Ben ve kız arkadaşım ayrı ayrı almıştık.o pek memnun kalmadı, benim aldığım parfüm orijinaline benziyordu sadece açılışı farklıydı. Ama ikimizinkisinde de kalıcılık konusunda problem vardı. Fiyat performans olarak alınabilir.

Ben 3 4 senedir kullanıyorum. Memnunum önce orjinalini deneyip sonra sipariş geçiyorum.

3-4 yıldır kullanıyorum.
gayet memnunum.

donanımhaber üzerinden mi alıyorsunuz yoksa kendi web sitesinden mi ?

biz de 3-4 yıldır kullanıyoruz hem kadın hem erkek çok memnunuz. whatspptan sipariş veriyoruz.

Ben de 3 senedir filan alıyorum, güzel parfümleri. Eft yaparak alıyordum önceleri sonra site açılınca direkt siteden sipariş vermeye başladım. Donanımhaber üzerinden mesaj atınca cevap veriyor satıcı

avkatlık bir durum yok. evlilik cüzdanını ekine koyduğun bir dilekçe yazacaksın, evlilik sebebi ile işten ayrılmak ve bütün yasal haklarımı almak istiyorum diyeceksin. vermezlerse davayı açarsın ve kazanırsın.

sen yine de avukata git baştan danış.

çünkü daha önceki duyurularından hatırladığım kadarıyla sana verdikleri bir eğitim için işten x sürede ayrılırsan şu kadar tazminat ödersin gibi bişey imzalattırmışlardı. sonra istemediğin bişeyle karşılaşmayasın.

8 ay oldu zaten bi hakkım yok onlarda ama onlar zora sokarsa vs diye avukat aracılığıyla mı yapsam acaba dedim. Teşekkürler

evet aynen öyle, avukat aracılığı ile yap. kafanm rahat olsun, çünkü anlattığın kadarıyla onlardan herşey beklenir.

8 ay olduğu için kıdem alacağınız yok zaten, o an çıkabiliyorsunuz sadece evlilik istifa ile. ihbar süresini kullanmamak için mi evlilik istifa yapıyorsunuz?

bunun icin avukata gerek yok. evlilik sebebiyle istifa ettigini belirten bir istifa yaz, ona bir de evlilik belgeni ekle gerekirse. yarin gelmiyorum de, bir sey diyemezler. sorun cikartirlarsa bir sekilde, o zaman avukat tutarsin. simdiden bosa para vermeye gerek yok.

Avukatlık bir durum yok. Bu size kanunların verdiği bir hak şu an. İşveren de kanunlara uymak zorunda. Uymazlarsa o zaman avukat tutarak dava açar öyle alırsınız hakkınızı.

evlilikte acik bulamaz 1 gun bile tutamiyor(bizim sirket denemisti) ama egitim parasi falan bundan bagimsiz konular.

İki ay önce yaptım bunu, 6 yıllık tazminat da aldım, sıfır sorun. Bence bosuna para harcamayın. Çok net kanun bu konuda.

pandemide yemek ücreti verilmemesi haklı fesih değildir, büyük ihtimalle sözleşmede yan hak diye geçiyordur ve yan haklar zamanla değiştirilebilir/iptal edilebilir gibi bir madde vardır.

ücret azaltması olmadan haklı fesih yan haklar iptal edildi diye mümkün değil diye düşünüyorum.

ayrıca size göre haklı fesih neden olan konu işveren tarafından kabul edilmeyebilir ( büyük ihtimalle öyle olacak) onlar kabul etmeyecekler ve dava sürecine geçersiniz. eliniz çok güçlü değilse pek tavsiye etmem.

haklı fesih talebiyle ihbarı beklemeden ayrılabilirsiniz ama dediğim gibi kabul edilmeyecektir.
kıdem tazminatını bile dava sonucunda, belki, alabilirsiniz. başka bir hak yok.
kullanılmayan yıllık izinler çıkış sebebi ne olursa olsun son bordro ile ödenir.

yemek hakkı sözleşmemizde yazıyor ya yemek çıkartılır ya da bedel ödenir şeklinde

yine mi yan hak?

ücretin esas bileşeni olmadığı için yan hak. hangi maddenin altında yazıyor? yan haklar ile ilgili başka madde var mı?

İşveren çalışana kanunen yemek parası vermek zorunda değil. Hiçbir işveren de iş sözleşmesine şu kadar yemek parası vereceğim yazmaz. En fazla teklif mektubunda yazar.

Kıdem tazminatı cepte gibi düşünmüşsün ama öyle bir dünya yok maalesef. Uğraşmak isteyen bir işveren fesih talebini kabul etmeyip karşı ihbar tazminatı davası bile açar.

Gerekçen geçerli bir sebep değil maalesef.

pandemide yemek parası ödenmemesi haklı nedenle fesih sebebidir. daha geçen gün bir arkadaş bu konuda mahkemeden karar aldı.

www.linkedin.com:li:activity:6872110417812983808/


haklı nedenle fesihten sonra kıdem tazminatı ve içeride kalan yıllık ücretli izin haklarını alabilirsin. şirket ödemeye yanaşmaz ise dava açılması gerekir.

Sözleşmeye bağlı, ancak verilen ücret dahilinde sayılıyorsa yemek ücretinin veya sağlık sigortasının veya başka bir ödeneğin kesilmesi ücretin kesilmesi anlamına gelebilir bu durumda fesih sebebine dönüşebilir.
Ancak mesela yapılan yol karşılığı yakıt ödemesi, ofiste / ofis dışında yemek karşılığı ödeme gibi bir durum var ise doğrudan işçiden kesinti yapılmış olmaz.

Sonuç olarak sözleşme önemli

yıllardır yemekhane hizmeti veriliyor
sözleşme üzerinden atıf yapılan metin bu şekilde:

Yemek Yardımı:
işveren, personele öğle yemeği çıkarılabilir. Öğle yemeği çıkarılmayan
işyerinde ve işyeri dışında görev yapan personele, görevinin
başında olduğu her iş günü için, Maliye Bakanlığı’nca belirlenen, hizmet erbabına işyeri veya işyerinin
müştemilatı dışında kalan yerlerde yemek verilmek suretiyle sağlanan istisna tutarı miktarında aylık
yemek kuponu verilir veya aynı miktarda net yemek yardımı yapılır.

Buradan anlamak çok zor, sözleşmedeki yerinden mevcut mahkeme kararlarına kadar bir sürü başka parametre var. Bir kere yemek yardımı diye başlık konmuş.

Sizin eğer kafaya koyduysanız, işi bilen bir avukat ile görüşmeniz gerekir.

Sizden önce evde alçı işi yapıldıysa duvarlara yavana falan toz yapışıyor. Silinmesi lazım. Aynı toz yere de yapışıyor. Temizlemesi çok zor.

Kurutma makinesi vs kullanmıyorsanız o da çok toz yapıyor. Kışın çok toz girmiyo bizim eve dışarıdan. O yüzden o konuyu eledim.

Hayalimdeki başlık:)
Aynı konudan muzdaribim. Gündüz sürekli camı açık tutuyorum, siliyorum ertesi gün tekrar toz.
Ben kokulu mum vb de seviyorum, bunlar da özellikle elektronik eşya üzerine yapışıyormuş zerrecik olarak.

Onun dışında havalandırma cihazı öneren bir arkadaşım olmuştu, bunun için değil ama başka bir nedenle aldım ve sıfır etki.

Bir arkadaşım da Karfur'da satılan bir silikon temizleyici olduğunu söyledi yüzeyler için, o denenebilir.

Kitaplar ve kağıt ürünler kapalı raflarda (cam kapaklı vs) veya dolaplarda olacak.
Etrafta çamaşır, tekstil ürünü olmayacak. Peteklerde kazak, nevresim kurutmayın mesela
Ev yerden ısıtmalıysa bu toz olayı normal sayılır, fitreli havalandırma cihazları falan gerekir.
Halılar varsa yün halı olmayacak, yeni alındıysa mutlaka 1-2 defa halı yıkamayayıcıya verilecek.
Canları mümkünse diklemesine, tilt haraketiyle açın havalandırırken.
Portmanto dış kapıya yakın ve kapalı model olsun, özellikle kışın kalın paltolar, dış kıyafetler, çantalar vs çok toz taşıyor.
Petekler varsa arkalarını iyi temizleyin oralarda çok yumak birikip yavaş yavaş uçuşuyor eve.
Görüntü çirkin olur ama sokaktaki inşaat bitene kadar pencere önlerine, evi havalandırırken ıslak pamuklu bez bırakabilirsiniz.

çare robot süpürge. hergün çalışınca evdeki toz miktarı acayip azalıyor.

bütçe varsa çare şu

www.dyson.com.tr

Bende paylaşılan Dyson temizleyicilerden var, hava temizleme ısıtma soğutma vb gerçekten iyi ama tozlara etkisi yok maalesef.
Bilginiz olsun

Allianz sigortadan memnunuz biz tamamlayıcı olarak. Yaşlar 30. Hastane tarafından Ödemeyebilir denilen her şeyi ödedi. Provizyonda beklemedik. Ama büyük şehirde değilseniz anlaşmalı yerleri biraz az.

Biz de Axa'dan memnunuz ama anlaşmalı kurumları inceleyip karar vermek daha mantıklı.

60 yaşa yapmayabilirler, daha önceki hastane kayıtlarından hangi rahatsızlıklar varsa onlar zaten kapsam dışı kalacaktır.

iş göremezlik raporu varsa (coronadan bağımsız, hastalık raporu) bu parayı almak için bazı şartlar var, evet öncesinde 90gün prim ödememişse rapor parası alamaz

Robot süpürge ile koltuklar, yatak falan süpürülmüyor, ilk başta Dyson, ilerleyen zamanlarda tembellik için robot derim. Eşyaları yine yüksek alın, dikey süpürge ile kolayca temizlenir.

Roborock basit kullanım için işe yarıyor ama Dyson ile güç ya da temizlik kalitesi anlamında karşılaştırılması zor. İkisinden birini alacaksanız, başka bir süpürgeniz yoksa Roborock sizi tatmin etmeyecektir.

Evde başka süpürge yoksa tek başına robot süpürge yetmiyor. Yukarıdaki iki yoruma katılıyorum, günlük temizlik için robot süpürge harika ama sürekli kullanımda yetmiyor. Eğer bütçe oluşturulabilirse ikisi birden çok rahat oluyor. (Robot süpürge varken Dyson kullanılmaz diye düşünüyorsunuz ama gerçekten kullanılıyor.) Sadece biri alınabilecekse Dyson.

Evde robot süpürge tek süpürge olamaz. Her halükarda evde bir elektrikli süpürge olmalı. Ha robota sık sık temizlik yaptırırsın ortalık temiz kalır ama dip bucak süpüremez robot öyle bir şey yok.
Not: s5 max kullanıcısı

İkisi aynı şey değil diyebilirim. Süpürge zaten alacaksınız. Miele c3 alın. Bir de orta karar robot alırsınız bitti gitti. Dyson alacaksanız bile robot a göre alın bence eşyaları çünkü er ya da geç robot alınır.

Tembelseniz haftada bir ve daha uzun aralıkla süpürge açılacaksa dyson olmuş, miele olmuş, philips olmuş bence farkı da yok.

ikisi farkli+1 ama robot aldigimdan sonra cok az supurge actim. temizlik yapilmasi gerektiginde halilari cirpmak(!) suretiyle ve yerleri silmek suretiyle temizledigim icin supurge olmasa da ölmezdim. robot daha iyi benim icin cunku evde az vakit geciriyorum. o koltuk supurme falan hikayesini ben silerek sagladigim icin once iyi bi robot alirdim ihtiyac halinde dandirikten bi elektrikli supurge alirdim.

elimle ben yapcak olduktan sonra isterse ferrari olsun markası. robot süper buluş markası vestel olsa bile.

bütçe sınırlı ise; sadece dyson almak yerine robot + klasik elektrik süpürgesi daha mantıklı bence.

birine öncelik verecek olsam dikey süpürge alırım. ki öyle yaptım. xiaomi robot almıştık. bir süre kullandık sonra arızalandı iade ettik ama gidip aynısından almak yerine dikey süpürge aldım. evde kedi de olduğu için koltuk süpürmek vs önemli. ayrıca robot ne kadar iyi süpürürse süpürsün asıl pisliklerin biriktiği köşelere giremiyor. zaten evde döküntü varsa bunları en baştan toplamak gerekiyor vs vs.

yani bence öncelik dikey süpürge. ama sonra robot da gerekli. şu an robot süpürge bakıyoruz mesela.

1,5 yıldır roborcok s5 max kullanıyorum, o kadar memnunum ki bence ilk onun alınması gerekiyor, günlük tozu fulla dlığı ve hatta mop da yaptığı için çok başarılı. günlük süpürdüğü için kapı arkaları vs.. toz toplamıyor zaten.

geçen ay sırf meraktan dyson v15 aldık, 1 kere koltukları ve yatağı süpürdük ve bir daha kullanmadık. robot süpürge büyük rahatlık.

bence robot + normal bi süpürgeyle ilerlenmesi en mantıklısı (dysona gerek yok)

Robot + klasik ucuz elektrikli süpürge en iyi kombinasyon olur.

Robot aldığımızdan beri ayda bir belki açıyoruz süpürgeyi. Dip köşe gayette iyi temizliyor buradaki yorumların aksine. Biz yalnızca koltuk üstlerini, alçak koltukların altlarını falan normal süpürge ile temizliyoruz.

Kapı açık olduğunda kapı arkalarına girmediği için 2 seferde bir oda kapısı kapalı süpürüyoruz falan. Çözüm bulduk yani her şeye.

biz geçen haftasonu sakaryada göl kıyısında bungalow kiraladık çok memnun kaldık bir sürü var oraya bakabilirsiniz

sapanca , şile , ağva , adalar ,silivri vs vs. bu yerlere ait birçok ilan internette ve airbnb gibi uygulamalarda mevcut.

bizdeburayagidelim hesabına bakın instagramdan. İstanbuldan haftasonları Bursa, Yalova, Sapanca gibi bir sürü yere gidiyorlar.

geçen yıl koç üni hastanesinde emre balık a oldum, özel sağlık sigortası 45k civarnda ödeme yaptı.

Istanbul sayar mısınız bilmem ama bu sene mart ayında Gebze Medicalpark'ta annem kapalı safra kesesi ameliyatı olmuştu. 10 bin TL ye malolmuştu. Şu an 1,5 katı falan olmuştur.

gecen hafta annem oldu. emekli sandığı. oda dahil 5800tl.

ıslak hamburger :)

yok yav ondan başka :P

Havroye-Karadeniz Yemekleri
Nizam Pide- Pide&Kebap (Bir sütlacı var aman tanrım.)
Fıccın- Çerkes ve Anadolu Mutfagı

la fontana- pizza makarna

kelle söğüş?

taksime senelerdir gitmediğimi ve şaka maka hiçbir şey (restoran olarak en azından) hatırlamadığımı farkettim, üzüldüm. valla ama o değil de resmen yarım ekmek döneri tarif etmişsiniz, ben yarım ekmek döner diyorum :)

galatasaray lisesine gelmeden "otantik" var. orada hıngal, gözleme, vb. yemekleri yiyebilirsiniz değişiklik olur. "otantik karışık" tabağı mesela, dün oradaydım.

www.facebook.com

zaten tünele gidene kadar sağlı sollu bakarsanız pek çok yer göreceksiniz.

dönerci sayısı çok artmış gördüğüm kadarıyla. rahat bi 7-8 yer gördüm döner satan.
çiçek pasajının oralarda midyeciler ve kokoreççiler var severseniz.

Tünel de helvetia ev yemekleri var, harikadir tum yemekler.

sıraselvilerde otto var pizzası harika. tuzlu biraz.

melekler var dürüm kebap falan. fp

hayri usta var yine dürümcü. fp

hayri usta - dürüm
dürümce - dürüm

sağlıkçı kartına plakayı tanımlatırsanız sorun olmaz gibime geliyor

Davet eden odemeli sadece yer ayirtmakla olmaz.

İyi de bunların işi bu. Hizmetlerini pazarlıyorlar.

Davet edenler eşeklik etmiş

Çok ayıp etmişler. Tabii ki annen haklı.

Ben annenizi haklı buldum. Kahveyi de kitlemişler bu arada.

samimiyetin boyutundan tahmin edilebilirdi. yazlıkta 1-2 kere gördükleri birinin biletlerini karşılamayacaklarını ben tahmin ederdim muhtemelen. bir de "buyurun misafirimiz olun" mu demişler? öyle dedilerse ayıp etmişler ama demedilerse çok da yadırganacak bir şey değil bence. arkadaşlara da söylemezdim "niye para ödettiniz" diye.

Anne haklı, öyle davet mi olur.

adse +1 :)

Oyun gunu kiz ariyor "ayirttim yerinizi gisede" diyor = anneniz arşa kadar haklı.

anneniz haklı olmakla birlikte bu hikayede bir şeyi merak ettim, bazı oyunlara yer bulmak çok zor oluyor, kapalı gişe mi oynuyormuş acaba? öyleyse oyuncu arkadaş iyilik yapmış olduğunu düşünüyor olabilir.

Anne %100 haklı. Ben de çok sinirlenirdim. Çünkü tiyatro sevmem ve nezaketen gittiğim yerde para ödesem gıcık olurdum.

annen hakli.

Yalniz oyuna yer olmayabilir, devlet oyunlari hep full cekiyordu ben tiyatroya giderken.
Belki gisede bilet bulmasini iyilik yapiyoruz diye dusunmus olabilirler

Bence oyunumuza gelin, seyredin türü bir davet etmedir o. Üstelik yer de ayırttıkları için hatta görevlerini yaptıklarını düşünüyor olabilirler. Tabi o anki konuşma üslubu, davetin şeklini bilemiyoruz belki anne haklıdır. (İçimde bir nasrettin hoca varmış)

Oyunlardaki tiyatrocular için kontenjan olabilir belki, bunu kullanmak istemişler fakat gişe ücret almışsa iş değişir. Bu kısmı tamamen fantastik olarak düşündüm, asıl cevap üst paragraf.

Devlet tiyatrosunda yer bulmak çok zor olduğu için sanırım tiyatrocu arkadaşlarınızın kastı rezervasyon için inisiyatif almaları.

Davet edilirken kullanılan cümle önemli. Bazen anneler/babalar böyle şeyleri kendi işlerine geldiği gibi hatırlayabiliyor.

Belki niyeti sadece bilet bulunamaması ihtimaline karşı yeri ayırtmaktır. Bunun anlaşılabileceği bir cümle mi kurdu. Hani "biletler tükeniyor ben size ayırtırım" gibi bir şeyse normal bir durum.
Özellikle "davet" adı altındaysa bilet parası alınmamalıydı.

-Annem bu konuda çok mırın kırın ederse bilet parasını verir bir daha arkadaşlarımla böyle bir muhabbete girmemesini söylerdim.
-Arkadaşıma bir şey demezdim.

Bir yanlış anlaşılma olabilir gibi geldi. Yine de arkadaşlar haksız anne haklı. Acaba davet eden arkadaşların oyunlara misafir getirme, ücretsiz seyrettirme gibi hakkı var mı acaba bunu da bilmek lazım.

Iletisim kazasi olmus gibi geliyor bana.

devlet tiyatrolarının biletleri o kadar pahalı değil ya, emin misiniz?

bir yanlış anlaşılma olmuş doğru ama annenlerin de kendi davet edildikleri yere bir de 2 kişi misafir götürmeleri zaten normal değil.

200TL'nin 4 kişi mi 2 kişi ücreti mi olduğuna da bakmakta fayda var.

Çok araştırıp İkea'da karar kılmıştım. Aradan geçen 3 yılın sonunda ne iyi etmişim de İkea'dan almışım diyorum.

@mirket hangi model kullanıyorsunuz ?

www.ikea.com.tr

Ayna kapak
Kapağı, çekmecesi, rafı, askısı, tamamen kendi tasarımın oluyor. Yerini ölçüp biçiş, şeklini kafanda kurup gidiyorsun, bilgisayar başında sen anlatıyorsun, onlar çizip gösteriyor. Tamam deyip alıyorsun. Çekmeceye paran yetişmediyse yerini boş bırak, git iki sene sonra al.

ikea pax'tan çok memnunuz genel olarak. tasarımını da kendimiz yaptık ikea'da, tam ihtiyacımıza göre oldu. kendi evimde 1.5 senedir kullanıyorum ailem de 6-7 sene önce almıştı hala aynı denebilir.

ikea pax demeye geldim, çok çok memnunum.

tepe home'dan almistik evlenirken, ne aldiydak oradan cok memnunuz

fabrikasyon üretim en ucuzu en mantıklısı eğer ahşap olayına girilmeyecekse

kümüle vergi matrahını mutlaka yeni şirkete verin, devlet 2-3 yıl sonra ceza çıkartıyor. kesin bilgi.

burada anlamadığım bişey var. sigortalı olarak çalışıyoruz, pekala sistemden herşeyi görebilirken, maliye bu beyan için niye vatandaşı uğraştırıyolar?

a firması sigorta girişi yapmış, 15 ay boyunca ödemiş, sonra çıkış vermiş, sonra b firması sigorta girişi yapmış.

size de saçma gelmiyor mu?

yeni sirkete vergi matrahini vermek onemli, eski calistigim yerdeki pek cok kisiye ceza gelmisti vergilerini odemedikleri icin :/

turkiye'de is degistirsem veri beyaninda bulunurdum.

@killerbee

gelir vergisinin hesabını şirketlerin muhasebesi yapıyor. vergi dilimi değişince ona göre vergi ödüyorlar devlete. sen şirket değiştirdiğinde yeni şirket yıl içinde toplam gelirinin ne olduğu bilmeden hangi dilime göre vergilendirme yapacağını bilemez. bunu e-devlet gibi bir yerden görebilmesi de kişisel verilerin ihlali demek. sadece senin rızan ile daha önceki şirketten aldığın maaşı öğrenebilmeli yeni şirket veya senin bu bilgiyi vermek istediğin herhangi bir kiş/kurum.

Uzun lafın kısası her şirket herkesin gelir bilgisine ulaşamasın diye böyle bir düzen mavcut.

Şirkete sordum ben bu konuyu, çalışan sorumluluğunda dendi. Sıfırdan en yüksek maaşı yatırıp geçiyorlar.

2022 Mart sonuna kadar beyanınızı verin. Yoksa sonra onlar sizi buluyorlar. Zaten mevcutta eğitim faturalarınız vs. var ise onları düşersiniz.

www.parkfora.com

balatta smelt and co diye bir rest. var, daha bugün instagramda bottorga paylaştılar, bir bakarsınız.

sağlık ocağına gidin, hastaneye gitmenize gerek yok bunun için.

sağlık ocakları artık d ve b12ye bakmıyormuş. dahiliyeye gidin isterseniz.

benim doktorum benzer istekle sağlık ocağına yönlendirdi beni. hemogram, vitamin ve tiroid'e baktır dedi. gidip kan verdim ben de. sağlık ocağındaki doktor da tamam dedi ama d vitamınine filan bakamıyorum ama haberin olsun dedi. sağlık ocağına gitmek istemezseniz dahiliye sanırım yönlendirir sizi.

Genel cerrahi

davranış bilimleri enstitüsüne bir bakın, istediğiniz uzmandan pnline destek alabilirsiniz, ben online alıyorum.

Mesut Süre ve anlatandam'da görümüştüm. Aşağıdaki gibi bir site var. Bayağı uzmanlar anladığım kadırıyla.

www.evimdekipsikolog.com

hiwell app'e güvenebilirsiniz.

app store'da "Hiwell Psikolog Online" olarak bulabilirsiniz.

valla bende psikoloğum ancak online psikolog işi bence gerçekten yararsız bir durum. bunu dediğim için çoğu arkadaşım bana karşı çıkacak.
bizler etik dersi aldık. bu etik çok geniş bir tanım, instagramda psikolog şu bu diye sayfa açıp oralardan reklam yapmak bence etik dışı bir hareket. sırf bu sebepten meslektaşlarımla atıştım.

yani cevabım iyi bir psikologla yüz yüze görüşün.

'File' markette satılan 'Daycare' marka aseton oldukça başarılı. Deneyebilirsiniz.

asetondan bağımsız olarak, koyu renk oje altına bir kat şeffaf oje sürerseniz en dandik asetonla bile tırnakta iz kalmıyor.

kuaför malzemesi satan yerlerden saf aseton alın, internette de eminim vardır.

sonrasında ellerinizi nemlendirmeyi unutmayın saf aseton kurutur.

Koyu renk oje çıkarmanın bir diğer kolay yolu da pamuk yerine naylon kadın çorabıyla silmektir.

çalışma prensibi ve yapı itibariyle shaggy adı verilen uzun tüylü halıları (gerçekten uzunsa) bence hiçbir robot süpürge parçalarına dolandırmadan süpüremez. tek sorun halının tüyleri mi? bununla birlikte halının renkleriyle ilgili de problem olabilir mi?

Shaggy halılarda çalışamayacağını zaten herkes söylüyor. Diğer halılarda da sorun varsa hafızasındaki haritaları silin. Cihazı resetlemek yeterli olmaz. O hafızasındaki halıya göre gidiyor. Önünde daha önce olmayan bir şey görünce de engel geldi sanıp vazgeçiyor. Haritaların ve geçmiş temizliklerin tamamını yok edin. Sonra sıfırdan başlatın.

valla aynı sorunu bende roborock s5 max la yaşıyorum, halının üstünde sapıtıyor gezemiyor vs..çözümler için takipteyim.

Robot süpürgelerin en büyük sorunu halılar, her türlü engeli sorunsuz geçerken (kalın elektrik kabloları dahil) halıların kenarları ve shaggy halıların uzun tüyleri bu aletlerin korkulu rüyası.

Ben, "mi vacuum" robotun yedek tekerlek setini dünya paraya çinden getirtmek zorunda kalmıştım bu halı olayı yüzünden çünkü alet halıya takılıp o kadar çok pati çekti ki tekerleğin kauçuğu bildiğin eridi bir süre sonra ota boka patinaj çekmeye başlamıştı.

Yalnız sizin durum çok farklı halının etrafında dolanıyor demişsiniz, bunda bir tuhaflık var çünkü ne kadar takılırsa takılsın bizim robot hiç bir zaman burada halı var buraya geçmeyeyim demedi, ısrarla o halıya çıkmaya zorladı kendini, bazen başardı bazen başaramadı pati çekti. Diğer arkadaşların da dediği gibi cihazı tamamen resetleyip tekrar kurun derim ben de.

Yazılımdan sınırlı alan ve sanal duvar ayarlarına bakın, olur da bi şekilde halının yerini sınırlandırmış alan yapmış olabilirsiniz.

Haritayı silip yeniden "kenarları süpür" diyerek yeni harita oluşturun.

Sakın makineyi resetlemeyin, bazen yeniden ağa ve telefona bağlanmak sıkıntı yapabiliyor.

Bir de makine şarjdayken kaldırıp getirip halının ortasına koyun, manuel olarak tuşa basın ve temizliğe başlasın.

Halıda gezmekte fiziki bir problem var mı kontrol edin.

Tekerlerlekleri ve fırçayı kontrol edin, saç ip vs dolanmışsa bertaraf edin.

Çözüm olur mu bilemiyorum ancak ben Çin'den benzer bir sorun için tekerleğe takılan kauçuk lastik korumalardan aldım. Benimki tırmanamadığı gibi bir de lastiğini aşındırıyordu. Bu iki sorun da sonrasında çözüldü. Denemeye değer;

www.aliexpress.com

üzerine koyunca ya da azıcık itekleyip çıkmasına yardım edince sorunsuz süpürüyor. hol ve salonda aynı halıdan var, ikea’nın alhede’sinden siyah renk, yazın halıları kaldırmadan önce sorunsuz çıkıyordu yani hiç çıkamıyor değildi, şimdi salondakini komple görmezden geliyor sanki sanal duvar koymuşum gibi, sadece orayı seçip süpür dersem de orasından burasından deneyip çıkmıyor. holdekine de bazen kenarında daire çizse de %90 çıkıyor. ikisi de aynı halı ama anlamadım.
dediğiniz gibi haritayı da bir sıfırlayıp öyle deniyim.

cevaplar için teşekkürler, haritayı da sıfırladım ama sorun çözülmedi. ben de google’a bir daha sorayım dedim, halım siyah, bir de öyle arattım ki şu video sorunumu çözdü:

youtu.be

halım kalın ve tüylü ama sorunun onunla alakası yokmuş resmen siyah diye görmezden geliyormuş robot halıyı. videodaki gibi beyaz sticker yapıştırdım ve şu an tereddütsüz halıya çıkıyor ve süpürüyor. önceden zorlandığı köşelerde bile takılmıyor hatta artık.

bu çözümü de buraya bırakayım, dursun.

20 bin.

kiramız 1500 tl, çocuk yok, gelirimiz 20-22 bin civarı. lokasyon istanbul.

istediğimiz hayatı yaşıyoruz, haftada 1-2 gün dışarda takılabiliyoruz, istediğimiz bütün etkinliklere gidiyoruz( konser,festival, tiyatro vs..) yemek yapasımız yoksa hesap yapmadan dışardan söyleyebiliyoruz, ihtiyaçlarımızı beğendiğimiz an (hemen hemen) alabiliyoruz. iyiyiz aslında.

Edit: Kirada oturmayan notunu görmemişim. Kira yoksa bu hesaba göre minimum 12k, 16k gayet iyi derim ben.

4k kira
1k faturalar/aidat (kış)
2k market
1k ihtiyaçlar
1.5k sosyalleşme
1.5k kenara atılacak tatil parası
5k birikim

16 bin yaptı. Kira-gıda fiyatları bu kadar uçmamış olsaydı 14 bin de yeterdi mesela. Bu arada sosyalleşme adına çok uçuk kaçık yerlere gidilip marka kıyafetler, gereksiz elektronikler alınacaksa daha fazla gerekir tabii.

Min asgari x5
Normal x8
En iyisinin sonu yok, ne kadar yuksek o kadar iyi.

en az 10 bin
normal 15 bin
iyi 20 bin

kirada oturan halini yaşayan biri olarak cevaplıyorum. Lokasyon Afyonkarahisar
en büyük lüksümüz ayda bir il dışı günübirlik gezmek bundan başka temel ihtiyaçlar dışında bir giderimiz yok. araç olmadığından araç masrafı da yok.
Toplam gelir 10000 - 3500 kredi -1500 Kira = 5000
Bu şartlarda ucu ucuna yetiyor. Ek gider çıkarsa hesabımız da eksiye düşüyor. Bu ay mesela bir düğün, bir doğum nedeniyle iki çeyrek almamız sonucu banka hesabim -2000 lira

Çocuklu halimizle biz aylık ortalama 10k KK masrafı geliyor. Buna 500TL fatura koymak lazım (elektrik doğalgaz), gerçi doğalgaz kışa muhtemelen ayrıca bir 500 olur. Pandemiden bu yana kıyafet almadım desem yeri, onu siz söyleyin. Tatil için senede 20K koymak lazım kenara. Biz benzin parası vermiyoruz, bir de onu düşünün.
Bana 15-20k/ay iyi orta bir aile kazancı gibi geliyor. Kira yok, çocuk eğitim parası yok bunun içinde...

Birikim ve kira hariç 15 bin lira diye düşünüyorum. Bu tutar şu an için bizi konforlu bir şekilde yaşatıyor. Lüks harcamalarımiz yok. Tatildi, elektronikti, yemek içme eğlenmeydi bunları 15 bin ile yapabiliyoruz. Üstü kiraya ve birikime gidiyor.

Kira ödeyip de geliri 10.000 olan biz.....
Kenara da 1000 tl koyabiliyoruz her ay.
Yaşamıyor muyuz acaba biz?

söğütlüçeşme daha yakın. metrocityden 1 durak gidip metrobüse binin son durakta inin zaten tren istasyonu da orda.

Trenlerin neredeyse hepsi Söğütlüçeşme'den kalkıyor, Bakırköy'den binebileceğiniz belki 1-2 tren vardır. Söğütlüçeşme'ye metrobüsle, Marmaray'la falan rahat gidersiniz.

söğütlüçeşme daha mantıklı. metrobüs marmaray metro gibi seçeneklerle rahatça gidersiniz.

bütün kuru meyveleri yıkamadan yiyoruz.

bütün kuru meyveler için;

kuruyemişçiden almışsam yıkamadan yiyorum.

memleketten vs. dama serip kurutulmuş meyve geliyorsa yıkıyorum.

hadi bazı meyveler yıkanınca çok dağılır tadı kaçar ama örn şunu niye yıkamıyorsunuz ben anlayamıyorum.

youtu.be

"böyle yenir bu meret, tadı vitamini tozunda toprağında" gibi bir algı var. buna depoda paketlemede böceklenmesin diye atılan ambar ilacı var, nem tutucusu var, hiçbir şey olmasa kükürt dioksiti var. paketi açtıktan sonra tüketeceğiniz kadarını yıkayın, yumuşak olur temiz olur ne gerek var bunlara maruz kalmaya.

2 yemek kaşığı salçayla suyu kaynat tuz dök sonra eline geçen bütün sebzeleri dilimleyip içine koy

kabak seviyorsanız tek kişi için yaklaşık 10 dakikada fırına verebileceğiniz çok lezzetli bir tarif:

1 kavanoz menemen sosu veya rendelenmiş domates
1 yemek kaşığı domates salçası veya domates biber karışık salç
zeytinyağı
2-3 kabak
labne
baharatlar

kabakların hazırlığı (birkaç dakika)
kabakların kabuklarını soyun.
uzunlamasına ince ince dilimleyin ve dilimleri bir tabağa yan yana dizin biraz tuzlagın

labnenin hazırlanması (birkaç dakika)
180-200 gr labneyi büyükçe bir kaseye boşaltın. çok azıcık sarımsak tozu, kekik, fesleğen, azıcık pul biber, tuz, azıcık karabiber, kuru dereotu koyup cips sosu yapıyormuş gibi karıştırın.

domates sosun hazırlanması (birkaç dakika)
1 bardak domates sosu veya rendelenmiş domatesi veya menemen harcını 1 yemek kaşığı salça, 1 yemek kaşığı zeytinyağı ile karıştırın.

birleştirilmesi (birkaç dakika)

borcama domates sosu dökün.
bir dilim kabağı alın, üzerine ekmeğe tereyağı sürer gibi labne dolgusundan sürün. bu dilimi borcama koyun. sonra her dilim için aynı şeyi yapın. borcama dizin. üst üste 3-4 dilim olsun. lazanya gibi düşünebilirsiniz.

önceden ısıtılmış 180 derece fırında 30 dk yani kabaklar yumuşayana dek pişirin.

dilerseniz 20. dakikada fırından çıkarıp üzerine kaşar peyniri serpip bir 10-15 dk daha fırınlayabilirsiniz.

genel olarak basic yemekler basit zaten, patates, kabak, patlıcan, mantar, türlü, kereviz yapabilirsiniz. ıspanak yıkanmış alırsanız o da kolay olur. haşlanmış alırsanız bezelye de kolay olur. garnitür alırsanız enginar da kolay olur. sebzelerin hepsini yağlayıp baharatlayıp fırında yapabilirsiniz. Karnabahar brokoli haşlayıp yoğurtlayabilirsiniz.

bir de patlıcan pizza çok kolay ve lezzetli bir tariftir.

şu tarifi hazır rendelenmiş domates sosu ile yapabilirsiniz domates soğam kavurmayla uğraşmadan.

www.google.com

Şunu borcamda yapıp fırına atsam olur mu ki

www.instagram.com

etli ve güveçte olanını hiç denemedim ama fırında karışık kızartma yapıyorum.

patlıcan ve patates kızartmasını biraz yağlayıp fırın tepsisine diziyorum.

kabak isterseniz kabağı da biraz galeta ununa bulayıp yine tepsiye.

sonra atıyorum 200 derece fırına kızarana kadar.

www.instagram.com

bu tarifi de denemek için kaydetmiştim geçen gün.

@nahtoderfahrung'un verdiği tarif gayet yeterli. Çok zaman almayan işten gelince hemen yapabileceğim demişsiniz zaten, sofistike tariflere hiç girmeden bunu yapıp geçin sebze seviyorsanız hiç sıkıntı olmaz.

fırın varsa dileidğinizi fırın poşetine koyup, baharat sos vs ekleyin. poşete 2-3 delik açmayı unutmayın. ısınmış fırında 15-20 dk pişirin. (patates varsa ön pişirme yapın ya da daha uzun fırında kalsınlar)

erişteli yeşil mercimek yemeğini/çorbasını çok yapıyoruz biz. yeşil emrcimekler haşla, salçaya soğanı kavur, mercimekler +1 avuç erişte + su+ baharat.

erişteler yumuşayınca ocağın altını kapat.

afiyet olsun.

Ben.
Zaten bünyem alerjik genel olarak. Gözler akıyor, yanıyor. Burnum inanılmaz kaşınıyor. Sinüsler dolu. Geniz akıntısı da oluyor. Ben deloday diye bir ilaçla rahatlayabildim. Kulak burun boğaz bölümüne gitmiştim. Burnunuza ılık 1 bardak suyun içine tuz katarak çözelti yapıp çekmenizi tavsiye ederim. Hem zararsız hem de hemen açıyor burnu.

cidden yaşayan bilir bu mereti. kbb'ye gitmen lazım çözüm için ama doktorun verdiği ilaçlar da işe yaramayabiliyor. kullandığın hapların etkisi de geçiyor bir süre sonra.
levmont yanında avamys sprey kullanıyorum. hangi hap sana iyi gelir bilmem ama avamys kesin çözüm. onu kesinlikle kullan.

bu dertle yasaya yasamaktan dolayı edindigim bir takim önlemler:

1. ilk ve onemli faktor alerjen kaynaklarını tespit etmek. örn. kesilen cim ya da dönen vantilatör (tozları havalandırması nedeni ile) ben de tetitkleyici iki faktör. bunları görünce kosarak uzaklasırım o derece.

2. bu arkadas önce hapsırık ile kendini belli ettiginde burun spreyini hep yanında olacak (ben hep canta da tasiyorum). bu aslinda mevzu derinlesmeden alinan bir onlem. bilimsel bir temelim yok bu konuda. sadece yasarak ogrendigim bir sey.

3. baktım düzelmiyor alerji hapı alacaksın. ben genelde ilk krizden sonra 12 saat sonra kadar falan erteliyorum.

4. eger tıkanma hissi varsa yatarken yastıgı semi-fowler (yarı oturur) pozisyona ayarlyacaksın. böylece ne gece tıkanma hissi olur ne de sabah sinüsleri kapanmıs olur.

5. alerji hapı olarak aerius 5mg kullanıyorum. burun spreyi olarak flixonase kullanıyorum. burun spreyleri burun kanamasına neden olabiliyor. sanırım 7-8 deneme de bu ilaca ulastik doktorla. burun spreyindeki kritik nokta acildiktan 5 gün sonra atılanları degil, yanında tasinabilir bir modeli bulmak.

ben tozdan etkileniyorum, ilaçlardan önce ortamı düzeltmeniz lazım, eve robot süpürge aldık, halıları kaldırdık vs.. anca öyle rahatladım.

internet vergi dairesi yada gibten peşin olarak kapatabilirsiniz.

evet vergi dairesine aktarıldığında istediğin taksiti seçip ödeyebiliyorsun. Ama erken ödediğin için indirim falan olmuyor sanırım. Direk tutarı ödüyorsun.

Ziraat mobilde peşin ödeme sekmesi var

Ziraat mobil'den ödersen peşin ve taksit seçenekleri var. Peşin ödemeyi hiç denemediğimden çalışıyor mu bilmiyorum ama bir dene. Senin hesabın olması gerekmiyor herhangi birinin ziraat hesabından yapabilirsin.

benim borc gib'teydi.
ivd.gib.gov.tr'ten her taksidi tek tek secip bir seferde odeyebilirsin. bana hata vermisti 7-8'er taksiti birlikte odeye odeye kapatmistim.

teklif gelene kadar red ihtimali vardır.

Var. Onlar nasıl sizden bilgi alıyorlarsa size de bilgi veriyorlar. Sizin bilgi vermeniz ne kadar olağansa ve iş garantisi anlamına gelmiyorsa onların bilgi vermesi de o kadar olağan ve iş garantisi vermiyor. Ama yine de olumlu olma ihtimali biraz yüksek.

Finalist olduğun / shortliste kaldığın manasına gelir, ama shortliste 2 kişi kalsa bile şansın hala %50.

evrakları istenen bir adaydan olumsuz olanını gördüm hemen heyecanlanma

Çiçeklerin şekli ve linkinin önemi yok. Tek bir yerden çıkmıyorlar dağıtıma, o görüntüdeki çiçeği 1000 ayrı çiçekçi birden yolluyor. Lokasyona göre yorumları kontrol edin. Örnek beşiktaştasınız, istanbul-avrupa yorumlarını dikkate alın sadece.

Çiçeği adrese en yakın şube/depo götürdüğü için farklı insanların farklı yorum yapması normal. Benim Eskişehir'e gönderdiğim ve şahane olan çiçek sizin gönderdiğiniz yere şahane gitmeyebilir.

Aynı gün aynı çiçeği iki farklı ile gönderdim. Antalya'ya giden fotoğraftakiyle aynıyken Ankara'ya giden tamamen farklı bir çiçekti (solgun, eksik). Kısacası biraz şans işi. Dağıtıma çıkmadan fotoğrafla onay aldıklarını söylüyorlar ama her zaman bu uygulamaya denk gelmedim.

Genelde lilyum buketleri daha risksiz oluyor. Güller, vb. görünenden çok çok daha küçük ve solgun olabiliyor. O nedenle lityum aranjmanlarından seçmenizi öneririm.

çiçeksepeti yerine "aa ne hos" un kağıt çiçeklerinden gönderebilirsiniz, hem çok güzeller hem atılmıyorlar.

bloom&fresh

gönderdiğim her çiçek birbirinden güzeldi. turkcell platinium indirimi vardı.

Farklı yerlerden gittiği için biraz şans cidden ama yorumları dikkate almak iyidir. Ben olumsuz yorumları ciddiye almadan gönderdim birinde, malesef haklı çıktılar rezil oldum :)

Yeni başlamış, yani ocaktaki maaşınız gibi alacaksınız, herhangi bir yere de gitmenize gerek yok. hayırlı olsun.

Yıl ortasında iş değiştirdiğiniz zaman gelir vergisi kesintisiyle ilgili bizim işyerinden bir arkadaş sorun yaşamıştı. Sonradan ilave vergi çıkarttılar. Yeni başlayacağınız yerdeki İnsan Kaynakları birimi konuyu biliyordur büyük ihtimalle, sizi yönlendirirler diye düşünüyorum.

www.dunya.com

gabe +1 ama bu beyanın sorumluluğu işçiye verildi, şirket bunun peşine düşmek zorunda değil. risk almamak adına kümülatif vergi matrahını beyan etmen daha iyi olur yeni işine. söylendiği gibi bu sebepten dolayı mağdur olanlar oldu. herkesin %100 peşine düştüler mi bilmiyorum tabii, riski göze alıp almamak senin elinde, yakalanırsam toplu öderim nolcak diyorsan bilemem tabii.

3 sene önce işe girince bir arkadaşım beyan etmedi bir sıkıntı olmadı ama 1 sene sonra şirket böyle böyle bir durum var sorumluluk size ait diye mail atmıştı. ha sonrasında yine beyan etmedi üstünden 2 sene geçti bir sıkıntı çıkmadı.

yeni işyerinin devreden kümüle vergi matrahını istemiş olması lazım aslında..

vermedilerse verin, ilerde sıkıntı yaşamayın.

@tangoalfa hangi sayfada bu yazıyor, yardımcı olabilir misiniz.

Sizin için sorun çıkmaması için işin doğrusu sizin son bordronuzu yeni iş yerinize vererek mevcut kümülatif matrahtan devam etmelerini sağlamak. Bu olduğu zaman işveren değişikliği nedeni ile eğer mevcut geliriniz belirlenen barajı aşıyorsa ve beyanname verseniz bile vergi borcunuz çıkmayacaktır. Bu durum @tangoalfa'nın paylaştığı rehberin 22. sayfasında yazar.

Ayrıca, kümütalif matrahına devam edilmesi durumunda, brüt üzerinden çalışıyorsanız evet maaşınız yıl sonunda olduğu gibi düşecektir, verginiz o an bulunduğunuz yüksek dilimden kesilecektir.

Ancak, şirketlerin yeni başlattıkları kişilerin matrahını kaldıkları yerden devam ettirme zorunlulukları bulunmuyor ve kendi vergi kalemleri de arttığı (özellikle net üzerinden anlaşılan durumlarda) ve iş kolaylığı için bazı şirketler kümülatifinizi doğrudan 0 olarak başlatıyorlar.

Bu durumda, maaşınız en düşük dilimden vergilendirilecektir ve elinize yüksek maaş geçecektir. Ancak, eğer iki çalıştığınız yerde de ayrı ayrı olarak kümülatif vergi matrahı olarak belirtilen rehberdeki kazanç sınırlarını aşıyorsanız, takip eden yılda beyanname vermeniz ve aradaki farktan dolayı oluşan vergi miktarını ödemeniz gerekir. Bunun nasıl hesaplanıp, nasıl olacağı yine o rehberde yazar. İki yerden sadece birinde barajı aşıyorsanız beyanname ve ek vergi olayı söz konusu olmayacaktır.

Peşine düşerler mi diyenler için, evet geç de olsa peşine düşüyorlar zira Vergi dairesi için tespiti çok kolay bir durum, bir kaç yıl sonra olsa bile geliyorlar. Ama sizin kümülatifiniz kaldığı yerden devam ettirildiyse veya iki yerden birden aldığınız kazanç sınırı aşmıyorsa zaten vergi kaybı olmadığı için soruşturmazlar. Benim de 2017 yılı kazancım için 2020'de yazısı geldi, uğraştım ama sonuç pek de değişmedi.

Sonuç olarak, bu durumların takibi ve eğer gerekiyorsa beyanname ve ek vergi sorumluluğu çalışanın üzerinde, bu nedenle de şirket insan kaynakları ile de iletişimde kalarak kendinizi güvenceye almanız gerekmekte.

Arkadaşlar bence kimse başım agrımasın diye bunu yapıyor ama 22. sayfada bu yazmıyor.

Örnegin aylımk brüt 9.000 alan biri diyelim ve kasım sonu işten ayrıldı ve 1 aralık'ta yeni bir firmada işe başladı. Bu kişinin vergisi %15'ten başlar.

Bu kişiden 15 yerine 35 falan kesilirse bu kişinin alacagı maası haksız yere kesmiş olunur.

yani tekrar anlatmaya gerek yok sanırım ama o sayfada 1 yıl içerisinde 1'den fazla işveren ile çalışırsanız, kazancınızın sınırlarına göre ek vergi ödeyip ödemeyeceğiniz ve beyanname sonrasında ödeme yapacaksanız hangi matraha göre olacağı yazar. Kimseninin ne kadar aldığını bilmiyoruz, bu nedenle de ihtimalleri göz önünde bulundurmanız için yazdık zaten.

Ayrıca orada ve benim de yukarıda yazdığım üzere eğer yeni geçeceğiniz işyerindeki ve şuana kadar çalıştığınız iş yerindeki vergi matrahlarınız yıl içerisinde her ikisi de ayrı ayrı (ikisinin toplamı değil) 53.000TL'yi aşmayacak ise (2021 yılı ikinci vergi dilimi sınırı) zaten ek vergi söz konusu olmayacaktır. Kümülatifiniz 0 dan da başlayabilir.

Daha da anlamayana açıklaması:

vergialgi.net

Çıktı devri biteli çok oldu. E-devlet ve e-nabız üzerinden bütün bilgilerini hekimler görebiliyor. Raporlarını iş yerine gönderiyorlar. En kötü ihtimalle sen kendin raporunu pdf olarak indirip iş yerine elektronik ortamda gönderebilirsin.

her rapor otomatik olarak sistemden işverene iletilmiyor maalesef.

Devlet aile hekimliklerine toner almaz. Aile hekimlikleri tonerden tuvalet kağıdına her tür masrafları kendi kazançlarından karşılar. Sistem böyle.

Hayır. Sadece başvurduğunuz şirket görebilir.

başvurularınızı göremez ama cv nizin güncellendiğini görür, mevcut şirketinizi engelleyebiliyorsunuz, cv im bu şirketlere gözükmesin diye bir ayarı var bir yerde

gardrops ve dolap’ta bolca var. onlar sizi bulur, butiklerden geçilmiyor.

ali mağazaları var. iyi ki var <3

tabii ki.

yasal olmayan işleri yapmayıp insanlara doğru düzgün bir şekilde maaşlarını ödemelerini tavsiye ederim. bunun dışında şirkete denetime gelirler diye düşünüyorum.

önce bütün ödemeleri yasal yapacak.

para verse bile karşı tarafın şikayet etmeyeceğinin garantisi yok, şikayet gelirse bütün defterleri vs.. incelenecek. ceza gelirse onları öder.

en azından kendini bundan sonrası için garantiye almış olur.

karşılıklı yasal değil yapılan.
Ama şu an şantaj yapan kazanır.

Gerçi şahit falan gerekir.
2 şahit "hayır 3000 değil 500 lira alıyorduk" derse yine de kaybeder davayı işveren

benzer bir durumda tanıdığım bir işverene çalışanlar toplu iş bırakıp dava açtılar ve işveren tazminat ödemek durumunda kaldı. Dolayısı ile işler yasal olarak yapıldıysa denetim dışında birşey çıkmaz ama açığı olursa cezasını öder. İşveren önce muhasebecisi ile defterleri bir kontrol etsin, açığı var mı baksın.

Bu kişiler işvereni şikayet edebilirler ama eğer dediğiniz gibi hakları olmayan bir parayı istiyorlarsa kendileri de şantaj suçu işlemiş olurlar. Yani iki taraf da kendi suçunun gerektirdiği cezayı alır sanıyorum. Ben olsam şantaj yapıldığını ispatlayan kanıtları toplar ve bir avukatla görüşürdüm.

Öncelikle parayı ne için istiyor onu sormak lazım? Kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti gibi şeyler ise zaten hakkının ödenmesi lazım. Hak kazandığı miktarı hesaplayıp ödesinler. İşten çıkarken işçiye herhangi bir şey ödenmiş mi? Kıdem tazminatı vs? Önyargılı olmak istemem ama ödenmediğini düşünüyorum. Ayrıca büyük ihtimalle 45 saatin üzerinde çalışma yapılmıştır, yapılmayan iş yeri zaten yok gibi. Bunları düşünmek gerekir hakkı varsa ödesinler. Yoksa şikayet her zaman edilebilir. İş yerine denetime gelebilirler, bir açık bulurlarsa ceza yazabilirler. Denetimden bir şey çıkmasa bile dava açsa kazanma ihtimali çok çok yüksek. Yaptığı işe göre aldığı ücrete bakılır, tanık beyanlarına bakılır. Ücreti olağanın altında ise kabul edilmez tanık beyanları ve emsal ücret araştırmasına göre karar verilir. Lafı çok dolaştırdım kusura bakmayın.

Dediğinize göre asgari ücretten yatırma durumu yoksa,Muhtemelen şirketin muhasebecsi bunun kılıfını hazırlamıştır. Her ne kadar yasal olmadığını düşünüyor olsam da, mahkeme sürecinde verilen bu meblağ, prim, mesai gibi ücretler ile ödendi gösterilmek suretiyle her hangi bir yaptırıma geçit vermeyecektir.

Santaja gerek yok belli bir oranda vergi dairesinden odulunu alacak zaten.
Cunku arkadasin devleti zarara ugratmis onu zaten cezali odeyecek, cezanin bir kismini da ihbar eden alacak.

Sgk da ayri keser cezasini onun da zarari var. Asgari ucret x bilmem kac cezasi gelir isci basi.

Yanıtlayan herkese teşekkür ederim.

Şu detayları verebilirim:

1. Şantaj yapan kişi emekli olmuş ve emekli olurken tüm hakları bordrodaki maaşı üzerinden yasal olarak ödenmiş.

2. Kişinin yasal alacakları ile ilgili bir iddiası, talebi yok. (Benim fikrim zaten olsaydı çoktan gidip alacak davası açardı.)

3. Şirket çok küçük bir patron şirketi, elden verilen para ile ilgili hiçbir muhasebesel kayıt yok çünkü patron işlerin iyi gittiği aylarda kendi cebinden harçlık gibi vermiş tamamen iyi niyetten. Yazılı hiçbir şey yok. Zaten rakam da küçük bir rakam.

4. Şantaj yapan kişi patrona gıcık.
Burası biraz uzun ama şöyle özetleyeyim; emekli olduktan 3 ay sonra arayıp çalışmaya devam etmek istemiş ama patron istememiş, zaten çok memnun değilmiş, emekliliği yakın diye idare etmiş. Emekli olunca da yerine genç birini işe almış. Hem reddedilince hem de yerine genç birini işe alınca delirmiş. Psikolojisi de pek normal biri değil sanırım, dediğim gibi patron emekliliği çok yakın diye birçok şeye göz yummuş aslında.

5. Parayı tamamen şantaj olarak istiyor, bir ad, bir yasal alacak kalemi altında istemiyor. Ya bana şu kadar daha para ver ya da biz eski arkadaşlarla örgütlendik, birbirimize şahitlik edip orayı batıracağız diyor.

6. Kişinin bordrosunda gösterilen maaş tamamen normal. Yasal olarak bu işe bu maaş çok az denilecek bir rakam asla değil.

Benim burada merak ettiğim, şaşırdığım şey şu oldu;
çalışanlar böyle örgütlenip tamamen sözlü yalan beyan ile, ortada hiçbir kanıt yokken dava kazanabilir mi gerçekten?

BU iftira falan degil dupeduz hakkini aramaya calisiyor.

yazılı olarak yok, gayri resmi olarak var, kimi istiyorsa onu çalıştırır / ona çalışır.

bahsettiğiniz konular birbirinden bağımsız 1. verdiğiniz madde ile ilgili yasal bir düzenleme var mı bilmiyorum. işletmelerin çocuk almama, damsız almama gibi kendince kuralları var ama büyük ihtimalle bunun yasal dayanağı yoktur.

3. madde hakkında yasal düzenleme var, çalışanlar o saatlerde izinli sayılıyor. dolayısıyla işletme o saatler arasında hizmet vermeme hakkına sahiptir.

2 ve 4. madde yasal olarak düzenlenemez, insan haklarına aykırı. ama işletmeler bunu kılıfına uydurarak yapabiliyor. Örneğin kel olmayanları, başı kapalı olanları mülakat sürecine taşımayabilir, işe almayabilirsiniz. bunu kılıfına uydurmak çok zor değil.

Personel seçimi kısmına yorum yapayım. Bunu açık açık yazmıyorlar. Personeli alırken nasıl eğitiminden başka duruşuna oturuşuna bakıyorsa o şekilde seçimini yapıyor. Yazılı olmadıkça kimse karışamaz. Şirketin bir dress code'u varsa yazılı ona uymak zorunda ama bu dress code özellikle türban vs içermez. Üretim sahalarında iSG gereği giyilmesi gerekli kıyafet haricinde zorlamaya gitmiyor hiçbir şirket, sonra bunun sosyal medya tepkisiyle başa çıkmak dert. Bizim şirkette mesela kadın çalışanlardan biri (başı açıktı) defalarca İK'ya yazı yazdı "inancım gereği kapanmak istiyorum sorun olur mu" diye.İK her seferinde "İSG gereği giymeniz gerekli kıyafetlerin haricinde karışmıyoruz" diye. Ben bu kadar soru sorulunca altında bir ajanda arıyorum.

sabah 7'de kalktığım için 11'i geçirmemeye çalışıyorum. aksi taktirde sporda performans göstermem çok zor oluyor ve sakatlık riskim de artıyor. akşam yemeğinden ~2,5 saat sonra spor yapıyorum ki o da saat 9-10 arasına tekabül ediyor. bu zamanı doldururken dizi veya film açıyorum, ve izlerken yudum yudum cold brew yudumluyorum (yine aksi taktirde performans düşüyor). 10'da spor bitse kahvenin etkisi geçecek de nabzım normale dönecek de uyku moduna giricem derken 12'ye yaklaşıyor zaten dalmam. aslında daha da erken yatmam lazım ama zaman yok işte :/ haftasonları öğlen 1'e kadar uyuyorum, hayatı kaçırma hissi olmasa, abi zamanı durdurduk takıl sen, uyanınca haber ver başlatırız yine deseler, akşama kadar uyurum, uyurum ve dönüp saate bakmam bile.

kışın bunu yapıyorum, öyle oldu yani son senelerde.
işle ilgili bir sebepten geç saatlere kalmazsam, erken yatıp çok erken kalkıyorum.
son zamanlarda yazın da böyleyim gerçi ama yazın daha geç saate kadar oturmaya eğilimliyim nedense.

erken kalkmayı seviyorum, kendiliğmden de erken kalkıyorum zaten.
erkenden kastım 5-6.
o yüzden o saatte kalkınca da 23.00 civarında yatağa sürünerek gidiyorsun zaten.

sosyal hayatı etkiliyor ama.
geçen akşam arkadaşımla buluştum, dönüş yolunda eve gidip yastığıma sarılmanın hayalini kuruyordum.

kendimi bildim bileli 10-11 de yattım yaşım 32.. 4 yıl yurtta kaldım, ona rağmen değişmedi düzenim.. hayatımda sabahladığım gün sayısı 5 değildir.

uykum geliyor, uyumayı seviyorum, sabah 7 de kalkıyorum iş için, uykumu alamazsam günüm rahat geçmiyor.

hafta sonu 12 de yatıp 10 gibi kalkıyorum.

Benim. Yazin 22 vea 23 te yatarim. Kisin bazen 21 de yatarim.
Sabah 5.30 kalkarim.

ben de son senelerde kendiliğimden erken yatmaya başladım. uyku yetmiyordu, dolayısıyla erkenden yatağa girip bir şeyler izlerken uyuyakalıyordum buna rağmen sabah 9da bile kalkmaya zorlanıyordum meğer depresyondaymışım :')

şu an yine 11 gibi yatağa girip sabah 5 buçuk 6 gibi uyanıyorum, hoşuma da gidiyor sanki gün bitmiyormuş çok vaktim varmış gibi geliyor böyle olunca, güzel bence. uyanık kalsam kalırım ama gece geç saatte kendinle kalmakla gündüz erkenden kendinle kalmak arasında dev fark var. ben artık gündüzü tercih ediyorum.

sabah 9 bile bana geç geliyor. güne eksik başlıyormuşum hissi veriyor. moruk işi en geç 11'de yatacaksın sabah 6'da ayakta olacaksın. yaş 48

Vücut saatim öyle çalışıyor, kışın 5te yazın 4te uyanıyorum, haliyle çok erken uyuyorum akşamları, uyuduğum saate gece diyemeyeceğim, bazen geceleri uyanıp 1-2 saat uyanık kalıyorum, eski zamanlarda böyle iki aşamalı bir uyku düzeni varmış, gitgide ilkelleşiyorum sanırım. Uzun zamandır hafta içi haftasonu ayrımım yok.

bunye ve aliskanliklar meselesi sanirim, en erken 1-2 gibi yatarim bazen 3-4 hatta 5'i bulur, hemen hemen her sabah 7:30-8 arasi kalkiyoru

ben hep 12de yatıyorum. haftaıcı 8 bucuk haftasonu 9 bucukta kalkıyorum. standart.
alıskanlık oldu.
evet alısıyorum.

Var. Hafta içi-sonu fark etmeksizin. 9 gibi uyuyorum. Bazen 10. Sabah 5 ya da 5 buçukta kalkıyorum. Sabahları koşuyorum. Koşmadığım zaman araştırma, tashih, yazı çizi işlerini hallediyorum. saat 9 a kadar 3 buçuk saat çalışmış oluyorsun açık zihinle. Bence müthiş bir şey. Düzeni epey seviyorum.

haftaiçi 10.30 haftasonu eğer dışarı çıkmadıysam 11 de yatarım. Dışarıda işim olduysa biraz gecikebiliyor.

Haftaiçi 7 ye doğru, haftasonu da 8 e doğru uyanıyorum. haftaiçi uyanınca spor yapıyorum, kitap okuyorum vs 9 daki mesaiye kadar vakit geçiriyorum.

nerdeyse 1 senedir 9-10 arasi yatar 5.30-6 arasi kalkarim.
sabah spor yaparim mutlaka, bir yere gidip gec yatmak zorunda kaldigim zamanlar da rahatsiz oluyorum.
erken kalkmak, duzen icinde olmak hosuma gidiyor, ayrica gunun en guzel saatlerini de kacirmamis oluyorum.

filme oyuna takılmadıysam 23 gibi uykum gelir yatarım, spor yaptığım günler 22-22:30 da yatıyorum, aksi halde vücut dinlenmiyor ve ciddi performans düşüşü oluyor, bu da sakatlığa direkt davetiye oluyor. bazen geç yattığım saatler oluyor elbette haftasonu falan ama yine de her sabah 7de uyanıyorum haftasonu bile olsa, günü kaçırmamak gece takılmaktan daha keyifli bence. evde yalnız başıma gece 1e kadar takılmayı anlamsız buluyorum açıkçası ama en önemli kısmı spor ve beslenme düzeni ile alakalı.

5’te kalkıyorum. 11’i geçirirsem gündüz işte uyku basıyor bazen. Vücut saati alışınca haftasonu da aynı düzen gidiyor. Haftasonu gündüz dalarsam gece uyuyamıyorum bazen sadece.

eşim her akşam 10:30 gibi uyur, sabah da 7 gibi kalkıp kahvaltısını güzelce yapıp işe gider.

gayet de iyi hissediyor kendini.
ben de o uyuduktan sonra ortak izlemediğimiz dizi filmleri izliyorum. o da ben kalkana kadar aynısını yapıyor sabahları :)

Khontkar - Mary Jane feat. Burry Soprano

Farazi kayra- Yangın III: 15 Eylül 1966

fikret kızılok - bir harmanım bu akşam

zuhal olcay aynalar

www.youtube.com

Ezhel - Derman

İsyan tetick- patlamaya devam

Gün ola harman ola
Erkin Koray

Endoskopi yaptirmistim 5 ay once, reflu ve antral gastrit çıkmıştı bu arada

evet gaz mideye vurup bulantı ve kusma yapabilir.
geçmiş olsun.

safra kesesi taşı da kusturuyor.

Kalp krizine benzer bir agri yapmisti bana. Ayrica safra kesesi de olabilir, ihmal etmeyin ultrason cektirin

eastpak in valizlerinden çok memnunum ama dik konumda gitmiyor.

hafif ve çok sessiz. yıllardır kullanıyoruz hiç bir şey olmadı

american tourister bon air dlx - spinner 4 tekerlekli

dik konumda çok rahat gidiyor
asfaltta ne kadar sessiz gider bilemiyorum ama gürültülü bir gidişi yok havalimanında vs.

valiz araştırırken kumaş istemiyordum çok kirlendiği için. bazı plastikler de çok kolay çatlayabiliyormuş. bunun materyali özellikle hem plastik hem esnek olduğu için ve dik sürüklenebildiği için tercih etmiştim. dayanıklı, çok ağır da değil. ona da özellikle dikkat etmiştim bagaç ağırlık limitimi valiz ağırlığı yemesin diye.

American tourister kullanıyoruz en az 5 senedir. Spinner 4 tekerli modelleri gayet güzel dik gidiyor. Bizde ki modele en yakın model şu anda summerfunk spinner. Bizde ki renkler farklı. Çok ağır değil o yüzden bagaj hakkını doldurmuyor. Ukrayna'da Arnavut kaldırımlarda gayet güzel kullandık ve çok rahatsız edici bir sesi yoktu.

Ürün tavsiye edemeyeceğim ama bir detaya dikkat çekebilirim. Lastiklerin gürültüsüz olması için yumuşak lastik olması lazım. Bunda teker çapı değil yani büyüklük küçüklük değil sert ya da yumuşak olup sesi emmesi önemli. Buna dikkat edebilirsiniz.

biraz alakasiz olaraktan, orda siselemiyorlar artik. bildigin bandrollu market sarabi olarak satiliyor. gitmenin de bi anlami kalmadi.

@do you remember me'e katılıyorum. Şirince şaraplarının eskisi gibi özelliği kalmadı.
Bunun yerine Urla'daki şarap üreticilerini öneririm. Çok kaliteli bağ evleri var.

ben de bunu demeye gelmiştim. Şirinceden şarap alma bence. Orada bir çok şarapçı olsa da şarap kültürü yok. market şaraplarını satan bir çok yer var o kadar.

şirinceden şarap almayın, gidin marketten alın.
şirincede kavunlu dondurma yemeyin. gidin marketten alın.

sirince saraplarinda bir numara yok, meyveli filan olanlar her yerde satiliyor; sadece ticari olarak bakiyorlar olaya oradakiler... biz gezerken muhabbetini sevdigimiz bir yerden 1-2 sise almistik sadece, ama tadim yaptik cogu yerde hemen hemen hepsi ayni pek bir farklari yok

mekan hatırlamıyorum, meyveli şarabı her yerden alabilirsiniz.

şirincenin şekerli bir şarabı var, iç piyasaya sürmedikleri, meyve aromalı değil, şekerli, onu sorabilirsiniz, ödüllü bir şekerli şarap varmış diye..

su meyve saraplari kadar berbat bir sarap yok sanirim. onun yerine bolgedeki winery'lere gitmenin tavsiye ederim, urla'da vardi mesela cok meshur.

şirince şarabı tamamen prdır. şaraplara meyve şurubu katıyor adamlar. şarap alacaksanız. ünlü türk firmalarını deneyin derim. kavaklıdere pamukkale suvla vb.

Harika öneriler gelmis, katiliyorum, agiz tadiniz icin meyve sulu icecegi almayin, bosuna para vermeyin.

Urla baglari dogru bir oneri.

şarapla alakası yok ama asıl mutmutmutmutlaka nişanyan evlerine gidip hem gezin hemde müjde hanımın muhteşemmmm mürver çiçeği şerbetini için. şirincede her yerde şarap tadımı yapılır hatta şirince şarapları her yerden alınır (marketlerde daha bile ucuza satılıyor üstelik) ama o şerbeti ve müjde hanımın hoş sohbetini başka yerde bulamazsınız.

kontroller 1 tam gün sürmez, yarım gün sürüyor genelde, evet kontroller ücretli izin..

Merhabalar, ben bir kadınlar forumunda yönetmelik okumuştum ama bulamadım. Kendi yaratlandıklarım şu şekilde idi;
Gece mesaisi, nöbeti hamilelere uygulanmıyordu. Bizim ayda bir canlıya kod geçerken nöbetimiz oluyordu ofiste gece de misafirhanede kalıyorduk her ay 3 kişi ben hep muaf tutuldum.
Günlük max çalışma saati var. Ben 1 saat geç gidiyordum bu sebeple.
Ayda bir gün doktora gitmek için üctetli izin kullanıyordum. Bu izin belki yasal olarak yarım gündür ama bizim işyeri şehirden uzak olduğu için 1 gün veriyor olabilir.

soruyu cozemedim; sizin bir mesleginiz yok ve boyle bir is mi ariyorsunuz? home office olan bir suru is turu var. ne mezunu oldugunuzu vs soylerseniz daha net bir cevap verilebilir.

avantaj ve dezavantajlari kisiden kisiye degisir ama tedarik zincirinde calisan biri olarak;
avantajlari; sessiz sakin is yapmak istediginde daha rahat
eh evde olmanin verdigi rahatlik var. ogle aralari bizde 2 saat, ben spora gidiyorum.
benim mesafem kisa da olsa gunde 30-35dk yoldan kazaniyorum.

dezavantaj; calisanlar ile olan iletisim cok dusuyor. malesef teams uzerinden falan toplanti yapmak ile karsilikli konusmak ayni degil.
acil bir konuda falan herkesi topla, toplanti yap falan ofiste olmaya oranla cok daha zor. ofiste 2dk 3-4 kisi toplayip konusurken simdi herkesin takvimlerine bakip bilmem kac saat sonraya 15dk koymaya calisiyor insan.
eh evde oturdukca sikilinabiliyor. ofisteki iki dk goygoylar ozleniyor.
calisma saatleri karisiyor. aman iki dk yapivereyim denilen cok sey oluyor. o limiti iyi ayarlamak lazim.

o kadar çok genel bir soru sormuşsun ki sadece, avantajlarını dezavantajlarını söyleyebilirim.

avantajları
evden çalışıyorsun, işe gitme derdin yok, toplu taşıma vs uğraşmıyorsun, istersen yazlığına git ordan çalış, istersen kafeye git dicem ama kafelerde çok olmuyor, bi kere denedim arkama ergen tayfası oturdu a.. koyayım g.. koyayım diye bütün gün küfürlü konuştular toplantılara giremedim.
sessiz sakin ortam,
kendine vakit yaratıp kişisel işlerini halledebiliyorsun

dezavantajları
insan çalışıyor olsa da sosyalleşmek ister, ben iş arkadaşlarımla vakit geçirmeyi severim boş yaparız arada bu ortadan kalkıyor, bu tarz ortamları sevmiyosan dezavantaj olmayabilir.
bazı şirketler yemek parası ödemeyi bırakıyorlar bu masraflar sana kalıyor, elektrik vs kullanımı da artıyor doğal olarak.
eğer hep evden çalışıcaksan kendi evinden soğuyorsun bi yerden sonra yataktan kalkıyorsun bilgisayarın başına ordan kalkıyorsun yatağa, sıkıyor bi yerden sonra.

hiç iş tecrübesi olmayan birinin remote iş bulabileceğini sanmıyorum.

dropshipping yapabilirsin.

Egitimi iyi olmayan vasfı olmayan birine home office iş vermezler. Mesela veri analizi konusunda uzmansınız veya sap konusunda iyisinizdir o zaman home office seçeneginiz olabilir.

kablolu dik süpürge diye arattınız mı yoksa direkt model mi soruyosunuz?

O sekilde arattim ama emis agzi dyson tarzi olan yok hic. Halidan kedi tuyi falan toplamada cok iyi o fircali sistem ama benim gordugum modeller hep klasik supurge agzi seklinde

dysonun da kablolu modelleri var diye biliyorum

Dikey değil yatay olursa miele c3 cat&dog çok güzel cihaz. 3250 falandı amazonda.

Fantom'un kiler uygun mesela. Ondan alıp ucuna universal bir turbo başlık takılabilir. Ama hava gücüyle çalışır tabi. Şarjlı el süpürgelerindeki gibi kendinden elektrik motorlu bir dikey süpürge bulmak zor.

Bu arada 7 senedir Dyson V6 kullanıyorum batarya değiştirmem gerekmedi.

Ben xiaomi aldım. Kablosuz. Başlığı dysonn’dan daha iti. Hatta çekişi de daha iyi. Daha hafif ve daha ucuz. Öneririm. Ben dyson sattım bu süpürgeyi alınca.

Xiaomi g9 modeli.

aradığım şey aslında başlığın dyson xiaomi şarjsız süpürgelerdeki gibi kendi içinde dönen fırçası olması. bu tarz başlıklı en ucuz makineyi arıyorum desem yalan olmaz.

Öyle kablolu dikey süpürge yok gibi işte.

Neden şundan alıp www.hepsiburada.com

Ucuna da şunlardan takmıyorsunuz diyorum ben de. En mantıklısı ve ucuz yollu bu gibi duruyor.

www.gittigidiyor.com

www.trendyol.com

edevletten
calıstıgın firma dokumunu gorursun
oradan da firma kodunu gorebilirsin

sgk sicil no işe giriş bildigesinde gözükür, e devletten önceki işe giriş bildirgelerinize bakın onun üstünde yazıyor. il ilçe vs.. diye kategorize edilmiş bir kod

evet

ücret yetkisi yoksa bilmez..

yetkisine gore +1
tumunu bilenler, bir kismini bilenler ve hicbirini bilmeyenler vardir.

iş ortakları (hrbp) bilir. ücretçiler bilir. gerisi bilmez.

Ana baba adını, ikamet adresini, çocuk sayısını, eşinin doğum tarihini bile bilir.

erp danışmanı şirket çok da lise mezunu birini alırlar mı emin değilim, en kötü programcılık mezunu olması lazım bence..

ingilizcesi var mi en onemlisi o. ayrica it sektorunde bile okula bakiliyor malesef.. turkiye gercekleri. o yuzden benaslinda +1

lise mezunu ve sıfırdan başlıyorsa oracle vs.'den ziyade ingilizce öğrenmesini ve sonra da bilge adam'ın ağ ve sistem uzmanlığı kurslarına yetiştirme programlarına başvurmasını tavsiye ederim. sonra istediği alanda uzmanlaşır ama lise mezunu dil bilmeyen birine gel oracle'cı ol denmesi çok zor.

tuerkei.diplo.de

bence geç almak daha mantıklı, atıyorum 3 ay vize verdiler, verdikleri tarihten başlar, ne kadar geç alırsanız o kadar iyi.

@benaslinda
Verdikleri tarihten baslamaz, normalde beyan ettiginiz seyahat baslama tarihinden baslatirlar.

Seyahat tarihinden 90gun onceye kadar basvurulabiliyor.
13 eylulde gidecekseniz bence bir an once randevu almaya bakin.coron yuzunden her sey yavas

kuehles blondes ilk cumlesinde hakili, ama ikinci cumledeki bilgi hatali. eskiden 3 aydi, subat 2020'den sonra 6 ay yaptilar. link de bu bilgi var.

almazsin cok buyuk ihtimalle.

Dagıtıldıysa alamazsın. Zaten dagıtıldıgı gün itibariyle şirket çalışanı değlsin ama bi sor bence belki bi favor yaparlar

Kamu kurumlarında sonradan işe başlayanlar alabiliyor.

dağıtıldıysa alamazsınız %99

işe girişiniz yapılmış olsa bile alamayabilirdiniz, biz banka promosyonu için en az 6 aylık kıdem şartı koymuştuk..

monopoly deal. ilk 4-5 el çok sarmıyor gibi ama sonrasında eğlenceli olmaya başlıyor.

Tam olarak kart oyunu sayılmaz ama Catan baya iyidir.

Dixit

Dixit +1

kart oyunu değil ama catan + 1

illa kart oyunu olacaksa "epik büyü savaşları" diye bi oyun var eğlenceli oluyor. munchkin e de bakabilirsiniz.

herkese hitap ederler, çok detaylı değiller.

magic the gathering.

monopoly deal +1 bir de codenames de güzel ama kalabalık oynanınca

Dün ilk kez oynadık, öğrenmesi hızlı, kalabalığa uygun, Saboteur. boardgamegeek.com
Bir de Dixit +1

hiç duymadım. bi süpürgeyi 700 tl ucuza satabileceğini düşünmüyorum, akzıklanma ihtimali yüksek..

kredi kartiyla satin al, kredi kartlarinin boyle durumlar icin musteri koruma secenekleri cok genis. urun gelmezse, sorun cikarsa bankana soylersin, incelenir ve paran geri yatar.

Marmaray ile Yenikapı. Oradan M2 metro ile Osmanbey. Metro olacağı için valiz sorun olmaz. Hiç o trafiğe girme bence. Yok ben illa taksiyle gideceğim dersen Google'a İstanbul Taksi Hesapla diye yazınca çıkar.

metrobüsle mecidiyeköy ordan metro ile 1 durak osmanbey. bu marmaraydan daha hızlı olacaktır sanırım.

söğütlüçeşme thy ile metrobüs durağı aynı yerde.

iş hayatım boyunca söğütlüçeşme'den osmanbey'e @benaslinda nın dediği gibi gittim en kolay yöntem o. yenikapıyı falan karıştırmayın:)

Sakın metrobüse binme bu sıcakta. Marmaray yenikapı oradan osmanbey metro

valizim var diyor adam valizle metrobüse binilir mi, tren artı metroyla serin serin gidin işte. otobüsü söylemiyorum bile.

Metrobüsten metroya geçerken 15 dakika yürüyorsun. Nasıl daha mantıklı anlamadım. Elinde valizle o Mecidiyeköy kalabalığında metroya yürütmeyin adamı. Ayrıca metrobüs kadar kalitesiz bir ulaşım şekli yok galiba. 100 kişilik araca 250 kişinin bindiği, klimaların kendini soğutamadığı ve dümdüz gitmesine rağmen nasıl oluyorsa bir yerlere kendini bağlamazsan uçacakmış gibi olduğun garip bir ulaşım çeşidi.