bu kadar ani ve ciddi bir değişim için buradan tavsiye almayın bence. yani birisinin önerdiği şey sizin cildinizde ters de tepebilir. cildiye en uygun seçenek sizin için.

Acilen dermatologa gidin. Çünkü onlar sivilceden başka bi şey olabilir. Benim egzamam da öyle başlamıştı. Yanlış ürün kullanıp cildinizi yıpratmayın benim gibi.

16 senelik sivilceliyim dediğin türden bir kaşıntı olmadı bende hiç, alerjide olabilir başka bir şey de olabilir, bir doktora görün en kısa zamanda.

sniper elite serisi iş görür.

crysis demeye geldim ama ilerlerde uzaylı geliyo

far cry 4 güzeldi baya. dağda bayırda geziyosun bolca. zombi felanda yok aslan kaplan saldırıyo arada. tavsiye ederim

Spec Ops: The Line

Far Cry 3 oynamadıysan efsanedir. Hele bir de Vaas Montenegro gibi bir kötü karakter varken... Resmen oyunu bi daha bi daha oynayasım geliyordu sırf bu herif için. Oyun genel olarak da sürükleyici zaten, hem de open world. Yaklaşık 50 saatlik bir gameplay sunar size.

"did i ever tell you what the definition of insanity is? insanity is doing the exact same fucking thing, over and over and over and over again, expecting shit to change. that is crazy!"

eksisozluk.com

Call of Duty Modern Warfare serisi ve Black Ops serisi (Black ops 3 hariç)

Muazzam karakterler, muazzam senaryolar.

mesela google hesabına ulaşılabilir mi telefonda tanımlıysa? ordan belki lokasyon geçmişi, web arama geçmişi vs elde edilebilir (mi)?

başka aklına fikir gelen ve gerçekleştirme yöntemi önerebilecek olan var mı?

Hocam istediğiniz şey değil ama en azından bi fikir verir belki. tr.socialll.net sağ üste hedef kişinin ismini yazıp çıkan fotoğraflar arasında seçince, tüm sosyal ağlarını listeliyor.

ek: web arama geçmişi, lokasyon geçmişi sadece kullanıcının kendisi ve google ulaşabilir. 3. kişiler ulaşabilseydi millet birbirlerini rezil ederdi porno tercihleriyle :) history.google.com

misal androidler için izinlerden bir tanesi "read user accounts". eğer telefona bu sosyal ağlara ilişkin bir application indirilmiş ve log in olunmuş ise, bu izin bu tür accountların neler olduğunu görebilmeye yarıyor. applicationlardan bunu hazır olarak size sunan benim bildiğim bir şey yok, ama bir app yaratacaksanız böyle bir izini kullanabilecek bir şey yazılabilir.

mesela bir siteye yönlendirsem ve orda -atıyorum- google analytics gibi bir istatistiklendirme arkaplanı olsa. telefonla ilgili sadece teknik donanım/yazılım bilgilerini (OS, browser, şehir, mobil operatör, vb) çekebilirim değil mi?

evet bence bu mümkün, bir çok site bu dediğiniz şeyi yapıyor bence. browserdan karakter tahlili gibi. ama location için izin ayarları var o izin verilmiş olmalı kullanıcı tarafından.

istanbul çevresinde bahsettiğiniz güzellikte pek bir yer bilmiyorum ama buradan biraz araştırma yapabilirsiniz www.kampingturkiye.com

(bkz: yuvacık)

(bkz: karaaslan kamping )

saydıklarının hepsini karşılayan tek yer sülüklügöl. 3-5 olta balıkçısı dışında kimsecikler olmaz. anadolu yakasından 200 km :)

Teşekkürler, Sülüklügöl'ü google aramalarımda bulmuştum. Beğendim de, güzel gözüküyor. Şu an seçeneklerimden biri, diğeri de Çatalaca Ormanlı, orayı da önerdiler. Ama orada kampa karışanlar olmuş. Korucu falan rahatsız etmiş bir defa.

iznik gölü ve gemlik'teki delmece yaylası.

B1'e =A2 yazarsanız oraya taşır. sonra B1 hücresinin sağ alt köşesinde çıkan + işaretine çift tıklayın, ta daa

=A2 yazıyorum hücreye a2 yazıyor :(

B1 ile B2'yi birlikte seçtikten sonra @givemesomesubstance'ın dediğini yapmalısın
B2'de herhangi bir formül olmaması gerekiyor

format kısmında "text" mi yazıyor? eğer öyleyse hücre içeriğini silin, ardından formatı "general" seçin, ardından tekrardan =A2 yazın.

3-10 gün arası normale dönmesi lazım. titanyum veya cerrahi metal dedikleri malzemeden yapılan piercinglerin alerji yapması çok düşük ihtimal. ilk gün olur böyle endişe etmeyin. bakımını yaptığınız sürece sorun yok.

biraz uğraştım ama içerisinde ufak hatalar var, başka birisi çevirecekse kolaylık olur en azından.

1. Above the clear identification of the Mehmet Ali, currently works as a technician within the regulations of no.657 civil servants law. This document has been issued pursuant to the Mehmet Ali's petition dated 06/04/2016.

2. Mehmet Ali, who works as a technician in the provincial directorate staff with corporate registration number 123456789, demands to spend 10 days (between the dates 20-30 July 2016) in England, with a petition dated 05.04.2016

3. If deemed appropriate, please approve Mehmet Ali's request to spend 10 days in England, between dates 20-30 July 2016

pivot kullanabilirsiniz. bu iki sütunu seçip insert kısmından new sheet diyerek pivot table oluşturun. sonra sağda açılan pencerelerden tercihinize göre seçim yapabilirsiniz.

ekran süresi ne anlamadım.

ama normalde bende amazon var. kindle fire hd. 2014 model. şarjı filmde 7-8 saat gidiyordu, şu anda 6-7 saate düştü. şarj fullemesi 2 saat civarı. 1 ay açık durunca zaten otomatik içindeki her şeyi kapatıyor. 1 ayda yüzde 5 az geldi. genelde 1 ayda %20-30 kaybediyorlar.

bir de asus transformer var, o windows tablet, onlarda stand by daha başarısız. ama normal kullanımda 10-11 saat film seyrettiriyor.

yeni tabletlerde de aynı, bir değişim olmadı. tek farkeden parametre burada pilin büyüklüğü. başka hiç bir konuda neredeyse değişiklik olmadı.

ekran süresi, ekranın sürekli açık kaldığı zaman demek. batarya kısmında svreen/ekran a girince verir süresini.

bende de aynı modelden var, oyun 1 saat götürmüyor misal ama bataryasında bir kalibrasyon sorunu var aletin. bilinen bir durummuş bu. onun dışında benim de kullanmadığımda haftalarca gidebiliyor şarj, wifi açık olsa dahi, ama 3g kapalı durumda. yaklaşık 1-2 saat arası şarj oluyor.

Sözleşmeye bağlı ama tüketici kredisi genelde sabit faizli olur.

Hayır. TR'de öyle faiz bireyseller çok almaz

bazı durumlarda krediyi geri çağırabilir. bireyselde hangi şartlarda geri çağırabiliyor bilmiyorum.

ben 0,59 faizle kredi çekmiştim, faizler bunun 2 katına çıkmışken dahi aynı tutarı ödedim. bi sıkıntı olmadı.

merhaba. benim bildiğim yasalar müşterinin yanında. hani askerde askerlik yükselse mevcut askere dokunamıyor, düşerse terhis oluyorsun geyiği var ya onun gibi. geçmişe dönük olumsuz etkilenmiyorsun yasa tüketiciden yana. Ayın 20sinde faiz indirimi olacağı düşünülüyor bu ise müşterilere olumlu yansıtılacak faizleri tekrar düzenlenecek. olaylar olaylar.

artık kredi kullanırken ödeyeceğiniz tutarlar en başında belirtiliyor sözleşmelerde. en ufak maliyeti dahi belirtmeleri lazım krediye ilişkin, dolayısıyla bundan daha fazlasını tahsil edemezler sizden. ek bir masraf çıkartırlarsa ve sözleşmede buna ilişkin bir şey yer almıyorsa şikayet edebilirsiniz. ama bu 2014-2015 sonrası imzalanan tüketici kredisi sözleşmelerinde geçerli sanırım.

Kardes bence sen bi iş bul.

tipin kötü degil ama fotonun kötü bi havasi var.

internet kafeci kankasi gibi

Annene babana dava açmak istersen tanıdık avukat var para filan istemez.

Allah cocuklarimizdan esirgesin.

adam haklı. sen bi iş bul.

Doğru söyle, güzellik filtresi mi kullandın?

çakma parfüm satan apaçi tipi var.

iddaa bayisinde ömür törpüleyenlere benziyorsun

iş bul yoksa bu hayat geçmez.

briyantin virali olarak giderin var.

mesaj kutum patladi, kizlar lutfen face den devam edelim:

www.facebook.com

ciddi fikrimizi soruyorsan hayır, giderin yok. ama kırılmaman için sana kız mı yok be diyebilirim.

bizımla değılsın

facebook profilinden sonra trollediğin kanaatine vardım..

bunlar her insanda bulunması gereken özellikler zaten, başkası için yapma kendin için yap.

he bunların olması işsiz olduğun anlamına gelmiyor.

cevaben.

trolololol

İş bul.

kurtlar vadisinde figuran olursun

@douchebag

anami karistirma.

Bosa alirken de debriyaja basiliyor, basilmali.

Frene basarken debriyaj sart degil. Ancak durmak niyetindeyseniz, frenle birlikte debriyaja basin.

Daha net soylemek gerekirse, araba duruyorken bosta olmali. Ya da tam tersi, vitesteyse hareket ediyor olmali. Araba duruyor, ve vites bosta degilse debriyaja basilmali kalkis yapilana kadar, misal kirmizi isik.(debriyaja basildiginda vitesi teknik olarak bosa alir)

Aracın motor devri çok düşecekse veya duracaksak frenle birlikte debriyaja da basarız. Ancak fren ve debrijı birlikte kullanmayı alışkanlık haline getirmemek gerekir. Çünkü acil bir durumda debriyaja erken basarsınız fren mesafesini uzatırsınız.

çok sağolun cevaplar için öncelikle.

şimdi evet eksik söylemişim. duracağımız zaman debriyaja uzun basıyoruz.
bizim hoca duraklarken 1'de duraklatıyor. kırmızı ışıkta filan. bu doğru mu?

@zombi şunu anlamadım:
"Çünkü acil bir durumda debriyaja erken basarsınız fren mesafesini uzatırsınız."

ben hep debriyaja yarım basıyorum. sonra fren. ve hiç durmuyo gibi oluyo. sonra çok sert bi duruşyapıyorum.

şu parkla ilgili soruma da cevap verseniz çok müteşekkir olurum.debriyajla geri gitme filan.
valla ailede sürücü yok :(

çook sağolun. iyi ki sormuşum burda.

Naif kalmissin evet. Ama ayni zamanda naif olmayan herkes bu islerin pesinde anlami da cikmasin soyledigimden. Tercih ve zevk meselesi nihayetinde.

Benim seks yaptığım en marjinal yer oturma odamdaki çekyat.
Ulan ben hep amerikan pastasının bir film olduğunu düşünerek kendimi avuttum buraya girince farkediyorum bunu yaşayan insanlar gerçekten varmış amk.

ekşi duyuru seks guruları toplanmış xd

98 yılından çok net hatırlıyorum, bulvar maço ekinde falan her cins cuck olayını okuyorduk biz. tercih meselesi, o yola sapmadıysak emmannuelle uzayda ablamız sayesindedir. daha cazipti, ablanın balkonları.

hiç söylenmeyen kısmı bu işler hep uyuşturucunun olduğu yerde oluyor. yep. alayı keş.

Çok çılgın seks yapanlar var ama onlar aksine marjinal değil varoş olanlar. Twitter'da bir süre gezersen damadın kaynanasını siktiği videolara bile denk gelebilirsin. Bunların hepsi kıyamet alameti. Uzak durmak çok daha iyi.

Hayatında hiç seks yapmamış insanlar da var bu ülkede. Kendini çok da kötü hissetme.

Polarize al. Yansımaları fln minimize ediyor.

Araba kullanırken daha rahat.
Deri alma ya güneşte falan vıcık vıcık olur gevşer zarar görür.
Altını bilemedim bazılarında çok sırıtırken bazılarında iyi duruyor

Kesinlikle polarize alin.

Gemi uçak uzay mekiği falan kullanmıyorsan polarize gereksiz.

Sen motorcu adamsın polarize daha iyidir :)

Bu arada @angelus gemi kullanırken polarize kullanamıyoruz, çünkü radar ve ecdis(elektronik harita) sistemlerinin monitorleri tuplu monitor gibi o yuzden takınca görüntüyü göremiyorsun :) tahminim uçaklarda da aynıdır.

Ayni sekilde cep telefonunu da cok net goremiyorsunuz, yalnizca belli acilardan gorunur kilabilirsiniz. Ha polarize var polarize var.. Camin diger ozellikleri de muhim.

Goz doktoru diyor: polarize

Ben polarize gözlükle daha rahat ediyorum, diğerleri işlevini tam yapmıyor gibi geliyor. Polarize ne güzel yansımaları parlamaları neredeyse yok ediyor. Gökyüzü daha net oluyor vs. (fotoğrafçılıkta da polarize filtreleri seven adamım:)

fakat telefon falan konusunda, evet şimdi baktım polarize olan daha çok karartıyor.

şimdi baktım, son 6 ayda garanti bankası hesabıma (maaş hesabım oluyor) 23bin tl yatmış.
aslında bi 7-8bin tl de elden aldığım, biraz da farklı hesap üstünden aldığım para var ama onları saymazlar sanırım.

moralim inanılmaz bozuk bu kredi konusunda, eğer çekemezsem ben bittim demektir.

bir diğer sorum da şu: cep uygulamasından hızlı krediye başvurmakla, gidip direkt şubeden bir müşteri temsilcisi vasıtasıyla başvurmak arasında fark var mıdır?

2 adet kredimin ödemesi 3 gün gecikmiş, o dönem hesabımda olan bir karışıklıktan ötürü (hesap kapat aç vb. şeyler yapmıştım bu çalıntı durumu olmuştu) ve o yüzden puanım düşmüş.

bu puanı yeniden yükseltmek için ne yapabilirim? kredilerimi vs. her şeyimi düzenli ödüyorum ben ya allah kahretsin.

teminatsız olarak 30bin tl çekebilirsiniz bir çok bankadan, hatta skorunuz biraz daha yüksek olsaydı 50bin bile verirlerdi. ama teminatınız varsa çok daha fazla alabilirsiniz. fakat genelde max 50.

1-freelance için yatırılan tutarların bir önemi yok.
2-2 gün bile gecikse kredi raporunda 1 ay gecikmiş olarak gözükür.
3-ihtiyaç kredisi olarak zaten genelde üst limit 30 bin tl , kredi notun ne kadar iyi olursa olsun üstünü çekemezsin.(bazı bankalarda farklıymış)
4- şu an ne kadar kredin var , kredi kartın vb. var ona göre çekebileceğin tutar değişir.bu tutar bankadan bankaya ve hatta aynı bankanın başka şubelerinde bile değişir.
5-o gecikmeler daha önceden gecikmen yoksa pek bir problem yaratacağını düşünmüyorum.(son 24 ay mesela)

son 24 ayda toplam (birbirinde nbağımsız tarihlerde) en fazla 4 gecikmem vardır bu son 2 tanesiyle birlikte.

@give,

peki bu skorumu 1 ay içinde tekrar 1700e çıkarma imkanım var mı? ben bu skoru en tepeye çıkarmayı planlıyordum ve 6 aydır da bunun için çalışıyordum şimdi ne hale düştüm moralim çok bozuk

1700 ortalamanın üzerinde bir skor, dolayısıyla kısa sürede artacak gibi değil bence. ortalama skor dediğim 1250-1450 arası. bir çok bankanın iyi diye nitelendirdiği skor ise 1450 ve üzeridir. 1450 ve üzeri skorunuz varsa ve diğer değerlendirme kriterlerini de sağlıyorsanız 50bin alabilirsiniz diye düşünüyorum.

ek olarak: skorunuz kredi için tek kriter değil. 1700 skorlu çok kişi kredi alamadan geri dönmüştür bilirim. onu da geçtim en yüksek skora sahip olsanız bile size verecekleri tutar 50bini geçmez teminatsız kredilerde.

bana 30bin tl rahatlıkla yetecektir ama ya onu da vermezlerse diye korkuyorum.

mahvoldum ya. 1700dü puanım, hesaplardaki problem yüzünden şuan 1200. nasıl bu kadar bi çırpıda düşürebilirler ya allah kahretsin.

bankpozitif.com.tr'den hızlı bir başvuru deneyebilir misiniz, orada 1250 skor civarına 30bin veriyorlar diye biliyorum. diğer kriterler de ok ise.

peki başvurup almazsam veya alamazsam kredi puanımın düşmesine sebep olur mu?

evet, başvurunuz red edilirse puanınız ufak bir azalış gösterir. bütün bankalar için bu böyledir. dolayısıyla ihtiyacınız kadar başvurun sadece. tutar/red arasında bir korelasyon olabilir. karar ağaçları nasıl çalışıyor bilmiyorum, yanlış yönlendirmek istemem.

her yerden sorgulayıp puanını düşürme.smsle vb. şekilde sorgulamalarında sistemde gözükür.üst üste red yersen iyice sarpa sarar olay zaten.

tanıdık bankacı bulmaya çalışın. Kendi inisiyatifleriyle verebiliyorlar diye biliyorum. Şubedeki çalışanı ikna kabiliyetiniz de etkili olabilir. Çok düşük puanla almışlığım var.

soru resimde mi saklı? soru başlıkta aslında. ben bu durumda resimde neyi arayacağım?

wild card: captain shieldi daredevil'a kaptırmış. daredevil'da oyuncaklarını captain'a. bence dare devil alır.

Mobildekiler ne yapsin?

@silesius mobildekiler sayfanın en altında mobil görünümden çık butonuna tıklayarak şanslarını deneyebilir. bence.

Captain obvious kazanır.

Bir bok göremiyorum, mobil görünümden çıkmak da hiç kullanışlı değil.

cap hayvanlar gibi dayak yemesine rağmen sürekli ayağa kalkmasıyla meşhur. ucu ucuna bir dövüş olur sonunda daredevil yıkılır gibime geliyor

"have you tried to turn it off and on again?"

www.youtube.com

Takıntılısın

alskdjh sıkıntılı bir tipsin sanırım sen

işin gücün yoksa iyi yapmışsın.

ben de emeklilikte as 250 alıp denyo denyo araba sürenlere vurmayı düşünüyorum.

Ahahaha, gün intikam günüdür.

yo, bence alakası yok.
sadece "öyle başa böyle tarak" havasında bir intikam alma biçimi bu.

çok iyi yapmışsın hocam, eline sağlık
bir de sahibinden.com'dakileri gör. nerede ölücü-mezarcı var , hepsi toplanıp ilanlara mesaj atıyor.

:) aynen devam et. destek...

bayaa işsizsin

Ahahasg bence çok eğlenceli ama ben üşenirdim

Evet ama emeğe saygı +rep diyorum uğraşına

takıntıdan ziyade bu intikam almak.. iyi yapmışsın.

hahah takıntılı değil sorunlusun bence.

eved

bence intikam ve rahatlama ihtiyacı bu, bir de boş vakit sahibi olmak. takıntı demezdim bu davranışa.

ya o değilde şimdi aklıma geldi yazmadan edemeyeceğim.. ben duyurudan birisine oyun klavyesi satacaktım, linkini falan verdim ki özelliklerini okusun ona göre karar versin. tamam alıyorum dedi. neyse sözleştik, iş çıkışı servisten alakasız bir yerde indim, buluştuk falan. laptopunu getirmiş ona klavye takıyor?! tamam dene ok, çalışıyor mu falan bunlar iyi şeyler ama bu ürünün öyle bir özelliği yok ki, laptop için klavye ne hem? haliyle driver falan aradı 15 dakika önümde, sus pus tek kelime de etmedik, sonra bulamıyorum driver dedi. ben de vaktim yok zaten, gidiyorum, klavye de sizin olsun, para istemiyorum dedim.. sırf eve kadar bir daha taşımak istemediğimden.. onu da almadı. sonra da eve taksiyle dönmek zorunda kaldım. klavyeden alacağım paranın daha fazlasını taksiye vermeme mi üzüleyim, harcadığım zamana mı, elimde poşetle evden işe, işten eve klavye taşıdığıma mı.. ama yapacak bir şey yok yani, bir şey de diyemiyorsun. yaptığınızı yapamazdım misal ben.

Onlara ders vermek istedim ama ders alacaklarını hiç sanmıyorum bu işin yaşı eğitimi yok, insanlık başka birşey. Saatlerce özelliğini sordugun onlarca resim isteyip kıran kırana pazarlık edip gitti gidiyor üzerinden satış komisyon bedelini dahi pazarlık yapan adam musvetteleri kuruş indirim için saatlerce aglayanlar hiç bir şey demeden alışveriş den vazgeciyorsa, normal oluyorsa ben takıntılı sorunlu olayım :)

cevap veriyorum: değilsin.

millet ruh hastası cidden. hani bu eşkide filan yaran sahibinden ilanları deyi yazıyorlar bazen. herif öyle bir ilan yazmış ki bir dövmediği kalmış. pazarlığın konusunu dahi açmayın kalbinizi kırarım filan diye. bazen ben bu sinirli kardeşlere hak veriyorum. bu sitelerden birşey satmış özellikle ev vearaba ilanı vermiş kişiler beni çok iyi anlayacaklardır.

sanırım atasun 60 liraya kadar (çerçeve + cam) ücretsiz veriyor, fazla tutarsa üstünü tamamlıyorsunuz. çeşitleri de bolca var yanılmıyorsam. gerçi bu fiyata en kalitesiz cam oluyor ama dediğiniz gibi ara sıra kullanacaksanız göz ardı edilebilir.

kadıköyde aktif inter optik var ümit bey iyi bir gözlükçüdür. sgk bazı çerçeveleri karşılıyor sadece, normal cam istersen toplam 10tl'ye çıkabilirsin. özel camla 50 lira oluyor. güzel çerçeveler de var sgk'nın karşıladığı.

abi dediğim gibi özel cam normal cam hiç anlamıyorum. benim merak ettiğim herhangi bir çerçevenin bir bölümünü mü ödüyor yoksa sadece belli çerçeveler mi biraz da onu anlamaya çalışıyorum.

belli cerceveleri oduyor Devlet. eger baska cerceve almak istiyorsan da onun parasini dusuyor optikci.

30-45 dakika kadar sürer.

yokuşsuz, düz, asfalt yolda rahatça saatte 30-35 km yol yapabilirsiniz.

ikinci el sehir bisikletlerine bakacaksin. o fiyata whistle, salcano, sedona, kron, bianchi vs. olur.

@evimin paspası 600-700 liralık olabilir hocam 200 lira civarı indirim alabilirim çünkü.

Geliş kolay ama dönüşte yokuş var biraz. Ama yol açık ve dik yokuş sayılmaz.
1-2 gün nasıl deneyebilirim acaba? bisiklet kiralasam?

bi 15 gün sıkıntı yaşayabilirsin seleye alışmada sonrasın da sorun yok.
Ben sıfır bisiklet almıştım çaldılar. şimdi 20 yıllık emektarı kullanıyorum gayet memnunum.

İşe gidiş önemli dönerken yavaş yavaş dönersin bence.

her gün sefaköy bakırköy arasını 12 km olarak sahilden gidiyorum. normal tempoda ortalama 30 dakika sürüyor. kondisyona bağlı olarak 20 dakikalara da iner ama istanbul trafiğinde süreyi kısaltmayı unutun. trafiğin yoğunluğunu kastetmiyorum ama güvenliğiniz açısından tedbirli olmakta çok yüksek hızlara çıkmamakta fayda var. 13 km'yi 30-40 dakikada almak mis gibidir, yeterlidir.

30-45 dakika bana çok uygun. dediğim gibi 6 kmsi çok boş yolun pedal bile çevirmeme gerek yok akar gider.
Bir de sıkıntım takım elbise. Yani terlerim, sürerken rahat edemem v.s. diye çekiniyorum.

takım elbise dev sıkıntı
ofisinizde veya ofisinize yakın bir spor salonu varsa orayla anlaşın duş falan alın gitmeden ofise
takımlarınızı da ofiste giyersiniz

Seleyi iyi seç yoksa üreme organlarına zarar verebilirsin. 3.bp.blogspot.com

ben 6 km yi 25-30 dk da gidiyordum ama benim yol tarla yolu asfalt yok. Ben normal kıyafetlerle gidip iş yerinde giyiniyordum. İlk haftalar daha çok terlersin sonra alışırsın ama sırtta bir miktar olur yine 13 km baya mesafe. Bence çalışmadığın birgün deneme yap eksiklerin belli olur.

terleme sorun olmuyor. sabahları serin oluyor zaten ince giyinirseniz çok sıkıntı olmaz. Akşam eve dönüşte terliyorsunuz sadece onu da evde duş alarak çözersiniz. Takım elbise ise sıfır sıkıntı hatta ceketi iş yerinde bırakırsanız daha rahat ama ben ceketli de çok sürdüm.

Deneme yapmadan emin olamıyorum, birkaç kere gidip gelsem ikna edeceğim kendimi.
Ayrıca bir arkadaşım bunu övüyor:urun.n11.com
Sizce nasıldır?

Ghost iyi markadir.

hep asfaltta gidecekseniz amörtisörlü bisiklet almayın. gereksiz hamallık. aynı şekilde dağ bisikleti de öyle. şehir bisikletleri amacınıza daha uygun.

hediye çeki verin bütçeniz kadar (teknosa, boyner vb. gibi ürün çeşitlerinin çok olduğu mağazalardan)

sedoxho verin. millet aç.

hediye çeki +1
hepsiburada, teknosa, mudo vb.

herkes istediğini alsın, herkes mutlu olsun.

fiyatından emin olamamakla birlikte apple watch diyorum. şimdi baktım 1100 e filan var.

eğer olmaz derseniz hediye çeki iş görür.

gr altın hediye çeki herkesi mutlu eder.

LED televizyon.

salonunda olan mutfağına, mutfağında olan yatak odasına koyar. orada da olan varsa, annesine babasına verir. illa ki hediye edeceği, satabileceği biri vardır.


bir de benzin çeki iyidir :)

samsung gear virtual reality

Cep telefonu. Herkesin çoluğu çocuğu istiyor sonuçta.

boş verin elektroniği bisiklet hediye edin.

prim olarak para verin olmaz mı? sonuçta ihtiyacı olur kullanır, sevgilisi ile hafta sonu bir yere gider falan daha iyi olur sankim.

ya hediye ceki olsun ya da secmeceli olsun.

bisiklet super fikirmis, ben onu isterdim. benzin ceki iyi. gram altin da kullanmayan kisinin zarar etmeden paraya cevirebilecegi seyler. cocuklular icin 2 gun tatil, cocuksuzlar icin 4 gun tatil, ya da direkt ucretli izin verin bir hafta:)

direk 1000 tl verin

arkadaşlar harika fikirler gelmiş. kişileri motive etmede parasal bir şek vermek her zaman problem yaratmıştı. direk para vermek de ayrı bir sıkıntı yaratıyor. maalesef insanlar bu konuda doyum yaşayamıyorlar. fakat ellerine o günü hatırlatacak bir şey verildiğinde de aşırı mutlu oluyorlar. ve daha uzun süreli oluyor. hissettirmemiz lazım. hediye çeki de bir opsiyon ama yine de en güzeli direk satın alıp vermek. action kamera düşünüyoruz.

www.quora.com

bir pulsarın toplu iğne başı kadar kısmının dünyada 1 milyon ton gelmesi. aklım almıyor.

zaman kavramının aslında olmaması bunu(zamanı) para gibi insanların uydurmuş olması.

Vogonlar aslında o kadar da kötü değiller! Tamam çok kötü şiir yazıyorlar ama yine de sevimli bi şapşiklikleri var :) Sanırım sebebi de ilk Vogon'un denizden karaya çıktığında evrimin Vogonlar için pes etmesi ve gelişimlerinin yarım kalması.

Uzay ile ilgili bana ilginc gelmeyen bir sey yok ki.

Bir galaksideki yildizlarin sayısının akil almaz sayilarda olması, ve bunun gibi galaksilerin de evrende akil almaz sayida cok olması. Ustune bu yildizlarin herbirinin arasindaki mesafenin akil almaz buyuklukte olmasi. Tum bunlari hesava katarak evrenin ne kadar buyuk oldugunu dusunmeye calisinca, dusunemeyecek kadar buyuk oldugunu gormek...
Zamanin surekli gecip giden birvsey değil, her aniyla surekli var olan bir olgu olmasi...
Kutlecekimi...
Dunya'da yasami mumkin kilacak bu kadar cok seyin bir arada var olması konusuna hic girmeye kalkismiyorum bile...

Bir atomun cekirdegini dusundugunde eltrafinda dönen elektornlarin coook uzakta olmasi ve atom denen seyin neredeyse tamaminin bosluk, yokluk olmasi. Dolayisiyle gordugun, duydugum, dokunduğun her seyin %99.999999....'unun tamamen bosluk olmasi....

Elektromanyetik dalgalar...
Zaten birkac sey dusununce beyinden dumanlar cikmaya basliyor evrenin muazzamligi dusunmeye basladiginda.
Evren, dusunebilecegimiz, tahayyul edebilecegimiz, anlayabilecegimizin cok otesinde.

Voyager 1'in 1977'den beri saniyede 17 kilometre (yaklaşık 60000 km/h) hızla güneş sisteminin dışına doğru gitmesine rağmen daha birkaç sene önce güneş sistemini terk edebildi.

Şu an dünyaya uzaklığı 20 milyar kilometre.

sözlükte şu başlık var: eksisozluk.com

uzayın eğilip bükülebilen bişey olması bence yeterince ilginç. hatta hayal etmesi en ilginç şeylerden biri bana kalırsa. özellikle 4+ boyutta şahane.

Ozel bi hastanede yani. Veya klinikte.

nope.

Liposuction bir zorunluluk değil, bu sebeple herhangi bir sigortanın (devlet veya özel) karşılaması zor.
anca senin hayatını tehdit ettiğine karar verilip, buna dair bir rapor alırsan yaptırabilirsin.
Bu arada liposuction ultra sağlıksız bir iş.

Sebebi de şu
Sen 50 kg de olsan, 250kg de olsan, vucudundaki yağ hücresi sayısı aynı.
Hücre sayın artmıyor, sadece yağ hücrelerinin içi yağ doluyor veya boşalıyor.

Bunları mini mini depolar gibi düşün, içi doluyken yağ dolu ama boşken zararsız depo hücreleri.

Liposuction gelip bu hücreleri emiyor, alıyor vucudunun o bölgesinden.
Yaşlanınca, yarın öbürgün kilo aldığın zaman, artık o emilen bölgede depon olmadığı için, vucudun bu sefer ultra şekilsiz bir biçimde kilo alıyor

Göz dış fln karsilanmiyor. Lipo estetik kategoride zaten. Mumkunati yok

Lan illa kotu hastalik mi lazim Allah korusun. Ne demek disi karsilamiyor. Altin yaptircaktim amk 32sini de ya.

Lipo hk cevap: benim gobegim var. Gitmiyo. Spor falan yapmiyom istemiyom anasini satim kolay yoldna vermek istiyom. Onncun lipo is baby olmali.

5 6 bin lazim. Kac kisiyiz surda. Toplayalim halledelim iste lan.

diyetisyeni bile karşılamıyordu benim sigortam (acıbadem), değil ki liposuction.

mide bulantısına alka setzer
boğaz için tantum verde ve pastil vs

izin alıp gidebilecekseniz gidin. bugün sizden hayır gelmez. hatta eve giderken bi de doktora uğrayın bi baksın.

alka seltzer içmeyin, mide kanaması geçirmek istemiyorsanız. bol bol su içip dinlenin, başka çaresi yok. akşama geçer zaten.

bizim arkadaş da gün boyu sarı sarı kusuyordu. götürdük doktora. göte bi iğne. yarım saatte kendine geldi.

bol su +1
öğütülmesi kolay gıdalar. kızarmış ekmek ve beyaz peynir ikilisi iyidir, yanına sıcak çay iyi olur. boğazı yumuşatır, mideyi rahatlatır.
boğaz için ayrıca bir pastil de iyi gelebilir.

haşlanmış patates. son 1 kere kusacaksın sonra bitecek.

ayrıca bol sıvı tüketmezsen alkolü de o akşamdan kalmalık hissini de atamazsın, midenin bulanması normal.

Mercimek corbasi

Powerade ve yoğurt halsizliği alır mideyi düzeltir. Boğaz işi başka ona doktor baksın

ooo su daha da çok kusturur. çok susadığınızı tahmin edebiliyorum ama öncesinde bir kaç dilim ekmek yiyin, yarım saat bekleyin ve sonra su için.

Okla falan uğraşmak yerine sonucu D sütununda gösterecek şekilde formülasyonu oluşturun. C sütununa da iskonto oranını elle girin. Yani D1'de şu olsun =(B1-(B1*C1/100))

ben anlamadım ne yapmak istediğini

Bunu ekstra bir sütun harcamadan yapmak derdindeydim aslında. Ama dediğiniz gibi yaptım. Manuel iskonto oranı giriyorum artık :)

o kadar ileriyi görebiliyorsa kadının vereceği tepkiyi/yanıtı da bilebilir diye düşünüyorum.

Yavaşça biber gazı spreyine uzanırdım.

Meczup der geçerim

Zaman kazanmak için "Kendini Barney Stinson mı sanıyorsun sen" derken, biber gazımı çıkarırdım.

birisi bu salak adamla beni yan yana gördü mü diye şüpheyle etrafa bakarak uzağa yanlarım. ayrıca bayan diyerek yaklaşmışsa zaten adam cümlesini bitiremeden uzaklaşmış olurum.

Erkegim ama cevap verme geregi duydum. Bir ustteki yoruma katiliyorum umarim kimse sizi bu gerizekali ile gormemistir.

Yunanlı bi adam bi keresinde bana dalgasına "senle yapacağımız çocuk gelecekteki bizans imparatoru olup istanbul'u geri alacak" dediydi, ben de içimden he yarram haklısın deyip gülüp geçtiydim. Ciddiye almam.

İki ihtimal var.

Birincisinde cümlesini bitirdiği anda yanımda biten dev erkek arkadaşımın itici aurası tarafından benden bayağı bir uzaklara sürüklenmiş olurdu. Geleceğe yazık olurdu :(

İkinci ihtimalde, zaman makinesini göstermesini isterdim :)

"ne diyosun be slk .s"

teklifini kabul edip, polis karakolunun adresini veriyoruz, buluşma günü engelliyoruz bir şekilde.

Savcılığa şikayette bulunun, kimlik tespiti aşamasına kadar gelsin, karakoldan ifadeye çağırılsın. Sonra savcı takipsiz bıraksa da gözü korkar.

evet ben kesinlikle bir şeyler yapmak istiyorum çünkü maruz kalmak istemiyorum. ben kendimi neden kötü hissedeyim değil mi? suçluymuşum gibi.

telefonla savcılığa gitsem yeterli olur mu? olayların nasıl gelişeceği hakkında fikrim yok.

Acikcasi durum vahim. Ne yaparsaniz yapin cozum alacaginizi dusunmuyorum. Kadin olmaniz haksiz olmaniz icin yeter sebeo zaten.

Karşılık ver, o sana bir söylüyorsa sen ona bin söyle. Ana avrat küfür et. Tehdit et. Facebook'tan bul. Yaşadığı yeri öğren. Korkut. Evini biliyorum vs. de. Sonra da özür dilet. Böyle tipler ya karşılaşılınca dövülür ya da itin götüne sokulur. Başka yöntem yok.

Oyun ile alakalı kısma çok hakim olmadığım için sadece savcılık sürecinden bahsedebilirim. Eğer taciz eden şahsın kullanıcı bilgilerine ulaşabileceğiniz bir platform ise ulaşmaya çalışın, profil sayfasının bir çıktısı ile sizin ekran görüntünüzün çıktısını alarak savcıya gidin. O sizi ifadenizi alacaktır konuyla ilgili, sonra da suçun tanımını yapıp kimlik tespiti sürecini başlatacak. Ulaşılabilir ve tespiti sağlanabilir bir durumda ise kullanıcı adından veya giriş bilgilerinden telefon numarası ve kimliğe ulaşacak; yok değilse de yeni delil bulunana kadar dosyanızı askıda tutacak.

savcılık kanalıyla çözülür ki bu. bilişim suçları soruşturma bürosuna gideceksiniz. (bulunduğunuz şehire göre değişir tabi bu) telefonla gitmeniz yeterli olmaz, bir de dilekçe yazmanız gerekir, bi a4 kağıdına el yazınızla da yazabilirsiniz. 1-2 aya bulunur şüphelisi.

yazan en fazla 15 yaşında

seni mahkemeye verem mi yaz

kardeş farkındaysan burası türkiye. damacanaya, kuran kurslarında cocuklara tecavüz edenlerin ülkesi. başedemezsin. kadın oldugunu belli etme nette.

yangin
kisa devre
voltage peak
current limitation

genel olarak aklima bunlar geliyor hemen. ilki seni yakar, ikincisi ve ücüncüsü telefonu yakar, dördüncüsü sarj süresini cok uzatir ya da kisaltir, batarya ömrünü yakabilir.

seneler evvel, dandik bir kablo taktigimdan kablodan kivilcimlar fiskirdigini ve eridigini gördüm. 5v iyi hos da 2.1 amper cok hafif bir halt degilmis megerse. o günden sonra bazi seylere para vermeye acimamayi ögrendim.

ucuz ama iyi alternatifler de var ama elbette. mesela anker 20 w iki usb adaptör, samsungun orjinal (s4le gelen) power brickinden daha güvenli.

üretici gerizekali olmaya görsün. (lafim sana samsung)

neyse arastir, ucuz olani degil, saglam olani tercih et. saglam demek pahali demek degil ama.bir de qualcomm vs gibi hizli sarj ya da wireless charge durumlari varsa, ona uygun adaptör secmekte yarar var.

edit:imladan kaldim.

orijinalini alın, arada o kadar fiyat farkı olmaz gerçek olsa. "çakmalar" tehlikeli olabiliyor. dandik malzeme ile yapıldığı için cihaza zarar verebilir, alev alabilir. amazon'da orijinalleri ya da kaliteli (spigen, belkin gibi) muadilleri kargo dahil daha ucuza gelebiliyor, bakın mutlaka.

çok ucuz olanların yangın çıkarma riski var. ama bu zımbırtıların ülkeye giriş maliyeti en fazla 3-5 dolar falan zaten. 74 tl gibi bi rakama gerek yok. başka marka olabilir, yeter ki içinde aşırı dandik parçalar kullanılmasın. bu açıdan bakınca teknoloji marketlerine giren ürünler işinizi görecektir. bi takım testlerden geçmeden ürün gamına alınmaz çünkü. ama ara sokaktaki satıcıdan 5 liraya da almayın.

Son bir kaç ayda 3 kişinin laptop kablosundan dolayı öldüğünü okudum haberlerde. ikisi yangından, birisi elektrik çarpmasından. cep telefonu ile karşılaştırmak doğru mu bilemiyorum ama olmaz demeyin ve orjinal almaya bakın. gitti gidiyor'da falan samsung'un 74'e sattığını 50'ye falan bulabiliyorsanız alın.

samsungun orjinalini değilde, bilindik bir teknoloji marketten alınan garantili bir şarj aleti kullanabilirsiniz. Fiyatları 30- 40 TL civarı oluyor. phlipsin falan vardı teknosada.

ev iki kere yandı, araba bir kere yandı perte çıkardık parasını aldık, şirket aracı vardı o da yandı ama akibeti ne oldu bilmiyorum yenisini verdiler bana. ha bir de bir gece şirkette şarjda unutmuşum plazayı yaktık.

amma da korkak doluymuş buralar ya. orjinal aksesuar satıcılarının yalanlarına kanmışlar ya da aksesuar satıcısı bence bir iki tanesi :)

ben çin'den 1 usd civarına getirtiyor ve çatır çutur kullanıyorum. çekmeceme kadar şarj aleti ve kablosu doludur. hatta araç şarjını da çinden getirtiyorum. yukarıdaki küçük olaylar dışında başıma bir şey gelmedi allaha şükür ;)

ttec falan var, onlardan alabilirsin.

faturalarınıza otomatik ödeme talimatı verirseniz kesmiyor bir çok banka.

Akbank iki otomatik ödeme talimatına, kaç tane hesabın olursa olsun hesap işletim ücreti almıyor.

ayrica otomatik ödeme talimatinda sürekli olarak para bulunmak zorunda. para olmadigi durumlarda fatura meblagi tahsil edilemediginden banka tarafindan bu durum haber verilmiyor. sonrasinda su ya da elektrik kesintileri baş gösterebilir.
yasayanlar oldu bu durumu.
bakiye kadar güler yüzlü hizmet..

Diğer tüm mesleklerden insanlar gibi doktorların da bazıları kendini asla geliştirmeyen mal insanlardan oluşuyor. Yani ben lisede nasıl tiplerin inekleyip tıp kazandığını biliyorum, şimdi birileri o hıyarlara canını emanet ediyor. Elbette iyi doktorlar da var ama bulmak, denk getirmek lazım.

uzun süren grip, öksürük şikayeti vb. varsa yazabiliyorlar. ama ablanız grip olur olmaz gittiyse ve hemen antibiyotik yazıldıysa yanlış yapmış olabilir. tabi ne gibi şikayetlerde bulundu doktora bilemiyorum.

antibiyotik genel bir ilaç türü. Ancak buradaki sıkıntı ota, çöpe antibiyotik yazdıkları için virüsler antibiyotiğe direnç sağlıyorlar.

antibiyotiği tank gibi düşünün, gripte sinek olsun. sineği tankla öldürüyorsunuz. Bu arada düşman askeri virüsler tankın manevralarını görüp, tankı yok edecek sistemler geliştiriyor gibi düşünün. Halbuki basit bir ilaç ve dinlenme yeterliydi...

not : doktor değilim, anlatılanlardan benim kafamda böyle canlandı. yanlış olabilir.

gereksiz değil, ama sadece "her durumda" bonibon gibi alınmasın diyor iyi doktorlar.
Siz çok aldıkça vucut bağışıklık kazanıyor, işe yaramıyor.

Doktorlar yalnızca abartılan insanlar, bunun nedeni biraz da kazandıkları parayla ilgili. Nasıl ki kafası çalışmayan kendini geliştiremeyen öğretmenler, avukatlar, hatta akademisyenler varsa doktorlar da öyle.

Yıllarca öğretmenlere öğrencileri dövmek kötüdür denir ama öğretmenler de öğrencilerin başka türlü uslanmadığını(?) söyler. Doktoralara antibiyotik gereksizse zararlıdır demeye devam edelim, öğretmenler gibi bahane bulup hastalıklar başka türlü iyileşmiyor(?) diyecekler.

Bir de bunun halk yanı var. Bilinçsiz hasta olduğumuz için aspirin gibi antibiyotik alıyoruz.

yazının tamamını okumadım ancak antibiyotikler gereksiz değil. sadece yanlış tüketimi söz konusu. insanlar kafasına göre her hastalıkta antibiyotik istiyor ve iş bilmeyen doktorlar da yazıyorlar.

viral enfeksiyonlarda ise bazen yine antibiyotik yazılır bunun sebebi viral enfeksiyona sekonder hastalıkların gelişmesini önlemektir.

doğru kullanıldığında antibiyotik candır.

bence o kadar da gereksiz değil. daha iyi çözümler geliştirilemeyen durumlarda mecburen de veriliyor olabilir. ya da ancak öyle durumlarda kullanılabilir gibi düşünebilirsin.
ben çok çok ağır grip olduğumda senede 1 kere kullanıyorum.

Antibiyotik gereksiz değil. Antibiyotikler gereksiz olduğu durumlarda da kullanılıyor. Bu durum güçlü bakterilerin hayatta kalmasına neden oluyor. Normalde o antibiyotikle tedavi edeceğin hastalığı tedavi edemiyorsun. Bunu kendi vücudunuzda oluyor diye düşünmeyin. Toplumda da güçlü türler baskınlaşıyor. Antibiyotikleri rastgele vermemek o yüzden önemli.

Viral enfeksiyonlarda antibiyotik virüse etkili bir şey değil. Eğer doktora üzerine binen/binecek bir bakteriyel enfeksiyonu düşündürdüyse, etkeninden emin olamadıysa, hasta riskliyse bu bakterilere karşı verebilir.

Doktora gidip bir antibontik bile yazmadın diyenler var, yazınca antibiyotik gereksizmiş deyip kullanmayan var. Çok boyutlu bir durum yani.

antibiyotikler gereksizdir demedim zaten arkadaşlar; viral hastalıklarda gereksiz anlamında demiştim. cevaplar için teşekkürler bu arada.

Kimse gerçek nedeni yazmamış. Hastalarımız her boku bildiği gibi kendisini kurtaracak olan şeyin antibiyotik olduğunu doktordan iyi biliyor. Yazmayan doktor olunca istiyor yine yazmazsa yazacak olana gidiyor. İdealist yeni mezun doktor önce yazmıyor sonra bakıyor herkes yazana gidiyor bakıyor performans cart curt var başlıyor yazmaya. Antibiyotik viral hastalıklarda bihalta yaramaz evet ve yine evet geleceğin en önemli sağlık sorunu ne olacak söyleyeyim. Antibiyotik direnci.

Özet Türkçe
İngiltere: www.bbc.co.uk

ABD: www.bbc.co.uk

Özet İngilizce Videolar:

İngiltere: www.parliament.uk

ABD: www.parliament.uk

en.wikipedia.org
en.wikipedia.org

belki denizbank olabilir, rus bankası olduğu için.

yapıkredi

yapıkredi, sberbank uzantısı oldugu için denizbank

Çağan irmak'ın ulak'ini önermeye geldim. Eğer aradiğiniz yabanci bir film değilse kesinlikle önerebilirim.

mirror mask

ne yazacaksınki işe alacaksa dönüş yapar zaten?

Surec olumsuz ise boşuna beklemeyeyim aklımı bulandirmasin diye yazmak istiyorum

ne kadar oldu ki görüşmeyi yapalı? bence çok darlamaya gerek yok

3 hafta oldu gun itibariyle

merhaba x bey,

öncelikle bu platformdan iletişime geçtiğim için kusura bakmayın, ancak başka bir iletişim kanalı ile ulaşma fırsatım olmadı size.

hatırlarsanız sizinle xxx tarihinde, xxx pozisyonu için bir görüşme yapmıştık. bu pozisyona başvurum için görüşmemiz sonrasında olumlu ya da olumsuz bir geri bildirim alamadığımdan, pozisyonun mevcut durumu hakkında bilgi verebilir misiniz? şimdiden teşekkür ederim.

saygılarımla,
xxx xxx


gibi bir şey işinizi görür sanki. bol şans.

abi o zaman muhtemelen başkası almıştır o işi. sen at o zaman mesaj

x hanım/bey 2 hafta içinde haber vereceğinizi söylemiştiniz, bir geri dönüş alamadım sizden. Olumlu olumsuz bir bilgilendirme yaparsanız ben de seçeneklerimi değerlerndirebilirim.
teşekkürler
tarzında bir şey yazsan sıkıntı olmaz bence

Bir ekleme yapayım:

Şubemle telefonla görüştüm bizim hatamız değil diyorlar.

Finansbank ile de konuştum onlar da bizim hatamız değil diyorlar.

E noluyo bana havadan para mı geldi?

bir süre sonra tahminen bir kaç gün içinde size dönerler zaten. ya da direk parayı hesabınızdan alırlar hata var diye. paraya dokunmayın ve bekleyin. bu esnada vadesiz hesabınız varsa finansbank'ta oraya yollayın, oradan ödemenizi gerçekleştirin. vadesiz hesabınız yoksa internet bankacılığından hızlıca açılabiliyor diye biliyorum.

saray bosna 1 - belgrad 2 yapın derim.

priştinada bişey yok. ayrıca ileride rusya ve sırbistana girerken sıkıntı yaşayabilirsiniz.

Belgrad 1 gün yeterli bence, bosna'da da bol bol yemek yeyin.

Kosova geçişlerinde dikkatli olun, Sırp sınırlarında sıkıntı çıkıyor tanımadığı için. Ayrıca yolları bizimkine göre kötü olduğu için geniş geniş hesap yapın ya da çemberi daraltın biraz derim.

Kosova'ya girerken damga basmamalarını söylerseniz herhangi bir sıkıntı yaşamazsınız Sırbistan'la daha sonra.

Mostar'ı da ekleyin derim. Saraybosna'ya tek gün yeter, oraya ayırdığınız diğer günü Mostar'a ekleyin. Yol üzeri uğrar, Saraybosna'ya devam edersiniz Mostar'da kalmasanız bile.

Priştina'da gerçekten bir şey yok, Kosova'ya gitmek istiyorsanız yerine Prizren'i koyun.

Belgrad'ı eğer şöyle bir görelim diyorsanız 1 gün, yok biraz daha ayrıntısına inmek istiyorsanız 2 gün. Bir gün tüm şehre yetmez, eğer ki Tesla müzesi gibi, Zemun ve diğer yakın çevre gibi atraksiyonlara da girecekseniz.

Yolu ne kadar uzatır emin değilim (bir miktar uzatacaktır), ama eğer Kosova - Sırbistan sorunu yaşayacağınızı düşünüyorsanız rotanızı:

Makedonya - Sırbistan - Bosna Hersek - Karadağ - Arnavutluk - Kosova - Makedonya şeklinde kurabilirsiniz. Ben emin olmamakla birlikte turistler için Kosova - Sırbistan sınır ve pasaport damgası problemlerinin eskisi kadar yoğun yaşanmadığını duymuştum.

Doktora gitmelisin.

yana yatıp omuzlarının üzerinde uyumayı bırak.

doktor, gerekirse fizik tedavi.

bu fikir yerine direk pilatese başlayıp bir de omuz ve sırt kaslarını güçlendirmeyi deneyin. işe yararsa ne ala, doktora gerek yok.

Ben de fizyoterapi demeye gedim omuz baglarini ve kaslarini guclendirmen lazim ki yorulmasinlar.givemesome+1

mümkün. bölümden bağımsız istediğiniz alanda tezli yüksek lisans yapabilirsiniz. ancak ön elemelerde bilgi soruları gelebileceğinden orada sıkıntı yaşarsınız. bunun dışında bir sınırlama yok.

Bilimsel hazırlık veriyorlar 1 yıl. Siyaset bilimi diplomanla daha kolay girersin, tarihin 3.90 olmasına bakma.

limbo falan olabilir belki. ben de ondan sonra o kadar güzel oyun oynamadım açıkçası.

braid benim de efsane oyunlarım arasındadır.

tarz olarak yine puzzle ve hikaye olarak sizi yine tatmin edecek portal ve portal 2'yi gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim.

bambaşka bi oyun ismi arıyodum ama şu listeye denk geldim gameslikefinder.com

bilen vardır belki, bi ormanda tombik bi yaratıkla minik bi yaratık oynuyo hopluyo zıplıyo sonra orman ölüyo sonra olaylar olaylar. şahane renkli çok hüzünlü bi oyundu :( neydi ya adı :(

@freya, ori and the blind forest?

machinarium'u tavsiye ederim ben de

art.famsf.org

Bu mu?

Anahtar kelimeler

Virgin mary
Dove

@i ve been mistreated, hayır değil, resimden bahsediyorum ben. aradım zaten anahtar kelimelerle ama bulamadım, bu kompozisyondan çok var çünkü.

bilemedim ama hangi filmin atfı, neymiş o? çok merak ettim :(

eyeofthefish.org

Belki budur??

anahtar kelime annunciation olmalı. bu şekilde arayınca tarifinize uygun bir çok eser çıkıyor, kesin bunlardan birisidir. hatta Eyck Jan van eseri olabilir mi? www.wga.hu

@ayaz mckiller, konsept bu evet ama bu da değil ne yazık ki, resimde başka insan ve 3 boyut yok.
@givemesomesubstance, evet ama bulamadım, dediğiniz gibi birçok eser çıkıyor, bunların arasında önemlilerden biriydi o yüzden bilen olur mu diye sordum. bu da değil ne yazık ki, ışık pencere yada bir açıklıktan giriyor meryem'in odasına.

malesef, neredeyse bütün annunciation eserlerini taradım ama bahsettiğiniz şekilde bir esere denk gelmedim. pes ediyorum galiba :(

O resmi çok net hatırlıyorum. Tipik rönesans tablosu gibiydi, kaşsız ve gepgeniş kafalı Meryem, pastel pastel boyanmıştı. Ama bir yandan da kafasındaki hale görevi gören koca rönesans çemberi yoktu ve diğer rönesans Meryem resimleri gibi incik bincik bir ton ayrıntısı yoktu, daha sadeydi. Kuş odaya yeni girmişti. Galiba NTV'nin Sanatın Yeni Tarihi mi, o sanat tarihi atlasında var. Eve gidince bakabilirim.

Meryem'in yüzünde nasıl bir ifade vardı hatırlıyor musun? bu bayağı yardımcı olabilir. korku mu? huzur mu? gözleri açık mıydı? yukarı mı bakıyordu? gölgelendirmeler keskin miydi?

en azından tarzı ve dönemi tespit edebilirsek seçenekleri daraltabiliriz... kafanda iki farklı resmi de birleştirmiş olabilirsin çünkü anlattıkların çok da uyumlu gibi değil. mesela resimde güvercin olmama ihtimali var mı?

bu arada söylediklerine en yakın bulduğum şunlar oldu:
upload.wikimedia.org
slcwhblog.files.wordpress.com

@aychovsky, evet sade bir tasvirdi. online bulabilirsem bakacağım o kitaba, çok teşekkürler.

@loveinaflipbook, ifadesini hatırlamıyorum ne yazık ki, aklımda şaşkınlık gibi kalmış ama dediğin gibi karıştırıyor olabilirim, derste görmüştük 5 sene oluyor.

izledim ben bunu da hannibal mıydı acaba :/

aha buldum www.youtube.com

çok doğru bulmuşsun, tebrik ederim :)

hannibal dizisinde de vardı buna benzer bir şey.

Göreme'de cave otellerden birinde olursanız çok daha romantik olur, booking vs. Gibi yerlerden bakabilirsiniz seçeneklerinize.

bence de göreme daha iyi bir seçim olur. zaten söylenmiş, cave suit tarzı oteller ferah ve geniş de oluyor.

booking, tripadvisor'dan otele bakıp otelle iletişime geçmeniz daha iyi olur. fiyatta bişeyler yapıyolar.

ürgüp'te bi skim yok afedersin. göreme bence kapadokyanın en güzel en otantik yeri.

Dervish cave house

Avanos ve www.hikmetshouse.com
şiddetle tavsiye edilir biz çok memnun kaldık

www.sacredhouse.com.tr

yalnız dikkatten kaçmış, o bölgede 5 gün boyunca kalmak biraz canınızı sıkabilir. 2 bilemediniz 3 gün yeterli aslında. araç kiralamanız yararınıza olur.

[email protected]'dan bilgi isteyebilirsiniz.

ek olarak "istanbul'un kedileri" , "nine lives - cats in istanbul" diye de arayabilirsiniz, iş yerinde pek seçeneğim yok bakamıyorum.

köyünüzde işler böyle yürümüyor olabilir ama şehirlerde biz bazı dengelerin devam edebilmesi için kurallara, uyarılara uyuyoruz. eğer işletme size "şu aşamada şu kadar ceza vardır, yine de tutmak istiyor musunuz burayı" dediğinde biz ciddiye alırız. okuruz, değerlendiririz. anadolu çomarı gibi "noolacak yeaa ver gelsinnn hacııı" demeyiz. şimdi oteli suçlamayı, saçma sapan atarlanmayı bırakın. otel sizi zorla müşterisi yapmadı, hatta uyarısını da yaptı. kaldı ki bütün bunları vize evrakında sahtecilik yaparken yaşadınız. hani karakterinizin burada daha net anlaşılması açısından söylüyorum.

bankanın araya girip para iadesi yapması bana pek mantıklı gelmedi. eğer böyle bir hizmet veriyorsa zaten booking.com ile banka ters düşeceklerdir ki bu yüzden bu işe pek ihtimal vermiyorum. Yerinizde olsam otel ile direk iletişime geçip, konaklamamı erteleme yoluna gitmeyi talep ederdim. vergileri ve rez. hiz. bedelini düşünce kaç günlük konaklama hakkınız varsa onu size ayırmalarını isteyin.

Bankadan parayı iade alabilirsin.

www.eksiduyuru.com

Edit: Yasal boşluk değil; var olan hakkınız. Almadığınız hizmetin; malın bedelini banka sizden tahsil edemez. Bankaya gidip harcama itirazında bulunacaksınız.

İkili bir anlaşmaya girmişsiniz. Karşı taraf kuralları belirtmiş, sen de bunları (muhtemelen detaylı okumadan) kabul etmişsin. Zamanı gelip kurallar devreye girmiş, şimdi neden böyle oldu diyorsun.

Olur tabii ki, adam sana güvenip o odayı 7 günlüğüne başkasına satmadı. İptal etmen için sana süre de tanıdı ama sen ihmal ettin. Kurallara da iptal etmezsen sadece ilk günü değil, tüm ücreti tahsil ederim de yazdı.

Şimdi gelmiş otele gidip zarar vermekten bahsediyorsun. Bravo bu zihniyete. Aynen böyle devam et. Tebrik ediyorum.

birincisi sisteme vakıf olmadan bu denli sinirlenmeniz doğru değil. dediğiniz durumun promosyon bilet alıp, geç kalıp uçağı kaçırdığınızda para iadesi alamamanız vaya ceza ödeyerek yeni bilet almanız durumuna benzer. siz bilet gişesine gidip iade talebinde bulunamıyorsunuz değil mi,size gerekli bilgiler verildiğinden bir hak iddia edemezsiniz.

ikinci olarak otel ödemiş olduğunuz ücreti olduğu gibi cebe atmaz. booking gibi rezervasyon sitelerinin, her rezervasyon üzerinden %15 ile %60 arasında bir komisyon bedeli olur. yani sizin kartınızdan çekilen ücretin komisyonunu siz sistemden iptal etmediğiniz için booking sizi otelde konakladı varsayıp, komisyon+kdvyi otele fatura eder. ayrıca iptal işlemini gerçekleştirmediğiniz için otel sizi konaklamışsınız gibi gösterip no-show oda basımı yapıp faturanızı keser. yani kısaca bu maliyetler siz konaklamamış olsanız dahi ödenir. ha tabi ki oda ve satın aldığınız hizmetleri kullanmadığınız için buradan otelin karı olur.



ayrıca, belirtmiş olduğunuz bankadan almadığınız hizmet bedeli iade meselesi, öncelikle etik değil(bookinge komisyon ödenmesi ve fatura kesildiği için oluşan maliyetten ötürü) . sonrasında, otel tarafından bankanıza, booking in hizmet bedeli sözleşmesi ve satın almış olduğunuz hizmetin iptal şartları beyan edildiği taktirde herhengi bir hak iddia edemiyorsunuz. iade talebinizden önce otel aranıp teyit istenir, bilginize

otelin yaptığı şerefsizlik falan değil. okuma yazma bilen biri için booking rezervasyonlarında anlaşılmayacak bir şey yok.

gidip otelde kalsın, parası boşa gitmesin hiç olmazsa..

mesela tokyo'ya uçak bileti aldım 3 bin liraya ve uçağı kaçırdım veya gidemedim. bu durumda almadığım hizmet olduğu için iade isteyebilir miyim? hayır

otel rezervasyonu yaparken şu zamana kadar ücretsiz iptal diye yazar. sen rezervasyon yaptırırken bunu kabul edersin. yine de otelin iade yapması kendi inisiyatifi.

yani olay hizmeti alıp almaman değil, alırken kabul ettiğin koşullardır. burada da o koşulları yerine getiremediğini görüyoruz.

1 haftalık rezervasyonun iptalini unutmak da ayrı bir olay tabi.

ha bu arada 'o şehire gidip otele her türlü zararı, pisliği yapma durumu dışında'demişsiniz, elinize ne geçecek çok merak ediyorum. otel sizin günlük olarak konaklama ihtiyacınızı karşılamak için vardır. sırf konaklama( ek hizmetler vs.) aldığınız için size bahsetmiş olduğunuz hakkı vermez. yapmayın, gerçekten yazık. bu tarz tüm olumsuz davranışlar, yerli/ yabancı misafir ayrımı yapılmasına ve kötü izlenimlere neden oluyor. sizin yüzünüzden sizden sonraki tüm vatandaşlara olumsuz yaklaşılıyor.
ayrıca vize almak için kullanılabilen bu tür sistemleri, rahatça,bedavaya kullanabildiğinizi unutmayın. sizin yaptığınız gibi kullanımlar artarsa otellerin önlem alacağını, vize görüşmesinde istenen bu hizmetten belki ücretsiz ve bu kadar rahat faydalanamayacağınızı unutmayın lütfen.

yok arkadaş sinirli olduğu için o kısmı ciddiye almayın, o otele gidecek de zarar verecek de. ama yine de ben tamamen otelin haklı bulunmasına anlam veremedim. dediğim gibi iade durumlarının örnekleri var, nasıl ki otel 3 gün öncesine kadar iptal hakkı sunuyorsa toplam rezervasyonun 3 gününü alsın, geri kalanına dokunmasın. neymiş acaba otelin zararı da bundan 4 gün sonrasının da ücretini alıyor kullanmayacağım halde. sonuçta 4 gün sonrasına yine hizmete ve satışa açabilir odasını. kapitalizmi savunacam derken bokunu çıkarmak böyle bişey olsa gerek.

@del piero10 ilk cevabımı okuyun lütfen.

okuduğum kadarıyla burada kimse kapitalizmi savunmuyor. burada tamamen arkadaşınızın kapitalizm karşısındaki saflığı eleştiriliyor. madem kapitalizmin bu kadar farkındasınız, gözünüzü bunlara karşı açmalısınız o kadar.

@mohito,


hocam sağ olasın detaylı bilgilendirmen için. bahsettiğin bazı detayları yeni öğrendim sayende, ancak yine de tüm paranın olduğu gibi çekilmesini otelin çakallığına veriyorum. en ekstrem durumu düşünelim, mümkün mü bilmiyorum ama diyelim 3 aylık bir rezervasyon yaptım ve planım iptal oldu ve vazgeçmek durumunda kaldım. napacak otel, ben şartları baştan belirttim diyip 90 günü ben kalmışım gibi paranın üstüne mi yatacak. öyle işletme zihniyetinin içine tüküreyim af edersin, booking alsın komisyonunu, otel de birkaç günlük mağduriyet ücreti alsın, hepsini almak neyin nesi? itinayla müşteri zikilir anlayışına klas bir örnek oluyo bu durumda. sonra da ama sen de bilseydin başına geleceği demeye gerek yok, madem öyle o otele ben ne zarar versem haklı oluyorum. o hak etmediği paraya yatarsa ben de ters yatırmakta haklı oluyorum. birazcık kafa çalıştırmak yeterli bunu görmek için. burada ilk çomarlığı yapan otel oluyor, aynı karşılığı da görünce bikbikin bi anlamı kalmıyor.

etik boyutunu bir kenara bırakırsak, çözüm için booking.com ile iletişime geçmenizi öneririm. bu şekilde para iadesi almış arkadaşlarım oldu. booking.com çalışanları çok yardımcı olabiliyorlar.

saka gibi olan otelin o ucreti istemesi degil, sapsik arkadasinin sanal kart dururken gercek kredi karti bilgi vermesi + free cancellation. otelde odeme gibi oteller varken bu ibare olmayan otellerden birini secmesi. bence haketmis.

@del piero10 90 gün ekstrem bir örnek o durumda emin olun yardımcı olur otel. yoksa misafirin yakınını kaybetmesi ne bileyim gelemeyeceği durumlar olabilir, normaldir. özellikle 1 aydan fazla konaklamalar için maliyet+ %20 gün(kural değil genelde şahit olduğum durum) gibi bir rakam tahsil edilir veya misafirin bir sonraki konaklamasına aktarılır. yani emin olun hiçbir konaklama işlemesi misafirinin kötü bir tecrübe yaşamasını istemez. ayrıca bir veya daha fazla personelin sadece vize için de olasa sistem ve kişi ile tek tek ilgilendiğini unutmayın.az çok anlamışsınızdır sektörden olduğumu, misafirlerin işletmeye verdiği zararların en azına şahitlik etseniz, insanlığı sorgularsınız.

bookingi ara derdine çare olurlar.
en azından kalmadığın bir kısmı kurtarırsın.

abi senin düşüncende ve anlayışında otel varsa gelsin elinden öpeyim. ama genelde böyle olmuyor maalesef, baksana burda da sen şartları biliyordun, tabiki çekecek hepsini diyor adam. yani kendisi otel işletse en ufak bir anlayış, insanlık göstermeyecek. e ben de bu zihniyetteki bir adamı kendi yöntemimle öpmeye çalışacam. yoksa senin gibi bir adama yamuk yaparsam zaten uyku uyuyamam. o iptal edilen uçak biletiyle bu durum aynı değil ama, orda tek seferlik bir uçuş var, oldu bitti. burdaysa uzunca bir süreyi kapsayan ve bir noktadan sonra işletmeyi mağdur etmeyen bir durum var. elma armut.

@del piero10 illa ki o yere başka uçuşlarda var. ayrıca geçte kalsa belki de elinde bavulu ile hava alanına gelmiş tüm işlerini ayarlamış bir yolcu var. diğer işlerinden dolayı zarara girmemek için (otel, aktarmalı uçuş, ulaşım ücreti,geç kalma vs.) ilk uçuşa normalden çok yüksek miktarda para ödemek zorunda kalabiliyor, onun bileti de son anda başka bir yolcuya güzelce satılıyor. bu durumda ayvayı yemiş oluyor. bence elma, armut değil yani. benzer durumlar. tabi sizin görüşünüzdür saygı duyarım. ha bir de işletmeyi öpmeye doyamayanlar var ki zararı maddi olarak karşılığı yok. anlatsam konu çok dağılacağından, merak ederseniz mesaj atabilirsiniz.

tam o mu emin değilim ama minyatür tuğlalardan yapılan evlerin olduğu setler var d&r'da gördüm geçenlerde, kanyon mağazasında.

1-2 gibi bitiyor

Fanatec bütçeni çok fazla miktarda aşar, senin için en iyisi ikinci el bir g27, bütçene uygun şekilde sahibinden'de bulabilirsin, elimden gelir dersen youtube'da falan yer alan videolarda gösterildiği şekilde aparat yardımıyla istediğin gibi bir direksiyon simidi takabilirsin hatta.

g27 öneriyorum ben de.

Firefox her zaman böyleydi. Normal yani.

google chrome daha beter, bence normal ram kullanımı. azaltayım diyosan flash player felan kaldır

Bu bir sorun değil, haliyle bir çare de gerekmiyor. Mevcut sistem kaynağını kullanırken herhangi bir soruna yol açıp açmadığı kriterdir. Hangi yazılımın kaynağı hangi sayısal değerde kullandığı son kullanıcının işi değil, kaynak yüklü kullanım halindeyken hangi yüzdeyle kullandığı belki son kullanıcının ilgi alanına girebilir.

chrome'a ne demeli her bir sekme için yeni bir thread açıyor, her ne kadar chrome kullansam da firefox daha az kullanır ramini

her sekmeye bi thread açması iyi aslında çöktüğü zaman bütün program çökmüyor

alternatif olarak opera deneyin derim.

Bu karara uymuyorum, saygı duymuyorum diyebilirsin.

Şaka şaka. Detay vermemişsin ki. Neden ödemiyoruz diyorlar? Telif ihlali falan yaparak kazandığın bir para tespit edilmiştir belki.

Sayın Kullanıcımız,
Bu e-posta, AdSense hesabınızın, AdSense program politikalarımızla uyumlu olmadığının saptandığını ve sonuç olarak AdSense hesabınızın devre dışı bırakıldığını bildirmek için gönderilmiştir.

Mevcut hesap durumu:: Devre dışı

Gerekli işlem: Yok



Neden hesabımda bu işlem gerçekleştirildi:

Yayıncıların, kullanıcıları Google reklamlarını tıklamaya teşvik etmesine hiçbir şekilde izin verilmez. Bu, aşağıdakiler gibi, yanlışlıkla tıklama yapılmasına neden olabilecek her türlü uygulamayı içerir:

Reklamları flash oyunlar, site bağlantıları veya gezinti çubukları gibi tıklanabilir içeriğe yakın yerleştirmek
Reklamları başka site içeriği zannedilebilecek şekilde uygulamak
Açılır veya genişletilebilir içerikle örtüşebilen reklam uygulaması
Hesabımı güvende tutmak için hangi kaynakları kullanabilirim:

Program yönergeleri
Hesabınızı güvende tutmak için politika bilgilerinizi tazeleyin sayfası


Ödeme
Hesabınız kesin olarak devre dışı bırakıldığından, hesap bakiyeniz size ödenmeyecektir. AdSense Şartlar ve Koşulları'nda (www.google.com) belirtildiği gibi, Google, program sözleşmesinin ihlali durumunda yayıncılara ödeme yapmama hakkını saklı tutar. Bu adımın, AdSense programının kalitesini sürdürmek ve AdWords reklamverenlerimizin çıkarlarını korumak amacıyla uygulamaya koyulduğunu bilmenizi isteriz. Hesabınızdaki kazançlar, bu durumdan etkilenen reklamverenlere iade edilecektir.



Siteler Devre Dışı Bırakıldı
Hesabınızın program politikalarımızı ihlal ettiği tespit edildiğinden, para kazandığınız tüm sitelerin reklam sunma özelliği devre dışı bırakıldı ve bu siteler artık AdSense programına katılmak için uygun değil.



Başka hesap açılamaz
Hesapları devre dışı bırakılan yayıncıların, AdSense programına katılmaya devam etmesine izin verilmediğini bilmenizi isteriz. Devre dışı bırakılan hesaplarla ilgili daha fazla bilgi için Yardım Merkezimizdeki SSS'yi inceleyebilirsiniz: support.google.com

dediklerine benzer bir aktiviteniz olduysa malesef.. terms and conditions'da buna ok demişsiniz zamanında.

içerisinde iyi bi miktar para olduğuna göre adamların yapmayın dediklerini yapmışsın. Geçmiş olsun ben daha adsense hesabını kurtaran birini görmedim.

Hayir

kişisel tercih. affedene de, affetmeyene de bir şey demem, diyemem.

beni affeden de olmuştu, affetmeyen de. ne affeden salaktı, affetmeyen. öyle bakılmalı olaya.

güven problemi yaşarsınız.
altında yatan sebepleri sorgulayın mantıklı gelirse affedilebilir.

hayır. bir yapan bir daha yapar. yapmasa da zamanla o sıkıntı olur. bir arkadaşım affetti hala gidiyolar ama nasıl ben anlamadım bu arada.

Sevgilim beni aldatsa affetmem, ben sevgilimi aldatırsam o da beni affetmesin. Sevgilin seni aldattıysa sen de affetme. Velev ki affettin; sevgilinin yüzüne her baktığında seni bir başkasına tercih ettiğini göreceksin. Hadi aşık falan olsa neyse, onu anlarım da bir de seks gibi gayet basit ve sıradan bir olayla bunu yapmışsa düşünsene bi seni ne kadar küçük düşürdüğünü. Bunu kaldırabilecek misin? Bence birazcık onuru ve gururu olan bir insan bunu hazmedemez. Hazmetmemeli de zaten.

Güven sorunu yasamayacaksaniz ve bunu ısıtıp isitip önüne sürerek yeni bir ihanete zemin hazirlamayacaginizdan eminseniz deneyin. Ama bu söylediklerim olacaksa ikiniz de daha mutsuz olursunuz. Bu sizinle ilgili bir durum aslında. Sizin kakdirabilme kuvvetinizle.

Bir yapan bir daha yapacak diye bir sey yok. Zamanında adatıp affedildigim de oldu aldatilip affettigim de. Aslında ben olaya affetmek olarak bakmıyorum ben. Yaşamak istediğim ilişkiye yaşamaya devam ettim diyelim.

affedemem, icimden gelmez.

Ben yaşamadım ama yakın çevremde aldatan, sonra affeden üzerine evlenen ve gayet mutlu olanlar var. Sanırım olay biraz sürece bağlı.

Aldatıp basıldıysa konu başka, kendi itiraf ettiyse başka

itiraf edilmişse ve (veya değil) geçerli bir sebep varsa (benimle alakalı bir problemse) affedilebilir. bunların dışında affetmezdim.

Affederdim. Affetmezsem başka sevgili bulamam çünkü.

Ele güne karşı sevgilim olsun yeter ki. Boşanma arefesindeki adamlara yakıştırılacak kadar ortam sapı olmak hiç hoşlandığım bi durum değil.

Hayır

ahkam kesilmemesi, buyuk konusulmamasi gereken bi konu. ama affedilse bile eskisi gibi olmaz ve bi yerden patlak verir gibi geliyor bana. uzatmalari oynamak oluyor yani.

affettim. sonrasında daha iyi oldu, daha mutluyuz. hatta evlenmeye karar verdik.
her insan ve her ilişki aynı değil. önyargılı davranmamak lazım.

Barışma heyecanı geçince aldatan muhtemelen tekrarlar. Yine heyecan geçince aldatılanın aklına gelir, huzur kalmaz ve daha kötü bir şekilde ayrılık gerçekleşir.

affetmek, bu aldatma işini yine yapabilirsin demektir.

arada bir aldatsa da sıkıntı yok diyorsanız, affedin. tabii ki bunu ona söyleyip, iyice gevşetmeyin. bir daha olmasın deyin.

yok ben bir daha tahammül edemem diyorsanız yol yakınken vazgeçin.

arnold ve kartallar+1 aldatıp affedilenin bir daha aldatmaması için bir sebep yok istisnai durumlar hariç.

genelde affetmiş gibi yapıp intikam alıyorlar.

affetmem.

niye affedesin? dünyada başka erkek/kadın mı kalmadı? çok seviyorum diyorsan da müstehak.

Aldatma olayını bir kadın nasıl unutur? Çocuk varsa başka, devam etmek için uğraşılır ama flirt döneminde bırakın gitsin. Bir insan sevdiğini niye aptal yerine koyar ki

Karşındaki insana imzalı bir şekilde "Beni tekrar aldatabilirsin. Aldatmanın ilişkimizde bir cezası yok" yazısı vermekten farkı yok.
Hatta ikincisini daha da rahat yapar.

Alışmış kudurmuştan beterdir demiş atalarımız. Yine yapacaktır, güven olmuyor.

Aldatılmadım, ama aldatılsam affederdim diye düşünüyorum. Senelerin ilişkisini bir aldatma olayı yüzünden değersizleştiremem.

Ben affedildim. Keşke affedilmeseymişim. Hiç mi hiç hak etmiyorum onu, ama geçinip gidiyoruz mutluyuz işte.

hayır.
ama sen affetmek istediğin için aslında bu soruyu soruyorsun.
hissettiklerin normal, ben de yaşadım sordum kendime affedeyim mi diye. tamam affedeyim ama kendimi affedemeyecektim sonrasında. gurur dediğiniz şeyi yutabilecekseniz ya da ısıtıp ısıtıp kendi önünüze ya da sevgilinizin önüne getirmeyecekseniz olur.
ben yapamadım.

Peki bu durumu kabul edenler, ya nasıl unutabiliyorsunuz merak ettim?

Affet. Bir daha s.ksn seni.