayın tabi ki. sadece konuşup, kendinizi rahatlatacak ve belki aynı hataları yapmaya devam edecekseniz bu işleri daha da berbat eder. ilk önce iyi niyetle kabul edilecek olan görüşme teklifiniz, aynı sorunlar devam edecek olursa mutlaka laf sokmalara karşılıklı birbirini yıpratmaya dönüşecektir.

tabi burada kızın bu 1,5 sene içersinde neler yaşadığı, hayatına birinin girip girmediği de çok önemli. eğer böyle bir durum yoksa, ne olursa olsun mutlaka görüşme teklifinizi kabul edecektir. başka hiç bir sebebi olmasa bile meraktan kabul eder insan. ve bir erkeğin hatasını anlayıp telafi etmeye çalışması bir kadın için her zaman önemli bir referanstır. o zamanlarda yaşadığınız kötü durumları anlatırsınız, üzgün olduğunuzu söylersiniz ve bundan sonrasında çaba harcayacağınıza ikna edersiniz. denenmişi denemek evet akıl karı bir iş değil genelde ama istisnai durumlar her zaman vardır. denemeye değer bence...

diyelim ki, tekrar yapamayacağınıza karar verdiniz sonuçta. konuştuğunuz için rahatlayacak, en azından ileride hala yapabileceğiniz bir şeyler varken yapmadığınız için pişman olmayacaksınız.

son olarak "hayır benim niyetim kesinlikle tekrar denemek, telafi etmek değil" diyorsanız, bol bol film izlemenizi ve kitap okumanızı öneririm. dizi de olur. maksat gerçek hayattan soyutlanmaksa ard arda izlenen filmler diziler bunda gayet başarılı olmanızı sağlıyorlar.

geçmiş olsun ve kolay gelsin.
0
kizillik
(29.10.08)
Hipnoz ile unutulur mu ki? Tam bilgim yok bu konuda ama bilinçatlından silmek falan deyince direk o geldi aklıma...
0
inugard
(29.10.08)
bir daha beraber olma umudunuz olmasa da en azından içinizi dökmek amacıyla konuşmayı deneyin bence. ayrıldıktan sonra yaşadıklarınızı duygu sömürüsü yapmadan anlatın (şu an yapıyorsunuz diye demiyorum yanlış anlamayın arada çok ince bir çizgi var da ondan söyledim). onun neler yaptığını, mutlu olup olmadığını, hayatında bir insan olup olmadığını vs. öğrenin, konuşun yani her şeyden. tabi tekrar bir araya gelmek ikiniz için de makul bir çözüm olursa o da ayrı bir güzel olur ancak öyle bir beklenti olmadan uzun uzun konuşmak iç dökmek bence bir nebze yardımcı olur diye düşünüyorum.

konuştuktan sonra da güzel şarkılar eşliğinde hayaller kurarsınız, geleceğinizle ilgili iyimser hayaller, bir hobi olsun iş olsun kendinizi yoğunluğa kaptırırsınız biraz, bi süre sonra bi bakarsınız her şey yoluna girmiş. umarım bir an önce olur, kolay gelsin.
0
thejester
(29.10.08)
@thejester önerisi güzel.

rica edin karşılıklı oturun konuşun. belki söylemeyip içinize attığınız şeyler yüzünden bu kadar çok rüya görüyorsunuzdur. bunları ifade edince ortadan kalkabilir.

rüyalar sonuçta yaşanmamış şeyleri yaşamak için görülür. gerçek hayatta eksik kalan şeyleri tamamlamak için.
0
mea maxima culpa
(29.10.08)
insan bir şeylerle ilgilenince hakkaten acısı hafifliyor. ya kız arkadaşını karşına al bi konuş, derdini anlat. en azından vicdan azabın hafifler ya da reddederse olmayacağını iyice görürsün. ya da hiç konuşma ve hobiler bul. ne bileyim dans kursuna git, tiyatroya git, konserlere git, evde yalnız kalma yani.
senin kadar olmasa da ben de kötü dönemler yaşadım. vidan azabı+kötü olaylar üst üste geldi. bu süreçte çalışıyor olmasaydım eminim kafayı yerdim. ama işte olmam çok fayda sağladı.
hobi bul, bir şeylerle ilgilen. hiç olmadı alışverişe çık.
0
oceano
(29.10.08)
kafanızı meşgul ederek en azından gün içinde onu düşünmekten kendinizi alıkoyabilmeniz mümkün tabii. Gece rüyalarınıza girmesi bence gün içinde farkında olmadan onu düşünmeyi geri plana atıyor olmanızdan olabilir, mesela ben etkilendiğim ancak fazla dile getirmediğim olaylarla çoğunlulla rüyamda boğuşurum, sabah kalktığımda fark ederim aslında ne kadar çok kafama takıldığını.
Hobi bulmak, spor yapmak, arkadaşlarla bol bol takılmak vs. en azından başka şeylere kanalize eder sizi ancak tamamen unutabilmenin kesin bir çözümü yok tabii. yukarıda söylenen "eski kız arkadaşınızı karşınıza alıp konuşun" önerisi iki ucu keskin bıçak gibi. İyi ihtimalle onu görür, onunla içinizden geçenleri paylaşınca belki içten içe çektiğiniz vicdan azabı ya da pişmanlık da hafifler, söyleyecek bir şeyiniz kalamadığında da kafanızdan silinebilir her şey. Ancak onun hayatında biri varsa, ya da gördüğünüzde tekrar ondan etkilenir, onu hala sevdiğinizi filan fark ederseniz işiniz daha zorlaşabilir. Bazı insanlar işi son noktasına getirince arınırlar. Sizin için de bu konuda işin son noktası onunla asla olamayacağınızı görmek, ama burada "birlikte olamamak"tan kastım artık ona karşı eskisi gibi bir şeyler hissetmediğinizi anlamanız ya da değiştiğini, artık aynı dili konuşamadığınızı fark etmeniz demek. Bu durumda tamamen aklınızdan çıkartabilirsiniz onu ancak eğer görüşürseniz ve hiçbir şeyin değişmediğini, onun hala sevdiğiniz kişi olduğunu anlarsanız daha fena:)
Kendisinden ne kadar haber alabiliyorsunuz bilmiyorum ancak hayatında biri var mı yok mu, mutlu mu değil mi bilmeden bu görüşmeyi yapmak cesaret ister. Keşke hiç "bir dahası olmaz" durumunuz olmasaydı ama madem var, o zaman üstesinden gelmek için kendinizi zorlayın. Rüyalarınıza giriyorsa girsin, karşınıza yeniden aşık olacağınız biri çıkmadan eski kız arkadaşınızı tamamen silmeniz mümkün değil bence. "Gidin başkasını bulun" çok sığ ve anlamsız bir öneri, dolayısıyla hiç bu konuya girmicem, şanslıysanız karşınıza yeni bir başlangıç yapmanızı sağlıyacak biri çıkar, ama bu da bekleyerek ya da umut ederek olmuyor. En olmadı sakin sakin oturup içinizden, aklınızdan geçenleri kağıda dökün. Bir sayfa, üç sayfa, on sayfa neyse. Bilinçakışı ile aklınıza bu konuda gelen her şeyi yazın, belki farkında olmadan geriye atmaya çalıştıklarınız da çıkar ortaya ve bir nebze rahatlarsınız. Hemen herkes böyle süreçlerden uzun ya da kısa zamanlı olarak geçiyor, bence en önemlisi kendinize bu hakkı vermeniz, saçma sapan gün geçirme çabaları ile kendinizi daha da yormamanız.
0
think martini
(29.10.08)
ne unutmak ne de hatırlamak zorunda degilsin ama
sanirim daha fazla da bununla birlikte yasamak da stemiyorsun diye algiliyorum yazdiklarindan
sadece ama sadece kendini affetmek icin eski kiz arkadasindan af dile ve artik kendini affet
yaptiklarini bir daha yapar misin düsün
pismanliktan, takintiya dogru yol alma
unutamadıgın ne ya da sürekli hatırladıgın sey
hayatinin tama merkezine koymani saglayan duygu ne
yoksa gercekten içinde patlayacak gibi görünüyor
zira sadece gönül mevzusundan uzaaaak duruyor buradan bakinca
istersen buraya yazmaya devam et
istersen baska yerlere ama iyice irdele kendini
yoksa ben de uzunca bir süre unutmadim, unutmayi da pek denemedim (rüyalar,anilar,sarkilar tam bir melankoli,ani ağlama krizlerifalan filan)
ama yine de hayatima kattiği dayanlmz ağirliktan kurtulmayi da istedim ama daha fazlasina izin vermedim
sen daha derinlerinde baska yerlere de sizmasina izin vermissin
0
gdduman
(30.10.08)
(3)

torrent sorunsali

tcp0203
Simdi efendim, yuksel lisans okuyorum diye sagolsunlar odama 100 mbit baglanti verdiler. Canavar. Ancak gel gor ki, bu herifler nasil bir sistem kurmuslarsa bir turlu torrent trackerlara baglanamiyorum. Bir tur proxy kurmuslar sanirim (anladigim kadariyla) Sistem 80, 8080, 21 vs gibi standart portla
Simdi efendim, yuksel lisans okuyorum diye sagolsunlar odama 100 mbit baglanti verdiler. Canavar. Ancak gel gor ki, bu herifler nasil bir sistem kurmuslarsa bir turlu torrent trackerlara baglanamiyorum. Bir tur proxy kurmuslar sanirim (anladigim kadariyla) Sistem 80, 8080, 21 vs gibi standart portlar disinda bir porta baglanti istedigi an 30 dk lik ceza yiyorum, baglantimi kesiyorlar. Pocket encryption da denemis durumdayim, sonuc hsuran yine. Baya arastirdim konuyu ama ise yarar bir bilgi bulamadim. Birisi VPN kur dedi ama o da ayri dert ayrica bu hiza yazik olur VPN ile.

Var midir onerisi olan?
0
tcp0203
(29.10.08)
imageshack'in torrent muhabbeti var. google'da ararsan görebilirsin gibime geliyor. torrent dosyasını veriyorsun adamlar sana http olarak geri veriyorlar. değişik bir muhabbet ama süper..
0
co2s2
(29.10.08)
rapidshare al :)
0
mortifera
(29.10.08)
@co2s2
Yanlis anlamadiysam, dedigin olay torrent2html gibi birsey... bunun txt ve exesi de var sanirim. Ancak bu islem torrent uzantili dosyalari engelleyen proxyler icin. Benim o konuda bir sikintim yok ama ne zaman ki torrent dosyasini acip, baslamaya calissam, o an cat baglantimi kesiyorlar.

@mortifera
:) sagolasin, o var zaten ama benim tek derdim seed etmek. Yoksa download kismi kolay. Hazir boyle baglantiyi yakalamisken, seed e acmak istiyorum makinayi...
0
🌸tcp0203
(29.10.08)
(8)

mp3 çalar

ocanal
Arkadaşlar mp3 player'ıma virüs girmiş. Virüs girmeden önce yazmaya karşı korumalı yapmışım. Mp3 açılmıyor. Girişte takılıyor. Philips yazıyor birde ışığı yanıyor. sonrası yok. yazmaya karşı korumalı olduğu için biçimlendiremiyorum. Açılmadığı içinde yazmaya karşı koruma seçeneğini kaldıramıyorum. k
Arkadaşlar mp3 player'ıma virüs girmiş. Virüs girmeden önce yazmaya karşı korumalı yapmışım. Mp3 açılmıyor. Girişte takılıyor. Philips yazıyor birde ışığı yanıyor. sonrası yok. yazmaya karşı korumalı olduğu için biçimlendiremiyorum. Açılmadığı içinde yazmaya karşı koruma seçeneğini kaldıramıyorum. kullanım klavuzuna baktım (device manager diye programı vermiş cd 'de )çalıştırın update edin diyor. Programı yükledim. Fakat bu yazılım mp3'ü algılayamadı. Ne yapmam gerekiyor?
0
ocanal
(28.10.08)
servise gotur master reset atsinlar.
0
polifonik osuruk
(28.10.08)
reset tuşu veya belirli bir tuş kombinasyonu ile reset atma oluyor bazı mp3 playerlarda, var mı öyle birşey acaba?
0
jangara
(28.10.08)
modeli ne? master reset özelliğini birkaç tuşa aynı anda basarak sağlarsın genelde, bu kombinasyonu da modeline göre netten bulabilirsin.
0
mortifera
(28.10.08)
mp3 çaların modeli philips(gogear) sa2110 nasıl master format atabilirim bilgi verir misiniz?
0
🌸ocanal
(28.10.08)
aletin altında kürdan girecek kadar küçük bir delik var,reset yazıyor oradan bastırırsan resetlenmesi lazım.
0
elbar
(28.10.08)
bu kulaklık deliğinin yanında küçük bir delik var ama reset filan yazmıyor yanında ayrıca kürdanı soktum bişey olmadı. Emin misin bu marka da olduğundan?
0
🌸ocanal
(28.10.08)
aynı marka da modeli bilemedim,delikte bir çizgi bişey var metal gibi,onu ittirince oluyodu,benimkinde reset yazıyo,tek çözüm servis gibi o zaman.
0
elbar
(28.10.08)
Yazılımla mp3'ü update ettim ve yeni alınmış gibi oldu. Önerileriniz için teşekkürler.
0
🌸ocanal
(22.11.08)
(4)

clairvoyance gereci

cutterfly
clairvoyance gereci sözlükten neden kaldırıldı, geri gelecek mi, bu konu hakkında bi malumatı olan var mı acaba?
clairvoyance gereci sözlükten neden kaldırıldı, geri gelecek mi, bu konu hakkında bi malumatı olan var mı acaba?
0
cutterfly
(28.10.08)
spesifik bir bilgim yok. ama son değişikliklerden sonra sözlük epey hızlandı. bilhassa sayfa başına 25 entry muhabbetinden sonra. bu da onunla alakalıdır belki.
0
dursunkaptan
(28.10.08)
o nedir?
0
eksi daglarinin aslani
(28.10.08)
geçmişte de gitmişti, geri de gelmişti...

gelir bir ara.
0
mortifera
(28.10.08)
(4)

rusça klavye sticker

zapake
dun mecdiyekoyde sordum bi karıs çıkartma kagıdına 15 ila 20 milyon arası istedi çakallar. kadıkoyde duyduğum kadarıyla 4-5 milyona varmıs ama neresinde var hiç bilmiyorum kazık yemeden alabileceğim bi dukkan ismi onerebilirseniz çok makbule gecer.(google bu konuda pek bi cimri çıktı) (bu arada gitt
dun mecdiyekoyde sordum bi karıs çıkartma kagıdına 15 ila 20 milyon arası istedi çakallar. kadıkoyde duyduğum kadarıyla 4-5 milyona varmıs ama neresinde var hiç bilmiyorum kazık yemeden alabileceğim bi dukkan ismi onerebilirseniz çok makbule gecer.(google bu konuda pek bi cimri çıktı) (bu arada gittigidiyordada buldum 4.5 a ama oncelikli opsiyonum beklemeden elden almak)

hatta hatta eğer oyle bi kalem varsa siyah zemin uzerine beyaz yada benzeri renkli çıkmayacak bi tane kendimde çiziktirebilirim.(cd kalemleri kalıcı olmadı)(sarı renk) o kaleminde marka ve modelini ve nerden bulunduğu da onemli tabi. (tabi fiyatıda)
0
zapake
(28.10.08)
kadıköyde yazıcıoğlunda bulabilirsin.

yaldızlı kalemlere benzeyen ama yaldızlı olmayan siyah zemin üstüne beyaz yazan kalemler var. kalıcı olurlar sanırım da, ne kadar düzgün yazılır bilmem. büyük kitapçılarda var kabalcı filan.

ama çıkartma daha iyi buna nazaran...
0
mortifera
(28.10.08)
tam cevap degil ama uzerlerine harfleri yazdiginiz minik minik kagitlar kesseniz, sonra onlari bantla yapistirsaniz klavyeye? hem kendiniz ugrasirsiniz, hem de ne bileyim zevkli olur gibi.
0
osuruklu
(28.10.08)
sticker kağıt pahalıdır doğru, düz renk defter etiketi alın 8li 10lu falan (ki max 1 ytldir herhal)
printerınız varsa: worde kirili yardırın, hatta word %100 iken görmemişler gibi kağıdı monitöre tutun, etiketlere gelsin harfler.
printer yoksa manuella.
yazdırdığınız/yazdığınız etiketlerin üstüne de şeffaf koli bandı yapıştırmak da kirlenmesini engeller. sonra işte el işi dersi başlıyor.
0
alustriel
(28.10.08)
evet bugunde kadıkoy yazıcıoğluna uğradım. ordakiler daha insaflı çıkıp 10-15 arası fiyat verdiler:) en son etiketi kendim hazırlarım die dusunuyordum, akmarın uzerindeki sokakta buyukce bi kırtasiyede kalem sekline getirilmiş daksilleri gordum. fiyat 3ytl sonuc super:) hem beyaz hemde çıkmıyor:)
0
🌸zapake
(28.10.08)
(2)

Hastalik / Grip, Nezle, Soguk Alginligi / Sauna, Spa, Spor yapmak

ermanen
Ana sorum su: Sauna ve spa; grip, nezle veya soguk alginligi olan birine iyi gelir mi ve bunlarin olusumunu engelleyebilir mi?ikinci sorum:hastayken veya hastalik baslangicinda (grip baslangici diyelim mesela) spor yapmak iyi gelebilir mi hic? Vucut daha cok yorulur daha kotu oluruz gibi geliyor am
Ana sorum su:

Sauna ve spa; grip, nezle veya soguk alginligi olan birine iyi gelir mi ve bunlarin olusumunu engelleyebilir mi?

ikinci sorum:

hastayken veya hastalik baslangicinda (grip baslangici diyelim mesela) spor yapmak iyi gelebilir mi hic? Vucut daha cok yorulur daha kotu oluruz gibi geliyor ama bir yandan da isiniyoruz, isleyen demir pas tutmaz falan derken uclem de kaldim..
0
ermanen
(28.10.08)
sauna terlettiği için soğuk algınlığına az da olsa iyi gelebilir ama sonrasında sıcak havadab soğuk havaya geçtiğinde ambele ederek bu faydasından çok zararı da dokunur heralde.

o süreci egale edersen belki...
0
mortifera
(28.10.08)
Grip başlangıcı varsa bikere ilaca başlamak bile gerekebilir. Çünkü o virüs çoktan bağışıklık sisteminden geçmiş demektir. bunyeyi fazla yormamak lazım. Bir de Keydrops ballı limonlu pastil kullanıyorum ben. İçeriğinde bulunan Limon Yağı sayesinde grip ve soğuk algınlığına karşı koruyucu özelliği vardır. Yüksek miktarda C Vitamini içermesi sebebi ile vücut direncini arttırıcı etkiye sahiptir.

sauna ve spalar konusunda da sıcak tabii ki iyi gelir ama iyi bir sauna ve spa olmalısını öneriyorum. birçok insanın gittiği, hava devir daiminin olmadığı sıcak hava dolu bi mekan genelde mikrop yuvasıdır söliim.
0
random blonde
(28.10.08)
(3)

lustral ve risperdal

sayfa
arkadaşlar depresyon teşhisi sonucu bu ilaçları verdi doktorum. merak ettiğim uzun süreli kullanımda oluşabilecek sorunlar nelerdir?ayrıca uykusuzluk yaptı, bu durum geçici mi ? kilo aldırır mı?
arkadaşlar depresyon teşhisi sonucu bu ilaçları verdi doktorum. merak ettiğim uzun süreli kullanımda oluşabilecek sorunlar nelerdir?

ayrıca uykusuzluk yaptı, bu durum geçici mi ? kilo aldırır mı?
0
sayfa
(28.10.08)
lustral terletir, ilk hafta heyecanvari bir rahatsızlık yaratır. uyku problemi yapabilir. sabah erken saatte alacaksın.
0
mortifera
(28.10.08)
lustralın aşırı bir yan etkisini duymadım ama risperdal doğru zamandan alınmassa uykusuzluk yapabilir. baş dönmesi, görme bozukluğu olabilir. genelde uyumadan 2 saat once alınmalıdır. iki ilacın da etkileri birbirine benzemekde aslında doktorunuz bu ilaçları hangi sıklıkla almanız konusunda birşeyler demiş olmalı. birlikte almanız ya da almamanız.

ayrıca tedavide bir ilacın kullanılması öneriliyorsa belli bir süre boyunca genelde yarıda kesmek iyi sonuç vermeyebiliyor. özellikle lustral kullananlardan bildiğim kadarıyla. lustral panik atak tedavisinde de sıklıkla kullanılır. yan etkiler de her bünyeye gore değişmekte. aşırı bir yan etki görürseniz doktorunuza başvurup başka bir ilaç vermesini istiyebilirsiniz.

kişisel görüşüm olarak uzun süre kullanılan tüm depresyon ve panik atak ilaçları bir süre sonra bağımlılık yapmaktadır ve kilo aldırır. panik atak tedavisi goren bir yakınım genelde kendini iyi hissettiği gunlerde ilaç almıyordu mesela. ama dediğim gibi uzun sure kullanılan bir ilaç pat diye bırakılırsa bunyede geri repkiye yol açabiliyor.
0
random blonde
(28.10.08)
bu söyleyeceklerim herkes için -ELBETTE- geçerli değildir.(+doktor değilim)

lustral: iştahı kapatır, uyku ihtiyacını azaltır, moral durumunu yükseltir, aktiviteyi arttırır (cinsel akt. için bişey diyemicem)

risperdal: uyutur, uyutur, uyutur. baş ağrısı yapar (tamamen kişisel) kilo aldırır, kendi grubunda kilo aldırma potansiyeli açısından bakıldığında alttan 3. falanmış gerçi. neyse, uyutur.

uzun süreli kullanımdaki sorunlarla ilgili doktorunun sana bilgi vermiş olması gerek,vermediyse de sor, o burdaki her hangi birinden daha bilgilidir (umarım). zaten bu ilaçları verdiyse en geç bir iki hafta içinde görüşmeniz gerektiğini de eklemiştir. bi dahakine sorarsın olmadı.
o bu değil de sözlükte bunların başlıklarından bakabilirsin, deneyenler yazmış bi sürü.
0
ahandanick
(28.10.08)
(6)

kredi kartı yurtdışı harcamaları

mosmor
herkese merhaba,kredi kartımla yurtdışından birşeyler aldım. Aldığım gün açık provizyondan baktığımda X YTL olan işlem tutarı hesap ekstrem geldiğinde X+200 YTL olarak gözüküyordu. Bu farkı soran bir eposta attığımda gelen cevap ise şu şekilde:Yurtdisinda yapilan harcamalar, Kartli Sistem Kuruluslar
herkese merhaba,

kredi kartımla yurtdışından birşeyler aldım. Aldığım gün açık provizyondan baktığımda X YTL olan işlem tutarı hesap ekstrem geldiğinde X+200 YTL olarak gözüküyordu. Bu farkı soran bir eposta attığımda gelen cevap ise şu şekilde:

Yurtdisinda yapilan harcamalar, Kartli Sistem Kuruluslarinin uyguladigi donusum kurlari esas alinarak takas para birimine (USD) cevrilir. Bu bedel hesap kesim tarihindeki YYY Bankası Gise Doviz satis kurundan YTL'ye cevrilir ve %2’ye varan oranda komisyon eklenerek hesap ozetinize yansitilir.

Yani harcamamın YTL'ye cevrilme tarihi işlem yaptığım tarih değil de hesap kesim tarihiymiş. Sorularım ise:

1. Bütün bankalarda bu böyle midir? Benim bankam mı beni yiyor?
2. Bu uygulamanın yasal bir dayanağı var mıdır? Dava açsam akibeti ne olur?
3. Komisyon için de yasal dayanak var mıdır?

Şimdiden teşekkürler.
0
mosmor
(27.10.08)
eğer aldığın şey 10 milyarsa tamam da, değilse bir saçmalık var.
0
mortifera
(27.10.08)
bu ayrımı bende fark etmiştim ama ufak bir fark olduğu için üstelememiştim. Dediğin gibi aldığın günün kur hesaplamasıyla ekstredeki kur hesaplaması birbirini tutmuyor.
0
ukeladümbelek
(27.10.08)
iş bankasında aldığın günün kurundan ytl'ye çevriliyor, garantide döviz harcadıysan döviz yatırman gerekiyor. hangi bankadır buarada, çok saçmalamışlar.
0
dinomazu
(27.10.08)
Kuru yanlış almışsınızdır hesaplarken. Bu aralar çok inip çıktı malum.
Komisyon almaları da kıl bir durum ama sonuçta gayet normal bence. Ben İngiltere'deyim, buradaki bütün bankalar yurtdışı harcamalarından alıyor bu komisyonları.
0
386 dx
(27.10.08)
İş Bankası maximum kartımla yurtdışında harcama yaptığımda o günün kurundan çevrildi ve başka bir komisyon almadılar. Bankadan bankaya değişiyor olabilir.
0
3200
(27.10.08)
hsbc aldığın günün kurundan kesiyor hesabı ama %1 koyuyor gene de komisyon..
0
erostrada
(27.10.08)
(4)

Virüs müdür mal mıdır nedir yani bu?

naithan
Ya bilgisayarım inanılmaz derecede kasıyo bi anlam veremiyorum.Atıyorum mesela cs ye giriyorum ping 500 lerde seyrediyo internette sorun yok ama.Aynı anda bide bakıyorum cpu kullanımı %100.Aklıma virüs taraması yapmak geldi avast kullanıyorum ama kendisine pek güvenmiyorum tarama yaptı hiç virüs çık
Ya bilgisayarım inanılmaz derecede kasıyo bi anlam veremiyorum.Atıyorum mesela cs ye giriyorum ping 500 lerde seyrediyo internette sorun yok ama.Aynı anda bide bakıyorum cpu kullanımı %100.Aklıma virüs taraması yapmak geldi avast kullanıyorum ama kendisine pek güvenmiyorum tarama yaptı hiç virüs çıkmadı bilgiasyardan.

Görev yöneticisinden işlemlere baktım dikkatimi çeken CCC.exe , MOM.exe gibi benzeri gereksiz olduğu veya virüs olduğunu düşündüğüm şeyler var.Bunlar gerçektende virüs müdür acaba?

C:\ ye bi format bilgisayarı kurtarır mı yoksa illa D yede mi atayım ya da ne yapayım bilemedim.Bi yardımcı bulunun be =)
0
naithan
(26.10.08)
söylediğin dosyalar virüs değil:
www.hardwaremania.com

avast yerine avg kur ilk olarak. bir de öyle dene.

format atacaksan windows ve program files ın olduğu tarafa atman yeter.
0
mortifera
(26.10.08)
buraya görev yöneticisiyle başlangıçın fotosunu koy bi bakalım
0
enter saltman
(26.10.08)
(bkz: hijackthis)
0
dinomazu
(26.10.08)
sonra da avg yerine avira kur;)
o değil de pio olmasın(çeken bilir).
0
late viper
(27.10.08)
(5)

laptopum takıldı !

orange coffee
ibm r50e laptopum. her zaman bilgisayarı kapamadan direkt kapağını kaparım log off misali. 10 dk önce falan yine kapadım lakin şu an açamıyorum.. yani kapağı açınca log in olamiyorum monitör açılmıyor falan.. log off yaptığımdaki gibi uyku modunda.. naabdıysam olmadı. ne oldu la buna:sna bu: http://
ibm r50e laptopum. her zaman bilgisayarı kapamadan direkt kapağını kaparım log off misali. 10 dk önce falan yine kapadım lakin şu an açamıyorum.. yani kapağı açınca log in olamiyorum monitör açılmıyor falan.. log off yaptığımdaki gibi uyku modunda.. naabdıysam olmadı. ne oldu la buna:s

na bu: www.pcpress.co.yu
0
orange coffee
(26.10.08)
fişten çek, pilini çıkar, tekrar pili takıp açmayı dene. yoksa büyük ihtimal hardware problemi.
0
mortifera
(26.10.08)
bencede pilini çıkar bi
0
enter saltman
(26.10.08)
pilini çıkartmak yerine kapanana kadar power düğmesine de basılı tutabilirsin.
0
kurukafa
(26.10.08)
canı istedi açıldı tekrar anlamadım valla..
teşekkür ederim yinede..
0
🌸orange coffee
(26.10.08)
kurukafa nin onerisini destekliyorum benim de basima geldi bu olay,
kapanana kadar kapatma dugmesine basip kapatinca sorun cozulmustu.
0
lejant
(27.10.08)
(6)

Çin işi

cumingsoon
Ey Bursalılar, Direk soruya daha doğrusu sorulara giriyorum hazır olun:1) Bursa'da çin restoranı ya da çin yemekleri yapan herhangi bir restoran var mıdır? Varsa nerededir?2) Çin restoranında ne yenmesi tavsiye edilir, hangi yemekler iyidir?
Ey Bursalılar,

Direk soruya daha doğrusu sorulara giriyorum hazır olun:

1) Bursa'da çin restoranı ya da çin yemekleri yapan herhangi bir restoran var mıdır? Varsa nerededir?

2) Çin restoranında ne yenmesi tavsiye edilir, hangi yemekler iyidir?
0
cumingsoon
(26.10.08)
2) noodle iyidir, güzeldir, başlangıç için idealdir.. ayrıca chop stick kullanmaya yeni başlayanları kastırmaz da zorluk olarak..
0
thefalloftekin
(26.10.08)
çin restoranında her şey yiyebilirsin. çorbadan tut, böreğe, pilava, erişteye, dana, tavuk ve balık yemeklerine kadar herşey vardır. tatlı ve salata da vardır.

korkmayın öyle tv deki gibi böcek kızartılmıyor çin restoranlarında. : ))onlar çindeki sokaklarda. bizdeki çin lokantasında bildiğin yemekler var.

sana değişik gelebilecek. tatlı ve ekşi soslu yemekler vardır. zaten bu da yemeğin adında bellidir nasıl bir yemek olduğu. tatlı soslu yemek sevmem dersen ısmarlama o yemekten.

tavuk yemekleri iyi olabilir, genelde bol sebzelidir. bademli tavuk güzeldir mesela. ama tabii bu yiyeceğin restorana da bağlı.
0
mea maxima culpa
(26.10.08)
general tso's chicken, tatlı ekşi tavuk filan çok çin yemeğine aşina olmayan insanlar için iyi. zaten bizim yediğimiz çin yemeğinin esas çin yemeğiyle alakası yok tabi de, neyse.
0
mortifera
(26.10.08)
çin değil ama japon ve tayland mutfağı için sui restaurant var. çekirge meydanına yakın. aşçıları iyi çocuklardır tanırım severim evlerine bol bol giderim :D ama hiç çin mutağı biliyorlar mı diye ayrıca sormadım.

noodle çine özgüdür ama genel olarak uzakdoğulular bayılır. tadı da güzeldir ama chop stick ile kullanmak konusunda aynı fikirde değilim beni zorlamıştı şahsen.

onun dışında restaurant'ta servisi var mı emin değilim ama tom yam (tayland çorbası) pek lezizdir, tavuklu olursa iyice güzeldir. hatta arada ben evde kendime yaparım.

çiğ et konusu size kalmış ilk seferde bulaşmazsanız daha iyi, zira wasabi ve soya sosu gerektirecek bir durum ve insanın damağı alışık olmayabilir her zaman.

bir de çin mutfağı fazlasıyla geniş, ilk önce tadını sevebileceğin tavuk benzeri şeylere yönel.

(bütün bunlara rağmen sui hafif kazıktır belirtmem gerekli)
0
alchoburn
(26.10.08)
Benim favorim çıtır ördektir. Crispy Duck. Her türlüsü yenir, şahanedir. Eğer restoran iyiyse tüm yemekleri güzeldir. Özellikle sosları güzeldir. Tatlı ekşi sos, sarmısak sosu, teriyaki sosu candır. Suşi ve türevleri (japon mutfağı oluyor orası ama çin restoranında da olur mutlaka) öyle herkesin seveceği türden şeyler değiller. Eğer açık büfe menü varsa en güzeli onu almaktır. Herşeyi denersiniz. Suşiyi de deneyin, tecrübe etmiş olursunuz. etrafında siyah şerit sarılı olmayan ve üzerinde somon balığı olanlar daha yenilebilir şeyler. suşi sosları wasabiyle zencefile dikkat etin çok acı ve yoğunlar.
0
neronas
(26.10.08)
pembe çarşının altında vardı eskiden.
0
theunforguven
(27.10.08)
(8)

pelte kıvamında yenecek şeyler-lütfen cevap abiler ablalar!

lovemyself
aslında pelte doğru kelime mi emin değilim.babamın tedavi öncesi birkaç gün sadece sıvı şeyler yemesi gerekiyor. muhallebi, sıkma meyve suyu, bilumum içecekler ve çorba denedik. ama aç kendisi. sıvı şeylerin doyurmayacağını biliyoruz ama önerileriniz var mıdır, şunu da şöyle yapın, şeklinde? iki gün
aslında pelte doğru kelime mi emin değilim.

babamın tedavi öncesi birkaç gün sadece sıvı şeyler yemesi gerekiyor. muhallebi, sıkma meyve suyu, bilumum içecekler ve çorba denedik. ama aç kendisi. sıvı şeylerin doyurmayacağını biliyoruz ama önerileriniz var mıdır, şunu da şöyle yapın, şeklinde? iki gün daha böyle katı gıdaların her türlüsünden uzak duracak ve aynı şeyleri yemek (daha doğrusu içmek) de öğk dedirtir insana.

tavsiyeleri beklemekteyim..
0
lovemyself
(26.10.08)
mevsimi de geldi gibi (bkz: bal kabağı çorbası)
0
mortifera
(26.10.08)
hazır meyve suyu daha iyi olabilir. bol şeker vardır. bal olabilir belki.
0
dursunkaptan
(26.10.08)
sulu patates yemeği yapılır.patatesler çatalla ezilir.kuru gibi olduysa üstüne suyundan konulur.ön dişlerim kırıldığında böyle doyabilmiştim ben.
0
aysiku
(26.10.08)
cevaplara teşekkürler..

lakin, patatese izin yok. düşünüyorum düşünüyorum bulamıyorum bi şey ya. kazandibi falan alıcam yarın, o kadar.
0
🌸lovemyself
(26.10.08)
trakya yöresel yemeği vardır keşkek. Lezzetlidir doyurucudur.
0
alkolik imam
(26.10.08)
mercimek çorbası.
0
betty puf puf
(26.10.08)
bezelye ezmesi, ezilmiş haşlanmuş havuç falan olabilir yenmesi de kolay olur. ya da sütte ezilmiş büsküviler olabilir. çorbalar çorbaya doğranmış ekmekler olabilir belki.dediğin gibi bilumum tatlılar sütlaç , sup falan şimdilik bunlar aklıma geliyor.
0
sleep may be the enemy
(26.10.08)
benim de babam yeni gecirdi boyle bir durumu, bebelac in kavanoz halinde pureleri satiliyor marketlerde, ondan yiyordu dedigine gore tadi da guzelmis. bunun disinda corn flakes tadinda bir seyler de yiyebilir, hem sut de icmis olur. gecmis olsun bu arada.
0
kenarortay
(26.10.08)
(5)

Prezervatifle bebek yağı kullanılmaması gerekliliği! Niyedir ki ne?

Serul
Tekrar iyilikler, selamlar...Prezervatiflerin kutularından haricen bebe yağıyla kullanmayın falan yazıyor niyedir ki ne? Prelerin de kendi kayganlaştırıcıları oluyor, onlar ilen etkileşime mi giriyor bebeyağı ya da prenin üretildiği maddeler; kauçuk, plastikle falan? Çok mu zararlıdır? Lazım oluyor
Tekrar iyilikler, selamlar...

Prezervatiflerin kutularından haricen bebe yağıyla kullanmayın falan yazıyor niyedir ki ne? Prelerin de kendi kayganlaştırıcıları oluyor, onlar ilen etkileşime mi giriyor bebeyağı ya da prenin üretildiği maddeler; kauçuk, plastikle falan? Çok mu zararlıdır? Lazım oluyor bazen falan da.
Allah Allah vapurlar falan...
0
Serul
(24.10.08)
bebek yağı su bazlı bir kayganlaştırıcı değil. su bazlı kayganlaştırıcılara izin var. prezervatifte olan kayganlaştırıcı da bu çeşit olsa gerek.

ya her ihtimale karşı konulmuş bir şey aslında. kahve bardaklarının üstünde "sıcaktır" yazması gibi. yoksa öyle birden eriteceğini filan sanmıyorum.

git sen de aquaglide al. iyidir o.
0
mortifera
(24.10.08)
özel lubrikanlar dışındaki birçok üründe (temizleyici özelliği olanlar mesela: şampuan, bebek yağı vs) kondoma zarar verebilen maddeler bulunduğundan aşınma/delinme/yırtılma olaylarından mütevellit kaçağın önlenmesine karşı bir önlem (her ihtimale karşı!).
0
cinematography
(24.10.08)
Bir arkadaşım (valla bir arkadaşım ekolü değil) "hisset" modundaki kondomlar yırtılmaya eğilimli olduğundan zeytinyağı kullanıyordu. oldukça memnunlarmış.
0
kimlanbu
(24.10.08)
o arkadaşın devam ederse aile sahibi olacak
latex yağda çözünür, suda çözünmez diye ekleyeylim bir de
0
october swimmer
(24.10.08)
su bazlı yağ bazlı kayganlaştırıcı olayı

yağ bazlı bir şey kullanırsanız(misel vazelin) zırt diye yırtıldığına şahit olursunuz
ancak su bazlı maddeler kullanılabilir

onunla alakalıdır o da
0
demlikposet
(25.10.08)
(9)

öksürük

norec
yaklaşık iki ay önce sigarayı bıraktım ama özellikle sabahları deli gibi öksürüyorm. gün içinde de sabah ki kadar olmasada öksürüyorum. sigara içerken bile bu kadar öksürmezdim diyebilirim.benim sorum bu öksürükler normal mi? sigarayı bıraktıktan sonra belli bir süre öksürük olur biliorum ama 2 ay o
yaklaşık iki ay önce sigarayı bıraktım ama özellikle sabahları deli gibi öksürüyorm. gün içinde de sabah ki kadar olmasada öksürüyorum. sigara içerken bile bu kadar öksürmezdim diyebilirim.benim sorum bu öksürükler normal mi? sigarayı bıraktıktan sonra belli bir süre öksürük olur biliorum ama 2 ay oldu artık geçmesi gerekmiyo mu? özellikle sigara içipte bırakanlardan görüş, öneri, çözüm bekliorum. şimdiden cevap veren herkese teşekkürler.
0
norec
(22.10.08)
öksürükler büyük ihtimal balgamlıdır sanırım ve normaldir. bir müddet daha devam edebilir. tecrübe ettiğim çok insan var bu konuyu.
0
teritori
(22.10.08)
dolu bir öksürük mü yoksa gıcık öksürüğü gibi mi?
0
mortifera
(22.10.08)
dede öksürüğü gibi şiddetli ve derinden.
0
🌸norec
(22.10.08)
sigarayla bağımsız olma ihtimalini de göz ardı etme bence. öksürüğe iyi gelen bir sürü şey var aktarlardan alabileceğin. onlara bir dadansan? ucuzlar etkililer nasılsa
0
mortifera
(22.10.08)
evet sanırım öyle yapıcam. bitki çayı falan iyi gelir herhalde. bi süre daha devam edicek anlaşılan bitki çaylarıyla geçiştiririm artık. çok teşekkür ederim cevaplarınız için.
0
🌸norec
(22.10.08)
ben de yaklaşık 2-3 ay önce bıraktım sigarayı. İlk zamanlar öksürük normal oluyor. Okuduğum bir kaç kaynakta akciğer kendini yenilemeye başladığından dolayı içerideki katran ve balgamlar öksürük yoluyla dışarıya atılıyor deniyordu. Dikkat et sigara içerken bu kadar öksürmüyorduk :)

Fakat geçici bir süre böyle gidiyor. 1-2 haftaya kadar normala dönersin.
0
alkolik imam
(22.10.08)
ben de yaklaşık 2-3 ay önce bıraktım sigarayı. İlk zamanlar öksürük normal oluyor. Okuduğum bir kaç kaynakta akciğer kendini yenilemeye başladığından dolayı içerideki katran ve balgamlar öksürük yoluyla dışarıya atılıyor deniyordu. Dikkat et sigara içerken bu kadar öksürmüyorduk :)

Fakat geçici bir süre böyle gidiyor. 1-2 haftaya kadar normala dönersin.
0
alkolik imam
(22.10.08)
evet aynen sigarayı bıraktım öksürük arttı :) artık son zamanları o zaman geçmek üzere. biraz daha sabır:) teşekkürler.
0
🌸norec
(22.10.08)
Salep boğazınızı yumuşatabilir.
0
the bourgeois
(22.10.08)
(6)

mp3 çalar, ses kaydı vs..

modo25
zaman zamn müzik dinleyebileceğim, fakat asıl fonksiyonu ders kaydedebileceğpim-misal bir yılın tüm derslerini- bişiy lazım bana, biraz teknolojı özürlü olduğum için önce 1 mb kaç şarşıya/dakikaya denktirden başlayarak beni bu konuda aydınlatırsanız çok sevineceğim..
zaman zamn müzik dinleyebileceğim, fakat asıl fonksiyonu ders kaydedebileceğpim-misal bir yılın tüm derslerini- bişiy lazım bana, biraz teknolojı özürlü olduğum için önce 1 mb kaç şarşıya/dakikaya denktirden başlayarak beni bu konuda aydınlatırsanız çok sevineceğim..
0
modo25
(22.10.08)
ders kaydetme derken dersteki sesleri mi kaydedeceksin, hocanın konuşmalarını yani?

kaliteden kaliteye göre değişir sonuçta, ama 128 kbs'de 1 mb ~ 1 dakika gibi bir şey epey kabaca. kaliteyi düşürdükçe daha az yer kaplar.

nasıl bir şey arıyorsun tarif et yardımcı olalım?
0
mortifera
(22.10.08)
evr dersleri kaydedeceğim hocanın anlattıklarını yani, pahalı bişiy olmamalı ayrıca '128 kbs'de 1 mb ' ne demek en basit düzeyden başlayarak anlatırsanız çok sevineceğim
0
🌸modo25
(22.10.08)
128 kbps sesin saniyede hangi kalite seviyesine gore ses kaydedecegini belirten olcuttur. ornegin standart olarak dinledigimiz bir cok mp3 dosyasi 128 kbps kalitesine sahiptir. daha da yuksek olabilir. rakam yukseldikce kalitede cok net farkedilemeyen bir kalite artisi olur, dolayisiyla dosyanin kapladigi yer de artar. misal,
bir parcamiz olsun, bunu hem 128 hem de 320 kbps ile mp3'e cevirelim. birinin boyutu atiyorum 5mb iken digerinin boyutu 9mb olacaktir.
128 kbps olarak verilen ornekteki rakam azaldikca, ses kalitesi azalir ve cizirtili bir radyo kanali dinliyormus gibi ses alirsiniz. ancak kalite dustugunde boyut azalir, yani daha once 5 ve 9mb olan dosyamizi 64kbps ile mp3 e cevirirsek boyutu 2mb olacaktir (rakamlari tamamen salliyorum)
ses kaydi yapilacak olan ortam onemli tabi, hem muzik dinleyip hem kayit yapan cihazlar uzak mesafeden cok iyi ses alamiyorlar.
0
paradoxical
(22.10.08)
şöyle diyim, 128 kbs = orta kalite

orta kalitede 1 dakika = 1 mb

düşük kalitede kaydetsen yeter sana, artar bile. daha az yer kaplar.

ses kaydetme fonksiyonu olan bir mp3 player alacaksın. ama mikrofon girişi de olacak. zira interntal mikrofonlar iyi değillerdir pek.

kaydederken de düşük kaliteyi seçersin.
0
mortifera
(22.10.08)
Öncelikle alacaginiz cihazin nelere izin verdigi önemlidir. mp3 ya da benzeri bir formata izin vermesi ve kayit degerini belirleme özelliklerinin olmasi güzel olur.

Aslinda artik bir cok basit mp3 calar da yüksek hafiza imkani ile geliyor. Alirken kayit icin alacaginizi belirtmeniz yararli olur.

Ayrica mp3´de bitrate degeri yükseldikce, cok net farkedilebilen bir kalite artisi olmaktadir. Bu gerek kullanilan ses sistemi ve dinleyiciye bagli bir durumdur.

Yapilacak kayitlar müzik olmadigina sadece ses almak icin olduguna göre, minimum sartlarda 32 kbit/s – MW ortadalga kalitesi dahi kafi olabilmektedir. Lakin yer tasarrufu mecburiyeti gerekmiyor ise, 64 ve daha üzeri oranlarda kayitlarda oldukca verim alinabilir. Esas is tabi alici olan mikrafonun kalitesinde bitiyor.
0
aheste cek kurekleri millet uyanmasin
(22.10.08)
daha önce büyük bir anfide hoca kaydetmeye çalışmış biri olarak söylüyorum. ses kayıt cihazları, çok daha iyi sonuç veriyor.
0
co2s2
(22.10.08)
(22)

kelime ariyorum

terp
sono, solo, polo gibi iki heceli ve iki hecesinde de "o" harfi bulunan kelimelere ihtiyacim var. tesekkurler..
sono, solo, polo gibi iki heceli ve iki hecesinde de "o" harfi bulunan kelimelere ihtiyacim var. tesekkurler..
0
terp
(22.10.08)
koro
0
orange coffee
(22.10.08)
yoyo
0
eskimo
(22.10.08)
popo, nonoş, totoş, godoş, götoş (yok bu olmadı)
0
kimi raikkonen
(22.10.08)
fono
0
orange coffee
(22.10.08)
soho
0
extirpation
(22.10.08)
koko
mono
0
chaud
(22.10.08)
mono
0
karamel sacli kiz
(22.10.08)
holo
0
mortifera
(22.10.08)
cono
0
mortifera
(22.10.08)
kolon, orlon, koton, moron, lolo, foro, zoro, roro, toro, toto, bono, goro, poto, poso, pozo, sofo, soro, somon, somo, sono.. aslinda boyle uydurabilecek her kelimenin anlami var nerdeyse Turkce olmasa bile...
0
ermanen
(22.10.08)
(bkz: orko)
0
goodbyecruelworld
(22.10.08)
solo
0
goodbyecruelworld
(22.10.08)
(bkz: oslo)
0
goodbyecruelworld
(22.10.08)
bono
0
goodbyecruelworld
(22.10.08)
(bkz: kolhoz)
(bkz: sovhoz)
0
caturanga
(22.10.08)
Horoz. Bu arada bildiğim kadarıyla böyle kelimeler köken olarak Türkçe diillerdi.
0
sui
(22.10.08)
toros, gogol, moğol, poko hatta poco (herhangi bir dil kısıtlaması getirilmemiş sanırım?)
0
light beam
(22.10.08)
foton - rotor - motor - orfoz - moloz - bongo - morto - horhor
0
boshi
(22.10.08)
porco, rosso.
ayrıca:
(bkz: porco rosso)
0
late viper
(22.10.08)
por-no

bor-noz

bo-yoz
0
robinbook
(22.10.08)
(bkz: rocco)
0
kays el mecnun
(22.10.08)
jogo
0
wolkymus
(22.10.08)
(9)

simsiyah 2 aylık kedi

perfume
arkadaşlar hiç bir yerde karşılaşamayacağınız türde bir kedi yavrusunun ev arama ilanını okumak üzeresiniz, sıkı durun. bahsettiğim kedi istanbul'un seçkin semtlerinden moda'da doğmuş, yine aynı muhitte gelişimini sürdüren inanılmaz bir yaratık. kendisi tamamen siyah. aradım ancak tek bir beyaz tüy
arkadaşlar hiç bir yerde karşılaşamayacağınız türde bir kedi yavrusunun ev arama ilanını okumak üzeresiniz, sıkı durun.

bahsettiğim kedi istanbul'un seçkin semtlerinden moda'da doğmuş, yine aynı muhitte gelişimini sürdüren inanılmaz bir yaratık. kendisi tamamen siyah. aradım ancak tek bir beyaz tüy bile bulamadım üzerinde. daha yeni 2 aylık oldu. akıllı ve oyuncu bir kedi. dağınık veya pasaklı bir insansanız bu kediyle mutlu olabileceğinizi sanmıyorum. özellikle temiz yerlerde uyumayı ve oyun oynamayı seviyor. ben sakin kedi isterim, eve aldığım kediyle oturup oyunlar oynayacak halim yok, mamasını suyunu vereyim, ev arkadaşı şeklinde takılalım diyecek insanlar, bu kedi size göre değil. ben kedime her türlü serseriliği öğreticem, birlikte dünyayı yerinden oynatıcaz, eve geldiğimde beni kapılarda karşılayıp omzuma tüneyecek bir kedi istiyorum diyenler. işte aradığım sizlersiniz. bu kedi insanın omzuna çıkıp oturuyor. uykusu gelince mutlaka kucağa kıvrılıp yatıyor. çok iri bir kedi olacağı, şu an vücuduna büyük gelen bacaklarından belli. zaten erkek olduğu için iri de olacaktır. tek eksiği iyi beslenme. bu kedi şu an sokakta yaşıyor. biz elimizden geldiğince yemek ve süt veriyoruz. ikisini de çok seviyor. karnı doyunca hemen oyun oynamaya başlıyor. herşeyi merak ediyor, herşeyi bilmek görmek istiyor. eğer ki serseri ruhlu bir insansanız bu kediyle iyi anlaşacağınıza inanıyorum. kesinlikle munis bir kedi değil. acıktığı zaman, zaman-mekan dinlemiyor, cırıl cırıl bağırarak mama istiyor. yaşama dört elle bağlı, istediğini elde edene kadar uğraşıyor. bulamadığı tek şey sıcak bir yuva. sokaktan her geçenin peşine takılıyor bir evi olsun diye. şimdi soğuklar da geliyor. bu minik kara şopar sokaklarda kalmasın. pire ilacı ve parazit aşılarına başlandı. siz devamını getirirsiniz. her türlü teknik destek için benimle 24 saat iletişim kurabilirsiniz. kediyi verdik sizi tanımıyoruz diye bir şey yok. tatile giderken bırakacak bir yer bulamazsanız elimizden geldiğince evimizde misafir bile ederiz. ilgilenenlere istenen miktarda boy, portre, uykuda, uyanık, yerken, içerken çeşitli resimlerini gönderebilirim. mesajlarınızı bekliyorum.
0
perfume
(21.10.08)
fotoğrafını da koyaydın..
0
mortifera
(28.10.08)
alırım ben onu. hem de harika bakılacağı bir eve. ancak bir iki fotoğraf görmek ister alacak kişi. (aslında ne istiyosun fotoğraf falan di mi? kedi işte. 4 pati, bir burun falan.)

ne kadar çabuk foto görürüz o kadar çabuk alırız serseriyi kısacası.
0
hakkibulut
(28.10.08)
fotografini ne yapacaksiniz ki? begenmediniz diye almayacak misiniz?
yazik!
0
darth maul
(29.10.08)
alla alla adamdaki afraya bakarmısın hocam hoşlanmadıgın bişeyle yaşarmısın ??
0
horror
(29.10.08)
kedinin yeni evi şimdiden hayırlı olsun o zman :)

tarif ettiğin kedi tam anlamıyla benim kedimi anlatıyor :) kendisi şuan belediyenin veterinerliğinde kısırlaştırılmayı bekliyor, ben de çok heyecanlıyım cuma günü alıcam umarım ki başına bir şey gelmez.
0
calimdor
(29.10.08)
@calimdor: niye kısırlaştırıyorsunuz hayvanları anlamıyorum. her varlık soyunu sürdürme içgüdüsüyle doğuyor. siz de başımızı ağrıtmasın diye kısırlaştırıyorsunuz. gidin eminönüne pilli kedilerden alın. 10 lira. kıl dökmüyor, acıkmıyor, takla atıyor, miyavlıyor; daha ne istiyorsunuz? hem bu kadar tatlı heyecanlara kapılmazsınız, hem de hayvanlar rahat eder.
0
insanimsi
(30.10.08)
horror'a cevaben,

yahu niye afra tafra olsun? merak ettim soruyorum.

su arama link'ine tikla begenmedigin bir tane varsa goster bana rica ediyorum.

images.google.co.uk
0
darth maul
(30.10.08)
ben de almak isterim,bir iletişim adresi koysaydın
0
yurdum insanı
(30.10.08)
insanımsı kişi;

bir kediyi evde besleyeceksen kısırlaştırmak herşeyden önce kedi için sağlıklı olandır. ha üreme içgüdüsüyle yanıp tutuşan bir hayvanın senede 3-4 sefer can çekişmesine razıyım yeter ki kısırlaştırmayın diyorsan, sen de haklısın be müdür.

ufaklık tez zamanda yeni yuvasına kavuşur umarım.
0
robin crusoe
(31.10.08)
(5)

Yüzde çıkan beyaz noktalar nedir?

slack
Yüzümde özellikle gözümün altında beyaz beyaz toplu iğne başı büyüklüğünde yağ bezesi gibi birşeyler çıkıyor sonra kayıp oluyor sonra tekrar çıkıyor. Sivilce gibi sıkılmıyor gayet sert ve dayanıklılar. Bunlar nedir? Mila dediğini duydum doğru mu? Nasıl geçer ve neden olur?
Yüzümde özellikle gözümün altında beyaz beyaz toplu iğne başı büyüklüğünde yağ bezesi gibi birşeyler çıkıyor sonra kayıp oluyor sonra tekrar çıkıyor. Sivilce gibi sıkılmıyor gayet sert ve dayanıklılar. Bunlar nedir? Mila dediğini duydum doğru mu? Nasıl geçer ve neden olur?
0
slack
(21.10.08)
yüksek kolesterol kaynaklı olabilir. yamuluyorsam düzeltin.
0
kibritsuyu
(21.10.08)
Yağ bezesi sanırım.
Gözümün üst kısmında bende de var bir tane. Bazen kayboluyor, bazen çıkıyor. Kafasına göre iş yapıyor. Doktora sordum bunu. "Hiçbir sorun teşkil etmez. Banyodan sonra yumuşayacağı için, sıkabilirsin." dedi. Ancak ben, gözümün üstünü sıkabilecek gücü kendimde bulamadığım için sıkamıyorum. :)
Siz sıkabiliyorsanız, sıkabilirsiniz.
0
nuage
(21.10.08)
bende de bir tane çıkmıştı doktor kuzenim yapısal bir şey olduğunu söylemişti. öyle tedavi edilmesi gereken bir şey değil yani.
0
blackdog
(21.10.08)
benim de gözümün alt kısmında mevcut bunlardan. ve inip sonra tekrardan çıkma gibi bir durumu yok, hallerindne gayet memnun yıllardır duruyolar orda. bi ara tak etti, sıkayım dedim bikaç tanesini. enteresan bişey cidden. öyle siyah nokta gibi ya da sivilce gibi deil. baya zorlamak gerekiyor. işin daha da garibi bazen küçücük bir siyah noktanın altınd adeil gibi yağ çıkarken, bu bezeler göründüğü halinden ibaret. yani altında bişey yok. küçücük bir yağ tabakası. nasıl baş edilir benim de merak ettiğim bir konu..
0
krasotkin
(21.10.08)
sterilize edilmiş bir enjektör iğnesinin ucuyla kaldırıver, geçip giderler.

meaili: toplu iğne bul çakmakta tut, üstünü çiz çıkar
0
mortifera
(21.10.08)
(6)

Süleymancık ne ile beslenir?

kurukafa
Şimdi annem takribi 2 hafta önce evde bir `süleymancık` görüyor ancak hayvan gözden kayboluyor. 2 hafta kadar kendisinden haber alamadık, taa ki demin mutfakta kendisiyle göz göze gelinceye kadar. Her neyse biraz mücadele ve kovalamaca sonucu kendisi kuyruğunu bana bıraktı, ben de kendisini dışarı,
Şimdi annem takribi 2 hafta önce evde bir süleymancık görüyor ancak hayvan gözden kayboluyor. 2 hafta kadar kendisinden haber alamadık, taa ki demin mutfakta kendisiyle göz göze gelinceye kadar. Her neyse biraz mücadele ve kovalamaca sonucu kendisi kuyruğunu bana bıraktı, ben de kendisini dışarı, evin hudutları dışına bıraktım, ama merak ettim bunca gün bu hayvan neyle beslenmiştir diye. Öyle pek haşerat bulunur bir evimiz yok, böcek möcek bulup yiyeceğini sanmıyorum. Aç açına mı gönderdik hayvanı...
0
kurukafa
(21.10.08)
mortifera
(21.10.08)
sinek bilhassa sivrisinek yiyor onlar. hem de böyle şöpür şöpür, cırk cırk sesler çıkartarak. gıcığım. orjinal adı da gıcık (gecko) bunların zaten.
0
blackdog
(21.10.08)
Bizim klimanin icine girip klimayi bozmustu bu hayvan, o masum saydam vucudunun yanisira tehlikeli olabiliyorlar, beslemeyin bence ne hali varsa gorsun:) akvaryum ortaminda beslenebilir belki..
0
ermanen
(21.10.08)
ilginçmiş, hangi şehirde çıktı bu. yani eviniz nerde?
0
krasotkin
(21.10.08)
Sanırım bütün Türkiye'de var bu hayvan. Büyük şehirlerde hunhanrca katledildikleri için muhtemelen göz göze gelmeniz zor. Ben İzmir'de hiç görmedim ama Muğla'da annemin evinde mutlaka bir yerden eve sızıp duvarlarda geziyorlar. Dışarı atıyorsun gene geliyor, gene geliyor. Alışıp gidiyosun zamanla.
0
blackdog
(21.10.08)
çok sık yemek yemesi gerekmiyo sürüngen tayfasının. aç kalmışsa da dert etmemiştir çok.
0
gerrain
(21.10.08)
(7)

Çakmak alevindeki renk farkı

kurukafa
Cevabını az çok kestirebiliyorum ama daha güzel fiziksel bir açıklama getirir biri belki.Çakmağı çaktık, ateş yandı. Dibi mavi üstü sarı böyle ne güzel... nedir bu renk olayı?
Cevabını az çok kestirebiliyorum ama daha güzel fiziksel bir açıklama getirir biri belki.

Çakmağı çaktık, ateş yandı. Dibi mavi üstü sarı böyle ne güzel... nedir bu renk olayı?
0
kurukafa
(21.10.08)
mavi kısmın sıcaklığı 1400 derece iken kırmızı 800 derece filan. sıcaklık değişikliği ile ilgili.

bunun nedeni de ateş yanarken yanlardan ve alttan oksijeni bol hava çekiyor. ve bu hava karbondiyoksiti gittikçe bollaşarak yukarı doğru çıkıyor. mavi kısım en sıcak kısım bu nedenle.
0
mortifera
(21.10.08)
@mortifera, ben mavi kısmı sarıdan (turuncu değil mi bu?) soğuk olarak biliyordum. kaynak maynak gösteremem ama öyle biliyordum işte.
0
insanimsi
(21.10.08)
mortifera
(21.10.08)
hmm. yanlış biliyormuşum.
0
insanimsi
(21.10.08)
peki o zaman bu benim annemin "ocak bugün çok alevli(sarılı) yanıyor tüp bitecek" teorisini doğruluyor sanırım. tüp gazının son demlerini verdiğinden o kadar da sıcak olamıyor ve her zamanki mavi ucu az sarı yerine daha böyle sarılı sarılı yanıyor.

peki tüp neden hep pazar günleri biter?
ehe ehe hayır, o soruyu başka bir zaman sorucam. çıkabilirsiniz.
0
🌸kurukafa
(21.10.08)
mortifera'nin verdigi link'teki cevapta bir link var; isin kimyasini, pirolojisini bile aciklamis:
www.straightdope.com
0
ermanen
(21.10.08)
ışığın doğasından dolayı çünkü. ışık, mor'dan kırmızı'ya kadar renklere ayrılabilir (mor-mavi-yeşil-sarı-turuncu-kırmızı). ışığın dalgaboyuyla ilgili bunlar. mavi'nin dalgaboyu daha düşük, enerjisi yüksek. dolayısıyla daha sıcak. ondan ötesi herkesin bildiği mor ötesi ışınlar oluyor. (daha da gerisinde x-ışınları, gama ışınları var, ki enj'leri o kadar büyük ki uzun süreli maruz kalındığında hücreyi kanserli hücre yapıyor fln).

mor'dan kırmızıya doğru gidildikçe dalgaboyu artar, enerji düşer (yani sıcaklık düşüyor). kırmızıdan sonra da kızılötesi, mikrodalga ve en son radyo dalgaları var. radyo dalgalarının boyu metrelerce olabiliyor hatta. bunların da enj'si çok düşük fln işte. yıldızlarda da öyle. kırmızı parıldayan bir yıldız nispeten soğuktur (Güneş'ten soğuk). mavi parıldayan ise çok yüksek sıcaklıklardadır.
0
deckard
(21.10.08)
(7)

Özel Üniversitelerde Asistan Olmak

fadetoreality
Pratik şartları nedir? Bir lisans mezununun, "yüksek öğrenime devam edeceğim" sözüne inanırlar mı? Girmek çok mu zordur? Ücretler ne durumdadır?Tavsiye eder misiniz, yoksa "aman" mı dersiniz, "hiç bulaşma" mesela?
Pratik şartları nedir? Bir lisans mezununun, "yüksek öğrenime devam edeceğim" sözüne inanırlar mı? Girmek çok mu zordur? Ücretler ne durumdadır?

Tavsiye eder misiniz, yoksa "aman" mı dersiniz, "hiç bulaşma" mesela?
0
fadetoreality
(21.10.08)
ales gerekebilir bir çoğu için
0
passion rules the game
(21.10.08)
öyle geniş bir şey sormuşsun ki sen de... hangi bölüüüm, hangi üniversiteee, ne masterııı...
0
mortifera
(21.10.08)
bu yaz uygulamaya konulan yeni kanunla yeni baslayanlarin ya da okul degistirenlerin kpds'den en az 70 almalari gerekiyor. bazi okullar sizi aliyor ama x sure icinde al diyor vs.. mortif'in de dedigi gibi okuluna, bolumune gore alengirli bi sey. yuksek lisansa bile baslamadiysa bi ogrenci, sadece lisans mezunuysa, isi zor kanimca. hele bir de ogrenciyi tanimiyorlarsa.
0
pyro clustic flow
(21.10.08)
Elektronik, haberleşme gibi bölümler. Bunlarla ilgili master veya biyomedikal master'ı. İstanbul'daki küçük üniversiteler. Örneğin Koç'un kabul şartları herhalde diğerlerinden ağırdır, o yüzden hedefleyemiyorum.

Bahar dönemine yüksek lisansa başlayacağım, umarım. Devlet üniversitelerinde bir yerde asistan olup başka yerde master yapmak mümkün değil, özellerde nasıl bilmiyorum. Henüz master öğrencisi değilken de asistan yaparlar mı ki...
0
🌸fadetoreality
(21.10.08)
mastera başlamadan asistan olabilirsin. ben de koçta master yapmaktayım, öyle yapmış birçok arkadaşım var.
0
mortifera
(21.10.08)
girmenin zor olup olmaması, ücretleri hepsi okuldan okula değişmekte. ortalama olayıyla ilgili bir örnek için; (bkz: yüksek lisans mulakat sinavi/@light beam )

(entryde de belirtildiği gibi hem yüksek lisansa hem asistanlığa aynı anda başvuruldu,yani asistanlığa başvuruldugunda önceden bi yerde yüksek lisans yapılmıyordu, ve bu mulakat sonucunda kabul aldı)

aklıma gelen şartları kpds veya üds'den en az 70, sanırım ales için de öyle. bir de özel üni.ler de çok sıcak bakmıyor başka yerde master yapıp kendi okullarında asistanlık yapmaya. istisnaları vardır muhakkak ama çoğunda devlet memuru zihniyeti işliyor; "elemanım elimin altında bulunsun" diyorlar. ücretleri çok tatmin edici olmayacaktır. (bkz: asistan maaşı) ne kadar çok olabilir ki? bu da okuldan okula değişiyor ama sağladığı imkanlar (okula ücretsiz ulaşım+yemek) bu gibi faktörlerle çoğu asistanın aldıgı maaş nerdeyse eşitleniyor.

iş yükü de tamamen bölümden bölüme değişir, bol labları olan bir bölümse, okullar açılınca labtan çıkamayabilirsiniz. sadece labta deney yapmakla kalsa iyi sayfalarca biriken lab raporları, sınav zamanı sınav kağıdı okuma, saçma sapan gözetmenlikler + kendi yüksek lisans derslerin ve tezin.

tavsiye eder miyim bilemedim. research asistanlık oluyorsa eğer kesinlikle önce onu düşün derim. başvuracağın okulda tübitak vb. projeler yapan hocalar var mı yok mu araştır, varsa eğer çalıştıkları konu da sana uyuyorsa onu düşün. böyle olunca sadece kendi projen/tezinle ugrasiyorsun, saçma sapan angaryalıklarla vakit kaybetmiyorsun.
0
light beam
(21.10.08)
Bir çok vakıf üniversitesinde bu müessesenin adı artık asistanlık değil bursiyerliktir. Bildiğin araştırma görevlisiyle aynı işleri yaparlar, yani okulda vakit geçirirler, hocalara yardım ederler, yazıp çizerler, bu esnada da bir aylık alır ve yüksek lisans-doktora ücreti ödemezler. Kabul koşulları üniversiteden üniversiteye değişmekle birlikte genelde iyi bir ALES, iyi bir not ortalaması ve bir araştırma görevlisinin yapması beklenen en can sıkıcı işleri yapmaya azimli olmalarıdır (ki zaten akademisyenlik böyle bişi).

Doktora, lisansüstü, burs, bursiyer kelimelerini aratmanızı tavsiye ederim.
0
sui
(21.10.08)
(21)

su markası için isim aranıyor

voldem
kuracağımız su paketleme firması için isim aranıyor(hayat su, erikli su gibi) tavsiye ve görüsleriniz bizim için çok önemlidir. saygılarımızla..
kuracağımız su paketleme firması için isim aranıyor(hayat su, erikli su gibi) tavsiye ve görüsleriniz bizim için çok önemlidir. saygılarımızla..
0
voldem
(20.10.08)
duru su.
gok su.
selale
irmak su
0
pyro clustic flow
(20.10.08)
değerli taşlardan gidebilirsin
0
mortifera
(21.10.08)
"şellale" gibi ıkırcıklı bir isimle dikkat çekebilirsiniz bence.
0
kurukafa
(21.10.08)
haşikio

ben sırf ismindan dolayı alırdım valla..
0
thefalloftekin
(21.10.08)
sukûnet
0
deckard
(21.10.08)
şellale gibi atraksiyonlara girme çok itici oluyor. ikileme harfleri sakın.
0
cha
(21.10.08)
erikçi. tasarımı da erikli'ye benzettin mi oh mis.
0
kimlanbu
(21.10.08)
hayyat su
havat su
erikki
eriklii
eriqli
dananesa
şırdan
şırlayn

gibi.
0
cha
(21.10.08)
jing su
shen su
kama su

sudan sebep

karsu
aysu
susu
uslusu
ussu
pusu
...

edit: "karanlik su" diyesim de geldi ama kimse almaz heralde
0
ermanen
(21.10.08)
cha: itici olmasında bir sorun yok bence, bu durum tanınırlığını arttırıyor. çiftlemeli markaları ben de itici buluyorum ama bu yüzden almamazlık etmedim hiç.

bu arada eklemekte fayda görüyorum ki doğu illerinde şelaleye şellale derler. yani dediğin gibi bir motivasyonla da düşünmemiştim.
0
kurukafa
(21.10.08)
ab-ı hayat
0
mabl
(21.10.08)
(levent kırca girişi)

gökçek su

(halk bu suyu kapış kapış alacak)
0
kurukafa
(21.10.08)
Bir zamanlar su paketleme konusunda ilginç bir fikrim vardı o zamanlar araştırmıştım tarım köyişleri bakanlığından üretim izni almış tüm firmaları incelemiş ve isimlerine bakmıştım yamulmuyorsam değerli taşlardan doğadan gelen hemen hemen her isim için üretim izni alınmıştı.h2o çok mantıklı gelmişti onunda isim hakları alınmıştı.O zamanlar kalite hissi uyandırıcak yabancı menşeli bir isim ve cin fikirli harf oyunlu isimler yoktu..
0
geldimoraya
(21.10.08)
h20 mantıklı ama hedef kitlesinin yüzde kaçı lise ve üniversite mezunu?

bence doğadan gelen isimlerin yanı sıra istanbul su, marmara su gibi birşeyler de yapbilirsin. akılda kalıcı ve güvenilir.

veya kız isimleri olabilir pelin su, çiğdem su gibi. kadın isimleri her zaman çekici gelir insanlara.

değerli taşlar ve madenler de güzel fikir. filiz su, kristal su, mercan su, safir su, yakut su falan filan.

böyle akılda kalıcı, dikkat çekici, insanda güzel duygular uyandıran isimler.
0
mea maxima culpa
(21.10.08)
Opal Su
değerli taşlardan açılınca konu hoş geldi bi an.
0
prodeq
(21.10.08)
tiramisu.. alırdım şahsen ben.
0
dalamar
(21.10.08)
günsu
altın su
alsu
elmalı(erikliye rakip)
0
atabari19
(21.10.08)
olmayacakları söyleyim

yaşam su olmaz. hayat suya iltibas
billur su olmaz. billur tuz tanınmış marka olduğundan iltibas
yağmur su olmaz. suyun niteliğini belirtir
berrak su olmaz. suyun niteliğini belirtir.


bir de sanırım su da marka ismi çok önemli değil. baksana çene suyu diye bir su var ve insanlar içiyor :)
0
kahvegibi
(21.10.08)
biiçim su =)
0
krasotkin
(21.10.08)
onlar marka ismi değil. suyun çıktığı kaynakla ilgili isimler onlar. demek öyle bir mahallede, dağda, mevkiide çıkıyormuş o su. çene tepesi, erikli ovası filan gibi.
0
mea maxima culpa
(21.10.08)
CanSu
Yaşam

bence güzel isimler...

:)
0
jeanluc
(22.10.08)
(6)

vista ses saçmalığı..

huzursuz
vista'mda acaip bişi var (lisanslı bu arada bilgisayarla beraber verdiler)kulaklık çıkışına kulaklık takınca ses kulaklığa gelmiyor, ubuntu (lisanslı değil özgüre yazılım o) ile deniyorum oluyor... var mıdır nedenini bilen ?
vista'mda acaip bişi var (lisanslı bu arada bilgisayarla beraber verdiler)

kulaklık çıkışına kulaklık takınca ses kulaklığa gelmiyor, ubuntu (lisanslı değil özgüre yazılım o) ile deniyorum oluyor... var mıdır nedenini bilen ?
0
huzursuz
(20.10.08)
kulaklık çalışıyor mu?
0
againstthelife
(20.10.08)
Vista'nın saçmalıkları arasında "Şimdi kulaklık taktınız. Emin misiniz?" gibi bir şeyler vardır belki. Her şeyi on kere "Emin misiniz?" dedikten sonra yapıyorlar ya onda, belki öyledir o da.

Ya da benim bilgisayarımda meselâ ayarları var onun (Bilgisayarın kendisinde). Kulaklık takınca, ses ayarlarından kulaklığı seçiyorsunuz gibi... Öyle midir acaba? Hiç bilmiyorum aslında ama, sadece fikir yürüttüm.
0
nuage
(20.10.08)
kulaklık çalışıyo... taktıktan sonra ses ayarlarına girip kulaklığa ver çıkışı demek zorunda kalıyorum her seferinde derdim budur :)
0
🌸huzursuz
(20.10.08)
ya o tür ayarlar kontrol panelindeki ses sekmesinden set as defaults vs. ile yapılıyor ama tam çözümünü bilmiyorum. yine de kurcalarsanız kesin yolunu bulacağınıza eminim
0
passion rules the game
(21.10.08)
vistanın bazı sürümlerinde var öyle bir kazmalık.

www.google.com.tr
buraya sürümünü de ekle ara filan....

salak vista işte =)
0
mortifera
(21.10.08)
darn ! ulan bu kadar kolay bişiyi nasıl bozuk yapabiliyolar.
0
🌸huzursuz
(21.10.08)
(2)

lisansli programi satmak mumkun mu?

terp
diyelim ki lisansli photoshop, coreldraw gibi programlar var elimde. bunlari 3. kisiye satmam kanunen mumkun mu? toplu satis, ticaret yapmak anlaminda degil sadece kendi sahip oldugum uzerime kayitli birer adet programdan bahsediyorum.
diyelim ki lisansli photoshop, coreldraw gibi programlar var elimde. bunlari 3. kisiye satmam kanunen mumkun mu? toplu satis, ticaret yapmak anlaminda degil sadece kendi sahip oldugum uzerime kayitli birer adet programdan bahsediyorum.
0
terp
(20.10.08)
kanunen satılmasında hiçbir problem yok. pratiğini soruyorsan (lisans değiştirilmesi filan) onu bilmiyorum.
0
mortifera
(20.10.08)
programın sözleşmesinde mutlaka bir madde vardır bununla ilgili. Mesela dreamweaver cs3'te şöyle bir madde var:

"4.4 Devretmeme. YAZILIMLA İLGİLİ HAKLARINIZI KİRALAYAMAZ, SATAMAZ, ALT LİSANS YOLUYLA TAHSİS EDEMEZ, DEVİR VEYA CİRO EDEMEZ, İŞBU ANLAŞMA KAPSAMINDA AÇIKÇA İZİN VERİLEN HALLER DIŞINDA YAZILIMIN HER HANGİ BİR BÖLÜMÜNÜ BAŞKA BİR GERÇEK YA DA TÜZEL KİŞİNİN BİLGİSAYARINA KOPYALATAMAZSINIZ. Bununla birlikte, Yazılımı kullanma haklarınızı (a) (i) İşbu Anlaşmayı, (ii) Seri numaralarını, Yazılımı ve Yazılım ile birlikte paketlenmiş, ambalajlanmış veya ön kurulumu yapılmış tüm yazılım ve donanımlarla tüm kopyalarını, yükseltmeleri, güncellemeleri ve önceki sürümleri, ve (iii) Yazılımın başka formatlara dönüştürülmüş yazı tiplerini de devretmek (b) Elinizde her hangi bir bilgisayara yüklenmiş hiçbir yükseltme, güncelleme yedekleme ve kopya tutmamanız ve (c) Söz konusu gerçek veya tüzel kişinin işbu Anlaşma ile Yazılımın lisansını satın almanızı sağlayan diğer tüm anlaşmaların hüküm ve koşullarını kabul etmesi koşuluyla başka bir gerçek ya da tüzel kişiye devredebilirsiniz. YUKARIDA İFADE EDİLMİŞ BULUNANA KARŞIN, YAZILIMIN EĞİTİM, ÖN SÜRÜM YA DA SATILMASI YASAK KOPYALARINI DEVREDEMEZSİNİZ. Adobe, devir öncesinde sizden ve devralandan işbu Anlaşmaya uyulacağının yazılı taahhüdünü, kimliğiniz hakkında kendisine bilgi vermenizi ve son kullanıcı olarak kaydolmanızı isteyebilir. Devir işlemleri 4-6 hafta sürebilir. Daha fazla bilgi için lütfen www.adobeceea.com adresini ziyaret ediniz veya Adobe Müşteri Destek Departmanını (Customer Support Department) arayınız."
0
blackdog
(20.10.08)
(5)

dövme

eskimo
merak ediyorum, dövme yapılan yer kabuk tutuyor mu? sanırsam kanlı bir operasyon.
merak ediyorum, dövme yapılan yer kabuk tutuyor mu? sanırsam kanlı bir operasyon.
0
eskimo
(20.10.08)
hafiften tutuyor, bi kaç hafta krem/merhem sürmek gerekebiliyor.. fazla uzun sürmüyor ama bu durum..
0
thefalloftekin
(20.10.08)
sanırım dövmenin derinliğine, diğer bir deyişle dövmecinin maharetine bağlı olarak tutan kabuğun süresi azaltılabiliyor. ama her halükarda kabuk oluyor. hatta o kabuğun soyulmasının dövmenin bütünlüğüne zarar verdiği ve özellikle kaşınmaması gerektiği söylenir hep.
kanaması da yine dövmecinin hünerine bağlı, her seferinde kanamayabilir.
0
ahandanick
(20.10.08)
kabuk tutuyor ama o kabuk, dövme yapıldıktan sonra kanın pıhtılaşmasıyla oluşan bir kabuk değil boya kabuğu. dövme sırasında çok kanamıyor zaten, hafif hafif sızabiliyor, o da pıhtılaşıp sertleşmeye zaman kalmadan silinip temizleniyor dövme bitince. boyanın fazlası zaman içinde deriden atılıp kabuk oluşturuyor ve yavaş yavaş soyuluyor. bunu özellikle soymamak, gidişata bırakmak ve en azından 1 hafta-10 gün gerekli dövme sonrası bakımı uygulamak gerekli. yoksa dövme çok çabuk soluyor, iyi tutmuyor vs vs
0
zen spider
(20.10.08)
kan az. dövmenin yerine, insanın derisine, dövmenin büyüklüğüne bakar da azıcık kanar tabi.

soymamak lazım o kabukları. aman diyim.
0
mortifera
(20.10.08)
dövme sonrası bakım ne ola ki?
0
🌸eskimo
(20.10.08)
(6)

en süper akaryakıt

ali87
bugün bir akaryakıt istasyonunun depoya kirli benzin koyması ve arabanın mort olması sebebiyle merak ediyorum. en iyi akaryakıt ankara'da nereden alınır? böyle temiz, yüksek verimli ve 95 oktan.
bugün bir akaryakıt istasyonunun depoya kirli benzin koyması ve arabanın mort olması sebebiyle merak ediyorum. en iyi akaryakıt ankara'da nereden alınır? böyle temiz, yüksek verimli ve 95 oktan.
0
ali87
(19.10.08)
Şimdi öncelikle markaya takılmamak lazım zira bir markanın bi istasyonu iyiyken diğeri kötü olabiliyor, işletmeci ile alakalı. Ben hep Eskişehir yolundaki Petrol Ofisi'nden alıyordum bunca sene bir sorun yaşamadım. Herhalde bir benzinci ne kadar çok iş yapıyorsa böyle ufak kazançlar peşinde koşma ihtimali de azalır...
0
crown
(19.10.08)
yolunuzun üstü müdür bilmem ama ankara anadolu yakınlarındaki shell istasyonu -içinde baydarlar olan- ve balgat yurduna varmadan hemen önceki shell iyidir.
0
gene mi gene
(19.10.08)
istanbul yolundaki total nasıldır peki
0
🌸ali87
(19.10.08)
hangi istasyon bu onu da yaz da gitmesin millet
0
mortifera
(19.10.08)
bu eski otogarın orada gar-yenimahalle yönünde total var o.
0
🌸ali87
(19.10.08)
ben de devamli konya yolunda, hyundai assan'in arkasindaki opet'ten aliyorum. bi yamugunu gormedim.
0
osuruklu
(19.10.08)
(11)

güvenle kalkmak bilmeyen donanım

pain sustains
160 gb'lık samsung harici harddiske sahibim. Kullanım kılavuzunda "kullanım sonrasında usb'den çıkaracağınız zaman, sağ alttaki donanımı güvenle kaldır şeysini kullanmazsanız başınıza çok fena şeyler gelir" yazıyor. Ancak o donanım bir türlü güvenle kaldırılamıyor. Sürekli "aygıt şu anda durdurulamı
160 gb'lık samsung harici harddiske sahibim. Kullanım kılavuzunda "kullanım sonrasında usb'den çıkaracağınız zaman, sağ alttaki donanımı güvenle kaldır şeysini kullanmazsanız başınıza çok fena şeyler gelir" yazıyor. Ancak o donanım bir türlü güvenle kaldırılamıyor. Sürekli "aygıt şu anda durdurulamıyor, daha sonra deneyin" uyarısı alıyorum.
Bunu kullanmadan, direkt usbden söksem harddiskteki verilere zarar gelir mi? Ya da daha ne kadar beklemem gerekiyor?
Teşekkür ederim.
0
pain sustains
(19.10.08)
hiç güvenli kaldır yapmadım şu ana kadar. 2 yıllık external harddiske de daha hiçbir şey olmadı.
0
mortifera
(19.10.08)
hard diske ait klasörler açıkken o uyarıyı benim WD'de de veriyor. kapıyorum klasörleri, güvenle kalkıyor.
0
sare
(19.10.08)
şu anda firefox dışında hiçbir şey açık değil. yine de aynı hata.
0
🌸pain sustains
(19.10.08)
autorun.inf diye bi dosya var içinde,gizli oldugundan gorunmuyordur. onu silersen duzelir.içinevirus ya da trojan bissiler girmıs muhtemelen.
0
bryan fury
(19.10.08)
geri dönüşüm kutunuzun mevzubahis sürücüyü izlemesine engel olun.
0
dehri
(19.10.08)
windows oturumunu kapatıp tekrar açın. sorun düzelecektir.
0
henry gale
(19.10.08)
güvenle kaldır diyorum, sonlanamadı diyorsa çekiyorum usb yi, benden günah gitti görevimi yaptım diyorum

ama hassas kullanıcıysanız, sonlandırmadan çıkarmam diyorsanız, oturumu ya da bilgisayarı kapatın, sonra cıkarın
0
efruz
(19.10.08)
Donanım Yöneticisi'nden ilgili harici diske çift tıklayın.
Çıkan pencerede Policies sekmesinden, Optimize For Quick Removal'ı (?hızlı çıkartma için optimize et?) seçerseniz, o diski güvenle kaldıra gerek olmadan çıkartıp takabilirsiniz. Ama tabii ki bir dosya yazarken bu işi yapmayın.
Kolay gelsin.

NOT:
Bu seçenek o disk için write cache'i (yazma önbelleği?) devreden çıkartacaktır. Yani o diske çok sık yazma yapıyorsanız minik bir performans düşüşü yaşayabilirsiniz. Ancak external diskler genelde veri deposu olarak kullanıldığından bu pek de önemli bir durum teşkil etmeyecektir.
0
silhouette
(19.10.08)
teşekkür ederim ;)
0
🌸pain sustains
(19.10.08)
Bilgisayarım'a sağ tıklayın > özellikler > sistem geri yükleme gibisinden bir sekme olması lazım. harici sabit sürücünde o özelliği kapa ki hem gereksiz kullanmasın hem de yer kaplamasın.

Bi de ben şu an kullandığın WD harici HDD'de aynı sorunu bir yıla yakın bir zaman yaşamıştım. Firmware'ini yükleyince düzeldi. Senin HDD'nin güncel firmware'i var mı onu kontrol et sitesinden. Ama firmware yüklerken dikkatli ol, hatta sözlükteki o başlıktaki yazıları oku.
0
metal revolution
(19.10.08)
hacı sen yine de tarama yaptır bide combofix kullan;-)
0
enter saltman
(19.10.08)
(16)

intihar filmleri?

insanimsi
soruya dikkat ediniz. intiharlı filmler değil, ana konusu intihar üzerine olan filmleri arıyorum. örneğin;(bkz: the hours)ama böyle çok yaratıcı bulduğunuz, aşmış olduğunu düşündüğünüz intiharlı filmler de kabulümdür.
soruya dikkat ediniz. intiharlı filmler değil, ana konusu intihar üzerine olan filmleri arıyorum. örneğin;
(bkz: the hours)

ama böyle çok yaratıcı bulduğunuz, aşmış olduğunu düşündüğünüz intiharlı filmler de kabulümdür.
0
insanimsi
(19.10.08)
"intihar filmi" diyemem, açıkçası net ve sabit olarak "intiharlı film" bile diyemem. ama konu alttan alta çok işlenmişti:

(bkz: in bruges)

hayatım boyunca izlediğim en iyi filmlerden birinin de olması etkili sanırsam...
0
mortifera
(19.10.08)
(bkz: anayurt oteli)
0
baldur
(19.10.08)
intiharlı: arizona dream
0
axijazz
(19.10.08)
dursunkaptan
(19.10.08)
peki
(19.10.08)
(bkz: stay)
0
goodbyecruelworld
(19.10.08)
(bkz: mar adentro) imdb'de de 8.1 point alan ispanyol filmi.
0
caturanga
(19.10.08)
spoiler içerir dikkat.

intihar filmi değil ama ilginç bir intiharlı seçenek: cache
0
schwannoma
(19.10.08)
withered
(19.10.08)
0
chelseagirl
(19.10.08)
bi de (bkz: little miss sunshine)
0
chelseagirl
(19.10.08)
(bkz: suicide club)
0
the man who hears deepest inquisitions
(19.10.08)
@chelseagirl, ben şöyle karamsarlığın dibe vurduğu filmleri istemiştim. beni soktuğu ruh hali neticesinde bu filmi önerdiğiniz için size kızayım mı, yoksa teşekkür mü edeyim bilemedim.
0
🌸insanimsi
(21.10.08)
:) yeni gordum. Karamsarlik gecti mi?
0
chelseagirl
(17.03.13)
(bkz: taste of cherry)

yeni izledim, bu tarz filmler arıyorum ben de.

şimdi de (bkz: fourteen hours)

izleyeceğim
0
neseranni
(21.08.14)
(bkz: curfew)
0
timmie
(21.08.14)
(8)

terlik arıyorum.

kantelem
ayak üşümesine iyi geldiğinden, sağda solda gördüğüm, hatta hediye olarak arkadaşlarıma dahi aldığım polar/pofuduk terliklerden kendime almak istiyorum. ancak hepsi çocuk/kadınlar için bu terliklerin, erkek için olanlarından bulamadım. şöyle tazmanya canavarlı modellerden veya feminen olmayan modell
ayak üşümesine iyi geldiğinden, sağda solda gördüğüm, hatta hediye olarak arkadaşlarıma dahi aldığım polar/pofuduk terliklerden kendime almak istiyorum. ancak hepsi çocuk/kadınlar için bu terliklerin, erkek için olanlarından bulamadım. şöyle tazmanya canavarlı modellerden veya feminen olmayan modellerden bulabileceğim (anlatım bozukluğu var burada), internet üzerinden veya istanbul il sınırları içerisinde satın alabileceğim - tercihen avrupa yakası- bir mağaza bilen varsa ve yardımcı olursa sevinirim, ısınırım.
0
kantelem
(19.10.08)
twigy'nin var böyle modelleri
hepsiburada, ayakkabı dünyası, boyner, ykm gibi yerlere bakmanı tavsiye ederim.
0
oceano
(19.10.08)
kantelem; twigy nin güzel terlikleri var. wwww.twigy.com adresinde magazalarin oldugu bir bölüm var bir bak istersen. ayagini sicak, basini serin tutman dilegiyle :)
0
palyacopapi
(19.10.08)
twigy'nin internet sitesinde sadece bir model var, diğer tekliflere de aç/ığ/ım (:
0
🌸kantelem
(19.10.08)
git bir 3m migrosa, veya büyük bir süpermarkete, hepsinde oluyor
0
mortifera
(19.10.08)
boyner'de falan oluyor twigy'nin terlikleri. geçen yıl 46 numara almıstım kendime köpekli olanlardan. büyük numara bulunuyor yani.
0
patricia teyze
(19.10.08)
polarlı terlikler kokabiliyor, ben gezerin plastiklerinden aldım, ısıtmasa da üşütmüyor en azından
0
efruz
(19.10.08)
pofuduk terliklerin modası geçti, şimdi babet terlikler var.
sanırım erkekler için de uygun renkte ve modelde olanı bulunuyor.
marks and spencer'da görmüştüm ama internete yalnız kadın modelini koymuş:
www.marksandspencer.com.tr
ben metro market'ten almıştım.

ayrıca, ayak tabanına kına yakmanın ayağı gayet sıcak tuttuğunu hatırlatayım.
bir zamanlar özenip denemiştim, ayağı üşüyen biri olarak bütün kış rahat etmiştim.
0
zen spider
(19.10.08)
deichmann da süper seyler var :) www.deichmann.com.tr
0
the man who hears deepest inquisitions
(19.10.08)
(12)

sevgili eksi guzin duyuru abla

rzs
ben 26 yasinda bir bagyanim. derdim su ki, bugune kadar hic erkek arkadasim olmadi. artik bundan sonra da olacakmis gibi gelmiyor bana. bu durum normal olmadigindan ve artik beni rahatsiz etmeye basladigindan oturu size akil danismaya karar verdim. aslinda yakin arkadaslarimla da bu konuyu tartismis
ben 26 yasinda bir bagyanim. derdim su ki, bugune kadar hic erkek arkadasim olmadi. artik bundan sonra da olacakmis gibi gelmiyor bana. bu durum normal olmadigindan ve artik beni rahatsiz etmeye basladigindan oturu size akil danismaya karar verdim. aslinda yakin arkadaslarimla da bu konuyu tartismisligim var ama bu yakin arkadaslardan biri benimle ayni durumda, digeri 21 yasinda ve ayni durumda (hala umut var herhalde onun icin), bir baskasi da erkek ve iliskiler konusunda uzman degil diyelim (kim oyle ki, o da ayri).

az onceki cumleden baglamak gerekirse, erkeklerle arkadas olmak konusunda bir problemim yok. "ayh erkekler soyle/boyle" gibi pesin hukumlerle hareket eden biri de degilim. genel olarak boyle sosyalligin dibine vuran, her turlu ortamin kusu olan biri degilim ama oyle milletten kacan, hicbir aktiviteye katilmayan biri de degilim. hatta biraz acildim mi cenem gereginden fazla dusuyor bile diyebilirim. yani nasil tarif edeyim bilemedim ama sosyallik durumum asagi yukari budur.

fiziki gorunum bir engel olabilir, ki burada sismanlik devreye giriyor. kisaca 1.70 boyunda ve 99 kiloyum diyelim (gercekten 99, 3 basamakli olmasin diye dusurmeye calismiyorum. ayrica izmirli degilim, adim elif hic degil). cocuklugumdan beri de hic zayif narin bir insan olmadim zaten. cevremden hic "pis igrenc sisko" muamalesi gormedim ama internet sagolsun beni cok aydinlatti bu konuda. ne kadar itici olabilecegim konusunda fazlasiyla yorum okudum. hani ben de fiziksel cazibe onemsiz, herkes ruhumun guzelligini gorsun demiyorum ama... neyse iste. diyecegim, eger tek oneri olarak "zayifla" derseniz muhtemelen fazla yardimci olmus olmayacaksiniz ama bu da durumu etkiledigini dusundugum bir faktor. son bir detay, muzmin ogrenci oldugum icin beni duzgun giyinmeye zorlayan bir durumum yok. kot & tisort takiliyorum ve makyaj yapmiyorum. yuzune bakilmayacak kadar cirkin filan da degilim.

bir baska faktorse su ki, su an abd'de yasiyorum. 24 yasima kadar ailemle yasadim. son iki senedir de abd'de doktora ogrencisiyim. zaten bu durumun beni iyice rahatsiz etmeye baslamasinin nedeni burada fazlasiyla kendimi dinleme firsati (laneti) bulmus olmam. genel olarak depresif bir halet-i ruhiye icerisindeyim, insanlarin yorumu da "sevgili bul." oldu canim, kapida sirada bekleyenler arasindan seceyim birini. geyik bir yana, buradaki turk nufusu oldukca az ve mevcut topluluktan ilgimi ceken kimse yok. yani uluslararasi takilmaya acigim.

aklima gelen son sey: sanirim flort etmeyi bilmiyorum. komik geliyor. aslinda biraz su sebepten sanirim, birine ilgi gosterip sonra terslenmekten korkuyorum. gururuma yediremiyorum.

durum budur. onerilerinizi/yorumlarinizi bekliyorum.
0
rzs
(19.10.08)
durumun şişmanlıkla ilgili olmadığına eminim, senden daha şişman, kısa boylu insanların ilişki yaşadığına tanık oluyorum. bi kere onu geçiniz. bence nedeni diğer kız arkadaşlarınızın da sizin gibi olması. yani, nasıl desem tam birbirinizi bulmuşsunuz. herkes kendi tanıştığı insanlarla çıkmıyor, arkadaş vasıtasıyla insanlarla tanışmak da bir yolu sevgili sahibi olmanın. arkadaşlarınızla bu konunun çok muhabbetini yapıp kafanıza takmayın. "takmamak lazım, takılmak lazım."
bir de kendinizi o kadar güzel gözlemlemiş ve esprili bir şekilde ifade etmişsiniz ki söylemeden geçemedim.
0
pwnedf myself
(19.10.08)
yani belli ki bir özgüven problemi var.
şunu söyliyim ki, "şişman insanlarla kimse birlikte olmak istemez" diye bir şey yok kesinlikle. pek çok insan şişmanlığı fiziksel olarak çekici bulmasa da, sizi beğenecek(iç güzellikten falan bahsetmiyorum. fiziksel olarak çekici bulacak) hatırı sayılır miktarda erkek de var dışarda.

yalnız kendinize biraz özen gösterseniz, bir de çevrenizdeki erkeklerle ufak ufak flört etseniz bir şeyler olacaktır. illa gidip birinin peşine yapışmak yerine çevrenizde beğendiğiniz kişilerle hafif muhabbetler mesela. baktınız karşınızdaki de olumlu tepki veriyor, biraz daha belirgin sinyaller yollarsınız. utanılacak veya küçümsenecek bir şey değil bence flört gayet sağlıklı bir yöntem.

ayrıca reddedilmek de hayatın bir gerçeği. bunda gurur meselesi yapacak bir şey yok. herkes yaşıyor.
0
chavezding
(19.10.08)
bende iki seneyi askin bir suredir abd de yasiyorum. dedigin gibi burda kendini dinlemek bir lanet.kendi kendine kaldigi zamanlarda insan cok garip seyler dusunuyor. aslinda bu dusundukleri mantiksiz seyler degil. ama gercekler biraz can yakiyor sanirim. birde insan kendini daha fazla tanima sansi buluyor bende ne kadar iyi bir arkadas ortami olsa da kendini cok acayip yalniz hissediyorsun. bu benimde geldigimin ilk sokunu altattiktan sonra sahip oldugum halet i ruhiyeydi. hala da oyle. ne yaptiysam gecmedi. buraya gelme sebebim olan problemlerin cozulmesi bile beni bu durumdan cikaramadi henuz. bi suredir bir iliski yasiyorum bu bile yetmedi. hala da kafamda bir cozum yok ama cok rahatsiz ediyor bu beni. bazen seytan diyor amerikasinida egitimini de kariyerini de herseyi birak don turkyieye ama turkiyede yasam pek mantikli gelmiyor. iste bu konuda mantigim ve duygularim arasinda kalmam da ayri bir rahatsizlik verici durum. simdilik kafamdaki en makul cozum okul bittikten sonra avrupaya filan yerlesmek turkiyeye yakin olmasi sebebi ile. orda ne olur bilinmez.

dedigin gibi fiziksel gorunum senin icin bir eksi. senin icin birinin arkadas ortaminda ustun koru gormus hoslanmis olmasi zor gibi geliyor bana. cunku gorunus ilk intiba acisindan onemli. biraz oyle yada boyle vakit gectikten sonra tanisilip kaynasilip sonra bir iliskiye baslama fikri daha olasi geliyor gozume. yani arkadas cevren. bide flort konusunda senin gibi dusunen birini bulman daha mantikli sanki. yani isin icinde ask olmasi lazim biraz. insan asik olduktan sonra cidden karsisindakinin dis gorunusu hic onemli olmuyor. bu konuda standartlarin disina cikip karsisindakinin cok degisik seyleri gozune cok guzel gorunebiliyor. ama asik etmek yada olmak cok kolay olmasa gerek.

senin icin diger bir eksi de burda okuyor olman. erkekler iliskilerinde karsi taraftakinden daha ustun bir konumda olmak isterler. ortak bir hayat yasamak yerine karsi taraftakine biraz kendi hayatini yasatmak isterler sanirim.bu yuzden egitimli kariyerli kadinlar erkekleri biraz korkutur.

aslinda burda okuyor olmanin bir artisi. pek fazla okuyan turk kiz olmadigi icin burda erkekler icin mucevher degerinde gibi bise.

sunuda unutmamak lazim ki bir erkegin bir bagyana hayir demesi cok zor bir durum. kadinlar bu konuda daha secici ve erkekler daha ac.

bide erkek arkadasi sahibi olam yada olmamak senin umrunda degilse bunu kendine dert etme. hic olmaz diye dusunme. oluyor. sen bunun olmasina karsi degilsen karsina birisi cikacaktir. sanirim boylesi senin icin daha kolay guzel ve ozel olur.

yanlis bise soylediysem ozur dilerim fakat elimden geldigince yapici olmaya calistim.
0
recursion
(19.10.08)
Şimdi dürüst olmanın gerekli olduğunu düşünerek yazıyorum aşağıdakileri bu bilinsin.

Acı gerçekler ;

- Erkekler,ilk görüşlerinde , kadınları dış görünüşleriyle sınıflar, yargılar ve "çekici ya da değil " olduklarına karar verir. Bu onların ne yazık ki genlerinde var. Kilo vermeni , özenli giyinmeni ve makyaj yapmanı öneriyorum.
Şimdi tabii , o kadar yüzeysel olmadığını , kadınların kişiliklerine değer verdiklerini söyleyenler çıkacakdır. Yeak yea ! demek istiyorum kendilerine. Haa, tabii belli bir süreyi beraber geçirirsiniz, size "o" gözle bakmayı aklına getirir, hem kişiliğinizdne hoşlanır hem de arkadaş yerine sevgili olmak ister şu, bu bilemem. Ama kadınlar -erkekler dünyasında işler böyle yürüyor. Cinsel olarak ilgi çektikten sonra duygusal olarak ilgi de çekebilmek daha kolay olabilir.

Çok da önemsememeni öneriyorum son olarak da, komplike yaratıklar değiller, ya da sen şanssız veya lanetli değilsin. Daha ilgi çekici bir dış görünüş olayı halledecektir.Biraz azimle, ve kendine güvenini kaybetmeden, onuda 1-2 ayda halledersin. Biliyorum kilo ver diyip geçmeyin demişsin ama, sorun buymuş gibi geldi bana..
0
sayinseyirciler
(19.10.08)
kiloyu teşvik etmek için yazmıyorum asla yanlış anlaşılmazsın ben de sağlıksız buluyorum elbette ama bu tamamen kişisel tercihtir vee kilolu insanları çekici bulan kaç yüzbinmilyon adam/kadın var dünyada bunu biliyor muydun :)
bi de aşk varsa zaten onlar ayrıntı olarak kalıyor sadece :)
0
betty puf puf
(19.10.08)
insanoğlu olarak seviye atladığımız, evrimin bir sonraki basamağına geçtiğimiz, düşüncelerle anlaştığımız filan yok.

sorun tabi ki bir miktar kilonla da alakalı. alakasız demek abesle iştigal kaçar. insanın kendine güvenini etkiler bir çok konuda.

napacağın senin seçimin. ama yaşın öyle çok geçkin değil zaten. kendine biraz bak, azıcık uğraş. açıkçası ver fazla ağırlığını. fiziksel bir bahanen yoksa vermemen için bir sorun da yok.

bu kadar basit yani. olayda çok karmaşıklaştırılacak bir taraf yok bence.
0
mortifera
(19.10.08)
duymak istediklerini söylerdim ama ne senin işine yarar, ne de benim içime siner.
bir dişinin olayının %99 dış görünüş olduğunu üzülerek söylemeliyim. ama dış görünüşten kastım, dışsal formun değil yalnızca, o forma nasıl bir özen gösterdiğin (halihazırdaki vücut şeklinin üzerine koyduğun makyaj vs, ve kıyafetler) ve vücut dilin de aynı zamanda.
sağlıklı bir ilişki için bunların hiçbir anlamı olmasa da, bir ilişkiye sebebiyet vermek için "seksi" değer taşıman şart.
zaman olarak da ne yazık ki çıkmış kemiklerin moda olduğu bir dönemde dünyaya gelmişsin. viktorya dönemi olsaydı etli butluluğunda seksapelin doruklarında olabilirdin gayet. haliyle kilo vermen gerek.
ama büyük ihtimalle bu konuda da kendini engelleyen sensin. kiloyu verdiğin zaman, bu zamana dek zaten vermen gerektiğini kabullenmiş olacaksın, ve bu kadar süre kendini kilolu olmanın engellediği zevklerden mahrum bıraktığın için büyük bir suçluluk duyacaksın, ve bundan korkuyorsun.
öte yandan zayıf olmadan da seksi değer yaratmanın yolları var. inan bana tepeden tırnağa 10/10 luk bir bakım ile neredeyse eş derecede çekici olabilirsin. bunun için de nasıl giyinmen gerektiğini bulman gerekiyor. giyinmeyi bilmiyorsun demek istemiyorum, yalnızca halihazırdaki vücut formuna uygun aklına gelmeyecek tonla kıyafet seçimi hilesiyle muazzam farklar yaratabileceğini belirtmek istiyorum.
totalde bu zamana kadar olmadığın birşeyden (erkeklerle flört 'edemeyen' senden) başka birşeye (flört edebilen ve erkek arkadaşı olan sen) transforme olmak istiyorsun. kolay bir yol değil, zor da bir yol değil, yalnızca ne yapılması gerektiğine dair tonla pitfall var, ve bunlara kapılıp hevesi yitirmek çok olası. dolayısıyla bu süreçte psikolojik yardım alabilirsin. bu son kurduğum cümle dünyanın farklı yerlerinde farklı anlamlara geliyor biliyorum, ama yaşadığın çevre itibariyle türkiye'dekinin aksine "yav sen delisin bi doktora git yav" anlamına gelmediğini idrak edebileceğine güvendiğim için söylüyorum.
bir hedefin var ve buna ulaşmak konusunda kullanabileceğin bir sürü de araç var. neden hala kendini engelleyesin.
daha sonrasında ilişki dinamiklerine dair ufak detaylar kalıyor. evet, gayet ufak detaylar. üstelik çok şanslısın ki, karşı cins dizayn olarak işini çoook kolaylaştırıyor, doğası itibariyle . sana da tek kalan da naz yapmak, kendini ulaşılmaz kılmak (ama dozunda) oluyor.
özetleyecek olursak:
1 - psikolojik danışmanlık
2 - stil danışmanlığı
3 - fiziksel danışmanlık (form, kilo vs) alıyorsun. kendini olmak istediğin hale büründürüyorsun ve hayatını dilediğin gibi yaşıyorsun.
0
lhun
(19.10.08)
dış görünüş önemli değil demeyeceğim elbette önemli ama soylediğin kadarı ile oyle obezite gibi bir durumun yok, en azından boyun uzun. kendimden ornek vererek başlayayım, 13 yaşımdan 18 yaşıma kadar tek kelime bile etmediğim bir cocuktan hoşlanıyordum. çok havalı bi tipti boyle. arkadaşlarımın zilyon tane sevgilisi olurken o yaşlarda ben sırf o cocuktan hoslandıgım icin kendime hic bakmazdım boyle önüme geleni yerdim, sağlıksız ne varsa yapardım. kimsenin de yüzüne bakmazdım. ve mutsuz değildim! ilk zamanlar biraz hayal kırıklığı yaratıyordu ama sonra duruma alışıp oyle yaşadım. yani birinden hoşlanıyorsan eğer bu seni hayata bağlayıp kimseyle flort etme ihtiyacı hissetmemeni sağlayacaktır bence. ki çok da gerekli olduğunu düşünmüyorum. birinden gercekten hoslanıyorsan, gercekten seviyorsan birlikte olmalısın. kimse ilgimi cekmiyor demişsin, eger gercekten kimse ilgini cekmiyorsa bosver. ama ilgini ceken birileri varsa reddedilirim diye sakın korkma.

ikinci kısım; yine kendimden ornek vericem. hiç bir zaman çok zayıf bi kadın olmadım. işte bu bahsettiğim ergenlik dönemleri dışında. o zamanlar da düzenli spor yapıyordum o yüzden zayıftım. bırakınca hoop balık etli olma yolunda emin adımlarla ilerledim. hala da aynıyım. boyum da senin kadar uzun değil. ama inan etrafımdakilerin ilgisi hiçbir zaman eksik olmadı. oyle aman aman ahım şahım güzel bi tip de değilim yani onu soyleyeyim. tamamen senin tavrın, bakışın, gülüşünle ilgili bişey. ha bunları bilerek isteyerek kur yapmak anlamında soylemiyorum elbette, aksine ters mizaçlı biriyim mesela ben. herkesle asla merhabalaşmam, yeni tanıştığım insanlarla zor kaynaşırım. yani diyeceğim o ki, sen kendini çok fazla geri çekmedikçe seni beğenen, sırılsıklam aşık olan mutlaka olacaktır. seni baştan aşağı "sen" oldugun için sevecek birileri mutlaka vardır. kesin yani. ama ayırmayı bil, erkeklerin bazıları çok iyi rol yaparlar. sen de sırf ay benim hiç sevgilim olmadı diye, ilk hoslandıgın adama kalbini açma. çok kötü bi hata. ha yüzeysel ilişki yaşayabilirim diyorsan olabilir, hiç ilişkin olmadıgını goz onune alarak yüzeysel bir ilişki yaşayabilecek durumda olmadıgını düşünerek, hiç girme bu işe derim. gercekten seni sevdiğine, senin de sevdiğine inandığın biri olursa başla.

aksi takdirde çok kalbin kırılacak, hiç yapmasaymışım diyeceksin. eğer olayın boyutu cinsellik ise, soylediklerim aynen geçerli.

daha da tavsiye istersen msnden falan konusabiliriz :) bozma moralini.
0
likeinme
(19.10.08)
öncelikle fazla kilo kötü bir şeydir, sadece estetik açıdan değil ruh ve beden sağlığınız açısından da çok kötü. bu konuda acilen ama acilen önlem almanız gerek. tabi ki kilolu kadınlardan hoşlanan erkekler var. her türlü kadın özelliğini spesifik olarak beğenen adam vardır. ararsanız bulursunuz. amma ve lakin her günün sonunda kendiyle başbaşa olacak olan kendinizsiniz. kendinizi kilolu seven erkekler var diyerek avutmanızla, kilolu olduğum için sevgilim yok diyerek üzmeniz aşağı yukarı aynı şey olur. insanın öncelikle kendini ve beklentilerine karşılık ne sunduğunu bilmesi, bunlarla yaşamayı öğrenmesi lazım.

öte yandan hangi koşulda olursanız olun özgüveninizi inşa edecek olacak sizsiniz. herşeyden önce sizden daha çekici görünen kadınların sizden daha mutlu olduğu yanılgısına düşmeyin.

şu bir hakikat ki sizin orda burda gördüğünüz ve erkeklerin ilgisini çektiğini düşündüğünüz, güzel bulduğunuz kadınların pek çoğu; erkeklere ilgi gösterdikleri için mevzubahis ilgiyi görüyorlar.

bu dünyaya gelirken size aralarında seçim yapmanız için 5 ayrı beden sunmadılar, ileride de sunmayacaklar. yani sizin elinizdeki budur ve farklı olsaydı nasıl olurdu diye düşünmektense bununla yapabileceğinizin en iyisini yapmayı düşünmelisiniz. bu anlattıklarımı salt ilişkiler düzeyinde algılamayın. bu dünyaya sadece aşık olup, sevişip, üremek için gelmiyoruz.

benim zıplayıp dokunamadığım potaya benden 15cm daha kısa ve 10kg daha fazla olan arkadaşım smaç basabiliyorsa bu benim şanssız, bahtsız vesaire olduğumu değil, bunun için onun kadar çok çabalamadığımı gösterir.

26 çok büyük bir yaş değil. zamanı geldiğinde bugün kafanıza taktığınız bu şeyler için kendinize kızacaksınız. insan olmanın kuralı bu.

eklemeden edemeyeceğim; burada bu kadar ilgi görmeyi başardıysanız eminim ki bunu başka ortamlarda da başarma şansınız var. biraz sabır, biraz çaba... herşey süper olacak.
0
blackdog
(19.10.08)
ilişki kurabileceğiniz sosyal ortamlara takılın, ne bileyim söz ettiğiniz diğer kız arkadaşınız ve mümkünse bu konularda deneyimli bir arkadaşınızla birlikte dışarı çıkıp yeni insanlarla tanışın, bekarlar gecesi aktivitelerine katılın falan. tanışma konusunda deneyimsizseniz tanışma faslını internet üzerindeki arkadaşlık siteleri vasıtasıyla kolaylaştırabilirsiniz. niyetinizin biriyle tanışmak ve çıkmak olduğunu gizlemeyin ve reddedilmekten çekinmeyin. düşmeden bisiklete binmeyi öğrenmek mümkün değil, tabii ki bunu küçükken öğrenmek ve düşmek daha kolayken yaş ilerleyince insan düşmekten korkuyor ama deneye deneye bisiklete binmeyi de doğru düzgün düşmeyi de öğrenmek mümkün :)
0
zen spider
(19.10.08)
arkadaslar, hepinize cok tesekkur ederim kiymet verip ve zaman ayirip cevap yazdiginiz icin. yanlis anlasilma kaygisi olan arkadaslar: soylediklerinize kirilmadim kesinlikle, bir kisminin farkindayim zaten. ayrica buraya boyle bir sey yaziyorsa insan zaten acik ve durust tepki istedigi icin yaziyordur. yoksa "avutma"yi yakin arkadaslar fazlasiyla yapiyor :)

durumu anlatis seklimden oturu kilo olayi ana mevzu gibi oldu sanirim. aslinda tek derdimin o olmadiginin farkindayim, ama ayni zamanda en azindan sagligim icin zayiflamam gerektiginin de farkindayim. acikcasi, ozguvenimi de etkiledigini de biliyorum. bu konuda bugune kadar ciddi bir girisimde bulunmadim hic, "kafaya koydum, yapacagim" diyip de siki rejimlere, egzersiz programlarina filan girmedim. bu aralar bunu yapabilir miyim onu da bilmiyorum. bir yandan da okulla ilgili islerim cok yolunda gitmiyor, onlari toparlamaya calisiyorum. gecen bahar psikolojik destek alma tesebbusunde bulundum ama sanirim derdimi yeterince anlatamadim. iki gorusme sonrasinda kadinin ozetle "aman kendine cok yukleniyorsun" dedigi hissine kapildim. hani "allah daha buyuk dert vermesin, halledersin iste bir sekilde" gibi. sonrasinda bir ay burada olmadigim icin devami gelmedi. zaten kadin da bir daha aramadi. ben de beni arayan soran olmayinca cok da onemli olmayan bir vaka olduguma karar verdim. aslinda en azindan bir kere daha gorusmeye gitmek istiyorum ama iste 4 ay oldu, hala arayip da randevu almadim...

bu arada bahsettigim yakin arkadas cevresi an itibari ile dunyanin uc bir yanina dagilmis durumda. burada yalnizim. dolayisiyla yepyeni (ve buyuk olcude daracik) bir sosyal cevrem var. burada arkadaslik muhabbetleri farkli yuruyor. milletin "arkadas"i degil, "spor arkadasi," "ofis arkadasi," vs. var genelde. sanirsin spor arkadasinla kahve icmek, ofis arkadasini komsunla tanistirmak yasak. dolayisiyla arkadaslik miktarin bulundugun aktivite sayisiyla dogru orantili. henuz bu konuyu da cozup fazla yol alabilmis degilim.

yorumlarinizda en cok icimi rahatlatan sey sandigim kadar "acayip" olmadigimi gormek oldu. oncelikle su bakim ve isve-cilve-flort olaylarini cozersem sanirim bu konuda bayagi bir yol kat edecegim. bu sirada ya da sonrasinda da sanirim daha fazla yasim ilerleyip bu kilolar uzerime kalici olarak yerlesmeden zayiflasam her bakimdan en iyisi olacak...

hepinize tekrardan cok cok tesekkur ediyorum!
0
🌸rzs
(20.10.08)
Sevgiliniz olmamış olmasını, kendi tercihinizden çok, karşı cinsten ilgi görmemiş olmaya bağlıyorsanız; evet, kilo yüzündendir. Cyrano De Bergerac sadece bir hikayedir. Şöyle bir durum var. Diyelim ki kilo verdiniz (her ne sebeple olursa olsun)ve bir sevgili edindiniz. Düşünebilen bir insan olarak, sürekli; "zayıflamasaydım, bu insan şu an benimle olmazdı"yı taşıyacaksınız kafanızda ve bunu kabullenemeyecek biriyseniz yine kimseyle olamayacaksınız. Bence, sevgilim olsun diye kendinize sevgili bakınmayın. Kilo vermeyi de öncelikli tutmayın. Tabi zayıflayabilirseniz zayıflayın ama zayıfladıktan sonra hayatınıza girecek olan kişi; "eskiden de olsa, beni seçerdi" diyebileceğiniz biriyse ilişki yaşayın.
0
cereal killer
(20.10.08)
(13)

neden sarhoş olamıyorum?

insanimsi
(bu satırlar bir şişe cumartesi şarabını tek başına içtikten sonra yazılmıştır)evet soru başlıkta ama öncelikle şu soruma cevap istiyorum: sarhoş olmak; bilincin ve bedenin kontrolünü yitirmek midir?sorumun cevabı evet ise; ben neden bedenimin kontrolünü 'nispeten' yitirip, bilincimin kontrolünü ha
(bu satırlar bir şişe cumartesi şarabını tek başına içtikten sonra yazılmıştır)
evet soru başlıkta ama öncelikle şu soruma cevap istiyorum: sarhoş olmak; bilincin ve bedenin kontrolünü yitirmek midir?
sorumun cevabı evet ise; ben neden bedenimin kontrolünü 'nispeten' yitirip, bilincimin kontrolünü hala yitiremiyorum?
ne olacak benim halim?
0
insanimsi
(19.10.08)
1 şişe şaraptan bir şey olmaz 1 şişe daha için.

bilinç kontrolünü yitirmek için de baya bir içmeniz lazım.bu konuda tekilayı öneririm.
0
szqnn
(19.10.08)
sarhoş olmak bilincin ve bedenin kontrolünü yitimek değildir tabi ki. ayrıca yitirmeyin kontrolünüzü, bulduğunuzda eskisi gibi olmayabilir çünkü. en iyisi herşeyi tadında bırakmak.
0
blackdog
(19.10.08)
iyi güzel demişsiniz de, 3 bira içtikten sonra midem bulanıyor. aynı şey şu an için de geçerli. su dahi içmek istemiyorum. bu bir problem midir?
0
🌸insanimsi
(19.10.08)
insanimsi, eger istersen bu konuda biraz sohbet edebiliriz. pokercihocaefendi[at]gmail[nokta]com a email at.
0
wpi
(19.10.08)
Sarhoş olup olmadığınızı siz kendi kendinize biraz zor anlarsınız, yani size göre bilinciniz hep açıktır zaten :) (bkz: ben sarhoş değilim)

Bilincinizin durumu için etrafınızda ayık birileri olsun ki size bilgi versin...
0
crown
(19.10.08)
crown ın söylediğine ek olarak: zaten 2 şişeyi de tek başınıza içmeyin bi zahmet. bilincinizi kaybetmek istiyorsanız yanınızda birileri olsun bari....
0
n v13c
(19.10.08)
(bkz: tequilaboom)
0
ravioli
(19.10.08)
ya want2die'ın dediği gibi geceyi hatırlamama durumunu istiyorum ben. mesela şimdi gece ne yaptım ne ettim hepsi bir bir aklımda. her anımda da ne yaptığımı niye yaptığımı biliyordum.
bir de tequilaboom deneyeyim bakalım.
0
🌸insanimsi
(19.10.08)
şarap veyahut birayla sarhoş olmaya çalışmak kendinize işkence etmektir.
sarhoşluğa giden yolda bir iki genel parametre vardır,
birincisi vücut kütleniz, ne kadar fazla o kadar zor,
ikincisi, haliyle alkol miktarı
üçüncüsü, bu alkol miktarının ne kadarlık bir zaman diliminde metabolize olduğu.
şimdi tarifimize geçelim,
hızlı metabolize olması için boş mide alıyoruz.
sonra, almak istediğimiz esas bileşen alkol olduğundan, bunun konsantre bulunduğu bir içecek seçerek mesanemizi ve midemizi zitmiyoruz. (ha alkolle başka şeyleri zitiyoruz o ayrı)
içecek olarak %40ın altına düşmeyin. örn : tekila, vodka, viski, rakı.
bunları birşeylerle karıştırmıyoruz.
şimdi en önemli kısmı, her ne karışım hazırladıysak çok hızlı içiyoruz.
bu ilk seferde zor gelen şey olacaktır zaten. o yüzden hedefler koyarak kapasitemizi bulabiliriz.
mesela ilk hedefiniz çeyrek şişe (70likin) vodka shotlamak olabilir. içimi kolay vodka olarak gilbey's öneririm. (bir de allah için, sarhoş olmak için içiyorsanız güzel bir içkiyi heba etmeyin, ortakarar içilebilir ucuz bir varyantını alın, günah.)
shotlamak da şart değil aslında, ama yudum sayısı arttıkça içmek zorlaşabilir. takriben yarım şişeyi tükettiğinizde zaten kendinizle veya tanrıyla konuşmaya başlarsınız. daha da ileri gitmek de sizin tasarrufunuzda.
alkol komasına girmek için 2 büyüğü bu şekilde hızlıca bitirmek kafidir normal koşullarda. haliyle bunu göz önünde bulundurup, kendinize zararı modere tutmaya çalışın.
ÖNEMLİ : bu yazı sadece bilgilendirme amaçlıdır ve doğacak herhangi bir zarar okuyucunun sorumluluğundadır.
0
lhun
(19.10.08)
1 şişe şarap içip neden sarhoş olamıyorum diye düşünmek gün içinde sadece 1 dilim ekmek yiyip neden kilo alamıyorum diye hayıflanan insanları hatırlatan bir eylem
0
mortifera
(19.10.08)
sarhoş olmak kontrolü yitirmek değildir aslında, kontrolü başkalarına bırakabilmenin güzelliğini fark etmektir. (kontrol delisi insanlar içn konuşuyorum, bunu böyle sorduğunuza göre sizin de böyle olduğunuz intibası uyandı nedense)
bu yüzden içki arkadaşlarla, sevgiliyle vs birlikte içilir. biri düşer, biri tutar. sonra tam tersi olur falan. bilincini yitirdiğin anlar genelde uykuya yenik düşme, daha doğrusu sızma dakikalarına tekabül eder. gerçi evet bi şekilde yürüyüp, üstünü falan çıkarabilecekken bunları hatırlamıyor olabilirsin ama bu uzak bi ihtimal. genelde bilincin kapandığında sızarsın.
bilincin kontrolünü yitirmekse sanırım düşüncelerinin farkında olmadığın yerlere gitmesi, konuşmada rahatlama vs gibi şeyleri sağlayan durum. bu da o kadar zor değil aslında. "geceyi hatırlamama"nın garantisini veremem.
tekila bu konuda bir numaradır. lhun'un anlattığını söyleyecektim bende direk, ne kadar içtiğin kadar önemli olan bunu ne kadar sürede içtiğin. ve ek olarak nerde içtiğin de çok önemli.
mümkünse yüksek müzik olan bi yere, yanında insanlarla birlikte git. bu iş için ayıracağın bir miktar paranın olduğunu varsayıyorum, zira dışarda tekila diğer içkilerden pahalı.olanağın varsa şişe açtır, kalanını götürebilirsin :)
neyse tekilaya başla, şahsi tavsiyem tuz-limon-tekila'dır sırasıyla. bir buçuk saatte 10-13 shot falan içersen hem beden kontrolünü hem bilinç kontolünü kaybedebilirsin. bu arada eğer seviyorsan dans etmeni, hiç olmadı ritmle birlikte sallanmanı önericiim, tekilayı oturarak içersen pek bişey anlamazsın, kalktığında dünyan şaşar kusarsın falan hiç gerek yok böyle şeylere. yok ayakta duramam dersen arada, 10 dakikada bir falan kalk en azından. sarhoş olmak için bu iyi bir yöntemdir.
ayrıca, içtiğiniz şeylerin midede yarattığı problemler içki kültürünün ve geçmişinin gelişmiş olmamasından öte anlamlar içerebileceğine dikkatinizi çekerim. tekila, rakı, vodkanın dibini görmeden kalkmayan biri olarak ben, şarap içemem mesela. gastrit, ülser vs gibi mide problemleri mayalı içkileri kabul etmiyor. bu yüzden şarap ve birayla kendinizi zorlamanın manası olmayacağı gibi, farklı problemler yaratabileceğini de belirteyim dedim. ayrıca rakının bu anlamda ilaç niyetine içilebileceğini de söylemeden geçemiyciğim.
0
ahandanick
(19.10.08)
Tek başına, evinde ve oturarak içiyorsan sarhoş olman daha uzun zaman olur. Çünkü konuşmadığından ve hareket etmediğinden alkolün kana karışma süresi uzar. Dikkatini çekti mi bilmem ama tekelle aynı kalitede bira satan yerlerde evde içilenden daha az içmene rağmen daha hızlı çarpar. Bir şişe cumartesi ile sarhoş olman biraz zor.

Sarhoş olmak ne dersen, değişir. Şöyle ki içer içer içersin ama gayet bilincin açıktır. Doğru dürüst yürüyebilmektesindir, sallanmamaktasındır. Ama ağzından normalde etmeyeceğin laflar çıkabilir hatta normalde asla aramak istemeyeceğin birine gecenin köründe mesaj çekebilirsin. Ardından da evine gidip bir şey olammış gibi mışıl mışıl olursun. Sabah kalktığında ise ne bok yedim de attım o mesajı dersin. Bu durumda beden kontrolün yerinde ama bilinç değilmiş demek ki. Sarhoş deyip dememek sana kalmış.

Öbür türlüsünde de kusup duran ama yeni içkiyi reddedip evine gitmek isteyen bir örnek koyalım. Görünüşe göre daha sarhoş ama aklı yerinde. Anlayacağın vücut ve akıl sarhoşluğu biraz birbirinden ayrı. Yok ben her türlü kafayı güzel edecem diyosan şarapla uğraşma aç bi 70'lik rakı; illa ki güzel olursun. :-)

Ha bu arada madem şaraba başladın, yatmadan önce bol bol (yarım litreden az değil) su iç ki sabah kalktığında su kaybından başın deli gibi ağrımasın... ;-)
0
metal revolution
(19.10.08)
altın değerinde bilgiler ve tavsiyeler için teşekkürler. açıkcası içkiyi fazla sevmiyorum fakat ahandanick'in de değindiği gibi kontrol sorunları yaşıyorum.
şarabı ucuz olduğundan tercih ediyordum. bundan sonra 3 şişe şarap yerine bir şişe rakı, olmadı votka alırım.
0
🌸insanimsi
(19.10.08)
(6)

avrupa yakası -volkan-sibel can

sosistawa
merhabalar ,avrupa yakasında (son bolum) volkanın sahnede soylediği, sibel can ın olduğunu düşündüğüm sarkının adını bilen varmıdır?
merhabalar ,
avrupa yakasında (son bolum) volkanın sahnede soylediği, sibel can ın olduğunu düşündüğüm sarkının adını bilen varmıdır?
0
sosistawa
(18.10.08)
umarım erkin koray - arap saçı'ndan bahsetmiyorsun. yok artık diyeceğim de...
0
mortifera
(18.10.08)
yanlış hatırlamıyor ve yamulmuyorsam ebru gündeş'ten kaçak isimli şarkıydı o.
0
mea maxima culpa
(18.10.08)
@mortifera
guzel ınsan ,
malesef ki hepimiz aynı sartlar altında buyumedik , buyumuyoruz ...
bilgilerinize.
0
🌸sosistawa
(18.10.08)
büyüme şartlarıyla alakası ne ki?

sibel can'ın tarzı ile alakası yok arap saçı'nın, o yüzden "yok artık" derdim.
gerçi söylese garipsemem aslında. çelik'in söylemesinden de daha iyi olur hea.
0
mortifera
(18.10.08)
ebru gundes'in sarkisi kacak.

bir daha bu yollari falan filan
0
osuruklu
(18.10.08)
sibel can degildi, kahtalı mıcıydı o :) emege saygısızlık olmasın lütfen :)
0
scp
(18.10.08)
(3)

balıklar işerler mi?

insanimsi
durup duruken aklıma takılan gereksiz bir soru işte. işerler mi?
durup duruken aklıma takılan gereksiz bir soru işte. işerler mi?
0
insanimsi
(18.10.08)
ben eskiden balık beslerdim.
hiç işediğini görmedim.
belki işiyordu da suya karışıyordu :))
0
tabudeviren
(18.10.08)
sanırsam kuşlar gibiydi onlar da. idrar ve dışkı için ayrı kanalları yok. beraber koyveriyorlar.
0
mortifera
(18.10.08)
Baliklar azotlu artiklarini amonyak olarak disari atarlar. Bazi artiklar solungaclarindan suya dogru yayilir. Bazi artiklari da bobrekler filtreler ve kloak acikligindan atilir. Ama tatli ve tuzlu su baliklarina gore degisen seyler var. Sonucta isiyorlar ama biz goremiyoruz.

Surda daha fazla bilgi var:
www.lisebiyoloji.com
0
ermanen
(18.10.08)
(4)

avi'den film dvd'si nasıl yapılır?

loststone
elimde vlcplayer ile aslanlar gibi izlediğim avi dosyları var. altyazı dosyaları da tahmin edebileceğiniz gibi ayrı. şimdi ben bunları dvd player ile izleyemiyorum. daha doğrusu, nedense altyazılar işe yaramıyor. acep, bunları dvd'ye çeviren bir yazılım biliyor musunuz? yahut en azından altyazıları
elimde vlcplayer ile aslanlar gibi izlediğim avi dosyları var. altyazı dosyaları da tahmin edebileceğiniz gibi ayrı. şimdi ben bunları dvd player ile izleyemiyorum. daha doğrusu, nedense altyazılar işe yaramıyor. acep, bunları dvd'ye çeviren bir yazılım biliyor musunuz? yahut en azından altyazıları nasıl okuturum?
0
loststone
(18.10.08)
aviyle subtitle'ı merge edip onu dvdye yaz. en kolayı.

www.videohelp.com
0
mortifera
(18.10.08)
film dosyasi ile altyazi dosyasinin isimlerini ayni yaparsan olacaktir. böyle yaptigini varsayiyorum; (git: 41439) (avi 'ye altyazi dosyasi gömmek icin.)
0
trimpot
(18.10.08)
convert x to dvd

www.vso-software.fr
0
exsors
(18.10.08)
altyazı ismini video ismiyle aynı yapınca olmuyorsa ve dvd player'da altyazı seçme özelliği yoksa, altyazıyı avi dosyasına gömebilirsin. bunun için de: avidemux

avidemux.sourceforge.net
0
edge_nabby
(19.10.08)
(12)

regl geciktirici hapları

iris
ne zaman almaya başlamak ve ne zaman bırakmak gerekir?
ne zaman almaya başlamak ve ne zaman bırakmak gerekir?
0
iris
(18.10.08)
bence hormon dengeni hiç bozma. niçin alma gereğini duyuyorsun ki?
0
mea maxima culpa
(18.10.08)
adet olmadan 2 gün önce. sabah öğle akşamdı yanılmıyorsam.

hem geçerli bir nedeni olmasa neden sorsun? zevkine geciktirmek istemiyor heralde.
0
mortifera
(18.10.08)
ay bu sorulara erkekler bilgiç bilgiç cevap vermiyor mu, bayılıp kalıyorum. bu engin bilgi birikiminiz nerden? kadın olarak geçirdiğiniz enkarnasyonlardan mı?

belki başka şekilde yardımcı oluruz diye düşünmüş idim efendim.
0
mea maxima culpa
(18.10.08)
mortifera'nın dediği gibi adet olmadan 2-3 gün önce (eczacıya sorunuz) almaya başlıyorsunuz sabah-akşam (ya da sabah öğlen akşam olarak, eczacı bilir.) olmak üzere. yaklaşık 7 gün mü ne alacak kadar hap oluyor kutunun içinde. ama siz ondan daha az sürede de kesebilirsiniz.
ben iki kere kullandın, birinde öss ye girerken ağrı çekmek istemediğim için, bi keresinde de önceden ayarlanmış denize girmeli tatili boka çevirmemek içindi. hormon dengemden şikayetçi olmadım.
0
ophelia
(18.10.08)
soru "kullanayım mı kullanmayayım mı" olmadığı sürece "bence o dengeyi bozma sen en güzeli..." demek bence daha bilgiç.

ikinci olarak, eski kız arkadaşlarımdan çoğunun kullandığı oldu, burdan bu engin bilgi haznem. kadın olarak enkarnasyon geçirdiysem de hatırlamıyorum. hatırlasam zaten öncelikli olarak çoğunu anlamakta kullanırım, regl geciktirici tavsiyesi vermek için değil.
0
mortifera
(18.10.08)
"çoğunun kullandığı" mı?

çok ilginç ya. gerçekten böyle mi?

ben bunu okuyunca direkt tehlikeli bişi ne gerek var dedim, gerçekten çok insan kullanıyor mu bunu?

ben öyle bir-iki kere duydun sandım.
0
mea maxima culpa
(18.10.08)
yaz tatili esnasında kullanan bol. bazılarını deli gibi sinirli yapıyor en kötü etkisi o. ondan gayrı bir de sivilce filan yapabiliyor.

ertesi gün hapı filan değil ki bünyenin içine kalıcı sıçsın...
0
mortifera
(18.10.08)
ya tatil esnasında ne gerek var? tampon denen bişi var. gayet güzel ve rahat.
ama bizim kızlarımız hep bilgisiz ve çekingen bu konularda.

ben pek geleneksel kafaya sahip olmadığım için bazı şeylere hala şaşırıyorum. kusura bakmayın yani.

misal seneler önce dergilerde filan okuyup kendi kendime gidip tampon satın almış ve kullanmaya başlamıştım. ne etrafımda kimse kullanırdı ne tavsiye etmişti. o kadar sene sonra bile pek kimse kullanmıyor. halbuki ne kadar hijyenik ve rahat birşey. denizine gir, havuzuna gir, sporunu yap. normalde olan ağrıları bile ortadan kaldırıyor.
0
mea maxima culpa
(18.10.08)
tatilde insanın tek derdi yüzmek atlamak zıplamak olmuyor sanırsam...
0
mortifera
(18.10.08)
eheheh. tek derdin yüzmek olmadığını biliyorum. o kadarını yazdım, napalım :))
0
mea maxima culpa
(18.10.08)
usulen cevap yazayım, reglinin 2 gün öncesinden almaya başlayacaksın. bıraktıktan 2 gün sonra da regl oluyorsun, ona göre hesap yaparsın.

ama bence alma, son iki defadır kullandıktan sonra tüm hormon dengem altüst oldu. daha sonra internette araştırdım biraz, "geciktirici" yerine doğum kontrol hapı da belli bir süre geciktirebiliyormuş (tabii eğer öncesinde kullanılmıyor ise). bence bir doktora git, doğum kontrol hapı daha iyi olabilir..
0
yumusakdiken
(19.10.08)
regl tam başlamak üzereyken bile alınabilir,bir haftadan fazla kullanmayın.
0
elbar
(19.10.08)
(16)

Hangisi Daha Güzel ?

isott
Sizce aşağıda linkte bulunan saatlerden hangisi daha güzel?sağolun var olun.http://img528.imageshack.us/img528/4453/maxex5.jpgedit: efendim öncelikle spor giyinen biriyim.kendime alacağım.sağdaki derken karşıdan bakarak mı sağ yoksa tam tersi mi :)
Sizce aşağıda linkte bulunan saatlerden hangisi daha güzel?

sağolun var olun.
img528.imageshack.us

edit: efendim öncelikle spor giyinen biriyim.kendime alacağım.
sağdaki derken karşıdan bakarak mı sağ yoksa tam tersi mi :)
0
isott
(18.10.08)
Soldaki.
0
bitti
(18.10.08)
sağdaki.
0
oldtimer
(18.10.08)
Sağdaki daha modern. Ama moda işi. Soldaki ise klasik.
0
ataturkiye
(18.10.08)
sağdaki diyorum düşünmeden.
0
rectoa
(18.10.08)
sağdaki tabi ki.
soldaki çok "buralar benden sorulur" adamı saati gibi duruyor.
0
oceano
(18.10.08)
hediye alacaksan sağdaki giyeceksen soldaki.
0
mortifera
(18.10.08)
soldaki, çelik kayışlı olan.
0
geldiler
(18.10.08)
soldaki daha güzel.sağdaki biraz tuhaf klasikten şaşmayacaksın bence.
0
alternatif
(18.10.08)
bence ikisi de pek güzel değil.
0
chavezding
(18.10.08)
soldakinin yerine herhangi bir saati tercih edebilirdim hehheh.
0
boshi
(18.10.08)
Sağdaki. Mavi kısmını hiç sevmedim. Çok sırıtmış ama, sağdaki. Soldaki daha oturaklı, sağdaki daha modern.
0
nuage
(18.10.08)
4088 kodlu deri kayışlı olan çok orjinal, bu saati ben de merak ettim şimdi, hangi site, markası nedir, link atabilir misin?
0
adivar
(18.10.08)
şahsen ikisinide sevmedim.
0
prompter
(18.10.08)
@adivar www.saatvesaat.in buranın dısında baska hıc bır siteden alma bence..
0
🌸isott
(18.10.08)
Ikisinin karisimi yok mu?
0
ermanen
(18.10.08)
ya madem beğenimize dayanan bir soru sordunuz, özür dileyerek her ikisini de beğenmediğimi, hatta oldukça kötü tasarımlara sahip olduklarını düşündüğümü söylemek istiyorum. hatta söyledim.

hele sağdaki(deri kayışlı) gerçekten çok başarısız. kadranı 70li yılları, o mavi küçük yuvarlak da ucuz seyyar malı saatleri çağriştirdi bana.

soldaki da kötünün iyisi.

anladığım kadarıyla saatlerin fiyatları da az buz değil. bence biraz daha araştırın. hatta seiko modellerine de bir bakmanızı öneririm.
0
flyalone
(19.10.08)
(9)

Meskenlerde çok pis zehirli örümcek olabilir mi ?

joehigashi
evet sorum bu. Hele bir tanesi var ki iş hanındaki temizlikçi kadının paspallığı ve umursamazlığı sebebiyle belki 3-4 aydır iş hanının ufacık helasının tepesinde ve acaip çirkin bi görüntüsü var ufak ama belem kapkara bişiy o uzun bacaklılardan değil. Şimdi bende hiç hoşlaşmıyorum bu yaratıklardan,
evet sorum bu. Hele bir tanesi var ki iş hanındaki temizlikçi kadının paspallığı ve umursamazlığı sebebiyle belki 3-4 aydır iş hanının ufacık helasının tepesinde ve acaip çirkin bi görüntüsü var ufak ama belem kapkara bişiy o uzun bacaklılardan değil. Şimdi bende hiç hoşlaşmıyorum bu yaratıklardan, yüz göz olmak istemiyorumda. Artık örümcek fobisimidir neyse. Çiş yaparken bile üstüme düşecek, tırmanıcak diye tırsar oldum artık. Sorum şu acaba meskenlerde çok pis zehirli örümcekler bulunabilir mi ? hani nette görüyoruz böyle ısırılan yerleri mosmor yapan cinsler var mıdır ?
0
joehigashi
(18.10.08)
Ülkemizde bulunmaz diye tahmin ediyorum.
0
ataturkiye
(18.10.08)
türkiyede zehirli örümcek yok. muzun üstünde geldiyse bilmem ama.
0
mortifera
(18.10.08)
@mrtksn

o kadar büyük değil ya.. Herhalde bizim iş hanının helasında ondan çıksa kapıya beton döktürür tuvaleti kapatırdım :D
0
🌸joehigashi
(18.10.08)
birkaç yıl önce izmir-urla'da bir çocuk karadul tarafından ısırılmıştı (ısırılmak?). olmaz olmaz demeyin.
0
dehri
(18.10.08)
zehirli örümcekler sıcak yerlerde bulunur örneğin Mersin'de bulunabilir ama İstanbul'da yaşıyorsan zannetmem zehirli olabileceğini
0
submariner
(18.10.08)
"nağadar böyyükse oğadar zehersizdir" demisti bi kere muhabbet ettigim bi amca.

indiriver abi supurgeyle falan. ya da rica et birinden. korkuyla yasamaktan iyidir :)
0
osuruklu
(18.10.08)
Zehiri bilemeyeceğim ama, şu nalet zıplayan örümcek datça'da gece yemişti hep her tarafımı. böle hastalıklı bir kırmızı renk oluyordu yediği yerlerde. ama ölmedim. rengi siyah değil sarı idi.
0
foreignsilhouette
(18.10.08)
böğ zehirler mesela. cocukken rastlardik bahcede. buyuk, kalin bacakli, killi goruntusuyle diger ince, narin orumceklerden ayrilir.
0
pyro clustic flow
(18.10.08)
Türkiye'de zehirli örümcek var efendim, zehirlenme konusunda uzman farmakolog doktor var evimde o dedi. Karadul ve Brown Recluse bulma şansınız varmış. Olabilir yani.
0
sui
(18.10.08)
(5)

Arılar, sinekler, böcekler ve cam!

short
Bu arılar, sinekler, böcekler camı görmüyor mu? Nasıl farkedemiyorlar da sürekli dışarı çıkmak için tırmalayıp duruyorlar?Muhabbet kuşlar vs mesela camın önünde öyle duruyorlar, hiç camı delip geçmek gibi dertleri yok. Nasıl bir iştir ki bu arılar, sinekler, böcekler kendilerini süperman sanıyor ?Bi
Bu arılar, sinekler, böcekler camı görmüyor mu? Nasıl farkedemiyorlar da sürekli dışarı çıkmak için tırmalayıp duruyorlar?

Muhabbet kuşlar vs mesela camın önünde öyle duruyorlar, hiç camı delip geçmek gibi dertleri yok. Nasıl bir iştir ki bu arılar, sinekler, böcekler kendilerini süperman sanıyor ?

Bilimsel milimsel açıklamasını yapabilecek kimse yok mu? Evet, bazen çok saçma şeyler kafama takılıyor ama bu canlıların yaptığı da saçma değil mi?
0
short
(18.10.08)
şu yüzden tr.wikipedia.org
0
dinomazu
(18.10.08)
vikipedia'daki yazının sonuna dinimiz amin yazsalarmış tam olurmuş. Bu kadar konsept dışı wikipedia başlığı görmemiştim.
0
darknum
(18.10.08)
hahahah sağ üst tarafa da gif animasyonu koymuşlar zaten vikide. te allaam.
0
mortifera
(18.10.08)
bilimsel cevabı: muhakeme.
0
foreignsilhouette
(18.10.08)
vikiye sızıntı bulaşmış biraz:D
0
yazark
(18.10.08)
(6)

11 yasındaki kardese alınacak tavsiye elektro gitar

nihilanth
kucuk kardesim elektro gitar diye ağlıyor, önce erken dedim ama youtube'da küçük veletlerin döktürdüğünü görünce yeteneği varsa harcamayayım dedim. bu çocuğa alınması gereken gitar modeli hangisidir ve nereden alabilirim?
kucuk kardesim elektro gitar diye ağlıyor, önce erken dedim ama youtube'da küçük veletlerin döktürdüğünü görünce yeteneği varsa harcamayayım dedim. bu çocuğa alınması gereken gitar modeli hangisidir ve nereden alabilirim?
0
nihilanth
(18.10.08)
cort al. büyüyünce de giyer hem.
0
mortifera
(18.10.08)
ben de cort derim... senkop'tan cort alın, bir de üzerinde overdrive olan küçük (10-15 watt) amfi alın yavrucağa.

aman diyeyim gitarı hemen bir luthier'e götürüp ayarlarını yaptırıp yeni tel taktırın. hemen soğumasın gitardan :)
0
yardimci
(18.10.08)
cort x2 uygun olur. temiz 2.elini bulmakta kolay.
0
humin zararlisi
(18.10.08)
Erken değil, tam zamanı.
Cort tabi uygundur kendisi için ama bir de 2. el piyasasına bak derim çok çok ucuz fiyatlara Squier bulabilirsin. Çok rahat eder tabi gitarda.
0
bitti
(18.10.08)
Blues ve caza yatkınlık olucak gibiyse şunu:
www.mydukkan.com

Daha leş metal, hard rock'a ilgisi varsa (koçsa, aslan parçasıysa) şunu:
www.mydukkan.com
öneririm.

Amfi olarak ucuzlardan şuna bakınız: www.mydukkan.com

Gitar olarak Squier de denildiği gibi düşünülebilir. Biraz para daha konulup Epiphone veya daha iyi bir Cort alınabilir. Ibanez ve Jackson'ın alt modellerinden kesinlikle uzak durun.

Cort X-2+Amfi'yi peşin 450 ytl'ye ve hatta daha altına bulursunuz. Mutlaka pazarlık yapın.
0
there is nothing left for me
(18.10.08)
çok teşekkürler.
0
🌸nihilanth
(19.10.08)
(11)

ne yiyebilirim? - acil

kibritsuyu
sevgili arkadaşlar.işyerindeyim. etrafımda sipariş verebileceğim onlarda yemekçi var. çok şükür yemeğe yetecek kadar param da var ama sorun şu ki kilo problemim aldı yürüdü. şimdi dürüm söylesem, sandviç söylesem, döner, tost, pide neyin söylesem yiyip vicdan azabı çekecem. salata yesem, yıkandı mı
sevgili arkadaşlar.

işyerindeyim. etrafımda sipariş verebileceğim onlarda yemekçi var. çok şükür yemeğe yetecek kadar param da var ama sorun şu ki kilo problemim aldı yürüdü. şimdi dürüm söylesem, sandviç söylesem, döner, tost, pide neyin söylesem yiyip vicdan azabı çekecem. salata yesem, yıkandı mı pis mi kurtlu mu şüpheye düşecem.

ne yiyim lan ben? kalorisi az olan, kilo alıcam ühühü diye vidan azabu çekmeden yiyebileceğim ne önerirsiniz? porsiyonu 10 ytl'den fazla da olmasın ama o kadar sosyetik değilim.

tekrar ediyorum her çeşit dükkanın ortasındayım. dışarıda yenebilecek bir şey olmalı, marketten matlıcan alıp musakka pişirecek vaktim yok.
0
kibritsuyu
(18.10.08)
haşlanmış sebze, tavuk gibi şeyler yiyebilirsiniz mesela.
0
chavezding
(18.10.08)
et al. et. katıksız et.
0
mortifera
(18.10.08)
salatalar niye pis onu anlamadım.

söğüş salatalık, domates isteyin. yoğurt, çorba. bunlar az zararlı.

garnitür sebzelerinden isteyin. biraz haslanmış et, biraz kepek ekmek filan.
0
mea maxima culpa
(18.10.08)
çorba
0
zen spider
(18.10.08)
ızgara gibi bişiler olabilir yanında da içecek olarak kola olmasın onun yerine meyve suyu ya da ayran olsun. ızgaralar da iyi pişsin. sipariş veriyom sanki allam ya :)

@mea maxima culpa; dışarda salata yerken insan tam emin olamıyor iyi yıkandı mı yıkanmadı mı marulu bilmemnesi diye. diğer yemeklerde de geçerli tabi bu da onlar en azından pişiyor diye insan teselli ediyor kendini.
0
light beam
(18.10.08)
ben de aynı kaygıdan mustaribim. kendiniz ton balığı alıp (seviyorsanız tabi) çeşitli varyasyonlar yapabilirsiniz. ya da balık + salata gibi şeyler sipariş edebilirsiniz. bir de bazı öğünleri corn flakes + süt kombosuyla geçiştirme şansınız var, baya tok tutuyor şerefsizler ve bence sağlıksız değil.
0
boshi
(18.10.08)
cesitli sandevicler (kepek ekmekli)
0
ermanen
(18.10.08)
ızgara tavuk yenmiştir. bilginize. ama yanında patates kızartması da gelmiş. dayanamadım ühühü.
0
🌸kibritsuyu
(19.10.08)
yav aynı dertten muzdaripiz. diceksin ki pattiz koymayın yanına. domates salatalık biraz fazla koyun. ühüüh.

ya bi de onun yanında gelen patatesler normal patates değil. iyice yağlanmış, beklemiş kötü patatesler. daha zararlı.
yuh yani yazarken canım çekti iyi mi.
0
mea maxima culpa
(19.10.08)
duyuruya haftada bir kez falan baktığımdan biraz geç gördüm sorunu. değirmen pastanesi var mı yakınlarında? çok güzel salata çeşitleri oluyor kızarmış tavuklu, jambonlu vs. içinde göbek, domates, mantar vs. de oluyor ve gayet doyurucu. bunlardan denemeni tavsiye ederim, hem de yıkandı mı korkusu duymazsın, ne de olsa değirmen neredeyse marka oldu.
0
kahlan amnell
(20.10.08)
tavuk eti. hem de lezzetlidir.
0
ymerdiveni
(27.10.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.