Giriş
(3)

güncel siyasi içerikli dergi arıyorum

şaman
böyle mesela occupy wall street'i anlatsın arap baharı'nı anlatsın. ama tek pencereden bakmasın. bi de marjinal sol tandanslı olmasın. piyasadaki dergilerin çoğu öyle.
böyle mesela occupy wall street'i anlatsın arap baharı'nı anlatsın. ama tek pencereden bakmasın. bi de marjinal sol tandanslı olmasın. piyasadaki dergilerin çoğu öyle.
0
şaman
(24.11.11)
(bkz: post express)
0
merhum
(24.11.11)
birikim
0
chemical dependency
(24.11.11)
(3)

İstanbuldaki İşportacı Zenciler

metehan01
Yahu hepsi aynı şeyleri satıyor ve hepsi zenci. Bunları organize eden biri mi var acaba? Her denk geldiğimde merak ediyorum
Yahu hepsi aynı şeyleri satıyor ve hepsi zenci. Bunları organize eden biri mi var acaba? Her denk geldiğimde merak ediyorum
0
metehan01
(23.11.11)
aynı memleketten olan adamlar yabancı bir ülkede birbirlerini bulurlar, dayanışmaya girerler, bir elden çalışırlar. bazen de bir ülkeye birileri gidince peşi sıra diğerlerinin de önünü açar. birbirlerinden haberdar giderler. türkiye'deki afrikalılar da bu yolla geliyorlar. hepsinin afrikalı olması bir yana, muhtemelen afrika'nın aynı ülkesindendirler. yani hepsinin aynı şeyleri satması aslında tamamen yabancı ülkedeki göçmenlere dair sosyolojik bir durum. birileri bir işi yapınca, elbirliği yapıyorlar, diğerleri de o işe yöneliyor. istanbul'daki bütün midyecilerin mardinli olması gibi. veya yurtdışına giden türklerin çoğunun dönercilik yapması gibi.
0
microfiction
(23.11.11)
New York'ta da çakma saat ve çanta piyasası bu abilerin elinde. Mekanları da Broadway'in SoHo'dan geçen bölümü.

Bu da Roma'dan bi görüntü:

www.youtube.com

www.counterfeitchic.com

www.google.com

"yerküresel köy"den manzaralar bunlar. nasıl ki işportacılığı genellikle varoş çocukları yaparlar, "yerküresel köy"ün şu anki varoşları da genellikle Afrika'da. Oradan dağılan çocuklar da bu işi yapıyorlar.
0
compadrito
(23.11.11)
biri zamanında gelmiş bizim ülkeye ne satayım lan demiş saate karar vermiş o iş de tutmuş ondan sonra tanıdıklarına saat satarak istanbulda voleyi vurdum diye anlatmış sonra istanbula gelen her zenci saatte para var diye saat sektörüne yüklenmiş.

böyle bi hikayesi olsa gerek.
0
error522
(23.11.11)
(11)

Dünya klasikleri ve yayınevleri?

hkaan
Okunmadan ölünmemesi hatta yaşanmaması gerektiğini düşündüğünüz dünya klasiklerini ve en iyi çeviri yapmış olan yayınevini de yanına belirtmek sureti ile tavsiyede bulunursanız beni bir hayli mutlu etmiş olursunuz. İletişim yayınlarının rus yazarların kitaplarını güzel çevirdiğini duydum onun dışınd
Okunmadan ölünmemesi hatta yaşanmaması gerektiğini düşündüğünüz dünya klasiklerini ve en iyi çeviri yapmış olan yayınevini de yanına belirtmek sureti ile tavsiyede bulunursanız beni bir hayli mutlu etmiş olursunuz.

İletişim yayınlarının rus yazarların kitaplarını güzel çevirdiğini duydum onun dışında veya özellikle onlar arasından da olabilir her türlü sayısız öneriye açığım.

Saygılar.
0
hkaan
(22.11.11)
iletişim, iş bankası ve can yayınları.. diğerlerinden uzak durun efenim. dostoyevski'den başlayabilirsiniz hiç okumadıysanız..
0
ruhibirbanyo
(22.11.11)
okudum da az okudum. ayrıca iyi çevirilerden okumadım eğer iyi bir çeviri olursa yeniden de okurum.
0
🌸hkaan
(22.11.11)
suç ve ceza,sefiller.
0
peyton
(22.11.11)
iletişim yayınları - rus klasikleri doğru duymuşsun, çok iyidir bence de.

can yayınları iyidir,,,

iş bankası iyidir,,,

YKY iyidir,,,,
0
mustasim billah
(22.11.11)
ayrıca özet gibi ince bir halini yıllar önce okudğum don kişot'un da en baba çevirisi hangisidir?
0
🌸hkaan
(22.11.11)
iş kültür yayınları, dünya klasiklerinde en kaliteli çevirileri yapan yayınevlerinden birisidir. özellikle nihal yalaza taluy'un çevirileri çok kaliteli, eserler çevrilmekle kalmamış, "türkçeleşmiş" diyebilirim.

dostoyevski belki herkes suç ve ceza ile karamazov kardeşler'i önerecektir ama "ölüler evinden anılar"ı okumadan ölmeyin be.. okurken sanki olayın içinde gibi hissetmiştim kendimi. ezilenler'i de öneririm. ancak karamazov kardeşler tabi ki başyapıt.

düzenleme: yalnız epeydir dünya klasiği okumuyormuşum, sayende fark ettim. en kısa zamanda başlayayım tekrardan okumaya.
0
Lethe
(22.11.11)
Çehov'un Bütün Öyküleri
Oblomov-Ivan Gonçarov
Ölü Canlar- Nikolay Vasilyeviç Gogol
0
karçocuk
(22.11.11)
yayınevleri konusunda bilgilendireyim. zaten eserleri herkes yazar.

ruslarda iletişim, can, iş bankası. ayrıca oğlak yayıncılık, yky ile çehov ve gonçarov gibi yazarlarda everest. bu altılının dışına çıkmayın. zaten decameron, ilahi komedya bir tek oğlak'ta. üç silahşörler ve sefiller'de oğlak'ınkiler daha iyi. çehov'u bundan sonra seri halde eskiden cem yayınları basıyordu, şimdi everest basıyor. aynı çevirmenindir. oblomov'u tam olarak basan bir tek everest var. everest'in rusça çevirmen kadrosu sağlam bu arada. gogol vb. çevirileri de var everest'in; güvenilirdir. dostoyevski, tolstoy falan basmadıkları için can-iletişim-iş bnkası üçlüsüyle everest arasında tereddüt de yaşanmıyor. yky'nin bastığı klasikler zaten diğer yayınevlerinde yok zaten. don quijote mutlaka yky'den okunmalı. yalnız orijinalini alacağım diye yky'nin doğan kardeş dizisinden çıkma gençlere yönelik olan versiyonunu almayın sakın.

edit: bu arada hamdi koç tarafından dostoyevski'nin üç farklı yayınevinden çıkan çevirilerinin bir karşılaştırması için:
vatankitap.gazetevatan.com
0
microfiction
(22.11.11)
İLetişim'in Klasik Rus Yazarı çevirilerini Ulus Baker hiç sevmezdi rahmetli. Ben Anna Karenina'yı oradan okudum ama Rusçam olmadığı için çok da anlayamıyorum, incelikleri. İş Bankası derim ben de. Can Yayınları çok kötü bana kalırsa bu arada.
0
sanal hayvan
(22.11.11)
çok fazla klasik okudum. ama aklımda kalan nedense bir tek ''babalar ve oğullar'' olmuş. yazarı turgenyev.
0
lorenzen
(22.11.11)
(4)

hizmetli nedir

paintov
son kpss tercihlerinde gelir idaresi başkanlığında hizmetli olarak tercih yapmak istiyorum. nedir hizmetlinin görevi?aynı zamanda da iyi bir bölümde okuyorum 2. öğretim olarak. öğrencilere yardım edilir mi eğer kazanırsam?kıyafet durumları ne takım elbise mi çekmek gerekiyor? izin durumları ne ?
son kpss tercihlerinde gelir idaresi başkanlığında hizmetli olarak tercih yapmak istiyorum. nedir hizmetlinin görevi?

aynı zamanda da iyi bir bölümde okuyorum 2. öğretim olarak. öğrencilere yardım edilir mi eğer kazanırsam?

kıyafet durumları ne takım elbise mi çekmek gerekiyor? izin durumları ne ?
0
paintov
(21.11.11)
sozlukte hademe diye aratirsan daha net bilgi alirsin
0
dengesiz pamuk
(21.11.11)
puanınız kaç acaba
0
ramazanali
(22.11.11)
puanım 92 hizmetli demek her zaman hademe mi olur
0
🌸paintov
(22.11.11)
çaycı olur, temizlikçi olur, hademe olur...
0
microfiction
(22.11.11)
(7)

hangi kitap

tepedeki psychedelic adam
http://www.idefix.com/Kitap/tanim.asp?sid=TC1WRCBWTV0ZWN8ES75Mhttp://www.idefix.com/Kitap/tanim.asp?sid=A40TFM7Q4H5HMXEV2W0Gneye göre seçim yapılacak diyebilirsiniz tabii, işte varoluşçukla ilgili iyi bi kaynak olması açısından. gerçi ben karar verdim gibi aslında da yine bi sorıyım dedim, söylemiyi
www.idefix.com

www.idefix.com

neye göre seçim yapılacak diyebilirsiniz tabii, işte varoluşçukla ilgili iyi bi kaynak olması açısından. gerçi ben karar verdim gibi aslında da yine bi sorıyım dedim, söylemiyim şimdi. bi de kierkegaard'ın bu tarz bi kitabı yok sanırım di mi, daha kısa hikayeler ya da denemeler gibi filan.

bi de bu fiyatlar şu sanal fuar dolayısıyla mı böyle ya da böyle miydi zaten bilgisi olan var mı.
0
tepedeki psychedelic adam
(21.11.11)
heideger.
0
tatarcik
(21.11.11)
sartre
0
sedrick sicco
(21.11.11)
nietzsche
0
lancelot du lac
(22.11.11)
varoluşçulukla ilgili genel kaynak arıyorsanız bu ikisi de olmaz. ayrıca varlık ve zaman'ı alacaksanız yanında bir de yine agora yayınlarından bunun varlık ve zaman okuma kılavuzu satılıyordu, onu da almanız gerekir. heidegger kolay lokma değildir.

ayrıca evet, fiyatlar sanal kitap fuarı dolayısıyla böyle.
0
microfiction
(22.11.11)
aslına bakarsan sartre, camus filan baya okudum da daha çok böyle hikye üzerine giden kitaplardı işte. daha bilimsel gibi yaklaşan bi kitap alıyım diyordum.
0
🌸tepedeki psychedelic adam
(22.11.11)
sartre'ın varoluşçuluk kitabı var. kısa bir ilmihal gibi bir şeydir. say yayınları yayımlamıştır. varoluşçuluğun ne olduğundan bahseder. camus'nün denemelerini okumadıysanız okuyun. bunları da okuduysanız sartre'ın varlık ve hiçlik'i biraz daha kolay olacaktır diye düşünüyorum.
0
microfiction
(22.11.11)
Sartre-Duvar, Camus-sisifos söyleni. bunlar baya iyiler. duvar hikayelerden oluşuyor,sisifos söyleni zaten deneme. okumadıysan baya işine yarayabilir.bunları da okuduysan dostoyevski'den sartre'a varoluşçuluk diye bir kitap var yazarı walter kauffman, işine yarayabilir bu da.
0
karçocuk
(22.11.11)
(9)

Online Kitap Satışı

vy canis majoris
kitapyurdu.com haricinde tavsiye edilebilecek bir online kitap satış sitesi arıyorum. duyumdan öte kullanılıp memnun kalınmış tecrübeye dayalı tavsiyeler olursa sevinirim :)
kitapyurdu.com haricinde tavsiye edilebilecek bir online kitap satış sitesi arıyorum. duyumdan öte kullanılıp memnun kalınmış tecrübeye dayalı tavsiyeler olursa sevinirim :)
0
vy canis majoris
(21.11.11)
(bkz: idefix)
0
vakumlu
(21.11.11)
sürekli kullanıyorum, memnunum: nadir kitap.
0
bak ne diycem simdi
(21.11.11)
d&r var geçende oradan sipariş etmiştim memnun kaldım. tavsiye ederim
0
cdiyez
(21.11.11)
idefix +1. özellikle sanal kitap fuarı dönemi tercih edilmeli. bu dönemde indirimler tavan yapıyor. ayrıca en güvenilir kitap satış sitesi. ilk açıldığı dönemden beri idefix'ten alışveriş ediyorum ne teslimde ne ürün iadelerinde herhangi bir sorunla karşılaştım. bu arada, d&r'la ilgili karşılaştıkları sorunları yazanlar vardı sözlükte.
0
microfiction
(21.11.11)
nadirkitap.com +1
ve, kitapturk
0
black sabahat
(21.11.11)
d&r ve idefix
0
mea maxima culpa
(21.11.11)
pandora unutulmuş.idefix de candır.
0
petra7
(21.11.11)
kesinlikle pandora
0
superb
(21.11.11)
insankitap.com

paypal ile ödeme seçeneği olmasından dolayı geçenlerde bir kitap aldım hemen kargoya verdiler ve teslim edildi. gayet başarılı. ayrıca fiyatları da diğer sitelere göre ucuzdur (bazı kitaplar hariç)
0
wish wishes
(21.11.11)
(8)

çeviri işleri

fakfa
genç bir arkadaşımın dünyanın en kısa ve hüzünlü öyküsü diyerekten sunduğu cümle.for sale: baby shoes never worn.en güzel çeviri öneriniz nedir?(bir de hakikaten güzel mi bu öykü, ne dersiniz?)
genç bir arkadaşımın dünyanın en kısa ve hüzünlü öyküsü diyerekten sunduğu cümle.

for sale: baby shoes never worn.

en güzel çeviri öneriniz nedir?

(bir de hakikaten güzel mi bu öykü, ne dersiniz?)
0
fakfa
(21.11.11)
bence hüzünlü, bebek hiç doğmamış demek ki.
0
pinking of you
(21.11.11)
neyini cevircez ki bunun?

etkileyici bisey begendim.
0
serabetan
(21.11.11)
satılık: hiç giyilmemiş bebek ayakkabısı.

hüzünlü öykü be abi. bebeği ölmüş :(
0
fakyoras
(21.11.11)
soğukkanlı mı çevirmek lazım, peki. ama üzüyor adamı, çok fena ya hu.

hiç giyilmemiş bebek ayakkabıları satılıktır.
0
🌸fakfa
(21.11.11)
evet, şahane öyküdür. hemingway boşuna hemingway değil. (bkz: kısa kısa öykü) bu arada bunun bir çevirisi vardı. sanırım adam öykü'deydi. sözdizimi yukarıdakilerden biraz daha farklıydı.
0
microfiction
(21.11.11)
motamot değil ama
Satılık: Hiç giyilememiş patikler
0
crostata
(21.11.11)
satılık: hiç giyilmemiş patikler

giyilememiş olmaz, bebek ayakkabısı da patik kadar şiirsel değil.
0
Tutankamon616
(21.11.11)
satılık : bebek patiği, kullanılmamış.

veya "giyilmemiş"
0
sopiro
(21.11.11)
(5)

tarih, kültür, sanat konulu dergi önerisi?

malayani
Aylık ya da haftalık tarih, kültür, sanat konulu dergi önerisi?
Aylık ya da haftalık tarih, kültür, sanat konulu dergi önerisi?
0
malayani
(20.11.11)
ntv tarih
0
çılgındünya
(20.11.11)
NTV Tarih Dergisi oldukça doyurucu
0
MandMs
(20.11.11)
bütün dünya
0
blackmail
(20.11.11)
anladığım kadarıyla ayrı ayrı tarih, kültür, sanat konulu arıyorsunuz; hepsi bir arada değil. sıralyayayım:

ntv tarih
toplumsal tarih
notos (notos öykü diye de geçer sözlükte. eski adıdır. iki aylık edebiyat dergisidir. derginin bir bölümünde güncel edebiyat, yayıncılık vb. haberleri de var.)
milliyet sanat
kitap-lık
varlık
sanat dünyamız
0
microfiction
(20.11.11)
dergi önermek yerine; büyük gazete bayilerine ya da kitabevlerini dergi reyonlarına gitmeyi öneriyorum.

göreceli bir durum olduğu için samimiyetimle öneriyorum.
0
robinbook
(20.11.11)
(8)

güzel tarihi kitap?

sedrick sicco
bundan yıllar yıllar önce oks'ye hazırlanırken dersanede bi tarih hocamız vardı. süper bi adam. 2 dakkada sınavda çıkacak şeyleri anlatır, dersin geri kalanında tarihi öyle bir anlatırdı ki her dersi kaynatan sınıf ağzımız açık dinlerdik. en basitinden talesin nasıl savaşı tutulmaya denk getirdiğind
bundan yıllar yıllar önce oks'ye hazırlanırken dersanede bi tarih hocamız vardı. süper bi adam. 2 dakkada sınavda çıkacak şeyleri anlatır, dersin geri kalanında tarihi öyle bir anlatırdı ki her dersi kaynatan sınıf ağzımız açık dinlerdik. en basitinden talesin nasıl savaşı tutulmaya denk getirdiğinden tut birinci dünya savaşında arapların dönekliğine kadar o kadar güzel şeyler anlatırdı ki dinlerken acayip zevk alırdım. aradan lise geçti sikik tarih kitapları geçti hala o hikayeleri ararım. okurken o zevki alacağım kitap var mı?
0
sedrick sicco
(19.11.11)
dökümanter değeri yok bu kitapların ama süper tarihi kitaplardır. başta puslu kıtalar atlası olmak üzere tüm ihsan oktay anar kitapları...
0
ruhibirbanyo
(19.11.11)
www.netkitap.com

hem geniş kapsamlı, hem de okuması çok zevkli bir kitaptır. tavsiye ederim..

edit; r.e. koçu +1
0
toshiro
(19.11.11)
ihsan oktay anar'ın kitaplarının tarihi kitap olmakla ilgisi yok. tarihi roman bile diyemeyiz. tarihteki belli bir dönemi kendisine fon edinmiş nevi şahsına münhasır romanlardır bunlar. evet, okuması çok keyiflidir. ama tarihi bilgi edinemezsiniz.

sorunuzun yanıtı konusundaysa emin değilim. çünkü bana bütün tarih kitapları keyifli gelir. belki ilber ortaylı'nın röpostajlarından oluşan kitaplar var, onlar ilginizi çekebilir. ayrıca reşad ekrem koçu'nun dediğiniz türde kitapları vardır. ihsan oktay anar da kendi romanlarını yazarken bunlardan yararlanmıştır. aslında bana kalırsa söz konusu olan iyi bir tarih kitabıysa bütün tarih kitaplarından bu dediğiniz hazzı alabilirsiniz. özellikle üniversite mezunu genel okura hitap eden tarih kitapları lisededekilerden çok farklıdır. bir uçtan başlamak gerek yalnızca.
0
microfiction
(19.11.11)
ilber ortaylının tarihimiz ve bizi okudum. daha doğrusu okuyamadım sıkılmaktan. zevklerimiz farklı sanırım :(
0
🌸sedrick sicco
(19.11.11)
fedailerin kalesi: alamut

sizin ilacınız.
0
anarsi yureklerde
(19.11.11)
emre kongar'ın tarihimizle yüzleşmek kitabı ilginizi çekebilir.
0
pomolilik
(19.11.11)
mithat cemal kuntay - üç istanbul. çok değerli edebi yanı da var.
0
ilkinci
(20.11.11)
sağolun beyler bu kadar güzel taviseler geleceğini tahmin etmiyodum :)

bu arada alamutu okumuştum güzeldi :)
0
🌸sedrick sicco
(20.11.11)
(7)

En iyi görüntülü konuşma için

tormentorius
Selam.Bilgisayar üzerinden iki kişi en iyi görüntülü konuşmayı nasıl yapabilir?Msn - Skype veya daha iyi bir programla mı? Başka programsa adı nedir?Alacağım bir Logitech 720P HD kamera, asus laptop'un kamerasından çok farklı mıdır?Kısacası en iyi performansı nasıl sağlayabilirim?teşekkürler.
Selam.

Bilgisayar üzerinden iki kişi en iyi görüntülü konuşmayı nasıl yapabilir?

Msn - Skype veya daha iyi bir programla mı? Başka programsa adı nedir?

Alacağım bir Logitech 720P HD kamera, asus laptop'un kamerasından çok farklı mıdır?

Kısacası en iyi performansı nasıl sağlayabilirim?

teşekkürler.
0
tormentorius
(19.11.11)
skype bazen kıllık yapıyor messenger en iyisi. kamerada da çok bir fark olacağını sanmam ama kamera ayarları farklı oluyor kimisinde. netliğini vs. daha kolay ayarlayabiliyorsun.
0
benceböyle
(19.11.11)
bence skype'ta daha kaliteli görüntü msn'e göre tabi duruma göre değişir mi bilemem.
0
semson
(19.11.11)
msn in götüne koyyim. skype bu konuda bir numaradır.
0
raskolnikov2
(19.11.11)
görüntülü konuşma için msn'den uzak durun. skype derim ben de.
0
microfiction
(19.11.11)
logitech kamera tabi ki fark eder, ama internet hızına göre de görüntü kalitesinde fark olur.

ben de skype diyorum.
0
rurouni
(19.11.11)
msn.
0
çılgındünya
(20.11.11)
msn ve skype'ın ses ve görüntü kalitesinde dağlar kadar fark var. msn'de karşındakinin yüzünü tanıyamazken, skype'ta cam gibi görüntü oluyor. ses de aynı şekilde. ama aslına bakarsan ikisi de cinnet sebebi. skype'ta da problemsiz konuştuğum zaman çok azdır ama msn'den kat be kat iyi sonuçta.
0
letheavendangered
(20.11.11)
(3)

Ermenice Baikar kelimesi nasıl okunur?

anarsi yureklerde
bilen var mı?
bilen var mı?
0
anarsi yureklerde
(19.11.11)
translate.google.com.tr
burayı dene hacı
dinleme kısmını
0
cemallamec
(19.11.11)
yazıldığı gibi okunur. ama arada a ve i yumuşuyor ister istemez. baykar gibi yani.

edit: harfleri yanlış yazmışım pardon. a ve i olacaktı o.
0
vakumlu
(19.11.11)
bu arada aklınızda olsun. ermenice bir sözcüğün latin harfleriyle yazılışını görüyorsanız o zaten okunduğu gibidir. malum, ermenice latin alfabesinden farklı bir alfabe kullanır. latin alfabesi dışında bir alfabe kullanan dillerdeki sözcüklerin yazımı da türkçede okunduğu gibi olur.
0
microfiction
(19.11.11)
(2)

medyada kadın erkek ayrımcılığı

tugaydogan
bir arkadaşım kadın-erkek ayrımcılığının medyaya nasıl yansıdığı hakkında bir sunum yapacak. bu konu hakkında aklınıza gelen reklam, dizi veya programlar nelerdir?
bir arkadaşım kadın-erkek ayrımcılığının medyaya nasıl yansıdığı hakkında bir sunum yapacak. bu konu hakkında aklınıza gelen reklam, dizi veya programlar nelerdir?
0
tugaydogan
(18.11.11)
şu kitaba bakın:
www.idefix.com
0
microfiction
(18.11.11)
şu sitede işine yarar şeyler bulabilirsin: thesocietypages.org
0
asdasdas
(18.11.11)
(6)

amin maalouf, ihsan oktay anar ayarında kitap

eskiyemeftun
amin maalouf, ihsan oktay anar tarzı hem tarihi hem sürükleyici akıcı romanlar arıyorum hediye etmelik. 30larında orta tahsilli bir kadın için.
amin maalouf, ihsan oktay anar tarzı hem tarihi hem sürükleyici akıcı romanlar arıyorum hediye etmelik. 30larında orta tahsilli bir kadın için.
0
eskiyemeftun
(18.11.11)
İskender Pala genel olarak bahsettiğiniz ekolde sayılabilir. Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşk'ı iyidir.
0
AhmetVural1987
(18.11.11)
(bkz: ali teoman)
(bkz: uykuda çocuk ölümleri)
(bkz: konstantiniyye üçlemesi)

p.s. iskender pala'dan uzak durun derim.
0
microfiction
(18.11.11)
iskender pala mı ben ona yarım sayfa dahi tahammul edemiyorum ama ihsan oktayla benzemediğini yine de teyit edebilirim.
0
Angelismeee
(18.11.11)
bu iki yazar dışındakiler bu iki yazar gibi olmaya çalışır. iskender pala'yı geç zaten.
0
radius
(18.11.11)
(bkz: devlet ana)
0
compadrito
(18.11.11)
amin maalouf'u sevdiyse bunu da sever ama okumuş olma ihtimali var: khaled hosseini
0
pyro clustic flow
(18.11.11)
(2)

imla klavuzu

edsy
yazdığım cümlenin noktalama ve imla hatalarını düzeltecek bir program var mı tdk nın sitesinde böyle bir uygulama olması gerekmez mi
yazdığım cümlenin noktalama ve imla hatalarını düzeltecek bir program var mı tdk nın sitesinde böyle bir uygulama olması gerekmez mi
0
edsy
(17.11.11)
Google chrome tarayıcısı internette bir şey yazarken eğer Türkçe olarak yanlış yazdıysanız altını kırmızı ile çiziyor ve yanlış yazının üstüne sağ tıklarsanız pencere açılıyor yukarıda doğru birkaç seçenek oluyor istediğinizi seçip devam edebiliyorsunuz yazınıza yani işin imla kısmını google chrome ile halledebilirsiniz ama mesela bir kitap yazacaksınız zahmetli olabilir tek tek düzeltmek :) birde tabi chrome bir tarayıcı bunu bir dokümanda nasıl kullanabilirsiniz bilmiyorum
0
Canawar
(17.11.11)
tdk'nın güvenilmezliği ekşi sözlük'te pek çok kereler dile getirildi. ısrarla şu kılavuzu tavsiye ediyorum, gerekçeleri sözlükte yazılı zaten. (bkz: ana yazım kılavuzu) (bu arada klavuz değil, kılavuz)
0
microfiction
(17.11.11)
(3)

Bu resmin hikayesini biliyo musunuz?

komutanlogar
İnci sözlük'te dolaşıyor ama gerçek hikayesini bilan var mı? Neden bu kadar değişik tepki vermiş daha doğrusu neye vermiş.
İnci sözlük'te dolaşıyor ama gerçek hikayesini bilan var mı? Neden bu kadar değişik tepki vermiş daha doğrusu neye vermiş.
0
komutanlogar
(17.11.11)
bu kadın her şeye her an böyle tepki veriyor. "ay demeee inanmıyoruuuum" diyerek kahkahalar, gözlerin faltaşı gibi açılması vb. sürekli verdiği tepkiler. önemli bir şey olmasına gerek yok. muhtemelen aynı program içinde birbirinden bağımsız ufak fak sözlere, anlatılan olaylara vb. verdiği tepkilerden birleştirilerek yapılmış bir kolaj.
0
microfiction
(17.11.11)
neden bu kadar tepki verdiğini söyleyeyim abicim. bu kadın bunun için para alıyor. hatta bazen, ille de güleceğim diye, ara gazı verme seslerine benzer seslerle, takviye vitesine takıyor.
0
compadrito
(17.11.11)
kadını pornolarda zenci pipisi falan görünce heyecanlanmıs taklidi yapan pornoculara benzettim

ehh inci sever böyle şeyleri
0
sedrick sicco
(17.11.11)
(25)

kanka

trinitrotoluen
"Kanka" ya da "kardeşim" diyenlerin ağzını yüzünü kırasım, suratının ortasına patlatasım geliyor. Size de oluyor mu böyle şeyler?
"Kanka" ya da "kardeşim" diyenlerin ağzını yüzünü kırasım, suratının ortasına patlatasım geliyor. Size de oluyor mu böyle şeyler?
0
trinitrotoluen
(16.11.11)
hayır.
0
altini ser incisi ker
(16.11.11)
aynen. çok samimiyetsiz geliyor.
0
pelinn.
(16.11.11)
diyene bağlı.
0
cro magnon
(16.11.11)
bana olmuyor kanka. ne diyelim peki? dude bro falan mı?
0
nickini vermek istemeyen uye
(16.11.11)
aynen. 2 gün çıktıktan sonra birbirlerine canım&hayatım diyen çiftlere bile sinir olurum hatta. arkadaşım kullandığın kelimenin anlamını bi araştırda sonra kullan. hayatım dediğin adam bir ay sonra hayatından çıkıp gidebiliyor nihayetinde..
0
blackmail
(16.11.11)
ismiyle hitap edin. abi naber deyin. kanka ne amk?
0
🌸trinitrotoluen
(16.11.11)
sikesim geliyo benim!
0
mr fusion
(16.11.11)
olmuyor. sana ne şekilde hitap edilmesini istersin, isim haricinde?
0
bykush
(16.11.11)
eskiden yoktu bu laflar. son birkaç yılda türedi. herkesin ağzında bi kanka lafı almış başını gidiyor. ben on yıllık dostuma bile kardeşim gibi yavşakça bir ifadeyle hitap etmiyorum.
0
🌸trinitrotoluen
(16.11.11)
Hacı veya müdür ile cevapla
0
drip nick i zaten kullanilmakta
(17.11.11)
aynen. hele yeni tanıştığım adamlar kardeşim falan demiyor mu uyuz oluyorum.

yeni tanıştığın adama ismiyle hitap edersin. sonra samimiyete göre "hacı" olur, çok yakın arkadaşlarımla da zaten "nabıyon la" ile başlar "la olum" ve "amk" ile devam ederiz. tabi nezih ortamlarda da ismimizle hitap ederiz. hitap ederiz de ne fenaymış.
0
burbat31
(17.11.11)
hakkaten ne tuhafsınız arkadaş. tatlı dil, kibarlık, nezaket, sevgi insanları ne zamandır uyuz etmeye başladı bilmiyorum...
0
vejeteryan vampir
(17.11.11)
@niki vermek istemeyen

bunlarda anlam aramak değil olay. yeni tanıştık ne zaman kardeşin oldum diyerek de eleştirmiyorum. samimiyeti falan da geçtim. insanların bunu söyleyiş tarzı bile itici geliyor bana. böyle olabildiğince piç ifadesi takınıp "karrşşim" diyorlar ya. çok acayip şeyler düşünüyorum o an içimden.
0
🌸trinitrotoluen
(17.11.11)
kanka dediğin türeyeli nasıl birkaç yıl oluyor anlamadım. 15 senedir var. hiç uyuz etmiyor beni.
0
xenophobe
(17.11.11)
tabii ki vardı eskiden. ama kesinlikle bu kadar yaygın değildi. sokakta yürürken bile milletin konuşmalarından duyuyorum kanka dediklerini.
0
🌸trinitrotoluen
(17.11.11)
böyle ufak detaylara takılma derim.
0
matsiyah
(17.11.11)
bana oluyor.
0
yasakani
(17.11.11)
ağzını yüzünü kırasım gelmiyor ama hoşlanmıyorum ben de.

edit: bu arada çoğu kişi kanka'nın kan kardeşin kısaltması olduğunu sanır. doğrusu, kanka çingenece konkadan gelmektedir. onun da yakın arkadaş, dost, kan kardeş gibi bir anlamı vardır. (bkz: türkçenin büyük argo sözlüğü) (bkz: hulki aktunç)
0
microfiction
(17.11.11)
kanka kelimesini sevmiyorum, tanıştıktan 5 dakika sonra kanka diyen adama ayrı kıl oluyorum. müdür, hacı, moruk, aga, ortak, bacanak, sağdıç kankaya göre daha sempatik geliyor. panpa hakkındaki duygularımı ise tam çözemedim..
0
toshiro
(17.11.11)
Ankaralı olarak ikisine de alışık değildim. İzmire gelince kardeşim kelimesinden acayip tiksindim ama şu an ben de kullanır oldum. Çok acayip birşey hemen alışıyorsun.
0
forzabjk
(17.11.11)
en güzeli ajan. Ajan deseler kabulüm.
0
excusez
(17.11.11)
sürekli kullanılmıyorsa karşı değilim ben. ama ağza yapışmışsa o ağza bir de benim yapıştırasım geliyor
0
jedilance
(17.11.11)
bilader var bi de. kafa atma isteği uyandırıyor
0
triacilgliserol
(17.11.11)
bilader bence sende asabilik var, kafa atmak için yer arıyorsun. bu dediğimi dikkate al.
0
cro magnon
(17.11.11)
ben "bro" ya gıcığımm. Kanka diyen varoş, bro diyen de kendini elit sana beyni varoş tipler gibi geliyor.
0
pijamaliantigone
(17.11.11)
(5)

-de -da sorunsalı??

diyojenimtırak
"rakamların cinsleri var gibime geliyor. 1-4-5-6-7 erkek, 0-2-3-9 kadın bence."lafına karşılık kurulan;"ben de rakamlarla haftanın günlerini yakıştırıyodum, konuşmuştuk hatırladın mı.. ve 8 benim rakamımdır! "cülesinde ayrı yazılan de doğru mu yazılmıştır? yoksa birleşik mi yazılmalıdır?
"rakamların cinsleri var gibime geliyor. 1-4-5-6-7 erkek, 0-2-3-9 kadın bence."
lafına karşılık kurulan;

"ben de rakamlarla haftanın günlerini yakıştırıyodum, konuşmuştuk hatırladın mı.. ve 8 benim rakamımdır! "
cülesinde ayrı yazılan de doğru mu yazılmıştır? yoksa birleşik mi yazılmalıdır?
0
diyojenimtırak
(15.11.11)
doğru
0
egomanyak
(16.11.11)
doğru yazılmış.
0
microfiction
(16.11.11)
basit bir kuralla: -de, -da cümleden çıkartıldığında anlamı bozulmuyorsa ayrı bozuluyorsa bitişik yazılır.
0
optum kib bye
(16.11.11)
birleşik yazılan -de ismin bulunma halidir, dolayısıyla bir yerde bulunma anlamı taşır.
yazdığınız cümleyi örnek olarak gösterince biraz saçma olacak ama, birleşik yazılırsa şöyle bir anlamı olur:
"bende rakamlarla haftanın günlerini yakıştırıyordum, sonra sana gidince harflerle yakıştırmaya başladım."
0
anonim yazar
(16.11.11)
baglac olan de da cumleden cikarilirsa anlam bozulmaz ama daralir.
0
f atih
(16.11.11)
(5)

bara takılan tipler

shyman
bara takılıp içki içmeyen tipler var mı ? bunlar hakkında ne düsünürsünüz? hatun düsürme ihtimalı nedir ?
bara takılıp içki içmeyen tipler var mı ? bunlar hakkında ne düsünürsünüz? hatun düsürme ihtimalı nedir ?
0
shyman
(15.11.11)
ben takılıyorum arada. büssürü hatun düşüyo. ben de kaldırıyorum yerden.
0
sefapezevengi
(15.11.11)
öyle tipler çok, hatun düşürme ihtimalleri de diğerleriyle aynı oranda, kimse barda kimin ne içtiğine bakmaz, hepsi fakir zaten.
0
mtrsykl
(15.11.11)
benim bazen kahve içtiğim oluyor. hatun düşürmeyi hiç düşünmedim. mtrsyki'nin dediği doğru, hatun düşürme ihtimalleri diğerleriyle aynı. "bu alkol kullanmıyor, bununla takılmayayım" diyecek hatun kişi olmaz sanırım.
0
microfiction
(15.11.11)
iki.
0
clones
(15.11.11)
perrycox haklı
0
hesabım silindi kırgınım modlar
(15.11.11)
(5)

Size Uygun İşte Mi Çalışıyorsunuz ?

toshiro
selamlar ahali.. hani meslek anketleri olurdu ya, kişiye en uygun mesleği belirlerdi falan. işte o anketi lisede ve ortaokulda bize de yapmışlardı. ankete göre güzel sanatlar, tiyatro, müzik ve istihbarat ( evet istihbarat ) gibi branşlara yatkınlığım varmış ama gel gör ki bambaşka bir alanda eğitim
selamlar ahali.. hani meslek anketleri olurdu ya, kişiye en uygun mesleği belirlerdi falan. işte o anketi lisede ve ortaokulda bize de yapmışlardı. ankete göre güzel sanatlar, tiyatro, müzik ve istihbarat ( evet istihbarat ) gibi branşlara yatkınlığım varmış ama gel gör ki bambaşka bir alanda eğitim aldım. başka meslek anketlerinde de aşağı yukarı aynı sonuçlar çıkmıştı.

merak ettiğim şu, mesela ankette size uygun olan "a" mesleği çıktı ve şu an "a" işinde çalışıyorsunuz. böyle kimse var mı aramızda, ya da çevrenizde? ayrıca, bu anketler ne kadar doğrudur?
0
toshiro
(12.11.11)
ben mesleğimi seçtikten onbin yıl sonra o testi yaptım. ben turizm okudum. orada diyordu ki "insan kaynakları uzmanı" ol. ben turizm/hizmet sektöründen yıllar sonra mutlu olamadığım için serbest fotoğrafçılığa başladım. (biraz da sağlık nedeni ile bırakıyordum zaten)
0
ben smyrna
(12.11.11)
@micro

hocam ona güvenme derim bana bütün meseleklere uygunsun dedi uzun bi şekilde. en düşüğü 90/120 tıp. o da zaten seçeceğim son meslekti. :D doğru diyebiliriz yani azcık.
0
zaraeta
(12.11.11)
@zaraeta en düşük 90/120 nasıl oluyor yahu? :) hiç hayır şıkkını işaretlemediniz mi? benim en yükseği 70 gibi bir şeydi. onu 65'le bir başka grup izliyor. bu ikisi dışındakiler oldukça düşük çıktı. zaten en uygunları da bu 70'lik ve 65'lik iki gruptu.

@aerith rica ederim.
0
microfiction
(12.11.11)
mesleğim, 35 puanla bana uygun olmayan tek grupta çıktı iyi mi.
kendimi atcam şimdi bi yerlerden.
0
make a wish
(12.11.11)
O testlerin işe yarayanını görmedim ben.
0
sourlemonade
(13.11.11)
(1)

Seyahatname türkçe

cladoceran
Efenim 10 ciltlik seyahatname nin türkçeye çevrilmiş hali basıldı mı? bir kaç bölümünün yayınlandığı kitaplar var diye hatırlıyorum ama ben tamamını arıyorum. İnternetteki aramalarımda arapçasını bulabildim ancak
Efenim 10 ciltlik seyahatname nin türkçeye çevrilmiş hali basıldı mı? bir kaç bölümünün yayınlandığı kitaplar var diye hatırlıyorum ama ben tamamını arıyorum. İnternetteki aramalarımda arapçasını bulabildim ancak
0
cladoceran
(10.11.11)
seyahatname'nin son cildi de yakın zamanda tamamlandı. duyuru var dediler geldik'İn dediği gibi yky'den çıkma tamamı. günümüz türkçesiyle yayımlanmış durumda. şu sırada da seyahatname'nin tamamlanmış olması sebebiyle indirim var. bu arada o kadar mesaj attım bir yanıt vermediniz. şurada linki mevcut:

www.ykykultur.com.tr
0
microfiction
(10.11.11)
(7)

blog tavsiyesi

same
bana takip edebilecegim ilginc,guzel,komik seyler paylasan blog sitesi onerirmisiniz?
bana takip edebilecegim ilginc,guzel,komik seyler paylasan blog sitesi onerirmisiniz?
0
same
(10.11.11)
wesago.blogspot.com güzel bir site. her görselin altında ufak bilgiler veriyor falan. kendim yaptım.
0
wessago
(10.11.11)
mckahveci.blogspot.com gugıldan keşfettim vallaha.
0
aydogank
(10.11.11)
yazarodasi.blogspot.com edebiyatla, yazmakla vb. ilgileniyorsanız ilginizi çekecektir.
0
microfiction
(10.11.11)
dogaicinpedalla.blogspot.com gürkan genç in bisikletle türkiyeden japonyaya gitme hikayesi şimdi de dünya turuna hazırlanıyor.
0
peyton
(10.11.11)
www.kisiselfinans.net komik değil maalesef ama ilginç ve güzel :)

edit: bu bir reklamdır
0
enedwaith
(10.11.11)
belki komik değil ama okumak lazım değil mi:))
pijamaliantigone.blogspot.com
0
pijamaliantigone
(10.11.11)
d for domates
(27.11.11)
(9)

Distopya kurgulu film/kitap önerisi

edaydin
(bkz: Fahrenheit 451) ve (bkz: Cesur Yeni Dünya) kombosundan sonra bunlara benzer neler önerirsiniz? edit: Tikler yarın gelecek merak etmeyin.
(bkz: Fahrenheit 451) ve (bkz: Cesur Yeni Dünya) kombosundan sonra bunlara benzer neler önerirsiniz?
edit: Tikler yarın gelecek merak etmeyin.
0
edaydin
(10.11.11)
(bkz: 1984)
0
microfiction
(10.11.11)
(bkz: solaris)
0
talemon
(10.11.11)
(bkz: equilibrium)
0
check minus
(10.11.11)
brazil
children of men
the road
alphaville
the omega man
blade runner
a clockwork orange
0
toshiro
(10.11.11)
(bkz: miy)
0
bilmem ki
(10.11.11)
(bkz: wall-e)
(bkz: Idiocracy)

bıkmadınız mı lan hep aynı filmleri söylemekten.
0
ben smyrna
(10.11.11)
www.imdb.com District 9
0
buf-e kür
(10.11.11)
pek tabii ki okumadiysaniz ursula k. leguin: mulksuzler
0
entrapmen
(10.11.11)
Paul Auster - Son Şeyler Ülkesinde
0
mavi karanlik
(10.11.11)
(5)

e kitap okuyucu

burakg91
e kitap okuyucularda gerçekten de kitap okunuyor mu yoksa bir iki bakılıp bir kenara mı atılıyor? yani demek istediğim eskiden çocuklar babalarına ders çalışacağım diye bilgisayar aldırırdı. ama bilgisayardan ders çalışılmaz. bunun gibi de ekitap okuyuculardan kitap okunur mu?
e kitap okuyucularda gerçekten de kitap okunuyor mu yoksa bir iki bakılıp bir kenara mı atılıyor?
yani demek istediğim eskiden çocuklar babalarına ders çalışacağım diye bilgisayar aldırırdı. ama bilgisayardan ders çalışılmaz. bunun gibi de ekitap okuyuculardan kitap okunur mu?
0
burakg91
(08.11.11)
niye okunmasin canim? kitap okumak isteyen her yerden okur. ben daha cok okuyorum ereader aldigimdan beri
0
norwegian wood
(08.11.11)
zamanında nokia 6600 gibi 5 satırlık cep telefonumla en aşağı 10 roman bitirmişimdir. e-kitapla niye okunmasın?
0
sormaya geldim
(08.11.11)
peki bilgisayar ekranından bir şey okuyunca gözler yoruluyor, ya da cep telefonundan. aynı durum bunlar için de geçerli mi?
0
🌸burakg91
(08.11.11)
hayır, geçerli değil. bundaki ekranlar bilgisayar, televizyon, cep telefonu veya tabletlerdeki teknolojiden bambaşka. elektronik mürekkep kullanılıyor. adı üstünde, mürekkep. bu yüzden siyah beyaz zaten. ışık saçan bir ekran yok karşınızda. böyle olduğu için de güneş ışığı altında bile okunabiliyor e-okuyucular. bir de e-okuyucular hakkında bilmeniz gereken bir şey varsa o da bu e-mürekkep teknolojisi sayesinde siz bir sayfa çevirmedikçe, işlem yapmadıkça e-okuyucunun enerji harcamaması. siz bir sayfada bırakın, siz dokunmadıkça sonsuza kadar o sayfada öyle kalabilir.

bu arada evet, e-okuyuculardan - hem de öyle böyle değil - kitap bayağı okunuyor. kitap okumayı daha bile kolaylaştırdığı söylenebilir. yalnız alacaksanız idefix'in sattığı modellerden almayın. çok pahalı ve pek kaliteli değiller. nook veya kindle tercih edin. ha, bir de asla ama asla renkli e-okuyucu adı altında satılan e-mürekkepsiz tabletleri e-okuyucu niyetine almaya kalkmayın. pişman olursunuz.
0
microfiction
(09.11.11)
6 aydir kindle'dan okuyorum kitaplarimi. baymadi baymiyor.
0
jupiterianvibe
(09.11.11)
(1)

e-kitap

Prestige
Almayı düşünüyorum. Fiyatlarına bakınca 600 liraya da var 100 liraya da. Aralarında ne farklar var ve önerdiğiniz bir model filan var mı?
Almayı düşünüyorum. Fiyatlarına bakınca 600 liraya da var 100 liraya da. Aralarında ne farklar var ve önerdiğiniz bir model filan var mı?
0
Prestige
(07.11.11)
Türkiye'den almayın. Türkiye'dekiler hem çok pahalı hem de kalitesizler. Alabileceğiniz en iyi iki aletten birisi kindle diğeri de nook. Yurtdışından getirmenizi tavsiye ederim.
0
microfiction
(07.11.11)
(14)

bi tarih sorusu daha

hepsenvardin
milli mücadelede ilk örgütlenme ve direnişler neden batı anadoluda başlamiştir
milli mücadelede ilk örgütlenme ve direnişler neden batı anadoluda başlamiştir
0
hepsenvardin
(06.11.11)
izmirin işgali bayağı koydu orada yaşayan halka.

yerli halkın bir kısmının da işgalcilerle birlik olması veya olmak zorunda kalması da insanların canını sıktı bayağı.

bir de işgallerle ciddi ölçüde ilk karşılaşan ve bu işgallerin toplumsal/ekonomik sonuçlarını ağır şekilde hisseden bölge batı anadolu oldu.

bunlar demek değil ki güneyde halk ayaklanmadı. hangisi önce başladı bilmiyorum ama izmir'in işgali ve ilk kurşun yan yana anıldığına göre ilk direnişlerin ege'de başlamış olması muhtemel.
0
mistreated
(06.11.11)
işgal edilen tüm bölgelerde örgütlenme ve direniş vardı.
(bkz: gazi) (bkz: şanlı) (bkz: kahraman)
0
g7mor
(06.11.11)
sebep batı anadolu'daki işgâlin yunan ordusu tarafından yapılması. ingiliz, fransız, italyan neyse... ama yunanlılar daha önce osmanlıya bağlıydı. yunan bağımsızlık savaşı, balkan savaşı vb. derken yunanlıların işgâl etmeleri ingilizlerden de diğer devletlerden de daha çok tepki çekmiştir. sözgelimi antep, maraş vb. bölgelerde ingilizlerin işgâli döneminde ciddi bir direniş olmuyor. ne zamanki ingilizler el değiştirip fransızlara devrediyorlar bölgeyi ve fransızlar da ermenilerle birlikte halka baskı uygulamaya başlıyor, işte o zaman ciddi anlamda direniş başlıyor.
0
microfiction
(06.11.11)
@microfiction

ermeniler gelince direniş başlamasına türklerin zorla göçmek zorunda kalan ermenilerin mallarına el koyması ve fransızlarla beraber geri dönen ermenilerin bu mallara sahip çıkmak istemesi de sebep gösterilir. resmi tarih bunu yazmaz sanırım. biraz tartışmalı bir konu, ben de çok emin değilim gerçek mi değil mi ama duydum böyle bir şey. " kes lan bizim atalarımız öyle şeyler yapmaz" diyecek arkadaşlar sağ olun demiş kadar oldunuz.
0
mistreated
(06.11.11)
bir de şu açıdan bakmak lazım. doğuda kazım karabekir komutasındaki ordu terhis edilmemişti sadece. diğer bütün askeri birlikler mondros mütarekesi gereğince dağıtılmıştı. düzenli bir ordu yok ve savaşma söz konusu olamaz. malum batıda efeler var.. microfiction'ın da dediği gibi işgalin yunan eliyle yapılmış olması büyük tepki çekti ve silah izmir'de patladı...
0
bilmemkacincinick
(06.11.11)
@mistreated böyle bir şey olabilir tabii. ama tek sebep veya temel sebep olarak bu gösterilemez. zira fransızlar işgâl ettikleri sırada ermeni azınlık halen mevcuttu antep'te.fransızlarla birlikte gelen ermeniler de yalnızca sivil ermeniler değil, ermenilerden müteşekkil ermeni taburları. bir de bazı tahrik edici olaylar oluyor. fransızların zorla türk bayrağını indirtmeleri gibi benzeri olaylar ingilizler döneminde yaşanmamış. benim kendi ailemden de duyduğum fransızlar döneminde müthiş tahrik edici olaylar (kadınlara sarkıntılık, sonradan şehit kamil olarak anılan çocuğun öldürülmesi vs.) ve müthiş bir baskı olduğu yönünde.

edit: şimdi baktım, bölgeden göç eden ermeniler ingilizler döneminde dönmüş. ancak bu dönenlerin yanı sıra bölge ermenilerinden olmayan, erzurum, sivas gibi yörelerden suriye'ye tehcir edilen ermenilerden de büyük bir grup varmış. ve mallarını geri alan ermeniler de oluyor. resmi tarih ermeni malı olmadığı halde sivas ve erzurumlu ermeniler tarafından el konulmaya çalışılan mallardan bahsediyor. sonra ekmek bıçaklarına kadar türklerin silah olarak kullanabileceği her şeye el konuluyor. ama burada da kilit nokta ingiliz-fransız ayrılığında. kaynaklar ingilizlerin ermeniler ve türkler arasında bir işgâlci kuvvet adaleti ne kadar sağlayabilirse o kadar sağlamaya çalıştığından bahsediyor. fransızlarla birlikte gelen ermenilerse sivil halk değil, ermeni taburları ve çeteler.
0
microfiction
(06.11.11)
ilk direnisler bilakis dogu anadolu'da baslamadi mi?
0
huseyin riza
(07.11.11)
ilk direniş ve örgütlenme erzurum ve trabzonda başlamıştır diye biliyorum daha doğrusu yoğun olarak örgütlenme ve direniş,tepki.
0
riverside
(07.11.11)
ilk direniş batıda falan değil doğuda başlamıştır...o dönemli izmirli bağyanlar yunan subaylarlar sirtaki yapıp,gönül eğlendirirken;doğuda mücadele tüm hızıyla sürüyordu..izmirde ilk kurşunu atan hasan tahsininde izmirli olmakla uzaktan yakından alakası yoktur.şimdi milliyetçi geçinen izmirliler o dönemde sirtaki yapıp,cevizlerini kırdırırken o dönemde izmirde göreve yapan bir selanikli hasan tahsin bu gidişe bir dur demiştir
0
bsg
(07.11.11)
bsg güzel yazmış ne alakası var amk.ayrıca hasan tahsin dediğin adam mandacıdır bakın bakalım hangi cemiyete üye.
0
riverside
(07.11.11)
arkadaşlar bu soru odtüde zorunlu olarak verilern tarih dersinin online versiyonunun midterm sorusudur.soruda hata beklemek yanliş olur diye düşünüyorum
0
🌸hepsenvardin
(07.11.11)
çerkes ethem bu sorunun cevabı, ve kuvay i seyyare tabii.. ethem kahpece satılıp savaştığı yunan a teslim edilmeden evvel anadoludaki en güçlü adamdı.
0
suhreverdi
(07.11.11)
arkadaşlar, bölge milliyetçiliği yapmanın âlemi yok. izmirlilere veya izmir'in temsil ettiği birtakım şeylere laf edeceğim diye abartmayın. hele milletin geçmişine böyle iğrenç üslupla laf etmeyin! ayıptır.

p.s. izmirli değilim. batı anadolulu bile değilim.
p.s.2. fanatik akp partizanı (veya herhangi başka bir şeyin partizanı) veya şakirtseniz bu dediklerim bir şey ifade etmez biliyorum. sizin için memleket cehapeliler ve akepelilerden ibaret zaten.
0
microfiction
(07.11.11)
@hepsenvardin,

soruyu yazan bu sekilde degerlendirmisse cevap olarak bunu tartismak gereksiz tabi. ben dogu anadolu'da basladigini biliyorum.

nedeni icin ise hesaba katilmasi gerekn goruslerden biri su sekildedir, belki bati'ya da uydurulabilir: tehcir ile evlerinden yurtlarindan edilen ermenilerin, evine barkina malina mulkune kalanlar sahip cikmistir, bu kalmislarin uzerine bir hayat insa etmislerdir, ve isgal kuvvetleri ile birlikte geri donen ermenilerin de kendilerine yapilanin aynisini yapma iştiyaklarına sahip olacaklarını düşünüyorlardı: en azindan evleri barkları alınacaktı, hatta sürgün edilecekti belki. hemen örgütlenmeye gitmelerinin sebeplerinden birisi de bu.
0
huseyin riza
(07.11.11)
(15)

dilbilgisi hangisi doğru ?

hıdır
şu andaşu an dahangisi beyler ?
şu anda
şu an da

hangisi beyler ?
0
hıdır
(05.11.11)
şu anda
0
kakao
(05.11.11)
cümleye göre değişir.
0
wilhelmwasmuss
(05.11.11)
elxa ??? şu an dan sonra nasil
0
saz@n
(05.11.11)
@elxa bana ikisinde de da ayrı yazılacak gibi geliyor birince yazdığında şu an burada olmanı isterdim de gayet mantıklı.
0
🌸hıdır
(05.11.11)
@sazan

son yazdığın yanlış. Şu andan sonra olacak.
0
maimai
(05.11.11)
şu anda bir güzellik var. ("çekmecede defter var" derkenki gibi)
şu an da tıpkı o gün fotoğrafladığımız an gibi ölümsüz olmalı.
0
microfiction
(05.11.11)
bence elxa yanlış, maimai ve microfiction doğru, siz ne dersiniz ?
0
🌸hıdır
(05.11.11)
yahu tam olarak ne demeye çalıştığını söylesen. onların hepsi de doğru aslında yerine göre. senin sorduğun soru yanlış.
0
tepedeki psychedelic adam
(05.11.11)
@elxa doğru söylüyor.Verdiği örneklerin ilkinde "-de" eki durum eki.Bitişik yazılır.İkincisinde ise bağlaç, ayrı yazılır.
0
grgn
(05.11.11)
microfiction'un verdiği ikinci örnek doğrudur, çünkü o örnekte ''da'' bulunma anlamı katmıyor cümleye ve bulunma anlamı katmayan de, da ekleri ayrı yazılır. benim yorumum budur.
0
wilhelmwasmuss
(05.11.11)
grgn en anlaşılır şekilde ifade etti durumu.
0
wilhelmwasmuss
(05.11.11)
@tepedeki psychedelic adam, bence ne demeye çalıştığım gayet ortada. ama hala net bir cevap bulamadım kafamda.
0
🌸hıdır
(05.11.11)
kafanızın karışmasının sebebi elxa'nın ilk cümlesinin iki türlü de okunabilmesi. yani şöyle:

şu anda burada olmanı isterdim. (tam o anda, tam şu zamanda. çekmecede kalem var der gibi)
şu an da burada olmanı isterdim. (-seni seviyorum. -ben de seni seviyorum. diyaloğundaki veya "yav bırak yav. orada kalıp da ne olacak"taki gibi)
0
microfiction
(05.11.11)
ne demeye çalıştığın ortada değil. bunların ikisi de doğru. yerine göre ikisi de kullanılır.

görelim:

"şu anda orada bir şeyler oluyor.

"bunu daha önce yapabilmiştim. şimdi, şu an da yapabilirim"
0
trinitrotoluen
(05.11.11)
cümle cümle örnek vermek yerine kuralı söyleyelim. ismin -de halinde olunca, yani bulunma belirtince bitişik yazıyoruz.
ne dedik yineleyelim, bulunma!

örnekse,
bodrum'da yazlıkları var.
gönderde bayrak asılı.
bu kitapta çok az sayfa var.
benim adımda dört sessiz harf var.
şu anda (at this moment gavurcası) pek çok mutluluk gizli.

ötekisi ise dahi anlamına geliyor. yani bir şey var, bir de o olan şey dışında bundan var.

ahmet de hasan da esmerdirler.
tıpkı erzincan gibi van da doğu anadolu'da.
onun küfretmesi gibi senin çocuğun kafasına vurman da çok ayıp.
daha önce yaşadıklarımız gibi şu an da benim için çok özel.

umarım açıklayıcı olmuştur.
0
microfiction
(05.11.11)
(4)

Edebi Eleştiri

g man
Merhabalar. Nabersiniz?Şimdi sorum açık ve net:Zamane gençlerinin ekserisinin yaptığı gibi ben de birtakım yazılar yazmaktayım; fakat şöyle bir merakım var: Var mı bunların edebi bir değeri? Hani arkadaş çevresi, yakınlar falan beğeniyor takdir ediyor da... Tenkit edebilecek kadar bilgilisi yok etra
Merhabalar. Nabersiniz?

Şimdi sorum açık ve net:

Zamane gençlerinin ekserisinin yaptığı gibi ben de birtakım yazılar yazmaktayım; fakat şöyle bir merakım var: Var mı bunların edebi bir değeri? Hani arkadaş çevresi, yakınlar falan beğeniyor takdir ediyor da... Tenkit edebilecek kadar bilgilisi yok etrafımda.

Yazılarımı eleştirecek bir eleştirmeni nereden bulabilirim? Edebiyat dergilerine göndermek aklımdan geçti; fakat onlara her gün onlarcası gidiyor ve benimkilerin arada kaybolmasından korkuyorum. Tanıdık, bildik olan, işi eleştirmenlik ya da yazarlık olan, profesyonel olmasa da o seviyeye yakın birileri var mıdır ki aramızda ya da ulaşabileceğim?

Teşekkürler!
0
g man
(04.11.11)
Sorunuza soruyla karşılık vereyim: Yazdıklarınız nedir? Öykü mü, deneme mi, şiir mi? Birtakım yazılardan kasıt nedir yani? Eğer diyorsanız ki "Böyle denemeyle öykü arası bir şey." O zaman henüz yolunu bulacak su konumundasınızdır. Muhtemelen yazdıklarınız da bir çeşit iç dökme kıvamındadır. Genelde de - en azından çağımızda - yazmaya başlayan çoğu kişi bu yoldan geçiyor. Sorumu yineliyorum; yazdıklarınız nedir? Ona göre size yardımcı olmaya çalışacağım.

bu arada: yazarodasi.blogspot.com
0
microfiction
(04.11.11)
notos çok başarılı bu konuda, tavsiye ederim..
0
toshiro
(04.11.11)
Acaba tozlu sayfalara çoktan karışmış bu duyuruya yazacağım cevap yanıt bulacak mı?

microfiction, yazdıklarımın ekseriyetini denemeler ve anılar oluşturuyor. Ara ara makale yazmaya çalışıyorum; fakat bu sevdiğim bir şey değil henüz. Şiirde o kadar yetenekli olmadığımı düşünmeme rağmen birkaç tane karalamam oldu; fakat asıl kendime güvendiğim nokta denemelerim. Öykü yazmayı hiç denemedim; fakat bir gün bunu da yapacağım. Yeterli birikimimin olduğuna inandığım anda.
0
🌸g man
(05.11.11)
en azından belli başlı dergilere gönderilen metinler arasında öykülerin şansı denemelere göre daha yüksek. öykü yazmak için yeterli birikimden söz etmişsiniz ama belki de denebilir ki deneme yazmak için oldukça büyük bir deneyim, birikim ve çok kitap okumuş olmak gerekir. denemeleriniz eğer yalnızca kendiniz hakkında, bir nevi iç dökmeden hallice iseyse şansınız zor. ya da şöyle diyeyim, denemelerinizde düşünceden çok duygu varsa işiniz zor. önce çok okumak gerek. her şeyi okumak! tabii bununla birlikte belli başlı deneme yazarlarını da. sonrasında blog yazarak kendinizi kamuya açıp yazdıklarınızı sınayabilirsiniz. tabii eğer kendinizi çok başarılı buluyorsanız dergilere de gönderin. yalnız yanıt almak pek kolay olmayacaktır.
0
microfiction
(06.11.11)
(8)

Resmi durumlarda/kurumlarda "Bayan" kullanımı

edaydin
"Bayan Değil Kadın" mevzusuyla ilgili bir sorum olacak. Günlük konuşmada falan değil de, resmi durumlardaki kullanımı merak ediyorum. Mesela mimarlıkta "Bay WC" ve "Bayan WC" olarak kullanıyoruz, bu normal.Ama sporla ilgili şöyle bir baktım da, Basketbol ve Futbol Federasyonları "Kadınlar Ligi" olar
"Bayan Değil Kadın" mevzusuyla ilgili bir sorum olacak.
Günlük konuşmada falan değil de, resmi durumlardaki kullanımı merak ediyorum.
Mesela mimarlıkta "Bay WC" ve "Bayan WC" olarak kullanıyoruz, bu normal.
Ama sporla ilgili şöyle bir baktım da, Basketbol ve Futbol Federasyonları "Kadınlar Ligi" olarak kullanıyor, ancak Voleybolda ısrarla "Bayanlar Ligi" deniyor.
Var mı buna benzer sizin aklınıza gelen uygulamalar? Hukuk konusunda olabilir, başka her türlü alanda olabilir.
0
edaydin
(04.11.11)
bence her durumda kullanilabilir bayan kelimesi.

millet bi kroluk,bi görgüsüzlük olarak adlandiriyorlar fakat bu bence kendini sehirli sayan fazla dizi,film izlemis kadin yorumu.

yok öyle bir sey en basta,her kelimenin kendi kullanimi var,sizin verdiginiz örnekler gibi.tabii ki bayan ,kadin,hanimefendi gibi kelimeleri birbiri yerine kullaninca egreti duruyor ama dedigim gibi kendine ait kullanim yerleri var.

bence kadinlar onu kullanan kisiye göre muamele yapiyorlar.

mesela biri geldi sizi görmeye "bayani iceri alalim" dersiniz, "kadini iceri alin" olmuyo gibi.

bayan cantasi mesela aklima ilk gelen.
0
serabetan
(04.11.11)
resmiyette kesinlikle bayan olmalı örneğin bilimsel bir spor maklesinin konusu şöyle olsun;"ilköğretim düzeyinde spor yapan bayan sporcuların.....". "bayanın " yerine "kadın" koyduğunuzu düşünsenize, "kız" da denmez.
0
josephinebrunsvik
(04.11.11)
otobüste bayan yanı diye geçer
0
jimicik
(04.11.11)
Cinsiyetleri Erkek-Kadın diye ayırırız.Kimliklerimizde Erkek veya Kadın yazar.

Bayan ise bir hitap şeklidir.

Kullanılan isimleri tescilleyenlerin hatasıdır yazılanlar.

Federasyonların kullandığı hitaplar branşın cinsiyetini belirtme amaçlıdır. Bazıları cinsiyetten çok hitap şekli kullanmış, kimse de dikkat çekip uyarmamış.

Erkekler futbol ligi-Kadınlar futbol ligi. Dediğimizde ortada kişiye yönelik bir hitap değil ligin cinsiyetini anlıyoruz.

Voleybolcular ise cinsiyet belirtmekten çok hitaba yönelmişler yanlış olan odur.

Her tabela bire bir aynı olmalıdır diye bir yasa yok yani Wc tabelalarında pipo-şapka resimleride olabilir uzun saç,kısa saç sembolleride,ayakkabı resimleride kadın-erkek yazısıda yani burda belli bir kıstas zaten yok.
0
Oguzhang
(04.11.11)
yandım sevket +1
hanım, hanımefendi ne güzel bir kelimedir.
0
SiyamkedisiZorro
(04.11.11)
@evegirmekistemiyorum medeni kanun kadından karı olarak bahsetmez! eski medeni kanunda evlilik birliğindeki tarafları belirtmek için karı ve koca terimleri kullanılmıştır. oradaki karı, kaba biçimde kadın yerine kullanılan sözcük değil tabii ki! evlilik birliğinin tarafı olan, kocanın karşılığı olan sözcüktür söz konusu olan. yeni kanunda ise genel olarak eşler, özel olarak erkek ve kadın olarak geçiyor.

bu arada ben de kadın demeye dili varmayıp bayan diyenleri anlamıyorum. "the male and the mrs." veya "the man and the mrs." kullanımı olmadığı gibi erkek sözcüğü rahatça kullanılan yerde kadın sözcüğünü kullanmaktan sakınmak resmen öküzlük. sanki kadın demek ayıpmış gibi. buna örnek olarak "hey! kadın bakar mısın?" demiyoruz diyorlar ya, resmen sapla samanı karıştırmak. ona bakılırsa "hey! adam/erkek bakar mısın?" da denilmiyor. kimsenin hitaplarla bir derdi yok. mesele "erkek öğretmenler ve bayan öğretmenler" gibi abuk kroluklar.

ÖZÜR: edaydin, sorunuza yanıt değil yukarıda yazdıklarım. lakin yazmadan edemedim, kusura bakmayın.
0
microfiction
(04.11.11)
@microfiction
medeni kanunun bunu kıroluk olsun dıye veya asagılamak ıcın yazmadıgını ben de biliyorum. cok tesekkur ederım acıklama ıcın :) demek ıstedıgım bu kelımelerın baska baska yerlerde farklı olarak anılması. kaldı kı medenı kanun kadın yerıne karı demeyı tercıh etmıstır.
0
evegirmekistemiyorum
(04.11.11)
Yazdıklarımı nasıl okudunuz emin değilim. Ama yeniden açıklayayım. Medeni Kanun (Eski Medeni Kanun, şimdiki değil) karı sözcüğünü kadın yerine değil, eşlerden kadın olanı, yani koca karşılığı olarak kullanmıştır. Yani "Muzaffer beyin karısı doğum yapmış"taki karı gibi. "Karılar koğuşu"ndaki karı gibi değil. Yukarıda da dediğim budur. Bu terimi de yalnızca evlilik faslında kullanmıştır.
0
microfiction
(04.11.11)
(9)

Necmettin Erbakan ile Recep tayyip erdoğan arasındaki siyasi farklılıklar?

herşeyi bilen kadın
Arkadaşlar bir sunum konum var,Erbakan ile Erdoğan arasındaki görüş,ideal,tutum,siyasi amaç vs olarak karşılastırmalı ve açıklamalı bir sunum hazırlamam gerekiyor bitirme tezi kadar önemli bu konu benim için.Kitaplardan da yardım almaya çalışıyorum ama maalesef bir çok yorum farkı çok belırgın ve ka
Arkadaşlar bir sunum konum var,Erbakan ile Erdoğan arasındaki görüş,ideal,tutum,siyasi amaç vs olarak karşılastırmalı ve açıklamalı bir sunum hazırlamam gerekiyor bitirme tezi kadar önemli bu konu benim için.Kitaplardan da yardım almaya çalışıyorum ama maalesef bir çok yorum farkı çok belırgın ve kafam iyice karıştı.bu konuda yardımcı olursanız çok sevınırım.şimdiden teşekkurler.
0
herşeyi bilen kadın
(03.11.11)
1 rte sert konusmaz ama sert yapar ergonokon erbakan sert konusur yumusak yapar (kanlı mı olcak kansız mı )28 şubatta indirdiler
2 rte dindar kimliğini çok ön plana çıkarmadı erbakan mücahiddi
3 rte ab yanlısı erbakan batı emperyalizmini sevmez
0
last
(03.11.11)
rte ile erbakan aynı çatı altında siyasi hayatlarını devam ettirirlerken öyle bir dönem oldu ki rte'nin hapse girmesi vs gibi olaylar parti içinde dahi rte ye taraftar topladı. sanki partide 2 başkan varmış gibi bir hava vardı. erbakan ve rte arasındaki çatlaklar tam bilmiyorum ancak erbakanın mgk kararlarını kabul etmesi tayyip ve parti içindeki diğer kişilerinde buna olumlu bakmaması ile başladı.
0
komutanlogar
(03.11.11)
rte'yi ve akp'yi gülen cemaati müthiş bir biçimde destekliyor. erbakan'a bu desteği hiçbir zaman vermediler. hatta tam tersine aralarının pek iyi olduğundan söz edilemez. 1980 darbesinde de 28 şubat'ta da fethullah gülen orduyu destekledi. şimdiyse akp ile gülen cemaati ittifak yapmış durumda.

ayrıca necmettin erbakan, özellikle halkla olan diyaloglarında hiçbir zaman sert bir üslup takınmamıştır. halkı veya siyasetçileri azarlar tutumda bulunmamıştır. rte ise kendisine "sayın başbakanım, bizim böyle böyle derdimiz var. bir şey yapmıyorsunuz." mealinde br şey söylendiği zaman hemen azarlama moduna geçip üste çıkmıştır. ayrıca yukarıda last, erbakan'ın üslubunun sert olduğunu söylemiş ama gayet de nüktedan, yumuşak bir üslubu vardı rahmetlinin. kanlı mı kansız mı muhabbetini bile gayet yumuşak bir üslupla dile getirmiştir.

komutanlogar'ın dediği üzere erbakan temelde milliyetçidir. bunu da milliyetçiliğe herhangi bir olumlu veya olumsuz anlam yüklemeden söylüyorum. kastım da vatanperverlik değil, basbayağı siyasi anlamda milliyetçilik ve antiemperyalist, antiamerikancı söylem. rte'nin siyasetinde milliyetçilik temel bir motif değil.
0
microfiction
(04.11.11)
Necmettin Erbakan: ''Bunlar müslüman falan değil, bildiğin siyonist''...
0
diskbudur
(04.11.11)
dış politika bağlamında bakılacak olursa erbakan'ın siyasi çizgisi koyu çizgilerle belliyleken, rte ise ne şiş yansın, ne kebap siyaseti sürdürmketedir.
0
pangea
(04.11.11)
parti olaylarında cok fazla anlamam ama en son seçim döneminde saadet partisinin broşürünü alırken azıcık laflamışdık standdaki beyle de bana tayyip için belediye başkanlığı zamanında iyi bir siyasetçiydi ama şuanda abd li bir siyonist demişdi adamın bu sözleri beni etkilemişdi gerçekten.
0
mavi kız
(04.11.11)
Erbakan vatanını sever, Tayyip Amerikancıdır vatanını satar.
0
june
(04.11.11)
tayyip erdoğan karizmatik liderdir (bunu herkes kabul ediyor). erbakan değildir.
0
isiklardan donmeyen adam
(04.11.11)
erbakana milliyetçi/vatanperver, deniyor. doğrudur; ama bu onun siyasetinin temel dinamiklerinden biri değildi. yani milliyetçi/vatanperver kimliği daha ziyade ümmetçilik anlayışının bir alt başlığıydı. öte yandan ne avrupa birliği, ne batıyla ne amerikayla ilişkiler ne israil ilişkileri... hiç birini sağlıklı ve ciddi görmüyordu. problemlerin çözümünde içe dönük siyasi atılımlar, ilişkiler, adımlar atma taraftarıydı.

halka siyonizm diye bir naneden bahsedip siyonist tehlikeye karşı ciddi bir şekilde uyaran sanırım ilk siyasetçimizdir. ayrıca emperyalizme karşı duruş bakımından en net tavrı koyan siyasetçidir aynı zamanda. dış borç, dışa bağımlılıktan, faiz, usulsüzlük, bu tür problemlerle boğuşmuştu.


düşündüğü, tasarladığı, temellerini atmaya çalıştığı düzende faiz sanırım yoktu. faizin de emperyal bir oyun olduğunu düşünüyordu. bankacılık sisteminden şikayetçiydi.

gayet kültürlü bir beyfendiydi. kesinlikle nüktedan ve tartışma kültürü olan birinden bahsediyoruz. üslubu net, köşeli; fakat yumuşaktır. örnek olması açısından trt'de yayınlanmış 1991 yılına ait bir açık oturumun youtube linklerini vereyim. şayet izlemediysen fikir vermesi bakımından önemli bence.


www.youtube.com (1. bölüm)
www.youtube.com (2. bölüm)
(mesut yılmaz, doğu perincek, süleyman demirel, ve sanırım erdal inönü ile birlikte erbakan)

not: şimdi bakıyorum da boşuna erbakandan bahsetmişim. verdiğim linklerde kilişiği, üslubu, duruşu; bunun yanında siyasi kimliği ve politikaları vs. hepsi var.

peki rte? tre'yi güncel olarak takip edebileceğin için söyleyebileceklerimin hemen hepsini bildiğine inanıyorum. açıkçası şahsi kanaatim köksüz, dayanaksız bir siyaset izlediği yönünde. erbakan kadar ileri görüşlü olduğunu sanmıyorum.

üslubu ve davranışları erbakana nispeten daha kaba diyebilirim. diplomasi nedir, bilip bilmediğinden emin değilim. hakikaten bir "kasımpaşalılık" var. kıvrak bir zeka göremiyorum. daha önemlisi izlediğim politikalar geleceğe dönük düşünüldüğünde türkiye aleyhine işliyor. erbakan kadar milliyetçi değil. fakat vatanperver bir siyaset izlediğini de söyleyemeyeceğim.
0
kmtetrfn
(04.11.11)
(14)

Devrim

wessago
turk devrimini dunyadaki diger devrimlerden ayiran ozellikler nelerdir?
turk devrimini dunyadaki diger devrimlerden ayiran ozellikler nelerdir?
0
wessago
(02.11.11)
ataturk un yaptigi devrim. osmanlinin kulunden tc yi kurmasi
0
🌸wessago
(02.11.11)
devrim halk hareketidir, atatürkün yapığı iste, üstten halkı yönlendirme, halkı bir yöne sürükleme.

misal halk ayaklanıp biz latin harfleri istiyoruz, biz şapka takmak istiyoruz diyerekten mi aldı bu hak(!)ları.
0
efruz
(02.11.11)
Devrim dediğiniz şey sadece 1 tane değilki,

Türk kadınına seçme seçilme hakkı verilmesi var, şu anda kullandığımız modern harflere geçiş var, saat,tarih ölçü ağırlık birimlerinin düzenlenmesi var var oğlu var. Bunları anlamak için eskiyi bilmeli ve yeni ile karşılaştırmalı, sonra da diğer ülkelerle yine karşılaştırmalısınız. Kısacası soru kısa, ama cevabı o kadar kısa değil tam bir tez konusu.

Ha bu harfleri kullanmak istemeyenne arap ülkelerinin kapısı her daim açık. Tutanmı var? :)
0
Oguzhang
(02.11.11)
türkiyede yapılan bir devrim değildi... üst idari kadronun kararıyla yapılmış bir rejim değişikliği idi...
0
ruhibirbanyo
(02.11.11)
türk tarihinde devrime benzer herhangi bir olay vuku bulmamış benim bildiğim. ha alfabe değişikliği, sigorta primi affı, bazı kisvelerin giyiminin yasaklanması, özel radyo televizyon kanunu, müzikte yeni deneyimler gibi uygulamalara devrim diyorsanız eşi benzeri görülmemiş bir devrim diyebiliriz.
0
suhreverdi
(02.11.11)
Türk Devrimi’nin Sovyet ve Fransız devrimlerinden farklı olan yanı; üçüncü dünyacı, antiemperyalist ve antikapitalist ulusal kurtuluş mücadelelerinin ilk öncüsü olarak, Batılı olmayan yepyeni bir sosyalist devrim modeli yaratmasıdır.

Diğer bir açıdan, Sovyet ve Fransız devrimleri halkın sınıfları veya politik olarak ayrılan kesimleri arasındaki çatışmadan doğar. Türk Devrimi'nde ise, Türk Milleti ulus olarak emperyalist devletlere karşı savaşmıştır. Bunu laiklik veya demokrasi adına yapmadığı açık, ama buna karşı olmadığı da açık. Devrimin her adımı milletin büyük çoğunluğu tarafından kabul görmüşse de benimsenememiş. Bugünkü durum, karşı devrim dedikleri, bu kabul etmeyen kesimin güçlenmesi. ve zaten bu devrimleri özümseyememiş halkın bu durumu engelleyecek bir rejimi yürütememesinden kaynaklanıyor.
0
screamshot
(02.11.11)
:) 90 küsür eskiyi şimdinin aklı ile yorumlarken elbette "benim bildiğim" gibi kalıplar kurulur. :)) Asıl soru "ne biliyorsunuzki" olmalı aslında :)

Mesela bu kelimeleri arap harfleri ile,osmanlıca buraya yazmayı deneyin desem hiçkimse beceremez Şu anda kullandığımız harflerle paşa paşa dertlerini anlatırlar. Ama sonrada "Bumu devrim hıhh.." derler ki işte asıl devrim bunu söyleyebilme özgürlüğüdür. Bunu bile kavrayamamış olmak acı.
0
Oguzhang
(02.11.11)
devrim deyince komik oluyor ama olsun: misal kılık kıyafet devriminin mucidi mahmud ikinci'ydi. sene 1826. harf devrimi denen nanenin geçmişi daha eski. bu devrimin sahibi selim üçüncü'nün kızkardeşi hatice sultan ve antoine ignace melling isimli bir fransız mimar. çok partili serbest seçimler devrimi ilk kez 1908'de yapıldı. 1950'ye kadar bir daha yapılamadı.
0
suhreverdi
(02.11.11)
O mantıkla bakarsanız mikropları ilk bulanda Fatih Sultan Mehmed in hocası Akşemseddin dir ama nedense insanlar ondan 300 sene sonra gelen Pasteur u tanıyor.

Yani neymiş; mimar olmak değil uygulayan olmak önemliymiş.Zaten burda konuşulan devrim kelimesindeki amaçta o değilmi? icat etmekten,yaratmaktan değil uygulamaya koymaktan bahsedilmiyormu? Türk toplumu bu devrimleri benimsemiyorsa biz bugün nasıl latinharfleri ile aslanlar gibi yazıyor sonrada arabın,çinlinin, yahudinin alfabesine "kargacık burgacık" diye yan bakabiliyoruz?

Devrim denen şey halk oylaması ile yapılan,bir referandum değil halkın menfaati için uygulamaya koyulan tedbirlerdir.Uygulamaya koyulduğu dönemde bu ülkenin okuryazar oranı %10-20 lik rakamlarda iken bugün okuryazar oranı %99 u geçiyorsa o uygulama devrimdir başarılı olmuştur.

Vergi barışına atıfta bulunanların düşünmesi gereken şudur, bu uygulama o kadar başarılı olsa her sene vergi affı çıkarma ihtiyacı duymazlardı demekki başarılı olamıyor benimsenemiyor ki insanlar umursamıyor.Birde bu talep üzerine yapılan siyasi bir uygulama zaten,ne ülkeye ne insanlara nede ekonomiye zerrece faydası yok tamamen siyasi amaçlı... Ama öte yandan 90 küsür senedir uygulanan devrimlere bakıyoruz günümüzde arap harfi ile Türkçe okuyan kimse varmı? sokaklarda arapça istiyoruz diye protesto yapan varmı? veya her sene yeni bi,r alfabe getirilmesi ihtiyacı duyuluyormu? yooo...
0
Oguzhang
(02.11.11)
fransız ve sovyet devrimi aşağıdan yukarıya ( kaynağını halktan alan ) devrimlerdi. türk devrimi ise yukardan aşağıya doğru ( asker elitlerden halka ) gerçekleşmiştir. türkiyede kapitalsit araçların gelişememiş olması da devrimin bu şekilde gerçekleşmesine neden olan unsurlardan biridir.

ayrıca cumhuriyetin ilanından sonra yapılan yeniliklere "devrim" demek bence yanlış olur, "reform" ( inkılap ) demek daha doğru olur.

bi de türk devrimi/ yönetim şeklinin cumhuriyet olarak ilan edilmesi sonrasında çeşitli ideolojik araştırmalarda, yönelmelerde sosyalizm kadar faşizm de (bkz: korporatizm) etkili olmuştur, en azından tek partinin ilk dönemlerinde (bkz: recep peker)..
0
toshiro
(02.11.11)
Yahu Murat Belge, Şerif Mardin vb. bile devrim diyor. Bunu da Türk Devrimini olumlayarak falan söylemiyorum. Ama Atatürk tek başına yapmadı her şeyi. Yalnızca üstten halkı yönlendirmeden ibaret değil. Latin harfleriyle ilgili tartışmalar ta Tanzimat sonrasından beri var zaten. Kadın haklarıyla ilgili olarak İletişim ve Metis yayınlarından Osmanlı feminist hareketi ve cumhuriyete uzantısını anlatan güzel kitaplar çıktı. Kongreler, 1. Meclis vb. halkın seçtiği gönderdiği adamlar bunlar. Sonradan Atatürk ipleri eline alıyor, başka mesele. Ama temelde teknik olarak devrim olarak kabul ediliyor. Hatta Murat Belge, "Bizde de devrimi Rus ve Fransız devriminden farklı olarak askerler yapmıştır." demişti.
0
microfiction
(03.11.11)
Ülke savaşlardan kırılmış,bir nesil, lisede, üniversitede okuyan bir nesil,okumuş aydın kişiler, bilim adamları zanaatkarlar,doktorlar vs. gibi önemli bir kesim cephelerde şehit olmuş.Okuryazar, eğitimli kişilerin yüzdesi tek rakamlarda Kim yapacaktı ya devrimleri? Takıntı olmuş habire asker asker denip duruyor, savaş bittikten sonra devrime öncülük yapan askeri ekibin büyük kısmı üniformalarını çıkarıp sivil olmuşlardı bundan bahseden yok sanırım.Savaş bitmiş,adam üniformayı çıkarmış sivil yönetime geçmiş,devrimleri yapmaya başlamış, yok efendim o asker devrimleri askerler yaptı... :) Bu iddiaları pompalayanlarda o askeri kesim tarafından cephelerde püskürtülen ülkelerin sözde aydın yazarları...

Devrim kelimesinin sözlük anlamına bakalım;
Devrim, belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik; ihtilal. Toplumsal değişimlerin insan iradesiyle hızlandırılması devrimleri oluşturur.

İnkılap, devrim kelimesinin farklı bir söylenişidir,Günümüzde, Devrim kelimesini genelde aşırı sol düşüncedeki kesim daha farklı anlamlara gelecek şekilde kullandığı için, İnkılap kelimesi yerleşmiştir dilimize, ortaokul-lise ve hatta üniversite döneminde İnkılap Tarihi dersleri okuya okuya İnkılap kelimesine aşina hale geldik.Yoksa sözlük anlamı olarak her ikiside aynıdır. Atatürk yapılan değişiklikleri Devrim olarak isimlendirmiştir, Bursa Nutkunda görülebilir.

Önemli olanın tartışmak fikir yürütmek değil ülke ve toplum anlayışına yabancı uygulamaları icraata sokabilmek uygulayabilecek iradeyi gösterebilmek olduğunu halen anlayamamışsak, bu konu daha uzar gider. Kimin ne düşündüğü, kimin ne tartıştığı önemli olamaz, düşünüleni,tartışılanı uygulayabilecek cesaret gerekir. Devrim veya İnkılapları uyguladı diye Atatürkü eleştirenler işlerine gelince "ya bunu Atatürk yapmadı başkası düşünmüştü zaten" deme kolaylığına sapıyor. O zaman Neden Atatürkü suçluyorsunuz? madem başkasının bulduğu bir olaydı bu? Sorusuna bir cevap aramak lazım, ama oda konu dışı :)
0
Oguzhang
(03.11.11)
şaşırmamızı gerektiren hususlar var:

kılık kıyafet değişikliği özelinde misal, bir devrim söz konusu olabilirse, bunun sahibi, ilk sahibi, en radikal ve en ucube sahibi mahmud ikincidir. lakin salim kafayla baktığımızda; kemalist terminolojide buna reform dendiğini öğreniyoruz. halbuki sözlük anlamıyla birebir örtüşen çok acayip bir devrimmiş bu. aynı işi daha radikal yapan reformcu padişah olurken, zaten tarihsel zemin üzerinde halka asker zoruyla dayatılan değişiklikleri yapan devrimci lider oluyor.

halbuki bok aynı bok. cari despot tarafından dayatılacak ve adına kılık kıyafette devrim denecek şey insanlığın görüp görebileceği en çukur noktadır. adına devrim dense de böyle, reform dense de.

burada açıklanmaya muhtaç olan şu: neden devrim demekte direniyor kamalistler? görünen o ki sosyalist bir süreç sanıyorlar bu tarihlerde olan biteni. devrim demek hoşlarına gidiyor, böyle bir şey sanıyorlar olan biteni.

batılılık saplantısı mustafa kemalle ortaya çıkmış bir şey değil. biz küfür ederken işte selim üçüncünün kızkardeşinden bile öncesine koyuyoruz alt limiti. onları kayırıp da bütün suçu mustafa kemal e atmak adaletsizlik. bu malak saray ahalisi erkeğiyle kadınıyla öyle bir kilitlenmiş ki batıya küloduna kadar özenmiş. burada herhangi bir bilimsellik falan aranmaz, en temel insan güdülerinden biri bu. kendinden üstün gördüğünü idealize, idolize etmesi insanın. şimdi ortadoğuda arapların türk yerli dizilerini salyalarını akıtarak izlemesine benziyor aşağı yukarı. evde sivri topuklu ayakkabı ile dolaştığında batılı oldum zannediyor kızcağız. nerden baksan ahmakça.

öte taraftan "harf inkılabı ile bugün okuma yazma oranı yüzde doksan dokuz oldu, öyleyse başarılıyız" gibi bir çıkarım, hakaret etmek istemem, yaşla ilgili bir problemin sonucu olsa gerek. bu şekilde ben de bir komiklik yapmak isterim. sarı selimin içtiği içkiler sayesinde bugün artık elsidi televizyon izleyebiliyoruz. demek ki sağlam içmiş, güzel içmiş pezevenk.

konu uzun da benim anlatmamla bitecek gibi değil.
en.wikipedia.org
şurada da bir şeyler yazıyor.
0
suhreverdi
(03.11.11)
:) Okuma oranı %99 oldu öyleyse başarılıyız çıkarımını yapan arkadaşlara da; "hangi yorumla bu çıkarımı yaptınız ki kendi çıkarımınız üzerinden kişileri tahlil etme yetisine sahip olasınız? " diye sormak lazım.

Eski yazı kullanılan dönemde, okuryazar oranları % tek rakamlarda iken Günümüzde %99 lara tırmandı ise o devrimin inkılabın kitlelerce tutulduğunu gösterir.

Öte yandan bu yorumlarda da görüyoruzki,okuryazar olmak okunanı anlamakla eşdeğer değildir, kişinin yazı okurken aklı nerde ise yazıları o mecrada yorumlaması ile alakalıdır. :) Zaten,Okuryazar oranının IQ yu artırabileceği gibi bir yorumda yazılmamıştır. :)

Devrim lafı Bizzat Atatürk tarafından kullanılan bir terimdir, Atatürk döneminde de inkılap vs. değil devrim sözcüğü sıkça kullanılmaktadır. Yapılan icraatların asıl dillendiriliş şekli Devrim dir. Burdan bakınca aslında olay , Türk milliyetçiliğini ön plana çıkaran bir devlet yapısı kuran Atatürk ün sosyalizme özentisinden değil, Türk devrimlerinden sonra hatta Atatürkten sonra oluşan sürece sosyalistlerin "devrim" adını takmalarından kaynaklanmaktadır.

700 Küsür yıllık osmanlı tarihinde hiç ama hiç bir başarı,hiçbir yenilik yapılmamış hiçbir bilimsel çalışmada bulunulmamışki sadece zihinsel özürlü bir sultan üzerinden 700 senenin muhasebesi yapılıyorki oda başka bir mevzu.

Kısacası konu daldan dala atlıyor, konu devrimler iken osmanlı tarihine ordanda sapıklıkları ile meşhur arapların hayatına kayıyor, sahi arapları da amerikalıların tarif ettiği kadar tanıdığımız için hepsini çarşaflı,eğitimsiz cahil cühela sanıp sonra giydikleri topuklu ayakkabılarla vs dalga geçme ihtiyacı doğuyor ama göt kadar iran kendi otomobilini üretiyor hatta bize ihraç ediyor, kendi silahlarını üretiyor,kimseye eyvallahı yok canını sıkana siktiri çekebiliyor,öyle ki Türkiyeden yollanan kalitesiz ürünlerden dolayı Türkiyeye kapı gibi kota koyabilmiş. Türkiyeye tatile gelen basit bir iranlı işçinin altında son model mercedes,toyota cip var karısını çocuklarını sülalesini alıp geliyor, üstüne kendisi ile dalga geçenlere bahşiş veriyor Bizim vatandaşımız ise götünü şahin otodan başkasına oturtabilmek için %180 vergi ödemesini sağlayan bir hükümet için ölüp ölüp bitiyor.Arabın 35.000 dolara aldığı Jeep'i 120.000 EURO ya anca rüyalarında görüyor,pc sine masaüstü yapıp öyle rahatlıyor.

İğne-çuvaldız muhabbeti yapılması gereken durumlardan biri bu.Zaten başkasına iğneyi batırmada bir mantık ta yok, çuvaldız ile biraz fazlaca samimi olmak önemli.İran devrim yapmış,amerikaya siktiri çekmiş kendi işine bakar olmuş,kimselere eyvallahları yok, Türkiyede devrim yaptı kimseye eyvallahımız yoktu Dünya liderleri,başbakanlar,krallar,prensler ülkemize Atanın ayağına gelirdi. Atatürk öldü Sonra ne oldu? Herşeyimiz başkasına bağımlı. Ha sahi biz neyi konuşuyorduk? devrimleri..90 Küsür sene önce yapılmöış devrimleri bugünkü konjoktüre göre yorumlayınca işte konu böyle herkesin herbişeyi bildiği hale gelir :)
0
Oguzhang
(03.11.11)
(8)

hermafrodit'lerin cinsiyet kromozomları

zanzeita
ne oluyor bunların cinsiyet kromozomları ? xx var xy var ee başka ne var ?
ne oluyor bunların cinsiyet kromozomları ? xx var xy var ee başka ne var ?
0
zanzeita
(31.10.11)
Hangi hayvan için?
0
zamanin otesinden gelen edit
(31.10.11)
insan. ya da bilenlerden öbürlerini de rica edeyim. ben sırf insanda oluyor sanıyordum.
0
🌸zanzeita
(31.10.11)
badamli
(31.10.11)
xxy konusunda daha dün şu makaleyi okudum.. www.guardian.co.uk
bu kişi hermafrodit değil yalnız, sadece erkek cinsel organına sahip.
0
kediebesi
(31.10.11)
xxx var örneğin, süper dişi deniliyor. Ancak bunlara tam olarak cinsiyet kromozomu demek doğru olmaz, mevzunun en başındaki anomalilerden ya da bir çok diğer etkenden olabiliyorlar. Örn. turner sendromu da buna benzer bir örnek. Zaten xx ve xy dışındaki insanlar üremeye normalden daha az yatkın oluyor, ölü doğma oranları da daha yüksek, bazı belirgin fiziksel özellikleri de gözlemlenebiliyor. Yani xx ve xy dışındakilere cinsiyet kromozomu demek ne kadar doğru tartışılır.
0
zonely
(01.11.11)
'bunlar' diyince garip olmuş.

(bkz: intersex)
0
kaset
(01.11.11)
insanda hermafrodit olmaz, hermafrodit demek grektiğinde dişi gerektiğinde erkek gibi davranabilen canlılara denir. yani her iki cinsel organı da barındıranlara.
insanda cinsiyet kromozomları fazladan oluşursa onlara farklı isimleri var, normal bir durum değil. hermafrodit bir canlının doğası gereği olur bu değişim.
0
goldentitan
(01.11.11)
toprak solucanı gibi doğasından dolayı öyle olan hayvanlara hermafrodit denildiği gibi pekala her iki cinsin özelliklerini de barındıran insanlara da hermafrodit/erdişi denir. yalnızca hayvanlara mahsus değildir.

en.wikipedia.org
0
microfiction
(01.11.11)
(2)

şiir merakı

masdeval
lise döneminden bu yana şiirlere ilgim çoğaldı. fakat şiir ezberlemek konusunda kendimi geliştiremedim. nasıl ve neye çalışmalıyım? ezber yeteneği nasıl geliştirilebilir?
lise döneminden bu yana şiirlere ilgim çoğaldı. fakat şiir ezberlemek konusunda kendimi geliştiremedim. nasıl ve neye çalışmalıyım? ezber yeteneği nasıl geliştirilebilir?
0
masdeval
(29.10.11)
kendi sesini kaydedip (ya da eğer hazır okunmuşu varsa o da olur) sık sık uyurken filan da dinlersen ezberlemen kolaylaşır.
0
in vino veritas
(29.10.11)
şiiri ezberlemekle şiire ilginizi tam kuramadım. şiirle ilgilenmek, şiir okumak vb. için şiir ezberlemenize gerek yok. çoğu şair kendi şiirlerini ezbere bilmez bile. demem o ki şiir ezberlemek ayrı bir şey, şiir sevmek ayrı bir şey.

yine de halen şiir ezberlemek istiyorsanız antolojileri alın. sizi en çarpan şiirlerden başlayın ezberlemeye. antolojiler alın. ha, bir de sakın ama saın internetten şiir bulup ezberlemeye kalkmayın. sonra rezil kepaze olma olasılığınız var. şiir kitapları alın. tekrar tekrar okurken en hoşunuza giden şiirleri ezberlemeye başlarsınız zaten. özel çaba gerektirir. bir anda ezberleyemezsiniz. ama işin sırrı sanırım en çarpıcı bulduğunuz dizeleri ezberleyerek başlamak.
0
microfiction
(29.10.11)
(5)

Müzik konulu kitap??

walnutbreaker
Selamlar. müziğin temel olduğu veya büyük bir bölümünü kapladığı bir roman bilen, önerisi olan var mıdır acaba?? bir müzsiyenin basından gecenler, bir grubun ünlü olma cabaları falan gibi birseyler de olabilir.
Selamlar. müziğin temel olduğu veya büyük bir bölümünü kapladığı bir roman bilen, önerisi olan var mıdır acaba?? bir müzsiyenin basından gecenler, bir grubun ünlü olma cabaları falan gibi birseyler de olabilir.
0
walnutbreaker
(29.10.11)
(bkz: suskunlar)
ihsan oktay anar yazmıştır. bazı eleştirmenlerce en iyi yapıtı, ustalık dönemi işi olarak kabul edilir.
0
microfiction
(29.10.11)
toshiro
(29.10.11)
(bkz: just kids)
0
rayde
(29.10.11)
(bkz: high fidelity)
0
please dont die
(29.10.11)
Konusu müzik degil ama müzikli roman var ' Netame '
0
utkucbkc
(29.10.11)
(6)

Ölmüş Müslümanlar için "rahmetli" denilir. Diğer dinlerde nasıl bu işler?

robinbook
Ölmüş Müslümanlar için "rahmetli" denilir. Diğer dinlerde nasıl oluyor bu işler?onlar da ölmüşleri için bir tanımlama kullanırlar mı?
Ölmüş Müslümanlar için "rahmetli" denilir. Diğer dinlerde nasıl oluyor bu işler?

onlar da ölmüşleri için bir tanımlama kullanırlar mı?
0
robinbook
(29.10.11)
diğer dinlere dair "toprağı bol olsun" vardır. yanlış olarak bu tabiri müslümanlar için de kullanıyorlar, halbuki gayrimüslimler için kullanılan bir tabirdir. ha, aslında dileyen hepsine rahmetli diyor o ayrı.

hepsine genel olarak merhum/merhume deniliyor.
0
microfiction
(29.10.11)
ingilizler beloved kullanır. "sevgili, merhum" gibi anlamları vardı sanırsam...
0
schizophrenia
(29.10.11)
rip var hristiyanlarda.

rest in peace
0
ayiadam
(29.10.11)
departed, deceased. ama bunlar daha cok "rahmetli olmus" anlaminda kullaniliyor, rahmetli'nin muslumanlara verdigi payeyi vermiyor yani baska din.
0
yandim sevket
(29.10.11)
almanca'da selig kullaniliyor ama sadece hristiyanlar icin kullaniliyor olsa gerek, hatta yedi bucuk yil önce entrysini bile girmisim.

allah rahmet eylesin'in karsiligi da "gott hab ihn selig".
0
shi aila
(29.10.11)
bir ek bilgi de benden gelsin.
"merhum" müslümanlar tarafindan sadece müslümanlar icin kullanilir. müslüman olmayanlar icin müteveffa denir.
0
shi aila
(29.10.11)
(5)

İstanbul'da kütüphane önerisi.

jude
İstanbul'da, Avrupa yakasında bildiginiz kütüphaneler nereleridir, nasıl gidilir? Bir de Beyazıt 'ta bir kütüphaneye gitmiştim 3 sene önce ama adını falan hatırlamıyorum. Neresi olabilir orası fikri olan var mı acaba? Şimdiden teşekkür ettim.
İstanbul'da, Avrupa yakasında bildiginiz kütüphaneler nereleridir, nasıl gidilir? Bir de Beyazıt 'ta bir kütüphaneye gitmiştim 3 sene önce ama adını falan hatırlamıyorum. Neresi olabilir orası fikri olan var mı acaba? Şimdiden teşekkür ettim.
0
jude
(28.10.11)
1- boğaziçi üniversitesi kütüphanesi iyidir.
2- halk kütüphanesidir, üniversitenin karşısında hemen.
0
fakyoras
(28.10.11)
bahçeşehir üniversitesinin kütphanesini kullananlar övüyor. halka açık olması avantajı. hem de merkezi. bilgi üniversitesinin kütüphaneleri de oldukça zengin. santral istanbul'a giriş zaten herkese serbest. taksim'den ücretsiz servis kalkıyor.
0
microfiction
(29.10.11)
taksim atatürk + beyazıt devlet
0
tedirginlik hucresi
(29.10.11)
boğaziçi üniversitesi, aptullah kuran kütüphanesi.(evet bu yanlış değil)

taksim'den 559c ya da kabataş'tan 43r veya şişli'den 59r ile rumeli hisarüstü'nde inersen görebilirsin.
0
eastanbool
(29.10.11)
beyazıt'ta beyazıt kütüphanesi var, merkez kütüphane var, istanbul üniversitesinin içinde hukuk ve siyasal kütüphaneleri var ama oraya almayabilirler.
bilgi'nin kütüphanesi de güzel.
0
turkuazz
(29.10.11)
(5)

çorlulu ali paşa medresesi gibi mekan(lar)?

fakyoras
merhaba ahali,ne zaman canım sıkılsa biraz yalnız kalmak istesem çorlulu ali paşa medresesi'ne giderdim. ancak son birkaç gidişimde nargilesini beğenmemeye başladım, gelen tiplerde de bariz değişiklik oldu.sorum şudur ki, genelde türk sanat müziği çalınan, tek gidilse bile sıkılınmayacak (gerek rand
merhaba ahali,

ne zaman canım sıkılsa biraz yalnız kalmak istesem çorlulu ali paşa medresesi'ne giderdim. ancak son birkaç gidişimde nargilesini beğenmemeye başladım, gelen tiplerde de bariz değişiklik oldu.

sorum şudur ki, genelde türk sanat müziği çalınan, tek gidilse bile sıkılınmayacak (gerek random sohbetler olsun[elbetteki şart değil] gerek kafa dinlemek olsun) bir yer biliyor musunuz ?

ne zaman canım sıkılsa biraz kafa dinlemek istesem gidebileceğim bir yer olsun. nargile olup olmaması önemli değil, oturup çay içsem de olur.

şimdiden saolun.
0
fakyoras
(28.10.11)
Çorlulu Ali Paşa'dan biraz aşağıda Türk Ocağı var. Bilmem orayı denediniz mi? Aslında bundan yıllar yıllar önce Tophane derdim. O zamanlar Erzurumlular Kahvesi diye tömbeki müdavimi amcaların, abilerin, işten yeni çıkan çalışanların bir de Mimar Sinan öğrencilerinin gittiği tek bir kahvehane vardı. Sonra bir gün baktık her taraf nargileci olmuş, hepsinden pop müzik sesleri, futbol maçı gürültüleri, ciksler, tikiler, cadde gençliği vb. dolmuş. Neyse kendimi tutamadım hüzne kaptırdım. Demem odur ki denemediyseniz bi' Türk Ocağını deneyin. Ama tömbekisinin kalitesi konusunda emin değilim.

Edit: Nargile olup olmaması kısmına dikkat etmemişim. Küçük Ayasofya'nın orada bir de Caferağa Medresesi vardır. Orayı da deneyebilirsiniz. Kafa dinlemek için birebirdir.
0
microfiction
(28.10.11)
müzik var mı hatırlamıyorum ama beyazıt'ta istanbul üniversitesinin arkasında lalezar var. süleymaniye caminin hemen yanında. hep çorlulu daha yakın diye çorlulu tercihim olmuştur. ama lalezar da otantiklik konusunda fena değildir.
0
barkopasa
(28.10.11)
lale bahçesi yani lalezar +1
0
benaslinda
(28.10.11)
türkocağına gitme bence. müzikleri filan güzel değil ve en son gittiğimde garsonlarında bi suratsızlık vardı. istememene rağmen çayı zorla vermeye çalışırlar. caferağa medresesi ise tam anlamıyla kafa dinlemek içindir. öğlen saatlerinde pek insan da olmaz ama nargile var mı hatırlamıyorum. en iyisi lalezar( süleymaniye camii nin yanında)

not: çorlulu güzeldir ya. yani benim için en iyi seçim orasıdır hala.
0
vartuhi
(28.10.11)
mimar sinan teras cafe.
www.mimarsinanterascafe.com
0
hepiniz oleceksiniz
(29.10.11)
(17)

Badak'ı buldum.

omen
Duyuru müdavimleri arkadaşlar bilir Badak adlı kullanıcıyı. Bu arkadaşın 28. hesabının kim olduğunu buldum haber vereyim dedim.
Duyuru müdavimleri arkadaşlar bilir Badak adlı kullanıcıyı. Bu arkadaşın 28. hesabının kim olduğunu buldum haber vereyim dedim.
0
omen
(28.10.11)
net değil mi?
0
lemmiwinks
(28.10.11)
çok net o. tek dikkatli ben değilmişim demek ki.
0
🌸omen
(28.10.11)
adam çok belli ediyor kendini.
0
lemmiwinks
(28.10.11)
Kim bu ne yapmış ?
0
t3hn0
(28.10.11)
türkçe konuş birader.
0
kocayusuf
(28.10.11)
t3hno +1
0
fuzuli
(28.10.11)
haha bi ben anladım sanıyordum:)))ya bu cocuk hakikaten bir garip.bigun gelir paraya takılmıs.ertesi gun hayatında kız arkadası olmamıs,ertesi gun gelir tiki konusmalarıyla.her seferinde altına badak yazıyorum bakıyorum mesaj ışığı yanıyor.uzerine alınmaz ifadeyle ne diyorsun kardesim ya da badak ne soruları.bir kaç seferde nasıl anladın diye sormuslugu var.

olu taklidi yapsak gider mi acaba?
0
duptıs
(28.10.11)
@t3hno @kocayusuf badak bir arkadaş var onun mevzusu.badaklık yapıp duruyor.
0
duptıs
(28.10.11)
@t3hn0 @kocayusuf tamam, tamam yok bir şey. aramızda bir mevzu.
0
microfiction
(28.10.11)
Badağın amk kim bu ya?
0
Thunderbirds
(28.10.11)
badak'ın ilk zamanları efsaneydi ama madde madde sıralardı.güzel günlerdi ;(
0
şaman
(28.10.11)
"net" işte. açın duyurularına bakın. tanımıyorsanız da bundan sonra başka nickle gördüğünüzde de tanırsınız. tabi ben az önce daha sonra tanınmaması için bir iki tavsiyede bulundum ama becerebilir mi bilmiyorum.
0
lemmiwinks
(28.10.11)
@duptıs'ın yazdığını okuyunca çaktım mevzuyu. :)
0
t3hn0
(28.10.11)
Evet, baktım duyurulara kesin Badak bu! Bir yandan mühendislik, bir yandan hukuk nasıl okurum diyor. Açıköğretimle birlikte üç lisans oluyor demiş. :) Bir başka yerde de iki yıllık yüksekokul okuyup anestezist olmayı düşündüğünü yazmış. Ahahaha...

Edit: Özelden mesaj attı yine. Korkuyorum.
0
microfiction
(28.10.11)
@lemmiwinks,abi bir gun geldi.yeni stil yapmış.emo mu olmus apaci mi anlamadım arkilerim falan diye konusuyor.duyurusunun ortasına gelmeden dedim badak bu diye.

bide lan falan diye mesaj atar ona doyum olmuyor:))duyuruda ki en eglenceli iş badak yakalama:)
0
duptıs
(28.10.11)
ha şu seks canavarından mı bahsediyorsunuz siz? duyuruyu .kmişti üç defa ard arda başlık açarak o demi o?
0
Thunderbirds
(29.10.11)
hayır, o değil. badak bir seks manyağı değildir. o yalnızca ve yalnızca badaktır! yanlış tahmin.
0
microfiction
(29.10.11)
(11)

Ölmeden önce mutlaka yapılacak şeyler

net
aklınıza gelen :)
aklınıza gelen :)
0
net
(28.10.11)
bucket list diye bir film vardı bunu konu alan. zevkli bir film izleyebilirsiniz ama yüklü maddiyat gerektiriyor oradakiler:)

insandan insana değişir bu. kimi kesinlikle çılgın sporlardan yapmak ister yamaç paraşütü olsun, bungee jumping olsun. o tazr bir şey olabilir.
0
rinit
(28.10.11)
montla sıçmak.
0
fuzuli
(28.10.11)
milli ol
0
error522
(28.10.11)
milli ol
0
baldur
(28.10.11)
hayırdır nereye ?
0
matsiyah
(28.10.11)
bucket list çok guzel film devamını çektiler badak list diye onu seyret.
0
duptıs
(28.10.11)
milli olmakla yetinme. bugün milli olarak sadece kendi ülkendeki insanlara hitap edebilirsin. beynelmilel ol. dünyaya açıl.
0
microfiction
(28.10.11)
nefes alan herşeye dal
0
Thunderbirds
(28.10.11)
Bir kaç güzel ülke gör mutlaka. (Mısır, Portekiz, İsviçre vs.)
Adrenalin nasıl bir şey olduğunu hisset.
Birilerine yardım et, senin varlığınla mutlu olsunlar.
Okyanus kokusunu içine çek.
Dalışı öğren.
0
dessy
(28.10.11)
katanayla odun kır..
0
toshiro
(28.10.11)
Japonya'ya gitmek <3
0
aerith
(28.10.11)
(4)

kütüphane

turkuazz
sosyal bilimler alanında sağlam olan ve istanbul üniversitesi merkez kütüphane gibi kitap iste, 1 saat sonra gelsin, fotokopi kuyruğuna gir gibi çilelerin asgari olduğu kütüphane hangisidir?? (gürültülü olması hiç sorun değil)
sosyal bilimler alanında sağlam olan ve istanbul üniversitesi merkez kütüphane gibi kitap iste, 1 saat sonra gelsin, fotokopi kuyruğuna gir gibi çilelerin asgari olduğu kütüphane hangisidir?? (gürültülü olması hiç sorun değil)
0
turkuazz
(27.10.11)
boğaziçinin kütüphanesi
0
yemrem
(27.10.11)
suleyman kargi
(27.10.11)
bahçeşehir ve bilgi üniversitesinin kütüphaneleri.
0
microfiction
(27.10.11)
isam'a bak. gidenler son derece memnun. boğaziçi'nin aptullah bilmemne isimli kütüphanesi de iyidir kuzey kampüsteki. ama ağırlıklı ingilizce kaynaklar, haberin olsun.
0
dogumdansancili
(27.10.11)
(1)

"Ağır Roman " (kitabı) Fransızca'ya da çevrildi mi?

even i say faith no more
Bilen var mı çevrildiyse hangi adla çevrildi?
Bilen var mı çevrildiyse hangi adla çevrildi?
0
even i say faith no more
(26.10.11)
ağır roman fransızcaya çevrilmiş ama henüz yayımlanmamış. acdes sud yayınevi 2012 yılında yayımlayacakmış. hangi adla yayımlayacağını bilmiyorum.
0
microfiction
(27.10.11)
(6)

Sözlük açılıyor mu?

ththth
?
?
0
ththth
(26.10.11)
bende de hafif bir yavaşlık var bir süredir ama açılıyor. ama internette genel bir yavaşlık söz konusu, sözlüğe özel değil..
0
in vino veritas
(26.10.11)
açılmıyor.
0
girl in a coma
(26.10.11)
ağır aksak

edit: yok la hiç açılmıyor

"2: bi açılıyor bi açılmıyor.
0
ssl
(26.10.11)
çok yavaş lakin açılıyor.
0
microfiction
(26.10.11)
Açılıp açılmamak arasında gidip geliyor
0
kuduz balik
(26.10.11)
burası istanbul, 10dk açılmadı şimdi sorun düzeldi.
0
fakyoras
(26.10.11)
(5)

cahilik ve cehalet

jakdaniyel
cahillik nedi?,cahilliğin başlangıç sınırı,bitiş sınırı nedir?neleri bilmezsek cahil oluruz?cahillik müessesini oluşturan supranasyonel bir kuruluş var mıdır?kısaca birine cahil cühela demek için kişide aranan şartlar nedir?
cahillik nedi?,cahilliğin başlangıç sınırı,bitiş sınırı nedir?neleri bilmezsek cahil oluruz?cahillik müessesini oluşturan supranasyonel bir kuruluş var mıdır?

kısaca birine cahil cühela demek için kişide aranan şartlar nedir?
0
jakdaniyel
(25.10.11)
şahsi düşüncem
bilmediği konu hakkında bilgi vermeye çalışan cahildir.
ister prof olsun ister çoban.
0
vaktiyle iyi biriydi
(25.10.11)
demcan
(25.10.11)
bilmediği konu hakkında bilgi vermeye çalışmasına gerek yok. bir konu hakkında bilgisi yoksa kişi o konunun cahilidir. sözgelimi ben, biyokimya konusunda cahilimdir. bir konuda cahil olmak başka bir şey, cahilliğinin farkında olmayıp bir de bir halt bildiğini sanmak başka bir şey.

tabii bizim toplumda her sözcüğe olumlu-olumsuz anlam yükleniyor. sözgelimi demokrasi, demokratik olumlu; dogma, dogmatik olumsuz. sırf bu yüzden osmanlı çok demokratikti veya islam'da dogma yoktur, islam dogmatik bir din değildir diyen adamlar var. özetle cahil kabaca bilmeyendir. tabii bilmemek çoğu kere kötü bir şey. ama tutup da cahile içermediği soyut-manevi anlamlar yüklemek gereksiz. ayrıca kara cahil, zır cahil gibi türleri de var bunun. eyyorlamam bu kadar.
0
microfiction
(25.10.11)
insan hayatının her döneminde mutlaka cahilliği yaşar.
bir de bir söz var o aklıma geldi ur yazamayım da oku hafız:
"eğitim cehaleti alır eşşelik baki kalır."
bir de bu açıdan bakınca olay iyice karışıyor.
0
seyduna6687
(25.10.11)
(6)

tdk sitesinde hata mı var ben mi yanlış biliyorum?

ssyumusakg
07:00'a kadar07:00'ye kadarcümlenin okunuşuyla yediye kadar demek istiyorsak hangi yazılış doğrudur?TDK şu linkte:http://www.tdk.gov.tr/TR/Genel/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF38C9FF22CFEEDAF0"Toplantı 13.00’te başladı" örneğini vermiş fakat ben 07:00'a kadar şeklinin doğru kullanı
07:00'a kadar
07:00'ye kadar
cümlenin okunuşuyla yediye kadar demek istiyorsak hangi yazılış doğrudur?

TDK şu linkte:
www.tdk.gov.tr

"Toplantı 13.00’te başladı" örneğini vermiş fakat ben 07:00'a kadar şeklinin doğru kullanım olduğu konusunda ısrar ediyorum?
0
ssyumusakg
(24.10.11)
"7:00'ye kadar" yazılır, "yediye kadar" okunur diye biliyorum.
0
turkay
(24.10.11)
07:00'ye kadar olmasının daha mantıklı olduğunu düşünüyorum ekler okunuşa göre belirlendiğine göre ve yedi sıfır sıfıra kadar değilde yediye kadar şeklinde okuduğumuza göre TDK'da hata yok bence.
0
minikturuncueceajandasi
(24.10.11)
TDK'nın verdiği pek çok bilginin yanlış olmasına karşın bu doğru sanırım.
0
microfiction
(24.10.11)
07:00'ye kadar diyorum ben de, zira xx:00 olduğu zaman nasıl telaffuz sırasında "sıfır sıfır" seklinde dakikayı belirtmiyoruz, dolayısıyla 07:00'a ( yedi sıfır sifir'a ) bence doğru kullanım olmayacaktır
0
kuduz balik
(24.10.11)
bu tür yazım kurallarında doğrular yanlışlardan değil de tercihlerden söz edilebilir ancak. tutarlı olduğunuz müddetçe istediğinizi kullanabilirsiniz.

hadi len ordan diyeceklere peşin cevap: chicago, apa, associated press, guardian, mla, nytimes gibi bi ton style guideın olmasını açıklasın hele.
0
hyu
(24.10.11)
"yedi sıfır sıfıra kadar" şeklinde okunmayacağından hareketle tdk ...doğrudur
0
kerem75
(24.10.11)
(11)

arşiviniz & koleksiyonunuz var mı?

raskolnikov2
mesela benim baştan beri temiz bir şekilde biriktirdiğim uykusuz arşivim var. geniş bir film koleksiyonum var. sizin de bu tarz sakladığınız sizin için önemli şeyleriniz var mı?
mesela benim baştan beri temiz bir şekilde biriktirdiğim uykusuz arşivim var. geniş bir film koleksiyonum var. sizin de bu tarz sakladığınız sizin için önemli şeyleriniz var mı?
0
raskolnikov2
(22.10.11)
pul
0
winston insani
(23.10.11)
Dijital veriler sayılırsa, Rammstein koleksiyonu var. FLAC rip halinde, kapak ve sayfalarıyla tüm albüm ve single'lar ile 1994-2011 arası fan çekimi konser videoları.
0
hjarteblod
(23.10.11)
madeni para koleksiyonum var

eğer elinizde yerli yabancı eski madeni paranız varsa bana virin la sevaptır
0
technicalte
(23.10.11)
bozuk para
0
numbernine
(23.10.11)
seker koleksiyonum var;
cafelerde kahvenin yaninda verilen paketlenmis toz/küp seker koleksiyonu.

elinizde varsa vermeyin, ben kendim gittigim yerlerden topluyorum. bazisinin üstünde cafe'nin adi, adresi yaziyor. aa bunu surdan almisim, bunu ordan almisim diyorum, güzel oluyor.
0
shi aila
(23.10.11)
edebiyat dergileri arşivlerim var. notos, adam öykü, eşik cini. nâzım hikmet'in adam yayınlarından çıkma bütün kitapları var seri halde. aynı biçimde sait faik'in yky'den çıkan bütün öykü kitapları ve iki romanı. sayıları az olmadığı ve aynı yayınevinden çıktıkları için koleksiyon olarak sayabiliyorum. ayrıca yine adam yayınlarının özel ciltli serisinden kitaplarım var. tamamlamaya çalışıyorum. varlık dergilerim var. sayıları da az değil. ama sonuçta her ay alınmış sayılar değil. dizgeli olarak biriktirilmemiş bozuk ve kâğıt para koleksiyonum var. gerçi, dediğim gibi, bunlar dizgeli biçimde biriktirilmediği için ne derece koleksiyon sayılır bilemem. ama sayıları oldukça fazla, çeşitli ve üstelik öneml parçalar da barındırıyor.
0
microfiction
(23.10.11)
eski fotoğraf ve bi kaç plak var kendimce topladığım ama koleksiyon denmez yani. bi de trenle türkiye turuna çıkmıştım 2 sene önce. kaldığım her otelin, yemek yediğim her lokantanın kartını falan almıştım. hala daha şehir dışına çıktığımda denk geldikçe kart topluyorum.
0
toshiro
(23.10.11)
ikramiye çıkmayan piyango biletlerini saklarım. 1 tb'lık porno arşivim var bi de. hepsi seçmece.
0
hyu
(23.10.11)
hardrock cafe rozetleri.
0
suicides underground
(23.10.11)
eski para, pul, plak, kaset, hormon, bira halkası, bira altlığı, toka, bileklik, 40 öncesi basımlı kitap, eski defter ve dvd koleksiyonum var. ama ben hastayım bu konuda. zaten tedavi oluyorum. şimdi son olarak ilaç küpürü biriktiriyorum.
0
reerer rique
(23.10.11)
bira altlığı koleksiyonu. avrupa'da gittiğim her ülkede, her şehirde en az bir bira içerim, ve altlığnı araklarım. baya da güzeldir.
0
bugysm
(23.10.11)
(1)

Şair burada ne anlatmak istiyor? (Capsli)

dungangadunganga
Şimdi gündemden dolayı hepimizin malumu feysbuk'ta bir çok insan bayrak falan iletiyor. Vatanın bölünmezliğinin sağlamasını yapıyorlar. Ben şunu merak ediyorum: Şu tarz iletileri (Büyük Görsel) bir çok kişide görüyorum. Yanında Türk Bayrağı ve Türkiye ile ilgili iletiler ile beraber. Bakıyorum, bakı
Şimdi gündemden dolayı hepimizin malumu feysbuk'ta bir çok insan bayrak falan iletiyor. Vatanın bölünmezliğinin sağlamasını yapıyorlar. Ben şunu merak ediyorum: Şu tarz iletileri (Büyük Görsel) bir çok kişide görüyorum. Yanında Türk Bayrağı ve Türkiye ile ilgili iletiler ile beraber. Bakıyorum, bakıyorum hiç bir şey anlamıyorum. Ortadaki beyaz alanlarda ise orbital şekilde ufak bir küre çizgi ekseninde dönüyor falan.

Küçük olarak tek bayrağa baktığımda da Çin bayrağı görüyorum. Ne oluyor?
0
dungangadunganga
(21.10.11)
O kırmızı bayraklar birleşince normalde harf gibi okuyabilmemiz gerekiyordu. Sanırım Ne mutlu Türküm diyene, falan yazıyor. Ama facebook'a yapıştırılırken şekillerde kayma olduğu için Ne mutlu Türküm diyene yerine anlamsız kırmızı bloklar görüyoruz. Çin bayrağının olayla bir ilgisi yok. Yazıyı yazarlarken onu kullanmışlar. Millet de dikkat etmiyor.
0
microfiction
(21.10.11)
(10)

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur?

ateistanbul
Bir cevap seçin. a. Öykülerinin sonuç bölümü,giriş bölümündende kısadır b. Orhan Kemal’in öykülerinde büyük bir gerilim görülmez. c. Öykülerinde şehirli insanlara da yerverir. d. Onbir öyküde de köylü kahramanlar var. b ile d'de yok bana göre? yakalayamadığım bir $ey mi var? kendisi e-learning
Bir cevap seçin.
a. Öykülerinin sonuç bölümü,giriş bölümündende kısadır
b. Orhan Kemal’in öykülerinde büyük bir gerilim görülmez.
c. Öykülerinde şehirli insanlara da yerverir.
d. Onbir öyküde de köylü kahramanlar var.

b ile d'de yok bana göre? yakalayamadığım bir $ey mi var? kendisi e-learning olarak aldığım Turkish Language & Literature dersinin sorusu.
0
ateistanbul
(20.10.11)
onbir yerine "on bir" yazılması gerekiyormuş.
www.biltek.tubitak.gov.tr
0
sefapezevengi
(20.10.11)
on bir ayrı yazılcak. d'de hata var.
0
the c
(20.10.11)
d'de de yazım yanlışı var on bir tdk'ya göre ayrı yazılır.

Edit: imla, teşekkürler allineed
0
taqster
(20.10.11)
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır?

Bir cevap seçin.
a. 14 Haziran 1955’te doğmuşum.
b. 4 Temmuz 1978’de göreve başladım.
c. Her haziranda sınavları var onun.
d. Toplusözleşme ayı genellikle Mart’tır.

bu da iki sonraki soru. ''haziran'da & toplu sözle$me'' sebebiyle c & d gibi geldi bunda da?
0
🌸ateistanbul
(20.10.11)
Topçu yüzbaşısı rasim bey başını kaldırdı,

yüzüne mayıs gecesinin alacası vurdu. Bu hâliyle

ergenekon destanını hatırlatıyordu.

Aşağıdaki kelimelerden hangisi büyük harfle başlatılmaz?

Bir cevap seçin.
a. Rasim
b. Bey
c. Ergenekon
d. Mayıs

B dedim ama... Rasim Bey doğru bir kullanım. e diğerleri de doğru?
0
🌸ateistanbul
(20.10.11)
dogrusu toplu sozlesme.

ayrica bunlari burada sorana kadar www.tdk.org.tr
0
entrapmen
(20.10.11)
haziran özel isim değil ki, neden kesme işareti kullanılsın?

d şıkkı, "toplu sözleşme" olacak.

edit: ay isimlerinde bir sıkıntınız var. entrapmen'in tavsiyesine uymanız yararınıza olacaktır. "mayıs"ın büyük harfle başlaması gerekmez.
0
demcan
(20.10.11)
evet, ayları gözümde büyütmü$üm.
0
🌸ateistanbul
(20.10.11)
aylar ozel bir gunu belirtiliyorsa buyuk yazilir.

zaten orneklerinizde yazim hatasi yoksa bu anlasiliyor. yani biri dogruyken digeri yanlis olamaz mantigi da kurabilirsiniz.

14 Mayis dogrudur
lakin "ben mayis sicaginda dogmusum." derken "M"ayis diye yazilmaz.

goo.gl
0
entrapmen
(20.10.11)
"toplusözleşme ayı genellikle mart'tır yanlış" ama toplusözleşme sebebiyle değil. zira ana yazım kılavuzu'nda toplumsözleşme doğru olara gösterilmiş ve ösym, üniversite sınavında tdk'yı esas almıyor. doğrusu da bu. tabii çelişik biçimde liselere yerleştirme sınavında tdk esas alınıyordu yakın zamana kadar. onun sebebi de liseler için olan sınavı milli eğitim bakanlığı hazırlarken öss'yi üniversite hocalarının hazırlaması. d şıkkının yanlış olma sebebi marttan sonra kesme işareti konulmuş olması. zaten diğer şıklar da ay-yıl-tarih bilgilerinin yazımıyla ilgili.

bu arada tdk'nın günümüzde artık ciddiye alınmamasıyla ilgili olarak, (git: 312270)
0
microfiction
(20.10.11)
(4)

yüksek lisans

kur
merhaba;işletme bölümü mezunu bir arkadaşım var. istanbulda tezsiz psikoloji yüksek lisansı yapmak istiyor. ingilizce şart koşmayan hangi üniversite de yüksek lisans yapabilir?
merhaba;

işletme bölümü mezunu bir arkadaşım var. istanbulda tezsiz psikoloji yüksek lisansı yapmak istiyor. ingilizce şart koşmayan hangi üniversite de yüksek lisans yapabilir?
0
kur
(18.10.11)
işletme mezunları istedikleri her alanda yüksek yapabiliyor mu psikoloji sosyoloji mühendislik vs? bilmiyodum bunu
0
inancsiz deve
(18.10.11)
istanbul üniversitesi tüm yüksek lisans başvurusu yapan adaylara (toefl/üds/kpss vs. si larnlar da isterse bu sınavı saydırabilir) orta seviyeli bir ingilizce sınavı uyguluyor. geçmiş sene soru ve cevapları da beyazıttaki kampusun içindeki fotokopicilerde var hatta..herhalukarda geçilir..
0
su olsam ates olsam
(18.10.11)
@inançsız deve y.lisansı yalnızca lisans eğitimi aldığınız alanda yapmak gibi bir zorunluluk yok. bu sırf işletme veya psikoloji için değil her disiplin için geçerli.

@kur ingilizce veya herhangi bir yabancı dil şartı aramayan y.lisans programı bulabilir misiniz, emin değilim açıkçası.
0
microfiction
(18.10.11)
Psikolojide yüksek lisans yapmak için Psikoloji, PDR ve bazı üniversiteler psikoloji ve PDR'ye ek olarak sosyoloji mezunlarını tek alıyor. Bir kaç vakıf üniversitesi hariç neredeyse hiç bir üniversite diğer bölümlerden gelenleri kabul etmiyor. Ben de psikolojide yüksek lisans yapmayı istiyordum. Açıkçası biraz imkansız gibi. Şart koşmayan birkaç devlet üniversitesi var (Hacettepe ya da Ankara olsa gerek.) onlar da mülakatta eliyormuş. Bu arada ingilizce şart koşmayan üniversite de yok galiba. Belki daha küçük kentlerdeki üniversiteler şart koşmaz ama onlarda da psikoloji olacağını pek sanmıyorum. Siz yine araştırın. Bol şanslar.
0
spartakus
(18.10.11)
(5)

ispanya tarihi.

nickienick
ispanya tarihi ve özellikle iç savaşı ve franco dönemi'ni anlatan kaynaklar arıyorum. dünya tarihi kaynakları içinde çok az yer bulabilmiş kendine ispanya. bu yüzden önerebileceğiniz her türlü makale, kitap, film vs. yardımcı olacaktır.
ispanya tarihi ve özellikle iç savaşı ve franco dönemi'ni anlatan kaynaklar arıyorum. dünya tarihi kaynakları içinde çok az yer bulabilmiş kendine ispanya. bu yüzden önerebileceğiniz her türlü makale, kitap, film vs. yardımcı olacaktır.
0
nickienick
(18.10.11)
resmi yazı olmasa da çok ciddi bir içerik var.

(bkz: ispanya iç savaşı)
0
cakabo
(18.10.11)
hocam bu konuyla ilgili Edward Hallett Carr'ın Komintern ve İspanya İç Savaşı diye bir kitabı var. alın okuyun. stalin bu dünyaya neler kaybettirmiş anlayın.
bir de tabii ki ken loach'ın Land and Freedom filmini izleyin.
ayrıca uluslararası tugaylar'la ilgili, franco'yla ilgili makaleleri okuyun. wikipedia'da çeşitli dillerde farklı yazılar mevcut.
zaten iç savaşı ortaya çıkaran koşullar ve sonrası, son yüzyıl ispanya tarihi'nin temel özeti gibi.
0
reerer rique
(18.10.11)
George Orwell-Katalonya'ya Selam var bir de.
0
bi mekan
(18.10.11)
eğer ispanya tarihinde amerika'nın fethi gibi daha eski bir dönem de kabulümdür diyorsanız cemal bâli akal'ın modern düşüncenin doğuşu (ispanyol altın çağı alt başlığıyla) adlı kitabını öneririm.

reerer rique'nin edward hallett carr tavsiyesi gayet yerinde. buna ek olarak pierre vilar'ın dost yayınlarının kültür kitaplığı dizisinden çıkma çok daha mütevazı bir kitabı var. mütevazıdan kastım küçük oylumlu olması ama temel bilgileri karşılar.

bir de şöyle bir kitap var, yayınevi belge yayınları. belge genelde boş kitap basmaz.

www.idefix.com

haa, unutmadan... bir de ispanya iç savaşıyla ilgili bir çizgiroman var. çizgiroman deyip geçmeyin, bayağı ciddi bir iş. o da şurada: www.idefix.com
0
microfiction
(18.10.11)
bende çok ilginç bir kitap var. Fransızca yazılmış "İspanya'da engizisyonu" falan anlatan iki ciltlik bir kitaptır.

orijinal ismiaynen şu şekildedir: "Crimes et chatiments, dans L’Espagne inquisitoriale" – 2 cilt tk.-1992 basım – fiyat: 150 tl'dir.

yurtdışında satış fiyatı 150 Euro civarındaymış.
0
robinbook
(19.10.11)
(8)

bu ne olabilir acaba

sunay
80li yıllardan aklımda kalan yanılmıyorsam asteriks çizgi filminde geçiyordu, anlamsız sözlerden bir araya gelmiş yadoley yadoley gibi kulakta kalan etnik gibi bir şarkı hatırlayan var mı?
80li yıllardan aklımda kalan yanılmıyorsam asteriks çizgi filminde geçiyordu, anlamsız sözlerden bir araya gelmiş yadoley yadoley gibi kulakta kalan etnik gibi bir şarkı hatırlayan var mı?
0
sunay
(17.10.11)
ben de hatırlıyorum bunu sanırım ama looney toons karakterlerinden birinden hatırlıyorum.
alalaheeeiy olalaheeeiy gibi bir şey olmalı :D
0
kayip cocuk
(17.10.11)
isviçre dağlarındaki elemanların söyledikleri türküler öyledir. iyoleeeyiiiiğğ iyoleyiğğğğğ diye. oradan esinlenerek pek çok çizgifilmde bu başında tüylü şapkalı, şortlu isviçreli dağcı göndermesi yapılmıştır.
0
microfiction
(17.10.11)
hatırlıyorum ben de, bugs bunnynin avcı tarafından kovalandığı bölümlerde olurdu sanki.
0
in vino veritas
(17.10.11)
ahyovv-vik ayhov ayhovv olabilir mi? (sallamıyorum asterikste vardı)
0
african rain
(17.10.11)
@microfiction peki bunu ne diye aratıp bulabiliriz ki acaba youtube'da falan
0
🌸sunay
(17.10.11)
@african rain bunun görüntüsünü elde edebilir miyiz acaba
0
🌸sunay
(17.10.11)
www.youtube.com bu mudur? (aha zeke yazmış)
0
ben smyrna
(17.10.11)
video kasetlerde vardı ama o kasetler şu anda yok. bulursam haber veririm.
0
african rain
(18.10.11)
(1)

Turk Utopya - Distopya Yazari ?

burka
Bildiginiz Utopya - Distopya yazari var mi Turk ?
Bildiginiz Utopya - Distopya yazari var mi Turk ?
0
burka
(16.10.11)
(bkz: alev alatlı)
0
microfiction
(16.10.11)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.