cay makinasi dedigin sey ustlu kettle degil mi? bu tur aletler deterjanla yikanmaz. temizlemedigi gibi elektrik kacagina neden olabilir. 1-2 kere, bir kac damla beyaz sirke ve filtre su ile kaynatmak yeter. kisa devre yapmistir led, ondan yanmiyordur.

cay makinesi vb neden deterjan ile yikanir mi ? muhtemelen isik ile ilgili bir yerlerine kacmistir ve bozulmustur

içinde su falan kaldıysa eğer elektrikli kısmında kısa devre yapar alete zarar verebilir aklında olsun.

kurumaya bırakın. büyük ihtimalle ısrar ederseniz zaten sigortalar da atacaktır.

Evet, yikanir tabi. Aldiginiz seyin icinde yikamadan mi cay iciyorsunuz? Kisa devre yapabilir, atar yenisini alirim. Onu da bozulana kadar deterjanli sularla foşur foşur yikarim.

Onunla güzelce konuşun onu sevdiğinizi ve ondan memnun olduğunuzu söyleyin. Temiz olması için yıkadığınızı, eğer bunun için kızdıysa özür dileyin

İçi yıkanır tabi de, dışı ve elektrik aksamı yıkanmamalı, hayati risk bile oluşturabilir Allah korusun.

Kuruyunca kendine gelme ihtimali yüksek, en kötü ihtimal oradaki ampül patlamıştır, artık yanmaz ama cihaz çalışmaya devam ederse kullanırsınız.

içinde su kaynayan gövdeyi ıslatarak yıkamadın umarım. onun içinde termostat vs elektrik aksamı var ve kesinlikle su değmemesi gerekiyor. dışarıdan nemli bezle silinebilir.

yeşil yanıyor kırmızıya geçmiyorsa. yukarıda kaynatma-sıcak tutma butonunun altında buhar termostatı var o bozulmuştur.

"Kisa devre yapabilir, atar yenisini alirim. Onu da bozulana kadar deterjanli sularla foşur foşur yikarim." bu doğru bir tavır değil. eksik cümle foşur yıkarım bir gün fark etmeden ev yanar-bir gün fark etmeden çarpılır ölürüm olacaktı. elektrikli aletle böyle bir inatlaşmada zararlı çıkacak tek kişi sen olursun.

Hiç uğraşma. Sat m1'e geç.

Muhtemelen o modelde SSD vardır ama işlemci yüzünden ağır çalışıyordur. O yüzden pek bir şey yapamazsın.

Big Sur Mid-2013 modele kadar kurulabilir. safari ile Google'a Big Sur yazıp apple.com üzerinden AppStore'a gidersen çıkacaktır.

2015'e big sur kurdum hizda bir fark yok.
yavas geliyorsa m1'e gecip devam edeceksin..

eğer m1 işlemci yoksa bigsur pişmanlıktır ben hepsini kurdum denedim

benim mac book pro'nun en hızlı olduğu işletim sistemi high sierra, ondan sonraki her işletim sisteminde bir adım yavaşlıyor ve big sur da hem aşırı ısınma hem de aşırı yavaşlama oluyor.

öyle ki youtube da sayfayı aşağı scroll yaparken bile 1 saniye bekliyorsujn.

hepsi için opera yeterli oluyor %95 reklam çıkarmıyor. telefonda youtube uygulaması yerine operadan youtube açarsan çalışıyor.

normal android youtube uygulamasında reklam engelleme şansımız yok yani? illa tarayıcı ile açılacak?

Normal uygulamasında reklam engelleme şansın var tabii ki. Youtube premium üyesi olabilirsin, reklam engelleme özelliği olan VPN kullanabilirsin. Ücretsiz VPN de var ama internet performansın olumsuz etkilenir. Bir de donanımsal reklam engelleyiciler var. O modeme bağlı hiçbir cihazda reklam görmüyorsun.

kim demiş android'de youtube için reklam engelleme yok diye!
ballı gibi var.
youtube vanced adlı bir uygulama var. google'dan aratın; çünkü playstore'da yok.
bu uygulamayla youtube'da reklamsız, kesintisiz video izleyebilirsiniz.

Pangea ya ek olarak vanced arka planda da çalışıyor.

Hergün 3 bardak karışık taze sıkma meyve suyu iç

Karbonhidrat ve tuza aban :) Bunlardan iyi su tutan baska grup bilmiyorum, o derece :)

Pizza ve Häagen-Dazs

youtu.be

Sonunu izle.

Aç karnına okey ama su içmek serbest mi? Ya da suyu anlayabilirler mi ki? 1 kilo falan eksiğiniz olursa çıkmadan önce bi litre suyu fondip yaparsınız, işemeden hemen tartılırsınız :D

Hatta geceden yiyip-içip tuvalete gitmeyebilirsiniz aynı şekilde. Tuvalet sıklığını azaltacak şekilde beslenmek işe yarayabilir :)

Su anlaşılır. 1 kilo 7000 kalori diye biliyorum. Günlük bazal metabolizma hızın 1700-1800 arasıdır. 7000x4=28000, bazal metabolizmanı 1750 saysak 1750x7=12250. Şu durumda bir haftada minimum 40250 kalori almalısın bu da günlük 5750 kalori yapar. Yani özetle yiyerek olmaz gibi :) az su içip turşu falan yersen su tutar vücudun ama ölçtükleri tartıdan anlaşılır mı bilemedim. Kıyafetli tartılacaksındır herhalde, bacaklarına kum torbası bağlayabilirsin ama bu da risk. Çözümüm bitti :)

ne kadar çok karbonhidrat alırsan o kadar çok su tutar vücudun haberin olsun.

Hergün 3 McDonald's menüsü ye.

Yemek sonrası Pankek’e aban

Ekmek dilimlerinin üzerine bolca fıstık ezmesi ve bal sür ye. İnanılmaz bi kalori bombası.

Ödem yapan yiyeceklere yüklen hocam.
Ben hatır için senin yerine bile alabilirim 4 kilo. Sizin bünye nasıl bilemem.

iki parmağa takılı bi yüzük gibi bişey ama büyük kısmı elin içine doğru gelmiş ortası delik bişey. ben de merak ettim neymiş acaba bu diye. +1 deyip çekiliyorum.

zikirmatik.

zikirmatik'in bi ekrani, tusu falan olur ya, bunda gozukmuyor sanki oyle bi' sey.

eksisozluk.com burada da sorulmus :D

Botoxmatik.

Sanırım zehirli yüzük. Beni siz öldüremezsiniz, zor durumda kalırsam kendi kendimi öldürürüm dio ;)

müzik programı logic ise onun detaylarına bakman lazım hani aşırı derecede işini kolaylaştıracak touch bar özelliği var mı? tüm programları air çalıştıracak ama ikisi arasında output veya input giriş farkı olabilir diye biliyorum. bunlar yoksa ben de hafif olanı alırdım. çünkü atıyorum air aldın bu sefer çoğu ürün için output için adaptör satın alman gerekecek ve aynı paraya gelecek.

bilgisayarlarda soğutma herşey air ve pro nun farkı da dediğin gibi air'in fansız olması.

ve her bilgisayarda olduğu gibi mac'ler de işlemci ısındığı zaman işlemcinin hızını düşürüyor.

yani bu durumda air almak çok mantıksız.

ben müzik prodüksüyonu yapıyorum en fazla da logic ile uğraşıyorum, mix mastering konusunda efektler pluginler işin içine girmeye başlayınca bilgisayar fanları çılgın atıyor.

kaldı ki 30 kanalı bile aynı anda oynatsan efektsiz bile olsa ciddi bir kaynak kullanıyor.

benim asıl endişem şu olur acaba kullanacağım program ve pluginlerin çoğunun m1 versiyonları çıktı mı mesela kontakt, waves pluginleri, ozone vb vb gibi.

performans gerektiren herhangi bişey için airi şuna benzetiyorum ben.

çok hızlı ama kotalı internet almış gibisin. bilgisayar çok hızlı evet ama ısındığı zaman o hız performans hiç bi işe yaramıyor :)

b planı olarak benim universal audio dspli kartım var, bütün efektleri dsp den kullanıcam dersen o zaman air de olıur.

kesinlikle macbook pro. stüdyo kalitesinde high fidelity 6 speaker ve wooferı sıfır latencyde aktaran bilgisayar pro modeli. ayrıca studyo kalite DAC çevirisi var. external analog çeviricin yoksa bile album yapacak kadar kaliteli donanıma sahip. önündeki yılları da hesaba katınca 3bin tl güzel yatırım olur.

www.youtube.com

almadan once arastirirken linkini verdigim kanalda bir kiyaslama videosu vardi. icinde logic pro testi de vardi. muzik isleri cok ilgimi cekmedigi icin "he guzelmis" deyip gecmistim ama pro'da 92 tane track ekleyebilmisken bu sayi air'de 1-2 tane falan azdi.

ekleme: videoyu buldum. daha once pro vs air olarak 95 vs 93 track ekleyebilmis, bu videoda da 90-88 gibi bi sey olmus. performanslari neredeyse ayni diyor. ama isinmadan dolayi thermal throttle yapmasi durumunda pro daha avantajli durumda olabilir.

www.youtube.com (13:49)

Bu şartlarda Pro tabii ki.

pt'den fiyatlara da bak +1

Bu arada air'ın şarjı 18 saat, pro'nun 20 saat. Daha az değil yani.

himmet dayi +1 evet hocam pro nun şarj süresi daha iyiymiş.

İngilizcem pek iyi değil yabancı sitelerden yanlış okumuşum.

Düzelttiğin için teşekkürler.

bildiğim yazı yok da ruşen çakır videoları ve yorumları var. onlara bakabilirsiniz.

1: bunu bilmiyorum.
2: twitter.com
3: twitter.com
4: twitter.com

soyle de video var, firari fetoculerden bir gazeteci youtu.be

Ahmet Şık in T24 te cok derli topl7 bi yazi/analizi var, google amcaya sor, 4. ve son video dahil degil ama yinede baya fikir verecektir

erol mütercimleri'in 20 dakkalık bir videosu var da adam 1 saatlik 4 tane video paylaştığı için; konu başlıkları bi hayli çok. haliyle 'ne olmuş lan' deyip benim gibi izlemek durumunda kalıyorsun sonunda.

kısa boy narin yapıyla 1000cc motor kullanan kadınlar gördüm.

kendi tecrübelerimden de her motor başta ağır geliyor ama bi süre sonra bacaklar güçlenip sorunsuzca tutabiliyor.. motora boyun kısa gelmiyorsa eğer motoru tutmak için çok yatırmazsan düşmez. eğer yatırırsan düşer. ben de yatırsam ben de düşürürüm önemli olan kaymayan bot ayakkabı ve motoru yatırmamak. motora boyu kısa gelenler de bi tarafa doğru kaykılıp tek ayakla da tutabiliyor.

bu işler tecrübe işi sen daha vites değişimlerini, durup kalkmaları çözememişken trafiğe çıkayım demen başına dert açmaktan başka bi işe yaramaz.

çok zorlanıyorsan ikinci el 100 cc civarı bi cub scooter al onla başla.

Geçmiş olsun, zehiri almışsınız. Trafik tecrübesi ve manuel vites tecrübesi olduğu için maks bir hafta diyorum. Ama alıştığına emin olmadan kesinlike çıkma bence.

Günaydın.

Öncelikle başlamayabiliyorsan başlama. Bu olmuyorsa; hoş geldin.

Çok bıçak sırtı bir dünyaya adım atıyorsun, atacağın adımlar önünde rüya gibi yıllar yaşamanı da sağlayabilir, burnundan da getirebilir. Bu adımlardan en önemlisi eğitim ve ekipman. Bunlara harcayacağın paralarda dünyanın en savruk insanı ol. Geri dönüşünü misliyle alırsın çünkü.

sözlük yazarlığı varsa (bkz: ekşiteker).

çok iyi araba ve bisiklet kullandığını düşünen biri olarak eğitmenlerin gözünde en zor insansın. Onlara göre aday bisiklet bile kullanmayı bilmesin ki ön yargılardan arınıp tertemiz bir başlangıç yapılsın. Öbür türlü belli bir süre seni doğru bildiğin yanlışların yanlış olduğuna ikna etmekle geçiyor.

Bu saatten sonra bol bol teorik eğitim videosu, yazısı, kitabı. Sonrasında da herhangi bir kurumdan pratik eğitim, sorduğun soruların cevapları da buralarda.

İmkan varsa bir kursa gidip eğitim almanı şiddetle tavsiye ederim.
Kendi kendine gitmeyi durmayı, dönmeyi, vs öğrenirsin bir şekilde ama inceliklerini ogrenemezsin. Yalnis pratiklerin yerleşik hale gelir ve ilerde düzeltmek için çok uğraşırsın. Boş bir sayfa iken bir egitmenden yardım almak en doğrusu.

Selam,
eğitim eğitim eğitim.
İyi araba kullanmak bir artı, çünkü trafiğin nasıl bir şey olduğunu bilmek önemli. Bu konuda cahil cesaretiyle hareket etmemek lazım.

Bisiklet kullanmayı bilmek de önemli, demek ki denge işini daha hızlı çözeceksiniz.

Bütün bunlar cepte ama, bu yapabildikleriniz hiçbir şey. Öncelikle temelden başlayıp hakimiyet eğitimi almalısınız. Sonra beceri geliştirme, kendi motorunuza hakimiyet, yolda güvenli sürüş eğitimi derken bir eğitim döneminden geçmelisiniz. Motoru ağır olduğu için değil, dengesine alışmadığınız için düşürdünüz, ilerleyip durmak evet bir beceri ama öğrenmeniz gereken şeylerin onda biri bile değil.

cesaret kırmak için değil, eğitimsiz olmamanız için yazdım bunları.

sıfırdan motosiklet eğitimi aldıktan sonra ehliyetini ve yol eğitimini tamamlamış bir insan olarak söyleyebilirim ki trafiğe çıkma süreciniz sizin eğitime ayırdığınız süreye göre şekillenir. Bu 1-2 hafta da olabilir, 1-2 ay da.

Neden daha az güçlü motorları kullanip geçiş yapmadınız anlamadım. Bence daha az güçte, daha rahat olacağınız motorlardan sonra geçin. Şimdi dan dan söylemiş gibi olacağım ama 250'likte böyle başlamak iyi bir şey degil. Bir de vites ilk elden ögretilmez mi? Ögretmekte de bir problem var sanki. Daha az güçlü motorlara hakimiyeti sağlayıp sürüş keyfi almak varken neden böylesi bir iş? Bu arada kadınım African Twin kullandım bir süre.

alışma süresi = eğitim ve tecrübe süresi (trafikte geçirilen zaman)

bir tane kadın arkdaşım da böyle başlamıştı, hala daha sürüyor. vites işini hallettikten sonra bol bol aracın ağırlığına alışmak için manevra çalışın. yapabiliyorsanız da core egzersizleri. iki tekerlekliler genel olarak komplike işler gerektiyor. daha sonra kitap vs. paylaşabilirim.

sanırım daha ehliyet alma sürecindesin, bir kaç saat daha çalıştıktan sonra ehliyet alabilecek konuma geleceksin, ancak bu trafiğe çıkmak için yeterli değil.

bir kaç hafta trafiği az ara sokaklarda gezme, ardından yoğun olmayan akıcı saatlerde biraz daha uzak yerler, kendini yeterince güvende hissettikten sonra şehir içi ulaşım, kısa zamanda da uzun yol veya eğlence amaçlı kullanım.

bu süreler senin ne kadar çok motor üstünde vakit geçirebileceğine bağlı biraz. tabii biraz daha rahat etmek bu süreçleri daha hızlı geçmek istersen ücretli eğitim veren kurumlar, kişiler var. eğitim sizi motor üstündeyken daha rahat ve sakin olmanızı sağlar.

ne kadar çok motor üstünde olursanız o kadar iyi. kapalı alan eğitimleri yapabileceğiniz bir yer varsa çok çok daha iyi. her dışarı çıktığınızda ekipmanlarınızı üşenmeden giymek ve hazırlanmak önemli, böylece güvenliğinize önem verirsiniz.

nasıl bir motor alacağınız, sizin ne istediğinize bağlı olarak değişecektir. motor seçmek bir anlamda bir hayat tarzını seçmek gibi oluyor. motorun da kılık kıyafet için modası var.

Bugün vites değişimi de yapabildim :))

çalışma sayfasının ölçüleri 4000x4000 dir ama senin aldığın çıktı boyutu ufaktır. save as, export yaparken 4000x4000 girmen lazım.

300 dpi herşeye yeter artar bile.

karakter güzel ama çizgiler fazla keskin daha smooth çizgiler olsa daha güzel olur tabi.

Yok cıkışı full çözünürlükte veriyorum.

ressam degilim ama gobegin ustu liselik alti muzelik olmus gibi :/

Illustratorde çizmeniz gerekiyor tabi ki. Aksi halde nerede çizerseniz çizim pixel pixel görünecek.
Anatomik bir çizim yapmıyorsunuz, stilize bir iş o yüzden ressam olmayanların yorumlarına çok da şeyyapmayın:)

Vücudun yarısı diğer yarının ayna görüntüsü. Çok göze batıyor. :(

illustrator'de çizim yapılmaz abi. pen tool'la çiziyorum diyorsan başka tabi ama photoshop daha uygun çizim için. rgb'de 72 dpi, cmyk'da 300 dpi kullanabilirsin. procreate hiç bilmiyorum.

Tüm sektör illustratorde çizim yapıyor. Bence en uygunu. Sektör: moda

aynısı var ve hiç memnun değilim.

kendi kendine kapanmasını bi yana bırakırsak 10 kere düğmesine basıp 1 defa açabiliyorum ancak öyle dandik bir düğmesi var.

sorun düğme problemi bozuk olması değil basıyorum açılıyor ve kapanıyor, öyle seri seri açılıyor kapanıyor yani. düğmeye bi kere bastığını düşün ve anında açılıp kapandığını düşün öyle öyle 10 kerede anca açıyorsun.

aktif olan portlar pc kapalıyken şarj etmiyor telefonu falan

www.dark.com.tr şunu kullanıyorum kaç senedir, bazı portların ledi bozuldu yanmıyor ama çalışmasında bi problem yok.

neşet ertaş haydar haydar

yok, haydar haydar zaten kabak gibi ortada.
Murat Cemcir başta yanlış şarkıya giriyor

İslakken bile korur demis aciklamalarinda ama Yine de deneyimlemis arkadaslar cevaplasin :)

Omuzları korumasına korur da akşam yemeğine koldaki yanıklarla ameliyattan yeni çıkmış cerrah gibi gidersiniz.

çok beyazım diye bütün yaz denize girerken normal tişört giyerdim çocukken.

bunun neticesinde yüzüm kollarım ve ensem arap şeyi gibi vücudum beyaz oluyordu.

normal tişörtler bile son derece etkili, uv muv hikaye gözlük mü bu şeffaf bişey olsun da uvlisi makbul olsun.

Anneannem izliyor, sorayim mi harbiden merak ediyorsan? :)

evet lütfen, bilir mi ki?

perdelerle konuşuyorsa şizofren veya bir türüdür.

benim arkadaş her sene 1 ay kadar hastanede tedavi altına alınıyor, uydu anteniyle sohbet etmeye başladığında heh bunun zamanı gelmiş bi bakıma gönderelim deyip gönderiyolar.

Şu muhabbet kuşunun kafasını koparan mı? Bir problemi var ama dillendirdiler mi bilmiyorum, ya da o esnada işim vardır duymamışımdır.

Bunu bilmeyen için fark etmeyecektir.

Fark tabii ki olur ama o fark için bir zincir gibi tüm ekipmanın iyi olması gerekir ve böyle ekipman seçen kişi zaten biliyordur.

Gönül rahatlığıyla alın istediğinizi

kaliteden anlayışım iki günde cızırtı, jackında boşluk problem olmasın, çok adi malzemeli bişey olmasın.

tabi bu özelliklerde olan bir kablonun içindeki iletken madde de bakır olmasının yanında uygun amaca göre işlenmiş oluyor, atıyorum içindeki damar sayısı, kalınlığı varsa üzerindeki yalıtkan malzemesi plastik olarak kalınlığı sağlamlığı iki günde kırılmaması vb vb.

daha önce bütün kablolarımı kendim yapıyordum balanslı balanssız, kabloyu metreyle jackları istediğim kalitede alıp. sonra farkettim ki pek bişey farketmiyor fiyat konusunda, senkop'tan kirlin marka alıyorum ama sizin istediğiniz şekilde olanı var mıdır bilmiyorum.

kirlin markasına bi düşkünlüğüm yok, geçen 2 2 4 kablo aldım hepsi kablo ve jack kalitesi olarak güzel çıktı fiyat olarak ortalama.

çin malı kalitesiz malzemelere şekilli bi görünüp verip fahiş fiyattan sanki kaliteliymiş gibi satıyolar, zaman zaman başıma gelmedi değil o yüzden bu marka konusu iyi kirlin olarak.

www.senkop.com.tr

affinity photo var tek sefer satın alınan . mac için.

bi de gimp diye free bi yazılım var

affinity'nin serisi var çok memnunum.

affinity şu an indirimde. haberin olsun. photoshop'un yapıp affinity'nin yapamadığı tek şey photoshop için üretilen actionları çaıltıramamak. onun dışında ps den kat kat iyi.
affinityi aratıp da ipad için çıkarsa diye söylüyorum, mac versiyonu var. ondan bahsediyorum.

Mac AppStore'da Pixelmator var. Photoshop'a çok benzer bir yazılım.

Pixelmator Classic 279,99 TL
Pixelmator Pro 369,99 TL

photoscape - ücretsiz, açık kaynak kodlu

nurofen

Sürüntü testi mi? %50 duyarlı.
Covidde ibuprofenden kaçınılması öneriliyor.
Tylol Hot en güvenilir olanı.

ikisini de kullandım, nurofen terletiyor, terleterek iyileştiriyor, tylol hot da öyle.

ben oyumu tylol hottan yana kullanıyorum.

zaten soğuk algınlığı için ilaç kullanırsan 7 günde geçer , kullanmazsan 1 haftada geçer diye geyik yapıyolar.

Nurofen iyileştirmez semptomlarını örter. Viral bir soğuk algınlığı gibi anladım yazdıklarınızdan, o sebeple tylol hot içip uyuyun, sıvınıza beslenmenize dikkat edin, 1 haftada geçer. Semptomlarınız yaşantınızı engelliyorsa nurofen de içebilirsiniz ama dediğim gibi, çok da elzem değil.

Imkani yok, cok cok cok daha uygun fiyatlara toplanabilir.

kaliteli markalar arasında izeltaş, knipex, rico gibi markalar varken ben böyle adı sanı duyulmamış markaya para vermem.

evet kaliteli takımlar pahalıdır ama bu dediğim marka gibi artık zirvede olan markaların takımları pahalıdır.

ayrıca bunların da çok bol şekilde sahteleri bulunur piyasada.

yetkili bayiden almanı öneririm.

saydığım markaların dışında da bir sürü marka var ismi aklıma gelmedi. ceta form

Çok çok pahalı, daha ucuza toplanır +1

Bildiğimiz bir marka olsa neyse, gerçi biz bilmiyoruz ama belki de bu marka da çok kalitelidir.

Eğer profosyonel bir tamirci değilseniz böyle bir takıma ihtiyacınız yok, bu kadar para vermenize gerek yok.

bana da çok geldi.koçtaş bauhaus sitelerine bakabilirsin.

merhaba

el aletlerinde kullanım alanınıza göre marka seçimi gerçekten çok ciddi önem taşıyor. gönderdiğiniz linklerdeki çantalardan ww whl160 olana dair bir fikrim yok, ancak diğeri wisent marka. bauhaus'un kendi üretimi olan bu marka ev tipi ve hafif profesyonel işler için gayet uygun. aynı seti nalburlardan, pazarlarda el aleti satan satıcılardan daha uygun fiyatlara toplamanız mümkün. ancak iki kere vida sıktıktan sonra ucu yalama olacak tornavidaları, kısa bir kullanımdan sonra sıkma başlığı kolundan ayrılacak olan lokma takımlarını almaktansa, bu tür ürünleri uzun vadeli kullanabilmek adına biraz daha bütçe ayırmanızı tavsiye ederim. bir yandan da, üst kalite ekipmanlar ile karşılaştırmak gerekirse, takımın içeriği göz önünde bulundurulduğunda fena bir fiyata sahip olduğunu düşünmüyorum. örneğin, setin içindeki pense, yan keski, kargaburun ve fort penseyi knipex marka aldığınızda sadece bu dört ürünün fiyatı 1000tl'nin üzerine çıkıyor.

uzun süreli bir kullanım için satın almak istiyorsanız, şahsen wisent marka olanı öneririm. ek olarak, türkiye'de üretilen izeltaş marka el aletlerinin kalitesi de profesyonel olarak bilinen ithal markalar ile gerçekten yakın hatta yer yer daha üstün seviyede. fiyatları da uygun sayılabilir. izeltaş marka benzer bir takımı hemen hemen aynı fiyatlara toplayabileceğinizi düşünüyorum, değerlendirmenizi öneririm.

yine de, ayda yılda birkaç kez basit tamir işlerinde kullanmak için bir el aleti seti almayı düşünüyorsanız, bütçenizi zorlamayacak düşük kaliteli ürünler tercih edebilirsiniz. o tür ürünler ile kıyaslandığında linklerdeki setlerin fiyatları gerçekten yüksek kalıyor.

Wd40'tan sonra bekle, iyice kurumus olsun. Makine yagi degil de bisiklet yagi kullaniyodum ben, shimano'nun. Makine yagi da oluyodur herhalde. Yagi cok kullanmayin, kullandiginizi dusunuyorsaniz bir bezle fazlasini silin.

Edit: su kismini gormemisim, su asla dokundurmayin

Evet etrafa daha az bulaşan yüzeye tutunan bir yağ iyi olurdu, elimde makine yağı var azar azar süreyim

Yanlış. Bisikleti ve zinciri yıkamayın. WD40 yerine de mazot da kullanabilirsiniz. Bisiklete su değirmezseniz ve zinciri yağlı tutarsanız bisiklet paslanmaz. Ardından makine yağı değil, bisiklet zincir yağı (yaş/kuru duruma göre seçilir) kullanın. Yağ temizlemek için de balata temizleme spreyi kullanın. Zincire ve bisiklete SU DEĞİRMEYİN! Yağ için XCP, Zefal, Shimano kullanabilirsiniz. Yağı diş fırçası ile iyice yedirin zincire.

Ek: Makine yağı üzerinde zamanla toz ve kir birikir, zincir üzerindeki yağ çamurlaşır. Zincir yağı ise (özellikle dry lube) bunu engeller. Hatta düzenli yağlamada zincir üzerindeki yağı mazot ile sökmeye bile gerek kalmaz.

ben bu tür durumlarda söküp mazota yatırıyorum. mazotta bir kaç gün bekleyince büyük oranda pasları gider.

bisiklet zincirleri 10 numara (singer makina yağı) makina yağı ile yağlanır. geçmişte motorda kullandığım zincir yağı / sıvı gres denemiştim. çok fazla toz tutuyor 10 numaraya göre.

ayrıca bisiklet zincirini de periyodik olarak temizlemek gerekir. yağı sökmede etkili ve ucuz olan şeylerden biri benzindir. 1 parmak boya fırçasıyla yoğurt kabına azcık benzin döküp temizleyebilirsin.

resimdeki de singer makina yağı diye geçen 10 numara zaten.

vites fren tellerine de söküp bak paslıysa onların da pasını alıp yağlayabilirsin.

doğa fotoğrafçılığı derken çok geniş bir konu.

geniş açı lens ile manzara da çekebilirsin, telefoto lens ile kuş da çekebilirsin veya makro lens ile gördüğün börtü böcek çiçek vb gibi şeylerde.

fotoğraf konusunda en önemli şey doğru lens seçimi ve bu da marka seçiminden başlıyor.

güncel fiyatları bilmiyorum da mesela nikon 50mm f1.8 lens 900 lira civarıyken canon için olan 450 liraydı. iki lens de muhteşem değil başlangıç serisi prime lens ama aradaki fark özellikle yeni başlayan insanlar için çok önemli oluyor haliyle.

bi lens görmüştüm youtube'da adam normal geniş açı fotoğraf çekiyor, ama nasıl yapmışlarsa hiç bir şey takmadan direkt olarak 2.5 cm yakına kadar girip makro da çekebiliyordu böyle çok amaçlı lensler de var yani.

makina konusunda nikon ve canon'un her zaman uygun fiyatlı bir başlangıç dslri oluyor. bu markaların dışında fiyatlar yükselmeye başlıyor. ikinci el en çok bulabileceğin markalar bu ikisi.

fotoğraf, fotoşop, teknikler, değişik fikirler konusunda ne istersen iste kesinlikle youtube'da tutorial olarak var. yani öğrenme konusunda hiç bi sıkıntı yaşamazsın günümüzde.

muhtemelen crop faktörlü makina alacaksın. o da şöyle oluyor.

atıyorum 50 mm lens aldın. bu lensin odak uzaklığı full frame makinada 50mm. sen eğer bunu nikona takarsan 1.5 çarpan faktörü olacağından full frame makinaya takılan 75mm lens ile eşdeğer. eğer canona takarsan çarpan faktörü 1.6 olduğu için full frame makinada 80 mm odak uzaklığına eşdeğerı olur

full frame makinaların sensörü nikon makinalara göre 1.5 kat büyük, canon makinalara göre 1.6 kat büyüktür çünkü.

bir kaç model dışında tüm lensler full frame içindir ama crop faktörlü makinalara da uyar(bayonet tiplerine göre, mesela nikon mount, canon mount, sony mount vb gibi) farklı marka lensler çeşitli makinalar için değişik bayonetlerde üretilir. mesela sigma aynı lensi canon bayonet de çıkartır, nikon bayonette.

bu konuları, güncel makinaları, fiyat performans lenslerini, ne çekeceğini, hangi lense ihtiyacın olacağını baştan iyice öğren ki yanlış bişey alıp canın sakılmasın. ben aynı makinadan nikon d5200 3 tane alıp kullandım, hala da elimde var nikon d5200, artık işimi görmüyor ve isteklerim doğrultusunda biraz daha iyi bişeye geçmem lens makina derken 40 bini buluyor, bu parayı ayıramadığım için de alamıyorum.

geçmiş olsun, öğrenme kaynakları olarak eğitim sayılmaz ama koray birand'ın videolarından inanılmaz zevk alıyorum. sözlük tarzı bir videosu olması lazımdı, youtube'da aratıp izlemeni öneririm, bu sorun dahil bir çok sorunun cevabı orada var.

kabloların ve soketin üstüne su gelirse kısa devre yapmış olabilir.

ana motor veya sintine pompası bu sebepten veya başka bir sebepten bozulmuş olabilir. bir elektrikçinin ölçü aleti ile ölçüp teşhis koyması lazım.

Atan normal sigorta mı yoksa kaçak akım rölesi mi?

Kaçak akım rölesi ise çok küçük de olsa akım kaçağı vardır makinede, nemden olabilir. Bölgeyi saç kurutma ile kurutup tekrar deneyin.

Öncelikle çok geçmiş olsun, umarım halledebilirsiniz.

Uzm. Dr. Sinan Sönmez i bir araştırın derim.

Nişantaşı’ndaydı yeri; netten ulaşabilirsiniz.

arif verimli?

hangi tuşları?

garageband'de çevirmeli controls buttonlarını akai'deki çevirmeli buttonlara

driverini kurduysan standart olanlar zaten atanmıştır.

çevirmeli düğme ama bi sürü fonsiyonu var, paning falan diyorsan default olarak atanmıştır onlar zaten. driverini kurmadıysan çalışmaz ama.

onun dışında herşeyi yaptıysan ve çalışmıyorsa, garageband içinde varmı bilmem de midi learn fonksiyonu diye bişey var , logicde var.

çevirmek istediğin potansın üzerine ekrandan sağ tıklayıp learn deyip, sonra klavye üstünden istediğin bi potansı çevirirsen o potansa atanmış olur.

bu çevirmeli tuşlardan sadece ses ve bir diğer tuş çalışıyor. diğer bütün tuşlar çalışıyor tabi.

ama çevirmeli tuşları kafama göre istediğim ayara atamak istiyorum. o işi sanırım garageband'den yapıcam.

bir ara logic yükleyeyim en iyisi.

garage band ile hiç bişey olmaz zaten, vst çalıştırmıyo.

Behringer umc22 kullanıyorum. oldukça memnunum giriş seviyesi kartlarda devasa farklılıklar olmayacaktır performasta. o nedenle behringer işini görür.

bu arada DAW seçerken bir tavsiye: Pro Tools ve Studio One için aylık abonelikler var. Aşağı yukarı 100 lira gibi bir rakama denk geliyor. Full versiyon hepsi. İçinde tonlarca plug-in var. Tüm güncellemeleri sorgusuz sualsiz alıyorsun.

yazdığınız liste yeterli akustik düzenleme alperz'in söylediği gibi (en azından ilk yansımaların soğurulması) oldukça fark yaratır fakat boya mikrofona katılmıyorum kendisi fiyat performans olarak verim aldığını söylese de ev için shotgun mikrofon çok tavsiye etmiyorum ben daha geleneksel bir geniş diyaframlı condenser mikrofon daha makul olacaktır.

MXL'in 1 geniş diyaframlı 1 de elektret (enstruman için) olmak üzere makul paketleri var akalin müzik'te bakınmanızı incelemeri dinlemenizi öneririm.

Bi de azıcık midi bişeyler bızıklamak için 49tuşlu alesis ya da nektar gibi bütçe model bir midi klavye almak da isteyebilirsiniz.

behringer c2 al. ucuz ikili set. ufak diyafram, öyle büyük dyaframlılar gibi dışardaki sesleri çok çekmez.

istersen enstrumana xy stereo olarak konumlandırırsın, istersen bi tanesini geriye koyup room soundu alırsın veya hem çalıp hem söylerken de iş görür. fiyatına göre muhteşem ben kullanıyorum.

ses kartında en önemli etkenlerden biri mikrofon preamplisinin karakteri ve markası. ben presonus kullanıyorum memnunum ama pahalı gelebilir, geçen sene aldığımda 1200 civarıydı presonus 24c

bu kartın da özelliği mac, windows, android, ios herşeyde çalışıyor preamplilerinden de memnunum genel olarak. behringerden ses kartı falan alınmaz aslında hiç bişey alınmaz da işte c2 olayı güzel ben memnunum.

kulaklık fiyat performans olarak presonus hd7 açık veya hd9 kapalı olanlardan birisini alabilirsiniz. kayıt miks ile uğraşıp da parası olmayan insanlar genelde presonus hd7 ya da hd9 alıyor fiyat performans olarak güzel malzeme kalitelsi kötü.

mikrofon sehpası seti var masaya takmalı 60 ila 150 arasında değişiyor. uzunluğuna göre.

www.lastvoice.com.tr

buradan almıştım ben 2 tane masaya bağlamalı iş çözüyo ama muhteşem kaliteli değil, set oluyor zaten pop filtreli falan yoksa da tek alırsın.

kabloları markalı aldım ben. kirlin marka senkoptan aldım.

www.senkop.com.tr

nasıl olsun 0dan daha kısa? hiçbir başlık takmadan kesince 0 oluyor işte. sinek kaydı sakalı alan başlıkla daha da kısaltılabilir.

Makinenin üzerindeki plastik tarak zımbırtısını çıkarıp direk kafanıza sürtüyorsa daha ne kadar kısa olabilir ki.

Biraz bastırınca o şekilde daha da kısa yapıyor benim makina ama yine jiletle dalmış gibi yapmıyor.

daha ince uçlu makineler var. Direkt şu makine daha ince diyemem ama bende olan iki tanesini kıyaslarsak;

Birinin uç kısmı daha kalın: www.orhanucuzluk.com

Diğerinin daha ince: cdn.akakce.com

ben bunların ikisiyle de sakalımı tıraş ediyorum. Babyliss marka olan çok ince kesiyor. Diğeri daha uzun bırakıyor.

0 numara dedikleri şey makineye vida ile takılan o metal parçanın kalınlığı kadar. O metal ne kadar incelirse saç kesimden sonra o kadar kısa olur.

traş makinesi budur: www.braunshop.com.tr ve sinek kaydı gibi sıfır tıraş yapar. başlık tipli olanlardan değil de bu tarz başı olan makineler sıfır keser.

diğer arkadaşların gönderdiği daha çok sakal şekillendirici. bunların sıfırı sinek kaydı gibi değildir. arada ciddi fark olur.

reanarchy'nin gösterdiği şekilde bir makina ile almanız gerek.
en yakın traş orada gösterildiği gibi folyo uçla olur, ama daha fazla vakit alır 0 numara uca göre.

jiletle aldır 2-3 gün dışarı çıkma istediğin gibi olur

berber bir arkadaşım vardı, sonradan mesleği bıraktı.

bi gün onun dükkanda traş oluyorum, moser 1400 makina var. sakal traşı yapıyor moser 1400 ile ama nasıl diyeyim sıfıra sıfır alıyor makine, aynı normal traş makinası ile traş olur gibi. bende de vardı aynı makinadan taraksız 0 oluyor ama arada dağlar kadar fark var. sordum buna bende de aynı makina var seninki nasıl böyle alıyor diye. ben bıçaklarını bilettim. bizim bi bıçakçı sabri usta var ona götürüp abi bunu sakal traşına göre ayarlarmısın dersen yapar demişti.

böyle bir sistem var yani.

bu dediğim oalyın üstünden 10 sene geçti hala moser 1400 kullanıyorum 99 yılından beri. cidden çok sağlam makina. alırsan orjinal al.

tahminime göre makina üstündeki metal tarağın uçlarını kısaltınca kesme uzunluğu da kısalıyor.

moser 1400 ün yedek metal tarağından alıp denemek lazım.

çok çeşitli aşı çeşitleri var ve aşının da zamanı var. ben senin yerinde lsam bilen birine aşılatırım ağacın olduğu yere dikerim 3 5 tane

aşılamaya nazaran tohumdan ekmek en az 2 yıl kaybettirir.

aşıyı da geçtim, dalları kesip suya koymak, çeşitli köklendirici kimyasallara koyup köklenmesini sağlamak da mümkün. bu daha kolay bi yol, youtubeda bolca kaynak var.

ağacın cinsini ve fidesini aramak yerine o ağaçtan fide üretmenin yollarını arayıp sonra kendi ağacınızdan aşılama yapın.

PlantNet uygulamasıyla ismini öğrenebilirsiniz

Ağaç şu an hala çiçek açıyor ve meyve verebiliyorsa, çelikten çoğaltma yapabilirisiniz.

Şu an tam zamanı, hem çeşitli yöntemler ile ağaçtan çelik alıp köklendirmeye çalışın.

Hem de en süper yöntem olan havai köklendirmeyi (air layering) uygulayın. Bu yöntemle başarılı olursanız o dalı kesip bahçenize ektikten sonra ilk sene bile meyve alırsınız.

Hem air layering hem de diğer çelik yöntemleri için youtubeda bir çok yöntemi izleyin ve öğrenin, hepsini de deneyin bence.

Ya da elinizde bir erik ağacı fidanı varsa, sevdiğiniz ve verimli olan ağaçtan aşı alıp bu fidana aşılarsanız oradan ağaç büyümeye devam eder.

takılır kullanıyorum fakat performansta çok az kayıp yaşanır bilgine.

diğer komponentler ne olursa olsun yine de yaşanır mı performans sorunu?

evet ama hissedilmeyecek kadar az olur.

PCIE 3.0 - 8.0 GT/s
PCIE 2.0 - 5.0 GT/s

aralarındaki hız farkı bu, gts de giga transfers per second demek

Arkadaşlar peki gtx 1660 mı yoksa 1050 mi alıyım?
Birkaç detay da ekte paylaştım.
Ek olarak dev bir kasa, power suply Ax1200i detayı da önemli..

1660

mac ise macs fan control oldukça başarılı.

garageband ve digital audio workstation denilen programlar midi formatında çalışır.

midi olarak aratırsan bulabilirsin ama midilerin de standartları var muhtemelen general midi olarak bulursun.

sesleri düzenlemen gerekebilir, gitar gibi sesler de tın tın çıkar.

profesyonel olarak düzenlediğim yaptığım midiler oldu eş dost için ama zamanımı da almadı değil.

onun dışında mp3 ve waw olarak backing track denilen, şarkıdaki her enstrumanın ayrı olarak kaydedilip paylaşıldığı bir şey de var ama her şarkı için yok ve genelde bunu 3. parti insanlar yaptığı için parayla satıyor.

ünlü müzik gruplarının play with me şeklinde yayınları var ama onlarda da genelde gitar , bas falan boş kalır.

free midi olarak aratırsan binlerce sonuca ulaşırsın, aynı mantıkla guitar pro programı da çalışır sadece formatı farklı ve sesleri basit.

Multitrack ya da stems diye arattığınızda direkt stüdyo kanallarına (ya da en az o kadar kaliteli çalınmışlarına) denk gelme ihtimaliniz var bazı şarkıların. Guitar Backing, Bass Backing, Drum Backing diye youtube'da bile üzerine çalacağınız enstrumanın eksik olduğu track'lar mevcut meşhur gruplar için.

Ama kanal kanal dediğiniz satılan epey de para eden bişey. Midi'sini bulup tek tek (özellikle çok bilgi sahibi değilken) enstrumanlara atadığınızda çıkacak ses pek hoş olmaz (belki davul biraz su kaldırır)

O dediğinizi millet sahnede kullansın diye yapıp satıyorum mesela ben :)


Garageband ya da diğer yazılımlar için ayrım olmaz ayrıca audio gelirse audio import edilir midi ise zaten midi'dir atadığınız sanal ses modüllerini değiştirebilirsiniz gönlünüzce.

başka bi sitede açıklamasında şu yazıyor

Renkler ; opak ve örtücü, canlı ve yoğun renkler. Birbiriyle karıştırılabilir.

Yüzeyler ; her tür kumaş, doğal ve sentetik fiber.

Kuruma ; 1 saatte kurur.

Fırça temizleme ; sabunlu su ile.

İnceltici : su.

Koruma ; fixeden sonra, renkler 40°C yıkamaya ve kuru temizlemeye dayanıklı hale gelir.

Fixe ; iki seçenek; ütü ile pamuklu kumaşı 5 dakika tersinden ütüleyin. 150°C fırında 5 dakika boyunca bekletin.

25 ml.

ayrıca textilde kullanılan kumaş boyalarının hepsi tozdur. çeşitli işlemlerden sonra fixe edilir, bu işlemler sırasında yüksek sıcaklık ve bazı kimyasallar kullanılır.

toz kumaş boyalarını bi çok yerde bulabilirsin ama fixaj işleminde sıkıntı yaşayacağından dolayı muhtemelen her yıkamada rengi atacaktır.

bilmiyorum denk geldiniz mi adi kot pantolonları 20 defa da yıkasan 20 defa da deli gibi boya salar ve makinadaki diğer çamaşırları da boyar.

eskiden çamaşır suyuyla yapardık biz. iple sıkıca bağlayıp lokal olarak çamaşır suyuna batırıp rengini açarak. öyle yaparsan boya salmaz.

son olarak bu tarz boyalar hobi amaçlı masa örtüsü boyamak vb vb gibi işler için üretiliyor, giyim ile iyi netice alacağını sanmıyorum zaten örtücü diye yazmış. yani üstten fırçayla sürüyorsun, fiberler içine çekmiyor.

4 desibel hiçbir şey. yani şöyle yapılsa, mesela alçıpan bölme duvarınız olsa, içinde de taşyünü veya özellikli ses yalıtım levhası olsa; duvarın üzerini o boya ile boyayıp -4 desibel de öyle kazanırsınız falan mantıklı olabilir. ama kışın pencereleriniz açık yatıyorsunuz, üzerinize 2 derece yalıtım yapan battaniye örtüyorsunuz ve üşümeyeceğinizi düşünüyorsunuz gibi bir şey...

ses yalıtımı tecrübe işi, baştan genel olarak hangi sistemle yapıyolar ne kadar kazanç sağlıyor onları araştırın.

mesela duvara taş yünü döşemek, başka ses kesen plakar döşemek, üstüne alçıpan duvar yapmak vb vb gibi.

Ses yalıtımının en temel meselesi sesin kaynağına yalıtım yapılmadığı takdirde hiç bir işe yaramaması. Yani sizin yapacağınız yalıtım asla %100 efektif olmaz çünkü sesin kaynağında yalıtım olmayacak.

4.8 dbspl'in komik bi değer olmasını geçtim hangi frekanstaki 4.8 db'yi soğuruyor acaba? muhtemelen 15khz üzeridir deli saçması iş.

Askerde işi boya olan bir arkadaş "ulan boya dediğin şeyin kalınlığı ne ki ısı yalıtımlı boya satıyoruz ama büyük hikaye" diyordu :)

tirivir onlar inanmayin.

Yani bence de tırıvırı şeyler bunlar. Hadi "boya" değil de "uygulama" satsa anlarım. Ayrıca başlığa ısı yazmışım ama o anda aklımda "ısı değil yav ses" ünleyişi vardı. He işte sesi yalıtan boya mı olur yahu? Yalıtım deyince insan hayli ciddi bir fark beklentisine giriyor ama bi bakıyosun adam kaldırmış 5 desibel diyor. Ne anladım bu işten yahu. Hadi de ki "boyamız şu şu şu malzemeler ile şu şu uygulamalar yapıldıktan sonra şöyle şöyle uygulanır" de. O da yok. Saçmalığın daniskası ya.

ses yalıtımı kesen bi boya olsa kesin zift gibi plastik tabanlı kalın bişey olurdu.

keske isi/ses yalitimi isleri boya ile halledilebilecek kadar kolay olsaydi.

@alperz buyur

www.isonem.com.tr

@alperz

Halk olmak çok zor azizim. Reklam denen şeye kıymet verenin aklına üfürme dönemine girmiş bulunuyorum. Ayrıca sosyal mesaj vermek istiyorum; biz dedikodu yöntemiyle yönetilen bir halkız.

Bunlar "ot" degil, ikisi de koruma altinda olan nadir turler. Haberler gercektir.

yabani endemik bitkilerin toplanması çevre koruma kanununa göre yasak, her sene bu tarz haberler çıkıyor. izin alıp yetiştirmek serbest.

herhangi bir ormanlık alanda, yere düşmüş kuru dalları alırsan bile çok ciddi cezası var. öyle kamyona yükleyip götürmekten bahsetmiyorum, gittin ormanlık bi alana mangal yakıcan yakacak lazım falan. ormancılar ve jandarma göz açtırmıyor.

www.hurriyet.com.tr


en düşük ceza da 3000den başlıyor.

Ot diyince kekik falan topladılar sandım.
Adamlar orkide toplamış. Yani bir zahmet cezası olsun. Ki bugün kekiğin sayısı azalsa kekik için de aynısı olur.

Devlet ormanları için yasaklarını ve uygulamalarını gerçekten sıkı tutuyor, bırakın çiçeği otu odunu, ormandan toprak bile almak yasak.

Orman toprağı çok faydaladır bitkiler için, gidip toplar ve yakalanırsanız büyük sıkıntı çekersiniz.

linktekiler çöp bildiğin portakal kasası yapılacak ahşaptan böyle bişey yapmışlar.

marangoza git istediğin ağaçtan istediğin tasarımda yaptır.

hatta merakın varsa sen de yapabilirsin tekzen gibi yerlerde çeşitli ahşaplar istediğin ölçülerde kesilebiliyor. gerisi zaten şeffaf tutkal, çivi, üstüne renk vermek, zeytinyağıyla bile renk verebilirsin. hatta ayakkabı boyasıyla bile.

burada zeke diye bir sözlük yazarı vardı ona mesaj at istersen, eli kolaydaysa ne çeşit istiyorsan yapar, ankarada yaşıyor.

Bu isin membai pinterest. Vinyl box diye aratip disarda yaptirin bence de.

Zaten bir sure sonra dolaba gececeksiniz.

Marangoz en temizi. Plak işi yeniden yükselişe geçtiğinden beri herkes tuttuğuna itelemeye başladı. Ama ben geçen hafta şunu aldım;

www.evidea.com

Fiyat/performans için ideal... Gerisi şekil.

www.n11.com

n11 hepsiburada gibi yerler satıyor belki şansa bulursun ama bakmışsındır zaten.

Kendiniz sallamasyon bi karışım deneyebilirsiniz belki. Çilek aroması ve kurutulmuş çilek alıp çeşitli oranlarda karışımlar denersiniz mesela. Ama bence freeze dried almayın, suyla birleşince çok yumuşak olur. Eski tip kurutulmuş alın derim.

Şubedeki görevlinin kötü gününe denk gelmezse %99.99 alır. Soyadınız aynıysa direkt alır zaten hiç kıllatmazlar.

valla yurtiçi kargoyu ben çözemedim, bir gün illa kimlik diye tutturuyolar, bir gün yok kimlik istemeyiz illa kod gelcek telefona o kod olmadan olmaz diye tutturuyolar.

babanız şubeye vardığında sizinle de telefonla konuşursa kod geldiği gibi iletirseniz bi sıkıntı çıkmaz.

Kargo kodu geliyor temassız teslim için o kodla rahatça alabilir.

Bilmiyorum kanka. Benim de 1 yılı aşkın süredir 500 dolara yakın para var. Hiç kesinti görmedim.

kesinti duymadım hiç çünkü hesaptan para çekerken komisyon kesiyor, ayrıca paranın orada durması günlük faiz vb gibi işlemler için de işlerine gelir.

dezavantaj paypal gibi aniden yasaklanırsa o olur, onda da zaten 1 sefere mahsus para çekmeye izin verirler paypal gibi.

şu var (12 ay hiçbir işlem yoksa fee kesiyor. Ama sana para yatmasını da işlem sayıyordur mesela herhalde)

"Annual account fee
If your account is active, you’ll never pay this fee.

If you keep your account open for 12 months without making a transaction in your Payoneer account or on your Payoneer card, you’ll be charged a $29.95 fee."

www.payoneer.com
(en altlarda)

tezgahtaki göz kararı yarım kilo koymuş işte. kasada tartılır. fazlalar çıkarılıp yanındaki tabağa konur. eksikse o tabaktan alınıp tartıdakinin üzerine eklenir.

bozulmuş ezilmiş olanları kardeş payı olarak müşterilere veriyor işte

efruz'un dediği daha mantıklı geldi ama bilemedim :)

Yaklaşık yarım kiloluk hamsi aldıktan sonra

burada kasıt ne? kasadaki tartımdan önce, yukarıdaki durumda hamsi tartıldı mı? kasada ilk defa mı tartıldı?

"Yaklaşık yarım kiloluk hamsi aldıktan sonra tartılması ve ücretinin ödenmesi için kasaya geçtim"

böyle yazmışsın. kasadaki adam tartmış ve yarım kilodan biraz eksik oldugunu görünce bir hamsi atmış ki tam yarım kilo olsun.

bunu pazarcılar hep yapar ki. seçmece meyve alır verirsin. 1 kilo olsun dersin. adam bir tane ekler veya çıkarır 1 kilo yapar geri verir sana. aynısı balıkçıda olmuş yani.

Evet tartıp ilave etti kaç gram geldiğine tam dikkat etmedim ama bir tane hamsi atması ilginç gelmişti :)

Çok teşekkürler herkese.

Hayatınızda hiç pazara gitmediniz mi? Her tezgahta yaşanıyor bu. Hak geçmesin diye yapıyorlar işte.

ben tüketmiyorum ama tarhanın içine beyaz peynir koyan, içine yoğurt koyup karıştıran çok insan gördüm, genel olarak öyle seviliyor.

Ben gorece eksi degil de salatalik tursusu gibi direkt eksi yiyorum :D

Biz yanına ekşi değil.. tarhanayı direkt ekşi yapıyoruz :) Hatta ekşi ve hafif acılı olmayan tarhana daha içmedim :)

Tarhana + yoğurt ikilisine bayılırım ama peynir denememiştim, bi şans vereyim merak ettim

tarhananın içine çömlek peyniri ufalayıp yufka ekmekle yemek, yaşasın içimdeki iç anadolulu!

Evet, çorbanın içine peynir atıyorum

yemek yapmaya üşendiğim zaman tarhana çorbası yapar, yanında beyaz peynir ve galetayla tüketirim. mükemmel bir üşeniyorum yemeği, yalnız değilsin.

Tarhanayı zaten bazı yörelerde yoğurtla tutarlar. Tadı yakışır bence de.

Beyaz peynirle birlikte çok severim

Tarhana corbasini yogurtlu yapiyoruz, hayatimin yaklasik 25 sene sonrasinda ilk is yerinde yogurtsuz tarhana icmistim.. Denemelisiniz kestirmemek lazim ama yogurdu

lezzetli bi acı biber turşusunun suyundan damak tadınıza uyacak kadar bir miktarını çorbaya eklerseniz de çok güzel oluyor.

Ben de yoğurtlu ve peynir eşlikçili tarhanayı ilk defa duydum

Tarhana + turşu seviyorum, acı biber, salatalık, lahana, fasulye, domates ne varsa

Tarhana zaten ekşi olur. Tarhananın yanında ekşi şeyler yendiğini ilk defa duydum.

Kaldı ki yoğurt ve beyaz peynir ekşi değil?

İlk defa duydum. Bizimkiler tarhanayı zaten yoğurtla yaptığı için de çok garip geldi, yoğurtsuz tarhana da mı varmış?

Beyaz peynir güzel fikir ama, bi denicem.

Bizde çekişçe zeytin tüketilir.

Sırtınızı güçlendirecek egzersizler yapabilirsiniz.

doktora gidip durumun değerlendirildikten sonra, 30 yaş altı ve çok aşırı bir bozukluk yoksa. doktor zaten sana şu hareketleri bilinçli ve kontrollü bir şekilde 6 ay yaparsan bozukluğun düzelir veya korse takmalısın ya da başka bir tedavi uygulamalıyız diyebiliyor.

arkadaşımda vardı 32 yaşında işyeri doktoru farkedip sevk etmiş. gidip muayene oldu, 6 ay sonunda tamamen ortadan kalkmıştı sorunu doktorun verdiği haraketlerle. spor salonuna gidip hoca kontrolünde yapmıştı bir süre hani hatalı, yanlış, eksik yapmasın gibilerinde.

Sırt ve omuz kuşağını kuvvetlendirmekle birlikte pec. minor kasını esnetmen büyük rahatlama sağlayacak.

YouTube'a yazarsan bir sürü video bulabilirsin.

Arama tavsiyelerim: pectoralis minor stretch
Shoulder external rotation exercises
Teres minor exercises
Flat neck exercises

Çok teşekkürler.@ruhenhastayimben @killerbee

@dejin nokta atışı oldu bu teşekkürler.

takip

bence fizik tedaviye bir git. he bilgi alırsın hem de motive eder.bir de nette sırta konan bir cihaz var. eğildiğin zaman seni uyarıyor. ona da bakabilirsin.

@silver.. hadi ya direkt anne gibi " kambur durma " diyip sırta vuran.. hemen bakıyorum

Çaykur altınbaş bergamotlu'yu tavsiye ederim. Uzunca zamandır başka çay almıyorum.

izmir reyhan pastanesi'nin bergamotlu çayını deniyorum bu akşam. yalnız aroması çok olduğu için yarı yarıya normal siyah liptonla demledim. normalde çok ağır ve koyu çay sevmem, bu hoşuma gitti. tavsiye edebilirim ancak başka şehre kargoluyorlar mi emin değilim.

bergamot için önce lipton aldım baktım aroma falan hak getire ondan sonra bildiğin berk çay aldım, aroması liptona göre 3 kat daha güçlü ve güzel.

bergamot dediğim earl grey

doğuş çayın bergamotlusu iyi oluyor ,hem poşet hem dökme çayı iyiydi.

lipton earl grey alıyorum ama iyi değil bence.

Doğadan büyülü bohça, büyülü harman iyi geldi bana.

~Doğuş yazmışım doğadan olacak tabi.

Twinings earl grey.

Mutusler otesi

Normalde çay içmiyorum. Bildiğin midemi bulandırıyor. Bergamotlu denk gelirse içiyorum, haz da veriyor. Bergamotlu çay mı olur abi ne o öyle kolonya gibi diyen de çok duydum.

Beta teaninki de çok güzel

Bergamutlu çay seviyorum. Bu işin şahikası Twinnings o da hem euro alıp başını gittiği için hem de uzun zamandır yurtdışına çıkamadığımız için çok pahalandı. Korka karka kullanıyorum bitmesin diye. Reyhan pastanesinin çayını çok duydum. Ben de deneyeceğim.İstanbul'a gönderiyormuş.
Bir ara Oba çayın bergamutlusu vardı ama o da bozdu. Doğuş olsun Beta olsun maalesef benim aroma standardımı karşılamıyor

çok severim ama 90ardaki çaykur un tadını hiç birinde bulamıyorum . o yüzden hiç birini içmiyorum.

Ben normal çaya bir tane bergamotlu çay atarak harman şeklinde kullanıyorum. Doğuş'un veya Lipton'un.

Tek içmek için siyah çay değil de liptonun begamotlu yeşil çayı var o baya güzel

Dogadan büyülü bahçe deneyin. Hatta bulursaniz metal kutuda dökmesi var çok güzel.

evet, lady grey i begeniyorum.

Reçel yapmak için bergamot meyvesi aldım internetten. Sarı kısmı kullanılmıyor reçelde. Rendeledim, kuruttum. Çay demlerken atıyorum içine. Muhteşem oluyor. Reçelden daha çok mutlu oldum.

Birlessek parti kurarmisiz :) tesekkurler oneriler icin!

Evet, hem de ne! Duyurudan birilerinin tavsiyesiyle Özçay almaya başladım internetlerden. Nefis.

mızıkalar çeşit çeşit oluyor, konuya hakim değilim ama armonik kromatik diye gidiyor.

sanıyorum armonik mızıka çalanların da bir sürü mızıkası oluyor tona göre.

o yüzden iyi incele hangisini istersen hohner markası benim gözüme çarpıyo çok.

Başlangıç için ideal
www.do-re.com.tr

benzeri bizim başımıza geldi, sürekli aidat ödüyorsun bi sıkıntı yok, 40 haneli apartmanda 12 kişi neredeyse 1 yıla yakın aidat ödememiş. bu korona öncesi olan olay.

doğalgazı kestiler tabi, baktım ev buz gibi nedir ne değildir derken, yönetici bu sefer imkanı olan iki üç aidat yatırsın falan dedi.

dedim sen manyak mısın kardeşim? ben paramı veriyorum daha fazla niye vereyim, niye vermedin bunları icraya deyip kapıştım, derken işler ciddileşti icraya vermeye başlanınca çatır çatır hepsi ödemeye başladı.

zaten sistem şu şekildedier, aidat hiç bir zaman ucu ucuna yetecek bir para olmaz, sürekli her ay artar, o artan paralar da apartman hesabında birikir, kışın 2 ay çok soğuk gitti 2 ay fazla gaz yaktın aidat boyutu geçti, o fazla paradan harcarsın. sistem böyle işler. bizim aidat 12 ay sabittir mesela

kaç aydır ödemiyolar , yöneticinin bu durumda bir sorumsuzluğu var mı adli olarak detaylarını bilemem de, yönetici hakkında suç duyurusunda bulunursan herşeyi incelerler ve son derece ciddi bir yaklaşım söz konusu, aaa apartman yöneticisi laylaylom diye bişey yok.

mantık olarak da , gecikme faizi veya kesme parasının tamamen ödemeyenler arasında bölüştürülmesi lazım, bir avukata danışın net bilgi alın ona göre hareket edin.

evet yasal olması ya da olmaması bir yana, özellikle profesyonel olmayan yönetimlerde ve küçük sitelerde bu çok oluyor. bizim de 4 bloklu bi sitede olmuştu. yönetime acayip bi aidatı düşük tut baskısı vardı, 3 kuruşun hesabını yapıyordu herkes, adamlar ucu ucuna yettiriyordu ihtiyat akçesi kalmıyordu yani ellerinde. birkaç daire aidatını ödememeye başlayınca tabii para da yok, önce kesinti oldu, sonra faiz bindi, ödemeyenleri icraya verdiler ama davası tabii 2 sene sürüyor falan derken herkes ciddi bi para ödedi sonrasında, resmen borcunu ödeyenler ödemeyenlerin masrafını üstlendi. o yüzden yönetimi profesyonel olmayan sitelerde kalmak gerçekten büyük risk, sistem bir kitlendi mi binlerce lira borç çıkıyor.

icraya verme konusu çok sıkıntı yani, verirsen ver kardeşim diyorlar 1-2 sene sürüyor davalar, sonuçta da 3 kuruş para geliyor siteye. dediğim gibi site kitlesi yüzsüz insanlardan oluşuyorsa YA DA toprak sahibi tayfaya ev verdilerse siteden o iş çok büyük sıkıntı. birden zenginleşen gecekondu tayfası kesinlikle aidat ödemiyor.

ben olsam acilinden bir avukat tutar ödemeyen daireler için icra takibi başlatırdım, yöneticiyi de avukat üzerinden karşılaşağı ihmale dayalı sorumlulukları konusunda uyarırdım.

ödemeyenler zoru görmedikçe ödememeye devam edecek. yani bu ay biz ödeyelim gelecek aya borcu kapatırlar olmuyor.

Ben bu hafta sonu kısıtlamalarında ilk kez bugün dışarı çıktım hayvanlara temiz su bırakmak için. Çıkmışken mama almak için evin karşısındaki Migros’a da girdim. Bizim burdaki Migros sakin oluyor genellikle ve bugün gördüğüm hali şimdiye kadar gördüğüm en kalabalık haliydi. Evim de tam cadde üzerinde ve hafta sonları balkona her çıkışımda caddede en az 15-20 insan görüyordum.

Akşam 21 sonrası dahil olmak üzere yasaklarda çok kez çıktım. Sadece bir kere jandarma durdurdu onda da şansa gerçekten işe gidiyordum hemen saldı. Yasağın her türlüsünü saçma buluyorum, keyfi çıkanların %100 destekçisiyim.

zerre uyulmuyor, maske bile takılmıyor, sokağa çıkma yasaklarında araçla çıkmıyor millet tabi ama herkes çoluk çocuk dibdibe dışarda maske takan bile yok

bişey deyince çocuk onlar deyip kendilerini katmıyolar bile. oysa 50 tane çocuk göt içi kadar çocuk parkında birbirine bulalştırdıktan sonra ailelerine taşıyor.

yavas yavas deniyorum. once 5'de uzak markete gittim. sonra metroya bindim. sonra otobuse. daha sonra 6 da ciktim yurudum. izin kagidi olup da dolasanlara ne kadar kontrole takildiklsrini sordum. nerdeyse hic takilmiyorlar. onumuzdeki hafta hava guzel olursa yasak masak dinlemeyip cikicam. ceza yazarlarlarsa da 1 kereligine yazsinlar.

dün şile'den ataşehir'e geldim arabayla. yaklaşık 1 saat 10 dk sürdü yok. bir kere bile çevrilmedim.

Uyulmuyor, insanlar inadına yapar gibi daha da fazla sokaklara çıkıyor bence. Camdan her baktığımda bir sürü insan ve normal ticari olmayan araçlar görüyorum.

dükkanlar alımda kazıklar gibi düşünüyorum.
satarken letgo, facebook sayfaları gibi yerlerde yani bağımsız bi şekilde satın.
alırken istediğiniz yerden alın..

zamanında varsa bile şu an yoktur. koronadan dolayı müzik işleri durdu, dolar da çıkınca enstruman alımları da çok azaldı.

marka model ne sol mü, sibemol mü?

hiç bişey yapamazsın, en fazla polemiğe girersin yine de hiç bişey değişmez hatta zararlı bile çıkabilirsin.

imkanın varsa taşın.

Anlamaz ki oküz

her fırsatta panodan elektriklerini kesin.

Bu tipler değişmiyor, tecrübeyle sabit. Taşınmak dışında çözüm yok.

bu kasa baya eskidi artık, bence en eski 2015 modellere bak.

bu laptop 10 yaşında hocam farkında mısın :)

Ne yapıcağınıza bağlı. Bende şu an mid 2012 pro var ssd ve ram takviyesi yaptım. Logicte kayıt alıyorum. Photoshop lightroom da çok kalabalık işler yapmıyorsanız akıyor. Normal film izleme nette gezinme açılma hızı vs değinmiyorıum bile takılmıyor hiç.

Konudan bağımsız olarak; vay be adam 10 yıllık laptop için 3.750 tl para istiyor. ülkenin haline bak. buna oturup ağlanır be!

tabii dolar fırlayınca bunun sıfırı şu fiyata diyor, 10 yıllık laptopa bile.. neyse sinirlendim yazmayacam daha

ram değiştirlen model olması güzel ama en çok kaç ram destekliyo o önemli.

pili apple da yoktur, dışarda bulunabiliniyor mu orası da önemli ortalama 82 dolar +kdvye gelir pili.

termal macun değiştirip fanları temizlemek lazım.

bir de ssd lazım

macun 100 lira tutsa, pil 1000+ ssd 500, kargo 200, ortalama 1800 lira masrafı var daha almadan.

pili sen değiştirmezsen fan temizliği ve pil değişimi için 1500 lira çekiyor özel tamirciler.

bozulursa parça bulamazsın servis 5 seneden sonra parça tutmuyor elinde. dışarda da çıkma falan bulursun fahiş fiyattan o da bulabilirsen.

ekran kartı zaten intel 3000 benimki 5500 ona rağmen basit şeylerde bile gpu sıcaklığı fırlıyor. ayrıca soğutma sistemi de eski olduğu için pek etkili sayılmaz.

bu kadar para verip kendimi riske atmam ben mac için. mac alacaksan iyisini alman lazım ki bi işe yarasın.

bu fiyat üstüne yapacağın masrafı da ekleyince normal bir dizüstü alınabilir gibi geliyor yeni.

yılını yazmayan adamdan mac alınmaz. bu bilgisayardan bağımsız olarak söyleyeyim.

apple destekten sorgulatman lazım.

bi ara siteden de sorgulanıyordu. benim bilgisayarım da geri çağrılan modeldendi, seri numarası ile siteden sorguladığımda sizin gelmenize gerek yok gibi bişey çıkmıştı.

service battery demek, pili servise götür demek, ücretsiz değiştircez demek değil, pilleri patlıyor diye geri çağrılan bazı modellere ücretsiz değiştiriyolar.

sadece modelle de alakalı değil, aynı model içinde de değişik marka componentler kullanılabiliyor onunla alakalı.

Klavye degisim programi var, google'a macbook pro klavye degisim programi diye aratin, sizinki de dahildir muhtemelen. Ben benim macbook pro'nun klavyesini degistirmek icin gittim, bataryayi filan da ucretsiz degistirdiler.

Bazi tuslar cift filan basiyordur kesin (bu klavyelerin kronik sorunu zaten), boylelikle ucretsiz tamir yapilir.

@fakyoras Şimdi kontrol ettim, benim bilgisayarım da bu programın içine dahil. Fakat klavyemde bir sorun yok(sanırım) Belki de alıştığım için öyle geliyor. Emin olamadım. Gene de götüreyim mi?
Eğer değişimi onaylarlarsa bilgisayarı sıfırlamıyorlar değil mi? Bir sürü program yükledim onlar gitsin istemem.

cumartesi pazar açık oluyor teslimat sürüyor ama cuma akşam 17.00 dan sonra mng kargo gönderi kabul etmiyor.

dağıtımda ve gidip şubeden almada sıkıntı yok yani ama gönderi yaparken firmaların farklı kuralları olduğu için gönderi yapamayabilirsiniz.

Yurtiçi-mng-ptt’de şubeden gönderi yapabiliyor muyuz öyle değiştireyim soruyu

sokağa çıkma yasağı olduğu için siz gidip gönderemezsiniz. telefonla adresten alım işini sorabilirsiniz.

İade ile ilgili "sistem kapalı" deyip işlem yapmamışlardı bana sanırım sadece adrese teslimatları yapıyorlar.

mac de logic pro x içinde kullanılan default ya da üçüncü parti pluginler var.

mesela , eq, tune, noisgate ve compressör falan ekleniyor bazen de ambiyans için room reverb

genelde youtuberlar obs studio kullanıyor onda da var bi kaç efekt.

lens alacağınız zaman alacağınız lensin açıklamasında nikon, canon diye yazar.

nikon bayonet olanından almalısınız.

fiyat performans olarak sigmanın 18-300 lensini kullanmıştım fiyatını bilmiyorum şu an. fiyatı düşürmek için 70-300 de olabilir.

hatta 150 500 bile var paraya göre.

sigmanın 18-300 lensinden memnun kalmıştım, fiyatına göre işimi bayağı görmüştü yıllarca. 5200 de kullanmıştım.

tele lens lazım (sayı büyüdükçe zoom oluyor gibi düşünün, 70-300mm dediğin daha zoom) iki aralık verme sebebi de o aralıkta zoom yapabilmesi. Sadece "85mm" gibi tek sayı olan "prime lens" görürsen o sadece öyle çekiyor, zoom yapamıyorsun.

cdn-7.nikon-cdn.com

bu arada optik olarak zoom lensler biraz daha sıkıntılıdır.(daha çok cam, bileşen girdiği için) ve aralık daraldıkça kaliteli olma olasılığı artar. 18-300 yerine 70-300 tercih edebilirsiniz ama geniş açıyı kaybediyorsunuz tabii. Her şeyi istersen de mesela en genişte ve en darda bazı kısımlar daha flu vb. olabilir.

300-400 dolar bu tür lensler için ucuz kalıyor ama ikinci el bakabilirsiniz aslında.

** Çok önemli bir detay, tele lenslerde "os (optical stabilization)" "vc (vibration compensation)" gibi farklı isimlerde olan aynı işi gören titreşim engelleme sistemi fazlasıyla önemli.

18-200, 18-300 gibi geniş aralıklı lenslerden uzak durun. İlla genel kullanım olsun derseniz Nikon 16-85mm iyidir, ama kuş fotoğrafçılığı için 85(*1.5 çarpan) pek yeterli gelmeyebilir.

Yeni lensler hakkında pek bilgim yok. Nikon DSLR için 300mm'si olan bir lens *1.5 ile size 450mm görüş sağlayacak. 70-200, 70-300 lenslerden bütçenize uygun ve yorumları iyi olan lenslere bakabilirsiniz. Sigma'nın ucuz olan 70-300 lenslerinin pek tavsiye edilmediğini hatırlıyorum. Nikon 70-200mm f2.8 VR II ikinci el alıp kullanmıştım kısa süre, güzel bir lensti ama fiyatı uçmuş. Profesyonel çekim yapma niyetiniz yoksa şu ekonomik şartlarda gaza gelip pahalı lens almanızı tavsiye etmiyorum. Kurlar yüzünden fiyatlar aşırı yüksek.

Not:200mm sonrası titreşim epey farkedilir olacağından tripod kullanmanız da gerekecek bu arada.

sigma 18 300 , kit lensleri gibi 18-55 18*105 gibi lenslere göre ciddi kaliteliydi.
vr olayını hiç kullanmadım bu titreşim gideren çünkü pek işe yaramıyordu hep tripod ile çektim.

sağlam güzel bir lensti ben memnun kaldım. tabi bu paranın 2 katını verirsin çok daha güzel lensler alırsın parayla alakalı biraz da ben aldığımda nikon 50mm f1.8 oto fokuslu olan 800 liraydı, sigma 2500 civarıydı.

param olsa 150 600 alırım yani. kırılmasaydı hala elimden düşmeyen bir lensti. zaten 50mm f1.8 ve 18-300 haricinde 3 tane kit lensim vardı hiç birine de elimi sürmedim sigmadan sonra.

tamronun lenslerini çok beğenirim ben, arkadaşlarımda vardı ama fiyatlar yüksek tabi.

marka model, polar pattern?

www.ucuzbigpazar.com
şöyle bişey var ama bu daha çok rüzgar için. belki işini görebilir yine de bilemedim.

tastar tak55 modeli

Merhaba, studyo ortaminda kayit almiyorsan eger bunu kullandigin programa kuracagin yazilimlarla cozebilirsin. Daha kompakt cozumler vardir lakin izotope rx serisi her turlu gurultuyu itinayla alir.

İsten anliyorsan eq yaparakta altindan kalkabilirsin.

noise gate diyecektim de, bu sefer de bin türlü başka sorun çıkıyor kendimden biliyorum.

mesela mikrofona compressor, eq, noise gate vereyim diyorum bunun için logic açıyorum, bu sefer kendi sesim bana geliyor o da geriden geliyor beni deli ediyor.
sırf bu cımpressör için mixer almak istedim o zaman da eşek gibi büyük mikserler çıktı karşıma 24 kanal falan. tek compressör alsan zaten alamazsın dünya para, noise gate zaten görmedim ben pek mixerlerde.

broadcasting için bi alet ya da dspli kart yapsalar süper olcak, noise gate, kompressör, eq verip hardware olarak alabilecek bir alet. bi kaç model görmüştüm de çok pahalıydı.