Bir arkadasimi gorusmeye cagirmislar insan kaynaklarindan staj icin. ama arkadasim ilk kez bir gorusmeye cagrildigi icin neyle karsilasacagini hic bilmiyor. ve burada staj yapmayi cok istedigi icin de onceden sorusturmaya karar vermis. kendisi makine muhendisligi 3.sinif ogrencisi.

aynen, kelimesi kelimesine ne sorarlar diye sormuyorum ama,

genel olarak mercedes benz insan kaynaklari, staj gorusmelerinde ne sorar?

hangi konulardan bahsedilir?

adayda hangi ozellige dikkat ederler?

nasil bir on hazirlik yapmali?


tesekkurler

4. levent ve Kadıköy evlendirme dairesine; toplu tşaımaya yürüme+bekleme süreleri dahil 1er saatte gidilebilecek hangi bölgede ev bakmalıyım?

ev standartlarım ise şu: insan gibi bir banyo ve insan gibi bir mutfağı olmalı. tercihen çok katlı eski siteler veya son 15 yılda yapılmış evler olursa sevinirim. (bu bölgedeki evler genelde böyledir demeniz yeterlidir)

öğrenci evi olmayacağı için, döküntü beş para etmez at bğalasan durmaz evlerin yoğunlukta olduğu yerleri önermezseniz çok sevinirim.

meslea avrupa yakasını hiç bilmediğim için soruyorum: merter civarı nasıldır? oralardan ev bakılır mı? mahallesi nasıldır? insanlar tutucu mudur, akşam rahat rahat dışarı çıkılabilir mi? vs.

Merhaba sözlük

Yine bir toplu katliam ,anneleri babalarına vedelaşamamış gencecik çocuklar ve ardında bıraktıkları insanlar. Ölüler cennete , ardındakiler de kendi içindeki duvarlara kendilerini hapsederler.Ve o soru yine beynimde defalarca tekrarlar.Neden annemle açık açık konuşmadım ? Gittiğim psikologlar ve 1 psikiyatrist aynı zamanda yakın çevremdeki insanlar papağan gibi aynı şeyi tekrarladıkları için bir de beni tanımayan bilmeyene size danışmak istedim.

Benim aylardır kafamda dönüp duran birşey var ve cevabını bulamıyorum. Annem beyin tümörü nedeniyle 6 ay içinde öldü. İlk öğrendiğim andan itibaren işimi gücümü bıraktım ve 24 saat beraberdik. Devamlı ona iyi olacaksın iyi olacaksın diye telkinlerde bulundum. Tabi ona ve kendime yaptığım telkinler artık yalanlara dönüştü.En son ölmeden birkaç gün önce yoğun bakımda bile iyi olacaksın seni çıkartacağım buradan diye yalan söyledim. O da kafasını Zaten öleceğini bile bile onu o iğrenç yoğun bakımda bırakmam ayrı bir mesele.Ya ben anneme neden anne ölüyorsun tedavi kalmadı napalım çocukların nasıl bir yol izlesin nasıl yaşamamızı istersin biz sensiz napacaz diye açık açık sormadım bu kadar mı korkaktım O bana ne cevap verecekti Şok mu olacaktı lan ben ölüyormuşum diye hayır kendi de biliyordu.

Böyle bişey yaptınız mı hiç? Ben birkaç yüzyıl önce en çok bu sebepten dolayı Safran Sarı'yı almıştım:

iblog.milliyet.com.tr

Tabii arkadaki yazıyı filan da okuyoruz ama en önemli etken kapak oldu mu hiç o kitabı almanız için?

Selamlar. Kafamı kurcalayan bir soru daha.
İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümü, 2. sınıf öğrencisiyim. Küçük yaştan beri İngilizce ile içli dışlıydım. İngilizceyi kendi başıma öğrendim denilebilir. Şu anda B2-B3 seviyesinde İngilizce biliyorum.
İngilizce yazımım oldukça iyi durumda. Oturup sayfalarca yazı yazabilirim, söylemek istediklerimi anlatabilirim, akademik dil kullanarak da bir şeyler karalayabilirim. İzlediğim şeyleri telaffuzları çok karışık olmadığı sürece anlayabiliyorum, altyazısız film izleyebilirim. Sesli okumam uzun süredir İngilizce bir şeyler okumadığımdan ötürü tutuk biraz. Bu konularda hiçbir sorunum yok fakat İngilizce konuşamıyorum.
Karşımda İngilizce konuşmam gereken biri olduğunu düşünün. Basit konuşmalar yaparken bile zorlanıyorum. Halihazırda bildiğim kelimeler aklıma gelmiyor, cümle kuramıyorum, kelimeleri yerlerine oturtamıyorum, İngilizce düşünemiyorum. Konuşurken ilk önce Türkçe düşünüp, düşüncemi İngilizce'ye çevirerek konuşmam gerekiyor. Fakat yazışırken hiçbir sorunum yok, çok rahat anlaşabiliyorum karşımdaki ile.
Konuşamama problemimden dolayı Speech dersini bırakmış durumdayım mesela bu yıl. Birisi bana bir soru sorduğunda ya da sunum yapmam gerektiğinde mesela, takılıp kalıyorum. Konuşamıyorum bir türlü. Sebebini ve nasıl düzeleceğini bilmiyorum fakat derslerimde çok sorun yaratıyor bu konu bana. 2 hafta sonra sunumum var mesela ve nasıl konuşacağım hakkında hiçbir fikrim yok.
Doğaçlama bir şekilde konuşamıyorum açıkçası, ve bunu becerebilenlere şaşırıyorum, nasıl yaptıklarını anlamıyorum. Pratik eksikliği çok var sanırım ama pratik yapma şansım da yok şu an. Kursa falan gitmem de mümkün değil maddi problemlerden ötürü.
Nasıl aşabilirim bu sorunu sevgili duyuru sakinleri? Kafam çok karışık, bölümümde çok zorlanıyorum, hatta öğretim dili Türkçe olan bir üniversitede devam etmeyi bile düşündüm fakat okuduğum üniversite bölümüm için iyi sayılan bir üniversite olduğundan bu kararımdan vazgeçtim. Akademisyen olmayı düşünüyorum bir de ileride, şimdiden umutsuzluğa kapıldım.
Ekstra bir bilgi daha: ilginç gelecek fakat Türkçem de yazışım kadar akıcı değil. Kendimi ifade ederken aynı şekilde zorlanıyorum fakat çok daha az etki ediyor bu konuşmama, ana dilim olduğundan ötürü.
Yardımcı olabilirseniz çok makbule geçer, bu sorunu en kısa sürede çözümlemem gerekiyor çünkü. Teşekkür ederim şimdiden!

düşünsenize sizinle sevişmek için birlikte. nasıl kabul edebiliyorsunuz ki bunu? kendini aşağılamaktan başka bir şey değil ya bu. güzel/yakışıklı olsanız fuckbuddylikten fazlası olurdu biliyorsunuz.

parent passed ailenin uzağa gitmesi falan mı demek yoksa kaybetmek mi demek?

Bir hediye hazırlamak istiyorum. Ahşaptan, kendim yapacağım. Kafein molekülü kullanmak istiyorum. Elimizdekiler bunlar (:

Aşağıdaki linkte wall hanging demiş ama bunun neresine ne asılabiliyor anlamadım.

www.etsy.com

Fikir bulabilmek için araştırıyorum, aynısını yapmayı şuan düşünmüyorum.

Aklınıza fikir gelirse de, dinlerim (:

Teşekkürler

Sali gunu bi is gorusmesine girdim de 2-3 gun icinde olumlu olumsuz geri donus yapilacagi soylendi. Simdi mail falan atip mudur naaptiniz desem şık olur mu?
Baska bi yerden is teklifi aldim cunku ama onceligim burasi o yuzden firsat tepmek istemiyorum.
Hic olmazsa yarin mail atmayi dusunuyorum.

18-21 mart için izmir - istanbul gidiş dönüş bilet bakıyorum birkaç gündür.

dönüş istanbul izmir ilk baktığımda 88 tl idi, sonra baktım 249 olmuş. sonra tekrar baktım 139. 88den 139a çıkmasını anlarım ama önce bu kadar çıkıp sonra inmesinin manası var mı?

şimdi izmir istanbul da 249 olmuş, diğer uçuşlar yine 100 tl civarı benim aklımdaki saat 249.

tüm uçuşlara gizli pencereden bakıyorum, istediğim saatleri de hiç seçmedim zaten sayfaya genel olarak bakıp kapatıyorum. ne yapalım hiç güvenmeyelim mi onura?

için besteler, içinde keman olan bestelerden beğendiklerinizi paylaşır mısınız.
hele de çalma listesi olursa dadından yenmez:)

Selamlar
Ocak da üniversiteden mezun oldum. Bölümüm endüstri mühendisliği. Şu aralar harıl harıl iş aramaktayım. Bu süreçte reklamcılık sektörü de ilgimi çekmeye başladı. Bölümümle ilgili işlerden ziyade kreatif işlerle uğraşmak daha cazip geliyor bana. Kurumsal bir iş ortamındansa ajanslar falan daha keyifli gibi gibi geliyor bana. Ancak hiç tecrübem olmadığı gibi bu sektörden de tanıdığım bilgi alabileceğim kimsem yok. Reklam sektöründe bulunmuş, ajanslarda çalışmış ya da halen çalışmakta olan, junior ya da senior mertebesinde olan arkadaşlar bana bilgi verebilirse çok sevinirim. Özellikle art direktör gibi pozisyonlar hakkında fikirlerinize ihtiyacım var. Nasıldır sektör, çalışma koşulları maaşlar vs. aydınlatırsanız çok sevinirim. Ayrıntılı anlatmak isteyen olursa mutlaka yeşillendirsin.
Çok teşekkürler şimdiden

neler var severek takip ettiğiniz? şaşırtan, çok güzel şeyler paylaşan, hayran bırakan?

arkadas yurtdisina agir bi heyetin karsisina gidiyor sirketini temsilen
bi projeyi yonetiyor ve bunu sunumunu yapacak
giderken elim bos gitmeyeyim ne alayim dedi
ne alsin dersiniz? soyle butik, guzel bir lokum geldi aklima ama nereden alinir?
fikirleriniz icin simdiden tesekkurler,

dukkan da belirtirseniz sevinirim
yer: istanbul

genelde sadece ana öğünleri yiyen, onun dışında cips, çerez, çikolata falan gibi zımbırtıları asla tüketmeyen biriydim. ne olduysa 1-2 aydır sürekli ofiste bir şeyler yeme halindeyim, aklıma geldikçe ağzıma bi şeyler atıyorum. kilomla derdim yok ama son zamanlarda vücudumda farkı hissediyorum, psikolojik bile olabilir ama sinir bozucu.

şimdi bugün gittim markete abur cubur dolduracağıma çilekli, çikolatalı falan süt aldım. yetişkinlerde inek sütü içmenin hiçbir yararı olmadığına inanan bir insan olarak sorum şudur ki, bu meyveli falan sütler bir jelibon bir cips kadar sıkıntılı mı her gün tüketildiğinde?

İstanbul'da (Avrupa Yakası tercihim) ayakkabı alışverişi nereden yapılır en yüksek karla? Özellikle spor ayakkabı almam gerekiyor. Yeni sezon olması ya da modaya uymasıyla değil, rahat ve sağlam olmasıyla ilgileniyorum. Görüntüsünü de beğenmem gerekiyor elbette.
Şu an Nike'ın bir koşu ayakkabısını kullanıyorum günlük hayatımda da ve çok memnunum ondan (eskidi sadece). Nike'a güvendiğim için aklıma öncelikli olarak o geliyor; ama eminim bilmediğim ve kaliteli olan başka markalar da vardır. Marka önerilerine de açığım. Sketchers düşünmüyorum.

Artık bu iş içinden çıkılmaz bir hal aldı. Uyku bile uyuyamıyorum. sabah 8 den gece 1'e kadar koşuyolar evin içinde. sürekli bambambam bam bam bam. oğlan çocuğu var çığlık atıp duruyor sürekli. arada sus diyolar basıyo yaygarayı bu sefer de 2 saat ağlıyor çığlık çığlığa.

planım: cep telefonumu tavana bantlayıp sesi son ses açayım diyorum. gece bunu yaparsam ses gider mi yukarı? artık kimse sikimde değil son ses hoparlörden de açabilirim ama haklıyken haksız duruma düşmek istemiyorum apartman genelinde.

sizin öneriniz varsa alırım.

Geçenlerde eve geldiğimde benim tshirtlerimden birini giyiyordu,başka arkadaşımız da evde diye ses etmedim bir de zaten düz bi tshirt belki onda da aynısından vardır diye gayet iyi niyetli davrandım.2 hafta boyunca iyi niyetimle ben o tshirtü odamda kirli sepetinde deli gibi aradım,en son bulamıyorum belki seninkilerin arasına karışmıştır dedim sanmıyorum ama bakarım dedi.1 hafta yine ses çıkmadı eminim de artık bi daha sıkıştırdım odasından çıkardı getirdi. Karışmış ya dedi.Kıyafetlerimi odamdan asla çıkarmam,kirli sepetlerimiz ayrı odalarda.Neyse dedim aynı evdeyiz olabilir dedim geçen gün de yeni bi tayt aldım, yatağımın üstüne koydum.ertesi gün giyicem bulamıyorum. Deli gibi aradım, görd0n mü diye soruyorum yok diyor.bugün yıkanan çamaşırlarını asmış, benim tayt da içinde.bana ait kitapları da izinsiz alıyor.bi kere ev kalabalıktı odam dağınık diye odayı kitledim çıktım.odaya eşyamı kullanmak için girmeye çalışmış.kitli olunca durmuş haliyle,diğer arkadaşlarım odanı kitleyip mi çıkıyorsun diye bana söyleyince öğrendim.ne bileyim salak saçma şeylere gerilmek istemiyorum ama evimde de kendimi huzurlu hissetmek istiyorum.ben bu kıza ne diyeyim ne yapayım? Bi yardım etseniz çok sevincem,darlandım çünkü

elimde iki foto var onları kanvasa bastırıp seviglim evine göndermek istiyorum. şu an türkiyede değilim. tablo dediğim de kocaman olmayacak. var mı bildiğiniz iyi site?

hepinize merhabalar,
işe başlarken şirketle maaş olarak x + 90 tl olarak konuştuk. x onların vereceği, 90 tl de agi yatacak dediler. ancak geçen gün sözleşmeyi imzalarken maaş olarak sadece x yazıyordu, yani agi ye dair herhangi bir şey geçmiyordu sözleşmede. Bu durum normal mi? benim maaşım bu ay x + 90 olarak yatacak mı?

Selamlar,
2 sorum olacak tecrübeli arkadaşlara.
1. Uluslararası bir stk ile ikinci online mülakata davet edildim. Proje koordinatörü ile mülakat saati ayarlamak için mailleşirken bana şöyle bir şey yazdı: ''Thank you for your swift reply.'' Kendisinin mailinden 3 saat sonra cevap vermiştim. Bana bu cümleyi mecazi mi, ciddi anlamda mı kurmuştur sizce onu merak ediyorum :)
Böyle şeylerde hemen cevap mı almak istiyorlar acaba? Mailleşme prosedüründen bi haber olabilirim, yeşillendirin lütfen.

2. Bana hala pozisyon söylemediler, ne için görüşeceğim bir fikrim yok. Seni daha iyi tanımak için ikinci mülakatı gerçekleştireceğiz dediler. Başka bildiğim bir şey yok. Nasıl davranmalıyım? İşi çok istediğimi göstermeli miyim, yoksa elimi sallasam ellisi modunda mı takılmalıyım? Orada bir kariyer düşünmediğim halde düşündüğümü mü söylemeliyim? Çünkü bir kaç yere geçici düşünüyorum diyerek dürüst oldum ve bir daha aramadılar :D

Yaklasik 1 senedir cok ilginc bir sorunum var. Sayiyla 3 yazamiyorum. Hizli hizli bir seyler yazarken 3e geldigimde birden bir tutukluk geliyor. Zorla yazmaya calistigimda da ters elle yaziyormusum gibi cirkin bir sekilde yazabiliyorum ancak. Bunun bilimsel bir karsiligi var midir?

bu firmalar hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
bildiğiniz hangi şirketler bu firmaları kullanıyor?
şirketler neden bu tip firmaları tercih eder?

genel mudurun masasina imzalamasi icin bir evrak birakacagim. iki katli dosya koyulan plastikler var.
Biri gelen biri giden evrakmis ama hangisi ustteki hangisi alttaki? usttekileri imzalayip alta mi koyuyor tam tersi mi?
yoksa masasinin ortasina birakacagim.

Sizce bu durumun avantajları ve dezavantajları neler?

Mesela; geçmişi yok evet ama ilerleyen yıllarda başkalarını merak eder mi sorusu kafamı kurcalıyor.

Siz tercih eder miydiniz kadının ilk sevgilisi olarak evlenmeyi?

Yok bir cesit fantezi degil bu.

Zift gibi bisey mesela.
Dikunduğunda elinden cikmasin. Yapissin, igrenc koksun.

Oraya kimin dokundugu ortaya ciksin mesela.

merhaba. şöyle bir kaç yer görelim diye avrupaya bir yerlere gitmek istiyoruz ama bireysel planlarken sanki biraz daha pahalıya geliyormuş gibi oluyor, ve nasıl bir kaç ülke gezeceğimizi çözemedik. trenle falan yapsak ucuza gelir mi ? nasıl yapsak acaba.

bir de turları araştırırken şöyle saçma sapan bir madde var ;

• Yol üzeri yapılacak ekstra turlarda; tura katılmayacak olan misafirlerimiz, rehber tarafından belirlenen mola yerinde bekleme yapacaklardır.

bu ne manasız bir şey şimdi ? 90-100€ verip katılmak zorunda mıyız yani.

sb aslında ama, vergi dilimi değişen kişilerin primini hesaplamak için doğru formülü bulamadım, baktıkça da beynim sulanıyor, bilen biri varsa iki minik sorum olacak :')

5000 parça puzzle için halı arıyorum, nerede satıldığını bile duyan var mıdır?

8bitapparel.com

Linkteki tişörtü çok sevdim ama 28$ da epey tuzlu geldi. ABD Patent Dairesi'nden fotoğrafını buldum, kendim bastırsam daha mantıklı olur diye düşündüm.

Nerede nasıl yaparım bu işi düzgünce?

Tisho'ya ve benzerlerine baktım da önizlemede göründüğü gibi basıyorlarsa kalsın, hiç gerek yok.

Not: İstanbul'dayım.

Niye yapılır, ypar mısınız, sorguladınız mı hiç?

öncelikle merhaba capua sakinleri,

italya'ya 16 mayıs'ta gidiş olmak üzere gidiş dönüş uçak biletimi aldım. ilk yurtdışı olacağından, pasaport işini de bu hafta halledicem. bildiğim kadarıyla 3 tane belge istiyorlar. 2 adet biyometrik fotoğraf, pasaport harç bedeli ve nufüs cüzdanı. bu basit gibi tek hallederim.

vize için ise belgeleri araştırdım. idata ile halledeyim diyorum. bu süreç ne kadar sürer? geç kalmadım değil mi? varsa tüyolarınız vize ile ilgili onları da dinlemek isterim.

grazie mille.

arkadaşlar birkaç lokasyon vericem. bu lokasyonların içinde bana, 4. levente insani süreler içinde gitmeyi sğalıcak (max 1 saat) mahalle, semt, yerleri söyler misiniz?

1. üsküardan 4. levente insani saatlerde gitmek için nerelerden ev bakılır?
2. kadıköyden 4. levente gitmek için?
3. (yeni şık) ataşehirden bi de :)

3. avrupa yakasında? (avrupa yakasını hiç bilmiyorum)
3.a. avrupa yakası şartım ise şu; doğru düzgün bir semt olması(baskıcı, sokağa çıkmaya çekineceğiniz vb. olmasın), evlerin en fazla 15 yaşında olması.

not: bir öğrenci yanına çıkılmayacaktır, o yüzden özel mesajdan "ev arkadaşı arıoz" demeyin :))

Merhaba, geçen ay babamı psikiyatriste götürdüm. Doktor, ölümden korkuyor musunuz? diye sorunca hiç düşünmeden hayır dedi. Üstüne geçenlerde erkek arkadaşım da ölümden korkmuyorum ki ben. dedi. Bunun da üstüne en yakın kız arkadaşım bazen intiharı düşünüyorum dedi. Bu ne rahatlık arkadaş. Benim bir kere ameliyat olma ihtimalim vardı ölüm korkusundan ne yapacağımı şaşırdım. Sinir oldum resmen en yakınım üç kişinin de bu soğukkanlı duruşuna. Beni hiç mi düşünmüyorlar diye de üzüldüm açıkçası. Siz korkmuyor musunuz ölümden?

hediye konusunda hiç yaratıcı değilimdir ve aklıma da herhangi bir fikir gelmez :/ 20 senelik arkadaşıma doğum günü için ne alabilirim sizce? aynı şehirde değiliz kargo ile göndericem o nedenle.

aldığım rezenelerde bir süre sonra böcekler cirit atmaya başlıyor. ben de yeni aldığım rezeneyi geçen hafta buzluğa attım.

yumurtalar ölmüş müdür? çıkarayım mı artık?
ölmezse ne yapsam da kurtulsam bu böceklerden?

ne alıyoruz? kızlar size soruyorum. bize ondan bahset falan demeyin zira hediye konusunda size ne yardımcı olabilir en ufak bir fikrim yok. böyle yakın zamanda aldığınız hediye falan olur, ne bilim sevgililer gününü yeni geçtik ne aldınız sevgilinizden onlardan bahsedebilirsiniz. o kadar çaresiz durumdayım ki ''ona sevimli bir orangutan al'' teklifine bile ciddiyetle yaklaşacak durumdayım. bir saattir n11'de falan geziniyorum ne alınabilir diye.

erkekler siz de boş durmayın, ne aldınız, ne yaptınız vs. boş duranı allah sevmez.

fikir fikirdir iyisi kötüsü olmaz, boş geçmeyelim.

Çalışanlara IQ testi uygulamak isteyen bir patron var elimizde mavi ve beyaz yakalı çalışanları var. Bunu tam olarak ne için kullanacak anlamasam da(anlatamadı zira adam) bunun sonucunda organizasyonel bir iyileştirme yapmak istiyormuş. Ben de yetenek, kişilik testleri daha uygun olur dedim ama hiç Türkçe test bilmiyormuşum.
Adam gidip IQ testi yapsın istemiyorum çalışanlarına, zaten güvenirliği düşük bi de bunu zam ya da işten çıkarma için kullanırsa başıma kalacak, bu benim işim değil bile.
En azından birkaç test ismi önerebilir misiniz? (Minnesota falan gibi?)

çalışan babaya zaten çocuk parası veriliyor, bu durumda eşi çalışan kadınlara bekar agi'si veriyoruz değil mi?

8-6 ya da 8.30-6.30 dışında bi şey pek duymadım.
niye böyle?
yasalardaki bir açıktan faydalanıyorlarmış güya.
neden 9 saat değil de 10 saat ?

Merhaba, bu konuda görüşlerinizi merak ediyorum.

Genel olarak "hislerine güven" tarzı söylemler vardır. Açıkcası ben buna inanayam mı bilemiyorum. Bazen düşüncelerimin yoğunluğundan ötürü ne hissediyorum tam çözemiyorum. Bazen de hislerim yanlış çıkabiliyor.

Sizin deneyimleriniz nedir? Hislerinize güvenir misiniz? Tam olarak hislerine güven ne demek?

Kişisel zevke göre film önerisi yapabilecek komplike film öneri siteleri arıyorum.
Bir film yaz benzerini söyleyeyim vs değil daha çok bilgi ile çalışan siteler arıyorum. İmdb'de yaptığım oylamaları ya da o sitede yapacağım oylamaları dikkate alarak bana kişiselleştirilmiş filmler önerecek algoritmaya sahip bir site bulamadım.

Merhabalar,

İtalya vizesiyle ilgili bir daha sorum olacaktı.

Annem sponsor olacak diye göstereceğim ve bu durumda devlet memuru statüsüyle onun belgelerini toplamam gerekiyor. 3 aylık maaş hesap ekstresini alırken imzalı ve kaşeli bankadan imza sirkülerini almayı unutmuş ve onun gidip onu tekrar alması ve bana göndermesi zor olacak. Garanti bankası'na gidip durumu anlatırsam gereken belgeleri vs gösterirsem bana bu imzalayan kişinin yetkisini gösteren imza sirkülerini verirler mi?

aslında hijyen manyağı değilim, sadece kullanacağım çatal kaşık tabak veya bardakta gözle görülen leke ve koku olmasın yeter. manyaklık derecesinde titiz olduğumu düşünmüyorum.

neyse,

mısırlı bir arkadaşım var bunlara her gittiğimde karı koca sağolsun çok güzel ağırlıyorlar ama bardaklarda öyle bir koku var ki midem kaldırmıyor, ayıp olmasın diye de içemicem diyemiyorum resmen işkence çekiyorum o bardaktakini bitirene kadar. geçenlerde bir meyve suyunu 45-50 dakikada zor içtim mesela. artık davet ettiklerinde işim var diyerek gitmemeye çalışıyorum ama kaç kaç nereye kadar.

şimdi bunların başka bir arkadaşı var çok şirin bir kız, o da mısırlı. kıza benim evin yakınlarında ev tuttuk. ev işidir ıvır zıvır tamir tadilat derken hemen hemen her gün gidiyorum, gidiyorum ama bardaklarda aynı kokudan bunda da var. geçenlerde doğum günüm diye davet etti mesela pasta masta almış, çatal kaşıkta sorun yok ama bardakta yine o leş koku. 1 saate yudum yudum içerek zor bitirdim ama aynı şeyi tekrar yapabileceğimi sanmıyorum.

az önce yine kızla konuşuyorum, haftasonu size yemek yapıcam dedi, aha dedim çükü yedik :/ gitmek istiyorum ama o yemekleri, o bardakları kullanmak istemiyorum. sofradan kalkıp da "durun şunu bi çalkalıyayım" da diyemem.

sanırım artık bir şekilde durumu belli etmem lazım ama pat diye de yüzüne denmez ki "bacı senin bardaklar kokuyo midem bulanıyo artık içemiyorum" diye.

napsam ne etsem?

halide edip çok yokuş ve eski binalar.
halil rıfat paşa'da çok güzel 3 katlı binalar var fakat uygun 2+1 boş ev yok gibi.

fantastik öğelerle bezenmiş korku komedi önerileriniz var mı suserlar ?

yarın yurtdısına biletimiz vardı, ama son dönemde kendimi kötü hissediyorum. panik atagım azdı, gecen cumartesi baya kötü bi atak geçirdim. keyfim ve modum cok dusuk; gitsem iyi gelir ama gitmeye cesaretim yok. kendimi zorlasam belki iyi gelecek ama panik atagımı da evden uzakta olmak tetikliyor, bunu bikaç defa test ettim. bin liraya yakın para da yakmıs olcam gitmezsem. zaten mallıklarımla yaktıgım paraların haddi hesabı yok:/

sizce napayım, %90 gitmeme kararındayım. bahsettigim sıkıntılar konusunda tecrübeli olanlar cevaplarsa daha faydalı olur. tesekkurler

yarın saat 10.00-18.00 arası sevgiliyle istanbul'da ne yapılabilir?
sergi, tiyatro, eğitim, kurs, workshop vs?
ücretsiz veya ucuz olması tercihimizdir.

Soru baslikta.

selam arkadaşlar ev bakıyorum ama istanbulu pek iyi bilmiyorum.

metrobüs ile zincirlikuya maxx 30 dakikada gidilebilecek mesafede ev bakıyorum. bineceğim durk yürüme mesafesinde olsun istiyorum.

ve şimdi sizden lokasyın tavsiyesi istiyorum.
lokasyon beklentilerim bunlar. ev beklentilerim de şunlar:

binanın en fazla 15 yaşında olmasını tercih ediyorum. (şimdi eski de olabilir ama içi düzgün olsun diyeceğim. ama bunun lokasyonla ilgisi olmuyor işte. öyle olunca semtteki tüm evler inanılmaz eski oluyor ve içlerindeki birkaç istisna yenilenmiş oluyor)

kira ne kadar veririm bilmiyorum.
göztepede doğalgaz SOBALI evi 1850tl'ye verdiklerini falan görünce aklım baya döndü. ben metrobüse yakın herhangi bir lokasyonda eve çıksam yeter. 1850tl vermez miyim? veririm, ama doğalgaz sobalı eve değil. anlatmak istediğim bu. (süper lüx ev de olsun demiyorum bu paraya)

eli yüzü düzgün, ışık alan bir ev istiyorum. işin özeti bu yani.