hocam o zaman asgari ücretin 3.5 katı kazanıyormuşsun. şu anda 15 bin civarına tekabül ediyor. bu "sıradan vatandaş"ın çok ötesinde, çalışanların çok büyük kısmı asgari ücretle çalışıyordu trde en son
o dönemdeki global ekonomik şartlar gereği kredi faizleri çok düşüktü, gelişmekte olan ülkelere para akıyordu borçlanma çok ucuzdu, dolayısıyla bizde de ihtiyaç kredisi ile bile araba alınabiliyordu.
sıfır otomobil fiyatları o zamanlar daha düşüktü ve özellikle bu sene tüm dünyada 0 araç fiyatları kat be kat arttı (amerika'da bile
www.kbb.com) dolayısıyla bu bizi de etkiledi.
e döviz kuru ile ilgili hikayeyi konuşmamıza gerek yok, mükemmel bir fırtınaya her zamanki gibi hazırlıksız yakalandık (bu hazırlıksızlığa rağmen ben yine iyi bile geçirdiğimizi düşünüyorum bu fırtınayı)
keza 2016'da özellikle orta üst sınıf otomobillerde ötv daha düşüktü malum. sanırım kademeli ötv 2019'da gelmişti diye hatırlıyorum, o pazarı çok daralttı zaten.
yani alt alta yazınca %30 bizim ülkeden, %70 genel durumdan kaynaklanan bir fiyat artışı var. evet kesinlikle dünyanın her yerinde otomobil sahibi olmak şu an geçmişe göre daha zor, bizde daha da zorlaştı, ama geçmişte de kolay olduğunu düşünmüyorum, onu demek istedim.
bu arada araç sahibi olmak istiyorsan herkes ucuz araçlarla başlayıp zaman içerisinde büyüterek bunu yapıyor, yani sıfırdan 400 binlik araba alan pek tanımıyorum. atıyorum 80-90 binlik alıp zaman içerisinde üstüne koya koya ilerliyor, o da bi kriter.
şu anda pazarı gabe'in dediği gibi bddk'nın kredi düzenlemesi tutuyor, eğer araç bedeline göre vade sınırı olmasa ve borçlanmayı direkt bddk eliyle kısıtlanmış olmasa peynir ekmek gibi otomobil satılacak. kredi faizleri mevcut kur riskine göre hala düşük çünkü. tahmin ediyorum cari açığı artırmamak adına pazarı kısıtlıyor devlet direkt.