grgn
Kaç km ve kaç dk? Lokasyon da belirtirseniz daha anlamlı olur.
Kaç km ve kaç dk? Lokasyon da belirtirseniz daha anlamlı olur.
0
25 km ama karşıda. Toplu tasıma kullanıyorum iyi günde 50 dk kötü günde 80 dk. Kadıköy-bahçelievler
0
5km, araba veya bisikletle 20 dakika, toplu tasima veya yuruyerek 45-50 dakika. bisikletle gidiyorum. amsterdam.
0
120 km.
Ev Kadıköy, iş Çerkezköy. sabah 2 saat, akşam 2,5 saat sürüyor ev iş arası.
Ev Kadıköy, iş Çerkezköy. sabah 2 saat, akşam 2,5 saat sürüyor ev iş arası.
0
10 kilometre, kısa bir yürüme ve vapurla kapıdan kapıya yarım saat. Sarıyer, İstanbul.
0
3 km, arabayla trafik yoksa 5-7 dk, varsa 10 dk, koşarsam 13-15 dk
Maslak istanbul
Maslak istanbul
0
32 km
kartal-besiktas ortalama 1 saat geciyor yolda. is cikis saati vs olsa 1saat 40 dakikaya kadar yolu var
kartal-besiktas ortalama 1 saat geciyor yolda. is cikis saati vs olsa 1saat 40 dakikaya kadar yolu var
0
Kadıköy - Dünya Ticaret Merkezi (Bakırköy) 30 Km
Sabah 6.47'de alıyor beni. Ring servisinden dolayı 7.40 gibi ofiste oluyorum. İnmesi ring servisine binip Dtm'e gitmesi bi 10-15 dakika buluyor.
Dönüşte: Marmaray'a servis var 16.52'de. En erken 18.00'de evdeyim.
Sabah 6.47'de alıyor beni. Ring servisinden dolayı 7.40 gibi ofiste oluyorum. İnmesi ring servisine binip Dtm'e gitmesi bi 10-15 dakika buluyor.
Dönüşte: Marmaray'a servis var 16.52'de. En erken 18.00'de evdeyim.
0
kanepeee
Kontrat ile değil de, normal çalışan statüsünde olanları soruyorum. Sanırım o şekilde olunca çalışma vizesi sahibi oluyor çalışan.1. Çalışan yazın 10 günlüğüne o ülkeye gidebilir mi?2. Çalışan tamamen orada yaşamaya başlayabilir mi?3. Çalışanın eşi çocuğu yukarıdaki durumlarda çalışana eşlik edebili
Kontrat ile değil de, normal çalışan statüsünde olanları soruyorum. Sanırım o şekilde olunca çalışma vizesi sahibi oluyor çalışan.
1. Çalışan yazın 10 günlüğüne o ülkeye gidebilir mi?
2. Çalışan tamamen orada yaşamaya başlayabilir mi?
3. Çalışanın eşi çocuğu yukarıdaki durumlarda çalışana eşlik edebilir mi?
1. Çalışan yazın 10 günlüğüne o ülkeye gidebilir mi?
2. Çalışan tamamen orada yaşamaya başlayabilir mi?
3. Çalışanın eşi çocuğu yukarıdaki durumlarda çalışana eşlik edebilir mi?
0
Şirkete ve yönetici onayına göre değişir bence. Karşılayabiliyorsa isterse sonsuza dek o ülkeden çalışsın.
0
signore
4-5 yıl önce ufak tefek başlayan bir durum özellikle son 2 yılda benim için katlanılmaz bir hal aldı. Apartmanın girişi sosyalleşme mekanına çevrildi ve bizim apartmanda oturanlar ve kısmen yan apartmandakiler sürekli burada. Oturma yeri yaptılar, orta sehpa gibi bir şey var, üstü kapattılar güneşte
4-5 yıl önce ufak tefek başlayan bir durum özellikle son 2 yılda benim için katlanılmaz bir hal aldı. Apartmanın girişi sosyalleşme mekanına çevrildi ve bizim apartmanda oturanlar ve kısmen yan apartmandakiler sürekli burada. Oturma yeri yaptılar, orta sehpa gibi bir şey var, üstü kapattılar güneşten etkilenmiyorlar vs. Abartıyor muyum diye sormak istedim. Veriler:
1. Nisan ayından kasım ayına kadar olan bir süreden bahsediyorum. İstisnasız her gün böyle.
2. Sabah 10 gibi başlıyor akşam 21.30-22.00'a kadar.
3. Toplamda 20 kişi falan kullanıyor ama ortalama 4-5-6 kişi falan oluyor. Kalabalık zamanlarda 10-15 oluyor ayaktakilerle birlikte, genelde akşam 6-7 gibi daha yoğun.
4. 4-5 yıl önce tek tük oturarak başladı şimdi epeyce yerleştiler, çay çekirdek vs. hatta yemek hazırlıklarını bile orada yapıyorlar. fasulye ayıklamak gibi. Çoğu 40-70 yaş arası kadın ama erkekler de oluyor özellikle akşam saatleri.
5. Benim hiçbiriyle sorunum yok, hepsine selam veririm. Erkeklerle ufak tefek ayaküstü muhabbete de giriyorum bazen ama 1-2 dakikayı geçmiyor. Annem arada akşamları 30-40 dk gider oturur ama demirbaşlardan değil zaten çalıştığı için çok gidemez. Ben laf edince "yazık napsınlar sıkılıyorlar evde" falan der.
6. Muhafazakar bir çevre değil zaten aleviler genellikle ama orta-alt gelir seviyesinin olduğu bir yer. Etrafta diğer apartmanlarda bunun eşi benzeri yok bu arada.
Şimdi veriler bunlar. Ben genelde sabah 8 gibi çıkıp akşam 6-7 gibi geliyorum. Sabah görmüyorum ama akşam ve haftasonları ya da geç çıktığım günler sürekli her giriş çıkışta görüp selam vermek, onların orada oturması rahatsız ediyor. Askerden izne çıkan er gibi hissediyorum. Poşetine bakarlar elindekine bakarlar arkadaş gelir ona bakarlar arabayı park edersin ona bir şey derler takım elbise giyersin bakarlar, farklı bir şey taşırsın soru sorarlar. Evden dışarı çıkarken kapıda birileri vardır diye ertelediğim falan oluyor ya. Gece dönünce mutlu oluyorum kapı girişi boş oluyor çünkü. İntrovert bir insanım sosyal fobi de vardır muhtemelen ama günlük hayatımda hiçbir sorun yaşamayan işinde gücünde biri olarak her giriş çıkışımda strese giriyorum. Abartılı mı sizce bu kadar gerilmem?
1. Nisan ayından kasım ayına kadar olan bir süreden bahsediyorum. İstisnasız her gün böyle.
2. Sabah 10 gibi başlıyor akşam 21.30-22.00'a kadar.
3. Toplamda 20 kişi falan kullanıyor ama ortalama 4-5-6 kişi falan oluyor. Kalabalık zamanlarda 10-15 oluyor ayaktakilerle birlikte, genelde akşam 6-7 gibi daha yoğun.
4. 4-5 yıl önce tek tük oturarak başladı şimdi epeyce yerleştiler, çay çekirdek vs. hatta yemek hazırlıklarını bile orada yapıyorlar. fasulye ayıklamak gibi. Çoğu 40-70 yaş arası kadın ama erkekler de oluyor özellikle akşam saatleri.
5. Benim hiçbiriyle sorunum yok, hepsine selam veririm. Erkeklerle ufak tefek ayaküstü muhabbete de giriyorum bazen ama 1-2 dakikayı geçmiyor. Annem arada akşamları 30-40 dk gider oturur ama demirbaşlardan değil zaten çalıştığı için çok gidemez. Ben laf edince "yazık napsınlar sıkılıyorlar evde" falan der.
6. Muhafazakar bir çevre değil zaten aleviler genellikle ama orta-alt gelir seviyesinin olduğu bir yer. Etrafta diğer apartmanlarda bunun eşi benzeri yok bu arada.
Şimdi veriler bunlar. Ben genelde sabah 8 gibi çıkıp akşam 6-7 gibi geliyorum. Sabah görmüyorum ama akşam ve haftasonları ya da geç çıktığım günler sürekli her giriş çıkışta görüp selam vermek, onların orada oturması rahatsız ediyor. Askerden izne çıkan er gibi hissediyorum. Poşetine bakarlar elindekine bakarlar arkadaş gelir ona bakarlar arabayı park edersin ona bir şey derler takım elbise giyersin bakarlar, farklı bir şey taşırsın soru sorarlar. Evden dışarı çıkarken kapıda birileri vardır diye ertelediğim falan oluyor ya. Gece dönünce mutlu oluyorum kapı girişi boş oluyor çünkü. İntrovert bir insanım sosyal fobi de vardır muhtemelen ama günlük hayatımda hiçbir sorun yaşamayan işinde gücünde biri olarak her giriş çıkışımda strese giriyorum. Abartılı mı sizce bu kadar gerilmem?
0
Gerilmen çok normal. Dediğin apartman kariyerli olmayan insanların yaşadığu bir aile apartmanı gibi görünüyor.
0
rahatsiz edici bir durum. ama onlara daha iyi bir alternatif sunmadan kurtulman pek mumkun degil gibi.
0
Az bile gerilmişsin. Hangi insan sabah akşam evinin girişinde 10 kişi görmek ister ki. Ben olsam çoktan çıkmıştım o evden.
0
anliyorum, köy yeri gibi olmus. bi zararlari yoksa kafana takma, birak baksinlar. sorarlarsa sanane de gec.
0
Sesten rahatsız oluyorsun sandım başta. Bence sıkıntı yok selam ver geç. Ben hiç takmam.
0
Ben de aynı durumu yaşamıştım.oldukca sinir bozucu ve gerici, aynı şekilde bazen bilerek evden çıkmıyordum. Bir kaç yıl öyle gitmişti sonra rahatsız olanlar oldu yönetici de bu rahatsız olan gruptan olduğu için çardagi kaldırmıştı kurtulmuştum.
0
Abartili, okuduk okuduk sonunda ses rahatsizlik gibi uzun sureli bir sonuc bekledim ama yok 10 saniye gecmek icinse bu kadar dusunmen hatta yazman oldukca garip buldugumu soyleyebilirim.
Benimde apartman girisim kamelyaya bakiyor, insanlarla selamlasip geciyorum, aklima bile gelmezdi boyle bir dusunce.
Benimde apartman girisim kamelyaya bakiyor, insanlarla selamlasip geciyorum, aklima bile gelmezdi boyle bir dusunce.
0
Gürültü yapmıyorlarsa sorun yok bence. Üstelik selam veriyorum annemde bazen oturuyor diyorsunuz demekki zararlı insanlar değiller. Sadece siz sürekli görmek istemediğiniz için sorun etmişsiniz sanırım. Dışarıda sosyalleşecek durumları yok demekki, keyif alıyorlar bundan. Saygı sınırlarını koruyorlarsa sorun etmezdim ben olsam.
0
urasil
Merhaba, Kendime bir süre kafeinsiz kahve yapacağım ve benden başka içen olmayacak. Evde filtre kahve ve espresso makineleri var öyle bir makine kullanmak istemiyorum. Mokapot da var ama onu da çok tercih etmiyorum(. Bialetti , içi alüminyum olduğu için ondan soğudum, çelik versiyonunu da almak iste
Merhaba,
Kendime bir süre kafeinsiz kahve yapacağım ve benden başka içen olmayacak. Evde filtre kahve ve espresso makineleri var öyle bir makine kullanmak istemiyorum. Mokapot da var ama onu da çok tercih etmiyorum(.
Bialetti , içi alüminyum olduğu için ondan soğudum, çelik versiyonunu da almak istemiyorum) .
Alabileceğim şeyler french press
, hario v60 olabilir diye düşündüm. Tavsiyeleriniz neler?
Kendime bir süre kafeinsiz kahve yapacağım ve benden başka içen olmayacak. Evde filtre kahve ve espresso makineleri var öyle bir makine kullanmak istemiyorum. Mokapot da var ama onu da çok tercih etmiyorum(.
Bialetti , içi alüminyum olduğu için ondan soğudum, çelik versiyonunu da almak istemiyorum) .
Alabileceğim şeyler french press
, hario v60 olabilir diye düşündüm. Tavsiyeleriniz neler?
0
Pertev nail
merhaba,araba almak istiyorum, 2021 model yaris alınır mı sizce? manuel vites, istanbul içi kullanılacak, fiyatı yaklaşık 385 bin civarı. ilk aracım olacağı için tereddütteyim. teşekkürler
merhaba,
araba almak istiyorum, 2021 model yaris alınır mı sizce? manuel vites, istanbul içi kullanılacak, fiyatı yaklaşık 385 bin civarı. ilk aracım olacağı için tereddütteyim.
teşekkürler
araba almak istiyorum, 2021 model yaris alınır mı sizce? manuel vites, istanbul içi kullanılacak, fiyatı yaklaşık 385 bin civarı. ilk aracım olacağı için tereddütteyim.
teşekkürler
0
istanbul'da manuel vites yorucu oluyor. kucuk sehirlerde veya uzun yolda sikinti degil ama. tecrubeniz yoksa istanbul'da manuel vites tavsiye etmem, yorgunlugu disinda da zorlanirsiniz muhtemelen biraz.
onun disinda 1.0 atmosferik motor biraz yavastir, yavas hizlanir, yokuslari hizli cikamaz uzun yolda.
bunlar sizin icin sorun degilse yaris guzel arabadir, alinir. babamda 2007 yaris var, oradan tecrubeliyim. fiyat konusunu bilmiyorum.
onun disinda 1.0 atmosferik motor biraz yavastir, yavas hizlanir, yokuslari hizli cikamaz uzun yolda.
bunlar sizin icin sorun degilse yaris guzel arabadir, alinir. babamda 2007 yaris var, oradan tecrubeliyim. fiyat konusunu bilmiyorum.
0
Geçen sene bu arabayı denemiş ve vazgeçip 1.5 otomatiğini almıştık.
Neden vazgeçtik, çünkü kullanım senaryomuza uymadı. Arkada iki kişi yokuşta çok boğuldu, gitmedi. Üstteki cevapta dediği gibi atmosferik küçük motor pek akıl karı değil dümdüz bir yerde oturmuyorsanız. İstanbul içi çokça yokuş da var canınız sıkılabilir yanınızda eş dost misafir varken.
Manuel oluşu evet sürekli kullanımda sorun ama büyük bir sorun değil benim şu anki aracım da manuel haftada birkaç kez kullandığım için gözüme batmıyor.
Geçen yıl 190 bin tl idi bu araba, fiyatlar nereye gelmiş inanılmaz gerçekten.
Neden vazgeçtik, çünkü kullanım senaryomuza uymadı. Arkada iki kişi yokuşta çok boğuldu, gitmedi. Üstteki cevapta dediği gibi atmosferik küçük motor pek akıl karı değil dümdüz bir yerde oturmuyorsanız. İstanbul içi çokça yokuş da var canınız sıkılabilir yanınızda eş dost misafir varken.
Manuel oluşu evet sürekli kullanımda sorun ama büyük bir sorun değil benim şu anki aracım da manuel haftada birkaç kez kullandığım için gözüme batmıyor.
Geçen yıl 190 bin tl idi bu araba, fiyatlar nereye gelmiş inanılmaz gerçekten.
0
semaforo de medianoche
marka veya birden fazla markanın seçmece ürünlerini satan bir site/yer de olabilir, 1 tişört için bütçe max 300 tl. teşekkürler
marka veya birden fazla markanın seçmece ürünlerini satan bir site/yer de olabilir, 1 tişört için bütçe max 300 tl. teşekkürler
0
avatar is back
70bin civarı bir para göndermem lazım çok acil ama yarım gün olduğu için eft kapalı, fast ise 5k limitli. 14 defa falan fast mı yapayım şimdi ne yapayım? bugün ödemezsem 10 gün kalacak mı böyle tatil şu bu derken?
70bin civarı bir para göndermem lazım çok acil ama yarım gün olduğu için eft kapalı, fast ise 5k limitli. 14 defa falan fast mı yapayım şimdi ne yapayım?
bugün ödemezsem 10 gün kalacak mı böyle tatil şu bu derken?
bugün ödemezsem 10 gün kalacak mı böyle tatil şu bu derken?
0
havale yapma imkanınız yoksa ya 10 gün bekleyeceksiniz ya da fast tek yöntem.
0
tchuck
daha önce çok başlık açtım. hiçbirş ey çözüm olmadı. 59 dolar verip clean my mac bile aldım, ama o da çözüm olmadı.özetle; 2018 macbook prm var 15.6 inç. 32gb ram, i9 işlemci vs. var.ve bilgisayarla artık çalışamıyorum bile. bu yazıyı yazarken bile her bir harf 3sn geriden geliyor. bilgisayarı sıfır
daha önce çok başlık açtım. hiçbirş ey çözüm olmadı. 59 dolar verip clean my mac bile aldım, ama o da çözüm olmadı.
özetle; 2018 macbook prm var 15.6 inç. 32gb ram, i9 işlemci vs. var.
ve bilgisayarla artık çalışamıyorum bile. bu yazıyı yazarken bile her bir harf 3sn geriden geliyor. bilgisayarı sıfırladım, clean instal lyaptım. çözüm olmadı. clean my mac kurdum, çözüm olmadı. hiçbir şey çözüm olmuyor. sürekli ısınıyor, hiçbir program açık olmasa bile fan çalıştırıyor. ve artık uğraşıcak halim kalmadı.
şirket giriş model 2020 macbook pro m1 verdi, o da azımsanmayacka kadar kasıyor.
işimi yapamıyorum, benim bir milisaniyelik yavaşlığa bile tahammülüm yok çalışırken. her şeyin yağ gibi akması lazım. 2015 macbook prum, 2018 yılına kadar öyle çalışıyordu. bu yeni serinin problemi ne anlamış değilim.
----
visual studio kodda 5-6 tane proje açık oluyor. kimini aktif olarak çalıştırıyorum (php, docker, npm vb.),
slack açık oluyor,
safaride 8-10 tane tab açık oluyor,
chrome'de 2-3 tab açık oluyor,
emailim açık oluyor,
bazen react native projesi çalıştırıyorum ancak genelde simulatorden değil, expo ile telefondan çalıştırıyorum.
hepsi bu. başka da hiçbirş ey kullanmıyorum.
sorum da şu: gidip 70 küsur bin lira verip m1 max işlemcili bir macbook pro alırsam bu sorunlarım çözülecek mi?
çünkü m1 işlemcili macbook pro beni pek memnun edecek gibi gelmedi bana.
artık sıkıldım bu işten. ben hangi bilgisayarı almalıyım? parası falan hiçbir bok umurumda değil, sadece 1sn bile takılmadan her şeyi çalıştırmak ve 1sn bile yavaşlık çekmemek istiyorum.
ama %100 garantili bir şekilde istiyorum bunu.
bana %100 garnatili bir şekilde hiçbir kasmamayı, takılmamayı, problem çıkarmamayı garanti edecek hangi donanım var?
özetle; 2018 macbook prm var 15.6 inç. 32gb ram, i9 işlemci vs. var.
ve bilgisayarla artık çalışamıyorum bile. bu yazıyı yazarken bile her bir harf 3sn geriden geliyor. bilgisayarı sıfırladım, clean instal lyaptım. çözüm olmadı. clean my mac kurdum, çözüm olmadı. hiçbir şey çözüm olmuyor. sürekli ısınıyor, hiçbir program açık olmasa bile fan çalıştırıyor. ve artık uğraşıcak halim kalmadı.
şirket giriş model 2020 macbook pro m1 verdi, o da azımsanmayacka kadar kasıyor.
işimi yapamıyorum, benim bir milisaniyelik yavaşlığa bile tahammülüm yok çalışırken. her şeyin yağ gibi akması lazım. 2015 macbook prum, 2018 yılına kadar öyle çalışıyordu. bu yeni serinin problemi ne anlamış değilim.
----
visual studio kodda 5-6 tane proje açık oluyor. kimini aktif olarak çalıştırıyorum (php, docker, npm vb.),
slack açık oluyor,
safaride 8-10 tane tab açık oluyor,
chrome'de 2-3 tab açık oluyor,
emailim açık oluyor,
bazen react native projesi çalıştırıyorum ancak genelde simulatorden değil, expo ile telefondan çalıştırıyorum.
hepsi bu. başka da hiçbirş ey kullanmıyorum.
sorum da şu: gidip 70 küsur bin lira verip m1 max işlemcili bir macbook pro alırsam bu sorunlarım çözülecek mi?
çünkü m1 işlemcili macbook pro beni pek memnun edecek gibi gelmedi bana.
artık sıkıldım bu işten. ben hangi bilgisayarı almalıyım? parası falan hiçbir bok umurumda değil, sadece 1sn bile takılmadan her şeyi çalıştırmak ve 1sn bile yavaşlık çekmemek istiyorum.
ama %100 garantili bir şekilde istiyorum bunu.
bana %100 garnatili bir şekilde hiçbir kasmamayı, takılmamayı, problem çıkarmamayı garanti edecek hangi donanım var?
0
bana sorun thermal throttling gibi geldi, 4 senede işlemcideki ve chipsetteki termal macunlar iyice katılaşıp iletkenliğini kaybetmiştir.
hem laptop olsun hem de uçsun diyorsan thinkpad serisinin mobile workstationları var, P51, P52 diye gidiyor. yaklaşık 50k civarından başlar.
ikinci düşük bütçeli seçenek ise epey dolu gelen lenovo veya dell marka oyun laptopları.
emektar lenovo y530'umda seninkine benzer yazılımlar açık hatta chromeda genelde 30-40 tane tab açık. yağ gibi akıyor diyemem ama bir yavaşlık görmüyorum. hatta cihaza totalde 3 monitor bağlı ve 1 tanesi 4k bu da ekstra yavaşlatıyor.
hem laptop olsun hem de uçsun diyorsan thinkpad serisinin mobile workstationları var, P51, P52 diye gidiyor. yaklaşık 50k civarından başlar.
ikinci düşük bütçeli seçenek ise epey dolu gelen lenovo veya dell marka oyun laptopları.
emektar lenovo y530'umda seninkine benzer yazılımlar açık hatta chromeda genelde 30-40 tane tab açık. yağ gibi akıyor diyemem ama bir yavaşlık görmüyorum. hatta cihaza totalde 3 monitor bağlı ve 1 tanesi 4k bu da ekstra yavaşlatıyor.
0
o ozelliklerle bu kadar sorun yasamaman lazim. 2021 macbook pro 2,6 GHz 6-Core Intel Core i7 16gb ram ile oyle sikintilarim yok. ayni anda 2 chrome 10-40 tab acik, safari 5-10 tab, firefox 2-3 tab, webstorm 3-5 proje, slack, whatsapp, spotify. senden fazla sey kullaniyorum gibi ama o kadar kotu olmuyor. sadece webstorm indexleme yaparken biraz kasiyor. vscode eklentilerinden biri cok fazla kaynak yiyor olabilir mi?
0
merhaba
2021, m1 pro, 32 gb kullaniyorum.
chrome 2 pencerede en az 20 tab, idea'da 5-6 proje, docker/minikube uzerinde 20'ye yakin container calistiriyorum her zaman bana misin demiyor.
apple slicon islemciler icin derlenmis ayri dev toollari, docker image vs. var.
eski bilgisayarinizdaki sorun donanim yuzunden olabilir fakat m1 pro'da buyu ihtimalle yeni islemciye gore derlenmemis araclari kullaniyor olabilirsiniz.
2021, m1 pro, 32 gb kullaniyorum.
chrome 2 pencerede en az 20 tab, idea'da 5-6 proje, docker/minikube uzerinde 20'ye yakin container calistiriyorum her zaman bana misin demiyor.
apple slicon islemciler icin derlenmis ayri dev toollari, docker image vs. var.
eski bilgisayarinizdaki sorun donanim yuzunden olabilir fakat m1 pro'da buyu ihtimalle yeni islemciye gore derlenmemis araclari kullaniyor olabilirsiniz.
0
harici ekran kullanıyorsan, yanlış hatırlamıyorsam son intel mac'lerde harici monitör kullanımı dedicated gpu'yu kullanıyor ve cihazı çok ısındırıyor diye hatırlıyorum. bu yüzden çok şikayet olmuştu, thermal throttling'e giriyor olabilir. intel power gadget'i kur, çalışırkenki cpu ısısı ve frekansına bak, yük altında frekans düşüyorsa sorun tt'dir, termal macunu vs yenilemek ve cihazı soğuk ortamda tutmak dışında bir çözümü yok.
onun dışında etkinlik monitörüne baktın mı? en çok cpu harcayan uygulamalar neler, belki bilmediğin bir utility pc'yi çok kasıyordur.
onun dışında etkinlik monitörüne baktın mı? en çok cpu harcayan uygulamalar neler, belki bilmediğin bir utility pc'yi çok kasıyordur.
0
war of the world
Hangisini tercih etmeliyim? Hemen yüksek lisansa başlayacağım bu garanti. Bedelliyi yap öyle mi yüksek lisansa başla dersiniz yoksa bekleyip tecil ettirmeye devam etmeli miyim? İş ilanlarına başvurmaya başlayacağım ama askerlikten ötürü reddetmelerinden korkuyorum.
Hangisini tercih etmeliyim? Hemen yüksek lisansa başlayacağım bu garanti. Bedelliyi yap öyle mi yüksek lisansa başla dersiniz yoksa bekleyip tecil ettirmeye devam etmeli miyim? İş ilanlarına başvurmaya başlayacağım ama askerlikten ötürü reddetmelerinden korkuyorum.
0
yurtdisinda yasama plani varsa yuksek lisans, yoksa bedelliyi yap gec. dovizli askerlik daha ucuzdu diye hatirliyorum o yuzden. parayi verebiliyorsan bedelliyi ertelemenin cok da faydasi olmaz gibi.
0
grid
İstediğim gibi deniz şortu bulamıyorum. Benim istediğim çabuk kuruyan bacak boyu kısa, fit gözüken bir şort. Biraz da resimde eklediğim gibi. Ancak hiç istediğim gibi bulamıyorum. Sitelerde. Baktığımda hep biraznuzunca bol şırtlar var. Var mı tavsiyeniz?
İstediğim gibi deniz şortu bulamıyorum. Benim istediğim çabuk kuruyan bacak boyu kısa, fit gözüken bir şort. Biraz da resimde eklediğim gibi. Ancak hiç istediğim gibi bulamıyorum. Sitelerde. Baktığımda hep biraznuzunca bol şırtlar var. Var mı tavsiyeniz?
0
auroraaurora
Merhaba,Mevcut işimde çok mutluyum. Yoğun değilim, mesai saati dışına nadiren çıkıyorum, evle iş yürüyerek 15 dakika mesafede. Tek sorun var; geçinemiyorum. Önümüzdeki ay zam alacağız, ama o da yetersiz kalacak. Maaşlarımız piyasanın altında; sözümona firma sektör lideri.Bir firmayla görüşüyorum. An
Merhaba,
Mevcut işimde çok mutluyum. Yoğun değilim, mesai saati dışına nadiren çıkıyorum, evle iş yürüyerek 15 dakika mesafede. Tek sorun var; geçinemiyorum. Önümüzdeki ay zam alacağız, ama o da yetersiz kalacak. Maaşlarımız piyasanın altında; sözümona firma sektör lideri.
Bir firmayla görüşüyorum. Anlaşırsak zamlı maaşımın iki katını teklif edecekler. İş yoğun ve mesleki tatmin büyük olasılıkla daha az olacak. Kurumsal bir yapıda yarı-kurumsal bir iş. Filmlerden dizilerden aşinasınızdır belki, celebrity asistanlığına denk geliyor diyebilirim. Tüm gün masa başında olunmayacak, yurt dışı seyahatler olacak. Bunlar artıları. Birlikte çalışılacak kişi ise tam bir kapalı kutu. İşin ucunda pişman olmak da var. Gerçi her iş değişikliğinde var, ama mevcut durumda çok rahatım.
Siz olsanız ne yapardınız? Verecekleri para beni ihya eder, gözümü karartayım mı?
Teşekkür ederim.
Mevcut işimde çok mutluyum. Yoğun değilim, mesai saati dışına nadiren çıkıyorum, evle iş yürüyerek 15 dakika mesafede. Tek sorun var; geçinemiyorum. Önümüzdeki ay zam alacağız, ama o da yetersiz kalacak. Maaşlarımız piyasanın altında; sözümona firma sektör lideri.
Bir firmayla görüşüyorum. Anlaşırsak zamlı maaşımın iki katını teklif edecekler. İş yoğun ve mesleki tatmin büyük olasılıkla daha az olacak. Kurumsal bir yapıda yarı-kurumsal bir iş. Filmlerden dizilerden aşinasınızdır belki, celebrity asistanlığına denk geliyor diyebilirim. Tüm gün masa başında olunmayacak, yurt dışı seyahatler olacak. Bunlar artıları. Birlikte çalışılacak kişi ise tam bir kapalı kutu. İşin ucunda pişman olmak da var. Gerçi her iş değişikliğinde var, ama mevcut durumda çok rahatım.
Siz olsanız ne yapardınız? Verecekleri para beni ihya eder, gözümü karartayım mı?
Teşekkür ederim.
0
Kendi hayatına dair önemli atılımları ancak comfort-zone'dan çıkarak yapabilirsin. Keza comfort-zone'da da sayılmazsın geçinemediğin için. Ben işi al derim.
0
İkinci firma ile anlaşırsan ilk firmadaki amirin ile "böyle bir teklif aldım, şu kadar maaş verecekler. ben kalmak istiyorum ama mevcut maaş ile geçinemiyorum. ekonomi malum. maaşımda iyileştirme yapılırsa kalmak istiyorum." dersin. senden memnunlar ise büyük ihtimalle bir iyileştirme yaparlar (ağlamayana meme verilmiyor maalesef bu ülkede). Eğer "maalesef, biz kurumsal bir şirketiz, sadece zam dönemlerinde yüzde olarak ne öngörüldüyse onu veririz" falan derlerse yeni yere geç bence. Eski yerle bağlarını hemen koparma. Pişman olursan amirini vs. arayıp üstü kapalı 'memnun değilim buradan, keşke ayrılmasaydım'a getirirsin lafı. "O zaman geri gel" derler.
0
Himmet Dayı, bahsettiğiniz ağlamayana meme vermeme olayı çok yaşanıyor burada. Bu şekilde yolunu bulanlar oldu. Bana da bir karşı teklif yaparlar belki. Ama o bile tatmin etmez. Bu ara sık sık iş görüşmesi için arıyorlar. Çıkan sonuç, ben şu an bedavaya çalışıyorum.
0
himmet dayi +1
ilaveten, yeni gittiğiniz yerde iki sene yoğun çalıştıktan sonra eski firmanıza ya da benzeri kurumsal bir yere terfi etmiş olarak geri de dönebilirsiniz. bu size bir zıplama olanağı da verebilir.
denemeden de bilemezsiniz.
ilaveten, yeni gittiğiniz yerde iki sene yoğun çalıştıktan sonra eski firmanıza ya da benzeri kurumsal bir yere terfi etmiş olarak geri de dönebilirsiniz. bu size bir zıplama olanağı da verebilir.
denemeden de bilemezsiniz.
0
@auroraaurora
eğer böyle bir iyileştirme zaten yapılıyorsa sana da kesin yaparlar. çünkü sen işten ayrılırsan yerine birini bulmaya çalışacaklar. birini bulsalar da ondan nereden baksan 1 sene verim alamazlar. üstelik sana 'veremedikleri' maaşı ona vermek zorunda kalacaklar. bu aralar sirkülasyonun çok olması zaten şirketlerin gerçek enflasyonu (tüik'in açıkladığı saçma sayıyı değil yani) karşılayacak ücret artışı yapmıyor oluşu. haliyle yeni birini şu an senin aldığın maaşa bulamazlar.
eğer böyle bir iyileştirme zaten yapılıyorsa sana da kesin yaparlar. çünkü sen işten ayrılırsan yerine birini bulmaya çalışacaklar. birini bulsalar da ondan nereden baksan 1 sene verim alamazlar. üstelik sana 'veremedikleri' maaşı ona vermek zorunda kalacaklar. bu aralar sirkülasyonun çok olması zaten şirketlerin gerçek enflasyonu (tüik'in açıkladığı saçma sayıyı değil yani) karşılayacak ücret artışı yapmıyor oluşu. haliyle yeni birini şu an senin aldığın maaşa bulamazlar.
0
Katılıyorum sivrisinek. 3,5 aydır kesenin ağzını açmadıkları için aynı pozisyona birini bulamamaları yüzünden iki kişinin işini yapıyorum, yanlış veya eksik bir şey yapınca da laf işitiyorum üstelik. Ama asıl işimden bir şikayetim yok. :))
0
Yaş bilgisi ve firmada kaç yıldır çalışıldığı bilgileri olmadan fikir yürütemeyeceğimiz bir denklem
0
burada kararsızlık yaşayacak bir durum yok.
mevcut durumda çok rahatsanız ve sırf bu yüzden 2 katı maaşlı teklifi kabul etsem mi diye düşünüyorsanız mevcut işinizde kendinize hiç bir şey katamıyorsunuz ve sürdürülebilir değil demektir.
düşünmeden yeni teklifi kabul edin.
mevcut durumda çok rahatsanız ve sırf bu yüzden 2 katı maaşlı teklifi kabul etsem mi diye düşünüyorsanız mevcut işinizde kendinize hiç bir şey katamıyorsunuz ve sürdürülebilir değil demektir.
düşünmeden yeni teklifi kabul edin.
0
Gecinemiyorsan gecmen lazim ben olsam dusunmeden kabul ederim. Kabul edelim veya etmeyelim para icin calisiyoruz.
0
regina phalange
Mesela bi hafta tatile gidicez arabayı viaporta bıraksam bir şey olur mu? Avmnin kendisi ücretsiz ama birkaç gün kalınınca ücret alırlar mı ya da bu araba napıyor burda kaç gündür diyip çekerler mi? Bir de havalanından viaporta giden servis-otobüs vs var mı illa taksiyle mi gitmek gerekir?
Mesela bi hafta tatile gidicez arabayı viaporta bıraksam bir şey olur mu? Avmnin kendisi ücretsiz ama birkaç gün kalınınca ücret alırlar mı ya da bu araba napıyor burda kaç gündür diyip çekerler mi? Bir de havalanından viaporta giden servis-otobüs vs var mı illa taksiyle mi gitmek gerekir?
0
avmler gece birakilan arabalari cekiyorlar genelde. sabiha yakininda ispark var, oranin havalimanina servisi de var. orayi kullanabilirsiniz.
0
daha yakında bir otopark var, galiba servisi de vardı, ücreti makul. haritadan bulabilirsin belki, ismini hatırlamıyorum.
0
avmlerde olmaz o gece kalan arabaları çekerler ya da polise bildirirler. yakın yerlerde yol kenarına parkedebilirsin. lens istanbul tarafına mesela.
0
1 gece kalsa dert etmeyebilirler ama daha uzun kalırsa güvenlik sıkıntısı olur. kimbilir çalıntı mıdır, bomba mıdır deyip aracı çektirirler.
0
günlük en uygun 22 tl otopark var.15 dk da bir servis kalkıyor.3-4 dk uzaklıkta.
0
renatgad
Soru belli. Ikisi de net ele gececek tutarlar. Fikriniz nedir?
Soru belli. Ikisi de net ele gececek tutarlar. Fikriniz nedir?
0
sadece maddi olarak soruyorsan ankara tabii ki. ankarada kendi evimde 3500 euro kazanma konforu varken eindhoven'a gidip hem göçmen olmanın dertleriyle uğraşıp hem de idare eder bi para kazanmayı tercih etmezdim.
0
Eindhoven.
O paraya yine markete gideceksin yine, yine otoparka gireceksin yine restoranlarda gunluk medeniyetsiiklere maruz kalacaksin.
Bence kral olunacak bir para degil kesinlikle. Medeniyet onceliginse hollanda
O paraya yine markete gideceksin yine, yine otoparka gireceksin yine restoranlarda gunluk medeniyetsiiklere maruz kalacaksin.
Bence kral olunacak bir para degil kesinlikle. Medeniyet onceliginse hollanda
0
Ankarada o parayla muasır medeniyet seviyesini yakalayabilirsin. Kesinlikle ankara.
0
kardeşim de aynı durumda yazılımcı, ankarada kalmayı tercih etti. benim fikrimce de net ankara. türkiyede döviz kazanıyor olmak büyük lüks. diğer yandan da yurtdışına göçmek, bütün aileni çevreni geride bırakmak, oraya uyum sağlamaya uğraşmak felan az buz şeyler değil. ben de aynı durumda olsam ankarayı tercih ederdim.
0
Yaşınız, kaç kişi olduğunuz, sektörünüz, hedefleriniz gibi detayları bilmeden bu soruya sağlıklı cevap vermek pek mümkün değil.
Eindhoven'da bu parayla yaşarsınız ama harcamalarınıza dikkat etmeniz gerekir. Fakat hem tecrübe kazanır, hem insan yerine koyularak yaşarsınız. Avrupa'da göçmen olmak da bir sıkıntı, her ne kadar kimse yüzünüze karşı böyle davranmayacak olsa da müslüman bir ülkeden geldiğiniz için farklı bir davranış olacak.
Ankara'da bu parayla güzel yaşar, güzel de bir birikim yapabilirsiniz.
Ben olsam bu aşamada Ankara'yı seçerdim ama kenara ciddi bir birikim yapardım. Yeterli maddi birikiminiz olduğunda mesleki tecrübeniz de artmış olacak. O zaman halen yurtdışına gitmek istiyorsanız bu hem daha kolay olacak, hem daha iyi kazancaksınız hem de birikiminiz olduğu için kafanız biraz daha rahat olacak.
Eindhoven'da bu parayla yaşarsınız ama harcamalarınıza dikkat etmeniz gerekir. Fakat hem tecrübe kazanır, hem insan yerine koyularak yaşarsınız. Avrupa'da göçmen olmak da bir sıkıntı, her ne kadar kimse yüzünüze karşı böyle davranmayacak olsa da müslüman bir ülkeden geldiğiniz için farklı bir davranış olacak.
Ankara'da bu parayla güzel yaşar, güzel de bir birikim yapabilirsiniz.
Ben olsam bu aşamada Ankara'yı seçerdim ama kenara ciddi bir birikim yapardım. Yeterli maddi birikiminiz olduğunda mesleki tecrübeniz de artmış olacak. O zaman halen yurtdışına gitmek istiyorsanız bu hem daha kolay olacak, hem daha iyi kazancaksınız hem de birikiminiz olduğu için kafanız biraz daha rahat olacak.
0
3.500€ ankara seneye bu zamanlar da 3.500€ olacak mı?
Eindhoven'da insanların böyle bir derdi olduğunu sanmıyorum.
Eindhoven'da insanların böyle bir derdi olduğunu sanmıyorum.
0
Direkt Ankara. Çoğu sevmeyenin aksine damarlarına nüfuz etmeyi bilirsen Ankara bence güzel bir şehir. O parayla daha da güzel olur :D
0
Ankara'da bu maaşı ne kadar alabileceğiniz sıkıntılı bir durum. Hükümet yarın bir kanun çıkartır, gelen dövizi bozduracaksın, kuru da 5 TL yaptım der. Elinizi kolunuzu bağlar. Benzerlerini çok yaptı. Daha da çok yapacak.
Hükümet tamamen ülkeyi bitirmiş durumda. Üstüne muhalefette de hiçbir ışık yok. Hepsi, sanki hükümetle anlaşmış gibi hareket ediyor vs. vs...
Kısacası: imkan varsa, daha sonra dönmek üzere yurt dışı.
.
Hükümet tamamen ülkeyi bitirmiş durumda. Üstüne muhalefette de hiçbir ışık yok. Hepsi, sanki hükümetle anlaşmış gibi hareket ediyor vs. vs...
Kısacası: imkan varsa, daha sonra dönmek üzere yurt dışı.
.
0
Medeniyetin göbeğinde, saygılı insanlarla yaşayıp, bir sabah parise bir sabah Londra ya birkaç saat içinde gidebilmek mi yoksa en basitinden trafikte biri önünü kesip başına silah mı dayama olasılığını düşünüp, kaos ülkesinde yaşamak mı?
0
yurtdışında yaşamayı çok isteyen biri için bile türkiyede euro kazanmak reddilmesi zor bir durum. ülkede olağanüstü bir durum olmazsa ankara'da kral gibi yaşarsınız ama ya olursa?
zor karar. umarım pişman olmazsınız.
zor karar. umarım pişman olmazsınız.
0
Seçime kadar Ankara seçimden sonra tekrar düşünme seçeneği yok mu varsa en temizi o, ilk sene euro biriktirip gidince daha rahat edilebilir.
0
Hollanda'da geçireceğin her gün Ankara'da 3500 € alabilme imkanını devam ettirecek. Ancak Ankara'da geçireceğin her gün seni Hollanda gibi Avrupa ülkelerinde çalışma imkanını azaltacak.
0
hollanda'da parayla krallik yapamazsin ama turkiye gibi 3. dunya ulkelerinde yaparsin. hizmet, kamu, sokaklar vs.. paran varsa hersey degisiyor bu ulkede. ama hollanda'da boyle birseye ihtiyacin olmuyor herkes esit. sanirim philips :)
0
2900 euro istanbul mu, 4200 euro amsterdam mi sorusunda amsterdam'i sectim. burada biraz daha fakirim. sadece kira 1650 euro. diger sabit giderlerle 2000 euro civari. arabam vardi, burda almadim, ihtiyac da yok zaten pek. burada kafam daha rahat. hala turkiye gundemini takip ediyorum ama eskisi kadar etkilenmiyorum. bir de gunluk yasantimda oradaki stresi yasamamak cok guzel. rahat, sakin bir ortamda yasamak, yuruyus yapma imkanlari, bisikletle gezme imkanlari cok guzel. ama burda daha yalnizim, esim olmasa patlarim sanirim sikintidan. esim de calisiyor ama o is degistirmedigi icin denklem disi.
kisaca:
maddi olarak ankara
sosyallik olarak muhtemelen ankara
hava olarak ankara (sanirim :)
kafa rahatligi, huzur olarak eindhoven
avrupayi gezmek istiyorsan eindhoven (comert izinler ve vize olmamasi sebebiyle)
hizmet sektoru icin ankara (burada eve siparis, temizlik vs pahali seyler)
kisaca:
maddi olarak ankara
sosyallik olarak muhtemelen ankara
hava olarak ankara (sanirim :)
kafa rahatligi, huzur olarak eindhoven
avrupayi gezmek istiyorsan eindhoven (comert izinler ve vize olmamasi sebebiyle)
hizmet sektoru icin ankara (burada eve siparis, temizlik vs pahali seyler)
0
konuya benzer bir başlık daha açılmıştı sanırım yine ankara ve hollanda kıyaslamasıydı.. bir çok şey yazılıp çizilir konu üzerine ama şu bir gerçek; eğer highly skilled migration statüsünde blue card ile gidecekseniz dil şartı olmadan 5 yılın sonunca avrupa birliği vatandaşı olabilir tüm avrupada yaşayabilir ve çalışabilirsiniz..
ankara' da o gelirle maddi anlamda rahat olursunuz; ama 5 yılın sonunda elinizde ne olur onu hesaplayın bence..
cevabı bence gelecek planlarınıza göre seçin.
ankara' da o gelirle maddi anlamda rahat olursunuz; ama 5 yılın sonunda elinizde ne olur onu hesaplayın bence..
cevabı bence gelecek planlarınıza göre seçin.
0
Ankara'nın hiçbir albenisi yok. Güzel bir teklif. Hem Ankara'da olmayacaksınız hem de üstüne para veriyorlar.
0
2bin euro bile olsa bas git.
Araba surmeyi bilenlerin ulkesinde yasa.
Ankara hep duruyor sevmezsen gelirsin.
Araba surmeyi bilenlerin ulkesinde yasa.
Ankara hep duruyor sevmezsen gelirsin.
0
basimizdaki yonetim degismedigi surece ne olursa olsun turkiye degil. her seyin kendini her konuda yetkin sanip diplomasi bile saibeli birinin iki dudaginin arasindan cikacak lafa bagli oldugu bir ulke burasi. yarin tum banka hesaplariniza maliniza mulkunuze el koydum burasi da artik turkiye degil tayyibistan dese ne yapabiliriz ki? yuh bu kadarini da yapmazlar artik dedigimiz nelere sahit olmadik mi ozellikle son 10 yilda? ben hala yurt disi imkani varken turkiyeyi ihtimal olarak tutanlara sasirarak bakiyorum. burada isler iyiye gitmiyor, yakin zamanda da duzelir gibi gorunmuyor. bir kez geliyoruz dunyaya medeni bir ulkede huzur icinde yasamak dururken bu kaos sevdasi niye :) yukarida dendigi gibi sevmezsen gelirsin ama gitmezsen hic gidemeyebilirsin.
0
Bence hala Eindhoven
Yukarda dendigi gibi yarin devletin parana el koymayacaginin, sokakta random siddet gormeyeceginin vs... garantisi yok.
Yukarda dendigi gibi yarin devletin parana el koymayacaginin, sokakta random siddet gormeyeceginin vs... garantisi yok.
0
Eindhoven'da her ay o maaşla sıradan bir hayat sürersin. Ankara'da ve TÜrkiye'de euro kazandığın sürece her ay o maaşla yapamayacağın çok az şey var. Ama bekarsan ve evlenme niyetin yoksa Eindoven derim :)
0
Maddi kismina bakalim, tabi ki Eindhoven. Neden? 1 yil sonra en iyi ihtimalle hala 3500 euro ya Ankara'da yasayabilirsin, ama Eindhoven'da iken rahatlikla daha yuksek bir maasa baska bir hollanda ya da avrupa sirketinde is bulabilirsin. Sunu rahatlikla soyleyebilirim, avrupa/ amerika sirketleri ozgecmisinde kendi ulkelerini gordukleri anda daha sicak bakiyor gocmen calisana, eger ilk yurtdisi tecrubense dogruca eindhoven'a git. atlaya ziplaya baska sirketlere gecip yillik 6 basamakli maaslara cikarsin 2 yil icinde. Ote yandan sosyal kismi Ankara'da yasamayi ezer gecer. 3500 e Ankara'da kralsin cok komik bir cumle. Ne yapacaksin o parayla? Gidebilecegin restoranlardan , sosyal hayattan vs kisa surede sikilicaksin. Maddi durumu daha iyi olanlarin daha iyi insan oldugu sanrisina kapilma, bos insan her ekonomik olcekte bos. Cok ozlersen Ankara yi hafta sonlari ucar gidersin, neden ayrildigini tekrar hatirlar donersin Eindhoven a.
0
Benzer bir durumda Eindhoven'ı seçtik.
Ben ki "Ankara'da deniz bile yok"çulara karşı Ankara'yı ezdirmezdim. Bir haftasonu eşimle yürüyüş yapmak istedim, evin orada (Alacaatlı) zaten yapamayız çünkü çok fazla sahipsiz köpek var. Dedim hadi Eymir'e gidelim. Trafikte çile başladı. Kırmızıda son hız geçip neredeyse bizi biçecek biri, gergin ve saygısız insanlar, kornalar. Her neyse arabayı park ettik, abartısız metrekareye 10 insan düşüyor. Bisikletlisi arkadan önden geliyor, bebek arabası terörü bir yandan, gürültü, pislik. Daha gölü göremeden "Dönsek mi acaba" dedik ve döndük. Seçim olsa bile insanlar değişmeyecek. Bunu kabul edince karar vermek daha kolay oluyor.
Yeme içme dışında maalesef özlenecek bir şey kalmamış. Ona da Eindhoven-Ankara direkt uçuş var. O olmadı Amsterdam'dan uç, o olması Düsseldorf'tan. 40 gün yıllık izin var zaten.
Ben ki "Ankara'da deniz bile yok"çulara karşı Ankara'yı ezdirmezdim. Bir haftasonu eşimle yürüyüş yapmak istedim, evin orada (Alacaatlı) zaten yapamayız çünkü çok fazla sahipsiz köpek var. Dedim hadi Eymir'e gidelim. Trafikte çile başladı. Kırmızıda son hız geçip neredeyse bizi biçecek biri, gergin ve saygısız insanlar, kornalar. Her neyse arabayı park ettik, abartısız metrekareye 10 insan düşüyor. Bisikletlisi arkadan önden geliyor, bebek arabası terörü bir yandan, gürültü, pislik. Daha gölü göremeden "Dönsek mi acaba" dedik ve döndük. Seçim olsa bile insanlar değişmeyecek. Bunu kabul edince karar vermek daha kolay oluyor.
Yeme içme dışında maalesef özlenecek bir şey kalmamış. Ona da Eindhoven-Ankara direkt uçuş var. O olmadı Amsterdam'dan uç, o olması Düsseldorf'tan. 40 gün yıllık izin var zaten.
0
Bu soruyu soruyorsan cevap net Ankara. 3500 euroyla Ankara'da bolluk icinde yasamaya alistiysan 4000 euroya hollandada yasam cok zor gelir. Gerek kira, gerek yeme icme masraflari cok daha pahali olacak. Buyuk ihtimalle birikim sifir falan olur, Turkiye'deki aliskanliklarini devam ettirmeye calisacagin icin.
0
Abi bence işin içinde Ankara olduğu için konuya objektif olamıyoruz duygusal yaklaşıyoruz, şöyle düşünelim: Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin başkenti Kinşasa mı? yoksa Eindhoven mı? Bence Eindhoven.
0
Maddi rahatlık ve Türkiye'deki dandik hayati bir kenara bırakırsak üç şey var;
- ab vatandaşı olma rahatlığı.
- gerekirse Avrupa'da çalışıp, vatandaş olup sonra tekrar Türkiye'ye gelmek
- Avrupa'daki izinler, çalışma saatleri vs.
Bunlar da sizi kurtarmiyorsa zaten Hollanda'daki hayat kurtarmaz.
Avrupa para için seçilecek bir yer değil. Öyle amerika vs gibi katlaya katlaya maaş alinacak yer değil. Ben hayatimda her sene is değiştirip sonunda parayi katladim falan diyen görmedim Avrupa'da, bilmiyorum. Eğer genel Türkiye canınızı sikmiyorsa Türkiye'de kalin tabi ama açıkçası bu soruyu soruyorsaniz genel Türkiye ile çok derdiniz olduğunuzu sanmıyorum.
- ab vatandaşı olma rahatlığı.
- gerekirse Avrupa'da çalışıp, vatandaş olup sonra tekrar Türkiye'ye gelmek
- Avrupa'daki izinler, çalışma saatleri vs.
Bunlar da sizi kurtarmiyorsa zaten Hollanda'daki hayat kurtarmaz.
Avrupa para için seçilecek bir yer değil. Öyle amerika vs gibi katlaya katlaya maaş alinacak yer değil. Ben hayatimda her sene is değiştirip sonunda parayi katladim falan diyen görmedim Avrupa'da, bilmiyorum. Eğer genel Türkiye canınızı sikmiyorsa Türkiye'de kalin tabi ama açıkçası bu soruyu soruyorsaniz genel Türkiye ile çok derdiniz olduğunuzu sanmıyorum.
0
Cesario
Arkadaşlar avm'de gezmediğim mağaza kalmadı. Zara, koton, avva, pierre cardin, boyner vs. Hiçbirinde tshirt beğenemedim.30 yaşına gelip Bugs Bunny'li tshirt giymek istemiyorum. :) Bütün mağazalarda looney tunes tshirtleri ya da oversize Z kuşağı rapçi tshirtleri, saçma sapan baskılar ya da hayvan gi
Arkadaşlar avm'de gezmediğim mağaza kalmadı. Zara, koton, avva, pierre cardin, boyner vs. Hiçbirinde tshirt beğenemedim.
30 yaşına gelip Bugs Bunny'li tshirt giymek istemiyorum. :) Bütün mağazalarda looney tunes tshirtleri ya da oversize Z kuşağı rapçi tshirtleri, saçma sapan baskılar ya da hayvan gibi reklam yazıları (jack jones, bear vs.)
Bakırköy'de 1.kalite tshirt satan mağaza önerisine açığım.
Nba, Jordan tshirtleri de olur, kaplanlı Kenzo tshirtleri de olur. Yeter ki kaliteli ve şık olsun, beğeneyim.
30 yaşına gelip Bugs Bunny'li tshirt giymek istemiyorum. :) Bütün mağazalarda looney tunes tshirtleri ya da oversize Z kuşağı rapçi tshirtleri, saçma sapan baskılar ya da hayvan gibi reklam yazıları (jack jones, bear vs.)
Bakırköy'de 1.kalite tshirt satan mağaza önerisine açığım.
Nba, Jordan tshirtleri de olur, kaplanlı Kenzo tshirtleri de olur. Yeter ki kaliteli ve şık olsun, beğeneyim.
0
basic tisort alacaksin. siyah, beyaz, mavi, yesil, gri. goturur rengarenk alirsan.
0
lazarus
Otobüs firmalarına baktım sadece Metro seferi var. O firmayla gitmek istemiyorum. Edirne, İstanbul'un burnunun dibi. Yok mu Edirne'ye giden daha başka firmalar? Yerel firmalar vs de olur. Günü birlik sabah erken saatte gidip akşam döneceğim.
Otobüs firmalarına baktım sadece Metro seferi var. O firmayla gitmek istemiyorum. Edirne, İstanbul'un burnunun dibi. Yok mu Edirne'ye giden daha başka firmalar? Yerel firmalar vs de olur. Günü birlik sabah erken saatte gidip akşam döneceğim.
0
Google'a direkt "Edirne Birlik" diye yazdım, kesin vardır diye, varmış :)
Keşan birlik de varmış ayrıca, ofislerini arayıp bilet sorabilirsiniz. Online bilet alınamıyor olabilir.
Keşan birlik de varmış ayrıca, ofislerini arayıp bilet sorabilirsiniz. Online bilet alınamıyor olabilir.
0
otogardan başka firmalar üzerinden alma şansınız yüksek. her firma internette satışa açmıyor
0
ben de metro'yu tercih etmedigimden nilufer turizm ile gidip geliyorum. otobusleri eski ama muavinler, soforler falan da iyi geliyor bana. kaza, taciz, yangin vs ihtimali daha dusuk.
0
cumartesi sabahı 8.30'da hareket etmem gerekiyor, otogara gitsem bir şekilde o saatte Edirne'ye sefer bulabilir miyim acaba?
0
camene87
Selamlar, iki gözüm de 2.5 derece miyop.Astigmat yok. 8 yıl boyunca Acuvue Oasys lens kullandım aylık. 8.8 mm yarıçaplı. 2019 itibariyle sol gözüme artık lensi taktığımda sürekli batma yapmaya başladı ve takamadım lensi. Akşamları gözlük kullanmama rağmen göz kuruluğu olduğunu tahmin ediyorum. 3 sen
Selamlar, iki gözüm de 2.5 derece miyop.Astigmat yok. 8 yıl boyunca Acuvue Oasys lens kullandım aylık. 8.8 mm yarıçaplı. 2019 itibariyle sol gözüme artık lensi taktığımda sürekli batma yapmaya başladı ve takamadım lensi. Akşamları gözlük kullanmama rağmen göz kuruluğu olduğunu tahmin ediyorum. 3 sene ara verdim lens takmaya. Tamamen gözlüğe geçtim. Şimdi ise sıkıldım gözlükten ve tekrar lens kullanmak istiyorum.
Oasys dışında batma yapmayacak önereceğiniz lensler nelerdir?Göz doktoru numune olarak birden fazla farklı lens verdi al dene istediğini seç dedi gönderdi ama verdiklerinin hepsi günlük lens imiş. En çok precision adındaki lenste çok rahat ettim. www.lensmarket.com
Ama maalesef bunun da aylık olanı yok.
Buna yakın başka lens kullanan olduysa önerilere açığım.
Teşekkürler
Oasys dışında batma yapmayacak önereceğiniz lensler nelerdir?Göz doktoru numune olarak birden fazla farklı lens verdi al dene istediğini seç dedi gönderdi ama verdiklerinin hepsi günlük lens imiş. En çok precision adındaki lenste çok rahat ettim. www.lensmarket.com
Ama maalesef bunun da aylık olanı yok.
Buna yakın başka lens kullanan olduysa önerilere açığım.
Teşekkürler
0
ben hem Acuvue Oasys hem bunu kullanıyorum:
www.lensmarket.com
ikisinde de sorun yaşamadım, deneyebilirsin.
www.lensmarket.com
ikisinde de sorun yaşamadım, deneyebilirsin.
0
aylikta benim de en rahat ettigim lens biofinity. ben toriclerini kullaniyorum memnunum. ama surekli kullanmiyorum. disariya cikacagim zaman gunes gozlugu kullanabilmek icin takiyorum lens. taktigim zaman da 1 hafta cikarmadigim oluyor, geceleri biraz kuruyor ama sabah yine iyi oluyor. bu lens gece uyurken de takmaya uygun, kendi iddialari o sekilde, ben de sikinti yasamadim.
ama yeni oasys'in toric gunluk lensini aldim, onlar biraz daha rahat geldi. yani gunluk lens rahatligi sunmasa da biofinity gunluk lense en yakin lens kullandiklarimdan. ki toric olmayanindan da kullanmistim, onlar daha da rahatti.
ama yeni oasys'in toric gunluk lensini aldim, onlar biraz daha rahat geldi. yani gunluk lens rahatligi sunmasa da biofinity gunluk lense en yakin lens kullandiklarimdan. ki toric olmayanindan da kullanmistim, onlar daha da rahatti.
0
Oasys çok konforlu bir lens ama ömrü çok kısa, gün içi kullanımda (üzerinde yazdığı gibi) 15 gün ancak kullanabiliyorsunuz ve sonra ağırlaşıp rahatsız etmeye başlıyor.
Ben biofinity kullanıyorum, oldukça memnunum. B+L Ultra'yı da denedim, çok konforluydu ama pahalı diye tercih etmiyordum, son alışverişimde bir kere daha deneyeyim diye aldım, artık üzerinde "Türkiye için üretilmiştir" yazıyor, bize daha alt kalite ürettikleri için mi yoksa lens suyumu değiştiğim için mi bilemiyorum , o kadar da süper rahat gibi gelmedi. Tekrar biofinity'ye döneceğim.
Ben biofinity kullanıyorum, oldukça memnunum. B+L Ultra'yı da denedim, çok konforluydu ama pahalı diye tercih etmiyordum, son alışverişimde bir kere daha deneyeyim diye aldım, artık üzerinde "Türkiye için üretilmiştir" yazıyor, bize daha alt kalite ürettikleri için mi yoksa lens suyumu değiştiğim için mi bilemiyorum , o kadar da süper rahat gibi gelmedi. Tekrar biofinity'ye döneceğim.
0
yaklaşık 20 yıldır aylık toric lens kullanan biri olarak. birçok marka deneme fırsatım oldu. PureVision ile başlamış olduğum bu yolculuk. 2. senesinde batma , kuruluk, hasassiyet gibi sorunlara yol açtı. Acaba gözüm uygun değil mi diye düşünürken. Air optix denemeye karar verdim. 1-2 sene de bu sorun çıkarmadı. Sonrasında yine aynı sorunlar.
Sonrasında dokturumdan lens için muayene aldım. tekrar ölçümler falan yapıldı ve BC değerimi biraz daha düşürdük. 8.60 olan Acuvue Oasys e geçiş yaptım.
Meğerse o BC değerini oturtmak çok çok önemli bir hususmuş. fazla olan BC değeri gözbebeğinden taştığı için gözde hassasiyet yapmaya başlıyormuş.
Son 15-16 senedir Acuvue Oasys ile mutlu mesut yaşıyorum :) yakın zamanda lazer falan olmayacaksan BC değerini düşürüp (8,60) 1 kutu alıp şansını dene derim.
Buna ek olarak gözlükte kullanıyorum. günde ortalama 12 saat falan lens gözümde oluyor. ortalama 1 kutu lens 1 sene gidiyor bana . (göz numaralarım farklı her göz için ayrı kutu alıyorum :))
Sonrasında dokturumdan lens için muayene aldım. tekrar ölçümler falan yapıldı ve BC değerimi biraz daha düşürdük. 8.60 olan Acuvue Oasys e geçiş yaptım.
Meğerse o BC değerini oturtmak çok çok önemli bir hususmuş. fazla olan BC değeri gözbebeğinden taştığı için gözde hassasiyet yapmaya başlıyormuş.
Son 15-16 senedir Acuvue Oasys ile mutlu mesut yaşıyorum :) yakın zamanda lazer falan olmayacaksan BC değerini düşürüp (8,60) 1 kutu alıp şansını dene derim.
Buna ek olarak gözlükte kullanıyorum. günde ortalama 12 saat falan lens gözümde oluyor. ortalama 1 kutu lens 1 sene gidiyor bana . (göz numaralarım farklı her göz için ayrı kutu alıyorum :))
0
collorado
arkadaşlar merhaba; bulunduğum alan zemin altı ve telefon ile rahat konuşamıyorum ses gidip geliyor wifi güçlendirici gbi telefon ile rrahat ve kesintisiz konuşmak için sinyal arttırıcı veya başka bir çözümü olan varmı , şimdiden teşekkür edrim.(sorun internet değil telefon hattı için )
arkadaşlar merhaba; bulunduğum alan zemin altı ve telefon ile rahat konuşamıyorum ses gidip geliyor wifi güçlendirici gbi telefon ile rrahat ve kesintisiz konuşmak için sinyal arttırıcı veya başka bir çözümü olan varmı , şimdiden teşekkür edrim.(sorun internet değil telefon hattı için )
0
monicapp
hollandadan schengen aldım ancak hiç gitmedim daha. ilk gidişime yunan adasına yapsam seyahat sırasında ya da daha sonra vize alırken sorun olur mu?
hollandadan schengen aldım ancak hiç gitmedim daha. ilk gidişime yunan adasına yapsam seyahat sırasında ya da daha sonra vize alırken sorun olur mu?
0
Net bir cevabı yok bunu fakat sorun olabilir, Yunanistan almayabilir, alsa bile daha sonra Hollanda’ya girmek istediğinizde de sorun olabilir, Hollanda tekrar vize vermeyebilir. Yazılı olmasa da kural olarak ilk önce vizeyi aldığınız ülkeye girmeniz doğru.
0
Defalarca yapıldı benzer şey etrafımda ve iki kez de ben yaptım. Risk her zan vardır ama hiç sorun yaşamadım.
0
visa.vfsglobal.com
adim adim basvuruda "1 vize turunuzu belirleyin" maddesinde
"Birden fazla Schengen ülkesini mi ziyaret ediyorsunuz ?
Seyahatin asıl amacının olduğu ülkeden Scehnegen vizesi almanız gerekmektedir.
Birden fazla Schengen ülkesine seyahat ederken, başvurunuzu en uzun süre kalacağınız ülkeden yapmanız gerekmektedir. Eşit gün kalma durumunda ise, ilk giriş yapacağınız ülkeden başvuru yapmanız gerekmektedir."
yaziyor. yani oyle bir kural yok.
adim adim basvuruda "1 vize turunuzu belirleyin" maddesinde
"Birden fazla Schengen ülkesini mi ziyaret ediyorsunuz ?
Seyahatin asıl amacının olduğu ülkeden Scehnegen vizesi almanız gerekmektedir.
Birden fazla Schengen ülkesine seyahat ederken, başvurunuzu en uzun süre kalacağınız ülkeden yapmanız gerekmektedir. Eşit gün kalma durumunda ise, ilk giriş yapacağınız ülkeden başvuru yapmanız gerekmektedir."
yaziyor. yani oyle bir kural yok.
0
burakdonmez95
İptal ücreti 1600 tl dediler, ama ne kartım kayıtlı ne bir şey. iptal ettim gitti.Bu parayı benden nasıl alacak bunlar?
İptal ücreti 1600 tl dediler, ama ne kartım kayıtlı ne bir şey. iptal ettim gitti.
Bu parayı benden nasıl alacak bunlar?
Bu parayı benden nasıl alacak bunlar?
0
bay b
İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden az olamaz.is kanunun yukardaki maddesi uyarinca ise giren birinin 20 gunluk izni haketmesi icin 5 yili mi yoksa 6
İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;
a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,
b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden az olamaz.
is kanunun yukardaki maddesi uyarinca ise giren birinin 20 gunluk izni haketmesi icin 5 yili mi yoksa 6 yili mi doldurmasi gerekiyor? Yani izin hakedis suresine mi yoksa calisma suresine mi bakiliyor?
ornek: 02/01/2018 tarihinde ise giren biri
Ocak 19-Aralik 20: 14 gun
Ocak 20-Aralik 21: 14 gun
Ocak 21-Aralik 22: 14 gun
Ocak 22-Aralik 23: 14 gun
Ocak 23-Aralik 24: burda mi 20 gune hak kazanir yoksa Ocak 24-Ocak 25 arasi icin mi?
konuya hakim ve basindan gecmis birileri yardimci olabilir mi acaba? bir turlu anlayamadim ne zaman 20 gun hak ediliyor tesekkurler.
a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,
b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden az olamaz.
is kanunun yukardaki maddesi uyarinca ise giren birinin 20 gunluk izni haketmesi icin 5 yili mi yoksa 6 yili mi doldurmasi gerekiyor? Yani izin hakedis suresine mi yoksa calisma suresine mi bakiliyor?
ornek: 02/01/2018 tarihinde ise giren biri
Ocak 19-Aralik 20: 14 gun
Ocak 20-Aralik 21: 14 gun
Ocak 21-Aralik 22: 14 gun
Ocak 22-Aralik 23: 14 gun
Ocak 23-Aralik 24: burda mi 20 gune hak kazanir yoksa Ocak 24-Ocak 25 arasi icin mi?
konuya hakim ve basindan gecmis birileri yardimci olabilir mi acaba? bir turlu anlayamadim ne zaman 20 gun hak ediliyor tesekkurler.
0
6 yili doldurunca. yani 02/01/2024'te hak kazanir.
Ocak 2019: 14 gun
Ocak 2020: 14 gun
Ocak 2021: 14 gun
Ocak 2022: 14 gun
Ocak 2023: 14 gun
Ocak 2024: 20 gun
Ocak 2019: 14 gun
Ocak 2020: 14 gun
Ocak 2021: 14 gun
Ocak 2022: 14 gun
Ocak 2023: 14 gun
Ocak 2024: 20 gun
0
Lemmiwinks doğru demirr yanlış bilgi veriyor. 6. Hak edişte 20 güne hak kazanılır. Yani 2018 girişli biri 2024'te 20 gün kazanır.
Not: 15 yıllık ik'cı.
Not: 15 yıllık ik'cı.
0
unalub
babamızın oturduğu bir evimiz mevcut. Kira gelirimiz yok. Kendimiz de başka bir evde kirada oturuyoruz. Beyanname vermek zorunda mıyız? bugüne kadar hiç yapmadık.GİB'in sitesinde şöyle bir bilgilendirme bulduk: 2021 yılı içerisinde toplam mesken kira geliri 7.000 TL üzeri olanlar beyanname vermek zo
babamızın oturduğu bir evimiz mevcut. Kira gelirimiz yok. Kendimiz de başka bir evde kirada oturuyoruz. Beyanname vermek zorunda mıyız? bugüne kadar hiç yapmadık.
GİB'in sitesinde şöyle bir bilgilendirme bulduk:
2021 yılı içerisinde toplam mesken kira geliri 7.000 TL üzeri olanlar beyanname vermek zorundadırlar. 2021 yılı için 7.000 TL istisna uygulanacaktır. Bu istisnadan sadece mesken kira geliri elde edenler faydalanabilecektir.Bu istisna sadece tek mesken için uygulanacak olup birden fazla mesken kirası elde edenler için istisna kira gelirleri toplamına bir defa uygulanacaktır.
GİB'in sitesinde şöyle bir bilgilendirme bulduk:
2021 yılı içerisinde toplam mesken kira geliri 7.000 TL üzeri olanlar beyanname vermek zorundadırlar. 2021 yılı için 7.000 TL istisna uygulanacaktır. Bu istisnadan sadece mesken kira geliri elde edenler faydalanabilecektir.Bu istisna sadece tek mesken için uygulanacak olup birden fazla mesken kirası elde edenler için istisna kira gelirleri toplamına bir defa uygulanacaktır.
0
@lemmiwinks teşekkürler, peki kira geliri dışında ev sahiplerinin ödemesi gereken başka bir vergi var mı acaba? belediyeye ödenen vs.
0
emlak vergileri var. evin olduğu ilçe belediyesinin sitesine login olup ödemeniz gereken miktarları görebilirsiniz.
0
iddaaci
Evet merhaba, 6 aydır kullanıyoruz tamam güldük eğlendik. Şimdi sıra geldi icraata. Temizliğin abı hayatı domestosu bu robotun su haznesine zerk edebiliyor muyuz? Siz teknik servislerde çok Fink atmışsınızdır belki. Dur hocam yapma derseniz yapmam. Ama lan bi bok olmadı 2 senedir Domestos koyuyorum
Evet merhaba, 6 aydır kullanıyoruz tamam güldük eğlendik. Şimdi sıra geldi icraata. Temizliğin abı hayatı domestosu bu robotun su haznesine zerk edebiliyor muyuz? Siz teknik servislerde çok Fink atmışsınızdır belki. Dur hocam yapma derseniz yapmam. Ama lan bi bok olmadı 2 senedir Domestos koyuyorum derseniz ben de oradan devam ederim.
Roborock S5 Max.
Roborock S5 Max.
0
paspas yapacağı odanın zeminini hafif ıslatıyorum ilgili temizlik maddesi ile sonra makineyi çalıştırıyorum.
0
Sirke koyan arkadaşın küflendiydi. Sonra temizleyemedi falan uğraştı baya. Tek bilgim bu.
0
birkibirkibirkibirkiuc
merhaba,ben 29e, o da 30k. iki ay kadar önce 5 aylik bir iliskiyi sonlandirdik. aslinda her sey cok iyi giderken bana ne zaman evlenmek istedigimi sormasiyla basladi. buna hemen cevap veremeyecegimi, simdilik iliskimizin gidisatindan cok mutlu oldugumu, onu sevdigimi ancak birbirimizi daha cok tanim
merhaba,
ben 29e, o da 30k. iki ay kadar önce 5 aylik bir iliskiyi sonlandirdik. aslinda her sey cok iyi giderken bana ne zaman evlenmek istedigimi sormasiyla basladi. buna hemen cevap veremeyecegimi, simdilik iliskimizin gidisatindan cok mutlu oldugumu, onu sevdigimi ancak birbirimizi daha cok tanimamiz gerektigini, evlilik konusunun zaten dogal olarak zamanla konusulacagini dusundugumu soyledim.bunu kabul etmedi, kesin bir zaman istedi, iki sene bekleyemem diye de bir ultimatom verdi. önce ayrildik. sonra bana gelip, bunu bir süreligine unutmak istedigini ve bana biraz zaman vermek istedigini söyledi. ben tam buna inanmis ve kendimi tekrar kaptirirken bir aksam bunu düsünmeden duramadigini, benim bir cevap veremeyisimin onu rahatsiz ettigini ve kabullenemedigini söyleyerek ayrilmak istedigini söyledi.
ayrilma süreci acayip toksik oldu. bircok hakarete ugradim, koluma bir yumruk yedim(o an gitmeliydim), yine de baglanmanin ve sevginin etkisiyle ondan nefret etmedigimi söyledim. bunu kabullenemedi, benden nefret ettigini söyledi, vs.
önce sosyal medyadan engelledi. sonra telefon numarasini degistirdi. degistirdigi güne kadar yine sms yoluyla atismalar oldu.
son olarak benim ona sevgililer gününde hazirladigim fotografini ve onun bana aldigi ceketi paramparca etti, fotografini bana email yoluyla gönderdi. benim icin artik son noktaydi, ve yazmamak konusunda kararliydim. sonra kardesinden ögrendim ki o gün evcil hayvanini kaybetmis. bas sagligi diledim.
sonrasinda bana yaptiklarindan pisman oldugunu, af diledigini, bana karsi ilk günkü hislerinin degismedigini ama benim onunla gelecek görmedigimi vs. iceren bir email yazdi. ben ona o duygusallikla cevap verince, artik yazismak istemedigini cunku iliskimizin arkadasliga gitmesini istemedigini söyledi.
simdi bir arkadasin hesabindan baktik, instagram profilini herkese acik yapmis(ben hala engelliyim). eskiden story bile paylasmazdi, simdi fotograflar falan paylasmis. bir aciyor bir kapiyor. herhalde story paylasinca aciyor.
acikcasi bu kadar toksiklik dengemi bozdu. ona karsi acima ve merhamet ile karisik bir duygu duyuyorum. hak etmedigim sekilde(bana göre) her yerden engellenmis olmak agirima gidiyor. sadece yasananlari atlatamiyorum. onunla bir gelecek paylasmak istemedigimi biliyorum, ama yarattigi bosluk ve travmalar onu stalk etmek istememe yol aciyor. belki de duydugum sevgi nefrete dönüsmeye basladi ve hayatina devam etmesi bana koyuyor. siz bu kadinin hareketlerini nasil yorumlarsiniz?
ben 29e, o da 30k. iki ay kadar önce 5 aylik bir iliskiyi sonlandirdik. aslinda her sey cok iyi giderken bana ne zaman evlenmek istedigimi sormasiyla basladi. buna hemen cevap veremeyecegimi, simdilik iliskimizin gidisatindan cok mutlu oldugumu, onu sevdigimi ancak birbirimizi daha cok tanimamiz gerektigini, evlilik konusunun zaten dogal olarak zamanla konusulacagini dusundugumu soyledim.bunu kabul etmedi, kesin bir zaman istedi, iki sene bekleyemem diye de bir ultimatom verdi. önce ayrildik. sonra bana gelip, bunu bir süreligine unutmak istedigini ve bana biraz zaman vermek istedigini söyledi. ben tam buna inanmis ve kendimi tekrar kaptirirken bir aksam bunu düsünmeden duramadigini, benim bir cevap veremeyisimin onu rahatsiz ettigini ve kabullenemedigini söyleyerek ayrilmak istedigini söyledi.
ayrilma süreci acayip toksik oldu. bircok hakarete ugradim, koluma bir yumruk yedim(o an gitmeliydim), yine de baglanmanin ve sevginin etkisiyle ondan nefret etmedigimi söyledim. bunu kabullenemedi, benden nefret ettigini söyledi, vs.
önce sosyal medyadan engelledi. sonra telefon numarasini degistirdi. degistirdigi güne kadar yine sms yoluyla atismalar oldu.
son olarak benim ona sevgililer gününde hazirladigim fotografini ve onun bana aldigi ceketi paramparca etti, fotografini bana email yoluyla gönderdi. benim icin artik son noktaydi, ve yazmamak konusunda kararliydim. sonra kardesinden ögrendim ki o gün evcil hayvanini kaybetmis. bas sagligi diledim.
sonrasinda bana yaptiklarindan pisman oldugunu, af diledigini, bana karsi ilk günkü hislerinin degismedigini ama benim onunla gelecek görmedigimi vs. iceren bir email yazdi. ben ona o duygusallikla cevap verince, artik yazismak istemedigini cunku iliskimizin arkadasliga gitmesini istemedigini söyledi.
simdi bir arkadasin hesabindan baktik, instagram profilini herkese acik yapmis(ben hala engelliyim). eskiden story bile paylasmazdi, simdi fotograflar falan paylasmis. bir aciyor bir kapiyor. herhalde story paylasinca aciyor.
acikcasi bu kadar toksiklik dengemi bozdu. ona karsi acima ve merhamet ile karisik bir duygu duyuyorum. hak etmedigim sekilde(bana göre) her yerden engellenmis olmak agirima gidiyor. sadece yasananlari atlatamiyorum. onunla bir gelecek paylasmak istemedigimi biliyorum, ama yarattigi bosluk ve travmalar onu stalk etmek istememe yol aciyor. belki de duydugum sevgi nefrete dönüsmeye basladi ve hayatina devam etmesi bana koyuyor. siz bu kadinin hareketlerini nasil yorumlarsiniz?
0
seni engellediyse muhtemelen hayatina devam etmiyor. hesabini ac kapat yapmasi da buna isaret ediyor. bence kurtulduguna sukret ve bir daha hicbir sekilde iletisime gecme.
0
divit +1, rahat bir dönemindesin herhalde. bela teğet geçmiş. verilmiş nafakan varmış.
0
@gabe h coud: aslında yoğun bir dönemden geçiyorum, sanırım onu bir kaçış gibi gördüm. O çıkınca yine diğer sorunlarla baş başa kaldım. Sadece bu haksızlığa uğramış olma hissi ve yarım kalma duygusunu aşamiyorum.
0
%bir milyon koca avcisi, ruhsal problemleri olan bir kadinla karsi karsiyasin. ayni anda onlarca adamla yazismiyorsa gel suratima tukur. bu kadini bu hale getiren sen degilsin ve bu yuzden onun problemlerini cozmesi gereken de sen degilsin. koca bulmadan once tedavi olsun ruh hastasi. onune bak, istiyorsan terapi al. hayatina devam et.
0
mcgrain
Herkese merhaba arkadaşlar,Junior game developer maaşları ortalama ne kadardır, 8-10 bin arası istiyorum sizce nasıl?
Herkese merhaba arkadaşlar,
Junior game developer maaşları ortalama ne kadardır, 8-10 bin arası istiyorum sizce nasıl?
Junior game developer maaşları ortalama ne kadardır, 8-10 bin arası istiyorum sizce nasıl?
0
Mühendislik mezunuyum fakat bilgisayar ya da yazılım mühendisi değilim, piyasayı tam bilmediğim için net bir rakam söyleyemiyorum :)
@jelly bear @ala09
@jelly bear @ala09
0
tchuck
normalde dev'e pushlayıp oradan master'a merge ediyoruz.ben yanlışlıkla master'a push attım (evet normalde yanlışlıkla atılmamalı, sistem izin vermemli),bunu en temiz nasıl hallederim?normalde isterim ki; mastera attığım son commiti dev'e de geçireyim. sonra da devi' mastera merge edeyim.ama bu çok
normalde dev'e pushlayıp oradan master'a merge ediyoruz.
ben yanlışlıkla master'a push attım (evet normalde yanlışlıkla atılmamalı, sistem izin vermemli),
bunu en temiz nasıl hallederim?
normalde isterim ki; mastera attığım son commiti dev'e de geçireyim. sonra da devi' mastera merge edeyim.
ama bu çok zor olur diyorsanız, master'a attığım commiti iptal edip, aynı kodu deve yazıp yoluma da devam edebilirim.
ama en temiz yöntem nedir?
ben yanlışlıkla master'a push attım (evet normalde yanlışlıkla atılmamalı, sistem izin vermemli),
bunu en temiz nasıl hallederim?
normalde isterim ki; mastera attığım son commiti dev'e de geçireyim. sonra da devi' mastera merge edeyim.
ama bu çok zor olur diyorsanız, master'a attığım commiti iptal edip, aynı kodu deve yazıp yoluma da devam edebilirim.
ama en temiz yöntem nedir?
0
ayni commit'i master'a tekrar gondereceksen geri alip dev'den gondermeye gerek var mi? master'i dev'e merge etsen zaten 2 branch de esitlenmis olur eger master'da ekstra dev'e gitmesini istemedigin commitler yoksa.
0
remote'a pushladığın şeyi silmeye çalışmak iyi bir yaklaşım değil. history'i bozuyorsun. Bence best practice şöyle :
önce masterdan revert yapacaksınız. şöyle -> git revert commitID
sonra da development'a aynı commiti cherry pick ile alıp pushlayabilirsiniz. şöyle -> git cherry-pick commitID
önce masterdan revert yapacaksınız. şöyle -> git revert commitID
sonra da development'a aynı commiti cherry pick ile alıp pushlayabilirsiniz. şöyle -> git cherry-pick commitID
0
bu arada dev, master'ın önünde, henüz mergelememiştim.
bu bir sıkıntı yaratır mı?
bu bir sıkıntı yaratır mı?
0
git reset --hard donmek_istedigin_commit_sha_id
git push origin master -f
git push origin master -f
0
Önce dev branchına pushlar sonra dr doofenshmirtz'in gösterdiği şekilde mainden commiti komple silerdim. revert komutu ekstra bir commit daha ekliyor ama reset ile tamamen siliyorsun.
0
rivaldobebetoronaldo
Arkadaşlar 4-5 ay sonra ülke dışına taşınma durumum var. Ttnetin taahhütü bitiyor ve taahhütsüz fiyatları çok fazla. durumumd dolayı taahhüt vermek istemiyorum. Taahhütsüz firmalar var malum sizce hangisini tercih etmeliyim kullandıklarınızdan önerebileceğiniz var mı ? teşekkür ederim.
Arkadaşlar 4-5 ay sonra ülke dışına taşınma durumum var. Ttnetin taahhütü bitiyor ve taahhütsüz fiyatları çok fazla. durumumd dolayı taahhüt vermek istemiyorum. Taahhütsüz firmalar var malum sizce hangisini tercih etmeliyim kullandıklarınızdan önerebileceğiniz var mı ? teşekkür ederim.
0
çoğu firmada taahhüt verseniz bile eğer yurtdışına çıktığınız için taahhüt bozuyorsanız, para istemiyorlar. (bir sormanızda fayda var)
0
@co2s2'nin soyledigine ithafen;
ben turk telekoma taahhut vermistim, birkac ay sonra yurtdisina tasindim. taahhut verirken yurtdisina cikarsam tazminat almayacaksiniz di mi diye sordum, evet dediler. iptal ederken once tazminat istediler. sonra sikayet olusturdum, gorusmeyi incelediler, ve soz verdikleri icin tazminat almadilar. ama bu sozu bastan almasam tazminat alacaklardi. o yuzden ben olsam turknet alirdim.
ben turk telekoma taahhut vermistim, birkac ay sonra yurtdisina tasindim. taahhut verirken yurtdisina cikarsam tazminat almayacaksiniz di mi diye sordum, evet dediler. iptal ederken once tazminat istediler. sonra sikayet olusturdum, gorusmeyi incelediler, ve soz verdikleri icin tazminat almadilar. ama bu sozu bastan almasam tazminat alacaklardi. o yuzden ben olsam turknet alirdim.
0
Turknet'le taahhut vermeden kullanilabilir.
Kablonet vardi bizde, yurtdisina gitmeden 3 ayligina dondurulabiliyordu, ikameti yurtdisina aldiktan sonra mail atarak iptal edilebiliyor kontrat ekstra ucret odemeden. Aradaki surede donduruldugu icin ekstra fatura da yazmiyor
Kablonet vardi bizde, yurtdisina gitmeden 3 ayligina dondurulabiliyordu, ikameti yurtdisina aldiktan sonra mail atarak iptal edilebiliyor kontrat ekstra ucret odemeden. Aradaki surede donduruldugu icin ekstra fatura da yazmiyor
0
Kablonet. Gittiğiniz yerde kablonet altyapısı yoksa ücretsiz iptal edebiliyorsunuz, yurtdışı olarak spesifik olarak sordum yine aynı şekilde altyapı olmadığı için iptal ediliyormuş.
0
Turknet'in fiyatı bu ay 139 tl oldu, sanırım diğer sağlayıcılar da zam yaptı, (baktım da mileni.com da aynı fiyat olmuş)
Turknet de Mileni.com da taahhütsüz, ikisi de Türk Telekom alt yapısı kullanıyor. Ben mileni.com denemedim ama Türknet de bir den fazla aboneliğim var, iptal ettiğim de var (sorunsuz) belirli bir süre dondurup fatura vermediğim aboneliğim de var.
Kısacası bence de Türknet, hatta buradan bizden birinden referans no alırsan bir ay bedava kullanırsın, hem sen hem referans veren.
Turknet de Mileni.com da taahhütsüz, ikisi de Türk Telekom alt yapısı kullanıyor. Ben mileni.com denemedim ama Türknet de bir den fazla aboneliğim var, iptal ettiğim de var (sorunsuz) belirli bir süre dondurup fatura vermediğim aboneliğim de var.
Kısacası bence de Türknet, hatta buradan bizden birinden referans no alırsan bir ay bedava kullanırsın, hem sen hem referans veren.
0
mysticriver
Evet sorum başlıktaki gibi. Mesleğinizi de yazarsanız çok iyi olur. Özellikle yazılımcıları merak ediyorum. Çok teşekkürler.
Evet sorum başlıktaki gibi. Mesleğinizi de yazarsanız çok iyi olur. Özellikle yazılımcıları merak ediyorum. Çok teşekkürler.
0
yazilimciyim. 2-3 sene falan surdu benim. sanirim cok beceriksizim. arada basvurdum, birkac olumsuz gorusme sonrasi bir sure basvurmadim, sonra yine basvurulara basladim, sonra yine biraktim falan bu sekilde bayagi uzun surdu. buldugum yerde de almalarini beklemiyordum ben artik, cok umutsuzdum ama nasil olduysa oldu.
0
it sistem yoneticisi. yaklasik 3 sene. almanca ogrenmeden is bulamadim. biraz da sektor kaynakli uzadi. 150'ye yakin ingilizce basvuru. 40'a yakin mulakat yaptim. almanca'da ilk basvuru ilk mulakat ve is teklifi. degisik bir deneyim oldu. konum: ba-wü/almanya
0
Tedarik zinciri. 1 hafta. Ikinci işi bulmam da 3.5 ay civarı sürdü.
Misal su anki pazara bakarsam tahminen 45 dakikada iş bulurum o kadar adam arayışı var.
Misal su anki pazara bakarsam tahminen 45 dakikada iş bulurum o kadar adam arayışı var.
0
Makine mühendisi - otomotiv sektörü - ilk başvurudan sonra sözleşme imzalama 6 ay sürdü.
Business analyst - bankacılık sektöründen otomotive geçiş - 2 ay.
Business analyst - bankacılık sektöründen otomotive geçiş - 2 ay.
0
ilgeru
evin yakınında şarap alınacak bir tek migros var. açıkçası şarap bilgim vs yok. tavsiye ettiğiniz bir şarap var mı migros'takilerden? kırmızı tercihtir.
evin yakınında şarap alınacak bir tek migros var. açıkçası şarap bilgim vs yok. tavsiye ettiğiniz bir şarap var mı migros'takilerden? kırmızı tercihtir.
0
En uygun fiyatlı ve fiyatına göre en verimli şaraplardan biri Buzbağ klasik. Yanlış hatırlamıyorsam 78 TL gibi bir fiyatı vardı. Zaten daha ucuza belirli bir kalitenin üzerinde sofra şarabı bulabilmeniz çok zor.
Bir tık üstünde Terra'nın kalecik karasını tavsiye ederim. Kalecik karası da üzüm itibari ile genel beğeniye hitap eden, yumuşak içimli bir şarap. Bu da yanlış hatırlamıyorsam 100-120 TL arası bir fiyattaydı.
Bir tık üstünde Terra'nın kalecik karasını tavsiye ederim. Kalecik karası da üzüm itibari ile genel beğeniye hitap eden, yumuşak içimli bir şarap. Bu da yanlış hatırlamıyorsam 100-120 TL arası bir fiyattaydı.
0
peki madem
Merhaba! Roma ve Floransa gezisinde bu şehirlere kaçar gün ayırmalı? Bir de mutlaka gitmelisin dediğiniz yer var mıdır?Bir sorum daha var: Benim Schengen vizem Almanya'dan ama henüz Almanya'ya gidemedim. İtalya'ya girişte sorun yaratır mı? Bu vizeyi ilk defa kullanacağım.
Merhaba! Roma ve Floransa gezisinde bu şehirlere kaçar gün ayırmalı? Bir de mutlaka gitmelisin dediğiniz yer var mıdır?
Bir sorum daha var: Benim Schengen vizem Almanya'dan ama henüz Almanya'ya gidemedim. İtalya'ya girişte sorun yaratır mı? Bu vizeyi ilk defa kullanacağım.
Bir sorum daha var: Benim Schengen vizem Almanya'dan ama henüz Almanya'ya gidemedim. İtalya'ya girişte sorun yaratır mı? Bu vizeyi ilk defa kullanacağım.
0
roma en az 3 gün, floransa en az 2 gün. (floransa mükemmel bi' yer bu arada, imkanı olan 1 hafta kalsın derim ben)
0
ne kadar muze ve sehir disi gezmek istediginize gore degisir. bayramda oralardaydik, 3'er gece kaldik iki sehirde de. cok az muze gezdik. floransa'ya 3 gece fazla geldi biraz o yuzden. pisa'ya da gittik floransa'da kalirken. ama o kadar kalmamiz daha cok yemek yiyebilmemizi sagladi orada, o acidan iyi geldi yine 3 gece. floransa'da yemekler daha guzel geldi bana roma'ya gore, ama gittigimiz yerlerle alakali olabilir. roma icin 3 gece iyi bence. colesseum'a, palatine hill'e ve vatikan'a gittik, birkac kilise gezdik. sehir zaten acik hava muzesi.
0
bence roma min 3-4 gün floransa 2 gün + 1 gün de günübirlik pisaya gidip gelinebilir.
Romada zaten vatikan ve colesseum tek başlarına 1'er gününü alıyor. Kalan 2 günde de diğer yerleri gezersiniz.
Romada zaten vatikan ve colesseum tek başlarına 1'er gününü alıyor. Kalan 2 günde de diğer yerleri gezersiniz.
0
Ben Floransa'yı çok seviyorum ama amaç gezmek görmek deneyimse, Floransa'ya gitmeden gideceğiniz müzeleri belirleyin ve biletlerinizi alın. Eğer müzeye gitmezseniz Floransa'da tek gece konaklama yeter. Müze planınız varsa ona göre gün sayısını artırın.
Lezzet konularına gireyim:
Öğle yemeği olarak: All Antico Vinaio
Akşam yemeği olarak: Pizzeria Giovanni Santarpia
Roma 3 gün kesin. Turistik spotlar malum onun dışındaki önerilerim:
Orada da gurme işleri:
Cioccolata e Vino - çikolata kabında shotlar - çok eğlenceliydi
Dar Poeta - pizzacı
Trastevere civarını da gezin mutlaka.
Schengen konusu, eskiden gurbetçilerin az olduğu İtalya, İspanya vs sallamıyordu (Hollanda Belçika belaydı) ama covid sonrası işler değişmiş olabilir. En son gittiğimde İtalya'da yükselen bir EU -non EU kayırması söz konusuydu. O nedenle sorun olmaz diyemem.
Lezzet konularına gireyim:
Öğle yemeği olarak: All Antico Vinaio
Akşam yemeği olarak: Pizzeria Giovanni Santarpia
Roma 3 gün kesin. Turistik spotlar malum onun dışındaki önerilerim:
Orada da gurme işleri:
Cioccolata e Vino - çikolata kabında shotlar - çok eğlenceliydi
Dar Poeta - pizzacı
Trastevere civarını da gezin mutlaka.
Schengen konusu, eskiden gurbetçilerin az olduğu İtalya, İspanya vs sallamıyordu (Hollanda Belçika belaydı) ama covid sonrası işler değişmiş olabilir. En son gittiğimde İtalya'da yükselen bir EU -non EU kayırması söz konusuydu. O nedenle sorun olmaz diyemem.
0
2. soru için dışişlerinin böyle bir yayını var. daha öncesinde de bir arkadaşım almanya dan deporte olmuştu ama problem yaşamadan giren de duymuştum. içinizi karartmak istemezdim :)
www.mfa.gov.tr:~:text=Schengen%20vize%20rejimi%20y%C3%B6netmeli%C4%9Fi%20gere%C4%9Fi,Schengen%20%C3%BClkelerine%20seyahat%20etmek%20m%C3%BCmk%C3%BCnd%C3%BCr.
www.mfa.gov.tr:~:text=Schengen%20vize%20rejimi%20y%C3%B6netmeli%C4%9Fi%20gere%C4%9Fi,Schengen%20%C3%BClkelerine%20seyahat%20etmek%20m%C3%BCmk%C3%BCnd%C3%BCr.
0
İtalya'nın Alman vizesine sorun çıkaracağını sanmıyorum ama plan değişikliği oldu burdan sonra oraya geçeceğim deyip geçiştirilebilir.
Floransa'da Uffizi Galerisi görülmeli bence mutlaka, çok müzesever biri olmayarak bunu söyleyebilirim. Bu tam gününüzü alacaktır o sebeple bence 3 gün ideal. Ama Roma'ya 3-4-5 gün de verseniz yine mutlaka yapacak bir şey, yenilecek bir şey, keyfi çıkarılacak tonlarca şey bulabilirsiniz. Ucu çok açık.
Floransa'da Uffizi Galerisi görülmeli bence mutlaka, çok müzesever biri olmayarak bunu söyleyebilirim. Bu tam gününüzü alacaktır o sebeple bence 3 gün ideal. Ama Roma'ya 3-4-5 gün de verseniz yine mutlaka yapacak bir şey, yenilecek bir şey, keyfi çıkarılacak tonlarca şey bulabilirsiniz. Ucu çok açık.
0
Vizeyi iş için Almanya'ya gitmem gerektiğinden almıştım ama daha sonra covid nedeniyle iptal oldu. Bir daha da öyle bir gereklilik doğmadığı için gitmedim Almanya'ya. Bir günlüğüne Almanya'ya git sonra oradan İtalya'ya geç diye tavsiye verenler oldu ama öyle de yolculuk masrafı anlamsızca artmış olacak. Ama sanırım girişte problem olup olmayacağından emin olmanın bir yolu yok.
0
floydian
açık renk sayılacak bir kotumu kestirip şort yaptıracağım. şu renklerde:https://www.hepsiburada.com/koton-erkek-jean-sort-p-HBCV00000CU2A1şimdi 3 ihtimal var.1- uçları doğal böyle kırçıllı olsun: https://www.hepsiburada.com/ltb-leonis-kalmia-wash-erkek-jean-sort-p-HBCV000008YP7H2- uçları katlanmış o
açık renk sayılacak bir kotumu kestirip şort yaptıracağım. şu renklerde:
www.hepsiburada.com
şimdi 3 ihtimal var.
1- uçları doğal böyle kırçıllı olsun: www.hepsiburada.com
2- uçları katlanmış olsun: www.hepsiburada.com
3- uçları normal kot paçası gibi olsun: www.hepsiburada.com
not: kot yırtıklı falan değil aynı ilk linkteki gibi.
www.hepsiburada.com
şimdi 3 ihtimal var.
1- uçları doğal böyle kırçıllı olsun: www.hepsiburada.com
2- uçları katlanmış olsun: www.hepsiburada.com
3- uçları normal kot paçası gibi olsun: www.hepsiburada.com
not: kot yırtıklı falan değil aynı ilk linkteki gibi.
0
birmilyonunvarmi
adım türkiyede sadece bende var. mehmet yılmaz gibi onlarca defa aratılacak bir isim değil. kim benim adımı 22 defa arasın ki? bana gerçekçi gelmiyor. kimlerin arama yaptığı da gözükmüyor sanırım.
adım türkiyede sadece bende var. mehmet yılmaz gibi onlarca defa aratılacak bir isim değil. kim benim adımı 22 defa arasın ki? bana gerçekçi gelmiyor. kimlerin arama yaptığı da gözükmüyor sanırım.
0
bence sistem şu şekilde işliyor. kişi "m" ile başlayan birini aratıyor. o sırada altta "m" ile başlayan tüm kişiler ve doğal olarak siz de çıkıyorsunuz. linkedin de sanki sizi de aratmış gibi size bildirim gönderiyor.
0
isimle arama yapmiyorlar ki sadece. pozisyon, sirket, keywordlerle arama yapildiginda da sonuclarda cikiyoruz.
0
illa birmilyo nunvarmi diye aratmasına gerek yok. herhangi bir aramada listede sen çıkarsan o "şu kadar aramada göründünüz" listesine çıkarsın. atıyorum sadece soyadını yazmıştır arayan kişi, ya da soyadının başlangıcını yazmıştır, yine girersin o tabloya.
0
VIPCH
1 sene kadar önce 2 Pfizer asimida oldum. Yurtdisi ucuslarina sertifikayi gösterip, sorunsuz sekilde gidiyorum. 1 senesi dolmak üzere oldugu icin aklima takildi. Bu sertfikanin bir süresi varmidir? Hic bir yerde su kadar zaman sonra süresi dolar diye yazmiyor..
1 sene kadar önce 2 Pfizer asimida oldum. Yurtdisi ucuslarina sertifikayi gösterip, sorunsuz sekilde gidiyorum. 1 senesi dolmak üzere oldugu icin aklima takildi. Bu sertfikanin bir süresi varmidir? Hic bir yerde su kadar zaman sonra süresi dolar diye yazmiyor..
0
sertifikanin suresi olup olmadigini bilmemekle birlikte ulkelere gore farkli duzenlemeler olabiliyor. Misal Litvanya ikinci dozdan sonra 270 gun gectiyse PCR istiyor asisiz muamelesi yapiyor. Ama booster varsa sure kisitlamasi yok, gibi .
0
evet ulkeden ulkeye degisir. italya da @wallcan'in dedigi gibi son 9 ay icinde 2. dozu olmus olmani ya da herhangi bir zaman booster olmus olmani bekliyor.
0
lemmiwinks
bu merete cozum bulabilen var mi? faydali seyleri yapmaya useniyorum, buna iste calismak da dahil. rolantide calisiyorum uzun zamandir, kovulmam umarim.tembellik ettigim konular:isis icin kendini gelistirme (2 kat fazla para kazanabilirim biraz calissam)dil ogrenme (yeni ulke, dil kursuna basladim a
bu merete cozum bulabilen var mi? faydali seyleri yapmaya useniyorum, buna iste calismak da dahil. rolantide calisiyorum uzun zamandir, kovulmam umarim.
tembellik ettigim konular:
is
is icin kendini gelistirme (2 kat fazla para kazanabilirim biraz calissam)
dil ogrenme (yeni ulke, dil kursuna basladim ama ekstra calismam lazim)
tatil planlama (tatile gidecegiz, biletler hazir ama nereleri gezmeli, gormeli, ne yemeli arastirmam lazim, 1 hafta kaldi)
kitap okuma
ingilizceyi daha gelistirme (bazen kendimi duzgun ifade edemiyorum konusurken)
tembellik etmedigim konular
markete gitme
resmi isleri halletme
disari cikip bir yere gitmek gereken konular
kahvalti hazirlama gibi ufak seyler
duyuru, sozluk, twitter, instagram, linkedin besgeninde sikisip kaldim, baska bir sey yapmiyorum resmen.
bu tembelligi asmak icin bir yol yontem bilen, bir seyler onerebilecek ya da bu konuda deneyimi olup asmis olan var mi?
tembellik ettigim konular:
is
is icin kendini gelistirme (2 kat fazla para kazanabilirim biraz calissam)
dil ogrenme (yeni ulke, dil kursuna basladim ama ekstra calismam lazim)
tatil planlama (tatile gidecegiz, biletler hazir ama nereleri gezmeli, gormeli, ne yemeli arastirmam lazim, 1 hafta kaldi)
kitap okuma
ingilizceyi daha gelistirme (bazen kendimi duzgun ifade edemiyorum konusurken)
tembellik etmedigim konular
markete gitme
resmi isleri halletme
disari cikip bir yere gitmek gereken konular
kahvalti hazirlama gibi ufak seyler
duyuru, sozluk, twitter, instagram, linkedin besgeninde sikisip kaldim, baska bir sey yapmiyorum resmen.
bu tembelligi asmak icin bir yol yontem bilen, bir seyler onerebilecek ya da bu konuda deneyimi olup asmis olan var mi?
0
Abi benim durumum da seninkinin tam tersi, yani senin tembellik ettiğin konularda rahatım, etmediğin konularda da ben tembelim :)
Bunu 30 yaşında, oldukça geç farkettim ama iş konusunda, "işi niye yaptığımı" sürekli olarak kendime hatırlatmak çok faydalı oluyor. Mesela elimdeki bir işi hiç sevmiyorum, ama parası güzel, sık sık "parayı alınca şunu yapacağım" diyorum kendi kendime, yeterli motivasyonu sağlıyor. Bir hedef koymak ve hedefe yaklaştığını hissetmek önemli. Eğer o iş o hedefi sağlamayacaksa ya da yeterince motive etmiyorsa hiç bulaşmıyorum.
Oturup ya etraflıca düşün ya da yaz bence. Yani gerçekten 2 kat para kazanabilir misin? Bunun için kaç saat harcaman lazım? Harcadığın vakte değecek mi? O vakit ve para yerine daha çok keyif alabileceğin başka bir şey yapmak ister misin? Aklında soru işareti kalmayınca çok daha rahat oturup çalışabiliyorsun. Motivasyonsuzluğun temeli ikna olmamış olman olabilir.
Dil konusunda da, 3-4 sene önce ilk kez yurtdışına çalışmaya başlayınca ben de zor ifade ediyordum kendimi, şu an anadili İngilizce olmayan çoğu Avrupalıdan iyi konuşuyorum muhtemelen, toplantılarda falan bülbül gibiyim.
Ama özellikle oturup çalışmadım, onun yerine rutinler oluşturdum. Mesela uzun bir şey anlatıcaksam, öncesinde 3-5 dakika kafamda toparladım düşünceleri. Veya işte konuşurken dümdüz konuşmak yerine telaffuzuma özellikle dikkat ettim, kendi sesimi dinledim vs. "Farkındalık" dedikleri olay yani. Konuşurken dikkatini verip, daha iyi konuşmaya çabaladıkça gittikçe iyileşiyor ve alışkanlık haline geliyor. Bunu yapmasan da iyileşir muhtemelen çünkü zaten pratik yapıyorsun, ama daha yavaş olur.
Asıl markete nasıl gidicez, sen onu anlat bize :(
Bunu 30 yaşında, oldukça geç farkettim ama iş konusunda, "işi niye yaptığımı" sürekli olarak kendime hatırlatmak çok faydalı oluyor. Mesela elimdeki bir işi hiç sevmiyorum, ama parası güzel, sık sık "parayı alınca şunu yapacağım" diyorum kendi kendime, yeterli motivasyonu sağlıyor. Bir hedef koymak ve hedefe yaklaştığını hissetmek önemli. Eğer o iş o hedefi sağlamayacaksa ya da yeterince motive etmiyorsa hiç bulaşmıyorum.
Oturup ya etraflıca düşün ya da yaz bence. Yani gerçekten 2 kat para kazanabilir misin? Bunun için kaç saat harcaman lazım? Harcadığın vakte değecek mi? O vakit ve para yerine daha çok keyif alabileceğin başka bir şey yapmak ister misin? Aklında soru işareti kalmayınca çok daha rahat oturup çalışabiliyorsun. Motivasyonsuzluğun temeli ikna olmamış olman olabilir.
Dil konusunda da, 3-4 sene önce ilk kez yurtdışına çalışmaya başlayınca ben de zor ifade ediyordum kendimi, şu an anadili İngilizce olmayan çoğu Avrupalıdan iyi konuşuyorum muhtemelen, toplantılarda falan bülbül gibiyim.
Ama özellikle oturup çalışmadım, onun yerine rutinler oluşturdum. Mesela uzun bir şey anlatıcaksam, öncesinde 3-5 dakika kafamda toparladım düşünceleri. Veya işte konuşurken dümdüz konuşmak yerine telaffuzuma özellikle dikkat ettim, kendi sesimi dinledim vs. "Farkındalık" dedikleri olay yani. Konuşurken dikkatini verip, daha iyi konuşmaya çabaladıkça gittikçe iyileşiyor ve alışkanlık haline geliyor. Bunu yapmasan da iyileşir muhtemelen çünkü zaten pratik yapıyorsun, ama daha yavaş olur.
Asıl markete nasıl gidicez, sen onu anlat bize :(
0
tembelliğin çözümü "carpe diem" yani action'a geçmektir, bir şekilde başlamak gerekiyor, tüm gerekliliği aynı anda yapmak şart değil sadece başlangıç önemli.
somut öneri istiyorsanız, yapılacak her işi alt işlere bölün, sonra yapma, önem sırası verin işlere, 1. sıraya koyduğunuz işten başlayın, yaptıkça da tik atın işin yanına.
somut öneri istiyorsanız, yapılacak her işi alt işlere bölün, sonra yapma, önem sırası verin işlere, 1. sıraya koyduğunuz işten başlayın, yaptıkça da tik atın işin yanına.
0
@plutongezegendegilmi: keske ben de oyle olsam. benim usenmedigim seyler zaten hallolacak seyler. markete bisikletle git, seviyorsan bisiklete binmeyi, tesvik edici olabilir. :) olmadi getir de getirsin falan.
@gezegen olan pluton: baslayamiyorum zaten, en buyuk problemlerden biri. basladigim zamanlar biraz calisabiliyorum, ama baslamak cok zor. bugun hic calismadim mesela.
@gezegen olan pluton: baslayamiyorum zaten, en buyuk problemlerden biri. basladigim zamanlar biraz calisabiliyorum, ama baslamak cok zor. bugun hic calismadim mesela.
0
birmilyonunvarmi
güneş gözlüğünden hiç anlamam. raybanlardan hoşlanmıyorum. önerebileceğiniz bir marka var mı?
güneş gözlüğünden hiç anlamam. raybanlardan hoşlanmıyorum. önerebileceğiniz bir marka var mı?
0
Serengeti +1. Gözlük üreticilerinin değil moda markalarinin ürünlerini alırsan cam kalitesine değil, markaya para ödersin.
Örneğin gözlüğünü kullanmadım hiç ama Armani'nin saatleri kaliteli olmayan makinalar kullananan ve kolay bozulabilen saatler. Verdiğine göre pahalı, isim hakkı.
Örneğin gözlüğünü kullanmadım hiç ama Armani'nin saatleri kaliteli olmayan makinalar kullananan ve kolay bozulabilen saatler. Verdiğine göre pahalı, isim hakkı.
0
floydian
Ben hep buyukten kucuge dogru siraliyorum disaridan iceriye olaacak sekilde. Sizde boyle bir takinti var mi?
Ben hep buyukten kucuge dogru siraliyorum disaridan iceriye olaacak sekilde. Sizde boyle bir takinti var mi?
0
cuzdan kullandigim zamanlarda ayni sekilde siraliyordum ben de. sonra cuzdani kullanmayi biraktim.
0
Değeri büyük olan paralar boyut olarak da büyük olduğu için ben de öyle yapıyorum.
0
Nakiti sadece istanbulkart yüklemek için bulunduruyordum, artık onu da online yüklediğim için hiç nakit taşımıyorum.
Pandemiden sonra fırın bile temassız çekim yapıyor kolayca.
Ama taşıdığım zamanlarda sık kullanılan küçük paraları elimi sokup hemen çekecek şekilde dışa, kolay ulaşılır yerlere, 100-200 lira gibi büyük (evet, ben nakit kullanırken büyük paraydı bunlar swh) daha zor ulaşılır yerlere koyuyordum.
Pandemiden sonra fırın bile temassız çekim yapıyor kolayca.
Ama taşıdığım zamanlarda sık kullanılan küçük paraları elimi sokup hemen çekecek şekilde dışa, kolay ulaşılır yerlere, 100-200 lira gibi büyük (evet, ben nakit kullanırken büyük paraydı bunlar swh) daha zor ulaşılır yerlere koyuyordum.
0
Sadece takıntı değil. paralara ulaşma ve kalan miktarı tespit kolaylığı sağlar
0
Genelde büyükten kucuge. Ama bazen aceleyle rastgele soktugum da oluyor.
Kolaylık sagliyor +1
Kolaylık sagliyor +1
0
bende tam tersi bi alışkanlık var. tee çocukken atmye para çekmeye beni yollarlardı ekmek almaya yollar gibi. biri elimden kapmasın diye küçük olanı dışarda olacak şekilde katlar elimde tutardım. tabii cüzdanım çantam filan yok elimde taşırdım. o zamandan beri alışkanlık oldu, şimdi hiç düşünmeden küçük olan en dışarda olacak şekilde koyuyorum hala.
0
cüzdan kullanmıyorum. sadece kimlikler ve kartlarım var kartlıkta.
ama cebime koyduğum paraları ben de benzer düzende koyuyorum en alta en büyük para gelecek şekilde sıralıyorum ve içe ortadan bir sefer katlayıp ön sol cebime koyuyorum.
ön sağ cebe anahtar ve e-imza(çakmak cebine bozuk oara)
sağ arka kartlık
sol arka telefon
20 yıldır bu şekilde düzenim. hiç şaşmaz.
ama cebime koyduğum paraları ben de benzer düzende koyuyorum en alta en büyük para gelecek şekilde sıralıyorum ve içe ortadan bir sefer katlayıp ön sol cebime koyuyorum.
ön sağ cebe anahtar ve e-imza(çakmak cebine bozuk oara)
sağ arka kartlık
sol arka telefon
20 yıldır bu şekilde düzenim. hiç şaşmaz.
0
ben atamın yüzü aynı yöne bakacak şekilde sıralıyorum. (takıntım bu) sayısal olarak büyükten küçüğe sıralarım.
0
bozuk para cüzdanım var anne tipi fermuarlı 100 liraya kadar olan bozuk paralar ile metal paraları koyuyorum. montumun cebinde hep elimin altında. diğer paraları (olursa çünkü yanımda para taşımayı pek sevmiyorum) çantamdaki esas cüzdanıma karmaşık bir şekilde koyuyorum.
0
en büyük banknot dışarıda olacak şekilde büyükten küçüğe, atatürk resimleri düz ve içeri bakacak şekilde diziyorum.
0
kesinlikle rasgele. bu duyuruyu okuyana dek siralamk dizmek falan aklimin ucundan gecmemisti.
0
artık cüzdan. kullanmıyorum kartlıkta kartlar var para yok. ancak eskiden ve gerektiği zamanlarda dışarıda küçük paradan içeriye doğru büyük para olacak şekilde sıralarım. zaten olması gereken de bu.
0
Atatürk hep aynı tarafta ve soldan sağa doğru küçükten büyüğe olacak şekilde.
0
pek nakit taşımıyorum ama olursa da değeri en küçük olan en dışta olacak şekilde ikiye kıvrılmış olarak sağ kıç cebine koyuyorum.
milletin önünde cebimden çıkarınca fazla para varmış gibi gözükmesin diye.
milletin önünde cebimden çıkarınca fazla para varmış gibi gözükmesin diye.
0
Yoq
merhaba,terasın balkonunda mangal yapılır mı? yapılmaz ise terasa barbekü yaptırınca mangal yapılır mı? aradaki fark nedir?konu komşuma kokusu gider canları isteyebilir. ramazanda değil bu arada diğer aylar için soruyorum. mangal yapmak istiyorum ama bir yandan da ne barbekü ne normal mangal yapılma
merhaba,
terasın balkonunda mangal yapılır mı? yapılmaz ise terasa barbekü yaptırınca mangal yapılır mı? aradaki fark nedir?
konu komşuma kokusu gider canları isteyebilir. ramazanda değil bu arada diğer aylar için soruyorum. mangal yapmak istiyorum ama bir yandan da ne barbekü ne normal mangal yapılmaz insanlara kokar diye düşünüyorum.
siz yapıyor musunuz, yapar mıydınız?
terasın balkonunda mangal yapılır mı? yapılmaz ise terasa barbekü yaptırınca mangal yapılır mı? aradaki fark nedir?
konu komşuma kokusu gider canları isteyebilir. ramazanda değil bu arada diğer aylar için soruyorum. mangal yapmak istiyorum ama bir yandan da ne barbekü ne normal mangal yapılmaz insanlara kokar diye düşünüyorum.
siz yapıyor musunuz, yapar mıydınız?
0
terasi olup da yapmayan gormedim. ben de yapardim tersine bir kural yoksa binada.
0
Yapılır, yapılmayacaksa niye teraslı ev aldık :)
Yalnız şu var, bölgenin yerleşimi dağlık ise ve sizden yüksekte başka binalarda komşular varsa duman çok rahatsız eder, ayıp olur.
Yalnız şu var, bölgenin yerleşimi dağlık ise ve sizden yüksekte başka binalarda komşular varsa duman çok rahatsız eder, ayıp olur.
0
Evim teraslı. Çevredeki binalar çok yakın değil o yüzden yapıyorum. Ramazanda yapmam ama, akşam yemeği saatinden önce de yapmam, insanların karnı tok zamanlarına denk getiririm. Bir de gelir seviyesi yüksek bir muhit olduğu için "alamazlar, canları çeker" tarafında genel olarak rahat hissediyorum.
Mangal benim için bir yaşam tarzı :)
Fakat şehir içinde yasak diye biliyorum. Şikayet gelse polisler gelir birlikte yeriz.
Mangal benim için bir yaşam tarzı :)
Fakat şehir içinde yasak diye biliyorum. Şikayet gelse polisler gelir birlikte yeriz.
0
Yapılmaz. O zaman geniş balkonu olan da yapara kadar gider konu. Ama toplu yaşamın bazı kuralları var. Başkasının evinin içine duman gitmesine neden olmak da bu kurallara uygun değil.
Mesela hava yazın zaten sıcak, camı açıyorsun, yan binanın terasındaki mangaldan is ve duman kokusu geliyor. Bence uygun değil.
Kebapçıların bacalarının çıkış noktalarını, filtrelerini ona göre ayarlıyorlar. Eğer apartmanda camdan giren bir koku problemine falan neden oluyorsa kebapçının bacası bu durumda kebapçıya yaptırımı oluyor, dükkanı kapatmasına bile neden oluyor. Kebapçı için yasak olan durum başka birine serbest olamaz,
Bir kereden bir şey olmaz mantığı da burada işe yaramaz çünkü herkes bir kere yapsa yazın 1 ay cam açamazsın.
Mesela hava yazın zaten sıcak, camı açıyorsun, yan binanın terasındaki mangaldan is ve duman kokusu geliyor. Bence uygun değil.
Kebapçıların bacalarının çıkış noktalarını, filtrelerini ona göre ayarlıyorlar. Eğer apartmanda camdan giren bir koku problemine falan neden oluyorsa kebapçının bacası bu durumda kebapçıya yaptırımı oluyor, dükkanı kapatmasına bile neden oluyor. Kebapçı için yasak olan durum başka birine serbest olamaz,
Bir kereden bir şey olmaz mantığı da burada işe yaramaz çünkü herkes bir kere yapsa yazın 1 ay cam açamazsın.
0
binalar yakinsa yapilmamali.
yan bina ile aramizda 15-20 metre mesafe var. o binanin 6. kati son kat ve terasli.
biz 3. kattayiz.
bir kez mangal yaptilar, bizim evin icine nasil duman ve koku doldugunu anlatamam. butun camlari hemen kapattik, ona ragmen evden 2 gun cikmadi o koku.
adam da neyseki efendi biri, anladi, biz camlari kapatirken gordu bizi, ben hic bu kadar olacagini tahmin etmedim kusura bakmayin falan dedi, bir daha yapmadi.
yan bina ile aramizda 15-20 metre mesafe var. o binanin 6. kati son kat ve terasli.
biz 3. kattayiz.
bir kez mangal yaptilar, bizim evin icine nasil duman ve koku doldugunu anlatamam. butun camlari hemen kapattik, ona ragmen evden 2 gun cikmadi o koku.
adam da neyseki efendi biri, anladi, biz camlari kapatirken gordu bizi, ben hic bu kadar olacagini tahmin etmedim kusura bakmayin falan dedi, bir daha yapmadi.
0
sis gibi çöküyor alt katlara
gerçi kebapçılar bir boruyla hallediyor bu işi nasıl oluyorsa
gerçi kebapçılar bir boruyla hallediyor bu işi nasıl oluyorsa
0
yönetime sorabilirsin. ben taşınmadan önce sordum, yapamazsınız deselerdi taşınmayacaktım.
2 senedir yapıoyurm.
kokuyorsa da kokuyor, açıkçası ayda 2-3 kez, 30-40 dakika süren bir şey için cırlayacak komşu varsa gitsinler müstakil ev tutsunlar. ben balkonda gaz ocağıyla kurufasulye de pişirebilirim çünkü.
2 senedir yapıoyurm.
kokuyorsa da kokuyor, açıkçası ayda 2-3 kez, 30-40 dakika süren bir şey için cırlayacak komşu varsa gitsinler müstakil ev tutsunlar. ben balkonda gaz ocağıyla kurufasulye de pişirebilirim çünkü.
0
Abi yapılır da bi sıkıntı olduğunda beğenmeyen siktirsin gitsin gibi bi dağ ayısı şeklinde yaklaşmamak gerekir olaya.
0
sarızeybek
çalıştığım şirket benim adıma allianz şirketinden özel sağlık sigortası sağlıyor 3 yıldır. şu an aylık 519 lira ödeniyor. 3 yıl önce benden istenen talep formunda kronik hastalıklarım sorulmuştu. hayatımda ilk kez sigorta yaptırdığım için çok naif bir şekilde "a demek ki bu alanlarda daha detaylı hi
çalıştığım şirket benim adıma allianz şirketinden özel sağlık sigortası sağlıyor 3 yıldır. şu an aylık 519 lira ödeniyor. 3 yıl önce benden istenen talep formunda kronik hastalıklarım sorulmuştu. hayatımda ilk kez sigorta yaptırdığım için çok naif bir şekilde "a demek ki bu alanlarda daha detaylı hizmet verecekler" diye düşünüp miyop ve astım hastalığımla ilgili detayları girmiştim. sonra hastaneye ne zaman herhangi bir göz rahatsızlığı ya da grip türevi bir hastalıkla ilgili anlaşmalı özel hastaneye gitsem (bu miyop ve astım gibi alt hastalıklarla ilişkili olmasa dahi)sağlık sigortasından yararlanamadım. hasta halimle uzun süre ödeme onayı için hastane koridorunda beklediğim ve parayı kendi cebimden ödemek zorunda kaldığım durumlar oldu. göz ve grip dışında birkaç kez özel hastane aciline gittiğim durumlarda da hep veznede katkı payı ödedim 50 lira vs gibi bir tutarda. geçenlerde de anlaşmalı bir laboratuvara giderek bir test yaptırdım (kovid testi değil).
Burada da ödeme çıkmadı ve gerekçesi şöyle: "Teminat Dışında Kalan Haller/Belirli aralıklarla ve/veya kontrol amacıyla yapılan muayeneler, tetkikler ve check-up teminatlarımızın dışındadır."
Şimdi bütün bu deneyimleri alt alta koyduğumda özel sağlık sigortasının bana ne faydası olduğunu sorguluyorum. şirketler çalışanına maaş haricinde özel sağlık sigortası vaat ediyor ancak karşılaştığım manzara bu.
şu an aklımda şu sorular var: "hayatımın herhangi bir döneminde neden özel sağlık sigortasına sahip olmalıyım? bunun bana olası ne tür bir faydası olabilir?"
Burada da ödeme çıkmadı ve gerekçesi şöyle: "Teminat Dışında Kalan Haller/Belirli aralıklarla ve/veya kontrol amacıyla yapılan muayeneler, tetkikler ve check-up teminatlarımızın dışındadır."
Şimdi bütün bu deneyimleri alt alta koyduğumda özel sağlık sigortasının bana ne faydası olduğunu sorguluyorum. şirketler çalışanına maaş haricinde özel sağlık sigortası vaat ediyor ancak karşılaştığım manzara bu.
şu an aklımda şu sorular var: "hayatımın herhangi bir döneminde neden özel sağlık sigortasına sahip olmalıyım? bunun bana olası ne tür bir faydası olabilir?"
0
hasta değilken yaptırıp düzenli ödüyorsun, ileride ev sattıracak kötülükte bir şey (Zeus korusun) başına gelirse hayatın kurtulmuş oluyor.
Ayrıca devlete gitmeyip anlaşmalı özel hastaneye gidip 500 liralık muayene ücreti vb. şeyleri ödemiyorsun veya dediğin gibi 50 lira olarak ödüyorsun.
Bence 30'larda yaptırıp yaşlılıkta işe yarayacak bir şey bu. Her sigortanın içeriği farklı olabilir iyi okumak lazım.
Ayrıca devlete gitmeyip anlaşmalı özel hastaneye gidip 500 liralık muayene ücreti vb. şeyleri ödemiyorsun veya dediğin gibi 50 lira olarak ödüyorsun.
Bence 30'larda yaptırıp yaşlılıkta işe yarayacak bir şey bu. Her sigortanın içeriği farklı olabilir iyi okumak lazım.
0
Bizimkinde soyle oluyor mesela. Yillik 1500 sigortaya veriyorsun. Doktor muayenesinde 350 yerine 70 veriyorsun. Kan testlerinde 1500 yerine 300. (1/5i yani) ne kadar doktora gittigine gore avantaji degisiyor. Bir yil hic gitmedim. Bu yil simdiden 6-7 kere gittim coktan parasini cikardi. Bazi hastanelerde hic odeme almiyorlar onu anlamadim ben de. (Mesela koru)
0
iyi bir hastanede apandis ameliyati oldum ozel saglik sigortasi sayesinde mesela. basina ne zaman ne gelecek belli olmaz. devlette de ameliyat ederler tabi ama sartlari ayni olmaz.
0
vallahi devlette sıra beklemeden gidip muayene oluyorum. cebimden 5 kuruş çıkmıyor.
pazar gecesi bi sorunum oldu mesela, ertesi güne hemen randevu aldım. doktor tahlil verdi hepsini toplam 30-40 dk içinde hallettim. hiç sıra beklemedim herhangi bir yerde. cebimden de 5 kuruş çıkmadı.
devlet olsa kim bilir ne zaman randevu bulabilecektim.
pazar gecesi bi sorunum oldu mesela, ertesi güne hemen randevu aldım. doktor tahlil verdi hepsini toplam 30-40 dk içinde hallettim. hiç sıra beklemedim herhangi bir yerde. cebimden de 5 kuruş çıkmadı.
devlet olsa kim bilir ne zaman randevu bulabilecektim.
0
2018 den beri kanserle uğraşıyorum.Devlette çektiğim eziyetin haddi hesabı yok,özelde de harcadığım paranın.
Keşke sağlamken özel sağlık sistemine girseymişim:((
Keşke sağlamken özel sağlık sistemine girseymişim:((
0
Ailem 3 haftadır bi ultrason çektirecek, uygun bölümden randevu bulup çektiremediler. Uygun bölümden randevu bulsalar bile ultrason için en az 2 hafta bekleyecekler.
Ben bu gün randevu alsam yarın doktora gidip, ultrasonumu çektirip, yorumlatırım, öğleden sonra da işe dönerim.
Tamamlayıcı sağlık sigortası vardı bende. Cebimden de devlet hastanesinde ödeyeceğimden 1 kuruş fazlası çıkmaz.
Ben bu gün randevu alsam yarın doktora gidip, ultrasonumu çektirip, yorumlatırım, öğleden sonra da işe dönerim.
Tamamlayıcı sağlık sigortası vardı bende. Cebimden de devlet hastanesinde ödeyeceğimden 1 kuruş fazlası çıkmaz.
0
daha önceden yaşanmamış çok ciddi bir hastalığa denk gelirsen özel sağlık sigortası gerçek manada hayatını kurtarır. iki arkadaşım şirketin sağladığı öss ile anadolu sağlık gibi olağanüstü pahalı bir yerde kanser tedavisi yaptırabildiler
laba ödeme çıkmaması çok normal, çünkü kafana göre test yaptırıp sigortaya kitleyemiyorsun. doktora gideceksin, doktor talep edecek, o zaman ödeniyor (covid dahil)
laba ödeme çıkmaması çok normal, çünkü kafana göre test yaptırıp sigortaya kitleyemiyorsun. doktora gideceksin, doktor talep edecek, o zaman ödeniyor (covid dahil)
0
öss'yi bir yaptıran, bir de yaptırmayan pişman.
yaptırmayanların sebepler malum, randevu bulamama, kalitesizlik, ilgisizlik.
yaptıranlar da, ciddi bi problemin çıktığında baksalar bile (istisnalara yakalanmadan), primlerini yükseltip sana yavaş yavaş ödetirler onu.
yaptırmayanların sebepler malum, randevu bulamama, kalitesizlik, ilgisizlik.
yaptıranlar da, ciddi bi problemin çıktığında baksalar bile (istisnalara yakalanmadan), primlerini yükseltip sana yavaş yavaş ödetirler onu.
0
Odediginiz sigorta ayaktansa, ameliyat durumunda sadece indirim alirsiniz, ameliati odemez
0
sigorta temel anlamda hasar anında devreye giren ve sigortalıyı ani ve beklenmedik durumlara karşı koruyan bir sistemdir.
Sağlık sigortası dediğimiz şey de aynı şekilde beklenmedik ve ani durumlarda kullanılmak üzere tasarlanmıştır. TSS dahil hiç bir sağlık sigortası ciddi sağlık durumları ile karşılaşmadığınızda kullanabileceğiniz bir araç olması için tasarlanmamıştır. Ayrıca hiçbir sigorta parasını ödedim, ödediğimin karşılığını kullanmalıyım diye satılan bir ürün değildir ayrıca.
Hatta özel sağlık sigortalarında verilen ayakta tedavi limitleri de yatarak tedavi için gerekli olan doktor muayene işlemlerini başlatmanız için hazırlanmıştır. aksi halde 2.050 TL ayakta+ sınırsız yatarak tedavi limitini 2.500 tl ye satmaları size de saçma gelmiyor mu?
Konu en başından belirttiğim gibi grip, nezle vb. doktor ve hastaneyi sık sık kullanmaya çalıştığımız konular üzerine bir sistem değil.
son 3 yıldır özel sağlık sigortamı sadece 1 kez ayakta tedavide kullandım, son 5 yıldır 1 ayakta 1 yatarak tedavide kullandım. Toplamda 5 yıl içinde ödediğim prim 10bini geçmezken toplamda aldığım hizmet bedeli 100bin'in üzerindedir. sağlık sigortaları işte bu tip durumlar için var. ömür boyu yenileme garantisi olduğu sürece de sigortaya konu yaşadığınız rahatsızlıklara muafiyet koyamıyorlar. bu sebeple sağlık sigortası önemli ve ciddi bir konudur. Her sene yaptırıp, her gripte, her aklınıza geldiğinde dur şurama da baktırayım bir kan tahlilime baksın vs. diye son limitine kadar kullanırsanız hem primleriniz gereksiz yere artar hem de ömür boyu yenileme garantisi kapsamına alınmanızı engeller ya da geciktirirsiniz.
İşin en başındaki beyan kısmına gelince, doktor tarafından teşhisi net olarak konup tedavisi uygulanmayan hiçbir konuyu sigorta şirketine bildirmekle yükümlü değilsiniz. Doktorlar genelde tanılarında birden fazla konuyu gündeme getirip sizi bilgilendiriyor ancak bu lafı geçen rahatsızlıkların sizde olduğu kesin değil. çoğu zaman tüm tarama yöntemlerini uygulayıp konuyu netleştirmeden siz tedavi sürecinden çıkıyorsunuz. bu tip durumlarda net teşhis yoksa sigorta şirketine bunu bildirmenize gerek yok. onlara ilettiğiniz her bilgiyi onlar teşhisi netleşmiş ve tedavisi uygulanmış bir rahatsızlık olarak görüyor ve konuyla ilgili muafiyet konabiliyor.
işin özü sağlık sigortası bizim gibi ülkelerde özellikle en önemli konulardan biridir. keşke herkesin bir sigortası olsa ama ne yazık ki sigorta bilinci düşük ve yaygın olmadığından çok az bir kesim bu sigortalara bütçe ayırıyor ya da şirketi tarafından yaptırılıyor.
naçizane tavsiyem sigortaya ödediğiniz paradan çekinmeyin, kat ve kat fazlasını kullanacağınız bir gün gelir, gelmese bile ömür boyu sağlık sorunlarından korkmadan yaşamak gibi büyük bir konfor sağlıyor insana.
Ayrıca sağlık sigortalarınızı kendiniz yaptırıyorsanız harcadığınız parayı çalıştığınız ya da sahibi olduğunuz şirkete masraf olarak gösterip gelir vergisinden düşülmesini de sağlayabiliyorsunuz. bu da bonusu olsun :)
Sağlık sigortası dediğimiz şey de aynı şekilde beklenmedik ve ani durumlarda kullanılmak üzere tasarlanmıştır. TSS dahil hiç bir sağlık sigortası ciddi sağlık durumları ile karşılaşmadığınızda kullanabileceğiniz bir araç olması için tasarlanmamıştır. Ayrıca hiçbir sigorta parasını ödedim, ödediğimin karşılığını kullanmalıyım diye satılan bir ürün değildir ayrıca.
Hatta özel sağlık sigortalarında verilen ayakta tedavi limitleri de yatarak tedavi için gerekli olan doktor muayene işlemlerini başlatmanız için hazırlanmıştır. aksi halde 2.050 TL ayakta+ sınırsız yatarak tedavi limitini 2.500 tl ye satmaları size de saçma gelmiyor mu?
Konu en başından belirttiğim gibi grip, nezle vb. doktor ve hastaneyi sık sık kullanmaya çalıştığımız konular üzerine bir sistem değil.
son 3 yıldır özel sağlık sigortamı sadece 1 kez ayakta tedavide kullandım, son 5 yıldır 1 ayakta 1 yatarak tedavide kullandım. Toplamda 5 yıl içinde ödediğim prim 10bini geçmezken toplamda aldığım hizmet bedeli 100bin'in üzerindedir. sağlık sigortaları işte bu tip durumlar için var. ömür boyu yenileme garantisi olduğu sürece de sigortaya konu yaşadığınız rahatsızlıklara muafiyet koyamıyorlar. bu sebeple sağlık sigortası önemli ve ciddi bir konudur. Her sene yaptırıp, her gripte, her aklınıza geldiğinde dur şurama da baktırayım bir kan tahlilime baksın vs. diye son limitine kadar kullanırsanız hem primleriniz gereksiz yere artar hem de ömür boyu yenileme garantisi kapsamına alınmanızı engeller ya da geciktirirsiniz.
İşin en başındaki beyan kısmına gelince, doktor tarafından teşhisi net olarak konup tedavisi uygulanmayan hiçbir konuyu sigorta şirketine bildirmekle yükümlü değilsiniz. Doktorlar genelde tanılarında birden fazla konuyu gündeme getirip sizi bilgilendiriyor ancak bu lafı geçen rahatsızlıkların sizde olduğu kesin değil. çoğu zaman tüm tarama yöntemlerini uygulayıp konuyu netleştirmeden siz tedavi sürecinden çıkıyorsunuz. bu tip durumlarda net teşhis yoksa sigorta şirketine bunu bildirmenize gerek yok. onlara ilettiğiniz her bilgiyi onlar teşhisi netleşmiş ve tedavisi uygulanmış bir rahatsızlık olarak görüyor ve konuyla ilgili muafiyet konabiliyor.
işin özü sağlık sigortası bizim gibi ülkelerde özellikle en önemli konulardan biridir. keşke herkesin bir sigortası olsa ama ne yazık ki sigorta bilinci düşük ve yaygın olmadığından çok az bir kesim bu sigortalara bütçe ayırıyor ya da şirketi tarafından yaptırılıyor.
naçizane tavsiyem sigortaya ödediğiniz paradan çekinmeyin, kat ve kat fazlasını kullanacağınız bir gün gelir, gelmese bile ömür boyu sağlık sorunlarından korkmadan yaşamak gibi büyük bir konfor sağlıyor insana.
Ayrıca sağlık sigortalarınızı kendiniz yaptırıyorsanız harcadığınız parayı çalıştığınız ya da sahibi olduğunuz şirkete masraf olarak gösterip gelir vergisinden düşülmesini de sağlayabiliyorsunuz. bu da bonusu olsun :)
0
3 senedir eşim ve çocuğuma tss (tamamlayıcı sağlık sigortası) yaptırıyorum. Eşim geçen sene özelde ameliyat oldu, zorunlu pcr testi ücreti hariç beş kuruş ödemedim.
Oğlum zaten hastalandığında direkt özelde.
İşyerim de bana tss yaptı. Hastanedeki benzer semptomlara sahip bir adam gördüm, benimle aynı testleri vs istediler. medical park'a sadece 15tl katılım payı ödedim, benimle aynı şikayeti olan ama özel sağlık sigortası olmayan adam 1800tl ödedi.
Bütün hepsini geçtim, devlet hastanesinde gidip sıra beklemekten, randavu almaya çalışmaktan, tahlil koşturmaktan, tahlil sonucu koşturmaktan sinir krizi geçirmiyorsun. Sonuç gösterme dahil aynı gün halledebiliyorsun her işini. Üstüne ücretsiz kontrol muayenesi var..
Benim için artık gücüm yettikçe vazgeçilmez.
Oğlum zaten hastalandığında direkt özelde.
İşyerim de bana tss yaptı. Hastanedeki benzer semptomlara sahip bir adam gördüm, benimle aynı testleri vs istediler. medical park'a sadece 15tl katılım payı ödedim, benimle aynı şikayeti olan ama özel sağlık sigortası olmayan adam 1800tl ödedi.
Bütün hepsini geçtim, devlet hastanesinde gidip sıra beklemekten, randavu almaya çalışmaktan, tahlil koşturmaktan, tahlil sonucu koşturmaktan sinir krizi geçirmiyorsun. Sonuç gösterme dahil aynı gün halledebiliyorsun her işini. Üstüne ücretsiz kontrol muayenesi var..
Benim için artık gücüm yettikçe vazgeçilmez.
0
şuanki ülkede yapabileceğin en iyi şey özel sağlık sigortasıdır.
başına gelene kadar "boşa para harcıyorum" dersin, ama bir rahatsızlığın olur, 1 hafta hastanede yatman gerekir veya kanser olursun. o an anlarsın yıllarca bu parayın iye ödediğini. çünkü o an, o şey başınıza geldiğinde, çoğu zaman arabanızı satsanız dahi parayı yetiştiremezsiniz.
başına gelene kadar "boşa para harcıyorum" dersin, ama bir rahatsızlığın olur, 1 hafta hastanede yatman gerekir veya kanser olursun. o an anlarsın yıllarca bu parayın iye ödediğini. çünkü o an, o şey başınıza geldiğinde, çoğu zaman arabanızı satsanız dahi parayı yetiştiremezsiniz.
0
buradaki beyanları anladım, herkese teşekkür ederim ve hasta olanlara da acil şifalar ve sabırlar olsun. ancak aklıma takılan, anlamadığım bir nokta var:
sigorta şirketi bana "kontrol amacıyla yapılan muayeneler ve tetkikler teminat dışı" diyor. ben doktora gittiğimde doktorun yaptığı şey de zaten neyim var, neyim yok onun kontrolü amaçlı muayene değil mi? doktorun kontrolü esnasında orada büyük bir hastalık teşhisi koyduğunda, teminattan nasıl yararlanacağım? bu bir tezat oluşturmuyor mu kendi içinde? sigorta şirketinin "bu teşhis sana konulmuş ama sen doktora kontrole gitmişsin, bunu saymam" diyerek beni red etmesi olası mı? yani o zaman bu sigortadan yararlananlar ancak acile vs gidip kontrol dışı bir teşhis olunca mi bu avantajı sağlıyorsunuz?
sigorta şirketi bana "kontrol amacıyla yapılan muayeneler ve tetkikler teminat dışı" diyor. ben doktora gittiğimde doktorun yaptığı şey de zaten neyim var, neyim yok onun kontrolü amaçlı muayene değil mi? doktorun kontrolü esnasında orada büyük bir hastalık teşhisi koyduğunda, teminattan nasıl yararlanacağım? bu bir tezat oluşturmuyor mu kendi içinde? sigorta şirketinin "bu teşhis sana konulmuş ama sen doktora kontrole gitmişsin, bunu saymam" diyerek beni red etmesi olası mı? yani o zaman bu sigortadan yararlananlar ancak acile vs gidip kontrol dışı bir teşhis olunca mi bu avantajı sağlıyorsunuz?
0
duchess jessamine
Maddi bir engel yok bunun için. Tıp 20-30 yıl sonra da var olabilir. Ama yazılımcılıkta yazılımcı sayısı ve yoğun talep arttıkça sektörel bir doygunluk yaşama ihtimali var gibi orta-uzun vadede. Siz olsanız ne yaparsınız?
Maddi bir engel yok bunun için. Tıp 20-30 yıl sonra da var olabilir. Ama yazılımcılıkta yazılımcı sayısı ve yoğun talep arttıkça sektörel bir doygunluk yaşama ihtimali var gibi orta-uzun vadede.
Siz olsanız ne yaparsınız?
Siz olsanız ne yaparsınız?
0
Çok alakasız iki alan.
Yazılımcı kişi mevcut işine devam edip aynı anda freelance iş de yapabilir. Hatta kendi yazılımlarını yapıp pazarlayabilir. Tıpa talep azalmaz tabii ama tıp doktorlarının da durumu ortada. Sağlıkta şiddet, düşük ücretler, hasta bakma sayısı vs. vs. bir sürü problemleri var.
Ben gönlümden geçeni değil ama mantıklı olanı söyleyecek olursam yazılım derdim.
Yazılımcı kişi mevcut işine devam edip aynı anda freelance iş de yapabilir. Hatta kendi yazılımlarını yapıp pazarlayabilir. Tıpa talep azalmaz tabii ama tıp doktorlarının da durumu ortada. Sağlıkta şiddet, düşük ücretler, hasta bakma sayısı vs. vs. bir sürü problemleri var.
Ben gönlümden geçeni değil ama mantıklı olanı söyleyecek olursam yazılım derdim.
0
Tıp ve yazılım herhangi iki meslek gibi kıyaslanamaz. Atıyorum yazılım mı inşaat mühendisliği mi dersin ama tıp başka.
Çünkü mental olarak da uygun olmayı gerektiren bir alan. Kadavrayla karşılaştığın anı bir düşün. Buna hazır mısın? İnsanın en ummadık halleriyle karşılaşabilirsin bu meslekte, miden kaldırmayabilir.
Çünkü mental olarak da uygun olmayı gerektiren bir alan. Kadavrayla karşılaştığın anı bir düşün. Buna hazır mısın? İnsanın en ummadık halleriyle karşılaşabilirsin bu meslekte, miden kaldırmayabilir.
0
Ben yazılımı seçerdim. Bence diş hekimliği daha mantıklı olabilir tıp yerine.
0
yazilim her yerde her ulkede her sart altinda yaparsin, doktorlugu her ulkede yapman icin tonla ugras tabi ki yazilim
0
Tıp mezunuyum. Tıp şu an 18 yaşında bile yazılmaz bu ülkede. 33 yaşında hiç gerek yok. Hem çok uzun bi bölüm hem de mezun oldum bitti yok uzmanlık yapmayınca bi şekilde eksikliği hissediliyor, 40 yaşınızda tus çalışacak, 45 yaşınızda uzman olacaksınız. Bence hiç gerek yok bu durumda bu ülkede tıp okumaya.
Yazılım okuyun geçin illa bu ikisinden biriyse
Yazılım okuyun geçin illa bu ikisinden biriyse
0
tabii ki yazılım sektörde hala çok büyük açık var ve sektör gittikçe genişliyor.
0
turkiye'de doktorluk yapmayi tercih etmem. yurtdisi ise ve doktorlugu sevebilecegini dusunuyorsan neden olmasin.
yazilimi kisa zamanda is olarak yapmaya baslayabilirsin. birkac aylik bir code camp ve kendin birkac proje gelistirmen is bulman icin yeterli olur. yurtdisinda is bulmasi kolay. turkiye'de issiz kalmazsin. diger sektorlere gore de her yerde daha iyi para kazanabilirsin.
yazilimi kisa zamanda is olarak yapmaya baslayabilirsin. birkac aylik bir code camp ve kendin birkac proje gelistirmen is bulman icin yeterli olur. yurtdisinda is bulmasi kolay. turkiye'de issiz kalmazsin. diger sektorlere gore de her yerde daha iyi para kazanabilirsin.
0
33 yaşından sonra tıp eğitimine 6 yıl boyunca motivasyonu sürdürmek çok zor. özellikle bir yandan güzel para kazanmıyorsanız, ki bu eğitim esnasında başka şeylere çok zaman harcayamazsınız.
sonra bunun tus'u var, uzmanlığı var yan dalı var, 24 saat nöbetleri var o yaştan sonra çekilecek şey değil.
yazılım derim.
sonra bunun tus'u var, uzmanlığı var yan dalı var, 24 saat nöbetleri var o yaştan sonra çekilecek şey değil.
yazılım derim.
0
abım tus ta turkıye 20.sı oldu hacettepe tıp mezunu. 42 yasında kardıyolojı profu ve kardıyolojı bolum dalı baskanı, aldıgı maas 15000 tl, ablam 44 yaşında,30-40 bın kazanıyor ozel sektorde kadındogumcu. o da ankara tıp ı besıncılıkle bıtırdı. ancak canı cıkıyor son 20 yıldır. sureklı rısk altında, en ufak bısey olsa hastalar dava acıyor. ikisi de karıyerının top noktasında iki doktor ornegı sana. ne bu ulkede ne de baska yerde ınsanla ugrasılmaz. ınsandan uzak duracaksın. tabıı kı yazılım. ben siber guvenlıkcıyım ve sımdı bana ozenıyorlar ve almanya ya gıdersem hepsı pesımden gelmek ıstıyor, almanca ogrenmeye bu yasta hazırlar. var gerısını sen dusun.
0
tchuck
bu işlerin usulünü bilmiyorum.remote çalışıyorum, yurtdışından bir iş.şirketim "şu bilgisayarı al, ödemesini gönderelim" dedi. ardından da "eğer istersen klavye-mouse ve kulaklık da alabilirsin, bize listeyi gönder ben finansa göndereyim" dedi.iyi ve büyük diyebileceğim bir startup firması. (en azın
bu işlerin usulünü bilmiyorum.
remote çalışıyorum, yurtdışından bir iş.
şirketim "şu bilgisayarı al, ödemesini gönderelim" dedi. ardından da "eğer istersen klavye-mouse ve kulaklık da alabilirsin, bize listeyi gönder ben finansa göndereyim" dedi.
iyi ve büyük diyebileceğim bir startup firması. (en azından ellerini hiç bir şeyde korkak alıştırmıyorlar)
ama bir yandan ben de aç gözlü gibi gözükmke istemiyorum. daha önce kurumsal yerlerde pek çalışmadığım için "klavye-mouse-kulaklık" talebinde onların ne kastettiğini bilmiyorum. 50 dolarlık bir "idareten" bir şeyler mi, yoksa eli yüzü dügün bir şeyler mi, bilmiyorum.
ik'ya sorduğumda "airpods max deme tabi hehehe, ama belli bir bütçe yok. sen gönder ben ileteyim" dedi yalnızca.
neyse,
Klavye
www.hepsiburada.com
Mouse
www.hepsiburada.com
Kulaklık
www.hepsiburada.com
ben bunları iletmeyi düşnüüyorum. ama dediğim gibi onlrın gözünde de bir açgözlülük algısı yaratmak istemiyorum. normalde bana bu tür bir şeyler almayacaklarsa hiç almasınlar, gibi d e bir mantığım var. çünkü bu durumda dandik malzemeli, kullanmak istemeyeceğim cihazları kullanmam.
ama sizce bunları göndermek bu gibi durumlarda uygun olur mu? yoksa "idareten" tarzı cihazları mı kastederler?
remote çalışıyorum, yurtdışından bir iş.
şirketim "şu bilgisayarı al, ödemesini gönderelim" dedi. ardından da "eğer istersen klavye-mouse ve kulaklık da alabilirsin, bize listeyi gönder ben finansa göndereyim" dedi.
iyi ve büyük diyebileceğim bir startup firması. (en azından ellerini hiç bir şeyde korkak alıştırmıyorlar)
ama bir yandan ben de aç gözlü gibi gözükmke istemiyorum. daha önce kurumsal yerlerde pek çalışmadığım için "klavye-mouse-kulaklık" talebinde onların ne kastettiğini bilmiyorum. 50 dolarlık bir "idareten" bir şeyler mi, yoksa eli yüzü dügün bir şeyler mi, bilmiyorum.
ik'ya sorduğumda "airpods max deme tabi hehehe, ama belli bir bütçe yok. sen gönder ben ileteyim" dedi yalnızca.
neyse,
Klavye
www.hepsiburada.com
Mouse
www.hepsiburada.com
Kulaklık
www.hepsiburada.com
ben bunları iletmeyi düşnüüyorum. ama dediğim gibi onlrın gözünde de bir açgözlülük algısı yaratmak istemiyorum. normalde bana bu tür bir şeyler almayacaklarsa hiç almasınlar, gibi d e bir mantığım var. çünkü bu durumda dandik malzemeli, kullanmak istemeyeceğim cihazları kullanmam.
ama sizce bunları göndermek bu gibi durumlarda uygun olur mu? yoksa "idareten" tarzı cihazları mı kastederler?
0
bu arada düşününce, 30bin tl'lik macbook'u onayladıklarına göre, bu aksesuarlar da ok olmalı. ama bir yandan da gerçekten "makbul" olanı bilmediğim için tuhaf gözükmek istemiyorum
0
macbook'u onayladılarsa apple aksesuarları da onaylarlar gibi düşünürdüm ben olsam. fiyat olarak magic keyboard ve magic trackpad sınıfındaki ürünler uygundur gibi geliyor.
0
şirket para kazanıyorsa halihazırda zaten hepsi gider olarak yazılacak. çok da kasma yani. sadece kulaklık alıyorsan gamer kulaklık olmasın veya müzik dinlemek için olduğu belli olan kulaklık olmasın bence yanlış görünmek istemiyorsan.
adam akıllı iş için kullanılan klavye. ne bileyim online görüşme üzerine tasarlanmış iyi bir kulaklık falan söyle .
adam akıllı iş için kullanılan klavye. ne bileyim online görüşme üzerine tasarlanmış iyi bir kulaklık falan söyle .
0
condom kurşunu
40bin lira var aralarında. Üst pakette güvenlik daha fazla. O yüzden istiyorum zaten bşraz da. Bir de tabii başka güzel özellikleri var. Finansal durum olarak ikisni de verebilecek durundayım ve şey durunum yok yani o aradaki 40bini şuna harcarım gibi bir durumum yok. Düşük paketi alırsam 40bini dol
40bin lira var aralarında. Üst pakette güvenlik daha fazla. O yüzden istiyorum zaten bşraz da. Bir de tabii başka güzel özellikleri var. Finansal durum olarak ikisni de verebilecek durundayım ve şey durunum yok yani o aradaki 40bini şuna harcarım gibi bir durumum yok. Düşük paketi alırsam 40bini dolara, vadeliye falan ekliycem. Siz olsanız naparsınız
0
Güvenlik dediğiniz nedir bu güvenlik?
Misal otomatik fren sistemi var, iyi güzel ama o kadar arkadaşım sıkıntı yaşıyor ki yolda bir anda alakasız şekilde fren basma vs olunca.
Yani bahsettiginiz ekstra özelliklerin ne olduğuna bağlı biraz.
Misal otomatik fren sistemi var, iyi güzel ama o kadar arkadaşım sıkıntı yaşıyor ki yolda bir anda alakasız şekilde fren basma vs olunca.
Yani bahsettiginiz ekstra özelliklerin ne olduğuna bağlı biraz.
0
yarın öbür gün birkaç seneye üst donanım paketler el üstünde tutulacak bu ülkede maalesef çünkü 0 bile bulunamayacak. yatırım olarak dolardan vadeliden daha güzel bir yatırım olur üst donanım ihtiyacınız olmasa da. kaldı ki konfor yani ve güvenlik. karşılayabiliyorsunuz da, sormanıza bile gerek yok. zaten şu an yaptığınız şey bir nevi dolar yatırımı baksanıza araba fiyatları ne oldu son bir iki senede
0
Üst paketi al derim. Bi yerden sonra eksik özellikler insanın gözüne çok batıyor :)
0
Ust pakette ne var bakmak lazim, bende anahtarsiz giris yok her binisimde niye 3 kurus fazla vermedim diye sovuyorum.
ama satarken o aradaki farki alamiyorsun, ust paket olmasini kimse sallamiyor.
ama satarken o aradaki farki alamiyorsun, ust paket olmasini kimse sallamiyor.
0
furry burns
Merhaba arkadaşlar, Yaklaşık iki senedir, şöyle hafif bir rüzgar yesem, arkamda cam açılıp da üşüdüğümü hissetsem başlıyorum hapşırmaya. Sabah yataktan çıktığımda da banko. Yani böyle peş peşe 7-8 kez hapşırmadığım gün sayısı sayılıdır. E tabi bu kadar hapşırınca sürekli bir burun akıntısı da oluyor
Merhaba arkadaşlar,
Yaklaşık iki senedir, şöyle hafif bir rüzgar yesem, arkamda cam açılıp da üşüdüğümü hissetsem başlıyorum hapşırmaya. Sabah yataktan çıktığımda da banko. Yani böyle peş peşe 7-8 kez hapşırmadığım gün sayısı sayılıdır. E tabi bu kadar hapşırınca sürekli bir burun akıntısı da oluyor. Görenler 7/24 hasta zannediyor. Çevremdeki herkesin de dikkatini çeken bir durum bu hapşırma ataklarım. Bir ara ofiste kedi var, eve de bahçediki kediler giriyor acaba alerjim mi var dedim ama yaz gelince şıp diye kesiliyor bu krizler. Bir de taşındık, artık eve kedi de girmiyor ama yine evde de devam ediyor. Yani hastaneye gitmeyi düşündüm ama ne diye, hangi bölüme gidicem bilmiyorum ki. Gidip ben hapşırıyorum demek komik olur gibi geliyor. Benzer bir durum yaşayan ya da fikri/bilgisi olan var mıdır acaba bu durumla ilgili?
Yaş 27, cinsiyet erkek.
Yaklaşık iki senedir, şöyle hafif bir rüzgar yesem, arkamda cam açılıp da üşüdüğümü hissetsem başlıyorum hapşırmaya. Sabah yataktan çıktığımda da banko. Yani böyle peş peşe 7-8 kez hapşırmadığım gün sayısı sayılıdır. E tabi bu kadar hapşırınca sürekli bir burun akıntısı da oluyor. Görenler 7/24 hasta zannediyor. Çevremdeki herkesin de dikkatini çeken bir durum bu hapşırma ataklarım. Bir ara ofiste kedi var, eve de bahçediki kediler giriyor acaba alerjim mi var dedim ama yaz gelince şıp diye kesiliyor bu krizler. Bir de taşındık, artık eve kedi de girmiyor ama yine evde de devam ediyor. Yani hastaneye gitmeyi düşündüm ama ne diye, hangi bölüme gidicem bilmiyorum ki. Gidip ben hapşırıyorum demek komik olur gibi geliyor. Benzer bir durum yaşayan ya da fikri/bilgisi olan var mıdır acaba bu durumla ilgili?
Yaş 27, cinsiyet erkek.
0
daha bu sabah baktım sabah uyanır uyanmaz hapşırmak nedendir diye. hanım 1 haftadır her sabah 6-7-10 allah ve verdiyse sallıyo her sabah.
bahar alerjisi sanırım. hani şu polenler vs. sebep olanlardan. büyük ihtimalle sizde de öyle bir şeyler olabilir. hafif alerji ilaçlarıyla kontrol altına alınabiliyor. dr a başvurun. size uygununu önersin.
bahar alerjisi sanırım. hani şu polenler vs. sebep olanlardan. büyük ihtimalle sizde de öyle bir şeyler olabilir. hafif alerji ilaçlarıyla kontrol altına alınabiliyor. dr a başvurun. size uygununu önersin.
0
@erty_ksk ama sadece bahar aylarında değil, yoğun olarak kışın oluyor. daha doğrusu mayıs-eylül dönemi hariç, yani sıcak olmayan her gün yaşıyorum nerdeyse.
0
Merhaba, tıpa tıp aynı durum bende de var. Toza oluyor zannettim ama temiz yere geçince de aynı şey oluyor, mekan değiştirince değişiyor durum vs.
Eşimin de başka bir alerjisi vardı ama test yaptırdı neye alerjisi olduğunu kestirmiyorlar. Metin Abdullah Telli’ye gitti iç hastalıkları uzmanı, o sindirim sisteminde, sorunun kalın bağırsakta olduğunu söyledi. Kalın bağırsakta düzgün sindirilemeyen ya da senin alerjin olan besinler sindirilirken bir gaz çıkarıyor, o gaz burnuna zarar veriyor ve alerjik reaksiyonlara sebebiyet veriyor diye bir teorişsi var. Biz bunları yabancı YouTube kanallarında da dinledik. İnsanlar uzun süre probiyotik takviyesi alıyorlar mesela, böylece bağırsaktaki kötü bakterileri öldürmek için vs. O sırada çıkan gazlarla yeniden hasta oluyorlar. Ben de Metin Bey’e gittim, bana da farklı bir sindirim sisteminden kaynaklanıyor dedi ve ilaç başladık, şu an hapşırırlarım daha da hassas mesela, azıcık soğuk alayım hemen sizin dediğiniz gibi oluyorum. Bence sorun bağırsaklarda olabilir cidden çünkü sindirim sistemi her şey demek.
İkinci teorimse şu: Aidin Salih diye bir kadın var, alternatif tıpla alakalı kitap yazıp burada bir sürü öğrenci yetiştirdi ama bazıları şarlatan tabii şu an, hiçbirine güven olmaz hemen, neyse. Onların bi teorisi var: mesela senin mizacını ayırıyorlar, soğuk-kuru, kuru-sıcak vs diye 4 mizaç var. Ben bu hapşırma olayını baharda yaşıyorum bu arada. Benim mizacım onlara göre SICAK VE NEMLİ, sıcak ve nemli olan bahar ayında vücudum kendisiyle aynı bir havayla birleşince alerjik reaksiyon veriyor onlara göre. Peki ne yapacakmışım? Soğuk ve kuru gıdalarla beslenecekmişim mesela. Bunu araştıracağım yeni okuduğum bir şey ama şöyle mantıklı, ben gerçekten sıcak ve nemliyim, mesela kimseler içmezken soğuk şeyler içerim, soğuk yemeği çok severim vs vücut istiyor herhalde. İşte bana göre hava sıcak ve nemli vücudumu bir şekilde tetiklediğinde ya da yediğim şeylerden alerjik reaksiyonlar veriyor. Çünkü çok saçma yani 7-8 kere hapşurmak:(
Ben araştırma aşamasındayım, eğer siz şifa bulursanız bana da söyleyin, ben de bulursam size söylerim :) geçmiş olsun
Eşimin de başka bir alerjisi vardı ama test yaptırdı neye alerjisi olduğunu kestirmiyorlar. Metin Abdullah Telli’ye gitti iç hastalıkları uzmanı, o sindirim sisteminde, sorunun kalın bağırsakta olduğunu söyledi. Kalın bağırsakta düzgün sindirilemeyen ya da senin alerjin olan besinler sindirilirken bir gaz çıkarıyor, o gaz burnuna zarar veriyor ve alerjik reaksiyonlara sebebiyet veriyor diye bir teorişsi var. Biz bunları yabancı YouTube kanallarında da dinledik. İnsanlar uzun süre probiyotik takviyesi alıyorlar mesela, böylece bağırsaktaki kötü bakterileri öldürmek için vs. O sırada çıkan gazlarla yeniden hasta oluyorlar. Ben de Metin Bey’e gittim, bana da farklı bir sindirim sisteminden kaynaklanıyor dedi ve ilaç başladık, şu an hapşırırlarım daha da hassas mesela, azıcık soğuk alayım hemen sizin dediğiniz gibi oluyorum. Bence sorun bağırsaklarda olabilir cidden çünkü sindirim sistemi her şey demek.
İkinci teorimse şu: Aidin Salih diye bir kadın var, alternatif tıpla alakalı kitap yazıp burada bir sürü öğrenci yetiştirdi ama bazıları şarlatan tabii şu an, hiçbirine güven olmaz hemen, neyse. Onların bi teorisi var: mesela senin mizacını ayırıyorlar, soğuk-kuru, kuru-sıcak vs diye 4 mizaç var. Ben bu hapşırma olayını baharda yaşıyorum bu arada. Benim mizacım onlara göre SICAK VE NEMLİ, sıcak ve nemli olan bahar ayında vücudum kendisiyle aynı bir havayla birleşince alerjik reaksiyon veriyor onlara göre. Peki ne yapacakmışım? Soğuk ve kuru gıdalarla beslenecekmişim mesela. Bunu araştıracağım yeni okuduğum bir şey ama şöyle mantıklı, ben gerçekten sıcak ve nemliyim, mesela kimseler içmezken soğuk şeyler içerim, soğuk yemeği çok severim vs vücut istiyor herhalde. İşte bana göre hava sıcak ve nemli vücudumu bir şekilde tetiklediğinde ya da yediğim şeylerden alerjik reaksiyonlar veriyor. Çünkü çok saçma yani 7-8 kere hapşurmak:(
Ben araştırma aşamasındayım, eğer siz şifa bulursanız bana da söyleyin, ben de bulursam size söylerim :) geçmiş olsun
0
Eğer siz bu durumu sıcak olmayan her gün yaşıyorsanız, sizde durum mesela siz soğuk ve nemli olabilirsiniz, soğuk ve nemli havalar sizde bu şekilde reaksiyon verebiliyor olabilir mi diye düşündüm? Bende baharda olan sizde kışın oluyor çünkü. Bence mizaçları bir araştırın.
0
@damba gerçekten hiç düşünmediğim ve aklıma gelmeyecek şeylerdi. bir alerji testi yapmayı düşünüyorum öncelikle, herhangi bir şey çıkmazsa dediğiniz adımları da uygulayacağım. çok sağolun, size de geçmiş olsun.
0
bu durum bende de var, kendimi bildim bileli sanirim. normalde pek usuyen biri degilimdir ama bazen aniden vucudumun bir bolgesi usur ve hapsurmaya baslarim, 3, 5, 8... degisiyor, art arda hep. tabi burun akiyor, temizliyorum falan. cok terleyen de bir insanim, genelde terlemeye bagli olabilecegini dusunuyorum benimkinin. ama neden o kadar cok hapsuruyorum bilmem.
37 erkek.
37 erkek.
0
Bu sorun bende de vardi. cok uzun sure cektim. hatta bu olay yuzunden kendimi soguga alistirmak icin yaz kis soguk dus almaya basladim. buz gibi su ile dus alinca hicbir sey olmuyor ama hafif ayaklar ususe ya da yel esse direk hapsurmaya basliyordum. Sorun yukarda bir arkadasinda belirttigi gibi sindirim temelli. Benim anladigim kadariyla isin altinda karaciger yatmakta. Sindiriminizde sorun olma olasiligi cok yuksek. Sindirimde sorunlarinin bir cogunun temelinde ise karaciger var. Ben de ketojenik diyet ise yaradi su orucu da cok ise yariyor.
0
Barki
selamlar arkadaşlar,yazılım sektöründe, öncelikli olarak tamamen evden veya hybrid çalışanlar, Daily toplantınızı ne zaman yapıyorsunuz? Direkt mesainin başladığı saat mi, yoksa öğlene doğru mu? Ne kadar sürüyor ve dün ne yaptım, bugün ne yapacağım'dan başka şeyler konuşuluyor mu?Biz sabah 9'da mesa
selamlar arkadaşlar,
yazılım sektöründe, öncelikli olarak tamamen evden veya hybrid çalışanlar, Daily toplantınızı ne zaman yapıyorsunuz?
Direkt mesainin başladığı saat mi, yoksa öğlene doğru mu?
Ne kadar sürüyor ve dün ne yaptım, bugün ne yapacağım'dan başka şeyler konuşuluyor mu?
Biz sabah 9'da mesaiye başlıyoruz, herkesin toplanması çeyrek geçeyi buluyor.
15-20 dakika Daily'i yapıp sonrasında biraz da boş muhabbet edip işlere dağılıyoruz. Fakat bazı firmalarda 11-12'de yaptıklarını da duydum.
Bizim firma da, duyduklarım da start up şirketleri bu arada.
Teşekkür ederim şimdiden cevaplarınız için.
yazılım sektöründe, öncelikli olarak tamamen evden veya hybrid çalışanlar, Daily toplantınızı ne zaman yapıyorsunuz?
Direkt mesainin başladığı saat mi, yoksa öğlene doğru mu?
Ne kadar sürüyor ve dün ne yaptım, bugün ne yapacağım'dan başka şeyler konuşuluyor mu?
Biz sabah 9'da mesaiye başlıyoruz, herkesin toplanması çeyrek geçeyi buluyor.
15-20 dakika Daily'i yapıp sonrasında biraz da boş muhabbet edip işlere dağılıyoruz. Fakat bazı firmalarda 11-12'de yaptıklarını da duydum.
Bizim firma da, duyduklarım da start up şirketleri bu arada.
Teşekkür ederim şimdiden cevaplarınız için.
0
Buyuk bir kurumsal firmanin, rahat, kendi halinde bir ekibindeyim.
Yazilimcilar olarak normalde 8de başlanılan işe 9da başlıyoruz.
Tam 9da dailymiz oluyor. Bazen 10dk bazen 30dk iş konuşuyoruz. Herkesin sirasi var sirayla dönüyoruz işte. Dün neler yaptik, bugün neler yapacagiz tarzinda. Bazen 10dk bazen 30dk goygoy oluyor. Sonra dağılıyoruz. Acil iş yoksa kahvalti icin dağılıyoruz. Bi 30dk da ona gidiyor.
Öğle arası, çay molası, sigara molası, baska toplantilar, kanepede uzanma falan derken..
Calismiyormusuz lan biz ?!
Saka saka savsaklayinca sabahliyorum mecbur.
Yazilimcilar olarak normalde 8de başlanılan işe 9da başlıyoruz.
Tam 9da dailymiz oluyor. Bazen 10dk bazen 30dk iş konuşuyoruz. Herkesin sirasi var sirayla dönüyoruz işte. Dün neler yaptik, bugün neler yapacagiz tarzinda. Bazen 10dk bazen 30dk goygoy oluyor. Sonra dağılıyoruz. Acil iş yoksa kahvalti icin dağılıyoruz. Bi 30dk da ona gidiyor.
Öğle arası, çay molası, sigara molası, baska toplantilar, kanepede uzanma falan derken..
Calismiyormusuz lan biz ?!
Saka saka savsaklayinca sabahliyorum mecbur.
0
mesai 9, daily 10. onceki sirketim de boyleydi. ondan onceki sirkette ofise gittigimiz donem yemek saati oncesi daily vardi.
genelde dun, bugun muhabbetinden baska bir sey olmuyor. bazen ektra bilgilendirme falan olabiliyor.
genelde dun, bugun muhabbetinden baska bir sey olmuyor. bazen ektra bilgilendirme falan olabiliyor.
0
Kurumsaldayım, 8de mesai başlıyor, dailyler 9da başlıyor. Farklı scrum takımlarlarımız var, hepsinin 15er dakika aralıklarla dailyleri. Hangi takıma dahilsek onlara giriyoruz. Ortalama 15 dakika sürüyor, maddeler üzerinden geçiyoruz.
0
Yetkim varsa daily yaptırmıyorum, çok ısrar ederlerse de haftada 1'den fazla katılmıyorum.
Bu daily / standup olayı bence kanser. Hiçbir amacının, faydasının, developer'a herhangi bir artısının olmadığını düşünüyorum.
Yöneticinin illa ki progress'ini görmeye ihtiyacı varsa:
1- commit mesajlarına bakabilir
2- gelip sorabilir, mail atabilir
3- check-in yapılabilir
4- takımdan birinin sorusu varsa o da direkt slack'ten falan sorabilir
Ayrıca "herkesin toplanması çeyrek geçeyi buluyor" demişsiniz bu da korkunç bişey. 9'daki toplantıya 9:10'da mazeretsiz gelen birini diğerleri niye bekliyor? Zamanında orada olan adamı niye cezalandırıyorsun vaktini boşa harcayarak? Hem çok büyük saygısızlık, hem de yöneticinin hıyarlığı baya.
Neyse, 3 yıldan fazla oldu en son daily yaptığım, o da genelde 9:30 gibi oluyordu. 9'da mesai başlıyor, "herkesin yarım saatini boşa harcayabiliriz" diyip o saate koyuyorlardı genelde.
Bu daily / standup olayı bence kanser. Hiçbir amacının, faydasının, developer'a herhangi bir artısının olmadığını düşünüyorum.
Yöneticinin illa ki progress'ini görmeye ihtiyacı varsa:
1- commit mesajlarına bakabilir
2- gelip sorabilir, mail atabilir
3- check-in yapılabilir
4- takımdan birinin sorusu varsa o da direkt slack'ten falan sorabilir
Ayrıca "herkesin toplanması çeyrek geçeyi buluyor" demişsiniz bu da korkunç bişey. 9'daki toplantıya 9:10'da mazeretsiz gelen birini diğerleri niye bekliyor? Zamanında orada olan adamı niye cezalandırıyorsun vaktini boşa harcayarak? Hem çok büyük saygısızlık, hem de yöneticinin hıyarlığı baya.
Neyse, 3 yıldan fazla oldu en son daily yaptığım, o da genelde 9:30 gibi oluyordu. 9'da mesai başlıyor, "herkesin yarım saatini boşa harcayabiliriz" diyip o saate koyuyorlardı genelde.
0
velasco
Arkadaşlar merhaba,Çalıştığım şirkette terfi aldım ve aldığım terfi sonucu maaşıma artış yapıldı; ancak terfi artışı yapıldığından dolayı, bana yıl zammı yapılmadı. Bu konuda şirketin böyle bir şey yapma hakkı var mıdır? Bu konuda bilgi sahibi olan arkadaşlarımdan yardım rica ediyorum.
Arkadaşlar merhaba,
Çalıştığım şirkette terfi aldım ve aldığım terfi sonucu maaşıma artış yapıldı; ancak terfi artışı yapıldığından dolayı, bana yıl zammı yapılmadı. Bu konuda şirketin böyle bir şey yapma hakkı var mıdır? Bu konuda bilgi sahibi olan arkadaşlarımdan yardım rica ediyorum.
Çalıştığım şirkette terfi aldım ve aldığım terfi sonucu maaşıma artış yapıldı; ancak terfi artışı yapıldığından dolayı, bana yıl zammı yapılmadı. Bu konuda şirketin böyle bir şey yapma hakkı var mıdır? Bu konuda bilgi sahibi olan arkadaşlarımdan yardım rica ediyorum.
0
isterlerse terfi verip hic zam yapmayabilirler de. zam yapmak gibi bir zorunluluklari yok asgari ucretin altinda kalmadikca. yaptiklari hos olmamis tabi. terfinin bir anlami olmamistir muhtemelen.
0
Zam yapmak kanuni bir mecburiyet değil. Yapabileceğiniz bir şey yok.
Ama tabi morali bu kadar düşmüş bir çalışanın mükemmel çalışması, mesaiye kalması, mesai saati dışında her arandığında telefona bakması zor olacaktır.
Ama tabi morali bu kadar düşmüş bir çalışanın mükemmel çalışması, mesaiye kalması, mesai saati dışında her arandığında telefona bakması zor olacaktır.
0
benzer bir durumu yaşadım. yılbaşı öncesi asgari ücret belli olmadan önce ekstra %20 zam verildi.
yılbaşında herkese min.%50 zam yapıldı.
şu an iş değiştirip değiştirmeme konusunda ciddi ciddi düşünüyorum çünkü maaşım kuş kadar kaldı ve zammın adı bile geçmiyor.
yılbaşında herkese min.%50 zam yapıldı.
şu an iş değiştirip değiştirmeme konusunda ciddi ciddi düşünüyorum çünkü maaşım kuş kadar kaldı ve zammın adı bile geçmiyor.
0
comf
Herkese selamlar,İçinden çıkamadığım bir durum var sözlük ahalisine bir danışayım dedim.Yaklaşık 10 senedir uluslararası bir otomotiv şirketinde mühendis olarak çalışıyorum. Yaklaşık 2 sene yurtdışında expat olarak çalıştım.Evliyim ve 3 yaşında bir kızım var. Sene başında Avrupa'daki şirketin genel
Herkese selamlar,
İçinden çıkamadığım bir durum var sözlük ahalisine bir danışayım dedim.
Yaklaşık 10 senedir uluslararası bir otomotiv şirketinde mühendis olarak çalışıyorum. Yaklaşık 2 sene yurtdışında expat olarak çalıştım.
Evliyim ve 3 yaşında bir kızım var.
Sene başında Avrupa'daki şirketin genel merkezinden bir teklif aldım.
Gitmek istediğimi belirttim fakat Türkiye'deki yönetim burada ihtiyaçları olduğunu belirterek bu gidişi engellediler.
Aslında o dakika istifa etmeliydim ama ev, çocuk maddi durumu göz önünde bulundurarak yapamadım. Fakat Avrupa'da iş aramaya başladım.
Yaklaşık 2 ay içerisinde Çekya-Prag'da bir şirketten yöneticilik pozisyonunda teklif aldım. Yaptığı işte dünyada ilk 10'da bir şirket, Amerikan menşeili fakat Prag ofisi oldukça küçük.
Tabii bu esnada çalıştığım yerdeki durumlarda hem maddi hem manevi iyileştirilmeye çalışıldı. İstifa edemedik dediysem sesimi çıkartıp oturduğum düşünülmesin gerçekten psikolojik olarak benim için ne kadar zor olduysa, yönetim ve insan kaynakları için de o kadar zor olmasını sağlamaya çalıştım.
Şimdi buraya kadar dayanabildiyseniz zurnanın zırt dediği yere geliyorum.
Alım gücümüz hemen hemen aynı olacak, eşim de mühendis ve iş bulması çok zor olmayacaktır.
Yaş 35 , otur oturduğun yerde gidersen ne emekliliğin ne iş güvencen olacak, tutunmayıp dönüp gelsen veya orada kalsan 35 yaşında aynı şartlarda iş bulamayacaksın, ailen arkadaşların yok mu olm senin özlemeyecek misin ? dersiniz
Yoksa artislik mi yapıyon lan defol git, sen yaşamamışsın it gibi çalışmışsın kızın insan gibi yaşasın, günde 2 saat daha az çalış, müziğini sporunu yap, 10 numara biralar iç,al eşini Avrupa'yı daha da gez, iş güç hallolur canavar gibi adamsın zaten uluslararası tecrüben var sana kurban olsunlar mı dersiniz?
Yurtdışına kaçıyorum heyecanından bağımsız fikir verir misiniz?
Herkese saygılar
Vaktinizi aldım kusuruma bakmayın
Teşekkürler
İçinden çıkamadığım bir durum var sözlük ahalisine bir danışayım dedim.
Yaklaşık 10 senedir uluslararası bir otomotiv şirketinde mühendis olarak çalışıyorum. Yaklaşık 2 sene yurtdışında expat olarak çalıştım.
Evliyim ve 3 yaşında bir kızım var.
Sene başında Avrupa'daki şirketin genel merkezinden bir teklif aldım.
Gitmek istediğimi belirttim fakat Türkiye'deki yönetim burada ihtiyaçları olduğunu belirterek bu gidişi engellediler.
Aslında o dakika istifa etmeliydim ama ev, çocuk maddi durumu göz önünde bulundurarak yapamadım. Fakat Avrupa'da iş aramaya başladım.
Yaklaşık 2 ay içerisinde Çekya-Prag'da bir şirketten yöneticilik pozisyonunda teklif aldım. Yaptığı işte dünyada ilk 10'da bir şirket, Amerikan menşeili fakat Prag ofisi oldukça küçük.
Tabii bu esnada çalıştığım yerdeki durumlarda hem maddi hem manevi iyileştirilmeye çalışıldı. İstifa edemedik dediysem sesimi çıkartıp oturduğum düşünülmesin gerçekten psikolojik olarak benim için ne kadar zor olduysa, yönetim ve insan kaynakları için de o kadar zor olmasını sağlamaya çalıştım.
Şimdi buraya kadar dayanabildiyseniz zurnanın zırt dediği yere geliyorum.
Alım gücümüz hemen hemen aynı olacak, eşim de mühendis ve iş bulması çok zor olmayacaktır.
Yaş 35 , otur oturduğun yerde gidersen ne emekliliğin ne iş güvencen olacak, tutunmayıp dönüp gelsen veya orada kalsan 35 yaşında aynı şartlarda iş bulamayacaksın, ailen arkadaşların yok mu olm senin özlemeyecek misin ? dersiniz
Yoksa artislik mi yapıyon lan defol git, sen yaşamamışsın it gibi çalışmışsın kızın insan gibi yaşasın, günde 2 saat daha az çalış, müziğini sporunu yap, 10 numara biralar iç,al eşini Avrupa'yı daha da gez, iş güç hallolur canavar gibi adamsın zaten uluslararası tecrüben var sana kurban olsunlar mı dersiniz?
Yurtdışına kaçıyorum heyecanından bağımsız fikir verir misiniz?
Herkese saygılar
Vaktinizi aldım kusuruma bakmayın
Teşekkürler
0
"lan defol git, sen yaşamamışsın it gibi çalışmışsın kızın insan gibi yaşasın, günde 2 saat daha az çalış, müziğini sporunu yap, 10 numara biralar iç,al eşini Avrupa'yı daha da gez, iş güç hallolur canavar gibi adamsın zaten uluslararası tecrüben var sana kurban olsunlar mı dersiniz?"
cok fazla yorum yapacak bir sey bulamadim, nereden baksaniz 50-55 sene daha yasayacaksiniz, su ana kadarkinden cok daha fazla, guzel gecirin oralarda...
cok fazla yorum yapacak bir sey bulamadim, nereden baksaniz 50-55 sene daha yasayacaksiniz, su ana kadarkinden cok daha fazla, guzel gecirin oralarda...
0
Dil sorun olmayacak mı? Çocuk okula başlayacak. Hepiniz yeni dil öğrenmek zorundasınız. Alım gücü değişmeyecek diyorsunuz. Bence gidiyorsanız geri dönmemek üzere gidin. Bence bir süre deneyeyim düşüncesi sizi daha da geri götürebilir.
0
emeklilik ve is guvencesi neden olmuyor gittigin yerde onu anlamadim. oluyor olmasi lazim ikisi de. daha az prim odedigin icin belki daha az emekli maasi alirsin, o kadar. turkiye'ye donsen ayni sartlarda hatta belki daha iyi sartlarda is de bulunur bence, en azindan benim sektorde oyle.
aile, arkadaslari falan birakmak hos olmuyor, ayni sosyal hayati yurtdisinda yasamak zor. ozellikle cocuk konusunda, aile bakmakta destek oluyorsa o konuda zorlanabilirsiniz.
cekya'ya ozel bir iliginiz varsa, bu sartlarda ben olsam giderdim yine de. ama cekya'ya ozel bir ilgi yoksa, ben anadili ingilizce olan ulkeleri tercih ederdim. ya da nufusun en az %70'inin ingilizce konustugu ulkeleri. ki oyle de yaptim :)
aile, arkadaslari falan birakmak hos olmuyor, ayni sosyal hayati yurtdisinda yasamak zor. ozellikle cocuk konusunda, aile bakmakta destek oluyorsa o konuda zorlanabilirsiniz.
cekya'ya ozel bir iliginiz varsa, bu sartlarda ben olsam giderdim yine de. ama cekya'ya ozel bir ilgi yoksa, ben anadili ingilizce olan ulkeleri tercih ederdim. ya da nufusun en az %70'inin ingilizce konustugu ulkeleri. ki oyle de yaptim :)
0
prag çok uluslu güzel bir şehir, eğer size gelen teklif relokasyon ve aile destek paketi gibi bir içeriğe sahipse bence değerlendirilebilir. teklif ingiltere, almanya veya hollanda'nın herhangi bir şehrinden gelseydi atlayın derdim ama dürüst olmak gerekirse çekya görece daha zorlama potansiyeli taşıyor. heyecandan bağımsız söylüyorum, 35 yaşında alamadığınız riski ilerleyen zamanlarda hiç alamazsınız. ben eşinizin yerinde olsam biraz ilanlara falan bakıp ön görüşme kovalamaya başlardım.
0
Çekya’da bulunmadım fakat Macaristan Slovakya civar ülkeleri gezdim. Kültür özellikle Slovakya’da biraz uzak geldi. Çok yaşanabilir bulmadım gelişmişlik açısından. Artı yabancı olmanın zorlukları. Ben olsam “sanırım” Batı Avrupa’da daha iyi bir iş için zorlamaya devam ederdim.
0
Bir arkadaşım 2 yıl Prag'da master yaptı, yaşadı, orada iş hayatına devam etmeyip döndü. Gerçi sektör (reklamcılık-görüntü yönetmenliği) Türkiye'de daha iyi o yüzden dönmüştür ama ülkeye de çok ısınmadı gibi hissetmiştim ben.
Ek olarak Çekya kaç yıl yaşayınca kalıcı oturma izni veriyor, kaç yıl sonra vatandaşlığa başvuru kabul ediyor bunları bir araştır derim. Şu an gidip çalışsan atıyorum ileride Almanya'da iş bulsan çalışma vizen işine yaramayacak (ülke bazlı oluyor) ve Çekçe öğrenmeye başlamış olacaksın tahminen, ona değer mi vs. bunları düşün.
Ek olarak Çekya kaç yıl yaşayınca kalıcı oturma izni veriyor, kaç yıl sonra vatandaşlığa başvuru kabul ediyor bunları bir araştır derim. Şu an gidip çalışsan atıyorum ileride Almanya'da iş bulsan çalışma vizen işine yaramayacak (ülke bazlı oluyor) ve Çekçe öğrenmeye başlamış olacaksın tahminen, ona değer mi vs. bunları düşün.
0
merhaba,
cekya 5 yil sonrasinda A2 seviyesinde dile 10 yillik (sinirsiz deniyor buna, her 10 yilda bir yenileniyor) oturum veriyor. azicik kasarsaniz dili rahatlikla a2'ye getirebilirsiniz, ders almak sartiyla.
prag sanildigi gibi oyle cok ucuz bir sehir degil, kiralar baya pahali, iyi ev daha da onemlisi iyi ev sahibi bulmak ugrastirici.
esim is bulmakta zorlanmaz demissiniz ama emin olmayin, cekler pek oyle disardan almaya acik degiller. Esim "Amerikan menşeili fakat Prag ofisi oldukça küçük" tarzda bir sirketle gorustu uzunca bir sure, sonrasinda cek almaya karar verdiler (oturum ve calisma izni var kendisinin), esime ozel dusunmeyin bu durumu, biraz kapalilar diyeyim.
kisin cok soguk prag, ama inanilmaz guzel bir yandan da.
ben seviyorum pragdaki yasami, avrupanin bir cok sehrinden farkli olarak (nispeten daha kucuk olanlardan bahsediyorum) haftasonu her yer acik, yapacak bir cok sey var, her yer park dolu, cocuklar icin muhtesem.
bence aklinizda kalmasin, gidin deneyin. "35 yaşında aynı şartlarda iş bulamayacaksın" katilmiyorum buna, daha iyi sartlarda en en kotu ihtimalle ayni sartlarda isi cok rahatlikla bulursunuz. deneyin mutlaka. prag cok merkezi, her yere ucus var, tren var. ama yazin tasinin, kisin gidip depresyona girmeyin :)
cekya 5 yil sonrasinda A2 seviyesinde dile 10 yillik (sinirsiz deniyor buna, her 10 yilda bir yenileniyor) oturum veriyor. azicik kasarsaniz dili rahatlikla a2'ye getirebilirsiniz, ders almak sartiyla.
prag sanildigi gibi oyle cok ucuz bir sehir degil, kiralar baya pahali, iyi ev daha da onemlisi iyi ev sahibi bulmak ugrastirici.
esim is bulmakta zorlanmaz demissiniz ama emin olmayin, cekler pek oyle disardan almaya acik degiller. Esim "Amerikan menşeili fakat Prag ofisi oldukça küçük" tarzda bir sirketle gorustu uzunca bir sure, sonrasinda cek almaya karar verdiler (oturum ve calisma izni var kendisinin), esime ozel dusunmeyin bu durumu, biraz kapalilar diyeyim.
kisin cok soguk prag, ama inanilmaz guzel bir yandan da.
ben seviyorum pragdaki yasami, avrupanin bir cok sehrinden farkli olarak (nispeten daha kucuk olanlardan bahsediyorum) haftasonu her yer acik, yapacak bir cok sey var, her yer park dolu, cocuklar icin muhtesem.
bence aklinizda kalmasin, gidin deneyin. "35 yaşında aynı şartlarda iş bulamayacaksın" katilmiyorum buna, daha iyi sartlarda en en kotu ihtimalle ayni sartlarda isi cok rahatlikla bulursunuz. deneyin mutlaka. prag cok merkezi, her yere ucus var, tren var. ama yazin tasinin, kisin gidip depresyona girmeyin :)
0
Cok kolay bir cevap degil. Maddi olarak benzer sartlar olacaksa asagidakilere bakmak lazim,
- cocugun gelecegi hangi ulkede daha iyi olur?
- sen ve esin icin 5-10-20 yil sonra hangi karardan sonra daha iyi gelecek olur?
- yurtdisinda yasama vs aileden/arkadaslardan uzak kalma - hangisi daha agir basiyor ? (Ben baya zorlaniyorum ailemden/arkadaslarimdan uzak kalma konusunda mesela)
Birkac arkadasim benzer sirketler/yerlerden abd'ye gecebilmisti. Eger hedef buysa bu da dusunulebilir.
- cocugun gelecegi hangi ulkede daha iyi olur?
- sen ve esin icin 5-10-20 yil sonra hangi karardan sonra daha iyi gelecek olur?
- yurtdisinda yasama vs aileden/arkadaslardan uzak kalma - hangisi daha agir basiyor ? (Ben baya zorlaniyorum ailemden/arkadaslarimdan uzak kalma konusunda mesela)
Birkac arkadasim benzer sirketler/yerlerden abd'ye gecebilmisti. Eger hedef buysa bu da dusunulebilir.
0
Cekya'ya gitmezdim. Daha gelismis bati/kuzey avrupa ulkelerinde, hatta belki abd'de falan is bakardim. Bence bir cok kisinin anlamadigi sey, o tip turkiye'nin anca bir tik ustu ulkelere gitmek ilk bakista cok harika bir sey gibi gorunuyor ama 5-10 sene yasayinca balayi donemi bitiyor ve ozellikle cekya gibi yerlerde yasanan irkcilik, ortadogulu dusmanligi falan goze batmaya basliyor. Prag guzel sehir denmis de sonsuza kadar prag'in tarihi kisminda turist hayati yasamayacaksiniz neticede.
esinizin de is bulmasi kolay falan olmayacaktir kanimca. hem ekonomisi itibariyle genis bir isgucu talebi olan bir ulke degil, hem de kulterel kapalilik, dil bariyeri, vb bunlar hep zorlastirici unsurlar.
yurtdisina gitmek var, yurtdisina gitmek var yani. ulkemizin genel psikolojisi butun yurtdislari ayniymis gibi yaklasiyor mevzuya.
esinizin de is bulmasi kolay falan olmayacaktir kanimca. hem ekonomisi itibariyle genis bir isgucu talebi olan bir ulke degil, hem de kulterel kapalilik, dil bariyeri, vb bunlar hep zorlastirici unsurlar.
yurtdisina gitmek var, yurtdisina gitmek var yani. ulkemizin genel psikolojisi butun yurtdislari ayniymis gibi yaklasiyor mevzuya.
0
Yorumlarınızı için teşekkür ederim. Çok bariz tek bir doğru var ve ben onu göremiyor muyum acaba diye endişeleniyordum ama hemen hemen aynı oranda git veya gitme şeklinde yorumlanmış. En azından kararsızlığımın boşuna olmadığını anlamış oldum. Tekrardan teşekkürler.
0
"Alım gücümüz hemen hemen aynı olacak" insanlar bu nasilsa bir sekilde duzeltilir diye dusunuyor ama benim deneyimim pek o kadar kolay olmadigi, bu da baya buyuk bir sikinti. Bunun ustune toplumdaki statudeki irtifa kaybini da eklemek lazim.
Bunlar buyuk eksiler.
Bu eksilerin karsi tarafina teraziye: kızın insan gibi yaşasın, günde 2 saat daha az çalış, müziğini sporunu yap, 10 numara biralar iç,al eşini Avrupa'yı daha da gez..bunlari koyunca daha agir basiyorsa cik, dengedeyse cikma derim. Yurtdisinda boyle takilabilemek icin paraya ihtiyacin var..
Ben isi gucu evi barki ailesi olan bir sekilde hayata tutunan bir beyaz yakaya, cok saglam bir teklif almadikca yurtdisi macerasi girme derim. Ama her koyun kendi bacagindan asiliyor sonucta..zor karar, bol sans.
Bunlar buyuk eksiler.
Bu eksilerin karsi tarafina teraziye: kızın insan gibi yaşasın, günde 2 saat daha az çalış, müziğini sporunu yap, 10 numara biralar iç,al eşini Avrupa'yı daha da gez..bunlari koyunca daha agir basiyorsa cik, dengedeyse cikma derim. Yurtdisinda boyle takilabilemek icin paraya ihtiyacin var..
Ben isi gucu evi barki ailesi olan bir sekilde hayata tutunan bir beyaz yakaya, cok saglam bir teklif almadikca yurtdisi macerasi girme derim. Ama her koyun kendi bacagindan asiliyor sonucta..zor karar, bol sans.
0
cosmicgadin
Acil ameliyat dendi.
Acil ameliyat dendi.
0
prof. dr. hakan teoman yanar apandisimi almisti. telefonla zor ulasilmasi disinda memnundum. cok mesgul bir insan, ameliyattan ameliyata kosuyor :)
0
foreignsilhouette
Selam dostlar. İkeanın bi modelini sever gibi olmuştum ama stok kalmamış hiç. Ben de bu vesileyle etrafa biraz daha bakayım dedim. Öneriniz var mıdır? Kullandığınız, bildiğiniz falan. Bütçe max 3500tl. Teşekkür ederim şimdiden.
Selam dostlar. İkeanın bi modelini sever gibi olmuştum ama stok kalmamış hiç. Ben de bu vesileyle etrafa biraz daha bakayım dedim. Öneriniz var mıdır? Kullandığınız, bildiğiniz falan. Bütçe max 3500tl. Teşekkür ederim şimdiden.
0
MARKUS'un bi üst modeline taliptim işte J harfiyle başlayan bişey. IKEA dışında öneri merak ettim
0
(git: 1496458)
IKEA'nın koltukları bu duyuruda önerdiğim koltukla yarışabilecek seviyede değil. En başta ne senin önerdiğinin ne de diğer alt modellerin kolçakları hareket ediyor. Sabit kolçak rahat değil.
IKEA'nın koltukları bu duyuruda önerdiğim koltukla yarışabilecek seviyede değil. En başta ne senin önerdiğinin ne de diğer alt modellerin kolçakları hareket ediyor. Sabit kolçak rahat değil.
0
ikea jarvfjallet kullaniyorum, yeni modeli. kolcaklari yukari asagi ve ileri geri ayarlanabiliyor artik, saga sola donmuyor. turkiye'deyken de eski modeli vardi, onun kolcaklari sabitti.
rahatligi idare eder ama daha iyisi bulunabilir. bu fiyata yine de en iyilerden olabilir. bir de guzel gorunuyor, klasik bir ofis koltugu gibi degil.
rahatligi idare eder ama daha iyisi bulunabilir. bu fiyata yine de en iyilerden olabilir. bir de guzel gorunuyor, klasik bir ofis koltugu gibi degil.
0
damba
Merhaba, biri bugün sordu gördüm ama aramada bulamadım. Kadın kişinin üzerinde evi var diyelim, ve buradan 1000 TL kira alıyor diyelim. Kadın eşiyle başka bir evde, başka şehirde kirada yaşıyor ve 3000 TL kira ödüyor diyelim, ama bu kirada yaşadığı evin sözleşmesi eşinin üzerine. Bu durumda kadın ki
Merhaba, biri bugün sordu gördüm ama aramada bulamadım.
Kadın kişinin üzerinde evi var diyelim, ve buradan 1000 TL kira alıyor diyelim.
Kadın eşiyle başka bir evde, başka şehirde kirada yaşıyor ve 3000 TL kira ödüyor diyelim, ama bu kirada yaşadığı evin sözleşmesi eşinin üzerine. Bu durumda kadın kira beyannamesinde tam vergiyi mi ödeyecek?
Kadın kişinin üzerinde evi var diyelim, ve buradan 1000 TL kira alıyor diyelim.
Kadın eşiyle başka bir evde, başka şehirde kirada yaşıyor ve 3000 TL kira ödüyor diyelim, ama bu kirada yaşadığı evin sözleşmesi eşinin üzerine. Bu durumda kadın kira beyannamesinde tam vergiyi mi ödeyecek?
0
nivoandmira
Arkadaş yurtdışı için skyscannerden bakıyorum ryanair dalamandan bratislavyaya 180 tl herşey dahil götürürken ülkede yurtiçi seyahat ederken 400 tl dan başlayıp 700 tl ya kadar çıkan bilet fiyatları sizcede çok absürt değil mi?
Arkadaş yurtdışı için skyscannerden bakıyorum ryanair dalamandan bratislavyaya 180 tl herşey dahil götürürken ülkede yurtiçi seyahat ederken 400 tl dan başlayıp 700 tl ya kadar çıkan bilet fiyatları sizcede çok absürt değil mi?
0
değil. biz fakiriz. geliri gideri euro olan bir firma ile giderinin çoğunluğu döviz, geliri tl olan bir firmayı karşılaştırmak yerinde değil. bu giderlerle fiyatlar normal. hatta 1 saatten sonraki uçuşlarda zarar ediyorlar.
0
panamera
Merhabalar, bir tema üzerinden içerik oluşturmamız gerekiyor. ancak bazı sayfalarda temanın sınırladığı alan dar kalabiliyor. bu alanın dışına div'le bölümler nasıl oluşturabilirim?Ekteki görselde sorumu göstermeye çalıştım, tema sadece sarı kısımlı 800px enindeki alanı kullanmama izin veriyor. herh
Merhabalar, bir tema üzerinden içerik oluşturmamız gerekiyor. ancak bazı sayfalarda temanın sınırladığı alan dar kalabiliyor. bu alanın dışına div'le bölümler nasıl oluşturabilirim?
Ekteki görselde sorumu göstermeye çalıştım, tema sadece sarı kısımlı 800px enindeki alanı kullanmama izin veriyor. herhangi bir komponentin left özelliğine -300px, -500px gibi değerler verdiğimde önce o sol yeşil bölgeye ekliyor ama hemen ardından siliyor (muhtemelen temanın bir komponentini üstüne koyuyor). left'i 800px'den yüksek verdiğimde ise sağ yeşil bölgeyi kullanabiliyorum ancak bu seferde sayfa zoom'unu küçültmem gerekiyor, zira normal %100'de iken sayfa sınırı dışına çıkıyor ve horizontal scroll bar çıkmadığı için sağ tarafı göremiyorum.
biraz karışık anlatmış olabilirim. özetle sorum, temanın istediğim yerine komponent ekleyebilmem için default css dosyasındaki hangi özelliği nasıl değiştirmem (override) lazım.
Ekteki görselde sorumu göstermeye çalıştım, tema sadece sarı kısımlı 800px enindeki alanı kullanmama izin veriyor. herhangi bir komponentin left özelliğine -300px, -500px gibi değerler verdiğimde önce o sol yeşil bölgeye ekliyor ama hemen ardından siliyor (muhtemelen temanın bir komponentini üstüne koyuyor). left'i 800px'den yüksek verdiğimde ise sağ yeşil bölgeyi kullanabiliyorum ancak bu seferde sayfa zoom'unu küçültmem gerekiyor, zira normal %100'de iken sayfa sınırı dışına çıkıyor ve horizontal scroll bar çıkmadığı için sağ tarafı göremiyorum.
biraz karışık anlatmış olabilirim. özetle sorum, temanın istediğim yerine komponent ekleyebilmem için default css dosyasındaki hangi özelliği nasıl değiştirmem (override) lazım.
0
lemmiwinks
sb
sb
0
yurtdisindayim, o yuzden sordum. :) omur boyu %50 indirimi var, 4 euro'ya geliyor.
0
Senin nerede olduğunun bi önemi yok. HBO Max Türkiye'ye hizmet vermediği için Türkçe altyazı ekleme maliyetine katlanmaz demek istedim.
0
