grgn
Hava (gece en düşük) 10-11 dereceyken arabanın içinde (panelvan) 0-5 derece konfor sıcaklığı olan decathlon tulumlarıyla rahat rahat uyunur mu sizce?
Hava (gece en düşük) 10-11 dereceyken arabanın içinde (panelvan) 0-5 derece konfor sıcaklığı olan decathlon tulumlarıyla rahat rahat uyunur mu sizce?
0
Uyku tulumu size bir ortam konforu sağlamıyor ki, üşümemenizi sağlıyor.
Zemine bir şişme yatak ya da en azından bir mat sermelisiniz.
Zemine bir şişme yatak ya da en azından bir mat sermelisiniz.
0
@yap desem, @mirket; rahat uyumaktan kastım üşümemek, soğuktan ötürü uyanmamak, soğuğu hissetmemek. Şekilsel konfor ikinci planda, çok önemli değil. Sünger yatak olsa soğuk mu alır zeminden?
0
soğuğu hissetmemekte mat çok büyük etmen. içlik ile üşümezsiniz. içliksiz emin olamadım.
0
Uyunur.
Çorap giyin ayağınıza, çok kalın giyinmeyin içinde terleme ihtimaliniz var, terlerseniz üşürsünüz.
Altınızda sünger-mat-şişme yatak vs bişey konforlu olur.
Çorap giyin ayağınıza, çok kalın giyinmeyin içinde terleme ihtimaliniz var, terlerseniz üşürsünüz.
Altınızda sünger-mat-şişme yatak vs bişey konforlu olur.
0
Sırf soğuk içinse zemine birkaç kat yapılmış bir battaniye serebilirsen iyi olur.
Ayrıca uyku tulumunun derecesi iyi. @John Bloor'un da dediği gibi, kalın giyinmek sıkıntı sıkarabilir. Uyku tulumu, normal yorgan gibi çalışmıyor. Terlersen fermuarı açmak zorundasın ve terli ve açık fermuarla uyuyakalırsan hasta uyanırsın. Kalın giyinme yani.
Ayrıca uyku tulumunun derecesi iyi. @John Bloor'un da dediği gibi, kalın giyinmek sıkıntı sıkarabilir. Uyku tulumu, normal yorgan gibi çalışmıyor. Terlersen fermuarı açmak zorundasın ve terli ve açık fermuarla uyuyakalırsan hasta uyanırsın. Kalın giyinme yani.
0
grgn
Yeni araba alınca hgs etiketi yapıştırmak zorunda mıyız? Artık sanki plaka okuyan kameralarla araç algılanıyor diye biliyorum ama her ödeme noktasında bu sistem var mı?
Yeni araba alınca hgs etiketi yapıştırmak zorunda mıyız? Artık sanki plaka okuyan kameralarla araç algılanıyor diye biliyorum ama her ödeme noktasında bu sistem var mı?
0
zorunlu değil. plaka okuyor. 15 günde ödemen gerek ama yoksa cezası var.
hgs olunca ise içine para yüklüyorsun ordan çekiyor.
hgs olunca ise içine para yüklüyorsun ordan çekiyor.
0
Peki her kullanımda 15 gün içinde ödersem sorun olmadan kullanabiliyor muyum bu şekilde? Bir de hgs olmadan nereye nasıl öderim 15 içinde?
0
e devlette cezalı geçiş sorgulama var. ordan ödeyebilirsin.
yolların hizmet vericilerinin sitesinden de ödenebiliyor.
evet bu şekilde kullanabilirsin.
yolların hizmet vericilerinin sitesinden de ödenebiliyor.
evet bu şekilde kullanabilirsin.
0
Etiketimi değiştirdim. Yenisini yapıştırmayı unuttum ve istanbuldan bodruma gittim geçen hafta.
Tüm yol boyunca geçişlerim sorunsuzdu.
Tüm yol boyunca geçişlerim sorunsuzdu.
0
değil bazı bankalar artık kart veriyor. izmir aydın otobanında gişeler kalktı. plaka yeterli.
0
Eski arabamada kart şeklinde HGS vardı, yeni otoyollardaki fiziki gişelerin olduğu yerlerde sıklıkla durup, kaçak gibi geçmek zorunda kalıyordum.
Yeni arabam için etiket tipi aldım, durmadan geçiyorum, okumamazlık yapmıyor.
Eski otoyollarda genellikle fiziki gişe olmadığı için sorun olmuyordu ama yeni otoyollarda sanırım plakadan o kadar hızlı okuyamıyor izlenimi var bende.
Yeni arabam için etiket tipi aldım, durmadan geçiyorum, okumamazlık yapmıyor.
Eski otoyollarda genellikle fiziki gişe olmadığı için sorun olmuyordu ama yeni otoyollarda sanırım plakadan o kadar hızlı okuyamıyor izlenimi var bende.
0
grgn
Direksiyonda sağa sola titreme hareketi başladı. Rotçunun dediğine göre lastiklerime ayrılan sürenin sonuna gelmişiz. 175/65/14 (Renault Kangoo) için sağlam, güvenli ve mümkünse sessiz ne önerirsiniz? Fiyat sınırı yok.
Direksiyonda sağa sola titreme hareketi başladı. Rotçunun dediğine göre lastiklerime ayrılan sürenin sonuna gelmişiz. 175/65/14 (Renault Kangoo) için sağlam, güvenli ve mümkünse sessiz ne önerirsiniz? Fiyat sınırı yok.
0
@himmet dayi, ben de aslında michelin veya continental düşünüyordum ama continental çok ucuz michelin karşısında. Çok kaliteli değil mi acaba diye düşündürdü.
0
Michelin yumuşak ve konforludur, çabuk eskir. Continental orta sert ve orta konforludur, Michelin'den biraz daha fazla dayanır. Lastik aracın yere basan parçası, en doğru kararı verip "fiyat sınırı yok" demişsiniz, madem öyle konforunuzdan da ödün vermeyin, Michelin tercih edin derim.
0
grgn
Şu an bir konuda hak sahibi olmak için zorunlu çalışma süreci içerisindeyim. Staj gibi bir şey bu ve 1 yıl çalışmış olmam gerekiyor. Sigorta primlerini kontrol ederken geçmiş aylardan birinde böyle şey gördüm. Hepsinde 4a yazıyorken o ayın başında (*)4a yazıyor. O ay raporlu bir iznim yoktu neden bö
Şu an bir konuda hak sahibi olmak için zorunlu çalışma süreci içerisindeyim. Staj gibi bir şey bu ve 1 yıl çalışmış olmam gerekiyor. Sigorta primlerini kontrol ederken geçmiş aylardan birinde böyle şey gördüm. Hepsinde 4a yazıyorken o ayın başında (*)4a yazıyor. O ay raporlu bir iznim yoktu neden böyle girilmiş anlamadım ama prim günü 30 girilmiş. Şimdi bu bir yıllık sürenin dolacağı tarihte sıkıntı olur mu?
0
1 gün rapor almış olma ihtimaliniz var mı? örneğin covid testi olunca otomatik 1 gün rapor veriyordu sanki bir dönem. öyleyse o 1 gün raporu girmişlerdir, ay 31 gün çekiyorsa da bildirim yine 30 gün yapılmıştır. 31 gün olan aylarda bu durum oluyor, rapor 2 gün olunca da 29 gün bildiriliyor örneğin.
0
Hayır rapor da almadım test de yaptırmadım. Raporsuz istirahatim olmuştur belki onu hatırlamıyorum ama rapor almadığımı biliyorum.
0
der meister
27 yaşındayım, normal şartlarda bir aksilik olmazsa rus dili ve edebiyatı bölümünden 2023 yazında (üç dönem kaldı) mezun olacağım. iyi derecede ingilizcem var. bölümümü severek ve isteyerek seçtim, bir nevi ilke meselesiydi benim için, sonrasında ne yapacağımı ekonomik anlamda açıkçası pek düşünmedi
27 yaşındayım, normal şartlarda bir aksilik olmazsa rus dili ve edebiyatı bölümünden 2023 yazında (üç dönem kaldı) mezun olacağım. iyi derecede ingilizcem var. bölümümü severek ve isteyerek seçtim, bir nevi ilke meselesiydi benim için, sonrasında ne yapacağımı ekonomik anlamda açıkçası pek düşünmedim. çocukluğumdan beri en büyük hevesim ve merakım EKONOMİK KOŞULLARDAN BAĞIMSIZ OLARAK türkiye'den ayrılmak, farklı kültürler ve çevreler görmekti; geldiğimiz noktada bir yetişkin olarak bunun zaten "romantizm"den çıkıp düzgün bir hayat için adeta "gereklilik" haline geldiğini düşünüyorum en azından kendi adıma.
tır ne alaka derseniz çocukluğumdan beri zaten tırları çok seviyorum. söylememe gerek yoktur, 10 yıldan uzun süredir (ilk oyunla beraber) iflah olmaz bir euro truck simulator hastasıyım. yapı olarak da işe uygun olabileceğimi düşünüyorum zira bayağı introvert, grup çalışmasına yatkın olmayan (hehe), sevdiği işte çok çalışabilen ama sevmediği şeye hiç dikkat vermeyen, insan ilişkileri pek gelişmemiş birisiyim. plaza ortamı, sürekli iş arama derdi, 4-5 bin lira için türlü türlü insanla muhatap olma vs. fikri beni inanılmaz korkutuyor. yapsam yine yaparım ama sevmiyorum, istemiyorum, içimden gelmiyor.
geçenlerde ekşi'den benzer yollardan geçmiş (no pun intended), ilk ehliyetini 29 yaşında almış ve sadece bir yıldır tır şoförlüğü yapan bir arkadaşla konuştum. telefonlaştık, sağolsun uzun uzun anlattı. adam sadece bir yıllık tecrübeyle belçika firmasıyla anlaşmış, direkt ab oturumlu olarak orada çalışacakmış. sektörde genel olarak zaten açık olduğunu biliyorum dünya genelinde. haliyle yabancı dilim de olduğu için ilk birkaç yılımda çok saçmalamazsam o taraflara gidebilirim diye düşündüm. avrupa içinde tır sürdükten sonra gitmesem de olur zaten, sonuçta 30 günümün 23'ü ab'de şoförlük yapmakla geçiyorsa bi hafta türkiye'de kalırım ne olacak.
bu zamana kadar neden hamle yapmadım? çünkü açık konuşayım "daha iyisini" yapabileceğimi düşünüyordum. egom "kamyoncu" olmak için çok büyüktü. yalnız sonra gördüm ki ülkenin gerçekliği farklı. üstelik "yeni nesil tırcı" diye bi şey var, çıtı pıtı kızlar heyvan gibi tırları sürüyor avrupa'da. ne toplum nezdinde kötü muamele görüyorlar ne başka bi şey... e sonuç olarak ben bu işi zaten çok seveceğimi düşünüyorum, mutlu olacak ve iyi kötü para kazanacaksam niye kendimi kısıtlayayım ki?
siz ne dersiniz, özellikle beni buradaki 10 yılımdan az buçuk tanıyan abilerimin/ablalarımın fikirlerini duymak isterim açıkçası. aslında olumludan ziyade olumsuz değerlendirmeleri duymak istiyorum, yani "yapma" diyorsanız neden diyorsunuz? bu sayede daha iyi bir değerlendirme yapabilirim belki, hani dikkate almadığım noktalar vardır vs...
örneğin, "arkadaşın şanslıymış, bir sene tır sürdü diye kimse avrupa'ya gidemez, o umutla girersin bölümden mezun arkadaşların moskova'ya yerleşirken sen samsun-konya arasında limon taşırsın" gibi fikirleri merak ediyorum, hele ki sektör içinden birileri paylaşırsa çok daha mutlu olurum.
ben şu an kendi adıma "niye olmayayım?" sorusuna net cevap bulamıyorum çünkü gerçekten. en kötü bir sene deneyip bırakırım yani ne olacak zaten 500 yaşına geldim, sonuçta doktorluğu bırakıp şoför olmuyorum ki, elimde şu an bir şey yok. diplomamla yapacağım muhtemel işleri 30 yaşında yapabiliyorsam 32 yaşında da yapabilirim sanırım, hatta belki cv'de tır şoförlüğünü görünce "bu adam kesin manyağın teki, değişik birine benziyo, bunu bi deneyelim" derler hehe.
tır ne alaka derseniz çocukluğumdan beri zaten tırları çok seviyorum. söylememe gerek yoktur, 10 yıldan uzun süredir (ilk oyunla beraber) iflah olmaz bir euro truck simulator hastasıyım. yapı olarak da işe uygun olabileceğimi düşünüyorum zira bayağı introvert, grup çalışmasına yatkın olmayan (hehe), sevdiği işte çok çalışabilen ama sevmediği şeye hiç dikkat vermeyen, insan ilişkileri pek gelişmemiş birisiyim. plaza ortamı, sürekli iş arama derdi, 4-5 bin lira için türlü türlü insanla muhatap olma vs. fikri beni inanılmaz korkutuyor. yapsam yine yaparım ama sevmiyorum, istemiyorum, içimden gelmiyor.
geçenlerde ekşi'den benzer yollardan geçmiş (no pun intended), ilk ehliyetini 29 yaşında almış ve sadece bir yıldır tır şoförlüğü yapan bir arkadaşla konuştum. telefonlaştık, sağolsun uzun uzun anlattı. adam sadece bir yıllık tecrübeyle belçika firmasıyla anlaşmış, direkt ab oturumlu olarak orada çalışacakmış. sektörde genel olarak zaten açık olduğunu biliyorum dünya genelinde. haliyle yabancı dilim de olduğu için ilk birkaç yılımda çok saçmalamazsam o taraflara gidebilirim diye düşündüm. avrupa içinde tır sürdükten sonra gitmesem de olur zaten, sonuçta 30 günümün 23'ü ab'de şoförlük yapmakla geçiyorsa bi hafta türkiye'de kalırım ne olacak.
bu zamana kadar neden hamle yapmadım? çünkü açık konuşayım "daha iyisini" yapabileceğimi düşünüyordum. egom "kamyoncu" olmak için çok büyüktü. yalnız sonra gördüm ki ülkenin gerçekliği farklı. üstelik "yeni nesil tırcı" diye bi şey var, çıtı pıtı kızlar heyvan gibi tırları sürüyor avrupa'da. ne toplum nezdinde kötü muamele görüyorlar ne başka bi şey... e sonuç olarak ben bu işi zaten çok seveceğimi düşünüyorum, mutlu olacak ve iyi kötü para kazanacaksam niye kendimi kısıtlayayım ki?
siz ne dersiniz, özellikle beni buradaki 10 yılımdan az buçuk tanıyan abilerimin/ablalarımın fikirlerini duymak isterim açıkçası. aslında olumludan ziyade olumsuz değerlendirmeleri duymak istiyorum, yani "yapma" diyorsanız neden diyorsunuz? bu sayede daha iyi bir değerlendirme yapabilirim belki, hani dikkate almadığım noktalar vardır vs...
örneğin, "arkadaşın şanslıymış, bir sene tır sürdü diye kimse avrupa'ya gidemez, o umutla girersin bölümden mezun arkadaşların moskova'ya yerleşirken sen samsun-konya arasında limon taşırsın" gibi fikirleri merak ediyorum, hele ki sektör içinden birileri paylaşırsa çok daha mutlu olurum.
ben şu an kendi adıma "niye olmayayım?" sorusuna net cevap bulamıyorum çünkü gerçekten. en kötü bir sene deneyip bırakırım yani ne olacak zaten 500 yaşına geldim, sonuçta doktorluğu bırakıp şoför olmuyorum ki, elimde şu an bir şey yok. diplomamla yapacağım muhtemel işleri 30 yaşında yapabiliyorsam 32 yaşında da yapabilirim sanırım, hatta belki cv'de tır şoförlüğünü görünce "bu adam kesin manyağın teki, değişik birine benziyo, bunu bi deneyelim" derler hehe.
0
Bu duyuru bana ETS2 açtırır. Şu cevabı yazayım sonra ben kaçar.
Yani bana mantıksız gelmedi. En başta anlatış tarzın bile bu işi severek yapacağını gösteriyor zaten. Severek yaptığın iş olduğu sürece negatif tarafları olsa da çok odaklanmana gerek kalmaz. Ama illa olumsuz taraflarını duymak istiyorsun diye yazayım aklıma gelenleri (ki bunlar benim tecrübelerim değil, tahminlerim). Gerçek hayat ETS gibi değil tabii bunu biliyorsun. Yani ben ETS'de 50 dakika süren bir teslimatta bile sıkılabiliyorum bazen. Şimdi o teslimatın 11-12 gün sürdüğünü düşün. İş gereği sürekli mobilsin. Yani "Avrupa'da geçireceğin 23 gün" Avrupa hayalini yaşıyor olmayacaksın. Zamanının çok az bir kısmını kendine ayırabilirsin. Sürekli yollarda olursun. Yani bu iş memur gibi ya da beyaz yaka gibi akşam mesaini bitirip evine gidip biranı açabileceğin, ayaklarını uzatıp keyif yapabileceğin bir iş değil. Günlerce yoldasın ve yalnızsın.
İnsanla muhatap olmamak güzel geliyor ama insanoğlu sosyal bir varlık. Bir yerden sonra insan sesine bile muhtaç olursun. Hiç insan görmezsin demiyorum tabii ama iyi bir ofis ortamında çalışırken ara verip 10-15 dk. geyik çevirebilirsin iş arkadaşlarınla.
Son olarak CV'de tır şoförlüğünü gören bir işe alımcı "bu adam kesin manyağın teki, bunu bi deneyelim" demez. Böyle bir dünya yok maalesef. Kariyer anlamında (eğer ilerde diplomanı kullanacağın bir mesleğe döneceksen) sana hiçbir katkısı olmaz. Hatta olumsuz tarafı olur. Ben şahsen iş hayatından kaçmayı tercih etmiş birini işe almazdım işe alım kararını veren biri olsam. Sen iş hayatından kaçıyorsun demiyorum ama senin özgeçmişin öyle görünecek. "Bu adam bir yıl sonra sıkılır burada durmaz" diye düşündürtür.
Yani bana mantıksız gelmedi. En başta anlatış tarzın bile bu işi severek yapacağını gösteriyor zaten. Severek yaptığın iş olduğu sürece negatif tarafları olsa da çok odaklanmana gerek kalmaz. Ama illa olumsuz taraflarını duymak istiyorsun diye yazayım aklıma gelenleri (ki bunlar benim tecrübelerim değil, tahminlerim). Gerçek hayat ETS gibi değil tabii bunu biliyorsun. Yani ben ETS'de 50 dakika süren bir teslimatta bile sıkılabiliyorum bazen. Şimdi o teslimatın 11-12 gün sürdüğünü düşün. İş gereği sürekli mobilsin. Yani "Avrupa'da geçireceğin 23 gün" Avrupa hayalini yaşıyor olmayacaksın. Zamanının çok az bir kısmını kendine ayırabilirsin. Sürekli yollarda olursun. Yani bu iş memur gibi ya da beyaz yaka gibi akşam mesaini bitirip evine gidip biranı açabileceğin, ayaklarını uzatıp keyif yapabileceğin bir iş değil. Günlerce yoldasın ve yalnızsın.
İnsanla muhatap olmamak güzel geliyor ama insanoğlu sosyal bir varlık. Bir yerden sonra insan sesine bile muhtaç olursun. Hiç insan görmezsin demiyorum tabii ama iyi bir ofis ortamında çalışırken ara verip 10-15 dk. geyik çevirebilirsin iş arkadaşlarınla.
Son olarak CV'de tır şoförlüğünü gören bir işe alımcı "bu adam kesin manyağın teki, bunu bi deneyelim" demez. Böyle bir dünya yok maalesef. Kariyer anlamında (eğer ilerde diplomanı kullanacağın bir mesleğe döneceksen) sana hiçbir katkısı olmaz. Hatta olumsuz tarafı olur. Ben şahsen iş hayatından kaçmayı tercih etmiş birini işe almazdım işe alım kararını veren biri olsam. Sen iş hayatından kaçıyorsun demiyorum ama senin özgeçmişin öyle görünecek. "Bu adam bir yıl sonra sıkılır burada durmaz" diye düşündürtür.
0
@himmet dayı,
abi bak güzel bir noktaya değinmişsin, ben orayı atlamıştım. ben normalde spor hastası biriyim. bırak 7/24 maç izlerim. çok seviyorum. şu an bununla ilgili bir iş yapıyorum zaten (ama uzun vadede kazancımın artması mümkün değil, o yüzden tam zamanlı iş olarak değerlendirmiyorum). beni iş hayatıyla ilgili en çok korkutan şey kendime vakit ayıramama fikri... sabah 7'de uyan. akşam 6-7'ye kadar iş güç. temizlik, yemek, diğer sosyal işler vs. derken sana bir şey kalmıyor. ben İYİ KAZANSAM DAHİ böyle bir hayat istemiyorum. gece 11'de şampiyonlar ligi maçı varken "sabah işe kalkmam lazım tüh" diye yatağa gitmek istemiyorum mesela. düşüncesi bile psikolojik olarak yıpratıyor beni, özgür hissetmiyorum. ülkenin hali de ortada şimdi... ben çalışsam ne olacak? alacağım 5-6 bin lira. şanslıysam pazar günü boş olurum. terminatör gibi enerjim olmadıktan sonra ben ne biriktireceğim, nereyi göreceğim, hayatımın bana kalan süresini ayı gibi yatmak dışında nasıl bir aktiviteyle değerlendireceğim mesela? bunu kendim için söylüyorum tabii ki, yani kimi insan asgari ücretle bile çok dolu yaşayabilir ona itirazım yok ama ben kendi halimi tavrımı az çok biliyorum.
tır şoförlüğü ise tam olarak "maç varsa var olum napalım, işimiz gücümüz var, boş vaktimize denk geleni izleriz o zaman" dedirten bir iş bana. kısacası tır şoförü olma fikrinde hayatı kaçırma korkusunu yaşamıyorum, dolayısıyla yapmak için çok daha istekli ve motive olduğum bir meslek bu açıdan. kendimi kapana kısılmış, hayat boyu hiçbir şeye sahip olmayacak, bir şirketi zengin etmek için sinir stres sahibi olacak birisi gibi hissetmiyorum. ha baktığında tır şoförü de bunu yapıyor elbet, hatta çok daha stresli ve sinir bozucu bir iş ama dediğim gibi ben plazada yapamam derken tırda yaparım diyebiliyorum en azından.
avrupa'da geçirdiğim sürece hayali yaşamayacağım konusunda haklısın ama beni zaten en çok heyecanlandıran şey sürekli yolda olma fikri. yani 30 günün 4-5'ini evde geçirebiliyorsam gerisi sorun değil. ben zaten dediğim gibi maç izlerim, kitap okurum, internette sürterim vs. tırda da yapılır yani bu benim için problem değil :)
son olarak bir de şunu ekleyeyim, türkiye'de çalışırsam akşam evde ayaklarımı uzatıp bira içebileceğim bir hayatım olacağını düşünmüyorum. biraz da ondan bu kadar yöneldim zaten tır fikrine. avrupa'da €2500 kazanacağım bir ofis işi olsa mesela yine tır şoförlüğü düşünmeyebilirim... ama öyle bir dünya yok benim için ne yazık ki. en azından şimdilik.
abi bak güzel bir noktaya değinmişsin, ben orayı atlamıştım. ben normalde spor hastası biriyim. bırak 7/24 maç izlerim. çok seviyorum. şu an bununla ilgili bir iş yapıyorum zaten (ama uzun vadede kazancımın artması mümkün değil, o yüzden tam zamanlı iş olarak değerlendirmiyorum). beni iş hayatıyla ilgili en çok korkutan şey kendime vakit ayıramama fikri... sabah 7'de uyan. akşam 6-7'ye kadar iş güç. temizlik, yemek, diğer sosyal işler vs. derken sana bir şey kalmıyor. ben İYİ KAZANSAM DAHİ böyle bir hayat istemiyorum. gece 11'de şampiyonlar ligi maçı varken "sabah işe kalkmam lazım tüh" diye yatağa gitmek istemiyorum mesela. düşüncesi bile psikolojik olarak yıpratıyor beni, özgür hissetmiyorum. ülkenin hali de ortada şimdi... ben çalışsam ne olacak? alacağım 5-6 bin lira. şanslıysam pazar günü boş olurum. terminatör gibi enerjim olmadıktan sonra ben ne biriktireceğim, nereyi göreceğim, hayatımın bana kalan süresini ayı gibi yatmak dışında nasıl bir aktiviteyle değerlendireceğim mesela? bunu kendim için söylüyorum tabii ki, yani kimi insan asgari ücretle bile çok dolu yaşayabilir ona itirazım yok ama ben kendi halimi tavrımı az çok biliyorum.
tır şoförlüğü ise tam olarak "maç varsa var olum napalım, işimiz gücümüz var, boş vaktimize denk geleni izleriz o zaman" dedirten bir iş bana. kısacası tır şoförü olma fikrinde hayatı kaçırma korkusunu yaşamıyorum, dolayısıyla yapmak için çok daha istekli ve motive olduğum bir meslek bu açıdan. kendimi kapana kısılmış, hayat boyu hiçbir şeye sahip olmayacak, bir şirketi zengin etmek için sinir stres sahibi olacak birisi gibi hissetmiyorum. ha baktığında tır şoförü de bunu yapıyor elbet, hatta çok daha stresli ve sinir bozucu bir iş ama dediğim gibi ben plazada yapamam derken tırda yaparım diyebiliyorum en azından.
avrupa'da geçirdiğim sürece hayali yaşamayacağım konusunda haklısın ama beni zaten en çok heyecanlandıran şey sürekli yolda olma fikri. yani 30 günün 4-5'ini evde geçirebiliyorsam gerisi sorun değil. ben zaten dediğim gibi maç izlerim, kitap okurum, internette sürterim vs. tırda da yapılır yani bu benim için problem değil :)
son olarak bir de şunu ekleyeyim, türkiye'de çalışırsam akşam evde ayaklarımı uzatıp bira içebileceğim bir hayatım olacağını düşünmüyorum. biraz da ondan bu kadar yöneldim zaten tır fikrine. avrupa'da €2500 kazanacağım bir ofis işi olsa mesela yine tır şoförlüğü düşünmeyebilirim... ama öyle bir dünya yok benim için ne yazık ki. en azından şimdilik.
0
Belçika 5 yıl oturumu olana vatandaşlık veriyor. Oradan yürürsün zaten. Avrupa'da her türlü işte çalışılır hiç düşünme
0
almışsın narkozu hayırlı olsun. Yıl 2018 işten bıkmışın gittim tır ehliyeti aldım src 3 aldım. Dedim ilerde lazım olur ülkenin durumu kötü :) şimdi ce ehliyet cüzdanda kuzu kuzu yatıyor yine de aldığım için pişman değilim. Belki bir gün lazım olur. Ben bankacıyım, ben de terfi vb durumları olduğu için tırcı olma durumunu erteledim bakalım ilerde olur mu bilinmez, nasip. Yaş 33.
0
Valla seni anlıyorum. Bu kadar istekliyken "yok o iş olmaz, boşver." demem zaten. Ben de herhangi bir konuda bu kadar hevesli olsam kesin şansımı denerdim.
Sadece eklemek istediğim bazı noktalar var. Birini zengin etmek uğruna sabah akşam çalışma fikri konusunda katılıyorum sana. Ama bundan kaçış tır şoförlüğü değil. Çünkü kaçtığın şeyin temelinde stres, emeğinin karşılığını alamamak, bir yere zincirlenmiş gibi hissetmek gibi olgular var. TIR şoförü olunca bunlar değişecek mi? En azından büyük bir kısmı hayır. Yani kendi kamyonunun olduğu ve ETS'deki gibi istediğin ülkedeki istediğin işi tıklayarak seçebildiğin bir hayat olsa belki daha özgür hissedersin kendini ama öyle bir şey seni beklemiyor (diye tahmin ediyorum). Yine bir şirkete bağlı şoför olacaksın. Bu kez gecen gündüzün belli olmayacak. 9 saat kamyon sür. Sonra dur, uyu. Sonra 9 saat daha sür falan. Şimdi sana çok heyecan verici geliyor olabilir ama bu iş de rutine bindikten sonra sıkıcı olacak. 1 yıl tecrübeli birinden ziyade en azından en az 5 yıldır falan bu işin içinde olan birilerini bulmaya çalış konuşmak için. Ama "işini seviyor musun?" gibi sorulardan ziyade seni zorlayabileceğini düşündüğün şeylere odaklan.
"Yarın iş var." diye 23.00'teki maçı izleyemediğin bir hayatı kötüleyip "benim işim zaten bu o yüzden maçı anca denk gelirsem izlerim" gibi bir hayatı benimsemen bana biraz anlamsız geliyor. Meslek uğruna özel hayatının büyük bölümünden feragat edeceğinin farkında değilsin gibi.
Sadece eklemek istediğim bazı noktalar var. Birini zengin etmek uğruna sabah akşam çalışma fikri konusunda katılıyorum sana. Ama bundan kaçış tır şoförlüğü değil. Çünkü kaçtığın şeyin temelinde stres, emeğinin karşılığını alamamak, bir yere zincirlenmiş gibi hissetmek gibi olgular var. TIR şoförü olunca bunlar değişecek mi? En azından büyük bir kısmı hayır. Yani kendi kamyonunun olduğu ve ETS'deki gibi istediğin ülkedeki istediğin işi tıklayarak seçebildiğin bir hayat olsa belki daha özgür hissedersin kendini ama öyle bir şey seni beklemiyor (diye tahmin ediyorum). Yine bir şirkete bağlı şoför olacaksın. Bu kez gecen gündüzün belli olmayacak. 9 saat kamyon sür. Sonra dur, uyu. Sonra 9 saat daha sür falan. Şimdi sana çok heyecan verici geliyor olabilir ama bu iş de rutine bindikten sonra sıkıcı olacak. 1 yıl tecrübeli birinden ziyade en azından en az 5 yıldır falan bu işin içinde olan birilerini bulmaya çalış konuşmak için. Ama "işini seviyor musun?" gibi sorulardan ziyade seni zorlayabileceğini düşündüğün şeylere odaklan.
"Yarın iş var." diye 23.00'teki maçı izleyemediğin bir hayatı kötüleyip "benim işim zaten bu o yüzden maçı anca denk gelirsem izlerim" gibi bir hayatı benimsemen bana biraz anlamsız geliyor. Meslek uğruna özel hayatının büyük bölümünden feragat edeceğinin farkında değilsin gibi.
0
Ben senin yerinde olsam kesin tır işine girerdim. YouTuberlik da yapabilir aynı anda. Alican diye biri vardı, rahmetli oldu, Almancı bir tır şoförüydü, aynı zamanda YouTube'a video çekerdi. Acayip keyifliydi izlemesi. Senin de muhabbetin satarsa milleti, YouTubedan da para kazanırsın.
0
Önce B sınıfı manuel ehliyet al. B sınıfı manuel ehliyet ilkokul ise tır şoförlüğü doktoradır. Belki yeteneğin yoktur. Bu da bir olumsuz sebep.
youtu.be
Bu kız bayağı bilgi paylaşıyor.
youtu.be
Bu kız bayağı bilgi paylaşıyor.
0
@himmet dayi, son kısımla ilgili: anlatmak istediğim şey şu abi, ben normalde ofis işi yaparken, her akşam eve gelirken falan kendi hayatımı istediğim gibi yaşayamadığım için üzülürüm. huzursuz olurum. tırda ise şartlar daha ağır olmasına rağmen o işi sevdiğim için "maçı da izlemeyiverelim ne olacak" diyebilirim. yani kar-zarar ilişkisi aslında biraz. ben kendime 3-4 saat ayırabileceksem, üç kuruş paraya öyle ot gibi bi ilçede/şehirde 30 sene yaşayacaksam maç izleyememek ve sevdiğim işlerle ilgilenememek beni üzer mesela. ama yok ben tır şoförüysem, sürekli yoldaysam o zaman özel hayatımdan feragat etmek daha az koyar, çünkü genel olarak daha mutlu ve iyi hissederim. demek istediğim buydu.
@mezarkabul, yazdığını okurken istemsiz DÖŞE BAH DÖŞE diye bağırdım :) hala arada izlerim videolarını. ben ama kendim yutubırlık neyin düşünmüyorum hiç, becerebileceğimi sanmıyorum. bi de şu var: şimdi ben kendi tecrübelerini paylaşan insanlara minnettarım ama türkiye'de yaşayan bir genç olarak "isveç'te tır şoförüyüm bi günde 3000 kazanıyorum" gibi videoları izleyince depresyona giriyorum... yeterince içerik var zaten. onlar kötü niyetle yapmıyor belki ama ben oralara gidersem elime kamerayı alıp şu kadar kazanıyom, bu kadar kazanıyom diye konuşmak istemiyorum. en fazla burda filan hava atarım yani tüm dünyaya açılmak gibi bir isteğim yok. o yüzden ben yaparsam anca günlük tutup onu yayınlarım okumak isteyen olursa. yoksa vlogger'lık filan benlik değil, sevmiyorum. tutacağını da sanmam.
@dissendium, aga artistik patinajda olimpiyat madalyası alıcam demedim ki ne yeteneği? işin zorluğuna ayak uyduramazsın, sıkılırsın, bırakırsın vs. orası ayrı konu da fiziksel/zihinsel engeli olmayan birisi (hatta yerine göre olan biri bile) niye tır süremesin ne var onda. "bu iş yapılmaz" deyip pes eden adam vardır elbet ama ben sanmıyorum ehliyetini alıp işe başladıktan sonra "oha tır sürmek çok zor benim yeteneğim yokmuş" diye bırakan birisi olsun.
@mezarkabul, yazdığını okurken istemsiz DÖŞE BAH DÖŞE diye bağırdım :) hala arada izlerim videolarını. ben ama kendim yutubırlık neyin düşünmüyorum hiç, becerebileceğimi sanmıyorum. bi de şu var: şimdi ben kendi tecrübelerini paylaşan insanlara minnettarım ama türkiye'de yaşayan bir genç olarak "isveç'te tır şoförüyüm bi günde 3000 kazanıyorum" gibi videoları izleyince depresyona giriyorum... yeterince içerik var zaten. onlar kötü niyetle yapmıyor belki ama ben oralara gidersem elime kamerayı alıp şu kadar kazanıyom, bu kadar kazanıyom diye konuşmak istemiyorum. en fazla burda filan hava atarım yani tüm dünyaya açılmak gibi bir isteğim yok. o yüzden ben yaparsam anca günlük tutup onu yayınlarım okumak isteyen olursa. yoksa vlogger'lık filan benlik değil, sevmiyorum. tutacağını da sanmam.
@dissendium, aga artistik patinajda olimpiyat madalyası alıcam demedim ki ne yeteneği? işin zorluğuna ayak uyduramazsın, sıkılırsın, bırakırsın vs. orası ayrı konu da fiziksel/zihinsel engeli olmayan birisi (hatta yerine göre olan biri bile) niye tır süremesin ne var onda. "bu iş yapılmaz" deyip pes eden adam vardır elbet ama ben sanmıyorum ehliyetini alıp işe başladıktan sonra "oha tır sürmek çok zor benim yeteneğim yokmuş" diye bırakan birisi olsun.
0
YouTuber deyince yanlış anlaşıldım ama işte Alican gibi bir şeyler yap, adam YouTuber değildi ama YouTubea güzel bir renk katıyordu. Adamı profesöründen, hizmetlisine her kesimden izleyen vardı. Doğaldı. Sen de doğal doğal takıl bir yandan müzik dinle, bir yandan da sigaranı iç, üç beş bir şeyler anlat günün nasıl geçtiğine dair, tutarsa tutar tutmazsa sana anı kalır. Yap sen bu tır işini. Valla bak.
0
Tırcılık iyi hoş güzelde. Millet henüz deneyimi olmayan birine milyon liralık mallarını emanet eder mi? Bir tırcının yanında staj gibi birşey yapmak mümkün mü? ya da bir tırcı bulup yanında gidip gelmek gerekir diye düşünüyorum.
0
Bu işi yapan bilen birine işin artısını eksisini, nasıl başlanacağını, merak ediyorsan yurt dışı imkanlarını sor. Bir eksisi yola çıkıp uzun süre evden uzak kalmak dolayısıyla aile ile ilgili olabilir. Bir artısı muhtemelen insanın mevcut sistemde en özgür ve kendi başına olabileceği işlerden biridir diye düşünüyorum. Yaşında bir sorun yok ama tavsiye almak için doğru yerleri bul.
0
@komando, konuştuğum arkadaşın bana söylediği iş bulmak ilk etapta çok kolay olmayabiliyor ama sektörde açık olduğu için ehliyetin, gerekli belgelerin vs. varsa bir şekilde tutuyorsun bir ucundan. hatta abd'de filan direkt eğitimi kendi veren, ücretini de sonra maaşından kesen firmalar var. onlarda aynen dediğin şekilde bazen altı hafta boyunca yanında bir eğitmenle birlikte gidiyorsun, sonra komple sana bırakıyorlar. türkiye'de nasıldır bilmiyorum.
yalnız erkan zey'in videosunda izlemiştim, yükün sigortalı olduğunu ve dolayısıyla o tip durumlarda sorun çıkmadığını söylüyordu. tecrübesizim tamam da sonuç olarak gerekli donanıma sahibim, atıyorum kendi salaklığımla 120 basıp tırı paramparça etmediğim sürece bir şey olmaz sanırım. hem firma için hem de benim için. bi' de tırın gittiği yolun %90'ı dümdüz zaten, dikkatli ve özenli bir şoför için olacak en kötü şey en fazla dorseyi çizdirmek olur sanırım çok ekstrem durumlar dışında. kağnı gibi araç sonuçta büyük zarar vermek için bile isteye uğraşmak lazım bence.
yalnız erkan zey'in videosunda izlemiştim, yükün sigortalı olduğunu ve dolayısıyla o tip durumlarda sorun çıkmadığını söylüyordu. tecrübesizim tamam da sonuç olarak gerekli donanıma sahibim, atıyorum kendi salaklığımla 120 basıp tırı paramparça etmediğim sürece bir şey olmaz sanırım. hem firma için hem de benim için. bi' de tırın gittiği yolun %90'ı dümdüz zaten, dikkatli ve özenli bir şoför için olacak en kötü şey en fazla dorseyi çizdirmek olur sanırım çok ekstrem durumlar dışında. kağnı gibi araç sonuçta büyük zarar vermek için bile isteye uğraşmak lazım bence.
0
romanya'daki çürük yolla sosyalliğin bence ilgisi yok, sosyal birisi olsam oradaki köyden tanıdıklarım mı olacak? ne yapılması gerektiğine dair prosedür bellidir, yabancı dilim zaten var. insanlarla aram iyi değil dediysem tırda sorun yaşayınca direksiyona kapanıp ağlarım, insanlarla kesinlikle muhatap olmam demedim ki. bu tarz sorunlar, beklenmedik durumlar her meslekte var zaten.
yani yanlış anlama ama bana bu spesifik örnek biraz zorlama geldi, romanya'da frenimin tutmamasıyla network'ün ne alakası var yani elimin altında teknoloji var yabancı dilim var mağaradan çıkmadık sonuçta. fren patlayınca network'üm mü gelip durduracak tırı sanki.
yani yanlış anlama ama bana bu spesifik örnek biraz zorlama geldi, romanya'da frenimin tutmamasıyla network'ün ne alakası var yani elimin altında teknoloji var yabancı dilim var mağaradan çıkmadık sonuçta. fren patlayınca network'üm mü gelip durduracak tırı sanki.
0
sık sık tırcılarla muhatap olan biri olarak söyleyebilirim ki, ekseriyetle pek parlak değiller. iş yapılır bence ama bu tamamen kişisel bir konu. ben biraz daha sosyal açıdan değerlendireyim.
pek parlak değiller dedim ya, aslında daha kaba söylerdim de burada bu kadar oluyor. yani bir kere tırcılık kariyerine girdin mi geriye dönüşü zor olur.
pek parlak değiller dedim ya, aslında daha kaba söylerdim de burada bu kadar oluyor. yani bir kere tırcılık kariyerine girdin mi geriye dönüşü zor olur.
0
@floydian, açık konuşmak gerekirse en büyük motivasyonu yurtdışına çıkma imkanı olması. gerek Türk firmasında uluslararası çalışarak gerekse oradan bir firmayla anlaşarak... Türkiye'deki imaj olumsuz ve kitle de GENEL OLARAK iyi değil, onun farkındayım ama son yıllarda benim gibi eli iyi kötü kalem tutmuş bir sürü insanın bu sektöre yönelmesi biraz yüreklendiriyor beni. belki bizim nesille biraz değişir ilerleyen yıllarda.
0
Ben de sınırda yasiyom. Tircilarla iç içe sayilirim xd gorduklerimi yazayim.
Olumsuz;
*Günlerce arabanin içinde sıra bekliyorsun. Karda kışta, sıcakta sogukta günlerce tırın içinde bekliceksin. Sürekli 1-2 arabalik ilerle-dur şeklinde
*Aile hayatı ya da ilişki için çok işlevsel degil.
*O 3 gün bekledigin siralarda sürekli birileri öne falan gececek, saclarini yolacaksin.
*O sırada muhatap olacağın tircilar genelde o citi pıtı kizlarin profilinde olmayacak. Türlü mafyatik tipler...
*Arabanla ilgili yurt dışında bir sorun yasadiginda sektör icindeki biri kadar kolay halledemeyebilirsin baslarda.
Olumsuz;
*Günlerce arabanin içinde sıra bekliyorsun. Karda kışta, sıcakta sogukta günlerce tırın içinde bekliceksin. Sürekli 1-2 arabalik ilerle-dur şeklinde
*Aile hayatı ya da ilişki için çok işlevsel degil.
*O 3 gün bekledigin siralarda sürekli birileri öne falan gececek, saclarini yolacaksin.
*O sırada muhatap olacağın tircilar genelde o citi pıtı kizlarin profilinde olmayacak. Türlü mafyatik tipler...
*Arabanla ilgili yurt dışında bir sorun yasadiginda sektör icindeki biri kadar kolay halledemeyebilirsin baslarda.
0
ya sana son söz olarak şunu diyeyim; adını sanını bilmediğim ama meşhur bir artiz de oyunculuğu bırakıp tırcı oldu abdde, yaprak dökümünde mi ne oynamıştı, o adam işte.
0
Der meister selam. Seni buradan az çok tanıyan bir arkadaşın olarak bu hevesinin geçici olacağı kanısındayım. Bol şans.
0
playing star again'e katiliyorum. bu tarz durumlarda insan iliskileri masa basi ofis isinden cok daha kritik.
but that was just a dream'e de katiliyorum. yani bu kacinci duyuru/girdi bununla ilgili. acma demiyorum ama yapacak olan adam sessizce yapardi. sen daha cok geyigini yapmayi seviyorsun gibi gozukuyor. bu sebeptendir ki yapamazsin.
but that was just a dream'e de katiliyorum. yani bu kacinci duyuru/girdi bununla ilgili. acma demiyorum ama yapacak olan adam sessizce yapardi. sen daha cok geyigini yapmayi seviyorsun gibi gozukuyor. bu sebeptendir ki yapamazsin.
0
avrupa'da çalışmak istesen de önce türkiye'de bir tır şoförü olacaksın. burada da şöyle bir durum var benim açımdan, türkiye'de tır şoförü olmak için ehliyet ve psiko-motor becerilerine ek olarak biraz yırtık ve açıkgöz olmak gerekiyor. yani bitirim bir tarafın yoksa hiç bulaşma derim.
0
Hocam bu iş benim de ara ara ciddi hayalini kurduğum bir durum. Ama memleketteki sektör, çalışma koşulları, kendi araban yoksa kazanç işleri vb. çok tatsız maalesef. Üstüne, işveren altında o özgürlük hissinden uzakta çalışılıyor genelde. Fakat –büyük ihtimalle bir ukde olarak kalacak olsa da– birinci dünya ülkelerinde tırcı olma fikri içimi kıpır kıpır yapıyor.
Ben ideal koşullarda tırcılık yaparsan mutsuz olacağını düşünmüyorum bu arada. Tek ve belki de en büyük dezavantajı, sevdiğin/sevdiklerinden pratikte resmen ayrı bir hayat yaşıyor olmak.
Kısa vadede önerim de şöyle: yukarıda biri daha yazmış, nasıl yapılabilir emin değilim ama bir iki farklı araba bulup yan koltukta iki üç kez Samsun-Konya, Ankara-Antep yapmak lazım. En azından karar verme yolunda gerçekten fikir sahibi olmuş olursun. Bir de dediğin gibi, başladın baktın olmadı en kötü bir sene deneyip bırakmış olursun.
Ben ideal koşullarda tırcılık yaparsan mutsuz olacağını düşünmüyorum bu arada. Tek ve belki de en büyük dezavantajı, sevdiğin/sevdiklerinden pratikte resmen ayrı bir hayat yaşıyor olmak.
Kısa vadede önerim de şöyle: yukarıda biri daha yazmış, nasıl yapılabilir emin değilim ama bir iki farklı araba bulup yan koltukta iki üç kez Samsun-Konya, Ankara-Antep yapmak lazım. En azından karar verme yolunda gerçekten fikir sahibi olmuş olursun. Bir de dediğin gibi, başladın baktın olmadı en kötü bir sene deneyip bırakmış olursun.
0
Nazim diye bi elwman var fenomen tirci. Onu takip et.
Bu arada neden olmasin. 2 cocuklu 35 yasinda akademisyenim. Ben de tir ehliyetine kaydoluyorum bu ay.
Hedefim seninkine benzer ama sebebim baska. Yurtdisinda yasamak degil hedefim. Ama sebebim yurtdisi is garantisinin verecegi emniyet duygusu.
Neden mi? Hicbir siyasi parti ile alakam olmadigi icin 32 yasima kadar atanamadim. Freelance islerle gecindim. Hasbelkader liyakatle persinel alinacak bir kadro cikti ben de kazandim bilegimin hakkiyla. Simdi de x donemde atanan biri olarak kesin x'ci muamelesi gorup issiz kalma ihtinalim var ulkede olusabilecek cesitli siyasi degisikliklerde.
Olasi bir durum icin en azindan baslangic seviyeso gereklilikleri simdiden yerine getirmek istiyorum.
Olmayacak sey degil. Hedsfin buysa yuru. Imkansiz bir hedef degil.
Bu arada neden olmasin. 2 cocuklu 35 yasinda akademisyenim. Ben de tir ehliyetine kaydoluyorum bu ay.
Hedefim seninkine benzer ama sebebim baska. Yurtdisinda yasamak degil hedefim. Ama sebebim yurtdisi is garantisinin verecegi emniyet duygusu.
Neden mi? Hicbir siyasi parti ile alakam olmadigi icin 32 yasima kadar atanamadim. Freelance islerle gecindim. Hasbelkader liyakatle persinel alinacak bir kadro cikti ben de kazandim bilegimin hakkiyla. Simdi de x donemde atanan biri olarak kesin x'ci muamelesi gorup issiz kalma ihtinalim var ulkede olusabilecek cesitli siyasi degisikliklerde.
Olasi bir durum icin en azindan baslangic seviyeso gereklilikleri simdiden yerine getirmek istiyorum.
Olmayacak sey degil. Hedsfin buysa yuru. Imkansiz bir hedef degil.
0
yalnızca başlığı okudum, gerisi çok uzundu.
cevabım şu: tır şöförlüğü en maskülen işlerden birisi. küçümsenecek bir iş değil. pelinsular falan bakmaz belki ama yine de iş yapar.
selvi boylum al yazmalımdaki kadir inanırı düşün :)
zor iş ama yapabilirsen bir erkek için en zevkli işlerden birisi bence. ben olsam ben de isterdim tır şoförü olmak. tır ile istanbuldan yükü alıp almanyadaki depoya teslim etmek. geliri çok iyi bu arada
cevabım şu: tır şöförlüğü en maskülen işlerden birisi. küçümsenecek bir iş değil. pelinsular falan bakmaz belki ama yine de iş yapar.
selvi boylum al yazmalımdaki kadir inanırı düşün :)
zor iş ama yapabilirsen bir erkek için en zevkli işlerden birisi bence. ben olsam ben de isterdim tır şoförü olmak. tır ile istanbuldan yükü alıp almanyadaki depoya teslim etmek. geliri çok iyi bu arada
0
Ben onaylıyorum güzel fikir. Kanada bir ara tır şoförü arıyordu vatandaşlık vermek için ama 30 günün 23'ü yurtdışında geçtikten sonra 7 gün Türkiye'de yaşarım ne olacak diyorsanız vatandaşlık, oturum izni falan hiç önemli değil. Dediğiniz gibi AB ülkelerine mal taşır durursunuz. Tek bir noktaya dikkat etmenizi tavsiye ederim. Vaktinizin çoğu gelişmiş ülkelerdeki caddelerde sokaklarda geçmeyecek, gelişmiş ülkelerde hareket halinde olan bir tırın kabininde geçecek.
0
Ne var onda diyerek bence küçümsüyorsun. Neredeyse 15 metre uzunluğundaki bir aracı yönetmekten bahsediyoruz. Burada yetenek dediğim şey doğuştan gelen bir şey anlamında değil, beceri anlamında. Kimi insan çivi çakamaz, becerisi yoktur. Kimi insan da 10 metre ağaca tırmanıp ceviz toplar. Beceriyi tamamen yok sayamayız. Yapamazsın demiyorum, yapabilirsin, fikir güzel. Bence dene.
Aklıma bir olumsuz nokta daha geldi. Belki de en önemlisi. Taşıyacağın şeylerin sorumluluğu. Örnek olarak bir tır dolusu bakır telin maliyeti milyonlarca lirayı bulabilir. Tırı durdurup önünü kesebilirler. İşin güvenlik tarafı da var.
Aklıma bir olumsuz nokta daha geldi. Belki de en önemlisi. Taşıyacağın şeylerin sorumluluğu. Örnek olarak bir tır dolusu bakır telin maliyeti milyonlarca lirayı bulabilir. Tırı durdurup önünü kesebilirler. İşin güvenlik tarafı da var.
0
mayster seni duyurudan bildiğim kadarı ile tanıyorum ve severim de.
sana tır mır vermem ben.
kızma bana ama güvenmiyorum.
¯\_(ツ)_/¯
ha başka işler olur yapar bu çocuk derim.
burda okul biterken arayış içine girip YouTube , ETS falan derken heveslenmişsin. güzel tabi bazı şeyler böyle başlar.
ama senin 1 ay sonra bunu unutup başka temalar ile bambaşka bir şeyi aşırısı istemene de şaşırmam.
ha gaza gelir beni yanıltırsın. üzülmem tabii. ne güzel.
tır işi de öyle çok dışardan göründüğü gibi değil.
sana tır mır vermem ben.
kızma bana ama güvenmiyorum.
¯\_(ツ)_/¯
ha başka işler olur yapar bu çocuk derim.
burda okul biterken arayış içine girip YouTube , ETS falan derken heveslenmişsin. güzel tabi bazı şeyler böyle başlar.
ama senin 1 ay sonra bunu unutup başka temalar ile bambaşka bir şeyi aşırısı istemene de şaşırmam.
ha gaza gelir beni yanıltırsın. üzülmem tabii. ne güzel.
tır işi de öyle çok dışardan göründüğü gibi değil.
0
Güzel fikir. Günümüzde artık diploma ile masabaşında iş bulmak dünyanın hemen her yerinde zor. Artık bu bu tarz işler hem daha çok para kazandırıyor hem de iş bulmak daha kolay.
Dezavantaj ise dikkat gerektiren bir iş. En basitinden gün içinde telefon ekranına bakmak bile zor olabilir.
Her koşulda senin gibi biri için mantıklı bir iş. Cv'de tır şöförlüğünün olumsuz etkisi olur falan demişler de alakası bile yok... Günümüzde zengin bir aileden gelip de avrupa'nın iyi okullarında okumamışsan, sağlam referansların yoksa, üst düzey yetenekli değilsen zaten Cv'ne bakan olmaz. Türkiye özel sektörü gerçekten çok kötü. İnsanların şirket dedikleri yer kurumsallığı zayıf sömürü merkezleri.
Dezavantaj ise dikkat gerektiren bir iş. En basitinden gün içinde telefon ekranına bakmak bile zor olabilir.
Her koşulda senin gibi biri için mantıklı bir iş. Cv'de tır şöförlüğünün olumsuz etkisi olur falan demişler de alakası bile yok... Günümüzde zengin bir aileden gelip de avrupa'nın iyi okullarında okumamışsan, sağlam referansların yoksa, üst düzey yetenekli değilsen zaten Cv'ne bakan olmaz. Türkiye özel sektörü gerçekten çok kötü. İnsanların şirket dedikleri yer kurumsallığı zayıf sömürü merkezleri.
0
3-4 sene sonra cl maçı izlemek umrunda bile olmayacak hayatına buna göre planlama
0
@bir soru sorcam, neden olmasın ki? şimdi şöyle düşünebilirsin, işte yaşın ilerleyecek, eş-dost, çoluk çocuk vs... ama ben zaten 27 yaşındayım. şu an yaptığım iş de sporla ilgili. tabii ki daha az vakit ayırabileceğim tam zamanlı çalışırken, elbette hayatımı maçlara göre planlamam ama tam olarak bundan söz ediyorum işte: ofis işi, kariyer fikri vs. beni zerre heyecanlandırmıyor. "bunun için mi hayatımdan vazgeçiyorum?" diye düşünüyorum... işin içinde tır olunca ama her şeyi kenara koyabilirim gibime geliyor. yani emek ettiğime, özgürlüğümden feragat ettiğime değecek bir şey. en azından şu anki fikrim o yönde.
bunu o yüzden söylüyorum yani yoksa zaten "akşam maç var" diye çalışmayı reddedecek değilim ama biraz sabit kafalı ve uyuz olduğum doğrudur bu konuda. şımarığım da hatta. sevmediğim şeyi yapmak istemiyorum. bu çoğu insan için lüks... ama "tır sürerek mutlu olacağım diyorsan git sür madem" demeden de edemiyorum. böyle bir şansım varsa, böyle mutlu olacaksam niye değerlendirmeyeyim ki?
bunu o yüzden söylüyorum yani yoksa zaten "akşam maç var" diye çalışmayı reddedecek değilim ama biraz sabit kafalı ve uyuz olduğum doğrudur bu konuda. şımarığım da hatta. sevmediğim şeyi yapmak istemiyorum. bu çoğu insan için lüks... ama "tır sürerek mutlu olacağım diyorsan git sür madem" demeden de edemiyorum. böyle bir şansım varsa, böyle mutlu olacaksam niye değerlendirmeyeyim ki?
0
seyretmek yerine direk spor yapabileceğin aktiveteler daha çok ilgini çeker
90 dk maç izlemenin "aptalca" olduğunu farkedebilirsin
yaptığın iş izlemeni gerektiriyorsa başka tabi
90 dk maç izlemenin "aptalca" olduğunu farkedebilirsin
yaptığın iş izlemeni gerektiriyorsa başka tabi
0
ayrıca bu kadar tır şoförü fikrinin pompalanma sebebi 2 yıldır süren konteyner krizi.
temeli de çin vs. amerika bunun sebebi. ipler gerilirse iyice artar bu sorun ama bir diğer ihtimal de çözülür ve tır şoförleri yine değersizleşir(talep azalacağı için) ama bu sefer bir sürü gaza gelip tır şoförü olmuş genç kalakalır.
ha dersen ki 2 sene önceden tır şoförlüğü çok popiydi, ben hiç hatırlamıyorum valla.
şu an nakliyeciler/müşteriler full karayolu çalışıyorlar çünkü kimse konteyner ile uğraşmak istemiyor. bir de üstüne brexit ile iyice hype'landı ama UK EU vatandaşlarına 3 aylık çalışma vizesi vermeye başladı bile tır şoförü olarak.
son bir şey de, ekonomi her geçen gün high tech ürünlere kayıyor, tren ve gemi hatları gelişiyor, high tech ürünler hava yolu ile gönderilir hale geliyor. ben tır şoförlüğünün ölü yatırım olduğunu düşünüyorum.
bir de demişler zaten ama çok leş ya, mal yüklemeye gidersin 10 saat orada mahsur kalırsın. indirmeye gidersin 2 gün kalırsın. gümrük sırasında beklersin, evraklarda sıkıntı olur sıradan çıkarsın başkasının hatasının bedelini sen çekersin.
elektronik cihaz tamirciliği öğrensen yerel esnaf olarak ufak dükkan açsan da istediğin şeylere ulaşabilirsin.
temeli de çin vs. amerika bunun sebebi. ipler gerilirse iyice artar bu sorun ama bir diğer ihtimal de çözülür ve tır şoförleri yine değersizleşir(talep azalacağı için) ama bu sefer bir sürü gaza gelip tır şoförü olmuş genç kalakalır.
ha dersen ki 2 sene önceden tır şoförlüğü çok popiydi, ben hiç hatırlamıyorum valla.
şu an nakliyeciler/müşteriler full karayolu çalışıyorlar çünkü kimse konteyner ile uğraşmak istemiyor. bir de üstüne brexit ile iyice hype'landı ama UK EU vatandaşlarına 3 aylık çalışma vizesi vermeye başladı bile tır şoförü olarak.
son bir şey de, ekonomi her geçen gün high tech ürünlere kayıyor, tren ve gemi hatları gelişiyor, high tech ürünler hava yolu ile gönderilir hale geliyor. ben tır şoförlüğünün ölü yatırım olduğunu düşünüyorum.
bir de demişler zaten ama çok leş ya, mal yüklemeye gidersin 10 saat orada mahsur kalırsın. indirmeye gidersin 2 gün kalırsın. gümrük sırasında beklersin, evraklarda sıkıntı olur sıradan çıkarsın başkasının hatasının bedelini sen çekersin.
elektronik cihaz tamirciliği öğrensen yerel esnaf olarak ufak dükkan açsan da istediğin şeylere ulaşabilirsin.
0
@floydian,
abi valla inan 10 sene önce tır şoförlüğü düşündüğümde "yauuu teknoloji gelişecek, kendini süren tırlar olacak" diye vazgeçirmişti millet... her konuda aynı geyiği görüyorum. ha belki sen haklı çıkarsın, 10 sene içinde cidden tır şoförlüğü diye bir iş kalmaz ama ben her şeyi bu şekilde değerlendirip vazgeçmekten sıkıldım açıkçası kendi adıma. bak o zamanlar okul okumayıp şoför olsaymışım şimdi 7-8 sene tecrübem olurmuş, gördüğüm kadarıyla iş de var yani... böyle böyle en sonunda hiçbir şey yapmayacağım, o olacak.
elektronik cihaz tamirciliği nedir inan hiç bilmiyorum, hiç ilgim de yok açıkçası :/
abi valla inan 10 sene önce tır şoförlüğü düşündüğümde "yauuu teknoloji gelişecek, kendini süren tırlar olacak" diye vazgeçirmişti millet... her konuda aynı geyiği görüyorum. ha belki sen haklı çıkarsın, 10 sene içinde cidden tır şoförlüğü diye bir iş kalmaz ama ben her şeyi bu şekilde değerlendirip vazgeçmekten sıkıldım açıkçası kendi adıma. bak o zamanlar okul okumayıp şoför olsaymışım şimdi 7-8 sene tecrübem olurmuş, gördüğüm kadarıyla iş de var yani... böyle böyle en sonunda hiçbir şey yapmayacağım, o olacak.
elektronik cihaz tamirciliği nedir inan hiç bilmiyorum, hiç ilgim de yok açıkçası :/
0
şey ya işte, sana tv kumandası getirecekler bu tuş basmıyor diye açıp bakacaksın belki devrede bir çipin bir ayağı kopmuş olacak lehimleyeceksin falan.
benim dediğim olay aslında kendini süren tır olacak değil, tır şoförü hep lazım olacak ama ihracat kg değeri denen bir şey var. ona bakmanı öneririm. benim bildiğim kadarıyla dünya trendi yükselişte. bu da şu demek oluyor, artık hafif mal para getiriyor ağır değil.
benim dediğim olay aslında kendini süren tır olacak değil, tır şoförü hep lazım olacak ama ihracat kg değeri denen bir şey var. ona bakmanı öneririm. benim bildiğim kadarıyla dünya trendi yükselişte. bu da şu demek oluyor, artık hafif mal para getiriyor ağır değil.
0
Benim dayım yurtdışından kesin dönüş yapıp tır şöförü oldu. Avrupa tarafına gidiyor genelde.
Zorlukları yukarda yeterince açıklamışlar. Benim dayımın en çok zorlandığı şey sevdiklerinden uzakta olmak ve başına bir şey geldiğinde yalnız olmak. İki ay önce tırın üzerinden düşmüş ayağı kırılmış. Fransadan o şekilde gelmiş. Yalnızlığı öyle anladım baya koydu diye dert yanıyordu.
Dayım gibi uzun süre araba kullanmayı ve yolcuğu seven kişiler deneyebilir bence.
Zorlukları yukarda yeterince açıklamışlar. Benim dayımın en çok zorlandığı şey sevdiklerinden uzakta olmak ve başına bir şey geldiğinde yalnız olmak. İki ay önce tırın üzerinden düşmüş ayağı kırılmış. Fransadan o şekilde gelmiş. Yalnızlığı öyle anladım baya koydu diye dert yanıyordu.
Dayım gibi uzun süre araba kullanmayı ve yolcuğu seven kişiler deneyebilir bence.
0
coca cola
Gün ışığı renginde ampul alacağım ama hangisi doğru bilmiyorum. İkea'dan hangi ürünü önerirsiniz.Işığı fazla olsun ama lütfen cırtlak sarı olmasın. Davlumbaz ışığı arıyorum :)Şu olur mu mesela: https://www.ikea.com.tr/urun-katalogu/aydinlatma/aydinlatma-aksesuarlari/ampuller/30447631/ryet-led-ampul-
Gün ışığı renginde ampul alacağım ama hangisi doğru bilmiyorum. İkea'dan hangi ürünü önerirsiniz.
Işığı fazla olsun ama lütfen cırtlak sarı olmasın. Davlumbaz ışığı arıyorum :)
Şu olur mu mesela: www.ikea.com.tr
Edit: Ya davlumbazlardaki o süper renkteki ışığı arıyorum demek istedim. O renge benzer, davlumbaza lamba aramıyorum. :) Neyse teşekkürler
Işığı fazla olsun ama lütfen cırtlak sarı olmasın. Davlumbaz ışığı arıyorum :)
Şu olur mu mesela: www.ikea.com.tr
Edit: Ya davlumbazlardaki o süper renkteki ışığı arıyorum demek istedim. O renge benzer, davlumbaza lamba aramıyorum. :) Neyse teşekkürler
0
Bu ampuller 14.5 watt ve 2700 kelvin değerlerinde. Yani tam olarak istediğiniz şey. Fiyatı biraz fazla geldi bana sadece, fiyat size uygunsa alın.
0
0
2700 kelvin tam dediğiniz renk.
Geleneksel 60W ampul gücünde ışık verenler genelde 8-8.5-9w civarında. Ve 806 lümen.
Davlumbaz için 1500 küsür fazla geldi. 2 adet 800 lümeni rahatlıkla 30 liraya bulursunuz.
Ben tv izlerken 30m2'lik salonumda bir tane 400 civarı lümenlik bir ampul kullanıyorum öyle hesap edin
Geleneksel 60W ampul gücünde ışık verenler genelde 8-8.5-9w civarında. Ve 806 lümen.
Davlumbaz için 1500 küsür fazla geldi. 2 adet 800 lümeni rahatlıkla 30 liraya bulursunuz.
Ben tv izlerken 30m2'lik salonumda bir tane 400 civarı lümenlik bir ampul kullanıyorum öyle hesap edin
0
Ben o linktekileri kullanıyorum odada, 10 numara ampul. Tek sıkıntısı 1500 lümen, biraz fazla parlak olabilir davlumbaz için. Ama aynı modelin daha düşük lümenli versiyonları da var.
Referans için şöyle söyleyeyim, 3000 lümen ampul almıştım salona, çıplak gözle bakılmıyordu :)
Referans için şöyle söyleyeyim, 3000 lümen ampul almıştım salona, çıplak gözle bakılmıyordu :)
0
expansion pack
Olmuyo mu bu ya?
Olmuyo mu bu ya?
0
bildigim kadariyla EU disindaki ulke vatandaslarinin italya'da konut satin alabilmesi icin ya italya'da oturum izinleri olmasi gerekiyor ya da ulkeler arasinda mutekabiliyet anlasmasi gerekiyor. yani sizin italya'dan ev alabilmeniz icin bir italyanin da turkiye'den ev alabilmesine izin olmasi lazim. ben boyle bir anlasma var diye biliyorum ama bi kontrol etmekte fayda var.
0
Ben de AB ülkesinden ev alan yabancılara o ülke oturum izni veriyor diye biliyorum. Hatta hangi ülkenin kaç euroluk eve oturum verdiğine dair bir liste bile vardı bir sitede, Onedio olabilir.
0
orada ev alsanız bile o ev ile o ülkede kazanç sağlayabilmeniz mümkün mü, bunu araştırmanız lazım esas.
0
İtalya'da ev almak değil asıl öğrenmek istediğim, aldım diyelim, airbnb de kiralayabilir miyim?
Gittiğim bazı ülkelerde kiraladığımız evlerde, anahtarı cep telefonuma gelen şifre ile kapıdaki dijital kutudan alıp kimseyi görmeden giderken de oraya bırakıp çıkış yaptığım evlere denk geldim.
bir temizlikçi ile anlaşıp, bu mümkün mü operasyon anlamında onu merak ediyorum.
oturum almak filan derdim değil, maksat ticaret, oluyorsa işte.
Gittiğim bazı ülkelerde kiraladığımız evlerde, anahtarı cep telefonuma gelen şifre ile kapıdaki dijital kutudan alıp kimseyi görmeden giderken de oraya bırakıp çıkış yaptığım evlere denk geldim.
bir temizlikçi ile anlaşıp, bu mümkün mü operasyon anlamında onu merak ediyorum.
oturum almak filan derdim değil, maksat ticaret, oluyorsa işte.
0
yani bunlara, "şurda bi evim var, airbnb de kiralamk istiyorum" diyorum, onlar da yardımcı oluyor ha, işte bunu arıyorum.
0
sahibi olduğunuz mala her turlu tasarrufta bulunabilirsiniz bence. vergi vs çıkabilir sadece.
0
Vergisini, komisyonunu, ev sahini olacaginiz icin tadilat/masraf vs seyleri odeyecekseniz, airbnb yapmak icin yasal otoritelerden izin alacaksaniz (cok ciddi kurallar var italyada) ve en basta ev satin alabilmeye izniniz varsa neden olmasin.
Ama elinize bir sey kalacagini sanmiyorum. Her seyi acentayla vs calisanlarin genelde birden cok evi oluyor.
Ama elinize bir sey kalacagini sanmiyorum. Her seyi acentayla vs calisanlarin genelde birden cok evi oluyor.
0
@grgn öyle bir şey mümkün değil bildiğim kadarıyla. varsa bile Türkiye’nin 250 bin dolar istediği yerde 1 milyon Euro falan ister sanırım. Güney Kıbrıs sirf AB olduğu icin 2.1 milyon Euro’ya vatandaşlık satıyordu şuan kaldırdı ama sanırım belli sorunlardan dolayı.
1 milyon eurosu olan adam da duyuruda bunu araştırmaz zaten sanırım..
1 milyon eurosu olan adam da duyuruda bunu araştırmaz zaten sanırım..
0
italya evi almana izin veriyor da kiralamana mi izin vermeyecek. boyle bir sacmalik olabilir mi?
kiralarsin da cok karli olur mu iyi dusun. kim bakacak eve?
kiralarsin da cok karli olur mu iyi dusun. kim bakacak eve?
0
genel kanı "ev aldığın zaman onu kiralayabilirsin elbette" olsa da durum çok çetrefilli. bireysel mantığınızla böyle basit bir kanıya varılması çok doğal ama orada bulunmak veya orada mülk sahibi olmak size orada çalışma veya bir şekilde mülkten para kazanma hakkı tanımaz.
www.accountingbolla.com
burada söylenen en önemli şey şu, amatör (bireysel) olarak evet bunu yapabilirsiniz, ancak misafirlere sunabileceğiniz tek şey temizlik ve temiz çarşaf olur. konuklara internet, kablolu tv aboneliği vb şeyler sağlayabilmek için bir işletme olmalısınız.
konaklayan adına ödemeniz gereken vergiler, vergi zarfları, ticari oda kayıtları vb gibi diğer bir çok detay sitede mevcut.
özetle evet, bunu yapabilirsiniz. ama burada çok büyük bir yatırımdan ve orada iş kurmaktan bahsediyoruz.
www.accountingbolla.com
burada söylenen en önemli şey şu, amatör (bireysel) olarak evet bunu yapabilirsiniz, ancak misafirlere sunabileceğiniz tek şey temizlik ve temiz çarşaf olur. konuklara internet, kablolu tv aboneliği vb şeyler sağlayabilmek için bir işletme olmalısınız.
konaklayan adına ödemeniz gereken vergiler, vergi zarfları, ticari oda kayıtları vb gibi diğer bir çok detay sitede mevcut.
özetle evet, bunu yapabilirsiniz. ama burada çok büyük bir yatırımdan ve orada iş kurmaktan bahsediyoruz.
0
@baldur2
Evi normal kiralamakla airbnb yapmak arasinda COK buyuk fark var gelismis ulkelerde. uuth +1
Evi normal kiralamakla airbnb yapmak arasinda COK buyuk fark var gelismis ulkelerde. uuth +1
0
grgn
Diyelim ki 1 kWh elektrik x lira. Aylık tüketim y kWh'i geçince birim fiyat x'ten fazla mı oluyor?
Diyelim ki 1 kWh elektrik x lira. Aylık tüketim y kWh'i geçince birim fiyat x'ten fazla mı oluyor?
0
Saate göre tarifeyi biliyorum, şu an tüketim miktarına göre de tarifeler var mı onu öğrenmek istedim.
0
EPDK tarifesinden alınıyorsa artmaz. Abone grubu ve bağlantı tipine göre değişir fiyat.
0
samiabi19
almanyada yasiyorum, seneye araba almak istiyorum. Biraz yeni bir araba olmasini arzu ediyorum. Bu güne kadar kuladim arabalar heo 10-12 yasindaydi 5000-9000 euro arasiydi örnek verim audi a6 3.0 TDI A6, bmw 530d. Artik biktim böyle arabalardan. Motorlari hic sikinti yapmiyor km yüksek olsa bile. Am
almanyada yasiyorum, seneye araba almak istiyorum. Biraz yeni bir araba olmasini arzu ediyorum. Bu güne kadar kuladim arabalar heo 10-12 yasindaydi 5000-9000 euro arasiydi örnek verim audi a6 3.0 TDI A6, bmw 530d. Artik biktim böyle arabalardan. Motorlari hic sikinti yapmiyor km yüksek olsa bile. Ama gerki kalan parcalar 10-12 yil ve 200.000-300.000 km de alo diyor.
Kafam rahat olsun istiyorum esim de özeniyor yeni model arac binmeye, sizce en mantikli nasil olur, bu tarz imkan lar sunuluyor almanyada.
Hyundai tucson 177bg baya dolu paket 22-30000 euro 0km
Mercedes A sinif 163bg 0 km 30000 euro
Yada golf 8 150bg 0km 24 ay kiralik bikere 1500 euro ve aylik 200 euro ve maximum 20000 km gecemem lazim arabayi geri verirkene 2 sene sonra.
Sizce o kira yani leasing olayi nasil sizce ? Almanyada cok tutulmaya basliyor
Kafam rahat olsun istiyorum esim de özeniyor yeni model arac binmeye, sizce en mantikli nasil olur, bu tarz imkan lar sunuluyor almanyada.
Hyundai tucson 177bg baya dolu paket 22-30000 euro 0km
Mercedes A sinif 163bg 0 km 30000 euro
Yada golf 8 150bg 0km 24 ay kiralik bikere 1500 euro ve aylik 200 euro ve maximum 20000 km gecemem lazim arabayi geri verirkene 2 sene sonra.
Sizce o kira yani leasing olayi nasil sizce ? Almanyada cok tutulmaya basliyor
0
Öncelikle tam olarak ne istediğinizi ya dada neye ihtiyacınız olduğunu belirleyin. Yani aile için mi? Çocuk ya da çocuklar var mı? Hızlı mı gitmek istiyorsunuz ya da benim gibi mülâyim sürücü musunuz? Demek istediğim tucson ile a class mb tamamen alâkasız segmentler. Sonra yakıt tüketimi önemli mi, almanyada vergilendirme nasıl vs bir dünya parametre var. Ben de son bir yıldır sizin gibiydim eşim golf 7 istiyordu. Bir sebepten toyota hybrid modellere yöneldik ve chr aldık. Yani önce bir ihtiyacı, segmenti, isteğinizi netleştirin. O modelleri internetten araştırın. Ben toyota chr sayfasına abone oldum. Görüşleri yorumları aylarca takip ettim. Sonra karar verdim. Uzatmayayım, önce netleştirin kendinizi derim.
0
kullandığın o A6 ve 530'un motorunda sorun çıkmaması geçmişinde hep zamanında servise girdiği doğru parça kullanıldığı için. geçmişte epey para yakmıştır yani o araçlar.
sıfır almak zorunda değilsin 1-2 yaşında 30-40bin kmde bir araç da bakabilirsin yeni istiyorsan.
sıfır almak zorunda değilsin 1-2 yaşında 30-40bin kmde bir araç da bakabilirsin yeni istiyorsan.
0
Soruya cevap değil ama ben şunu anlamadım, Mercedes A serisi 30.000 euro mu Almanya'da?
0
Orpheus+1. Bahsettigin arabalarin motorlari o kadar da güvenli degil aslinda. Luks aracin ikinci eli cok tehlikeli.
Ben fransa'da temmuza kadar benzer durumdaydim; leasing vs almak.
Bunun icin kendine sorman gereken soru; 2-3 senede bir araba degistirecek misin?
Leasingin amaci arabanin ilk deger kaybini sana yansitmak. Bu sebepten satin almaktan daha maliyetli (2-3 senede bir degistirmiyorsan)
Yalniz arabayi 2-3 senede bir degistireceksin leasing. Çünkü Avrupa'da arabayi sıfır aldinmi deli bir deger kaybi oluyor. Özellikle lüks arac.
@chihiro 1500 euroya iki yil kira değil. 1500€+ayda 200 euro kiralama dönemi boyunca.
Ayrica ne tarz bir araba istedigine karar vermen lazim. Bagaj lazim mi, kac kisi olacak, hizli mi istiyorsun, otomatik/manuel vs.
6-7 sene binerim diyorsan; hybrid corolla. Olmadi kialar ve hyundailar da seni uzmez ozellikle 7 ve 5 yil garanti ile.
Bu arada arastirmalarim sonunda ogrendim ki normal ülkelerde en mantıklı araba 1-2 yıl kullanilmis arabalar. Amortisman avrupada ilk 1-2 yil sonunda neredeyse %20-30 falan. 20binlik arabada 4-6 bin euro para yapar.
Ben fransa'da temmuza kadar benzer durumdaydim; leasing vs almak.
Bunun icin kendine sorman gereken soru; 2-3 senede bir araba degistirecek misin?
Leasingin amaci arabanin ilk deger kaybini sana yansitmak. Bu sebepten satin almaktan daha maliyetli (2-3 senede bir degistirmiyorsan)
Yalniz arabayi 2-3 senede bir degistireceksin leasing. Çünkü Avrupa'da arabayi sıfır aldinmi deli bir deger kaybi oluyor. Özellikle lüks arac.
@chihiro 1500 euroya iki yil kira değil. 1500€+ayda 200 euro kiralama dönemi boyunca.
Ayrica ne tarz bir araba istedigine karar vermen lazim. Bagaj lazim mi, kac kisi olacak, hizli mi istiyorsun, otomatik/manuel vs.
6-7 sene binerim diyorsan; hybrid corolla. Olmadi kialar ve hyundailar da seni uzmez ozellikle 7 ve 5 yil garanti ile.
Bu arada arastirmalarim sonunda ogrendim ki normal ülkelerde en mantıklı araba 1-2 yıl kullanilmis arabalar. Amortisman avrupada ilk 1-2 yil sonunda neredeyse %20-30 falan. 20binlik arabada 4-6 bin euro para yapar.
0
Leasing olayinin problemi, arabayi nasil aldiysanöyle teslim etmen lazim. Arabada en ufak cizik, hasar, kaza oldugu zaman binlerce euro fatura cikiyor teslim ettikten sonra. Con temiz araba kullanirim, yolda tas sekse manevra yapar arabayi cizdirmem diyorsaniz, alin tabii ne ala.
@grgn, evet 30.000 euro ortalama A Serisi.
@grgn, evet 30.000 euro ortalama A Serisi.
0
Boşver nicki+1.
Ek olarak onlar arabayi yaptırıyor sana fatura ediyor. Sen gidip kendin yaptıramazsin. Onlar sana ne cakarsa...
Bu arada yanlis hatırlamıyorsam olur da araba calinirsa falan şöyle oluyor; misal sigorta arabanin değerini 15 bin euro diyorsa senin 15 bin euroluk leasing bedelini ödüyor. Geri kalanini sen oduyorsun.
Ek olarak onlar arabayi yaptırıyor sana fatura ediyor. Sen gidip kendin yaptıramazsin. Onlar sana ne cakarsa...
Bu arada yanlis hatırlamıyorsam olur da araba calinirsa falan şöyle oluyor; misal sigorta arabanin değerini 15 bin euro diyorsa senin 15 bin euroluk leasing bedelini ödüyor. Geri kalanini sen oduyorsun.
0
Leasing olayina bende cok baktim ama baskalarinin yasadiklarini gorunce vazgectim.
Araci geri verirken sikinti cikmasi cok yuksek olasilik, ya da ona gore ozel sigorta satiyorlar onu alman lazim.
Mesela lastiklerin en az %50 durumda olmasi lazim, yoksa degistirmen gerekiyor. Ya ne olacak cin mali takar gecerim diyorsun ama yemiyorlar, 2-3 tane kabul ettikleri marka var, boktan markalari kabul etmiyorlar. Aractaki her turlu cizik, vuruk sana girer, buyutecle inceliyorlar araclari geri verirken eger sigorta yaptirmadiysan. Sigorta da ucuz degil zaten. Ustune bir de km limiti var. Araca binerken bir suru stres, gerek yok.
Ben dusuk km'li 3-4 senelik araclari sifirin yari fiyatina aliyorum, sifir kesinlikle almiyorum. Bayiden uzatilmis garanti ile aliyorum, cikan arizalara bir kurus para vermiyorum, genelde araclarin 150-160bin'e kadar garantisi oluyor. 50binde araci aliyorum, 3-4 sene binip garantisi biter bitmez satiyorum. Bu sekilde surpriz olmuyor, 25bin avroya alirsin, 12-13bin avroya satarsin. 3-4 sene tepe tepe binersin, masrafida iste sanada sene 3-4bin avro deger kaybi + periodik bakim.
Araci geri verirken sikinti cikmasi cok yuksek olasilik, ya da ona gore ozel sigorta satiyorlar onu alman lazim.
Mesela lastiklerin en az %50 durumda olmasi lazim, yoksa degistirmen gerekiyor. Ya ne olacak cin mali takar gecerim diyorsun ama yemiyorlar, 2-3 tane kabul ettikleri marka var, boktan markalari kabul etmiyorlar. Aractaki her turlu cizik, vuruk sana girer, buyutecle inceliyorlar araclari geri verirken eger sigorta yaptirmadiysan. Sigorta da ucuz degil zaten. Ustune bir de km limiti var. Araca binerken bir suru stres, gerek yok.
Ben dusuk km'li 3-4 senelik araclari sifirin yari fiyatina aliyorum, sifir kesinlikle almiyorum. Bayiden uzatilmis garanti ile aliyorum, cikan arizalara bir kurus para vermiyorum, genelde araclarin 150-160bin'e kadar garantisi oluyor. 50binde araci aliyorum, 3-4 sene binip garantisi biter bitmez satiyorum. Bu sekilde surpriz olmuyor, 25bin avroya alirsin, 12-13bin avroya satarsin. 3-4 sene tepe tepe binersin, masrafida iste sanada sene 3-4bin avro deger kaybi + periodik bakim.
0
andack
Selam, bu gece Aydin tarafina gidicem Anadolu yakasindan. Maps'e bakiyorum Osman G. yi kullanmayinca 2 saat daha ekliyor. Yani kullandiniz mi siz hic bu kopruyu? Mantikli mi 100 kusur lira vermeye?
Selam, bu gece Aydin tarafina gidicem Anadolu yakasindan. Maps'e bakiyorum Osman G. yi kullanmayinca 2 saat daha ekliyor. Yani kullandiniz mi siz hic bu kopruyu? Mantikli mi 100 kusur lira vermeye?
0
Gece yola çıkacaksam feribota tercih ediyorum. Yaklaşık 30 lira fark var. Ama köprü dışında para vermek istemezsen köprüyü geçtikten sonraki ilk çıkıştan çıkman gerek.
0
Köprü bir şey değil asıl olay köprüden sonra başlıyor.değer mi dersen evet kol böreği gibi geliyor ama eski yol,radar,çevirme,manisayı ilçe ilçe geç,trafik lambaları falan düşününce en temizi budur diyip devam ediyorsun.
0
Bu saatte baktığınız için 2 saat diyordur trafikten ötürü. Körfezi dolanmak 70 küsür kilometreydi yanlış hatırlamıyorsam. Gece dediğiniz 22.00'dan sonraysa trafik kalmayacağı için 2 saat sürmesi mümkün değil. Bence etrafından dolanın.
0
giderken yanlışlıkla kullandık ve sanırım 171 lira ödedik, dönüşte kullanmadık.
1 saat kadar bir fark vardı.
evet yol güzel ve boş, köprüyü kullanmak keyifli ama ben o parayı vermezdim.
1 saat kadar bir fark vardı.
evet yol güzel ve boş, köprüyü kullanmak keyifli ama ben o parayı vermezdim.
0
Tek kişiysem geçmem, diğer türlü kesin girerim. Büyük rahatlık feribot sırası bekle vs derken 1-1.5 saat kaybediyorsun, değmez.
Sonraki yol icin, tek de olsam otobana girerim ama diğer yol olum gibi sürekli ışık, radar kamyon vs vs. Hiç değmez.
Sonraki yol icin, tek de olsam otobana girerim ama diğer yol olum gibi sürekli ışık, radar kamyon vs vs. Hiç değmez.
0
grgn
1- Hem altın-döviz alırken %1, hem altın-döviz satarken %1 mi?2- Altını veya dövizi kuyumcudan/döviz bürosundan alırken veya kuyumcuya/döviz bürosuna satarken ödenmiyor mu?3- Maaşını dövizle alan kişiler artık otomatik olarak her ay maaşlarının %1'ini alamayacak mı?
1- Hem altın-döviz alırken %1, hem altın-döviz satarken %1 mi?
2- Altını veya dövizi kuyumcudan/döviz bürosundan alırken veya kuyumcuya/döviz bürosuna satarken ödenmiyor mu?
3- Maaşını dövizle alan kişiler artık otomatik olarak her ay maaşlarının %1'ini alamayacak mı?
2- Altını veya dövizi kuyumcudan/döviz bürosundan alırken veya kuyumcuya/döviz bürosuna satarken ödenmiyor mu?
3- Maaşını dövizle alan kişiler artık otomatik olarak her ay maaşlarının %1'ini alamayacak mı?
0
1-alırken
2-bildiğim kadarıyla kuyumcu maliyete ekliyor
3-şirket sana dolar transferi yaptığı için bi alım satım işçi açısından yok
2-bildiğim kadarıyla kuyumcu maliyete ekliyor
3-şirket sana dolar transferi yaptığı için bi alım satım işçi açısından yok
0
@mutlu yillar sana, maaşını tl'ye çevireceği için o esnada vergi ödenmiş olacak diye sordum. Döviz satışında vergi yoksa bu konu sorun olmuyor tabii.
0
marla is in my head
Merhaba, Sürekli makale okumam gerekiyor ama gözlerim miyop+astigmat ve yüksek dereceli olduğu için bilgisayar ekranından okuma konusunda zorlanıyorum. Bu nedenle çoğunlukla baskı alıp okuyorum, üzerlerini çizip, not almak da kolay oluyor. Dolayısıyla insanlardan ve kırtasiyelerden soyutlandığım şu
Merhaba,
Sürekli makale okumam gerekiyor ama gözlerim miyop+astigmat ve yüksek dereceli olduğu için bilgisayar ekranından okuma konusunda zorlanıyorum. Bu nedenle çoğunlukla baskı alıp okuyorum, üzerlerini çizip, not almak da kolay oluyor. Dolayısıyla insanlardan ve kırtasiyelerden soyutlandığım şu günlerde bir yazıcı alıp anında çıktımı almak istiyorum.
HP Smart tank serisini beğendim ama fiyat olarak 1000 liranın üzerinde. Bu işlerden anlayanlara sorum; bu parayı vermeye değer mi? Siyah beyaz baskı alacağım, haftada 100-150 sayfayı bulabilir. Bu işlerden fazla anlamıyorum. Ne önerirsiniz?
Not: Kağıt sarfiyatım beni de üzüyor, bu nedenle düzenli olarak fide dikiyorum ya da bağışta bulunuyorum.
Sürekli makale okumam gerekiyor ama gözlerim miyop+astigmat ve yüksek dereceli olduğu için bilgisayar ekranından okuma konusunda zorlanıyorum. Bu nedenle çoğunlukla baskı alıp okuyorum, üzerlerini çizip, not almak da kolay oluyor. Dolayısıyla insanlardan ve kırtasiyelerden soyutlandığım şu günlerde bir yazıcı alıp anında çıktımı almak istiyorum.
HP Smart tank serisini beğendim ama fiyat olarak 1000 liranın üzerinde. Bu işlerden anlayanlara sorum; bu parayı vermeye değer mi? Siyah beyaz baskı alacağım, haftada 100-150 sayfayı bulabilir. Bu işlerden fazla anlamıyorum. Ne önerirsiniz?
Not: Kağıt sarfiyatım beni de üzüyor, bu nedenle düzenli olarak fide dikiyorum ya da bağışta bulunuyorum.
0
HP'nin neverstop serisine bakabilirsin. Smart tank serisinde S/B olan model yok sanırım. Renkli baskıya ihtiyacın yoksa ona ekstra para harcamaya gerek yok. Neverstop serisinin güzelliği orjinal tonerinin bile ucuz olması.
0
orta halli kucuk bir lazer yazici al, yan sanayi tonerle kaptir gitsin, kaliteyi de dusuk tutarsin biraz 2-3bin sayfa basarsin.
0
@cooper; orta halli yazıcıların fiyatları da eskisi gibi düşük değil. o nedenle biraz daha verip smart tank'i mi alsam diye düşünmüştüm çünkü 18.000 sayfa gibi bir iddiası var. bu da ciddi bir fark ediyor. o nedenle kararsız kaldım.
0
hocam şu dolan kartuş/bitmeyen kartuş olaylarına girme sakın. tankı bozuluyor, filtresi tıkanıyor, tonla arıza veriyor 2 yıl içerinde.
@cooper +1500 diyorum ben de. bir tane bilindik bir yazıcı ve yan sanayi toner. biz bu şekilde yıllardır memnunuz.
@cooper +1500 diyorum ben de. bir tane bilindik bir yazıcı ve yan sanayi toner. biz bu şekilde yıllardır memnunuz.
0
@marla valla zamaninda yeni teknoloji printerlari denedim, kobay olarak kullaniliyorsun resmen, bir turlu performans iddia edilene yaklasmiyor. Bir suru para verdigin icin cope de atamiyorsun, debelenip duruyorsun. Bu arada bir suru para gidiyor vs.
giovanne'nin dedigi gibi en temizi bilindik orta halli bir printer ve yan sanayi toner. Bas agrisi yok, toner bulunamama derdi yok, doldurma derdi yok. 5-6 senelik bir canon var bende, bahsettigin tarz basim icin yetiyor.
giovanne'nin dedigi gibi en temizi bilindik orta halli bir printer ve yan sanayi toner. Bas agrisi yok, toner bulunamama derdi yok, doldurma derdi yok. 5-6 senelik bir canon var bende, bahsettigin tarz basim icin yetiyor.
0
Yazıcı yerine e-book reader uzun vadede daha pratik ve ucuz olabilir ancak makale gibi şeylerde ben de basılı tercih ediyorum. Yine de düşünün notlarınızı kağıda çıkarıp dosyalayabilirsiniz..
0
e-book reader +1 eğer kağıt ile devam edeceksen de kesinlikle lazer yazıcı al. Metin çıktılarında mürekkepli yazıların çıktı hızı ve görüntü keskinliği asla lazer yazıcı kadar iyi olamayacaktır.
0
halanne
Selam, bir haritaki dağ sırasının adını verev ya da dağ silsilesi boyunca, hiç olmadı "C" şeklinde yazmak istiyorum. Ancak paint sadece horizontal yazıya izin veriyor. Nasıl yapabilirim, paintte yolu yoksa, en kolay alternatifi nedir?Teşekkürler..
Selam, bir haritaki dağ sırasının adını verev ya da dağ silsilesi boyunca, hiç olmadı "C" şeklinde yazmak istiyorum. Ancak paint sadece horizontal yazıya izin veriyor. Nasıl yapabilirim, paintte yolu yoksa, en kolay alternatifi nedir?
Teşekkürler..
Teşekkürler..
0
paint3d ye bakın o daha gelişmiş belki vardır. yoksa powerpointe yapıştırın görseli, en kolay orada olur
0
Powerpoint'te istediğiniz yazıyı Text Box içine yazıyorsunuz. Sonra o text box'u seçip "Shape Format" menüsünün altında yer alan "Text Effects/Transform" menüsünden istediğinize uygun bir şekil seçiyorsunuz. Follow Path seçip metin kutusunun içinde beliren turuncu küçük çember ile şeklini değiştirebilirsiniz. Metin kutusunun eni boyu ile de...
0
grgn
Kullandığım tablet deterjan kalıntı bırakıyor. Sizin kullandığınız deterjan kalıntı bırakmıyorsa ismini cismini detaylıca yazar mısınız? Detaylıca diyorum çünkü aynı markanın bir sürü ürünü oluyor malum, finish tablet deseniz bir sürü finish tablet var mesela. :)Bu arada kalıntı dediğim leke değil,
Kullandığım tablet deterjan kalıntı bırakıyor. Sizin kullandığınız deterjan kalıntı bırakmıyorsa ismini cismini detaylıca yazar mısınız? Detaylıca diyorum çünkü aynı markanın bir sürü ürünü oluyor malum, finish tablet deseniz bir sürü finish tablet var mesela. :)
Bu arada kalıntı dediğim leke değil, deterjanın kendisi kalıyor ve bu gözle görülebilen bir şey değil. Makinede yıkanmış cam bardağı alıp içine biraz su koyup sallayınca bardağın kenarlarından küçük küçük köpükler akıyor. Bu şekilde denemediyseniz sizinki de kalıntı yapıyor olabilir yani.
Bu arada kalıntı dediğim leke değil, deterjanın kendisi kalıyor ve bu gözle görülebilen bir şey değil. Makinede yıkanmış cam bardağı alıp içine biraz su koyup sallayınca bardağın kenarlarından küçük küçük köpükler akıyor. Bu şekilde denemediyseniz sizinki de kalıntı yapıyor olabilir yani.
0
encrypted-tbn0.gstatic.com
fairy platinum plus, tabletin üzerinde sarı, kırmızı, mavi üç renkli olanı
daha detay nasıl verebilirim bilemedim :)
fairy platinum plus, tabletin üzerinde sarı, kırmızı, mavi üç renkli olanı
daha detay nasıl verebilirim bilemedim :)
0
@freebird, @jelly, peki bu dediğim su deneyini yaptınız mı? Ben de tesadüfen bu şekilde fark etmiştim çünkü kalıntı kaldığını, başka türlü belli olmuyor.
0
cemal okuryazar
140-145 bin tl bandında yarışan, aşağıdaki araçlardan hangisini önerirsiniz ve neden?yeni cliojoy 1.0 tce x-tronic 100 bg144.700swift1.2 gl at143.900yaris1.5 fun special multidrive s143.900c3shıne sx edıtıon 1.2 puretech 110 s&s eat6 tam otomatik148.000i201.4 mpı 4 ileri otomatik jump (benzinli)141.
140-145 bin tl bandında yarışan, aşağıdaki araçlardan hangisini önerirsiniz ve neden?
yeni clio
joy 1.0 tce x-tronic 100 bg
144.700
swift
1.2 gl at
143.900
yaris
1.5 fun special multidrive s
143.900
c3
shıne sx edıtıon 1.2 puretech 110 s&s eat6 tam otomatik
148.000
i20
1.4 mpı 4 ileri otomatik jump (benzinli)
141.930
micra
1.0 ıg-t 100 cvt tekna
142.500
150 bin üstüne çıkıldığında corsa, astra sedan, polo gibi alternatifler de versus'a dahil oluyor.
yeni corsa
1.2 benzinli at-8 100 hp
154.800
astra sedan
1.4 benzinli at-6 140 hp
156.800
polo
polo 1.0 tsı 95 ps comfortline dsg
151.700
yeni evli bir çiftiz, ilk arabamız olacak. ikimizin de kullanabilmesi için otomatik vites istiyoruz. yakında çocuk olunca da bizi maddi manevi zorlamayacak, ekonomik anlamda ağlatmayacak, uzun yıllar kullanabileceğimiz bir araba arıyoruz.
not: modelleri ve fiyatları websitelerinden aldım. aralarında otomatik vitesli olmayan ya da ciddi motor ve sistem farkı olan alternatifler olabilir, çok anlamıyorum vurun ama öldürmeyin.
-------------------
edit:
artılarıyla eksileriyle enine boyuna değerlendirdim, tercihimiz %90 yeni clio olacak gibi görünüyor.
tercih sebepleri güvenlik (euroncap puanları "güvenli" denen birçok rakibine göre şaşırtıcı derecede iyi), iç hacim ve bagaj hacmi, yakıt ekonomisi, modelin pazar payındaki yeri ve satış sonrası ağı oldu.
herkese öneri ve fikirleri için teşekkürler.
yeni clio
joy 1.0 tce x-tronic 100 bg
144.700
swift
1.2 gl at
143.900
yaris
1.5 fun special multidrive s
143.900
c3
shıne sx edıtıon 1.2 puretech 110 s&s eat6 tam otomatik
148.000
i20
1.4 mpı 4 ileri otomatik jump (benzinli)
141.930
micra
1.0 ıg-t 100 cvt tekna
142.500
150 bin üstüne çıkıldığında corsa, astra sedan, polo gibi alternatifler de versus'a dahil oluyor.
yeni corsa
1.2 benzinli at-8 100 hp
154.800
astra sedan
1.4 benzinli at-6 140 hp
156.800
polo
polo 1.0 tsı 95 ps comfortline dsg
151.700
yeni evli bir çiftiz, ilk arabamız olacak. ikimizin de kullanabilmesi için otomatik vites istiyoruz. yakında çocuk olunca da bizi maddi manevi zorlamayacak, ekonomik anlamda ağlatmayacak, uzun yıllar kullanabileceğimiz bir araba arıyoruz.
not: modelleri ve fiyatları websitelerinden aldım. aralarında otomatik vitesli olmayan ya da ciddi motor ve sistem farkı olan alternatifler olabilir, çok anlamıyorum vurun ama öldürmeyin.
-------------------
edit:
artılarıyla eksileriyle enine boyuna değerlendirdim, tercihimiz %90 yeni clio olacak gibi görünüyor.
tercih sebepleri güvenlik (euroncap puanları "güvenli" denen birçok rakibine göre şaşırtıcı derecede iyi), iç hacim ve bagaj hacmi, yakıt ekonomisi, modelin pazar payındaki yeri ve satış sonrası ağı oldu.
herkese öneri ve fikirleri için teşekkürler.
0
Merhaba,
Bu listede yok ama Seat Ibiza öneririm.
IBIZA 1.0 EcoTSI 115 HP DSG S&S Style - 142.000 tl (Otomatik Benzinli)
Düz vites de olur dersen Seat Leon 151.500 tl
Listede olanlardan kesinlikle almayacaklarım:
Swift - Çünkü piyasası zayıf. Kolay satamazsın.
Clio - Çünkü Renault. Başka söze gerek yok.
Bu listede yok ama Seat Ibiza öneririm.
IBIZA 1.0 EcoTSI 115 HP DSG S&S Style - 142.000 tl (Otomatik Benzinli)
Düz vites de olur dersen Seat Leon 151.500 tl
Listede olanlardan kesinlikle almayacaklarım:
Swift - Çünkü piyasası zayıf. Kolay satamazsın.
Clio - Çünkü Renault. Başka söze gerek yok.
0
Hocam benzer durumda yurtdışında olan biri olarak;
Eger planiniz arabayi uzun süre tutmak ise ve Türkiye'deki milyonlar gibi 3 senede bir araba değiştirmeyecekseniz ikinci eli var mi yok mu kasmayin. Bir arabayi uzun sure kullanmak her zaman 3 senede bir yenilemekten ucuza gelecektir, yeterki bakimini yapin.
Bu dedikleriniz icinde, yurtdışı verilerinde dayanıklı ve güvenilir olarak geçen araclar suzuki swift, hyundai i20 ve toyota yaris. Burada mantik ya az ariza cikarmasi ya da cikan arizanin kolay/ucuz çözülmesi. Bunlari reliability index gibi sitelerden bakabilirsiniz.
Ama ic dizayni, bagaj vs dedin mi daha iyi tercihler var. Ama dedigim gibi amaciniz bir arabayi uzun süre tutmaksa benim arastirmalarima göre daha cok asya modellerine donmek lazim.
Bu arada kia rio da dusunebilirsiniz, Avrupa'da 7 yil garantili ama anladığım Türkiye'de 5 yil. Gene de uzun süre arabayi tutmak isteyen biri icin düşünülebilir.
Bir diger konu da swift ve yarisin bagajlari yetmeyebilir uzun süre kullanim icin. Sanki i20 ve rio bu açıdan daha iyi ve gene garantileri sayesinde güvenilir.
Motor ve otomatik konusunda yorumum yok cunku bahsettiginiz motorlar genelde burada yok.
Eger planiniz arabayi uzun süre tutmak ise ve Türkiye'deki milyonlar gibi 3 senede bir araba değiştirmeyecekseniz ikinci eli var mi yok mu kasmayin. Bir arabayi uzun sure kullanmak her zaman 3 senede bir yenilemekten ucuza gelecektir, yeterki bakimini yapin.
Bu dedikleriniz icinde, yurtdışı verilerinde dayanıklı ve güvenilir olarak geçen araclar suzuki swift, hyundai i20 ve toyota yaris. Burada mantik ya az ariza cikarmasi ya da cikan arizanin kolay/ucuz çözülmesi. Bunlari reliability index gibi sitelerden bakabilirsiniz.
Ama ic dizayni, bagaj vs dedin mi daha iyi tercihler var. Ama dedigim gibi amaciniz bir arabayi uzun süre tutmaksa benim arastirmalarima göre daha cok asya modellerine donmek lazim.
Bu arada kia rio da dusunebilirsiniz, Avrupa'da 7 yil garantili ama anladığım Türkiye'de 5 yil. Gene de uzun süre arabayi tutmak isteyen biri icin düşünülebilir.
Bir diger konu da swift ve yarisin bagajlari yetmeyebilir uzun süre kullanim icin. Sanki i20 ve rio bu açıdan daha iyi ve gene garantileri sayesinde güvenilir.
Motor ve otomatik konusunda yorumum yok cunku bahsettiginiz motorlar genelde burada yok.
0
vay babam vay, bu arabalar 150bin he mi? 2018 yazinda a180'imi 100bin'e iyi sattim diye dusunuyordum.
sifir araba ihtiyaciniz neden var bilmiyorum, tercih meselesi tabii. ama ayni araclarin 1-2 yasinda olanlari tahminim 10-20bin oynar. ben turkiye'ye geldigimde en son clio kiraladim, ic design e malzeme kalitesi biraz tirt, ama iyi gidiyor
sifir araba ihtiyaciniz neden var bilmiyorum, tercih meselesi tabii. ama ayni araclarin 1-2 yasinda olanlari tahminim 10-20bin oynar. ben turkiye'ye geldigimde en son clio kiraladim, ic design e malzeme kalitesi biraz tirt, ama iyi gidiyor
0
Çocuk gelecekse bagaj önemli. Bu araçlar memnun etmez. Gerçi yeni clio golften bile büyük bagajla geliyor ama şansınız varsa c sınıfına yönelin.
0
hacı fiyatları görünce resmen çenem masaya düştü. hayretler içindeyim. 150 bin clio'ya vereceğime 4-5 yaşında taş gibi ikinci el araba alırım ben.
0
+bu arada herkesin dediği gibi; sifir almak yerine ikinci el almak daha iyi. Yani Türkiye'de emin değilim çünkü fiyatlar sacmalamis halde ama Avrupa'da sifir araba ilk iki yilda ciddi deger kaybı yasiyor bu sebepten ben de 2018-2019 bakiyorum genelde.
Size tavsiyem, hem guvenilir olmasi acisindan, galeri vs degil direkt firmalarin kendi ikinci el ağından, hala garantisi devam eden bir kia, hyundai gibi markalara bakmaniz.hem rio hem i20 sizi bagaj olarak uzmez ve garantisi de kafanizin rahat olmasini sağlar.
Ya da toyoto corolla; bahsettiginiz fiyatlara dizel 2018 otomatik corolla buldum (bilmiyorum normal mi) ama toyota Corolla dünyada dayanikli denilince akla gelen ilk araba gibi bir sey acikcasi.
Size tavsiyem, hem guvenilir olmasi acisindan, galeri vs degil direkt firmalarin kendi ikinci el ağından, hala garantisi devam eden bir kia, hyundai gibi markalara bakmaniz.hem rio hem i20 sizi bagaj olarak uzmez ve garantisi de kafanizin rahat olmasini sağlar.
Ya da toyoto corolla; bahsettiginiz fiyatlara dizel 2018 otomatik corolla buldum (bilmiyorum normal mi) ama toyota Corolla dünyada dayanikli denilince akla gelen ilk araba gibi bir sey acikcasi.
0
Çocuk olacaksa bagaj önemli aralarında en iyi bagaj astra sedanda. 1.4 turbo biraz fazla yakar ama sürüşü güzel. Diğer araçların bagajı ile arasında büyük fark var. Iç hacimde öyle. Ilk arabanız olacaksa ikinci el daha mantıklı sorun olsa için daha az yanar :).
0
astra sedan asla almazdım, 7-8 yıllık kasa. yeni corsayı tercih ederdim kesinlikle güncel güncel uzun süre binersiniz ya da ibiza.
sıfır şart değilse ikinci el astra k kasa, hatchback versiyonu yani 2017 -18 bulunabilir gibi temiz.
sıfır şart değilse ikinci el astra k kasa, hatchback versiyonu yani 2017 -18 bulunabilir gibi temiz.
0
C3'te eat6 olduğunu bilmiyordum, eat6 varsa onu alın; yoksa Yaris alın çünkü onda cvt ve Toyota kalitesi var. Diğer yanıtların aksine o parayı verebilecekseniz sıfır almanızı ve oldukça uzun bir süre satmadan kullanmanızı öneriyorum.
0
Hocam bu arabaları zamanında deliler gibi araştırmış, her deliğe girmiş sorup soruşturmuş, ekşi’deki tüm kullanıcı entry’lerini hatmetmiş, ustalarla görüşmüş, Facebook gruplarında sinsi sinsi insanlara araba sormuş biri olarak, Yaris diyorum. Neden? Hem ikinci el piyasası var, sağlam olduklarını bildikleri için bu arabaya yöneliyorlar, hem de arıza çıkarma ihtimali düşük arabalar.
Peki ben ne yaptım? C3 aldım... elimdeki para o kadardı çünkü... ( ikinci el )
Not: polo’yu araştırmamıştım param yetmediği için :)
Peki ben ne yaptım? C3 aldım... elimdeki para o kadardı çünkü... ( ikinci el )
Not: polo’yu araştırmamıştım param yetmediği için :)
0
@kirmiziayakkabiligargamel yaris onun iki ufak kardesi.a
Aygo, yaris, auris, corolla.
Aygo, yaris, auris, corolla.
0
@logistic evet haklısınız, ben hepsini birbirine kattım.
Benim araştırmalarıma göre Yaris en iyisiydi, onun abisi Auris’ti. Auris de güzeldi ama pahalıydı.
Benim araştırmalarıma göre Yaris en iyisiydi, onun abisi Auris’ti. Auris de güzeldi ama pahalıydı.
0
artılarıyla eksileriyle enine boyuna değerlendirdim, tercihimiz %90 yeni clio olacak gibi görünüyor.
tercih sebepleri güvenlik (euroncap puanları "güvenli" denen birçok rakibine göre şaşırtıcı derecede iyi), iç hacim ve bagaj hacmi, yakıt ekonomisi, modelin pazar payındaki yeri ve satış sonrası ağı oldu.
herkese öneri ve fikirleri için teşekkürler.
tercih sebepleri güvenlik (euroncap puanları "güvenli" denen birçok rakibine göre şaşırtıcı derecede iyi), iç hacim ve bagaj hacmi, yakıt ekonomisi, modelin pazar payındaki yeri ve satış sonrası ağı oldu.
herkese öneri ve fikirleri için teşekkürler.
0
grgn
Yoksa illa kredi kartı mı gerekiyor?
Yoksa illa kredi kartı mı gerekiyor?
0
havale yapacağınız banka(debit) hesap kartlarıyla da alışveriş yapabilirsiniz. kredi kartı zorunluluğu yok.
0
grgn
Kaynak bilenlerinize iki sorum var.https://youtu.be/sZYGW4SwXdkBu alete ne kaynağı deniyor? Bir de şunu merak ettim; bu linkteki makineyi kullanmak elektrot kaynağını kullanmaktan daha kolay gibi görünüyor, öyle mi?
Kaynak bilenlerinize iki sorum var.
youtu.be
Bu alete ne kaynağı deniyor? Bir de şunu merak ettim; bu linkteki makineyi kullanmak elektrot kaynağını kullanmaktan daha kolay gibi görünüyor, öyle mi?
youtu.be
Bu alete ne kaynağı deniyor? Bir de şunu merak ettim; bu linkteki makineyi kullanmak elektrot kaynağını kullanmaktan daha kolay gibi görünüyor, öyle mi?
0
gazaltı kaynağı. kolaylığını bilmem ama kullanım yerleri temel olarak farklı. elektrot kaynağını açık alanda kullanabilirsin ama gazaltıyı kullanamazsınız
edit: ayrıca gazaltı kaynak makineleri hacimli makinelerdir. elektrot gibi ufak çanta şeklinde değil yani. makinesi var kedisi var ıvır zıvır
edit: ayrıca gazaltı kaynak makineleri hacimli makinelerdir. elektrot gibi ufak çanta şeklinde değil yani. makinesi var kedisi var ıvır zıvır
0
birleştirme tekniklerinden kaynağın, bir çeşididir. en yaygın kaynak çeşidi olan elektrik ark kaynağında örtülü elektrot çubukları vardır, bu elektrot eriyerek dolgu malzemesini oluşturur. gaz altında ise elektrot ergimeyen tungstendir. arkergimeyen kaynak ucu ile malzeme arasında oluşurken, hamlaç ın altından dolgu malzemesi bir motor sayesinde tel şeklinde itilir. kaynak malzemesinin dış ortamla temasını kesmek için ise yine hamlaçtan yüksek basınçlı gaz üflenir. bu gaz genellikle argoshield denilen; argon + oksijen + karbondioksitten oluşur ve 230 barlık bir tüpte durur.
kaynak makinesi daha farklıdır. makinenin yanında kocaman bir gaz tübü ve dolgu telinin geldiği bir kutu bulunur.
gaz altı kaynak elektrik ark kaynağına gore çok daha seridir. ama mukavemeti elektirk ark'a göre daha az olduğundan genelde dolgu kaynağı olarak kullanılır.
Not:direkt ekşi den aldım benim eserim değildir.
kaynak makinesi daha farklıdır. makinenin yanında kocaman bir gaz tübü ve dolgu telinin geldiği bir kutu bulunur.
gaz altı kaynak elektrik ark kaynağına gore çok daha seridir. ama mukavemeti elektirk ark'a göre daha az olduğundan genelde dolgu kaynağı olarak kullanılır.
Not:direkt ekşi den aldım benim eserim değildir.
0
@oekuklu, peki tig kaynağı, argon kaynağı denen makineler de bu linktekiyle aynı şey mi? Bir de gaz altı makineler açık havada neden kullanılamıyor? Büyük hacimli dediniz, her kapalı alana da girmez o halde.
0
tig kaynağı farklı. genelde paslanmaz malzemeler için kullanılır. kullanımı zordur ancak sağlam kaynaktır. genelde kök kaynağı tig dolgusu gazaltı ile yapılır kaynakların.
gazaltının olayını @kisa yazmış zaten. "kaynak malzemesinin dış ortamla temasını kesmek için ise yine hamlaçtan yüksek basınçlı gaz üflenir." açık alanda oluşacak bir hava akımı bu üflenen gazı ortadan kaldırabilir ve kalitesiz bir kaynak ortaya çıkabilir. kesinlikle yapılmaz diye bir şey yok, yapılır ama çok sağlam bir kaynak beklenmez.
her kapalı alana girmez evet
www.google.com
gazaltının olayını @kisa yazmış zaten. "kaynak malzemesinin dış ortamla temasını kesmek için ise yine hamlaçtan yüksek basınçlı gaz üflenir." açık alanda oluşacak bir hava akımı bu üflenen gazı ortadan kaldırabilir ve kalitesiz bir kaynak ortaya çıkabilir. kesinlikle yapılmaz diye bir şey yok, yapılır ama çok sağlam bir kaynak beklenmez.
her kapalı alana girmez evet
www.google.com
0
bu gaz altı kaynağı,
bu kaynakta kaynak tabancası içinden geçen telin hızını, yapacağın kaynak uzunluğunu falan ayarlarsın, atıyorum metod kaynak yapacaksan 3 cm uzunluğunda, tetiğe her bastığında hep aynı uzunlukta tel çıkartır.
onun dışında bu aletin öyle değişik ayarları var ki, arkadaş dükkana almıştı 2000li yıllarda, bir defa ayarlamak için usta çağırdık, ömrü billah o kaynağın 1 tek ayarı değişmedi çünkü üzerinden en az 50 tane çevirmeli ayar düğmesi vardı. tabi hep aynı aluminyum malzemeyi kaynatıyordu standart olarak.
bu kaynak türü gaz altı olduğu için, örtülü elektrotlarda olduğu gibi çapak kırma işlemine gerek duymaz, çapaksız kaynak yaparsın.
örtü yerine gaz püskürtür, kaynak yapacağın yer gaz ile örtülüdür sürekli, bu yüzden de rüzgarlı yerlerde önerilmez.
bu kaynakta argon gazı kullanıyordu bizim arkadaş, aluminyum kaynağı için, argonun özelliği de örtücü gaz olması işte.
bu tabancalı y,a argon kaynağı denilen manuel, bir elinde ateş püskürten aleti tutuyorsun, öteki eline de teli besliyorsun, yani tam detaylarını bilmiyorum fakat manueli olarak düşünebilirsin mig kaynağını.
ve en zoru da budur. gördüğüm sertifikalı argon kaynakçıları metre başına çalışır ve iyi maaş alır.
bu kaynakta kaynak tabancası içinden geçen telin hızını, yapacağın kaynak uzunluğunu falan ayarlarsın, atıyorum metod kaynak yapacaksan 3 cm uzunluğunda, tetiğe her bastığında hep aynı uzunlukta tel çıkartır.
onun dışında bu aletin öyle değişik ayarları var ki, arkadaş dükkana almıştı 2000li yıllarda, bir defa ayarlamak için usta çağırdık, ömrü billah o kaynağın 1 tek ayarı değişmedi çünkü üzerinden en az 50 tane çevirmeli ayar düğmesi vardı. tabi hep aynı aluminyum malzemeyi kaynatıyordu standart olarak.
bu kaynak türü gaz altı olduğu için, örtülü elektrotlarda olduğu gibi çapak kırma işlemine gerek duymaz, çapaksız kaynak yaparsın.
örtü yerine gaz püskürtür, kaynak yapacağın yer gaz ile örtülüdür sürekli, bu yüzden de rüzgarlı yerlerde önerilmez.
bu kaynakta argon gazı kullanıyordu bizim arkadaş, aluminyum kaynağı için, argonun özelliği de örtücü gaz olması işte.
bu tabancalı y,a argon kaynağı denilen manuel, bir elinde ateş püskürten aleti tutuyorsun, öteki eline de teli besliyorsun, yani tam detaylarını bilmiyorum fakat manueli olarak düşünebilirsin mig kaynağını.
ve en zoru da budur. gördüğüm sertifikalı argon kaynakçıları metre başına çalışır ve iyi maaş alır.
0
@oekuklu, peki demir için en sağlam kaynak türü elektrot kaynağı mı bu durumda? Son soru: Elektrot kaynağı sadece demir için mi kullanılabilir?
0
MİG/MAG kullanıyor. Bu alet elektrot kaynağına göre daha zordur ve daha maliyetlidir.
Elektrik-Ark kaynağında alırsın rutil elektrotunu yaparsın daha kolay.
ek:
Sağlamlık konusu kaynağın ne kadar iyi yapıldığına göre değişir.
puntalayıp mı bırakırsın yoksa çok boşluklu bir yer olur kök/ara/kapak pasoları mı atar doldurursun ne kadar ısı etkisinde bırakırsın, hangi elektrot türünü kullanırsın hangi iki malzemeyi birleştirirsin ona göre değişir.
şöyle bir durumda var sen kaynağı yaparsın selülozik yada bazik elektrotla ardından bi bakarsın malzeme ısıya çok maruz kalmış kaynak değil malzemeden kırılır.
Elektrik-Ark kaynağında alırsın rutil elektrotunu yaparsın daha kolay.
ek:
Sağlamlık konusu kaynağın ne kadar iyi yapıldığına göre değişir.
puntalayıp mı bırakırsın yoksa çok boşluklu bir yer olur kök/ara/kapak pasoları mı atar doldurursun ne kadar ısı etkisinde bırakırsın, hangi elektrot türünü kullanırsın hangi iki malzemeyi birleştirirsin ona göre değişir.
şöyle bir durumda var sen kaynağı yaparsın selülozik yada bazik elektrotla ardından bi bakarsın malzeme ısıya çok maruz kalmış kaynak değil malzemeden kırılır.
0
demir, çelik, paslanmaz ve dökümde kullanırsın elektrot kaynağını.
aluminyum için elektrotlar olsa da , ben başarılı kaynak yapabilen insan görmedim çevremden.
mesela aluminyum boru kaynatırken, bi tarafından kaynatırsın, öteki tarafa geldiğnde ilk kaynak yaptığın yer kırılır çatlar falan, özetle aluminyumda pek sağlıklı değil.
demir kaynatacaksan, rutil ya da bazik elektrot kullanırsın
paslanmaz kullanacaksan paslanmaz inox elektro kullanırsın
döküm kullanacaksan , döküm elektrotu kullanırsın tabi kaynaktan sonra kuma gömmek lazım.
aluminyum için elektrotlar olsa da , ben başarılı kaynak yapabilen insan görmedim çevremden.
mesela aluminyum boru kaynatırken, bi tarafından kaynatırsın, öteki tarafa geldiğnde ilk kaynak yaptığın yer kırılır çatlar falan, özetle aluminyumda pek sağlıklı değil.
demir kaynatacaksan, rutil ya da bazik elektrot kullanırsın
paslanmaz kullanacaksan paslanmaz inox elektro kullanırsın
döküm kullanacaksan , döküm elektrotu kullanırsın tabi kaynaktan sonra kuma gömmek lazım.
0
demir dediğiniz siyah dediğimiz normal paslanabilen demirse eğer en sağlam kaynak iyi bir kaynakçının yaptığı kaynaktır :) yapılan kaynağın sağlan olması için kaynak ağzı açılır falan uzunca bir hikayesi var. tabi bu büyük yükler (binlerce kg) taşıyan yapılar için geçerli.
özet olarak sizin ne aradığınıza göre değişir en sağlam kaynak. size ne lazım?
özet olarak sizin ne aradığınıza göre değişir en sağlam kaynak. size ne lazım?
0
@oekuklu, bildiğimiz paslanabilen (kutu profil, levha, boru...) demirlerin 2500 kg'a kadar yük taşıyabilecek şekilde sağlam olması lazım. :)
0
yüzey hazırlığı yapıldıktan gazaltı kaynağı da işinizi görecektir :) tabi elektrot daha avantajlı olur sizin için.
0
ahm1
1,5-2 sene önce decathlon'dan bol bol çorap almıştım. artengo'nun kısa (bilek üstü) ve ince çorapları vardı (üstünde tenis raketi deseni olan), güzel çoraplardı ama geçen gittiğimde bir baktım, kalınlaştırmışlar çorabı. çok saçma hakikaten, yazın bu çoraplar giyilmez (hatta ben kışın da ince çorap g
1,5-2 sene önce decathlon'dan bol bol çorap almıştım. artengo'nun kısa (bilek üstü) ve ince çorapları vardı (üstünde tenis raketi deseni olan), güzel çoraplardı ama geçen gittiğimde bir baktım, kalınlaştırmışlar çorabı. çok saçma hakikaten, yazın bu çoraplar giyilmez (hatta ben kışın da ince çorap giyiyorum). dayanıklı da çoraplardı, birkaç yıkamada gitmiyorlardı.
böyle güzel, kısa, ince, dayanıklı çorapları başka nereden bulabilirim? illa spor çorabı olmasına gerek yok.
böyle güzel, kısa, ince, dayanıklı çorapları başka nereden bulabilirim? illa spor çorabı olmasına gerek yok.
0
Decathlon'dan alabilirsiniz. Siz tenis çoraplarına bakmışsınız, onların üstü ince altı kalın olur. Altı da üstü de ince olan normal çoraplar da var, gözünüzden kaçmış.
0
angina pektoris
Soru başlıkta dostlar.
Soru başlıkta dostlar.
0
flu tv, post42, 140journos, ayhan tarakçı, kerem gök, şokopop, barış özcan, kutsal motor, atilla yeşilada, hastalık bu futbol, kalt... bunlar ilk aklıma gelen ve bence gerçekten iyi içerik üretenler. kimi çok profesyonelce kimi de amatör ruhla yapıyor. ama genel-geçer youtube çöpü içeriklerden uzak bir şeyler için bana yetiyor.
ecnebilere girmiyorum. orada bambaşka hazineler var.
ecnebilere girmiyorum. orada bambaşka hazineler var.
0
evrim ağacı, açık bilim, ünsal ünlü
son ikisini genellikle podcast olarak tüketiyorum gerçi...
son ikisini genellikle podcast olarak tüketiyorum gerçi...
0
Evrim Ağacı
140 Journos
Emir Yargın'la Çakal Lezzetler
Socrates Dergi
Şokopop
Allianz Motto Müzik
140 Journos
Emir Yargın'la Çakal Lezzetler
Socrates Dergi
Şokopop
Allianz Motto Müzik
0
superfluid
Doktor anneme kemik erimesi için bi iğne reçetelemiş. E-nabızdan baktığımda kullanım şekli olarak subkutan yazıyor. Bu enjeksiyon çeşidine googledan baktığımda deri altı diyor ve koldan falan yapılıyor gözüküyor 2dklık iş gibi ama eczacı anneme ilacı alırken serumla yatarak vurulcak demiş. Kafalar
Doktor anneme kemik erimesi için bi iğne reçetelemiş. E-nabızdan baktığımda kullanım şekli olarak subkutan yazıyor. Bu enjeksiyon çeşidine googledan baktığımda deri altı diyor ve koldan falan yapılıyor gözüküyor 2dklık iş gibi ama eczacı anneme ilacı alırken serumla yatarak vurulcak demiş. Kafalar karıştı. Bilen varsa bi açıklık getirse mi ki?
0
austra
Nasıl becerdim bilmiyorum ama bunların hepsini aynı anda yaşıyorum şu an. Bir öneriniz var mı? Yoksa direkt bileklerini mi keseyim. Nefes alamıyorum, ölüyorum galiba imdat..........
Nasıl becerdim bilmiyorum ama bunların hepsini aynı anda yaşıyorum şu an. Bir öneriniz var mı? Yoksa direkt bileklerini mi keseyim. Nefes alamıyorum, ölüyorum galiba imdat..........
0
bol suic, ilik olsun. tavuk suyuna corba, bol karabiberli ve limonlu. ayrica limonlu zencefilli ihlamur. 1 kasik bal uzerine limon sık ve karabiber ve zerdecal ekleyip onu da ye. c vitamini al efervesan olanlardan. son olarak bi 10-12 saat uyursan yarina turp gibisin :)
0
postneo
Merhabalar29 ekim'i 28 ile birleştirip 2-3 gece Bozcaada'ya gitme planımız var. Hiç gitmediğim bir yer olduğu için açıkçası çok üşür müyüz, gezebilir miyiz, ada ekim sonu çok ıssız olur mu bilemiyorum. Daha önce sonbaharda gitmiş ya da adalı birileri varsa bu konuda fikir verebilirseniz çok seviniri
Merhabalar
29 ekim'i 28 ile birleştirip 2-3 gece Bozcaada'ya gitme planımız var. Hiç gitmediğim bir yer olduğu için açıkçası çok üşür müyüz, gezebilir miyiz, ada ekim sonu çok ıssız olur mu bilemiyorum. Daha önce sonbaharda gitmiş ya da adalı birileri varsa bu konuda fikir verebilirseniz çok sevinirim.
Teşekkür ederim cevaplarınız için şimdiden.
29 ekim'i 28 ile birleştirip 2-3 gece Bozcaada'ya gitme planımız var. Hiç gitmediğim bir yer olduğu için açıkçası çok üşür müyüz, gezebilir miyiz, ada ekim sonu çok ıssız olur mu bilemiyorum. Daha önce sonbaharda gitmiş ya da adalı birileri varsa bu konuda fikir verebilirseniz çok sevinirim.
Teşekkür ederim cevaplarınız için şimdiden.
0
Normalde bu mevsim tam gezilecek zamanı ama resmi tatil olduğu için ıssız olacağını sanmam. Rezervasyonunuz yoksa kalacak yer bulamayabilirsiniz. Eğer hava iyi olursa buna aldanıp denize girmek gibi bir hata yapmayın. Suyu oldukça soğuk olan bir yer ada. Karada üşüyecek kadar soğuk olacağını sanmam ama ince montlarınızı alıp gidin tabii ki.
0
@grgn çok teşekkür ederim cevabınız için. izmirden geleceğiz. arabasız gelsek sıkıntı olur mu dersiniz?
0
mekanlara da rezervasyon yaptırın mutlaka bayramda kalabalık olur yer bulamayabilirsiniz. arabasız da sıkıntı olmaz. küçük bir ada zaten. gerekli yerlere dolmuş taksi vs. var.
0
Yani biraz uğraştırır tabii. İzmir'den Çanakkale'ye git, ordan ilçe otobüsüyle Ezine'ye geç, Ezine merkezden Geyikli'ye nasıl gidilir bilmiyorum, Geyikli merkezden ada feribotuna taksi tut... Adaya geçtiğinizde evet merkezde yürümek yeter ama uzak yerlere de gidilir yani araba olsa. Arabanız olmadığı için arabasız gidiyorsanız yapacak bir şey yok ama arabanız varsa arabayla gidin. Zaten arabası olan insanlar niye il dışına arabasız gider anlamam. :)
0
@grgn Geyikli iskelesine gitmek için Çanakkale otogardan kalkan minibüsler varmış, yaklaşık 50 dakikada iskeleye ulaşıyor diyorlar :) Bu açıdan çok sorun olmaz diye düşündüm. Ben zaten ada içinde arabasız saçma olur mu diye düşünmüştüm ama merkezde kalacağımız için artık ne olursa olsun dedim :)
0
İyi madem iskeleye kadar götüreceklerse sorun yok. Adada da minibüs var, uzağa gidecek olursanız ona binersiniz artık. Merkez dışına çıkmayacaksanız ona da gerek olmaz. Merkez küçük zaten, sezonda araba girişi yasaklanıyor hatta merkeze.
Bu arada feribotta kartlı sisteme geçilmişti ama yayalarda zorunlu muydu hatırlamıyorum. Gitmeden ona bir bakın Gestaş'ın sitesinden.
Bu arada feribotta kartlı sisteme geçilmişti ama yayalarda zorunlu muydu hatırlamıyorum. Gitmeden ona bir bakın Gestaş'ın sitesinden.
0
deadwampir
Tavsiyesi istiyorum. Fiyat performans oranı iyi olan, ucuz yollu.
Tavsiyesi istiyorum. Fiyat performans oranı iyi olan, ucuz yollu.
0
bende slink 10000 mah var memnunum seyahatlerimde işime yarıyor. çok da ucuza almıştım.
0
Flipsflops
Su an bulundugum yerde internet yok ama bilgisayar var.Cep telefonumdaki interneti bilgisayarda nasil kullanabilirim.Bluetoothla eslesti bilgisayar. O kisim tamam. Sonrasinda napicaz?Kullanilabilir aglarda telefonum cikmiyor Bi bastan su isi adim adim basitce yazacak biri var mi aslinda :)
Su an bulundugum yerde internet yok ama bilgisayar var.
Cep telefonumdaki interneti bilgisayarda nasil kullanabilirim.
Bluetoothla eslesti bilgisayar. O kisim tamam. Sonrasinda napicaz?
Kullanilabilir aglarda telefonum cikmiyor
Bi bastan su isi adim adim basitce yazacak biri var mi aslinda :)
Cep telefonumdaki interneti bilgisayarda nasil kullanabilirim.
Bluetoothla eslesti bilgisayar. O kisim tamam. Sonrasinda napicaz?
Kullanilabilir aglarda telefonum cikmiyor
Bi bastan su isi adim adim basitce yazacak biri var mi aslinda :)
0
ayarlar,diğer ayarlar-bağlanabilir ve taşınabilir wifi- açtıktan sonra pcde görünecektir. orda şifresi filan da vardır.
0
bluetoohta gerek yok, telefonun ayarlar kısmından mobil veri erişimini bulup açın, pcnin wifi da görecektir. aynı kısımda şifre de yazar, şifreyi yazıp bağlananilirsiniz.
0
Edit: simdi bi android belirdi wifi'da. O da sifre istiyor. Benim mobil operatorun sifresi ne ola ki
Ay cok cahilim valla keske olsem :D
Ay cok cahilim valla keske olsem :D
0
Bluetooth'u kapatın.
Ayarlar > Bağlantılar > Mobil Erişim Noktası ve İnternet Paylaşımı > Mobil Erişim Noktası > Yanındaki açma kapama butonuna tıklayıp açın. Sonra kendisine tıklayıp içine girin, wifi şifreniz orada yazar. O şifreyi bilgisayara girin. Bilgisayar normal wifi ağı olarak görecek.
Ben yazarken yapmışsınız. :)
Ayarlar > Bağlantılar > Mobil Erişim Noktası ve İnternet Paylaşımı > Mobil Erişim Noktası > Yanındaki açma kapama butonuna tıklayıp açın. Sonra kendisine tıklayıp içine girin, wifi şifreniz orada yazar. O şifreyi bilgisayara girin. Bilgisayar normal wifi ağı olarak görecek.
Ben yazarken yapmışsınız. :)
0
godless frog
Aklınıza gelen içinde "deli" geçen ya da delilerden, delilikten bahseden şarkılar neler?Bi liste gibi bir şey yapmam lazım da. Şimdiden teşekkür ederim.
Aklınıza gelen içinde "deli" geçen ya da delilerden, delilikten bahseden şarkılar neler?
Bi liste gibi bir şey yapmam lazım da. Şimdiden teşekkür ederim.
Bi liste gibi bir şey yapmam lazım da. Şimdiden teşekkür ederim.
0
aleyna tilki- nasılsın aşkta şarkısında delinin aşkı bambaşka diye söz geçiyor ya da ben öyle anlıyorum:)
0
Sezen Aksu - Adem Olan Anlar www.youtube.com 
Delilerden mi akıllılardan mı bahsettiği tartışılır ama :)
Delilerden mi akıllılardan mı bahsettiği tartışılır ama :)
0
özdemir erdoğan - sevdim seni bir kere
duman - deli
sezen aksu - ikili delilik
sezen aksu - bir zamanlar deli gönlüm
ebru gündeş - deli divane
tarkan -kış güneşi
tarkan - ay
tarkan - hepsi senin mi
tarkan - kimdi
ajda pekkan - resim
sertab erener - aldırma deli gönlüm
mustafa sandal - deli yangın
aklıma geldikçe editlerim.
duman - deli
sezen aksu - ikili delilik
sezen aksu - bir zamanlar deli gönlüm
ebru gündeş - deli divane
tarkan -kış güneşi
tarkan - ay
tarkan - hepsi senin mi
tarkan - kimdi
ajda pekkan - resim
sertab erener - aldırma deli gönlüm
mustafa sandal - deli yangın
aklıma geldikçe editlerim.
0
Oynatmaya az kaldı
Beni siz delirttiniz
Büyük ev ablukada şarkılarından birşeyler çıkabilir. Bir de şurdaki listemde adım adım delirmeye eşlik edecek birkaç parça bulabilirsiniz:
open.spotify.com
Beni siz delirttiniz
Büyük ev ablukada şarkılarından birşeyler çıkabilir. Bir de şurdaki listemde adım adım delirmeye eşlik edecek birkaç parça bulabilirsiniz:
open.spotify.com
0
Hadise - Deli Oğlan
Bir de adını bilmiyorum ama şu eski meşhur şarkı var ya hani "ah kalbim ben senden çok çektim, söyle nedir bu halim? Valla sen delisin..." diye dizeleri olan.
Bir de adını bilmiyorum ama şu eski meşhur şarkı var ya hani "ah kalbim ben senden çok çektim, söyle nedir bu halim? Valla sen delisin..." diye dizeleri olan.
0
Hakan1980
çok ses çıkarmayan ve sarsmayan bir model önerisi soruyorum.
çok ses çıkarmayan ve sarsmayan bir model önerisi soruyorum.
0
ben şantiyede kullanıyorum ama öyle ses çıkartmıyor falan diyemem markası da dewalt. hemen hemen hepsi çıkartır gibime geliyor. ambalaj kutularının üzerinde dBA seviyeleri yazar oradan bakıp alabilirsiniz. titreşim için de özellikler yazar el kol sinir uygun olan 5 m/s^2'den az varsa çok iyi. ses için ise 87dba'dan var ise. bu değerleri yakın olanını alabilirsiniz.
0
Dekupaj testereler ses çıkartmak ve sarsmak için vardır. :) @turbo'nun dediği gibi bazı iyi markalar bu titreşim konusuna dikkat eder ve insana zarar vermeyecek düzeyde tutarlar. Hiç titreşim yapmayan, kullanan kişiyi sarsmayan bir testere bulamazsınız. O şekilde malzemeyi kesemez çünkü. Az ses çıkararak da kesemez.
0
shineonyoucrazydiamond
Sevgili gönüllü TDK çalışanları:)Sosyal medyada paylaşılacak bir cümle var: Ben diyorum ki İzmir'in Kurtuluşu'nun 97.yılını kutlarız.. Arkadaşlar da Kurtuluşu'nu değil, kurtuluşunu diyorlar..Oysa özel günden bahsediyoruz 9 Eylül spesifik ve önemli bir gün, benim dediğim gibi olması gerekmiyor mu?Çok
Sevgili gönüllü TDK çalışanları:)
Sosyal medyada paylaşılacak bir cümle var: Ben diyorum ki İzmir'in Kurtuluşu'nun 97.yılını kutlarız.. Arkadaşlar da Kurtuluşu'nu değil, kurtuluşunu diyorlar..
Oysa özel günden bahsediyoruz 9 Eylül spesifik ve önemli bir gün, benim dediğim gibi olması gerekmiyor mu?
Çok tenks şimdiden:)
Sosyal medyada paylaşılacak bir cümle var: Ben diyorum ki İzmir'in Kurtuluşu'nun 97.yılını kutlarız.. Arkadaşlar da Kurtuluşu'nu değil, kurtuluşunu diyorlar..
Oysa özel günden bahsediyoruz 9 Eylül spesifik ve önemli bir gün, benim dediğim gibi olması gerekmiyor mu?
Çok tenks şimdiden:)
0
"Izmir'in kurtulusu" bir gun degil ki, bir olay. Izmir'in Kurtulus Bayrami, Izmir'in Kurtulus Gunu gibi isimlendirilmis ozel bir gun seklinde yazacaksaniz buyuk harfle yazabilirsiniz.
Simdi hizlica resmi kullanimina baktim, resmi kutlama mesajlarinda da "Izmir'in kurtulusu" seklinde kullanilmis.
Simdi hizlica resmi kullanimina baktim, resmi kutlama mesajlarinda da "Izmir'in kurtulusu" seklinde kullanilmis.
0
Cevaplar için teşekkürler fakat ben ikna olmadım. İzmir'in kurtuluşundan bahsediyor olsak dediğinizde haklısınız (ki ben de buradaki örnekte küçük yazdım) fakat İzmir'in Kurtuluşu'nun bilmemkaçıncı yılı diyerek spesifik bir 'gün'ü hedef aldığımız için bence büyük harfli ve tırnaklı olması gerekiyor. Arada bir nüans farkı var.. Düşününce kimseye mi mantıklı gelmiyor arkadaş yaa :D
0
@crown mesela senin verdiğin örnek ile aynı söylemeye çalıştığım İzmir'in Kurtuluş Günü derken büyük yazmışsın ya işte oradaki gibi bir durum var bence 97.yılı derken..
0
balik kraker
Hadi bana araba bulalım ne olur??hiç anlamam bu işten... Küçük yazlık bir kasabada yaşıyorum. Her gün gittiğim yol en fazla 30 km. (gidiş dönüş) yol gideceğim. Arada yaylaya çıkarım (yollar biraz bozuk)Küçük çocuk var. Onu kreşe beni işe getirip götürecek bir araç lazım. Şehir dışına yılda belki 1 k
Hadi bana araba bulalım ne olur??hiç anlamam bu işten...
Küçük yazlık bir kasabada yaşıyorum. Her gün gittiğim yol en fazla 30 km. (gidiş dönüş) yol gideceğim.
Arada yaylaya çıkarım (yollar biraz bozuk)
Küçük çocuk var. Onu kreşe beni işe getirip götürecek bir araç lazım.
Şehir dışına yılda belki 1 kere çıkar.
Mümkünse otomatik (değilse Manuel de kabulum ama acemiyim :/)
Az yakan (lpgli olsa iyi olur Di mi?)
Maksimum 20bin TL civarı ne alabilirim? Sanayi abonesi yapmasın ama beni. Bineyim gideyim.
Küçük yazlık bir kasabada yaşıyorum. Her gün gittiğim yol en fazla 30 km. (gidiş dönüş) yol gideceğim.
Arada yaylaya çıkarım (yollar biraz bozuk)
Küçük çocuk var. Onu kreşe beni işe getirip götürecek bir araç lazım.
Şehir dışına yılda belki 1 kere çıkar.
Mümkünse otomatik (değilse Manuel de kabulum ama acemiyim :/)
Az yakan (lpgli olsa iyi olur Di mi?)
Maksimum 20bin TL civarı ne alabilirim? Sanayi abonesi yapmasın ama beni. Bineyim gideyim.
0
20 bin çok düşük bi bütçe maalesef :/
hurda araç indirimi bile 15bin olduğu için en dandik arabaların fiyatları 15 bin oldu. diğer güzel arabalar da arttı haliyle. otomatik, sorunsuz araba bu bütçeyle sanki biraz zor.
hurda araç indirimi bile 15bin olduğu için en dandik arabaların fiyatları 15 bin oldu. diğer güzel arabalar da arttı haliyle. otomatik, sorunsuz araba bu bütçeyle sanki biraz zor.
0
20 binlik arabaya kreslik çocuğumu bindirmezdim
yine de 95-96 model toyota corollalar olabilir
yine de 95-96 model toyota corollalar olabilir
0
rover 214 i alabilirsiniz temiz. hondanin motorunu ve parcalarini kullaniyor. biraz zordur ama temiz ve ucuzdur. 25.000'i zorlarsaniz saglam bi opel vectra 1998 kasa alabilirsiniz isinizi de gorur.
edit: saydiklarimin duz vitesini alacaksiniz, opelin ise 1.6'sindan baska almayin.
edit: saydiklarimin duz vitesini alacaksiniz, opelin ise 1.6'sindan baska almayin.
0
Bütçeniz çok düşük. Bu bütçeyle alacağınız araç sanayi abonesi olmaya mahkum. Ya da araçtan çok iyi anlarsınız, çoğu problemini kendiniz çözersiniz. Hiç anlamam dediğiniz için pek mümkün görünmüyor kısacası. Otomatik kriterini çıkartarak Toyota, Mazda, Honda gibi Japon arabalarına yönelin, daha az sorun yaşarsınız.
0
sanayi abonesi olmak istemiyorsanız japon alacaksınız, ancak bu fiyata otomatik japon zor. benim için en önemli kriter çocuk, bu fiyata alınacak araçlar 90'lardan kalma (o zaman için nispeten güvenli olan araçlar bile şu an yetersiz sayılıyor.) muhtemelen kaza geçirmiş araçlar olacak ve eskimiş yapılarıyla kaza geçirmemiş olsalar bile artık yeterli güvenliği sağlayamayacaklarından endişe ediyorum.
aklıma toyota starlet geldi, 98 model falan o civarda belki bulunabilir.
aklıma toyota starlet geldi, 98 model falan o civarda belki bulunabilir.
0
20 binin üzerine bi yirmi daha bulursanız manuel güzel araba bulursunuz.
0
Eğer zengin değilseniz bu paraya sakın araba almayın. Her türlü dert sahibi olursunuz bir de üzerine çakal sanayi esnafları tarafından çok güzel yolunursunuz. Sonrasında üzerine 20k daha koyup neden iyi bi araba almadım diye pişman olursunuz.
20k yı atın faize taksiye binin. Her türlü daha karda olursunuz.
20k yı atın faize taksiye binin. Her türlü daha karda olursunuz.
0
bende 2001 fiat bravo var. camı çerçevesi kliması benzeri aksamlarında sıkıntılar var ama yürüyeninde bir şey yok. cayır cayır gidiyorum. satar mıyım bilmiyorum. belki satarım.
manuel ve lpgli
bu arada bana da o fiyatlara araba alma sanayiden çıkamazsın fln demişlerdi ama öyle olmadı. mesele temizini bulmakta. hiç keyfini bozma
manuel ve lpgli
bu arada bana da o fiyatlara araba alma sanayiden çıkamazsın fln demişlerdi ama öyle olmadı. mesele temizini bulmakta. hiç keyfini bozma
0
Palio benzinli alırsanız en mantıklısı olur. Yine sanayi abonesi olabilirsiniz ama bir ihtimal can yakmadan tamir ettirebilirsiniz.
0
1990 model mazda 626 al. klimalı hidrolik direksiyonlu, kolay kolay arıza yapmaz.
0
hyundai accent 1997-1999 arasi denk getirirsen al. ama temizini bulman lazim. 20 bine bulunur. essege biner gibi bindim daglara ciktim bana misin demedi.
0
hidrolik direksiyonlu brodway 15 bine falan. kucuk yerlerde idare eder. düz vitese mecbur alışacaksınız.
0
ordinov
tr'deki bütün üniversitelerde, yl yapabilmek için yds yeterli olur mu?ielts'in bazı okullarda denkliği kaldırılmış, ben bunu bilmiyordum ve ielts'e çalışıyorum bir süredir. yds'ye zaten her halükarda gireceğim ama ielts ve toelf arasında kaldım şimdi. yds puanı bütün üni'ler tarafından kabul edilir
tr'deki bütün üniversitelerde, yl yapabilmek için yds yeterli olur mu?
ielts'in bazı okullarda denkliği kaldırılmış, ben bunu bilmiyordum ve ielts'e çalışıyorum bir süredir. yds'ye zaten her halükarda gireceğim ama ielts ve toelf arasında kaldım şimdi.
yds puanı bütün üni'ler tarafından kabul edilir mi yoksa bana toelf getir diyen de olur mu?
ielts'in bazı okullarda denkliği kaldırılmış, ben bunu bilmiyordum ve ielts'e çalışıyorum bir süredir. yds'ye zaten her halükarda gireceğim ama ielts ve toelf arasında kaldım şimdi.
yds puanı bütün üni'ler tarafından kabul edilir mi yoksa bana toelf getir diyen de olur mu?
0
Avoiding The Puddle
Şimdi yanılmıyorsam 3 tip ampül var.1 - bildiğimiz klasik sarı ampül, şu çok ısınan2 - tasarruflu ampül, farklı wat'larda (15-18-24) ve genelde spiral veya "U" şeklinde olan ve genelde florasan olan3 - Bir de full opak beyaz renk olan, sarı veya beyaz ışık veren ve masa lambalarında kullanılan LED l
Şimdi yanılmıyorsam 3 tip ampül var.
1 - bildiğimiz klasik sarı ampül, şu çok ısınan
2 - tasarruflu ampül, farklı wat'larda (15-18-24) ve genelde spiral veya "U" şeklinde olan ve genelde florasan olan
3 - Bir de full opak beyaz renk olan, sarı veya beyaz ışık veren ve masa lambalarında kullanılan LED lambalar.
LED olanları bugüne dek hiç kullanmadım. Bizim evde ya 1.'de bahsettiğim ya da 2.'de bahsettiğim ampüller kullanılır oda aydınlatması için.
Dün ilk defa beyaz renkli, ampül şeklinde sarı ışık veren bir masa lambası açayım dedim ki mahvoldum. Saatlerce başım ağrıdı. Ben de onun yerine eski tip sarı ampul taktım, şu an bir yaramazlık yok.
Soruma gelirsek;
Ben bu masa lambasında klasik sarı ampul kullanmak istemiyorum. Hem çok yakıyor hem de çabuk ısınıyor. Onun yerine 15W'lık, ufak ve sarı ışık veren bir tasarruflu alabilir miyim ? LED ışığı bünyem kaldırmıyor. Tasarruflu ampül iyi bir seçim olur mu ?
1 - bildiğimiz klasik sarı ampül, şu çok ısınan
2 - tasarruflu ampül, farklı wat'larda (15-18-24) ve genelde spiral veya "U" şeklinde olan ve genelde florasan olan
3 - Bir de full opak beyaz renk olan, sarı veya beyaz ışık veren ve masa lambalarında kullanılan LED lambalar.
LED olanları bugüne dek hiç kullanmadım. Bizim evde ya 1.'de bahsettiğim ya da 2.'de bahsettiğim ampüller kullanılır oda aydınlatması için.
Dün ilk defa beyaz renkli, ampül şeklinde sarı ışık veren bir masa lambası açayım dedim ki mahvoldum. Saatlerce başım ağrıdı. Ben de onun yerine eski tip sarı ampul taktım, şu an bir yaramazlık yok.
Soruma gelirsek;
Ben bu masa lambasında klasik sarı ampul kullanmak istemiyorum. Hem çok yakıyor hem de çabuk ısınıyor. Onun yerine 15W'lık, ufak ve sarı ışık veren bir tasarruflu alabilir miyim ? LED ışığı bünyem kaldırmıyor. Tasarruflu ampül iyi bir seçim olur mu ?
0
"beyaz renkli, ampül şeklinde sarı ışık veren bir masa lambası"
Tam olarak ne dediğinizi anlamadım ama beyaz ışık rahatsız ediyor diyorsanız sanırım LED ampuller sadece beyaz olmak zorunda sanıyorsunuz. 2700 K değerinde bir LED alın. Amaç sadece masayı aydınlatmaksa her türlü LED ampul fazla gelir, bulabildiğiniz en düşük güçtekini alın. Amaç masadaki lambayla odayı aydınlatmaksa 5-6 watt yeter. Kelvin değeri ile watt değeri ayrı. Kaç watt alırsanız alın 2700 Kelvin olsun.
Tam olarak ne dediğinizi anlamadım ama beyaz ışık rahatsız ediyor diyorsanız sanırım LED ampuller sadece beyaz olmak zorunda sanıyorsunuz. 2700 K değerinde bir LED alın. Amaç sadece masayı aydınlatmaksa her türlü LED ampul fazla gelir, bulabildiğiniz en düşük güçtekini alın. Amaç masadaki lambayla odayı aydınlatmaksa 5-6 watt yeter. Kelvin değeri ile watt değeri ayrı. Kaç watt alırsanız alın 2700 Kelvin olsun.
0
3 tip ampul çeşidi diye bir şey yok, yanlış bir bilgi. Led ışığı bünyem kaldırmıyor gibi bir şikayet de ilk kez duyuyorum.
Başım ağrıyor dediğin şey ampulun parlaklığı olabilir olsa olsa. Bunun için de ampulun "lümen" değerine bakmalısın. Masa lambasına göre yüksek lümen degeri olan bir ampul takmış olmalısın. Seni rahatsız etmeyen ampulun lümen(lm) degerine bak, aynisindan tasarruflu led ampul al. Rengi sarı olsun istiyorsan da kelvin degeri 3500 den az olmalı. 3500 K'i alabilirsin, sarı tonlarında gün ışığı rengi veriyor.
Başım ağrıyor dediğin şey ampulun parlaklığı olabilir olsa olsa. Bunun için de ampulun "lümen" değerine bakmalısın. Masa lambasına göre yüksek lümen degeri olan bir ampul takmış olmalısın. Seni rahatsız etmeyen ampulun lümen(lm) degerine bak, aynisindan tasarruflu led ampul al. Rengi sarı olsun istiyorsan da kelvin degeri 3500 den az olmalı. 3500 K'i alabilirsin, sarı tonlarında gün ışığı rengi veriyor.
0
0
Fusha
En fazla 8 saatlik uzun yola çıktım tek başıma. Şimdi 13 saat yıla çıkacağım. Yolu biliyorum, daha önce iki şoför gittik. Önerileriniz nelerdir?Molayı şöyle vereyim diyorum; 4 saat yol sonra mola, 3 saat yol sonra mola, 2 saat yol sonra mola. Sonra uzun mola verip devam edeyim diyorum. Arabada et ol
En fazla 8 saatlik uzun yola çıktım tek başıma. Şimdi 13 saat yıla çıkacağım. Yolu biliyorum, daha önce iki şoför gittik. Önerileriniz nelerdir?
Molayı şöyle vereyim diyorum; 4 saat yol sonra mola, 3 saat yol sonra mola, 2 saat yol sonra mola. Sonra uzun mola verip devam edeyim diyorum. Arabada et olacağı için kalamıyorum bi yerde.
Herkese hayırlı bayramlar.
Molayı şöyle vereyim diyorum; 4 saat yol sonra mola, 3 saat yol sonra mola, 2 saat yol sonra mola. Sonra uzun mola verip devam edeyim diyorum. Arabada et olacağı için kalamıyorum bi yerde.
Herkese hayırlı bayramlar.
0
kalmaya ihtiyacın olduğunu düşünüyorsan yolu gözün kesmiyorsa, bir dinlenme tesisine çekip rica etsen dolaplarına koyalar eti. arabada et var aman bozulmadan gideyim diye acele etme öncelikle. benim tavsiyem, kesintisiz hareket halinde olduğun süre 4 saati geçmesin. bence en fazla 4 saat kullanıp, ihtiyaç molası verirsen çiçek gibi gidersin. ha ben olsam ne yaparım? ben uzun yolda max 3 saat sürer 15dk mola verir gözlerimi dinlendiririm.
yol müziğin olsun kesinlikle, sigara kullanıyorsan verdiğin molalarda iç. uzun yolda doğal olarak hızlı olacaksın, sigara yakmak sakat araç kullanırken.
yol müziğin olsun kesinlikle, sigara kullanıyorsan verdiğin molalarda iç. uzun yolda doğal olarak hızlı olacaksın, sigara yakmak sakat araç kullanırken.
0
Yasal süreler molasız 5 saat, gün içinde 9 saat. Bu süreler insanın yorgunluğu hesaplanarak belirleniyor, siz bu sınırın çok üstüne çıkmaktan bahsediyorsunuz.
Ete başka çözüm bulup iki günde gidin +1
Ete başka çözüm bulup iki günde gidin +1
0
strafor kutu + buz aküsü, eti o kadar saat soğuk tutmanın en kolay yolu. uzun yola çıkıyorsan güzel müzikler ayarla. hatta podcast dinlemek de iyidir. belirli bi konu üzerine konuşmalar seni ayık tutar. molalarla mutlaka enerji veren ve seni ayık tutabilecek şeyler iç. mesela kolayı insanlar zararlı derler ama çok iyi beyin uyarıcısıdır.
0
avianthem
merhabalar,sırbistan, bosna, kosova, makedonya, arnavutluk vs. gidebileceğim vize istemeyen ülkeye gideceğim bu yaz. merak ettiğim bir konu var. bu ülkelerin hiçbiri vize istemiyor dediğim gibi, orası tamam. peki sınırdan otobüsle / trenle geçerken görevliler neye bakıyor? pasaport ve kalınacak otel
merhabalar,
sırbistan, bosna, kosova, makedonya, arnavutluk vs. gidebileceğim vize istemeyen ülkeye gideceğim bu yaz. merak ettiğim bir konu var.
bu ülkelerin hiçbiri vize istemiyor dediğim gibi, orası tamam. peki sınırdan otobüsle / trenle geçerken görevliler neye bakıyor? pasaport ve kalınacak otel rezervasyonu mu? başka herhangi bir şeye bakıyorlar mı?
bir de bu ülkeler arası tren yolculuğu yapılabiliyor mu? tcdd'nin türkiye'den balkanlara seferleri var diye biliyorum, bu ülkeler arası da seferleri var mı?
bunun haricinde tavsiyesi olan varsa alırım.
teşekkürler.
sırbistan, bosna, kosova, makedonya, arnavutluk vs. gidebileceğim vize istemeyen ülkeye gideceğim bu yaz. merak ettiğim bir konu var.
bu ülkelerin hiçbiri vize istemiyor dediğim gibi, orası tamam. peki sınırdan otobüsle / trenle geçerken görevliler neye bakıyor? pasaport ve kalınacak otel rezervasyonu mu? başka herhangi bir şeye bakıyorlar mı?
bir de bu ülkeler arası tren yolculuğu yapılabiliyor mu? tcdd'nin türkiye'den balkanlara seferleri var diye biliyorum, bu ülkeler arası da seferleri var mı?
bunun haricinde tavsiyesi olan varsa alırım.
teşekkürler.
0
pasaportu toplayıp götürüyolar. damgaları basıp geri getiriyorlar. nadiren bişey sorduklarını gördüm. yine de kalacak yerin filan belliyse elinde bi belgesi bulunsun.
0
sağlık sigortanızı da yanınızda bulundurun hocam seyahat süresini kaplayacak şekilde. bazen soruyorlar hinlik çıkarmak istediklerinde.
0
kibritsuyu
Haberlerde falan gösterilen mobese kaza videolarında, ya da "fren yerine gaza basıp dükkana daldı" şeklinde dükkanın güvenlik kamerasından alınan görüntüler hep iiihihiiihi dıırrkksssşşffhh diye fren ve çarpma sesiyle gösteriliyor.Kameralar hakikaten kaza sesini mi alıyor, yoksa haberciler hiç üşenm
Haberlerde falan gösterilen mobese kaza videolarında, ya da "fren yerine gaza basıp dükkana daldı" şeklinde dükkanın güvenlik kamerasından alınan görüntüler hep iiihihiiihi dıırrkksssşşffhh diye fren ve çarpma sesiyle gösteriliyor.
Kameralar hakikaten kaza sesini mi alıyor, yoksa haberciler hiç üşenmeden sessiz görüntüye kaza sesi mi montajlıyolar?
Kameralar hakikaten kaza sesini mi alıyor, yoksa haberciler hiç üşenmeden sessiz görüntüye kaza sesi mi montajlıyolar?
0
iki türlüsü de var, fakat piyasada kullanılan çoğu güvenlik kamerası ses kaydetmez. yeni yeni yaygınlaşıyor IP kameralar ile.
0
inevitable final
aylık gelirin ne kadar olması gerekiyor sizce?
aylık gelirin ne kadar olması gerekiyor sizce?
0
iki kisi 15bin kazaniyorduk ama o rahat ya da ozgur dedigin hayat olmuyor. ne kadar kazanirsan kazan, her taksiye bindiginde bir problem/taciz, en pahali markete bile gitsen ya otoparkcisi ya birilerinden rahatsizlik, yemege gitsen garsonu taciz eder, bakar. yapamadik biz istanbul'da 15 ile, biraktik, tasindik
0
@sutlu nescafe
herkes için değişen bir konu bu lokasyon, o yüzden belirtmedim.
herkes için değişen bir konu bu lokasyon, o yüzden belirtmedim.
0
Kisinin ozelliklerini bilmeden cevaplamasi zor, ne bileyim geceleri cikmayi sever mi? ya da konsere, tiyatroya vs gitme alisklanligi var midir mesela ilk aklima gelenler..
0
evli olup olmadığına, eğer evliyse çocuğu olup olmadığına göre değişir. Ama bekar biri eğer arabası yoksa 4000 TL, arabası varsa 6000 TL ile çok rahat yaşar.
0
İstanbul'da ne kazanırsanız kazanın rahat ve özgür yaşayamazsınız. Kastettiğiniz şey maddi anlamda zorlanmamak ise, o da tamamen kişinin karakterine bağlı.
0
@grgn+1000. özgürlük parayla satın alınabilecek olsaydı memleketten binlerce milyoner kaçmazdı.
0
ben 8k aliyorum
bana yetiyor da artiyor ama benim için özgürlük kaziklanacagimi bilsem bile umrumda olmadan o seyleri yapmak. o yüzden 20k diyorum.
bana yetiyor da artiyor ama benim için özgürlük kaziklanacagimi bilsem bile umrumda olmadan o seyleri yapmak. o yüzden 20k diyorum.
0
chicha
15-20 tavuğun olduğu bir kümesi var babamın. Son zamanlarda birer ikişer tilkiye kurban gidiyorlar. Tilkiye zarar vermeden nasıl tavuklardan uzak tutabiliriz? Geldiği yeri biliyoruz ama bir türlü vazgeçmiyor, neredeyse her gün gelmeye başladı kaynağı bulunca.
15-20 tavuğun olduğu bir kümesi var babamın. Son zamanlarda birer ikişer tilkiye kurban gidiyorlar.
Tilkiye zarar vermeden nasıl tavuklardan uzak tutabiliriz? Geldiği yeri biliyoruz ama bir türlü vazgeçmiyor, neredeyse her gün gelmeye başladı kaynağı bulunca.
Tilkiye zarar vermeden nasıl tavuklardan uzak tutabiliriz? Geldiği yeri biliyoruz ama bir türlü vazgeçmiyor, neredeyse her gün gelmeye başladı kaynağı bulunca.
0
sınırları sağlamlaştırmaktan başka çare yok bildiğim kadarıyla. bahçede tavuk besleyenler olmasa tilkilerin soyu çoktan tükenirdi diye düşünüyorum.
0
Benim babam kapan, tuzak gibi şeylere acayip meraklıydı. Rambo-İlk Kan filmi var ya aynı öyle :) El becerisi de vardı. Ahşaptan böyle şeyler yapardı içine et parçası takar hayvan eti ısırıp çekince şakk diye yakalanırdı. Sabah bakardım acaba bu gece ne yakalanmış diye. Enteresan bir şekilde o zararlı hayvanın bir daha meskenimize uğradığını görmezdik. Böyle şeyler yapabilirsiniz. YouTube'da öğretici videolar var.
0
windowsguvenlikduvari
Önlerinde bir bilgisayar ile bir sürü potansı sürekli olarak çeviren, sürekli düğmelere basan, kulaklığı boyun ile kafa arasında tek kulağına sıkıştıran; bunları yaparken arabalardaki oyuncaklar gibi kafalarını sallayan bu insanlara gıcık oluyorum ben. Siz de oluyor musunuz?Gıcık olmanın ötesine geç
Önlerinde bir bilgisayar ile bir sürü potansı sürekli olarak çeviren, sürekli düğmelere basan, kulaklığı boyun ile kafa arasında tek kulağına sıkıştıran; bunları yaparken arabalardaki oyuncaklar gibi kafalarını sallayan bu insanlara gıcık oluyorum ben. Siz de oluyor musunuz?
Gıcık olmanın ötesine geçmiyorum ama. Yaptıkları işe küçümsemek ya da aşağılamak gibi bir amacım yok yani.
Gıcık olmanın ötesine geçmiyorum ama. Yaptıkları işe küçümsemek ya da aşağılamak gibi bir amacım yok yani.
0
evet ama bazıları o söylediğiniz şeyleri çok iyi yapıyor, bonus olarak güzel bir müzik ortaya çıkıyor;
www.youtube.com
www.youtube.com
0
gıcık oluyorsan, seyretme ve dinleme. bu şey gibi bir şey sahnede gitar çalana uyuz oluyorum ya sadece solistlik yapsın.
0
@koela
Seyretmiyorum ve dinlemiyorum zaten. Tam da bu yüzden yapmıyorum. Ben de bunu söylüyorum. Şu sebepler yüzden seyretmiyorum başkaları ne düşünüyor diye merak ettim. Garip olan nedir?
Seyretmiyorum ve dinlemiyorum zaten. Tam da bu yüzden yapmıyorum. Ben de bunu söylüyorum. Şu sebepler yüzden seyretmiyorum başkaları ne düşünüyor diye merak ettim. Garip olan nedir?
0
DJ'lere uyuz olmuyorum da kendine DJ denen yali kaziklarina uyuz oluyorum.
Kerimcan Durmaz denen lavuk BIR DJ DEGIL mesela. Aslinda bunlarin kendilerine degil de bunlara DJ denmesine uyuz oluyorum.
Kerimcan Durmaz denen lavuk BIR DJ DEGIL mesela. Aslinda bunlarin kendilerine degil de bunlara DJ denmesine uyuz oluyorum.
0
hayir olmuyorum.
kafasini benim istemedigim sekilde sallayan canlilara gicik olsaydim, sanirim yeryuzunde gicim olmayacagim yaratik kalmazdi.
insanlar birbirinden farklidir. bunu kabul etmek insanin kafasini baya dinginlestiriyor.
kafasini benim istemedigim sekilde sallayan canlilara gicik olsaydim, sanirim yeryuzunde gicim olmayacagim yaratik kalmazdi.
insanlar birbirinden farklidir. bunu kabul etmek insanin kafasini baya dinginlestiriyor.
0
Bugün kod yazanlara da aynı şeyi diyen var. Takır tukur iki satır yazıp binleri götürüyorlar :-) ama biz öyle olmadığını biliyoruz. Bodrumda orda burda müzikten anlamadığı halde babası sayesinde dj kabininde tepinen tipleri dj olarak saymıyorum ama kastın onlarsa.
Alelade şarkıları olağanüstü hale getirenler var Youtubeda izlediğim. Onlara saygım sonsuz. Adam yoktan var ediyor neredeyse.
Alelade şarkıları olağanüstü hale getirenler var Youtubeda izlediğim. Onlara saygım sonsuz. Adam yoktan var ediyor neredeyse.
0
gıcık olmuyorum.
herhangi bir şey yapıyor gibi görünen, -miş gibi yapan insanlar genel olarak itici zaten.
tek olayı kulaklığın tekini takıp zıplamaksa güler geçersin, nice dj de var ki saygı duyarsın yeteneğine.
herhangi bir şey yapıyor gibi görünen, -miş gibi yapan insanlar genel olarak itici zaten.
tek olayı kulaklığın tekini takıp zıplamaksa güler geçersin, nice dj de var ki saygı duyarsın yeteneğine.
0
Uyuz olmuyorum ama Yutupta izledigimiz adamlarla meslektas sayilmalari beni rahatsiz ediyor.
Bu isin ekmegini kerimcan cok iyi yedi mesela. Kismetse olur daki herifin biri dj olmus yeni :D
Bu sey gibi, amerikali kadin rapciler gibi. Ses yok, goruntu yok ee bir yerden yurumeleri lazim. En kolayi rapci oluyorlar. Bizim djler de oyuncu olamaz yetenek yok, ses yok sarkici olamaz en basiti dj oluyor iste. Cunku kimse kotu muzik caldin demez cunku muzigin temelini kendi yapmiyor zaten :d oyuncu olsa kotu oyuncusun derler dalga konusu olur, sesin kotu derler dalga gecerler. En temizi dj olmak.
Bu isin ekmegini kerimcan cok iyi yedi mesela. Kismetse olur daki herifin biri dj olmus yeni :D
Bu sey gibi, amerikali kadin rapciler gibi. Ses yok, goruntu yok ee bir yerden yurumeleri lazim. En kolayi rapci oluyorlar. Bizim djler de oyuncu olamaz yetenek yok, ses yok sarkici olamaz en basiti dj oluyor iste. Cunku kimse kotu muzik caldin demez cunku muzigin temelini kendi yapmiyor zaten :d oyuncu olsa kotu oyuncusun derler dalga konusu olur, sesin kotu derler dalga gecerler. En temizi dj olmak.
0
Bos beles adam meslegi.
Yetenekli denilenler de ayni hepsi bos.
Ama gicik olmuyorum sonucta o makinenin basinda birinin durmasi lazim. Sadece acma dugmesine basmak icin bile olsa 1 kisi durmali.
Adamin da isi o yani.
Yetenekli denilenler de ayni hepsi bos.
Ama gicik olmuyorum sonucta o makinenin basinda birinin durmasi lazim. Sadece acma dugmesine basmak icin bile olsa 1 kisi durmali.
Adamin da isi o yani.
0
şuna bakar mısın müzikten ziyade dj, "oturun beni izleyin" der gibi işine konsantre olmuş.
www.youtube.com
www.youtube.com
0
gıcık olmuyor aksine yaptıkları işe, genelinin olmasa da, saygı duyuyorum. müzik teknikten ziyade hissiyat işidir ve bu arkadaşların arasında işini çok iyi yapanlar var.
0
Bol para olup herhangi bir vasfi olmayan Erkek birey meslegidir zaten DJ'lik.
Zengilikten dolayi kalifikasyon ihtiyaci olmayip bos beles kalan tipler ulan bir isim olsun bari diyip DJ'lige soyundurlar gorursunuz genelde.
Aynisinin kiz versiyonu da modaciliktir. Yapacak bir sey bulamayan zengin isadami kizlari modaci olup cikarlar lap diye piyasaya. Bir sabah kalktiginda bir markalari ve isleri olur.
Kabinin basina gecip setlisti acip boynuna kulaklik asmak DJ'lik degil mesela. Bu tirt bir vasif.
Zengilikten dolayi kalifikasyon ihtiyaci olmayip bos beles kalan tipler ulan bir isim olsun bari diyip DJ'lige soyundurlar gorursunuz genelde.
Aynisinin kiz versiyonu da modaciliktir. Yapacak bir sey bulamayan zengin isadami kizlari modaci olup cikarlar lap diye piyasaya. Bir sabah kalktiginda bir markalari ve isleri olur.
Kabinin basina gecip setlisti acip boynuna kulaklik asmak DJ'lik degil mesela. Bu tirt bir vasif.
0
Mehmet Ersoz
MerhabaBu kozmetik ürünlerde cinsiyet çok fark ediyor mu? Kadin için üretileni erkek kulalnabilir mi and vice versa?Bir göz altı kremi alamayi düşünüyorum ama kadın için yazıyor. erkek olan modeli biraz tırt.Teşekkürler
Merhaba
Bu kozmetik ürünlerde cinsiyet çok fark ediyor mu? Kadin için üretileni erkek kulalnabilir mi and vice versa?
Bir göz altı kremi alamayi düşünüyorum ama kadın için yazıyor. erkek olan modeli biraz tırt.
Teşekkürler
Bu kozmetik ürünlerde cinsiyet çok fark ediyor mu? Kadin için üretileni erkek kulalnabilir mi and vice versa?
Bir göz altı kremi alamayi düşünüyorum ama kadın için yazıyor. erkek olan modeli biraz tırt.
Teşekkürler
0
Çoğu üründe fark etmez. Bunu içeriklerini bilen biri olarak söylüyorum. Bazı ürünlerde önemli olabilir, kremler onlardan biri değil.
0
Cok abartiliyor! Sakizin bile kadini erkegi cikmis!
Ben daha once kadin rolonu kullandim kendimi hic de ibne hissetmedim. Kadin sampuani da kullandim, saclarimda bir degisiklik olmadi.
Ben daha once kadin rolonu kullandim kendimi hic de ibne hissetmedim. Kadin sampuani da kullandim, saclarimda bir degisiklik olmadi.
0
Kadin kozmetigindeki parfum farkediyor cogu zaman onun haricinde cok sey farketmez. Ote yandan erkek kozmetik urunleri daha ucuz hehe.
0
se se ge
Merhabalar. çalıştığım kurumun sosyal medya hesaplarının yönetimi görevi bana verildi. Bu bağlamda verebileceğiniz tavsiyeler var mı?"X kuruluşu sosyal medyayı güzel kullanıyor, bir bak istersen""Paylaşımları şu saat aralığında yap""Kendi kişisel hesaplarınla karışmasın diye şöyle önlemler al" " Şöy
Merhabalar. çalıştığım kurumun sosyal medya hesaplarının yönetimi görevi bana verildi. Bu bağlamda verebileceğiniz tavsiyeler var mı?
"X kuruluşu sosyal medyayı güzel kullanıyor, bir bak istersen"
"Paylaşımları şu saat aralığında yap"
"Kendi kişisel hesaplarınla karışmasın diye şöyle önlemler al"
" Şöyle bi uygulama var indir Twitter, Facebook, Instagram falan senkronize et"
Gibi ve bunların dışında her türlü tavsiyeye açığım.
Şimdiden teşekkürler.
"X kuruluşu sosyal medyayı güzel kullanıyor, bir bak istersen"
"Paylaşımları şu saat aralığında yap"
"Kendi kişisel hesaplarınla karışmasın diye şöyle önlemler al"
" Şöyle bi uygulama var indir Twitter, Facebook, Instagram falan senkronize et"
Gibi ve bunların dışında her türlü tavsiyeye açığım.
Şimdiden teşekkürler.
0
Twitter icin tweetdeck kullanabilirsin. Orada hesaplarin karismasini onlemek icin bir secenek var, tweet atmadan once emin misiniz diye soruyor. Bir de belirli saatlerde tweet atmak icin secenek var, tweeti hazirliyorsun, belirli araliklarla atiyor. Gorsel, video vs kolayca hazirlamak icin Adobe Spark diye bir sey var, cok pahali degil. Onun lisansini aldirabilirsin, oldukca profesyonel gorseller hazirlanabiliyor.
0
Twit atarken 3 kere metni oku.
Kullandığın görseller yüksek çözünürlük ve png formatında olsun.
Instagramda doğru etiket kullan.
Bu siteden sektöründeki rakiplerine bakabilirsin. Neler yapmışlar filan.
Kolay gelsin.
Kullandığın görseller yüksek çözünürlük ve png formatında olsun.
Instagramda doğru etiket kullan.
Bu siteden sektöründeki rakiplerine bakabilirsin. Neler yapmışlar filan.
Kolay gelsin.
0
Yazım yanlışı yapmayın.
Hiçbir zaman sen kalıbıyla hitap etmeyin, her zaman siz kalıbıyla hitap edin.
Yazım yanlışı yapmayın.
Yazım yanlışı yapmayın.
Anlatım bozukluğu yapmayın.
Yazım yanlışı YAPMAYIN.
Hiçbir zaman sen kalıbıyla hitap etmeyin, her zaman siz kalıbıyla hitap edin.
Yazım yanlışı yapmayın.
Yazım yanlışı yapmayın.
Anlatım bozukluğu yapmayın.
Yazım yanlışı YAPMAYIN.
0
sylr
Sb
Sb
0
olunur.
edit: ihtimali sormamışsın tabii, evet hayır sorusu olduğun için evet olunur. ihtimali ne dersen totomdan sallamam gerekirse on binde 1?
edit: ihtimali sormamışsın tabii, evet hayır sorusu olduğun için evet olunur. ihtimali ne dersen totomdan sallamam gerekirse on binde 1?
0
Benim bildiğim kadarıyla virüs patisinde ya da tırnağında değil, salyasında. Isırınca salyasından sizin dokunuza geçiyor, o şekilde hastalanıyorsunuz. Tırmalama dediğiniz hareket tırnağıyla kolunuzu çizip kanatması değil mi? Bu şekilde hastalık bulaşacağını zannetmiyorum. Öncesinde patisini tırnağını yaladıysa belki.
0
Teoride evet, pratikte hayır.
Bildiğim kadarıyla tr'de kediden kuduz bulaşma vakası hic gerçekleşmemiş.
Bildiğim kadarıyla tr'de kediden kuduz bulaşma vakası hic gerçekleşmemiş.
0
bir peynir kutusu kibrit
Merhabalar duyuru ahalisi, Arabamda aux girişi ve bluetooth yok maalesef :/ Ama USB girişi var ve eğer telefonumu bağlarsam ve telefonumda yüklü müzik varsa sesi aktarabiliyorum. Yüklü değilse yani spotify yada youtube gibi bir yerden müzik açarsam telefonumdan, o sesi aktaramıyorum ama.. Bu eskiden
Merhabalar duyuru ahalisi,
Arabamda aux girişi ve bluetooth yok maalesef :/ Ama USB girişi var ve eğer telefonumu bağlarsam ve telefonumda yüklü müzik varsa sesi aktarabiliyorum. Yüklü değilse yani spotify yada youtube gibi bir yerden müzik açarsam telefonumdan, o sesi aktaramıyorum ama.. Bu eskiden çakmaklıklar vardı.. onlara USB ile telefonumu bağlasam onun üzerinden aktarabilir miyim sizce? Yada başka bir tavsiyesi olan var mı?
Arabamda aux girişi ve bluetooth yok maalesef :/ Ama USB girişi var ve eğer telefonumu bağlarsam ve telefonumda yüklü müzik varsa sesi aktarabiliyorum. Yüklü değilse yani spotify yada youtube gibi bir yerden müzik açarsam telefonumdan, o sesi aktaramıyorum ama.. Bu eskiden çakmaklıklar vardı.. onlara USB ile telefonumu bağlasam onun üzerinden aktarabilir miyim sizce? Yada başka bir tavsiyesi olan var mı?
0
Fm transmitter'a telefonu usb'den bağlarsanız sadece şarj eder. Onun üstünde aux da oluyor.
0
Xiaomi Roidmi 2S Bluetooth Araç Şarj Cihazı Beyaz (FM Transmitter) var istediğin gibi çakmaklığa takılıyor, aracın radyosundaki boş bir FM kanalı ile telefonunun bluetoothu eşleşiyor, bluetooth vasıtasıyla youtube, spotify dan müzik dinleyebilirsin. Ancak istanbul gibi kabalalık şehirlerde senin ayarladığın FM e örneğin 87.5 e başka bi yayın denk gelirse radyo o yayını açar senin telefon devre dışı kalır.
O nedenle AUX kablo kullansan çok rahat edersin. varsın kablo sallansın ortalıkta. ses kaliten net olur.
O nedenle AUX kablo kullansan çok rahat edersin. varsın kablo sallansın ortalıkta. ses kaliten net olur.
0
USB girişi telefonunuzu hafıza kartı gibi kullanıp kayıtlı şarkıları çalar.
Herhangi bir uygulama üzerinden bir müzik açtığınızda USB üzerinden bunu aktaramazsınız.
Bunun için aux girişini kullanmalısınız, aux girişini bir kulaklık bir anfi gibi düşünün. Telefonun kulaklık girişinden bağlayıp telefonda çalan her şeyi dinleyebilirsiniz.
Şöyle bir kablo almanız lazım;
i.ebayimg.com
Herhangi bir uygulama üzerinden bir müzik açtığınızda USB üzerinden bunu aktaramazsınız.
Bunun için aux girişini kullanmalısınız, aux girişini bir kulaklık bir anfi gibi düşünün. Telefonun kulaklık girişinden bağlayıp telefonda çalan her şeyi dinleyebilirsiniz.
Şöyle bir kablo almanız lazım;
i.ebayimg.com
0
six packsiz
Selesini koruyorum ancak yağmurda ister istemez ıslanıyor. Ayrıca otoparka 1 gün pazar kuruluyor bu yüzden 1 gün açıkta kalıyor. Yani yağmur yağarsa koruyacak bir şey yok. Bu durumda elektrobik veya motor aksamına zarar gelir mi?Branda şart mı?
Selesini koruyorum ancak yağmurda ister istemez ıslanıyor. Ayrıca otoparka 1 gün pazar kuruluyor bu yüzden 1 gün açıkta kalıyor. Yani yağmur yağarsa koruyacak bir şey yok. Bu durumda elektrobik veya motor aksamına zarar gelir mi?
Branda şart mı?
Branda şart mı?
0
haftada 1 gün için branda gerkemez.
motorlar zaten tüm hava koşullarında kullanılmak için yapılmıştır.
elektroniklere yağmurda sürerken o sürratle, hızla bişey olmuyor normal yağmurla olması zor.
tabi kuru yerde kalsa daha iyi olur.
ha tabi çin malı süper adi motorsa o zaman bişey diyemem.
ama yamaha, honda ve türevi markalardansa bi sıkıntı olmaz.
brandanın şöyle bir olayı var, uzun süre yatırırsan eğer, üstten ıslanmaz ama yerdeki su birikintisi zaman içinde buhar olacağı için brandanın içine nem yapar.
motorun kışlık bakımları ilgili videoları izle.
örnek olarak kutup başlarının yağlanması vs vs.
motorlar zaten tüm hava koşullarında kullanılmak için yapılmıştır.
elektroniklere yağmurda sürerken o sürratle, hızla bişey olmuyor normal yağmurla olması zor.
tabi kuru yerde kalsa daha iyi olur.
ha tabi çin malı süper adi motorsa o zaman bişey diyemem.
ama yamaha, honda ve türevi markalardansa bi sıkıntı olmaz.
brandanın şöyle bir olayı var, uzun süre yatırırsan eğer, üstten ıslanmaz ama yerdeki su birikintisi zaman içinde buhar olacağı için brandanın içine nem yapar.
motorun kışlık bakımları ilgili videoları izle.
örnek olarak kutup başlarının yağlanması vs vs.
0
Motosikletin islanmasinda bir problem yok ama ıslak şekilde uzun süre kalması zamanla zarar verir. En güzeli bir yağmurdan sonra geciktirmeden yıka. Eğer yikayamiyorsan bile yanında bir kutu wd-40 bulundur. Hareketli parçalara sık.
0
Bişey olmaz, belki zamanla kalitesiz olan pul/somun vs paslanabilir. Başka zararı olmaz.
Motora suyun vereceği zarar basınçlı yıkama ile olur, hele ki yıkamadan sonra kurutmak niyetiyle hava tutuyolar ki eyvah eyvah. Suyun girmeyeceği yerler varsa da hava ile iyice diplere sokuluyor.
Motora suyun vereceği zarar basınçlı yıkama ile olur, hele ki yıkamadan sonra kurutmak niyetiyle hava tutuyolar ki eyvah eyvah. Suyun girmeyeceği yerler varsa da hava ile iyice diplere sokuluyor.
0
branda zahmetli is. bir kere kedi gercegi var. o kedi gelecek, illa ki brandanin icine iseyecek. ve o koku cikmiyor, temizlenmiyor. onu motordan kaldirip katlayip bir yerlere koymak bile zahmet. Pratik degil hic.
1 gunden hicbir sey olmaz. kalitesiz malzeme varsa pas olabilir. ama pasin bile olusmasi icin daha uzun zaman oyle kalmasi gerek.
bir de elektrik kablolarinin oldugu yerde paslanma olabilir ve akim kesilebilir. bana oluyordu. temizleyince duzeldi.
1 gunden hicbir sey olmaz. kalitesiz malzeme varsa pas olabilir. ama pasin bile olusmasi icin daha uzun zaman oyle kalmasi gerek.
bir de elektrik kablolarinin oldugu yerde paslanma olabilir ve akim kesilebilir. bana oluyordu. temizleyince duzeldi.
0
fasko
Merhaba arabayı 4. Viteste 80 km hız ve 2200 devirle hız sabitleyiciyi sabitleyip kullanıyorum sürekli kbir sıkıntı yaratır mı?
Merhaba arabayı 4. Viteste 80 km hız ve 2200 devirle hız sabitleyiciyi sabitleyip kullanıyorum sürekli kbir sıkıntı yaratır mı?
0
Neden beşe almıyorsunuz düz yoldayken? Motor gücüyle alakalı bir durum mu bu bilmediğim için soruyorum.
0
Hayır. 2000 devre sabitleyin. Ara sıra 3000'e yaklaştıran hareketler yapın. Sadece ara sıra.
0
böyle kullanmanız daha iyi. her motorun en yüksek torku verdiği bir devir aralığı var. 2000-1800 gibi. o aralıkta tutmak en yüksek verimi sağlıyor. yanmalı motorların olayı bu zaten.
0
80 km/sa hızla gideceksen 5. vitese atman hem daha ekonomik hem daha mantıklı.
Otomatik şanzımalar 60-70 km/sa aralığında 7. vitese atıyor.
Otomatik şanzımalar 60-70 km/sa aralığında 7. vitese atıyor.
0
dizel ve benzinliye göre değişir. dizelde 2500 devirde vites değiştirmek gerekir ancak sabit hızda sesi artabilir.
0
araç dizelse dizel partikül filtresi tıkanabilir. 5 bin lira civarı fiyatı var. ara sıra devirli kullanmak iyidir.
0
düz yolda gittiğini ve dizel olduğunu varsayıyorum. 2200 de kesinlikle vites değiştir.5 e al, hem yakıt ekonomisi için hem de motoru rahatlatan bir durum söz konusu. Fakat benzinli ise normal bu devirde 4. vites.
0
ya ben lan neyse
şayet olursa öyle bir şey, cb mi, meclis mi?
şayet olursa öyle bir şey, cb mi, meclis mi?
0
mecliste çoğunluğu yakalayan parti ya da ittifak yapabilir. cumhurbaşkanı da onaylar.
0
1) Meclis.
2) Anayasa değişikliği teklifini 360 vekil verirse reddedebilir, onaylayabilir veya referanduma götürebilir. 400 vekil verirse birincide reddedebilir, onaylayabilir veya referanduma götürebilir. Reddettiğinde yine 400 vekil ile gelirse reddedemez, onaylamak veya referanduma götürmek zorundadır. Yani kesin kararı siz vereceksiniz. :)
2) Anayasa değişikliği teklifini 360 vekil verirse reddedebilir, onaylayabilir veya referanduma götürebilir. 400 vekil verirse birincide reddedebilir, onaylayabilir veya referanduma götürebilir. Reddettiğinde yine 400 vekil ile gelirse reddedemez, onaylamak veya referanduma götürmek zorundadır. Yani kesin kararı siz vereceksiniz. :)
0
AKP yani Tayyip kazanmaz da başka biri yeni sistem ile iktidar olursa asla değiştirmez, eski parlementer sisteme dönmez.
Bakmayın referandum yapılırken Tayyip kesin kazanır diye herkez karşı çıktı, yoksa başkanlık sistemi mantıksız değil.
Özalın eski videolarını izleyin, Demirelin ve diğerlerinin hepsi de başkanlık sisteminin gerekliliğinden bahsetmiş. Çünkü eski parlementer sistemle hükümet edilemiyor devlet.
Tek başına iktidar olmazsa sıçıyor sistem.
Mesela yeni sistemde bakanlar milletvekili olmayacak, dışarıdan atanacak ya da milletvekilliğinden istifa edecek. Çünkü bakanın bir daha ki dönem seçilme/seçilmeme derdi olmamalı. Seçmenle uğraşmamalı, sadece işine bakmalı.
Bunu 20-30 yıl önce Özal söylemiş ,sizce haksız mı?
Düşünsenize, seçim olacak ve bittiğinde ülkeyi kimin yöneteceği belirlenmiş olacak. Yok o onla koalisyon yapar mı? Yok o bana 3 bakanlık verdi biz ona 4 verdik, yok küstüm ben çekiliyorum koalisyondan hop hükümet düştü.
Cumhuriyet tarihinde hükümet ortalaması 18 ay mıydı? Üşendim tekrar google yapmaya.
Bakmayın referandum yapılırken Tayyip kesin kazanır diye herkez karşı çıktı, yoksa başkanlık sistemi mantıksız değil.
Özalın eski videolarını izleyin, Demirelin ve diğerlerinin hepsi de başkanlık sisteminin gerekliliğinden bahsetmiş. Çünkü eski parlementer sistemle hükümet edilemiyor devlet.
Tek başına iktidar olmazsa sıçıyor sistem.
Mesela yeni sistemde bakanlar milletvekili olmayacak, dışarıdan atanacak ya da milletvekilliğinden istifa edecek. Çünkü bakanın bir daha ki dönem seçilme/seçilmeme derdi olmamalı. Seçmenle uğraşmamalı, sadece işine bakmalı.
Bunu 20-30 yıl önce Özal söylemiş ,sizce haksız mı?
Düşünsenize, seçim olacak ve bittiğinde ülkeyi kimin yöneteceği belirlenmiş olacak. Yok o onla koalisyon yapar mı? Yok o bana 3 bakanlık verdi biz ona 4 verdik, yok küstüm ben çekiliyorum koalisyondan hop hükümet düştü.
Cumhuriyet tarihinde hükümet ortalaması 18 ay mıydı? Üşendim tekrar google yapmaya.
0
karlmarx
soru başlıktadır. teşekkürler.
soru başlıktadır. teşekkürler.
0
Okan Bayülgen'in programına katıldığında geçen diyalog:
OB: Sizin programdaki rolünüz nedir?
AS: -gülerek- Nerde ne okuduğu, ne üzerine eğitim aldığı belli olmayan beceriksiz bir hocayı oynuyorum.
OB: Sizin programdaki rolünüz nedir?
AS: -gülerek- Nerde ne okuduğu, ne üzerine eğitim aldığı belli olmayan beceriksiz bir hocayı oynuyorum.
0
ayrıca, tv/sahne sektöründe çok kullanılan bir ünvan diye biliyorum ben. Benim babama da "hocam" derlerdi hep, herhangi bir hocalık özelliği olmamasına rağmen. İşi bilen, nispeten saygı duyulan kişi manasında diye düşünüyorum.
0
steve rogers
boş vakitlerimde sevdiğim film-dizilere, seçtiğim görüntülerden video yapmayı istiyorum. amatörce takılacağım tamamen keyif amaçlı. önerilerinizi alabilir miyim?1)hiç kasma movie maker kullan.2)malum ortamlardan Adobe Premiere Pro indir, daha iyi videolar yaparsın.3)sizin öneriniz.
boş vakitlerimde sevdiğim film-dizilere, seçtiğim görüntülerden video yapmayı istiyorum. amatörce takılacağım tamamen keyif amaçlı. önerilerinizi alabilir miyim?
1)hiç kasma movie maker kullan.
2)malum ortamlardan Adobe Premiere Pro indir, daha iyi videolar yaparsın.
3)sizin öneriniz.
1)hiç kasma movie maker kullan.
2)malum ortamlardan Adobe Premiere Pro indir, daha iyi videolar yaparsın.
3)sizin öneriniz.
0
righteous man
Müzisyenim ve resmi olarak kazancımı gösterebileceğim bir belgem ne yazık ki yok. Yani bankalar için işsiz statüsündeyim muhtemelen. Bazı sebeplerden dolayı kredi kartı almak istiyorum. Hangi bankaya gitmeliyim sizce? Bir de limit konusu var, doğru düzgün işime yarayabilmesi için 2000 lira gibi bir
Müzisyenim ve resmi olarak kazancımı gösterebileceğim bir belgem ne yazık ki yok. Yani bankalar için işsiz statüsündeyim muhtemelen.
Bazı sebeplerden dolayı kredi kartı almak istiyorum. Hangi bankaya gitmeliyim sizce? Bir de limit konusu var, doğru düzgün işime yarayabilmesi için 2000 lira gibi bir limit olması lazım. Olur mu dersiniz? (:
not; daha önce kredi kartım olmadı, kredi de çekmedim. Sadece para hesabım var.
Bazı sebeplerden dolayı kredi kartı almak istiyorum. Hangi bankaya gitmeliyim sizce? Bir de limit konusu var, doğru düzgün işime yarayabilmesi için 2000 lira gibi bir limit olması lazım. Olur mu dersiniz? (:
not; daha önce kredi kartım olmadı, kredi de çekmedim. Sadece para hesabım var.
0
alabilirsin ya denizbank'ı dene. mobil uygulamasından felan başvuru yap. üniversiteyi yeni kazanan gençlere felan bile kart veriyorlar.
0
Kyk kredisi alırken kredi kartı vermişlerdi. Hatta onun tarihi bitiyor diye yenisini yollamışlar (ziraat) bugün 1200 liralık limitle. Öncekini hiç kullanmadım bunu da kullanmam diye düşünüyorum. Ama demekki öğrenci statüsünde bile veriyorlar. Gerçi en kötü kyk kesintiye uğrardı ama bir bakın.
Şahsi tavsiyem: çok mecbur değilseniz bulaşmayın.
Şahsi tavsiyem: çok mecbur değilseniz bulaşmayın.
0
sta
34 oldum. eskiden çok mutlu, çok heyecanlı olurdum doğumgünlerimde. artık o heyecanı bulamıyorum. yaşlandım mı :(
34 oldum. eskiden çok mutlu, çok heyecanlı olurdum doğumgünlerimde. artık o heyecanı bulamıyorum. yaşlandım mı :(
0
Doğum günün kutlu olsun, ama emin ol çok güzel yaşlar bunlar. Ne toy, ne ihtiyar.
0
Doğum gününüz kutlu olsun. 65'ten sonrası yaşlı oluyor. Daha gençsiniz.
0
Yeni yasiniz saglikli ve huzurlu gecer umarim ^^ Gencligin zirvesindesiniz bence.
0
Evet "eşşek kadar insan" diye tabir ettiğimiz yaşa gelmişsiniz ama depresyona girecek bir yaşta da değilsiniz. Mutlu yıllar. :)
0
ya, duyuru'dan bildigim kadariyla sta sanki biraz eve kapanmis biri. biraz sikiliyor sanki. bebegi olmustu, belki kendini birakmistir biraz. diger yandan, akilli bir kadin. yolunu bulur.
mutlu yillar ona!
mutlu yillar ona!
0
Mutlu yıllaaaar!! Olur mu ne yaşlanması! 30'lar insan hayatının en güzel dönemi, tadını çıkarın! Her şeyin dilediğinizce olacağı; şans, sevgi, mutluluk dolu çok çok çok güzel bir yıl dileğiyle!
0
Yaşlandın sta. Ölüme bir adım daha yaklastin. Bebek de zor tabi o da var..
Doğum gunun kutlu olsun ama^^
Doğum gunun kutlu olsun ama^^
0
valla yaşlandım. tek başıma dışarıda içiyorum. o kadar yalnız hissediyorum ki şu anda.
0
nothing in my way
sözlükte cinemaximum başlığında gördüm, yarım saat reklamdan şikayet etmiş millet. geçen sefer cinema pink'e gittiğimde öyleydi, bu sefer cinetech'e gittim 20 dakikaya yakın reklam izledim. bütün sinemalar böyle mi artık?
sözlükte cinemaximum başlığında gördüm, yarım saat reklamdan şikayet etmiş millet. geçen sefer cinema pink'e gittiğimde öyleydi, bu sefer cinetech'e gittim 20 dakikaya yakın reklam izledim. bütün sinemalar böyle mi artık?
0
@himmet dayi önceden bu kadar değildi ama. fragman bile yok full reklam.
0
Cinemaximumlarda filme göre de değişiyor. Star Wars öncesi 30 dakika reklam var.
0
Cinemaximum star warsda belki omrumce izlemedigim kadar reklam izledi. Irite bir sey.
0
Cinetime sinemalarında filmden önce 10 dk, film arasında 5 dk sınırı var ve gerçekten bu sınırları geçmiyorlar. Hatta film arasında tuvalete giderseniz yetişemeyebilirsiniz. :)
0
bazı filmlerde çok reklam oluyor heralde filmin uzunluğu ve o salonda oynatılacak kaç seans olduğu ile alakalı bi şey.
0
Star wars'a özel değilmiş, Suburbicon öncesi de yarım saat reklam verdiler. Pardon 25 dakika :)
0
balik kraker
yeni bir eve tasindim. iki sorum var:1.depoda duran esyalarimin ustunde fare gezinmis. nasil silip temizlemeliyim ki hijyenik olsun?2.yeni tuttugum evde dusakabini ve klozeti nasil temizleyeyim? hem su /kirec lekeleri ciksin hem de dezenfekte olsun??? eskiden zefiran dokerdim ama simdi icime sinemdi
yeni bir eve tasindim. iki sorum var:
1.depoda duran esyalarimin ustunde fare gezinmis. nasil silip temizlemeliyim ki hijyenik olsun?
2.yeni tuttugum evde dusakabini ve klozeti nasil temizleyeyim? hem su /kirec lekeleri ciksin hem de dezenfekte olsun??? eskiden zefiran dokerdim ama simdi icime sinemdi.
1.depoda duran esyalarimin ustunde fare gezinmis. nasil silip temizlemeliyim ki hijyenik olsun?
2.yeni tuttugum evde dusakabini ve klozeti nasil temizleyeyim? hem su /kirec lekeleri ciksin hem de dezenfekte olsun??? eskiden zefiran dokerdim ama simdi icime sinemdi.
0
zefiran da içine sinmiyorsa o eşyaları yakmaktan başka çare gelmiyor aklıma.
bildiğim en kuvvetli dezenfektan kendisi.
bildiğim en kuvvetli dezenfektan kendisi.
0
ya ben lan neyse
çok ama. öyle hafiften uyuz olmak değil.sıkıntı yokyardımcı olalımtersim pistirsen kimsin yaao da bombaymışbenimkiler
çok ama. öyle hafiften uyuz olmak değil.
sıkıntı yok
yardımcı olalım
tersim pistir
sen kimsin yaa
o da bombaymış
benimkiler
sıkıntı yok
yardımcı olalım
tersim pistir
sen kimsin yaa
o da bombaymış
benimkiler
0
bu neyin kafası
kafan güzelmiş
kafa nereye biz oraya
kafaları rahat bırakalım istiyorum.
kafan güzelmiş
kafa nereye biz oraya
kafaları rahat bırakalım istiyorum.
0
Selamün Aleyküm
Allahın işi işte..
"...ya la?"
adamın dibi
adamsın.
adam ol
sen benim kim olduğumu biliyor musun?
sal gitsin
yürümek (dm'den yürümek, ordan yürümek burdan yürümek)
yükseldim ( örn: "ben şu kadına çok yükseldim" )
Allahın işi işte..
"...ya la?"
adamın dibi
adamsın.
adam ol
sen benim kim olduğumu biliyor musun?
sal gitsin
yürümek (dm'den yürümek, ordan yürümek burdan yürümek)
yükseldim ( örn: "ben şu kadına çok yükseldim" )
0
genelde ekşi sözlük'te denk geldiğimde sinir olduğum bazı laflar var:
bilen bilir (biz bilmiyoruz, bizi ilgilendirmez o zaman)
son zamanlarda aldığım en iyi haber (bana ne)
tarihe not düşülsün (oha, mevzu da mesela yanlış ofsayt kararı falan)
bilen bilir (biz bilmiyoruz, bizi ilgilendirmez o zaman)
son zamanlarda aldığım en iyi haber (bana ne)
tarihe not düşülsün (oha, mevzu da mesela yanlış ofsayt kararı falan)
0
kısaltmalı yahut direkt olan tüm anneli babalı vs cinsellikli küfürler.
Daha karpuz kesecektik.
Sen kimsin!
Off çok güzelim akıllıyım yakışıklıyım şuyum muyum yaaa!
Çok yaşa.
Çomar, makarna, kömür gibi kelimeler içeren aşağılayıcı iğrenç tüm sözler.
Daha karpuz kesecektik.
Sen kimsin!
Off çok güzelim akıllıyım yakışıklıyım şuyum muyum yaaa!
Çok yaşa.
Çomar, makarna, kömür gibi kelimeler içeren aşağılayıcı iğrenç tüm sözler.
0
Bir sıfat olarak "Delikanlı" (Çok delikanlı çocuktur, delikanlı sözler etti)
Bir övme sözcüğü olarak "Adam" (Adam gibi, adamdır, adamın dibi)
Bir hitap olarak "Kardeşim" (Kardeşim bakar mısın?)
Bir karşılık, tepki olarak "Aynen"
Bir açılış ifadesi olarak "Öncelikle" (Öncelikle teşekkür ederim, öncelikle şunu söylemek istiyorum)
Kifayetsiz zibidilerin haşmetmeab bizi kullanması. (Biz böyleyiz kardeş, bize neler ettiler de bana mısın demedik)
Kentsoylu kimselerin ağızlarında eğreti duran taşra sözcüklerini kullanarak kendilerini belalı, zorba, gözünü budaktan sakınmayan gibi göstermesinden de tiksiniyorum. Böyle söyleyince anlaşılmamış olabilir; ama hayatında tezek koklamamış beyaz yakalının birden cevvalleşip taşra argosuyla konuştuğunu düşünün. Genelde futbol konuşurken ya da trafikte seyahat halindeyken bu şekilde davranıyorlar.
Bir övme sözcüğü olarak "Adam" (Adam gibi, adamdır, adamın dibi)
Bir hitap olarak "Kardeşim" (Kardeşim bakar mısın?)
Bir karşılık, tepki olarak "Aynen"
Bir açılış ifadesi olarak "Öncelikle" (Öncelikle teşekkür ederim, öncelikle şunu söylemek istiyorum)
Kifayetsiz zibidilerin haşmetmeab bizi kullanması. (Biz böyleyiz kardeş, bize neler ettiler de bana mısın demedik)
Kentsoylu kimselerin ağızlarında eğreti duran taşra sözcüklerini kullanarak kendilerini belalı, zorba, gözünü budaktan sakınmayan gibi göstermesinden de tiksiniyorum. Böyle söyleyince anlaşılmamış olabilir; ama hayatında tezek koklamamış beyaz yakalının birden cevvalleşip taşra argosuyla konuştuğunu düşünün. Genelde futbol konuşurken ya da trafikte seyahat halindeyken bu şekilde davranıyorlar.
0
Terbiyemi bozamicam.
Senin seviyene inemem.
Senin icin hanimligimi/beyligimi bozamam.
Vb.
Bi git ya ahaha. Bunu oyle tipler soyluyor ki deli oluyorum.
Senin seviyene inemem.
Senin icin hanimligimi/beyligimi bozamam.
Vb.
Bi git ya ahaha. Bunu oyle tipler soyluyor ki deli oluyorum.
0
"boş yapma" +1
senin o kabadayı ayaklarına pembe patik giydiririm diye seviyesine inesim geliyor söyleyenin.
bi de "o derece" antipatik.
senin o kabadayı ayaklarına pembe patik giydiririm diye seviyesine inesim geliyor söyleyenin.
bi de "o derece" antipatik.
0
Bronz Madalya: "Aynen aynen"
Gümüş Madalya: "Adamsın"
Altın Madalya: "Şaka yapıyosun"
Dayım vefat etti diyorum, "şaka yapıyosun" diyor. Düşünmeden konuşmak ne kadar kötü, değil mi?
Gümüş Madalya: "Adamsın"
Altın Madalya: "Şaka yapıyosun"
Dayım vefat etti diyorum, "şaka yapıyosun" diyor. Düşünmeden konuşmak ne kadar kötü, değil mi?
0
Aynen
Mod (canlı varlık için kullanıldığında)
Adam, adamsın, adamın dibi...
Hani
Türkçe sohbete sıkıştırılmış herhangi bir İngilizce sözcük
X kafasında olmak
Bayan
Kardeşim
Sözlükte ve burda p yerine b kullanılan sözcükler (örn: şimdi basacağım cevapla butonu)
Mod (canlı varlık için kullanıldığında)
Adam, adamsın, adamın dibi...
Hani
Türkçe sohbete sıkıştırılmış herhangi bir İngilizce sözcük
X kafasında olmak
Bayan
Kardeşim
Sözlükte ve burda p yerine b kullanılan sözcükler (örn: şimdi basacağım cevapla butonu)
0
FELAN. gözüm seğiriyor sinirden. filan ya da falan tamam ama felan ne? "falan filan feşmekan"ı duyduğumda ise zaten kendimi kaybedip bayılıyorum direkt.
0
cevapların çoğu +1
patlıyor, patlatırsın
..candır.
ok'dir, ok'dur, okeydir.
var daha bir kaç şey.
patlıyor, patlatırsın
..candır.
ok'dir, ok'dur, okeydir.
var daha bir kaç şey.
0
- napıyosun?
sinir olmam nasıl cevap vericeğimi bilememekle ilgili. soranın, bilhassa da yüzyüzeyken buluşulduğundaki selamlaşma esnasındaysa bu katil olma sebebi. ben de işte az evvel yanağından öptüm/elini sıktım, şimdi de seninle konuşuyorum. diyelim telefondaysa banyodaydım da az evvel mastürbasyon yaptım cenabet gezmeyeyim dedim; gibi gıcık cevaplarla tanıdıklarımı bezdirdim. artık sormuyolar.
beni çok sinir eden bu soru/sözle ilgili, neyi amaçladığını bir türlü anlamamak, ikincisi de "nasılsın" sorusunun ikamesi olarak soruluyosa aslında iki sorunun kastının birbiriyle zerre kadar alakası olmaması. üçüncüsü de zaten beni tanıyan biri işimi gücümü rutinimi de biliyor demektir. e o zaman ne anlamı var. özel bir gelişme var mı kastediyosa soran kişi "kayda değer bir gelişme var mı" gibi bir soru sorabilir mesela daha anlaşılır olur.
yeni biriyle tanışıldığında daha da çıldırtıcı çünkü kendi klişelerim olan gıcık cevaplarımı verdiğimde terslemek gibi bir amacım olmadığını ifade edebilmek de ayrı bir işkenceye dönüşüyor.
bu kadar uzun uzun yazmamdan ne kadar dolduğum anlaşılmıştır, bu napıyosun sorusuna olan sinirim yüzünden diğer her şeye karşı da müsamahakar olabiliyorum öyle bir işe yarıyo ^^
sinir olmam nasıl cevap vericeğimi bilememekle ilgili. soranın, bilhassa da yüzyüzeyken buluşulduğundaki selamlaşma esnasındaysa bu katil olma sebebi. ben de işte az evvel yanağından öptüm/elini sıktım, şimdi de seninle konuşuyorum. diyelim telefondaysa banyodaydım da az evvel mastürbasyon yaptım cenabet gezmeyeyim dedim; gibi gıcık cevaplarla tanıdıklarımı bezdirdim. artık sormuyolar.
beni çok sinir eden bu soru/sözle ilgili, neyi amaçladığını bir türlü anlamamak, ikincisi de "nasılsın" sorusunun ikamesi olarak soruluyosa aslında iki sorunun kastının birbiriyle zerre kadar alakası olmaması. üçüncüsü de zaten beni tanıyan biri işimi gücümü rutinimi de biliyor demektir. e o zaman ne anlamı var. özel bir gelişme var mı kastediyosa soran kişi "kayda değer bir gelişme var mı" gibi bir soru sorabilir mesela daha anlaşılır olur.
yeni biriyle tanışıldığında daha da çıldırtıcı çünkü kendi klişelerim olan gıcık cevaplarımı verdiğimde terslemek gibi bir amacım olmadığını ifade edebilmek de ayrı bir işkenceye dönüşüyor.
bu kadar uzun uzun yazmamdan ne kadar dolduğum anlaşılmıştır, bu napıyosun sorusuna olan sinirim yüzünden diğer her şeye karşı da müsamahakar olabiliyorum öyle bir işe yarıyo ^^
0
Çok x’sek demek ki + 1
Nasıl x'iz belli değil (diil, vb.)
x stayla (Azalarak bitti gerçi)
Bir de 'İki satırlık adamları musallat ettik' tarzı çevreyi küçümseyici, kendini bir şey sanıcı ifadeler.
Söz değil ama c harfinin j, ş harfinin s gibi son 10-15 yılda türeyen garip Türkçeyi konuşanları yeniden 1. sınıfa yazdırasım geliyor. Harflerin doğru okunuşlarını öğrensinler. Maalesef, 25 yaş altındaki tiyatrocular bile böyle konuşuyor.
Bunun dışında, yukarıdakilerin çoğunu sevdiğimi fark ettim. Özellikle aynen'i seviyorum ben. Birine tastamam katıldığında söylenecek en güzel şey bence. +1 ile aynı şey.
Nasıl x'iz belli değil (diil, vb.)
x stayla (Azalarak bitti gerçi)
Bir de 'İki satırlık adamları musallat ettik' tarzı çevreyi küçümseyici, kendini bir şey sanıcı ifadeler.
Söz değil ama c harfinin j, ş harfinin s gibi son 10-15 yılda türeyen garip Türkçeyi konuşanları yeniden 1. sınıfa yazdırasım geliyor. Harflerin doğru okunuşlarını öğrensinler. Maalesef, 25 yaş altındaki tiyatrocular bile böyle konuşuyor.
Bunun dışında, yukarıdakilerin çoğunu sevdiğimi fark ettim. Özellikle aynen'i seviyorum ben. Birine tastamam katıldığında söylenecek en güzel şey bence. +1 ile aynı şey.
0
Süper
İnanılmaz
Okey
Bullet journal setup
Bayan
Bunların hepsinin küpünü alalım lütfen. Bi de bizim müdürün konuş(ama)ma tarzını ekleyelim.
İnanılmaz
Okey
Bullet journal setup
Bayan
Bunların hepsinin küpünü alalım lütfen. Bi de bizim müdürün konuş(ama)ma tarzını ekleyelim.
0
Gerçekten de yukarıda verilen cevapların neredeyse tamamına +1
Ama bilhassa bazılarını yeniden yazmak, biraz da eklemek istiyorum. Çoğunlukla sanal ortamlarda kullanılan ifadelere karşı ayrı bir gıcık oluyorum:
-... ya la?
Sadece bu ifadeyi yaygınlaştırdığı için bile nefret ediyorum Behzat Ç'den.
-Doğrudan Türkçe karşılığı olmasına rağmen ısrarla İngilizcesi kullanılan kelimeler, ifadeler. Özellikle de okay, yes ve lokasyon.
-"Bir tık daha x olabilirdi."
-Kardeşim.
-Birader (hatta bilader), sana diyorum!
-"Bana x ile gelmeyin, kalbinizi kırarım.", "At fav'a bekle", "X zamanında nasıl soktuysa acısı geçmemiş anlaşılan", "x'leri kudurttuğuna göre doğru hamle".
Özellikle Ekşi'de gördüğüm an eksiye abanıyorum.
-Hocam
-Harflere karışık basılarak yapılan gülme efekti
-Adamın hası/dibi
-Peder
-Türk filmlerinden alıntılanmış herhangi bir söz. Özellikle de "Şakir'e çay yok", "Saksıya fesleğen gibi oturturum anlamı da çıkar", "Peki, Zeki Müren de bizi görecek mi?" replikleri.
-Israrla yanlış telaffuz edilen kelimelerin bozuk halleri. Netekim, bilimum, espiri, miğde, morel gibi.
-Anam avradım olsun.
Bu kadar iğrenç bir yemin, söz verme veya tehdit etme cümlesi daha bilmiyorum sanırım.
-Bir isteğin var mı?
Yeryüzünün en boş sorusu. Halbuki iki taraf da biliyor ki bu söz öylesine deniyor.
Bunlar bir çırpıda aklıma gelenler. Daha çok var da telefondan yazarken zorlanıyorum.
Ama bilhassa bazılarını yeniden yazmak, biraz da eklemek istiyorum. Çoğunlukla sanal ortamlarda kullanılan ifadelere karşı ayrı bir gıcık oluyorum:
-... ya la?
Sadece bu ifadeyi yaygınlaştırdığı için bile nefret ediyorum Behzat Ç'den.
-Doğrudan Türkçe karşılığı olmasına rağmen ısrarla İngilizcesi kullanılan kelimeler, ifadeler. Özellikle de okay, yes ve lokasyon.
-"Bir tık daha x olabilirdi."
-Kardeşim.
-Birader (hatta bilader), sana diyorum!
-"Bana x ile gelmeyin, kalbinizi kırarım.", "At fav'a bekle", "X zamanında nasıl soktuysa acısı geçmemiş anlaşılan", "x'leri kudurttuğuna göre doğru hamle".
Özellikle Ekşi'de gördüğüm an eksiye abanıyorum.
-Hocam
-Harflere karışık basılarak yapılan gülme efekti
-Adamın hası/dibi
-Peder
-Türk filmlerinden alıntılanmış herhangi bir söz. Özellikle de "Şakir'e çay yok", "Saksıya fesleğen gibi oturturum anlamı da çıkar", "Peki, Zeki Müren de bizi görecek mi?" replikleri.
-Israrla yanlış telaffuz edilen kelimelerin bozuk halleri. Netekim, bilimum, espiri, miğde, morel gibi.
-Anam avradım olsun.
Bu kadar iğrenç bir yemin, söz verme veya tehdit etme cümlesi daha bilmiyorum sanırım.
-Bir isteğin var mı?
Yeryüzünün en boş sorusu. Halbuki iki taraf da biliyor ki bu söz öylesine deniyor.
Bunlar bir çırpıda aklıma gelenler. Daha çok var da telefondan yazarken zorlanıyorum.
0
@meb yazınca nasıl unuttum dedim, kesinlikle sesli veya yazılı " ...ya la" bitemedi arkadaş! Küfürleri dem,ştim ama bir de dediği gibi "anam avradım olsun" yemini. Bunu diyen insandan tiksinirim ve ciddi midem bulanır.
0
analı babalı küfürlü konuşanları direkt silerim hayatımdan.
direkt yerine direk diyenlere gıcığım!
muhatap yazamayanlara...
bir de şöyle bir kullanım çıktı: "..!" önce ünlem gelir, sonra iki nokta. ünlemle vurgulanmış üç noktadır o!
"aynen"e alıştık.
"la" bir dönem çok baymıştı, bitti gibi.
"olm" diye bir şey var, bazen de "oğlum"
"asdasdffsss" diye bir gülme efekti?
"kadim" kelimesinden tiksindirdiler!
"eyyyyy" diye başlayan höykürmelerden gına geldi!
"anladım" ne demek? bir şey söylüyorsun, önemli bir şey. söyleyecek iki kelime kapasitesi yok. "anladım" diyor sadece. aferin, bu da bir şey.
yine de çok katı değilim küfürler haricinde. ve tabii ki malum şahsın iğrenç hitabeti dışında! değiştiremeyeceğim şeyleri olduğu gibi kabullenmeye çalışıyorum hatta hoşuma bile gidiyor olabilir.
direkt yerine direk diyenlere gıcığım!
muhatap yazamayanlara...
bir de şöyle bir kullanım çıktı: "..!" önce ünlem gelir, sonra iki nokta. ünlemle vurgulanmış üç noktadır o!
"aynen"e alıştık.
"la" bir dönem çok baymıştı, bitti gibi.
"olm" diye bir şey var, bazen de "oğlum"
"asdasdffsss" diye bir gülme efekti?
"kadim" kelimesinden tiksindirdiler!
"eyyyyy" diye başlayan höykürmelerden gına geldi!
"anladım" ne demek? bir şey söylüyorsun, önemli bir şey. söyleyecek iki kelime kapasitesi yok. "anladım" diyor sadece. aferin, bu da bir şey.
yine de çok katı değilim küfürler haricinde. ve tabii ki malum şahsın iğrenç hitabeti dışında! değiştiremeyeceğim şeyleri olduğu gibi kabullenmeye çalışıyorum hatta hoşuma bile gidiyor olabilir.
0
Candır.
Amk, aq vb. ifadeler.
Aynen'e ne çok sinir olan varmış. Ben sık kullanırım. :)
Amk, aq vb. ifadeler.
Aynen'e ne çok sinir olan varmış. Ben sık kullanırım. :)
0
yaşıyorsun bu hayatı/seviyorsun bu hayatı.
bir de konuşurken sürekli "yani" kelimesi kullanıldığı zaman çok fazla dikkatim dağılıyor. karşımdakinin kelime dağarcığının yetersiz olduğunu görüp içeriği çok dikkate alamıyorum.
bir de konuşurken sürekli "yani" kelimesi kullanıldığı zaman çok fazla dikkatim dağılıyor. karşımdakinin kelime dağarcığının yetersiz olduğunu görüp içeriği çok dikkate alamıyorum.
0
