Giriş
(5)

topluluk ismi

altınbaş
öğrenci topluluğu kuruyoruz isim için yaratıcı fikirler arıyorum yalnız Türkçe olmalı :)
öğrenci topluluğu kuruyoruz isim için yaratıcı fikirler arıyorum yalnız Türkçe olmalı :)
0
altınbaş
(07.04.12)
altınbaşlar

edit: sloganınız da "herşey seninle başlar" olabilir
0
hope ender
(07.04.12)
top-uz
0
ruhadam
(07.04.12)
ne yapacaksınız topluluk olarak?
yoksa çikita topluluğu bile olur yani.
0
kayranin kedisi
(07.04.12)
microfiction
(07.04.12)
film,oyun gösterimlerine gidip sonra üzerlerinde konuşup tartışmak gibi bi amaç içeren bi topluluk olcak
0
🌸altınbaş
(07.04.12)
(10)

Kapıcısı Olmayan Kapıcı Dairesini Kiraya Vermek

sambay87
iyi günler,5-6 sene önce doğalgaz bağlatmak için mecburen aramızda bir yönetici seçip karar defterine işledik.fakat şimdi kadın her yere kendi malıymış gibi davranıyor. kapıcı dairesini kiraya veriyor. ne imza ne birşey alıyor bizden. karar defterine işlemiyor yani. kadın biraz seviyesiz, konuşmayla
iyi günler,

5-6 sene önce doğalgaz bağlatmak için mecburen aramızda bir yönetici seçip karar defterine işledik.

fakat şimdi kadın her yere kendi malıymış gibi davranıyor. kapıcı dairesini kiraya veriyor. ne imza ne birşey alıyor bizden. karar defterine işlemiyor yani. kadın biraz seviyesiz, konuşmayla da anlamıyor. apartman 5 katlı 10 daire var. 1 daire bizim, 2 dairede onun var. ve cahilce iki dairesi var diye herkese ahkam kesiyor.

ne yapmam lazım? nereye şikayet edebilirim. ayrıca yeniden yönetici seçmek için ne yapmalıyım. benim bildiğim 2 yılda bir seçim olmalı. yanlış mıyım? yardımlarınız bekliyorum...
0
sambay87
(06.04.12)
apartman yonetmeligi kurallarina uyulmasi gerekiyor, butun apartman sakinlerini ilgilendiren mevzularda kafasina gore islem yapamaz. sanirim bu konudaki sikayetlerle belediyeler ilgileniyor, muhtar'a da danisabilirsiniz, gerekli yonlendirmeyi onlar yapar..
0
toshiro
(06.04.12)
kapıcı dairesinin gelirini cukka yapıyorsa çok büyük sıkıntı var.

edit: apartman yöneticiliği yılda 1 kereden az olmamak koşuluyla gerçekleştirilen toplantılarla seçiliyormuş. yani her yıl seçim yapılmalı.
0
himmet dayi
(06.04.12)
ykyt
(06.04.12)
belediye yi aradım biz ilgilenmiyoruz ddedi şimdi. bir de yeniden genel kurul yapmak için ne yapmam lazım? seçim için.
0
🌸sambay87
(06.04.12)
bodruma atıp memelerine elektirik verin. şaka şaka bence buz kabına işeyin, o kabı dondurun. sonra da buz olmuş sidikleri o 3 dairenin de kapısının altından içeri atın. buzlar eriyip gidince o sidik kokusu çıkmaz oradan.
0
wessago
(06.04.12)
ya ciddi cevap verecek yok mu? :) ben de olsam normalde espri yapardım bu duruma, ama sinirden delirdim. :) hemen bir çözüm bulmam lazım. lütfen lütfen :)
0
🌸sambay87
(06.04.12)
ya bununla birinin ilgilenmesi lazim. muhtari aradiniz mi peki?
0
toshiro
(06.04.12)
sidik olayi güzel cözümde sinirlencek bi durum yok.

bu tarz kisilerin hakkindan kendisi gibi biri gelir ,bizim kapicimiz vardi eskiden adam hic bi denileni yapmaz milleti de tehdit ederdi,enistem bi gün geldi dövdü adami ,adam sonra herkesten özür dileyip cikti gitti,her görüste askeri selam verirdi sonradan o derece.dövün demiyorum hatta karisiyim ama korksun gözü öyle bisiler denenebilir.
0
serabetan
(06.04.12)
muhtar da ilgilenmiyor. hatta kayıta baktı belediyeden sosyal yardım almak için muhtardan kağıt falan almış. :) 2 daire artı 2 emekli maaşı var ama belediyeden yardım alıyor. çok ilginç nasıl veriyorlar anlamadım.

sidik esprilere sinirlenmedim. kadına sinirlendim. :) zaten en son çare onu uygulayacağım. :)
0
🌸sambay87
(06.04.12)
Kat maliklerinin üçte birinin imzasıyla olağanüstü toplantı yapıp kadının yöneticiliğini elinden alabilirsiniz. Ayrıca denetçi sizden yanaysa üçte birin imzasına gerek kalmadan, yalnızca denetçinin çağrısı üzerine de olağanüstü toplantı yapılabilir. Toplantının hukuki gerekleri için Kat Mülkiyeti Kanunu'na bakın. Benim burada söyleyebileceklerim, toplantı çağrısını en az onbeş gün önceden bütün kat maliklerine ulaştırmanız lazım. Bu, çağrı kağıdını imzalatma, apartman girişine toplantı çağrısını asma veya apartmanda ikamet etmeyen kat malikleri için taahhütlü posta yoluyla olur. Unutmadan, toplantı çağrısında olağanüstü toplantının gündemini yazmanız gerekir. Yani yönetici değişikliğiyse onu yazmak durumunudasınız. Yoksa aldığınız kararlar iptal ettirilebilir. Ayrıca çağrı kağıdında toplantının yapılacağı yer, toplantının saatiyle birlikte tarihi ve toplantı için yeter sayı sağlanamazsa ikinci toplantının ne zaman yapılacağını da belirtmek durumundasınız. Dediğim gibi, ayrıntılar Kat Mülkiyeti Kanunu'nda var.

Bunun dışında kapıcı dairesini kafasına göre kiraya veremez. Eğer böyle bir şey yapar, kimse de sesini çıkarmazsa bu ve diğer hukuk dışı işlemleri için dava açmanız gerekebilir. Belediyeyle, muhtarla olmaz. Mahkemeler bunun için var. Maalesef başka çareniz yok.

P.S. Yönetici seçimi en az yılda bir kere yapılmalı.

Edit: Az daha unutuyordum. Eğer olağanüstü toplantı yapamazsanız da üzülmeyin. Olağan yıllık toplantıyı bekleyebilirsiniz. Eğer yönetim planında yılın belli bir tarihi yazılmadıysa her yılın ocak ayında yapılır olağan toplantılar. Ayrıntılar Kat Mülkiyeti Kanununda.
0
microfiction
(06.04.12)
(10)

"boccaccio" nasıl telaffuz edilir ?

ground
bokasyo mu ? ya da ne ?
bokasyo mu ? ya da ne ?
0
ground
(05.04.12)
bokaksio. hafif de ağzı yuvarladın mı tamam dır
Edit: benim dediğim ingilizce telaffuz olur ise
İtalyanca falansa bilemem
0
Bysb
(05.04.12)
iyi de hangisi ?
0
🌸ground
(05.04.12)
anonim yazar
(05.04.12)
italyan yazardan bahsediyorsak, yani italyancadan,

baştaki iki c, kk diye okunur. cio ise ço gibi. yani giovanni deki "covanni" gibi.

dolayısıyla dogrusu,

"bokkaçço"

edit: ne olur ne olmaz diye italyan hocamdan da dogrulattım su an.

ayrıca
www.italyan.com
0
la traviata
(05.04.12)
translate.google.com.tr|tr|boccaccio

sağ alttaki hoparlör ikonuna tıkla
0
sir gawain
(05.04.12)
bokaçço
0
juusto
(05.04.12)
öncelikle bokaksio diyenler halt etmiş diyorum. italyanca telaffuza göre c'den sonra kalın ünlü gelirse c, bizdeki k olarak okunur. c'den sonra gelen kalın ünlüyle c harfi arasında i harfi gelirse cio, ço diye okunur. dolayısıyla bokkaçço doğrusudur. tek k'yla okunmaz, iki k'yla okunur (yineleyelim; bokkaçço) adamın adı italyan adı bu arada, (bkz: boccaccio) japonca, ingilizce neden telaffuz edelim?

yeri gelmişken söyleyeyim. kolezyon diye bir okunuş hiçbir dilde yok. collezione'nin doğru telaffuzu koletsiyone'dir. bir de lamborghini, lamborjini diye okunmaz. doğru okunuşu lamborgini'dir. versace'yi de versaj falan diye okumayın, gülünç oluyorsunuz. doğru okunuşu versaçe'dir. giorgio da corco diye okunur, ciorciyo diye değil! hiyaaaaaaaa! çok dertliyim ama kime anlatayım?
0
microfiction
(05.04.12)
www.pronouncenames.com

adramelekh in dediği gibi.
0
goldentitan
(05.04.12)
ermanen
(05.04.12)
bi' çıkıntılık yapayım.

yau her yabancı unsurun sıfır-hata, doğru telaffuzunu bilmek zorunda mıyız? almanlar dönere "döööonaaa" diyo. n'olcak sanki?
0
nacht des todes
(05.04.12)
(4)

muhallebi kralı telefon bağlantısı

in vino veritas
an itibariyle uzun zamandan beri ilk defa bir erkek mi telefonla bağlandı programa?
an itibariyle uzun zamandan beri ilk defa bir erkek mi telefonla bağlandı programa?
0
in vino veritas
(03.04.12)
geçen haftalarda da bağlandı.
0
rentts
(03.04.12)
muhallebi kralında, muhabbet kralında falan bağlanıyor. disko kralında kati surette erkek bağlamıyorlar.
0
microfiction
(03.04.12)
benimde dikkatimi çekmişti lan, niye bağlamıyolar acaba
0
xxfastboy
(04.04.12)
Format eğlenceyse kadın var, erkek yok. Eğlence disi, sohbet vs tadindaysa kadinda var erkekte
0
felegin gozunu kamastiran adam
(04.04.12)
(2)

abi ya da ağabey

zet
arkadaşlar ben şimdi bir kitabın gramerini düzeltiyorum da bir şey kafama takıldı. tdk sözlüğe abi yazınca ağabey başlığına yönlendiriyor. abi yazsam saçma olur değil mi ağabey yazmam lazım. hep ağabey olarak yazdım da nedense kafama takıldı şimdi. abi yazsam yanlış mı yazmış olurum? ayrıca bu işe g
arkadaşlar ben şimdi bir kitabın gramerini düzeltiyorum da bir şey kafama takıldı. tdk sözlüğe abi yazınca ağabey başlığına yönlendiriyor. abi yazsam saçma olur değil mi ağabey yazmam lazım. hep ağabey olarak yazdım da nedense kafama takıldı şimdi. abi yazsam yanlış mı yazmış olurum? ayrıca bu işe giren kafama sıçayım. sevgiler:)
0
zet
(03.04.12)
Agabey yaz bence. Kucuklukten beri agabey yazilir biz abi okuruz.
0
shyzore
(03.04.12)
konuşma dilinde, diyalog içinde vb. geçen yerlerde abi ifadesini koruyabilirsiniz. diğer yerlerde ağabeyolarak kullanın. kimi yazarlar (ve dolayısıyla editörleri) diyaloglarda ağbi kullanımını da tercih ediyor. bu arada yazım denetlemesi için niye tdk kullanıyosunuz ki? (bkz: ana yazım kılavuzu)
0
microfiction
(03.04.12)
(15)

Piza'ya ketcap vb dokmek..

toshiro
selamlar ahali.. piza yerken ustune ketcap, hardal vb soslar doker misiniz? dilim pizanin ustune ketcap doktugumda insanlar neden sasiriyor olabilir? ( bu sasiran insanlar yabanci tabi )
selamlar ahali.. piza yerken ustune ketcap, hardal vb soslar doker misiniz? dilim pizanin ustune ketcap doktugumda insanlar neden sasiriyor olabilir? ( bu sasiran insanlar yabanci tabi )
0
toshiro
(02.04.12)
Ne sos bulursam dökerim, affetmem.
0
immortal
(02.04.12)
dökmem. kötü oluyor. pizza soslarıyla yiyorum onun yerine. sos yoksa kuru kuru yerim.
0
trinitrotoluen
(02.04.12)
asla dökmem. bu arada eğer bilinçli yazmadıysanız; piza değil, pizza.
0
microfiction
(02.04.12)
dökmem, dökeni de sevmem.
0
zgrydn
(02.04.12)
mayonez ve ketçabı bol dökerim.
0
Kierkegaard
(02.04.12)
izmir'de cok normal birsey , nasil olusmus bilmiyorum ama pizza kulturu boyle olusmus izmir'de.ben de her pizza yedigimde ustunu ketcap mayonez doldururum. muhakkak ki diger sehirlerde de oyle yiyenler vardir ama genelde garip karsiliyorlar. sonucta fil pizza'da buyumus bir neslin aliskanlikalrini degistirmek zor:D
0
harrage
(02.04.12)
dökmem. hardalın ne oldugunu bile bilmiyorum zaten. 1 kez tadına baktım kötüydü.
0
truvaiti
(02.04.12)
sadece ketçap değil mayonez de dökerim ben. pilavi da ketçağla yerim.
0
denizzz
(02.04.12)
dökmem ama döken bi arkadaşım var izmirli kendisi tesadüfmü bilemedim
0
berginyonbaenre
(02.04.12)
bin ada sosu orjinal adıyla thousand island sos baya yakışıyor
0
sedolima
(02.04.12)
pizzasına bağlı. bazısı hakikaten ketçap mayonezsiz çekilmiyor ama adam gibi bir pizza oldu mu önümde, bence bunu yapmak saçmalık.

bir de izmir, evet :)
0
mridul
(02.04.12)
konuyla alakasız ama izmir olayı, pizza pizzanın izmirde mantar gibi türediği zamanlarda masalara bi de ketçap mayonez şişesi koyması ve o zamanın çocukları-genç ergenleri olan jenerasyonun "ohaaa ketçap mayonez beleşmiş istediğin kadar" gazıla pizzalarıı sıvalamalarıyla başlar. Ben şahidim.

www.eksisozluk.com
0
sui
(02.04.12)
pizzanın ingredients ine göre değişir. tadını bozabilir.
0
buzzer
(02.04.12)
dökmem, dökeni de kınarım.
0
kayranin kedisi
(02.04.12)
ben azıcık dökerim, ama italya'da pizzanın üzerine sos,tuz,baharat falan eklemek şefe hakaret sayılırmış, tadını beğenmedim demek gibi oluyormuş.
0
r_u_h
(03.04.12)
(3)

Blogger önerisi

denizsabun
Merhaba gezi / yemek / moda / kültür-sanat alanında inceleyeceğim bloggerlara ihtiyacım var. Ama biraz üst seviyeye hitap ediyor olması gerekiyor. Atıyorum gezi bloggerı ise bisiklet ile dünyayı dolaşma kafasında değil Paris'te en ilginç şarap nerede içilir kafasında olmalı. Yemek bloggerı ise havuç
Merhaba gezi / yemek / moda / kültür-sanat alanında inceleyeceğim bloggerlara ihtiyacım var. Ama biraz üst seviyeye hitap ediyor olması gerekiyor. Atıyorum gezi bloggerı ise bisiklet ile dünyayı dolaşma kafasında değil Paris'te en ilginç şarap nerede içilir kafasında olmalı. Yemek bloggerı ise havuçlu kek değil Galata'da bilmemnerede ilginç yemekler paylaşıyor olması lazım. Nolur bissürü önerin hadi. Saolun.
0
denizsabun
(02.04.12)
Kültür sanat için şu olur mu? yazarodasi.blogspot.com (Yaratıcı Yazarlıkla ilgili bir blog.)
0
microfiction
(02.04.12)
bence aradığınız tarzdaki bir blog www.cukurcumatimes.com

gezisinden yemeğine, kültüründen sanatına burada var. :)
0
fuel oil
(02.04.12)
isine yarar mi bilemem ama dene derim:
ankaramahpusu.blogspot.com
0
hilhan
(02.04.12)
(7)

sevgili hristiyanlar ve incil okurları

bohr atom modeli
diyelim ki bir adamı öldürdük. günah çıkarırken de görevliye "adamı öldürdüm ben" dedik. bu adam bizi polise şikayet ediyor mu, yoksa kendi yöntemleriyle mi bizi temizlemeye çalışıyor?not: adam öldürme ekstrem örnek sayılabilir. hırsızlık da olabilir bu.
diyelim ki bir adamı öldürdük. günah çıkarırken de görevliye "adamı öldürdüm ben" dedik. bu adam bizi polise şikayet ediyor mu, yoksa kendi yöntemleriyle mi bizi temizlemeye çalışıyor?

not: adam öldürme ekstrem örnek sayılabilir. hırsızlık da olabilir bu.
0
bohr atom modeli
(01.04.12)
nerede okuduğumu hatırlamamakla birlikte hatta filmde izlemiş bile olabilirim, din adamları polisle işbirliği yapıyorlarmış.
0
mlky lvn
(01.04.12)
hacı şikayet ediyolardır kesin. filmlerden hatırla sen burda kal evladım deyip telefona sarılıyolar hemen.
0
bones
(01.04.12)
bide hristiyan değil hıristiyan olacak o.
0
jimmypage
(01.04.12)
coldbound
(01.04.12)
@jimmypage
öncelikle oradaki "de" ayrı yazılır.
'hristiyan'a gelecek olursak tdkterim.gov.tr adresindeki bilgi yeterli olacaktır sanıyorum.
sevgiler.
0
🌸bohr atom modeli
(01.04.12)
bu arada @coldbound gönderdiğin cevap bakış açımı birden değiştirdi. teşekkür ederim.
0
🌸bohr atom modeli
(01.04.12)
jimmypage haklı. şurada izah etmiştim hıristiyan-hristiyan meselesini. tdk'ya çok bel bağlamayın. www.eksiduyuru.com

ayrıca papazları bilmiyorum ama olaya başka bir açıdan bakarsak; yakın zamana kadar hekime başvuran yaralı birisi, suç şüphesi taşısa bile eski kanun, hekime hastanın bilgilerini saklama hakkı veriyordu. yeni cmk ile birlikte bu kalktı. teşekkürler akp! ta 1920'lerin insan hakları anlayışında bile var olan ve insan hayatına öncelik tanıyan bu hüküm 2000'lerde değiştirilmiş oldu.
0
microfiction
(01.04.12)
(3)

antep'in etnik yönü?

truvaiti
antep'in etnik yönü nasıldır?türk kürt arap?toplamda durum nedir?son 30 senedeki iç göçler hariç, köy ve şehirdeki esas yerlileri soruyorum.
antep'in etnik yönü nasıldır?

türk kürt arap?

toplamda durum nedir?

son 30 senedeki iç göçler hariç, köy ve şehirdeki esas yerlileri soruyorum.
0
truvaiti
(31.03.12)
biz suriye'den gelmişiz. arapmışız. genellikle de öyle sanırım.
0
mally phoenix
(31.03.12)
antep türk, kürt, arap'tır. karman çormandır bu konuda. kimi köyler arap kimi köyler kürt köyüdür. böyle yaşayıp gidiyorlar. aralarında da sorun çıkmıyor.
sanırsam onları bir arada tutan şey hepsinin yemeğe olan ortak düşkünlüğü :)
0
lorenzen
(31.03.12)
bizim sülale antep'in yerlilerinden. antep savunmasını örgütleyenlerden. antep'in yerlisinde baskın etnik yapı cocodancer'ın dediği gibi türkmen. son 30 yılda çok kürt göç etti. kürt köyü vardır ama çok çok azdır. son seçimlerde bdp'li bağımsızlar buradan da aday gösterelim dediler. ama aday olarak antepli kürt bulamayıp bir niğdeliyi buldular. o da seçilemedi.
0
microfiction
(31.03.12)
(4)

Bunun cinsi ne?

aboutablank
Bir de yerim ben bunu ama.http://9gag.com/gag/3617522
Bir de yerim ben bunu ama.

9gag.com
0
aboutablank
(29.03.12)
exotic shorthair. halk arasında kısatüy derler.
0
blackmail
(29.03.12)
yorumlarda exotic shorthair cat diyolla..
0
buzzlightyear
(29.03.12)
kesinlikle safkan exotic shorthair değil!

surat tipi short hair, vücut tiffany

Bu fotoğraftaki hayvan short hair ve tiffany kırması.. (anne veya babanın ataları da britis shorthair var kesin)

ps: gözler ya britis shorthair ya da photoshop! :)
0
Fayfa
(29.03.12)
kedi değil bu; shorthair pokemon.
0
microfiction
(29.03.12)
(9)

hıristiyanlık mı hristiyanlık mı?

pclik
?
?
0
pclik
(27.03.12)
ilki.
0
baldur2
(27.03.12)
ilki.
0
firez
(27.03.12)
ben hristiyanlık yazıyorum.
0
skywalkeremre
(27.03.12)
tabi ki "hıristiyanlık". ingilizcesinde ı yok diye türkçesinde de olmayacak diye bi şey yok.
0
innatedesire
(27.03.12)
bi ara tdk öyle bi hareket başlatmıştı sanki tren yerine tiren hristiyan yerine hıristiyan yazcaz falan diye ama tutmadı heralde. veya ben götümden hatırlıyorum bilmiyorum.
0
yuto
(27.03.12)
www.hristiyan.gen.tr
kendileri "hristiyan" diyorsa öyle olmalı bence.
0
g7mor
(27.03.12)
www.hristiyan.gen.tr
hristiyan.org

ikincisi oluyor bu durumda.
Ayrica tdk da hristiyan diyor.
Cecilia dogru yazmisti bu durumda, neden silindi ki hakikaten?

Ben tdk tanimam, daha iyisini biliyorum demek biraz nevrotik olurdu.
0
topuksuz ayakkabi
(27.03.12)
önceden hıristiyandı o eminim. ama tkd kafasına göre değiştirip duruyor kelimeleri. o yüzden şimdi de hristiyan olmuş.
0
kekec salman
(27.03.12)
doğrusu hıristiyan'dır. 1980 sonrası tdk'nın pek çok uygulaması yanlış bulunuyor ve ciddiye alınmıyor. tdk bir iki yıl öncesine kadar hıristiyan diye kabul ediyordu; sonradan akıllarına esti ve biz bundan sonra böyle istiyoruz dediler. tabii eski nesiller tdk'yı sallamıyor ama genç nesiller bilmediği için şimdilerde tdk'nın internet sitesi çıktı, mertlik bozuldu. onun yerine, (bkz: ana yazım kılavuzu)

sözlük'ten alıntı yapıyorum:

ısrarla hıristiyan biçiminde yazılması doğru ve yerinde olan sözcüktür. sözcüğün doğrusu hıristiyan. hristiyan biçiminde yazımı tdk'nın birkaç yıllık bir uygulamasıdır ve kimse itibar etmemektedir. tıpkı tdk'nın imla konusundaki diğer tutarsız ve çelişkili uygulamalarına itibar edilmediği gibi.

türk dil kurumunu bu memlekette tek otorite kabul edip herkesi kendisi gibi türk dilini tdk'nın internet sitesinden öğrendiğini sanan cahilleri görmemizi sağlamıştır. 1980 darbesinden sonra yapısı değiştirilmiş, bozulmuş, bünyesindeki akademisyenler dağıtılmış olan tdk'ya kalsa adamsendecilik sözcüğünü "adam sendecilik", dilbilgisi'ni de "dil bilgisi" diye yazmamız gerekirdi. hatta, bende 1980 sonrasının değişik dönemlerine ait imla kılavuzları mevcut; bunlarda "mozambiği" gibi yazımlar dahi var! gerçi bütün bunlar ve şu anki tdk'nın dil mantığına aykırı, tutarsız diğer uygulamaları eski tdk başkanı ömer asım aksoy tek tek çürütmüştü. şu anki tdk, darbecilerin eliyle yozlaştırılmış, içi bozaltılmış bir kurumdur. tıpkı kompresörcülerin bilim kurullarına alındığı tübitak ve memlekette bilim kaynağı olması gereken diğer kurumlar gibi. öyle, sanıldığı gibi içinde de türkçenin noam chomsky'leri falan cirit atmamaktadır.

bütün bunları bilmek için über bir türkçe uzmanı olmaya gerek yok. türkiye'deki dil meseleleri üzerine yazılıp çizilen külliyatı, yazım kılavuzlarının ve dil tartışmalarının tarihini okuyan, yazan, çizen bir adam olmak yeterlidir. yine de söyleyeyim, sözlük bünyesinde gerçekten dil uzmanı, akademisyen vb. olan yazarlar da var. galiba insanlar sözlüğün tamamının kendileri gibi üniversiteye taze adım atmış yeniyetmelerden oluştuğunu sanıyor.

velhasıl, doğrusu hıristiyan olan sözcüktür. tdk'daki yetkinliği sorgulanır birkaç adam, bir iki yıl önce aklına esip "biz vazgeçtik. değiştiriyoruz bunu." dediler diye böyle bir halt yiyemem ben.

p.s. ha, bu arada, incil ve tevrat yayımlayan kitab-ı mukaddes şirketi sözcüğü hıristiyan olarak yazıyor. "kendileri nasıl kullanıyorsa öyle" demişken belirteyim dedim.

bir de şu var: yazarodasi.blogspot.com
0
microfiction
(27.03.12)
(22)

Özel Üniversiteliler Bilerek mi Böyle Davranıyo?

scapegoat
şu kim milyoner olmak ister'i izledikçe içim parçalanıyor arkadaş bu ne rezalet hadi gündem hakkında en ufak bilgin yok çocukluğundan beri kullandığın atasözlerinin de mi anlamını bilmiyorsun?Daha demin bi eleman vardı koç üniversitesinden (bu yarışmaya verdiği kaçıncı kurban acaba bu üniversite)ark
şu kim milyoner olmak ister'i izledikçe içim parçalanıyor arkadaş bu ne rezalet hadi gündem hakkında en ufak bilgin yok çocukluğundan beri kullandığın atasözlerinin de mi anlamını bilmiyorsun?

Daha demin bi eleman vardı koç üniversitesinden (bu yarışmaya verdiği kaçıncı kurban acaba bu üniversite)

arkadaş hem ekonomi okumuş hem makina..hadi ekonomi okudun eyvallah da makina okumuş adam nasıl beşiktaş ile altayın aynı renklere sahip olduğunu bilmez yahu..hiç mi derste iddaa oynamadın? hiç mi kantinde lak lak yapmadın bu çocuğa sorsan bilincek soruların cevaplarını 'unutmak' için kaç yıl dirsek çürüttün yahu?

yaşım henüz 23 bilmiyorum ben mi çok farkındayım herşeyin yoksa dünya mı almış başını gidiyor da hakkatten vahim durum ya..herşeyi geçtim rahmetli ecevit'in sesini bilin be arkadaş adam bağırıyor konuşmasında 'adaya barış götürüyoruz' diye kınalıada mı bu

hoff çok sinirlendim
0
scapegoat
(27.03.12)
kayıtlara geçsin diye söylüyorum. hiç derste iddaa oynamadım. bizim zamanımızda iddaa yoktu ama olsa da oynamazdım. futbol laklakım da olmadı. (gerçi altay-beşiktaş sorusunu bildim)
0
microfiction
(27.03.12)
@scapegoat dibine kadar haklısın.
0
hope ender
(27.03.12)
heyecandan nefeslerini tutuyolar beyne oksijen gitmiyo :) diğer insanlar da salak hatalar yapıyodur da, senin ilgini özel üniversitelerden iki bölüm bitirmiş tipler çekiyodur, o kadar okumuş etmiş öğrenememiş gibisinden.
0
kediebesi
(27.03.12)
@microfiction kardeşim; benim ki mecazi biliyosun..ama bazı şeyleri bilmek için de kasmak mı gerekiyor illa ki? bak helal olsun herife faust cevabına mantıklı yanaştı ama adam belli bir alana kitlenmiş yani dünyadan haberi yok geçen haftaki hukuk okuyan hatun gazte okumaya yeni başladım diyor yahu ben mi yanlış düşünüyorum en çok okuması gerekenler bunlar değil mi?
0
🌸scapegoat
(27.03.12)
eleştirdiğin şeyi "derste hiç mi iddia oynamadın" diye savunman çok ironik.
0
reddediyorum
(27.03.12)
@reddediyorum: lütfen bir üstündeki mesajımı oku
0
🌸scapegoat
(27.03.12)
bu kadar laf kalabalığı yaptıktan sonra ciddi bir şey söyleyeceksin sanmıştım, ne bileyim bir bakanın adını bilemedi ya da çok önemli bir tarih falan, söylediğin şey beşiktaş-altay rengi. ben devlet üniversitesindeyim ama sorsalar ben de bilmezdim, hatta ecevit'in sesini de tanımazdım muhtemelen, programı izlemedim ama belki söylediklerinden çıkarırdım ne bileyim...
0
Demet
(27.03.12)
@demet: keşke bu bölümü ve o yarışmacıyı izleseydin anlardın ne denli haklı olduğumu.. ardından gelen 78 yaşındaki duymakta bile güçlük teken tonton teyze bile çok daha başarılı yarışıyor
0
🌸scapegoat
(27.03.12)
e devlet üniversitelerinde gelen de bin türlü boş beleş adam çıktı bu programa. söylediğin şeyler bilinmesi gereken sorular gerçi...
0
hewit
(27.03.12)
illaki vardır ben yok demiyorum ama adını vermek istemediğim ülkenin sayılı önde gelen profesörümün de dediği gibi 'aylık aldığım maaşı bir haftada veren bir üniversitede işbaşı yaptım..bir ay zor dayandım..böyle kalitesiz bir ortamda bulunmayı kendime yakıştıramadım ve daha az paraya devlet üniversitesine geri döndüm' ... benim için okurken duyduğum bu cümle az çok bir anlam ifade ediyor şimdi ise durumu özetliyor
0
🌸scapegoat
(27.03.12)
hayır gerçekten ciddi mi böyle düşünüyosunuz bilmiyorum şöyle anlatayım, türkiye'de hatta dünyada insanlar bu şekilde. neden insan kendini farazi bilgiyle doldursun ki. insan yer, içer, ürer, ölür. çoğu insanda bilme isteği yoktur.

ben facebook'ta çok kişili bir bilgi yarışması oyunu oynuyordum. ama sürekli sonuncu olan birisi bir anda birinci olmaya başladı. meğerse, o oyunun cevap anahtarı bir sitesi varmış. bir insan, keyfine oynanan bir oyunda, hileye başvuruyor. budur yani.

insanların "bilme arzusunu" çapraz bulmacalardan ötesine taşıyacak bir şeyler lazım. öyle yıllar gelmeli yani. öbür insanların tasfiye olması lazım bu toplumdan.
0
reddediyorum
(27.03.12)
yok yok gerçekten var böyleleri ama takım rengi sorusuna birşey diyemem olabilir futbol ilgi alanıyla alakalı bir durum sonuçta ''lan nasıl bilemedi ''gibi tepkiye gerek yok bence.. neyse ama bugün 5n1k(c.ö iyi geçirdi lafarı ama :) da konuktu geçenki ablamız o gerçekten arızalıydı siyasal bilimler okuyor ve tbmm nin parlAmento olduğunu bilmiyor :D
0
gündüz m
(27.03.12)
@reddediyorum: güzel bir eleştirel yaklaşım..doğru söylüyorsun aslında ot geldik pancar gidiyoruz ifadesinin başka bir anlatım versiyonu bu...neden ihtiyac duyayım ki..amerikalıları eleştirir herkes ben övüyorum..adamlar kıtada yaşıyor yahu diğer ülkeler neden umurlarında olsun..akşam çıkıyor işten gidiyor amerikan futbolu izliyor hatta öğle arası shark week'e bayılıyor hayat bu yahu..ama bizim bulunduğumuz bölge böyle değil ne yazıkki..amerikada beyin gerektirmeyen işlerden dünya para kazanabilirken (ki kazandım biliyorum) bulunduğumuz bölgede bilgili ve pratik zekalı olmak zorundasın kurtulabilmek için..
0
🌸scapegoat
(27.03.12)
scapegoat haklısın yerden göge onu bırak adam okumuş lafta adam olmuş.. anasını koynundan ünvrs. gelmiş hop işe başlıyor..bilgiyi bırak hayat tecrübe ayaklarını üstünde durma yanlız yaşama kabiliyeti yokk.. diyorsun ki nası yanii kaardeşşş??
0
Barbunya2
(27.03.12)
nasıl yani diyorsun da oluyor işte..eskiden severek izlediğim yarışmadan soğudum bu sene..kalitesi iyice düştü..eskiden bakalım adam 500binlik soruyu görebiliyor mu diye beklerdik şimdi ilk beşi geçebilecekler mi diye bekliyoruz..hayır neye üzülüyorum biliyomusun yarışan arkadaş kendisi de farkında internette dalga geçileceğini asıl korkusu kaybetmek değil internette madara edici yorumlar almak..yahu komşunun dediği ne çabuk karakterinin önüne geçti?
0
🌸scapegoat
(27.03.12)
ama bak bu dediğimi siz de farketmişsinizdir.. kenen bey de eskiden milletin üstüne bukadar gelmezdii..şimdi formatı mı değiştirdiler nedir..adam milletin üstün de bi baskı halinde.. yarışanlar önce dikkat edin önce o laf söyleyecek diye tirsiyor:)))
0
Barbunya2
(27.03.12)
özel üniversiteyle alakası yok.
babam türkiye'nin en iyi olduğu söylenen üniversitelerinden birinde profesör ve basit bir soruyu bilemez de öğrencilerime karşı mahçup olurum diye başvurmuyor bile. ne kadar donanımlı olursanız olun illa ki ilgi alanınız içinde yer almayan ya da öğrenme durumunun denk gelmediği olaylar/konular illa ki olacaktır. kimse wikipedia değil.
0
kayranin kedisi
(27.03.12)
şimdi, vakıf üniversiteleri-kim milyoner olmak ister üzerinden genel kültür ölçüyorsak şöyle bir şey de var: (her ne kadar salt sözümden ibaret olsa da sözüme itimat edeceğinizi umuyorum) eğer bir ölçütse, ben de bundan yıllar önce bir vakıf üniversitesinden mezun oldum. kim milyoner ister'deki soruları da çoğu kere jokersiz 60 bine, 125 bine kadar takır takır biliyorum. en azından şunu söyleyeyim, 125'bini garantilediğim çok oluyor. 250'binlik soruları da (bir iki kere mi açıldı onlar? yoksa bir kere mi?). şimdi kim milyoner olmak ister bir ölçüt müdür? yoksa özel üniversite/vakıf üniversitesinden mezun olmak mı bir ölçüt? (şu var, şu vakitten sonra katılır mısın deseler üç kere düşünürüm. rahat evimde oturup, çay içerken biliyorum diye olmadık bir soruda çuvallama olasılığım yok değil yani)

başka bir hususu da belirtmek isterim. ben yüksek lisansımı türkiye'nin en eski üniversitesi diye bilinen üniversitede yaptım ve pişman oldum. pişman olma sebebim lisanstaki derslerdeki tartışmalarımızın entelektüel düzeyi ile mastırdaki derslerin yavanlığı arasında dağlar kadar fark olmasıydı. hem öğrenciler hem de hocalar açısından. gerçi biraz da mezun olduğum üniversite-fakülte ikilisiyle, kendi arkadaş çevremle vb. de ilgili bir şey sanırım.

yani diyeceğim o ki vakıf üniversitesi (veya özel üniversite; ne haltsa işte) ile kim milyoner eşleştirmesinden çok bir yere varılacaksa; ben y.lisansımı yaptığım devlet üniversitesindeki önemli bir bölümdeki prof. unvanlı adamların yarışmada çoğumuzun rahatlıkla yanıt verdikleri sorularda çuvallayacaklarını biliyorum. yarışmayı boşverirsek, gerçek hayattaki entelektüel düzeylerinin çuvalladığını da gördüm. ki bunlarla ilgili zamanında yazıp çizmiştim ama anonim kalmak adına en azından duyuru duvarında bunları tek tek saymayacağım.

edit: profesörlerden söz açılmışken... yakından tanıdığım bir hukuk profesörünün, oğlu bir vakıf üniversitesini kazandı diye müthiş sevindiğini anımsıyorum. genellemelerden kaçınmak iyidir. üniversiteleri, bölümleri ve en önemlisi bireyleri tek tek değerlendirmek gerekir.
0
microfiction
(27.03.12)
ben de katılayım bu heyecanlı konuşmaya ve soruya soruyla karşılık vereyim; yarışmadasınız ve ilk soruda karşınıza şöyle bir şey çıktı:

aşağıdakilerden hangisini size ait olan bir şeyden bahsederken kullanırsınız?

a- ben imki
b- benim ki
c- benimki
d- siklemem

ne cevap vereceğiniz yazılarınızdan belli olduğundan, siz de ilk soruda elendiniz ve ne yazık; siz de o vahim güruha dahil oldunuz.
0
onkaimeon
(27.03.12)
evet özel/vakıf üniversitelerinin tüm mezunları en basit soruları bilemeyecek kadar salaktır/cahildir/bilgisizdir. almak istediğiniz cevap bu sanırım.
0
merena
(27.03.12)
kimse wikipedia degil +1

hayir yani sizin okudugunuz devlet universitesinde sinifta cok entellektuel tartismalar donuyordu heralde? Haci bildigin tipik ögrenci(bu her ulkede boyledir) ögrenmek icin degil derslerden iyi not almak/gecmek icin son gun calisan elemanlar olup tek yaptiklari muhabbet icmek/karsi cins/spor vb. seylerdir. Bunun disinda inekler vardir, paso ders calisirlar ama baska bisi bilmezler, geekler vardir tek dertleri frp/bilgisayardir falan gibi örnekler cogalir. Aradan 3-5 kisi cikar ki genel kulturunu gelistirmis, muhtemelen isine yaramayacak seyleri bilirler. Is bu ki google-wikipedia caginda bunlari hali hazirda biliyor olmak bir boka da yaramaz. Zaten her seyi de bilemezsin bugunki bilgi kirlililiginde.

Insanlari yargilarken kullandiginiz kriterlerinizi gözden gecirin bence. Rauf Denktas'in, Ecevit'in sesini tanimakla adam olunmuyor.
0
natnan
(27.03.12)
sen bu ülkede yaşayıp içinde 'adaya barış götürüyoruz amacımız...' geçen bir cümlenin ne amaçla kim tarafından söylendiğini bilmiyorsan kusura bakma da 10 yıl sonra atatürkün kim olduğunu 20 yıl sonra da nereden nasıl geldiğini unutursun..zaten arkadaş unutmuşa da benziyor kaç yıl oldu kıbrıs olayına?
0
🌸scapegoat
(27.03.12)
(8)

french press mi alayım kahve makinası mı

stayout
ucuza kaçayım
ucuza kaçayım
0
stayout
(24.03.12)
kahve makinesi iyi bir şey.
0
microfiction
(24.03.12)
french press daha ucuz..

ucuz kahve makinalarindan cacik olmaz, french e devam bence
0
demlikposet
(24.03.12)
ikisininde tadi farkli bence her ikisininde ayri bi güzelligi var.

ucuz kahve makinelari arkadaslarin dedigi kadar kötü degil kesinlikle.ama mükemmel de degil.yani bu soruyu soruyosan aradaki farki anlamazsin 200 liralik makine ve 30 liralik makine arasindaki.

french press in tadi bence daha dogal,ya da nasil diyim gercekten kahve ictigimi hissediyorum.

ama french pressin bakimi zor,sürekli temizlik lazim.

eger her sabah kahve iciyosan makine daha kolay ama daha zevk alarak icmek istersen french press.

afiyet bal seker olsun.
0
serabetan
(24.03.12)
günde 5-10 fincan kahve tüketiyorsanız kahve makinesi. yok en fazla 1-2 fincan keyiflik içerim diyorsanız french press.
0
yemrem
(24.03.12)
30-40 liraya kötü bir kahve makinesi alacağına aynı fiyata kaliteli bir french press al mis gibi iç kahveni. ayrıca french press kat kat daha lezzetli.
0
kekec salman
(24.03.12)
hem kahve makinem hem de french press'im var. ailecek french press'e aşığız diyebilirim. çok daha lezzetli oluyor kahve.
0
pokerface
(24.03.12)
makina al. french pressi sürahinin içine koyup rafa kaldır, kullanma.

espresso iç, hiç olmadı moka iç. tabi evet.
0
Rawkon
(24.03.12)
Yahu hangisinin tadini seviyosan ondan al.
0
lamartin
(25.03.12)
(7)

şiir tavsiyesi

kahkaha
dün gece aşka geldik hatuna can yücelden 'herşey sende gizlidir' şiirini okudum telde neyse onun gazıyla dediki her akşam bana bir şiir okurmusun bende ayıpsın okumazmıyım dedim ve şiir tavsilerinize şuan evet yalnış duymadınız şuan ihtiyacım var tşk saygılar iyi geceler
dün gece aşka geldik hatuna can yücelden 'herşey sende gizlidir' şiirini okudum telde neyse onun gazıyla dediki her akşam bana bir şiir okurmusun bende ayıpsın okumazmıyım dedim ve şiir tavsilerinize şuan evet yalnış duymadınız şuan ihtiyacım var tşk saygılar iyi geceler
0
kahkaha
(22.03.12)
öncelikle bugün dünya şiir günüydü kutlu olsun. bu enformason sana puan kazandırabilir belli olmaz. (bkz: cemal süreya) oku bence bu gece ve her gece...
0
yitik yazar
(22.03.12)
turgut uyar da uyar. murathan mungan mesela..

goge bakma duragi isimli siir revacta bu aralar, belirteyim. :)
0
asimplemistake
(22.03.12)
göğe bakma durağı +1 :)
0
yitik yazar
(22.03.12)
leyla ile mecnundan sonra onu aldım listeye başka lütfen
0
🌸kahkaha
(22.03.12)
özdemir asaf şiirlerini incele iyi gider.
0
goloney
(22.03.12)
dostum, hayal kırıklığına uğratmak istemezdim seni ama o manzume (her şey sende gizlidir) can yücel'e ait değil. facebook'ta, internette vb. dolanan sahte can yücel şiirlerinden birisi o da. gerçi zaten can yücel şiirlerine aşina birisi (internette dolananlara değil) okuyunca anlaşılıyor can yücel'le ilgisi olmadığı.

bir de şu var bak: kemaloncu.blogcu.com

özetle tavsiyem, ne şiir okursan oku, internete güvenme. bir anda can yücel'in hayatında yazmadığı bir şiir, milyon tane sitede karşına çıkabiliyor. en kestirme yol memet fuat'ın çağdaş türk şiiri antolojisini almak.
0
microfiction
(22.03.12)
www.youtube.com

hiç düşünme;)
0
jamiro
(22.03.12)
(4)

kusurlu malı iade etmek

uyuyanadam
migrostan 15 5un once aldigim blender iki defa kullandiktan sonra bozuldu.Simdi servise yollasalar 2 ay gelmeyecek geri.Benim bunu herhangi bir kanuna dayanarak degistirme veya iade etme hakkim var midir? Nasil?Kutusu mutusu her seyi duruyor.
migrostan 15 5un once aldigim blender iki defa kullandiktan sonra bozuldu.
Simdi servise yollasalar 2 ay gelmeyecek geri.
Benim bunu herhangi bir kanuna dayanarak degistirme veya iade etme hakkim var midir? Nasil?
Kutusu mutusu her seyi duruyor.
0
uyuyanadam
(22.03.12)
sanırım yasanın son haline göre internet harici koşulsuz değiştirme olayı artık yok. ayıplı mal için de servis şart.
0
lancelot du lac
(22.03.12)
2 ay değil 20 iş günü beklemek zorundasın. 20 iş gününde gelmezse ürünün yenisini talep edebiliyosun.
0
rurouni
(22.03.12)
illa serviste tamir olacak diye bir şey yok. eğer malın ayıplı olduğu tespit edilmişse tüketicinin seçimlik hakları var. bunlardan birini kullanmak tamamen tüketiciye ait. tutup da adamların yapmıyoruz deme gibi bir hakları yok. İsteğinize göre tamir, malın ayıpsız misliyle değiştirme, ayıplı malda indirim yaptırma veya malı iade edip verdiğiniz parayı geri isteme hakkınız var.

Hukuki dayanağını da vereyim:

Tüketivinin Korunması Hakkında Kanun

Ayıplı Mal
Madde 4- (Değişik: 6/3/2003-4822/4 md.)
Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilânlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir.
Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.
0
microfiction
(22.03.12)
illa servite tamir olacak diye bir şart yok, illa servise gidecek diye bir şart var.
0
lancelot du lac
(22.03.12)
(4)

Das Kapital

phanax
Hangi yayinevinden basilanini okumali sizce?
Hangi yayinevinden basilanini okumali sizce?
0
phanax
(21.03.12)
iş bankası hazırlıyor diye bir efsane vardı yaklaşık 2 senedir, onlar çıkarırsa güzel bir çeviri olabilir. bunun dışında benim bildiğim bir sol yayınları çevirisi var ama o da kötü... başka yayınevi bastı mı ki kapital i?
0
gereksiz insan
(21.03.12)
şu zamana dek iki yayınevinden çıktı zaten. biri sol, diğeri yordam. sol çevirisini boşverin. anımsadığım kadarıyla fransızcadan yapılmıştı çevirisi. üstelik kötü bir çeviri. adam gibi çevirisi yakın zamanda yordam yayınlarından çıktı. sol'unkinin aksine doğrudan doğruya almanca aslından yapıldı çeviri. henüz ikinci cildi çıkmadı. birinci cildi piyasada. alacağınız odur. iş bankasının söylencesini duymamıştım. yordam'ın çıkardığı çeviri bayağı ses getirdi.

www.idefix.com
0
microfiction
(21.03.12)
tesekkurler, bu arada Yordam Kitap ikinci cildi de 2012'de yayinlanacaklar programina almis.
www.yordamkitap.com
0
🌸phanax
(22.03.12)
hem sol yayınlarından okumuşluğum hem de yordamdan okumuşluğum var. bence de yordam yayınlarından olan çeviriyi tercih edin.
0
muslimovic
(22.03.12)
(10)

"eminönüne gidiyorum" mu yoksa "eminönüye gidiyorum" mu?

cetoxim
hangisi doğrudur? neden?
hangisi doğrudur? neden?
0
cetoxim
(21.03.12)
eminönü'ne gidiyorum.doğrusu
0
naturelist
(21.03.12)
'ne gidiyorum.
not:bugün türk dil kurumu günü falan da haberim mi yok?
0
efendilik dizboyu
(21.03.12)
yoldayken hiçbir şey deme, gelince "eminönü'ndeyim." dersin.
0
xenophobic
(21.03.12)
eminönü' ye

örnekle açıklamak isterdim ama örnek bulamadım iki saattir.
0
fatalstorm
(21.03.12)
hande ataizi'ye mi hande ataizi'ne mi. tdk esas bunu cevaplasın.
bu arada sorunun cevabı eminönü'ne.
0
african rain
(21.03.12)
-'ye gidiyorum olması gerekir
çünkü eminönü bileşik kelimedir
ama sadece önü olsaydı kelimemiz önüne gidiyorum olması gerekirdi
bileşik kelimeler tek kelime olarak düşünülerek ek getirilmesi gerekir
sonuç olarak eminönüye gidiyorum
0
Fakin idiyıts
(21.03.12)
çok da farklı olmayan bir versiyonu için...
(bkz: eminönü'den mi eminönü'nden mi)

sonuç: birleşik kelime "özel isim" olarak anlamını yitirmiştir. dolayısı ile doğrusu "eminönü'ye" dir.
0
menelaus
(21.03.12)
belirtisiz ad tamlaması biçimindeki yer adlarına ek geldiği zaman şu örneklerdeki gibi olur:

eminönü'ne
nişantaşı'na
kadıköyü'ne (eski kullanım)
paşakapısı'na
kocaeli'ne
0
microfiction
(21.03.12)
Kaynaştırma Harfleri: (y,ş,s,n) (yaşasın)
*Türkçe'de iki ünlü yan yana gelmediği için, ünlü ile biten bir sözcüğe, ünlü ile başlayan bir ek getirileceği zaman araya kaynaştırma harfleri(y,ş,s,n) getirilir.
0
naturelist
(22.03.12)
bunu nice istanbul üniversitesi edebiyat mezunlarına, okuyanlarına sordum kesin bir cevap alamadım. ama taoplamın yaklaşık %80i eminönüye diyor :)
0
🌸cetoxim
(22.03.12)
(3)

kitap önerisi

xenderoth
Restorant sahibi olan, ama alaylı birisi için, kendini geliştirmesine yardımcı olacak, özellikle bu tarz işletmelerin yöneticilerinin okuyup için inceliklerini, püf noktalarını, nelere dikkat etmeleri gerektiğini vesaire anlatan kişisel gelişim kitabı önerisi?Çok fazla iş yapmayan, ama o potansiyeli
Restorant sahibi olan, ama alaylı birisi için, kendini geliştirmesine yardımcı olacak, özellikle bu tarz işletmelerin yöneticilerinin okuyup için inceliklerini, püf noktalarını, nelere dikkat etmeleri gerektiğini vesaire anlatan kişisel gelişim kitabı önerisi?

Çok fazla iş yapmayan, ama o potansiyeli olan bir restorant. Açığa çıkarmak lazım. Profesyonel destek zaten ihtimal dahilinde, ama mevzu bahis kişi özellikle boş zamanlarında okuyarak da kendisini geliştirmek istiyor.


(Türkçe olursa şahane olur)
0
xenderoth
(21.03.12)
yemekle restoranla pek bir alakası yok ama büyümek isteyen işletmeciler için sıkıcı olmayan bir kitaptır;

(bkz: asla yalnız yeme)
0
ruhibirbanyo
(21.03.12)
kitap öneremeyeceğim ama belki faydası olur diye belirtmeden edemedim,

(bkz: restoran) (restorant yanlış yazımı)

edit: bim tribi'nin sözünü ettiği restoran işletmeciliği kitabı şu olsa gerek: www.idefix.com
0
microfiction
(21.03.12)
restorant işletmeciliği adlı bir kitap var. yazarı hatırlamıyorum, faydalı olur diye düşünüyorum.
0
bim tribi
(21.03.12)
(11)

Nevruz niye böyle oldu?

r_u_h
Tüm dünyaya ait, ergenekon destanından doğu avrupa tarihine kadar uzanan, baharın gelişinin kutlandığı bu gün niye sadece kürtlere mal edilir oldu? niye kürtler sadece kendilerininmiş gibi davranıp, kendi propogandalarını yapıp; niye devlet mercileri de aynı şekilde sadece kürtlerin bayramıymış hatt
Tüm dünyaya ait, ergenekon destanından doğu avrupa tarihine kadar uzanan, baharın gelişinin kutlandığı bu gün niye sadece kürtlere mal edilir oldu? niye kürtler sadece kendilerininmiş gibi davranıp, kendi propogandalarını yapıp; niye devlet mercileri de aynı şekilde sadece kürtlerin bayramıymış hatta yasaklanması gereken bir şeymiş gibi davranıyor? Eskiden okulda mahallede kutlardık şimdi göremiyorum.

Yanlış anlaşılmasın hiç bir milletle veya etnik kökenle sorunum yok, sadece yüzyıllardır polonya'dan moğolistan'a kadar kutlanan bir bayram niye bir grubun gösterisine dönüştü, nasıl terörün propogandası haline geldi onu anlamıyorum. Onun yerine belediyeler falan kutlama yapsa herkes eğlense, sadece yersiz propoganda yapanlar engellense daha güzel olmaz mıydı?
0
r_u_h
(20.03.12)
kürtlere kim mal ediyor ki?

genel olarak türk dünyasında kutlanıyor diye sanıyorum.
0
gominist redar
(20.03.12)
@gominist redar
her yerde kutlamaların yasaklanması, pkk yanlılarının gösteri yapma çalışmaları vs vs kamuoyunda öyle bir izlenim yaratılmaya çalışılıyormuş gibi geldi bana.
0
🌸r_u_h
(20.03.12)
yanıtı basit aslında. milliyetçilikten başka bir şey değil. pek çok kürt, ısrarla newroz'un nevruz'dan başka bir şey olduğu (demirci kawa efsanesi) konusunda diretiyor. aslında novruz/nevruz/newroz/navrez vb. hepsi aynı şey. adı bile aynı sözcüğün farklı okunuşları. sonuçta hepsi esasen pers kökenli anonim bir bahar bayramı. buna yok iranlıların novruzu ayrı, türklerinki ergenekon'dan çıkış, kürtlerinki kawa'nın yaktığı ateşler vb. o yüzden hepsi farklı demek saçma. hepsi aynı işte. bu bayramı her halk kendi mitolojisiyle birleştirmiş. nevruz türklerin bahar bayramı, newroz ise kürtlerin direnişinin simgesi demek milliyetçilikten başka bir şey değil. türkçe yazarken ben bu bayramı nevruz diye yazıyorum. bence türkçe yazarken nevruz yerine newroz yazmak noel yerine christmas yazmak gibi bir şey. ama kürtçe yazarken, konuşurken adam elbette newroz piroz be, diyecek.

kürtler belki türklerin milliyetçiliğinden çok çekti ama kendileri de milliyetçilikten başka bir şey sunmuyorlar.

tabii bütün bunlar dışında iki noktada da fikrimi belirteyim. 1- devletin, insanların neyi ne zaman kutlayacaklarını söylemesi abes. 1 mayıs için yıllar yılı taksim kapalı oldu. her sene olay çıktı. açık olduğu gibi hiçbir sorun çıkmadı.
2- her olayda gaz bombası, orantısız güç kullanan polisi kınadığım gibi metrobüs taşlayıp, araba yakan, molotf kokteyli atanları da kınıyorum.

edit: yanlış anlaşılmaya karşı vurgulayayım. benim sinir olduğum şey kürtlerin tarihlerine sahip çıkması veya nevruz'a farklı bir anlam yüklemeleri değil. ama türkçe yazarken nevruz yerine newroz yazılıp bunun sebebi olarak nevruz'la newroz'un farklı şeyler olduğunun söylenmesi. denilse ki "nevruz bizim içim budur." eyvallah. ama ben türkçe yazarken cümle içinde nevruz diye yazınca hemen "yok nevruz değil, newroz. nevruz başka" denilirse bu yersiz milliyetçilikten başka bir şey değildir. kürtçe yazarken de tutup o adama zorla nevruz diye yazmasını dayatan veya nevruz'u kürtlere ne zaman kutlayıp kutlayamayacaklarını söyleyen de ayrı bir halt etmiştir.
0
microfiction
(20.03.12)
yaşın pek yetmiyor galiba ama nevruz bir zamanlar gercekten de sadece kürtlerin kutladigi bir bayramdi. devlet yasaklanmasi gereken birseymis gibi davranmiyor, yasakliyor, kutlayani tutukluyor, sokaklarda panzerlerle tanklarla nöbet bekliyordu cocuklar ateş yakmasin diye. demirel den sonradir, nevruz'un piçleştirilmesi (küfür anlaminda degil, bastardization'in türkcesi olarak), ergenekon'a türk dünyasına falan mal edilmesi.

bahar bayrami her kültürde, her ulusun tarihinde, her tarim toplumunun mitolojisinde zaten var. ama nevruz bahar bayrami degil sadece.
0
atmacaged
(20.03.12)
half orc'um hiç nevruz kutladığımızı hatırlamıyorum. o yüzden de devletin kürt'lerin bayramını kürtler istediği şekilde kutlamasın diye olaylara girdiğine inanıyorum.

hıdırellez vardı bizde.
0
repins
(20.03.12)
dehri
(20.03.12)
bu arada nevruz'un (bahar bayramı değil, nevruz'un) kutlandığı ülkeleri, nevruz'un kökenini vb. gösteriyor şurada: tr.wikipedia.org

atmacaged'in dediğiyse kısmen doğru. 1990'larda nevruz kürtlerle özdeşleşmişti. atmacaged'in dediği lastik yakmaları falan anımsıyorum. ama cumhuriyet öncesinde de cumhuriyet sonrasında da nevruz türkler arasında da kutlanırmış (60 küsur yaşındaki canlı kaynak yanımda. kendisine sordum). 1990'lardan sonra değişen şeylerden birisi bunun ergenekon'a falan bağlanması ve demir dövmeler vb. biçimlerde devletin "bakın aslında bu aslında bir türk bayramıdır" gibisinden bir tutuma girmesidir. yoksa türkler hiç kutlamıyordu gibi bir şey yok. hele türkiye'yi bir kenara koyarsak orta asya cumhuriyetleri, azerbaycan ve avrupa'daki türkik halklar arasında türkiye kürtlerindeki kadar coşkulu kutlanıyor nevruz.

işin aslı türk dünyasına da kürtlere de özgü bir şey değil nevruz. pers kökenli anonim bir bayram işte. daha bugün facebook sayfasından marjane satrapi milletin nouruz'unu kutladı pers yılbaşısı diye. afganistan'da da kutlanıyor, kırım'da da, kazakistan'da da, bulgaristan'da... avrupa'ya yayılması da osmanlılar sayesinde olmuş. her halk kendisine göre bir anlam yüklemiş. dileyen yüklesin.

edit: dehri'nin verdiği link çok açıklayıcı olmuş.
0
microfiction
(20.03.12)
Türkiye'de şaman kökenleri güçlü olan bu bayram İslamlaşmanın da etkisiyle kutlanmamış, devlet tarafından da son büyük olaylı kutlamlara kadar resmi bayram olarak tanınmamışi 1mayısa yapılan muamelenin aynısı Newruz bayramına da yapılmış, devlet politikası açısından bir güç gösterisine çevrilmiştir. biz istemiyoruz kutlamayacaksınız ve tabi ki bu durum karşı tarafını da hemen yaratmıştır.
bir şeyin siyasete kurban edilişi işte bu kadar. evet newruz kürtler tarafından ( hangi kürtler?) siyasete alet edilmiştir, tıpkı türkler tarafından edildiği gibi (hangi türkler?) halklar ise bayramlarına sahip çıkmamış, kendilerine ait iradelerini diğerine devrederek buna ortak olmuş ya da olmak zorunda bırakılmışlardır
0
rn
(20.03.12)
a) nevruz bir sürü halkın bayramıdır.

b) sakin kendi halinde gariban bir bayramdı. nevruz yani bahar geldi oleeey idi.

c) türkler ihmal etti. pek de ciddiye almadılar. islam güçlü olunca da bu şaman kokan işleri bıraktılar.

d) kürtler daha bir benimsedi.

e) nevruz karizmatik bir diriliş destanı oldu. eskiden de karizması yok demiyorum ama türklerdeki algısı bu idi. bir türk "off be nevruz bizim dirilişimiz" demez ben duymadım hiç. türklerin karizmatik destanı ergenekon falan idi.

f) zaten pkk tabanı da dini öğeler uzak durunca, nevruz onlar için bulunmaz fırsat idi. hiç yoktan bir (mesela) "kürt 1 mayısı" yarattılar. hem tarihi bir olay olsun hem diriliş koksun hem ınsanlar toplansın dans etsın hem dini öğe olmasın. harika di mi? bunu kapotaj baramı ile yerli malı haftası ile sağlayamazsın ki? pkk tabanı nevruzda bastırınca, devlet ve kürtler arasında inatlaşma da çıktı bu iyi artırdı bu "karizmatik nevruz" havasını, ohh harika. pkk'ya her zaman halk eylemi lazımdı, iyice ballı börek oldu.



g) nevruz "değer kazanınca" türkler de "yaaa ama bizim nevruzumuz bu ya" demeye başladılar. önce "kürt yok ne kürdü" diyen anlayış sonra "eee 5000 yıllık kardeşiz" diyor ya, onun gibi. baktılar kürtler nevruzdan vazgeçmiyor, türkler de dolu koltuğa sıkışmaya kalktı.

h) aslında, bence, ortada 2 tür nevruz var:

1. türklerin "oleyy bahar geldi be" nevruzu.
2. kürtlerin "karizmatik" diriliş soslu, siyasi, pkk'lı nevruzu.

i) son günlerdeki açıkalama çok anlamlı, acı ama gerçek:

bit.ly

"nevruz sadece kürtler'e gelmiyor"

evet sadece kürtlere gelmiyor ama dediğim gibi:

1. türklere gelen nevruz şirin sempatik cici nevruz.

2. kürtlere gelen diriliş ateşi, serok, serhıldan, biji serok apo newroz.

durum budur.
0
truvaiti
(20.03.12)
özetin de özeti:

türk kürt bayramı değil de, işte, anlayış ve sahiplenme farkı.

islam gibi işte, iran'da farklı bizde farklı. afrikada mesela kadın sünneti var, burada adını bilen yok.

ama islam her yerde adetlerle birleşiyor bazen iyi bazen de kötü.

bu da öyle. türkün nevruzu ile kürdünki farklı. hissettirdikleri farklı. türke özgürlük desen adam bomboş bakar türk zaten özgür.
0
truvaiti
(20.03.12)
milliyetçilik.
0
cecilia
(21.03.12)
(3)

edebiyat sanat

murli
boyle icinden cikilmayacak kadar guzel kaliteli edebiyat ve sanat siterleri ariyorum. yardimci olursaniz cok sevnirim.
boyle icinden cikilmayacak kadar guzel kaliteli edebiyat ve sanat siterleri ariyorum. yardimci olursaniz cok sevnirim.
0
murli
(20.03.12)
yazmayı unutmuşum. bir de www.edebiyathaber.net
0
microfiction
(20.03.12)
hepsi de cok guzel siteler ben sadece edebiyathaber'i biliyordum.. cok tesekkurler
0
🌸murli
(21.03.12)
(8)

Dövme Fikirlerine İhtiyacım Var

elmyra
Şimdi ayak bileğimin arkasına melek kanadı dövmesi yaptırmayı düşünüyorum. 2. resimdeki en alttaki veya 1. resimdeki sağ üstteki gibi basit , gölgeli falan olmayan bir şekil düşünüyorum. Bunlardan hangisi daha şık durur ? Bunun dışında olabilecek güzel şekiller varsa elinizde, onlara da bakabilirim.
Şimdi ayak bileğimin arkasına melek kanadı dövmesi yaptırmayı düşünüyorum. 2. resimdeki en alttaki veya 1. resimdeki sağ üstteki gibi basit , gölgeli falan olmayan bir şekil düşünüyorum. Bunlardan hangisi daha şık durur ? Bunun dışında olabilecek güzel şekiller varsa elinizde, onlara da bakabilirim. Her türlü fikre açığım. Teşekkürler..
0
elmyra
(19.03.12)
ikinci resim 3. ya da 4. bence.
0
sui
(19.03.12)
bilek kalınlığına da bağlı olmak üzere sağ-4'ü iyi buldum.
0
jangara
(19.03.12)
yuto
(19.03.12)
yuto +1
0
celeron 300a
(19.03.12)
sağ 2-4
0
mahnita
(19.03.12)
sağdaki resim 2 veya 4
0
microfiction
(19.03.12)
ben basitlikten yanayım. birinci resim sag üstteki basit kanatlar hoşuma gitti.
p.s. yaptırınca da bi resim atarsın artık. o kadar yorum yaptık klavye eskittik :))
0
mustancu
(19.03.12)
@mustancu okdir . sonuçlara bakınca ben de 2. resim 4. ye karar kıldım. biter bitmez resim atarım ;)
sağolun gençler.
0
🌸elmyra
(19.03.12)
(2)

bilgi üni yayınevi

aysenazz
dolapderedeymiş. bana yerini kolayca tarif edecek biri var mı? eminönünden nasıl gidilir otobüsle?
dolapderedeymiş. bana yerini kolayca tarif edecek biri var mı? eminönünden nasıl gidilir otobüsle?
0
aysenazz
(18.03.12)
taksim otobüslerine atlıyorsun diye hatırlıyorum ama hiç gitmedim eminiönüden.

ben her zaman taksimde akm nin önünden geçen ücretsiz servisleri kullanırım.
0
wessago
(18.03.12)
bilgi üniversitesinin dolapdere yerleşkesinin içinde yayınevi. taksim akm'nin önünden ücretsiz servislere binebilirsiniz.
0
microfiction
(18.03.12)
(5)

"yayınlamak" ve "yayımlamak"

rutiiin
"yayınlamak" ve "yayımlamak" sözleri arasındaki fark nedir, nerede hangisini kullanmalıyız?Aklımda yayınlamak "görsel", yayımlamak "basılı" ürünler için kullanılır diye bir bilgi kalmış, doğruluğu var mıdır?
"yayınlamak" ve "yayımlamak" sözleri arasındaki fark nedir, nerede hangisini kullanmalıyız?

Aklımda yayınlamak "görsel", yayımlamak "basılı" ürünler için kullanılır diye bir bilgi kalmış, doğruluğu var mıdır?
0
rutiiin
(13.03.12)
basit. yayınlamak diye bir kelime yoktur, yayımlamak diye vardır.
0
anonim yazar
(13.03.12)
Yayınlamak diye bir kelime yok.

***

yayın

a. 1. Basılıp satışa çıkarılan kitap, gazete vb., neşriyat. 2. Radyo ve televizyon aracılığıyla halka sunulan, duyurulan, iletilen eser, program, neşriyat.
Güncel Türkçe Sözlük

***

yayımlamak

(nsz) 1. Kitap, gazete, dergi vb. şeyleri basmak ve dağıtmak, neşretmek: Türk Dil Kurumunun yeni yayımladığı kitapları gördüm. 2. (-i) Dinlenilecek, görülecek şeyleri radyo ve televizyonla sunmak, bildirmek, duyurmak. 3. Resmen bildirmek, açıklamak, ilan etmek: Kararname yayımlamak.
Güncel Türkçe Sözlük

Buradan bakabilirsiniz.


tdkterim.gov.tr
0
brainstorming
(13.03.12)
falandankorkmamfilandankorktugumkadar
(13.03.12)
Söylenenlerin tamamı doğrudur. Katılıyorum.

Ben TDK ile arası pek de hoş olmayanlardanım, Dil Derneği'ne bakarım genelde, onlar da bu konuda hemfikir.

Kişisel fikrim ise yayınlamak kelimesinin -galat-ı meşhur kontenjanından girse de- çok da kötü bir kullanım şekli olmadığı yönünde.
0
godo je dosao
(13.03.12)
yukarıda bütün yazılanlara ek olarak godo je dosao'ya da bir konuda katıldığımı söyleyeyim. 1980'den sonra tdk kadrosu dağıtıldı. yerine atatürk kültür dil ve tarih yüksek kurumu altında yeni bir tdk oluşturuldu. bunun da zilyon tane tutarsız, önceki uygulamaları reddeden, dil mantığına aykırı uygulamaları oldu ve olmaya devam ediyor. ben üniversiteye başlamamla birlikte gördüm ki günümüz tdk'sı artık dikkate alınmamakta. konuyla ilgili pek çok örnek de verebilirim ama açıkçası üşeniyorum. yalnız bir tespitim var ki internetin yaygınlaşması ve evinde kitaplık bile olmayan milletimizin fertlerinin evlerinden bir yazım kılavuzuna bakmak yerine tdk'nın internet sayfasına baktıklarını görüyorum. bu da tdk'nın yanlış uygulamalarını yaygınlaştırıyor. gerçi kompresörcüyü tübitak bilim kurulu üyesi yaptıkları bir memlekette zaten tdk'dan ne bekleyebilirdik ki? bu iyi günlerimiz sayılır. şu anki iktidar henüz dile el atmış değil.
0
microfiction
(13.03.12)
(3)

bugün

s e
bugünkünün mü denir bugünkinin mi?var ise kaynak?
bugünkünün mü denir bugünkinin mi?

var ise kaynak?
0
s e
(12.03.12)
bugünnünkünün

kanka;"ben"
0
theherbaliser
(12.03.12)
"bugünkü"
"gün" sözcüğü ü içerdiği için "-kü" oluyor.Bileşik sözcüklerde ünlü uyumu aranmaz.Ayrıca küçük ünlü uyumu değil büyük ünlü uyumu o.Burada geçerli değil.
0
grgn
(13.03.12)
bugünkü ama istisnai bir kullanım. sebebi de büyük ünlü uyumu değildir. -ki eki (-yor, -ken, -ki, -imtrak) büyük ünlü uyumuna uymaz. (akşamki toplantı, sabahki kahvaltı, geçtiğimiz haftaki haberler vb.)
0
microfiction
(13.03.12)
(6)

Türkçe'den İngilizce'ye çevrilmiş roman örnekleri

solino
Çevirideki zorlukları incelemek açısından bu tür roman örneklerine ihtiyacım var.Romanın tamamının olması şart değil , kısa bir bölümü de olabilir.Nereden bulabilirim ?
Çevirideki zorlukları incelemek açısından bu tür roman örneklerine ihtiyacım var.Romanın tamamının olması şart değil , kısa bir bölümü de olabilir.Nereden bulabilirim ?
0
solino
(11.03.12)
orhan pamuk'un eserleri hem bulunması açısından kolay hem de dili açısından çeviri sorunlarını daha iyi görebileceğiniz kitaplardır.

www.pandora.com.tr
0
mutluvatandas
(11.03.12)
elif şafak'tan da çok var.
0
kediebesi
(11.03.12)
yaşar kemal var ince memet
0
inayet prensi
(11.03.12)
Şurada Türkçeden yabancı dillere çevrilmiş bütün eserleri görebilirsiniz:

www.tedaproject.com
0
microfiction
(11.03.12)
bu kural tüm kitapları için geçerli değil sanıyorum.
0
kediebesi
(11.03.12)
Birkaç roman buldum fakat hiç birinin ingilizcesini bulamıyorum.Yaşar Kemal'in '' Kuşlar da gitti '' romanı mesela.Thilda Kemal çevirmiş ama bir türlü ingilizcesine ulaşamadım , ne yapsam ki ?
0
🌸solino
(11.03.12)
(2)

nutuk

ferixxxx
hangi yayınevinin basımı alınmalı?
hangi yayınevinin basımı alınmalı?
0
ferixxxx
(08.03.12)
kesinlikle yky'nin yeni yaptığı baskısı.
diğerlerinde ne komiklikler olduğunu, nasıl kötü transkripsiyonlar yapıldığını, "süt dağıtımıyla" "silah dağıtımının" nasıl karıştırıldığını ahmet kuyaş'ın ağzından dinlemişliğim var.
0
ol babda emr u ferman
(08.03.12)
yky +1. önceki basımlardaki transkripsiyon hatalarını düzeltmişler. sadeleştirme, öztürkçeleştirme gibi saçmalıklar yok.

ben de kesinlikle yky diyorum. alternatifi yok.
0
microfiction
(08.03.12)
(7)

Sertifikaların faydası

hicunutmam
Üniversite yapılan sertifikalı konferansların yararları nelerdir? Cv'ye etkisi var mıdır?
Üniversite yapılan sertifikalı konferansların yararları nelerdir? Cv'ye etkisi var mıdır?
0
hicunutmam
(08.03.12)
hiçbir faydası yoktur. öğrencinin konferansa gelmesi için yem.
0
i was there
(08.03.12)
elbette ki vardır. çalışma durumu olmamış kişiler için, 2. bir sunumdur işverene karşı.
0
daglien
(08.03.12)
pek yoktur hatta hiç yoktur. ama oralarda sektörün ileri gelenleri ile, diğer üniversitelerin öğretim üyeleri ile tanışılır. sosyalleşme olur.
0
f2dx
(08.03.12)
bir işe yaradığını görmedim
0
madworld
(08.03.12)
hiç yok. zaten kendin bile koymaya çekinirsin çoğu şeyi.
0
kta
(08.03.12)
Bir "staj" değil tabi, ama %3 de olsa etkilidir. "Boş durmadım" mesajı verir en azından.
0
pulsarsony
(08.03.12)
Yeni mezun için CV doldurur. Bir de denildiği gibi "Boş durmadım, kendime yatırım yaptım. Kendimi geliştirdim." demeye yarar. Bir de hangi alan olduğu da önemli. Hukukta işe yarar sözgelimi.
0
microfiction
(08.03.12)
(5)

macbook air vs macbook pro

ruhibirbanyo
farkı nedir? örneğin;1- http://store.bilkom.com.tr/Apple-MacBook-Air-11-inc-1-6GHz-Intel-Core-i5-128GB-Flash-Disk-Q-TR-Klavye-4GB-Bellek-HD-Graphics-3000-_3762.html#02- http://store.bilkom.com.tr/Apple-MacBook-Pro-13-inc-2-4GHz-dual-core-Intel-Core-i5-F-Klavye-4GB-RAM-500GB-HD-Intel-HD-Graphics-3000
farkı nedir? örneğin;

1- store.bilkom.com.tr

2- store.bilkom.com.tr
0
ruhibirbanyo
(04.03.12)
İşlemcisi birinin(Air) 1.6 ghz diğerinin 2.4
Airde SSD harddisk var ki çok hızlıdır.

Ne için kullanacaksınız Mac'i? Standart bir kullanıcıysanız yanımda taşıyayım internete girer yazı yazarım film izlerim diyorsanız Air daha iyi olabilir.. Ama video kurgu vb. işlere girecekseniz MacbookPro.(Fanlar-soğutma olarak da farklı olduklarını düşünüyorum-ama tam bilmiyorum)
Ayrıca giriş-çıkışlar sizin için önemli mi? Air'de sadece Usb ve ekran çıkışı var, macbookPro'da firewire,usb,ethernet,mikrofon girişi, dvd rom vb. şeyler var mesela ;)
0
rodriguez2
(04.03.12)
evet grafik tasarım programlarını kullanacağım.. pro versiyonunun daha iyi olduğunu biliyorum da fiyatları neden aynı o halde, onu anlamış değilim..
0
🌸ruhibirbanyo
(04.03.12)
birisi 11 inç ki çük kadar bir şey, diğeri 13 inç. gayet belli fiyat farkının nedeni.
0
roket adam
(04.03.12)
air'ın fiyatını 1. çok ince olması 2. SSD bulunması 2'ye katlıyor. bunlar olmasa, mac'in yarı fiyatına satılırdı.
0
507
(04.03.12)
Air'in 13 inçlik modeli de var.
0
microfiction
(04.03.12)
(11)

Türkçe'yi düzgün kullanmak

Sabac
Selam Galyalılar. Türkçeyi düzgün kullandığımı düşünen bir bireyim kendi çapımda. Yıllardır insanlar abuk subuk yazma stillerine -stil denirse artık- sahipken ben Türkçeyi düzgün kullanma çabaları içerisindeydim. İmla kurallarına, noktalama işaretlerine, yazım kurallarına falan dikkat ederim elimden
Selam Galyalılar. Türkçeyi düzgün kullandığımı düşünen bir bireyim kendi çapımda. Yıllardır insanlar abuk subuk yazma stillerine -stil denirse artık- sahipken ben Türkçeyi düzgün kullanma çabaları içerisindeydim. İmla kurallarına, noktalama işaretlerine, yazım kurallarına falan dikkat ederim elimden geldiğince. Ama bu aralar nedense, "Ne yaptın" demek yerine "naaaaptın" demeye, "bilmiyorum" yerine "bilmiom" falan demeye başladım. Bu durum beni rahatsız ettiği gibi karşımdaki insanları da şaşırtıyor.

Bana ne oldu? Lüfen yardım edin amk.
0
Sabac
(04.03.12)
Olur öyle bazen bakın "Türkçe'yi" yazacağınıza "Türkçeyi" yazmışsınız, dikkat ederseniz böyle durumlarda toparlarsınız.

edit:aha bakın doğru yazmışsınız zaten aşağıdan geldi bilgi.
birinden biri yanlış ben karışmam artık. ahahaha
0
sanal hayvan
(04.03.12)
kendini rahatlığa bıraktın sanırım. kas yaptıktan sonra sporu bırakanlar gibi. belki de etrafındaki insanlar gibi olmaya başladın.
0
f2dx
(04.03.12)
başlıkta türkçe'yi yazmışım ama, o ne olacak?
0
🌸Sabac
(04.03.12)
sözlüğe çok uğrarsan gördüğün her -de'yi ayrı yazarsın. kendimden biliyorum.
0
aydogank
(04.03.12)
doğrusu Türkçe'yi değil, Türkçeyi zaten. Dil adlarından sonra kesme imi gelmez.
0
microfiction
(04.03.12)
yeri geldiğinde dili düzgün kullanmak önemlidir, ama her yerde de düzgün yazmak, konuşmak şart değil bence. karşındaki seni anlasın yeter. kasma yani, boşver.
0
jangara
(04.03.12)
peki kucuk harfle mi baslar dil isimleri panpalar, ozel isim degil mi amk?
0
nawres
(04.03.12)
büyük harfle başlıyor. özel addan yapım ekiyle türetildiği için sonradan gelen ekler kesmeyle ayrılmıyor. biraz karışık aslında. kural böyle, yazım kılavuzlarında da böyle yazılı ama dil mantığına gerçekte uyuyor mu, yoksa dilcilerin de kafası mı karışık; orasını bilmiyorum.
0
microfiction
(04.03.12)
Ben de -de/-da eklerinin yazımını unuttum. Hangisinin ayrı, hangisinin birleşik yazılacağını iyi biliyorum orada sorun yok ama eskiden böyle bir şey yokken şimdi ''3'de mi yoksa 3'te mi yazacağım?'' ikileminde kalıyorum. İçten içe ''3'de'' yazmam gerektiğini düşünüyorum ama paranoyakça ve sapıkça 3'de / 5'de/ vb. demem gereken yerlerde ''3 civarı'', ''5 civarı'' falan diyorum. 2 aydır ortaya çıktı. (Yazım kurallarını fazla takınca belki sonunda böyle patlıyor beyin.) Bir ara da ''fotoğraf''ın nasıl yazıldığını unutmuştum. Şimdi o geçti, ciddiyim. Üzülme.
0
tanterosa
(04.03.12)
Yeterince düzgün yazınca pek sorun yok. Kelimleri düzgün yazıp belli başlı kuralları bilince günü kurtarırsın. Mükemmel yazacam diye kasmaya gerek yok bence. En azından internet ortamında. Resmi yazışmalarda daha özenli olursun. Mesela kesme işareti çok kurnaz, insan bütün kurallarını bilemiyor. Dil adlarına çekim eki gelse bile kesme işareti kullanılmıyor mesela. Bu kafa karıştırıcı bir istisna. Dil kurumları yeni kurallara getirebiliyor bir de ve bunu herkes takip edemiyor.
0
ermanen
(04.03.12)
bence düzgün yazmaktan ziyade düzgün yazılışını bilmek mühimdir. ben de 'bilmiyorum' yerine 'bilmiyom' yazmayı severim. ya da hiçbir ortamda cümleye büyük harfle başlamam mesela. bu tarz şeyler yazı dilinin aksanı gibi birşey. vahim olan hangi eklerin ayrılıp hangilerinin ayrılmayacağı gibi şeyleri bilmemektir.
0
cro.magnon
(04.03.12)
(5)

uluç veya huluç?

uzaktanbakancocuk
dostlar sorarım size !! sırtta veya omuzda damar damar üstüne gelince bi şey diyorlardı neydi ismi bilemedim.. uluç, huluç gibi bi şeydi..nasıl kurtulurum bu meretten
dostlar sorarım size !! sırtta veya omuzda damar damar üstüne gelince bi şey diyorlardı neydi ismi bilemedim.. uluç, huluç gibi bi şeydi..nasıl kurtulurum bu meretten
0
uzaktanbakancocuk
(03.03.12)
(bkz: kulunç) sırtını çiğnetebilirsin
0
crimson king
(03.03.12)
Bengay yahut kamfolin isimli merhemlerden birini kullanın.
0
godo je dosao
(03.03.12)
Spor yapin
Masaja gidin
0
mahnita
(03.03.12)
bu arada damar damar üstüne gelmesi diye bir şey halk arasındaki bir boşinandan başka bir şey değilmiş. doktorlar, bir damar, diğer damar üstüne binmez diyor. sorunuzun yanıtı değil ama en azından fazladan bir malumat olsun.
0
microfiction
(03.03.12)
microfiction önemli bir konuya değinmiş. damar damar üstüne binmez. damarlar vücudun içinde kablo misali sallanmazlar; dolayısıyla üst üste de binmezler. b bu şekilde oluştuğuna inanılan ağrıların sebebi genellikle kas kaynaklıdır.
0
sodometal
(03.03.12)
(4)

Orhun Yazıtları'ndan Nobel'e Türk Edebiyatı

platonun kolundaki ornitorenk
adlı bir belgesele rast gelmiştim bir gün bir kanalda. Vaktim olmadığından pek de izleyememiştim ama hilmi yavuz, jale parla, sadık yalsızuçanlar gibi isimler de vardı. kaydına nasıl ulaşabiliriz acep?
adlı bir belgesele rast gelmiştim bir gün bir kanalda. Vaktim olmadığından pek de izleyememiştim ama hilmi yavuz, jale parla, sadık yalsızuçanlar gibi isimler de vardı. kaydına nasıl ulaşabiliriz acep?
0
platonun kolundaki ornitorenk
(25.02.12)
hangi kanalda ve hangi tarih-saatte olduğunu biliyorsanız tvarsivi.com adresinden izleyebilirsiniz. tabii izlediğiniz kanal sitedekiler arasında mevcutsa.
0
microfiction
(25.02.12)
maalesef günü ve kanalı hatırlayamıyorum, samanlıkta iğne aramak misali benimki de.
0
🌸platonun kolundaki ornitorenk
(25.02.12)
trt'de yayımlanmış. trt belgesel olması muhtemel.
0
microfiction
(25.02.12)
trt turk de olabilir. sürekli olarak yeni yapım belgeseller yayınlıyordu bir ara, hatta hala da yayınlıyor sanırım.
0
vita vinum est
(25.02.12)
(8)

Baba-kız ilişkisi anlatan filmler, kitaplar?

isabel
Soru başlıkta, bildiginiz baba-kız ilişkisi anlatan, inceleyen film, kitap, hikaye vs önerileriniz var mi? Bu konuda yakın bir arkadaşım araştırma yapıyor. Yana yakıla hikaye arıyor. Şimdiden çok teşekkürler:)
Soru başlıkta, bildiginiz baba-kız ilişkisi anlatan, inceleyen film, kitap, hikaye vs önerileriniz var mi? Bu konuda yakın bir arkadaşım araştırma yapıyor. Yana yakıla hikaye arıyor. Şimdiden çok teşekkürler:)
0
isabel
(21.02.12)
microfiction
(21.02.12)
kızlarıma mektuplar-emre kongar
babam öldüğünde ağlamadım-iris galey (bu gerçi sıradan bir durumu anlatmıyor)
0
psikolog sulugoz
(21.02.12)
Babam Öldüğünde Ağlamadım - Iris Galey
0
violetsky
(21.02.12)
www.imdb.com
biraz değiniyor
0
allstar
(21.02.12)
mlky lvn
(21.02.12)
(bkz: taken)
0
dedim dedim de kime dedim
(21.02.12)
(bkz: Decalog IV)

Biraz farklı bir noktadan ele alıyor ama güzel film.
0
johan sebastian
(21.02.12)
0
buzzlightyear
(21.02.12)
(2)

Eski Sayı Dergi Sorusu..

isott
Dergilerin eski sayılarının satıldığı bir site mevcut mudur? Bakındım ancak bulamadım.Sıfır, kullanılmamış ve mümkün olduğu kadar şu an yayın hayatını devam ettiren dergiler aramaktayım.Şimdiden teşekkürler.
Dergilerin eski sayılarının satıldığı bir site mevcut mudur? Bakındım ancak bulamadım.

Sıfır, kullanılmamış ve mümkün olduğu kadar şu an yayın hayatını devam ettiren dergiler aramaktayım.

Şimdiden teşekkürler.
0
isott
(19.02.12)
hususi olarak sırf bu amaçla olan siteler değil ama www.idefix.com ve www.imge.com.tr dergi arşivleri olarak fena değillerdir. pek çok derginin eski sayısına ulaşmak mümkündür. özellikle imge'nin sitesi nispeten daha başarılı gibi.
0
microfiction
(19.02.12)
şöyle bir olay vardı, kendim kullanmadım ama denenebilir: www.444dergi.com
bir önceki ayın sıfır dergisini uygun fiyata almaca.
0
oldu görüşürüz
(19.02.12)
(1)

varoluşçuluk bir hümanizmadır

yuee
sartre'ın bu metnini nereden bulabilirim ?
sartre'ın bu metnini nereden bulabilirim ?
0
yuee
(18.02.12)
sartre'ın söz konusu kitabı türkçede varoluşçuluk adıyla yayımlanmış durumda. say yayınlarından çıkma.

www.idefix.com
0
microfiction
(19.02.12)
(7)

blogspot üye önerileri?

hayırkaramuratbenim
kimler izlenmeli?
kimler izlenmeli?
0
hayırkaramuratbenim
(11.02.12)
d for domates
(11.02.12)
knut hamsun
(11.02.12)
knut hamsun
(11.02.12)
knut hamsun
(11.02.12)
knut hamsun
(11.02.12)
yazarodasi.blogspot.com (blog menümdür, gendü gendümün ireklamudur)
0
microfiction
(11.02.12)
wessago
(11.02.12)
(3)

Seyahatname - Evliya çelebi

kafa koparan manyak
Evliya çelebi'nin Seyahatnamesini almak istiyorum lakin bir dünya kitap var.. benim almam gereken sanırım aşağıda linkini verdiğim.. peki yazım dili nasıldır? bilen, okuyan ya da alternatifini tavsiye edebilecek olan varsa çok dua ederim..http://www.idefix.com/kitap/evliya-celebi-seyahatnamesi-2-cil
Evliya çelebi'nin Seyahatnamesini almak istiyorum lakin bir dünya kitap var.. benim almam gereken sanırım aşağıda linkini verdiğim.. peki yazım dili nasıldır? bilen, okuyan ya da alternatifini tavsiye edebilecek olan varsa çok dua ederim..

www.idefix.com
0
kafa koparan manyak
(06.02.12)
Bende Seyahatname'nin İstanbul ile ilgili 2 cildi var yine Yapı Kredi Yayınları'ndan. Dili oldukça güzel ve sadedir. Tavsiye ederim.
0
patisinde marifet
(06.02.12)
işte hepsini tek tek almaktansa bütün ciltleri bir arada almak istiyorum lakin dili nasıl bilemiyorum..
0
🌸kafa koparan manyak
(06.02.12)
yky'nin bastığı seyahatname'nin bir alternatifi daha yok. yky hem orijinal dilinin transkripsiyonunu hem günümüz türkçesini bastı. türkiye'de tamamını basan bir tek yky var zaten. ki bu büyük bir projeydi ve büyük ses getirdi. eğer tek tek almak istemiyorsanız yky'nin iki cilt halindekini alın. bu iki ciltte yky'nin daha önce ayrı ayı bastığı bütün ciltleri bir araya getirilmiştir. dediğim gibi, yky'nin bastığının alternatifi yok. diler linkini verdiğiniz iki cilt halinde olanını alırsınız, dilerseniz ayrı ayrı ciltleri toplarsınız.
0
microfiction
(06.02.12)
(2)

Düzgün bir 'Nutuk' baskısı

serafina pekkala
merhaba gençler, Atatürk'ün Nutuk eserini okuyacağım. duyduğuma göre 80 darbesi sonrasında kenan evren ve arkadaşları nutuk'u baya kesip kırpmışlar. 80 öncesi baskısı var bizim evde. onda da eski kelimelerden dolayı hiç bi şey anlamadım.yani hem günümüz türkçesiyle, hem de güvenilir, kırpılmamış tam
merhaba gençler, Atatürk'ün Nutuk eserini okuyacağım. duyduğuma göre 80 darbesi sonrasında kenan evren ve arkadaşları nutuk'u baya kesip kırpmışlar. 80 öncesi baskısı var bizim evde. onda da eski kelimelerden dolayı hiç bi şey anlamadım.

yani hem günümüz türkçesiyle, hem de güvenilir, kırpılmamış tam metin halini hangi yayın evinin baskısından bulabilirim?
0
serafina pekkala
(04.02.12)
yky tam baskısını yaptı. güzel, tek cilt olarak, eksiksiz, öztürkçeleştirilmemiş. www.idefix.com

en düzgün baskı budur.
0
microfiction
(04.02.12)
dizinli almanı öneririm ne olursa olsun
0
seyirdefteri
(04.02.12)
(8)

ihsan oktay okurken ne dinlesem?

diyojenimtırak
kitap okurken müziksiz yapamam. ihsan oktay(amat) okurken ne dinlesem?
kitap okurken müziksiz yapamam. ihsan oktay(amat) okurken ne dinlesem?
0
diyojenimtırak
(28.01.12)
baba zula, incesaz gider. ben brooklyn funk essentials dinlerdim.
0
eskiyemeftun
(28.01.12)
amat? anar?
0
anestezik
(28.01.12)
rammstein
0
lorenzen
(28.01.12)
(bkz: mercan dede)
0
microfiction
(28.01.12)
erkan oğur, sumru agiryuruyen

mono,mogwai.
0
aylakadam
(28.01.12)
(bkz: mastodon) - (bkz: leviathan )albümünü dinle.
0
baldur2
(28.01.12)
@anestezik

amat, ihsan oktay anar'ın kitabı.
0
defansif orta saha
(28.01.12)
yansimalar
0
toshiro
(29.01.12)
(2)

Kitap Tavsiyesi

thefall
Şu anda üç tane online kitap sitesi açtım elimde kredi kartıyla önerilerinizi bekliyorum. Fantastik ve kişisel gelişimlerden pek hazetmiyorum. Oruç Aruoba'yı, Yusuf Atılgan'ı, Murat Menteş'i falan severim. Aklıma ilk bunlar geldi. Tavsiyelerinizi bekliyorum.
Şu anda üç tane online kitap sitesi açtım elimde kredi kartıyla önerilerinizi bekliyorum. Fantastik ve kişisel gelişimlerden pek hazetmiyorum. Oruç Aruoba'yı, Yusuf Atılgan'ı, Murat Menteş'i falan severim. Aklıma ilk bunlar geldi. Tavsiyelerinizi bekliyorum.
0
thefall
(24.01.12)
Yusuf Atılgan'ı seven adam 1950 kuşağının diğer öykücülerini de sever. Vüs'at O. Bener, Ferit Edgü tavsiye dilesidir. Ferit Edgü'nün bütün öyküleri, güzel bir baskıyla Leş adı altında toplandı. Vüs'at O. Bener'in öykülerine başlamak içinse Dost-Yaşamasız ve Siyah-Beyaz iyidir. Yine Yusuf Atılgan'ı seven birisi Sait Faik'i sevecektir. Zaten Türk öykücülüğü Sait Faik'in paltosundan çıkmıştır. Bütün öyküleri okunabilir. Yalnız çoğu kişide şu gözlenmiştir ki Sait Faik'i ilk okumaya başlayınca hemen sarmayabiliyor. Ama devam ettikçe insan bu sefer âşık oluyor. Sabahattin Ali'den de ne varsa okunur. Gerek romanları, gerekse öyküleri...

Murat Menteş'i seven adam Alper Canıgüz de sever. Zaten arkadaş bunlar. Hakan Günday okumadıysanız okuyun derim. Kinyas ve Kayra (gerçi biraz ergen ruhu kokuyor ama çoğunluk seviyor), Piç ve Zargana başlamak için uygun üç kitaptır. İhsan Oktay Anar okumadıysanız mutlak surette okuyun. Okumanız gereken kitabının adıysa Puslu Kıtalar Atlası.
0
microfiction
(24.01.12)
sabahattin ali - kuyucaklı yusuf ve kürk mantolu madonna.
bir de üç istanbul -mithat cevdet kuntay'ın.
0
sen git ben geliyorum
(24.01.12)
(7)

beykent hukuk mu bilgi hukuk mu

godfrey
arkadaşlar bu sene sınava hazırlanan bir kardeşim var. ve isteği benim ve babamız gibi avukat olmak. ben bu yıl içinde babamın yanında staja başlayacağım. selçuk son sınıftayım. her neyse, bu kardeş kazanacak gibi değil. bari özele yollayalım diyoruz. biliyorum devlette okumak gibisi yok ama yeteneğ
arkadaşlar bu sene sınava hazırlanan bir kardeşim var. ve isteği benim ve babamız gibi avukat olmak. ben bu yıl içinde babamın yanında staja başlayacağım. selçuk son sınıftayım. her neyse, bu kardeş kazanacak gibi değil. bari özele yollayalım diyoruz. biliyorum devlette okumak gibisi yok ama yeteneği falan da yok, çaresiz yani.

karar bende. şu iki özelden hangisini tercih ettirsek daha mantıklı sizce? ya da başka bi şey mi denesek?

teşekkürler.
0
godfrey
(24.01.12)
bilgi diyorum, beykent'te hukuk olduğunu daha yeni duydum.
0
zeplich
(24.01.12)
kesinlikle bilgi. devletin çoğundan da iyidir ayrıca bilgi'nin hukuku. genelde görmüş geçirmiş avukatlar da bilgi'den mezun olanları övüyor.
0
microfiction
(24.01.12)
"bundan adam olmaz, bari özele yollayalım hem yeteneği falan da yok çaresiz yani." kardeşiniz açısından üzüldüm, böyle bi abiye sahip olmak istemezdim.


siz (yani kardeşinizin en yakınındaki kişiler) böyle düşünüyorsanız kardeşiniz maça 1-0 yenik başlamış demektir. böyle düşüneceğinize önce ona destek olun, çalışsın elinden geleni yapsın, yanında olduğunuzu hissettirin. devlet okulunda hukuk tutturmak kolay değil, olur veya olmaz. şu rezalet sınav sisteminin getirisinden dolayı herkes istediği okulda / bölümde okuyamıyor ne yazık ki. elinden geleni yaparak kaybetmesi hem de onun içinin rahatlığı açısından daha iyi olmaz mı? sonrası onun kendi isteğine ve sizin imkanlarınıza kalmış.
0
inethelia
(24.01.12)
istanbuldaki vakıf üniv.lerden birinde hocalık yapmış biri olarak kesinlikle bilgi derim ben. ayrıca bilgideki hocaların kalitesi, verdikleri eğitim ve öğrencilere kazandırdıkları vizyon bakımından başta selçuk üniv. olmak üzere pekçok devlet üniversitesinden daha iyidir (bunu da şimdi bir devlet üniv.de hocalık yapmakta olan biri olarak söylüyorum).
0
yemrem
(24.01.12)
microfiction ve yemrem +1 bilgi'nin hukuku oldukça iyi. bir de şu başlığa bakın, fikir verecektir: (bkz: istanbul bilgi üniversitesi hukuk fakültesi)
0
kurmaca
(24.01.12)
bilgi.
0
isyanim var ulaan
(24.01.12)
istanbul dışı düşünüyorsanız bilkent hukuk da iyi ama çalışmayan biriyse okula girip de çıkamama ihtimali yüksek.
0
kayranin kedisi
(25.01.12)
(6)

bilişim suçları ile ilgili bir soru...

yokumbenburda
panpalar,diyelimki internette yazdığınız bir yazıdan dolayı birisi savcılığa sizin hakkınızda suç duyurusunda bulundu. savcılıkta ıp numaranızı ve dolayısıyla adresinizi tespit etti. sanırım bu aşamada ifadeye vermeye gidilecek. peki ifadeye çağırma şekilleri nasıl oluyor? savcılık eve mektup mu yol
panpalar,

diyelimki internette yazdığınız bir yazıdan dolayı birisi savcılığa sizin hakkınızda suç duyurusunda bulundu. savcılıkta ıp numaranızı ve dolayısıyla adresinizi tespit etti. sanırım bu aşamada ifadeye vermeye gidilecek. peki ifadeye çağırma şekilleri nasıl oluyor? savcılık eve mektup mu yolluyor yoksa eve sivil polisler mi geliyor?
0
yokumbenburda
(21.01.12)
ocanal
(21.01.12)
eve gelip bilgisayarınıza el koyarak yazıyı sizin yazıp yazmadığınızın (bi nedenle yazmamış ancak ip sizi gösteriyor olabilir) tespiti için gelip bilgisayarınıza ve varsa harici disklerinize el koyuyorlar. onu alıp bilişim şubede inceliyorlar. ondan sonra sizi "gelin ifade verin" diye çağırıyorlar. eğer bu ifade öncesi sizin bilgisayarınızda sizin yazdığınıza dair bir şey bulamazlarsa bilgisayarınızı alıp evinize dönüyorsunuz konu kapanıyor (delil yetersizliği) ama bulunursa "aha bak şurada şu kullanıcı adı ile şu siteye girmişsin, şikayet edilen yazı da bu. bu sensin" denilerek ifaden isteniyor. açıklamanı yapıp imzalayıp bilgisayarını alıp evine gidiyorsun. ifaden savcıya gönderiliyor. savcı dava kovuşturma açılmasına karar verirse mahkemeye gönderiyor. hakim de uygundur derse dava oluyor. ifaden nedeni ile savcı "kovuşturmaya yeri yoktur" derse yine herşey bitiyor(olumlu anlamda) ve aynı konuda tekrar dava talebi olamıyor.
0
ben smyrna
(21.01.12)
bilgisayarınızı değil diskinizi inceliyorlar. diski söküp, yazma korumasına alıp ardından encase gibi programlar ile inceliyorlar. yani pcnin açma kapanması ile hiç bir ilgisi yok. diskinizin şifreli olması durumunda ne yapıyorlar bilmiyorum ama muhtemelen şifrenizi söylememe hakkınız yoktur diye düşünüyorum.
0
ben smyrna
(21.01.12)
yazıyı yazdığını kabul etsen bile yinede bilgisayarına el mi koyuyorlar?
0
🌸yokumbenburda
(21.01.12)
bu arada bir şey ekleyeyim. internette yazdığınız bir şey bir suçu teşkil ediyor olsa bile - örnekse hakaret - bu durumda sizin eyleminizi bilişim suçu olmaz. bir başka deyişle internet üzerinden işlenen her suç bilişim suçu değildir. bilişim suçu için bir bilişim sistemine girme, sistemi engelleme, verileri çalma vb. eylemlerde bulunulması gerekir. bunlar da türk ceza kanunu 243., 244., 245. ve 246. maddelerinde düzenlenmiştir. hakaret etmek, çocuk pornografisini internet üzerinden yaymak, türklüğe hakaret vb. bunların internet üzerinden işlenmesi bunları bilişim suçu yapmaz.
0
microfiction
(21.01.12)
micro doğru söylemiş. ancak zaten ayırım o kadar önemli değil. bir noktaya kadar (pcnin alınması vs) süreç aynı. ama çocuk pornosu gibi durumlarda evden pc ile birlikte sizi de alır götürürler muhtemelen! ama hakaret vs gibi şeylerde pc gider siz kalırsınız.
evet ben yaptım deseniz de pcyi alıyorlar. gidip "aha işte bu hesabım bu da yazdığım yazı" diyerek süreci hızlandırabilirsiniz en azından.
0
ben smyrna
(22.01.12)
(15)

kardeşe kitap önerisi

vaktiyle iyi biriydi
kitap kurdu bir kardeşim var,memlekete dönmeden gene beni aradı ve kitap istiyor çünkü elindeki stoklar tükenmek üzereymiş.stokları da harry potter serisi, saftirik greg in maceraları serisi idi4-5 tane de tırt ama 200 sayfalık kitap almıştım.11 yaşında 5. sınıf erkek, onu okuma alışkanlığından da s
kitap kurdu bir kardeşim var,
memlekete dönmeden gene beni aradı ve kitap istiyor çünkü elindeki stoklar tükenmek üzereymiş.
stokları da harry potter serisi, saftirik greg in maceraları serisi idi
4-5 tane de tırt ama 200 sayfalık kitap almıştım.

11 yaşında 5. sınıf erkek, onu okuma alışkanlığından da soğutmayacak şekilde kitaplar arıyorum..
yardımlarınızı bekliyorum

not: macera kitapları seviyor, iyi kurgulanmış fantastik şeyler olabilir.
kısaltılmış bir iki klasik aldım okuyor ama ilgisini çekmiyor.
hayal gücüne ve kendini ifade edebilme yeteneğine yönelik şeyler.
0
vaktiyle iyi biriydi
(21.01.12)
Buz Ve Ateşin Şarkısı
0
paintov
(21.01.12)
ejderha mızrağı serisini sever.
0
somethinginthewayshemoves
(21.01.12)
moby dick. en sevdiğim romandır. okumamışsa kesin okumalı çok sevecektir.
0
gotu patlak circir bocegi
(21.01.12)
kisa bisey olsun istemistim
(21.01.12)
ohannes! 11 yaşındaki çocuğa moby dick önerilir mi yahu? kısa bisey...'in dediği gibi otostopçunun galaksi rehberi olabilir. ölü ozanlar derneği olabilir. sofie'nin dünyası olabilir. maceralı şeyler seviyorsa üç silahşörler ve devamı olan yirmi yıl sonra olabilir (oğlak yayınlarının bastığı orjinalidir. kısaltılmışları demiyorum.) yüzüklerin efendisi olabilir.
0
microfiction
(21.01.12)
sofie'nin dünyası özel bir ilgisi yoksa gerçekten gereksiz bir kitap. bütün felsefe tarihi anlatılıyor ve bir yerde sıkıyor.

otostopçunun galaksi rehberi +1
0
shyzore
(21.01.12)
otostopçunun galaksi rehberi'ni öneriyorsun da neden moby dick önermiyorsun saçma geldi bana

adam fawer, dan brown gibi akıcı kitaplar okunur
0
paintov
(21.01.12)
adam fawer ile dan brown a daha var :)
0
🌸vaktiyle iyi biriydi
(21.01.12)
kaçırılan çocuk, çok güzeldir.
0
Lucifer7
(21.01.12)
Açlık oyunları,ateşi yakalamak,alaycı kuş

www.hepsiburada.com
0
Abraxass
(21.01.12)
o yaştaki ve her yaştaki insan için Jules Verne'in kitapları. 80 günde devr-i alem'den başlayıp iki yıl okul tatili, denizler altında 20bin fersah, dünyanın ucundaki fener, dünyanın merkezine yolculuk, meteor avı önereceğim kitapları.
o yaşta dili ağır kitaplarla yormamak lazım.
bir de tarihsiz serüvenler dizisi mi ne vardı, o da harry potter dan sonra baya tutulmuştu.
blogs.kcrw.com
0
r_u_h
(21.01.12)
Antoine de Saint-Exupery, Kücük Prens
Levis Carroll, Alice Harikalar Diyarinda
C. S. Lewis, Narina Günlükleri (serisi)
J.M. Barrie, Peter Pan
0
boops
(21.01.12)
David Eddings'in Belgariad ve ardılı Malloryon serileri (toplam on cilt) gayet uygun. Hâlâ okuyorum, ikinci serideyim; daha dün gece kitabı yanıma koyarken düşünmüştüm, küçük yeğen-kuzen olsa tam alınacak cinsten diye. Sağlam kurgulu iyi bir fantastik. Şu aralar D&R'larda gayet uygun fiyatla bulabilirsin.
0
AhmetVural1987
(21.01.12)
Fantastiğe fazla bulaştırmasan biraz daha dünya ve türk edebiyatına geçiş yapsa?

Bende vakti zamanında tüm zaman çarkı ejderha mızrağı forgetten realms dune mallaryon raymond e feist yaladım yuttum ne yazıkki hiç bir şey kazandırmıyor, aşırı gelişmiş bir hayal gücü haricinde ki, fazla hayal kurmakta gerçek dünyada işe yaramıyor ne yazıkki
0
efrasiyab87
(21.01.12)
Fantastiği edebiyat dışında tutan eller kırılsın. Evet.
0
AhmetVural1987
(21.01.12)
(2)

Varlık Dergisi.

lenin benim amcam olur
Merhabalar. varlik dergisi haziran 2010 sayisinda "istanbul'un 11 dakikasi" adli bir oyku var. bu oykuyu internette hicbir yerde bulamadim. bulabilecek olan var ise bir yardim etsin lutfen. dijital dergi okuma sitelerinde varmis ama kredi karti kullanmiyorum. yardim edene cok mutesekkir olurum. cok
Merhabalar. varlik dergisi haziran 2010 sayisinda "istanbul'un 11 dakikasi" adli bir oyku var. bu oykuyu internette hicbir yerde bulamadim. bulabilecek olan var ise bir yardim etsin lutfen. dijital dergi okuma sitelerinde varmis ama kredi karti kullanmiyorum. yardim edene cok mutesekkir olurum. cok sagolun...
0
lenin benim amcam olur
(19.01.12)
maalesef www.pecya.com dışında bulamazsınız.
0
microfiction
(19.01.12)
hangi şehirdesiniz? kütüphanelerde de okuyabilirsiniz sanırım, birçok büyük kütüphane varlık'ın sayılarını alıyor diye biliyorum.
0
marikaki
(19.01.12)
(1)

Varlık Dergisi.

lenin benim amcam olur
merhabalar. Varlık dergisi'nin haziran 2010 sayısında zeynep urş'un "istanbul'un 11 dakikası" adlı öyküsü var. İnternette hiçbir yerde bulamadım bu öyküyü. Benim için çok önemli. Lütfen yardımcı olun, çok teşekkürler...
merhabalar. Varlık dergisi'nin haziran 2010 sayısında zeynep urş'un "istanbul'un 11 dakikası" adlı öyküsü var. İnternette hiçbir yerde bulamadım bu öyküyü. Benim için çok önemli. Lütfen yardımcı olun, çok teşekkürler...
0
lenin benim amcam olur
(19.01.12)
bütün varlık arşivi şuradadır: www.pecya.com

yalnız cüzi de olsa bir ücret ödemeniz söz konusu olabilir. eskiden yeni üyelere bir miktar kredi tanıyorlardı. hâlâ var mı bilmiyorum.
0
microfiction
(19.01.12)
(8)

Ters Lale/ Selimiye

9gagger
nedir abi bunun olayı. UNESCO şu küçücük şeyi tanımış. hatta Dünya Kültür Mirası Listesi'ne sokmuş zamanında.nedir lan bu, biri bizi sikiyor mu, taşak mı geçiyor n'apıyor?kısaca olayı nedir lan bunun? dokunan ölmüyor mu?
nedir abi bunun olayı. UNESCO şu küçücük şeyi tanımış. hatta Dünya Kültür Mirası Listesi'ne sokmuş zamanında.

nedir lan bu, biri bizi sikiyor mu, taşak mı geçiyor n'apıyor?

kısaca olayı nedir lan bunun? dokunan ölmüyor mu?
0
9gagger
(18.01.12)
www.cnnturk.com

''Üstad Mimar Sinan'ın ustalık eserim dediği Selimiye Camii eskiden kavak meydanı denilen yerdeki Yıldırım Beyazıt’ın saray arsası üzerine yapılmıştır.

Fakat bir rivayete göre Camini arsası içinde bir lale bahçesi varmış ve bu lale bahçesinin sahibi kadın Camii inşaatı için arsasını satmaya yanaşmamış. Uzun uğraşlardan sonra kadın arsayı bir şartla satmayı kabul etmiş. Arsasının sembolik olarak yaşatılması için bir lale motifi yapılmasını istemiş. Mimar Sinan da lale motifini yapmış fakat ters olarak.

Camideki lale motifi lale bahçesini, lalenin ters yapılması ise kadının tersliğini ifade etmektedir.

Ters lale dahil Selimiye çinilerinde 101 ayrı lale motifi kullanılmıştır.''
0
kisa bisey olsun istemistim
(18.01.12)
çok ender rastlanan bir çiçek.hatta geçen sene elazığ da açmışdı da haberlere bile çıkmıstı.yamulmuyorsam uzak doğuda fılan da olay olmustu.
0
integral almayi bilmeyen muhendis
(18.01.12)
çiçek bahçesi olsa ok. ya da 3 5 çiçek kalmış olsa son olarak. ona da ok.

bunları koruyalım.

ama mermerin üzerindeki bir lalenin olayı nedir abi? istediği kadar hikayesi olsun, isterse filmler yapılsın. anlayamıyorum.

beyazıd camii'ne gidelim beraberce yüzlerce küçük detay var. hepsinin de hikayesi var.

yani misal babaannemin evinin önünde 50 60 yıllık çimentoya yazılmış "bok" yazısı vardı. gülerdik ona bakalım kim yazdı diye. unesco onu da alsın.
0
🌸9gagger
(18.01.12)
Defalarca dokundum ve hayattayım.

Ayrıca kültür mirası listesine alınan sadece lale değil camii nin kendisi imiş ve lale ye de dokunup dilek tutanlar olduğundan korumaya alınacakmış ki zamanla silinmesin...

Halk arasında yaygın inanışlardan da en aklımda kalan (ya da daha fantastik olduğundan daha kolay inandığım); her yıl biraz daha aşağı gittiği ve en dibe ulastığında da kıyamet kopacağı konusunda olandır.
Hatta çocukken iddialaşırdık, bak şuradaydı şimdi burada diye...
0
kotukediserafettininexkankasi
(18.01.12)
öncelikle integral almayi bilmeyen muhendis'in de dediği gibi ender bulunan bir çiçek ters lale. mesela van bildiğim kadarıyla bu çiçekle de meşur heryerde kartpostalını vs satıyorlar. bir diğer şey de ki emin değilim anlatılanı aktarıyorum arapça allah'ı tersten okunduğunda lale olarak okunuyormuş.(yanlış bilgi olabilir duyduğum bu, arapça bilmiyorum islam değilim) bu sebeptendir ki islamiyet için de önemli bir sembol.
eğer hafızam beni yanıltmıyorsa ishak paşa sarayında da var taşlardan birine oyulmuş ters lale.
0
nwnd
(18.01.12)
küçücük bir motif o esrin gizemine gizem katıyor işte. yoksa lale değil camii'nin kendisi kültür mirasında.
0
dessy
(18.01.12)
yalnız bir mesele var. bitki olan terslale ile ters olarak çizilmiş lale motifi arasında dağlar kadar fark var. sinan da laleyi oraya kondururken terslale bitkisini düşünmemiş. oradaki lale bahçesinin sahibi olan yaşlı kadının inatçılığını, aksiliğini, 'ters'liğini belirtmek için koymuş. bir de yukarıda denildiği gibi esas listede olan şey caminin tamamı. ters lale motifi yalnızca fiziksel olarak korumaya alınacak ki aşınıp yıpranmasın. kültür mirasında olan şey cami yani.

(bu arada sözcüğün kök hali camii değil, cami. camii, camisi demek. yani sözcüğün -i hal eki almış hali. örnek: selimiye camii, selimiye camisi demek. "bu caminin minaresi çok yüksek" dediğimizdeyse cami olarak yazıyoruz.)

terslale bitkisi için: www.hakkarim.net
0
microfiction
(18.01.12)
Ters Lalenin Osmanlılar tarafından bu kadar kabul görmesinin sebeplerinden biri de Arap harfleri ile ilgilidir. Lale(ﻻ ﻟﻪ) şeklinde yazıldığında, Allah(ﷲ) kelimesinin bütün harfleri kapsar. Bu harflerinin karşılığı sayılar hesabına dayanan “ebced” usulüne göre de Allah kelimesi ile lâle kelimesinin aynı rakama tekabül etmesi, ediplerde yaratıcı’nın yarattıklarında tecelli etmesi düşüncesinden hareketle derin bir heyecan uyandırmış. Lâle Arap harfleri ile yazılır ve tersinden okunursa (ل ﻫﻼ)=Hilal=Ay olur. Hilal veya Ay bilindiği gibi Osmanlı Devleti’nin amblemidir. Lale; tersten hilal diye okunur, aynı şekilde hilal devlet-i ebet müddeti temsil eder. Lalenin Osmanlıca yazılışı da Allah ve Hilal kelimeleri ile aynı harflerle yazılır. Bundan dolayı Lale ve Ters Lale İslam dininde kutsal kabul edilmiş.
Bayrak şairimiz, rahmetli Arif Nihat Asya da lale ve Ters laleyi şu güzel sözleriyle anlatıyor;

"Eskiler lâle ve ters laleyi mukaddes sayarlardı. Gerçekten, izahı zor bir şuur, o zamanın yazılarında lâle kelimesi ile Allah kelimesini aynı harflerden meydana gelirdi. Üstelik “ebcet” hesabında lâle, Allah ve hilâl aynı sayıyı verirdi. Biri güzelliğiyle yurdumu, biri ulviliğiyle dinimi, bir diğeri de şerefiyle istikbâlimi anlatan, kelimelerdeki “ebcet” beraberliği sizi bilmem, ama ben bu olaya tesâdüfidir deyip geçemeyeceğim"
0
yemrem
(18.01.12)
(6)

"Sultanahmet Adliyesi'nde " hal eki kesme işaretiyle ayrılır mı ?

kacar
evet "Sultanahmet Adliyesi'nde " derken de eki "'" kesme işareti ile ayrılır mı?yoksa "Sultanahmet Adliyesinde" şeklinde mi yazılır?
evet "Sultanahmet Adliyesi'nde " derken de eki "'" kesme işareti ile ayrılır mı?yoksa "Sultanahmet Adliyesinde" şeklinde mi yazılır?
0
kacar
(16.01.12)
Sultanahmet Adliyesi'nde olacak doğrusu.
0
cakabo
(16.01.12)
kurum adlarına getirilen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. doğrusu ikincisi.
0
petrol kalemi
(16.01.12)
bu kuralları uyduran adam kim?
niye onun dediği oluyor.
bilimsel bir sebebi mi var?
bence ayrılmalı.
0
partizan
(16.01.12)
Bir adam değil bunları uyduran. TDK diye kısaltılan, Türk Dil Kurumu denilen kurumdur. Kurumda çalışan edebiyatçıların, dil bilimcilerin ortak çalışmaları sonucu çıkıyor bu dil bilgisi dediğimiz olgu.
0
sankaranarayanan
(16.01.12)
Ayrılır arkadaş. Kurum adlarına gelen ekler dilekçe yazarken ayrılmaz.
Diğer bir deyişle gerçekten "kurum" olduğu zamanlarda.

Sen şu an yer bildiriyorsun.
0
even i say faith no more
(16.01.12)
Bu konudaki kaynak kitaba baktım. (bkz: ana yazım kılavuzu) Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde, Ana Yazım Kılavuzu'na, İstanbul Valiliği'nde örneklerinde gibi kesme imiyle ayrılacağı söylenmekte.

Bu arada bir uyarıda bulunayım. Bu uyarıyı ne zamanbu TDK konusu açılsa yapıyorum. Bu yüzden birden çok rast gelenler varsa kusura bakmasınlar.

1980 darbesiyle yapısı değiştirilen TDK bir sürü çelişkili ve dil mantığına aykırı uygulamaya imza attığı için 1980 sonrası TDK, ciddi akademisyenlerce, editörlerce, reklamcılar ve yazarlarca dikkate alınmamakta. TDK'nın bu saçma uygulamalarından bazı örnekler: uluslararası'nı uluslar arası, dilbilim'i dil bilim hatta dil bilimi, dilbilgisi'ni dil bilgisi biçiminde yazmak... Yahut adamsendecilik sözcüğünü tutuyorlar "adam sendecilik" diye yazıyorlar. Yahu madem tutarlı olsun istiyorsun, en azından "adam sen decilik" falan de. Ama böyle yazınca da ne kadar saçma bir uygulama olduğu ortaya çıkıyor. Konuyla ilgili darbe öncesindeki gerçek TDK başkanınının yürüttüğü bir kurulca hazırlanan Ana Yazım Kılavuzu'nun başında yer alan bölümde bu tutarsızlıklar bir bir gerekçeleriyle çürütülüyor. Teşekkürler Kenan Evren, darbenin bir eseri daha!

P.S. Neden dilbilim de dil bilim değil? Neden göstergebilim, toplumbilim, suçbilim değilse o yüzden. dilbilim 'dil bilimi'nden öte bir anlam taşır. Tek sözcüktür. Ayrı yazılan bileşik sözcük (Veya yeni TDK'nın deyimiyle birleşik sözcük) yoktur. Aynı şey dilbilgisi için de geçerli. "Onun dilbilgisi çok iyidir." ile "Onun dil bilgisi çok iyidir." cümlelerinde fark görülüyor. Birinde gramerinin iyi olduğu, diğerinde ise dillere dair bilgisinin iyi olduğu açıklanmış.

Çok ilgisiz yerlere saptım. Kendimi tutamıyorum bu konuda, kusura bakmayın. Eyyorlamam bu kadar.
0
microfiction
(16.01.12)
(1)

şiir atölyesi

rondo alla turca
dostlar,istanbul'da şiir atölyesi arıyorum. yani atölyeden kastım şudur ki şiirleri yorumlayalım, anlamaya çalışalım, imge nedir nasıl anlaşılır bakalım...yazmayı öğrenmekten ziyade şiir okuyuculuğunu öğrenmek, şiirleri tahlil etmek...bildiğiniz yer varsa ve paylaşırsanız çok sevinirim...teşekkür...
dostlar,

istanbul'da şiir atölyesi arıyorum. yani atölyeden kastım şudur ki şiirleri yorumlayalım, anlamaya çalışalım, imge nedir nasıl anlaşılır bakalım...

yazmayı öğrenmekten ziyade şiir okuyuculuğunu öğrenmek, şiirleri tahlil etmek...

bildiğiniz yer varsa ve paylaşırsanız çok sevinirim...

teşekkür...
0
rondo alla turca
(16.01.12)
1- notos atölye böyle bir şey düzenleyecekti ama yeterine katılımcı olmadığı için açmadılar. ama sonradan talepte bulunan bir iki kişi olduğunu biliyorum. iletişim bilgilerini veriyorum. bir arayın belki sayıyı tamamlamayı bekliyorlardır açmak için.

notosedebiyatatolyesi.blogspot.com

2- bir de yasakmeyve şiir günleri var. içeriğini bilmiyorum tam. ama aradığınız olabilir.

www.yasakmeyve.com (demin denedim ne hikmetse bende açılmadı)
ve twitter.com hesabından bilgi alabilirsiniz.
0
microfiction
(16.01.12)
(7)

pire gibi çogalan hukuk fakülteleri

romali kole marcuss
bugun bir arkadas notuna bakmam ıcın nete girmemi rica etti.kırmadım ben de. sakarya üniversitesinde okuyo arkadas. neyse girdim siteye girmişken de biraz dolanıyım dedim ne var ne yok diye.yine o acı gercekle karşılastım.bi baktım hukuk fakültesi falan acılmıs yıne amk.sorun su ki: ben bu durumu gö
bugun bir arkadas notuna bakmam ıcın nete girmemi rica etti.kırmadım ben de. sakarya üniversitesinde okuyo arkadas. neyse girdim siteye girmişken de biraz dolanıyım dedim ne var ne yok diye.
yine o acı gercekle karşılastım.bi baktım hukuk fakültesi falan acılmıs yıne amk.

sorun su ki: ben bu durumu görünce sinirlendim aga ama sonra dedım kendıme niye bu sinir?kendimle yuzlestıgım anda aldıgım cevap şuydu:

hukuk okumak hanı ayrıcalıklı, ınsana hava katan bisey ya. işte sen bu ayrıcalıgı bu havayı baskalarıyla paylasmak istemıyorsun.onun ıcın bu kadar sinirleniyorsun.hukuk dedigin ankarada marmarada istanbulda dokuz eylülde selçuk ta okunur amk.yanlıs mıyım beyler.?

şaka maka bu kadar hukuk fakültesi acılmasının nedeni işsizlilk oranını falan düşürmek için üniversitelere ögrenci yıgılmasından ibaret mi yoksa hakkaten ihtiyactan dolayı mı?

ayriyeten yukarda bahsettigim üniversite sakarya üniversitesi.adamlar fakülteye hoca bulamıyorlar götlerinin boklarına bakmadan bi de fakülte acmaya kalkıyorlar.amk sizin ya.bu durumun içler acısı halını görmek için çukurova üniversitesi hukuk fakültesinin akademık kadrosuna da bakmanız yeterli.
0
romali kole marcuss
(13.01.12)
4 yıllık tecrübeli ve sağlam bir yerde çalışan avukat 2300 lira alıyor, 1 yıllık vakıf üniversitesi restorasyon bölümü mezunu arkadaşım, 2100 lira alıyor. dahası, işe iade davasını açtığımız değnekçi 2500 lira maaş alıyor.

şimdi sen söyle, hangisine daha çok ihtiyaç varmış?
laf olsun, diye, bir bok sanıldığı için herkesçe istendiği için, vakıf üniversitelerinin gözdesidir. zaten bi masa, sandalye, bir de kitaplıktan kuruluyor. öyle tıp, mühendislik fakültesi gibi falan değil. çoğu okulda alakasız hocalarca uzman olunmayan konularda ders veriliyor. devlet de bol bol açıyor ki, bol bol okusun gençlerimiz, bir bok olsun. artık nasıl olunacaksa. hukukta uzmanlık sınavı kaçınılmaz, bu gidişle. ki destekliyoruz arkadaş.
0
pomolilik
(13.01.12)
ankara eyvallah da istanbul üniversitesinde artık hukuk okunmaz. seviye yerlerde geziyor. 400 kişilik amfiler. millet ya fotokopiciden notla geçiyor, ya sınavdan sınava sınava okula gidiyor ya da koca amfide hiçbir şey anlayamıyor. neredeyse hiç iyi hoca kalmadı istanbul hukukta. kalanlar zaten bir ceza kanunu ve cmk hazırladılar ki bütün doktrinin diline düştü bu ne rezillik diye. ankara'da hukuk ve edebiyat gibi bir ders verilebilirken istanbul'da bu açık fikirlikten, bu geniş ufukluluktan söz edilemez. bilgi, yeditepe gibi vakıf üniversitelerindeki hukuk fakültelerinin durumu istanbul'dan daha iyi şimdi.

bu arada barolar artık mesleki yeterlilik sınavı mutlaka yapmalı, ben de destekliyorum.
0
microfiction
(13.01.12)
dokuz eylül hukukda da var aynı durum.ögrenci sayısı 400 ve iki şubeye ayrılmıs durumda.şube sayısı 200, sınıf kapasitesi 100.ders baslama saatinden 1 saat once gelenler anca yer buluyo.hukuk fakültelerini bu duruma düşürenlerin soyuna sopuna sokayım arkadas ya.
0
🌸romali kole marcuss
(13.01.12)
ne olcak yani hukuk mezunları ??
0
last
(13.01.12)
@last sen mühendisliğe geri dön en iyisi. :)
0
microfiction
(13.01.12)
dostum sosyal ve sözel bölüm açmak bir üniversite için en kolay şeydir, lab derdi yok, özel sınıf yok, staj yok, masraf yok kısacası.
iki sınıf koy bi de kütüphane... al sana hukuk fakültesi, başka bişi gerek mi? değil.
tıpı düşün? sırf 3 yıllık staj için hastane bulman gerek, mikroskobuydu, bilgisayarıydı, sarf malzemesiydi... tonla iş... eğitim zaiyatlarına girmiyorum bile.
hani ben de yeni ünv açsam ben de işletme iktisat açarım, hukuk açarım, siyasal açarım. maksat gençler okusun para getirsin, siyasal öğrencileri kavga etsin, güvenlik güçleri coplasın falan... güzel şeyler bunlar. bak gözlerim $$$ €€€ oldu. ;)
0
siradisi00
(13.01.12)
Hukuk mezunlarının sonunun atanamayan öğretmenler gibi olacağı çok önceden söylenmişti
0
essoist
(13.01.12)
(5)

Abazan abhazya

neysene
argoda kullanılan abazan/abaza (kimlere dendiği malum) kelimesi dilde yer etmiştir malumunuz. peki neden abaza milletiyle bu adı almış? abhazya milleti çokmu abaza :))
argoda kullanılan abazan/abaza (kimlere dendiği malum) kelimesi dilde yer etmiştir malumunuz. peki neden abaza milletiyle bu adı almış? abhazya milleti çokmu abaza :))
0
neysene
(11.01.12)
sanal hayvan
(11.01.12)
türkler mi hindi hayvanatına benziyor yoksa, hindiler mi türklere?
0
repins
(11.01.12)
mısırlılar devamlı mısır mı yiyor?
0
baldur2
(11.01.12)
sadece benzerlik diyorsunuz yani?
0
🌸neysene
(11.01.12)
nişanyan sözlük'e ek olarak hulki aktunç'un büyük argo sözlüğü'ndeki açıklamayı da yazayım: aç anlamındaki çingenece habezan'dan. abaza, habaza, habazan kullanımları da vardır. evet, benzerlik.

bu arada mısır'ın sözü açılmışken ekleyeyim. bizdeki bitki olan mısır, ülke olan mısır'dan gelmedir. eskiden mısır'dan gelen bu bitkiye mısır buğdayı denirmiş. zamanla buğday düşmüş ve sadece mısır kalmış. yani bitki adı ülke adından geliyor, ülkenin adı mısır bitkisinden gelmiyor.
cCc Etimoloji Nördü cCc
0
microfiction
(11.01.12)
(4)

sözel/ea bölümlerde hangi üniversite iyidir?

loralynn
istanbul'da olanlar arasında tabii, sayısal okumuştum ama tekrar sınava girip sosyoloji vb okumayı düşünüyorum, hangi okul iyidir sizce ve de hangi okul çok kasmaz devam konusunda falan? hani lise gibi üniversite hayatından iğrendim yeterince, biraz rahat olsun istiyorum.
istanbul'da olanlar arasında tabii, sayısal okumuştum ama tekrar sınava girip sosyoloji vb okumayı düşünüyorum, hangi okul iyidir sizce ve de hangi okul çok kasmaz devam konusunda falan? hani lise gibi üniversite hayatından iğrendim yeterince, biraz rahat olsun istiyorum.
0
loralynn
(11.01.12)
iyi okullar sosyolojide bence boğaziçi ve galatasaray
kasıp kasmayacaklarını bilemem ama.
0
salomee
(11.01.12)
ingilizce mi bunların eğitim dili acaba? hani diğer bölümlerde öyle sanırım da sözel bölümlerde de mi :/
0
🌸loralynn
(11.01.12)
galatasaray fransızca. boğaziçi aynen ingilizce sözel olarak.
0
sanal hayvan
(11.01.12)
galatasaray, boğaziçi, bilgi. sabancı'nın tarih ve kültürel incelemeler, yeditepe'nin felsefe kadroları oldukça başarılı. bilgi'nin hukuku iyidir.
0
microfiction
(11.01.12)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.